You are on page 1of 5

DERLEME

Ufuk KAMBER*

Peynirin Tarihçesi
Özet present forms.There are many legends and theories
Muhafazası zor olan sütün dayanıklılık süresi- regarding this subject and it are difficult to answer
ni artırmak ve naklini kolaylaştırmak için insanoğlu this question. In this article, the history of and the
sütü, eskiden beri çeşitli ürünlere işlemiştir. Çok fark- stages of cheeses were reviewed.
lı çeşit ve biçimlerde olan, taze veya olgunlaştırarak Keyword: Cheese, Milk product, History
tüketilen ve değişik ambalajlar içerisinde muhafaza
edilen peynirin yapılışı çok eskilere dayanır. Peynir, Giriş
insanoğlunun uygarlığa geçişinin ilk simgelerinden Süt; kapsadığı zengin besin öğeleriyle insanlar
birisi olarak kabul edilir. Neolitik çağda yapıldığı için değerli bir besin olduğu kadar mikroorganiz-
düşünülen ilk peynirin, günümüzdeki biçimine ge- malar için de iyi bir besin kaynağıdır. Meme doku-
linceye kadar yüzyıllar geçmiştir. Peynirin ilk kimler sunda iken steril olan süt, sağımla birlikte mikroor-
tarafından nerede ve nasıl yapıldığı kesin olarak bi- ganizmalarla kontamine olur. Süte bulaşan mikro-
linmemektedir. Yanıtlanması oldukça güç olan bu organizmalar hızla çoğalarak kısa zamanda sütün
konuda bir çok görüş bulunmaktadır. Bu makalede yapısını bozup dayanıklılığını azaltır. Bu nedenle
işte bu görüşlere değinilerek peynirin tarihçesi ve muhafazası zor olduğundan, dayanıklılık süresini
geçirdiği aşamalar açıklanmaya çalışılmıştır. artırmak ve naklini kolaylaştırmak için insanoğ-
Anahtar kelime: Peynir, Süt ürünü, Tarihçe lu sütü, eskiden beri çeşitli ürünlere işlemiştir. Bu
yüzden gıdalarımızın bir çoğunun yapılışı eskilere
Developments in Cheese History dayanır. Peynir de, insanoğlunun en eski kültür mi-
Summary raslarından, hatta uygarlığa geçişinin ilk simgele-
Milk, which is difficult to preserve, has been rinden birisidir.
processed into various milk products to extant its Peynir Kelimesinin Kökeni
self life for a long time in history. The production Eski Yunanca’daki “kesilmiş süt veya taze pey-
of various cheeses in different types and in diffe- nir suyunun süzüldüğü sepetler” anlamına gelen
rent packaging and consumption of fresh or matu- “formos” kelimesinden köken almaktadır. Kelime-
red cheeses go to ancient times in history. Cheese nin anlamına sadık kalan İtalyanlar eskiye izafeten
is one of the oldest cultural heritages and even it peynire hala Formaggio demektedirler. Fransızlar
is accepted to be one of the first sings of human da yine aynı kökenli Formage kelimesini kullanmak-
civilization. Cheese is thought to be made first in tadırlar. Ancak, İngilizlerin, Almanların, Hollanda-
the Neolithic Era. However, it is not known exactly lıların ve İspanyolların kullandıkları Cheese, Käse,
where, how and by whom the first cheese was Kaas ve Queso kelimeleri ise Latince’de pıhtılaşma
made. It took centuries for cheeses to exist in the anlamına gelen “coagulum” kelimesinden türemiş

*
Yrd. Doç. Dr., Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesi, Besin Hijyeni ve Teknolojisi Anabilim Dalı, KARS

