Professional Documents
Culture Documents
Bu kahvaltıda 2.5
milyon öğrenci eksik
Tayyip Erdoğan rektör- yürüyecek olan Öğrenci
lerle yaptığı toplantının Kolektifleri, rektörler top-
ikincisini 5 Aralık Pazar lantısının hemen yanında
günü yapacak. Padişah üniversitelinin taleplerini
Tayyip ve onun rektörleri açıklayacağı; sanatçıların,
üniversiteyi “reform” baş- aydınların ve akademis-
lığı altında gerici-piyasacı yenlerin katılacağı
dönüşüme nasıl alet ede- “Büyük Üniversite
ceklerini tartışadursunlar, Forumu” ve alternatif
üniversiteliler istenmedik- kahvaltı yapacaklar.
leri toplantının davetsiz Tayyip rektörleri, Kolektif
misafirleri olarak orada üniversiteliyi çağırıyor,
Tayyip rektörlerini de al git olacaklar.Yıldız Teknik
Üniversitesi Beşiktaş
Kampüsü önünde bulu-
üniversiteliler saat
12.00’da Yıldız Teknik
Üniversitesi Beşiktaş
Üniversiteler bizimdir
Başbakan Dolmabahçe’ mesajı daha vardı: yapacağını da İTÜ’de baş- bir kez daha kanıtladı.
şup kitlesel bir şekilde
Dolmabahçe’ye
Kampüsü önünde buluşu-
yor!
de bu sefer rektörlerle
buluştu. Tüm dünyada
bilim insanlarının ülkeyle
“Yasaklar yasaklanmalı”
Özgürlük anlayışı türban-
la sınırlı olan Tayyip yine,
bakanı protesto eden 18
öğrenciye verdiği 15 ay
ceza ile de göstermişti.
Tayyip’in moralini bozan
üniversitelilerin üzerinde-
ki tüm baskılara rağmen
TAYYİP
ilgili fikirleri alınırken
Tayyip rektörlere akıl ver-
üniversitelerdeki polisleri,
özel güvenlikleri, öğrenci-
Erdoğan, yumurtalı
protestoları da eleştirdi.
AKP’nin, sermaye temsil-
cilerinin gittiği her üni-
Rektörleri
meye kalktı. Başbakan
toplantıda AKP’nin eline
lere verilen cezayı gör-
mezden geldi. Patronların
AKP’nin üniversitelerde
istenmediğini, öğrencile-
versitede tepkiyle karşı-
lanması ve kitlesel, güçlü Kolektif
geçmeden önce şiddetle
karşı çıktıkları YÖK’ün
kalkmayacağını, yapısının
değiştirileceğini söyledi.
Bu değişimin AKP yararı-
yönettiği, devletin kaynak
ayırmadığı bir üniversite
anlayışını tekrar eden ve
üniversiteyi şirket, öğren-
ciyi müşteri belleyen AKP
rin tepkisini temsil eden
yumurtalı protestoların
birçok üniversite rektörü-
nün bulunduğu bir top-
lantıda, başbakanın gün-
meydan okumalar.
Öğrenci Kolektifleri’nin
mücadelesi AKP’nin üni-
versitelerde arzu ettiği
dönüşümü kolay kolay
Seni
Çağırıyor
na olacağı şimdiden orta- “ileri demokrasisi”, eğer deminde olması; yumur- yapamayacağını gösteri-
da. Başbakanın bir önemli karşı çıkan olursa ne talı eylemlerin başarısını yor.
5 Aralık Pazar Saat 12 :00
6 Kasım Kampüs Sivri Biber Sanatın Gündemi Yıldız Teknik Üniversitesi
Önünde Buluşalım
>> Sayfa 5 >> Sayfa 11 >> Sayfa 14 >> Sayfa 15
SAYFA 02 SœYAH MAVœ KIRMIZISARI
Nasıl Bir
Üniversite “Nasıl bir üniversite istiyoruz” konulu panellerin ilki Ankara yaratmaya çalıştığı “yeni üniversite modeli” tartışıldı. Yaklaşık
2
Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Aziz Köklü Salonu’nda 300 dinleyicinin katıldığı etkinliğin sonunda gerçekleştirilen
Çerçevelik
Adnan Üç ayl›k, yerel, süreli,
Hasan
Oktar(Harun Türkçe yayin.
Albayrak(Kredi ve
Yahya,”Adnan Oktar ile
Yurtlar Kurumu Genel Kolektif Kültür Yaflam Dernefli Ad›na Sahibi
gece sohbetleri” isimli dini
Müdürü; devlet yurtlarında
program esnasında ve Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü
kadın öğrencilerin kilit altında
konuşuyor):”Güzel Arzu Allah her tutulmasını savunuyor.) "Ben o Dilan Ögüz
geçen gün güzelliğini artırıyor, sen saatte kız çocuğunun başı boş
dünyadaki nadir insanlardan birisin. sokakta dolaşmasını doğru
Adres ‹stiklal Caddesi, imam Adnan Sokak,
Çok çok şahane bir varlıksın. bulmuyorum. Kız çocu- No:5,Kat: 5 Beyofllu/‹stanbul
Seni herkes kolay kolay anla- ğunun barda ne işi
yamaz. Çok güzel bir Tel 0 212 245 97 33
var."
derinliğin var” Nükhet e-posta : universitelimp3@gmail.com
Hotar(AKP Genel Bas›ld›fl› Yer
Başkan Yardımcısı,
Akp’nin yoksullukla Star MedyaYay›nc›l›k A.fl
mücadelede elde ettiği Mehmet Akif Mah. ‹nönü Cad. Bas›n
büyük başarıyı anlatıyor.):
“Ülkemizde günlük 1 Express Yolu Star Sok. No:2 ‹kitelli/‹stanbul
doların altında yaşayan Tel :0212 448 82 62
kişi kalmadı”
Ücretsizdir
SAYFA 03 SœYAH MAV KIRMIZISARI
Y
dir
luyor. Aslında yeni değil, AKP’liler uzun süre
ım
YÖK’te değişim sinyalleri veriyordu. 25 Kas
tısında
tarihinde yapılan YÖK Genel Kurulu toplan
dırıl-
“Yükseköğretim sistemimizin yeniden yapılan
emelere
masına ve bunun için gereken yasal düzenl
ldi.
yönelik bir çalışma başlatılmasına” karar veri
eler?
Peki nasıl bir yapılandırma? Nasıl düzenlem
Ne için?
AYIN
PANORAMASI
onu üniversite olunca kurulduğu süreci devam ediyor. siteler bir yandan şirketler tarafından
Yetmez Ama
K günden bu yana YÖK’ün, iktidarda
olduğu sürede de AKP’nin geçmişi
pek parlak değil. 2007 yılında Yusuf Ziya
YÖK’ün yetkilerinin zayıflatılarak,
üniversitelerin daha da özerkleştirilmesi ve
demokratikleştirilmesi için önerilen
ihtiyaç duyulan bilgiyi üreten birer kurum
haline getirilirken bir yandan da bu şir-
ketlere eleman yetiştiren birer meslek okulu
Evetçiler
Bir referandum boyunca arkala-
rında AKP, yanlarında cemaat bir
Özcan’ın atanmasıyla birlikte YÖK tama- “mütevelli heyeti” formülü ise koca bir haline getiriliyor.
men AKP güdümünde bir kurum haline yalandan ibaret. Mütevelli heyetleri üniver- oraya bir buraya özgürlük ve
gelmişti. Şimdi de YÖK’te bir takım siteleri demokratikleştirmek bir yana ser- Hedefte Üniversite Var! demokrasi saçan ‘Yetmez ama
değişiklikler yapılacağı konuşuluyor. mayenin doğrudan müdahale etmesini ve Yapılacak değişikliklerin detaylarını evet’çiler “evet” li bir referandum-
Aslında yeni değil, AKP’liler uzun süredir üniversite adına karar almasını sağlayacak. şimdilik bilemesek de öyle görünüyor ki, dan sonra, yetmez kısmını içlerine
YÖK’te değişim sinyalleri veriyordu. 25 Üniversite özerkliği kavramı ise AKP ve YÖK ve üniversiteler ile ilgili değişiklikler sindirmiş gibi gözüküyor. AKP dar-
Kasım tarihinde yapılan YÖK Genel Kurulu sermaye tarafından mali özerkliğe uzunca bir süre daha gündemde yer bula- beyle hesaplaşmaz, halkı rahat
toplantısında “Yükseköğretim sistemimizin indirgeniyor. Orta vadede üniversitelere cak. Üniversitelilerin fikrinin sorulmadığı bırakmaz, üniversitelerde kan kus-
yeniden yapılandırılmasına ve bunun için ayrılan devlet bütçesinin iyice düşürülmesi ama haklarında kararların alındığı, alınan turur iken sesleri solukları çıkmayan
gereken yasal düzenlemelere yönelik bir ve üniversitelerin kendi kaynağını kendisi tüm bu kararların öğrencilerin değil ser- liberaller yeni bir slogan bulmuşa
çalışma başlatılmasına” karar verildi. Peki yaratan birer şirkete dönüştürülmesi mayenin lehine alındığı bir dönem bekliyor: “Yetti gibi aslında…”
nasıl bir yapılandırma? Nasıl düzenlemel-
er? Ne için?
hedefinin ifadesi olan mali özerklik de,
YÖK’ün yetkilerinin zayıflatılması kararın-
yaşanacak. Bu süreç AKP’nin ve ser-
mayenin üniversitelere karşı atağa geçtiği Avrupa
Çıkartın Ağzınızdan Baklayı
da önemli bir etken.
