You are on page 1of 65

Temmuz

Ağustos Marmara’da

Eylül

2010
U N I O N O F M U N I C I P A L I T I E S

MARMARA
BELEDİYELER BİRLİĞİ

Yıl 35 Sayı 70
MARMARA’DA BİRLİK DERGİSİ

HACI BEŞİR AĞA


YENİDEN
CANLANIYOR
TEMMUZ - AĞUSTOS - EYLÜL

Dosya:
Sinan Erdem, Belediye Olmasaydı Bitmezdi

Şehir ve Başkan:
Adapazarı Belediye Başkanı Süleyman Dişli

Belediyelerimiz:
Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara ile Söyleşi
2010
Başkandan

bir sonraki yılın


yatırım programı
Merhaba,

Yaz mevsimine yeni girdiğimiz bugünlerde, belediyecilikte hizmetlerin yoğun geçeceği yeni bir döneme de
girmiş bulunmaktayız. Yaz aylarında birçok kurumda iş yükü önemli ölçüde azalırken, belediyelerin hizmet
yükünde ciddi bir artış yaşanır. Bir taraftan altyapı projeleri tamamlanmaya çalışılırken, diğer taraftan hem-
şehrilerin huzurlu bir tatil geçirmeleri için olağanüstü bir çaba harcanır. Yaz güneşi, bütün sıcaklığıyla şe-
hirlerimizi ve insanlarımızın içini ısıtırken, belediyelerde bir sonraki yılın yatırım programının hazırlanmasına
yönelik planlama çalışmaları hummalı bir şekilde devam eder.

Birlik olarak, yılın her günü üye belediyelerimizin yanında olmak, onların yükünü hafifletmek ve perfor-
mansına katkıda bulunmak için planlı bir çaba içindeyiz. Bu çerçevede, ilgili mevzuatın birlikler açısından
şart koşmamasına rağmen, 2011-2015 dönemini kapsayan stratejik planımızı tamamlamış bulunmaktayız.
Yaklaşık bir yılı bulan titiz bir çalışmanın sonunda hazırladığımız stratejik planımız, kapsamlı araştırma ve
analizlere dayanmaktadır. Bu çerçevede, üye belediyelerimizin yönetici ve çalışanları, sivil toplum örgütleri,
bölgemizdeki üniversiteler, kamu kurumları, meslek örgütleri, AB ve Avrupa Konseyi kuruluşları, Güney
Doğu Avrupa Yerel Yönetim Birlikleri Ağı, Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği, Türk Dünyası Belediyeler Birliği,
Türkiye Belediyeler Birliği, diğer belediye birlikleri, Merkezi Hükümet kuruluşları, Birlik Meclisi üyeleri ve
Birlik çalışanlarını kapsayan analiz çalışmaları yapılmıştır. Birliğimizin vizyonu, misyonu, değerleri, stratejik
amaçları ve hedefleri yeniden belirlenmiştir.

Stratejik plan çalışması, Birliğimizin bundan sonraki faaliyetlerinin genel çerçevesini oluşturan temel bel-
gedir. Örgüt yapısının yeniden düzenlenmesi, performans programı, bütçe ve çalışma programı stratejik
planda çizilen çerçeveye uygun olarak hazırlanacaktır. Elbette stratejik plan çalışması durağan ve nihai bir
belge değildir. Değişen şartlara uygun olarak gözden geçirilecek, kısmen veya tamamen değiştirilecektir. Bu
olgu, değişime ayak uydurmanın ve daha da önemlisi değişimi yönlendirmenin temelidir.

Planlama çalışmalarının yanı sıra mevcut programlarımız da yoğun bir şekilde devam etmektedir. 2010
yılı bahar dönemi, daha önceki dönemlerde olduğu gibi dolu dolu geçti. Bir yandan Yerel Yönetimler ve Etik
Sempozyumu, diğer yandan da 25. Yılında Türkiye’de Büyükşehir Yönetimi Ulusal Kongresi, Birliğimizin
öncülüğünde organize edildi. Birlik meclisimizin Nisan ayında Bursa’da gerçekleşen olağan toplantısında
encümen ve komisyon üyeleri de yeniden belirlendi. Bu vesile ile, Birliğimiz faaliyetlerine emeği geçen tüm
üyelerimiz ile Birlik Meclisi tarafından seçilen üyelere başarılar dilerim.

Birlik olarak varlık sebebimiz; üye belediyelerimize aktif katkı ve destek sağlamaktır. Üyelerimizin Birlik
çalışmalarına katılımı, bu görevi daha etkili bir şekilde yerine getirmemizi destekleyecektir. Bu vesile ile ekip
arkadaşlarım adına hepinize sağlık, mutluluk ve başarılar dilerim.

Recep ALTEPE
Birlik Başkanı
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı
İçindekiler

14 KAPAK KONUSU 38 MARMARA’DAN


Adapazarı Belediye Başkanı Süleyman Dişli ile Söyleşi
5 HABERLER
MBB Üyesi Belediyelerden
Son Haberler

30 MEVZUATI GELİŞTİRME
Mahalli İdareler Açısından İdari
Vesayet Müessesesine Bir Bakış

43 ÇEVRE
Naylon Poşet Yerine,
18 KENT ve YAŞAM 40 SÖYLEŞİ Bez Çanta veya
File Kullanalım!
Adapazarı’nda Hayat Gençlik Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay ile Söyleşi

50 MAKALE
Politik ve Ekonomik Değeri
Bakımından Spor ve Şehirler

55 BİRLİK’TEN HABERLER
Nisan - Mayıs - Haziran Ayı İçinde
MBB Hangi Faaliyetlere İmza Attı?

22 DOSYA 46 İZ BIRAKANLAR
Dünya Basketbol Şampiyonası ve Belediyeler Hacı Beşir Ağa Yeniden Canlanıyor

36 BÖLGESEL İŞBİRLİĞİ 52 BELEDİYELERİMİZ


Türkiye’de Büyükşehir Yönetimi Ulusal Kongresi Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara ile Söyleşi
M A R M A R A B E L E D İ Y E L E R B İ R L İ Ğ İ Y A Y I N O R G A N I D I R

Yayın Kurulundan
SAHİBİ

Büyükşehirler, sanat ve spor… Marmara Belediyeler Birliği adına


Recep ALTEPE
Faruk Nafiz Çamlıbel’in “Sanat” şiiri, Türk toplumunun kültürel çelişkilerinin
özet bir anlatımı gibidir. Çamlıbel “Yalnız senin gezdiğin bahçede açmaz çiçek,
Bizim diyarımızda bin bir baharı saklar!” mısralarıyla, “estetik” diyince sadece GENEL YAYIN YÖNETMENİ
batı kültürünün ürünlerini anlayanlara bir gönderme yaptıktan sonra, başka bir Doç. Dr. Recep BOZLAĞAN
dörtlükte şöyle der:
“Sen raksına dalarken için titrer derinden YAYIN KURULU
Çiçekli bir sahnede bir beyaz kelebeğin Yrd. Doç Dr. Nail YILMAZ
Bizim de kalbimizi kımıldatır derinden Av. Halil ÜNLÜ
Toprağa diz vuruşu dağ gibi bir zeybeğin” Züver ÇETİNKAYA
Doğrudur, bugün şehirlerimizdeki imar kirliliğini örnek gösterirken halen Fatih Sanlav
Yurten BİÇER
“batı şehirleri”nden örnekler veriyoruz. Ama unutmamak gerekir ki, bugünkü
büyükşehirlerin kent dokusunu oluşturan anlayış da, 60’lı yıllarda yine batıdan
etkilenerek, modernizmin bu olduğunu zannederek, tarihi birikimi önemseme- EDİTÖR ve YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
den, apartmanları şehirlerimize doldurmuştu. İlyas YILDIZ
Ama son yıllarda Türkiye çok hızlı bir değişim içerisine girdi. Ne mutlu ki,
artık “kendi diyarında çiçeklerin açtığını” gören aydınlarımız var. Bu gerçeği, MUHABİRLER
Marmara Belediyeler Birliği’nin de organizatörleri arasında bulunduğu “25. Yı-
Kerem ULUSOY
lında Türkiye’de Büyükşehir Yönetimi Ulusal Kongresi”nde görmenin mutlulu- İskender GÜNEŞ
ğunu yaşadık. Dergimizin “Bölgesel İşbirliği” sayfalarında da okuyabileceğiniz Kübra DEMİR
gibi, Kongre’de konuşan akademisyenler ve bürokratlar, Türkiye’nin büyükşehir Hasan DEDE
yönetimi konusunda örnek ülke olduğunu söylediler. Kısacası Türkiye, her ne Mustafa ÖZKUL
İrem Ekkaldır
kadar yakın geçmişinde önemli değerler kaybetse de, son yıllarda kent yönetimi
konusunda önemli mesafeler kat etmiş durumda.
Benzer bir durumu bu sayımızın dosya konusunda işlediğimiz “spor” husu- GRAFİK - TASARIM
sunda da görüyoruz. Türkiye uzun yıllar sporda dünya çapında önemli addedilen
Ebubekir YILDIRIM
organizasyonlara ev sahipliği yapmak için uğraş verdi. Olimpiyatlar, Futbol Dün-
ya Kupası, Avrupa Şampiyonası, FIBA Dünya Şampiyonası gibi organizasyonları
KAPAK FOTOĞRAFI
almak için gelişmiş ekonomilere sahip ülkelerle yarıştı. Her defasında önümüze
spor konusundaki yetersizlikler çıktı. Ama sonunda 2010 FIBA Dünya Basketbol Hacı Beşir Ağa Kütüphanesi
Şampiyonası’na ev sahipliği yapmaya hak kazandı. Bu önemli kazanımdaki en
büyük pay yine belediyelerindi. Kulüplerin veya olimpiyat komitesinin bitireme- İLETİŞİM ADRESİ
diği salonlar, belediyelerin el atmasıyla kısa sürede bitirilerek hizmete açılmıştı
ve bu sayede Türkiye organizasyona ev sahipliği yapmaya hak kazanmıştı. Yerel Ragıp Gümüşpala Cad. No: 4/1
Eminönü 34134 Fatih / İstanbul
yönetimlerin Türkiye’yi bu anlamda nerelere taşıdığını dosya konumuzda okuya-
Tel: (0212) 513 56 50
caksınız. Zaten bir zamanlar Gençlik Spor Genel Müdürlüğü yapmış olan Mehmet
Faks: (0212) 526 52 76
Atalay da, yaptığımız söyleşi de “Sezar’ın hakkı Sezar’a” dedi ve belediyelerin bu
YAPIM
konudaki çabalarının takdire şayan olduğunu söyledi.
Bu sayımızın kapak konusu ise Adapazarı Belediyesi… Sakarya’nın merkez TEKFA Medya İletişim Ltd. Şti.
ilçesi olan Adapazarı, depremden sonra örnek bir yapılanma gösterdi ve son
yıllarda turizm alanında da yaptığı atılımla adından söz ettiriyor.
İyi şehirler inşa etmek, yerel yönetimlerde çağın ilerisinde işler yapmak,
BASKI
sağlam bilgi birikimiyle olur. Bilgi denince de akla kitap gelir. Bu amaçla Mar-
mara Belediyeler Birliği Mimar Turgut Cansever Şehir ve Yerel Yönetimler Ultra Grafik Matbaacılık
Kütüphanesi’ni oluşturdu. Kütüphane önümüzdeki günlerde restore edilen Hacı
Beşir Ağa Medresesi’nde faaliyet gösterecek. Hacı Beşir Ağa ve kütüphane ile
ilgili daha ayrıntılı bilgileri yine dergimizin sayfalarında bulacaksınız.
İyi okumalar…
Dergide yayınlanan yazılardaki
görüş ve önerilerden yazarları
sorumludur.
Birlik 2010/3 3
ISSN 1309-1093
Yerel Süreli Yayın
Ajanda

MARMARA BELEDİYELER BİRLİĞİ TEMMUZ-EYLÜL AYI EĞİTİM PROGRAMI


GÜN KONU YER KONUŞMACILAR

MBB (Hızır Bey Çelebi Kültür ve Turizm Bakanlığı


01 Sivil Toplum Diyaloğu Bilgilendirme Toplantısı Seminer Salonu)
Yetkilileri, Merkezi Finans ve
İhale Birimi Yetkilileri

08 NALAS Katı Atık Yönetimi Çalışma Grubu Toplantısı


MBB (Osman Nuri
Ergin Seminer Salonu)
NALAS Üyesi Birliklerin Katı Atık
Uzmanları

TEMMUZ İçme Suyu Depolarının Rehabilitasyonu,


2010 14 Geliştirilmesi ve Merkezi Sistemle İzlenmesi ve Spor Rize İlan edilecektir.
Kompleksi Projeleri İle İlgili Bilgi Alınması

Moskova Belediyesi ile “Alt Yapı Konularında Şehir Moskova - St.


19 Yönetiminin Rolü, Turizm Yönetimi, St. Petersburg
Belediyesi ile Kentsel Mirasın Korunması ve
Petersburg (RUSYA) İlan edilecektir.
Rekreasyon Alanları” Konularında Resmi Görüşme

MBB (Hızır Bey Çelebi


Program Hazırlanıyor Mali İstatistik ve Raporlama Abdülkadir İNCEOĞLU
14 Seminer Salonu)

15
Hamza GÜNEŞ IFAT Fuarı ve Katık Atık Tesislerinin Görülmesi Münih (ALMANYA) İlan edilecektir.

16
Ömer ERDEM Kentsel Dönüşüm ve Kentsel Yenileme
MBB (Hızır Bey Çelebi
Seminer Salonu)
İlan edilecektir.

Sosyal Güvenlik Kanunu ve Uygulamada MBB (Hızır Bey Çelebi Murat GÖKTAŞ (SGK İstanbul İl
17
Ahmet TABAKOĞLU Karşılaşılan Sorunlar Seminer Salonu) Müdür Yrd.)

Yrd. Doç.Dr. Niyazi ÇİÇEK


20 Belediyelerin Basın PR Çalışmalarında Dikkat
Edilmesi Gereken Hususlar
MBB (Hızır Bey Çelebi
Seminer Salonu)
İlan edilecektir.

EYLÜL 21
Süleyman Faruk GÖNCÜOĞLU Belediye Meclisi ve Belediye Encümeni İşlemleri -
Resmi Yazışma Kuralları
Uludağ/BURSA Av. Kadir EROL - Turan KONAK
2010
21
Yrd. Doç.Dr. Niyazi ÇİÇEK
Avrupa Konseyi Liderlik Akademisi Eğitimleri
MBB (Hızır Bey Çelebi
Seminer Salonu)
İlan edilecektir.

Prof. Dr. Ahmet DEMİR (İSKİ Genel


Yrd. Doç.Dr. Niyazi ÇİÇEK
22 Sürdürülebilir Atıksu Yönetimi
İSKİ - Aksaray
Konferans Salonu
Müdürü), Alişan KOYUNCU, Cafer
SEZGİN, Cahit ÜK, Prof. Dr. Bilsen
BAYKAL, Mehmet KINCIR

23
Med Line Uzmanları
Avrupa Konseyi Kuzey-Güney Merkezi Tefekkür
Grubu İstanbul Toplantısı
MBB (Hızır Bey Çelebi
Seminer Salonu)
İlan edilecektir.

27 Toplantı Yönetimi ve Karar Alma Teknikleri Yıldırım / BURSA İlan edilecektir.

28
Doç. Dr. Recep
BOZLAĞAN
Yurtiçi Teknik İnceleme Tanıtım ve Temas Programı Kayseri - Nevşehir İlan edilecektir.

Doç. Dr. Recep


28BOZLAĞAN
Makam Şoförleri Eğitimi
MBB (Hızır Bey Çelebi
Seminer Salonu)
İlan edilecektir.
Haberler

Bursa, Tarihine Sahip Çıkıyor

BURSA
Bursa Büyükşehir
Belediyesi, tarihi
çarşı ve hanlar
bölgesinin ayağa B ursa Büyükşehir Belediyesi, tari-
hi çarşı ve hanlar bölgesinin orta-
ya çıkarılması amacıyla dünyaca ünlü
kaldırılması mimar Massimiliano Fuksas’la anlaştı.
için dünyaca Ünlü mimar Fuksas, bölgeyi daha ya-
ünlü mimar kından tanımak için geçtiğimiz günler-
Massimiliano de Bursa’ya geldi. Büyükşehir Belediye
Fuksas’la işbirliği Başkanı Recep Altepe ile bir araya gelen
ünlü mimar, bölgede yapılacak çalışma-
yapma kararı aldı.
lar hakkında bilgi verdi.

Bir tarih şehrİ: Bursa


Gökdere Kültür Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısında ko-
nuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, bir tarih
başkenti olan Bursa’nın bu özelliğini korumak için büyük çaba sarfet-
tiklerini söyledi. Altepe, “Çarşı ve hanlar bölgesi en çok ziyaret edi-
len, şehrin nabzının attığı bir yer. 25 yılı aşkın süre önce Yıldız Tek- Önce bölgenin güzel bir analizi-
nik Üniversitesi tarafından plan çalışmaları yapılmış, onun haricinde ni yapacağız, ne yapmamız ge-
bu güne kadar kapsamlı bir çalışma olmamış. Hanlar Bölgesi’nde rektiğini anlamaya çalışmalıyız.
bugüne kadar 40’ın üzerinde proje gerçekleştirdik. Şimdi bu bölgeyi Tarihi binalar ve sokakların ya-
tekrar revize ediyoruz” dedi. Aylar sürecek bir çalışmanın startını pısı çok önemli. Bu topografya-
verdiklerini kaydeden Altepe, çalışmaların Atatürk Caddesi ile Haşim yı yeniden organize etmek ge-
İşcan Caddesi arasında kalan bölgeyi kapsadığını söyledi. rekir. Öncelikle bölgedeki araç
yoğunlu azaltılmalı, ulaşımda
Proje, 2 ay içerisinde şekillenecek tramvay, metro gibi çözümler
Bugüne kadar pek çok önemli projeye imza atan ünlü mimar olmalı. En önemli şeylerden biri
Fuksas sözlerine tarihi bölgeden çok etkilendiğini belirterek baş- de toplu taşımanın yaygınlaştı-
ladı. Fuksas, konuşmasında bölgenin üç önemli önceliğinden bah- rılması.” Fuksas, projenin iki ay
setti. “Bölgede üç önemli önceliğimiz var. Birincisi bölgede yaşa- içerisinde önemli ölçüde şekille-
yan insanlar, ikincisi kültür ve üçüncüsü ticaret. Hayata geçireceği- neceğini söyleyerek konuşması-
miz proje bu üçünün bileşimi olmalı ve bölge 24 saat canlı olmalı. na son verdi.

Birlik 2010/3 5
Haberler

İBB, “Sigarayı Bırakma


İSTANBUL

İstanbul Büyük-
şehir Belediyesi,
sigarayı bırakmak
Merkezleri” Kurdu
isteyen vatandaş-
lar için 17 ayrı
merkezde hizmet
İ stanbul Büyükşehir Belediyesi, 17
noktada “Sigarayı Bırakma Merkez-
leri” kurdu. Merkezler İstanbul Bü-
vermeye başladı. yükşehir Belediye Başkanı Kadir Top-
Büyükşehir Be- baş tarafından tanıtıldı. Güngören’deki
lediye Başkanı Tozkoparan Tıp Merkezi’nde düzenle-
Kadir Topbaş, nen tanıtım töreninde konuşan Baş-
kan Topbaş, dünya nüfusunun %
hedeflerinin siga-
75’inin şehirlerde yaşaması nedeniyle 14 kadın ve aile sağlık merkezimiz-
rasız bir İstanbul şehir hastalıklarının çok yaygın olarak
yaratmak olduğu- de sigara bırakma merkezleri oluş-
görüldüğünü söyledi. turduk. Vatandaşlarımızdan ‘sigara-
nu söyledi. yı bırakmak istiyorum, ama bir türlü
Hedef sigarasız bir
bırakamıyorum’ diyenler, 153 no’lu
İstanbul
telefonla bize ulaşsın. Randevusunu
Topbaş, “Şehirlerde insanlar stres altında yaşıyorlar. Bir takım alsın ve ücretsiz bir tedaviyle sağlığı-
çevre etkileriyle de bazı yanlış adımlar atabiliyorlar. Kötü alışkan- na kavuşsun.”
lıklar edinebiliyorlar. Kötü yaşam şartları ve kötü beslenme şart- Merkezlerin tanıtım törenine ayrı-
ları, sağlığı olumsuz yönde etkiliyor. Biz yerel yöneticiler olarak ca, Güngören Belediye Başkanı Şakir
şehirlerimizde yaşayan insanların sağlıklı yaşamlarını devam et- Yücel Karaman, Yedikule Göğüs Has-
tirmeleri için sağlıklı ortamlar oluşturmak zorundayız” dedi. Pa- talıkları Hastanesi Başhekimi Doç.
sif içicilerin de sigaradan oldukça fazla etkilendiğini ve bunun en Dr. Sedat Altın, İstanbul Büyükşehir
önemli sonuçlarından birinin kanser olduğunu ifade eden Kadir Belediyesi Sağlık ve Sosyal Hizmetler
Topbaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “İstanbul Büyükşehir Beledi- Daire Başkanı Muzaffer Saraç ile çok
yesi olarak biz de bu yönde bir adım atıp 3 tıp merkezimiz ile sayıda vatandaş katıldı.

Yılın İlk Sünnet Şöleni


BAKIRKÖY

Yılın ilk sünnet şö-


leni Bakırköy Be-
lediyesi tarafından
Bakırköy Belediyesi’nden
gerçekleştirildi.
Bakırköy Belediye- B akırköy Belediyesi, organi-
zasyonuyla Atatürk Spor ve
Yaşam Köyü’nde toplu sünnet tö-
diye Başkanı Ateş Ünal Erzen sünnet ço-
cuklarına çeşitli hediyeler dağıttı.
si, Atatürk Spor ve
reni gerçekleştirdi. Bakırköy’deki
Yaşam Köyü’nde
5 özel hastanede 20 günlük bir
düzenlenen sünnet zaman dilimi içerisinde hijyenik
şöleninde, 200 ve sağlıklı bir ortamda sünnetleri
çocuğun yapılan 200 çocuk, yılın ilk sün-
unutamayacakları net törenine katılmanın heyeca-
bir gün yaşattı. nını yaşadı.
Şölende, çocukların eğlenme-
leri için her türlü aktivite düşü-
nüldü. Tahta bacaklar, jonklörler, akrobatlar, Ronald Show,
sihirbazlar, palyaçolar ve müzik gösterileri ile çocuklar unu-
tamayacakları bir gün yaşadı. Şenliğe katılan Bakırköy Bele-

6 Birlik 2010/3
“Merkezefendi Geleneksel Tıp

ZEYTİNBURNU
İstanbul’un
mesir macunu
Festivali” Gerçekleşti şenliği
olarak da bilinen
Z eytinburnu Belediyesi’nin her
yıl geleneksel olarak düzen-
lediği “Merkezefendi Geleneksel
“Merkezefendi
Geleneksel Tıp
Tıp Festivali” bu yıl 11. kez şenlik Festivali’nin”
havasında gerçekleşti. Zeytinbur- 11.’si
nu Belediye Başkanı Murat Aydın, Zeytinburnu’nda
açılış gecesinde yaptığı konuş- gerçekleşti.
mada “Zeytinburnu’nu gelenek-
sel tıbbın merkezi yapma yolunda
önemli yol kat ettik” dedi.
artık Zeytinburnu’nda da verildiğini söyleyen Başkan Aydın, protokol
Mesir macunu dağıtıldı
üyeleri ile birlikte vatandaşlara mesir macunu dağıttı. Festivalde ay-
Manisa’da dağıtılan mesir rıca, Türkiye’de bir ilk olan Merkezefendi Tıbbi Bitkiler Bahçesi’nde
macununun son 11 yıldan beri söyleşiler, paneller, atölye çalışmaları ve konserler düzenlendi.

Kadıköy Begonya Açtı

KADIKÖY
Kadıköy
Belediyesi’nin
K adıköy Belediyesi tarafından
ilk kez 10 yıl önce yapılan,
“Saksısı Sizden, Çiçeği Bizden”
geleneksel
hale getirdiği
kampanyası bu yıl da birbirinden çiçek dağıtım
renkli görüntülere ev sahipliği kampanyasında,
yaptı. Kampanyanın ilk dağıtımı bu yıl yirmibin
Kriton Curi Parkı’nda yapıldı. Ka- adet begonya
dıköy Belediye Başkanı Selami Öz- dağıtıldı.
türk kendi elleri ile Kadıköylülere
Belelediye
begonya dağıttı.
Başkanı
“Kadıköylüler, Selami Öztürk
doğaya aşık” Öztürk sözlerine şöyle devam etti: “Daha
Kadıköylülerin
yeşil Kadıköy için hep birlikte çaba gös-
Kadıköylülerden, aldıkları çi- tereceğiz. Kadıköylüler bu konuda zaten yeşile ve doğaya
çekleri bahçeleri ve balkonları- çok duyarlı. Kampanya süresince 20 bin aşık olduklarını
na dikmelerini isteyen Başkan adet çiçek dağıtıp, bütün yol kenarlarına, söyledi.
Öztürk, Kadıköylülerin yeşile ve park ve bahçelerimize dikeceğiz. Kadıköy
doğaya aşık olduklarını söyledi. çiçekle ve yeşil ile daha güzel.”

Birlik 2010/3 7
Haberler

KO-MEK, 24. Yerel Sergisini Açtı


KOCAELİ

Kocaeli
Büyükşehir
Belediyesi
Meslek ve Sanat K O-MEK, 24. Yerel Sergisi’ni Kandıra’da
açtı. Açılışa Kocaeli Büyükşehir Belediye
Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ve Kandıra
Eğitimi Kursları Belediye Başkanı Cengiz Kan başta olmak
(KO-MEK) 24. üzere, Kandıra Kaymakamı Hamza Erkal,
Yerel Sergisi’ni Kandıra İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa
Kandıra’ da açtı. Yağız, Kandıra Halk Eğitim Müdürü Ekrem
Açılışa Kocaeli Öztepe ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Büyükşehir
KO-MEK sayesinde hastalığını
Belediye
yendi
Başkanı İbrahim
Karaosmanoğlu Kandıra Belediye Başkanı Cengiz Kan,
ve Kandıra KO-MEK kurslarının insanların kişisel geli-
şimlerinde büyük önem taşıdığını söyledi.
Belediye Başkanı
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbra-
Cengiz Kan’ın him Karaosmanoğlu ise, konuşmasına öğ-
yanı sıra çok renmenin ve eğitimin yaşı olmadığını söyle-
sayıda sanatsever yerek başladı. Karaosmanoğlu, açılışta kur-
katıldı. siyerler adına konuşan 72 yaşındaki kursi-
yer Necla Şengün’ün hayatını örnek verdi.
Necla Şengün, 72 yaşında KO-MEK kursları
sayesinde bilgisayar kullanmayı ve İngilizce
konuşmayı öğrendi. Şengün ayrıca kurslara gelmeye başladıktan son-
ra Alzheimer hastalığını yendiğini söylüyor.
Sergi açılışının ardından kursiyerler tarafından protokol üyelerine
Türk Kahvesi ikram edildi.
KARTAL

Kartal’da “Kadının Adı Var” Kartal Belediye-


si “Kadın Ürün-
K artal Belediyesi ve Kadın Emeğini Değer-
lendirme Vakfı (KEDV) işbirliği ile Kartal’da
“Kadın Ürünleri Pazarı” pazarı açıldı. Her hafta
leri Pazarı”nı
hayata geçirdi.
Perşembe ve Cumartesi günleri Kartal Ekolojik Her Perşembe
Pazar alanında el emeği, göz nuru ürünlerini ser- ve Cumartesi
gileyen kadınlar ev ekonomilerine katkıda bulu- günleri pazar
nuyorlar.
alanında faa-
Pazarda sanatsal faaliyetler liyet gösteren
Kartal Belediyesi’nden yapılan açıklamaya kadınlar, ev
göre pazarda yaklaşık iki yüz stand kadınların ekonomilerine
hizmetinde. Ayrıca pazarda Konservatuar öğren- katkıda bulunu-
cileri ve genç sanatçılar tarafından düzenlenen yor.
konserler, çocuklara yönelik sanatsal faaliyetler
ve Moda-Tasarım söyleşileri de yapılıyor.

