Professional Documents
Culture Documents
İÇİNDEKİLER
TOKSİKOLOJİ ..................................................................................... 813
813
FARMAKOLOJİ
i) Ýntrauterin uygulama:
j) Ýntravajinal uygulama: Bu yolla uygulanan ilaçlara ovül adý verilir (örnek:
mantar infeksiyonlarýnda kullanýlan ilaçlar)
k) Ýntrauretral uygulama: Bu yolla kullanýlan ilaçlara buji adý verilir.
l) Gastrointestinal uygulama: Peptik ülser tedavisinde kullanýlan antasidler.
m)Bukal uygulama:
A) Enteral Uygulama:
A-1 Oral uygulama:
Ø Oral yoldan alýnan bir ilacýn esas emilim yeri, ince barsaklardýr.
Biyoyararlaným: Uygulanan ilacýn absorbsiyon hýzý ve oranýdýr.
Ýlacýn plazma konsantrasyon zaman grafiðinde eðri altýnda kalan alan
(EAA), Ýlacýn maksimum konsantrasyona ulaþmasý için gerekli süre
(Tmaks) ve Maksimum konsantrasyonu (Cmaks) biyoyararlanýmýn
göstergeleridir.
Sadece i.v. yoldan verilen ilaçlarýn biyoyararlanýmýnýn %100 olduðu kabul
edilir. Diðer uygulama yollarýnda biyoyararlaným %100’den azdýr.
A-2 Sublingual (dil altý) uygulama:
Lipofilik, kýsa sürede absorbe edilebilen, barsak veya karaciðerde önemli
ölçüde ilk geçiþ etkisine maruz kalma riski olan ilaçlar bu yolla verilir.
Ýlacýn sistemik dolaþýma geçmesi için karaciðerden geçmesi gerekmez, etki çabuk
baþlar.
A-3 Rektal uygulama:
Rektal uygulama ile uygulanan maddenin özelliðine göre lokal veya
sistemik etki elde etmek mümkündür.
B) Parenteral Uygulama:
B-1 Ýntravenöz (i.v.) uygulama:
Anaflaktik reaksiyonlar bu yoldan yapýlan ilaç uygulamalarýnda daha
sýktýr. Biyoyararlaným %100’dür.
B-2 Ýntraarteriyel uygulama
B-3 Cilt altýna (subkutan) uygulama:
B-4 Kas içine (intramuskuler) uygulama:
B-5 Kemik iliði içine uygulama
B-6 Endotrakeal uygulama:
C) Transdermal uygulama:
D) Ýnhalasyonla uygulama:
814
FARMAKOLOJİ
FARMAKOKÝNETÝK (ADME)
ABSORBSÝYON
ÝLAÇLARIN ABSORBSÝYON HIZINI ETKÝLEYEN FAKTÖRLER:
1- Ýlaç molekülünün fiziksel ve kimyasal özellikleri:
- Molekül büyüklüðü fazla olan ilaçlarýn absorbsiyonu genellikle daha
yavaþtýr.
- Lipit çözünürlüðü fazla olan ilaçlarýn absorbsiyonu daha hýzlýdýr.
- Tuz þekli:
- Ýlaçlarýn iyonizasyonu:
Sadece non-iyonize ilaç molekülleri lipitlerde çözünebilme özelliði gösterir ve absorbe
edilmeleri daha kolaydýr.
pKa: Ýlaç moleküllerinin %50’sinin iyonize durumda olduðu pH deðeridir
(Fenobarbital: 7.4, levodopa: 2.3, metildopa: 10.6)
Zayýf asid ilaçlarýn iyonize olmayan kýsýmlarýnýn oraný, ortam pH’sýnýn azaldýðý
ölçüde (ortam ne kadar asidikse) fazlalaþýr ve absorbsiyonu kolaylaþýr (örnek:
asetilsalisilik asid: mideden absorbe edilir). Zayýf bazik ilaçlar (örnek: morfin,
lokal anestezikler) içinse tersi geçerlidir.
2- Uygulanan ilacýn konsantrasyonu:
Ýlacýn uygulandýðý konsantrasyon ne kadar yüksekse, absorbsiyonu o
kadar hýzlýdýr.
3- Ýlacýn farmasötik þekli:
Sývý farmasötik þekle sahip ilaçlar, katý ilaçlara göre daha hýzlý absorbe
edilir
4- Absorbsiyon yüzeyinin geniþliði ve geçirgenliði:
Pulmoner alveol epiteli ve barsak mukozasý gibi geniþ yüzeylere sahip
ve geçirgenliði fazla olan bölgelerden ilaçlar daha hýzlý absorbe edilir.
5- Absorbsiyon bölgesinden geçen kan akýmý:
Masaj veya lokal ýsý uygulamasý yoluyla kan akýmýnýn arttýrýlmasý, ilaçlarýn
absorbsiyonunu hýzlandýrýrken, hipotansiyon, þok ve vazokonstriktör
ilaçlar gibi nedenlerle kan akýmýnýn azalmasý ilaçlarýn absorbsiyonunu
yavaþlatýr.
6- Kompleks oluþumu:
a) Biyoyararlaným sorunu olan bazý ilaçlar baþka ilaç veya moleküllerle
kompleks haline getirilerek biyoyararlanýmlarý arttýrýlabilir. Örnek:
Migren krizleri sýrasýnda kullanýlan kafergot, kafein ve ergotaminin
bileþiminden meydana gelir. Bu þekilde ergotaminin biyoyararlanýmý
arttýrýlmaya çalýþýlmaktadýr.
b) Bazý ilaçlar besin maddeleriyle çözünmeyen kompleksler oluþturarak
absorbe edilmeden vücuttan uzaklaþtýrýlabilir (örnek: tetrasiklin-
kalsiyum)
7- Mide boþalma süresi:
Ýnce barsaktan emilen ilaçlar için mide boþalma süresinin kýsalmasý
absorbsiyonu arttýrýcý bir faktördür.
Mide boþalmasýný geciktiren ilaçlar: Antikolinerjik ilaçlar, gangliyon
blokörleri, nikotin, opioidler, levodopa, beta agonistler.
815
FARMAKOLOJİ
DAÐILIM
• Ýlaçlar fizikokimyasal özelliklerine göre üç farklý sývý kompartmanýnda
daðýlýr:
1) Plazma
2) Ýnterstisyel sývý kompartmaný (hücrelerarasý sývý, BOS gibi)
3) Ýntraselüler kompartman
• Sadece plazmada daðýlan ilaçlar: Dekstran, heparin, evans mavisi (plazma
hacminin deneysel olarak ölçülmesinde kullanýlýr).
• Organizmanýn tüm sývý kompartmanlarýnda kolayca geçebilen ve i.v. yoldan
verildiðinde total vücut sývýsý hacminin ölçülmesinde kullanýlan ilaç: antipirin
816
FARMAKOLOJİ
Sekestrasyon:
Ýlaçlarýn vücutta bazý yapýlara baðlanýp, buralarda depo edilmesidir. Ýlaçlarýn
etkilerinin ortaya çýkmasýný geciktirebilir, terapötik etkilerinin veya yan etkilerinin
uzamasýna yol açabilir. Bazý ilaçlar ve sekestre olduklarý organlar aþaðýda
verilmiþtir:
Mepakrin : bazofilik hücre komponentleri, karaciðer, kas
Tiopental : SSS, adipoz doku
Tetrasiklin : kemik, diþ
Griseofulvin : týrnak, saç
Klorokin : Cilt, iris: Melanin pigmentine baðlanma özelliði vardýr.
Antidepresanlar : Akciðer
Digoksin : Myokard
Redistrübisyon:
Ýnhalasyon yoluyla kullanýlan genel anestezikler ve tiyopental gibi lipofilik ilaçlar
hastaya verildikten bir süre sonra santral sinir sisteminden uzaklaþarak, yað
dokusunda toplanma eðilimi gösterir. Bu durum ilaçlarýn etki yerinden hýzla
uzaklaþmasýna ve etkinin beklenenden daha kýsa sürede sona ermesine neden
olur.
Testisin Sertoli hücreleri de ilaç moleküllerinin geçiþinin en zor olduðu bölgedir
Metabolizma (Biyotransformasyon)
a) Ýlaçlarýn büyük çoðunluðu metabolizma sonucu inaktive olur.
b) Bazý ilaçlar metabolizma sonucu etkin hale gelir; bunlara ön ilaç adý verilir.
Örnek: Kortizon bir ön ilaçtýr; karaciðerde metabolize olarak aktif bir madde olan
hidrokortizona dönüþür. a- ve b- karoten A vitamininin ön ilacýdýr. Metildopa,
kartizon, amitriptilin.
c) Enzimatik reaksiyon sonucu oluþan metabolitler bazen ana maddeye benzer
þekilde etkinlik gösterebilir. Bu metabolitlere “aktif metabolit” adý verilir.
Bazý ilaçlar ve aktif metabolitleri: amitriptilin-nortriptilin, kodein-morfin,
propranolol-4-hidroksipropranolol, aspirin-salisilik asid, meperidin-normeperidin,
imipramin-desmetilimipramin, klorpromazin-7-hidroksiklorpromazin, diazepam-
desmetildiazepam.
ÖN İLAÇLAR
Kortizon Hidrokortizon
Prednizon Prednizolon
Siklofosfamid Fosforamid mustard
Kloralhidrat Trikloretanol
Azatiopurin Merkaptopurin
Enalapril Enalaprilat (Dikkat! Aslýnda kaptopril ve lizinopril hariç
! Zidovudin
ACE inhibitörleri (enalapril gibi) ön ilaçlardýr.
Zidovudin trifosfat
Metildopa Alfa - metil nöradrenalin
Vitamin D3 Kalsitriol
Sulindak Sulfid - Sulindak
Primidon Fenobarbital
Ulofibrat Klofibrik asid
Hint yaðý Risinoleik asid
817
FARMAKOLOJİ
d) Ýlaçlarýn bir kýsmý ise deðiþmeden itrah edilir. Bazý ilaçlar (azot protoksid,
asetazolamid, furosemid, amilorid, aminokaproik asit, kromoglikat) vücutta
deðiþmeden atýlýr.
Karaciðerde biyotransformasyondan sorumlu enzimlerin aktivitesi genetik faktörlere
baðlý olarak kiþiden kiþiye farklýlýk gösterir (genetik polimorfizm). Örnek: N-
asetiltransferaz. Bu durum ilacýn dozunun bireyselleþtirilmesini gerektirir.
FAZ 1
Oksidasyon:
∗ En sýk görülen reaksiyondur. Ýlaca bir 02 molekülü eklenir veya H çýkarýlýr.
* Büyük bölümü karaciðer parankim hücrelerinde granülsüz endoplazmik
retikulumda bulunan mikrozomal enzimler (sitokrom P450 veya NADPH
sitokrom P450 redüktaz) tarafýndan gerçekleþtirilir.
Örnek:
- Alifatik (barbitürat) veya aromatik halkalarýn hidroksillenmesi
(fenitoin)
Mikrozomal olmayan oksidasyon:
• Alkol ve aldehit dehidrogenaz:
• Ksantin oksidaz:
• Tirozin hidroksilaz:
• Monoamin oksidaz:
• Diaminoksidaz (histaminaz)
Redüksiyon:
Oksidasyondan daha az görülür.
Örnek:
Ø Dekarboksilasyon: Histidin, L-dopa gibi prekürsörler karboksil
grubunu kaybedip aminlere dönüþür.
Hidroliz:
Esterazlar: Asetilkolin ve diðer kolin esterlerini parçalayan iki tip
kolinesteraz vardýr:
a) Asetilkolinesteraz: Santral sinir sistemindeki ve periferdeki
sinapslarda, nöroefektör kavþakta ve alyuvarlarda bulunur.
Asetilkoline affinitesi yüksektir.
b) Psödokolinesteraz (bütirilkolinesteraz): Plazma, cilt ve barsakta
bulunur. Esas olarak bütirilkolin ve süksinilkolini parçalar.
FAZ 2
Konjügasyon: Ýlaç molekülüne veya metabolitine endojen bir substratýn
(sülfat, glukronik asid gibi) baðlanmasýdýr. 6 þekilde meydana gelir:
1. Glüküronik asidle konjugasyon:
***En sýk görülen þekildir.
***Mikrozomal enzimler tarafýndan yapýlan tek konjügasyon tipidir. Örn:
Kloramfenikol, salisilik asid, morfin, digoksin, digitoksin
818
FARMAKOLOJİ
ÝTRAH (ELÝMÝNASYON)
Ýlaçlarýn vücuttan atýlmasýnda en önemli rol böbreklerindir. Böbreklerden itrah
baþlýca iki yolla meydana gelir: Glomerüler filtrasyon, tübüler sekresyon.
Tübüler sekresyon:
Aktif transport yoluyla meydana gelir. Proksimal tübülde meydana gelir.
Glomerüler filtrasyona göre daha hýzlýdýr. Asidik ve bazik ilaçlar için iki farklý
taþýyýcý vardýr.
820
FARMAKOLOJİ
CYP2A6 Kumarin -
821
FARMAKOLOJİ
Genetik faktörler
*** Atipik psödokolinesteraz: Bu enzimi taþýyan kiþilerde süksinilkolin uzun
süreli apneye neden olur.
*** N-asetiltransferaz: Ýzoniazid, hidralazin, sulfonamidler, prokainamid (HIPS)
gibi ilaçlarýn metabolizmasýnda rol alýr. Bazý kiþilerde bu enzimin aktivitesi
yavaþtýr. Bu gruptaki kiþiler “yavaþ asetilleyiciler” olarak adlandýrýlýr.
*** Eritrositlerde glukoz-6-fosfat dehidrogenaz eksikliði: Sýtma ilaçlarý (kinidin,
mepakrin, primakin), sülfonamidler, nitrofurantoin, dimerkaprol,
INAH, kloramfenikol, probenesid, aminopirin, dipiron, fluorokinolon
kullananlarda hemolitik anemi görülür.
*** Hepatik porfiria: Sulfonamidler, barbitüratlar, alkol, klorokin, griseofulvin,
fenitoin, klordiazepoksid, rifampin, kontraseptifler.
*** Akatalazia: Dokuda ve eritrositlerde bulunan katalaz enziminin
azalmasýdýr. Yaraya oksijenli su uygulandýðýnda köpürme olmaz.
822
FARMAKOLOJİ
Çapraz tolerans
Etki mekanizmasý ayný olan ilaçlardan birinin etkisine tolerans geliþtiðinde
çoðunlukla diðerlerine de geliþir. Örnek: Alkoliklerde uyku ilaçlarýna karþý
görülen tolerans.
Biyokimyasal tolerans
Barbitüratlar, alkol ve karbamazepin kendilerini inaktive eden enzimleri
indükleyerek, kendi metabolizmalarýný hýzlandýrýr. Bu ilaçlar devamlý
uygulandýklarýnda vücutta etkilerine karþý tolerans geliþir.
Taþiflaksi
Çabuk geliþen tolerans durumudur. Genellikle ilacýn etkisi birkaç dozdan
sonra azalýr. Toleranstan önemli bir farký ilacýn dozu arttýrýlsa da etkisinin
deðiþmemesidir.
Efedrin, tiramin, amfetamin, ADH, nikotin, vazopressin ve 5-HT3 reseptör
agonistleri taþiflaksi geliþebilen ilaçlardýr.
Desensitizasyon
Hedef hücrelerin yanýt verebilirliðinin azalmasýdýr. Genellikle reseptör sayýsýnda
azalma (down regülasyon) görülmez.
Desensitizasyon geliþme mekanizmalarý:
Ø Reseptörlerin agoniste olan afinitesinin azalmasý
ØReseptör-G proteini kenetinin bozulmasý
Ø Ýkinci haberci mekanizmalarýndaki deðiþiklikler
Ø Sekestrasyon: Reseptörlerin biraraya gelerek birleþmesi sonucu
uyarýlabilirliklerinin azalmasý
Örn: Nikotinik kolinerjik reseptörler, beta adrenerjik reseptörler, opioid
reseptörler.
ÝLAÇ-RESEPTÖR ÝLÝÞKÝSÝ
Reseptör: Ýlaçlarý veya endojen maddeleri yüksek afinite göstererek ve seçici bir
þekilde baðlayan ve etkinin oluþmasýna aracýlýk eden protein yapýsýndaki baðlanma
noktalarýdýr. Enzimler (metotreksat - dihidrofolat redüktaz), iyon kanallarý (Na+
kanallarý- lokal anestezikler) veya taþýyýcý moleküller de çeþitli ilaçlar için reseptör
görevi yapabilir.
Akseptör: Ýlaç moleküllerini baðlayan ve ilaçla baðlandýðýnda bir etki oluþturmayan
moleküllerdir. (Albümin)
Agonist: Reseptörlere baðlanarak aktive eden maddelerdir.
Antagonist: Reseptörlere baðlandýðýnda etki oluþturmayan ancak agonistin
baðlanmasýný ve yanýt oluþmasýný önleyen maddelerdir.
Parsiyel Agonist: Agonistlere benzer biçimde tek baþlarýna yanýt oluþturabilen
ancak agonistle beraber verildiðinde oluþan yanýtý baskýlayan maddelerdir.
Disosiasyon sabitesi (K D ): Reseptörlerin %50’sini iþgal eden agonist
konsantrasyonudur. **Agonistin reseptöre olan afinitesini gösterir. KD deðeri 10-9 M olan
bir agonistin afinitesi 10-6 M olan bir agoniste göre daha fazladýr. KD Eðer dokuda
yedek reseptör yoksa EC50 deðerine eþittir.
823
FARMAKOLOJİ
RESEPTÖR TÜRLERİ:
a) Lipid Çözünürlüðü Ýyi Olan Maddeler Ýçin Hücre Ýçi
Reseptörler:
Kortikosteroidler, mineralokortikoidler, seks streroidleri, D vitamini ve tiroid
hormonu: Gen yakýnýndaki spesifik DNA dizinlerine baðlanarak çekirdekteki
genlerin transkripsiyonunu aktive eder.
c) Sitokin Reseptörleri
Büyüme hormonu, eritropoietin ve çeþitli interferonlar
e) G proteinleri ve 2. haberciler:
KONSANTRASYON-ETKÝ ÝLÝÞKÝSÝ
Maksimum etki (E maks): Agonistin oluþturduðu maksimum etki
EC50: Maksimum yanýtýn %50’sini oluþturan agonist konsantrasyonu
Efikasite = Etkinlik. E maks efikasitenin göstergesidir. Oluþturduðu maksimum etki daha
düþük olan ilacýn efikasitesi de daha düþüktür. Örnek: Aspirin ve morfin analjezik
etkiye sahip ilaçlardýr, ancak efikasiteleri çok farklýdýr.
Potens: Agonistin etki oluþturma gücüdür. EC50 ve konsantrasyon-yanýt eðrisinin eðimi
potensin göstergesidir. Ayný etkiyi daha küçük miktarýyla oluþturan yani EC50 deðeri
daha düþük olan ilaç daha potenttir. Klinikte ayný etkiye sahip ilaçlardan efikasidesi
yüksek olan tercih edilir.
824
FARMAKOLOJİ
Gt1, Gt2 Fotonlar (retinal rod ve kon hücreleri) ↑ cGMP fosfodiesteraz → cGMP ↓
2- Farmakokinetik etkileþmeler
- Antikolinerjik ilaçlar (propantelin), GÝS kanalý motilitesini azaltýp
parasetamolün emilimini azaltýr.
- Tetrasiklinler, süt ve süt ürünlerindeki kalsiyum ile baðlanýr, emilimi azalýr.
- Mikrozomal enzimleri indükleyen ilaçlar (Barbitüratlar), Varfarin, fenitoin,
digitoksinin metabolizmasýný hýzlandýrarak etkinliðini azaltýr.
- Mikrozomal enzimleri inhibe eden ilaçlar (simetidin), Varfarinin metabolizmasýný
yavaþlatýr ve toksisiteye neden olur.
- Oral kontraseptifler su-tuz tutulumunu artýrma ve daðýlým hacmini artýrma
yoluyla fenitoinin etkinliðini azaltýr.
- Asetazolamid, Ýdrarý alkalileþtirerek salisilatlarýn atýlýmýný hýzlandýrýr.
- Kinidin, Digoksinin atýlýmýný azaltarak ve çizgili kasa baðlanmasýný önleyerek
plazma düzeyini arttýrýr.
3- Farmakodinamik etkileþmeler
825
FARMAKOLOJİ
ANATOMÝ
Periferik kýsým: Medulla spinalisten çýkan 1. sýra (preganglionik) nöronlar periferdeki
ganglionlarda sinaps yaptýktan sonra, gangliondan çýkan 2. sýra (postganglionik)
nöronlar hedef organdaki efektör hücrelerle nöroefektör kavþaðý oluþturur.
Periferik kýsým 3 bölüme ayrýlmaktadýr: sempatik sinir sistemi, parasempatik sinir sistemi
ve non-adrenerjik non-kolinerjik sistem
Adrenerjik ve kolinerjik olmayan sistem mediatörleri: dopamin, ATP, Vazoaktif
intestinal peptid (VIP), substans P, nöropeptid Y, nitrik oksid.
Nörotransmitterler: Sinirsel uyarýnýn iletiminden sorumlu kimyasal mediatörlerdir.
• Sempatik ve parasempatik sinir sistemine ait ganglionlarda iletimden sorumlu
mediatör asetilkolindir.
• Nöroeffektör kavþakta ise parasempatik sinirlerde asetilkolin, sempatik
sinirlerde ise noradrenalindir.
-Ekrin ter bezleri ve çizgili kas damarlarýný innerve eden sempatik nöronlarda
iletimden sorumlu mediatör asetilkolindir. - Renal damar yataðýnda sempatik
sinirlerde postganglionik transmitter dopamindir.
Ko-transmiter: Adrenerjik sinir uçlarýndan noradrenalin ve kolinerjik sinir uçlarýndan
asetilkolin ile birlikte salgýlanan ve bu mediatörlerin sinapslarda ve kavþaklardaki
etkilerini modifiye eden maddelerdir. Örnek: Vazoakif intestinal peptid (VÝP)
asetilkolinin, ATP, somatostatin ve nöropeptid Y noradrenalinin ko-transmiteridir.
Nörotransmitterlerden farklý olarak sadece hiperaktivasyon durumlarýnda
salýverilir.
Ko-transmiterler sinir uçlarýnda tek baþlarýna etkili deðildir (nöropeptid Y hariç).
Nöropeptid Y: Vazokonstriktör. NA ile birlikte salýverilir ve presinaptik reseptörler
aracýlýðýyla NA salýverilmesini inhibe eder.
ACh
Ganglion ACh
(Nikotinik reseptör)
R R R
Adrenerjik Muskarinik Adrenalin salıverilmesi
827
FARMAKOLOJİ
RESEPTÖRLER
A- Kolinerjik reseptörler:
A.1. Muskarinik reseptörler: Ortak özellikleri G proteini ile kenetli olma-
larýdýr.
A.1.1. M1 reseptörler:
- Beyinde öðrenme ve hafýza ile ilgili kolinerjik yolaklarda, periferde ekzokrin
bez hücrelerinde ve mide-barsak kanalýnda pariyetal hücrelerde bulunan
postsinaptik yerleþimli reseptörlerdir.
- Bu reseptörlerin uyarýlmasý IP3 ve DAG sentezini uyarýr ve hücre içi Ca+2
artar.
A.1. 2. M2 reseptörler:
- Kalpte bulunan muskarinik reseptörler bu tiptedir. Bu organda
postsinaptik olarak yerleþmiþlerdir.
- Sempatik ve parasempatik sinir uçlarýndaki nöroefektör kavþakta ve
otonomik ganglionlarda adrenalin veya asetilkolinin salýverilmesini inhibe
eden presinaptik yerleþimli reseptörlerin (otoreseptör) çoðu bu tiptedir.
- Bu reseptörlerin uyarýlmasý, K + kanallarýnýn açýlmasý ve adenilat siklazýn
inhibisyonuna neden olur.
A. 1. 3. M3 reseptörler:
- Ekzokrin salgý bezlerinde salgýyý arttýrýr, GÝS, trakea, bronþ ve mesanede
düz kas kasýlmasýna neden olurlar.
- Damar endotelinde nitrik oksid (NO) sentezinden sorumlu reseptörler
de bu tiptedir. Hücreiçi kalsiyum yükselir ve kalsiyum kalmodulin baðýmlý
NOS aktive olur ve NO sentezi artar.
- Bu reseptörlerin uyarýlmasý IP3 ve DAG sentezini uyarýr ve hücre içi Ca+2
artar.
A.1.4. M4 reseptörler:
- Otonomik ganglionlarda ve ön beyinde bulunur.
Bu reseptörlerin uyarýlmasý adenilat siklaz ve voltaj baðýmlý kalsiyum
kanallarýnýn inhibisyonuna neden olur.
A.1.5. M5 reseptörler:
- Beyinde substantia nigra ve hipokampusta yerleþmiþtir.
828
FARMAKOLOJİ
B- Adrenerjik reseptörler:
B.1. Alfa-adrenerjik reseptörler:
Katekolaminlerin etki gücü: adrenalin>noradrenalin>izoproterenol.
α1-adrenerjik reseptörler (Alfa1A, Alfa1B, Alfa1D):
- Postsinaptik yerleþimlidir.
- Agonistleri: Fenilefrin, metoksamin, meteraminol
- Antagonistleri: Prazosin, doksazosin, terazosin.
Bu reseptörlerin uyarýlmasý IP3 ve DAG sentezini uyarýr ve hücre içi Ca+2 artar.
Alfa1 aracýlý etkiler:
- Düz kas kasýlmasý
- Pupil dilatör kasýnda kasýlma (Midriyazis)
- Piloerektör kaslarda kasýlma
- Prostatta kasýlma
- Kalbin kasýlma gücünde artýþ
- Dalak kapsülünde gerilme
Alfa2-adrenerjik reseptörler (Alfa2A, Alfa2B, Alfa2C):
- Presinaptik yerleþimli olanlar adrenerjik ve kolinerjik sinir uçlarýndan
mediatör salýverilmesini inhibe eder (presinaptik otoreseptör)
- Postsinaptik reseptörler ise:
A) Kan damarlarýnda vazokonstriksiyondan sorumludur, alfa 1
reseptörlerden farklý olarak bu reseptörlerin uyarýlmasý daha yavaþ,
uzun süreli ve kalsiyum kanal blokörleri tarafýndan önlenebilen bir
kasýlma oluþturur.
B) Trombosit agregasyonunu uyarýr.
C) Santral sinir sisteminde bulunur.
D) Yað hücrelerinde bulunan reseptörlerin uyarýlmasý lipolizin
inhibisyonuna neden olur.
Bu reseptörlerin uyarýlmasý, adenilat siklazýn inhibisyonuna neden olur cAMP¯.
