You are on page 1of 49

TRKN ATELE MTHANI III (stiklal Sava Hatralar Nurer UURLU bakanlnda bir kurul tarafndan hazrlanmtr.

Dizgi - Bask - Yaymlayan: Yenign Haber Ajans Basn ve Yaynclk A.. Eyll 1998

TRKN ATELE MTHANI - III HALDE EDP ADIVAR


CUMHURYET GAZETESNN OKURLARINA ARMAANIDIR

KISIM III
Onlar (Yunanllar) Zafer ve megaloidea iin dvtler, fakat Trkler ocaklarn ve yurtlarn korumak iin savatlar. A. H. Lybeyer

BLM IX
Cepheye nasl katldm
Ankarada Dr. Adnan bana: - Nasuhaldan geldiler, tabii, Fevzi Paann dedii gibi. Bu adamn anlay adeta sihirli. dedi. Yeni durumu nasl grdn sorduum zaman, Fevzi Paann gayet iyimser olduunu, Sakaryann dousunda onlar yeneceiz dediini syledi. Bu konuma, vadideki evimize giderken oldu. Kararghta tek heyecanl ve mitli insan Fevzi Paayd. Askerler bir ey sylemiyorlard. Yzleri keder iindeydi. Byk Millet Meclisi durumu vatansever bir hisle telakki ediyor, Mustafa Kemal Paay bakumandan yapmay dnyordu. Ona kar byk bir gven vard. Btn memleket yeis ve heyecan iindeydi. Mustafa Kemal Paann kumanday almasn bekliyordu. Fakat, kendisi bir ey sylemiyordu. Eskiehirden dndkten iki gn sonra, kararghta Dr. Adnanla yemek yedikten sonra, odamda bir saat kadar altm. Sonra eve gitmek iin onu aradm. Sesini duyduum bir odaya girdiim vakit, Mustafa Kemal Paa ile konutuunu grdm. kisi de odann ortasnda, ayakta duruyordu. Paann yz sapsaryd. ayaklanmalarn en kt gnlerindeki kadar endie iindeydi. Evet, Trk milletinin btn acs o yzde toplanm gibiydi. eriye girdim, el sktktan sonra bu durumdan ne kadar mteessir olduumu

syledim. Bana, bir fincan kahve iip, Eskiehirde den smet Paadan gelecek haberleri beklememi syledi. Oturdum. Nihayet neticeyi rendik. Yakup Kadri de bizimle beraber kararghta durdu. Mustafa Kemal Paann yaveri durmadan haber getirirken, Mustafa Kemal Paa hepsine svyordu. Nihayet, sabah oldu. Mustafa Kemal Paa: - smet Eskiehir savan kaybetti, haydi bir fincan kahve daha ielim dedi. Dr. Adnan biraz odadan kaybolduktan sonra geri dnd zaman, daima ktmser grnen yz glyor ve sevinli grnyordu. Mustafa Kemal Paa: - Neredeydin, Adnan? diye sordu. O da Fevzi Paa ile konutuunu, onun ok iyimser olduunu, Yunanllar yeneceimizi sylediini ifade etti. Mustafa Kemal Paa da gld ve Fevzi Paayla epeyce alay etti. Ama, yine de memnun grnyordu. nk, byle anlarda o da fala ve ryaya ok inanrd. Ondan sonra, korkulu rya gibi, korkulu iki hafta geti. Ankarallar bir ey sylemiyorlarsa da, adeta Yunanllar siz bamza getirdiniz der gibi idiler. Her akam, Kalabann nndeki harman yerinden geerken, atmn etrafn kyller alr, bana Ne haber? diye sorarlard. Btn harmandakiler durur, hemen beklerlerdi. Yusuf Akura Bey cepheden birka gnlk izinle yanmza geldi. Cephe kararghndaki ileri grecek yeter derecede adam olmadndan ikyet etti. Okur yazar bir adamn ne kadar lazm olduunu ve mnevverlerin vazife almak zaman geldiini syledi. Akurann bu szleri beni btn gece uyutmad. 5 Austos 1921de Mustafa Kemal Paa bakumandan, yani bir nevi btn kudrete sahip bir askeri diktatr olarak Byk Millet Meclisi tarafndan seildi. Yani Meclis kendi elindeki btn kudreti Mustafa Kemal Paaya veriyordu. Fakat bunu yalnz aya inhisar ettiriyor, her ay sonunda, tekrar bir seim yapacan ilan ediyordu. Mustafa Kemal Paa, askeri bir kabine kurdu. lerinde (Diyarbakrl) Kazm Paa ile Miralay Arif Bey de vard. Bu seimin ilk haftas, ok heyecanl geti. nk, Mustafa Kemal Paa attan dm ve evine gtrlmt. Bereket yaras nemli deildi. Yirmi drt saat sonra cepheye hareket etti. Her eye ramen Ankaradaki heyecan panik halini alyordu. Bir hayli kimse Kayseriye gt. Kyl birka gn sabrettikten sonra, bir ka gelerek bana dedi ki: - Beyler Ankaradan savuuyor. Yunanllar yaklam. ehir kaaklarla dolu. Biz de arabalarmz hazrladk. Ne dersin? Ben: - Yerinizden kmldamayn dedim. Benim Kayseriye gidip gitmeyeceimi sorduklar zaman, katiyen gitmeyeceimi syledim. Bunun zerine, benim, ne zaman Ankaradan ayrlmak gerektiini kendilerine haber vermemi rica ettiler. Ben onlara: - Byle bir zaman gelmeyecek. dedim. Bu, onlar biraz avuttu. Durum ok korkun bir hal alyordu. Yzbin kiilik Yunan ordusu, btn mhimmat ve levazm ile, Ankaraya gelmek istiyordu. Hatta, Ankarada baz ngiliz zabitlerine ziyafet vereceklerini syleyerek onlar davet etmilerdi. Trk ordusu yirmi be bin kiilikti. Henz bir malubiyet geirmiti. Ate kuvveti Yunanllarn yarsndan azd, nakil vastalar ok ktt, silahlar deerce dkt. Bu, son teebbst. Ya son bir taarruza gemek, ya da mahvolup gitmek gerei ile kar karyaydk. Fakat, bizler o gn grmeyecektik. te, garip bir surette Ben denilen eyin tamamen milletin iine karm olduunu en fazla o zaman hissettim. Millet gerse, ben de onlarla beraber gitmek istiyordum. Bence kendimin, bir kk para olmamn hi bir nemi yoktu. On alt Austosta, Mustafa Kemal Paaya telgraf ekerek gnll olmak istediimi yazdm. Beni Garp cephesine tayin eden bir cevap aldm. Sureti aadadr: Halide Edib Hanmefendi Hazretlerine

Aceledir Garp cephesi Ordu saflar arasnda vatanmzn mdafaasna fiilen itirak iin iddetli arzu ile vuku bulan mracaat vatanperveraneleri orduca memnuniyetle telakki olundu. Hizmeti fiiliyeyi askeriyyeye kabul ve Garp cephesine memur edildiinizi tebli ederim. Keyfiyet cephe kumandanlna da iar klnd. lk vasta ile cephe kararghna mracaat ve oradan vazifenizin telakki buyurulmas rica olunur. Fi 18/8/37 Bakumandan Mustafa Kemal

BLM X
Sakarya
Cephenin karargh gizli tutulduundan, nereye gideceimi bilmiyordum. Mall stasyonunda trenden indim. Bana cepheye gitmekte olan bir gen yzba refakat ediyordu. imdi artk Ankaradan Sarkye kadar kk bir saha Trklerin elinde kalmt. Kmr hemen hi yok gibiydi. Hemen yalnz askerlerin ihtiyac iin kullanlan trenler odunla iliyordu. Vagonlar hep nc mevki ve ok eskiydiler. Oturacak yerler hep tahta, pencereler krkt. Her yer tahta kurusuyla doluydu. Her istasyonda orduya katlacak olanlar geliyor, istasyonda, kadnlar arkalarndan kouarak alyorlard. Disiz bir ihtiyar kadnn ak azndan kan iniltileri hl duyar gibiydim. Trendeki erkekler birbirleriyle konuuyor, nereli olduklarn soruyorlard. lerindeki byk kudrete ramen, pek de mitli grnmyorlard. midi, yalnz, tannmam gen zabitten alabiliyordunuz. Evet, bu, atele imtihann son safhasyd Mallya gelmeden nceki istasyondayken ay dodu. Sol tarafta gayet muntazam kk bir suvari birlii gidiyordu. At nallarnn akisleri kulamza geliyordu. ki adam, benim krk pencereye trmanarak, ellerini uzattlar: - Ne istiyorsunuz, hemeriler? diye sorduum zaman, - Biz Nzm Beyin frkasndanz, senin elini pmeye geldik. diyorlar. kisi de elimi ptkten sonra, ben de onlara baar diliyorum. Bir aresini bulup ehit Nzma askerlerinin bu sonsuz muhabbetini bildirmek isterdim. Mall stasyonunda, gen yzba geldi, kapm at. Aada mutlak bir sktla oturup bekleyen bir hayli asker vard. Ksa boylu bir asker bana doru gelerek, smet Paann yaveri olduunu ve paann arabasn gnderdiini syledi. Atmla seyisim yanmda olmakla beraber, hi ses karmadan itaatle onu takip ettim. Evet, asker, artk bir fert deil, ordu birliinin bir noktasndan ibaretti: Anadolunun orak topraklarn istila eden insan selinin bir paras. Sessiz, sar bir boluk. Tek ses, arada bir kulamza gelen at nallarndan ibaret. Nihayet, toprak ynlarna ve srtlarna doru gitmitik. Yzbadan kararghn nerede olduunu sorduum zaman, Alagz kynn yannda, bu srtlarn arkasnda, kk bir vadide olduunu syledi. Nihayet, otomobil dar bir yoldan geti. Uzaktan oban kpeklerinin havlamas iitiliyor ve yer yer, birer kocaman ate bcei gibi klar yanan adrlar grnyordu. Kyde, ahap bir evin nnde durduk. ki sngl asker kapda nbet bekliyordu. Ak kapdan, zeminleri toprak iki oda ve orada alan zabitler grnyordu. Evin ikinci ve son katna ktm zaman Kaymakam Tevfik,

beni kesinde kocaman bir masa ve yannda bir portatif karyola bulunan odaya gtrd. Buras smet Paann odasyd. Ayakta, bir binba ile konuuyordu. Gen binba odadan knca, bana dnd, bir tahta iskemle gsterdi: - Artk benim ordumda bir nefersin dedi. Ben de ok askerce bir tavr aldm. - Evet, Paam. dedim. Bana kk, bir odal bir ev vereceklerini ve bir de nefer bulacaklarn syledikten sonra: - Bakumandan ziyaret ettiniz mi? diye sordu. - Hayr, Paam dedim. - imdi hemen gitmelisiniz, sizi bekliyor, dner dnmez sizi vazifenize tayin edeceim dedi. Yine bir zabit beni Mustafa Kemal Paann kararghna gtrd. Solda, toprak ynlarnn altnda birka evin yanyordu. Bir tek ses karanlktan geliyordu. O da, telefon servisini yapan bir askerin: nler Katranc, nler Katranc diye bir kyle muhaberesiydi. Sa taraf bir ukur. inden su geiyor. Arkasnda ev daha var. Bu evlerin arkasnda, yine klar yanan adrlar, uzun ve sivri bir direk. Telsiz tesisat. Ky yollar karanlk, amur iinde. Ay batm. Gece yars oluyor. Kk bir tahta kpry geerek br taraftaki eve gittik. Mustafa Kemal Paann muhafzlar kapda. Onlardan biri beni yukarya kard. Paann yaveri yzba Muzaffer Bey beni Paann odasna gtrd. ok aydnlk ve tek lks lambas olan bir Anadolu odas. Mustafa Kemal Paa, oturduu koltuktan glkle kalkmaya alt. nk, kaburga kemikleri hl arlar iindeydi. Yannda Mustafa Kemal Paann ikiz kardeiymi gibi kendisine benzeyen bir miralay ayakta duruyor. Mustafa Kemal Paaya doru, kalbimle mutlak bir hrmetle gittim. O mtevaz odada, btn genliin bir millet yaasn diye lmeyi gze alan kararn temsil ediyordu. Ne saray, ne hret, ne herhangi bir kudret onun o odadaki byklne yaklaamaz. Gittim, elini ptm. - Sefa geldiniz, hanmefendi dedikten sonra, yanndaki zabiti Miralay Arif diye takdim etti. Tasavvur edilemeyecek derecede Paaya benziyordu. Zahiri nezaketine ramen, benim orada olmamdan memnun deildi (1). Mustafa Kemal Paa, ben oturduktan sonra, Ankara hakknda havadis sordu. ayn zamanda, tahta masann zerindeki bir haritaya eilerek durumu drt yanda bir ocuun anlayabilecei kadar ak ve sade bir ifade ile anlatt. te Sakarya, kvrlarak gidiyor. Etrafna bir takm toplu ineler zerinde krmz ve mavi katlar konulmu. Birer kelebee benziyen ineler. Eer askeri durum hakkndaki duygularm Mustafa Kemal Paaya sylesem, mutlaka glerdi. Yunan ordusu kocaman bir canavar gibi Ankaraya yaklam grnyordu. Buna muvazi olarak Sakaryann dousunda Trk ordusu da kvrlarak bu canavarn Ankaray yutmasna mani olmaya alyordu. Siyah canavar o kadar kocamand ki, insana yeis veriyordu. - Eer Ankaraya gider de bizi geride brakrsa,ne yaparz? diye sordum. Korkun bir kaplan gibi gld: - Bon voyage, messieurs, derim. Arkalarndan vurarak onlar Anadolunun boluunda mahvederim. Ben ayaa kalkarak smet Paaya gidip: -Sizinle grtm bildireceim dediim zaman, ilk defa olarak tabii bir glle gld: - Yeriniz rahat m? diye sorduktan sonra, akamlar kendi masasnda yemek yememi syledi. smet Paa, Miralay Arif ve yaverleri de orada yemek yiyorlard. Sakarya sava srasnda, Mustafa Kemal Paann hususiyeti bambakayd. Zaferden emin, aksi takdirde btn arkadalaryla beraber lmeye hazr grnyordu. Dndm zaman, smet Paa beni Birinci ubeye -orada insana en ok ihtiya olduu iin- memur ettiini syledi. Benim efim, orada grdm binba olacakt. Garnizon kumandan beni eve gtrd. Evin iki odas vard. Bir tanesinde neferim portatif karyolam kurmu, elinde bir lamba, beni bekliyordu. Uzun boylu, stba ve ayakkablar param para bir adamd. inde bana kar, bir karde himayesi olduunu hissettim. Selam vererek:

- Battaniyemi getirip kapnzn dnda yataym m, efendim? diye sordu. - Garnizon kumandanndan izin aldktan sonra, yatabilirsin dedim. Garnizon kumandan: Edib kz Halide, karargh erlerinden diye adm, yam tespit ettikten sonra, neferimin yiyeceimi buraya getireceini, saat onda karargha gitmem gerektiini, btn gece allp gndzleri yatldn syledikten sonra, ayrld. Benim nefer, bana stanbuldan gelen gen bir zabit muamelesi yapyordu. aym saat sekizde getirmesini syledim. Ad, Ali Rza idi. Nihayet, bu dar odada, alak tavann altnda yapayalnzdm. Odann beyaz perdeli kk bir penceresi vard. Btn gece, dev kadar byk arlar vzlyormu gibi, ate sesleri duydum durdum. Beyaz perdenin arkasndaki demir parmaklklarn arasndan dardaki aalarn glgesini gryordum. Ali Rza aym getirdii zaman, o gece ate olup olmadn sorunca, Yunan uaklarnn Mall stasyonuna her zamanki gibi hcum etmi olduklarn syledi. Karargha gittiim vakit, alacam odadaki zabitler henz uyanm olduklar iin, Kaymakam Tevfikin odasna girdim. Ben Birinci ubenin bir ksmnda bulunan Binba Kemalin emrinde alacaktm (Kemalettin Sami Beyle kartrlmamaldr). Bu gen adamn vcudunda dokuz yaras varm. Mektepten kt gnden itibaren, her dve girip km, inklap taraftar ve militarizm aleyhtar olduu iin de byklerince pek sevilmiyormu. Bu odann duvarlar da yataklarla doluydu. Orta yerdeki byk tahta masann etrafnda skm zabitler, yaz yazyorlard. Binba Kemal beni onlarn arasna sktrarak, vazifemi syledi. Her gn, muhtelif frkalarn insan, mhimmat ve silah bakmlarndan kuvvetini tespit edecek, not alacaktm. Byle bir raporu hazrlamak yle sanld kadar kolay deildi. Gndz de yanan lambann altnda alyordum. Benden baka da orada sigara iin yoktu. le yemeini kaymakam Tevfik ve bir ka zabitle yedim. kinci ubede pek fazla i yoktu. Ona Binba Tahsinle Yusuf Akura Bey yardm ediyorlard. Ben, bo vakitlerimde, onlara da yardm etmeyi vaat ettim. Bu sayede ordunun en cesur ve kabiliyetli zabitlerinden biri olan Binba Muharremi tandm. Anlalan, Miralay Arifin on birinci frkasnda almt. Miralay Arifin frkas lav olunmu, fakat kendisi Mustafa Kemal Paann eski arkada olduu iin askeri kabineye alnmt. Miralay Arifi ok iki iiyormu diye tenkit ediyorlard. Mustafa Kemal Paa da bu tenkitte kendisine de bir ima olduunu sezmi. Herhalde, frkasndan ekildikten sonra da bir kurmay olarak hizmeti ok byk olmutu. Gen zabitlerden biri Miralay Arif hakknda fikrimi sorduu zaman, akll bir adam grndn syledim, ve benim yanmda, tenkit edilecek tek kelime bile sylememi olduunu anlattm. O akam yemekten sonra, Miralay Arif ile beraber Mustafa kemal Paann odasnda oturduk ve sabahn beine kadar zabitler durmadan raporlarn getirdiler. Arada bir smet Paa geliyor, yorgun bir halde, bir tahta sandalyenin stnde uyuklaya kalyordu. Mustafa Kemal Paa daima askeri meseleler zerinde duruyor, harita stndeki krmzl mavili ineleri oradan oraya gtrerek askeri harekat tanzim ediyordu. Bu, bana ocukluumuzda aylak yavrumu kapamazsn ya! oyununu hatrlatt. Bana Mustafa Kemal Paa, yavrularn muhafaza eden bir tavuk, ve Papulos da Yunan tarafnda bir aylak gibi grnyordu. Mustafa Kemal Paa, topu kuvvetini, muhimmat ve asker azln dnyordu. Biz Yunanllara kar ancak te bir kuvvetteydik. Bu Sakarya vadisinde, Trkler tarafndan alnp verilen yediden fazla kk mevki vard. Mustafa Kemal Paa anakkalede on bir bin kiiyi bir hcumda nasl yok etmi olduunu dnerek o gnlere hasret ekiyordu. Her akam, Binba Kemal yahut ben, kuvvetlerimizin listesini ona gtryorduk. Mustafa Kemal

Paann teferruat hakkndaki bilgisi beni hayrete sokmutu. Bir gn, bir rakamn yanl olduunu derhal farketti. Bana bu rakamn Binba Kemal tarafndan verilmi olduunu sylediim zaman, ona sordu. O da ok mert bir tavrla yanln itiraf etti. Sakarya savanda Refet Paann Milli mdafaann ba sfatyla ne kadar mhim bir hizmette bulunmu olduunu anladm. Sakarya ordusuna cephane, mhimmat ve insan gndermek iin, memleketin her tarafn arar tarard. Geri, Sakarya savann banda yirmi be bin tfenk ve insan var idiyse de, bunlardan on alt bin kiiyi kaybetmitik. Halbuki, savan sonunda kuvvetimiz krk bine kmt. Erkan Harbiyenin banda olan Fevzi Paa da, ordunun zaferini, insan ve mhimmat bakmndan Refet Paaya borlu olduumuzu sylerdi. Fakat, Refet Paann kendisi, btn bu zaferin kyl kadnlarn marifeti olduunu, yayan yryerek orduya yardm ettiklerini sylerdi. Mustafa Kemal Paa yemeklerden sonra, muhtelif konular zerinde konuurdu. Bazen, yenilirsek, Svasa ekileceimizi sylerdi. Fakat, bunu nadiren syledii zaman, Miralay Arif de ben de mteessir olurduk. Miralay Arif daima bu memlekette hayatn kymeti olmadn, lme gnderecek sayda insan bulunduunu sylerdi. Miralay Arif, hayatn tamamen orduda geirmiti. Nadiren konuuyordu. Konutuu zaman da, ya Almanyadaki gnlerinden bahseder, ya sava meselelerine temas eder, gayet realiste konuurdu. nsan tarafn, ihtiyar hizmetisi Aye Hanmdan ve boz aysndan bahsettii zaman hissederdiniz. Bu ayy Pazarck ormanlarnda yavru iken bulmu ve yanna almt. Dilerini kartm, onunla daima gre edermi. Aylarca bu ay greinden mahrum olmak ona g geliyordu. Bu ayy yenecek kimse olmadn sylerdi. Aynn Aye Hanmla gre edip etmediini sorduum zaman, Boz Olann bu kadna kar bir evlat gibi davrandn anlatrd. Anlalan, en byk zevki bu ay ile gre etmekti. Boz Olan Mustafa Kemal Paann bahesinde birka ay sonra grdm. En ok sevdii armuttu. Koskocaman ve korkun bir mahluktu. Uzattm armudu alp yedi, fakat benimle gre etmeye kalkmad. 25 Austosta sava balad. lk gnleri, Yunanllar yer kazanyordu. Ufak tepeleri birer birer ele geiriyorlard. Bu tepeler askeri bakmdan ok nemli idiler. Mustafa Kemal Paa onlarn al tepesini igal edinceye kadar korkulacak bir ey olmadn, fakat Haymanaya girerlerse, bizim de kapana tutulacamz syledi. Ben Yusuf Akura ve Binba Ali Beyle kararghtan Alagz tepesine karak sava seyrettik. Yunan uaklar uuup duruyorlard. Binba Ali bizim yerimizi kefetmi olmalarndan endie ediyordu. Bu aralk, Mustafa Kemal Paa, Refet ve smet Paalar kararghta toplanmlard. Alagz tepesinden aa doru inen sonsuz vadiler ve toprak ynlar, krmz mavi renklere boyanm gibiydiler. al tepesi bunlarn stnde bir dev gibi ykseliyordu. Fevzi Paaya, Mustafa Kemal Paann evinin nnde rastladm. Beraber yrdk ve konutuk. O, Kaymakam Salih ile beraber en n saftayd. Onda zaferimize kar o kadar byk bir emniyet vard ki, bu, insana mit veriyordu. Bir hafta gemeden al Tepesi dt. Korkun bir skt. Mustafa Kemal Paa svyor, aa yukar dolayor ve geri ekilme emri verip vermemekte tereddt ediyordu. Bir zabit odaya girerek: -Fevzi Paa sizi telefonda aryor, efendim dedi. Gece yarsndan sonra, saat tam ikiydi. Bana oras o gece bir tiyatro sahnesi gibi gelir. Mustafa Kemal Paa, karki odada telefon ediyor, ben de kapya dayanm, dinliyordum. Sofa, ayakta dimdik duran zabitlerle doluydu. Herkes bekliyordu.

