Professional Documents
Culture Documents
MÜHENDİSLİK EKONOMİSİ
Mühendislik ekonomisi, sınırlı kaynaklar altında alternatif kullanımları belirleyen, ihtiyaç duyulan
bilgileri toplayan ve bu bilgileri en iyi alternatifi seçmek için analiz eden operasyonel seviyede
ekonomi bilimidir. Dersin hedefi, mühendislik öğrencilerine, karşılaştıkları ekonomik problemleri
analiz edebilme, alternatifleri karlılık ölçütüne göre kıyaslayabilme ve karar verebilme yeteneği
kazandırmaktır.
Mühendislik alternatifleri, malzeme, teçhizat, işçilik v.b. için sermaye yatırımları ihtiva ettiği
zaman, en iyi alternatifi belirlemek üzere ekonomik analiz teknikleri kullanılabilir. Genellikle
parasal değerler, her bir alternatifin uygulamaya konulması halinde ortaya çıkacak maliyet ve
kazançların gelecek tahminleridir. Bu tahminler, geçmiş bilgiler kullanılarak, deneyimle veya
benzer projelerle karşılaştırma yolu ile yapılabilir.
Çoğu kez analizi, bir ekonomistten, muhasebeciden, bankerden veya bir vergi uzmanından çok,
teknik detayları iyi bilen bir mühendis yapar. Mühendislerin analiz prosedürlerini öğrenmesi
ve uygulaması diğer alanlardaki insanların teknik detayları öğrenmesinden çok daha kolaydır.
Bundan dolayı, ekonomik analiz ve mühendislik ekonomisinin, mühendislerin profesyonel veya
şahsi yaşamlarında yatırım alternatiflerini değerlendirmesinde önemli bir yeri vardır.
Alternatif, verilen bir problemin tek başına çözümüdür. Yaptığımız her işte alternatiflerle
karşılaşırız. Ulaşımda, ev satın alırken veya kiralarken, ekmek veya ayakkabı satın alırken hep
alternatiflerle karşılaşırız. Benzer şekilde, mühendislik uygulamalarında da verilen bir işin
yapılması için çok sayıda alternatif vardır ve en ekonomik alternatifin rasyonel olarak seçilmesi
için karşılaştırmalar yapmak gerekmektedir.
Farkında olsak da olmasak da, bu soruyu her gün bir çok kez sorarız.
Açıktır ki, "en iyi"yi tanımlamak için kullanılan kritere bağlı olarak, her defasında farklı bir yol
seçilebilir. Ekonomik analizlerde nakit, alternatif karşılaştırmalarında genellikle esas ölçü olarak
kullanılır. Bu şekilde, amaca ulaşmanın birçok yolu olduğu zaman, en küçük maliyetli alternatif
seçilir. Bununla birlikte birçok durumda, alternatifler somut olmayan veya parasal olarak
ölçülemeyen faktörler de ihtiva ederler.
Bir proses değişikliğinin, çalışanların morali üzerindeki etkisi ekonomik analizde dikkate alınmak
zorunda kalındığı zaman, bu faktörü parasal olarak ölçmek mümkün olmayabilir. Alternatifler,
hemen hemen aynı eşdeğer maliyete sahip oldukları zaman sayısallaştırılamayan veya somut
olmayan faktörler, en iyi alternatifin seçimi için esas teşkil edebilirler.
1.1.3. Tarihçesi
1887’de Arthur M. Wellington isimli inşaat mühendisi, ekonomik değerlendirmelerde
mühendislik yönünün de ihtiva edilmesi gerektiğini öne sürmüş ve demiryolu hatlarının kavislerinin
veya tercih edilecek uzunlukların seçiminde kapitalize edilmiş maliyet (indirgenmiş maliyet)
yönteminin kullanılmasını önermiştir. Wellington, bu amaçla Demiryolları Yapımının Ekonomik
Teorisi isimli kitabını yazmıştır.
1920’lerde J.C.L. Fish, bir yatırım modelini tahvil piyasası ile ilgili olarak formüle etmiştir. Yine
1920’lerde O.B. Goldman, Finansal Mühendislik kitabında karşılaştırmalı değerleri hesaplamak
için bileşik faiz prosedürünü tanıtmıştır.