AKP kurmaylarının ağzından konuşur-
tamamen ele geçirmek için başlattığı bir,
süreçtir. Bu sürecin sonu ise üniversitenin Gençliği
YÖK’te ve üniversitelerde yapılacak olan sak: “Türkiye’nin ekonomisini büyütmek tamamen ortadan kalktığı, bilime ve sorgu- Avrupa ateş gibi yanıyor! Neo-
düzenlemeler yakın zamanda yapılan açık- için nitelikli gençlere ihtiyacı var. Üniver- lamaya yer olmayan birer bina haline getir- liberalizm eğitime, sağlığa saldır-
lamalara ve şimdiye kadar yapılanlara sitelerimizi bu ihtiyacı karşılayacak şekilde ildiği tehlikeli bir noktaya doğru gidiyor. dıkça on binlerce genç sokağa,
bakılırsa, yine piyasa ihtiyaçlarına göre yeniden yapılandırmamız gerekiyor.” Yani Üniversitelilerin yapması gereken işte tam eğitim hakları için mücadeleye
şekilleniyor. Üniversite-sermaye ilişkisini toplum için bilim üretmesi gereken üniver- da şimdi üniversiteye sahip çıkmaktır. çıkıyor. Okullar, parti binaları,
daha da kökleştirmek için işleyen Bologna tarihi alanlar işgal ediliyor.
Avrupa sokakları, gelecekleri
ellerinden alınan öğrencileri daha
çok ağırlayacak gibi duruyor
dem
Padova, Bologna, Milano gibi kentlerde üniversitelerin senato binasına yürüdü. Diğer gün 3000'i aşkın
işgal edilmesiyle birçok çatışma yaşandı. İşgallerin öğrenci dersleri boykot ederek olayı protesto etti.
öncesinde Roma'da senatoya yürüyen ve içeri girmek Milletvekilleri ise senatoyu, bu bütçe kesintisini dur-
isteyen üniversitelilere polis müdahale etmiş ve durmaya çağırırken asıl büyük kesintinin 1 Aralık’ta
yaralananlar olmuştu. SAYFA 4 olacağı öğrenildi.
Avrupa’da hava
bizden esiyor
eride bıraktığımız bir yıl içerisinde bütçe kısıtlamaları uygulamalarına giderek
68
10 Kasım’da Başkent Londra’da harçlara %300’ işgal ederek dediklerini yapmaktan asla vazgeç-
yor. na yenilerini eklemeden eylemlerini bitirmeye lük zam yapan Liberal Muhafazakar partinin meyeceklerini bir kez daha gösterdi. Son olarak
Bugüne kadar sosyal devlet anlayışını en niyetli değil. Anlaşılan önümüzdeki günlerde önünde bir araya gelen 50 bin üniversiteli harç- 24 Kasım günü bir araya gelen üniversitelilerin
iyi kendi ülkelerinde uygulandığını iddia yeni üniversite işgallerini, yeni boykotları ve lara yapılan zamları protesto etti. Harçlara karşı hedefinde bu sefer başbakanlık ofisi vardı. Yine
eden Avrupalı devletler harç paraları ve eylemleri izlemeye devam edeceğiz. parasız eğitim talebini haykıran üniversiteliler on binlerce üniversitelinin yan yana geldiği
mücadelede ne kadar kararlı olduklarını göster- eylemde gençlik bu sefer başbakanı uyardı ve
mek için aynı gün gerçekleştirdikleri eylemde zamları geri çekmediği takdirde eylemlerin
Muhafazakar-Liberal Partinin genel merkezini daha da artacağını belirtti. Eğer zamlar geri
işgal etti. İşgal sırasında öğrencilerin genel mer- çekilemezse nüfusunun %20’sinin yıllık gelirinin
keze girmesini engellemek isteyen polis ise 6 bin Sterlin olduğu İngiltere’de okumak imkan-
çözümü üniversitelilere saldırmakta buldu. sız hale gelecek. Bu yüzden İngiltere gençliğinin
Ancak üniversitelilerin kararlı duruşu polisi geri önünde mücadeleden başka bir yol yok.
adım atmak zorunda bıraktı. Yaptıkları işgal
Ko
KTÜ Öğrenci Kolektifi 6 Kasım öncesinde üni- Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nde
versite içinde kitlesel bir yürüyüş gerçekleştirerek okuyan öğrenciler de YÖK’ü protesto etti. Yapılan
Ankara'da yapılacak mitinge Trabzon'dan yoğun basın açıklamasında; zaten baskı aracı olan YÖK’ün
lek
katılımın olacağını gösterdi. Sivil polis ve ÖGB'nin AKP’lileşmesiyle birlikte piyasacılığın ve gericiliğin
de yoğun ilgisini çeken eylemde güvenlikler el yaygınlaştığını, üniversitelerin bilimi toplumun
hareketleri ve küfürlerle üniversitelilere tacizde hizmetine sunmayı amaçlayan geleceğin
tif
bulundular. Eylemin ertesi günü güvenlik tacizi ile mühendisleri olarak YÖK’e karşı parasız, bilimsel ve
ilgili KTÜ Öğrenci Kolektifi Trabzon Gazeteciler nitelikli eğitimin olduğu demokratik üniversite için
Cemiyeti’nde basın açıklaması gerçekleştirdiler. mücadele edeceklerini belirttiler.
SAYFA 5
6 Kasım günü Ankara sokakları tarihi bir güne tanık- larına uğradı. Yine aynı günlerde Yıldız Teknik Üniver- bu eylem aslında bir meydan okumaydı. YÖK'e ve
lık etti. Türkiye'nin dört bir yanından binlerce üniversi- sitesi'nde türban karşıtı afiş asan 26 öğrenci okuldan AKP'ye çok güçlü bir şekilde meydan okundu
teli Ankara'da buluştu. YÖK'ün kuruluş yıldönümü süresiz uzaklaştırıldı. Ama AKP'ye meydan okuyanlar Ankara'da. Öğrenciler tarafından üniversiteler bizimdir,
olan 6 Kasım'da üniversiteliler her yıl olduğu gibi yine dirençliydi. Hacettepe'de, Anadolu Üniversitesi'nde türbanı da polisi de, paralı eğitimi de istemiyoruz
sokaktaydılar. Ama bu yıl farklıydı. Ülke gündeminde saldırıya uğrayan öğrenciler ve Yıldız Teknik Üniversi- mesajı çok net bir şekilde verildi. Üniversiteli kadınlar
önemli bir yeri üniversiteler oluşturuyordu, tam da 6 tesi'nde türbana hayır dedikleri için okuldan atılan da ilk kez bir 6 Kasım'da “Üniversitenin ve Kadının
Kasım öncesi AKP üniversitelere yeni bir çok şekilde . öğrenciler baskı karşısında geri adım atmadılar. YTÜ Özgürlüğü İçin Türbana Hayır”yazılı kendi pankartlarıy-
Bu dönemde AKP eliyle türbanın üniversiteye girişinin öğrencileri cezaları yırtıp attılar ve okula geri döndüler. la sokağa çıktılar. Yapılan eylemin Ankara'da olması
önü fiilen açıldı. Yine aynı dönemde üniversitelerde İşte bu özgüvenle Ankara'daydı üniversiteliler. AKP'ye da oldukça anlamlıydı. Üniversiteliler YÖK'ün ve siya-
baskı ve denetimi arttırma amaçlı sivil polis genelgesi meydan okuyorlardı, hedefte YÖK'ün genelgeleri, sal iktidarın merkezinde bu talepleri dile getirmiş
yayınlandı. Bu genelgeyle polisin üniversiteye kurum- paralı eğitim, gericilik vardı. oldu.
sal bir şekilde yerleşmesi isteniyordu. AKP üniversite- Yapılan eylemin kitleselliği açık bir şekilde üniversi-
leri teslim almak için tüm gücüyle çabalıyor, sivil polis 6 Kasım'da binler AKP'ye meydan okudu telilerin AKP'nin politikalarını kabul etmediği ve bunu
genelgeleri, türban genelgeleri derken üniversitelerde Böyle bir atmosferde 6 Kasım gününe girdi üniver- değiştirecek isyan potansiyelinin de kendilerinde mev-
baskı hissedilir biçimde artıyordu. Hacettepe Üniversi- siteliler ve binler sel oldu Ankara'da. Coşku bir an cut olduğunu göstermiş oldu. Bugün üniversiteliler
tesi'nde masa açtığı için, Anadolu Üniversitesi'nde afiş olsun düşmedi. Gençliğin AKP politikalarına tepkisi eskiden olduğundan daha net bir biçimde bunu ifade
astığı için, Boğaziçi Üniversitesi'nde Başbakanı protes- daha da belirginleşerek bir kez daha ortaya çıktı. edebiliyor ve eskisinden de daha güçlü şekilde yoluna
to ettikleri için öğrenciler polis ve özel güvenlik saldırı- Türkiye'nin dört bir yanından gelen üniversiteliler için devam ediyor.