Mustafa Kemal konuuyor. Siz misiniz Paa Hazretleri? Ne? Vaziyet lehimizde mi dediniz? Doru anladm m? Haymana hemen hemen igal edilmitir. Ne? Yunanllar kuvvetlerinin sonuna gelmi, ricat mi edecekler? Orada duranlarn yzleri ldyor. Ondan sonra Mustafa Kemal Paa geldi. Yunanllar daha ileri gitmeden nlerine gnderecei kuvveti temin iin plan yapmaya balad. Mustafa Kemal Paann gzleri o gece Dantenin Cehenneminde yananlarn gzleri gibi, anlatlamyacak kadar ac iindeydi. - Dinleniniz Paam, yatnz! dedim. - Hayr, haydi bir kahve daha ielim diyerek, kendisine hizmet eden Ali avua seslendi. Eer bazan tesadfi bir hareket bir milletin kaderini deitirebilirse, ite Fevzi Paann telefonu byle bir tesadf oldu. Fevzi Paann hakk vard. Ertesi gn Yunanllar Haymanaya hcum edemeyecek kadar yorgundular. Oradaki gedik bizim tarafmzdan kapatlmt. Drdnc Frka Kumandan Kemallettin Sami Paa Yunan frkasyla dvyordu. Trk frkas bin be yz, Yunan frkasnn her biri biner kiilikti. Adeta Kemalettin Samini frkas karsndakinin hareketine mani olmak istiyen bir dirsek gibi grnyordu. Gece yars, Mustafa Kemal Paaya telefon ederek, ac ac cephane istedi. Btn bu aralk, Fevzi Paa Yunanllarn ekileceklerinde srar ediyordu. Bir sr mnakaa oldu. kinci ubenin ii nem kazanmt. Ben de o ubeye balandm. Bizim tarafmzdan svari kuvvetlerinin hcum birlikleri byk bir rol oynadlar. Yunan nakliyatn durduruyor, mhimmat depolarna hcum ediyor, tren yollarn bozuyorlard. Vaktiyle Ethemin yanndan ayrlm, fakat orduya katlmam olanlar da artk imdi bir ete savana balamlard. Yunan esirlerinden aldmz bilgiye gre, ordular te birini kaybetmiti. Gen bir Yunan esiri bana dedi ki: - Bize her tepeye hcumda, arkasnda Ankara var diyorlard. On alt gn geti Ankara grnmedi. Trklerin eline geersek bizi ldreceklerini sylyorlard. Durmadan da makineli tfeklerle bizi ileri sryorlard. Her halde Anadolu beyaban korkun sessizliiyle Yunanllarn mizacna uymuyordu. Bununla beraber, Sakaryada iyi dvtler. Ordularnn bir ksm yerli Hristiyanlardan, yani Trk tabalarndan teekkl etmiti. Bunlar dvyorlard, nk tutulurlarsa vurulacaklarndan emindiler. Biz teslim olanlar vurmayacamz ilan etseydik, Yunan ordusunun yarsn bizim tarafa ekecektik. Yerli Hristiyan kyleri de ok feci durumdaydlar. Yunanllar kyleri yakyor, hayvanlar alyor ve zmire gnderiyordu. Artk Yunan ricati ciddi bir ekil alyordu. Yunanllarn yirmi bir ua vard. Bizim bir uamz vard, onun da benzini eksik, makinesi bozuktu. O gnlerdeki Trk havaclarnn cesaretinin derecesini anlatacak kudrette deilim. Onlarn sadece getirdikleri haber deil, Yunan uaklarna ve nakliyat kollarna yaptklar hcumlar da son derece mhimdi. Bunlarn arasnda, dnyann muhayyilesini artacak olan bir tanesi Yzba Fazl idi. Bir havacyla, Fazla ne gnderelim diye sorduum zaman: Tan gazetesini yollayn, Fazl yalnz onu istiyor demiti. Fazla Tan gazetesini yolladk. Eer Trk savalar iinde Fazla insanst sfat vermek gerekirse, shhat ubesinin bamfettii Dr. Murata da bir insan mucizesi demek lazm gelir. O yokluk iinde hastaneler, amblanslar yaratyor, yarallar kz arabalarnda tatyordu. Bu vahetabtta esen souk rzgrda kollar balar sarl bir sr askerin yatttn grrdnz. Dr. Murat at stnde dolard. Herhangi bir memlekette mevki yapabilecek bir doktordu. ok zaman ate altnda yaralar sarar, hastalar tatrd. Bizim Yunanca mtercimimiz bir Trkt. Her gn

Yunanllarn Risos Pasttis adl gnlk gazetelerinden tercmeler yapard. Herhalde Atinada bu Anadolu savann insan hayatna kar bir ktal olduunu anlayanlar vard. Eylln dokuzuncu sabah, garnizon kumandann evimin kapsnda buldum. Bana yalnz iki battaniye ile atm gtrebileceimi, Dr. Murat Mall stasyonuna giderken onunla beraber gidebileceimi syledi. Bu, bir emirdi. O gn muhitteki sevin, kt gnlerdeki yeis kadar sessizlik ve skn iinde kendini ifade ediyordu. Karargh, Polatlnn on mil tesine kadar gitti. Mallda trene bindiim zaman, ilk defa hava kumandan mehur Fazl grdm. Bir kuruni kpekle kompartmanda, karmda oturuyordu. Geni yzl, mahzun ve iyi bakl gzleri olan bir adamd. Bu gzler, muhitinin tesinde bir eylere bakyor gibiydi. Mutfak takmlarn gtrememitik. O sabah sade bir fincan ay imi olduum iin, trende alktan kvranyordum. Bu al gidermek iin kp dolarken (trenin kapsnda Ali avuu grdm: Bana biraz ekmek ver dedim. Kompartmann kapsna battaniyelerimden birisini asmtm. teki battaniye hem yastk, hem rt vazifesini gryordu. Sabaha kadar titredim. Ertesi gn, ilk Trk taarruzu olacakt. nce, paa arabayla getiler. Bizler de, krk kii kadar, beyaz, kara ve doru atlarn stnde onlar takip ettik. Tabii, benim doruyu geebilecek at olmad iin, o daima nde gidiyordu. Buday tarlalarndaki olgun baaklar rzgrda sallanyordu. O gn askerlerin srf savatan dolay duyduklar heyecann mahiyetini sezer gibi oldum. Bir Tatar kynn nne gelince attan indik. Bir tepeyi trmandk. Dar bir boazda Elli nc Frka vard. Bu, nc Kolordunun bir parasyd. On beinci ve yirmi nc hcuma gemilerdi. Hepsi dev arlar gibi vzldayan Yunan uaklarnn altnda. Bu tepenin nnde geni bir vadi, etrafnda Polatl ve Katrl bulunuyordu. Hava toz ve duman iinde. Zabitlerden biri: - Bu manzara gece ok gzeldir diyor. Biz ilerlerken, Ali avu yanma geliyor ve diyor ki: - Sol zengiye ayan geirmemisin. Paa gnderdi, dzelteyim diye. Alinin br tarafndaki bir siperde Mustafa Kemal Paann glerek bize baktn grdm. Seslendi: - Gelin, Hanmefendi, harp ediyoruz. Yz, en ok sevdii oyunu oynayan bir ocuk gibi, glyordu. Bana nc Kolordu Kumandan Kazm Paay takdim etti. Arkasnda bir krk, elinde bir telefon, kardaki tepelerle konuan bir adam. Mustafa Kemal Paa: - Duatepeye hcum ediyoruz dedi. Ondan sonra, teki siperleri de dolatm. Top ve makinelitfek sesleri hi ara vermiyor. Elimdeki drbnle sava oyununu seyrediyorum. Bunun neticesinin hastanelerde ne ekil aldn unutmu gibiydim. Evet, insanlar birbirine giriyor. Nihayet sng savalar. Adeta kocaman karncalarn yuvalar etrafnda kavga etmeleri gibiydi. Yanmdaki: - u sivri ehrama benzeyen tepeyi gryor musunuz? O Karadadr. Onun arkasndan bakarsanz, Yunan ricatini grrsnz dedi. Baktm. Gneli gn altnda, siyah bir toz bulutu arasnda kapkara bir insan srs gidiyor. Dedi ki: - Yunanllar cesaretli dvyorlar. Kuvvetlerinin ekiliini kapatmak iin topular kendilerini feda ediyor. te, Papulosn askeri gr, bu ilk ekilmeden sonra sava bir yl daha srdrd. Askeri bakmdan mkemmel bir ey. Ama, insanlk bakmndan, bir yl nce bitmesi iki taraf iin de daha iyi olurdu. Sava o gn saat drde kadar srd. Yirmi nc Frka Duatepenin arkasndan ekirdeklere girmiti. Bunu syleyen Binba Muharrem On Beinci Frkaya bunu haber vermek iin, onbay da beraber gtrmesi gerektii zaman, bir ocua mkfat vaat ediyormu gibiydi.

Yeni karargha geldiimiz zaman, Miralay Asm beni onba yapm ve bana bir nevi uur almeti gibi muamele etmiti. Binba Muharrem dedi ki: - imdi insanlarn top atei ile ld yere gidiyoruz. Bunu syledikten sonra, arabaya binerek epeyce gittik. Bana Duatepede dumanlar arasnda savaan insanlar elimle tutacakmm gibi geliyordu. Orada bir ey parlad, bir ses: - Ate diye grledi ve parlak bir madde uup gitti. Duman ve grlt. Nihayet, kendi topu ksmmza gelmitik. Yine demir gibi bir ses bize sert bir eda ile emir verdi: - Yzkoyun yryn! Binba Muharrem: - Mevkilerinin Yunanllar tarafndan kefedilmesini istemiyorlar dedi. Yzkoyun yrmek bana gln geldi. te kumandanm sipere geldik diye yanmda bir ses fsldaynca, siperden bir dev kolu gibi bir kol uzand, beni yakalayarak aaya ekti. Bu, kr Naili Paann koluydu. Bu adam gayet uzun boylu, sarn ve ocuk gibi mavi gzlyd. Yz toz toprak iinde. Beni siperdeki drbnnn bana oturtarak: - imdi onba buradan Yunanllara ate edeceksin! dedi. Beni mazur grmesini rica ettim. O, kendisi ate meselesini temin ederken, biz siperden srnerek ktk. kr Naili Bey, eski Cermenlerin devrine yarar bir insand. Miralay Arif, onun icabnda sng ile dvecek kabiliyette bir insan olduunu sylerdi. Yedi frka kumandan Sakaryada ehit olmutu kr Nailinin ehit olmamas iin (sekizinci olmamas iin) iimden dua ettim. Duatepe alnmt. stnde bir tek Trk askerinin, gnein altnda, ayakta durduunu grdm. Saat dokuzda karargha dndk. Getiimiz vadi, havasna mrekkep srlm gibi kararmt. urada burada nakliyeciler, ate yakm oturuyorlard. Onlarn arasndan, atlarmzn nal sesleri vadide akisler yaparak, getik. Bizim hcum bir hafta kadar devam etti. Karadaa Elli Yedinci Frka hcum etti. Bunlara bakarken, insan kalabalklarnn birbirlerini ldrdklerini gryordum. 1200 kiiden mteekkil olan Elli Yedinci Frkann yedi yz ehit olmutu. Ben, kendi kendime iimden, bu cehennem sahnesiyle ilgilenmemi tenkit ediyordum. Miralay Kzmn adrna geldiimiz zaman, bize yer gsterdi. Kumandann bir saman ynndan ibaret olan yatann stnde oturduk. Mustafa Kemal Paann gelmesini bekledik. Ondan sonra da, at stnde, onu arabasnda takip ettik. Yunanllar Sakaryann dou tarafn aceleyle terk ediyorlard. Biz de artk Polatlya gidebilirdik. Eylln on nde Mustafa Kemal Paa ile le yemei yerken, Maltadan henz dnm olan Fethi Beyi orada bulduk. Miralay Arif de oradayd. Mustafa Kemal Paa, bir ocuk gibi memnun grnyordu. elini Miralay Arife uzatarak, el falna bakmasn syledi. Miralay Arif: - Bak, parmaklarnn arasndan k szyor. Hi iini saklamyorsun dedi. Mustafa Kemal Paa glerek: - Bunu bilmek iin elime bakmak lazm m? dedi. Miralay Arif, benim avucuma da baknca, bir dost glmsemesiyle, benim hem iini saklayan, hem kuvvetli bir insan olduumu syledi ve geleceim hakknda parlak szler ekledi.

imdi, dnyorum. Acaba, kendi avucuna bakarak korkun istikbalinin ne olacan grm myd? Bir zaman iin, Polatlda, istasyonda kalmaya mecbur olduk. Kasabadaki evlerin oturulacak hale sokulmasn bekliyorduk. Mustafa Kemal Paa Ankaraya gitmiti. Sakarya kumandanlar bir bir gelerek smet Paay tebrik ediyorlard. Gayet vakur ve sakin olmalarna ramen, bir kk ocuun kendinden kuvvetlileri yendii zamanki vaziyette olduklarn hissediyordum. Ben vagonun merdiven basamanda oturarak, Polatlnn krmz daml evlerinden ykselen toz bulutlarna bakyordum. O aralk, bir Trk avuu bir kk grup Yunan esiri getirdi. Onlar da oraya meldiler. Aralarnda, herhalde on sekizinden fazla olmayan, mahzun yzl bir gen vard. Onu yanma ardm. Memnun grnd. Ben, insanlarn hr doduuna inandm iin dman esirleri grmekten de mteessir oldum. Bana kendi memleketini anlatt. Annesi, alt kzkardei varm. simlerini bir bir syledi ve ayn zamanda hkmetlerinin bu vahi savaa kendilerini srklemesinden ne kadar zgn olduunu anlatt. Herhalde, bu ocuk, o gnlerin Yunan vatanseverlerinden deildi. alelade bir insan evladyd. nk, Yunan vatanseverlii ok irkin ve insani olmayan eyler yaptryordu. Bu gen, megaloideay anlamyordu. Bu mefkre, binlerce yl nce Yunanllarn olan Anadoluyu almay ve iinde yerlemi Trkleri, ocuklar, evleri mallar mlkleriyle yok etmeyi tlyordu. ldrmek, zaptetmek, taarruz etmek, ite megaloideann o gnk ifadesi. Delikanl yanmdan ayrlrken Adioses Kiria dedi. ocuk sahibi bir kadnn ona yaknlk gstermesi, onu avutmutu. O akam, ge vakit, Yusuf Akura ile Dr. Murat beni grmeye geldiler. kisi de Karadan tepesine kmlar, savan en iddetli olduu yeri tetkik etmilerdi. Dr. Murat dedi ki: - Allah bizi oraya yollad. Orada yaral Trk askeri bulduk. Bir Yunan doktoru yaralarn sarm, onlara ekmek, su brakm. Yusuf Akurann anlatt belki daha da dikkate deer. Biri Trk, biri Yunan askerinin birbirlerine sarlm olduklarn grm. Acaba birbirlerini boazladktan sonra, insanlarn karde olduunu mu hissetmilerdi? Yoksa, aralarnda artk hibir siper kalmayan ve lme giden iki insan gibi birbirlerine mi sarlmlard? Polatlya yerleir yerlemez, Yunanllarn Sakarya kylerindeki vahi hareketleri hakknda ok irkin haberler aldk. Tamamen hayvanlar gibi hareket etmilerdi. Polatlya yerletiimizin nc gn, smet Paaya raporumu gtrdm zaman, onu bir Tatarn evinin balkonunda buldum. Beni le yemeine alkoydu. Bana orada yeni bir vazife verdi. Mbalaa ve yalan katmadan, Yunanllarn o blgede yapm olduklar zulmleri tetkike beni memur etti. Bu Tetkik-i Mezalim ad altnda bir vazifeydi. Burada iim hakknda bilgi vermeye balamadan nce, dnyada Mcrim millet olmadn sylemek isterim. Ayn zamanda, bara engel olan eylerden biri de, siyasi emeller iin isteriye kaan mbalaal yazlardr. Byle bir hareket, genlie kt duygular veriyor, babalarn yaptndan evlatlar mesul gsteriyor. Bunun neticesi, ya patolojik bir alma duygusu, ya da kar tarafta gemiten mesul olmayanlarda bir eit utanma duygusu uyandryor. Siyaset kumarclar bu duygulardan faydalanarak, daima bir milleti tekinin boazn skmaya zorlarlar. Bundan dolay, bu faciay ok tarafsz ve sakin tetkik etmek istiyorum. Ne var ki, ben de bunun baz sahnelerinden ok mteessir oluyordum. Banda bulunduum Tetkik-i Mezalim ubesinde Yakup Kadri, Yusuf Akura, bir mlazm, bir de fotoraf hizmete memur edilmilerdi. Mlazmla fotoraf en uzak yerlere giderek resim eker, bana, harap edilmi kyler hakknda rapor verirlerdi. Birka gn sonra, benim de tetkike ahsen katlmam gerektiini hissettim. nk, Yunanllarn bu kylerdeki

hareketleri akln karm insanlarn hareketleri gibiydi. Mlazmdan ve gelenlerden iittiime gre, Yunanllarn Anadolu kadnlarna muameleleri, btn vahet lsn am gibiydi. O zaman benim efim olan Binba Tahsin Beye (aile babas ve ok ahlak sahibi bir adamd) Yunanllar tarafndan kirletilmi kadnlarn isimlerini raporlara geirmememizi teklif ettim. Kabul etti. Ne kadar zaman kl olmu ky evlerinin harabeleri zerinde oturarak itiraflar dinledim! Hibir katolik papaz, insann iindeki ebedi ve vahi hayvan hakknda bu kadar iten itiraflar dinlememitir. Polatl civarndaki zmbeyli ve ekirdekler, en fazla vahete maruz kalmlard. Papulas Erkn Harbiyesiyle beraber zmbeylide kuatlm ve byk glkle kamt. Geride kalan Yunanllar, bana verilen raporlara gre, o ky ve civarn tamamen yakmlard. nsan, pencerelerin demir parmaklklarnda yanm el paralar gryordu. Yirmi gn sonra, buradan kyllerin ounun kam olduunu tahkik ettik. ekirdeklerde bulunduklarn haber alnca, oraya gittim. Duatepenin eteinde, yirmi be evli bu kk kyden yalnz ev kalmt. tekileri yanmt. Yunanllar, Duatepeden ekilirken, tabii hayvan srlerini gtremedikleri iin, onlar da ldrmlerdi. Her yerde yn yn hayvan leine rastlyordunuz. O karanlk gnn kapatt kl ve ta ynlar zerinde bir sr insan oturmutu. Erkekler bir ey sylemiyor, kadnlar durmadan hareket ediyor ve ocuklar alyordu. O gn Miralay Kenan ile Yakup Kadri benimle beraber gelmilerdi. Onlar da ta ynlar zerinde oturdular. Ba kirli bir mendile sarl, ihtiyar, buruuk yzl bir kadn, disiz az akta, siyah gzleri lm azab iinde, birer pene gibi uzanan elleri ile omuzumdan yakalam baryordu: - Kocam, benim zeyirimi burada diri diri yaktlar! Kyller, balar nlerinde, susuyorlard. Sadece, bir ihtiyar adam bu sahneyi merakla ve ban sallayarak seyrediyordu. Ben, meseleyi bu ihtiyardan dinlemek istedim. Kadnn penesinden g bela omzumu kurtararak: - nsanlar burada diri diri yaktlar m? diye sordum. Sakin bir sesle: - yle galiba dedi. Anlaldna gre, Duatepe taarruzu balamadan nce, Yunanllar kylleri gtrm, angaryaya komulard. Giden adamlar hi geri dnmemi. umumi Yunan ekilmesinde, erkekler dndkleri zaman, kadnlar evlerinin klleri zerinde bulmular. ocuklarn bazlar alktan lm, kadnlarn maruz olduu muameleye gelince, ondan hi bahsetmiyorlard. Yerde drt ukurun iinde kller, kllerin arasnda yanm kemikler ve para para asker esvaplar, bazen de zerinde Trke yazlar bulunan yanm kt paralar buluyorduk. te, zeyirin kars, kocasnn burada yaklm olduunu sylyordu. Buras Sakaryann en ok fecaate uram olan kyyd. Herkes derin bir keder iindeydi. Gelecek hakknda hibir dndkleri yoktu. teki kylerde rastladm filozofa gre burada rastlamadm. Bu kyn ounun Rumeli muhaciri olduklarn dillerinden anladm. Trk ordusu, Sakaryada o kadar yorulmutu ki, Yunan ordusunu Bolvadinden teye srecek mecali kalmamt. Eylln yirmisinde, Sivri Hisarn elimize dmesini bekliyorduk. gn iin, raporlar bastrmak zere Ankaraya gittim. Dnte Yolda beraberimde getirdim. Henz, gayemize ulaamamtk. Ulancaya kadar da, ne kadar can kayb olacan kestirmek mmkn deildi.

BLM XI
Onba Halide
12 Eyll 1921den Austos 1922ye kadar
imdi Onba Halideyi, herhangi bir yabanc gibi nme alarak onu tahlil etmeye alacam. Acaba, bu kadar insan kaybna ve bu kadar fecaate tahamml edebilecek kuvveti nerede bulmutu? Her halde, son dakikaya kadar, yani Anadolu topraklarndan bu korkulu rya geinceye kadar sabretmeye karar vermi bir ruh haleti tayordu. Bu ruh haleti, en basit neferden ta smet Paaya kadar akt. Birbirimizin gzlerinin iine baktmz zaman, bu ksz baklarn ardnda, gelecee inanan bir kuvvet vard. O gnlerde Mustafa Kemal Paann orada bulunmamas belki de iyiydi. nk, o, ok sabrszd. smet Paann, buna karlk, snrsz bir sabr vard. Gerek smet Paada gerek askerde, bu miza yani gelecei beklemeye ve onu hazrlamaya azmeden sabr ve sknet olmasayd, Trkler muvaffak olamazlard. Buna karlk, Yunanllar megaloideann arkasndaki heyecanl ve sabrsz mizalaryla bu geen gnleri kavgalara, ikiye ve her trl acaip hayata vakfetmilerdi. gn sonra Ankaradan dnnce, karargh hl Polatlda buldum. Benim Tetkik-i Mezalim ubemin ii, sabahleyin onda balayp leden sonra drtte bitecek dediim zaman Yusuf Akura fena halde kzd. Bir tarih hocas olan Akurann muntazam saatlere tahamml yoktu. Eskiden talebesi olan Binba Tahsin adeta onun emrindeymi gibi her arzusunu yapyordu. Akura sava heyecan olmad zamanlar, bilhassa yeni evlenmi olduu iin, ok sabrszlanyordu. Bunu da biraz tabii karlamak gerekti. Buna karlk, Yakup Kadri gayet sakin davranyor ve Yusuf Akura ile beraber yattklar odada geen eyleri bana glerek anlatyordu. Akura sabahleyin gzlerini anca, bana svp sayarm, O kadn byc dermi. in garip taraf, sahiden de benim by yaptma inanyormu. Benim eski dostum Akura, bir hafta kadar bana surat ettikten sonra, gelip almaya balad. Haftann sonunda, kendisine ukulata ikram ederek barmak istedim, fakat bu vaziyete uzun zaman dayanamad. Yakup Kadri de bir hafta sonra gitti. Onun gitmesinin sebebi shhatinin bozulmu olmasyd. Sakarya vadisini, at stnde, inceden inceye tetkik ettim. Boluklarda savan izleri kalmamt. Orada burada belki elle trnakla kazlm ukurlar vard. Bir hafta kadar bir Tatar Kynde kaldm. Onlar Rus saydklar iin, Yunanllar bir ey yapmamlard. Ky ok temiz bir yerdi. Kadnlar yorgun deil, ocuklar okuyup yazyordu. Mektep hocalar vard. Ksacas, Anadoluda o snf halkn biraz stnde grnyorlard. Bunlar elli yl nce, Krm Muharebesi esnasnda g etmilerdi. ocuk lm az olduu iin de oalmlard. O zaman Trkiyenin byk meselesi, nfusunun azl olduu iin, bir gn smet Paaya Krmdan gmen getirtmek fikrini vermek istedim. smet Paa, pencereden, bahede su tayan Mool yzl elmack kemikleri kk yalca bir kadna bakp ban sallad ve: - Trk rknn simasn deitirirler. Onlara benzemek istemem dedi. Bir gn, balkonda, krk bir t bulmutum. Topu mfettii Miralay Galip, bunu elimde grd zaman, ona tlenmemi mendil kullanmann skclndan bahsettim. Bunu kendi ubesinin atelyesine tamir iin gndermemi syledi. O atelyede her ey yaplyordu.