Problem çözme süreci, karar verici bir konudan memnun kalmadığı veya bir ihtiyaç duyduğu
zaman
başlar. Karar verici problem hakkında bir şeyler yapmaya karar verir. Süreç, ihtiyacın
karşılanması veya memnuniyetsizliğin giderilmesi için planların yapılması ile sona erer.
Problem terimi, bundan dolayı genel ve sınırsız bir kapsama sahiptir. Problem örnekleri,
imalatta yüksek ıskarta oranları, emniyetsiz çalışma koşulları ve kötü kapasite kullanımı gibi
kolayca tanımlanabilecek problemlerden "işletmenin yaşaması için birşeyler yapılmalı" gibi
bulanık problemlere kadar çeşitlilik gösterirler.
Kara kutu yaklaşımına göre, bir işletmenin bulunduğu A durumundan kurtularak bulunmak istediği
B durumu vardır. Aşağıda gösterildiği gibi A durumundan B durumuna geçerken bir dönüşüm
olmalıdır. A durumundan B durumuna dönüşüm yapılmasında birden fazla yöntem vardır ve bu
yöntemler farklı tercih derecelerine sahiptir.
Problem çözümü, A girdisi ve B çıktısına sahip tanımlanmamış, bilinmeyen içerikli bir kara kutu
olarak gösterilmektedir.
Problem çözme sürecinin bu adımında, problem tanımı kritik bir unsurdur. Bir problemin
çözümü, doğrudan doğruya problemin tanımıyla belirlenir. Bütün ekonomik analiz problemleri
kaçınılmaz olarak üç gruba ayrılır. Sabit girdi, sabit çıktı ve ne sabit girdi ne sabit çıktı
problemleri.
Sonuç olarak, araştırma süreci genellikle ekonomik olduğu görülen ilk alternatifin geliştirilmesi ile
sona erer. Araştırma prosesini seçim prosesinden ayırarak, birkaç ekonomik alternatifin üretilmesi
şansı artırılabilir.
Finansal bir kuruluşa bir miktar para yatırılırsa, düzenli zaman aralıklarında bu para üzerine faiz
birikecektir. Her zaman aralığı, bir faiz dönemini (periyodunu) temsil etmektedir. Başlangıçtaki
miktar üzerine kazanılacak faiz, faiz döneminin sonunda, belirlenmiş bir faiz oranına göre
hesaplanır. Kazanılan bu faizi hesaplamak için iki yaklaşım kullanılmaktadır: Basit faiz ve bileşik
faiz.
I=F-P=(Pi)N ve F=P+(Pi)N=P(1+iN)
eşitliklerinden hesaplanır.
Birinci dönem başında yapılan P YTL’lik yatırım n dönem sonra F=P(1+i)n olacaktır. Bu eşitlikten
P=F(1+i)-n eşitliği de elde edilebilir. Bu formüllere, tek bir nakitin gelecek değeri veya şimdiki
değeri hesaplandığından, tek ödeme formülleri denmektedir.
9
Diğer faiz çeşitleri daha sonraki kısımlarda ele alınacaktır.
Birinci dönem başında yapılan P YTL’lik yatırım n dönem sonra F=P(1+i)n olacaktır. Bu eşitlikten
P=F(1+i)-n eşitliği de elde edilebilir. Bu formüllere, tek bir nakitin gelecek değeri veya şimdiki
değeri hesaplandığından, tek ödeme formülleri denmektedir.
Örneğin,
1.000 YTL %10 yıllık bileşik faiz ile bir bankaya yatırılırsa 2 yıl sonra 1.000(1+0,10)² = 1.210
YTL elde edilecektir. Bundan dolayı, bugünkü 1.000 YTL 2 yıl sonraki 1.210 YTL’ye denktir.
Benzer şekilde, 2 yıl sonra 1.000 YTL elde edebilmek için, %10 yıllık bileşik faiz ödeyen bir
bankaya şimdi 1.000/(1+0,10)²=826,45 YTL yatırmak gerecektir. Teorik olarak, %10 yıllık
bileşik faiz oranı kabul edilen bir faiz oranı olduğunda, yatırımcı, şimdi 826,45 YTL’ye sahip olmak
ile 2 yıl sonra 1.000 YTL elde etme garantisi arasında kayıtsız kalacaktır.