8 Birlik 2010/3
Şile’de Öğrenciler Hayallerindeki

ŞİLE
Şile’de öğrenci-
Dünyayı Anlattılar ler, dünyaya karşı
daha duyarlı birey-
ler yetişmesini teş-
Ş ile 75. Yıl İlköğretim Okulu, geçti-
ğimiz günlerde “Hayalimdeki Dün-
ya” konulu hikaye yarışması düzenle-
vik etmek amacıyla
düzenlenen ‘Ha-
di. Yarışmada dereceye giren öğrenci-
yalimdeki Dünya’
lere ödüllerini Şile Belediye Başkanı konulu hikaye yaz-
Can Tabakoğlu verdi. 75.Yıl İlköğre- ma yarışmasında
tim Okulu kapalı spor salonunda dü- hayallerini kaleme
zenlenen törende yaptığı konuşmada aldılar. Yarışmaya
Başkan Tabakoğlu; hikaye yarışması İstanbul genelin-
ile amaçlarının daha duyarlı insanlar lam 113 öğrenci eseriyle katılırken, ya- deki İlköğretim
yetiştirmek olduğunu söyledi. Başkan pılan değerlendirme sonuçlarına göre; okullarından 113
Can, yarışmaya katılan öğrencileri tek Hacı Numan İlköğretim Okulu öğrenci-
tek kutladı. Yarışmaya İstanbul gene-
öğrenci katıldı.
si Bayram Burak Yaman birinciliği ka-
lindeki İlköğretim okullarından top- zanan isim oldu.

Beyoğlu Belediyesi, DUYARLI

BEYOĞLU
Beyoğlu
ÖĞRENCİLERE Bilgisayar Dağıttı Belediyesi,
geçtiğimiz
aylarda “Her

B eyoğlu Belediyesi’nin “Her atık Beyoğlu Belediyesi’nin çevre bilin- atık çöp değildir,
çöp değildir, yarınlar çöpe git- cini geliştirmek amacıyla düzenlediği yarınlar çöpe
mesin” sloganıyla başlattığı kam- ödüllü atık pil toplama kampanyasında
Orbay İlköğretim Okulu’nda 5 bin 160
gitmesin” temalı
panya devam ediyor. Belediye, kam-
panya kapsamında Beyoğlu Orbay adet atık pil toplandı. Bilgisayar alma- bir kampanya
İlköğretim Okulu’nda okuyan çev- ya hak kazanan öğrenciler ise yarış- başlattı. Beyoğlu
reye duyarlı öğrencileri bilgisayarla ma sonunda kura çekimiyle belirlendi. Belediye Başkanı
ödüllendirdi. Ödül törenine Beyoğlu Başkan, öğrencilerin ödüllerini kendi Ahmet Misbah
Belediye Başkanı Ahmet Misbah De- elleri ile verdi. Demircan,
mircan, Beyoğlu Kaymakamı Hasan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet
Misbah Demircan, ödül töreninde
kampanya
Şenses, İlçe Milli Eğitim Müdürü
Osman Balcı, öğretmenler, veliler ve yaptığı konuşmada gelişen teknolo- kapsamında
çok sayıda öğrenci katıldı. ji ile birlikte atıkların hem çeşit hem çevreye duyarlı
de miktar olarak arttığını söyledi. öğrencilere
Demircan, konuşmasına şöyle devam bilgisayar dağıttı.
etti: “40 bin öğrencimizin okuduğu
Beyoğlu’nda daha sağlıklı bir çevrede
yaşayabilmek için ‘Her Atık Çöp Değil-
dir Yarınlar Çöpe Gitmesin’ başlığıyla bir kampanya başlattık. Bu
çerçevede okullarımızda bir dizi seminer düzenliyoruz. Seminere
katılan öğrenci ve velilere çevre bilinci, çöplerin kaynağında ay-
rıştırılarak toplanması, geri dönüşüme kazandırılması gibi konu-
larda bilgi veriliyor. Çocuklarımıza ve gençlerimize çevre bilincini
aşılamak için çalışıyoruz.”

Birlik 2010/3 9
Haberler

Bilecik BELEDİYESİ OSMAN GAZİ’Yİ ANDI


BİLECİK

Bilecikliler
Derneği’nin dü-
zenlediği “22. Os-
man Gazi’yi Anma
Şenlikleri”ne
B ilecikliler Derneği’nin düzen-
lediği “22. Osman Gazi’yi
Anma Şenlikleri” İstanbul Kurtköy
katılan Bilecik Akfırat beldesi mesire alanında
Belediye Başkanı gerçekleştirildi. İstanbul’da ki Bi-
Selim Yağcı, “Oba leciklileri bululturan şenlik kapsa-
mında çeşitli gösteriler yapıldı.
Başkanı” seçildi.”
3 yıldır üst üste Oba Beyi se-
çilen Bilecik Belediye Başkanı Se-
lim Yağcı konuşmasında; Bilecik
ve Bilecikli olmanın önemine değindi. Yağcı, “Bilecik’imizin
isminin geçtiği her yerde, hemşerilerimizin olduğu her nok-
tada bizler üzerimize düşen vazifeye hazırız” diyerek konuş-
masına son verdi.
NİLÜFER

Nilüfer Belediyesi, Naylon Nilüfer Beledi-


yesi, naylon po-
Poşet Kullanımını Kaldırıyor şet kullanımını
kaldırarak, yeri-
Nilüfer Belediyesi ile
proje ortağı olan Nilüfer ne bez torba, file
Kent Konseyi, BESOB, ya da kese ka-
Bursa Eczacılar Oda- ğıdı kullanımını
sı ve Nilüfer’de bulunan yaygınlaştırma-
market-süpermarketler yı hedefleyen bir
arasında kampanya doğ-
kampanya baş-
rultusunda geçtiğimiz
günlerde işbirliği proto- lattı.
kolü imzalandı. Nilüfer
Belediye Başkanı Mustafa
Bozbey, konu ile ilgili “Bu
projeye herkes destek ol-

N ilüfer Belediyesi, meclis top-


lantısında önemli bir karara
imza attı. Buna göre, Nilüfer’de
malı. Ülkemizde çok az belediye bu projeyi
hayata geçirmiş. Bursa’da insana yönelik
projelerin ilk uygulayıcısı olan Nilüfer Bele-
naylon poşet kullanımı ortadan diyesi bu konuda da öncülük yapmaktadır.
kalkacak. Belediye yetkililerinden Diğer belediyeler de bu projeye sahip çıka-
edinilen bilgiye göre, tüm alışve- caktır. Dünyada her yıl 4-5 trilyon naylon
rişlerde ilk etapta naylon torba- torba üretiliyor ve her dakika bir milyon
larla geri dönüşümlü ürünler bir- naylon torba çöpe atılıyor. Ancak bunların
likte kullanılacak, 31 Aralık 2010 yok olması yüzlerce yıl sürüyor ve doğaya
tarihinden itibaren ise kullanımı büyük zarar veriyor. O nedenle Nilüfer’de bütün vatandaşlarımızın bu
tamamen yasaklanacak. ‘Torbanı kampanyaya destek vermesini istiyoruz” açıklamasında bulundu. Es-
değiştir, geleceğini değiştir’ slo- naf adına işbirliği protokolüne imza atan Bursa Esnaf ve Sanatkarlar
ganıyla hayata geçirilen projeye Odası Birliği (BESOB) Başkanı Arif Tak ise, her türlü yeniliğe hazır
Nilüferliler de destek verdi. olduklarını söyledi.

10 Birlik 2010/3
Sakarya’ya Çevre Ödülü

SAKARYA
Sakarya Büyük-
şehir Belediyesi

I NEPO Çevre Derneği öncülü-


ğünde, Çevre ve Orman Ba-
kanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı
Çevre Koruma
ve Kontrol Dai-
resi Başkanlığı,
ve Fatih Koleji tarafından 18. çevreyi korumaya
Uluslararası Çevre Proje Olimpi-
yatı (INEPO) düzenlendi. Olim-
yönelik çalışma-
piyatta 2010 Çevre Ödülleri; larından dolayı
“Çevre Basın Ödülleri” ve “Çev- Çevre Proje
reci Kişi ve Kuruluş Ödülleri” Olimpiyatı’nda
olmak üzere iki kategoride ve- me Şube Müdürlüğü “Çevre Denetim- ödül aldı.
rildi. Olimpiyat, “Gençler proje leri, Çevre Eğitimleri ve Atık Yönetimi”
üretecek, dünya güzelleşecek” başlıklarıyla 3 ayrı çalışmayla başvuru
sloganıyla gerçekleşti. yapmıştı. “Çevreci Kişi ve Kuruluş Ödülleri” kategorisinde Sakarya
Sakarya Büyükşehir Beledi- Büyükşehir Belediyesi Çevre Basın Ödülleri kategorisinde beş yıl-
yesi Çevre Koruma ve Geliştir- dır düzenlemiş olduğu “Çevre Eğitimleri” ile ödüle layık görüldü.

Tekirdağ Vali- Tekirdağ,

TEKİRDAĞ
liği İl Mahal-
li İdareler Mü- ‘Arıtma’ İçin Kolları Sıvadı
dürlüğü, geçti-
ğimiz haftalar-
da “Belediye T ekirdağ Valiliği İl
Mahalli İdareler
Müdürlüğü’nün geçti-
Projelerinin ön-
ğimiz günlerde İl Genel
celiklendirilme- Meclis Salonu’nda ger-
si” konulu bir çekleştirdiği “Belediye
toplantı gerçek- Projelerinin Öncelik-
leştirdi. Toplan- lendirilmesi” konulu
tıya katılan Te- toplantıya çok sayıda
kirdağ Belediye önemli sima katıldı.
Başkanı Op. Dr. Toplantıda konuşma
Adem Dalgıç, yapan Tekirdağ Bele-
diye Başkanı Op. Dr.
şehrin tamamı- Adem Dalgıç, biyolojik
na hizmet ede- arıtma, içme suyu ve altyapı konusun- Başkan Dalgıç’ın ardından söz
cek bir arıtma da yoğun çalışma içerisinde olduklarını alan Vali Yardımcısı Mustafa Kars-
için çalıştıkları- söyledi. Dalgıç, “Biyolojik arıtma konu- lıoğlu ise belediyeler tarafından
nı söyledi. sunda birkaç değişik yer bulduk. Proje- gönderilecek içme suyu veya kana-
lerimiz hazır. Şehrin tamamına hizmet lizasyon projelerinin finansmanı ko-
edecek bir arıtma için çalışıyoruz. İçme nusunda bakanlıkça bir kaynak ak-
suyu ve altyapı konusunda da çalışma- tarımının söz konusu olduğunu, bu
larımız devam ediyor. Uzun yıllardan beri değişmeyen asbest su bo- nedenle belediyelerin en kısa süre
rularını değiştirmeye devam ediyoruz. Bakanlık tarafından organize içerisinde projelerini Valiliğe teslim
edilen bu konuda da projelerimiz hazır” dedi. etmeleri gerektiğini söyledi.

Birlik 2010/3 11
Haberler

Yalova Belediyesi’nden
YALOVA

Yalova Beledi-
İlk Yardım Seminerleri yesi tarafından
verilen “Ev
Kazalarında
Yalova Belediyesi’nin her
Alınması Gere-
mahallede düzenlediği “Ev Ka-
zalarında Alınması Gereken İlk
ken İlk Yardım
Yardım” seminelerinin sonuncu- Tedbirleri”
su Gaziosmanpaşa mahallesinde temalı seminer-
gerçekleştirildi. lerin sonuncusu
geçtiğimiz gün-
En çok karşılaşılan
lerde gerçekleş-
kazaları anlattı tirildi.
kazaların ve yaralanmaların başında; sıcak
Son seminer, Yalova Beledi- suyla haşlanma, elektirik çarpmaları ve
yesi Sağlık İşleri Birimi Sorumlu- kesikler gelmektedir. Aynı zamanda evde
su Dr. Metin Beyazıt tarafından fark etmediğimiz terk edilmiş materyallerin çocukların kaza yapma-
verildi. Beyazıt burada yaptığı larına yol açmalarını önlemek için bu materyallerin saklanması ve eti-
konuşmada “Yapılan araştırma- ketlenmesi gerekmektedir” dedi. Beyazıt, seminerde yaz aylarında
larda evlerde en çok karşılaşılan görülen yanıklar ve tedavi yöntemlerini de anlattı.

Öğrenciler Başkanı Ziyaret Etti


EYÜP

“16. Türk
Dünyası Ço-
cuk Şöleni”ne
katılmak için T ürk Dünyası Araştırmaları Vakfı
(TDAV), Türk dünyasındaki çocuk-
ların birbiri ile tanışması, kaynaşma-
Kavuncu ile uzun süre sohbet etti.
Başkan Kavuncu, milli kıyafetleri ile
özel gösteri yapan miniklere hedi-
Kırgızistan’dan
sı ve ileriye yönelik dostlukların kurul- ye dağıttı ve onlarla hatıra fotoğrafı
gelen çocuklar, ması amacıyla her yıl geleneksel ola- çektirdi.
Eyüp Belediye rak “Türk Dünyası Çocuk Şöleni” dü-
Başkanı İsmail zenliyor. Bu yıl 16. kez düzenlenen
Kavuncu’yu şölene katılmak için Kırgızistan’dan
makamında gelen minikler Eyüp Belediye Başka-
ziyaret etti. nı İsmail Kavuncu ile bir araya geldi.
Eyüp’ün tarihi ve turistik yerlerini
gezen Kırgızistanlı çocuklar, Başkan

12 Birlik 2010/3
Yerel yönetimlerde yeni bir soluk

GÜNCEL
Yerel Yönetim,
Siyaset ve Kültür
Dergisi Senato
T ürk dergiciliğine
ve belediyecilik
anlayışına yeni bir
Senato’nun ilk sayısı yerel
yönetimlerde olumlu bir tep-
kiyle karşılandı. Genel Yayın
yayın hayatına
başladı. İlk sayısı
soluk getiren Yerel Yönetmeni Ercan Pala; “Se- beğeni toplayan
Yönetim, Siyaset ve nato, kentlerin mülki amir- Senato’nun
Kültür Dergisi Senato lerinin, belediye başkanla- 2. sayısı 15
yayın hayatına başladı. rının ve ülke yönetiminde Temmuz’da
İlk sayısı geçtiğimiz ay aktif rolü olan siyasilerin okuyucularıyla
yayınlanan Senato’nun masasında başköşeyi kap- buluştu.
2. sayısı 15 Temmuz’da tı. 2. sayımızda da yerel yö-
okuyucularıyla buluştu. netimlerimizle ilgili her konu işlene-
İzmir merkezli Dahpne Yayın- cek, yöneticiler icraatlarıyla tanıtılacak,
cılık çatısı altında, tecrübeli doğru yapan alkışlanıp, yanlış yapan yapıcı eleştirilerle uyarılacak.
bir kadro tarafından hazırla- Ayrıca dalında uzmanlaşmış kalemlerde belediyelere yazılarıyla yol
nan, yerel yönetimler dergisi gösterecek” dedi.

Esenler Belediyesi

ESENLER
Esenler
Belediyesi;
“Mutlu Aile, “Evlilik Okulu” Açtı
Huzurlu
Toplum” sloganı
ile “Evlilik E senler Belediyesi, evli-
lik hazırlığı yapan çift-
lere evliliğin önemini, eş-
giler verdi. Maraşlı ayrıca
gerçekleştirdiği sunumda
kadın ve erkeğin yaradılış
Okulu” projesini olarak birbirlerine zıt var-
lerin birbirlerine karşı olan
başlattı. Proje sorumluluklarını, mutlu bir lıklar olduğunu ve bu zıt iki
dahilinde verilen ailenin kurulması için ge- varlığın biraraya gelip aile
eğitimlerin rekli olan davranış biçim- kurarken birbirlerini tanı-
ilk konuğu lerini, evlilikte karşılaşıla- malarının çok önemli oldu-
Davranış bilecek sorunları ve çözüm ğunu sözlerine ekledi. Ma-
Bilimleri önerilerini anlatan “Evlilik raşlı, “Karşınızdaki insa-
uzmanı ve yazar Okulu” projesini hayata ge- nın eksik yönlerini iyice ta-
çirdi. nıyıp evliliğe öyle karar ve-
Sema Maraşlı rin” dedi.
Hafta sonları uzman
oldu. psikologlar, sosyologlar ve Esenler Belediye Baş-
davranış bilimleri uzmanla- kanı M. Tevfik Göksu ise
rı tarafından seminer şek- konu ile ilgili yaptığı açık-
linde verilecek olan eğitimlerin ilki, geçtiğimiz günlerde lamada toplumun temel
Esenler Belediyesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. İlk semi- yapısını oluşturan ailenin milletlerin
ner, Davranış Bilimleri uzmanı ve aynı zamanda bir yazar olan Sema kalkınmasında en önemli faktörler-
Maraşlı tarafından verildi. Evliliğe adım atacak çiftlerle bir araya ge- den biri olduğunu söyledi. Göksu, be-
len Maraşlı, evliliğe dair pek çok sorunun cevabını verdi. lediye tarafından verilecek eğitimler
Maraşlı, çiftlere mutlu bir yuva kurmak için yapmaları gere- ile evlenecek çiftlerin daha bilinçli ve
kenleri, diyaloglarının nasıl olması gerektiğini, evlilikte karşılaşa- daha mutlu bir yuva kurmalarına yar-
bilecekleri sorunları çözmekte kendilerine yardımcı olabilecek bil- dımcı olacaklarını ifade etti.

Birlik 2010/3 13
Şehir ve Başkan

Adapazarı Belediye Başkanı Süleyman Dişli:

“Katılımcı Yönetim
Anlayışı Benimsenmeli”
Adapazarı Belediye Başkanı Süleyman Dişli, belediyelerin katılımcı yönetim anlayışı benimse-
meleri gerektiğini söylüyor. Aynı zamanda MBB Kültür Sanat Komisyonu Başkanı da olan Dişli,
katılımcı yönetim anlayışı çerçevesinde şekillenen ve Türkiye’deki diğer belediyelere örnek olan
projelerini anlattı.

S
akarya’nın merkez ilçesi olan Adapazarı, hem İstanbul’a Dişli, belediyelerin temel felsefesi-
hem de Ankara’ya yakınlığı ve sahip olduğu doğal güzel- nin katılımcı yönetim anlayışı benim-
likleri ile dikkat çekiyor. 17 Ağustos 1999 depremi, en semek olduğunu “Yapılan ve yapma-
çok Adapazarı’nda yıkıma neden oldu. Adapazarı Belediyesi, yı planladığımız projelere baktığımız
Sakarya Büyükşehir Belediyesi ile şehri yeni baştan inşa etti. zaman asıl önemli olanın vatandaşın
Adapazarı Belediyesi tarafından yapılan projeleri Belediye Baş- derdini, sıkıntısını anlamak ve bu doğ-
kanı Süleyman Dişli’den dinledik. rultuda çalışma yapmak olduğunu gö-

14 Birlik 2010/3
rüyoruz. Bugün belediyeler zaten kaldırım çalışması yapıyor. Asıl
önemli olan katılımcı yönetim anlayışının benimsenmesidir. Bele-
diyelerin temel felsefesi bu olmalıdır” sözleri ile anlatıyor.
Başkanım, ilk olarak Adapazarı’nı genel hatları ile bize
anlatabilir misiniz?
Adapazarı Belediyesi, 2002 yılında Büyükşehir Belediyesi’nin Adapazarı Belediye
kurulmasından sonra ortaya çıkan bir belediyedir. Aslına bakarsa-
nız, Adapazarı’nın Büyükşehir’den önce de bir tarihi vardır. Ada-
Başkanı Süleyman Dişli
pazarı Belediyesi’nin kuruluşu 1800’lü yıllara dayanmaktadır. Kimdir?
1954 senesinde Sakarya il olduğu zaman, Adapazarı İzmit’e bağ-
lı ilçelikten vilayet durumuna gelmiştir. Nüfusu 243 bin civarların-
1962’de Sakarya’nın Kamışlı
dadır. Ülkenin 81 vilayetinden buraya göç etmiş insanlar vardır. Köyü’nde doğup, ilköğrenimini Ari-
Adapazarı pek çok medeniyeti bünyesinde barındıran bir kenttir. fiye Neviye İlkokulu’nda tamamla-
Hem Balkanlar’dan hem de Gürcistan’dan buralara göç olduğu yan Süleyman Dişli, orta ve lise eği-
söylenebilir. Şehir olarak, Adapazarı Sakarya’nın ana merkezidir. timini Adapazarı’nda tamamladık-
Sakarya denildiği zaman Adapazarı akla gelir. Adapazarı sanayide, tan sonra Anadolu Üniversitesi İkti-
tarımda, hayvancılıkta, hem endüstriyel hem de üniversite ile ilgi- sat Fakültesi’ nden mezun oldu. Evli
li çalışmalarda öne çıkmış bir şehirdir. ve beş çocuk babası olan Süley-
Adapazarı’nda hangi sektörler ön plana çıkıyor? man Dişli, kısa bir süre serbest tica-
ret ile uğraştı. 1996 yılında Adapa-
Adapazarı, biraz önce bahsettiğimiz alanların yanında otomotiv
zarı Belediyesi’nde İdari İşler Baş-
sektöründe de ön plana çıkmaktadır. Tek tek adlandırmak gere-
kan Yardımcısı oldu. Belediye Tef-
kirse, Adapazarı, otomotiv sektörü, gıda sektörü, inşaat sektörü,
bütün makine techizatla ilgili olan sektörler ve artı şehirlerdeki tiş Kurulu’nda müfettişlik yaptıktan
hizmetlerin sürdürülmesinde gerekli olan ağır makinelerin yapımı- sonra, Büyükşehir Belediyesi’nde
na kadar her türlü techizatın yapılmış olduğu bir yerdir. Bunların Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire
yanında aksesuar, klima ile ilgili aklınıza hangi kalem gelebile- Başkanlığı görevinde hizmet verdi.
cekse ya da gıda sektörü ile ilgili üretici firmalar ve o ürünleri 2004 Mahalli İdari Seçimleri’ne ka-
hazırlayıp, paketleyip sunan firmaların hepsi Adapazarı’nda yer dar bu görevine devam etti. İngiliz-
almaktadır. ce de bilen Dişli, 28 Mart 2004 ta-
“İşsizliğin olmadığı bir Adapazarı hayal rihinde Adapazarı Merkez Belediye
Başkanı seçildi.
ediyorum”

Adapazarı’nın hem İstanbul’a hem de Ankara’ya yakın Adapazarı’nın gelişmesi doğrul-


olması sebebi ile turizmde de ön plana çıktığını söyleyebilir tusunda belediyenin yapmış oldu-
miyiz? ğu çalışmalar nelerdir?

Turizm sektöründe öne çıkması gereken bir şehir olmasına Belediye olarak Adapazarı turizmi-
rağmen Adapazarı bu avantajı şimdiye kadar iyi kullanamadı. Tu- nin gelişmesi için Adapa-zarı’nın sahip
rizm alanında bu şehirde gerekli olan tanıtımlar yeteri kadar ola- olduğu değerleri elimizden geldiğin-
madı. İstanbul’un hemen yakınında olmak bazen avantanj bazen ce tanıtmaya çalışıyoruz. Bugün bir
de dezavantaj yaratabiliyor. İstanbul, tarihi çok eskilere dayanan, şehrin gelişmesi için en çok yapma-
mazisi çok derin olan bir kent. İnsanlar gezmek için İstanbul’a nız gereken tanıtımdır. Adapazarı’na
geldiği zaman kendilerini kaybediyorlar. Tabi ki, sonrasında Ada- genel hatları ile baktığınız zaman,
pazarı unutuluyor. Ama Adapazarı’nın en güzel olan tarafı gölleri, Adapazarı’nı güzel göstermek için bir
akarsuları, dağları, ormanları, yaylaları, denizi ile birlikte hem ge- çalışma yapmanıza gerek olmadığını
zilebilecek, gezilirken de istirahat edilebilecek bir şehir olmasıdır. fark edersiniz. Çünkü zaten biz bü-
Adapazarı, zemini, pozisyonu ve konumu itibari ile turizm sek- tün bu güzelliklere sahibiz. Adapazarı
törünün gelişmesi için çok müsait bir şehirdir. Hem İstanbul’a yaylaları, dağları, ovaları, nehirleri ile
hem de Ankara’ya yakın olması şehrin turizmine çok büyük katkı ünlüdür. Örneğin bu güzelliklerden
sağlamıştır. Ayrıca, Sabiha Gökçen Havalimanı’nın Adapazarı’na biri Poyrazdar Gölü’dür. Poyrazdar
bir saat olması da Adapazarı’na çok büyük artılar getirmiştir. Gölü’nü gördüğünüz zaman hayran

Birlik 2010/3 15
Çok Çalışarak Başarılı
Şehir ve Başkan Olabiliriz
Başkanım, güne kaç gibi baş-
lıyorsunuz?
Atalarımız “Erken kalkan, erken
yol” alır demiş. Güneş kendini gös-
terir göstermez kalkıyorum. Çok
çalışmak lazım. Gençlere her zaman
bunu öğütlüyorum. Çünkü ancak
çok çalışarak başarılı olabiliriz.

Peki, bu kadar yoğun tempo-


nun içerisinde dinlenmek istedi-
ğiniz zaman ne yaparsınız?
Haftasonları motorla dağlara
çıkıyorum. Ayrıca, yüzmeyi çok se-
viyorum. Yüzmek de dinlendiriyor
beni.

Kitaplarla aranız nasıl? En


son okuduğunuz kitap hangisi?
Eskiden daha çok kitap okuyabi-
liyordum, şimdi çok fazla zamanım
olmuyor. Şu anda Adam Fawer’dan
Olasılıksız kitabını okuyorum.

Başkanım, ya tiyatro?
Tiyatro izlemekten çok büyük
zevk alan bir insanım. Ama şu anda
belediye başkanlığı dönemimde iyi
bir şeyler yapalım gayreti içerisin-
de olduğum için, kendi özel haya-
tımla ilgili sevdiğim şeyleri çok
fazla yapamıyorum.

olmanız işten bile değildir. Tabi ki be- şuyorlar. Zaman artık internet zamanı. Tabi ki ezberci mantıkla
lediye olarak bu doğal güzelliklerimizi değil, daha çok uygulamaya yönelik dersler verilmesi gerekiyor.
korumaya çalışıyoruz. Özellikle şu anda Aynı zamanda belediyemiz bünyesi içerisinde Adapazarılıların
Sakarya nehrinin etrafının düzenlenme- meslek edinmeleri ve hayata daha kolay atılabilmeleri için düzen-
si ile ilgili çalışmalar yapıyoruz. lediğimiz meslek kursları var.

