You are on page 1of 23

EĞİTİM PROGRAMININ KONUSU

KUMAŞ VE GİYSİLERDEN BEKLENEN KALİTE ÖZELLİKLERİ, BU


ÖZELLİKLERİ DEĞERLENDİRMEDE UYGULANAN STANDART
TESTLER

PROGRAMIN ÖĞRETİCİSİ:

AYFER ÇİFTÇİ

PROGRAMIN İÇERİĞİ:

0. GİRİŞ

Kalitenin tanımı ve anlamı


Kumaş ve giysilerden beklenen kalite özelliklerinin sınıflandırılması

1. KUMAŞ GİYSİLERİN KULLANIMINDA ÖNEMLİ OLAN MEKANİK


ÖZELLİKLER

Mukavemet (kopma, yırtılma, patlama mukavemetleri)


Elastik uzama ve geri dönme
Boyutsal stabilite
Yıpranma dayanıklılığı (Abrazyon, pillinglenme, iplik çekilme dirençleri)

2. KUMAŞ VE GİYSİLERİN ESTETİK KABUL EDİLEBİLİRLİKLERİ İLE İLGİLİ


ÖZELLİKLERİ

Tutum, dökümlülük, parlaklık


Renk uygunluğu, renk haslıkları
Kolay bakım özellikleri (buruşmazlık), kirlenme, lekelenme, leke iticilik

3. KUMAŞ VE GİYSİLERİN VÜCUDA SAĞLADIĞI RAHATLIKLA İLGİLİ


ÖZELLİKLER

Fizyolojik rahatlık sağlama özellikleri


Duyusal rahatlık sağlama özellikleri

4. KUMAŞLARIN GİYSİ HALİNE GETİRİLMESİNDE ÖNEMLİ ÖZELLİKLER


Beden şekline göre dikilebilirlik
Kalıplama yöntemi ile şekil verilebilirlik
5. ÖZEL UYGULAMALARLA İLGİLİ ÖZELLİKLER
(KORUYUCU GİYSİLERLE İLGİLİ ÖZELLİKLER)

Su iticilik ve su geçirmezlik
Rüzgar geçirmezlik
Güç tutuşurluk

6. GİYSİLERDE DİKİŞ PERFORMANSI

Dikiş hasarı
Dikiş potluğu
Dikiş gerginliği ve dikiş sırıtması
Dikiş mukavemeti
Dikiş kayması ve yıpranması

7. KUMAŞ VE GİYSİLERİN KALİTE ÖZELLİKLERİNİ DEĞERLENDİRMEDE


UYGULANAN STANDART TESTLER

Haslık testleri
Performans testleri
Kumaş ve iplik özellikleri ile ilgili diğer önemli testler
Test laboratuvarlarından beklenen nitelikler, uygulanan standart test metodları
0. GİRİŞ

 KALİTENİN TANIMI:

Belirli bir ihtiyacı karşılamak üzere bir mal (ürün) veya hizmetin karakteristikleri
ve özellikleri toplamına kalite denir.

 KALİTENİN ANLAMI:

“Kalite” sözcüğü tek başına ille de yüksek kalite anlamına gelmez.

Kalitenin anlamı, tüketicinin istediği veya üreticinin sağlayabileceği özelliklere


ulaşmak ve bu özelliklerin değişmezliğinin sağlamaktır.

 KUMAŞ VE GİYSİLERİN KALİTE ÖZELLİKLERİNİN SINIFLANDIRILMASI:

Giysilik kumaşlardan beklenen kalite özellikleri birkaç geniş kategoriye ayrılır:

- Kullanımda önemli olan mekanik özellikler:

Kopma, yırtılma, patlama mukavemetleri, abrazyon direnci, pillinglenme direnci,


boyutsal stabilite, elastik uzama ve geri dönme özellikleri gibi.

- Estetik kabul edilebilirlikle ilgili özellikler:

Tutum ve dökümlülük, kolay bakım özellikleri, parlaklık, görünüşünü koruma


(renk haslığı ve renk uygunluğu dahil) gibi.

- Rahatlıkla ilgili özellikler:

Hava ve su buharı geçirgenliği, termal izolasyon, radyant ısıya karşı koruyuculuk,


sertlik, pürüzsüzlük gibi.

- Giysi imali için önemli özellikler:

Dikilebilirlik, dikimle beden şeklini alabilme, kalıplama yöntemiyle şekil alabilme,


statik elektrikten arınmışlık gibi.
- Özel uygulamalarla ilgili özelikler:

Güç tutuşurluk, su geçirmezlik, rüzgar direnci, asitlere, alkalilere ve endüstriyel


solventlere karşı direnç gibi.

Giysilik kumaşlara uygulanan bu sınıflandırma giysiler için de geçerlidir. Ancak


giysilerde bu özellikler yanında dikiş performansı ile ilgili özellikler de (dikiş hasarı, dikiş
potluğu, dikiş mukavemeti, dikiş kayması, dikiş gerginliği veya sırıtması gibi) çok
önemlidir.

1. KUMAŞ VE GİYSİLERİN KULLANIMINDA ÖNEMLİ OLAN MEKANİK


ÖZELLİKLER

1.1. MUKAVEMET (STRENGTH)

Bir tekstil malzemesinin kullanım sırasında karşılaşacağı kuvvetlere karşı


gösterdiği dirençtir.

1.1.1. KOPMA MUKAVEMETİ ( TENSILE STRENGHT)

Kumaşın, atkı veya çözgü yönünde uygulanan doğrusal çekme kuvvetine karşı
mukavemetidir.

Kopma mukavemetine:
 Lif tipi
 İplik eğirme metodu ve iplik bükümü
 Dokuma yapısı
 Santimetredeki iplik sayısı
etki eder.

Kopma mukavemetindeki herhangi bir düşüş:


 Kumaş yapısında
 Lif kompozisyonunda
Veya
 Terbiyede
meydana gelen muhtemel bir değişimin işaretidir.

1.1.2. YIRTILMA MUKAVEMETİ (TEARING STRENGHT)

Kumaşın, çözgü yönünde, atkı ipliklerinin herbirine sırası ile veya atkı yönünde,
çözgü ipliklerinin herbirine sırası ile uygulanan yüke karşı gösterdiği dirençtir.
Yırtılma mukavemeti,

 Kopma mukavemetinden küçüktür.