Sivrihisar byk bir yanardan azndadr. Yarm ay eklinde, kayalklar Sakaryaya hkimdir. Oraya Binba Tahsin ile beraber giderken, bu kayalarn ucu gklere deiyormu gibi bana yksek grnd. Sivrihisar yolunda en byk ky Mlktr. Anadoluda byle bir kyn bulunduunu aklmdan geirmezdim. Balar, baheleri, iki katl ta binalar vard. Bu defa oras dinamitle yklmt. Kadnlar ykntlar arasnda, hasta ocuklarla dolayorlard. Bazlar da tarlalardaki yatm ekinlerin arasndan bir eyler karp ocuklarnn karnlarn doyurmaya alyorlard. Yunanllar en fazla burasn yakp ykmlar, yaama vastalarn ortadan kaldrmlard. Ne kimsenin banda bir dam, ne hayvan, ne yiyecek kalmt. Kerem Dedenin kars Fatma nine ile konutum. - Ah, evladm dedi, ne oturup da yaz yazyorsun. Boazlar kesilmi bir halk iin yaz neye yarar? Bu kyn bin sr ve koyunu vard. imdi yaral kocamla kzma yedirecek yumurta bile bulamyorum. Bir tek tavuk kalmad. Tuz bile yok. Yapraklar, otlar kaynatp yerken insan iine bir para tuz koyabilse. Ben ona Sivrihisardan bir horozla iki tavuk gndereceimi vaat ettim. Fakat, olan bitenleri yazmann benim vazifem olduunu da anlattm. smet Paaya haber vermek gerektiini syledim. Kadn, boynunu ve gzlerini kollarna silerek: - Paaya syle, daha evvel bizim ihtiyalarmz grsn. Bir ey yrmyor, her ey bozuldu evladm. Eski zamanda biz sade jandarmalarn bir felaket olduunu dnrdk. Halimizden padiah haberdar deil derdik. Fakat o gnler adeta cennetmi. Nasl Yunanllara yalvardm, bilsen. Biraz yaayanlarn banda bir dam brakn, dedim. Kyllere bizi Avrope yollad dediler. Bana bak kzm, o Avrope denilen adama syleyin, biz ona fenalk etmedik, biz zavall kylleri rahat braksn. Tuhaf u ki, Yunanllar, Sakarya blgesinde en iptidai kylye kadar bu iin arkasnda ngilizlerin olduunu anlatmlard. Orada, talarn zerinde not alarak Hilal-i Ahmer merkezine, sratle ila, yiyecek ve battaniye gndermelerini, aksi halde, hi kimsenin yaayamayacan bir telgrafla bildirdim. O gece, Sivrihisara ok ge dnebildim. Halide Onba, ondan sonraki gnlerde, daima at zerinde sava kalntlarnn sprntcln yapan akbabalar arasnda, ykntlarn stnde hep kylleri dinler, not alr ve durmadan yardm iin civardaki kumandanlara bavururdu. Benim daha nceki efim. Binba Kemal btn kalbiyle kendini bu ie verdi ve smet Paa bu yaklp yklm sahaya mensup askerlere iki ay izin verdi. Ekim ay kmadan, btn Sakarya vadisinde her damla su donmutu. Kyller arasnda srtmda deri krkle dolarken fena halde utanrdm. Ellerimin ve ayaklarmn donmas, bu kabahat hissini biraz giderirdi. O ay kmadan Hilali Ahmer telgrafa cevap verdi. Bu sahann ihtiyalarn tespit iin, Abdlmuttalip ile Amerikann Yakndouya yardm teekkln temsil eden Miss Allen ile Miss Billing de geldiler. Bana bir memur dedi ki: - Onlarn gelmesini biz istedik. nk Miss Allen raporlarmza inanmyordu. Herhalde Hristiyan bir milletin byle facialar yapmas onu ok mahcup ediyordu. Ben onlar Mellek kynde karladm. Sakaryadaki harap olmu alt ky onlara gsterecektim. Onlar yatracak ev yoktu. ok kr, 12. Frka seyyar hastanesi bize adrlar verdi ve doktorlar ok yardmda bulundu. Souk o kadar korkuntu ki, adrda yatarken, Yolda yatakta kendime balyordum. Binba Tahsin ile fotorafmz ve Yzba Cemil de bizimle beraberdi. Miss Allen Trkeyi Anadolu ivesiyle konuurdu ve kyllerle hemen dost oluveriyordu. Onun, benim teekklmde devaml bir yardmc olarak almasn ok isterdim. Bu uzun gezintide ok ac hatralar da vardr: Bir gn Kseaatan Geceke, geceyi geirmek iin gidiyorduk. Misafirler arabayla, Binba Tahsinle ben de atla gidiyorduk. Vakit geti. Hava ok kararmt. Tepeden doru, bir kadn eeini gderek geldi: Tahsin, olu

Tahsin diye feryada balad. Sesi btn o bo vadiyi taryor gibiydi. Binba Tahsin mteessir oldu. Atn durdurarak: - Ben buradaym ana, gel ne syleyeceksen syle dedi. - Bu niformay nereden buldun? Byklarn nasl kt? Kseaal bir kadnd. Yirmi yandaki olunu Yunanllar ldrmt. Kafas alt st olduu iin Binba Tahsini olu sanmt. Binba Tahsin olu olmadn syleyince: - Bulun yleyse benim Tahsin oulu, bu eee bindirir, gtrrm ben onu. Kseaaa girerken, o ackl ses yine etraf Tahsin oul Tahsin oul diye arayp taryordu. Gecekte balkonlu bir eve indik. Misafirlerimiz oca yanan bir odada oturuyorlard. Yzba Cemil onlarla konuuyordu. Kendisi Saint-Cyrein eski bir talebesi, ayn zamanda bir havacyd. Birinci Dnya Savanda kulaklar sar olmutu. Shhati gayet nazikti. yi resim yapard. Onun ky karikatrleri hepimizi bylerdi. Bunlardan biri Halide Edip Hanmn bir konferansndan sonra Anadolu kylerinin teekkr ismini tayor ve kadn-erkek, eeklerinin stnde kabak getiriyorlard. Bu adam, kalben askerlik aleyhindeydi ve her yaayan insana kar byk bir muhabbet besliyordu. Onunla at stnde uzun mddet gitmek imknszd. Bir saat sonra daima attan iner, atndan onu yorduu iin zr dilerdi. Daima da Ben sar, irkin, romatizmal ve fakir bir adamm, fakat lmek istemiyorum. Onun iin insanlarn zulmne ister istemez ahit oluyorum derdi. ngiliz umumi efkr ve basn Yunanllar zerinde byk bir tesir yapt iin, eer Miss Allenin raporlarn ngilizler basm olsayd, bu zmir kampanyasnn felaketleri iki taraf iin de daha hafif olabilirdi. Sivrihisara dner dnmez, Binba Muharremden bir mektup aldm. Aziziyede merkezi olan zzettin Paa grubunun erknharbiye reisi idi. Beni zzettin Paann misafiri olarak davet ediyordu. Raporlarm smet Paaya gtrdm zaman bundan bahsettim. Dedi ki: - Onba, ben Bolvadine gidiyorum. Geceyi Aziziyede geireceim. Eer yarm saate kadar hazrlanrsan, seni arabamla gtrrm. Yarm saat sonra, zzet Paann otomobilinde hareket ettik. Bunu iyi hatrlarm. nk, kyden geerken, bilhassa ocuklarla ilgileniyordu. Bizim yolumuzdaki kyler pek o kadar yaklp yklmam bir durumdayd ve Makedonyal gmenlerle doluydu. Bir kk kz, salarnn rgleri srtnda sallana sallana smet Paann otomobiline srad. tekiler de etrafnda sereler gibi zplayp duruyorlard. smet Paa, kzn ban okayarak: - Sen bu salarn birazn bana ver, bak benim bamda sa yok dedi. Ve kz da bir geyik yavrusuna benzettiini syledi. Burada smet Paa, Trkiyenin geleceinden bahseder, btn ktlklere, suiistimallere son verileceini sylerdi. Evet, ttihat ve Terakki de ayn idealle baa gelmiti. zzettin Paa bir yemek ziyafeti veriyordu. Btn frka kumandanlar ve erknharp reisleri oradaydlar. Herkes belinden kemerini ve tabancasn kararak bir masann zerine brakt. Bize Aziziyenin eski kaymakam diye bir adam takdim ettiler. Ad Nuri idi. Bana bir evlat muamelesi yapt. Adeta beni tanyormu gibiydi. Fakat ben, bir trl kim olduunu hatrlayamadm. Bu zengin adam, oradan geen paalar evinde misafir ederdi. smet Paa, kendisi kararghta yatacan syleyerek Nuri Efendinin evinde ona hazrlanan yeri bana brakt. Adam bana dedi ki: - Beni nasl unuttun Halide Hanm? Ben seni ne kadar omuzlarmda tadm ve gece yars sarayn kapsn sana atrdm. (1) Hemen elini yakaladm: - Sen erkez Mehmet Efendisin, deil mi? Niye Nuri Efendi dedirtiyorsun kendine diye sordum. Yryerek evine gittik. O kadar eski gnleri hatrlam ve kendimi unutmutum

ki, kemerimle tabancam almay akl etmemitim. Yolda giderken bir ocuk gibi o blgede ne kadar mektep atn, yollar yaptrdn anlatt, durdu. - Baban velinimetimdi. Bu ileri yaparken lazm olduka, halka nasl dayak attm kendisine sylediim zaman beni azarlard. Yedi ocuu, bir tane de torunu vard. Omuzunda tam olduu bir ocuun, bu beyabanda (lde) at stnde dolamas ona ok tuhaf geliyordu. - Ah Halide Hanm ah, zenginim, kalabalk ailem var, fakat bir kzm dilsiz ve sar. Onu kurtarabilsem, her eyi feda ederim. Kalar da sana benzer. Yedi ocuunu ve yedi aylk torununu grdm. Dilsiz yavru babasnn dizlerine srad. iki ocuk gibi birbirlerinden ayrlmadlar. Babas ona, Hadi anlat dedii zaman, iaretlerle Yunanllarn geliini ve yaptklar ikenceleri o kadar canl anlatt ki, adeta bir Ruth Draper olabilirdi. Babas - Hadi imdi de mektepleri ve nutuklar anlat dedi. Bu, onun en parlak marifetiydi. Aziziyedeki kz mektebinin Trk ordusu erefine verdii ziyafette kz ocuklarnn nutuklarn taklit ediyordu. Bir kelime sylemeden, o kadar gzel taklit yapyordu ki, glmekten gzlerimden yalar akt. Yalnz o gece, ilk defa olarak, Anadolunun bu yerlerinde kpeksiz ve tabancasz bulunmam beni biraz endieye drd. Nihayet, gece uykumdan bir ekmece alyormu gibi bir ses duyarak uyandm. Fakat birdenbire, hafif bir grlt oldu. Etrafma bakndm, baheye alan yan pencerenin beyaz perdeleri tuhaf bir surette kmldanyordu. Grlt oradan gelmiti. Bir dakika bekledim. Yattm. Birisi o pencereyi dardan ayordu. Yataktan frladm. - Kim var orada diye pencereye kotum. Perdeyi ektim. Bir siyah kalpakl ban, henz aarmaya balayan kta, aa eildiini grdm. Koyu renk bir esvap giyinmiti. Banda astragan bir kalpak vard. Elleriyle yzn kapamt. O da bekliyordu. Bu adam mutlaka yakalatmak istiyordum. Kyafetinden adi bir hrsza benzemiyordu. Beni ldrmek kimsenin aklna gelmeyeceini zannettiim iin, belki smet Paann burada misafir olacan duyduktan sonra, bir suikast yapmak iin gelmi olmas dnlebilirdi. Pencereyi amadan yanmdaki odaya kotum. Nuri Efendiye seslendim: - abuk gelin, bir adam odama girmek istiyor! Nuri Efendi, terliklerini ararken: Rya grm olacaksn diye syleniyordu. Geldi, pencereyi at. Grnrde kimse yoktu. Baheye kotu. Pencereme dayanm uzun bir merdiven vard. Nuri Efendinin bahesiyle, Aziziye kaymakamnn bahesi birbirine alyordu. Merdiven bu yeni kaymakamnd. Sabahn ayaznda o mehul ahs, merdiveni srklerken yerde izler brakmt. Ben daima odamda kla uyuduum iin adamcaz epeyce pencerenin dnda beklemi olacakt. Elli Yedinci Frka Kumandan meseleyi ele ald. Bu kyafette bir adam (Aziziyeye yabanc) oraya gelmi, misafirler hakknda ona buna sualler sormutu. Orann karakolu da kendisini grmt. Onun hakknda alnan bilgi ite bundan ibaretti. Sivrihisarda smet Paa sordu: - Korktun mu, Onba? - Baklanmak istemem. O da herhalde ate etmezdi. - Elinde tabancan olsayd, vurur muydun? Bunu hi dnmemitim. Bu adam yakalatmak istiyor, ama hakikatte ldrtmek istemiyordum. Bununla beraber, tabancamn yanmda olmamasna sevindim, nk korku belki bana byle bir cinayet iletebilirdi. smet Paa: - Keke tabancan olsayd da adam vursaydn dedi. Kasmn ortasna doru baslmas gereken raporlar o kadar oalmt ki, yirmi gn izinle Ankaraya gittim. Binba Tevfik de Nallhandaki ailesine gidecei iin onunla beraber Beylikkprye kadar

geldim. Oradan Polatl trenine binecektim. Bu defa Doru ile seyisim brahimi getirmemitim. Ali Rza (emirberim) Ankaraya benimle geliyordu. Binba Tevfik bana Beylikkprdeki kumandann ok sert bir adam olduunu ve birok askerin onun yanndan katn sylemiti. adrna onu ziyarete gittiim zaman, iimden glmek geldi. ocukluumda ortaoyununda grdm karakterleri hatrlatyordu. - Merhaba, Onba! - Merhaba Kumandan Bey! - Ben size bir baka kadn asker tantmak isterim. O, kadn nakliyatnn bandaki Fatma avutur. Bunu sylerken geriye ekilmi bir kadn gsterdi. Yetmi yalarnda, uzun boylu, kr sal, fakat gl kuvvetli bir kadnd. Arkas dimdik. Yzndeki izgiler yatan ok, ac ekmi olmasndan ileri geliyordu. Kumandan dedi ki: - Bu sabah buradan iki gazeteci geti. Fatma avuun omzunda tfekle resmini aldrttm. Bir baknz. Anladma gre kumandan, benim bu mesele hakknda yaz yazmam istiyordu. O aralk odaya gelen emir eri: - Birka tane kaak yakaland. Ne emredersiniz diye sordu. Kumandan da: - Gryorsun ya Onba, ben bir dakika vazifemden ayrlamyorum dedikten sonra adrdan kt. Fatma Nine bir sandalyeye oturarak, ban ellerinin iine ald. Dedi ki: -Ah, evladm, tfekten dm patlar. Elimi dokunsam yreim titrer. Askerleri seviyorum. Onlara hizmet edeceim. Ama benim tfekle resmimi niin alyorlar? Kumandan konuurken dizlerim titriyor. - Sana sert davranyor mu nine? - Hayr, hayr. Fakat her geene beni gsteriyor. Kumandann muavini beyaz sakall adamdan da korkuyorum. Kamsn yle bir sallyor ki, kaaklar ok fena dvyor. Zavall yavrucaklar. im kan alyor. Ne olur gzellikle yapsalar. Acaba Stten ne zaman ekileceiz? Burada korkudan baka bir ey yok. Bunu askerlerim ve kr yavrum iin ekiyorum. Bu aralk, kumandan adra gelince, Fatma avu sessizce svt. Kumandan artk Fatma avuu unutmutu. - Bu eeklerin neden katklarn bilir misin Onba? Otur, otur. Burada harp de yok. Cephede pekl harp ediyorlar. Burada hep siperlerin iinde. ama yine de kap gidiyorlar. Bazlar bir ekya etesi kurmu. Bunu iittin mi? - Evet, dn gece Beylikkprde iki kiiyi ldrmler. - ittin, demek. Bu, benim haysiyetime dokunuyor. Benim kabahatim yok. Bunu smet Paaya sylemeli. Dvyorum, dvyorum, kam krlncaya kadar, tabanlar para para oluncaya kadar... imdi anlataym... Kapda birisi var. Gel! eriye gen bir askeri doktor girdi. Selam verdi. Fakat ok sinirliydi: - Hastalar nakletme hususundaki emirlerinizi icra edemeyeceiz. Kumandann yz korkun bir hal ald. Az kpryordu: - Doktor Bey, sen mi kumandansn ben mi? Neden eekolu eekler gece yars gtrlmyorlar? Onlara fazla battaniye de veriyorum. - Gslerinden hastalar. Doktor sfat ile gece nakledemem. Souk sfrn altnda on yedi derece. Tehlikeli olur. - Vallahi, billahi gece gtreceksiniz. Doktor, gzleri adrn direinde: - Vazifem icab. - Senin vazifen kumandann emrine itaattir. Mar! Kumandan bana dnd:

- Sivil doktorlar hibir zaman askerliin icap ettirdii eyleri anlamyorlar. Son aylarda birka yz kz de ld. kzn bugnlerde ne kadar kymeti olduunu bilir misiniz? Ben, iimden: Senin iin kz insandan daha kymetli herhalde dedim. Ondan sonra neden gece nakliyatn istediini anlatt. kzler alktan ve ok almaktan lyorlarm. Onlar yaatmak iin yeter derecede yiyecek yokmu. Tek yiyecekleri Beylikkpr civarndaki krlarda otlarm. Onun istedii kzleri gece altrp, gndzleri ayrlara salvermekmi... Bu izahatn sonunda bana - Anladn m diye sordu. Anladm, fakat bir ey syleyemedim. Aylardan beri askeri mekanizmann ne kadar lzumlu olduunu ve nasl altn grmtm. Cephedekiler, btn zabitler nefislerini feda eden kahraman adamlard. Fakat Beylikkpr hadisesi beni biraz hayal krklna uratt. O akam yemekte konumak istemedim. - Msaadenizle, erken yatmak istiyorum, kumandan bey. Acaba Polatldan tren olup olmadn anlamak mmkn m? Telefonu aarak Polatl istasyon kumandan ile konumaya balad: - Trenin ne zaman gideceini neden bilmiyorsunuz? Ben, binba, siz yzbasnz. Bunu bilin. Yarn bir tren gelmeli. Alo! Nasl srtta odun tand benim umurumda deil. Alo, alo! Telefon niye kapand sanki? adrmda bir mangal yanyordu. amura basmamak iin yere tahtalar konmutu. eride bir koltuk vard. Herhalde bu beyabanda byle bir adr hazrlatmak byk bir kabiliyet gerektiriyordu. Ali Rza, bir trl adrdan gitmiyor, bir eyler sylemek istiyordu. Anadolu seyahatlerinde ok zaman yanmda tadm Nzmn tfeinin yerini birka defa deitirdikten sonra nihayet konutu: - Buras cehennem efendim. Herkes kayor. - Kamak gnahtr, Ali Rza. - yle efendim. Fakat gzellikle bir ey yapmyorlar. nsann dinine imanna, anasna avradna svp dayak atyorlar. Kumandann u kadarck kk olu bile, elinde kam ile dolap teye beriye sallyor. - Yarn grrz, Ali Rza. Allah rahatlk versin. O gittikten sonra, DAnnunzionun Il Fuoco (Ate) adl eserindeki Foscarinann isterik azabn ekiyordum. Galiba adrn altndan srnerek, kumandann olu ieriye girdi. Tabancama elini uzatm, az sulanyordu. Bana da, tabanca sahibi bir kadn diye byk bir takdirle bakyordu. ancak yedi yalarnda vard. Gzleri evinden frlamt. -ek elini tabancadan! ekti. Fakat bu defa daha fazla bir hayranlkla bana bakt. - Hanm teyze, annemle kardelerim tabanca grnce korkudan baylacak gibi oluyorlar. Onlar kadn. Fakat ben... - Sus, uyuyacam. Bu defa hayranl daha da artt. Ben kendi kendime, ayet bu sertlii dayaa evirirsem olann bana daha fazla hayran olacan biliyordum. Evet, ite dayak yemesi gereken insan rneklerinden biri! - Hanm teyze, u kedeki sandalyeye oturaym m? Sesimi karmam. - Otur! - Ben askerlere istediimi yaparm. Evde de annemle kardelerime tpk babam gibi emir veririm. ............. - Byk ablam bile dverim. O kahpe...

- Ablana yle syleyemezsin. - Ama o benim sahici kardeim deil. Annemin vey kz. Zor ileri grr. Takunya giyer. st ba partaldr. - imdi k bakaym adrdan. Dudaklar titredi, gzleri yaard: - Kpein olaym, hanm teyze. Bir daha konumam. Arap olaym bir daha konuursam. Bu yzn, bilhassa ene ve dudak hatlar ok cazipti. - Oturabilirsin, ama bir kelime daha sylemek yok. Oturdu, Bir ta bebek bundan daha sessiz olamazd. Ayak sesleri adra yaklayordu. Kk olan yerinden frlad. Btn korkusunu unutmutu: - Askerler, askerleri dvecekler. Babamn sesini duyar duymaz titriyorlar. adrdan frlad. Bu dayak merasiminin benim adrmn yannda neden yapldn anlamadm. Kumandan, belki bana kudretinin derecesini anlatmak istiyordu. Herhalde bu bir melodramd. Yksek sesle: - Bunlar son kaaklar m? - Evet, efendim. - Ana vatanlarnz dmann inemesine msaade ettiniz. Kadnlarnzn rzna getiler. Bu memleket senin kadar namussuz grmemitir. Vur!. Sekiz sopa. O esnada kalbim atyor ve yatakta dorulup oturuyorum. - Bu yeter. tekine ge! Bu nutuk tekrar balad. Her defasnda ses daha ykseliyor. On n de dvdler. Anladma gre, tabanlarn para para etmediini ve mlyim davrandn bana ihsas ettirmek (sezdirmek) istiyordu. Aralk aynda karargha dndm. Sivrihisarda nc grup kumandan Miralay rif idi. Bana Sarkye araba gnderdi. Orduda tekrar yerine dnm olmaktan ok sevinen Miralay rifle birlikte yemek yedik. kinci durak, Kaymakam Salih Beyin banda bulunduu Altm Birinci Frka oldu. andr kynn banda bulunan Seyyid Aa benim eski tandklarmdand. Kendisi Makedonyadan g etmiti. Ziraat usullerini durmadan yeniletirmeye alrd. Olunu Macaristana ziraat okumak iin gndereceini sylerdi. Tek ikyeti mektep yokluu ve stmayd. Bununla beraber, Kaymakam Salih bu ky erafndan epeyce ikyet etti. Umumiyetle erafn fukaray ezdiini sylyordu. Kendi frkasnn gen unsurlar kye yardm ediyorlard. Frkann btn askerleri koyun derisinden birer palto giymilerdi. Aralk aynn sonunda, karargh Aziziyeden Akehire indi. Be yz atl evvela aya kadar karargh gtrd, sonra da biz, Alaehirde trene bindik. Bu be yz atlnn banda giden Garp Cephesi Erknharbiye Reisi Miralay Asm beni yanna davet ederek atlarn yryn idare etmemi nezaketle teklif etti. Elimi kaldrdm: Yarm saat trs, sonra ad adm, yine trs sonra yine ad adm. Sekiz saat sonra adeta donmu bir halde aya vardk. lk haftalar, Akehiri iyi tanmama zaman yoktu. Souk son derece fazlayd. Bense dizanteri ve stmadan kvranyordum. Ama ikyet etmiyordum. Fakat mrmn en byk skntlarn o haftalar iinde ektim. Ayn sonlarna doru Antalya salk mdr olan Doktor Hasan Ferit bir telgraf ekerek bana babamn nzl (inme) geirdiini ve hemen gelmemi yazd. smet Paa, Hilli Ahmer Tekiltnn Ispartada hastaneler kurmaya giden heyetiyle beraber gitmeme izin verdi. On iki gn sonra Antalyada babamn yanna varabildim. Ispartadan sonraki yollar, bilhassa korkun, tehlikeli ve ok rahatszdr. nsan, Anadolunun yayl denilen arabasnn iinde kemikleri krlacak hale gelmezse, o civarn haydutlarnn hcumuna urar ve bu haydutlar canlar isterse sizi ldrr veya sa brakrlard.

