Professional Documents
Culture Documents
Prof.Tekin’in temel ilgi alanı çelikler ve çelik üretim teknolojileridir. Türkiye üniversite-
lerinde bu alanda ders veren tek öğretim üyesi olmuştur. Yurtiçi ve yurtdışı kongrelerde
sunduğu bildiriler, Türkçe ve İngilizce yayınladığı makaleler, proje raporları ve kitapların-
dan oluşan toplam yayın sayısı 150’yi geçmiştir.
Mayıs 2005’te yaş haddinden emekli olan Prof. Tekin evlidir; hepsi de evli olan üç oğlu
vardır.
GİRİŞ
Elinizdeki bu sözlük kırk yıllık bir derlemenin ve iki yılık bir yazım çalışmasının ürü-
nüdür. Türkçe’ye ilk ilgim ortaokul sıralarında başladı ve daha sonraki yıllarda mera-
kım yoğunlaşarak arttı. Devlet öğrencisi olarak İngiltere’de eğitim gördüğüm sürede “dil”
konusuna özel bir ilgi duydum. Bir yandan sözcüklerin kökleri ve türetim biçimleri ile
ilgilenirken diğer yandan ulusların kültürlerinin dilleri ile olan ilişkilerini öğrenmeye
çalıştım. Şunu anladım ki “dil” bir ulusun yaşam ve kültüründe en önemli birleştirici
ögelerden biridir.
Ben her toplumun eğitiminin kendi dilinde gerçekleştirilmesi gereğine inanıyorum. Ya-
bancı dil bilmenin yararlı olduğunu ve gereğini de kabul ediyorum. Ancak, yabancı dil
bilmenin Türkçe’yi ihmal, hattâ dışlama anlamına gelmemesi gerekir. Bugün her alanda
Türkçe’nin bir dil kirlenmesi içinde olduğunu görmenin üzüntüsünü yaşıyorum. Eldeki
bu sözlük, biraz da bu duruma tepkimi göstermektedir.
Türkiye’de bilim Türkçe yapılabilir ve yapılmalıdır da. Buna tüm kalbimle inanıyorum.
Ancak bu, tüm sözcük ve deyimlerin mutlak Türkçe olması zorunluluğunu getirmez. Bir
çok bilimsel sözcük yabancı kökeninden geldiği gibi kalabilir. Örneğin, radyo, televizyon,
tren, petrol, benzin, metal, plastik v.b. sözcükler artık dilimize yerleşmiş durumdadır.
Buna karşın difüzyon, transformasyon, elastik yerine rahatlıkla, yayınım, dönüşüm, es-
nek denebilir. Nasıl ki reziztans yerine direnç kullanıyoruz, mukavemet yerine de dayanç
kullanabiliriz. Stres yerine, niye, gerilim demeyenler var, anlamıyorum.
Bu sözlüğü hazırlarken metalbilim ve gereçbilim alanlarında 100’ü aşkın ders kitabı, uz-
manlık kitabı ve başvuru kitabı tarandı. Çıkarılan sözcükler ABC… sıralamasında yerleş-
tirilip dizildiler; daha sonra da Türkçe karşılıkları bulunup işlendi.
Sözcüklerin kapsam alanı çok geniş tutuldu. Bu biraz da zorunluluk olarak doğdu. Metal-
bilim ve gereçbilim bir yandan fizik, kimya, matematik gibi fen bilimleri ve diğer yandan
maden mühendisliği, kimya mühendisliği, makine mühendisliği v.b. gibi mühendislik
alanlarını içermektedir. Ayrıca, modern teknoloji ile gelişen ve yaygınlaşan gereç türle-
rinden ötürü, eskiden yalnızca metalleri kapsayan metalbilim, genişleyerek, metalbilim
ve gereçbilim adını almıştır. Bugün bu bilim dallarının içine hem metal gereçler hem de
seramikler, camlar, karmalar, plastikler, nanogereçler ve biyogereçler girmektedir. Öyle
ki biyogereç kitapları çok sayıda tıp sözcüklerini içermektedir. İşte bu nedenle elinizdeki
sözlüğün içerdiği sözcükler tıp sözcüklerini de kapsamaktadır.
İngilizce sözcüklerin bazılarına yeni Türkçe sözcükler önerirken hem İngilizce sözcükle-
rin türetildiği özgün kökenleri araştırıldı ve hem de Türkçeleri önerilirken Türkçe yazım
kurallarına uyuldu. Örneğin “martensite”, “bainite”, “austenite” gibi İngilizce evre adları,
özgün araştırıcılarının adlarından türetildiğinden, Türkçeleri de martensit, beynit, oste-
nit olarak kullanılmak zorundadır. Ancak, Türkçe’de dendrit olarak kullanılan “dendrite”
Yunanca dendron (=ağaç) ve ondan türetilen dendritēs (=ağacın) sözcüklerinden türetil-
miştir. Bu nedenle, biçimsel olarak dallı nesne anlamına gelen dendrit yerine dallanmak
fiilinden türetilen “dallantı” önerilmektedir. Benzer biçimde Türkçe’de ötektik olarak kul-
lanılan “eutectic” yerine, eu-(iyi) ve tēkein (erimek) tamlamasından gelen eutēkos (=ko-
layca eriyen)’dan türetilen “kolayerir” önerilmektedir. Bunun uzantısı olan eutectoid ise
“ötektik gibi” anlamı taşır ve Türkçe olarak kolayerirsi denebilir.
Ön ekli ve ard ekli İngilizce sözcüklerde de bu eklerin anlamları göz önüne alınarak Türk-
çeleştirmeler yapıldı. Örneğin, Türkçe’de deoksidasyon olarak kullanılan “deoxidation”
deyimi olumsuzluk anlamı getiren (de-) ön eki nedeniyle oksijensizleştirme ya da, daha
düzgünce, “oksijen giderme” olarak önerildi. Ard eklere örnek olarak ta, paslanmaz çelik
türleri olan “ferritic”, “martensitic”, “austenitic” için ferritik, martensitik ve ostenitik değil,
ferritli, martensitli ve ostenitli önerildi.
Sözlükteki tüm İngilizce girdiler ABC… sıralamasıyla dizilmiştir. Türkçe karşılıkları bir
ya da birden çok olabilmektedir ve bunlar sırasıyla yan yana belirtilmiştir. Türkçe karşı-
lıklar verilirken, eski ile yeni sözcük; öztürkçe ile yabancı sözcükler birlikte verilmiştir. Bir
sözcük, Türkçe’de kullanılıyorsa, bu sözlükte yerini aldı. Ancak, yeni önerilen ve T.D.K.
Sözlüğü’nde bulunan Türkçe sözcükler hep yeğlendi. Bazı sözcüklerin hangi alana özgü
olduğu (kim.), (fiz.), (mek.), (yerb.), (tıp.) gibi kısaltmalarla imgelenmiştir. Kimya söz-
cüklerinin çoğunun kimyasal simgeleri verilmiştir. Benzer yöntemle, maden cevherleri ile
minerallerin bazılarının da kimyasal simgeleri verilmiştir. Bazı bilimsel yasa ve kuralların
da kısaca denklemleri belirtilmiştir. Türkçe-İngilizce bölümündeki Türkçe sözcükler de
ABC... sıralamasına göre dizilmişlerdir.
Elinizdeki sözlüğün kapsamı çok geniş olmakla birlikte, bu bilim dallarının tüm sözcük-
lerini içerdiği iddia edilemez. Ancak, metalbilim ve gereçbilim alanında yazılmış dünya-
nın en kapsamlı ve güvenilir İngilizce-Türkçe ve Türkçe-İngilizce karşılıklar sözlüğü oldu-
ğu rahatlıkla söylenebilir. Umarım, bu alanda çalışan bilim adamlarına, araştırmacılara,
uzmanlara, mühendislere ve öğrencilere yararlı olur. Dileğim, bu sözlüğü kullananların
Türkçe sözcükleri kullanmak ve yabancı sözcükler yerine yeni Türkçe sözcükler türetmek
için bir çaba içine girmeleridir.
E. Tekin
10.02.2006, Ankara
TEŞEKKÜR
Kırk yılı aşkın süredir gerçekleştirilen derlemeler ve iki yıla yakın yazım çalışmaları sı-
rasında bana pek çok insan yardımcı oldu. Bunların tümünü anımsamama olanak yok;
ancak, hepsine de açıkça teşekkür ediyorum.
Bu sözlüğün ortaya çıkması için yaptığım geceli gündüzlü yoğun çalışmalarda bana sa-
bırla yardımcı olan ve sevgiyle sürekli destek veren eşim Christine’e sonsuz minnettarlık
duyuyorum. Onsuz bu sözlük gerçekleştirilemezdi.
Dünyanın hızlı bir değişim süreci yaşadığı bu çağda, bilginin önemi ve bilgiye erişim dü-
zeyi daha da önem kazanmıştır. Kurulduğu günden bugüne, bilgiye yönelik yatırımlara
çok büyük önem veren ve en büyük kazanımını entellektüel sermaye olarak değerlendi-
ren ERDEMİR, sahip olduğu 41 yıllık teknik ve teknolojik bilgi birikimini paylaşmak
amacıyla bilimsel yayınlara da destek vermektedir. Ülkemizde kendi alanında ilk defa
kapsamlı bir şekilde hazırlanan bu sözlük: öğrencilere, akademisyenlere, sanayi kuruluş-
larında çalışan teknik elemanlara ve mühendislere önemli katkılar sağlayacaktır.
Oğuz ÖZGEN
Genel Müdür
ve
Yönetim Kurulu Üyesi
A
A vitamini: Retinol ABA eşçoğuzları: ABA copolymers
A.A. E.A.O: A.C. E.A.F. Abajur: Lamp shade
A.A. (AtomAğırlığı): A.W (Atomic Abajur: Lampshade
Weight) Abaküs: Abacus
A.A. kaynağı: A.C. Welding Abamper (=10amper): Abampere
A.A. Motorları: A.C. Motors Abanoz: Ebony
A.A.Alaşım simgeleri (Aluminyum Abanoz tahtası: Calamander
Birliği): A.A.Alloy designations Abartma: Exaggeration
(AluminiumAssociation)
Abbe değişmezi: Abbe constant
A.F.S. (Amerikan Dökümcüler Derneği ):
A.F.S.(American Foundrymen’s Society) Abbe kırılımölçeri: Abbe refractometer
A.F.S. Deneyleri: A.F.S. Tests Abbe sayısı: Abbe number (u)
A.I. (Asfalt Enstitüsü –ABD): A.I. Abbe yoğunlacı: Abbe condenser
(Asphalt Institute) Abbe’nin görüntü oluşum kuramı: Abbe
A.I.S.I çelik sınıflandırması: A.I.S.I. Steel theory of image formation
classification Abel ayıracı: Abel’s reagent
A.I.S.I çelik simgeleri: A.I.S.I. Steel Abfarad (=10 farad): Abfarad
designations Abkulon (=10 kulon): Abcoulomb
A.I.S.I / S.A.E çelik simgeleri: A.I.S.I / Abom (10e-9 ohm): Abohm
S.A.E Steel designations Abra: Makeweight
A.I.S.I. (Amerika Demir Çelik ABS-PA: ABS-polyamide (ABS-PA)
Enstitüsü): A.I.S.I. ABS-PC alaşımı: ABS-polycarbonate
A.N. (Atom numarası ): A.N (Atomic (ABS-PC) Alloy
Number)
ABS-SMA: ABS-styrene-maleic anhdride
A.N.S.I (Amerika Ulusal Satandartlar (ABS-SMA)
Enstitüsü): A.N.S.I (American National
Standards Institute) ABS çoğuzu: ABS polymer
A.P.T.(Amerika Petrol Enstitüsü ): A.P.I. ABS polimeri: ABS polymer
(American Petroleum Institute) Abvat (10e-7 vat): Abwatt
A.S.M. (Amerika Metal Derneği ): A.S.M. Abvolt (=10e-8 volt): Abvolt
(American Society for Metals) Acayip: Idiosyncratic; Unnatural
A.S.M.E. (Amerikan Makine Müh. ACCAR süreci: ACCAR process
Derneği): A.S.M.E. (American Society of Accoloy (alaşımı): Accoloy
Mechanical Engineers) Acem kılıcı: Two-edged sword
A.S.T.M. birleşik simgeleme dizgesi: Acemi: Unpracticed; Unskilled
A.S.T.M. unifed numbering system
Acheson fırını: Acheson furnace
A.S.T.M. (Amerikan Gereç Deneme
Derneği): A.S.T.M.(American Society for Acı: Affliction; Bitter
Testing of Materials) Acı bira: Ale
A3O4 tür oksitler: A3O4- type oxides Acı duymama (tıp): Hypesthesia
AA alaşım simgeleri: Aluminium Acı madde (kim.): Bitter substance
association alloy designations Acı sıvı: Bitters
“A” birikinti: “A” segregate Acı su: Hard water
Aba: Gaberdine Acı tat: Tang
Aba: Hodden Acı tortu suyu: Bittern
Acıyan yer (tıp) Açık ocak (maden)
2
Açık ocak madenciliği Açısal nicem sayısı
Açık ocak madenciliği: Opencast mining Açıkta kalan yüzey: Exposed finish
(=Open pit mining) Açıkta kalmış: Exposed
Açık ocak madenciliği: Open pit mining Açıkta olmayan kullanım yüzeyli:
Açık parlak kırmızı: Scarlet U-finish (=Unexposed finish)
Açık pazar: Open market Açıları eşit: Isogonic
Açık pembe yakut: Balas ruby Açılı: Angled
Açık pota (cam): Open pot Açılı eğme: Angle bending
Açık renk: Tint Açılı işleme: Oblique machining
Açık renk: Tincture Açılı kesme: Oblique cutting
Açık renk: Transparent colour Açılı taşlayıp parlatma (düz cam kenarı):
Antique level
Açık renk gözlü: Glass-eyed
Açılı vana: Angle valve
Açık sarı: Agate gray
Açılılık: Angularity
Açık tabanlı geniş başlı tomruk kalıbı:
Open bottom big-end-up ingot mould Açılır asma köprü: Drawbridge
Açılır kapanır döküm deliği: Collapsible
Açık uçlu değirmenler: Hollow end mills
sprue
Açık uçlu merdaneler: Open-end rolls Açılır kapanır masa: Drop table
Açık yalazlı fırın: Open flame furnace Açılır kapanır metal maça: Collapsible
Açık yalazlı ışıtaç (maden): Naked lamp metal core
Açık yük vagonu: Lorry Açılma: Efflorescence
Açık yüzlü kum kalıba döküm: Open Açılma (refrakter): Bursting
sand casting Açılma dayancı: Bursting strength
Açık yüzlü kalıp (döküm): Open-face Açılmamış: (kangal) Uncoiled; Unopened
mould Açılmamış delik: Blind hole
Açıklama: Exposition; Explanation Açılmış delik: Pierced hole
Açıklaması olanaksız: Unaccountable Açımlama: Decipherment
Açıklanamaz: Unaccountable Açınım eğrisi: Involute
Açıklanmamış: Unexplained Açıölçer (x- ışınları): Goniometer
Açıklanmayan: Unexplained Açıölçer tablası: Goniometer stage
Açıklayıcı: Explanatory Açısal: Angular
Açıklık: Gap; Open; Clearance; Span; Açısal açıklık: Angular aperture
Orifice; (foto)Aperture Açısal büyütme: Angular magnification
Açıklık bağlantıları (tıp): Gap junctions Açısal çözünüm: Angular resolution
(=Cell-cell contact) Açısal çözünürlük: Angular resolution
Açıklık mastarı: Gage bar Açısal devinirlik: Angular momentum
Açıklık sınırlayıcı (optik): Aperture stop Açısal dönüm: Angular displacement
Açıklık zıtlığı: Aperture contrast Açısal haddeleme yöntemi: Angular
Açıklıklı fırın: Slot furnace rolling method
Açıklıklı taramalı evre zıtlıklı Açısal hız: Angular velocity
mikroskopi: Aperture scanning phase- Açısal ivme: AngularAccelaration
contrast microscopy Açısal moment: Angular momentum
Açıklıklı yakın alan taramalı mikroskopi: Açısal nicem sayısı: Angular quantum
Aperture near-field scanning microscopy number
3
Açısal sıklık Ağ ağ olma
4
Ağ biçimli Ağılı çözelti
Ağ biçimli: Plexiform; Retiform Ağartma maddesi: Bleach; Blancher
Ağ bozucu (oksitler-cam): Network Ağartma teknesi: Bleach
modifier Ağartma tozu: Bleaching powder
Ağ çözümlemesi: Network analysis Ağcık lifi (göz): Reticular fibre
Ağ değiştiren yükün: Network-modifying Ağdalı: Viscose; Viscous
ion Ağdalı akış: Viscous flow
Ağ gözü: Mesh Ağdalı bozunum (cam): Viscous
Ağ katman (göz): Retina deformation
Ağ katman gözlemi (tıp): Retinoscopy Ağdalı esnek: Viscoelastic
Ağ katman körlüğü (tıp): Retinitis Ağdalı esnek bozunum: Viscoelastic
pigmentosa deformation
Ağ katman sayrılığı (tıp): Retinopathy Ağdalı esnek davranım: Viscoelastic
Ağ katman yangısı (tıp): Retinitis behaviour
Ağ kutusu (e.mik.): Grid box Ağdalı esnek gevşeme: Viscoelastic
Ağ oluşturan yükün: Network-forming relaxation
ion Ağdalı esnek gevşeme katsayısı:
Ağ oluşturucu (oksitler-cam): Network Viscoelastic relaxation modulus
former Ağdalı esnek sürünme: Viscoelastic creep
Ağ örgüsü: Network Ağdalı esneklik: Viscoelasticity
Ağ örme: Netting Ağdalı esneklik katsayısı: Viscoelastic
Ağ teli: Netting wire modulus (Mve)
Ağ tutkalı (e.mik.): Grid glue Ağdalı madde: Viscous substance
Ağaç burgusu: Broach Ağdalı yapışkan: Viscous adhesive
Ağaç dalı: Limb; Twig; Branch Ağdalı yoğruk: Viscoplastic
Ağaç direk (maden): Timber Ağdalı yoğrukluk: Viscoplasticity
Ağaç işleri: Woodworking Ağdalık birimi (10N-sec/m): Poise
Ağaç kabuğu: Bark Ağdalık ölçümü: Viscometry
Ağaç kesme: Woodchopping (= Viscosimetry)
Ağaç oymacılığı: Xylography Ağdalıkölçer: Viscometer (=Viscosimeter)
Ağaç sökme: Timber drawing Ağdalılık: Viscosity
Ağaç tirizi (sepetçilik): Split1 Ağdalılık aralığı: Viscous range
Ağaç vidası: Lag screw (=Coach screw) Ağdalılık direnci: Viscous resistance
Ağar(t)ma: Whitening Ağdalılık katsayısı: Viscosity coefficient
Ağarmış: Whitish; Grizzled Ağdalılık sayısı: Viscosity number
Ağartan: Whitener Ağı: Toxicant; Poison; Toxin; Venom
Ağartıcı: Blancher; Decolorant Ağı bilimi (tıp): Toxicology
Ağartılmamış (kumaş): Unfinished Ağı hastalığı (tıp): Toxicosis
Ağartılmış: Whited Ağı üreten (tıp): Toxicogenic
Ağartılmış pamuklu kumaş: Mercerized Ağıl: Fold (=lap); Pen; Yard
fabric Ağıla(n)ma: Toxication; Poisoning
Ağartma: Bleaching; Mercerization; Ağılı: Toxic; Venomous; Poisonous
Blanching Ağılı çözelti: Toxic solution
5
Ağılı duman Ağırlıklı ortalama
Ağılı duman: Toxic fumes Ağır metal florür camı: Heavy metal-
Ağılı gaz: Toxic gas fluoride glass
Ağılı protein: Toxalbumin Ağır metal oksit camı: Heavy metal oxide
(HMO) glass
Ağılık izlemi: Toxicity monitoring
Ağır metal tuzları (Pb;Os;Mo;W;U. v.b.):
Ağılılık: Toxicity
Heavy-metal salts
Ağımsı: Reticulated
Ağır ortam: Heavy medium
Ağır: Massive; Heavy; Weighty; Gross
Ağır ortamlı ayırma: Heavy medium
Ağır agrega: Heavy aggregate separation
Ağır atom: Heavy atom Ağır parçacık (atom): Heavy particle
Ağır barit: Heavy spar Ağır profil: Heavy section
Ağır beton: Loaded concrete Ağır profil haddesi: Heavy section mill
Ağır bombalama uçağı: Heavy bomber Ağır saclar: Heavy plates
Ağır brokar: Baldachin Ağır sanayi: Heavy industry
Ağır cisim: Weight Ağır silahla donatılmış: Heavy-armed
Ağır hidrojen: Deuterium; Heavy Ağır silahlı: Heavy-armed
hydrogen Ağır su: Deuterium oxide; Heavy water
Ağır hurda: Heavy scrap Ağır taşlama çarkı: Muller
Ağır iş: Heavy duty Ağır top: Heavy artillery
Ağır iş araçları: Heavy duty vehicles Ağır tortu (maden): Placer
Ağır iş çelikleri: Ultraservice steels Ağır tortu madenciliği: Placer mining
Ağır iş makinaları: Heavy duty machines; Ağır yük arabası: Cart
Heavy machinery
Ağır yüklenti: Heavy burden
Ağır iş refrakteri: Extra duty refractory
Ağırlaşan (hastalık): Ingravescent
Ağır iş sırı: Extra duty glaze
Ağırlaşma: Ingravescence
Ağır iş takımları: Heavy duty tools
Ağırlık: Heft; Gravity; Weight
Ağır iş tuğlası: Extra duty brick
Ağırlık boşaltma kayışı: Discharge weight
Ağır iş ateş tuğlası: Superduty fireclay belt
brick
Ağırlık denetimi: Weight control
Ağır iş yağları: Heavy duty oils
Ağırlık derişimleştirme: Gravity
Ağır işçilik: Manual labour concentration
Ağır işlik şamot tuğla: Superduty fireclay Ağırlık düşürme deneyi: Drop weight test
brick
Ağırlık farkı birikimi: Gravity segregation
Ağır kil: Heavy clay
Ağırlık merkezi: Centre of gravity
Ağır kil ürünler: Heavy clay products
Ağırlık ortalamalı molekül ağırlığı:
Ağır kimyasallar: Heavy chemicals Weight-average molecular weight
Ağır kruvazör: Heavy cruiser Ağırlık özekli konaç dizgesi (mat.):
Ağır külçe (metal): Slug Barycentric coordinate system
Ağır külçe deneyi: Slug test Ağırlık yüzdesi: Weight percent
Ağır küme: Heavy aggregate Ağırlıklı: Weighted
Ağır mağnezyum oksit: Heavy Ağırlıklı kesit alanı: Weighted cross-
magnesium oxide section
Ağır metal: Heavy metal Ağırlıklı ortalama: Weighted average
6
Ağırlıklı tuzak Ahlâk konuları
Ağırlıklı tuzak: Deadfall Ağızda dikey çatlağı (cam): Split finish
Ağırlıkölçüm (bilim): Gravimetry Ağızda kaba kalıp izi (cam): Open ring
Ağırlıksal: Gravimetric Ağızda kaba kalıp izi (cam): Joint seam
Ağırlıksal birikim: Gravitational Ağızdan alınan: Peroral
segregation Ağızdan dolma tüfek: Muzzleloader
Ağırlıksal çözümleme: Ağızdan döküm (pota): Lip pouring
GravimetricAnalysis Ağızdan verilen: Oral
Ağırlıksız: Unweighted; Weightless Ağızdışı implantları: Extraoral implants
Ağırlıksızlık: Weightlessness Ağızdışı koyuntuları: Extraoral implants
Ağırsak: Boss Ağızla ilgili: Oral
Ağıtutar: Antitoxine Ağızlık (çalgı): Mouthpiece
Ağız: Chop; Edge; Orifice Ağlaşma (seramik bezemesi):
Ağız (canlı): Mouth Reticulation
Ağız (şişe): Mouthpiece Ağlı çoğuz: Network polymer
Ağız açan (tıp): Gag Ağlı dağlama (çelik): Network etching
Ağız açma: Flaring Ağlı eşçoğuz: Network copolymer
Ağlı içyapı: Network structure
Ağız açma (şişe): Cork age
Ağlı kopolimer: Network copolymer
Ağız açma aleti: Flaring tool
Ağlı molekül yapısı (çoğuz): Network
Ağız açma raybası (cam): Pucella molecular structure
Ağız bilimi (tıp): Stomatology Ağlı polimer: Network polymer
Ağız boşluğu: Chop2 Ağlı yapı: Network structure
Ağız çatlakları (bardak): Rim splits Ağrayan (yara): Tender
Ağız düzlüğü (cam): Sealing ring; Locking Ağrı: Pain; Ache
ring (=Sealing surface) Ağrı dindirici: Analgesic; Painkiller; (ilaç)
Ağız düzlüğü (cam): Lip Anodyne
Ağız genişletme (cam): Flaring Ağrı duyarlıkölçeri: Algometer
Ağız içi küresel genişliği (cam): Undercut Ağrı veren: Painful
ring Ağrıdan kıvranma (tıp): Writhing
Ağız içi mastarı (cam): Bore gauge Ağrılı: Painful; Pained
Ağız kenar kalınlığı (bardak): Edge Ağrılı seyirce: Tic douloureux
thickness Ağrısız: Painless
Ağız kenarı; (bardak) Rim; (cam) Brim Ağsı: Plexal; Reticular
Ağız kesme makinası (cam): Fire finisher Ağsı alyuvar (tıp): Reticulocyte
Ağız mızıkası: Harmonium Ağsı göze: Reticulum cell
Ağız yakma: Fire finishing; (cam): Edge Ağsı yapı: Reticulum
fusion Ağsız: Webless
Ağız yakma hatası (cam): Bad glaze Ağyuvar: Reticulocyte
Ağız yangısı (tıp): Stomatitis Ağzına kadar dolu: Topfull
Ağız yangısı yapan (tıp): Stomatitic Ahenk: Harmony
Ağız yarası (tıp): Canker Ahenkli: Rhythmical; Harmonious
Ağız yuvarlatma (cam): Rounding of rim Ahenksiz: Incompatible
Ağıza ilişkin (tıp): Stomatic Ahlâk konuları: Ethical issues
7
Ahlâksal Akciğer (tıp)
8
Akciğer çıkarımı (tıp) Akışkan basıncı
Akciğer çıkarımı (tıp): Pneumonectomy Akım besleyicisi: Supply
Akciğer daralması (tıp): Atelectasis Akım denetleci: Galvanostat
Akciğer sönümü (tıp): Atelectasis Akım duyarlı algılayıcılar: Amperometric
Akciğer tozacası (tıp): Pneumoconiosus sensors
Akciğer ve mideye ilişkin (tıp): Akım kesici: Circle breaker
Pneumogastric Akım verimliliği: Current efficiency
Akciğer yangısı (tıp): Pneumonia Akım yoğunluğu: Current density
Akciğer zarı hastalığı (tıp): Hyaline Akımla kaplama: Galvanoplasty
membrane disease Akımlı tel: Live wire
Akciğer zarı su toplaması (tıp): Akımölçer: Ampermeter; Ammeter
Hydrothorax (elekt.); Rheoscope
Akciğere ilişkin: Pneumonic Akımsız: Electroless
Akça: Whitish Akınak (tıp): Fistula
Akçıl: Whitish Akıntı: Effluence
Akçıl göz bebeği: Walleye Akıntı: Leakage
Akçıl göz bebekli (tıp): Walleyed Akıntı (burun): Defluxion
Akçıl hormonu: Melatonin Akıölçer: Fluxmeter
Akderi (deri hastalığı): Vitiligo Akış: Flow; Effluence
Akdın tulumu: Pantdress Akış bilimi: Rheology
Akordiyon: Accordion Akış çizgesi: Flow chart; Flow diagram;
Akermanit: Akermanite Hydrograph
Akı: Flux Akış çizgileri: Flow lines
Akı çizgileri (mıknatısAlan): Flux lines Akış çizgisi: Streamline
Akı yoğunluğu: Flux density (B) Akış deliği (besleyici) (cam): Orifice ring
Akıcı: Effluent Akış denetimi: Flow control
Akıcı film derişimi: Flowing-film Akış denetimli kok fırını: Flow-controlled
concentration coke oven
Akıl almaz: Incredible; Incomprehensible; Akış gerilimi (gerçek gerilim): Flow stress
Inconceivable Akış gözesi: Flow cell
Akıl durgunluğu (tıp): Hyponoia Akış hızı: Flow rate
Akıl hastalığı (tıp): Mental illness Akış indisi: Flow index
Akıl hastanesi: Mental hospital Akış izleme: Flow monitoring
Akıl hesabı: Mental arithmetic Akış korozyonu: Impingement attack
Akıl sağlığı: Sanity Akış koşulları: Flow conditions
Akıl/ruh hastalığı tedavisi (tıp): Mental Akış ölçme Aygıtı: Venturi pipe
treatment Akış sayacı (parça büyüklüğü): Stream
Akıllı: Rational counter
Akılsal: Mental Akış yapısı: Flow structure
Akım: Current Akış yenimi: Impingement attack
Akım-gerilim eğrisi: Current-potential Akış yolu (cam) Cumba: Alcove
curve Akışkan: Fluid
Akım azaltma: Current decay Akışkan basıncı: Fluid pressure
9
Akışkan basınçlı biçimleme Akma menevişlemesi (ısılmekanik işlem)
10
Akma noktası Aksırtıcı (madde)
Akma noktası: Yield point Akrilat: Acrylate
Akma noktası olgusu: Yield point Akrilat temelli basınç duyarlı yapışkan:
phenomenon Acrylate-based pressure sensitiveAdhesive
Akma noktası uzaması: Yield point Akrilatlar: Acrylates
elongation Akrilatlı silikon uretanlar: Acrylated
Akma oranı: Yield ratio silicone urethanes
Akma sıcaklığı (10e5 poise sıcaklığı): Akrilatlı silikonlar: Acrylated silicones
Flow point Akrilatlı üretanlar: Acrylated urethanes
Akma süresi (seramik): Drain time Akrilik asit: AcrylicAcid
Akma uzaması: Yield point elongation Akrilik bileşikler: Acrylic compounds
Akmaklı (tıp): Fistulous (=Fistular) Akrilik elyaf: Acrylic fiber
Akmasız ray: Dead rail Akrilik emayeler: Acrylic enamels
Akmaz: Viscose Akrilik ester reçineler: Acrylic ester resins
Akmaz: Viscous Akrilik esterler: Acrylic esters
Akmaz benzeri akış: Quasiviscous flow Akrilik kaplama: Acrylic coating
Akmaz benzeri eğrisi: Quasiviscous curve Akrilik lateks: Acrylic latex
Akmazlık: Viscosity Akrilik lif: Acrylic fibre
Akmazlık aralığı (çoğuz): Viscous range Akrilik lif: Acrylic fiber
Akmazlık birimi: Poise Akrilik plastikler: Acrylic plastics
Akmazlık direnci: Viscous resistance Akrilik reçineler: Acrylic resins
Akmazlık katsayısı: Viscosity coefficient Akrilikanhidrid: AcrylicAnhydride
Akmazlık katsayısı: Coefficient of Akrilikler: Acrylics
viscosity
Akrilik-stiren-akrilonitril (ASA):
Akmazlık ölçümü (bilim): Viscometry Acrylic-styrene-acrylonitriles (ASA)
(=Viscosimetry)
Akrilonitril: Acrylonitrile
Akmazlıkölçer: Viscometer
(=Viscosimeter) Akrilonitril butadien: Acrylonitrile
butadiene
Akmermer: Alabaster
Akrilonitril butadiyen stiren (ABS):
Akmika: Muscovite Acrylonitrile–butadiene-styrene (ABS)
Akne (tıp): Acne Akrilonitril butadiyenli kauçuk:
Akort: Tuning Acrylonitrile–butadiene-rubber
Akort düdüğü: Pitch pipe Akrilonitril polimer: Acrylonitrile
Akort edilebilir: Tunable polymer
Akort vidası: Tuning peg Akrolein: Acrolein
Akort vidası: Tuning pin (=Tuning peg) Aks: Axle
Akpirit: Marcasite Aks yatağı: Axle journal
Akrabalık: Relationship Aksak (tıp): Hipshot
Akridin: Acridine Aksak zırh levhası: Lame
Akriflavin: Acriflavine Aksam: Component
Akrilaldehit: Acrylaldehyde (=Acrolein) Aksama: Limping
Akrilamid: Acrylamide Aksırma (tıp): Sternutation
Akrilan (iplik): Acrilan Aksırtıcı (madde): Sternutatory
11
Aksırtıcı zehirli gaz Alan elektron mikroskobu
12
Alan etkili transistör Alaşma
Alan etkili transistör: Field-effect Alaşım çeliği: Alloy steel
transistor (FET) Alaşım dizgeleri: Alloy systems
Alan kavisi (mercek): Curvature of field Alaşım dökümü: Alloy casting
Alan kuramı: Field theory Alaşım elementleri: Alloying elements
Alan mıknatısı: Field magnet Alaşım hurdası: Alloy scrap
Alan numarası (optik): Field number Alaşım kaplama: Alloy plating
Alan salıcısı: Field emitter Alaşım kaplaması: Alloy plating
Alan salım kaynağı: Field emission source Alaşım karbürü: Alloy carbide
(=Field emitter) Alaşım katıkları: Alloy additions
Alan salım tabancalı geçirimli elektron Alaşım nitrürleri: Alloy nitrides
mikroskobu: Field-emission gun
Alaşım ögeleri: Alloying elements
transmission electron microscope
Alaşım silosu: Alloy hopper
Alan salım tabancalı taramalı elektron
mikroskobu: Field-emission gun scanning Alaşım tasarımı: Alloy design
electron microscope Alaşım tozu: Alloy powder
Alan salım tabancası: Field-emission gun Alaşım yapımı: Alloy making
Alan salımı: Field emission Alaşım yapışkanı: Alloy adhesive
Alan salımlı mikroskop: Field-emission Alaşımlama: Alloying
microscope Alaşımlama katıkları: Alloying additions
Alan sargısı (elekt.): Field winding Alaşımlanmamış: Unalloyed
Alan yeğinliği: Field strength (=Field Alaşımlı çelik: Alloy steel
intensity) Alaşımlı çelik çubuklar: Alloy steel bars
Alan yükünlü mikroskop: Field ion Alaşımlı çelik döküm: Alloy steel casting
microscope Alaşımlı çelik levha: Alloy steel plate
Alan yükünlü mikroskopi: Field ion Alaşımlı çelik tel: Alloy steel wire
microscopy
Alaşımlı demir dökümler: Alloyed iron
Alan yükünleşme mikroskobu: Field- castings
ionization microscope
Alaşımlı dökme demir: Alloy cast iron
Alanin: Alanine
Alaşımlı döküm: Alloy casting
Alanit: Allanite
Alaşımlı otomat çelikleri: Free-machining
Alanölçer: Planimeter alloy steels
Alanölçüm yöntemi (metalografi): Alaşımlı pik demir: Ermalite™
Planimetric method
Alaşımlı takım çeliği: Alloy tool steel
Alanölçümsel: Planimetric
Alaşımlı yapı çelikleri: Constructional
Alanölçümü: Planimetry Alloy steels
Alansal çözümleme: Areal analysis Alaşımlı yay teli: Alloy spring wire
Alansal x–ışınları çözümlemesi: Areal Alaşımsız: Unalloyed
x–ray analysis
Alaşımsız çelikler: Nonalloyed steels;
Alarm: Alarm Unalloyed steels
Alaska boru hattı: Alaskan pipeline Alaşımsız küresel dökme demir:
Alaskit: Alaskite Unalloyed ductile iron
Alaşım: Alloy Alaşımsızlaş(tır)ma: Dealloying
Alaşım bileşimi: Alloy composition Alaşma: Laking
13
Alaşmış Alevle kesme hatası (cam)
14
Alevle parlatılmış (cam) Alın frezesi
Alevle parlatılmış (cam): Fire finished Algılama kısıtı: Limit of detection;
Alevle parlatılmış kenar (cam): Fire Detection limit
finished edge Algılama kolimatörü: Detector collimator
Alevle parlatılmış ağız (cam): Fire Algılama koşutacı: Detector collimator
finished rim Algılanabilen en düşük kütle: Minimum
Alevle parlatma (cam): Fire finishing detectable mass
Alfa: Alpha Algılanmamış: Undetected
Alfa-beta alumina: Alpha-betaAlumina Algılayıcı: Sensor; Detector
Alfa-beta pirinçleri: Alpha – beta brasses Algılayıcı aygıtlar: Sensing devices;
Alfa-beta titan: Alpha-beta titanium Sensory devices
Alfa-beta yapısı: Alpha – beta structure Algılayıcı buzlanması: Detector icing
Alfa-Fe2O3: Alpha-Fe2O3 Algılayıcı kapağı: Detector shutter
Alfa alumina: Alpha alumina Algılayıcı nicem verimliliği: Detector
Alfa amino asitler: Alpha Amino Acids quantum efficiency
Alfa bölgesi: Alpha region Algılayıcı penceresi: Detector window
Alfa demir: Alpha iron Algılayıcı sinir (tıp): Receptor
Alfa dengeleyici: Alpha stabilizer Algılayım (=sezgi): Sense
Alfa dengeleyici element: Alpha Algısal: Sensory
stabilizing element Algısallık: Susceptibility
Alfa evresi: Alpha phase Alginatlar: Alginates
Alfa ferrit: Alpha ferrite (=ferrite) Alginik asit: Alginic acid
Alfa ışınları: Alpha rays ALGOL (bilgisayar): ALGOL
Alfa iki üstü: Alpha double prime (ALGOritmic Language)
Alfa kabuğu: Alpha case Algoritma: Algorithm
Alfa kalay: Alpha tin Alıcı: Acceptor; Receiver
Alfa martensit: Alpha martensite Alıcı atomlar: AcceptorAtoms
Alfa oluşturu ögeler: Alpha forming Alıcı doyumu: Acceptor saturation
elements Alıcı düzeyi: Acceptor level
Alfa oluşturucu elementler: Alpha Alıcı elektron durumu: Acceptor electron
forming elements state
Alfa oluşturucular: Alpha formers Alıcı katışkıları: Acceptor impurities
Alfa parçacıkları: Alpha particles Alıcı maşa (cam): Take-out tongue
Alfa pirinçleri: Alpha brasses Alıcı yer: Acceptor site
Alfa saçılımı: Alpha scattering Alıkoyabilirlik: Retentivity
Alfa selüloz: Alpha cellulose Alıkoyma: Retention
Alfa süreci: Alpha process Alın: Brow; (tıp) Forehead; (madencilik)
Alfa titanyum: Alpha titanium Face
Alfa uranyum: Alpha uranium Alın bağlantısı: Butt joint
Alfa üstü: Alpha prime Alın çatlakları: Butt cracks
Alfa yokoluşumu: Alpha decay Alın dişlisi: Spur gear
Algaroth tozu (SbCl): Powder of Algaroth Alın frezeleme: Face milling
Algılama: Detection Alın frezesi: Face mill
15
Alın göçmesi (Madencilik) Alkali toprak borat camları
16
Alkali toprak boroalumino-silikat camları Almaşma
Alkali toprak boroalumino-silikat Alken dizisi: Alkene series
camları: Alkaline earth boroalumino- Alkınma: Fading
silicate glass Alkid kaplama: Alkyd coating
Alkali toprak germanat camları: Alkaline Alkid plastik: Alkyd plastic
earth germanate glass
Alkid reçineler: Alkyd resins
Alkali toprak metalleri: Alkaline earth
metals Alkidler: Alkyds
Alkali toprak oksitleri (CaO): Alkaline Alkil kökü: Alkyl group
earth oxides Alkilleşme: Alkylation
Alkali toprak sırlar: Alkaline earth glazes Alkin: Alkine (=Alkyne)
Alkali toprak silikat camları: Alkaline Alkin dizisi: Alkylene series
earth silicate glasses Alkocel: Alcogel
Alkali toprak sülfürleri: Alkaline earth Alkol: Aqua vitae; alcohol
sulphides Alkol ayrıştırma: Alcoholysis
Alkali uranatlar: Uranium orange Alkol yoğunlaştırıcı: Vinificator
Alkali yenimi: Alkali corrosion Alkolle ovma: Embrocation
Alkali yunak: Alkaline bath Alkoller: Alcohols
Alkaliler: Alkalies Alkollü: Spirituous
Alkalili: Basic; Alkaline Alkollü benzin: Gasohol
Alkalili çözelti: Alkaline solution Alkollü içki: Stimulant
Alkalili dağlama: Alkaline etching Alkollü pelte: Alcogel
Alkalili elektrik arkı ocağı: Basic electric Alkaloid: Alkaloid
arc furnace (B.O.F) Alkolölçer: Alcoholmeter
Alkalili elektrik ark ocağı süreci: Basic Alkomaks: Alcomax
electric arc process (B.O.P)
Allen metali: Allen’s metal
Alkalili fırın: Basic furnace
Allen tornavidası: Allen wrench
Alkalili kurşun karbonat: Basic lead
Allen vidası: Allen screw
carbonate
Allık parlatma tozu(=Kızıl hematit):
Alkalili kurşun kromat: Basic lead
Rouge
chromate
Allis –Chalmers denetimli atmosfer
Alkalili taban: Basic bottom
tepkimeci: Allis – Chalmers controlled
Alkalili yansızlaştırıcı: Alkaline atmosphere Reactor (ACCAR)
neutralizer
Allopren: Alloprene
Alkalilik: Basicity; alkalinity
Almaç: Receiver
Alkalilik indisi: Basicity index
Alman denizaltısı: U-boat
Alkalilik oranı: Basicity ratio
Alman gümüşü: German silver
Alkaliölçer: Alkalimeter
Alman gümüşü eşyalar: German silver
Alkaliye daldırma: Caustic dip articles
Alkan: Alkane Alman Standartlar Enstititüsü: Deutsche
Alkan damarı (tıp): Artery Institut für Normung (DIN)
Alkan dizisi: Alkane series Almandin: Almandine
Alkana çevirme (tıp): Arterializstion Almaşık akım: Alternating current
Alken: Alkene Almaşma: Alternation
17
Almenec süreci Alt uzay ilingesi (mat.)
18
Alt üst Altın kabuk
Alt üst: Upside-down Altıgensel sıkı istifli birim göze:
Alt vites dişlisi (mak.): Underdrive Hexagonal close-packed unit cell
Alt yüz: Underside Altıgensel sıkı istifli düzlem: Hexagonal
Altderi (tıp): Corioum close-packed plane
Alternatif akım: Alternating current Altıgensel sıkı istifli metal: Hexagonal
Alternatif akım motorları: Alternating close-packed metal
current motors Altıgensel sıkı istifli örüt: Hexagonal
Alternatif akımlı ark kaynağı: Alternating close-packed crystal
current arc welding Altıgensel sıkı istifli yön: Hexagonal
Alternatör: Alternator close-packed direction
Altı: Six Altıklorlu etan: Hexachloroethane
Altı C-atomlu şeker: Hexose Altıköşe (kesitli) çubuklar: Hexagons
Altı değerlikli: Sexivalent Altılı soğuk hadde: Cluster mill; Cluster
Altı değerlikli (kim.): Hexavalent rolling mill
Altı düz mavna: Keelboat Altın: Yellow metal; Gold
Altı etil dört fosfat: Hexaethyl Altın-Platin alaşımları: Gold-platinum
tetraphosphate (HETP) alloys
Altı kat: Sextuple Altın amalgamı: Gold amalgam
Altı köşeli cıvata: Hexagonal bolt Altın arıtma: Gold refining
Altı köşeli piramit: Hexagonal pyramid Altın arayıcı: Gold digger
Altı köşeli pirinç çubuk: Hexagonal brass Altın ayarı: k arat
rod Altın ayırma ızgarası: Riffle
Altı köşeli prizma: Hexagonal prism Altın baskı (dekor): Gold print
Altı köşeli somun: Hexagonal nut
Altın boya: Gold paint
Altı köşeli vida: Hexagonal screw
Altın derişimi: Gold concentration
Altı parçalı: Sextuple
Altın döküntüsü: Gold waste
Altı parçalı eğriler: Sextuple curves
Altın dövme: Gold beating
Altı parçalı noktalar: Sextuple points
Altın dövücüsü: Goldbeater
Altı yollu döküm makinası: Six-strand
casting machine Altın düğme: Gold button
Altı yollu kütük döküm makinası: Six- Altın eşya: Gold ware
strand billet caster Altın folyo: Gold foil
Altı yüzlü (katı cisim): Hexahedron Altın haddeleme: Gold rolling
Altıayda bir: Semiannual Altın haddesi: Gold rolling mill
Altıgen (geom.): Hexagon Altın hakkâkı: Gold engraver
Altıgen biçimli: Hexagonal Altın hâkketme: Gold engraving
Altıgen telli emprime cam: Hexagonal Altın hidroksit: Gold hydroxide
mesh wired glass
Altın içerikli: Auriferous
Altıgensel: Hexagonal
Altın içerikli kum: Banket
Altıgensel bor nitrür: Hexagonal boron
nitride Altın için yağ: Gold essence
Altıgensel kafes: Hexagonal lattice Altın iyodür: Gold iodide
Altıgensel sıkı istifli: Hexagonal close- Altın izabesi: Gold smelting
packed (hcp) Altın kabuk: Gold shell
19
Altın kakma Altimetre
20
Altlık Aluminayla toklaştırılmış zirkonya
Altlık: Book rack; Support; Mat; Board; Alttan üflemeli alkali oksijen süreci:
Underlay; Bolster Bottom blown basic oxygen process
Altlık (seramik): Saddle Altuni: Aureate
Altlık plâkası: Bolster plate Altyapı: Infrastructure
Altlıksız: Matless Altyapı (içyapı): Substructure
Altmış: Sixty Altyazı: Caption
Altmışıncı: Sixtieth Alumel: Alumel
Alttan ateşlemeli fırın (cam): Under-fired Alumilit süreci: Alumilite process
furnace Alumina: Alumina
Alttan çekişli fırın (cam): Down-draught Alumina – grafit: Alumina-graphite
kiln
Alumina – silika dengeli evre çizgisi:
Alttan dökülmüş: Bottom cast Alumina-Silica equilibrium phase diagram
Alttan döküm: Bottom casting; Uphill Alumina – silika dizgesi: Alumina-Silica
casting (=Bottom pouring) system
Alttan dökümlü kalıbın içine giriş Alumina – silika tuğlamsıları: Alumina-
yolluğu: Fountain Silica refractories
Alttan girişli yolluk: Bottom gate Alumina aluminyum titanat karmalar:
Alttan kabarcıklandırma: Bottom Alumina aluminium titanate composites
bubbling Alumina borosilikat camı: Alumina
Alttan kapaklı kepçe: Drop bucket borosilcate glass
Alttan karıştırımlı konverter: Bottom Alumina destekli aluminyum: Alumina-
stirring converter reinforced aluminium
Alttan karıştırmalı çevirteç: Bottom Alumina kalıntılar: Alumina inclusions
stirring converter Alumina porseleni: Alumina porcelain
Alttan karıştırma: Bottom stirring Alumina seramikleri: Alumina ceramics
Alttan kaynaklama: Overhead-position Alumina silika reflakterler: Alumina-
welding silica refractories
Alttan oksijenle kireç üfleme süreci Alumina temelli destekler: Alumina-
(çelik): Oxygen and lime bottom blowing
based reinforcements
(OBM) process
Alumina titan karbür karmalar:
Alttan saplı sıvacı tahtası: Hawk
Alumina-titanium carbide composites
Alttan üfleme: Bottom blowing
Alumina tuğlalar: Alumina bricks
Alttan üfleme dizgesi: Bottom blowing
Alumina zirkonya dizgesi: Alumina
system
zirconia system
Alttan üflemeli konvertör: Bottom blown
Alumina zirkonya silikalı gereçler:
converter
Alumina-zirconia-silica (AZS) materials
Alttan üflemeli oksijen çelik yapımı:
Aluminalı beyaz eşya: Alumina whiteware
Bottom blown oxygen steelmaking
Aluminalı kum: Fat sand
Alttan üflemeli sinterleme: Up-draught
sintering Aluminat camları: Aluminate glasses
Alttan üflemeli süreçler: Bottom blown Aluminat kalıntılar: Aluminate inclusions
processes Aluminatlar: Aluminates
Alttan üflemeli toplaklama: Up-draught Aluminayla toklaştırılmış zirkonya:
sintering Alumina toughened zirconia
21
Aluminoborat camları Aluminyum bromür
22
Aluminyum camı seramikleri Aluminyum pirinci
Aluminyum camı seramikleri: Aluminyum işlem simgeleri: Aluminium
Aluminosilicate glass ceramics temper designation
Aluminyum cevheri: Aluminium ore Aluminyum iyodür: Aluminium iodide
Aluminyum çinko bakır alaşımları: Aluminyum izabesi: Aluminium smelting
Aluminium zinc copper alloys Aluminyum kaplamalı sac: Aluminium
Aluminyum çubuk: Aluminium rod coated sheet
Aluminyum döküm alaşımları: Aluminyum kaplama: Aluminium coating
Aluminium casting alloys Aluminyum kaplama süreci: Al-fin
Aluminyum dökümhanesi: Aluminium process; Alplate process
foundry Aluminyum kaplı: Alclad
Aluminyum dökümhanesi uygulaması: Aluminyum kaplı çelik şerit: Feran
Aluminium foundry practice Aluminyum kaplı metal: Alclad metal
Aluminyum dökümler: Aluminium Aluminyum kaplı sac: Alclad sheet
castings
Aluminyum kaynağı: Aluminium welding
Aluminyum dövme: Aluminium forging
Aluminyum klorlama: Aluminium
Aluminyum edilginleştirme: Aluminium chlorination
passivation
Aluminyum klorür: Aluminium chloride
Aluminyum emayesi: Aluminium enamel
Aluminyum korumalı ark kaynağı:
Aluminyum emayesi: Alumina enamel Aluminium shielded arc welding
Aluminyum emdirilmiş çelik: Calorized Aluminyum laktat {Al3}: Aluminium
steel lactate
Aluminyum emdirilmiş yüzey: Calorized Aluminyum levha: Aluminium plate
surface
Aluminyum lityum alaşımları:
Aluminyum emdirme: Aluminising; Aluminium lithium alloys
Calorizing
Aluminyum lityum döküm alaşımları:
Aluminyum florür: Aluminium fluoride CastAluminium lithium alloys
Aluminyum folyo: Aluminium foil Aluminyum magnesyum alaşımları:
Aluminyum fosfat: Aluminium phosphate Aluminium magnesium alloys
Aluminyum fosfür: Aluminium Aluminyum metafosfat: Aluminium
phosphide metaphosphate
Aluminyum giydirik: Alclad Aluminyum nikel dengeli evre çizgesi:
Aluminyum giydirik çelik: Aluminium Aluminium nickel equilibrium phase
clad steel diagram
Aluminyum giydirik metal: Alclad metal Aluminyum nitrat: Aluminium nitrate
Aluminyum giydirik sac: Alclad sheet Aluminyum nitrür: Aluminium nitride
Aluminyum giydirme: Aluminium Aluminyum oksit: Alumina
cladding Aluminyum oksit: Aluminium oxide
Aluminyum hazne: Aluminium bomb Aluminyum oksit lifler: Aluminium oxide
Aluminyum hidroksit: Aluminium fibres
hydroxide Aluminyum perklorat: Aluminium
Aluminyum hurdası: Aluminium scrap perchlorate
Aluminyum hücresi: Aluminium cell Aluminyum peteği: Aluminium
Aluminyum indirgeme hücresi: honeycombe
Aluminium reduction cell Aluminyum pirinci: Aluminium brass
23
Aluminyum pres döküm Alunit
24
Alüvyon Ames taşınır sertlik ölçeri
Alüvyon: Alluvion Ambligonit: Amblygonite
Alüvyon derişimi: Alluvial concentration AmBnXp örüt yapıları: AmBnXp crystal
Alüvyonlu: Alluvial structures
Alüvyonlu bırakıntı: Alluvial deposit Ambülans: Ambulance
Alyuvar: Erytrocyte; Red blood cell Amelelik: Manual labour
Alyuvar artımı (tıp): Polycythemia Ameliyat: Surgery; (tıp) Operation; (tıp)
Surgical operation
Alyuvar azalması (kan): Aglobulism
Ameliyat ipliği (tıp): Catgut
Alyuvar azlığı (tıp): Oligocythemia
Ameliyat sonrası (tıp): Postoperative
Alyuvar oluşturan (tıp): Erythropoietin
Ameliyat sonrası mikrop kapması (tıp):
Alyuvar oluşumu (tıp): Erythropoiesis Postoperative infection
Alyuvar ölçümü (tıp): Erytrocytometry Ameliyathane: Surgery
Alyuvar sayacı (tıp): Erythrocytometer Ameliyatla böbreğin çıkarılması (tıp):
Alyuvar sayımı (tıp): Erythrocytometry Nephrectomy
Alyuvarlar (tıp): Erytron American süzgeci: American filter
Alyuvarölçer (tıp): Erytrocytometer Amerikan Demir ve Çelik Enstitüsü:
Alzak süreci: Alzac process American Iron And Steel Institute (AISI)
Alzheimer hastalığı (tıp): Alzheimer’s Amerikan Dişli Üreticileri Birliği:
disease American Gear Manufacturers Association
Âmâ (tıp): Eyeless; (tıp) Blind (AGMA)
Amaç: Motive; Objective Amerikan Dökümcüler Derneği:
American Foundrymen’s Society (AFS)
Amalgam: Amalgam
Amerikan Gereç Deneme Derneği:
Amalık (tıp): Amaurosis Amerian Society for the Testing of
Amatol (%80 Amonyum nitrat + %20 Materials (ASTM)
TNT): Amatol Amerikan ham petrolü: American crude
Amazon taşı (yeşil + feldspat): Amazonite petroleum
Ambalaj kâğıdı: Kraft paper Amerikan kabakütük haddehanesi:
Ambalaj talaşı: Exelsior American bloomery
Ambalaj ve sevk: Handling Amerikan Kaynak Derneği: American
Ambalajlama: Packaging; Packing Welding Society (AWS)
Ambar: Barn; Storage; Wareroom; Amerikan konik boru vidası: Pipe thread
Warehouse; Stockroom; Storehouse; Amerikan Metal Borsası: American Metal
Storeroom; Store Market (AMM)
Ambar defteri: Stock book Amerikan otel camı: American hotel
china
Ambar kapağı: Hatch
Amerikan T-rayı: American tee rail
Ambar sayımı: Stocktaking
Amerikan tel ölçeği: American wire gage
Ambarlama: Storage
Amerikan Ulusal Standartlar Enstitüsü:
Amber: Amber (= Succinite)
American National Standards Institute
Amber (Balina ifrazatı): Ambergris (AMSI)
Amber cam: Amber glass Amerisiyum: Americium [Am]
Amberlit reçineleri: Amberlite resins Ames deneyi: Ames test
Ambilgonit: Ambylgonite Ames taşınır sertlik ölçeri: Ames portable
Ambipolar bağlantı: Ambipolar coupling hardness tester
25
Ametist (=mortaş) Amonyum karbamat
26
Amonyum karbonat Ana dişli
Amonyum karbonat: Ammonium Amperölçer: Ammeter
carbonate Ampilaj: Stacking (=Checkers)
Amonyum klorür: SalAmmoniac Ampisilin: Ampiciline
Amonyum klorür: Ammonium chloride Ampul: Bulb; Glass-bulb; Ampoule; Light
Amonyum klorürlü lehim eritkeni: bulb; Ampule
Ammonium chloride solder flux Ampül kapatma yeri: Pinch
Amonyum kökü: Ammonium radical Amsler aşınma aygıtı: Amsler wear
Amonyum kromat: Ammonium chromate machine
Amonyum nitrat: Ammonium nitrate Amsler aşınma deneyi: Amsler wear test
Amonyum oksalat: Ammonium oxalate Amsler yorulma aygıtı: Amsler fatigue
Amonyum perklorat: Ammonium machine
perchlorate AmXp örüt yapıları: AmXp crystal
Amonyum polielektrolit: Amonium structures
polyelectrolyte Amyant: Asbestos; Earth flax; Mineral
Amonyum sodyum hidrojen ortofosfat: wool
Ammonium sodium hydrogen Amyantus: Amianthus
orthophosphate An: Scintilla; Moment; Instant; Trice
Amonyum sülfat: Ammonium sulphate
Ana: Key; Main; Principal; Primary; Basic;
Amonyum sülfit: Ammonium sulphite Master
Amonyum sülfür: Ammonium sulphide Ana atardamar: Aorta
Amonyum tiyosiyanat: Ammonium Ana atardamar daralması (tıp): Aortic
thiocyanate coarctation
Amonyum tiyosülfat: Ammonium Ana atardamar darlığı (tıp): Aortic
thiosulphate stenosis
Amonyum tuzu: Ammonium salt Ana atardamar kapakçığı (tıp): Aortic
Amorf: Hyaline; Amorphous; valve
Noncrystalline Ana atardamar röntgeni (tıp):
Amorf buz: Vitreous ice; Amorphous ice Aortography
Amorf gereçler: Amorphous materials Ana atardamar torbalaşımı (tıp): Aortic
Amorf karbür: Amorphous carbide anevrism
Amorf katı: Noncrystalline solid Ana atardamar yangısı (tıp): Aortitis
Amorf metal: Amorphous metal Ana atardamar yayı (tıp): Aortic arch
Amorf silika: Precipitated silica Ana atardamar yetmezliği (tıp): Aortic
Amorf yapılar: Amorphous structures insufficiency
Amortisman: Depreciation Ana atardamar yırtılması (tıp):
Amortisör: Shock absorber Aortoclasia
Amortisör askısı: Axle sling Ana atardamara ilişkin (tıp): Aortic
Amosit: Amosite Ana aygıt: Master instrument
Amper–saat: Ampere–hour Ana bellek (bilg.): Main memory
Amper–saniye: Ampere-second Ana cadde: High street
Amper (elektrik akım şiddeti birimi): Ana cam: Parent glass (=Base glass)
Ampere Ana damar: Trunk
Amper yasası: Ampere’s Law Ana dişli: Master gear
27
Ana düzenleç Anavatan
28
Anayapı Anlık numune
Anayapı: Matrix (içyapı) Anilin: Aniline
Anayapı çökelimi: Matrix precipitation Anilin boyaları: Aniline dyes
Anayapı çökeltisi: Matrix precipitate Anilin formaldehit: Aniline form
Anayapı evresi: Matrix phase aldehyde
Anayapı metali: Matrix metal Anilin formaldehit reçineler: Aniline-
Anciokardiyografi (tıp): Angiocardiography form aldehyde resins
Andaç: Memento Anilin karası (boya): Aniline black
Andalusit: Andalusite Anilin noktası: Aniline point
Anderson kuramı (üstün iletkenler): Anilin hidroklorür: Aniline
Anderson theory hydrochloride
Andesilen asidi: Undecylenic acid Anisil alkol: Anisyl alcohol
Andesin: Andesine Anisil asetat: Anisyl acetate
Andezit: Andesite Anisol: Anisol
Andırım: Analogy Antimon kurşun alaşımları: Antimony
lead alloys
Andırış: Simulacrum
Anizometrik kristal: Anisometric crystal
Andosteron: Androsterone
Anjin (tıp): Quinsy; Angina
Andrade akışkansılık yasası: Andrade
viscosity law Ankarataşı: Andesite
Andrade sürünme yasası: Andrade creep Ankerit: Ankerite
law Anket kağıdı: Questionnaire
Andradit: Andradite Ankorit: Anchorite
Androjen: Androgen Ankraj civatası: Anchor bolt
Anelastik deformasyon: Anelastic Anlam: Meaning
deformation Anlamı açık: Unequivocal
Anestezi verilmemiş (tıp): Unanesthetized Anlamlı: Meaningful
Anetol: Anethole Anlamsız: Meaningless
Angentit: Angentite Anlaşıl(a)maz: Incomprehensible
Anglesit: Lead vitriol (=anglesite) Anlaşılabilir: Understandable
Ångtröm birimi: Ångström unit (A.U) Anlaşılamayan: Uncomprehendable
Angus Smith süreci: Angus Smith process Anlaşılması zor: Inexplicit
Anhidrid: Anhydride Anlaşılmaz: Inarticulate
Anılar: Memoirs Anlaşma: Treaty; Agreement
Anıştırma: Implication Anlaşmazlık: Disagreement
Anıt: Memorial; Monument Anlaşmazlık çözücü: Umpire
Anıt yapı: Pantheon Anlayış: Understanding
Ani: Momentary; Immediate Anlayışlı: Understanding
Ani artış: Upsurge Anlık: Instantaneous
Ani ateş: Flush Anlık değer: Instantaneous value
Ani çakma: Flash Anlık denetim: Spot checking
Ani işgörmezlik: Sudden failure Anlık eşçoğuzlaşma: Instantaneous
Ani parlayan ışık: Glint copolymerization
Ani yükseliş: Zoom Anlık numune: Spot sample
29
Anlık uzama Antimon kurşun dengeli evre çizgesi
30
Antimon oksit Ara mercek
Antimon oksit: Antimony oxide Apaçık: Unmistakable
Antimon selenür: Antimony selenide Apandis (tıp): Vermiform appendix
Antimon sülfat: Antimony sulphate Apandisit (tıp): Appendicitis
Antimon sülfür: Antimony pentasulphide Apandisit ameliyatı: Appendectomy
Antimon üçsülfür: Antimony trisulphide Apandisit yangısı: Appendicitis
(=Stibnite) Apartman: Apartment
Antimonil: Antimonyl Apartman dairesi: Flat
Antimonit: Antimonite Apatit: Apatite
Antimonlu (3 değerlikli): Antimonous Apış arası: Perineum
Antimonlu (5 değerlikli): Antimonic Apokromatik: Apochromatic
Antimonlu kurşun alaşımları: Apokromatik nesnel mercek:
Antimonial lead alloys Apochromatic objective
Antimonlu nikel: Antimonial nickel Apomorfin: Apomorphine
Antimon bromür: Antimony bromide Apreleme (tekstil): Sizing
Antimon Curufu: Couverture Apseli şişkinlik: Blain
Antimon dışığı: Couverture Aptal altını: Fool’s gold
Antimon florür: Antimony flouride Ara: Interval; Intermediate; Time-out;
Antimon iyodür: Antimony iodide (sinema) Intermission
Antimon karaciğeri (Tioantimonit): Ara ara: Intermittent
Liver of Antimony (= Thioantimonites) Ara basınç: Intermediate pressure
Antimon klorür: Antimony chloride Ara beynin orta bölümü: Thalamus
Antimon potasyum tartarat: Tartar Ara bileşen: Intermediate constituent
emetic, Antimony potassium tartrate
Ara bileşik: Intermediate compound
Antimon sülfür: Antimony sulphide
Ara buhar türbini: Bleeder turbine
Antimon telürür: Antimony telluride
Ara endüklemli yeniden ısıtma:
Antinükleon (fiz.): Antinucleon Intermediate induction reheating
Antipirin: Antipyrine Ara evre: Intermediate phase
Antiseptik: Germicide Ara gereç katmanları: Intermediate
Antitoksin: Antitoxine material layers
Antofilit: Anthophyllite Ara görüntü: Intermediate image
Antrakinon: Anthraquinone Ara hadde (grubu): Intermediate train
Antrakinon boyası: Anthraquinone dye Ara haddehane: Intermediate rolling mill
Antrakonit: Anthraconite Ara haddeleme: Intermediate rolling
Antraksilon: Anthraxylon Ara kademe (cam): Step
Antrasen: Anthracene Ara kat: Mezzanine
Antrasit: Anthracite; Glance coal Ara katı çözelti: Intermediate solid
Antre: Doorway solution
Antrepo: Warehouse Ara katman: Interlayer
Anus: Anus Ara katman cevheri: Contact ore
Anyon: Anion Ara kayışı: Link belt
Anyonlu değiştirim: Anionic exchange Ara madde: Inclusion body
Apaçık: Marked Ara mercek: Intermediate lens
31
Ara metaller Arayer (örüt)
32
Arayer atomlu bileşik Arduvaz
Arayer atomlu bileşik: Interstitial Arda kalıplama (döküm): Sweep
compound moulding
Arayer atomlu karbürler: Interstitial Ardarda: Tandem
carbides Ardaşma: Alternation
Arayer atomlu katı çözelti: Interstitial Ardboyama: Post-painting
solid solution
Ardek: Suffix
Arayer-atomsuz alaşım: Interstitial – free
alloy Ardgerimli beton: Posttensioned concrete
Arayer atomu: Interstitial atom Ardgerme (betonarme): Posttensioning
(=Interstitialcy) Ardhaddeleme: Post-rolling
Arayer atomu yayınımı: Interstitialcy Ardıç reçinesi: Gum juniper
diffusion Ardıç sakızı: Gum juniper
Arayer bozukluğu: Interstitial defect Ardıç yağı: Oil of cade
Arayer katışkı atomu: Interstitial impurity Ardıl: Sequent; Sequential; Subsequent;
atom Tandem
Arayer katışkıları: Interstitial impurities Ardıl hadde: Tandem rolling mill
Arayer yayınımı: Interstitial diffusion Ardıl üretim: Serial production
Arayere ilişkin: Interstitial
Ardıllık: Subsequence
Arayerler: Interstitial sites
Ardışık: Tandem; Alternate; Consecutive;
Arayüzey: Interface Successive; Sequent; Sequential
Arayüzey bozuklukları: Interfacial defects Ardışık (mat): Series
Arayüzey dayancı (karma): Interfacial Ardışık dağlama: Serial etching
strength
Ardışık değirmen: Cascade mill
Arayüzey dislokasyonu: Interfacial
dislocation Ardışık döküm: Sequence casting
Arayüzey erki: Interfacial energy Ardışık eşçoğuzlar: Alternating
Arayüzey gerilmesi: Interfacial tension copolymers
Arayüzey hataları: Interfacial defects Ardışık hadde: Tandem mill
Arayüzey sorunları (tıp): Interface Ardışık kaynak: Sequence welding
problems Ardışık kaynak zamanlayıcısı: Sequence
Arayüzeye ilişkin: Interfacial weld timer (=Sequence timer)
Arayüzeysel: Interfacial Ardışık kesme yöntemi: Consecutive-cut
Arazi: Field method
Arazi hurdası: Country scrap Ardışık kopolimerler: Alternating
copolymers
Archard katsayısı: Archard’s coefficient
Ardışık merdaneler: Alternate rolls
Ard biçimleme: Postforming
Ardışık örnekleme: Sequential sampling
Ard ısıtma (kaynak): Post heating
(=Postheating) Ardışık tepkimeler: Consecutive reactions
Ard ısıtma (kaynak): Postheating Ardışık yaklaştırma: Iteration
Ard ışık: Backlight Ardışıklandırma: Cascading
Ard kafa (tıp): Occiput Ardışım: Sequence
Ard kafa kemiği (tıp): Occipital bone Ardiye: Storehouse
Ard kafasal (tıp): Occipital Ardtakı: Suffix
ARD süreci: ARD process Arduvaz: Slating; Slate
33
Arduvaz çekici Arıtılmamış soda
34
Arıtılmış demir Armatür
Arıtılmış demir: Refined iron Arka fren: Rear break
Arıtım: Plaining (=Refining); Refinement Arka fren pabucu: Rear break shoe
Arıtkan: Flux Arka kapağı açılan otomobil: Hatchback
Arıtma: Purification; Purging; Lavation; Arka kapak: Tailboard
Refining Arka kapak: Rear cover
Arıtma sıcaklığı: Maturing temperature Arka kapı: Rear door
Arıtma ürünü: Raffinate product Arka kaynak: Back weld
Arıza: Fault; Breakdown Arka kemer tuğlası: Rear liptile
Arızalı: Faulty Arka koltuk: Rear seat
Aritmetik: Arithmetic Arka koltuklar (araba): Tonneau
Aritmetik ortalama: Arithmetic (al) Arka makas: Rear spring
average; arithmetic mean Arka odak düzlemi: Back focal plane
Ark: Arc; Tailrace Arka odak uzaklığı: Back focal length
Ark düzenleci: Arc regulator Arka parmaklık: Rear barrier
Ark kaynağı yapma: Arc welding Arka pervaz: Back moulding
Ark boyu: Arc length Arka tampon: Rear bumper
Ark dengeliliği: Arc stability Arka tekerlek: Rear wheel
Ark dengesizliği: Arc instability Arka yatak kovanı: Rear bearing cup
Ark dikeci: Arc column Arka yay: Rear spring
Ark eksiuçu: Arc cathode Arkadan motorlu araba: Rear engined car
Ark gerilimi: Arc voltage Arkadan yanmalı fırın: End-fired furnace
Ark kaynağı: Arc weld (=End port furnace)
Ark kaynaklaması: Arc welding Arkadan yanm alı fırın (cam): End-port
Ark lambası: Arc lamp; Arc light furnace
Ark ocağı: Arc furnace Arkalık: Backrest
Ark ocağı elektrodu: Arc furnace Arkalıksız sandalye: Taboret (=Tabouret)
electrode Arkartıuçu: Arc anode
Ark ocağında eritme: Arc furnace melting Arkası düz iskemle: Straight chair
Ark özelliği: Arc characteristic Arkası görünür ayna: See-through mirror
Ark parlaması: Arc glare Arkası zamklı kağıt: Paster
Ark süresi: Arc time Arkasını gösteren ayna: One-way mirror
Ark üflemesi: Arc blow Arkeoloji: Paleology (=Archeology)
Ark voltajı: Arc voltage Arkla eritme: Arc melting
Ark yalazları: Arc flames Arkla kesme: Arc cutting
Arka: Back; Tail; Breech; Rear; Reverse Arklanma: Arcing
Arka beyin (tıp): Rhombencephalon Arklı ısıtma: Arc heating
Arka beyin (tıp): Metencephalon; Arklı olukaçma: Arc gauging
Myelencephalon Arklı pirinç kaynağı: Arc brazing
Arka çamurluk: Rear fender Arklı plazma püskürtme: Arc plasma
Arka dingil: Rear-axle spraying
Arka duvar (cam fırın): Back wall Arklı sert lehimleme: Arc brazing
(=Gabble wall) Armatür: Armature
35
Armco demiri Artı ışın çözümlemesi
36
Artı ışınlar Artıuçsal denetim
Artı ışınlar: Positive rays Artırılmış basınçlı taramalı elektron
Artı mıknatıs ucu: Positive magnetic pole mikroskobu (1-750Pa): Extended-
pressure scanning electron microscope
Artı oküler (diyaframı nesnel mercek
tarafında olan göz merceği): Positive Artırma: Augmentation
eyepiece Artış: Increase
Artı sapma (görüntü): Positive distortion Artıuç: Anode
Artı sayı: Positive number Artıuç açıklığı: Anode aperture
Artı simgesi: Positive sign Artıuç akımı: Anode current
Artı yük: Positive charge Artıuç aşırıgerilimi: Anodic overpotential
Artı yük taşıyıcı: Positive charge carrier Artıuç bakırı: Anode copper
Artı yükünlü ışınlar: Positive rays Artıuç çamuru: Anode mud; Anode slime
Artıcık: Positron Artıuç çevriği: Anode compartment
Artıçeker: Electropositive Artıuç çözeltisi: Anodizing anolyte;
Artıçekerlik: Electropositivity Anodizing solution
Artık: Residual; Antiseptic; Residue; Artıuç direnci: Anode resistance
Leftover; Remanent; (kimya) Residuum Artıuç doyumu: Anodic saturation
Artık indükleme: Remanent induction Artıuç edilginleş(tir)mesi: Anodic
(Br) passivation
Artık mıknatıslanım: Remanence (Br); Artıuç etkisi: Anode effect
Remanent magnetization Artıuç gerilimi: Anode potential
Artık öge: Residual element Artıuç levhası: Anode plate
Artık tortu (şarap): Ullage Artıuç oksitlenmesi: Anodic oxidation
Artık ucaylanım: Remanent polarization Artıuç polarizasyonu: Anode polarization
(PR) Artıuç sıvısı: Anode film; Anolyte
Artık ürün: Residuum Artıuç tepkimeleri: Anode reactions
Artım: Increment Artıuç ucayla(n)ması: Anode
Artımlı: Incremental polarization; Anodic polarization
Artımsal: Incremental Artıuç ucu: Anodic tip
Artın: Cation Artıuç ucu oksitlenmesi: Anodic tip
Artın değişim sığası: Cation exchange oxidation
capacity Artıuç verimliliği: Anode efficiency
Artın değişimi: Cation exchange Artıuç yenimi: Anode corrosion
Artın değişimi: Base exchange Artıuç zarı: Anode film
Artın değişimli reçine: Cation-exchange Artıuçlama: Anodization; Anodizing
resin Artıuçlanmış: Anodized
Artın kil yüzermesi: Cation clay Artıuçlanmış aluminyum: Anodized
adsorption Aluminium
Artın yeri: Cation site Artıuçlanmış kaplamalar: Anodized
Artınlı çoğuzla(n)ma: Cationic coatings
polymerization Artıuçsal: Anodic
Artınlı yüzdürme: Cationic floatation Artıuçsal çözünme: Anodic dissolution
Artınsal: Cationic Artıuçsal dağlama: Anodic etching
Artınsal iletinç: Cationic conductance Artıuçsal denetim: Anodic control
37
Artıuçsal edilginleş(tir)me Asetilen şaloması
38
Asetilid Asit elektrik ark ocağı
Asetilid: Acetylide Asıltılı durum: Colloidal state
Asetilkolin: Acetylocholine Asıltılı gereç: Colloidal material
Asetilsalisilik asit: Acetylsalicylic acid Asıltılı kil: Colloidal clay
(=Aspirin) Asıltılı parçacık: Colloidal particle
Asetin: Glycerol monocetate (=Acetin) Asıltılı silika: Colloidal silica
Aseton: Acetone Asıltısıvı: Emulsion
Asfalt: Pitch; Asphalt Aside dayanıklı: Acidfast
Asfalt boyaları: Asphlatic paints Aside dirençli çimento: Perichlor
Asfalt çimentosu: Asphalt concrete Asimow’un üç yasası: Asimow’s three laws
Asfalt karışımları: Asphalt mixes Asimtot (= sonuşmaz): Asymtote
Asfalt yol: Blacktop; Tarmac Asit: Acid
Asfalta ilişkin: Asphaltic Asit gevrekleştirmesi: Acid embrittlement
Asfaltlama: Bituminization; Bituminizing Asit süreci: Acid process
Asgari: Minimum Asit arıtkanlar: Acid fluxes
Asgari ücret: Living wage Asit astar: Acid lining
Ashby Brown kuralı: Ashby Brown rule Asit astarlı fırın: Acid furnace
Ashby denklemi: Ashby equation Asit astarlı kupol ocağı: Acid lined cupola
Ashland reçinesi: Isocure Asit bakır sülfat deneyi: Acid copper
Asıcı: Suspensory sulphate test
Asıcı bağ (göz merceği kası) (tıp): Asit bakırı: Acid copper
Suspensory ligament Asit banyosu: Acid bath
Asıl: Primary; Main Asit Bessemer çeliği: Acid Bessemer steel
Asılı fırın: Hanging furnace Asit Bessemer dışığı: Acid Bessemer slag
Asılı hücre zarı (tıp): Suspended Asit Bessemer dönüştürgeci: Acid
membrane Bessemer converter
Asılıp sallanma: Dangling Asit Bessemer süreci: Acid Bessemer
process
Asılma (y.fırın): Hanging
Asit borik: Boric acid; Orthoboric acid
Asıltı (kim.): Suspension
Asit borik tuzu: Borate
Asıltı altın: Colloidal gold
Asit boyalar: Acid dyes
Asıltı kalıntılar: Suspended inclusions
Asit curuf: Acid slag
Asıltı maddesi (kim.): Suspension agent
Asit çamuru: Acid sludge
Asıltı parçacıklar: Suspended particles
Asit çelik: Acid steel
Asıltı zar: Suspended membrane
Asit çelik yapımı: Acid steelmaking
Asıltılama: Peptization
Asit çözeltisi: Acid solution
Asıltılayan: Peptizer Asit değeri: Acid value
Asıltılayıcı: Peptizing Asit dışık: Acid slag
Asılıtılı: Colloidal Asit direnci: Acid resistance
Asıltılı altın (tıp): Colloidal gold Asit dökülürler: Acidic castables
Asıltılı ayırma: Levigation Asit dönüştürgeç: Acid converter
Asıltılı çözelti: Sol; Colloidal solution Asit duman: Acid smoke
Asıltılı dağınım: Colloidal dispersion Asit elektrik ark ocağı: Acid electric –Arc
Asıltılı dizge: Colloidal system furnace
39
Asit elektrik ark ocağı süreci Asitsi
Asit elektrik ark ocağı süreci: Acid Asit zehirlenmesi (kan): Acidosis (=Acid
electric –Arc furnace process intoxidation)
Asit elektrik çelik yapımı: Acid electric Asite daldırma: Acid dipping
steel melting Asite dirençli: Acid proof; Acid resistant
Asit eritkenler: Acid fluxes Asite dirençli alaşımlar: Acid resistant
Asit geri kazanımı: Acid regeneration alloys
Asit gevrekleştirmesi: Acid brittleness Asite dirençli çelikler: Acid resistant steels
Asit giderici (ilaç): Antacid Asite dirençli dökme demirler: Acid
Asit hamurla paklama: Acid paste resisting cast irons
pickling Asite dirençli emaye: Acid proof enamel
Asit hidrojeni: Acidic hyrogen Asite dirençli metaller: Acid resistant
Asit kaya: Acid rock metals
Asit konvertör: Acid converter Asite dirençli tuğlalar: Acid resistant
Asit kökü: Acid radical bricks
Asit kupol dışığı: Acid cupola slag Asitle dekorlanmış (cam): Etched
Asit kupol ocağı: Acid cupola Asitle desen işleme (cam): Acid
Asit oksitler: Acid oxides embossing
Asit ölçme: Acidimetry Asitle donuklaştırma (cam): Acid frosting
Asit refrakterler: Acid refractories Asitle markalama (cam): Stamping2
Asit saldırısı: Acid attack (=Acid badging)
Asit Siemens – Martin çeliği: Acid open Asitle matlaştırma: Acid frosting
hearth steel Asitle paklama: Acid pickling
Asit Siemens-Martin çelik yapımı: Acid Asitleme: Pickling
open hearth steel making Asitleme banyosu: Pickling bath
Asit Siemens-Martin dışıkları: Acid open Asitleme hattı: Pickling line
hearth slags
Asitleştiren: Acidifier
Asit Siemens-Martin ocağı: Acid open
Asitli: Acidic
hearth process
Asit sinter: Acid sinter Asitli bazlı etken: Amphoteric
Asit taban ve astar: Acid bottom and Asitli boyayla boyanabilen: Acidiophile
lining Asitli dağlama: Acid etching
Asit tankı: Acid tank Asitli derin dağlama: DeepAcid etching
Asit topak: Acid pellet Asitli parlatma: Acid polishing; (cam)
Asit toplak: Acid sinter Bright etching
Asit tuğlamsılar: Acid refractories Asitli parlatma yunağı (cam): Bright
Asit tuncu: Acid bronze etching bath
Asit tuz: Acid salt Asitli sıvıda özütleme: Acid leaching
Asit üreten: Acid-forming Asitli tavlama: AcidAnnealing
Asit yağmuru: Acid rain Asitli temizleme: Acid cleaning
Asit yenimi: Acid corrosion Asitli yenim: Acid corrosion
Asit yetersizliği: Hypoacidity Asitli-bazlı: Amphoter
Asit yunağı: Acid bath Asitlik: Acidity; Acidness (=Acidity)
Asit yüksek fırın dışıkları: Acid blast Asitölçer: Acidimeter
furnace slags Asitsi: Acidic
40
Asitsiz oymacılık Aston işlenik demir süreci
Asitsiz oymacılık: Drypoint Assel haddesi (Boru): Assel mill
Asitsizlik (mide) (tıp): Achlorhydria Astar: First coat; Undercoat;
Asitte özütleme: Acid extraction Undercoating; Liner; Lining
Askarel (trafo yalıtkanı): Askarel™ Astar astarlama: Lining
Askarit: Threadword Astar gereci (kalıp): Facing material
Askat (mat.): Submultiple Astar kiremiti: Facing tile
Asker çantası: Kit bag; Barrack’s bag Astar kumu (döküm): Facing sand
Asker konutu: Billet Astar tuğlası: Facing brick
Asker taşıma uçağı: Troop carrier Astarlama: Undercoating
Askeri birlik: Troop Astarlama (döküm): Facing
Askeri donatım: Ordnance Astarlanmış: Lined
Askeri karargâh: Garrison Astarlı: Lined
Askı: Peg; Hanger; Rack; Sling Astarlık bez: Percaline
Astatin: Astatine
Askı civatası: Hand bolt; Suspension bolt
Astım: Phtisic; (tıp) Asthma
Askı çatlaklar: Hanger cracks
Astım ilacı: Isoproterenol
Askı ipi: Lanyard
Astımlı (tıp): Phtisic
Askı yolluğu (hadde): Hanging guide
Astigmat (yayıkgörür): Astigmatic
Askı zinciri: Hand chain
Astigmat düzeltici: Stigmator
Askılama: Scaffolding
Astigmatlık (=yayıkgörü): Astigmatism
Askılı: Suspensory
Astigmatlık düzeltici mercek:
Askılı kemer (fırın): SuspendedArch Anastigmatic lens
Askorbik asit: AscorbicAcid (=Vitamin C) Astigmatsız: Anastigmatic
Aslan surat hastalığı (tıp): Leontiasis Astigmatsızlık: Anastigmatism
ASME Elkitabı: ASME Handbook Astiğmatsız nesnel mercek: Anastigmatic
ASM Metaller Başvuru Kitabı: ASM objective
Metals Reference Book ASTM demirdışı tane büyüklüğü
ASM Mühendislik Gereçleri Başvuru standartları: ASTM nonferrous grain size
Kitabı: ASM Engineered Materials standards
Reference Book ASTM deneyleri: ASTM tests
ASM Mühendislik Gereçleri El Kitabı: ASTM östenit tane büyüklüğü:
ASM Engineered Materials Handbook ASTMAustenitic grain size
Asma: Hanging ASTM standart çelikleri: ASTM standard
Asma duvar: Curtain wall steels
Asma kat: Mezzanine ASTM şartnameleri: ASTM specifications
Asma kemer (cam fırını): Back arch ASTM tane büyüklüğü: ASTM grain size
Asma kilit: Paddlock ASTM tane büyüklüğü imleci: ASTM
Asma kilit menteşesi: Hasp grain size index
ASTM tane büyüklüğü sayısı: A.S.T.M.
Asma köprü: Suspension bridge
grain size number
Asma yatak: Hanger bearing
ASTM tane büyüklüğü sayısı: ASTM
Asparajin: Asparagine grain size number
Aspiratörlü baca çekişi: Forced draught Aston işlenik demir süreci: Aston
Aspirin: Aspirin (=AcetylsalicylicAcid) wrought iron process
41
Aston süreci Aşındırıcı parçacıklar
42
Aşındırıcı pelte Aşırı ısı kertesi
Aşındırıcı pelte: Abrasive gel Aşınma döküntüsü: Wear dibris; Detritus
Aşındırıcı püskürtümlü temizleme: Aşınma hattı: Wearing line
Abrasive blast cleaning; Abrasive blasting Aşınma hızı: Wear rate
Aşındırıcı püskürtümlü talaşlı imalat: Aşınma imleci: Wear index
Abrasive jet machining (AJM)
Aşınma işgörmezliği: Wear-out failure
Aşındırıcı seramikler: Abrasive ceramics
Aşınma katsayısı: Wear coefficient
Aşındırıcı sertliği: Abrasive hardness
Aşınma plakası: Wear plate
Aşındırıcı talaş: Abrasive flour
Aşınma yarası: Wear scar
Aşındırıcı tane büyüklüğü: Abrasive
grain size Aşınma yastığı (biçimleme): Wear pad
Aşındırıcı tanecik büyüklüğü: Abrasive Aşınmamış: Unworn
grit size Aşınmış: Worn
Aşındırıcı tanecikler: Abrasive grits Aşırı: Excess; Extreme; Ultra; Ultra-
Aşındırıcı tanecikli kesme: Abrasive grit Aşırı biçimleme: Overforming
cutting Aşırı büyüme: Hypertrophy
Aşındırıcı tekerlek: Abrasive disk Aşırı büyüme: Overgrowth
Aşındırıcı toz: Abrasive dust Aşırı canlı: Hyperactive
Aşındırıcı tozlar: Abrasive powders
Aşırı çalışma (bezeler): Hyperfunction
Aşındırıcılı kağıt: Abrasive paper
Aşırı çekme: Overdrawing
Aşındırıcılı kesme: Abrasive cutting
Aşırı dağlama: Overetching
Aşındırıcılı su püskürtümlü kesme:
Abrasive waterjet cutting Aşırı damar oluşumu (tıp):
Vascularization
Aşındırıcılı talaşlı işleme: Abrasive
machining Aşırı dolan kalibre (hadde): Overfilled
pass
Aşındırıcılı temizleme: Abrasive cleaning
Aşındırıcılı testere: Abrasive saw Aşırı doygun: Supersaturated
Aşındırma: Abrasion Aşırı doygun çözelti: Supersaturated
solution
Aşındırma çarkı: Disk wheel
Aşırı doygun katı çözelti: Supersaturated
Aşınık yüzey: Abraded surface
solid solution
Aşınmalık parça: Wearing part
Aşırı doygunluk: Supersaturation
Aşınma: Erosion; Abrasion; Wear
Aşırı doygunluk kısıtı eğrisi (kim):
Aşınma bozulması: Wear-out failure Spinodal curve
Aşınma çarpanı: Wear factor (k) Aşırı duyarlık (tıp): Erethism
Aşınma çevrimleri: Wear cycles Aşırı duyarlık (tıp): Hyperesthesia
Aşınma çizgisi: Wearing line
Aşırı eğme: Overbending
Aşınma denemesi: Wear testing
Aşırı eşçarpanlı dağılım (mat.):
Aşınma deneyi: Wear test Hypergeometric distribution
Aşınma direnci: Wear resistance Aşırı ezme: Overdraft (=Overdraught)
Aşınma dirençli: Wear resistant; Aşırı fırınlama (refrakter): Overfiring
Wearproof
Aşırı gerilim (elekt.): Overvoltage
Aşınma dirençli çelik: Wear resistant
steel; Wear-resisting steel Aşırı germe: Overstressing
Aşınma dirençli takım çeliği: Wear Aşırı göze çoğalması (tıp): Hyperplasia
resistant tool steel Aşırı ısı kertesi: Degree of superheat
43
Aşırı ısınma At başlığı
44
At nalı Ateşleme kordonu
At nalı: Horseshoe Ateş tuğlası: Refractory brick
At nalı fırın: End-fired furnace (=End Ateş tuğlası: Firebrick; Fireclay brick
port furnace) Ateş tuğlası kili: Fire clay
At nalı yalazlı fırın (cam): U-flame Ateş yavaşlatıcı: Fire retardant
furnace (=Flame retardant)
At sulama havuzu: Horsepond Ateş yükselten (tıp): Febrifacient
At yarışları alanı: Hippodrome Ateş yükseltici: Pyrogen; Pyrogenic
Atakamit: Atacamite Ateşe dayanıklı: Fireproof; Fire-resistant
Ataktik: Atactic Ateşe dayanıklı astar: Refractory lining
Ataktik polimer: Atactic polymer Ateşe dayanıklı cam: Refractory glass;
Ataktiklik: Atacticity Pyrex; Silex
Atalet: Inertia; Inaction Ateşe dayanıklı çömlek: Saggard
Atan: Palpitant (=Paltitating); Pulsant; Ateşe dayanıklı gereç: Refractory material
Pulsator Ateşe dayanıklı harç: Refractory mortar
At arabası: Hackney coach Ateşe dayanıklı kılma: Fireproofing
Atardamar: Artery Ateşe dayanıklı metal: Refractory metal
Atardamar genişlemesi (tıp): Varix Ateşe dayanıklı sır: Refractory glaze
Atardamar hemoglobini: Oxyhemoglobin Ateşe dayanıklı toprak: Segger
Atardamar içi: Intraaortic; Intraarterial; Ateşe dayanıklı yüzey: Refractory surface
(tıp) Interarterial
Ateşe dayanıklılık: Fire-resistance
Atardamar içi balon pompaları:
Intraaortic balloon pumps Ateşe dayanır: Refractory
Atardamar içi balonu: Intraaortic balloon Ateşe dayanırlık: Refractoriness
Atardamar yangısı (tıp): Arteritis Ateş etme (ask.): Firing
Atardamara ilişkin: Arterial Ateşkili: Fireclay
Atebrin: Atabrine; Quinacrine Ateşkili refrakterleri: Fireclay refractories
Atelye: Shop; Workshop Ateşle oluşmuş (yer bilim): Pyrogenous
Atelye projesi: Workshop drawing Ateşle sağaltım (tıpı): Pyretotherapy
Ateş: Blaze; Febriferous; Febricity; Pyrexia; Ateşle tedavi (tıp): Pyretotherapy
Fire; (tıp) Temperature Ateşle yaldızlanmış: Fire-gilt
Ateş bilimi: Pyrology Ateşle(n)me: Ignition
Ateş borulu kazan: Fire tube boiler Ateşleme: Blast-off
Ateş deliği (seramik): Glory hole Ateşleme akımı: Ignition current
Ateş düşmesi (tıp): Defervescence Ateşleme bobini: Ignition coil
Ateş düşürme (tıp): Antipyresis Ateşleme çubuğu: Linstock
Ateş düşürücü (ilaç): Antipyretis; Ateşleme dağıtıcısı: Ignition distributer
Feebrifuge Ateşleme distribütörü: Ignition
Ateş düşürücü (tıp): Febrifugal distributer
Ateş geciktirici: Fire retardant (=Flame Ateşleme düzeni: Fuze
retardant) Ateşleme erimi (ask.): Firing range
Ateş karıştırma: Stoking Ateşleme kaybı: Ignition loss
Ateş kili: Refractory clay; Saggard Ateşleme kıvılcımı: Ignition spark
Ateş perdesi: Barrage Ateşleme kordonu: Ignition cord
45
Ateşleme sırası Atlet
46
Atlı karınca Atom görünge ayrıştırması
47
Atom görüngeleri Atomsal düzenlenme
48
Atomsal düzenleşim Ayak
49
Ayak bakımı (tıp) Ayarlanabilir süzgeç (ışık süzgeci)
50
Ayarlanmamış Ayırma maddesi (kimya)
51
Ayırma masası Ayrıksı
52
Ayrıksı dağılım Ayrışık çökelti
53
Ayrışık denge Azot atmosferi
54
Azot bakterileri
55
B
B 12 vitamini: Cyanocobalamin Bagaj (oto): Baggage; Trunk
B gözeleri: B cells Bagaj kapağı: Rear cover
B.O.F fabrikası: B.O.F plant Bagaryatski ilişkisi: Bagaryatski relation
B.O.F tesisi: B.O.F plant Bağ: Trabecula; Trussing; Lacing; Fastener;
B1-vitamini: Thiamine Vineyard; Tie; Vinculum; (kim) Bond;
B2-vitamini: Riboflavine (tıp) Nexus
B3 vitamini: Pantothemic acid Bağ açısı: Bond angle
Babbit alaşımı: White metal Bağ biçimli: Ligamental (=Ligamentary;
Ligamentous)
Babit metali: Babbitt’s metal
Bağ boyu: Bond length
Baca: Flue; Stack; Chimney
Bağ bozumu: Vine-harvest
Baca astarı: Flue lining
Bağ çizgisi (mat.): Vinculum
Baca çekişi: Stack draught; Draught
Bağ dayancı: Bond strength
Baca deliği: Vent; Flue
Bağ doku (tıp): Ligament
Baca fırın: Finger shaft furnace
Bağ doku bağlanması (kemik):
Baca gazı: Flue gas; Stack gas
Syndesmosis
Baca gazı sıcaklığı: Stack temperature
Bağ dokusal (tıp): Syndesmotic
Baca gazlarıyla çalışan kazan: Waste heat
boiler Bağ dolancası (fiz): Bond orbital; Bonding
orbital
Baca kanalı: Stack flue
Bağ dönüşü: Bond rotation
Baca kurumu: Soot
Bağ elektronu: Bonding electron
Baca kurumu üfleci: Soot blower
Bağ erki: Bonding energy; Bond energy
Baca külahı: Tallboy
Bağ inceleme bilimi: Syndesmology
Baca külü: Flue ash
Bağ kopması: Bond rupture
Baca sıvası: Parget
Bağ kuvveti: Bond force
Baca sürgüsü: Chimney damper
Bağ sarma: Lashing
Baca şapkası: Bonnet
Bağ türleri: Bonding types
Baca şiberi: Stack damper
Bağ yönlülüğü: Bond directionality
Baca tozu: Flue dust
Bağ yükü: Bond face
Baca tuğlası: Chimney brick
Baca valfı: Chimney valve Bağa: Tortoise shell
Bacak: Limb; Leg Bağa: Scale; Carapace
Badana: Calcimine Bağcılık: Viticulture
Badanalama: Whitewashing Bağdadi çıta: Plaster board
Badeleyit: Baddeleyite Bağdadi yapı: Timberwork
Badem özü: Amyddalin Bağdaşık: Coherent
Bademcik (tıp): Amygdala; Tonsil Bağdaşık arayüzey: Coherent interface
Bademcik çıkarma ameliyatı (tıp): Bağdaşık çökelme: Coherent precipitation
Tonsilectomy Bağdaşık çökelti: Coherent precipitate
Bademcik kesme ameliyatı: Tonsilotomy Bağdaşık ışık: Coherent light
Bademcik yangısı(tıp): Quinsy; Tonsilitis Bağdaşık kaynak: Coherent source
Badıç: Pod Bağdaşık saçılım: Coherent scattering
Bağdaşık spinodal Bağırsak kurdu bulaşımı (tıp)
57
Bağırsak kurdu düşürücü (ecz) Bağlama halatı (den.)
58
Bağlama ipi (tıp) Bağlı dislokasyon
59
Bağlı gazlar (kok gazı) Bakır dönüştürgeci
Bağlı gazlar (kok gazı): Fixed gases Bakelite gömme: Bakelite mounting
Bağlı gözeler: Linked cells Bakı metni: Manuscript
Bağlı karbon: Combined carbon; Fixed Bakım (mek): Maintenance; (hasta)
carbon Tendance
Bağlı kundura: Oxford shoe Bakım deliği: Manhole
Bağlı merdane: Fixed roll Bakım etiketi: Hangtag
Bağlı metal: Bonded metal Bakım şartnamesi: Maintenance
Bağlı siyanür: Combined cyanide specification
Bağlı su: Combined water Bakım ve temizlik odası: Utility room
Bağlı yan: Fixed side Bakım yapılabilir: Maintainable
Bağönler: Antibonding Bakımsız: Neglected
Bağönler dalga işlevi (fiz): Antibonding Bakınak (tıp): Polyclinic
wave function Bakır: Copper
Bağönler dolanca (fiz): Antibonding Bakır-altın alaşımları: Copper gold alloys
orbital
Bakır-berilyum alaşımları: Copper
Bağönler durumlar: Antibonding states beryllium alloys
Bağsal (tıp): Ligamental (=Ligamentary; Bakır-konstantan: Copper-constantan
Ligamentous)
Bakır alaşımları: Copper alloys
Bağsavar (=Bağönler): Antibonding
Bakır altın dizgesi: Copper gold system
Bağsavar dalga işlevi: Antibonding wave
function Bakır altın sürekli çözünürlüklü tür
ikili evre çizgesi: Copper gold continuous
Bağsavar dolanca: Antibonding orbital
solubility type binary phase diagramme
Bağsavar durumlar: Antibonding states
Bakır aluminyum alaşımları: Copper-
Bağsız: Ungirt aluminium alloys
Bağsız (fiz. kim): Unbound Bakır anayapılı karmalar: Copper-matrix
Bağsız ayakkabı: Step-in composites
Bahar kerestesi: Spring wood Bakır antimonit: Regulus of Venus
Baharat kavonozu: Spice jar Bakır arıtma: Copper refining
Bahçe: Garden Bakır arsenit: Copper arsenite
Bahçe kapısı: Gate; Garden gate Bakır asetat: Copper acetate
Bahçe kiremiti: Garden tile Bakır berilyum dengeli evre çizgesi:
Bahçe kovası: Water-can Copper beryllium equilibrium phase
Bahçıvan beli: Spade diagramme
Bahn metali: Bahnmetal Bakır bromür: Copper bromide
Bahşiş: Tip Bakır buhar tepkimesi: Copper steam
Bailey-Hirsch kuramı: Bailey-Hisrch reaction
theory Bakır cevherleri: Copper ores
Bain çarpıklığı (örüt): Bain distortion Bakır çinko alaşımları: Copper zinc alloys
Bain gerinimi (örüt): Bain strain Bakır çinko dengeli evre çizgesi: Copper
Bain uyumluluğu (örüt): Bain zinc equilibrium phase diagramme
correspondence Bakır derişintileri: Copper concentrates
Bakelit: Bakelite Bakır dönüştürgeci: Copper converter
60
Bakır emayesi Bakır tel
61
Bakır temelli alaşımlar Bakteri inceleme (mikroskop)
62
Bakteri kırımı (tıp) Balistik elektron salımı mikroskopisi
Bakteri kırımı (tıp): Bacteriolysis Balçıklı demir cevheri: Bog iron ore
Bakteri ölçümsel çözümleme (tıp): Balçıklı kalıplama: Loam moulding
Nephelometric analysis Baldır (tıp): Leg
Bakteri ölçümü (tıp): Nephelometry Baldırın ön bölümü (tıp): Shin guard
Bakteri öldüren: Bactericide Bale pabucu: Toeshoe
Bakteri öldürücü sabun: Invert soap Balgam: Mucus; (tıp) Phlegm
Bakteri üremesini durduran (madde): Balgamtaşı: Jasper
Bakteriostat
Balık ağı: Fishnet
Bakteri üretimi: Culture
Balık bıçağı: Fish knife
Bakteri üretme tabağı (tıp): Petri dish
Balık biçimli: Pisciform
Bakteri yenimi: Bacteria corrosion
Balık gözlü mercek: Fish-eye
Bakteri yiyen (virüs): Bacteriophage
Balık havuzu: Fish bowl
Bakteri yok etme (tıp): Bacteriophagy
Balık kavanozu: Fishbowl
Bakteriler: Bacteria
Balık kılçığı çizgesi: Fishbone diagramme
Bakteriler bilimi (tıp): Bacteriology
Balık özü: Fish protein concentrate (FPC)
Bakterilere ilişkin: Bacterial
Balık pulu: Scale
Bakterili sıvıda özütleme: Bacterial
leaching Balık pulumsu kabuk: Scale
Bakterimsi: Bacteroid Balık sepeti: Creel
Bakteriölçer (tıp): Nephelometer Balık sırtı tepe (yer b.): Hogback
Bakterisel tutma: Bacterial adhesion Balık tutkalı: Fish glue; Isinglass
Bakteriyle çözüşme (tıp): Bacterization Balık üretme çiftliği: Hatchery
Baktertorodopsin (tıp): Balık zıpkını: Fishgig
Bacteriorhodopsin Balıkağzı (yüzey kusuru): Fishmouthing
Bal: Honey (=Alligatoring)
Bal mumu: Beeswax Balıkçı feneri: Jacklight
Bal rakısı: Melad Balıkçı kaması: Gaff
Bal rengi (cam): Amber (glass) Balık gözleri (kırık yüzey): Fisheyes
Bal taşı (aluminyum cevheri): Balıkkuyruğu (dövme): Fish tailing
Honeystone (=Mellite) Balıkpulu (seramik bozukluğu): Fishscale
Bal torbası: Honey hag Balıksı: Pisciform
Balansiye: Walking beam Balıksırtı: Herringbone
Balas yakutu: Balas ruby Balıksırtı çatı: Span roof
Balata: Balata Balıksırtı deseni: Herringbone pattern
Balbach elektoliz süreci: Balbach Balıksırtı desenli kumaş: Herringbone
electrolytic process tweed
Balçık: Lute; Gook; Loam; Sullage; Slime; Balina dişi: Whalebone
Argil Balina yağı: Whale oil
Balçık değirmeni: Loam mill Balistik akım ölçer: Ballistic galvanometer
Balçık dökme: Loam casting Balistik deney: Ballistic test
Balçık kalıp: Loam moulds Balistik elektron salımı mikroskopisi:
Balçıklanma: Sulling Ballistic electron emission microscopy
63
Balistik füze Bardaklama
64
Bardaklama deneyi Basaç
65
Basamak Basınç yitimi
Basamak: Platform; Jog; Step; Stair (kapı) Basınç ayar valfı: Swing check valve
Doorstep (mat) Order Basınç azal(t)ımı: Decompression
Basamaklı: Gradual Basınç azaltıcı: Decompressive
Basamaklı biçim (kim): Echelon form Basınç bilimi: Pneumatics
Basamaklı çoğuzlanma (kim): Stepwise Basınç bilimi: Pneumodynamics
polymerization (=Pneumatics)
Basamaklı dizey (mat): Echelon matrix Basınç birimi (1 bar = 105 Pa): Bar
Basamaklı işleme deneyi (kalıntı Basınç birimi (1atm=101.325 pascals):
belirleme): Stepdown test Atmosphere
Basamaklı mercek: Echelon lens Basınç çatlağı (cam): Pressure check
Basamaklı sıkma: Stepped extrusion Basınç çizgesi: Barogram
Basamaklı süzgeç: Ladder filter Basınç denemesi: Pressure testing
Basamaklı taşlama yöntemi: Step-grind Basınç denetimi: Pressure control
procedure
Basınç destekli toplaklama/sinterleme:
Basamaklı yapım (model yapımı): Pressure-assisted sintering
Stepped construction
Basınç duyargası: Pressure sensor
Basamaklı yolluk: Step-gate
Basınç düşmeli sıkma: Pressure-to-
Basarık: Tereadle pressure extrusion
Basgaç: Press Basınç düşmesi: Decompression; Pressure
Basgaç çerçevesi: Press frame drop
Basgaçta dövme: Press forging Basınç düşürme: Decompression;
Bash ve Harsch deneyi: Bash and Harsch Rarefaction (=Rarefication); Rarefication;
test Pressure reduction
Bası: Edition Basınç düşürme vanası: Relief valve
Basıcı: Pressor; printer Basınç düşürücü: Pressure reducer
Basık kemer (fırın): Segmental arch Basınç düzenleci: Pressure regulator
Basıklık (istatistik): Kurtosis Basınç etkili evre: Pressure-induced phase
Basılabilirlik: Compressibility Basınç etkili süneklik: Pressure-induced
ductility
Basılmış: Pressed
Basınç gözler (fiz.): Baroscope
Basım: Edition
Basınç kayması (fiz.): Pressure shift
Basımcılık: Typography
Basınç kırılması (cam): Pressure breakage
Basımlı: Compressed
Basınç kısıtlayıcı açıklık (mikroskop):
Basın: Press
Pressure-limiting aperture
Basınca duyarlı: Pressure-sensitive
Basınç kimyası: Piezochemistry
Basınca duyarlı yapıştırıcılar: Pressure-
Basınç merkezi: Pressure centre
sensitive adhesives
Basınç ölçümü: Barometry
Basınç: Pressure
Basınç pistonu contası: Ramseal
Basınç-Sıcaklık-Bileşim (B-S-B) çizgesi:
Pressure-Temperature-Composition (P-T- Basınç sıkılığı: Pressure tightness
X) diagramme Basınç vanası: Pressure valve
Basınç algılayıcısı: Pressure sensor Basınç yetersizliği: Hypobarism
Basınç artırıcı fan: Booster fan Basınç yitimi: Pressure loss
66
Basınç yüksekliği Basınçlı üfleme havası basıncı
67
Basınçlı üfleme havası hızı Baskılı
68
Baskılı cam Başabaş noktası
69
Başarısız Batırma kuyu (mad.)
70
Batiskap Bazlı refrakter tuğlalar
71
Bazlı refrakterler Belirgin çil derinliği
72
Belirgin çil döküm Benaktizin
73
Bencik Bereketsiz
74
Berg Barrett yöntemi Besleme süreci
75
Besleme tablası Beşli bakışımlılık
76
Beşli denge Beyaz dökme demir dökümü (işlem)
77
Beyaz ekmek Beynit dönüşümü
78
Beynit levhası Bıçkıhane
Beynit levhası: Bainite plate Bezir yağlı maçalar (döküm): Linseed oil
Beynit morfolojisi: Bainite morphology cores
Beynit oluşumu: Bainite formation Bezle dağlama: Swab etching
Beynit sertleştirmesi: Bainite hardening Bezle silme: Swabbing
Beynite ilişkin: Bainitic Bezli elek: Tammy
Beynitli: Bainitic BH halkası: BH loop
Beynitli çelikler: Bainitic steels BHTP deneyi: CASS test
Beynitli içyapı: Bainitic microstructure Bıçak: Knife
Beynitli yapı: Bainitic structure Bıçak ağzı: Knife-edge
Beyzi: Oval; Oviform Bıçak altlığı: Knife-rest
Bez: Material; Fabric; Cloth Bıçak bileme aleti: Knife-sharpener
Bez süzgeç: Fabric filter Bıçak bileme aygıtı: Knife sharpener
Bez süzgeç torbası: Fabric filter bag Bıçak bileyici: Knife grinder
Bez zımpara: Sand cloth Bıçak dövme: Knife forging
Beze: Lumph gland (=Lymph node ) (tıp) Bıçak çizgisi atağı (yenim): Knife line
Gland; Lymph node attack
Beze çıkarımı (tıp): Adenotomy Bıçak eğesi: Blade file; Knife file
Beze humması (tıp): Infectious Bıçak gibi saplanan (ağrı): Fulgurating
mononucleosis
Bıçak izleri (ince kesme): Knife marks
Beze şişmesi (tıp): Adenia
Bıçak kaplama: Blade coating; Knife
Beze taneciği (tıp): Alveolus coating
Beze uru (tıp): Adenocarcinoma Bıçak kasası: Knife box
Beze yangısı (tıp): Adenitis Bıçak kılıfı: Knife case
Bezecik: Glandule Bıçak kutusu: Knife box
Bezek: Ornament Bıçak sırtı döngülü: Knife edge pivot
Bezelye biçimli: Pisiform Bıçak taşlayıcı: Knife grinder
Bezelyemsi demir cevheri: Pea iron ore Bıçak temizleme tahtası: Knifeboard
Bezeme: Pattern Bıçak yapıcı (aygıt): Knifemaker
Bezeme fırınlaması (seramik):
Bıçakla kesilebilir (mineral): Sectility
Decorating fire
Bıçaklı karıştırıcı: Blade mixer
Bezemeli: Decorative
Bıçaklı kırıcı: Blade crusher
Bezemeli cam: Figured glass
Bezemeli krom kaplama: Decorated Bıçkı: Sawing machine; Saw; Ripping saw
chrome plating (=Rip saw)
Bezemeli nikel kaplama: Decorated nickel Bıçkı hendeği: Saw pit
plating Bıçkı talaşı: Sawdust
Bezenme: Decoration Bıçkı talaşında kurutma (kaplama):
Bezenmiş: Decorated Sawdust drying
Bezenmiş cam: Stained glass Bıçkı tezgahı: Sawhorse
Bezenmiş dislokasyon: Decorated Bıçkı tozu: Sawdust
dislocation Bıçkıcı: Sawyer
Bezir yağı: Linseed oil Bıçkıhane: Sawmill
79
Bıçkılama Biçimlenebilirlik
80
Biçimlenebilirlik kısıtları Bileştirme
81
Bilet Bilyalı değirmen
82
Bilyalı değirmende öğütme Bir atomlu
Bilyalı değirmende öğütme: Ball milling Binde bir watt: Milliwatt (mW)
Bilyalı parlatma: Ball burnishing; Ball Bindirme: Superimposition; Lapping;
sizing (Elekt.) Modulation; (kaynak) Overlap
Bilyalı rulman: Ball bearing Bindirme bağlantı: Lap joint
Bilyalı rulman çeliği: Ball bearing steel Bindirme kaplama (bina):
Bilyalı sarkaç deneyi: Ball pendulum test Weatherboarding
Bilyalı sertleştirme: Shot peening Bindirme kaynağı yapma: Lap welding
Bilyalı sızdırmaz: Ball sealer Bindirme kaynaklaması: Lap welding
Bilyalı yatak: Ball bearing Bindirme kaynaklı: Lap-welded
Bilyalı yatak çeliği: Ball bearing steel Bindirme kaynaklı bağlantı: Lap-welded
joint
Bilyasız değirmen: Cascade mill
Bindirme kaynaklı boru: Lap-welded pipe
Bilye: Mig (=Migg; Miggle)
Bindirmeli alın kaynağı: Reinforced butt
Bilye: Taw
weld
Bilye oyunu: Taw
Bindirmeli eğme: Tangent bending
Bilyeli eklem: Ball joint
Bindirmeli ek: Lap joint
Bilyeli valf: Ball valve
Bindirmeli kaynak: Splice weld
Bin: Thousand
Binek arabası: Carriage
Bin çevrim: Kilocycle
Binek atı: Hackney
Bin kalori: Kilocalorie (kcal)
Binek taşı: Steppingstone
Bin küri: Kilocurie
Bingham akışkanı: Bingham fluid
Bin litre: Kilolitre
Bingham ayıracı: Bingham’s etch
Bin metre: Kilometer
Bingham denklemi: Bingham equation
Bin mol: Kilomole
Bingham gereci: Bingham material
Bin paund (= 1000 lbs): Kip
Bingham plastiği: Bingham plastic
Bin ton: Kiloton
Biniş (taşıt): Boarding
Bin vat: Kilowatt
Biniş/iniş merdiveni (uçak): Boarding
Bin volt: Kilovolt (Kv) ramp
Bin voltamper: Kilovolt-ampere Binme (at): Mounting
Bin yıl: Millenium Binom dağılımı: Binomial distribution
Bina: Facilities; Building; Structure Biot çarpanı: Biot’s modulus
Bina iskeleti: Cage Biotin: Biotin
Bina katı: Storey Biotit: Biotite
Bin bar (basınçBirimi): Kilobar (kb) Bioverit: Bioverit
Bin bayt: Kilobyte Bir: Unity; One
Binde bir amper: Milliampere (mA) Bir adımlık mesafe: Step
Binde bir bar: Millibar (mb) Bir anda: Instantaneous
Binde bir gram: Miligramme (mg) Bir angstromluk mikroskop: One
Binde bir litre: Millilitre (mLt) angstrom microscope
Binde bir metre: Millimeter (mm) Bir asitli: Monoacidic (=Monoacid)
Binde bir volt: Millivolt (mV) Bir atomlu: Monatomic
83
Bir bakışımlı Birim alana düşen kütle
84
Birim dislokasyonlar Birincil yeniden kristallenme
85
Birincil yenilenme Bitişebilirlik
86
Bitişik Bizmut iyodür
87
Bizmut karbonat Boğaz
88
Boğaz (y. fırın) Bor alaşımları
89
Bor camı Boru demeti
90
Boru direk Boşa giden döküm
91
Boşa üfleme Boya fıçısı
92
Boya fırçası Boyun kalıbı
93
Boyun kalıbı (şişe) Bozuk metal
94
Bozuk para Böbrek süzme elemanı (tıp)
95
Böbrek taşı Bölüm oyutu (mat.)
