You are on page 1of 27

PULSE MODÜLASYONU VE

ÇEŞİTLERİ
1. GİRİŞ

 Analog mesaj işaretinin sayısal metotlar kullanılarak bir


noktadan diğerine gönderilmesine sayısal haberleşme denir.
 Haberleşme sistemleri, kullandıkları taşıyıcı türüne göre ve
bilgi işaretinin yapısına göre olmak üzere iki yolla
sınıflandırılır.
 Taşıyıcıya göre sınıflandırma sonucunda iki
modülasyon türü elde edilir.
1. Sürekli dalga modülasyonu Bu modülasyon
türünde taşıyıcı bir sinüzoidal dalgadır.
2. Darbe modülasyonu Bu modülasyon türünde ise
taşıyıcı periyodik bir darbe dizisidir.
 Bilgi işaretine göre sınıflandırma yapıldığında şu iki
modülasyon türü ortaya çıkar
1. Bilgi işareti sürekli bir işarettir ve sonuçta elde edilen
modülasyon türü analog (örneksel) modülasyon türü
diye adlandırılır.
2. Bilgi işareti kesikli bir işarettir ve sonuçta elde dilen
modülasyon türü ise sayısal modülasyon diye
adlandırılır.
 Sayısal sinyallerin iletiminde bazı zorluklar vardır.
Bunlar;
 Sayısal sinyallerin iletiminde sürekli sinyallerin
iletiminde kullanılan bant genişliğinden daha fazla bant
genişliği gereklidir,
 Sayısal haberleşmede alıcı ile verici arasındaki saat
darbeleri uyumlu olmalıdır ve günümüzde her cihaz
sayısal sinyallere uyumlu değildir ve bu nedenden dolayı
sayısal sinyallerin tekrar sürekli sinyallere çevrilmesi
gerekli olmaktadır.
2. ÖRNEKLEME TEOREMİ

 Bu teorem, Shannon örnekleme teoremi veya Nyquist örnekleme


teoremi olarak da adlandırılır.
Bir işaretten örnek almak, işaretin belirli zamanlardaki değerlerini
elde etmek demektir.
Örnekleme teoreminin ifadesi ideal örnekleme durumu için şöyle
verilebilir. Örnekleme teoremi, W[Hz] frekansı ile bandı sınırlı bir
x(t) işaretinden eşit T zaman aralıklarında alınan x(nT) örnek
değerleri kullanılarak, işaretin tek ve bozulmasız olarak elde
edilmesi için gerek ve yeter koşul;

fs  1 / T  2W
olmasıdır.
Yani kısacası örnekleme frekansı bilgi sinyalinin frekansının en az
iki katı olmalıdır.
Örnekleme teoremi
3.DARBE MODÜLASYONU
 Darbe Modülasyonu, genel olarak belirli bir darbe katarının,
genlik, süre veya diğer parametrelerinin mesaj işaretinin bir
fonksiyonu olarak değiştirilmesi sonucu elde edilir.

3.1 Darbe Modülasyonun Üstünlükleri


1. Darbe modülasyonunda iletilen güç yalnız kısa darbeler
içinde yoğunlaşmıştır. Sürekli dalga modülasyonundaki gibi
sürekli olarak dağılmamıştır. Bu özellik tasarımcılara
önemli kolaylıklar sağlamaktadır.
2. Darbeler arasındaki boşluklar, diğer mesajlara ait örneklerle
doldurularak, tek bir haberleşme sistemi üzerinden birden
fazla mesaj işaretinin iletilmesi sağlanabilir.
3. İşlemler ayrık türden işaretlerle yapıldığı için, son yıllarda
tümleşik devre teknolojisindeki büyük gelişmeler, sayısal
haberleşme devrelerinin gerçekleşmesini kolaylaştırmıştır.
4. Sayısal işaret işleme tekniklerindeki ilerlemeler, sayısal
işaretlerin daha yaygın kullanılmasına neden olmuştur.
5. Bazı darbe modülasyonlu sistemler gürültü ve diğer
bozucu işaretler açısından sürekli dalga
haberleşmesinden daha güvenilir bulunmaktadır