40 Cilt: 77 - Sayı: 2 - Yıl: 2006


Veteriner Hekimler Derneği Dergisi

olan ve peynir anlamına gelen “caseus’tan” köken Peynir Yapımının Tarihçesi


almaktadır. Peynire diğer ülkelerden Hindistan’da İnsan yiyeceği olarak çok eski tarihlerden beri
Chiz, Rusya’da Sir, Polonya’da Ser, Bulgaristan’da kullanılmasına karşın peynirin ilk kimler tarafından
Sirene, Romanya’da Brinza, İsviçre’de Ost, Yuna- nerede ve nasıl yapıldığı kesin olarak bilinmemek-
nistan’da Tiri, Arabistan’da Cebbene denilmektedir tedir. Birçok rivayet ve yakıştırmaya rağmen henüz
(11). tam açıklığa kavuşturulmamış bu konuda farklı
Peynir anlamına gelen öz Türkçe sözcüklere görüşler bulunmaktadır. R.W.Menges, ilk peynirin
ise ilk kez Uygur Türklerinde (MS 750 yy) rastlanıl- “Kanana adında bir Arap gezgininin, koyun mide-
maktadır. Kaşgarlı Mahmud’un (MS 1072) yazdığı sinden yapılmış tulum içinde taşıdığı sütünün tesa-
“Divan-ı Lügat-it-Türk” adlı eserinde (8) taze peyni- düfen pıhtılaşması ile” bir rastlantı sonucu elde edil-
diğini söylemektedir. Herodot, Hipokrat ve Stra-
re; udhıtma (uyutmak, katılaşmak, peynir yapmak
bon; ilk peynirin İskit Türkleri (MÖ 600-200 Güney
anlamına gelen udhıt’dan köken alan) denildiği
Rusya) tarafından kısrak sütünden ve muhtemelen
görülmektedir. Selçuklu döneminde peynir, udıt-
ekşitme yoluyla yaptıklarını bildirmektedirler. Kosi-
ma ve/veya udhıtma şeklinde tanımlanmaktadır.
kowski ise; Türk ve Moğolların atalarını oluşturan
Uygurca kökenli udhıtmak sözcüğü, bugün Anka-
halkların, Asya’dan Avrupa’ya göçleri sırasında keçi
ra’nın bazı köylerinde sütün pıhtılaştırılmasında sütünden fermente gıda yaptıklarını ileri sürmekte-
uyutma şeklinde hala kullanılmaktadır. Yine peynir dir. Diğer taraftan Kuntze; peynir yapım tekniğinin
kelimesini karşılayan bışlak, bir başka eski Türkçe Fin göçerlerince keşfedildiğini ileri sürmektedir (6).
kelimedir. Türkçe “piş-, biş-” kökünden gelen bışlak Elde somut tarihsel bir kanıt olmasa da peynirin, ci-
kelimesi; hala peynir olarak, Anadolu halk ağızla- lalı taş devrinde (MÖ 8000-6000) bazı hayvanların
rında (Konya ve Afyon Emirdağ’da yaşayan Karaçay evcilleştirilmesinden (Keçi MÖ 9000 yıllarında Orta
aşireti) kullanılmaktadır. Bu kelime yine gününüzde Doğu’da, koyun MÖ 8000-7000 yıllarında Orta
Moğollar tarafından da peynir anlamında kullanıl- Asya’da, sığır MÖ 6100-5800 yıllarında Makedon-