96
Bölüm öbeği (mat.) Bromik asit
97
Bromizm (tıp) Buhar çıkaran
98
Buhar evreli lehimleme Bukminsterfuleren
99
Bulamaç Burgu
100
Burgu bileme Buruş(tur)ma
101
Buruşma Büklümlü
102
Bükme Bütirin
103
Bütün Büyüteç
Bütün: Solid; Total; Unitary; Indiscrete; Büyük kesitli yassı kütük: Large slab
Undivided; Unbroken; Whole Büyük kitap: Tome
Bütünler açı (geom.): Supplementary Büyük konak: Mansion
angle Büyük kumtaşı: Sarsen
Bütünlük: Totality Büyük küme: Passel
Büyü asidi: Magic acid Büyük otobüs: Omnibus
Büyü(l)tüm: Enlargement Büyük özlü çok yönlü lifler: Large-core
Büyük: Massive; Major; Mega; Macro; multimode fibres
Large Büyük pres: Extra large press
Büyük alanlı karma yapı onarımı: Büyük sandal: Longboat
Large Area Composite Structure Repair
(LACOSR) Büyük sayılar yasası: Law of large
numbers
Büyük alışveriş mağazası: Supermarket
Büyük sepet: Carryall
Büyük ambalaj sandığı: Crate
Büyük ton: Long ton
Büyük balık ağı: Sein
Büyük tuğla: Jumbo brick
Büyük bıçak: Spade
Büyük uçak: Liner
Büyük bira bardağı: Stein; (cam) Seidel
Büyük vazo: Boughpot
Büyük birikim: Macrosegregation
Büyük yığın: Passel
Büyük boy: Outsize; Oversize
Büyük yük: Major load
Büyük cep çakısı: Jackknife
Büyük zemberek: Mainspring
Büyük çan (y.fırın): Large bell
Büyüklük: Magnitude; Size
Büyük çan hoperi (y.fırın): Large bell
Büyüklük aralığı: Size range
hopper
Büyüklük boyutları: Size dimensions
Büyük çap: Major diameter
Büyüklük dağılımı: Size distribution
Büyük çelik kuruluşu: Mega steelworks
Büyüklük dağılımı eğrisi: Size
Büyük çivi: Spike distribution graph
Büyük davul: Bass drum Büyüklük dışlanımlı kromatografi: Size
Büyük el çantası (bayan): Tote bag exclusion chromatography
Büyük elektrik ark fırınlı çelik fabrikası: Büyüklük etkisi (özellikler: Size effect
Mega electric arc furnace steel plant Büyüklük etmeni: Size exclusion
Büyük fıçı: Hogshead; Tun chromatography
Büyük firkete: Bodkin Büyüklük etmeni: Size factor
Büyük gerilim: Macroscopic stress; Büyül(t)me: Enlargement
Macrostress Büyülü sayı (atom): Magic number
Büyük gerinim: Macrostrain Büyüme: Growth
Büyük hatalar: Major defects Büyüme engelleme (tıp): Growth
Büyük ısı birimi (=1000 Kcals): Therm inhibition
(=Therme) Büyüme hızı: Growth rate; Rate of growth
Büyük ilye: Gluteus maximus Büyürgöze (tıp): Blastomere
Büyük kase: Jumbo bowl Büyüteç: Burning glass; Enlarging lens
Büyük kesitli profil: Heavy section (=magnifier); Magnifying glass
104
Büyüten
Büyüten: Magnifying
Büyütme: Size enlargement; Enlargement;
Magnification
Büyütme (fotoğraf): Aggrandizement;
Aggrandizing
Büyütme gücü: Magnifying power
Büyütme gücü ölçeri (teleskop):
Dynameter
Büyütme kısıtı: Limit of magnification
Büyütücü (foto): Aggrandizer; Enlarger
Büyütülmüş: Enlarged
Büzeç: Sphingosine
Büzgeç (tıp): Sphinder
Büzgen kas: Sphinder
Büzme: Astringency
Büzücü: Astringent; Styptic(al)
Büzüklük: Warpage
Büzülme: Contraction
Büzülme (pelte): Syneresis
Büzülme (tıp): Strangulation
Büzülme payı: Contraction allowance
Büzülme boşluğu: Contraction cavity
Büzülmüş: Contracted
Büzülmüş (tıp): Strangulated
Büzülmüş parça: Contracted component
Büzülüm (tıp): Diastalsis
105
C
C-eğrisi: C -Curve Cam blok: Glass block; Structural glass
C süreci (Croning süreci ): C process Cam boncuk: Bead; Glass bead
(Croning process ) Cam boru: Glass pipe; Glass tube; Gauge-
C/B oranı: C/B ratio glass
Caka tezgahı: Bending brake Cam boru çekme bandı: Caterpillar belt
Cakopsit: Jacobsite Cam boru ucunu kapatma: Pinching
Calloy: CALLOY Cam boru uçları kesimi Kırpma:
Cam: Pane Trimming
Cam boyalı: Stereochromy
Cam-seramik gereçler: Glass-ceramic
materials Cam boyalı resim: Stereochrome
Cam ağırlık: Paper weight Cam boyalı resim yapma: Stereochromy
Cam akıtma bloğu: Tap out block Cam cila: Glaze
Cam akıtma deliği: Tapping hole Cam cukurcuğu: Bloach
Cam akıtma havuzu: Running out pit Cam çatı: Glass roof
Cam akma oluğu: Trough Cam çekiş hızı (fırın): Glass pull rate
Cam alma çubuğu: Spinning rod; Cam çekme bloğu: Debiteuse
Gathering iron; Pontil; Punty Cam çekme çubuğu: Draw bar
Cam alma deliği: Ringhole Cam çekme hızı: Drawing speed
Cam alma kepçesi: Ladle Cam çekme makinası: Drawing machine
Cam altı refrakteri (fırın): Bottom Cam çerçeve: Glass frame
Claywork Cam çubuk: Rod (=Glass rod); Cane
Cam anayapı: Glass matrix Cam damlası (Cam üretimi): Glass drop
Cam anayapılı karmalar: Glass-matrix Cam dayama sehpası: Horse
Composites Cam değiştirici oksit: Glass modifying
Cam ara oksiti (Al2O3): Glass oxide
intermediate oxide Cam derinliği (fırın): Glass depth
Cam askı mandalı: Tongs Cam destekli beton: Glass reinforced
Cam avadanlık: Glass apparatus concrete
Cam ayna: Glass mirror Cam destekli beton pano: Glass concrete
panel
Cam bağlı mika: Glass-bonded mica
Cam destekli çoğuz: Glass reinforced
Cam bağlı seramik: Glass-bonded polymer (GRP)
ceramic
Cam destekli polimer: Glass reinforced
Cam bardak: Glass polymer (GRP)
Cam besleme oluğu: Forehearth Cam dışığı: Glass gall
Cam bez: GlassCloth Cam dökme: Ladling
Cam bez destekli poliesterler: Glass Cloth Cam duvar: Glass wall
reinforced polyesters Cam düğme: Glass button
Cam bezi: Glass-cloth Cam düzeyi (fırın): Glass level
Cam bıçağı (cam): Glass knife Cam düzeyi üstü refrakter: TopClaywork
Cam biçimleme çubuğu: Ponty Cam elektriği: Vitreous electricity
Cam biçimli: Vitriform Cam elektrot (ph ölçümü): Glass
Cam bilya: Glass marble electrode
Cam elması Cam kirleten (madde)
107
Cam koparma Cam yapımı
108
Cam yapısı Camsı bor oksit camları
109
Camsı cisim (göz) Caspersson yöntemi
Camsı cisim (göz): Vitreous body Canlı dokuların boya tutucu hücreleri:
(= Vitreous humor) Reticuloendothelial system (RES)
Camsı çamur harmanı: Vitreous slip Canlı elektrikliliği: Bioelectricity
Camsı çoğuzlar: Glassy polymers Canlı karbondioksit ölçeri: Biometer
Camsı durum: Glassy state; Vitreous Canlı tehlike: Biohazard
condition Canlı varlık: Organism
Camsı emaye: Vitreous enamel
Canlı yayın: Telecast
Camsı implantlar (tıp): Vitreous implants
Canlıda (tıp): In vivo
Camsı kalıntı: Glassy inclusion
Canlılar bilimi: Biology
Camsı koyuntular: Vitreous implants
Canlılar coğrafyası: Biogeography
Camsı lehimCamı: Vitreous solder glass
Canlılar çevresi bilimi: Bioecology
Camsı metal: Glassy metal
Canlılar dinamiği: Biodynamics
Camsı metal sülfatı: Vitriol
Canlılar dinamiğine ilişkin:
Camsı olmayan: Nonvitreous
Biodynamical
Camsı polimerler: Glassy polymers
Canlılar elektriği bilimi: Electrobiology
Camsı selenyum: Vitreous selenium
Canlılar elektroniği: Bioelectronics
Camsı seramik: Vitreous china
Canlılar erkesi bilimi: Bioenergetics
Camsı silika: Vitreous silica
Canlılar yoğunluğu: Biomass
Camsı silikaCamı: Vitreous silica glass
Canlılık: Vividness; Vitality
Camsı susuz sodyum tetraborat: Borax
glass Canlılık muayenesi: Bioscopy
Camsı yapı: Vitreous structure Canlılık yitimi: Biodegradation
Camsı yemek takımı: Vitreous dinnerware Canlızehiri: Biotoxin
Camsı yer seramiği: Vitreous floor tile Cansız: Lacklustre
Camsı yer tuğlası: Vitreous floor tile Cansızlaşma: Abiotrophy
Camsılaşan: Vitrescent CaO: Glass modifying oxide
Camsılık: Vitreousness Capetown yakutu: Cape ruby
Camsız: Glassless; Nonvitreous Carapella ayıracı: Carapella’s reagent
Camyuvar (doğal): Tektite Carbro süreci: Carbro process
Can suyu (Kan v.b.): Sap Cari fiyat: Market price; Quotation
Candela (aydınlanma yeğinliği birimi): Carl Still soğurumlu sıyırma: Carl Still
Candela absorption stripping
Canfield ayırıcı: Canfield’s reagent Carl Still süreci: Carl Still process
Cankurtaran: Ambulance Carnauba mumu (Kabuk döküm):
Cankurtaran halatı: Life line Carnauba wax
Cankurtaran kemeri: Life belt Carnot çevrimi: CarnotCycle
Cankurtaran salı: Life raft Carnot ısıldevinimsel verimliliği: Carnot
Cankurtaran sandalı: Lifeboat; Whaleboat thermodynamic efficiency
Cankurtaran simidi: Life buoy Carnot termodinamik verimliliği: Carnot
Cankurtaran yeleği: Life jacket thermodynamic efficiency
Canlı: Vital; Vivid; Organism Carosel süreci: Carosel process
Canlı doku aşılama: Implantation Caspersson yöntemi: Caspersson’s method
110
CASS deneyi (yenim) Cevher işleme
CASS deneyi (yenim): Copper acetic salt Cephe taşı: Face stone
spray (CASS) Cephe tuğlası: Facing brick
Casting-Henry süzgeci (optik): Casting- Cepken: Jupe; Waistcoat
Henry filter Cer: Traction
Catalan ocağı (demir): Catalan hearth Cer çubuğu: Drawbar
Catalan süreci (demir): Catalan process
Cerabone: CERABONE*
Cauldron süreci: Cauldron process
Cerahat: Purulence
Caydırıcı: Deterrent
Cerahatlenme (tıp): Maturation
C-biçimli tutturgaç: Circlip
Cerahatli (tıp): Mattery
Cebir: Algebra
Cerahatli akıntı (tıp): Gleet
Cebire: Fish plate; Splint
Ceralumin: CERALUMIN®
Cebire pernosu: Fishbolt
Ceravital: CERAVITAL*
Cebireye alma: Splinting
Cerrah: Surgeon
Cebirsel: Algebraic
Cerrah bıçağı: Scalpel
Cebirsel açılım: Algebraic extension
Cerrah mili (tıp): Probang
Cebirsel denklem: Algebraic equation
Cerrah mili ile yoklama (tıp): Tent stitch
Cebirsel devrik dönüşüm (mat):
Algebraic Conjugate Cerrahi (tıp): Surgical
Cebirsel sayı: Algebraic number Cerrahi parça çıkarma (tıp): Surgical
resection
Cebri çekiş: Induced draught (=Induced
draft) Cerrahlık: Surgeoncy
Cedre: Goiter; Struam Ceset: Carcass; Codaver
Cehennem suyu: Aqua fortis Ceset kesme (tıp): Necrotomy
Cehennemlik (fırın): Hotspot Ceset yakma: Cineration
Cehennemlik tuğlası: Burner block Cetvel: Ruler; Table
Ceket: Jacket; Coat Cevahirci oymacılık: Lapidary
Cellat tipi: Widdy Cevher: Ore
Cenaze arabası: Hearse Cevher arama: Ore prospecting
Cenaze evi: Mortuary Cevher ayırma: Ore sorting (=Ore sizing)
Cenaze merasimi: Funeral Cevher birikisi: Ore reserve
Cenchar kömür önısıtıcısı: Cenchar coal Cevher boşaltma: Ore unloading
preheater Cevher bunkeri: Ore storage bunker
Cendere: Arbor press Cevher damarı: Bunch
Cenin: Embryo Cevher değerlendirme: Evaluation of ores
Cep: Pocket Cevher depolama: Ore storage
Cep defteri: Pocketbook Cevher derişimi: Ore concentration
Cep feneri: Penlight Cevher derişintisi: Ore concentrate
Cep kitabı: Pocket book Cevher eleme: Ore screening
Cep saati: Fob watch Cevher gemisi: Ore carrier
Cephane: Ordnance; Ammunition Cevher harmanlama: Ore blending
Cephanelik: Ammunition dump Cevher hazırlama: Ore preparation
Cephe kaplaması (bina): Facework Cevher işleme: Ore processing
111
Cevher kalitesi Cıvık çamur
112
Cıvık madde Civalı (+2)
113
Civalı (+1) Coulomb alanı
114
Coulomb çekimi Curuf taneleme
115
Curuf toplayıcı
116
Ç
Çaba: Effort; Exertion Çakıllı göktaşı: Chondrite
Çabuk: Quick; Fast; Swift Çakım: Scintillation; Scintilla
Çabuk değişen takımlar: Quick-change Çakıp atlama: Flashover
tooling Çakışık: Coincident
Çabuk değiştirme kartuşu: Quick change Çakışık yer kafesi: Coincident site lattice
cartridge (CSL)
Çabuk dondurma (biyolojik numune): Çakışım: Coincidence
Quick-freezing
Çakışım kafesi: Coincidence lattice
Çabuk dondurmalı derin dağlama:
Çakışım sınırı: Coincidence boundary
Quick-freeze deep-etch
Çakma: Flashover; Sparking
Çabuk donma (cam): Fast setting
Çakma gerilimi: Breakdown voltage
Çabuk takım ve kalıp değişimi: Quick
tool-and-die exchange Çakma kazık: Raker pile
Çabuk tutuşan madde: Tinder Çakma vida: Drive screw
Çabuk yanıp sönme: Twinkle Çakmak: Lighter
Çabuklama: Quicking Çakmaklı tabanca: Matchlock
ÇAC metal (Zn+Al+Hg alaşımı): ZAM Çakmaklı tüfek: Flintlock
metal Çakmaktaşı: Silex; Chert; Firestone; Flint
Çadır: Tabernacle Çalarsaat: Alarm clock
Çadır: Tent Çalgıç: Plectron; Plectrum
Çadır bezi tuval: Canvas Çalgızili: Cynball
Çadır dikişi: Tent stitch Çalı çırpı demeti: Brush
Çadır direği: Lodgepole Çalı süpürgesi: Besom
Çadır gereçleri: Tentage Çalılık: Brush
Çadır kapısı: Tent fly Çalış(tır)ma: Operation
Çadır kazığı: Tent peg Çalışamama: Failure
Çadır kumaşı: Ticking Çalışamaz: Disabled
Çağ: Period; century Çalışan: Working
Çağlayan: Cascade Çalışan astar: Working lining
Çağrı: Call Çalışan karışım kazanı: Active mixer
Çakak: Ram Çalışan karıştırıcı: Active mixer
Çakarak atlama: Flashover Çalışılabilir (=işletilebilir): Workable
Çakı: Knife; Pocketknife; Penknife Çalışılabilir cevher: Workable ore
Çakı ile kesme: Whittling Çalışılabilirlik: Workability
Çakı lokması: Bit Çalışılabilirlik belirteci: Workability
Çakıl: Grit; Stone; Gravel index
Çakıl kayaç: Conglomerate Çalışma: Labour; Working; Work; Study
Çakıl taşı: Pebble Çalışma (gereçler): Performance
Çakıl taşlı değirmen: Pebble mill Çalışma açısı (kaynak): Work angle
Çakıllı: Gritty Çalışma akımı: Working current
Çalışma aralığı (cam) Çamur koyulaştırma havuzu
118
Çamur numunesi alma Çapak temizleme makinesi
119
Çapak yırtığı (hadde hatası) Çaput
Çapak yırtığı (hadde hatası): Sliver Çapraz eğme deneyi: Cross-bend test
Çapakaltı çatlakları: Butt cracks Çapraz gen oluşturma (tıp):
Çapaklanma boşluğu (dövme): Flash Recombination
land Çapraz hadde: Cross country mill
Çapaklar: Checks Çapraz hadde dizisi: Cross country train
Çapaklı (göz): Mattery Çapraz haddeleme: Cross rolling
Çapaklı kenar (pencere camı): Feather Çapraz haddeleme makinesi: Transverse
edge rolling machine
Çapaksız: Burr-free Çapraz ışınlı elektron mikroskobu: Cross
Çapaksız dilme: Burr-free slitting Beam electron microscope
Çapaksız dövme: Flashless forging Çapraz ilişki (görüntü): Cross correlation
Çapraz kayma: Cross slip
Çapalı karıştırıcı: Anchor agitator
Çapraz kesit: Transection
Çaplamasına: Traverse
Çapraz kır(ıl)ma dayancı: Cross-breaking
Çaplanmış: Gaged
strength
Çapraşık: Inexplicit
Çapraz kırışıklar: Cross breaks (=Coil
Çapraz: Diagonal; Cross breaks)
Çapraz ateşli ocak: Cross fired furnace Çapraz kuşaklı lastik (oto): Bias-ply tire
Çapraz bağ: Cross link Çapraz laminat: Cross laminate
Çapraz bağ ayrılması: Cross-link scission Çapraz polarizatörler: Crossed polars
Çapraz bağ yoğunluğu: Cross-link Çapraz roleli düzleyicisi: Cross roll
density straighlener
Çapraz bağla(n)ma: Cross-linking Çapraz tel çatlakları: Cross-wire cracks
Çapraz bağlama: Cross bonding Çapraz tel işgörmezliği: Cross-wire
Çapraz bağlı: Cross linked failure
Çapraz bağlı çoğuz: Cross linked polymer Çapraz tel kaynağı: Cross-wire weld
Çapraz bağlı kauçuk: Cross linked rubber Çapraz tel kaynaklama: Cross-wire
welding
Çapraz bağlı polimer: Cross linked
polymer Çapraz tel kırılması: Cross-wire fracture
Çapraz beslemeli taşlama: Cross-feed Çapraz tel kopması: Cross-wire rupture
grinding (surface) Çapraz teller: Cross wires
Çapraz bükme deneyi: Cross-bend test Çapraz yolluk: Cross gate
Çapraz curuf izi (cam): Diagonal dross Çapraz yön: Cross direction
scar Çaprazlama: Transverse
Çapraz çekiçli değirmen: Cross hammer Çaprazlama hadde: Looping mill
mill Çaprazlama haddeleme: Diagonal rolling
Çapraz çubuk: Cross bar (=rest bar) Çaprazlama haddeleme yöntemi:
Çapraz dikiş: Herringbone stitch Diagonal rolling method
Çapraz dikiş: Lockstitch Çapsal: Diametrical
Çapraz dövme: Cross forging Çapsal hatve: Diametrical pitch
Çapraz duvar (fırın): Cross wall Çaput: Tatter
120
Çardak Çarpıtımsız mercek
121
Çarpma Çatı kaplama (düz kiremit)
122
Çatı kemeri Çatlaklı cam (dekorasyon)
123
Çatlaksı bozukluk Çekin
124
Çekin (fiz.) Çekirdeksel denklem (atom)
125
Çekirdeksel engel Çekme merdanesi
126
Çekme nitelikli Çelik eritme
127
Çelik eşya Çember testere
128
Çemberli kasnak Çentikli çubuk çarpma deneyi
129
Çentikli deney numunesi Çevre ölçer (tıp)
130
Çevre ölçme Çevrimsel fırın
131
Çevrimsel gerilim uygulamaları Çıkış gazı
132
Çıkış gerilimi Çiçek özü
133
Çiçek vazosu Çift dışbükey merceksi
134
Çift dışbükey mercek Çift namlulu (tüfek)
135
Çift normalleme (ısıl işlem) Çiğit boyası
Çift normalleme (ısıl işlem): Double Çift U-yivli kaynak: Double U-groove
normalizing weld
Çift odakla(n)ma (elekt. Optiği): Double Çift üfleme süreci (cam): Blow-and-blow
focussing process
Çift odaklı: Bifocal Çift üşek: Diode
Çift oluklu: Bisulcate Çift vuruşlu (yürek): Dicrotic
Çift oluşumu (atom): Pair production Çift vuruşlu buharlı şahmerdan: Double
Çift örgülü (kumaş): Double-knift acting steam hammer
Çift rakamlı: Double-digit Çift vuruşlu çekiç: Double-acting
hammer
Çift reçineli bağlama: Dual resin bonding
Çift V-yivli kaynak: Double V-groove
Çift renk süzgeci (optik): Dichroic filter
weld
Çift renkli: Dichromatic; Dichoric
Çift yakıtlı bek: Combination burner
(=Dichroitic)
Çift yaşlandırma: Double ageing
Çift renkli kristal: Dichroic crystal
Çift yatak: Twin bed
Çift renkli örüt: Dichroic crystal
Çift yokoluşumu (atom): Pair
Çift renkli renk: Dichroic colour
annihilation
Çift renklilik: Dichroism
Çift yoğuşturucu: Double condenser
Çift salgılı (tıp): Heterocrine
Çift yönlü: Bidirectional
Çift sargılı bobin: Bifilar winding
Çift yönlü ısı derleyici: Regenerator;
Çift sarmal: Double-helix Checker chamber
Çift sarmal dişli: Herringbone gear Çift yüzlü çömlek: Double-face ware
Çift satır arası: Double-space Çift-atom boşluğu: Di-vacany
Çift sayılar: Even numbers Çifte: Double-barrelled
Çift sıra düğmeli: Double-breasted Çifte: Duplex
Çift sinterleme: Double sintering Çifte: Shotgun
Çift suverme: Regenerative quenching Çifte freze: Straddle mill
Çift sürgülü (pencere): Double-hung Çifte frezeleme: Straddle milling
Çift sürme: Plowing Çifte gerdan (tıp): Jowl
Çift sürme (Sürülmüş arazi): Tillage Çifte iz yöntemi (sertlik): Double
Çift taraflı ayna: Two-way mirror impression method
Çift taraflı inme (tıp): Diplegia Çifte kilit: Double-lock
Çift taraflı üfleç: Bifurcated fan Çifte nikel kaplama: Duplex nickel
Çift tavlama: Double annealing plating
Çift toplayıcı mercek: Double condenser Çifte suverme: Double quenching
lens Çiftiz: Doublet
Çift tuz: Double salt Çiftler: Pairs
Çift tümsekli mercek: Biconvex lens Çiftli: Doublet
Çift ucay: Double pole Çiftlik hayvanları: Livestock
Çift uçlu: Double-ended Çiftlik işleri barakası: Bothy
Çift uskurlu gemi: Twin-screw ship Çiğit boyası: Gossypol
136
Çiğit küspesi Çinko demir dizgesi
137
Çinko derişintiler Çinko sülfür
138
Çinko şerartlama Çizen nesnel mercek/objektif
139
Çizenek Çoğul saçılım
140
Çoğultmalı Çok az alaşımlı dengeli çelikler
141
Çok az alaşımlama Çok ezmeli makinalar (tel)
142
Çok fazlı (elektrik) Çok küçük parçacık
143
Çok küçük parçacık makinası Çok yetenekli
144
Çok yivli merdaneler Çoklu türel çekirdeklenme
145
Çoklu türel çökelme Çökkünlük giderici
146
Çökme Çözümlenebilir
147
Çözümlenebilirlik Çubuk bakteri (tıp)
148
Çubuk bakteri veremi (tıp) Çürük kalay
149
Çürük kaya
150
D
D süreci (döküm): D process (= Fordath Dağınımlı: Dispersed
process) Dağınmış: Dispersed
D2 vitamini: Calciferol Dağıntı: Entropy (S); Dispersoid
Dabbağhane (deri): Tannery Dağıntı çizelgesi: Entropy chart
Dadı: Day nurse Dağıntı çizgesi: Entropy diagram
Dağ bilimi (yer b.): Orology Dağıntı değişimi: Entropy change
Dağ çizimbilimi: Orography Dağıntısal kısıtlanmış dizgeler:
Dağ oluşumu (yer b.): Orogeny Entropically confined systems
Dağ yamacının taş yığıntısı: Scree Dağıntısal kuvvet: Entropic force
Dağcı borusu: Alpenhorn Dağıntısal soğutulmuş katman:
Entropically cooled layer
Dağcı çengeli: Karabiner
Dağıtaç: Distributor
Dağcı çivisi: Piton
Dağıtan: Dispersant
Dağcı değneği: Alpenstock
Dağıtıcı (madde): Dispersant
Dağdeviren (bomba): Blockbuster
Dağıtım: Distribution
Dağılım: Dissipation; Distribution;
Dispersion Dağıtım panosu: Switchboard
Dağılım anahattı: Distribution main Dağıtım tabağı: Platter
Dağılım eğrisi: Distribution curve Dağıtım tepsisi: Platter
Dağılım etmeni: Dissipation factor Dağıtma: Dispensing
Dağlama: Searing
Dağılım işlevi: Distribution function
Dağlama (metal): Etching
Dağılım katsayısı: Distribution coefficient
Dağlama (tıp): Cauterization
Dağılım oranı: Distribution ratio
Dağlama ayıracı: Etching reagent
Dağılma: Fragmentization; Disintegration
Dağlama camı: Etching glass
Dağılma ısısı: Heat of disintegration
Dağlama çatlağı: Etching crack
Dağınık: Sparsed; Dispersed; Dissipated;
Diffuse Dağlama çözeltisi: Etching solution
Dağınık ışık: Stray light Dağlama çukurcukları: Etch pits
Dağınık ışınım: Stray radiation Dağlama deneyi: Etch test
Dağlama deneyi parçası: Etch test cut
Dağınık saçılma: Diffuse scattering
Dağlama durulaması: Etch rinsing
Dağınık sıcaklık: Nonuniform
temperature Dağlama izleri: Etch figures
Dağınık yansıma: Diffuse reflection Dağlama koşulları: Etching conditions
Dağınık yansıtanç: Diffuse reflectance Dağlama sıcaklığı: Etching temperature
Dağınık yansıtımlı FTIR spektroskopisi: Dağlama süresi: Etching period
Diffuse reflectance FTIR spectroscopy Dağlama zıtlığı: Etching contrast
Dağınıklaştırıcı: Dispersing agent Dağlamacılık (deri): Pyrography
Dağınım: Dispersion Dağlamalı parlatma: Attack polishing
Dağınım etkileri: Dispersion effects Dağlamalı temizleme: Etch cleaning
Dağınım ortamı: Dispersion medium Dağlanık: Sear
Dağınım sertleşmesi: Dispersion Dağlanık (metal): Etched
hardening Dağlanma izi: Sear
Dağlanmış Daldırma tankı
152
Daldırma thermostat Dalga peryodu
153
Dalga sayısı Dallı zincir polimerler
154
Dalma boru Damarlaşma (tıp)
155
Damarlı Dar açılı saçılım (x-ışınları)
156
Dar açılı sınır Data
157
Datolit Deflektör
158
Defne asidi Değişik marmenevişleme
159
Değişik renkli Değme basıncı
160
Değme baskısı Deliklerarası uzaklığı (elekt.)
161
Delikli Demir cevheri topaklanması
162
Demir cevheri topakları Demir kromat
Demir cevheri topakları: Iron ore pellets Demir hurdası hazırlama: Ferrous scrap
Demir cevherleri: Iron ores processing
Demir civata: Black bolt Demir hurdası toplama: Ferrous scrap
collecting
Demir Curufu: Iron cinder
Demir ızgara: Gridiron
Demir çatkı: Iron framework
Demir içeren: Ferriferous; Ferruginous
Demir çekirdek: Iron core
Demir içeren anlamına ön ek: Ferro-;
Demir çelik fabrikası: Iron and steel plant;
ferri-
Iron and steel works
Demir ikiklorür: Iron chloride (=Ferrous
Demir çelik ticareti: Iron and steel trade
chloride)
Demir çerçeve: Iron frame Demir ikiklorür dörthidrat: Iron chloride
Demir çivi: Iron nail tetrahydrate
Demir çubuk: Iron rod Demir işi: Ironwork
Demir çubuk (manivela): Tommy bar Demir iyodür: Iron iodide
Demir çubuk demeti: Fagot (=Faggot) Demir izabesi: Siderurgy
Demir döküm: Iron casting Demir kalay: Heavy metal
Demir döküm deliği matkabı: Iron notch Demir kalıp: Iron mould
drill Demir kama: Lewis (=Lewisson)
Demir döküm deliği(y. fırın): Iron notch Demir kaplama: Iron plating
(=Taphole)
Demir kaplı: Ironclad
Demir dökümhanesi: Iron foundry
Demir karbon alaşımları: Iron-carbon
Demir dökümler: Iron castings alloys
Demir eritme haznesi: Iron crucible Demir karbon çizgesi: Iron carbon
Demir eşya: Ironware diagram
Demir ferrosiyanür: Iron ferrocyanide Demir karbon dengeli evre çizgesi: Iron
(=Prussian blue) carbon equilibrium phase diagram
Demir florür: Iron fluoride Demir karbonat: Iron carbonate
Demir folyo: Iron foil Demir karbürleri: Iron carbides
Demir fosfat: Iron phosphate Demir kasnak: Iron pulley
Demir fosfat iki hidrat: Iron perchlorate Demir kırı: Iron gray
dihydrate Demir kimyası: Iron chemistry
Demir fosfat örtü: Iron phosphate coating Demir kirletmesi: Iron contamination
Demir fosfür: Iron phosphide Demir klişesi: Ferrotype
Demir giderme (cam): Deironing Demir kobalt tozu: Iron cobalt powder
Demir giderme (cam): Removal of iron Demir kobalt tozu mıknatısı: Iron cobalt
(=Deironing) powder magnet
Demir grafit denge dizgesi: Iron graphite Demir konstantan ısılçifti: Iron
equilibrium system constantan thermocouple
Demir grafit dengeli evre çizgesi: Iron Demir kova (Maden): Kibble
graphite equilibrium phase diagram Demir krom alaşımları: Iron-chromium
Demir hırdavat: Hardware alloys
Demir hurdası: Ferrous scrap Demir kromat: Iron chromate
163
Demir levha Demirci çekici
Demir levha: Iron plate Demir temelli alaşımlar: Iron base alloys
Demir macunu: Iron putty Demir temelli ısı dirençli alaşımlar: Iron-
Demir maden ocağı: Iron ore pit base heat resisting alloys
Demir madeni: Iron mine Demir temelli merdaneler: Iron-base rolls
Demir makara: Iron pulley Demir temelli yüksek sıcaklık alaşımları:
High-temperature iron-base alloys
Demir manivela kolu: Crowbar
Demir testeresi: Cold saw
Demir merdaneler: Iron rolls
Demir titanat: Iron titanate
Demir metalbilimi: Ferrous metallurgy
Demir tozu: Iron powder
Demir metalbilimi süreçleri: Ferrous
metallurgical processes Demir tozu kaplı elektrot: Iron-powder
electrode
Demir metalbilimine ilişkin: Ferrous
metallurgical Demir tozuyla kesme: Powder cutting
Demir nikel alaşımları: Iron-nickel alloys Demir üçbromür: Iron tribromide
Demir nikelli pil/akü: Iron-nickel Demir üçflorür: Iron trifluoride
accumulator (=Ferric fluoride)
Demir nitrat: Iron nitrate Demir üçklorür: Iron trichloride
(=Ferric chloride)
Demir nitrat dokuzhidrat: Iron nitrate
Demir üçoksit: Iron trioxide
nonahydrate
(=Ferric oxide)
Demir oksit: Iron oxide (=Ferrous oxide)
Demir üçsülfat: Iron trisulphate
Demir oksit curufu: Iron dross (=Ferric sulphate)
Demir oksitleri: Iron oxides Demir üretimi (y.fırın): Ironmaking
Demir pası: Iron rust Demir varak: Iron foil
Demir paslı su: Red water Demir yapı: Iron construction
Demir perklorat hidrat: Iron perchlorate Demir yapımı: Ironmaking
hydrate Demir yüklü epoksi modeller (döküm):
Demir perklorür: Iron perchloride Iron-filled epoxy patterns
Demir piriti: Iron pyrite Demir yüksek fırını: Iron blast furnace
Demir pulu: Hammer scale Demir yükünü: Iron ion
Demir ray: Iron rail Demir-azot alaşımları: Iron-nitrogen
Demir sac: Black sheet alloys
Demir silikat: Chamosite; Iron silicate Demir-azot denge dizgesi: Iron-nitrogen
Demir silisid: Iron silicide equilibrium system
Demir siyanür: Iron cyanide Demir-azot dengeli evre çizgesi: Iron-
nitrogen equilibrium phaseDiagram
Demir sülfat: Iron sulphate (=Ferrous
sulphate) Demir-azot evre çizgesi: Iron-nitrogen
phase diagram
Demir sülfür: Iron sulphide
Demir-bakır ikili dizgesi: Iron-copper
Demir sülyeni: Red ochre binary system
Demir şapı: Ferric alum (=Iron alum) Demirce aluminyumca zengin toprak:
Demir talaşı: Iron chips Pedalfer
Demir taşı: Ironstone Demirci: Ironsmith; Blacksmith
Demir tel: Iron wire Demirci çekici: Fuller
164
Demirci dövmesi Demir-krom-kobaltlı mıknatıs alaşımları
165
Demir-krom-mangan-azot dizgesi Demir-silisyum alaşımları
166
Demir-silisyum ikili dizgesi Denetimli basınç-çevrimi
167
Denetimli basınçlı dökme Denge değişmezi
Denetimli basınçlı dökme: Controlled Deney parçası: Test piece (=Test sample)
pressure pouring Deney sonucu: Test result
Denetimli dağlama: Controlled etching Deney tüpü: Test tube
Denetimli değişken: Controlled variable Deney verileri: Test data
Denetimli dizge: Controlled system Deney yapma: Testing
Denetimli dönüşüm: Controlled Deney yöntemi: Testing method
transformation
Deneyim: Practice; Experience
Denetimli gözenekli cam: Controlled
pore glass Deneyimsel: Empirical
Denetimli haddeleme: Controlled rolling Deneyimsiz: Inexperienced
Denetimli ısılçekirdeksel tepkime: Deneyimsiz: Unpracticed
Controlled thermonuclear reaction (CTR) Deneylik: Laboratory
Denetimli ısıtma: Controlled heating Deneysel: Experimental; Empirical
Denetimli matlaştırma: Controlled Deneysel araştırma: Experimental
devitrification research
Denetimli saydamsızlaştırma: Controlled Deneysel değer: Experimental value
devitrification
Deneysel değişken: Experimental variable
Denetimli soğutma: Controlled cooling
Deneysel denklem: Empirical equation
Denetimli süreç: Controlled process
Deneysel fizik: Experimental physics
Denetimsiz: Uncontrolled
Deneysel formül: Empirical formula
Denetimsiz bitirim (yüzey): Mill finish
Deneysel kimya: Experimental chemistry
Denetleç: Controller
Deneysel SAE alaşımlı çelikleri:
Denetleme: Checking; Inspection
Experimental SAE alloy steels
Denetlenmemiş: Unchecked
Deneysel saptama: Experimental
Denetlenmiş: Controlled determination
Denetlik: Monitor Deneysel tasarım: Experimental design
Deney: Experiment; Test Deneysel tepkimeç: Experimental reactor
Deney aygıtı: Test equipment
Deneysel veri: Experimental data
Deney çevresi: Test environment
Deneysel yanılgı: Experimental error
Deney çıkıntısı (döküm): Test lug
Deneysel yöntemler: Experimental
Deney çubuğu: Test rod; Test bar; Test techniques
stick
Denge: Equilibrium
Deney değeri: Test value
Denge ayrılığı uzaklığı: Equilibrium
Deney duyarlılığı: Testing sensitivity
separation distance
Deney eleği: Testing sieve
Denge bağıntısı: Equilibrium relationship
Deney hatası: Testing error
Denge basıncı: Equilibrium pressure
Deney konisi: Test cone
Denge benzeri: Quasi-equilibrium
Deney numunesi: Test specimen
Denge bölümü: Equilibrium quotient
Deney numunesi çıkarma parçası:
Coupon Denge çizgesi: EquilibriumDiagram
Deney numunesi konumu: Test specimen Denge dağılımı: EquilibriumDistribution
orientation Denge değişmezi: Equilibrium constant
168
Denge dönüşümü Dengesi bozuk
169
Dengesiz Denkleşme çizgisi (teknik resim)
170
Denşirilmiş Deri yangısı (tıp)
171
Deri yenilenmesi şablonu (tıp) Derinlik
Deri yenilenmesi şablonu (tıp): Skin Derin dağlanmış numune: Deep etched
regenaration template (SRT) specimen
Deri zımbası: Leather punch Derin dağlanmış yüzey: Deep etched
Deriaşılama (tıp): Dermagraft surface
Deriiçi aygıtları (tıp): Percutaneous Derin delme: Deep drilling; Gun drill
Devices Derin dondurma: Deep freezing
Derikeser (aygıt): Dermatome Derin dondurucu: Deep freezer
Derimsi (çoğuz): Leathery Derin dondurulmuş: Deep frozen
Derin: Deep Derin göreç: Stereoscope
Derin bilgi: Mastery Derin gören: Stereoscopic
Derin çatlak: Fissate Derin gören gözetleç: Stereoscopic
Derin çekilmiş: Deep drawn microscope
Derin çekilmiş aluminyum: Deep drawn Derin gören mikroskop: Stereoscopic
aluminium microscope
Derin çekilmiş aluminyum sac: Derin görüntü: Stereoscopy
DeepDrawn aluminium sheet Derin gösterici: Stereoviewer
Derin çekilmiş çelik: Deep drawn steel Derin içyapı fotoğrafı: Stereoscopic
Derin çekilmiş çelik sac: Deep drawn steel micrograph
sheet Derin kabuk (çelik): Deep case
Derin çekilmiş pirinç: Deep drawn brass Derin kayaç (yer b.): Batholite
Derin çekme: Deep drawing Derin kesme (dekor): Deep cut
Derin çekme bardak: Deep drawn cup Derin maden cevheri: Deep mined ore
Derin çekme kalıbı: Deep drawing die Derin maden minerali: Deep mined
Derin çekme manşet: Deep drawn cup mineral
Derin çekme nitelikli: Deep drawing Derin madencilik: Deep mining
quality Derin röntgen resmi: Stereoradiograph
Derin çekme nitelikli çelik sac: Deep Derin sertleşen: Deep hardening
drawing quality steel sheet Derin sertleşen çelikler: Deep hardening
Derin çekme nitelikli sac: Deep drawing steels
quality sheet Derin sıvama: Deep drawing
Derin çekme sacı: Deep drawing sheet Derin spout (döküm): Submerged throat
Derin çekme şeriti: Deep drawing steels (=Submarine throat); Submarine throat;
Derin çekmelik çelikler: Deep drawing Sump throat
steels Derin tava: Saucepan
Derin çekmelik saç: Deep drawing sheet Derin uyku (tıp): Sopor
Derin çekmelik şerit: Deep drawing strip Derin ve geniş: Yawning
Derin çizikler: Digs Derin yivli bilyalı rulman: Deep groove
Derin dağlama: Deep etching ball bearing
Derin dağlanmış: Deep etched Derinin kabarıp kaşınması (tıp):
Derin dağlanmış çelik: Deep etched steel Urtication
Derin dağlanmış metal: Deep etched Derinin pul pul olması (tıp): Ichthyosis
metal Derinlik: Depth
172
Derinlik ölçme Destek merdanesi
173
Destek pimleri (zımbalama) Devingen kuvvet mikroskopisi
174
Devingen mandrel Dezenfekte etme
175
D-H gaz giderici Dışa ilişkin
D-H gaz giderici: D-H vacuum degasser Dış elektronlar: Outer electrons
D-H gaz giderme süreci: D-H degassing Dış geçişim (kim.): Exosmosis
process Dış geçişimsel (kim.): Exosmic
D-H tepkimeleri: D-H reactions Dış gelişken: Ectogeneous (=Exogeneous)
D-H vakum süreci: Dortmund-Horder- Dış kapak: Outer cover
Huttenunion (D-H) vacuum process
Dış katman: Skin
D-H vakumlu gaz giderme: D-H vacuum
degassing Dış katman sertleştirme (çelik): Shell
investment casting
D-H vakumlu gaz giderme süreci: D-H
vacuum degassing process Dış katmanı kesip çıkarma: Paring
D-H yeniden dolaşımı: D-H recirculation Dış kaynaklı (tıp): Heterogenous
Dı1-sıcaklığı: Ac1-temperature Dış kaynaklı parçalanma (kim.):
Heterolysis
Dı2-sıcaklığı: Ac2-temperature
Dış kemikleşme (tıp): Ectosteal;
Dı3-sıcaklığı: Ac3-temperature Ectosteosis
DIN asit direnci deneyi: DIN acid Dış kökenli: Ectogeneous (=Exogeneous)
resistance test
Dış kökenli bakteriler: Ectogeneous
DIN çelik simgeleri: DIN steel
bacteria
designations
Dış kökenli kalıntılar (çelik): Exogeneous
DIN çelik standartları: DIN steel
inclusions
standards
Dış kulak arkası (tıp): Antitragus
DIN film nitelendirmesi: DIN film rating
Dış kulak estetik ameliyatı (tıp):
DIN gereç sayıları: DIN material numbers
Otoplasty
DIN standartı çelikler: DIN standard
Dış kulak kanalı (tıp): Helix
steels
Dış lastik: Tyre
Dış: Outside; Extrinsic; External
Dış liman: Outport
Dış ağı: Exotoxin
Dış bölge: External zone Dış masdar: External gauge
Dış buhar bırakımı: Outside vapour Dış metal soğutucular (döküm): External
deposition chills
Dış burç: Liner bushing Dış mineral: Perimorph
Dış bükey ayna: Convex mirror Dış salgı (tıp): Exocrine
Dış cevher: Perimorph Dış şaşılık (tıp): Walleye
Dış çap (sürekli döküm): External radius Dış taraf: Outside
Dış çevre koşulları: External Dış ucaylaşım: Heteropolarity
environmental conditions Dış uyumlu: Exteroceptive
Dış çözüşme: Heterolysis Dış yanmalı: External-combustion
Dış deri: Ectoderm Dış yansıma: External reflection
Dış destek: Outrigger Dış yüzey: Periphery
Dış duyar (dış uyarılarla çalışan duyu Dış yüzü farklı camla kaplı cam: Cased
organı): Exteroceptor glass
Dış duyarlı: Exteroceptive Dışa atım: Exhaust
Dış eksicikler (fiz.): Outer electrons Dışa ilişkin: External
176
Dışa vurmuş altkatman Dışıklı
177
Dışıklı kömür Dielektrik soğurumu
178
Dielektrik ucaylanması Dikey çemberler (mat.)
179
Dikey çizgi Dikişsiz boru
180
Dikişsiz boru fabrikası Dinamik frenleme
181
Dinamit Direksiyon mili (oto)
182
Direksiyon rotu (oto) Dirimsel çürüme
183
Dirimsel çürüyebilen Dislokasyon düğümü
184
Dislokasyon eğilmesi Diş eti
185
Diş eti hastalıkları bilimi (tıp Dişli kollu kriko
186
Dişli kolu Dizesiz üçboyutlu eşizlik
187
Dizesiz yapı Doğal çinko cevheri
188
Doğal çinko oksit Doğru merkezli düzlem (TEM)
189
Doğru merkezli yükseklik (TEM) Doğruluk
190
Doğrusal Doğrusal tarama
191
Doğrusal ucaylanmış ışık Doku tutturucu (tıp)
192
Doku uyuşumu (tıp Dolaylı sıkma
193
Dolaylı yakıt yakan fırın Dolumluk (seramik)
Dolaylı yakıt yakan fırın: Indirect fuel- Dolgulama harcı: Ramming mixture
fired furnace Dolgulama oranı: Packing fraction
Doldur boşalt kabuklu döküm: Slip Dolgulu astar: Rammed lining
casting
Dolgun: Compact
Doldur-boşalt fırını (seramik): Periodic
Dolgunluk düzeyi: Stockline
kiln
Dolgunluk düzeyi algılayıcıları: Stockline
Doldurma: Stocking; Charging; Filling;
detectors
Loading
Dolikosefal (tıp): Longhead
Doldurma astar: Rammed lining
Dolma kalem: Pen
Doldurma dövmesi: Core forging
Dolma noktası (cam): Filling point;
Doldurma kutulama: Boxing
Unfilled
Doldurma maçası: Cover core
Dolmamış (cam): Not filled
Doldurma oranı: Packing factor
Dolmamış köşe (hadde): Unfilled corner
(=Packing fraction)
Doldurma oranı: Packing fraction Dolomit: Dolomite
Doldurma yoğunluğu: Packing density Dolomit püskürtme makinası: Dolomite
throwing machine
Doldurulmamış: Uncharged
Dolomit refrakter: Dolomite refractory
Doldurulmuş ısılplastikler: Filled
thermoplastics Dolomit tıkız: Pearl spar (=Dolomite)
Dolerit: Dolerite Dolomit tuğla: Dolomite brick
Dolgu: Shimmer Dolomitli kireç: Dolomitic lime
Dolgu (fırına bir defada verilen harman Dolomitli kireçtaşı: Dolomite limestone
yükü): Fill Dolomitli manyezitli tuğlalar: Dolomite-
Dolgu alçısı: Spackle magnesite bricks
Dolgu bileşikleri: Filling compounds Dolu: Plenteous; Plentiful; Full
Dolgu çubuğu: Filler rod Dolu elektron kabukları: Closed electron
shells
Dolgu duvar: Curtain wall
Dolu elektron kabukları: Filled electron
Dolgu gereci: Proppant; (döküm) Packing shells
material; Stowing material; Filler material
Dolu kablo: Solid cable
Dolgu gereçleri: Filler materials
Dolu kabuk (atom): Closed shell;
Dolgu kaynağı ayağı: Leg of a fillet weld Completed shell
Dolgu kumu: Backing sand Dolu kalıp dökümü: Full-mould casting
Dolgu macunu: Spackle; Filler Dolu kalıp süreci: Full-mould process
Dolgu macunu (oto): Sealant Dolu kapasite (cam kalıbı): Overflow
Dolgu maddesi: Paddling capacity
Dolgu maddesi (dişcilik) Tutkal: Cement Dolu merkez (sac): Full centre
Dolgu makinası: Stowing machine Dolu sığa: Overflow capacity
Dolgu metali (kaynak): Filler metal Dolu tuğla: Solid brick
Dolgu sacı: Filler sheet Dolu yoğunluk: Full density
Dolgu yapma (maden): Stowing Doluluk: Plenitude; Fullness
Dolgulama: Packing; Ramming Dolumluk (seramik): Fill
194
Domuz damı Donmuş (tıp)
195
Donmuş çağlayan Doruk üretim
196
Doruk üretim istemi Döker
197
Dökme Döküm fırınları
198
Döküm gerilimleri Dölüt torbası delimi (tıp)
199
Dölütçük (tıp) Döner fıçı katıkları (parlatma)
200
Döner fırın Dönme dolap
Döner fırın: Rotary furnace; Rotary kiln Döner pusula: Gyro compass
Döner fırın tuğlası: Rotary kiln block Döner püskürteç kafası: Rotary spray
Döner flaş: Flashcube head
Döner gerinim ölçer: Rotating strain Döner sıcak testere: Rotating hot saw
gauge Döner silindir: Rotating cylinder
Döner havlu: Jack towel Döner silo: Rotating hopper
Döner hazne: Tumbler Döner soğutucu: Rotary cooler
Döner ızgaralı dikey fırın: Rotary grate Döner tabanlı fırın: Rotary hearth
shaft kiln furnace
Döner imbikli fırın: Rotary retort furnace Döner tabla (mikroskop): Circular stage
Döner imbikli sürekli fırın: Rotary retort Döner tambur: Tumbling barrel; Rotary
continuous furnace drum
Döner imbikli yığımlı fırın: Rotary retort Döner tamburlu kurutucu: Rotary drum
batch furnace dryer
Döner kalbur: Trommel Döner tandiş: Swivelling tundish
Döner kalıba üfleme (cam): Turn mould Döner tavlama: Rotary annealing
blowing Döner tavlama fırını: Rotary annealing
Döner kalıp (cam): Paste mould furnace
Döner kalıp içine üfleme (cam): Paste Döner testere: Circular saw; Disk saw
mould blowing Döner tırmık: Rotary harrow
Döner kalıplama (çoğuzlar): Rotational Döner tokaç: Rotary swager
moulding
Döner tokaçlama: Rotary swaging
Döner kalıplı dövme: Roll forging
Döner top (silah): Swivel
Döner kanatlı uçak: Rotorcraft
Döner vinç: Rotary crane
Döner kanca: Swivel hook
Döner yoğuşturucu: Rotary condenser
Döner kesici: Rotary cutter
Dönerli delme (boru): Rotary piercing
Döner kırıcı: Gyratory crusher; Rotary
crusher Döngeç: Rotator
Döner körük: Rotary blower Döngel dolam: Annulus
Döner kristal yöntemi (örütbilim): Döngü: Loop; Cyclone
Rotating crystal method Döngü (mek): Moment
Döner kule: Turret Döngü bilimi: Gyrostatics
Döner kurutucu: Rotary dryer Döngül: Pivot; Cylone
Döner makas: Flying shears Döngül nokta (TEM): Pivot point
Döner mıknatıs: Rotary magnet Döngül nokta düzlemi (TEM): Plane of
Döner oluk: Distribution chute; Revolving pivot point
chute; Swivel chute; Swivel launder Döngülü gaz yıkayıcı: Cyclonic scrubber
Döner örüt yöntemi: Rotating crystal Döngülü sertleştirme: Spin hardening
method Döngülü toz tutucular: Cyclone dust
Döner piramit (pencere camı): Carousel collectors
Döner platform (lokomotif): Turntable Dönme: Rotation
Döner pota (cam): Revolving pot Dönme dolap: Wheel
201
Dönü (fiz) Dönüşül misel derişimi
202
Dönüşül molekül ağırlığı Dört bölümlü ocaklar
203
Dört çevrimli motor Dörtlü basgaç
204
Dörtlü çevrelenik Dövme kalıbı
205
Dövme kalıbı altlığı Duhring kuralı
206
Dulong ve Petit yasası Duran dalga
Dulong ve Petit yasası: Dulong and Petit’s Dumura uğramış organ (tıp): Vestige;
Law Vestigium
Duman: Fume; Smoke Dumura uğramış organ kalınıtısı/izi
Duman atma: Fume removal (tıp): Vestigial
Duman bacası: Smoke shaft Duo hadde: Two-high mill
Duman barutu: Smoke powder Dur(dur)ma: Stop
Duman çıkaran: Fuming Duraç: Stator
Duman çıkarma dizgesi: Fume extraction Durağan: Static; Stationary
system Durağan akışkan yatak: Stationary
Duman çıkış deneyi: Smoke-evolution fluidized bed
test Durağan basınç: Static pressure
Duman çökeltme: Fume precipitation Durağan çekme deneyi: Static tensile test
Duman çözümleci: Smoke analyzer Durağan dalga (fiz.): Stationary wave
Duman çözümleme: Smoke analysis Durağan dalga mikroskopisi: Standing-
Duman denetim dizgesi: Smoke control wave microscopy
system Durağan damla: Sessile drop
Duman denetimi: Smoke control Durağan deneme: Static testing
Duman işleme: Fume treatment Durağan denge: Static equilibrium
Duman işleme tesisi: Fume treatment Durağan dislokasyon: Sessile dislocation
plant
Durağan durum: Stationary state
Duman kanalı: Smoke flue
Durağan elektrik: Static electricity
Duman külü: Fly-ash
Durağan esneklik çarpanı: Static modulus
Duman külü temelli kalıp tozları: Fly-ash of elasticity
based mould powders
Durağan esnemezlik: Static stiffness
Duman oluşumu: Smoke generation
Durağan gerilim: Static stress
Dumanlanma (cam hatası): Hazing
Durağan karıştırma: Static mixing
Dumanlı: Fuliginous
Durağan makas: Stationary shear
Dumanlı kuvars: Bull quartz
Durağan özellikler: Static properties
Dumanlı nitrik asit: Fuming nitric acid
Durağan yorulma: Static fatigue
Dumanlı sülfürik asit: Fuming sulphuric
acid; Oleum Durağanlık bilgisi: Statics
Dumansı: Smoky Durak: Stop; Station
Dumansı kuvars: Smoky quartz Duraksama çizgileri: Arrest lines
Dumansız: Smokeless Duraksama noktası: Arrest point
Dumansız barut: Cordite; Smokeless Duraksama sıcaklığı: Arrest temperature
powder Dural akım yöntemi: Galvanostatic
Dumansız kömür: Smokeless coal method
Dumansız yakıt: Smokeless fuel Duralama: Tempering
Dumet teli: Dumet wire Duralama: Toughening (=Tempering)
Dumura uğrama (tıp): Atropy Duralplat: Duralplat
Dumura uğrama (tıp): Hypoplasia Duralumin: Duralumin
(=Hypoplasty) Duran dalga: Standing wave
207
Durduraç Duruyüksel savurma
208
Duruyüksel toz çökeltici Düğme anahtar
209
Düğme başlı cıvata Düşük alaşımlı çelikler
Düğme başlı cıvata: Buttonhead bolt Dünya çapında ticaret: Worldwide trade
Düğme deneyi (porselen emaye) Dürbün: Binoculars
(kaplamalı çelik tel): Button test Dürbünlü deringösterir: Binocular
Düğme kalıbı: Buttonmould stereoscope
Düğme kancası: Buttonhook Dürbünlü gözetleç: Binocular microscope
Düğme kaynak: Button welding Dürbünlü gözlemleme kafası: Binocular
Düğüm: Twist; Twine; Tie; Ganglion; Knot viewing head
Düğüm (tıp): Node Dürbünlü mikroskop: Binocular
microscope
Düğüm düzlemleri: Nodal planes
Dürbünlü stereoskop: Binocular
Düğüm noktası: Nodal point; (=yumru) stereoscope
Node
Düreks yatakları: Durex bearings
Düğüm noktası (elekt.): Branch point
Dürtme: Poke
Düğümcük şişkinlik (tıp): Nodule
Dürtü: Motive; Impetus
Düğümlenme: Strangulation
Düşen bilya deneyi: Falling ball test
Düğümlenmiş şey: Tangle
Düşen dışık: Falling slag
Düğümleri kesilmemiş havlu kumaş:
Terry cloth Düşer çekiç (dövme): Gravity hammer
Düşey: Plumb
Düğümlü: Nodular; Strangulated
Düşey: Vertical
Düğümlü bağırsak (tıp): Strangulated
intestines Düşey bölüm: Subgroup
Düğümlü fıtık (tıp): Strangulated bernia Düşey bölüntü: Y-intercept
Düğümlü örgü: Macrame Düşey büyümeli: Orthotropic
Düğümsel: Nodal; Nodical; Ganglionic Düşey dengeleyici (uçak): Vertical
stabilizer
Dükkan: Shop; Store
Düşey düz iniş: Pancake landing
Dülger bağı: Half hitch
Düşey konaç: Ordinate
Dülger keskisi: Socket chisel
Düşey yolluk (döküm): Sprue
Dülgerlik: Woodworking
Düşey yolluk haznesi (döküm): Sprue
Dülgerlik ağaç işleri: Woodwork well
Dümbelek: Kettledrum; Tabor (=Tabour); Düşey yolluk kesim düğmesi (döküm):
Timbal (=Tymbal); Timpano Sprue button
Dümbelekler: Timpani Düşey yolluk kesme (döküm): Sprue
Dümdüz: Uniform cutting
Dümen köşkü (gemi): Wheelhouse Düşkü: Hobby
Dümen kullanma: Steering Düşkün: Addict
Dümen mili: Pintle Düşme: Impingement
Dümen yekesi (gemi): Helm Düşmemiş (tıp): Undescended
Dün: Yesterday Düşük (organ): Ptotic
Dünya: Globe; World Düşük: Low
Dünya çapında: Worldwide Düşük alaşımlı çelik sac: Low alloy steel
Dünya çapında rekabet: Worldwide sheet
competition Düşük alaşımlı çelikler: Low alloy steels
210
Düşük alaşımlı küresel dökme demir Düşük karbonlu çelik boru
211
Düşük karbonlu çelik dereceler (döküm) Düşük sürtünme kaplaması
212
Düşük tansiyon (tıp) Düz dipli
213
Düz dişli Düzenleşim sekizyüzlüsü
214
Düzenleyici Düzlem trigonometri
215
Düzlem yuvar Dwight-Lloyd sinter makinası
216
E
E vitamini: Tocopherol Edilgin demir: Passive iron
Eberbach aygıtı: Eberbach (=Micro Edilginleştirici: Passivator
penetration tester) Edilginleştirme daldırısı: Passivating dip
E-bitirimli: E-finish Edilginleştirme kaplaması: Passivation
Ebonit: Vulcanite; Hard rubber; Ebonite coating
Ebulioskop: Ebullioscope Edilginlik: Passivity
Ebulioskopi: Ebulliocopy Edinme (=satın alma): Procurement
Ebüşör çapağı (cam): Blank tear; Blank Edison ölçütü: Edison gauge (=Edison
mould; Parison mould gage)
Ebüşör katlanması (cam): Blank seam Edwards halkası: Edward’s ring
Ebüşör tablası (cam): Blank table Edwin-Elektrokemisk süreci (Demir
E-cam (cam elyafı): E-glass izabesi): Edwin-Electrokemisk process
E-camı elyafları: E-glass fibres Efendi: Master
Efko-Virgo süreci (tufal alma): Efko-
E-camı kumaşlı reçine karmaları: E-glass
Virgo process
fabric-resin composites
Egemen: Dominant
E-camı poliyester I- profilleri: E-glass-
polyester I-beams Egemenlik: Dominance
Ece eşyası: Queen’s ware Egzema (tıp): Eczema
Eckman süreci (silisleme ; silis kaplama): Eğe: File
Eckman process Eğe çeliği: File steel
Ecza: Drug; Medicine Eğe deneyi (takım ç.): File test
Ecza şişesi: Chemical bottle; Medicine Eğe sertliği: File hardness
bottle; Phial Eğe sertliği deneyi: File hardness test
Eczacılığa ilişkin: Pharmaceutical Eğe tozu: Scobs
Eczacılık: Pharmaceutics Eğeleme: Levigation; Filing
Eczacılık bilimi: Pharmacology Eğeleme makinası: Filing machine
Eczacılık uygulamaları: Pharmaceutical Eğeleme tahtası: Filing board
applications Eğici birim (Üst role yolluğu birimi):
Eczane: Pharmacy; Chemist shop Bending unit
Eczane (ABD): Drug store Eğik: Inclined; Bevelled; Oblique; Tilted
Eddy akımı: Eddy current Eğik asansör: Skip hoist
Eddy akımı denemesi (Tahribatsız Eğik aydınlatma: Oblique illumination
muayene): Eddy current testing Eğik bağlantı: Scarf joint
Eddy akımı erke yitimi: Eddy current Eğik buharlaştırma gölgelemesi: Oblique
energy loss evaporation shadowing
Eddy akımı yitimi: Eddy current loss Eğik cam: Bent glass
Eddy akımıyla inceleme: Eddy current Eğik derece (döküm): Slip flask
inspection Eğik düzlem: Inclined plane
Eddy yayınımı: Eddy diffusion Eğik işleme: Oblique machining
Edilgenleştirme: Passivation Eğik kafa (cam): Bent finish
Edilgin: Passive Eğik kafalılık (tıp): Plagiocephaly
Edilgin bağışıklık (tıp): Passive immunity (=Plagiocephaism)
Eğik kazık Eğreti yapı
218
Eğri Ekleme
Eğri: Graph; Nonlinear; Curve; Plot Einstein’ın ışık-elektriksel denklemi:
Eğri ayak parmağı (tıp): Hammertoe Einstein’s photoelectric equation
Eğri boyun: Slant neck (Bent neck) Einzel merceği: Einzel lens
Eğri büğrü: Sinuous; Flexuous Ejanşör: Heat Exchanger
Eğri büğrülük: Tortuosity Ek: Augmentation; Attachment;
Addendum; Articulation;
Eğri çizme: Plotting
Appendix;Tailpiece; Addition
Eğri eğri: Leaner
Ek ısıtma (cam): Boosting
Eğri gönye: Bevelled square
Ek ısıtmalı eritme: Boosting melting
Eğri kafa (cam): Shifted finish(=Offset
Ek kalıplama: Burning on
finish); Shifting; Offset punt
Ek katot (elektrolitik kaplama): Robber
Eğri kalıp: Curved mould
Ek kaynağı: Joint welding
Eğri kesik: Bevel cut
Ek levhası: Fish plate
Eğri kılıç: Scimitar; Simitar; Falchion
Ek parça: Articulation component
Eğri molekül: Nonlinear molecule
Ek pimi: Toggle
Eğri şerit: Bias band
Ek yeri çıkıntısı (cam): Overflush
Eğri tuğla: Bevel brick (=Overpass; fin)
Eğrik: Curved; Doglegged Ek yeri çıkıntısı (cam): Overpress
Eğrik ray: Cambered rail Ekin: Culture
Eğrilce: Rickets Ekin sapı: Haulm; Straw
Eğrilik: Flection; Curvature; Sinus; Eklem: Articulation; Junction
Camfer; (cam boru) Bow
Eklem ağrısı (tıp): Arthralgia;
Eğrilik yarıçapı: Radius of curvature Arthrodynia
Eğrilme: Warpage; Cambering Eklem bacaklıların kabuğu: Chitin
Eğrilmiş: Curved Eklem bilimi: Arthrology
Eğriölçer: Stadiometer Eklem değiştirme (tıp): Joint replacement
Ehil: Qualified Eklem hastalığı (tıp): Arthropathy
Ehil olmayan: Unqualified Eklem iltihabı (tıp): Arthritis
Ehliyet: Qualification; License Eklem kireçlenmesi (gut) (tıp): Tophus
Einstein belirgin sıcaklığı: Einstein Eklem parçası: Articulation component
characteristic temperature
Eklem pimi: Toggle bolt
Einstein belirgin sıklığı: Einstein
characteristic frequency Eklem sertleşmesi (tıp): Eburnation
Einstein katsayısı: Einstein coefficient Eklem sıvısı (tıp): Synovial fluid
(=Synovia)
Einstein kayması: Einstein shift
Eklem sıvısına ilişkin (tıp): Synovial
Einstein yayınım denklemi: Einstein
diffusion equation Eklem uru: Sarcoma
Einstein-Bose yoğuşumu: Einstein-Bose Eklem v.b. bilimi: Orthopedics
condensation Eklem yangısı (tıp): Arthritis
Einstein-de Haas olgusu: Einstein-de Eklem zarı yangısı (tıp): Synovitis
Haas Effect Eklemce: Arthrosis
Einstein’ın görecelik kuramı: Einstein’s Ekleme: Tailpiece; Articulation; Jointing;
theory of relativity Insertion
219
Ekleme kalıp Eksi çarpılma (görüntü)
220
Eksi değerlik Ekskavatör
Eksi değerlik: Electronegative valency Eksinsel değiştirim: Anionic exchange
Eksi direnç: Negative resistance Eksinsel iletim: Anionic conductance
Eksi gözmerceği: Negative eyepiece Eksiton: Exciton
Eksi işareti: Negative sign Eksiuç: Negative electrode; Cathode
Eksi kala: Negative collar Eksiuç akım yoğunluğu: Cathode current
Eksi oküler: Negative eyepiece density
Eksi sapma (eksi karışım entalpisi): Eksiuç akımı: Cathode current
Negative deviation Eksiuç aşırıgerilimi: Cathodic
Eksi sayı: Negative number overpotential
Eksi sıcaklık katsayısı: Negative Eksiuç bakırı: Cathode copper
temperature coefficient (NTC) Eksiuç bırakıntısı: Cathode deposit
Eksi suverme: Negative quenching Eksiuç bölümü: Cathode compartment
(=Negative hardening) Eksiuç çözeltisi: Catholyte
Eksi tırmanış: Negative climb Eksiuç dikromatı: Cathodic dichromate
Eksi ucay (mıknatıs): Negative pole (CDC)
Eksi yanak: Negative collar Eksiuç direnci: Cathode resistance
Eksi yük: Negative charge Eksiuç ışıldamalı görüngeölçer:
Eksi yük taşıyıcı: Negative charge carrier Cathodoluminescence spectrometer
Eksi yüklü: Negatively charged Eksiuç ışıldamalı mikroskopi:
Cathodoluminescence microscopy
Eksi yüklü parçacık: Negatively charged
particle Eksiuç ışıldaması: Cathodic luminescence
Eksicik: Electron Eksiuç ışınları: Cathode rays
Eksiçeker: Electronegative Eksiuç ışıtacı: Cathode ray tube
Eksiçekerlik: Electronegativity Eksiuç polarizasyonu: Cathodic
polarization
Eksik: Imperfect; Deficient
Eksiuç tepkimeleri: Cathode reactions
Eksik döküm: Runout
Eksiuç ucaylaması: Cathodic polarization
Eksiklik: Shortage
Eksiuç verimliliği: Cathode efficiency
Eksiksiz: Unabridged; Perfect; Complete
Eksiuç zarı: Cathode film
Eksil(t)me: Decrease
Eksiuçlama akımı: Impressed current
Eksilen: Decrescent
Eksiuçsal: Cathodic
Eksiliş: Diminution; Decrement
Eksiuçsal dağlama: Cathodic etching
Eksiltici: Reductive
Eksiuçsal denetim: Cathodic control
Eksin: Anion
Eksiuçsal fışkırtma: Cathodic sputtering
Eksin artın oranı: Anion cation ratio
Eksiuçsal kaplama: Cathodic coating
Eksin boşluğu: Anion vacancy
Eksiuçsal koruma: Cathodic protection
Eksin değişimi: AnionExchange
Eksiuçsal önleyiciler: Cathodic inhibitors
Eksin değişimli reçine: Anion-exchange
resin Eksiuçsal paklama: Cathodic pickling
Eksinli çoğuzlaşım: Anionic Eksiuçsal temizleme: Cathodic cleaning
polymerization Eksiuçsal tepkimeler: Cathodic reactions
Eksinsel: Anionic Ekskavatör: Excavator; Backhoe; Drager
221
Ekstra sert El makası (mak)
222
El manivelası Elek deneyi
El manivelası: Hand lever; Bit brace; Elastomer epoksiler: Elastomer-epoxies
Jimmy Elastomer pul: Elastomeric stamp
El maskesi: Hand screen Elastomerik izomer: Elastomeric polymer
El matkabı: Hand drill El-ayak parmakları deri sertleşmesi (tıp):
El matkabı ve ucu (mak.): Brace and bit Sclerodactylia
El mengenesi: Hand clamp; Hand vise Elbise: Garment; Wear; Dress
El merdiveni: Ladder Elbise askısı: Hanger
El örgüsü: Handwoven Elbise dolabı: Garderobe
El örsü: Hand anvil Elbise takımı: Suit of clothes
El presi: Handpress Elde edilememe: Unavailability
El püskürteci: Hand spray (=Hand Elde edilemez: Unavailable; Unobtainable
sprayer) Elde taşlama (cam): Offhand girnding
El raybası: Hand reamer (=Freehand grinding)
El rendesi: Hand planer Elde üfleme (cam): Hand blowing
El sanatı: Handicraft Elde yapılmış: Handmade
El sürülmemiş: Untouched Eldeki maça (döküm): Stock core
El şaloması: Hand torch Eldeki mal: Stock
El tarağı (tıp): Metacarpus Elden düşme: Secondhand
El tarağına ilişkin (tıp): Metacarpal Elden geçirilmiş kum: Reconditioned
El testeresi: Handsaw sand
El tezgâhı (dokuma): Handloom Elden geçirme: Reconditioning
El topu: Handball Eldiven: Gloves
El tulumbası: Hand pump; Stirrup pump Eldiven kutusu: Glove box
El üfleme (cam): Hand-blown; Mouth Ele ilişkin: Manual
blowing (=Hand blowing) Elek: Sieve; Screen; Grate
El üfleme avadanlığı (cam): Mouth tools Elek ağ: Mesh grid; Screen mesh
El üfleme cam: Mouth blown glass Elek analizi: Screen analysis (=Sieve
(=Hand blown glass) analysis)
El vitesi: Stick shift Elek bezi: Screen cloth; Tamis
El yağdanlığı: Hand lubricator Elek büyüklüğü: Screen size
El yapımı tuğla: Handmade brick Elek çemberi: Sieve disk
El yazısı: Handwriting Elek çerçevesi: Sieve frame
El yazması: Manuscript Elek çözümleme eğrisi: Sieve analysis
El yıkama (cerrah): Scrubbing curve
El zımbası: Hand punch (=Hand puncher) Elek çözümlemesi: Granulametric
Elaltında: Available analysis; Screen analysis; Sieve analysis
Elastik bant: Elastic band Elek delik boyutuna yakın: Near-mesh
Elastîkî pantolon: Stretchpants (=Near- size)
Elastin: Elastin Elek delik boyutuna yakın parçacıklar:
Elastohidrodinamik yağlama: Near-size particles
Elastohydrodynamic lubrication Elek delik uzaklığı: Bridge width
Elastomer: Elastomer Elek deneyi: Sieve test
223
Elek deneyi (seramik) Elektrik boşal(t)ımlı taşlama
224
Elektrik boşaltımlı tel kesme Elektrik sacı çelik türleri
Elektrik boşaltımlı tel kesme: Electrical Elektrik ikiucaylı momenti: Electric
discharge wire cutting dipole moment
Elektrik camı: Electric glass (=E-glass) Elektrik ikiucaylıları: Electric dipoles
Elektrik çarpması: Electric shock Elektrik iletimi: Electrical conduction
Elektrik çeliği (=trafo sacı): Electric steel Elektrik iletimli çoğuzlar:
Elektrik devresi: Electrical circuit Electroconductive polymers
Elektrik direği: Utility pole Elektrik iletkeni: Electrical conductor
Elektrik direnci: Electric resistance; Elektrik iletkenliği: Electrical
Electrical resistance conductivity
Elektrik direnç kaynaklı (EDK) boru: Elektrik jeneratörü: Power generator
Electric-resistance-welded(ERW) pipe Elektrik kablosu: Electrical cable
Elektrik direnç kaynaklı (EDK) boru Elektrik kaynağı: Electric welding
ürünler: Electric-resistance-welded(ERW) Elektrik kaynağı süreçleri: Electric weld
tubular products processes
Elektrik direnç teli: Electrical resistor Elektrik kaynaklı büyük çaplı boru:
Elektrik direnci fırın: Electric resistance Electric-welded large diameter pipe
furnace Elektrik kesintisi: Power failure
Elektrik dirençli gerinim ölçütü: Elektrik kuvvet mikroskopisi: Electric
Electrical resistance strain gages force microscopy
Elektrik dirençli ısıölçer: Electrical Elektrik lambası: Electric lamp
resistance thermometer Elektrik motoru: Electric motor
Elektrik dirençli pirometre: Electric Elektrik motoru: Electromotor
resistance pyrometer
Elektrik mühendisi: Electrical engineer
Elektrik dirençli tel: Electric resistance
Elektrik mühendisliği: Electrical
wire engineering
Elektrik dirençli yükseksıcaklıkölçer: Elektrik ocağı çeliği: Electric furnace steel
Electric resistance pyrometer
Elektrik ocağı pik demiri: Electric pig
Elektrik dönüştürgeçleri: Electric iron
transformers
Elektrik ölçü aygıtı: Electrical measuring
Elektrik erki: Electrical energy instrument
Elektrik fırını: Electrical furnace Elektrik ölçümlü: Electrometric
Elektrik geçirgenliği: Electric permittivity Elektrik ölçümlü titrasyon: Electrometric
Elektrik gerilimi: Electrical potential; titration
Electric potential Elektrik ölçümü: Electrical measurement
Elektrik gücü: Wattage; Electric power; Elektrik özdirenci: Electrical resistivity
Electrical power
Elektrik özellikleri: Electric properties;
Elektrik gücü yitimi: Electric power loss Electrical properties
Elektrik hattı: Power line Elektrik porseleni: Electric porcelain;
Elektrik hız bilimi: Electrokinetics Electrical porcelain
Elektrik ısısı: Electric heat Elektrik potansiyeli: Electrical potential
Elektrik ışığı: Electric light Elektrik sacı (=trafo sacı): Electrical sheet
Elektrik ikiucaylı döngüsü: Electric Elektrik sacı çelik türleri: Electrical sheet
dipole moment steel grades
225
Elektrik sacı çelikleri Elektrikli biçimleme
226
Elektrikli biçimlenmiş Elektrikli ısıtıcı
Elektrikli biçimlenmiş: Electroformed Elektrikli döküm refrakteri: Electro-cast
Elektrikli biçimlenmiş kalıp: refractory
Electroformed mould Elektrikli endüksiyon ocağı: Electric
Elektrikli biçimlenmiş nikel: induction furnace
Electroformed nickel Elektrikli eritme dökümü: Electrocast
Elektrikli curufla arıtma: Electroslag Elektrikli eritme fırını: Electric melting
refining furnace
Elektrikli çapak alma: Electrodeburring Elektrikli eritme kaynağı: Electrofusion
Elektrikli çarpma kaynağı: Percussion welding
welding Elektrikli eritmeyle dökülmüş tuğla:
Elektrikli çarpmalı kaynaklama: Electro- Electrocast brick
percussion welding Elektrikli fırın: Resistance furnace;
Elektrikli çekiç: Power drop hammers Electric furnace; Electrical furnace
Elektrikli çelik yapımı: Electric Elektrikli florışıllık: Electrofluorescence
steelmaking Elektrikli gaz dinamiği (bilim):
Elektrikli çinko kaplama: Electrogasdynamics
Electrogalvanising Elektrikli gaz kaynağı: Electrogas welding
Elektrikli çinko kaplanmış çelik: Elektrikli geçişim: Electro-osmosis (EO)
Electrogalvanized steel
Elektrikli geçişimsel: Electro-osmotic
Elektrikli çizim: Electrograph
Elektrikli geçişimsel akış: Electro-osmotic
Elektrikli çoğuzlaşım: flow
Electropolymerization
Elektrikli geçişimsel pompalama:
Elektrikli çökel(t)me: Electrolytic Electro-osmotic pumping
precipitation; Electrical precipitation
Elektrikli gezer testere: Saber saw
Elektrikli çöktürücü: Electrical
precipitator Elektrikli gezer vinç: Electric overhead
traveling cranes
Elektrikli çözümleme (kim.):
Electroanalysis Elektrikli gümüş kaplama:
Electrosilvering; Galvanic silvering
Elektrikli dağlama: Electrical etching;
Potensiostatic etching; Electrolytic etching Elektrikli gümüşleme: Electrosilvering
(=anodic etching) Elektrikli haberleşme: Electrical
Elektrikli delici: Electrical driller communication
Elektrikli demir yapımı fırını: Electric Elektrikli ısıl: Electrothermic
ironmaking furnace Elektrikli ısıl ışıma:
Elektrikli demiryolu: Electrical railway Electrothermoluminescence
Elektrikli destekleme (cam): Electric Elektrikli ısıl izabe: Electrothermic
boosting smelting
Elektrikli devingen: Electromotive Elektrikli ısıl kaynaklama: Electrothermic
Elektrikli devingen kuvvet: Electromotive welding
force (emf) Elektrikli ısıl özütleme: Electrothermic
Elektrikli devingenlik dizisi: winning
Electromotive series Elektrikli ısıl yöntemler: Electrothermic
Elektrikli dışıkla arıtma: Electroslag methods
refining Elektrikli ısıtıcı: Electrical heater
227
Elektrikli ısıtma Elektrikli kimyasal yükseltgenme
228
Elektrikli klişe Elektrikli sağaltım (tıp)
Elektrikli klişe: Electrotype Elektrikli mıknatıssal deneme:
Elektrikli klişe yapımı: Electrotyping Electromagnetic testing
Elektrikli korumu: Galvanic protection Elektrikli mıknatıssal döküm:
Elektrikli kurutma ocağı: Electrical drying Electromagnetic casting
oven Elektrikli mıknatıssal fren:
Elektrikli kurutucu: Dielectric oven Electromagnetic brake
(=Dryer) Elektrikli mıknatıssal fren-pabucu:
Elektrikli matkap: Power drill Electromagnetic brake-shoe
Elektrikli mekanik davranım: Elektrikli mıknatıssal girişim:
Electromechanical coupling Electromagnetic interference (EMI)
Elektrikli mekanik parlatma: Elektrikli mıknatıssal görünge:
Electromechanical polishing Electromagnetic spectrum
Elektrikli mekanik yük: Elektrikli mıknatıssal ışınım:
Electromechanical load Electromagnetic radiation
Elektrikli mekaniksel: Electromechanical Elektrikli mıknatıssal indükleme:
Elektrikli mıknatıs: Electromagnet Electromagnetic induction
Elektrikli mıknatıssal alan: Elektrikli mıknatıssal kalkanlama:
Electromagnetic field Electromagnetic shielding
Elektrikli mıknatıs bilimi: Elektrikli mıknatıssal karıştırma:
Electromagnetics Electromagnetic stirring
Elektrikli mıknatıssal birimler: Elektrikli mıknatıssal mercek (elektron
Electromagnetic units mikroskobu): Electromagnetic lens
Elektrikli mıknatıssallık kuramı: Elektrikli mıknatıssal odaklama:
Electromagnetic theory Electromagnetic focusing
Elektrikli mıknatıssal odaklama aygıtı: Elektrikli ocak: Electric oven
Electromagnetic focusing device Elektrikli özütleme: Electro extraction;
Elektrikli mıknatıssal uyarım: Electro winning; Electrolytic extraction
Electromagnetic stimulation Elektrikli parlaklaştırıcı:
Elektrikli mıknatıslar: Electromagnets Electrobrightener
Elektrikli mıknatıslı vinç: Electrolifting Elektrikli parlaklaştırma:
magnet Electrobrightening; Electrolytic
Elektrikli mıknatıssal: Electromagnetic brightening
Elektrikli mıknatıssal ayırıcı: Elektrikli parlatıcı (metal):
Electromagnetic separator Electropolisher
Elektrikli mıknatıssal ayırma: Elektrikli parlatma: Electropolishing; (Al)
Electromagnetic separation Brytal process
Elektrikli mıknatıssal biçimleme: Elektrikli parlatma aygıtı: Electropolisher
Electromagnetic forming Elektrikli pıhtılaş(tır)ma: Electrical
Elektrikli mıknatıssal çatlak sezici: coagulation
Electromagnetic crack detector Elektrikli renklendirme: Electrocoloring
Elektrikli mıknatıssal çekim: Elektrikli renklendirme süreci:
Electromagnetic attraction Electrocolour process
Elektrikli mıknatıssal dalgalar: Elektrikli sağaltım (tıp):
Electromagnetic waves Elctrotherapeutics
229
Elektrikli sandalye (ABD) Elektriksel indüklemli ısıtma
Elektrikli sandalye (ABD): Electric chair Elektrikli etüv: Electrical drying oven
Elektrikli sıcak başlık: Electric hot top Elektriklileştirme: Electrification
Elektrikli sıcaklıkölçer: Elektrikölçer: Electrometer
Electrothermometer Elektrikölçerle ölçüm: Electrometry
Elektrikli sıyırma: Electrolytic stripping; Elektriksel: Electrical
(kalaylı sac) Electrostripping Elektriksel algılama: Electrical sensing
Elektrikli sinir/kas uyarımı: Faradization Elektriksel artıuç: Electrolytic anode
Elektrikli süreç: Electrical process Elektriksel boyut değişimi:
Elektrikli süzdürüm: Electrodialysis Electrostriction
Elektrikli süzgeç: Electrical filter; Elektriksel boyut değişimli gereç:
Electrofilter Electrostrictive material
Elektrikli şerit testere: Electrical band saw Elektriksel boyut deyişimi olgusu:
Elektrikli tabla (ocak): Hot plate ElectrostrictiveEffect
Elektrikli takımlar: Power tools Elektriksel çekim: Electrical attraction
Elektrikli taşlama: Electrolytic grinding Elektriksel çöküm: Electrical breakdown
Elektriksel daralma: Electrostriction
Elektrikli tav çukurları: Electric soaking
pits Elektriksel deneme: Electrical testing
Elektrikli tedavi (tıp): Elctrotherapeutics Elektriksel devingen: Electrodynamical
Elektrikli teknoloji: Electrotechnology Elektriksel devingenlik bilimi:
Electrodynamics
Elektrikli temizleme: Electrocleaning;
Electrolytic cleaning Elektriksel eksilik ölçeği: Electronegativity
scale
Elektrikli temizleyici: Electrolytic cleaner
Elektriksel eksiuç: Electrolytic cathode
Elektrikli toz çökeltici: Electrical dust
Elektriksel etkin: Electroactive
precipitator
Elektriksel etkin katılar: Electroactive
Elektrikli toz çökeltme: Electrical dust solids
precipitation
Elektriksel etkin katman: Electroactive
Elektrikli toz tutucu: Electric precipitator layer
Elektrikli toz tutucu: Electrical dust Elektriksel etkin kırıntılar: Electroactive
collector fragments
Elektrikli tunç kaplama: Electrolytic Elektriksel gerilim (mek.): Electrical
bronzing stress
Elektrikli tüp fırın: Electrical tube furnace Elektriksel göçlü yükün değişimi:
Elektrikli yağ giderme: Electrolytic Electrical migration ion exchange
degreasing Elektriksel göze: Electrolytic cell
Elektrikli yağ giderme yunağı: Elektriksel gürültü: Electrical noise
Electrolytic degreasing bath Elektriksel ışıldama: Electroluminescence
Elektrikli yakma alın kaynağı: Electric Elektriksel ikiucaylı: Electrical dipole
flash welding Elektriksel ilaç devinimi (tıp):
Elektrikli yakma alın kaynaklama süreci: Cataphoresis
Electric flash welding process Elektriksel indüklem: Electrical induction
Elektrikli yaldızlama: Electrogilding Elektriksel indüklemli ısıtma: Electrical
Elektrikli yunak: Electrical bath induction heating
230
Elektriksel indüklemli sert lehimleme Elektrolitik bakır
Elektriksel indüklemli sert lehimleme: Elektriksiz nikel kaplama: Electroless
Electrical induction brazing nickel plating
Elektriksel işbilim: Electromechanics Elektroaktif: Electroactive
Elektriksel katkılama: Electrical doping Elektroansefalograf (tıp):
Elektriksel kimya: Electrochemistry Electroencephalograph
Elektriksel kimya dizisi: Electrochemical Elektroansefalografi (tıp):
series Electroencephalography
Elektriksel kuvvetölçer: Elektrodinamik: Electrodynamical
Electrodynamometer Elektrodinamometre:
Elektriksel metalbilim: Electrometallurgy Electrodynamometer
Elektriksel metalbilim süreçleri: Elektroenselogram:
Electrometallurgical processes Electroencephalogram (EEG)
Elektriksel metalbilime ilişkin: Elektroforetik: Electrophoretic
Electrometallurgical Elektroforetik bırakıntı: Electrophoretic
Elektriksel mıknatıslılık: deposition
Electromagnetism Elektroforez: Electrophoresis
Elektriksel optik gereçleri: Electro-optic (=cataphoresis)
materials Elektrogalvanizli çelik: Electrogalvanized
Elektriksel optik seramikleri: Electro- steel
optic ceramics Elektrografi: Electrography
Elektrik porseleni: Electric porcelain Elektrohidrodinamik pompalama:
Elektriksel salınım üreteci(elekt.): Electrohydrodynamic (EHD) pumping
Vibrator Elektrokardiyograf (tıp):
Elektrik seramikleri: Electrical ceramics Electrocardiograph
Elektriksel sesbilimi: Electroacoustics Elektrokardiyogram (EKG):
Electrocardiogram (ECG)
Elektriksel taşınım: Electrotransport
Elektrokimya: Electrochemistry
Elektriksel ucaylanma: Electrical
polarization Elektrokinetik bilimi: Electrokinetics
Elektriksel uyarım: Electrical stimulation Elektrokronograf: Electrochronograph
Elektriksel yansızlık: Electroneutrality Elektrokronografi: Electrochronography
Elektriksel yenim: Electrolytic corrosion Elektrolit: Electrolyte
(=Galvanic corrosion) Elektrolit akış hızı: Electrolyte flow rate
Elektriksel yük: Electrical charge Elektrolit çözüştüren: Electrolyzer
Elektriksiz: Electroless Elektrolitik: Electrolytic
Elektriksiz bırakım: Electroless Elektrolitik ayrışma: Electrolytic
deposition dissociation
Elektriksiz bırakıntı: Electroless Elektrolitik aluminyum: Electrolytic
deposition aluminum
Elektriksiz kaplama: Electroless plating Elektrolitik arıtma: Electrolytic refining
Elektriksiz karma kaplama: Electroless Elektrolitik ayırma: Electrolytic
composite plating separation
Elektriksiz nikel: Electroless nickel Elektrolitik bakır: Electrolytic copper
231
Elektrolitik blister arıtma Elektron bombardımanlı buharlaştırma
232
Elektron boşal(t)ımı Elektron görünge gözlemi
Elektron boşal(t)ımı: Electron discharge Elektron dönüsü: Electron spin
Elektron boşal(t)ımlı talaşlı işleme: Elektron durgu kütlesi: Electron rest mass
Electron disccharge machining Elektron durumları: Electron states
Elektron boşluğu: Electron vacancy Elektronegatif: Electronegative
Elektron bulutu: Electron cloud Elektronegatiflik: Electronegativity
Elektron Compton saçılımı: Electron Elektronegatiflik ölçeği: Electronegativity
Compton scattering scale
Elektron Compton yanayı: Electron Elektronegative değerlik: Electronegative
Compton profile valency
Elektron çekerliği: Electron affinity Elektron eksikli ortaklaşım bağı: Electron
Elektron çifti: Electron pair deficient covalent bond
Elektron çoğal(t)ımı: Electron Elektron eksikliği: Electron deficiency
multiplication Elektron-elektron etkileşimi: Electron-
Elektron çoğaltıcı: Electron multiplier electron interaction
Elektron dağılımı: Electron distribution Elektron erki: Electron energy
Elektron dalgaboyu: Electron wavelength Elektron erki dağılımı: Electron energy
distribution
Elektron değerlikli: Electrovalent
Elektron erki kuşağı: Electron energy
Elektron değerlikli bağ: Electrovalent band
bond
Elektron erki yitimi görüngeölçeri:
Elektron değerlikli bileşikler: Electron energy-loss spectrometer (EELS)
Electrovalent compounds
Elektron erki yitimi görüngesi: Electron
Elektron değerliliği: Electrovalence energy-loss spectrum
(=Electrovalency)
Elektron erki yitimi spektrometresi:
Elektron değerliliği: Electrovalency Electron energy-loss spectrometer (EELS)
Elektron değişimi: Electron exchange Elektron erki yitimi spektroskopisi:
Elektron deliği: Electron-hole (p) Electron energy-loss spectrocopy (EELS)
Elektron deliği iletimi: Electron-hole Elektron fırlatımı: Electron ejection
conduction Elektron gazı: Electron gas
Elektron demeti: Electron beam Elektron geçiş simulatörü (b. programı):
Elektron demeti ayırıcısı: Electron Electron flight simulator
biprism Elektron geçişimleri: Electron transitions
Elektron demeti merkezlemesi: Electron- Elektron geliş sayısı: Electron dose
beam alignment Elektron geri saçılım kırınımı: Electron
Elektron demeti parlaklığı: Electron- backscatter diffraction
beam brightness Elektron geri saçılım kırınımı deseni:
Elektron demeti uyarımlı akım: Electron Electron backscatter diffraction pattern
beam-induced current Elektron geri saçılımı: Electron
Elektron derişimi: Electron concentration backscattering
Elektron devinirliği: Electron mobility Elektron gezingesi: Electron trajectory
Elektron dolancası: Electron orbital Elektron gökgözleri: Electron telescope
Elektron döngü rezonansı: Electron spin Elektron görünge gözlemi: Electron
resonance (ESR) spectroscopy
233
Elektron görüngegözleri Elektron mikroprobu
234
Elektron mikroskobuna ilişkin Elektron-delik çifti
Elektron mikroskobuna ilişkin: Electron Elektron soğurumu: Absorption of
microscopical electrons
Elektron mikroskobu dikeci: Electron Elektron sondalı hassas çözümleç:
microscope column Electron probe microanalyzer
Elektron mikroskobu görüntüsü: Elektron sondalı hassas çözümleme:
Electron micrograph Electron probe microanalysis
Elektron mikroskobu gözlemlemesi: Elektron sondalı x-ışınları hassas
Electron microscopic observation çözümlemesi: Electron probe X-rays
Elektron mikroskobu incelemesi: microanalysis (EPMA)
Electron microscopy; Electron microscopic Elektron sondası: Electron probe
study
Elektron spektroskobu: Electron
Elektron mikroskopi: Electron spectroscope
microscopy
Elektron spektroskopisi: Electron
Elektron nüfusu: Electron population
spectroscopy
Elektron olasılık yoğunluğu dağılımı:
Electron probability density distribution Elektron sürüklenmesi: Electron drift
Elektron optiği: Electron optics Elektron tabancası: Electron gun
Elektron optik dizgesi: Electron optical Elektron taraması: Electron scanning
system Elektron tekrenklendirmesi (e.m.):
Elektron optik ekseni: Electron optical Electron monochromator
axis Elektron teleskobu: Electron telescope
Elektron optik ekseni: Electron optical Elektron tomografisi: Electron
oxis tomography
Elektron optik görüntüsü: Electron Elektron toplayıcısı: Electron collector
optical image
Elektron topu merkezlemesi: Electron
Elektron ortalama özgür gidimi: Electron gun alignment
mean free path
Elektron tuzağı: Electron trap
Elektron örütbilimi: Electron
crystallography Elektron tübü: Vacuum tube
Elektron paramanyetik rezonansı: Elektron tünelleme gözetleci: Electron
Electron paramagnetic resonance (EPR) tunelling microscope
Elektron paylaşımı: Electron sharing Elektron tünelleme mikroskobu: Electron
tunelling microscope
Elektron pozitron çifti: Electron positron
pair Elektron üçboyutlu resimlemesi: Electron
holography
Elektron püskerteci: Electron gun
Elektron yağdırımı: Electron
Elektron rezonans yitimi spektroskopisi:
bombardment
Electron resonance loss spectroscopy
(EELS) Elektron yatkınlığı: Electron affinity
Elektron saçılımı: Electron scattering Elektron yoğunluğu: Electron density
Elektron salıcı: Electron emitter Elektron yörüngesi: Electron orbit
Elektron salımı: Electron emission Elektron yük bulutu: Electron charge
cloud
Elektron siklotron rezonanslı kimyasal
buhar bırakımı: Electron cyclotron Elektron yükü: Electron charge; Electronic
resonance chemical vapour deposition charge
(ECR-CVD) Elektron-delik çifti: Electron-hole pair
235
Elektronik Elektrot çapı
236
Elektrot çarpmalı kaynaklama Eliptik
Elektrot çarpmalı kaynaklama: Elektrum: Electrum
Electrode-percussion welding Eleküstü: Shorts
Elektrot çubuğu: Filler rod Eleküstü iriler (seramik): Knockings
Elektrot darbe kaynağı: Electrode- Eleme: Sifting (=screening); Elimination;
percussion welding Sieving; Screening
Elektrot dayanağı: Electrode holder Eleme bandı: Screening band
Elektrot demeti: Electrode beam Eleme döküntüsü: Sieving residue
Elektrot direnci: Electrode resistance Eleme eğrisi: Screen curve
Elektrot düzenleci: Electrode-regulator Eleme katsayısı: Screening coefficient
Elektrot gerilimi: Electrode potential; Eleme kayışı: Screening band
Electrode voltage Eleme oranı: Screening ratio
Elektrot gerilimi ölçümü: Electrode Eleme sığası: Screening capacity
potential measurement
Eleme tamburu: Sizing trommel
Elektrot kablosu: Electrode cable
(=Electrode lead) Eleme tesisi: Screening plant
Elektrot kayması: Electrode slipping Eleme verimliliği: Screening Efficiency
Elektrot kayması (kaynak): Electrode skid Eleme yüzeyi: Screening surface
Elektrot kelepçesi: Electrode clamp Element: Element
Elektrot kolları: Electrode arms Element çözümlemesi: Elemental analysis
Elektrot konumu: Electrode position Element eşitlemesi: Elemental balance
Elektrot kuvveti (kaynak): Electrode force Element haritalaması: Elemental mapping
Elektrot ömrü: Electrode life Element haritası: Elemental map
Elektrot örtü kalınlığı: Electrode coating Elementsel: Elemental
thickness Eleme-yıkama: Screening and washing
Elektrot örtüsü: Electrode coating Eleme-yıkama tesisi: Screening and
Elektrot pensi: Electrode holder washing plant
Elektrot püskürteçleri: Electrode sprays Elenmiş aşındırıcı toz: Graded abrasive
Elektrot seçimi: Electrode selection Elenmiş cevher: Screened ore
Elektrot süreçleri hızbilimi: Kinetics of Elenmiş kok: Sifted coke
electrode processes Elenmiş kömür: Graded coal; Sifted coal
Elektrot tüketimi: Electrode consumption Elenti: Siftings; Garbles (=Garblings)
Elektrot ucu: Electrode tip Eler taşıyıcı (maden): Screening conveyor
Elektrot verimliliği: Electrode efficiency Elevatörlü fırın: Elevator furnace
Elektrotermik: Electrothermic Elevatörlü fırın: Elevator kiln
Elektrotermik kaynaklama: Elevon (uçak): Elevon
Electrothermic welding Eleyip ayırma: Sifting (=screening)
Elektrotip (baskı): Electrotype Elips: Ellipse
Elektrotlararası aralığı: Interelectrode gap Elipsçizer: Trammel
Elektrotluk çelik: Electrode steel Elipsli ucaylandırılmış ışık: Elliptically
Elektrotluk gereç: Electrode material polarized light
Elektrottan metale direnç: Electrode-to- Elipsoid: Ellipsoid
metal resistance Eliptik: Elliptical
237
Eliptik işlev Elmas pasta
238
Elmas piramit sertliği Emaye boya
Elmas piramit sertliği: Diamond pyramid Elmore süreci: Elmore process
hardness (DPH) Eloksal: Eloxal
Elmas piramit sertlik deneyi: Diamond Eloksal kaplamalar: Anodized coatings
pyramid hardness test
Eloksal örtüler: Anodized coatings
Elmas piramit sertlik numarası:
Eloksallama: Anodizing; Anodization
Diamond pyramid hardness number
Eloksallanmış: Anodized
Elmas sertlik izaçarı: Brale hardness
indenter Eloksallı: Anodized
Elmas traşlama: Diamond cutting Eloksallı aluminyum: Anodized
Elmas traşlama atölyesi: Diamond cutting aluminium
shop ELRED döküm yöntemi: ELRED method
Elmas uç: Diamond bit of casting
Elmas uçlu keski: Diamond cutter ELRED süreci (sünger demir): ELRED
process
Elmas uçlu matkap: Diamond drill
Elsner altın tepkimesi: Elsner’s gold
Elmas uçlu takım: Diamond tool reaction
Elmas uçlu takımlar: Diamond-tipped Elverişli: Versatile; Suitable
tools
Elverişlilik: Versitility
Elmas yerine geçen maddeler: Diamond
subtitutes Elverişsiz: Impractical; Unsuitable;
Unfavourable
Elmas yontucu: Diamond dresser
Elyaf: Fiber
Elmas yüzük: Diamond ring
Elyaf ayrılması: Debonding
Elmasımsı zar: Diamondlike film
Elyaf besleyici: Fibre feeder
Elmasla çizme (cam): Starting a cut
Elyaf çekme: Fiber pullout; (cam)
Elmaslı camkeser: Diamond glass-cutter
Attenuation
Elmaslı çark: Diamond wheel
Elyaf demeti: Fiber bundle; Vascular
Elmaslı delme: Diamond boring; bundle
Diamond drilling
Elyaf köprüleme: Fiber bridging
Elmaslı kaya matkabı: Diamond rock drill
Elyaf püskürtme: Fibre blowing
Elmaslı kesme çarkı: Diamond cut-off
whell Elyaf püskürtme memesi (cam): Spout
Elmaslı kil: Kimberlite Elyafcık: Microfiber
Elmaslı sondaj: Diamond drilling Elyaf Ekseni: Fiber axis
Elmaslı taşlama: Diamond grinding Elyaflaşmamış cam: Shot (=Slug)
Elmaslı taşlama çarkı: Diamond grinding Elyaflı doku: Bacillary structure
wheel Elyaflı serpantin: Chrysotile
Elmaslı testere: Diamond saw Elzem: Essential
Elmaslı testereleme: Diamond sawing Em: Medicament; Medication
Elmaslı uç: Diamond crown Emanet para: Trust fund
Elmastraş: Glass-cutter Emanet yeri: Left-luggage (office)
Elmastraşlı ayna: Diamond wheel Emare: Vestige; Enamel
Elmas zar: Diamond film Emaye baskı: Enamel print
Elmaşekeri: Lollipop (=Lolly) Emaye boya: Enamel-paint
239
Emaye çukurcuklanması En az çalışma ömrü
240
En az zıtlıklı odaklama Endurion süreci (fosfatlama)
En az zıtlıklı odaklama: Minimum En yakın: Nearest
contrast focusing En yakın atom sayısı: Coordination
En büyük: Ultimate number; Ligancy
En büyük boy: King size En yakın komşu: Closest neighbour
En büyük kas (tıp): Gluteus maximus En yakın komşu atomlar: Nearest
En büyük ortak çarpan (mat.): Highest neighbour atoms
common factor En yakın komşular: Nearest neighbours
En çok: Maximum; Most; Maximal En yeni: Modern
En düşük: Lowest En yeni plastikler: Modern plastics
En düşük enerji kuralı: Minimum enegy En yüksek: Ultimate; Maximum
principle En yüksek basınç: Maximum pressure
En düşük kütle oranı: Minimum mass En yüksek eğri (evre çizgesi): Maximum
fraction curve
En düşük sertlik: Minimum hardness En yüksek eritme hızı: Maximum melting
En fazla: Maximal rate
En fazla uzama: Maximum elongation En yüksek gerilim: Maximum stress;
En iyi: Optimal; Optimum Maximum voltage
En iyileştirme: Optimization En yüksek gerinim: Maximum strain
En keskin görüş noktası (tıp): Yellow spot En yüksek kullanma sıcaklığı (cam):
Maximum use temperature
En küçük: Minimum
En yüksek nokta (evre çizgesi): Maximum
En küçük bükme yarıçapı: Minimum point
bend radius
En yüksek sertlik: Maximum hardness
En küçük ortak çarpan (mat.): Lowest
common multiple En yüksek sıcaklık: Maximum
temperature
En küçük ortak payda (mat.): Lowest
common denominator En yüksek uçunum noktası: Maximum
sublimation point
En küçük üstikiler (mat.): Least squares
En yüksek yoğunluk: Maximum density
En nitelikli saclar: Primes
En yüksek yoğunluklu düzlemler:
En son: Ultimate; Last Highest density planes
En son teknolojik gelişme: State-of-the- En yüksek yük: Maximum load
art
Enantiyomer: Enantiomer
En uygun: Optimum; Optimal; Most
suitable Enargit: Enargite
En uygun koşullar: Optimum conditions Endam aynası: Cheval glass
En uygun nem (döküm): Optimum Endelionit: Endellionite
moisture Endofulerin: Endofullerine
En uygun numune kalınlığı: Optimum Endoksil: Indoxyl
specimen thickness Endorfin: Endorphin
En uzak odak uzaklığı (foto): Hyperfocal Endoskop: Endoscope
distance Endoskopi: Endoscopy
En uzun sinir gözesi uzantısı (tıp): Axone Endurion süreci (fosfatlama): Endurion
En üst uzama: Maximum elongation process
241
Endükle(n)me Engel voltajı
242
Engel zarı Enzim
Engel zarı: Barrier film Enlemesine gerinim (sac): Edge strain
Engelleme: Oppilation; Obstruction; Enlemesine tomruk çatlakları: Folds
Blocking Enlenme: Broadening
Engelleme süzgeci (optik): Barrier filter Enli: Broad; Wide
Engelleyici: Obstructive Enli şerit: Stripe
Engelleyici (kim.): Anticatalytic; Inhibitor Ense: Nape
Engelli: Handicapped; Hindered Ense (tıp): Scruff
Engelli çök(tür)me: Hindered settling Ense bağı (tıp): Ligamentum nuchae
Engelli çök(tür)meli sınıflandırıcı: Ense kemiğine ilişkin (tıp): Sphenoidal
Hindered-settling classifier
Enser: Spike
Engin: Immense
Ensiz: Narrow
Enine: Transverse; Transversal
Enstatit: Enstatite
Enine akıntı (cam fırını): Transverse
Ensülin: Insulin
current
Ensülin fazlalığı (tıp): Hyperinsulinism
Enine basma: Transverse compression
Ensülin sarsımı: Insulin shock
Enine çatlak: Pull crack; Transverse crack
Ensülin şoku: Insulin shock
Enine çatlama: Transverse cracking;
Transverse fracture; (cam levha) Cross Ensülin verici koyuntular: Insulin
break delivery implants
Enine çizgili: Lineate Entalpi: Heat content (=Enthalpy)
Enine dalga: Transverse wave Entalpi (Isı yığıntısı): Enthalpy (H)
Enine dayanç: Transverse strength Entalpi çizelgesi: Enthalpy chart
Enine eğme deneyi: Radial test Entalpi çizgesi: Enthalpy diagram
(=Transverse bend test) Entari: Dress; Frock
Enine eğme deneyi: Transverse bending Entegre demir çelik fabrikası: Integrated
test iron and steel plant
Enine gerinim: Transverse strain Entegre devre: Integrated circuit
Enine kabartılar (sac): Reel breaks (=Reel Enterferans (optik): Interference
kinks) Enterferometri (optik): Interferometry
Enine kama tuğlası: Feather-end-on-edge Enterfrometre (optik): Interferometer
Enine kemerli fırın: Traverse-arch kiln Enteroskop: Enteroscope
Enine kesit: Transverse section; Cross Enteroskopi: Enteroscopy
section
Enterpolasyon: Interpolation
Enine kırılma (cam): Transverse fracture
Entropi: Entropy (S)
(=Cross break)
Entropi çizelgesi: Entropy chart
Enine kopma gerilimi: Transverse rupture
stress Entropi çizgesi: Entropy diagram
Enine yön: Cross direction; Transverse Entropi değişimi: Entropy change
direction Entropi kuvveti: Entropic force
Enjektör: Injector Envanter: Stock book; Inventory
Enkaz: Debris; Wreck; (araç) Carcass Envanter çıkarma: Stocktaking
Enlemesine: Traverse Enzim: Ferment; Enzyme
243
Enzim ayrışımı Ergenlik çıbanı
244
Ergonovin Erir
Ergonovin: Ergonovine Erime sıcaklığı: Melting point (=Melting
Ergosterol: Ergosterol temperature)
Ergotamin: Ergotamine Erime sıcaklığı düşmesi: Melting-point
Eri(t)me: Melting depression
Eri(t)me hızı: Rate of melting Erime sıcaklığı düşük cam: Soft glass
Eri(t)me süreci: Fusion process Erime süresi (çelik): Melt down period
Eri(t)me süresi: Melting period Erime tepkimeleri: Melting reactions
Erichsen deneyi: Erichsen test Erime yüzeyi: Fusion face
Eril kromozom: Y chromosome Erimeli dökme refrakter: Fusion cast
refractory
Erim: Range
Erimeli döküm (seramik): Fusion casting
Erim bulucu: Range finder
Erimemiş silika (sıvı cam): Scum
Erime: Fusion
Erime (lisin etkisi): Lysis Erimeüstü sıcaklığı: Superheat
Erime (tıp): Marasmus Erimiş: Molten; Fused
Erime aralığı: Melting range Erimiş cam: Molten glass
Erime basıncı: Melting pressure Erimiş cam yağlayıcı: Molten glass
lubricant
Erime başlangıcı: Incipient melting
Erimiş curuf: Molten slag
Erime birimi: Fusion unit
Erimiş çelik: Molten steel
Erime boşlukcukları: Fusion voids
Erimiş dışık: Molten slag
Erime bölgesi: Fusion zone
Erimiş kalay kabı: Washpot
Erime dağıntısı: Entropy of fusion
(=Entropy of melting) Erimiş karbonatlı yakıt gözesi: Molten
Erime dağıntısı: Entropy of melting carbonate fuel cells (MCFCs)
Erime deneyi (cam): Fusion test Erimiş kaynak: Molten weld
Erime eğrisi: Melting curve Erimiş kurşun yunağı: Molten lead bath
Erime entropisi: Entropy of fusion Erimiş metal oluğu: Sow channel
(=Entropy of melting) Erimiş metal yunağı: Molten metal bath
Erime entropisi: Entropy of melting Erimiş metalde suverme (çelik): Molten
Erime gizil ısısı: Latent heat of fusion metal quench
Erime hızı: Melting rate Erimiş özdek (=Eriyik): Melt
Erime hızlandırıcılar (cam): Melting Erimiş parçacık bırakımı (seramik):
accelerators Molten particle deposition
Erime ısısı: Heat of fusion; Heat of melting Erimiş pik demiri: Molten iron
Erime imleci: Melt index Erimiş sülfat katmanı (cam ocağı): Gall
Erime kaynağı: Fusion weld Erimiş tuz: Molten salt
Erime kaynaklı: Fusion welded Erimiş tuz yunağı: Fused-salt bath;
Erime kaynaklı parça: Fusion welded part Molten salt bath
Erime kırılması: Melt fracture Erimiş tuzlar: Fused salts
Erime noktaları (fırın): Melting spots Erinofort: Erinofort
Erime noktası: Melting point (=Melting Erinoid: Erinoid
temperature) Erir: Fusible
245
Erit göze (tıp) Erke bilimi
246
Erke birimleri Erken ur belirleme:
Erke birimleri: Energy units Erke sakınımı yasası: Law of conservation
Erke bulunurluğu: Energy availability of energy
Erke çukuru: Energy trough (=Energy Erke salımı: Energy release
well) Erke seçimli ayrık: Energy-selecting slit
Erke dağınımı: Energy distribution Erke soğurumu: Energy absorption
Erke dağınımlı görünge gözlemi: Energy- Erke süzgeci: Energy filter
dispersive spectroscopy Erke süzme: Energy filtering
Erke dağınımlı görüngeölçer: Energy- Erke süzümlü elektron kesit çizimi:
dispersive spectrometer Energy-filtered electron tomography
Erke dağınımlı x- ışınları görüngeölçeri: Erke süzümlü elektron tomografisi:
Energy dispersive X-ray spectrometer Energy-filtered electron tomography
(EDS) Erke süzümlü geçirimli elektron
Erke dağınımlı X-ışınları çözümleci: mikroskobisi: Energy-filtering
Energy dispersive X-ray analyser transmission electron micoscopy
Erke dağınımlı X-ışınları çözümlemesi: Erke süzümlü geçirimli elektron
Energy dispersive X-ray analysis (EDXA) mikroskobu: Energy filtering TEM
Erke dağınımlı X-ışınları görünge Erke süzümlü görüntüleme: Energy-
filtered imaging
gözlemi: Energy-dispersive X-ray
spectroscopy Erke süzümü: Energy filtering
Erke dağınımlı X-ışınları görüngesi: Erke toplanımı: Energy accumulation
Energy-dispersive X-ray spectrum Erke tutumu: Energy conservation
Erke değiş(tir)imi: Energy alteration Erke tüketimi: Energy consumption
Erke denklemi: Energy equation Erke üretimi: Energy generation
Erke düzeyi: Energy level Erke ürünü (BH)max: Energy product
Erke eşbölüşümü: Equipartition of energy Erke verici: Energizer
Erke eşdeğeri: Energy equivalence Erke verimliliği: Energy efficiency
Erke eşitleme: Energy balance Erke yitimi: Energy loss
Erke geri kazanımı: Energy recovery Erke yitimli ayrıntılı yapı: Energy-loss
fine structure
Erke güçlendirimi: Energy amplification
Erke yitimli görünge: Energy-loss
Erke hattı: Energy line spectrum
Erke hesaplanması: Energy quantization Erke yitimsiz doruk: Zero-loss peak
Erke içeriği: Energy content Erke yitimsiz elektronlar: Zero-loss
Erke kaynağı: Energy source electrons
Erke kazancı: Energy gain Erke yönetimi: Energy management
Erke kesilmesi: Energy cut Erkek giysisi: Men’s wear
Erke kullanımı: Energy use Erkekler tuvaleti: Men’s room
Erke kuşağı: Energy band Erkeklik hormonu: Testosterone
Erke kuşağı açıklığı: Energy band gap Erkeklik organı: Penis
Erke kuyusu: Energy well Erke-kuşağı modeli: Energy band model
Erke maliyeti: Energy cost Erkelendirici: Energizer
Erke ölçer: Energometer Erkeli: Energetic
Erke sakınımı: Conservation of energy Erken ur belirleme: Early tumor detection
247
Erken vuru (yürek) Esnek geriyaylanma
248
Esnek halka Eş
Esnek halka: Elastic collar Esneklik katsayısı: Coefficient of elasticity
Esnek histeresis: Elastic hysteresis Esneklik katsayısı: Modulus of elasticity
(=mechanical hysteresis) (Young’s Modulus)
Esnek imâlat sistemleri: Flexible Esneklik kısıtı: Elastic limit (=Limit of
manufacturing systems (FMS) elasticity)
Esnek kalıp: Flexible mould Esneklik kitle katsayısı: Bulk modulus of
Esnek kalıp yapma: Flexible die forming elasticity
Esnek karmalar: Flexible composites Esneklik kuramı: Elastic theory
Esnek kavrama: Elastic clutch Esneklik oranı (sa/sc ): Elastic ratio
Esnek kesme: Elastic shear Esneksi saçınım: Quasielastic scattering
Esnek kukla çubuğu: Flexible dummy bar Esneme: Yawning; Oscitation (=Oscitance)
Esnek kuvvet: Elastic force Esneme halkası: Expansion loop
Esnek lifler: Elastic fibres Esnemez: Inelastic; Rigid; Stiff
Esnek mandrel: Flexible mandrel Esnemez çarpışma: Inelastic collision
Esnek oluklu kalıp: Flex-lip die Esnemez gereç: Rigid material
Esnek pantolon: Stretchpants Esnemez saçılım: Inelastic scattering
Esnek pelte: Elastic gel Esnemez saçılım kesiti (fiz.): Inelastic
scattering cross-section
Esnek plastik: Nonrigid plastic
Esnemezlik: Inelasticity; Rigidity; Stiffness
Esnek saçılım: Elastic scattering
Esnemezlik katsayısı: Modulus of rigidity
Esnek saçılım kesit alanı: Elastic
Esnemez olmayan: Nonrigid
scattering cross-section
Esner: Nonrigid
Esnek tampon çubuğu: Flexible dummy
bar Esnetin (esnek doku proteini): Elastin
Esnek temas: Elastic contact Esneyiş (tıp): Oscitation (=Oscitance)
Esnek titreşim: Elastic vibration Esrarkeş: Narcomaniac
Esnek toparlanma: Elastic recovery Esrarkeşlik (tıp): Narcomania
Esnek uyma: Elastic compliance Esrarkeşlik: Opiumism
Esnek uyma değişmezi: Elastic Esrime (tıp): Trance
compliance constant Ester bağı: Ester linkage
Esnek uyumsuzluk: Elastic mismatch Esteraz: Esterase
Esnek yapım dizgeleri: Flexible Esterler: Esters
manufacturing systems (FMS) Esterleşme: Esterification
Esnek zorlama: Elastic compliance Estetik ağız ameliyatı (tıp): Stomatoplasty
Esnekçoğuz: Elastomer Estetik burun ameliyatı (tıp):
Esnekçoğuz epoksiler: Elastomer-epoxies Rhinoplastly
Esnekçoğuz pul: Elastomeric stamp Estetik meme ameliyatı (tıp): Mamoplasty
Esnekçoğuz takımlar: Elastomeric tooling Estradiyol: Estradiol
Esnekçoğuzsal çoğuz: Elastomeric Estriol: Estriol
polymer Estrojen: Estrogen
Esneklik: Elasticity Estron: Estrone
Esneklik kalibrasyonu: Elastic calibration Eş: Even; iso-
249
Eş açılı Eş ölçekli çizim
250
Eş ölçekli dönüşüm Eşdeğer kesir
Eş ölçekli dönüşüm: Isometric Eş yığıntı: Isenthalpic
transformation Eş yönlü: Isotropic
Eş ölçekli izdüşüm: Isometric projection Eşaçılar: Equiangles
Eş ölçekli uzaylar: Isometric spaces Eşaçılı çokgen: Equiangular polygon
Eş ölçekli yüzeyler: Isometric surfaces Eşaçılı izdüşüm: Equiangular projection
Eş ölçü: Isometry Eşaçılı üçgen: Equiangular triangle
Eş ölçülü: Isometric Eşarp: Scarf; Wrapping; Tippet
Eş örnekli: Analogue Eşarp iğnesi: Tiepin (=Scarfpin)
Eş örütlü: Isomorphous; Isomorph Eşartanlı dizi: Arithmetic(al) progression
Eş örütlü dizge: Isomorphous system Eşbasınçlı baskılama: Isostatic pressing
Eş örütlü dizi: Isomorphous series Eşbasınçlı kalıplama: Isostatic moulding
Eş örütlü evre çizgesi: Isomorphous phase Eşbasınçlı toz baskılama: Isostatic powder
diagram (=Continuous solid solubility pressing
diagram) Eşbiçim: Equiform
Eş örütlü ikili dizge: Isomorphous binary Eşbiçimli: Isomorph; Equiform;
system Isomorphic; Homoplastic
Eş örütlü karbürler: Isomorphous Eşbiçimlilik: Homoplasty
carbides Eşboyutlu: Equant
Eş örütlü üçlü çizge: Isomorphous ternary Eşbölüşüm: Equipartition
diagram
Eşçekirdekli (kim.): Homonuclear
Eş örütlülük: Isogonism; Isomorphism
Eşçekirdekli molekül (kim.):
Eş pH’lı: Isohydric Homonuclear molecule
Eş renkli (optik): Isochromatic Eşçoğuz: Homopolimer; Copolymer
Eş sağaltım (tıp): Homeopathy Eşçoğuzla(n)ma: Copolymerization
Eş sapmalı (mıknatıs alanı): Isogonic Eşdayanç: Equicohesive
Eş sıcaklık eğrisi: Isotherm Eşdayanç sıcaklığı: Equicohesive
Eş sıcaklık eğrisi (hava bilimi): Isocheim temperature
Eş süreleme: Synchronization Eşdeğer: Equivalent
Eş süreli: Isochronal (=Isochronous) Eşdeğer-gram: Gram-equivalent
Eş süreli sürünme eğrileri: Isochronous (=Equivalent weight)
creep curves Eşdeğer ağırlık: Equivalent weight
Eş süresiz devinim: Aperiodic motion Eşdeğer çap: Equivalent diameter
Eş tuzlu: Isosmotic (=Isotonic) Eşdeğer dolancalar: Equivalent orbitals
Eş tür (kim.): Isolog Eşdeğer erk: Equivalent energy
Eş tür doku (tıp): Homograft Eşdeğer iletkenlik: Equivalent
conductance
Eş türel (kim.): Isologous
Eşdeğer iletkenlik: Equivalent
Eş ucaylı: Homopolar conductivity
Eş ucaylı bağ: Homopolar bond Eşdeğer J-uzaklığı: Equivalent J-distance
(=Covalent bond) Eşdeğer karbon içeriği: Equivalent carbon
Eş ucaylı örüt: Homopolar crystal content (=CarbonEquivalen)
Eş yapılı: Isomorph Eşdeğer kesir: Equivalent fraction
251
Eşdeğer küre çapı Eşize ilişkin
252
Eşizlik Eşözdekbiçimli kristal
Eşizlik: Isomerism Eşleşik eriyen alaşım: Congruently
Eşkaynar (kim): Azeotropic melting alloy
Eşkaynar karışım (kim): Azeotropic Eşleşik eriyen evre: Congruently melting
mixture phase
Eşkaynar sıvı (kim): Azeotrope Eşleşik evre dönüşümü: Congruent phase
transformation
Eşkenar: Equilateral
Eşleşik nokta: Congruent point
Eşkenar çokgen: Equilateral polygon
Eşleşmemiş: Unpaired
Eşkenar dörtgen: Rhombus; (geom.)
Lozenge Eşlev (mat.): Isomorphism; Bijection
Eşkenar dörtgen geçi (hadde): Diamond Eşmerkezli: Concentric
pass Eşodaklı: Confocal
Eşkenar dörtgen kalibre: Diamond pass Eşodaklı gözetleç: Confocal microscope
Eşkenar dörtyüzlü: Equilateral Eşodaklı kafa (eşodaklı mikroskop):
tetrahedron Confocal head
Eşkenar freze: Equal angle cutter Eşodaklı lazerli tarama mikroskobisi:
Eşkenar köşebentler: Equal angles Confocal laser scanning microscopy
Eşkenar üçgen: Equilateral triangle Eşodaklı lazerli tarama mikroskobu:
Eşköşeli: Equiangular Confocal laser scanning microscope
Eşkristalli: Homoeomorphous Eşodaklı mikroskobi: Confocal
microscopy
Eşlem: Parity
Eşodaklı mikroskop: Confocal
Eşlem sakınımı: Parity conservation microscope
Eşleme: Synchronous timing; Scoring; Eşodaklı Raman mikroskobisi: Confocal
Synchronization Raman microscopy
Eşleme göstergeci: Synchronoscope(=Syn Eşodaklı teta mikroskobisi: Confocal
chroscope) theta microscopy
Eşlemeli: Synchronistic (al); Synchronous Eşofman: Sweat shirt
Eşlemeli motor: Synchronous motor Eşölçümsel: Isometric
Eşlenik: Conjugate Eşölçümsüz: Anisometric
Eşlenik çift bağ: Conjugate double bond Eşölçümsüz örüt: Anisometric crystal
Eşlenik çözeltiler: Conjugate solutions Eşörütlü: Isomorphic; Homoeomorphous
Eşlenik düzlemler: Conjugate planes Eşörütlü değişebilen: Allomerous
Eşlenik evreler: Conjugate phases (Allomeric)
Eşlenik karmaşık: Conjugate complex Eşörütlü değişim: Allomerism
Eşlenik kayma: Conjugate slip Eşözdek: Allotrope
Eşlenik kompleks: Conjugate complex Eşözdek değişimi: Allotropic change
Eşlenik kuvvet (mak): Couple Eşözdek dönüşümü: Allotropic
Eşleşik: Congruent transformation
Eşleşik çift: Congruent pair Eşözdekbiçimli: Allotriomorphic
Eşleşik dönüşüm: Congruent Eşözdekbiçimli (nesne): Allotriomorph
transformation Eşözdekbiçimli kristal: Allotriomorphic
Eşleşik erime: Congruent melting crytal
253
Eşözdekbiçimli örüt Etilen glikol dimetakrilat
254
Etilen klorotrifloretilen Etkin kabuk
Etilen klorotrifloretilen: Ethylene Etkin açısal hız: Effective angular velocity
chlorotrifluoroethylene (ECTFE) Etkin akış: Effective flow
Etilen oksit: Ethylene oxide Etkin anayapı: Active matrix
Etilen oksit arınıklaştırımı: Ethylene Etkin anayapılı sıvı örüt gösterimi:
oxide sterilization Active-matrix liquid crystal display
Etilen plastikler: Ethylene plastics Etkin asit: Strong acid
Etilen propilen diyen kauçuğu: Ethylene-
Etkin atom sayısı kuralı: Effective atomic
propylene-diene rubber
number rule
Etilen propilen kauçuğu: Ethylene-
Etkin atom yarıçapı: Effective atomic
propylene rubber
radius
Etilen vinil alkol eşçoğuzu: Ethylene-
vinyl alcohol copolymer Etkin atom yükü: Effective atomic charge
Etilen vinil asetat: Ethylene-vinyl acetate Etkin bağ: Active bond
(EVA) Etkin basınç: Effective pressure
Etilen vinil asetat eşçoğuzu: Ethylene- Etkin CaSi üfleme (çelik): Effective CaSi
vinyl acetate copolymer injection
Etin içine doğru büyüme(tıp): Ingrowth Etkin CaSi’li tel besleme (çelik): Effective
Etken: Factor CaSi-wire feeding
Etki: Influence; Effect; Impression Etkin çalışma çapı (hadde): Effective
Etki geciktirici madde (foto-banyo): working diameter
Restrainer Etkin çatlak büyüklüğü: Effective crack
Etkilendirilmiş: Impressed size
Etkilendirilmiş ucaylanma: Induced Etkin çekirdek yükü: Effective nuclear
polarisation charge
Etkilenmemiş: Unaffected Etkin dağılım katsayısı: Effective
Etkilenmemiş bölge (kaynak): Unaffected distribution coefficient
zone Etkin dinamik katsayısı: Effective
Etkilenmemiş eksen: Neutral axis dynamic modulus
Etkileşen bileşenler: Interacting Etkin direnç (elekt.): Impedance (Z)
components Etkin evre kayması: Effective phase shift
Etkileşik çiftlenmiş plazma: Inductively Etkin gerilim: Effective stress
coupled plasma (ICP) Etkin gerinim: Effective strain
Etkileşik çiftlenmiş plazmalı atom salımı Etkin gerinim hızı: Effective strain rate
spektroskopisi: Inductively coupled
plasma atomicEmission spectroscopy Etkin gözeneklilik: Effective porosity
(ICP-AES) Etkin güç: Real power (=Active power)
Etkileşim: Interaction Etkin ışınlı: Photoactinic
Etkileşim çarpanı: Interaction parameter Etkin ışınsal: Photoactinic
Etkileşim erki: Interaction energy Etkin ızgara yüzeyi: Effective grate surface
Etkileşim ısısı: Heat of activation Etkin iletinç: Effective conductance
Etkileşim oylumu: Interaction volume Etkin iyon derişimi: Effective ion
Etkili: Efficacious concentration
Etkin: Effective; Efficacious; Active Etkin kabuk: Effective case
255
Etkin kabuk derinliği Etkinlik dizisi
Etkin kabuk derinliği: Effective case Etkin yitim etmeni: Effective loss factor
depth Etkin yoğunluk (seramikler): Effective
Etkin karbon: Active carbon density
Etkin katman: Active layer Etkin yüzey: Active surface
Etkin kayma dizgesi: Active slip system Etkin yüzey direnci: Effective surface
Etkin kayma düzlemi: Active slip plane resistance
Etkin kesit-alanı: Effective cross-section Etkinleşik: Activated
Etkin kesme gerilimi: Effective shear Etkinleşim: Activation
stress Etkinleşim aşırıgerilimi: Activation
Etkin kok bölgesi (kok f.): Active coke overpotential
zone Etkinleşim dağıntısı: Activation entropy
Etkin kuvvet eğimi: Effective force Etkinleşim entalpisi: Activation enthalpy
gradient
Etkinleşim entropisi: Activation entropy
Etkin kütle: Active mass; Effective mass
Etkinleşim erki: Activation energy
Etkin ligand derişimi: Effective ligand
concentration Etkinleşim ısınımı: Activation enthalpy
Etkin merkezler: Active centres Etkinleşim özgür erki: Activation free
energy
Etkin metalli sert lehimleme: Active
metal brazing Etkinleşim ucaylanması: Activation
polarization
Etkin nokta: Active site
Etkinleşim yığıntısı/ısıntısı: Activation
Etkin odak uzaklığı: Effective focal length
enthalpy
Etkin oksijen üfleme (çelik): Effective
Etkinleşmiş: Activated
oxygen injection
Etkinleşmiş çapraz-kayma: Activated
Etkin ortam: Effective medium
cross – slip
Etkin ortam kuramı: Effective medium
theory Etkinleşmiş yunak: Activated bath
Etkin örtü: Active coating Etkinleştirici: Activator
Etkin piksel algılayıcısı: Active pixel Etkinleştirilmiş: Activated
sensor Etkinleştirilmiş alumina: Activated
Etkin sıcaklık: Effective temperature alumina
Etkin sığanç: Effective capacitance Etkinleş(tiril)miş karbon: Activated
carbon
Etkin sönüm değişmezi: Effective
damping constant Etkinleş(tiril)miş karmaşık: Activated
complex
Etkin sürtünme katsayısı: Effective
coefficient of friction Etkinleş(tiril)miş kompleks: Activated
Etkin uzunluk: Effective length complex
Etkin verim: Effective output Etkinleş(tiril)miş kömür: Activated coal
Etkin yapısal esnemezlik: Effective Etkinleştirilmiş tepkin uçunum:
structural stiffness Activated reactive evaporation
Etkin yarıçap: Effective radius Etkinleyici: Activating
Etkin yarı-ömür: Effective half-life Etkinlik: Efficacy; Activity
Etkin yay değişmezi: Effective spring Etkinlik bölümü: Activity quotient
constant Etkinlik dizisi: Activity series
256
Etkinlik katsayısı: Evre zıtlığı mikroskobu
Etkinlik katsayısı: Activity coefficient Evre açısı: Phase angle
Etkinlik oranı: Activity ratio Evre aylası (Evre zıtlıklı ışık
Etkinliklerin sonsuz seyreltim dizgesi: mikroskobu): Phase halo
Infinite dilution system of activities Evre ayrımı: Phase seperation
Etkinsizleştirici: Deactivator Evre ayrımlı cam: Phase-seperated glass
Etkinsizleştirme: Deactivation Evre bağıntısı: Phase relationship
Etkisiz: Ineffectual Evre belirleme: Identification of phases
Etkisiz (kim.): Inert Evre bileşimi: Phase composition
Etkisiz atmosfer: Inert atmosphere Evre büyümesi: Phase growth
Etkisiz dolgu maddeleri: Inert filler Evre çekirdeklenmesi: Phase nucleation
Etkisiz fırın atmosferi: Inert furnace Evre çizgesi: Phase diagramme
atmosphere Evre çökelmesi: Phase precipitation
Etkisizleştirilmiş: Inactive Evre çözümlemesi: Phase analysis
Etli güveç: Pot roast Evre dağılımı: Phase distribution
Etmen: Factor Evre değişimi: Phase change
Etol: Tippet; Stole Evre dengesi: Phase equilibrium
Ettinghausen olgusu: Ettinghausen effect Evre dönüşümü: Phase transformation
E-türü borosilikat cam: E-type borosilicate Evre dönüşümü hızbilimi: Kinetics of
glass phase transformation
Euler kuralı: Euler’s rule Evre geçişi: Phase transition
EURONORM standartları: EURONORM Evre halkası (optik): Phase ring
standarts
Evre karışımı: Phase mixture
Ev: Dwelling house; Home; House;
Tenement Evre kayması: Phase shift
Ev idaresi: Home economics Evre kuralı: Phase rule
Ev yapımı tabanca: Zip gun Evre maskesi: Phase mask
Evcik: Playpen Evre nesnesi (dalga evresini değiştiren
nesne): Phase object
Everhard-Thornley algılayıcısı: Everhard-
Thornley detector Evre oluşumu: Phase formation
Evgin: Urgent Evre sayısı: Number of phases
Evirgeme: Recycling Evre sınırı: Phase boundary
Evirgenebilir: Recyclable Evre sınırları kesit alanı: Intersection of
phase boundaries
Evirgenebilirlik: Recyclability
Evre süzgeci: Phase plate
Evirtik: Inverse
Evre yüzdesi: Phase percentage
Evirtik döküm: Investing casting
Evre zıtlığı: Phase contrast
Evirtim: Inversion
Evre zıtlığı aydınlatması: Phase-contrast
Evirtim noktası: Inversion point
illumination
Evye: Sink
Evre zıtlığı gözetleci: Phase-contrast
Evrak çantası: Briefcase; Portfolio microscope
Evrak işi: Paperwork Evre zıtlığı mikroskobu: Phase-contrast
Evre: Moment; Phase microscope
257
Evre zıtlığı mikroskopisi Ezme haddelemesi geçileri
258
Ezme kafası (basgaç)
Ezme kafası (basgaç): Tup
Ezme merdanesi: Work roll; Cogging
roll; Crushing drum; Crushing trommel;
(hadde) Working roll
Ezme merdanesi çapı: Work roll diameter
Ezme merdanesi kayması: Work roll
shifting
Ezme merdanesi eğilmesi: Work roll
bending
Ezme oranı: Reduction ratio
Ezme reçel: Marmalade
Ezme verimliliği: Crushing efficiency
259
F
f sayısı (diyafram ayarı): f number Faraday değişmezi: Faraday constant
Fabrika: Works; Factory; Plant; Mill Faraday etkisi: Faraday effect (=Faraday
Fabrika bakımı: Plant maintenance rotation)
Fabrika çıkışlı ısıl işlemli çelikler: Mill- Faraday kafesi: Faraday cage; Screening
heat-treated steels cage
Fabrika hurdası: Home scrap Faraday kalkanı: Faraday shield (=Faraday
Fabrika içi cam kırığı: Domestic cullet cage)
Fabrika içi cam lekesi: Domestic mark Faraday yasaları (elektroliz): Faraday’s
laws
Fabrika içi hurda (metal): Revert scrap;
Domestic scrap Faraş: Dustpan
Fabrika kuruluş yeri: Plant location Farazi: Hypothetical
Fabrika mühendisliği: Plant engineering Fare kapanı: Rattrap; Mousetrap
Fabrika sığası: Plant capacity Farenjit (tıp): Pharyngitis
Fabrika tasarımı: Factory design; Plant Farfara: Flouncing
design Farfaralı kumaş: Flouncing
Fabrika yardımcı tesisleri: Plant utilities Faringoskop (tıp): Pharyngoscope
Fabrika yerleştirimi: Plant layout; Factory Fark: Distinction; Difference
layout Fark edilemez: Indistinguishable
Fabry-Perot girişimölçeri: Fabry-Perot Fark gözetmeyen: Uncritical
interferometer Farkedilmemiş bozukluk:
Façeta: Facet; Bezel UndetectedFailure
Fahrenhayt: Fahrenheit Farkına varılmamış: Unnoticed
Fahrenhayt derecesi: Fahrenheit degree Farklı: Variant; Unequal; Different; Unlike;
Fahrenheit ölçeği (32 0F-212 0F): Separate
Fahrenheit scale Farklı bırakım (yüzey kaplama):
Fajan kuralları (atom bağı): Fajan’s rules Heteroepitaxy
Faktoring: Factoring Farklı kristalli: Allomorphous
Fakülte: Faculty Farklı olma: Varying
Fakülte öğretim kurulu: Faculty Farklı örütlü: Allomorphous
Falconbridge süreci: Falconbridge process Farklı sıklıklı: Heterochromatic
Famatinit: Famatinite Farklılık: Difference
Familya (periyodik cetvel): Subgroup Farmakolit: Pharmacolite
Fan: Ventilator; Blower Farris gaz genleşme ölçeri: Farris gas
Fan motoru: Fan motor dilatometer
Fanila: Undershirt; Flannel Fasıla: Time-out
Fanus: Bell jar; Lantern Fasulya sırığı: Stake
Far: Headlight; Dash-light Fatura: Bill; Invoice
Farad (10e9 emu)(sığa birimi): Farad Fayalit: Fayalite
Faraday (96500 Coulomb)(elektrik yük Fayans: Faience; Tile
birimi): Faraday Fayans mozaikler: Faience mosaics
Faraday bardağı (e.m.): Faraday cup Fayanslı eşya: Faience ware
Faraday çizgileri: Faraday lines Fayanslı tuğla: Faience tile
Fayton Fenollü reçine maçaları (döküm)
261
Fenollü reçineler (döküm) Ferritli temper döküm
262
Ferritli temper dökümler Fırçalı taşlama
263
Fırçayla kaplama Fırın tabanı (cam)
264
Fırın tabanı cam plakası Fıska alma borusu (cam)
265
Fıska alma deliği Filiz aşısı (ağaç)
266
Filiz bezemeli çanak çömlek Fiziksel tezgen
267
Fiziksel ve kimyasal Florlama (su)
268
Florlanma Fon
269
Fon rengi (cam) Fosforesan
270
Fosforışıl Foton yoğunluğu
271
Fotonlu kuvvet mikroskobu Fry ayıracı
272
Ftalein
Ftalein: Phthlein
Ftalik anhidrit: Phthalic anhydride
Ftalik asit: Phthalic acid
Ftalosiyanin: Phthalocyanine
FTIR spektrometresi: FTIR spectrometer
Fuar: Exposition; Fair
Fug (çalgı): Fugue
Fuga: Joint gap
Fugasite: Fugacity
Fular: Muffler; Foulard
Fulerinler: Fullerenes
Fuller toprağı: Fuller’s earth
Fulleren borucuğu: Nanotube
Fuller-Lehigh değirmeni: Fuller-Lehigh
mill
Fumaks süreci (kükürt giderme): Fumaks
process
Fumeric asit: Boletic acid (=Fumaric acid)
Funda toprağı: Leaf mould
Furan: Furan (=Furfuran)
Furan reçineleri: Furan resins
Furanlı fırınlanmaz kum kalıplar: Furan
no-bake sand moulds
Furfural: Furfural
Furfuril alkol: Furfuryl alcohol
Furko cam çekme süreci: Fourcault
process
Furosemit: Furosemide (=Fursemide)
Fülminat: Fulminate
Füme cam: Smoked glass
Fümerik asit: Fumaric acid (=Boletic acid)
Füniküler: Funicular railway
Fünye: Detonafor
Füze: Missile
Füze: Projectile1
Füze: Rocket
Füzecilik: Missilery
Füzesavar: Antimissile
Füzesavar füze: Antiballistic missile
(ABM)
273
G
Gabardin (kumaş): Gaberdine Galtavlı: Galvanealed
Gabari: Gabarite Galtavlı sac: Galvanealed sheet
Gabnit: Gabnite Galvanik: Galvanic
Gabor odağı: Gabor focus Galvanik bakır kaplama: Galvanic
Gabro (felspatlı: Gabbro coppering
Gabya çubuğu (den.): Topmast Galvanik bırakıntı: Galvanic deposit
Gabya yelkeni (den.): Topsail Galvanik çift: Galvanic couple
Gadolinit: Gadolinite Galvanik dağlama: Galvanic etching
Gadoliniyum: Gadolinium Galvanik dizi: Galvanic series
Gadoliniyum asetat hidrat: Gadolinium Galvanik göze: Galvanic cell
acetate hydrate Galvanik kaplama: Galvanic coating;
Gadoliniyum bromür: Gadolinium Galvanic plating
bromide Galvanik renklendirme: Galvanic
Gadoliniyum ferrat: Gadolinium ferrate colouring
Gadoliniyum florür: Gadolinium fluoride Galvanik renklendirme süreci: Galvanic
colouring process
Gadoliniyum galyum garnet: Gadolinium
gallium garnet Galvanik sert krom kaplama: Galvanic
hard chrome plating
Gadoliniyum iyodür: Gadolinium iodide
Galvanik yenim: Galvanic corrosion
Gadoliniyum klorür: Gadolinium
chloride Galvanizleme: Galvanization
Gadoliniyum oksit: Gadolinium oxide Galvanizleme: Zincing (=Galvanizing)
Gadoliniyum perklorat: Gadolinium Galvanizleme süreci: Galvanizing process
perchloride Galvanizleme tankı: Galvanizing tank
Gaflet: Negligence Galvanizleme teknesi: Galvanizing tank
Gaga (sürahi): Spout Galvanizleme tesisi: Galvanizing plant
Gahnit: Gahnite Galvanizleme yunağı: Galvanizing bath
Galaksit: Galaxite Galvanizli: Galvanized
Galaktosemya (tıp): Galactosemia Galvanizli bakır tel: Galvanized copper
wire
Galaktoz: Galactose
Galvanizli boru: Galvanized pipe;
Galaktozlu glikozit: Galactoside
Galvanized tube
Galen: Galena
Galvanizli cıvata: Galvanized belt
Galenit: Glance lead; Galenite (=Galena)
Galvanizli çelik: Galvanized steel
Galenli: Galenical
Galvanizli çelik kablo: Galvanized steel
Galeri: Gallery cable
Galeyn: Gallein Galvanizli çelik sac: Galvanized steel sheet
Galik asit: Gallic acid; Trihydroxybenzoic Galvanizli çelik tel: Galvanized steel wire
acid
Galvanizli çelik tel (1 dk. kaplanmış tel):
Galmey: Galmei One-minute wire
Galon (4.546 lt): Gallon Galvanizli çivi: Galvanized nail
Galoş: Galosh Galvanizli metal: Galvanized metal
Galsama: Gill Galvanizli oluklu sac: Galvanized
Galtavlama: Galvannealing corrogated sheet
Galvanizli pilon Gamzele(n)me
Galvanizli pilon: Galvanized pylon Gama amino bütirik asit: Gamma Amino
Galvanizli sac: Galvanized sheet; Latten Butyric Acid (GABA)
(=Lattin) Gamma alumina: Gamma alumina
Galvanizli şerit: Galvanized strip Gamma bölgesi (Fe-C çizgesi ): Gamma
Galvanizli tel: Galvanized wire region
Galvanizli tel halat: Galvanized wire rope Gamma demir: Gamma iron
Galvanizli yüksek gerilim hattı direği: Gamma dengeleştirici: Gamma stabilizer
Galvanized pylon Gamma dengeleştirici öge: Gamma
Galvanografi: Galvanography stabilizing element
Galvanometre: Galvanometer Gamma detektörü: Gamma detector
Galvanometreli ayna: Galvanometric Gamma evresi: Gamma phase
mirror
Gamma globülin (tıp): Gamma globuline
Galvanometri: Galvanometry
Gamma halkası (Fe-C çizgesi ): Gamma
Galvanoplasti: Galvanoplasty
loop
Galvanoskop: Galvanoscope
Gamma ışın fotoğrafı: Gamma
Galvanostat: Galvanostat radiograph
Galyum: Gallium Gamma ışınımı: Gamma radiation
Galyum antimonid: Gallium antimonide Gamma ışınları: Gamma rays
Galyum arsenid: Gallium arsenide Gamma ışınları görüngesi: Gamma rays
Galyum bromür: Gallium bromide spectrum
Galyum demir üçoksit: Gallium ferric Gamma ışınları görüngeölçeri: Gamma
oxide rays spectrometer
Galyum florür: Gallium fluoride Gamma oluşturucu: Gamma former
Galyum fosfür: Gallium phosphide (=Austenite former)
Galyum hidroksit: Gallic hydroxide Gamma oluşturucu öge: Gamma forming
Galyum indiyum alaşımları: Gallium element
indium alloys Gamma örüt yapısı: Gamma crytal
Galyum indiyum denge dizgesi: Gallium structure
indium equilibrium system Gamma pirinci: Gamma brass
Galyum indiyum dengeli evre çizgesi:
Gamma radyografı: Gamma radiograph
Gallium equilibrium phase diagramme
Gamma radyografisi: Gamma
Galyum indiyum kolayeriri: Gallium
indium eutectic radiography
Galyum iyodür: Gallium iodide Gamma salıcısı: Gamma emitter
Galyum klorür: Gallium chloride Gamma sezici: Gamma detector
Galyum nitrür: Gallium nitride Gamma soğurumu: Gamma absorption
Galyum nitrür nanoteller: Gallium Gamma tanesi: Gamma grain (=Austenite
nitride nanowires grain)
Galyum oksit: Gallium oxide Gamma taraması: Gamma scanning
Galyum perklorat: Gallium perchlorate Gamma yapısı: Gamma structure
Galyum sülfat: Gallium sulphate Gamsele: Oilskin
Galyuma ilişkin: Gallic Gamze: Dimple
Galyumlu: Gallic; Gallous Gamzele(n)me: Dimpling
275
Gamzeleme taşlayıcısı Gaz çözümlemesi
276
Gaz çözünürlüğü Gaz lambası
Gaz çözünürlüğü: Gas solubility Gaz gözenekleri: Gas holes; Gas pores
Gaz dağıtım borusu: Gas distribution pipe (metal)
Gaz dağıtımı: Gas distribution Gaz gözenekliliği: Gas porosity
Gaz dedektörü: Gas detector Gaz hamları: Gas blowpipe
Gaz değişmezi: Gas constant Gaz hattı: Gas line
Gaz deliği açma (kum kalıp): Venting Gaz haznesi: Pneumatic trough; (lamba)
Font
Gaz delikciği: Pinhole
Gaz hızbilimi: Gas kinetics
Gaz denetimi: Gas control
Gaz ısıtımlı: Gas heated
Gaz deneyi: Gas test
Gaz ısıtımlı fırın: Gas heated furnace
Gaz dengesi: Gas balance; Gas equilibrium
Gaz ısıtmalı alın kaynağı (ray): Gas-
Gaz denklemi: Gas equation heated butt-pressude method of welding
Gaz depolama: Gas storage Gaz içeriği: Gas concent
Gaz deposu: Gas tank; Gasholder Gaz kabarcığı: Gas bubble
Gaz derişimi: Gas concentration Gaz kaçağı: Gas leakage
Gaz dolaşımı: Gas circulation Gaz kaçağı bulucusu: Gas leak detector
Gaz donanımı takıtları: Gas fittings Gaz kaçırmaz: Gastight
Gaz doyumu: Gas saturation Gaz kalıntı (cam): Gaseous inclusion
Gaz durumu: Gaseous state Gaz kalması (tıp): Emphysema
Gaz durumunda: Gaseous Gaz kamışı: Gas blowpipe
Gaz düzenleci: Gas regulator Gaz kanalı: Gas flue
Gaz düzenleyici: Gas regulator Gaz kapanı: Gas trap
Gaz evresi: Gas phase Gaz kapma: Gas pick-up
Gaz fırını: Gas furnace; Gas oven Gaz karbonlayıcı: Gaseous carburizer
Gaz fitili: Gas mantle Gaz karışımı: Gas mixture
Gaz geçirgenliği: Gas permeability Gaz karıştırıcı: Gas mixer
Gaz geçirmez: Gas impermeable Gaz katranı: Gas tar
Gaz giderici (madde): Degasser Gaz kaynağı: Gas weld; (işlem) Gas
Gaz giderici eritken: Degassing flux welding
Gaz giderici flaks: Degassing flux Gaz kaynağı: Oxy-fuel gas welding (OFW)
Gaz giderici vakum haznesi (aygıt): Gaz kaynaklı: Gas welded
Vacuum tank degasser (VTD) Gaz kimyası: Gas chemistry
Gaz giderme: Degassing Gaz kinetiği: Gas kinetics
Gaz giderme birimi: Degassing unit Gaz koku: Gas coke
Gaz giderme kulesi: Degassing tower Gaz korumalı ark: Gas-shielded arc
Gaz giderme süreci: Degassing process Gaz kömürü: Gas coal
Gaz giderme tesisi: Degassing plant Gaz körüğü: Gas blower
Gaz giderme uygulaması: Degassing Gaz kromatogrifisi: Gas chromatography
operation Gaz kromatolojisi: Gas chromatology
Gaz girişi: Gas inlet Gaz kurumu: Gas cinders
Gaz gözeneği: Gas pocket; Gas cavity; Gaz külü: Gas cinders
(cam) Boil Gaz lambası: Gas lamp
277
Gaz lazeri Gaz yoğunlaşımı
278
Gaz yoğunluğu Gebelik hormonu (tıp)
279
Gebelik önleyici implantlar (tıp) Geçici sıvı evreli bağla(n)ma (seramikler)
280
Geçici sıvı evreli üretim Gedrit
Geçici sıvı evreli üretim: Transient liquid- Geçiş öğeleri: Transition elements
phase (TLP) processing Geçiş örgüsü: Transition lattice
Geçici tepki: Transient response Geçiş sıcaklığı (çarpma tokluğu):
Geçicilik: Transience (=Transiency) Transition temperature
Geçikmeli nötronlar: Delayed neutrons Geçiş süresi: Transition time
Geçikmiş balıkpullanması (seramik): Geçiş ücreti ödeme yeri: Tollgate
Delayed fishscaling Geçiş yapısı: Transition structure
Geçirgen: Permeable; Pervious Geçişen: Interpenetrating
Geçirgenlik: Permeability
Geçişen çoğuz ağı: Interpenetrating
Geçirim: Transmission polymer network
Geçirim katsayısı: Transmission Geçişim: Interpenetration
coefficient (=Transmittance)
Geçişim (kimya): Osmosis
Geçirim ölçümü (seramik tozlar):
Permeametry Geçişim basıncı: Osmotic pressure; Root
pressure
Geçirimli elektron mikroskobu:
Transmission electron microscope (TEM) Geçişim etkileşimleri: Osmotic
interactions
Geçirimli elektron mikroskopisi:
Transmission electron microscopy Geçişim ölçümü: Osmometry
Geçirimli florışıma mikroskopisi: Geçişim pompası: Osmotic pump
Transmitted fluorescence microscopy Geçişimli: Intermeshing
Geçirimli florışıma mikroskopisi: Geçişimli ağ: Interpenetrating network
Transmitted light interface microscope Geçişimölçer: Osmometer
Geçirinç: Transmission coefficient Geçişimsel: Osmotic
(=Transmittance); Permeance (H2O
vapour); Transmittance Geçişimsel basınç: Osmotic pressure
Geçirirlik: Permittivity Geçit: Vestibule; Walkway
Geçirme: Permeance Geçme: Driftbolt (=driftpin); Infiltration;
Geçirmez (sıvı, gaz): Impermeable; Fit; Shim
Impervious Geçme anahtar: Box wrench
Geçirmezlik: Impermeability Geçme boru: Drawtube
Geçiş: Transition Geçme çarklar: Mounted wheels
Geçiş bölgesi: Transition zone Geçme derece (döküm): Snap flask
Geçiş çözücüsü (numune hazırlama): Geçme freze: Arbor-type cutter
Transitional solvent Geçme kafa bitirimi: Bayonet cap finish
Geçiş dönemi: Transition period Geçme ray: Gauntlet
Geçiş durumu: Transition state Geçme sac: Match-plate
Geçiş evresi: Transition phase Geçme tahta: Matchboard
Geçiş kafesi (örütbilim): Transition lattice Geçmeli bindirme: Scarfing
Geçiş karbürü: Transition carbide Geçmeli ekyeri (marangozluk): Scarf
Geçiş metali karmaşıkları: Transition Geçmeli tahta kaplama: Drop siding
metal complexes
Gedanit: Gedanit
Geçiş metali oksitleri: Transition metal
oxides Gedik: Breach; Gap
Geçiş noktası (çarpma tokluğu): Gedik dişli: Gap-toothed
Transition point Gedrit: Gedrite
281
Gehlenit Gemi sacı
282
Gemi teknesi Geniş süpürge
283
Geniş şerit Genlik
Geniş şerit: Broad strip; Wide strip Genleşimsel yumuşama noktası (cam):
Geniş şerit haddesi: Broad strip mill Dilatometric softening point
Geniş tabanlı kalıp (döküm): Big-end- Genleşirlik: Expansivity (=coefficient of
down mould expansion)
Geniş tabanlı putrel: Broad flanged beam Genleşme: Dilatation; Dilation; Expansion
Geniş taşçı kalemi: Boaster Genleşme bağlantısı: Expansion joint
Geniş tümleşim (transistör): Large scale Genleşme borusu: Expansion pipe
integration (LSI ) Genleşme çatlağı: Expansion crack
Geniş yassı çelik: Wide flat steel Genleşme eğrisi: Dilatometric curve
Genişle(t)me: Broadening Genleşme hızı: Rate of expansion
Genişlemiş kısım (kanal): Ampulla Genleşme katsayısı: Coefficient of
expansion
Genişleten: Dilatant
Genleşme körüğü: Expansion bellows
Genişletilmiş ağız: Flared end
Genleşme kuvveti: Expansion force
Genişletilmiş erke-yitimli ayrıntılı
yapı: Extended energy-loss fine structure Genleşme makarası: Expansion roll
(EXELFS) Genleşme ölçüm yöntemi: Dilatometric
method
Genişletilmiş uç: Flared end
Genleşme ölçümleri: Dilatometric
Genişletme: Dilatancy
measurements
Genişleyen kıskaçlar: Extending clamps
Genleşme ölçümsel: Dilatometric
Genişliğine konik tuğla: End skew on Genleşme ölçümü: Dilatometry
edge
Genleşme payı: Expansion allowence
Genişlik: Width; Breadth
Genleşme sonrası: After-expansion
Genişlikölçer: Width gage
Genleşme yatağı: Expansion bearing
Genize ilişkin: Guttaral
Genleşme yumuşaması sıcaklığı:
Genleme (dövme): Heading Dilatometric softening temperature
Genleşebilir: Dilatable; Expendable Genleşmeli geçirme: Expansion fit
Genleşen: Expansive Genleşmeölçer: Dilatometer
Genleşen buhar kapanı: Expansive steam Genleşmez cam: Zero-expansion glass
trap Genleşmiş: Expanded
Genleşen çimento: Expansive cement Genleştiren: Dilator
Genleşen grafit kalıp: Expendable Genleştirici: Dilative; Expander
graphite mould
Genleştirici malafa: Expander mandrel
Genleşen harç: Expansive mortar
Genleş(tiril)miş curuf (=sünger curuf):
Genleşen kalıba döküm: Expendable Expanded slag (=foamed slag)
mould casting Genleş(tiril)miş dışık: Expanded slag
Genleşen kalıp: Expendable mould (=foamed slag)
Genleşen maça (döküm): Expendable Genleş(tiril)miş yüksek fırın dışığı:
core Expanded blast-furnace slag
Genleşen metaller: Expanding metals Genleştirme süreci: Expanding process
Genleşen yapışkan: Expansive cement Genliği azalan dalga: Evanescent wave
Genleşik: Expanded Genliği azalmayan (fiz.): Undamped
Genleşik çoğuzlar: Expanded polymers Genlik: Amplitude
284
Genlik kiple(n)mesi Gereç maliyeti
285
Gereç mühendisliği Geri ödenti
286
Geri plan çıkarımı (görüntü) Gerilim ölçümüne ilişkin (elekt.)