- Alfa2 -adrenerjik agonistleri: Klonidin, Alfa-metildopa, guanabenz,
guanfazin. oksimetazolin
- Alfa2 -adrenerjik antagonistleri: Rovolsin, yohimbin, prazosin
• Selektif olmayan Alfa-adrenerjik reseptör antagonistleri:
Fenoksibenzamin, fentolamin, tolazolin, dihidroergokriptin.
β2 reseptörler:
- Etkileri: Damar düz kasýnda, trakea ve bronþta gevþemeye, karaciðer ve
kasta glikojen yýkýmýna neden olur.
- Agonistleri: Prokaterol (en selektif), terbutalin / Antagonistleri:
Butoksamin
β3 reseptörler: Lipolizi arttýrýr, bazal metabolizmanýn hýzlanmasýna neden
olur.
β4 reseptörler: Kalpte stimülasyona neden olur.
Tüm beta adrenerjik reseptörlerin uyarýlmasý adenilat siklazý uyararak cAMP düzeyinin
artmasýna neden olur.
Katekolaminlerin etki gücü: b1 ve b2 adrenerjik reseptörler için: ISP>A>NA
b3 adrenerjik reseptörler için: NA=ISP>A
- Vücuttaki organlarýn çoðu sempatik ve parasempatik innervasyona
sahiptir (dual innervasyon) ve iki sistem birbirlerinin etkisini dengeler.
Örneðin: parasempatikler kalp hýzýný düþürürken, sempatikler artýrýr.
- Organlar genellikle bu iki sistemden birinin kontrolü altýndadýr. Örneðin
kalp hýzýný belirlemede vagus daha baskýndýr.
- Sadece sempatik innervasyona sahip organlar: Damarlar, uterus
(damarlar tek innervasyonlu, düz kasta innervasyon yok) dalak kapsülü,
kalp ventrikülü, piloerektör kaslar. Bazý deney hayvanlarýndaki membrana
niktitans
- Sadece parasempatik innervasyona sahip olan organ: Gözde silier
kas, parotis bezi
C-DOPAMİNERJİK RESEPTÖRLER
D1 (DA1), D5 Beyin, renal damar yatağı düz kası Adenilat siklaz ve cAMP artar
(dilatasyon)
D2 (DA2) Beyin, düz kas, presinaptik sinir uçları Adenilat siklaz ve cAMP azalır, potasyuma
(noradrenalin salıverilmesinde azalma) geçirgenlikte artma.
** D1, D2, D3, D4, D5 santral sinir sisteminde, DA1 ve DA2 periferde yerleşmiştir.
830
FARMAKOLOJİ
Metoksamin
- Direkt etkili bir alfa1 agonisttir. Etkileri fenilefrine çok benzer. Genel
anestezi sonucu oluþan hipotansiyonun tedavisinde kullanýlýr. Diðer
sempatomimetiklerden farklý olarak ventrikül kasýnýn aksiyon potansiyeli
süresini uzatýr ve A-V iletimi yavaþlatýr (muhtemelen beta1 reseptör blokajýna
baðlý)
b) Dekonjestanlar:
Lokal etkililer: Nafazolin, ksilometazolin, oksimetazolin (alfa2 reseptörlere
afinitesi fazladýr, klonidin benzeri hipotansif etkisi vardýr), siklopentamin,
tetrahirozolin.
Sistemik etkililer: Psödoefedrin, fenilpropanolamin.
B.3. Beta-mimetikler:
- Bronkodilatörler (bronþiyal Beta2 reseptör agonistleri): Orsiprenalin,
terbutalin, salbutamol, albuterol, fenoterol, bitolterol (ön ilaç),
metaproterenol, salmeterol
- Vazodilatörler (vasküler Beta2 reseptör agonistleri): Ýzoksüprin, nilidrin.
- Tokolitik etkililer: Ritodrin: Uterustaki Beta2 reseptörleri uyarýr. Erken
doðum eylemini durdurmak için kullanýlýr. Terbutalin ve salbutamol de
bu amaçla kullanýlabilir. Tokolitik etkili diðer ilaçlar: alkol, magnezyum
sülfat ve indometazindir.
- Kardiyostimülan etkililer(Beta1 adrenerjik reseptör agonistleri): Dobutamin
(alfa1’leri de uyarýr), prenalterol, ksamoterol, butopamin.
B.4. Diðerleri:
Tiramin
• Ýlaç deðildir, fermente gýdalar içerisinde (peynir, þarap) bulunur. MAO
inhibitörüdür.
• Amfetamine benzer þekilde indirekt etkiyle vezikül içerisine
girerek adrenerjik sinir ucunda veziküllerden sitoplazmaya geçen
noradrenalini boþaltýr.
• Monoaminoksidaz inhibitörleri ile beraber alýndýðýnda hipertansif
kriz oluþur.
• Rezerpin, indirekt etkili sempatomimetiklerin etkisini azaltýr.
832
FARMAKOLOJİ
SEMPATOMÝMETÝK ÝLAÇLAR
Direkt etkili sempatomimetikler: Doðrudan adrenerjik reseptörleri uyararak etki gösterir
(katekolaminler ve reseptör agonistleri).
Ýndirekt etkili sempatomimetikler: Adrenerjik sinir ucuna nöronal uptake mekanizmasý
(uptake 1) ile girerek burada sitoplazmada depolanmýþ noradrenalin (NA)’in salýverilmesine
neden olur (tiramin ve b-feniletilamin)Etkileri vezikülden ekzositozu gerektirmez ve
kalsiyumdan baðýmsýzdýr. Daha düþük oranda vezikül içerisinde depolanmýþ olan NA’i
de boþaltýr.
Ýndirekt etkili sempatomimetiklerin etkinliðini azaltan faktörler:
- Kokain ve trisiklik antidepresanlar
- Rezerpin
- Kronik sempatik denervasyon
Karma etkililer: Hem direkt hem de indirekt etkileri vardýr. Örn: amfetamin, efedrin,
meteraminol
834
FARMAKOLOJİ
835
FARMAKOLOJİ
Katekolaminlerin Etkileri:
1) Kardiyovasküler sistem:
Adrenalin: - Düþük dozlarda beta2 reseptörler alfalara göre daha
duyarlý olduðu için vazodilatasyona ve kan basýncýnda azalmaya
neden olur. Yüksek dozlarda alfa-adrenerjik reseptörler üzerinden
vazokonstriksiyon ve kan basýncýnda artýþa yol açar.
Sistolik kan basýncýný artýrýr, diastolik kan basýncýný azaltýr, nabýz
basýncýný artýrýr.
Noradrenalin: - Alfa ve beta1 reseptörlere etkilidir, beta2’lere etkisi yok denecek
kadar azdýr.
Koroner damarlar hariç tüm damar yataklarýnda vazokonstriksiyon,
sistolik ve diastolik kan basýncýnda artýþ nabýz basýncýnda artýþ.
- Bradikardi: Total periferik damar direncinin artmasý ve vagal
inhibisyona baðlýdýr.
Ýzoproterenol: -Beta reseptörler üzerindeki etkisi belirgindir, taþikardi
yapar.
- Güçlü vazodilatördür, postural hipotansiyon yapar.
Diyastolik kan basýncýný düþürür, sistolikte deðiþiklik yapmaz.
- Bronkodilatör , kalp duýrmalarýnda veya kardiak stimülan olarak
þoktaki hastalarda kullanýlýr.
ADRENALÝNÝN ENDİKASYONLARI
- Akut alerjik reaksiyonlar: Ý.m. veya s.c. yolla uygulanýr.
- Anaflaktik þok: Ý.m. yolla 0.5-1 mg uygulanýr, düzelme olana kadar 10
dakikada bir tekrarlanýr. Tedaviye anitihistaminik ve/veya kan basýncýný
düzeltebilmek için i.v. glukokortikoid eklenebilir.
- Kardiyak arrest: Ý.v., intrakardiyak veya endotrakeal yolla verilir.
*Ventriküler fibrilasyona baðlý arrestte sadece defibrilasyon baþarýsýz
olursa uygulanýr, adrenalinden sonra kardiyoversiyonun baþarý þansý
daha fazladýr.
- Açýk açýlý glokom tedavisi ve midriyazis oluþturmak için: *
Parasempatolitik ilaçlardan farký akomodasyon felci yapmamasýdýr. *
Kapalý açýlý glokomda kontrendikedir. Açýk açýlý glokomda göz içi sývýsýnýn
drenajýný artýrmasý nedeniyle tercih edilir.
- Lokal anestezi: Lokal anestezik solüsyonlarýn içerisine katýlan adrenalin,
ilacýn emilimini önler, anestezi süresini uzatýr, toksik etkileri azaltýr.
Yan etkiler
- En önemli yan etki kalp aritmileri ve kan basýncýnda yükselmedir.
- Halojenli hidrokarbon içeren genel anestezikler (halotan gibi),
dijitaller, MAO inhibitörleri, trisiklik antidepresanlar ve kokain kalbin
katekolaminlere olan duyarlýlýðýný artýrýr.
- Uzun süreli kullanýmda oluþan vazokonstriksiyon nedeniyle hipovolemiye
neden olabilir. Bunun nedeni postkapiller damarlarýn büzülmesi ve
kapiller basýncýný artmasý sonucu transkapiller sývý kaybýnýn artmasýdýr.
Ýlaç aniden kesildiðinde bu nedenle hipotansiyon görülebilir. Adrenalin
uygulamasý sýrasýnda uygun sývý tedavisi de yapýlmalýdýr.
- Vazokonstriksiyon sonucu renal kan akýmý ve GFR düþer.
836
FARMAKOLOJİ
ADRENALİN KONTRENDİKASYONLARI
- Anjina pektoris ve myokard infarktusu- Dar açýlý glokom
- Konjestif kalp yetmezliði - Halojenli hidrokarbon içeren
- Hipertiroidi maddelerle yapýlan genel
anestezi (Halotan)
- Taþikardi ve hipertansiyon - Gebeler (aerosol formu hariç)
SEMPATOLÝTÝK ÝLAÇLAR
I. Adrenerjik nöron blokörleri: Adrenerjik sinir ucundan NA salýverilmesini azaltýr:
Rezerpin, guanetidin, betanidin, debrizokin.
II. Adrenerjik reseptör blokörleri: beta- ve alfa- adrenerjik reseptör blokörleri.
ALFA-BLOKÖRLER:
- En önemli etkileri vazodilatasyon ve kan basýncýný düþürmeleridir. Hem arteriyel hem
de venodilatasyon yaparlar. Refleks taþikardiye ve postural hipotansiyona neden
olurlar.
Selektif alfa1-blokörler: Prazosin (en kýsa yarý ömürlü), terazosin, doksazosin (en
uzun yarý ömürlü), trimazosin, Tamsulosin, Alfuzosin, Ýndoramin
Selektif alfa2-blokörler: Yohimbin, rovolsin, korinantin, piperoksan
Selektif olmayanlar: Fenoksibenzamin, fentolamin, tolazolin, ergot alkaloidleri.
Fenoksibenzamin
- Uzun süreli kullanýmýnda refleks olarak RAA sistemi aktive olur ve su-tuz
retansiyonu meydanýna gelir. Bu durum vazodilatör etkilerine karþý tolerans
geliþmesine neden olur.
- NA’in sinir ucu tarafýndan geri alýnýmýný (nöronal uptake, uptake 1) ve
ekstranöronal yolla (uptake 2) geri alýnýmýný bloke eder.
- Tirozin hidroksilazý aktive eder, sinir uyarýmý sonucu salýnan NA miktarýný
artýrýr (presinaptik alfa2.reseptörleri bloke etmesi nedeniyle). **Bu nedenle
bazen fenoksibenzamin uygulanan hastalarda kan basýncýnda zamanla yükselme
görülebilir.
Adrenalinle beraber uygulandýðýnda adrenalinin kan basýncýný yükseltici etkisini
tersine çevirir.
Fentolamin ve tolazolin
- Bu ilaçlar alfa reseptörler için parsiyel agonisttir.
- Beta reseptör aktivasyonu (taþikardi, aritmi), parasempatomimetik etki
837
FARMAKOLOJİ
Prazosin
- α1 adrenerjik reseptör blokörüdür. Hipertansiyon tedavisinde kullanýlýr
arteriyel ve venöz dilatasyona neden olur. En önemli yan etkisi ilk doz
senkobudur. Bu nedenle tedaviye düþük dozlarda baþlanýr ve doz giderek artýrýlýr.
Raynaud sendromunda ve benign prostat hipertrofisinde yararlýdýr.
Terazosin
Doksazosin
Tamsulosin: Alfa1A reseptörlerine selektif etki gösterdiði için prostat üzerine
etki gösterirken, sistemik kan basýncýnda deðiþikliðe neden olmaz (prostata
selektif etki)
Labetalol
- Hem α1 hem β reseptörleri bloke ettiði için feokromasitoma tedavisinde,
klonidinin aniden kesilmesi ile oluþan hipertansiyonda ve preeklampside
tercih edilir
Karvedilol
- α1 ve β adrenerjik reseptörleri bloke eder ve antioksidan etki gösterir.
Ergot alkaloidleri
Etkileri:
− α reseptörler ve serotonin reseptörleri için parsiyel agonist, dopamin
reseptörleri için agonisttir.
838
FARMAKOLOJİ
839
FARMAKOLOJİ
Benign prostat hipertrofisi Prostat dokusunda düz kasları gevşeterek prostat dokusu
üzerindeki basıncı hafifletir.
841
FARMAKOLOJİ
BRETÝLYUM
- Adrenerjik nöronlarda blokaj yapýcý etkisi vardýr, sinir uçlarýndan NA
salýverilmesini önler. Ancak hipotansif etkisine tolerans geliþmesi nedeniyle
hipertansiyon tedavisinde kullanýlmaz.
- Ventriküler fibrilasyon tedavisinde kullanýlýr.
KOLÝNOMÝMETÝK ÝLAÇLAR
a) Parasempatomimetikler:
Parasempatomimetik alkaloidler
Pilokarpin:
- En belirgin özelliði aþýrý terleme yapmasýdýr.
- Glokom tedavisinde en fazla tercih edilen ilaçtýr. Gözde iris sfinkterini kasarak
myozis yapar böylece iridokorneal açýyý geniþleterek göz içi basýncýný
düþürür.
Muskarin:
Arekolin:
- SSS’de eksitasyon ve öfori oluþturur
- Öðrenme ve bellekle ilgili M1-reseptörleri selektif olarak aktive eder, Alzheimer
tipi demans olgularýnda denenmektedir.
- Oksotremorin: - Sentetik bir ilaçtýr.
- Striatumdaki M1 kolinerjik reseptörleri selektif olarak aktive ederek, tremor,
rijidite gibi Parkinson hastalýðýna benzer belirtiler oluþturur.
M1 reseptörlere selektif etki gösteren ilaçlar: Arekolin, oksotremorin,
pilokarpin
KOLİN ESTERLERİ
Muskarinik etki Nikotinik etki Kolinesteraza duyarlılık
Asetilkolin +++ +++ ++++
Metakolin ++++ - +
Karbakol ++ +++ -
Betanekol ++ - -
842
FARMAKOLOJİ
b) Antikolinesterazlar:
Kolinesteraz enzimini inhibe eden ilaçlar, inhibisyonun reversibl ve irreversibl
olmasýna göre iki grupta incelenmektedir. Kolinerjik sinapslarda asetilkolin
birikimine neden olarak muskarinik ve nikotinik etkiler gösterir.
Reversibl inhibitörler (karbamilli grup):
• Tersiyer amin grubu içeren ve SSS’ne geçebilenler: fizostigmin, takrin, donepezil,
rivastigmin
• Neostigmin, pridostigmin, ambenonyum, demekaryum, edrofonyum ve
distigmin kuvarterner amin grubu içerir ve SSS’ne geçemez. Neostigmin
doðrudan nikotinik reseptörleri uyarabilme özelliðine sahiptir.
• Reversibl inhibitörler enzimin anyonik ve esteratik bölgelerine baðlanýr ve
karbamiller.
• En kýsa etkili inhibitör: edrofonyum
• En uzun etkili inhibitör: distigmin, 2. uzun etkili ambenonyum.
Irreversibl inhibitörler (fosfatlý antikolinesterazlar):
- Bunlar organofosfat bileþikleridir. Kan-beyin bariyerini geçebilir ve santral etkiler
oluþturabilirler.
- Etki süreleri reversible inhibitörlere göre daha uzundur.
- Tarým alanýnda kullanýlan insektisidler: malatyon, paratyon.
- Glokom tedavisinde göze lokal olarak uygulanan: ekotiofat, diizopropilflorofo
sfat(DFP).
- Antihelmintik etkisi olan: metrifonat
Kolinesteraz inhibitörlerinin farmakolojik etkileri:
- Parasempatomimetik etkiler: Myozis, akomodasyon spazmý, diyare.
- Parasempatomimetiklerden farklý olarak sempatik gangliyonlardaki ve adrenal
medulladaki nikotinik reseptörlerin uyarýlmasý nedeniyle kan basýncýnda
yükselmeye neden olabilir.
- Çizgili kaslarda:
- Fasikülasyonlar meydana gelir.
- SSS etkileri:Solunumu uyarýr, vazomotor merkezi uyararak kan basýncýný
yükseltir.
KOLÝNOMÝMETÝKLERÝN ENDÝKASYONLARI
• Nörojenik mesane: betanekol
• Kronik açýk açýlý glokom: Tedavide beta-blokörler, parasempatomimetikler
(pilokarpin en sýk kullanýlan ilaçtýr, fizostigmin), adrenalin, karbonik anhidraz
inhibitörleri kullanýlýr. Parasempatomimetikleriin buradaki etkisi siliyer kasý
kasmalarýna baðlýdýr.
• Dar açýlý glokom: Parasempatomimetikler ve karbonik anhidraz inhibitörleri
tercih edilir. Gerekirse cerrahi müdahale yapýlýr.
• Atropin ve fenotiazin grubu nöroleptikler gibi santral etkili antikolinerjiklerle
meydana gelen zehirlenmeler: i.v. fizostigmin
• Refluks özofajit: Betanekol (oral).
• Atropin zehirlenmesinin teþhisi: Hastaya metakolin verildikten sonra aþýrý
terleme meydana gelir.
• Postoperatif ileus ve mesane atonisi: Neostigmin ve betanekol tedavide
kullanýlýr.
• Kompetetif tipte nöromuskuler blokaj yapan ilaçlarýn (kürar ve benzeri
ilaçlar) etkisini ortadan kaldýrmak için: Neostigmin, edrofonyum.
• Alzheimer hastalýðýnýn erken dönemleri: Fizostigmin., rivastigmin
843
FARMAKOLOJİ
Alzheimer tedavisi
- Fizostigmin: Kontrollu salýnýmlý tablatleri kullanýlýr.
- Takrin: Hepatotoksik etkisi kullanýmýný kýsýtlamaktadýr. Ataksiye yol açar.
Presinaptik uçtan asetilkolin salýverilmesini de azaltýr.
- Donepezil: Yan etkileri: bulantý, kusma, diare, uykusuzluk, kas kramplarý.
- Rivastigmin: Nöronlarda beta-amiloid birikimini engellemesi nedeniyle
tedavide tercih edilir. Kognitif fonksiyonlar üzerinde olumlu etkisi vardýr.
Hastalar bu ilacý oldukça rahat tolere eder.
- E vitamini, melatonin ve selejilin gibi antioksidan maddelerin de tedavide
yararlý olduðu bildirilmiþtir.
844
FARMAKOLOJİ
ATROPÝN
- Belladon alkaloididir. Etkisi yaklaþýk 3-4 saat kadar devam eder. **En geç
ortadan kalkan etkisi midriyazisdir (24 saat). Skopolaminden en önemli farký
sedasyon yapmamasýdýr.
Sistemik Etkileri
KVS: - Kan basýncýnda bir deðiþiklik yapmaz. Düþük dozlarda bradikardi,
yüksek dozlarda vagal tonusun ortadan kalkmasý sonucu taþikardiye neden
olur. Kalpte atrioventriküler (AV) iletimi hýzlandýrýr, ektopik atýmlara neden
olabilir. Bradikardi ve AV blok tedavisinde kullanýlýr. Ciltte kýzarma (flushing):
Oluþan vazodilatasyona ve histamin salýverilmesinde artýþa baðlýdýr.
GÖZ: - Midriyazis, fotofobi. Silyer kasý gevþetir, lensin bombeliði ve kýrýcýlýðý
azalýr, yakýn görme bozulur (siklopleji- akomodasyon felci). Göz yaþý salgýsýný
azaltýr, gözde kuruluða neden olur. Dar açýlý glokomda, glokom krizine neden
olur, kontrendikedir. Üveit ve iritte sineþiyi ortadan kaldýrmak için kullanýlýr.
DIÞ SALGI BEZLERÝ: - Aðýz kuruluðu, ciltte kuruluk, terlemenin inhibe
edilmesi nedeniyle hipertermi görülür.
GÝS: Peristaltizm azalýr (kontipasyon), mide asid salgýsý etkilenmez,
sfinkterleri gevþetir, antispazmodik olarak kullanýlýr.
SSS: Ajitasyon, deliryum.
Ýdrar retansiyonu
Atropin’in endikasyonlarý
- Sikloplejik etkisi nedeniyle lensin refraksiyon kusurlarýnýn ölçülmesi
- Üveit ve iritte oluþan sineþi
- Mesane ve GÝS’te antispazmodik olarak
- Organofosfat bileþikleri ve mantar zehirlenmeleri
- Ameliyat öncesinde sekresyonlarý azaltmak için
- Bradikardi, A-V blok
- Parkinson hastalýðý
- Belirgin vagal deþarj görülen myokard infarktüsü olgularý
Kontrendikasyonlarý: Dar açýlý glokom, prostat hipertrofisi, ileus, barsak
ve mide atonisi.
Atropin zehirlenmesi
Hastanýn görünümü: “Kemik kadar kuru, yarasa kadar kör, pancar kadar
kýrmýzý”
Atropin zehirlenmesinde i.v. fizostigmin kullanýlýr.
845
FARMAKOLOJİ
Skopolamin
- Atropinden farký sedasyon yapmasý, amnezi oluþturmasý ve kýsa süreli
hafýzayý bloke etmesidir.
- Toksik dozlarda atropin ve skopolamin ajitasyon ve konfüzyona
neden olur.
846
FARMAKOLOJİ
847
FARMAKOLOJİ
Vazodilatörler Gevşeme ↑
848
FARMAKOLOJİ
Rezerpin
Yan etkileri:
- ***Sedasyon ve konsantrasyon gerektiren iþleri yapmada güçlük (en sýk),
depresyon, intihara eðilim.
- Burun týkanýklýðý, bradikardi, ortostatik hipotansiyon, peptik ülser oluþumu
ve ülser kanamasý.
- Konvülziyon eþiðinde düþme.
- Mide barsak kanalýnýn motilitesinde artýþa baðlý diyare ve mide asitsalgýsýndaki
artýþa baðlý peptik ülser oluþturabilir.
- Ejakülasyon ortadan kalkabilir.
Guanetidin
- Etki mekanizmasý: Nöronal up-take yoluyla adrenerjik sinir ucuna alýnýr ve sinir
uçlarýnda veziküller içerisine girerek noradrenalinin yerini alýr ve adrenerjik
sinir ucunda membran stabilize edici etki gösterir.
- Ýlaç etkileþimleri:
- Nöronal uptake’i bloke eden trisiklik antidepresanlar, kokain, fenoksibenzamin
gibi ilaçlarla alýnýrsa guanetidinin etkinliði ↓
- Guanetidin, indirekt etkili sempatomimetikler olan tiramin ve amfetaminin
etkisini ¯.
3. C. LABETOLOL
- α1, β1 ve β2 adrenerjik reseptörlerin blokörüdür. Etkisi β blokörlere göre daha
çabuk baþlar.
- Yan etkileri: Ortostatik hipotansiyon, impotens, antinükleer antikor ve
antimitokondriyel antikor oluþumu, göz toksisitesi.
849
FARMAKOLOJİ
Klonidin
Etki mekanizmasý:
- Beyin sapýnda nucleus tractus solitarii ve vazomotor merkezdeki
postsinaptik α2 reseptörleri uyararak vazomotor merkezi inhibe
eder.
- SSS’de noradrenerjik akson uçlarýnda presinaptik imidazol (Ý)
reseptörlerini aktive eder. Bu yolla NA salýverilmesi artar. NA
postsinaptik bölgedeki α2 adrenerjik reseptörleri uyararak vazomotor
merkezi inhibe eder.
- Yüksek dozda periferde adrenerjik sinir uçlarýndaki presinaptik α2
reseptörleri uyararak NA salýverilmesini önler.
Klonidinin diðer endikasyonlarý:
- Morfin benzeri analjezik etki gösterir ve morfin yoksunluk
sendromu belirtilerini hafifletir veya ortadan kaldýrabilir. Yoksunluk
sendromu belirtilerinin çoðu sempatik hiperaktiviteye baðlýdýr. Bu
endikasyonda hipotansif etkisinin az olmasý nedeniyle daha çok
lofeksidin kullanýlýr.
- Hipotalamustan GHRH salgýsýný artýrarak GH salgýsýný uyarýr. Test
ilacý olarak kullanýlýr.
- Postmenapozal flushing ve glokom tedavisi
- CRH salgýsýný azaltýr. Nalokson, klonidin zehirlenmesinin
antidotudur.
Yan etkileri
Sedasyon (***en sýk görülen yan etkisi), rebound hipertansiyon
(klonidine devam veya alfa veya β blokör verilir), kanda kortizol düzeyini
düþürür, aðýz kuruluðu, bradikardi ve konstipasyon.
Klonidin beta blokörlerle beraber kullanýlmaz, rebound hipertansiyon
belirginleþir.!!!!
Metildopa
Metildopa, bir ön ilaçtýr periferde ve beyinde sempatik sinir uçlarýna
girerek noradrenalinin sentez yolaðýna katýlýr ve α2 reseptör agonisti
olan α-metilnoradrenaline (yalancý mediatör) dönüþür.
- Yan etkileri: ortostatik hipotansiyon, yorgunluk ve sedasyon (en sýk),
Coombs testi (+), reversibl hemolitik anemi, ejakulasyon bozukluðu,
impotens, libido kaybý.
α-adrenerjik reseptörlerden çok imidazolin reseptörlerine baðlananlar:
Moksonidin ve rilmenidin: Sedasyon daha az, aðýz kuruluðu daha sýk.
850
FARMAKOLOJİ
Fenilalkilamin türevleri:Verapamil
- Verapamil kalp üzerindeki etkisi en belirgin olan kalsiyum kanal blokörü
olmasý nedeniyle beta blokörlerle kullanýlmasý kontrendikedir.
- Supraventriküler aritmisi veya hipertrofik kardiyomyopatisi olanlarda tercih
edilir.