 İplikler birbiri üzeriden ne kadar kolay kayarsa kadar artar
 Sentetik reçine apresi tatbiki ile azalır.
 Lubrikant ihtiva eden aprelerle artar
 Kumaş yapısında mukavemeti yüksek lifler bulunması durumunda artar
 Kumaş yapısında kolay uzayabilir lifler olması durumunda artar.

Örme kumaşlar kopma ve yırtılma testine tabi tutulmazlar.

1.1.3. PATLAMA MUKAVEMETİ (BURSTUNG STRENGHT)

Kumaşın, yüzeyine dik olarak uygulanan kuvvete karşı gösterdiği dirençtir.

Patlama mukavemeti

 İpliklerin mukavemetine
 İpliklerin uzayabilirliklerine
 Kumaş konstrüksiyonuna ve
 Apre işlemlerine bağlıdır.

1.1.4. MAKASLAMA MUKAVEMETİ (SHEAR STRENGHT)

Çok tabakalı tekstil malzemelerinde kumaş tabaklarının birbiri üzerinden yatay


olarak koymalarına karşı olan dirençtir.

1.1.5. SOYULMA MUKAVEMETİ (PEEL STRENGHT)

Çok tabakalı tekstil malzemelerinde tabakaları birbirinden ayırmak için gereken


kuvvet anlamına gelir.

1.2. ELASTİK UZAMA VE GERİ DÖNME (STRETCH & RECOVERY)

Kumaşın bir kuvvet etkisi ile uzayıp, bu kuvvet ortadan kalktıktan sonra eski
boyunun kısalmasıdır.

1.3. BOYUTSAL STABİLİTE (DIMENSIONAL STABILITY)

Kumaşın, tek veya iki yönünde çekmeye veya uzamaya karşı direnci anlamına
gelir.
1.3.1. KUMAŞ ÇEKMESİNİN NEDENLERİ

 Üretim sırasında kumaşta meydana gelen uzamalar


 Lif şişmesi
ve bunlara ek olarak yünlü kumaşlarda
 Keçeleşme

üretim sırasında kumaşta meydana gelen uzamaların neden olduğu kumaş çekmesi
(dinlenme/relaks çekmesi) kompressif çektirme prensibine dayanan sanforizasyon
işlemi uygulanarak azaltılabilir.

Lif şişmesinin neden olduğu kumaş çekmesini azaltmak için su absorblanmasını


azaltan bir terbiye işlemi uygulanır.

Keçeleşme, yün liflerinin diferansiyel sürtünme özelliklerinin neden olduğu bir lif
dolaşmasıdır.

Keçeleşmeye, kumaşın çekmesi ve daha sıkılaşması eşlik eder. Yüzeyde


tüylülük gelişip ve bu yüzden kumaş konstrüksiyonu gözle daha az görülür duruma gelir.

Keçeleşme,
 Bazı terbiye işlemleri (anti felting finishing) uygulayarak ve
 Kumaş bileşimine uygun bir keçeleşmez lif, örneğin PES, karıştırarak
azaltılabilir.

1.3.2. SENTETİK LİFLERDEN ELDE EDİLEN KUMAŞLARDA BOYUTSAL


STABİLİTE

Sentetik liflerden yapılmış kumaşlar keçeleşmezler, ancak ısı fiksesine


uğramamışlarsa belli sıcaklıkların üzerinde deforme olurlar. Bu nedenle bu tür kumaşlar
boyama işlemine başlamadan önce ısı-fiksesine uğratılmalıdır.

1.3.3. ÖRGÜ KUMAŞLARIN BOYUTSAL STABİLİTESİ

Örgü kumaşlarda boyut stabilitesinin sağlanması dokuma kumaşlardan daha


fazla özen gerektirir. Çünkü ilmeklerin kayabilme ve şekil değiştirebilme özellikleri
yüzünden örgü giysilerin çekmeye ilave olarak esneme ve şeklini kaybetme ihtimali
vardır.

Sentetik lifler termoplastik yapılıdır. Bu nedenle bu çeşit liflerden yapılan örgüler


ısı fiksesi ile stabilize edilebilirler. Böylece çekme problemi minimum olur. Bu durum
iplik üretiminden terbiyenin sonuna kadar mümkün olduğu kadar gerilimsiz çalışmayı
gerektirir.
Kulanım sırasında da örgü mallar yıkama sonrasında asarak kurutulursa ağırlık
etkisiyle deforme olabilirler, bu nedenle sererek kurutulmaları daha uygundur.

1.4. YIPRANMA DAYANIMI (DURABILITY)

Bir kumaş veya giysinin kullanım sırasındaki mekanik etkilere dayanma


derecesidir.

Yıpranmanın başlıca belirtileri şunlardır:

 Kumaş yüzeyinde oluşan aşınmalar (flat abrasion)


 Kenarlarda oluşan aşınmalar (edge abrasion)
 Bükülme ve çatlamalar (flexing and craking)
 Hav kaybı (pile loss)
 Boncuklanma (pilling)
 İplik çekilmesi (snagging)

1.4.1. AŞINMA DİRENCİ (ABRASION RESISTANCE)

Kumaş yüzeyinin çeşitli malzemelere sürtünerek tahrip olmasına aşınma,


kumaşın aşınmaya karşı gösterdiği dirence aşınma direnci denir.

 Aşınma direncine etki eden başlıca faktörler şunlardır:


 Lif tipi
 Lif inceliği
 İplik bükümü
 Kumaştaki iplik sıklığı
 Dokuma tipi
 Kumaş kalınlığı
ayrıca,
 Bazı apre işlemleri
ve
 Ağartma, sıcak ütü, fazla ışığa tutma aşınma direncini düşürür.

