You are on page 1of 4

Aslı ile Kerem

Destan uç ustadnâme ile başlar.Eski za- tarafından çekilmesine razı olur; ama Aslı'nm
manlarda Gence'de Ziyad Han isminde sevilen anası Kerem'i tanır. Kara Keşiş'e haber vermeye
bir han yaşar. Kara Keşiş isimli bir Ermeni vez- gider. Aslı Kerem'e, "Buranın paşası Süleyman
nedarı vardır. İkisinin de çocuğu olmaz. Bir gün Paşa seni duyarsa zindana atar, ama veziri mer-
kara Keşiş: "Han sağ olsun, gel bir ahd bağ- hametli bir adamdır, ben ona bir mektup ya-
layalım, benim kızım olsa senin oğluna verim, zayım ona git" der. Vakit geç olduğu için Kerem
senin kızın olursa benim oğluma ver." An- vezirin yanma sabah gitmeye karar verir. Gece,
laşırlar. Zaman geçer Ziyad Han'm bir oğlu, kara Ash'nın penceresinin altına gelir ve burada ya-
Keşiş'in de bir kızı olur. İsimlerini Mahmud ve kalanarak Paşa'mn huzuruna çıkartılır.
Meryem koyarlar. Paşa bir çok sorgu sualden sonra Kerem'in
Aradan yıllar geçer, on beş yaşına gel- hak aşığı olduğu anlar. Keşiş, "Hayır değildir",
diklerinde birbirlerini bağda görür ve aşık olur- diye itiraz eder. Paşanın akıllı bacısı Hüsniye,
lar; birbirlerine Kerem ve Aslı adlarını koyarlar. Kerem'i sınağa çeker ve onun hak aşığı ol-
Bir süre sonra haber Ziyad Han'a gider, han se- duğunu kabul eder. Paşa Kara Keşiş'e üç gün
vinir ve Kara Keşiş'e ahdini hatırlatır. Kara Keşiş mühlet verir; toy kurulacaktır. Keşiş razı olur ve
korkusundan bir şey diyemez ama, bu evliliği is- o akşam Aslı'yı da alıp yine kaçar. Kerem yine
tememektedir; Aslı'yı da alarak gizlice kaçar. yollara düşer. Gide gide Halep şehrine varırlar.
Kerem yardımcısı Sofi'yi de yanma alarak Kerem ile Sofi, Halep Paşası'nm adamlarından
yollara düşer, birçok maceralardan sonra Aslı'yı biri ile tanışırlar. Külhan isimli bu adam, Kerem
bulurlar. Kerem, sırf başını sevdiğinin kucağma ile Aslı'yı bir bağda buluşturur. "Kerem gördü
koyabilmek için bütün dişlerinin Aslı'nm anası ki, Aslı siyah geyinip. Sazı döşüne basıp deyin"
(Aslı ile Kerem, Azerbaycan Dastanlan, Bakü-1977) s. 560-565

Evvel bahar yaz ayları gelende Şikayetim vardı çerxi felekden,


Alaydım gedeydim bağlara seni Zalim felek eğdi bükdü belimi
Cümle quşlar muradını alanda Ezel bülbül kimi feryad ederken,
Qaldıraydım yaşıl dağlara seni. İndi lal eyledi şirin dilimi

Camalm xubluğu mat eyler meni Yandı ciyerciyim döndü büryana,


Göylere dayanır aşığın ahi, Axdı çeşmim yaşı, döndü ummana
Geyin al yaşıh geyme siyahı Getirdiler meni ulu divana,
Haqq nesib eylesin ağlara seni. Bağladılar ayağımı, elimi.

Derdli Kerem deyer: Kerçekdi sözüm Derdli Kerem qoydu başı qadaya
Bu melul könlümü şad eyler üzün, Yar ile getmedi xelvet odaya
Çjızarıb almalar deyende üzüm Çox şükürler olsun barı xudaya
Endireydim yaşıl bağlara seni. Gözüm ile gördüm Esli yarımı.

