Professional Documents
Culture Documents
KONU-2
PETROLÜN KÖKENİ, OLUŞUMU
ve
GÖÇMESİ
PETROLÜN KÖKENİ
PETROLÜN KÖKENİ
ORGANİKTİR
YERYÜZÜNDE MODERN ORGANİK
İŞLEVLER
•Yeryüzündeki toplam C miktarı 2,65*1020 gramdır. Bunun
%82 si kayaçlar içerisinde %18 i ise organik karbon olarak
kömür, petrol ve doğal gaz içerisindedir.
•Fotosentez yolu ile inorganik karbon hidrokarbonlara
dönüştürülmektedir.
•6CO2 + 12 H2O = C6H12O6 + 6H20 + 6O2 formülünde
fotosentez ile açığa çıkan glikoz çok daha kompleks karbon
bileşiklerinin başlangıç noktasıdır. Bu kompleks
bileşimlerden biri olan polisakkaridler bitkilerde ve bunları
yiyen hayvanların bünyelerinde bulunur. Bu hayvanların
ölümü halinde organik madde okside olur, CO2 ve suya
dönüşür.
DOĞADAKİ KARBON DÖNGÜSÜ
DENİZ ve OKYANUSLARDA
ORGANİK ÜRETİM ve İŞLEVLER
•Karalarda olduğu gibi denizlerde de organik maddeler esas
olarak fotosentez ile oluşturulurlar.
•Denizlerde fotosentez yapan bitkiler fitoplanktonlar ve bentonik
alglerdir.
•Bunların üretkenlikleri fiziksel ve kimyasal parametrelere
bağlıdır.
•Fiziksel parametrelerin en önemlileri ışık ve sıcaklıktır.
•Kimyasal parametrelerin en önemlileri sudaki fosfat ve nitrat
miktarıdır.
ORGANİK MADDENİN KORUNMASI
•Göller
•Engelli havzalar
•Kıta sahanlıkları
•Okyanus havzaları
TATLI SU GÖLLERİ
•Tabakalı bir su yapısı vardır. Üstte sıcak, altta ise
soğuk ve yoğun su vardır. Hayat üstte yoğundur.
•Fotosentez ve oksitlenme etkindir. Alttaki oksijen
kullanım sonucu biter ve sıcaklık farkından dolayı su
sirkülasyonu kesilir. Alt kısımda karanlık nedeniyle
fotosentez olmaz.
•Doğu Afrika göllerinde güzel örnekleri vardır.
ENGELLİ HAVZALAR
•Bu tür havzalarda bilhassa kurak iklimlerde tuzluluk
farkı nedeniyle tabakalı bir su yapısı gelişir.
•Taze deniz suyu havzaya girdikten sonra buharlaşma
yolu ile ağırlaşıp dibe çöker. Bu ağır su engel nedeniyle
açık denize gidemez. Böylece üstte daima normal tuzlu
su, altta ise çok tuzlu su bulunur.
•Karadeniz bu tür havzaya iyi bir örnektir.
KITA SAHANLIĞI
SO4 S + 2O2
reaksiyonu bulunulan ortama ve bakteri cinsine göre değişir.
İndirgen ortamda kükürt Fe (OH2) ile birleşerek piriti oluşturur.
Fe (OH2) +2S FeS2 + H2O
Ortamda sülfat iyonları organik madde ile reaksiyona girerek
hidrojen sülfür de oluşturabilir
Organik madde
•Alg kökenlidir.
•Hidrojen miktarı oksijene oranla en zengin olan kerojendir
(H/O =1,2-1,7)
•Egemen bileşeni lipiddir.
2. TİP KEROJEN
1- BİRİNCİL MİGRASYON
Petrolün anakayadan hazne kayaya göçmesidir.
2-İKİNCİL MİGRASYON
Petrolün hazne kaya içerisindeki hareketidir.
MİGRASYON KONUSUNDA
BİLİNMEYENLER
•Migrasyon ne zaman meydana gelir?
•Migrasyon sırasında ana kayada ne tür fiziksel koşullar
mevcuttur?
•Migrasyon esnasında ana kayanın kimyasal bileşimi
nasıldır?
• Migrasyon esnasında hidrokarbonun cinsi nedir?
•Petrol ve doğal gaz ayrı ayrı mı yoksa bir ergiyik içerisinde
birlikte mi göçer?
Petrol oluşabilmesi için
gerekli sıcaklığa
anakayanın tüm porozite
ve permeabilitesinin
gömülme ile
yokedilmesinden sonra
ulaşılabilmektedir. Öyle
ise petrolün göçmesi
sıkışma nedeniyle
gelişmemektedir.Yandaki
diyagram bu ilişkiyi
göstermektedir.
MİGRASYON TEORİLERİ
•Petrolün anakayadan protopetrol olarak atılması
•Petrolün anakayadan petrol olarak atılması
•Erimiş halde
•Su içerisinde
•Kolloidal organik asit ortamında su içerisinde
•Gazlı ergiyikler içerisinde
•Su içerisinde petrol damlaları halinde
•Sürekli akışkan fazında
PROTOPETROL OLARAK GÖÇ
•Bu teoriye göre petrol veya hidrokarbonlar daha tam
oluşmadan ve suda eriyebilecek bir madde iken (protopetrol-
keton, asit, ester, vb.) taşınmışlardır.
•Keton, asit ve esterler anakayada çok az bulunurlar. Eğer
bunlar suda eriyor ise sonradan hidrokarbon oluşturmaları
güçtür.
PETROL OLARAK GÖÇ
•Su içinde erimiş halde göç Yandaki eğri 750C nin altında
petrolün eriyebilirliğinin çok az
•Sıcak petrol teorisi olduğunu ve 1500C ye kadar da
eriyebilirliğin hızlı artmadığını
göstermektedir. Paleosıcaklık
analizlerine göre petrol
optimum olarak 1200C de
oluşmakta, bu sıcaklıkta
eriyebilirlik 10-20 ppm kadar
olmaktadır. Bu durum petrolün
sıcaklığının artması ile
eriyebilirliğinin de arttığını
göstermektedir.
Eriyebilirliği hidrokarbon numaralarına bağlı olarak
incelediğimizde karbon sayısı azaldıkça erimenin arttığını
görürüz. Aşağıdaki diyagramda görüldüğü gibi parafin gazları
(C1-C5) için eriyebilirlik çok fazladır. Bu durum petrolün ilk
migrasyona gaz halinde başlamış olabileceğini belirtmektedir.
SONUÇ