maktadır. Bu sözcüğe ilk defa Memlük Türklerinin ya’da, atlar ise MÖ 4000-3000 yıllarında yine Orta
Türkçe sözlükleri (İbni Mühenna Lügatında) ile eski Asya’da) sonra Akdeniz kıyıları veya Mezopotam-
Anadolu metinlerinde rastlanmaktadır. Yine aynı ya’da ya da bugünkü Güney-batı Asya dediğimiz
sözlükte peynir karşılığı olarak irimçik, cıkıt ve ciet İndus vadisinde çobanlar tarafından yapıldığı sa-
gibi bazı Türkçe kelimelere de rastlanır. Memlükler- nılmaktadır (2). Atların Asya’da evcilleştirilmesine
de yoğurt yapmak için ısıtma sırasında kesilen süte dayanarak İskit Türklerinin (MÖ 600-200) peyniri
verilen irimçik deyişi, Orta Asya lehçelerinde pey- icat ettiği ileri sürülse de peynir yapımı ile ilgili ilk
nir anlamında kullanılır. Diğer taraftan Orta Asya izleri taşıyan Sümerlerin tarihi (MÖ 4000) daha es-
Türklerinin beyaz peynire, ağırımşık veya akermi- kidir. Mezopotamya’da MÖ 3500-3100 yıllarında
şik demeleri hem peynir anlamında kullanılan di- yapıldığı sanılan bir taş kabartmadaki figürler, Sü-
ğer kelimelerdir hem de bu olgu beyaz peynirimizin merlerin (MÖ 4000) süt teknolojisini iyi bildiklerini
kanıtlamaktadır. Akadlar ve Sümerlerin 200’e yakın
tarihinin ne kadar eski olduğunu göstermektedir.
peynir çeşidi bildiği tahmin edilmektedir. Hititlerde
Peynir (penir, benir, beynir), kelimesine ise yine ilk
de inek sütünden peynir yaptığı bildirilmektedir (4).
kez yine Memlük kültüründe rastlanılmaktadır. Pey-
Babil döneminde (MÖ 2000) sütçülüğün ileri du-
nir kelimesi Türkçe’ye Farsça’dan girmiş olup, Türk-
rumda olduğu ve peynirin soyluların yiyeceği olarak
lerin Orta Asya’dan Anadolu’ya göçlerinden sonra
tüketildiği belirtilmektedir. Bunlardan daha önemlisi
kullanmaya başladıkları görülmektedir. Ayrıca 12.- İsviçre’nin Neuchatel gölü kıyılarında yapılan arkeo-
13.yy eserleri olan Dede Korkut masallarında da lojik kazılarda, MÖ 5000 yıllarına ait kesik süt süzme
(taşı peynir gibi ditti/ südi peyniri bol gibi.) peynir kapların bulunması peynir yapımının Sümerlerden
kelimesine bugün artık Anadolu’da söylediğimiz şe- de daha önce yapıldığını göstermektedir. Ayrıca,
kilde yazılmaya başlandığı görülür (10). Yine Yusuf İtalya ve Fransa’da yapılan antik dönem (MÖ 2800)
Has Hacib’in (MS 11.yy) “Kutadgu Bilig” eserinde kazılarda da süt kesiği süzme kaplarının bulunması
peynir türlerinden bahsedilmektedir (7). peynirciliğin yapıldığını göstermektedir (12).