10
2.3.1. Örnek
Paranın kazanma gücü ile ilgili diğer bir durumu inceleyelim:
1.000 YTL, yıllık 500 YTL’lik iki taksiti ödemek için kullanılabilir. Ancak, 1.000 YTL, %10 yıllık
bileşik faiz ile değerlendirilirse 1 yıl sonra 1.100 YTL olacak ve bu miktardan 500 YTL ödeme
yapılacak; geriye 600 YTL kalacaktır. 600 YTL de %10 yıllık bileşik faiz ile 1 yıl sonra 660 YTL
olacaktır. Bu miktardan 500 YTL’lik ikinci taksiti ödedikten sonra, ikinci yılın sonunda geriye 160
YTL kalacaktır.
Bu örnekte paranın kazanma gücünden dolayı, 500 YTL’lik iki taksiti ödemek için şimdi 868
YTL’ye sahip olmak yeterlidir. Şimdiki 868 YTL, 1 yıl sonra ödenecek 500 YTL + 2 yıl sonra
ödenecek 500 YTL’ye denktir. 868 TL’nin nasıl bulunduğu aşağıda gösterilmektedir:
Denklik kavramı, paranın zaman değeri karşılaştırmaları için kilit kavramdır. Denklik,
mühendislik ekonomisi kararlarının kalbidir.
Daha büyük bir nakit, daha uzun bir ok ile gösterilir.Yukarı yönlü oklar genellikle kazançları,
aşağı yönlü oklar ise maliyetleri gösterirler. Diyagramda 0 noktası içinde bulunulan zaman
noktasını gösterir. 1 noktası ise şu andan itibaren bir dönemlik sürenin sonunu gösterir.
Faiz oranı bu şekilde ifade edildiğinde, %18 faiz oranı nominal faiz oranı olarak ifade edilir.
Finansal kurum veya kuruluşlar için işlemlerinde nominal faiz oranlarını kullanmak uygun olmasına
rağmen, nominal faiz oranları yıl içindeki birikmelerin etkisini ifade etmezler. Yıl içindeki
birikmelerin etkisini tanımlamak için etkin faiz oranı terimi kullanılır.
Etkin faiz oranı belirli bir zaman döneminde kazanılan veya borçlu olunan gerçek faizi temsil
etmektedir. Buradaki zaman dönemi için bir yıl veya ödeme dönemine eşit bir zaman dönemi
kullanılabilir. Bir yıl esas alınarak hesaplanan etkin faiz oranına etkin yıllık faiz oranı denir.
Ödeme dönemine bağlı olarak hesaplanan etkin faiz oranına ödeme dönemi başına etkin faiz oranı
denir. Önce, etkin yıllık faiz oranı terimini açıklayalım.
Farzediniz ki, bir banka verdiği kredilere üç aylık bileşik %12 faiz oranı yüklemektedir. Bu
demektir ki, bir yıl süresince her üç ay için faiz oranı %3 (=%12 / 4)’tür. Yıl başında bu faiz
oranı üzerinden tasarruf hesabına yatırılan 1 YTL’nin yıl sonundaki değeri
olacaktır. 1 YTL’nin kazandığı faiz, “1,1255 YTL – 1 YTL = 0,1255 YTL” olarak hesaplanır. Şimdi
şu sorunun cevabını arayalım:
12
Buradan çıkarılacak sonuç şudur: %12 yıl içerisindeki birikmelerin etkisini gözönüne almayan yıllık
nominal faiz oranı iken, %12,55 yıl içindeki birikmelerin etkisini gözönüne alan etkin yıllık faiz
oranıdır. Yıllık etkin faiz oranının 1 YTL’nin bir yıl sonunda kazandığı faiz miktarına eşit olduğuna
dikkat edilmelidir. Yukarıda 1,1255 TL sonucunu veren iki eşitliği eşitleyerek yani etkin yıllık faiz
oranı (EFO) bulunur:
Burada c, yıl içinde etkin faiz oranının hesaplanmak istendiği dönem sayısıdır.
