You are on page 1of 7

BIYOISTATISTIK BILIMINE GIRIS

Istatistik terimi eski latincede durum anlamina gelen “status” kelimesinden türetilmistir.

Idareciler, toplumun içinde bulundugu durumu ortaya koymak için, zaman zaman çesitli
konularla ilgili sayilar derletmis ve bunlara istatistikler adi verilmistir.

Daha sonraki yillarda olasilik kurallarinin anlasilmasiyla, bu kurallari kullanarak,


bilinenlerin yardimiyla bilinmeyenleri kestirmeyi amaçlayan yöntemler gelistirilmis ve bu
yöntemler istatistik biliminin temelini olusturmustur.

Bugünkü anlamiyla istatistik bilimi; çesitli bilim dallarinda, deney düzenleme, gözlem
yapma, elde edilen verileri derleme, özetleme, yorumlama, gruplari karsilastirma ve örnekten
elde edilen veriler yardimiyla evren hakkinda karar verme yöntemlerini kapsayan bir
yöntemler toplulugudur.

Istatistik biliminin kapsamina giren çok sayida yöntem vardir ve yeni yöntemler
gelistirilmektedir. Gelisen ve genisleyen her bilim alaninda oldugu gibi, istatistik biliminde de
branslasma geregi ortaya çikmis ve çesitli istatistik dallari sekillenmistir. Bu ayrilma genel
olarak, istatistik biliminin yardimci oldugu bilim alanlarina göre olmustur. Istatistik biliminin
bir kolu biyolojik bilimlerle ilgili olup, bu kola “biyoistatistik veya biyometri” adi verilir.
Benzer biçimde; istatistik biliminin ekonomi bilimi ile ilgili koluna ekonometri, sosyoloji ile
ilgili koluna sosyometri, psikoloji ile ilgili koluna da psikometri adi verilir.

Biyoistatistik bilimi içerisinde yer alan yöntemler iki grupta toplanabilir:

1. Genel istatistik yötemler

2. Biyoistatistik’e özel yöntemler

Biyoistatistik yöntemlerin tip bilimi ve saglik hizmetlerinde kullanim alanlari:

1. Bilimsel arastirmalarda kullanim

• Bilimsel arastirmalarin arastirmacilar tarafindan planlanmasi uygulanmasi ve


degerlendirilmesi sirasinda kullanim.
Bilimsel arastirmalarin her asamasinda istatistik yöntemlerden yararlanmak
gerekebilir. Bilimsel arastirmalarda en sik yapilan hata; yeterli istatistik bilgisine
sahip olmayan arastirmacilarin kendi düsüncesine göre arastirma planlayip, veri
toplamasi ve topladigi verileri bir istatistikçinin degerlendirmesini istemesidir. Bu
durumda genellikle, uygun istatistiksel degerlendirme yapmak mümkün
olmayacaktir. Arastirmanin planlama asamasindan itibaren, istatistiksel
yöntemlerden yararlanilirsa, dogru kararlara ulasabilmek için toplanacak verilerin
sayisi ve biçimi önceden belirlenebilir. Bu nedenle, bütün bilimsel arastirmacilarin
istatistik yöntemlerin önemini kavrayacak ve hangi durumlarda bir istatistik
danismana basvuracagini bilecek kadar istatistik bilgisine sahip olmali ve mümkünse
her arastirma ekibinde, arastirmanin istatistik sorumlulugunu üstlenen bir istatistikçi
yer almalidir.

Ne yazik ki, arastirmacilarin çogu yeterli istatistik bilgisine sahip olmadigi gibi,
arastirmanin basindan itibaren istatistik danismandan yararlanma düsüncesinde de
degildir. Üstelik, arastirma yapilan kuruluslarin çogunda, arastirmacilarin ihtiyacina
cevap verebilecek bir istatistik danismanlik sistemi de yoktur.

Sonuçta, birçok arastirma istatistiksel açidan eksik ve yanlislarla dolu olarak


sonuçlanmaktadir.

• Bilimsel arastirma raporlarinin yayinlanmasindan önce elestirmenler tarafindan


denetlenmesi sirasinda kullanim

• Bilimsel arastirma raporlarinin okuyucu tarafindan okunup degerlendirilmesi


sirasinda.