Bu defa Ali Rzay Doru ile brakp, brahimi beraberimde gtrdm. brahim araba srmesini ok iyi biliyordu. Ayn zamanda ok iyi nianc ve kuvvetli bir adamd. Yolda da bizimle beraber geldi. Hastaneler hazrlanyordu. ok kabiliyetli bir cerrah olan Dr. Kemal, bu ilerin bandayd. Sultan Dalarnn muazzam sahnelerini seyretmek byk bir zevkti. Akam saat on buukta Idr Glnn yanndaki bir kye vardk. Ertesi gn hareket edecektik. Dr. Kemal bize ev temin etti. Bu evin avlusuna girince uyuklayan bir eek, iki de akn inekle kar karya geldim. Bal bir oban kpei de vard. Yoldaa hrlamaya balad. Uzun bir yolculuktan sonra, girdiim oda ok ho geldi bana. Ky ocanda yl odunlar bu oday hem styor, hem de kzl bir kla aydnlatyordu. kadn odada dolayordu. En genleri, sanki ben kk bir ocukmuum gibi kollarn boynuma dolad: - Gz ne kadar msn, rengin atm dedi. Bu kadnn ahsiyeti vcudundan da hissediliyordu. Geni kalal, geni omuzluydu. Beyzi yznde siyah kirpikler arasndan yeil gzler ldyor, bana sard pembe ayn renkten yemeninin altndan akaklarna doru altn renginde bukleler sarkyordu. Bu, imdi orduda fakat daha nce kyn marangozu olan Kara Hseyinin ebbeni idi. Atein karsna uzandm. ebben yanma kerek kyn btn dedikodularn anlatt. Bir saat gemeden, btn ky kadnlar oday doldurdu. Kadnlar konuuyor, rg ryor, trk aryorlard.Bu, bir hakiki Anadolu sahnesiydi. Trkleri birer inilti, hep dalarn ardndaki sevgilileri aryordu. Hayatlar her gn iin byk bir mcadele olmasna ramen, ok tatl kadnlard. Bir tanesi: - Ah, bu harp ne zaman bitecek dedii zaman, oday bir matem havas kaplad. Hepsi erkeklerine hasret ekiyordu. Bir taraftan, kylerini yaatmak iin sarf ettikleri emee bir yardm, bir taraftan da ak hasreti vard. O kyde, imdi hibirinin ya yetmiten aa olmayan yirmi erkek bulunuyordu. ebbenin kocas Kara Hseyin iki yl nce orduya katlmt. Bu mddet ona izin iin bir hak verdiinden, kendisine izin alacam syledim. ebben ok ak bir dille kocasna kavutuu zaman geirecei ak sahnelerini ve peydahlayaca ocuklar anlatmaya balad. O gn o kyden halkn ikyetlerini not ederek ayrldm. Her tetkik dnnde smet Paaya Tetkiki mezalim raporunun yannda, bir de halkn ikyetlerini bildiriyordum. smet Paa byle bir mcadele esnasnda halk efkrnn kymetini tamamyla takdir ederdi. Hatta, iyi hatrlyorum, Akehirde bir gn, askerlerle halk arasnda bir mcadele olursa, kendisinin halkn tarafn tutacan sylemiti. Geri bunu her zaman yapmak imkn yoktu, ama bu, beni ok duygulandrmt. Bu tetkik esnasnda ikinci defa burasn ziyaret ettikten sonra, ona bu kyn dertlerini anlattm zaman, ebben ile de ok ilgilendi. Eliyle, izin iin gerekli emirleri yazarak verdi. ebbenin Kara Hseyini adl hikyemi yazmam o tavsiye etmiti. Hikye yaymland zaman, bana yazd bir mektupta demiti ki: Orduda kumanda ettiim yz bin askerin evinde bir ebben olduunu biliyordum. Bu kadnlar bana eeklerinin stnde birer boha gibi grnrlerdi. Ispartada Hilali Ahmer misyonunun seyahati sona erdi. Orada brahim bir araba buluncaya kadar iki akam kalmaya mecbur oldum. Geldiimin ertesi gn, henz hazrlanm olan byk Hilli Ahmer Hastanesini benim amam istediler. Bu, mhim bir olayd. nk, askeri ve sivil memurlardan baka Isparta eraf ve kylleri salonu doldurmutu. Halk nedense Hilali Ahmere daima ok balyd. Srtmda bir hemire niformasyla onlara bartan bahsettim. leden sonra, Isparta kadnlarna da bir nutuk vermem gerekiyordu. Tahta sralarda oturup, gzleri gzlerimin iine dalan ky kadnlaryla

bir aile konumas yaptm. Nihayet, zabitlerin okuma odasnda (bu defa asker niformasyla) onlarla beraber oturdum. Artk nutuk meselesinin bittiini dnerek, aym sknla iiyordum. Orada da bir konuma yapmam gerektiini syledikleri zaman, kafamn ii bombotu. Ne syleyeceimi bilmiyordum. Fakat, elinde ay ibrii ile gelen bir neferle gz gze gelince, sylemem gereken eyi bana o ilham etti. (Umumiyetle hazrlksz verdiim nutuklarda, bana dinleyicilerden birinin gzleri syleyeceim eyleri ilham eder.) Orada, askerin Trkiyenin yeniden doum mcadelesindeki yerinden bahsettim. Osmanl Trk, adn cidden layk olduu imparatorluun kurucusundan almt. Fakat bu yeni devlet, bir tek padiaha ya da babua bal deildi. Bu, Anadolunun yaratt bir devlet olacakt. Btn bu konuma esnasnda, ay getiren askerle birbirimize bakyorduk. Szlerim bitince, bana bir fincan daha ay getirdi. Neden konuurken hep o askere bakyordun? diye sorduklar zaman, gldm. brahim, nihayet, kendisi kullanmak artyla bana bir araba buldu. Burdur yolunda, bu kararn ne kadar yerinde olduunu anladm. Yol bir amur deryasyd ve kayalarla doluydu. Bizimle beraber hareket eden yedi arabadan yalnz benimki salam kalabilmiti. Drt tanesi olduklar yerde kaldlar. tanesi uzun bir zaman sonra hareket edebildiler. gn mddetle geceleri kirli hanlarda geirdikten sonra nihayet ubuk Geitine geldik. Ben aileme kavutum. Babam iyileiyordu ve evresinde eski dostlar ve kardelerim vard. nmzde deniz, etrafmz yeillik iinde. Daha ne isteyebilirdim. On iki gn bir hayal gibi geti. Doktor Hseyin Ferit bizimle beraber Ankaraya gelip, Shhiye Vekletinin hazrlamakta olduu yenilikleri tetkik etmek istiyordu. Ayn zamanda, Hilli Ahmer memuru bir doktorun gen dulu da bizimle beraber geliyordu. leden sonra, iki araba ile hareket ettik. Krkgz Hannda ekyalara ait hikyelerden baka bir ey konuulmuyordu. Oralar dehete salan etenin ba Hac Muratt. Bu adam alelde yolcular ldrmekle kalmyor, onlar zeytinya kazannda diri diri yakyormu. Doktorun dul kars Rna Hanm ok sinirliydi. Doktor Hasan Ferit onu avutmak iin: O yalnz zenginlere bu muameleyi yapar. Sen paraszsn, bir ey yapmaz diyordu. Fakat, Yzkoyun yatn, kesenizi ve tfeinizi atn! dedii zaman da dediini yapmak gerektiini ilave etmiti. Bu dar, korkun geitte, kayalar arkasndan Yzkoyun yatn! emrini bazen krk kiiye birden veriyorlarm. Yani kayalarn arasndan iki tfekli adam, byk bir alay durdurabiliyormu. ubuk Geitinde, Dr. Hasan Feritle Hilli Ahmer memuru tfekleriyle kayalarn arasndan yryerek, byle bir srprizden bizi korumaya altlar. Yollar karlyd. Arabalar ikide bir duruyor, arkalarndan itmek gerekiyordu. brahimin araba srmedeki kabiliyeti ve zeks ok iimize yarad. Hasan Feritle Hilli Ahmer memuru vazifelerine devam ettiler. Ben adeta bu maceradan holanr gibi olmutum. On iki yanda kadar, mavi gzl bir kk olan, arabay arkadan iterken: Vay anam, gel bak olun ne ekiyor dedii zaman ok zldm. Arabadan inerek onun yannda yrdm. O yavrucak ailesinin tek erkeiydi. Nihayet, Hac Muratn umumiyetle bulunduu yamac geince biraz nefes aldk. Bilhassa ine dzlne gelince ok sevinmitik. O yolu bugn de grr gibiyim. Yolun bir taraf dzle bakyordu. Rna Hanm, elinde bir tabanca, yanmda oturuyordu. Ben, tfeimi dizlerimin stne koymutum. brahim, arabacnn yannda, elinde tfeiyle oturuyordu. Hasan Feritle Hilli Ahmer memuru arkamzdaki arabada geliyorlard. Rna Hanm: imdi ekyalarla karlaacaz dedii zaman bu ruh haletine glmek istedim. Fakat te geliyorlar! dedii vakitse onlar sahiden grm olduuna inandm. Eski bir deirmenin arkasndan sekiz kii km, yola doru geliyorlard. Ben: - Onlar ava kmlar dediim zaman, ekyalar geldiini iyice anlamtm. brahim dnd, bana bakt. - Yava gidiniz dedim. Onlar yaklatka yaklatlar. Nihayet yz yze geldik. Reislerinin srtnda bir asker paltosu vard. Daha sonra rendiime gre, bunu, bir soygun esnasnda almt. ki kii de kalpaklyd. Tfeklerinin hepsi martindi. Gzlerim reislerininin gzlerinde.

O da bana bakyor. Arkamdaki kurt derisi krkle beni belki gen bir zabit sanyordu. Yere yatp krkm vermek istemiyordum. Ben brahimle konuurken Rna Hanm beni bir dziye imdikliyordu. - brahim, eer dur derse, arabadan atla, yolun stndeki ukurda siper al. - Peki, efendim. - Hepimizin ne kadar kurunumuz var? - Yz. - Onlarla mcadelede bu kurunlar ie yarar m? - Bizim tfeklerimiz daha iyi. Mevkiimiz de daha salam. Dr. Ferit Bey de vaziyeti anlad. O da iyi niancdr. Ekya reisi yola kadar geldikten sonra, arkasn dnd, tekilerle beraber yrmeye balad. Avanesi de arkasndan onu takip etti. Eminim ki, eer korku almeti gstermi olsaydk, arabay hzl srseydik, mutlaka bize Yere yat! emri verirdi. Ekya uzaklarken dnp dnp bize bakyordu. brahim sordu: - Ate edeyim mi, efendim? - Hayr, brahim. Kansz zafer daha iyidir. Burdurda otele gittik. Orada hep ekyalardan bahsediyorlard. Anlalan bu sekiz kiinin ba Mahmut adnda biriymi. Arkasndaki paltoyu bir zabitten alm ve ayn gn kafileyi soymu. Bu palto ile o civarda grnmesi, Mahmutun ok cesur bir adam olduunu gsteriyordu. nk, jandarmalar durmadan onu aryorlard. Oteldekiler, ordu ie karmazsa bu ekyalarn tutulamayacaklarn sylyorlard. Fakat, ordunun o kadar ok ii vard ki, bir zaman iin ekyalar kendi balarna brakmak zorundayd. Ispartada, Dr. Murat grdk. O da yolda hcuma uram, fakat elindeki tfekle kendini mdafaa etmi, paltosunu kurtarmt. Bu palto meselesi bir aka halini ald. Herkes, paltosu alnan zabiti yakalayp onunla alay etmek istiyordu. ridirde (Eirdir) hastanenin misafiri olduk. Sabahleyin iddetli bir yer sarsnts oldu. Duvarda asl duran bir saz kafama dt, fakat elim kafamda olduu iin bir ey olmad. Ne garipti, her tehlike karsnda hayatm kurtaran bir hadise oluyordu. Kader denilen ey, hayat manzaralarnn hepsini grmem iin beni korumak istiyor gibiydi. Kaymakamn odasnda bize ay ikram ettiler. gl kenarnda bizi geirmek iin atana bekliyordu. Hkmet konann nnde yirmi kadar elleri zincirli muhtelif etelere mensup adamlar kendilerinden vapur paras istedikleri iin isyan etmilerdi. - Biz kendimiz gtrlmek istemiyoruz, vermeyiz. Da bandaki ekyann insan soymasyla hkmetin soymas arasnda ne fark var? te bu, hkmete kar halk isyannn sesiydi. Halbuki, bu adamn Geliboluda kavga etmi bir asker olduunu da sylyorlard. Kimbilir, hangi sebeplerle daa kmt. Gl atana sallanarak geti. Nihayet tekrar ebbenin evinde. Bu defa rengi soluk ve sakin grnyordu. Hep Kara Hseyin iin hasretini anlatyordu. Buna ramen, dedikodu yapmaktan da geri kalmad. Kydeki bir dman, ebben ban iyi rtmyor diye tenkit ediyormu. Halbuki, kadnn iki varm. ebben dedi ki: - Benim kahpelie diyeceim yok. Ben de birisini seversem, kahpe olurum. Fakat, bu ylanlar namuslu grnmeye alyorlar. Bundan sonra, smet Paaya syleyeceim szleri bana retiyordu. Acaba Kara Hseyin iki sene sonra onu tekrar sevecek miydi? Burnu byk olduu iin kayglanyordu. Dedi ki: - Gzn byk olursa szersin, azn goca olursa bzersin.. Burnun goca olursa nidersin? Ondan sonra bana Kara Hseyinin stanbulda alnm kyafetiyle bir resmini gsterdi. Dnd zaman ky nasl imar edeceini anlatt. Alayarak benden ayrld.

Sultan dalarndaki yol dar ve bir taraf da derin bir uurumdu. br taraf ise yksek kayalklarla doluydu. Birdenbire bir frtna koptu. Atlar gemi azya aldlar. brahim yere atlam, atlar durdurmaya alyordu. Arabann arka tekerlekleri uuruma doru srkleniyordu. brahim: - Atla aaya efendim! diye haykrd. brahimin bu kuvvet ve zeks sayesinde lmden kurtulduk. Elele tutuarak, dadan yryp indik. ok korkun bir borayd. kard ses mthiti. Yukardan zerime talar yuvarlanyordu. Aaya, dzle saatlik mcadeleden sonra inebildik. Yokuun altnda bir araba bulduk bindik. Fakat arabann perdeleri kopuyor, aadaki aalar kklerinden kyor, halk avaz kt kadar baryordu. Bindiimiz araba altst oldu. Ne zaman iinden ktmz hatrlamyorum. Dr. Muratn baca incinmi, arabacnn kprck kemii krlmt. teki araba, bolua yuvarlanm, parampara olmutu. Akehire vardm zaman, yemeklerin biraz dzelmi olduunu grdm. Hepimizin masrafna katldmz bir tabldotta, birtakm zabitler ve smet Paa ile birlikte yemek yedik. Akehir erafndan ve ayn zamanda mebus olan Hac Bekir Efendi beni evine misafir etti. Ailesi, bana ok iyi muamele etti. Kars ile ahret kardei olduk. O ev vastasyla, Akehir kadnlarn ok yakndan tanmak imknn buldum. Bir sabah kararghta, Yzba Cemilin Binba Tahsin ile konutuunu grdm. stba ok dzelmiti. Yznden pek mesut grnyordu. Dedi ki: - Beni tebrik et, Onba. nanlmayacak bir ey oldu, evlendim. Tebrik ettikten sonra hanmn kim olduunu sordum. Beylikkprdeki eski kumandann byk kz olduunu syledi: - Onlarla komuydum. Bana pencereden iaret ediyordu. nce onu zpr bir kk kz sandm. Mektup yazarak gelip benimle gizlice konumasn syledim. Ve dedim ki, ben sarm, romatizmalym, irkinim ve fukaraym, otuz yedi yandaym. Fakat namuslu bir adamm. Benim yerimde gzel bir gen olsa baka trl hareket ederdi. O dedi ki: Biliyorum, fakat beni al, ailemden uzaklatr. Ben: - Hakk var, ailesi ok ktyd dedim. - Nasl biliyorsun, Onba? Kafamn iinde Beylikkprde kumandann adrnda yaramaz kk olann vey ablasn nasl dvdn ve ona nasl muamele ettiini anlat canland. - Nene lazm, sen anlat dedim. - Evet, onunla evlendim. Kz ailesinden kat. Odam temizliyle cennete evirdi. Evlendiimiz gnden itibaren, fotoraflk renmek istedi. Bir iki haftada rendi. Kapmzn stnde imdi Kadn fotorafs diye bir tabela var. Btn Akehir kadnlar gelip resim ektiriyorlar. Byle bir babann byle bir kz olacan dnemezdim. ok talihliymiim. Herhalde bu adamn karikatrn bu kzdan dolay yapmamt. Bir gn ardan atla geerken Doru aha kalkmaya balad. Neden korktuunu biraz sonra anladm. nde asker gidiyordu. Bir tanesi kafasna acayip beyaz bir rt sarmt. Burnu az kapalyd. Gzlerinde siyah gzlk vard. Binba Tahsin Beye bu garip askerin kim olduunu sorduum zaman, dedi ki: - Ben de bu kadndan size bahsedecektim. - Kadn m? - Evet, Gl Hanm. O arktan geldi. Biraz sonra gelip sizi grecek. Erzincandan garip bir rya tesiriyle gelmiti. Hazreti Aliyi ryasnda grm, orduya katlmasn sylemi. Evini barkn, kocasn brakp onbe yanda olu ile orada kumandana gitmi, o da Gl Hanm Garp Cephesine yollamt. Yunanllarla savamak istiyordu.

Tatl bir sesi vard. Fakat insana huzursuzluk veriyordu. Bana ryalarn anlatt. Eer kendisi harbe girerse, Yunanllarn hemen yenileceine inanyordu. Houma gitti. nk skdarda Hazreti Ali hakknda okuduum hikyeleri hatrlyordum. Kadna Hazreti Ali gnnden beri harp eklinin deitiini anlatmaya lzum grmedim. Kalbindeki iman ve memleketi kurtarma istei bizimkinin aynyd. Diyordu ki: Hemen beni cepheye yollayn. O akam yemekte smet Paaya bundan bahsettiim zaman, yemekten sonra odasnda bu meseleyi birlikte konumamz syledi. Bu Gl Hanm ne yapacan sorunca, cepheye gnderilmesini tavsiye ettim. smet Paa dedi ki: - Kyafeti bugne uymuyor. O garip maskenin arkasnda konuurken insana tuhaf bir his geliyor. Syle onu bandan karsn. Hastanede ona bir yer bulamaz msn? Yahut Tetkiki Mezalim ilerinde kullanamaz msn? Gl Hanm Ortaadan ve isterik ruhundan ayrmak iin pek husus bir muamele yapmak gerekiyordu. Ertesi gn onu grmeye gittim. Asker niformasyla beni kabul etti. Ceketinin stnde sar rgleri sallanyordu. ince bir yz vard. Kk bir burun yahut on nc asr ressamlarnn izebilecekleri bir cad ya da bir ermi yz. Hastane meselesini anca isyan etti. Okumak yazmak biliyorsa benim ubemde alabileceini syledim. Yine ban sallad. Sadece uhrev eylerle megul olduunu ve mutlaka cepheye gitmek istediini syledi. Bir ay sonra, sanki, ben mesulmuum gibi Erknharbiye Reisi, kadnn ky alt st ettiini, neleri varsa alp askerlere verdiini ve ryalaryla nasl korkuttuunu syledi. Martta bir aylk izinle Ankaraya gittim. andrda durdum. Erkenden kumandann neferi geldi, - Sizinle bir kadn grmek istiyor, efendim dedi. Kadn yanma gelince, imamn kz kardei tarafndan geldiini syledi. - Nedir? diye sordum. - k dedi. - Ben ne yapaym ona? - Suvari kumandannn arkasndan giden Sadettin avua km. Onunla evlenmek istiyor. Tanyor musunuz onu? Uzun boylu bir adam olduunu hatrladm. Kadn devam etti. - kisi de birbirine k. mam kumandana giderek izin vermesini istemi. Kadn kyl ile evlendirmek istiyorlar. Kumandann yrei ta gibi. zin vermiyor. Bundan sonra benim de bir diyeceim var. - mamn kardeinin meselesini nce anlat. - Limon gibi sarard. Yatakta yatyor. Stma olduunu sylyorlar. Fakat, ben onun k Kerem gibi yandn biliyorum. Sadettin avu alev pskryor. kisi de elinizden pyorlar, bu ii yapmanz istiyorlar. imdi benim iime gelelim. Kadn krk belik bir mahlk. Esmer yz, kurnaz gzleri, demir gibi vcudu, tarlada alan bir kadn olduu hissini veriyordu. - Her halde seninki ak meselesi deil. - Vallahi yle, nakliyede alan Onba Mustafa ile evlenmek istiyorum. Ona izin alnz. - Evli olmadna emin misin? - sterse olsun bana ne. (Yzmn deitiinin derhal farkna vard.) Hayr deil, olmadna yemin ediyor. Ben dulum. Gzel kadnm. Her erkek benimle evlenmek ister. Seyyit Aa beni drdnc kars olarak almak istedi. Ben evli adamla evlenmem. Ben kyl istemiyorum. - Onba Mustafa da kyl deil mi? - yle idi ama, iyidir o. - Sana bakabilecek mi?

- Bana bakmak m? Ben ekmeki istemiyorum ki, koca istiyorum. kimize de ben bakarm. O aralk doktorun odaya girmesi, ok kr kadn uzaklatrd. Doktor, kumandann evlilii bir nevi delilik telakki ettiini syledi. Bundan sonra cebinden bir mektup kard. Kadnn kumandana yazd bir mektubun suretiydi. Diyordu ki: - Sen yreksiz bir adamsn, kumandan bey. Ama bin kumandan beni Sadettine varmaktan men edemez. Evet de desen hayr da desen yine evleneceiz. Cephedeyken Ankaraya ok sk gidemiyordum. Gittiim zaman Fikriye Hanmla Mustafa Kemal Paay sk gryordum. Mustafa Kemal Paann annesinin Ankaraya gelmi olmas Dr. Adnan oraya mtemadiyen gitmeye mecbur ediyordu. htiyar hanm yz, ince, hareketli vcudu atlgan ifadesiyle Mustafa Kemal Paann aynyd. Yetmi yanda olmakla beraber, st gibi beyaz ve pembe renkli cildinde bir tek buruuk yoktu. ok abuk fkelenir olmasna ramen, koyu mavi gzlerinde ve aznda bir efkat hissedilirdi. Beyaz entarisi, tl mendilleri, beyaz elleri byk annemi hatrlatrd. Tam Makedonyal bir kadnd. Onun iin, olu, daima ilk mektepteyken istedii gibi azarlad Mustafayd. Bir yer yatanda yatyordu. Anlalan hastal ok ciddiydi ve yaamas bir mucizeydi. Dr. Adnann boynuna kollarn dolar, yanaklarn per, elini yakalayarak domu olduu Selanik ehrinden bahsederdi. Anadolu mcadelesiyle pek ilgili deildi. i Selanik iin yanyordu. Olu Mustafa, Selanii almadan kendine yeni bir entari yapmamaya ahdettiini sylerdi. Fikriye Hanma da pek tevecch yoktu. Bu aralk ngilizlerin Maltaya gtrdkleri arkadalar hep dndler. Tabii, aralarnda Rauf Bey en nemli simayd. Mustafa Kemal Paa ile dostluklar da henz bozulmamt. Sk sk konuurlard. Rauf Beye ikinci grubun tevecch paa zerinde bir tesir yapmazd. ok gemeden bavekil oldu. Bu mevkii 1923e kadar muhafaza etti. Maltadan dnenler arasnda bir fikir adam olarak bata Ziya Gkalp gelir. Gelir gelmez, harpten nceki sk dostluumuzu hatrlatan bir samimiyetle beni ziyaret etti. Diyordu ki: Bu Dou mefkresi denilen ey de ne oluyor, Halide Hanm? Trkn mukadder olan kltrnden bu bizi uzaklatrmaz m? Trk Orta Asyadan geldii gnden beri yzn Batya evirmi deil mi? Btn kudretini ve kabiliyetini Trkn yzn Batdan evirmeye alanla mcadeleye kullanrd. Muhalefet ikinci grup adn tard. Bunlar, Millet Meclisinin ekstra demokratik ve geni vaziyetinin iyi bir idare sistemi kurmasna engel olduuna inanrlard. Onlar, bavekilin ounluktan bir ahs semesini ve kabine yelerinin hepsinin sorumlu olmalarn istiyorlard. Geri bu kabine sistemi Mustafa Kemal Paaya daha fazla kuvvet verecekse de, ayn zamanda, yeni ekil btn sorumluluu Byk Millet Meclisine ykletiyordu. Mustafa Kemal Paann hibir sorumluluu yoktu. Ziya Gkalp derdi ki: - Biz Cenub Amerika hkmet ekline dayanyoruz. Padiahlar geldi geti, bundan sonra bir paadan br paann eline deceiz. Ateten Gmleki bu izinim esnasnda yazmtm. Martta cepheye dndm zaman, hayat ayn ekilde devam ediyordu. Bir sr manevra oluyordu. Ben de Akehir civarndaki mektepleri geziyor, tetkikler yapyordum. Bilhassa On Beinci Frkann bulunduu kyde, Naci Paann kumandasnda ordu halkla ok megul oluyordu. Bu mekteplerde ocuklarn okuduklar iirler o kadar insanca mana tayorlard ki, bugnk Cemiyeti Akvam dahi bundan daha iyi bir ifade ekli bulamazd. Oradaki frkalar, Bolvadin civarnda halkn tarlalarn bile sryorlard.