287
Gerilim verimliliği (kaplama) Geriye eğilme
288
Geriye gitme Gevrek davranım
289
Gevrek erozyon davranımı Gırtlak gözlemleme (tıp)
290
Gırtlak mikrofonu Giriş deliği
291
Giriş gerginliği (hadde) Gjer fırını
292
GK test Göbek karbon içeriği (mek.)
293
Göbek karbonu (mek.) Gölgelenmiş maske
Göbek karbonu (mek.): Core carbon Göğüs zarında hava toplanması (tıp):
Göbek sertliği (mek.): Core hardness Pneumothoray
Göbekli: Ventricose Göğüse ilişkin (tıp): Thoracal
Göbekli tuğla: Cored brick Göğüse ilişkin (tıp): Thoracic (=Thoracal)
Göbeklilik: Ventricosity Göğüslü bindirme: Scarf
Göç: Migration Göğüslü bindirme: Scarfing
Göç önleme etmeni deneyi: Migration Göğüslük (=önlük): Bib
Inhibition Factor (MIF) test Gök cevher: Lapis lazuli
Göç(ürt)me deneyi (işlenebilirlik): Gök mavisi: Azure
Slump test
Gök taşı: Blue coppers (=Blue stone)
Göçme: Collapse; Implosion
Gök taşı: Blue stone
Göçme direnci (boru): Collapse resistance
Gök yakut: Hyacinth (zircon)
Göçük gövde (cam): Indented body
Gök yeşil (renk): Glaucous
Göçüm: Metastasis
Göçürtme: Slumping Gök zümrüt: Aquamarine
Göden (tıp): Rectum Gökdelen (bina): Skyscraper
Gödensel (tıp): Rectal Gökgözler: Telescope
Göğüs: Breast; Bosom; Thorax; Petto; Gökkuşağı taşı ıris: Iris (=rainbow quarta)
Breast; Larynx; (tıp) Chest Göktaş: Blue coppers (=Blue stone)
Göğüs açımı (tıp): Thoracotomy Göktaşı: Meteor; Meteorite; Aerolith;
Göğüs ağrısı (kalp): Angina pectoris Lazulite
Göğüs dinleme aygıtı (tıp): Sthetescope Göktaşı bilimi: Meteoritics
Göğüs duvarı (fırın): Breast-wall Göktaşı çakılı: Chondrule
Göğüs hastalıklarına ilişkin (tıp): Göktaşı demiri: Meteoric iron
Pectoral Gökyakut: Sapphire
Göğüs kafesi (tıp): Thorax Gökyakut bıçağı: Sapphire knife
Göğüs kemiği (tıp): Breastbone Gökyakuttan yapılmış: Sapphirine
(=chestbone)
Gökyüzü haritası: Planisphere
Göğüs kemiği (tıp): Chestbone
Göl bakırı ( Superior gölü): Lake copper
Göğüs kemiği (tıp): Sternum
Gölcük: Plash
Göğüs kemiği üst bölümü (tıp):
Manubrium Gölcükler (Büyük katışkı birikintileri):
Lakes
Göğüs kemiğine birleşmeyan kaburga:
False rib Gölek: Water hole
Göğüs kemiğine ilişkin (tıp): Sternal Gölge: Shadow; Umbra
Göğüs matkabı (tıp): Breast drill Gölge görüntü (STEM): Shadow image
Göğüs onarımı (tıp): Thoracoplasty Gölge resim (tezyinat): Grisaille
Göğüs ve göğüs boşluğuna ilişkin: Gölgeleme: Shadowing (met.)
Pectoral Gölgeleme açısı: Shadow angle
Göğüs zarı (tıp): Pleura Gölgelemeli elektron mikroskobu:
Göğüs zarı ameliyatı (tıp): Pleurotomy Shadow microscope
Göğüs zarı yangısı (tıp): Pleurisy Gölgelendirme: Shadowing
Göğüs zarına ilişkin (tıp): Pleural Gölgelenmiş maske: Shadow cast replica
294
Gölgelik Görünen
295
Görünen genleşme Görüntü onarma
296
Görüntü oranı (TV) Göz bebekleri denksizliği (tıp)
297
Göz biçimli benek Göze (tıp)
298
Göze ayırtetme Gözeli yapı
299
Gözeli yapışkan Gözsüz
300
Göztaşı Gram yöntemi (pataloji)
301
Gram-atom (Avogadro atom sayısı) Guatr (tıp)
302
Guatrlı (tıp) Gümüş alaşımları
303
Gümüş aluminyum dizgesi Gümüş pulcuklar
304
Gümüş rengi Güneşlik
305
Güneşte solmaz Güzellik ameliyatı
306
H
Haber bülteni: News sheet Hadde geçi tasarımı: Mill pass design;
Haber: Information Roll pass design
Haber: News Hadde geçisi: Mill pass; Roll pass
Haber bülteni: Newsletter Hadde giriş-çıkış levhaları: Fore plates
Haber dergisi: News magazine Hadde kalibresi: Roll pass
Haber süreci: Haber process Hadde mastarı: Roll calibre
Habersiz denetim: Spot checking Hadde motoru: Mill drive; Mill motor
Habis (ur): Malignant Hadde otomasyonu: Mill automation
Hadde pasosu: Mill pass; Roll pass
Habislik (ur): Malignance (=Malignancy)
Hadde sacı: Rolled sheet; Rolled plate
Hacamat (tıp): Cupping
Hadde tezgahı: Draw bench; Draw head;
Hacamat bardağı: Cupping glass Mill stand; Rolling stand
Hacamat fincanı: Cumping glass Hadde tufalı: Mill scale; Rolling scale
Hacim: Bulk Hadde ürünleri: Rolling mill products
Hacim merkezli: Body centred Hadde yayı: Mill spring
Hacim merkezli birim göze: Body centred Hadde yığını: Mill spack
unit-cell Hadde yolluğu: Apron
Hacim merkezli kare prizmalı: Body Hadde yüzeyi: Mill finish
centred tetragonal
Haddehane: Rolling mill
Hacim merkezli kare prizmalı kristal:
Haddeleme: Rolling
Body centred tetragonal crystal
Haddeleme çatlağı: Rolling crack
Hacim merkezli kare prizmalı yapı: Body
centred tetragonal structure Haddeleme ekseni: Rolling line
Haddeleme hızı: Rolling speed
Hacim merkezli kristal: Body centred
crystal Haddeleme kuvveti: Rolling force
Hacim merkezli küp: Body centered cube Haddeleme programı: Rolling
programme
Hacim merkezli küplü: Body centred
cubic Haddeleme süreci: Rolling process
Haddeleme sürtünmesi: Rolling friction
Hacim merkezli küplü metal: Body
centred cubic metal Haddeleme teknolojisi: Rolling
technology
Hacim merkezli yapı: Body centred
structure Haddeleme yöntemi: Rolling technique
Hacim ölçümü: Stereometry Haddeleme yönü: Rolling direction
Haddelenebilir: Rollable
Haç kesitli profil haddesi: Sack mill
Haddelenebilirlik: Rollability
Haç kesitli profiller: Cruciform sections
Haddelenmiş: Rolled
Hadde: Bloomery
Haddelenmiş alaşım: Rolled alloy
Hadde ayağı: RollHousing
Haddelenmiş altın (Pirinç: Rolled gold
Hadde ayağı: Rolling stand
Haddelenmiş aluminyum: Rolled
Hadde ayağı dizisi: Train of stands aluminium
Hadde bozuğu: Cobble Haddelenmiş bakır: Rolled copper
Hadde çatlağı: Rolling crack Haddelenmiş cam: Rolled glass
Hadde çıkış masası: Rear table Haddelenmiş çelik: Rolled steel; As rolled
Hadde ezmeleri: Mill drafts steel
Haddelenmiş çelik köşebent Hafniyum ikioksit
308
Hafniyum karbür Halkalı haddeleme
309
Halkalı kalıp Hamlaç
Halkalı kalıp: Annular die Ham bakır: Cement copper; Blind copper;
Halkalı kırıcı (seramik): Ring crusher Malleable copper; Black copper
Halkalı moleküller: Cyclic molecules Ham bakır izabesi: Black copper smelting
Halkalı parafin: Cycloparaffin Ham boraks: Tincal
Halkalı vida: Eyebolt Ham cam: Raw glass
Halkasal: Annular Ham cam elyafı: Basic glass fibre
Halkasal açıklık: Annular space Ham cevher: Run of mine
Halkasal karanlık alan algılacı: Annular Ham çelik: Crude steel
darkfield detector Ham deri: Shagreen; Parfleche; Rawhide
Halkasal meme: Annular bushing Ham dişli: Gear blank
Hall devingenliği (elektron): Hall Ham döküm: As-cast
mobility Ham döküm yapısı: As-cast structure
Hall etkisi: Hall effect Ham elyaf: Basic fibre
Hall katsayısı: Hall coefficient Ham gümüş: Doré silver
Hall olgusu: Hall effect Ham ipek: Raw silk
Hall süreci (Al): Hall process Ham iplik: Raw fibre
Hall yöntemi (e.mik.): Hall method Ham kauçuk: Latex
Hall-Herault aluminyum süreci: Hall- Ham kösele: Raw leather
Herault aluminum process Ham kurşun: Base bullion
Hall-Herault süreci (Al): Hall-Heroult Ham lif: Raw fibre; Basic fibre
process Ham lifler: Prepregs
Hall-Petch denklemi: Hall-Petch equation Ham madde: Raw material
Halmoz alma (cam): Skimming Ham metal: Blank
Halmoz alma deliği (cam): Skimming Ham metal tutucu: Blankholder
hole Ham meyve suyu: Verjuice
Halmoz gelberisi (cam): Skimmer rod Ham optik cam parçası: Chunk glass
Halmoz havuzcuğu (cam): Skimming Ham para: Stock
pocket Ham petrol: Crude oil
Halojen (kim.): Halogen Ham refrakter dolomit (%50
Halojen lâmba: Halogen lamp MgCO3+%50 CaCO): Raw refractory
Halojen zar: Halogen film dolomite
Halojenleşme: Halogenation Ham sıkıt: Green compact
Halojenli (kim.): Halogenous Ham sır: Raw glaze
Halojenli camlar: Halogen-containing Ham soda: Black ash
glasses Ham sodyum sülfat: Salt-cake
Halojenli organik çözücüler: Halogenated Ham şeker (şeker kamışı): Muscovado
organic solvents Ham şerbet: Raw juice
Haloysit: Halloysite Hamak: Hammock
Halpin-Tsai denklemi: Halpin-Tsai Hamam taşı: Mazarine
equation Hamburg beyazı: Hamburg white
Ham: Unrefined; Unbaked; Crude; Raw Hamilton kuralı: Hamilton’s principle
Ham ateş tuğlası kili: Ground fireclay Hamlaç: Torch; Burner
310
Hamlaç iğnesi Harman atma ağzı (cam fırın)
311
Harman atma ağzı (cam) Hassas döküm
Harman atma ağzı (cam): Dog house Harmanlanmış kalıp kumları: Blended
Harman bileşimi (cam): Composition molding sands
Harman bileşimi (cam): Percentage Harmanlayıcı: Rake; Blender
composition Harmoni özelliği: Tonality
Harman birleşimi (cam): Batch Harmonik devinim: Periodic motion
composition (=Batch formula) Harmotom: Harmotome
Harman bunkeri (cam): Batch bunker Harrington omur saptırma çubuğu (tıp):
Harman dairesi (cam): BatchHouse Harrington spinal distraction rod
Harman dövme: Threshing Harris denklemi (karbonlama): Harris
Harman dövme makinası: Threshing equation
machine (=Thresher) Harris süreci: Harris process
Harman gereçleri (cam): Batch materials Hartmann çizgileri: Hartmann lines
Harman karıştırıcı (cam): Batch mixer (=Lüders lines)
Harman karıştırma (cam): Batch mixing Hasar: Injury; Damage; Harm
Harman karıştırma teknesi (cam): Hasar oranı: Damage ratio
Mixing box
Hasara uğramamış: Undamaged
Harman kaybı (cam): Batch loss
Hasarlanmış: Damaged; Shatterred
Harman kulesi (cam): Batch tower
Hasarlı: Damaged
Harman kurutucusu (refrakter): Batch
drier Hasarsız: Undamaged
Harman nemi (cam): Batch moisture Hasat: Harvest
Harman örtüsü (cam): Blanket Hasgirg süreci (Mg): Hasgirg process
Harman reçetesi (cam): Batch formula Hasılat: Yield
Harman savurma: Winnow Hasır: Matting; Mat; Straw
Harman silosu: Storage hopper Hasır örgüsü: Matting; Matting; Couching
Harman tankı: Scale car Hasırlı damacana: Carboy
Harman taşı (cam): Batch stone Hasırlı şişe: Flask
Harman verici (cam): Batch charger Hasırsız: Matless
(=Batch feeder) Hassas: Fine; Tender
Harman verme: Charging Hassas bitirme: Superfinishing
Harman verme ağzı (cam fırını): Hassas çözümleme: Microanalysis
Charging end Hassas delme: Microdrilling
Harman verme bölgesi (fırın): Firing Hassas delme: Precision boring
zone; Charging zone
Hassas dilimleme: Precision slicing
Harman yığını (cam): Batch pile; Lump
Hassas dökme: Investing
Harmaniye: Cape
Hassas dökülmüş: Precision cast
Harmanlama: Blending
Hassas dökülmüş alaşım: Precision cast
Harmanlama alanı: Blending yard
alloy
Harmanlama karışımı: Blending mix
Hassas dökülmüş metal: Precision cast
Harmanlama makinası: Reclaimer metal
Harmanlama sahası: Blending yard Hassas döküm: Lost-wax process; Cire
Harmanlama silosu: Blending bin purdue process; Investment casting
Harmanlanmış: Blended (=Precision casting)
312
Hassas döküm (işlem) Haşıllama merdanesi (tekst.)
313
Haşıllama sübyesi (tekst.) Hava keseciği (akciğer)
314
Hava kilidi Havada suverme
315
Havada uçan Havasını alma süreci
316
Havasını boşaltma Hazımsızlık (tıp)
317
Hazır değil Helyum
318
Helyum atmosferi Hessit
319
Heterodin (elekt.) Hızlı ışıl işleme
320
Hızlı ikincil elektronlar Hidrojen bağlanması
321
Hidrojen bağlı örütler Hidrojen-metan oranı (fırın atmosferi)
322
Hidrojen-palladyum dizgesi Hidrostatik
323
Hidrostatik basınç Hizmet birimi
324
Hizmet ömrü Humma titremesi (tıp)
325
Hummalı (tıp) HYL süreci (sünger demir)
326
I
I – profili: Joist (=I-beam) Irgat başlığı: Drum head
I profili: I-beam Irgat kolu: Capstan bar
ICI süreci (Ti): ICI process Isı: Heat
Ilıca: Thermal springs Isı akısı: Heat flux
Ilıcalar: Thermae Isı akısı yoğunluğu: Heat flux density
Ilık: Tepid; Warm; Hypothermal Isı akışı: Heat flow
Ilık biçimleme: Warm forming Isı akışı yoğunluğu: Heat-flow intensity
Ilık çalışma: Warm working Isı aktarım katsayısı: Heat transfer
Ilık dövme: Warm forging coefficient
Ilık sıkılama: Warm compaction Isı aktarımı: Heat transfer (=Thermal
transfer)
Ilıklık: Warmth
Isı alıcı (Isı santralı): Economiser
Ilımlama: Moderating
Isı alışverişi: Heat exchange
Ilımlayıcı (atom): Moderator
Isı artan: Incalescent
Ilımlı devinim: Conservative motion
Isı arzı: Heat supply
Ilımlı tırmanma: Conservative climb
Isı birimi: Thermal unit
Ilıncık: Neutron
Isı çatlağı: Heat crack (=Thermal crack)
Ilıncık akısı: Neutron flux
Isı çekimi: Decalescence
Ilıncık çarpışma hasarı: Neutron collision
damage Isı çevirimi: Heat conversation
Ilıncık çarpışması: Neutron collision Isı çıkarımı: Extraction of heat
Ilıncık erki: Neutron energy Isı çıkarımı: Heat evolution
Ilıncık etkileşim çözümlemesi: Neutron Isı çıkımı: Heat evolution
activation analysis Isı değişimsiz: Adiabatic
Ilıncık gevretmesi: Neutron embrittlement Isı değişmesiz bozunum: Adiabatic
Ilıncık hasarı: Neutron damage deformation
Ilıncık ışınımı: Neutron irradiation Isı değişmesiz süreçler: Adiabatic processes
Ilıncık kırınımı: Neutron diffraction Isı değiştirgeci (fırın): Regenerator
(=Recuperator)
Ilıncık saçılımı: Neutron scattering
Isı değiştirici (=ejanjör): Heat exchanger
Ilıncık sayısı: Neutron number (N)
Isı değiştirimi: Heat exchange
Ilıncık sıcaklığı: Neutron temperature
Isı değiştirimi: Heat interchange
Ilıncık yakalama: Neutron capture
Isı dengeleyiciler: Heat stabilizers
Ilıncık yakalama kesit alanı: Neutron
capture cross section Isı dengesi: Heat balance
Ilıncıl: Neutrino Isı denklemi: Heat equation
INMETCO süreci™(sünger demir): Isı detektörü: Heat detector
INMETCO process™ Isı direnci: Heat resistance
INRED süreci™(sünger demir): INRED Isı dirençli: Heat resisting (=Heat resistant)
process™ Isı dirençli alaşımlar: Heat resistant alloys
Irakgörür: Telescope Isı dirençli alaşımlar: Heat-resistant alloys
Iraksak: Divergent Isı dirençli boyalar: Heat resistant paints
Iraksak dizi: Divergent series Isı dirençli çelikler: Heat resistant steels
Iraksama: Divergence Isı düzenleci: Heat regulator
Isı düzenleme Isıalan kimyasal tepkime
328
Isıalan temelli atmosfer Isıl eksicik
Isıalan temelli atmosfer: Endothermic base Isıl çarpılma sıcaklığı: Heat distortion
atmosphere point
Isıalan tepkimeler: Endothermic reactions Isıl çatlak: Heat check; Firecrack
Isıalan üreteci: Endothermic generator Isıl çatlama: Firecracking; Heat checking
Isıda eğilme sıcaklığı (plâstikler): Heat Isıl çekirdeksel (atom): Thermonuclear
deflection temperature (HDT) Isıl çekirdeksel tepkimeler (fizik):
Isıdan etkilenmiş: Heat affected Thermonuclear reactions
Isıdan etkilenmiş bölge (IEB): Heat Isıl çekme: Thermal contraction
affected zone (HAZ) Isıl çekme katsayısı: Thermal contraction
Isıdan etkilenmiş katman: Heat afeected coefficient
layer Isıl çevrim: Thermal cycle
Isıdan yararlanma: Heat utilization Isıl çizgi: Heat mark
Isıgözler: Thermoscope Isıl çoğuz bozulumu: Thermal
Isıl: Thermal; Calorific; (fiz.) Caloric depolymerization
Isıl ağırlık ölçer: Thermogravimeter Isıl çökel(t)im: Thermal precipitation
Isıl ağırlık ölçümsel: Thermogravimetric Isıl çökeltici: Thermal precipitator
Isıl ağırlık ölçümsel çözümleme: Isıl çözümleme: Thermal analysis
Thermogravimetric analysis (TGA) Isıl dağlama: Thermal etching
Isıl ağırlık ölçümü: Thermogravimetry Isıl dalgalanma: Thermal fluctuation
Isıl akım: Thermal current Isıl dayanıklılık (cam): Thermal endurance
Isıl aktarım: Thermal transfer; Thermal Isıl değer: Calorific value
transference Isıl denge: Thermal equilibrium
Isıl alan-salımı: Thermal field-emission Isıl dengeleyici (madde): Thermal stabilizer
(=Shottky field emission)
Isıl dengeli: Thermostable
Isıl alan-salımlı mikroskop: Thermal field-
emission microscope Isıl dengeli çoğuzlar: Thermally-stable
poylmers
Isıl atomsal kuvvet mikroskopisi: Thermal
atomic force microscopy Isıl dengelilik: Thermostability; (fiz.) Heat
death
Isıl ayrışım: Pyrohydrolysis; (kim)
Thermolysis Isıl direnç: Thermistor; Heat resistance
Isıl ayrışım: Pyrolysis Isıl direnç katsayısı: Thermal coefficient of
resistance (TCR)
Isıl ayrışma: Thermal decomposition
Isıl dirençli: Heat resistant
Isıl ayrışma sıcaklığı: Thermal
decomposition temperature Isıl dirençlilik: Thermal resistivity
Isıl biçimleme: Thermoforming Isıl dirençlilik katsayısı: Thermal resistivity
coefficient
Isıl bozulma: Thermal degradation
Isıl dörtgensel zirkonya: Thermal
Isıl bozunumlu karbon: Pyrolytic carbon tetragonal zirconia (TZP)
Isıl burgu (maden): Thermal drill Isıl duraksama: Thermal arrest
Isıl büyüme: Thermal growth Isıl düzenleç: Thermoregular
Isıl büzülme: Thermal contraction Isıl eğilme sıcaklığı (çoğuz): Heat-
Isıl cam: Thermal glass deflection temperature; Heat-distortion
Isıl çalkala(n)ma: Thermal agitation temperature
Isıl çapak alma: Thermal deburring Isıl eksicik: Thermoelectron
329
Isıl elektrik Isıl kimya
330
Isıl kimyasal Isılçizer
331
Isıldevingen bağışıklık Isısız dönüşüm
332
Isısız sıcaklık Isıyla tedavi
333
Iskarta Işık ölçümü
334
Işık özümsel Işıksal deneme
335
Işıksal eşiz Işıl salım
336
Işıl salımlı Işınetkin atom
337
Işınetkin bulaşım Işınım yayınırlığı
338
Işınım yayınırlığı katsayısı Izgara yükü
339
İ
İbre: Pointer İç hastalıkları: Internal diseases
İbrik: Water-can İç hurda: Home scrap
İbrişim: Silk thread İç ışınım: Internal radiation
İcat: Invention İç iletken: Internal conductor
İç: Inner; Inside; Internal İç iskelet (tıp): Endoskeleton
İç açıcı: Antidepressant İç kabuklaşma (y.fırın): Scaffolding
İç basınç: Internal pressure İç kanama (tıp): Hematocele
İç başkalaşım (yer bilimi): İç kapak: Inner cover
Endomorphism İç kırılma (tıp): Internal fracture
İç boyut: Internal dimension İç kırılma bağla(n)ması/onarımı: Internal
İç bükey kavis (oto camı): Concave bow fracture fixation
İç bükeyliği bozuk (cam): Shallow İç kökenli: İndigenous (=Endogeneous)
İç çamaşırı: Underwear İç kulağı çevreleyen kemiklere ilişkin
İç çamaşırları: Underclothes (tıp): Periotic
İç çap: Internal diameter İç kulak: Internal ear; (tıp) Inner ear
İç çap (boru): Calibre İç kulak sertleşmesi (tıp): Otosclerosis
İç çarpım (mat.): Inner product İç kulak sıvısı: Endolymph
İç çekinti: Internal shrinkage İç kulak torbacığı yangısı (tıp): Utriculitis
İç çekinti çatlakları: Internal shrinkage İç kusur: Internal defect
cracks
İç kuyu: Blind shaft
İç çeper gözesi (mide): Parietal cell
İç lâstik (oto): Inner tube
İç çerçeve (resim): Passe-partout
İç lastik (top): Bladder
İç çiller: Internal chills
İç masura yuvası (rulman): Inner race
İç değer bulma: Interpolation
İç mineral: Endomorph
İç delme: Internal boring
İç oda: Thalamium
İç denge: Homoestasis
İç oksitlenme: Internal oxidation
İç deri (tıp): Endoblast
İç plazma (tıp): Endoplasm
İç deri (tıp): Endoderm (=Endoblast)
İç renk (altın): Inside colour
İç dişler: Internal teeth
İç salgı: Internal secretion; Hormone;
İç dişli: Internal gear
İncretion; (tıp) Endocrine
İç duvar astar tuğlası (y.fırın): Inwall
İç salgı bezi (tıp): Endocrine gland
brick
İç elektronlar: Core electrons; Inner İç salgı bilimi (tıp): Endocrinology
electrons İç salgısal (tıp): Endocrinal
İç enerji: Internal energy (E) İç sırlama: Internal glazing
İç enzim (tıp): Endoenzyme İç sıvı (tıp): Endolymph
İç erke: Internal energy (E) İç soğutma: Internal cooling
İç geçişim: Endosmosis İç soğutma havası: Internal cooling air
İç gerilim: Internal stress İç soğutma parçaları: Internal chills
İç gömleği: Undershirt İç soğutucu: Internal chill
İç göreç (tıp): Endoscope İç solunum: Internal respiration
İç gözleyim (tıp): Endoscopy İç sürtünme (fiz.): Internal friction
İç sürtünme katsayısı (fiz.) İçrek
341
İçsel İdiomorfik tek kristal
342
İdman İhale dosyası
343
İhmal edilebilir İki evreli çelikler
344
İki evreli çoğuz İki ucaylı transistör
345
İki uçlu nanotel aygıtı İkili ötektik dizge
346
İkili ötektoid çizge İkincil kristalleşme
347
İkincil metal İklimleyici
348
İkmal İletkenlik yitimi
349
İletkenlikölçer İltihaplı(tıp)
350
İlvait İnce dalsı
351
İnce damar (cam) İnce saat yayı
İnce damar (cam): String İnce kumlanmış cam: Satine finish glass
İnce damar (tıp): Venule İnce kuş tüyü: Filoplume; Penna
İnce damarsı (tıp): Venular İnce lâma haddesi: Morgan mill
İnce delikten cebri elyaf çekimi: İnce lehim: Fine solder
Mechanical drawing from bushing İnce levha: Lamina; Lamination
İnce destek: Slide İnce levha (optik cam): Slab glass
İnce dikey yüzey çizgisi (cam): Cat İnce levhalı: Laminar (=Laminal)
scratch
İnce levhalı: Laminated
İnce dikey yüzey çizikleri: Drag marks
İnce levhaya ilişkin: Laminar (=Laminal)
İnce dip (cam): Light bottom
İnce mercek: Simple lens (=Thin lens)
İnce dipli: Light bottomed
İnce mercek (t<<f): Thin lens
İnce dişli: Fine-toothed
İnce dişli boy testeresi: Half rip saw İnce mercek denklemi (1/So+1/Si = 1/f):
(=Half ripper) Thin-lens equation
İnce dişli boy testeresi: Half ripper İnce muşamba: Oilskin
İnce dişli testere: Fine-toothed saw İnce müslin kumaş: Tiffany; Mull
İnce doldurma gücü: Micro-throwing İnce naylon kumaş: Tricot
power İnce oksit zar: Thin oxide film
İnce elek: Fine sieve İnce omuz (cam): Light shoulder
İnce film: Thin film İnce öğütme: Fine grinding
İnce folyo: Thin foil İnce öğütme değirmeni: Regrinding mill
İnce geçi (hadde): Skin-pass; Finish cut İnce öğütülmüş cam: Finely crushed glass
İnce geçili haddeleme: Skin rolling İnce öğütülmüş cam: Granulated glass
İnce gümüş (99.9): Fine silver İnce örülü elek: Fine meshed sieve
İnce horoz tüyü: Fine hackle İnce parça birleşmesi (cam): Balling
İnce ince didiklenmiş yün: Flock İnce parlatma (cam): Lapping
İnce ipekli kumaş: Messaline İnce parlatma kağıdı: Fine polishing
İnce kabuk: Light case paper
İnce kağıt: Tissue paper İnce paso: Skin-pass
İnce kaplama (seramik): Dust coat İnce pencere camı: Single-thickness sheet
İnce kesim: Micrurgy glass; Single-thickness window glass;
İnce kesit: Thin section Thin sheet glass; (2 mm) Single-strength
İnce kesme (e.m.): Microtomy window glass
İnce kırıcı: Fine crusher İnce perdah makinası: Supercalender
İnce kırma: Fine crushing İnce perdelik kumaş: Scrim
İnce kıyılmış: Fine-cut İnce pergel: Hair compass
İnce kıyım: Fine-cut İnce perlit: Fine pearlite
İnce kireçtaşı tozu: Paris white İnce pervaz: Listel
İnce kömür: Fine coal İnce plastikle paketleme: Shrink
İnce kömür tozu: Fine coal dust packaging
İnce kum: Git İnce porselen: Bone china
İnce kum: Parting sand (=Parting İnce renkli patiska: Batiste
compound) İnce saat yayı: Hairspring
352
İnce sac haddesi İncelik sayısı (kum)
353
İncelmiş İndiyum antimonit
354
İndiyum asetat İnsan kuvveti
355
İnsan yapımı İpliksi mineral
356
İpotek İrkilim
357
İrkilim kangalı (elekt.) İstif kesme (oksijenli kesme)
İrkilim kangalı (elekt.): Inductance İsli silika (amorf silika): Fumed silica
İrkilimli: Inductive İsnat: Attribution
İrkilimli tepkinç: Inductive reactance İSO çelik simgeleme dizgesi: ISO steel
İrkilimsiz: Noninductive designation system
İrkilteç (tıp): Pacemaker İSO çelik simgeleri: ISO steel designations
İrlanda kahvesi bardağı: İrish coffee glass İSO çelik standartları: ISO steel standards
İrmik: Farina; Semolina İSO standart çelikleri: ISO standard steels
İrmikli: Farinose İspermeçet yağı: Spermaceti; Sperm oil
İrtibat: Liaison İspiralya: Deck light
İs: Smut İspirto (kim): Spirit
İs lekesi: Smudge; Smear İspirtolu: Spirituous
İsatin: İsatin İsraf: Waste
İserin (manyetik kum): İserine (=Iron İsraf döküm: Waste casting
sand) İstakoz sepeti İp bobini tokmağı: Creel
İshal: Catharsis İstampalama: Stamping1
İshalli (tıp): Dyesenteric İstamplalama merdanesi: Roller stamping
die
İsilik (tıp): Heat rash
İstatiksel mekanik: Statistical mechanics
İsim plâkası (kapı): Doorplate
İstatistik: Statistic
İskandil çubuğu (y. fırın): Test rod
İstatistiksel: Statistical
İskandil ipi: Plumb line
İstatistiksel çıkarsama: Statisticİnference
İskandil kurşunu: Plummet; (elekt.) Sink
shaft İstatistiksel önsav: Statistical hypothesis
İskara çukuru: Catch basin İstatistiksel sınama: Statistic test
İstatistiksel termodinamik: Statistical
İskele: Quay
thermodynamics
İskele kirişi: Putlog
İstavroz (merdane): Wobler
İskele tahtası: Gangplank
İstavroz dişli(si): Small differential gear
İskeleli inşaat: Trestle work
İsteğe bağlı: Optional
İskelet: Framework; Carcass
İstem: Demand
İskelet (tıp): Skeleton İstem hızı: Demand rate
İskelet model: Skeleton pattern İstem oynamaları: Demand fluctuations
İskeletcik: Myotome İstenmeyen renk (cam): Bad colour
İskelete ilişkin: Skeletal İstiap hacmi: Tonnage
İskeletsel (tıp): Skeletal İstif: Stack; Stacking
İskemle: Chair; Stool; Seat İstif bozukluğu: Stacking fault
İskender taşı: Alexandrite İstif bozukluğu erki: Stacking fault energy
İskoç etekliği: Kilt İstif dizisi: Stacking sequence
İskoç fırını: Scotch kiln İstif düzeyi: Pile level
İskoç tuyeri: Scotch tuyere İstif düzeyi göstergeci: Pile level indicator
İskorbit hastalığı (tıp): Scurvy İstif kaynağı: Stack welding
İsli: Fuliginous İstif kesme (oksijenli kesme): Stack
İsli kömür: Lignite; Cannel cutting
358
İstifleme İşitme ölçümü
359
İşitmeölçer İşletim dizisindeki işlemler
360
İşletim koşulları İterbiyum
361
İterbiyum bromür İtriyum talaşı
362
İtriyum tozu İyotlama
363
İyotlaştırma (kim.) İzole bandı
364
İzolösin
İzolösin: Isoleucine
İzomer: Isomer
İzomerik siyanik asit: Isocyanate acid
(=Isomeric cyanic acid)
İzomerlik: Isomerism
İzoniyezid: Isoniazid (=Isonicotinic acid
hydrazide)
İzonoton: Isotone
İzooktan: Isooctane
İzopentan: Isopentane
İzopren: Isoprene
İzopropil: Isopropyl
İzopropil alkol: Isopropyl alcohol
İzopropil asetat: Isopropyl acetate
İzopropil eter: Isopropyl ether
İzopropil kökü: Isopropyl radical
İzopropilamin: Isopropylamine
İzosiyanat (kim.): Isocyanate
İzosiyanatlı plastikler: Isocyanate plastics
İzosiyanik asit: Isocyanic acid
İzosiyanin: Isocyanine
İzotiyosiyano kökü: Isothiocyano radical
İzotop: Isotope
İzotopluk: Isotopy
İzsiz: Unmarked
365
J
J – tümlevi: J – integral Jelatin üreten enzim: Collagenase
Jablonski çizgesi: Jablonski diagramme Jelatin varak: Gelatine foil
Jack karbürü: Jack’s carbide Jelatine ilişkin: Gelatinous
Jacquet çözeltisi: Jacquet’s solution Jelatinleş(tir)me: Gelatinization
Jacquet elektroliz çözeltisi: Jacquet’s Jelatinleştiren: Gelatinizer
electrolyte (=Jacquet’s solution) Jelatinli: Gelatinous
Jacquet yöntemi: Jacquet method Jelatinli dinamit: Gelignite
Jakint: Jacinth Jelatinli kağıt: Gelatinous paper
Jakutinga: Jacutinga Jelatinli merdane: Gelatinous roller
Jaluzi: Jalousie Jena camı: Jena glass
Jamesonit: Jamesonite Jengari: Verdigrisy
Jamin-Lebedev girişimi mikroskobu: Jeoloji: Geology
Jamin-Lebedev interference microscope Jeotermal: Geothermal (=Geothermic)
Jant: Rim Jernkontoret (JK) kalıntı çizelgesi:
Jant kapağı: Hubcap Jernkontoret (JK) inclusion chart
Japon gülü desenli cam: Rose-patterned Jernkontoret (JK) kalıntı sınıflandırması:
glass Jernkontoret (JK) inclusion classification
Japon İnce Seramikler Birliği: Japanese Jernkontoret (JK) kırılma sayısı:
Fine Ceramics Association (IFCA) Jernkontoret (JK) farcture number
Japon kılıcı: Japanese sword Jernkontoret (JK) tane büyüklüğü
Japon Sanayi Standartları: Japan standartları: Jernkontoret (JK) grain size
Industrial Standarts (JIS) standards
Japon Standartları Enstitüsü: Japan Jersey ateştuğlası: Jersey fireclay brick
Institute of Standarts (JIS) Jet çekiği: Vena contracta
Jarse: Jersey Jet itişi: Jet propulsion
Jarse bluz: Jersey blouse Jet izi (uçak): Jet stream
Jartiyer: Garter Jet motoru: Jet engine
Javel suyu: Javel water Jet motoru alaşımları: Jet engine alloys
Javelle suyu: Javelle water Jet tepki kuvveti: Jet thrust
Jeffries çarpanı (metalografi): Jeffries’ Jet uçağı: Jet plane
multiplier Jet yakıtı: Jet fuel
Jeffries yöntemi (metalografi): Jeffries Jetal: Jetal
procedure (=Planimetric procedure)
Jeton: Jetton
Jelatin: Gelatine
Jilet: Razor blade
Jelatin dinamiti: Gelatine dynamite
(=Gelignite) Jimnastik ayakkabısı: Plimsole; Gym
shoes
Jelatin folyo: Gelatine foil
Jinekoloji (tıp): Gynecology
Jelatin ipeği: Gelatine silk
Jiromanyetik oran (fiz.): Gyromagnetic
Jelatin kapsül: Gelatine capsule ratio
Jelatin kolası: Gelatine glue Jirve cam: Ice-flower glass; Flake glass;
Jelatin maske: Gelatine replica Glue etched glass; Ice-patterned glass
Jelatin özü: Collagen (=Glue-etched glass)
Jelatin süzgeci: Gelatine filter Jirve yapma (cam): Glue etching
Johann geometrisi (örüt bilim) Jüt
367
K
K-BOS (Bazik oksijen süreci): K-BOP Kaba kenar (seramik): Dry edging
K-mezon: K-mezon (=Kaon) Kaba kesim (cam): Roughing; Rough
K-uzayı: K-space cutting
K dizisi: K series Kaba kırma: Coarse crushing
K etmeni: K factor Kaba kırmataş: Rubble
K ışınımı: K radiation Kaba lal taşı: Spinel
K Monel alaşımı: K Monel Kaba metal: Coarse metal
Kaba: Macro; Rasped; Coarse Kaba mukavva: Strawboard
Kaba agrega (>4.75mm): Coarse Kaba öğütme: Coarse grinding
aggregate Kaba öğütülmüş hububat (=bulgur):
Kaba aşındırıcılar: Coarse abrasives Kıbble
Kaba biçimlendirme (optik cam): Kaba pamuklu bez: Drill
Paddling Kaba parçacık: Coarse particle
Kaba birikim: Macrosegregation Kaba parlatma: Rough polishing
Kaba bitirme (yüzey): Rough finishing Kaba perlit: Coarse pearlite
Kaba büyüklük: Coarse size Kaba plâka cam: Rough plate glass
Kaba çekinti: Macroshrinkage Kaba potin: Blucher
Kaba dağlama: Macroscopic etching Kaba rende: Block plane
(=Macroetching) Kaba saplama civatası: Chock bold
Kaba dağlamaya ilişkin: Macroscopic (al) Kaba sıva: Roughcast
Kaba dış yüzey teması: Rough Kaba sıva malası: Browning trowel
macroscopic contact Kaba talaşlı işleme: Rough machining
Kaba dökme cam: Rough cast glass Kaba tane: Coarse grain
Kaba dökme cam levha: Rough cast plate Kaba taneli: Coarse-grained
Kaba dövme: Fullering; Dummying Kaba taneli bölge: Coarsened zone
Kaba eğe: Bit file Kaba taneli çelik: Coarse-grained steel
Kaba elek: Grizzly; Coarse screen Kaba taneli metal: Coarse-grained metal
Kaba elmas: Bort Kaba taneli zımpara kağıdı: Coarse-
Kaba ezme: Breakdown grained emery paper
Kaba ezme geçileri: Breakdown passes Kaba tarak: Ruffer
Kaba ezme haddesi: Breakdown mill Kaba taşlama: Roughing; Coarse grinding;
Kaba ezme merdanesi: Breakdown roll Rough grinding; (cam) Chipping
Kaba ezme pasoları: Breakdown passes Kaba taşlanmış: Smoothed edge
Kaba haddeleme merdaneleri: Grain rolls Kaba toplaşık: Coarse aggregate
Kaba haddelenmiş yassı kütük: Roughed Kaba tuğla: Chuff brick
slab Kaba tüylü: Thrummy
Kaba ızgara: Grizzly Kaba yakut: Ruby spinel
Kaba inceleme: Macro examination Kaba yüzeyli cam: Hammered glass
Kaba kalbur: Riddle Kaba zımparalama: Rough grinding
Kaba kalburla eleme: Riddlings Kabaca öğütülmüş hububat: Grits
Kaba kalıp izi (cam): Blank seam Kabadağlama: Macroetching
Kabadağlama ayıraçları Kabartan
369
Kabartı Kabuk sertleştirme çelikleri
370
Kabuk sertleştirme fırını Kaçınılmaz
371
Kaçınılmazlık Kafatası derisi
372
Kafatası dış zarı (tıp) Kalan gerilim
373
Kalan imge Kalaylanmış
374
Kalaylı Kalıba döküm
375
Kalıbın alt bölümü Kalıntı dizisi ipliksi
Kalıbın alt bölümü: Lower punch Kalın dişli cıvata: Stove bolt
Kalıcı: Permanent Kalın düz cam: Thick sheet glass
Kalıcı beyaz: Permanent white Kalın düzcam: Crystal sheet glass
Kalıcı boyutsal değişim: Permanent linear Kalın gövde (şişe): Heavy panel
change Kalın harf: Bold letter
Kalıcı bozunum: Permanent deformation Kalın kabuk (çelik): Heavy case
Kalıcı deformasyon: Permanent Kalın kaymak: Double cream
deformation
Kalın kesit (>1μ): Thick section
Kalıcı dipol: Permanent dipole
Kalın mercek (t>>f): Thick lens
Kalıcı gerilim: Machining stress;
Permanent stress; Residual stress Kalın numune: Bulk specimen
Kalıcı gerilim derecesi (cam): Temper Kalın parlatma çarkı: Mop
Kalıcı gerinim: Permanent strain Kalın pencere camı (8-10mm): Extra
heavy sheet glass; Extra thick sheet glass
Kalıcı içgerilim: Residual internal stress
Kalın yün ceket: Makinaw
Kalıcı ikiucaylı: Permanent dipole
Kalın yünlü kumaş: Petersham
Kalıcı ikiucaylı bağı: Permanent dipole
bond Kalın zar algılıyıcıları: Thick-film sensors
Kalıcı mıknatıs alanı: Residual magnetic Kalın zar yağlaması: Thick film
field lubrication
Kalıcı mıknatıs alaşımları: Permanent Kalınç: Permanence
magnet alloys Kalınç: Remanence (Br)
Kalıcı mıknatıs merceği (e.m.): Kalınlaştırma: Thickening
Permanent magnet lens Kalınlık: Thickness
Kalıcı mıknatıslılık: Residual magnetism Kalınlık haritası: Thickness map
(=Remanence)
Kalınlık mastarı: Feeler gauge
Kalıcı öge: Residual element
Kalınlık oynaması (cam): In-line
Kalıcı renk: Permanent colour variation
Kalıcı sertlik: Permanent hardness Kalınlık ölçeği: Feeler gauge
Kalıcı toz: Residual dust Kalınlıkölçer: Thickness gauge; Thickness
Kalıcı uzama: Permanent elongation meter
Kalıcı yöntemi (mıknatıslı parçacıklı Kalınsac: Plate
inceleme): Residual method Kalınsac haddesi: Platemill; Plate rolling
Kalıcılık: Permanence mill
Kalın: Thick Kalıntı (metal içyapısı): Inclusion
Kalın bağırsak: Colon; (tıp) Bowels; (tıp) Kalıntı belirleme: Identification of
Large intestine inclusions
Kalın bağırsak ağrısı: Colic Kalıntı biçim denetimi (çelik): Inclusion
Kalın bağırsak ameliyatı(tıp): Colectomy shape control
Kalın bağırsak sonu parçası (tıp): Kalıntı biçimselliği: Inclusion
Sigmoid flexure morphology
Kalın battaniye: Makinaw blanket Kalıntı cam: Moil
Kalın cam: Plate glass Kalıntı değerlendirme: Inclusion rating
Kalın dip (şişe): Heavy bottom Kalıntı dizisi ipliksi: Stringer
376
Kalıntı içeriği Kalıp kenetleme dizgesi
377
Kalıp keskinleştirici Kalıplama presi
378
Kalıplama refrakteri Kalori
379
Kalori değeri Kalsyum molibdat
380
Kalsyum nitrat Kamış
381
Kamış kavalı Kan sıvısı
382
Kan sızması (tıp) Kancalı çivi
383
Kancalı demir Kansızlık (tıp)
384
Kansu Kapalı paso
385
Kapalı pota (cam) Kaplama yunağı
386
Kaplamalı Kara cisim sıcaklığı
387
Kara curuf Karalaştırma süreçleri
388
Karamela Karbon biroksit /Karbon ikioksit oranı
389
Karbon biroksit eşçoğuzla(n)ması Karbon kumu
390
Karbon lifi Karbonlu ark kaynağı
391
Karbonlu bırakıntı Kardan kutusu
392
Kardan mili Karışık lifli melez (karma)
Kardan mili: Propeller shaft; (oto) Shaft Karın içi göstergeci (tıp): Laparoscope
drive Karın içi gözgülemi (tıp): Laparoscopy
Kardan muhafazası: Transfer case Karın muayenesi (tıp): Abdominoscopy
Kardiyograf (tıp): Cardiograph Karın zarı (vücut): Peritoneum
Kardiyografi (tıp): Cardiography Karın zarı süzdürümü/dializi (tıp):
Kardiyoloji (tıp): Cardiology Peritoneal dialysis
Kare: Square Karın zarı yangısı (tıp): Peritonitis
Kare alın kaynağı: Square groove weld Karın/mideye ilişkin: Gastric
Kare delme: Square drilling Karın’a ilişkin (tıp): Abdominal; Ventral
Kare desenli cam: Square glass Karınca hatası (döküm): Pinhole porosity
Kare dizimli merdaneler: Turk’s head rolls Karıncalan(dır)ma (tıp): Tingling
Kare kenarı (elek.-cam): Hole size Karıncalanma (tıp): Pins and needles;
Formication
Kare kesitli tuğla: Pup
Karıncalanma (yenim): Pitting
Kare kiremit: Quarry
Karıncalanma duygusu (tıp): Tingling
Kare prizma: Tetragonal prism
sensation
Kare şişe: Square bottle Karıncalanma yenimi: Pitting corrosion
Kare telli cam: Square mesh wired glass (=Pit corrosion)
Kare yiv: Square groove Karıncalanma yenimi (metal): Pit
Karekök: Square root corrosion
Kareli iskoç kumaşı: Tartan Karıncalanmaönler (özdek): Antipitting
Kareli kağıt: Plotting paper agent
Karenaj (uçak): Fairing Karıncalanmış çelik: Pitted steel
Karesel ikilenik (mat.): Quadratic Karıncalanmış yüzey: Pitted surface
Karıncık (yürek): Ventricle
Karesel kare: Quadrate
Karıncık +kulakcıklara ilişkin:
Karfiçe çekici: Tack hammer
Atrioventricular
Kargaburun: Long-nosed pliers; Pliers
Karıncıl (tıp): Celiac fluid
Kargabüken özü: Strychnine
Karından bağırsağa delik açma (tıp):
Kargı: Spear Enteroscopy
Karık: Furrow Karınzarı (tıp): Midriff
Karın: (vücut) Tummy; Venter; Belly; (y. Karış ile ölçme: Spanning
fırın) Bosh; (tıp) Abdomen Karış uzunluğu: Span
Karın açısı (y. fırın): Bosh angle Karış(tır)ma ısısı: Heat of mixing
Karın ağrısı (tıp): Gastralgia Karış(tırıl)mış: Mixed; Stirred
Karın ameliyatı (tıp): Laparotomy Karışabilir: Miscible
Karın borusu: Belly-pipe (blow pipe) Karışabilir sıvılar: Miscible liquids
Karın boşluğu (tıp): Body cavity; Solar Karışabilirlik: Miscibility
plexus Karışabilirlik aralığı: Miscibility gap
Karın boşluğu (tıp): Venter Karışık: Mixed
Karın boşluğu organları (tıp): Viscera Karışık lifli melez (karma): Intraply
Karın hastalığı (tıp): Celiac disease hybrid
393
Karışabilir sıvılar Karma renk
394
Karma seramik kalıp Karşılaştırma yöntemi
395
Karşılık Kas zafiyeti
396
Kas zayıflığı (tıp) Katalog
Kas zayıflığı (tıp): Atony (=Atonia) Kasınçlı inmeli hasta (tıp): Spastic
Kas(ıl)ma: Adduction Kasınçönler (ilaç): Antispasmodic
Kasa: Vault; Kist; Till; Cashbox; Box; Kasır: Kiosk
Strongbox Kasırga: Hurricane; Whirlwind
Kasa defteri: Cashbook Kasis şişkinlik: Bump
Kasa fırın: Box furnace Kask: Helmet
Kas’a ilişkin: Muscular; (tıp) Myogenic Kas-kemik bağı (tıp): Tendon
Kasa yükleme: Box charging Kasket siperi: Visor
Kasada kalıplama: Box moulding Kaskı civatası: Clamp bolt
Kasada tavlanmış: Box annealed Kaslar demeti (kalp): Atrioventricular
Kasada/kutuda tavlama: Box annealing bundle
Kasap bezi: Butcher linen Kasma merdanesi: Flex roll
Kasap bıçağı: Whittle; Butcher’s knife Kasmalı haddeleme: Flex rolling
Kasap kağıdı: Butcher paper Kasnak: Ring; Tambour; Hoop; Drum;
Kasap satırı: Meat axe Pulley; Rim
Kasap testeresi: Butcher’s saw Kasnak tahtası: Lag
Kasar kas (tıp): Flexor Kasnı: Galbanum
Kasarlama: Blanching Kassal: Muscular
Kâse: Bowl; Mazer Kasta üreyen (tıp): Myogenic
Kaset: Cassette Kastner gözesi: Kastner cell
Kaset çalıcı: Casette player Kaş: Brow; Eyebrow
Kaset kaydedici: Casette recorder Kâşâne: Mansion
Kasgücüölçer: Ergograph Kaşarası: Glabella
Kasha kuralı: Kasha’s rule Kaşık: Spoon
Kasığa ilişkin (tıp): Pubic Kaşık burgacı: Spoon drill
Kasık (tıp): Groin; Pubes Kaşın(dır)an: Itching; Irritation
Kasık bağı: Jockstrap; Suspensor; Truss Kaşıntı (tıp): Itch
Kasık fıtığı (tıp): Bubonocele Kaşıntılı deri hastalığı (tıp): Urticaria
Kasık kemikleri (tıp): Pubic bone Kaşkol: Muffatee; Scarf
Kasık röntgeni (tıp): Pyelogram Kaşmir: Kerseymere
Kasık yarığı (tıp): Hernia Kat: Plication; Plicature; Floor; Suit; Layer;
Kasılımca: Tetany (boya) Coat
Kasılımgözler: Myoscope Kat geçirme (lâstik): Retreading
Kasılımyazar: Myograph Kat kat: Imbricative
Kasılmaönler: Antispasmodic Kat kat sarma: Enfolding
Kasım (kalp-tıp): Systole Kat metal: Ply
Kasımlı (kalp-tıp): Systolic Kata sıcaklıkölçeri: Kata thermometer
Kasınç: Cramp; Myalgia; (tıp) Kink Katalepsi (tıp): Catalepsy
Kasınçlı: Spastic Katalizör (kim): Activator
Kasınçlı inme (tıp): Spastic paralysis Katalog: Catalogue
397
Katalog içeriği Katılaşma noktası (cam)
398
Katılaşma parlaklaşması Katla(n)ma
399
Katlama Katmanlı mal üretimi
400
Katmanlı odaklama dizisi (TEM) Kauçuk kaplı kumaş
401
Kauçuk klişe Kaya delme burgusu
402
Kaya delme matkabı Kayma engelleme kuramı
Kaya delme matkabı: Rock drill Kayık: Boat; Rowboat; Rowing boat; Scull
Kaya deri (asbest türü): Rock cork Kayık disk (tıp): Slipped disk
(=Rock leather) Kayık itme sırığı: Quant
Kaya matkabı: Jack hammer drill Kayık kancası: Boat hook
Kaya oluşturucu mineral türü: Mizzonite Kayık küreği: Oar
Kaya tozu: Rock dust Kayık tabak: Boat
Kaya tuzu: Halite; Rock salt Kayık taban: Flanged bottom
Kaya yığını (yerbilim): Talus Kayıkcık (lab.): Boat
Kayaç yapısı: Structure Kayıkçılık: Boating
Kayaçbilim: Petrology Kayıkhane: Boathouse
Kayaçsal (yerbilim): Structural Kayıksı: Navicular
Kayaçsal yerbilimi: Structural geology Kayıksı kemik: Navicular bone
Kayağan taş: Slate Kayıp: Detriment
Kayak: Ski; Skate Kayış: Tab; Belt; Strap
Kayaklı gemi: Hydrofoil Kayış çemberi: Drum
Kayayünü: Rockwool Kayış geçirme: Belting
Kaydedici aygıt: Recording instrument Kayışlı besleyici: Belt feeder
Kaydedici denetleç: Recording controller Kayışlı fırın: Belt kiln
Kaydedici kasa: Cash register Kayışlı hareketlendirme: Belt drive
Kaydedilmemiş: Unrecorded Kayışlı kantar: Belt weigher
Kaydetme: Listing Kayışlı karıştırıcı: Belt mixer
Kaydırak: Scooter Kayışlı kok taşıyıcı: Coke belt conveyor
Kaydırımlı: Displacive Kayışlı parlatma: Belt polisher
Kaydırımlı dönüşüm: Displacive Kayışlı sarıcı: Belt wrapper
transformation Kayışlı tahrik: Belt drive
Kaydırma kütüğü: Skid Kayışlı taşıyıcı: Belt conveyor
Kaydırmaca izi: Curling Kayışlı taşlama: Belt grinding
Kaydırmalı geçirme: Slip fit Kayışlı taşlayıcı: Belt grinder
Kaydırmalı parlatma: Skid-polishing Kayışlı yükleme: Belt charging
Kaydırmalı parlatma süreci: Skid- Kayışsız: Beltless; Strapless
polishing process Kayıt: Record
Kaygan: Slippery Kayıt aygıtı: Recorder
Kaygan akış: Streamline flow(=Laminar Kayıtsız: Unrecorded
flow)
Kayma: Shift; Shim; Glide (=Slip); Sliding
Kaygan bağlantı: Slip joint
Kayma (döküm hatası): Ramoff
Kayganlaştırıcı: Drawing compound
Kayma aşınması deneyi: Sliding abrasion
Kayıcı bilezik: Sliding collar test
Kayıcı dişli: Sliding gear Kayma düzlemi: Glide plane (=Slip plane)
Kayıcı kavrama: Sliding clutch Kayma engelleme kuramı: Slip-
Kayığımsı: Scaphoid interference theory
403
Kayma oluşum bilimi (yer b.) Kaynak talimatı
Kayma oluşum bilimi (yer b.): Tectonics Kaynak dolgu metali: Weld metal
Kaymak: Heavy cream Kaynak dolgusu: Nugget
Kaymaklı süt: Whole milk Kaynak dönüştürgeci: Welding
Kaymakölçer: Lactoscope transformer
Kaymaktaşı: Alabaster Kaynak elektrodu: Welding electrode;
Welding rod
Kaymalı yatak (mek.): Journal bearing
Kaynak eritkeni: Welding flux
Kaymasız tel çekme haddesi: Nonslip wire
drawing machine Kaynak fırını: Welding furnace
Kaymış disk: Slipped disk Kaynak gecikme süreci: Weld delay time
Kaynak geometrisi: Weld geometry
Kaymış müldefon (cam): Bad bottom
plate match Kaynak gerilimleri: Welding stresses
Kaymış tampon izi (cam): Baffle twist Kaynak girinimi (kaynak): Joint
penetration
Kayna(t)ma: Boiling
Kaynak halesi: Corona
Kaynaç: Welding press
Kaynak hatası: Weld defect
Kaynak: Origin; Water source; Resource;
Welding; Weld; Weldment; Source; Well Kaynak hattı: Weld line
Kaynak akımı: Welding current Kaynak havuzu: Weld pool
Kaynak akımölçeri: Weld gage Kaynak içyapısı: Weld microstructure
Kaynak inceleme: Source inspection
Kaynak atölyesi: Welding shop
Kaynak işlemi: Welding treatment
Kaynak aygıtı: Welding equipment
Kaynak kabloları: Welding leads
Kaynak aylası: Corona
Kaynak kesim yüzeyleri: WeldZones
Kaynak bağlantısı: Welded joint
Kaynak kimyası: Weld chemistry
Kaynak basıncı: Welding pressure
Kaynak konumu: Welding position
Kaynak başı: Weld head
Kaynak kökü (kaynak): Root of weld
Kaynak boncuğu (kaynak): Weave bead
Kaynak kuvveti: Welding force
Kaynak boşluğu: Undercutting
Kaynak lambası: Blow lamp
Kaynak boyu: Size of weld
Kaynak makinası: Welding machine
Kaynak bozukluğu: Weld defect
Kaynak metalbilimi: Welding metallurgy
Kaynak bükme deneyi: Root bend test
Kaynak metali: Filler metal
Kaynak büyüklüğü: Weld size
Kaynak metalografisi: Weld
Kaynak çatlağı: Weld crack metallography
Kaynak çevrimi: Welding cycle Kaynak plastikleri: Welding plastics
Kaynak çizgisi: Weld line Kaynak saati: Weld timer
Kaynak çubuğu: Welding bar Kaynak sırası: Welding sequence
Kaynak çürümesi: Weld decay Kaynak sonrası ısıl işlemi: Postwelding
Kaynak demeti: Fagot (=Faggot) heat treatment
Kaynak deney numunesi: All-weld-metal Kaynak suyu: Fresh water
test specimen Kaynak süresi: Weld time
Kaynak dikişi: Weld bead Kaynak tabancası: Welding gun
Kaynak dolgu çubuğu: Welding filler rod Kaynak talimatı: Welding procedure
404
Kaynak tasarımı Kaynaşık kuvarz
405
Kaynaşık silika Kazıma (seramik)
406
Kazıma aleti Kellik’e ilişkin
407
Kellner gözmerceği Kemik irileşmesi (tıp)
408
Kemik kanseri (tıp) Kenar destek roleleri (hadde)
Kemik kanseri (tıp): Osteoid cancer Kemikçe (ilaçsız kemik ve kas sağaltımı)
Kemik karası: Bone black (tıp): Osteopathy
Kemik kaynaşması: Bone bonding Kemikçe uzmanı (tıp): Osteopath
Kemik kaynaşması (tıp): Synostosis Kemikçik (tıp): Ossicle
(=Synosterisis) Kemikiçi implantlar (tıp): Endosteal
Kemik kazıyıcı (cerrahlık): Xyster implants
Kemik kesimi (tıp): Osteotomy Kemikiçi koyuntuları: Endosteal implants
Kemik keskisi (tıp): Osteotome Kemikiçi oyuğu (tıp): Antrum
Kemik kırığı: Bone fracture Kemikiçi zarına ilişkin kemik/kıkırdak
içindeki (tıp): Endosteal
Kemik kırığı iyileşmesi: Bone fracture
Kemikiletken gereç: Osteoconductive
healing
material
Kemik kırma aygıtı (tıp): Osteoclast
Kemikleş(tir)me: Ossification
Kemik kömürü: Animal charcoal (=Bone
Kemikleşme: Ostosis; (kıkırdak) (tıp)
char; Bone black) Achondroplasia
Kemik kömürü: Bone char Kemikleşmiş (tıp): Ossified;
Kemik kömürü tozu: Bone black Achondroplastic; Ossific
Kemik kusuru: Bone defect Kemikli: Boned; Bony; Osseus
Kemik külü: Bone ash Kemiksi: Osteoid; (tıp) Osseus
Kemik külü seramiği: Bone china Kemiksi seramik: Osteoceramic
Kemik oluşturucu (tıp): Osteogenetic Kemikten oluşmuş: Osseus
Kemik oluşturucu göze: Osteogenic cell Kemikten ses iletimi (tıp): Bone
Kemik oluşumu (tıp): Ostosis; conduction
Osteogenesis Kemostat (bakteri üretme düzeneği):
Kemik özellikleri: Bone properties Chemostat
Kemik özü (tıp): Ossein Kemrok: Kemrock
Kemik suyu peltesi: Gelatine Kenar: Boundary; Margin; Border; Edge;
Side; Rim
Kemik tozu: Bone meal
Kenar astarlama: Edge lining
Kemik tümleşimi (tıp): Osteointegration
Kenar ayrıntısı yitimi (mikroskop):
Kemik ucu: Condyle Vignetting
Kemik uru (tıp): Osteophyte; Osteoma Kenar bağlantısı: Edge joint
Kemik ve eklem çarpıklığı (tıp): Varus Kenar bitirme işlemi: Edge finishing
Kemik vidası: Bone screw Kenar bölgeleri: Edge zones
Kemik yağı: Bone oil (=Dippel’s oil) Kenar çatlağı (cam): Rip-in
Kemik yangısı (tıp): Osteitis Kenar çatlakları (sac)(cam): Edge cracks
Kemik yapısı: Bone structure Kenar çekintisi: Edge shrinkage
Kemik yeniden modellemesi: Bone re- Kenar dayancı (kesiciler): Edge strength
modeling Kenar destek merdaneleri (hadde):
Kemik yumuşaması (tıp): Osteolysis; Edging rolls
Osteomalacia Kenar destek roleleri (hadde): Edging
Kemik yutulması (tıp): Osteoclasis rolls
409
Kenar dislokasyonu Kendiliğinden eritkenli toplak / sinter
410
Kendiliğinden florışıma Kentlerarası telefon
411
Kentlerarası telefon hattı Kesici taşlayıcı
412
Kesici uç Kesintili talaş
413
Kesintili tane büyümesi Keskinlik
414
Kesme Kes-taş’ı yöntemi
415
Kesternich deneyleri Kılavuz çubuk
416
Kılavuz delgi Kırbaç
417
Kırbaçlama Kırılmada tane büyüklüğü
418
Kırılmada yüzde uzama Kırma
419
Kırma Kırpılmış parça (metal)
420
Kırpıntı (dövme) Kısa ton (=2000 lb = 907.18Kg)
421
Kısa ve parlak alev Kısıtsız
422
Kısıtsız bağlanma Kıvrılma
423
Kıvrılma (hadde) Kızıl demir cevheri
424
Kızıl gevrek Kızılötesi soğurum görüngesi
425
Kızılötesi soğurum spektroskopisi Killi taş
426
Killi Kimyasal dağlama
427
Kimyasal dayanıklılık (seramik) Kimyasal tepkime
428
Kimyasal tortu Kireçleştirme
429
Kireçleştirme süreci Kitap bilimi
430
Kitap cildi Klor-alkali süreci
431
Kloramfenikol Knoop sertlik deneyi
432
Knoop sertlik sayısı Kok boyutlandırma
Knoop sertlik sayısı: Knoop hardness Kobalt temelli yüksek sıcaklık alaşımları:
number (KHN) High-temperature cobalt-base alloys
Knoop sertlikölçeri: Knoop hardness Kobalt tiyosiyanat: Cobalt thiocyanate
tester Kobalt volfram alaşımları: Cobalt-
Knudsen akışı: Knudsen flow tungsten alloys
Knudsen denklemi: Knudsen equation Kobalt yunağı: Cobalt bath
Knudsen gözesi: Knudsen cell (=Effusion Kobalt-60: Cobalt-60
cell) Kobaltit: Cobaltite
Knudsen sayısı: Knudsen number Kobaltla bağlanmış volfram-titanyum
Knudsen vakumölçeri: Knudsen vacuum karbür sinteri: Kennametal
gage Kobaltlı alaşım çelikleri: Cobalt alloy
Kobalt: Cobalt steels
Kobalt alaşımları: Cobalt alloys Kobaltlı cam: Cobalt glass; Smalto
Kobalt asetat: Cobalt acetate Kobaltlı demir önalaşımı: Ferrocobalt
Kobalt bağlayıcı: Cobalt binder Kobaltlı yüksek hız çelikleri: Cobalt high
speed steels
Kobalt bağlı volfram karbür: Cobalt-
bonded tungsten carbide Kocakafalı (tıp): Macrocephalic;
Macrocephalus
Kobalt bileşikleri: Cobalt compounds
Kocakafalılık (tıp): Macrocephaly
Kobalt bombası: Cobalt bomb
Kocakarı ilacı: Nostrum
Kobalt bromür: Cobalt bromide
Kocaman: Oversize; Mega; Immense
Kobalt camı: Smalt
Koç: Ram
Kobalt cevheri: Red cobalt (=Red ochre)
Koç boynuzundan boru: Shophar
Kobalt hidroksit: Cobalt hydroxide (=Shofar)
Kobalt iyodür: Cobalt iodide Kod (=şifre): Code
Kobalt kaplama: Cobalt plating Kodachrome renkli film: Kodachrome
Kobalt klorür: Cobalt chloride colour film
Kobalt krom alaşımları: Cobalt- Kodachrome saydam filmi: Kodachrome
chromium alloys slide film
Kobalt kürleme: Co-curing Koesit: Coesite
Kobalt kütüğü: Cobalt bloom Koğuş (hastane): Ward
Kobalt metali: Cobalt metal Kohenit (göktaşı sementiti): Cohenite
Kobalt naftenat: Cobalt naphthenate Kohler aydınlatması (ışık mikroskobu):
Kobalt oksit: Zaffar(=Zaffre,zaffer); Cobalt Köhler illumination
oxide Kohler kaynağı (ışık): Kohler source
Kobalt oksitli cam tozu: Smalt Kohlrausch yasası: Kohlrausch’s Law
Kobalt selenür: Cobalt selenide Kohlrausch yöntemi: Kohlrausch method
Kobalt temelli alaşımlar: Cobalt-base Kok: Coke
alloys
Kok bataryası: Coke battery
Kobalt temelli ısı dirençli alaşımlar:
Cobalt base heat resisting alloys Kok boşaltıcı: Coke unloader
Kobalt temelli üstünalaşımlar: Cobalt Kok boşaltma: Coke discharging
base superalloys Kok boyutlandırma: Coke sizing
433
Kok çözümlemesi Kol kası (tıp)
434
Kol kemiği Kolayerir öncesi evresi
435
Kolayerir öncesi osteniti Kompresör diski
436
Kompresör kanatcıkları Kontak mercekleri
437
Konteyner Koppers yanürünlü kok fırınları
438
Koppers-Becker fırını Korunmayan
439
Koruyucu Koşut levha algılaması
440
Koşut levha işleteci Koyuntu güvenilirliği (tıp)
441
Koyuntu kaynaklaması Kömür püskürtme
442
Kömür silosu Köpüklü dışık
Kömür silosu: Coal bin; Coal storage-bin; Köprü kalıp: Bridge die
Coal bunker Köprü molekül: Bridge molecule
Kömür taşıma geçidi (kömür ocağı): Köprü teli: Bridge wire
Haulageway Köprücük altı atar/toplar damarı (tıp):
Kömür taşıyıcı: Coal conveyor Subclavian
Kömür teknesi: Coal bin Köprücük altına ilişkin: Subclavian
Kömür temizleme: Coal cleaning Köprücük kemiği (tıp): Collarbone
Kömür tozlaştırma: Coal pulverization Köprücük kemiği ucu (tıp): Acromion
Kömür tozlayıcı: Coal pulverizer Köprüle(n)meyen oksijen: Nonbridging
Kömür tozu: Cinder; Coal dust; Culm oxygen (NBO)
Kömür tozu tıkızları: Culm briquettes Köprüleme: Bridging
Kömür üfleme: Coal injection Köprüleme (katılaşma): Solder short
(Bridging)
Kömür yanürünleri: Coal chemicals
Köprüleme oksijeni: Bridging oxygen
Kömür yatağı: Coal bed
Köprüleme tuğlası: Block brick
Kömür yığağı: Coal hopper
Köprülü vinç: Bridge crane
Kömür yıkama: Coal washing
Köpüğünü alma: Defoaming
Kömür yıkama makinası: Coal washing
Köpük: Spume; Foam; Froth; Scum;
machine
Skimmings; Lather; Suds
Kömür yıkama tesisi: Launder
Köpük alıcı(döküm): Skim bob
Kömür yükleme: Coal charging
Köpük alma kapağı(döküm): Skim gate
Kömürlerin sınıflandırması:
Köpük bağlama: Foaming
Classification of coals
Köpük camı: Cellular glass; Foam glass;
Kömürleş(tir)me: Charring; Carbonation Multicellular glass
Kömürleşebilir: Carbonizable Köpük giderici (madde): Defoamer;
Kömürleşme: Carbonization; Coalification Defrothing agent
Kömürleştirme: Carbonizing Köpük giderme: Defoaming
Kömürlü maden: Black band Köpük hattı: Foam line
Kömürlük: Bunker; Coal bunker Köpük model (döküm): Styrofoam
Kömürsü: Char pattern
Kömürün karbon içeriği: Coal rant Köpük önleyici (özdek): Antifoaming
agent
Köntinü döküm: Continuous casting
Köpük sıyırıcı: Skim bob
Köpek balığı derisi: Shagreen
Köpüklen(dir)me: Frothing
Köpek dişi (tıp): Cuspid
Köpüklenme: Foaming
Köpek kulübesi: Doghouse
Köpüklenmiş cam eriyiği: Foamed glass
Köpekdişi(üst çene): Eyetooth
Köpüklü: Lathery; Spumous; Spumy
Köprü: Bridge; (diş) Bridge (Spumous); Sudsy; Foamed
Köprü açıklığı: Span Köpüklü alçı kalıplar: Foamed-plaster
Köprü ayağı: Abutment moulds
Köprü cıvata: U-bolt Köpüklü curuf: Foamed slag
Köprü devresi: Bridge circuit Köpüklü dışık: Foamed slag
443
Köpüklü sabun Köşebent eğme
444
Köşebentler Kriko
445
Kriko kolu Krom emdirimi
446
Krom emdirimli Krom-manyezit tuğla
447
Krom-nikelli çelikler Kulak çınlaması (tıp)
448
Kulak damlası Kum değirmeni
449
Kum deliği (döküm hatası) Kum unu
Kum deliği (döküm hatası): Sand hole Kum kalıplama: Sand moulding
Kum denemesi: Sand testing Kum karıştırıcı(döküm): Sand mixer
Kum denetimi (döküm): Sand control Kum karıştırma (döküm): Sand mixing
Kum deneyi (döküm): Sand test Kum karıştırma makinası: Muller
Kum deneyi sonuçları: Sand test results Kum keskinliği: Sand angularity
Kum deneyi verileri: Sand test data Kum kırıntılama: Sand fitting
Kum dökümler: Sand castings Kum kömür karışımı: Black sand
Kum dövme (döküm): Ramming Kum köşeliliği (döküm): Sand angularity
Kum dövme tokmağı (döküm): Sand Kum kurutma: Sand drying
rammer Kum kurutucu: Sand dryer
Kum duvar: Sand wall
Kum maçalar (döküm): Sand cores
Kum düşmesi (döküm): Sand inclusions
Kum maçalı kokil kalıp (döküm):
Kum düşüğü (döküm kusuru): Drop Semipermanent mould
(drop off, drop out)
Kum mikseri (seramik): Pug mill
Kum eleği: Sand sieve
Kum ocağı: Sandpit
Kum eleği sınıflandırması (döküm): Sand
Kum püskürteci: Sand ejector; Sandblaster
sieve grading
Kum püskürtme: Sand blasting; Grit
Kum erozyonu (döküm bozukluğu):
blasting
Wash (=cuts)
Kum püskürtme: Sandblasting
Kum eşdeğeri: Sand equivalent
Kum genleşme izi (döküm): Rattail Kum püskürtme deneyi: Grit blasting test
Kum genleşmesi: Sand expansion Kum saati: Sandglass
Kum geri kazanımı (döküm): Sand Kum sabanı (kum akışı yönlendiricisi):
reclamation Sand plow
Kum giderme (döküm): Sand removal Kum sandığı: Sandbox
Kum gözenekliliği (kum boşluk oranı): Kum savurma süreci: Sand spun process
Sand porosity Kum serpeci: Sand slinger
Kum harmanlama (döküm): Sand Kum serpme borusu: Sanding pipe
mulling Kum serpme makinası: Sand blower
Kum hazırlama (döküm): Sand Kum sıvıda özütlemesi: Sand leaching
preparation
Kum slingeri (döküm): Sand slinger
Kum inceliği (döküm): Sand fineness
Kum süzgeç: Sand filter
Kum inceliği sayısı (döküm): Sand
fineness number Kum temizleyicisi: Scrubber
Kum izleri (döküm): Sand marks; (sac) Kum tepeciği: Dune
Sand marks Kum tokmağı: Sand hammer
Kum kalıntılar: Sand inclusions Kum torbası: Sandbag
Kum kalıp: Sand mould Kum torbası (uçuş balonu): Ballast
Kum kalıp dayancı: Sand mould strength Kum tozu: Sand dust
Kum kalıp eşi (döküm): Sand match Kum unu: Sand dust
450
Kum yakması Kunduz yağı
451
Kuntra (den.) Kurşun biroksit
452
Kurşun bizmut alaşımları Kurşun mağnezyum niyobat seramikleri
Kurşun bizmut alaşımları: Lead bismuth Kurşun galyat camları: Lead galliate
alloys glasses
Kurşun bizmut evre çizgesi: Lead bismuth Kurşun geçirmez: Bulletproof
phase diagram Kurşun geçirmez cam: Bullet- resisting
Kurşun bizmut içyapıları: Lead bismuth glass; Bulletproof glass
microstructures Kurşun geçirmez zırh: Bulletproof
Kurşun- bizmut-kadmium -kalay armour
ötektiği: Lead bismuth-cadmium-tin Kurşun germanet: Lead germanate
eutectic Kurşun germanet camları: Lead
Kurşun borat: Lead borate germanate glasses
Kurşun borat camları: Lead borate glasses Kurşun giderme: Deleading
Kurşun borosilikat: Lead borosilicate Kurşun hızında tren: Bullet train
Kurşun borosilikat camı: Lead Kurşun içeren: Plumbiferous
borosilicate glass Kurşun ikioksit: Lead dioxide
Kurşun boru: Lead pipe; Lead tube Kurşun ikisilikat: Lead frit
Kurşun boyası: Massicot (=Massicotite) Kurşun iyodat: Lead iodate
Kurşun bromür: Lead bromide Kurşun iyodür: Lead iodide
Kurşun cevherleri: Lead ores Kurşun izabesi: Lead smelting
Kurşun curufu: Lead slag Kurşun kalem: Lead pencil; Pencil
Kurşun çatı: Lead roofing Kurşun kalem açacağı: Pencil sharpener
Kurşun çinko alaşımları: Lead zinc alloys Kurşun kalıntıları: Lead inclusions
Kurşun çinko borat camları: Lead-zinc Kurşun kalkan: Lead screen
borate glasses Kurşun kaplama: Lead coating; Lead
Kurşun çinko niyobat: Lead zinc niobate plating
(PZN) Kurşun kaplı: Lead coated
Kurşun çivi: Lead nail Kurşun kaplı sac: Lead coated sheet; Lead
Kurşun çubuk: Lead rod plated sheet
Kurşun dışığı: Lead slag Kurşun karbonat: Lead carbonate
Kurşun dökümler: Lead castings Kurşun katılmış: Leaded
Kurşun dökümü (işlem): Lead casting Kurşun katkılı beton: Leaded concrete
Kurşun dört florborat: Lead Kurşun klorür: Lead chloride
tetrafluoroborate Kurşun kromat: Lead chromate
Kurşun dörtetil: Tetraethyl lead Kurşun külçesi: Lead ingot
Kurşun fabrikası: Lead plant Kurşun lantan zirkonat titanat: Lead
Kurşun floroborat camları: Lead lanthanum Zirconate titanate (PLZT)
fluoroborate glasses Kurşun levha: Rolled lead
Kurşun florogermanat camları: Lead Kurşun mağnezyum niyobat: Lead
fluorogermanate glasses magnesium niobate (PMN)
Kurşun florosilikat camları: Lead Kurşun mağnezyum niyobat seramikleri:
fluorosilicate glasses Lead magnesium niobate ceramics
453
Kurşun mağnezyum tungstat Kurşun zehirle(n)mesi
454
Kurşun zirkonat Kurşunsuz mazot (yakıt)
455
Kurşunsuz paket Kuru püskürtme
456
Kuru püskürtü Kurutulmuş kol kabağı içi
457
Kurutulmuş kum Kuşaklı yapı
458
Kuşaksız Kuvvet ölçme
459
Kuvvetler çokgeni Küçük iz sertliği
460
Küçük iz sertlikölçeri Kükürt asidi (kim.)
461
Kükürt baskı Kül kovası
462
Kül oluğu Küpsel bor nitrür takımları
463
Küpsel dizgeler Kürk kaplama
464
Kürklü elbise Kütük dökümü
465
Kütük haddesi
466
L
L-ışınımı: L-radiation Lakton (kim.): Lactone
L- dopa (parkinson ilacı): L-dopa Laktoz: Sugar of milk; Milk sugar; Lactose
Labirent: Maze Lal: Vermeil
Lâboratuar: Laboratory Lâl taşı: Garnet
Laboratuar camı: Chemical glass Lal yakut: Balas ruby
Laboratuar ısılçiftleri: Laboratory Lale vazosu: Tulip vase
thermocouples
Lalende gözesi: Lalende cell
Laboratuar numunesi: Laboratory sample
Lâma: Fish plate; Flat rod; Lath
Laboratuar şişesi: Laboratory bottle
Lâma civatası: Fishbolt
Laboratuar terazisi: Chemical balance
Lâma eki: Fish joint
Laboratuar türü ışık mikroskobu:
Laboratory light mixroscope Lamagal (%40 Al2O3 + %60MgO):
Labradorit: Labradorite Lamagal
Lacivert: Indigo blue; Cerulean; Navy blue Lamalar (metal): Flats
Lâciverttaş: Lapis lazuli; Lazurite Lâmba: Lamp
Laçkalama: Unscrewing Lâmba isi: Carbon black; Lampblack
Laetril: Laetrile Lâmba karası: Lampblack
Laevulinik asit: Laevulic acid (=Laevulinic Lâmba şişesi: Lamp glass
acid) Lamba ve zıvana: Tongue-and-groove
Lager (bira türü): Lager joint
Lağım: Sewage; Sewer Lambda noktası: Lambda point
Lağım atma (madencilik): Well blasting Lambert (parlaklık birimi): Lambert
Lağım barutu (maden): Blast powder; Lambert yasası: Lambert’s law
Blasting powder Lambert’in aydınlatma yasası: Lambert’s
Lağım borusu: Waste pipe law of illumination
Lağım pisliği: Sewage Lamberton haddesi: Lamberton mill
Lâhit: Sarcophagus Lambri: Wainscott
Lâhza: Moment Lambri kaplama: Wainscotting
Laist-Cooper süreci: Laist-Cooper process Lâme (kumaş): Lamé
Lâk: Lac; Lacquer Lame değişmezi: Lame’s constant
Lâk kürleme fırını: Lacquer curing Laminasyon: Lamination
furnace
Laminat: Laminate
Lake: Lacquer; Lac
Lâklama: Lacquering Laminat boşluğu: Laminate void
Lâklı: Lacquered Laminat katmanı: Laminate ply; Lamina
Lâklı teneke: Lacquered tin plate Lamine cam: Laminated glass; Laminated
safety glass (=Laminated glass)
Lakolit (yerb.): Laccolith
Laktam (kim.): Lactam Lamine düz cam: Laminated sheet glass
Lâktat: Lactate Lamine telli cam: Laminated wire glass
Lâktaz: Lactase Lamonit: Laumonite
Laktik asit: Lactic acid Lampadit: Lampadite
Laktik hidrojen çıkartan enzim: Lactic Lamprofilit: Lamprophyllite
dehydrogenase (LDH) Lanarkit: Lanarkite
Landau’nun üstünakışkanlık yasası Laterna
468
Laue bezemesi (x-ışınları) Ledebüritli dökme demir
Laue bezemesi (x-ışınları): Laue pattern Lazer Raman spektroskopisi: Laser-
Laue bölgeleri: Laue zones Raman spectroscopy
Laue çizgesi (x-ışınları): Laue diagram Lazer saçılımı: Laser scattering
Laue denklemleri (x-ışınları): Laue Lazer taraması: Laser scanning
equations Lazerle bombardıman: Zapping
Laue geri yansı(t)ma yöntemi (x-ışınları): Lazerli delme: Laser drilling
Laue back reflection method Lazerli frezeleme: Laser milling
Laue kamerası (x-ışınları): Laue camera Lazerli ısıl işlem: Laser heat treating
Laue koşulları (x-ışınları): Laue Lazerli işleme: Laser-beam machining
conditions Lazerli kaynaklama: Laser-beam welding
Laue x-ışınları kırınım fotoğrafı: Laue Lazerli kesme: Laser-beam cutting
x-ray diffraction photograph
Lazerli mikrosonda: Laser microprobe
Laue yöntemi (x-ışınları): Laue method
Lazerli nokta kaynaklaması: Laser spot
Lauth haddesi: Lauth mill welding
Lâv: Lava Lazerli salım görünge çözümlemesi:
Lavabo: Sink; Washbasin; Washbowl; Laser emission spectrum microanalysis
Lavatory Lazerli talaşlı işleme: Laser machining
Lavaj tesisi: Launder Lazerli tornalama: Laser turning
Lavanta: Lavender Lazulit: Lazulite
Lavanta kesesi: Sachet Lazurit: Lazurite
Lavanta yağı: Lavender oil LD çelik yapımı süreci: LD steelmaking
Laves evreleri (metal): Laves phases process
Lâvman: Enema LD dönüştürgeci: LD converter
Lâvman sıvısı (tıp): Enema LD konvertörü (çelik): LD converter
Lavoisier ve Laplace yasası: Lavoisier and LD süreci (çelik): LD process
laplace law LD-AC süreci (çelik): LD -AC process
Laxal süreci: Laxal process Le Chatelier kuralı: Le Chatelier’s
Lazer: Laser principle
Lazer camı: Laser glass Leckie süreci: Leckie process
Lazer Doppler kuralı: Laser Doppler Leclanche gözesi: Leclanche cell
principle Lecoca deneyi: Lecoca test
Lazer ışığı: Laser light Lecromelt potada arıtma süreci:
Lazer ışını: Laser-beam Lecromelt ladle refining process
Lazer ışınımı: Laser radiation Ledebürit (beyaz d.d.): Ledeburite
Lazer ışınlı uyarılmış akım: Laser beam- Ledebürit biçimseli: Ledeburite
induced current morphology
Lazer kararması (seramikler): Laser Ledebürit dönüşümü: Ledeburite
extinction transformation
Lazer kaynağı: Laser weld Ledebürit oluşumu: Ledeburite formation
Lazer parlama yöntemi (seramikler): Ledebürite ilişkin: Ledeburitic
Laser flash method Ledebüritli: Ledeburitic
Lazer penceresi gereçleri: Laser window Ledebüritli dökme demir: Ledeburitic
materials cast iron
469
Ledhilit Levha makas baskısı
470
Levha makası Lifli
Levha makası: Plate shears Lif çapı: Fiber diameter
Levha martensit (çelik): Plate martensite Lif çekme: Fiber pullout
Levha şeridi: Plate strip Lif çıkması: Fiber exposure
Levha üretimi: Plate production Lif demeti: Fiber bundle
Levha yığını: Plate stack Lif derişimi: Fiber concentration
Levhacık: Platelet Lif destek: Fibre reinforcement
Levhalı hematit: Jacutinga Lif destekli ısılplastik: Fiber-containing
thermoplastic
Levizit: Lewisite
Lif destekli karma: Fiber reinforced
Levulin: Levulin composite
Levülin asidi: Levulinic acid Lif destekli metal anayapılı karmalar:
Levye: Lever Fiber-reinforced metal matrix composites
Levy-Mises bağıntısı: Levy-Mises Lif destekli plastik: Fiber reinforced
relationship plastic (FRP)
Levy-Mises yoğrukluk denklemleri: Lif destekli plastik: Fiber-reinforced
Levy-Mises plasticity equations plastic (FRP)
Lewis asitleri ve bazları: Lewis acids and Lif destekli seramik anayapılı karmalar:
bases Fiber-reinforced ceramic matrix
Lewis-Randall yasası: Lewis-RandallLaw composites
Lexan: Lexan Lif dokusu: Fiber texture
Leylak rengi: Mauve Lif dolgu: Fiberfill
Lif doyum noktası: Fiber saturation point
Lezzet: Flavour
Lif eğirme: Fiber spinning
Lığ: Laterite; Sludge; Alluvion
Lif ekseni: Fiber axis
Lığlı: Alluvial
Lif evresi: Fiber phase
Lığlı bırakıntı: Alluvial deposit
Lif gerilimi: Fiber stress
Lığlı kil: Alluvial clay
Lif içeriği: Fiber content
Liberya cevheri: Liberian ore
Lif konumu: Fiber orientation
Libetenit: Libethenite Lif konumu/derişimi etkisi: Fiber
Libre (=453.6g): Pound orientation/concentration effect
Lidar: LIDAR (LIght raDAR) Lif köprüleme: Fiber bridging
Lider öncesi geçi (hadde): Strand pass Lif optik bilimi: Fiber optics
Lider öncesi paso (hadde): Strand pass Lif optik çiftleyici: Fiber optic-coupler
Lider paso (hadde): Leader pass Lif oylum oranı: Fibre volume fraction
Lidit (patlayıcı): Lyddite Lif püskürtme: Fibre blowing
Lidokeyn: Lidocaine Lif reçine oranı: Fibre-to-resin ratio
Lidya taşı: Lydian stone Lif sayısı: Fiber count
Lif: Fiber; String Lif yönü: Fiber direction
Lif ayrılması: Fiber debonding Lifcik: Microfiber; Fibril
Lif biçimli: Fibriform Lifcikleş(tir)me: Fibrilation
Lif boyu: Fiber length Lifle destekleme: Fiber reinforcement
Lif boyu etkisi: Fiber length effect Liflerarası örme (karma): Interply knitting
Lif bükülme esnemezliği: Fibre torsional Lifleşmemiş cam: Shot (=Slug)
rigidity Lifli: Filar; Thready; Fibrous
471
Lifli doku Litre
472
Littleton yumuşama noktası (cam) Liyakat
Littleton yumuşama noktası (cam): Lityum kobaltit: Lithium cobaltite
Littleton softening point Lityum kromat: Lithium chromate
Litya: Lithia; Lithium oxide Lityum külçesi: Lithium ingot
Lityalı gereçler: Lithia materials Lityum mangan oksit: Lithium
Lityalı porselen: Lithia porcelain manganese oxide
Lityum: Lithium Lityum metaborat: Lithium metaborate
Lityum alaşımları: Lithium alloys Lityum molibdat: Lithium molybdate
Lityum alumina silikat: Lithium alumina Lityum nitrat: Lithium nitrate
silicate (LAS) Lityum nitrit: Lithium nitrite
Lityum aluminat: Lithium aluminate Lityum nitrür: Lithium nitride
Lityum aluminosilikat cam seramikler:
Lityum niyobat: Lithium niobate
Lithium aluminosilicate glass-ceramics
Lityum niyobit örüt yapısı: Lithium
Lityum aluminosilikat camları: Lithium
niobite crystal structure
aluminnosilicate glasses
Lityum aluminyum alaşımı: Lithium- Lityum oksit: Lithia; Lithium oxide
aluminium alloy Lityum oksit örüt yapısı: Lithium oxide
Lityum aluminyum döyterür: Lithium crystal structure
aluminium deuteride Lityum ortosilikat: Lithium orthosilicate
Lityum aluminyum hidrür: Lithium Lityum parçaları: Lithium chunks
aluminium hydride Lityum perklorat: Lithium perchlorate
Lityum amid: Lithium amide Lityum peroksit: Lithium peroxide
Lityum asetat: Lithium acetate Lityum selenit: Lithium selenite
Lityum azid: Lithium azide Lityum silikat: Lithium silicate
Lityum benzoat: Lithium benzoate Lityum silikat camları: Lithium silicate
Lityum bilyası: Lithium shot glasses
Lityum borohidrat: Lithium borohydrate Lityum sülfat: Lithium sulphate
Lityum bromür: Lithium bromide Lityum sülfür: Lithium sulphide
Lityum camları: Lithium glasses Lityum şeridi: Lithium ribbon
Lityum cevheri: Ambylgonite Lityum tantalat: Lithium tantalate
Lityum cevherleri: Lithium ores Lityum teli: Lithium wire
Lityum çubuğu: Lithium rod Lityum tetraborat: Lithium tetraborate
Lityum etoksit: Lithium ethoxide Lityum tetrabromonikelat: Lithium
Lityum ferrit: Lithium ferrite tetrabromonickelate
Lityum florür: Lithium fluoride Lityum tetrafloroborat: Lithium
Lityum fosfat: Lithium phosphate tetrafluoroborate
Lityum hidrat: Lithium hydrate Lityum tetrakloroaluminat: Lithium
Lityum hidroksit: Lithium hydroxide tetrachloroaluminate
Lityum ikisilikat: Lithium disilicate Lityum titanat: Lithium titanate
Lityum iyodat: Lithium iodate Lityum tozu: Lithium powder
Lityum iyodür: Lithium iodide Lityum tungstat: Lithium tungstate
Lityum karbonat: Lithium carbonate Lityum zirkonat: LithiumZirconate
Lityum klorür: Lithium chloride Lityum-çoğuz pili: Lithium-polymer
Lityum klorür çözümleci: Lithium battery
chloride analyzer Liyakat: Qualification
473
Lizardit Löokofan
474
Lös
Lös: Loess
Lösemi (tıp): Leukemia
Lösin: Leucine
Lösit: Leucite
Löşatelierit: Lechatelierite
LSD: Lysergic acid diethylamide (LSD)
LS-RIOR süreci (sünger demir):
LS-RIOR process
Luce-Rozan süreci: Luce-Rozan process
Ludwig deneyi: Ludwig test
Lumbago (tıp): Lumbago
Lusit: Lucite
Lutesyum: Lutetium (=Lutecium)
Lutesyum florür: Lutetium fluoride
Lutesyum iyodür: Lutetium iodide
Lutesyum klorür: Lutetium chloride
Lutesyum külçesi: Lutetium ingot
Lutesyum oksit: Lutetium oxide
Lutesyum talaşı: Lutetium chip
Lutesyum tozu: Lutetium powder
Luzonit: Luzonite
Lüder çizgileri: Lüder’s lines
Lüders kuşakları: Lüders bands (=Lüder’s
lines)
Lüks lambası camı: PressureLamp
chimney
Lüks moda: High-style
Lüle: Pipe; Lock; (sac) Tag
Lüleci çamuru: Pipe clay
Lületaşı: Sepiolite; Meerschaum
Lümen (ışık akısı birimi): Lumen
Lümisterol: Lumisterol
Lünker tozu: Exothermic powder
Lüstür (cam): Luster
Lütein: Lutein
Lüteolin: Luteolin
Lüzümsuz kağıt: Wastepaper
Lyman dizisi: Lyman series
475
M
Maaş: Salary; Pay Maça çökebilirliği: Core collapsibility
Maaş bordrosu: Payroll Maça çökmesi (döküm): Core crush;
Mablak: Spatula Crush
MacArthur-Forrest siyanür süreci (Au): Maça çubuğu: Core rod; Core spindle
MacArthur-Forrest cyanide process Maça delikleri: Core holes
MacArthur-Forrest süreci: MacArthur- Maça demiri: Core bar
Forrest process Maça demirleri: Core irons
MacDougall kavurma fırını: MacDougall Maça dolgusu: Core filler
roasting furnace Maça düzeneği: Core assembly
Mach (hız/ses hızı): Mach Maça feneri (döküm): Core arbor
Mach sayısı: Mach number Maça fıçısı: Core barrel
Machölçer: Machmeter Maça gözeneği: Core blow
Macht-Zehnder girişimölçeri: Macht- Maça hafifletici: Core lightener
Zehnder interferometer
Maça havalığı: Core vent
Mackenzie amalgamı: Mackenzie’s
amalgam Maça holü: Coreroom
Macun: Putty; Paste; Lute; Theriac Maça iskeleti: Core crab
(=Theriaca); Dope; Cement Maça itici: Core extruder; Core shooter
Macun bıçağı: Putty knife Maça kaçığı: Core shift
Macun tozu: Putty powder Maça kalkması: Core raise
Macunlu eritkenler: Paste fluxes Maça kamyonu: Core truck
Maça (döküm): Core Maça kanatcığı: Core fin
Maça bağlama bileşikleri: Core jointing Maça kayması: Core shift
compounds Maça kırıcı: Core breaker
Maça bağlama düzeneği: Core jig Maça kumu: Core sand
Maça bağlayıcı (döküm): Core binder; Maça kumu karışımları: Core sand
Core compound mixtures
Maça başı: Core print Maça kurutma levhası: Plates
Maça biçimleyici: Core stickle template Maça kurutucu: Core drier
Maça bileşiği: Core compound Maça kuşakları: Core bands
Maça boşluğu: Core cavity Maça levhası: Drying plate
Maça boyaları: Core coatings Maça macunları: Core pastes
Maça boyaları: Core washes (= Core Maça makinası: Coremaking machine
coatings) Maça merdaneleri: Core rolls
Maça boyama: Core dressing Maça pimi: Core pin
Maça boyası: Core dressing Maça pişirme: Core baking
Maça çamuru: Core mud Maça pürüzlülük mastarı(döküm):
Maça çercevesi: Core frame Swedishİron
Maça çıkarıcı: Core extruder Maça püskürteci: Core sprayer
Maça çıkarma: Core shooting Maça püskürtücü: Core sprayer
Maça çıktısı: Core branch Maça refrakterliği: Core refractiveness
Maça çivileri: Pipe nails Maça sakızı: Core gum
Maça çivisi: Pipe-chaplet (=Pipe nails) Maça sandığı (döküm): Core box
Maça sertliği Madensel boyaözü
Maça sertliği: Core hardness Maden deliği burgusu (y. fırın): Tap hole
Maça sıkılama: Core ramming drill
Maça sökme makinası: Core knockout Maden dışığı: Dross
machine Maden dışığı çekme: Drossing
Maça tasarımı: Core design Maden harcı içinde reçine süreci: Resin-
Maça taşlama makinası: Core grinder in-pulp (RIP) process
Maça teknesi: Strainer core Maden kuyusu: Shaft
Maça telleri: Core wires Maden mühendisi: Mining engineer
Maça tutturgacı: Core jig Maden mühendisliği: Mining engineering
Maça üfleci: Core blower Maden ocağı: Mine
Maça yağları: Core oils Maden ocağı bölme payandası: Bunton
Maça yapımı (döküm): Coremaking Maden parçası: Spall
Maça yapma makinası: Coremaking Maden posası: Dross
machine
Maden suyu: Mineral water
Maça yengeci: Core crab
Maden suyu kaynağı: Mineral spring
Maça yerleştirme: Core setting
Maden suyu sodası: Soda water
Maça yerleştirme makinası: Core setting
jig Maden talaşı: Swaging
Maça yoğunluğu: Core density Maden yatağı: Ore deposit; Mine;
(madencilik) Deposit
Maçacı: Coremaker
Maçahane: Coreroom Maden yıkama çukuru: Abacus major
Maçalama: Coring Maden yürümesi (döküm): Misrun
Maçalı kalıp: Cored mould Maden yüzü: Breast
Maçuna: Derrick Madenci başlığı: Miner’s helmet
Madalya: Medal (=Medallion) Madenci feneri: Davy lamp
Madalyon: Locket Madenci ışıtacı: Miner’s lamp
Madde: Matter; Item; Substance; Stuff Madenci kovası: Kıbble
Maddenin fiziksel durumları: Physical Madenci tavası: Miner’s pan
states of matter Madencilik: Mining
Maddenin ikili doğası: Dual nature of Madeni barometre: Aneroid barometer
matter Madeni eşya: Hardware; Metalware
Maddesel: Physical Madeni gömlek (top): Jacket
Maddi: Substantial Madeni katran: Maltha; Mineral tar
Madelung değişmezi: Madelung constant
Madeni levha: Lattin
Maden arama: Prospection
Madeni para basma: Monetization
Maden çamuru: Pulp
Madeni pul (para): Planchet
Maden çıkarma: Mining
Madeni ses: Tang
Maden çıktılarından pik demiri: All-
mine pig-irons Madeni yağ: Liquid petrolatum
Maden damarı: Seam Madeni yağ: Mineral oil
Maden deliği (y. fırın): Tap hole; Iron Madenleri üfleçle ısıtıp inceleme:
tap-hole Pyrology
Maden deliği açma burgacı: Iron tap-hole Madensel: Inorganic
drill Madensel boyaözü: Inorganic pigment
477
Madsenel süreci (çelik) Magnezyum üçsilikat
478
Magnezyum zirkonat Makinalanma
Magnezyum zirkonat: Magnesium Makaramsı kemik (tıp): Trochlea
zirconate Makas: (yapı) Truss; (aygıt) Scissors;
Magnezyum-aluminyum evre çizgesi: Shears
Magnesium-aluminium phase diagram Makas bıçağı: Shear blade
Magnezyum-kalsyum alaşımları: Makas çatlağı (cam): Burn marks
Magnesium-calcium alloys
Makas izi: Shear mark; Burn marks
Magnezyum-silis evre çizgesi:
Magnesium-silicon phase diagram Makas kamı: Shear cam
Magno kütlesi: Magno mass Makas kollarının geçme ayarı (cam):
Overlap
Magnox™: Magnox™
Makas köprücüğü (oto): Hanger
Mag-Spar™ üflemesi (kükürt giderme):
Mag-Spar™ injection Makas köprüsü: Gantry
Mağara: Grotto Makas rayı (demiryolu): Tongue
Mağaza: Shop; Store Makas su püskürteci: Shear spray
Mahal: Location Makas suyu: Shear spray
Mahir: Proficient Makas yarası: Shear mark; (cam) Cut-off
Mahmuz (top): Spade scar
Mahmuz bölgesi: Calcar region Makasla kesme: Scissoring
Mahruti dişli: Bevel gear Makasla kesme: Shear cutting
Mahsül: Yield Makaslı köprü: Truss bridge
Mahzen: Vault Maket: Maquette
Makadam: Macadam Makina: Machine
Makale: Writing Makina atölyesi: Machine shop
Makara: Wharve; Roller; Bobbin; Pulley; Makina çalışırken onarım (cam): On-
Reel; Spool the-fly
Makara dili: Sheave Makina işi: Machine-made
Makara tabanlı fırın: Roller hearth Makina kullanımı: Machine utilization
furnace Makina kumanda birimi: Machine
Makara yan yüzeyi (mak): Cheek control unit
Makaralı çevirici yolluk (hadde): Roller Makina mühendisi: Mechanical engineer
twister guide Makina mühendisliği: Mechanical
Makaralı çıkış çevirici yolluğu (hadde): engineering
Roller exit twist guide Makina odası: Engine room
Makaralı çıkış yolluğu (hadde): Roller Makina takımları: Machine tools
exit guide
Makina verimliliği: Machine efficiency
Makaralı film (foto): Roll film
Makina yağı: Grease
Makaralı giriş yolluğu (hadde): Roller
entry guide Makina yağı: Machine oil
Makaralı tünel fırın: Roller tunnel Makinada yapılmış: Machine-made
furnace Makinada yıkama: Machine-washing
Makaralı yatak: Roller bearing Makinadan alma (cam): Take-out
Makaralı yatak çelikleri: Roller bearing Makinadan çıkarma (cam): Delivery
steels Makinadan yararlanma: Machine
Makaralı zincir: Block chain utilization
Makaramsı: Trochleariform Makinalanma: Mechanization
479
Makinalar Mandal ipi
480
Mandal izleri Manifaturacı (mağaza)
Mandal izleri: (cam) Tong marks; Mangan hidroksit: Manganese hydroxide
(yorulma yüzeyi) Ratchet marks (=Manganite)
Mandal kolu: Ratchet handle Mangan ikioksit: Manganese dioxide
Mandallı kavrama: Snap clutch Mangan iyodür: Manganese iodide
Mandalsız: Pegless Mangan karbonat: Red manganese;
Mandıra: Dairy Manganese spar; Manganese carbonate
Mandolin biçimli erk süzgeçi: Mandolin Mangan karbürü: Manganese carbide
energy filter Mangan klorür: Manganese chloride
Mandrel: Mandrel Mangan kükürt oranı (çelik): Manganese
Mandrelli boru haddehanesi: Plug rolling sulphur ratio
mill Mangan molibdat: Manganese molybdate
Mandrelli haddeleme (dikişsiz boru): Mangan nitrat: Manganese nitrate
Plug rolling Mangan oksijen dizgesi: Manganese-
Mandrelsiz boru çekme: Tube sinking oxygen system
Mandren bağlantısı (cam): Plunger Mangan oksit: Manganese oxide;
linkage Manganous oxide
Mandren çatlağı (cam): Plunger spike Mangan oksit tozu: Manganese oxide
powder
Mandren halkası (cam): Pressing ring
(=Plunger ring) Mangan pırıltısı: Manganese glance
Mangan sülfür: Manganese sulphide
Mandren kolu (cam): Plunger lever
Mangan sülfür kalıntılar: Manganese
Mandren kovan somunu (cam):
sulphide inclusions
Alignment collar
Mangan talaşları: Manganese chips
Mandren tablası (cam): Plunger collar
Mangan tozu: Manganese powder
Mandren taşıyıcısı (cam): Plunger carrier
Mangan tunçları: Manganese bronzes
Mandren-ebüşör (cam): Plunger
Mangan yeşili: Manganese green
Manej at: Paddock
Mangan-çinko ferriti: Manganese-zinc
Manevra: Manipulation ferrite
Manevra atışı (ask.): Dry run Manganit: Manganite
Manevra fişeği: Blank bullet; Cartridge Manganlı: Manganous; Manganic
blank
Manganlı bakır: Manganese copper
Manevra lokomotifi: Switch engine
Manganlı çelikler: Manganese steels
Mangal: Firepan Manganlı demir cevherleri:
Mangan: Manganese Manganiferrous iron ores
Mangan alaşımları: Manganese alloys Manganlı demir önalaşımı:
Mangan asidi: Manganic acid Ferromanganese
Mangan bileşikleri: Manganese Manganlı ferrit: Manganese ferrite
compounds Manganlı silisli yatak pirinci: Manganese-
Mangan bromür: Manganese bromide silicon bearing brass
Mangan florür: Manganese flouride Manganosit: Manganosite
Mangan fosfat: Manganese phosphate Manganotantalit: Manganotantalite
Mangan fosfat örtüsü: Manganese Mania: Barrier; Hamper
phosphate coating Manifaturacı (mağaza): Mercery
481
Manifesto Manyezit
482
Manyezitli taşlama çarkı Martensit levhası
Manyezitli taşlama çarkı: Magnesite Markoff zinciri (mat): Markoff chain
wheel Markownikoff kuralı (kimya):
Manyezoferrit: Magnesioferrite Markownikoff ’s rule
Manyezokromit: Magnesiochromite Marles bileşeni: Marles constituent
Manzara: Scenery Marltaşı: Marlstone
Mapa: Eyebolt; Ringbolt Marmalat: Marmalade
Marangoz: Joiner Marmarit: Marmarite; Marmatite
Marangoz aletleri: Joiner’s tools Marmenevişleme (çelik): Martempering
Marangoz çekici: Joiner’s hammer Marmenevişleme işlemi: Martempering
Marangoz ıskarpelası: Joiner’s chisel treatment
Marangoz işkencesi: Joiner’s clamp Marmenevişleme ortamı: Martempering
Marangoz kerpeteni: Joiner’s tongs medium
Marangoz mengenesi: Joiner’s vice; Marmenevişleme sıcaklığı: Martempering
Joiner’s cramp temperature
Marangoz raspası: Joiner’s grater Marmenevişleme süresi: Martempering
period
Marangoz rendesi: Jack plane
Marmenevişleme tuzu: Martempering salt
Marangoz takımı: Joiner’s kit
Marmenevişleme yağı: Martempering oil
Marangoz takımları: Woodworking tools
Marmenevişlenmiş: Martempered
Marangoz testeresi: Joiner’s saw
Marmenevişlenmiş çelik: Martempered
Marangoz tezgahı: Joiner’s bench
steel
Marangoz tokmağı: Joiner’s mallet
Maroken ciltli (kitap): Hardcover
Marangozluk: Joinery; Woodwork;
Marsık: Cinder; Half burnt coal
Carpentry; Woodworking
Marsuverilmiş: Marquenched
Marazi: Marasmic
Marsuverilmiş çelik: Marquenched steel
Marble ayıracı (paslanmaz ç.): Marble’s
reagent Marş: Starter
Margarin: Margarine Martensit (çelik içyapısı): Martensite
Margarit: Margarite (=Calcium mica) Martensit aralığı (sıcaklık): Martensite
range
Marialit: Marialite
Martensit başlama sıcaklığı: Martensite
Marihuana: Marijuane
start (Ms) temperature
Marimba (çalgı): Marimba
Martensit biçimselliği: Martensite
Marka: Brand; (şişe altı) Ramp morphology
Marka çekici: Marking hammer Martensit birim gözesi: Martensitic unit
Markalama: Stamping (=Acid badging) cell
Markalama (cam): Badging Martensit dönüşüm gerinimi: Martensite
Markalama bıçakları (dövme): Marking transformation strain
knives Martensit dönüşümü: Martensite
Markalama takımları: Marking tools transformation; Martensitic
Markalanmamış: Unbranded transformation
Mark-Houwink çarpanları: Mark- Martensit iğnemsisi: Martensite lath;
Houwink parameters Martensite needle (=Martensite lath)
Mark-Houwink-Sakurada denklemi: Martensit ikizleri: Martensite twins
Mark-Houwink-Sakurda equation Martensit levhası: Martensite plate
483
Martensit oluşumu Mat kesme (cam)
484
Mat sır Maya gücü ölçeri
Mat sır: Mat glaze Matris yatağı: Die cushion
Mat yüzey: Dull surface Mattheissen kuralı (elektrik):
Matal kalıp tepkimesi: Metal mould Mattheissen’s rule
reaction Matweieff ayıracı (demir): Matweieff ’s
Matano arayüzeyi: Matano interface reagent
Matara: Water bottle; Canteen Mavi (renk): Cyanic; Blue
Matem rengi: Sable Mavi akik: Blue onyx
Matematik: Mathematics Mavi alev: Blue flame
Matematik öğrenimi: Mathematical study Mavi asbestos: Crocidolite
Matematiksel: Mathematical Mavi bakır cevheri: Blue copper ore
Matematiksel biçimsellik: Mathematical Mavi bakırtaşı: Blue copper ore
morphology Mavi con (CaF2 türü): Blue john
Matematiksel çözümleme: Mathematical Mavi daldırma: Blue dip
analysis Mavi demir oksit karışımı: Blue billy
Matematiksel mantık: Mathematical logic Mavi demirtaşı: Blue iron ore
Matematiksel tümevarım: Mathematical Mavi emaye: Blue enamel
induction Mavi gaz: Blue gas
Matematiksel yanılım: Mathematical Mavi gevreklik (çelik): Blue brittleness
fallacy
Mavi ispirto: Denaturated alcohol
Mathesius metali: Mathesius metal
Mavi karışım: Blue billy
Matheson bağlantısı: Matheson joint
Mavi merhem: Blue oinment
Matkap: Drill
Mavi porselen: Delf
Matkap aynası: Drillstock; Scroll chuck
Mavi tavlama: Blue annealing
Matkap bileme: Drill sharpening
Mavi tavlı kalın sac: Blue annealed plate
Matkap boynu: Bit neck
Mavi tavlı levha: Blue annealed plate
Matkap kolu: Brace; Bitstock
Mavi toz: Blue powder
Matkap kovanı: Bit holder
Mavileştirme: Blueing
Matkap plakası: Drill plate Mavimsi yeşil boya: Bice
Matkap saplaması: Bit pin Mavitaş: Blue coppers (=Blue stone); Blue
Matkap şaftı: Bit shank stone
Matkap talaşı: Drill borings Mavi-yeşil boya: Indophenol
Matkap tezgahı: Drill press Mavle (andalusit türü): Mavle
Matkap ucu yivi: Pod Mavna: Barge; Lighter
Matlaşmış kafa: Frosted finish Mavna gönderi: Barge spike
Matlaştırma (cam): Obscuring; Maxwell (mıknatıssal akı birimi):
Burnishing Maxwell
Matlaştırma macunu (cam): Mat(t) Maxwell-Boltzmann dağılımı: Maxwell-
etching paste Boltzmann distribution
Matlık: Opacity; (renk) Dullness Maxwell-Boltzmann yasası: Maxwell-
Matlokit: Matlockite Boltzmann law
Matrah: Tax assesment Maya: Yeast; Ferment
Matrak: Bludgeon; Truncheon Maya bilimi: Zymology; Zymurgy
Matris (hadde merdanesi): Tongue Maya gücü ölçeri: Zymoscope
485
Maya kristal (cam) Mekanik biçimlenmiş plastik
486
Mekanik bitirme Meme başı yangısı (tıp)
Mekanik bitirme: Mechanical finishing Mekik: Shuttle
Mekanik bozulma: Mechanodegradation Mekik atma: Pick
Mekanik bozun(dur)um: Mechanical Mekik fırın: Shuttle kiln
deformation Mekik ipliği: Pirn
Mekanik davranım: Mechanical Mekik kızak (numune tutucu): Shuttle-
behaviour stage
Mekanik deformasyon: Mechanical Mekik kolu (teks): Raceway
deformation Mekik oyası: Tatting
Mekanik deneme: Mechanical testing Mekik oyası yapma: Tatting
Mekanik deney: Mechanical test Mekik taşıyıcı: Shuttle-belt conveyor
Mekanik eklem: Mechanical joint Mektup: Letter
Mekanik gerilim: Mechanical stress Mektup kağıdı: Writing paper
Mekanik ikiz: Mechanical twin Melakonit (doğal bakır oksit): Melaconite
Mekanik ikizlenme: Mechanical twinning Melamin: Melamine
Mekanik işgörmezlik: Mechanical failure Melamin fenol reçinesi: Melamine-phenol
Mekanik işleme: Mechanical working resin
Mekanik kaplama: Mechanical plating Melamin formaldehit: Melamine
Mekanik karıştırma: Mechanical mixing formaldehyde
Mekanik kürek: Mechanical shovel Melamin formaldehit reçinesi:
Mekanik metalbilim: Mechanical Melamine-formaldehyde resin
metallurgy Melamin plastikleri: Melamine plastics
Mekanik örselenim: Mechanical response Melamin reçineler: Melamine resins
Mekanik özellikler: Mechanical Melanin (koyukahve pigment): Melanine
properties; Mechanical characteristics Melanit: Melanite
Mekanik parçalanma (refrakter): Melanterit: Melanterit
Mechanical spalling Melas: Molass
Mekanik parlatma: Mechanical polishing Melas suyu (döküm kalıbı): Molasses
Mekanik pompa: Mechanical pump water
Mekanik pres: Mechanical press Melce: Bield
Mekanik sürmeli incekeser: Mechanical Melez: Half-blood (ed); Half-bred (=Half-
advance microtome breed); Hybrid
Mekanik şartname: Mechanical Melez dolanca: Hybrid orbital
specification Melez karma: Hybrid composite
Mekanik teçhizat: Mechanical equipment Melezle(n)me (yarı iletkenler):
Mekanik temizleme: Mechanical cleaning Hybridization
Mekanik tepkime: Mechanical response Melilit: Melilite
Mekanik tutturma: Mechanical fastening Melloslama: Mellosing
Mekanik tutturucular: Mechanical Melodi: Tune
fasteners Membran: Membrane
Mekanik yapışma: Mechanical adhesion Meme: Orifice; (tıp) Breast; Petto; Mamma
Mekanik yöntemlerle tedavi: Meme ameliyatı: Mastectomy
Mechanotherapy Meme başı: Nipple; Teat; Mammilla
Mekanizma: Mechanism; (tüfek) Gunlock Meme başı yangısı (tıp): Thelitis
487
Meme iğnesi (cam boru) Mercanlar ve gözenekli seramikler
Meme iğnesi (cam boru): Bushing needle Menevişleme süresi: Tempering time
Meme iltihabı (tıp): Mastitis Menevişleme yağı: Tempering oil
Meme röntgeni (tıp): Mammogram Menevişlenmemiş: Untempered
Meme röntgeni çekme (tıp): Menevişlenmemiş martensit:
Mammography Untempered martensite
Meme ucu: Papilla Menevişlenmiş: Tempered
Meme üfleci: Bushing blower Menevişli: Tempered
Meme yangısı: Mastitis Menevişli çelik: Tempered steel
Memecik (tıp): Mammilla Menevişli içyapı: Tempered
Memecikli: Mammillated microstructure
Memecikli yüzey: Mammillated surface Menevişli katman (hazırlama yanlışı):
Tempered layer
Memenin kesip çıkarılması (tıp):
Mastectomy Menevişli martensit: Tempered
martensite
Menakit: Menachite
Menevişli yapı: Tempered structure
Mendeleev yasası (peryodik çizelge):
Mendeleev’s Law Menfez: Vent-hole
Mendelevyum (yapay ışınetkin öge): Menfezsiz: Ventless
Mendelevium Mengene: Clamp; Vice; Chuck
Menderes: Meander Menhaden balık yağı: Menhaden fish oil
Mendil: Handerchief Méniére hastalığı (kulak): Méniére’s
syndrome (=Méniére’s disease)
Mendirek: Jetty1
Menisküs (tıp) Üst yüzeyi hilalsi sıvı
Mendozit: Mendozite (=Soda alum)
sütunu: Meniscus
Menenjit (tıp): Meningitis
Menisküs biçimli mercek: Meniscus lens
Menenjit bakterisi): Pneumococcus
Menteşe: Hinge
Meneviş: Temper
Menteşe pimi: Gudgeon
Meneviş gevrekleşmesi: Temper
Menteşeli derece (döküm): Snap flask
embrittlement
Mentin: Menthen
Meneviş gevrekliği: Temper brittleness
Mentol: Menthol
Meneviş renkleri: Temper colours
Mentollü: Menthollated
Meneviş süresi (elektror kaynağı):
Temper time Menzil: Range
Menevişleme: Damascening; Draw; Meperidin (uyuşturucu): Meperidine
Drawing; (cam) Iridizing; (çelik) Meprobamat: Meprobamate
Tempering Mer (- iz): Mer
Menevişleme atmosferi: Tempering Mera: Paddock
atmosphere Merak: Hobby
Menevişleme çevrimi: Tempering cycle Merasim elbisesi: Vestment
Menevişleme fırını: Tempering furnace Merbromin: Mercurochrome
Menevişleme katsayısı: Tempering (=Merbromin)
parameter Mercan: Corap
Menevişleme ortamı: Tempering medium Mercan pembesi: Corap pink
Menevişleme sıcaklığı: Tempering Mercanlar ve gözenekli seramikler:
temperature Corals and porous ceramics
488
Mercast süreci Merdaneli sıkılama (toz met.)