Belediyenin eğitimle ilgili yap- Yapılan bu çalışmalardan birkaç örnek verir misiniz?
mış olduğu çalışmalar nelerdir?
Örneğin Mali Müşavirler Odası ile birlikte bir çalışmaya imza
Belediye olarak öğrencilerin çalış- attık. Liseden mezun olmuş muhasebe noktasında ön muhase-
ması, iyi eğitim alması ve sadece birbir- beyi öğrenen, bunun eğitimini almak isteyen 600’e yakın gence
leri ile değil uluslararası arenada da re- eğitim verildi. Her biri bir sene sonrasında sertifikasını aldı. Bu-
kabet edebilmeleri için “Bilgi Evi” diye rada eğitim alan gençlerin %70’e yakını piyasada iş buldu. Ya
bir proje gerçekleştirdik. Bilgi Evi’ne da yeni işe girmiş, bu alanda becerisi olmayan gençler belediye
şu anda 700’e yakın öğrenci gidip gel- ve Mali Müşavirler Odası’nın yapmış olduğu bu projeden istifade
mektedir. Orada gençler öğretmenler etti. Kurs bittiği zaman da bir uzman olarak alanlarında çalışma-
nezaretinde hangi dersten kendisini ya başladılar.
zayıf hissediyorsa ders alıyorlar. Ayrıca Diğer bir örnek olarak, İş Kur ve belediyemizin işbirliği ile
bilgi evlerinde gençlerimiz internet ve hastanelerde, hasta bakıcılığı noktasında buralardaki açıkları
bilgisayar gibi temel bilinmesi gereken doldurabilmek için iş edinmek isteyen gençlere, bayanlara bu
unsurları da öğrenme imkanına kavu- konu ile ilgili eğitim verildi. 400’e yakın kadın bu eğitimden

16 Birlik 2010/3
geçti. Bunların büyük bir kısmı işe hikayeler. Böyle gençlere bizim sahip çıkmamız gerekiyor. Bir
yerleştirildi. insanın yetişmesi öyle çok basit bir şey değildir. Bu konuda
Bunun yanında gazaltı kaynakçılığı belediyeler başta olmak üzere hepimize çok büyük görevler
olarak tabir ettiğimiz alanla ilgili çalış- düşüyor.
malar yapıldı. Gazaltı kaynakçılığı bugün
çok önemli bir alandır. Sanat okulu ile “Türkiye’de ilk defa Emsal Eğitimi verdik”
işbirliği içerisinde bu alanda yetişmek
isteyen gençlerle bağlantı kuruldu, tek Bugün belediyeler çok büyük bir yarış içerisinde. Beledi-
tek okullarda araştırma yapıldı. yeler de şehirlerini bir marka kent yapma yolunda çok bü-
yük adımlar atıyor. Bu konu ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
Başkanım, buradan hareketle na-
sıl bir Adapazarı hayal ediyorsunuz? Bugün şehirler çok büyük bir yarış içerisinde. Günümüzde
Benim hayal ettiğim Adapazarı şehirler arasında bir marka yarışı hakim olduğu bir gerçek.
Belediyelerin gelişmesi demek, şehirlerin ve insanların geliş-
hiçbir noktasında, “Benim işim yok,
mesi demektir. Adapazarı Belediyesi olarak Türkiye’de ilk defa
ne yapacağım?” diye düşünmeyen,
“Emsal Eğitimi” verdik. Emsal eğitimi ile 1000’e yakın öğren-
her çalışmak isteyene çalışma imkanı
ciye ulaştık. Burada öğrencileri 30’arlı 40’arlı gruplara ayırdık
sunan, haftasonları dinlenebilen, aile-
ve onlara Türkiye’deki önemli isimler, eğitimciler, akademis-
si ile birlikte huzur içerisinde geçimini
yenler, psikologlar vasıtasıyla kendilerini geliştirebilmeleri,
sürdürebilen mutlu insanların olduğu
dışarıdaki kötülüklere karşı daha bilinçli olmaları yönünde se-
bir şehirdir. Burada en büyük görev
minerler düzenledik. Böylelikle, gençlerimizin ülkeye çok daha
gençlerimize düşüyor. Bugün gençle-
faydalı olabilecek alanlara çekilmesi doğrultusunda çalışmalar
rimizin elindeki fırsat düne göre çok
yapmış olduk. Sonrasında Milli Eğitim bizim projemizi kendisi-
daha fazla. Gençlerin gece gündüz ça- ne proje olarak benimsedi. Şu anda bütün okullarda bu projeyi
lışması gerekiyor. Örneğin, çok kitap uygulamaya çalışıyorlar. Bu çalışmada Adapazarı Belediyesi
okumak gerekiyor. Kitap okumayı hiç öncü olmuştur.
ihmal etmemek gerekiyor. Dil öğren- Markalaşma noktasında diğer bir örnek, kentimizdeki seb-
mek çok önemli. Bugün Türkiye dün- ze ve meyveciler odası ile birlikte imza attığımız çalışmadır.
ya devleti olma yolunda ilerliyor. Bir Sebze ve meyveciler odası ile birlikte modern pazar alanlarının
ulus devletin mutlaka bütün dünyayı Adapazarı’nda oluşması için büyük bir proje gerçekleştirdik.
anlayabilmesi gerekiyor. Bunun yolu Proje tamamlanıp bittiği zaman herkes memnun kaldı. Çünkü
halkların dilini bilmektir. Bu fırsatlar onların istediği gibi bir pazar alanı kurduk. Sonrasında böyle
bugün gençlerimize bu çağın belki de bir çalışmanın Türkiye’de ilk defa gerçekleştiğini öğrendik. Bu
sunmuş olduğu en büyük fırsatlar- projemizde diğer belediyelere örnek oldu.
dır. Unutmamak lazımdır ki, aynı bu Kısacası yapılan ve yapmayı planladığımız projelere baktı-
ülkenin gençleri gibi iddialı olan baş- ğımız zaman asıl önemli olanın vatandaşın derdini, sıkıntısını
ka ülkelerin gençleri de vardır. Ben anlamak ve bu doğrultuda çalışma yapmak olduğunu görüyo-
bunları gezmiş olduğum ülkelerde zi- ruz. Bugün belediyeler kaldırım çalışmasını zaten yapıyor. Asıl
yaretlerim esnasında görebiliyorum. önemli olan katılımcı yönetim anlayışının benimsenmesidir. Be-
Çok idealist gençlerle de karşılaştım. lediyelerin temel felsefesi bu olmalıdır.
Ben ülkemdeki gençlere güveni-
yorum. Geçtiğimiz günlerde 16 yaş- Başkanım, aynı zamanda MBB’nin Kültür komisyonu-
larında bir çocukla bir araya geldik. nun başkanlığını yürütüyorsunuz. Kültür komisyonu ola-
Çocuk 700 kişilik bir okulda okul baş- rak ne tür faaliyetler içerisindesiniz?
kanlığı yapıyor. Bütün klasikleri oku- Ben geçtiğimiz dönemde, komisyon üyelerini topladım. Bo-
muş, şu anda piyasada olan kitaplar- ğazda komisyon üyeleri, MBB’nin Genel Sekreteri Recep Bey ve
la ilgili çok fazla bilgisi var. Ben de ekibi ile birlikte bir akşam yemeği yedik. Yemekte, çalışmalarla
ona buradan çok sayıda kitap verdim. ilgili değerlendirme yaptık. Şu anda bir aydan beri MBB Kül-
“Başkanlık nasıl gidiyor?” diye sor- tür Komisyonu Başkanı olarak görev yapıyorum. Acilen, kül-
dum. Şöyle cevap verdi: “Siyaset ağır tür komisyonu içerisinde olan belediyeleri kapsayacak, onları
bir iş ama ben bu işi iyi göğüslüyo- anlayacak bir akademisyen grupla birlikte çalışmalar yapalım
rum.” Onu buradan uğurlarken san- istiyorum. Bir ağ oluşturalım, o akademisyenlerin çizecekleri
ki 60 yaşında bir insanı uğurladım, yol doğrultusunda o şehirlerde kültürle ilgili neler yapılabilir
gönderdim. Bunlar çok umut verici gibi pek çok sorunun da cevabını verelim amacındayım.

Birlik 2010/3 17
Kent ve Yaşam

Molozların Arasından
“Modern Bir Kent”
Doğdu

17 Ağustos 1999 depreminden sonra yeniden yapılanan Adapazarı, sahip oldu-


ğu doğal güzellikleri ve belediyenin yapmış olduğu merkezler ile bugün “modern bir
kent”in tüm özelliklerini taşıyor.

1
7 bin 480 kişinin hayatını kaybettiği (kayıtlara ge- Kent yeniden inşa edildi
çen sayı) 17 Ağustos 1999 depreminin üzerinden Rakamlar gözünüzü korkutmasın.
11 yıl geçti. Merkez üssü Gölcük olan depremden Adapazarı aradan geçen uzun yıllar son-
Marmara Bölgesi’nde ki birçok il, ilçe ve belde etkilen- rasında tekrar yapılandı ve “modern bir
mişti. İşte bu ilçelerden biriydi Adapazarı. Resmi kayıtlar, kent” kimliğine kavuştu. Öyle ki, Adapa-
büyük felaket sonrasında Adapazarı’nda 3.988 insanın zarı sokaklarında gezerken bir tane bile
hayatını kaybettiğini, 5.180 kişinin ise yaralandığını gös- hasarlı bina görmeniz mümkün değil.
teriyor. Ayrıca, ilçede 81.702 konut ve işyeri çeşitli dü- Evet, hasarlı bina görmüyorsunuz ama
zeylerde hasar görmüş. Bunlardan 29.701’i yıkık ve ağır Adapazarı Belediyesi olanların unutulma-
hasarlı, 22.157’si orta hasarlı, geriye kalan 29.844’ü ise ması ve akıllarda kalması için tabiri yerin-
hafif hasarlı olarak kayda geçmiş. deyse herkese bir ders olması amacıyla

18 Birlik 2010/3
Dünya’nın dördüncü, Türkiye’nin ise ilk Deprem ve Kültür manlar burada bir pazar kurulmasından
müzesini işte bu dönemde açıyor. “Deprem bilinci ile daha almış. Çark Suyu ise Adapazarı’nın biraz
güvenli şehir” sloganı ile açılan merkezde, deprem bilinci- batısından geçiyor ve eskiden basit bir
nin artırılmasını temel alan seminerlerin yanı sıra kültürel değirmen çarkı sayesinde şehre su sağ-
aktivitelere Tezhip, Hüsnü Hat, Ney ve Karikatür kurslarına lıyormuş. Adapazarı, Osmanlı döneminde
yer veriliyor. 1568 yılında İzmit’e bağlı bir köy iken,
Adapazarı’nın sahip olduğu diğer değerleri ayrıntıları 1742 yılında bucak, 1852 yılında ilçe,
ile anlatacağız. Ama önce tarihine değinelim. Adapaza- 1854 yılında il olmuş. Kent, sonrasında
rı, Sakarya nehrinin aşağı bölümünde Akova adı verilen 2002 yılında Sakarya Büyükşehir’in ku-
bir ovada kurulu. Adapazarı adını, Sapanca Gölü’nün fazla rulmasıyla Sakarya’nın merkez ilçesi ola-
suyunu Sakarya Nehri’ne boşaltan Çark suyundan ve bir za- rak tarihe geçti.

Birlik 2010/3 19
Sapanca Gölü

Kent ve Yaşam

Tarihte Adapazarı rişin dışında pazar kurulmadığı zaman-


larda pazar alanında sosyal aktiviteler
Tarihi kaynaklar bize, Adapazarı yerleşim bölgesinde ön- yapılıyormuş.
celeri Bitinyalıların, ardından Bizanslıların yaşadıklarını gös-
teriyor. 1324’de Orhan Gazi zamanında Bizanslılar’dan fet- Çark caddesi
hedilen yerleşim birimlerine “Ada Karyesi” (Adaköy) adı ve-
rilmiş. Başta Gubarizadeler, Arapzadeler, Abasıyanıkzadeler Hem İstanbul’a hem de Ankara’ya
ve Rençberzadeler olmak üzere 12 aile tarafından kurulan yakın olması ve Sabiha Gökçen Havali-
köy, bölgede özellikle pazarıyla ilgi çekiyormuş. 16’ncı yüz- manı’nın sadece bir buçuk saat gibi kısa
yılda bölgede nüfusun artmasıyla birlikte Adaköy ismi, “Ada bir uzaklıkta olması bu kente yerli ve ya-
Nahiyesi”ne dönüşmüş. 18’nci yüzyılda ise Kocaeli vilayeti- bancı pek çok turisti çekiyor. Kentin mer-
ne bağlı “Ada Kazası” adını almış. Bu isim zamanla bölge- kezinde iki tane mecburiyet caddesi var,
nin zirai ve ticari yapısına göre değişiklik göstermiş. Burada Çark Caddesi ve Atatürk bulvarı. Ada-
Semerciler, Tığcılar, Hasırcılar, Papuçcular ve Çıracılar adı- pazarılılar, Çark caddesiz bir Adapaza-
nı taşıyan mahalleler kurulması ve Sakarya Nehri’nin iki kolu rı olmayacağını söylüyor. “Adapazarı’nın
arasında kurulan pazarıyla, kent artık sonunda “Adapaza- sembolü Çark caddesidir” diyecek kadar
rı” ismini almış. “Akova” adıyla bilinen ve ülkenin en verim- bağlı kentliler buraya. Cadde, depremden
li ovasında ziraat ağırlıklı bir gelişme gösteren Adapazarı’na, önce büyük hasar almasına rağmen kısa
1940 ve 1950 yıllarında bilhassa Karadeniz sahillerinden, sürede kendini toplamış. Önceden araç
Bulgaristan ve Yunanistan’dan yoğun göçler yaşanmış. trafiğine açık olan bu cadde, sonrasında
araç trafiğine kapatılarak yaya trafiğine
Modern semt pazarı kurulmuş açılmış. Atatürk Bulvarı da Çark Cadde-
Adapazarı Ovası, böylelikle kuvvetli toprakları, tarıma si gibi ışıl ışıl ve her zaman hareketli bir
elverişli nemli iklimi ile Türkiye’nin en verimli köşelerinden yapıya sahip.
birini teşkil ediyor. Burada orta iklimin aşağı yukarı bütün
Sapanca Gölü’nü
mahsulleri yetişiyor. Buğday, arpa, mısır, yulaf bunlardan
birkaçı sadece. Adapazarı’nın meşhur patates cinsi, şeker Ama şüphesiz Adapazarı denilince
pancarı, tütün, keten ile çeşitli meyve cinsleri de öne çıkan akla gelen ilk yerlerden değil Çark cad-
mahsuller arasında gösterilebilir. Adapazarı Belediyesi bu desi. Çünkü, Adapazarı bugün Sapanca
ürünlerin daha iyi pazarlanması ve üretilmesi için Sebze ve Gölü ile birlikte anılıyor. Adapazarı ile
Meyveciler Odası ile ortak bir projeye imza attı ve bu pro- İstanbul arasında yer alan göl, bugün
je diğer belediyelere örnek oldu. Eski adı Cuma Pazarı olan Adapazarı’nın en çok ziyaret edilen göl-
pazar alanı böylelikle Adapazarı Belediyesi’nin öncülüğünde leri arasında. Sadece yaz döneminde de-
modern bir yapıya kavuşturulmuş. Belediye yetkilileri özel- ğil, kış sezonunda da turistlerin uğrak
likle, görüntü kirliliğinin önüne geçmek amacıyla böyle bir yeri Sapanca Gölü’nün etrafı pansiyon
projeye imza attıklarını söylüyorlar. Modern ve rahat alışve- ve restoranlarla dolu. Belediye, gölün

20 Birlik 2010/3
Kartepe’de Treaking
doğal yapısını bozmamaya özellikle özen
gösteriyor ve aşağı yukarı her hafta be-
lediye ekipleri tarafından denetimler yapı-
lıyor. Aynı zamanda bu eşsiz güzelliklere
sahip olan Sapanca Gölü, efsaneleri ile de
ünlü. Göl hakkında pek çok efsane olsa
da en çok kabul edilen, gölün yerinde bir
zamanlar bir kasabanın olması. Kısaca
bu hikayeye değinelim. Efsaneye göre,
Sapanca gölünün olduğu alanda eskiden
çok verimli topraklar, bu verimli toprak-
ların üzerinde de bir kasaba varmış. Ka-
saba, herkesin yaşamak istediği bir yer
olmasına rağmen, burada ikamet eden
insanlar kasabanın güzelliğinin tam aksi- yeşilliklerine hayran kalmanız işten bile değil. Çiğdem Yayla-
ne kötü niyetli kişilermiş ve misafirperver sı, Karagöl Yaylası ve Ulucak Yaylası gezip dinlenebileceğiz
değillermiş. Bir gün bir dervişin yolu bu yerlerden bir kaçı.
kasabaya düşmüş. Derviş, buradaki gü-
zelliklerden çok etkilenmiş ama kimsenin Sakarya Nehri
kendisi ile konuşmaması üzerine gönlü Adapazarı’nda dikkat çeken yerlerden biri Sakarya
kırılmış. Sapanca Gölü’nün, üzgün bir şe- Nehri. Öyle ki, Karasu ilçesi İhsaniye köyünün yanından
kilde ağlayarak evine geri dönen dervişin Karadeniz’e dökülen bu nehirde köylüler balıkçılıkla geçimle-
göz yaşlarıyla oluştuduğu rivayet edili- rini sağlıyorlar. Adapazarı’na kısa bir mesafede olan bu neh-
yor. Derviş ah etmiştir ve kasaba yerini rin ağız kısmını ise köylüler bir liman olarak kullanıyor. Sa-
koca bir su birikintisine bırakmıştır. karya Nehri’nin hemen batısında yer alan Acarlar Gölü ise
Karadeniz’e paralel uzanan oylumlu dokusuyla, dar koridor-
Poyrazlar Gölü larıyla, sizi içine davet ediyor. Acarlar Gölü, kıyıyı kaplayan
Adapazarı’nın doğa güzellikleriyle kumulların gerisinde ormanın içine doğru uzanıyor. Şayet,
ünlü bir diğer gölü ise, Poyrazlar. Ada- deltanın batı bölümünde bir gezintiye çıkarsanız gölde avla-
pazarı merkeze sadece beş kilometre nan balıkçılarla karşılaşırsınız. Balıkçıların ustalıkla kullan-
mesafede olan Poyrazlar Gölü’ne bu ad, dığı kayıklarda, alışkın olmayan birinin ayakta durmasının
hemen yanı başında ki Poyrazlar kö- çok zor olduğunu hemen belirtelim.
yünden dolayı verilmiş. Adapazarı’ndan
dokuz kilometre uzaklıktaki Poyrazlar Kış Kartepe’de bir başka güzel
Gölü, saksağan kuşlarının evi konumun- Lakin, Adapazarı’nın kışın en çok rağbet edilen yeri, Kar-
da. Belediye ekipleri tarafından ormanın tepe. Her ne kadar turistleri, yaz döneminde ve özellikle çi-
içinde tam bir piknik alanı olarak düzen- çeklerin daha yeni yeni açmaya başladığı ilkbahar döneminde
lenen Poyrazlar’ın etrafı da çam ve meşe çekse de kış ve kartepe kelimeleri birlikte anılıyor. İzmit’e ve
ağaçları ile kaplı. Bazı bölümlerinde ni- Sapanca Gölü’ne tepeden bakan Kartepe kışları 80 santime
lüferler açan gölün derinliği ise yaklaşık varan karı ile müthiş bir görsel şölen sunuyor. Kartepe, özel-
12 metre. likle kış sporlarına meraklı olanların vazgeçilmez yerlerinden
Lakin bir gün Adapazarı’na yolunuz biri. Kartepe’nin etrafı ise meşesinden kestanesine, kayının-
düşerse yaylaları ile de ünlü bu kentin dan köknarına asırlık ağaçlarla kaplı.
Dosya

Belediyeler olmasaydı
SAlONLAR BİTMEZDİ

28 Ağustos-12 Eylül tarihleri arasında, dünya basketbolseverlerin gözü Türkiye’de


olacak. Çünkü 5 kıtadan 24 milli takım, yani dünyanın en iyi basketbolcuları FIBA 2010
Dünya Basketbol Şampiyonası için Türkiye’ye geliyor. Maçlar Kayseri, İzmir, Ankara ve
İstanbul’da oynanacak. Bu şehirlerin seçilmesinin temel sebebi ise tesisleşme hususun-
daki başarıları. Kulüplerin inşa etmeyi başaramadıkları spor salonlarına belediyeler el attı
ve salonları çok hızlı bir şekilde bitirip ve şampiyonaya hazırladılar. Şampiyona’nın finali
ise İBB’nin 8 ayda tamamlamayı başardığı (20 yıldır bitirilemiyordu) Sinan Erdem Spor
Salonu’nda yapılacak.

D
ünya çapındaki spor organi- Town, Johannesburg şehirleri ve Avrupa’nın Paris, Londro gibi
zasyonları kentlerin tanınması- daha birçok şehri spor organizasyonları sayesinde tanındılar.
na ve marka olmasına katkı ya- Her ne kadar FIFA 2010 ve Olimpiyatlar kadar popüler olmasa
par. Daha önce olimpiyatlara ev sahip- da, dünyanın en büyük organizasyonlarından bir tanesi de Dün-
liği yapan Avustralya’nın Sidney şehri, ya Basketbol Şampiyonası. Dünyanın en büyük ve önemli basket-
2010 Dünya Futbol Şampiyonası’na ev bol organizasyonu olan FIBA Dünya Basketbol Şampiyonası 28
sahipliği yapan Güney Afrika’nın Cape Ağustos – 12 Eylül 2010 tarihleri arasında Türkiye’de yapılacak.

22 Birlik 2010/3
Bilindiği gibi bu tarz organizasyonları 20 yılda yapılamayan 8 ayda yapıldı
almak için ülkeler her zaman kıyasıya
yarış içerisine giriyorlar. Organizasyon İsim: Sinan Erdem Spor Salonu
komiteleri de seçimi yaparken güven- Adres: Olimpiyat Evi Yanı Ataköy / İstanbul
lik, organizasyon tecrübesi, ulaşım ve Yapım Yılı: 2010 (1987)
tesisleşme gibi kriterleri ön planda tu- Kapasite: 15.500
tuyor.
Türkiye de, 2010 FIBA dünya Bas-
ketbol Şampiyonası için Avrupa’nın ge-
lişmiş ülkeleri ile yarıştı ve yaptığı iyi su-
numla organizasyonu düzenleme hak-
kını elde etti. Seçimler esnasında FIBA
yetkilileri Türkiye’ye gelerek tesisleri
gezdi. İşin dikkat çekici yanı şuydu ki;
FIBA heyetinin gezdiği bütün salonları
Türkiye’de belediyeler yapmıştı. Bu turnuvanın en önemli durak noktası Sinan Erdem Spor Sa-
Dünyanın birçok ülkesinde spor sa- lonu… Turnuvanın final turlarının yapılacağı Sinan Erdem, şu an
lonu yapmak, stat yapmak belediyele- sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da en büyük spor salonların-
rin değil kulüplerin işidir. Çünkü bele- dan bir tanesi (Avrupa’nın birinci, dünyanın üçüncü büyük spor
diyelerin sorumluluğu kamunun fayda- salonu). İstanbul Ataköy 3-4-11. kısım’da bulunan Sinan Erdem,
lanacağı spor tesisleri yapmak ve iş- şu an için 16.000 seyirci kapasitesine sahip. Salonun yapımına
letmek olabilir. Oysa Türkiye’de du- 1993 yılında başlandı ama çeşitli sebeplerle bir türlü bitirilemedi.
rum biraz farklı. Birçok stat veya sa- Olimpiyat Komitesi’nin sorumluluğunda olan salonun yapım ama-
lon ya kulüpler ya da Olimpiyat Ko- cı, Türkiye’nin olimpiyatlar başta olmak üzere çeşitli uluslararası
mitesi tarafından yetiştirilemediği organizasyonlara ev sahipliği yapması için avantaj sağlanmasıydı.
için bu işi belediyeler üstlenmiş du- 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası için Türkiye aday olunca, ko-
rumda. Örneğin Bakırköy’deki Sinan mitenin başvurusu üzerine İstanbul Büyükşehir Belediyesi yapım
Erdem’in yapım sorumluluğu Olimpi- sorumluluğunu üstlendi ve 8 ay gibi bir sürede salonu bitirdi.
yat Komitesi’ndeydi ve bu salon yak-
laşık 20 yıldır bitirilemiyordu. Beledi- Türkiye’nin maçları Ankara’da
ye duruma el atınca 8 ay gibi kısa bir İsim: Ankara Spor Salonu
sürede her şeyi tamamlanarak maçlara Adres: Ankara Garı Karşısı Altındağ / Ankara
açıldı. Bu durum Türkiye’de belediye- Yapım Yılı: 2010
lerin diğer kurumlara oranla çok daha Kapasite: 10.400
pratik ve hızlı olduğunu ortaya koyu-
yor. Kayseri, Ankara ve İzmir’de de
aynı örnekleri görmek mümkün.

5 Kıtadan 24 takım
geliyor
FIBA ebette ki sadece salonlara
bakmıyor. Biraz önce güvenlik, ulaşım
ve organizasyon pratiğinin ülke seçi-
minde etkili olduğunu söylemiştik. So-
runsuz bir organizasyon için Türkiye 2010 Basketbol organizasyonunun yapılacağı diğer bir yer
Basketbol Federasyonu ile maçların ya- ise Ankara Spor Salonu. Çin, Fildişi Sahilleri, Yunanistan, Porto
pılacağı şehirlerin belediyelerine önem- Riko, Rusya ve Türkiye’nin bulunduğu C Grubu’nun maçlarının
li görevler düşüyor. Biz de bu sayımız- yapılacağı Ankara Spor Salonu, Altındağ’da Ankara Garı’nın kar-
daki dosya konumuzda belediyelerle şısında yer alıyor. İstanbul dışındaki en büyük spor salonu olan
uluslararası spor organizasyonları iliş- Ankara Spor Salonu yine Büyükşehir Belediyesi tarafından bi-
kisini, FIBA 2010 perspektifinden izle- tirildi. 10.400 oturma kapasitesine sahip olan salon, İstanbul
yelim dedik ve salonlara bir göz attık. dışındaki en büyük spor salonu olarak kayıtlara geçiyor.

Birlik 2010/3 23
En eskisi Abdi İpekçi Sinan Erdem ile benzer bir kadere sahip olan başka bir salon
ise İzmir Halkapınar Spor Salonu… Bu salon uzun yıllar sadece te-
İsim: Abdi İpekçi Spor Salonu melleri atılmış ve terk edilmiş bir vaziyette bekledi. İzmir Univer-
Adres: 10. Yıl Caddesi, Kazlıçeş- siade oyunlarını alınca 2005 yılında belediyenin katkısıyla 4-5 ay
me / İstanbul gibi kısa bir sürede bitirildi. Ege Bölgesi’ndeki en büyük salon olan
Yapım Yılı: 1986 Halkapınar’ın kapasitesi 10.000. Burada son dünya şampiyonu
Kapasite: 12.500 İspanya’nın da aralarında bulunduğu Kanada, Fransa, Lübnan, Lit-
vanya ve Yeni Zelanda’dan oluşan Grup D maçlarını yapacak.

Dünya Şampiyonu Kayseri’de


İsim: Kadir Has Spor Salonu
Adres: Kadir Has Kongre ve Spor Merkezi Kadir Has Cad.
No:5 / Kayseri
Yapım Yılı: 2008
Kapasite: 7.200
FIBA 2010’a, İstanbul’dan iki sa-
lon ev sahipliği yapacak. Birincisinin
yeni yapılan Sinan Erdem olduğunu
söylemiştik. İkinci salon ise yılların
eskitemediği, Türkiye’nin emektar
spor salonu Abdi İpekçi… Şimdiye
kadar İstanbul’daki en geniş kapasi-
teli oturma alanına sahip spor salonu
olduğu için birçok uluslararası spor
etkinliğinin yanı sıra, mitinglerden
konserlere kadar birçok organizas-
yona ev sahipliği yapan Abdi İpek- Dünya Basketbol Şampiyonası’nın yapılacağı en doğudaki sa-
çi, turnuvanın en eski spor salonu. lon ise Kayseri’de bulunan Kadir Has Spor Salonu. Erciyes Dağı’nın
1986’da yapılan Abdi İpekçi, 12.500 eteklerinde yer alan Salon farklı mimarisiyle dikkati çekiyor. Kay-
koltuklu oturma kapasitesine sahip. seri Büyükşehir Belediyesi’nin yaptırdığı salon, çağın en modern
Bu emektar salonda Brezilya, Hır- imkanlarını barındırıyor ve 7200 kişilik oturma kapasitesine sa-
vatistan, İran, Slovenya, Tunus ve hip. Kayseri bu yaz, son dünya şampiyonu Arjantin’in de araların-
ABD’den oluşan Grup B’nin maçları da bulunduğu A Grubu’nu ağırlayacak. Grubun diğer takımları ise:
yapılacak. Angola, Arjantin, Avustralya, Almanya, Ürdün ve Sırbistan.
Halkapınar da
universiade sayesinde 2010 DÜNYA BASKETBOL ŞAMPİYONASINA KATILAN
TAKIMLAR
bitti GRUP A GRUP C
1. Angola 1. Çin
İsim: Halkapınar Spor Salonu
2. Arjantin 2. Fildişi Sahili
Atatürk Spor Kompleksi
3. Avustralya 3. Yunanistan
Adres: Halkapınar / İzmir 4. Almanya 4. Rusya
Yapım Yılı: 2005 5. Ürdün 5. Porto Riko
Kapasite: 10.000 6. Sırbistan 6. Türkiye
GRUP B GRUP D
1. Brezilya 1. Kanada
2. Hırvatistan 2. Fransa
3. İran 3. Lübnan
4. Tunus 4. Litvanya
5. Slovenya 5. Yeni Zelanda
6. A.B.D. 6. İspanya

24 Birlik 2010/3
Basketbol Yorumcusu Kaan Kural:
Belediye Olmasaydı,
Sinan Erdem 2035’te
Biterdi

D osya konumuzun başında ve iler-


leyen bölümlerinde verdiğimiz bil-
giler de gösterecektir ki, belediyeler
dedi. İşte Kural’ın anlattıkları:
“2010 Dünya Basketbol Şampiyonası Türkiye için çok
önemli bir organizasyon. Dünya üzerinde 50 tane önem-
Türkiye’deki özellikle amatör spor dal- li basketbol oyuncusu var, bunların en azından 35’i yazın
larının belki de tek taşıyıcısı. Türkiye Türkiye’de salona çıkacaklar. Bu her şeyden önce ülkemizin
birçok uluslar arası organizasyona be- tanıtımı açısından çok önemli. Bunun dışında tesisleşme açı-
lediyeler sayesinde ev sahipliği yapabi- sından da bize önemli bir katkısı var. En güzel örneği, orga-
liyor. Peki, spor kamuoyunun önde ge- nizasyonun yapılacağı salonların yapılması. Turnuva bitecek
lenleri bu konuda ne düşünüyor? Biz ama geriye güzel tesisler kalacak. İstanbul’daki Sinan Erdem
de konu basketbol olunca, bu alanın en Spor salonu 20 yıldır bitirilemiyordu işte. Bu organizasyon
yetkin isimlerden birisine kulak vere- sayesinde bitirildi.”
lim dedik ve ünlü basketbol yorumcu-
su Kaan Kural’a “Belediyelerin Dünya Batı’da Salonları Kulüpler yapar
Basketbol Şampiyonası’nın alınmasın-
da etkisini” sorduk. Türkiye’de iş ya- Spor salonu yapmanın belediyelerin sorumluluğu olma-
dığını sözlerine ekleyen Kural, buna rağmen Türkiye’de
pan tek kurumun belediyeler olduğunu
bu işlerin belediyeler olmadan yapılamayacağını söylüyor:
söyleyen Kural, Olimpiyat Komitesi’nin
Sinan Erdem’i 20 yıldır bitiremediğini “Bu iş Türkiye’de belediyeler olmadan yapılmaz, Kadir Has
hatırlattıktan sonra, “Şayet belediye el olsun, Ankara’daki Arena olsun, İstanbul’daki Sinan Erdem ol-
atmasaydı 2035 yılında da bitmezdi” sun bu organizasyon sayesinde yapıldı. İzmir’i ayrı tutuyorum,