Bepridil
Anginalý hastalarda kullanýlýr. Kalsiyum kanallarýnýn yanýsýra kalpte sodyum ve
potasyum kanallarýný da bloke eder. Diðer kalsiyum kanal blokörlerinden en
önemli farký periferik vazodilatasyon yapmamasýdýr
Mibefradil
T tipi kalsiyum kanallarýna etkisi daha güçlü, L tipi kanallara etkisi
zayýftýr.
****Dihidropiridin grubu, verapamil ve diltiazem kalp ve düz kasta
yerleþmiþ olan L tipi kanallarý bloke ederken, flunarizin ve mibefradil
kalpte bulunan T tipi kanallarý bloke eder.
Kalsiyum Kanal Blokörlerinin Diðer Endikasyonlarý:
Ø Pulmoner hipertansiyon (Nifedipin)
Ø Migren nöbetlerinin proflaksisi
Ø Hipertrofik kardiyomyopati
Ø Difüz özofageal spazm
Ø Dismenore
Ø Erektil impotens
Ø Reperfüzyon aritmileri
851
FARMAKOLOJİ
6. ANJÝOTENSÝN ANTAGONÝSTLERÝ
A) Anjiotensin dönüþtürücü enzim (ADE) inhibitörleri
(benazepril, enalapril, fosinopril, kaptopril, kinapril, lisinopril,
perindopril, ramipril, silazapril, trandolapril)
Etki mekanizmasý: Anjiotensin I’in anjiotensin II’ye dönüþümünü inhibe ederek
periferik damar direncini azaltýr, aldosteron sentezini inhibe edip su-tuz
tutulumunu azaltýr, bradikininin yýkýmýný önler (ADE=kininaz II). Kinin peptidler
nitrik oksid (NO) ve prostaglandin sentezini artýrdýðý için, ADE inhibitörleri
böbrekte indirekt olarak NO ve prostaglandin I2 aracýlý vazodilatasyona neden
olur.
Arteriyel ve venöz dilatasyona yol açar. Hipertansiyon dýþýnda preload ve
afterloadu azaltmasý nedeniyle konjestif kalp yetmezliði, akut MI gibi hastalarda
da kullanýlýr.
Diðer endikasyonlarý
- ADE inhibitörleri efferent arteriolü afferent arteriole göre daha fazla
gevþettiklerinden glomerül içi basýncý düþürür. Bu nedenle diyabetik
nefropatide yararlýdýr (proteinüriyi azaltýr) ve yine bu nedenle böbrek kan
akýmýný artýrmalarýna raðmen GFH’ný artýrmaz.
- Akut myokard infarktusu (iskemik alan çapýnýn büyümesini ve sol ventrikül
dilatasyonunu) önler ve konjestif kalp yetmezliði olgularýnda erken
dönemde tedaviye baþlanmasý mortaliteyi önemli ölçüde azaltýr.
- Ön ilaç olmayan ADE inhibitörleri: Kaptopril ve lizinopril .
- Fosinopril hariç böbrekle atýlýrlar.
Yanetkiler:
Genel yan etkiler: Hiperkalemi, öksürük (kinin peptidlerin birikimine baðlý),
anjiyoödem, hipotansiyon.
Sülfidril grubu taþýyan ADE inhibitörü kaptoprile özgü yan etkiler: Cilt döküntüsü,
tad duyusu kaybý, proteinüri, kemik iliði depresyonu.
Hidralazin
Vazodilatör etkisinin mekanizmalarý:
- Endotelden NO salýverilmesi
- Damar düz kas hücrelerinde hiperpolarizasyon
852
FARMAKOLOJİ
Kromokalim
- Antihipertansif ve bronkodilatör etkileri vardýr.
β-blokörler, ADE inhibitörleri ve furosemid böbrekte prostaglandin
sentezini artýrýr. Non-steroid antiinflamatuar ilaçlar ile beraber alýndýklarýnda
bu ilaçlarýn kan basýncýný düþürücü etkisi azalýr.
Trimetafan
- En kýsa etkili ganglion blokörüdür.Yan etkileri: Paralitik ileus, mesane
disfonksiyonu, aðýz kuruluðu, görme bulanýklýðý, ortostatik hipotansiyon,
seksüel disfonksiyon. Ý.v. infüzyon yoluyla uygulanýr.
853
FARMAKOLOJİ
Diazoksid
- Sadece infüzyon pompasý bulunmayan veya kan basýncýnýn yakýndan
izlenmesinin mümkün olmadýðý durumlarda tercih edilir. Ý.v. yoldan verilir.
Etkisini K+ kanallarýnýn açýlmasý sonucu hücreyi hiperpolarize ederek
gösterir.Yapý olarak tiazidlere benzer, diüretik etkisi yoktur.
- Yan etki: Hiperglisemi. **Ýnsülinoma tedavisinde kullanýlýr.
Hipertansiyon olgularýnda görülen insülin direnci üzerine antihipertansif
ilaçlarýn etkisi:
Artýranlar: Beta blokörler, diüretikler
Azaltanlar: ADE inhibitörleri, prazosin
Deðiþtirmeyen: Kalsiyum kanal blokörleri
DÝÜRETÝKLER
Diüretiklerin etki yerine göre sýnýflandýrýlmasý:
- Proksimal tübül: Karbonik anhidraz inhibitörleri, osmotik diüretikler, ksantin
türevleri.
- Henle kývrýmý: Kývrým (lup) diüretikleri: Henle kulpunun çýkan kolunun kalýn kýsmýný
etkiler.
- Distal tübül: Tiazid ve tiazid benzeri diüretikler (klortalidon, klopamid, klorotiazid,
mefrusid.).
- Toplayýcý kanallar: ADH antagonistleri, potasyum tutucu diüretikler.
- Fraksiyonel sodyum itrahý: (FSÝ) Ýtrah edilen sodyum miktarý
Filtrasyona uðrayan sodyum miktarý
Tübüllerde filtrasyona uðrayan tuzun %99’u geri emildiði için bu deðer normalde
%1’dir.
*Diüretiklerin etkinliði ne kadar fazlaysa bu deðeri o kadar artýrýrlar.
854
FARMAKOLOJİ
DİÜRETİKLERİN MEKANİZMALARI
855
FARMAKOLOJİ
Endikasyonlarý
- Glokom: Aköz hümör salgýsýný azaltmalarý nedeniyle
- Epilepsi: Antikovülzanlara yardýmcý olmak için grand-mal ve petit-mal
epilepside kullanýlýr.
- Akut dað hastalýðý
Yan etkileri: Ýþtahsýzlýk, kilo kaybý, güçsüzlük, libido kaybý ve impotens
yapabilir.
Dorzolamid
Göze lokal olarak uygulanýr. %2’lik solüsyonu günde 3 kez göze damlatýlýr.
856
FARMAKOLOJİ
Ýndapamid
Düþük dozlarda vazodilatasyon yapar, yüksek dozlarda diürez oluþturur
Tiyazidlerden farký hiperlipidemi yapmamasý ve böbrek yetmezliði olgularýnda
etkinliðinin kaybolmamasýdýr.
Furosemid
Diüretik etkisi 2 yolla oluþur:
1) Henle kulpunun çýkan kolunun kalýn kýsmýnda Na+ /K+/ 2Cl- kotransportunu
önler.
2) Kalsiyum ve magnezyumun geri emilimini önleyerek idrarla kalsiyum ve
magnezyum atýlýmýný artýrýr
3) Böbrekte afferent arteriyolde PGE2 aracýlý vazodilatasyona neden olur ve
glomerüler filtrasyon hýzýný artýrýr. **Ýndometazin, aspirin ve diðer non-steroid
antiinflamatuarlar furosemidin diüretik etkisini azaltýr.
Endikasyonlarý:
- Hiperkalemi: Beraberinde NaCl ve su uygulanarak K+ atýlýmýný artýrmasý
saðlanýr.
- Akut akciðer ödemi: i.v. yoldan uygulanýr. Venodilatasyon yaparak pulmoner
kapiller basýncýný düþürür.
- Siroza baðlý ödem
- Zehirlenme durumlarýnda zorlu diürez oluþturmak için
- Hiperkalsemi: Serum fizyolojik infüzyonu ile beraber uygulanmalýdýr.
- Akut ve kronik böbrek yetmezliði:
Yan etkileri:
- Hipovolemi, hipokalemi (tiyazid grubuna göre daha az), hiponatremi,
hipomagnezemi, hiperürisemi, hiperglisemi, hipokalsemi.
- Ototoksik etki: Reversibl saðýrlýða yol açabilir. Bu etki ilaçlarýn iç kulak
endolenfinin elektrolit içerini deðiþtirmelerine baðlýdýr ve parenteral yoldan
yüksek dozlarda kullanýldýðýnda meydana gelir.
- Sirozlu hastalarda hepatik ansefalopati riskini artýrýr.
Torasemid kullananlarda hipokalemi riski daha düþüktür.
857
FARMAKOLOJİ
Spironolakton
Aldosteron reseptörlerinin kompetetif antagonistidir.
Endikasyonlarý:
- primer ve sekonder aldosteronizm
- siroz (hipokalemiye yol açmadýðýndan hastalarda hepatik koma riski yoktur)
ve kronik böbrek yetmezliðine baðlý ödem ve asit
- dijital tedavisi
- kadýnlarda hirsutizm
Yan etkileri:
- Hiperkalemi: Böbrek yetmezliði ve diabet olgularýnda risk artar.
- Antiandrojenik etki: Erkekte jinekomasti, libido kaybý, impotens, BPH, kadýnda
menstruasyon bozukluklarý
- Konfüzyon.
858
FARMAKOLOJİ
Mannitolün endikasyonlarý:
- Kafa içi basýncýnýn arttýðý durumlar
- Beyin ameliyatlarýndan önce BOS basýncýný düþürmek için.
- Oligüri ve anüri tedavisi.
- Zehirlenme tedavisinde zorlu diürez amacýyla furosemid ile beraber.
- Göz içi basýncýn yükseldiði durumlar
Izosorbid kapalý açýlý glokomlu hastalarda kriz sýrasýnda ve göz içi basýncýný
düþürmek amacýyla oral solüsyon þeklinde alýnýr.
I. NÝTRATLAR
- Etki mekanizmasý: Damar düz kas hücrelerinde sülfidril (-SH) grubu içeren
asetilsistein ve sistein gibi moleküllerle birleþmeleri sonucunda oluþan S-
nitrozotiol bileþikleri damar endotelinden nitrik oksid (NO) salýverilmesini uyarýr
ve cGMP aracýlý gevþeme meydana gelir.
- Düþük dozlarda venodilatasyona neden olurlar. Yüksek dozlarda ise arteriyel
dilatasyona yol açarak (afterloadu azaltýr) kalbin önündeki yükü azaltýr. Koroner
damarlarda dilatasyon yapmasý ikinci derecede önemlidir.
- En kýsa etkili: Amilnitrit (inhalasyon)
- En uzun etkili: Ýzosorbit mononitrat.
Uzun etkili preparatlar: Pantaeritrol tetranitrat, eritritil tetranitrat, manitol
heksanitrat, izosorbit dinitrat, izosorbit mononitrat
Ýzosorbit dinitrat, izosorbit mononitrat
Proflaktik olarak angina nöbetlerinin önlenmesi amacýyla kulanýlýr
Nitratlarýn endikasyonlarý:
1. Stabil angina pektoris:
Cilde topikal olarak uygulanan “flaster” þeklindeki preparatlar ilacýn etkisini uzatýr
ve özellikle uykuda gelebilecek angina nöbetlerinin önlenmesinde yararlýdýr.
2. Stabil olmayan angina pektoris
Nitratlar tercih edilir. Oral, sublingual veya transdermal yolla iyi yanýt alýnamayan
olgularda nitrogliserin i.v. yolla verilir. Refleks taþikardiyi önlemek için beta
blokörler ve bunlara ek olarak aspirin ve heparin verilir.
3. Akut myokard infarktusu
4. Variant angina
Nitratlar ve kalsiyum kanal blokörleri b-blokörlerden daha etkilidir. Ýki ilacýn
859
FARMAKOLOJİ
Verapamil
- Kalp üzerindeki etkisi en belirgin olan kalsiyum kanal blokörüdür.
- Kontrendikasyonlarý: Bradikardi, AV blok, kardiomegali ve kardiyojenik þokta
kullanýlmaz.
- Yan etki: Kabýzlýk (en sýk), bradikardi, AV blok.
Ø Kalsiyum kanal blokörleri digoksin, propranolol, karbamazepin ve siklosporinin
plazma düzeyini yükseltir.
860
FARMAKOLOJİ
IV.DÝPRÝDAMOL
Adenozin geri alým blokörüdür. Koroner vazodilatasyona neden olarak etkisini
gösterir. Antiagregan etkisi nedeniyle protez kalp kapakçýðý takýlanlarda
tromboemboliyi önlemek için kullanýlýr.
IA GRUBU
- Faz 0’ý yavaþlatýr, faz 3’ü (QT mesafesi) ve aksiyon potansiyeli süresini
uzatýr.
- Özellikle depolarize hücrelerdeki aktif Na+ kanallarý üzerine etkilidir ve
anormal ektopik pacemaker aktivitesini baskýlar.
ANTİARİTMİKLER
GRUP ETKİ MEKANİZMASI İLAÇLAR ETKİ
I. Sodyum kanal blokajı 1A:Kinidin, prokainamid, disopramid. Faz 0 yavaşlar, faz 3 (QT mesafesi) uzar.
Refrakter periyod uzar.
861
FARMAKOLOJİ
Kinidin
Yan etkiler
- Bradikardi, Atropin benzeri antikolinerjik etki ile taþikardiye neden
olabilir.
- AV blok.
- Yüksek dozlarda ventriküler taþikardi (torsade de pointes- tedavisi:
magnezyum, geçici pace-maker takýlmasý)
- Trombositopenik purpura
- Çinkonizm: görme bulanýklýðý, kulak çýnlamasý, baþ aðrýsý, oryantasyon
bozukluðu ve psikoz- nedeni bilinmeyen bir aþýrý duyarlýlýk
reaksiyonudur
- Senkop .
- Digoksinin kan düzeyini yükseltir. Dijital zehirlenmesine baðlý ventriküler
taþikardi ve fibrilasyonda kullanýlmaz.
Prokainamid
- Baþlýca metaboliti olan N-asetilprokainamid sýnýf III ilaçlara benzer aktivite
gösterir.
- Yan etkileri: Alerjik belirtilere, uzun süre kullananlarda lupus
sendromuna, akut glokoma ve idrar retansiyonuna neden olabilir. ANA
(+) leþtirir, agranülositoza yol açabilir.
Dizopiramid
- Belirgin (-) inotrop ve kinidinden daha güçlü antikolinerjik etkinliðe
sahiptir.
IB GRUBU
- Faz 0’a hafif etkilidir, faz 3'ü ve dolayýsýyla aksiyon potansiyeli süresini
kýsaltýr, fibrilasyon eþiðini yükseltir. Özellikle iskemik dokulardaki hýzlý
depolarizasyonu baskýlar.
- **Kinidinden en önemli farký hem aktif hem de inaktif sodyum kanallarýný
bloke etmesidir.
Lidokain
- Endikasyonlarý: Dijital zehirlenmesi, kalp cerrahisi, kalp kateterizasyonu
ve akut myokard infarktusu sýrasýnda geliþen akut ventriküler aritmilerin
önlenmesinde kullanýlýr. Karaciðerde ilk geçiþ etkisine maruz kaldýðý (%70)
için i.v. olarak verilir.
- Tüm antiaritmikler içerisinde kalbe toksik etkisi en az olandýr. Atrial ve
nodal aritmilere karþý etkisizdir.
Diðer ilaçlar: Meksiletin, tokainid (pulmoner fibrozise neden olur),
fenitoin.
IC GRUBU
- Faz 0'ý belirgin þekilde deprese eder, efektif refrakter periyodu uzatýr, AV iletimi
yavaþlatýr. Þiddetli ventriküler taþikardilerde kullanýlýr. Ventriküler prematüre
atýþlarda arreste neden olabileceði için kontrendikedir. Ýlaçlar: Flekainid
(Wolf-Parkinson White sendromunda), lorkainid, enkainid, propafenon.
862
FARMAKOLOJİ
Propranolol
- Faz 4 ‘ü baskýlayarak otomotatisiteyi azaltýr. Bu nedenle, baskýlayýcý etkisi SA
ve AV düðüm üzerinde çok belirgindir. (-) inotrop ve (-) kronotrop etkilidir.
Antiaritmik amaçla en sýk kullanýlan beta blokördür.
Endikasyonlarý:
AV iletimi yavaþlatýr, en önemli kullanýlýþ yeri supraventriküler aritmilerdir
(atrial flatter, atrial fibrilasyon).
Heyecan, stres, egzersiz ve hipertiroidizm gibi sempatik aktivitenin arttýðý
durumlarda ortaya çýkan aritmilere karþý da oldukça etkilidir.
Myokard infarktusu geçiren hastalarda aritmi proflaksisinde kullanýlýr.
Dofetilid
Atrial fibrilasyonlu hastalarda normal sinus ritmine döndürmek ve sinus
ritmini devam ettirmek için kullanýlýr. QT süresini uzatýr, hipokalemiye
neden olur.
Ýbutilid
Atrial flutter ve atrial fibrilasyonda, medikal kardiyoversiyon amacý ile i.v.
kullanýlýr. QT süresini çok uzattýðý için torsades de pointes tipi aritmiye
neden olabilir.
Amiodaron
- Yarý ömrü en uzun olan antiaritmiktir.
- Sadece dirençli ve yaþamý tehdit eden ventriküler taþikardinin tedavisinde
kullanýlýr.
- Ýlaca baþlamadan önce tiroid fonksiyonlarý mutlaka incelenmelidir.
**Hipotiroidik veya hipertiroidik hastalara verilmemelidir.
- Sodyum kanallarýný bloke eder ancak kinidinden en önemli farký aktive edilmiþ
kanallardan çok inaktif durumdaki kanallara afinitesinin yüksek olmasýdýr.
- EKG: QT ve QRS uzar.
- Yan etkileri: Pulmoner fibrozis ve Torsades de pointes tipi aritmiye neden
olur.
Sotalol
- Bir β-blokördür. Torsades de pointes tipi aritmiye neden olur.
Bretilyum
- Adrenerjik nöronlarda blokaj yapýcý etkisi vardýr. Ancak hipotansif etkisine
tolerans geliþmesi nedeniyle hipertansiyon tedavisinde kullanýlmaz.
863
FARMAKOLOJİ
Verapamil
- En belirgin etkisi AV iletimi yavaþlatmasýdýr. Paroksismal atrial taþikardi (PAT)
tedavisinde ve proflaksisinde ilk tercihtir. Supraventriküler aritmilerin nedeni olan
reentry aritmilerini önemli ölçüde baskýlar.
Diðer antiaritmikler
Digoksin
- AV nodda refrakter periyodu uzatmasý nedeniyle atrial taþikardi ve fibrilasyon
tedavisinde kullanýlýr.
Adenozin
- K iletkenliðini artýrýr; adenozin ve/veya pürinerjik-1 (P1) reseptörleri etkileyerek
kalsiyumun hücreye giriþini yavaþlatýr. AV iletimi güçlü bir þekilde baskýlar
ve PR mesafesinde belirgin uzamaya neden olur. PAT tedavisinde i.v. olarak
kullanýlýr. AV iletimi yavaþlatýcý etkisi en güçlü olan ve yarý ömrü en kýsa
olan antiaritmiktir.
Magnezyum
- Torsades de pointes tipi aritminin tedavisinde kullanýlýr.
Ýzopreterenol
- Beta adrenerjik reseptörleri uyararak kalp atým sayýsýný artýrýr, AV iletimi
hýzlandýrýr ve kalp debisini artýrýr. Ýkinci derece veya üçüncü derece (tam
blok- Adams-Stokes sendromu) AV blok tedavisinde kullanýlýr.
Diltiazem - - - ↑ - - +++ - ↓↓
Dizopiramid ↑↑ - ↑↓ ↑↑ ↑↑ + +++ -
Flekainid - ↑ - ↑ ↑↑↑ - + ++++ ↓↓
Lidokain ↓ ↑↑ - - - - - +++ ↓↓
Propafenon ↑ ↑↑ + ↑ ↑↑↑ - + +++ ↓↓
Propranolol ↓ ↑↑ +++ ↑↑ - - + + ↓↓
Kinidin ↑ ↑↑ + ↑↓ ↑↑ ↑↑ + +++ ↓↓
Tokainid - ↑↑ - - - - - +++ ↓↓
Verapamil - ↑ + - - - +++ - ↓↓
Etki mekanizmalarý:
Kalp hücrelerinde membranda bulunan Na+-K+ ATP’az (Bu enzim hücreden 3
sodyum iyonunu atarken, 2 K+ iyonunu hücreye sokar) enzimini inhibe eder ve
hücreiçi Na+ ve Ca+2 miktarý artar. Bu yolla kalpte + inotrop etki oluþturur.
Kalpte dijitallerin etkisine en duyarlý hücreler ventrikül myokard ve Pürkinje
hücreleridir. Dijitallerin kalp üzerine etkileri:
AV iletimi yavaþlatýr ((-)dromotrop etki): indirekt ve direkt etkilerine baðlý.
Kalp hýzýna etkisi:
Düþük dozlarda bradikardiye neden olur (parasempatik tonusun artmasýna
baðlýdýr, atropin ile bloke olur).
Doz yükseldikçe kalpte otomatisiteyi arttýrarak ektopik odaklarýn oluþmasýna
neden olurlar. Bigemini (atropin uygulanýr), trigemini nabýz, ventriküler taþikardi
ve fibrilasyon görülür. Bu etkilerinde sempatik sinir sisteminin aktive edilmesinin
de rolü vardýr.
865
FARMAKOLOJİ
866
FARMAKOLOJİ
Dijital zehirlenmesi:
- Kalp: Bigemini veya trigemini nabýz (en sýk rastlanýlan kardiyak bulgu), AV
blok, ventriküler taþikardi ve fibrilasyon, PAT.
- Þidddetli bulantý kusma, baþ aðrýsý, iþtahsýzlýk ve yorgunluk (en sýk rastlanýlan
ve genellikle ilk ortaya çýkan ekstrakardiyak bulgu)
- Görme netliðini azaltýr, sarý-yeþil renkleri ayýrdetmede güçlük, cisimler
etrafýnda hale görülmesi
- SSS: Konfüzyon, deliryum, halüsinasyon.
- Erkeklerde jinekomasti, kadýnlarda meme bezlerinde büyüme.
- Nevralji
- Hastalarda en önemli ölüm nedeni ventriküler taþikardi ve ventriküler
fibrilasyondur.
II. Diüretikler
Ekstravasküler sývý hacmini ve kalp üzerindeki yükü azaltýr. Tiazid grubu diüretikler
veya tiazid benzeri gruptan metozalon ile tedaviye baþlanýr, dirençli ve aðýr olgularda
furosemide geçilir.
IV. Vazodilatörler
- Özellikle diastolik fonksiyon bozukluðu olan ve ventrikül dolma basýncýnýn önemli ölçüde
arttýðý, sinüs ritmindeki olgularda etkilidir.
867
FARMAKOLOJİ
Milrinon
- Fosfodiesteraz tip III inhibitörüdür Amrinondan tek farký yan etkilerinin az
olmasýdýr. Bu nedenle daha çok kullanýlýr.
Dobutamin
- β1 ve α1 adrenerjik reseptörleri uyararak + inotrop etki gösterir.
Ksamoterol
- β1 adrenerjik reseptörleri uyaran bir parsiyel agonisttir.
- Özellikle nefes darlýðý olmayan ve eforla semptomlarýn belirgin hale geldiði
hastalarda yararlýdýr.
868
FARMAKOLOJİ
Gemfibrozil
- Hipertrigliseridemi'de tedavide ilk seçenektir.
- Etkisi klofibrata benzer. Yan etkilerinin az olmasý nedeniyle tercih edilir.
- HDL düzeyini klofibrata göre daha fazla yükseltir.
- Yan etki: Antikoagülanlarý plazma proteinlerinden ayýrarak plazma düzeyini
yükseltir.
869
FARMAKOLOJİ
IV. Probukol
- LDL’nin plazmadan uptake’ini artýrarak plazma kolesterol düzeyini düþürür.
Antioksidan özelliði vardýr.
- Tip 2A hiperlipidemilerde kullanýlýr.
- En önemli yan etkisi gastrointestinal sistem þikayetleri ve EKG’de QT mesafesini
uzatmasýdýr (Torsades de pointes). **HDL’yi düþürür.
Neomisin
- Aminoglikozidler grubundan bir antibiyotiktir.
- Kalýn barsakta antiseptik etki oluþturmak amacýyla kullanýlýr.
- Kolesterolü düþürür, trigliseridi etkilemez, safra asidlerini konjuge eder.
- Tip 2 hiperlipidemili hastalarda tercih edilir.
ANTÝKOAGÜLANLAR
HEPARÝN
Etki mekanizmasý
a) Antitrombin III’ü (heparin ko-faktörü) aktive eder. Antitrombin III, trombin
(faktör IIa) ve faktör Xa baþta olmak üzere aktif merkezinde serin rezidüsü
bulunan bazý pýhtýlaþma faktörlerini (faktör IXa, XIa, XIIa ve kallikrein)
inhibe eder. AIII’ün arginin rezidüsü serin rezidüsüne baðlanýp pýhtýlaþma
faktörlerinin inaktive olmasýna neden olur. Heparin fibrine baðlý durumda
bulunan trombine etkisizdir.
b) Lipoprotein lipazý aktive ederek, antkoagülan etkisini ortaya çýkmadýðý
düþük dozlarda trombosit adezyonunu önleyebilir.
c) Prostasiklini nötralize etmesine ve trombositlerden ADP salýverilmesini
artýrmasýna baðlý olarak tromboza neden olabilir.
Heparin alan bir hastada aktive edilmiþ parsiyel tromboplastin zamaný
(PTT) izlenmelidir. Normal süresi 24-36 saniye kadardýr. Tedavi sýrasýnda
bu süre iki buçuk kat uzar. PTT ile faktör VII dýþýndaki tüm faktörlerin
etkinliðindeki azalma ölçülmektedir (intrinsik ve ortak yol) .
870
FARMAKOLOJİ
ORAL ANTÝKOAGÜLANLAR
Etki mekanizmasý:
- Oral antikoagülanlar karaciðerde K vitaminine baðýmlý aktivite gösteren
pýhtýlaþma faktörlerinin (faktör II-protrombin, faktör VII, faktör IX, faktör X)
ve antikoagülan faktörlerin (protein C ve protein S ) sentezini önler.
- Oral antikoagülanlar epoksid redüktaz enzimini inhibe ederek K vitamini epoksidinin
oluþumunu inhibe eder.