Mercast süreci: Mercast process Merdane eğriltme: Roll skewing
Mercast süreci (katı civa modelli hassas Merdane izi (cam): Pluck; Roll(er) mark
döküm): Mercast process Merdane izleri: Roll marks
Merceğe ilişkin: Lenticular Merdane kaçıklığı: Roll eccentricity
Mercek: Lens Merdane kalası: Roll collar
Mercek akımı (e.mik.): Lens current Merdane kapması: Roll bite
Mercek aralığı (e.mik.): Lens gap Merdane kaynaklama: Roll welding
Mercek bilimi: Dioptrics Merdane kırıcı: Roll crusher
Mercek bozuklukları: Lens defects Merdane kullanım boyu: Roll barrel
Mercek çerçevesi: Lens holder Merdane mastarı: Roll template
Mercek değiştirme: Lens replacement Merdane parlatıcı: Roll polisher
Mercek denklemi: Lens equation Merdane parlatma: Roll polishing
Mercek içi algılayıcı: In-lens detector Merdane rafı: Roller rack
Mercek kaplama (işlem): Lens coating Merdane rektifiye tezgâhı: Roll grinder
Mercek kaplaması: Lens coating Merdane sarması: Collaring
Mercek perdesi: Diaphragm Merdane soğutucu sıvısı: Roll coolant
Mercek siperi: Gobo Merdane soğutucu sıvısı akışı: Roll
Mercek soğutucu (e.mik): Lens chiller coolant flow
Mercek yapımcısının denklemi: Merdane taşıyıcı gövde: Roll housing
Lensmaker’s equation Merdane taşlama makinası: Roll grinding
Mercek yapıştırıcı: Optical cement machine (=Roll grinder)
Merceksel: Dioptrical Merdane taşlama tezgâhı: Roll grinder
Merdane taşlaması: Roll grinding
Merceksiz: Lensless
Merdane tornalama: Roll turning
Merceksiz mikroskop: Lensless
microscope Merdane tornası: Roll lathe
Mercimek biçimli: Lentoid Merdane yanağı: Roll shoulder
Mercimeksi: Lentoid Merdane yarası (cam): Roll(er)
impression
Merdane: Cylinder; Roller; Roll
Merdane yatağı: Roll bearing
Merdane aralığı (hadde): Mill roll gap
Merdane yivleri: Roll grooves
Merdane askısı: Roller rack
Merdanelerarası boşluk: Root gap
Merdane basıncı: Roll force
Merdanelerarası uzaklık: Pitch
Merdane basınçlı kaynak: Roll welding
Merdaneli biçimleme: Roll forming
Merdane çapı: Roll diameter Merdaneli düzleme: Roll straightening
Merdane çiziği (cam): Roll(er) scratch Merdaneli ezme: Rotary squeeze
Merdane değiştirme: Roll changing Merdaneli ıstampalama: Roller stamping
Merdane değiştirme düzeneği: Roll Merdaneli kenar bezeme: Roller rim
changing rig decorating
Merdane doğrultma tezgâhı: Roller Merdaneli kırıcı: Roll crusher;
leveller Disintegrator crusher
Merdane dökümü: Roll casting Merdaneli masa (hadde): Roller table;
Merdane düzleme: Roll straightening; Mill table
Roller levelling Merdaneli sıkılama (toz met.): Roll
Merdane eğikliği: Roll camber compacting
489
Merdaneli sıkıştırıcı Merkezleme tablası (TEM)
490
Merkezlenmemiş (ışın) Metal dalması (döküm)
Merkezlenmemiş (ışın): Nonaligned Metabolizma: Metabolism
Merkezlenmiş: Centered Metadon: Methadone
Merkezlenmiş karanlık alan: Centered Metafosfat: Metaphosphate
darkfield Metafosforik asit: Metaphosphoric acid
Merkezleştirilmiş: Centralized Metakrilat: Methacrylate
Mermer: Marble Metakrilat bağlayıcı: Methacrylate
Mermer görünümlü opal cam: Alabaster coupling agent
glass Metakrilik asit: Methacrylic acid
Mermerlenmiş: Marbled Metakuanol: Methaqualone
Mermerli: Marbled Metal: Metal
Mermersi bitirim: Marbleized finish Metal akışı: Metal flow
Mermersi yüzey: Marbleized finish Metal anayapı: Metal matrix; Metallic
Mermi: Ball; Bombshell; Bullet; Projectile matrix
Mermi kutusu: Cartouche Metal anayapılı karmalar: Metal-matrix
Mermi tabanı: Sabot composites (MMC)
Mermisiz kovan: Blank cartridge Metal anayapılı lifli karmalar: Metal
Merrifield bireşimi: Merrifield synthesis matrix-fibre composites
Mersaum: Meerschaum Metal ark kaynağı: Metallic arc welding
Mertek: Girder; Stud Metal arsenitleri ve antimonitleri: Speiss
Merton: Mertone Metal artıklar: Metallic wastes
Mervinit: Merwinite Metal asal gaz (MAG) kaynağı: Metal
Mesane (tıp): Urinary bladder; Vesica Inert-gas (MIG) welding
Mesitilen: Mesitylene Metal bağ: Metallic bond
Mesitit: Mesitite Metal bantlama (ambalaj): Hooping
Meskalin: Mescaline Metal belirteci: Metal detector
Mesken: Tenement Metal bırakım hızı: Metal deposition rate
Meslek: Business; Occupation; Profession Metal bırakımı: Metal deposition
Meslek okulu: Training school Metal biçimleme: Metal forming
Mesnager çentiği (çarpma deneyi): Metal biçimleme işlemleri: Metal forming
Mesnager notch operations
Mesnager deney çubuğu (çarpma Metal boru: Metal pipe; Metal piping;
deneyi): Mesnager test piece Metal tube
Mesnet: Bracket; Mount; Fulcrum; Basis; Metal boyası: Metallic paint
Stand Metal bulaşkan: Metallic contaminant
Messiter yataklama dizgesi: Messiter Metal cam: Metallic glass (=Amorphous
bedding system alloy)
Mest: Sandal Metal curuf sistemleri: Metal-slag systems
Meşale: Torch Metal çark testere: Metallic disc saw
Meşale ışığı: Torchlight Metal çizgisi: Metal line
Meşe kabuğu: Tanbark Metal çözeltileri: Metallic solutions
Meşime (tıp): Placenta Metal dağınımı: Metal dispersion
Meşin: Leather Metal dalması (döküm): Metal
Meşru: Licit penetration
491
Metal değdirmeli dondurma Metal örtme
492
Metal örtüler Metalografi numunesi
Metal örtüler: Metal coatings Metalbilimsel değişimler: Metallurgical
Metal özellikleri: Metal properties changes
Metal özütleme: Metal extraction Metalbilimsel dizgeler: Metallurgical
Metal para: Mintage; Coin systems
Metal para deneyi: Coin test Metalbilimsel inceleme: Metallurgical
Metal parlatıcılar (madde): Metal study
polishes Metalbilimsel işlem: Metallurgical
Metal perde: Apron treatment
Metal püskürtme: Metal spraying; Metalbilimsel pota ocağı: Ladle
Metallizing (=Spray metallizing) metallurgical furnace
Metal püskürtümlü kalıplama: Metal Metalbilimsel süreç: Metallurgical process
injection moulding Metalbilimsel yapı: Metallurgical
Metal refrakterler: Metallic refractories structure
Metal renklendirme: Metal colouring Metalci: Metalsmith
Metal renkleri: Metallic colours Metaldışı: Nonmetal ( = Nonmetallic )
Metal sac: Metal sheet Metaldışı gereçler: Nonmetal materials;
Metal sıkıt: Metal compact Nonmetallic materials
Metal sız(dır)ması: Metal infiltration Metaldışı kalıntılar: Nonmetallic
Metal süzgeci: Core strainer inclusions
Metal şerit: Metal strip Metaldışı kaplama: Nonmetallic coating
Metal talaşı: Metal chips Metal-dışık dizgeleri: Metal-slag systems
Metal tel: Metal wire Metale ilişkin: Metallic
Metal temizleme: Metal cleaning Metalik levhalı hematit: Specularite
Metal testeresi: Metal saw Metalle kaplama: Metallization
Metal tozları: Metal powders Metalleme: Metallizing (=Spray
Metal tozu topaklama: Fritting metallizing); Metallization
Metal tutturma: Metal bonding Metallenmiş: Metallized
Metal tutturma gereci: Metal bonding Metallenmiş yüzey: Metallized surface
material Metallerarası: Intermetallic
Metal tuzu içeren: Metalline Metallerarası bileşik: Intermetallic
Metal verimi: Metal recovery compound
Metal yamama: Metal facing Metallerarası evre: Intermetallic phase
Metal yıkama eriyiği (fırın içi): Wash Metalleşmiş topak: Metallized pellet
metal melt Metalli: Metalliferous; Metallic
Metal yorulması: Metal fatigue Metalli örgensel bırakım: Metallo-organic
Metal zırh: Plating deposition (MOD)
Metal zıvana: Bush Metalli örgensel kimyasal buhar
Metalbilim: Metallurgy bırakımı: Metal-organic chemical vapour
Metalbilim araştırması: Metallurgical deposition (MOCVD)
research Metalli örgenseller: Metal-organics
Metalbilimci: Metallurgist Metalli seramik: Cermet
Metalbilimsel: Metallurgical Metalografi: Metallography
Metalbilimsel araştırma: Metallurgical Metalografi numunesi: Metallographic
research specimen
493
Metalografi numunesi hazırlama Metre çevrimi
494
Metre dizgesi Mıknatıs kuvvet mikroskopisi
Metre dizgesi: Metric system (SI) Mezure: Tape measure
Metre kare: Square meter Mezür: Measuring cylinder
Metre kilogram saniye (MKS): Meter- Mıcırlı kok: Small coke
kilogram-second (MKS) Mıh: Nail
Metre mum (lümen / m): Lux ( lx) Mıhlama: Transfixing; Pinning
Metre’ye ilişkin: Metric Mıhlanık: Pinned
Metrik: Metric Mıhlanık dislokasyonlar: Pinned
Metrik ton (=1000 kg): Metric ton dislocations
Metro: Metro; Underground railway; Mıhlanmış: Pinned
Subway Mıknastıs alaşımı: Permalloy™
Metronom: Metronome Mıknatıs: Magnet
Mevcut mal: Supply Mıknatıs: Nonmagnetic
Mevki tayin radarı: Short range Mıknatıs akı çizgisi: Magnetic flux line
navigation (SHORAN) Mıknatıs akı yoğunluğu: Magnetic flux
Meyan balı (=Meyan şekeri): Liquorice density (=Magnetic induction) (B)
(=Liqurish) Mıknatıs akısı: Magnetic flux
Meyer değişmezi: Meyer’s constant Mıknatıs alan yeğinliği: Magnetic field
Meyer sertlik deneyi: Meyer hardness test strength (H)
Meyil: Bevel Mıknatıs alan yöneyi: Magnetic field
vector
Meyilli çakılmış çivi: Toe nail
Mıknatıs alanı: Magnetic field
Meyilli kazık: Batter pile
Mıknatıs alanı giderimi: Magnetic field
Meyonit: Meionite cancellation
Meyve kabuğu: Rind Mıknatıs bilimi: Magnetics
Meyve sıkıcı: Fruit juicer Mıknatıs birimleri: Magnetic units
Meyve şekeri: Fruit sugar; Invert sugar; Mıknatıs bobini: Magnetic coil
Laevulose; Fructose Mıknatıs çekirdeği: Magnetic core
Meyve tabağı: Fruit nappy Mıknatıs çelikleri: Magnet steels
Meyveli gazoz: Soda pop Mıknatıs deneyi: Magnetic test
Meyveli şeker: Lollipop (=Lolly) Mıknatıs devresi: Magnetic circuit
Meyvenin etli bölümü: Pepo Mıknatıs doyumluluğu: Magnetic
Meyzer (uyarılmış ışınım salımlı mini saturation
dalga yükseltici): Maser (=Microwavw Mıknatıs döngüsü: Magnetic moment
Amplification by Stimulated Emission of Mıknatıs düzdönmesi: Magnetic gyration
Radiation)
Mıknatıs fırılları (atom): Magnetic spins
Mezar: Tomb; Grave; Footstone; Mıknatıs geçikimi: Magnetic hystresis
Gravestone
Mıknatıs gereç: Antiferromagnetic
Mezartaşı: Tombstone material
Mezat: Auction; Vendue Mıknatıs histeresizi: Magnetic hysteresis
Mezbaha: Abattoir Mıknatıs ibresi: Magnetic needle
Mezbele: Hovel Mıknatıs iğnesi: Magnetic needle
Mezitil oksit: Mesityl oxide Mıknatıs kelepçesi (e.m): Magnetic yoke
Mezon (atom): Meson Mıknatıs kuvvet mikroskopisi: Magnetic
Mezuniyet: Graduation force microscopy
495
Mıknatıs kuvveti Mıknatıslılığı giderme
496
Mıknatıslılığı giderme eğrisi Mıknatıstaşı
Mıknatıslılığı giderme eğrisi: Mıknatıssal gecikim çevrimi: Magnetic
Demagnetization curve hysteresis loop
Mıknatıslılığı giderme erki: Mıknatıssal gecikim yitikleri: Magnetic
Demagnetization energy hysteresis losses
Mıknatıslılık: Magnetism Mıknatıssal geçirgenlik (μ= B/H]:
Mıknatıslılık değişim noktası: Magnetic Magnetic permeability (μ)
change point (=Cunepoint) Mıknatıssal hidrodinamik:
Mıknatıslılık dönüşüm noktası: Magnetic Magnetohydrodynamics
transformation point Mıknatıssal ışık bilgisi: Magneto-optics
Mıknatıslılık nicem sayısı: Magnetic Mıknatıssal ikiucaylı: Magnetic dipole
quantum number Mıknatıssal ikiucaylı döngüsü: Magnetic
Mıknatıslılık yeğinliği: Intensity of dipole moment
magnetisation Mıknatıssal irkilem: Magnetic induction
Mıknatıslılık yeğinliği: Magnetic intensity (=Magnetic flux density)
Mıknatıslılıkölçer: Magnetometer Mıknatıssal kimya: Magnetochemistry
Mıknatıssal: Magnetic Mıknatıssal merkezleme: Magnetic
Mıknatıssal akı: Magnetic flux alignment
Mıknatıssal alan göstergeci: Mıknatıssal ögeler: Magnetic elements
Magnetoscope Mıknatıssal özellikler: Magnetic
Mıknatıssal bölgecikler: Magnetic properties
domains Mıknatıssal rezonanslı kuvvet
Mıknatıssal büzülüm: Magnetostriction mikroskopisi: Magnetic resonance force
Mıknatıssal büzülüm erki: microscopy
Magnetostrictive energy Mıknatıssal statik: Magnetostatics
Mıknatıssal Curie sıcaklığı: Magnetic Mıknatıssal statik erk: Magnetostatic
Curie temperature energy
Mıknatıssal çevrim: Magnetic cycle Mıknatıssal tepki: Magnetic response
Mıknatıssal çınlanım: Magnetic Mıknatıssal ucaylanma: Magnetic
resonance (MR) polarization
Mıknatıssal çözümlemeli inceleme: Mıknatıssal yaşlan(dır)ma: Magnetic
Magnetic analysis inspection ageing
Mıknatıssal direnç: Reluctance Mıknatıssal yüksüren: Magnetomotive
Mıknatıssal dirençlilik: Reluctivity Mıknatıssavar: Antiferromagnetic
Mıknatıssal doyumluluk: Magnetic Mıknatıssavar gereç: Antiferromagnetic
saturation material
Mıknatıssal döngü: Magnetic moment Mıknatıssavar yatkınlık:
Mıknatıssal dönüşüm: Magnetic Antiferromagnetic susceptibility
transformation Mıknatıssavar yönserlik:
Mıknatıssal ekdirenç: Magneto resistance Antiferromagnetic anisotropy
Mıknatıssal elektrik: Magnetoelectricity Mıknatıssavarlık: Antiferromagnetism
Mıknatıssal endükleme: Magnetic Mıknatıssızlaştırılmış: Demagnetized
induction (=Magnetic flux density) Mıknatıssızlaştırma: Degaussing
Mıknatıssal endüksiyon birimi: Tesla (=Demagnetization)
Mıknatıssal gecikim: Magnetic hysteresis Mıknatıstaşı: Loadstone (=Lodestone)
497
Mıknatıstaşı Mikrodalga mikroskopisi
498
Mikrodalga ocağı Mil doğrultma
Mikrodalga ocağı: Microwave oven Mikroplazma: Microplasma
Mikrodalgalı bağlama: Microwave joining Mikroplu: Septic
Mikrodalgalı görüngegözlemi: Mikropluluk: Septicity
Microwave spectroscopy Mikroprob: Microprobe (=Electron beam
Mikrodalgalı görüngegözler: Microwave microprobe analyzer)
spectroscope Mikropsuz: Antiseptic
Mikroelektronik bilimi: Microelectronics Mikropsuz: Sterile; Germfree; Germless;
Mikroelektronik üretimi: Microelectronic Aseptic; Axenic; (tıp) Sanitary
fabrication Mikroradyografi: Microradiography
Mikrofon: Microphone Mikrosertlik: Microhardness
Mikrofon siperi: Gobo Mikrosertlik deneyi: Microhardness test
Mikrografi: Micrography Mikrosertlik ölçeri: Microhardness tester
Mikroişlemci: Microprocessor Mikrosertlik ölçümü: Microhardness
Mikrokalorimetre algılayıcı: measurement
Microcalorimeter detector Mikroskoba ilişkin: Microscopic
Mikrokozmik tuz: Microcosmic salt Mikroskop: Microscope
Mikrolag: Microlug Mikroskop borusu: Microscope tube
Mikrolif: Microfibre Mikroskop camı: Microscopic glass
Mikrolin: Microcline Mikroskop kapak camı: Cover glass
Mikrolit: Microlite Mikroskop kapatıcı/obtüratörü:
Microscope shutter
Mikrom (10-6 ohm): Microhm
Mikroskop tabanı: Microscope base
Mikrometre (ölçüm aygıtı): Micrometer
Mikroskopla ameliyat (tıp): Microsurgery
(=Micron)
Mikroskopla büyütüp kesmek (tıp):
Mikrometreli oküler: Micrometer
Micrugy
eyepiece
Mikroskopla inceleme: Microscopic
Mikron (=10-6 m): Micron (mm) examination; Microscopy
Mikronaltı parçacıklar: Submicrons Mikrosüzme (seramik tozları):
Mikronaltılar: Submicrons Microfiltration
Mikronölçer: Micrometer Mikrosüzgeç: Microfilter
Mikronölçerli gözmerceği: Micrometer Mikro-tester (özel sertlikölçer): Mikro-
eyepiece tester
Mikroorganizmalar: Microrganisms Mikrotom (=ince dilici): Microtome
Mikrop: Germ; Microbe Mikrotom bıçağı: Microtome knife
Mikrop öldüren (ilaç): Microbicit Miksedema (tıp): Myxedema
Mikrop öldürme (tıp): Disinfection Mikser (çelik): Mixer
Mikrop öldürücü: Disinfectant; Germ- Miktar: Quantity; Amount
killer; (ilaç) Antiseptic; (madde) Miktar belirtme: Quantification
Germicide; (tıp) Sterilant; (tıp) Germ- Mil: Pivot; Mandrel; Shaft; Pintle; Sullage;
killer Spindle
Mikrop öldürücülük (tıp): Antisepsis Mil (=1609.35m): Mile
Mikrop taşıyıcı (tıp): Germ-carrier Mil (mak): Arbor
Mikropegmatit: Micropegmatite Mil dirseği: Cam
Mikroplardan arındırma: Sterilization Mil doğrultma: Shaft straightening
499
Mil doğrultma basgacı Minican (=Mikrop)
500
Minican kıran (ilaç) Moebius süreci (Ag)
Minican kıran (ilaç): Bactericide Moça taşı: Mocha stone
Minicanlar (tıp): Bacteria Moda: Trend; Fashion
Minicanlılar: Microrganisms Modakrilik (yapay çoğuz ipliği):
Minidalga: Microwave Modacrylic
Minidevre: Microcircuit Modası geçmiş: Unfashionable
Minigöze (tıp): Microcyte Modası geçmiş giysiler: Unfashionable
Minigözlem ameliyatı: Microsurgery clothes
Model: Template; Specimen; Sample;
Minikesim (tıp): Microdissection
Preform; Model; Norm; (döküm) Pattern
Minikürecikler: Microspheres
Model alaşımı (döküm): Pattern metal
Minilif: Microfibril
Model alçısı (döküm): Pattern plaster
Minimum (=en az): Minimum
Model bağlama plakası (döküm):
Miniörüt: Microlite Matchplate
Minnacık: Nano Model çatkısı: Pattern assembly
Minnesotait: Minnesotaite Model çıkarma mandalı: Draw peg
Minozit: Mizzonite Model çıkarma vidası (döküm): Draw
Minüskül: Miniscule screw
Minyatür: Miniature Model çizimi: Pattern layout
Minyum: Minium Model gereçleri: Pattern materials
Mira (topoğrafya): Levelling rod Model girintisi: Crush bead; Crush strip
Misel: Micelle Model konikliği: Pattern draft
Mishmetal (%50Ce+%50La+Ne+): Model kumu: Facing sand
Mischmetal Model payı (döküm): Pattern allowance
Misina: Fishline; Gut Model plâkası (döküm): Rapping plate
Misket: Mig (=Migg; Miggle); Ball; (gülle) Model taslağı (döküm): Pattern draft
Grapeshot Model üretimi (döküm): Rigging
Misket limonu: Lime Modelhane (döküm): Patternshop
Mispik: Mispickle Modelin döküme yapışma izi (döküm):
Mitokondriyumlar: Mitochondrid Sticker
Mitscherlich yasası: Mitscherlich’s law Modell sayısı (aşınma): Modell number
Miyelin: Myelin Modem: Modem
Miyelin kılıfı (tıp): Myelin sheath Moderatör: Moderator
Miyograf (tıp): Myograph Modern: Modern
Miyop (tıp): Short-sighted; Nearsighted; Modernleştirme: Modernization
Myope Modül (mat): Modulus
Miyopluk (tıp): Myopia (=Myopy) Modül (mek.): Module
Miyosin: Myosin Modül çakısı: Gang milling cutter
Miyoskop (tıp): Myoscope Modüle edilmemiş: Unmodulated
Miyotom (tıp): Myotome Modüllü: Modular
Mizan: Trial balance Moebius elektroliz süreci: Moebius
Mobilya: Furniture electrolytic process
Mobilyalı: Furnished Moebius gözesi (Ag): Moebius cell
Mobilyasız: Unfurnished Moebius süreci (Ag): Moebius process
501
Moffat süreci (çelik) Molekülsel zar
502
Molibdat Monotektikaltı
Molibdat: Molybdate Mollerleme (özel aluminyum emdirme
Molibden: Molybdenum işlemi): Mollerising
Molibden alaşımları: Molybdenum alloys Molotof kokteyli (patlar şişe): Molotov
Molibden beşklorür: Molbdenium 5- cocktail
chloride Moloz: Debris; Rubble; (maden) Mullock
Molibden bileşikleri: Molybdenum Moment sakınımı: Conservation of
compounds momentum
Molibden çubuğu: Molybdenium rod Momentum (fiz.): Momentum
Molibden ikibromür: Molybdenium 2- Monalbit: Monalbite
bromide Monazit: Monazite
Molibden ikisilis: Molybdenum disiliside Monazit kumu: Monazite sand
Molibden ikisülfür: Molybdenum Mond gazı: Mond gas
disulfide Mond süreci (Ni): Mond process
Molibden ikisülfürlü yağlayıcı: Monel metali (%67Ni+%28Cu+Fe):
Molybdenum disulfide lubricant Monel metal
Molibden karbür: Molybdenum carbide Monell süreci (çelik): Monell process
Molibden katısı: Molybdenum solid Mongolizm (tıp): Down’s syndrome
Molibden oksit: Molybdenum oxide Monitor: Monitor
(=Molybdic oxide) Monki soğutucu (y. fırın): Monkey cooler
Molibden teli: Molbdenium wire Monofraks: Monofrax
Molibden temelli yüksek hız çelikleri: Monogram: Monogram
Molybdenum base high speed steels
Monohidrat: Monohydrate
Molibden tozu: Molybdenium powder
Monokini: Tank suit
Molibden üçbromür: Molybdenium 3-
bromide Monoklinik: Monoclinic
Molibden üçoksit: Molybdenum trioxide Monoklinik kristal: Monoclinic crystal
Molibden varak: Molybdenium foil Monokromatik objektif: Monochromatic
objective
Molibden-demir alaşımları:
Molybdenum-iron alloys Monokromatör: Monochromator
Molibdenit: Molybdenite Monoks: Monox
Molibdenli: Molybdenous; Molybdenic Monolitik astar: Monolithic lining
Molibdenli alaşım çelikleri: Molybdenum Monomer: Monomer
alloy steels Monoray: Monorail
Molibdenli çelikler: Molybdenum steels Monosakkarit: Monosaccharide
Molibdenli demir önalaşımı: Monosit (tıp): Monocyte
Ferromolybdenum Monosodyum glutamat: Monosodium
Molibdenli sıcak iş takımı çelikleri: glutamate (MSG)
Molybdenum hot-work tool steels Monotektik: Monotectic
Molibdenli yüksek hız takım çelikleri: Monotektik denge: Monotectic
Molybdenum high speed tool steels equilibrium
Molibden-mangan süreci: Moly- Monotektik noktası: Monotectic point
manganese process Monotektik tepkimesi: Monotectic
Molibdin: Molybdena (=Molybdine) reaction
Molit: Molyte Monotektikaltı: Hypomonotectic
503
Monotektiküstü Motor hasarı
504
Motor kapağı Mushet çeliği
Motor kapağı: Engine hood Muhtelif: Various
Motor onarımı: Engine repair Muhteşem: Superb
Motor revizyonu: Engine overhaul Muhtıra: Memorandum
Motor seri numarası: Engine serial Mukavement: Strength
number Mukavva: Carton; Chipboard; Paperboard;
Motor şaftı: Engine shaft Pasteboard; Scaleboard
Motor şasisi: Engine frame Mukoprotein: Mucoprotein
Motor tahrikli: Motor-driven Mukoza: Mucosa
Motor vuruntusu: Engine knock Mulit: Mullite
Motor yağı: Engine oil Mulitli zirkonya: Mullite-zirconia
Motor yağı çanağı: Oil pan Multivitamin: Multivitamin
Motor yağlığı: Crankcase Mum: Bougie; Candle; Paraffin wax; Wax
Motor yenilemi: Engine overhaul candle
Motorbot: Motorboat Mum (ışık şiddeti birimi): Candela
Motorlu: Motorized; Motor-driven Mum dibi: Stub
Motorlu bisiklet: Motorbike Mum dirençli (cama asitle dekor): Wax
Motorlu bot: Motorboat resist
Motorlu kasnak: Power reel Mum fitili: Candlewick
Motorlu kayık: Motorboat Mum giderme: Dewaxing
Motorlu kızak: Snowmobile Mum model (döküm): Wax pattern
Motorlu numune tablası: Motorized stage Mum yağı: Tallow
Motorlu taşıt: Motor vehicle Mumdan yapılmış: Waxen
Motor-üreteç düzeneği: Motor-generator Mumlanmış: Waxed
set Mumlanmiş ayakkabı sicimi: Waxed end
Motosiklet: Motorcycle Mumlu: Waxen; Waxed; Waxy
Motramit: Mottramite Mumlu bez: Cerecloth
Mozaik: Mosaic Mumlu kumaş boyama: Batik (=Battik)
Mozayik altını: Mosaic gold Mumluk camı: Candle shade; Hurricane
Mozayik örüt: Mosaic crystal shade
Mozayik yapı: Mosaic strucuture Mumluk halkası: Bobeche
Mozayikcilik: Tesselation Mumluk mum: Candle wax
Mozayiklerle süsleme sanatı: Tesselation Mumluluk: Waxiness
Möbius şeridi (geom.): Möbius strip Mumya: Mummy
Muamele: Transaction Munsell değeri (ışık): Munsell value
Muayene: Inspection Muntazam: Regular; Harmonious; Orderly
Muayene çekici (tıp): Plexor (=Plessor) Muntz metali (3Cu+2Zn): Muntz metal
Muayenehane (tıp): Surgery Muon (atom): Mu-meson (=Muon)
Muazzam: Voluminous Murakami ayıracı (çelik): Murakami’s
Mufla fırını: Muffle furnace reagent
Muhafaza: Casing Murex süreci: Murex process
Muhafaza kutusu: Container Musandra: Sideboard
Muhakkak: Unquestionable Mushet çeliği: Mushet steel
505
Muska Mühendislik yayınları
506
Mühlet Müzik teli ölçeği
Mühlet: Time limit Müşterek: Joint; Common
Mühür: Stamp; Seal Müşterek girişim (iş): Joint venture
Mühür mumu: Sealant Müşteri: Customer
Mühürleme: Sealing Müşteri hizmetleri: Customer service
Mükerrer: Recurrent Müşteri istemleri: Customer requirements
Müldebağ (cam): Neck mould; Neck ring; Mütasyona yolaçan (tıp): Mutagenic
Finish mould Mütasyonlaşım: Mutageneicity
Müldebağ kollarının ileri geri çalışması Mütevelli: Trustee
(cam): Invert mechanism Müzakere: Negotiation
Müldebağ kolu (cam): Neck ring holder Müzik: Music
Müldefon (cam): Bottom plate Müzik akort aygıtı: Diapason
Müleyyin (ilaç): Laxative Müzik teli: Music wire
Mülitli porselen: Mullite porcelain Müzik teli ölçeği: Music wire gauge
Mülitli refrakterler: Mullite refractories
Mülitli seramik eşyalar: Mullite
whiteware
Mülkiyet: Tenure
Mültipleks (elekt.): Multiplex
Mümetal: Mumetal
Müptela: Addict
Mürdesenk: Litharge
Mürdesenk camı: Litharge glass
Mürekkep: Ink
Mürekkep balığı süreci: Cuttlefish process
Mürekkep boyası: Ink colour
Mürekkep kalemi: Pen
Mürekkep lekesi: Blot
Mürekkep püskürtmü: Inkjet
Mürekkep püskürtümlü yazıcı: Ink-jet
printer
Müsademe: Percussion
Müsademe düzeni: Percussion mechanism
Müsademe kovanı: Percussion cap
Müsademeli atış: Percussion fire
Müsademeli tapa: Percussion fuse
Müsekkin: Painkiller
Müsekkin (ilaç): Paregoric
Müshil: Hydragogue
Müstakil tahrikli role: Individually driven
roller
Müstecir: Lessee
Müsvette: Manuscript
507
N
Na-Al-Ca silikat: Labradorite Namlu: Gun barrel
Nabarro-Herring sürünme işleyimi: Namlu ağzı: Muzzle
Nabarro-Herring creep mechanism Namlu çeliği (top): Gun barrel steel
Nabarro-Herring sürünmesi: Nabarro- Namlu deliği: Gun bore
Herring creep Namlu delme: Gundrilling
Nabarro-Herring yayınımlı sürünmesi: Namlu temizleme çubuğu: Ramrod
Nabarro-Herring diffusion creep Nankin (pamuklu Çin kumaşı): Nankeen
Nabız (tıp): Pulsation; Spigot Nanoaygıtlar: Nanodevices
Nabız atışı: Pulsation Nanoborucuklar: Nanotubes
Nabız eğrisi (tıp): Kymogram Nanocurie (10-9 curie): Nanocurie (nC)
Nabızölçer (tıp): Kymograph Nanoevreli seramikler: Nanophase
(=Cymograph); Sphygmus (=Pulse) ceramics
Nabızyazar (tıp): Sphygmomanometer Nanofarad (10-9 farad): Nanofarad (nF)
Nabza ilişkin (tıp): Sphygmograph Nanofotonik bilimi: Nanophotonics
Nacak: Hatchet; Hand axe Nanogereçlerin elektron kırınımı:
NaCl yapısı: NaCl structure Electron nanodiffraction
Nadir: Uncommon; Scarce; Rare Nanogold (1.4 nm boyutlu altın
Nadir toprak metalleri: Rare-earth metals parçacıkları): Nanogold™
(=Rare-earths) Nanohenry (10-9 henry): Nanohenry (nH)
Nafile: Unprofitable Nanoiz (sertlik izi): Nanoindentation
Nafta: Naphtha Nanoizacar: Nanoindenter
Naftalin: Mothball; Naphthalene Nanokarmalar: Nanocomposites
Naftalinli: Naphthalic Nanokırınım: Nanodiffraction
Naften: Naphthene Nanokristaller: Nanocrystals
Naftol: Naphthol Nanomakinalar: Nanomachines
Nanometre: Nanometer
Nagyagit: Nagyagite
Nanometre (10-9 metre): Nanometer (nm)
Nağme: Tune
Nanometre boyutlu elektron demeti:
Nakil hattı (elekt.): Transmission line Nanometer-sized electron beam
Nakit akışı: Cash flow Nanometre boyutlu elektron sondası:
Nakit para: Cash Nanometer-sized electron probe
Nakletme: Haulage Nanometre boyutlu yapı geliştirme:
Nakliyatçı: Mover Nanolithography
Nakliye: Freight; Transportation Nanometre boyutlu yapılar: Nanometer-
Nakliye sigortası: Freight insurance sized structures
Nakrit: Nacrite Nanooptoelektronik aygıtları:
Nanooptoelectronic devices
Nal: Horseshoe
Nanooptoelektronik bilimi:
Nalbant: Blacksmith Nanooptoelectronics
Nalbur: Ironmonger Nanoölçümsel yapı: Ultrastructure
Nalburiye: Ironmongery Nanoörütler: Nanocrystals
Nalburluk: Ironmongery Nanoparçacık: Nanoparticle
Nalın: Sabot Nanoparçacık inceleme: Nanovid
Nalorfin: Nalorphine microscopy
Nanoparçacıklar Nem çeken
Nanoparçacıklar: Nanoparticles Navlun: Freight; Shipping document
Nanosaniye (10-9 saniye): Nanosecond Naylon epoksiler: Nylon-epoxies
(nsec) Naylon plastikler: Nylon-plastics
Nanosonda: Nanoprobe Naylonlar: Nylons
Nanosonda kullanımı: Nanoprobe mode Nazari: Hypothetical
Nanosüzgeç: Nanofiltre Nazarlık: Amulet
Nanosüzme: Nanofiltration Ne olduğu bilinmeyen: Unaccounted-for
Nanoteknoloji: Nanotechnology Neceftaşı: Fluorite; Quartz
Nanoteknoloji ahlâkı: Ethics of Neceftaşı kafesi: Fluorite lattice
nanotechnology Nedeni bilinmeyen (hastalık):
Nanoteller: Nanowires Idiopathical
Nanotellerin taşınım özellikleri: Neden-ve-etki çizgesi: Cause-and-effect
Transport properties of nanowires diagram
Nanovid mikroskopisi: Nanovid Neel kuramı (ferrimıknatıslılık): Neel
microscopy theory
Nanowatt (10-9 watt): Nanowatt (nW) Neel sıcaklığı (seramikler): Neel
temperature
Nanoyapılar: Nanostructures
Nefelin: Nepheline
Nanoyapılı gereçler: Nanostructured
materials Nefelin siyenit: Nepheline syenite
Napalm: Napalm Nefelinit: Nephelinite
Nefelinli bazalt: Nephelinite
Napalm bombası: Napalm bomb
Nefes (tıp): Breath
Napoli sarısı: Naples yellow
Nefes alma: Breathing
Nar çiçeği rengi: Vermilion
Nefes borusu: Bronchus; (tıp) Trachea;
Nar kırmızısı (renk): Garnet Windpipe
Nar şurubu: Grenadine Nefes darlığı (tıp): Asthma; Phtisic;
Narenciye: Hesperidium Dyspnea; Hypopnea
Narenciyecilik: Citriculture Nefes tıkanması: Apnea
Nargile: Hubble-bubble; Water pipe Nefesli çalgı: Wind instrument
Narin: Tender; Frangible Nefrit: Nephrite
Narkotik: Narcotic Nefron (tıp): Nephron
Narkoz: Narcosis Neft: Naphtha
Narsin: Narceine Neft yağı: Oil of turpentine
Nartaşı: Garnet Negatif (tıp): Negative
Nasır (tıp): Callus; Callosity Nehir deseni (kırık yüzey): River pattern
Nasırlaşma: Keratosis; (tıp) Nehir ve kolları: WaterSystem
Hyperkeratosis Nekahat: (hastalık) Recuperation; (tıp)
Nasicon seramikleri: Nasicon ceramics Meiosis
Natalit (% 95 alkol+eter): Natalite Nekroz (tıp): Necrosis
Natroalunit: Natroalunite Nem: Moisture; Humidity
Natrolit: Natrolite Nem algılayıcıları: Humidity sensors
Natron: Natron Nem buhar geçişimi: Moisture vapour
Navier-Stokes denklemi: Navier-Stokes transmission
equation Nem çeken: Humectant
509
Nem dengesi Nesne uzaklığı (mikroskop)
510
Nesnecik Nicemleme
Nesnecik: Corposcule Newton’un ağdalılık yasası: Newton’s
Nesnecik kuramı: Corpuscular theory laws of viscosity
Nesneciksel: Corpuscular Newton’un devinim yasaları: Newton’s
Nesnel düzlem: Object plane laws of motion
Nesnel mercek: Nosepiece; Objective; Newton’un mercek denklemi: Newton’s
Objective glass; Objective lens lens equation
Nesnel mercek açıklığı: Objective Newton’un soğuma yasası: Newton’s laws
aperature of cooling
Nesnel mercek açıklığı (TEM): Objective Nezle: Cold
diaphragm Nicaro süreci (Ni): Nicaro proces
Nesnel mercek açıklığı güdümü (TEM): Nicel: Quantitative; (mat) Cardinal
Objective aperture control Nicel (=sayısal): Colligative
Nesnel mercek diyaframı (optik mik.): Nicel çözümleme: Quantitative analysis
Objective diaphragm Nicel işlem (mat.): Quantic
Nesnel mercek prizması: Objective prism Nicel metalografi: Quantitative
Nesnel nokta: Object point metallography
Nessler çözeltisi (amonyak tanır): Nicel metalyapıbilim: Quantitative
Nessler’s solution metallography
Neşter (tıp): Bistoury; Lancet Nicel mikroçözümleme: Qualititative
Net: Net microanalysis
Net kâr: Net profit Nicel ölçüm: Quantitative measurement
Net tonaj (gemi): Net tonnage Nicel özellikler: Colligative properties
Net ulusal gelir: Net national product Nicel sertleşebilirlik: Quantitative
Net-biçimli dövme: Net-shape forging hardenability
Nete yakın biçimde döküm: Near-net- Nicel tepkime: Quantitative reaction
shape casting Niceleme: Quantification
Nete yakın biçimleme: Near-net-shaping Nicelik: Quantity
Nete-yakın-biçim: Near-net-shape Nicelik sayısı: Cardinal number
Netlik derinliği: Depth of focus Nicelten (mat.): Quantifier
Neumann kuşakları (çekme deneyi): Nicem: Quantum
Neumann bands Nicem atlaması (atom): Quantum jump
Neumann-Kopp kuralı: Neumann-Kopp Nicem durumu (fiz.): Quantum state
rule
Nicem düzeyi (atom): Quantum level
Newton: Newton (N)
Nicem fiziği: Quantum physics
Newton ağdalı akışkanı: Newtonian
viscous fluid Nicem istatistiği: Quantum statistics
Newton ağdalığı katsayısı: Newtonian Nicem kuramı (fiz.): Quantum theory
viscosity coefficient Nicem kuyusu (fiz.): Quantum well
Newton ağdalılığı: Newtonian viscosity Nicem noktaları (yarıiletken): Quantum
Newton akışkanı: Newtonian fluid dots
Newton halkaları (ışık): Newton’s rings Nicem sayıları (fiz.): Quantum numbers
Newton mekaniği: Newtonian mechanics Nicem teli (yarıiletken): Quantum wire
Newton viskositesi: Newtonian viscosity Nicem verimliliği: Quantum efficiency
Newton yasasına uymayan akışkan: Non- Nicem verimliliği: Quantum yield
Newtonian fluid Nicemleme: Quantization
511
Nicemsel elektronik Nikel temelli ısı dirençli alaşımlar
512
Nikel temelli üstünalaşımlar Nitelik düşürme
Nikel temelli üstünalaşımlar: Nickel-base Nikris (tıp): Podagra
superalloys Nilvar (%36Ni içerikli alaşım ): Nilvar
Nikel temelli yüksek sıcaklık alaşımları: Nimonik alaşımlar: Nimonic alloys
High-temperature nickel-base alloys Nimonikler: Nimonics
Nikel titan alaşımları: Nickel-titanium Niobit: Niobite (=Columbite)
alloys
Nipel: Nipple
Nikel titan dizgesi: Nickel-titanium Nipkow çarkı: Nipkow disk
system
Nirengi: Triangulation
Nikel titan evre çizgesi: Nickel-titanium
phase diagramme Ni-resist dökme demir: Ni-resist cast iron
Nikel topakları: Nickel pellets Nisaiye (tıp): Gynecology
Nisap: Quarum
Nikel tozu: Nickel powder
Nisbet: Ratio
Nikel varağı: Nickel foil
Nistatin: Nystatin
Nikel yapraksısı: Nickel flake
Nişadır: Sal ammoniac
Nikel yerine geçen metaller: Nickel
substitutes Nişadırlı kalay kaplama: Salt ammoniac
tinning
Nikele daldırma (kaplama): Nickel
dipping Nişan: Medal (=Medallion)
Nikelin: Nickeline Nişan çizgisi (tüfek): Line of sight
Nikelin sülfürlü dışığı: Nickel matte Nişan hattı: Line of fire (=Line of sight)
Nişankes: Marking gauge
Nikelleme: Nickeling
Nişasta: Amylum; Fecula
Nikelleme tuzları: Nickeling salts
Nişasta kola: Starch
Nikelli: Nickeliferrous
Nişastalaşma: Amylogenesis
Nikelli cevherler: Niceliferous ores
Nişastalı: Amylaceous
Nikelli çelikler: Nickel steels
Nişastanın şekere dönüşümü: Amylolysis
Nikelli demir önalaşımı: Ferronickel
Nital (dağlayıcı ): Nital
Nikelli dökme çelikler: Nickel cast steels
Nitel: Qualitative
Nikelli dökme demirler: Nickel cast irons
Nitel çözümleme: Qualitative analysis
Nikelli ferrit: Nickel ferrite
Nitel deney: Qualitative test
Nikelli gümüşler: Nickel-silvers
Nitel inceleme: Inspection by attributes
Nikelli kromlu çelikler: Nickel-chromium
Nitelendirme: Characterization
steels
Nitelik: Attribute; Attribution; Grade;
Nikelli kromlu molibdenli çelikler: Quality; Qualification
Nickel-chromium-molybdenum steels
Nitelik belirteci: Quality characteristic
Nikelli molibdenli çelikler: Nickel-
molybdenum steels Nitelik çemberleri: Quality circles
Nikelli pirinç: Nickel brass Nitelik denetim çizelgeleri: Quality
control charts
Nikelli tunç: Nickel bronze
Nitelik denetim süreci: Quality control
Nikelsizleşme: Denickelification process
Nikol prizması: Nicol prism Nitelik denetimi: Quality control
Nikolit: Kupfernickel (=Niccolite) Nitelik denetimi bölümü: Quality audit;
Nikotin: Nicotine Quality control department
Nikotin asidi: Nicotinic acid (=Niacin) Nitelik doğrulaması: Quality verification
Nikotinamid: Nicotinamide Nitelik düşürme: Downgrade
513
Nitelik el kitabı Niyobyum çubuk
514
Niyobyum etoksit Normagal
Niyobyum etoksit: Niobium ethoxide Nokta zımbası: Centre punch
Niyobyum florür: Niobium fluoride Noktadan delme: Spot drilling
Niyobyum ikiborür: Niobium diboride Noktadan noktaya denetim: Point-to-
Niyobyum ikioksit: Niobium dioxide point control
Niyobyum karbonitrür: Niobium carbo- Noktalı: Dotted
nitride Noktalı haritalama: Dot mapping
Niyobyum karbür: Niobium carbide Noktalı klişe: Halftone
Niyobyum nitrür: Niobium nitride Noktalı virgül: Semicolon
Niyobyum oksit: Niobium oxide Nokta-nokta (basım): Dot-matrix
Niyobyum özütleme: Niobium extraction Noktasal birikim: Microsegregation
Niyobyum silis: Niobium silicide (=Interdendritic segregation coring)
Niyobyum tozu: Niobium powder Noktasal bozukluk (örüt): Point defect
Niyobyum varak: Niobium foil Noktasal çekinti (döküm):
Niyobyumlu çelikler: Niobium steels Microshrinkage
Niyobyumlu demir önalaşımı: Noktasal çözünürlük: Point resolution
Ferrocolumbium (=Ferroniobium) Noktasal durduraç (karanlık alan
Nobelyum (yapay ışınetkin öge): mikroskopisi): Patch stop
Nobelium Noktasal gerilim: Microstress
Noksan: Unfinished; Partial; Deficient; Noktasal gerinim: Microstrain
Absent; Incomplete
Noktasal gözeneklilik: Microporosity
Noksansızlık: Wholeness
Noktasal kaynak (ışık): Point source
Nokta: Period; Macula; Full stop; Point;
Spot; Dot Noktasal yansıtımlı mikroskop: Point
projection microscope
Nokta açısı (mek. işleme): Point angle
Nokta büyüklüğü: Spot size Noktasal yüzey temizleme (çelik): Spot
scarfing
Nokta çatlağı: Bruise; Star
Nomarski ayrımlı girişim mikroskopisi:
Nokta çıkıntılar(kaplama): Spotting out Nomarski differential-interference
Nokta deneyleri: Spot tests microscopy
Nokta kaynağı: Point welding (=Spot Nomarski mikroskopisi: Nomarski
welding); Spot weld microscopy
Nokta kaynağı tabancıları: Spot-welding Nomarsky girişim zıtlığı (optik):
guns Nomarsky interference contrast
Nokta kaynağı yapılabilir: Spot-weldable Nomarsky ikili prizması: Nomarsky
Nokta kaynağı yapılabilir metaller: Spot- biprism
weldable metals
Nomeit: Noumeite
Nokta kaynağı yapma: Spot welding
Nominal kapasite: Nominal capacity
Nokta kaynaklı: Spot welded
Nomograf: Nomograph
Nokta kaynaklı çelik: Spot welded steel
Nomogram: Nomogram (=Nomograph)
Nokta sayım yöntemi: Point counting
method Nonadekanoik asit: Nonadecanoic acid
Nokta sayımı: Point counting Norbergit: Norbergite
Nokta sondalar: Point probes Norbid: Norbide
Nokta tarama: Spot scanning Norepinefrin: Norepinephrine
Nokta yöntemi (yalazlı sertleştirme): Norm: Norm
Spot method Normagal: Normagal
515
Normal Numune alma yöntemi
516
Numune altlığı (mikroskop) NZP cam seramikleri
Numune altlığı (mikroskop): Mechanical Nükleaz: Nuclease
stage Nükleer: Nuclear
Numune aralığı: Sample range Nükleer enerji: Nuclear energy
Numune bozulumu (e-mikros): Specimen Nükleer engel (atom): Nuclear barrier
distortion Nükleer güç (devlet): Nuclear power
Numune cam: Proof (=Rod proof) Nükleer manyetik rezonans: Nuclear
Numune cam (fırından): Rod proof magnetic resonance (NMR)
Numune çubuğu: Specimen rod Nükleer metalurji: Nuclear metallurgy
Numune hazırlama: Sample preparation; Nükleer mıknatıslı rezonans
Specimen preparation spektroskopisi: Nuclear magnetic
Numune hazırlama aygıtı: Specimen resonance spectroscopy
processor Nükleer reaktör: Nuclear reactor
Numune hazırlama süreci: Specimen Nükleer reaktör malzemeleri: Nuclear
processing reactor materials
Numune ızgarası (e-mikros): Specimen Nükleer reaktör yakıtları: Nuclear reactor
grid (=Specimen screen) fuels
Numune kayması (TEM): Specimen drift Nükleer tepkimeci seramikleri: Nuclear
Numune kesme yüzeyi: Block face reactor ceramics
Numune kızağı: Stage Nükleer tepkimeç: Power reactor; Nuclear
Numune kızağı (e-mikros): Specimen reactor
stage Nükleer uygulama seramiği: Nuclear
Numune kirlenmesi (e-mikros)): ceramic
Specimen contamination Nükleer yakıt: Nuclear fuel
Numune konum yüksekliği (TEM): Nükleer yakıt kabı: Can
Specimen height Nükleik asitler: Nucleic acids
Numune odacığı (e-mikros): Specimen Nükleor: Nucleor
chamber Nükleosid: Nucleoside
Numune odacığı hava kilidi: Specimen Nükleotid: Nucleotide
airlock
Nüklid: Nuclide
Numune ortalaması: Sample mean
Nükseden: Recurrent
Numune pensesi: Tweezers
Nüksetme: Recurrence
Numune standart sapması: Sample
standart deviation Nüvesiz endüksiyon ocağı: Coreless
induction furnace
Numune tablası (mik.): Mechanical stage;
Stage Nüzul: Palsy
Numune tablası kıskacı (mikroskop): Nyquist kıstası: Nyquist criterion
Stage-clip NZP cam seramikleri: NZP glass-
Numune tablası ölçeri: Stage micrometer ceramics
Numune tablası taraması: Stage scanning
Numune tutucu (e-mikros): Specimen
holder
Numune yükü (e-mikros): Specimen
charge
Nüfus patlaması: Population explosion
517
O
Oba: Tent Oda tipi rejeneratör (cam): Box-type
Oberhoffer ayıracı (kaba dağlama): regenerator
Oberhoffer’s reagent Odak: Focus
Objektif: Objective Odak derinliği: Depth of focus
Obur: Voracious Odak düzlemi: Focal plane; Plane of focus
Oburluk: Bulimia; Polyphagia; (tıp) Odak kayması: Astigmatism
Voracity Odak noktası (optik): Focal point
Obüs: Howitzer Odak noktası (x-ışınları): Focal spot
Ocak: Furnace; Oven; Firebox; Fireplace Odak uzaklığı: Focal length
Ocak (cam): Heater Odak yalpalayıcı: Focus wobbler
Ocak astarı: Furnace lining Odakaltı: Underfocus
Ocak atımı: Burden Odaklama: Focalization; Focusing
Ocak bacası: Flue Odaklama aygıtı (x-ışınları): Focusing
Ocak boyutları: Furnace dimensions device
Ocak büyüklüğü: Furnace size Odaklama desteği: Focussing aid
Ocak curufu: Hearth cinder Odaklama ekranı: Focussing screen
Ocak çeliği: Flange steel (=Fire box steel) Odaklama kaçıklığı: Overfocusing
Ocak demiri: Dog iron Odaklanmamış: Out-of-focus;
Ocak dışığı: Hearth cinder Unfocussed
Ocak gelberisi: Rabble Odaklanmış: Focused
Ocak ızgarası: Grate Odaklanmış kızılötesi erke kaynağı:
Focused infrared energy (FIRE) welding
Ocak isi: Carbon black
Odaklanmış yükün demeti: Focussed ion
Ocak kapağı: Furnace door
beam
Ocak kaynağı: Furnace weld
Odaklanmış yükün demetli geçirimli
Ocak kaynaklaması: Furnace welding elektron mikroskobu: Focussed ion beam
Ocak kütük demiri: Hand dog transmission electron microscope
Ocak oluğu (cam): Canal Odaklanmış yükün demetli işleme:
Ocak onarımı: Fettling Focussed ion beam milling
Ocak rafı: Hob; Mantle Odaklanmış yükün demetli mikroskop:
Ocak sacı: Griddle Focussed ion beam microscope
Ocak sığası: Furnace capacity Odaklanmış yükün demetli taramalı
elektron mikroskobu: Focussed ion beam
Ocak siperi: Fireguard
scanning electron microscope
Ocak taban tuğlası: Hearth brick Odaklayıcı kamera (x-ışınları): Focusing
Ocak tabanı: Hearth camera
Ocak taşı: Hearthstone Odaksal bulaş (tıp): Focal infection
Ocakta sert lehimleme: Furnace brazing Odontolit: Odontolite (=Occidental
Ocaktan patlatmalı döküm: Jet-tapping turquoise)
O-conta: O-ring Odun: Billet; Hardwood; Wood
Octanol: Octanol Odun asidi: Pyroligneous acid
Oda: Chamber; Room Odun biçimli(asbestler): Ligniform
Oda sıcaklığında sıkma: Koldflo Odun ispirtosu: Wood spirit
Odun katranı Oksijen borulu konvertör (çelik)
Odun katranı: Wood pitch; Wood tar Okaliptüs: Sugar gum
Odun kovası: Woodbin Oklava: Rolling pin
Odun kömürü: Charcoal; Wood coal Oksalat: Oxalate
Odun kömürü mavileştirmesi: Charcoal Oksalat eşçökelimi: Oxalate
blueing coprecipitation
Odun kömürü temelli atmosfer: Charcoal Oksalat yükünü: Oxalate ion
base atmophere Oksalik asit: Oxalic acid
Odun kömüründen pik demiri: Charcoal Oksazin: Oxazine
pig iron
Oksiasetilen: Oxy-acetylene
Odun özü: Lignin; Heartwood
Oksiasetilen kaynağı: Oxy-acetylene
Odun sirkesi: Wood vinegar welding
Odun şekeri: Wood sugar Oksiasetilen şaloması: Oxy-acetylene
Odun talaşı: Wood flour torch
Odun talaşı dolgulu fenolikler: Wood Oksiasetilen yakacı: Oxy-acetylene burner
flour filled phenolics Oksiasetilen yalazı: Oxy-acetylene flame
Odun yığını: Pyre; Woodpile Oksiasetilenle kesme: Oxy-acetylene
Odunculuk: Woodchopping; Woodcutting cutting (OFC)
Odunlaşma: Lignification Oksiasetilenli metal püskürtme:
Odunluk: Woodshed Oxyacetylene metal spraying
Odunsu: Ligneous; Xyloid; Woody Oksidaz: Oxidase
Odunsu yapı: Woody structure Oksiflorür camları: Oxyfluoride glasses
Odyometre (tıp): Audiometer Oksihalit camları: Oxyhalide glasses
Oersted (mıknatıssal yeğinlik birimi): Oksihidrojen (oksijen hidrojen karışımı):
Oersted Oxyhydrogen
Ofis: Office Oksijen: Oxygen
Oforit: Ophorite Oksijen açlığı (elektroliz): Oxygen
Oftalmoskop (tıp): Ophtalmoscope starvation
Ogit: Augite Oksijen akışı: Oxygen flow
Oğul yemi: Beebread Oksijen algılayıcısı: Oxygen sensor
O-halkası: O-ring Oksijen arılığı: Oxygen purity
Ohm (elektrik direnç birimi): Ohm (W) Oksijen arklı kesme: Oxygen arc cutting
Ohm direnci: Ohmic resistance Oksijen ayırma süreci: Deoxo process
Ohm iletkeni: Ohmic conductor Oksijen bakır dizgesi: Oxygen-copper
Ohm yasası: Ohm’s law system
Ohmölçer: Ohmmeter Oksijen bakır evre çizgesi: Oxygen-
copper phase diagramme
Ok: Arrow; Dart; (at arabası) Pole
Oksijen başlatıcı: Oxygen initiator
Ok türü geçi (hadde): Gothic pass
Oksijen bomba kaloriölçeri: Oxygen
Ok türü paso (hadde): Gothic pass bomb calorimeter
Ok ucu: Arrow head Oksijen borulu dönüştürgeç: Oxygen
Ok ucu: Barb lance converter
Ok zehiri: Ouabain Oksijen borulu konvertör (çelik): Oxygen
Oka benzer: Sagittal lance converter
519
Oksijen çadırı Oksijenli doğal gazla kaynaklama
Oksijen çadırı: Oxygen tent Oksijen üfleme borulu toz üfleme süreci
Oksijen derişim gözesi: Oxygen (çelik): Oxygen lance powder (OLP)
concentration cell process
Oksijen derişimi: Oxygen concentration Oksijen üfleme borusu (çelik): Oxygen
Oksijen duyargalar: Oxygen sensors lance
Oksijen eksikliği (tıp): Anoxia Oksijen üfleme borusu ile üfleme (çelik):
Oxygen lance blowing
Oksijen elektrodu: Oxygen electrode
Oksijen üflemeli pnömatik süreç (çelik):
Oksijen fabrikası: Oxygen plant Oxygen-blown pneumatic process
Oksijen gazı: Gaseous oxygen Oksijen ve karbon üfleme: Oxygen and
Oksijen geçirgenliği: Oxygen permeability carbon injection
Oksijen gevrekleştirmesi: Oxygen Oksijen verici aygıt: Oxygenator
embrittlement Oksijen verme: Oxygenation
Oksijen giderici: Deoxidizer; Deoxidizing Oksijen yakıtlı süreçler: Oxyfuel
Oksijen giderici atmosfer: Deoxidizing processes
atmosphere Oksijen yetersizliği (yenim): Oxygen
Oksijen giderici ortam: Deoxidizing deficiency
medium Oksijen yetmezliği (tıp): Hypoxia
Oksijen giderme: Deoxidation; Oxygen Oksijen-boru-toz (OBT)dönüştürgeci
deoxidation (çelik): Oxygen-lance-powder (OLP)
Oksijen giderme: Deoxygenation converter
Oksijen giderme hızı: Deoxidation rate Oksijeni giderilmemiş (çelik): Unkilled
Oksijen giderme ürünleri: Deoxidation Oksijeni giderilmiş: Deoxidized
products Oksijeni giderilmiş bakır: Deoxidized
Oksijen gözesi: Oxygen cell copper
Oksijen gümüş dizgesi: Oxygen-silver Oksijeni giderilmiş çelik: Deoxidized
system steel
Oksijen gümüş evre çizgesi: Oxygen- Oksijeni giderilmiş metal: Deoxidized
silver phase diagramme metal
Oksijen hamlacı: Oxygen torch Oksijeni tam giderilmiş çelik: Killed steel
Oksijen içeriği: Oxygen content Oksijenini alma: Deoxygenation
Oksijen kaynağı: Oxygen welding; Oksijenle kesme: Oxygen cutting
Autogeneous welding Oksijenle yivli kesme: Oxygen gauging
Oksijen kireç tozu süreci (çelik): Oxygen- Oksijenle zenginleştirilmiş üfleme havası
chaux(lime) powder (OCP) process (y.fırın): Oxygen enriched blast
Oksijen maskesi: Oxygen mask Oksijenle zenginleştirme (yakma havası):
Oksijen parlamalı izabe süreci: Oxygen Oxygen enrichment
flash smelting process Oksijenleme: Oxygenation
Oksijen plazmalı kesme: Oxygen plasma Oksijenli asit: Oxiacid (=Oxygen acid)
cutting Oksijenli çelik yapımı: Oxygen
Oksijen soğurumu: Oxygen absorption steelmaking
Oksijen sondası (cam): Oxygen probe Oksijenli çelik yapımı süreçleri: Oxygen
Oksijen tüketimi: Oxygen consumption steelmaking process
Oksijen üfleme: Oxygen blowing Oksijenli doğal gazla kaynaklama:
(=Oxygen purging) Oxynatural gas welding
520
Oksijenli doğal gazla kesme Oksitlenmeyen çelikler
Oksijenli doğal gazla kesme: Oxynatural Oksit kalıntılar: Oxide inclusions
gas cutting Oksit kaplama: Oxide coating
Oksijenli hemoglobin (tıp): Oksit katmanı: Oxide layer
Methemoglobin
Oksit maske: Oxide replica
Oksijenli hidrojen ile kaynaklama:
Oksit oluşumu: Oxide formation
Oxyhydrogen welding
Oksit örtü: Oxide coating
Oksijenli hidrojen ile kesme:
Oxyhydrogen cutting Oksit seramikleri: Oxide ceramics
Oksijenli madde: Oxidant Oksit üstüniletkenler: Oxide
superconductors
Oksijenli propan: Oxypropane
Oksit zarından maske: Oxide film replica
Oksijenli propanla kesme: Oxypropane
cutting Oksitetrasiklin: Terramycin;
Oxytetracycline
Oksijenli sülfür: Oxysulfide
Oksitle(n)me: Oxidization
Oksijenli sülfürik asit: Peroxysulphuric
acid (=Persulphuric acid) Oksitlemeli izabe: Oxidizing smelting
Oksijenli süreçler (çelik): Oxygen Oksitlemeyen: Nonoxidizing
processes Oksitlemeyen fırın atmosferi:
Oksijenli tuz: Oxysalt Nonoxidizing furnace atmosphere
Oksijenli yakıt gazı: Oxy-fuel gas Oksitlemeyen koşullar: Nonoxidizing
conditions
Oksijenli yakıt gazı karışımı: Oxy-fuel
gas mixture Oksitlemeyen mineral asitleri:
Nonoxidizing mineral acids
Oksijenli yakıt gazı yalazı: Oxy-fuel gas
flame Oksitlenebilir: Oxidizable
Oksijenli yakıt gazla kesme: Oxy-fuel gas Oksitlenebilirlik: Oxidizability
cutting Oksitlenme: Oxidation
Oksijensiz asit: Hydracid Oksitlenme direnci: Oxidation resistance
Oksijensiz bakır: Oxygen-free copper Oksitlenme hızbilimi: Kinetics of
Oksijensiz yüksek iletkenlik bakırı: oxidation
Oxygen-free high-conductivity copper Oksitlenme ısısı: Heat of oxidation
(OFHC-copper) Oksitlenme önleyici: Antioxidant
Oksijensiz yüksek nitelikli bakır: Oksitlenme potansiyeli: Oxidation
Oxygen-free high grade copper (OFHC) potential
Oksiklorür: Oxychloride Oksitlenme sayısı: Oxidation number
Oksinitrür: Oxynitride Oksitlenme tepkimesi: Oxidation reaction
Oksisülfür: Oxysulfide Oksitlenme yitikleri: Oxidation losses
Oksit: Oxide Oksitlenmenin logaritmik yasası:
Oksit camları: Oxide glasses Logarithmic law of oxidation
Oksit dağılım destekli alaşımlar: Oxide- Oksitlenmenin tersüstel yasası:
dispersion-strengthened alloys Logarithmic law of oxidation
Oksit destekli nanotel: Oxide-enhanced Oksitlenmesavar: Antioxidant
nanowire Oksitlenmeyen: Nonoxidizing
Oksit dizgeleri: Oxide systems Oksitlenmeyen alaşımlar: Nonoxidizing
Oksit giderimi: Oxide removal alloys
Oksit kalıntı çizelgesi: Oxide inclusion Oksitlenmeyen çelikler: Nonoxidizing
chart steels
521
Oksitlenmiş çelik Olağandışı kalp büyümesi (tıp)
522
Olağandışı tane büyümesi Oluklu altlık
Olağandışı tane büyümesi: Abnormal Olivin: Olivine
grain growth Olivin kumu: Olivine sand
Olağanüstü: Incredible; Special Olivin minerali: Peridot
Olanaksız: Impossible Olması yakın: Imminent
Olası: Probable Olmayan: Unskilled
Olası neden: Probable cause Olsen deneyi: Olsen test
Olasılık dağılımı: Probability distribution Olsen kupa deneyi: Olsen cup test
Olasılık eğrisi: Probability curve Olsen süneklik deneyi: Olsen ductility test
Olasılık işlevi: Probability function (=Olsen test)
Olasılık kuramı: Probability theory Olta: Fishhooh
Olasılık oranı sınaması: Probability ratio Olta çengeli: Fishhook
test Olta ipi: Fishline
Olasılık öğesi: Probability element Olta kamışı: Fly rod
Olasılık tümlev dönüşümü: Probability Olta makarası: Pirn
integral transformation Olta takımı: Tackle
Olasılık yoğunluk işlevi: Probability Olta ucu: Barb
density function
Olta yemi: Bait
Olasılıklar hesabı: Calculus of probability
Oltil alkol: Octanol
Olasılıklar işlencesi: Calculus of
Oltutaşı: Jet
probability
Oluk: Groove; Conduit; Rut; Gutter;
Olay: Occurence; Event; Incident;
Channel; Feeder channel; Pipe; Flume;
Phenomenon
Furrow; Drainpipe; Rabbet; Miter; Chute;
Olay yeri: Locus in quo Launder; Trough; Downspout; Flute;
Oldukça: Substantial Sulcus; Runner; Chamfer; Stria
Oleat: Oleate Oluk açısı: Chamfer angle
Olefin değişimli stiren akronitril: Olefin- Oluk açma: Fluting; Slotting; Chamfering;
modified styrene-acrylonitrile (ASO) Broaching
Olefin plastikleri: Olefin plastics Oluk açma Makinasi: Broaching machine
Olefinler: Olefines (=Olefins; alkenes) Oluk açma takımları: Broaching tools
Oleik asit: Oleic acid Oluk ağzı (cam): Trough lip
Oleil alkol: Oleyl alcohol Oluk astarı: Chute liner
Olein: Olein (=Triolein) Oluk biçimli parçalar: Channel-shape
Olgu: Effect; Fact; Phenomenon; parts
Occurence Oluk freze bıçağı: Rabbet miller
Olgun: Mature Oluk geçiş ağzı (cam): Letter box
Olgunlaşan: Maturing (=Ageing) Oluk kapağı: Chute door
Olgunlaşma: Maturation Oluk tuğlası: Runner brick
Olgunlaştırma (gereç): Maturation agent Oluk türü yolluk: Breakout repeater
Olgunluk: Maturity Oluklama: Corrugating
Oligoklaz: Oligoclase Oluklar: Corrugations
Oligomer: Oligomer Oluklu: Ribbed; Striated; Corrugated
Oliver süzgeci: Oliver filter Oluklu altlık: Serrated saddle
523
Oluklu cam Onaylamama
524
Onaylayıcı Oppenheimar olgusu
Onaylayıcı: Affirmative Oniki yüzlü: Dodecahedral;
Onaylı elek: Certified sieve Dodecahedron
Onbeş: Fifteen Oniki yüzlü düzlemleri: Dodecahedral
planes
Onbeşgen: Quindecagon
Onikili: Duodecimal
Onbeşgen (geom.): Pentadecagon
Onikili dizge: Duodecimal system
Onbeşinci: Fifteenth
Onikinci: Twelfth
Onbir: Eleven
Onikiparmak bağırsağı (tıp): Duodenum
Onbir kenarlı çokgen: Hendecagon
Onikiparmak bağırsağı yangısı (tıp):
Ondabir gram: Decigram Duodenitis
Ondabir litre: Deciliter Onikiparmak bağırsağına ilişkin (tıp):
Ondabir metre: Decimeter Duodenal
Ondabir metreküp: Decistere Oniks: Onyx
Ondalık: Decimal Oniks mermeri: Onyx marble
Ondalık çekesi: Decimal point Onksekiz sekiz çeliği: Eighteen eight steel
Ondalık kesir: Decimal fraction Onlu aralık: Decile
Ondalık kesir noktası: Decimal point Onofrit: Onofrite
Ondalık sayı dizgesi: Algorism Ons (=28.3gr): Ounce
Ondalık üleşke: Decimal fraction Onsager denklemi: Onsager equation
Ondokuz: Nineteen Onsekiz: Eighteen
Ondokuzuncu: Nineteeth Onsekizinci: Eighteenth
Ondördüncü: Fourteenth Onulmaz: Unrecoverable
Ondört: Fourteen Onuncu: Tenth
Ondüle: Buckle Onuncu sinir (tıp): Vagus nerve
Ondüle cam: Corrugated glass Onyedi: Seventeen
Ondüle düzcam: Corrugated sheet glass Onyedinci: Seventeenth
Ondüle telli cam: Corrugated wired glass Oolit: Oolite
Ondüleler: Corrugations Oolitli demirtaşı: Oolitic ironstone
Ondüleli: Undulated; Undulant; Opal: Opal
Corrugated Opal cam: Opal glass
Ondüleli kalıp: Corrugated mould Opal kaplama cam: Ply glass
Ondüleli levha cam: Corrugated rolled Opalışıma: Opalescence
glass Opalin: Opaline (=Milk glass)
Ondüleli sac: Corrugated sheet Opalit: Opalite
ONERA süreci™ (krom kaplama türü): Opalleşmiş akik: Agate opal
ONERA process Opera binası: Opera house
Ongun: Totem Opera gözlüğü: Opera glasses
Ongun direği: Totem pole Opera güftesi: Libretto
Ongunsal: Totemic Operatör (tıp): Surgeon
Oniki: Twelve Operatörlük (tıp): Surgeoncy
Oniki düzine: Gross Oppenheimar olgusu: Oppenheimar
Oniki düzine: Gross effect
525
Opsonin (kan serumu maddesi) Organcıl (tıp)
Opsonin (kan serumu maddesi): Opsonin Orak gözelilik (tıp): Sicklemia (=Sickle
Optik: Optics; Optical cell anemia)
Optik ağ: Grating Orak makinası: Reaping machine
Optik aktarım işlevi: Optical transfer (=Reaper)
function Oran: Fraction; Proportion; Ratio; Rate
Optik bulucu: Optical detector Oran dışı (mat): Irrational
Optik cam: Optical glass Orangit: Orangite
Optik cam damarı: Stria Oranlı işlev: Rational function
Optik cam tavlama sıcaklığı: Optical Oranlı sayı: Rational number
annealing temperature Oransal: Fractional; Proportional;
Optik camı: Fused silica (=Fused quartz) Rational; Rational
Optik davranım: Optical behaviour Oransal denetim: Proportional control
Optik deneme: Optical testing Oransal kırılma: Fractal
Optik detektör: Optical detector Oransal kırılma boyutu: Fractal
Optik dönme: Optical rotation dimension
Optik eksen: Optic axis Oransal kısıt: Proportional limit
Optik elyaflı kablo: Fibre-optic cable Oransal kuşak: Proportional band
Optik gereçler: Optical materials Oransal toparlanma: Fractional recovery
Optik gösterge: Visualizer Oransız: Disproportional;
Optik lif: Optical fibre Disproportionate
Optik metalografi: Optical metallography Oransız yumuşama: Disproportionate
(OM) softening
Optik mikroskop: Optical microscope Oransızlaşım: Disproportionation
Optik mikroskopi: Optical microscopy Orantısal artış: Increment
Optik özellikler: Optical properties Orantısallık kısıtı: Limit of
proportionality
Optik pirometre: Optical pyrometer
Optik sapma: Optical deviation; Optical Ordinat (mat): Ordinate
deflection Ordonat: Ordnance
Optik soğurum: Optical absorption Ordonat haritası: Ordnance map
Optik uygulamalar: Optical applications Oreomisin: Aureomycin
Optik yağ: Immersion oil Orford süreci: Orford process
Optoelektronik: Optoelectronics Org.: Organ
Optokinetik: Optokinetic Organ: Organ
Optometre: Optometer Organ aşılama (tıp): Graft(ing)
Optometry: Optometry Organ içi (tıp): Fundus
Optüratör (foto): Shutter Organ kültürü (tıp): Organ culture
Orafit macunu: Black lead Organ nakli: (tıp) Graft; Transplant;
Orak: Sickle Transplantation
Orak eğesi: Reaper file Organ tanımı (tıp): Organography
Orak göze (tıp): Sickle cell Organ üremesi (tıp): Organogenesis
Orak gözeli kansızlık (tıp): Sickle cell Organbilimi (tıp): Organology
anemia Organcıl (tıp): Organotropic
526
Organik Ortak
Organik: Organic Orta alaşımlı çelikler: Medium-alloy
Organik asitler: Organic acids steels
Organik bileşikler: Organic compounds Orta aralık (değerler): Midrange
Organik fosfitler: Organic phosphites Orta beyin (tıp): Mesencephalon
Organik kimya: Organic chemistry Orta büyüklük: Medium size
Organizma: Organism Orta cidar (cam): Media; (damar) Media
Organları örten en dış katman (tıp): Orta çatlağı: Median crack
Epithelium Orta değer: Median
Organometalik: Organometallic Orta frekanslar (300-3000kHz): Medium
Organometalik bileşik: Organometallic frequencies
compound Orta gerilimli elektron mikroskobu (300-
Organölçer: Plethysmograph 400 kV): Intermediate-voltage electron
Orifis: Orifice microscope
Orkide vazosu: Orchid vase Orta incelikli slab dökümü: Medium thin
Orkla süreci: Orkla process slab casting
Orlon™: Orlon™ Orta incelikli yassıkütük dökümü:
Medium thin slab casting
Ormancılık: Woodcraft
Orta karbonlu çelikler (%0.3-0.5C):
Ornatık: Substituent
Medium-carbon steels
Ornatık atom: Substitutional atom
(= Substituent) Orta kıvrımlılık (sac): Full centre
Ornatık bileşik (kim.): Substitution Orta kol (atlı araba): Perch
product Orta kulak (tıp): Tympanum
Ornatım: Substitution Orta kulak ameliyatı (tıp): Scleretomy
Ornatım bozukluğu: Substitutional defect Orta kulak yangısı (tıp): Tympanitis
Ornatımlı katı çözelti: Substitutional solid Orta nitelikli ürün: Middlings
solution Orta nokta: Midpoint
Ornatımlı öğe: Substitutional element Orta oranlı (mat): Mean proportional
Ornatımlı yayınım: Substitutional Orta parmak (tıp): Medius
diffusion Orta profil haddesi: Medium-section mill
Ornatımsal: Substitutional Orta sıklıklar: Medium frequencies
Ornitin: Ornithine
Orta sünger: Mesaglea
Orograf: Orograph
Orta tavlı boru: Medium annealed tubing
Orowan bağıntısı (metal): Orowan
relation Orta yoğunluklu kaplama: Medium-
density overlay (MDO)
Orpiment: Orpiment
Orta yoğunluklu polietilen: Medium-
Orsat çözümleci (gaz): Orsat apparatus density polyethylene (MDPE)
(=Orsat analyzer)
Orta yoğunluklu sunta: Medium-density
Orsinol: Orcinol fiberboard (MDF)
Orta: Mean; Medium; Middle; Medial;
Ortacık (fiz.): Meson
Moderate
Ortada: Intermediate
Orta ağırlıklı işler için şamot tuğla:
Medium-duty fireclay brick Ortadan ikiye ayıran: Median
Orta alan denklemi: Mean-field Ortaderi (tıp): Mesoderm
expression Ortak: Joint; Common
527
Ortak bölen Ortokromatik süzgeç
528
Orton konileri Ostenit perlit arayüzeyi
Orton konileri: Orton cones Osmenevişli küresel dökme demir:
Ortopedi (kemik): Orthopedics Austempered ductile iron
Ortopedik (tıp): Orthopaedic; Orthopedic Osmenevişli küresel dökme demir:
Ortopedik ameliyat (tıp): Orthopaedic Austempered nodular cast iron
surgery (=Austempered ductile iron)
Osmiridyum: Osmiridium
Ortopedik koyuntu/implant: Orthopedic
implant Osmit: Osmite
Ortorombik: Orthorhombic Osmiyum: Osmium
Ortorombik kristal: Orthorhombic crystal Osmiyum kalem alaşımı: Osmium pen
alloy
Ortorombik örüt dizgesi: Orthorhombic
crystal system Osmiyum tetroksit: Osmimum tetroxide
Ortorombik örüt yapısı: Orthorhombic Osmiyumlu: Osmic; Osmious
crystal structure Osmiyumlu iridyum: Osmiridium
Ortorombik yapı: Orthorhombic Osprey süreci: Osprey process
structure Ostenit (çelik): Austenite
Ortosilikatlar: Orthosilicates (=Olivines) Ostenit ayrışması: Austenite
Ortoskop (tıp): Orthoscope decomposition
Ortotik (zayıf kas/eklem kuvvetlendirme Ostenit beynit dönüşümü: Austenite
bilimi): Orthotics bainite transformation
Ortotoluidin: Orthotoludine Ostenit dayanç artırıcılar: Austenite
strengtheners
Ortotropik karma: Orthotropic composite
Ostenit dayançlanması: Austenite
Oruç: Fast strengthening
Osbiçimleme (çelik): Ausforming Ostenit dengeleyici: Austenite stabilizer
Osbiçimleme sıcaklığı: Ausforming Ostenit dengeleyici öge: Austenite
temperature stabilizing element
Osbiçimlenik: Ausformed Ostenit dengelileşmesi: Austenite
Osbiçimlenik çelik: Ausformed steel stabilization
Osbiçimlenmiş: Ausformed Ostenit dengeliliği: Austenite stability
Osbiçimlenmiş çelik: Ausformed steel Ostenit ferrit arayüzeyi: Austenite ferrite
Osilatör: Oscillator interfaces
Osilograf: Oscillograph Ostenit ferrit dönüşümü: Austenite ferrite
transformation
Osilogram: Oscillogram
Ostenit martensit dönüşümü: Austenite
Osiloskop: Oscilloscope martensite transformations
Osleoklasis (tıp): Osteoclasis Ostenit oluşturucu: Gamma former
Osmenevişleme (çelik): Austempering (=Austenite former)
Osmenevişleme sıcaklığı: Austempering Ostenit oluşturucu öge: Gamma forming
temperature element; Austenite forming element
Osmenevişleme süresi: Austempering Ostenit oluşumu: Austenite formation
time Ostenit örüt yapısı: Austenite crystal
Osmenevişleme yunağı: Austempering structure
bath Ostenit perlit arayüzeyi: Austenite
Osmenevişli: Austempered pearlite interface
529
Ostenit perlit dönüşümü Otomatik
530
Otomatik aktarma Otomobil üretimi
Otomatik aktarma: Automatic Otomatik ölçme dizgesi: Automatic
transmission measuring system
Otomatik aktarma makinası: Automated Otomatik parlatma: Automatic polishing
transfer machine Otomatik parlatma aygıtı: Automatic
Otomatik alarm: Auto-alarm polishing machine
Otomatik ayırma: Automatic sorting Otomatik pilot: Automatic pilot
Otomatik basgaç: Automatic press Otomatik pres: Automatic press
Otomatik baskılama: Automatic pressing Otomatik presleme: Automatic pressing
Otomatik besleme: Automatic feeding Otomatik programlı takımlar:
Otomatik beslemeli fırın: Self-feeding Automatically programmed tools (APT)
furnace Otomatik püskürtme: Automatic spraying
Otomatik biçimleme: Automatic forming Otomatik satış makinası: Vending
Otomatik boşalan: Self-discharging machine
Otomatik sıcak dövme: Automatic hot
Otomatik camölçek: Automatic burette
forging
Otomatik damlaç: Automatic burette
Otomatik soba işletmesi: Automatic stove
Otomatik denetim: Automatic control operations
Otomatik gereç yönlendirme: Automatic Otomatik sürekli kaynaklama: Automatic
materials handling continuous welding
Otomatik gözlemleme: Automated Otomatik tabanca: Automatic revolver
inspection Otomatik takım değiştirici: Automatic
Otomatik güdümlü araçlar: Automated tool changer
guided vehicles (AGV) Otomatik takım konumlama: Automatic
Otomatik harf dizici: Teletypesetter tool positioning
Otomatik ısıtma: Automatic heating Otomatik taslak çizimi: Automated
Otomatik kalıp: Automatic mould drafting
Otomatik kalıp yapımı: Automatic mould Otomatik tel çapı denetimi: Automatic
making wire gage control
Otomatik kaynaklama: Automatic Otomatik veri işleme: Automatic data
welding processing
Otomatik kesici: Automatic cutter; (cam) Otomatik vida makinası: Automatic
Vitrea (cutter) screw machine
Otomatik kilitlenme: Self-locking Otomatik yağlanma: Self lubricating
Otomatik kurutucu: Automatic drier Otomatikleştirilmiş: Automated
Otomatik merkezlenen: Self-centering Otomobil: Automobile; Motorcar; Car
Otomatik merkezlenen matkaplar: Self- Otomobil gövdesi: Car body
centering drills Otomobil kaporta sacı: Motor car body
Otomatik merkezlenen torna aynası: sheet
Self-centering chuck Otomobil motor bloğu: Automobile
Otomatik metal – ark süreci: Automatic engine block
metal – arc process Otomobil sürme: Motoring
Otomatik muayene: Automated Otomobil tentesi: Tonneau
inspection Otomobil üreticisi: Automaker
Otomatik odaklama: Autofocusing Otomobil üretimi: Carmaking
531
Otomobil valf yayı Oylum özekli kare prizmalı
532
Oylum özekli kare prizmalı kristal Oyuk kaya (yerbilim)
Oylum özekli kare prizmalı kristal: Body Oyma kalemi: Bevel
centred tetragonal crystal Oyma kalıp: Xylograph
Oylum özekli kare prizmalı yapı: Body Oyma takımları: Engraving tools
centred tetragonal structure
Oyma testeresi: Jigger saw; Scroll saw
Oylum özekli küp: Body centered cube
Oyma yapılmış: Engraved
Oylum özekli küplü: Body centred cubic
Oymacı: Engraver; Carver
Oylum özekli küplü metal: Body centred
Oymacı kalemi: Burin
cubic metal
Oylum özekli örüt: Body centred crystal Oymacı takımları: Engraver’s tools
Oylum özekli yapı: Body centred Oymacılık: Xylography; Engraving;
structure Carving; Stylography; Woodcraft
Oylum yoğunluğu: Volume density Oymalı bilmece: Jigsaw puzzle
Oylum yüzdesi: Volume percent Oymalı sürtünme aşınması (mek.):
Gouging wear
Oylumlu: Voluminous
Oymalı süs: Glyptograph
Oylumölçer: Volumeter
Oymalı taş sanduka: Sarcophagus
Oylumsal: Volumetric
Oynak: Flexible; Unstable; Unsteady;
Oylumsal boyutlama: Volumetric sizing
Supple
Oylumsal bozukluklar: Volume defects
Oynak ayçası (tıp): Meniscus
Oylumsal çekinti: Volumetric shrinkage
Oynak denge: Unstable equilibrium
Oylumsal çözümleme: Volume assaying;
Oynak durum: Unstable state
Volumetric analysis
Oylumsal daralma: Volumetric Oynak eklem: Toggle
contraciton Oynak mandrel: Snake
Oylumsal değişim: Volume change Oynak titreme: Chatter vibration
Oylumsal esneklik: Volume elasticity Oynak yatak: Self-aligning ball bearing
Oylumsal esneklik katsayısı: Volumetric Oynak yer: Link
modulus of elasticity Oynak yeri: Articulation
Oylumsal genleşme: Volume expansion Oyuk: Flute; Groove; Pit; Canalicullus;
Oylumsal genleşme katsayısı: Coefficient Cavity; Engraved; Incavation; Sinus; Rut
of volume expansion Oyuk (kemik): Glenoid
Oylumsal gerinim: Volume strain Oyuk artıuç: Hollow anode
Oylumsal ısıl genleşme katsayısı: Oyuk bilya: Hollow ball
Volumetric thermal expansion coefficient Oyuk bilyalı yatak: Grooved ball bearing
Oylumsal kümeleme: Volumetric sizing Oyuk burgu: Hollow drill
Oylumsal oran: Volume fraction Oyuk çubuk: Hollow bar
Oylumsal özdirenç (plastikler): Volume Oyuk desteği (kaynak): Spacer strip
resistivity
Oyuk dingil: Hollow axle
Oylumsal özgür erk: Volume free energy
Oyuk dökümler: Hollow castings
Oylumsal yayınım: Bulk diffusion
Oyuk eksiuç: Hollow cathode
Oylumsal yayınım: Volume diffusion
(= Bulk diffusion) Oyuk frezesi: Slot cutter; End mill
Oylumsal yoğunluk: Bulk density Oyuk kabakütük: High bloom
Oyma: Incavation; Scribing; Inscription; Oyuk katot: Hollow cathode
Engraving Oyuk kaya (yerbilim): Amygdaloid
533
Oyuk kiriş
534
Ö
Öbek: Tuft; Group; Centre Öğütme artığı: Grinding residue
Öbür: Reverse; Other Öğütme basıncı: Grinding pressure
Öcenol: Eugenol Öğütme beslemesi: Grinding feed
Öd: Bile Öğütme cisimleri (bilya: Grinding media
Öd asidi: Cholic acid; Taurocholic acid Öğütme döküntüsü: Grinding waste
Öd boyası: Bilirubin Öğütme duyarlılığı: Grinding
Öd kesesi çıkarımı (tıp): Cholecystectomy susceptibility
Öd kesesi yangısı (tıp): Cholecystitis Öğütme makinası: Grinding mill
Ödem (tıp): Edema Öğütme merdanesi: Grinding roll
Ödeme: Payment Öğütme oranı: Grinding ratio
Ödenek: Allocation; Fund Öğütme sığası: Grinding capacity
Ödeneksiz: Unfunded Öğütme süreci: Grinding process
Ödenmemiş: Unpaid Öğütme taşı: Grit
Ödenti: Pay Öğütme tesisi: Grinding plant
Ödimetre (kim.): Eudimeter Öğütme yöntemi: Grinding method
Ödsel: Bilious Öğütücü: Grinder
Ödül: Bonus Öğütülebilirlik imleci: Grindability index
Öge: Element Öğütülmüş: Ground
Ögecik: Atom Öğütülmüş cam: Powdered glass; Crushed
Ögeler çizelgesi: Periodic table glass
Ögeler dizgesi: Periodic system Öğütülmüş cevher: Millrun
Ögesel: Elemental Öğütülmüş kömür (döküm): Sea coal
Ögesel bileşim çözümlemesi (kim.): Öğütülmüş şamot: Ground fireclay
Elemental composition analysis Ökçe: Ankle; Heel
Ögesel çözümleme: Elemental analysis Ökçe köselesi: Heeltap
Ögesel eşitleme: Elemental balance Ökçe seridi: Rand
Ögesel harita: Elemental map Ökçe veteri: Achilles tendon
Ögesel haritalama: Elemental mapping Ökçelik (kösele parçası): Heelpiece
Ögesel x-ışınları haritalaması: Elemental Ökçesiz: Heelless
x-ray mapping Öklaz: Euclase
Öğrenci: Student Öklid algoritması: Euclidean algorithm
Öğrenci gözetleci: Student microscope Öklid geometrisi: Euclidean geometry
Öğrenci mikroskobu: Student microscope Öklid uzayı: Euclidean space
Öğrenim: Study Öklit koyutlarına dayanmayan: Non-
Öğreti: Instruction; Teaching Euclidian
Öğretici: Educative; Instructive Öklit koyutlarına dayanmayan geometri:
Öğretim: Education; Teaching Non-Euclidian geometry
Öğretme: Teaching Ökriptit: Eucryptite
Öğretmen: Instructor; Teacher Ökromatin (tıp): Euchromation
Öğretmen okulu: Training college Öksenit (Nb+Ti+Y+Er+Ce+U içeren bir
Öğürtü (tıp): Vomiturition mineral): Euxenite
Öğütme: Grinding; Trituration; Milling; Öksürük ilacı: Linctus
Mulling Öksürük şekeri: Gumdrop
Öksürüksel Ön cam silgisi
536
Ön cephe Önemsiz yük
Ön cephe: Facade; Front Önceden kaplanık metal ürünler
Ön çepersel (kafatası): Anteroparietal (biçimleme): Precoated metal products
Ön dilmiğin kısmen çıkarılması (beyin) Önceden kestirelemez: Unpredictable
(tıp): Topectomy Önceki: Once; Prior
Ön diş: Incisor; Foretooth Önceki ostenit (çelik): Prior austenite
Ön duvar: Front wall; (cam ocağı) Gable Önceki ostenit tane büyüklüğü: Prior
wall austenite grain size
Ön gövde (gemi): Forebody Önceki ostenit taneleri: Prior austenite
Ön hazne: Forehearth grains
Ön ısıtıcı: Economiser Öncel: Primary
Ön ışıtaç: Headlight Öncelik: Priority
Ön işleme: Prior processing Öncü: Primer
Ön kafa: Sinciput Öncü (karbonlanmış çoğuz lif):
Precursor
Ön kapak (cam fırın): Skimmer block
Önçatkılama: Preassembling
Ön kemer tuğlası (cam f.): Front lip tile
Önçatkılanmış: Preassembled
Ön kol kemiğine ilişkin (tıp): Radial
Önçatlak uzunluğu: Pre-crack length
Ön koşullandırma: Preconditioning
Öndamıtma: Predistillation
Ön lamba: Headlight
Önden çekişli: Front wheel drive
Ön mercek: Front lens
Önden çekişli araba: Front wheel drive
Ön model: Prototype car
Ön odak düzlemi: Front focal plane Önder: Leader
Ön odak uzaklığı: Front focal length Öndövme: Dummying; Cogging
Ön örnek yapımı: Prototyping Öndövme aygıtı: Cogging press
Ön plan: Foreground Öne çekişli kaynaklama: Forehand
Ön sindirim borucuğu (tıp): Foregut welding
Ön tekerlek mafsalı (oto): Steering Öne dönüklük (döl yatağı): Anteversion
knuckle Önelcik: Proton
Ön yelken (yelkenli): Headsail Önem: Importance; Significance
Önalaşım: Master alloy; Hardener Önemli: Major; Important; Significant
Önalaşımlama: Prealloying Önemli arıza: Major failure
Önalaşımlı tozlar: Prealloyed powders Önemli bozukluk: Major defect
Önastar: Precoating Önemli duruş: Major failure
Önastarlama: Precoating Önemli gerinimler: Major strains
Önayar: Presetting Önemli ilerleme: Breakthrough
Önayarlama: Presetting Önemsiz: Inconsequential; Negligible;
Önayırıcı: Preseperator Inconsiderable; Inessential; Unessential
Önayırma: Prefractionation Önemsiz ayrıntı: Inconsequentia
Önayrışma: Predissociation Önemsiz bozulma: Minor failure
Önbaskılama (cam): Prepressing Önemsiz duruş: Minor failure
Önbırakıntı: Predeposition Önemsiz gerinimler: Minor strains
Önceden belirlenmiş yük: Proofload Önemsiz işgörmezlik: Minor failure
Önceden kaplanık: Precoated Önemsiz yük: Minor load
537
Öneri Örgensel hastalık
538
Örgensel kalay katıkları Örgütlenebilir
Örgensel kalay katıkları: Organotin Örgü dönüşü: Lattice rotation
additives Örgü düzlemi: Lattice plane
Örgensel kaplama: Organic coating Örgü elek: Woven-wire screen
Örgensel kimya: Organic chemistry Örgü en yakınlık sayısı: Lattice
Örgensel klorlu bileşikler: coordination number
Organochlorine compounds Örgü erki: Lattice energy
Örgensel kök (kimya): Organic base Örgü genleşmesi: Lattice expansion
Örgensel lif: Organic fibre Örgü gerinimleri: Lattice strains
Örgensel lifli keçe: Organic-fibre felt Örgü görüntüsü (e.mik.): Lattice image
Örgensel metalli: Organometallic Örgü işi: Knitting work
Örgensel metalli bileşik: Organometallic Örgü katmanı: Lattice layer
compound Örgü katsayıları: Lattice parameter
Örgensel reçineler: Organic resins (=Lattice constants)
Örgensel sağaltım (tıp): Organotherapy Örgü kirişi: Lattice beam
Örgensel tedavi (tıp): Organotherapy Örgü konumu: Lattice position
Örgensel teknoloji: Organic technology Örgü kuramı: Lattice theory
Örgensel transistör: Organic transistor Örgü noktası: Lattice point
Örgensel zar: Organic film Örgü oylumu: Lattice volume
Örgensellik: Organicism Örgü sepet: Crib
Örgü: Mesh; Knitting; Braiding; Plat; Örgü suyu: Lattice water
Knitwear; (örüt b.) Lattice; Örgü sürtünme gerilimi: Lattice friction
Örgü aktarımı (örüt b.): Lattice stress
translation Örgü sürtünmesi: Lattice friction
Örgü atom boşlukları: Lattice vacancies Örgü şişi (tekst.): Knitting needle
Örgü bakışımı: Lattice symmetry Örgü tarağı: Raddle
Örgü benzerliği: Lattice correspondence Örgü teli: Weaving wire
Örgü biçimi: Lattice form Örgü titreşimleri: Lattice vibrations
Örgü biçimli süs: Braiding Örgü tuğlası: Checkers tile
Örgü boyutları: Lattice dimensions Örgü türü (örüt b.): Lattice type
Örgü bozuklukları: Lattice imperfections Örgü türü çarpanı: Lattice type factor
(=Lattice defects)
Örgü uzayı: Lattice space
Örgü bükülmesi: Lattice bending
Örgü yapısı: Lattice structure
Örgü çakışması: Lattice coincidence
Örgü yöneyi: Lattice vector
Örgü çarpılım kuramı: Lattice distortion
theory Örgü yönleci: Lattice translation
Örgü çarpılımı: Lattice distortion Örgüleme: Latticing
Örgü çarşaf: Batt Örgülü: Latticed
Örgü dalgaları: Lattice waves Örgülü kumaş: Woven fabric
Örgü değişmez bozunumu: Lattice Örgüsel: Plexal
invariant deformation Örgüt: Organization
Örgü değişmezi ölçümü: Lattice Örgüt şeması: Organization chart
parameter measurement Örgütlen(dir)me: Organization
Örgü değişmezleri: Lattice constants Örgütlenebilir: Organizable
539
Örgütlenmiş Örümcek ağımsı çatlaklar (cam)
Örgütlenmiş: Organized Örtme maçası: Cover core
Örgütlenmiş araştırma: Organized Örtme süreci: Coating process
research Örtme tozları: Coating powders
Örgütlenmiş işçiler: Organized labour Örtü: Mantle; Dustsheet; Tegument;
Örme: Weave; Knitting; (ağ) Spin; Shroud; Cased glass; Coating; Cover;Sheet;
(ipek/örümcek) Spinning Blanket; (seramik) Coat
Örme çimentosu: Bricking cement Örtü kalınlığı: Coating thickness
Örme işi: Tricot Örtü kalınlığı saptaması: Coating
Örme kumaşlar: Knitted fabrics thickness determination
Örme makinası: Knitting machine Örtü metali: Coating metal
Örnek: Assay; Type; Matrix;Template; Örtü tutması: Coating adherence
Sample; Norm; Swatch; Specimen Örtülü: Covered; Shielded arc welding
Örnek alma: Assaying Örtülü asıltılar (seramik toz): Coated
Örnek gösterme: Typification colloids
Örnek olay: Case Örtülü aşındırıcı: Coated abrasive
Örnekleme: Sampling Örtülü aşındırıcılı ürün: Coated abrasive
product
Örnekleme incelemesi: Sampling
inspection Örtülü çelik: Coated steel
Örnekleme kaşığı: Sampling spoon Örtülü elektrot: Coated electrode;
Covered electrode
Örnekleme yanılgısı: Sampling error
Örtülü elektrot: Shielded metal electrode
Örneksel: Typical
welding; Submerged electrode
Örneksel aygıtlar: Analogue devices
Örtülü insörtler: Coated inserts
Örnekselden sayısala çevirici: Analog-to-
Örtülü karbür: Coated carbide
digital converter
Örtülü karbür takımları: Coated carbide
Öropiyum: Europium
tools
Öropiyum bileşikleri: Europium
Örtülü kesme takımları: Coated cutting
compounds
tools
Öropiyum florür: Europium fluoride
Örtülü koyuntular: Coated inserts
Öropiyum iyodür: Europium iodide
Örtülü kumaş: Coated fabric
Öropiyum klorür: Europium chloride
Örtülü metal: Coated metal
Öropiyum oksit: Europium oxide Örtülü pürtük (yüzey hatası): Pock
Örs: Anvil Örtülü sermetler: Coated cermets
Örs boğazı: Web Örtülü takımlar: Coated tools
Örs etkisi: Anvil effect Örtülü yüksek hız çelikleri: Coated high
Örs kemiği (tıp): Anvil speed steels
Örsele(n)me: Traumatization Örtülü yüzey: Coated surface
Örselenim: Trauma; Traumatism Örtüsüz: Uncovered
Örseleyici: Traumatic Örtüsüz elektrot: Bare-wire electrode
Örsenti: Lesion Örülmemiş kumaş: Nonwoven fabric
Örtenek: Shift; Omentum Örülmüş giysi: Knitwear
Örtme: Stop-off; Capping Örümcek ağı: Cobweb
Örtme camı: Coverslip Örümcek ağımsı çatlaklar (cam): Cold
Örtme gücü: Covering power plunger
540
Örümcek kalıp Örütsel inceleme
Örümcek kalıp: Spider die (=Porthole die) Örüt yapıları: Crystal structures
Örümceksi yüzey izi (cam): Oil crizzle Örüt yapılı: Phanerocrystalline
Örüt: Crystal Örüt yapısı: Crystalline structure
Örüt bakışımlılığı: Crystal symmetry Örüt yapısı belirleme: Identification of
Örüt biçimi: Crystal form crystal structure
Örüt biçimli boşlukcuk: Negative crystal Örüt yönleri: Crystal directions
Örüt bozuklukları: Crystal defects Örüt yönleri topluluğu: Family of crystal
Örüt büyümesi: Crystal growth directions
Örüt büyütme: Crystal growing Örüt yönsemezliği: Crystal anisotropy
Örüt çatlaması: Decrepitation Örüt yönü: Lattice direction
Örüt çekme: Crystal pulling Örüt yüzeyleri: Crystal faces
Örüt çekme yöntemleri: Crystal pulling Örütbilim: Crystallography
techniques Örütleşebilir: Crystallizable
Örüt çözümleme: Crystal analysis Örütleşen seramikler: Crystallization
Örüt dizgeleri: Crystal systems ceramics
Örüt doğrultması: Crystal rectifier Örütleşim: Crystallization
Örüt düzlemleri: Crystal planes Örütleşme hızı: Rate of crystallization
Örüt düzlemleri topluluğu: Family of Örütleşme ısısı: Heat of crystallization
crystal planes Örütleşme suyu: Water of crystallization
Örüt eksenleri: Crystal axes Örütleşme yolları: Crystallization paths
Örüt kafesi: Crystal lattice Örütleşmemiş: Uncrystallized
Örüt katışkısı: Crystal impurity Örütleyici: Crystallizer
Örüt kenarı: Crystal edge Örütlü: Crystalline
Örüt kesintisi: Crystal discontinuity Örütlü camlar: Glass-ceramics
Örüt kırılması: Crystal fracture; Örütlü çoğuzlar: Crystalline polymers
Crystalline fracture Örütlü evre: Crystalline phase
Örüt konumu: Crystal orientation Örütlü gereçler: Crystalline materials
Örüt kusurları: Crystal defects; Crystal Örütlü gibi: Quasicrystal
imperfections Örütlü görüngeölçer: Crystal
Örüt kümeleri: Crystal groups spectrometer
Örüt numunesi: Crystal specimen Örütlü madde: Crystalline substance
Örüt osilatörü (=örüt salınmacı): Crystal Örütlü özdek: Crystalline substance
oscillator Örütlü seramik: Crystalline ceramic
Örüt ögeleri: Crystal elements Örütlü yapı: Crystalline structure
Örüt örgüsü: Crystal lattice Örütlülük: Crystallinity
Örüt salınmacı: Crystal oscillator Örütsel: Crystalline; Crystallographic
Örüt saptama: Crystal determination Örütsel ağ: Crystallographic net
Örüt sınıflandırma: Crystal classification Örütsel çözümleme: Crystallographic
Örüt suyu: Crystal water analysis
Örüt süreksizliği: Crystal discontinuity Örütsel düzlemler: Crystallographic
Örüt taracıyı: Crystal scanner planes
Örüt tekrenklendiricisi: Crystal Örütsel inceleme: Crystallographic
monochromator examination
541
Örütsel izdüşüm Ötektiküstü
542
Ötektiküstü alaşımlar Özdecik damıtımı
Ötektiküstü alaşımlar: Hypereutectic Ötektoidöncesi karbürü: Proeutectoid
alloys carbide
Ötektiküstü dökme demirler (%C>4.3): Ötektoidöncesi sementiti: Proeutectoid
Hypereutectic cast irons cementite
Ötektoid: Eutectoid Ötektoidüstü: Hypereutectoid
Ötektoid alaşım: Eutectoid alloy Ötektoidüstü alaşımlar: Hypereutectoid
Ötektoid bileşen: Eutectoid constituent alloys
Ötektoid bileşimi: Eutectoid composition Ötektoidüstü çelikler (%C>0.8):
Ötektoid çelik (%0.8C): Eutectoid steel Hypereutectoid steels
Ötektoid çizge: Eutectoid diagram Ötele(n)me: Translation; Extrapolation
Ötektoid çizgisi: Eutectoid line Öteleme (gerilim-gerinim çizgesi): Offset
Ötektoid denge: Dystatic equilibrium Öteleme gerilimi: Proof stress; Offset
(=Eutectoid equilibrium) stress
Ötektoid dizge: Eutectoid system Öteleme işlevleri: Extrapolation functions
Ötektoid dönüşüm: Eutectoid Öteleme yöntemi: Offset method
transformation Ötelemeli akma: Offset yield
Ötektoid evre: Eutectoid phase Ötelemeli akma dayancı: Offset yield
Ötektoid evre karışımı: Eutectoid phase strength
mixture
Ötürük (tıp): Catharsis
Ötektoid ferriti: Eutectoid ferrite
Öykence: Pneumonia
Ötektoid içyapı: Eutectoid microstructure
Öykenceli: Pneumonic
Ötektoid karbon içeriği: Eutectoid carbon
content Öz: Self; Eigen
Ötektoid katlaşma: Eutectoid coring Özarayeratomu: Self-interstitial
Ötektoid kayma: Eutectoid shift Özaşılama (tıp): Autoinoculation
Ötektoid noktası: Eutectoid point Özayrışım (kim.): Homolysis
Ötektoid sementiti: Eutectoid cementite Özayrışımsal (kim.): Homolytic
Ötektoid sıcaklığı: Eutectoid temperature Özbağışıklık (tıp): Autoimmunizaton
Ötektoid tepkime: Eutectoid reaction Özbağlaşma: Cohesion
Ötektoid tepkimesi eşsıcaklık eğrisi: Özbeze: Prostate
Eutectoid reaction isotherm Özbeze çıkarımı: Prostatecdomy
Ötektoid yalın karbonlu çelik: Eutectoid Özbiçimli: Automorphic
plain carbon steel
Özbiçimli: Idiomorph; Idiomorphic;
Ötektoid yapısı: Eutectoid structure Idiomorphic crystal
Ötektoidaltı: Hypoeutectoid Özbiçimlilik: Idiomorphism
Ötektoidaltı alaşımlar: Hypoeutectoid Özbiçimsel: Idiomorphic
alloys
Özbiçimsellik: Idiomorphism
Ötektoidaltı çelikler (%C<0.8):
Hypoeutectoid steels Özbulaşım (tıp): Autoinfection
Ötektoidöncesi: Proeutectoid Özdecik: Molecule
Ötektoidöncesi evresi: Proeutectoid phase Özdecik ağırlığı: Molecular weight (mass-
Ötektoidöncesi ferrit: Free ferrite average); Molecular weight (number
(=Proeutectoid ferrite) average)
Ötektoidöncesi ferriti: Proeutectoid Özdecik boyu: Molecular length
ferrite Özdecik damıtımı: Molecular distillation
543
Özdecik demeti Özeritir
544
Özeritken cevher Özışınyazımı (fiz.)
