sesini kısanlara AKP karan hak

Eğitimi padişah özentilerine lığına sızlık

satanlara geleceğeni çalanlara lara

SESSİZ KALMA

Ortadoğu’da diktatörlükler bir bir

yıkılırken bizim ülkemizde bir diktatör
Sen de sesini kısanlara karşı birşey özentisinin cesareti arttıyor. Eleştirilmeye
Böyle gelmiş, böyle yapabilirsin. Suskunluğunu çöpe atmanın hiç sabrı kalmayan Tayyip
gider deme. AKP’nin vakti geldi. İzlemekten, kabullenmekten kur- beğenmediği Kıbrıslıya besleme,
karanlığına karşı umut tulabilirsin. Kendi kararlarını almak için çaba heykele ucube, öğrenciye marjinal
hala sokakta. harcamazsan, başkalarının kararlarına uymak diyor. Diktatör özentisi sevmediğine bas-
İleri demokrasi yala- zorunda bırakılırsın. Hayallerinin elinden kılarını artırıyor.
alınmasına engel ol! Sıra kimde diye bekleme !
nını tokat gibi AKP’nin Hayatın nesnesi olmaktan vazgeçip, özne Senin de yapabileceğin birşey var!
yüzüne çarpan üniversi- olmak için yapabileceğin birşey var.
teliler, sağlık emekçileri,
hak savunucuları senin
de katılmanı bekliyor.
Kendine bir iyilik yap ve Cebindeki
kendini kandırma artık. son kuruşta gözü olanların
sayısı hergün artıyor. Kayıt para-
Senin de haksızlıklara larıyla, ulaşım zamlarıyla, yemekhane
karşı yapabileceğin bir zamlarıyla onu da elinden almak isti-
şey var. yorlar. AKP’ye,rektöre,belediyeye
müşteri olmadığını göstermek için
senin de yapabileceğin
bir şey var.
Kolektifle yapabileceğ Üniversitenin öznesi Kolektifler!
Üniversitelerde başta YÖK aracılığıyla uygulanan
her türlü baskıya karşı özgürlüğün teminatıdır
Kolektifler. Üniversitelerin, siyasal iktidarın arka
bahçesine dönüştürülmesine karşı çıkar ve üniversi‐
tenin bağımsızlığını savunur. Üniversitelerin, pat‐
ronların cebini doldurmak için bilim üreten, eleman
yetiştiren yerler değil, halk için bilim üreten, aydın
ilerici üniversiteliler olarak bir yaşam alanı olması
için çalışmalar yapar. Öğrencilerin söz ve karar hak‐
kının esas olduğu demokratik üniversite mücadelesi
verir. Üniversitelilerin “değiştirme” gücünü hareke‐
te geçirerek, ülke sorunlarına taraf olmaya çağırır.
Kolektifler hakkını söke söke alıyor!
Öğrenci Kolektifleri ulaşımdan barınmaya, yurt‐
lardan kantinlere kadar eğitim hayatının devamı için
gerekli olan ihtiyaçların paralı hale getirilmesine
karşı, üniversitelerin gericileştirilmesine karşı
mücadele eden bir örgüttür. Üniversitelilerin tama‐
mını bir araya getirerek sınıf sınıf, kampüs kampüs,
üniversite üniversite haklarını almak için çalışmalar
yapar. AKP’nin demokrasi vizyonu diye vitrine
çıkardığı ÖT K’lar üniversitelilerin sorunlarına “mar‐
jinal” kalırken, yaptığı eylem ve etkinliklerle
Kolektifler, bir fakülteye özgü, örneğin kantin zam‐
larına dair kazanım elde ederken kimi zaman da
yurt genelinde etkili kazanımlar elde eder.
Kolektifler kurulduğu günden bugüne kadar YÖK’ün
bütün baskıcı uygulamalarına karşı teslim olmayan,
üniversitedeki tüm paralılaştırma uygulamalarının
önüne set çeken bir hareket olma özelliğini taşıyor.
Öğrenci Kolektifleri’nin tüm T ürkiye genelinde,
transkript ücretlerinden yurt zamlarına, ulaşım zam‐
larından kültür sanat faaliyetlerine kadar irili ufaklı
onlarca kazanımı vardır.
Kolektifler, bağımsız öğrenci hareketi!
Hiçbir siyasi parti ve örgütle organik ilişkisi
bulunmayan Öğrenci Kolektifleri, bağımsız bir
demokratik kitle örgütüdür. T amamını üniversiteli‐
lerin oluşturduğu Kolektifler, üniversitenin içinden,