6 Kasım’dan
İzlenimler 6 Kasım Ankara Mitingi
kitleselliği ve çoşkusuyla
her anında renkli görüntü-
katılım gösterdiler.
* Öğrenci Kolektifleri'nin
konuşmasında yumurtalı
ma
işçiler CHP Mersin ilçe binasını işgal ederek yanıt İzmir’de ulaşıma yapılan zamda tam bilet 1 lira 55
verdi. Yaka paça gözaltına alınan işçiler için açıkla- kuruştan 1 lira 70 kuruşa, indirimli bilet ise 85 kuruş-
ma yapan sendika yenilenen CHP’ye atıfta bulu- tan 90 kuruşa yükseldi. Belediye 2009’da da ulaşıma
narak: “Bu CHP’nin yenilenmesi ise bırakın eskisi zam yapmıştı. Ayrıca belediye meclisi suyun
gibi kalsın!”dedi. metreküpüne de %10 zam kararı aldı.
SAYFA 6
Gençliğe adres mi ?
HP, ülkeyi 8 yıldır talan eden AKP’ye karşı biriken öfkenin karşı CHP’nin, sözde kalan basın açıklamaları dışında bir müca- düzenin devamı olmayı hedefleyen bir parti yönetiminin iki
Kuzey Kore ve Güney Kore arasında 24 Kasım günü ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) sözcüsü Geoff
bir çatışma yaşandı. 2'si asker 4 Güney Koreli hayatını
kaybetti. Seul sokaklarında protesto gösterileri oldu ve
Savunma Bakanı istifa etti. 1953 yılından itibaren NA Morrell, basın toplantısında yaptığı açıklamada,
''Hedefimiz, güvenliği sağlama sorumluluğunu Afgan
güçlerine 2014 yılının sonunda transfer etmektir''
TO
süren gerginlikler son dönemde de yoğunluklu olarak dedi. Morrel, görevi teslim etmenin, ülkede güvenliği
devam ediyor. Güney Kore'nin düzenlediği yıllık askeri sağlama görevinin tamamen Afgan güçlere bırakıla-
tatbikatın öncesinde yaşananların ardından ABD müt- cağı, ABD veya koalisyon güçlerine mensup askerlerin
tefikinin yanında olduğu mesajını veriyor. Güney Kore tümünün ülkeden çekileceği anlamına gelmediğini de
topraklarında 28 bin ABD askeri bulunuyor. belirtti.
SAYFA7
t
3 Soruda NATO nedir ?
Füze kalkanın gerçekleri ? Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü
NATO
(NATO) 1949 yılında ABD önderli-
ğinde Belçika, Danimarka, Fransa,
izbon’da yapılan NATO Zirvesi 28 üye- diyerek maskeyi düşürdü. İran ise zirvenin ABD olmak üzere küresel güçler İzlanda, İtalya, Kanada,
maya yetmedi. Fransa Cumhurbaşkanı gerekçesiyle füzeleri yerleştirmek istiyor. lukla, açlıkla, salgın hastalıklarla boğuştuğu
Sarkozy “NATO’nun kamuya açıklanan belge- Ortadoğu ve ana tehdit İran’ın menziline bir dünyada milyar dolarları silahlanmaya ayı- üye olmuştur ve hangi görev-
lerinde hiçbir isim yer almıyor ama biz kediye yakın oluşu stratejik olarak Türkiye’yi ön rarak bunları görmezden gelmek dünya halk-
kedi deriz, bugünün füze tehdidi İran’dır” plana çıkarıyor. Türkiye uzun zamandır başta
leri üstlenmiştir ?
ları için daha fazla ölüm demektir.
Türkiye 1952 yılında Yunanistan ile birlikte
NATO zirvesinden çıkan karar doğrultusunda dört radar istasyonu kurulmasıyla başlayacak.SM-3 füzele- NATO'ya katılmıştır. Türkiye, Sovyetler Birliği ve
KARNESİ
katliamların, işgallerin, darbelerin, kontrgerilla bir diğer kanlı işgali ise 2003 yılında yaşanan Irak
faaliyetlerinin tarihi olmuştur. Tüm bu yaşanan- oldu. Ortadoğu küresel kapitalist sisteme katma
lar bugün NATO’nun itiraz etmekte zorlanılan adına girilen bu savaşlar hala son bulmuş değil,
savunma ihtiyacı yalanının arkasına sığındığını hatta NATO’nun füze kalkanı projesiyle
NATO karşıtları Kendini savunma gösteriyor ve her ‘savunma’ deyip silahlandığın- Ortadoğu üzerine yeni planlarının olduğu görül-
örgütü olarak da ya da karar aldığında halklar için ölümler mekte. Türkiye ise AKP iktidarıyla emperyalist
Lizbon sokaklarında tanıtan NATO ger-
getirdiği biliniyor.
NATO’nun savaş karnesinin başında 1950
ülkelerle artan işbirliği ve NATO’nun en kalaba-
lık personel sahip ordularından biri olarak bu
ortekiz’in başkenti Lizbon'da NATO Zirvesi'nde
çekte bir savaş yıllında başlayan Türkiye’nin de NATO’ya üye işgallerde önemli bir yer tutuyor.
.
Demokrasi Yalanı İtü’de Patladı DİRENİŞ
YUMURTASI AKP'Lİ
HAŞİM KILIÇ'A
Yeni anayasa paketiyle değiştirilen mad-
TÜ'de 2 yıl süren davanın 1 yıl 3 ay hapis cezasıyla sonuçlandırılması, İTÜ başta olmak üzere kişinin katıldığı kitlesel bir yürüyüşün ardından yapılan basın açıklamasıyla ortaya kondu.
İ
delerden biri olan "Anayasa Mahkemesi'ne
tüm Türkiye'de üniversitelilerin büyük tepkisiyle karşılandı. 12 Eylül referandumu boyunca Yemekhaneden, "Üniversiteliler, zorbalığa, baskıya, AKP'ye teslim olmayacak" pankartıyla bireysel başvuru" hakkında bir sempozyum için
"ileri demokrasi" lafını dillerinden düşürmeyen AKP, çok geçmeden, özgürlüğün ve yürüyüşe geçilen, demokratik kitle örgütleri, aydın sanatçı ve hocaların da katıldığı eylem Anadolu Üniversitesi'ne gelen Anayasa Mahkemesi
demokrasinin önüne set örmeye kaldığı yerden devam etti. Ancak İTÜ'de işler pek istediği gibi AKP'ye ve AKP'nin saldırılarına verilen en net yanıt oldu. Eyleme TMMOB-İKK, TTB, Eğitim-Sen 6 Başkanı Haşim Kılıç, Öğrenci Kolektifleri tarafından yumurta atılarak
gitmedi. Gösterilen tepki, cezalı öğrencilerin basında kendilerini ifade etmesi ile giderek Nolu Şube, Çağdaş Avukatlar Grubu, Sine-Sen, Halkevleri, sanatçı Tolga Sağ ve Pınar Sağ, İTÜ'lü protesto edildi. İTÜ'de 15 ay hapis cezası alan 18 arkadaşlarının hesabını
büyüdü. Tüm üniiversite bileşenlerinin verilen cezalara duyduğu tepki, İTÜ'de 500'ü aşkın akademisyenler katılarak destek oldu. soran Kolektifler "18 arkadaşımıza hapis cezası verdiniz hani nerde sizin ileri
demokrasiniz?, AKP'li Haşim Kılıç biz sizi üniversitelerimize gelmeyin diye
uyarmıştık" diyerek yumurta yağmuruna tuttular. ÖGB ve polisin sert saldırısına
uğrayan Kolektifçiler, göz altına alındılar. Anadolu Üniversitesi'nde 6 Kasım haf-
İTÜ'lü Akademisyenler: tasında polis, kampüste afiş asan öğrencilere saldırmış, öğrencileri kantine
sıkıştırarak camları indirmişti. Öğrencilerin bu saldırıda kolunun, bacağının
ÖĞRENCİLERİMİZİN YANINDAYIZ! kırıldığını da hatırlatan Kolektifçilerin attığı yumurtalardan, Haşim Kılıç'ı,
15 ay hapis cezasına çarptırılan öğrencilere kamuoyunun desteği her geçen cezaların demokratik hak ve özgürlüklerin kullanılmasının önünde ciddi bir korumaları şemsiye açarak korudu. Haşim Kılıç'ın gericilik karnesine
gün artarken; İTÜ'lü akademisyenler de ortak bir metinle, öğrencilerinin yanında engel oluşturduğunu ve bu konudaki tammülsüzlüğün giderek artmakta olduğu-
olduklarını açıkladılar. her geçen gün imzacı sayısının arttığı metinde, akademis- nu kaygıyla izlediklerini belirttiler. Metnin imzacıları arasında olan akademisyen- şöyle bir bakıldığında AKP'ye yakışır bir devlet adamı olduğunu
yenler, düşünce üretimi ve ifadesinin demokratik bir hak olduğunu, bu gibi lere Üniversiteli gazetesi olarak hapis cezası ile ilgili görüşlerini sorduk. kanıtlıyor. 70'li yıllarda radikal islamcı bir örgütün yayın organının
temsilciliğini yapan Kılıç, DTP ve Sosyalist Parti'nin kapatıl-
İLERİ DEMOKRASİ HERYERDE Prof. Dr. Ayşe Erzan-Fizik Mühendisliği Bölümü ması davalarında "evet" oyu kullanırken, AKP'nin kap-
atılması davasında aksi yönde oy kullanarak,
İfade özgürlügü, pankart açmayı ve slogan atmayı da adalet mekanizmasının ve nihayet yürütmenin başındaki hüküme-
. 12 Eylül 2008 tarihinde İTÜ aka-
demik açılışına Recep Tayyip
AKP üniversiteler üzerindeki paralılaştırma
ve gericilik hedeflerini, YÖK eliyle de yukar-
doğal olarak kapsar.Pankart açmak ve slogan atmak hiç bir şiddet
içermemektedir. Böylece ne bir güvenlik tehdidi oluşturmakta, ne
tin, temel hakları benimseme ve korumadaki zaafını göstermekte-
dir. Üniversitemiz yerleşkesi içinde öğrencilerin barışcıl bir gösteri
RÖ
AKP'liliğini kanıtlamıştır.