Özeritken cevher: Self-fluxing ore Özgül nem: Specific humidity
Özeritken toplak/sinter: Self-fluxing Özgül oylum (V/M): Specific volume
sinter Özgül özellikler: Specific properties
Özeritkenli: Self-fluxing Özgül viskosite: Specific viscosity
Özeritkenli toplak: Self-fluxing sinter Özgül yüzey: Specific surface
Özet: Extract; Synopsis; Summation; Özgün: Eigen; Original
Summary
Özgün çatlak büyüklüğü: Original crack
Özetleme: Summarization size (ao)
Özetlenmemiş: Uncondensed Özgün değer: Eigen value
Özflorışıma: Autofluorescence Özgün durum: Eigen state
Özgeçirgenlik: Permeance Özgün gerinim: Eigenstrain
Özgeçmiş: Biography Özgün işlev: Eigen function
Özgelişim: Orthogenesis Özgün mineral: Original mineral
Özgelişimsel: Orthogenetectic Özgün vektör: Eigen vector
(=Orthogenic)
Özgün yöney: Eigen vector
Özgerilimli (yaşlandırma içgerilimi):
Self-stressed Özgür: Uncombined; Free
Özgerilimli yapı: Self-stressed structure Özgür aşındırıcı: Free abrasives
Özgü: Special; Specific Özgür elektron: Free electron
Özgül: Specific Özgür elektron modeli: Free-electron
Özgül ağdalılık: Specific viscosity model
Özgül ağırlık: Specific gravity Özgür enerji: Free energy
Özgül ağırlık ölçümü: Gravimetry Özgür entapti: Free enthalpy
Özgül ağırlıkölçer: Gravimeter Özgür erk: Free energy; Gibbs function
(=Free energy)
Özgül akmazlık: Specific viscosity
Özgül çekme dayancı: Specific tensile Özgür erk çizgesi: Free energy diagram
strength (=Specific strength) Özgür erk yüzeyi (denge çizgeleri): Free
Özgül çekme katsayısı: Specific tensile energy surface
modulus (=Specific modulus) Özgür ferrit: Free ferrite (=Proeutectoid
Özgül dağıntı: Specific entropy ferrite)
Özgül dayanç: Specific strength Özgür ısıntı: Free enthalpy
Özgül entropi: Specific entropy Özgür karbon: Free carbon
Özgül erk: Specific energy Özgür kök (kim.): Free radical
Özgül esnemezlik: Specific stiffness Özgür kök çoğuzlan(dır)ması: Free-
Özgül gaz oylumu: Specific gas volume radical polymerization
Özgül ısı: Specific heat Özgür kök toplayıcıları: Free-radical
scavanger
Özgül ısı sığası: Specific heat capacity
Özgür oylum: Free volume
Özgül indüklem sığası: Specific inductive
capacity Özgür sementit: Free cementite
Özgül itki (fiz): Specific impulse Özgür silika: Free silica
Özgül katsayı: Specific modulus (=Specific Özgür yığıntı: Free enthalpy
stiffness) Özgürlük kerteleri: Degrees of freedom
Özgül kırılma artışı (optik): Specific Özışınyazımı (fiz.): Autoradiography;
refractive increment Autoradiograph
545
Özindüklenme Özyükünleşme
546
P
Pabuç: Shoe Paklama kafesi: Pickling rack
Pachua tankı: Pachua tank Paklama lekesi: Pickle stain
Paça kıvrığı: Turnup Paklama önleyicisi: Pickling inhibitor
Paçavra: Tatter Paklama sepeti: Pickling basket; Pickle
Paçavra bıçağı: Rag knife basket
Paçavra kâğıdı: Rag paper Paklama sıcaklığı: Pickling temperature
Padavra: Shingling Paklama tankı (çelik): Pickling tank
Pafta kolu: Bit stock; Die stock (=Pickler)
Pafta lokması: Screw thread chaser; Screw Paklama yunağı (çelik): Pickling bath
die Paklanık: Pickled
Pafta takım: Dies and taps Paklanmış: Pickled
Pah: Camber; Chamfer; (sanayi kaplar) Paklanmış çelik sac: Pickled steel sheet
Miter Paklanmış sac: Pickled sheet
Pah parlatma makinası (cam): Miter Paklayıcı: Pickle
grinding machine Paklayıcı: Pickle liquor (=Pickle)
Pah verme: Chamfering PAL dizgesi: Phase Alternating Line (PAL)
Paha biçme: Estimate; Estimation system
Pahalı: Expensive Pala: Paddle; Machete; Matchet; Scimitar;
Pahını alma: Chamfering Simitar; Whittle
Pahlama: Bevelling Palamar: Hawser
Pahlama makinası: Mitering machine Palamar parası: Moorage
Pahlı bağlantı: Scarf point Palan: Pad
Pahlı kenar: Bevelled edge Palan kolanı: Surcingle
Pahlı uç: Bevelled end Palanga: Pulley; Block chain; Tackle; Gin
Pahlı yüz: Bevelled face block; Hoist; Pulley block; Whip
Paket: Parcel; Packet Palanga düzeneği: Traction drive
Paket postası: Parcel post Palangalı direk: Derrick
Paketleme: Packaging; Packing; Wrapping Pale: Blade
Paketleme dairesi: Packing department Pale açısı: Blade angle
Paketleme gereçleri: Packing materials Pale kanadı: Blade
Paketlenmiş tuğla: Packaged brick Paleoloji: Paleology (=Archeology)
Paklaç (=Paklama tankı) (çelik): Pickling Paleontoloji: Paleontology
tank (=Pickler) Palet: Palette; Pallet
Paklama: Pickling Palet makarası: Pallet roller
Paklama bileşiği: Pickling compound Paletli araç: Crawler
Paklama bozukluğu: Pickling defect Paligorskit (yer b.): Palygorskite
Paklama çözeltisi: Pickle liquor (=Pickle) Palladyum: Palladium
Paklama çözeltisi: Pickling solution Palladyum alaşımı: Palladium alloy
Paklama deneyi: Pickling test Palladyum asetat: Palladium acetate
Paklama gevrekliği: Pickle brittleness Palladyum bilyaları: Palladium shots
Paklama hapları: Pickle pills Palladyum bromür: Palladium bromide
Paklama hattı: Pickling line Palladyum çubuğu: Palladium rod
Palladyum hidrojen dizgesi Panzehir taşı
Palladyum hidrojen dizgesi: Palladium- Pamuklu çöple alınan örnek (tıp): Swab1
hydrogen system Pamuklu kumaş: Cotton fabric
Palladyum iyodür: Palladium iodide Pamuktaş: Travertine
Palladyum kaplama: Palladium plating Panayır: Fair; Kermess
Palladyum karası: Palladium black Pancar şekeri: Beet sugar (=Sucrose)
Palladyum klorür: Palladium chloride Pancur: Window shade; Jalousie; Shutter1;
Palladyum nanoteller: Palladium Louver1
nanowires Pancur tahtası: Louver1
Palladyum nitrat: Palladium nitrate Pancurlu kapı: Blind door
Palladyum oksit: Palladium oxide Pancurlu kapı/pencere: Louver1
Palladyum siyanür: Palladium cyanide Pandispanya: Sponge cake
Palladyum sülfat: Palladium sulphate Pandül: Rocker
Palladyum sülfür: Palladium sulphide Panellerle ısıtma: Panel-heating
Palladyum süngeri: Palladium sponge Panik (tıp): Panic
Palladyum tanecikleri: Palladium Panik atak (tıp): Panic attack
granules
Panikleme: Panicking
Palladyum tozu: Palladium powder
Pankreas: Pancreas
Palladyum varağı: Palladium foil
Pankreas (alma) ameliyatı (tıp):
Palladyum-altın (alaşım): Palladium-gold Pancreatectomy
Palladyum-gümüş: Palladium-silver Pankreas destek aygıtları (tıp): Pancreatic
Palladyumla kaplama: Palladiumization assist devices
Palladyumlama: Palladiumization Pankreas enzimi: Ribonuclease
Palladyumlu: Palladic; Palladous Pankreas suyu lipazı (tıp): Steapsin
Palmitik asit: Palmitic acid Pankreas yangısı (tıp): Pancreatitis
Palmitin: Tripalmitine; Palmitin Pankreasa ilişkin (tıp): Pancreatic
Palto: Overcoat; Coat; Tog; Topcoat Pankreatin: Pancreatin
Palto/şapka askısı: Hall tree Pankreozimin: Pancreozymin
p-aminofenil fosfat: p-aminophenyl Pansiyon: Boarding house
phosphate (PAPP)
Pantalon: Trousers; (y.fırın) Downcomer
Pamuk: Cotton
Pantazot: Leatherette
Pamuk bağı: Cotton tie
PAN-temelli karbon lifleri: PAN-based
Pamuk balyası: Cotton bale carbon fibres
Pamuk barutu: Guncotton; Pyroxyline Pantograf: Pantograph
Pamuk çekirdeği yağı: Cotton seed oil Panton dizgesi (baskı mürekkebi
Pamuk çırçırı: Cotton gin karışımı): Pantone system
Pamuk yağı: Cottonseed oil; Cotton seed Pantoskop: Pantoscope
oil Pantotenik asit: Pantothemic acid
Pamuk/yün doldurulmuş: Quilted Pantufla: Pantoffle
Pamukla dağlama: Swab etching Panzehir: Heal-all; Mithridate; Antidote;
Pamukla silme: Swabbing (tıp) Alexipharmic; (yılan) Theriac
Pamuklu bez fabrikası: Cotton mill (=Theriaca)
Pamuklu çöp (tıp): Swab1 Panzehir taşı: Opal
548
Papağan humması (tıp) Paravana
Papağan humması (tıp): Psittacosis Paraformaldehit: Paraformaldehyde
Papağan kömürü: Parrot coal Paragon çeliği: Paragon steel
Papaverin: Papaverine Paragonit: Paragonite
Papaya: Papain Parahidrojen: Parahydrogen
Papaya mayası: Papain Paralaks (fiz.): Parallax
Papyon: Bow tie Paraldehit: Paraaldehyde
Para: Money Paralel: Parallel
Para altını: Coinage gold Paralel yüzlü: Parallelepiped
Para ayrılmamış: Unfunded Paralelkenar: Parallelogram; Rhomboid
Para basım evi: Mint Paralı köprü: Tollbridge
Para basımı: Coining Paralı yol: Turnpike
Para basma: Mintage Paraliz (tıp): Paralysis
Para borsası: Money market Paramanyet: Paramagnet
Para cezası: Fine Paramanyetik: Paramagnetic
Para çantası: Moneybag Paramanyetik gereçler: Paramagnetic
Para gümüşü: Coin silver materials
Para havalesi: Money order Paramanyetizm: Paramagnetism
Para kemeri: Money belt Parametre: Parameter
Para kesesi: Burse Parametrik denklemler: Parametric
equations
Para sandığı: Kist
Paramorf (yer b.): Paramorph
Para sürümü: Money supply
Paramparça olma: Smash
Para şişkinliği: Inflation
Parasal: Monetary; Financial
Para tuncu: Coinage bronze
Parasempatetik (tıp): Parasympathetic
Paraaminobenzoik asit: Para-
aminobenzoic acid Parasempatetik sinir dizgesi (tıp):
Parasympathetic nervous system
Parabol: Parabola
Parasimen: Paracymene
Parabol ayna: Parabolic mirror
Paraşüt: Parachute
Parabol yansıtıcı: Parabolic reflector
Paraşüt birliği eri: Paratrooper
Parabolsu: Parabolic
Paraşüt birlikleri: Parachute troops
Parabolsu büyüme: Parabolic growth
Paraşüt ipi: Rip cord
Parabolsu büyüme hızı: Parabolic growth
rate Paraşütcü: Paratrooper
Parabolsu büyüme hızı yasası Paraşütle uçma: Parakite
(oksitlenme): Parabolic growth rate law Paratifo (tıp): Paratypoid
Parabolsu sertleşme: Parabolic hardening Paratiroid (tıp): Paratyroid
Parabolsu yoğunlaç: Paraboloid Paratiroid bezesi (tıp): Paratyroid gland
condenser Paratiroid çıkarımı (tıp):
Parabolsu yük ötelemesi: Paraboloid load Parathyroidectomy
displacement Paratoluidin: Paratoluidine
Paraelektrik: Paraelectric Paratyon: Parathion
Parafin: Wax; Paraffin Paravan: Paravane
Parafin dizisi: Paraffin series Paravana: Fender; Shielded; Screen
549
Parazit Parçalı ekstrüzyon kalıbı
550
Parçalı halka kalıp Parlak tavlı
Parçalı halka kalıp: Split-ring mould Parlak Bessemer teli (çelik): Bright
Parçalı kalıp: Split die; Multiple mould Bessemer wire
Parçalı lav: Taxite Parlak bitirme: Bright finish; Luster finish
Parçalı maça kutusu (döküm): Split core Parlak çekilmiş çelik tel: Bright drawn
box steel wire
Parçalı model (döküm): Parted pattern; Parlak dağlama: Clear etching (=Bright
SplitPattern etching)
Parçalı sıkma kalıbı: Porthole die Parlak daldırma: Bright dipping
Parfüm: Perfume Parlak dekor: Blazonry
Parfüm şişesi: Scent bottle (=Perfume Parlak demir: Specular iron
bottle) Parlak elektrikli bırakım: Bright
Parfümcülük: Perfumery electrodeposition
Parıldama: Scintillation; Luminescence; Parlak gümüş yaldız: Bright silver
Glissening; Twinkling; Shimmy; Sparkling Parlak ışıkta görme (hastalık): Photopia
Parıldayan: Iridescent; (mücevher) Parlak kağıt: Satin paper
Sparking Parlak kaplama: Bright plating
Parıltı: Luminance; Glow; Twinkle; Glitter; Parlak kaplama katığı: Bright plating
Shiner; Shiner scale; Glint; Glimmer; additive
Flash; Shimmering; Sheen; Luminosity Parlak kaplamalı tel: Liqour-finished wire
Parıltılı: Phosphorescent; Luminescent Parlak kırmızı: High-coloured; Vermeil;
Parıltılı boşaltım: Glow discharge Vermilion
Parıltılı boşaltımlı nitrürleme: Glow Parlak kömür: Lean coal
discharge nitriding Parlak küçük cisim: Spangle
Parıltılı boya: LuminousPaint Parlak levha: Bright plate
Paris beyazı: Paris white Parlak menevişli yay çeliği: Bright
Paris mavisi: Paris blue tempered spring steel
Paris yeşili: Paris green (=Sweinfurt Parlak metal: Vermeil
green) Parlak nitrürleme (çelik): Bright nitriding
Parison (cam): Parison; Blank Parlak opal (cam): Satine glass
Park yasaklı bölge (araba): Towaway zone Parlak pik: Glazy pig
Parka (giysi): Parka Parlak renkler: Glowing colours; Luster
Parke: Parquet colours
Parke döşeme: Parqueting Parlak sert çelik sac: Hood and Fender
stock
Parke süreci: Parke’sProcess
Parlak sert tel: Bright hard wire
Parkerleme (fosfatlama türü): Parkerizing
Parlak sır: Bright glaze
Parkerlenmiş çelik: Parkerized steel
Parlak şeritli yünlü kumaş: Algerienne
Parkinson hastalığı: Parkinson’s disease
Parlak tavlama (çelik): Bright annealing
Parlak: Ship; Glossy; Nacrous
Parlak tavlama hattı: Bright annealing
Parlak altın (kaplama): Satin gold line
Parlak altın yaldız: Bright gold Parlak tavlama tesisi: Bright annealing
Parlak altuni sır: Tigereye plant
Parlak apre (tekstil): Glazed finish Parlak tavlı: Bright annealed
551
Parlak tavlı boru Parmaklık
Parlak tavlı boru: Bright annealed tubing Parlatılmış yüzey: Polished surface
Parlak tavlı çelik: Bright annealed steel Parlatma: Buffing; Burnishment;
Parlak yansıtınç: Luminous reflectance Levigation; Polishing; Lapping
Parlak yeşil: Virid Parlatma (pamuklu kumaş):
Parlak yumuşak tel: Bright soft wire Mercerization
Parlak yüzey: Satin finish; (seramik) Parlatma bozukluğu: Polishing artifact
Surface sheen Parlatma çarkı: Polishing disk; Polishing
Parlakca: Lambent wheel; Bob; Glaze wheel
Parlaklaştırıcı: Brightener; Brightening Parlatma çiziği (cam): Block reek
agent Parlatma çözeltisi: Polishing solution
Parlaklaştırma: Brightening Parlatma elması: Polishing diamond
Parlaklaştırma çözeltisi: Bright dip Parlatma gereçleri: Polishing materials
Parlaklık: Shiner (=Shiner scale); Parlatma hatası (cam): Hogging
Vividness; Burnishing; Brightness; Parlatma hızı: Polishing rate
Glossiness; Gloss; Luminosity; Luster; Parlatma macunu: Polishing agent;
Lightness Polishing paste
Parlaklık aralığı: Bright range Parlatma macunu (cam): Putty
Parlaklık başlangıcı sıcaklığı (cam): Parlatma makinası: Polishing machine
Incipient glass temperatures (IGT)
Parlatma sübyesi: Polishing emulsion
Parlaklık giderici: Glaze breaker
Parlatma sütsüsü: Polishing emulsion
Parlaklıkölçer: Photometer; Glossmeter
Parlatma tozu: Polishing powder;
Parlama: Glitter; Deflagration; Sparking Polishing agent
Parlama kalkanı: Flash shield Parlatma tozu (cam): Bloodstone
Parlama noktası: Flash point Parlatmalı dağlama: Polish etch
Parlama sıcaklığı (yağ): Flash point Parmak: Finger
Parlamaz cam: Anti-dazzle glass Parmak boyası: Finger paint
(=Nonglare glass)
Parmak delik: Finger gate
Parlamaz sır: Nonlustrous glaze
Parmak eklem kemiği (tıp): Knucklebone
Parlanti döküm süreci: Parlanti casting
process Parmak eklemi (tıp): Finger joint;
Knuckle; Knuckle joint
Parlataç: Polisher
Parmak eklemi koyuntuları (tıp): Finger
Parlatıcı: (aygıt) Polisher; (mak.) Buffer joint implants
Parlatılabilir: Burnishable Parmak eklemi protezi (tıp): Finger joint
Parlatılmamış: Unpolished prosthesis
Parlatılmamış numune (metalbilim): Parmak freze (mek.): End mill
Unpolished specimen Parmak freze çakısı (= uç freze çakısı):
Parlatılmış: Polished End milling cutter
Parlatılmış altın: Burnished gold Parmak giriş (kalıp): Finger gate
Parlatılmış çelik yüzeyi: Polished steel Parmak izi: Fingerprint
surface Parmak kemiği (tıp): Phalange
Parlatılmış kenar: Polished edge Parmaklık: Guardrail; Fence; Fencing;
Parlatılmış metal: Polished metal Grille; Balustrade; Banister (=Bannister);
Parlatılmış üfleme cam eşya: Rock crystal Railing; Rail
552
Parmaklık çubuğu Paso başına ezme (hadde)
Parmaklık çubuğu: Pale Pasif: Passive
Parmaklık direği: Baluster Pasivasyon: Passivation
Parmaklıklı oyun yeri (çocuk): Playpen Paslan(dır)maz: Noncorrosive
Parmaksız: Fingerless Paslanma: Rusting
Parola: Password Paslanmaz: Nonrusting (=Stainless);
Paros mermeri: Parian marble Rustproof
Parotit: Parotid Paslanmaz çelik: Stainless stell
Parsons Duncan süreci (Kalıpbaşı Paslanmaz çelik çubuk: Stainless steel bar
ısıtmalı tomruk dökümü): Parsons Paslanmaz çelik dökümler: Stainless steel
Duncan Process castings
Parşömen: Parchment; Vellum Paslanmaz çelik kalın çubuk: Stainless
Parşömen kâğıdı: Rag Paper steel rod
Parşömen taklidi kağıt: Vellum paper Paslanmaz çelik kaplama: Stainless steel
plating
Parşömen tomarı: Scroll
Paslanmaz çelik kütük: Stainless steel
Parti (mal): Lot billet
Parti büyüklüğü: Lot size Paslanmaz çelik levha: Stainless steel plate
Parti kalitesi koruması: Lot quality Paslanmaz çelik sac: Stainless steel sheet
protection
Paslanmaz çelik şerit: Stainless steel strip
Parti nitelik koruması: Lot quality
Paslanmaz çelik yassıkütük: Stainless steel
protection
slab
Parti yüzde kusurlu toleransı: Lot Paslanmaz çelikler: Nonrusting steels;
tolerance percent defective (LTPD) Stainless steels
Parvolin: Parvoline Paslanmaz çelikleri sertleştirme süreci:
Pas: Rust Malcomising
Pas bağlantısı: Rust joint Paslanmaz çeliklerin sınıflandırması:
Pas giderici: Rust remover Classification of stainless steels
Pas giderme: Rust removing Paslanmaz demirler: Rustless irons;
Pas küfü sporu (tıp): Telium Stainless irons
Pas önleme: Rust inhibition; Rust Paslanmaz dökme demir: Stainless cast
prevention iron
Pas önleme astarlaması: Rust proofing Paslanmaz otomat çelikleri: Free
machining stainless steels
Pas önleyici: Rust inhibitor
Paslanmaz yassı ürünler: Stainless flat
Pas önleyici yağlar: Rust preventive oils products
Pas renginde: Ferruginous Paslanmış: Rusted
Pasa (maden artığı): Tallow Paslanmış çelik: Rusted steel
Pasaport: Passport Paslanmış çelik yüzey: Rusted steel
Pascal (kuvvet birimi) (N/m): Pascal surface
Pascal’ın akışkanlar basıncı yasası: Paslı: Rusted; Rusty
Pascal’s law of fluid pressures Paslılık: Rustiness
Pashen dizisi (fiz.): Pashen series Paso (hadde): Pass
Pashen eğrisi: Pashen curve Paso başına ezme (hadde): Reduction per
Pashen yasası (fiz.): Pashen’s law pass
553
Paso sırası Patlayıcı gaz
554
Patlayıcı gaz basıncı Pekleşik
Patlayıcı gaz basıncı: Explosive gas Pazar: Outlet; Market
pressure Pazar çözümlemesi: Market analysis
Patlayıcı gereçler: Explosive materials Pazar sepeti: Market basket
Patlayıcı gümüş: Fulminating silver Pazarlama: Marketing
Patlayıcı jelatin: Blasting gelatine Pazarlanabilir: Marketable
Patlayıcı karışım: Explosive mixture Pazen: Flannel
Patlayıcı madde: Fulminate Pazu: Biceps
Patlayıcı platin: Fulminating platinum Pazu kemiği (tıp): Humerus
Patlayıcılar: Explosives Pazubant: Arm-band
Patlayıcıyla biçimlendirme: Explosive Pazusal: Bicipital
forming PB oranı: PB-ratio
Patlayıcıyla kaynaklama: Explosive PBO lifler: Polybenzoxazole (PBO) fibres
welding
PCB (=poliklorlu bifeniller): PCB
Patojen (tıp): Pathogen (Polychlorinated biphenys)
Patoloji (tıp): Pathology PCE (=Pirometrik koni eşdeğeri): PCE
Patolojik (tıp): Pathological (Pyrometric Cone Equivalent)
Patoz (tıp): Brown lung PCTFE: Polychlorotrifluoroethylene
Patron (dikim): Pattern (PCTFE)
Patronit: Patronite Peach-Koehler denklemi: Peach-Koehler
equation
Pattison süreci (Kurşundan gümüş
çıkarma): Pattison’s process Peçe: Veil
Paul Wurth tepe (y. fırın): Paul Wurth top Peçelik kumaş: Veiling
Pauli dışlama kuralı (atom): Pauli Peçete: Napkin
exclusion principle Ped baskı (seramik): Pad print
Pay: Margin; Tolerance; Clearance; Pedal: Tereadle
Allowance; Ration Pedallı testere: Jigger saw
Pay değeri: Tolerance value Pedersen süreci: Pedersen process
Pay kısıtları: Tolerance limits Pedikür: Pedicure
Pay(mat): Numerator Pegmatit: Pegmatite
Payanda: Brace; Truss; Pier; Backstay; Pek: Hard
Stake; (madencilik) Sprag Pek büyük: Voluminous
Payda: Denominator Pek çok: Many
Paydaşma: Participation Pek çok: Very; Plenty
Paye: Title Pek tatlı: Sugary; Very sweet
Paylaşık elektron bağları: Shared electron Pekişik: Reinforced
bonds Pekişik plastikler: Reinforced plastics
Paylaşık elektronlar: Shared electrons (RP)
Paylaşım: Partition; Sharing Pekiştirim: Reinforcement
Paylaşımlı elektronlar: Shared electrons Pekiştirme: Reinforcing
Paylaştırım: Allocation Pekiştirme lifi: Reinforcing fibre
Payran: Pyran Pekleş(tir)me: Strain hardening; Stiffening
Payton: Landau Pekleşik: Work-hardened
555
Pekleşik çelik Pense
556
Pense (elmas üretimi) Perde yayı teli
Pense (elmas üretimi): Shanks Perçin kıskacı: Riveting tongs
Penset: Forceps Perçin maşası: Rivet clamp (=Riveting
Pentaboran (roket sıvısı): Pentaboran clamp)
Pentahidrat (beş molekül su içeren): Perçin pulu: Rivet shim
Pentahydrate Perçin sapı: Rivet shank
Pentaklorofenol: Pentachlorophenol Perçin tabancası: Rivet gun
Pentan: Pentane Perçin zımbası: Blunt punch; Drift punch;
Pentil grubu: Pentyl group Riveting punch
Pentlandit: Pentlandite Perçinleme: Riveting
Pentobarbital: Pentobarbital Perçinli bağlantı: Riveted joint
Pentosan: Pentosan Perçinlik çubuklar: Rivet bars
Pentot: Pentode Perdah: Gloss; Burnishment; Burnishing;
Pentoz (beş karbonlu monosakkarit): Glaze
Pentose Perdah bıçağı: Slicker
Pentoz şekeri: Ribose Perdah çarkı: Buff wheel; Buffing wheel;
Pepsin: Pepsine Glaze wheel
Pepsin üreten: Pepsinogen Perdah fırçası: Sizing brush
Peptidaz: Peptidase Perdah kesişi (teks): Finishing cut
Peptik ülser: Peptic ulcer Perdah Makinasi: Calendar
Peptit: Peptide Perdah silindiri: Tumbling barrel
Peptit bağı: Peptide bond Perdah taşı: Floatstone
Pepton: Peptone Perdahlama: Buffing; Honing;
Peptonla(ştır)ma: Peptonization Calendering; Blanching; Burnishing
Peptonlaştıran: Peptonizer Perdahlama (dövme; biçimleme): Edging
Perakende: Retail Perdahlama bileşiği: Burnishing
Perakende fiyatı: Retail price compound
Perasit: Peracid Perdahlama makinası: Planishing
Perborat: Perborate machine
Perçem: Tuft; Lock Perdahlanabilir: Burnishable
Perçemli: Tufted Perdahlayıcı: Buffer; Planisher; Glazer
Perçin: Rivet Perdahlı bitirim: Glazed finish
Perçin açıklığı: Rivet spacing Perdahlı kağıt: Glazed paper
Perçin aralığı: Rivet interval (=Rivet Perdahlı lif: Glazed fibre
spacing) Perdahlı yüzey: Even surface; Finished
Perçin basgacı: Riveting press surface
Perçin çapı: Rivet diameter Perdahsız: Non-glazed; Unfinished
Perçin çekici: Riveter; Snap hammer Perde: Blind; Baffle; Membrane; Curtain;
Perçin deneyleri: Rivet tests Cataract; Screen; Shroud
Perçin dikişi: Rivet seam Perde askı rayı: Traverse rod
Perçin dizisi: Rivet raw Perde duvarı: Baffle wall
Perçin kaynağı: Rivet weld (=Plug weld); Perde tutamağı: Tieback
Stud arc welding; Studding Perde yayı teli: Curtain spring wire
557
Perdecikler (kaplama hatası) Pesek
558
Peş Pıhtılaştırıcı
Peş: Gusset; Tail Petrol taşıma aracı: Tanker
Peşin fiyat: Cash-price Petrol taşıma gemisi: Tanker
Peşin ödeme: Cash payment Petrol yatağı: Oil field
Peşin ödeme indirimi: Cash discount Petrollü kum: Oil sand
Peşkir: Towel; Napkin Petzit: Petzite
Peşleme meneviş (çelik): Snap temper Pey sürme (ihale): Bidding
Peşlemeli döküm: Continuous- Peyke: Bench
Continuous casting; Conti-Conti casting Peynir tabağı: Cheese plate
Peşpeşe: Tandem; Consecutive; Successive; Peynirlik kapağı: Cheese dome
Head-to-tail Pfanhauser platin yunağı: Pfanhauser’s
Peşpeşe dizilişi (hadde): In tandem platinum bath
arrangement pH-değeri: pH-value
Peşpeşe döküm (SDM): Multiple casting pH-ölçümü: pH-measurement
Peşpeşeli döküm: Sequence casting Pıhtı göze (tıp): Thrombocyte; Blood
Peştamal: Breechcloth; Loincloth; Platelet
Waistcloth Pıhtı göze tutması (tıp): Platelet adhesion
Petalit: Petalite Pıhtı maya: Thromboplastin; (kim.)
Petek: Honeycomb Thrombin; Thrombokinase
Petek desenli cam: Honeycomb glass Pıhtı teli: Fibrin
Petek yapı (Al): Honeycomb structure Pıhtı teli erimesi (tıp): Fibrinolysis
Peternoster: Chaplet Pıhtı teli eriten: Fibrinolytic
Petrokimya: Petrochemistry Pıhtı teli eriten enzim: Fibrinolytic
Petrokimya sanayii: Petrochemical enzyme
industry Pıhtı teli eritici (tıp): Fibrinolysin
Petrokimyasal: Petrochemical Pıhtı teli eritme dizgesi: Fibrinolytic
Petrokimyasal ürünler: Petrochemical system
products Pıhtı teli üreten: Fibrinogen
Petrol: Petroleum Pıhtıcık: Prothrombin
Petrol alanı boru ürünleri: Oil-country Pıhtıçözer (tıp): Anticoagulant;
tubular products Anticoagulative
Petrol arıtım artığı tıkızları: Petroleum- Pıhtılaşan: Coagulating
refining residue briquettes Pıhtılaşık: Coagulated
Petrol delme: Petrol drilling Pıhtılaşma: Coagulation; Thrombosis;
Petrol delme borusu: Petrol drilling pipe Flocculation
Petrol depoları sahası: Tank farm Pıhtılaşma direnci (tıp):
Petrol gemisi: Oil tanker Thromboresistance
Petrol katranı temelli karbon lifi: Pıhtılaşmayla damar tıkanması (tıp):
Petroleum pitch-based carbon fibre Thromboembolism
Petrol kimyası: Petrochemistry Pıhtılaşmış: Coagulated
Petrol koku: Petroleum coke Pıhtılaştıran: Coagulating; Coagulant
Petrol kuyusu: Oil well Pıhtılaştırgan: Coagulative
Petrol kuyusu patlayıcısı: Torpedo Pıhtılaştırıcı: Flocculating agent;
Petrol platformu: Oil rig Coagulant; (tıp) Thromboplastic
559
Pıhtılaştırılabilirlik (kan) Piling-Bedworth (PB) oranı
560
Pilkington süreci (cam) Piritli cevher oksitlenmesi
Pilkington süreci (cam): Pilkington Piramit dizgesi (kristalografi): Pyramidal
process system
Pilokerpin: Pilocarpine Piramit sertlik sayısı: Pyramid hardness
Pilon: Pylon number
Pilor (tıp): Pylorus Piramit taban düzlemi (örütbilim):
Pilot: Pilot Pyramidal plane
Pilotsuz: Unpiloted Piramitsi: Pyramidal
Pilotsuz uçak: Remote controlled aircraft; Pirani vakum ölçeri: Pirani vacuum gauge
Unpiloted aircraft Pirargirit (yer b.): Ruby silver; Pyrargyrite
Pilumin süreci (Al) (tıp): Pylumin process Pireks: Pyrex
Pim: Pin; Gib; Gudgeon; (döküm) Dowel Piridin: Pyridine
Pim zımbası (=Delik büyütücü): Drift Piridoksin: Pyridoxine
Pi-mezon: Pi-meson (=Pion) Pirimidin: Pyrimidine
Pinen: Pinene Pirinç: (metal) Brass; (besin) Rice
Pinit: Pinite Pirinç çubuk: Brass rod
Pinolin: Pinolin Pirinç döküm: Brass casting
Pinömatik: Pneumatic Pirinç eritme: Brass melting
Pinömatik çekiç: Pneumatic hammer Pirinç eritme ocağı: Brass melting
Pinpon: (=Pingpong) Table tennis furnaces
Pinpon raketi: Paddle Pirinç eşya: Brassware
Pint (=1/8galon): Pint Pirinç haddeleme: Brass rolling
Pinyon dişli: Driving; Pinion Pirinç haddesi: Brass rolling mill
Pinyon dişli kutusu: Pinion stand Pirinç hazırlama işlemi: Brass finishing
Pinyon şaft: Spindle shaft; Spindle; Pinion Pirinç kaplama: Brass plating; Brassing
shaft Pirinç kaplama yunağı: Brass bath
Piobert çizikleri (derin çekme): Piobert Pirinç kaplı: Brassy
lines Pirinç kaplı lastik teli: Brass plated tire-
Pi-ortacık: Pi-meson (=Pion) chord
Pip dayama yeri (cam): Pig Pirinç lehimi: Brass solder
Piperazin: Piperazin Pirinç levha: Brass plate
Piperidin: Piperidene Pirinç parlaklaştırıcılar: Brass polisher
Piperin: Piperine Pirinç renklendirme: Brass colouring
Piperonal: Piperonal Pirinç sac: Brass sheet
Pipet: Pipette Pirinçsi: Brassy
Pipo: Pipe; Blowing iron; (cam) Pontil Pirit: Fool’s gold; Pyrite
(=Punty); Revolving sleeve; Revolving tube Pirit izabesi: Pyritic smelting
Pipo sapı: Pipestem Pirit’e ilişkin: Pyritic
Pipodan sarkan cam (cam boru): Piritli: Pyritical (=Pyritous)
Catenary Piritli bakır izabesi: Pyritic copper
Pipotaşı (kızıl): Pipestone smelting
Piramit (mat.): Pyramid Piritli cevher oksitlenmesi: Pyritic
Piramit araba (cam): Barrow smelting
561
Piritli kömür Pişirme sıcaklığı (boya)
562
Pişirme süresi Plastik yapımı
Pişirme süresi: Firing time; Baking time Plankeit: Plancheite
Pişirme yüzeyi (elektrikli fırın): Cooktop Planlama: Planning
Pişkin maça: Baked core Planya: Planer (=Planing machine)
Pişkin tuğla: Body brick Planya makinası: Planer; Shaper; Planing
Pişmemiş: Unbaked machine
Pitot borusu (akışkanlar): Pitot tube Planya tezgahı: Facing lathe
Pittsburg düz cam süreci: Pittsburg sheet Planyalama: Planing
process Planyalanmış: Planed
Pityalin: Ptyalin Plasenta (tıp): Placenta
Piyano: Piano Plasmered süreci (sünger demir):
Piyano akort anahtarı: Tuning hammer; Plasmared process
Tuning wrench Plaster: Plaster
Piyano teli (çelik): Piano wire Plastijel: Plastigel
Piyano tuşları: Ivories Plastik: Plastic
Piyanoloto: Rocker Plastik astar: Plastic lining
Piyasa araştırması: Market research Plastik astar gereci: Mud
Piyasa çözümlemesi: Market analysis Plastik biçimleme: Plastic forming
Piyasa değeri: Market value; Quotation Plastik bomba: Plastic bomb
Piyasa fiyatı: Market price Plastik cam: Plexiglass; Lucite
Piyon: Pion Plastik cerrahi (tıp): Anaplasty
Plak: Record Plastik cerrahi ile organ onarımı (tıp):
Plâk döndüreci: Turntable Neoplasty
Plâka: Dalle Plastik deformasyon (metal): Plastic
Plâka (refrakter): Plate block deformation
Plâka basma: Matrixing Plastik film: Plastic film
Plâka döşeme (cam): Patching Plastik gereçler: Plastics; Plastic materials
Plâka film: Film plate Plastik kalıbı: Plastic mould
Plâka tuğla: Split Plastik köpük: Plastic foam
Plakart: Placard Plastik laminatlar: Plastic laminates
Plan: Plat; Schema; Project; Scheme; Plan; Plastik maça kutuları (döküm): Plastic
Layout core boxes
Plancır (cam): Feeder needle; Feeder Plastik maske: Plastic replica
plunger; Revolving tube (=Revolving Plastik modeller (döküm): Plastic
sleeve); Needle patterns
Plancır kamı (cam): Needle cam Plastik parçalar: Plastic components
Planck dağılım yasası: Planck distribution Plastik pelte: Plastigel
law
Plastik sanatlar: Plastic arts
Planck değişmezi (h=6.624x10e-27 erg-
sec): Planck’s constant (h) Plastik sertlikölçeri: Durometer
Planck’ın ışınım yasası: Planck’s law of Plastik sünger: Plastic foam
radiation Plastik torba: Sack
Planeter hadde (yassı kütükten sac Plastik yapıcı: Plasticizer
üreten hadde): Planetary mill Plastik yapımı: Fabrication of plastics
563
Plastik yataklar (mak.) Plazma püskürtme
Plastik yataklar (mak.): Plastic bearings Platin palladyum altın alaşımı: Platinum-
Plastik zar: Plastic film palladium-gold alloy
Plastikler: Plastics Platin rodyum alaşımları: Platinum-
rhodium alloys
Plastikleşme önlemesi: Antiplasticization
Platin siyanür: Platinum cyanide
Plastikleşme önleyici: Antiplasticizer
Platin sülfür: Platinum sulphide
Plastikleşmesavar: Antiplasticizer
Platin süngeri: Platinum sponge
Plastikleştirici: Plasticizer Platin taklidi: Platina
Plastikleştirme: Plasticization Platin tel: Platinum wire
Plastiksi: Semiplastic Platin tezgenleştirici: Platinum catalysts
Plastisite (mek.): Plasticity Platin tozu: Platinum black; Platinum
Plastisol: Plastisol powder
Platform: Platform Platin tül: Platinum gauze
Platin: Platinum Platin varağı: Platinum foil
Platin alaşımları: Platinum alloys Plâtina: Platina
Platin anot: Platinum anode Platin-gümüş dizgesi: Platinum-silver
system
Platin bilyaları: Platinum shot
Platin-gümüş evre çizgesi: Platinum-
Platin bromür: Platinum bromide silver phase diagramme
Platin cevheri: Platinum ore Platinle kaplama: Platinization
Platin derişimi: Platinum concentration Platinleme: Platinating; Platinizing;
Platin dirençli sıcaklıkölçer: Platinum Platinization
resistance thermometer Platinlenmiş asbest: Platinized asbestos
Platin içeren: Platiniferous Platinli: Platiniferous; Platinic; Platinous
Platin iridyum alaşımları: Platinum- Platinli artıuç: Platinum anode
iridium alloys Platinli asbest: Platinized asbestos
Platin iridyum denge dizgesi: Platinum- Platinli iridyumlu doğal cevher:
iridium equilibrium system Platiniridium
Platin iridyum evre çizgesi: Platinum- Platinsi: Platinoid
iridium phase diagramme Plattner harcı (seramik): Plattner mortar
Platin iridyumlu uç: Platinum-iridium tip Plazma: (fizik) Plasma; (tıp) Plasma
Platin iyodür: Platinum iodide Plazma ark kaynağı: Plasma-arc welding
Platin kaplama: Platinating; Platinizing; Plazma ark kesmesi: Plasma-arc cutting
Platinum plating Plazma atımlı spektrofotometri: Plasma-
Platin kaplama (refrakter): Platinum emission spectrophotometry
Cladding Plazma bırakıntısı: Plasma deposition
Platin karası: Platinum black Plazma destekli kimyasal buharlı
bırakım: Plasma-assisted chemical vapour
Platin katımlı asbest: Platinized asbestos
deposition (PACVD)
Platin klorürler: Platinum chlorides
Plazma ışınlı işleme (mak): Plasma beam
Platin kullanımları: Platinum uses machining
Platin lehimi: Platinum solder Plazma işlemi: Plasma treatment
Platin oksit: Platinum oxide Plazma proteinleri: Plasma proteins
Platin özütleme: Platinum extraction Plazma püskürtme: Plasma spraying
564
Plazma püskürtümlü alumina Polarlama voltajı (elekt.)
Plazma püskürtümlü alumina: Plasma- Plutonyum: Plutonium
sprayed alumina p-n bağlantısı: p-n junction
Plazma püskürtümlü krom oksit: Pnömatik çekiç: Air hammer
Plasma-sprayed chromic oxide
Pnömatoterapi (tıp): Pneumatotherapy
Plazma püskürtümlü metal kaplama:
Plasma spray metallizing Pnömokok (zatürre): Pneumococcus
Plazma püskürtümlü zirkonya: Plasma- p-n-p transistörü: p-n-p transistor
sprayed zirconia Pockels gözesi: Pockels cell
Plazma püskürtümü: Plasma spraying Pockels olgusu (elektrikle kırılım imleci
Plazma tabancası: Plasma gun değişimi): Pockels effect
Plazma tükürümü: Plasma sputtering Podyum: Podium
Plazmabürgüsü (tıp): Plasmalemma Pohlman yöntemi (sesüstü deneyi):
Plazmalı arıtma: Plasma purification Pohlman method
Plazmalı çoğuzlama: Plasma Poiseuille denklemi: Poisseuille’s equation
polymerization Poiseuille yasası ]: Poisseuille’s law
Plazmalı dağlama (metal): Plasma Poisseuille akışı: Poisseuille flow
etching Poisson oranı: Poisson’s ratio
Plazmalı dağlama aygıtı: Plasma etching Poisson oranı işlevi: Poisson’s ratio
device function
Plazmalı eritme (eritme): Plasma melting Pokayok: Pokayoke
Plazmalı görüntü panoları: Plasma Polarimetre: Polarimeter (=Polariscope)
display panels (PDP)
Polariskop: Polariscope
Plazmalı hassas kesme: High-definition
plasma cutting Polarite: Polarity
Plazmalı kesiciler: Plasma cutters Polarizasyon: Polarization
Plazmalı kimyasal işlem: Plasma chemical Polarizasyon gerilimi: Bias
processing Polarize: Polarized
Plazmalı osmiyum kaplayıcı (aygıt): Polarize edici: Polarizing
Osmium plasma coater Polarize gözlük: Polarized glasses
Plazmalı şaloma: Plasma torches Polarize ışık: Polarized light
Plazmalı temizleme: Plasma cleaning
Polarize molekül: Polarized molecule
Plazmalı temizleme aygıtı: Plasma
Polarize olmamış: Non-polarized
cleaning device
Polarizör: Polarizer (Nicol prizm)
Plazmalı toplaklama/sinterleme: Plasma
sintering Polarlama (elekt.): Bias
Plazmon (zayıf bağlı elektronların Polarlama akımı (elekt.): Bias current
salınım erki nicemi): Plasmon Polarlama direnci (elekt.): Bias resistor
Plazmon doruğu (görünge): Plasmon Polarlama gecik(tir)mesi: Bias retardation
peak Polarlama gerilimi (elekt.): Bias voltage;
Pleksiglas: Plexiglass Biasing potential
Plessy yeşili: Plessy’s green Polarlama pili (elekt.): Bias cell
Pletismograf (tıp): Plethysmograph Polarlama trafosu (elekt.): Biasing
Plevra (tıp): Pleura transformer
Plumbsol™: Plumbsol™ Polarlama voltajı (elekt.): Biasing voltage
565
Polarlamalı mikroskopi Poliimid sulfon
566
Poliizobütilen Poliüretan kaplama
Poliizobütilen: Polyisobutylene (PIB) Polipeptit: Polypeptide
Poliizopren: Polyisoprene Polipropilen: Polypropylene;
Polikarbonat: Polycarbonate (PC) Polypropylene (PP)
Poliketonlar: Polyketones Polipropilen borular: Polypropylene tubes
Poliketonlar: Polyketones (PEK) Polipropilen sıcak eriyikleri:
Poliklinik: Polyclinic Polypropylene hot melts
Polisakkaritler: Polysaccharides
Polikloropren: Polychloroprene
Polisilikon: Polysilicon
Polikristal: Polycrystal
Polisilikon çınlaçlar: Polysilicon
Polilaktikasit: Polylactic acid (PLA)
resonators
Polimer (=çoğuz): Polymer
Polisilikon demeti: Polysilicon beam
Polimer adları: Polymer names
Polisilikon film: Polysilicon film
Polimer bilimi: Polymer science
Polisilikon içyapısı: Polysilicon
Polimer elyafı: Polymer fibre; Polymeric microstructure
fibre
Polisilikon kalıcı gerilimi: Polysilicon
Polimer film: Polymeric film residual stress
Polimer gereçler: Polymeric materials Polisilikon katman: Polysilicon layer
Polimer harmanı: Polymer blend Polisilikon kırılma dayancı: Polysilicon
Polimer katot: Polymeric cathode fracture strength
Polimer kristalleri: Polymer crystals Polisilikon kırılma tokluğu: Polysilicon
Polimer parçalanması: Depolymerization fracture toughness
(=cracking) Polisilikon rezonatörler: Polysilicon
Polimer reçineleri: Polymer resins resonators
Polimer zar: Polymer film Polisilikon sürtünmesi: Polysilicon
Polimeraz: Polymerase friction
Polimerizasyon fırını (reçineler): Polisilikon şerit: Polysilicon strip
Polymerizing oven Polisilikon yorulması: Polysilicon fatigue
Polimerizasyon kertesi: Degree of Polisilikon yüzey inceişlemi: Polysilicon
polymerization (DP) surface micromachining
Polimerle(ş)me: Polymerization Polistiren: Polystyrene (PS)
Polimetan: Polymethane Polisulfon: Polysulfone (PSU)
Polimetil metakrilat: Polymethyl Polisülfür: Polysulphide
methacrylate (PMMA) Polisülfür elastomeri: Polysulphide
Polimetilen difenilen izosiyanat: elastomer
Polymethylene diphenylene isocyanate Politeknik: Polytechnic
(PMDI) Politetra-floretilen: Fluoni (Polytetra-
Polinükleotit: Polynucleotide fluorethylene)
Polioksanon: Polydioxane (PDS) Politetrafloroetilen: Teflon;
Polioksimetilen: Polyoxymethylene Polytetrafluoroethylene (PTFE)
(POM) Poliüretan: Polyurathane (PU)
Poliolefin eşçoğuzlar: Polyolefin Poliüretan elastomer: Polyurethane
copolymers elastomer
Poliolefinler: Polyolefins Poliüretan kaplama: Polyurethane coating
567
Poliüretan köpük Portakal çiçeği esansı
568
Portakal desenli cam Pota oturgacı
Portakal desenli cam: Orange glass Pota aktarımı: Ladle transfer
Portakal kabuğu (yüzey hatası) Kabuk Pota arabası: Ladle bogie (=Ladle car);
soyma: Peeling (=Orange peel) (cam) Pot wagon
Portakal kabuğu (yüzey kusuru): Orange Pota astarı: Crucible wash; Ladle lining
peel Pota boşaltma: Ladle teeming (=Ladle
Portakal kabuğumsu görüntü (yüzey Pouring)
kusuru): Orange Peel effect Pota boşaltma süresi: Ladle teeming time
Portakal kırmızısı: Orange red Pota büyüklüğü: Ladle size
Portakal kurşunu: Orange lead Pota camı: Pot glass
Portakal yağı: Neroli oil Pota çeliği: Crucible steel
Portakalsı mineral: Orange mineral Pota çevrim süresi (çelik): Ladle cycle
Portal damar: Portal vein time
Portal vinç: Gantry crane Pota deliği: Ladle nozzle
Portland çimentolu beton: Portland Pota donatma: Ladle rigging
cement concrete
Pota dökümü: Ladle pouring
Portland çimentosu: Portland cement
Pota fırını (cam): Pot furnace
Portland yüksek fırın dışığı çimentosu:
Portland blast-furnace slag cement Pota fırını tabanı (cam): Siege; Bench
Porto şarabı kadehi (cam): Port glass Pota halkası (cam): Pot ring (=Gathering
ring, ring)
Portre: Portrait
Pota ısıtma: Ladle heating
Portre heykeli: Portrait bust
Pota işlem yeri: Ladle treatment station
Portre yontusu: Portrait bust
Pota işlemi: Ladle treatment
Posa: Fecula; Dreg; Sediment; Foots; Marc;
(maden) Tailings Pota kabarcıklanması: Ladle bubbling
Posalı: Feculant Pota kabuğu: Ladle shell
Post: Peltry; Fell; Woolfell Pota kaldırma dizgesi: Ladle lifting
Post doldurma: Taxidermi system
Posta: Post; Mail Pota kapağı: Ladle cover
Posta çantası: Mail bag Pota katıkları: Ladle additions
Posta dağıtım: Mail delivery Pota kaynaması: Ladle bubbling
Posta damgası: Postmark Pota kimyasal aralıkları ve kısıtları: Ladle
chemical ranges and limits
Posta kutusu: Mailbox; Postbox
Posta pulu: Postage stamp Pota kurutma: Ladle drying
Posta siparişi: Mail-order Pota kurutma aygıtı: Ladle drier
Postalama: Maling Pota kurutucusu: Ladle drier
Postalanabilir: Mailable Pota metalbilimi: Ladle metallurgy
Poster: Poster Pota metalurjisi: Ladle metallurgy
Postulat (mat): Postulate Pota mili: Stopper rod
Pota (cam): Pot Pota mili tuğlası: Rod cover
Pota (metal): Ladle Pota numunesi: Ladle sample
Pota ağzı: Spout Pota ocağı: Ladle furnace
Pota akıtma: Ladle pouring; Ladle Pota ocak: Crucible furnace
teeming Pota oturgacı: Ladle turret
569
Pota önısıtması (cam) Potasyum karbonat
Pota önısıtması (cam): Pot arching Potanın konduğu yer (cam): Seat
Pota önısıtması (cam): Pot firing (=Pot Potansiyel (elektrik): Potential
arching) Potansiyel enerji: Potential energy
Pota perdelemesi: Ladle shrouding Potansiyel erk engeli: Potential barrier
Pota rubisi (cam): Pot ruby Potansiyel farkı: Potential difference
Pota sakalı (çelik): Ladle skull Potansiyometre: Potentiometer
Pota sıçrama kalkanı: Ladle splash shield Potansiyometrik titrasyon:
Pota sığası: Ladle capacity Potentiometric titration
Pota tabanına toz serpme (cam): Breezing Potansiyostat: Potentiostat
Pota tepkimeleri: Ladle reactions Potas yapılan yer: Ashery
Pota tıpası: Ladle stopper Potasyum: Potassium
Pota tuğlası: Ladle brick Potasyum antimonat: Potassium
Pota vinci: Casting crane; Ladle crane antimonate
Pota yakutu: Pot ruby Potasyum asetat: Potassium acetate
Potada dondurulmuş cam: Pot cooled Potasyum bikarbonat: Potassium
glass bicarbonate
Potada gaz giderme (çelik): Ladle Potasyum borohidrat: Potassium
degassing borohydrate
Potada kükürt giderme (çelik): Ladle Potasyum bromat: Potassium bromate
desulphurization
Potasyum bromür: Potassium bromide
Potada silisyum giderme (çelik): Ladle
Potasyum çubuğu: Potassium rod
desiliconization
Potada soğutma (cam): Pot cooling Potasyum dikromat: Potassium
dichromate
Potada suverme (çelik): Pot quenching
(=Direct quenching) Potasyum ferrisiyanür: Potassium
ferricynanide
Potadan döküm hızı: Rate of teeming
Potasyum ferrosiyanür: Potassium
Potadan döküm teknesine perdeleme:
ferrocyanide
Ladle-to-tundish shrouding
Potasyum florür: Potassium fluoride
Potadan kalıba döküm: Teeming
Potasyum fluoborat (döküm): Potassium
Potadan kalıba gaz giderme (çelik):
fluoborate
Ladle-to-mould degassing
Potadan kalıba vakumlu gaz giderme Potasyum fosfat: Potassium phosphate
(çelik): Ladle-to-mould vacuum degassing Potasyum germanat camları: Potassium-
Potadan potaya aktarma (sıvı metal): germenate glasses
Reladling Potasyum hidrojen diflorür: Potassium
Potadan potaya gaz giderme (çelik): hydrogen difluoride
Ladle-to-ladle degassing Potasyum hidroksit: Potassium hydroxide
Potadan potaya vakumlu gaz giderme Potasyum ikihidrojen fosfat: Potassium
(çelik): Ladle-to-ladle vacuum degassing dihydrogenPhosphate
Potalı arıtma fırını (çelik): Ladle refining Potasyum iyodat: Potassium iodate
furnace Potasyum iyodür: Potassium iodide
Potalı ocak: Crucible furnace Potasyum karbonat: Pearl ash; Potash;
Potalı ocak çeliği: Crucible steel Potassium carbonate
570
Potasyum klorat Praseodimiyum klorür
Potasyum klorat: Potassium chlorate Potasyum tiyosiyanat: Potassium
Potasyum klorür: Potassium chloride thiocyanate
Potasyum kromat: Potassium chromate Potasyum tiyosülfat: Potassium
thiosulphate
Potasyum kurşun silikat camları:
Potassium-lead silicate glasses Potasyum tungstat: Potassium tungstate
Potasyum külçesi: Potassium ingot Potasyumlu argonlu yaş belirleme:
Potassium argon dating
Potasyum metabisülfür: Potassium
metabisulphite Potaş: Potash; Pearl ash; Potash alum
Potasyum metavanadat: Potassium Potaş camı: Potash glass
metavanadate Potaş feldspar: Potash feldspar
Potasyum molibdat: Potassium molybdate Potaya püskürtme süreci (çelik): Ladle
Potasyum nitrat: Potash nitre; Potassium injection process
nitrate Potin: Buskin
Potasyum nitrit: Potassium nitrite Potur (ata biniş pantalonu): Jodhpur
Potasyum niyobat: Potassium niobate Poundal (=13563din): Poundal (foot-
pound-sec)
Potasyum oksit: Potash oxide
Pourbaix çizgeleri: Pourbaix diagrammes
Potasyum parçaları: Potassium chunks
Povelit: Powellite
Potasyum perklorat: Potassium
perchlorate Poyra: Axle oil box; Hub
Potasyum permanganat: Potassium Poyra civatası: Hub bolt
permanganate Poyra kovanı: Hub bushing
Potasyum persulfat: Potassium Pozitif tam sayı: Natural number
persulphate Pozitron (atom): Positron
Potasyum pirofosfat: Potassium Pozitronyum: Positronium
pyrophosphate Pozlandırma (foto): Exposure
Potasyum rutanat: Potassium rhuthenate Pozometre: Actinometer; Lightmeter
Potasyum selenat: Potassium selenate Pörsük: Limp
Potasyum selenit: Potassium selenite Pörsümüş: Sapless
Potasyum selenosiyanat: Potassium Pösteki: Sheepskin
selenocyanate
Pragmatik: Pragmatic
Potasyum silikat camları: Potassium- Prandtl-Tomlison modeli: Prandtl-
silicate glasses Tomlinson model
Potasyum siyanat: Potassium cyanate Pranga: Gyve; Balland chain; Shackle
Potasyum siyanür: Potassium cyanide Praseodimiyum: Praseodymium
Potasyum sodyum kurşun silikat Praseodimiyum bromür: Praseodymium
camları: Potassium-sodium lead silicate bromide
glasses
Praseodimiyum florür: Praseodymium
Potasyum sülfat: Potassium sulphate fluoride
Potasyum sülfit: Potassium sulphite Praseodimiyum iyodür: Praseodymium
Potasyum süperoksit: Potassium iodide
superoxide Praseodimiyum klorür: Praseodymium
Potasyum tantalat: Potassium tantalate chloride
571
Praseodimiyum külçesi Propilen karbonat
572
Propilen kökü Putrel
Propilen kökü: Propylene radical Pudra şekeri: Icing sugar
Propilit: Propylite Pul: Washer; Flake; Stamp; Wafer;
Proplatin (Ni; Bi; Ag alaşımı): (galvanizleme) Spangle; (süs) Spangle
Proplatinum Pul pul dökülme: Exfoliation; Flaking
Prostat (tıp): Prostate Pul zımba: Coining punch
Prostat çıkarımı (tıp): Prostatecdomy Pulla kaplı: Squamous
Protaktinyum: Protactinium Pullama: Coining
Protal süreci: Protal process Pullanma: Flaking
Proteaz: Proteaz Pullar (yüzey bozukluğu): Flakes
Protein: Protein Pullu: Furfuraceous; Squamous
Protein biyoetkinliği: Protein bioactivity Pullu cam: Flaked glass
Protein çözümü (tıp): Proteolysis Pullu mika: Lepidolite
Protein katlanması: Protein folding Pulluk: Plow; Lister
Protein kristalografisi: Protein Pulluk sapı: Plowstaff
crystallography Pulluk taban demiri: Plowshoe
Protein örütbilimi: Protein Pulluk tabanı: Landside
crystallography Pulsu aşındırıcılar: Shales
Protein parçalayıcı enzim (tıp): Pulsu çatlak: Flake crack
Proteolytic enzyme
Pulsu çatlama: Flaking
Protein yapay kimyası: Protein synthetic
Pulsu toz: Flake powder
chemistry
Pulverizatör: Atomizer
Proteinaz: Proteinaze
Punç bardağı (cam): Punch glass
Proteinli idrar (tıp): Proteinuria
Punç kasesi (cam): Punch bowl
Proteoz: Proteose
Punta: Stitch
Protez (tıp): Prosthesis
Punta başlığı (torna): Tailstock
Protezcilik (tıp): Prosthetics
Punta kalemi: Centre bit
Protolak süreci (Al): Protolac process
Punta ölçeği: Line gauge
Proton (atom): Proton
Puntasız işleme: Centreless machining
Protonalır (çözelti): Protophilic
Puntasız talaşlı işleme: Centreless
Protonverir (çözelti): Protogenic machining
Protoplazma: Protoplasma Puntasız taşlama: Centreless grinding
Prototip: Prototype Puntasız taşlama tezgahı: Centreless
Protrombin (tıp): Prothrombin grinding machine
Protyum: Protium Puntasız taşlanmış çubuklar: Centreless
Prustit: Proustite ground bars
Prusya mavisi {K.Fe}: Prussian blue Puron: Puron
Psilomelan: Psilomelane Pus: Mist; (değerli metal lekesi) Haze
p-türü dışsal yarıiletken: p-type extrinsic Puslu: Brumous
semiconductor Pusula: Compass; Tag
p-türü yarıiletken: p-type semiconductor Pusula tabanı (den.): Binnacle
Puaz: Poise Putrel: Boom
573
Putrel Işın Püskürtmeli temizleme
574
Püskürtmeli yakıcı Pyrex™ camı
Püskürtmeli yakıcı: Impact burner Pütürlü: Scabrous
Püskürtmeli yerleştirme (lif destekli Pütürlü yüzey (cam): Orange peel;
ürün): Spray lay-up Orange skin
Püskürtmeyle alkalili temizleme: Spray Pütürlülük (yüzey kusuru): Pebbles
alkaline (=Orange peel)
Püskürtmeyle asitli temizleme: Spray Pyrex™ camı: Pyrex™ glass
acid cleaning
Püskürtü: Spray; Lava
Püskürtücü: Sprinkler
Püskürtük: Atomized; Sprayed; Sprinkled
Püskürtük metal kalıplar: Sprayed-metal
moulds
Püskürtülmüş: Atomized; Sprayed
Püskürtüm: Sputtering; Ejection;
Atomization
Püskürtümlü bırakıntı: Spray deposition;
Sputter deposition
Püskürtümlü biçimleme: Spray forming
Püskürtümlü biçimleme yöntemleri:
Spray forming methods
Püskürtümlü elektrikli parlatma: Jet
electropolishing
Püskürtümlü kalıplama: Injection
moulding; Spray moulding
Püskürtümlü kalıplama bileşikleri:
Injection moulding compounds
Püskürtümlü kaplama: Sputter coating
Püskürtümlü kaplayıcı: Sputter coater
Püskürtümlü metal film: Sputtering
Püskürtümlü motor: Injection engine
Püskürtümlü soğutma: Mist cooling;
Injection cooling
Püskürtümlü üflemeli kalıplama:
Injection blow moulding
Püskürtümlü yağlama: Mist lubrication
Püskürük: Ejecta; Volcanic; Pyroclastic;
(yer b.) Extrunsive
Püskürük çamur: Volcanic mud
Püskürük kül: Volcanic ash
Püskürük örütlü: Pyrocrystalline
Püstül (tıp): Pustule
Pütürler: Asperities
575
Q
Q-BOP dönüştürgeci: Q-BOP vessel
Q-BOP süreci: Q-BOP process
Q-etmeni: Q-factor
R
Rabıta: Vinculum Radyum: Radium
Radar: Radar Radyum bromür: Radium bromide
Radar kamerası: Radar camera Radyum dizisi: Radium series
Radenhein süreci (Mg): Radenhein Radyum kaplı: Radium coated
process Radyum klorür: Radium chloride
Radon: Radon Radyum standart numunesi: Radium
Radyal (mak.): Radial standard specimen
Radyal açı: Radial rake Radyum sülfat: Radium sulphate
Radyal dingil: Radial axle Radyumlu tedavi (tıp): Radium therapy
Radyal dişli frezesi: Radial gear cutter Raf: Rack; Ledge
Radyal dövme: Draw forging (=radial Rafine altın: Refined gold
forging) Rafine bakır: Refined copper
Radyal matkap: Radial drill Rafine çinko: RefinedZinc
Radyasyon: Radiation Rafine gümüş: Refined silver
Radyasyon sterilizasyonu: Radiation Rafine kurşun: Refined lead
sterilization Rafine şeker: Refined sugar
Radyatör ızgarası: Grille Rafine yağ: Refined oil
Radyo: Wireless; Radio Rafineri: Refinery
Radyo dalgaları: Radio waves Rafinoz: Rafinose
Radyo frekansı (15 kHz-108 kHz): Radio- Rahatlatıcı (ilaç): Relaxant
frequency
Rahatsız: Ailing; Uncomfortable
Radyo frekanslı ısıtma: Radio-frequency
heating Rahatsız edici: Uncomfortable
Radyo girişimölçeri (radyo teleskop): Rahatsızlık: Ailment
Radio interferometer Rahim (alma) ameliyatı (tıp):
Radyo gökgözler: Radio telescope Hysterectomy
Radyo gürültüsü: Atmospherics Rahim (tıp): Womb; Uterus
Radyo lâmbası: Radio tube Rahim iltihabı (tıp): Metritis
Radyo teleskop: Radio telescope Rahim kanaması (tıp): Metrorrhagia
Radyoaktif: Radioactive Rahim kılıfı: Intrauterine loop
Radyoaktivite: Radioactivity Rahim sancısı (tıp): Uteralgia
Radyofrekanslı ışıltılı boşaltımlı plazma Rahle: BookRack
bırakımı (tıp): Radiofrequency glow Rakam: Digit
discharge (RFGD) plasma deposition Rakor: Pipe fitting; Union; (elek) Sleeve
Radyofrekanslı ışıltılı boşaltımlı tedavi Rakor somunu (mak): Sleeve nut
(tıp): Radiofrequency glow discharge Raman görüngegözlemi: Raman
treatment spectroscopy
Radyolu iletişim: Radio communication Raman görüngeleri: Raman spectrum
Radyomikrometre: Radiomicrometer Raman olgusu: Raman effect
Radyoskop: Radioscope Raman spektroskopisi: Raman
Radyoterapi: Radiotherapy spectroscopy
Radyotermi: Radiothermy Ramnoz: Rhamnose
Radyoyla işletim: Telemechanics Ramsayit: Ramsayite
Ramsden gözmerceği (mikroskop) Ray tabanı
578
Ray taşıma çatalı Refrakter çamuru sıkmacı
Ray taşıma çatalı: Rail fork Reçine alkolü: Resinol
Ray taşıyıcı: Rail carrier Reçine asidi: Abietic acid
Ray tesbiti: Rail fixation Reçine bağlı çark (taşlama): Resinoid
Ray testeresi: Rail saw wheel
Ray uzunluğu: Rail length Reçine dökümü: Resin-casting
Ray vagoneti: Rail buggy Reçine emdirilmiş kumtaşı: Kemrock
Ray yatağı: Rail brace Reçine kehribarı: Amberoid
Ray yerleştirici: Rail layer Reçineleme: Resining
Ray yerleştirme: Rail fixation Reçineleştirme: Resinification
Rayba: Flaring tool; Rymer; Reamer; Reçineli: Resinoid; Gummiferous;
Broach Resinaceous; Resinous
Rayba çekme: Reaming Reçineli kum (döküm): Precoated sands
Rayba kanalı: Broach gullet Reçinemsi: Resinoid
Rayba salma: Reaming Reddetme: Rejection
Redoks: Redox
Rayba sarma: Broaching
Redoks belirteçleri: Redox indicators
Rayba tasarımı: Broach design
Redoks gerilimleri: Redox potentials
Raybalama: Reaming
Redoks süreci (metal tutturma): Redox
Raydan çıkma: Derailing
process
Rayleigh çevrimi: Rayleigh cycle
Redoks tepkimeleri: Redox reactions
Rayleigh damıtımı: Rayleigh distillation Redonda fosfatı: Redonda phosphate
Rayleigh kuramı: Rayleigh theory Redresör: Rectifier
Rayleigh oranı: Rayleigh ratio Redrutit: Redruthite (=Copper glance)
Rayleigh saçılımı: Rayleigh scattering Redulit (kurşun): Redulith
Rayleigh sayısı: Rayleigh number Redüktör dişlisi: Reduction gear
Rayleigh yasası: Rayleigh law Reel: Real
Raylı köprü: Rail bridge Reel sayı: Real number
R-değeri: R-value Refah: Affluence
Reaktans: Reactance Referans noktaları (döküm): Tooling
Reaktif enerji: Reactive energy points
Reaktör: Reactor Refleks (tıp): Reflex
Reaumur sıcaklık ölçeği: Reaumur Reflektans: Reflectance; Reflectancy
temperature scale Refrakter: Refractory
Rebap (çalgı): Lyre Refrakter alaşım: Refractory alloy
Reçel: Jam Refrakter astar: Refractory lining
Reçel dolu toprak kavanoz: Terrine Refrakter aşınması: Erosion of
(=Terrene) refractories
Reçel kavanozu: Jam jar Refrakter blok: Refractory block
Reçete: (ecza) Prescription; Recipe Refrakter çamuru: Slip
Reçeteye göre yapılan ilaç: Magistral Refrakter çamuru kaplama: Slip coating
Reçine: Rosin; Resin; Pitch; Gum Refrakter çamuru oluşturma: Slip
Reçine aktarımlı kalıplama: Resin- forming
transfer moulding (RTM) Refrakter çamuru sıkmacı: Slip trailer
579
Refrakter çamuru sırı Renk değişim süresi (cam)
Refrakter çamuru sırı: Slip glaze Rejeneratör örgü düzeni: Checker pattern
Refrakter çimento: Refractory cement Rejenere kum: Reconditioned sand
Refrakter dolgulama karışımı: Refractory Rekolte (üretim): Yield
ramming mixture Rekor: Record; Nipple
Refrakter erimesi: Slagging of refractories Rektifikasyon: Rectification
Refrakter gereç: Refractory material Rektum (tıp): Rectum
Refrakter harç: Refractory mortar Reküperatör: Recuperator
Refrakter karışım: Refractory mixture Relaksin: Relaxin
Refrakter karma kaplama: Refractory Relüktans: Reluctance
composite coating
Rem (tıp): Rem (roentgen equivalent in
Refrakter kili: Refractory clay man)
Refrakter krom cevheri: Refractory Remanans: Remanent induction (Br);
chrome ore Remanence (Br)
Refrakter manyezi: Refractory magnesia Remolinit: Remolinite
Refrakter metal: Refractory metal Rende: Rasp
Refrakter özelliklilik: Refractoriness Rende dişi: Raker tooth
Refrakter parçalanması: Spatting of
Rende talaşı: Scrap
refractories
Rendeleme: Grating; Rasping
Refrakter sacayağı: Spurs
Rene alaşımları: Rene alloys
Refrakter teknolojisi: Refractory
technology Rengarenk: Versicoloured; Variegated;
Varicoloured
Refrakter tuğla: Refractory brick
Rengarenk cevher: Variegated ore
Refrakter üzerine kaplama: Veneer
Refrakter yamama karışımı: Refractory Renge duyarlı: Colour sensitive
patching mixture Renge duyarlı duyarga: Colour sensitive
Refrakter yenimi: Refractory corrosion sensor
Refrakter yıpranması: Erosion Renge duyarlı süzgeç: Colour sensitive
ofRefractories filter
Refrakter yüzey: Refractory surface Rengi solmuş: Blae; Dingy
Refrakterlik: Refractoriness Rengini atmış: Off-colour
Refraktolit: Refractolith Renin: Renin
Refrex: Refrex Renirit: Renierite
Reglanpalto: Raglan Renk: Colour; Tincture; Hue
Regülator: Regulator; Governor Renk açkılaması: Colour buffing
R-eğrisi (kırılma): R-curve Renk atma: Discolouration
Rehber: Guide Renk atma önleyici karışım (numune
Rehin: Mortgage gömme): Antifade medium
Rehinci dükkânı: Hockshop Renk berraklığı: Chroma
Reimann geometrisi: Riemannian Renk bilgisi (video): Chrominance
geometry Renk bilimi: Chromatics
Rejeneratör: Checker chamber; Renk çözümçizeri: Chromatograph
Regenerator Renk çözümü: Chromatography
Rejeneratör dolgusu: Stacking Renk değişim süresi (cam): Change-over
(=Checkers) time
580
Renk değişimliliği Renkli garnet
Renk değişimliliği: Metachromatism Renklendirici: Colouring agent
Renk değiştiren: Metachromatic (=Colourant)
Renk değiştirme (renkli cam eriyiği): Renklendirici (madde): Colorant;
Change-over Colouring agent
Renk dengeleme (foto): Colour Renklendirilmiş cam: Pot metal
compensation Renklendirme: (cam) Tinting; Staining;
Renk derişintisi: Colour concentrate (sinema) Toning
Renk duyarlılığı: Colour sensitivity Renklendirme: Variegation; Colouring;
Renk giderici: Decolorant; Decolourizer Variegating
Renk karmalı görüntü: Anaglyph Renklendirme daldırması: Colour
dipping
Renk karmalı gözlük: Anaglyph glasses
Renklenme: Colouration
Renk kırpışımı: Opalescence
Renklenmez: Apochromatic
Renk kodu: Colour code
Renklenmez nesnel mercek:
Renk koyulaştıran: Auxochromic
Apochromatic objective
Renk koyulaştıran atom: Auxochrome
Renklenmezlik (optik): Apochromatism
Renk koyuluğu: Tone
Renkleri kırpışan: Opalescent
Renk körlüğü (tıp): Monochromatism
Renklerin aslına uygun: Orthochromatic
Renk körü (kimse): Monochromate
Renklerle bezeme: Variegating
Renk körü (tıp): Monochromatic
Renkli: Chromatic
Renk merkezleri: Colour centres
Renkli benekli cam: Aventurine
Renk oksit: Color oxide
Renkli bezeme: Decalcomania; (dekor)
Renk oynaşımı: Opalescence Decal
Renk özü: Tint Renkli cam: Smalto; Coloured glass
Renk Renk: Variegated Renkli cam bulguru (sırlama; emaye):
Renk sabitleyiciler (madde): Mordants Frit
Renk saçılımı: Chromatic dispersion Renkli cam hamuru: Coloured frit
Renk sıcaklığı: Colour temperature Renkli cam sırı: Fritted glaze
Renk simgesi: Colour code Renkli cam tozu: Frit; (dekor için) Pate
Renk süzgeci: Light filter; Colour filter de verre
Renk tonu: Hue Renkli cam tozundan cam: Fritted glass
Renk üçgenleri: Compatibility triangles Renkli camla cam kaplama: Flashing
Renk üreten: Chromogen Renkli çubuk: Flash ruby
Renk verme: Tinging Renkli dağlama: Colour etching
Renk veya boyaya ilişkin: Tinctorial Renkli dökme cam: Cathedral glass
Renk yerleştirme (cam): Registration Renkli emaye: Coloured enamel
Renk yerleştirme imi (cam): Registration Renkli eşarp: Belcher
mark Renkli fosfat örtü: Colour phosphate
Renk yerleştirme pimi (cam): coating
Registration pin Renkli fotoğrafcılık: Photochromy
Renk zıtlığı: Colour contrast Renkli fotomikrografi: Colour
Renkdeş: Homochromatic photomicrography
Renkdeşlik: Homochromatism Renkli garnet: Grossularite
581
Renkli kabarcık (cam) Ret
582
Retene Rockwell sertlik ölçeri
Retene: Retene Ringelmann ölçeği (hava kirliliği):
Retina (tıp): Retina Ringelmann’s scale
Retina görüntüsü: Photogene Ringer çözeltisi: Ringer’s solution
Retinal (A vitamini aldehiti): Retinal; Rinmann yeşili: Rinmann’s green
Retinene Rinoloji: Rhinology
Retinol: Retinol Rinoskop: Rhinoscope
Retinoskop: Skiascope; (tıp) Retinoscope Rio Tinto bakır sıvıdan özütlemesi: Rio
Revir: Sick bay Tinto copper leaching
Revizyon: Revision; Overhauling; Rio Tinto süreci (Cu): Rio Tinto process
Scalping Ripidolit: Ripidolite
Revizyon yapma: Reconditioning Risin: Ricin
Revnak: Sheen; Shiner; Shiner scale Risin oleik asit: Ricinoleic acid
Revolver (tabanca): Revolver Risinolin: Ricinolein
Revolver başlı torna: Capstan lathe Ritimsizlik (yürek): Arrhythmia
Revolver başlı torna: Revolver Ritz birleştirme kuralı: Ritz combination
principle
Reynold sayısı {Re}: Reynold’s number
Ritz yöntemi: Ritz procedure
Reyon: Rayon
Riyolit: Rhyolite
Reze: Hinge
Robot: Robot
Rezerv: Reserve
Robot bilimi: Robotics
Rezervuar: Reservoir
Robot tabancayla onarım: Robotic gun
Rezonans: Resonance repair
Rezonatör: Resonator Robot tabancayla onarım dizgesi:
RF değeri: RF value Robotic gun repair system
RH dolaşımlı gaz giderici (çelik): RH Robota ilişkin: Robotic
recirculation degasser Robotlu: Robotic
RH işlemi (çelik): RH treatment Robotlu püskürtme dizgesi: Robotic
RH tesisi (çelik): RH plant spray system
Rheostan alaşımı (%52 Cu+%25 Rochelle bakırı (elektroliz): Rochelle
Ni+%18Zn+%5 Fe): Rheostan copper
Rh-faktörü: Rhesus factor (=Rh factor) Rochon prizması: Rochon prism
RH-OB süreci (çelik): RH-OB process Rockingham cam eşyalar: Rockingham
Rıhtım: Dock; Quay; Wharf ware
Ribonükleaz: Ribonuclease Rockrite boru daraltma süreci: Rockrite
Ribonükleik asit: Ribonucleic acid (RNA) tube-reducing process
Rockwell girinim deneyi (plastikler):
Riboz: Ribose
Rockwell penetration test
Ribozom: Ribosome
Rockwell sertliği: Rockwell hardness
Richard iş bağlama düzeneği: Richard’s
Rockwell sertlik deneyi: Rockwell
jig
hardness test
Riecke kuralı: Riecke’s principle
Rockwell sertlik ölçekleri: Rockwell
Riemann tümlevi: Riemann integral hardness scales
Rima eleği (cam): Wedge wire screen Rockwell sertlik ölçeri: Rockwell hardness
Rimel: Eye shadow tester
583
Rockwell sertlik ölçümü Rölanti memesi
584
Rölantide çalışma Rydberg dizisi
Rölantide çalışma: Idling Rulman alaşım: Bearing alloy
Römork: Trailer Rulman bileziği: Race
Römorkör: Tugboat; Towboat; Tug Rulman çelikleri: Roller bearing steels;
Röntgen (ışınım birimi): Roentgen; Bearing steels
Röntgen Rulo: Roll
Röntgen çekim niteliği: Radiographic Rulo arabası: Coil jack (= coil car)
quality Rutenyum: Ruthenium
Röntgen çekimi: Radiography Rutenyum kaplama: Ruthenium plating
Röntgen ışınları: X-rays Rutenyum kırmızısı: Ruthenium red
Röntgen resmi: Radiograph Rutherford (ışınım bozunma miktarı):
Röntgenini çekme: X-ray radiography Rutherford
Röntgenle inceleme: Radioscopy; Rutherford atomu: Rutherford atom
Radiography Rutherford-Bohr atomu: Rutherford-
Röntgensel: Radiographic Bohr atom
Ruam (tıp): Glanders Rutil: Rutile
Rubelit (turmalin türü): Rubellite Rutubet: Humidity
Ruben kahverengisi: Ruben’s brown Rutubetli: Damp; Humid
Rubi (cam): Flash ruby Rünge yasası: Runge’s law
Rubidyum: Rubidium Rütbe: Title
Rubidyum bromür: Rubidium bromide Rüzgar açısı: Wind angle
Rubidyum florür: Rubidium fluoride Rüzgar çanı: Wind-bell
Rubidyum hidroksit: Rubidium hydroxide Rüzgar gülü: Weathercock
Rubidyum karbonat: Rubidium carbonate Rüzgar süsü: Wind charms
Rubidyum klorür: Rubidium chloride Rüzgar tüneli: Wind tunnel
Rubidyum sülfat: Rubidium sulphate Rüzgar yükü: Wind load
Rubidyum şapı: Rubidium alum Rüzgara dayanıklı: Windproof
Rubigo: Rubigo Rydberg değişmezi: Rydberg constant
Rubikon tavası (düz cam): Catch pan Rydberg dizisi: Rydberg series
Rubin sayısı: Rubin number
Rubio demir cevheri: Rubio iron ore
Rugan: Patent leather
Ruh sağlığı (tıp): Mental health
Ruhen sarsılma (tıp): Traumatization
Ruhsal: Mental
Ruhsal olgunluk: Mental maturity
Ruhsal sapınç (tıp): Mental Aberration
Ruhsat: License
Ruhsat sahibi: Licensee
Ruhsatlı kimse: Licentiate
Ruj: Lipstick; Rouge
Rulman: Roller bearing; Bearing
585
S
S-biçimli: Sigmoid Sabun köpüğü: Suds; Lather
S-cam lifleri: S-glass fibres Sabuna dönüş(tür)me (kimya):
S-eğrileri (eşısıl dönüşüm): S-curves Saponification
(C curves) Sabunlaş(tır)ma: Saponification
S.A.E El kitabı: S.A.E Manual Sabunlu çekilmiş tel: Soap-drawn wire
Saat: Watch; Clock; (zaman) Hour Sabunlu hadde bitirimi(yüzey): Soap-
Saat anahtarı: Watch key rolled finish
Saat bileziği: Wristlet Sabunlu su: Suds
Saat camı: Watch glass Sabuntaşı: Potstone; Steatite; Soapstone
Saat cebi: Watch pocket Sabuntaşı porseleni: Steatite porcelain
Saat farkı: Time-difference Sabuntaşlı beyaz eşya: Steatite whiteware
Saat kaytanı: Watch guard Sabuntaşlı talk: Steatite talc
Saat kösteği: Fob; Watch chain; Watch Sac: Sheathing; Sheet
guard Sac biçimleme işlemleri: Sheet forming
Saat tuncu: Clock bronze operations
Saat zembereği: Watch spring Sac dokusu (zorunlu konum): Sheet
Saatci merceği: Loupe texture
Saatli iş: Timework Sac ekstrüzyonu: Sheet extrusion
Saban: Plow Sac gereç: Sheet material
Saban kemiği (tıp): Vomer Sac ıstampalama: Sheet stamping
Saban kemiğine ilişkin (tıp): Vomerine Sac kalıplama: Sheet moulding
Saban kulağı: Plowshare Sac kalıplama bileşiği (plastikler): Sheet
moulding compound (SMC)
Saban sapı: Plowstaff
Sac kesme makası: Squaring shear
Saban uçdemiri: Plowshare
Sac kırışığı: Cross breaks (=Coil breaks)
Sabin (ses soğurma birimi): Sabin
Sac metal: Sheet metal
Sabit: Fixed; Sessile; Immovable; Steady
Sac metal biçimlemesi: Sheet metal
Sabit boya: Vat dye
forming
Sabit değirmen taşı: Bedstone
Sac metal ölçeği: Sheet metal gague
Sabit eklem (tıp): Symphysis
Sac muhafazalı tuğla: Steel encased brick
Sabit konumlu otomatikleşme: Fixed-
position automation Sac sıkması: Sheet extrusion
Sabit konumlu yapım: Fixed-position Sac tambur: Iron drum
fabrication Sac ucu kusuru: Fish tailing
Sabit merdane (cam): Fixed roll Sacayağı: Spider
Sabit mürekkep: Marking ink Saç: Hair
Sabit sarı çiçek boyası: Xanthin Saç bağı: Bandeau; Fillet
Sabit yataklı freze makinası: Fixed-bed Saç bilimi: Trichology
milling machine Saç dalgası: Marcel waves
Sablaj (cam): Frosting Saç dökülmesi: Atrichia (=Atrichiosis);
Sabun: Soap Defluxion
Sabun katmanı deneyi: Soap- film Saç fırçası: Hairbrush
method Saç filesi: Bandeau; Hair net; Fascia
Sabun kili: Fuller’s earth Saç hastalığı: Trichosis
Saç iğnesi Safra
Saç iğnesi: Hair pin Saçılmış yansıma: Scattered reflection
Saç kesici: Hair clipper Saçımsı: Hairlike
Saç kesme makinası: Shearer Saçkıran (tıp): Barber’s itch
Saç kökü (tıp): Hair folicle Saçma: Shot
Saç kurdelası: Topknot; Headband Saçma büyüklüğü: Shot size
Saç kurutucu: Blow- dryer; Hair-dryer Saçma metali: Shot metal
Saç lülesi: Tress Saçma püskürtme: Shot blasting
Saç örgüsü: Braiding Saçma tanesi: Shot
Saç püskürteci: Hair spray Saçsı: Trichoid
Saç teli (tıp): Barba Saçsız: Hairless
Saç tokası: Hairpin; Hairgrip Saçsızlık: Atrichia (=Atrichiosis)
Saç topuzu: Topknot Sade cam: Plain glass
Saçak: Tag; Fringe Sadeleştirme: Simplification
Saçaklı: Thrummy SAE alaşımlı çelikleri: SAE alloy steels
Saçayağı: Trivet SAE çelik simgeleri: SAE steel
Saçılım: Dispersion; Scattering designations
Saçılım açısı: Scattering angle SAE çelikleri: SAE steels
Saçılım katsayısı (seramik): Coefficient SAE düşük alaşımlı çelikleri: SAE low
of scatter alloy steels
Saçılım kesit alanı: Scattering cross SAE karbon çelikleri: SAE carbon steels
section SAE simgeleri: SAE designations
Saçılım ölçümleri: Scattering SAE standart çelikleri: SAE standard
measurements steels
Saçılım yitiği: Scattering loss SAE standart sayılama dizgesi: SAE
Saçılımlı ışık ucayölçeri/polarimetresi: standard numbering system
scattering light polarimeter SAE standartları: SAE standard
Saçılımsız: Unscattered specifications
Saçılımsız elektronlar: Unscattered SAE şartnameleri: SAE specifications
electrons Saf: Pure
Saçılma: Scattering Saf alkoller: Neutral spirits
Saçılma yeğinliği (x – ışınları): Intensity Saf silis camı: Silica glass (=Quartz glass)
of scattering Saf soda: White alkali
Saçılmamış: Unscattered Saf su: Aqua pura
Saçılmamış elektronlar: Unscattered Safha zayiatı (cam): Shrinkage
electrons Safi milli hasıla: Net national product
Saçılmış: Scattered Safiha: Latten (=Lattin)
Saçılmış eksicikler: Scattered electrons Safir bıçağı: Sapphire knife
Saçılmış elektronlar: Scattered electrons Safir(mavi korondum): Sapphire
Saçılmış ışık: Scattered light Safirden yapılmış: Sapphirine
Saçılmış ışın: Scattered beam Safirin (Mg+Al silikatlı cevher):
Saçılmış ışınım: Scattered radiation Sapphirine
Saçılmış parçacıklar: Scattered particles Safra: Jetsam; Dross; (denizcilik) Ballast;
Saçılmış x-ışınları: Scattered x-rays (tıp) Bile; Yellow bile
587
Safra kesesi / Kist ameliyatı Sağrı kemiği ile beşinci bel omuru kaynaşması (tıp)
588
Sağrı kemiği omurları (tıp) Salgılı (mek.)
Sağrı kemiği omurları (tıp): Sacral Sakız ağacı reçinesi: Turpentine
vertebrae Sakızlı: Gummiferous; Resinaceous;
Sağrı kemiğine ilişkin (tıp): Sacral Resinous
Saha: Site; Ground Sakin: Unmoving; Limpid; Tranquil
Saha mikroskobu: Field microscope Sakinleştirici (ilaç): Tranquilizer
Sahan: Plate Sakinleştirme: Tranquilization
Sahanlık: Platform; Well Sakkarat: Saccharate
Sahibi çıkmamış (eşya: Unclaimed Sakkarik asit: Saccharic acid
Sahiplik: Tenure Sakkarit şeker: Saccharide
Sahne: Stage Sakkaroz: Saccharose (=Sucrose)
Sahne dekorları: Scenery; Stage Saklama: Conservation
decorations Saklı: Secret; Latent
Sahte: Fake Saklı mum (= Yitik mum süreci )
Sahte altın: Oroide (Döküm): Cire perdue; Lost vax process)
Sahte altın külçe: Gold brick Sakrum (tıp): Sacrum
Sahte taban (dövme): False bottom Saksı: Jardiniere; Crock; (cam) Planter
Sahte yakut: False topaz Saksifragin(patlayıcı): Saxifragin
Saka arabası: Water wagon Sal: Float; Raft
Sakağı: Glanders Sal ağacı kerestesi: Balsa wood
Sakal: Barba Salamander: Salamander
Sakal: Sycosis Salamura: Salted; Pickle
Sakal (çelik üretimi): Scull Salamura yapma: Dry-salting
Sakal giderme (çelik): Skull removal Salan: Emitter
Sakal kılı: Whisker Salapurya: Barge; Lighter
Sakal oluşumu (çelik): Skull formation Salata kasesi (cam): Salad bowl
Sakallı civata: Jag bolt Salgaç: Emitter
Sakaltaşı (cam): Tuckstone Salgı: Flexure; Shimmy die; Flat edge
trimmer; Distortion; Secretion; (mak.)
Sakaltaşı sırası (cam): Tuckwall Backlash; (tıp) Humor
Sakarin: Saccharin Salgı arabası (hadde): Loop car
Sakat: Handicapped; Disabled; Malformed Salgı azlığı (tıp): Hyposecretion
Sakatat: Offal Salgı bezesi uru (tıp): Adenoma
Sakatlama: Maiming; Mutulation Salgı bezi: Gland
Sakatlanma: Disablement Salgı denetimi: Distortion control
Sakatlığı düzeltmek için kemik kırma Salgı organı (tıp): Emunctory
ameliyatı (tıp): Osteoclasis
Salgı payı: Distortion allowence
Sakatlık: Infirmity; Maimedness
Salgılama: (hadde) Looping;
Sakatlık (tıp): Malformation (tıp) Secretion; Incretion
Sakıncasız: Unobjectionable Salgılama oranı: Excretion ratio
Sakınım: Conservation Salgılama tezgahları (hadde): Looping
Sakınım yasaları: Conservation laws train
Sakız: Gum mustic; Gum Salgılar (tıp): Excreta
Sakız ağacı kaucuğu: Balata Salgılı (mek.): Distorted
589
Salgın nezle Salt sıklık
590
Salt tepkime hızı kuramı Sancısız
Salt tepkime hızı kuramı: Absolute Sanal mikroskopi: Virtual microscopy
reaction rate theory Sanal odak: Imaginary focus
Salt termodinamik ölçeği: Absolute Sanal Sayı: Imaginary number
thermodynamic scale Sanat: Art
Salt yoğunluk: Absolute density Sanat dökümleri: Art castings
Saltanat kayığı: Barge Sanat eşyası: Artware
Salya (tıp): Drool Sanat eşyası sırı: Artware glaze
Salyangoz: Scroll case
Sanat seramikleri: Art ceramics
Salyangoz çarkı (mak): Scroll gear
Sanat tuncu: Art bronze
Saman: Haulm; Hay; Straw
Sanatçı: Artist
Saman döşek: Pallet
Sanatkarane işlenmiş cam: Art glass
Saman nezlesi (tıp): Hay fever
Sanatoryum (tıp): Sanitarium
Saman yığını: Haycock; Haystack
Sanayi: Industry
Samanlık: Barn; Hayloft
Sanayi atmosfer yenimi: Industrial
Samarskit: Samarskite atmospheric corrosion
Samaryum: Samarium Sanayi dışığı: IndustrialSlag
Samaryum florür: Samarium fluoride Sanayi elması: Industrial diamond; Bort
Samaryum ikibromür: Samarium Sanayi fırını: Industrial furnace
dibromide
Sanayi işlemi: Industrial treatment
Samaryum ikiiyodür: Samarium diiodide
Sanayi kimyası: Industrial chemistry
Samaryum ikiklorür: Samarium
dichloride Sanayi krom kaplaması: Industrial
chromium plating
Samaryum kobaltlı toz: Samarium cobalt
powder Sanayi mühendiliği: Industrial
engineering
Samaryum külçesi: Samarium ingot
Sanayi nitelik denetimi: Industrial quality
Samaryum oksit: Samarium oxide
control
Samaryum perklorat: Samarium
Sanayi PVC’si: Technical PVC
perchlorate
Sanayi seramikleri: Industrial ceramics
Samaryum talaşı: Samarium chip
Sanayi suyu: Industrial water
Samaryum üçbromür: Samarium
tribromide Sanayi süreç denetimi: Industrial process
control
Samaryum üçiyodür: Samarium tri iodide
Sanayi tasarımı: Industrial design
Samaryum üçklorür: Samarium
trichloride Sanayi uygulaması: Industrial application
Samur kürkü: Sable Sanayisel: Industrial
Sanal: Unreal; Imaginary; Nominal Sancak: Banner
Sanal birim: Imaginary unit Sancı: Grip; Pain; Colic; Twinge
Sanal çember: Imaginary circle Sancı veren: Painful
Sanal çizgi: Imaginary line Sancılanma (tıp): Twinging
Sanal eksen: Imaginary axis Sancılanmış: Pained
Sanal görüntü: Virtual image; (sertlik Sancılı: Painful; Pained
ölçümü) (tıp) Mythical image Sancılı ishal (tıp): Dysentery
Sanal kök: Imaginary root Sancısız: Painless
591
Sandal Saptırıcı yolluk
592
Saptırma Sarımsı opal cam
Saptırma: Diversion Sarı korundum: Yellow corundum
Saptırma bobinleri (elektrondemeti): (=oriental topaz)
Deflection coils Sarı körelim (tıp): Yellow atrophy
Saptırma döküm (çelik): Diverted heat Sarı kurşun cevheri: Yellow lead ore
Saptırma levhası: Deflecting plate Sarı leke (retina): Macula lutea
Saptırma merdanesi: Deflector roll Sarı leke (tıp): Xanthoma
Saptırma oluğu (cam): Deflector chute Sarı maden: Yellow metal
Saraç: Saddler Sarı metal (%1-3 Pb-60/40 pirinç): Yellow
Saraç bıçağı: Slicker metal
Saraçlık: Saddlery Sarı metal tomruğu (Cu+Zn+Sn+Pb):
Yellow ingot metal
Saran (Isıl yoğruk madde): Saran
Sarı nokta: Yellow spot
Sararma (kaplama): Yellowing
Sarı pas: Yellow rust
Sararma solma (beniz): Sallowness
Sarı pasta: Yellow cake
Sararmış: Flacescent; Pallid Sarı pirinçler: Yellow brasses
Sararmış (beniz): Sallow Sarı prusiat: Yellow prussiate
Sardalya: Sardine Sarı toprak eşya: Yellow earthen ware
Sardunya asidi: Pelargonic acid Sarı tunç: Yellow bronze
Sarf malzemeleri: Consumables Sarı yakut: Chrysotile; topaz
Sargı: Coil; Band; Winding; Wrapping; Sarı yakut renginde: Topazine
Swathe; Bandage; (tıp) Fascia Sarı yalaz: Luminous flame
Sargı bezi: Jaconet Sarı yaldız: Gold paint; Gold bronze
Sargı sarma: Fasciation Sarı zırnık: Orpiment
Sargılama: Swathing Sarıbenek: Chloasma
Sargısını çözme: Unbandaging Sarıcı role: Wrapper roll
Sarhoş (olmuş): Intoxicated Sarıcık: Zeaxanthin
Sarhoş edici: Intoxicating; (madde) Sarık: Turban
Intoxicant Sarıksı kadın başlığı: Turban
Sarı: Yellow; Xanthous; Vitelline Sarılı: Enveloped
Sarı alev: Luminous flame Sarılı evre: Enveloped phase
Sarı aşı boyası: Yellow ochre Sarılı parçacık: Enveloped particle
Sarı bakır cevheri: Yellow copper ore Sarılık: (renk) Yellowness; (tıp) Jaundice;
Sarı boya: Flavine; Xanthone; Quercetin Hepatitis
Sarı çiçek boyası: Xanthein(=Xanthene) Sarılık imleci: Yellowness index
Sarı dalgalar: Yellow waves Sarılış: Twine
Sarı demir tozu (boya): Yellow iron ore Sarılma: Twist
Sarı derili: Xanthous Sarılmış: Encircled
Sarı enzim (tıp): Yellow enzyme Sarım: Convolution; Twine;
Sarı florışımalı protein: Yellow fluorescent (mek.) Winding
protein Sarı-mavi körlüğü (tıp): Tritanopia
Sarı humma: Vomito; (tıp) Yellow fever; Sarımsı: Xanthous; Flacescent; Xanthic
Yellow jack Sarımsı kahverengi: Fulvous
Sarı katran boyası: Flavopurpurin Sarımsı opal cam: Pot-opal glass
593
Sarımsı pembe Sarsak taşıyıcı
594
Sarsak yolluk Saybolt kablı ağdalıkölçeri
Sarsak yolluk: Rocking runner Satış fiyatı: Sales price; Sale price
Sarsaklık: Parakinesia; Parakinesis Satış pavyonu: Booth
Sarsar-sıkıştırır kalıplama makinası Satış verileri: Sales data
(döküm): Jolt-squeeze moulding machine Satma: Selling
Sarsar tokmak: Jolt rammer Satranç: Chess
Sarsar tür kalıplama makinası (döküm): Satranç tahtası: Chessboard
Jolt-type moulding machine Sauver ayıracı: Sauver’s reagent
Sarsıcı (tıp): Traumatic Sauver çizgesi: Sauver’s diagramme
Sarsım alıcı: Shock cooling Savak: Flume; Launder; Water gate;
Sarsım direnci: Shock resistance Floodgate
Sarsım dirençli: Shock resistant Savak kalkanı: Splashboard
Sarsım dirençli takım çelikleri: Shock- Savak kapağı: Head gate; Flashboard
resisting tool steels Savaş: War
Sarsım emici: Shock absorber Savaş gemisi: Battleship
Sarsımlı sağaltım (tıp): Shock treatment Savaş gereçleri: Ordnance
Sarsımlı yükleme: Shock loading Savaş uçağı: Warplane
Sarsıntı: Flip; Traumatism; Jerk Savat (Ag+Cu+Pb+S alaşımı): Niello
Sarsıntı (tıp): Trauma Savruntu: Flurry
Savsaklama: Negligence
Sarsıntı bunaması (tıp): Traumatic
dementia Savunma balonu: Barrage baloon
Sarsıntıölçer: Tromometer Savunmasız: Unquarded
Sarsıntısız: Jerk-free Savurgan: Wasteful
Savurganlık: Wastefulness
Sarsmalı kalıp makinası: Jerk moulding
machine Savurma: Centrifuging; Spinning;
Centrifugal barrel tumbling
Sasolit (doğal H3BO): Sassolite
Savurma döküm: Centrifugal casting
Saten kumaş: Satin
Savurma döküm kalıpları: Centrifugal
Saten yüzey: Satin finish moulds
Satıcı: Vendor Savurma döküm makinası: Spinner
Satıcı değerlendirmesi: Vendor appraisal Savurma yöntemleri (seramik toz):
Satıcı sıralaması: Vendor rating Centrifugal techniques
Satılabilir: Vendible Savurmaç: Centrifuge
Satılabilir cevher: Merchantable ore Savurmalı ayırım (emaye): Centrifugal
Satılacak mal: Stock Separation
Satın alınmış hurda: Bought scrap Savurmalı biçimleme: Flospinning
Savurmalı kaplama: Coating spin
Satınalma: Procurement; Purchasing
Savurmalı kurutucu: Spin-dryer
Satır: Line
Savurmalı seramik dökümü: Jiggering
Satır dökücü: Linecaster
Sayaç: Numerator; Counter
Satır döküm makinası: Linecaster
Sayak: Hodden
Satır dökümü: Linecasting
Saybolt evrensel ağdalılığı: Saybolt
Satır sayısı: Linage universal viscosity
Satış: Sale; Vendition Saybolt kablı ağdalıkölçeri: Saybolt flask
Satış ederi: Sale price viskosimeter
595
Saydam Sayıtımsal nitelik denetimi
596
Sayıtımsal önsav Seçkili çınlanım
Sayıtımsal önsav: Statistical hypothesis Schoop püskürtmesi (kaplama): Schoop
Sayıtımsal sınama: Statistical test Spraying
Sayıtımsal süreç denetimi: Statistical Schoop süreci (kaplama): Schoop process
process control Schoril süreci (kaplama): Schoril process
Sayıtımsal yayıntı: Statistical spread Schottky alan salıcısı: Schottky field
Sayıtımsal yöntemler: Statistical methods emitter
Sayıtlama tabanı (mat.): Radix Schottky alan-salımı: Schottky field
Sayrı bilimi: Nosology emission
Sayrıl: Pathogenic; Pathological Schottky bozukluğu: Schottky defect;
Schottky imperfection
Sayrılatan: Sickening
Schottky diyodu: Schottky diode
Sayrılatma: Pathogenecity
Schottky engeli: Schottky barrier
Sayrılık: Sickness
Schottky etkisi (hışırtı): Schottky effect
Sayrılık bilimi (tıp): Pathology
Schottky gerilim engeli: Schottky
Sayrılık kalıntısı (tıp): Sequela
potential barrier
Sayrılma (tıp): Pathogenesis; Pathogeny
Schottky gürültüsü (elektrik): Schottky
Sayrısız (tıp): Nonpathogenic noise
Sayvan: Valance; Canopy Schottky katımı: Schottky injection
Saz: Wattle; (sepetlik) Wicker Schottky kenedi (bit): Schottky clamp
Saz teli: String Schottky kuramı: Schottky theory
S-B çizgesi (sıcaklık-bileşim çizgesi): T-X Schrödinger dalga denklemi: Schrödinger
diagrammme wave equation
S-camı: S-glass Schrödinger denklemi: Schrödinger
Schaeffler çizgesi: Schaeffler’s diagramme equation
Scheele yeşili (içerikli çökelti): Scheele’s Schulze-Hardy kuralı: Schulze-Hardy rule
green Schumann ışınları: Schumann rays
Scherbius dizgesi (hadde motorları): Schweinfurter yeşili: Schweinfurter green
Scherbius system
Schweitzer ayıracı (rayon üretimi):
Scherbius sistemi: Scherbius system
Schweitzer’s reagent
Scherrer formülü (x-ışınları): Scherrer
Scott fırını(civa): Scott furnace
formula
Sebze/meyve suyu: Liquor; Juice
Scherzer kuralı: Scherzer theorem
Sebzeci arabası: Pushcart
Scherzer odaksızlığı: Scherzer defocus
(Df ) Sebze-protein: Texturee vegetable protein
Schick deneyi (difteri bağışıklık deneyi): Seçenek: Alternative; Option
Schick test Seçilmez: Indistinct
Schlieren fotoğraf çekimi: Schlieren Seçilmiş: Selected
photography Seçilmiş alan elektron kırınımı: Selected-
Schlieren zıtlık mikroskopisi: Schlieren area electron diffranction
contrast microscopy Seçilmiş alan kırınımı: Selected-area
Schmid yasası: Schmid’s law diffraction
Schmidt gökgözleri: Schmidt telescope Seçilmiş alan kırınımı açıklığı: Selected-
Schmidt teleskobu: Schmidt telescope area diffracture aperture
Schoen haddesi (Vagon tekerleği): Seçkili: Selective; Selected
Schoen mill Seçkili çınlanım: Selective resonance
597
Seçkili çökelme Seebeck katsayısı
598
Seebeck olgusu Selenyum diyotu
Seebeck olgusu: Seebeck effect Sekiz yüzlü düzlemi: Octahedral plane
Seekay mumu: Seekay wax Sekiz yüzlü konumu: Octahedral position
Seemann-Bohlin kamerası (x-ışınları): Sekizgen: Octangle; Octagon
Seemann-Bohlin camera Sekizgen profiller: Octogons
Sefalin: Cephaeline Sekizgenli piritler: Hepatic pyrites
Sefaloridin: Cephaloridine (=Marcasite)
Sefertası: Mess kit Sekizinci: Eighth
Seger konileri (fırın sıcaklık Sekizli takım: Octad
göstergeleri)-(döküm): Seger cones
Sekizlik: Octet
Segman: Segment; (oto) Piston ring
Sekme (örütbilim): Slip
Seğirdim eksiciği: Recoil electron
Sekme çizgisi: Slip line
Seğirdim elektronu: Recoil electron
Sekme dizgesi: Slip system
Seğirme (tıp): Myoclonus
Sekme düzlemi: Slip plane
Sehpa: Stand; Trestle
Sekme engellenmesi: Slip interference
Sehpalı masa: Trestle table
Sekme kuşakları: Slip bands
Sehta: Sehta (cobaltite)
Sekme oluşbiçimi (seramik): Hopping
Sek seti: Levee
mechanism
Sekant (trigonometri): Secant
Sekme yöneyi: Slip vector
Sekant çarpanı: Secant modulus
Sekme yönü: Slip direction
Seki: Terrace
Sekobarbital: Secobarbital
Seki duvarı: Podium
Sekretin (ince bağırsak hormonu)(tıp):
Sekiz: Eight
Secretin
Sekiz açılı: Octagonal; Octangular;
Octangle Seksen: Eighty
Sekiz değerlikli atom: Octad Sekstant: Sextant
Sekiz eğrisi: Lemniscate Sekte: Stop
Sekiz eksi N kuralı: Eight minus N (8-N) Sektirme: Ricocheting
rule Sel yatağı: Gullet
Sekiz kanallı sürekli döküm makinası: Sel yatağı: Gully
Eight strand continuous casting machine Sele: Saddle
Sekiz kat: Octuplicate; Octuplex Selen asidi: Selenious acid
Sekiz kenarlı: Octagonal Selenat: Selenate
Sekiz kopya: Octuplicate Selenik asit: Selenic acid
Sekiz misli: Octuplex Selenit: Selenite; Selenide
Sekiz ucaylı mercek (e.mik.): Octopole Selenoid: Selenoid
lens
Selenür türü kalıntılar: Selenide-type
Sekiz yolluklu sürekli döküm makinası: inclusions
Eight strand continuous casting machine
Selenyum: Selenium
Sekiz yüzlü: Octahedral; (oylum)
Octahedron Selenyum birklorür: Selenium
monochloride
Sekiz yüzlü arayer konumu: Octahedral
interstitial site Selenyum bromür: Selenium bromide
Sekiz yüzlü boşluğu: Octahedral void Selenyum camı: Selenium glass
(=OctahedralSite) Selenyum diyotu: Selenium diode
599
Selenyum dörtbromür Senarmontit
600
Sendika Seramik örüt yapıları
Sendika: Labour union; Trade union Seramik çamuru karma: Blunging
Sendrom (tıp): Syndrome Seramik çözümleme: Ceramics analysis
Sendzimir haddesi: Sendzimir mill Seramik dielektrik: Ceramic dielectric
Sendzimir süreci: Sendzimir process Seramik dolgulu çoğuzlar: Ceramic-filled
Sene: Year polymers
Senelik: Yearly Seramik duvar fayansları: Ceramic wall
Senkron: Synchronous tiles
Senkron motor: Synchronous motor Seramik elyaf: Ceramic fiber
Senkronizasyon: Synchronization Seramik endüstrisi: Ceramic industry
Senkrosiklotron: Synchrocyclotron Seramik eşya: China
Senkrotron: Synchrotron Seramik evre çizgeleri: Ceramic phase
diagrams
Sentetik: Synthetic; Plastic
Seramik evreler: Ceramic phases
Sentez: Synthesis
Sepeleme: Sifting; screening Seramik fayanslar: Ceramic tiles
Sepet: Catchall; Pot; Basket; Skelp; Seramik ferrit: Ceramic ferrit
(motosiklet) Sidecar Seramik gereçler: Ceramic materials
Sepet beşik: Bassinet Seramik ipliksiler: Ceramic whiskers
Sepet örgülü ısı dönüştürgeci: Seramik işgörmezlik çözümlemesi:
Basketweave checkerwork Ceramics failure analysis
Sepet örgüsü: Basket weave; Basketweave; Seramik kabuklu hassas döküm yöntemi:
Plash; Wicker Ceramic sheel investment method
Sepet örme: Pleaching Seramik kalıba döküm: Ceramic mould
Sepetçilik: Basketry casting
Sepileme: Tanning Seramik kalıplar: Ceramic moulds
Sepiolit: Sepiolite Seramik kaplama: Ceramic coating
Septisemi (tıp): Septicemia; Sepsis Seramik karmalar: Ceramic composites
Ser camı: Skylight Seramik katı çözeltiler: Ceramic Solid
Sera: Greenhouse Solutions
Sera etkisi: Greenhouse effect Seramik kesme takımları: Ceramic
cutting tools
Seramik: Ceramic article; Ceramic
Seramik kristalleri: Ceramic crystals
Seramik anayapılı karmalar: Ceramic-
matrix composites (CMC) Seramik kurutma tahtası: Pallet
Seramik aşındırıcılar: Ceramic abrasives Seramik macun: Ceramic paste
Seramik bağ: Ceramic bond Seramik maça: Ceramic core
Seramik bağlayıcı: Ceramic binder Seramik-metal kaplama: Ceramic-metal
Seramik beyaz eşyalar: Ceramic coating
whiteware Seramik mıknatıslar: Ceramic magnets
Seramik cam bezemeler: Ceramic glass Seramik mozaikli fayans: Ceramic mosaic
decorations tile
Seramik cam emayeler: Ceramic glass Seramik mürekkebi: Stamping ink
enamels (ceramic enamels or glass (=Ceramic ink)
enamels) Seramik örtü: Ceramic coating
Seramik cila: Ceramic veneer Seramik örüt yapıları: Ceramic crystals
Seramik çamuru dökme: Cupping structures
601
Seramik örütleri Serpingen
602
Serpingen kızılötesi mikroskopisi Sert kıl
Serpingen kızılötesi mikroskopisi: Sert alaşım: Hard alloy
Dispersive infrared microscopy Sert anotlama: Hard anodizing
Serpingen Raman mikroskopisi: Sert ateşkili: Flint fireclay
Dispersive Raman microscopy Sert beyaz porselen: Parian ware
Serpinik: Dispersed Sert borosilikat camı: Hard borosilicate
Serpinik çekinti boşlukları: glass
DispersedShrinkage Sert bölge çatlaması (kaynak): Hard-zone
Serpinik çökelti: Dispersed precipitate cracking
Serpinik etkileşimler: Dispersive Sert cam: Flint glass; Hard glass
interactions
Sert cam emayeler: Hard glass enamels
Serpinik evre: Dispersed phase
Sert çekilmiş: Hard drawn; Hard-drawn
Serpinik gözeneklilik: Dispersed porosity
Sert çekilmiş bakır tel: Hard drawn
Serpinik karıştırma: Dispersive mixing copper wire
Serpinik sertleş(tir)me: Dispersion Sert çekilmiş boru: Hard-drawn tubing
strengthening (= Dispersion hardening)
Sert çekilmiş çelik tel: Hard drawn steel
Serpinik sertleşmiş: Dispersion wire
strengthened(=Dispersion hardened)
Sert çekilmiş tel: Hard drawn wire
Serpinik sertleşmiş alaşım: Dispersion
strengthened alloy Sert çekilmiş yay teli: Hard-drawn spring
wire
Serpinik sertleşmiş çelik: Dispersion
strengthened(hardened) steel Sert çekme (tel): Hard drawing
Serpinik sertleşmiş gereçler: Dispersion Sert çelik: Hard steel
strengthened materials Sert çini: Stoneware
Serpinik sertleşmiş karmalar: Dispersion Sert çinko: Hard zinc
strengthened composites Sert demir cevherleri: Hard iron ores
Serpinik sertleşmiş metal: Dispersion Sert emayeli eşya: Flint-enamelled ware
strengthened(hardened) metal Sert ferritler: Hard ferrites
Serpinikleştirici: Dispersing agent Sert fırçalama: Scratch brushing
Serpinme: Dispersion Sert içki: Grog; Hard drink
Serpinme bağı: Dispersion bond Sert kabuklu merdane: Chilled cast iron
Serpinme etkileri: Dispersion effects roll
Serpinme kuvvetleri: Dispersion forces Sert kanser uru (tıp): Scirrhus
(=London forces) Sert kanserli ura ilişkin (tıp): Scirrhous
Serpinme ortamı: Dispersion medium Sert kaplama: Hard facing; Hard plating;
Serpinme sertleşmesi: Dispersion Hard-facing
hardening Sert kaplama alaşımları: Hard-facing
Serpinti: Dispersoid; Siftings; Flurry alloys
Serpintili kavurma: Shower roasting Sert katman (tıp): Sclera
Serpme: Spatter Sert katman kaplama: Surfacing;
Serpme ağ: Sein; Casting net Surfacing weld
Serpme boyama (döküm): Swabbing Sert kauçuk: Hard rubber
Serpme gübre: Top-dressing Sert kaya: Hard rock
Serseri kurşun: Stray bullet Sert kereste: Hardwood
Sert: Tough; Leathery; Trenchant; Hard Sert kıl: Bristle
603
Sert kil (yerbilim) Sertleşebilirlik kuşaklı çelikler
604
Sertleşme (tıp) Seryum iyodür
Sertleşme (tıp): Keratosis Sertlik-çekme dayancı bağıntısı:
Sertleşme derinliği (çelik): Depth of Hardness-tensile strength relation
hardening Sertlik dağılım eğrileri: Hardness patterns
Sertleşme geciktirici: Hardening retarder Sertlik değeri: Hardness value
Sertleşmemiş noktalar (karbonlama): Sertlik değişimi: Hardness variation
Soft spots Sertlik denemesi: Hardness testing
Sertleşmeyen: Nonhardenable Sertlik deneyi: Hardness test
Sertleşmez: Nonhardenable Sertlik eğimi: Hardness gradient
Sertleşmez alaşımlar: Nonhardenable Sertlik girinimi: Hardness penetration
alloys
Sertlik okuması: Hardness reading
Sertleşmez çelikler: Nonhardenable steels
Sertlik ölçeği: Hardness scale
Sertleşmiş: (tıp) Sclerosed;
(çelik) Hardened Sertlik ölçüm hasarı: Brinelling
Sertleşmiş beton: Hardened concrete Sertlik ölçümü: Hardness measurement
Sertleşmiş çelik: Hardened steel Sertlik sayısı: Hardness number
Sertleştirici (çoğuzlar): Hardener Sertlik tarama eğrisi: Hardness traverse
curve
Sertleştirici madde: Hardening agent
Sertleştirilmiş: Hardened Sertlik taraması: Hardness traverse
Sertleştirilmiş cam: Hardened glass Sertlikölçer: Hardness tester; Hardness
testing machine
Sertleştirilmiş çelik: Hardened steel
Sert-yumuşak oranı: Hard soft ratio
Sertleştirilmiş çelik bilya: Hardened steel
ball Serum: Serum
Sertleştirilmiş çelik tel: Hardened steel Serum bilimi (tıp): Serology
wire Serum kızılı: Cerium rouge (=Cerium
Sertleştirilmiş kabuk (karbonlama): oxide)
Hardened case Serusit: Cerrussite
Sertleştirme (çelik): Hardening Servantit: Cervantite (=Antimony ochre)
Sertleştirme (cam): Tempering; Servarizleme süreci (çelik kaplama):
Toughening Servarizing process
Sertleştirme (tıp): Ossification Server (bilg.): Server
Sertleştirme bileşiği: Hardening Servet: Property; Affluence;Wealth
compound (=Hardener) Servis: Service
Sertleştirme fırını: Hardening furnace Servit: Cervit
Sertleştirme karbonu (karbonlama): Servomekanizma: Servomechanism
Hardening carbon
Serya: Ceria (CeO2)
Sertleştirme ortamı: Hardening medium;
Serya destekli zirkonya: Zirconia
Sertleştirme sıcaklığı: Hardening
stabilized with CeO2
temperature
Sertleştirme sığası: Hardening capacity Seryum: Cerium
Sertleştirme süreci: Hardening process Seryum bileşikleri: Cerium compounds
Sertleştirme tesisi: Hardening shop Seryum bromür: Cerium bromide
Sertleştirme-menevişleme fırını: Seryum florür: Cerium fluoride
Hardening-tempering furnace Seryum ikioksit: Cerium dioxide (=Ceria)
Sertlik: Hardness Seryum iyodür: Cerium iodide
605
Seryum klorür Sesüstü algılayıcı
606
Sesüstü aşındırıcılı işleme Seyreltim yasası
Sesüstü aşındırıcılı işleme: Ultrasonic Sesüstü titreşimi: Ultrasonic vibration
abrasive machining Sesüstü uçak: Hypersonic aircraft
Sesüstü bağla(n)ma: Ultrasonic bonding Sesüstü üretici: Ultrasonic generator
Sesüstü bağlantı: Ultrasonic coupling Sesüstü üretim: Ultrasonic generation
Sesüstü bilimi: Ultrasonics Sesüstü yağlama: Ultrasonic lubrication
Sesüstü çarklı kesme aygıtı: Ultrasonic Sesüstü yalazlı püskürtüm: Hypersonic
disk-cutting device flame spraying
Sesüstü çarpmalı öğütme: Ultrasonic Sesüstü yansıtaç: Supersonic reflectoscope
impact grinding
Sesüstü yöntemi: Ultrasonic method
Sesüstü çift kırılımı (fiz.): Ultrasonic
birefringence Set: Weir; Water gate; Dike; Dyke; Barrier;
Dam
Sesüstü çiftleme: Ultrasonic coupling
Setan sayısı (benzin): Cetane number
Sesüstü çözümleme: Ultrasonic analysis
Sevk etme: Shipping bill; SteamSteering
Sesüstü dalga demeti: Ultrasonic beam
Sevk halkası: Feed ring
Sesüstü dalgaları: Ultrasonic waves
Sevk helezonu: LiftingScrew
Sesüstü dalgalarıyla temizleme:
Ultrasonic cleaning Sevk sarmalı: Lifting screw
Sesüstü denemesi (tahribatsız muayene): Sevkiyat: Consignment
Ultrasonic testing; Supersonic testing; Seyahat: Travel
Ultrasonic testing Seyir jurnali: Logbook
Sesüstü erki: Ultrasonic energy Seyirce: Tic
Sesüstü görünge gösterimi: Ultrasonic Seyirme (tıp): Twitching
spectroscopy Seyrek: Thin; Scarce; Infrequent
Sesüstü görüntüleme: Ultrasonic imaging Seyreklik: Infrequency; Scarcity
Sesüstü hızları: Ultrasonic velocities Seyreltici: Thinner; Diluent
Sesüstü ısıl etki: Ultrasonic thermal action Seyreltik: Diluted; Dilute; Lean
Sesüstü inceleme: Ultrasonic inspection Seyreltik alkol: Dilute alcohol
Sesüstü kaynağı: Ultrasonic welding Seyreltik asit: Dilute acid
Sesüstü kaynaklaması: Ultrasonic welding Seyreltik atmosfer: Lean atmosphere
Sesüstü kırılma bilimi: Ultrasonic Seyreltik çözelti: Dilute solution
fractography
Seyreltik fırın atmosferi: Lean furnace
Sesüstü kuvvet mikroskopisi: Ultrasonic
atmosphere (=Lean atmosphere)
force microscopy
Seyreltik gazla ateşleme: Lean-gas firing
Sesüstü lehimleme: Ultrasonic soldering
Seyreltik harç: Lean mortar
Sesüstü lehimleri: Ultrasonic solders
Seyreltik karışım: Lean mixture
Sesüstü muayene: Ultrasonic inspection
Seyreltik yakıt gazı: Lean fuel gas
Sesüstü sıklığı (f>20kHz): Ultrasonic
frequency Seyreltilmemiş: Undiluted
Sesüstü sıkma: Ultrasonic extrusion Seyreltilmemiş hidrokarbon gazları:
Sesüstü tahribatsız muayene: Ultrasonic Undiluted hydrocarbon gases
nondestructive inspection Seyreltilmiş: Diluted
Sesüstü talaşlı işleme: Ultrasonic Seyreltim: Dilution
machining Seyreltim tankı: Dilution tank
Sesüstü tetikleme: Ultrasound triggering Seyreltim yasası: Dilution law
607
Seyreltken Sıcak bozun(dur)um
608
Sıcak bozun(dur)um süreçleri Sıcak haddeleme
Sıcak bozun(dur)um süreçleri: Hot Sıcak daldırmalı kokil döküm makinası:
deformation processes Hot chamber machine (=Gooseneck
Sıcak bozun(durul)muş: Hot deformed machine)
Sıcak bozun(durul)muş alaşım: Hot- Sıcak dalgası: Heat wave
deformed alloy Sıcak dayanç (kum): Hot strength
Sıcak bozun(durul)muş çelik: Hot- Sıcak deformasyon: Hot deformation
deformed steel Sıcak dengeli basılmış silis nitrür: Hot
Sıcak bozun(durul)muş metal: Hot- isostatically pressed silicon nitride
deformed metal Sıcak dengeli basılmış tepkimeyle
Sıcak bölge (cam fırını): Hot spot bağlanmış silis nitrür: Hot isostatically
Sıcak cam işlemleri: Hot end pressed reaction-bondedSilicon nitride
Sıcak çalışma: Hot working (HIP-RBSN)
Sıcak çalışma sıcaklığı: Hot-working Sıcak dengeli basınç kaynağı: Hot
temperature isostatic pressure welding
Sıcak çalışma süreçleri: Hot-working Sıcak dengeli baskılama: Hot isostatic
processes pressing (HIP)
Sıcak çarpması (tıp): Heat cramps; Heat- Sıcak dengeli dövme: Hot isostatic forging
stroke (HIF)
Sıcak çatlak (çelik): Hot crack Sıcak döküm onarım gereçleri: Hot
(=Solidification shrinkage crack) casting repair materials
Sıcak çekilmiş: Hot drawn Sıcak dövme: Hot-upset forging (=Hot
Sıcak çekilmiş bakır tel: Hot drawn upsetting)
copper wire Sıcak dövme: Hot forging
Sıcak çekilmiş çelik tel: Hot drawn steel Sıcak duvarlı fırın: Hot wall furnace
wire Sıcak duvarlı tepkimeç: Hot-wall reactor
Sıcak çekilmiş tel: Hot drawn wire Sıcak düzeltme (ray): Hot straightening
Sıcak çekme: Hot drawing Sıcak eğme: Hot bending
Sıcak çekme tel: Hot drawn wire Sıcak eksiuclu basınçölçer: Hot-cathode
Sıcak çinko kaplama: Hot-galvanising gauge
Sıcak çubuk: Hot rod (=wire rod) Sıcak eksiuç topu: Hot cathode gun
Sıcak dağlama: Hot etching (=Thermionic cathode gun)
Sıcak daldırımlı aluminyum kaplama: Sıcak ekstrüzyon: Hot extrusion
Hot-dip aluminium coating Sıcak eriyen tutkal: Hot melt glue
Sıcak daldırımlı çinko kaplama: Hot-dip Sıcak eriyik: Hot melt
galvanizing Sıcak eriyik süreci: Hot-melt process
Sıcak daldırımlı galvanizleme: Hot-dip Sıcak gaz kaynağı: Hot-gas welding
galvanizing
Sıcak gaz püskürtme (cam): Hot gas
Sıcak daldırımlı kalay kaplama: Hot-dip
injection (HGI)
tin plating
Sıcak gevrek: Hot short
Sıcak daldırımlı kaplama: Hot-dip
coating Sıcak gevreklik (çelik): Hot shortness
Sıcak daldırımlı süreç: Hot-dip process Sıcak hadde: Hot mill (=Hot rolling mill)
Sıcak daldırma süreci: Hot dipping Sıcak hadde ürünü: Hot-rolled product
process Sıcak haddeleme: Hot rolling
609
Sıcak haddelenmiş Sıcak su dolaşım dizgesi
610
Sıcak su dolaşımı Sıcaklık-bileşim çizgeleri
Sıcak su dolaşımı: Hot-water circulation Sıcaklığa bağımlı martensit: Athermal
Sıcak su havuzu: Hot tub martensit
Sıcak su tankı: Hot-water tank Sıcaklığı yükselen: Calescent
Sıcak su tankı emayeleri: Hot-water tank Sıcaklık: Meteograph; Temperature
enamels Sıcaklık algılıyıcıları: Temperature
Sıcak suverilmiş: Hot-quenched sensors
Sıcak suverilmiş çelik: Hot-quenched Sıcaklık aralığı: Temperature interval;
Steel Temperature range
Sıcak suverme: Hot quenching Sıcaklık artışı: Temperature increase;
Sıcak suverme yunağı: Hot quenching Temperature rise
bath Sıcaklık bağımlı direnç (elekt.):
Sıcak şerbet (tıp): Caudle Temperature-dependent resistance
Sıcak şerit: Hot strip Sıcaklık çevrim çizelgesi: Temperatıre
conversion table
Sıcak şerit haddesi: HotStrip mill
Sıcaklık çevrimi: Temperature conversion
Sıcak şerit haddesi ürünleri: HotStrip
mill products Sıcaklık dağılımı: Temperature
distribution
Sıcak talaş giderme: Hot trimming
Sıcaklık değişim mikroskopisi (göze):
Sıcak tek eksenli baskılama: Hot uniaxial
Photothermal microscopy
pressing
Sıcaklık değişimi: Temperature variation
Sıcak tel çekme: Hot-wire drawing
Sıcaklık denetleci: Thermostat
Sıcak tel deneyi (yağ): Hot-wire test
Sıcaklık düşmesi: Temperature decrease;
Sıcak tel süreci: Hot-wire process
Temperature drop
Sıcak telle cam çatlatma: Hot-wire cutting
Sıcaklık eğimi: Temperature gradient
Sıcak telli çözümleç (karbonlama): Hot-
Sıcaklık eğimli fırın: Gradient furnace;
wire analyzer
Rosenhain furnace
Sıcak testere: Hot saw
Sıcaklık eşitleme: Soaking
Sıcak testereleme: Hot sawing
Sıcaklık eşitleme bölgesi (SDM):
Sıcak tıkızlama: Hot briquetting Temperature equilizing zone
Sıcak tıkızlanmış demir: Hot briquetted Sıcaklık göstergeci: Temperature indicator
iron (HBI)
Sıcaklık ölçeği: Temperature scale
Sıcak yassıkütük: Hot slab
Sıcaklık ölçüm aygıtı: Temperature
Sıcak yassıkütük haddelemesi: Hot slab measurement device
rolling
Sıcaklık ölçümü: Temperature