Dönem uzunluğu bir yıl ise ve k yıl için etkin faiz oranı hesaplanmak isteniyorsa,
3.1.2. Örnek
14
Kendimizi Değerlendirelim: 2
15
Şimdi de gelecek değeri veren tek ödeme formülünün fonksiyonel gösteriminin nasıl
yapılacağını anlatalım:
Tek ödeme şimdiki değer faktörü ile tek ödeme gelecek değer faktörü arasındaki ilişkinin
Hesap yapanı, kuvvetini alma ve bölme işlemlerinden kurtarır. Fonksiyonel gösterime bakılarak bu
tablolardan aranan faktör değeri bulunur ve geriye sadece çarpma ve/veya toplama işlemleri
kalır.
18
ile hesaplanır. Daha önce verdiğimiz geometrik seri toplamını dikkate alarak ve x=(1+i)
dönüşümünü yaparak F değeri,
olarak elde edilir. Düzgün ödemeler serisinin gelecek değerini veren bu ifadenin fonsiyonel
gösterimi ise
ile yapılır ve
Düzgün ödemeler serisinin şimdiki değeri ise tek ödeme eşitliğinde F değeri yerine
eşitliğinin geçerli olduğuna dikkat edilmelidir. Düzgün ödeme faktörleri arasındaki ilişkilerden
bazıları aşağıda verilmektedir:
21
Kesikli iskontolamada tek ödeme ifadeleri F=P(1+i)n ve P=F(1+i)-n ile verilmişti. Bu eşitliklerde
yıl içindeki dönem sayısını sonsuz kabul edersek eşitlikler nasıl değişecektir?
Yıl içindeki dönem sayısı M, nominal faiz oranı r olsun. Bu durumda kesikli iskontolama tek ödeme
ifadeleri,
ve
dönüşümünü yapacaklardır. Elde edilen bu iki sürekli iskontolama tek ödeme eşitliği hem
sürekli ödemeler durumu için hem de kesikli ödemeler durumu için geçerlidir. Kesikli
iskontolamada elde edilen etkin faiz oranı ve nominal faiz oranı eşitlikleri, sürekli iskontolama için
de elde edilebilir:
P = 1 YTL olsun. 1 dönem sonra 1 YTL’nin gelecek değeri, sürekli iskontolama ile, F=Pem = er
olarak elde edilir. Kazanılan faiz miktarı er - 1 YTL’dir. Bu faiz miktarını dönem başındaki
anaparaya bölersek, bir dönem içinde bize ödenen gerçek faiz oranını bulmuş oluruz.
(er-1)/1=er-1 bize ödenen etkin faiz oranıdır (EFO). r ise, daha önceden de belirtildiği üzere
nominal faiz oranının (NFO) kendisidir. Özetlersek:
Tek ödeme eşitlikleri kullanılarak bu nakit akışının şimdiki değeri veya gelecek değeri
kolaylıkla bulunabilir. Ancak düzgün ödemeler durumu ile karşılaşıldığında kolaylık sağlaması
22
açısından aşağıda elde edilecek olan sürekli iskontolama düzgün ödemeler eşitlikleri
kullanılmalıdır.
Sürekli iskontolama kesikli ödeme durumu için düzgün ödemelerin gelecek değeri formülü
yukarıda çıkartıldı. Bu eşitlikten düzgün ödemelerin şimdiki değerini veren eşitlik kolaylıkla elde
edilebilir. Yukarıdaki eşitlikten düzgün ödemelerin gelecek değerinin F YTL olduğunu biliyoruz.
Tek ödeme formülündeki F değeri yerine F’nin yukarıdaki karşılığı yazılabilir. Sonuç olarak,
Öncelikle yine yukarıdaki gibi kesikli iskontolama ifadelerinden faydalanılarak yola çıkılacaktır.
Buradaki en önemli varsayım dönem sonundaki bir nakitin (A) bir nominal nakit olarak
değerlendirilmesidir.