POR
Erdoğan'ın gelişini basın açıklama- dan müdahalelerle gerçekleştiriyor. Rektör de başkalarinin özgürlügüne herhangi bir saldırı anlamına gelmek- yaptıkları için hapis ve para cezasına çarptırılmaları, üniversite
sıyla protesto etmek isteyen 18 öğrenci göz- atamaları, üniversite kadroları neredeyse tedir. Bu davranışlarin şiddetle cezalandırılması, ancak bizimki gibi kimliğine sahip çıkma doğrultusunda hepimize göz ardı edeme-
altına alınmıştı. Etkinliğin yapıldığı salona tamamen değişti. Üniversitelerde, yasal demokratik refleksleri köreltilmiş toplumlarda görülebilir. Bu bas- yeceğimiz bir görev yüklemektedir. Ceza alan üniversitelilerden Neval Kösedağı yaşanan sürece ve Öğrenci
TAJ
alınmak şöyle dursun yaklaştırılmayan engeller bulunmasına rağmen, türbanı fiilen kının, sadece muhalif seslere uygulanması, güvenlik güçlerinin,
öğrenciler, kendi üniversitelerinde gün için- serbest hale getiren, sivil polislere yer tahsisi Kolektifleri’ne dair sorularımızı cevapladı
de kimlik kontrollerinden geçirilmiş, kam- ile polisin üniversitedeki kurumsal varlığını 2008'de İTÜ'de Başbakan'ı basın açıklama- Öğrenci Kolektifleri kurulduğu andan itibaren, üniver-
püste adeta olağanüstü hal ilan edilmişti. meşrulaştıran genelgeleriyle, AKP ve YÖK'ü sıyla protesto etmekten 15 ay hapis cezası aldı- siteyi değiştirmek; tüm Türkiye'de eşitlik ve özgürlük
Öğrencisiz salonda, sözlerine, "sevgili öğren- üniversiteleri gericileştiriyor, baskı ve kor- Prof. Dr. Turan Öztürk- Kimya Bölümü nız. Ne düşünüyorsunuz? mücadelesi vermek üzere söz vermiş bir örgüt. Böylesi bir
ciler" diye başlayan başbakan, yetinmeyip kuyla sindirmeye çalışıyor. Özgür, bağımsız Gerekçesi ne olursa olsun, basın açıklaması yapmaktan sözle yola çıkmış bir örgütün, hele ki saldırıların bu kadar
dışarda öğrenciler polis tarafından dövülür- ve demokratik olması gereken üniversiteleri İnsanların kendini ifade etmesi, düşüncelerini belirtmesi en temel hakların-
örneğidir. Onların demokrasisi biat edene, kendilerinden olana; onlardan olma- böyle bir cezanın verilmesini hiçbir adalet, hiçbir demokrasi arttığı bir dönemde bunu yapması zorunluydu. Üniver-
ken, "demokrasi ve hoşgörü" ile devam etti. kendi arka bahçesi haline getirmeye çalışı- dan biridir. Üniversiteler bilgi üreten yerlerdir. Temel görevi de budur zaten.
yana reva görülen demokrasi işte bu cezalar. İtalya örneği var. Yüzlerce öğrenci anlayışı açıklayamaz diye düşünüyorum. Cezanın gerçek sitelerimiz AKP tarafından paralılaştırma ve gericilikle
o gün yaşanan göz altı sonrasında 18 öğren- yor. AKP'nin gölgesinde büyüyen gerici Bilgi üreten yerlerde de bu tip karşı çıkışların, protestoların olması çok doğaldır.
Papa’yı üniversiteye sokmadı, bizde Başbakan protestosunun sonuçlarına verilme nedeninin, bu eylemin asıl olarak bir AKP, dahası
ci açılan dava sonunda, toplantı ve gösteri örgütler üniversitelerde öğrencilere sopalar- Bunu engelleyenlere karşı durmakta üniversitelerin görevidir. Onların demokra- kuşatılıyor. Biz verdiğimiz sözü tutuyoruz ve AKP
bakın.” Başbakan protestosu olmasıdır bence. AKP'nin iktidarı
kanununa muhalefet etmekten, 15 ay hapis la saldırıyor. geçtiğimiz haftalarda Yıldız sisinin ne demek olduğunu gördük. Bu on beş ay hapis cezası bunun en açık saldırılarına boyun eğmiyoruz. Bu da doğal olarak bizi
boyunca oluşturduğu bir yapı var. Medyasıyla, polisiyle,
cezasına çarptırıldı. eğer 5 yıl içinde aynı Teknik Üniversitesi'nde "türbana neden görünür kılıyor, AKP'ye karşı direnişin sözcüsü haline
yargısıyla, YÖK'üyle, rektörleriyle bütün bir yapı bu. AKP 8
"suç"u tekrarlamazlarsa hapis yatmaktan hayır" dediklerini anlatan afişler asan öğren- getiriyor. Bu konuda etkimizin ciddi oranda arttığının
yıllık iktidarı boyunca bu yapıyı bir korku imparatorluğu
kurtulacaklar.
İTÜ'de yaşanan bu örnek uçuk fakat ilk
cilere önce gericiler, ardından da görevi
gericilerden devralan polisler saldırmıştı.
Arş. Gör. Aykut Kılıç- İnsan ve Toplum Bilimleri Bölümü haline getirdi ve sürdürüyor. Paralılaştırma ve gericilik farkındayız ancak yine de biz bunu yeterli görmüyoruz. Bu
etkiyi daha da büyütmek için tüm üniversiteyi topyekün
başta olmak üzere bir çok politikayı hayata geçirebilmek
değil. Üniversitelerde artan AKP karşıtlığı, Üniversiteliler AKP'nin demokrasi yalan- İTÜ'de Başbakanı protesto etmek isteyen ve gözaltına alınan öğrencilere hak olmaktan çıkarma çabalarının kritik bir eşiğe ulaştığını düşünüyorum. Kısa için korku imparatorluğuyla, bu halkı baskı altında tutmalı. harekete geçirmeyi hedefliyoruz.
yine bizzat AKP, onun atadığı rektörler ve larına, eğitimi paralılaştırmasına, üniversite- verilen 15 aylık ceza vahim ve tedirgin edici bir karar. Öncelikle iddia edilenin vadede sadece yüksek öğrenimin içeriğini değil, öğretim üyelerinin iş güvence- Bizim İTÜ'de yaşadığımız olay sonucu itibariyle uç bir Üniversitelilere bu konuda bir çağrınız var mı?