Sıcak yırtık: Hot tear measurement; Thermometry
Sıcak yırtılma (çelik): Hot tearing Sıcaklık özdirenç katsayısı: Temperature
Sıcak yolluklar (döküm): Hot runners resistivity coefficient
Sıcak yüzey: Hot surface Sıcaklık seçimi: Temperature selection
Sıcak yüzey ezme haddelemesi: Hot skin- Sıcaklık tekdüzeliliği: Temperature
pass rolling uniformity
Sıcak yüzey temizleme: HotScarfing Sıcaklık tekdüzeliliği taraması (ısıl
Sıcaklığa bağımlı: Athermal işlem): Temperature uniformity survey
Sıcaklığa bağımlı dönüşüm: Athermal Sıcaklık-bileşim çizgeleri: Temperature-
transformation compositon diagrammes
611
Sıcaklık-bileşim evre çizgeleri Sıkı damarlı (tahta)
612
Sıkı derece (döküm) Sıkıştırma derecesi (döküm)
Sıkı derece (döküm): Tight flask Sıkılama presi: Compacting press
Sıkı dokunmuş: Tightknit Sıkılanmış grafitli dökme demir:
Sıkı dokunmuş (kumaş): High-count; Vermicular iron; Compacted graphite cast
Tightnit fabric iron
Sıkı geçirme: Push fit Sıkılık: Compactness
Sıkı geçme: Clearance fit; Shrink fit; Tight Sıkım: Extrusion
fit; Wrap forming; Wringing fit Sıkım kusuru: Extrusion defect
Sıkı geçme (mak.): Snug fit Sıkım külçesi: Extrusion stock
Sıkı geçmeli biçimleme: Shrink forming Sıkım kütüğü: Extrusion billet
Sıkı istifleme: Close packing Sıkımlı: Extruded
Sıkı istifli: Close packed Sıkımlı çubuk: Extruded bar
Sıkı istifli altıgen: Close packed hexagonal Sıkımlı kalın çubuk: Extruded rod
Sıkı istifli altıgen kristal: Close packed Sıkımlı kalıplama: Extrusion molding
hexagonal crystal Sıkımlı metal: Extruded metal
Sıkı istifli altıgen örüt: Close packed Sıkımlı metal çubuk: Extruded metal bar
hexagonal crystal Sıkış(tır)ma: Impaction
Sıkı istifli altıgen yapı: Close packed Sıkış(tırıl)amaz: Incompressible
hexagonal structure Sıkış(tırıl)amazlık: Incompressibility
Sıkı istifli düzlem: Close packed planes Sıkış(tırıla)maz sıvı: Incompressible
Sıkı istifli kristal: Close packed crystal liquid
Sıkı istifli örüt: Close packed crystal Sıkışabilirlik: Compressibility
Sıkı istifli örüt yapısı: Close packed Sıkışık: Jammed; Stiff
crystal structure Sıkışma: Jamming; Entrapment
Sıkı istifli seramik yapılar: Close packed Sıkışma olgusu (elektronlar): Pinch effect
ceramic structures Sıkışmış: Jammed; Entrapped
Sıkı istifli yapı: Close packed structure Sıkışmış gaz: Entrapped gas
Sıkı istifli yön: Close packed direction Sıkışmışlık yoğunluğu: Green density
Sıkı kasnak: Keyed pulley (=Pressed density)
Sıkı pay: Close tolerance Sıkıştırıcı (pompa): Pressure pump
Sıkı paylı dövme: No-draft forging Sıkıştırıcı Makina (Makina): Compactor
Sıkı tolerans: Close tolerance Sıkıştırılabilir: Compressible
Sıkı zemin: Hard soil Sıkıştırılabilirlik: Compressibility
Sıkıcı: Blocker Sıkıştırılmış: Compressed; Pressed
Sıkılabilir: Squeezable Sıkıştırılmış küspe: Cellotex
Sıkılabilirlik: Compactibility; Sıkıştırma: Pinching; Compaction;
Squeezability Tightening
Sıkılama: Tamping; Compacting; Sıkıştırma (döküm): Squeezing
Stemming; Ramming; Compaction; Sıkıştırma aygıtı: Compaction equipment
Packing Sıkıştırma aynası: Elastic chuck
Sıkılama (tüfek): Wadding Sıkıştırma basıncı: Compaction pressure
Sıkılama basgacı: Compacting press Sıkıştırma çekici: Peen pin
Sıkılama basıncı: Compacting pressure Sıkıştırma derecesi (döküm): Degree of
Sıkılama Makinasi (döküm): Bumper ramming
613
Sıkıştırma izi (cam) Sınır katmanı kuramı
614
Sınır kayması (metal) Sırmalı kordon
Sınır kayması (metal): Boundary sliding Sıralı: Serial
Sınır kesişimi: Boundary intersection Sıralı çekme makinaları: Tandem drawing
Sınır üstü süzgeci (optik): Edge filter machines
Sınır yayınımı (metal): Boundary Sıralı hadde: Tandem rolling mill
diffusion Sıralı taramalı eşodaklı mikroskop:
Sınır yer değişimi: Boundary Tandem scanning confocal microscope
displacement Sıraltı renklendirme kaplaması
Sınırcık (içyapı): Subboundary (seramik): Engobe
Sınırsal: Marginal Sırık: Bar; Pole
Sınırsız: Unlimited; Immeasurable; Sırım: Leather thongs; Whipcord; Babiche;
Transfinite; Infinite; Indefinite Thong
Sınırtaşı: Landmark Sırım köselesi: Thong leather
Sır: Secret; Glazing glass; Porcelain Sırla kaplama: Glazing
enamel; Enamel; Luster; Glaze; (çinicilik) Sırla(n)ma: Vitrification
Glost; (porselen) Smear Sırlama: Porcelainization; Enamelling;
Sır akışı: Glaze flow Glazing
Sır boyaözü: Luster pigments Sırlama fırını: Glazing kiln; Glazing oven
Sır çatlağı: Craze crack; Craze Sırlama ocağı: Glost oven
Sır çatlaması: Crazing Sırlanmamış: Unglazed
Sır çözeltileri: Luster colours Sırlanmamış fayans: Unglazed tile
Sır fırınlama ocağı (seramik): Glost kiln Sırlanmış: Enamelled
Sır lekeleri: GlazeStains Sırlı: Vitrified; Enamelled; Glazed
Sır ocağı: Glost oven Sırlı binaiçi fayansı: Glazed interior tile
Sır pigmenti: Luster pigments Sırlı bitirim (yüzey): Glazed finish
Sır pulu: Paillette Sırlı çanak: Slipware
Sır tutması (seramik ): Glaze fit Sırlı çömlek: Glazed pottery
Sır üstüne dekorlama (seramik): Inglaze Sırlı fayans: Glazed tile
decoration Sırlı kap: Glazed pot
Sıra: Catena; Turn; Order; Tier; Banquette; Sırlı kiremit: Glazed tile
Sequence; Bench; Row Sırlı lif: Glazed fibre
Sıra değiştir(il)me: Transposition Sırlı metal: Glazed metal
Sıra sayısı: Serial number Sırlı seramik: Glost; Faience ware; Glazed
Sıraca (tıp): Scrofula ceramic
Sıraca illetine ilişkin (tıp): Scrofulous Sırlı seramik mozaik fayansı: Glazed
Sıracalı: Scrofulous ceramic mosaic tile
Sıradan: Unexceptional; Ordinary; Sırlı tuğla: Glazed brick
Common Sırlı yapı birimi: Glazed structural unit
Sırala(n)ma: Juxtaposition Sırma: Silver wire
Sıralaç: Dossier Sırma kordon: Gold braid
Sıralaç çivisi: Spindle file Sırma saç: Towhead
Sıralama: Gradation Sırma saçlı: Towheaded
Sıralanabilir: Lineable Sırmalı kordon: Aguillette
615
Sırmalı şerit Sıvı karbonlayıcı
Sırmalı şerit: Gallon; Gold lace; Gimp Sıvı çelik: Molten steel; Liquid steel
Sırsız: Unglazed Sıvı çelik düzeyi (döküm teknesi): Liquid
Sırsız alan (seramik): Crawling steel level
Sırsız ayak (seramik): Dry-foot Sıvı çelik düzeyi denetimi: Liquid-steel
Sırsız mozaik: Paver tile level control
Sırsız porselen: Pavers Sıvı çelik sığası: Liquid steel capacity
Sırt: Shoulder Sıvı çelik üretimi: Liquid-steel production
Sırt ağrısı (tıp): Backache Sıvı çelik üretkenliği: Liquid-steel
Sırt çantası: Knapsack productivity
Sırt çantası: Packsack Sıvı çelik yunağı: Steel bath
Sırt torbası: Backpack Sıvı çıkaran (beze): Aquiparous
Sırt yükü: Backpack Sıvı demir: Liquid iron
Sırtı destekli kısa testere: Backsaw Sıvı demir akağı (y.fırın): Iron runner
Sırtlık: Packboard Sıvı demir oksit: Liquid iron oxide
Sıtma: Malaria; Paludism; Ague Sıvı demir silikatlar: Liquid iron silicates
Sıtma ilacı: Atabrine; Quinacrine; Quinine Sıvı dışıklar: Liquid slags
Sıtma nöbeti (tıp): Ague fit Sıvı dolaşımı yavaşlaması (vücut): Stasis
Sıva: Plaster; Parget Sıvı durum: Liquid state
Sıva kaplama: Overcoat Sıvı em(dir)me deneyi: Liquid-penetrant
Sıva tirizi: Lath test
Sıvama: Daubing; Pargetting Sıvı emdirimi: Liquid impregnation
Sıvanmış: Plastered Sıvı emdirme incelemesi: Liquid-
penetrant inspection
Sıvantı: Smudge
Sıvı evre: Liquid phase
Sıvı: Aqua; Liquid
Sıvı altın: Liquid gold Sıvı evre dökümü: Liquid-phase casting
Sıvı ayırma: LiquidSeparation Sıvı evreli sinterleme: Liquid-phase
sintering
Sıvı azot: Liquid nitrogen
Sıvı evreli toplaklama: Liquid-phase
Sıvı azotsuz algılayıcı: Liquid nitrogen sintering
free detector
Sıvı gaz: Liquid gas
Sıvı bağlayıcılı (cam elyaf): Emulsion
bound Sıvı gümüş: Liquid silver
Sıvı bırakımı: Syneresis Sıvı hava: Liquid air
Sıvı birikim gözesi: Effusion cell Sıvı havuz (sürekli d.): Liquid pool
Sıvı birikimi (tıp): Effusion Sıvı hayvansal yağ: Oleo oil
Sıvı cam: Liquid glass Sıvı hidrokarbon: Liquid hydrocarbon
Sıvı curuflar: Liquid slags Sıvı hidrokarbonlu karbon kaynağı
Sıvı çarpması: Liquid impingement (karbonlama): Liquid hydrocarbon
sources of carbon
Sıvı çekintisi: Liquid contraction; Liquid
shrinkage Sıvı ışık kılavuzu: Liquid light guide
Sıvı çekirdek (sürekli d.): Liquid core Sıvı kan: Blood plasma
Sıvı çeliği karıştırma: Stirring of molten Sıvı karbonlama: Liquid carburizing
steel Sıvı karbonlayıcı: Liquid carburizer
616
Sıvı karbonlu nitrürleme Sıvılaş(tır)ma
Sıvı karbonlu nitrürleme: Liquid Sıvı pik karıştırıcı kazanı: Hot metal
carbonitriding mixer
Sıvı karışırlık aralığı: Liquid miscibility Sıvı pik kükürt giderme tesisi: Hot metal
gap desulphurization plant
Sıvı kristal: Liquid crystal Sıvı pik kükürt gidermesi: Hot metal
Sıvı kristalli polimerler: Liquid- desulphurization
crystalline polymers Sıvı pik potası: Iron ladle; Hot metal ladle
Sıvı kromatografisi: Liquid Sıvı pik taşıma: Hot metal transfer
chromatography Sıvı pik taşıyıcı: Hot metal transfer car
Sıvı metal (katılaşma öncesi): Mother Sıvı püskürtümlü kalıplama: Liquid
metal injection moulding
Sıvı metal basıncı: Metalstatic pressure; Sıvı reçine: Liquid resin
Head
Sıvı sarılım (kim): Solvation
Sıvı metal gevrekleşmesi: Liquid-metal
Sıvı sürtünmeli yatak: Oil flooded bearing
embrittlement
Sıvı tuncsu altın: Liquid bronze gold
Sıvı metal saldırısı (erozyon-yenim):
Liquid-metal attack Sıvı yağ: Oil
Sıvı metal sızması: Liquid-metal Sıvı yağlayıcılar: Liquid lubricants
infiltration Sıvı yakıt: Liquid fuel
Sıvı metal yunağı: Metal bath Sıvı yakıt alma: Refueling
Sıvı metal yüklentisi: Liquid-metal charge Sıvı yakıt ikmali: Refueling
Sıvı metal yükün kaynağı: Liquid-metal Sıvı yayınımı: Diffusion of liquids
ion source Sıvı yoğunluğu ölçeri: Hydrometer
Sıvı nitrürleme: Liquid nitriding Sıvı yüzü pisliği: Scum
Sıvı oksijen: Liquid oxygen; Lox Sıvı yüzü tortusu: Skimmings
Sıvı oksijen pompası: Lox pump Sıvıda özütleme: Leaching; Lixiviation
Sıvı oksijen tankı: Lox storage tank Sıvıda özütleme balçığı: Leaching slime
Sıvı oyuklaştırması: Liquid cavitation Sıvıda özütleme çözeltileri: Leach
Sıvı ölçüsü: Liquid measure solutions
Sıvı örtü: Liquid covering Sıvıda özütleme yüzdürmesi: Leaching-
Sıvı örtü özdeği: Liquid covering flotation
substance Sıvıda özütlenebilir: Leachable
Sıvı örüt: Liquid crystal Sıvıda özütlenebilirlik: Leachability
Sıvı örüt çoğuzları: Liquid crystal Sıvıdan katıya geçiş: Liquid-to-solid
polymers transition
Sıvı örüt görüntülemesi: Liquid-crystal Sıvık su: Mucin
display Sıvı-katı dönüşümleri: LiquidSolid
Sıvı örütlü çoğuzlar: Liquid-crystalline transformations
polymers Sıvı-katı dönüşümü: Liquid-to-solid
Sıvı parlak altın: Liquid bright gold transformation
Sıvı parlatma altını: Liquid bright gold; Sıvı-katı tepkimeleri: Liquid solid
Liquid burnish gold reactions
Sıvı pik (yüksek fırın): Hot metal Sıvıların yoğuşumu: Condensation of
Sıvı pik demiri: Molten iron; Liquid pig liquids
iron Sıvılaş(tır)ma: Liquidization; Liquifaction
617
Sıvılaş(tırıl)abilir Sızıntı toplama
618
Sızıntılı Silika
Sızıntılı: Oozy; Leaky Siemens-Martin ocağında çelikyapımı:
Sızıntılı tıpa: Leaky stopper Open-hearth steelmaking
Sızırak (tıp): Fistula Siemens-Martin süreci (çelik): Open-
Sızlama (tıp): Tingling hearth process
Sızma: Seepage; Leakage Sieurin süreci (sünger demir): Sieurin
process
Sialonlar(seramik): Sialons
Sievert yasası (gaz): Sievert’s law
Sicil: Record
Sifon: Siphon (=Syphon); (döküm) Slag
Sicil defterler: Libri dam
Sicim: Cord; Tie; Twine; Cord; String Sigara izmariti: Stub
Sicimsi: Stringy Sigma evresi (FeCr): Sigma phase
Sicimsi kalıntılar: Stringy inclusions; S- Sigma kapakçıkları (kalp): Sigma valve
type inclusions
Sigma parçacığı: Sigma particle
Siderit: Siderite
Sigorta: Insurance; (elekt.) Fuse
Sideroz (akciğer hastalığı): Siderosis
Siğil (tıp): Papilloma; Verruca; Wart
Sidiğe ilişkin (tıp): Urinary
Siğilli (tıp): Papillose (=Papullose)
Sidik: Urine
Sikke levhası: Planchet
Sidik analizi (tıp): Urinalysis
Siklet: Heft
Sidik borusu: Ureter
Siklizin: Cyclizine
Sidik çıkaran organlar (tıp): Urinary
organs Siklon: Cyclone
Sidik gözgülemi: Uroscopy (=Urinoscopy) Siklopentan: Cyclopentane
Sidik sarısı: Uroxanthin Siklopropan: Cyclopropane
Sidiksağan (tıp): Ureter Siklotron: Cyclotron
Sidiksağana ilişkin (tıp): Ureteral Sikoz hastalığı (saç): Sycosis
Sidiktaşı (tıp): Urolith Silah: Weapon; Gun
Sidiktorbası: Bladder; Urinary bladder; Silah ateşi: Gunfire
Vesica Silah Kol (tıp): Arm
Sidiktorbası açımı (tıp): Cystostomy Silah yapımı: Weaponry
Sidiktorbası delgisi (tıp): Cystotome Silâhhane: Gun room
Sidiktorbası yangısı (tıp): Cystitis Silahlan(dır)ma: Arming
Sidikyolu gözgüleme: Urethroscopy Silahlanmış: Armed
Sidikyolu gözgüleyicisi: Urethroscope Silahlar: Weaponary
Sidikyolu hastalığı (tıp): Urinary disease Silahlı: Armed
Sidikyolu protezi: Urinary prosthesis Silahsız: Unarmed
Sidikyolu yangısı (tıp): Urethritis Silahsızlan(dır)ma: Unarming
Sidikyolutaşı (tıp): Urinary calculus Silanlar: Silanes
Sidot harmanı: Sidot’s blende Silecek (araba): Windshield wiper
Siedal sapınçları: Siedel aberrations Silgi: Erasor; Rubber
Siemens: Siemens Silicol süreci (hidrojen): Silicol process
Siemens-Martin çeliği: Open-hearth steel Silik: Pallid; Faint
Siemens-Martin ocağı (çelik): Open- Silik gravür (şişe): Faint lettering
hearth furnace Silika: Silica
619
Silika camı Silisyum emdirme
620
Silisyum florür Siloksanlar
Silisyum florür: Silicon fluoride Silisyumlama: Siliconizing
Silisyum giderme: Desiliconizing Silisyumlu: Silicic; Siliceous; Silicious;
Silisyum hassas alaşımı: Silicon precision Siliciferous
alloy Silisyumlu algılayıcı: Silicon detector
Silisyum içeren: Siliciferous Silisyumlu bakır: Silicon copper
Silisyum ikioksit: Silicon dioxide (=Silica) Silisyumlu cam: Silicate glass
Silisyum ikisülfür: Silicon disulphide Silisyumlu çelik saç: Silicon steel sheet
Silisyum kaplama: Ihrigizing; Eckman Silisyumlu çelikler: Silicon steels
process
Silisyumlu demir: Siliconeisen
Silisyum karbonitrür: Silicon
Silisyumlu demir cevheri: Ironstone
carbonitride
Silisyum karbonitrür lif: Silicon Silisyumlu demir önalaşımı: Ferrosilicon
carbonitride fibre Silisyumlu doğrultmaç: Silicon rectifier
Silisyum karbür: Silicon carbide Silisyumlu güneş pili: Silicon solar cell
Silisyum karbür aşındırıcılar: Silicon Silisyumlu kalsiyum (çelik): Silicocalcium
carbide abrasive Silisyumlu mangan (çelik):
Silisyum karbür kılı destekli alumina: Silicomanganese
Silicon carbide whisker reinforced alumina Silisyumlu manganlı çelikler: Silicon-
Silisyum karbür kılı destekli silisyum manganese steels
nitrür: Silicon carbide whisker reinforced Silisyumlu manganlı demir önalaşımı:
silicon nitride Ferromanganese-silicon
Silisyum karbür kıllar: Silicon carbide Silisyumlu manganlı pik demiri: Silicon
whiskers spiegel
Silisyum karbür krozeler: Silicon carbide Silisyumlu pirinç: Silicon brass
crucibles
Silisyumlu şamot: Siliceous fire clay
Silisyum karbür lifler: Silicon carbide
fibres Silisyumlu takım çelikleri: Silicon tool
steels
Silisyum karbür tuğlası: Silicon carbide
brick Silisyumlu yarıiletken: Silicon
Silisyum nitrür: Silicon nitride semiconductor
Silisyum nitrür anayapılı karmalar: Silisyumlu yay çelikleri: Silicon spring
Silicon nitride matrix composites steels
Silisyum nitrür bağlı silisyum karbür: Silisyumlu zar (SiO ya da SiN): Silicon
Silicon nitride bonded silicon carbide film
Silisyum parçaları: Silicon pieces Silkeleme: Shaking
Silisyum pirinci: Silicon brass Silkme: Knockout
Silisyum temelli seramikler: Silicon- Silme: Erasing; (geri alan bilgileri)
based ceramics Deconvolution
Silisyum tozu: Silicon powder Silme kalıbı: Sweep
Silisyum tuncu: Silicon bronze Silmeli dağlama: Etching by swabbing
Silisyum vadisi: Silicon valley (USA) Silmeli kaplama (galvanizleme): Wiped
Silisyum yarıiletkeni: Silicon coat
semiconductor Silo: Bin; Bunker; Silo; Storage bin
Silisyum yongası: Silicon chip Silo arabası: Bin car
Silisyumdam üretilen: Silicic Siloksanlar: Siloxanes
621
Siloksikon Sinir sistemi (tıp)
622
Sinir telciği (tıp) Siren
Sinir telciği (tıp): Neurofibril Sinterleme bölgesi: Sintering zone
Sinir telcik uru (tıp): Neurofibroma Sinterleme sıcaklığı: Sintering
Sinir ucu: End organ temperature
Sinir ve damara ilişkin (tıp): Sinterleme süreci: Sintering process
Neurovascular Sinterlenebilir: Sinterable
Sinir yangısı (tıp): Neuritis Sinterlenmiş alumina: Sintered alumina
Sinir yapıbilimi: Neuroanatomy Sinterlenmiş aluminyum tozu: Sintered-
Sinir yatıştırıcı (tıp): Neuroleptic aluminium powder (SAP)
Sinir yolu (tıp): Nerve track Sinterlenmiş cam: Sintered-glass
Sinir zarı (tıp): Perineurium Sinterlenmiş çok taneli elmas: Sintered
polycrystalline diamond
Sinir zarı yangısı (tıp): Perineuritis
Sinterlenmiş karbürler: Sintered carbides
Sinir zayıflığı (tıp): Neurasthenia
Sinterlenmiş manyezit: Sintered
Sinir zehiri: Neurotoxin magnesite
Siniri çevreleyen zar (tıp): Perineurium Sinterlenmiş mulit: Sintered mullite
Sinirli: Neurotic Sinterleşme bölgesi (cam): Fritting zone
Sinirsel (tıp): Neural Sintilatör: Scintillator
Sinirsel tepi (tıp): Nerve impulse Sintine: Bilge
Sinkroflaş: Syhchroflash Sintine borusu (den.): Bilge pipe
Sinkronoskop: Synchronoscope(=Synchr Sintine pompası (den.): Bilge pump
oscope) Sintine tahtası (den.): Bilge board
Sinkroskop: Synchroscope Sinusoid (mat): Sinusoid
Sinral: Cineole Sinusoidal: Sinusoidal
Sinteks: Sintex Sinüs: Sine
Sintektik: Synthectic Sinüs eğrisi: Sinusoid
Sintepe: Tumulus Sinüs iltihabı: Sinusitis
Sinter: Sinter Sinüs koşulu: Sine condition
Sinter bağı: Sinter bonding Sinüzit (tıp): Sinusitis
Sinter elektrot: Self-baking electrode Sinyal: Signal
Sinter fırını: Sintering furnace Sinyal camı: Signal glass
Sinter ızgarası: Sintering grate Sinyal iskeleti (demiryolu): Gantry
Sinter karbür: Hard metal Sinyal yükseltimi: Signal amplification
Sinter kayışı: Sintering belt Sinyal-gürültü oranı: Signal-to-noise ratio
Sinter kırıcısı: Sinter crusher SiO4 dörtyüzlüsü: SiO4 tetrahedron
Sinter Makinasi: Sinter machine; Sintering Sipariş: Order
machine Siper: Trench; Shielded; Buckler; Guard;
Sinter tesisi: Sintering plant Parapet; Sconce
Sinter üretimi: Sinter production Siper havanı (silah): Trench mortar
Sinter yatağı: Sintering bed Siper humması (tıp): Trench fever
Sinter yüklentisi: Sinter charge Siper kazığı: Palisade
Sinterleme: Sintering Sipersiz: Unshielded
Sinterleme aşamaları: Sintering stages Siren: Hooter
623
Sirke Siyanür tuzu yunağı
624
Siyanür yunağı Soba borusu
Siyanür yunağı: Cyanide bath Skandiyum tozu: Scandium powder
Siyanürleme: Cyaniding Skanogram: Scannogram
Siyanürlenmiş: Cyanided Skanoskop: Scanoscope
Siyanürlenmiş kabuk (çelik): Cyanided Skapolit: Scapolite
case Skatol: Skatole
Siyanürlü altın kaplama: Cyanide gold Skeleroskop: Scleroscope
plating Ski: Ski
Siyanürlü bakır: Cyanide copper Skip arabası (yüksek fırın): Skip car
Siyanürlü bakır kaplama: Cyanide copper Skip çukuru: Skip pit
plating
Skip rampası (y. fırın): Ramp
Siyanürlü çinko kaplama: Cyanide zinc
plating Skip vinci (y. fırın): Skip hoist
Siyanürlü gümüş kaplama: Cyanide silver Skip yolu: Skip bridge
plating Sklereskop deneyi: Scleroscope test
Siyanürlü kadmiyum kaplama: Cyanide Sklereskop sertlik deneyi: Scleroscope
cadmium plating hardness test
Siyanürlü kaplama: Cyanide plating Sklereskop sertlik sayısı: Scleroscope
Siyanürlü kaplama yunağı: Cyanide hardness number
plating bath Sklerometre: Sclerometer
Siyanürlü karbonlama: Cyanide Skleroprotein: Scleroprotein
carburizing Skolesit: Scolecite
Siyanürlü karbonlama yunağı: Cyanide Skopolamin: Scopolamine
carburizing bath Skorodit: Scorodite
Siyanürlü özütleme: Cyanidation process Skorzalit: Scorzalite
Siyanürlü pirinç kaplama: Cyanide brass Skrotum (tıp): Scrotum
plating
Skuba (suya dalma): Scuba
Siyanürlü sertleştirme: Cyanide
hardening Skutterudit: Skutterudite
Siyatik (tıp): Sciatica Slab (çelik): Slab
Siyek: Urethra Slab haddesi: Slabbing mill
Skalar (mat.: Scalar Slag (FPS ölçü dizgesi): Slug
Skaler çarpımı (mat.): Dot product Smaltit: Smaltite
Skandiya: Scandia Smee gözesi: Smee cell
Skandiyum: Scandium Smitsonit (yer b.): Smithsonite
Skandiyum dallantı parçaları: Scandium Smokin: Tuxedo
dendritic pieces Snead süreci (ısıl işlem): Snead process
Skandiyum florür: Scandium fluoride Snell’in kırılım yasası (ışık): Snell’s law of
Skandiyum iyodür: Scandium iodide refraction
Skandiyum klorür: Scandium chloride Soba (y. fırın): Stove
Skandiyum oksit: Scandium oxide Soba ana gas borusu (y. fırın): Stove gas
main
Skandiyum perklorat: Scandium
perchlorate Soba astarı (y. fırın): Stove lining
Skandiyum sülfat beşhidrat: Scandium Soba bacası (y. fırın): Stove stack
sulphate pentahydrate Soba borusu: Stove pipe
625
Soba duvarı (y. fırın) Sodyum iyodür
Soba duvarı (y. fırın): Stove wall Sodyum aluminyum hidrür: Sodium
Soba kubbesi (y. fırın): Stove dome aluminium hydride
Soba odası: Checker chamber Sodyum amid: Sodium amide
Soba örmesi: Checker work Sodyum antimonat: Sodium antimonate
Soba tuğlası (y.fırın): Checker brick Sodyum asetat: Sodium acetate
Soda: Soda Sodyum azid: Sodium azide
Soda camı: Soda glass; Soda-ash glass Sodyum benzoat: Sodium benzoate
Soda çökeltisi: Lye Sodyum bikarbonat: Soda; Baking soda;
Bicarbonate of soda; Sodium bicarbonate
Soda feldpat: Albite
Sodyum bizmutat: Sodium bismuthate
Soda kireç camı: Soda-lime glass
Sodyum borat camı: Sodium-borate glass
Soda kireç silika camı: Soda-lime-silica
Sodyum borohidrür: Sodium
glass
borohydride
Soda kireç silikat camı: Soda-lime-silicate Sodyum borosilikat camı: Sodium
glass borosilicate glass
Soda külü: Soda ash Sodyum buharlı lamba: Sodium-vapor
Soda silika camı: Soda-silica glass lamp
Soda silikat camı: Alkaline silicate glass Sodyum civa amalgamı: Sodium mercury
Soda silikatı: Silicate of soda amalgam
Sodalı baryum silikat camı: Soda- Sodyum çinko borosilikat camı: Sodium-
barium-silicate glass zinc borosilicate glass
Sodalı borosilikat camı: Soda borosilicate Sodyum çubuğu: Sodium stick
glass Sodyum dikromat: Sodium dichromate
Sodalı kireç: Soda lime Sodyum dirençli borat camı: Sodium-
Sodalit: Sodalite resistant borate glass
Sodataşı: Sodalite Sodyum dörtborat: Sodium tetraborate
Sodaya daldırma (parlatma): Soda dip Sodyum dörtsülfür: Sodium tetrasulphide
Soderberg elektrotları (aluminyum): Sodyum felşpat: Sodium feldspar; Albite
Soderberg electrodes Sodyum florasetat: Sodium fluoroacetate
Sodyum: Sodium Sodyum floroborat camları: Sodium-
fluoroborate glasses
Sodyum akrilat: Sodium acrylate
Sodyum florür: Sodium fluoride
Sodyum alginat: Sodium alginate
Sodyum fosfat: Sodium phosphate
Sodyum altıfloraluminat: Sodium
hexafluoroaluminate Sodyum germanat camları: Sodium-
germanate glasses
Sodyum altıflortitanat: Sodium
hexafluorotitanate Sodyum hekzamatafosfat: Calgon
Sodyum altıflorzirkonat: Sodium Sodyum hidroksit: Soda; Caustic soda;
Sodium hydroxide
hexafluorozirconate
Sodyum hidroksit yunağı: Caustic soda
Sodyum altınitrokobaltat: Sodium
bath
hexanitrocobaltate
Sodyum hidrür: Sodium hydride
Sodyum aluminosilikat camı: Sodium-
aluminosilicate glass Sodyum hipoklorit: Sodium hypochlorite
Sodyum aluminyum borosilikat camı: Sodyum iyodat: Sodium iodate
Sodium-aluminium borosilicate glass Sodyum iyodür: Sodium iodide
626
Sodyum karbonat Soğuk basınçlı hava hattı
Sodyum karbonat: Sodium carbonate; Sodyum sülfat: Sodium sulphate;
soda ash Glauber’s salt
Sodyum klorat: Sodium chlorate Sodyum sülfit: Sodium sulphite
Sodyum klorür: Sodium chloride Sodyum sülfür: Sodium sulphide
Sodyum klorür yapısı: Sodium chloride Sodyum telürit: Sodium tellurite
structure Sodyum tetraborat: Sodium tetraborate;
Sodyum kromat: Sodium chromate Sodium pyoborate
Sodyum kurşun alaşımı: Sodium-lead Sodyum tiyosiyanat: Sodium thiocyanate
alloy Sodyum tiyosülfat: Sodium thiosulphate
Sodyum kurşun silikat camı: Sodium lead Sodyum zirkonyum fosfat: Sodium
silicate glass zirconium phosphate
Sodyum külçesi: Sodium ingot Sofa: Sofa
Sodyum metabisülfit: Sodium Sofra: Table1
metabisulphite
Sofra eşyası (cam): Tableware
Sodyum metatitanat: Sodium
metatitanate Sofra takımı: Napery; Place setting
Sodyum molibdat: Sodium molybdate Sofra tuzu: Sodium chloride; Table salt
Sodyum nitrat: Sodium nitrate Soğancık (cam fırını): Menüscus; Onion
Sodyum nitrit: Sodium nitride Soğancık (cam): Onion
Sodyum niyobat: Sodium niobate Soğanilik (tıp): Medulla oblongata
Sodyum oksit: Sodium oxide Soğruk nem: Absorbed moisture
Sodyum parçacıkları: Sodium pieces Soğu(t)ma bölgesi: Cooling zone
Sodyum parçası: Sodium lump Soğu(t)ma hızı: Rate of cooling
Sodyum perborat: Sodium perborate Soğubilimi: Cryogenics
Sodyum perklorat: Sodium perchlorate Soğuk (kafa) şişirme: Cold heading
Sodyum permanganat: Sodium Soğuk akış: Cold flow
permanganate Soğuk alan salıcısı (fiz.): Cold field
Sodyum peroksit: Sodium peroxide emitter
Sodyum pirofosfat: Sodium Soğuk alan salımı (fiz.): Cold field
pyrophosphate emission
Sodyum potasyum alaşımı: Sodium Soğuk alan salımı tabancası: Cold field-
potassium alloy emission gun
Sodyum selenat: Sodium selenate Soğuk algınlığı (tıp): Rheum
Sodyum selenit: Sodium selenite Soğuk alkaliyle temizleme: Cold alkaline
Sodyum siklamet: Sodium cyclamate cleaning
Sodyum silikat: Sodium silicate; Water Soğuk asitle temizleme: Cold acid
glass cleaning
Sodyum silikat camları: Sodium-silicate Soğuk bağla(n)ma: Cold bonding
glasses Soğuk bağlantı: Cold junction
Sodyum silikat yapıştırıcı: Sodium silicate Soğuk basılmış: Cold pressed
glue Soğuk basınç kaynağı: Cold pressure weld
Sodyum siyanat: Sodium cyanate Soğuk basınçlı hava: Cold blast
Sodyum siyanür: Sodium cyanide Soğuk basınçlı hava hattı: Cold blast main
627
Soğuk basınçlı kaynaklama Soğuk depolama
628
Soğuk dil (çelik) Soğuk keski
Soğuk dil (çelik): Cold lap Soğuk haddelenmiş çelik: Cold-rolled
Soğuk döküm: Misrun steel
Soğuk dövme: Cold forging; Hammer Soğuk haddelenmiş çelik sac: Cold-rolled
hardening steel sheet
Soğuk dövme tezgahı: Cold forging Soğuk haddelenmiş çelik şerit: Cold-
machine rolled steel strip
Soğuk dövülmüş: Cold-forged Soğuk haddelenmiş profiller: Cold-rolled
shapes
Soğuk dövülmüş çelik: Cold-forged steel
Soğuk haddelenmiş şerit: Cold-rolled
Soğuk dövülmüş metal: Cold-forged strip
metal
Soğuk hava deposu: Cold storage house;
Soğuk duvarlı fırın: Cold wall furnace Cold store
Soğuk ekstruzyon: Cold-extrusion Soğuk hava kasası: Cold box
Soğuk elek: Cold screen Soğuk hava vanası: Cold blast valve
Soğuk emayeleme: Cold enamelling Soğuk hava vanası (soba-fırın): Snort
Soğuk eşbasınçlı baskılama: Cold valve
isostatic pressing Soğuk hazneli basınçlı döküm: Cold-
Soğuk ezilmiş: Cold reduced chamber die casting
Soğuk ezme: Cold reduction Soğuk iş: Cold work
Soğuk ezme haddesi: Cold reduction mill Soğuk iş çelikleri: Cold work steels
Soğuk ezmeli: Cold reduced Soğuk iş kalıp çelikleri: Cold work die
steels
Soğuk ezmeli çelik: Cold reduced steel
Soğuk iş takım çelikleri: Cold work tool
Soğuk ezmeli çelik sac: Cold reduced steel steels
sheet
Soğuk iş yüzdesi: Cold work percentage
Soğuk ezmeli yassı ürünler: Cold reduced
flat products Soğuk işlem: Cold treatment; Subzero
treatment; Cold work
Soğuk fosfatlama: Cold phosphating
Soğuk işleme: Cold working; (cam) Cold
Soğuk galvanizleme: Cold galvanizing finish
Soğuk germe: Cold stretch Soğuk işlenmiş: Cold worked
Soğuk gevrek: Cold short Soğuk işlenmiş çelik: Cold worked steel
Soğuk gevreklik (çelik): Cold shortness Soğuk işlenmiş yapı: Cold worked
Soğuk gömme (metalografi): Cold structure
mounting Soğuk kalıplama (döküm): Cold
Soğuk gömme gereçleri: Cold mounting moulding
materials Soğuk kalıplar: No-bake moulds
Soğuk hadde: Cold mill; Cold rolling mill Soğuk kalıpta suverme: Cold die
Soğuk hadde ürünü: Cold-rolled product quenching
Soğuk haddehane: Cold rolling mill Soğuk kaplama: Cold coating
Soğuk haddeleme: Cold rolling Soğuk katlantı: Cold lap
Soğuk haddelenmiş: Cold-rolled Soğuk kauçuk (yapay): Cold rubber
Soğuk haddelenmiş alaşım: Cold-rolled Soğuk kaynak: Cold weld
alloy Soğuk kaynaklama: Cold welding
Soğuk haddelenmiş bakır: Cold-rolled Soğuk kenar kesme: Cold trimming
copper Soğuk keski: Cold chisel
629
Soğuk kesme (cam) Soğuma ortamı
Soğuk kesme (cam): Cold cutting Soğuk suverme: Cold equenching; Cold
Soğuk kesme (Testere): Cold sawing quenching
Soğuk kırma dayancı: Cold crushing Soğuk şerit haddesi: Cold strip mill
strength Soğuk şerit hattı: Cold stripping line
Soğuk kum: No-bake sand Soğuk şişirme dövmesi: Cold upset
Soğuk kutu reçinesi: Cold box resin forging
Soğuk kutu süreci: Cold box process Soğuk şişirme kalıpları: Cold heading
Soğuk külçe (metal): Cold slug dies
Soğuk maçalar: No-bake cores Soğuk tabla (TEM): Cold stage
Soğuk makas: Cold shears Soğuk tel çekme: Cold wire drawing
Soğuk merdaneli biçimleme (dişli): Cold- Soğuk testere: Cold saw
roll forming Soğuk traşlama: Cold trimming
Soğuk muayene: Cold inspection Soğuk tuzak (TEM): Cold trap
Soğuk oda: Cold chamber Soğuk uç kaplaması: Cold-end coating
Soğuk onarım: Cold repair
Soğuk uç kesme makası: Cold end shears
Soğuk onarım püskürtme harcı: Cold
Soğuk vurması: Frostbite
gunning mix
Soğuk onarım püskürtmesi: Cold Soğuk vurmuş: Frostbitten
gunning Soğuk yapıştırıcı: Cold setting adhesive
Soğuk örtü: Cold coating Soğuk yolluk (döküm): Cold riser
Soğuk parmak (TEM): Cold finger Soğuk yük: Cold charge
Soğuk pik külçeleri: Cold pigs Soğuk yükleme: Cold charging
Soğuk presleme: Cold pressing Soğuk yüzey (cam): Cold side
Soğuk preste kalıplama: Cold-press Soğuk zımba: Cold punch
moulding Soğuk zımbalama: Cold punching
Soğuk reçine: No-bake binder Soğuk zımbalama kalıpları: Cold
Soğuk savurma denemesi: Cold spin punching dies
testing
Soğukta saklama: Cold storage
Soğuk sertleşen yapıştırıcı: Cold setting
adhesive Soğukta sertleşen bağlayıcı: Cold setting
binders
Soğuk sıkılama: Cold compacting
Soğukta sertleşen reçineler: Cold set
Soğuk sıkma: Cold-extrusion
resins
Soğuk sıkma aluminyum: Cold-extruded
aluminium Soğukta sertleşme süreci: Cold setting
process
Soğuk sıkma aluminyum tel: Cold-
extruded aluminium wire Soğuma: Cooling
Soğuk sıkma aygıtı: Cold extrusion press Soğuma aşamaları (ısıl işlem): Cooling
stages
Soğuk sıkma bakır: Cold-extruded copper
Soğuma çatlağı: Cooling crack
Soğuk sıkma bakır tel: Cold-extruded
copper wire Soğuma derinliği: Depth of chill
Soğuk sıkma çelik: Cold-extruded steel Soğuma eğrisi: Cooling curve
Soğuk sıkma çelik tel: Cold-extruded steel Soğuma gerilimleri: Cooling stresses
wire Soğuma izi (cam): Chill mark
Soğuk sıyırma: Cold stripping Soğuma ortamı: Cooling medium
630
Soğuma süresi Soğutma tablası (mikroskop)
Soğuma süresi: Cooling period Soğutma bölgesi (cam): Cooling chamber
Soğumuş pik: Cold pig Soğutma bunkeri: Cooling bin
Soğurabilirlik: Absorptivity Soğutma ceketi: Cooling jacket
Soğuran: Absorptive; Sorbent Soğutma çekintisi: Cooling shrinkage
Soğurgan: Absorbent Soğutma çevrimi: Cooling cycle;
Soğurgan pamuk (tıp): Absorbent cotton Refrigerating cycle
Soğurganlık: Absorbency Soğutma çözeltisi: Cooling solution
Soğurma: Absorption Soğutma deneyi: Cooling test; (döküm)
Soğurma hızı: Rate of absorption Chill test
Soğurucu: Absorber Soğutma dizgesi: Cooling system;
Soğuruculuk: Absorbency Refrigerating system
Soğuruk su: Absorbed water Soğutma etkileri: Chill effects
Soğurulabilir: Absorbable Soğutma fırını (cam): Soaking pit
Soğurulabilir gereçler: Absorbable Soğutma gücü: Cooling power
materials Soğutma haznesi: Cooling chamber
Soğurulabilirlik: Absorbability Soğutma hızı: Cooling rate
Soğurulmuş: Absorbed Soğutma hurdası: Chill scrap
Soğurulmuş gaz: Absorbed gas Soğutma ızgarası: Cooling bed; Cooling
Soğurulmuş nem: Absorbed moisture grate; Hot bed; Cooling table
Soğurulmuş su: Absorbed water Soğutma kanalı: Cooling channel; Gill
Soğurum: Absorption; Sorption Soğutma kanatcığı: Cooling fin
Soğurum açısı: Take-off angle Soğutma karkası (cam): Annealing kiln
Soğurum akımı: Absorption current Soğutma kırığı (cam): Broken in lehr
Soğurum çözümlemesi: Absorption Soğutma kulesi: Cooling tower
analysis Soğutma masası (soğutucu role yolu):
Soğurum doruğu: Absorption maximum Cooling table
Soğurum düzeltmesi: Absorption Soğutma ortamı: Cooling medium
correction Soğutma paneli: Cooling panel
Soğurum görüngeölçeri: Soğutma sıvıları: Cooling liquids
Spectrophotometer Soğutma sonu lekeleri (şişe): Cold end
Soğurum görüngeleri: Absorption spectra specks
Soğurum ısısı: Heat of absorption Soğutma suyu: Cooling water
Soğurum katsayısı: Absorption coefficient Soğutma suyu çıkışı: Cooling water outlet
Soğurum kenarı: Absorption edge Soğutma suyu girişi: Cooling water inlet
Soğurum kesit alanı: Absorption cross Soğutma suyu kanalı: Cooling water duct
-section
Soğutma suyu tankı: Cooling water tank
Soğurum kuşakları: Absorption bands
Soğutma süresi: Cooling period; (cam)
Soğurum zıtlığı: Absorption contrast Taking-down period; Cooling down
Soğurunç: Absorbance period; (kaynak) Quench time; Chill time
Soğutaç: Cooler Soğutma tablası (cam): Dead plate
Soğutma: Chilling; Refrigeration; Cooling Soğutma tablası (mikroskop): Cooling
Soğutma akışkanları: Cooling fluids stage
631
Soğutma teknesi (demirci) Solukölçer (tıp)
632
Soluksuzluk Sondaj makinaları
Soluksuzluk: Apnea Son dışık (=son curuf): Final slag
Solukta alkol oranı ölçeri: Breathalyzer Son doymuşluk: End saturation
Solukta alkol oranı ölçme: Son durum: Up-to-date
Breathalyzation Son geçi (hadde): Finish cut
Soluma: Panting Son gözeneklilik: Final porosity
Solunduraç (dalgıç): Aqua-lung Son inceleme: Final inspection
Solungaç: Gill Son işleme payı: Finish allowance
Solunum azalması (tıp): Adiaphoresis Son işlemler: Finishing; Secondary
Solunum borucukları (tıp): Bronchia forming
Solunum borucukları yangısı (tıp): Son mercek (e-mik.): Projector lens
Bronchitis Son muayene: Final inspection
Solunum borusu (tıp): Bronchial tube Son nokta denetimi (çelik üretimi): End
Solunum dalcığı (tıp): Bronchiole point control
Solunum durması (tıp): Adiaphoresis Son parlatma: Final polishing
Solunum kaydedici (tıp): Pneumograph Son paso: Finish cut
Solunum kaydetme (tıp): Pneumography Son pişirme (boya): Third firing
Solunumölçer (tıp): Spirometer Son sıcaklık: Final temperature
Solunumyazar (tıp): Spirograph Son talaşlı işleme: Finish machining
Solunumyolları açımı: Bronchostomy Son taşlama: Finish grinding
Solunumyolları gözlemi (tıp): Son tavlama (demirdışı alaşımlar): Final
Bronchoscopy annealing
Solunumyolları kasıncı (tıp): Son temizleme birimi (kalaylama):
Bronchospasm Branner
Solunumyollarıgözleri: Bronchoscope Son üfleme: Final blow
Solvay süreci (yıkama): Solvay process Son ürün: End product
Som kablo: Solid cable Son yakıcı (jet motoru): Afterburner
Som kayaç: Solid rock Sona er(dir)me: Termination
Somaki: Porphyritic; Porphyroid Sonar: Sonar
Sombrerit: Sombrerite Sonbulma: Termination
Somon rengi: Salmon colour Sonda: Tip; Bougie; Probe
Somon tuğla: Salmon brick (Place brick) Sonda akımı: Probe current
Somun: Nut Sonda çalışması: Probe performance
Somun anahtar: Screw key Sonda ile muayene (tıp): Probing
Somun anahtarı: Lug wrench; Wrench Sonda nitelendirmesi: Probe
characterization
Somun kas (tıp): Splenius
Sonda ucu: Probe tip
Somun kas’a ilişkin (tıp): Splenial
Sondaj: Boring; Sounding
Somya: Bedspring; Mattress
Sondaj borusu: Drill pipe
Son: Outcome; Last; End; Terminal
Sondaj çubuğu: Boring bar
Son biçimleme (seramikler): Final
shaping Sondaj deliği: Borehole
Son curuf: FinalSlag Sondaj elması: Black diamond
Son çözümleme (kömür): Ultimate Sondaj kulesi: Derrick
analysis Sondaj makinaları: Boring machines
633
Sondaj takımları Söndürülmüş
634
Söndürülmüş kok Standard mastar boyu
Söndürülmüş kok: Quenched coke Spaut bloğu (cam): Throat block
Sönme: Flashback Spektografi: Spectrography
Sönmemiş kireç: Quicklime Spektrofotometri: Spectrophotometry
Sönmüş: Burned-out Spektrografik analiz: Spectrographic
Sönmüş balçık: Calcined ganister analysis
Sönmüş kireç: Caustic lime; Hydrated Spektrometre: Spectrometer
lime; Lime hydrate; Slaked lime Spektrometrik analiz: Spectrometric
Sönük: Lacklustre; Deflated; Faint analysis
Spektroskop: Spectroscope
Sönük renkler: Dead colours
Spektroskopi: Spectroscopy
Sönük salınım: Damped oscillation
Spektroskopik: Spectroscopic
Sönük titreşim: Damped vibration
Spekularit: Specularite
Sönüm katsayısı: Extinction coefficient
Spekülom (tıp): Speculum; Specular
Sönüm kuşağı: Extinction contour
Sperilit: Sperrylite
Sönüm oranı: Extinction factor;
Spermaceti: Spermaceti
Extinction ratio
Spermin: Spermine
Sönüm sığası: Damping capacity
Spesartin: Spessartine
Sönüm solma (cam yüzeyi): Fading
Spinel: Spinel
Sönüm uzaklığı (nm): Extinction distance
Spinel yapısı: Spinel structure
Sönümlendirici (titreşim): Damper Spinodal ayrışım: Spinodal
Sönümlen(dir)me (titreşim): Damping decomposition
Sönümlendirme deneyi: Damping test Spinodal yapı: Spinodal structure
Sönümlü: Damped Spiral konveyör: Screw conveyor
Sönümlü dalga: Damped wave Spirek fırını (Hg): Spirek furnace
Sönümlü salınım: Damped oscillation Splenyus (tıp): Splenius
Sönümlü tartı: Damped balance Spodumen: Spodumene
Sönümsüz: Undamped Spontane polarizasyon: Spontaneous
Sörf yapma: Surfing(=Surfriding) polarization
Söve: Jamb Spor ceket: Blazer
Söz: Term Spor elbisesi: Playsuit
Spor salonu: Gymnasium
Sözcük: Word
Spurr reçinesi: Spurr’s resin
Sözcük baskı kalıbı: Logotype
Sri Lanka çakılı: Illam
Sözleşme: Contract
SSD çizgesi: TTT diagramme
Sözlü: Oral
SSD eğrisi dizi: Knee of TTT curve
Sözlük: Lexicon; Dictionary
Stafelit (doğal fosfat): Staffelite
Sözlük bilgisi: Lecixography
Stajer tıp öğrencisi (hastane): Intern
Sözlük bilimi: Lexicology Stajerlik: Internship
Sözlükcülük: Lecixography Stalloy çeliği (%3.5Si): Stalloy
Sparrow kıstası (optik): Sparrow criterion Stanat yunağı: Stannate bath
Spastik: Spastic Stanatlar: Stannates
Spatula: Spatula Standard mastar boyu: Standard gauge
Spaut (cam): Flow block; Throat length
635
Standart Stereoskop
636
Stereospesifik Stronsiyum baryum niyobat
Stereospesifik: Stereospecific Stişovit (silika türü): Stishovite
Stereospesifik polimer: Stereospecific Stoikiometri (kim.): Stoichiometry
polymer Stok: Supply; Stock
Stereotip: Stereotype Stok (10-4 m2/sec): Stoke
Sterilizasyon: Sterilization Stok düzeyi: Stockline; Stock level
Sterilize etme: Sanitization Stok hattı: Stockline
Sterling: Sterling Stok mevcudu: Inventory
Sterling gümüşü (%92): Sterling silver Stok sahası: Stockyard
Sterling süreci: Sterling process Stoke kayması (sıklık azalması): Stoke’s
Steroid (kim): Steroid Shift
Sterol: Sterol Stoke kuşakları: Stoke’s bands
Sterro-metal (pirinç): Sterro metal Stoke yasası: Stoke’s law
Steteskop (tıp): Sthetescope Stokes karşıtı Raman saçılımı: Anti-
Stetit: Steatite stokes Raman scattering
Stibikonit: Stibiconite Stoktan alma makinası: Reclaimer
Stibin: Stibine Stolzit: Stolzite
Stibnit: Stibnite; Antimonite Stop lambası: Rear lamp
Stigmasterol: Stigmasterol Stop lambası (oto): Stoplight
Stilben: Stilbene Stope sıvıdan özütlemesi (bakır): Stope
Stilbit: Stilbite; Desmine leaching
Stilboestrol: Stilboestrol Stoper: Stopper
Stilit (patlayıcı): Steelite Stoper kafası (pota): Stopper head
Stiren: Styrene; Vinylbenzene Stoper mili (alttan dökümlü pota):
Stopper rod
Stiren akrilonitril: Styrene-acrylonitrile
(SAN) Stoper mili tuğlası: Stopper rod sleeve
Stiren butadiyen: Styrene butadiene (SB) Stor: Blind
Stiren butadiyen blok eşçoğuzları: Strampaj (cam): Firing up
Styrene-butadiene block (SB_BL) Stras: Strass
copolymers Straumanis yöntemi (x-ışınları):
Stiren butadiyen elastomeri: Styrene- Straumanis method
butadiene elastomer Strauss deneyi: Strauss test
Stiren eşçoğuzları: Styrene copolymers Streptomisin: Streptomycin
Stiren kaucuk plastikleri: Styrene-rubber Striknin: Strychnine
plastics Stroma (tıp): Stroma
Stiren reçinesi: Styrene resin Stronsiyum: Strontium
Stiren-butadiyen kauçuğu: Styrene- Stronsiyum 90: Strontium 90;
butadine rubber (SBR) Radiostrontium
Stirenli: Styrenic Stronsiyum altıborür: Strontium
Stirenli çoğuzlar: Styrenic polymers hexaboride
Stirling yaklaşımı: Stirling’s Stronsiyum asetat: Strontium acetate
approximation Stronsiyum baryum niyobat: Strontium
Stirofom: Styrofoam barium niobate (SBN)
637
Stronsiyum birimi (Sr-90) Su dağıtım düzeni
638
Su dağıtım şebekesi Su püskürtümlü talaşlı imalat
Su dağıtım şebekesi: WaterSystem Su iter yüzeyler: HydrophobicSurfaces
Su dalgası: Water wave Su jeti: Water-jet
Su değirmeni: Water mill Su kabı (numune toplacı): Water trough
Su deneyi: Water test Su kaçırmazlık deneyi: Hydraulic test
Su dikeci: Water column Su kanalı: Gullet
Su direnci (katı yağlar): Water resistance Su kanatları: Water wings
Su dizgesi: WaterSystem Su kapağı: Water gate
Su dolaşımı: Water circulation Su kapanı: Moisture trap
Su düzeyi: Water level Su katımı: Slaking
Su düzeyi göstergeci: Water gauge Su kayağı: Hydro-ski; Water ski; Water
Su elektrodu: Water electrode source
Su emme hızı (tuğla): Suction rate Su kaynağı: Spring
(Absorption rate) Su kesimi: Water line
Su eşdeğeri: Water equivalent Su kırışıklığı (cam): Water marks
Su gazı: Blue gas Su kızağı: Aquaplane
Su geçirmez: Waterproof Su kirlenmesi: Water contamination;
Su geçirmez çimento: Waterproof cement Water pollution
Su geçirmez katman: Barrier layer Su körüğü: Trompe
Su genleşimli poliester: Water-extended Su kulesi: Water tower
polyester Su kuyusu: Water-well
Su girişi: Water inflow Su kuyusu borusu: Water-well pipe
Su gömleği: Water jacket Su kürü: Hydropathy
Su göstergeci: Hydroscope Su maçası: Water core
Su gücü: Water power; Hydropower Su mancanası: Scuttlebutt
Su hendeği: Trough Su minerali giderici (madde): Water
Su ısıl: Hydrothermal deminealizer
Su ısıl demir cevherleri: Hydrothermal Su niteliği: Water quality
iron ores Su oluğu: Water spout
Su ısıl oksitleme: Hydrothermal oxidation Su penceresi: Water window
Su ısıl örütleşme: Hydrothermal Su pervazı: Water table
crystallization Su pompası: Water pump
Su ısıtıcısı: Water-heater; Thermosiphon Su püskürteci: Water spray
Su içeren: Watery Su püskürten: Watering
Su içeriği: Water content Su püskürtme: Water spraying
Su ile birleşme direnci: Hydration Su püskürtme deliği: Water spray nozzle
resistance Su püskürtme dizgesi: Water spraying
Su ile birleşme ısısı: Heat of hydration stystem
Su ile tedavi (tıp): Hydropathy; Water Su püskürtümlü kesme: Water-jet cutting
cure Su püskürtümlü soğutma: Water spray
Su işleri: Waterworks cooling
Su iten: Hydrophobe Su püskürtümlü talaşlı imalat: Water-jet
Su iter (yüzey): Hydrophobic machining
639
Su saati Suda suverilmiş
640
Suda suverilmiş çelik Supromor
Suda suverilmiş çelik: Water quenched Sulu çamur: Slurry
steel Sulu çamur havuzu: Slurry pond
Suda suverme: Water quenching Sulu çamur pompası: Slurry pump
Suda suverme işlemi: Water quenching Sulu çamur süreci: Slurry process
operation
Sulu çıban (tıp): Hydatid
Suda suverme tankı: Water quenching
tank Sulu çimento: Slurry; Neat cement
Suda tedavi (tıp): Hydrotherapy Sulu çözelti: Aqueous solution
Sudan aşınmış: Water worn Sulu demir sülfat: Green vitriol; Copperas
Sugazı: Water gas Sulu elektolit: Aqueous electrolyte
Sugazı tepkimesi: Water gas reaction Sulu galyum nitrat: Gallium nitrate
Su-katı oranı: Water-solid ratio hydrate
Suksinik asit: Succinic acid Sulu harç: Grout; (seramik) Slurry
Sulama: Watering; Irrigation Sulu hematit: Hydrohematite
Sulama (=suverme) (çelik): Quenching Sulu krom oksit: Viridian
Sulama (kok fırınları): Watering Sulu kum: Silt (=Slime)
Sulama borusu: Irrigation pipe Sulu nikel magnezyum silikat: Noumeite
Sulandırıcı: Thinner; Diluent Sulu oksit mineraller: Hydrated oxide
mineral’s
Sulangan: Deliquescent
Sulu oksitlenmiş nikel minarelleri: Nickel
Sulanma: Hydration; Slaking;
Deliquescence bloom
Sulanma direnci: Hydration resistance Sulu oksitler: Hydrous oxides
Sulanma suyu: Water of hydration Sulu pelte: Hydrogel
Sulanma tepkimesi: Hydration reaction Sulu potaş: Hydrated potash
Sulayan: Watering Sulu sepken: Sleet
Sulfonamidli ilaçlar (ecz.): Sulphonamide Sulu sürgün: Cholera
drugs(=Sulpha drugs) Sulu taramalı elektron mikroskopisi: Wet
Sulpha ilaçlar: Sulpha drugs scanning electron microscopy
Sulu: Thin; Aqueous; Hydrate; Watery; Sulu yenim: Aqueous corrosion
Hydrous Sulu yoğruk: Hydroplastic
Sulu alkaliler: Aqueous alkalies Sulu yoğruk biçimleme (seramik):
Sulu alumina: Hydrated alumina; Hydroplastic forming
Aluminium hydroxide Suluca: Waterish
Sulu aluminyum potasyum silikat: Pinite Sumatra sakızı: Gutta-percha
Sulu aluminyum silikat: Allophane; Bole Sumermeri: Alabaster
Sulu arap zamkı: Gum water Sundurma: Hangar; Shed; Marquee
Sulu asıltı: Hydrosol Sundurma kiriş: Cantilever beam
Sulu ayrışım: Hydrolysis Suni gübre: Agricultural chemical
Sulu ayrışma ürünü (kim.): Hydrolysate Sunta: Beaverboard; Hardboard; Masonite
Sulu bakır sülfat: Blue vitriol; Blue stone Supap: Stopcock
Sulu boya: Water colour; Tempera Supap iteceği (mak.): Tappet
Sulu boya resim: Tempera Supromor: Supramor
641
Suret Suverme yaşlanması (çelik)
642
Suverme yaşlanması gevrekleşmesi Sülfür küreleştirme
Suverme yaşlanması gevrekleşmesi: Südomorf (min.): Pseudomorph
Quench-age embrittlement Südovollastonit: Pseudowollastonite
Suverme yeğinliği: Quench severity; Süet: Suede
Quenching intensity; Severity of quench Süet kumaş: Suede cloth
Suverme yöntemi: Quenching method Süflaj (cam): Puff
Suvermeli tavlama (ostenitli p. çelik): Süflaj başlığı (cam): Blow head
Quench annealing
Süflaj havası (cam): Final blow
Suya akıtılmış cam kırığı: Dragladled
Sükut: Silence
cullet
Sülfadiazin: Sulphadiazien
Suya daldırımlı nesnel mercek (biy.
mikroskobu): Water-immersion objective Sülfamat banyosu: Sulphamate bath
Suya daldırma: Dousing Sülfamat yunağı: Sulphamate bath
Suya dayanıklı: Water-resistant; (boya) Sülfamatlı kaplama: Sulphamate plating
Water-fast Sülfanilamid: Sulphanilamide
Suya indirme (gemi): Launching Sülfanilik asit: Sulphanilic acid
Su-yağ sütsüsü: Water-oil emulsion Sülfat: Sulphate
Suyla sertleşen çimento: Hydraulic Sülfat banyosu: Sulphate bath
cement Sülfat kabarağı (cam): White wash;
Suyla soğutma: Water cooling Saltcake seed
Suyla soğutulan elektrotlar: Water-cooled Sülfat kabarcığı (cam): Saltcake seed;
electrodes Scab
Suyla soğutulan fırın trafoları (EAO): Sülfat kopuğu: Salt water (Gall)
Water-cooled furnace transformers Sülfat yunağı: Sulphate bath
Suyla soğutulan paneller (EAF: Water- Sülfatlanma: Sulphating
cooled panels Sülfatlaştırma: Vitriolization
Suyla soğutulmuş: Water-cooled Sülfinil: Sulphinyl
Suyla tedavi: Hydrotherapy Sülfinil kökü: Sulphinyl group
Suyolu: Duct Sülfiril klorür: Sulphuryl chloride
Suyu alınmış: Dewaterred Sülfiril kökü: Sulphuryl group
Suyu alınmış süzgeç keki: Dewaterred Sülfon: Sulphone
filter cake Sülfonamid: Sulphonamide
Suyu giderilmiş: Dewaterred Sülfonat: Sulphonate
Suyun kalıcı sertliği: Permanet hardness Sülfonik: Sulphonic
of water Sülfonik asitler: Sulphonic acids
Suyunu alma: Desiccation; Dewatering Sülfonil: Sulphonyl
Suyunu giderme (kömür): Dewatering Sülfonmetan: Sulphonmethane
Süblimat (kim.): Sublimate Sülfonyum: Sulphonium
Süblimeleme (tahtaya civa klorür Sülfür kalıntılar (çelik): Sulphide
emdirme): Kyanization inclusions
Sübye: Emulsion Sülfür köprüler: Sulphide bridges
Sübyemsi: Emulsive Sülfür küreleştirme:
Südobrukit: Pseudobrookite SulphideSpheroidization
643
Sülfür lekesi (cam) Süpürgelik
644
Sürahi Sürekli dikey çekme (cam)
Sürahi: Jug; Pitcher Süreç seçimi: Process selection
Sürdürülebilir: Sustainable Süreç sıralaması: Process layout
Sürdürülebilir iç basınç: Sustainable Süreç sırasında: In-process
internal pressure Süreç tavı: Process annealing
Sürdürülebilirlik: Maintainability; Süreç tavlaması: Process annealing
Sustainability Süreç teknolojisi: Process technology
Süre: Time; Period; Term; Duration; Time Süreç teli: Process wire
limit
Süreç yapılabilirliği: Process capability
Süre ayarlayıcı: Timer (PC)
Süre değişmezi: Time constant
Süreç yazar: Word processor
Süre devinim incelemesi: Time and
Süreç yerleşimi: Process layout
motion study
Süreç yinelenebilirliği: Process
Süre incelemesi: Time study
repeatability
Süre ölçme: Timing
Süreçleme: Processing
Süre sıcaklık bindirmesi: Time- Süreğen (müzmin): Chronic
temprature superpositon
Süreğen yangılı süreç: Chronic
Süreç: Process inflammatory process
Süreç akış şeması: Process flow sheet; Sürekli: Unending; Permanent; Full-time;
Processing flow sheet Chronic; Continuous; Steady
Süreç balıkkabuklanması (fırınlama): Sürekli akış: Continuous flow
Process fishscaling
Sürekli alın kaynağı süreci: Continuous
Süreç çalışırlığı: Process performance butt weld process
Süreç değerlendirme: Process evaluation Sürekli beslenen elektrot:
Süreç değişimi: Process variation Nonconsumable electrode
Süreç değişkeni: Process variable Sürekli biçimleme ve kaynaklama
Süreç değişkenliği: Process variability haddesi: Continuous forming and welding
Süreç denetimi: Process control mill
Süreç dengeliliği: Process stability Sürekli boru haddesi: Continuous tube
rolling mill
Süreç hurdası: Process scrap
Sürekli büyütme merceği: Zoom lens
Süreç içi: In-process
Sürekli çalışan fırın (cam): Continuous
Süreç içi denetim: In-process control
tank
Süreç içi inceleme: In-process inspection
Sürekli çekme süreci (pencere camı):
Süreç içi nitelik denetimi: In-process Continuous drawing process
quality control
Sürekli çelik yapımı: Continuous
Süreç içi ölçüm: In-process measurement steelmaking
Süreç metalbilimi: Process metallurgy Sürekli çökelme: Continuous precipitation
Süreç modelleme: Process modeling Sürekli çubuk haddeleri: Continuous bar
Süreç mühendisliği: Process engineering mills
Süreç otomasyonu: Process automation Sürekli çubuk haddesi: Continuous rod
Süreç oynaklığı: Process flexibility mill
Süreç payı: Process tolerance Sürekli devinim: Perpetuum mobile
Süreç planlama: Process planning Sürekli dikey çekme (cam): Updraw
645
Sürekli dikişsiz boru haddesi Sürekli soğu(t)ma dönüşümü
646
Sürekli soğuk ezme haddesi Sürtme plakası
Sürekli soğuk ezme haddesi: Continuous Sürgülenmemiş: Unbarred
cold reduction mills Sürgülü dilimleç: Sliding microtome
Sürekli suverme: Continuous quenching Sürgülü direnç: Rheostat
Sürekli süreç sanayileri: Continuous- Sürgülü gözenekli tapa: Pneumatic
process industries porous plug
Sürekli şerit kaplama süreci: Sürgülü kam: Sliding cam
ContinuousStrip coating process
Sürgülü kam mili: Sliding camshaft
Sürekli tavlama: Continuous annealing
Sürgülü mastar: Snap gauge
Sürekli tavlama fırını: Continuous
annealing furnace Sürgülü merdiven: Sliding ladder
Sürekli yükleme: Continuous charging Sürgülü mikrotom: Sliding microtome
Sürekli yüksek kan basıncı (tıp): Essential Sürgülü numune tablası: Sliding stage
hypertension Sürgülü tapa (çelik potası): Slide gate
Süreklilik: Continuity Sürgülü tapa deliği: Slide gate nozzle
Süreklilik denklemleri: Continuity Sürgülü trombon (çalgı): Slide trombone
equations Sürgülü vana: Gate valve
Süreklilik hakkı (prof): Tenure Sürgün: Wand; Sprig; Twig; Catharsis;
Süreksiz: Transient; Transitory; Shoot
Impermanent; Discontinuous Sürgün özü (kim.): Gibberellin
Süreksiz kesme: Discontinuous shear Sürgüsünü açma: Unbaring
Süreksizlik: Discontinuity; (yerbilim) Sürgüsüz: Unbarred
Unconformity
Sürme: Tilth; Drive; Mascara; Kohl
Süreli esnek: Anelastic
Sürme araba: Trolley
Süreli esnek bozunum: Anelastic
deformation Sürme çarkı: Driving wheel
Süreli esnek davranım: Anelastic behavior Sürme dişlisi: Drive gear
Süreli esnek gerinim: Anelastic strain Sürme kama: Spile
Süreli esneklik: Anelasticity Sürme kayışı: Drive belt
Süreli suverme (çelik): Time quenching Sürme kolu: Feed bar
Sürem: Continuum Sürme köprü: Reinforced bridge
Sürem ışınımı: Continuum radiation Sürme mekanizması: Drive mechanism
Süreölçer: Chronometer Sürme mili: Drive shaft
Süre-sıcaklık eğrisi: Time-temperature Sürme pencere: Sash window
curve Sürme zinciri: Drive chain
Süre-sıcaklık-dönüşüm (SSD) çizgeleri: Sürmeli kalaylama: Wipe tinning
Time-temperature-transformation (TTT)
Sürmeli kompas: Sliding caliper
diagramme
Sür-sil yönemi (asitli temizleme): Wipe
Süresi dolmamış: Unexpired on-wipe off method
Sürfle yapma (kumaş): Pinking; Knocking Sürtme çiziği (cam): Scrub marks; Brush
Sürgen: Cathartic; Physic marks
Sürgü: Bolt; Baffle; Catch; Harrow; Sürtme etkisi (fosfat kaplama): Wiping
Fastening; Slide bar; Damper effect
Sürgü çilingiri: Bold cutter Sürtme plakası: Rubbing board
647
Sürtmeli tarama (sesüstü denemesi) Sürünme kısıtı
648
Sürünme kopması Sütsüleyici (madde)
Sürünme kopması: Creep rupture Süt: Milk
Sürünme kopması dayancı: Creep rupture Süt akiği: Galactite
strength Süt albümini: Lactalbumin
Sürünme kopması deneyi: Creep rupture Süt arıtan (ilaç): Galactogogue
test
Süt asidi: Lactic acid
Sürünme mekanizmaları: Creep
Süt basili: Lactobasillus
mechanisms
Süt beyaz cam: Milk glass
Sürünme olgusu: Creep phenomenon
Süt damarı (tıp): Milk vein
Sürünme oluşbiçimleri: Creep
mechanisms Süt dişi: Milk tooth
Sürünme ömrü: Creep life Süt dişleri: Deciduous teeth
Sürünme özelliği: Creep property Süt humması: Milk fever
Sürünme toparlanması: Creep recovery Süt kafa (cam): Milk finish
Süs: Plumage; Ornament; Fandangle Süt kesmiği: Junket
Süsen özü: Irone Süt kokteyli: Milk shake
Süsleme: Refurbishment; Dinking; Süt ölçer: Lactometer
Decoration Süt pıhtılaştırma enzimi: Renin
Süslenme: Toilette Süt proteini: Lactoprotein
Süslenmiş (seramik): Decorated Süt sağma: Milking
Süsleyici: Ornamental Süt sağma Makinasi: Milking machine
Süslü: Ornamental; Gilded; Tressured; Süt salgılama: Lactation
Decorative Süt salgılayan: Lactescent
Süslü cam: Grisaille Süt sancısı: Milk sickness
Süslü demir çerçeve: Portal frame Süt şekeri: Milk sugar; Galactose; Sugar of
Süslü duvar: Veneer milk; Lactose
Süslü duvar fayansı: Decorative wall tile Süt şişesi: Milk bottle
Süslü elbise: Plumage Süt tozu: Dry milk
Süslü eşya: Knickknack (=Nicknack); Süt yapıcı: Lactogenic
Fandangle Sütanne: Wet-nurse
Süslü kaplamalar: Decorative coatings Sütçü arabası: Milk-float
Süslü kenar şeridi (mobilya): Banding Süte ilişkin: Lactary; Lactic
Süslü kesme: Dinking Sütlenmiş: Lactescent
Süslü kıvrım: Torsade Sütlü: Lactary; Lactescent; Lacteal; Milky
Süslü kopça: Agrafe Sütlü içki: Milk punch
Süslü krom kaplama: Decorative chrome Sütsü: Emulsion; Emulsive
plating Sütsü bardak: Opaline (=Milk glass)
Süslü nikel kaplama: Decorative nickel Sütsü cam: Alabaster glass
plating Sütsü temizleyici: Emulsion cleaner
Süslü tüy: Plume Sütsü yapıştırıcılar: Emulsion adhesives
Süslü yakalık: Neckband Sütsüleştirme: Emulsification
Süspansuar (tıp): Suspensor Sütsüleyici (madde): Emulsifier
Süssüz cam: Naced glass (=Emulsifying agent)
649
Sütsülük (cam) Süzüntü
650
Ş
Şablon: Gauge; Template; Templet; Şalomalı kesme: Flame cutting
Gabarite Şalomalı sert lehimleme: Torch brazing
Şablon (kumlama dekor-cam): Stencil Şalomalı yüzey temizleyici (aygıt) (çelik):
Şablon kesme makinası: Trammel Scarfer
Şaft: Shaft Şalomayla ısıtma: Torch heating
Şaft delme makinası: Shaft borer; Shaft Şalomayla kesme: Torch cutting
boring machine Şalomayla menevişleme: Torch tempering
Şaft kovanı (mak.): Journal box; Pillow Şalomayla tavlama: Torch annealing
block
Şalter: Circuit breaker; Circle breaker
Şaft presi: Arbor press
Şalter dolabı (elekt.): Swithcabinet
Şaft yatağı: Shaft bearing
Şalter kabini: Main pulpit
Şah balı: Royal jelly
Şalupa: Longboat
Şahdamarı (tıp): Carotid artery; Aorta
Şalvar: Pantalets
Şaheser: Masterpiece
Şam çeliği: Damascus steel
Şahin ağı: Bow net
Şam kumaşı: Damaks
Şahit çubuk: Arbitration bar
Şamandıra: Float; Buoy
Şahit deney çubuğu: Arbitration test bar
Şamdan: Candlestick
Şahit numune: Arbitration specimen;
Proof bar Şamdan halkası: Bobeche
Şahmerdan: Ram; Battering ram; Drop Şamdanlık: Sconce
block; Tilted hammer; Triphammer; Şamosit: Chamosite
Hammer; Pile driver Şamot: Chammotte; Pot clay
Şahmerdan yatağı: Hammer guide Şamot çamuru: Fire clay; Fireclay
Şahmerdanda dövme kalıpları: Drop Şamot harcı: Fireclay mortar
forging dies
Şamot kalıp (optik cam): Fireclay mould
Şahmerdanlı matkap: Hammer drill
Şamot refrakter: Fireclay refractories
Şahta: Drawing tower
Şamot ring: Revolving sleeve; Revolving
Şahta (cam): Tower tube; (cam) Bushing
Şahta kapakları (cam): Tower doors Şamot ring yatağı (cam): Tube seat
Şahta parçaları (cam): Tower sections Şamot tuğlası: Firebrick; Fireclay brick
Şakak kemiği çıkıntısı (tıp): Zygoma Şampanya şişesi: Champagne bottle
Şakak kemiğine ilişkin (tıp): Squamosal Şampuan: Shampoo
Şakak kemiğinin sert bölümüne ilişkin Şangırdaç: Rattler
(tıp): Petrosal; Petrous
Şans: Chance
Şaklama: Suction stop
Şans değişimleri: Chance variations
Şakul: Plumb
Şantiye: Site; Work site
Şaküllü cetvel: Plumb rule
Şanzıman: Pinion stand; Gear box
Şal: Wrapping; Neckerchief; Shawl;
Bunting; Stole Şap: Alum
Şaloma: Welding torch; Blow torch; Torch; Şapırtılı suverme (çelik): Splat quenching
Blowpipe Şapka: Cap
Şalomalı kaynaklama: Gas-flame welding Şapka asacak kanca: Hatpag
Şapka askısı Şekerleşme
652
Şekerli Şıra
Şekerli: Saccharine; Sacchariferous; Sugary Şerit kurdu (tıp): Stomach worm
Şekerlik: Sugar bowl; (cam) Urn Şerit kurutucu: Strip dryer
Şekerölçer: Saccharimeter Şerit maske yöntemi (tem): Tape replica
Şekersiz: Sugarless method
Şekillendirme: Shaping Şerit metre: Tape measure
Şelit: Scheelite Şerit ölçüleme: Strip gauging
Şellak (reçine): Shellfire Şerit sertliği: Strip hardness
Şellak bağı: Shellac bond materials Şerit süreçleme: Strip processing
Şellaklı bağlama gereçleri: Shellack Şerit süreçleme hattı: Strip processing line
Şellolik asit: Shellproof Şerit tavlama: Strip annealing
Şema: Schema; Sketch Şerit temizleme: Strip cleaning
Şemsiye: Umbrella Şerit temizleme birimi: Strip cleaning
Şenlik: Kermess unit
Şenlik ateşi: Balefire; Bonfire Şerit testere: Bandsaw; Endless saw; Scroll
saw
Şerardlama (çinko kaplama): Sherd
Şerit testere bıçakları: Bandsaw blades
Şerbet: Juice
Şerit: (tıp) Taenia; Tenia; (kumaş) Lacing; Şerit testereli makinalar: Bandsawing
Fascia; Tab; Tape; Ribbon; Band; (metal) machines
Strip Şerit yassılığı: Strip flatness
Şerit büzülmesi: Strip buckling Şerit yassılık denetimi: Strip flatness
Şerit çekme deneyi: Tape pull test control
Şerit çıkış kalınlığı: Strip exit thickness Şerit yassılık ölçümü: Strip flatness
measurement
Şerit dantel: Mechlin lace
Şerit yüzey niteliği: Strip surface quality
Şerit doku (beyin): Taenia (=Tenia)
Şerit yüzeyi: Strip surface
Şerit dökümü (çelik): Strip casting; Tape
casting Şerit zımparalı Makina: Band-filing
machine
Şerit eni: Strip width
Şeritli: Striped
Şerit gerilim kuvveti: Strip tension force
Şeritsiz: Stripless
Şerit gerilimi: Strip tension
Şerit giriş kalınlığı: Strip entry thickness Şetland yünü: Shield
Şerit haddehanesi: Strip mill Şev: Bezel; Chamfer1
Şerit haddeleme: Strip rolling Şevli: Bevelled
Şerit işleme: Strip processing Şevli boru: Bevelled pipe
Şerit işleme hattı: Strip processing line Şevli çıkıntı: Bevel flanging
Şerit kalınlığı: Band thickness; Strip Şey: Thing
thickness Şeytan tırnağı: Agnail; Hangnail
Şerit kangalı: Strip coil Şeytantersi (sakız): Galbanum
Şerit kaplama: Strip coating Şezlong: Deck chair
Şerit kenarı: Strip edge Şıkırdama: Clinking
Şerit kırışığı: Cross breaks (=Coil breaks) Şıpıdık pabuç: Step-in
Şerit kurdele: Cordon Şıra: Stum
653
Şırınga Şişkinlik (tıp)
654
Şişkinlik inmesi (tıp) Şüpheye yer bırakmayan
Şişkinlik inmesi (tıp): Detumescence Şrihersit: Schriehersite
Şişkinlik yapan (mide): Flatulent Şuhardit: Schuchardite
Şişkinlikle ilgili: Ganglionic Şurup: Julep; Syrup; (ilaç) Elixir
Şişkinsi: Bulging Şuruplu: Syrupy
Şişlik: Tubercle; Turgestence Şüphe götürür: Questinable
Şişlik yapan: Tumefacient Şüphesiz: Questionless; Unquestionable
Şişmanlık (tıp): Adiposity Şüpheye yer bırakmayan: Unambiguous;
Şişme: Turgestence; Bulging; Unequivocal
Intumescence; Swelling; Tumescence;
Spatting; Tumefaction; (metal yüzey)
Spalling; (seramik) Bloating
Şişme deneyi: Spalling test
Şişme direnci: Spalling resistance
Şişme direnci imleci: Spalling resistance
index
Şişme etkisi: Bulging effect
Şişme katsayısı: Coefficient of swelling
Şişme yatak: Air cushion
Şişmece: Emphysema
Şişmiş: Inflated; Tumescent; Swollen
Şişmiş varisli(tıp): Cirsoid
Şiv: Miter; Bevel
Şiv keski: Bevelled chisel
Şiv rendesi: Bevelling plane
Şivazit (civalı tetraedrit): Schwatzite
Şivleme: Bevelling
Şivli ekleme: Bevelled halving
Şivli kenar: Bevel edge
Şnorkel: Schnorkel
Şok: Shock
Şok bobini: Reactance coil
Şok soğutma: Shock cooling
Şok tedavi: Shock therapy
Şoklama yüklemesi: Shock loading
Şorlomit: Schorlomite
Şortit: Shortite
Şömine: Fireplace
Şömine rafı: Mantlepiece
Şömine tahtası: Fireboard
Şömizet: Tucker
Şönt(elet.): Shunt
655
T
T cetveli: T-square Rocker
Tabak: Plate Taban örtüsü: Ground coat
Tabak altlığı: Place mat Taban plakası: Base plate; Bed plate;
Tabak çarkı: Dish wheel Bedplate; Sole plate; Bottom plate; Floor
plate
Tabak dolabı: Buffet
Taban sıcaklığı (cam fırını): Bottom heat
Tabak rafı: Plate rail
Taban sıkılama gereçleri: Bottom
Tabaka: Lamination; Layer; Tunica; Sheet ramming materials
Tabakalı: Platy Taban tahtası: Board
Tabakhane: Tannery Taban tavası: Pan
Tabaklama (deri): Tanning Taban tuğlası: Floor brick; Bottom block
Tabaklanmamış deri: Rawhide Taban yalıtımı (fırın): Bottom insulation
Tabaklık: Plate rail Taban yamama: Bottom patching
Taban: Foundation; Substratum; Floor; Taban yamama gereçleri: Bottom
Heel; Radix; Bottom; Base patching materials
Taban astarı: Ground coat Tabana ilişkin: Basal
Taban camı (cam fırını): Bottom glass Tabanca: Handgun; Gun
Taban çukurcuğu (tuğla): Panel (=Frog) Tabanca merceği (alan salımı
Taban çukurcuğu şişme deneyi mikroskobu): Gun lens
(refrakter): Panel spalling test Tabancalı onarım (fırın): Gunning; Gun
Taban deliği: Nozzle repair
Taban demir kütlesi (yüksek fırın): Tabanda kalıplama: Floor moulding
Salamander Tabandan basınçlı döküm: Bottom
Taban demiri: Cross bar (=rest bar) pressure casting
Taban durumu (atom): Ground state Tabandan dökülmüş: Bottom poured
Taban düzlemi: Basal plane Tabandan döküm: Bottom running;
Bottom pouring; (pota) Bottom teeming
Taban eğimi: Batter
Tabandan döküm alma (metal fırını):
Taban elektrotu: Base electrode Bottom tapping
Taban kanalı (fabrika): Sole-flue Tabandan dökümlü elektrik ark ocağı:
Taban kaplama tuğlası (fırın): Paving Bottom tapping electric arc furnace
block Tabandan dökümlü ocak: Bottom tapping
Taban kaplaması (cam fırını): Bottom furnace
pavement Tabandan dökümlü pota: Bottom pour
Taban kayması: Basal slip ladle; Bottom pouring ladle
Taban kıvrımı (cam): Insweep Tabandan fırın dökümü: Bottom tapping
Taban kili (kömür madeni): Underclay Tabandan üfleme: Bottom blowing
Taban kiremiti: FloorTile Tabanlama kalıpları: Bottoming dies
Taban kirişi (inşaat): Groundsill Tabanlık: Underlay
Taban köselesi: Sole leather Tabansal: Basal
Taban levhası: Bottom plate; (demiryolu) Tabas: Rash
Ground plate Tabas (cilt hastalığı): Pemphigus;
Taban oturmazlığı (şişe): Rocker bottom; Pemphix
Tabaslı Tahta resim kalıbı
Tabaslı: Pemphigous Tahribatsız muayene: Nondestructive
Tabii logaritma: Napierian logarithms; inspection
Natural logarithm(ln) Tahrikli kasnak: Power reel
Tabip (tıp): Physician Tahrikli taraf: Drive side
Tablayla deriştirme (maden.): Table Tahriksiz merdane: Idler roll
concentration Tahriksiz taraf (merdane): Offside
Tablet: Tablet Tahsis etme: Allocation
Tablo: Tableau Tahsisat: Allocation; Allowance
Tabloid: Tabloid Taht: Throne
Tabure: Footstool; Taboret; Tabouret; Stool Tahta: Timber; Lumber; Wood
Tabya: Bastion Tahta bacak (tıp): Peg leg
Taç (levha): Crown Tahta bacaklı (tıp): Peglegged
Taçlı dişli: Crown gear Tahta basma kalıbı: Wood block
Taçlı somun: Castle nut; Slotted hexagonal Tahta bölme (maden ocağı): Brattice
nut
Tahta cilası: Wood veneer
Tad: Taste
Tahta çanak çömlek: Woodenware
Taenit: Taenite
Tahta çekiç: Beetle
Tafta (kumaş): Taffeta
Tahta çivi: Peg
Taguchi deneyleri: Taguchi experiments
Tahta çivi ile çivileme: Pegging
Taguchi yaklaşımı: Taguchi approach
Tahta çivi tapa: Dowel
Taguchi yöntemleri: Taguchi methods
Tahta dilimleme (inceleme için numune
Tahıl: Cereal çıkarma): Xylotomy
Tahılsı bağlayıcılar: Cereal binders Tahta fırçası: Scrub brush
Tahkimat: Bastion Tahta kalıp: Wooden mould
Tahliye: Evacuation Tahta kaplama: Wainscotting; Panelling;
Tahmin: Prediction; Forecast; Estimate; Veneering; Boarding
Estimation Tahta kazık: Peg
Tahmin edilemez: Unpredictable Tahta kazık çakacı: Peg rammer
Tahribatlı deneme: Destructive testing Tahta kazık çakma: Pegging
Tahribatlı deney yöntemleri: Destructive Tahta levhalar: Panelling
test methods
Tahta maşa: Woodjack
Tahribatlı deneyler: Destructive tests
Tahta maşrapa: Piggin
Tahribatsız: Nondestructive
Tahta merdiven basamağı: Tread
Tahribatsız analiz: Nondestructive
Tahta musluk tıkacı: Spigot
analysis
Tahta oyma işi: Wood carving
Tahribatsız deneme: Nondestructive
testing Tahta oymacılığı: Wood carving; Wood
engraving
Tahribatsız deneme yöntemleri:
Nondestructive testing methods Tahta perde: Fencing; Fence
Tahribatsız deneyler: Nondestructive tests Tahta perde binme: Boarding
(NDT) Tahta resim kalıbı: Xylograph
657
Tahta tıkaçlar Takma dişçilik (tıp)
658
Takma göz Talyum oksit
Takma göz: Glass eye Talaşlı işleme dizgesi: Machining system
Takma parçalı model (döküm): Loose- Talaşlı işleme erki: Machining energy
piece pattern Talaşlı işleme gücü: Machining power
Takma saç: Hairpiece; Wig; Periwing Talaşlı işleme maliyeti: Machining costs
Takometre: Tachometer Talaşlı işleme payı: Machining allowance
Takonit (yer b.): Taconite Talaşlı işleme titreşimi: Machining
Takoz: Dummy block; Wedge vibration
Takoz (optik cam): Slab Talaşlı işlemeye uygun değil:
Takoz eksiuçlar: Dummy cathodes Unmachinable
Takoz katotlar: Dummy cathodes Talaşlı işlenebilir: Machinable
Talaşlı işlenebilir seramikler: Machinable
Takoz kullanımı: Dummying
ceramics
Takoz mastarı: Gage block; Gauge block
Talaşlı işlenebilirlik: Machinability
Takozlama: Dummying; Lashing
Talaşlı işlenmiş: Machined
Takozlu fırın: Wedge furnace
Talaşsız: Chipless
Taksi: Taxi; Taxicab
Talaşsız süreç: Chipless process
Taksimat: Graduation Talaşsız vida açma: ChiplessTapping
Taksimatlı: Graduated Talebin az olduğu zaman: Off-peak
Taksimatlı cam eşya: Graduated glassware Talep: Demand
Taktik: Tactics Talep hızı: Demand rate
Takunya: Sabot Tali: Auxiliary
Takvim: Calendar Talidomit (ilaç): Thalidomide
Takviye: Reinforcement; Patching Talim ahırı (at): Training stable
Takviye köselesi: Backstay Talk: Potstone; Talc; Talcum
Tal yağı: Tall oil Talk pudrası: Talcum powder
Talaş: Spall; Chip Talk tozu: French chalk
Talaş alma: Chipping Talol: Tall oil
Talaş atma: Chip disposal Talyum: Thallium
Talaş dolaşıklığı: Chip entanglement Talyum arsenit: Thallium arsenide
Talaş kaldırma: Machining Talyum asetat: Thallium acetate
Talaş kaynaşması: Chip welding Talyum bromür: Thallium bromide
Talaş kırıcı: Chip breaker Talyum çubuğu: Thallium rod
Talaş kırma: Chip breaking Talyum florür: Thallium fluoride
Talaş oluşumu: Chip formation Talyum iyodür: Thallium iodide
Talaş yapışması: Built-up edge Talyum kalsiyum baryum bakır oksit:
Talaşlı imalat: Machining Thallium calcium barium copper oxide
Talaşlı imalât ekonomisi: Economics of Talyum karbonat: Thallium carbonate
machining Talyum klorür: Thallium chloride
Talaşlı imalat hasarı: Machining damage Talyum nitrat: Thallium nitrate
Talaşlı işleme: Machining Talyum oksit: Thallium oxide
659
Talyum selenür Tam konik püskürtme deliği
660
Tam kükürt çıkartma Tamoranlı bileşik
Tam kükürt çıkartma: Dead roast Tam yuvarlak kenar (cam): Full round
Tam oksijen giderilmiş çelik : Fully killed edge
steel Tam zamanında: Just-in-time (JIT)
Tam oransız: Nonstoichiometric Tamamiyle kör: Stone-blind
Tam oransız bileşikler: Nonstoichiometric Tamamlama: Completion
compounds Tamamlama suyu: Make-up water
Tam oransız metallerarası bileşikler: Tambur: Bull block; Tumbler; Drum;
Nonstoichiometric intermetallic Barrel
compounds Tambur elek: Cylinder screen
Tam otomatik ısıl işlem: Full-automatic Tambur makas: Drum shear
heat treatment Tambur pota: Drum ladle
Tam otomatik işletim: Full-automatic Tambur süzgeç: Drum filter
operation
Tamburda aşınma deneyi: Drum abrasion
Tam otomatik kaplama: Full-automatic test
plating
Tamburda bitirme: Barrel finishing
Tam ölçüde: Full-scale Tamburda döndürme: Barrel tumbling
Tam ölçülü tuğla: Gaged brick Tamburda kaplama: Barrel plating
Tam örütleşmemiş mineral: Subhedral Tamburda parlatma: Barrel burnishing
Tam pişmiş: Deadburnt; Doubleburnt Tamburda temizleme: Barrel cleaning;
Tam renk körlüğü (tıp): Achromatic Water rolling
vision Tamburda yuvarlanma: Tumbling
Tam sağlık muayenesi (tıp): Check-up Tamburlama: Barreling; Tumbling;
Tam sert: Full-hard; Full hard Centrifugal barrel tumbling
Tam sert sac çelik: Full-hard sheet steel Tamburlu ayırıcı: Drum separator
Tam sertleş(tir)me: Full hardening Tamburlu değirmen: Drum mill
Tam sıvılaşma eğrisi: Liquidus line; Tamburlu delme tezgahı: Barrel type
Liquidus piercing mill
Tamburlu ısıtıcı: Salamander
Tam sıvılaşma eğrisi çizimleri: Liquidus
plots Tamburlu karıştırıcı: Drum mixer
Tam sıvılaşma sıcaklığı: Liquidus Tamburlu kesici: Drum cutter
temperature Tamburlu süzgeç: Filter drum
Tam sıvılaşma yüzeyi: Liquidus surface Tamburlu taşlama: Cylindrical grinding
Tam sıvılaşmanın eşsıcaklık eğrileri: Tamburlu topaklayıcı: Drum pelletizer
Liquidus isotherms Tamburlu vinç: Drum hoist
Tam sürekli hadde: Fully continuous mill Tambursu çarpılma: Barrel distortion
Tam tavlama: Dead annealing; Full Tamir: Repair; Mending
annealing Tamlık: Precision; Wholeness
Tam tepkime: Complete reaction Tamoranlı: Stoichiometric
Tam yanma: Complete combustion; Full Tamoranlı alaşımlama: Stoichiometric
combustion alloying
Tam yumuşak işlemli çelik şerit: Dead Tamoranlı bileşik: Stoichiometric
soft temper steel strip compound
661
Tamoranlı çözümleme Tane küçültücü öğe
662
Tane ölçümsel çözümleme Tanelerarası oksitlenme
Tane ölçümsel çözümleme: Tanecik: Fleck; Particle; Granule; (içyapı)
Granulametric analysis Subgrain
Tane sayacı: Particle counter Tanecik yapısı: Subgrain structure
Tane sınırı: Grain boundary Tanecikli akyuvar (tıp): Granulocyte
Tane sınırı alanı: Grain boundary area Taneiçi çatlağı (metal): Transgranular
Tane sınırı birikimi: Grain boundary crack
segregation Taneiçi çatlaması (metal): Transgranular
Tane sınırı birikintisi: Grain boundary cracking
segregate Taneiçi çökelimi (metal): Transgranular
Tane sınırı çekirdeklenmesi: Grain precipitation
boundary nucleation Taneiçi çökeltisi (metal): Transgranular
Tane sınırı çökelimi: Grain boundary precipitate
precipitation Taneiçsel: Intragranular; Intracrystalline;
Tane sınırı çökeltisi: Grain boundary Transgranular; Transcrystalline
precipitate
Tanekaya (yer b.): Granulite
Tane sınırı dağlaması: Grain boundary
etching Tanele(n)me: Granulation
Tane sınırı dislokasyonu: Grain boundary Taneleme: Graining
dislocation (GBD) Tanelenmiş: Grained
Tane sınırı göçü: Grain boundary Tanelerarası: Intercrystalline;
migration Intergranular
Tane sınırı kayması (sürünme): Grain Tanelerarası çatlak: Intercrystalline crack
boundary sliding Tanelerarası çatlama: Intercrystalline
Tane sınırı sementiti: Grain boundary cracking; Intergranular cracking
cementite Tanelerarası çökelme: Intercrystalline
Tane sınırı sıvılaşması: Grain boundary precipitation; Intergranular precipitation
liquation
Tanelerarası çökelti: Intergranular
Tane sınırı sülfür çökelimi (çelik): Grain precipitate; Transcrystalline precipitate
boundary sulphide precipitation
Tanelerarası gerilimli yenim çatlağı:
Tane sınırı yayınımı: Grain boundary Intergranular stress-corrosion crack
diffusion
Tanelerarası gerilimli yenim çatlaması:
Tane sınırı yenimi: Grain boundary Intergranular stress-corrosion cracking
corrosion
Tanelerarası gevrekleşme (metal):
Tane sınırı zarı: Grain boundary film
Intercrystalline embrittlement;
Tane sınırına saldırı: Grain boundary Intergranular embrittlement
attack
Tanelerarası işgörmezlik: Intercrystalline
Tane tane: Grainy failure
Tane uzaması: Grain elongation Tanelerarası kırılma: Intercrystalline
Tane yapılı (yerbilim): Saccharoidal fracture; Intergranular fracture;
Tane yapısı: Grain structure Tanelerarası kopma: Intercrystalline
Tane zıtlığı (metalografi): Grain contrast rupture
Tane zıtlık dağlaması: Grain contrast Tanelerarası oksitlenme: Intercrystalline
etching oxidation
663
Tanelerarası yenim Tapalı haddeleme
664
Tapan Taramalı Jolue-genleşme mikroskopisi
665
Taramalı Kelvin sonda mikroskopisi Tartılmamış
666
Tartışılabilir Taş parçası
Tartışılabilir: Negotiable; Questinable Taslak çekme: Draught
Tartışma: Negotiation Taslak karbonlama: Blank carburizing
Tartışmasız: Undisputed Taslak makinesi: Blanking machine
Tartma: Weighing; Weighting Taslak nitrürleme: Blank nitriding
Tartma aygıtı: Weighing device Taslak tutucu (derin çekme): Blank
Tartma istasyonu: Weighing station holder
Tarz: Way; Mode; Vessel Taslaklama delme: Blanking
Tas: Pannikin; Mazer; Bowl Taslaklama kalıpları: Blanking dies
Tasarı: Plan; Scheme; Schema; Project Taslaklama takımları: BlankingTools
Tasarı geometri: Descriptive geometry Taslam: Model
Tasarım: Design Taslama: Simulation
Tasarım aşamaları: Design stages Tasma halkası: Terret
Tasarım dayanakları: Design parameters Tasnif etme: Screening
Tasarım değerlendirme: Design Taş: Masonry
evaluation
Taş: Basin; Stone
Tasarım evresi: Design phase
Taş basma işi (resim): Lithography
Tasarım hataları: Design defects
Taş basması: Lithoprint; Lithograph
Tasarım incelemesi: Design review
Taş biçimli: Syphate; Syphiform; Lithology
Tasarım kavramı: Design conception
Taş çıkarma (maden): Quarrying
Tasarım kısıtlamaları: Design limitations
Taş dolgu: Rubble
Tasarım kısıtları: Design limits
Taş duvar: Stonework; Stone-wall
Tasarım mühendisliği: Design
engineering Taş eritici (tıp): Lithontriptic
Tasarım seçimi: Design selection Taş eritme (tıp): Litholysis
Tasarım süreci: Design process Taş ezici (aygıt)(tıp): Lithotripter
Tasarımlama: Designing Taş ezme (tıp): Lithotrity
Tasarımlanmış gereçler: Engineered Taş gülle: Pellet
materials Taş kaldırıcı: Lewis; Lewisson
Tasarımlanmış nanoyapılar: Engineered Taş keten: Asbestos
nanostructures
Taş kırıcı (aygıt): Rock crusher; Stone
Tasarımlanmış plastikler: Engineered crusher
plastics
Taş kırım (tıp): Lithotomy
Tasarımlanmış tuğla: Engineered brick
Taş kırıntısı: Ballast
Tasarımsal: Schematic
Taş kırma makinası: Stone crusher
Tasarlama: Schematization; Planning
Tasarlanmış tuğla: Scuptured brick Taş kömürü: Hard coal; Fat coal
Tasarruf: Thrift Taş ocağı: Stone pit; Stone quarry; Quarry
Tasdikname: Transcript Taş ocakçılığı: Quarrying
Tasfiye etme: Refining Taş oluşumu (vücut): Lithiasis
Taslak: Plan; Design; Scheme; Preform; Taş oymacılığı: Stereotomy
Roughcast; Draft; Blank Taş parçası: Spall
667
Taş porselen (eski terim) Taşlama çatlakları
Taş porselen (eski terim): Stone china Taşınım akımı: Convection current
(Ironstone ware) Taşınım olayları: Transport phenomena
Taş tahta: Shale Taşınım özellikleri: Transport properties
Taş yığını: Levee Taşınım sayısı (elektroliz): Transference
Taş yontma: Hammerdressing number; Transport number
Taş yontma çekici: Hack hammer Taşınım yitikleri: Convection losses
Taş yontma makinası: Stonecutter Taşınımlı ısı aktarımı: Convection heat
Taş yontmacılığı: Masonry transfer
Taşan: Effluent Taşırma: Outpouring
Taşaron: Subcontractor Taşıt: Transport vehicle; Transport;
Carriage; Vehicle
Taşcı çekici: Bushhammer
Taşıt basamağı: Footplate
Taşcı harcı: Masonry cement
Taşıt darası: Dead weight
Taşcı kalemi: Boasting chisel
Taşıt korunağı: Garage
Taşcılık: Stonework; Stonemasonry;
Masonry Taşıt tutması (tıp): Motion sickness
Taşeron dökümhane: Jobbing foundry Taşıta teslim: Free on board (f.o.b)
Taşıboşalt kamyonu: DumpTruck Taşıyıcı: Carrier; Transporter; Conveyor;
Taşıl: Fossil Porter
Taşıl bilim: Paleontology Taşıyıcı dalga: Carrier wave
Taşıl kum: Ozocerite (=Mineral wax; Taşıyıcı devinirliği: Carrier mobility
Earth wax) Taşıyıcı gaz: Carrier gas
Taşıl yakıtlar: Fossil fuels Taşıyıcı kayış: Conveyor belt
Taşıllaşma: Fossilization Taşıyıcı kiriş: Girder
Taşıma: Shipping; Haulage; Freight; Taşıyıcı makara: Idler roller
Transportation Taşıyıcı merdane: Carrying roll
Taşıma aracı: Vehicle
Taşıyıcı tabanlı fırın: Conveyor-bottom
Taşıma belgeleri: Shipping documents furnace
Taşıma kayışı: Tumpline Taşıyıcı vidası: Conveyor screw
Taşıma şirketi: Transportation company; Taşıyıcılı fırın: Conveyor furnace
Shipping company
Taşkın: Overflow; Ebullient
Taşıma ücreti: Shipping bill
Taşkın geçi: Overfilled pass
Taşımacılık: Transportation
Taşkın kalibre: Overfilled pass
Taşımacılık camı: Transportation glass
Taşkınlık: Ebullience (=ebulliency)
Taşımalı hadde (üstten geri vermeli
hadde): Drag over mill Taşlama: Grinding
Taşımalı haddeleme: Drag over rolling Taşlama basıncı: Grinding pressure
Taşınabilir: Portable; Transportable Taşlama beslemesi: Grinding feed
Taşınabilir merdiven: Stepladder Taşlama bölümü (cam): Polishing shop
Taşınabilirlik: Transportability Taşlama çarkı: Grinding wheel; Grinding
Taşınım: Transport; Convection; disk
Transportation Taşlama çatlakları: Grinding cracks
668
Taşlama diski Tavlama (metal; cam)
Taşlama diski: Grinding disk Taşlı (tıp): Calculous
Taşlama döküntüsü: Swarf Taşma: Flushing; Gush; Flooding; Run-
Taşlama duyarlılığı: Grinding sensitivity out; Overflow
Taşlama gereci (toz/macun): Grinding Taşma çatal: Yoke
agent Taşma oluğu: Flow off
Taşlama gerilimi: Grinding stress Taşmalar: Spills
Taşlama ısısı: Grinding heat Taşmış kalıp izi (ağız üstü cam): Plunger
Taşlama izleri: Chatter marks seam
Taşlama kayışı: Grinding belt Taşmış kalıp izi (cam): Top head
Taşlama kumu: Grinding sand Taşsı: Lithic; Lithoid
Taşlama makinası: Grinder Tat: Flavour
Taşlama merdanesi: Grinding roll Tatil: Holiday
Taşlama oluğu: Grinding relief Tatlı mısır: Sugar corn(=Sweet corn)
Taşlama oranı: Grinding rate Tatlı sıvı: Long sweetening
Taşlama sığası: Grinding capacity Tatlı su: Fresh water
Taşlama sıvısı: Grinding fluid Tatminkar değil: Unsatisfactory
Taşlama talaşı: Swarf Taun (tıp): Plague
Taşlama tezgahına yerleştirme (cam): Tav: Reheating; Anneal
Setting (Laying up) Tav çukuru: Soaking pit
Taşlama tozu çiziği (cam): Sleek Tav çukuru fırını (çelik): Soaking pit
Taşlama yağı: Grinding oil furnace
Taşlama yanığı: Grinding burn Tav fırını: Heating furnace; Reheating
furnace; Annealing kiln; Annealing
Taşlama yöntemi: Grinding method
furnace
Taşlama yüzeyi: Grinding surface
Tava: Escallop; Frying pan; Pan
Taşlamayla biçimleme: Coping
Tava kiremit: Pan tile
Taşlanabilirlik: Grindability
Tavada yıkama (altın): Panning
Taşlanabilirlik imleci: Grindability index
Tavalı konveyör: Pan conveyor
Taşlanmış: Ground; Sanded
Tavalı soğutma fırını (cam): Pan lehr
Taşlanmış cam yayıcısı: Ground-glass
Tavalı taşıyıcı: Pan conveyor
diffuser
Tavan: Ceiling; Roof
Taşlanmış dip (cam): Ground base;
Puntied base Tavan arası: Garret
Taşlanmış düz cam: Polished plate (=Plate Tavan erki (çarpma tokluğu): Shelf
glass) energy
Taşlanmış kalın cam: Thick polished plate Tavan lambası: Ceiling light
glass Tavan tuğlası: Dome brick
Taşlanmış telli cam: Polished wired glass Tavan vinci: Overhead crane
Taşlanmış yüzey: Ground surface Tavanarası: Loft
Taşlaşma: Petrification Tavla: Backgammon
Taşlaştırma: Silification Tavlama (metal; cam): Annealing
669
Tavlama aralığı (cam) Tecimsel amonyum karbonat
670
Tecimsel arılıkta Tek boşluklu dövme çekiçleri
Tecimsel arılıkta: Commercially pure Teğel (kaynak): Stitch
Tecimsel arılıkta aluminyum: Teğet: Tangent
Commercially pure aluminium Teğet altı (mat.): Subtangent
Tecimsel arılıkta bakır: Commercially Teğet çarpanı: Tangent modulus
pure copper
Teğet doğrusu (geom.): Tangent line
Tecimsel bakır: Commercial copper
Teğet düzlemi (geom.): Tangent plane
Tecimsel çinko: Spelter
Teğet eğrisi (geom.): Tangent curve
Tecimsel çubuklar (çelik): Merchant bars
Teğet yöneyi (geom.): Tangent vector
Tecimsel demir: Ingot iron Teğet yüzeyler (geom.): Tangent surfaces
Tecimsel demir: Merchant iron (=Crown Teğetlik: Tangency
iron)
Teğetlik yayı (mat.): ArcTangent
Tecimsel girişim: Venture
Teğetsel: Tangential
Tecimsel hadde ürünü: Mill product
Teğetsel kuvvet: Tangential force
Tecimsel kaplama: Commercial coating
Tehlike: Danger; Hazard
Tecimsel kordierit: Commercial cordierite
Tehlike çanı: Tocsin
Tecimsel nitelik: Commercial quality
Tehlike işareti: Alarm
Tecimsel nitelikli: Commercial grade
Tehlike zili: Alarm bell; Tocsin
Tecimsel örtü: Commercial coating
Tehlikeli: Virulent; Hazardous
Tecimsel tel: Merchant wire
Tehlikeli atık: Hazardous waste
Tecrit gömleği: Lagging
Tehlikeli hava kirliliği: Hazardous air
Tecrübe: Experience pollution (HAP)
Tedarik: Procurement Tek: Unpaired; Unique; Single
Tedarik etme: Supply Tek akyuvar: Monocyte
Tedarikçi: Supplier Tek aşamalı nitrürleme: Single-stage
Tedarikçi değerlendirme: Supplier nitriding
evaluation Tek ayaklı hadde: Single-stand mill
Tedavi (tıp): Therapy; Treatment; Healing Tek ayaklı soğuk tersinir hadde: Single-
Tedavi belirteci (tıp): Therapeutic(al) strand cold reversing mill
index Tek bağ (kim.): Single bond
Tedavi bilimi: Therapeutics Tek bileşenli: Unary
Tedavi edici: Therapeutic(al) Tek bileşenli denge: Unary equilibrium
Tedavi edilebilir (tıp): Treatable Tek bileşenli denge dizgesi: Unary
Tedavi gücü (tıp): Healing power equilibrium system
Tedavisi güç (tıp): Unrecoverable Tek bileşenli evre çizgesi: Unary phase
Tedrici: Gradual diagram
Tedrici aşınma (yer b.): Gradation Tek bileşenli evre dengesi: One-
component phase equilibrium
Teflik asit: Teflic acid
Tek bileşenli oksit camı: Single-
Teflon: Teflon component oxide glass
Teflon katmanı: Teflon layer Tek boşluklu dövme çekiçleri: Single-
Teğel: Backstitch cavity forging hammers
671
Tek boşluklu dövme kalıpları Tek parça dışık alma bıçakları (pota ocağı)
Tek boşluklu dövme kalıpları: Single- Tek katlı yansıtmasız kaplama: Single-
cavity forging dies layer antireflection coating
Tek bölgecik: Single domain Tek katman: Monolayer
Tek bölmeli fırın: Chamber klin Tek kesme (örüt bilim): Single shear
Tek brülörlü kuyu fırınlar: One-way fired Tek konulu yazı: Monograph
pits Tek kristal: Single crystal
Tek brülörlü tav çukuru (eski): One way- Tek kristalli (ferrit;martensit):
fired soaking pit Monotropic
Tek çekirdekli: Mononuclear Tek kutuplu (fiz.): Unipolar
Tek çekirdekli gözeyutumu dizgesi: Tek lif: Monofilament
Mononuclear phagocytic system
Tek lifli çıkarma deneyi: Single-fiber
Tek çevrimli (=Eşhalkalı) (kim.): pullout test
Homocyclic Tek menevişli hadde: Unitemper mill;
Tek çevrimli molekül: Homocyclic Temper rolling
molecule Tek mercekli göz merceği (oküler):
Tek damla (cam): Single gob Simple eyepiece
Tek damla süreci (cam): Single-gob Tek mercekli gözetleç: Simple microscope
process Tek mercekli mikroskop: Simple
Tek damla yöntemi (cam): Single-gob microscope
feeding Tek mercekli yansıtmalı kamera: Single
Tek duvarlı nanoborucuk (TDNB): Single lens reflex camera
wall nanotube (SWNT) Tek noktadan kesme: Single point cutting
Tek eksenden eğmeli tutucu (numune): Tek noktadan tornalama: Single point
Single-tilt holder turning
Tek eksenli toz baskılama: Uniaxial Tek noktaya yansıyan (optik): Stigmatic
powder pressing Tek numune: Single sample
Tek elektron saçılımı: Single scattering Tek örnek: Single sample
Tek evre: Single phase Tek örnekleme: Single sampling
Tek evreli alaşım: Single-phase alloy Tek örüt: Idiomorphic crystal
Tek evreli denge: One-phase equilibrium Tek örüt bozukluluğu: Mosaic crystal
Tek evreli gereç: Single-phase material Tek özekli (optik): Stigmatic
Tek fırınlanmış porselen emaye: One fire Tek parça ağızlar (torpido): Monolithic
finish porcelain enamel mouths
Tek gerilimli mercek (e-mik): Tek parça camlı bölge: Pane
Unipotential lens (=einzel lens) Tek parça çalışan astar (pota ocağı):
Tek gövdeli: Monoblock Monolithic working lining
Tek hat: Single-track Tek parça çarpma yastıkları (torpido):
Monolithic striker pads
Tek itişli kaynak: Single-impulse welding
Tek parça delikler (EAO): Monolithic
Tek J-dikişli kaynak: Single-J groove weld ports
Tek kalıp: Unit die Tek parça delta (EAO): Monolithic delta
Tek kat: Monolayer Tek parça dışık alma bıçakları (pota
Tek katlı emaye eşya: One coat ware ocağı): Monolithic skimmer blades
672
Tek parça güvenlik astarı (pota ocağı) Tek yönlü katılaşma
Tek parça güvenlik astarı (pota ocağı): Tek tane üretimi: Single-crystal
Monolithic safety lining production
Tek parça iletken: Solid conductor Tek tane üretimi yöntemleri: Single-
Tek parça kalıp: Block mould; Solid die crystal production methods
Tek parça kesiciler (mak): Solid cutters Tek taneli elmas: Single-crystal diamond
Tek parça mayo: Tank suit Tek taneli örüt: Single crystal
Tek parça model (döküm): One-piece Tek taneli silisyum: Single-crystal silicon
pattern; Solid pattern Tek taraflı: Unilateral
Tek parça refrakter: Monolithic refractory Tek tel: Monofilament
Tek parça taban (EAO): Monolithic Tek telli direnç: Solid wire
bottom
Tek temper haddesi (yassı ürün):
Tek parça taş: Monolith Unitemper mill (=Temper rolling)
Tek parça tavan (EAO): Monolithic roof Tek terimli (mat.): Monomial
Tek parça yan blok (cam): Soldier block; Tek tezgahlı hadde: Single-stand mill
Solid block
Tek uçlu alet: Single-pointTool
Tek parçalı: Monolithic
Tek uçlu takım: Single-pointTool
Tek parmaklı eldiven: Mitten
Tek U-dikişi (kaynak): Single U-groove
Tek pervaneli: Single-screw
weld
Tek prizmalı mıknatıslı görüngeölçer:
Tek uskurlu: Single-screw
Single-prism magnetic spectrometer
Tek ray: Monorail Tek V-dikişi kaynak: Single V-groove weld
Tek renkli: Monochrome; Unicoloured; Tek vuruş kaynağı: Single run weld
Monochromatic; Homochromatic Tek yan felci (tıp): Monoplegia
Tek renkli ışık: Monochromatic light Tek yan inmesi (tıp): Monoplegia
Tek renkli ışınım: Monochromatic Tek yanlı: Unilateral
radiation Tek yanlı kaynak bağlantısı: Single-
Tek renkli nesnel mercek: monochromatic welded joint
objective Tek yanlı pay: Unilateral tolerance
Tek renkli süsleme: Monochrome Tek yollu besleyici (seramik): Uniscramler
decoration
Tek yollu döküm makinası: Single-strand
Tek renklilik: Monochromatism; casting machine
Homochromatism
Tek yollu yassıkütük döküm makinası:
Tek sargı: Wap Single-strand slab caster
Tek sıcaklıkta biçimleme: Isothermal Tek yönlü: Unidirectional
forming
Tek yönlü ateşleme: One-way firing
Tek sıcaklıkta dövme: Isothermal forging
Tek yönlü elektron aktarımı:
Tek sıralı brülör (fırın): Line burner Unidirectional electronTransfer
Tek sıralı yakaç: Line burner
Tek yönlü gölgeleme (e-mik):
Tek sinir kavşaklı (tıp): Monosynaptic Unidirectional shadowing
Tek su moleküllü: Monohydrate Tek yönlü hadde: Nonreversing mill
Tek süreçli (tıp): Unipolar Tek yönlü katılaşma: Unidirectional
Tek tane: Single crystal solidification
673
Tek yönlü laminat Tekkökenli
674
Tekli filament Tel kayışlı soğutma tüneli (cam)
Tekli filament: Monofilament Tekucaylı: Unipolar
Tekli filament sıkması (poliamidler): Tekucaylı mercek: Single-polepiece lens
Monofilament extrusion Tekyönlü ferroelektrik: Uniaxial
Tekli oksitler: Single oxides ferroelectric
Teklif: Offer; Proposal Tel: Yarn; Wire; Wire mesh
Teklif (ihale): Tender Tel açılımlığı: Cuppiness
Teklif veren: Vendor Tel ağı: Wire mesh
Tekne: Vessel; Vat; Hull; Tub; Trough; Tel bağlama: Wire bonding; Wire clinging
Syncline Tel besleme (çelik): Wire feeding
Tekne bandosu (karayipler): Steel band Tel besleme makinası (çelik): Wire
Tekne geriz: Sink feeding machine
Teknede arıtma: Vessel refining Tel biçimli: Filiform
Teknede paklama: Vat pickling Tel conta: Binding joint
Teknetum: Technetium Tel çapı: Wire diameter
Teknik: Technical Tel çapraz (optik): Reticle; Reticule
Teknik ayrıntı: Technicality Tel çekme: Wiring; Wire drawing
Teknik beyazeşya seramikleri: Technical Tel çekme hızı: Wire drawing speed
whiteware ceramics Tel çekme levhası: Drawplate
Teknik cam: Technical glass Tel çekme lokması: Wire drawing die
Teknik proje: Engineering design Tel çekme makinası: Wire drawing
Teknik PVC: Technical PVC machine; Drawing machine
Teknik resim: Engineering drawing; Tel çekme tezgahı: Drawbench
Graphics; Mechanical drawing Tel çerçeve: Wire frame
Teknik seramikler: Technical ceramics Tel çubuk: Wire bar
Teknik tutma dayancı (çentikli çekme Tel dalgaları (cam): Insertion waves
deneyi): Technical cohesive strength Tel eşya: Wirework
Teknik üniversite: Polytechnic; Technical Tel fabrikası: Wireworks
university Tel fırça: Wire brushing; Wire brush;
Teknografi: Technography (tuğla desenleme) Brick scratches
Teknokrat: Technocrat Tel haddesi: Wire mill
Teknoloji: Technology Tel halat: Wire rope
Teknoloji aktarımı: TechnologyTransfer Tel iplik: Iron yarn
Teknolojik: Technological Tel işi: Wirework; Filigree
Tek-örütlü volfram filamenti: Tungsten Tel izi: Chain mark
single-crystal filament Tel kabarcıkları (cam): Train of bubbles
Teksesli (müz.): Monotonic Tel kalaylama: Wire tinning
Teksir makinası: Duplicator Tel kalbur: Grid
Tekstil: Textiles Tel kaplama: Wire coating
Tekstil elyafı: Textile fibre Tel kayış: Chain belt
Tekstil sanayii: Textile industry Tel kayışlı soğutma tüneli (cam):
Tek-tekli çekirdek: Odd-odd nucleus Conveyor belt lehr
675
Tel kesimli tuğla Telsiz telefon
676
Teluryumlu Temper döküm
Teluryumlu: Tellurium Temel işlemler: Unit operations
Teluryumlu: Tellurous; Telluric Temel kazıkları: Piling
Teluryumlu bilyaları: Tellurium shot Temel kesit (fiz.): Principal section
Teluryumlu çillendirici (döküm): Temel kural: Cardinal rule
Tellurium chill inducing agent Temel metal: Base metal
Teluryumlu dörtbromür: Tellurium Temel nicem sayısı (atom): Principal
tetrabromide quantum number
Teluryumlu dörtiyodür: Tellurium Temel noktalar (optik): Principal points
tetraiodide
Temel odak (odak): Principal focus
Teluryumlu dörtklorür: Tellurium
tetrachloride Temel odak noktası: Principal focal point
Teluryumlu ikioksit: Tellurium dioxide Temel parçacık (atom): Fundamental
particle
Teluryumlu kurşun: Lead tellurium
Temel parçacıklar: Elementary particles
Teluryumlu tanecikleri: Tellurium
granule Temel plan: Master plan
Teluryumlu tozu: Tellurium powder Temel renk: Primary colours
Telürit: Tellurite Temel süreçler: Unit processes
Telürür: Telluride Temel tasarım: Key desing
Telve: Sediment; Dreg Temel zerre: Quark
Temas: Contact Temel-besi: Isoleucine
Temas açısı: Angle of contact Temin etme: Procurement
Temas arayüzeyi (haddeleme): Contact Temiz: Sanitary
interference Temiz çelik: Clean steel
Temayül: Tendency Temiz çelik üretimi: Clean steel
Temel: Key; Principal; Elementary; production
Basic; Master; Essential; Fundamental; Temiz gaz: Clean gas
Foundation; Substantial; Basis;
Substructure; Base; Substructure Temiz gaz hattı: Clean gas main
Temel alaşım: Hardener (=Master alloy) Temiz içyapı: Clean microstructure
Temel araştırma: Basic research (=Pure Temizleç: Cleaner
research) Temizleme: Purging; Lavation; Cleaning;
Temel cam: Base glass (tıp) Sanitization
Temel civatası: Foundation bolt Temizleme bileşikleri: Cleaning
compounds
Temel çakma: Piling
Temel düzlem (örüt bilim): Principal Temizleme çözenleri: Cleaning solvents
plane Temizleme yağı: Wash oil
Temel eğri: Master curve Temizlenebilirlik (seramik): Cleanability
Temel eksen (optik): Principal axis Temizleyici: Cleaner
Temel hurda: Capital scrap Temizleyici cam kırığı: Flush cullet
Temel ışın: Principal ray Temizlik: Cleanness
Temel ızgarası (inşaat): Grillage Temper dökme demir: Malleable cast
Temel ilke: Guideline; Basic principle; iron; Malleable iron
Guadeline Temper döküm: Malleable casting
677
Temper dökümcü Tepkimeç gömleği
678
Tepkimeç ısıl gücü Termodinamik
Tepkimeç ısıl gücü: Reactor thermal Terbiyum klorür: Terbium chloride
power Terbiyum külçesi: Terbium ingot
Tepkimeç kabuğu: Reactor shell Terbiyum nitrat beşhidrat: Terbium
Tepkimeç soğutucu akışkanı: Reactor nitrate pentahydrate
coolant Terbiyum oksit: Terbium oxide; Terbia
Tepkimeç zırhı: Reactor shell Terbiyum talaşı: Terbium chips
Tepkimesiz: Nonreactive Terbiyum tozu: Terbium powder
Tepkimesiz eriyik sızması: Nonreactive Terebentin: Turpentine
melt infiltration
Terebic acid: Terebic acid
Tepkimesiz gaz: Inert gas
Tereftalik asit: Terephthalic acid
Tepkimeyle kürlenmiş cam: Reaction Terementin: Oil ofTurpentine
cured glass
Tereyağ: Butter
Tepkin: Reactive
Tereyağ bıçağı: Butter knife
Tepkin bobin: Reactive coil
Terilen: Terylene
Tepkin çekirdek: Reactive core
Terim: Term
Tepkin erk: Reactive energy
Terimce: Terminology
Tepkin göbek: Reactive core
Terimler dizgesi: Terminology
Tepkin güç: Reactive power
Terimler dizisi: Nomenclature
Tepkin kok: Reactive coke
Terleme: Diaphoresis; (metal) Sweating;
Tepkin ortam (fiz.): Reactive medium (refrakter) Exudation
Tepkin yükünlü dağlama: Reactive ion Terletici: Sudorific
etching (RTE)
Terletici (ilaç): Diaphoretic
Tepkinç: Reactance (X)
Terletmez (madde): Antiperspirant
Tepkinirlik: Reactivity
Terlik: Sandal; Slipper; Pantoffle
Tepkisel: Reactive
Termik kuvvet santrali: Thermal power
Tepkisiz: Noble station
Tepkisiz gerilim: Noble potential Terminal: Terminal
Tepsi: Salver; Tray; Server Terminoloji: Nomenclature; Terminology
Tepsi kenarı: Ledge Termisfon: Water-heater
Tepsili araba: Trolley Termit (kaynak): Thermit
Ter: Sudor Termit kaynağı: Thermit weld; Thermit
Ter bezi (tıp): Sweat gland welding
Teramisin: Terramycin Termit tepkimeleri (kaynak): Thermit
Teras: Terrace reactions
Terazi: Balance; Bascule Termiyon: Thermion
Terazileme: Balancing Termodinamiğin birinci yasası: First law
of thermodynamics
Terbiyum: Terbium
Termodinamiğin ikinci yasası: Second
Terbiyum bromür: Terbium bromide law of thermodynamics
Terbiyum florür: Terbium fluoride Termodinamik: Thermodynamics;
Terbiyum iyodür: Terbium iodide Thermodynamic(al)
679
Termodinamik denge Tersinir göze
680
Tersinir hadde Teşhis edilemeyen
Tersinir hadde: Reversing mill Tescilli marka: RegisteredTrademark
Tersinir kalınsac haddesi: Reversing plate Teselli ilacı (tıp): Placebo
mill Tesis: Installation
Tersinir levha haddesi: Reversing plate Tesisat: Facilities; Installation
mill
Tesisatcılık: Plumbery
Tersinir soğuk haddeleme: Reversing cold
reduction mill; Reversing cold rolling Tesisatçı: Plumber
Tersinir Steckel haddesi: Reversing Tesisatçı dükkanı: Plumbery
Steckel mill Tesisatçı lehimi: Plumber’s solder
Tersinir süreç: Reversible process Tesisatçılık: Plumbing
Tersinir tepkime: Reversible reaction Tesisler: Works
Tersinir tren: Reversing train Teskere: Handbarrow; Barrow
Tersinmez: Irreversible Teskinleştirici: Anodyne
Tersinmez tepkime: Irreversible reaction Tesla: Tesla
Tersinmezlik: Irreversibility Teslim: Delivery
Terslik yasası (foto): Law of reciprocity Teslim niteliği: Delivery quality
Tersüstel: Logarithm Teslim tarihi: Delivery date
Tersüstel azalma: Logarithmic decrement Teslimat: Delivery
Tersüstel büyüme: Logarithmic growth Tespit etme: Fixation
Tersüstel çizelge: Logarithmic table Tespit flanşı (mek.): Attach flange
Tersüstel denklem: Logarithmic equation Testere: Bucksaw; Sawing machine; Saw
Tersüstel eğri: Logarithmic curve Testere ağzı: Saw blade
Tersüstel gerinim: Logarithmic strain Testere bıçağı: Saw blade
Tersüstel işlev: Logarithmic function Testere dişi: Sawtooth; Serration
Tersüstel sarmal: Logarithmic spiral Testere dişli: Sawtoothed
Tersüstel sürünme: Logarithmic creep Testere freze: Fly cutter
Tersüstel türev: Logarithmic derivative Testere frezelemesi: Fly cutting
Tersyüzleme: Transposition Testere talaşı: Sawdust
Tertemiz: Bioclean Testere taşlama: Saw gumming
Tertibat: Setup Testere tozu: Sawdust
Tertip: Layout Testeredişli kenarlar (hadde): Checked
Tertip basım: Typography edges
Terzi kası: Sartorius Testerelenmiş: Sawn
Terzi ruleti: Tracer Testereyle kesme: Sawing
Terzi tebeşiri: French chalk Testi: Crock
Tesadüf: Chance Testosteron (erkeklik h.): Testosterone
Tesadüfî neden: Chance cause Tesviye aleti: Leveller
Tesbit bileziği (mek.): Attach collar Teşbih: Simile
Tesbit sürgüsü (mek.): Attach rail Teşhis: Identification; (tıp) Prognosis
Tescil etme: Record Teşhis edilemeyen: Unidentified
681
Teşrih bıçağı Tıkaçlama bileşiği
682
Tıkalı Tırtıllı çentik yöntemi