Birlik 2010/3 25
Dosya

çünkü oradaki salon Universiade sa-


yesinde yapılmıştı. Türkiye Olimpiyat
Komitesi’nin yapamadığını belediye-
ler yaptı. İşi bitirmek konusunda hiç-
bir kurum belediyeler kadar hızlı de-
ğil. Zaten onlar olmadan bu işin ol-
ması düşünülemezdi bile. Türkiye bu
tür organizasyonları da belediyelerin
çalışmaları olmasa asla alamaz da.
Zaten TOKİ dışında belediyeler ka-
dar hızlı inşaat yapabilecek başka bir
kurum yok Türkiye’de. Diğer yapılar
gerçekten çok hantallar.
“İyi de zaten bu işi yapmak be-
lediyelerin bir sorumluluğu değil
mi?” diye soruyoruz Kural’a…
Elbette değil… Batı da bu işi ge-
nelde kulüpler yapar. Örneğin nasıl
Fenerbahçe kendi stadını ve salonunu
yaptıysa, diğer kulüpler de kendi ya-
pılarını inşa etmeliler. Zaten dünyada-
ki bütün salonlar ve statlar kulüpler
tarafından yapılır. Kulüpler belediye-
karşılaştırıyorsanız ‘evet, yeterli.’ Ama kendinizi gelişmiş ül-
lerden ancak yardım isteyebilirler. O
kelerle karşılaştırıyorsanız, organizasyonlarda onlarla yarışı-
yapı kente prestij katacaktır, bu ne-
yorsanız, yetersiz. Ben Polonya’ya gittim. Adamların salonla-
denle yardım ederler. Ne bileyim arsa
rı bizimkilerden kat be kat iyi. Mevcut salonları daha modern
tahsis ederler, maddi katkıda bulu-
hale getirme, daha kullanışlı salonlar yapma, kullanım alanları-
nurlar, belediye imkanlarından yarar-
nın rahatlığı açısından baktığınızda böyle… Biz genelde detay-
lanmasını sağlarlar falan…
larda takılıp kalıyoruz.
Ancak doğu bloğu ülkeler bunun
Olimpiyat Stadı’nda olduğu gibi, Sinan Erdem’de ciddi bir
dışında. Oralarda daha devletçi bir
ulaşım sorunu var. Salonu yapıyoruz ama diğer ayrıntıları dü-
yapı olduğu için, salonları ve statları
şünemiyoruz.
genelde devlet inşa ediyor. Batıda ise
İstanbul gibi bir metropolün en az 5 tane dünya çapında
bu, kulüplerin işidir. Somut bir örnek
organizasyon yapacak salonu olmalı. Türkiye Eurovision’u
vereyim. Örneğin Manisaspor beledi-
kazandı, bir sonraki organizasyon Türkiye’de yapılacaktı ama
yeye diyebilir ki, biz stat yapacağız.
uygun yer yoktu. Gittik biz de basketbol salonunda yaptık.
Bize yer gösterin ya da imar için be-
Dünya yüzme şampiyonası düzenleniyor ama doğru düzgün
lediyenin imkanlarından yararlandırın.
olimpik yüzme havuzu yok. Sinan Erdem yapıldı, hemen Türk-
İnşaatı yapmak yine Manisaspor’un
çe Olimpiyatları’nı yaptık. Neden? Çünkü yeterli salon yok.
sorumluluğudur, belediye de ona kat-
Allah’tan Sinan Erdem yapıldı. Dünya Şampiyonası’nı al-
kı yapar.
masaydık biter miydi? Zannetmiyorum. Çünkü 20 yıldır biti-
20 yıldır yerinde rilemiyordu. Olimpiyat Komitesi baktı bu iş böyle olmayacak,
belediyeden rica etti. Belediye el atmasaydı ancak 2035’te ta-
duruyor mamlanırdı.
Türkiye’de belediyeler kendi sorumlulukları olmayan işi
“Peki Türkiye artık tesisleşme
toplumsal sorumluluk gereği yapıyorlar. Bu işler onlar için
açısından yeterli midir?”
ekstra yük. Ama onlar da yaparken bu işi planlı bir şekilde
Hayır hâlâ yeterli değil. Ama ken- yapmalılar. Bütün detayları düşünmeliler. Salonu ve stadı ya-
dinize nereden baktığınızla da ilgili parken yolu nasıl düşünmezsiniz? Bir yerde inşaat başlatıyor-
bu… Üçüncü dünya ülkesi olarak ba- san, o inşaat şehrin planlarıyla uyumlu olmalı ki tam verimli
kıyorsanız, kendinizi Bulgaristan’la bir çalışma olsun.”

26 Birlik 2010/3
İBB Spor A.Ş. Genel Müdürü Alpaslan Baki Ertekin
Sinan Erdem Bir Kamu Yatırımıdır

M alum, konumuz belediyeler ve


spor… Spor camiasından bir
görüş aldık. İşin belediyelere bakan
yönünden de bir görüş almak ge-
rekirdi, biz de İBB Spor A.Ş. Genel
Müdürü Alpaslan Baki Ertekin’in
kapısını çaldık. Ertekin’e Sinan
Erdem’in bugünkü durumunun yanı
sıra, Spor A.Ş.’nin İstanbullular için
ne tür spor organizasyonları yaptı-
ğını sorduk.
Sinan Erdem’in yapım sorumlu-
luğu Olimpiyat Komitesi’ndeymiş.
20 yıldır bitirilemeyince belediye
desteğe koştu. Sinan Erdem’in ya-
pımına belediye neden katkıda bu-
lundu. Nasıl bitti?
Sadece Sinan Erdem değil, İstan-
bul Silivrikapı’da bir buz pateni var-
dı, o da 17 yıldır tamamlanamamış-
tı. 17 yılda tamamlanamayan tesi-
si biz 8 ayda tamamladık. Sinan Er-
dem de 20 yıldır tamamlanamayan
bir tesis. Olimpiyat Hazırlıkları Dü-
zenleme Kurulu Dünya 2010 Bas-
ketbol Şampiyonası’na yetişmeyece-
ği kaygısıyla İBB’den destek istedi.
Biz burayı 8 ayda tamamladık. İkin-
ci lig yükselme maçlarını burada oy-
natarak salonun eksiği var mı, eklen-
mesi gereken bir yerleri var mı, onla-
rın denemesini de yaptık. Salonumuz
gayet iyi durumda Allah’a şükür. ler yapmak belediyelerin sorumluluğu. Sorumluluk alanın-
Sinan Erdem şu anda İstanbul en da olmamasına rağmen, neden İBB böyle bir tesisi yapmaya
merkezi yeri sayılabilecek Ataköy ko- soyundu?
nutlarının orta yerinde. Bakırköy’den
İstanbul’un en büyük şansı Sayın Başbakanımız Recep
ulaşımı kolay, metro ile ulaşımı var,
Tayyip Erdoğan’ın bu kentin Belediye Başkanı olmasıdır.
deniz otobüsü ile ulaşım imkanı var.
Sporu gerçekten çok seven bir belediye başkanımız olduğu
Ana yoldan da yürüyüşle 3 dakika
için, sporun toplumun genel bir ihtiyacı olduğu olduğunu
mesafede.
kavrayan bir belediye başkanımız olduğu için şanslıyız. Sayın
Ulusal mesele haline Başbakanımızın belediye başkanlığı döneminde İstanbul’a
çok ciddi spor yatırımları yapıldı. Birçok tesis onun döne-
gelmişti
minde inşa edildi ve kullanıma açıldı. Daha sonra Sayın Ka-
Belediyelerin sorumluluğu bu dir Topbaş’ın belediye başkanı olması ile birlikte, bir o kadar
çapta spor salonları yapmak değil. daha spor tesisi yapıldı. 1994 yılında 12-13 spor tesisi var-
Daha çok halkın kullanacağı tesis- ken, bugün 32-33 spor tesisini konuşuyor hale geldik. Hem

Birlik 2010/3 27
kortu, bir tane olimpik buz pisti yoktur. Bu tam bir devlet öl-
çeği… Biz belediye olarak bu spor tesislerine sahip çıktık. Bi-
rebir her ihtiyacı karşılayabilir ama İstanbul’da ben spor yap-
mak istiyorum deyip de, yapamayan bir tane bile vatandaş
yoktur. Niye? Salonlarda hizmet veriyoruz, açık alanlarda hiz-
met veriyoruz, toplu Avrasya Maratonu gibi, Haliç Yarı Ma-
ratonu gibi federasyonlarla ortaklaşa yaptığımız faaliyetlerde
vatandaşlara spor yapma imkanı veriyoruz.

Sinan Erdem Yüz Akımız


başbakanımız, hem de bugünkü be-
lediye başkanımız sporu çok seviyor- Halkın spor yapacağı tesisler açısından İstanbul zengin
lar, halkın sağlığı açısından ne kadar ama yakın bir zamana kadar dünya çapında Sinan Erdem
önemli olduğunu biliyorlar ve gerek- gibi bir salon yoktu. Profesyonel sporlar açısından İstanbul
li yatırımı yapıyorlar. Bir de İstanbul yeterli tesise sahip mi sizce?
bir ülke ölçeğinde büyüklüğü olan 2010’u bir yerde tutalım ama İstanbul’un hep bir olimpiyat
bir şehir. Bugün Avrupa’daki birçok hedefi vardı. Şayet günün birinde bu şehir olimpiyatlara ev sa-
ülkeden daha büyük ve yönetilme- hipliği yapacaksa, bunun için İstanbul’un çok sayıda 2010 gibi
si ve idare edilmesi çok zor. Burada dünya çapında organizasyonlara ev sahipliği yapması gerekir.
hayat şartları o kadar zor ve yıpratı- Bu organizasyonların ayaklarından bir tanesi Dünya Basketbol
cı ki, bu yoğunluk içerisinde belediye Şampiyonası.
insanlara dinlenme, stres atma orta- Eleme gruplarını farklı şehirlerde farklı salonlarda yapı-
mı oluşturmak durumunda. Bu yö- yoruz. Eleme maçları bittikten sonra, tek başına, 15 bin ka-
nüyle İstanbul Büyükşehir Belediye- pasitesi olan salon ihtiyacı vardı. Böyle bir salon Türkiye’de
si bu inisiyatifi aldı ve spor tesisleri- yoktu. Bu salon İstanbul’da da yoktu. En azından yarı final,
ni işletiyor. çeyrek final maçlarının oynanabileceği, 15 bin kişinin oturur
İBB bütün yatırımlarını İstanbul düzeyde, hiç sıkışmadan seyredebileceği bir salonu var ar-
halkının kullanımı için yapar. Sinan Er- tık Türkiye’nin. Tek başına yeterli mi? Değil… Gönül ister
dem örneğinde olduğu gibi, neticede ki Anadolu Yakası’nda da böyle bir salon olsun. Ama bunlar
burası bir kamu yatırımıdır ve tamam- başlangıç, biz bu organizasyonları yaptıkça, bu organizas-
lanamamıştır. Her ne kadar İBB’nin yonlara talip olmaya başladıkça, bu yatırımlar da yavaş yavaş
yatırım perspektifine girmese de, ulu- yapılacak. Mesela biz 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası’na
sal mesele haline geldiği için beledi- aday olduk. 7-6 oylamayı kaybedip Fransa’ya organizasyo-
ye buraya el atmıştır. Biz, tamamlan- nu kaptırmasaydık, o şampiyonanın Türkiye’de yapılacak ol-
madığı halde memleketi sıkıntıya so- ması ile farklı illerde 3-4 tane yeni stadyum yapılacaktı. Bu
kacak bir mesele olduğu zaman oraya organizasyonlara aday olurken bir mevcutları gösteriyorsu-
el atar ve tamamlarız. Ama “Bundan nuz, iki mevcutların yanına yeni bir şey ekliyorsunuz. Biz
sonra ne yapacağız?”, “Nasıl olup da şimdi 2020’de Olimpiyatlara aday olursak, en azından Bas-
burayı halka açacağız?” bunları da ketbol ve Voleybol için Sinan Erdem’in var olduğunu göste-
düşünürüz. Sadece 10 gün 5 gün de- receğiz, onun dışında yeni salonları da taahhüt edeceğiz. Bu
ğil, 300 gün, 365 gün kullanmanın organizasyonlara talip oldukça açıklarımızı kapatacağız. Si-
hesabını yaparız. nan Erdem çok güzel, dört dörtlük bir salon oldu. Dünya
Bu tesisler İstanbul için yeterli Kupası’nda da yüzümüzü ağartacaktır.
midir? Olimpiyat Komitesi işletmeyi de İBB’ye devretti mi?
Biz şu an 32 tane tesis işletiyo- Sözleşmede bu var. 49 yıllığına biz buraya işleteceğiz. Bi-
ruz. Nüfusa baktığımız zaman bire- zim tek isteğimiz var, burayı yoğun bir şekilde kullanmak. For-
bir bütün ihtiyaçları karşılamaya bi- mula pistinde olduğu gibi sadece yılda bir gün kullanıp 360
lir. Ama rakam olarak baktığınızda gün kapalı kalmasını istemiyoruz. Dünyadaki örneklerinde ol-
dünyanın hiçbir yerel yönetiminde 12 duğu gibi Berlin Arena’daki gibi çok yoğun kullanılmasını iste-
yüzme havuzu, 40 tane halı saha, 14 yeceğiz. Kültürel aktivitelerin, konserlerin, toplantıların, sem-
tane kapalı spor salonu 21 tane tenis pozyumların, kongrelerin yapılabileceği bir alan olarak en az

28 Birlik 2010/3
20 yıl sonra bitirilen Sinan
Erdem’in Açılışını İBB
Başkanı Kadir Topbaş yaptı.

rak baktığınızda 6 milyon seans olacak, 250 bin in-


sana da ulaşmış olacağız. Bunun dışında cumarte-
si, pazar tam gün, hafta içi de akşam 6’dan sonra
abone olarak kullananlar var. Onların sayısı da 170 bin
160 gün burayı açık tutmak niyetinde- civarında. Açık alanlarda sabah sporları yaptırıyoruz 40 fark-
yiz. Daha yolun çok başındayız tabii… lı noktada. Orada da devir daimi göz önüne aldığınızda 18 bin
Şimdi tek hedefimiz var, Basketbol Fe- civarında insan sabah spor yapıyor.
derasyonu ile birlikte 2010’u en iyi bir Ama 32 tesisin doluluk oranını sorarsanız, yüzme havuz-
şekilde düzenleyip alnımızın akıyla al- larında %100 kapasite ile çalışıyoruz. Bazen %100’ü de zor-
tından kalkmak. luyoruz. Bayanlara yönelik fitness, aerobik gibi sporlarda da
Sadece yüzdürmüyoruz, %100 kapasite ile çalışıyoruz. Uzakdoğu sporlarında %80
civarında gidiyoruz. Takım sporlarında, voleybol ve basket-
eğitim de veriyoruz bolda %60 civarındayız. Yüzmede üzerine eklenebilecek yer
yok, bir buçuk aylık bekleme süreleri var.
İBB’nin tesisleri halkımız tara-
Bu arada biz sadece spor yaptırmıyoruz, eğitim de veriyo-
fından ne ölçüde kullanılıyor? Eli-
ruz. Sporun nasıl yapılacağını öğretiyoruz. Bizim spor tesisle-
nizde rakamlar var mı?
rimize gelenlerin %80’i yüzme bilmez, biz onlara yüzme öğ-
Bizim iki tane organizasyonumuz retiriz. Bir seansta 300 kişiye yüzme öğretemezsiniz. Olimpik
var. Bir tanesi sağlıklı nesiller dedi- bir havuzda bile 120 kişiye yüzme öğretebilirsiniz. Bizde 15
ğimiz pazartesinden cumaya, sabah kişiye, 12 kişiye bir eğitmen atamak zorundasınız. Bir eğitim
8’den akşam 6’ya kadar olan ücretsiz seansında havuza girdiğinizde üç tane gözetmen 10 tane yüz-
kullanım. Bunlarda rakamlar şuanda me öğretmeni var. Kısacası İstanbul’da önemli bir açığı kapa-
220-230 bin civarında… Seans ola- tıyoruz ve çok faydalı işler yapıyoruz.

Birlik 2010/3 29
Mevzuatı Geliştirme Celal ANNAK
İstanbul Büyükşehir Belediye Müfettişi
(Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı)

MAHALLİ İDARELER AÇISINDAN İDARİ


VESAYET MÜESSESESİNE BİR BAKIŞ
Yerel yönetimler idari yapımızın temel taşlarından birisidir. Bu hususu
neredeyse tüm İdare Hukuku kaynaklarında ülkemizin idari yapısını konu
alan şema ya da tablolarda görmek mümkündür.

I- GENEL OLARAK GİRİŞ NİYETİNE


Gelişmişlik ve demokrasi standartları açısından günü-
müzde objektif parametrelere göre yapılan değerlendirme-
lerde; mahalli idareler (yerel yönetimler), kamu alanına iliş-
kin çerçeve tabloda yer alan ana unsurlardan birisidir. Dün-
yanın çoğu ülkesinde merkezi idarenin yerel yönetim kuru-
luşları üzerinde denetim yetkisi vardır. Bu yetkiye, en spesi-
fik tanımıyla “idari vesayet” denir. Mahiyet ve kapsamı her
ülkeye göre farklılık göstermekle birlikte,
çok yakın geçmişte ülkemizde mer-
kezi idare, mahalli idarelerin karar-
larını onaylama, erteleme hatta veto
etme hakkına sahip iken; güncel pence-
reden bakıldığında ülkemizde yerel yönetimlerin rolü günü-
müz itibariyle ne durumdadır? Elbette bu çalışmanın bazı
noktalarında bu sorunun cevabı detaylıca izah edilmeye ça-
lışılacaktır. Ancak burada kestirmeden giderek şunu belirt- Hatta bu durum
mekte fayda var: Yerel yönetimler idari yapımızın temel taş- bazen çerçeve bir
larından birisidir. Bu hususu neredeyse tüm İdare Hukuku yasal düzenlemeyi
kaynaklarında ülkemizin idari yapısını konu alan şema ya daha alt bir normla sı-
da tablolarda görmek mümkündür. Yalnız sıkça günde- nırlama şeklinde tezahür
me getirilen nokta ise hukuki ve fiili durumun uyum- edebilmektedir. Alışkanlık-
suzluğudur. Esasen bunu teori-pratik çelişkisi olarak ların sürdürülmesi bağlamın-
da ifade edebiliriz. Zira, aşağıda belirtileceği üzere son da bir örnekleme yapmak gerekir-
yıllarda yerel yönetimler bakımından reform niteliğinde se; 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun
çok ciddi değişiklikler/düzenlemeler yapıldığına şahit olduk. “Yazışma” başlıklı 78’inci maddesindeki;
Ama hayatın olağan akışı içerisinde olağanüstü sayılabile- “Belediye, kamu kurum ve kuruluşlarıyla
cek baş döndürücü gelişmelere paralel değişen çeşitli sos- doğrudan yazışabilir” hükmüne rağmen,
yal beklentilere rağmen, fiili durumun tatmin edici bir dü- bazı belediyelerde buradaki “doğrudan”
zeyde yapısal ve kurumsal hukuki düzenlemelere konu ola- ibaresi göz ardı edilerek yine eski usulde
maması ya da bu düzenlemelere konu olmakla beraber saha- olduğu gibi mülki idarenin sıralı hiyerar-
daki uygulamasının arzu edilen seviyede gerçekleş(tiril)me- şisi üzerinden yapılan yazışmalarla kar-
mesinin sebebi nedir? Kuşkusuz birçok gerekçe sıralanabi- şılaşılmaktadır.
lir. Ama burada konumuz itibariyle bu sebeplerden biri bel- Şüphesiz merkezi idarenin yerel yöne-
ki de en önemlisi olarak “idari vesayet”in süreçte meydana timler üzerindeki yetkisi sadece idari ve-
getirdiği ağırlık ya da hız kesmeyi -en azından hızı sınırlan- sayetten ibaret değildir. Toplumun eko-
dırmayı- sayabiliriz. Çünkü kanaatimizce bu vesayet olgu- nomik, sosyal ve kültürel gibi alanlarda
sunun oluşturduğu psikolojik iklim, gelişen ve değişen yeni değişen/çeşitlenen talep ve beklentileri
duruma rağmen eski alışkanlıkların sürdürülmesine yöne- çerçevesinde bunları hizmete tahvil eden
lik uygulayıcılarda ciddi bir etkileme alanı oluşturmaktadır. idari kuruluşlarından en etkilisi olan bele-

30 Birlik 2010/3
diyeler üzerinde, güncellenen mevzuatla beraber idari vesa- kezi yönetimin denetimi altındaki bazı
yet müessesesinde ciddi rahatlamalar meydana gelirken, bu birimlere çeşitli yetkilerin devredilmesi
gelişime konu temel düzenlemeler olan 5018 sayılı Kamu yer alır. Merkezi yönetimin görev yükünü
Mali Yönetim Ve Kontrol Kanunu, 5393 sayılı Belediye Ka- hafifletmeyi amaçlar. Kısaca bir hizmetin
nunu ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile yeni başındaki görevlinin yetkisinin genişleti-
bir vesayet alanı aktif hale getirilmiştir. Bunu mali kural ve lerek merkezden idare sisteminin hafifle-
disiplin adına; kaynakların daha etkin, verimli, şeffaf, hiz- tilmesi veya yumuşatılmasıdır.
metlerde paydaş memnuniyetini esas alan, ekonomiklik, he- Merkezi idare, mahalli idareler üzerin-
sap verebilirlik ve çözüm odaklı bir niyet ile ortaya konu- de, mahalli hizmetlerin idarenin bütün-
lan stratejik plan ve performans programı, analitik bütçe, iç lüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi,
kontrol ve iç denetim ile yatırım ve faaliyet raporu gibi ida- kamu görevlerinde birliğin sağlanması,
ri yapımıza çoğu yeni ya da yenilenmiş bir şekilde giren, sis- toplum yararının korunması ve mahalli-
tem ve süreçlerle başta Maliye Bakanlığı olmak üzere çeşit- müşterek ihtiyaçların gereği gibi kar-
li merciler nezdinde tabi kılınan bildirim ve izin mekanizma- şılanması amacıyla, kanunda belirtilen
sı belediyeler açısından çok daha canlı ve dinamik halde te- esas ve usuller dairesinde idari vesayet
sis edilmiştir. Bunu da kısaca “mali vesayet“ olarak adlan- yetkisine sahiptir. Bu yetkinin hukuki
dırmak yanlış olmayacaktır. Mahalli idareler açısından daha dayanağı, 1982 Anayasası’nın, 127’nci
derin bir sorun alanı olarak karşımıza çıkan mali vesayet ol- maddesidir.
gusunun ayrı bir çalışmaya konu edilmesi isabetli olacaktır. 2) İdari Vesayetin Özellikleri
a)Yerel yönetim kuruluşlarının mer-
II- İDARİ VESAYET KAVRAMI VE ÖZELLİKLERİ kezi yönetim tarafından, yasal düzenle-
1) İdari Vesayet ve Hukuki Dayanağı melerle sınırlı olarak denetlenmesidir.
İdare hukukunun temel ilkelerinden olan b) İdari vesayet, idari bir denetimdir.
“İdarenin bütünlüğü” ilkesinin bir unsuru Ancak idari makamlar tarafından yürütülür.
olan idari vesayet, üniter (tekçi) ve merke- c) İdari vesayet, esas itibariyle devle-
ziyetçi devletlerde söz konusudur. İdari vesayetin tanı- tin genel menfaatlerini, devletin birliğini,
mı Anayasamızda yapılmamıştır. Dolayısıyla söz konusu ta- kamu hizmetlerinin ahenk ve tutarlılığını
nım İdare Hukukunda önemli yeri olan öğreti ile geliştiril- sağlamak ve korumak gayesiyle konul-
miştir. Sıddık Sami Onar’ın tanımına göre idari vesayet mer- muştur.
kezin, ademi merkeziyet idarelerinin icrai kararlarını, idari d) İdari vesayetin konusu kanuna da-
fiil ve hareketlerini murakabe etmek ve bu kararları bozabil- yanır ve kanunla sınırlıdır.
mek selahiyetidir. e) İdari vesayet, kanunla merkezde-
İdarenin esasları, 1982 Anayasası’nın “İdarenin esasla- ki bir organ, makam veya merkeze bağlı
rı” başlığı altında “İdarenin bütünlüğü ve kamu tüzelkişili- bir memura tanındığı ve merkeze ait bir
ği” alt başlıklı 123’üncü maddesinde; “İdarenin esasları” yetki olduğu için hiyerarşik tabaka ve de-
başlığı altında “İdarenin bütünlüğü ve kamu tüzelkişiliği” receler içinde kullanılmaz.
alt başlıklı 123’üncü maddesinde; “İdare, kuruluş ve gö- f) İdari vesayet, yerel yönetim birim-
revleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir. İdarenin ku- lerinin kararları, işlem ve eylemleri, or-
ruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim ganları ve personeli üzerinde kullanılır
esaslarına dayanır. Kamu tüzelkişiliği, ancak kanunla veya g) Vesayet yetkisi, kanun tarafından
kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulur” şek- öngörülen bozma, onama, erteleme, de-
linde düzenlenmiştir. Ülkemiz merkezi idare kuruluşu ba- ğiştirerek onama gibi sınırlı yetkileri içerir.
kımından, coğrafya durumuna, ekonomik şartlara ve kamu 3) Vesayet Makamının Sahip Olma-
hizmetlerinin gereklerine göre, illere; iller de diğer kademeli dığı Yetkiler
bölümlere ayrılır. İllerin idaresi yetki genişliği esasına daya- Vesayet makamının, işlemi “düzeltme
nır. Bu da; merkezdeki kuruluşların, merkezdeki toplanmış yetkisi” ve “emir ve talimat verme” yet-
yetkilerin bir bölümünün, yine merkezin denetimi altında, kisi yoktur. Çünkü vesayet yetkisi, yerel
taşradaki bazı yüksek görevlilere aktarılmasıdır. Merkezi yönetim kurullarının karar alma hürriyeti-
kuruluşların kimi etkinliklerini, taşrada kurdukları birim- ni ortadan kaldıran, merkezi idarenin ira-
ler eliyle yürütmeleri, yetki genişliğine dayanan bir uygu- desini bu kuruluşlara dikte eden bir yet-
lamadır. Yetki genişliğinin temelinde, merkezden yönetim ki değildir.
sonucunda doğan bazı sakıncaları gidermek amacıyla, mer- Olağan şartlarda vesayet makamı yu-