2. Saglik hizmetlerinin planlanmasi ve degerlendirilmesinde kullanim

Bilimsel Arastirmalarin Planlanmasi

1. Konu seçimi
2. Degerlendirme
3. Planlama
4. Veri toplama
5. Rapor yazma

2
ARASTIRMA KONUSUNUN SEÇIMI

Uygun bir arastirma konusunun özellikleri

1. konu arastirilmaya deger olmalidir. yani bilime veya topluma yarar saglamalidir

2. Arastirmacinin bilimsel kapasitesi arastirma problemini çözmek için yeterli olmalidir.

3. Arastirma için gerekli maddi kosullar göz önünde bulundurulmalidir.

4. Arastirma için gerekli zaman göz önünde bulundurulmalidir.

Iyi bir arastirma konusu bulmak için;

• Rutin çalismalar sirasinda karsilasilan sorunlardan

• Yazili kaynaklardan

• Bu alandaki uzman kisilerden yararlanilabilir.

ARASTIRMA PLANINDA YER ALMASI GEREKEN


BASLICA HUSUSLAR

• Arastirmanin konusu

• Arastirmacilar hakkinda bilgi

• Arastirma probleminin tanimi

• Arastirmanin amaci

• Arastirmanin önemi

• Materyal ve metod

• Arastirma bütçesi

• Zaman plani

• Yararlanilan kaynaklar

ZAMAN PLANI ÖRNEGI

Anket hazirlama : 01.01.2001−31.01.2001

3
Anketör seçim ve egitimi: 01.02.2001−15.02.2001

Ön uygulama : 16.02.2001−28.02.2001

Ön uygulamanin degerlendirilmesi : 01.03.2001−31.03.2001

Toplanti : 01.04.2001

Asil Anketin düzeltilmesi : 01.04.2001−07.04.2001

Asil anketin çogaltilmasi: 08.04.2001−15.04.2001

Verilerin toplanmasi : 16.04.2001−31.08.2001

Toplanti :01.09.2001

Verilerin denetimi : 01.09.2001−30.09.2001

Verilerin analizi : 01.10.2001−30.11.2001

Toplanti: 01.12.2001

Rapor yazimi : 01.12.2001−28.02.2002

Yazili olarak hazirlanan arastirma plani, arastirma projesi veya arastirma önerisi olarak
ilgili kisi veya kurulusa sunulur

VERILERIN TOPLANMASI

Arastirma verilerinin toplanmasi sirasinda; arastirma planina olabildigince sadik kalinmali,


fakat çesitli nedenlerle plandan sapmalar olabilecegi bilinmeli ve gereginde yeniden planlama
yapilmalidir. Bunu saglayabilmek için. veri toplama süreci arastirmacilar tarafindan yakindan
izlenmelidir

VERILERIN DEGERLENDIRILMESI

Toplanan veriler topluca denetimden geçirildikten ve gerekli düzeltmeler yapildiktan sonra,


gerekirse bilgisayar ortamina aktarilir. Daha sonra çesitli istatistiksel yöntemler kullanilarak
degerlendirilir.

4
Bilimsel arastirmalarin her asamasinda istatistiksel yöntemlerden yararlanmak gerekebilir,
fakat genel olarak istatistiksel yöntemlerin en fazla kullanildigi asama degerlendirme
asamasidir.

RAPOR YAZMA

Her bilimsel arastirmanin sonucunda bir rapor yazilir. Bu rapor ya arastirmacinin bilimsel
yeterliligini kanitlamayi ya da arastirmanin sonuçlarini ilgili bireylere duyurmayi amaçlar.
Birinci durumda hazirlanan rapor tez niteligindedir. Ikinci durumda ise bir dergide
yayinlanmak üzere makale halinde veya bir toplantida sunulmak üzere bildiri halinde
hazirlanir.

Hangi amaçla hazirlanirsa hazirlansin; bir bilimsel arastirma raporu yapilan çalisma ile ilgili
çesitli bilgileri (arastirmanin konusu, arastirmacilar, arastirma probleminin tanimi,
arastirmanin amaci, materyal ve metod, bulgular, tartisma, sonuç, yararlanilan
kaynaklar, özet vs) kapsamalidir.

ÖRNEKLEME
Evren : belli bir özelligi tasiyan birimlerin tümünün olusturdugu gruba evren (populasyon =
anayigin) adi verilir. Evren sinirli veya sinirsiz olabilir. Ancak evren terimi genellikle büyük
bir kitleyi ifade eder.

Her arastirmada bir veya birden fazla evren hakkinda karar verilmesi amaçlanir. Ancak
evrenin tamaminin incelenmesi genellikle güç, kimi zaman da imkansizdir. Bazen de böyle
bir inceleme gereksizdir.