üniversitenin öznesi bir harekettir. Öğrencilerin
dayanışma içerisinde birlikte üretip paylaşmasını
sağlar.1980 darbesi sonrası hızla apolitikleştirilen
gençliğe siyaset yapma yasağı getirilmiş, üniversi‐
teliler kendi hayatlarıyla ilgili tüm kararlardan dış‐
lanmışlardır. Kolektifler tam da bu zihniyete karşı,
üniversitenin aydın, ilerici kimliğiyle, üniversiteyi
politik muhalefetin merkezi haline getiriyor. AKP’nin
akıl almaz politikalarına ülke ve üniversite genelin‐
de direnç gösteriyor. Öğrenci Kolektifleri, kararları‐
nı bütün üniversitelilerin katıldığı açık toplantılarda,
tartışarak ve herkesin eşit söz sahibi olduğu demo‐
kratik ortamlarda alıyor.
Kamuoyunun gündemindeki hareket!
Öğrenci Kolektifleri, yaptığı bütün eylem ve
etkinliklerinde, talebini ve amacını en geniş kitlelere
ulaştırma hedefini taşır. Bu nedenle en yaratıcı,
kapsayıcı ve dikkat çekici eylem modellerini seçer.
Bir araç olarak seçtiği bu yöntemlerle üniversitenin
gerçek sorunlarını ve haklı, özgün talep ve çözüm
önerilerini kamuoyunda gündemleştirir. AKP’nin
pervasız saldırılarına karşı susan‐ oturan değil, isyan
eden, hesap soran bir modelle hareket eder. Israrcı,
renkli ve yaratıcı vizyonuyla kamuoyunda dikkat
çekmeyi başarır. Ocak ayında Dolmabahçe’den
Erzurum’a kaçırılan Başbakan‐ gençlik buluşması
toplantısına gerçek temsilciler olarak katılma iddiası
ile Erzurum’a gitme kararlığı göstermesi bu ısrarcı
yönteme bir örnektir. Burhan Kuzu için gerçekleşti‐
rilen “Kolektif Yumurta Şenliği” yaratıcı ve aynı
zamanda hesap soran yönüyle oldukça dikkat çekici
ve gündeme oturan bir eylem olmuştur.
Kolektifler, AKP’nin korkulu rüyası!
Öğrenci Kolektifleri, AKP’nin karşısında son
zamanların en güçlü muhalefetini gösteriyor.
Gittikleri her yerde AKP temsilcilerine, yumurtala‐
rıyla “hoş geldin” şenlikleri düzenleyerek, harç
zamları zamanında Başbakan’ın yediği döneri boğa‐
zına dizerek AKP ve temsilcilerinin korkulu rüyası
olmuştur. Özellikle Dolmabahçe eylemleri ve Burhan
Kuzu’nun yumurtalanmasıyla, AKP’nin demokrasi
maskesini düşüren ve AKP’yi köşeye sıkıştıran
Öğrenci Kolektifleri gerçek muhalefet öznesi olmuş‐
tur. Öğrenci Kolektifleri bu özelliğiyle Başbakan’ın
da dilinden düşmemiş defalarca muhatap alınmıştır.
Harç zamlarını geri çektirdiğinde “adapsızlar”, ula‐
şım zamlarına karşı sessiz kalmadığında “illetten
yana bunlar” diyerek hedef göstermekten geri dur‐
mamıştır. Kolektifler ülkesini ve üniversitesini
AKP’ye teslim etmemek için, AKP’nin oyununu boz‐
maya devam edecektir. Elbette padişah başbakanın
hedefinde olmaya da..
Kolektifler, güçlenerek büyüyor!
İlk adımını 2006 yılında İT Ü’de atan Kolektifler, o
günden beri gelişerek büyüyor. T emel gücünü üni‐
versite çalışmalarından alarak zenginleşiyor. Birçok
üniversitede bütünlüklü bir şekilde varlık gösteren
Kolektifler, üniversitenin içinden bağımsız, gerçek
bir öğrenci hareketi olma vizyonunu sürdürüyor.
Yani bir üniversite yurdunda, fakültesinde ya da
amfilerinde Kolektif birimlerine rastlamak çok
kolay. Bu gün üniversitenin gerçek öğrenci hareketi
olma iddiası ve birikimiyle, üniversiteyi temsil etme
gücünü, yeni bir üniversite inşa etme hedefini ve
iktidar karşısında daha geniş bir gençlik hareketini
yaratabilmek için merkezileşme hedefini önüne
koyan Kolektifler, kurumsal kimliğiyle daha yaygın
ve güçlü bir hareket olma sıfatını taşımaya devam
edecektir.