Birlik 2010/3 31
Mevzuatı Geliştirme

karıda sayılan yetkileri kullanamaz. An- kamu hizmetlerini çağdaş standartlara kavuşturmak, böyle-
cak bir istisnası vardır. ce halkımızın kamu kuruluşlarından talep ve beklentilerine et-
5393 sayılı Belediye Kanunu’nun kin bir şekilde cevap vermek amacıyla kamu yönetiminde bir
“Hizmetlerde aksama” başlıklı 57’nci paradigmal değişimin işareti olan yeniden yapılanmaya yöne-
maddesinde; “Belediye hizmetlerinin lik çalışmalar kapsamında Büyükşehir Belediyelerinin yöne-
ciddi bir biçimde aksatıldığının ve bu tim yapısına ilişkin olarak 27/06/1984 tarihli ve 3030 sayı-
durumun halkın sağlık, huzur ve esen- lı Büyükşehir Belediyelerinin Yönetimi Hakkında Kanun Hük-
liğini hayati derecede olumsuz etkiledi- münde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun
ğinin İçişleri Bakanlığı’nın talebi üzeri- yerine 10/07/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Beledi-
ne yetkili sulh hukuk hakimi tarafından yesi Kanunu kabul edilmiştir. Bu Kanunla büyükşehir beledi-
belirlenmesi durumunda İçişleri Baka- yelerine, büyükşehir ilçe ve ilk kademe belediyelerinin imar
nı, hizmetlerde meydana gelecek ak- uygulamaları üzerinde çok ciddi bir denetim yetkisi vermiş-
samanın giderilmesini, hizmetin özelli- tir. Yine başta bütçe ve imar uygulamaları olmak üzere birçok
ğine göre makul bir süre vererek bele- meclis kararına ilişkin; onama, erteleme, itiraz, değiştirme ve
diye başkanından ister. Aksama gide- bizzat ikame yoluyla karar ittihazı şeklinde büyükşehir bele-
rilemezse, söz konusu hizmetin yerine diyesi, bir anlamda vesayet yetkisinin de ötesinde hak ve yet-
getirilmesini o ilin valisinden ister. Bu kilerle donatılmıştır. Konu bu çalışmanın boyutunu aşacağın-
durumda vali, aksaklığı öncelikle bele- dan bu durumun örneklerini aktaramayacağız. Doğal olarak,
diyenin araç, gereç, personel ve diğer bu Kanun ile düzenlenmeyen konularda Belediyeler Kanunu
kaynaklarıyla giderir. Mümkün olmadı- hükümleri geçerlidir. 5747 sayılı Büyükşehir Belediyesi Sı-
ğı takdirde diğer kamu kurum ve ku- nırları İçerisinde İlçe Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik
ruluşlarının imkanlarını da kullanabilir. Yapılması Hakkında Kanun ile Mahalli İdareler Seçiminin ya-
Ortaya çıkacak maliyet vali tarafından pıldığı 29 Mart 2009 tarihi itibariyle büyükşehir belediyesi sı-
İller Bankası’na bildirilir ve İller Ban- nırlarında yer alan ilk kademe belediyelerinin tüzel kişilikleri-
kasınca o belediyenin müteakip ay ge- ne son verilmiş ve bu kanunda uygun görülen büyükşehir ilçe
nel bütçe vergi gelirleri tahsilatı topla- belediyelerine katılımları sağlanmıştır. Büyükşehir ile Büyük-
mı üzerinden belediyeye ayrılan paydan şehir ilçe ve ilk kademe belediyeleri dışında kalan belediyeler,
valilik emrine gönderilir. İçişleri Bakan- 1930-2004 yılları arasında 1930 tarihli ve 1580 sayılı Bele-
lığının talebi üzerine sulh hukuk haki- diye Kanunu ile düzenlenmiş iken; 2004 yılında 1580 sayılı
mi tarafından alınan karara karşı ilgili Belediye Kanunu yürürlükten kaldırılmış, 5272 sayılı Belediye
belediyece asliye hukuk mahkemesine Kanunu kabul edilmiştir. 5272 sayılı Kanun, Anayasa Mahke-
itiraz edilebilir. Bu durumlarda vesayet mesinin 18 Ocak 2005 tarihli ve E.2004/118, K.2005/8 sa-
makamı olan vali, yerel yönetim idare- yılı Kararıyla şeklen Anayasaya aykırılıktan iptal edilmesi üze-
sinin yerine geçerek onun adına eylem rine TBMM tarafından 3 Temmuz 2005 tarih ve 5393 sayı-
ve işlemlerde bulunabilir” şeklinde ifa- lı Belediye Kanunu kabul edilmiş ve yürülüğe girmiştir. Ülke-
de edilen şartların oluşması durumun- mizin 1998 yılında imzaladığı Avrupa Yerel Yönetimler Özerk-
da vesayet makamı olan vali, yerel yö- lik Şartı’nın 4 üncü maddesinin 4’üncü paragrafının kabulüy-
netim idaresinin yerine geçerek. Onun le idari vesayet alanı biraz da olsa daraltılmıştır. Kabul edilen
adına eylem ve işlemlerde bulunabilir. anlaşma maddesi hem 5393 sayılı Belediye Kanununda hem
Benzer bir örneği 5302 sayılı İl Özel de 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanununda yerini almış-
İdaresi Kanunu’nun 40’ıncı maddesin- tır.
de yer almıştır. 2) Merkezi İdarenin Belediyeler Üzerindeki İdari Vesa-
yet Yetkisinin Somutlaştığı Noktalar
III- MAHALLÎ İDARELERDE Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 127’nci maddesine
İDARİ VESAYETİN göre; Mahalli idareler; il, belediye veya köy halkının mahalli
YANSIMALARI müşterek ihtiyaçlarını karşılamak üzere kuruluş esasları ka-
nunla belirtilen ve karar organları yine kanunda gösterilen,
1) Temel Belediye Mevzuatının seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu tüzel kişi-
Gelişim Süreci leridir. Mahalli idarelerin kuruluş ve görevleri/yetkileri, yerin-
Rekabetin yoğunlaştığı ve değişimin den yönetim ilkesine uygun kanunla düzenlenir.
ivme kazandığı bir ortamda; ülkemizin Mahalli idarelerin seçilmiş organlarının, organlık sıfatını
yönetim yapısını sürekli geliştirmek, kazanmalarına ilişkin itirazların çözümü ve kaybetmeleri, ko-

32 Birlik 2010/3
nusundaki denetim yargı yolu ile olur. sayılı Belediye Kanunu ile, belediye meclisi kararlarına yönelik
Ancak, görevleri ile ilgili bir suç se- olan ve mülki idare amirlerine tanınmış bulunan onay siste-
bebi ile hakkında soruşturma veya ko- mine son verilerek yeni bir yöntem benimsenmiş, 5393 sayı-
vuşturma açılan mahalli idare organları lı Belediye Kanununda da bu yöntem devam ettirilmiştir. Fa-
veya bu organların üyelerini, 5393 sayı- kat bu yeniliğe rağmen ortada somut olarak bir vesayet olgu-
lı Belediye Kanunu’nun 47’nci maddesi su vardır. Adı geçen Kanun’un “Mahalle ve yönetimi” başlık-
uyarınca İçişleri Bakanı, geçici bir ted- lı 9’uncu maddesindeki; “Belediye sınırları içinde mahalle ku-
bir olarak kesin hükme kadar uzaklaş- rulması, kaldırılması, birleştirilmesi, bölünmesi, adlarıyla sı-
tırabilir. nırlarının tespiti ve değiştirilmesi, belediye meclisinin kararı
Merkezi idare, mahalli idareler üze- ve kaymakamın görüşü üzerine valinin onayı ile olur” hükmü
rinde, hizmetlerin idarenin bütünlüğü ile “Ad Verme, Tanıtıcı Amblem ve Flama Kullanımı” başlık-
ilkesine uygun yürütülmesi, kamu gö- lı 81’inci maddesinde yer alan; ”Cadde, sokak, meydan, park,
revlerinde birliğin sağlanması, toplum tesis ve benzerlerine ad verilmesi ve beldeyi tanıtıcı amblem,
yararının korunması ve mahalli ihtiyaç- flama ve benzerlerinin tespitine ilişkin kararlarda; belediye
ların gereği gibi karşılanması amacıyla, meclisinin üye tam sayısının salt çoğunluğu, bunların değişti-
kanunda belirtilen esas ve usullere göre rilmesine ilişkin kararlarda ise meclis üye tam sayısının üçte
idari vesayet yetkisine sahiptir. iki çoğunluğunun kararı aranır. Bu kararlar mülki idare ami-
Yerel yönetimler, mahalli müşterek rinin onayı ile yürürlüğe girer” şeklindeki hüküm göz önüne
nitelikteki ihtiyaçları yerine getirmek alındığında, bu çeşit kararlarda yine mülki idare amirinin ona-
amacıyla oluşturulmuş kuruluşlardır. yı aranmaktadır. Ayrıca mülki idare amirine gönderilmeyen
Yasal düzenlemelerde yerel yönetim belediye meclis kararları yürürlüğe girmez. Nihayetinde mül-
kuruluşları için idari ve mali özerklikten ki idare amiri hukuka aykırı gördüğü kararlar aleyhine ida-
bahsedilir. Bu bağlamda, hem 5393 sa- ri yargıya başvurabilir. Dolayısıyla belediye tanımındaki “idari
yılı Kanun hem de 5216 sayılı Kanun- ve mali özerklik” kavramının gerçeklerle ne kadar örtüştüğü
da idari ve mali özerklik öncelikle ya- hâlâ önemli bir sorun alanıdır. Esasen uygulamada tanımsal
sal hükme bağlanmıştır. Yerel yönetim- manadaki özerklikten bahsedilemeyeceği sonucuna rahatlıkla
lerin karar alma konusunda özerklikle- varılabilir. Çünkü İçişleri Bakanı, mahalli idare organları veya
ri tartışmasızdır. 5393 sayılı Belediye bu organların üyelerini, geçici bir tedbir olarak kesin hükme
Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 3’üncü kadar uzaklaştırabilir. Yine bazı meclis kararları -istisnai du-
maddesi; “Belediye: Belde sakinlerinin rumlara münhasır olmakla beraber- hâlâ mülki idare amirinin
mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaç- onayını gerektirmektedir.
larını karşılamak üzere kurulan ve ka- 3) İdari, Mali ve Yerel Özerklik İlişkisi
rar organı seçmenler tarafından seçile- Yerel yönetim kuruluşlarının görevlerini ifa ederken müsta-
rek oluşturulan, idari ve mali özerkli- kil bir bütçeye ve karar mekanizmalarına sahip olması hali ye-
ğe sahip kamu tüzel kişisini ifade eder” rel özerklik olarak kabul edilmektedir. Yerel özerklik idari vesa-
şeklindedir. 1930 tarihli ve 1580 sayı- yet ile ters orantılıdır. Belediye tanımından anlaşılabileceği gibi
lı Belediye Kanunu’nda “Belediye, bel- yerel özerkliği idari ve mali özerklik olarak iki açıdan ele almak
denin ve belde sakinlerinin mahalli ma- mümkündür. İdari özerklik kuruluşların kendi karar organla-
hiyette müşterek ve medeni ihtiyaçları- rı ile serbestçe karar alabilmelerini ifade ederken mali özerklik
nı tanzim ve tesviye ile mükellef hükmi ise, ayrı gelir kaynaklarına sahip olmaları ve yasal düzenleme-
bir şahsiyettir” şeklinde yapılan tanım ler çevresinde kendi organlarının kararlarına daya-
dikkate alındığında, belediyenin huku- narak harcama yapabilmelerini öngörür. Herhan-
ki statüsü bakımından kayda değer bir gi bir idarenin kendi organlarıyla serbestçe aldı-
ilerleme sağlandığının hakkını teslim ğı kararları sorumluluklarıyla orantılı öz gelir kay-
etmek gerekir. Zira, kural olarak be- naklarına sahip olmaksızın uygulaması zordur. Bu
lediye meclisi kararları üzerinde idari nedenle idari ve mali özerklik birbirini tamamlayan
vesayet yoktur. Çünkü mülga 5272 unsurlardır. Mahalli idare birimlerinin mali yön-
den tamamen özerk olmadıkları tezi için, mali açı-
Mevzuatı Geliştirme

dan merkeze olan bağımlılıkları ve tabi a) 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Kuruluş” başlık-
oldukları bildirim ve izin prosedürünün lı 4’üncü maddesinde belirtildiği şekliyle belediye kurulması
yeterli olduğu kanısındayız. Her ne ka- prosedürü (Valinin bildirimi, Danıştay görüşü, Bakanlar Ku-
dar 1580 sayılı Kanun ile karşılaştırıldı- rulu Kararı)
ğında, 5393 sayılı Kanunda birçok ko- b) “Sınırların kesinleşmesi” başlıklı 6‘ncı maddesi hükmü.
nuda mülki onay açısından idari vesa- (Kaymakam görüşü, Vali Onayı)
yet müessesesinde ciddi bir yumuşa- c) 6‘ncı madde;” İl ve ilçe sınırlarının değiştirilmesini ge-
ma sağlanmak suretiyle genel mana- rektirecek sınır uyuşmazlıklarında 5442 sayılı İl İdaresi Kanu-
da bir mesafe kat edildiği hususu sabit nu hükümleri uygulanır” şeklindedir. (5442 sayılı Kanun pro-
ise de; bu yeni durumun özerklik açısın- sedürü)
dan aldığı mesafeyle örtüşmediği gerçe- ç) “Birleşme ve katılma” başlıklı 8’inci maddesi. (Büyük-
ği de ortadadır. Özerklik bağlamında ol- şehir belediye meclisi kararı, İçişleri Bakanlığı’na bildirim)
mamakla beraber, adı geçen Kanun’un d) 9’uncu maddede yer alan “Belediye sınırları içinde ma-
14’üncü maddesinde yer alan; “Belediye halle kurulması, kaldırılması, birleştirilmesi, bölünmesi, adla-
mallarına karşı suç işleyenler Devlet ma- rıyla sınırlarının tespiti ve değiştirilmesi, belediye meclisinin
lına karşı suç işlemiş sayılır. 2886 sayılı kararı ve kaymakamın görüşü üzerine valinin onayı ile olur.”
Devlet İhale Kanununun 75’inci maddesi (Kaymakam görüşü, Vali Onayı)
hükümleri belediye taşınmazları hakkın- e) “Belde adının değiştirilmesi” başlıklı 10 uncu maddesi.
da da uygulanır. Belediyenin proje kar- (Vali görüşü, İçişleri Bakanlığı onayı)
şılığı borçlanma yoluyla elde ettiği ge- f) 12’inci maddede yer alan; “Tüzel kişiliği sona erecek
lirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetle- belediye ve köylerin taşınmazlarının satılması ile vadesi tüzel
rinde fiilen kullanılan malları ile belediye kişiliğin sona ereceği tarihi aşan borçlanma yapılması İçişleri
tarafından tahsil edilen vergi, resim ve Bakanlığının onayına tabidir.” (İçişleri Bakanlığı Onayı)
harç gelirleri haczedilemez” gibi hüküm- g) 14’üncü maddede “Belediye, (e), (f) ve (g) bentlerin-
ler değerlendirildiğinde, merkezin yerele de belirtilen hizmetleri Danıştayın görüşü ve İçişleri Bakanlı-
bakış açısının pozitif bir seyir kazanma- ğının kararıyla süresi kırk dokuz yılı geçmemek üzere imtiyaz
ya başladığı da mülahaza edilebilir. yoluyla devredebilir; toplu taşıma hizmetlerini imtiyaz veya
tekel oluşturmayacak şekilde ruhsat vermek suretiyle yeri-
IV- GÜNCEL BELEDİYE ne getirebileceği gibi toplu taşıma hatlarını kiraya verme veya
MEVZUATINDAKİ DURUMA 67’nci maddedeki esaslara göre hizmet satın alma yoluyla ye-
BİR BAKIŞ rine getirebilir.” (Danıştayın görüşü, İçişleri Bakanlığı Kararı)
ğ) 23’üncü madde de; “Kararlar kesinleştiği tarihten iti-
5393 sayılı Belediye Kanunu’na göre; baren en geç yedi gün içinde mahallin en büyük mülki idare
bildirim, izin ve onaya ilişkin örnekler: amirine gönderilir. Mülki idare amirine gönderilmeyen karar-
Aşağıda sayılanlardan bir kısmı kul- lar yürürlüğe girmez. Mülki idare amiri hukuka aykırı gördü-
lanılan yetki ve ifa edilen görevlerde ve- ğü kararlar aleyhine idari yargıya başvurabilir.”(Bildirim)
rimlilik ve bütünlük saikiyle yapılan dü- h) 26’ıncı maddesi “Kararlar kesinleştiği tarihten itibaren
zenlemeler olmakla beraber belediyeler en geç yedi gün içinde mahallin en büyük mülki idare amiri-
açısından bir taahhüt içermesi bildirim ne gönderilir. Mülki idare amirine gönderilmeyen kararlar yü-
ya da izin mekanizmasını ön görmesi rürlüğe girmez. Mülki idare amiri hukuka aykırı gördüğü ka-
nedeniyle tefrik edilmeksizin aşağıda rarlar aleyhine idari yargıya başvurabilir.” (Dava açma hakkı)
tadat edilmiştir. Esasen somut vesayet ı) 28’inci maddesinde düzenlenen;“Belediye meclisi üyeli-
örneklerine yukarıdaki bölümlerde de- ğine seçilme yeterliğinin kaybedilmesi durumunda, valinin bil-
ğinilmiştir. Bu nedenle sadece madde dirmesi üzerine Danıştay tarafından üyeliğin düşmesine karar
başlıkları bağlamında söz konusu olan verilir” hükmü. (Valinin bildirimi, Danıştay Kararı)
prosedür ve usul kısaca verilecektir. i) 30’uncu madde şartlarının oluşması halinde; Belediye
Yalnızca bildirim mercileri açısından yer meclisi İçişleri Bakanlığı’nın bildirimi üzerine Danıştay’ın ka-
yer farklılıklar olmakla beraber prosedür rarı ile feshedilir. Yine aynı maddede “İçişleri Bakanlığı gerek-
ve usul genellikle büyükşehir belediye- li gördüğü takdirde meclisin feshine dair bildirim ile birlikte,
leri için de cari olduğundan, 5216 sayılı karar verilinceye kadar meclis toplantılarının ertelenmesini de
Büyükşehir Belediyesi Kanunu’na ayrıca ister. Danıştay, bu hususu en geç bir ay içinde karara bağ-
değinilmeyecektir. lar.” (Bakanlık bildirimi, Danıştay Kararı)

34 Birlik 2010/3
j) 44 üncü maddede kayıtlı hallerin- dır. Bu yaklaşım, dünyanın birçok yerinde denenmiş ve olum-
den birinin meydana gelmesi durumun- lu sonuçlar vermiştir. Türkiye’de de aynı yönde sonuçlar ver-
da İçişleri Bakanlığı’nın başvurusu üze- mesi beklenir. Ancak Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapısının
rine Danıştay kararıyla başkanlık sıfa- bazı nitelikleri bu konuda çeşitli tereddüt ve endişelerin doğ-
tı sona erer. (Bakanlık başvurusu, Da- masına yol açabilir. Yine de yukarıda izah edildiği üzere Kamu
nıştay Kararı) Yönetimi yapısıyla ilgili özellikle mahalli idareler kuruluşlarına
k) “Belediye başkanı görevlendiril- ilişkin mevzuatta adeta reform mahiyetinde düzenlemeler ya-
mesi” başlıklı 46’ıncı maddesi (Vali- pılmıştır. Toplumun değişen ve farklılaşan ihtiyaç ve beklen-
İçişleri Bakanı görevlendirmesi) tilerinden kaynaklanan yasal düzenlemeler hayatın bütün akı-
l) Görevden uzaklaştırma başlıklı şını ilgilendiren alanlarda senkronize olarak tamamlanmadığı
47’inci maddesi. (İçişleri Bakanı Onayı) halde, belli alanlarda yapılan spesifik düzenlemelerin meyve-
m) 49’uncu madde “Norm kadro leri alınmaya başlanmıştır. Örneğin 5393 sayılı Belediye Ka-
ilke ve standartları İçişleri Bakanlığı ve nunu ile getirilen yeni anlayışla idari vesayet müessesesi ol-
Devlet Personel Başkanlığı tarafından dukça hafifletilmiştir. Birçok alanda yetkilerin herhangi bir
müştereken belirlenir” ibaresi (İçişleri izin ve onay mekanizmasına tabi olmaksızın doğrudan bele-
Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlı- diyenin yetkili karar mercilerince özgün bir şekilde kullanıl-
ğının tespiti) ması, hizmette yerindelik vasfının ürettiği katma değeri yük-
n) “Belediyelerin Denetimi” üst seltmiştir. Bu da tüm paydaşlar açısından memnuniyet veri-
başlıklı 55’inci maddesinde deneti- cidir. Bu bağlamda, kadro ihdas, iptal ve değişikliğine yöne-
me dair yer alan usul ve esaslar. (De- lik geçmişteki bildirim, görüş, izin ve onay prosedürünü ön-
netim- 5018 sayılı Kamu Mali Yöneti- gören ve çok uzun ve zor bir süreçten geçen hantal mekaniz-
mi ve Kontrol Kanunu prosedürü, Yet- ma terk edilerek, kadro ihdas, iptal ve değişikliklerinin sade-
kili merci onayı) ce belediye meclisi kararına bırakılmış olması çok yerinde bir
o) Faaliyet raporu başlıklı 56’ncı örnektir. Ama ciddi bir aşama olmakla beraber kuşkusuz bu
maddesi (Bildirim-İçişleri Bakanlığı’na) düzey yeterli değildir. Kanımızca daha kat edilmesi gereken
ö) Hizmetlerde aksama başlıklı çok mesafe vardır.
57’nci madde yukarıdaki bölümde açık- Yerel yönetimlerin denetlenmesi elbette gereklidir. An-
lanmıştı, (Yargı Kararı, İkame) cak önemli olan bu denetimin kapsamı ve yöntemidir.
p) “Bütçenin hazırlanması ve ka- Türkiye’de idari vesayet yetkisi hâlâ çok geniştir. Yerel yö-
bulü” başlıklı 62’nci maddesi ve Bütçe netimler değişen koşul ve hizmet önceliklerine ayak uydu-
sistemi başlıklı 65’inci maddesi hük- rabilmek için hem yönetsel hem de finansal bakımdan daha
mü.(5018 sayılı Kanun prosedürü, Ma- fazla yetkiye sahip olmalıdır. Bu açıdan, idari vesayet kapsa-
liye Bakanlığı görüşü-İçişleri Bakanlığı mının daraltılması; vesayet yetkisinin konusu, içeriği ve bi-
çalışması) çiminin yasalarla kesin olarak belirtilmesi bu yetkinin keyfi-
r) Borçlanma başlıklı 68’inci mad- liğe dönüşmesini de engelleyebilir. Ayrıca “siyasi olgunluğa”
desi (Taahhüt, bildirim, izin- İçişleri sahip olmadıkları öne sürülen yerel yönetim kuruluşlarının
Bakanlığı Onayı) başkan ve organlarının yoğun bir eğitim sürecine tabi tutul-
s) Şirket kurulması başlıklı 70’inci ması ve paydaşlara da bu organları denetleme bilincinin ka-
maddesi ve 71’inci maddesine göre zandırılması, gerekli yetkinliğe sahip olmalarında katalizör
bütçe içinde işletme kurma usulü. (İzin, etkisi yapabilir. Merkez, yerele tevdi edilen yetki ya da kay-
Onay- İçişleri Bakanlığı) nağın sorumsuzca kullanılmayacağına -onu yoldan çıkarma-
ş) Yurt dışı ilişkilerine ilişkin yacağına- inanması halinde ortaya pozitif ve faydalı bir so-
74’üncü madde hükmü. (İçişleri Ba- nuç çıkacağı düşüncesindeyim. Zira yeterince yetki ve kay-
kanlığı izni) nak sağlanmış, yerinden yönetim ve katılım mekanizmala-
t) Ad verme, tanıtıcı amblem ve fla- rıyla güçlendirilmiş, objektif standartlarla belirlenmiş, per-
ma kullanımına ilişkin 81’inci maddesi. formans odaklı denetimi esas alan bir yerel yönetim anlayışı;
(Mülki İdare Amiri Onayı) hem klasik/geleneksel görevleriyle ilgili hizmet üretme, hem
de paydaşların değişen/çeşitlenen ihtiyaçlarına cevap verme
IV- SONUÇ ve nihayetinde tedricen ülkemizin refah düzeyinin yükselme-
Kamu yönetiminde etkinlik, ekono- sinde lokomotif etkisi yapacaktır.
miklik ve verimlilik geniş ölçüde yerin- İdaredeki yerinde(n)liğin hizmette yerindeliği sağlayacağı
den yönetim ilkesine dayandırılmakta- inancıyla nokta koymak istiyorum.

Birlik 2010/3 35
Marmara’dan

38 Birlik 2010/3
Sirkeciden Tren Gider
Sirkeciden tren gider,
Vagon gider, derdim gider.
Gurbet elde bir başıma,
Varım yoğum alır gider.

İbrahim Sadri

Birlik 2010/3 39
Söyleşi
Mehmet Atalay: “Bugüne kadar
yapılmış en iyi Dünya Basketbol
Şampiyonası olacak. Çünkü, biz
sadece bir şampiyona yapmıyo-
ruz. Biz yaptıklarımıza bir ruh ka-
tıyoruz. Burada en büyük görev
belediyelere düşüyor.”

“Bugüne Kadar Yapılmış


EN İYİ Şampiyona Olacak”
B
asın İlan Kurumu Genel Müdü- Atalay, röportajımız sırasında belediyelere düşen en büyük
rü ve aynı zamanda bir dönem görevlerden birinin gençlerin sporla ilgili eğitilmeleri olduğunu
Gençlik Spor Genel Müdürlü- sözlerine ekledi. “Gençler spor tesislerine gelemiyorsa, siz on-
ğü yapan Mehmet Atalay’la A’dan lara tesisleri götürün” diyen Atalay, önemli uyarılarda bulundu.
Z’ye belediye ve spor ilişkisini ko- Atalay, “Gençlere sporun bir yaşam tarzı olduğunu, galibiyet
nuştuk. Atalay, Türkiye’de yapılacak kadar mağlubiyetin de olduğunu öğretin” diyor.
olan 2010 FIBA Dünya Basketbol Bir dönem Gençlik Spor Genel Müdürlüğü yapmış biri
Şampiyonası’nın bugüne kadar yapıl- olarak, belediyelerin spora yaklaşımlarını yeterli buluyor
mış en iyi organizasyonlardan biri ola- musunuz?
cağını söylüyor. Çünkü Atalay, başta Yeterli bulmamakla birlikte belediyelerin bu konuyla ilgilen-
belediyeler olmak üzere yerel yönetim- meleri bile önemliydi. Bu alana ciddi yatırım yapan belediyeler
lerin bu tarz büyük organizasyonların de var, yönelmeyen belediyeler de. Ama unutulmamalıdır ki,
altından layıkıyla kalkacağı kanısında. gelecek yerel yönetimlerindir. Spordaki yapılanma, yerel yöne-

40 Birlik 2010/3
timleri işin içerisine çekecek şekilde olmalıdır. ruz. Bunların yanında dünyanın en güzel şehirlerini su-
Ama tabi ki, geçmişe baktığımız zaman hem nacağız. Bugün, Dünya’nın başkenti İstanbul’dan daha
belediyelerimizin hem de İl Özel İdarelerimizin güzel bir yer olduğunu düşünmüyorum. Bir tarafta Sul-
ciddi yatırımlar yaptığını söylemek gerekiyor. tanahmet, öbür tarafta Ayasofya. Dünya tarihinin gelmiş
Yapılan yatırımların yeterli olabilmesi içinse, geçmiş en büyük medeniyetlerine ev sahipliği yapmış bir
belediyelerin belirli kriterleri yerine getirme- şehirde dünyaca ünlü sporcuları ağırlamış olacağız. Başta
leri gerekmektedir. Örneğin, daha fazla spor sporcuların ve şampiyona için gelecek herkesin fazlasıy-
tesisleri yapmalı ve bu spor tesislerini işlete- la memnun kalacağına eminim. Çünkü, biz dünyanın en
cek elemanları istihdam edebilmeliler. Bunları büyük tarihi zenginliklerini taşıyoruz. Din, dil, ırk ayrımı
da Spor Akademisi mezunu gençler arasından yapmadan medeniyetlerin buluştuğu, dinlerin barıştığı,
seçmeliler. Ya da sporla ilgili organizasyon- insanların tanıştığı bir yerdesiniz.
lara, tanıtım çalışmalarına ağırlık vermeliler.
Bu dünyaca ünlü organizasyonlar için bizim spor
Belediyelere yine bizim yüklemek istediğimiz
tesislerimizin ve alt yapımızın yeterli olduğunu dü-
görevlerden biri de bu konuda gençlerin ye- şünüyor musunuz?
tişmesine destek vermeleri. Şöyle ki, spor
tesislerini gençlerin ayağına getirmek kadar, Buna uygun hale getirmeye çalışıyoruz. Bugün örne-
gençleri spor tesislerine taşıyabilmeliler. Hal- ğin, Kayseri’de 7500, İstanbul’da 15000 ve Ankara’nın
kımız her geçen gün daha çok sporu sevmeye en kıymetli yerinde 10000 kişilik salonlarımız var.
başladı. Hele ki eskiye göre çocuklarını daha Ben inanıyorum ki, Dünya Basketbol Şampiyonası’nda
çok spora yönlendiriyorlar. Bugün en muhafa- İstanbul’da otellerimiz yetmeyecek. Yeni oteller, yeni res-
zakar bölgede bile insanlar kız çocuklarını vo- toranlara ihtiyaç olacak, trafik sorununu en iyi şekilde
leybol kursuna gönderiyor. Bu örnek, toplum çözmeniz gerekecek. Bunun ötesinde bu tarz organizas-
olarak geliştiğimizi gösterir. Tabi ki tersi du- yonlarda güvenlik problemini en iyi şekilde ortadan kaldı-
rumlarla da karşılaşabiliyoruz. Çünkü aile ço- rabilmelisiniz. Tabii ki bütün bu artı değerlerin yapılması
cuğunu spor kursuna göndermek istediğinde, yolunda belediyelerimize büyük görevler düşüyor.
spor okulunun nerede olduğundan, kursların
kaçta olduğuna göre pek çok konuda tedirgin “Belediye başkanlarımız ellerinden
oluyor. Ailelerin zihinlerindeki bu şüpheleri geleni yapmalı”
kaldırmak belediyelerin görevidir. Kısacası, Belediyelere düşen bu görevler nelerdir?
çocuk spor tesisine gelemiyorsa, siz onu ge- Bu bir takım oyunudur. Evet, bütün belediyelere bu
tireceksiniz. tarz büyük organizasyonlarda büyük görevler düşüyor.
Lakin, her şeyi de belediyelerden beklememek lazım. Tabii
“Her şey çok güzel olacak”
ki, bu belediyeleri saf dışı bırakmak anlamına gelmeme-
lidir. Belediyeler, bu tarz organizasyonlar öncesinde yol,
Peki, Türkiye 2010 FIBA Dünya Bas-
otopark gibi trafikte sorun olabilecek bütün uygulamaları
ketbol Şampiyonası’nın Türkiye’de ger-
düşünüp, bu doğrultuda düzenleme yapmalılar. İnsanlar
çekleşecek olması ile ilgili ne düşünüyor-
sunuz? Sizce, Türkiye bu organizasyonun
altından layıkıyla kalkabilir mi?