cemaatçi polis işbirliğiyle bastırılıyor. leri gericileştrimesine boyun eğmedikçe, aksine Türkiye'de yargının giderek daha da keyfileştiğinin bir göstergesi. si ve çalışma koşullarından harçlara, barınma koşullarından burslara kadar üni- örnek ama aynı zamanda bu yapının simge ismi Başbakan'ı Üniversitede AKP'ye karşı muhalefet giderek artıyor ve
İstanbul Üniversitesi’nde kendi okuluna AKP saldırılarını arttırıyor. İTÜ'lü öğrencile- 2911'den yargılanan bir öğrenci topluluğunun 15 gün ya da ay, herhangi bir versiteyi bir bütün olarak, daha kökten bir biçimde küresel sermayenin ihtiyaç- protesto etmiş olmanın sonucu olması nedeniyle de anlamlı şuan Öğrenci Kolektifleri bu konuda üniversitenin tek
zorla girmek gibi saçma gerekçelerle verilen şekilde hapis cezasına çarptırılmış olması ilerisi açısından son derece kaygı larına göre yeniden yapılandıracak bir süreçle karşı karşıya kalacağımız kanısın-
re verilen bu cezayla, bu saldırıların önünde bir netice. AKP'ye laf edenin vay haline dedirtiyor. sözcüsü konumunda. Aldığımız cezaya kamuoyunda duyu-
uzaklaştırma cezaları, bu dönemin başında verici. Neden böyle bir ceza gündeme geldi? Her ne kadar türban tartışmaları- dayım. AB ülkelerinde 'Bologna süreci' adı verilen neoliberal politikalar bu tür
duran, engellemeye çalışan, AKP’ye karşı Ciddi bir kamuoyu yarattı bu ceza. Günlerdir televiz- lan büyük tepki, AKP'nin reform adıyla üniversitelere
Ankara Üniversitesi'nde yaşanan ÖGB ve
çıkan Öğrenci Kolektifleri’ne ve bu 18 kişi nın gölgesinde kalmış olsa da, son dönemde öğrenci muhalefetine karşı ciddi bir piyasalaştırma sürecinin iyi bir örneği. Türkiye'de YÖK'ün örnek aldığı yon programlarında, yazarların köşelerinde tartışılıyor.
polis saldırıları, 6 Kasım haftasında Anadolu saldırı planları, Dolmabahçe toplantıları, hepsinin
nezdinde üniversiteye bir tehdit mesajı gön- bir tahammülsüzlük söz konusu. Son bir ayda Yıldız ve Boğaziçi'nde yaşananlar model de bu. Bu nedenle de içinden geçtğimiz dönemde üniversitelerde Öyle ki en son Dolmabahçe'de Başbakan rektörlerle buluş-
Üniversitesi'nde polisin okulu talan etmesi, merkezinde üniversite var. Böylesi bir havada tüm üniver-
deriyor. da bunun birer göstergesi. Üniversitelerde uzun yıllardır devam eden ve YÖK muhalefete pek tahammülleri yok. Öğrencilere verilen ceza da bu tahammül- ması sırasında birşeyler söylemek zorunda kaldı.
hepsi AKP'nin "ileri demokrasi" örnekleri. siteli arkadaşlarımızı bu mücadeleyi büyütmeye çağırıy-
aracılığıyla sürdürülen kamusal eğitimi piyasaya daha fazla bağımlı kılma ve bir süzlüğün bir ifadesi. Evet başbakan adeta savunma yaptı. O basınçla "ben
hiçbir öğrenci hakkında suç duyurusunda bulunmadım" oruz. Parasız eğitim için, üniversitelerimizin gericileştir-
dedi mesela. Ama sorun elbette ki Başbakan'ın suç duyu- ilmesinin önüne geçmek için tüm üniversitelileri omuz ver-
rusunda bulunup bulunmaması meselesi değil. Az önce de meye, üniversitenin kendi öz örgütü Öğrenci
dediğim gibi AKP'nin oluşturduğu bir yapı var ve işliyor. Kolektifleri'nde buluşmaya çağırıyoruz.
Başbakan da bunun gayet farkında. Yani öyle "benim haber- Peki üniversiteliler Öğrenci Kolektifleri'ne nasıl katılabi-
im yoktu, vs." gibi laflarla kendini aklayamaz. Samimiyetsiz lir?
bir açıklama sonuç olarak. Bir üniversite öğrencisi ırkçılık, gericilik ve faşist ideoloji-
Başbakan yumurtalı eylemlere de değindi, hatta eleş- leri fikren ve pratikte savunmadığı sürece; parasız eğitim
tirdi. "Kim olursa olsun yumurta fırlatmak, demokratik istiyorsa,üniversitelerin ve ülkenin AKP hegemonyasından
ortam içinde değerlendirilemez" dedi ve bir şiddet eylemi kurtulmasını istiyorsa rahatlıkla ben Kolektifçiyim diyebilir,
olarak tarifledi. kendinden birşeyler bulabilir. İlla ki sosyalist olması gerek-
Başbakan'ın demokrasi ve özgürlük adına söylediği
mez. Ayrıca, külür-sanat faaliyetlerini, bilimselliği içeren
herşey yalan. İstanbul, Ankara Üniversitesi'nde AKP'li rek-
törlerin, masa açmaktan, afiş asmaktan, kendi okuluna zorla atölyeleriyle sosyal yönüyle de ağır basar. Yani Kolektif'e
girmekten arkadaşlarımıza verdiği cezalar. Anadolu Üniver- katılım kanalları, üniversitenin içinden, bağımsız bir öğrenci
sitesi'nde, Yıldız Teknik Üniversitesi'nde polisin şiddetle örgütü olması nedeniyle çok fazladır. Bu yüzden her
saldırması. Bunlar hangi demokrasi anlayışının sonucu arkadaşımız rahatlıkla kendini ifade edeceği bir alan bula-
merak ediyorum. Yumurtaya gelince, öncelikle yumurta bir bilir Kolektif'te. Her üniversitede haftalık/on günlük açık
demokrasi ölçer değil bizim için. Bizi salonlara almayanlara, toplantıları, fakültelerde açık stantları bulunur ve buralar-
susturmaya çalışanlara, eğitimi paralılaştıranlara, halkı yok- dan tüm üniversitelilere ulaşır. Tüm üniversiteli
sullaştıranlara, AKP'ye karşı öfkemizin, tepkimizin bir arkadaşlarımıza çağrımız, bu stantlara gelmeleri, bu toplan-
ifadesi. Ayrıca fiziksel hasar oluşturacak bir şiddet unsuru tılara katılmaları ve kendi görüş ve önerileriyle Kolektif'in
değil. Siz karar verin; polis tarafından ağzı kapatılarak yer- özneleri olmalarıdır.
lerde sürüklenen bir üniversiteliye uygulanan mı şiddettir Başka neler yapıyorsunuz? Bahseder misiniz biraz?
yoksa yumurta mı! İTÜ'de, basın açıklaması yapmak mı
Öğrenci Kolektifleri 3 yıldır yoksul mahallerlerde "oku-
demokratiktir, yoksa bu nedenle 15 ay hapis cezası vermek
muş insan halkın yanındadır" kampanyası ile yoksul çocuk-
mi! Ya da masa açmak mı, afiş asmak mı hangisi şiddet
barındırıyor. Yumurta kimseyi öldürmez, yaralamaz sadece lara ders verir, yaz okulları yapar. Bunu parasız eğitim
kokar ve isyanımızı temsil eder. Yumurtanın yaralayıcı bir mücadelesinden ayrı görmez ve bu konuda oluşturduğu bir
şiddet içermediğini onlar da biliyor. Sadece gerçekten örnektir. Daha 2 ay önce Hakkari'deydik. Bu ülkenin
çizilmekten korkuyorlar ve huzurları kaçıyor. Güneşli hava- yeniden kardeşleşmeye, barışa duyduğu ihtiyaca bir cevap
da taşınan şemsiyeler bunun göstergesi. Demokrasi olarak, yıkılan "devrimci gençlik köprüsü"nü "gençlik barışa
demokrasi diyerek faşist yüzlerini gizlemeye çalışıyorlar köprü oluyor" diyerek yeniden inşaa ettik. 2009 yazında
ama nafile. harçlara yapılması planlanan %500'lük zamları tüm
"Yasaklar yasaklanmalı" da dedi. Kulağa hoş geliyor. Türkiye'de gece gündüz yaptığımız eylemlerle, Ankara'da
Biz üniversitelerde neyin yasak olup olmadığını gördük. Başbakan'ın yediği döneri boğazına dizerek geri çektirdik.
Türbana, polise özgürlük, basın açıklamasına yasak. AKP'ye Ulaşım zamlarında turnikelerden binlerce kişiyle atlayıp
hayır demek, muhalefet etmek, eleştirmek yasak. Bize ver-
ulaşım zamlarını geri çektiren de yine bizlerdik. Tüm bunlar
ilen ceza da bunun en güzel kanıtı ne yazık ki.. Tayyip
yaptığımız "başka" şeyler değil, mücadele çizgimizin ve
Erdoğan demogoji yapıyor.
Bu eylemlerle AKP'ye karşı en güçlü, görünür ve sürek- hedeflerimizin içinden örneklerdir. Üniversiteli
li muhalefeti de Öğrenci Kolektifleri yapıyor. Nasıl oluyor arkadaşlarımızın Kolektif'e katılmaları için o kadar çok
bu? Neden bu kararlılık? neden var ki..