Cilt: 77 - Sayı: 2 - Yıl: 2006 41


Veteriner Hekimler Derneği Dergisi

Tevrat’ta, peynirden söz edilmekte olup, eski lara geçmiştir. Helen uygarlığının ilk çağlarında da
İbranice eserlerde ayrıca Kudüs’teki atletizm alanı- peynir bilinmektedir. Helenlerin Olympos dağında-
nın “Peynir İmalatçıları Ovası’nın” yanında olduğu ki ilahlarına sundukları hediyeler içerisinde peynir,
bildirilerek, sık sık peynirin önemi vurgulanmak- önemli bir yer tutmaktadır. Yunan site devletleri
tadır. Yine bazı eski eserlerde peynir çeşitlerinden arasında düzenlenen olimpiyatlara katılan sporcu-
bahsedilmekte ve peynirlerin yapılışları açıklan- ların güçlenmeleri için onlara peynir yedirilmektey-
maktadır. Peynir yapılacak sütün keçi derisinden di (3,!2).
yapılmış bir torbaya konulduğu, pıhtılaşma için bir Ortaçağda peynir yapımı önceleri dinsiz işi ola-
işkembe parçası atıldığı ve deri torba içindeki süt rak değerlendiriliyordu ama daha sonraları bu işi
pıhtılaşınca elleriyle pıhtıyı kırdıkları ve kesilmiş bu manastırlar yüklendi. Bundan sonra peynir yapımı
süt parçalarını suyundan ayrıştırmak için torbalara uzun süre rahibelere ait bir alan olarak kaldı. Yine bir
konulduğu daha sonra torbadan alınan parçala- peynir çeşidi olan Munster adı da manastırdan gel-
rın güneşte kurutulduğu ve bir kapta dövüldükten mekte olup peynir adını; MS 9. yüzyılda Fransa’nın
sonra tuzla karıştırılıp yenildiği yazılmaktadır. Yal- doğusundaki manastırlarda yaşayan, ibadetlerinin
nız Tevrat’ta keçi sütü içerisine organ parçalarının yanı sıra tarım ve hayvancılıkla uğraşan keşişlerin
atılması yasak olmasına karşın, bu şekilde yapılan yaptıkları peynirlerden almaktadır. Bu dönemlerde
peynirlerin yenilmeleri mekruh sayılmamaktadır. Bu peynirden çoğu kez ilaç olarak yararlanılırdı. Ateş
nedenden ötürü Yahudiler, yenilebilecek peynire düşürücü olarak kullanıldığı gibi şarap içinde eritil-
mubah anlamına gelen kaşer sözcüğünü kullan- dikten sonra tüberküloz ve kadın hastalıklarına karşı
maktadırlar. Belki de kaşar peynirinin ismi bu İbra- bir ilaç olarak içilirdi. Öte yandan MS 800 yıllarında
ni’ce kelimeden gelmektedir (12). Fransa’nın Aveyra kentinde rahipler tarafından Kral
Peynirin doğu kültüründe de önemli bir yeri Charlemagne’ye ikram edilen peynirin Roquefort
bulunmakta olup, İranlı peygamber Zerdüşt’ün veya Cantal, Brie manastırında ikram ettikleri pey-
kutsal gıdası olarak tanımlanmaktadır. Nietzsche nirin ise Brie peynirinin ilk örnekleri olduğu sanıl-
“Böyle Buyurdu Zerdüşt” adlı eserinde Zerdüşt’ü maktadır. Arapların (MS 750) Cebelitarık Boğazı’nı
peynir sever olarak değerlendirmektedir. 1694’te aşıp İspanya ve Fransa’ya saldırılarından sonra Pire-
bir seyyah, İranlıların peynir ve ekşimiş süt yedikle- ne Dağları’nda kalan bazı askerleri, buralarda kalıp
rini bildirmektedir. Mısırlılar ve Asurlular zamanın- keçi yetiştiriciliği ve çobanlık yapmışlardır. Günü-
da sütçülüğün ileri bir durumda olduğu ve peynirin müzde bölgenin ünlü keçi peynirleri olan Chabis ve
bu toplumlar tarafından da yenildiği bilinmektedir Chachou adları Arapça keçi anlamına gelen “şab-
(1). li”den gelmektedir. Ortaçağdan yakınçağa kadar
Romalılar ve Yunanlılar (MÖ 1000) peynirin peynir Avrupa’da yaygın olarak tüketilmişti. Tarihçi
pek çok çeşidini yapıyorlardı. Ne var ki bunlar hak- Fernand Braudel 1698 de Fransa da bazı köylülerin
kında ayrıntılı bilgiler çok azdır. Tariflerin çoğunda, Almanya’da savaşan ordulara peynir taşıma işinden
yapısının ne olduğunu bildirmeksizin sadece keçi servet kazandıklarını bildirmektedir. 1700 yıllarda
yada koyun peynirleri ifade edilmektedir. Her iki Fransa da rokfor peynirinin 6 bin kentalden daha
toplumda da peynir yalnız orta ve aşağı tabakanın fazla satıldığı bildirilmektedir (12).
değil aynı zamanda soylu sınıfının da yiyeceği sayı- Peynirin Amerika kıtasında tanınması 17 yy.
lırdı. Ancak fakir halk inek ve keçi sütünden yapılan başlarında Avrupa’dan göç edenler vasıtasıyla ol-
peynirleri tüketirken, soylu sınıf koyun sütünden muştur. Göçmenler ilk zamanlarda yalnız Atlantik
yapılan peyniri tüketirlerdi. Roma İmparatorluğu kıyılarına yerleştiklerinden peynir sadece bu böl-
döneminde de özel peynir ziyafetleri düzenlendiği, geye has bir yiyecek olarak kalmıştır. 19. yüzyılın
peynir anlamına gelen “caseus” sözcüğünün seçkin ilk yarısında İsviçre’de patlak veren ekonomik kriz
bayanlar için kullanıldığı, yine İmparator Hadria- sonucu fakir ve işsiz kalan bir kısım İsviçrelinin
nus zamanında Romalı lejyonlara (askerlere) gün- Wisconsin eyaletine göç etmesiyle peynir, Amerika
lük gıda istihkakında buğday, şarap, tuz, koyun eti kıtasının iç kısımlarına da yayılmıştır. Peynirin Av-
ve domuz yağı yanında 27 gr peynir verildiği kayıt- rupa kıtasından Amerika’ya götürülmesine rağmen