Sen deme bu gün Heleb Paşası gezmeye çı- Paşa diqqetle qulaq asib gördü, yox, burada ne
xıbmış. Yolu buradan düşdü. Baxdı ki, darğanmi ise deyesen başqa bir mesele var. Dedi:
bağında bir cavan oğlan derdli derdli oxuyur, bir - Aşıq, de görüm, kimsen? Derdin nedi?
qız da qulaq asır. Bu paşaya toxundu. Atmı sürdü
Kerem dinmemiş Sofi dedi:
düz bağın içine. Aslı adam geldiğiyim göriçek işin
üstü açılmasın deye, qacıb getdi. Paşa Kerem'in ba- -Paşa sağ olsun bu Genceli Ziyad Xanın oğ-
şının üstünü kesib dedi: ludur? Nece ildi ki, Keşiş'in qızma aşıqdı. Onun da-
Iınca diyar diyar gezir. Axırda gelib burada sev-
- De görüm kimsen? Burada ne qayırırsan? gilisini tapıb. Sevgilisi ile görüşmek isteyirdi ki, siz
Kerem dinmedi. Paşa bir de soruşdu. Kerem gelib çıxdmız.
yene de cavab vermedi. Paşa bir de qezeble so-
Paşa soruşdu:
ruşanda Kerem sazı sinesine mindirib dedi:
- Qız de bunu isteyir mi?
Sofi dedi: Sevdiyim başdan ayağa
- Beli soruşabilersiniz. Alqırmızı geyinibdi.
Paşa o saat bir edalet divanı qurub Keşiş'i de Yaraşır qeddi dalma
qızını da çağırddı. Qıza dedi: Şal qırmızı geyinibdi.
- Qızım sen bu oğlanı sevirsen mi?
Ash Xan Paşanm ayaqlarına ymlıb dedi: Atalıdı analıdı
Sene qurban olum paşa bu menim sev- Ördeklidi sonahdı
gilimdir. Atam meni ona vermeyib bizi feraq Qulakları tanahdı
oduna yandırır. Lel qırmızı geyinibdi
Paşa üzünü Keşiş'e tutub dedi:
- Niye qızm ona vermirsen? Bade doldu içmeye.
Keşiş dedi: Gül, fidan, ağaç ekmeye,
- Evvela men Ermeni'yem, o Müselman. İkinci Vaxtı gelibdi açmağa
de menim qızım nişanlıdı. Gül qırmızı geyinibdi.
Paşa dönüb Aslı'dan soruşdu ki:
- Qızım sen nişanlısan? Yaşa sevdiçiyim yaşa
Aslı dedi: Ne yazıla geler başa
- Paşa meni burada özleri güçle bir oğlana Alyanakda qoşa qoşa
nişan qoyublar. Ancaq men Kerem'den başqasına Xal qırmızı geyinibdi.
getmeyeceyem.
Paşa dedi: Kerem dede geldi size,
- Keşiş bunlara zülm elediyin besdi. Gerek qızı Qedem basdı evinize,
veresen ona.
Mail oldu ala göze,
Keşiş gördü ayrı yol yoxdu, dedi:
Al qırmızı geyinibdi.
- Baş üste. Mene üç gün möhlet ver, hazırlık
görüm. Camaat yerbe-yerden qışqırdı ki:
-Möhlet verme, yene de qaçacak. Kerem sözünü qurtarıb Aslı'nın boynunu qu-
caqladı. İki aşıq görüşüb öpüşdüler. Aslı dedi:
Paşa dedi:
- Can Kerem, şükür olsun, çoq cefadan sonra
-Yox qaçmaz. axırda bir birimize çatdıq.
Sonra üzünü Keşiş'e tutub dedi: B e l i a d a m l a r d a ğ ı l ı b g e t d i l e r . Ot ağ d a t e k ç e
- Üç gün Ash'nı burada öz qızlarımm yanında Keremle Aslı qaldı. Aslı dedi:
saxlayacağam. Get hazırlaş. Üç günden sonra toy - Kerem can, atam babal sahb ki, donumun
dur. düymelerini sen açasan.
Hamı paşanm bu tedbirini beyendi. Hazırlık Kerem ireli geldi; ne qeder çahşdısa düğmeleri
başladı. İndi hamı toya hazırlaşmakda olsun eşit açabilmedi. Aldı Kerem görek düymelere ne dedi.
Keşiş'den.