Tıkalı: Clogged Tırabzan: Handrail
Tıkalı damarı ameliyatla açma (tıp): Tırmanma: Mounting; (diskolasyon)
Embolectomy Climb
Tıkama: Sealing; Caulking; Stop-off; Tırmanma demiri: Climbing irons
Blocking Tırmanma merdiveni: Scaling ladder
Tıkama süngeri: Weather strip Tırmık: Scarification; Scotch; Harrow;
Tıkama topu (y. fırın): Mud gun Rake; Drag
Tıkanı (tıp): Atresia; Embolism Tırmıklı ayırıcı: Rake classifier
Tıkanık: Clogged Tırmıklı kümeleç: Rake classifier
Tıkanık (damar): Embolic Tırnak: Latch; Trippet; Knockout;
Tıkanık fırın: Hanging furnace Fingernail; Nail; (tıp) Onyx
Tıkanıklığı giderme: Unblocking Tırnak cilası: Nail polish
Tıkanıklık (tıp): Atresia Tırnak dibi derisi (tıp): Perionychium
Tıkanma: Clogging Tırnak fırçası: Nail brush
Tıkayıcı kil karışımları: Botting clay Tırnak iltihabı (tıp): Paronychia
mixtures Tırnak kalınlaşması (tıp): Scleronychia
Tıkız: Briquette Tırnak makası: Nail scissors
Tıkız harmanlama: Briquette blending Tırnak törpüsü: Nail file
Tıkız üretimi: Briquette production Tırnak yangısı: Paronychia
Tıkızlama: Briquetting Tırnaklı kavrama (mek.): Dog arm; Dog
Tıklama (döküm): Rapping clutch
Tıklama çubuğu (döküm): Rapping bar Tırpan: Scythe
Tıklama plâkası (döküm): Rapping plate Tırpan eğesi: Reaper file
Tıknaz: Pyknic Tırtık: Serration; Serrulation; Bitting;
Tımarhane: Mental hospital Reed; Crenation; Indentation
Tınaz: Haycock; Haystack; Rick; Pile-up; Tırtıklama: Reeling; Reeding
Stack Tırtıklı: Erose
Tınaz tabanı: Staddle Tırtıklılık: Serrulation
Tıngırtı: Tang; Tinkle Tırtıksız (pul): Unperforated
Tını: Timbre Tırtıl: Knurl; Serration
Tınım: Tonality Tırtıl bıçağı: Jagging iron
Tınlama: Resonation Tırtıl çekme: Knurling
Tınlayan: Resonant Tırtıl haddesi: Knurling disc
Tıp aygıtları: Medical devices Tırtıl tekerlek kamı: Ratchet cam
Tıp doktoru: Medical doctor Tırtıl tekerlekli taşıt: Half-track
Tıp hukuku: Medical jurisprudance Tırtıllama: Knurling
Tıpa: Stop; Stopcock Tırtıllı: Invected; Serrated; Knurled
Tıpalama: Blocking; Plugging Tırtıllı cam alma çubuğu: Gadget
Tıpa-tıp maskesi: Positive replica Tırtıllı çentik yöntemi: Chevron notch
Tıpkı: Copy; Dublicate method
683
Tırtıllı desen (kırık yüzey) Tirizli tahta
Tırtıllı desen (kırık yüzey): Chevron Tikel molal özellikler (kim.): Partial
pattern; Herringbone pattern molal properties
Tırtıllı izler (kırık yüzey): Chevron Tikel molar özgür erk (kim.): Partial
markings; Herringbone markings molar free energy
Tırtıllı kayış: Caterpillar belt Tikel oksitleme yöntemi: Partial oxidation
Tırtıllı merdane: Corrugated roll; Knurled method
roll; Reeler Tikel örütleşim: Partial crystallization
Tırtıllı somun: Knurled-nut Tikel tanımlı (mat): Meromorphic
Tırtıllı vida: Knurled-screw Tikel tanımlı işlev (mat.): Meromorphic
Tırtılsız: Imperforate; Imperforated function
Ticaret: Trade; Commerce Tikel türetke: Partial differential
Ticaret filosu: Mercantile fleet; Merchant Tikel türev (mat.): Partial derivative
marine Tikel türev alma: Partial differentiation
Ticaret merkezi: Emporium Tikel türevsel denklem (mat.): Partial
Ticari: Commercial; Mercantile differential equation
Ticari ad: Tradename Tikel üleşke: Partial fraction
Ticari demir: Merchant iron; Crown iron Tikellik: Partiality
Ticari evrak: Mercantile paper Timerosal: Thimerosal
Ticari kalite: Commercial quality Timin: Thymine
Ticari tel: Merchant wire Timofeef ayıracı (çinko alaş.): Timofeef ’s
reagent
Ticonium alaşımı (Ni+Co+Cr): Ticonium
Timsah derisi: Alligator skin; Orange peel
Tiemanit: Tiemannite
Timsah derisi görünümü: Alligatoring;
Tifdruk: Rotogravure Fish mouthing
Tifo (tıp): Enteric fever; Typhoid fever Timsah sırtı (porselen kusuru): Alligator
Tifo basili (tıp): Typhoid basillus hide
Tifoya benzer (tıp): Typhoidal Timüs bezi: Thymus (=Thymus gland)
Tifoya ilişkin: Typhoidal TiN kaplı yüksek hız çelikleri: TiN-coated
Tiftik: Mohair high speed steels
Tiftik kumaş: Mohair fabric Tinkalkonit: Tincalconit
Tifüs: Typhus TiN-kaplamalar: TiN-coatings
Tiglik asit: Tiglic acid Tintometre: Tintometer
Tik (tıp): Tic Tipo baskısı: Letterpress
Tik kerestesi: Teakwood Tire: Thread
Tikel: Partial; Particular Tirfon: Rail screw
Tikel basınç: Partial pressure Tirit: Brewis
Tikel dislokasyon: Partial dislocation Tiritli ekmek: Brewis
Tikel girinim kaynağı: Partial penetration Tiriz (mek.): Fillet; Slat; Batten; Listel
welding Tirizleme: Reeding
Tikel kesir (mat.): Partial fraction Tirizli tahta: Board and batten
684
Tiroid (tıp) Titreşim çözümlemesi
Tiroid (tıp): Thyroid gland Titan oksisülfat: Titanium oxysulphate
Tiroksin: Thyroxine Titan oksitleri: Titanium oxides
Tirosin: Tyrosine Titan silis: Titanium silicide
Tirotrisin: Tyrothricin Titan sülfat: Titanium sulphate
Tirpidin: Mattock Titan süngeri: Titanium sponge
Tirşe: Parchment; Vellum Titan teli: Titanium wire
Tirşemsi kumaş: Vellum cloth Titan tozu: Titanium powder
Tişört: T-shirt Titan üçklorür: TitaniumTrichloride
Titan: Titanium Titan varağı: Titanium foil
Titan-aluminyum alaşımları: Titanium-
Titan alaşımları: Titanium alloys
aluminium alloys
Titan aluminitleri: Titanium aluminides Titanat: Titanate
Titan anayapılı karmalar: Titanium Titanat seramikleri: Titanate ceramics
matrix composites
Titanik asit: Titanic acid
Titan bakır alaşımları: Titanium-copper
Titanit: Sphene; Titanite
alloys
Titanlı: Titanous
Titan borür: Titanium boride
Titanlı andrasit: Iwaarite
Titan bromür: Titanium bromide
Titanlı beyaz eşya: Titania whiteware
Titan buharlaştırma külçesi: Titanium
Titanlı çelik: Titanium steel
evaporation slug
Titanlı porselen: Titania porcelain
Titan çubuk: Titanium rod
Titanya: Titania
Titan dörtklorür: Titanium tetrachloride
Titanya katkılı silika camı: Titania-doped
Titan florür: Titanium fluoride silica glass
Titan halidler: Titanium halides Titanya-silika: Titania-silica
Titan hidrür: Titanium hydride Titrek ışık: Glimmer; Flicker; Shimmering
Titan ikiborür: Titanium diboride Titrek tutucu: Pulsator jig
Titan ikioksit: Titanium dioxide Titrem bilimi: Tonetics
Titan ikioksit alumina: Titanium dioxide Titrem birimi: Toneme
alumina Titreme: Trepidation; Tremor
Titan ikioksit ile kısıtlı katman: Titanium Titreme pürüz (hadde): Chatter
dioxide-terminated layer
Titremeli felç (tıp): Parkinson’s disease
Titan iyodür: Titanium iodide Titrenti: Trepidation
Titan karbohidrür: Titanium Titrercik (titreşim nicemi): Phonon
carbohydride
Titreş(tir)en: Vibratory; Vibrating
Titan karbonitrür: Titanium carbonitride
Titreşen: Pulsant; Vibrant
Titan karbür: Titanium carbide
Titreşen takım: Vibrating tool
Titan klorürler: Titanium chlorides Titreşim: Libration; Vibration
Titan kristalleri: Titanium crystal Titreşim algılayıcıları: Vibration sensors
Titan nitrat: Titanium nitrate Titreşim çözümlemesi: Vibration analysis;
Titan nitrür: Titanium nitride Vibrational analysis
685
Titreşim çubuğu (keman) Toklaştırma (metal)
686
Tokluk Top kalkanı
Tokluk: Toughness Tomruk dökümü: Ingot teeming; Ingot
Tokluk katsayısı: Modulus ofToughness casting
Tokmak: Bludgeon; Hammer; Rammer; Tomruk dövme: Ingot forging
Beetle; Gavel; Mallet Tomruk eğicisi: Ingot tilter
Tokmak: Ram; Knob Tomruk itici: Ingot pusher
Tokmak (döküm): Gagger Tomruk kalıbı: Ingot mould
Tokmaklama: Hammering; Hand Tomruk kanaması: Ingot bleeding
ramming; Tamping; Ramming; (döküm) Tomruk katılaşması: Ingot solidification
Rapping
Tomruk köşesi birikimi: Ingot corner
Tokmaklama harcı: Ramming mixture segregation
Toksafen (böcek zehiri): Toxaphene Tomruk maşası: Ingot tongs
Tokuyasu yöntemi (çok ince kesit Tomruk sıyırma: Ingot stripping
hazırlama)-(tıp): TokuyasuTechnique
Tomruk sıyırma vinci: Ingot stripping
Tolan: Tolan crane
Tolerans: Margin; Allowance Tomruk tav ocağı: Ingot reheating furnace
Tolerans (mak): Tolerance Tomruk testeresi: Ingot cutter
Tolidin: Tolidine Tomruk vagonu: Ingot buggy
Tolil kökü: Tolyl group Tomruk yapısı: Ingot structure
Toluat (kim.): Toluate Tomruk yükleme: Ingot charging
Toluen: Toluene; Methylbenzene; Toluol Tomruk yükleme vinci: Ingot charging
Toluidin: Toluidine crane
Toluik asit: Toluic acid Tomruk yüzeyi temizleme: Ingot scarfing
Toluil kökü: Toluyl group Tomrukculuk (orman): Logging
Tomar: Scroll; Web; Web Tomson hafif makinalı tüfeği: Tommy
Tomar yapma: Wadding gun
Tombak (%70-92 Cu + %30-8Zn): Tomsonit: Thomsonite
Tombac Ton (1000 kg.): Ton; Tonne
Tomlinson modeli: Tomlinson model Tonaj: Tonnage
Tomografi: Tomography Toner: Toner
Tomogram: Tomogram Tonik: Tonic water; (ecz.) Tonic
Tomruk: Trunk; Ingot Ton-kuvvet (fiz.): Tone-force
Tomruk altlığı (çelik): Stool Top: Tuft; Roll; Linstock; Ball; (ask)
Tomruk arabası: Ingot car; Pot car Cannon; Artillery; Gun
Tomruk çatlağı: Ingot crack Top ağzı tapası: Tampion; Tompion
Tomruk çeliği üretimi: Ingot steel Top alaşımı: Gun metal
production Top ateşi: Gunfire; Shellolic acid
Tomruk çelik: Ingot steel Top ateşleme ipi: Lanyard
Tomruk çevirici: Ingot manipulator Top falyası: Vent
Tomruk çevirme masası: Ingot turntable Top kalkanı: Blast plate
687
Top kancası Toplam
688
Toplam düzgünlük Toplayıcı mercek
Toplam düzgünlük: Additive uniformity Toplantı: Meeting; Conference
Toplam elekaltı dağılımı: Cumulative Toplantı salonu: Hall
undersize distribution Toplantı yeri: Venue
Toplam eleküstü dağılımı: Cumulative Toplar: Gunnery
oversize distribution
Toplardamar: Vein
Toplam ezme (hadde): Overall reduction
Toplardamar akışı durması (tıp):
Toplam geçirinç: Total transmittance Venostasis
Toplam gözeneklilik: Total porosity Toplardamar genişlemesi (tıp): Varicosis
Toplam ışınlanma miktarı: Integral dose Toplardamar içzarı yangısı: Phlebitis
Toplam işlev (mat.): Additive function Toplardamarların şişmesi (tıp):
Toplam kabuk (yüzey sert.): Total case Varicocele
Toplam karbon: Total carbon Toplak: Agglomerate; Aggregate; Sintered
Toplam karma yapısı: Integral composite Toplak alumina: Sintered
structure Toplak aluminyum tozu: Sintered-
Toplam nitelik denetimi: Total quality aluminium powder (SAP)
control (TQC) Toplak a-silisyum karbür: Sintered α-
Toplam ray uzunluğu: Trackage silicon carbide
Toplam siyanür (siyanür yunağı): Total Toplak bakır: Coalesced copper
cyanide Toplak basınçsız silisyum nitrür: Sintered
Toplam yüzey köpüğü: Integral skin foam pressureless silicon nitride (SSN)
Toplam yüzey pürüzlülüğü: Total surface Toplak cam: Sintered-glass
roughness Toplak camlı yayınaç: Sintered-glass
Toplama: Collection; Picking diffuser
Toplama (mat.): Summation Toplak çoktaneli elmas: Sintered
Toplama açısı (x-ışınları): Collection polycrystalline diamond
angle Toplak karbür bilyası: Sintered alumina
Toplama borusu: Drainpipe Toplak karbürler: Sintered carbides;
Toplama cevher: Picked ore Sintered carbide ball
Toplama dövmesi: Gathering Toplak mulit: Sintered mullite
Toplama elektrodu: Collecting electrode Toplak silisyum karbür: Sintered silicon
carbide (SSC)
Toplama hendeği: Catch drain
Toplak silisyum nitrür: Sintered silicon
Toplama verimliliği (x-ışınları): nitride (SSN)
Collection efficiency
Toplak tepkime bağlı silisyum nitrür:
Toplanak: Reservoir Sintered reaction-bonded silicon nitride
Toplanık: Cumulative (SRBSN)
Toplanık dağılım: Cumulative Toplaşık ürünler: Agglomerated products
distribution Toplaşım: Agglomeration; Coalescence
Toplanım: Accumulation Toplaştırma tesisi: Agglomerating plant
Toplanma: Meeting Toplayıcı mercek: Double condenser;
Toplanmamış: Unpicked Collector lens
689
Toplu elektrot Torna puntaları
Toplu elektrot: Nested electrode Topuk: Heel; (döküm) Sprue base; (mad)
Toplu iğne: Pin Jamb; (tıp) Ankle
Toplu iğne başı: Pinhead Topuk beki: Heel burner
Toplu iğne çıkarma: Unpinning Topuk eklemi (tıp): Pastern joint
Toplu kalıp: Combination mould Topuk kemiği (tıp): Pastern; Anklebone
Toplu kalıplar (döküm): Family moulds Topuk maçası (döküm): Splash core
Toplu kalıplar (dövme): Family dies Topun kuyruk kapağı (ask.): Breechblock
Toplumsal çevre bilimi: Human ecology Topuz: Mace; Knob; (maden) Bullet
Topografik: Topographic(al) Topuzlu: Knobby
Topografik çizim aygıtı: Orograph Tor (basınç birimi) (133.32 pascal): Torr
Topoğrafya haritası: Topographic map Tor (geo.): Toroid
Topoloji: Topology Torba: Bag; Sack
Topomikroskopi: Topomicroscopy Torba (tıp): Cyst
Toprağı işleme: Tilth Torba ağ: Trawl
Toprak: Ground; Earth; Terra; Regolith; Torba çimento: Limebag
Mantle rock; Soil Torba kalıplama: Bag moulding
Toprak aşınımı: Erosion Torba süzgeç (Toz tutucu): Bag filter
Toprak bilimi: Pedology Torbacık: Vesicle
Toprak boya: Ochre Torbacık (tıp): Bladder; Diverticulum
Toprak burgusu: Earth auger; (maden) Torbalı (tıp): Cystic
Probe Torbalı süzgeç: Bag filter
Toprak eşya: Earthenware Torbalı süzgeç odası: Bag house
Toprak kaya: Mantle rock Torbamsı: Cystoid
Toprak kobaltı: Earthy cobalt Torbernit: Torbernite
Toprak metalleri: Earth metals Torianit (ışınetkin cevher): Thorianite
Toprak oluşumu: Pedogenesis Torin: Taurine
Toprak rengi: Earth colour Torit: Thorite
Topraklama: Grounding Tork (mek.): Torque
Topraklı: Earthy Torkmetre (mek.): Torque meter
Topraklı demir cevheri: Earthy iron ore Torna: Turning machine; (tezgahı) Lathe
Topraklı hematit: Earthy hematite; Reddle Torna aynası: Chuck; Poppet; Poppethead;
Topraklı kobalt: Asbolan Poppethead; Screw chuck; Turret head
Topraklı kömür: Earthy coal Torna bağlaması: Lathe fixture
Topraklı linyit kömürü: Earthy brown Torna iği: Lathe spindle
coal Torna işi: Turnery; Lathe work
Topraksı yığıntı (maden): Gangue Torna kesme takımları: Lathe cutting
Toprakta kazılan iz: Furrow tools
Toptan satış: Wholesale Torna mili: Spindle; Mandrel
Toptan üretim: Mass production Torna puntaları: Lathe centres
690
Torna takımı Toz besleme
Torna takımı: Turning tool Tortulaş(tırıla)maz: Nonsedimentable
Torna takımları: Lathe tools Tortulaşma: Sludging; Sedimentation
Torna tasarımı: Lathe design Tortulu: Feculant
Torna yatağı: Lathe bed Tortulu maya: Bottom yeast
Tornacı: Turner Tortulu şist: Shale
Tornacılık: Turnery Torya: Thoria
Tornalama: Turning Torya dağılımlı (TD) nikel: Thoria-
Tornalama merkezi: Turning centre dispersed (TD) nickel
Tornalama yivleri: Turning grooves Toryum: Thorium
Tornavida: Screwdriver Toryum florür temelli camlar: Thorium-
fluoride-based glasses
Toron (radon yerdeşi): Thoron
Tos vuraç: Butt rammer
Torpido: Torpedo
Tos vurma: Butt; Butting
Torpido arabası (y.fırın): Torpedo car
Tost: Toast
Torpido bombardıman uçağı: Torpedo
bomber Totem: Totem
Torpido botu: Torpedo boat Totem direği: Totem pole
Torpido kovanı: TorpedoTube Totem heykeli: Totem
Torpido muhribi: Torpedo-boat destroyer Totomer: Tautomer
Torpido potası (sıcak metal): Submarine Townsend elektron çığı kuramı:
ladle Townsend electron avalanche theory
Torpido üssü: Torpedo station Toynak (hayvan): Nail
Torpil: Torpedo Toz: Dust; Powder; Mote
Tortu: Sedimentation; Sludge; Fecula; Toz alçı: Plaster of Paris
Foots; Dreg; Slime; Sediment; Residuum Toz alma: Dusting
Tortu çöktürme: Settling Toz alma: Dedusting
Tortu çözümlemesi: Sedimentation Toz altı kaynağı: Shielded carbon
analysis electrode welding
Tortu derinliği: Depth of deposition Toz altı metal elektrotlu kaynak: Shielded
Tortu giderme: Sludge removal metal electrode welding
Tortu havuzu: Sedimentation pond Toz altın: Gold powder
Tortu oluşumu: Sludge formation Toz ayırıcı: Cyclone separator
Tortul: Sedimentary Toz ayırma: Dust extraction
Tortul cevher: Sedimentary ore Toz bağlama: Encrusting
Tortul kaya: Sedimentary rock Toz bağlayıcı: Powder binder
Tortul kil: Sedimentary clay Toz bağlayıcılı (cam elyaf): Powder
Tortulandırma tesisi: Sedimentation plant bound
Tortulandırma yöntemleri: Toz baskılama: Dust pressing; Powder
Sedimentation methods pressing
Tortulardan kaya oluşumu (yer b.): Toz belirginlikleri: Powder characteristics
Diagenesis Toz besleme: Powder feed
691
Toz bezemeleri indisleme (x – ışınları) Toz yitikleri
692
Toz yöntemi (x-ışınları) Tremolit
Toz yöntemi (x-ışınları): Powder method Trafo sacı çelikleri: Electrical sheet steels;
Toz yuvası: Dust-collector Electrical steels
Toz yüzlüğü: Dust mask Trahom (tıp): Trachoma
Tozaltı karbon elektrotlu kaynak: Trakit (yerbilim): Trachyte
Shielded carbon electrode welding Traktör: Traction engine; Tractor
Tozan: Molecule Trampa: Exchange; Barter
Tozla: Loess Trampet: Drum
Tozla kesme: Powder cutting Tramplen: Trampoline; Springboard
Tozlama: Dusting Tramvay: Streetcar; Tramway
Tozlandırılmış: Powdered Tramvay rayı: Tram rail
Tozlandırılmış eritken: Powdered flux Transatlantik (gemi): Ocean liner
Tozlanma (parlaklık hatası): Powdering Transdüser (güç aktarma/dönüştürme
Tozlaş(tırıl)mış silika: Pulverized silica aygıtı): Transducer
Tozlaş(tırıl)mış yakıt: Pulverized fuel Transfer (cam): Decal
Tozlaş(tırılmış): Pulverized Transfer potası (döküm): Transfer ladle
Tozlaş(tırılmış) kömür: Pulverized coal Transferin (kan): Transferrin
Tozlaşma: Efflorescence Transformatör: Transformer
Tozlaştır(ıl)ma: Pulverization Transistör: Transistor
Tozlaştırıcı: Pulverizer Transizomer: Trans-isomer
Tozlu: Dusty; Powdery Transmisyon: Transmission
Tozluk: Putlee; Putty; Legging Transmisyon dişli kavraması (mak):
Tozuma (cam): Carry over Tumbler
Tören borusu: Fanfare Transmisyon kayışı: Drive belt
Töresel bilgi: Lore Transmisyon zinciri: Link belt
Törpü: Riffler; File; Rasp Transmitans: Transmittance
Törpü çeliği: File steel Trapez: Trapeze
Törpüleme: Filing; Rasping Trapez dişli (mek.): Buttress Gear
Töz: Ore Trapez vida dişi (mek.): Buttress screw
T-profili: T-beam thread
T-profiller: Tees Traş bıçağı: Razor blade
Trabekül (tıp): Trabecula Traş kolonyası: Aftershave
Trabzan: Railing; Rail; Balustrade; Traşlama: Shaving
Banister; Bannister Traşlama (dış yüzey): Scalping
Trafik: Traffic Traşlanmış ekstrüzyon ingotu: Scalped
Trafik ışığı: Traffic light extrusion ingot
Trafik tıkanıklığı: Traffic jam Traşlanmış sıkma tomruğu: Scalped
Trafik yöneltme külahı: Bollard extrusion ingot
Trafo: Transformer Travma (tıp): Trauma
Trafo sacı: Electric steel; Electrical sheet Tremolit: Tremolite
693
Tren Tufal giderme
694
Tufal giderme (çelik) Tulyum iyodür
Tufal giderme (çelik): Bullard Dunn Tuğla kalıplama: Brick moulding
process Tuğla katmanı: Brick layer
Tufal kaldırma: Descaling Tuğla keskisi: Brick chisel
Tufal kırıcı: Descaler; (aygıt) Scale Tuğla kırığı: Brick ballast
breaker
Tuğla kırıntısı: Brick ballast
Tufal kırıcı merdane: Crimping roll
Tuğla kurutma: Brick drying
Tufal kırıcı role: Breaker roller
Tuğla ocağı: Brickkiln; Brick kiln;
Tufal kırma: Scale breaking; Crimping Brickyard
Tufal kuyusu: Scale pit Tuğla örgüsü: Brickwork
Tufal oluşumu: Scaling; Scale formation Tuğla örme: Bricklaying
Tufal temizleme: Scale cleaning Tuğla örücülüğü: Bricklaying
Tufalle(n)meyen: Nonscaling Tuğla pişirme: Brick burning
Tufallemeyen fırın atmosferi: Nonscaling Tuğla taban göçüğü: Frog (=Panel)
furnace atmosphore
Tuğla testeresi: Brick saw
Tufallenmeyen çelik: Nonscaling steel
Tuğla tozu: Brick dust
Tufallı çamur: Slurry
Tuğla yapımı: Brickmaking
Tufalli çamur havuzu: Slurry pond
Tuğlacı çekici: Brick axe
Tufalli çamur koyulaştırıcı: Slurry
Tuğlalı: Tegular
thickener
Tuğlamsı: Tegular; Refractory
Tufalli çamur pompası: Slurry pump
Tuhaf: Unnatural; Strange
Tufalli çamur süreci: Slurry process
Tuhaf parçacıklar (atom): Strange
Tufalsavar bileşik (takımlar): Anti-scale
particles
compound
Tuhafiye: Smaltware(s)
Tuğ: Tail; Aigrette
Tuhaflık (atom): Strangeness
Tuğla: Brick
Tukon sertliği: Tukon hardness
Tuğla altlık: Bat
Tukon sertlikölçeri: TukonTester
Tuğla arası kumu (pişirmede yapışma
önleyici): Placing sand Tulga: Helmet
Tuğla astar: Brick lining Tuluk: Leather bottle
Tuğla aşınması: Brick wear Tulum: Leather bottle
Tuğla basgacı: Repress Tulum peyniri: Brynza (=Bryndza)
Tuğla duvar: Masonry; Brick wall Tulumba: Pump
Tuğla ev: Brick house Tulumba kolu: Pump handle
Tuğla fırını: Brick kiln Tulumba pistonu: Plunger
Tuğla gibi: Tegular Tulumlu zurna: Bagpipe
Tuğla harmanı: Brickyard Tulya: Thulia
Tuğla istifleme (fırın): Hacking Tulyum: Thulium
Tuğla işi: Brickwork Tulyum bromür: Thulium bromide
Tuğla kalıbı: Brick mould; Brick moulding Tulyum florür: Thulium fluoride
die Tulyum iyodür: Thulium iodide
695
Tulyum klorür Tutturgan
696
Tutturgan dayanç Tuz keki
Tutturgan dayanç: Cohesive strength Tutuşkan yağ: Inflammable oil
Tutturganlık: Cohesiveness Tutuşkanlık: Inflammability
Tutturma: Pinning; Bonding; Joining; Tutuşma: Deflagration; Ignition
Sealing; Setting; Joggle; Clamping; Tack Tutuşma noktası: Flash point
Tutturma aygıtı: Clamping device Tutuşma noktası (kok fırınları): Kindling
Tutturma bileziği: Attach collar point
Tutturma fayansı: Clip tile Tutuşma sıcaklığı: IgnitionTemperature
Tutturma flanşı: Attach flange Tutuşmaz: Incombustible; Flameproof;
Tutturma kaynağı: Tack weld Nonflammable; Uninflammable
Tutturma mercekler: Contact lenses Tutuşmaz gaz: Uninflammable gas
Tutturma süreçleri: Joining processes Tutuşmaz sıvı: Uninflammable liquid
Tutturma sürgüsü: Attach rail Tutuşmazlık: Incombustibility;
Uninflammability
Tutturucu gereç: Cementitious material
Tutturucu zar: Adhesive film Tutuşturma: Lighting; Igniting
Tutturulmuş: Fixed Tutuşturucu: Igniter
Tutturulmuş mika parçacıları: Micanite Tutuşucu: Flammable
Tutu: Hypothec; Mortgage Tutya külçesi: Spelter
Tutucu: Bridle; Jack; Blocker; Pawl Tutya tozu: Tutty
Tutucu çerçeveye yerleştirme (optik Tutyataşı: Calamine
cam): Blocking Tuval: Toile
Tutucu çubuğu: Bridle rod Tuvalet: Toilette; Toilet; Water closet
Tutucu takımlar (optik cam): Blocking (WC); Lavatory
tools Tuvalet eşyası: Toiletry
Tutucu yayı: Bridle spring Tuvalet kağıdı: Toilet paper
Tutuda: Mortgaged Tuvalet sabunu: Toilet soap
Tutulma: Entrapment Tuvönan: Run of mine
Tutulmuş: Entrapped Tuyer tuğlası (y. fırın): Tuyere brick
Tutum: Thrift Tuz: Sal; Salt
Tutumlu: Economical Tuz banyosu: Salt bath
Tutumluluk: Thriftiness Tuz çözeltisi: Salt solution
Tutuş: Hold Tuz derişimi: Salt concentration
Tutuş(turul)abilir: Ignitible Tuz derişimi aynı: Isotonic
Tutuş(turul)abilirlik: Ignitibility Tuz giderme: Desalting; Salt removal;
Tutuşabilirlik denemesi (plastikler): Desalination
Flammability testing Tuz gölü: Salt lake; Salina
Tutuşkan: Inflammable Tuz içeren: Saline
Tutuşkan cözücü: Inflammable solvent Tuz içeren (kayaçlar): Saliferrus
Tutuşkan gaz: Inflammable gas Tuz içeriği: Salt content
Tutuşkan sıvı: Inflammable liquid Tuz keki: Salt cake
697
Tuz kutusu Tükenim aralığı
698
Tükenim bölgesi Tümler metal oksit yarıiletken
Tükenim bölgesi: Depletion region Tüm basım: Stereotype
Tükenim katmanı ( yarı iletken ): Tüm başkalaşım (tıp): Holometabolism
Depletion layer Tüm başkalaşımsal (tıp): Holometabolic
Tükenme (soy): Extinction Tüm bedeni etkileyen (tıp): Systemic
Tükenmeyen: Nonconsumable Tüm bedeni etkileyen ağılılık/zehirlilik
Tükenmez: Nonconsumable (tıp): Systemic toxicity
Tükenmez elektrot: Nonconsumable Tüm belirti: Syndrome
electrode Tüm çamurlu süreç: All-slimes process
Tükenmez elektrotlu ark kaynağı: Tüm demir bağlama sığası (tıp): Total
Nonconsumable electrode arc welding iron binding capacity
Tükenmez sonda: Nonconsumable probe Tüm diz değiştirimi (tıp): Total knee
Tüketici: Consumer; Customer replacement
Tüketilemez: Unexpendable; Tüm eritme evresi (cam): Melting until
Inconsumable seed-free
Tüketilen elektrot: Consumable electrode Tüm gün: Full-time
Tüketilen elektrotlu arklı eritme: Tüm ışınım alma miktarı: Integral dose;
Consumable electrode arc melting Volume dose
Tüketilen elektrotlu yeniden eritme: Tüm kalça implantı (tıp): Total hip
Consumable electrode remelting implant
Tüm kalça koyuntusu: Total hip implant
Tüketilenler: Consumables
Tüm konumlu elektrot: All-position
Tüketilir elektrotlu vakum fırını: Vacuum
electrode
consumable-electrode furnace
Tüm renklere duyarlı: Panchromatic
Tüketilir kaynaklar: Depletable resources
Tüm renklere duyarlı film: Panchromatic
Tüketilmemiş: Unconsumed film
Tüketilmiş: Spent Tüm renkleri görür: Trichromat
Tüketim: Consumption Tüm renkli: Panchromatic
Tüketme: Depletion Tümden: Overall
Tükürme (Ag-O alaşımı): Spitting Tümden gelim: Deduction
Tükürük: Drool Tümden sertleştirme: Through hardening
Tül: Tulle; Netting; Grenadine; Gauze; Tümerime: Meltdown
Sheer; Net
Tümkatmanlı virüs (tıp): Virion
Tülbent: Tamis; Butter muslin;
Tümleme: Integration; Completion;
Cheesecloth
Complement
Tüm: Total; Overall; Unitary; Whole; Tümlenik kabuk: Completed shell
Complete
Tümler: Complementary; Explementary
Tüm açı (360): Perigon
Tümler açı: Explementary angle
Tüm bakım: Overhauling; Scalping
Tümler maskeler: Complementary
Tüm bakışık (örüt): Holohedral replicas
Tüm bakışım: Holohedry (=Holohedrism) Tümler metal oksit yarıiletken:
Tüm bakışımlılık (atom parçacıkları): Complementary metal oxide
Unitary symmetry (SU3) semiconductors (CMOS)
699
Tümler renk Türdeş
700
Türdeş atmosfer Tüylü elbise
Türdeş atmosfer: Homogeneous Türevsel: Differential
atmosphere Türevsel ayrımlı ısıl çözümleme:
Türdeş bozunum: Homogeneous Derivative differential thermal analysis
deformation (DDTA)
Türdeş çekirdeklenme: Homogeneous Türevsel denetim: Derivative control
nucleation Türevsel denklem (mat.): Differential
Türdeş çokterimli (mat): Homogeneous equation
polynomial Türevsel hesap: Differential calculus
Türdeş çökelme: Homogeneous Türeyen(mat): Holomorphic
precipitation Türgen: Allele
Türdeş dönüşüm: Homogeneous Türk çelik standartları: Turkish steel
transformation standards
Türdeş hurda eritme: Homogeneous scrap Türk Standartlar Enstitüsü: Turkish
melting Standards Institute
Türdeş ısıl işlem: Homogeneous heat Türk standartları: Turkish standards
treatment Institute
Türdeş işlev (mat): Homogeneous Türlü: Varietal
function Türlülük: Variety
Türdeş karbonlama: Homogeneous Türlütaş: Amphibole
carburizing
Türpen: Terpene
Türdeş kurşun: Homogeneous lead
Türpend: Terpineol
Türdeş yapışma (fiz. kim.): Cohesion
Türsel: Varietal
Türdeşik: Homogenized
Türü: Anatase; Octahedrite; Orange lead
Türdeşik süt: Homogenized milk
Tüten: Fuming
Türdeşleme: Homogenizing;
Tüten delik: Fumarole
Homogenization
Tüter ilaç: Fumigant
Türdeşleme ısıl işlemi: Homogenization
heat treatment Tütsü: Tacamahac; Tacmahack; Incense
Türdeşleme işlemi: Homogenizing Tütsüleme: Fumigation
treatment Tütün kalıntısı (pipo): Dottle
Türdeşleme sıcaklığı: Homogenization Tüvit: Tweed
temperature Tüy: Trichome; Pelage; Hair; Plume;
Türdeşleme süresi: Homogenization Feather
period Tüy kalem: Quill pen
Türdeşleştirilmiş: Homogenized Tüy yumağı: Hairball
Türdeşlik: Uniformity; Homogeneity Tüycük: Plumelet
Türdeşsizlik: Inhomogeneity Tüyer (y. fırın): Tuyere
Türeks: Hard borosilicate glass Tüyer başı (y. fırın): Tuyere stock
Türetke: Differential Tüyer boynu (y. fırın): Gooseneck
Türetme: Derivation Tüylü: Lanose; Pilose; Pilous; Pileous
Türev: Derivative; Derivation Tüylü elbise: Plumage
701
Tüylü hayvan derisi
702
U
U biçimi verme: U-ing Ucaylanık ışık mikroskopisi: Polarized
U biçimi verme makinası: U-ing machine light microscopy
U-alevli fırın: End-fired furnace (=End Ucaylanık molekül: Polarized molecule
port furnace) Ucaylanma: Polarization
U-biçim dökümü: U-shape casting Ucaylanma azalması: Depolarization
U-biçimli göze: U-shape cell Ucaylanmamış: Non-polarized
U-biçimli tasarım: U-shaped design Ucaylanmamış ışık: Non-polarized light
U-borusu: U-tube Ucaylayıcı: Polarizing
U-bükme kalıbı: U-bend die Ucaylayıcı prizma (optik): Polarizing
prism
Uca bağlı antijen: Tip-bound antigen
Ucaylayıcı süzgeç (optik): Polarizing filter
Uca bağlı bağıştıran: Tip-bound antigen
Ucaylı: Polar
Uca bağlı canlı molekülü: Tip-bound
Ucaylı bağ (kimya): Polar bond
biomolecule
(=Electrovalnet bond)
Uca suverilmiş: End quenched
Ucaylı bileşik: Polar compound
Uca suverme: End quenching Ucaylı küme (molekül): Polar group
Uca suverme deneyi: End quench test Ucaylı molekül: Polar molecule
Uca suverme sertleşebilirliği: End quench Ucaylılaşırlık: Polarizability
hardenability
Ucaylılık: Polarity
Uca suverme sertleşebilirlik denemesi:
Ucayölçer: Polarimeter (=Polariscope)
End quench hardenability testing
Ucayparçası (e-mik.): Polepiece
Uca suverme sertleşebilirlik deneyi: End
quench hardenability test (=End quench Ucaysal: Polar
test) Ucaysal konaçlar (mat.): Polar
coordinates
Uca suverme sertleşebilirlik eğrisi: End
quench hardenability curve Ucaysız: Nonpolar
Uca suverme sertleştirmesi: End quench Ucaysız bileşikler: Nonpolar compounds
hardening Ucaysızlandırılmış: Unpolarized
Ucay: Pole Ucaysızlandırılmış ışık: Unpolarized light
Ucaygösterir: Polariscope Ucaysızlaş(tır)ma: Depolarization
Ucaylama gerilimi: Bias Ucaysızlaştırıcı: Depolarizer
Ucaylamalı mikroskopi: Polarizing Ucu çengelli halat: Prolonge
microscopy Ucu kalın sopa: Bludgeon
Ucaylanabilen çoğuz: Polyelectrolyte Ucu kesik: Sawed-off
Ucaylandırıcı: Polarizer (Nicol prizm) Ucu kesik tuğla: Clip
Ucaylanık: Polarized Ucu kesik tuğla: End-cut brick
Ucaylanık gözlük: Polarized glasses Ucu sivri: Spiked
Ucaylanık ışık: Polarized light Ucu sivri çizgi aleti: Scriber
Ucaylanık ışık aydınlatması: Polarized Ucun çözümleme: Atmolysis
light illumination Ucunlaşma: Gasification
Ucaylanık ışık mikroskobu: Polarized Ucunlu: Gaseous
light microscope Ucuz: Inexpensive
Ucuz eşya dükkanı Uçları şişkin köşebentler
704
Uçma Ufak
Uçma: Volatilization Uçucu toplama dizgesi (kok fırını): Foul
Uçmaz: Nonvolatile gas collecting system
Uçmerkezli: End-centred Uçucu tuzlar: Volatile salts
Uç-molekül uzaklığı: Tip-molecule Uçucu ürünler (kok fırını): Volatile
distance products
Uç-numune aralığı: Tip-sample gap Uçucu yapıştırıcı: Evaporative adhesive
Uç-numune arayüzeyi: Tip-sample Uçucular (kömür): Foul gas
inteface Uçuculuk: Volatility
Uç-numune ayrımı: Tip-sample Uçuk: Pallid; Off-colour; (tıp) Cold sore
separation
Uçukluk (beniz): Pallor
Uç-numune bağlantısı: Tip-sample
Uçuntu: Sublimate
junction
Uç-numune dizgesi: Tip-sample system Uçunum (kim.): Sublimation
Uç-numune elektrik alanı: Tip-sample Uçunum basıncı: Sublimation pressure
electric field Uçunum eğrisi: Sublimation curve
Uç-numune erk yayılımı: Tip-sample Uçunum gizli ısısı: Latent heat of
energy dissipation sublimation
Uç-numune etkileşim gerilimi: Tip- Uçunum ısısı: Heat of sublimation
sample interaction potential Uçunum noktası: Sublimation point
Uç-numune etkileşimi: Tip-sample Uçunum sıcaklığı: Sublimation
interaction temperature
Uç-numune gerilimi: Tip-sample Uçurtma: Kite
potential
Uçuş: Flight
Uç-numune kuvveti: Tip-sample force
Uçuş ışığı (uçak): Navigation light
Uç-numune teması: Tip-sample contact
Uçuş yakıtı (%40 nitrogliserin + %60
Uç-numune uzaklığı: Tip-sample distance selüloz nitrat): Ballistite
Uç-parçacık uzaklığı: Tip-particle
Uçuş yörüngesi: Ballistic trajectory
distance
Uçuşa elverişlilik: Airworthiness
Uçsal: Terminal
Uçsal evre: Terminal phase Uçuş-denemesi: Flight-test
Uçsal gösterim (örütbilim; Uç-yüzey ayrımı: Tip-surface separation
kristallografi): Pole figure Uç-yüzey etkileşimi: Tip-surface
Uçsal katı çözelti: Terminal solid solution interaction
Uç-sıvı arayüzeyi: Tip-liquid interface Uç-yüzey gerilimi: Tip-surface potential
Uçtan frezeleme: End milling Uç-yüzey uzaklığı: Tip-surface distance
Uçucu: Evaporative; Volatile Udel™: Udel™
Uçucu kül: Fly ash U-demiri: Channel bar; U-bar
Uçucu miktarı: Volatile content Udilit™ (Cd): Udylite™
Uçucu model dökümü: Evaporative- Udimet™ ısı dirençli alaşımları: Udimet™
pattern casting heat resistant alloys
Uçucu örgensel bileşik: Volatile organic U-dirseği: U-bend
compound Ufacık: Tiny
Uçucu sıvı: Volatile liquid Ufak: Inconsiderable; Minor
705
Ufak davul Ur damar yayılışı
Ufak davul: Tambour U-lama basgacı: U-ing pres
Ufak hançer: Stiletto U-lama makinası: U-ing machine
Ufak ilaç şişesi (cam): Ampoule Ulaştır(ıl)ma: Transmittal
Ufak leke: Speck Uleksit: Ulexite
Ufak parça: Morsel Ulmanite: Ullmannite (=Nickeliferous
Ufak pota: Cupel grey antimony)
Ufak potada eritme / arıtma: Cupellation Ulna (tıp): Ulna
Ufak şişe: Vial Ultramarin: Ultramarine
Ufala(n)ma: Comminution Ultramikroskop: Ultramicroscope
Ufalama değirmeni: Kibbling mill Ultramikrotomda dilinmiş kesit: Thin
Ufalanabilirlik: Friability section
Ufalandırılma: Granulation Ulusal: National
Ufalandırılmış cam kırığı: Shrended Ulusal anıt: National monument
cullet Ulusal gelir: National income
Ufalandırılmış dışık: Granulated slag Uluslararası: International
Ufalandırılmış metal: Granulated metal Uluslararası Birimler Dizgesi:
Ufalandırılmış yüksek fırın dışığı: International System of Units (ISU)
Granulated blast-furnace slag Uluslararası Sıcaklık Ölçeği:
Ufalanık kireç taşı: Malm International Temperature Scale (ITS)
Ufalanır: Friable Uluslararası Standartlar Örgütü:
International Standards Organization
Ufalanma: Crumbling; Efflorescence;
(ISO)
Deflocculation
Uluslararası tavlı bakır standardı:
Ufalanmış: Comminuted
International annealed copper standard
Ufalanmış bırakıntılar: Detrial deposits
Uluslararası Uygulamalı Sıcaklık Ölçeği:
Ufalantı: Crumble International Practical Temperature Scale
Ufalmış parçacıklar: Deflocculated Ulvöspinel: Ulvöspinel
particles
Umklapp süreci: Umklapp process
Ufaltma: Size reduction
Umulmadık: Unforeseen
Ugine - Sejornet süreci (camlı sıkma):
Ugine-Sejournet process Un: Farina
Ugine-Perrin süreci: Ugine-Perrin process Unlu: Farinose
Uğraş: Occupation; Profession UNS simgeleme dizgesi: UNS designation
system
Uğurcalık: Tier
Ur (tıp): Ganglion; Gibbosity; Tumor;
Uğurtaşı: Birthstone Neoplasm
Uintahit (Ural asfaltiti): Uintahite Ur bağımlı bağıştıranlar/antijenler:
U-kesitli çelik çubuk: U-bar Tumor associated antigens (TAA’s)
U-kıvırma basgacı/presi: U-ing pres Ur bırakımı: Tumor deposition
U-kirişi: Channel beam Ur bilimi (tıp): Oncology
Ulam: Category Ur bilimsel: Oncological
U-lama: U-ing Ur damar yayılışı: Tumor vasculature
706
Ur hedefleme Uyarıcı sinir (tıp)
Ur hedefleme: Tumor targeting Uranyum yapısı: Uranium structure
Ur oluşumu: Tumorigenesis Uranyumlu: Uranous; Uranic
Ur özellikleri: Tumor properties Uranyumötesi: Transuranic
Ur(tıp): Tubercle Urasil: Uracil
Urakonit: Uraconite (=Uranic ochre) Urat (ürik asit tuzu): Urate
Uraltaşı (Mg-Fe-Ca cevheri): Uralite Urbilimsel nanotedavi (tıp): Oncological
Urananit: Urananite nanotherapeutics
Uranil asetat: Uranyl acetate Urcuk: Papilloma
Uranil kökü: Uranyl group Urgan: Rope; Lasso; Lashing
Uraninit: Uraninite (=Pitchblende) Urlaşma (tıp): Neoplasia
Uranit: Uranite Uronik asit: Uronic acid
Uranmika: Uranmica (=Torberite) Usa vurma: Deduction
Uranofan: Uranophane Usalit: Usalite
Uranotantalit: Uranotantalite Usare: Juice
Uranötesi ögeler: Transuranic elements Usdışı: Irrational
Uranya: Urania Uskur: Screw propeller; Propeller;
Impeller
Uranyum: Uranium
Ussal: Rational; Mental
Uranyum altıflorür: Uranium
hexafluoride Ussal bozukluk (tıp): Mental defect
Uranyum cevheri: Uraninite; Yellowcake; Ussal çöküntü (tıp): Mental deterrioration
Pitchblende Ussal körlük (tıp): Mental blindness
Uranyum cürufları: Uranium slags Ussal uyanıklık (tıp): Mental alertness
Uranyum dışıkları: Uranium slags Ussal yeti: Mental faculty
Uranyum dizisi: Uranium series Usta: Proficient; Master; Wright
Uranyum fosfür: Uranium phosphide Ustalık: Science; Mastery
Uranyum ikioksit: Uranium dioxide Ustalık bilgisi: Know-how
Uranyum karbür: Uranium carbide Ustura: Blade; Straight razor; Razor
Uranyum kavuniçisi: Uranium orange Ustura ağzı: Razor edge
Uranyum kırmızısı: Uranium red Ustura kayışı: Strap
Uranyum kurşunu: Uranium lead Usturmaca: Fender
Uranyum mikası: Uranium mica Usul: Way; Mode; Procedure
Uranyum nitrür: Uranium nitride Ut (çalgı): Lute
Uranyum oksit: Urania Utah tümden yapay yüreği (tıp): Utah
Uranyum özütlemesi: Uranium extraction total artificial heart
Uranyum parçalanması: Uranium fission Uvarovit: Uvarovite
Uranyum pırıltısı: Uraconite (=Uranic Uvra (cam): Gathering hole
ochre) Uyargaç: Excitor
Uranyum sarısı: Uranium yellow Uyarı: Warning; Stimulus
Uranyum silisid: Uranium silicide Uyarıcı: Exciter
Uranyum sülfür: Uranium sulphide Uyarıcı (madde): Stimulant
Uranyum üçoksit: Uranium trioxide Uyarıcı sinir (tıp): Excitor
707
Uyarıcık Uyum (döküm)
Uyarıcık: Exciton Uygulanabilirlik: Applicability; Feasibility
Uyarık: Excited Uygulanabilirlik çalışması: Feasibility
Uyarık atom: Excited atom study
Uyarık durum: Excited state Uygulanamaz: Inapplicable; Impracticable
Uyarık ikili tekiz: Excimer; Excited dimer Uygulanmış: Impressed
Uyarık ikili tekiz florışıması: Excimer Uygulayım bilimi: Technology
fluorescence Uygulayımsal: Technical; Technological
Uyarılabilir: Excitable Uygun: Matching; Proper; Viable; Suitable
Uyarılgan: Excitable Uygun olmayan: Unsuitable
Uyarılgan sinir (tıp): Excitable nerve Uygun olmayan: Unfavourable;
Uyarılmış beden sıvısı (tıp): Stimulated Inconvenient
body fluid (SBF) Uygunluk: Compliance; Harmony;
Uyarılmış durum: Excited state Conformance; Viability; Accomodation
Uyarım: Excitation; Stimulation Uygunluk belgesi: Certificate of
conformance
Uyarım dengeleyici (florışımalı
mikroskop): Excitation balancer Uygunluk denemesi: Tryout
Uyarım gerilimi: Excitation voltage Uygunluk niteliği: Quality of
conformance
Uyarım gerilimi: Excitation potential;
Excitation voltage Uygunsuz: Inconvenient; Incompatible
Uyarım hatası (Bragg koşulundan Uygunsuzluk: Incompatibility; (tıp)
sapma): Excitation error Insomnia
Uyarım voltajı: Excitation potential; Uyku getiren: Soporific
Excitation voltage Uyku getiren (tıp): Soporiferous
Uyarla(n)ma: Adaptation Uyku hastalığı (tıp): Narcolepsy;
Uyarlanmış optik: Adaptive optics Encephalitis lethargica
Uyarlayıcı: Adapter Uyku sayrılığı (tıp): Nona
Uyartı: Stimulus Uyluk: Thigh
Uydu: Satellite Uyluk atardamarı: Femoral artery
Uydu haberleşmesi: Satellite Uyluk kası (tıp): Quadiceps
communications Uyluk kasına ilişkin (tıp): Quadricipital
Uydurma: Matching Uyluk kemiği yumrusu: Trochanter
Uygarlık: Civilization Uyluk/kalça kemiğine ilişkin: Femoral
Uygu: Correspondence Uyma: Accomodation; Compliance; Fit
Uygulama: Application; Practice Uyma etmeni: Accomodation factor
Uygulama gerilimi yeğinlik çarpanı: Uyma gerilimi: Accomodation stress
Applied stress intensity factor (Kı) Uyma kıvrımı: Accomodation kinks
Uygulama yükü: Applied load Uymayan: Incongruent
Uygulamalı: Practical Uymayan (nitelik denetimi):
Uygulamalı fizik: Applied physics Nonconforming
Uygulamalı matematik: Applied Uytenbogardit (yer b.): Uytenbogaardite
mathematics Uyum: Adaptation; Compliance; Harmony
Uygulanabilir: Feasible; Applicable Uyum (döküm): Registration
708
Uyumcul (fiz) Uzaklaştıran sinir (tıp)
Uyumcul (fiz): Harmonic Uyuşturucu: Anaesthetic; Hard drug;
Uyumcul bölme: Harmonic division Anesthetic; Narcose; (ecz.) Sedative; (ilaç)
Opiate; Narcotic
Uyumcul çözümleme: Harmonic analysis
Uyuşturum: Anesthesia
Uyumcul dalga: Harmonic wave
Uyuşukluk: Hypokinesia (=Hypokinesis);
Uyumcul devinim: Harmonic motion
Abirriration; Torpor; Narcotism
Uyumcul dizi: Harmonic progression
Uyuşukluk verici: Torporific
Uyumcul doğrultmaç: Harmonic rectifier
Uyuşum: Conformation; (çevre)
Uyumcul işlev: Harmonic function Integration
Uyumcul oran: Harmonic ratio Uyuşum çizgileri: Match lines; Matched
Uyumcul orantı: Harmonic proportion edges
Uyumcul ortalama: Harmonic average Uyuşumlu: Matching
Uyumlu: Keyed; Matching; Compatible; Uyuşumsal: Conformational
Harmonious; Harmonic; Rhythmical Uyuşumsal dağıntı: Conformational
Uyumlu katmanlar: Compliant layers entropy
Uyumluluk: Compatibility Uyuşumsal entropi: Conformational
Uyumluluk belgesi: Certificate of entropy
compliance Uyutucu: Narcose; Opiate; Soporiferous
Uyumölçer: Adaptometer Uyutumlu sağaltım (tıp): Hypnotherapy
Uyumsuz: Anharmonic Uyuz: Mange
Uyumsuz devinim: Anharmonic motion Uza(tıl)mış: Extended; Extended length
Uyumsuz erime: Incongruent melting Uzak: Far
Uyumsuz erime noktası: Incongruent Uzak alan kırınımı: Far-field diffraction
melting point (=Fraunhofer diffraction)
Uyumsuz evre dönüşümü: Incongruent Uzak alan optiği: Far-field optics
phase transformation
Uzak büyüten: Telephoto
Uyumsuz salınım: Anharmonic
Uzak büyüten mercek: Telephoto lens
oscillation
Uzak farı (taşıt): High beam
Uyumsuz titreşimler: Anharmonic
vibrations Uzak görebilirlik: Far-sightedness
(=Hypermetropia)
Uyumsuzluk: Mismatch; Anharmonicity;
Incongruence; Incongruity Uzak görür (tıp): Presbyope
Uyumsuzluk oranı: Mismatch ratio Uzak kızılötesi (λ=6-15μm): Far infrared
Uyurgezerlik (tıp): Noctanbulism Uzak morötesi (200-300nm): Far
ultraviolet
Uyuşan: Congruent
Uzak noktası (göz odaklaması): Far point
Uyuşma: Agreement; Pins and needles
Uzak yazısı: Teletype
Uyuşmaz: Incoherent; Incompatible;
Incongruent Uzakgörmez: Short-sighted; Myope
Uyuşmazlık: Unconformity; Uzakgörmezlik: Myopia (=Myopy)
Incompatibility Uzakgörür: Hyperopic
Uyuşmazlık: Incongruence; Incongruity Uzaklaşım: Abdution
Uyuşturma: Anesthetization Uzaklaştıran sinir (tıp): Abductor
709
Uzaklaştırma Uzay yükü sapıncı (elektron m.)
Uzaklaştırma: Ablation Uzamış x-ışınları soğurumlu ince yapı:
Uzaklık: Distance Extended X-ray absorption fine structure
(EXAFS)
Uzaklık-genlik eğrisi (dövme): Distance-
amplitude curve Uzamış yuvarsı: Prolate spheroid
Uzaklıkölçer: Telemeter Uzamkimya: Stereochemistry
Uzakta: Long-distance Uzamölçüm: Geometry
Uzaktan kumanda: Remote control Uzamsal (atom molekül): Stereoic(al)
Uzaktan kumanda aygıtı: Remote Uzamsal dengelileş(tir)me: Steric
controller stabilization
Uzaktan kumandalı: Remote controlled Uzamsal engel (örütbilim): Steric
hindrance
Uzaktan kumandalı kapı: Remote
controlled door Uzamseçimli: Stereospecific
Uzaktan kumandalı mikroskopi: Uzanım: Displacement
Telemicroscopy Uzanım dikenimsisi: Displacement spike
Uzaktan kumandalı roket: Remote Uzanım dizisi: Displacement series
controlled rocket Uzanımlı: Displacive
Uzaktan kumandalı televizyon: Remote- Uzantı: Apophysis; Diverticulum; Point;
controlled television Extensity
Uzaktan kumandalı uçak: Remote Uzantı kemik (tıp): Exostosis
controlled aircraft Uzantılı: Protrusive
Uzaktan süreçleme: Teleprocessing Uzatıcılar (çoğuz): Extenders
Uzaktarım: Telemechanics Uzatım: Extensity; Extension
Uzama: Elongation Uzatım oranı: Extension ratio
Uzamalı bükme karmaları: Extensional- Uzatma: Lengthening
bending composite
Uzay: Universe; Space
Uzamaölçer: Extensometer
Uzay aracı: Spacecraft
Uzamçoğuz: Stereospecific polymer
Uzay eğrisi (mat): Space curve
Uzam-düzenli kauçuklar: Stereo-regular
rubbers Uzay geometri: Solid geometry
Uzameşiz: Stereoisomer Uzay giysisi: Spacesuit
Uzameşizlik: Stereoisomerism Uzay kafesleri (örüt bilimi): Space lattices
Uzamış: Elongated; Prolate Uzay kalkanları: Space shields
Uzamış dislokasyon: Extended dislocation Uzay kapsülü: Space capsule
Uzamış ferrit tanesi: Elongated ferrite Uzay kümeleri (x-ışınları): Space groups
grain Uzay mekiği: Space shuttle
Uzamış kıvrıntı: Extended jog Uzay modelleri (denge çizgeleri): Space
models
Uzamış silikat kalıntı: Elongated silicate
inclusion Uzay örgüleri: Space lattices
Uzamış sülfür kalıntı: Elongated sulphide Uzay uçuşu: Space flight
inclusion Uzay yansıma bakışımı: Parity
Uzamış tane: Elongated grain Uzay yükü (fiz): Space charge
Uzamış tek bölgeli mıknatıslar: Elongated Uzay yükü sapıncı (elektron m.): Space
single domain magnets charge aberration
710
Uzaya fırlatma Uzun zincirli molekül
Uzaya fırlatma: Blast-off Uzun erimli düzen (örütbilim): Long
Uzayabilir: Extensible range order (LRO)
Uzayabilirlik: Extensibility Uzun erimli düzen etkileşimi: Long range
Uzayan: Stretchy; Spatial order interaction
Uzaysal bağdaşım (ışık): Spatial Uzun erimli düzen katsayısı: Long range
coherence order parameter
Uzaysal çözünüm: Spatial resolution Uzun erimli top: Heavy artillery
Uzaysal dirimbilimi: Space bioscience Uzun ince çene (tıp): Lantern jaw
Uzaysal fark yöntemi (görünge ölçümü): Uzun kabarcık: Long blister
Spatial difference technique Uzun kafa: Longhead
Uzaysal frekans (optik): Spatial frequency Uzun kemik (tıp): Long bone
Uzaysal sıklık: Spatial frequency Uzun kızak: Bobsled
Uzaysal süzgeç (optik): Spatial filter Uzun menteşe: Piano hinge
Uzay-zaman: Space-time Uzun resim: Panel1
Uzay-zaman süremi: Space-time Uzun saplı kaşık: Barspoon
continuum Uzun saplı süpürge: Push broom
Uziletişim: Telecommunication Uzun saplı tencere: Saucepan
Uzman: Expert; Specialist; Master Uzun sivri diş: Tusk
Uzman gözetleç/mikroskop: Dedicated Uzun sülfat kabarcığı (cam): Elongated
microscope saltcake seed
Uzmanlaşma: Specialization Uzun süreli: Long-term
Uzmanlık: Speciality Uzun süreli çekim (foto): Time exposure
Uzmanlık dalı: Speciality Uzun süreli dağlama: Long-term etching
Uzölçüm: Telemetry Uzun süreli duruş (y. fırın): Blow-out
Uzun: Long; Tall Uzun süren kasınç (tıp): Tonus
Uzun avara gönderi (den.): Barge pole Uzun şort: Bermuda shorts
Uzun bardak: Long drink Uzun talaş: Continuous chip
Uzun boylu: Tall Uzun ton (=1016kg): Long ton
Uzun boyunlu (cam): Long neck Uzun tozluk: Gambago; (giysi)
Uzun boyunlu şişe: Matrass (=Mattrass) Spatterdash
Uzun cam: Slow-settling glass (=Long Uzun ürün haddeleri: Long product mills;
glass); Long glass Long product rolling mills
Uzun cam elyafı: Long glass fibre Uzun ürünler (metal): Long products
Uzun cam lifi: Silk (Long glass fibre) Uzun yalazlı kömür: Free burning coal
Uzun çelik ürünler: Long steel products Uzun yara: Slashing
Uzun çizme: Jackboot Uzun yassı sepet: Flasket
Uzun dalgaboylu ışınım: Soft radiation Uzun yay: Longbow
Uzun davul: Tambourine Uzun yön: Longitudinal direction
Uzun delik: Slot Uzun yular: Longe
Uzun eldiven: Gauntlet Uzun zincirli molekül: Long chain
Uzun erim: Long range molecule
711
Uzunca
Uzunca: Oblong
Uzunçalar: Longplayer
Uzunkanatlı menteşe: Strap-hinge
Uzunluğuna: Longitudinal; Lengthwise
Uzunluk: Length; (çoğuz) Extended
length; (kadem türü) Footage
Uzuv: Limb; (tıp) Organ
Uzuv kesme (ameliyat): Amputation
Uzuv uzaklaştırması (tıp): Abdution
Uzviyet: Organism
712
Ü
Ücret: Salary; Earning; Pay; Fee; Wage Üç boyutlu mikroskop: Stereomicroscope
Ücret maliyetleri: Wage costs Üç boyutlu mikroskopi: Stereomicroscopy
Ücretsiz: Unpaid Üç boyutlu örgü: Three-dimensional
Ücretsiz izin: Leave without pay (lwop) knitting
Üç: Three Üç boyutlu örme: Three-dimensional
Üç asitli (kim.): Triacid weaving
Üç aşamalı lamba: Three-way bulb Üç boyutlu resim: Hologram
Üç atomlu (molekül): Triatomic Üç boyutlu resim oluşturma: Holography
Üç başlı kas (tıp): Triceps Üç boyutlu röntgen resmi:
Stereoradiograph
Üç bazlı: Tribasic
Üç boyutlu röntgen resmi çekme:
Üç biçimli: Trimorph Stereoradiography
Üç biçimlilik: Trimorphism Üç boyutlu tane büyüklüğü: Spatial grain
Üç bileşenli evre çizgesi: Ternary phase size
diagramme Üç boyutlu uzay: Euclidean space
Üç boyutlama: Stereology
Üç boyutluluk: Tridimensionality
Üç boyutlu: Three-dimensional;
Üç bölgeli bileşikler: Ternary compounds
Tridimensional; Trimetric; Spatial
Üç bölmeli: Triform
Üç boyutlu ağ: Three-dimensional
network Üç bölümlü: Trinary
Üç boyutlu atom sondası: Three- Üç çatallı zıpkın: Trident
dimensional atom probe (3-DAP) Üç çeneli ayna (mak.): Three-jaw chuck
Üç boyutlu çatkılama: Three-dimensional Üç çentikli: Tricuspic
reconstruction Üç çevrimli: Tricyclic
Üç boyutlu çizge: Stereogram; Üç çeyrek: Three-quarter
Stereography
Üç çeyrek sert (demirdışı alaşımlar):
Üç boyutlu görüntü: Diorama; Three-quarter hard
Stereogram
Üç çeyrek tuğla: Three-quarter brick
Üç boyutlu görüntü bilimi: Stereoscopy
Üç çıkışlı aygıtlar: Three-terminal devices
Üç boyutlu görüntü için numune tutucu:
Stereoscopic specimen holder Üç çizgili: Trilinear
Üç boyutlu görüntü yapma: Stereograph Üç damla beslemesi (cam): Triple gob
feeding
Üç boyutlu gösterici: Stereoviewer
Üç damla süreci (cam): Triple-cavity
Üç boyutlu gözetleç: Stereomicroscope process; Triple-gob process
Üç boyutlu içyapı fotoğrafı: Stereoscopic Üç damla yöntemi (cam): Triple gobbing
micrograph
Üç değerlikli: Tervalent
Üç boyutlu izdüşüm: Trimetric projection
Üç değerlikli (kim.): Triad; Trivalent
Üç boyutlu karıştırıcık: Three-dimesional
micromixer Üç değerliklilik: Tervalence; Tervalency
Üç boyutlu kuvvet alanı: Three- Üç değerliklilik (kim.): Trivalance;
dimensional force field Trivalency
Üç boyutlu kuvvet alanlı görünge Üç değişkenli denge: Tervarient
ölçümü: Three-dimensional force field equilibrium
spectroscopy Üç dilimli: Tripartite
Üç dişli Üç yüzlü
Üç dişli: Tridentate Üç köşeli: Triangler; Trigonal; Three-
Üç durumlu molekül anahtarı: Three- cornered
state molecular switch Üç kristalli (büneral): Triamorph
Üç düzlemli (biçim): Trihedron Üç mercekli: Trinocular
Üç düzlemli (geo): Trihedral Üç mercekli gözlemleme kafası:
Üç düzlemli açı: Trihedral angle Trinocular viewing head
Üç eğik eksenli: Triclinic Üç metalli anhidridler: Trimetallic
anhydrides
Üç eksenli: Triaxial
Üç misli: Treble; Trine
Üç eksenli basma: Triaxial compression
Üç mm’lik pencere camı: Demi-double
Üç eksenli germe: Triaxial tension strength window glass
Üç eksenli ivmeölçer: Three-axis Üç moleküllü: Termolecular; Trimolecular
accelerometer
Üç moleküllü tepkimeler: Termolecular
Üç elektrotlu mercek (e.m.): Einzel lens reactions
Üç etilamin: Triethylamine Üç noktadan eğme: Three-point bending
Üç evreli: Three-phase Üç odaklı: Trifocal
Üç evreli denge çizgesi: Three-phase Üç oksit (kim.): Trioxide
equilibrium diagramme
Üç örütlü (örütbilim): Trimorph;
Üç evreli tepkimeler: Three-phase Triamorph
reactions Üç örütlülük (örütbilim): Trimorphism
Üç fazlı (elekt.): Three-phase Üç parçalı: Tripartite; Tripart; (giysi)
Üç foton uyarımı: Three photon excitation Three-piece
Üç gözlü ilmik: Prolonge knot Üç potalı kalaylama: Three pot tinning
Üç ışınlı: Triradiated Üç renk içeren: Trichromatic
Üç ikiz sinir (tıp): Trigeminal nerve Üç renk kullanımı (baskı): Trichromatism
Üç ikiz sinir ağrısı: Trigeminal neuralgia Üç renkli: Tricoloured; Three-colour
Üç ikiz sinire ilişkin (tıp): Trigeminal Üç renkli (baskı): Trichromatic
Üç kapakçık (kalp) (tıp): Tricuspic valve Üç renkli basma yöntemi: Three-colour
Üç kat: Treble; Trine; Threefold process
Üç kat kromozomlu (tıp): Triploid Üç renklilenme: Trichroism
Üç kat olma: Triplicity Üç renklilik: Trichromatism
Üç katlı: Three-ply Üç sıralı: Triserial
Üç katmanlı bakışımlı levha: Three-layer Üç suiçeren: Trihydrate
symmetric plate Üç tekerlekli bisiklet: Tricycle
Üç kenarlı: Tricornered; Trilateral Üç tekerlekli iniş takımı: Tricycle landing
Üç kez: Threefold; Thrice gear
Üç klorlu: Trichloride Üç tekerlekli taşıt: Three-wheeler
Üç klorürlü fenoksiasetik asit: Üç tekneli kayık: Trimaran
Trichlorophenoxyacetic acid Üç uçlu: Tricuspic; Tridentate
Üç klorürlü sirke asidi: Trichloroacetic Üç vurulu (tıp): Trichrotic
acid Üç yanlı: Trilateral
Üç kopya çıkarma: Triplication Üç yüzlü: Trihedron; Trihedral
714
Üçalkilli fosfat Üfleme beki (cam şişirme)
Üçalkilli fosfat: Trialkyl phosphate Üçlü hadde: Three-high mill
Üçayak (foto): Tripod Üçlü hidrat: Trihydrate
Üçayak dikme: Derrick Üçlü kalıp: Triple-cavity mould
Üçayaklı parlatıcı: Tripod polisher Üçlü kolayerir: Ternary eutectic
Üçbrommetanol: Tribromomethanol Üçlü kolayerirsi: Ternary eutectoid
Üçe ayırma: Trisection; Trifurcation Üçlü mullit: Ternary mullite
Üçe bölme: Trifurcation; Trisection Üçlü nokta (içyapı taneleri): Triple point
Üçe bölünme: Trichotomy Üçlü ötektik: Ternary eutectic
Üçetilen glikol: Triethylene glycol Üçlü ötektoid: Ternary eutectoid
Üçetilli aluminyum: Triethyl aluminium Üçlü parçalanma (atom): Ternary fission
Üçgen (geo.): Triangle Üçterimli (mat): Trinomial
Üçgen bağlantı: Delta connection Üçüncü: Tertiary; Third
Üçgen bayrak: Burgee; Pennant Üçüncü pişirme: Third firing
Üçgen kesitli: Triquetrous Üçüncü renk: Tertiary colour
Üçgen mumluk: Hearse Üçüncü sınıf beşli denge: Class - III
Üçgenleme: Triangulation quinary equilibrium
Üçgensel: Triangler; Trigonal Üçüncü sınıf dörtlü denge: Class - III
Üçkalsyum fosfat: Tricalcium phosphate quaternary equilibrium
(TCP) Üçüncü sınıf üçlü denge: Class - III
Üçkloretilen: Trichloroethylene ternary equilibrium
Üçklorür (kim.): Trichloride Üçüncü uyumlu foton mikroskopisi:
Third harmonic microscopy
Üçlem: Triplet
Üçüncül: Tertiary
Üçlem durumu: Triplet state
Üçleme: Triplication Üçüncül amid çoğuzu: Tertiary amide
polymer
Üçlenme: Trichotomy; Triplicity
Üçüncül sürünme: Tertiary creep
Üçlü: Ternary; Trinary; Triad
Üçüz: Triplet
Üçlü bağ: Triple bond
Üçüz bakışımlı: Trigonal
Üçlü benzeri dizge: Quasiternary system
Üfleç: Ventilator; Blower; Ventilating fan;
Üçlü benzeri kesiti: Quasiternary section Torch; Fan
Üçlü burgu ucu: Three way bit Üfleç (cam): Blow iron
Üçlü çizimler (denge çizgeleri): Ternary Üfleç kanatçığı: Fan blade
plots
Üfleç kayışı: Fan belt
Üçlü çoğuz: Terpolymer
Üfleç motoru: Fan motor; Fan engine
Üçlü çoğuzlanma: Terpolymerization
Üfleçli kurşun fırını: Lead blast furnace
Üçlü dengeli evre çizgesi: Ternary
equilibrium phase diagramme Üfleme: Blow; Purging
Üçlü dizge: Ternary system Üfleme (cam): Blowing
Üçlü eğri (basınç-sıcaklık çizgesi): Triple Üfleme basıncı: Blow pressure
curve Üfleme başlığı: Blow head
Üçlü evre çizgesi: Ternary phase Üfleme beki (cam şişirme): Blowing
diagramme burner
715
Üfleme bileziği (cam) Üniversal yassıkütük haddesi
Üfleme bileziği (cam): Blowing ring Üflemeli maça yapımı: Core blowing
Üfleme borudan düz cam: Blown sheet Üflemeli sıkma döküm: Blow squeeze
Üfleme borusu: Blow iron; Blowpipe; casting
(cam) Blowing iron; (çelik) Lance; (y. Üflemeli süreçler: Blowing processes
fırın) Blow pipe Üflenerek ucu açılmış (cam): Blown out
Üfleme borusu kabarcıklanma dengesi Üflenmiş cama biçim verme: Making on
süreci: Lance bubbling equilibrium (LBE) a post
process Üfleyerek kurutma (sac): Blow- dry
Üfleme borusu kullanımı (çelik): Lancing Üfleyerek uç açma (cam): Blowing out
Üfleme borusu oksijeni (çelik): Lance Üfürme cam: Blown glass
oxygen Üfürme düz cam: Cylinder glass
Üfleme borusu soğutma dizgesi: Lance Üfürme zar sıkması: Blown-film extrusion
cooling system Üfürme zar süreci: Blown-film process
Üfleme borusu tutucuları: Lance - holders Üfürüm (tıp): Bruit
Üfleme borusu yönlendireci (çelik): Üğüntü: Sawdust; Ramentum
Lance manipulator
Üleşim: Partition
Üfleme borusunda cama şekil verme:
Üleşim işlevi: Partition function
Making on blow pipe
Üleşke: Fraction
Üfleme cam: Blow glass; Blown glass
Ülser: Ulcer
Üfleme cam eşya: Blown glassware
Ülsere dönüştüren (tıp): Ulcerative
Üfleme çatlağı: Pressure check
Ülserimsi: Ulcerous
Üfleme düz cam: Crown glass
Ülserleşme (tıp): Ulceration
Üfleme gazı: Purging gas Ülserleştiren (tıp): Ulcerogenic
Üfleme hacmi: Blast volume Ülserli: Ulcerous
Üfleme havası hattı (cam): Blow air line Ümüş: Muck
Üfleme havası kurutma: Air-drying Üniforma: Uniform
Üfleme havası önısıtıcısı: Blast preheater Ünite (ecz.): Unit
Üfleme havası önısıtması: Blast air Üniversal dövme tezgahı: Universal
preheating forging mill
Üfleme hızı: Rate of injection Üniversal hadde: Universal mill
Üfleme işlemi: Blowing operation Üniversal hadde: Universal rolling mill
Üfleme izi: Checker pattern (=Universal mill)
Üfleme kalıbı: Blow mould Üniversal kalın sac haddesi: Universal
plate mill
Üfleme memesi: Blast nozzle
Üniversal kavrama: Universal coupling
Üfleme plakası: Blow plate
Üniversal kiriş haddesi: Universal beam
Üfleme sap (cam): Hollow stem; Straw mill
stem
Üniversal mafsal (mak.): Universal joint
Üfleme sonrası (oksijen): Afterblow Üniversal pense: Combination pliers
Üfleme süresi: Blow time Üniversal profil haddesi: Gray mill
Üfleme tuğlası: Tuyere brick Üniversal rende: Bullnose pilers
Üflemeli biçimleme: Blow forming Üniversal yassıkütük haddesi: Universal
Üflemeli kalıplama: Blow molding slabbing mill
716
Üniversite Ürün
Üniversite: University Üretim dezgesi: Production system
Üniversite öğrencisi: Undergraduate Üretim hattı: Production line
Üniversite yerleşkesi: University campus Üretim hızı: Production rate
Üre: Urea Üretim koşulları: Production conditions
Üre formaldehid: Urea formaldehyde; Üretim maliyetleri: Production costs
Methanol Üretim planlaması: Production planning
Üre formaldehit plastikleri: Urea Üretim resmi: Shop drawing; Production
formaldehyde plastics drawing
Üre formaldehit reçinesi: Urea- Üretim sığası: Production capacity
formaldehyde resin
Üretim sırasında inceleme: In-process
Üre oluşumu: Urea formation
inspection
Üre reçineleri: Urea resins
Üretim tasarlama: Production design
Üre sarısı: Xanthine
Üretim ve taşıma kırığı (cam): Handling
Üreaz: Urease breakage
Üre-formaldehit yapıştırıcı: Urea- Üretim verimliliği: Production efficiency
formaldehyde adhesive
Üretim yönetimi: Production
Üreido kökü: Ureido group
management
Üreit: Ureide
Üretim yöntemleri: Production methods
Üreme: Biogenesis
Üretimde çubuk ölçümü: In-line bar
Üremi (tıp): Uremia measurament
Üremsel: Biogenetical Üretimde düzleme: In-line straightening
Üresel: Uric
Üretimde haddeleme: In-line rolling
Üretan (kim): Urethane
Üretimde vakumlu torbalı süzgeç: In-line
Üretan akrilat: Urethane-acrylate vacuum bag filter
Üretan elastomeri: Urethane elastomer Üretken: Productive
Üretan katı köpükleri: Urethane rigid Üretken doku (tıp): Histogen
foam
Üretken olmayan: Unproductive;
Üretan köpükleri: Urethane foams
Nonproductive
Üretan plastikleri: Urethane plastics
Üretken tepkimeç: Breeder reactor
Üretan reçineleri: Urethane resins
Üretkenlik: Productivity
Üretan süngerleri: Urethane rigid foam;
Urethane foams Üretra (tıp): Urethra
Üreteç: Generator Üreyen: Biogenic
Üreteç gazı: Generator gas Üreylen kökü: Ureylene group
Üretici göze (tıp): Matrix1 Ürik (tıp): Uric; Uric acid
Üretici renk: Complementary colour Ürkme: Alarm
Üretik alumina: Manufactured alumina Ürküntü: Panic
Üretik eşya: Manufactured goods Ürküntü şaşkınlığı: Panic attack
Üretim: Production; Culture Üroloji: Urology
Üretim artığı hurda: New scrap Üroskopi (tıp): Uroscopy (=Urinoscopy)
Üretim çizelgesi (çelik): Tonnage chart Ürperme: Trepidation
Üretim denetimi: Production control Ürün: Product; Yield; Throughput
717
Ürün geliştirme Üstel soğur(ul)ma
Ürün geliştirme: Product development Üst ıslah sıcaklığı (cam): Upper annealing
Ürün karışımı: Product mix temperature
Ürün mimarisi: Product architecture Üst kalınlık kısıtı (haddeleme): Upper
thickness limit (UCL)
Ürün niceliği: Product quantity; Product
quality Üst kalıp: Mould cover (=Cover die)
Ürün oylumu: Product volume Üst kaplama: Cover coat
Ürün ömrü: Product life Üst karın bölgesi (tıp): Hypochondrium
Ürün şartnamesi: Product specification Üst kat: Upstairs
Ürün tasarımı: Product design Üst katman sertliği: Skin hardness
Ürün yerleştirimi: Product layout Üst mercek (TEM): Top lens
Üs: Index Üst merdane: Top roll
Üst: Top; Upper Üst örtü: Cover coat
Üst (Bragg denklemi): Order (n) Üst sır: Overglaze
Üst (mat.): Exponent Üst sır süslemesi: Overglaze decoration
Üst akma noktası: Upper yield point Üst sıra yan blok (cam): Flux block
Üst beynit: Upper bainite Üst sıvı (kim): Supernatant liquid
Üst bırakıntı: Epitaxy Üst söve: Lintel
Üst birikim: Positive segregation Üst şartname kısıtı: Upper specification
limit (USL)
Üst bölge (sürekli döküm): Top zone
Üst taraf: Upside
Üst çekme dayancı: Ultimate tensile
strength; Ultimate strength Üst tavlama noktası: Upper annealing
point
Üst çekme gerilimi: Ultimate tensile stress
Üst tavlama sıcaklığı: Upper annealing
Üst çekmece: Top-drawer
temperature
Üst çıkıcı (döküm): Top riser
Üst yutak (tıp): Nasopharnynx
Üst damak (tıp): Soft palate
Üst yük: Peak load
Üst denetim kısıtı: Upper control limit
Üst yüzey: Upside
Üst derece (döküm): Cope
Üst yüzey kuvveti (sıvı): Meniscus force
Üst dönüşül çözelti sıcaklığı: Upper
Üst yüzey pürüzlülüğü (kaplama): Shell
critical solution temperature
Üst yüzeyi hilalsi sıvı sütunu: Meniscus
Üst dönüşül sıcaklık: Upper critical
temperature Üst-alt süreci (Cu-Ni ayırma): Top and
bottom process
Üst dönüşüm sıcaklığı: Upper
transformation temperature Üstbırakım: Epitaxy
Üst eşiz: Metamer Üstbırakımlı büyüme: Epitaxial growth
Üst eşizli: Metameric Üstderi: Scarfskin; Epidermis
Üst eşizlik: Metamerisim Üstdüzey: Advanced
Üst ezme (hadde): Overdraft; Üstel (mat.): Exponential
Overdraught) Üstel dağılım: Exponential distribution
Üst güverte: Spar deck Üstel denklem: Exponential equation
Üst ısıl değer: Gross calorific value Üstel işlev: Exponential function
Üst ıslah noktası (cam): Upper annealing Üstel soğur(ul)ma: Exponential
point absorption
718
Üstel yokolum Üzengi kemiğine ilişkin (tıp)
Üstel yokolum: Exponential decay Üstüniletimli nicem girişim aygıtı:
Üstelöncesi değişmezi (Arrhenius Superconducting quantum interference
denklemi): Preexponential constant device (SQUID)
Üstlenme: Undertaking Üstüniletken (gereç): Superconductor
Üstten aydınlatıcı: Epi-illuminator Üstüniletken mıknatıs: Superconducting
magnet
Üstten aydınlatma: Epi-illumination
Üstüniletkenlik: Superconductivity
Üstten aydınlatmalı nesnel mercek: Epi-
Üstünörgü: Superlattice
objective
Üstünplastisite: Superplasticity
Üstten doldurmalı kireç ocağı: Shaft lime
kiln Üstüntunçlar (Al-Mn pirinçleri): Super
bronzes
Üstten florışımalı mikroskop:
Epifluorescence microscope Üstünyoğruk: Superplastic
Üstten giriş tutucusu (TEM): Top-entry Üstünyoğruk biçimleme: Superplastic
holder forming
Üstten taşıntı yöntemi (cam temizleme): Üstünyoğruk davranım: Superplastic
Overflow process behaviour
Üstü açık depo: Yard Üstünyoğruk seramikler: Superplastic
ceramics
Üstü açık iki tekerlekli araba: Tilbury
Üstünyoğrukluk: Superplasticity
Üstü açılır araba: Landau
Üstüpü: Oakum
Üstübeç: Ceruse; White lead; Ultra;
Predominant Üstüste binme: Imbrication
Üstünalaşım anayapılı karmalar: Üstüste binmiş: Imbricated
Superalloy-matrix composites Üstüste fotoğraf çekme (hata): Double
exposure
Üstünalaşımlar (Cr,Ni,Ti-Fe): Superalloys
Üstyapı: Superstructure
Üstünaşındırıcılar: Superabrasives
Üşek: Electrode
Üstünaşındırıcılı taşlama çarkları:
Superabrasive grinding wheels Ütü istemeyen: Drip-dry
Üstünçözelti: Extra solution Ütüleme: Ironing
Üstünçözünüm: Superresolution Ütüleme haddesi: Temper mill
Üstündizil mıknatıs: Superparamagnet Ütülenmemiş çamaşır: Dry wash
Üstüne uydurma: Bevelling Ütüsüz (giysi): Wash-and-wear
Üstüneritken: Superflux Üvea: Uvea
Üstüneritken katımlı: Superfluxed Üvendire: Gad
Üstüneritkenli: Superfluxed Üvey: Half-blood
Üstünesnek saçılım: Superelastic Üveylik: Half bloodedness
scattering Üvez asidi: Sorbic acid
Üstünhonlama: Superfinishing Üzengi: Stirrup
Üstünileten (eylem): Superconducting Üzengi kayışı: Stirrup leather; Stirrup
Üstüniletim: Superconduction strap
Üzengi kemiği (orta kulak): Stapes
Üstüniletimli mıknatıs erke depolama
dizgesi: Superconducting magnetic energy Üzengi kemiği (tıp): Stirrup bone
storage system (SMES) Üzengi kemiğine ilişkin (tıp): Stapedial
719
Üzeri dekorlu cam
720
V
V kaplaması (bir dalgaboyunu Vakumda buharlaştırma: Vacuum
yansıtmayan kaplama): V coating evaporation
V kesitli kalıp: V-die Vakumda damıtım: Vacuum distillation
Vagon: Car; Railcar; Wagon Vakumda dondurup kurutma:
Vagon çeki çubuğu: Drawbar Lyophilization
Vagon çekici (demiryolu): Car haul Vakumda döküm: Vacuum casting
Vagon gemisi: Sea train Vakumda endüklemli eritme: Vacuum
induction melting
Vajina (tıp): Vagina
Vakumda eritme: Vacuum melting;
Vakıf: Foundation Vacuum fusion
Vaktinde: Timely Vakumda florışıl görüntü: Vacuum
Vakum: Vacuum fluorescence display (VDF)
Vakum destekli reçine püskürtme süreci: Vakumda gaz giderme: Vacuum degassing
Vacuum assisted resin injection process Vakumda gaz giderme birimi: Vacuum
Vakum fırını: Vacuum furnace degassing unit
Vakum freni: Booster brake Vakumda ısıl işlem: Vacuum heat
Vakum gresi: Vacuum grease treatment
Vakum haznesi: Vacuum chamber; Vakumda işlem: Vacuum treatment
Vacuum tank Vakumda kadmiyum örtme: Cadmium
Vakum işlemi uygulanmış çelik: Vacuum vacuum coating
treated steel Vakumda kadmiyum sülfatlı örtme:
Vakum katıyağı: Vacuum grease Cadmium sulphate vacuum coating
Vakum kilidi: Airlock Vakumda kalıplama: Vacuum moulding
Vakum körüğü: Vacuum bellows Vakumda kaplama: Vacuum coating
Vakum metalbilimi: Vacuum metallurgy Vakumda karbonat süreci: Vacuum
carbonate process
Vakum odası: Vacuum chamber; (cam)
Vacuum cabin Vakumda karbonlu oksijen giderme
(p.çelik): Vacuum-carbon deoxidation
Vakum oluşumu: Vacuum forming (VCD)
Vakum ölçümü: Vacuum measurement Vakumda kokil döküm: Vacuum
Vakum pompası: Vacuum pump permanent mould casting
Vakum sızması: Vacuum infiltration Vakumda krom kaplama: Chromium
Vakum tıkacı: Vacuum seal vacuum coating
Vakum torbası: Vacuum bag Vakumda kurutma: Vacuum drying
Vakum üfleme yöntemi (cam): Vacuum- Vakumda metal kaplama: Vacuum
and-blow process metallizing
Vakum yaratma: Vacuumization Vakumda metal kaplama (cam): Vacuum
coating
Vakumda argonlu karbonsuzlaştırma:
Vacuum argon decarburization (VAD) Vakumda oksijen giderme: Vacuum
deoxidation
Vakumda arıtma: Vacuum refining
Vakumda oksijenle karbonsuzlaştırma:
Vakumda arkla yeniden eritme: Vacuum Vacuum oxygen decarburization (VOD)
arc remelting (VAR)
Vakumda oksijenle karbonsuzlaştırma
Vakumda bırakım: Vacuum deposition fırını: Vacuum oxygen decarburization
Vakumda biçimleme: Vacuum forming (VOD) furnace
Vakumda paketleme Vanilin
Vakumda paketleme: Vacuum packing Van der Waals kuvvetleri: Van der Waals
Vakumda plazma püskürtme: Vacuum forces
plasma spraying (VPS) Van der Waals oylumu: Van der Waals
Vakumda sertleştirme: Vacuum Volume
hardening Van dyke kahverengisi: Van dyke brown
Vakumda sıcak baskılama: Vacuum hot Van Valkenburgh deneyi (cevherlerde W,
pressing (VHP) V, Ti, Mo belirleme): Van Valkenburgh
Vakumda tavlama: Vacuum annealing test
Vakumda torbalı kalıplama (plastikler): Vana: Valve; Stopcock
Vacuum bag moulding Vanadat: Vanadate
Vakumla potada gaz giderimi: Vacuum Vanadinit: Vanadinite
ladle degassing Vanadyum: Vanadium
Vakumla şişirme (cam): Vacuum blowing Vanadyum alaşımları: Vanadium alloys
Vakumlu besleme (cam): Suction feeding Vanadyum alaşımlı çelikler: Vanadium
Vakumlu fırın: Vacuum furnace alloyed steels
Vakumlu gaz giderici: Vacuum degasser Vanadyum asitli: Vanadic acid
Vakumlu hazne: Vacuum tank Vanadyum beşoksit: Vanadium pentoxide
Vakumlu kalıp (cam): Suction mould Vanadyum borür: Vanadium boride
Vakumlu süreç: Suction process Vanadyum bromür: Vanadium bromide
Vakumlu süzgeç: Vacuum filter Vanadyum cevherleri: Vanadium ores
Vakumlu süzgeçli tamburlar: Vacuum Vanadyum çubuğu: Vanadium rod
filter drums Vanadyum florürler: Vanadium fluorides
Vakumölçer: Vacuum gauge Vanadyum iyodür: Vanadium iodide
Vakum-üfleme yöntemi (cam): Suck-and Vanadyum karbür: Vanadium carbide
blow process Vanadyum klorürler: Vanadium chlorides
Valentinit (antimuan minerali): Vanadyum nitrür: Vanadium nitride
Valentinite Vanadyum oksitler: Vanadium oxides
Valf: Valve Vanadyum oksiüçklorür: Vanadium
Valf çelikleri: Valve steels oxytrichloride
Valf yayı: Valve spring Vanadyum silisid: Vanadium silicide
Valf yayı teli: Valve spring wire Vanadyum talaşı: Vanadium turnings
Valf yuvası: Valve seat Vanadyum tanecikleri: Vanadium
Valflı: Valved; Valvate granules
Valfsız: Valveless Vanadyum tozu: Vanadium powder
Valin: Valine Vanadyum varağı: Vanadium foil
Valiz: Handbag; Valise; Suitcase Vanadyumlu (+2): Vanadous
Van Arkel süreci: Van Arkel process Vanadyumlu (+3): Vanadic
Van de Graaf üreteci: Van de Graaf Vanadyumlu çelikler: Vanadium steels
generator Vanadyumlu kalay sarısı: Vanadium tin-
Van der Waals bağı: Van der Waals bond yellow
Van der Waals denklemi: Van der Waals Vanadyumlu tunçlar: Vanadium bronzes
equation Vanilin: Vanillin
722
Vanilya Veratrin (kim.)
Vanilya: Vanilla Vat (güç birimi): Watt
Van’t Hoff denklemi: Van’t Hoff equation Vatmetre: Wattmeter
Van’t Hoff kuralı: Van’t Hoff ’s principle Vat-saat: Watt-hour
Van’t Hoff ’un eşoylum eğrisi: Van’t Hoff ’s Vatsız akım: Wattless current
isochore Vavelit: Wavellite
Van’t Hoff ’un eşsıcaklık eğrisi: Van’t Vazelin: Petrolatum; Petroleum jelly;
Hoff ’s isotherm Vaseline
Vantilatör: Ventilating fan Vazgeçilemez: Unexpendable
Vantuz: Cupping glass; Cumping glass Vazo biçiminde: Vasiform
Vapur: Boat; Ship fever; Steamer; V-birikinti: V-segregate
Steamship
V-çentiği: V-notch
Vapur bağlantılı tren: Boat train
V-çentikli Charpy denemesi: V-notch
Var: Available charpy testing
Varak: Foil V-çentikli Charpy deneyi: V-notch charpy
Varakcılık: Goldbeating test
Vardiya: Shift V-çentikli çarpma deneyi: V-notch
Varfarin: Warefarin impact test
Vargel bıçkı: Reciprocating saw V-çentikli çarpma tokluğu: V-notch
Vargel testere: Hacksaw; Reciprocating impact toughness
saw V-çentikli tokluk: V-notch toughness
Vargel testere bıçağı: Hacksaw blade V-dişlisi: Herringbone gear
Vargel tezgahı: Shaper Veba (tıp): Plague; Pestilence
Vargı: Conclusion Veba bölgesi: Plague spot
Varil: Butt; Keg; Cask; Barrel Veba getiren (tıp): Pestilential
Varis (tıp): Varicosis; Varix Vectra reçineleri: Vectra resins
Varis ameliyatı (tıp): Varicotomy Vectran elyafı: Vectran fibre
Varisit: Variscite Vectran lifi: Vectran fibre
Varisli (tıp): Varicellate; Varicose Vegard yasası (örütbilim): Vegard’s law
Varistor: Varistor Vektör çözümlemesi: Vector analysis
Varlık: Property; Wealth Vektörler hesabı: Calculus ofVectors
Varolan gerilim: Inherent stress Velo-süreci (cam): Vello-process
Varoli köprüsü (beyin): PonsVarolii Velur: Velure
Varsayım: Hypothesis Venedik beyazı: Venetian white
Varsayımlı: Hypothetical Venedik kırmızısı: Venetian red
Varsıl atmosfer: Rich atmosphere Venedik sandalı: Gondola
Varsıl fırın atmosferi: Rich furnace Venturi borusu: Venturi tube; Venturi
atmosphere pipe
Varyoz: Sledge hammer Venturi etkisi (perdeleme): Venturi effect
Vasat: Mean Venturi yıkayıcı (gaz): Venturi washer;
Vasıf: Qualification Venturi scrubber
Vasıta: Vehicle Veratrin (kim.): Veratrin(e)
723
Verem (tıp) Vickers sertlikölçeri
Verem (tıp): Tuberculosis; White plague; Verimlilik: Productivity
Phthisis Verimsiz: Inefficient; Unproductive
Verem dutu (tıp): Yaws Verimsizlik: Inefficiency
Vereme ilişkin: Tubercular; Tuberculate Veriş: Delivery1
Veremli: Phtisic; Tubercular; Tuberculate; Verit: Dose; (ecz.) Dosage
(tıp) Tuberculous Vermikulit: Vermiculate; Vermiculite
Verev (kumaş): Bias Vermiyon: Red sulphide of mercury
Verev ek: Bevelled joint Vernik: Gloss; Varnish; Glaze; Lacquer
Vergi: Tax Vernikleme: Lacquering
Vergi iadesi: Tax return Vernikli: Varnished; Lacquered
Vergi indirimi: Tax deduction Verniksiz: Unvarnished
Vergi kaybı: Tax loss Verniye: Caliper
Vergi muafiyeti: Tax exemption Vestiyer: Wardrobe
Vergi mükellefi: Tax payer Vestonit: Westonite
Vergi mükellefiyeti: Tax liability Veter: Tendon
Vergi oranı: Tax rate Veter (tıp): Sinew
Vergi ödeyen: Tax payer Vezüvanit: Vesuvianite
Vergi pulu: Tax stamp Vibratör: Vibrator
Vergiden muaf: Tax-free Vickers elmas piramit sertliği: Vickers
Vergilendirme: Taxation diamond pyramid hardness
Vergisiz: Tax-free Vickers elmas piramit sertlikölçeri:
Vergiye tabi: Taxable Vickers diamond pyramid hardness tester
Veri: Datum Vickers incesertliği: Vickers
microhardness
Veri bankası: Data bank
Vickers incesertlik deneyi: Vickers
Veri değerlendirme: Data evaluation microhardness test
Veri depolama: Data storage Vickers incesertlikölçeri: Vickers
Veri işleme: Data processing microhardness tester
Veri işleme dizgesi: Data processing Vickers mikrosertliği: Vickers
system microhardness
Veri noktaları: Datum points; Gagemarks Vickers piramit sayısı: Vickers pyramid
Veri tabanı: Data base; Database number
Veri tabanı yönetim dizgeleri: Database Vickers sertliği: Vickers hardness (HV)
management systems Vickers sertlik deneyi: Vickers hardness
Verici: Transmitter test
Verici: Broadcasting transmitter Vickers sertlik ölçeği: Vickers hardness
scale
Verici kazan: Feed boiler
Vickers sertlik ölçümü: Vickers hardness
Verici kırıcı: Feed crusher
measurement
Verilebilir neden: Assignable cause
Vickers sertlik sayısı: Vickers hardness
Veriler: Data number (HVN)
Verim: Output; (kimya) Yield Vickers sertlikölçeri: Vickers hardness
Verimli: Efficient; Productive; Efficiency tester
724
Vida Vinil çoğuzları
Vida: Screw Video kamerası: Video camera
Vida açma: Hobbing Video kaseti: Video casette
Vida adımı: Screw pitch Video kaseti göstericisi: Video casette
Vida başı yuvası: Countersink player
Vida çıkarma: Unscrewing Video kaseti kaydedicisi: Video casette
recorder
Vida dişi: Screw thread (=Screw tooth);
(şişe) Thread Video kaydedici: Video recorder
Vida dişi frezesi: Screw milling cutter Video mikroskopisi: Video microscopy
Vida elevatör: Screw elevator Video oyunu: Video game
Vida freze tezgahı: Screw milling machine Video şeridi: Videotape
Vida hatve mastarı: Screw gauge Vidicon boru (video,TV.): Vidicon ™ tube
Vida hatvesi: Screw pitch Vilemit: Willemite
Vida kılavuzu: Hob; Screw tap Vilüs (tıp): Villus
Vida lokması: Charser; Screw tap and Vilüs biçimli: Villiform
stock Vilüslü: Villose
Vida makinası: Screw machine Vinç: Wiuch; Winch; Crane; Hoisting
Vida pulu: Screw ferrule crane; Hoisting machine; Hoist
Vida salma: Binding Vinç bomu: Crane boom
Vida sökücü: Screw extractor Vinç çengeli: Crane hook
Vida tarağı: Screwthreaded gauge Vinç çubuğu: Capstan bar
Vidalama (hadde): Screwdown Vinç halatı: Winch rope
Vidalama ayarlayıcı: Screwdown position Vinç kablosu: Hoisting cable
regulator Vinç kavracı: Grab
Vidalı basgaç: Screw pres Vinç kepçesi: Grab
Vidalı çivi: Screw nail Vinç kıskacı: Lifting tongs
Vidalı dayak: Screw dolly Vinç kolu: Gibbet
Vidalı halka: Screw eye Vinç köprüsü arabası: Trolley
Vidalı kafa (şişe): Threaded finish Vinç makarası: Gin block
Vidalı kaldırgaç: Jackscrew Vinç potası: Crane ladle
Vidalı kama: Screw wedge Vinç rayı: Crane rail
Vidalı kanca: Screw hook Vinç tamburu: Hoist drum
Vidalı kapak: Screw cap Vinç zinciri: Hoisting chain
Vidalı mikrometre: Screw micrometer Vinçle kaldırma: Hoisting
Vidalı mikrometreli gözmerceği Vinil: Vinyl
(mikroskop): Screw micrometer eyepiece Vinil alkol: Vinyl alcohol
Vidalı pres: Screw pres Vinil asetat: Vinyl acetate
Vidalı vana: Screw valve Vinil asetat plastikleri: Vinyl acetate
Vidalık çubuk: Screw stock plastics
Vidalık tel: Screw wire Vinil bileşikleri: Vinyl compounds
Video: Video Vinil çarşaflar: Vinyl sheets
Video borusu: Video tube Vinil çoğuzları: Vinyl polymers
725
Vinil esterleri Voksel (en küçük sayısal görüntü)
Vinil esterleri: Vinyl esters Viskoplastik: Viscoplastic
Vinil eterleri: Vinyl ethers Viskoplastisite: Viscoplasticity
Vinil fenolikler: Vinyl-phenolics Viskosite: Viscosity
Vinil klorür: Vinyl chloride Viskosite sayısı: Viscosity number
Vinil klorür plastikleri: Vinyl chloride Viskoz: Viscose
plastics Vişne çürüğü rengi: Maroon
Vinil klorür -vinil asetat plastikleri: Vişneçürüğü (renk): Carmine
Vinyl chloride-vinyl acetate (VC-VA)
Vitalyum™ (Cr+Co+Mo alaşımları):
plastics
Vitallium™
Vinil kökü: Vinyl group
Vitamin: Vitamin(e)
Vinil lateks: Vinyl latex
Vitamin fazlalığı (tıp): Hypervitaminosis
Vinil metakrilat: Vinyl methacrylate
Vitamin verme: Vitaminization
Vinil polimerleri: Vinyl polymers
Vitelin: Vitellin
Vinil reçinesi: Vinyl resin
Viterit: Witherite
Vinilasetilen: Vinylacetylene
Vites kolu: Gearshift; Gear lever; Gear
Vinilidin florür eşçoğuzu: Vinylidene shift
fluoride copolymer
Vites kutusu: Gearbox; Gear box; Gearbox
Vinilidin klorür: Vinylidene chloride
Vitray: Leaded glass
Vinilidin klorür plastikleri: Vinylidene
Vitreosil™ (silika türü): Vitreosil™
chloride plastics
Vitrin: Glass-case; Shopwindow
Vinilidin kökü: Vinylidene group
Vitrin camı: Glass for shop windows
Vinilli polisilan: Vinylic polysilane
Vitrin düzenleme: Window dressing
Vinilpridin eşçoğuzu: Vinylpyridine
copolymer Vitrin mankeni: Dress-stand
Vinsan anjini (tıp): Trench mouth Vitriyol: Vitriol
(=Vincentis angine) Vitriyol pırıltısı: Vitriol ochre
Viomisin: Viomycin Vitriyolleştirme: Vitriolization
Viosterol (tıp): Viosterol Vivyanit: Vivianite
Viraj (hadde): Repeater Viyana kireci: Vienna lime
Virgül ( mercek bozukluğu): Coma Viyola: Viola
Virüs (tıp): Zyme; Virus Viyolonsel: Cello; Violencello
Virüs bilimi (tıp): Virology Vizite çağrısı: Sick call
Virüs bulaşı: Virosis Vizör: Visor
Virüs enfeksiyonu (tıp): Virosis V-kalıp: V-die
Virüs öldürücü ilaç: Viricide V-kanalı: V-groove
Virüs öldürücü ilaç: Virucida (=Viricide) V-kayışı: V-belt
Virüse ilişkin (tıp): Viral V-kayışı kasnağı: Sheave
Viski bardağı (türü) (cam): Old fashion V-kaynağı: V-weld
Viskoelastik: Viscoelastic V-motor: V-engine
Viskoelastik deformasyon: Viscoelastic Vogel-Fulcher bağıntısı: Vogel-Fulcher
deformation relation
Viskoelastisite: Viscoelasticity Voksel (en küçük sayısal görüntü): Voxel
726
Voksel geometrisi Volterra dislokasyonu
Voksel geometrisi: Voxel geometry Volframlı bakırlı metal anayapılı
Volan: Flywheel karmalar: Tungsten-copper metal-matrix-
composites
Volastonit: Wollastonite
Volframlı çelikler: Tungsten steels
Volbortit: Volborthite
Volframlı keski çeliği: Tungsten chisel
Volfram: Tungsten
steel
Volfram alaşımları: Tungsten alloys
Volframlı kromlu çelikler: Tungsten-
Volfram altıflorür: Tungsten hexafluoride chromium steels
Volfram altıklorür: Tungsten Volframlı sıcak iş çelikleri: Tungsten hot-
hexachloride work steels
Volfram asidi: Tungstic acid Volframlı yüksek hız çelikleri: Tungsten
Volfram birkarbür: Tungsten high-speed steels
monocarbide Volframlı yüksek hız takım çelikleri:
Volfram borür: Tungsten boride Tungsten high-speed tool steels
Volfram bromür: Tungsten bromide Volfram-renyum: Tungsten-rhenium
Volfram çubuğu: Tungsten rod Volkan külü: Ejecta
Volfram filamenti: Tungsten filament Volkan taşı (y.bil.): Lapillus-pilli
Volfram filamentli lâmba: Incandescent Volkanik: Pyroclastic; Volcanic; Igneous
lamp Volkanik cam: Perlite; Volcanic glass
Volfram karbür / kobalt (WC-Co): Volkanik cam ipliği: Pele’s hair
Tungsten carbide / cobalt Volkanik granit: Rhyolite
Volfram karbürleri: Tungsten carbides Volkanik kaya: Volcanic glass
Volfram klorürleri: Tungsten chlorides Volkanik kayaç: Phonolite; Igneous rock
Volfram lambası: Tungsten lamp Volkanik kristalli: Pyrocrystalline
Volfram oksit: Tungsten oxide Volkanik kül (çimento): Pozzuolana
Volfram pırıltısı: Wolfram ochre Volkanik magma: Igneous magma
Volfram silisid: Tungsten silicide Volkanik süngertaşı (hidrolik çimento):
Volfram soygaz kaynağı: Tungsten inert- Terras; Trass
gas(TIG) welding Volkanit: Ebonite
Volfram sülfür: Tungsten sulphide Volkanize kauçuk: Hard rubber
Volfram teli: Tungsten wire Volkmann kanalı (tıp): Volkmann’s canal
Volfram temelli yüksek hız çelikleri: Volt (gerilim birimi): Volt
Tungsten base high speed steels Volta çifti: Voltaic couple
Volfram tozu: Tungsten powder Volta gözesi: Voltaic cell
Volfram tuncu: Tungsten bronze Volta pili: Voltaic battery; Galvanic
Volfram uç: Tungsten tip battery; Voltaic pile
Volfram üçoksit: Tungstite; Tungsten Voltaj (elekt.): Voltage
trioxide Voltaj merkezleme (e.m.): Voltage
Volfram üretim süreci: Tungsten alignment
production process Voltametre: Voltameter
Volfram varak: Tungsten foil Voltamper: Volt-ampere (VA)
Volframit: Wolframite Volterra dislokasyonu: Volterra
Volframlı: Tungstic dislocation
727
Voltölçer-Amperölçer V-yivi
Voltölçer-Amperölçer: Voltammeter Vücut suyu: Body water
Von Mises akma kıstası: Von Mises Vücuttan ameliyatla parça çıkarılması
yielding criterion (tıp): Ablation
Von Mises etkin gerilimi: Von Mises Vürtzit: Wurtzite
effective stress Vürtzit yapısı: Wurtzite structure
Von Mises kıstası: Von Mises criterion Vüstit: Wustite
Vroman etkisi (tıp): Vroman effect Vycor camı: Vycor glass
V-silindirli motor (oto.): V-type-engine V-yivi: V-groove
V-takozu: V-block
Vulfenit: Wulfenite
Vulkanize etme: Vulcanization
Vur(ul)ma: Pounding
Vuran: Pulsant
Vurgulama devresi (elekt.): Accentuator
Vurma: Pulsing; Battering; Blow;
Percussion
Vurma (ışık): Impingement
Vurmalı delme: Percussion drilling
Vurtzilit (katı bitüm türü): Wurtzillite
Vurtzit: Wurtzite
Vuru: Stroke
Vuruntu (motor): Pinking (=Knocking)
Vuruntu Çarpma: Knock
Vuruntu önleyici bileşikler: Antiknock
compounds
Vuruntuönler (motor): Antiknock
Vuruntusuz (motor): Knockless
Vuruş: Knock; Beat; Strike; Stroke; Blow
Vuruş sayısı (biçimleme): Number of
strokes
Vuruşlu çalgı: Percussion instrument
Vuruşlu muayene (tıp): Percussion
Vücuda bağlanan sıvı borusu (tıp):
Cannula
Vücut (tıp): Body
Vücut bileşimi: Body composition
Vücut bölümlerinin adları (tıp):
Toponomy
Vücut rengi: Pigment colour
Vücut sıcaklığı düşük: Hypothermal
Vücut sıcaklığının düşürülmesi (tıp):
Hypothermia (=Hypothermy)
728
W
Waelz döner fırını (çinko): Waelz rotary Weiss değişmezleri: Weiss constants
kiln (=Molecular constants)
Waelz fırını (çinko): Waelz kiln Weldclad-tozaltı sert kaynak kaplama
Waelz maçası: Waelz core makinası: Weldclad-submerged cladding
machine
Waelz süreci (çinko): Waelz process
Welsh süreci (Cu): Welsh process
Wagner yaklaşımı: Wagner approximation
Wenstrom haddesi (yassı ürün):
Walden kuralı: Walden’s rule
Wenstrom mill
Wallner çizgileri (gevrek kırılma):
Wenzel yasası (çözünme): Wenzel’s law
Wallner lines
Werner kuramı: Werner’s theory
Walloon süreci (dövme demir): Walloon
process Weston gözesi: Weston cell
Walter etmenleri: Walter’s factors Wetherill çinko oksit süreci: Wetherill
zinc oxide process
Walterleme (parlatma): Walterisation
Wetherill mıknatıslı ayırıcısı: Wetheril
Walthal süreci (alümina): Walthal process
magnetic separator
Wankel motoru: Wankel engine
Wetherill süreci (ZnO): Wetherill process
Wanner yüksek sıcaklıkölçeri: Wanner
Wettangel süreci (Zn): Wettangel process
pyrometer
Wheatstone köprüsü (elekt.): Wheatstone
Washburn maçası: Washburn core
bridge
Washoe süreci: Washoe process
Wiberg-Soderfors süreci (sünger demir):
Wassermann deneyi (tıp): Wassermann Wiberg-Soderfors process
test
Widmanstatten ferrit: Widmanstatten
Wassermann tepkimesi (tıp): ferrite
Wassermann reaction
Widmanstatten yapı: Widmanstatten
Watts çözeltisi: Watts solution structure
Watts yunağı (nikel kaplama): Watts bath Wiedemann-Franz değişmezi (fiz.):
Weaton - Najarian çinko yoğunlacı: Wiedemann Franz constant
Weaton-Najarian zinc condenser Wiedemann-Franz-Lorenz yasası:
Weber (mıknatıs akı birimi): Weber Wiedemann-Franz-Lorentz law
Wedgewood (İngiliz çömleği): Wien süzgeci (e.mik): Wien filter
Wedgewood™ Wigner erki (örüt): Wigner energy
Weibel süreci (kaynak): Weibel process Wigner etkisi (ışınım): Wigner effect
Weibull çizgesi: Weibull graph Wilfley masası (madencilik): Wilfley table
Weibull dağılımı: Weibull distribution Williams besleyicisi (döküm): Williams
Weibull istatistiği: Weibull statistics riser
Weibull katsayısı: Weibull modulus Williamson moru: Williamson’s violet
Weibull kuramı: Weibull theory (weakest- Willputte fırınları (kok): Willputte ovens
link) Wilson sis odası: Wilson cloud chamber
Weibull modeli: Weibull model WLF bağıntısı: William-Handel-Ferry
Weibull sayılamı: Weibull statistics (WLF) relation
Woestyn kuralı (dışık özgül ısıları)
730
X
X ışınlaması: X-ırradiation X-ışınları fotoelektron spektroskopisi:
X ışınları yayma: X-ırradiation X-ray photoelectron spectroscopy (XPS)
(=Electron spectroscopy)
X-birimi (10e-11cm=10e-3Å): X-unit
X-ışınları girişimölçümü: X-ray
X-ekseni: X-axis
interferometry
X-ışınımı: X-radiation(X-ray radiation)
X-ışınları görüngegözlemi: X-ray
X-ışınları: Röntgen rays; X-rays spectroscopy
X-ışınları aygıtı: X-ray machine X-ışınları görüngegözleri: X-ray
X-ışınları belirgin görüngeleri: X-ray spectroscope
characteristic spectra X-ışınları görüngeleri: X-ray spectra
X-ışınları belirlemesi: X-ray X-ışınları görüngeölçeri: X-ray
determination spectrometer
X-ışınları bilgisayarlı tomografisi: X-ray X-ışınları görüngeölçümü: X-ray
computed tomography spectrometry (XRS)
X-ışınları borusu: X-ray tube X-ışınları haritalaması: X-ray mapping
X-ışınları çalışmaları: X-ray studies X-ışınları ışıksalımlı elektron
X-ışınları çözümlenmesi: X-ray analysis mikroskopisi: X-ray photoemission
electron microscopy
X-ışınları dalga dağılım çözümlemesi:
X-ışınları ince çözümlemesi: X-ray
X-ray W.D. analysis
microanalysis
X-ışınları denemesi: X-ray testing
X-ışınları ince resimlemesi:
X-ışınları deneyi: X-ray test Microradiography
X-ışınları döner anodu: X-ray rotating X-ışınları kaçış açısı: X-ray take-off angle
anode X-ışınları kalkanlaması: X-ray shielding
X-ışınları duyarlılığı: X-ray sensitivity X-ışınları kaynağı: X-ray source
X-ışınları erke dağılım çözümlemesi: X- X-ışınları kırınım verileri: X-ray
ray E.D. analysis diffraction data
X-ışınları erke dağılımlı görünge X-ışınları kırınım yeğinlikleri: X-ray
gösterimi: X-ray energy-dispersive diffraction intensities
spectroscopy X-ışınları kırınım yüzey betimi: X-ray
X-ışınları erke dağılımlı görüngeölçer: diffraction topography
X-ray energy-dispersive spectrometer X-ışınları kırınımı: Diffraction of x-rays;
X-ışınları florışıl deneyleri: X-ray X-ray diffraction (XRD)
fluorescence tests X-ışınları kırınımı belirlemesi: X-ray
X-ışınları florışıl görüngeölçümü: X-ray diffraction determination
fluorescence spectrometry (XRFS) X-ışınları kırınımölçeri: X-ray
X-ışınları florışıması mikroskobu: X-ray diffractometer
fluorescence microscope X-ışınları kolimatörü: X-ray collimator
X-ışınları florışıması: X-ray fluorescence X-ışınları koruyucu camı: X-ray shielding
X-ışınları fotoelektron çözümleme glass
yöntemi: X-ray photoelectron analysis X-ışınları mikroradyografisi: X-ray
technique microradiography
X-ışınları mikroskobu X-Y tablası (seramikler)
732
Y
Y alaşımı: Y alloy Yağ fışkırtmalı temizleme: Oil flushing
Y kromozomu: Y chromosome Yağ filmi (yataklar): Oil film
Yaba: Hayfork; Winnow Yağ gazı (%85H2+Karbonhidratlar): Oil
Yaban kaya: Xenolith gas
Yabancı: Extraneous; Foreign Yağ gibi: Unguinous
Yabancı bayrak: False colours Yağ giderme: Degreasing
Yabancı cisim: Foreign body Yağ gözesi: Fat cell
Yabancı cisim dev gözesi: Foreign body Yağ ibriği: Oilcan
giant cell (FBGC) Yağ içeren: Unguinous; Oleaginous
Yabancı cisim tepkimesi: Foreign reaction Yağ kabarcığı (tıp): Milium
Yabancı kırınım çizgileri: Extraneous Yağ karartması (çelik): Oil blackening
diffraction lines Yağ katmanı: Oil layer
Yabancı madde girmesi (cam): Yağ keçesi: Oil seal
Impression
Yağ kutusu: Oil box
Yabancı madde hasarı: Foreign object
Yağ lambası: Oil lamp
damage (FOD)
Yağ lekeleri (cam): Oil marks; Oil spots
Yad belirtim (asalak araştırma yöntemi):
Xenodiagnosis Yağ lekesi: Smear; Oil stain; Smudge;
(döküm) Oil shot
Yad biçim: Paramorph
Yağ lekesi deneyi: Oil stain test
Yad doku aşısı (tıp): Heterograft;
Xenograft Yağ memesi: Oil nipple
Yad doku aşısı (tıp): Xenograft Yağ oluşumu (tıp): Lipogenesis
Yad dokulu ameliyat (tıp): Heteroplasty Yağ parlaklığında: Oil bright
Yad kaya: Xenolith Yağ soğutucusu: Oil cooler
Yad kırınım (tıp): Anisometropia Yağ sürtünmeli yatak (mak.): Oil flooded
bearing
Yad oluşum (tıp): Heterotopia
Yağ süzgeci: Oil filter
Yad oluşumsal organ nakli (tıp):
Heterotopic transplant Yağ tabancası: Oil gun
Yadigar: Memento Yağ tankı: Oil tank
Yafta: Lable; Tag; Hangtag; Poster; Placard; Yağ teknesi (oto): Sump
Tab Yağ temelli: Oil-based
Yagi anteni (elektr): Yagi antenna Yağ tümörü (tıp): Fatty tumor
Yağ: Fat; Oil; Lipid Yağ uru: Fatty tumor; Lipoma
Yağ asitleri: Fatty acids Yağ varili: Oil barrel
Yağ ayrıştırıcı: Lipoclastic; Lipolytic Yağ ve ağartma deneyi (çatlak belirleme):
Yağ çeken: Oleophilic Oil and whiting test
Yağ çözenler: Solvent degreasers Yağ veren: Oleaginous
Yağ dokusu (tıp): Adipose tissue; Fatty Yağ yakıcı: Oil burner
tissue Yağ yakımlı: Oil firing
Yağ dolaşımı: Oil circulation Yağ yakıtlı: Oil firing
Yağ fıçısı: Oil barrel Yağ yakıtlı fırın: Oil firing furnace
Yağ yayınımlı pompa Yağlı kalıp (döküm)
Yağ yayınımlı pompa: Oil-diffusion pump Yağır: Saddle-gall
Yağ yumrusu (tıp): Atheroma Yağış çizgesi: Hyetograph
Yağ yunağı: Oil bath Yağış inceleme: Hyetography
Yağ yunağı dizgesi: Oil-bath system Yağış ölçme: Udometry
Yağ yüzermesi: Lipid adsorption Yağış ölçümü: Pluviometry
Yağ zarı: Oil film Yağışölçer: Pluviometer; Udometer
Yağda çözünür: Fatsoluble Yağışyazar (yağmur miktarını ölçen
Yağda marmenevişleme: Oil aygıt): Udograph
martempering Yağ-kum karıştırıcı: Rotoil mixer
Yağda marmenevişlenmiş: Oil Yağla kullanılan mercek: Oil-immersion
martempered lens; Immersion objective
Yağda marmenevişlenmiş çelik: Oil Yağla ovma: Embrocation
martempered steel Yağlama: Lubrication; Oiling
Yağda menevişleme: Oil tempering Yağlama (kaynak): Buttering
Yağda menevişlenmiş mekanik yay teli: Yağlama birimi: Oiling unit
Oil tempered mechanical spring wire Yağlama gresi: Lubricating grease
Yağda sertleş(tir)me: Oil hardening Yağlama katkıları: Lubricating additives
Yağda sertleş(tir)me ortamı: Yağlama pompası: Lubricating pump
Oil-hardening medium
Yağlama yağı (sıvı): Lubricating oil
Yağda sertleş(tir)me yağları:
Oil-hardening oils Yağlanmamış: Unlubricated
Yağda sertleş(tiril)en çelikler: Yağlanmamış numune: Unlubricated
Oil-hardening steels sample
Yağda sertleş(tiril)en soğuk iş çelikleri: Yağlanmamış yüzey: Unlubricated surface
Oil-hardening cold-work steels Yağların hidrojenle(n)mesi:
Yağda sertleş(tiril)en takım çelikleri: Oil- Hydrogenetion of oils
hardening tool steels Yağlayıcı (madde): Lubricant
Yağda sertleş(tiril)miş: Oil hardened Yağlayıcı verimliliği: Lubricant efficiency
Yağda sertleş(tiril)miş çelik: Yağlı: Adipose; Fatty; Oily; Unguinous;
Oil-hardened steel Oleaginous
Yağda suverilen çelikler: Oil quenching Yağlı bağlama: Oil bonding
steels Yağlı boya: Oil colour; Oil paint (=Oil
Yağda suverilmiş: Oil quenched colour)
Yağda suverilmiş çelik: Oil quenched steel Yağlı boya kalemi: Grease pencil
Yağda suverme: Oil quenching Yağlı boya katığı: Extenders
Yağda suverme ortamı: Oil quenching Yağlı boya resim: Painting; Oil painting
medium Yağlı boya resim tahtası: Panel-board
Yağda suverme tankı: Oil quenching tank Yağlı boya taklidi resim (bez): Oleograph
Yağda suverme yağları: Oil quenching oils Yağlı cila: Oil varnish
Yağdanlık: Grease cup; Oil box; Oilcan Yağlı kağıt: Wax paper; Waxed paper
Yağı az kaymak: Light cream Yağlı kalıp (döküm): Oil mould
734
Yağlı kömür Yakınalan taramalı ışık mikroskopisi
Yağlı kömür: Fat coal Yağsız: Unlubricated; Fatless
Yağlı kum: Precoated sands; Oil-sand Yağsız kömür: Sub-bituminous coal
Yağlı kum (döküm): Oil sand Yağsız kum: Greensand
Yağlı kum maçalar (döküm): Oil-sand Yağsız süt dondurması: Ice milk
cores Yağsız yataklar: Oilless bearings
Yağlı linyit: Bitumen lignite Yahudi hastalığı: Tay-Sachs disease
Yağlı maça (döküm): Oil core Yaka: Flange; Collar1
Yağlı mercek: Immersion lens Yaka düğmesi: Collar button; Stud
Yağlı merdane: Oily roll Yakaç: Pilot light; Burner
Yağlı nesnel mercek: Immersion objective; Yakaç kanama vanası: Burner shot-off
Oil-immersion lens valve
Yağlı objektif: Oil-immersion lens; Yakaç memesi: Burner nozzle
Immersion objective
Yakalama kesit alanı: Capture cross -
Yağlı parlatma: Buttering section
Yağlı protein: Lipoprotein Yakamoz: Noctiluca
Yağlı reçine: Oleoresin Yakı: Moxa; (tıp) Cataplasm
Yağlı salgı (tıp): Smegma Yakıcı: Caustic
Yağlı sürgün(tıp): Sprue Yakıcı soda: Caustic soda
Yağlı tortu şişti: Oil shale Yakıcı soda çatlatması: Caustic cracking
Yağlı yapağı: Yolky wool Yakıcı soda gevrekleştirmesi: Caustic
Yağlı yoğunlaç (mercek): Oil-immersion embrittlement
condenser Yakıcı soda yunağı: Caustic soda bath
Yağlı yozlaşma (tıp): Fatty degeneration Yakıcı sodaya daldırma: Caustic dip
Yağlı yumuşak maden kömürü: Yakılıp kül olmuş: Incinerated
Bituminous coal
Yak(ıl)ma (ölü): Incineration
Yağlılık: Adiposity
Yakılmış: Incinerated
Yağmur borusu: Downspout
Yakımlı süsleme (tahta: Encaustic
Yağmur buzu: Glitter
Yakın: Neighboring; Neighbouring
Yağmur damlası (cam deseni): Dewdrop
Yakın çekim (fotoğraf): Close-up
Yağmur damlası desenli cam: Sparkle
Yakın görmezlik: Long sightedness;
glass; Water drop glass; Dew drop glass
Hypermetropie
Yağmur geçirmez giysi: Rainwear
Yakın kızılötesi (λ=700nm-1mm): Near
Yağmur oluğu: Gutter infrared
Yağmur ölçeği: Rain gauge Yakın morötesi (λ=300-380 nm): Near
Yağmur suyu fıçısı: Water-butt ultraviolet
Yağmurluk: Raincoat; Mackintosh Yakınalan optiği: Nearfield optics
Yağ-oksijen bağlayıcı (döküm): Oil- Yakınalan taramalı ışık gözetleci:
oxygen binder (=Cold setting binder; air Nearfield scanning optical microscope
setting binder) Yakınalan taramalı ışık mikroskopisi:
Yağsı: Adipose; Oleaginous Nearfield scanning optical microscopy
735
Yakıngören Yalaz görüngesi
Yakıngören: Nearsighted Yaklaşık: Approximate
Yakıngörmez: Hyperopic Yaklaşık dengeli dizge:
Yakıngörmezlik: Hypermetropia; Pseudoequilibrium system
Hyperopia; Hyperopia Yaklaşım: Approximation
Yakını iyi görememe: Presbyopia Yaklaşım: Approach
Yakını iyi göremeyen: Presbyope Yaklaşma uzunluğu: Length of approach
Yakınsak: Convergent Yaklaştırıcı mercek: Zoom lens
Yakınsak ışın demetli elektron kırınımı: Yakma: Lighting; Burn-off; Cauterization;
Convergent-beam electron diffraction Calcination; Burning
Yakınsak ışınlı elektron kırınımı: Large- Yakma alın kaynağı: Flash weld; Flash
angle convergent beam electron diffraction butt welding; Flash welding
Yakınsak mercek: Converging lens; Yakma alın kaynağı ısıtması: Flashing
Convergent lens Yakma alın kaynaklaması: Flash welding
Yakınsak süzgeç: Convergent filter Yakma fırını (ölü): Incinerator
Yakınsaklık: Convergence Yakma havası (cam): Secondary air
Yakınsaklık yarıçapı: Radius of Yakma süreci: Calcining process
convergence Yakut: Ruby
Yakınsama: Convergence Yakut camı: Ruby glass
Yakınsama açısı (TEM): Convergence Yakut gümüşü: Ruby silver
angle
Yakut spineli: Ruby spinel
Yakınsayan: Converging
Yalak: Bowl; Flume; Trough; Water trough;
Yakınsayan ışın demeti: Converging beam Trough
Yakınsayan mercek: Converging lens Yalak (yalaksı reflakter) (cam): Shut-off
Yakıp kül etme (ölü): Incineration Yalama yalazlı fırın: Reverberatory
Yakıt: Fuel furnace
Yakıt alkollü: Power alcohol Yalan: Untrue
Yakıt gazı: Fuel gas Yalan göstergeci: Lie detector
Yakıt gözesi: Fuel cell Yalan makinası: Lie detector
Yakıt-hava oranı: Fuel-air ratio Yalancı çukurcuklar: False brinelling
Yakıt ögesi (atom tepkimesi): Fuel Yalancı karbonlama: Blank carburizing
element Yalancı nitrürleme: Blank nitriding
Yakıt pili: Fuel cell Yalancı takoz (dövme): False bottom
Yakıt pompası: Fuel pump Yalayan: Lambent
Yakıt püskürteci: Fuel injector Yalayıcı yağ: Lube oil
Yakıt püskürtme: Fuel injection Yalaz: Blaze; Flame
Yakıt süzgeci: Fuel filter Yalaz başı: Flame head
Yakıt verimli: Fuel-efficient Yalaz deneyi: Flame test
Yakıt verimli fırın: Fuel-efficient furnace Yalaz duvarı: Flash wall
Yakıt yağ: Fuel oil Yalaz geciktirici: Flame retardant
Yaklaş(tır)ma: Adduction Yalaz görüngesi: Flame spectra
736
Yalaz izleri (seramik) Yalın küp yapı (örüt bilim)
Yalaz izleri (seramik): Fire marks Yaldızlı: Aureate; Gilded
Yalaz sıcaklığı: Flame temperature Yalın: Uncomplicated; Plain; Elementary;
Yalaz yavaşlatıcı: Fire retardant; Flame Simple
retardant Yalın akış: Simple flow
Yalazla düzeltme (metaller): Flame Yalın aşkın genişleme (mat.): Simple
straightening transcendental extension
Yalazla eritme: Flame fusion Yalın bakışımlı işlevler: Elemantary
Yalazla ısıtma: Flame heating symmetric functions
Yalazla kesme: Flame cutting; Torch Yalın cam: Plain glass
cutting Yalın cebirsel genişleme: Simple algebraic
Yalazla kesme makinesi: Flame cutting extension
machine Yalın çokyüzlü: Simple polyhedron
Yalazla kesmeli temizleme: Hogging Yalın denklem (mat.): Simple equation
Yalazla menevişleme: Flame tempering Yalın dikeç işlemleri (mat.): Elementary
column operations
Yalazla parlatma: Glazing
Yalın dizeç işlemleri (mat.): Elementary
Yalazla sertleştirilmiş: Flame hardened row operations
Yalazla sertleştirilmiş kabuk: Flame Yalın dizey: Elemantary matrix
hardened case
Yalın dizi: Elemantary series
Yalazla tavlama: Flame annealing; Torch
Yalın eğme: Simple bending
annealing
Yalın eğri (mat.): Simple curve
Yalazla temizleme: Flame cleaning
Yalın göze: Simple cell
Yalazla tufal alma: Flame descaling
Yalın gözmerceği (mikroskop): Simple
Yalazla yakma (cam): Burning eyepiece
Yalazlaç: Flame-head Yalın işlemler: Elementary operations
Yalazlı bağlama: Flame scaling Yalın işlev: Elementary function; (mat.)