Bize acil eşitlik gerek! Okumuş insan halkın yanındadır

Yaklaşık 3 yıldır tüm Türkiye’de üniversiteli kadınların sorunlarını
dile getirerek mücadele eden Öğrenci Kolektifleri’den Kadınlar bu
yıl, yenilenerek Üniversiteli Kadın Kolektifi adıyla “Bize
Acil Eşitlik Gerek!” diyorlar. ÜKK ile üniversitede kur-
dukları bağımsız bu çalışmayla üniversiteli kadınlar,
ayrımcılığa, paralı eğitime, tacize karşı gerçekten eşit ve
özgür bir üniversite ve hayat için mücadele ediyorlar.
Öğrenci Kolektifleri 3 yıldır birçok ilde, yaz aylarında
yoksul mahallelerde alternatif yaz okulu gerçekleşti-
riyor; halkoyunu, matematik, tiyatro gibi birçok
derste birlikte öğreniyorlar. Parasız eğitim için
mücadele eden Kolektifler, bu örnekle aynı zamanda
bunun mümkün olabileceğini kanıtlıyor. 3 yıldır tüm
Türkiye’de yüzlerce üniversiteli, binlerce yoksul
çocukla buluştu, buluşmaya devam edecek.
 www.kolektifler.net

ğin çok şey var Kolektif

yapacağını
yine yapıyor
Kolektifler’i daha yakından tanımak için son
zamanlarda yaptığı, öne çıkan somut eylem ve
etkinliklere de bakmak iyi olacaktır. Kısa kısa
kampüs gündemlerine bir göz atalım:
Projeden kalmıyoruz, Gece kalıyoruz: Taşkışla
Kolektif kazandı!
İTÜ Mimarlık Fakültesi öğrencilerinin yıllardır
geceleri de okulda kalabilmek için yaptığı çalış-
malar, son olarak Taşkışla Kolektifi’nin 14
Şubat’ta okulu terk etmeme eylemi ile sonuç
verdi. Bu eylemin ardından yönetim öğrencilerin
geceleri de okulda kalıp proje ödevlerini yapma
isteklerini kabul etti.