Yukarda sayilan nedenlerle, bilimsel arastirmalarda genellikle evrenin tamami yerine evreni
temsil etmek üzere seçilen bir grup incelenir. Bu gruptan elde edilen veriler yardimiyla evren
hakkinda karar verilmeye çalisilir. Evreni temsil etmek üzere seçilen bu gruba örnek veya
örneklem, bu grubun seçilmesi islemine ise örnekleme adi verilir.

Örnekleme, sadece bilimsel arastirmalarda uygulanan bir yöntem olmayip, yasamin her
alaninda basvurulan bir yoldur. Yemek pisirirken bir miktar alinip tuzuna bakilmasi da,
laboratuvarda hastadan bir damla kan alinip incelenmesi de birer örneklemedir.

5
Örneklem hatasi : Bir evreni temsi etmek üzere seçilen örnek grubuna giren ve girmeyen
birimler arasindaki farktan kaynaklanan hataya örneklem hatasi adi verilir. bu hata
örneklemin evrene benzemezliginin ölçüsüdür. Her örneklemin bir örneklem hatasi vardir.

Örneklem hatasini azaltmanin iki yolu vardir.

1. Örneklem büyüklügünü artirmak.

2. Örnekleme yöntemini iyilestirmek.

Temsil yetenegi, örneklem hatasinin tersi olup, örneklemin evrene benzerliginin ölçüsüdür.

Örneklem hatasi ve temsil yetenegi mutlak kavramlar olmayip, genellikle yüzde ile ifade
edilirler. Bir örneklemin örneklem hatasinin %5 olmasi durumunda temsil yetenegi %95’tir.
Her örneklemin bir örneklem hatasi olduguna göre, hiçbir örneklem evreni tam olarak
temsil edemez. Örneklem hatasinin azaltilmasi için alinan önlemler temsil yeteneginin
artmasini saglar.

Örneklem hatasinin belli bir degerin altinda olmasi, yani temsil yeteneginin belli bir degerin
üzerinde olmasi halinde, örneklemin evreni yeterince temsil ettigi kabul edilir. Yani, hiçbir
örneklem evreni tam olarak temsil edemez, fakat yeterli büyüklükte ve uygun yöntemlerle
seçilen bir örneklem, evreni yeterince temsil edebilir.

ÖRNEKLEME YÖNTEMLERI

Bir evrenden çok farkli biçimlerde örnek seçilebilir. Genel olarak, incelenen özelligin evrene
homojen dagilmasi halinde, hangi örnekleme yöntemi kullanilirsa kullanilsin örneklem hatasi
küçük olur. Incelenen olayin evrene dagilisi heterojenlestikçe, örneklem hatasi büyür ve daha
iyi bir örnekleme yönteminin kullanilmasi zorunlu olur.

Burada bilinmesi gereken iki önemli husus vardir.

1. Daha önce de ifade edildigi gibi, örneklem hatasini azaltmanin yollarindan biri örnekleme
yönteminin iyilestirilmesidir. Yani, örnekleme yöntemi degistikçe, örneklem hatasi ve temsil
yetenegi de degisir.

2. Örneklem seçilirken birimlerin seçimi tarafsiz olur ve hangi birimlerin örnege girecegi
tesadüfe birakilirsa (kura yöntemi), hem örneklem hatasinin az olmasi beklenir hem de ortaya

6
çikan hata tesadüfe bagli oldugu için, olasilik kurallarina dayali yöntemlerle örneklem hatasi
ile ilgili hesaplamalar yapilabilir.

ÖRNEKLEM BÜYÜKLÜGÜ

Örneklem büyüklügü terimi, örnege alinan birimlerin sayisini ifade eder. Bir arastirma için
gerekli olan optimum örnek büyüklügü arastirma öncesinde hesaplanabilir. Bu amaçla
gelistirilmis formüller, bilgisayar programlari ve hazirlanmis listeler vardir. Ancak, bu
formüllerin ve listelerin kullanilabilmesi için, incelenen olayin evrende ne düzeyde görüldügü
ile ilgili ön tahminlere ve seçilecek örneklemin örneklem hatasi ile ilgili varsayimlara ihtiyaç
vardir. Yani, optimum örnek büyüklügü, arastirilacak konuya, hakkinda karar verilecek olan
evrene ve arastirmacinin örneklem hatasi ile ilgili kabullenmelerine göre degisir.

You might also like