Yalazlı ısılölçüm: Flame photometry Simple function
Yalazlı ısıölçer: Flame photometer Yalın kafes: Simple lattice
Yalazlı kaplama: Flame plating Yalın kalay katmanı: Free tin layer
Yalazlı katman kesme: Stack flame cutting Yalın karbonlu çelik hurdası: Plain
Yalazlı mum giderme: Flash dewaxing carbon steel scrap
Yalazlı parlatma (cam): Firepolish Yalın karbonlu çelikler: Plain carbon
steels
Yalazlı sertleştirme: Spinning method;
Yalın kare prizma yapı (örüt bilim):
Flame hardening
Simple tetragonal structure
Yalazlı tufal alma: Flame-type scarfing
Yalın kat: Undoubled
Yaldız: Veneering; Gild Yalın kesir: Simple fraction
Yaldız cila: Veneer Yalın kök (mat.): Simple root
Yaldız kenarlı: Gilt-edged Yalın küp kristal: Simple cubic crystal
Yaldız mürekkep: Gold ink Yalın küp örüt: Simple cubic crystal
Yaldız saçak: Gold trimming Yalın küp yapı (örüt bilim): Simple cubic
Yaldızlama: Aurification; Bronze tinting structure
737
Yalın mercek Yamul(t)ma
Yalın mercek: Simple lens (=Thin lens) Yalıtkan: Dielectric; Nonconductor;
Yalın ortorombik yapı (örüt bilim): Insulator
Simple orthorombic structure Yalıtkan gereçler: Insulating materials
Yalın sementit: Free cementite Yalıtma bileziği: Grommet; Grummet
Yalın türetik denklemler (mat.): Yalka devriği: Lapel
Elementary differential equations Yalnız: Unaided
Yalın uyumcul devinim: Simple curve Yalnız çift (elektronlar ): Lone pair
Yalın uyumlu devinim: Simple harmonic Yalnız iki renk görebilen: Dichromat
motion Yalnızca cam kırığı harmanı verme
Yalın yükleme: Dead weight loading (cam): Charging cullet only
Yalınlaştırma: Simplification Yalpa: Shimmy die (=Flat edge trimmer)
Yalıtaç: Isolator; Insulator; Dielectric Yalpa omurgası (den.): Bilge keel
Yalıtan: Nonconducting; Insulating Yalpala(t)ma: Yaw
Yalıtıcı: Insulating; Insulating shaped Yalpalaç: Wobbler
products; Isolator Yalpalama: Precession; Wriggle
Yalıtıcı ateştuğlası: Insulating firebrick Yalpalatmaz: Gyrostabilizer
Yalıtıcı destek parçaları (döküm): Yalpalayıcı (e.mik): Wobbler
Insulating pads and sleeves Yalpalı testere: Drunken saw
Yalıtıcı gereçler: Insulating materials Yama: Darn; Patch
Yalıtıcı kağıt: Insulating paper Yama işi: Patchwork
Yalıtıcı manşon: Insulating sleeve Yamacı: Doctor
Yalıtıcı refrakter: Insulating refractory Yamaç (dağ): Side
Yalıtıcı şamot tuğla: Insulating firebrick Yamalık: Vamp
Yalıtıcı tahta: Insulating board Yamama: Patching; Facing
Yalıtıcı tampon: Insulating pad Yamama gereci: Facing material
Yalıtıcı yastık: Insulating pad Yamuk (cam): Leaner; (yer b.) Trapezium;
Yalıtıcı yen: Insulating sleeve (geom) Trapezoid
Yalıtılabilir: Isolable Yamuk ağızlı kesme: Slanting
Yalıtılmış: Insulated Yamuk ayak (cam): Bent stem
Yalıtılmış tel: Insulated wire Yamuk boyun (cam): Slug neck; Sug neck
Yamuk dip (cam): Sloping bottom (Heel
Yalıtım: Isolation; Insulation
top); Slugged bottom
Yalıtım direnci: Insulation resistance
Yamuk dip (şişe): Heel tap
Yalıtım katmanı: Insulation layer
Yamuk kafalılık (tıp): Plagiocephaly;
Yalıtım plakası (cam): Insulation board Plagiocephalism
Yalıtım şeridi: Insulation tape Yamuk yüzlü: Trapezohedral
Yalıtım tahtası: Insulation board Yamuk yüzlü (biçim): Trapezohedron
Yalıtım tuğlası (cam): Insulation brick Yamuk yüzlü örüt: Trapezohedron crytal
Yalıtım yorganı (cam): Insulation blanket Yamuksu (geo.): Trapeziform
Yalıtımlı cam: Insulated glass Yamul(t)ma: Distortion
738
Yan Yangın musluğu
Yan: Adjacent; Flank Yanardöner: Versicoloured; Opalescent
Yan aşınması: Flank wear Yanardöner renkli (cam): Iridescence
Yan besleyici (döküm): Side riser Yanardönerlik: Opalescence
Yan düzlem: Adjacent plane Yanaştırma masası (hadde): Mill
Yan görünüş: Profile approach table; Approach table
Yan halka: Side chain (=Lateral chain) Yanay: Profile
Yan ışık: Sidelight Yanaylaç: Profiler
Yan kesiş açısı: Lip angle Yanayölçer: Profilometer
Yandan boşaltan araba: Tip cart
Yan kırpıcı: Side trimmer
Yandan boşaltımlı yükleyici: Side tip
Yan kol: Shunt
loader
Yan korkuluk: Side guard
Yandan dövme: Upsetting
Yan kuruluş: Subsidiary company
Yandan geçiş: By-pass
Yan maden kanalı(y. fırın): Iron runner Yandan geçişli kalp ameliyatı (tıp): By-
Yan merdane (hadde): Side reaction; Side pass heart surgery
roll Yandan geçişli soğutma: By-pass cooling
Yan tane: Adjacent grain Yandan girişli kamera: Side-entry camera
Yan yelken (den): Trysail Yandan girişli tutucu (TEM): Side-entry
Yan yolluk: Side gate; Guard holder
Yan yolluk (haddeleme): Side guide Yandan taşlama: Side grinding
Yan yön: Side Yandan üflemeli dönüştürgeç: Side-blown
Yan yük (hadde): End thrust converter; Side blown converter
Yana kayma: Skid Yandan üflemeli konvertör: Side-blown
converter; Side blown converter
Yana yatırılmış: Tilted
Yandan yakımlı fırın: Side fired furnace;
Yana yatırma: Tilting Cross-fired furnace
Yanabilir: Burnable Yandaş: Cis
Yanak: Flank; Jowl; Cheek; Flange Yandaş eşiz: Cis-isomer
Yanak aşınması: Flank wear Yandaş isopren: Cis-isoprene
Yanak genişliği (dişli): Face width Yandaş izomer: Cis-isomer
Yanak kası (tıp): Bucinator Yandaş yapı: Cis structure
Yanal: Lateral Yangı (tıp): Defluxion; Inflammation
Yanar: Combustible Yangılı (tıp): Phlogistic; Inflammatory
Yanar tümsek (yer b.): Hornitol Yangın: Fire
Yanardağ: Volcano Yangın bombası: Firebomb
Yanardağ ağzı: Chimney; Crater Yangın çanı: Fire bell
Yanardağ camı: Obsidian glass; Volcanic Yangın duvarı: Fire wall
glass Yangın hortumu: Stand pipe
Yanardağ hasarı (yer b.): Fumarole Yangın kovası: Fire bucket
Yanardağ külü: Volcanic ash Yangın musluğu: Plug; Fire cock; Hydrant;
Yanardağa ilişkin: Volcanic Water plug
739
Yangın sigortası Yanma havası
Yangın sigortası: Fire insurance Yanılgı bulma: Error detection
Yangın söndürme hortumu: Fire-hose Yanılgı düzeltimi: Error correction
Yangın söndürme köpüğü: Fire foam; Yanılgı işlevi: Error function
Firefoam Yanılgı kısıtı: Error limit
Yangın söndürücü: Extinguisher; Fire Yanılmaz: Unmistakable
extinguisher
Yanıltıcı belirti (tahribatsız muayene):
Yangın tehlikesi: Fire hazard False indication
Yangın uyarısı: Fire alarm Yanıltmaca: Fallacy
Yangın zili: Fire bell Yanıp sönmeli izabe: Flash smelting
Yangına dirençli: Fire resistive Yanıp sönmeli kavurucu: Flash roaster
Yangına dirençli gereç: Fire resistive Yanıp tükenme: Burn-out
material Yankı: Echo
Yangına karşı kiremit: Fireproofing tile Yankılı derinlikölçer: Echo sounder
Yangıönler: Antipyrotic Yankılı kas gösterimi (sesüstü dalgaları)
Yanıcı: Combustible (tıp): Echogram
Yanıcı bileşen: Combustible constituent Yankılı yer bulma: Echolocation
Yanıcı gazlar: Combustible gases Yankılı yürek akım yazımı:
Yanık (=yanmış): Burnt Echocardiography
Yanık (fosforlu ekran): Burn in Yankılı yürek bilimi: Echocardiology
Yanık (tıp): Burn Yankılı yürek gösterimi: Echocardiogram
Yanık amonyak: Burnt ammonia Yanlamasına dalgalı: Kink
Yanık amonyak atmosferi: Burnt Yanlamasına eksrüzyon: Lateral extrusion
ammonia atmosphere Yanlamasına sıkma: Lateral extrusion
Yanık bırakıntı: Burned deposit; Burnt Yanlış anlama: Misapprehension
deposit Yanlış ayar: Misalignment
Yanık çelik: Burnt steel Yanlış bağlama: False wiring (=Curling)
Yanık dolomit: Burnt dolomite Yanlış kullanım: Misuse
Yanık izi: Sear Yanlış kullanım bozulması: Misuse failure
Yanık kapama: Burn dressing Yanlış merkezleme: Misalignment
Yanık kireç: Deadburnt lime; Burnt lime Yanlış uygulama: Misapplication
Yanık kireçtaşı: Burnt limestone Yanlışlık: Fallacy; False hood; Inaccuracy
Yanık kum: Burned sand Yanma: Ignition; Ustulation; Burning;
Yanık manyezit: Burnt magnesite Combustion; Overstriking
Yanık merhemi: Antipyrotic; Calamine Yanma (kireç): Calcination
lotion Yanma artığı: Combustion residue
Yanık pirit: Burnt pyrite; Calcined pyrite Yanma artığı oksijen: Excess oxygen
Yanık tuğla: Bat Yanma bölgesi: CombustionZone
Yanık yağ: Waste oil Yanma fırınları: Combustion furnaces
Yanıktaş: Basalt Yanma gazı: Combustion gas
Yanılgı: Fault; Error Yanma havası: Combustion air
740
Yanma hızı Yansız sıcaklık (ısılçift)
Yanma hızı: Rate of combustion Yansıtıcı demir: Specular iron
Yanma ısısı: Heat of combustion Yansıtıcı sac: Reflector sheet
Yanma kamarası (kok): Flue Yansıtıcı-geçirici süzgeç (optik): Dichroic
Yanma kertesi: Degree of calcination mirror
Yanma odası: Combustion chamber Yansıtım: Projection
Yanma tepkimeleri: Combustion reactions Yansıtım gözmerceği: Projection eyepiece
Yanma tortusu: Residue of combustion Yansıtım merceği: Projection lens
Yanma ürünü: Combustion product Yansıtımlı mikroskop: Projection
microscope
Yanma verimliliği: Combustion efficiency
Yansıtınç: Reflectance; Reflectancy
Yanma yitiği: Loss on ingition
Yansıtırlık: Reflectivity; Reflectance;
Yanmaz: Noncombustible; Fireproof; Reflectancy
Incombustible
Yansıtma kaplaması: Speculum plating
Yanmaz gazlar: Noncombustible gases
Yansıtma yöntemi: Reflection method
Yanmazlık: Incombustibility
Yansıtmayan: Unreflecting
Yanmaztaş: Asbestos; Ganister
Yansıtmayan yüzey: Unreflecting surface
Yanmaztaş: Firestone
Yansıtmaz cam: Nonreflecting glass
Yanmaztaş tuğlası: Ganister brick
Yansıyan: Reflecting
Yanmış: Ustulate
Yansız: Neutral; Inert
Yanmış dolomit: Burned dolomite
Yansız alev: Neutral flame
Yansı bıçak: Bevelled cutter
Yansız artıuç: Inert anode
Yansık açı (180°-360°): Reflex angle
Yansız atmosfer: Neutral atmosphere;
Yansıma: Reflection Inert atmosphere
Yansıma açısı: Angle of reflection Yansız cam: Neutral glass; Neutral tinted
Yansıma düzlemi: Plane of reflection glass
Yansıma gösterici (sesüstü deneyi): Yansız çözelti: Neutral solution
Reflectoscope Yansız dolgu maddesi: Inert filler
Yansıma katsayısı: Coefficient of Yansız eritken: Neutral flux
reflectivity
Yansız fırın atmosferi: Neutral furnace
Yansıma kuralları: Reflection rules atmosphere (=Neutral atmosphere)
Yansıma küresi (x-ışınları): Sphere of Yansız flaks: Neutral flux
reflection; Ewald sphere
Yansız gri cam: Neutral grey glass; Neutral
Yansıma önleyici kaplama (cam): tinted glass
Antireflection coating
Yansız nokta (haddeleme): Neutral point
Yansıma yasası (ışık): Law of reflection
Yansız plazma püskürtme: Inert plasma
Yansımalı kamera: Reflex camera spraying (IPS)
Yansımasavar kaplama (cam): Yansız refrakter tuğlalar: Neutral
Antireflection coating refractory bricks
Yansıtabilirlik: Reflectability Yansız refrakterler: Neutral refractories
Yansıtaç: Reflector; Speculum Yansız sıcaklık (ısılçift): Neutral
Yansıtan: Specular; Reflecting; Reflector temperature
741
Yansız sıvıdan özütleme Yapay platin (%24Zn+%14Ni+%2W+Cu)
Yansız sıvıdan özütleme: Neutral leaching Yapay dölle(n)me (tıp): Artificial
Yansız su: Neutral water insemination
Yansız süzgeç (ışık): Neutral filter Yapay dölleme/aşılama aygıtı (tıp):
Impregnator
Yansız temizleyiciler: Neutral cleaners
Yapay döllenmiş (tıp): Impregnated
Yansız yalaz: Neutral flame
Yapay elmas: Man-made diamond;
Yansız yoğunluk süzgeci: Neutral-density Rhinestone; Synthetic diamond; Bullet
filter
Yapay flor mikası: Synthetic fluorine mica
Yansızlaş(tır)ma: Neutralization
Yapay gözbebeği takma (tıp): Iridotomy
Yansızlaşma ısısı: Heat of neutralization
Yapay grafit: Synthetic graphite
Yanürün: By-product
Yapay gübre: Agricultural chemical
Yanürünlü kok fırını: By-product coke
Yapay ışınetkinlik: Artificial radioactivity
oven
Yapay iklimleme: Artificial weathering
Yanyana dizili hadde: Cross country mill
Yapay ipek: Floss; Rayon; Artificial silk
Yanyana tezgahlar dizisi (hadde): Open
train Yapay isopren: Synthetic isoprene
Yanyanalık: Juxtaposition Yapay kalıp kumu: Synthetic moulding
sand
Yanyol: Loop line
Yapay kalp (tıp): Artificial heart
Yapağı: Fleece; Wool
Yapay kaucuk: Butyl rubber; Neoprene
Yapağı tarak makinası: Ratteening
machine Yapay kauçuklar: Synthetic rubbers
Yapağı yağı: Yoke Yapay kehribar: Amberoid
Yapay: Unnatural; Man-made; Imitation; Yapay kok: Formcoke
Plastic; Artificial; Synthetic Yapay korundum: Lionite
Yapay akciğer: Iron lung Yapay köpük: Styrofoam
Yapay aşılama: Artificial inoculation Yapay kum karışımları (döküm):
Synthetic sand mixtures
Yapay aşındırıcılar: Artificial abrasives;
Synhetic abrasives Yapay kuvarz: Synthetic quartz
Yapay aygıtlar: Synthetic devices Yapay lif dolgulu alkidler: Synthetic-
fibre-filled alkyds
Yapay bacak (tıp): Stump
Yapay madde: Artefact
Yapay baryum sülfat: Blanc fixe
Yapay manyezit: Synthetic magnesite
Yapay böbrek (tıp): Artificial kidney
Yapay mıknatıs: Artificial magnet
Yapay bütil kauçuk: Synthetic butyl
rubber Yapay nanogözenekli zar: Synthetic
nanoporous membrane
Yapay deri: Leatherette; Artificial leather;
Yapay nesne: Artifact (=Artefact)
Leatheroid; Naughyde; Rexine
Yapay omur: Artificial vertebra
Yapay doğal kauçuk: Synthetic natural
rubber Yapay organlar (tıp): Artificial organs
Yapay doku mühendisliği (tıp): Tissue Yapay ortamda (tıp): In vitro
engineering Yapay özdek: Artefact
Yapay doku mühendisliği yapı iskeleleri: Yapay platin (%24Zn+%14Ni+%2W+Cu):
Tissue engineering scaffolds Platinoid
742
Yapay reçine Yapısal bozukluk (örütbilim)
Yapay reçine: Mouldrite Yapı sırlaması: Structural glazing
Yapay reçineler: Artificial resins; Synthetic Yapı süngerleri: Structural foams
resins Yapı taşı: Building block
Yapay solunum (tıp): Artificial respiration Yapı tuğlası: Building brick; Common
Yapay sünger: Foamed plastic brick
Yapay taş: Synthetic stone Yapı yapıştırıcıları: Structural adhesives
Yapay tunç: Art bronze Yapı yüklenicisi: Builder
Yapay uzuv mühendisliği: Bioengineering Yapıcı: Constructive; Builder
Yapay uzuv takma: Prosthesis Yapıcı girişim: Constructive interference
Yapay uzuvlar: Artificial organs Yapıcık: Substructure
Yapay yakut: boule Yapıdışı yapıştırıcılar: Nonstructural
adhesives
Yapay yaşlandırma: Artificial ageing
Yapılabilir: Manufacturable; Feasible
Yapay yaşlandırma sertleşmesi: Artificial
age hardening Yapılabilirlik: Feasibility
Yapay yün: Lanital Yapılabilirlik çalışması: Feasibility study
Yapay yürek: Artificial heart Yapılabilirlik raporu: Feasibility report
Yapay zeka: Artificial intelligence Yapılagelen: Routine
Yapay zeolitler: ArtificialZeolites Yapılamaz: Impracticable
Yapı: Texture; Configuration; Yapılmış: Manufactured
Construction; Building; Structure Yapım: Fabrication
Yapı camı: Construction glass Yapım bozuklukları: Manufacturing
defects
Yapı çarpanı: Structure factor
Yapım dizgesi: Manufacturing system
Yapı çeliği levhası: Structural steel plate
Yapım kaynak planlaması: Manufacturing
Yapı çelikleri: Constructional steels;
resource planning
Structural steels
Yapım maliyeti: Manufacturing cost
Yapı duyarlı: Structure sensitive
Yapım mühendisliği: Manufacturing
Yapı duyarlı özellik: Structure-sensitive engineering
property
Yapım sanayii: Manufacturing industries
Yapı duyarsız: Structure insensitive
Yapım süreçleri: Manufacturing processes
Yapı duyarsız özellik: Structure-
Yapıma ilişkin: Manufactural
insensitive property
Yapı-özellik ilişkileri: Structure-property
Yapı etmeni: Structure factor
relations
Yapı gereçleri: Building materials
Yapısal: Intrinsic; Constructional
Yapı görüntüsü (e.optik): Structure image
Yapısal ağdalılık: Intrinsic viscosity (IV)
Yapı iskelesi: Scaffold Yapısal aşırısoğuma: Constitutional
Yapı köpükleri: Structural foams supercooling
Yapı malzemeleri: Building materials Yapısal bağlantılar: Constitutive relations
Yapı profilleri (çelik): Structural sections; Yapısal Bedensel (tıp): Structural
Structural shapes Yapısal bozukluk (örütbilim): Structural
Yapı seramikleri: Structural ceramics defect; Structural imperfection
743
Yapısal dönüşüm Yapıt
Yapısal dönüşüm: Structural Yapışkan dağılımı: Adhesive dispersion
transformation Yapışkan harç: Fat mortar
Yapısal erk: Intrinsic energy Yapışkan işgörmezliği: Adhesive failure
Yapısal esnemezlik: Structural rigidity Yapışkan seramik renkli cila: Adhesion
Yapısal eşiz: Constitutional isomer type ceramic veneer
Yapısal eşizlik: Structural isomerism Yapışkan sıvı: Gook
Yapısal formül: Structural formula Yapışkan uranyum cevheri: Gummite
Yapısal gerilim: Inherent stress Yapışkan zar: Adhesive film
Yapısal izomer: Constitutional isomer Yapışkanlı bağlama: Adhesive bonding
Yapısal kalıp bileşikleri: Structural Yapışkanlı tutturma: Adhesive bonding
moulding compounds
Yapışkanlık: Viscidity; Adherence;
Yapısal karmalar: Structural composites Cohesiveness
Yapısal kil kiremiti: Structural clay tile Yapışkı: Sticker
Yapısal kil ürünler: Structural clay Yapışkı kopması (sac): Sticker break
products
Yapışma: Cohesion; Seizing; Sticking;
Yapısal killi yüzey tuğlası: Structural clay Adhesion
facing tile
Yapışma bağı: Adhesive bond
Yapısal kompozitler: Structural
composites Yapışma dayancı: Adhesive strength
Yapısal nitelikli çelikler: Structural Yapışma deneyi: Adhesion test
quality steels Yapışma güçlendirici: Adhesion promoter
Yapısal nokta bozukluğu: Intrinsic point Yapışma güçlendirme: Adhesion
defect promotion
Yapısal özellikler: Constitutive properties Yapışma kuvveti mikroskopisi: Adhesion
Yapısal zayıflık: Inherent weakness force microscopy
Yapısal zayıflıktan işgörmezlik: Inherent Yapışma lekeleri: Gathering
weakness failure Yapışma noktası (sulu kil): Sticky point
Yapış(tırıl)abilir: Agglutinable Yapışma sıcaklığı (döküm): Sintering
Yapışabilirlik: Agglutinability point
Yapışık: Osculant; Glued Yapışmış: Glued
Yapışık ikizlik (tıp): Parabiosis Yapıştıran: Agglutinant; Agglutinin
Yapışık nesneyi açma: Unglueing Yapıştırıcı: Adhesive
Yapışık parmaklı (tıp): Syndactyl Yapıştırma: Sealing; Agglutination
Yapışık toprak (metal yüzey): Soil Yapıştırma ayak (cam): Stuck shank
Yapışık tufal: Pickle patch Yapıştırma bağlantı: Adhesive bonded
Yapışkan: Agglutinant; Adherent; Viscous; joint
Gluey; Viscid; Glutinous; Adhesive; Yapıştırma camı: Solder glass
Cohesive; Gummous; Gummy Yapıştırma makinesi (cam): Sealing lathe
Yapışkan bağ: Adhesive bond Yapıştırmalı engelleme: Cohesive
Yapışkan bağlama: Adhesive joining blocking
Yapışkan bağlantı: Adhesive joint Yapıt: Work
744
Yaprak Yarıbağdaşık çökelti
Yaprak: Lamination Yararlı büyütme: Useful magnification
Yaprak (kağıt): Sheet Yararlı oylum: Working volume
Yaprak asidi: Abscisic acid Yararlı ömür: Useful life
Yaprak gübresi: Leaf mould Yararlılık: Usefulness
Yaprak kayaç: Schist Yararsız: Unprofitable; Useless; Unmarked
Yaprak yay: Leaf spring Yaratıcı: Inventive
Yapraklı: Laminated Yaratıcı gaz ve çelik süreci: Creative gas
and steel (CGS) process
Yapraklı kömür: Slaty coal
Yaraya dönüştüren: Ulcerative
Yapraksı: Flake
Yarda (=0.9144m): Yard
Yapraksı grafit (gri d. d.): Flake graphite
Yarda ile satılan kumaş: Yard goods
Yapraktaş: Schist
Yarda kare (0.836 m): SquareYard
Yar: Heugh
Yardım: Aid
Yara: Saddle-gall; Injury; Wash (=cuts);
Wound; Lesion; Sore Yardımcı: Auxiliary
Yara (tıp): Ulcer Yardımcı aygıt: Ancillary equipment
Yara bandı: Scotch tape Yardımcı birimler: Utilities
Yardımcı donanım: Ancillary equipment;
Yara bezi: Stupe
Auxiliary equipment
Yara çürümesi: Gangrene
Yardımcı gemi: Tender
Yara dikişi (tıp): Suture
Yardımcı işletmeler: Utility services
Yara iyileş(tir)me (tıp): Wound healing
Yardımcı kompresör: Booster
Yara izi: Seam Yardımcı mercek: Auxiliary lens
Yara kabuğu (tıp): Eschar; Scab1 Yardımcı merdane: Breast roller
Yara pamuğu (tıp): Pledget Yardımcı parça: Accessory
Yara şeridi: Scotch tape Yardımcı servisler: Utilities
Yara tamponu: Pledget Yardımcı yakıt: Auxiliary fuel
Yara yapan: Ulcerogenic Yardımcısız: Unaided
Yarala(n)ma: Traumatization Yargıç tokmağı: Gavel
Yaralama: Injuring; Maiming; Trauma; Yargılama: Trial
Traumatism
Yarı: Half
Yaralanmamış: Uninjured
Yarıahşap (bina): Half-timbered
Yaralanmış: Injured Yarıakışkan: Semifluid
Yaralaşma: Ulceration Yarıantrasit: Semianthracite
Yaralayıcı: Injurious Yarıarıtık metal: Regulus
Yaralı (tıp): Ulcerous; Injured Yarıastarlı (giysi): Half-lined
Yaramsı: Ulcerous Yarıbağdaşık: Semicoherent
Yarar: Utility; Benefit
Yarıbağdaşık çökelim: Semicoherent
Yararcı: Pragmatic precipitation
Yararlanma: Usage; Utilization Yarıbağdaşık çökelti: Semicoherent
Yararlı: Useful precipitate
745
Yarıbağdaşıklık Yarıiletken komponent
Yarıbağdaşıklık: Semicoherency Yarıdonuk: Opaline; Semiopaque
Yarıbağdaşım: Semicoherency Yarıdonuk örtü emayeleri: Semiopaque
Yarıbeyin (tıp): Parietal lobe cover coat enamels
Yarıbitirici (dövme): Semifinisher Yarıdurgun çelik: Semikilled steel
Yarıbitirimli: Half-finished; Semifinished Yarıdüzlem: Half plane
Yarıbitirimli çelik: Semifinished steel Yarıenli tuğla: Soap brick
Yarıbitirimli çelik ürünler: Semifinished Yarıerimiş cevher: Hard head
steel products Yarıesnemez: Semirigid
Yarıbitirimli metal: Semifinished metal Yarıesnemez plastik: Semirigid plastic
Yarıbitirimli ürün: Half-finished product Yarıfelç (tıp): Hemiplegia; Semiparalyzed
Yarıbitirimli ürünler: Semifinished Yarıgeçirgen: Semipermeable
products Yarıgeçirgen renk: Semitransparent colour
Yarıbitirme (bitirme işlemleri öncesi Yarıgeçirgen zar: Semipermanent
işlemleri): Semifinishing membrane
Yarıboy: Half-length Yarıgeçirgenlik: Semipermeability
Yarıcamsı: Semivitreous Yarıgöze: Half cell
Yarıcamsı yemek takımı: Semivitreous Yarıgöze gerilimi: Half cell potential
dinnerware Yarıgöze tepkimesi: Half cell reaction
Yarıçap: Radius Yarıiletim: Semiconduction
Yarıçap oranı: Radius ratio Yarıiletken: Semiconductor
Yarıçap yöneyi: Radius vector Yarıiletken algılayıcı: Semiconductor
Yarıçap yönünde: Radial detector
Yarıçapsal: Radial Yarıiletken alıcı katışkısı: Semiconductor
Yarıçapsal açı: Radial rake acceptor impurity
Yarıçapsal genleşme: Radial expansion Yarıiletken aygıt: Semiconductor device
Yarıiletken bağışcı katışkısı:
Yarıçapsal gerilim: Radial stress
Semiconductor donor impurity
Yarıçapsal kaçıklık: Radial runout
Yarıiletken bağlantı: Semiconductor
Yarıçelik: Semisteel function
Yarıçember: Semicircle Yarıiletken bellek: Semiconductor
Yarıçevrim: Hemicycle; Half-cycle memory
Yarıdalga plâkası (optik): Half-wave plate Yarıiletken direnci: Semiconductor
Yarıdengeli: Metastable resistance
Yarıdengeli bölge: Metastable region Yarıiletken diyot: Semiconductor diode
Yarıdengeli çökelti: Metastable precipitate Yarıiletken doğrultmaç: Semiconductor
rectifier
Yarıdengeli denge: Metastable equilibrium
Yarıiletken gereç: Semiconductor material
Yarıdengeli evre: Metastable phase
Yarıiletken gerinimölçer: Semiconductor
Yarıdengeli karbür: Metastable carbide strain gage
Yarıdengelilik: Metastability Yarıiletken komponent: Semiconductor
Yarıdevre: Half time component
746
Yarıiletken parça Yarımetaller
Yarıiletken parça: Semiconductor Yarılma: Fissuring; Scission; Scission;
component Cleavage
Yarıiletken seramikler: Semiconducting Yarılma benzeri: Quasicleavage
ceramics Yarılma benzeri kırılma: Quasicleavage
Yarıiletken teknolojisi: Semiconductor fracture
technology Yarılma çatlağı: Cleavage crack
Yarıiletken yonga: Semiconductor chip Yarılma dayancı: Cleavage strength
Yarıiletkenli algılayıcı: Solid-state Yarılma düzlemi: Cleavage plane
detector Yarılma kırılması: Cleavage fracture
Yarıince: Semithin Yarılma kopması: Cleavage rupture
Yarıince kesit: Semithin section Yarılmış damağın ameliyatla
Yarıinme: Hemiplegia düzeltilmesi (tıp): Staphylorrhaphy
Yarıinmeli: Semiparalyzed Yarım: Half
Yarıişlenmiş: Half-finished Yarım asetal: Hemiacetal
Yarık: Breach; Sulcus; Fissate; Cleavage; Yarım beden: Half size
Fissure; Split1; Leak Yarım boy: Half-length
Yarık (metaller): Clink Yarım conta: Scarf point
Yarık dudak (tıp): Harelip Yarım çember: Hemicycle
Yarık dudaklı (tıp): Harelipped Yarım çizme: Half boot
Yarık kalıp: Slit die Yarım daire: Semicircle; Half-round
Yarık kaynağı: Slot weld; Slot welding Yarım dairesel: Semicircular
Yarıkabuk: Half shell Yarım elips: Semiellipse
Yarıkalıcı: Semipermanent Yarım fincan: Half-cup
Yarıkatı: Semisolid Yarım güverteli bot: Launch
Yarıkavrulur alumina: Semifriable Yarım kaburga: False rib
alumina
Yarım kalıp (gözlük camı): Micoquille
Yarıkaynar çelik: Rising steel Yarım kile (18 lt): Half-bushel
Yarıkcıklar: Fissure veins Yarım kollu fanila: T-shirt
Yarıkırık (tıp): Greenstick fracture Yarım küre: Hemisphere; Semisphere
Yarıkızıl pirinç: Semired brass Yarım litre: Half-litre
Yarıkok: Semicoke Yarım ortacık (atom): K-mezon; Kaon
Yarıkör: Gravel-blind Yarım silindir: Semicylinder
Yarıkristal: Semi-crystal Yarım takma diş (tıp): Partial denture
Yarıkristal polimerler: Semicrystalline Yarım ücret: Half-fare
polymers
Yarım V-dikişli kaynak: Single-bevel
Yarıküre: Semisphere groove weld
Yarıküresel: Semispherical Yarımat sır: Semi-matte glaze; Vellum
Yarılabilir: Scissile; Fissile glaze
Yarılanım: Cytokinesis Yarımetalik: Submetallic
Yarılanımlı çoğalma (göze): Meiosis Yarımetaller: Semimetals
747
Yarımetalsel Yassı başlı çekiç
748
Yassı burunlu (tıp) Yassılık denetimi (haddeleme)
Yassı burunlu (tıp): Paltyrrhinian; Yassı taneli yapı: Pancake grain structure
Platyrrhine Yassı taşlama makinası: Flat grinding
Yassı bükme deneyi: Flat torsion test machine
Yassı cam merdaneleri: Forming rolls Yassı tel: Flat wire
Yassı çekme süreci: Flat-drawn process Yassı tuğla: Tile
Yassı çelik ürünleri: Flat steel products Yassı uzunlar: Flats
Yassı çubuk: Flat rod Yassı ürünler: Flat products
Yassı eğe: Knife file; Hand file Yassı yüzlü modeller (kalıp): Flat-side
Yassı geçi: Flat pass patterns
Yassı haddeleme yöntemi (=ray): Flat Yassıkütük: Flat billet; Slab
rolling method Yassıkütük boyu: Slab length
Yassı haddelenmiş: Flat rolled Yassıkütük döküm makinası: Slab caster
Yassı haddelenmiş çelik ürünleri: Flat Yassıkütük dökümü: Slab casting
rolled steel products Yassıkütük döndürme: Slab turning
Yassı haddelenmiş hadde ürünleri: Flat Yassıkütük ezme haddesi: Slab cogging
rolled mill products mill
Yassı haddelenmiş ürünler: Flat rolled Yassıkütük genişliği: Slab width
products Yassıkütük haddeleme süreci: Slabbing
Yassı halat: Flat rope process
Yassı hap (ecz.): Troche Yassıkütük haddesi: Slabbing mill
Yassı kaba dövme (parça): Pancake Yassıkütük istif makinası: Slab piler
forging Yassıkütük kalınlığı: Slab thickness
Yassı kafalı (tıp): Paltycephalous; Yassıkütük kesiti: Slab section
Platycephalic
Yassıkütük kesme: Slab cutting
Yassı kalıp: Flat die
Yassıkütük makası: Slab shears
Yassı kalıpta dövme: Hand forging; Flat
Yassıkütük sahası: SlabYard1
die forging; Flat-die forging
Yassıkütük sevk dizgesi: Slab handling
Yassı kalıpta dövme çekiçleri: Flat die
system
forging hammers
Yassıkütük sevki: Slab handling
Yassı kangal tav fırını: Catenary furnace
Yassıkütük üretimi: Slabbing
Yassı kap: Pan
Yassıkütük yüzey temizlemesi: Slab
Yassı kenar kırpıcı: Flat edge trimmer conditioning
Yassı kepçe: Turner Yassıkütük yüzeyi: Slab surface
Yassı kırılma: Flat fracture Yassılama: Manding; Flattening; Levelling
Yassı kurşun: Flat lead Yassılama deneyi (boru): Flattening test
Yassı kütük muayenesi: Slab inspection Yassılama merdaneleri: Flatenning rolls
Yassı maça (döküm): Slab core Yassılayıcı: Flattener
Yassı matkap: Flat drill Yassılık: Flatness
Yassı model: Flat back Yassılık denetimi (haddeleme): Flatness
Yassı paso: Flat pass control
749
Yassılık denetimi dizgesi Yaşamsal davranım
750
Yaşamsal değişim Yatak takımı
Yaşamsal değişim: Biological variation Yaşlılık hekimliği: Gerratrics
Yaşamsal gereçler: Biological materials Yaşlılık hekimliliği (tıp): Geriatrics
Yaşlandırılabilir: Age hardenable Yaşmak: Veil
Yaşlandırılabilir alaşım: Age hardenable Yat: Yacht
alloy Yat limanı: Marina
Yaşlandırılabilir aluminyum alaşımları: Yatak: Mattress; Bed; Bearing
Age hardening aluminium alloys
Yatak (hadde): Lining
Yaşlandırılabilir çelik: Age hardenable
Yatak alaşımı: Bearing alloy
steel; Age hardening steel
Yatak ayırtmacı: Bearing separator
Yaşlandırılmış: Age hardened; Aged
Yatak basıncı: Bearing pressure
Yaşlandırılmış alaşım: Age hardened alloy
Yatak boşluğu: Bearing clearance
Yaşlandırılmış alaşım: Aged alloy
Yatak çarpanı: Bearing modulus
Yaşlandırılmış aluminyum alaşımı: Age
hardened aluminium alloy Yatak çarşafı: Bed linen
Yaşlandırılmış aluminyum alaşımı: Aged Yatak çelikleri: Bearing steels
aluminium alloy Yatak çerçevesi: Bedframe
Yaşlandırılmış içyapı: Age hardened Yatak çiziklenmesi (mekanik): False
microstructure brinelling
Yaşlandırma: Aging Yatak genleşmesi: Bed expansion
Yaşlandırma alaşımları: Age hardening Yatak gereçleri: Bearing materials
alloys Yatak gövdesi: Pillow block; Bearing block
Yaşlandırma fırını: Age hardening Yatak ısıtıcı: Bedwarmer
furnace; Aging furnace
Yatak kasası: Bearing choke; Chock
Yaşlandırma işlemi: Age hardening
Yatak kasası kelepçesi: Chock clamp
treatment; Aging treatment
Yatak katmanı derinliği: Depth of hearth
Yaşlandırma katsayısı: Aging coefficient
layer
Yaşlandırma sertleşmesi: Age hardening
Yatak koku (kupol): Bed coke
Yaşlandırma sıcaklığı: Age hardening
Yatak kovanı: Bearing housing
temperature; Aging temperature
Yatak lambası: Bedlamp
Yaşlandırma süreci: Age hardening
process Yatak metalleri: Bearing metals
Yaşlandırma süresi: Age hardening Yatak nitelikli çubuklar: Bearing quality
period; Aging period; Aging time rods
Yaşlandırma ve iklimleme denemesi: Yatak odası: Bedroom
Aging and weathering testing Yatak ömrü: Bearing life
Yaşlanma yumuşaması: Age softening Yatak örtüsü: Bedcover; Bedspread;
Yaşlanmayan: Nonageing Bedspread
Yaşlanmayan alaşım: Nonageing alloy Yatak pirinci: Bearing brass
Yaşlanmayan çelik: Nonageing steel Yatak sapması: Bearing deviation
Yaşlılık bilimi (tıp): Gerontology Yatak sızdırmazlık contası: Bearing seal
Yaşlılık dişciliği: Gerodontics; Yatak şapkası: Bearing cap
Gerodontia; Gerodontology Yatak takımı: Bedclothes; Bedding
751
Yatak taşıma sığası Yatık kırışık (cam)
Yatak taşıma sığası: Bearing capacity Yatay galvanizleme hattı: Horizontal
Yatak tıkacı: Bearing seal galvanizing line
Yatak tuncu: Bearing bronze Yatay hadde tezgahı: Horizontal stand
Yatak yağlama: Bearing lubrication Yatay halkalı-haddeleme: Horizontal
Yatak yarası (tıp): Bedsore ring-rolling
Yatak yeri: Journal Yatay halkalı-haddeleme makinaları:
Horizontal ring-rolling machines
Yatak yitiği: Bearing loss
Yatay iletim: Advection
Yatak yuvası: Bearing housing
Yatay kaynaklama: Flat position welding;
Yatak yüklenmesi (kupol): Bed charge
Horizontal-position welding; Downhand
Yatak zarfı: Box welding
Yataklık çelikler: Bearing steels Yatay konaç (mat): Abscissa
Yataklık çubuklar: Bearing quality rods
Yatay konaç ekseni (mat.): Axis of
Yatalak (insan): Bedfast; Sick-abed abscissas
Yatan hurda: Dormant scrap Yatay konum: Horizontal position
Yatan hasta (hastane): Inpatient Yatay kuvvet mikroskopisi: Lateral force
Yatay: Horizontal microscopy
Yatay broşlama: Horizontal broaching Yatay küresel sapınç (optik): Lateral
Yatay brüler: Lateral burner spherical aberration; Lateral chromatic
Yatay burgulama: Horizontal drilling aberration
Yatay büyütme: Lateral magnification Yatay sarsak besleyici: Reciprocating
Yatay cam çekme makinası: Horizontal feeder
drawing machine Yatay silindirik taşlayıcı: Horizontal
Yatay çatlak: Lateral crack cylindrical grinder
Yatay çekme makinası (cam): Rolling Yatay su çarkı: Breast wheel
machine Yatay sürekli döküm: Horizontal
Yatay çinko kaplama hattı: Horizontal continuous casting
galvanizing line Yatay şerit testere: Horizontal bandsaw
Yatay dağılımlı karma: Orthotropic Yatay taşlama: Horizontal grinding
composite
Yatay taşlama çarkı: Horizontal grinding
Yatay delme: Horizontal boring disc
Yatay dingil: Radial axle Yatay yakıcı: Lateral burner
Yatay döküm çatlakları: Lateral casting Yatay yapıştırma makinası (cam):
cracks
Horizontal sealing machine (HSM)
Yatay döndürümlü alın kaynağı (boru):
Yatay yükleme: Horizontal loading
Horizontal-rolled-position welding
Yatay dövme: Radial forging Yatay yüzey taşlayıcı: Horizontal surface
grinder
Yatay eksen: Abscissa
Yatık: Inclined; Oblique; Recumbent
Yatay fırında çinko üretimi: Zinc
horizontal retorting Yatık dayak köşebendi: Shell auger
Yatay frezeleme: Down milling; Climb Yatık geçi: Oblique roll pass
milling; Horizontal milling Yatık kırışık (cam): Washboard
752
Yatık paso (hadde) Yayın istasyonu
Yatık paso (hadde): Oblique roll pass Yay çelikleri: Spring steels
Yatık sınır (içyapı): Tilt boundary Yay çubuğu: Torsion bar
Yatırım (ekon.): Investment Yay değişmezi: Spring constant (k)
Yatırım maliyeti: Investment cost Yay kirişi: Bow string
Yatırma: Tilting Yay menevişi: Spring temper
Yatışkın durum: Steady state Yay türü sürekli döküm makineleri: Bow-
Yatışkın durum gerilimi: Steady-state type continuous casting machines
potential Yay(ıl)ma (hastalık): Transmittal
Yatışkın durum koşulları: Steady-state Yaya köprüsü: Foot bridge
conditions Yaya yolu: Footpath
Yatışkın durum sürünmesi: Steady-state Yayaç: Broadcasting station; Emitter
creep
Yayan: Emitter
Yatışkın durum yayınımı: Steady-state
diffusion Yayçizer (geom.): Areograph
Yatıştırıcı: Paregoric Yaygın: Diffuse; Widespread; Wide-
ranging
Yatıştırıcı (ilaç): Abirrirant; Depressant
Yaygın kötücül ur (tıp): Carcinomatosis
Yatıştırma: Moderating
Yaygın küçük (<0.2 mm) kabarcıklar:
Yatkınlık: Affinity
Dusty seed
Yatkınlık: Susceptibility
Yaygın ur (tıp): Sarcomatosis
Yatkınlık (hastalık): Diathesis
Yayıcı: Emitter; Emissive; Diffuser
Yavaş: Slow
Yayıcı (transistör): Emitter (Transistor)
Yavaş biçimlenen cam: Long glass
Yayıcı bağlantısı: Emitter junction
Yavaş çatlak büyümesi: Slow crack growth
Yayıcı verimliliği: Emitter efficiency
(SCG)
Yayık: Tub; Anastigmatic
Yavaş devinimlilik: Bradykinesis
Yavaş eksen (ışık devinimi): Slow axis Yayık ayranı: Buttermilk
Yavaş nötron (EK<10 e.v.): Slow neutron Yayıkgörü: Astigmatism
Yavaş sertleşen cam: Slow-settling glass; Yayıkgörü düzeltici: Stigmator
Long glass Yayıkgörür: Astigmatic
Yavaşça: Slack Yayıkkafalı (tıp): Orthocephalic
Yavaşça suverme: Slack quenching Yayıkkafalılık (tıp): Orthocephaly
Yavaşlama: Decelaration; Stasis Yayıklık: Anastigmatism
Yavaşlatan (kim.): Anticatalyst Yayıkmercek: Anastigmatic lens
Yavaşlatıcı: Inhibitor; Retardant; Retarder Yayılma: Spreading
Yavaşlatıcı: Retarder Yayılma deneyi (lehim): Spread test
Yavaşlatıcılar (çelik): Dams Yayım: Emission
Yavaşlatma roketi: Retrorocket Yayım gücü: Emissive power
Yavaşlayan devinim: Decelarated motion Yayımlılık: Emissivity
Yavaşlık: Bradykinesis Yayın: Broadcasting
Yay: Bow; (mek.) Spring Yayın istasyonu: Broadcasting station
753
Yayınabilir Yaylı rondela
754
Yaylı somya Yeğinlik hesaplamaları
Yaylı somya: Spring mattress Y-borusu: Y-pipe
Yaylı terazi: Spring balance Yedek: Stand-by; Spare
Yaylı yatak: Spring bed Yedek: Reserve
Yayma süreci (dövme): Expanding Yedek körük: Stand-by fan
process Yedek lastik: Spare tire
Yayölçer: Cyclometer Yedek parça: Spare part
Yaysal ölçü: Circular measure Yedi: Seven
Yaysal üçgen(geo): Circular triangle Yedi açılı (geom.): Heptagonal;
Yayvan: Patelliform Heptangular
Yayvan kalibrasyonu (hadde): Butterfly Yedi atomlu (kim.): Heptatomic
design Yedi ayaklı hadde dizisi: Seven-strand
Yayvan kanatlı köşebent geçisi (hadde): mill train
Butterfly angle pass Yedi değerlikli (kim.): Septivalent;
Yayvan kanatlı köşebent pasosu (hadde): Heptavalent
Butterfly angle pass Yedi kat: Septuple
Yayvan tasarımı: Butterfly design Yedi parçalı: Septuple
Yaz saati: Fast time Yedi parçalı eğriler: Septuple curves
Yazan nemölçer: Hygrograph Yedi parçalı noktalar: Septuple points
Yazar saat: Chronograph Yedi yüzlü (geom.): Heptahedron
Yazdıraç: Dictaphone Yediemin: Trustee
Yazı: Inscription; Writing Yedigen (geom.): Heptagon
Yazı bilimi: Graphemics Yedikenarlı: Heptagonal
Yazı görüntü: Teletext Yedinci: Seventh
Yazı işlem: Word processing Yeğin: Intensive
Yazı işlem düzeni: Word processor Yeğin denetimli haddeleme: Intensified
Yazı kağıdı: Writing paper controlled rolling
Yazı masası: Writing desk; Writing table Yeğin mıknatıslı ayırma: High-intensity
separation
Yazı yazma: Writing
Yeğin soğutma: High-intensity cooling
Yazıcı: Recorder
Yeğincik: Lepton
Yazıcı ısıölçer: Thermograph;
Anemograph Yeğinleşim: Intensification
Yeğinleştirici elekler: Intensifying screens
Yazıhane: Office
Yeğinlik: Lightness; Severity; Intensity
Yazılı: Written
Yeğinlik çarpanı (X-ışınları): Multiplicity
Yazılı belge: Written document
factor
Yazılım (bilg): Software
Yeğinlik çizelgesi (ışık yansıması): Polar
Yazım: Orthography diagramme
Yazımsal: Orthographical Yeğinlik deneyi (suverme): Severity test
Yazıt: Inscription Yeğinlik etmeni: Intensity factor
Y-bağlantı (elekt.): Y-connection Yeğinlik hesaplamaları: Intensity
Y-biçimli çatlaklar: Pulls calculations
755
Yeğinlik ölçümü Yeniden biçimleme
Yeğinlik ölçümü: Intensity measurements Yemek çanı: Dinner bell
Yeğinsel özellik: Intensive property Yemek dağıtma arabası: Server
Yeğni: Light Yemek eşyası: Cookware
Yeğni asit: Weak acid Yemek kaşığı: Tablespoon
Yeğni baz: Weak base Yemek kitabı: Cookbook
Yeğnilik: Weakness Yemek listesi: Menu
Yeke: Yoke Yemek masası: Table1
Yeknesak: Monotonous Yemek pişirme kabı: Cooker
Yekpare: Monolithic Yemek suyu: Pot liquor
Yekpare iletken: Solid conductor Yemek takımı: Dinnerware
Yekpare kalıp: Block mould; Solid die Yemek tarifi: Recipe
Yekpare refrakter: Monolithic refractory Yemek tezgahı: Buffet
Yekpare sütun: Monolith Yemek tuzu: Common salt (=Table salt)
Y-ekseni: Y-axis Yemek yapma: Cooking
Yel açısı: Wind angle Yemeklik çanak çömlek: Dinnerware
Yel çanı: Wind-bell Yemeklik yağ: Cooking oil
Yel değirmeni: Windmill Yemeni: Kerchief
Yel hızölçeri: Anemometer; Wind gauge Yementaşı: Hyacinth (zircon)
Yel tulumu: Wind cone Yemlik: Feedbox; Manger
Yel tüneli: Wind tunnel Yeni: New
Yel yöngeli: Wind cone Yeni başlayan: Incipient
Yelek: Vest; Waistcoat Yeni başlayan erime: Incipient fusion;
Yelken: Sail Incipient melting)
Yelken bezi: Sailcloth; Canvas Yeni doğan sanayi: Nascent industries
Yelken takımı: Suit of sails Yeni doğmuş: Nascent
Yelkenli gemi: Sailboat; Windjammer Yeni hurda: New scrap
Yelkovan: Vane Yeni oluşan çatlak: Incipient crack
Yelpaze çark: Radial wheel Yeni oluşan yarık: Incipient tear
Yelpaze kemer (mim.): Fan vault Yeni oluşmuş büyüme (tıp): Neoplastic
growth
Yelpazemsi çatlama (cam): Fracture cone
Yeni oluşum: Diagenesis
Yelpik: Asthma; Phtisic
Yeni uzuv reddi (tıp): Transplant rejection
Yelpikli: Phtisic
Yeniden akma (kalay elektrolizi):
Yelyönü göstergesi: Vane Reflowing; Flow brightening
Yem: Fodder Yeniden astarlama (fırın): Relining
Yem teknesi: Manger Yeniden ayırma: Resorting
Yem torbası: Feedbag; (at vb.): Nose bag Yeniden bağlı tuğla refrakterler:
Yemek: Meal Rebonded brick refractories
Yemek bileti: Meal ticket Yeniden baskılama (toz met.): Repressing
Yemek borusu (tıp): Gullet; Esophagus Yeniden biçimleme: Remodeling
756
Yeniden biçimleme işleyişleri Yenilenme sıcaklığı
Yeniden biçimleme işleyişleri: Yeniden mıknatıslama: Remagnetization
Remodeling mechanisms Yeniden öğütme: Regrinding
Yeniden bileme: Resharpening Yeniden sarma: Re-coiling
Yeniden cilalama: Refurbishment Yeniden sarma (tel): Rewiring
Yeniden çekme: Redrawing Yeniden sertleştirilmiş: Rehardened
Yeniden damıtılmış: Redistilled Yeniden sertleştirilmiş çelik: Rehardened
Yeniden damıtılmış çinko: Redistilled steel
zinc Yeniden sertleştirme: Rehardening
Yeniden damıtım: Redistillation Yeniden sıkıştırma: Recompression
Yeniden dışalım: Reimportation Yeniden soğurucu: Resorbable
Yeniden dışsatım: Reexportation Yeniden soğurucu koyuntular (tıp):
Yeniden diş tutturma (diş): Replantation Resorbable implants
Yeniden doku oluşturma (tıp): Tissue Yeniden soğurulan gereçler: Resorbable
regeneration materials
Yeniden dolaşım: Recirculation Yeniden soğurum: Resorption
Yeniden donma (buz): Regelation Yeniden sulandırma (kimya):
Yeniden dövme: Reforging Rehydrating
Yeniden süsleme: Redecoration
Yeniden eritilmiş: Remelted
Yeniden süzme: Re-straining
Yeniden eritme: Remelting
Yeniden taşlama: Regrinding
Yeniden etkinleştirme: Reactivation
Yeniden yapıcı: Reconstructive
Yeniden fosfor katımı (çelik):
Rephosphorization Yeniden yapıcı dönüşüm: Reconstructive
transformation
Yeniden fosfor katımlı: Rephosphorized
Yeniden yapım: Reconstruction
Yeniden fosforlanmış: Rephosphorised
Yeniden yükleme: Reloading
Yeniden germe: Re-straining
Yeniden zımparalama: Regrinding
Yeniden haddeleme: Rerolling
Yenileme: Revision; Renewal;
Yeniden ısınma: Recalescence
Refurbishment
Yeniden ısıtma: Reheating
Yenilenebilir: Renewable
Yeniden ısıtma davranımı (refrakter): Yenilenebilir erk: Renewable energy
Reheat behaviour
Yenilenik: Recrystallized
Yeniden ısıtma deneyi (refrakter): Reheat
test Yenilenik tane: Recrystallized grain
Yeniden ısıtma fırını: Reheating furnace Yenilenik tane büyüklüğü: Recrystallized
grain size
Yeniden işleme (züccaciye): Blocking
Yenilenme (içyapı taneleri):
Yeniden kangallama: Re-coiling Recrystallization
Yeniden karbonlanma: Recarburization Yenilenme hızbilimi: Kinetics of
Yeniden kristalleşme: Recrystallization recrystallization
Yeniden kükürt katımı (çelik): Yenilenme hızı: Rate of recrystallization
Resulphurization Yenilenme sıcaklığı: Recrystallization
Yeniden kükürt katımlı: Resulphurized temperature
757
Yenilenme tavlaması Yer değiştirim
Yenilenme tavlaması: Recrystallization Yenim türleri: Corrosion forms
annealing Yenim ürünleri: Corrosion products
Yenileş(tir)me: Revamping Yenime uğramış: Corroded
Yenileştirilmiş: Revamped Yenime uğramış çelik: Corroded steel
Yenileştirilmiş kombine hadde: Yenime uğramış metal: Corroded metal
Revamped combination mill
Yenime uğramış yüzey: Corroded surface
Yenilik: Innovation
Yenime uğrayabilirlik: Corrodibility
Yenim: Corrosion
Yenime uğrayan metal: Base metal
Yenim akımı: Corrosion current
Yenimli: Corrosive; Corroded
Yenim akımı yoğunluğu: Corrosion
current density Yenimli aşınma: Corrosive wear
Yenim denetimi: Corrosion control Yenimli çelik: Corroded steel
Yenim direnci: Corrosion resistance Yenimli çözelti: Corrosive solution
Yenim dirençli: Corrosion resistant Yenimli gereç: Corrosive material
Yenim dirençli dökme demirler: Yenimli metal: Corroded metal
Corrosion resisting cast irons Yenimli ortam: Corrosive medium
Yenim dirençli ostenitli dökme demirler: Yenimli sıvı: Corrosive liquid
Corrosion resistant austenitic cast irons Yenimli yorulma: Corrosion fatigue
Yenim dirençli paslanmaz çelikler: Yenimli yüzey: Corroded surface
Corrosion resistant stainless steels
Yepyeni: Unused
Yenim dirençli sepet: Pickle basket
Yer: Floor; Earth; Terra; Site; Place;
Yenim dökümü (tıp): Corrosion casting
Locality; Location
Yenim gevrekleştirmesi: Corrosion
Yer betimi (topoğrafya): Topography
embrittlement
Yer betimsel: Topographic
Yenim girim hızı: Corrosion penetration
rate Yer çekimi yasası: Law of gravitation
Yenim girimi: Corrosion penetration Yer değişim bozukluğu (örüt):
Yenim hızı: Corrosion rate Substitutional defect
Yenim indisi: Corrosion index Yer değişimi: Substitution
Yenim önleme: Corrosion prevention Yer değişimli: Substitutional
Yenim önleyici alaşım: Anticorrosive Yer değişimli atom: Substitutional atom;
alloy Substituent
Yenim önleyici gereç: Anticorrosive Yer değişimli bileşik: Substitution product
material Yer değişimli katı çözelti: Substitutional
Yenim önleyici katık: Anticorrosive solid solution
additive Yer değişimli katışkı atomu:
Yenim önleyici ortam: Anticorrosive Substitutional impurity atom
medium Yer değişimli öğe: Substitutional element
Yenim önleyiciler: Corrosion inhibitors Yer değişimli yayınım: Substitutional
Yenim tepkimeleri: Corrosion reactions diffusion
Yenim tepkimeleri hızbilimi: Kinetics of Yer değiştir(il)me: Transposition
corrosion reactions Yer değiştirim: Commutation
758
Yer değiştirir Yerinde kimyasal tepkimeyle sinterleme
Yer değiştirir: Commutative Yerden havaya atılan füze: Surface-to-air
Yer değiştirme: Displacement missile
Yer dinamiği bilimi: Geodynamics Yerden yere: Surface-to-surface
Yer dirim kimyası: Biogeochemistry Yerden yere atılan füze: Surface-to-
surface missile
Yer döşeme plâkası (cam): Glass paving
slab Yerdeş: Isotope
Yer fiziği: Geophysics Yerdeş ağırlığı: Isotopic weight
Yer ışıkları (sahne): Footlight Yerdeş ayırımı: Isotope segregation
Yerdeş bolluğu: Isotopic abundance
Yer istasyonu (uydu haberleşme): Earth
station Yerdeş döngüsü: Isotopic spin
Yer kabuğu: Earth’s crust Yerdeş kayımı: Isotropic shift
Yer kabuğuna ilişkin: Tectonic Yerdeş sayısı: Isotopic number
Yer kimyası: Geochemisty Yerdeş seyreltimi: Isotopic dilution
Yer küresi: Geoid Yerdeş seyreltimi çözümlenmesi: Isotopic
dilution analysis
Yer ölçümü (yer b.): Geodesy
Yerdeş yerine geçimi: Isotropic
Yer teleskobu: Terrestrial telescope substitution
Yer tezeği: Peat Yerdeşlik: Isotropism; Isotopy
Yer yapısı bilimi: Geognosy Yerel: Local; Locational; Endemic
Yeraltı: Underground Yerel belverme (mek.): Local necking
Yeraltı akaçlaması: Underground drainage Yerel çökelme: Local precipitation
Yeraltı geçidi: Underpass Yerel hastalık (tıp): Endemic
Yeraltı inşaatı: Substructure Yerel kayma: Local slip
Yeraltı kablosu: Underground cable Yerel körlük (tıp): Scotoma
Yeraltı madenciliği: Underground mining Yerel sertleşme: Local hardening
Yeraltı odası: Grotto Yerel yenim: Local corrosion
Yeraltı suyu: Ground water; Subterranean Yerısıl: Geothermal; Geothermic
water Yerinde: Timely; In-situ
Yeraltı treni: Metro Yerinde çekirdeklenme: In-situ nucleation
Yeraltı treni: Underground railway Yerinde dönüşüm: In-situ transformation
Yeraltı yenimi: Underground corrosion Yerinde duramama (tıp): Dysphoria
Yeraltı yolu: Tunnel Yerinde duran: Stationary
Yerbelirteç: Loran Yerinde elektron mikroskopi (numune
Yerbilim: Geology içinde iken denemeler yapma): In-situ
electron microscopy
Yerbilimsel: Geologic
Yerinde işleme (seramik ana yapılı
Yerçekimi: Gravitation; Gravity
karmalar): In-situ processing
Yerçekimi kuvveti: Force of gravity
Yerinde kimyasal tepkime: In-situ
Yerde kalıplama: Floor moulding chemical reaction
Yerdeğiştirimli: Displacive Yerinde kimyasal tepkimeyle sinterleme:
Yerden havaya: Surface-to-air In-situ chemical reaction sintering
759
Yerinde kuruyan kimyasal kaplayıcı Yetersiz girinim
Yerinde kuruyan kimyasal kaplayıcı: Yeşil gübre: Green manure
Dry-in-place chemical coater Yeşil ışık (trafik): Green light
Yerinde sıkılama: In-situ compaction Yeşil keçe kumaş: Baize
Yerinde süreçleme: In-situ processing Yeşil körlüğü (tıp): Deuteranopia
Yerinden oynatılamaz: Immobile Yeşil körü (tıp): Deuteranope
Yerine geçen: Substituent Yeşil kum: Glauconite (=Terre-verte)
Yerine geçen atom (başkasının): Yeşil küf (paslanmaz çelik): Green rot
Substituent atom
Yeşil lal: Uvarovite
Yerine geçme: Substitution
Yeşil öd: Biliverdine
Yerine geçmeli: Substitutional
Yeşil renk körü: Green-blind
Yerine getirme: Implementation
Yeşil renkler: Familla verte
Yerini değiştirme: Shim
Yeşil sabun: Green soap
Yerküre: Globe
Yeşil vitriyol: Green vitriol (=Copperas)
Yerleşim planı: Layout plan
Yeşilimsi: Viridescent
Yerleştirim: Allocation
Yeşilimsi mavi renk: Turquoise
Yerleştirme: Accomodation; Positioning;
Placement; Layout; Set Yeşillik: Viridity (= Greenness)
Yerleştirme (cam): Laying up Yeşilöz: Chlorophyll
Yerleştirme havası (cam): Blown down Yeşiltaş: Diorite
Yerleştirme izi (cam): Settle mark (Settle Yeşiltaş: Smaragdite; Greenstone
wave) Yeşim: Jade
Yerleştirme planı: Layout plan Yeşim renkli çanak çömlek: Jasper ware
Yerleştirmeli bilmece: Jigsaw puzzle Yeşim taşı: Nephrite; Jasper; Jade
Yerletirme dalgası (cam): Settle wave Yetenek: Capability
Yerli: Native; Domestic Yetenekli: Capable; Proficient
Yerli hurda: Domestic scrap Yeteneksiz: Incapable
Yermumu: Earthy wax; Ozocerite; Mineral Yeteneksizlik: Disability
wax; Yeter: Sufficient
Yersel: Terrestrial Yeterli: Sufficient
Yerüstü suyu: Surface water Yeterlik: Plenitude; Sufficiency
Yeryüzü: Ground Yetersiz: Meager; Incomplete; Inadequate;
Yeryüzü katmanı: Stratum Deficient; Unsatisfactory; Insufficient
Yeşil: Green Yetersiz asitleme: Underpickling
Yeşil altın: Green gold Yetersiz değerlendirme: Underestimation
Yeşil cam: Green glass Yetersiz döküm: Misrun
Yeşil çay: Green tea Yetersiz erime: Incomplete fusion
Yeşil dalgalar (renk): Green waves Yetersiz fırınlama: Underfiring
Yeşil doğal cam: Moldavite Yetersiz gerilim uygulaması (yorulma):
Yeşil florışıllı protein: Green fluorescent Understressing
protein Yetersiz girinim: Incomplete penetration
760
Yetersiz ışıklan(dır)ma (foto) Yıkamayla arıtma
Yetersiz ışıklan(dır)ma (foto): Yığımlı kurutucu: Batch drier
Underexposure Yığımlı ocak: Batch oven
Yetersiz kavaklama (bakır): Underpole Yığımlı paklama: Batch pickling
Yetersiz paklama: Underpickling Yığımlı sıvıda özütleme: Heap leaching
Yetersiz sertleş(tir)me: Underhardening Yığımlı tavlama: Batch annealing
Yetersiz sertleş(tiril)miş: Underhardened Yığımlı tavlama fırını: Batch annealing
Yetersiz sertleş(tiril)miş çelik: furnace
Underhardened steel Yığın: Cluster; Heap; Pile; Stack; Bank;
Yetersiz soğu(tul)muş çelik: Undercooled Batch; Rick
steel Yığın durumu: State of aggregation
Yetersiz soğutulmuş: Undercooled Yığın kayması: Block slip
Yetersiz suverme: Slack quenching Yığın yoğunluğu: Bulk density
Yetersiz tavlama: Underannealing Yığınlı alfa: Blocky alpha
Yetersiz yanma: Incomplete combustion Yığıntı: Heat content; Enthalpy (H)
Yetersiz yaşlandırılmış: Underaged Yığıntı çizelgesi: Enthalpy chart
Yetersiz yaşlandırılmış aluminyum Yığıntı çizgesi: Enthalpy diagram
alaşımı: Underaged aluminium alloy
Yığışık: Aggregate; Agglomerate;
Yetersiz yaşlandırma (Al alaşımları):
Agglomerate
Underaging
Yığışık ürünler: Agglomerated products
Yetersiz yükleme (değirmen):
Underloading Yığışım: Conglomerate; Agglutination;
Agglomeration
Yetersizlik: Scarcity; Disability;
Insufficiency Yığışım (yer b.): Brecciation
Yeti: Faculty Yığışma: Conglomeration
Yetkili kimse: Licentiate Yığma: Stacking; Piling; Building up;
Stocking
Yetkin sayı (mat): Perfect number
Yığma sığası: Stocking capacity
Yetmezlik: Insufficiency
Yetmiş: Seventy Yığma sırası: Buildup sequence
Yetmişinci: Seventieth Yıka-giy: Wash-and-wear
Yetmiş/otuz pirinci: Standard brass Yıkama: (tıp) Flushing; Lavation; (film)
Developing; (kömür) Washing
Yığı: Pile-up
Yıkama kabı (film): Developing tank
Yığılakalım: Cataplexy
Yıkama kulesi: Scrubber
Yığılma: Conglomeration; Pile-up
Yıkama sodası: Washing soda
Yığılma kuramı (dislokasyon): Pile-up
theory Yıkama tablası (madencilik): Wash table
Yığım: Accumulation; Batch Yıkama tamburu: Washing trommel
Yığımlı besleyici: Batch feeder Yıkama tavası: Developing tank
Yığımlı fırın: Batch-type furnace; Batch Yıkama teknesi (maden): Wash box
furnace Yıkama yağı: Wash oil
Yığımlı haddeleme: Batch rolling Yıkamaç: Developer
Yığımlı kavurma: Heap roasting Yıkamayla arıtma: Lixiviation; Leaching
761
Yıkamayla ayırma Yirmi
Yıkamayla ayırma: Elutriation Yıldız vida: Cross-head screw
Yıkanabilir: Washable Yıldızlanma: Asterism
Yıkanabilirlik: Washability Yıldızlı antimuan: Star antimony
Yıkanmamış: Unwashed Yıldızsı çatlak: Star craze
Yıkanmış cevher (maden): Jigged ore Yıldızsı çatlama (cam): Star fracture
Yıkayıcı: Developer Yıldızsı iz (hata): Star mark
Yıkıcı potaş: Caustic potash Yıldıztaşı: Sunstone; Starlite; Aventurine
Yıkım: Damage Yıldıztozu pürüzlülüğü (metalYüzey):
Yıkımlı kansızlık (tıp): Hemolytic anemia Stardusting
Yıkımsal: Catastrophic Yıllık: Yearly; Yearbook
Yıkımsal aşınma: Catastrophic wear Yıllık çökelti (yer b.): Varve
Yıkımsal işgörmezlik: Catastrophic failure Yıllık üretim: Annual output; Annual
production; Yearly output
Yıkımsız: Nondestructive
Yıkımsız çözümleme: Nondestructive Yıpranma: Erosion; Depreciation; Waste;
analysis Threadbare
Yıkımsız deneme: Nondestructive testing Yıpranmış: Used
Yıkımsız deneme yöntemleri: Yıpratıcı: Erosive
Nondestructive testing methods Yırt(ıl)ma: Tearing
Yıkımsız deneyler: Nondestructive tests Yırtık: Tattered; Leak; Tear
(NDT ) Yırtılma dayancı: Tearing strength
Yıkımsız muayene: Nondestructive Yırtılma dayancı (çoğuzlar): Tear strength
inspection Yineleme: Recurrence
Yıkıntı: Wreck Yineleme birimi (örütbilim: Repeating
Yıl: Year unit
Yılan (sıcak haddeleme): Snake Yineleme uzaklığı (örütbilim): Repeat
Yılancık (tıp): Erysipelas; St. Anthony’s distance
fire Yinelemeli çekme yöntemi: Draw and
Yılankavi çit: Worm fence; Snake fence redraw method
Yılansı (yasılarda yüzey bozukluğu): Yinelemeli eğme deneyi: Repeated bend
Snake test
Yılansı kenarlar (tavlı şerit): Snaky edges Yinelemeli ısıtaç: Recuperator
Yılantaşı: Serpentine Yinelenebilirlik: Repeatability
Yılanvari: Zig zag Yinelenen çarpma deneyi: Repeated blow
Yıldırım: Lightning test
Yıldız bağlantı (elekt.): Star connection Yinelenmiş deney: Repeated test
Yıldız çatlak: Crater crack; (cam) Star Yineleyen: Recurrent
Yıldız dövme: Draw forging; Radial Yinelge: Recurrence
forging Yinelge ilintisi: Recurrence formula
Yıldız oyuklu vida: Cross-head screw Yineli ondalık(maf): Circulating dekimal
Yıldız uç: Star bit Yirmi: Twenty
762
Yirmi eşkenar üçgen yüzlü Yoğunlaş(tır)ım
Yirmi eşkenar üçgen yüzlü: Icosahedral Yivli tomruk kalıbı: Fluted ingot mould
Yirmi eşkenar üçgen yüzlü biçim Yivli yay çeliği: Ribbed spring steel
(geom.): Icosahedron Yivsiz: Fluteless
Yirmi eşkenar üçgen yüzlü evreler: Yiyecek: Aliment; Foodstuff
Icosahedral phases Y-kesimi (mat.): Y-intercept
Yirmi eşkenar üçgen yüzlüler içeren cam: Yoder merdaneleri: Yoder rolls
Icosahedral glass
Yoğruk: Plastic
Yirmi yüzlü (geom.): Icosahedron
Yoğruk akış: Plastic flow
Yirmidört yüzlü (biçim): Trisoctahedron Yoğruk ateşkili: Plastic fireclay
Yirminci: Twentieth Yoğruk biçimleme: Plastic forming
Yiten elektrot: Consumable electrode Yoğruk bozun(dur)ma: Plastic
Yiten elektrotlu arklı eritme: Consumable deformation
electrode arc melting Yoğruk bozundurma aralığı: Plastic range
Yiten elektrotlu yeniden eritme: Yoğruk bölge (σ−ε eğrisi): Plastic region
Consumable electrode remelting Yoğruk davranım: Plastic behaviour
Yiten koyuntu (tıp): Consumable insert Yoğruk gerinim: Plastic strain (epl)
Yitik köpük: Lost-foam Yoğruk kaynaklama: Plastic welding
Yitik köpük süreci: Lost-foam process Yoğruk kil: Plastic clay; Ball clay
Yitik mum süreci: Lost-wax process Yoğruk olmayan seramikler: Nonplastic
Yitim açısı: Angle of loss; Loss angle ceramics
Yitim etmeni: Loss factor Yoğruk refrakter: Plastic refractory
Yiv: Pod; Groove; Striation; Slot; Rabbet; Yoğruklaştırıcı: Plasticizer
Rut Yoğrukluk: Plasticity
Yiv (kesici takımlar): Flute Yoğrukluk ölçümü: Plastometry
Yiv açısı: Bevel angle; Groove angle Yoğruklukölçer: Plastometer
Yiv açma: Bevelling; Chamfering; Fluting Yoğrulabilen: Plastic
Yiv açma makinesi: Bevelling machine Yoğrumlu sanatlar: Plastic arts
Yiv desteği: Spacer strip Yoğun: Turbid; Thick; Dense
Yiv kaynağı: Groove weld Yoğun buğulanma: Milkiness
Yiv yüzü: Groove face Yoğun damar (cam bozukluğu): Heavy
cord
Yivaçar: Screw cutting die
Yoğun kabarcık: Heavy seed
Yivle(n)me deneyi (Terne sac): Fluting
Yoğun ortam: Heavy medium
test (Terne plate)
Yoğun sıvıda ayırma: Heavy medium
Yivli: Ribbed; Striated separation
Yivli diş: Bevelled teeth Yoğunlaç: Condenser
Yivli hadde: Strand mill Yoğunlaç aralığı: Condenser aperture;
Yivli ingot kalıbı: Fluted ingot mould Condenser diaphram
Yivli kafa (cam): Swing stopper finisih Yoğunlama: Thickening
Yivli kenar: Fluted bevel Yoğunlama açıklığı: Condenser aperture
Yivli merdane: Grooved roll Yoğunlaş(tır)ım: Densification
763
Yoğunlaş(tır)ım süreci Yol
Yoğunlaş(tır)ım süreci: Densification Yoğuşum çoğuzlaması: Condensation
process polymerization
Yoğunlaşma ısısı: Heat of condensation Yoğuşum çoğuzu: Condensation polymer
Yoğunlaştırıcı: Condenser; Densifier; Yoğuşum katsayısı: Condensation
Thickener coefficient
Yoğunlaştırıcı mercek: Condenser lens Yoğuşum lehimlemesi: Condensation
Yoğunlaştırıcı prizma (optik mik.): soldering
Condenser prism Yoğuşum oranı: Condensation ratio
Yoğunlaştırılmış krom oksit: Densified Yoğuşum polimeri: Condensation
chromic oxide polymer
Yoğunluğu düşük (cam): Light crown; Yoğuşum polimerizasyonu: Condensation
Light flint polymerization
Yoğunluk (g/m: Density Yoğuşum tepkimesi: Condensation
reaction
Yoğunluk düşürme: Rarefaction;
Yoğuşur: Condensable
Rarefication
Yohansenit: Johannsenite
Yoğunluk düşürme: Rarefication
Yohimbin: Yohimbine
Yoğunluk karşılaştırıcı (aygıt): Density
comparator Yok: Unavailable; Absent
Yoğunluk oranı: Density ratio Yokedici: Annihilative
Yoğunluk ölçüm yöntemi: Densimetric Yokedici girişim: Destructive interference
method Yokediş: Annihilation
Yoğunluk ölçümsel: Densimetric Yoketme (hayvan): Culling
Yoğunluk ölçümü: Densimetry; Density Yoklama: Checking
measurement Yokluk: Absence; Unavailability
Yoğunluk şişesi: Pyonometer Yokolma: Extinction
Yoğunlukölçer: Pyknometer; Yokoluş: Annihilation
Densitometer; Densimeter; (şekerli eriyik) Yokoluş değişmezi (l) (atom):
Saccharimeter Transformation constant; Disirriteoration
Yoğurma: Kneading; Impastation; constant
Impasting Yokoluş ışınımı: Annihilation radiation
Yoğurma değirmeni: Pug mill Yokoluşum (elektron-delik çiftleri):
Yoğuş(turula)maz: Incondensible Recombination
Yoğuş(turula)mazlık: Incondensibility Yokoluşum süresi (değişmez):
Recombination time
Yoğuşabilir: Condensable
Yoksullaşma: Impoverishment
Yoğuşku: Condensate
Yoksullaşmış: Depleted; Impoverished
Yoğuşmamış: Uncondensed
Yoksullaşmış bölge (çökelim): Depleted
Yoğuşturucu: Condenser region
Yoğuşuk: Condensed Yokuş: Gradient
Yoğuşuk durum: Condensed state Yokuş aşağı: Downgrade; Downhill
Yoğuşuk evre: Condensed phase Yol: Walkway; Technique; Path; Algorithm;
Yoğuşum: Condensation Track
764
Yol (s. döküm mak.) Yorulma bükmesi deneyi
Yol (s. döküm mak.): Strand Yolluk sopası: Gate stick
Yol çizgisi: White line Yolluk tuğlası: Runner brick
Yol düzleme: Bulldozing Yolluk uzantısı: Runner extension
Yol düzleyici: Grader Yolluklama: Gating
Yol işareti: Guidepost Yolluklama dizgesi (döküm): Gating
Yol kabuğu (sürekli d): Strand shell system
Yol kabuğu kalınlığı (sürekli d): Strand Yolluklu hadde: Guide mill
shell thickness Yollukta katılaşan metal: Sprue
Yol kabuğu oluşumu (sürekli d): Strand Yolölçer: Odometer
shell formation Yolyazar: Odograph
Yol kabuğu uzaması (sürekli d): Strand Yoma: Hawser
shell elongation Yonga: Chip; Spall
Yol silindiri: Steamroller Yonga eni: Chip width
Yol tuzu yenimi (oto): Poultice corrosion Yonga kalınlığı: Chip thickness
Yol verici palet (hadde): Gate diverter Yonga kaynağı: Chip welding
Yol yordam: Way Yonga makinası: Hog
Yolcu eşyası: Baggage Yonga paketleme: Chip packing
Yolcu gemisi: Liner Yonga yapım işlemleri: Chip-making
Yolcu helikopteri: Helibus operations
Yolcu uçağı: Airliner Yonga yapım süresi: Chip-producing time
Yolculuk: Travel Yongalama: Whittling
Yolçizer (uçak): Air log Yontaç: Drawknife
Yoldüzler: Bulldozer Yontan: Parer
Yole: Yawl Yontma: Whittling; Paring; Chipping
Yoli kanal: Meatus Yontma bıçağı: Drawknife
Yolla(n)ma (haber): Transmittal Yontma keskisi: Chipping chisel
Yollu kütük döküm makinası: Strand Yontmataş: Paleolith
billet caster Yontu çekici: Knapping hammer
Yolluk: Trumpet; Gate; Downgate; Sprue; Yontucu kalemi: Gouge
Downsprue; Guide Yontulmamış cevher: Gemstone
Yolluk (döküm): Runner Yontulmamış taş: Fieldstone
Yolluk başı: Runner head Yordam: Technique; Procedure
Yolluk besleyici: Runner riser Yorgan: Eiderdown
Yolluk bildirisi: Voucher Yorulma (metal): Fatigue
Yolluk düzeneği (döküm): Gating Yorulma aralığı: Fatigue range
Yolluk haznesi (döküm): Runner box Yorulma aşınması: Fatigue wear
Yolluk kalıntısı: Deadhead Yorulma bozunumu: Ratcheting
Yolluk kasası (hadde): Guide box Yorulma bükmesi: Fatigue bending
Yolluk metali: Head metal Yorulma bükmesi deneyi: Fatigue
Yolluk pimi: Runner pin bending test
765
Yorulma çatlağı büyüme hızı Yönelimsel
Yorulma çatlağı büyüme hızı: Fatigue Yorulmuş yay: Fatigued spring
crack growth rate (da/dN) Yorum: Interpretation; Exposition
Yorulma çatlağı büyümesi: Fatigue crack Yosun: Moss
growth
Yosun asidi: Muramic acid
Yorulma çatlakları: Fatigue cracks
Yosun kömürü: Boghead coal
Yorulma çatlaması: Fatigue cracking
Yosun kumu: Kieselguhr; Diatomaceous
Yorulma çentik duyarlılığı: Fatigue notch earth; Infusorial earth; Diatomite
sensitivity
Yosun sodası: Barilla
Yorulma çentik etmeni: Fatigue notch
factor (Kf) Yosunlu: Diatomaceous; Mossy
Yorulma dayancı: Fatigue strength Young katsayısı: Modulus of elasticity;
Young’s Modulus
Yorulma dayancı düşme etmeni: Fatigue-
strength reduction factor Young saçakları: Young’s fringes
Yorulma dayancı indirim etmeni: Fatigue Yozlaşık: Degenerate
strength reduction factor; Fatigue notch Yozlaşık çözelti: Degenerate solution
factor Yozlaşık dolanca (fiz.): Degenerate orbital
Yorulma denemesi: Fatigue testing Yozlaşık durum: Degenerate state
Yorulma deneyi: Fatigue test Yozlaşık elektron dağılımı (fiz.):
Yorulma deneyi makinası: Fatigue testing Degenerate electron distribution
machine Yozlaşık erk düzeyleri (fiz.): Degenerate
Yorulma deneyi yöntemi: Fatigue testing energy levels
method Yozlaşık ötektik (fiz.): Degenerate eutectic
Yorulma direnci: Fatigue resistance
Yozlaşık yarıiletken (fiz.): Degenerate
Yorulma eğrisi: Fatigue curve semiconductor
Yorulma gerilimi: Fatigue stress Yozlaşma: Degeneration; Retrogradation
Yorulma işgörmezliği: Fatigue failure Yozluk: Degeneracy
Yorulma kırılması: Fatigue fracture Yön: Direction
Yorulma kısıtı: Fatigue limit Yön belirteçleri: Direction indices
Yorulma kopması: Fatigue rupture Yön değiştirici: Deflector
Yorulma oranı: Fatigue ratio Yön değiştirici merdane: Bending roll
Yorulma ömrü: Fatigue life (N) Yön imleci: Index of direction
Yorulma sünekliği: Fatigue ductility (Df) Yönelik: Oriented
Yorulma yivcikleri: Fatigue striations Yönelim: Orientation
Yorulma yükü: Fatigue load Yönelim bağıntısı: Orientation
Yorulmuş: Fatigued relationship
Yorulmuş çelik: Fatigued steel Yönelim sertleş(tir)mesi: Orientation
Yorulmuş çelik parça: Fatigued steel hardening
component Yönelimli gereçler: Oriented materials
Yorulmuş metal: Fatigued metal Yönelimli polietilen: Oriented
Yorulmuş mil: Fatigued shaft polyethylene
Yorulmuş parça: Fatigued component Yönelimsel: Orientational
766
Yönelimsel düzen Yönverici
Yönelimsel düzen: Orientational order Yönlenik katılaşmış: Directionally
Yönelteç (hadde): Handlebar solidified
Yönetici: Executive Yönlenik katılaşmış kolayerirler:
Directionally solidified eutectics
Yönetici uçağı: Executive plane
Yönlenik metal oksitleme süreci:
Yönetilemeyen: Uncontrollable Directed metal oxidation process
Yönetilemez: Unmanageable (DI-MOX)™
Yönetilmeyen: Undirected Yönler demeti: Family of directions
Yönetim: Administration; Management <uvw>
Yönetim bilgi dizgesi: Management Yönler takımı: Zone of directions
information system Yönlü: Directional
Yönetim felsefesi: Management Yönlü bağlar: Directional bonds
philosophy Yönlü büyüme: Directional growth
Yönetim kurulu: Executive board Yönlü katılaşma: Directional solidification
Yönetim kurulu toplantısı: Executive Yönlü özellikler: Directional properties
meeting
Yönsemez: Isotropic
Yönetim yaklaşımı: Management
Yönsemez gereç: Isotropic material
approach
Yönsemez gibi: Quasiisotropic
Yönetimsel: Managerial
Yönsemez karmalar: Isotropic composites
Yönetimsel karar: Managerial decision
Yönsemez kütle: Isotropic body
Yönetme: Handling
Yönser: Anisotropic; Aeolotropic
Yönetme halatı: Guide rope
Yönser çekme: Isotropic shrinkage
Yöney (mat.) Vector
Yönser esneklik: Anisotropic elasticity
Yöney alanı: Vector field
Yönser gereçler: Anisotropic materials
Yöney işlevi: Vector function
Yönser kütle: Anisotropic body
Yöney örgüsü: Vector lattice
Yönser lata: Anisotropic laminate
Yöney uzayı: Vector space
Yönser ölçek: Anisotropic modulus
Yöneylem araştırması: Operational
research; Operations research Yönser özdek: Anisotropic body
Yöneyler işlencesi: Calculus of vectors Yönser özdekler: Anisotropic substances
Yöneysel: Vectorial Yönser özellikler: Anisotropic properties;
Isotropic properties
Yöneysel cebir: Vector algebra
Yönserlik: Anisotropy
Yöneysel çarpım: Vector multiplication
Yönsüz: Nondirectional
Yöneysel çözümleme: Vector analysis
Yönsüz bağ: Nondirectional bond
Yöneysel örnek: Vector model
Yöntem: Practice; Technique; Path;
Yöneysel ürün: Vector product Method; Procedure
Yönlen(diril)memiş: Nonoriented Yöntem mühendisliği: Methods
Yönlen(diril)memiş çelik sac: engineering
Nonoriented steel sheet Yöntem-süre-ölçüm: Method-time-
Yönlenik: Directed; Directional measurement (MTM)
Yönlenik bağ: Directed bond Yönverici: Collimating; Collimator
767
Yöre Yumrulaştırma ısıl işlemi (çelik)
Yöre: Vicinity; Zone; Locality Yumru: Whelky; Apophysis; Protuberance;
Yörel sözlük: Lexicon Tumor; Lump1; Globular; Nodule;
Spheroid; Globule
Yöresel: Native; Localized
Yumru (çelik): Spheroidite
Yöresizleşme: Delocalization
Yumru (kemik): Tuberosity
Yöresizleşmiş: Delocalized
Yumru aşındırıcı: Shot
Yöresizleşmiş dolanca (atom):
Delocalized orbital Yumru ateşkili: Nodular Fireclay; Burley;
Burley flint
Yöresizleşmiş elektronlar: Delocalized
electrons Yumru ayak(lı): Talipes; Clubfoot
Yörünge: Path; Orbit; Trajectory Yumru ayaklı (tıp): Taliped
Yörüngealtı: Suborbital Yumru biçim: Nodular form
Yörüngesel: Orbital Yumru damlası: Globula
Y-Si-Al-O-N seramikleri: Y-Si-Al-O-N Yumru grafit: Nodular graphite;
ceramics Spheroidal graphite
Yufka: Wafer Yumru karbon (temper d. d.): Temper
carbon
Yufka dağlama: Through wafer etching
Yumru sementit: Globular cementite;
Yukaç (yer b.): Diapir Spheroiditic cementite; Spheroidal
Yukaç (yerbilim): Nappe cementite
Yukain: Eucaine Yumru şamot: Nodular Fireclay; Burley;
Yukarı beynit (çelik): Upper bainite Burley flint
Yukarı doğru: Upward Yumru(tıp): Condyloid
Yukarı doğru çıkma eğilmesi: Upward Yumruca: Spherulite
cantilever deflection Yumruk: Buffet; Fist; Box; Slug1
Yukarı vuruş (piston): Upstroke Yumrulama: Balling
Yukarı yayınım: Uphill diffusion Yumrulaş(tır)ma: Globularization;
Yukarıdan aşağıya çekme süresi (cam): Spherodization
Down-draw process Yumrulaşım: Coalescence
Yukarıdan pota dökümü: Uphill teeming Yumrulaşma: Tubeculation
Yulaf unu: Oatmeal Yumrulaşmış içyapı: Spheroidized
Yular: Halter; Tether; Hackamore; microstructure
Headrope; Bridle Yumrulaşmış karbür: Spheroidized
Yumak: Floccule carbide
Yumak lüle: Skein Yumrulaşmış sementit: Spheroidized
cementite; Divorced cementite
Yumakcık: Glomerulus
Yumrulaştırılmış çelik: Spheroidized steel
Yumaklama: Balling
Yumrulaştırma: Spheroidization;
Yumaklama fırını: Balling furnace Spheroidizing
Yumaklama tamburu: Balling drum; Yumrulaştırma (Mg katımı - küresel
Balling mill d.d.): Nodulizing
Yumaklanma: Flocculence (=Flocculency) Yumrulaştırma ısıl işlemi (çelik):
Yumaksı: Flocculent Spheroidizing heat treatment
768
Yumrulaştırma tavlaması Yumuşak yüzeyleme
Yumrulaştırma tavlaması: Spheroidize Yumuşak: Pliant; Tender; Soft; Limp
annealing Yumuşak cam: Soft glass
Yumrulu: Globular; Knobby; Tubercular; Yumuşak çekilmiş: Light drawn
Tuberculate; Nodular; Tuberous
Yumuşak çelik: Dead mild steel
Yumrulu kolayerir: Nodular eutectic
Yumuşak damak: Velum
Yumrulu kolayerir içyapı: Nodular
eutectic microstructure Yumuşak demir: Soft iron
Yumrulu metal tozu: Nodular metal Yumuşak deriden çarık: Moccasin
powder Yumuşak dirençli dikiş kaynağı: Mash
Yumrulu ötektik: Nodular eutectic resistance seam weld
Yumrulu ötektik içyapı: Nodular eutectic Yumuşak dokular (tıp): Soft tissues
microstructure Yumuşak ferritler (seramik): Soft ferrites
Yumrulu ötektikli içyapı: Globular Yumuşak gümüş lehimi: Plumbsol™
eutectic microstructure Yumuşak ışınım: Soft radiation
Yumrulu perlit: Nodular pearlite; Yumuşak kaplama: Soft-facing
Divorced pearlite
Yumuşak kauçuk: Soft rubber
Yumrulu toz: Nodular powder
Yumuşak kereste: Softwood
Yumurta biçimli: Oval; Oviform
Yumuşak kumtaşı: Holystone
Yumurta çırpıcı: Eggbeater
Yumuşak kurşun: Chemical lead; Soft lead
Yumurta çırpığı: Whip
Yumuşak küre: Soft sphere
Yumurta kabuğu: Eggshell
Yumuşak lehim: Soft solder
Yumurta kabuğumsu doku: Eggshelling
Yumuşak lehimleme: Soft soldering;
Yumurta kabuksu (seramik): Eggshell Soldering
Yumurta sarısı: Yoke; Vitellus Yumuşak mıknatıs: Soft magnet
Yumurta sarısı üreten: Vitelline Yumuşak mıknatıslı alaşım: Magnetically
Yumurta zarı (tıp): Vitelline membrane soft alloy
Yumurtalık: Eggcup Yumuşak mıknatıslı gereç: Soft magnetic
Yumurtalık (tıp): Ovary material
Yumurtalık çıkarılması (tıp): Yumuşak nitrürleme: Soft nitriding;
Ovariectomy Ductile nitriding
Yumurtalık yangısı (tıp): Oophoritis Yumuşak noktalar: Soft spots
Yumurtalık yangısı (tıp): Ovaritis Yumuşak odaklı mercek: Diffuser lens
Yumurtamsı: Ellipsoid Yumuşak porselen: Soft porcelain
Yumurtamsı kuvars: Thunderegg Yumuşak sünger: Wool sponge
Yumurtlama (tıp): Ovulation Yumuşak tuğla: Place brick
Yumuşa(t)ma (ısıl işlem): Softening Yumuşak tüycük: Fluff
Yumuşa(t)ma ısıl işlemi: Softening heat Yumuşak ur (tıp): Myxoma (=Myxomata)
treatment Yumuşak urlu (tıp): Myxomatous
Yumuşa(t)ma işlemi: Softening treatment Yumuşak x-ışınları (λ=1-10nm): Soft
Yumuşa(t)ma menevişi: Soft temper x-rays
Yumuşa(t)ma tavlaması: Soft annealing Yumuşak yüzeyleme: Soft-facing
769
Yumuşaklık Yuvarlaklık
770
Yuvarlamaca Yüklenici
Yuvarlamaca: Bowling Yük taşıyan kiremit: Load bearing tile
Yuvarlanma aşındırıcıları: Tumbling Yük taşıyıcı: Charge carrier
abrasives Yük-uzama eğrisi: Load - elongation
Yuvarlanma kütlesi: Tumbling mass curve
Yuvarlanma tamburları: Tumbling barrels Yük yansızlığı: Charge neutrality
Yuvarlanma zamanı: Tumbling time Yük yoğunluğu: Charge density
Yuvarlatılmış kenar (cam): Rounded edge Yük zıtlığı görüntülemesi: Charge-
contrast imaging
Yuvarlı parlatma: Ball sizing (Ball
burnishing) Yükleme: Charging; Loading;
(gemi) Stevedoring
Yuvarlı yatak: Ball bearing
Yükleme arabası: Charging car
Yuvarsal: Spherical
Yükleme arabası (kok fırınları): Larry car
Yuvarsı: Spheroidal
Yükleme aralığı: Loading range
Yuvgu elek: Cylinder screen
Yükleme çatalı (soğutma fırını):
Yuvgu süzgeç: Filter drum Carrying-in fork
Yuvgulu kırıcı: Rolling crusher Yükleme çizgesi: Loading diagramme
Yük: Weight; Haul; Charge Yükleme deliği (kok fırını): Trunnel head
Yük: Load; Charge Yükleme gereci: Charging material
Yük (elektrik): Charge Yükleme gerilimi: Loading stress
Yük akışı: Load flow Yükleme hızı: Loading rate; Rate of
Yük aktarım verimliliği: Charge transfer loading
efficiency Yükleme kantarı: Charging scales
Yük aktarımı: Charge transfer Yükleme kapağı: Charging door
Yük altında sapma sıcaklığı: Deflection Yükleme kapağı (kamyon): Tailboard
temperature under load (DTUL) Yükleme kapısı: Charge door
Yük arabası: Charging skip; Van Yükleme kovası: Charge bucket
Yük arabası: Wagon Yükleme köprüsü: Loading bridge
Yük boşaltma yeri: Tipple Yükleme limanı: Loading port
Yük dağılımı: Charge distribution Yükleme makinaları: Charging machines
Yük devinirliği: Charge mobility Yükleme sahanlığı: Charge platform
Yük gemisi: Freighter Yükleme sahası (hangar): Apron
Yük kamyonu: Transporter Yükleme sığası: Loading capacity
Yük kolu (kaldıraç): Weight-arm Yükleme silosu: Receiving hopper
Yük oranı: Burden ratio Yükleme tavası (soğutma fırını):
Carrying-in box
Yük ölçümü: Load measurement
Yükleme uygulaması: Charging practice
Yük püskürtme aygıtı: Charge-injection
device Yükleme vinci: Charging crane
Yük tablası: Barrow Yükleme yeri: Loading point
Yük taşıma sığası (gemi): Tonnage Yükleme yokuşu: Ramp
Yük taşımayan kiremit: Nonload - Yükleme yöntemleri: Loading methods
bearing tile Yüklenici: Contractor
771
Yüklenme Yüksek basınçlı kazan çeliği
772
Yüksek basınçlı kazan çeliği sacı Yüksek fırın gaz çıkış boruları
Yüksek basınçlı kazan çeliği sacı: Yüksek dayançlı pirinçler: High-tensile
High-pressure boiler steel plate brasses
Yüksek basınçlı kum kalıplama: Yüksek demirli tıkız: High iron briquette
High-pressure jolt-squeeze moulding (HIB)
Yüksek basınçlı laminat: High-pressure Yüksek duyarlıklı: High fidelity (hi-fi)
laminates Yüksek enerji: High energy
Yüksek basınçlı sıvı kromatografisi:
Yüksek enerji fiziği: High-energy physics
High-pressure liquid chromatography
Yüksek enerji fiziği: High-energy physics
Yüksek basınçlı suverme: High-pressure
quenching Yüksek enerji oranlı biçimleme: High-
Yüksek basınçlı tank: High-pressure tank energy-rate forming (HERF)
Yüksek basınçlı tufal giderici: High- Yüksek enerji salım hızları: High-energy-
pressure descaler release-rates
Yüksek basınçlı tufal giderme dizgesi: Yüksek esnemezlikli karma: High
High-pressure descaling system stiffness composite
Yüksek boratlı kaplama camları: High- Yüksek fırın: Blast furnace; Hot blast
borate sealing glasses furnace
Yüksek çarpma dirençli polistiren: High- Yüksek fırın ağız sahanlığı: Blast furnace
impact polystyrene (HIPS) charging gallery
Yüksek çekme dayançlı grafit: High- Yüksek fırın ağzı: Blast furnace mouth
tensile-strength graphite Yüksek fırın astarı: Blast furnace lining
Yüksek çekme gerilimli çelik saclar: Yüksek fırın baca tozu: Blast furnace flue
High-tensile steel sheets dust
Yüksek çevrimli metal yorulması: High- Yüksek fırın bacası: Blast furnace stack
cycle metal fatigue
Yüksek fırın boğazı: Blast furnace throat
Yüksek çevrimli yorulma: High-cycle
fatigue Yüksek fırın boyu: Blast furnace height
Yüksek çevrimli yorulma deneyi: High- Yüksek fırın cüruf çimentosu: Blast
cycle fatigue test furnace slag cement
Yüksek çoğuzlar: High polymers Yüksek fırın cürufu: Black cinder; Blast
furnace cinder; Blast furnace slag
Yüksek çözündürme gücü: High resolving
power Yüksek fırın çalıştırma ömrü: Blast
furnace campaign life
Yüksek çözünürlük: High resolution
Yüksek çözünürlüklü elektron Yüksek fırın çanları: Blast furnace bells
mikroskopisi: High-resolution electron Yüksek fırın denetimi: Blast furnace
microscopy control
Yüksek dayanç: High strength Yüksek fırın dışığı: Blast furnace cinder;
Yüksek dayançlı civata: High strength bolt Blast furnace slag; Black cinder
Yüksek dayançlı çelikler: High-strength Yüksek fırın dışık çimentosu: Blast
steels furnace cement
Yüksek dayançlı düşük alaşımlı çelikler: Yüksek fırın erime bölgesi: Blast furnace
High-strength low alloy (HSLA) steels fusion zone
Yüksek dayançlı karbon: High-strength Yüksek fırın fabrikası: Blast furnace plant
carbon Yüksek fırın gaz çıkış boruları: Uptakes
773
Yüksek fırın gazı Yüksek gerilim (elekt.)
Yüksek fırın gazı: Blast furnace gas Yüksek fırın üretkenliği: Blast furnace
Yüksek fırın hamlacları: Blast furnace productivity
tuyeres Yüksek fırın ürünü: Blast furnace product
Yüksek fırın havası: Blast furnace air Yüksek fırın yakıtları: Blast furnace fuels
Yüksek fırın haznesi: Blast furnace hearth Yüksek fırın yanürünleri: Blast furnace
Yüksek fırın iskeleti: Blast furnace by-products
framework Yüksek fırın yığım çizgisi: Blast furnace
stockline
Yüksek fırın işletimi: Blast furnace
operation Yüksek fırın yığım dağılımı: Blast furnace
stock distribution
Yüksek fırın izabesi: Blast furnace
smelting Yüksek fırın yığım yöntemleri: Blast
furnace stocking method
Yüksek fırın karın açısı: Bosh angle
Yüksek fırın yükleme arabası: Skip
Yüksek fırın karın tepkimeleri: Bosh
reactions Yüksek fırın yüklemesi: Blast furnace
charging
Yüksek fırın karnı: Bosh
Yüksek fırın yüksekliği: Blast furnace
Yüksek fırın kok tüketimi: Blast furnace height
coke consumption
Yüksek fırın yükü: Blast furnace burden;
Yüksek fırın koku: Metallurgical coke Blast furnace charge
Yüksek fırın körüğü: Blast furnace blower Yüksek fırını çalışmaya alma: Blowing-in
Yüksek fırın refrakterleri: Blast furnace Yüksek fırını durdurma: Blowing-out
refractories Yüksek fosforlu bakır: High residual
Yüksek fırın siloları: Blast furnace phosphorus copper
hoppers Yüksek fosforlu cevher: High phosporous
Yüksek fırın sinteri: Blast furnace sinter ore
Yüksek fırın sobaları: Blast furnace stoves; Yüksek fosforlu çelik: High phosporous
Cowper/Hot blast stoves steel
Yüksek fırın soğutması: Blast furnace Yüksek frekans: High-frequency
cooling Yüksek frekanslı fırın: High-frequency
Yüksek fırın tepe basıncı: Blast furnace furnace
top pressure Yüksek frekanslı kaynak: Radio-
Yüksek fırın tepesi: Blast furnace top frequency welding
Yüksek fırın tepkimeleri: Blast furnace Yüksek geçirgenlikli cam: High-
reactions transmission glass
Yüksek fırın topağı: Blast furnace pellet Yüksek geçirgenlikli mıknatıslı gereçler:
Hyperm
Yüksek fırın tuğlaları: Blast furnace
refractories Yüksek geçirim süzgeci (optik):
Yüksek fırın tuyerleri: Blast furnace High-pass filter
tuyeres Yüksek geçişim basınçlı (kim.):
Yüksek fırın üretim hızı: Blast furnace Hypertonic
production rate Yüksek geçişim basınçlı çözelti:
Yüksek fırın üretimi: Blast furnace Hypertonic solution
production Yüksek gerilim (elekt.): High voltage
774
Yüksek gerilim ayarlayıcısı (e. mik.) Yüksek katsayılı karbon
Yüksek gerilim ayarlayıcısı (e. mik.): Yüksek hızlı kırpma: High-speed
High-tension wobbler; High-voltage trimming
wobbler Yüksek hızlı kırpma makası: High-speed
Yüksek gerilim hattı: High-tension line trimming shears
Yüksek gerilim hattı direği: Pylon Yüksek hızlı mil: High-speed spindle
Yüksek gerilim kaynağı (elekt.): High- Yüksek hızlı parçacık (atom): High-
voltage supply energy particle
Yüksek gerilim porseleni: High voltage Yüksek hızlı soğutma: High-speed cooling
porcelain Yüksek hızlı tavlama: High-speed
Yüksek gerilimli elektron mikroskobu annealing
(1-3 MV): High-voltage electron Yüksek hızlı tellik çubuk: High-speed
microscope wire rod
Yüksek güç: High power Yüksek ısı denetleci: Pyrostat
Yüksek güçlü: High-powered Yüksek ısı metalbilimi: Pyrometallurgy
Yüksek güçlü motor: High power engine Yüksek iletkenlik: High-conductivity
Yüksek hız: High speed; High velocity Yüksek iletkenlikli bakır: High-
Yüksek hız çelikleri: High-speed steels conductivity copper
(HSS) Yüksek işlerlikli alumina lif: High-
performance alumina fibre
Yüksek hız rayı haddelemesi: High-speed
rail rolling Yüksek işlerlikli plastikler: High-
performance plastics
Yüksek hız rayları: High-speed rails
Yüksek kabartılmış kumaş: Brocatel
Yüksek hız takım çelikleri: High-speed
tool steels Yüksek kalite: High quality
Yüksek hızla biçimleme: High-energy- Yüksek kan basıncı: High blood pressure
rate forming Yüksek karbonlu çelikler: High-carbon
Yüksek hızla dövme: High-energy-rate steels
forging (HERF) Yüksek karbonlu elek teli: High-carbon
screen wire
Yüksek hızla yayımlı yakaç: High-velocity
convection burner Yüksek karbonlu martensit: High-carbon
martensite
Yüksek hızlı değirmen: High-speed mill
Yüksek karbonlu nitelikli çubuklar:
Yüksek hızlı delme: High-speed drilling High-carbon quality rods
Yüksek hızlı döküm: High-speed casting Yüksek karbonlu özel tel: High-carbon
Yüksek hızlı döküm teknolojisi: High- and specialty wire
speed casting technology Yüksek karbonlu yay çeliği: High carbon
Yüksek hızlı filmaşin: High-speed wire spring steel
rod Yüksek karbonlu yay teli: High-carbon
Yüksek hızlı filmler: High-speed motion spring wire
pictures Yüksek katsayılı camlar: High-moduli
Yüksek hızlı haddeleme: High-speed glasses
rolling Yüksek katsayılı grafit: High-modulus
Yüksek hızlı ısıtma: High-speed heating graphite
Yüksek hızlı kapma merdanesi: High- Yüksek katsayılı karbon: High-modulus
speed pinch roll carbon
775
Yüksek katsayılı lifler Yüksek sıklıklı dirençli sertleştirme
776
Yüksek sıklıklı elektrik kaynağı Yükseltgen asitler
Yüksek sıklıklı elektrik kaynağı: Yüksek voltaj: High tension
High frequency electric welding Yüksek yayınımlılık yolları: High
Yüksek sıklıklı endüklem ocağı: diffusivity paths
High-frequency induction furnace Yüksek yeğinlik(li): High-intensity
Yüksek sıklıklı endüklemli ısıtma: Yüksek yeğinlikli ark: High-intensity arc
High-frequency induction heating
Yüksek yeğinlikli ayırma: High-intensity
Yüksek sıklıklı endüklemli sertleştirme: separation
High-frequency induction hardening
Yüksek yeğinlikli ışık: High-intensity light
Yüksek sıklıklı ısıtma: High-frequency
heating Yüksek yeğinlikli karbon arkı:
High-intensity carbon arc
Yüksek sıklıklı ses mikroskopisi: High-
frequency acoustic microscopy Yüksek yeğinlikli soğu(t)ma: High-
intensity cooling
Yüksek silika lifleri: High-silica fibres
Yüksek silikalı cam: High-silica glass Yüksek yoğunluklu cam: Dense crown;
Dense flint
Yüksek silisyumlu aluminyum
alaşımları: High-silicon aluminium alloys Yüksek yoğunluklu mıknatıslı yaş
ayırma: Wet high-density magnetic
Yüksek silisyumlu doğal cam: Obsedian separation (WHIMS)
Yüksek silisyumlu tunç: High-silicon Yüksek yoğunluklu plazma: High-density
bronze plasma
Yüksek sodyumlu fluborat camı: High-
Yüksek yoğunluklu polietilen: High-
sodium-content fluoborate glass
density polyethylene (HDPE)
Yüksek süneklik: High ductility
Yüksek zıtlık: High contrast
Yüksek süneklikli iki evreli çelikler: High
Yüksek zıtlıklı görüntü: High-contrast
ductility dual phase steels
image
Yüksek tansiyon: High blood pressure;
(tıp) Hypertension Yüksek zıtlıklı resim: High-contrast
picture
Yüksek tansiyonluluk (tıp): Hyperpiesia;
Hyperpiesis Yükseklik: Elevation; Height
Yüksek Tc’li üstüniletken: High-Tc Yükseklik özeği (geom): Orthocenter
superconductor Yükseklikölçer: Height gauge; Orometer;
Yüksek teknoloji: High-tech; High Altimeter
technology Yükseksıcaklıkölçer: Pyrometer
Yüksek tenörlü cevher: High-grade ore Yükselen boru (kok f.): Ascension pipe
Yüksek tenörlü demir cevheri: High- Yükselen yüzey: Ascending surface
grade iron ore Yükselim: Elevation
Yüksek tepe basıncı (y. fırın): High top Yükselmeölçer: Variometer
pressure
Yükselteç: Amplifier
Yüksek vakum (p=10-5-10-7P): High
Yükseltge(n)me: Oxidization
vacuum
Yükseltgeme: Amplification
Yüksek vakumlu eritme ocağı: High-
vacuum melting furnace Yükseltgen: Oxidic; Oxidizing
Yüksek verimli kabakütük döküm Yükseltgen (madde): Oxidizing agent
makinası: High performance bloom caster Yükseltgen asitler: Oxidizing acids
777
Yükseltgen atmosfer Yükün derişim gözesi
778
Yükün derişimli göze Yükünsel örüt yarıçapları
Yükün derişimli göze: Ionic concentration Yükünleşim kesiti: Ionization cross-
cell section
Yükün destekli dağlama: Ion-assisted Yükünleşim odası: Ionization chamber
etching Yükünleşim ölçer: Ionization gauge
Yükün devinimi: Ionic movement Yükünleşme: Ionization; Ionisation
Yükün devinimliliği: Ionic mobility Yükünleşme değişmesi: Ionization
Yükün düzeni: Ionic order constant
Yükün göçü: Ion migration Yükünleşme dengesi: Ionization
Yükün hızı: Ionic velocity equilibrium
Yükünleşme gerilimi: Ionization potential
Yükün itimi (uzay aracı): Ion propulsion
Yükünleşme ısısı: Heat of ionization
Yükün kafesi: Ionic lattice
Yükünleşme kertesi: Degree of ionization
Yükün kaplama: Ion plating
Yükünleştiren: Ionizer
Yükün komşuluğu: Ionic coordination
Yükünlü buhar bırakımı: Ion vapour
Yükün kromatografisi: Ion
deposition (IVD)
chromatography
Yükünlü çoğuzlar: Ionic polymers
Yükün kuramı: Ionic theory
Yükünlü dağlama: Ion etching
Yükün kümesi: Micelle
Yükünlü parlatma: Ionic polishing
Yükün motoru: Ion engine
Yükünlü püskürtüm: Ion assisted
Yükün oranı: Ionic fraction sputtering; Ion-beam sputtering
Yükün seçimli potansiyometre(seramik Yükünlü yüzdürme: Ion flotation
tozları): Ion-selective potentiometry
Yükünsel: Ionic
Yükün sondası (fiz.): Ionosonde
Yükünsel bağ: Ionic bond
Yükün sürtünmesi: Ionic friction
Yükünsel bağlanma: Ionic bonding
Yükün ulaşımı (tıp): Iontophroesis
Yükünsel bileşik: Ionic compound
Yükün yarıçapı: Ionic radius
Yükünsel boşalma: Ionic discharge
Yükün yayınımı: Diffusion of ions
Yükünsel derişim: Ionic concentration
Yükün yerine geçmesi: Ionic substitution
Yükünsel dışık: Ionic slag
Yükün yerleştirme: Ion implantation Yükünsel dışık modelleri: Ionic slag
Yükün yoğunluğu: Ionic density models
Yükün yükü: Ionic charge Yükünsel direnç: Ionic resistance
Yükün-demetli işleme: Ion-beam Yükünsel gerilim: Ionic potential
machining Yükünsel iletim: Ionic conduction
Yükünküre (atmosfer): Ionosphere Yükünsel iletinç: Ionic conductance
Yükünlere ayıran: Ionizer Yükünsel iletken: Ionic conductor
Yükünleş(tiril)miş: Ionized
Yükünsel karmaşa bileşiği: Ionic complex
Yükünleş(tiril)miş gaz: Ionized gas
Yükünsel örüt: Ionic crystal
Yükünleşebilir: Ionizable
Yükünsel örüt yapıları: Ionic crystal
Yükünleşim: Heteropolarity; Ionization structures
Yükünleşim erki: Ionization energy Yükünsel örüt yarıçapları: Ionic crystal
Yükünleşim kenarı: Ionization edge radius
779
Yükünsel özgelik Yürürlükte
780
Yürüteç (bebek) Yüzey betimli harita
Yürüteç (bebek): Go-cart Yüzdürme cam: Float glass
Yürüyen: Walking Yüzdürme cam süreci: Float glass process
Yürüyen kirişli fırın: Walking beam Yüzdürme gözeleri: Floatation cells
furnace Yüzdürme ile yoğunluk saptama yöntemi
Yürüyen merdiven: Escalator (cam): Sinker
Yürüyen tabanlı fırın: Walking hearth Yüzdürme tesisi: Floatation mill
furnace Yüzdürme-çökeltme çözümlemesi
Yüz: Face (kömür): Float and sink analysis
Yüz (sayı): Hundred Yüzdürücü deliği: Lug; Floater notch
Yüz açısı: Face angle Yüzdürücü giriş deliği: Floater hole
Yüz gram: Hectogramme Yüzebilir: Buoyant
Yüz kalıbı: Life mask Yüzebilirlik: Buoyancy
Yüz kilogram: Quintal Yüzegen: Floater
Yüz litre: Hectoliter Yüzen: Afloat
Yüz metre: Hectometer Yüzer durumda: Afloat
Yüz nevraljisi (tıp): Tic douloureux; Yüzer ev: Houseboat
Trigeminal neuralgia Yüzer katmanlı sütsü temizleyici:
Yüz pudrası: Toilet powder Floating layer emulsion cleaner
Yüz sırlama: Face glazing Yüzer merdane: Floating roll
Yüz tornası: Face lathe; Facing lathe Yüzer şamot (cam alma): Ring
Yüz tuğlası: Face brick Yüzergen: Adsorbent
Yüz(dür)me: Floatation Yüzerici: Adsorber
Yüz(dür)me karışımı: Floatation mixture Yüzerik: Adsorbate
Yüz(dür)me süreci: Floatation process Yüzerik su: Adsorbed water
Yüz(dür)me tankı: Floatation tank Yüzerilebilir: Adsorbable
Yüzde: Percent; Percentage Yüzerilmiş: Adsorbate
Yüzde 0.2 akma gerilimi: 0.2% Proof Yüzerinç: Adsorptance
stress Yüzerme: Adsorption
Yüzde hata: Percentage error Yüzerme artırıcı: Introfier
Yüzde kesit alanı daralması (çekme Yüzerme artışı: Introfaction
deneyi): Percent reduction of area Yüzerme görüngesi: Adsorption spectrum
Yüzde soğuk-iş: Percent cold work Yüzey: Surface; Facet; Face
Yüzde uzama: Percentage elongation Yüzey açısı: Face angle
Yüzde yanılgı: Percentage error
Yüzey aktarım kimyası: Surface transfer
Yüzden torna etme: Facing chemistry
Yüzdür-çökelt ayırması: Sink and float Yüzey alanı: Surface area
separation
Yüzey baskısı: Surface compression
Yüzdürme ayıraçları: Floatation reagents
Yüzey belirginlikleri: Surface
Yüzdürme bölgeli yöntem: Floating zone
method characteristics
Yüzdürme bölgesi (tek örüt): Floating Yüzey betimi: Topography
zone Yüzey betimli harita: Topographic map
781
Yüzey betimsel Yüzey haddesi
782
Yüzey hasarı Yüzey sertleştirme süreçleri
Yüzey hasarı: Surface damage Yüzey merkezli küp örüt/kristal: Face-
Yüzey hazırlama: Surface preparation centered cubic crystal
Yüzey işlemi: Surface treatment Yüzey merkezli küp yapı: Face-centered
cubic structure
Yüzey işlemi püskürteçleri: Surface
treatment sprays Yüzey merkezli küpsel (ymk): Face-
centered cubic (fcc)
Yüzey işlemleri: Surface treatments
Yüzey mıknatıslı optik Kerr olgusu:
Yüzey iyileştirme: Surfave improvement Surface magneto-optical Kerr effect
Yüzey izleri: Surface marks (scratches, Yüzey mikroskopisi: Topomicroscopy
scoremarks, maching marks, grinding
Yüzey muayenesi: Surface inspection
marks)
Yüzey nanobiyolojik özellikleri: Surface
Yüzey kaplama: Surfacing; Surface
nanobiological properties
coating
Yüzey nanomekanik özellikleri: Surface
Yüzey karbon içeriği: Surface carbon nanomechanical properties
content
Yüzey niteliği: Surface finish; Surface
Yüzey karbonsuzlaşması: Surface quality
decarburization
Yüzey oksitlenmesi: Surface oxidation
Yüzey karbonu: Surface carbon
Yüzey oylum oranı: Surface-to-volume
Yüzey katmanı: Surface layer ratio
Yüzey katsayısı (ısı aktarımı): Surface Yüzey örgüsü: Surface texture
coeffiecient
Yüzey özdirenci: Surface resistivity
Yüzey kırıntısı (seramik): Crizzle
Yüzey özgür erki: Surface free energy
Yüzey kimyası: Surface chemistry
Yüzey parlaklığı: Surface glass
Yüzey kopması (emaye): Pop-off
Yüzey pislenmesi: Surface contamination
Yüzey koruma: Surface protection Yüzey pürtüklüğü (düz cam): Sand hole
Yüzey köşegeni: Face diagonal Yüzey pürüzleme: Surface roughening
Yüzey kurutma (maça): Skin-drying Yüzey pürüzlülüğü: Roughness; Surface
Yüzey kurutmalı kum kalıplar: Skin- waviness; Surface roughness
dried sand moulds Yüzey pürüzlülüğü haritası: Surface-
Yüzey kusuru giderme(çelik yüzeyler): roughness map
Scarfing Yüzey pürüzlülüğü ölçümü: Surface
Yüzey kusuru türü: Blackened scab roughness measurement
Yüzey kuvvetleri: Surface forces Yüzey pürüzölçeri: Profilometer
Yüzey kuvvetleri aygıtı: Surface-forces Yüzey rengi: Surface colour (Flat colour)
apparatus (SFA) Yüzey renklendirme: Surface colouring
Yüzey merkezli: Face centered Yüzey sertleştirilmiş: Surface hardened
Yüzey merkezli küp: Face-centered cube Yüzey sertleştirilmiş çelik: Surface-
Yüzey merkezli küp birim göze: Face- hardened steel
centered cubic unit cell Yüzey sertleştirilmiş metal: Surface-
Yüzey merkezli küp kafes: Face-centered hardened metal
cubic lattice Yüzey sertleştirme: Surface hardening
Yüzey merkezli küp metal: Face-centered Yüzey sertleştirme süreçleri: Surface-
cubic metal hardening processes
783
Yüzey sertleştirme yöntemleri Yüzgeç
784
Yüzgeç (hadde kusuru)
Yüzgeç (hadde kusuru): Overfill
Yüzme hızı: Floating speed
Yüzme kanatları: Water wings
Yüzü kumlu tuğla: Sanded brick
Yüzücü haznesi (cam): Doghouse
Yüzük: Ring
Yüzük kaşı: Bezel
785
Z
Z ekseni: Z-axis Zar sıkma: Film extrusion
Z zıtlığı (SEM): Z contrast Zar yapıştırıcı: Film adhesive
Zac yağı: Oil of vitriol Zarar: Injury; Damage; Harm; Detriment
Zachariasen kuralları: Zachariasen rules Zarar verici: Injurious
Zachariasen modeli: Zachariasen model Zararı öde(t)me: Imdemnification
Zaçyağı: Sulphuric acid Zararına çalışan: Uneconomical
ZAF ayarı: ZAF correction Zararlı: Detrimental; Harmful
Zafiyet (tıp): Phthisis; Cachexia; Tabes Zararlı büyüme: Malignant growth
Zafiyetli (tıp): Cachexic Zararsız ağı: Toxoid
Zahmet: Exertion Zararsız bakteri: Lysogen
Zahn bardağı: Zahn cup Zarf: Bush; Jacket; Insert; Chock
Zak: Zac Zariçi kanalı (tıp): Transmembrane
Zamak alaşımları: Zamak alloys channel
Zaman: Time Zarlı: Membranous
Zaman alıcı: Time-consuming Zartman Ko deneyi: Zartman Ko
experiment
Zaman aralığı: Time interval; Time-lag
Zatülcenp (tıp): Pleurisy
Zaman dizisi: Chronology
Zatürre (tıp): Pneumonia
Zaman etüdü: Time study
Zatürre basili (tıp): Pneumobacillus
Zaman farkı: Time lag
Zatürreli: Pneumonic
Zaman kazandıran: Timesaving
Zayıf: Sleazy; Thin; Tender; Faint; Weak;
Zamanlama: Timing Lean; Cachexic
Zamansız: Premature Zayıf alev: Lazy flame
Zamansız çatlama/kırılma: Premature Zayıf asit: Weak acid
failure
Zayıf bağ çözülmesi: Weak-link
Zamansız işgörmezlik: Premature failure degradation
Zambak desenli: Tressured Zayıf baz: Weak base
Zambaksı süs (arma): Tressure Zayıf çekirdeksel etkileşimler: Weak
Zamk: Glue; Agglutinant; Gum nuclear interactions
Zamklı: Gummous (=Gummy) Zayıf dekor (cam hatası): Faint
Zantat: Xanthate impression
Zantofilit: Xanthophyllite Zayıf düşme: Tabes
Zar: Diaphragm; Film; Membrane; Zayıf ışınlı karanlık alan mikroskopisi:
Tegument Weak-beam darkfield microscopy
Zar (tıp): Velamen Zayıf mıknatıslı: Diamagnetic
Zar dayancı: Film strength Zayıf mıknatıslı gereçler: Diamagnetic
material
Zar dokudan gelişen kemik (tıp):
Membrane bone Zayıf mıknatıslılık: Diamagnetism
Zar geçişim ölçümü: Membrane Zayıf yalaz: Lazy flame
osmometry Zayıfla(t)ma: Attenuation
Zar geçişim ölçümü: Membrane Zayıflama (tıp): Marasmus; Tabescence;
osmometry Phthisis
Zayıflatan Zeytin
Zayıflatan: Marasmic; Decrescent; Zener çöküşü: Zener breakdown
Tabesent Zener diyotu: Zenerdioxide
Zayıflık: Weakness; Hyposthenia Zener Hillert denklemi: Zener Hillert
Zebercet: Chrysotile equation
Zebra çatı (fırın tavanı): Zebra roof Zener Hollaman çarpanı: Zener
Zeeman düzeyleri: Zeeman levels Holloman parameter
Zeeman olgusu: Zeeman effect Zener Smith bağıntısı: Zener Smith
Zefir: Zaffar(=Zaffre,zaffer) relationship
Zefiran klorür ayıracı: Zephiran chloride Zengin altın metali: Rich gold metal
reagent Zengin atmosfer: Rich atmosphere
Zehir: Toxin; Venom; Poison Zengin düşük pirinç: Rich low brass
Zehir (tıp): Toxicant Zengin fırın atmosferi: Rich furnace
Zehir giderici: Antitoxine; Detoxicant atmosphere
Zehir giderme: Detoxication Zenginleş(tir)me: Enrichment
Zehirle(n)me (tıp): Poisoning; Toxication Zenginleştirici gaz: Enriching gas
Zehirlenme belirtisi (tıp): Toxic-shock Zenginleştirilmiş: Enriched
syndrome (TSS) Zenginleştirilmiş gaz: Enriched gas
Zehirleyici: Toxicant; Poisonous; Poisoner Zenginleştirilmiş gereç: Enriched
Zehirleyici gaz: Poisonous gas material
Zehirli: Toxic; Venomous; Poisonous Zenginleştirilmiş nükleer tepkimeç
Zehirli aromatikler: Dioxin yakıtı: Enriched nuclear reactor fuel
Zehirli çözelti: Toxic solution Zenginleştirilmiş uranyum: Enriched
uranium
Zehirli duman: Toxic fumes
Zenginleştirilmiş uranyum oksit:
Zehirli gaz: Toxic gas; Lewisite; Poison gas Yellowcake
Zehirli protein: Ricin Zenginleştirilmiş yakıt: Enriched fuel
Zehirlilik (tıp): Toxicity
Zenginleştirilmiş yük gereçleri:
Zehirlilik izlemi: Toxicity monitoring Beneficiated charge materials
Zehirsiz: Nonhazardous Zenginleştirme oranı: Ratio of
Zehirsiz atık: Nonhazardous waste enrichment
Zein (mısır proteini): Zein Zenginlik: Affluence; Wealth
Zemberek: Spiral spring; Volute spring Zeolitler: Zeolites
Zemberek tutma mandalı: Trigger Zerdeçal kağıdı: Turmeric paper
Zembil: Carryall Zere: Bruise
Zemin: Floor Zerener süreci (kaynaklama): Zerener
Zemin kat: Ground floor process
Zencar: Verdigris Zeroks: Xerox
Zencefil kökü: Asarum Zerre: Tittle; Fleck; Dribblet; Particle;
Zenci kırması: Yellow Granule; Iota; Mote; Scintilla
Zener akımı: Zener current Zetmetre (tel çekme): Zetmeter
Zener çatlak çekirdeklenme oluşbiçimi: Zevkli uğraş: Hobby
Zener crack nucleation mechanism Zeytin: Olive
787
Zeytin rengi boya Zırhlı miğfer
788
Zırhlı tank Zimmet
Zırhlı tank: Armoured tank Zıvana testeresi: Rabbet saw; Tenon saw;
Zırhlı tümen: Panzer division Ripping saw; Rip saw; Slash saw
Zırhlı yelek: Hauberk Zıvanalı somun: Sleeve nut
Zırnık: Arsenic Ziegler katalizörleri: Ziegler catalysts
Zırzır: Zipper Ziegler tezgenleri: Ziegler catalysts
Zıt: Antipode; Inverse; Incompatible; Ziegler-Natta katalizörü: Ziegler-Natta
Reverse catalyst
Zıt ağırlıklı döküm: Counter-gravity Ziegler-Natta tezgeni: Ziegler-Natta
casting catalyst
Zıt akımlı temizleme: Reverse-current Ziervogal süreci: Ziervogal process
cleaning; Anodic cleaning Zift: Bitumen; Pitch
Zıt bakışık eşiz: Enantiomer Zift bağlayıcı: Pitch binder
Zıt bakışıklık: Enantiomorph Zift bağlı bazik tuğla: Pitch bonded basic
Zıt bakışıklılık: Enantiomorphism brick
Zıt dönü (atom): Antiparallel spin Zift kaplı çelik: Pitch-on metal
Zıt dönü çiftlenmesi: Antiparallel spin Ziftleme: Bituminization; Bituminizing
pairing Ziftli: Bituminous
Zıt ısılçift: Differential thermocouple Ziftli harç: Bituminous grout
Zıt parçacık (fiz.): Antiparticle Ziftli içitim: Bituminous grouting
Zıt yönde çekme: Reverse drawing Ziftli metal: Pitch-on metal
Zıt yönde yeniden çekme: Reverse Ziftli parlatma: Pitch polishing
redrawing Ziftli yalıtım: Bituminous isolation
Zıtevre: Antiphase Ziftli yol: Bitumen road
Zıtevre bölgecik sınırları: Antiphase Ziglo: Zyglo
domain boundaries Zig-zag harmanlayıcı (kömür): Zigzag
Zıtevre bölgecikleri: Antiphase domains blender
Zıtevre sınırları: Antiphase boundaries Zigzag kaynak: Staggered-intermittent
Zıtlık: Contrast fillet weld
Zıtlık algılama: Contrast perception Zigzag kesici: Staggered-tooth cutters
Zıtlık artırıcı boya: Positive stain Zihin aritmetiği: Mental arithmetic
Zıtlık artırıcı metal katımı (metal Zihin yorgunluğu (tıp): Psychasthenia
sondalar): Autometallography Zihinsel: Mental
Zıtlık geliştirme: Contrast enhancement Zihniyet: Mentality
Zıtlık oranı: Contrast ratio Zikzak: Zigzag
Zıtlık pekleştirme: Negative staininig Zikzak maşa: Lazy tongs
Zıtlık pekleştirme katığı: Negative stain Zil: Bell
Zıtlık süzgeci: Contrast filtre Zil düğmesi: Push button
Zıvana: Quill; Spline; Bushing; Spine; Zil tası: Gong
Tenon Zilli tef: Timbrel
Zıvana kalemi: Rabbet chisel Zimm yöntemi: Zimm method
Zıvana kesici: Tenon auger Zimmet: Debit
789
Zincifre Zirkonya ile toklaşkırılmış seramikler
790
Zirkonya magnezi dizgesi Zorunluluk
Zirkonya magnezi dizgesi: Zirconia Zirkonyum silikat: Zirconium silicate
magnesia system Zirkonyum silisid: Zirconium silicide
Zirkonya magnezi evre çizgesi: Zirconia Zirkonyum sülfat: Zirconium sulphate
magnesia phase diagramme
Zirkonyum süngeri: Zirconium sponge
Zirkonya mullit: Zirconia mullite
Zirkonyum talaşı: Zirconium turnings
Zirkonya seramikleri: Zirconia ceramics
Zirkonyum teli: Zirconium wire
Zirkonya toklaştırma: Zirconia
toughening Zirkonyum titan stanat: Zirconium
titanium stannate
Zirkonyum: Zirconium
Zirkonyum tozu: Zirconium powder
Zirkonyum alaşımları: Zirconium alloys
Zirkonyum varağı: Zirconium foil
Zirkonyum aluminat: Zirconium
aluminate Zirkonyumlu bakır (%0.30Zr):
Zirconium copper
Zirkonyum borür: Zirconium boride
Zirkonyum bromür: Zirconium bromide Zirkonyumlu ferrosilisyum: Zirconium
ferrosilicon
Zirkonyum cevheri: Zirconium ore
Zirve: Peak
Zirkonyum çubuğu: Zirconium rod
Zisman grafiği (tıp): Zisman plot
Zirkonyum dörtklorür: Zirconium
tetrachloride Zisman yöntemi (tıp): Zisman method
Zirkonyum florür: Zirconium fluoride Ziyan: Detriment; Waste
Zirkonyum geçirilmiş: Zirconium clad Ziynet: Ornament
Zirkonyum geçirilmiş yakıt elemanları: Ziynet eşyası: Jewel
Zirconium clad fuel elements Zoisit: Zoisite
Zirkonyum hidrat: Zirconium hydrate Zon: Zone
Zirkonyum hidroksit: Zirconium Zona (tıp): Zoster
hydroxide Zopak (TiO2 türü): Zopaque
Zirkonyum hidrür: Zirconium hydride Zor: Difficult
Zirkonyum hidrür işlemi: Zirconium Zorla: Forced
hydride treatment
Zorlamalı çekiş: Induced draught;
Zirkonyum ikiborür: Zirconium diboride Induced draft
Zirkonyum ikioksit: Zirconium dioxide;
Zorlamalı geçirme: Force fit; Heavy-force
Zirconia
fit
Zirkonyum iyodür: Zirconium iodide
Zorlayıcı alan (fiz.): Coercive field
Zirkonyum karbonat: Zirconium
carbonate; Zirconat Zorlayıcı neden: Force majeure
Zirkonyum karbür: Zirconium carbide Zorlayıcılık (fiz.): Coercivity
Zirkonyum nikel alaşımları: Zirconium- Zorluk: Difficulty
nickel alloys Z-ortalama molekül ağırlığı: Z-average
Zirkonyum nitrür: Zirconium nitride molecular weight
Zirkonyum oksit: Zirconium oxide Zorunlu: Imperative; Forced
Zirkonyum oksitli refrakter ürün: Zorunlu iniş: Forced landing
Zirconium oxide refractory Zorunlu konum (x-ışınları): Preferred
Zirkonyum özütleme: Zirconium orientation
extraction Zorunluluk: Urgency
791
Z-profili gecişi
792