42 Cilt: 77 - Sayı: 2 - Yıl: 2006


Veteriner Hekimler Derneği Dergisi

endüstri düzeyinde üretim için ilk peynir fabrikası, pılan peynir en az besleyici fakat en kolay sindirilen-
1851 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde kurul- dir..., peynir yaz mevsimi başlarında yapılmalıdır...,
muştur. Avrupa’da ise ilk defa İngiltere’de 1899’da iki hacim süte zeytin büyüklüğü kadar maya katı-
peynir fabrikası açılmıştır (2,6). Peynir yapımında lır..., tavşan ve oğlaktan elde edilen maya, koyun-
mekanizasyona geçilmesi ise ancak 1930’lu yıllarda dan elde edilenden üstündür..., incir ağacı usaresi
olmuştur. Fabrikalarda üretim teknolojisindeki asıl ve sirke de sütü pıhtılaştırır...” denilmektedir. MS 1.
gelişmeler ise mikroorganizmaların peynirlerdeki yüzyılda yaşamış olan Junios Moderatus Columel-
rolünün anlaşılmasıyla son 30 yıl içerisinde gerçek- la, peynir yapımı hakkında açıklayıcı bilgiler vermek-
leşmiştir. tedir. Bir galon süte (4.5 lt) bir gümüş denarisi (23
Peynir Çeşitliliğin Tarihçesi g) peynir mayası konulup, sütün ısıtılmasını, pıhtı-
Sütün ilk önce tesadüfen sonra da bilinçli bir laşma olunca sazdan örülmüş bir sepet yardımıyla
şekilde ekşitilmesiyle peynire dönüştürülmesi ilk süzülmesini, sonra kalıba basılmasını, daha sonra
Avrasya’da olmasına rağmen, peynirin çeşitlendiği da ya tuzla sertleştirilmesini ya da kısa bir süre sa-
yer olarak Avrupa karşımıza çıkmaktadır. Roma İm- lamuraya atılmasından bahseder. Yine ince parçalar
paratorluğu dönemi, peynirin ilk çeşitlilik kazandı- halinde kesilmiş ve içine kekik veya benzeri kokulu
ğı dönem olarak bilinmektedir. Romalıların bir çok otlar karıştırılmış pıhtıdan yapılan farklı bir peynir
peynir çeşidi yaptıkları, peynirlere bazı çeşitlere ba- tipi tanımlamaktadır. Romalılar tarafından bilinen
harat ve kokulu otlar kattıkları ve bazılarını tütsüle- üçüncü tip sert peynir, yine bu yazar tarafından “De
dikleri belirtilmektedir. Yine Yunanlılar ve Romalılar re rustica” adlı eserde anlatılmaktadır. Bu eserde;
sütü kestirmek için, incir sütü, eşek sütü, sirke ve sütte asit teşekkülü çok çabuk olduğundan, sert
şirdenin yanı sıra çeşitli bitkiler (deve dikeni, ya- peynir için taze süt kullanılması, maya olarak da oğ-
bani safran) kullanmaktaydılar. Ayrıca kestirdikleri lak veya kuzudan, deve dikeninden, incir ağacının
sütü, önceden tuz konmuş kalıplarda biçimlendirir, yeşil kabuğundan elde edilen özütler önerilmekte-
bazen de süt kesiklerini kaynar suya atarak pişirir, dir. Yapılışı bu şekilde ifade edilen bu sert peynir,
elle biçimlendirip, tuzlar ve dumana tutarlardı. Bu büyük bir olasılıkla İsviçre’de yapılan Emmental
gelenek isli peynir yapımının geleneğinin ne kadar peynirinin ilk örneğidir. Romalılar, MS 1. yüzyılda
eskilere dayandığını göstermektedir. Homeros (MÖ pıhtılaşmış sütün süzülmesini çabuklaştırmak için
850), Odysseia destanında da keçiler ve koyunlar- “taşlamayı” başka bir deyişle ağırlıkla baskılamayı
dan ekşi peynir yapıldığını anlatmaktadır. Romalıla- bulmuşlardır. Daha sonra delikli baskı yöntemini
rın insanlık tarihine en önemli katkılarından biri de kullanarak da bu yöntemi geliştirmişlerdir. MS 3.
tatlı sütten peynir üretmeleridir. Yaptıkları bu pey- yüzyılda Roma imparatoru Diocletianus; “pazara
nirin kolaylıkla şekil alabildiği ve uzun süre muha- getirilen taze peynirlerin sebze ve yapraklara sarıla-
faza edilebildiği bildirilmektedir. Yine Grek mitoloji- rak, kuru peynirlerin ise tuzlu salamura içinde satıl-
sinde Homeros, “Odyseus ve adamlarının tek gözlü malarını” emretmiştir (5,6,12).
güçlü dev Kyklopsus’un mağarasına girdiklerinde Peynirin ilk hangi sütten yapıldığı hakkındaki
peynir dolu raflar...., ağzına kadar süt dolu ma- fikirler de yine birbirinden farklıdır. Daha önce açık-
deni güğümler...., süt sağmaya yarayan kovalar..., landığı gibi Homeros (MÖ 850), Odysseia destanın-
süt kesiğinin konulduğu sepetler gördüklerinden” da keçiler ve koyunlardan ekşi peynir yapıldığını an-
bahsetmektedir. Bu hem peynirin ilk tariflerinden latmaktadır. Hipokrat (MÖ. 460 ) eserlerinde, keçi
birini hem de Ege’de, sahillerimizde yapılan Sepet sütünden yapılmış peynirlerden, Aristo (M.Ö.383)
peynirinin tarihçesini göstermektedir. Romalılarca kısrak ve eşek sütü katılarak yapılmış Frigya peyni-
bilinen yumuşak peynirin yapımı, Marcus Terrenti- rinden söz etmektedir. Xenophon (M.Ö. 349-249),
us Varro’un “Libri Rerum Rusticarum” adlı eserinde Peloponez’in Achaia bölgesinde yüz yıllardan beri
tanımlanmaktadır. Bu eserde: “en iyi inek sütü, lak- bilinen keçi sütünden yapılmış bir peynir çeşidini
tasyon ortasındaki sütlerdir ve peynir bu sütlerden anlatmaktadır. Fakat daha önce Hititler inek sütün-
yapılır..., en çok besleyici fakat sindirimi en güç olan den peynir yaptıkları halde, bunlarda inek sütün-
peynir koyun sütünden yapılır..., keçi sütünden ya- den o kadar sık bahsedilmemektedir. Nitekim He-