Şüpheniz olmasın, her şey çok güzel ola-


cak. Ben Türkiye’nin bu kadar büyük bir
organizasyona en iyi şekilde ev sahipliği ya-
pacağına inanıyorum. Bir önceki Dünya Bas-
ketbol Şampiyonası’nı yapan Japonya’dan
daha iyi yapacağımızdan hiç kimsenin şüphesi
olmasın. Hatta, bugüne kadar yapılmış en iyi
Dünya Basketbol Şampiyonası’nın olacağını
düşünüyorum. Çünkü, biz sadece bir şampi-
yona yapmıyoruz, bu amaç doğrultusunda sa-
dece bir tesis yapmıyoruz. Biz yaptıklarımıza
bir ruh katıyoruz, dünyanın hiç bir ülkesinde
göremeyecekleri bir misafirperverlik katıyo-

Birlik 2010/3 41
ulaşımla ilgili bir sorunla karşılaşma- Spora başlama yaşı gittikçe küçülmektedir. Artık ilkokul bile
malı. İnsanların zamanında evlerinde değil, sporda başarılı olunulması isteniyorsa çocuk daha küçük
olmaları ya da otellerine sağlıklı bir yaşlarında yönlendirilmeli. Şu anda en tehlikeli kabul edilecek
şekilde gitmeleri belediyelerin önce- sporlardan biri bokstur. Bugün, boksun ana vatanı olarak ifade
likli olarak yapmaları gereken hizmet- edilen Küba’da boksa başlama yaşı 3 ile 4 arasındadır. Bizde
ler arasındadır. Ayrıca, belediyeler ise bu sayı 12’dir. Küba’daki gençler sizden 8 yıl önce spora
her türlü tanıtım organizasyonunu başlıyorlar ve size 8 yıl fark atıyorlar. Onunla yarışma imkanınız
gerçekleştirebilmeliler. Kısacası, dün- var mı?
ya basketbol şampiyonası için bütün
kurumlar el ele vermeli. Bugün, be- “Spor bir yaşam tarzıdır”
lediye başkanlarının ellerinden geldi-
ğince katkıda bulunmaya çalıştıklarını Peki, sporda hem amatör hem de profesyonel olarak ge-
görüyorum. lişmek için neler yapmalı?
Mehmet Bey, Türkiye neden sa- Tesis olmadan hiçbir şey olmaz. Daha önce de belirttiğim
dece güreşte şampiyon yetiştirir- üzere, asıl önemli olan, gençlerin ayağına kadar tesisleri götüre-
ken diğer dallarda yetiştiremiyor? bilmenizdir. Belediyelerle işbirliği yapılmalıdır. Yerinden yönetim
budur. Bugün baktığınız zaman ilk ve ortaokullarda aşağı yuka-
Bu eskiden böyleydi. Eskiden sa-
rı 20 milyon öğrenci vardır. Buradaki bütün öğrencilerin spor-
dece güreşte şampiyon yetiştiriyor-
la ilgilenmesini mümkün kılsanız, hiç kimse sizin önünüzde du-
duk. Fakat sonrasında buna halter,
ramaz. Tabi, burada ayrıca önemle belirtmek istediğim bir diğer
tekvando, karate dahil oldu. Örneğin,
konu ‘eğitimdir’. Çocuklara mutlaka konu ile ilgili eğitim verme-
halter artık bizim milli sporlarımızdan
lisiniz, onlara spor kurallarını öğretebilmelisiniz. Çocuklara gali-
biri haline gelmiştir. Farkındaysanız,
biyet kadar mağlubiyeti anlatabilmeniz gerekiyor. Sporun bir ha-
alanlarımız arttı. Ama gönül ister ki
reketli ahlak olduğunu söylemelisiniz. Spora bir ölüm kalım mü-
sporun tüm alanlarında şampiyon ye-
cadelesi olarak değil, bir festival gözüyle bakılmalı. Çocukların
tiştirelim.
sporun bir yaşam tarzı olduğunu bilmeleri gerekiyor. Nasıl kitap
Küçüklükten itibaren eğitim okumaya, tiyatroya sinemaya gitmeye zaman ayırıyorlarsa spora
verilmesi gerekiyor, öyle değil mi? da zaman ayırabilmeliler.

42 Birlik 2010/3
Aynur ACAR
Çevre Merkezi Direktörü
Deniz Güçlü
Çevre
Polimernet Plastik

Naylon Poşet
yerine,

bez çanta
veya
file kullanalım!
Günümüz koşullarında kullanımı kaçınılmaz olan plastik ürünlerin, kullanılırken sağladıkla-
rı yararlar kadar, ömürleri bittiğinde verecekleri zararları da hesaplamak gerekmektedir. Ye-
tersiz fiziksel dönüşüm süreçleri ve bilinçsiz atık yönetim stratejileri yüzünden, plastik poşetle-
rin çevremizde sebep olabilecekleri zararlar artabilir. Bu yüzden, plastik atıklar ve atık yöne-
timi konularında yeni teknolojilerin ülkemizde tanıtımının sağlanması ve yatırım olanaklarının
özendirilmesi, geleceğimiz için önemli adımlardır.

Ç
evre ve Orman Bakanlığı’nın son gelişmeleri de inceleyerek, değerlendirmektedir. Yapılmak-
zamanlarda üstünde durduğu ta olan bu çalışmalar, Türkiye’nin AB üyeliği için açılan çevre
konulardan biri ambalaj atıkları- faslına da konudur.
nın azaltılmasıdır. Bu amaca yönelik, Türkiye’nin AB katılım müzakerelerinde çevre faslı,
Çevre ve Orman Bakanlığı Çevre Yö- Brüksel’de düzenlenen “AB Konseyi Hükümetlerarası Katılım
netimi Genel Müdürlüğü önderliğinde Konferansı” ile açılmıştır. Açılış Kriteri kapsamında yapılan ça-
yeni projeler geliştiren çalışma grup- lışmalarda, Avrupa Birliği Çevre Mevzuatı’nda bulunan 5 adet
ları ile, plastik sanayicilerinden hiper- direktiften biri olan “Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Direktifi’ne
marketlere kadar ambalaj sektörüyle göre üye devletler ambalaj atığı oluşumunun önlenmesi için
yakından ilgili birçok kuruluş işbirliği önleyici tedbirlerin de alınmasını sağlamakla yükümlü kılın-
yapmaktadır. Özellikle Ambalaj Atıkla- mışlardır. Alınan bu tedbirler çerçevesinde ulusal programlar,
rının Kontrolü Yönetmeliği kapsamında ambalajın çevresel etkisini azaltmak için üreticilere sorumlu-
oluşturulan bir komisyon olan “Taşıma luk verme projeleri, veya önleme konusunda üye devletler-
Amaçlı Kullanılan Alışveriş Poşetlerinin de başlatılan birçok girişimi bir araya getirmek ve bunlardan
Azaltılması Komisyonu”, alışveriş poşe- yararlanmak üzere tasarlanan ve ekonomik operatörlerce de
ti kullanımının çevresel etkilerini azalt- uygun bulunduktan sonra benimsenen benzer tedbirler sayıl-
mayı amaçlamakla beraber; plastiğin maktadır. Yükümlülüklerden biri şöyle sunulmaktadır:
kullanımının kaçınılmaz olduğu durum- “Komisyon, mümkünse, temel şartların yaptırımını pekişti-
larda kullanılacak olan poşetin çevreye recek, tamamlayacak ve yeni ambalajların ancak ambalajın temel
zararının en düşük seviyede olması için işlevlerini tehlikeye atmaksızın çevresel etkisini en aza indirecek
yapılması gerekenleri, yurt dışında bu gerekli tüm tedbirler üretici tarafından alındıktan sonra piyasaya
konuda örnek teşkil edecek sektörel sürülmesini sağlayacak tedbirler için öneriler sunacaktır.”

Birlik 2010/3 43
Çevre

Direktif ayrıca ambalajların çevresel etkisini azaltmak üze- ler olduğundan, bu moleküllerin bak-
re, kullanımın azaltılması yanında geri dönüştürmeye de ağır- teriler tarafından metabolize edilmesi,
lık verilmesini önermektedir. Bu öneriler yapılırken tanımla- yani biyolojik olarak bozunabilmesi (bi-
ma aşağıdaki gibi yapılmaktadır: obozunurluk) mümkündür. Benzer şe-
‘Geri dönüştürme’ terimi atık malzemelerin, orijinal hallerine kilde, artık günümüz teknolojisiyle pet-
geri döndürülecek ya da organik geri dönüşüm dahil ama enerji rol türevli hammadde kaynaklarından
geri kazanımı hariç, başka amaçlarla kullanılacak biçimde üretim biobozunur plastikler elde etmek müm-
süreci içinde tekrar işlenmesini belirtir. kün görünmektedir. Bioplastik ürün-
Basit bir tanımlama ile plastiklerde organik geri dönüşüm, lerde ortak payda, biyolojik bozunma-
plastik atıkların, mikroorganizmaların faaliyetleri ve çevresel nın gerçekleşebilmesi için, çoğunlukla
faktörlerin de etkisi neticesinde zararsız biokütleye kadar in- endüstriyel kompostlanma şartlarında
dirgenmesidir. Bu indirgenmenin, poşet, atık haline geldikten görülen kontrollü nem ve sıcaklığa ih-
sonra depolanacağı koşullarda gerçekleşeceği öngörülmektedir. tiyaç duyulmasıdır. Bioplastikler, uzun
bir geçmişe sahip olmamasına rağmen,
İstanbul’daki evsel katı atık miktarı doğa dostu uygulamalar için umut kay-
14 bin ton nağı olmuştur. Ancak pazar payı stan-
dart polimerlere göre çok düşük ve hâlâ
İstaç A.Ş. verilerine göre, 2009 yılında sadece İstanbul’da gelişme aşamasında olan bu ürünlerin
oluşan günlük evsel katı atık miktarı yaklaşık 14.000 ton endüstriyel uygulamalardaki teknik ye-
iken, bunun %9,96’sı olan yaklaşık 1395 ton/günlük atık, terliliklerinin petrol türevli konvansiyo-
poşetlerden oluşmaktadır. Mayıs 2008 tarihli Çevre ve Or- nel plastiklere göre genel olarak düşük
man Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü’nce hazır- olması , uygulama metod ve süreçlerin-
lanan ‘’Atık Yönetimi Eylem Planı’’ çerçevesinde belirtildiği de farklı uygulamalar gerektirmeleri ve
üzere ülkemizde toplam dört adet bulunan kompostlama te- ve özellikle yüksek maliyet yaratmala-
sislerinde yıllık yaklaşık 300 bin ton evsel katı atık, organik rı, bioplastiklerin uygulama sahalarının
geri dönüşüme tabi tutulabilmekte, yaklaşık 13 milyon ton genişlemesi ve kullanım miktarlarının
katı atık ise sayıları 32 olan düzenli katı atık depolama tesis- artmasının önünde bir engel olarak gö-
lerinde bertaraf edilmektedir. Açıktır ki, kompostlama tesis rülmektedir.
sayısının az ve kullanım kapasitelerinin kısıtlı olması, oluşan
evsel katı atıkların hepsinin modern katı atık bertaraf metod- II. Oxo-bozunur
ları kullanılarak ayrıştırılarak işlenmesi ve organik geri dönü- Plastikler
şümün sadece bu tesislerde yapılmasını olanaksız kılmakta-
dır. Bu gerçekler, organik geri dönüşüm teknolojilerinin, katı Konvansiyonel polimerlere özel bir
atık düzenli depolama tesislerine uygun olması gerekliliğini katkı maddesi katılarak üretilen, kat-
kanıtlamakta ve bu ünitelerde işlenecek atıklara karışan plas- kı maddesi üreticilerince iddia orga-
tiklerin çevreye zarar vermeksizin çok daha kısa zamanda bi- nik geri dönüşüme tabi olduğu edilen
yolojik çevrime katılmasını kaçınılmaz bir gereklilik haline ge- plastiklerdir. Bahsedilen katkı madde-
tirmektedir. lerine ve bunlardan mamul plastiklere
Plastik sektöründe, organik geri dönüşüm sağladığı öne “oxo-bozunur” adı verilir. Oxo-bozunur
sürülen plastikler, 3 farklı teknoloji ile elde edilir. Bu plastik- katkılar, Polietilen (PE), Polipropilen
ler, kullandıkları teknolojiye göre şöyle adlandırılırlar: (PP), Polistiren (PS), Polietilen Terafi-
talat (PET) ve bazen de Polivinil Klo-
I. Bioplastikler
rür (PVC) gibi sıradan polimerlere, gra-
II. Oxo-bozunur Plastikler
nülden son ürün elde etme aşamasın-
III. Biobozunur plastikler da katılır.
Her 3 teknolojinin de olumlu ve olumsuz yönleri vardır. Tanımlamayı yukardaki gibi yapan
SPI 2010 Ocak ayı görüş bildirgesine
I. Bioplastikler
göre:
Genellikle yenilenebilir hammadde kaynakları olan şeker Oxo-bozunur plastiklerde, parça-
kamışı, mısır nişastası ve yağlar gibi maddelerden ve bunla- lanmayı destekleyici katkılara ek ola-
rın petrol türevli ürünlerle karışımlarının bakteriyel ferman- rak, ürünün kullanım esnasında bozun-
tasyonu ile elde edilen plastiklerdir. Bioplastik polimerlerin masını engellemek için stabilizatörler
ana girdileri, doğada bulunan uzun karbon zincirli molekül- de vardır. Fakat, stabilizatörlerin etki-

44 Birlik 2010/3
si düşüktür. Araştırmalar göstermiştir ki, “içinde bir miktar
stabilizatör olsa dahi, “oxo-biobozunur” katkı maddesi içeren
PE film, özellikle güneşe maruz kaldığında, mekanik özellikle-
rini hızla kaybetmektedir. Bu yüzden, “oxo-biobozunur” kat-
kılar içeren plastiklerin mekanik özelliklerini koruması ve er-
ken yaşlanmaması için farklı depolama koşulları gerekir.
Oxo-bozunur plastiklerin parçalanması bir biobozunma
reaksiyonu sonrasında değil bir kimyasal reaksiyon sonrasın-
da gerçekleşir. Ortaya çıkan parçalar doğada kalmaya devam
eder. Parçalanma, atık problemine bir çözüm değildir. Daha-
sı, plastik ürünler doğadan toplanabilirken, mikroskobik bü-
yüklüktesi plastik parçaların toplanması ve kontrol edilmesi
imkansızdır.
Şu anda, “oxo-bozunurlar” üzerinde yapılan testler ASTM
D6954ü referans almaktadır. Fakat bu “test metodu”, ürü-
nün tümünün biodegradasyonu ile ilgili bilgi vermez. Ayrıca,
bu metodun, biodegradasyon konusunda endüstrice belirlen-
miş bir geçme – kalma ölçütü yoktur.” sı mutluluk vericidir. Çalışmaların önce-
Bahsedilen görüş bildirgesi ayrıca, oxo-bozunur ve oxo- likle plastikler üzerine odaklanması, bu
biobozunur terimlerinin, “biobozunur” terimi yerine kullanıl- konuyla tüm sektörlerin uzaktan ya da
masına karşı çıkmaktadır. yakından ilişkili olması açısından doğ-
ru bir adımdır. Günümüz koşullarında
III. Biobozunur Plastikler kullanımı kaçınılmaz olan plastik ürün-
Bir başka ürün grubu olan biobozunur plastikler ise, sıra- lerin, kullanılırken sağladıkları yararlar
dan polimerlere, biobozunurluk sağladığı öne sürülen organik kadar, ömürleri bittiğinde sağlayacak-
katkı maddeleri eklenerek üretilen ürünlerdir. Bu katkı madde- ları zararları da hesaplamak gerekmek-
leri, ham petrol kaynaklı organik bileşiklerin bir dizi kimyasal tedir. Yetersiz fiziksel dönüşüm süreç-
ve biyokimyasal sentez reaksiyonlarından geçirilmesi sonucun- leri ve bilinçsiz atık yönetim stratejile-
da elde edilirler. Biobozunurluk katkı maddelerinin en temel ri yüzünden, plastik poşetlerin çevre-
işlevi, mikroorganizmaların biobozunma reaksiyonunu başla- mizde sebep olabilecekleri zararlar ar-
tabilmesi ve reaksiyon zincirinin sürdürebilmesi için polime- tabilir. Bu yüzden, plastik atıklar ve
rik yapı içinde uygun ortam şartlarını sağlamaktır. Biobozu- atık yönetimi konularında yeni teknolo-
nur plastikler, bioplastiklere benzer şekilde metabolize edilir- jilerin ülkemizde tanıtımının sağlanma-
ler. Kullanım sürecinde organik geri dönüşüme uğramayan bu sı ve yatırım olanaklarının özendirilme-
ürünler, kullanım ömrü sonunda atık olarak katı atık düzenli si, geleceğimiz için önemli adımlardır.
depolama (landfilling) veya kompostlama prosesine alındıkla- Günümüzde plastikler atıkların yarattı-
rında (composting) organik katkı maddesinin ve çevresel şart- ğı çevresel zararların en düşük seviye-
ların etkisi ile ortamdaki mikroorganizmalar tarafından ayrıştı- ye indirilmesi, daha az atık üretilmesi,
rılırlar. Biobozunma süreci sonrasında bu plastikler, karbondi- kaynağında ayırmaya gidilmesi, fiziksel
oksit, metan ve zararsız biokütleye dönüşür. geri dönüşüm süreçlerinin geliştirilme-
Biobozunur katkılar kullanılan plastiklerde biobozunma, si yanında, organik geri dönüşüme uğ-
ASTM D5511-02 (ISO 15985) standart test metodu ile sap- rayabilecek ürünlerin üretilmesi gerek-
tanır. Bu test metodu, katı atık düzenli depolama sahaların- mektedir. Plastiklerin organik geri dö-
daki şartları simüle eden, plastik ürünlerin oksijensiz ortam- nüşümü konusunda çalışmalar ve pro-
da biolojik olarak bozunurluk performansının belirlenmesine jeler yapılırken, özellikle uluslarara-
ilişkin uluslararası standarttır. Ne yazık ki ülkemizde, bu tes- sı standartlara hakim olunmalı ve uy-
ti uygulayabilecek laboratuvarlar bulunmamaktadır. gulamaların doğaya verilecek zararı en
Sonuç olarak, Türkiye’nin de, devam etmekte olan çev- aza indirmeye odaklanması sağlanmalı-
re sorunlarını tanıması bir zorunluluktur. Bu zorunluluktan dır. Bunun sektör tarafında uygulana-
doğacak sorumluluğun paydaşları olan gerek devlet kurum- bilmesi için, Çevre Bakanlığı çalışmala-
ları, gerek özel sektör ve gerekse sivil toplum örgütlerinin rı ile, organik geri dönüşebilen plastik-
tam bir işbirliği içinde olması şarttır. Bu işbirliği sonucunda, lerin üretimini ve kullanımını özendirici
özellikle çevre bilincini artırıcı çalışmaların yapılmakta olma- yönetmeliklere ihtiyaç vardır.

Birlik 2010/3 45
Kapak Konusu
İz Bırakanlar Kerem Ulusoy

Hacı beşir ağa yeniden canlanıyor


Marmara Belediyeler Birliği, şehir ve yerel yönetimler alanında Türkiye’nin ilk ihtisas
kütüphanesini kurdu. Yaklaşık 3.000 adet kitapla başlayan proje 17.000 adet kitap seviye-
sine ulaştı. Artık MBB binasına sığmayan Mimar Turgut Cansever Şehir ve Yerel Yönetimler
Kütüphanesi, Hacı Beşir Ağa Medresesine taşınıyor.

T arihin her döneminde kitaplar hep gözde olmuşlar. Kitap


okumak, bilgiyi aktarmak, kayıt tutmak, arşiv oluştur-
mak… Bilmek, bilgiye sahip olmak her zaman en önemli erdem
Türkiye’deki ilk ve tek Şehir ve Yerel
Yönetimler Kütüphanesi’ni
kuran Birlik, bünyesindeki
ve en etkili güç olarak addedilmiş. Günümüzde ise teknolojiye bu değerli bilgi hazine-
karşı en sağlam direnci gösteren yine kitaplar olsa gerek. sini geliştirmeye de-
Bir kütüphaneyi, “kitapların saklandığı ve arşivlendiği yer” vam ediyor.
olarak basitçe ele almak son derece yetersizdir. En eski za- Yaklaşık 3.000
manlardan günümüze gelen bu yapılar bizlere bir şeyi söyle- adet kitapla başla-
miyor mu? “Bilgi altındır…” Günümüzde Google her ne ka- yan proje, 17.000
dar kütüphanelerin tahtını sallasa da, dört duvar arasındaki adet kitap seviye-
loş ortamların tozlu rafları ve o eski kitap kokusu her zaman sine yaklaşmış du-
daha cazip olacağa benziyor. Bilgiye, eski bir kitaba dokuna- rumda. Projenin
rak ulaşmak, adeta tarihe de dokunmak hissini vermiyor mu? tam adı, Mimar
Turgut Cansever
Türkiye’deki İlk ve Tek Şehir ve Yerel Şehir ve Yerel Yö-
Yönetimler Kütüphanesi netimler Kütüp-
hanesi. Öncelikle,
Kitapların medeniyetimiz için önemini fark eden Marmara Turgut Cansever’in
Belediyeler Birliği, bir ilki gerçekleştirmek için harekete geçti. adının kütüphaneye
niçin verildiğine bir ba-
kalım.

Neden Turgut
Cansever?
Mimar Turgut Cansever’in isminin
kütüphaneye verilmesinin nedenini an-
latmak 2-3 cümle ile mümkün değildir;
ama kısaca anlatmak gerekirse, şunları
söylemek yeterli olacaktır:

46 Birlik 2010/3
Hacı Beşir Ağa ve
Kütüphaneler
İstanbul’un eski dönemlerin-
de bunu gören bir darüssa-
ade ağası vardı: Hacı Beşir
Ağa… Kurduğu kütüphane-
ler, medreseler, külliyelerle
eskiyi, geleceğe taşıdı. Be-
şir Ağa, Osmanlı’da kazan-
dığı yüksek mevkiler ve aldı-
ğı önemli görevlerle; nüfuzu-
nu, halka faydalı eserler bı-
rakarak kullanmasıyla bizle-
re önemli bir mesaj veriyor.
Birlik 2009/3 47
İz Bırakanlar

Mimarlık ve düşünce tarihimizde bir nirengi noktasında


doğrulan Turgut Cansever, medeniyetimizin insan yetiştirme Turgut Cansever’in
modelini görünür kılan bir kültür adamıdır. Yaşadığı topluma Eserleri
duyarlılığını yitirmeden, varlık sorgulamasını mimari eserle- Turgut Cansever’in Ağa Han Mimar-
ri kadar kitaplarına ve uygulama alanına cesurca taşımış, öz- lık Ödülü’ne layık görülen eserleri
gün yorumları ve söylemi ile çağdaş çizginin üzerinde zamana
şunlardır: Türk Tarih Kurumu Binası
meydan okumuştur. ‘Bilge mimar’ olarak tanınan Cansever,
mekâna müdahale etmeyi ve onu dönüştürmeyi ciddi bir so-
(Yapımı: Ankara, 1951-1967; Ödül
rumluluk olarak görmüş, insan-mekân ilişkisini bir tür dostluk Tarihi: 1980; Ertur Yener ile), Ahmet
ilişkisi olarak tanımlamıştır. Mesleği ile yaşadığı bu özel ilişki Ertegün Evi yenilemesi (Bodrum:
kendisini, özgün mimari mekân uygulamaları ile Ağa Han Mi- 1971-1973; Ödül Tarihi: 1980),
marlık Ödülü’ne üç kez layık görülmesine ve birçok ulusal ve Demir Tatil Köyü (Bodrum: 1983;
uluslararası yarışmada elde ettiği başarılara taşımıştır. Ödül Tarihi: 1992; M.Öğün, E.Öğün,
İşte bu yüzdendir ki; Mimar Turgut Cansever’in isminin F.Cansever ile birlikte).
kütüphanemizde yer alıyor olması, bizler için fazlasıyla iftihar Diğer eserleri arasında Çengelköy’de
kaynağı olmaktadır. Sadullah Paşa Yalısı restorasyo-
nu (İstanbul: 1949-195l), Karatepe
Mimarideki Ölümsüz İsim:
Açık Hava Müzesi (Adana: 1957),
Turgut Cansever Salacak’ta Çürüksulu Ahmet Paşa
Turgut Cansever, 1920 yılında Antalya’da doğmuş, Galata- Yalısı ve Muharrem Nuri Birgi Evi
saray Lisesi’ni tamamladıktan sonra 1946 yılında Devlet Gü- yenilemesi (İstanbul: 1968-1971),
zel Sanatlar Akademisi Yüksek Mimarlık Bölümü’nden mezun Rafet Ataç Evi (Burgazada, İstanbul:
olmuştur. 1949 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakül- 1986-1989), Akın Yalısı (Vaniköy, İs-
tesi Sanat Tarihi Bölümü’nde tamamladığı ‘Osmanlı ve Selçuk- tanbul: 1989-1992), Sualtı Arkeoloji
lu Mimarisinde Sütun Başlıkları’ başlıklı doktora teziyle, sanat Enstitüsü (Bodrum: 1988) sayılabilir.
tarihi doktoru unvanını almıştır. 1947- 1951 yılları arasında
Bunların yanı sıra bir çok mimari pro-
Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde öğretim üyeliği yapmış-
tır. 1951 yılında kendi mimarlık bürosunu kurmuş ve ‘aşkla je de hazırlamıştır.
bağlı olduğunu’ söylediği mesleğini sürdürmüştür. 1960 yılın- Başlıca yayınlanmış kitapları; Tho-
da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden ‘Modern Mi- ughts and Architecture (Ankara,
marinin Sorunları’ adlı akademik çalışması ile doçent unvanı- 1980), Şehir ve Mimari Üzerine Dü-
nı almıştır. 1974-1975 yıllarında İstanbul Nazım Plan Bürosu şünceler (İstanbul,1992), Ev ve Şe-
Başkanlığı ve Dünya Bankası İstanbul Metropol Planlama Pro- hir Üzerine Düşünceler (İstanbul,
jesi Başkanlığını yürütmüştür. 1974-76 yılları arasında Avru- 1994), Habitat II Konferansı Için Şe-
pa Konseyi Türk Delegasyonu üyeliğini yürütmüştür. 1983’te hir ve Konut Üzerine Düşünceler (İs-
Ağa Han Mimarlık Ödülü Büyük Jürisi’nde görev almıştır. Son- tanbul, 1995), Kubbeyi Yere Koyma-
raki yıllarda, 1951 yılında kurduğu özel mimarlık bürosunda
mak (İstanbul, 1997), İstanbul’u An-
çalışmalarını sürdürmüştür. Bilge mimar Turgut Cansever, 22
Şubat 2009 tarihinde İstanbul’da vefat etmiştir. lamak (İstanbul, 1998), Mimar Si-
nan (İstanbul, 2005) olarak sayılabi-
Kütüphane 2009’da Hizmete Açıldı lir. Bunların yanı sıra onlarca bilim-
sel makale ve tebliğ de hazırlamıştır.
2008’de temelleri atılan kütüphane 1 yıl sonra 2009 yılın-
da, Marmara Belediyeler Birliği’nin Hizmet Binası’nda hizmete
geçti. Yaklaşık 3.000 adet yazılı eser ile başladı süreç. Yerli, Hacı Beşir Ağa
yabancı eserlerin, süreli yayınların, akademik çalışmaların yer Darülhadisi Yeniden
aldığı kütüphane her geçen gün büyüdü. Bu süreçte, gerek
yurt içinden gerekse yurt dışından hibe destekleri de alındı.
Canlanıyor
Bir ilki ve aslında önemli bir başarıyı temsil eden Mimar Tur- Zaman içerisinde kütüphane zen-
gut Cansever Şehir ve Yerel Yönetimler Kütüphanesi, hızlı geli- ginleşti ve artık MBB hizmet binasına
şimiyle birlikte bulunduğu alana sığamaz oldu. Yeni bir önemli sığmamaya başladı. Bu nedenle Hacı
süreç de işte bundan sonra başladı. Beşir Ağa Medresesi’ne taşınmasına

