You are on page 1of 2

***

ABDULLAH ÖCALAN
SOSYAL BİLİMLER AKADEMİSİ YAYINLARI
“Toplumsallık insan türünün varlık koşuludur.
Kendinden önceki primat (insana en yakın familya)
türünden kopup insanlaşması, toplumsallaşma düze-
yiyle at başı gittiği sosyal bilimin en yakın bir gerçe-
ğidir. Yalnız birey ve toplum halindeki yaşam, birbi-
rinden ne kadar soyutlanırsa soyutlansın, teorik ola-
rak ispatlanamaz bir olgudur. Yalnız birey yoktur.
Toplumu yıkılmış birey olabilir, ama en azından bu
birey bile yıkılmış toplumunun anılarıyla birlikte
ayaktadır. O anılarla yeni toplumsallaşması da anlık-
tır. İnsan türünün güç kazanması tamamen toplum-
sal düzeyiyle kurduğu ilişkiye bağlıdır. Bireyi zayıf
kılmanın, köleleştirmenin en vahşi tarzı, ona dayatı-
lan yalnızlık düzeyidir, yaşadığı tecrittir. Sürüler ha-
lindeki köleler, köylü serfler, şehirli işçiler yine bir
toplumdurlar. Zaman zaman isyan ederek kendilerini
hatırlarlar. Diğer yandan yalnızlık en yaman öğreti-
cidir. Tarihte tüm ünlü bilge ve peygamberlerin inzi-
va süreci de bu gerçeği yansıtır.”

Abdullah Öcalan

You might also like