1.4.2. BONCUKLANMA DİRENCİ (PILLING RESISTANCE)

Liflerin sürtme ile kumaş yüzeyine sürüklenmesi ve birkaç kuvvetli lifin etkisiyle
yüzeyde minik topçuklar hainde tutunmasına boncuklanma, kumaşın boncuk
oluşumuna karşı direncine boncuklanma direnci denir sürtme eylemi kumaşın kumaşa
sürtmesi şeklindedir.
 Boncuklanma sadece kesikli liflerde yapılmış kumaşlarda görülür.
 Zayıf liflerin kuvvetli liflerle karışımları boncuklanmaya müsaittir. Kuvvetli lif
olarak boncuklanmayan özel sentetik lifler seçilmelidir.
 Bükümü az ipliklerle yapılmış seyrek konstrüksiyonlarda boncuklanma
şiddetlidir.
 Yüzeydeki lif uçları topçukların oluşumunu kolaylaştırır. Bu nedenle
makaslama veya yakma ile uzaklaştırılmalıdır.
 Boncuklanma eğilimi özel apre teknikleri ile azaltılabilir.

1.4.3. İPLİK ÇEKİLMESİNE KARŞI DİRENÇ (SNAGGING RESISTANCE)

Kaba bir yüzeyde ya da bir noktada bir ipliğin herhangi bir şekilde yakalanarak
küçük bir kısmının dışarı çekilmesine ve yüzeyde çirkin görünüşlü bir ilmek oluşmasına
karşı tekstil materyalinin gösterdiği dirençtir.

İplik çekilmesi tekstüre filament ipliklerden yapılmış örgü kumaşlarda meydana


gelir.

Kumaşın iplik çekilmesine karşı direnci


 İplik tipine
 Örgü kumaşın yapısına
 Kumaş terbiyesine
bağlıdır.

2. ESTETİK KABUL EDİLEBİLİRLİKLE İLGİLİ ÖZELLİKLER

2.1. TUTUM (HANDLE)

Bir kumaşa dokunulduğu, parmaklar arasında büküldüğü, yüzeyinin elle


yatıştırıldığı v.b. durumlarda algılanan duyumların tümüdür.

Bu duyumlar içinde en önemlileri kalınlık, yumuşaklık (veya sertlik), diklik (veya


katlanabilirlik), pürüzlülük (veya pürüzsüzlük) gibi duyumlardır.

- Kalınlık (Thickness):

 Kumaşın birim alanının ağırlığına (gramajına)


 Kullanılan ipliklerin tipine
 Dokuma veya örgü yapısına
 Terbiyeye
bağlıdır.

Kalınlık tutum etkisi yanında, soğuğa karşı koruyucu etki sağlar.


- Yumuşaklık (Softness) x Sertlik (Handless)
Kumaşın sıkıştırılabilme kolaylığıdır.

 Yumuşak bükümlü iplikler


 Tekstüre iplikler
 Gevşek veya hacimli kumaş konstrüksiyonları
 Lübrikasyon etkili kimi terbiye maddeleri yumuşaklığı geliştirir.

Yumuşaklık tutum etkisi yanında, giysinin cilt için rahatlık sağlayıcı özellikte
olmasını sağlar.

- Diklik (Stiffness) x katlanabilirlik (Pliability)


Kumaşın bükülmeye karşı direncidir.

 Kumaşın ağırlığı
 Lif cinsi
 Lif inceliği
 Dokuma konstrüksiyonunun kompaktlığı
 Terbiye prosesi
kumaşın dikliğine etki eden başlıca özelliklerdir

- Kabalık (Roughness) x Pürüzsüzlük (Smoothness):

 · Dokuma tipi
 · İpliklerin düzgünsüz yapısı
 · Kalın liflerin varlığı
gibi sebeplerle düzgünsüz yüzeye sahip kumaşlara kaba kumaşlar denir.

Pürüzsüz kumaşlar ise

 Düzgün dokuma konstrüksiyonları


 Pürüzsüz düzgün iplikler
ve
 Terbiyede kalandırlama işlemleri ile elde edilir.

2.1. DÖKÜMLÜLÜK (DRAPE)

Bir kumaşın asıldığında kendi ağırlığı nedeniyle yumuşak katlar oluşturma


kabiliyetidir

 Farklı kumaşlar farklı dökümlülük üzerinde birinci derece etkilidir


 Kumaşın dikliği ve gramajı dökümlülük üzerinde birinci derecede etkilidir
 Kumaşın distorsiyona karşı direnci dökümlülüğe etki eder.
 Kumaşın elastikliği de dökümlülük için bir etkendir.
2.2. PARLAKLIK (LUSTRE) :
Kumaş yüzeyinin, üzerine düşen ışığı yansıtma kabiliyetidir.

Lif ve iplik özellikleri ile dokuma tip parlaklık üzerinde önemli etkiler yapar.
Kumaş terbiyesi de gerek örgü, gerek dokuma kumaşlarda parlaklığı geliştirme ve
kontrol etmede önemli rol oynar.

2.3. RENK HASLIKLARI (COLOUR FASTNESS)

Bir tekstil malzemesinin maruz kaldığı çeşitli dış etkilere karşı üzerindeki
renklerin dayanıklılığı, yani kalıcılığıdır.

Dış etkiler: gün ışığı, yıkama, kuru temizleme, ter, sürtme, su, ütüleme, deniz
suyu, hipoklorit, peroksit, asit, alkali v.b. olabilir.

 Renklendirmede kullanılan boyarmaddeler


 Lif tipi
 Uygulanan boyama / baskı prosesi
 Terbiye prosesleri
 Bu proseslere ait reçetelerdeki maddeler renk haslığına etkiden önemli
faktörlerdir.

2.4. RENK UYGUNLUĞU

Tekstil malzemesi üzerindeki rengin, tonu, parlaklığı ve doymuşluğu bakımından


standart renge uygunluğudur.
 Bir rengin standart renge olan tok farkı (DH)
daha mavimsi, daha sarımsı, daha yeşilimsi, daha kırmızımsı
terimleri ile ifade edilir.
 Bir rengin standart renkle olan parlaklık farkı (DL)
daha parlak x daha mat
veya
daha açık x daha koyu
veya
daha berrak x daha mat
terimleri ile ifade edilir
 Bir rengin standart renkle olan kuvvet farkı (DC)
daha kuvvetli x daha zayıf
veya
daha ful x daha boş
veya
daha derin x daha pastel
veya
daha derin x daha soluk
terimleri ile ifade edilir.
2.5. RENKLE İLGİLİ DİĞER BAZI HUSUSLAR:

 Foto Kromik Efekt:


Bazı boyalar ışığa maruz kaldıklarında renkleri değişir. Kumaş karanlıkta
bekletildiğinde renk orijinal durumuna dönerse “fotokromik” olduğu söylenir.