Cilt: 77 - Sayı: 2 - Yıl: 2006 43


Veteriner Hekimler Derneği Dergisi

isod da eserlerinde sadece keçi sütünden yapılan Sami Bey’in bu yüzyılın başında yazdığı Kamus-ı
peynirlerden bahsettiği halde eski Roma bilginleri Türki denilen sözlüğünde peynir: “sütten çıkarılan
peynirin büyük olasılıkla koyun sütünden yapılmış ve bir mayi ile katılaştırılan madde” olarak tanımla-
olabileceğini bildirmektedir. Fakat günümüzde Yu- mış, başlıcalarını; Arnavut (çayır) peyniri, Felemenk
nanlılar koyun sütünden yapılan peynirleri daha çok peyniri, dil peyniri, beyaz, tulum, kaşar, kelle, kirli-
beğenirken, Romalılar coğrafyalarına uygun olarak hanım ve lor peyniri olarak sıralamıştır (9,10,12).
yetişen keçilerden elde ettikleri keçi peynirlerini öne
çıkarmışlardır (12). Sonuç
Türk Tarihinde Peynir Kültürü Peynir ilk yapım gününden bu yana insan ya-
Peynirin ilk kez Akdeniz çevresinde yapıldığı şantısında, zaman zaman kutsal sayılan ve daima
kanısına rağmen Türklerin peynirle tanışmalarının aranan bir besin olarak kabul edilmiştir. Neolitik
Anadolu’ya göçlerinden önce olduğu bilinmektedir. çağda içmediği sütü, yeni kesilmiş koyun işkem-
Romalılarla savaşan Atilla’nın askerlerinin başlıca besinden yaptığı bir tulumda saklayacağını uman
yiyeceğinin peynir olması, peynir yapımının Türk- çobanın, süt yerine kesik sütle karşılaşmasıyla baş-
ler arasında o zamanlar yaygın olduğunun işareti- layan peynirin öyküsü, günümüzdeki biçimine ge-
dir. Yine Dede Korkut’un hikayelerinde peynirden linceye kadar yüzyıllar geçirmiştir. Bu öykünün ge-
bahsetmesi, ayrıca 12. yüzyılda yaşamış olan Şirazlı leceği, bulanık geçmişinin aksine çok daha parlak
Sadi’nin “Bostan” adlı yapıtında peyniri “kutsal bir olacaktır.
besin olarak” nitelendirmesi bunun diğer gösterge-
lerindendir. Halk ozanlarımızdan Karacaoğlan’ın Kaynaklar
şiirinde peynir sözcüğü kullanmış olması, yine bu 1. Anon (2004): Beslenme Tarihi Albümü, Roche Müs-
tahzarları Sanayi, Mart Matb. İstanbul, 121s.
yiyeceğin çok eskiden beri Anadolu’da bilindiğini
2. Bernard, N., Rance, P. Botkine, F., Dieterlen, J.
göstermektedir (9,10). (2002): Cheeses of the World, Editor: Rizzoli.
Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluş zamanla- 3. Dalby,A., Grainger,S. (2001): Antik Çağ Yemekleri
rında Osman Gazi Bey’in aşiretlerinin yayla dönüş- ve Yemek Kültürü. Çeviren B. Avunç, Homer Kita-