Yum urtalarım ız a sem

. siye dayanm ıyor
Ankara Üniversitesi Siyasal
Bilgiler Fakültesi’nde iki siyah şem‐
siyenin altında yumurtalardan koru‐
nan Burhan Kuzu’nun hali birçoğu‐
muzun hafızalarından hiç silinmeye‐
cek. O güne kadar üniversitelerimiz‐
de konuşan bazen bir AKP’li, bazen
bir sermaye temsilcisi, bazen bir
katil bazen AKP yandaşı, bazen
öğrenci düşmanı oldu. Ağızlarından
tek bir hayırlı bir söz çıkmayanlar
konuşuyorken, üniversiteliler ne
zaman konuşmak istese ağzı kapatı‐
lıyordu, sesi susturuluyordu. Burhan
Kuzu’ya hazırlanan şenlik ile üniver‐
siteliler biriken öfkesinin hesabını
yumurtayla sormuş oldu. Yumurta
şenliğinde gündemin başköşesine
otursa da ne ilk ne de son yumurta
eylemimizdi. Yumurta eylemlerimizin
serüveni ilk olarak 4 Mart 2008’de
Kocaeli Üniversite’sinde Yusuf Ziya
Özcan’a atılan yumurtalarla başladı.
AKP’li olmanın ilk şartı bir
siyah şemsiye sahibi olmak
Üniversiteler, 9 yıldır ülkeyi
karanlığa mahkûm eden AKP’lilerin
gitmekte en çok zorlandıkları yerler
oldu. İstanbul Üniversitesi’nde bakan
Nihat Ergün, Ankara Üniversite‐
si’nde Egemen Bağış’a, tekrar
Ankara Üniversitesi’nde Burhan
Kuzu’ya atılan yumurtalar, AKP kur‐
maylarını üniversitelere ancak arka
kapılardan, polis korumalarıyla gel‐
mek zorunda bırakıyor.
Patronların parası varsa
bizimde yumurtalarımız var
Sermaye temsilcileri üniversiteli‐
lere kimi zaman piyasa kültürünü,
rekabeti anlatmaya gelirken kimi
zamanda üniversiteyi paralılaştırma‐
ya dair fikirleriyle geldiler.Milyonları
sömürerek parasına para katan ser‐
maye patronlarının, temsilcilerinin
yalanları karşısında üniversitelilerin
doğruları yumurtaya dönüşerek yüz‐
lerinde patladı. İT Ü’de İT O Başkanı
Murat Yalçındağ, Samsun’da Ali
Sabancı , Cumhuriyet Üniversite‐
si’nde Kayseri Sanayi Odası Başkanı,
Hacettepe Üniversitesi’nde
American T obacco T emsilcisi,
Akdeniz Üniversitesi’nde Yaşar
Holding Yönetim Kurulu Başkanı
yumurtalarımızın hedefindeydi.
Emperyalistlere ülkemizde
de üniversitemizde de yer yok
‘68 gençliğiyle özdeşleşen ‘T am
bağımsız T ürkiye’ mücadelesini
kararlılıkla sürdüren Öğrenci
Kolektifleri emperyalist planları da
yumurtalarıyla bozuyor. Karaköy’e
demirleyen iki NAT O gemisi ve
İT Ü’de NAT O Güvenlik Sekreteri’nin
katıldığı toplantı, ODT Ü’de Savunma
Sanayi Müsteşarlığı Uluslararası
İşbirliği Daire Başkanı yumurtaları‐
mızla karşı karşıya kaldılar.
Dünya’nın dört bir yanına savaş
saçanlara karşı barışın yumurtalarıydı
attıklarımız. 2 Kasım 2009 günü bu
sefer de KT Ü’de İsrail Büyükelçisi
Gaby Levy’e Filistin halkları adına
yumurtalarımızı attık. Davos’ta ki
‘one minute’ yüzsüzlüğüne karşı üni‐
versiteliler doğru mesajı vermiş oldu.
Emperyalistler ülkemizden ve üni‐
versitelerimizden defolacak!
AKP’ cilere de, öğrenci ve
halk düşmanlarına da yumurta
AKP’den çok AKP’cilere, her fır‐
satta öğrencilere ve toplumsal
muhalefete saldıranlara, AKP’li
bürokratlara atacak yumurtalarımız
her zaman hazır. Referandumda
‘Yetmez Ama Evet’ diyerek AKP’nin
ileri demokrasi faşizmine götüren
yolun önünü açan liberallerden, her
fırsatta devrimci değerlere saldıran
Roni Margulies’ den yumurtalarımızla
hesap sorduk. Anadolu Üniversite‐
si’nde Anayasa Mahkemesi Başkanı
Haşim Kılıç’ı, Dokuz Eylül Üniversi‐
tesiʹnde parasız eğitim isteyen üni‐
versitelilere hakaretler eden, küfür‐
ler eden Sabah Gazetesi yazarı Emre
Aköz’ü ve Bolu’da Zaman Gazetesi’
nin baş yalancılarından ve AKP’nin
yeni dönem milletvekili adaylarından
Mümtaz’er T ürköne’yi yumurtaları‐
mızla protesto ettik.
KTÜ’de “bağış”lamadık, kazandık!
Karadeniz Teknik Üniversiteli Kolektifçilerin
"zorunlu bağışlara" karşı gerçekleştirdiği oturma
eylemlerinin 21. Gününde Rektör İbrahim Özen
ders kayıtlarının “bağış paraları” ödenmeden
yapılacağını açıkladı.
Niyet mi kirli, ceket mi? Yumurtaya beraat
Öğrenci Kolektifleri tarafından Ankara Üni-
versitesi’nde yumurtalanan Egemen Bağış,
“ceketinin kirlendiği” gerekçesi ile bir üniversiteli
hakkında şikayetçi olmuştu. Şikayet üzerine
açılan davada mahkeme yumurtanın ‘’suç’’
unsuru taşımadığına karar verdi. Bu sonuç ile
yumurta beraat etmiş, üniversitelilerin isyanını
temsil eden meşru bir araç olduğu ispatlanmış-
tır.
Ulaşım haktır
Şubat ayında Kütahya'da ulaşım sistemi
değiştirilmiş, ulaşım fiyatlarının artması ile bir-
likte, artık gidilecek yer için birkaç araca binmek
gerekiyordu. Üniversiteye ulaşım neredeyse
imkansız hale gelmişti. DPÜ Öğrenci
Kolektifleri’nin çağrısı ve halkın yoğun desteği
ile gerçekleştirilen biri dizi eylemin ardından sis-
tem iptal edildi. Edirne’de şehir içi ulaşıma yapı-
lan %33 zamlara karşı kararlılıkla mücadelesini
sürdürüyor. Belediye başkanının zammı geri
çekmemek için son kozlarını oynuyor.
ODTÜ’de sıra diğer taleplerde
3 hafta önce ODTÜ Temel İngilizce
Bölümünde yaşanan sorunlara ilişkin kampanya
başlatarak, bölüm başkanıyla yanında getirdik-
leri 2000 imzayla toplantı yapan Öğrenci
Kolektifleri taleplerden birini kabul etti. ODTÜ
Öğrenci Kolektifi şimdi sıra diğer talepleri-
mizde diyerek hazırlık öğrencilerine çağrı yapıyor