 Metamerik Efekt:
Renkli malzemelerin farklı ışık kaynakları altında renk tonlarının değişmesidir.

 Foto-kimyasal parçalanma:
Bazı ışığa maruz kaldıklarında kimyasal parçalanmaya uğrarlar. Bu tür liflerden
yapılan kumaşlar ışık etkisi ile zamanla çürürler. Bazı boyalar bu çürümeyi hızlandırır.

2.6. KOLAY BAKIM ÖZELLİKLERİ (EASY CARE PROPERTIES)

“Kolay bakım özelliği” terimi giysi veya diğer tekstil ürünlerinin kullanım
sırasında buruşmadığını ve yıkama-kurutma sonrası oluşan birkaç kırışığın hafif bir
ütüleme veya presleme ile giderilebildiğini ifade eder.

 Eskiden kullanılan
 buruşmaz (crease resist)
 yıka-giy (wash and weer)
 ütü istemez (non-iron)

terimleri artık kullanılmamaktadır.

Kolay bakılabilen giysilerin buruşmazlık yanında en önemli özelliklerinden biri pli


ve ütü izlerinin kalıcı olması, giysiye ütü ile verilen şeklin yıkandıktan sonra
bozulmamasıdır.

2.7. KİRLENME ÖZELLİĞİ (SOILING PROPERTY)

Kumaşların kirlenmesi evrensel bir sıkıntı olup yıkama ve kuru temizleme için
önemli harcamalara neden olur. Ayrıca yıkama kumaşta bozulmalara, çekmeye,
solmaya sebep olur.

Kirlenme terimi genelde toz ve yağlarda kirlenmeyi ifade eder. Havdaki kir miktarı
tekstil malzemesinin kirlenmesine büyük etkide bulunur

 Seyrek dokulu kumaşlar hava geçişine imkan verip süzdüklerinden daha çok
kirlenirler.
 Yüzeyi pürüzsüz kumaşlar daha uzun süre temiz kalırlar.
 Kumaştaki statik elektrik kiri çeker.
Kirliliğin problem yaratmamsı için tekstil malzemelerinin sık sık yıkanması ve ağır
şekilde kirlenmelerine imkan verilmemesi gerekir.

2.8. LEKELENME ÖZELLİĞİ (STAINING PROPERTY) x LEKE İTİCİLİK


(STAIN REPELLENCY)

Lekelenme tekstil malzemelerinin suda kısmen çözünebilen ve uzaklaştırılmak


için özel muamele gerektiren gıda, bira, şarap, kahve, ruj veya ter artıkları ile
kirlenmesidir.

Bazı lekeler suda, bazı lekeler yağda çözünür türdendir.

Lekelenmeyi önlemek için leke iticilik veren bir apre maddesi ile kumaşa
müdahale edilmelidir.

3. KUMAŞ VE GİYSİLERİN SAĞLADIĞI FİZYOLOJİK VE DUYUSAL


RAHATLIKLA İLGİLİ ÖZELLİKLER

3.1. FİZYOLOJİK RAHATLIK SAĞLAMA ÖZELLİĞİ

Giysiler ve diğer tekstil malzemeleri insanların bütün aktiviteleri boyunca daimi


olarak fizyolojik rahatlık sağlayacak özelliklere sahip olmalıdır. İnsan vücudunun
fizyolojik rahatlığı ancak derinin kuru ve vücut sıcaklığının sabit tutulması ile sağlanabilir

Giysileri bu amaç için uygun kılan kumaş özellikleri şunlardır:

1. Isıyı izole etme özelliği


2. Hava geçirgenliği, su buharı geçirgenliği, rüzgar geçirgenlik, su geçirmezlik,
3. Radyant ısıya karşı koruyucu özellik
4. Neme karşı davranış (nemi emme ve fitil gibi çekme)

3.1.1. KUMAŞLARIN ISIYI İZOLE ETME ÖZELLİĞİ:

Giysilerin en önemli fonksiyonu vücudun ısı kaybını azaltmaktır. Bu nedenle


giysiler ısı için kötü bir iletken olmalıdır. Bütün kumaşlar lifleri arasında bir miktar hava
tutar. Bu hava ısıyı kötü iletir. Kumaş içinde tutulan hava hacmi ne kadar büyükse
kumaşın izolasyon özelliği o kadar iyidir.

3.1.2. KUMAŞLARIN HAVA GEÇİRGENLİĞİ, BUHAR GEÇİRGENLİĞİ,


RÜZGAR GEÇİRGENLİĞİ

Bir tekstil malzemesinin, gözenekleri vasıtasıyla hava akımını geçirme


kabiliyetine hava geçirgenliği denir. Kumaşın gözenekleri sadece havayı değil su buharı
ve su damlası moleküllerini de geçirirler.
Kullanım yerine bağlı olarak gözenekleri çok ya da az kumaşlar istenebilir.
Örneğin sıcak iklimlerde kullanılan giysilerin vücut terinin buharlaşmasına imkan
verecek ve rüzgar geçirerek vücudu serinletecek şekilde seyrek dokuda (bol gözenekli)
olması istenirken, soğuk iklimlerde kullanılan giysilerin vücudu dış havanın soğuk
etkisinden korumak için sık dokuda olması istenir. Böylece gözeneklerin içinden
geçecek soğuk hava az olur. Özellikler rüzgarın rahatsız edici etkisine karşı hava
geçirgenliği düşük kumaş (rüzgar geçirmez kumaş) kullanımı çok önemlidir. Hava
geçirgenliği düşük kumaşlar yağmur damlalarının da kumaştan geçecek vücudu
ıslatmasını bir ölçüde engeller.

Yağmur ve hava geçişini bütünüyle engelleyen hiç gözeneksiz, kaplama


kumaşlar, vücut terinin buharlaşmasına imkan vermediğinden fizyolojik rahatlık ve
sağlık açısından uygun değildir. Son yılların ileri teknoloji ürünü mikro gözenekli
kaplama kumaşlar ise rüzgar ve suyu geçirmeyip su buharını geçirmeleri nedeniyle son
derece hijyeniktirler.