 Sürekli dalga modülasyonu ile darbe modülasyonu


arasındaki önemli bir fark, modüle edilmemiş dalga
katarının çok önemli miktarda alçak frekans bileşenleri hatta
doğru akım bileşeni içermesidir. Bu nedenle, modüle
edilmiş dalgaların belirli bir frekans bandına sahip
kanallardan iletilebilmesi için ikinci bir modülasyon
işlemine ihtiyaç duyulur. Bu yüksek frekanslı kanallarda bir
sürekli dalga modülasyonu örneğin, FM kullanılabilir. Bir
kablo üzerinden yapılan iletimde ise, daha farklı
modülasyon yöntemleri kullanılır.
3.2 Darbe Modülasyonlu Sistemlerin Ortak Özellikleri
 Darbe modülasyonlu sistem türlerini incelemeye başlamadan önce,
darbe modülasyonunun bazı önemli özelliklerini incelemek yararlı
olacaktır. Özellikle, darbe modülasyonlu dalgaların bir kanaldan
iletiminde kanal çıkışında darbelerin örtüşmesi yada karışması
önlenmelidir. Bu durum modülasyon işlemini tamamen bozabilir. Bu
örtüşmenin olmaması için gerekli koşulların ne olması gerektiğini
görelim.

3.2.1 İdeal Alçak Geçiren Filtreden Darbe İletimi


Analog haberleşmeden bilindiği gibi, bir darbenin τ süresi ile o
darbenin frekans band genişliği arasında ters bir orantı vardır. Diğer
bir anlatımla, çok dar yada keskin darbelerin frekans bandı çok
büyük, çok geniş darbelerin band genişlikleri de dardır.
Bir çıkış darbesinin genişliği ile iletilen kanalın band genişiliği arasinda
1 1
 ;  min 
2B 2B

İlişkisinin bulunduğu görülmektedir. Buna göre, giriş darbesinin


süresi τ≥ τmin olacak şekilde seçilirse bozulma olmayacaktır.
O halde birim zamanda birbirleriyle örtüşmeyecek biçimde
iletilebilecek darbelerin maksimum sayısı yaklaşık olarak (1/ τ
min=2B) olmalıdır.
Örneğin, band genişliği B=3KHz olan bir kanaldan, birbirleriyle
örtüşmeyecek biçimde saniyede 6000 darbe iletebiliriz ve bu
darbelerin süreleri 1/6000= 0.1667 mili saniyeden büyük
olmalıdır.
3.2.2 Darbe Modülasyonunda İletim Ayırma Duyarlılığı
Darbe modülasyonunda, kanal çıkışında birbirini takip eden iki
darbenin birbirine karışmaması için modülasyonda kullanılan
darbeler arası uzaklık darbe modülasyonunda iletim ayırma
duyarlığıdır.
Kanal çıkışındaki darbelerin birbirleri üzerine örtüşmemesi için,
girişteki impulslar arasındaki minimum uzaklık (boşluk)
(1/2B) ye eşittir. O halde, band genişliği B [Hz]'e eşit olan bir
kanal üzerinden, çıkış darbeleri örtüşmeksizin (veya darbelerin
belirlenmesi mükemmel olacak biçimde), sadece 2B [impuls
darbesi / saniye] iletebiliriz.
Örneğin, band genişliği 3Khz ise 6000 darbe ilete biliriz.
3.2.3. Yüksek Frekanslı Kanallarda İletim
Darbe modülasyonlu dalgaları yukarıda belirtilen ayırma
duyarlılığı özelliğine rağmen, telefon hatları ve koaksiyel
kablo kullanılarak doğrudan iletmek mümkün olabilir. Bu
iletim biçimi temel band veya base band iletim olarak
adlandırılır. Ancak, yüksek frekanslı kanallar üzerinden
iletilebilmek için, yeniden bir modülasyon işlemiyle tüm
frekans spektrumunun yüksek frekanslar bölgesine
kaydırılması gerekmektedir. Bu işlemi de darbe modülasyonun
başka bir modülasyon ile modüle ederek yollamaktır. Örneğin
FM modülasyonu ile birlikte yollanmasıdır.
Aşağıdaki şekilde darbe modülasyonlu bir sistemin blok
diyagramı görülmektedir. Alıcıda görülen dönüştürücü bloğu
darbe modülasyonlu dalgayı, impuls katarına ya da onun
eşdeğerine dönüştürür. Bunu takip eden bir alçak geçiren filtre
(AGF) yardımıyla mesaj işareti elde edilir.
Darbe modülasyonlu sistemlerin blok diyagramı
4. DARBE MODÜLASYONU ÇEŞİTLERİ :

Bir kaynaktan bir hedef yerine Darbe


modülasyonu
darbelerini aktarmada kullanılan
farklı darbe modülasyonu
yöntemi mevcuttur. Kesikli dizi
biçimindeki bilgi, darbe dizisinin
bazı değişkenlerini modüle
etmede kullanılır. Buna göre
değiştirilebilecek parametreler,
darbenin genliği, süresi ve
Darbe genlik Darbe genişlik Darbe konumu
konumudur. Modülasyonu Modülasyonu Modülasyonu
PAM PWM PPM
4.1. Darbe Genlik Modülasyonu (Pulse Amplitude Modulation):