Gençlik filmlerinin de artık festivali var
Üniversiteyi bütünlüklü bir sosyal yaşam alanı olarak gören
Kolektifler, yıllardır üniversitede alternatif sosyal kültürel alan-
lar yaratır. İlki bu yıl gerçekleştirilen Gençlik Filmleri Festivali de bunlar-
dan biridir. İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir ve Kocaeli’de ilk olarak
başlayan festival yeni kuşak birçok genç sinemacının
desteğiyle, kampüslerde, sponsorsuz ve ücretsiz olarak
gerçekleştirilen en genç festival olma özelliği taşıyor.
Festival şimdi de Mersin, Edirne , Çanakkale ve Bursa’da üni-
versitelilere merhaba demeye hazırlanıyor.
Gençlik Kolektif yaz kampında buluşuyor
5 yıldır tüm Türkiye’den üniversitelilerin katıldığı Kolektif Yaz Kampı’nda
üniversiteliler, 1 hafta boyunca birlikte üretip birlikte eğleniyorlar. Sinema,
tiyatro, müzik, resim, halkoyunu gibi birçok atölyenin yanı sıra, güncel
konuların da tartışıldığı akademik atölyeler gerçekleştiriliyor. Bu
atölyelerde birçok sanatçı ve bilim insanı üniversi-
telilere eşlik ediyor. Her yıl yüzlerce üniversitelinin
katıldığı bu kampta, turnuvalar, açılış ve kapanış
şenliklerinin yanı sıra dere ve deniz keyfi, bir
yılın yorgunluğunu unutturuyor.