Keşiş çox hiyleger, özü de sehirkar idi. Tez qı-
zma qırmızı xaradan bir don hazırlatdı. Döşüne til- Aman felek, dad eylerem elinnen
simden düymeler tikdirdi. Üçüncü gün Aslı'nın ya- Açılsın Aslı'dan düyme men öldüm.
nına gelib öz eli ile donu onun eynine2 geyindirdi, Ash xan ağlayar, Kerem alışar,
sonra da dedi: Açılsın Ash'dan düyme, men öldüm.
- Qızım men çox şadam ki, sen öz muradına
çatdm. Xoşbext ol. Amma yataq otağında qoy bu Ağalar ağası, şahların şahı
düymeleri Kerem açsın.
Mene kömek olsun göylerin mahı
Beli paşanm emri ile toy başlandı. Qırx gün
qırx gece çaldılar oynadılar, meclis keçirdiler. İmansız Keşiş'in budu metahı
Ash'nı Kerem'e verdiler. Açılsın Aslıdan düyme men öldüm.
Kerem gelin otağına girib gördü ki, Ash xan
qırmızı xaraya bürünüb, özüne de yetmiş yeddi qe- Kerem bele oxuyanda Aslı'nın yaxasmdan
lemle bezek vurulub. Kerem bu gözelliyi Ash düymenin biri açıldı.
xanda gören kimi sazını ahb görek ne dedi:
Aldı Kerem: Gel Aslım gel ağlama,
Yanıram Ash'm, yanıram.
Keşiş qabağımda bir qara duman, Giyerim odda dağlama
Yanıram Aslı'm, Yanıram
Çağırram mövlanı, halimdi yaman,
Müşkülleri açan peygember, imam, Bir ateş düşdü canıma
Açılsın Aslı'dan düyme men öldüm. Anam yox gelsin yanıma
Eller ağlasın halıma
Kerem bele deyende düymenin biri de açıldı. Yanıram Aslı'm yanıram
Amma o biri düyme o saat bağlandı. Kerem ağlaya
ağlaya dedi: Çekdiçiyim derdle elem
Mennen ibret alsın alem
Bele çalınıbdı qelem
Atan Keşiş kuşelerden kendi var. Yanıram Ash'm yanıram
Hiylegerdi, bilmek olmur fendi var,
Bir düymenin heştat sekkiz bendi var. Kerem'em söylenir adım
Açılsın Aslı'dan düyme men öldüm. Erse çıxıbdı feryadım
Elimnen getdi muradım
Bele deyende düymeler axıra kimi açıldı. Bir Yanıram Aslı'm, yanıram
düyme qalanda yene başa kimi bağlandı. Aldı Alov tepeden dırnağa Kerem'i bürüdü.
Kerem dedi: Aslı'nm dadı feryadına camaat tökülüb geldi. Ha-
Bahar olaçaq dağlar qan erisin mıdan qabaq Aslı'nın tay tuşları içeri doluşdular.
Kerem, ömrün bir qürbetde çürüsün Ançaq Kerem'in alovunu söndürmek mümkün ol-
madı. Tamam yanıb kül oldu. Aslı perişan saçlarını
Düyme kesen zerger elen qurusun sinesaz eyleyib, göz yaşını töke töke görek qızlara
Açılsın Aslı'dan düyme men öldüm. ne dedi:

Düymeler yene bir düyme qalıncan açıldı. Baxın qızlar menim müşkül halıma
Kerem bir bend de oxudu ki, axınncı düyme açıl- Yandı Kerem saldı meni bu derde
sın, iş tersine oldu. Söz qurtaran kimi yene düy- Eydi qametimi bükdü belimi
meler açıldı, bağlandı, axınncı düyme açılanda bir Yandı Kerem saldı meni bu derde.
od çıxıb Kerem'in sinesine düşdü. Kerem başladı
yanmağa. Aslı dad feğan edib ağlamağa, özünü Bize hakdan bir inayet olur mu?
yeyib tökmeye başladı. Kerem Aslı'nı bele görende Maceramız xoş revayet olur mu?
aldı görek yana yana ne dedi: Mehşerde görüşmek qismet olur mu?
Yandı Kerem saldı meni bu derde...

You might also like