Böylece, bir dönem M eşit alt döneme bölünürse, her bir eşit alt döneme A/M kadar nakit
düşecektir. r, yine nominal faiz oranı olarak kabul edildiğinde her bir eşit alt döneme r/M kadar
faiz oranı işleyecektir:
elde edilir. Bu eşitliğin karşılığı olan nakit akışı diyagramı aşağıda gösterilmektedir:
24
Sürekli ödeme durumunda birden fazla nominal düzgün ödemelerin yapıldığını varsayalım. Başka
bir ifadeyle, n dönem boyunca her dönem sonunda yukarıdaki şekilde gösterilen nominal A
ödemesi yapılsın. Bu durumu aşağıdaki nakit akış diyagramı göstermektedir. Her bir F* değeri
yukarıdaki şekilde gösterilen M adet A/M YTL’lik düzgün nakit akışının gelecek değerini
göstermektedir. F ise, herbiri F* olan düzgün nakit akışının gelecek değeridir.
Kesikli ödemeler durumu için kullanacağımız düzgün ödeme formülü, artık sürekli ödemeler
düzgün nakit akışı için de kullanılabilecektir:
bulunur. Aşağıda sürekli iskontolama düzgün ödemeler serisi için nakit akış diyagramı
gösterilmektedir:
25
veya
yazılırsa,
26
ve
olarak bulunur.
Bu bölümün hedefi, aritmetik ve geometrik artışlı nakit akışlarının iskontolanmaları ile ilgili
formüllerin elde edilmesi, fonksiyonel gösterimlerinin verilmesidir. Özellikle geometrik artışlı nakit
akışlarının ilerideki bölümlerde enflasyon oranı kadar artışlı problemlerde kullanılacağına dikkat
çekilmektedir.
olduğundan,
ile verilir. Burada F1, ilk ödeme miktarıdır. Aşağıdaki şekilde gösterildiği gibi nakit akışının tipine
bağlı olarak ‘g’ pozitif veya negatif olabilmektedir.
Şimdiki değer ifadesini bulmak için, serinin her terimine tek ödeme şimdiki değer faktörünü
uygulayalım:
30
(5.8) Eşitliğindeki toplam bir geometrik serinin ilk N terimini temsil etmektedir. Bu toplam,
aşağıdaki bağıntıya eşdeğerdir:
31
Azalan geometrik ve artan geometrik olmak üzere iki tür nakit akışı incelenebilir
Şimdiki değer,
33
ile hesaplanır.
Şimdiki değer,
ile hesaplanır.
Şimdiki değer,
34
ile hesaplanır.
Örnek olarak, A ve B gibi iki yatırım fırsatının olduğunu varsayılsın. Bu durumda dört adet
birbiriyle bağdaşmayan alternatif oluşturulabilir: Ne A ne de B, sadece A, sadece B ve hem A
hem de B.
Genel olarak, m adet yatırım fırsatı varsa, 2m adet yatırım alternatifi oluşturulabilir. Tabii ki, 2m
adet alternatifin hepsinin gerçekleştirilebilir olması gerekmez. Çünkü bütçe limitleri, yatırım
fırsatları arasındaki bağımlılıklar ve diğer kısıtlar söz konusudur.
Örneğin, bir ambar müdürünün ambara satın alınacak bir forklift için iki alternatif endüstriyel
forklifti (A ve B) gözönüne aldığını varsayalım. İlave olarak, iki alternatif endüstriyel forklift
bağlama takımı (C ve D) da gözönüne alınmaktadır. A ve B fırsatları birbiriyle bağdaşmamaktadır.
C ve D de kendi aralarında birbiriyle bağdaşmamaktadır. Bir bağlama takımının satın alınması,
forkliftlerden birinin satın alınması şartına bağlıdır.
35
Yatırım fırsatları arasındaki birbiriyle bağdaşmazlıklardan dolayı ve koşula bağlılıklardan dolayı
dokuz alternatif ( * ile işaretli olanlar ) yapılabilir değildir. Böylece, sadece yedi alternatif
gözönüne alınmalıdır.