- Doz aþýmýnýn tedavisi:
- Acil durumlarda taze dondurulmuþ plazma veya taze tam kan tercih
edilir.
- Antidotu K1 vitamini (fitomenadion) dir . K vitamininin etkisi yaklaþýk
24 saatte ortaya çýktýðýndan acil durumlarda etkisizdir.
- Oral antikoagülanlarla tedavi sýrasýnda doz ayarlamasý tek basamaklý
protrombin zamaný testi (PZ) ile yapýlmalýdýr. Normal deðeri 11-12sn’dir.
Tedavi sýrasýnda bu deðerin, normal deðerin 1.5-2.5 katý olmasý istenir.
- PZ ile etkinliðindeki azalma ölçülen faktörler: II, V, VII, X (Ekstrensek ve ortak
yol). Esas olarak faktör VII etkinliði ölçülür çünkü bu faktörün yarý ömrü
diðerlerinkinden kýsadýr.
Doz ayarlamasýnda kullanýlan diðer bir parametre INR’dir. (Ýnternational
Normalised Ratio)
- INR: (ilaç sonrasý PZ/ortalama kontrol PZ).
871
FARMAKOLOJİ
Dipridamol
Koroner vazodilatör etkisi vardýr. Fosfodiesteraz enzimini inhibe ederek,
trombositlerde cAMP düzeyini artýrarak trombositlere kalsiyum giriþini önler.
Eritrositlerde adenozin geri alýmýný inhibe eder. Adenozin de cAMP düzeyini
artýrýr.
Tiklopidin ve Klopidogrel
Fibrinojenin trombositlere yapýþmasýný bloke eder ayrýca trombositlerdeki ADP
reseptörlerine irreversible baðlanarak trombosit agregasyonunu inhibe ederler.
Her ikisi de ön ilaçtýr. Tiklopidin karaciðer enzimlerini inhibe eder.Tiklopidinine
en sýk görülen yan etkisi diare ve alopesidir. Koroner stent uygulamalarýndan
sonra trombozu önlemede kullanýrlar.
Absiksimab
Trombositlerde bulunan ve trombin tarafýndan aktive edilen glikoprotein IIb/IIIa
reseptörlerinin monoklonal antikorudur.
Tirobifan
Glikoprotein IIb/IIIa reseptörlerinin kompetetif antagonistidir.
Streptokinaz
Antijenik özelliði çok yüksektir, hipotansiyon, deri döküntüsü, ateþ ve
anaflaktik reaksiyonlar ortaya çýkabilir.
Ürokinaz
Anistreplaz (anizole plazminojen streptokinaz aktivatör kompleksi)
- Plazma yarý ömrü en uzun trombolitiktir.
Aprotinin
- Plazmini ve plazmin aktivatörlerini inhibe eder.
- Kallikreini inhibe eder. Bu nedenle kinin oluþumunun fazla olduðu durumlarda
(akut pankreatit, karsinoid sendromu v.s. gibi) ve hiperfibrinoliz’e baðlý
kanamalarda kullanýlýr
873
FARMAKOLOJİ
GENEL ANESTEZİKLER
GENEL ANESTEZİKLER
İnhalasyon anestezikleri Katı anestezikler (i.v. olarak kullanılır)
halotan barbitüratlar (tiopental, tiamilal, heksobarbital, tiobarbital)
izofluran ketamin
enfluran benzodiazepinler (midazolam,flunitrazepam)
azot protoksid opioidler (fentanil, alfentanil, sulfentanil)
eter propofol.
metoksifluran
sevofluran
GABA
• Beyindeki ana inhibitör nörotransmitterdir.
• Glutamattan glutamik asit dekarboksilaz aracılığıyla sentezlenir.
• Etkisi reuptake, deaminasyon veya GABA transaminaz ile sonlanır.
• Nöronlarda hiperpolarizasyon ve inhibisyona neden olur.
GABAA reseptör kompleksi:
- GABAAreseptörü
- Benzodiazepin reseptörü
- Barbitürat-pikrotoksinin reseptörü
- Etanol ve ivermektin için bağlanma yeri
- Klor kanalı
GABA A reseptörleri: Genellikle postsinaptik yerleşimlidir ve klor kanalları ile kenetlidir. Agonisti: Muscimol, BDZ,
barbitüratlar. Antagonisti: Bikukulin
GABA B reseptörleri: G proteinleri ile kenetlidir. Uyarıldığında cAMP oluşumu azalır. Pre ve postsinaptik inhibisyona
yol açar. Agonist: Baklofen, Antagonist: Saklofen
ÝNHALASYON ANESTEZÝKLERÝ
Ýnhalasyon anesteziklerinin sistemik etkileri:
• Böbrek kan akýmýný ve glomerüler filtrasyon hýzý ile karaciðer kan akýmýný
azaltýr.
• Termoregülatör merkezi inhibe ederek, ciltte vazodilatasyon sonucu ýsý
kaybýna neden olur ve hipotermi meydana gelir.
• Azot protoksid hariç uterusta gevþemeye neden olur. Uterus gevþetici
etkisi en belirgin olanlar: Halotan, izofluran, enflurandýr.
• Genellikle solunum derinliðini inhibe eder . Solunum depresyonu azot
protoksidde görülmez.
• Belirgin hipotansiyon yapanlar: Halotan, desfluran ve izofluran kardiak
outputu azaltarak, enfluran ise vazodilatasyona yol açarak kan
basýncýný düþürür.
• Serebral kan akýmýný artýrarak BOS basýncýný yükseltenler: Halotan,
enfluran, azot protoksid, metoksifluran, etomidat, ketamin (son ikisi katý
anestezik).
Halotan ve enfluran kalp debisini düþürerek, izofluran ise vazodilatasyon
oluþturarak hipotansiyona neden olur.
875
FARMAKOLOJİ
HALOTAN
Etkileri
- Bronkodilatasyona neden olur.
- Hipotansiyon meydana getirir. Hipotansif etkisi nedeniyle kanama kontrolünün
önemi olduðu beyin cerrahisi ve plastik cerrahi ameliyatlarýnda tercih edilir
Yan etkileri
- Hepatotoksik etki: Halotan hepatitine neden olur.
- Kafa içi basýncýný yükseltir. BOS basýncý yüksek hastalarda
kullanýlmamalýdýr.
- Malign hipertermi (Hiperkalemi, asidoz, hipertermi, myoglobinüri,
aritmi) ye neden olabilir. Tedavi: %100 O2, sodyum bikarbonat, dantrolen,
prokainamid.
ENFLURAN
- Santral sinir sistemini uyararak konvülziyona eðilimi artýrýr. EEG’de
“diken ve dalga” kalýbý oluþturur.
METOKSÝFLURAN
- En güçlü inhalasyon anesteziðidir (MAK: %0.16)
- Yan etkileri:
- Nefrotoksik etki: Flor birikimine baðlý diabetes insipidus” meydana gelir.
- Ýdrarda kalsiyum okzalat taþý oluþumuna yol açabilir.
DESFLURAN
Kan:gaz partisyon katsayýsý en düþük olan inhalasyon anesteziðidir ve buhar
basýncý çok yüksektir ancak indüksiyon beklendiði kadar hýzlý deðildir çünkü
desfluran solunum yollarýnda irritasyona neden olur.
SEVOFLURAN
Halotana göre daha hýzlý bir indüksiyona neden olur ve daha az metabolize
edildiði için toksik etkileri daha düþüktür.
876
FARMAKOLOJİ
Yan etkileri:
- B12 vitaminini inaktive eder, uzun süre maruz kalýnýrsa, lökopeni veya
pansitopeniye neden olabilir.
- Vücutta hava içeren boþluklara difüze olarak barsak distansiyonu,
pulmoner kist oluþturabilir.
- Ýlacýn anestezi sýrasýnda kandaki parsiyel basýncý yüksek olduðu için ayýlma
sýrasýnda kandan alveollere hýzla geçiþ yaparak alveol havasýndaki basýncý
yükselir. Ýnsirasyonla alýnan oksijenin alveol havasýndaki parsiyel basýncý da
düþer ve buna baðlý difüzyon hipoksisi geliþir.
KATI GENEL ANESTEZÝKLER
Preanestezik medikasyonda kullanýlan ilaçlar:
Narkotik analjezikler: (morfin, meperidin, fentanil)
• Narkotik analjezik uygulanan hastalarda postoperatif kabýzlýk ve idrar
retansiyonu görülme olasýlýðý yüksektir.
Benzodiazepinler:
Diazepam hastanýn sakinleþtirilmesi için kullanýlýr.
Lokal anesteziklerin neden olduðu konvülziyonu önlerler.
Atropin, skopolamin:
a) Bronþiyal salgýyý ve tükrük salgýsýný azaltýr .
b) Ameliyat sýrasýnda çeþitli organ ve sinirlerle temas sonucu refleks
mekanizmayla oluþan veya genel anesteziklerin ya da süksinilkolinin
meydana getirdiði bradikardi ve hipotansiyonu önlemek için kullanýlýr. Atropin
kullanýlmasý durumunda en önemli sorun taþikardidir. Bunu önlemek için
glikopirolat daha fazla kullanýlan bir antikolinerjiktir.
Nöroleptikler:
Sedasyon amacýyla droperidol kullanýlýr.
877
FARMAKOLOJİ
Barbitüratlar
Hastanýn sakinleþtirilmesi için narkotik analjeziklerin yerine kullanýlabilir. Morfine
göre avantajý daha az postoperatif bulantý kusmaya neden olmasýdýr. Preoperatif aðrý
varsa kullanýlmamalýdýr.
KOMBÝNASYON ANESTEZÝLERÝ
Nörolept analjezi
Narkotik analjezik (fentanil) ve nöroleptik (droperidol) birarada verilir.
Nörolept anestezi
Azot protoksid, narkotik analjezik (fentanil) ve nöroleptik (droperidol) birarada
verilir. Çizgili kas rijiditesini hafifletmek için çizgili kas gevþetici de vermek
gerekir.
LOKAL ANESTEZÝKLER
• Etki mekanizmasý: Hücre membranýnda sodyum kanalýnda bulunan
reseptörlerine baðlanma yoluyla sodyum kanallarýnýn açýlmasýný ve hücreye sodyum
giriþini önler ve sinir membranýný stabilize eder.
• Tetrodotoksin (TTX): Çok düþük konsantrasyonlarda sodyum kanallarýný bloke
eden güçlü lokal anestezik etkili bir maddedir.
Lokal anesteziklerin etkisine en duyarlý lifler: Sempatik postganglionik C lifleri
(küçük çaplý), dorsal kök C lifleri(aðrý), preganglionik otonomik B lifleri.
En dirençli lifler: Çizgili kaslarda bulunan alfa-motor aksonlarý.
878
FARMAKOLOJİ
Prokain
• Metabolizmasý sonucu Paraaminobenzoik asid (PABA) açýða çýkar. PABA
sülfonamidlerin etkinliðini azalttýðý için sülfonamid ve ko-trimoksazol
kullananlarda alýmamalýdýr. Sadece infiltrasyon anestezisinde kullanýlýr.
Lidokain
• Ventriküler aritmilerin proflaksisi ve tedavisinde i.v. yolla kullanýlýr. Bu
amaçla kullanýlan preparatlarýnda vazokonstriktör bulunmaz
• Kalbe toksik etkisi en düþük olan lokal anesteziktir.
• Süksinilkolinin nöromuskuler blokaj yapýcý etkisini artýrýr.
Prilokain
• En önemli yan etkisi methemoglobinemidir. Tedavisi: Oksijen
inhalasyonu + i.v. metilen mavisi veya askorbik asid. Ýnfiltratif, regional
ve spinal anestezide kullanýlýr
Bupivakain
• En uzun etkili 2 lokal anestezikten biridir ve kalbe toksik etkisi
en fazla olan lokal anesteziktir
• Bu nedenle obstetrikte epidural anestezide tercih edilir.
Dibukain
• Psödokolinesterazý inhibe eder (%80); ancak atipik psödokolinesteraz
üzerindeki etkisi zayýftýr.
** Dibukain sayýsý genetik olarak atipik psödokolinesteraza sahip kiþileri saptamak
için kullanýlýr. Dibukain sayýsý atipik psödokolinesteraza sahip olanlarda
azalmýþtýr (Heterozigotlarda %40-70, homozigotlarda %20).
Etidokain
• En uzun etkili 2 lokal anestezikten biridir. Epidural anestezide tercih
edilir.
• karaciğerde hidrolize uğrar, etki süreleri uzundur. • büyük bölümü plazma psödokolinesterazı tarafından
• ** bupivakain ve etidokain: en uzun etkililer yıkılır yarı ömrü kısadır.
• prilokain: amid yapılılar içinde en kısa etki süresine • En kısa ömürlü lokal anestezikler prokain ve
sahip olandır. klorprokaindir.
879
FARMAKOLOJİ
TÜBOKÜRARÝN (KÜRAR)
• Nöromuskuler kavþak dýþýnda otonom ganglionlarý da bloke eder. Buna baðlý
olarak bu ilacý alanlarda hipotansiyon sýklýkla görülür.
• Histamin salýnýmýna yol açar, kan basýncýný düþürmesinde bu olayýn da rolü
vardýr. **Bronþiyal astmasý veya myastenia gravisi olanlarda, atopik kiþilerde
kullanýlmamalýdýr.
• Aminoglikozid grubu antibiyotikler zayýf çizgili kas felci yapabilme özelliðine
sahip olduklarý için tübokürarin ile beraber kullanýlmamalýdýr.
PANKÜRONYUM
• Etki gücü d-tübokürarinden yüksektir. Hipotansiyon yapmaz, histamin
salýverilmesine yol açmaz.
• Plazma kolinesterazýný inhibe eder, bu ilacý takiben süksinilkolin verilirse,
süksinilkolinin etki süresi uzar.
• Galamine benzer þekilde kalpte postsinaptik M2 reseptörleri bloke eder
taþikardiye neden olur.
En uzun etkili kompetetif blokör: doksaküryum
Plazmada kendi kendine parçalanan: atraküryum (Hoffman
eliminasyonu)
Psödokolinesteraz tarafýndan parçalanan: mivaküryum
Atraküryum ve mivaküryumun yarý ömrü diðerlerine göre daha kýsadýr
880
FARMAKOLOJİ
SÜKSİNİLKOLİN
• Etkisi en çabuk baþlayan ve en kýsa süren nöromuskuler blokördür. Entübasyon
yapýlacak hastalarda en çok tercih edilen ilaçtýr. Asetilkolinesteraza dirençlidir,
psödokolinesteraz tarafýndan yýkýlýr.
Etkisi:
a) Süksinilkolin aslýnda agonisttir. Öncelikle nikotinik reseptörlere baðlanarak
Na+ kanallarýnýn açýlmasýna ve hücre membranýnda depolarizasyona neden
olur (faz 1 blok). Depolarizan blokörlerin nikotinik reseptörlerdeki etkisi
asetilkolinin aksine uzun sürdüðü için ilaç uzun süre reseptöre baðlý kalarak
kompetetif tipte blok ve desensitizasyon geliþir (faz II blok).
b) Kompetetif blokörlerden farklý olarak diðer kaslarda felç oluþtuðunda diyafram
da tutulmuþtur, tetanik zayýflama görülmez,
c) Neostigmin bu ilacýn etkisini sadece faz II blokta bazen geçirebilir, faz I blokta
felci þiddetlendirir.
d) Kürar faz 1’I bloke eder, faz 2’yi þiddetlendirir
HÝPNOSEDATÝF ÝLAÇLAR
Hipnotiklerin SSS’de doz baðýmlý olarak oluþturduklarý etkiler:
Uyuþukluk ⇒ Sedasyon ⇒ Somnolans (uyuklama) ⇒ Uyku ⇒Koma
Etki mekanizmasý
• Hipnosedatifler nöronlarda bulunan GABAA/benzodiazepin reseptörü/klor kanalý
881
FARMAKOLOJİ
NÖROMUSKULER BLOKÖRLER
İlaç Eliminasyon Otonom Ganglionlara Kalpteki Muskarinik Histamin Deşarjı
Etkileri Reseptörlere Etkileri
Doksaküryum Böbrek - - -
Tübokürarin Süksinilkolin
Faz 1 Faz 2
Tübokürarin ↑ ↓ ↑
Süksinilkolin ↓ ↑ ↑
Neostigmin ↓ ↑ ↓
882
FARMAKOLOJİ
1- BENZODÝAZEPÝNLER
• Anksiyolitik amaçla en sýk kullanýlan ilaçlardýr. Anksiyete tedavisinde daha etkin
ve terapötik indekslerinin geniþ olmasý nedeniyle tercih edilir.
Etki mekanizmasý
− GABAA reseptörlerinin hemen yanýnda bulunan benzodiazepin reseptörlerine
baðlanýr ve allosterik etkiyle GABA reseptörlerinin bu maddeye olan afinitesini
artýrýr. Klor kanallarý açýlarak hiperpolarizasyon meydana gelir.
- Barbitüratlardan farký benzodiazepinlerin etki gösterebilmesi için ortamda mutlaka
GABA bulunmalýdýr.
- Klor kanallarýnýn açýlma sýklýðýný artýrýr.
- Kanallarýn açýk kalma süresini etkilemediðinden GABA ve GABA agonistlerine
maksimum yanýtý deðiþtirmez
Farmakolojik etkileri
- Anksiyolitik etki
- Yüksek dozda motor koordinasyon bozukluðu
- Psikomotor reaksiyon hýzýnda azalma
- Anterograd bellek bozukluðu
- Antikonvülsan etki.
- Çizgili kas gevþemesi: Klonazepam sedatif olmayan dozlarda da gevþemeye
neden olur.
Avantajlarý
- Fiziksel ve psiþik baðýmlýlýk yapma potansiyelleri diðer hipnosedatiflere göre
oldukça düþüktür. Terapötik indeksi en geniþ hipnosedatiftir. Alkol ve diðer
depresanlarla beraber alýndýðýnda ölüme neden olma þanslarý daha azdýr.
- Karaciðerde mikrozomal enzimleri etkilemezler. (Diðer hipnosedatifler bu
enzimleri indükler). Bu nedenle sadece farmakodinamik tolerans geliþir.
- Anksiyolitik etki gösterdikleri dozlarda sedasyon yapmaz (selektif anksiyolitik
etki).
Etki süreleri
a) Kýsa etkililer (3-8 saat): midazolam, **triazolam (en kýsa etkili). Hipnotik olarak
veya preanestezik medikasyon amacýyla kullanýlýr. ***Rebound uykusuzluk,
anterograd bellek bozukluðu ve fiziksel baðýmlýlýk en fazla bu grupta görülür.
Tolerans geliþimi hýzlýdýr.
b) Orta etkililer (10-20 saat):
- Anksiyolitik olarak kullanýlanlar: oksazepam, ***alprazolam (antidepresif
etkili).
- Hipnotik olarak kullanýlanlar: lorazepam, temazepam, nitrazepam ve
flunitrazepam.
c) Uzun etkililer (1-3 gün): diazepam, klordiazepoksid (anksiyolitik etkisi en
uzun olan), klorazepat,
***flurazepam (en uzun etkili), parazepam, halazepam, medazepam ve kuazepam.
Hipnotik ve anksiyolitik (flurazepam, kuazepam) olarak kullanýlýr.
Aktif metaboliti olmayan BDZler: oksazepam, lorazepam , midazolam, triazolam
(oksazepam ve lorazepam akut viral hepatit ve siroz olgularýnda terci edilir).
Aktif metaboliti klinik açýdan önem taþýmayan: Alprazolam Benzodiazepin
reseptör antagonisti: flumazenil.
883
FARMAKOLOJİ
Benzodiazepinlerin endikasyonlarý:
a) Anksiyete: Diazepam tercih edilir. 4-6 hafta kullanýlýr. Benzodiazepinlerin
anksiyolitik etkilerine tolerans geliþmez.
b) Panik ataklarý, fobik anksiyete: Alprazolam ve klonazepam, TAD.
c) Çizgili kas spazmý: Diazepam.
d) Konvülziyon tedavisi: Diazepam: Grand-mal epilepsi ve status epileptikus
tedavisinde tercih edilir. Klonazepam da kronik tedavide kullanýlýr.
e) Alkol yoksunluk sendromu: Uzun etkili benzodiazepinler tercih edilir.
f) Uyku bozukluklarý:
g) Preanestezik medikasyon: diazepam
• Fiziksel baðýmlýlýk ve retrograd amnezi oluþturma potansiyelleri ile aniden
kesildiðinde yoksunluk sendromu yapma özelliði kýsa etkili benzodiazepinlerde
diðer gruplara göre daha yüksektir.
Yan etkileri:
- SSS depresyonu: uyuþukluk, uyku eðilimi, konfüzyon, dezoriyantasyon,
ataksi, amnezi, araba sürme gibi psikomotor beceri isteyen iþlerin
yapýlmasýnda güçlük.
- Artýk etki: Etki süresi uzun olan benzodiazepinleri gece alan hastalarda ertesi
gün devam eden uyuþukluk ve sedasyon halidir. Kiþinin günlük performansýný
olumsuz yönde etkiler.
- Rebound uykusuzluk: Orta ve kýsa etkili benzodiazepinlerin aniden
kesilmesine baðlý olarak ortaya çýkan uykusuzluk durumudur. REM uykusu
artmýþtýr; kiþi kabuslar görür.
DÝÐER ANKSÝYOLÝTÝKLER
BUSPÝRON
- 5-HT 1A reseptörleri için parsiyel agonisttir. Anksiyolitik etkinliði
benzodiazepinlere yakýndýr. Antidepresan etkisi de vardýr. Benzodiazepinlere
göre dezavantajý etkisinin 1-3 hafta sonra ortaya çýkmasýdýr.
- Avantajlarý:
a) Sedasyon ve amnezi oluþturucu etkisi çok azdýr.
b) Tolerans, baðýmlýlýk ve yoksunluk sendromu oluþturmaz.
c) Alkol ve diðer santral sinir sistemi depresyonu yapan ilaçlarla alýndýðýnda belirgin
depresif etkiye yol açmaz.
d) Diðer hipnosedatiflerle beraber alýndýðýnda çapraz tolerans ve baðýmlýlýk
görülmez.
884
FARMAKOLOJİ
Çok kısa etkili barbitüratlar Orta etkili barbitüratlar (pentobarbital, Uzun etkili barbitüratlar
(tiopental, 20 dakika) sekobarbital, amobarbital, 3-8 saat) (fenobarbital ve barbital , 1-2 gün)
• anestezide indüksiyon • sedatif ve hipnotik amaçla kullanılır. • uyku ilacı olarak kullanılmaz;
amacıyla tercih edilir. artık etkiye neden olur.
• sedatif amaçla kullanılmaz. • Fenobarbital grand-mal
epilepside tercih edilir.
HÝDROKSÝZÝN
ETANOL
BETA BLOKÖRLER
ÝMÝPRAMÝN- KLOMÝPRAMÝN
• Panik, fobi veya depresyonun eþlik ettiði anksiyete bozukluklarýnda
kullanýlýr.
• **Klomipramin obsesif-kompulsif bozukluklarda kullanýlýr. Bu hastalýkta selektif
serotonin re-uptake inhibitörü olan fluoksetin, sertralin, paroksetin ve
trazodon da kullanýlýr
DÝÐER HÝPNOSEDATÝFLER
a. BARBÝTÜRATLAR
Etki mekanizmasý:
a. Allosterik etkiyle GABA’nýn reseptörüne olan afinitesini artýrýrken, ayrýca
doðrudan klor kanallarýný açarak hiperpolarizasyona neden olur.
b. Benzodiazepinlerden farký, barbitüratlarýn etki gösterebilmesi için ortamda GABA
bulunmasý þart deðildir.
c. Ca+2 baðýmlý K+ kanallarýnýn açýlmasý sonucu da hiperpolarizasyon
meydana gelir.
d. GABA ya maksimum yanýtý artýrýr.
Barbitüratlarýn etkileri ve yan etkileri:
1. Sedatif ve hipnotik etki:
• Uykunun REM dönemini kýsaltýr, zamanla bu etkilerine tolerans
geliþir.
• Rebound uykusuzluk: Ýlaç aniden kesildiðinde görülür. REM süresi
uzar, kabus görülür.
• Artýk etki.
2. Genel anestezi:
3. Antikonvülzan etki
4. Solunum depresyonu: Bu etkileri özellikle amfizem ve astmalý hastalarda
belirgindir.
5. EEG: Aktivasyona (düþük amplitudlu yüksek frekanslý dalgalara) neden
olur. Bu etkisi barbitüratlarýn davranýþ üzerine etkisi ile tamamen
terstir.
6. Anestezik dozlarda i.v. yolla verilen barbitüratlar uterus
kontraksiyonlarýnda azalmaya ve yeni doðanda solunum depresyonuna
neden olur.
7. -Sedatif ve hipnotik dozlarda kan basýnciný fazla etkilemez.
885
FARMAKOLOJİ
LEVODOPA
• Kan-beyin bariyerini geçerek, bazal ganglionlarda dopaminerjik sinirlerde aromatik
l-aminoasid dekarboksilaz enzimi tarafýndan dopamine dönüþür. Dopamin kan-
beyin bariyerini geçemediði için Parkinson hastalarýna verilmez. Hastalýðýn
ilerlemesini durdurmaz, palyatif etkilidir.
• Beraberinde aromatik l-aminoasid dekarboksilaz enzimi inhibitörleri (benserazid
veya karbidopa) verilmesi levodopanýn periferde dopamine dönüþümünü azaltarak
etkinliðini arttýrýr; etkinin daha hýzlý ortaya çýkmasýný saðlar, levodopanýn dozu
bu uygulama sýrasýnda düþürüleceði için yan etkiler azalýr.
886
FARMAKOLOJİ
DOPAMİN
• Dopamin ⇒ DOPAC (dihidroksifenolasetik a.) ⇒ HVA
Dopaminerjik yolaklar:
• Nigrostriatal yolak: Motor kontroldan sorumludur. Lokomotor aktivitenin düenlenmesi ve
postürün sağlanmasında rolü vardır.
• Mezolimbik ve mezokortikal yolak: Lokomotor etkinliğin başlatılması ve sürdürülmesinde,
uyanç oluşmasında ve kognitif fonksiyonlarda rolü vardır.
• Tüberoinfindibular yolak: Sekresyonların düzenlenmesinde rol alır (Prolaktin, GH ve
gonadotropinin salgısını inhibe eder).
• Periventriküler yolak: İştahın düzenlenmesinden sorumludur.
Dopaminin Etkileri:
• Prolaktin ↓
• KTZ yi uyararak bulantı ve kusma
• Amfetamin ve apomorfin gibi dopaminerjik aktiviteyi artıran ilaçlar stereotipik davranışa neden
olur.
• Erkeklerde ereksiyonu kolaylaştırıcı rolü vardır.