Öğrenci Kolektifleri’ne üniversitelerinizdeki standlardan kayıt olabilirsiniz.
www.kolektifler.net
İstanbul : 0507 225 30 73 / universitelimp3@gmail.com
http://www.facebook.com/kolektifler
Ankara : 0554 778 74 83 /
http://twitter.com/kolektifler
kolektifankara2009@gmail.com
İzmit : 0554 396 89 22 / isliksesi@gmail.com
İzmir : 0507 770 67 51 / izmir_mp3@yahoo.com
iletişim
Bursa : 0507 206 1928 / gazete_bursa@yahoo.co.uk
Bolu : 0555 848 50 11 / bolukolektif@gmail.com
Edirne : 0535 257 45 62 /
ibrahimonurgursoy@gmail.com
Eskişehir : 0555 458 4157 / eskisehir.mp3@gmail.com
Kütahya : 0506 724 19 00 / tayipistifa@hotmail.com
Çanakkale : 0554 935 24 12 /
canakkalekolektif@gmail.com
Konya : 0506 879 86 24 / ceren_2160@hotmail.com
neandartal
mümtaz
Zaman gazetesinin Neandertal yazarı
Mümtaz’er T ürköne, Başbakanın rektörlerle
toplantısı sırasında öğrencilere dönük polis
saldırısının ardından bir dizi yazı yazdı.
T emel gündemine öğrenci eylemleri ve
yumurtalı protestoyu alan T ürköne, önce
öğrencileri “patolojik vaka” ilan etti, ardın‐
dan öğrencileri “demokrasinin önündeki
parazit” olarak tanımladı. T ürköne’nin haka‐
ret içeren yazılarının hedefinde ise tüm
öğrenciler nezdinde Öğrenci Kolektifleri
vardı. Mümtaz’er T ürköne, “Öğrenci
Kolektifleri denen patolojik vaka” diyerek
başladığı seriyi, yine Kolektifler’in adını
vererek “T ürkiye’nin ağır ve ciddi sorunları
bu parazitleri kaldıracak mı” sorusuna
evriltti. İktidarın karşısında üniversitelilerin
taleplerini en görünür temsilcisi Öğrenci
Kolektiflerinden korkan Mümtaz’er
T ürköne’ye cevap ‘Referandum sonrası
T ürkiye’ başlıklı panele katıldığı Bolu’dan
geldi. İleri demokrasi yalanlarını dinlemek
istemeyen Abant İzzet Baysal Öğrenci
Kolektifleri ‘Sana tavuk yumurtası çok!
Bıldırcın yumurtası yeter’ diyerek yumurta‐
larını Mümtaz’er ‘le tanıştırdılar. T ürköne’nin
sevdiği bir büyüğüne devekuşu ayırmışken
onun gibi ilkel saldırgına ancak bıldırcın
yumurtası yakışırdı zaten. AKP’lilerle aynı
kaderi paylaşmak işe yaramış olacak ki
Neandertal T ürköne ismi AKP’den milletve‐
killiği ile geçiyor. Neandertal T ürköne
öğrenci düşmanlığını bırak sen modern
insanla akraba bile olamazsın.
Samsun : 0541 656 65 80 /
Trabzon : 0554 361 65 06 / ktuogrencikolektifi@hot-
mail.com
Adana : 0506 881 33 90 / adnuniversiteli@gmail.com
Mersin : 0541 2616912 / mersinkolektif33@gmail.com
Muğla : 0536 557 4179 / muglakolektif@hotmail.com
Sivas : 0535 304 0281 / sivaskolektif@hotmail.com
Kırıkkale : kirikkalekolektif@gmail.com
Isparta : 0536 341 11 12 /
Antalya : 0506 256 00 27 / antalyakolektif@gmail.com
Zonguldak : 0506 815 12 71 / zonguldakkolektif@hot-
mail
Gaziantep : 0539 351 02 77
Antalya :0 506 2560027 / antalyakolektif@hotmail.com