3.1.3. KUMAŞLARIN RADYANT ISIYA KARŞI KORUYUCU ÖZELLİĞİ:

Vücut güneşten direkt radyasyon yoluyla ısı alabilir. Seyrek yapılı kumaşlar bir
kısım radyasyonun geçmesine izin verirler, bir kısım radyasyon da kumaş tarafından
absorblanır, geri kalan kısım ise kumaş yüzeyinden yansır. Burada kumaşın yapısı
yanında rengi de önemlidir. Renk tonu yanında, boyanın kimyasal kompozisyonu da
kumaş yüzeyi tarafından absorbe edilen veya yansıtılan ısı miktarına etki eder.

3.1.4. KUMAŞLARIN NEME KARŞI DAVRANIŞI

Vücudun termal dengede kalmasında terleme büyük önem taşır. Ortam


havasındaki nem miktarı dengeye ulaşmamışsa (yani ortam havası neme doymamışsa)
ve giysi gözenekliyse vücudun salgıladığı ter kolayca buharlaşarak giysi gözenekleri
vasıtasıyla vücuttan uzaklaşır. Oysa ortam havası neme doymuşsa vücut teri
buharlaşamaz. Cilt üzerinde rahatsız edici bir ıslaklık olarak kalır. Bu rahatsızlığın
meydana gelmemesi için kumaş ve giysi tasarımı teri vücuttan uzaklaştıracak şekilde
olmalıdır.

Bunun için iki imkan mevcuttur.

 Nemi emme (absorbation)


 Nemi fitil gibi çekme (wicking)

3.2. DUYUSAL RAHATLIK SAĞLAMA ÖZELLİĞİ

Bir giysi ile temas eden cildin duyumsadığı hisler gıdıklama, diken gibi batma,
tırmalama, lokal sıkma, soğukluk, ıslak bir yapışkanlık hissi gibi hisler ve alerjik
tepkilerdir.

Duyusal rahatsızlık veren hislerin çoğunu kumaş konstrüksiyonu ve giysi tasarımı


belirler. Örneğin alerjik reaksiyonların çoğunun nedeni giysilerin mekanik etkisidir. Yani
lif uçlarının ve kumaş yüzeyinin cilde çarpması gibi.
Asıl alerjik reaksiyonla ise terbiye işlemlerinden gelen bir takım kimyasal
maddeler veya bizzat tekstil lifinin kimyasal yapısı nedeniyledir.

3.3. GİYSİ MALZEMELERİNİN RAHATLIKLA İLGİLİ ÖZELLİKLERİNE


GÖRE SEÇİMİ

Giysilerin kullanım yeri dikkate alınarak uygun kumaş özellikleri seçilmelidir.

Örneğin,
 Soğuk koşullarda giyilecek giysiler için ısı izolasyonu iyi olan kumaşlar
seçilmelidir.
 İç çamaşırı ve uyku giysileri teri emebilmeli veya bir dış tabakaya fitil gibi
çekebilmelidirler.
 Cilde temas eden giysiler için örgü kumaşlar tercih edilmeli ve hijyenik
nedenlerden ötürü yıkanabilir olmalıdır.
 Açık hava giysileri rüzgar ve yağmura karşı koruyucu özellikte olmalıdır.
 Dış giysilerin rengi güneş ışınlarının verdiği ısıdan korunma isteğimize bağlı
olarak seçilmelidir

4. KUMAŞLARIN GİYSİ HALİNE GETİRİLMESİNDE ÖNEMLİ OLAN


ÖZELLİKLER:

Bir giysinin stili, imalat prosesi ve kumaş özellikleri arasında öyle bir etkileşim
vardır ki bu etkileşim kumaş seçimini (kumaşın spesifikasyonu ve terbiyesini) giysi
imalinin başarısı için çok önemli kılar.

Giysi imali için seri kesimde, dikimde, tela yapıştırmada kumaştan beklenen pek
çok özellikler vardır. Ayrıca boyut stabilite eksikliği, dikiş kayması ve yıpranması, dikiş
potluğu ve hasarı gibi durumlar kumaştan beklenenleri baştan dikkate alarak
önlenebilir.

Bütün bunlardan ayrı olarak kumaşın şekil alabilme özelliği giysi imali için çok
önemlidir. Kumaşa iki türlü şekil verilebilir:

1. Beden şekline göre dikilebilir.


2. Kalıplama ile şekil verilebilir.

 Kumaşın beden şekline göre dikilebilme (tailorability) özelliği, bende pürüzsüz


bir şekilde oturarak, vücudun siluetini belirgin şekilde vermesi ve bu sırada
giyen kişinin rahatını ve hareket serbestliğini bozmamasıdır.
 Kumaşın kalıplama ile şekil almasında çözgü-örgülü ve atkı-örgülü kumaşlar,
dokuma kumaşlar veya non-woven kumaşlar kullanılır. Kalıplama yönteminde
örgü kumaşlar ilmeklerin deforme olmasıyla şekil alırlar.
Dokuma kumaşların şekil alabilmesi ipliklerin uzayabilirliğine ve eğrilebilirliğine
bağlıdır.
Non-wovenlerin şekil olması lif ve reçinelerin davranışına bağlıdır.

5. ÖZEL UYGULAMALARLA İLGİLİ ÖZELLİKLER

Koruyucu giysilerle ilgili özellikler de diyebileceğimiz bu özellikleri başlıca üç


grupta toplayabiliriz.

1. Su iticilik ve su geçirmezlik
2. Rüzgar geçirmezlik
3. Güç tutuşurluk

5.1. SU İTİCİLİK – SU GEÇİRMEZLİK:

Su itici ve su geçirmez kumaşlar genelde yağmura karşı koruyucu dış giysi


yapımında kullanılırlar. Ancak su geçirmezlik su iticiliğe göre çok daha ağır koşulları
karşılaması gereken giysiler için önemlidir.

Gerek su iticilik gerek su geçirmezlik için an koşul kumaşın çok sık dokulu (az
gözenekli) olmasıdır ama buna ek olarak su itici kumaş elde etmek için kumaşı uygun
bir su itici apre maddesiyle muamele etmek gerekir.