Bugnlerde, Uaklar merkezinde Fazl grmeye atla gider, orada ay ierdim. Fazl, bar devri gelir gelmez, nasl bir uaklk sistemi kuraca hakknda planlar yapard. Haziranda, tekrar stmadan ok bam derde girdii iin, ancak kinin almakla ayakta durabiliyordum. Bir gn yemekte kinin alrken, smet Paa: - Hasta msn, Onba? diye sordu. Ben de srf ihtiyat kabilinden aldm syledim. Bir hafta sonra dedi ki: - Ankaradan misafir bekliyorum. Yarm saat sonra gelecekler. Sen de benimle beraber onlar karlamaya istasyona gel. Onlarn kimler olduunu sorduum zaman, aralarnda Dr. Adnann da bulunduunu syledi. Bu insanca hareketinden ok memnun oldum. Fakat, akam hava ok souk olduu iin paltomun yanmda olmamasndan dolay gitmemin mkl olacan syledim. - Nuh diye bararak emirberini ard. -Benim pelerinimi getir. O gn smet Paann uzun pelerini omuzlarmda istasyona smet Paa ile birlikte atla giderken, dedim ki: - Hatralarm yazdm zaman, bir akam cephe kumandannn pelerinini giydiimi syleyeceim. ok ilgilendi. Sordu: - Hatralarn yazmaya karar verdin mi? Not alyor musun? -Evet alyorum. (Gerekten bir deftere isimleri, beni ilgilendiren olaylar ksaca not ederdim.) stasyona geldiimiz zaman, tren gelmi, fakat misafirler ortada grnmyorlard. smet Paa beni bir lamba direinin altnda brakarak, vagonlara doru gitti. Gzlerimle etraf aryor, istasyon kapsnda sivilin durduunu fark ediyordum. Bir tanesi Dr. Adnana benziyordu. de bana bir yabancya bakar gibi bakyorlard. Fakat Dr. Adnann kendisine mahsus ksrn iitir iitmez, yanna kotum: - Beni tanmadn m, Adnan? Gld: -Uzaktan, mz de bu byksz gen zabitin kim olduunu dnyorduk. Otomobille dndk. Mustafa Kemal Paa saat e kadar Trkiyenin gelecek gnlerdeki Batllamasndan bahsetti. - Adnan, sen Tbbiye ile ordunun en nce Garpllamasndan dolay ilerlediini sylerdin. Biz imdi btn memleketi Garpllatracaz. Hatta o gn, latin harflerini kabul imknndan da bahsediyor, bunu yapmak iin sk tedbirler gerektiini de ilve ediyordu. Hazirann sonunda uzun bir izin alarak Ankaraya gittim. Mustafa Kemal Paa bu aralk cepheyi tefti ediyordu. Ordu taarruza hazrd. Fakat Trk-Yunan mnasebetlerini kansz olarak halletmek mmkn olup olmadn son defa anlamak iin, Dahaliye Vekili Fethi Beyi tilaf kuvvetleri baehrine gndermiti. Austosun balarnda, bir gn, sokaktan geldiim zaman Fati, Mustafa Kemal Paann bize gelip, ertesi gn kendisiyle yemek yemeye bizi davet ettiini syledi. Bugnlerde, Buhara Emiri bulunan Enver Paa meselesi Mustafa Kemal Paay zyordu. Buharadan Ferganaya kadar Rusyadaki Trkler Basmaclar ad altnda kzllara isyan etmi, Enver Paay balarna geirmilerdi. O da bunu kabul etmi ve Buhara Emiri olmutu. Daha sonra, Basmaclarn son dakikada, Moskovadan byk bir kuvvet gelince, katklarn ve Enver Paann birka Anadolulu ile Rus ordusuna kar dvtn haber aldk. Bu savata ehit olunca Ruslar onu merasimle gmmler ve ceplerinde karsnn mektuplarn bulmulard. Cemal Paa, bu aralk, Amanullah ile beraber Afganistanda alyor ve Rusyaya sadk kalmasna ramen, Ruslar onu pek tutmuyorlard.

Kendisini emniyette bulmad iin, yaveri smet Beyi bir mektupla Ankaraya Mustafa Kemal Paaya gndermi kendisini memlekete almasn rica etmiti. Mustafa Kemal Paa mektubu okuyunca bu istei reddetti. Cemal Paa da Tiflisde Bolevikler tarafndan ldrld. Bu aralk, Mustafa Kemal Paann zmirin sabk Valisi Tahsin Beyin evinde bir iki leminde hepimizin aleyhinde bulunduunu ve benim dalarda yalnz gezmemin tehlikeli olacan bana orada bulunan bir adam anlatt. Pek inanmak istemedim. Dolamakta devam ettim. nanmadm, nk: Mustafa Kemal Paann vcudunun bu mcadeledeki lzumunu en fazla hissedenlerden biriydim. Bu adamn szlerini o gnlerde bize sk sk gelen ve bize ok dosta davranan Mustafa Kemal Paaya sylemekten ekindim. Ayn gnlerde, Amerikallar ve Trkler Kayseride bir yetimhane aacaklard. Beni oraya bu meseleyi tetkik iin yolladlar. Kayseride Austosun yirmi drdnc gn, teftilerimi yaparken, Mustafa Kemal Paadan bir telgraf aldm. Orduya derhal dnmemi emrediyordu. Ankaradaki niformam alabilmek iin Miss Billingsin kk otomobili ile dndm ve derhal Konya yoluyla cepheye hareket ettim. Bizim byk taarruz iin karar alnmt.

BLM XII
Atele imtihandan sonra gayeye var Ankaradan Konyaya giderken tozlu yollu Krt kylerinden geiyor ve dnyordum. Mustafa Kemal Paann bu acil emri sabk vali Tahsin Beyin evinde ona atfedilen beyanat yalanlyordu. Her halde Sakaryann kazanlmasndan sonra, Mustafa Kemal Paa da bana bu hareketlerde bir uur atfediyordu. te martta zmire yrymzn balangc bu taarruzla balad. Benim Sultanahmet mitingindeki karanlk gnlerde gsterdiim iman gerekleiyordu. Bu zaferi, halkn iradesi yaratmt. Erzurumdan zmire kadar kanlarn aktarak yryen halk; kyller, kadnlar, erkekler ve ocuklar nihayet memleketi bu zafere eritiriyorlard. Trkn hayatnn gelecei hep onlara balyd. Bu zaferi grnmeyen bu isimsiz halk nihayet yaratabilmiti. Austosun yirmi yedisi. Akam saat altda kendimi Konyadaki Hilli Ahmer Hastanesinin kapsnda buldum. brahim atmla cepheye gitti. Benim yanmda sade Yolda vard. Harp bir gn nce balamt. Ertesi gne kadar da tren yoktu. Fakat sabahleyin demiryollar mfettii bir otodrezin ile hareket edecek ve beni de gtrecekti. Yolda, kadnlarn bize zm ve armut ikramndan ilerin iyi gittiini hissettim. Biz aya varmadan ordu Afyonkarahisara girmiti. Milletin iindeki sevinci yalnz gzlerinden anlyordunuz. aya girdiim zaman, kalpa bir yana eilmi, Napoleon tavr ile alm satan bir zabitle karlatm. Zabit, Afyonkarahisara henz bir vasta gitmediini, fakat benim Miralay Kmil ile konumam gerekeceini syledi. Miralay Kmil, nakliye merkezinin banda bulunuyordu. Bana bir vasta temin edebilecekti. Cephe arkasndaki zabitler cephedekilerden

daha ok almlydlar. Miralay Kmil ok nazik davrand ve bana derhal bir vasta temin etti. Topallaya topallaya yrd iin yaral olup olmadn sordum. Dedi ki: - Hayr, beni Konyada mcadele aleyhtarlar yakaladlar. Nzmn yanndaydm. O pencereden atlayarak kurtuldu. Mcadele aleyhtarlarnn bandaki kyller beni gn srecek bir ikenceden sonra lme mahkm ettiler. Birinci gn dayak attlar (hayli iddetli); ikinci gn ayamn trnaklarn sktler (ite bu acaip yry ondan ileri geliyor); nc gn de beni soydular, kollarm iple balayarak bir atn arkasna koydular. At sratle hareket edince kafam yerlere arpp durmaya balad. Gryorsun ya Onba, beni lmden oraya gelen ordumuz kurtard. Fakat seninle beraber gelecek vaziyette deilim. Elini saygyla sktm. Ben ofrn yannda oturuyordum. Edirneliydi. Memleketinin kurtulacana inanyordu. Afyon yolu, bir yldr kullanlmad iin nereden gideceini pek bilemiyordu. Karanlk basm, yollar grnmyordu. ofr de bir yanl yola sapmt. ki saat sonra, tfek seslerinden cepheye yaklam olduumuzu anladm. Yunanllarn eline dmek ihtimalimiz vard. Geriye dndk. Bu karanlkta grnen tek k Afyonun yaknndaki obanlar kynden geliyor olmalyd. nmzdeki karanlkta balar beyaz sargl ekiller dolayordu. Yarallar birbirine dayanarak aya gitmeye alyorlard. Arabadan hemen atladm. - Merhaba hemeri. Bu yol Afyona gider mi? - Doru Afyona kar. Ama, yoldan ayrlmayn. ukurlar bomba dolu. Bunu syledikten sonra, beklemeden yoluna devam etti. Afyonun yksek kayalklar grnd zaman, ortalkta birtakm haki renkli glgeler gze arpyordu. Yunanllarn yakm olduu evlerin harabelerinde hl ate vard. Karargh birka saat nce Afyona girmiti. Byk bir evin kapsnda durduk. Emirberler merdivenlerde zabitlerin eyalarn tayorlard. Zabitler odalarndan kyorlar ve bana Merhaba Onba diye sesleniyorlard. Aralarnda Binba Tahsin de vard. Benim tam zamannda yetieceimi tahmin etmiti. Cephedeki emirberim Ali Rza henz gelmemiti. Fakat Binba Tahsinin emirberi Memi bana hizmet etti. nce yzm ykadm. Binba Tahsin bana: - Hemen bakumandana rapor ediniz. avuu iki defadr geldi, sizi sordu. dedi. Bakumandann nerede olduunu sorduum zaman, Yandaki odada olduunu syledi. Sokaklar, siyahl insan alayanlaryla doluydu. Evler kl. Bir kadn grubu kumandann pencerelerine gzleri dikili duruyor. Aralarnda ihtiyar bir hatun beni yakalayarak iki yanamdan pt. Ben de onun iki elini perek bama koydum. Ondan sonra sra ile hepsi boynuma sarldlar. Bu, zaferin temelinin kendileri olduunu hissetmeyen bir grup. Nihayet, Sakarya gnlerininkinden daha byk bir sofa. Byk bir masa. Zabitler dolayor. Bir kk odann kaps ak. Yuvarlak bir masada iki lamba yanyor. Fevzi Paa ile Mustafa Kemal Paa bir harita zerine eilmiler, bir eyler konuuyorlar. Mustafa Kemal Paann banda yz gne birden domu gibi yz parlyor. - Safa geldin, Hanmefendi. -Tebriklerim Paam, nihayet muvaffak oldunuz. Bir kahkaha: -Evet, nihayet bu ii yaptk. Buraya nasl geldiniz? - Az daha Yunanllarn arasna dyordum. - Ben de bugn Yunanllarn arasna dyordum. Bunu sylerken yine glyordu. -Sizin dmeniz ok byk bir felaket olurdu. Yine bir kahkaha: -Gelin, Hanmefendi, yemek yiyelim.

Fevzi Paa karmda oturuyor ve memnun olduu anlardaki gibi sa gsne vurup grldyordu. smet Paa da oradayd. Gemi gnlerde neler ekmi olduunu dnerek Mustafa Kemal Paann neesi insana ferahlk veriyordu. dedim ki: - zmiri aldktan sonra artk biraz dinlenirsiniz Paam. ok yoruldunuz. - Dinlenmek mi? Yunanllardan sonra birbirimizle kavga edeceiz, birbirimizi yiyeceiz. - Niin? O kadar yaplacak i var ki! - Ya, bana muhalefet etmi olan adamlar? - Bu, bir millet meclisinde tabii deil mi? Burada gzleri tehlikeli surette parlad ve ikinci gruptan iki isim zikrederek onlarn halk tarafndan lin edilmeye layk olduklarn syledi. Ben bu szleri ciddiye almadm. Nihayet gayemize ulayorduk. Bu kadar byk bir milli fedakrlktan sonra O milletin en byk mkfatn hak etmiti. Biraz sonra yemek yerken: -Bu mcadele bitince, vaziyet skntl olacak. Baka heyecanl bir i bulmalyz, Hanmefendi dedi. Bu szler Mustafa Kemal Paann mizacnn anahtardr. Byk kudrete erienlerin hepsinde bu vardr. Ben glyorum. Gelecei dnyordum. Mustafa Kemal Paa bu byk cereyanda ste gelen en byk dalgayd. Ertesi sabah Afyonda dolaarak halkla temasa geldim. Dumlupnarda harp vard. smet Paa o gece hareket edecek, ben de kendi ubemle ertesi sabah gidecektim. Austosun otuzuncu gn, Dr. Murat beni Afyondan Dumlupnara gtrd. brahim henz Doruyla gelmemiti. Yollar cephane ve mhimmat ykl kamyonlar ve yorgun dm atlarla doluydu. Kyller bizim otomobili durdurarak, gzleri k iinde, konuuyorlard. Bir tanesi boynuma sarlarak, elimin iine scak bir somun brakt. Dr. Murat bunun bu kadnlarn kalbinin bir sembol olduunu syledi. erkekleri onlar yaatmlard. Asker alaylar tkank bir boazdan frlayan bir cereyan halinde, kurtaracaklar ehre bir tufan gibi gireceklerdi. Dumlupnar iptidai bir kyd, byk ksm yanmt. Etraf vadiler ve tepelerle evriliydi. Btn civar, siperler, tel rgleri ile doluydu. nce Yzba emsettinle karlatm. Dedi ki: - Onba, kyn kadnlar, aza alnmayacak kadar kt bir muameleye maruz kalmlar. Bir Yunanly lin ettiler. Mustafa Kemal Paay Nurettin Paann evinde buldum. O, Birinci Ordu Kumandanyd. Dedi ki: - Dn gelip de kadnlarn nasl intikam aldklarn ve bir Yunanly nasl lin ettiklerini grmeliydin. Bu szlerinde benim intikam ve ikenceye kar isyan etmeme bir ima vard. Bununla beraber, bana bu zmir savanda ok, hem pek ok nazik davrand. Bir Yunan top mermisinden yaplm olan bir de hatra verdi. Bu, yakn douyu temsil ediyor, n ksmnda kalp eklinde bir resmin stnde iki el birleiyordu. Bu, megaloideann bir hatrasyd ve Yunanllar bunun gibi bir hayli vazo yapmlard. Mustafa Kemal Paa: -Bana ayrlan oday size veriyorum. Ben adrda yatacam dedi, sonra Nurettin Paaya dnerek -Kzlcadereyi gsterin ona diye ekledi. Kzlcadere, drt buuk Yunan frkasnn sktrlp yok edildii yerdi. Yunanllar buradan zmire ricat etmek istemilerdi.

Nurettin Paa, vadinin azn On Birinci ve On kinci frkalarla tutmutu. Nihayetinde altm frka vard. Bu da, Yakup evki Paaya aitti. Nurettin Paa bu plan kendisi Mustafa Kemal Paaya teklif ettiini syledikten sonra, smet Paa szn keserek: -Bu, bakumandan harbidir dedi. Bu dar ve uzun, iki taraf ormanlk, dalar arasndaki vadi, adeta bir korkulu ryaya benziyordu. Terk edilmi tfekler ve cephane ynlar btn vadide gnein altnda parlyordu. Aralarnda bir sr l insan ve hayvan. Benim gzlerim bu dehet sahas arasnda kpeklere dnd. Hayvancklar bu kargaalk ve ynlar arasnda sahiplerinin cesedini arayarak inliyorlard. Bu manzara ok iimi yakt. Nurettin Paa dedi ki: - Onba, bu serseri kpekleri brak da gel buradan bir tfek se. Dnmzde, yaklm bir kyde Yunan esirleri grdk. Gzleri yerdeki kllerdeydi. Arkalar bir mezarln talarna dayalyd. Kendilerinin yapm olduu bu harabeden korkuyorlard. slehanlar kyne geldiimiz zaman, siyah cppeli hocann ellerini salladn grdk. Yannda gen bir yzba vard, yerde yatan bir cesedi gmmeye alyorlard. Yzba kendisini takdim etti. Nurettin Paa, burada ne yaptn sordu. -kiz kardeimin cesedini aryorum. Nihayet buldum. Anama ne diyeceim. Onu ok severdi, iki senedir de grmemiti. - Ad neydi? - Yzba Celal. Nurettin Paa eilerek, zerine bir battaniye rtl olan cesedi at. Yerde yatan yzba Celal, kardeinin bir portresi gibiydi. Arkasnda bir gmlekle dondan baka bir ey yoktu. Siyah kalarnn birinin orta yerinde byk bir yara vard. Fakat yz mutlak bir skn iindeydi. Nurettin Paa: -Biz yardm edelim dedikten sonra, eline kazmay alarak mezar at ve ly beraberce indirdiler. Bana dnerek: - Sen de zerine bir avu toprak at! dedi. Hoca diz km, elleri ge alm, dua ediyordu. Biz de ellerimizi ge kaldrdk. imden: Ey Allahm, btn insanlara, onlarn senin ocuklarn ve birbirlerinin kardei olduklarn retmen zaman gelmedi mi? dedim. Dnte, Mustafa Kemal Paay bir ahrn yannda kurulmu olan adrnda bulduk. Kadnlar etrafn sarmlard. Gzleri, Mustafa Kemal Paaya dnm ntikammz al! Onlarn kadnlarn yakalarsan bize yaptklarn yap. Kpekler, domuzlar diye feryat ediyorlard. Evet, nihayet, Garbn gnderdii ordular, biz Trklere kar besledikleri kini kendilerine kar uyandrmlard. Baka bir kye gittik. adrlar kuruluyordu. Biraz tedeki istasyonda bir kalabalk vard. Byk bir kamyon durdu. inden birka esir kt. Bir ocuk sesi geliyordu. Bir Trk avuu, bir ocuu kollarnn arasna alm, sade bir babann yapaca gibi, onu avutmaya alyordu. Gebe bir Yunanl kadn, kocas olduu anlalan bir Yunan zabitine dayanm, geliyordu. Trk askerleri ve zabitleri ekildiler. Biraz sonra, Binba Tahsin onlara kyde bir oda verdi. Kendisi de bir aile babas olduu iin, taarruza uramasnlar diye, odalarnn nne nbeti koydu. Kadnlar bararak, Binba Tahsine sitem ediyorlard. Dumlupnarda Yunanllarn Trk kadnlarna byle muamele etmediklerini sylyorlard. Gece karanl bastktan sonra, Miralay Kzmn kumandasndaki nc Frka, ilerinde bir sr zabit ve kumandanlar da bulunan Yunan esirleri getiriyordu. Ertesi sabah, Mustafa Kemal Paann

adrnda onlardan ikisinin bulunduunu grdm. Binba Tahsin, Yunan zabitlerinin isimlerini alyordu. Bir kk iskemlede oturan Yunanl kadn bana seslendi: - Buraya gel, kiria, ben Serezde Trk evlerinde hizmetilik ettim. Trklerin dilini ve ne kadar iyi insan olduklarn bilirim dedi. - Sen neden esir oldun? - Buradaki zabitler ve kadnlar Trklerden korkuyorlard. Ben de Trklerin kuzu gibi olduklarn syledim. Gmleimden bir beyaz para kopararak ilk gelen Trklere salladm. Dn akam Kemlettin Paann misafiri olduk, (yanndaki kz gstererek) ite bu ayakkablar onlar verdiler. Ben de dm syleyince bana bunu verdiler diyerek bir koyun postu gsterdi. Kadnlardan bir tanesi bana Rumca svmeye balad. Benim Rumca bildiimden haberdar deildi. htiyar kadna: Bu, resmini gazetede grdmz kadndr dedi; sonra bana dnd ve ilave etti: Bana senden ne kadar holandn sylyor. - Benden ne istiyorsunuz? diye sorduum zaman, - Ah, kiria, bizi esir kampna gtrecek bir araba istiyoruz dedi. Ertesi sabah Dumlupnardan hareket edecektik. Binba Tahsin esirlerin yannda kald. Onlara vasta bulmak ok zordu. Bununla beraber, Binba Tahsin elinden geleni yapacakt. brahim henz gelmedii iin ben Dr. Muratn arabasnda Elvanlara gittim. Yolda, leyin bir aacn altnda oturarak ekmeimi yedim. nmzden binlerce insan, toz toprak iinde, yuvarlanp geiyordu. Unutmayacam ey, bunlarn toz maskelerinin gne yla birok renk almasyd. nsanlarn, nakliyatn, hayvanlarn ve topularn hepsi bir arada, bir tek ruh ve insan gibi Trkiyeyi kurtarmaya gidiyorlard. Benim yzm de onlarnkinden farkl deildi. Elvanlar tamamen yanmt. Oradaki halk ya akta ya adrlardaydlar. brahim, nihayet geldi. Tfei omuzunda, orada bekliyordu. ehirler, kyler, insan yzleri gibi, geen facialarn tesirini gsterirler. Rzgr olmad halde hava toz iindeydi. Toz toprak sokaklar sarmt. Bu yanan yerden Uaka gidiyorduk. Geenleri durdurup sualler soruyordum. lenen cinayetler ok irkindi. ki yz kii ldrlm veya yaklmt. lerinde kadnlar da vard. Halk tamamen uurunu kaybetmi bir vaziyetteydi. Geen haftalarn aclar halk birbirinin boazna drmt. ki gen Trk, bu kalabalk girmeden biraz nce lin etmiti. Kzlcadereden sonra, Yunanllar btn mitlerini kaybetmiler, etraf yakp ykmaya balamlard. Yerli Hristiyanlar yanlarna almlar, Hristiyan kylerini de yakmlard. nk, Trklerin banda dam brakmak istemiyorlard. gn Uakta kaldk. Kararghta herkes General Trikopisden bahsediyordu. Daha nceki bakumandan Hac Anesti azledilmiti. Yunanllar General Trikopisin nerede olduunu bilmiyorlard. Yunan esirlerinden iittiimize gre Kzlcadereye gelmi, orada Venizelistlerle Konstantinistleri bartrmak istemi, fakat onlarn arasnda da bouma devam etmi. Bazlar Trikopisin intihar ettiini sylyorlard. Eylln ikinci gn, Mustafa Kemal Paa, Fevzi ve smet Paalar Uakta bir masann etrafnda bulduk. General Trikopis ile General Dionis Trklere teslim olmutu. Mustafa Kemal Paann huzuruna, Nurettin Paayla Kemlettin Paann arasnda geldiler. Eer muhafaza edilmeselerdi, Uak halk onlar paralayacakt. Uakllar onlar, sevgililerini ldrenler, evlerini barklarn yakanlar arasnda sayyorlar, mevkilerine hi nem vermiyorlard. Yunan generalleri getirildikleri zaman, Mustafa Kemal Paa, Fevzi Paa ile smet Paann arasnda duruyordu. Benim iin bu, birinci derecede militer bir dramd. Onun iin byk bir ilgiyle onlar seyrettim ve dinledim. Bizimkilerin niformalar neferlerinki kadar sade, yzleri sakin ve hareketsizdi. Buna karlk, Yunanllar srmal niformalar giymilerdi. Yzleri ve elleri son derece asabi olduklarn gsteriyordu. Fevzi Paa, ise bir