48 Birlik 2010/3
karar verirdi. Şimdi kısaca Hacı Beşir Ağa Medresesi’ne ba-
kalım: Osmanlı’da bilimin adeta ufku olan kurumlardan biri de
Hacı Beşir Ağa’nın yaptırdığı ve İstanbul-Eyüp Bölgesi’nde yer
alan, yine kendi adıyla anılan darülhadisidir. Bu yapı içerisinde
yer alan kütüphane ise birçok bilim adamı yetiştirmiştir.
Yıllarca bir güneş gibi parlayan Hacı Beşir Ağa Darülhadi-
si, son 60 yılda ise adeta unutuldu ve yıkık, dökük bir hara-
be halinde sokak hayvanlarının yuvası haline geldi. Bu üzücü
durumdan kurtulmayı bekleyen yaşlı duvarların sesini İstanbul
Büyükşehir Belediyesi duydu ve 2009 yılında medresenin res-
torasyonu başladı.
Hacı Beşir Ağa Darülhadisi’sinin Yeni Fonksiyonu: Mimar
Turgut Cansever Şehir ve Yerel Yönetimler Kütüphanesi
Bu süreç içerisinde yapının geçmişten gelen ruhuna bağlı
olarak tekrardan kütüphane mimarisinde şekillendirilmesi ge-
rektiğini savunan Marmara Belediyeler Birliği, Hacı Beşir Ağa
Darülhadisi’sinin, Mimar Turgut Cansever Şehir ve Yerel Yö-
netimler Kütüphanesi olması konusunda öneri sundu. İstan-
bul Büyükşehir Belediyesi’nin de bu öneriyi onaylaması ve ilgili
yasal prosedürlerin de tamamlanmasıyla, Darülhadisi’nin Mar-
mara Belediyeler Birliği’ne devri tamamlandı.
Yeni fonksiyonu Mimar Turgut Cansever Şehir ve Yerel Yöne-
timler Kütüphanesi olan Hacı Beşir Ağa Darülhadisi’nde restoras-
noktada yer almaktadır. Külliye, cami,
yon son aşamasına geldi ve kitaplar taşınmak için gün sayıyor…
sıbyan mektebi, medrese, kütüphane,
Hacı Beşir Ağa Kimdir? tekke, sebil ve iki çeşmeden meyda-
na gelmiştir. Bu yapı topluluğu Sultan
Osmanlı Devleti Darüssaade ağalarından olan Hacı Beşir Ağa; III. Ahmed (1703–1730) ve Sultan I.
1652 senesinde doğdu, 1746 senesinde İstanbul’da vefat etti. Mahmud (1730–1754) dönemlerinde
Sarayda, Yapraksız Ali Ağa’nın yanında yetişen Beşir Ağa, Darüssaade Ağalığı yapan Hacı Beşir
1707 senesinde saray hazinedarı oldu. Hicaz’da Şeyhülhare- Ağa tarafından 1744–1745 yılları ara-
meynlik vazifesi verildi. 1717 senesinde İstanbul’a çağrılarak sında yapılmıştır. 19. yüzyılın ilk yarı-
Darüssaade Ağalığı’na tayin edildi. sında onarılan yapı topluluğu günümü-
Bu vazifesi sırasında Babıali civarında, cami, medrese, ze iyi bir durumda gelebilmiştir.
çeşme ve kütüphane inşa ettirdi. Fatih, Beşiktaş, Kocamus- Medrese kesme taş ve tuğladan ya-
tafapaşa, Fındıklı, Üsküdar ve Sarıyer’de çeşmeler, Medine-i pılmış olup, caminin minare kaidesinin
Münevvere’de pek çok hayrat yaptırdı. Babıali yakınında yap- yanında yer almaktadır. Medrese’nin
tırdığı cami yanındaki kütüphanede 1368, Eyüp’teki kütüp- girişi, kilit taşında küçük bir rozet bu-
hanede 219 cilt kitap vardır. Bu kitaplar bugün ayrılan bir lunan basit bir kemerli kapıdır. Girişi
bölümde muhafaza edilmektedir. çepeçevre çeviren dikdörtgen çerçeve-
Hacı Beşir Ağa’nın, ilk matbaanın kuruluşunda mühim rolü nin arasına Şair Rahmi’nin 1744 tarihli
olmuştur. İbrahim Müteferrika İstanbul’da ilk matbaayı açtığı manzum kitabesi yerleştirilmiştir.
gibi, ilk kâğıt fabrikasının da Yalova’da açılmasına gayret etti.
Bu fabrika için en uygun yer Beşir Ağa’nın çiftliği idi. Çiftliği- Geçmişten Günümüze…
ni bu iş için seve seve vakfeden Beşir Ağa, fabrikanın kurulma-
Marmara Belediyeler Birliği, bir ilki
sından çok kısa bir zaman sonra 1746 senesinde İstanbul’da
gerçekleştirmenin haklı gururunu ya-
vefat etti. Eyüp Sultan Türbesi’ne defnedildi.
şamanın ötesinde; tarihin ruhunun de-
Hacı Beşir Ağa Medresesi Hakkında vam etmesi hususunda da önderlik et-
miştir. Geçmişte kitapların nefes aldığı
Kısa Bilgi
bu yer, bu geleneği devam ettirmeliydi.
Hacı Beşir Ağa Külliyesi, Eyüp İlçesi Nişanca Mahallesi’nde, Geçmişten günümüze gelen bu ışık,
Baba Haydar Mektebi Sokağı ile Balcı Yokuşu’nun kesiştiği şimdi yeniden parlıyor.

Birlik 2010/3 49
Makale
İz Bırakanlar Yrd. Doç. Dr. Nail Yılmaz
Marmara Üniversitesi
Öğretim Üyesi

POLİTİK VE EKONOMİK DEĞERİ


BAKIMINDAN SPOR VE ŞEHİRLER
Spor, uluslararası rekabette devletler ve iktidar blokları arasında mutlak bir mücadelenin aracı olarak
kullanılmaktadır.

yarar sağlaması noktasında ilk dikkat çeken husus, dev-


letlerin politik ve ideolojik mücadelelerinde uluslararası
spor müsabakalarını, sıklıkla kullanıyor olmalarıdır. Zira
spor olgusu, ulusal sınırları aşarak küresel bir boyut
kazanırken devletlerin ideolojik, kültürel ve politik mü-
cadelelerinde de önemli işlevler üstlenmeye başlamıştır.
Bu manada spor, bazen devletler tarafından lehlerine bir
propaganda aracı olarak kullanılırken bazen de isten-
meyen yönetimlerin - devlet-üstü politikalar aracılığıyla
- izole edilmeleri ve dışlanmaları anlamında olumsuz bir
propaganda aracı olarak kullanılmıştır. Bu konuda farklı
örnekler göstermek mümkündür, ancak sporun bu şe-
kilde kullanılması hususunda en dikkat çeken örneklerin
başında, 1936 yılında Berlin Olimpiyatları’nın Naziler ta-
rafından kendi lehlerine kullanılmaya çalışılmasıdır. Zira
Naziler, söz konusu olimpiyatlarda sporu kullanarak ken-
di ideolojilerini ve politikalarını dünya kamuoyu önünde
makul göstermeye ve ideolojilerini yaymaya çalışmışlar-

Y
irminci yüzyılın en önemli gelişme- dır. Sporun bir cezalandırma aracı olarak kullanılmasın-
lerinden bir tanesi de modern ve da ise geçmişte ırkçı yönetimi benimsemiş olan Güney
rekabetçi spor olgusunun ortaya çık- Afrika’nın belli bir dönem spor müsabakalarından yalıtıl-
ması ve yaygınlık kazanması olmuştur. Bu mış olması iyi bir örnek olacaktır.
gelişmenin temelinde spordan elde edilen Politik yaklaşım açısından bir diğer dikkat çeken hu-
başarıların kitlesel eğlenceye olan katkı- sus ise; sporun, başarı ve başarısızlığa bağlı olarak ulus-
sı ile sporun uluslararası politik ve ideo- lararası rekabette devletler ve iktidar blokları arasında
lojik mücadelelerdeki simgesel değeri ve mutlak bir mücadelenin aracı olarak işlevler üstlendiği-
sporun ticarileşmesi olgusu yatmaktadır. dir. Öyle ki soğuk savaş dönemindeki sosyalist ve komü-
Bu gelişmeler, toplumsal katmanlaşma- nist bloğu temsil eden ülkelerin sporcuları ile liberal de-
da ekonomik ve sosyal olarak en altta yer mokrat bloğu temsil eden ülkelerin sporcuları arasındaki
alan bazı çevrelerin, sporu kullanarak daha rekabet, politik ve ideolojik bir mücadelenin yansıması
üst katmanlara tırmanmalarına aracılık et- olarak algılanmıştır. Fakat spordan faydalanma noktasın-
miştir. Ayrıca şirketlerin bölgesel, ulusal ve da asıl dikkat çeken husus, kapitalizmin yükselmesiyle
uluslararası spor olaylarının sponsorluğunu birlikte ticarileşen spor olgusunun, devletlerin politik
yaparak, görünürlüklerini arttırdıkları ve bu ve ideolojik tanıtımlarına olan katkısı yanında ekonomik
işten ciddi ticari kazanımlar elde ettikleri alana olan katkısıdır. İşte bu yüzdendir ki yönetimlerin
görülmüştür. Ancak spordan yararlanma fa- hemen hepsi uluslararası spor müsabakalarını kendi ül-
aliyetleri, sadece kişiler ve şirketler düzeyin- kelerinde gerçekleştirebilmek için ciddi mücadelelere gi-
de kalmamış; yaptığı etkiye paralel olarak rişmişlerdir. Bu bakımdan Olimpiyatlar, Dünya Kupası,
devletler ve hükümetlerin de yararlandığı Amerikan Kupası, Avrupa Futbol Şampiyonası, Formula
bir faaliyete dönüşmüştür. 1 gibi uluslararası spor karşılaşmaları büyük önem arz
Devletlerin ve hükümetlerin spordan etmektedir. Zira bütün dünyada ilgi uyandıran söz ko-

50 Birlik 2010/3
nusu spor oyunları, gerçekleştirildiği ülkelerin ve rel bakımlardan da ciddi faydalar sağlayabilmekte-
şehirlerin tanınırlıklarını artırdıkları gibi ticari- dir. İşte bu nedenledir ki 2010 Dünya Basketbol
ekonomik kazanımlarını da yakından etkilemekte- Şampiyonası’nın Türkiye’de yapılacak olması bü-
dirler. Nitekim yapılan bir araştırmaya göre 2008 yük önem arz etmektedir. Zira basketbol şampiyo-
Pekin Olimpiyat Oyunları’nın dünya genelinde 16 nası bugüne kadar Türkiye’de yapılan en büyük or-
günde yaklaşık olarak 4 milyar kişi tarafından ganizasyon olması bakımından sembolik bir değer
izleneceği tahmin edilirken ekonomik değerinin taşımaktadır. Dahası maçların Türkiye’nin farklı
8,3 milyar Euro civarında bir hacme ulaşaca- şehirlerinde yapılıyor olması söz konusu şehirleri
ğı ifade edilmiştir. Yine aynı dönem için Dünya küresel ölçekte tanınır kılarken ekonomilerini de
Kupası’nın yaratacağı ekonomik değer 6,7 milyar olumlu yönde etkileyeceği kesindir.
Euro iken, Amerikan Kupası’nın yaratacağı eko- İşte bu nedenledir ki başta belediyeler olmak
nomik değerin ise 5,1 milyar Euro civarında ola- üzere yerel yönetimlerin, spor organizasyonların-
cağı düşünülmektedir. dan yararlanma noktasında ciddi çaba içerisine
girmeleri, spor faaliyetlerinden maksimum fayda
Bu veriler bizatihi şehirlerin spor olaylarını
sağlayabilmek için merkezi hükümet ve sivil top-
kullanarak tanınırlıklarını artırmaları ve bu tür fa-
lum örgütleri ile koordineli çalışmaları elzemdir.
aliyetlerden yararlanmalarının kaçınılmaz bir hal
Kaynakça:
aldığını göstermesi bakımından dikkat çekicidir. 1. Rowe, David: popüler Kültürler: Rock ve Sporda Haz
Zira spor olaylarının ülkelerden çok şehirler ile Politikası, Ayrıntı Yay., İstanbul, 1996.
birlikte anılması, söz konusu şehirleri dünya ölçe- 2. Kuburlu, Ceyhun: “Olimpiyatlar 8,3 milyar
ğinde tanınır kılarken ekonomik, sosyal ve kültü- Euro’luk değer yaratacak”, Hürriyet, 27 Temmuz 2008

Birlik 2010/3 51
Belediyelerimiz

Çatalca Belediye Başkanı cem Kara:


şehirler meydanlarıyla yaşarlar
Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara: “İstanbul’a marka ürünler sunabilen, etiyle, sü-
tüyle, yoğurdu ve çökeleği ile organik ürünlerini ön plana çıkartan bir şehir yaratmak
amacındayız. Çatalca, ne bir şehir ne de bir köy. Çatalca gelişiyor, gelişmeye devam ede-
cek. Çatalca’da her şey çok güzel olacak”

B
iraz dinlenmek ve doğa ile bir
araya gelmek istiyorsanız o ka-
dar uzağa gitmenize gerek yok.
Tekirdağ yolu üzerinde küçük bir ilçe
olan Çatalca tam da bu isteklerini-
zi karşılayabilecek bir yer. Çatalca Be-
lediye Başkanı Cem Kara, belediye ola-
rak İstanbul’a marka ürünler sunabi-
len, etiyle, sütüyle, yoğurdu ve çökele-
ği ile organik ürünleri ön plana çıkartan
bir şehir yaratmak amacında olduklarını
söylüyor. 25 yılını eğitime, gelişime ve
sürekli yenilenmeye ayıran Kara, “Ça-
talca gelişiyor, gelişmeye devam ede-
cek. Çatalca’da her şey çok güzel ola-
cak” sözleri ile başlıyor, sorularımızı ce-
vaplamaya... yer yok. Bizim amacımız, Çatalca’nın uzak yakın her yerine
aynı kaliteli hizmeti götürmek.
Çatalca’yı sizden dinleyebilir mi-
yiz Başkanım? “Şehirler meydanları ile yaşar”
Çatalca, Cumhuriyet ile yaşıt bir il- Çatalca Belediyesi’nin yapmış olduğu projelerden bah-
çedir. Merkez nüfusu 22.500 olan bir sedebilir misiniz?
yerleşim yeridir. Biz burada herkese Şu anda Çatalca Belediyesi’nin yaptığı ve yapmayı planladığı
yaşam hakkı tanımaya çalışıyoruz. İn- 120 projesi var. Tabi ki bu projeler içerisinde geçmiş dönem-
sanlarımızı işsizlikten dolayı İstanbul’a deki arkadaşlarımın yapmayı planladıkları projeler de var. Ben
göndermek istemiyoruz. Planlı, düzen- arkadaşlarımın bıraktıkları bazı projelere devam ettim, bazıla-
li, sistemli, doğasını koruyan, denizi- rını yeni ekledim. Oradaki uygun projeleri bu çalışma sırasında
ni, ormanını koruyan bir şehir bura- bu projeler içerisine aktardım. Mesela o projeler içerisinde,
sı. İstanbul’a marka ürünler sunabi- çocuklar için trafik eğitim alanı düşünülmüştü. Bu çok güzel
len, etiyle, sütüyle, yoğurdu ve çöke- bir projeydi. Bu projeyi ilerlettim. Ya da diğer bir örnek, ben
leği ile organik ürünlerini ön plana çı- her zaman burada bir üniversite kurmaya çalıştım, hayalim
kartan bir şehir yaratmak amacında- bu doğrultudaydı. Ama arkadaşlarım Ziraat Meslek Lisesi kur-
yız. Çatalca, ne bir şehir ne de bir köy. mayı düşünmüşler. Bu konu ile ilgili çalışmalarımız da devam
Ben inanıyorum ki, Çatalca’da her şey ediyor. Ama diğer taraftan arkadaşlarım o dönemlerde pazar
çok güzel olacak. Diğer taraftan, dün- yerini yıkıp yerine bir rezidans yapmayı istemişler. O projeyi
yanın hiçbir yerinde 52 km, 45 km, 36 almak istemedim. Bugün o pazar yerine büyük bir rezidans
km uzağında mahallesi olan başka bir yapabilirdim ama arkadaşlarım bir şeyi gözden kaçırmışlar. O

52 Birlik 2010/3
da şudur: şehir-
ler, meydanlarıyla
yaşarlar. Hedefim,
ileride Çatalca’da
bütün meydanları
açmak. Meydanlar
dolup taşsın insan-
lar rahat bir şekilde de Erguvan Festivali gerçekleşecek.
gezsinler istiyorum. Çatalca’nın sembolü Erguvandır. Gü-
Tabi, deprem tehlikesini de düşünmek gerekiyor. Deprem ol- reşi, şiir dinletileri, panelleri ve diğer
duğu zaman insanları nereye götüreceksiniz? Tabi ki, bu in- tüm etkinlikleri ile gerçek bir festivali
sanlar öyle bir felaket durumunda meydanlara gidecekler. Bu burada yaşayacaksınız. Çatalca’da bi-
yüzden meydanlar her zaman bir şehirde olmalı. zim sosyal etkinliklerimiz hiçbir zaman
Başkanım, bu 120 projenin şu anda kaçı hayata geçmiş bitmez.
durumda? Bir örnek daha vermek gerekirse,
geçtiğimiz günlerde kültürel etkinlikle-
120 projenin şu anda 35 ila 40 tanesi tamamlanmıştır. Bü-
rimiz kapsamında çok güzel ve anlam-
yük bir çoğunluğuna da başlanmıştıır. Tabi ki belediye olarak
lı bir yarışmaya imza attık. Öğrencilere
yaptığımız sosyal projeler de var. Bunlardan da bahsetmek is-
şu soruyu yönelttik: Nasıl bir Çatalca
terim. Ben 25 yılını eğitime adamış biriyim. Yapmış olduğum
hayal ediyorsunuz? Böylelikle çocukla-
ve yapmayı planladığım pek çok projede “Eğitim” odaklı ça-
rımızın Çatalca ile ilgili hayalleri ortaya
lışmaya özen gösteriyorum. Örneğin, biz belediye olarak yaz
çıktı. Hepsinin hayalinde bir üniversite
okulu kavramını kaldırdık. Çünkü, eğitime ara verilmesi gibi
var. Bir üniversite ile birlikte bir alış-
bir şey söz konusu değildir. Eğitim 12 ay sürer. Eğitim sürek-
veriş merkezi hayal ediyorlar. Bunla-
li bir olaydır. Yaz dönemlerinde öğrencilerin kısa süreli alacak-
rın yanına bir de erguvanı koyuyorlar.
ları eğitimler, onların gelişmesine katkı sağlamaz. Bu eğitim-
Üniversite kurulması ile ilgili çalışma-
leri, kursları bütün bir yıla yaymak gerekiyor. Ya da diğer ta-
larımız var, erguvan zaten Çatalca’nın
raftan belediye olarak biz Ramazanda çadır kurmuyoruz. Çün-
sembolü olduğu için belediye olarak
kü benim bir yıl içerisinde Çatalcalılara hizmet eden bir Aşevim
Çatalca’nın her yerine erguvanı yerleş-
var. Aşevi’nde her gün 900 kişiye yemek veriliyor. Ramazanda
tirmeye çalışıyoruz. Ama çocuklarımı-
da Çatalcalılar istedikleri gibi burada yemek yiyebiliyorlar. Ben
za da anlattım, Çatalca’da bir alışveriş
de Ramazanda iftarımı burada açıyorum. Unutulmamalıdır ki,
merkezinin olması çok zor. Çünkü, nü-
belediyecilik demek her saniye vatandaşın yanında olmak de-
fusumuz bir alışveriş merkezi için ye-
mektir. Sıkıntılarında, üzüntülerinde, mutluluklarında her za-
terli değil.
man Çatalcalıların yanında olmaya çalışıyorum.

Festivallerin şehri, Çatalca Eğitimci başkan


Peki Belediye’nin kültür sanat ile ilgili yapmış olduğu 25 yılınızı eğitime adamış bir
etkinlikler nelerdir? başkan olarak gençlere bir mesajı-
22 ile 26 Nisan tarihleri arasında Çatalca Belediyesi bir ilki nız var mı?
gerçekleştirmiştir. 1. Uluslararası 23 Nisan Çocuk Festivali ya- Bütün toplantılarda, seminerlerde
pılmıştır. Bu festivale Türkiye’den ve yurtdışından 50’ye yakın onlar adına çok üzülüyorum. Türkiye’de
ekip katılmıştır. Beş gün boyunca, Çatalca ülkemizden pek çok 25 yıl eğitim içerisinde kaldım. 25 yıl-
belediye yetkilisini ağırlamıştır. Bu festival sadece Çatalca’da dır Türkiye kendi eğitim politikasını bir
kalmamış, bütün mahallelerimizdeki çocuklar etkinliklerini türlü oluşturamadı. ve sınava dayalı bir
sergilemişlerdir. Bu festival sayesinde Anadolu insanı ile Trak- sistem geliştirdi. Sınava dayalı bir sis-
ya insanı yakınlaşmıştır. Yüzyıllardır süren Anadolu - Trakya tem olduğu için a, b, c, d, e şıklarından
kardeşliği bir kez daha ortaya çıkmıştır. Böylelikle Çatalca bu- birini bulduğunuz zaman başarılısınız
gün Roman açılımını gerçekleştirmiştir. Biz Çatalca’da 100 se- anlamına gelmektedir. Halbuki gerçek
nedir Roman vatandaşlarımızla birlikte bir arada yaşıyoruz. başarı bu değildir. Bütün SBS ve ÖSS
Ayrıca, Çatalca Temmuz ayı içerisinde çok önemli bir fes- sınavları kalkmalı. Eğer bu sınavları kal-
tivale daha ev sahipliği yapacak. 11 - 18 Temmuz tarihlerin- dırıp ezberci olmayan düşündüren sor-

Birlik 2010/3 53
Cem Kara’yı Tanıyalım
2 Ocak 1962 Lüleburgaz doğumlu
Cem Kara, 25 yılını eğitime ada-
mış.1984 yılında Marmara Üni-
versitesi Atatürk Eğitim Fakültesi
Kimya Öğretmenliği Bölümü’nden
mezun olan Kara, uzun yıllar
Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde öğ-
retmenlik yapmış. Evli ve 2 çocuk
sahibi olan Kara, eğitimcilikten be-
lediye başkanlığına geçiş aşamasını
şöyle anlatıyor: “Devletteki toplam
hizmetimden sonra, yıllarca Çatalca
gençliğinin geleceğine yön vermiş Dünyanın neresine giderseniz gidin dersane sistemi yoktur. Bu
bir eğitimci olarak, 1 Aralık 2008 dersaneleri özel okullara dönüştürebilirsiniz. Dersaneleri kaldı-
tarihi itibarıyla istifa ederek tüm rıp özel okula dönüştürüp, sorgulayan sınava endeksli, olmayan
Çatalca’nın geleceğini aydınlatmak bir eğitim sistemi kurduğunuz zaman Türkiye çok daha hızlı
için yola çıktım” kalkınacaktır. Türkiye’nin en önemli sorunu eğitimdir. Türkiye
eğitim sorununu çözdüğünde buna bağlı olarak sağlık sorununu
gulayan bir eğitim sistemi Türkiye’ye da, ekonomi sorununu da, diğer sorunlarını da çözecektir. 25
uygun bir model geliştirebilirsek biz yılda hiç bir şey değişmedi, sadece sınavların adı değişti. Türki-
o zaman çok başarılı olacağız. Dünya ye kendi modelini yaratmalıdır. Var mı modeliniz diye sorarsanız
çapında piyanistlerimiz, sanatçılarımız, var. Evet, “Beş Çarpı Beş” adını verdiğim bir eğitim modelim
güreşçilerimiz, balenlerimiz daha çok var. Bundan 4 sene önce bakanlık müfettişlerine de bu modeli
ödül alan yazarlarımız ve bilim adam- anlattım ve kendileri çok beğendiler. Modelin temelinde şu yatı-
larımız çıkacaktır. Bütün Türkiye’nin yor, hafta beş gün ise sadece beş saat eğitim yapacaksınız. Geri
önünü tıkayan şu anki eğitim sistemi- kalan zamanlarda, çocuğun yeteneğine ve isteğine göre uygu-
dir. Bu eğitim sistemi tamamen ezbere lamalı eğitimler vereceksiniz. Örneğin, çocuk bale mi yapmak
dayalı, düşündürmeyen bir sistemdir. istiyor, yüzme mi öğrenmek istiyor ya da tiyatroya düşkün mü,
Bütün mücadelemi Belediye Başkanı hemen o çocuğu o alanda geliştireceksiniz.
iken de bu alan üzerinde yoğunlaştıra- “KÖY KÖY GEZDİM”
cağım. Bütün dersaneler kapatılmaldır,
Türkiye’deki dersanelere gerek yoktur. Başkanım, öğretmenlik yaptığınız dönemlerde de sü-
rekli Çatalcalıların sorunları ile ilgilendiğinizi ve bu yo-
ğun iş temposunun o dönemde de devam ettiğini öğrendik.
Ben yerinde durmayı seven bir insan değilim. Başkanlık
yapmadan önce de yapım böyleydi. Öğretmenlik yaptığım za-
manlarda da bu kadar büyük bir koşuşturmacanın içerisindey-
dim. Hiçbir zaman derse girip çıkan, sadece dersini anlatan
bir öğretmen olmadım. O zamanlarda köy köy gezer, oradaki
ailelerle görüşür, onların eğitimle ilgili fikirlerini alırdım. Ana-
larımıza, kızlarını mutlaka okula göndermelerini söylerdim. Ki-
misine dersane ücretleri fazla gelirdi, bu sefer dersane yöneti-
cileri ile görüşürdüm. Kiminin ailesi çocuğunun okumasına izin
vermezdi, onlarla konuşur ikna ederdim. Kısacası, Belediye
Başkanı olmadan önceki yaşantımda da öğretmenlik hayatım
sürekli çalışarak geçti. Eğer içinizde insan sevgisi varsa ve siz
kendinizi sadece ailenize değil, bütün insanlara hizmet etmek
için adamışsanız yaptığınız her işte başarılı olursunuz

54 Birlik 2010/3
Birlikten Haberler
“Basın Büroları, Başbakanlık Halkla
Abartmadan Duyurmalı” İlişkiler Daire Baş-
kanı Ali İhsan Sarı-
koca, Marmara Be-
M armara Belediyeler Birli-
ği (MBB) Basın-İletişim
Platformu tarafından gerçek-
lediyeler Birliği’nde
seminer verdi.
leştirilen eğitim programla- Belediyelerin basın
rına “Belediyelerde Halkla bürolarında yapılan
İlişkiler” konusuyla devam çalışmaların abartıl-
edildi. Başbakanlık Halkla İliş- madan duyurulması
kiler Daire Başkanı Ali İhsan
Sarıkoca tarafından verilen
gerektiğini belirten
eğitim kapsamında, “Dünya- Sarıkoca, “Çok
da ve Türkiye’de Halkla İliş- önemli bir toplantıya
kiler”, “Belediyelerde Halkla girmek üzereyken,
İlişkiler”, “Belediyeler Nerede cep telefonuma ‘Be-
Yanlış Yapıyor” konuları ile lediye Başkanımız
Başbakan Erdoğan’la vatan-
daşların en etkin biçimde ile-
Takla Atmaya Hazır-
gerektiğini ifade ederek sözlerine başlayan lanıyor’ gibi mesaj-
tişim kurduğu BİMER (Baş-
Sarıkoca, Halkla İlişkiler çalışanlarının do-
bakanlık İletişim Merkezi) ve lar geliyor” dedi.
ğuştan birtakım özellikleri olması gerektiği-
belediyelerde uygulanan BE-
ni belirterek, “Herkes bu işi yapamaz. Sabır
YAZ MASA uygulamaları hak-
katsayısı yüksek, insanlarla konuşmayı se-
kında bilgilendirme yapıldı.
ven, pozitif insanlar olmalı. Reklâm, tanıtım, imaj, halkla ilişkiler gibi
Etkinliğin açılış konuş- kavramların hepsi, iletişimin birer enstrümanıdır. Başta belediyeler ol-
masını yapan Marmara Bele- mak üzere, büyük kuruluşlarda ne yazık ki basın danışmanlığı ile halkla
diyeler Birliği Genel Sekreteri ilişkiler bölümlerinin ayrı çalıştıklarını görüyoruz. Bu çok büyük bir yan-
Doç. Dr. Recep Bozlağan, lış... Mutlaka birlikte, en azından koordineli çalışılmalı. Ayrıca kurumlar
kurumlar arasındaki iletişim- 5 yıllık veya en az 1 yıllık iletişim stratejisi yapmalı. Bu stratejik plan
sizliğe ve bireysel çekişme- yapılırken, basamaklar; iletişim süreci oluşturmak, basınla ilişkileri dü-
lere dikkat çekerken, “Bir- zeltmek, halkın yakınma ve isteklerini dinlemek, kamuoyu araştırması
çok belediyede, özel kalem yapmak olmalı” dedi.
müdürlerinin, basın danış-
manlarının ve halkla ilişkiler
müdürlerinin anlaşamadığını
görüyoruz. Basın danışman-
larının ve özel kalem müdür-
lerinin çekişmeleri, belediye
içerisinde ikinci adam olma
yarışına kadar gidiyor” diye
konuştu.