• Bağımlılık oluşturan maddelerin pozitif pekiştiri oluşturmasında dopamin rol oynar ve bu etkiden
sorumlu beyin bölgesi nucleus accumbens tir.
Dopamin Reseptörleri:
D1: Kendi başına pek etkisi yoktur, D2 reseptörleri ile oluşan etkileri düzenler.
D2: - Ekstrapiramidal sistem ile ilgili motor etkileri
- Endokrin etkileri
- Emosyonel ve kognitif fonksiyonlara aracılık eder.
** nöroleptiklerin çoğu D2 ve D3 reseptörleri bloke eder.
D3: Emosyonel ve kognitif fonksiyonlara aracılık eder.
D4: Striatumda bulunmaz, limbik sistemde yerleşmiştir, klozapinin ekstrapiramidal yan etkisinin az
olmasının nedeni bu reseptörlere afinitesinin daha yüksek olmasıdır.
D5: Önemi belli değildir.
Ø Apomorfin: Dopaminerjik reseptör agonisti, hayvanlara verildiğinde stereotipik davranışlara
neden oluyor.
Ø 6-OH dopamin: Dopaminerjik nöronları tahrip eder, akinezi, hipofaji gibi bulgulara neden olur.
Ø Kokain ve amfetamin gibi ilaçların “pozitif pekiştirici” etkisinde sinapslarda dopaminerjik aşırımın
aktive olmasının rolü var.
Yan etkileri:
- Bulantý, kusma, iþtahsýzlýk (bu belirtiler en sýk görülen yan etkileridir)
- Ortostatik hipotansiyon, taþikardi, ventriküler ekstrasistol
- Flushing, midriyazis, Coombs’ testi pozitifleþmesi
- Psiþik etkiler: Öfori, mani
- On-off olayý:
- Ýlaç etkinliði tedavi sýrasýnda arada bir, kýsa bir süre için kaybolur. Ýlacýn
dozunun azaltýlýp daha sýk aralýklarla verilmesi, Ýlacýn bir süre kesilmesi
(ilaç tatili) gibi önlemler uygulanabilir. Yeni tedavi yaklaþýmlarýnda ilacýn
dozu artýrýlmaktadýr ve tedaviye KOMT inhibitörleri eklenmektedir.
- Akinezi:
- Alýnan ilacýn etkinlik süresinin (3-4 saat) sonuna doðru hastalýk
887
FARMAKOLOJİ
Levodopanýn kontrendikasyonlarý:
Psikoz, aktif peptik ülser, dar açýlý glokom ve malign melanomda
kontrendikedir.
Ýlaç etkileþimleri:
Piridoksin: Dopa dekarboksilazýn kofaktörüdür, levodopanýn santral etkisini
azaltýr.
Rezerpin: Dopamin depolarýný boþaltmasý nedeniyle evodopa’nýn etkinliðini
azaltýr.
Nöroleptikler: Dopamin reseptörlerini bloke ederek levodopa’nýn etkisini
azaltýr.
Antikolinerjikler: Mide boþalmasýný geciktirerek, levodopanýn biyoyaralanýmýný
düþürebilir.
MAO inhibitörleri ve metildopa: Levodopanýn etkinliðini artýrýr, hipertansif
krizlere neden olabilir. MAO inhibitörleri en erken 2 hafta sonra L-dopa
kullanýlabilir.
BROMOKRÝPTÝN
- Tip 2 dopaminerjik reseptör agonistidir. L-dopaya cevap vermeyen olgularda
kullanýlýr. Genelde levodopa ile beraber uygulanýr.
- Prolaktin salgýlanmasýný inhibe etmesi nedeniyle hiperprolaktinemiye baðlý
galaktore ve amenore olgularýnda tercih edilir.
- Kontrendikasyonlarý: Periferik damar hastalýklarý bulunanlarda spazma neden
olur, peptik ülser, psikoz ve myokard infarktusunde kullanýlmaz.
LÝZURÝD
- Postsinaptik D2 reseptörlerinin parsiyel agonistidir. D1, 5-HT1 ve 5-HT2 reseptörleri
üzerinde de uyarýcý etkisi vardýr. Hiperprolaktinemi tedavisinde de kullanýlýr.
PERGOLÝD
- Yarý sentetik bir ergot türevidir. D2 ve D1 reseptörlerini uyarýr. Periferik yan etkilerini
azaltmak için domperidon (dopamin reseptör blokörü) kullanýlýr.
AMANTADÝN
- Dopaminerjik sinir uçlarýnda dopamin sentezini artýran ve dopamin uptake’ini
inhibe eden antiviral etkili bir ilaçtýr. Etkinliði levodopaya göre düþüktür ancak
yan etkisinin az olmasý bir avantajdýr.
Hasta levodopa’ya cevap vermiyorsa amantadine de vermez.
- Yan etkileri: Periferik ödem, konjestif kalp yetmezliði ve livedo retikülaris
888
FARMAKOLOJİ
SELEJÝLÝN
- Beyindeki monoaminoksidaz B (MAO B) enziminin selektif ve irreversibl
inhibitörüdür. Antioksidan özelliði de olmasý tedavide yararlýdýr. Hastalýðýn
baþlangýcýnda tek baþýna veya ilerlemiþ olgularda diðer ilaçlarla beraber
kullanýlabilir.
- Mide mukozasýndaki MAO A enzimi üzerinde bir etkisi olmadýðýndan, tiraminden
zengin gýdalarla alýndýðýnda hipertansif krize neden olmaz.
TOLKAPON VE ENTAKAPON
- Dopamin’i perifer ve santral sinir sisteminde parçalayan katekol-O-metil
transferaz (KOMT)’ýn inhibitörüdürler. Levodopa-benserazid kullanan ve
stabilize edilemeyen hastalarda kullanýlýr.
Parkinsonizm oluþturan ilaçlar: Rezerpin, fenotiyazinler, haloperidol,
oksotremorin
DOKSAPRAM
Ýndirekt sempatomimetik etkilidir. En güvenli analeptiktir.
STRÝKNÝN
SSS’de inhibitör bir nöromediyatör olan glisin’in etkisini antagonize eder. Fare
zehiridir. Çok güçlü konvülzan etkisi olan bir maddedir.
PÝKROTOKSÝN
Allosterik etkiyle GABA’nýn klor kanallarýný açmasýný engelleyerek, GABA’nýn
inhibitör etkisini antagonize eder.
KOKAÝN
- Etki mekanizmasý: Presinaptik sinir ucuna noradrenalin, serotonin ve
dopaminin geri alýmýný bloke eder.
- Sistemik etkileri: Zihinsel uyanýklýk, öfori, halüsinasyon, paranoya. Yüksek
dozlarda tremor, konvülziyon, solunum ve dolaþým depresyonuna neden
olur.
889
FARMAKOLOJİ
B. PSÝKOSTÝMÜLAN ÝLAÇLAR
AMFETAMÝN
- Noradrenalin, serotonin ve dopaminin sitoplazmik uptake’ini inhibe ederek,
indirekt sempatomimetik etki gösterir. Zayýf monoaminoksidaz (MAO)
inhibitörü etkinliði vardýr. Eksitasyon ve öfori yapar. Kiþi yorgunluðunu
duyumsayamaz. Konsantre olabilme yeteneðini ve dikkati artýrýr. Ýþtahý azaltýr,
bu etkisine 1-2 hafta içinde tolerans geliþir. Solunumu uyarýr. a-adrenerjik
reseptörleri uyararak kan basýncýný yükseltici etkisi vardýr.
- Baðýmlýlýk yapar.
- Parkinson, petit-mal epilepsi, çocuklarda dikkat yetersizliði sendromunda ve
narkolepside kullanýlýr.
FENFLURAMÝN
- Ýþtah kesici etkisi vardýr ancak pulmoner hipertansiyon oluþturmasý nedeniyle
artýk kullanýlmamaktadýr.
FENSÝKLÝDÝN
- Güçlü halüsinojenik etkilidir (melek tozu). Dopamin, serotonin ve
noradrenalinin sinir uçlarýna geri alýmýný önleyerek etki gösterir. Ketamin
analoðudur; disosiyatif anestezi oluþturur.
NÖROLEPTÝKLER
Þizofreni baþta olmak üzere psikozlarýn tedavisinde (mani ve deliryum) kullanýlan ve
beyindeki nöronlarda dopaminerjik reseptörleri (D2 ve D3) bloke ederek etki gösteren
ilaçlardýr
SINIFLANDIRMA
1. FENOTÝAZÝNLER
1.A. Alifatik fenotiazinler: klorpromazin, asepromazin, levomepromazin
(**ortostatik hipotansiyon en fazla).
1.B. Piperazinli fenotiazinler: flufenazin (etki gücü en yüksek olan fenotiyazin),
perfenazin, trifluoperazin, karfenazin (***antiemetik etkisi en güçlü).
1.C. Piperidinli fenotiazinler: tiyoridazin, mezoridazin (**aðýz kuruluðu,
kabýzlýk gibi antikolinerjik yan etkiler)
890
FARMAKOLOJİ
3. BUTÝROFENONLAR
Haloperidol, droperidol, benzperidol, trifluperidol, melperon
4. ATÝPÝK NÖROLEPTÝKLER
Bu gruptaki ilaçlarýn çoðunun D3 reseptörler üzerindeki etkinliði D2 reseptörlerden
fazladýr.
Selektif dopamin D2 blokörleri: sulpirid, remoksipirid, raklopirid.
*Sulpirid diðer nöroleptiklerden farklý olarak çok yükse dozlarda dahi katalepsi yapmaz.
D1 ve D2 blokör etkisi eþit olan D3 , D4 ve serotonin 5-HT2 reseptörleri
için güçlü blokör: klozapin, olanzapin, risperidon
Difenilbutilpiperidin türevleri: pimozid, penfluridol
* Pimozid: Glukozüri yapar.
NÖROLEPTÝKLERÝN ETKÝLERÝ
a- Antipsikotik etki: Þizofrenide görülen hallüsinasyon ve ajitasyonlarý engeller.Bu
etkileri mezolimbik ve mezokortikal yolakta bulunan D2 ve D3 dopaminerjik
reseptörleri bloke etmelerine baðlýdýr . D2 reseptörleri bloke edici etkileri D1 ‘den
daha güçlüdür ****(Klozapin: D1 = D2)
b- Ekstrapiramidal etki: Nigrostriatal dopaminerjik yolaðýn innerve ettiði bazal
gangliyon hücrelerindeki D2 reseptörlerin blokajýna baðlýdýr. Kronik tedavide
Parkinson belirtileri, distoni, tardif diskinezi (en çok aðýz ve dil bölgesini tutar)
gibi bulgulara neden olur.
c- Antiemetik etki: ** Piperazin grubu bu açýdan en güçlüdür. Kemoreseptor trigger
zone’daki D2 dopaminerjik reseptörlerin blokajýna baðlýdýr.
d- Antikolinerjik etki: Tüm nöroleptikler, özellikle tioridazin aðýz kuruluðu, görme
bulanýklýðý, kabýzlýk ve idrar retansiyonuna neden olur.
e- Alfa- blokaj: Ortostatik hipotansiyona neden olurlar (klorpromazin en
güçlü).
f- hipotermi
g- prolaktin salgýlanmasýnda artýþ (Tuberoinfundibular yol üzerindeki dopaminerjik
reseptörlerin blokajýna baðlý)
- Atipik nöroleptikler: Þizofreninin negatif semptomlarýnýn (afektif
küntleþme, konuþma zorluðu) tedavisinde tercih edilir. Negatif semptom
gösterenlerde dopaminerjik sistem normal veya hipoaktif olduðu için klasik nöroleptikler
etkili deðildir.
891
FARMAKOLOJİ
NÖROLEPTİKLER
İLAÇLAR Sedatif etki Ekstrapiramidal Hepatotoksik etki Antiemetik Ortostatik
Etki etki hipotansiyon
Alifatik
fenotiyazinler
(klorpromazin, +++ ++ +++ ++ +++
asepromazin,
levomepromazin)
Piperazinli
fenotiyazinler
(flufenazin, ++ +++ ++ +++ +
perfenazin,
trifluoperazin)
Piperidinli
fenotiyazinler +++ + + + ++
(tiyoridazin,
mezoridazin)
Butirofenonlar
(haloperidol, + ++++ + ++ +
droperidol)
Tiyoksantinler
(klorprotiksen, + ++ + - +
loksapin)
Atipik nöroleptikler
Sulpirid + + + -
Pimozid + + + -
Klozapin ++ + - - +
(D4 ve D3blokörü) -
Diğerleri: Olanzapin, risperidon
892
FARMAKOLOJİ
Tardif diskinezi Oral-fasiyal Tedaviden aylar veya Aşırı dopamin Önlenmesi gerekiyor,
diskinezi, yıllar sonra aktivitesi tedavi yeterli değil.
koreatetoz, distoni
1. Trisiklik antidepresanlar
Trisiklik antidepresanlar (TAD) fluoksetin ile beraber verilmez çünkü TAD’ýn plazma
düzeyi artar ve zehirlenme tablosu meydana gelebilir.
Etkileri
- Saðlýklý kiþide sedasyon, depresyon hastalarýnda antidepresif etki yapar.
Etkileri tedaviye baþlandýktan yaklaþýk 15 gün sonra ortaya çýkar. Uykuda
REM dönemini kýsaltýr; non-REM’i uzatýr.
- Þartlandýrýlmýþ hayvanlarda sakýnma reaksiyonunu önler ancak kaçma yanýtýný
etkilemez (Nöroleptikler gibi)
- KVS: Ortostatik hipotansiyon (tolerans geliþir) ve refleks taþikardi meydana
gelir.
- Ýmipramin kinidin benzeri antiaritmik etki gösterir.
- Antikolinerjik etkiler: Muskarinik reseptörleri bloke ederler. Yakýn görme
bozukluðu, aðýz ve ciltte kuruluk, kabýzlýk gibi belirtiler ortaya çýkar.** En
güçlü antikolinerjik etkiye sahip TAD amitriptilindir (konfüzyon).
- Analjezik etki: Klomipramin, amitriptilin ve imipramin analjezik etki gösterir
ve morfinle beraber verildiðinde analjezik etkinlik artar.
- Etki mekanizmasý: TAD serotonin, noradrenalin ve dopaminin nöronal re-
uptake’ini bloke eder, serotoninerjik, a-adrenerjik, muskarinik ve histamin
reseptörlerini bloke eder
Yan etkileri
- Antikolinerjik etkiler (en sýk)
- Uyuþukluk, sedasyon, yorgunluk, hallüsinasyonlar.
- Tremor
- Konvülzan ve prokonvülzan (konvülziyonu kolaylaþtýrýcý) etki.
- Ortostatik hipotansiyon
- Libido kaybý, impotens (NA geri alýmýný önleyenler).
- Allerji
- Kilo alma: Selektif serotonin re-uptake inhibitörleri dýþýndakiler iþtah artýþýna
neden olur. SSRI’lar anorektik etkilidir.
Nadiren antidepresan etkilerine karþý tolerans ve zayýf bir fiziksel baðýmlýlýk
geliþebilir.
Ýlaç etkileþimleri
a- TAD etkinliðini artýranlar:
- MAO inhibitörleri: TAD’ýn metabolizmasýný yavaþlatýr. Hipertansiyon,
konvülziyon görülür.
- Alkol ve diðer SSS depresanlarý: Belirgin sedatif etki.
894
FARMAKOLOJİ
Fluoksetin
- Eliminasyon yarý ömrü en uzun antidepresandýr (1-3 gün) Karaciðerde
aktif metaboliti olan norfluoksetine dönüþür. Bunun yarý ömrü daha da
uzundur (7-15 gün)
895
FARMAKOLOJİ
Etkileri
1. Sadece depresif kiþilerde deðil, saðlýklý kiþilerde de stimülasyona (öfori,
uykusuzluk) neden olur.
2. Antidepresif etkileri TAD’a göre daha kýsa sürede ortaya çýkar (10 gün).
3. Ýþtahý artýrýr.
4. Amfetamine benzer þekilde SSS’ni uyarýcý etki gösterirler.
5. REM dönemini kýsaltma açýsýndan en güçlü ilaçlardýr. Narkolepside
kullanýlýr.
6. Uzun süreli kullanýmlarý sonucu sempatolitik etkileri (ortostatik hipotansiyon)
ortaya çýkar. Bunun nedeni adrenerjik sinir uölarýnda birikerek noradrenalinin
yerini alan oktapamin adlý yalancý mediatörün birikmesine neden
olmalarýdýr.
7. Ýndirekt etkili sempatomimetiklerin etkisini artýrýr.
8. En önemli yan etkileri selektif olmayan ilaçlarda görülen hepatit ve periferik
nöropatidir.
4. Lityum Karbonat
Endikasyonlarý:
Bipolar hastalýkta en fazla tercih edilen ilaçtýr. Alternatifi: Karbamazepin. Bipolar
afektif bozukluklarýn tedavisinde lityum dýþýnda, karbamazepin, valproik asit,
lamotrijin, gabapentin, kalsiyum kanal blokörleri, haloperidol ve diazepam gibi
ilaçlar kullanýlýr.
Manik ataklarda tek baþýna ve antidepresanlara iyi yanýt vermeyen depresyonlu
hastalarda antidepresanlarla beraber de kullanýlabilir.
Farmakokinetik:
- 0.5-1 mmol/lt plazma konsantrasyonlarýnda etkili, 1.5 mmol/lt nin üzerindeki
plazma konsantrasyonlarýnda toksik etkiler ortaya çýkmaya baþlar. Terapötik
indeks dardýr.
- Plazma yarý ömrü çok uzundur. Aðýzdan alýnan dozun yarýsý 12 saatte, kalan
yarýsý ise 1-2 haftada atýlýr.
- Böbrek hastalýklarý, aþýrý terleme, diyare ve kusma gibi dehidratasyona yol
açan durumlar, tiyazid grubu diüretik kullanýmý Li zehirlenmesine eðilimi
artýrýr.
Ýlaç etkileþimleri:
- Tiyoridazin, furosemid, NSAID (aspirin ve parasetamol hariç), tiyazid grubu
diüretikler lityum düzeyini artýrýr.
- Aminofilin: Lityumun renal klerensini artýrýr ve plazma düzeyini düþürür.
- Nöromuskuler blokörlerin etkinliðini artýrýr.
- Nöroleptik kullananlarda nöroleptik malign sendrom riski artar.
Yan etkileri:
- tremor (en sýk), kore, ataksi, disartri, konfüzyon.
- bulantý, kusma, diare
896
FARMAKOLOJİ
ANTÝEPÝLETÝK ÝLAÇLAR
Fenitoin(difenilhidantoin)
Sedasyon meydana getirmeden atinepileptik etki oluþturmasý nedeniyle oldukça
selektif etkili bir ilaçtýr. Çoðu epilepsi tiplerinde tercih edilir, ***ancak absenste
etkisizdir, hatta nöbetleri þiddetlendirebilir.
Endikasyonlarý:
- Absens dýþýnda tüm epilepsi tipleri
- Status epileptikus
- Trigeminal nevralji
- Aritmi
Farmakokinetik özellikleri:
- Oral yoldan alýndýðýnda etkinliði iyidir. Plazma proteinlerine %80-90 oranýnda
baðlanýr. Salisilatlar, fenilbutazon ve valproik asid, fenitoinin baðlanmasýný
kompetetif olarak inhibe eder.
- Mikrozomal enzimleri indüklemesi nedeniyle oral antikoagülanlar gibi ilaçlarýn
metabolizmasýný hýzlandýrýr.
- Karaciðerde mikrozomal enzimler tarafýndan metabolize edilmesi nedeniyle
ilacýn metabolizma hýzý kiþiden kiþiye farklýlýk gösterir. Eliminasyon yarý ömrü
ortalama 20 saattir.
İLAÇ ETKİLEŞMELERİ
TAD etkinliğini artıranlar TAD ile kullanıdığında etkinliği değişenler
Fluoksetin Guanetidin, amfetamin, efedrin (sinir ucuna girmesi önlenen bu
ilaçların etkinliği azalacaktır)
897
FARMAKOLOJİ
Yan etkileri:
- En sýk görülenler nörolojik belirtilerdir. En erken dönemde ortaya çýkan
nörolojik belirti nistagmustur. Ataksi ve disartri görülebilir.
- Diþ eti hiperplazisi: Ýrreversibldýr.,
- Akciðer fibrozisi.
- Allerjiye baðlý ciltte morbiliform döküntü: Ýlacýn döküntü ortaya çýktýðýnda
kesilmesi gerekir.
- Folik asit eksikliðine baðlý megaloblastik anemi: Folik asit fenitoini
karaciðerde metabolize eden enzimlerin kofaktörüdür (Folik asit eksikliðine
neden olan diðer antiepileptikler:Fenobarbital, primidon).
- D vitamini eksikliðine baðlý osteomalazi veya raþitizm.
- Hirsutizm
- Mide irritasyonu
- Teratojenik etki: Yarýk damak, yarýk dudak (Fötal hidantoin sendromu)
- SLE ve Steven-Johnson sendromu.
Karbamazepin
Trisiklik antidepresan derivesidir. Absens ve myoklonik nöbetler hariç diðer
nöbetlerde kullanýlýr. Antimanik ve antidepresan etkinliði de vardýr.
Diðer endikasyonlarý:
- Trigeminal nöralji (fenitoinle beraber)
- Diabetik, postherpetik ve üremik nöralji
- Kanser aðrýsý
- Nörojenik tip diabetes inisipidus (ADH )
Etkinliði fenitoine göre daha düþük olmakla beraber yan etkilerinin az olmasý
nedeniyle tercih edilir.
Yan etkileri:
- GÝS: Bulantý- kusma, iþtahsýzlýk, diare
- Nörolojik bozukluklar: Uyuþukluk, baþ dönmesi, diplopi, nistagmus
- Antikolinerjik etkiler: Yapýca imipramine benzediði için aðýz kuruluðu,
midriyazis yapabilir.
- Kemik iliði depresyonu (lökopeni, agranülozitoz,aplastik anemi)
- Mikrozomal enzim indüksiyonu. ***3-4 hafta kullanýldýktan sonra kendisini
metabolize eden enzimleri indükler (biyokimyasal tolerans).
- Alerjik cilt döküntüleri
- Uzun süreli uygulamada ADH salgýlanmasýna ve su tutulumuna neden olarak
dilüsyonel hiponatremiye yol açar.
- Teratojenik etki: Kraniyofasiyal defektler, týrnak hipoplazisi ve nöral tüp
defektine neden olabilir.
Okskarbazepin Karbamazepin türevidir, ayný endikasyonlarda kullanýlýr; farký
mikrozomal enzimleri indüklememesidir.
898
FARMAKOLOJİ
Etki mekanizmasý:
GABA transaminaz’ý inhibe ederek GABA’nýn etkinliðini artýrýr.
Yan etkileri:
- Bulantý, kusma, diyare (**en sýk )
- Ýdiyosinkratik olarak hepatotoksik etki gösterir. Öldürücü hepatite neden olur.
- Karaciðerde yað asitlerinin b- oksidasyonunu inhibe ederek ketoasidoza yol
açar.
- Hiperamnoyemi ve buna baðlý ansefalopati
- Teratojenik etki: Spina bifida, nöral tüp defek
Etosüksimid
- ***Absens nöbetlerinde 1. tercihtir.
- Etki mekanizmasý bilinmemektedir.
- Yan etkileri: Bulantý, kusma, uyuþukluk, letarji, öfori, allerjik deri döküntüleri,
Steven-Johnson sendromu, lupus eritematosus, fatal kemik iliði depresyonu.
Trimetadion
- Diðer ilaçlara dirençli absens olgularýnda ve etosüksimide alerjisi olan hastalarda
proflakside kullanýlýr.
- Yan etkileri: En sýk uyuþukluk, sedasyon ve göz kamaþmasý sonucu görme
bulanýklýðý (hemeralopi) Cilt döküntüsü, kemik iliði depresyonu (aplastik anemi),
lupus tablosu
Fenobarbital
Primidonun aktif metabolitidir.
Endikasyonlarý:
- ***Absens ve infantil spazm dýþýndaki tüm nöbetlerde etkilidir.
- ***Febril konvülziyonlarda 1. tercihtir.
- Bebek ve çocuklarda status epileptikusta i.v. yoldan kullanýlýr ve fenitoine
tercih edilir.
Yan etkileri
Sedasyon (en sýk, zamanla tolerans geliþir), çocuklarda huzursuzluk,
hiperaktivite
Megaloblastik anemi, raþitizm, osteomalazi.
Ciltte alerjik döküntüler, lenfadenopati, lökopeni, trombositopeni
899
FARMAKOLOJİ
Primidon
- Fenobarbitalin dezoksi türevidir.
- Vücutta fenobarbitale dönüþür. Primidonun kendisi de antikonvülzif etkilidir.
- Fenobarbitalin endike olduðu durumlarda tercih edilir.
BENZODİAZEPİNLER
Diazepam
Etkinliðinin düþük olmasý, antikonvülzan etkinliðinin düþük olmasý ve sedasyon
yapmasý nedeniyle sadece status epileptikusta (i.v.) ve febril konvülziyonda
kullanýlýr. Klonazepam (absens nöbetleri, myolklonik spazm, infantil spazm, status
epileptikus depresyon ve panik ataklarý) ve klorazepat epilepsi tedavisinde kullanýlan
diðer benzodiazepin türevleridir.
900
FARMAKOLOJİ
ANTİBİYOTİKLER
• Kemoterapide temel amaç konakçýda mümkün olan en az hasarý yapan bir kimyasal
madde ile organizma üzerine yeterli etki oluþtumaktýr ki bu kavram selektivite olarak
tanýmlanýr. Penisilinler en selektif ilaçlardýr. Bakterisid etkinlikleri oldukça iyi
olmasýnýn yanýsýra konakçý hücrelerinde toksik etkisi yok denecek kadar azdýr. Buna
karþýlýk *tetrasiklinler selektivitesi en düþük antibiyotiklerdir.