Genliği ve frekansı sabit


dikdörtgen darbelerden oluşan
taşıyıcı bir dalganın (frekansı
ve fazı sabit kalmak şartıyla)
genliğinin SF sinyali ile
değiştirilmesine PAM (darbe
genlik modülasyonu) denir.
4.1.1. PAM İşaretlerinin İletilmesi:

PAM işaretleri boşlukta doğrudan elektromanyetik dalgalarla


kolayca iletilemezler. Bunun nedeni PAM işareti görüngesinin alçak
frekanslarda yoğunlaşması ve bu tür işaretlerin elektromanyetik
dalgalarla iletimi için yapılması güç büyük antenler gerekmesidir.
PAM işaretleri doğrudan kablolarla iletilebilirler. PAM işaretlerinin
iletiminde bir başka yol ise şudur: PAM işaretine önce genlik
modülasyonu uygulayarak bu işaretin görüngesi yüksek frekanslara
aktarılır ve daha sonra elde edilen genlik modülasyonlu (Amplitude
Modulation AM) işareti elektromanyetik dalgalarla iletilir.
PAM sinyallerinin AM ve FM ile beraber kullanılmasının yararları
şunlardır ;
 Normal bilgi sinyali kesikli olabilir bu yüzden darbe
modülasyonu yapılarak yollanması daha kullanışlıdır yani güç
harcaması daha azdır
 PAM işaretlerinin band genişliği kurumsal olarak sonsuz
olduğundan bileşik modülasyonlu PAM/AM ve PAM/FM
işaretleri de bu sayede kurumsal olarak sonsuz olur.
4.1.2. PAM dalgasının taşıdığı ortalama güç

 Darbe genlik modülasyonlu (PAM) bir xp(t) işaretinin 1 ohm'luk


direnç üzerinde harcadığı ortalama güç;
2
PT  x P (t ) 
T /2
1

2
 lim x P (t ) dt
T  T
T / 2
ifadesiyle tanımlanırken PAM dalgasını ortalama güçü

A 2
PT   x 2 (t ) 
İfadesindenTs
bulunur. Burada <x²(t)> mesaj işaretinin ortalama gücünü
göstermektedir.

M
1
 x 2 (t )  lim
M  ( 2 M  1)

i M
x 2
(iTs )
bulunur.
4.2. Darbe Süre (Genişlik) Modülasyonu (Pulse width
modulation)

Taşıyıcı darbe
katarındaki her
darbenin genişliğinin
Mesaj işareti ile
orantılı değiştirilmesi
sonucu elde edilir. Bu
modülasyon türü üç
farklı biçimde
gerçekleştirilebilir.
4.2.1 PWM Dalgasının Taşıdığı Ortalama Güç

Ortalama güç ifadesinden PWM dalgasının taşıdığı ortalama güç

A 0
2
P
Ts
Bulunur.