Su geçirmez kumaş elde etmek içinse genelde kumaş yüzeyi suyun


penetrasyonunu bütünüyle önleyen bir kaplama maddesiyle kaplanır. Kumaş üzerindeki
kaplama kontinü (hiç gözeneksiz) ise su ve hava geçişi mümkün olmadığı gibi terin de
buharlaşarak vücuttan uzaklaşması mümkün değildir. Bu nedenle bu tür su geçirmez
kumaşlar vücut rahatlığı ve sağlığı açısından uygun olmayan kumaşlardır. Giysilikten
ziyade yelken bezi ve branda kumaş olarak kullanılırlar.

Mikro gözenekli, modern kaplamalarla kaplanmış su geçirmez kumaşlar ise su ve


havayı geçirmeyip su buharını geçirdiklerinden amaç için idealdirler.

5.2. RÜZGAR GEÇİRMEZLİK:

Rüzgar geçirmez kumaşlar rüzgarın nüfuzuna karşı bariyer oluşturmak ve


soğukta vücut sıcaklığını korumak açısından önemlidir.

Bilindiği gibi rüzgarlı havanın vücudu soğutma gücü sakin havanın soğutma
gücünden fazladır. Vücudu bu soğutma etkisinden korumak için hava geçirgenliği düşük
sık dokulu kumaşlar kullanılır. Daha iyisi su geçirmez kumaşlarda olduğu gibi mikro
gözenekli kaplama kumaşların kullanılmasıdır.

5.3. GÜÇ TUTUŞURLUK:

Tekstil liflerinin yanması ısı etkisiyle oksijen varlığında meydana gelen kimyasal
reaksiyonların sonucudur. Isı önce liflerin yapısını bozar ve yanabilen gazlar açığa
çıkar.
Bu gazlar yanarak daha fazla ısı meydana getirir, dolayısıyla lifin daha fazla
bozulmasına sebep olur.

Bir kumaşın tutuşabilirliğine etki eden faktörler şunlardır:

 Kullanılan lif ve lif karışımlarının cinsi


 Lifin gramajı
 Kumaş dokusunun sıklığı
 Yüzeyinin tüylü olup olmaması
 Kumaşa uygulanan apre

Giysinin tutuşabilirliğine etki eden faktörler şunlardır:

 Kumaşın tutuşabilirliğine etki eden faktörlerin tümü ve ayrıca


 Giysi tasarımı
 Kullanımdan sonra giysinin yıkanması
 Giysinin kompozit yapısında kullanılan malzemelerin tipi

LİFLERİN TUTUŞABİLİRLİKLERİNE GÖRE SINIFLANDIRILMASI

1. TUTUŞABİLİRLİKLERİ YÜKSEK LİFLER

 Asetat
 Akrilik
 Pamuk
 Keten
 Viskoz
 Triasetat
 Bazı lif karışımları (Örneğin:PES/Pamuk, PES/Viskoz)

6. TUTUŞABİLİRLİKLERİ ORTA LİFLER

 Güç tutuşurluk apresi uygulanmış pamuk ve viskoz


 Modakrilik
 Naylon
 Poliester
 Yün ve kıl

7. TUTUŞABİLİRLİKLERİ DÜŞÜK LİFLER

 Aramid (Aromatik Poliamid)


 Polivinil Klorür
 “Zirpro” apresi uygulanmış yün
Pratikte cam lifi ve asbest dışında bütün lifler yanar. Buna özel olarak üretilmiş
yanmaz lifler (örneğin aramid lifleri) veya özel olarak yanmaz apre uygulanmış lifler de
dahildir. Genellikle “yanmazlık” yerine “güç tutuşurluk” teriminin kullanılması da bu
neden dayanmaktadır. Tekstil malzemelerinin güç tutuşur kılmaktan amaç, yanma
olayını saniyelerle de olsa mümkün olduğu kadar geciktirmek ve/veya alevle yanmayı
önlemektir.

Kumaşları güç tutuşur kılmak için çeşitli yöntemler uygulanabilir.

 Bazı apreler kumaşın alevi besleyen yanıcı gazlar açığa çıkarmasını önler,
diğer bazıları ise alevi bastıran gazlar meydana getirirler. Her iki tip aprede de
kumaş sadece kömürleşir, alevle yanmaz. Bu tür maddeler lifin yüzeyini
kimyasal olarak modifiye eder bu yöntem özellikle doğal lifler için uygundur.
 Yapay liflerin yanma davranışları ise polimerizasyon veya lif çekimi öncesi
alevlenmeyi geciktirici katkı maddelerinin ham maddeye ilavesiyle modifiye
edilir.
 Ya da, kumaşlar aramid lifleri gibi kimyasal yapıları gereği güç tutuşan çok
özel liflerden yapılır.

6. GİYSİLERDE DİKİŞ

Tatminkar bir dikiş elde etmeye katkıda bulunan parametreler şunlardır:

 Dikiş tipi
 Dikiş adımı tipi
 Dikiş frekansı
 Dikiş ipliği tip ve numarası
 İğne ipi
 Kumaş kompanentlerinin bir araya getirilmesinde ve dikiş makinesine
beslenmesinde gösterilen hüner.

Bu parametrelerin seçiminde şu hususlar dikkate alınır:

 Örgü ve dokuma kumaşların yapısal özellikleri


 Giysinin kullanım yeri
 Dikişin giysideki yeri ve fonksiyonu

Dikişlerle ilgili başlıca problemler şunlardır:

 Dikiş hasarı ve ilmek kaçması


 Dikiş potluğu
 Dikiş gerginliği ve dikiş sırıtması (dikiş açılması)
 Dikiş mukavemeti
 Dikiş kayması ve dikiş aşınması
6.1. DİKİŞ HASARI:

Dikim operasyonu sırasında kumaşın ipliklerinin tahrip olmasına denir.

Dikiş Hasarının Nedenleri:

 Yüksek büküm nedeni ile iplikteki liflerin hareketliliğinin azalması,


 Kumaşın sıkı dokusundan veya apre yapısından ötürü ipliklerin kendisinin
hareketliliğinin azalması,
 Çok büyük veya körelmiş iğnelerin kullanılması.