Buda heykeli gibi sakindi, fakat belki de iinden Bu herifler hakik asker olamaz, adet dans eder gibi srayp selam veriyorlar diyordu. smet Paa, gzlerindeki fkeyi gstermemeye alyordu. O, askerden daha baka bir eydi. O blgede, yerli halka yaplan zulme tahamml edemiyordu. Fevzi Paayla smet Paa eildiler, fakat ellerini vermediler. Mustafa Kemal Paa bu sahnenin hkim karakteriydi. Siyasi muhaliflerini hibir ey dnmeksizin ezen bu asker, askerlik alannda bir byk sanatkr ve oyunun kaidelerine uyan bir sporcuydu. O, Yunan generallerinin klklarna ve maiyetlerinin yaptklar ktlklere hi nem vermiyor. Trikopis, onun bu oyundaki rakibi. Bu askerlik oyununda yere vurduu adama kaideye uygun olan hareketi muhafaza ediyor. Srtn yere getirdii pehlivann elini skan galip bir pehlivan gibi. Trikopisin elini yakalad, alelde bir el sk mddetinden fazla tuttu: - Oturun, general, yorulmu olacaksnz. Bundan sonra, sigara tabakasn uzatt, kahve smarlad. General Dionise de nezaketle muamele etmekle beraber, gzleri Trikopisin gzlerinde. Trikopis de ona ak bir hayranlkla bakyor. Elli yalarnda kadar, asabi, hastalkl, tiyatro sahnesindeymi gibi giyinmi bir adam. - Ben sizin bu kadar gen olduunuzu bilmiyordum, general. Bundan sonra masann etrafna oturdular. Mustafa Kemal Paa, askerlik alannda oynadklar oyunu mnakaa etmek iin sabszlanyordu. Ona, adeta halkn slklad bir piyesin yazarna bakar gibi bakyor. nce, bir Rum tercmanla lafa baland. Yanlmyorsam, bu, Tetkiki Mezalim ubemde Yunan gazetelerini tercme eden adamd. Ben Rumcay o gnlerde hl iyi anlarsam da, tercme edemezdim. Konuma, daha sonralar Franszca olarak devam etti. General Trikopis, dertlerini bir profesyonele dken bir amatr gibi konuuyordu. Yunan ordusunun kt durumunu, bundan mesul olan deli kumandan Hac Anestinin kusurlarn, durumu anlamadan ordusuna emirler verdiini anlatyordu. Btn muhabere Trk svarisi tarafndan kesildii iin, Yunan ordusunun muhtelif paralar birbiriyle anlaamamlard. Bundan baka da, Yunan ordusundaki Venizelist ve Konstantinist ksmlar birbirine girmiti. nsan, Afyondaki Yunan ordusunun neden panie uradn hissediyordu. General Trikopis, obanlardan bir kar taarruz yapmay dndn syleyince, Mustafa Kemal Paa da sknla kendisinin nasl mukabele edeceini anlatt. Bu aralk, iki Yunan generali arasnda da sert bir mnakaa balamt. nk, Dionis, Trikopisin emirlerine itaat etmemiti. Yunan generalleri, askerlie yakmaz bir ekilde mnakaaya girmilerdi. Bunu bizim paalar, askerlik sanatnn, nereden gelirse gelsin, erefine aykr grdkleri belliydi. Mlakat bitince, Mustafa Kemal Paa ayaa kalkt: - Sizin iin bir ey yapabilir miyim? diye sordu. Trikopis: - stanbuldaki karmn vaziyetimden haberdar edilmesini isterim diye cevap verdi. O zaman Mustafa Kemal Paa, Trikopisin elini yine uzunca mddet elinde tutarak dedi ki: - Harp bir talih oyunudur, general. Bazan, en mahiri de yenilir. Siz, vazifenizi yaptnz. Mesuliyet talihten geliyor. Mteessir olmaynz. General Trikopis, ellerini sallayarak: - Ah, general! En son yapmam lazm gelen eyi yapamadm dedi. Bu, anlalan, intihara cesaret edememi olmas meselesiydi.

Yunan generalleri gittikten sonra, Mustafa Kemal Paa hayal krklna uram gibiydi. Adeta milletleraras bir sahnede dvm olduu ve ampiyonluu kazand oyundaki muhalifini kendine layk grmyor gibiydi. O gn, Alaehirin sarp yollarndan inerken, gne domutu. ehir adeta bir kl yn gibi yank sahalarla doluydu. nsanlarn ve kzlerin glkle ektikleri top arabalarnn arasndan atla gemek zor oldu. Ne Yunanllar ne de biz, llerimizi gmmeye vakit bulamamtk. Trk ordusu, Trk ehirlerini ateten kurtarmak iin var hzyla ilerliyor, Yunan ordusu ise, yapt bu tarihi yangnlardan sratle kayordu. Trk ordusu ehirden ehire getike, hep bu yank harabelerle karlayordu. Halk darmadank. Kadnlar akln kaybetmi gibi yerdeki talar trnaklaryla ayryorlar. Halkn iinde korkun bir kin hissediliyor. Cehennem dnyaya gelmi gibi. ki millet, birisi yakp ykm, tekisi kurtarmak iin hareket halinde. Hi birisi br tarafa zerre kadar merhamet gstermiyor. Srtn eteinde hayvanlarn suland bir emenin banda durdum. Gzlerimi ve kirpiklerimi rten tozdan etrafm gremiyorum. Grtlam tkanm gibi. Oradakilerden biri Doruyu yalaa ekti ve benim de mataram doldurdu. imdi kararghmz Sarkzmadensuyu denilen yerde. Bir dzlk zerinde birka bina var. Bunlar Akehirde ateten kurtulmu tek binalar. O ehri daima insan eti kokusu gelen bir frn gibi hatrlarm. Dzlkte zabitler ikier, er gruplar halinde dolayorlar. Bazlar konuuyor; hepsinin yznde ok kudretli bir isyan havas var. Aralarndan birka dalara kaan halkn arasndan gelmilerdi. Halkn bir ksm, bilhassa kadnlar Yunan ordusu tarafndan srklenip gtrlmt. Anlatklar ok korkuntu. Yerde birka insan ls vard. Zabitlerden biri annelerinin cesedini kl ynndan karmak iin yeri kazan iki kadna yardm etmilerdi. te, bu feci hadiseye seyirci olan ben, bambaka bir zaviyeden bakyorum. Bir tahta srann stne oturarak kendimi toparlamak istedim. Fakat bu korkun sahne, insan denilen canavarn hususiyetini gzmn nnde aydnlatmt. Ben umumiyetle iki ahsiyet gibiyimdir. Bir tanesi, maddi varlm. Bu yaar, konuur. teki, kendim de dahil, etrafm tenkit eder. te bu, uur tesi tenkiti iimde maddi varlm silip gtryordu. Ta Birinci Dnya Savandan balayarak tarih ncesi olaylar gzmn nnde canlanyordu. Milletler, rklar daima ldrmek, yakmakla megul. Her insann yznde, karsndakini nasl ldreceini dnen bir maske var. Bana yle geldi ki, bu dnce, ebedi insan ldrme insiyakn hissettiriyor. ldrme insiyak olmayanlarsa, insan cinsine daima bir yabancydlar. Yzleri insan, dilleri insan olabilir, fakat kendileri bambaka bir cinsten idiler. imden bir ses, bu cinsten ayrlmak, kurtulmak istiyordu. imdeki gayz deil, kin deil, insalktan nefretti. Ayaa kalktm zaman, karmda bir ses: - Hasta gibisiniz, Onba. Aln u sigaray iin. Size iyi bir haberim var. Ben terfilerin listesini yapyorum. Siz avu oldunuz. Karmda gen bir zabit duruyordu. Yzmn manas galiba onu korkutmutu. Ben, bana ayrlm olan kk odaya yrdm, gittim. Pis, karanlk bir odayd. Tek k, kapnn stndeki camdan geliyordu. i, bo maden suyu ieleriyle doluydu. Ali Rza bir keye yata hazrlam, tane de mum yakmt. Yolda, yatamn ayak ucunda, bu klara bakyordu. Ali Rza: - Yemek yemez misiniz? diye sorduu zaman, Hayr, yatacam dedim. Kapnn i tarafndaki pis perdeyle cam rttm. Ali Rza battaniyesiyle kapnn nne kmt. imde uyanan intihar kararn Nzmn hatras biraz yattrd. Onun gzlerinde ve dudaklarndaki aclk hafzamda uyand. Ya insan ldkten sonra son ann fert olarak beraber gtrrse! imdeki ses bana:

- Bekle, hayatn daha iyi bir safhas olabilir. Bu korkun sahneyi edebiyete gtrmek doru mu? diyordu. Uzandm zaman, Yolda ban gsme dayad. Odann br tarafnda olduunu anladm maden suyu havuzunda herkes ykanyor, glp arklar sylyordu. Sarho bir ses naat okuyordu. Kapnn nnde birisi seslendi. Bu brahimdi: - I grdm, geldim. Badaydm. Size zm getirdim. - Kapnn yanna brak. Kalkarak odann yanndaki kk hamamda ykandm. Sonra giyinip yataa uzandm. Gzlerimi hi kapayamadm. Sabah olmutu. Ali Rza seslendi: - Hasta msnz, efendim? Kapnz vuruyordum, cevap vermiyordunuz. Binba Tahsin bir saat sonra hareket edeceimizi sylyor. Saat on. Atlarmza binerek hareket ettik. Kavrulmu insan eti kokularndan uzaklancaya kadar skn bulamadm. Yolda, sar sal bir kz, kafas paralanm, yzlerine mendil rtlm iki kadn cesedi yatyor. Nihayet oradan uzaklatk. ki saat, hki renkli kalabaln ve svarilerin arasndan yol bularak gemeye altk. leden sonra saat ikide bir eme nnde, atlarmz suladk, sonra tekrar yola koyulduk. Yzmz gzmz toz iinde, etraf zor gryoruz. Grtlamz tkanm gibi. Saat drtte uzaktan Salihli grnyor. Bu aralk, bir kumandan otomobili grnd. inden biri seslendi: - Onba, Salihliye benimle beraber gel. - Salihliye ok az yol kald. Arkadalarm brakmam siz de istemezsiniz. - sterim. Ben en eski arkadanzm. Bu, Kemalettin Sami Paayd. Be dakika sonra, Salihlinin nndeki meydandaydk. Samzda incir aalar ile ssl bir yol. Yerde srler, askerler, nakliye taburlar. Hepsi silahl. Kemalettin Sami arabadan emir verdi: - Yerdeki cephane ve tfekleri toplatn! O aralk, aalarn arasndan kurunlar atlmaya balad. Otomobili durdurduk. Ordudaki kanaat, Kemalettin Sami Paann her silah atlta mutlaka kuruna hedef olmasyd. Kemalettin Sami Paa on sekiz yerinden yaralanm bir askerdi. Kurunlar bamzn stnden geiyordu. Kemalettin Sami Paa: - Ate kes! diye emir verdi ve bu emir azdan aza dolat. Sonra, bu atein bizim askerler tarafndan havadan geen iki Yunan uana kar aldn rendik. Kemalettin Sami Paa haykryordu. Yanmzdaki allklardan iki kii ayaa kalkt, selam verdi. Kemalettin Sami Paa: - Milletin cephanelerini israf m ediyorsunuz? diye bard. Yaverine: - Bak bunlar m ate etmi. Kokla silahlarnn namlularn! dedi. Yaver: - Onlar deil dedii zaman yalan sylediini Kemalettin Sami Paa da anlam, ama iyi yrekli bir adam olduu iin, doru gibi kabul etmiti. imden bu gen yaverin arkasn okamak geliyordu. Salihlinin 8000 binasndan yalnz birka yz kalmt. Biz, karargh olacak binann avlusuna girdik. Zabitler emelerde ellerini yzlerini ykyorlard. Ben de bir emeye yakaarak susam bir inek gibi mtemadiyen su itim. Garnizon kumandan beni grnce dedi ki:

- Onba, benim emirber ehrin br tarafndaki bir eve sizi gtrecek. Yarm saat yrdkten sonra, misafir olacam eve gittim. Kocaman bir evin kapsn aldk. O tarafta, karsnda birka kk evle yanmam olan bir o vard yalnz. Sokakta dolaan kadn ve ocuklar, balarndaki damlar kald iin memnun grnyorlard. Beni eski Trk usul bir odaya aldlar. Sedirler beyaz rtl. Perdeler beyaz. Mum klar altnda iki kadn beni candan karladklar zaman ne kadar yorgun olduumu hissettim. Bam dnyor, dizlerim titriyordu. Fakat bu, maddi yorgunluktan ok, Sarkzmadensuyunun nndeki faciann tesiri idi. Bu kadnlar, benim insanlardan ayr gibi grnen kafam, hviyetimi gnlkhayata ekip getirdiler. Kz bir leen getirdi; elimi yzm ykadlar. Ondan sonra, sedirlerin zerine beyaz bir yastk koyarak beni yatrdlar: Aman ne olur, sam znz, kuzum diyordum. Bamdaki firketeler adeta birer haner gibi kafama batyordu. Kadn, sam zdkten sonra, nme diz kt, yanan yanama dayayarak, ehirde olup bitenleri ve ahsi dertlerini anlatmaya balad. aramba gn, bir Trk svari blnn Salihliye gelii Yunan garnizonunu korkutmu. ehrin bu ksmn yakmaya vakit bulamadan Yunanllar kamlar. Bura halk, ehri bayraklarla donatm, yerlere kapanarak kurtarc askerlerin atlarnn ayan pmlerdi. Bu kadn diyordu ki: - Babam da bir askerdi. Onun yeil bayran saklyordum. Ben de svari alayna katldm. Alay ertesi sabah buradan ayrlrken, Trk ordusunun gelmekte olduunu sylediler. Askeri tren gelince, btn halk ellerinde bayraklar, trk ararak istasyona gitmilerdi. Fakat, bu defa gelenler Trk ordusu deil, Yunan frkasyd. Bu frka o zaman bu ehri bir cehennem haline soktu. Kadn, bu son Yunan frkasnn yapt vaheti anlatt. Halk, ehirden kamaya balam. Hikyesinin sonunda kollarn boynuma dolayarak alamaya balad: - Olum da Yunanllar gelince bizim orduya gitti. Bir haber alamadm. Acaba Yunanllarn eline mi geti? Ben tahkik edeceimi vaat ettikten sonra, bana yerde temiz bir yatak yapt, kendi geceliini giydirdi, bir de scak orba iirdi. Gece olunca, oda kadnlarla doldu. Yatamnn etrafn alarak, hepsi bir bir boynuma sarlyor, ayni hikyeyi tekrar edip duruyorlard. Bunlarn arasnda siyah arafl, stanbulvari bir kadn hikyesini anlatrken, tekrar beni ldrtyordu. Diyordu ki: - Biz birka dul kadn yanan ehirden kamaya altk. Sokaklarda konuurken sekiz yanda kk kzm Nigar benim beyaz mendilimi istedi. Dman gelince, kz diz km - Teslim, teslim! diye ellerini kaldrm, ama kz kalbinden vurmular. Sabahleyin, tam daldm zaman, ihtiyar niye geldi, bam okamaya balad. Sen ne zaman dndn, niye? diye sordum. Anlatt: - Yavrucuum, ben skptenim. Be hicret grdm. Ay yldz nereye giderse, peinden gittim. Mutlaka onun altnda lmek istiyordum. Balkan Harbinden sonra stanbuldan ktm. Anadolunun Kbe topra olduuna inanrdm ve oraya kfirlerin gireceine inanmazdm. Onlar gelince, ardm. Bir mucize bekledim. Zafer haberi geldii zaman Yunanllar hl ehirdeydiler. Benim balarn arasndaki kk kulbeye gelmediler. Bana bakan kk bir torunum vard. Ay yldz gelemden lmekten korkuyordum. Beni gtrsn diye ona yalvardm. Olan beni bizim eee bindirdi, ben de alayarak gittim. Nihayet bizimkilere kavutum. Onlar grr grmez ben onlara sarldm, onlar bana

sarldlar. Bana bahelerden kavun koparp verdiler. Ay yldzn arkasndan geldiimi sylediim zaman, beni omuzlarna aldlar, bayraktarn arkasnda Ay yldzn altnda yrdler. imdi ayaa kalkm, asker gibi yryor, emirler veriyor; kadnlar glyor, el rpyorlard. O gn karargha gittiim vakit, Mustafa Kemal Paa yemek yiyordu. Gelin, siz de benimle yiyin! dedi. Ben yemek yediimi sylediim zaman, Fevzi Paa bir stla uzatarak: Bunu ye dedi. Paalar, zmire girmek iin yaplacak hazrlklar konuuyorlard. En nce zzet Paa frkasnn girmesine karar verildi. Bunlar konuulurken, Fransz donanmasndaki Edgard Quinet adl gemiden bize bir mesaj geldi. Yabanc konsoloslar ehri Trk ordusuna teslim edeceklerini bildiriyor ve Mustafa Kemal Paadan hangi kumandann gnderileceini renmek istiyorlard. Ayn zamanda Hristiyan halka iyi davranlmas iin ricaya benzer imalarda bulunuyorlard. Salihlinin bu vaziyetinden sonra, byle bir tavsiye biraz garip grnyordu. Herhalde Yunanllarn mukavemet etmeyeceini anlyorduk. Mustafa Kemal Paa, yumruu ile masaya vurarak: Kimin ehrini kime veriyorlar? dedi. Sabahleyin saat onda Binba Tahsin ile beraber, hareket ettik. Kasabada teki birliklere katlacaktk. imdi yine, tozdan maskeli yzlerimizle muazzam kalabala karmtk. Sabahn bu saatinden ta leden sonra drde kadar svari, topu ve piyade alaylar bir sr halk kalabal ve esir kafileleriyle dolu yollardan getik. Yalnz emelerin banda duruyor, su iiyor, fakat attan inmiyorduk. Vaktiyle on iki bin evli kasaba imdi bir yangn harabesiydi.Trk Anadoludan karmak iin gereken insan unsurunu ne kadar yerinde semilerdi. Yunanllar btn mesuliyeti Lloyd Georgea yklyorlard. Bu yangn harabesindeki kadnlar, Hristiyan yerlilerin ellerini kaldrarak Lloyd Georgea kfr ettiklerini anlatyorlard. Kako Hronis Nahis Georgis feryatlarnn bir nakaratyd. Ben, bu Yunan politikaclarnn ve tilaf kuvvetlerinin hain siyasetlerine kurban giden Hristiyanlara acyordum. Esir kamplar, Lloyd Georgea lanet ediyor, birbiriyle kavga eden Venezilistlerle Konstantinistler de Kako Hronis Nahis Georgis nakaratna katlyorlard. Kararghtan gelen zabitlerle geceyi kasabada geirecek iken birden bire Nife gitmeye karar verildi. Alktan bitkin bir haldeydik. Bir lokma ekmek bulmak imkn yoktu. Ben yerden kirli bir kt paras alarak Skasabada olduu sylenen Kemalettin Sami Paaya Alktan lyoruz, birka okka ekmek gnderir misiniz? diye yazarak brahimle gnderdim. brahim gelirken Kemalettin Sami Paann da otomobili geldi. Bize bir paket uzatt. Dedi ki: - Sizden haber geldii zaman benim karargha hareket etmiti. Ancak size bunu getirebildim. Bu pakatte bir okka ekmek, iki sardalya kutusu, bir para da peynir vard. - Birka saat nce bakumandan buradayd. Sizin de bir otomobille gelmenizi syledi. Siz benimle Manisaya gelin. - Manisa yanmad m? - On sekiz bin binadan be yz kald. Fakat ben size bir yer buldum. Yarn sizi Nife gtrrm. - Teekkr ederim, fakat ben Nife arkadalarla beraber gideceim. - Gidemezsiniz. Sekiz saat daha at stnde nasl durursunuz? - Gidebilirim. Biraz hayret etti. Fakat srarn fayda vermeyeceini anlad. Zabit arkadalardan bazlar, ertesi sabah harekete karar verdiler. Yalnz Binba Tahsin, karikatrist Yzba Cemil, mz saat sekizde hareket ettik. Kararghn svari alay saat bete gitti, nk atlar yava gidecekti. Her taraf, artk garip ve korkun yzl, yama iin gelmi adamlarla doluydu. Biz, svari alay ile gitmedik. Saat sekiz buukta ay kacakt ve oradan saatte gidebilecektik. Nihayet, ay bekleyerek harekete getik. Fakat zaman yanl hesaplamtk, o geidin sonuna gelinceye kadar ay kmad. Byk bir dikkat ve ihtiyatla bu

kum deryasndan geiyorduk. nmzde tfekler atlyordu. Kyler batan baa boaltlmt. Kasaba halk kamt. Yunanllar da ekili esnasnda tehlike tekil edebilirlerdi. Henz bizim de hkmet kurmaya vaktimiz olmam, btn yk ordunun omuzlarnda kalmt. allklardan kendimizi kurtarmaya alrken, Binba Tahsinin bardn duydum! - Ellerini kaldr, yoksa ate edeceim! allklarn arasndan bir ses cevap verdi: - Ate etmeyiniz. Ben de kendimi allklardan kurtarmaya alyorum. Binba Tahsin bir kibrit akt. nmzde, elleri havada bir kyl grdm. - Silahn var m? - Hayr. - Sen kimsin? - Armutludan bir kyl. Kasabadan katm. Buraya saklandm. oluk ocua yiyecek gtryorum. Rumeli ivesiyle konuuyordu. - Niye saklanyorsun? - Korktum. Buras ekyalarla dolu. - Sen de onlardan birisin. - Hayr, hayr. - Yr nden! Kamak iin en ufak bir hareket yaparsan, vururum. Adamcaz benim yanmda yryordu. Konuuyorduk. Bana Mehmet avuu hatrlatyordu. O yerleri o kadar iyi biliyordu ki, ekyalarn adam olmas mmknd. Belki daha abuk gidebilirdik, ama Yzba Cemil ikide bir atndan iniyor, atn arkasn okuyor, onu dinlendiriyordu. Karmzdaki kmr gibi kara ynlarn arkasndan bir k grnd. Ay douyordu. Biz incirlie geldiimiz zaman, herkes zleyile oraya bakyordu. Yanmzdaki adam! Buradan kyme kolay giderim dedi. Binba Tahsin izin verince, adam srayp komaya balad. Ama o kayboluncaya kadar Binba Tahsin onu gzleriyle takip etti. Bu geitten sonra, kyler askerle doluydu. O kadar kalabalkt ki aralarndan gemek adeta gt. Hep omuz omuza, zlenen ehre gidiyorduk. Hepimizin kl maskeli yzmz, gzlerimiz birbirine bakyor. saat daha. Sabahleyin saat drtte Nifteydik. lk defa olarak Dorunun yorgunluktan yryemez hale geldiini grdm. Binba Tahsin atnn stnde uyukluyordu. Yar uyku halinde, iki taraf evlerle dolu bir kk yokua geldik. Nasl attan indiimi hatrlamyorum. Tek hatrladm ey, bu evlerden birinin mermer merdivenine oturup kendimden gemi olmamdr. Birisi: - Hanmefendi, Hanmefendi diye seslenince, gzlerimi atm. Mustafa Kemal Paann avuu Ali konuuyordu: - Gelin, Paann berberinin yatt bir oda var. Onu karp sizi oraya koyaym. Aydnlk bir koridor. st caml bir kap. eride krk bir sedir. Ali kapya bir battaniye ast. - Sabahleyin yedide size scak su getiririm. Saat sekizde paalarla kahvalt edeceksiniz. Battaniyelerin altnda temiz bir araf var. Orada izmelerim ve mahmuzlarmla nasl uyuyabildiime hl aarm. Sabah kahvaltsnda, Mustafa Kemal Paa: Bugn zmire gireceiz. dedi. Ben de dedim ki: Bir zafer alaynda gitmek istemem, teekkr ederim. Ben sonra yalnz bama gelirim. O, mir sesiyle: - Geleceksiniz, hanmefendi! dedi. le vakti zeytin dallaryla sslenmi be otomobille zmire hareket ettik. Askerler yanda yryorlard. Ben, yryen askerlerle beraber olmadma hayflanyordum. Fakat, Mustafa Kemal Paa, o gn mukaddes bir sembold: Halkn kurtarcs. ehrin kapsnda bir svari alay bizi karlad. Romantik bir grnleri vard. onlar dokuz gn at stnde Yunan ordularnn arkasnda dvmlerdi. Bir an tehlikeden kurtulmamlar, bir an

dinlenmemilerdi. Atllar ve atlar byk bir manzara tekil ediyorlard. Bilhassa balarndaki gen kumandan dikkati ekiyordu. Kafas bir iskelet gibi. Avurtlar km. Gzleri drt bir taraf taryor ve durmadan emirler veriyordu. Bir anda askerler kllarn ektiler, iki tarafmzda kllar gnete parlayarak yrdler. Kapalardan geerken nal sesleri kulaklar paralyordu. Kaldrmlarda askerler ve insanlar yryor, kllar parlyordu. Bunlarn arkasnda binlerce azdan Yaa! sesleri ykseliyordu.