SAYFA 10 SœYAH MAVœ KIRMIZISARI
Söylefli
Pınar Sağ Üniversiteli’de
O sadece sahnelerde görmeye alışık olduğu-
10
muz bir sanatçı değil. Toplumsal muhalefetin
olduğu her yerde Ankara'da TEKEL işçilerine,
İTÜ'de hapis cezası verilen öğrencilere destek
olurken görebiliriz Pınar Sağ'ı. Konserlerinde
konuşurken lafını esirgemeyen Pınar Sağ da
İTÜ'lü öğrenciler gibi hapis cezasıyla ödül-
lendirilmişti. Muhalif kimliğiyle sanatını icra
eden Pınar Sağ ile Üniversiteli Gazetesi olarak
keyifle okunacak bir röportaj gerçekleştirdik.
?
yorsunuz?
tiğini düşünüyorum. Sadece öğrencilere değil öğretim görevlilerine, rektörlere,
Bu öyle bir durum ki AKP'nin yaptığı bir sürü çirkin oyun var
Üniversitelilere ve size verilen hapis cezaları dekanlara aslında eğitimden yana olması gereken herkesin
birbirine zincirleme halkayla bağlı. Bu oyun içinde birileri
ülke genelindeki havayı nasıl etkilemektedir? Bu üstüne çok ciddi görevler düşüyor. Bir hortum düşün, bu hor-
alet olur birileri farkına varır ve alet olmaz kimi de nere-
baskı ortamında neler yapılabilir? tum sadece bir bölgeyi değil eğer içine çekerse herkesi içine
den rant alırsa o noktada
çeker. Bir yangın olursa hepimiz yanarız bunun için neyin ne
olmayı ister. O
olduğunun arkadaşlarımız farkındadır. Bu röportajı okuduk-
kahvaltıya git- Ülkenin içinde yaşadığı korku imparatorluğu
larında belki benim söylediklerimi çok sivri bulacaklar ama dün
yaşatılmaya çalışılıyor. Kapım çaldığında her an
Pınar Sağ
de var olan acıları artık yarına taşımamak uğruna tepkimizi bir-
polis gelecek, alacak diye bir risk hissediyorsam eğer
lik olarak göstermemiz gerekir.
bu ülkede faşizm adımlarını daha da hızlandırmış,
Geçtiğimiz yaz yoksul mahallelerde Öğrenci Kolektifleri’nin
Kimdir
daha da sert geliyor demektir. Bu noktada gelecek
günler için biraz daha birlik olmamız gerektiğini gerçekleştirdiği “Okumuş İnsan Halkın Yanındadır” kampan-
düşünüyorum. Nazım'ın "Ben yanmasam, sen yan- yasına destek verdiniz, şenliklere katıldınız. Üniversitelerde
masan, biz yanmasak nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa?" de parasız eğitimi savunan, üniversitelere gelen AKP’lileri
lafı gibi birlik olmanın, biz olabilmenin farkına var- yumurtaya boğan Öğrenci Kolektiflerini nasıl buluyorsunuz?
mamız gerekir. Amacımız eğer tırnak içinde birbirim- Çok seviyorum onları. Üniversitelere yapılan onca saldırıya
Pınar Sağ 1979 yılında ize göz kırpmaksa ki bu tercih insanı karanlığa sürük- karşın üniversitelerin toplumsal duyarlılıklarını canlandıran,
ler. Ben ve benim gibi düşünen yoldaşlarımın, dost-
İstanbul'da doğdu. Aile kökleri koruyan Kolektifleri takdir ediyorum. Biz sanatçılar olarak, onlar
larımın bu ülke insanlarının derdi karanlıkta göz da üniversiteliler olarak nasıl kendimize toplumun muhalif
Erzurum'a dayanan Pınar Sağ 13 yaşında bağla- kırpmak değil aydınlık günlerde yüzümüzü güneşe kanadında bir misyon belirlemişsek elbette ki yan yana dura-
ma çalmaya başladı. 1995 yılında İTÜ Türk Müziği durduğumuzda birlikte halaya durmaktır. cağız. Birbirimize destek olacağız. İşte bu yüzden İTÜ’deki olan-
Konservatuarı Temel Bilimler Bölümüne girdi. Üniversitelerde temeli atılan dönüşümlerin önü ları duyunca çalışmalarımı durdurup yanlarına koştum.
Çalışmaları 5 yıl süren ilk albümü "Türkü Söylemek giderek açılıyor. Sivil polisler, YÖK'ün genelgesine Bize son çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Yeni bir
göre artık kampüslerde daha fazla sivil polis olacak albüm çalışması yapmakta olduğunuzu duyduk.
Lazım" 2003 yılında dinleyicilerle buluştu. İlk albümün hatta odaları bile olacak. Üniversiteliler için artık
içinde bulunan "Hoyda Yarim" parçasına Tarkan'la eğitimine devam etmek giderek zorlaşıyor sizin üni- 2 hafta sonra yeni bir albüm çıkaracağım. Adını “Mavi Bir
versite döneminizle şu anki üniversitelerdeki durumu Düş” koydum. İçerisinde çok güzel türküler var. Son süreçte
düet yaptı. İkinci albümü "Kırmızı Gül" Tekel işçileri ile çok zaman geçirdiğim için bir tane onlar için
kıyaslayabilir misiniz?
2007 yılında Türk Halk Müziği severlerle türkü okudum. Yine Emekçi’den bir türkü var. Mahsuni
Üniversitelerdeki çocuklarımız zor koşullarda eğitim görüy-
buluştu. Baba’dan okudum. Biliyor musunuz, TRT bana yayın yasağı
orlar. Kendi ülkenizde harç karşılığında ki bu harç sürekli artıy-
koymuş. Albümüm belki yine çok satmayacak. Emekçiden,
or eğitim görüyorsunuz. Dayatmayla eğitim gören öğrencilerin
ezilenlerden, tutuklanmak istenen üniversitelilerden yana
çok başarılı olmasını bekleyemeyiz. Ben de üniversite süreci
olduğum için belki yine tanıtamayacağım albümümü. Ama
yaşadım. İTÜ'de okuduğum dönemlerde ben de 18 yaşında
sanatçı olmanın, aydın olmanın gerekleriyse bunlar, cefasını da
aileme restimi çekerek "Hayır ben kendi ekmeğimi kazanıp
çekmeye hazırım.
SAYFA 11 SœYAH MAV KIRMIZISARI
12
11
Kampüs
Üniversiteli Gazetesi yeni sayısında yeni bir sayfayla
merhaba diyor! Kampüs sayfamızda her ay bir üni-
versiteyi ve bulunduğu kenti tanıtıcağız. Farklı üni-
versitelerin ve üniversitelilerin havasına teneffüs
etme imkanı bulacağız. Üniversiteli Gazetesi olarak
mikrofonlarımızı üniversitelilere uzatmayı da ihmal
etmedik. Aralık sayımızda ilk konuğumuz Trakya
Üniversitesi. Şimdiden Merhaba diyoruz.
▲
Edirne'ye yolunuz düşerse
Türkiye ile Yunanistan arasın-
da sınır olarak görülen Meriç
Nehri'nin kıyısında yürüye-
bilir, acıktığınızda o meşhur
tava ciğerden yiyebilirsiniz.
Ayrıca meşhur olan badem
ezmesi ve Kavala kurabiyesini
de deneyebilir,
Ayşe Kadın'da ki kafelerde
çay içebilirsiniz.Tarihi mekan-
ları bol olan Edirne' nin ünlü
çarşılarını gezebilir,
mimarisiyle ünlü yapıların bol
bol fotoğrafını çekebilirsiniz.
Vaktiniz bol ise Karaağaç
Pazarkule sınır kapısı yolu
üzerinde Meriç nehri kenarın-
daki Söğütlük ormanında
piknik yapabilirsiniz.