4.2.2 PWM Dalgasının iletilmesi


PWM dalgasını üretmek için popüler bir yöntem aşağıda
gösterilmiştir. Burada kullanılan testere dişi üretecinin tepeden
tepeye genliği, x(t) mesaj işaretinin maksimum genliğinden biraz
büyük seçilir. Dalga şeklinde görüleceği üzere, bu testere
gerilimi, genlikten zamana olan dönüşümün temelini
oluşturmaktadır. Bu nedenle, tam olarak bilinmelidir,
Karşılaştırıcı ise, yüksek kazançlı ve iki durumlu bir
kuvvetlendiricidir.
Eğer giriş işareti referans
seviyesinden büyükse, bir
durumda (verilen bir
gerilimde), referans
seviyeden küçükse, diğer
bir durumda (diğer
gerilimde) olur. Dalganın
incelenmesiyle yukarıda
açıklanan özellikler açıkça
gözlenebilir.
 PWM dalgasından x(t) mesaj
İşaretini tekrar elde edebilmek
için iki farklı yöntem vardır.
1.Yöntem PWM dalgası band
genişliği W olan bir alçak
geçiren filtreden geçirilir.
Ancak bu yöntemin önemli bir
sakıncası, demodülasyon
sonucu elde edilen x(t) mesaj
işaretinin distorsyonlu
olmasıdır. Bunun nedeni,
spektrumunda yan bandların
kuyruklarının temel banda
kadar uzanmasından
görülmektedir.
2.Yöntem. PWM dalgası önce
PAM dalga biçimine
dönüştürülür. Sonra, PAM
dalgası bir alçak geçiren
filtreden geçirilerek x(t) mesaj
işareti elde edilir
PWM darbelerinin ön kenarıyla bir
lineer rampa işareti üretilmektedir.
Bu rampanın yükselişi diğer
darbenin düşen kenarında son
bulmaktadır. Bu nedenle, rampanın
yüksekliği darbe süresiyle
orantılıdır, rampanın aldığı son
değer belirli bir süre daha bu
değerde tutulur. Daha sonra, bu
rampalar demodülatör de üretilen
bir darbeler dizisine eklenir. Bu
eklenen darbelerin genlikleri ve
süreleri sabit olup, zamanlaması
darbeler birbiri üzerine tam olarak
oturacak biçimde ayarlanmıştır.
Sonuçta elde edilen dalga biçimi bir
kıyıcı devresine uygulanarak belirli
bir eşiği üstündeki bölümü iletebilir.
Bu da tipik bir PAM dalgasıdır
4.3 Darbe Yeri (Konumu) Modülasyonu (Pulse position
modulation PPM)
 Genellikle PPM dalgası, PDM
modülasyonundan sonra ilave
işlemle üretilir. Aslında, tıpkı
faz modülasyonunda olduğu
gibi, PWM'nin temel kullanış
alanlarından birisi PPM
üretmektedir. PPM mesaj
iletimi yönünden PWM'den
daha üstündür.
 PWM işaretinin türevi alınarak peş peşe artı ve eksi
impulslardan oluşan bir impuls dizisi elde edilir. Artı
impulslar her örnekleme aralığının başlangıcını gösterir. Eksi
impulslar ise PWM darbelerinin arka kenarlarını gösterir. Artı
impulsun belirlediği referans noktası ile eksi impulsun
bulunduğu yer arasındaki süre, PWM işaretinin darbe
genişliğine eşittir. Bu durumda darbelerin başlangıç anları eksi
impulslarla belirlenen bir darbe dizisi üretilirse, elde edilen
darbe dizisinde her darbenin referans noktasına göre yeri
örnek değerin büyüklüğü ile orantılıdır. Bu nedenle bu
biçimde elde edilen darbe dizisi bir PPM işaretidir.
 Gürültü altında PWM ve PPM'nin başarımlarının PAM'a göre
daha iyi olduğu söylenebilir. Bunun nedeni PWM ve PPM
işaretlerinde darbe genliğinin örnek değerlerle ilgili
olmamasıdır. Çünkü darbe genliği gürültüye karşı duyarlıdır
ve kolayca bozulmaya uğrar. Burada söz konusu olan gürültü
altındaki başarım üstünlüğü, GM ve FM karşılaştırıldığında
görülen üstünlüğe benzer.
 FM'nin gürültü altındaki başarımının daha iyi olması için
ödenen bedel, kullanılan bantgenişliğinin daha büyük
olmasıdır. PWM ve PPM`de ise ödenen bedel, modüle
edilmiş işaretin üretilmesindeki ve demodüle edilmesindeki
zorluklardır. PPM`in başarımı ise PWM`e göre daha iyidir.
Bunun nedeni; her iki modülasyon türünde de bilgi, darbelerin
kendilerinde değil darbelerin kenarlarında taşınır. PPM,
darbesi değil de yalnız kenarı göndermeye daha yakındır. Bu
nedenle en azından güç açısından PPM`in PWM è göre daha
verimli olduğu söylenebilir.
5. ÇOĞULLAMA (MULTIPLEXING)

 Bir iletim hattının birçok telefon konuşma kanalı tarafından


aynı anda bölüşümlü olarak kullanılmasına çoğullama denir

 Telefon konuşma kanallanında uluslararası prensip olarak


300Hz. - 3.4KHz. arasındaki bant genişliği kullanılır.
Konuşma kanallarının tek tek iletimi, hem pahalı hem de
pratik değildir.

 Telefon kanalları çoğullama yapılarak orneğin 12, 24, .., yada


900 kanal bir arada aynı iletim hattını kullanabilir.

 Çoğullama tekniği olarak iki yöntem kullanılır .


5.2. Çoğullama İşleminin Çeşitleri
5.2.1. Frekans Bölmeli Çoğullama (FDM)
Frekans bölmeli çoklama tekniğinde iletim hattının toplam bant genişliği her bir konuşma kanalı için 4 KHz lik bölümlere ayrılır . Her kanal 4KHz.lik farkla ardışık artan farklı taşıyıcı
frekanslarını modüle eder.

900 Kanallı FDM Grubu Organizasyonu


5.2.1.Zaman Bölmeli Çoğullama (TDM)

Her bir konuşma kanalının belli aralıklarla örnekleme yapılarak iletim hattının bant genişliği içerisinde sırayla taranmasına ve aynı iletim hattını kullanmasına zaman bölmeli çoğullama denir.

İki Kanallı TDM Sinyal İletimi

You might also like