901
FARMAKOLOJİ
902
FARMAKOLOJİ
å DEVAMI
Pseudomonas mallei Streptomisin+ tetrasiklin
Pseudomonas pseudomallei Seftazidim
Vibrio cholerae Doksisiklin
Yersinia pestis (veba) Streptomisin ± tetrasiklin
Yersinia enterocolitica
* sepsis * aminoglikozidler
** yersiniozis ** ko-trimaksazol
IV. Gram (+) basiller
Bacillus antracis Penisilin G
Cl. perfiringens (gazlı gangren) Penisilin G
Cl. tetani (tetanus) Penisilin G
Cl. difficile (kolit) Metronidazol (oral)
Corynbacterium diphteriae
* farenjit, pnömoni * Eritromisin
** portör ** Eritromisin
Listeria monocytogenes Ampisilin veya penisilin G ± gentamisin
V. Aside dayanıklı basiller
Mycobacterium tuberculosis İzoniazid + rifampin ± pirazinamid
Mycobacterium leprae Dapson + rifampin ± klofazimin
VI. Spiroketler
Treponema pallidum (sfiliz) Penisilin G
Borellia recurrentis Doksisiklin
Borellia burgdorferi (Lyme hastalığı)
* cilt tutulumu *Tetrasiklin
** nörolojik, kardiyak, artrit ** Penisilin G
Leptospira (Weil hastalığı) Penisilin G
VII. Aktinomisetler
Actinomyces israelii Penisilin G, ampisilin
Nocardia Ko-trimaksazol
Sülfonamid
VIII. Klamidyalar- Riketsiyalar- Diğerleri
Chlamydia psittaci (psitakoz) Tetrasiklinler
Chlamydia pneumonia Tetrasiklinler
VIII. Klamidyalar- Riketsiyalar- Diğerleri
Chlamydia psittaci (psitakoz) Tetrasiklinler
Chlamydia pneumonia Tetrasiklinler
Chlamydia trachomatis
* trahom, inklüzyon konjoktiviti * Doksisiklin (oral), oksitetrasiklin (göze)
** lenfogranuloma venerum ** Tetrasiklinler
*** nonspesifik üretrit, PID *** Doksisiklin
Mycoplasma pneumonia (atipik pnömoni) Tetrasiklin, Eritromisin
Pneumocystis carinii Ko-trimaksazol
Riketsiya Tetrasiklinler
Ureoplasma urealyticum Tetrasiklinler
903
FARMAKOLOJİ
I.A. PENÝSÝLÝNLER
• Özellikle penisilin G antibakteriyel gücü en yüksek olan antibiyotiklerdir.
Tüm penisilinlerin temel yapýsý 6-aminopenisilanik asid (6-APA) dir. 6-
APA tiazolidin halkasýyla bu halkaya baðlý durumdaki dörtlü bir beta-laktam
halkasýndan meydana gelmektedir.
beta laktamaz
• 6-APA ———————— penisiloik asid
Penisiloik asidin antibakteriyel etkisi yoktur. Vücutta penisilinlere karþý antikor oluþmasý ve
alerjik reaksiyondan sorumludur. Penisiloik asidin bazý peptidlerle yaðyýðý bileþikler
cilt testi materyali olarak kullanýlýr.
Etki mekanizmasý:
Bakterilerde hücre duvarýnýn sentezini inhibe ederek bakterisid etki gösterir. Bu
etkilerini iki þekilde oluþturur:
- Penisilin ve sefalosporinler asil-D-alanil D-alanin grubunun yapýsal
analoðu olduðu için, transpeptidaz enzimi üzerinden hücre duvarý sentezini
transpeptidasyon aþamasýnda inhibe ederek hücre duvarýnýn yapýsýna
katýlan peptidoglikan sentezini önler. Penisilin ve sefalosporinler bu enzime
geri dönüþsüz (kovalent) olarak baðlanýr.
- Penisilinler tarafýndan inhibe edilen transpeptidazlar da penisilin baðlayan
904
FARMAKOLOJİ
Penisilin Türevleri
1.Penisilin G (benzilpenisilin)
1. tercih olarak kullanýldýðý durumlar: Strep. pneumonia, strep. pyogenes,
neisseria meningitidis,
Cl. perfiringens, Cl. tetani, bacillus antracis ve treponema pallidum (sfiliz),
aktinomikozis, tetanos, leptospirozis, Vincent anjini.
Mide asidine duyarlý olmasý nedeniyle sadece parenteral yoldan (i.v. veya
i.m.) kullanýlýr. Beta laktamza da duyarlýdýr.
Gravimetrik gücü en yüksek penisilin türevidir.
Depo preparatlarý:
** Sadece i.m. olarak kullanýlýr.
- Prokain penisilin G: Pnömokoksik pnömoni, streptokokal anjin ve
gonorede tercih edilir.
- Takviyeli prokain-penisilin G (Pronapen, Devapen, Procilin): Kristalize
penisilin ile prokain penisilin G (oran 1/3) karýþýmýdýr.
- Benzatin penisilin G (Penadur, Pentin LA, Deposilin): Streptokokal
anjin, gonore ve romatik ateþ geçirenlerde nüksleri önlemek için
kullanýlýr. * En uzun etkili penisilindir.
Nötropeni: nafsilin
Antiagregan etki: karbenisilin, tikarsilin, piperasilin, penisilin G. Vaskülit,
trombositopeni,
Coombs testi (+) leþmesi Hipernatremi ve hipopotasemi: karbenisilin,
tikarsilin
906
FARMAKOLOJİ
I. B. BETA-LAKTAMAZ ÝNHÝBÝTÖRLERÝ
(Klavulanik asid, sulbaktam, tazobaktam)
• Klavulanik asid, sulbaktam, tozabaktam enzime irreversibl olarak baðlanýr. Kendi
baþlarýna antibakteriyel etkinlikleri az olduðu için penisilin türevleri ile kombine
preparatlar halinde kullanýlýr.
I. C. SEFALOSPORÝNLER
Etki mekanizmasý: Transpeptidaz enzimlerini inhibe ederek peptidoglikan çapraz
baðýnýn oluþmasýný inhibe eder.**Temel yapýsý 7 aminosefalosporanik asit (7
ASA)tir.
Gram (+) koklara (staph. aerus, staph. epidermidis, strep. pnömonia, anaerob streptokoklar)
ve enterobakterlere (klebsiella, E.coli, proteus KEP) etkilidir.
• ***Sefazolin cerrahide proflaksi amacýyla tercih edilen sefalosporindir.
2. jenerasyon
Oral kullanýlanlar: Parenteral kullanýlanlar: Oral ve parenteral
Sefaklor (Ceclor, Kefsid) Sefamandol Sefuroksim (BOS’a
geçer)(Zinnat, Cefatin)
Seftibuten Sefoksitin (Mefoxin) Sefetamet
Sefiksim (Fiksoral, Suprax) Sefotetan
Sefprozil (Serozil) Sefonisid
Lorakarbef (Lorabid) Sefmetazol
Sefotiam
• 1. jenerasyondan farklarý H. Ýnfluenza, Enterobakter aerogenes ve gram (-) koklar
(Neisseria HEN) türlerinde de etkili olmalarýdýr. Tüm 2. jenerasyon sefalosporinlerin
gram (+)’lere etkinliði 1. jenerasyona göre daha düþüktür.
H.influenzaya etkili olanlar: Sefuroksim, sefaklor, sefamandol, sefonisid.
Penisiline dirençli H. influenza ve Klebsiella infeksiyonlarýnda özellikle sefuroksim
tercih edilir.
Sefoksitin beta laktam antibiyotikler arasýnda bacteroides fragilis’e en fazla
etkinlik gösteren ilaçtýr. Beta laktamazlara dirençli tek 2.jenerasyon
sefalosporindir. (B. Fragilise etkili diðer sefalosporinler: Sefmetazol, sefotetan).
3. jenerasyon
Parenteral uygulananlar: Seftazidim (Fortum, Seftaz), sefoperazon (Sefobid,
Primasef), sefsulodin, sefotaksim (Claforan, Sefoksim), seftizoksim (Cefizox),
seftriakson (Rocephin, Uracefin), moksalaktam, sefpirom, sefmenoksim,
sefozidim.
Oral uygulananlar: Sefprozil, sefpodoksim proksetil
Penisiline dirençli N.gonorrhoeae olgularýnda seftriakson ve sefiksim
kullanýlýr.
Asinetobakter’e karþý sefotaksim, Serratia’ya karþý seftizoksim en güçlü etkiyi
gösterir.
Antipsödomonal etkililer:
Seftazidim (psödomanaslara karþý en güçlü, beta laktamaza en dirençli
3. jen)
Sefsulodin
Sefaperazon
907
FARMAKOLOJİ
4. jenerasyon: Sefepim
Sefepim (Sefepim)
• Özellikle hastane infeksiyonlarýnýn tedavisinde kullanýlýr.
Sefalosporinlerin Genel Özellikleri
• Branhamella catarrhalis’e etkili olanlar: Sefaklor, sefuroksim
• H. influenza’ya baðlý otitis media: Sefaklor
• Salmonella infeksiyonlarýnda kullanýlan: Seftriakson
• Nefrotoksik etkisi olmayan: Sefalotin
• Cerrahi giriþimlerden önce proflaktik olarak kullanýlanlar: Sefazolin,
sefoksitin.
FARMAKOKÝNETÝK
- Plazma proteinlerine yüksek oranda baðlananlar: **Sefazolin (en fazla),
sefoperazon, seftriakson, sefoksitin.
- Dokulara geçiþ özelliði en yüksek olan (sanal daðýlým hacmi en yüksek olan):
Sefpirom
- Sefazolin: Kemik dokusuna geçiþi iyidir ve stap.aerusa karþý etkilidir.
- Enterohepatik siklusa giren, böbrekle atýlmayan, safrada birikme özelliði olan
ve bu nedenle safra yolu infeksiyonlarýnda tercih edilen: sefaperazon
- En uzun etkili sefalosporin: Seftriakson
- Safra yoluyla itrah edilmeleri nedeniyle böbrek yetmezliði olgularýnda tercih
edilenler: Sefiksim, seftibuten, sefaperazon, seftriakson.
Sefalosporinlerin Yan Etkileri
• Alerjik reaksiyonlar: **En sýk görülen yan etkilerdir. Makülopapüler
döküntü, eozinofili ve ürtiker þeklinde görülür. Penisilinlere çapraz alerji
görülür. Penisilinlere duyarlý kiþilerde görülen reaksiyon çok þiddetli deðilse,
sefalosporin verilebilir.
• **Alkol alanlarda disülfiram benzeri reaksiyon: Moksalaktam, sefamandol,
sefaperazon
• Hipoprotrombinemi ve kanama: Moksalaktam (Toksik etkileri nedeniyle
kullanýlmýyor), sefaperazon, sefamandol, sefotetan, sefmetazol. Bu ilaçlarý
kullanacaklara K vitamini proflaksisi uygulanýr.
• GÝS bozukluklarý: ** En fazla diyare yapan seftriaksondur.
• Nefrotoksik (sefaloridin) ve hepatotoksik etki görülür.
• Safra kesesinde çökelti (psödolitiazis, safra çamuru) yapan: Seftriakson ve
seftazidim
• Süperinfeksiyon
• Sefaklor: Serum hastalýðý benzeri tabloya neden olur..
• i.m. uygulama lokal irritasyon ve aðrýya (sefazolin ile bu durum görülmez),
i.v. uygulama tromboflebite neden olabilir.
Penisilin ve sefalosporinler antibiyotikler içerisinde en çok ilaca baðlý
ateþin en sýk görüldüðü gruptur.
1. jenerasyon
Oral kullanılanlar: Parenteral kullanılanlar: Oral ve parenteral kullanılan:
Sefaleksin (Maksipor, Sef) Sefalotin (Keflin) Sefradin (Cefra, Sefril)
Sefaloglisin Sefazolin (Cefozin, Cezol)
Sefadroksil (Atacef, Cefradur) Sefasetril (Celospor)
Sefapirin
908
FARMAKOLOJİ
1. D. KARBAPENEMLER
Ýmipenem (Tienam)
Etki spektrumu en geniþ beta laktam antibiyotikdir.
Ýmipenem dihidropeptidaz enzimi tarafýndan metabolize edildiðinden, etkinliðini
artýrmak için bu enzimi inhibe eden silastatin ile beraber kullanýlýr.
Meropenem(Meronem)
Dihidropeptidaza dayanýklýdýr. Etki spektrumu benzer süresi daha uzundur.
Febril nötropenide kullanýlýr.
Eritromisin (Eritrocin)
• Etki mekanizmasý: Bakterilerin ribozomlarýnýn 50 S alt birimine geri
dönüþsüz baðlanarak buraya aminoasil tRNA molekülünün polipeptid zincirine
baðlanmasýný, protein zincirinin uzamasýný ve protein sentezini inhibe eder
(bakteriyostatik etki).
• Kloramfenikol ve linkozamidler eritromisinin bu bölgeye baðlanmasýný kompetetif
olarak inhibe ettiði için bu üç ilaç birlikte kullanýlmamalýdýr.
• Diðer makrolidlerle arasýnda çapraz direnç söz konusudur. Linkozamid ve benzer
etki mekanizmasýna sahip olan Streptotogramin B’ye de çapraz direnç görülür
(MLS tipi rezistans)
En kýsa yarý ömürlü makrolid antibiyotikdir. Eliminasyon yarý ömrü 1-3 saattir.
909
FARMAKOLOJİ
Lomefloksasin 8 95 Böbrek
Ýlaç etkileþimleri
Karaciðerde mikrozomal enzim inhibisyonu yapmasý nedeniyle çeþitli ilaçlarýn
(teofilin, karbamazepin, siklosporin, azatiopürin) plazma düzeylerini yükseltir.
Böbrek yetmezliði olan hastalarda rahatlýkla kullanýlýr.
Yan etkileri
Kolestatik hepatit, reversibl iþitme kaybý, ateþ, eozinofili, i.v. uygulamada
tromboflebit, süperenfeksiyona baðlý enterokolit.
Eritromisin gastrointestinal düz kaslarda motilin reseptörlerini uyarýr ve motiliteyi
artýrýr.
Klaritromisin (Klacid)
Eritromisinden farký M.avium intercellülare, M.leprae, H.pylori ve toksoplazmozis
infeksiyonlarýnda etkili olmasýdýr. Streptokok ve stafilokoklara karþý da
eritromisinden daha etkilidir.
Eritromisine benzer biçimde fagositler içine giriþi iyidir. Aktif metaboliti 14-
hidroksiklaritromisin dir.
Azitromisin(Zitromax)
Eritromisin ve klaritromisinden farklarý Klamidya, H.influenzae, Leigonella enfeksiyonlarýnda
oldukça etkili olmasý ve mikrozomal enzimleri inhibe etmemesidir.
910
FARMAKOLOJİ
Roksitromisin
Antibakteriyel spektrumu eritromisine benzer. Hücre içine giriþi diðer makrolidlere
göre daha iyidir. Yarý ömrü 11 saattir.
III. LÝNKOZAMÝDLER
(Linkomisin (Lincocin, Ýncosilin), Klindamisin (Klindan,Cleocin)
Etki mekanizmasý
Bakterilerin ribozomlarýnýn 50 S alt birimine baðlanarak protein sentezini durdurur
(bakteriyostatik).
Etki spektrumu
Gram (+) bakterilerin çoðuna ve gram (-) anaerob bakterilerin bazýlarýna karþý etkilidir.
Klindamisin özellikle Bacteroides fragilise karþý oldukça etkilidir ve buna baðlý karýn
ve pelvis içi infeksiyonlarda kullanýlýr. Dar spektrumlu antibiyotiklerdir.
Yan etkileri
- Bulantý, diyare, kusma (en sýk bu üç belirti)
- Psödomembranöz kolit. Sýk olarak psödomembranöz kolit yapan diðer antibiyotikler
ampisilin ve sefalosporinlerdir. Hastalarda sulu, bazen mukuslu ve kanlý diyare, kolik
tarzda karýn aðrýsý, ateþ, lökositoz gibi belirti ve bulgulara rastlanýr. Enterotoksijenik Cl.
difficile’nin salgýladýðý toksine baðlý olarak geliþen bir tablodur. Tedavide metronidazol
ilk tercihtir.
IV. TETRASÝKLÝNLER
Etki mekanizmasý
Bakteri hücresinde ribozomlarýn 30S alt ünitesine baðlanarak, ribozomlarýn
50 S alt birminin akseptör noktasýna aminoaçil t RNA’nýn baðlanmasýný önler
(bakteriyostatik).
Protein sentezini inhibe eden antibiyotikler içerisinde ise selektivitesi en düþük
olanlardýr. Ýnsan hücrelerindeki ribozomlarda da protein sentezini inhbe edip azot
dengesini negatifleþtirebilir.
911
FARMAKOLOJİ
- B. recurrentis
- Whipple hastalýðý (intestinal lipodistrofi)
- Veba (Streptomisin, gentamisin veya rifampin ile birlikte kullanýlýr)
- Ýnflamatuar nitelikte akne vulgaris olgularýnda aðýzdan kullanýlýr. Diðer tercihler
eritromisin, klindamisin.
- Plasmodium falciparum sýtmasýnda kinin sülfatla kombine olarak akut ataklar
sýrasýnda kullanýlýr.
Demeklosiklin özellikle anaeroblara baðlý enfeksiyonlarda tercih edilir.
Ýlaç etkileþimleri
Tetrasiklinlerin emilimini azaltanlar:
• Besinler içerisinde bulunan metal bileþikleri (aluminyum, magnezyum,
kalsiyum, çinko, demir)
GÝS’te tetrasiklinlerle çelat yaparak bu ilaçlarýn emilimini azaltýr. Uzun etkili
penisilinlerin (minosiklin, doksisiklin) emilimi gýda alýmýyla deðiþmez.
• Antiasid ilaçlar (sodyum bikarbonat hariç).
• Demir preparatlarý
Yýkýmýný hýzlandýranlar:
Karbamazepin, fenitoin, barbitüratlar.
Kontrendikasyonlarý
Tetrasiklinler, gebelerde 4. aydan sonra, bebeklerde ve 8 yaþýn altýndaki
çocuklara verilmemelidir.
Yan etkileri
- Bulantý, kusma, anoreksi, ishal
- Aðýzda hoþ olmayan tat
- Barsak florasýnýn bozulmasýna baðlý olarak enterokolit, stomatit (oral
kandidiyazis), vulvovajinit gibi süperinfeksiyonlar.
- Diþ ve kemiklerde renk bozukluðu, diþlerde mine tabakasýnda hipoplazi, kemik
geliþmesinde bozukluk. Ultaviyole ýþýðý altýnda diþlerde fluoresans görülür.
- Nefrotoksik etki: Demeklosiklin: Reversibl nefrojenik diabetes insipidusa
neden olur. Uygunsuz ADH salýným sendromunun tedavisinde kullanýlýr.
- Doksisiklin: Böbrek yetmezliði olanlarda kullanýlabilecek tek preparattýr.
Safra ile atýlýr.
- Allerji
- Fotosensitivite: Güneþ ýþýnlarýna aþýrý duyarlýlýk geliþtirirler. En fazla
fotosentiviteye yol açan demeklosiklindir.
- Yeni doðan ve bebeklerde kullanýldýðýnda pseudotumor cerebri’ye yol
açabilir.
912
FARMAKOLOJİ
V. AMFENÝKOLLER
Endikasyonlarý
- Salmonella typhi infeksiyonudur (tifo).
- H. influenza menenjitinde ampisilin ile beraber kullanýlýr.
- Neisseria veya strep. pneumoniae’ya baðlý menenjitlerde penisilin G’ye alerjisi
olanlarda kullanýlýr.
- Riketsiya infeksiyonlarýnda gebelik, 8 yaþýn altýndaki çocuklar gibi tetrasiklinin
kontrendike olduðu durumlarda tercih edilir.
- Bacteroides fragilis’in oluþturduðu beyin abselerinde tek baþýna, gram (-)
bakterilerle rol oynadýðý karýn veya pelvis içi infeksiyonlarda bir aminoglikozid
ile beraber kullanýlýr.
- Göz infeksiyonlarýnda sistemik olarak kullanýlýr.
- Yersinia enterocolitica sepsisi
- Aplastik anemi riski nedeniyle proflaksi amacýyla kullanýlmasý tercih
edilmez.
Farmakokinetik özellikleri
Lipid çözünürlüðü en yüksek olan ve kan-beyin bariyerini en rahat geçen
antibiyotiktir.
Dokulara ve vücut sývýlarýna (örn. Göz içi sývýsý) çok rahat geçer.
Kloramfenikol, Strep. pneumonia ve H. influenza’ya karþý bakterisid etki
gösterir.
Yan Etkileri
- Kemik iliði depresyonu: Ýki þekilde meydana gelir:
a) Doza baðýmlý olarak ortaya çýkar, reversibldir, anemi, serum demir düzeyi
ve demir baðlama kapasitesinde artma þeklinde kendini gösterir. Kemik
iliðinde kan hücrelerinin yapýmýyla ilgili ana hücrelerin ribozomlarýnda protein
sentezinin inhibisyonuna baðlýdýr.
b) Aplastik anemi: Duyarlý kiþilerde ilk dozdan sonra bile ortaya çýkabilir.
Ýrreversibldir. Göze lokal uygulamadan sonra da ortaya çýkabilir. Aplastik
aneminin arkasýndan lösemi geliþebilir.
- Gri sendrom: Prematüre ve yeni doðanlarda görülen hipotermi, cildin gri
913
FARMAKOLOJİ
Ýlaç Etkileþimleri
Kloramfenikol mikrozomal enzimleri inhibe ederek tolbutamid, fenitoin ve
varfarinin etkinliðini artýrýr. Asetaminofen kloramfenikolün inaktivasyonunu
yavaþlatýr.
Farmakokinetik özellikleri
BOS’a geçemezler. Plazma proteinlerine hiç baðlanmazlar. Streptomisin
dýþýndakiler safra içerisine geçemez. Sadece ekstraselüler sývýda daðýlýr.
Etki mekanizmasý
Ribozomlarda 30S alt ünitesine irreversibl olarak baðlanýr ve bakterisid etki
gösterir. Bu þekilde mRNA’nýn 30 S alt ünitesine baðlanmasý bozulur ve bakterisid
etki gösterirler. Streptomisin dýþýndaki aminoglikozidler 50 S e de baðlanýr.
Endikasyonlarý:
a En fazla gram (-) aerobik basillere etkilidir. Bunlar:
- Enterobacteriaceae türleri: E.coli, proteus, klebsiella, shigella, erratia,
salmonella.
- Pseudomonas aeruginosa
- Brucella
- Yersinia tularensis (tularemi), yersinia pestis (veba), haemophilus
influenza
b) Mycobacterium tuberculosisde de oldukça etkilidir. (streptomisin)
- En geniþ spektrumlu olan ve aminoglikozidlere dirençli olgularda
kullanýlan: Amikasin (Hastane infeksiyonlarýnýn tedavisinide kullanýlýr).
• Spektinomisin: Penisiline dirençli N. gonorrhoae olgularýnda kullanýlýr.
• E. histolytica ve tenyalara karþý etkili olan tek aminoglikozid: paramomisin
• Brucella, yersinia, m. tuberculosis’e en fazla etkili olan: streptomisin
• Pseudomonas aeruginosa’ya en güçlü etki gösterenler amikasin, tobramisin
ve gentamisindir. Bu ilaçlar antipsödomonal penisilinlerle (karbenisilin)
914
FARMAKOLOJİ
Postantibiyotik Etki
Antibiyotiðin ortamda olmamasýna ya da konsantrasyonunun yetersiz olmasýna
karþýn bakterinin çoðalmasý hala inhibe olmaktadýr. Aminoglikozidlerin
postantibiyotik etkisi çok uzundur. Bu nedenle günde 1 veya 2 kez verilebilir.
VII. FLUOROKÝNOLONLAR
− Ofloksazin (Tarivid, Girasid)
- Fleroksasin
- Enoksasin (Comprecin)
- Nalidiksik asid
- Norfloksasin (Noroxin)
- Pefloksasin (Peflacine)
- Dikloksasin
- Levofloksazin (Cravid)
- Siprofloksasin (Ciproxin)
- Amifloksasin
- Pipedimik asid
915
FARMAKOLOJİ
Etki mekanizmasý
Bakterilerde DNA jiraz (topoizomeraz II) enzimini inhibe ederek, DNA replikasyonunu
ve transkripsiyonunu bozar. Bakterisid etkilidir.
Farmakokinetik
- Yarý ömrü en kýsa olan: Siprofloksasin
- Yarý ömrü en uzun olan: Rufloksasin
- Etkinliði en düþük olan: Norfloksazin
- Etkinliði en yüksek olan: Sparfloksazin
Yan etkileri
• GIS belirtileri (en sýk): bulantý,kusma, iþtahsýzlýk, diyare, karýn aðrýsý.
• Cildin ýþýða duyarlýlýðýný artýrýr (fotosensitivite).
• Aðýzda metalik tat býrakýr.
• Candida infeksiyonu geliþebilir
• Eklem harabiyeti (12 yaþýn altýndakiler, gebeler ve emziren kadýnlarda
kontrendike).
• Konvülziyon görülebilir.
Ýlaç etkileþimleri
- Teofilin ve kafeinin metabolizmasýný yavaþlatýr ve toksisitesini artýrýr.
- Antasid ve demirle beraber alýndýgýnda etkinliði azalýr.
- Simetidinle beraber alýndýðýnda etkinlik artar.
Novobiosin: Asidik bir antibiyotikdir. DNA jirazýn B alt ünitesini inhibe eder.
Klinikte kullanýlmaz.
VIII. SULFONAMÝDLER
Ýlk kullanýma giren antibiyotiklerdir.
Etki mekanizmasý
Bakterilerde dihidropteorat sentetaz enzimini inhibe ederek Para amino benzoik
asit (PABA) ten folik asid sentezini bozar (bakteriyostatik). Memeli hücrelerinde
bu enzim bulunmadýðýndan, sulfonamidler selektif etki gösterir.
916
FARMAKOLOJİ
Farmakokinetik
Sülfonamidler karaciðerde n-asetilasyon yoluyla metabolize edildiði
için etkinlikleri kiþiden kiþiye farklýlýk gösterir. Bazý depo sulfonamidler
asetillenmenin dýþýnda glukroink asidle konjugasyona da uðrayabilir.
3. Lokal kullanýlanlar
• Yanýk tedavisinde: Gümüþ sulfodiazin, Mafenid (***diðerlerinden farký etkisinin
PABA tarafýndan antagonize edilmemesidir; en önemli yan etkisi metabolik
asidozdur).
• Ülseratif kolit, Crohn hastalýðý, romatoid artrit tedavisinde: Sulfasalazin (5-
aminosalisilat ile sulfapiridine metabolize olur.- Salazoprin tablet).
• Sulfapiridin dermatitis herpetiformis e karþý etkili tek ilaçtýr.
• Sülfonamidler Nocardia infeksiyonlarýnda sýklýkla tercih edilir. Trahom ve
inklüzyon konjuktivitinde tetrasiklinin alternatifidir.
Yan etkileri
1. Allerjik reaksiyonlar: Ürtiker, makülopapüler döküntü, Steven-Johnson
sendromu, hepatit, interstisiyel nefrit., myokard bozukluðu.
2. Ýdrar yollarýnda çökme: Kristalüri, hematüri. Sulfonamidler böbrek yetmezliði
olgularýnda kullanýlmamalýdýr.
3. Glukoz 6 fosfat dehidrogenaz eksikliðine baðlý hemolitik anemi
4. Kemik iliði depresyonu: lökopeni, agranülositoz.
5. Duyarlý kiþilerde methemoglobinemi
6. Doðuma yakýn dönemde alýndýðýnda kernikterus riskini artýrýr. ** Doðumdan
soraki ilk 2 ay bebeklerin ve emziren annelerin sulfonamid kullanmasý
sakýncalýdýr.