6.2. DİKİŞ POTLUĞU:

Kumaşın dikiş boyunca distorsiyona uğraması olarak tanımlanabilir.

Dikiş Potluğunun Nedenleri:

 Hafif gramajlı kumaşlarda pürüzsüz kumaş yüzeyinin iğne batmasıyla


distorsiyona uğraması,
 Sıkı konstrüksiyonlu kumaşlarda kumaş içinde dikiş iplikleri için yeterli boş yer
olmaması,
 Dikişin birleştirdiği komponentlerin pürüzsüz ve kaygan olması,
 Makinede çalışırken kumaş tabakalarından birinin diğerine göre daha çok
gerilmesi,
 Dikiş ipliklerinin dikim işlemi sırasında gerilim altında olması.

6.3. DİKİŞ GERGİNLİĞİ VE DİKİŞ SIRITMASI:

Kullanım sırasında dikiş yönüne paralel bir kuvvetle dikişe etki yapıldığında
dikişin kumaş kadar esneyememesi dikiş gerginliğine yol açar.

Dikiş gerginliğini önlemek için dikiş içinde ipliklerin uzun tutulması ise, dikiş
yönüne dik bir kuvvetle dikişe etki yapılması halinde dikiş sırıtmasına (dikiş açılmasına)
neden olur.

6.4. DİKİŞ MUKAVEMETİ:

Dikiş yönüne dik bir kuvvetle dikişe etki yapıldığında şu durumlar meydana
gelebilir.

 Dikişler açılabilir,
 Dikiş kopabilir,
 Dikiş kayması olabilir.
Dikiş açılması bir önceki bölümde anlatılmıştı.

Dikiş kopmasına gelince bu durum iki nedenden kaynaklanabilir.

a) Dikiş ipliğinin kopmasından


b) Kumaşın ipliklerinin kopmasından

Dikişi bu iki nedenden biri yüzünden koparan yüke dikiş mukavemeti denir.

6.5. DİKİŞ KAYMASI VE AŞINMASI:

Dikiş Kayması:

Hareket sırasında strese maruz kalan bir giysinin dikişe paralel uzanan
ipliklerinde meydana gelen kaymaya denir.

Dikiş kayamsı seyrek konstrüksiyonlu dokuma kumaşlarda, pürüzsüz kontinü


filament iplikleri olan dokuma kumaşlarda ve uzun yüzen iplikleri olan dokuma
kumaşlarda görülür.

Dikiş Aşınması:

Dikiş köşeleri kumaşın ipliklerini aşındırarak dikiş kaymasına ve sonunda dikiş


kopmasına neden olabilir. Buna dikiş aşınması denir.

Dikiş kayması ve aşınması ile ilgili önlemler:

 Dikiş köşeleri bol yapılabilir


 Çift dikiş yapılabilir
 Santimetredeki dikiş adımı sayısı arttırılabilir
 Non-slip apre uygulanabilir.

8. KUMAŞ VE GİYSİLERİN KALİTE ÖZELLİKLERİNİ DEĞERLENDİRMEDE


UYGULANAN STANDART TESTLER

Bir ürünün kalite özelliklerini değerlendiren testler (kalite kontrol testleri) o ürünün
tüketici tarafından istenen veya üretici tarafından sağlanabilen spesifikasyonlara ya da
standartlara ne ölçüde uyduğunu belirler.

Tekstil ürünlerinin çeşitli formlarda (açık elyaf, iplik, dokuma / örme kumaş ve
hazır giysi formlarında) kontrolünü sağlayan çok sayıda kalite kontrol testi vardır. Bu
testlerin bir bölümü tamamen kuru nitelikte, fiziksel (mekanik) testlerdir.

Bir bölümü ise yaş nitelikte olup fiziksel veya kimyasal karakterlidir.
Basitten hayli karmaşık olana kadar geniş bir yelpaze oluşturan tekstil testlerinin
çoğu özel alet ve donanım gerektirir.

Bu yelpaze içinde kumaş ve hazır giysi formundaki tekstil ürünlerine uygulanan


en yaygın ve tüketicilerin beklentileri nedeniyle tekstil üreticileri ve tekstil ihracatçıları
tarafından en çok dikkate alınması gereken kalite kontrol testleri şu kategorilerde
incelenebilir.

1. Haslık testleri
2. Performans testleri
3. Kumaş ve iplik özellikleri ile ilgili önemli testler

7.1. HASLIK TESTLERİ:

Bu testler baskılı/boyalı kumaş ve giysilerin üzerindeki renklerin kullanım


sırasında maruz kaldıkları çeşitli etkilere karşı ne ölçüde dayanıklı olduklarını tayin
etmek için uygulanan testlerdir.

En çok talep edilen haslık testleri şunlardır:

- Yıkama haslığı,
- Sürtme haslığı,
- Su haslığı,
- Ter haslığı,
- Klorlu/klorsuz ağartma haslıkları,
- Işık haslığı,

Bunların dışında talep edilebilen daha pek çok haslık testi vardır. Örneğin; Deniz
suyu haslığı, klorlu havuz suyu haslığı, ütü haslığı (ısı haslığı), süblimasyon haslığı,
ozon haslığı, salya haslığı gibi.

Ayrıca depolama sırasında kumaştan-kumaşa renk transferi ve fenolik sararma


testleri gibi testler de haslık testlerine benzer yöntemlerle değerlendirilen testlerdir.

7.2. PERFORMANS TESTLERİ:

“Performans” Kelime olarak iş görebilme kabiliyeti anlamına gelir. Performans


testleri kumaş ve giysilerin iş görürken karşılaşabilecekleri çeşitli mekanik etkilere ne
ölçüde dayanıklı olduklarını tayin etmek için uygulanan testlerdir.

En çok talep edilen performans testleri şunlardır:

- Mukavemet testleri (kopma, yırtılma, patlama mukavemetleri),


- Dikiş performansı testleri (dikiş mukavemeti, dikiş kayması),
- Yıkama ile boyut değişmesi tayini,
- Dönem testi
- Pillinglenme direnci testi,
- Abrazyon direnci testi,
- Yanma davranışı testi,

Bunların dışında talep edilebilen daha başka performans testleri de vardır.