ürkiye’nin en uç kenti Edirne’de bulunan Selimiye Cami’nin altındaki tarihi çarşı ve olmasına rağmen birkaç tanesinin dışında etkinlik
rakya Üniversitesi’nde
olan ilgi eskiye nazaran azalıyor; fakat daha yer-
leşik olması, gücünü belli oranda korumasını sağ-
rında bütün kentin ve turistlerin ilgisini üzerinde
topluyor. Özellikle bahar aylarında cıvıl cıvıl olan
da, apartlarda ve evlerde kalmak zorunda kalı-
yor. Öğrenciye kiralanacak ev emlakçıya verilmiş
T zorunlu kayıt paraları
üniversitelilerin düzenlediği
lıyor. Meriç’te öğrenciler de bisiklet turları ve piknik oluyor. Öğrenciler depozito yetmezmiş gibi bir
imza kampanyalarının ve
Trakya Üniversitesi Ahmet Karadeniz, organizasyonlarıyla hafta sonlarını değerlendiri- de komisyon vermek durumunda kalıyor. Bütün
eylemler sonucunda
Balkan, Sarayiçi, Ayşekadın Yerleşkesi ve şehir yorlar. zorluklar aşılıp barınma sorunu çözüldüğünde en
kaldırıldı.
merkezinden, diğer yerleşkelerden bir hayli uzak Eğitim sistemi üniversite içinde farklılık göste- büyük problem son zamanlarda kentin gündemi
T.Ü Öğrenci
olan rektörlüğün bulunduğu Karaağaç Yerleşkesi riyor. Öğrencilerin kaldıkları dersler için bütün- haline gelen ulaşım sorunu oluyor. Aktarmasız
Kolektifleri’nin ise zorunlu
ile dağınık bir üniversite görüntüsü çiziyor. Üni- leme hakkı verilmediği gibi bazı fakültelerde yaz ulaşım seferlerinin mahkeme kararıyla iptalinin
bağışların nereye kul-
versite kampüsü havasını en çok hissettiren yer- okulu da öğretim üyelerinin keyfine kalmış ardından öğrenciler yerleşkelere ulaşım sağlaya-
lanıldığını öğrenmek üzere
leşke Eğitim Bilimleri Fakültesi’nin bulunduğu durumda. Ancak yaz okulu sadece maddi sıkıntı bilmek için ya uzun yollar yürüyüp dolmuşa
rektörlüğe dilekçe verdi.
Ayşekadın Yerleşkesi. Yurtlar, apartlar, öğrenci yaşamayan öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılıyor. biniyor ya da iki kez dolmuş kullanmak zorunda
Cevap niteliğinde resmi bir
evleri ve kafeler yoğun olarak bu bölgede bulu- Edirne’de üniversite içinde öğrenciye yönelik kalıyor. Bu da harcamaların artmasına neden olu-
belge alamayan üniversitelil-
nuyor. kültür-sanat etkinlikleri yoğun olmadığı için yor. Bütün bunlar birleşince öğrenci kenti olarak
er bu konuyla ilgili savcılığa
Edirne denince akla ilk gelenler; mimarisiyle öğrenciler okula çoğunlukla sadece ders için anılan ve rahat bir üniversite hayatı geçirebilece-
suç duyurusu hazırlığın-
Selimiye Camii, doyulmayan tadıyla tava ciğer, gelip, zamanlarının çoğunu kafelerde ve alışveriş ğinizi düşündüğünüz Edirne, özellikle de soğuk
dalar.
tertemiz havasıyla Meriç nehri… merkezinde geçiriyor. Birçok öğrenci kulübü kış günlerinde yaşanmaz bir yer haline geliyor.
RÖ
yaparken belli bir ölçüde mizahı mesini sağladınız? Bu süreç nasıl işledi? Bugün muhalif üniversiteliler üzerine baskı-
kullandık. Tüm bunlar geçtiğimiz ların arttığını gözlemliyoruz. Edirne’de üniversi-
Ulaşım eylemlerinin ardından üniversitemizde
yıllara göre daha hareketli başla- teliler olarak muhalif olmanın ne gibi zorlukları
POR
ve kentimizde yaşanan sorunlarla ilgili Edirne mil-
mamızı sağladı. var?
letvekili Rasim Çakır’la görüşüp meclise soru öner-
Yaptığınız ulaşım eylemi gesi vermesini istedik. Aynı hafta Edirne milletve- Üniversitemizde düşünce özgürlüğümüz önün-
TAJ
basında ve Edirne’de oldukça ilgi kili Bilgin Paçarız Trakya Üniversitesinde oluşan de birçok engel var. Fakülte içlerinde afiş asmak ve
çekmişti, bunun sebebi neydi, barınma sorunu hakkında cevaplanması istemiyle bildiri dağıtmak yasak. Aynı zamanda yoğun bir
hangi araçları kullandınız? Nimet Çubukçu’ ya soru önergesi vererek bu soru- özel güvenlik baskısı var. Tüm bu nedenle kendi-
Bütün üniversitelilerin tepki vermesini nu meclise taşıdı. mizi ifade edecek araçlar üretme noktasında zorla-
sağlamak ve ilgisini çekmek için her zaman yeni nıyoruz. Ancak üniversitenin asıl öznesi biz üni-
Sadece üniversiteye yönelik sorunlarla mı
araçlar kullanmaya çalışıyoruz. Ulaşım sorununa versiteliler bu engellerin üzerine gideceğiz. Edirne
ilgileniyorsunuz?
yönelik de davullu zurnalı oyun havalarının çalın- genelinde ise polisin de içerisinde bulunduğu pro-
Hayır Edirne’nin genel sorunlarının çözümüne vokasyonu ile linç girişimi yaşanmıştı. Geçtiğimiz
dığı bir eylem yaptık. Aynı eylemde öğrenci belge-
yönelik de çalışma yapıyoruz. Çorlu’daki fabrika- yıl, bu olayla ardından Edirne muhalefeti üzerinde
leri ve transkriptlerin parayla verilmesine, zorunlu
ların atıklarının Ergene Nehri’nde yarattığı kirliliğe yaratılan etkinin yansımalarının etkisini yitirmiş
bağışlara, öğrencilerin barınma sorununa ve YÖK
Trakya Ögrenci Kolektifi’nin eylemlerinden.. karşı Uzunköprü Belediyesi ve çevreci örgütler olduğunu söyleyebiliriz.
kanun tasarısına da değindik. Temsili bir dolmuşta
SAYFA 12 SœYAH MAVœ KIRMIZISARI
12
Tarih
19 Aralık 2000 sabahı saat 04:30 sıralarında 20 cezaevinde
eşzamanlı olarak binlerce mahkuma yönelik on binlerce
güvenlik görevlisinin katıldığı "Hayata Dönüş" adı verilen
operasyon başlatıldı. Operasyonda iki askerle birlikte 32 kişi
öldü, yüzlerce tutuklu ve hükümlü yaralandı. Kameraların
önünde diri diri yakılan bedenleri ve demir parmaklıklar
ardında kurşuna dizilenleri kim unutabilir ki? Bu günlerde
görülen davada 39 asker tutuksuz yargılanıyor. Emri veren-
ler hakkında ise hiç bir işlem yapılmadı. Dönemin Adalet
Bakanı Hikmet Sami Türk üniversitede öğretim elemanı ola-
rak görevine devam ediyor. Dönemin Ceza ve Tevkif Evleri
Genel Müdürü Ali Suat Ertosun’a ise AKP iktidarı dönemin-
de üstün hizmet madalyası verildi. İnsanları diri diri yaktıra-
rak yerine getirdiği üstün hizmetinden dolayı!
!
GENCLIK
.. .
tti
Gençlik mücadelesi tarihinde Aralık ayı parasız eğitim talebinin en yüksek
13
Bilim
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve
Sözleşmesi Taraflar Konferansı (COP 16)
Meksika’da başladı. 10 Aralık’a kadar sürecek
konferansta, 2012 yılında süresi dolacak olan
Kyoto Antlaşması’nın yerine yeni bir iklim
antlaşması imzalanabilme koşulu sağlanabi-
lecek. Yeni antlaşmanın iklim değişikliğinin
asıl sorumluları olan sanayileşmiş ülkelerin
kendi çıkarlarını gözeterek alacakları kararla
oluşacak olması iklim değişikliğinin önüne
geçilmesini yine engelleyecek.
Bu da mı olmuş?
KÖK HÜCRE
Bilimde yeni
devrimlerin
kapı aralığı
▼
CERN fizikçileri yüzyılın
deneyinde saniyenin onda biri
süresince “anti-maddeyi”
gözlemledi. Yani evren olmadan
önce var olan “şey” bulundu.
Bu olay baskın çevreler tarafın-
dan “ Tanrı’nın parçacığı bulun-
du” şeklinde yorumlandı.
Ancak, bu olay materyalizmin
zaferine giden yolda dev bir
adımdır. Anti-madde, evreninin
var oluşu (big bang) teorisine
göre maddeden önceki şeydir.
Yani, boşluktur çok kısa bir süre
gözlemlenebiliyor.
Hayal Kırıklığı
ök hücreler sınırsız bölünebil- olan kök hücre araştırmaları tüm yen süreçte tümörleşmesi de olası- dan bir ya da iki tanesi rahme yer-
K me ve kendini yenileyebilme
özellikleriyle vücudumuzda-
dünyada geniş yankı uyandırdı.
Henüz yaygın bir yöntem olarak
lıklar arasında yer alıyor. Kesin
çözümler sunan tedaviler olmasa da
leştirilir diğerleri ise ailenin talebine
bağlı olarak dondurulur ya da imha
▼
deniz-kızları gibi betimlemelerle hayat de Mary Shelley’in Frankenstein romanı- tarafından idam edildiğini an Yüzüncü Yıl Üniver-
bulmuştur. Mitolojide, ateşi tanrılardan
çalarak insanlığa hediye etmesi üzerine
Zeus tarafından cezalandırılan
Prometheus’un hikayesi de buna bir
na malzeme olmuştur. Ancak bu
durum, neyse ki o devirdeki klinik
sonuçları yansıtmamakla birlikte günü-
müzde yasal engeller ve etik kurallar
yazmıştık.