lerinde geride bıraktıkları malları koruyan Bilecik bevi Yay. İstanbul.
beylerine verdikleri hediyeler içerisinde peynir de 4. Delamy, J., Knechtingen, D., Renger, J. (1974): Ali-
bulunmaktadır. II.Beyazıt döneminde 1502 tarihli menta Hethareorum. Editör: E. Benader, American
bir kararnamede İstanbul’a getirilen peynir çeşitle- Oriental Series Vol: 55, 123 s.
5. Delemen, İ. (2001): Antik Dönemde Beslenme. Eski
rinden (Taze lor, Taze Dil peyniri, Taze çayır peyniri,
Çağ Bil. Enst. Yay. No 12, İstanbul.
Mudurnu peyniri, Şumu peyniri, Karaman peyniri, 6. Eralp.M. (1974): Peynir Teknolojisi. Ankara üniver-
Sofya peyniri, Eşme peyniri, Midilli peyniri, Teleme sitesi Ziraat Fakültesi yayınları No:533. A Ü. Bası-
peyniri, Beyaz peynir, Çimi Tulum peyniri, İzmir Tu- mevi, Ankara., 331.
lum peyniri, Rumeli Tulum peyniri, Taze kaşkaval, 7. Hacib, Y.H. (1069): Kutadgu Bilig. (Çev. Reşit Rah-
Balkan Kaşkaval peyniri) bahsedilmektedir. 16.yy da metli Arat, 1985) Türk Tarih Kurumu Yay. No: 335,
İstanbul’a gelen Alman gezgin Hans Derschwann Türk Tarih Kurumu Basımevi, 3. Baskı, 321s.
8. Kaşgarlı, M. (1072): Divanü Lügat-it Türk. (Çev.
(1494-1568) anılarında “Türklerin beyaz peynir ye-
Besim Atalay 1992) Türk Dil Kurumu Yay. No:521.
diklerinden” söz etmektedir. Evliya Çelebi Seyahat- Ankara. 3 Baskı, 143,208,357 s.
namesi’nde İstanbul’da peynircilikle uğraşan yak- 9.Oğuz, B. (2002):Türkiye Halkının Kültür Kökenleri-1.
laşık 400 işyeri bulunduğunu ve kaşkaval peyniri, Anadolu Aydınlanma Vakfı Yay., İstanbul 599-640.
kesme peyniri, teleme peyniri gibi peynir isimlerin- 10.Ögel, B. (1978): Türk Kültür Tarihine Giriş-4. Kültür
den bahsetmektedir. 1680 yılında IV. Mehmet ni- Bak. Yay. No:244, MEB Yayınevi İstanbul, 29-35.
zamnamelerinde yoğurtçuların ve peynircilerin de- 11. Robuchon, J., Yamada, T., Maruyama, Y., Masui, Y.
(2000): French Cheeses: The Visual Guide to More
netlenmesi üzerine emirler bulunmaktadır. Osmanlı
Than 350 Cheeses from Every Region of France. Re-
İmparatorluğu’nun ilk kez katıldığı 1851 yılındaki vited edition Limited. Publis DK Merchandise.
uluslararası fuarda sergilenen ürünler arasında, tu- 12. Ünsal A. (1997): Süt Uyuyunca “Türkiye peynirleri”
lum ve kaşar peynirleri bulunmaktadır. Şemseddin Yapı Kredi Bankası Yayınları, İstanbul, 9-23 s.

44 Cilt: 77 - Sayı: 2 - Yıl: 2006

You might also like