Örneğin; elastik uzama ve geri dönme, iğne hasarı, dikiş esneyebilirliği, yıkama sonrası
görünüm, kuru temizleme sonrası görünüm, baskı dayanıklılığı, atkı eğriliği (dokuma
kumaşlarda), sıra eğriliği (örgü kumaşlarda), ilmek kaçması, termal stabilite, buhar
stabilitesi, su iticilik, su geçirmezlik, hava geçirgenliği, buruşmazlık testleri gibi.

7.3. KUMAŞ ÖZELLİKLERİ İLE İLGİLİ DİĞER ÖENMLİ TESTLER

Bu grup testlerin çoğu kumaş ve kumaşı oluşturan ipliklerin sayısal özellikleri ile
ilgili testlerdir.

- Gramaj tayini,
- Dokuma kumaşlarda atkı-çözgü tayini,
- Örme kumaşlarda sıra-çubuk sıklığı tayini,
- Kumaştan çıkarılan iplikte numara tayini,
- Kumaştan çıkarılan iplikte büküm tayini,
- Örgüden dolayı kısalma oranı tayini,
- Kumaş eni tayini,
- Kumaş kalınlığı tayini gibi,

Ayrıca PH tayini, lif cinsi tayini (kalitalif ve kuantilatif) boyarmadde cinsi tayini,
apre cinsi tayini, merserizasyon derecesi tayini, optik tayini, beyazlık derecesi tayini,
renk uygunluğu tayini, kimyasal hasar tayini de bu gruba girebilecek testlerdir.

Bütün bu testlerden ayrı olarak tekstil ürünlerinin ekolojik özeliklerini belirlemede


uygulanan çok sayıda test vardır. (Formaldehit testi, PCP testi, PCB’s testi, pestisid
testi, kanserojen aril-aminler (azo boyaları) testi v.b. gibi) ancak bu testler tekstil
ürününü kalite açısından değil ekolojik açıdan değerlendiren testler olup, konumuz
dışındadır.

7.4. TEST LABORATUVARLARINDAN BEKLENEN NİTELİKLER VE


UYGULANAN STANDART TEST METODLARI

Testlerle ilgili sonuç raporlarının uluslar arası ticari ilişkilerde kabul görmesi için
üzerinde durulması gereken iki nokta vardır.

1. Testi yapan laboratuvarın tarafsız, güvenilir, teknik bakımdan yetkin, sağlıklı


çalışan bir laboratuvar olması,
2. Testlerin ürün sahibi veya alıcısının istediği standart test metodlarına göre
yapılması,

Bir tekstil test laboratuvarının tarafsızlık, güvenilirlik, teknik yetkinlik v.b.


bakımlardan değerlendirilmesinde geleneksel ölçü çeşitli test talep sahiplerinin çeşitli
zamanlarda o laboratuvara yaptırdıkları testlerden edindikleri izlenimdi. Günümüzde ise
uluslararası saygınlığı olan bazı yetkili akreditasyon kuruluşları tarafından akredite
olmak laboratuvarın güvenilirlik tarafsızlık ve yetkinlik bakımından ciddiye alınmasında
büyük önem taşımaktadır. Ancak bu tür bir akreditasyon hayli külfetli ve uzun işlemler
gerektirmektedir. Bu işlemler sonuçlanana kadar bazı laboratuvarlarla çok sayıda
mukayeseli test (cross-check) yaparak bu laboratuvarlardan güvenirlik sertifikası
almaktadır. Bu sertifika akreditasyon belgesi alana kadar geçecek süre içinde test talep
sahiplerine güvenilir hizmet sunmayı kolaylaştırmaktadır.

Bazı müşteriler ise kalite kontrol departman yetkilileri vasıtasıyla, laboratuvarı


doğrudan denetleyerek sadece kendi ürünleri için sertifikalandırmaktadırlar.

Test raporlarının uluslar arası ilişkilerde geçerli olması için önem taşıyan ikinci
nokta ise testlerin ürün sahibi veya alıcısının istediği standart test metoduna göre
yapılmasıdır.

Avrupa ülkelerine ihraç edilen ürünlerin kalite kontrol testlerinde müşterinin


talebine bağlı olarak genelde DIN, BS, SN v.b. Ulusal standartların Avrupa Birliği
standartlarına (EN) göre tadil edilmiş yeni şekilleri (DIN EN, BS EN v.b.) veya ISO gibi
uluslar arası bir standardın yine EN’ye göre tadil edilmiş ISO EN şekli kullanılmaktadır.

ABD’ye ihraç edilen ürünlerin kalite kontrol testlerinde ise ASTM ve AATCC
standartları kullanılmaktadır.

Müşteriler zaman zaman yukarıda adı geçen standartları amaçları doğrultusunda


kendilerine özel şekilde tadil etmekte böyle durumlarda da testler müşterinin istediği
şekilde uygulanmaktadır.

Günümüzde TSE de tekstil ile ilgili standartlarının çoğunu ISO ve EN


standartlarını karşılayacak şekilde yeniden düzenlemiştir. Böylece Türk Standartları
uluslar arası tekstil ilişkilerinde bir ölçüde kullanılabilir hale gelmiştir.
FAYDANILAN KAYNAKLAR:
1. TAYLOR, Marjorie A, Technology of Textile Properties, Forbes
Pulications Ltd. London, 1994

2. ÇİFTÇİ, Ayfer – ÇİFTÇİ, Fikri. Kumaş Terbiyesi ile ilgili temel bilgiler,
SAGEM yayınları, Bursa, 1991

3. ÇİFTÇİ, Ayfer – ÇİFTÇİ, Fikri. Tekstil Terbiyesinde temel Prosesler ve Bu


Proseslerin Ürün Kalitesi Üzerine etkileri Semineri, K.M.O. Ege Bölgesi
Şubesi,İzmir, 11-13 Kasım 1996

4. ÇİFTÇİ, Ayfer. Group Training Programme In The Field of Finishing of


Cotton Textiles, SAGEM – Bursa/TURKEY, 23 Sept.-11 Oct.1996

5. ÇİFTÇİ, Ayfer, Kumaş kalite Kontrolünde Uygulanan Başlıca Testler, Bu


Testlerde Esas Alınan Metodlar, Dye & Tech Dergisi, Sayı:1, İstanbul,1997

You might also like