“BASIN
DANIŞMANLIĞI VE
HALKLA İLİŞKİLER
BİRLİKTE ÇALIŞMALI”
Halkla İlişkiler konusu-
nun hem bilim dalı, hem de
sanat dalı olarak görülmesi

Birlik 2010/3 55
Birlikten Haberler

Bursa Büyükşehir MBB Genel Kurulu Toplandı


Belediye
Başkanı Recep
Altepe’nin
başkanlığını
yürüttüğü
Marmara
Belediyeler
Birliği’nin Genel
Kurulu 2010
Yılı 1. Olağan
Toplantısı,
Bursa’da yapıldı.

M armara Belediyeler Birliği Genel Kurulu 2010 yılı 1. Olağan


Toplantısı Bursa’da gerçekleşti. Atatürk Kongre ve Kültür
Merkezi Orhangazi Salonu’nda yapılan toplantıya Birlik Başka-
“Belediyeciliğin özü
bilgidir”
nı ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin yanı Başkan Altepe, konuşmasının de-
sıra birlik üyesi belediyelerin başkan ve yöneticileri ile Kuveyt, vamında “Bir taraftan ortak eğitim fa-
Katar, Filistin ve Ürdün’den gelen yerel yöneticiler katıldı. aliyetleri düzenlerken, diğer taraftan
da bir üye belediyenin hizmet içi eğitim
“35 yıl önce yola çıktık” faaliyetlerini doğrudan biz yürüttük.
Başkan Recep Altepe, Genel Kurul’un açılışında yaptığı konuş- 2009 yılı içerisinde üye belediyelerimi-
mada belediyeciliğinin özünün katılım olduğunu vurguladı. Katı- ze mensup yüzlerce zabıtanın görevde
lım kapsamında hizmetlerin birlik ve beraberlik içinde yürütülmesi yükselme eğitimini yaptık. Belediyecili-
gerektiğini dile getiren Başkan Altepe, MBB’nin bu amaçla 35 yıl ğin özü bilgidir” dedi. Başkan Altepe,
önce yola çıktığını ve yerel yönetim konusunda önemli bir mesafe bu ilke doğrultusunda Türkiye’nin en
kat ettiklerini söyledi. Altepe konuşmasının devamında “Birliğimiz büyük ihtisas kütüphanelerinden birini
bugün, Türkiye’nin en önemli ‘belediyecilik eğitim merkezi’ hali- İstanbul’da kurduklarını söyledi. Altepe
ne gelmiştir. 2009 yılında 130 farklı eğitim programı ile yaklaşık ayrıca konuşmasında Avrupa Birliği’nin,
11 bin belediye çalışanına hizmet içi eğitim hizmeti verdik” dedi. Avrupa Konseyi’nin, İslam Konferansı
Teşkilatı’nın, Arap Birliği’nin ve Birleş-
miş Milletler’in yerel yönetimlerle ilgili
birimleriyle, diğer uluslararası kuruluş-
larla ve birçok ülkenin yerel yönetimleri
ile çok yönlü ve aktif çalışmalar yaptık-
larını ifade etti.

Arap dünyasından
yoğun ilgi
MBB Genel Kurulu’na ayrıca Arap
ve Ortadoğu ülkelerinin yerel yöneti-
cileri de yoğun ilgi gösterdi. Toplantı-
ya, Katar’ın Doha Belediye Başkanı Na-
sir Abdullah Al Kaabi, Manama Beledi-
ye Meclisi Başkanı Majeed Al Djazeery,
Kuveyt Belediyesi Meclis Üyesi Jenan
Boushahri, El Halil Belediye Başkanı

56 Birlik 2010/3
MBB Genel Kurulu’ndan kareler

Klahed Osaily, Beit Sahour Belediye Başkanı Hani Abdel Ma- Başkan Re-
sih, Filistin Yerel Yönetimler Birliği Genel Sekreteri İsam Akel, cep Altepe,
Ürdün’ün Al Salt Büyükşehir Belediye Başkanı Salameh Al Ha- Katar’ın Doha
Belediye Baş-
mad, Petra Bölgesi Başkan Vekili Mohammad Abulghanam, Ür-
kanı Nassir
dün Mahalli İdareler Başkanlığı Dış İlişkiler Direktörü Atef Ra- Abdullah Al
wahneh ve Asya Belediye Başkanları Forumu Genel Sekreteri Kaabi’ tabak
Mohammed Khodadadi katıldı hediye etti.

Arap - Türk ilişkileri gelişiyor


Katar’ın Doha Belediye Başkanı Nassir Abdullah Al Kaabi,
toplantıya katılan yabancı konuklar adına bir konuşma yaptı. Zeytinburnu
Türkiye’nin medeniyet zenginliğine hayran olduğunu vurgula- Belediye Baş-
kanı Murat
yan Kaabi, Katar’ın 2010 Arap Kültür Başkenti olduğu bir za- Aydın, Balı-
manda Türkiye’nin de 2010 Avrupa Kültür Başkenti olarak se- kesir Bele-
çilmesinin önemine değindi. Al Kaabi, “Bu nedenle iki ülke- diye Başka-
nin ilişkilerini ortak kültür etkinlikleri ile geliştirmesi gerektiği- nı İsmail Ok
ve Bilecik Be-
ne inanıyorum. Katar, Arap devletleri ve Türkiye arasında ortak lediye Başka-
adetler ve çıkarlar gölgesinde ilişkilerin geliştirilmesi için büyük nı Selim Yağ-
çaba harcamaktadır. Türkiye-Arap ilişkileri son yıllarda büyük cı oy kullanı-
bir gelişim içindedir. Bu da Türk liderlerinin Arap-Türk ilişkileri- yorlar.
ni özellikle ekonomi alanında en zirveye çıkarmaya istemelerin-
den kaynaklanıyor” dedi.
Genel Kurul
Protokol imzalandı Atatürk
Kongre ve
Konuşmaların ardından Marmara Belediyeler Birliği Başkanı Kültür Merke-
Recep Altepe ile Orman Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdü- zi Orhangazi
rü Lütfü Akça arasında çevre konusunda ortak çalışma protoko- Salonu’nda
lü imzalandı. Başkan Altepe, protokol sonrasında Akça ve Doha gerçekleşti.
Belediye Başkanı Al Kaabi’ye çiçek ve plaket verdi. Toplantıda
ayrıca, Marmara Belediyeler Birliği’nin Encümen ve ihtisas ko-
misyonları da yapılan seçimle belirlendi.

Yıldırım Bele-
diye Başkanı
Özgen Keskin
oy sayımını
bizzat yaptı.

Başkan
Recep Altepe
Encümen
Üyeleri için oy
kullandı.
Marmara Belediyeler Birliği Başkanı Recep Altepe ile Orman Bakanlığı Çevre
Yönetimi Genel Müdürü Lütfü Akça arasında çevre konusunda ortak çalışma
protokolü imzalandı.

Birlik 2010/3 57
Birlikten Haberler

Açık Hava Rek- MBB - Açıkhava Reklamcıları


lamcıları Derneği
(ARED) Marma- İşbirliği
ra Belediyeler
Birliği’ni ziyaret lağı hazırlanması kararlaştırıldı. Toplan-
etti. Ziyarette çev- tıda ayrıca, konu ile ilgili saha çalışması
yapılmasına da karar verildi.
renin korunması ve
açıkhava reklam Çözüm ortağı
sektörü atıklarının belediyeler olacak
geri dönüşümü ile Gerçekleşen işbirliği ile açık hava
açıkhava reklamla- reklamcılığında sektörün en önemli
rının düzenlenmesi sorunlarından biri olarak ifade edilen
konularında MBB ilan ve reklam vergilerinin uygulanması

M
ile bölgesel ölçekte armara Belediyeler Birliği ile esnasında yaşanan sıkıntıların beledi-
Açık Hava Reklamcıları Der- yelerle çözüm ortaklığı sağlanarak çö-
işbirliği yapılması- zülmesi planlanıyor. Buna göre, MBB
neği (ARED) yetkilileri bir araya
na karar verildi. ile standart bir “Belediye Yönetmeliği
geldi. ARED Yönetim Kurulu Baş-
kan Yardımcısı Şahin Acar, Say- Taslağı” hazırlanacak
man Levent Olcayto ve Genel Koor-
dinatör Ayşe Z. Aydın Marmara Belediyeler Birliği’ni ziyaret etti.
Marmara Belediyeler Birliği Çevre Yönetim Merkezi Direktörü
Aynur Acar ve MBB iştiraki Marmara Belde Yapım Genel Müdürü
İsmail Yaşar’la toplantı yapıldı. ARED ve MBB toplantı sonunda
ortak kararlar aldı. ARED üyelerinin imalatları sonucu çıkan atık-
ların geri dönüşümü, zararları ve değerlendirilmesi için gerekli
altyapının hazırlanması için yönetmelikler üzerine eğitimler veril-
mesi ve belediyeler nezdinde ortak kullanılacak yönetmelik tas-

Marmara Bele- “Bir Kültür Odağı Olarak


diyeler Birliği
tarafından belirli İstanbul” Tartışıldı
zaman aralıkların-
da gerçekleştirilen retim üyesi olan Prof. Dr. İlhan Tekeli
“İstanbul Ders- seminerde toplumun kültürle geliştiğine
vurgu yaptı. Tekeli, konuşmasında kül-
leri” programına
türün biriktirilen ve nesilden nesile ak-
katılan Prof. Dr. tarılan bir veri olduğunu söyledi. Teke-
İlhan Tekeli “Kül- li, sözlerine şöyle devam etti: “Her şey
tür konusunda ye- bir kültürdür. Kültür belalı bir kavram-
rel yöneticilerimize dır. Kültür zor bir kavramdır. Kültür ko-
büyük görevler nusu engin bir denizdir. Yerel yönetici-

P
düşüyor” dedi. rof. Dr. İlhan Tekeli, “İstan- lerin de bu engin denizde boğulmaması
bul Dersleri” programı kapsa- gerekir. Kültür konusunda yerel yöneti-
mında “Bir Kültür Odağı Olarak cilerimize çok önemli görevler düşüyor.
İstanbul’un Dünya Kenti Olmasın- Kültürel vizyon da çok önemlidir. Hem
daki Rolünü Tartışmak” başlığıyla Marmara Belediyeler Birliği’nde başkanda, hem de halkta vizyon olacak.
seminer verdi. İkisinden biri eksikse, kültürel anlamda
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Mimarlık Fakültesi öğ- doğru işler yapılamaz.”

58 Birlik 2010/3
Başkonsoloslar ve İstanbul’un ilçe bele-
Başkanlar El ele Verdi diyelerinin yönetici-
leri ile AB’ye üye ül-

“K onsoloslar ve Baş- kelerin İstanbul’daki


kanlar Türkiye’nin AB Başkonsolosları,
Süreci için El Ele” organizas- Marmara Beledi-
yonu Marmara Belediyeler yeler Birliği’nin
Birliği tarafından gerçekleş- düzenlediği “Kon-
tirildi. Ev sahipliğini Zey-
soloslar ve Başkan-
tinburnu Belediye Başkanı
Murat Aydın’ın yaptığı or- lar Türkiye’nin AB
ganizasyonda, İstanbul’un Süreci için El Ele”
ilçe belediyelerinin yönetici- isimli ortak organi-
leri ile AB’ye üye ülkelerin zasyonunda bir ara-
İstanbul’daki Başkonsolos- ya geldi.
ları bir araya geldi.

“Arzu edilen
seviyede değiliz” Ortak karar: Türkiye AB üyesi olmalı
Toplantının açılış konuş- Yerel yönetim - AB ilişkilerinin geliştirilmesi için neler yapılması gerek-
masını Zeytinburnu Bele- tiğini anlatan isimlerdn biri de Zeytinburnu Belediye Başkan Danışmanı
diye Başkanı Murat Aydın Zehra Taşkesenlioğlu oldu. Taşkesenlioğlu, bu amaç kapsamında kardeş
yaptı. Aydın konuşmasında şehir uygulamalarının ve kültürlerarası diyaloğun geliştirilmesinin önemi-
Türkiye ile AB arasında ya- ne değindi. Sunumların ardından söz alan AB ülkeleri konsoloslarından
şanan süreci anlattı. Aydın, Avusturya İstanbul Başkonsolosu Paul Jenewein, Belçika İstanbul Baş-
yerel yönetimler olarak bu konsolosu François Del Marmol, Çek Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu
sürecin en iyi şekilde ger- İrena Krasnicka, İsveç Başkonsolosu Torkel Stiernlöf, Macaristan Başkon-
çekleşmesi için çalışmalar- solosu Dr. Andras Gyenge ve Romanya İstanbul Başkonsolosu Stefana
da bulunduklarını söyledi. Gravu yaptıkları konuşmalarda; Türkiye’nin AB üyesi olmasını gönülden
Aydın, “Kardeş şehir uygu- desteklediklerini açıkladılar.
lamaları ve yerel yönetim
birlikleri bu sürece önemli
katkı sağlamaktadır. Ancak
arzu edilen seviyede deği-
liz” dedi.

Projeleri anlattı
Başkan Aydın’ın ardın-
dan söz alan İBB Avrupa
Birliği İlişkileri Müdürü Ce-
vat Yaman, gerçekleştirdiği
sunumda Türkiye-AB sü-
recinde yerel yönetimlerin
konumunu anlattı. Yaman,
konuşmasında gerçekleş-
tirilen projeleri ifade eder-
ken, hangi alanlarda işbirli-
ği yapılabileceğini sözlerine
ekledi.

Birlik 2010/3 59
Birlikten Haberler

Marmara “Belediyelerde Taşınmaz Malların


Belediyeler
Birliği Hızır Bey
Yönetimi” Masaya Yatırıldı
Çelebi Salonunda
“Belediyelerde
Taşınmaz Malların
Yönetimi” konulu
seminer verildi.
İstanbul Büyükşehir
Belediyesi Emlak
Yönetimi Eski
Daire Başkanı Av.
Mahmut Kocameşe
tarafından verilen
seminerde pek çok
soru cevap buldu.

M armara Belediyeler Birliği tarafından “Belediyelerde Taşın-


maz Malların Yönetimi” adlı seminer gerçekleştirildi. Yoğun
katılımın yaşandığı semineri İstanbul Büyükşehir Belediyesi Em-
hakkını kullanabilir. Dolayısıyla belirti-
len bu süreye mutlaka uyulmalıdır. Yal-
nız bu işlem resen gerçekleşmez. An-
lak Yönetimi Eski Daire Başkanı Av. Mahmut Kocameşe verdi. cak, önceki sahibinin idareye başvur-
Taşınmaz malların tanımı ve çeşitlerinden bahseden Kocameşe, ması veya dava açması halinde bu iş-
“Belediyelerin taşınmazları nasıl yönetilir?” sorusuna da cevap lem gerçekleşir” dedi.
verdi. Kocameşe konuşmasında ayrıca belediyelerin en çok ka-
mulaştırma ve devir işlemlerinde sorun yaşadığını söyledi.

Mülk edinme usullerini anlattı


Kocameşe, seminerde mülk edinme usullerine de değindi.
Kocameşe’ye göre, bu usuller dörde ayrılıyor; “İmar Uygulama-
sı”, “Satın alma”, “Tahsis (bedelli, bedelsiz, ön tahsis)” ve “Ki-
ralama”. Bu husular dışında anormal usullerinde olduğunu da
ifade eden Kocameşe konuşmasına şöyle devam etti: “Bir de
anormal usuller var. Aslında buna usul de denemez. Buna ka-
mulaştırmasız el atma deniyor. Ancak mevzuatta böyle bir uy-
gulama bulunmamaktadır. Mahkemelerde de haksız bir yere el
konulduğunda, tazminat hükmü verilen, ama sonuçta o alanın
belediye mülkiyetine geçmesini sağlayan bir yoldur. Burada da
ciddi bir külfet doğabilmektedir. Yatırımları hızlandırmak için
başvurulan bu usul, bazen maliyetleri çok arttırmaktadır.”

Uyarıda bulundu
Kocameşe, seminerin sonunda belirli uyarılarda bulundu.
Kocameşe, “Kamulaştırma Kanunun genel hükmü, Kamulaştır-
ma yapılan yerin, beş yıl içerisinde kamulaştırma amacına uy-
gun hale getirilmesi ve kullanılmasını gerektirir. Aksi takdirde
beş yıl dolduktan bir yıl sonra, önceki sahibi dava açıp geri alma

60 Birlik 2010/3
Birlik Personeline Habercilik Marmara
Eğitimi Verildi Belediyeler Birliği,
birlik personeli
için “Haberi
“Önemli olan, haberi Görebilme ve
görmek” Aktarabilme”
Konuşmasında, ‘5N, 1K’ kuralının önemi- eğitimi düzenledi.
ne değinen Yeter, haber yazmaktan çok, ha-
beri yakalayabilmenin önemli olduğunu söyle-
di. Yeter konuşmasına şöyle devam etti: “Haberi görme yeteneği olma-
yan insan, yanından geçip giden çok önemli bir gelişmeyi kaçırır. Önem-

M armara Belediyeler Bir- li olan, haberi görmektir. Gördükten sonra, aktarmak kolay… Haber ya-
liği (MBB), birlik perso- zacak kişi, ben her şeyi biliyorum değil, ben her şeyi öğrenmek istiyorum
neline eğitim vermeye devam mantığında olmalıdır.”
ediyor. Geçtiğimiz günlerde
“Haberi anlatan fotoğraftır”
personele yönelik olarak “Ha-
beri görebilme ve aktarabil- Haberde görselliğin önemine de değinen Yeter, haberi anlatanın fotoğ-
me” eğitimi verildi. Yenişafak raf olduğunu özellikle belirtti. Yeter, “Çekilen fotoğrafın estetiği ve kalite-
gazetesi editörlerinden Recep si ne kadar iyi olursa olsun, haberi anlatan bir fotoğraf değilse, o fotoğra-
Yeter tarafından verilen eği- fın hiçbir anlamı yoktur” dedi. Yeter, sunumunda personelin sorularını da
timde haber yazma teknikleri cevapladı. Yeter, “Başlık nasıl atılır?” sorusuna “Anlaşılır, çarpıcı ve özet
anlatıldı. olarak konuyu anlatıcı şekilde olmalıdır” şeklinde cevap verdi.

Stockholm Beledi- Türk - İsveç Yerel Yönetim


yeler Birliği Heyeti
geçtiğimiz günlerde Modelleri Karşılaştırıldı
İstanbul’daydı.
Marmara Bele- mız Haliç’in bugünkü temiz duru-
diyeler Birliği’ni mudur” derken, “Pis kokudan yanı-
ziyaret eden he- na yaklaşılmayan ve tek bir balık tü-
yet, yetkililerden rünün dahi girmediği, Haliç’te yunus
“Türk Belediyeci- balıklarının yüzdüğüne şahit olabilir-
siniz” diye konuştu. Aydın, konuşma-
lik Sistemi” hak-
sından sonra heyeti temsilen Stock-
kında bilgi aldı. holm Bölgesi Yerel Yönetimler Birliği
Başkanı Mr. Lennart Dahlberg’e çini
işlemeli tabak hediye etti.

S tockholm Belediyeler Birliği Marmara Belediyeler Birliği’ni ziya-


ret etti. Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın’ın başkan-
lığını yaptığı toplantıda heyete Türk belediyecilik sistemi hakkında
bilgi verildi. Başkan Aydın, ayrıca Türkiye’de yerel yönetimin tarih-
çesi, çalışma prensipleri ile Marmara Belediyeler Birliği’nin eğitim
programları ile yurtiçi ve yurtdışı teknik inceleme ve çalışma ziya-
retlerini anlattı.
Türkiye ve İsveç’teki yerel yönetim modellerinin de karşılaştırıl-
dığı toplantıda, belediyelerin vergi uygulamaları ve gelirleri hakkın-
da da bilgi verildi. Aydın, konuyla ilgili olarak “Verilebilecek en bü-
yük başarı örneklerinden birisi, şu anda yakınında toplantı yaptığı-

Birlik 2010/3 61
Birlikten Haberler

Marmara Beledi- Beyoğlu Belediyesi Personeline


yeler Birliği Genel
Sekreteri Doç. Dr. “Liderlik” Anlatıldı
Recep Bozlağan,
Beyoğlu Belediyesi
personeline verdiği
M armara Belediyeler Birliği
(MBB) tarafından Beyoğlu
Belediyesi personeline “Liderlik”
“Liderlik”eğitiminde eğitimi verildi. Eğitim, Marmara
“Lider nasıl olu- Belediyeler Birliği Genel Sekreteri
nur?” sorusuna Doç. Dr. Recep Bozlağan tarafın-
cevap verdi. dan verildi. Beyoğlu Belediyesi
Turabibaba Kütüphanesi’nde ger-
çekleştirilen seminerde “Dönüştü-
rücü Liderlik”, “Karizmatik Liderlik”, “Liderlerin Temel Özellikleri”
ve “Yönetim Becerileri” konuları işlendi.

Liderliğin tanımı yapıldı ğini söyledi. Bozlağan liderliğin tanımını


Doç. Dr. Recep Bozlağan, sunumuna “Üstüne düşeni yapan “Ahlaka uygun bir amaç belirlemek ve bu
kişi, liderliğe ilk adımı atmıştır” sözleri ile başladı. Bozlağan, ko- amacın etrafında ekip çalışmasına daya-
nuşmasının devamında her meslek ve konumdaki çalışanın, işi- lı bir sistem kurmak ve geliştirmek” söz-
nin gereğini en iyi şekilde ifa ederek liderlik yolunda ilerleyebilece- leri ile yaptı.

Marmara Bele- “Beyin Fırtınası Grubu”


diyeler Birliği
(MBB), Marmara Oluşturulacak
Bölgesi’ndeki beledi-
yelerin kültür sanat
faaliyetlerini yön-
M armara Belediyeler Birliği, Marmara Bölgesi’ndeki belediyelerin kültür
sanat çalışmalarını yönlendirmek amacıyla Beyin Fırtınası Grubu oluş-
turacak.
lendirmek amacıyla
“Beyin Fırtınası Akademisyenler ve sanatçılar bir araya gelecek
Grubu” oluşturmaya Marmara Belediyeler Birliği’nin Eminönü’nde bulunan merkez binasında,
karar verdi. konu ile ilgili görüş alışverişinde bulunmak amacıyla bir toplantı düzenlendi. Top-
lantıya, MBB Genel Sekreteri Doç. Dr. Recep Bozlağan, MBB Uluslararası İlişkiler
Direktörü Murat Daoudov, Üsküdar Belediyesi
Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Belgin Dişçi ve
Adapazarı Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Mü-
dürü Özkan Gümülcüne katıldı. Toplantı sonun-
da, akademisyenlerden ve sanatçılardan oluşan
bir “Marmara Beyin Fırtınası Grubu” kurulma-
sına karar verildi.

62 Birlik 2010/3
Belediye Personeline Marmara Beledi-
yeler Birliği Halk
Uygulamalı İlkyardım Gösterildi Sağlığını Koruma
ve Geliştirme
M armara Belediyeler Bir-
liği Halk Sağlığını Koru-
ma ve Geliştirme Platformu
den geldiği kadarıyla uygulamamalıyız” dedi.
Turnikenin sadece organ kopmasıyla birlik-
te şoka girme durumlarında yapılacağını ifa-
Platformu, birlik
üyesi belediyelere
tarafından belediye perso- de eden Işık, böyle bir durumla karşılaşıldığı “İlkyardım Uygu-
neline uygulamalı ilkyardım taktirde esnek olmayan bir bezin kullanılma- lamaları” başlıklı
eğitimi gösterildi. Semineri, sını tavsiye etti. eğitim semineri
Marmara Üniversitesi’nde öğ-
“Kene’den korkmayın” düzenledi.
retim görevlisi olan MED Sağ-
lık Uzmanı Emine Işık verdi. Işık konuşmasında ayrıca sıcaklıkların art-
Etkinliğin açılış konuşmasını ması ile birlikte gün yüzüne çıkan kenelerden
ise Marmara Belediyeler Bir- korunma yollarını da anlattı. Işık, “Kene ısırıklıklarında korkup onu çıkar-
liği Yazı İşleri Müdürü Züver maya çalışmak yerine en yakın sağlık ocağına gitmek en doğru yoldur.Ke-
Çetinkaya yaptı. Işık konuş- neyi ısırdığı yerden koparmaya çalışırken onu strese sokup kusmasına,
masına ilkyardımın en önemli kusma sonucunda da Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığını bulaştırma-
şartının güvenlik önlemleri ol- sına neden olabiliriz” diyerek uyarılarda bulundu.
duğunu belirterek başladı.

“İlkyardım her
yerde bizim için
önemli”
Işık, Çetinkaya’nın ardın-
dan devam ettiği sunumunda
“İlkyardım evde, işte, yolda
hayatımızın geçtiği her yerde
bizim için çok önemli. Bize
veya bir başkasına ne zaman
ne olacağını bilemiyoruz. Ka-
zalarda saniye bile bazen çok
önemli olabiliyor. 112’yi ara-
dığımızda kaza yerine gel-
meleri en az 15 dakika sürü-
yor. Olay yerindeki kişilerden
biri ilkyardımda ne yapması
gerektiğini bilirse bir hayat
kurtarabiliriz” dedi.

“Turnike
yapmayın”
Işık, seminerde katılımcı-
lara uyarılarda da bulundu.
Kazaların sonucunda mey-
dana gelen yaralanma, ke-
sik ve yırtılmalarda turni-
ke uygulanmasının çok yan-
lış olduğunu özellikle belir-
ten Işık, “Turnikeyi elimiz-

Birlik 2010/3 63
Birlikten Haberler

Marmara Beledi- ENCÜMEN HEYETİ, BALIKESİR’DE


yeler Birliği (MBB)
Encümen Top- BULUŞTU
lantısı, Balıkesir
Belediyesi’nin ev
sahipliğinde Asya
Termal Otel’de
yapıldı. Toplantıya,
Marmara Belediye-
ler Birliği ve Bursa
Büyükşehir Beledi-
ye Başkanı Recep
Altepe’nin yanı sıra
Balıkesir Belediye
Başkanı İsmail Ok,
Yıldırım Belediye
Başkanı Özgen
Keskin, Bilecik
Belediye Başkanı T oplantıda konuşma yapan
Marmara Belediyeler Birli-
ği ve Bursa Büyükşehir Belediye
olduk. Hedefimiz, kentlerimizin daha
yaşanabilir hale gelmesi, daha sağlık-
lı kentlere ulaşılması ve kentlerimize
Selim Yağcı, Büyük-
Başkanı Recep Altepe, üye be- en güzel şekilde hizmetlerin ulaştırıl-
çekmece Belediye lediyelerin gelişmesi konusun- masıdır. Bu konuda dayanışma içinde
Başkanı Hasan da önemli kararlar aldıklarını be- olacak ve gelişme imkanlarını araştı-
Akgün, Lüleburgaz lirtti. Başkan Altepe, “Marmara racağız” diye konuştu.
Belediye Başkanı Belediyeler Birliği olarak, encü-
Başkan Altepe’nin konuşmasının
Emin Halebak ve men toplantısını üye belediye-
ardından gündemin en önemli madde-
lerin başkanları ile birlikte bu-
MBB Genel Sekre- si olan Birlik Stratejik Planı hakkında,
gün Balıkesir’de gerçekleştirmiş
teri Doç. Dr. Recep olduk. Yaptığımız çalışmalarla,
Birlik Genel Sekreteri Doç. Dr. Recep
Bozlağan ile Yazı Bozlağan, Birlik Encümeni’ne bilgi
üye belediyelerin gelişmesi ko-
İşleri Müdürü Züver verdi. Birlik Encümeni, bazı değerlen-
nusunda önemli kararlar aldık.
dirmelerde bulanarak Stratejik Pla-
Çetinkaya katıldı. Bu çalışmalarla, üye belediyele-
nın, Birlik Meclisi’nin Ekim ayı meclis
rimizin gelişmesi amacıyla karşı-
toplantısında görüşülmesi için gerek-
lıklı bilgi ve deneyim alışverişin-
li hazırlıkların tamamlanmasına karar
de bulunulması, bu deneyimlerin yurtiçi ve yurtdışı imkan-
verdi. Stratejik Plan, Encümen’de
larla geliştirilmesi konusunda önemli kararlara imza atmış
görüşülürken, planı hazırlayan Prof.
Dr. Musa Eken de toplantıya davet
edildi ve Encümen Heyeti’nin planla
ilgili sorularını cevaplandırdı.
Balıkesir Belediye Başkanı İsmail
Ok, toplantının ardından Bursa Bü-
yükşehir Belediye Başkanı ve Marma-
ra Belediyeler Birliği Başkanı Recep
Altepe’ye Balıkesir’in sembolü olan
Saat Kulesi’nin maketini armağan
etti. Bir sonraki MBB Encümen Heye-
ti toplantısının, Bilecik Belediyesi’nin
ev sahipliğinde yapılacağı açıklandı.

64 Birlik 2010/3

You might also like