BLM XIII
zmirde 9 Eyll
Bizim kafile zmir rhtmna varp da denizin mavi sular grnnce, Mustafa Kemal Paann Hedefiniz Akdeniz diye yapm olduu beyanat dndm. Hakikat, bu sular urunda lmeye deer bir hedefti. Fakat, Trk askerlerinin gayesi daha ok derin ve manidard, su ile denizle mnasebeti yoktu. O gaye, bir milletin yaamak arzusuydu. Konakn byk sofasnn aynalarnda, stleri tozlu, hki elbiseli grubun oturduunu gryordunuz. Buraya alan bir odada, Mustafa Kemal Paa ile Nurettin Paa askeri meseleleri mnakaa ediyorlard. Kadifekalede Trklerle Rumlar arasnda boumalar olduu, Ermeni mahallelerinde pencerelerden bombalar atld syleniyordu. Sokaklarda da kalabalk arasnda garip kyafetli kimseler vatan akna nutuklar veriyorlard.Bunlar, daima bir baardan sonra, kedeki bucaktaki sinmi adamlarn birer mantar gibi meydana kmasn ifade ediyordu. Masann stnde, zmire ilk girmi olana verilmek zere ark vilayetlerinden birinin gndermi olduu kl duruyordu. Muhtelif birlikler ayn zamanda baka baka yerlerden ehre girmi olduklar iin, buna hak kazanan birden fazla insan vard. Fakat, zmir rhtmna ilk gelmi olan svari birliinin kumandan Yzba erafettin buna hak kazanyordu. Sofann ortasnda ba sargl ufak tefek bir adam btn varlndan sergzet havas sezilen gen bir ocuk gibi macerasn anlatyordu. Diyordu ki: Rhtm bombotu. Orada grdmz ilk adam bir Fransz miralayyd. Uzun bir nutuk sylemeye ve Hristiyanlara iyi muamele edilmesini tavsiyeye balad. Amirale rhtmn kendisi iin emin bir yer olmadn syledim. Bu kehanet gibi bir ey oldu. Bu laflar azmdan karken, pencerelerden birinden bir bomba atld ve tfek sesleri gelmeye balad. Biz, hemen amirali bu tehlikeli sahadan uzaklatrmak iin harekete getik. Bamdaki sarg o hareketin hatrasdr. Bir ngiliz zabiti, kapda ayakta duruyordu. ngiliz amiralinden Nurettin Paaya bir mesaj getirdiini sylyordu. Arkadalar: Onunla sen konu, Onba, biz ingilizce bilmeyiz dediler. Ondan sonra, biz Karyakaya getik. Orada iki ev karargh olarak seildi. Ev sahipleri, iki tane yalca, rabtal Trk kadnyd. Bizimle beraber yemek yerler, Mustafa Kemal Paaya bir ana gibi bakarlard. Birdenbire evime dnmek iin iimde byk bir hasret uyand.

10 Eyll
Gzlerim denizde. Fakat hasret ektiim Ankara civarnda bir ky evi. Ocanda, durmadan ktkler yanyor; nnde kuruni kei postu ve ben stnde yatyorum. Mustafa Kemal Paa, o akam ok neeliydi. Latife Hanm isminde gen bir kadnla tanmt:

Bu kk hanm sizden hocam diye bahsediyor dedi. Sonra Kolejde bir sene kalm olduunu ve son zamanlarda hukuk derslerini takip ettii Fransadan dnm olduunu rendim. Mustafa Kemal Paa kulama fsldad: Boynunda kk bir erevede benim resmim var dedikten sonra, sevinle glmeye balad. Bu gen hanm, Paay davet etmiti. Paa, onun kendisine k olduunu tahayyl ediyordu. Geri, o gnlerde zmirdeki her kadnn gsnde Mustafa Kemal Paann bir resmi var idiyse de, Paann bu duygulan kendi zerinde iyi bir tesir yapacana inandm iin memnun oldum.

11 Eyll
Rhtmdaki yeni karargha tandk. Ortalk karkt. Asayi henz kurulmamt. Garip tavrl bir sr insan ortalarda dolap duruyordu. zmirlilerin kendileri evlerine kapanmlard. Bir sr yama da oluyordu.

12 Eyll
Sabahleyin erkenden Mustafa Kemal Paann kararghndan biri beni uyandrd. Tercme edilmesi gereken bir kt getirmiti. Bu, ngiliz amiralinden gelen resmi bir ktt. Mustafa Kemal Paann ngiliz Konsolosu ile konuurken Trkiyenin ngiltere ile harp halinde olduunu sylemi olmasndan dolay, Mustafa Kemal Paadan bunun yazl olarak teyidini istiyordu. nk, dier tilaf mmessilleri ile konumas gerekiyordu. Bu kd tercme ederek gtrdm. O gn le st kdam gazetesinin muhabiri sfat ile Yakup Kadri geldi. Akam ve Vakit gazetelerinin muhabirleri de onunla beraberdi. Muhabirler, ehirde duman grdklerinden yangn olduunu tahmin ediyorlard. yle yemeinden sonra, Mustafa Kemal Paann kararghna gittik. Amiralin mektubunu ok ak bir dille mnakaa ediyordu. Glerek dedi ki: Hanmefendi, eer Yunanllar ngilizler tarafndan sevk edilmeselerdi zmire kabilirler miydi? Yakn arkta onlarn eli olmayan bir hareket olabilir miydi. Evet, tabii olarak onlarla harp halindeyiz. Bu ak konumadan sonra, Mustafa Kemal Paa, hkmet reisi olarak bambaka bir vaziyet almaya mecburdu. Bundan dolay hariciye vekilini artmt. Ermeni mahallelerinde yangn balamt. Sakinleri, ellerinde bohalar, srtlarnda eya, rhtm dolduruyorlard. Yangnn kzll ehre vurmu ve etraf sarmt. Rhtmdaki halkn yz korku iindeydi. smet Paann karargh kumandan itfaiye borularnn para para edilmi olduunu syledi. Anlattna gre, Yunanllar ehri yakmak iin her trl tertibat almlard. Geceye doru, rhtmdakilerin korkusu artt. Kzllk oald. Kargaalk son dereceyi bulmutu. Bizim karargh ate alr almaz, Karyakaya getik. Gazete muhabirleri iin bir vasta da temin ettik. Ben Yoldala yalnz gittim. Yoldan gzlerine bakarken, kendimi ona btn insanlardan daha yakn hissettim. Yangn gn devam etti. Birka saat sonra yangn sahasna yaklamak imkn kalmamt. Yunanllarn Aya Tria ile Foti kiliselerinin ve baz hususi evlerin altna yerletirmi olduklar dinamitler patlyordu. Manzara ve grlt korkuntu. zmirin stndeki kzl sahne teki ehirlere de sirayet etti. Allahm! Ate ve kl imtihan daha ne kadar srecekti? Acaba, halk, politikaclarn oyunundan canlarn ve yurtlarn ne zaman kurtaracaklard?

16 Eyll
Karargh Bornovaya geti. Mustafa Kemal Paa imdi artk Latife Hanmn misafiri idi. nk, oras yangna en uzakt. Ben, smet Paadan, gazete muhabirlerine harp sahasn gstermek iin izin istedim. Son raporumu yazacaktm. smet Paa gereken hazrlklar iin emirler verdi. Ayn on sekizinde Latife Hanm, smet Paay, gazetecileri ve beni zmir zaferini kutlamak iin evine davet etti. Beni oraya Mustafa Kemal Paa otomobilinde gtrrken, hep Latife Hanmdan bahsediyordu. Sesinde, nihayet Mustafa Kemal Paann bir yuva kurmak iin hazrlandn ifade eden bir ey vard. Ball ok samimi grnyordu. Nihayet, koyun mavi sularna bakan ho bir bahenin nne geldik. Evin verandasna gtren merdivenler sarmak ve mor salkmlarla sslyd. Merdivenin banda siyahlar giyinmi, ufak tefek bir hanm bizi bekliyordu. O zaman Latife Hanmn yirmi drt yanda olduunu biliyorduk. Fakat, tavr daha ok olgundu. Halinde ve selam veriinde, eski dnyann vakar vard. Sosyete kzlarnn gsterii hi yoktu. Bana sarm olduu siyah rtnn ortasnda yz ok hotu. nce dudaklarnda byk bir irade hissedilmekteydi. ok gzel ve zeki gzleri vard. Bu kahverengi gzlerin etrafna sat k ok cazipti. Mustafa Kemal Paa, bir mddet ortadan kaybolduktan sonra, beyaz bir kostmle geldi. Mavi gzleri prl prl yanyor ve nmzde hazrlanm olan iki sofrasna bakyordu. Latife Hanm da, yanmda oturuyor, hayran hayran Mustafa Kemal Paaya bakyordu. O akam enlendiren hadise, bu iki kii arasndaki ak balangcyd. Paa dedi ki: -zmir zaferini tesit ediyoruz. Siz de bizimle iersiniz. -Ben mrmde azma rak koymadm. ampanya ile ben de tesit edebilirim. Mustafa Kemal Paa rak kadehini dudaklarna gtrrken, eliyle beni gstererek dedi ki: Hanmefendinin huzurunda ilk defa olarak iiyorum. Ben de ampanyay dudaklarma gtrerek onlara saadet temenni ettim. Latife Hanm da yalnz ampanya iti. O akam, sade Mustafa Kemal Paann szlerini dinleyerek geirdik. En ok sevmi olduu Selanik hayatndan ve muhtelif cephelerdeki vakalardan bahsediyordu. lk defa olarak da, kimse ile alay etmedi ve kimsenin aleyhinde bulunmad. Hatta Milli Mcadeleye hizmeti gemi olan ve kendisinin sevmedii adamlar bile vd. O akam beni smet Paa karargha gtrd. -Latife Hanm nasl buldunuz? -ok cazip. Herhalde, Mustafa Kemal Paann samimiyetle balanm olduu Fikriye Hanmla Latife Hanm, hakikaten cazip kadnlard. O aralk, smet Paaya Mustafa Kemal Paann benim hakkmda vaktiyle Tahsin Beyin evinde sylemi olduu laftan bahsettim. smet Paa dedi ki: -Sizi temin ederim ki bu doru olamaz. O sizden daima hrmetle bahseder. Ondan sonra, Kazm Karabekir, Ali Fuat ve Refet paalarn hizmetlerinden hararetle bahsetti. Kazm Karabekirin Doudaki zaferinin yzmz ak kardndan, Ali Fuat Paann hizmetlerinden ve Refet Paann ihtilal devrinde isyanlar bastrmaktaki baarsndan bahsettikten sonra, Refet Paay davet ettiini syledi. O gnlerde, smet Paann bu Milli Mcadelede kahramanlk gstermi olanlar vmesi ilk defa vaki olmuyordu. Herhalde,

Mustafa Kemal Paann hisleri ne olursa olsun, smet Paann bu adamlar koruyacana emin bulunuyordum. O, koyun mavi sularna bakarken, memleketin sratle canlanacandan ve yurttaki bu korkulu rya getikten sonra, topraklarmzn yeni bir hayata kavuacandan bahsediyordu. Ertesi akam, Fevzi Paa ile yemek yerken: -Seni Baavu yapyorum dedi. Teekkr ettim. Fakat benim tek sevdiim unvan halkn da bana yaktrd Onba unvanyd. zmiri terk etmeden nce, bakumandana veda iin gittim. Latife Hanmn evinin kapsnda Gl Hanm buldum. Her zamanki gibi yznde o garip beyaz maskeye benzeyen rt vard. Mustafa Kemal Paa balkondayd. Ali Fuat Paa ile, o zaman kabine reisi olan Rauf Bey de yanndaydlar. Gl Hanmdan bahsederek onu kabul etse iyi olacan syledim. -Ben onun orada olduunu biliyorum. Fakat kabul etmeyeceim dedi. Sonra konuyu deitirerek: -Siz hl onba iareti tayorsunuz diye ekledi ve sonra gitti, baavuluk iaretlerini getirdi, Latife Hanm da oturdu, onlar koluma dikti. Hareket etmeden nce, -Hava ok souk. Paltonuz var m? diye sordu. Olmadn sylediim zaman: -Biraz durun, ben pelerinimi size vereceim dedi. Gitti, bugn hl ok iyi hatrladm, uzun kuruni pelerinini getirdi. Bunu, idama mahkm olduu gnlerdeki mcadeleleri srasnda hep giyerdi. Bazan btn gece atein karsnda herhangi dakika lm beklerken, buna sarl olduunu hatrlarm. Pelerin yerde srnerek giderken, merdiven banda Latife Hanmla beraber beni uurladlar. Ben de -Pelerini miras olarak ocuklarma brakacam. Sonra da mzeye gidecek diye seslendim. Kapnn nnde tekrar Gl Hanmn beklemekte olduunu grdm. im yand. Fakat, teki kumandanlar kendisine iltifat etmilerdi. Herhalde mkfatsz hizmet ok daha kymetli bir eydir.

BLM XIV
zmirden Bursaya
Harabeler zerinden geerken evsiz barksz dolaan, memleketi kurtarmak iin insanst emek sarfetmi olanlarn manzaras iimi yakt. Adeta kendi evimin hayalini dnmekten utanyordum. Bazan da, halkn sabr ve insanca hareketleri beni avutuyordu. Bu harabeler zerinde garip ve yabanc yzl insanlar oalm, halk intikama srklemeye alyorlard. Ne var ki, intikam, bir milleti kalkndrmaz. Eer byk harpten sonra, tilaf devletlerinin basn Almanlara kar kulland dili kullanmam olsalard, dnya o zaman daha ne kadar baka olabilirdi. Eer, Versaillesn o adi ve kk intikam hissi olmasayd, Avrupa o gnlerde daha ne kadar kuvvetli olabilirdi!

zmirden hareket etmeden nce, birka vaka ben de, geleceimiz iin beslediim iman kuvvetlendirdi. Bunlardan biri, zmirden Karyakaya geerken, gelip beni kolumdan ekip konuan gen yzbadr. Dedi ki: Ben senin Sultanahmet nutkundan sonra orduya girdim. Orada hkmetler dmanmz, milletler dostumuz, demitin. Rumlar mdafaa ettirmek iin git Paaya syle!. te, bu adam, Yunanllarn Trk kadnlarna yaptklar baz feci hareketleri bilmekle beraber, daima Rumlar mdafaa etmiti. Bu isimsiz yzba, Trk milletinin kurtarclar arasnda benim iin bata gelir. Dier bir vaka, Manisada konutuum bir kadnla hafzamda yerlemitir. Manisann harabiyetini ve orada geen korkun hadiseleri tahayyl etmek bile gtr. Bu kadnn evi yanmam. Bahesindeki aalar altnda bana geen vakalar anlatmaya balad: -Bizim ordumuz zmire girince, evime dndm. Bahede, iki kadnn lsn buldum. Bir tanesi, gebe. Karn sngyle delinmi. Ama ben gene de Rumlarn lin edilmesine tahamml edemiyorum. Biz Mslmanz. ntikam ve zulm bize yakmaz. Bunu dedikten sonra, kollarn svad. Bahedeki emede abdest ald, akam namazn klmaya hazrlanyordu. te, din hislerini insani yola eviren bir rnek. ster Batl ister Doulu olsun, insanl intihardan koruyacak devaml bir insani mnasebet kuracak bir rnek. Ancak byle bir mnasebet insan cinsini kendi kendine kymaktan koruyabilir. Alaehirde, bir mektep hocas olan Nedime bana Trk kzlarnn Rum neferleri tarafndan nasl tecavze uradklarn anlatt. Bu rezalete mani olacak zabit olup olmadn sorduum zaman: -Evet, dedi, iki Yunan zabiti neferlere ate atlar. Onlar sayesinde ben de kurtuldum. dedi. te, Yunanistan bugn yayorsa, bu iki zabitin zihniyetinde olan adamlar sayesinde yayor. Uaka iki saat mesafede olan nayda durduk. Ky yoktu. Halk talar arasnda dolayordu. Bir taraftan not alacaktm bir taraftan da gezecektim. Bir rehbere ihtiyacm vard. Gece ok souktu. Kyn imam geldi. Souktan titriyordu. ellerini ovuturarak dolayor, bir taraftan da konuuyordu. Ona not alacam syledim. Dedi ki: -Gemii yazmakta ne fayda var. Olan biteni gryorsun ya. Bizim ihtiyalarmz not et. smet Paann ayan ptmz ve bize yardm etmesini syle. Anlattna gre, Uak depolarnda hem buday, hem yap malzemesi varm. Halk alktan, evsizlikten lp gidiyordu. mam: -Geriye deil, ileriye bakyoruz. Gemii unutmak istiyoruz. Yaayacaz. Bu, bir imam iin inanlmaz bir basiretti. Sonra, bize Hkmet adnda bir rehber gnderdi. Kk bir oland bu. Yanmzda ne kadar ekmek varsa hepsini ona verdim. Himmet, kamyonun basamanda durdu, bize yol gsterdi. Ben ofrn yerinde oturmu ve kamyonu kullanyordum. On iki yandaki bu olan, parlak gzlyd. Fakat ok kckt yavrucak. Bununla beraber, bin tane yalya bedeldi. Bana hayatn anlatt. Yedi yanda yetim kalm. Miras bir ift kz, bir kulbe, bir bykanne, bir de abladan ibaretmi. kzleri kira ile kylere vermi. Dokuz yanda, ablann eyizini dzm, onu evlendirmi. Sonra kzler lm. Kendisi sene tarlada altktan sonra, iki manda satn alm.

-Mandalarn hl duruyor mu? -Hayr, hanm teyze. Kuzgunderede Yunanllar elimden aldlar. Anlattna gre, mandalarn alnmasndan ziyade, Yunan askerlerinin onu yere yatrp kesmek istemeleri iine dokunmutu. Fakat, bir Yunan avuu: -Kk, brakn! diyerek onu kurtarm. -imdi ne yapacaksn, Himmet?. - sene sonra, bir ift manda alacam. ocuun sesi, Anadoludaki hayatn gelecei iin bana byk bir mit verdi. Kendimi adeta onun orta gibi hissediyordum. Hl da iimde ayn iman var. Bursaya giden son yokuu trmanrken, ihtiyar bir kylye rast geldik. Bir elinde yalnz kyde giyecei papular vard. br eliyle ihtiyar bir kadn tutmu, gidiyordu. ki ocuk gibi el ele yryorlard. -Nereye gidiyorsun, baba? -Hi bir yere, kzm. Bir yldr kmese kapanm tavuklar gibiydik. Kyden kamadk. Tuz almaya bile arya giderken hep beraber gidiyorduk. ok kr, artk kurtulduk. Benim ihtiyar hatunu aldm. Dolamak istiyorum. yi gnler ve kt gnler, nbet nbet gelir. imdi iyi gnlerdeyiz. Buruuk yzndeki gzleri hayata glerek bakyordu. Yunan istilas esnasnda anladm ki, btn Bursa ayn vaziyetteymi. Yerliler artk sokaa frlam, gece yarlarna kadar evlerinin nnde oturuyorlar. Bursa yaylalarnn ebedi yeillii ve mimarisinin emsalsizlii gzleri alyor. Basn mmessilleri Bursada kaldlar. Durumu incelediler. Bursa civarndaki kasabalar yanmt. Bursay Trnaksz isminde bir ete reisi kurtarmt. Yunanllar ehri yakmaya baladklar zaman, hcum etmi, onlar korkutmutu. Gazeteciler, sk sk Mudanyaya gidiyorlard. Mudanyada toplant vard. Lozan Konferansnn hazrlklar yaplyordu. Franklin-Bouillon ile General Harrington tilaf Kuvvetleri adna bar meselesinde nemli rol oynadlar. Franklin-Bouillon Trkiyede, zaten ileriyi gren bir Fransz siyaset adam olarak tannmt. General Harrington ise, ilk defa olarak, ngilizlerin bar isteini ifade ediyordu. Bu general, sadece sava alannda cesur bir asker deil, ayn zamanda, memleketine bar meselelerinde hizmet etmi bir adamd. Daha sonralar, onu stanbulda grdm. smet Paa ve Dr. Adnanla konumalarnda tercmanlk ettim. Mudanyadan sonra, Lozan Konferans balad zaman bile hayli tehlikeli cereyanlar vard. Trk ordusu, anakkalede ngiliz ordusuyla kar karyayd. Trk halk efkar, Anadolu faciasndan ngilizleri sorumlu tutuyor ve onlara kar ilerindeki acl henz unutamyordu. Buna karlk, ngiliz ordusu da, siyasetlerinin iflasndan fazla zgndler. Yeni bir sava nlemek iin, iki tarafn da ok serinkanl olmas gerekiyordu. General Harringtona, o zaman stanbulda ngiliz temsilsici olan Mister Henderson ok yardm etmiti. Herhalde, Trkiyedeki deiiklii anlamt. Beyolundaki ngiliz mektebinde verdii bir nutku iyi hatrlarm. Orada, Trkiyenin Trklerin mal olduunu, kendilerinin bir misafir saylmalar gerektiini sylemiti. Dndm ki, eer 1918de, stanbulda Harrington ve Henderson kafasnda adamlar olsayd, birok zc meseleler nlenebilirdi.

BLM XV
Savaa paydos
Ben Bursadan ayrlrken, Mustafa Kemal Paay kabul iin hazrlklar yaplyordu. Mudanya Mtarekesi henz imza edilmi deildi. Kamyonla hareket ettim. Bursa mebusu Dr. Emin, Ankara trenine bindirmek iin bir hastasn Karakye kadar gtrmemi istemiti.