Okuyucularımızdan gelen
düzeltmeler sonucunda,
V sitesi Biyoloji Anabilim
Dalı'na bağlı sitede evrim
sempozyumlarından sunumlar,
bizi de hataya düşüren bilimsel filmler ve makaleler yer
örnektir. Zeus tarafından Olimpos açısından mesafeli durulmasından kay- Galileo’nun giyotin idamı alıyor. Öğretim Görevlilerinin ve
dağında bir kayaya bağlanarak karaciğe- naklı bu nakil işlemleri hücresel boyutta genel kanının aksine 77 öğrencilerin emekleri ile hazır-
rinin hergün bir kartal tarafından yen- yapılmaktadır. yaşında ev hapsindeyken lanan site; evrim, bilim, teknoloji,
mesi şeklinde bir cezaya çarptırılan *Kafası koç, kuş, veya insan, gövdesi öldüğünü öğrendik. çevre, toplum, biyoloji ile ilgili
Prometheus’un karaciğeri hergün kendi- ise uzanan bir aslan şeklini alan heykel. Okuyucularımızdan özür kapsamlı filmleri ile öğrencilerin
sini yenilemektedir. Bu, karaciğer hücre- dileriz. yararlanabileceği bir adres
http://www.biyolojiegitim.yyu.e
du.tr/
SAYFA 14 SœYAH MAVœ KIRMIZISARI
14
“5N 1K” Cüneyt Özdemir’in sunduğu bir prog-
ramın adı. 5N 1K ismini haberin ilkelerini oluştu-
ran sorulardan almış. Bu sorular zamanla
Medya
haberciliğin ilkeleri olan sorgulama, objektif
olma gibi özellikleri de doğuruyor. Özdemir de
haberciliğinin objektif, araştırmacı söyleyen bir
isim. Ama Özdemir’in objektifliği cemaati görün-
ce kesiliyor. Cemaatle yakınlığı tartışılan gazete-
ci, bir öğretmenin olduğu programda, öğretme-
nin KPSS sorularını cemaatin sızdırdığını (KPSS
soruşturmasıyla gözaltına alınanların itiraf ettiği
gibi) söylemesine “Ne biliyorsunuz, burada her
şeyin cemaate yüklenmesine karşıyım” diyerek
haberciliğini kanıtladı.
Ahlak Yarışının
Ahlaksızlaştırdıkları
hlak, siyasal güç kart açan üniversiteliler
A ilişkilerinin, çatı-
şan ve galip gelen
ideolojilerin yokluğunda
hapis cezasına çarptırılır-
ken, Erdoğan haksızlıkla-
ra tahammülü olmayan
acaba nasıl tanımlanırdı? bir kahraman imajına
Böyle bir tanıma hiç sahip bürünüyor.
olur muyduk? Kendi Küfür eğer harcında
görüşünü, ahlak anlayışı- zeka yoksa, bir güçsüzlü-
nı gazetede bulmak, bu ğün ifadesidir. Düşmanın
görüşlerin sert söylemler- zayıf noktasını göreme-
le (küfürlerle) çatıştığını yip, kutsallaştırılanlara
ültür
Ksanat..
10 yıl sonra yine onla
Ahmet Kaya ölümünün Akdeniz bölgesinde çıktığı
15
10. yılında eşi Gülten Kaya konserlerde yaptığı konuş-
tarafından derlenen malar, fotoğrafları ve
“Ülkemde son turnem” röportajları yer alıyor.
adlı albümü ile yeniden Albümün yanı sıra Ahmet
sevenleri ile buluştu. Kaya için Aralık ayının ikin-
Albümün içinde Kaya’nın ci haftasında Lütfi Kırdar
18 parçası ve sanatçının Kongre ve Sergi Sarayı’nda
daha önce hiç görülmemiş anma gecesi düzen-
1998 yılında Ege ve lenecek.
.
Sanatin Gundemi
Kampüs bizim Naipaul: Düşmanın
Yeni Yüzü
festival bizim E
mir Kusturica, Antalya
Film Festivali jüri baş-
kanlığından arkasında
linç etmeye yönelik tazelen-
miş bir özgüven bırakarak
yine duyarlı işaretçi Yavuz’da
saklı. Katıldığı televizyon
programında,Nedim Gürsel’e
‘’Bu hakaret dolu, galiz ve
aşağılayıcı üslubun bazı
ayrılmıştı. Trinidad doğumlu insanları ilgilendirebilecek
Hint /İngiliz yazar Naipaul olduğunu da Nedim kardeşi-
‘ün İstanbul’da toplanan mizin lütfedip hesaba katması
Avrupa Yazarlar gerekir.’’ derken bir duyarlık
Parlamentosu’na onur konu- dersi verir Hilmi Yavuz.
ğu olarak davet edilmesinin Ancak aynı duyarlılık, kafası-
ardından bu özgüven yeni nı kabul edilen kimliğin şem-
meyvelerini verdi :Hakim siyesinden çıkardığı anda
kimliklerin koruyucu şemsi- toplumsal görünmezlik yağ-
yeleri altındayken işaret muru altında erir gider ve
etmenin, ‘gösteren’ olmanın başka bir programda “Çok iyi
Üniversiteyle sanatı ve sinemayı ücretsiz olarak bir araya getiren konforunu yaşayan boykotçu anlıyorum Müslüman kardeş-
ve filmlerin konusundan, Türkiye’de bir ilk olmasına kadar her yönetmenlerin takipçisi boy- lerimin o incinme duygusu-
şeyiyle ‘genç’ olan Gençlik Filmleri Festivali’ne geri sayım başladı. kotçu yazarlar. Hilmi Yavuz, nu. Bu ülkede bir azınlık ola-
Zaman gazetesindeki köşesin- rak 70’lerden beri yaşadığım
İstanbul, Ankara ve İzmir’de 21 Aralık’ta, Eskişehir’de ve den işaret parmağını uzatıp, birçok şey bana o duyguyu
Kocaeli’nde 27 Aralık’ta yapılacak olan açılış geceleriyle başlatıla- ‘’Naipaul’ü tanıyalım!’’ diye layıkıyla yaşattı.” diyen
cak festival, gönüllülerin çalışmalarıyla adım adım ilerliyor haykırırken ,‘’ Bu yazının hiç- Mario Levi’ye diyecek yalnız
bir etkisi olmayacağını bile bir cümlesi kalır: “Eee siz de
bile yazıyorum ‘’ diyerek bir o zaman ses çıkarsaydınız!’’
irçok ilde festivalin açılış gecesi yer- valin destekçisi ve danışmanlarının da yüşü ile başlayacak etkinlikte izleyicileri
. tlik gerek
Bize acil esi
1 2 3
Burslarda Kampüslere
Kız Değil Pozitif Kadın
Kadın Yurdu Ayrımcılık Merkezleri
Kadın ya da erkek olan cinsiyetin ismi Yetersiz ve herkese sağlanmayan burslar Üniversitelerde sağlık problemlerinden
kadınlar için aşamalandırılmıştır. Önce sebebiyle üniversiteliler çalışarak para taciz vakaları, şiddet, kadına özgü sağlık
kız sonra kadın olan aşamanın basama- kazanmaya yönelmektedir. Üniversiteli problemleri, cinselliğe kadar daha birçok
ğını ise bekaret-bakirelik oluşturmakta- kadınların tercih edildiği işler görünüşün sorun vardır. Birçok üniversitede Kadın
dır. Bu yollarla kadınlar üzerinde toplum- ön planda olduğu stant hostesliği ve gar- Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi
sal baskı ve denetleme sağlanmaktadır. sonluktur. Kötü koşullar altında, güvence- (KASAUM) bulunmaktadır; ancak kadınların
Bilim ve özgürlük yuvası olan üniversite- siz, geç saatlere kadar süren işler çalışan sorunlarına yeterince çözüm olamamak-
lerde bu anlayış "kız yurtları" adıyla üniversiteli kadının eğitim hayatını olum- tadır. Üniversitelerde işleyişinde üniversiteli
devam etmektedir. Üniversiteli kadının suz etkiler. Ayrıca tüm bu sebepler taciz kadınların öznesi olduğu, karşılaşılabilecek
bedeni üzerinden belirlenen bu baskı, vakalarının yaşanma sıklığını arttırmakta ve tüm sorunlara ve ihtiyaçlara psikolojik,
eşitsizlik ve ayrımcılık üniversitelerde üniversiteli kadın cinsiyetinden ötürü iki hukuksal, sosyolojik olarak destek verebile-
daha fazla bulunmamalıdır. kez mağdur olmaktadır. cek nitelikte kadın danışma/araştırma
merkezleri bulunmalıdır.