Analiz süresi, analizin yapılacağı zaman periyodunu tanımlar. Analiz süresinden önce ve sonra
gerçekleşen nakit akışları, analiz süresince gerçekleşen nakit akışlarını etkilemediği sürece
gözönüne alınmaz. Analiz süresi, incelenen teçhizatın yararlı ömrü ile aynı olabildiği gibi farklı da
olabilir. Analiz süresi, bir varlığın yararlı ömründen daha kısa ise, analiz süresinin sonunda varlığın
hurda değeri tahmin edilmelidir. Analiz süresi, bir varlığın yararlı ömründen daha uzun ise,
varlığın daha sonraki yenilemelerine (yeniden satın alınmasına) ait nakit akışlarının tahminleri
yapılmalıdır.
Nakit akışı tahminleri, çeşitli teknikler kullanılarak her alternatif için ayrı ayrı yapılmalıdır.
Bazen varlık, analiz süresinin ötesinde de kullanılmaya devam edilebilmesine rağmen, hurda
değerin tahmini, varlığın analiz süresinin sonunda elden çıkarılacağı varsayılarak yapılmalıdır.
Kullanılacak faiz oranı veya iskonto oranı, firma için minimum çekici verim oranıdır. Minimum
çekici verim oranı, firmanın herhangi bir yere yatırım yaparak kazanabileceği verim (fırsat
maliyeti kavramı) olarak tanımlanabilir.
Alternatifleri değerlendirirken birkaç farklı ekonomik etkinlik ölçüsü kullanılabilir. Ele alınacak
bütün yöntemler, aynı seçimi yapacaklardır. Ancak geri ödeme süresi yöntemi, daha sonra
açıklanacak sebeplerden dolayı, diğerlerinden farklı bir seçim yapabilir. Belirli bir ekonomik etkinlik
ölçüsünün seçimi için tavsiye edilen kural iletişimdir. Yönetim tarafından en iyi anlaşılan yöntemin
kullanılmasına devam edilmelidir.
Tercih edilen alternatifin nihai seçimi, parasal olmayan faktörlerin, iki veya daha fazla sayıda
amacın ve geleceğe ait risk ve belirsizliğin de analize dahil edilmesi ile karmaşık bir hal alır.
Bir yatırım fırsatı, negatif olmayan bir şimdiki değer, yıllık değer, gelecek değer veya en azından
minimum çekici verim oranına veya en azından 1’e eşit bir kazanç/maliyet oranına sahip ise
yatırım yapılmaya değerdir.
Alternatifler farklı beklenen ömürlere sahip iseler, analiz süresi olarak ömürlere ait en küçük
ortak kat (EKOK) değerini kullanmak tercih edilmektedir. Eğer ihtiyaç duyulan hizmet süresi
uzunluğu, EKOK’ tan daha küçük ise, bu hizmet süresi analiz süresi olarak seçilebilir. Örneğin, iki
alternatif, sırasıyla 3 ve 4 yıllık beklenen ömürlere sahip olsunlar.
Analiz süresi olarak kullanılacak dönem sayısı, ömürlerin EKOK’ u olan 12 yıldır. Bununla birlikte,
sadece 9 yıllık bir hizmet süresine ihtiyaç duyulması bekleniyorsa, analiz süresi olarak 9 yıl
seçilmelidir. 2. Alternatifin 9. yılın sonundaki piyasa değeri tahmin edilmelidir.
Bazen yatırım alternatifleri sonsuz ömre sahip olabilirler. Özellikle devlet yatırımlarında sonsuz
ömür kavramı ile karşılaşılır. Bu yatırımlar genellikle altyapı yatırımlarıdır. Bunlara örnek olarak
karayolları, demiryolları, barajlar ve boru hatları gösterilebilir. Bu durumlarda maliyetlerin şimdiki
değer analizleri sonsuz analiz dönemi için yapılır. Bu maliyete, kapitalize edilmiş maliyet veya
indirgenmiş maliyet denir.
İndirgenmiş maliyet, servis veya diğer gerekler için kullanılan para giderlerini oluşturan
sermayenin şimdiki değeridir. Gelecekteki bu giderleri karşılayabilmek için bir fonun oluşturulması
gerekebilir. Hazır tutulan bu paranın faizi harcanabilir. Bu fonun zaman içinde azaltılmaması,
artırılması esastır.