Gece saat onda lokomotifte bir bozukluk oldu. Biz darya ktk. Birtakm otomobiller geliyordu. Durdular. Batakinden Mustafa Kemal Paa kt: - Dnyor musunuz, Hanmefendi? Kazm Karabekir Paay size takdim edeyim. Kazm Karabekir, arktan dnd vakit ben cephede olduum iin onu ilk defa gryordum. ok vakur ve iradeli bir adama benziyordu. Mustafa Kemal Paa dedi ki: -Ben Fikriye Hanm sanatoryuma gtryorum. yi deil. Fikriye Hanm veremdi. Doktorlar sanatoryum tavsiye etmilerdi. Fakat, bu acele gidite zmirin tesiri vard. - Veda edebilir miyim? dediim zaman, Mustafa Kemal Paa, arkasndaki otomobilin kapsn at. Kendisi geri ekildi. Fikriye Hanm, krklere sarlm, oturuyordu. Ellerimi yakalad. Krknn iinde ok zayf grnyordu. Deimiti. Hasta olduu anlalyordu. Glmsemek iin glk ekiyordu. Bu yz bir strap maskesiydi. Daha sonra, Ankarada Hayati Beyin anlattna gre, sanatoryuma gtrlmesine karar verildii andan itibaren alamaya balamt. - Ben Avrupada bir sanatoryuma gideceim. Doktorlar, iyi olursun diyorlar? - nallah, Fikriye Hanm. Keke bu kadar uzatmasaydnz. - Ben gitmek istemedim. Fakat Paa srar etti. Bir iki gn stanbulda kalacam. - Ondan sonra sanatoryuma, deil mi? - Bir ka gn de Pariste kalp, daha nce kendime esvap yaptrmak istiyorum. Zavall nasl bir endie ile yzm inceliyor. Paris modeli esvaplarla tekrar gze gireceini umuyordu. O kadar acdm ki, gzyalarm zor tutabildim. Boynuna sarldm. yi olacaksnz dediim zaman, nallah diye o da boynuma sarld, yanaklarmdan pt. Ben de veda ederek ayrldm. te bu Fikriye Hanm son grmdr. Onunla Mnich Sanatoryumunda bulunan bir kadn, bana Paann evlendiini orada haber aldktan sonra, pek ok alam olduunu syledi. Durmadan gzyalar iinde, adeta hummal bir ekilde ak hikyesini tekrar eder dururmu. Mnichten iyi olmadan ayrlm. Onu merasimle kabul eden kadnlar, Paann evlenmi olduunu haber alnca ondan yz evirmiler. stasyona yalnz bir tek kadn onu uurlamaya gelmi. 1923te Ankaradan gelen resmi bir teblide, Mustafa Kemal Paann uzaktan akrabas olan Fikriye Hanm adnda bir kadnn Paann evine girmeye alm ve muvaffak olamaynca, kendini vurmu olduunu yazyordu. Sakarya ve zmir muharebeleri esnasnda Dr. Adnan Byk Millet Meclisinin ikinci bakanyd ve bu sfatla Mustafa Kemal Paa adna hareket etmekteydi. Yorgunluktan bitkin dmt. ksr artmt. Sk sk stma nbetlerine tutuluyordu. Mecliste herkesin zihnini igal eden mesele hal olur olmaz, Byk Millet Meclisinden izin istemeye karar verdik. Bu mesele, iki hkmetin varlndan doan glkt. Namuslu ve tannm kimselerden mrekkep olmasna ramen, stanbuldaki hkmetin banda vatan haini bir padiah vard. Milli Mcadele esnasnda, kudreti stanbul snrlarndan teye geememiti. Kocam, ypranm ve kuvvetten dmt. Dier tarafta, milletin iradesinden domu, Byk Millet Meclisi hkmeti vard. Meclis canl, hayatiyet dolu ve kudretliydi. Ordusu Trk snrlarn dirlik ve gven iinde tutacak gteydi. Koskoca bir milli buhran baar ile atlatmt. Ayrca bu hkmetin banda, Mustafa Kemal Paa gibi kudretli bir ahsiyet vard. Bu canl, din hkmetin, kocam, ypranm olan hkmeti ortadan kaldraca tabii ve akt. Fakat, bunu nasl yapacakt?

O gnlerin olaylarn okuyacak olan tarih talebeleri iki yoldan birini semek gerekmi olduunu greceklerdir: Bu yollardan biri udur: Ankara hkmeti stanbula gidebilir, kraln (bizde padiahn) bir milli istikrar alameti olduu ngiliz usul bir merutiyet kurabilir ve Mustafa Kemal paa da, hayat kaydyla, kudretli bir bavekil olurdu. Bu ihtimal, Mustafa Kemal Paa tarafndan ta eskiden, yaknlarna, aa yukar: Beni kendine (padiah) sadrazam semeyi aklna koyarsa ne yaparz? eklinde ifade edilmiti. Fakat 1918de padiahtan yeni bir kabine kurmasn istemi olan Mustafa Kemal Paa, artk en yksek iktidar eline almak iin padiaha bavurmak ihtiyacnda deildi. Sultan Vahdettin, Sultan Osman torunlarnn birer glge padiah olarak saltanat tahtnda kalmalarn salamay dnecek kadar kurnazlk gsterse bile, byle bir eyi teklif edemeyecek kadar milletin gznden dm olduunu biliyordu. Padiah hkmetini ortadan kaldrmaktan baka are yoktu. Bu imkn, bir ka gn sonra, Vahdettinin son zadrazam Tevfik Paa salad. Ankaraya geldiimin ikinci gn, eski ordu genel kararghnn karsndaki yolda yrye kmtm. Ankara tarafndan, hkiler giyinmi on kadar ocuk gelmekteydi. ocuklara asker elbisesi giydirmenin aleyhinde olmama ramen, bu ocuklarn hali dikkatimi ekti. Bunlar, asker admyla rap rap yryen, makinelemi ocuklar deillerdi. kier erlik gruplar halinde, konua oynaa yryorlar, en kklerine gz kulak oluyorlard. Hepsi, ilerinde, pembe yanakl tombalak ocua byk bir itina gsteriyor, karargha giden dik yokuu kmasna yardm ediyorlard. Dr. Adnana bu ocuklardan bahsettiim zaman, gld ve -Bunlar Kazm Karabekir Paann ocuklardr. Onunla birlikte kararghta oturuyorlar. Bu ocuklarn krk tanesini mektepte okutuyor. dedi. Kzm Karabekir Paa, ana babalar Erzurum ve Erzincan blgelerinde ldrlen iki bin kadar yetim Trk ocuunu evlat edinmiti. Bunlar, drt ile on drt arasnda ocuklard. zerlerinde asker elbisesi olmasna ve Paann setii zabitlerin nezareti altnda olmalarna ramen, asker terbiyesi grmyorlard. Kazm Karabekir Paa, ocuklarda, feci gnlerinin hatrasn silmek iin ne gerekirse yapmaktayd. Onlarn eitiminde en byk rol mzik oynuyordu. Bu ii, bir Rus kadnla birlikte kendisi zerine almt. ocuklar bilhassa birer sanat ve meslek sahibi olacak ekilde yetitiriyordu. Bunlardan bazlar gayet iyi marangozluk renmiti. Gzel resim izmesini, ocuka fakat sanatkarca oymalar yapmasn biliyorlard. Kazm Paa, ceza usuln kaldrm, bununla beraber, ocuklarn ahsiyetlerinin serbeste gelimesini nlemeyecek bir disiplin kurmutu. Kt hareketi grlen ocuu karsna alp onunla tek bana konuurdu: Paa babann bir kenara ekip t verdii ocuun hemen hemen bir daha kt bir ey yapt olmazd. Kazm Karabekir Paann, ocuklar idare kabiliyeti, zannediyorum, anadan doma bir kabiliyettir. Trkiyenin drt bir tarafndan kendisine ocuklardan mektup yaar. Kazm Karabekir Paa, Trkiyede ocuk dostu olarak tannmtr. Ordular teftie kt zaman, ilk ii okullara uramak olur. Hemen bir snfa dalar ve saatlerce ocuklarn arasnda kalrd. Kararghtaki sk disiplin taraftarlar bundan ikyetidirler. Kumandanlarnn bu yzden alay konusu olmasndan korkmaktadrlar. ama dnya yznde hangi hakiki sevgi vardr ki, arla varnca bir mizaha konu olmu olmasn? Ama, Kazm Paann kendisi hi bir zaman tahammlszlk gstermemitir. Kazm Paann efkat hareketlerinin ardnda bir fikir yaamaktayd. Kazm Paaya gre, Trk milleti deerli vasflarndan bazlarn kaybetmiti. Shhatli ve dayankl bir millet olmas iin yeni vasflar, meziyetler kazanmas gerekti. ocuklara salk bilgisini, bir din bilgisi katiyetiyle retmiti. Hepsi okumu byk kimselerden daha ok mikrop ve

Trkiyedeki belli bal hastalklar hakknda bilgiye sahiptiler. ki aylk tatil gnlerinde, hayatta kalm akrabalar olan ocuklar kylerine gnderiliyordu. ocuklardan birka ile konutuktan sonra, onlar zerinde ne derece gayretle alldn anladm. ocuklardan biri bana dedi ki: Bizim kyllere mikrobun ne kadar tehlikeli bir ey olduunu anlattm. Mikroplarn cin peri gibi bir ey olduunu ve bunlardan korunmak iin tek arenin temizlik olduunu syledim. Her sene eski psk ne varsa hepsini yakyor, evleri badanalyoruz. Yemeklerden nce, Mslman adeti zere ellerimizi ykyoruz... Bu ocuk ileride bakteriyolog olmak niyetindeydi. Bu yetimlerin terbiyesinde, makine kullanmann lzumu ve faydas zerinde de duruluyordu. Makinelerin faydasn belirten temsili piyesler oynamakta, makineyi ven iirler okutulmaktayd. ocuklarda en ok gze arpan ey, drstlk, doru szllkt. Bu zellikleri tlerle deil, iinde yaadklar evreden, havadan almaktaydlar. Buna karlk, onlarda kadnlara kar kaytsz artsz bir sevgi hissi uyandrlyordu. Her kadnda bir eit kutsallk bulunduu fikri alanyordu. Bu zerinde en ok durulan hususlardan biriydi. Maksat, Anadolu erkeklerinde kadna kar sayg ve sevgi hissi uyandrmak, bu hissi kuvvetlendirmekti. Anadolu kadnlarnn umumi hayatta oynadklar roln ne kadar hayati olduunu ve ne byk angaryalara koulduunu biliyorlard. Nihayet, kk ocuklara, ihtiyarlara, zayflara bakmak, onlarca dini bir vazife saylyordu. Bunu anlamak iin, onlar bir kadnla konuurken veya herhangi bir i yaparken grmek elverir. Elinde boha veya herhangi bir eya olan bir kadn grdler mi, hemen koup ona yardm ederlerdi. Bir kede, bir gn Kazm Paa ile ay ierken, bu ocuklarn bir ksm ile konutum. On yalarnda, kara gzl bir olan Kazm Paann yannda nasl yaadklarndan, neler yaptklarndan bahsediyordu. Ana babasn kesmiler ve cesetlerini l ynlar zerine atmlar. Kendisi akn bir vaziyette saa sola komu, nihayet, bir aacn altna dp baylm. Kendisini Kazm Karabekir Paa bulup kurtarm. Kk yatan beri iyi ellerde bym bir aile ocuu intiban veriyordu. imdi, bunca serbestlikve sevgi havas iinde yaayan bu ocuun ask suratl bir mektep hayatna almas ne kadar g olur diye dndm. O gn Kazm Paadan ayrldm vakit, fikirlerinin bir ok nesilleri yetitirip besleyecek gte bir insan olduunu anladm. nk o bana, Trkiyedeki byk olaylarn meydana kard mstesna simalardan biri gibi grnd. Mudanya Mtarekesi 22 Eyll 1922te imzalanmt. tilaf Kuvvetleri, stanbul hkmetini Lozan Konferansna armlard. Tevfik Paa Byk Millet Meclisine bavurarak, mterek bir hat ve hareket teklifinde bulunmutu. Bu teklif, Meclisi, bir baka Trk hkmetinin mevcudiyetini hatrlatma sretiyle asabiyete sevk etmekle kalmyor, ayn zamanda, bir memlekette iki hkmetin varl gibi anormal bir duruma son vermeye de adeta onu mecbur brakyordu. Byk Millet Meclisi 24 saat zarfnda hazrlanmt. 1922 senesi Ekim aynda, Mustafa Kemal Paa, Dr. Adnann bu tarihi celseye bakanlk etmesini rica etmiti. Mebuslarn byk bir ksmnn imzaladklar ve padiahlkla halifeliin birbirinden ayrlmas, saltanatn ilgas, hkimiyetin kaytsz artsz millete aidiyeti prensibini ve dolaysyla Byk Millet Meclisi Hkmetinin bu hususta sz sahibi olduu esasn tayan bir nerge kabul edildi. Akam saat sekizde Dr. Adnan bana telefon etti. Alo, Halide. Saltanat ilga edip Ankara hkmetini kurduk. Paa ile arkadalar bunu kutlamak iin bu geceyi ankayada geirmemi istiyorlar. Haberin olsun. Sessiz ve ssz vadimle ben derin uykumuzdan bir otomobil grltsyle uyandk. Gzlerimi atm ve saate baktm. Saat sabahn drdyd ve Dr. Adnan kapdan ieriye girmiti. -Halide, gzlerini a da beni dinle! dedi. Gzlerimi atm ve dinledim. Son endielerini ve o gece Mustafa Kemal Paann evinde bunlardan nasl kurdulduunu anlatt. Pek sevinliydi. Yeni hkmetin erefine bir hayli ampanya imiti. Yeni hkmetin adn azna alnca, hararetle nallah payidar olur dedi.

O zaman, bunun kendisi iin ne kadar kymetli olduunu anladm. Bu hkmetin kuruluunda halka kar mesuliyet tayanlardan biri olarak kabul ediyordu kendisini. Byk an ve erefli bir gemii olan alt asrlk bir Trk messesesini ortadan kaldrm bulunuyorlard. Bu messesenin bandaki padiah soysuzlam ve halka ihanet etmi olduu iin yok olmutu. imdi, yeni bir hkmet, yalnz halkn kan ile kazand istiklli korumakla deil, ayni zamanda, btn hrriyetler, halkn hrriyet haklarn da, her ne bahasna olursa olsun, muhafaza etmekle mkellefti. Bir zaman iin istiklal, hrriyet olmadan da ayakta durabilirdi. Ama kt bir idare ve her eyden nce istibdat, halkn gelimesine ve mesut olmasna engel olurdu. Bu sefer, eski tarihin tekerrr etmemesi lazmd. Adnan, Mustafa Kemal Paann etrafndaki baz adamlarn Ali Fuat Paa ve Rauf Bey gibi kimselere kar el altndan yaptklar menfi propagandadan byk bir znt duyuyordu. Bunlar, smet Paa mstesna, ahlaki ve siyasi meziyetleri olan milli simalar ktlemeye alyor gibiydiler. Ona yle geliyordu ki, memleket btn deerli kimselerin bir tarafa atldn ve eski gnlerdeki gibi dalkavuklarn milleti smrd bir diktatrlk rejimine doru srkleniliyordu. Adnan korkularn, phelerini Mustafa Kemal Paaya ak yreklilikle, dpedz sylemiti. Ona: -Yannzdaki adamlarn Ali Fuat ve dierleri aleyhinde byle ulu orta konumalarna nasl msaade edersiniz? Bu deersiz adamlarla ne eit bir hkmet kurmak tavavvurundasnz? demiti. O zaman, Mustafa Kemal Paa gayet samimi ve ak olarak konumutu. Bu adamlarn dediklerine kulak asmadn sylemiti. -Onlar birer maadr, hi bir zaman benimle hakiki arkadalarm ve kardelerim arasna giremezler demiti. Adnan, Paann szlerini bir senet telakki etmiti. Anlamazla, her eit cebir ve iddete, istibdada yer verilmeyeceine inanmt. smet Paay zaten bir ermi telakki ediyordu. Doru yolda kalacakt ve Paa gemiin hatalarn tekrarlamayacak kadar dirayetli ve akllyd. Bu, mesut bir geceydi Adnannn hayatnn en mesut gecesiydi. yle bir an geldi ki, ben de onun bu inancn paylamak istedim. Elbetteki bunca sefalet ve dehet sahnelerinden sonra, gelecek hi bir zaman gemi kadar fena olamazd. Adnann menfaat gzetmeden, pir akna altn, rpndn, en yksek drstlk ve namus basamanda tutunup durduunu yakndan grmtm. Dirlik dzenlik iinde, kendi anavatannda yaayp ihtiyarlamay, memleketinin yeni hayatna, saadetine katlmay hak etmiti. nce, Ankarann Trakya yksek komiseri Refet Paa stanbula geldi. stanbul onu hararetle, cokun bir gsteriyle candan karlad. Atele imtihandan sonra, bu, Trk milletinin bal ay idi. Trk milleti, knden byne kadar kendisine hizmet etmi olanlara minnettarln cmerte gsteriyordu. Refet Paa bu gei devresinde, stanbulda, tabii olarak beliren glklerin hepsiyle, byk bir baar ve dirayetle baa kyordu. Fakat, Aralk aynda Trakyaya gitmesi gerekiyordu. Meclisten ay izin alm ve bakanvekilliinden istifa etmi olan Dr. Adnana stanbulda bulunan Yabanclara kar Ankara hkmetinin mmessillii teklif olundu. Tatilini, nasl olsa stanbulda geirecei iin, bu vazifeyi kabul etti. Bylece, nihayet, doup bydmz ehre gidecektik. zmit Krfezini ve zeytinliklerin mavi sulara vurmu akislerini, krfezi evreleyen o gzelim yeil tepeleri grnce, iki yl nce buralardan ayrlm hatrladm. imde sanki iki asrlk bir strap ve hasret yer etmiti. Bayraklar, iekler, iekler, alaylar, mzka ve halk gelip geti. Bu halkn kendi gn, kendi zaferiydi. Bunu mkaddes bir ey olarak kabul ettik. Onlarla beraber Babliye kadar yrdk. Bablide ay itik ve onu takip eden sahne benim iin adeta bir sinema eridi gibiydi. Nihayet, evimiz, Mahmure Ablann evi, iki yl nceki ev. O da bambakayd. Duvarlar

badanal, ortalk iekle dolu, klar yanyor. Oradaki son sahneyi tahayyl etmek iin derin derin dnmek lazmd. Odann pencerelerine battaniyeler aslyd, klar snkt ve orada idama mahkm bir kadn vard. Fakat, o kadn artk gemie karmt. Mahmure Ablann boynuna kollarm doladm. ocukluk gnlerinde olduu gibi birbirimize sarldk.

EPLOG
Mensup olduum millet, istikllini tarihin en asil ve zor bir ate imtihanndan sonra kazanmt. Fakat, dier bir ideale de kavumas gerekti. Byle bir ideale kavumak iin, insanlar tarihte sehpalarda, zincirler iinde lp giderler, srgnlerde mrlerini geirirler. Onlarn imtihann yalnz ekenler bilir. Onlarn savan hibir zaman alk takip etmez. Alelade, mtevaz askerler gibi gelip geerler. Bu, tek bana kazanlmak iin mcadele edilen gaye hrriyet imtihandr. stiklal Savann imtihannda en bata telakki edilen ve sembol olan Mustafa Kemal Paa vard. te bundan dolay onun devrinde eziyet ekmilerin bile, kalblerinde daima bir yeri verdr. O, sonu gelmeyen hrriyet alanndaki abalamalarn bir semboldr. Trk milleti de dier hr dnya milletleri gibi hr olacaktr. Burada Henry W. Nevinsonun u szlerini alyorum: Hrriyet denilen ey, biliyoruz ki, tpk ak gibi her gn yeniden kazanlmas gereken bir eydir. Nasl her gn ak istersek ve ak kaybedersek, hrriyeti de yle ister ve kaybederiz. Hrriyet kavgas hi bir zaman bitmez, alan hi bir zaman skn bulmaz. (SON)

Cumhuriyet Gaztesinin Kltr Hizmeti


Atatrk c Atatrkn Yazd Yurttalk Bilgileri Blent Tanr c Kurtulu (Trkiye 1918-1923) c Kurulu (Trkiye 1920 Sonralar) Prof. Dr. Sina Akin c Ana izgileriyle Trkiyenin Yakn Tarihi I c Ana izgileriyle Trkiyenin Yakn Tarihi II Prof. Dr. Macit Gkberk c Aydnlanma Felsefesi, Devrimler ve Atatrk Yunus Nadi c Trkiyeyi Sokakta Bulmadk Falih Rfk Atay c Ba Veren nklap (Ali Suavi) Bki z c Kurtulu Savanda Alevi-Bektailer Prof. Dr. Tark Zafer Tunaya c Devrim Hareketleri inde Atatrklk Sabahattin Selek c Milli Mcadele (Byk Taarruzdan zmire) smail Arar c Atatrkn zmit Basn Toplants Prof. Dr. Niyazi Berkes c 200 Yldr Neden Bocalyoruz I c 200 Yldr Neden Bocalyoruz II Ceyhun Atuf Kansu c Devrimcinin Takvimi Paul Dumont-Franois Georgeon c Bir mparatorluun lm (1908-1923) Ali Fuat Cebesoy c Snf Arkadam Atatrk I c Snf Arkadam Atatrk II

Abdi peki c nn Atatrk Anlatyor Paul Dumont c Atatrkn Yazd Tarih: Sylev Kl Ali c stikll Mahkemesi Hatralar Prof. Dr. Niyazi Berkes c Batclk, Ulusuluk ve Toplumsal Devrimler I c Batclk, Ulusuluk ve Toplumsal Devrimler II S. . Aralov c Bir Sovyet Diplomatnn Trkiye Hatralar I c Bir Sovyet Diplomatnn Trkiye Hatralar II Sabahattin Selek c smet nnnn Hatralar Nurer Uurlu c Atatrkn Yazd Geometri Klavuzu George Duhamel c Yeni Trkiye Bir Bat Devleti Blent Tanr c Trkiyede Yerel Kongre ktidarlar Prof. Dr. Suna Kili c Atatrk Devrimi-Bir adalama Modeli Falih Rfk Atay c Atatrkn Bana Anlattklar Reit lker c Atatrkn Bursa Nutku Prof. Dr. Tark Zafer Tunaya c slamclk Cereyan - I c slamclk Cereyan - II c slamclk Cereyan - III M. akir lktar c Atatrk ve Harf Devrimi Kl Ali c Atatrkn Hususiyetleri Mustafa Kemal c Anafartalar Hatralar Ecvet Gresin c 31 Mart syan Doan Avcolu c 31 Martta Yabanc Parma Metin Toker c eyh Sait ve syan Sleyman Edip Balkr c Eski Bir retmenin Anlar Yunus Nadi c Birinci Byk Millet Meclisi Kemal Slker c Dnyada ve Trkiyede i Snfnn Douu Prof. Dr. Neda Armaner c slam Dininden Ayrlan Cereyanlar: Nurculuk Fazl Hsn Dalarca c Destanlarda Atatrk, 19 Mays Destan Yunus Nadi c Mustafa Kemal Paa Samsunda smet Zeki Eyubolu c rticann Ayak Sesleri Nuri Conker c Zbit ve Kumandan Mustafa Kemal c Zbit ve Kumandan ile Hasbihal smet Zeki Eyubolu c slam Dininden Ayrlan Cereyanlar: Nakibendilik Ord. Prof. Dr. Yusuf Hikmet Bayur c Ermeni Meselesi-I c Ermeni Meselesi-II Talt Paa c Hatralar Prof. Dr. Tark Zafer Tunaya c Hrriyetin lan smet nn c Byk Zaferden Sonra Mudanya Mtarekesi ve Lozan Antlamas-I c Byk Zaferden Sonra Mudanya Mtarekesi ve Lozan Antlamas-II Sami N. zerdim c Yaz Devriminin yks Mustafa Kemal c Atatrkn Askerlikle lgili Kitaplar c Atatrkn Askerlikle lgili eviri Kitaplar Halide Edip Advar

c Trkn Atele mtihan-I c Trkn Atele mtihan-II

You might also like