7. Baþ aðrýsý, baþ dönmesi.
Endikasyonlarý
- Ýmmünsupresif hastalarda görülen Pneumocystis carinii infeksiyonunda
1. tercihtir.
- Turist diyaresinin proflaksi ve tedavisinde kullanýlýr.
- Shigella flexneri gastroenteritinde fluorokinolonlar ile beraber en fazla tercih
edilen ilaçtýr.
917
FARMAKOLOJİ
Yan etkileri
- En sýk görülen yan etkisi deri lezyonlarýdýr (kaþýntý, makülopapüler
döküntü).
- Folik asit eksikliðine baðlý megaloblastik anemidir. Tedavi sýrasýnda bu etkiyi
önlemek için folinik asid verilebilir.
Endikasyonlarý:
Dar spektrumlu bir antibiyotikdir.
- Psödomembranöz kolit (metronidazolün alternatifidir)
- Stafilokoklara baðlý kolit
- Aðýz içerisine cerrahi giriþim uygulanacak olgular
Oral yoldan verildiðinde emilimi olmadýðý için sadece Cl.difficile kolitinin
tedavisinde oral yoldan kullanýlýr.
Yan etkileri
- Ýþitme kaybý (irreversibl olabilir)
- Nefrotoksik etkisi vardýr.
- i.v. uygulama sonrasý yüzde, boyunda kýzarma (red-neck sendromu)
- ilaç ateþi.
Teikoplanin (Targocid)
• Etki spektrumu ve mekanizmasý vankomisine benzer. Gram (+) bakterilere
etkilidir, gram (-) leri etkilemez.
• Eliminasyon yarý ömrü çok uzundur.
Mupirosin (Bactroban)
• Etki mekanizmasý: Ýzolözil tRNA sentetaz enzimini inhibe eder.
• Metisiline duyarlý veya dirençli S aureus ve streptokok infeksiyonlarýnda
(ekzema, impetigo) topikal uygulanýr.
Polimiksin B
• Toksisitesi en düþük olan polipeptid antibiyotiktir.
• Yan etkileri: Görme bozukluðu, nöromuskuler blok, hematüri, proteinüri.
Etki mekanizmalarý:
a) DNA sentezinin inhibisyonu: 5-nitroimidazol grubu ilaçlara duyarlý hücrelerin
özelliði anaerobik olamalarý ve elektron taþýyýcý protein içermeleridir.
Bu proteinler nitroimidazol grubu ilaçlarý indirgeyerek onlarý etkin ara
metabolitlere ve serbest radikallere dönüþtürürler. Bu radikaller DNA sentezini
inhibe ederek hücre ölümüne neden olur.
b) Hücrede elektron transport zincirini bozarak NADH ve NADPH eksikliðine
neden olurlar.
Endikasyonlarý:
Bacterioides, Clostridium perfiringens (gazlý gangren),
Fusobacterium türleri (Vincent anjini)
T.vaginalis, E. histolytica
BOS’ a rahat geçer (Beyin absesi ve B. fragilis menenjitinde tercih edilir).
Cl. diffisile’nin neden olduðu psödomembranöz kolitte ilk tercihtir
Tinidazol (Fasigyn)
• BOS’a geçiþi metronidazole göre daha iyidir.
919
FARMAKOLOJİ
Trimetoprim a) Gram (-) bakterilerin dihidrofolat redüktaz enzimlerinin ilaca afinitesinde azalma
920
FARMAKOLOJİ
Yan etkileri
- Ýþtahsýzlýk, bulantý, kusma
- Sinir liflerinde demyelinizasyon ve dejenerasyon yapar buna baðlý polinörit
oluþabilir.
- Glukoz 6 fosfat dehidrogenaz eksikliðinde hemolitik anemi yapar.
- Böbrek yetmezliðinde kontrendikedir.
I. SEÇENEK İLAÇLAR
ÝZONÝAZÝD (INH) (Tibinazin)
Etki mekanizmasý
Bakteri hücre duvarýnda mikolik asit sentezini inhibe eder. Hýzlý çoðalan
bakterilere karþý bakterisid etkilidir. Bir ön-ilaçtýr.
Tbc proflaksisinde tek baþýna kullanýlýr.
Farmakokinetik özellikleri
• Karaciðerde N- asetilasyon ve kýsmen izonikotinik aside dönüþerek
metabolize olur ve bu olay genetik polimorfizm gösterir.
Yan etkileri:
Ø Cilt döküntüsü, ateþ, sarýlýk
Ø Hepatotoksisite
921
FARMAKOLOJİ
Ø Periferik nöropati
Ø SLE benzeri nefrit
(Diðer ilaçlar: Asebutolol, hidralazin, penisilamin, prokainamid, fenitoin,
metildopa, sülfonamidler)
Ø Glukoz 6 fosfat dehidrogenaz eksikliðinde hemolitik anemi (Diðer ilaçlar:
Sýtma ilaçlarý (kinidin, mepakrin, primakin), sülfonamidler, nitrofurantoin,
dimerkaprol, kloramfenikol, probenesid, PAS, dapson).
Ø Histaminaz ve monoaminoksidaz inhibisyonu
Ø Pellegra.
Ø Mikrozomal enzim inhibisyonu: Varfarin, fenitoin, karbamazepin, teofilin,
ketokonazol gibi ilaçlarýn etkinliðini artýrýr.
Ø Aðýz kuruluðu, idrar retansiyonu.
Endikasyonlarý
Tbc, lepra, viral infeksiyonlar, meningogok ve H. influenza infeksiyonlarýnda
proflaktik olarak, trahom (clamidia trahomatis).
Yan etkileri
- Mikrozomal enzim indüksiyonu
- Hepatotoksik etki: Transaminazlarda yükselme, bilüribin düzeyinde
yükselme.
- Kolestatik sarýlýk
- Trombositopenik purpura
- Ateþ = “Grip-benzeri” sendrom.
- Tüm vücut sývýlarý (idrar, ter, göz yaþý, kontak lens) portakal rengine
boyanýr.
- Tedavi sýrasýnda T lenfosit fonksiyonlarýný ve tüberküline duyarlýlýðý
baskýlar, PPD’yi negatifleþtirir.
Yan etkileri
Hepatotoksisite, Hiperürisemi (akut gut ataðýna neden olabilir.)
Ýlaç ateþi
ETAMBUTOL (Embutol, Miambutol)
• Mikolik asidin mikobakterinin duvarýna katýlmasýný önleyen bakteriyostatik etkili
bir ilaçtýr.
• Rifampinle beraber primer direncin en az görüldüðü iki ilaçtan biridir.
• Yan etkileri:
Retrobülber nörit (en sýk), santral skotom, renk körlüðü (çocuklarda kullanýmý
kontrendikedir)
Hiperürisemi: Gut ataklarýný provake edebilir.
922
FARMAKOLOJİ
STREPTOMÝSÝN
Diðer anti-Tbc ilaçlardan farký, özellikle hücre dýþýndaki bakterilere (alkalen
ortamda) etkili olmasýdýr.
Kaviter lezyonlarda en güçlü etki gösteren ilaçtýr.
2. seçenek ilaçlar
PAS (aminosalisilik asit)
• Etki mekanizmasý: PABA ve sülfonamidlere yapýca benzeyen bu ilaç
folik asid sentezini bozar; bakteriyostatiktir.
• Yan etkileri: G6PD eksikliðinde hemoliz, hepatotoksisite, INAH ile
beraber verildiðinde bu ilacýn asetilasyonunu inhibe ederek plazma
konsantrasyonunu artýrýr, rifampinin etkinliðini azaltýr.
Sikloserin (Seromycin)
• Etki mekanizmasý: L-alaninin D-alanine dönüþümünü saðlayan alanin
rasemaz ile D-alanin molekülünden D-alanil-D-alanin oluþmasýný saðlayan
dipeptidil sentetaz enzimlerini inhibe ederek hücre duvarýnýn sentezini bloke
eden bakteriyostatik etkili bir ilaçtýr. Alaninin antimetabolitidir.
• Yan etkileri: Periferik nöropati, depresyon, psikotik reaksiyon, epilepsi
nöbetleri.
ANTÝNEOPLASTÝK ÝLAÇLAR
Nitrozoüre grubu, prokarbazin, 5-fluorourasil, 6-merkaptopürin,
siklofosfamid ve epipodofilotoksinler SSS’e geçebilir.
Döneme özgü etki gösteren ajanlar
1. Bleomisin G2 ve G0
2. Epipodofilotoksinler (etoposid (VP16), teniposid) G2
923
FARMAKOLOJİ
Yan Etkileri
1. Kemik iliði supresyonu:
Antineoplastik ilaçlarla tedavide en önemli mortalite nedenidir.
1. ALKÝLLEYÝCÝ AJANLAR
• Hepsi ön-ilaçtýr, etkilerin karbonyum türevlerine dönüþerek gösterir. Bu
moleküller DNA’ya kovalent baðlarla baðlanarak alkiller ve DNA replikasyonu
durur.
• Bu ilaçlarýn hücrelerde meydana getirdiði deðiþiklikler hücrelerin X-ýþýnlarýna
maruz kalmasý durumunda ortaya çýkan deðiþikliklere çok benzer. Bu nedenle
bu ilaçlara “radyomimetik etkili ilaçlar” da denir.
• En kýsa etkili: Siklofosfamid
• Kemik iliði toksisitesi en yüksek olanlar: Busulfan (trombositopeni),
nitrozoüre
• Kemik iliði toksisitesi en düþük olan: Streptozotosin
925
FARMAKOLOJİ
I. B. Alkil sulfonatlar
Busulfan
• Endikasyonlarý: KML, polisitemia vera, myelofibrozis
• Yan etkileri: En önemli yan etkisi akciðer üzerinedir. Hastalarda
öksürük ve dispneyle karakterli bir sendrom oluþturur, deri
pigmentasyonu, çok güçlü kemik iliði supresyonuna neden olur.
926
FARMAKOLOJİ
Projestinler
• Antiöstrojenik etkileri nedeniyle radyoterapiye dirençli metastatik endometrium
kanserlerinde kullanýlýr.
• Bu amaçla medroksiprogesteron (i.m.) ve megestrol (oral) kullanýlýr.
Aminoglutetimid
• Etki mekanizmasý: Sürrenal korteksinde hormon sentezini bozar
(kimyasal adrenelektomi).
• Adrenal korteks tümörlerinde ve meme kanserinin palyatif tedavisinde
kullanýlýr.
4. L-ASPARAGÝNAZ
ALL tedavisinde kullanýlýr. Etki mekanizmasý: Kanda bulunan ve malign
hücrelerin canlýlýklarýný koruyabilmek için gereksinim duyduðu asparajinin aspartik
aside dönüþümüne neden olur.
Yan etkileri: Doz kýsýtlamasýný gerektiren en önemli yan etki allerjik
reaksiyonlardýr. Hiperglisemi, kanama ve hipoalbüminemi görülen diðer yan
etkilerdir.
5. ANTÝBÝYOTÝKLER
Aktinomisin D (Daktinomisin)
• Etki mekanizmasý: DNA çift zincirine intercalation yaparak DNA
replikasyonunu ve transkripsiyonu (mRNA sentezini) bozar.
• Gebelikte görülen koryokarsinom, Wilms tümörü, testis tümörleri ve
sarkomlarda tercih edilir.
Daunorubisin
• Etki mekanizmasý: DNA çift zincirine intercalation yaparak DNA
replikasyonunu ve transkripsiyonu bozar.
927
FARMAKOLOJİ
Doksorubisin
• Etki mekanizmasý: DNA çift zincirine intercalation yaparak DNA
replikasyonunu ve transkripsiyonu bozar
• Daunorubisin gibi i.v. yoldan kullanýlýr. Yan etkileri daunorubisin’le
aynýdýr.
• Etkisi döneme özgü deðildir.
Bleomisin
Etki mekanizmasý: Hücrelerde serbest radikal oluþumuna neden olarak
DNA zincirinde kýrýlmalara yol açar.
• **En fazla G0 ve G2 dönemindeki hücrelere etkilidir.
• Yan etkileri: Akciðer fibrozisi , hiperpigmentasyon.
Mitramisin
• Etki mekanizmasý: DNA baðýmlý RNA polimerazý inhibe eder.
• En önemli yan etkisi kanama diatezidir.
Kemiklerde osteoklastik aktiviteyi baskýladýðý için hiperkalsemi tedavisinde
kullanýlabilir.
Mitomisin
• Etki mekanizmasý: DNA sentezini bozar.
• Mide kanserinde kullanýlýr.: FAM kombinasyonu (Fluorourasil+adriamis
in+mitomisin)
6. ANTÝMETABOLÝTLER
• Hücrede DNA, RNA, protein ve diðer komponentlerin sentezinin deðiþik
aþamalarýnda rol oynayan çeþitli metabolitlerin enzimlere baðlanmalarýný
inihibe ederek etki gösterir. Etkisi S dönemine özgüdür.
• Folik asid analoglarý: Metotreksat
• Purin analoglarý: 6-merkaptopurin, 6-tioguanin, pentostatin
• Pirimidin analoglarý: 5-fluorourasil, floksuridin, sitozin arabinozid
Metotreksat
Etki mekanizmasý: DNA ve RNA sentezi için gerekli olan pürin bazlarýnýn
(adenin, guanin) sentezinde rol oynayan koenzim olan tetrahidrofolat
sentezini önler. Bu etkisini dihidrofolat redüktaz enzimini inhibe ederek
gösterir.
• S dönemindeki hücreler üzerinde sitotoksik etkisi vardýr. Protein sentezini
de inhibe ettiði için hücrenin S fazýna geçiþini de yavaþlatýr; böylece kendi
etkisini sýnýrlar.
• Antidotu folinik asit (lökovorin) dir. Kalsiyum folinat þeklinde,
metotreksatýn düþük dozlarý ile yapýlan uygulamalarda yan etkileri azaltmak
için veya metotreksat zehirlenmesinin tedavisinde kullanýlabilir.
Endikasyonlarý:
- ALL
928
FARMAKOLOJİ
6- Merkaptopürin (6-MP)
Pürin analoðudur. Etki gösterebilmesi için hipoksantin-guanin-fosforibozil
transferaz (HGPRT) tarafýndan nukleotid þekline dönüþtürülmelidir, bir ön-
ilaçtýr.
Etki mekanizmasý: Kanser hücresinde DNA ve RNA sentezini bozar. Etki
S fazýna spesifiktir.
Yan etkileri: Hiperürisemi ve hiperürikozüri.
6-MP ksantin oksidaz tarafýndan tioürik aside dönüþtürülerek böbrekten atýlýr.
Allopürinol ksantin oksidaz enzimini inhibe ederek 6-MP’nin metabolizmasýný
yavaþlatarak etkinliðini artýrýr. Bu nedenle allopürinol ile beraber alýnacaðý zaman 6-
MP’nin dozunun düþürülmesi gerekir.
• Oral uygulanýr. ALL tedavisinde öncelikle tercih edilir.
5- fluorourasil
• Pirimidin analoðudur. Ön ilaçtýr
Etki mekanizmasý: Timidilat sentazý inhibe eder. S fazýna spesifiktir.
Parenteral yoldan uygulanýr, BOS'a geçer.
Kolorektal kanser, meme kanseri ve mide adenokarsinomu baþta olmak
üzere birçok solid tümörün tedavisinde kullanýlýr. Ciltte bazal hücreli
kanserde merhem þeklinde lokal olarak uygulanýr.
Yan etkileri
- Fotosensitivite
- GÝS bozukluklarý (bulantý, kusma, iþtahsýzlýk): en sýk
- Kemik iliði supresyonu
- Ý.v. infüzyona baþlandýktan sonra koroner spazmý görülebilir.
- Serebellar ataksi
Vinblastin
Endikasyonlarý:
- Testis Ca.: Sisplatin ve bleomisin ile kombine olarak kullanýlýr.
- Hodgkin (ABVD) ve non-Hodgkin lenfoma.
929
FARMAKOLOJİ
- Meme Ca.
- Koryokarsinoma
- Neuroblastoma
- Mikozis fungoides ve histiositozis X.
" En sýk görülen yan etkisi lökopenidir. Trombositopeni ve anemi nadirdir.
i.v. olarak uygulanýr.
Vinkristin(Oncovin)
Endikasyonlarý:
- ALL
- Hodgkin hastalýðý (MOPP), non-Hogkin lenfoma
- Sarkom
- Wilms tümörü
- Meme ve akciðer Ca.
Yan etkileri:
En önemli doz kýsýtlamasýný gerektiren yan etki periferik nöropatidir.
Uygunsuz ADH salýnýmýna neden olur. Damar dýþýna kaçýrýlmamalýdýr,
aksi halde güçlü irritasyona neden olur. Ýlacýn damar dýþýna kaçmasý
durumunda antidot olarak hyaluronik asid kullanýlýr.
8- DİÐERLERİ:
Hidroksiüre
Etki mekanizmasý
DNA sentezinde gerekli olan ribonükleotidlerin sentezini saðlayan
ribonükleotid redüktaz enzimini inhibe eder.** Etkisi S fazýna
spesifiktir.
Endikasyonlarý
- KML (Busulfana dirençli hastalarda)
- Beyin tümörleri
Paklitaksel (taxol)
Etki mekanizmasý: Mikrotübülleri stabilize ederek Hücrenin G2 (mitoz)
fazýný etkileyerek hücre çoðalmasýný durdurur. (vinka alkaloidlerinin tam
tersi!!)
Endikasyonlarý: Metastatik meme ve over kanserleri, malign melanom,
küçük hücreli dýþýndaki akciðer tümörleri, baþ boyun kanserleri.
Yan etkileri: Kemik iliði supresyonu, saç dökülmesi .
Amsakrin
- AML tedavisinde kullanýlýr
Altretamin
- Ýlerlemiþ over kanserlerinin tedavisinde kullanýlýr.
Pentostatin
- Hairy cell lösemi'de tercih edilir.
930
FARMAKOLOJİ
Ýzotretionin
- Akut promyelositik lösemi'de kullanýlýr.
Ýrinotekan ve topotekan
- Topoizomeraz I enziminin inhibitörleridir. Ýrinotekan metastatik kolorektal
kanserlerin, topotekan ise metastatik over kanserlerinin tedavisinde
tercih edilir.
ÝMMÜNOTERAPÝ
BCG AÞISI
- En baþarýlý olduðu tümörler: Cilt melanomu (lezyon içine uygulanýr),
transizyonel hücreli mesane kanseri (mesane içine uygulanýr).
- Malign melanom, ALL, AML, KML, meme Ca., baþ-boyun kanserleri ve kolon
kanserinde de kullanýlýr.
ÝNTERFERON
- Hairy cell lösemi ve condylomata acuminata tedavisinde tercih edilir.
IL-2 (aldeslökin)
- Melanom ve böbrek tümörlerinde tek baþýna veya diðer antineoplastiklerle
beraber kullanýlýr.
931
FARMAKOLOJİ
ANTÝPROTOZOAL ÝLAÇLAR
SITMA TEDAVÝSÝ
Ýlaçlarýn etkileri:
• Doku þizontosidi: Primakin: Karaciðerdeki parazitlere karþý etkilidir.
Gametositler üzerindeki öldürücü etkisi nedeniyle bulaþmayý da önler.
• Kan þizontosidleri: Klorokin, kinin, meflokin, primetamin: ***Akut ataklarýn
tedavisinde ve proflakside kullanýlýr.
• Gametosidosid etkililer: Kandaki gametositleri yok eder anofellerin enfekte
olmasýný ve hastalýðýn yayýlmasýný önler. Örnek: Primakin: P. falciparum /
Klorokin: P. vivax, P. malariae, P. ovale.
• Sporontosid etkili ilaçlar: Anofellerde gametositleri etkisiz hale getirerek
hastalýðýn bulaþmasýný önleyen ilaçlardýr. Primetamin, proguanil.
Primakin
- Egzoeritrositer döneme sahip olan pl. vivax ve pl. ovalede radikal küratif etki gösteren
tek antimalaryaldir.
- Gametosidler üzerindeki etkinliði nedeniyle hastalýðýn bulaþmasýný önler.
Yan etkileri:
- Glukoz 6-fosfat dehidrogenaz eksikliðinde hemolitik anemi.
- Klorokinle beraber kullanýldýðýnda karýn aðrýsý
- Methemoglobinemi.
- Siyanoz
- Aritmi, hipertansiyon
Klorokin
Etki mekanizmasý
Eritrositlerde polimeraz enzimini inhibe ederek hem birikimine neden olur;
bu durumda parazit ölür. Parazitin DNA’sýnda baz çiftleri arasýna baðlanarak
(interkalasyon) çoðalmayý da önler.
932
FARMAKOLOJİ
Endikasyonlarý
- Falciparum sýtmasýnda ve proflaksisinde: Direnç çok yaygýndýr. Bu
olgularda primetamin-dapson kombinasyonuyla beraber kullanýlýr.
- Pl. vivax , pl.ovale infeksiyonlarý
- Sistemik amibiazis
- Romatoid artrit.
Yan etkileri
- Bulantý, kusma, baþaðrýsý.
- Cilt döküntüsü, pruritus, saçta depigmentasyon
- Ýrreversible retinopati, ototoksisite, myopati.
- Yüksek dozlarda konvülziyon
- Baþ aðrýsý
- Psöriazis ve porfirialý hastalarda semptomlarý þiddetlendirir.
- Eritrositlerde glukoz 6 fosfat dehidrogenaz enzimi eksik olanlarda
hemolitik anemiye neden olur.
• Klorokin tüm malarya tiplerinde proflakside ilk tercihtir.
Kinin
Etki mekanizmasý
DNA replikasyonunu önler.
Yan etkileri
Kinidin gibi kýnakýna türü aðaçlarýn kabuðunda bulana bir alkaloid
olduðundan yan etkileri kinidine benzer.
- Çinkonizm (Bulantý-kusma, cilt döküntüsü, ateþ, dispne, kulak çýnlamasý,
vertigo, bulanýk görme)
- Oksitosik ve çizgili kas gevþetici etki
- Görme bozukluðu
- Deliryum ve halusinasyon
- Coombs testi (+), hemolitik anemi
- Duyarlý kiþilerde Karasu ateþi (intravasküler hemoliz)
Meflokin
Klorokine dirençli falciparum sýtmasýnda ve dirençli bölgelerde kemoproflaksi için en fazla
tercih edilen ilaçtýr. Yarý ömrü çok uzundur (13-33 gün)
Pirimetamin
Etki mekanizmasý
Dihidrofolat redüktaz enzimini inhibe ederek pürin ve pirimidin sentezinde rol
oynayan tetrahidrofolatýn sentezini önler.
Endikasyonlarý
- Klorokine dirençli pl.falciparum ataklarýnýn tedavisinde (primetamin+s
ulfadiazin+kinin) tedavisine ek olarak kullanýlýr.
- Klorokine dirençli pl.falciparum ve pl. vivax proflaksisinde
(primetamin+sulfadiazin) klorokinle beraber uygulanýr.
933
FARMAKOLOJİ
ANTÝAMÝBÝK ÝLAÇLAR
Tedavide kullanýlan ilaçlar ve etki yerleri:
Luminal amibisidler (barsak lümenindeki amiplere etkili) Diloksanid
furoatAntibiyotikler: Tetrasiklin, paramomisin Halojenli hidroksikinolinler: Ýyodokinol
(diiyodohidroksikin), kliokinol (iyodoklorhidroksikin)
Sistemik amibisidler (barsak duvarý ve karaciðerdeki amiplere etkili) Emetin,
dehidroemetinKlorokin: Sadece karaciðerde etkilidir. Amibik abse tedavisinde
kullanýlýr.
Karma amibisid (hem lümende hem sistemik etkili) Nitroimidazol grubu: Metronidazol,
ornidazol, tinidazol, seknidazol.
Klinik durumlar ve tedavi seçenekleri:
Asemptomatik intestinal infeksiyon (portör): En sýk görülen infeksiyon þeklidir. 1.
tercih: Diloksanid furoat. Alternatif: iyodokinol
Hafif - orta dereceli intestinal infeksiyon (non-dizanterik kolit): nitroimidazol grubu
+ luminal amebisid (diloksanid furoat veye iyodokinol).
Aðýr intestinal infeksiyon (dizanteri): nitroimidazol grubu + luminal amebisid
(diloksanid furoat veye iyodokinol).
Hepatik abse: Metronidazol + iyodokinol veya Dehidroemetin + klorokin.
Metronidazol
Etki mekanizmasý: Ýlacýn parazitler veya anaerob bakteriler içinde ferredoksin
tarafýndan indirgenmesi sonucu oluþan sitotoksik bileþikler DNA hasarýna neden
olur.
Endikasyonlarý
1. tercih olarak kullanýldýðý durumlar:
• E. histolytica (intestinal ve ekstraintestinal amebiasis)
• Trichomanas vaginalis
• Beyin absesi
• Cl. diffisile’nin neden olduðu psödomembranöz kolit
Yan etkileri
- GÝS belirtileri (en sýk): bulantý, kusma.
- Ýdrar renginde deðiþiklik.
- Aðýzda metalik tat, oral Candida infeksiyonu
- Periferik nöropati, ensefalopati
- Alkol kullananlarda disülfiram benzeri reaksiyon görülür: Ýlk dozdan
önceki 24 saat süresince, tedavi boyunca ve son dozdan sonra 48 saat
süreyle alkol alýnmamalýdýr.
Ornidazol, Tinidazol
Ýnvazif amibiyazis olgularýnda güçlü etkinlik gösterir. Oral yoldan
alýndýklarýnda metronidazol göre daha yüksek plazma konsantrasyonlarýna
ulaþýr.
Seknidazol
En uzun etki süreli nitroimidazol türevidir. Tek doz kullanýlabilmesi en
önemli avantajýdýr.
934
FARMAKOLOJİ
Diloksanid Furoat
Amibisid etkilidir, etki mekanizmasý bilinmemektedir. Ýntestinal amebiyazisde
ve asemptomatik taþýyýcýlardaki kistlerin tedavisinde kullanýlýr.
Paramomisin
Aminoglikozid yapýsýndadýr. Luminal formlara etkilidir, cryptosporidiozis
tedavisinde de kullanýlýr.
Klorokin
• Metronidazol ve diloksanid furoat ile birlikte karaciðer amip absesinde tedavi ve
proflakside kullanýlýr.
• Alternatifleri: Emetin (toksik etkileri nedeniyle kullanýmý kýsýtlýdýr:
Kardiyotoksisite, çizgili kaslarda güçsüzlük, baþ dönmesi) ve dehidroemetin.
Bu ilaçlar aðýr vakalarda tercih edilir.
Emetin
Etki mekanizmasý
Protein sentezini inhibe eder.
Amibik hepatit, karaciðer absesi ve amibik kolitin akut alevlenmelerinin
tedavisinde kullanýlýr.
Yan etkileri
• Kardiyotoksisite:Taþikardi, atrial ve ventriküler aritmiler, kardiyak
dilatasyon, hipotansiyon
• EKG: T düzleþmesi, PR ve QRS te uzama
• Bulantý, kusma, diare.
• Kas güçsüzlüðü.
• Nörit
HALOJENLÝ 8- HÝDROKSÝKÝNOLÝNLER
Ýyodokinol (diiyodohidroksikin)
♦ Blastocystis hominis olgularýnda 1. tercihtir.
♦ Yan etkileri: Optik sinir atrofisi, görme kaybý, periferik nöropati, iyodizm
(ürtiker, kaþýntý, ateþ)
Kliokinol (iyodoklorhidroksikin)
♦ Ýyod içeriði daha düþük olan bu ilaç genel özellikleri açýsýndan iyodokinole
benzer.
♦ Yan etki: subakut myelo-optik nöropati (SMON)
LEISHMANIASIS TEDAVÝSÝ
Bu hastalýðýn üç tipi vardýr: Kutanöz, mukokutanöz ve visseral (karaciðer
ve dalak tutulur).
Hastalýðýn bütün formlarýnda ilk tercih sodyum stiboglukonattýr (5 deðerli
antimony bileþiði).
TOKSOPLASMOSÝS TEDAVÝSÝ
Primetamin + Sulfodiazin
935
FARMAKOLOJİ
Yan etkiler
Sulfonamidlerin nefrotoksik etkisini önleyebilmek için hastalara sodyum
bikarbonat verilerek idrar alkalileþtirilir.
Primetamin folik asit eksikliði, baþaðrýsý ve GÝS semptomlarýna yol açar. Folinik
asid (lökovorin) ile beraber uygulanmalýdýr.
GÝARDÝASÝS TEDAVÝSÝ
Tedavi
1. tercih: Mepakrin veya kinakrin
Trichomonas vaginalis:
Tedavide metronidazol tercih edilmektedir. Eþler de tedavi edilmelidir.
936
FARMAKOLOJİ
Somatostatin
- Büyüme hormonu, glukagon, insülin ve gastrinin salýverilmesini inhibe eder.
- Vazokonstiksiyon oluþturur, antitümöral ve antiproliferatif etkinliði vardýr.
- Oktreotid sentetik bir somatostatin analogudur, karsinoid tümör, akromegali,
gastrinoma tedavisinde kullanýlýr.
Oksitosin
- Doðum indüksiyonu (i.v.) veya laktasyonu uyarmak (nasal) amacýyla kullanýlýr.
- Vazopressine göre vazokonstriktör ve antidiüretik etkinliði daha düþüktür.
Vazopressin (ADH)
Etkileri
- Vazopressin adenilat siklazý aktive ederek cAMP düzeyini artýrýr.
- Böbreklerde toplayýcý kanaldaki V2 reseptörlerine baðlanarak toplayýcý
kanallardan suyun geri emilimini artýrýr. Böbrek dýþý V2-benzeri reseptörler
faktör VIII ve von Willebrand faktörü sentezini uyarýr.
- V1 reseptörleri damar düz kasýnda ve karaciðerde bulunur ve glikojenoliz ve
vazokonstriksiyondan sorumludur.
Diðer etkileri
- Bronkokonstriksiyon
- Uterus düz kasýnda kasýlma
- Portal basýnçta düþme
- ACTH salýverilmesinde artýþ.
Endikasyonlarý
- Nörojenik tipte diabetes insipidus, özofagus varisine baðlý kanamalar ve
enürezis nokturna tedavisinde kullanýlýr.
- Bu endikasyonlarda ADH'ya göre daha uzun etkili olan ve vazokonstriksiyon
oluþturmayan vazopressin analoðu desmopressin intranasal yoldan
kullanýlýr.
- Desmopressin pýhtýlaþma faktörlerinin (faktör 8) sentezini de artýrdýðý için
hemofili tedavisinde de kulanýlýr.
- En önemli yan etkisi hiponatremidir.
937
FARMAKOLOJİ
938
FARMAKOLOJİ
Yan etkileri
Raþ þeklinde cilt döküntüsü (en sýk) , agranülositoz (görülme þansý en düþük
olan metimazol), baþ aðrýsý, sarýlýk.
II. Ýyodür
- Etki mekanizmasý: Tiroid hormon sentezini baskýlar (Wolf-Chaikoff etkisi),
tiroidde vaskülarizasyonu azaltýr. Bu amaçla potasyum iyodür veya lugol
solüsyonu kullanýlýr.
- Yan etkileri: Hipersensitivite reaksiyonu (anijoödem, cilt kanamalarý,
serum hastalýðý), akne benzeri döküntüler, muköz membran ülserasyonlarý,
konjuktivit, ilaç ateþi, aðýzda metalik tad.
- Tiyoüre türevlerine göre en önemli avantajý etkinin çabuk baþlamasýdýr. Bu
nedenle tirotoksikoz krizinde ve hipertiroidik hastalarý ameliyata hazýrlamak
için preoperatif dönemde kullanýlýr.
III. Radyoaktif iyod (I131)
- Etki mekanizmasý: Yaydýðý ýþýnlarý ile tiroid folikülleri içerisine girerek
harabiyete neden olur.
- En önemli yan etkisi tiroid bezindeki hasar nedeniyle meydana gelen
hipotiroidizmdir. Radyasyon tiroiditi (tiroid bezinde þiþme, aðrý) diðer bir
yan etkisidir.
- Özellikle toksik nodüler guatr ve tiroid kanserinde tercih edilir.
IV. Beta blokörler
- Tremor, anksiyete ve çarpýntý gibi bulgularý düzeltmek için kullanýlýr. Hasta
ötiroidik olduðunda kesilmelidir.
V. Tiyosiyanat,Perklorat
- Ýyodun tiroid bezine alýnmasýný bloke eder. Aplastik anemi oluþturabilmeleri
ve etkinliklerinin düþük olmasý nedeniyle nadir olarak kullanýlýr.
Hipotiroidi tedavisi
Acil durumlar dýþýnda T4 (Levotiroksin) kullanýlýr. Miksödem komasý gibi acil
durumlarda T3 (liotironin) tercih edilir.
Tiroid hormonlarýnýn yan etkileri: Aritmi, kalp yetmezliði, anjina semptomlarý,
hipertiroidi benzeri belirtiler.
ADRENAL KORTÝKOSTEROÝDLER
Kortikosteroid sentezini veya reseptörlerini bloke eden
antagonistler:
a) Spiranolakton: Aldosteron reseptörlerinin kompetetif antagonistidir.
b) Metirapon:
11- hidroksilaz enzimini inhibe ederek ACTH düzeyini refleks olarak
artýrýr.
c) Aminoglutetimid:
Kolesterolden pregnanolon oluþumunu önler. Metirapona benzer amaçla
kullanýlýr.
939
FARMAKOLOJİ
GLUKOKORTÝKOÝDLERÝN ETKÝLERÝ
1. Metabolik etkiler:
Glukoneogenezi uyarýr hiperglisemi. Karaciðerde glukojen sentaz
aktivitesi.
Protein yýkýmýný artýrýr
Lipolizi artýrýr
Çizgili kaslarda erime, osteoporoz, ciltte incelme.
2. Antiinflamatuar etki:
Hedef hücrelerin sitoplazmasýnda bulunan makrokortin (lipokortin)
moleküllerinin sentezini uyarýr. Makrokortin fosfolipaz A2 enzimini inhibe
ederek PG ve LT sentezini azaltýr.
Ýnflamatuar hücrelerde COX II ekspresyonunu azaltýr.
3. Ýmmünosupresif etki:
Hücresel immün yanýtý önler. Yüksek dozlarda antikor yapýmýný baskýlar.
Steroid tedavisi infeksiyona eðilimi artýrýr.
4. Kan tablosu:
Lökositoz, trombositoz, eritrositoz.
Monosit ve lenfosit sayýsýnda azalma (Hücrelerin kandan lenfoid dokuya
geçiþini artýrýr).
Hiperkoagübilite
5. Böbrek:
Kortizol, mineralokortikoid etkisiyle su-tuz tutulumunu artýrýrak
hipertansiyona neden olur.
6. Göz: Göziçi basýncýný artýrýr, kornea ülserlerine neden olabilir.
7. Tüberküloz enfeksiyonunu aktive edebilir. Tbc geçirmiþ hastaya INAH
ile beraber verilmelidir.
8. Kafa içi basýncýný düþürür.
9. Uzun süreli kullanýmda büyümeyi yavaþlatýr
10. Mide asit salgýsýnda artýþ.
940
FARMAKOLOJİ
TÝP 1 DM TEDAVÝSÝ
ÝNSÜLÝN
Ýnsülinin etkileri
Karbonhidrat metabolizmasý: Glikojenolizi inhibe eder, glukoneogenezi
azaltýr.
a) Glukozun çizgili kas, yað dokusu ve kalp hücrelerine giriþini ve glikojen
þeklinde depolanmasýný saðlar.
Lipid metabolizmasý
- cAMP düzeyini düþürerek hormona duyarlý lipoprotein lipaz enzimini
baskýlayarak trigliseridlerin serbest yað asidlerine dönüþümünü (lipolizi
inhibe eder)
- Yað ve karaciðer hücrelerinde lipoprotein lipazý indükleyerek trigliseridlerin
sentezini artýrýr. TG'ler vücuda en fazla enerji veren bileþiklerdir.
- Serbest yað asidi miktarý azaldýðýndan keton cisimlerinin oluþumu ve
ketoasidoza eðilimi azaltýr.
- HMG-Ko A redüktazý stimule ederek kolesterol sentezini artýrýr.
Diðer
- Protein sentezini yýkýmý , üre sentezini .
Tip 1 (İnsüline bağımlı diabet- IDDM) Tip 2 (İnsüline bağımlı olmayan diabet- NIDDM)
Beta hücrelerindeki hasar nedeniyle insülin azalır • İnsülin normal veya artar (hedef hücrelerde reseptör
sayısında azalma veya direnç)
• Pankreas beta hücrelerinde GLUT-2 proteini azalmıştır (GLUT
2=hücreye glukoz girişini sağlayan transportör molekül)
Ketoasidoz -
941
FARMAKOLOJİ
Ýnsülin preparatlarý
a) Çok kýsa etkili insülin: Ýnsülin lispro (3-4 saat)
b) Kýsa etkili insülin preparatlarý (5-7 saat):
Regüler (kristalize) insülin: S.c. veya i.v. uygulanýr. **i.v. uygulanabilen
tek insülin preparatýdýr.
c) Orta etkili insülin preparatlarý:
Semilente insülin: Etkisi çabuk baþlar, ancak uzun sürer. Endikasyonu
olmadýðý için üretilmiyor.
NPH (izofan) insülin: Sadece s.c. verilir. **i.v. yoldan verilmez, acil
durumlarda kullanýlmaz.
Lente insülin: %30 semilente ve %70 ultralente (uzun etkili) insülin
karýþýmýndan oluþur. Sadece s.c. verilir.
d) Uzun etkili insülin preparatlarý:
Ultralente insülin
TÝP 2 DM TEDAVÝSÝ
Ýlaç dýþýnda hastalara diyet, egzersiz ve kilo verilmesi önerilmelidir. Bu önlemlerle 3
ay sure içerisinde kan þekeri kontrol edilemezse tek ilaç tedavisine geçilmelidir.
Oral Antidiyabetikler
1. Sülfonilüreler
Etki mekanizmalarý: ATP baðýmlý K+ kanallarýný bloke ederek -
hücrelerinden glukoza yanýt olarak insülin salýverilmesini artýrýr.
Ýnsülinin hedef doku ve reseptörlere baðlanmasýný artýrýr. Bunu insülin
reseptörlerinin sayýsýný ve insülinin reseptöre afinitesini artýrarak yapar.
942
FARMAKOLOJİ
2. Biguanidler (metformin)
Etki mekanizmasý: Glukoneogenezi inhibe eder.
- Etki süresi tolbutamide eþittir (8 saat).
- Ýnsülin sekresyonunu uyarmaz, hipoglisemi daha nadir görülür.
- Kilo kaybýna neden olmasý nedeniyle obez hastalarda tercih edilir.
Hiperlipidemiyi önler (LDL'yi düþürür, HDL'yi yükseltir).
3. Akarboz ve Miglitol
Etki mekanizmasý: Barsak epitelindeki -glukozidaz enzimini inhibe eder.
Böylece laktoz dýþýndaki karbonhidratlarýn emilimini azaltýrlar.
Yan etkileri: Þiþkinlik ve gaz (en sýk), diyare.
4. Diðer Ýlaçlar
Troglitazon: Hedef hücrelerde insulin etkinliðini artýrýr. Hepatotoksik etkisi
kullanýmýný kýsýtlar.
Aldoz Redüktaz İnhibitörleri (Tolrestat, sorbinil, alrestatin)
Glukozun sorbitole dönüþümünü saðlayan bu enzimi inhibe ederler.
PTH D vitamini
Barsak Kalsiyum ve fosfor emiliminde artış Kalsiyum ve fosfor emiliminde artış
(1,25(OH)2D3 sentezini artırarak)
943
FARMAKOLOJİ
Etkileri:
Osteoklast aktivitesini azaltarak kemiklerden kalsiyum açýða çýkmasýný azaltýr.
Ýdrarla kalsiyum ve fosfor atýlýmýný hýzlandýrýr: Hipokalsemi
**PTH'nýn antagonistidir.
GLUKOKORTÝKOÝDLER
Etkileri
Barsaklardan kalsiyum emilimini azaltýr .Ýdrarla kalsiyum atýlýmýný artýrýr. Kemikte
kollajen sentezini azaltýr. Kronik kullanýmý osteoporoza neden olur. Hiperkalsemi
tedavisinde kullanýlýr.
ÖSTROJENLER
PTH'nin oluþturduðu kemik rezorbsiyonunu önler. Bu yolla postmenapozal kadýnlarda
görülen kemik kaybýný önler.
GOSSÝPOL
Testiste seminifer hücreleri tahrip ederek azospermiye neden olur. Sperm motilitesini
bozar.
Erkeklerde kontrasepsiyon amacýyla kullanýlýr. Etkisi geri dönüþlüdür.
944
FARMAKOLOJİ
Fluoksetin
Antidepresan olarak kullanýlan bu ilaç tedavi baþladýktan birkaç ay sonra kilo
kaybettirir.
Fentermin
Sempatomimetikdir. Rebound olarak kilo alýmýna yol açmasý nedeniyle 12 haftadan
daha uzun süreli kullanýlmaz.
Sibutramin
Sempatomimetik ve 5-HT reseptörleri üzerine etkilidir.
Orlistat
Barsakta lipid yýkýmýný pankreatik lipazý inhibe ederek önler.
Ýnsülotropin
Mide boþalmasýný geciktirir ve insülin düzeylerini artýrýr.
Alkol Alkol arama davranışı, tremor, irritabilite, bulantı, uyku bozuklukları, taşikardi, hipertansiyon,
terleme, konvülziyon, deliryum tremens
Benzodiazepin Anksiyete, ajitasyon, ışık ve sese karşı artmış duyarlık, parestezi, kas krampları, myoklonik
kasılmalar, uyku bozuklukları, sersemlik, konvülziyon, deliryum
Nikotin İrritabilite, huzursuzluk, disfori, depresyon, konsantrasyon güçlüğü, bradikardi, iştah artışı,
kilo alımı
Morfin Pupiller dilatasyon, terleme, piloereksiyon, taşikardi, kusma, daire, hipertansiyon, uykusuzluk,
anksiyete
Kokain Disfori, depresyon, uykusuzluk, yorgunluk, kompulsif tarzda ilaç arama, bradikardi
945
FARMAKOLOJİ
946
FARMAKOLOJİ
947
FARMAKOLOJİ
å DEVAMI
948
FARMAKOLOJİ
949
FARMAKOLOJİ
TABLO 8.
• KİMYASAL ANTİDOTLAR
MADDE ANTiDOT
Civa,arsenik, altın Dimerkaprol (i.m.)
Parasetamol N-asetilsistein (p.o., i.v.)
Demir tuzları Deferoksamin (i.v.)
Heparin Protamin sülfat (i.v.)
Bakır Penisilamin (p.o.)
Siyanür, sodyum nitroprussiyda Hidroksikobalamin (i.v.)
Amilnitrit (inhalasyon)
Talyum Ditizon (p.o)
Kurşun Penisilamin (p.o.) (kronik zehirlenme)
Ca Na2 EDTA (i.m.) (akut zehirlenme)
• FARMAKOLOJİK ANTİDOTLAR
MADDE ANTiDOT
Atropin, trisiklik antidepresanlar Fizostigmin
Parasempatomimetikler, antikolinesterazlar Atropin
Morfin Nalokson
• FİZYOLOJİK ANTİDOTLAR
MADDE ANTiDOT
Beta-blokörler Glukagon
Konvülzan maddeler Diazepam, barbitüratlar
Vazokonstriktör ilaçlar (ergot bileşikleri) Nitrovazodilatörler
İzoniazid Pridoksin
• DİĞERLERİ
MADDE ANTiDOT
Oral antikoagülanlar K vitamini
Metotreksat Folinik asid (lökovorin)
5-fluorourasil Timidin
Metil alkol Etil alkol
Organofosfat bileşikleri Pralidoksim (PAM)
950
FARMAKOLOJİ
İNTOKSİKASYONLAR
ZEHİRLENMELERDE SEMPTOMDAN TANI VE TEDAVİYE
ETKEN MADDE SEMPTOMLAR DESTEKLEYİCİ TEDAVİ SPESİFİK TEDAVİ
Amfetamin, Kokain § Anksiyete, taşikardi, § Havayolu açılmalı § Hipertansiyon için
hipertansiyon, midriazis, § Konvülziyon tedavi edilmeli fentolamin, nifedipin
ajitasyon, psikoz, metabolik § Vücut ısısı düşürülmeli veya labetalol
asidoz. § Aktif kömür uygulanmalı uygulanmalı
§ Ağır olgularda konvülziyon ve
hipertermi
Arsenik § Karın ağrısı, kusma, sulu diare, § Kusturma § Parenteral yoldan
çizgili kas krampları. § Gastrik lavaj dimerkaprol
§ Dehidratasyon § Aktif kömür uygulamasının ardından
§ Kronik zehirlenmede periferik oral yoldan penisilamin
sensoral nöropati verilmeli
Atropin ve antikolinerjikler § Ağız kuruluğu, yurtma güçlüğü, § Aktif kömür uygulanmalı § Fizostigmin
(Skopolamin, datura görme bulanıklığı. § Kusturma kontrendike!!!
stramonium, trisiklik § Midriazis, cilt kuruluğu ve § Gastrik lavaj
antidepresanlar, kızarıklığı, taşikardi, delirium,
antihistaminikler) ileus, myoklonus.
Karbon monoksid § Düşük dozlarda: Baş ve karın § Havayolu açılmalı ve solunum § % 100 oksijen
ağrısı, bulantı desteklenmeli
§ Yüksek dozlarda: Konfüzyon,
dispne, senkop, hipotansiyon,
koma, konvülziyon
Klorlu insektisidler § İrritabilite, kas seğirmeleri, § Aktif kömür uygulanmalı
(DDT, Lindan) konvülziyon, koma, aritmi. § Kusturma kontrendike!!!
§ Hepatik ve renal hasar § Gastrik lavaj
§ Konvülziyonlar için diazepam
951
FARMAKOLOJİ
Hipotermi
Opioidler, etanol, hipoglisemik ajanlar, fenotiazinler, sedatif hipnotikler.
Hipotansiyon
Antihipertansif ilaçlar, demir, teofilin, fenotiazinler, barbitüratlar, trisiklik
antidepresanlar, siyanür, karbon monoksid, arsenik, mantar.
Hipertansiyon
Amfetamin, antikolinerjikler, kokain, fenilpropanolamin, MAO inhibitörleri (bir
baþka ilaçla beraber alýnýrsa).
Aritmi
Sinüs bradikardisi: Beta blokörler, verapamil,
organofosfatlar, digitaller, opioidler, klonidin, sedatif
hipnotikler.
AV blok: Beta blokörler, verapamil, digitaller, trisiklik antidepresanlar,
lityum
Sinüs taþikardisi: Teofilin, kafein, kokain, amfetamin, fensiklidin, beta
agonistler, demir, antikolinerjikler, trisiklik antidepresanlar, antihistaminikler.
QRS geniþlemesi: Trisiklik antidepresanlar, grup 1A ve 1C antiaritmikler,
fenotiazinler, hiperkalemi
Konvülziyon:
Amfetamin, antihistaminikler, kokain, INAH, fensiklidin, feniotiyazinler, teofilin,
trisiklik antidepresanlar, hipoksi, hipoglisemi, hiponatremi, kafa travmasý.
Hipertermi:
Amfetamin, atropin, kokain, fensiklidin, salisilatlar, striknin, trisiklik
antidepresanlar, fluoksetin veya sertralinin MAO inhibitörleri ile alýnmasý,
nöroleptikler (malign nöroleptik sendrom).
952
FARMAKOLOJİ
SALÝSÝLATLAR
Aspirin (Asetil Salisilik Asit)
- En kýsa etkili NSAÝD'dir
- Cox enzimini irreversible inhibe eder.
- Düþük dozda (< 2 gr) ürik asit atýlýmýný azaltýrken yüksek dozlarda (> 5
gr) ürikozürik etkisi vardýr.
Propifenazon ve Aminopirin
Dipiron
Metabolitleri idrarý kýrmýzýya boyayabilir.
Tedavi sýrasýnda kan tablosu yakýndan izlenmelidir.
Naproksen
Fenil propionik asit türevleri içinde en uzun etkilidir.
Trombosit agg. inh. eder. Kanama zamanýný uzatýr.
953
FARMAKOLOJİ
ÝNDOL TÜREVLERÝ
Tnolometaziv
* Anti-inflamatuar ve analjezik etkisi aspirinden daha yüksektir.
* Ýn vitro fosfodiesterazý inhibe eder. cAMP'yi artýrýr.
* En sýk görülen yan etkisi baþaðrýsýdýr.
* Renin düzeyini azaltýr
* Kemik iliðini deprese edebilir
Tolmetin
* Yapýca indometazine benzer
* Juvenil Romatoid Artrit tedavisinde kullanýlýr.
Ketorolak tirometamin
Analjezik etkisi çok güçlüdür.
Sulindak
Yapýca indometazine benzer bir ön ilaçtýr.
Tenoksikam
Yarýlanma süresi en uzun NSAÝD'dir (60-75 saat)
Oksaprozin
Propionik asit derivesidir. Yarýlanma ömrü 50 saattir.
Diflunisal
GIS irritasyonu aspirine göre daha düþüktür. Antipiretik etkisi yoktur.
954
FARMAKOLOJİ
955
FARMAKOLOJİ
B. Periferik etkileri:
1. Ýdrar retansiyonu: Detrüssör ve sfinkter tonusunu artýrýr. ADH salgýsýný
artýrýr.
2. GÝS:
956
FARMAKOLOJİ
- aðýz kuruluðu
- asid salgýsýnda ve mide motilitesinde azalma
- mide, ince barsak ve kalýn barsakta spazm
- konstipasyon: Ýnce barsak tonusununu artmasý sonucu bu bölgecen
suyun geri emiliminin artmasýna ve anal sfinkterin kasýlmasýna
baðlýdýr. Antidiareyik olarak kullanýlanlar: difenoksilat, loperamid.
- Oddi sfinkteri ve safra kanallarýnda spazma neden olur. *Safra
koliðine neden olur. Tedavisi: Nitrogliserin veya nalokson.
3. Histamin açýða çýkarmasý nedeniyle bronþiyal astmalý hastalarda
bronkokonsitriksiyona neden olur.
4. Ýmmün sistemi baskýlar.
Oral, s.c. i.m. veya epidural uygulanýr. ** Epidural uygulamada en sýk görülen yan
etkisi kaþýntýdýr. En hýzlý tolerans geliþen uygulama þekli epidural uygulamadýr.
Uzun süreli uygulandýðýnda etkilerine tolerans geliþir. Reseptör duyarlýlýðýnýn
azalmasýna baðlýdýr (farmakodinamik tolerans). Myozis, konvülziyon eþiðini
düþürücü etki, konstipasyon ve antagonistik etkiye tolerans geliþmez.
Morfine tolerans geliþen hastalarda diðer narkotik analjeziklere karþý da tolerans
görülür (çapraz tolerans)
Yoksunluk sendromu tedavisi:
2 temel yaklaþým vardýr:
a. Ýlaç aniden kesilir ve yoksunluk sendromu belirtilerini hafifletebilmek için
klonidin (7-21 gün) (locus coreleus’taki a2 reseptörlerin uyarýlmasýna
baðlý olarak bu bölgeyi inhibe eder) veya lofeksidin (7 gün) verilir.
b- Ýlaç kesildikten sonra metadon (5 - 21gün) verilir.
Morfin zehirlenmesi:
- Bulantý-kusma
- Solunum depresyonu
- Koma
- Pupillalarda simetrik ve ileri derecede büzülme (toplu iðne baþý gibi
pupilla)
- Vücut ýsýsýnda düþme
- Çizgili kaslarda gevþeme. ** Ölüm solunum durmasýna baðlýdýr.
Tedavi: Nalokson (i.v.) verilir.
KODEÝN (metilmorfin)
• Morfinin metilli türevidir. Morfinin metilasyonu sonucu meydana gelir.
Analjezik etkisi karaciðerde demetilasyonu sonucu morfine dönüþmesine
baðlýdýr. Antitusif etki gösterdiði düþük dozlarda analjezi oluþturmaz.
HEROÝN (diasetilmorfin)
• En kýsa etkili ve baðýmlýlýk oluþturma gücü en yüksek opiyattýr.
• Analjezik etkisi morfine göre daha güçlüdür.
MEPERÝDÝN (petidin)
• Diðer opiyatlardan farklý olarak antikolinerjik etkisi nedeniyle, ilacý kullanan
hastalarda myotik etkisi diðer narkotik analjeziklere göre daha zayýftýr.
957
FARMAKOLOJİ
NARKOTÝK ANTAGONÝSTLER:
NALOKSON
• Mü, delta ve kappa reseptörlerinde antagonist etki gösterir ancak en güçlü
etkiyi mü reseptörleri üzerinde gösterir. Morfin zehirlenmesinde parenteral
olarak uygulanýr. Morfin baðýmlýlarýnýn taranmasý için naloksonla teþhis
testi yapýlýr. Baðýmlýya verildiðinde yoksunluk sendromu belirtilerini ortaya
çýkarýr.
958
FARMAKOLOJİ
959
FARMAKOLOJİ
960