You are on page 1of 45

27.06.

2005
Şantiye ve Yapılan İş Hakkında Genel Bilgiler

Yeri :Melikgazi/Kayseri
Yüklenici : Doruk İnşaat
Kaba İnşaat Yüklenicisi :Berberoğlu İnşaat
İşin Adı :alışveriş merkezi

İnşaatı halen devam etmekte olan alışveriş merkezi tamamlandığı zaman Kayseri’nin
en büyük alışveriş merkezi olacak.İçinde 140 adet dükkan,sinemalar ve kafeteryalar
bulunduracak.

İşin tamamında : 95000 m2 kalıp


3750 ton demir
40000 m3 beton kullanılacak.

İnşaatta kalıp işlerinde PERİ Kalıp,beton işlerinde ise Çimsa’dan temin edilen C30 sınıfı
beton kullanılmaktadır.

İnşaatın aplikasyon planı şekil-1 deki gibidir.


A B C

D E F
G
H I J
Şekil-1

A blok :2197 m2
B blok :1862 m2
C blok :1862 m2
D blok :1338 m2
E blok :1600 m2
F blok :1600 m2
G blok :1265 m2
H blok :724 m2
I blok :925 m2
J blok :925 m2

Stajı yapan Şantiye şefi 2


28.06.2005

B blok kirişlerinin donatıları bağlanmaya başlandı.Etriyeler yerleştirildi.Etriyeler kiriş


diplerinde sıklaştırıldı.Etriyelerin sıklaştırılmasında ki amaç;
• Kirişlerin deprem yükünü karşılaması
• Betonun çatlamaması

Şekil-2
Donatı demirlerinin beton dökümü sırasında kaymaması için içlerine çiroz denen demirler
yerleştirilir.Yük taşımazlar.

Şekil-3

B blok 100 kotlu kirişler üzerinde ki hatalı bağlama kontrolu ve demir sayımının nasıl
yapılacağı öğrenildi.Proje ile hazır kirişler karşılaştırıldı.

Gönye kontrolleri yapıldı.


Gönyenin amacı dayanımı arttırmak.

Stajı yapan Şantiye şefi 3


29.06.2005
Bugün B blok döşemeleri yerleştiriyor.
Döşemelerin nasıl bağlandığı öğrenildi.Döşemeler bağlanırken dün bağlanan hazır kirişler
yerlerine yerleştirildi.
Döşeme çeşitleri:

Döşemeye gelen yükü aktarmak için pilyeler kullanılır.Pilye genişliği 60 cm den büyük
kirişlerdede kullanılır.Kirişlerde de aktarma elemanı olarak çalışır.
B blokta genellikle 60/60 kiriş kullanılmakta.Dairesel kolanlar arası kirişlerde(80/60) ise
genişlik 60 cm den büyük olduğu için pilye var.
Pilye kolonlarda kullanılmaz.Çünkü kolonlar yük aktarıcı olarak değil yük taşıyıcı olarak
çalışır.Düşeyde pilyeye gerek yoktur.

Stajı yapan Şantiye şefi 4


30.06.2005

Bugün dün tamamlanan B blok döşemelerine beton dökümü yapıldı.Döküm 11 saat


sürdü.Dökümde önce kiriş diplerinin doldurulmasına önem verildi.
A ve B blokları arasındaki dilatasyona köpükler yerleştirildi.Dilatasyonun amacı binaların
deprem esnasında ayrı çalışmalarını sağlamak.
A blok kirişlerinin yapımı için iskeleler kuruldu.
D blokta kolon ve perde donatıları bağlanmaya başlandı.

Stajı yapan Şantiye şefi 5


01.07.2005
Bugün şantiyede kullanılan beton hakkında bilgi verildi.
Yapıda C30 sınıfı beton kullanılıyor.Betonu ÇİMSA sağlıyor.Yapının ilk beton dökümlerinde
Çimsa’dan gelen beton çok kusurlu olduğu için A ve G blokta tavan ve perdelerde çok sayıda
çatlak oluşmuş.Talep edilen beton yerine daha kalitesiz beton getirilmiş.Sorunlu bölgelerdeki
çatlakları kapatmak için SİKA adlı yüksek performanslı tamir harcı kullanılıyor.Görevi priz
almış betonda oluşan çatlakları kapatmak.

SİKA hakkında genel bilgi


Sika monotop-612 elyaf donatılı polimermodifiyeli tamir harcı
Tanım:Tek bileşenli çimento bazlı silis dumanı içeren,elyaf donatılı,polimer modifiyeli tamir
harcı
Karışım:25 kg toz için gerekli su 2,5-3,25 lt.
Uygulanışı:Normal sıva gibi sorunlu yüzeyin üzerine mala ile uygulanır.

Stajı yapan Şantiye şefi 6


02.07.2005

Bugün gelen betonun istenilen kıvamda olmadığı görüldüğü için betona slump deneyi yapıldı.
Hava sıcaklığı fazla olduğu için slumpın 14 kg/cm2 gerekli fakat dökülen beton çok yoğun
geldi.
Genelde 12 kg/cm2 kullanılır.Rampa betonlatında 11 kg/cm2 ye kadar inebilir.

Slump Deneyi
Yerleştirme sırasında betonun kıvamının uygunluğunu belirlemek için yapılan basit bir
deney çökme deneyidir.Bu deneyde hazırlanan beton yüksekliği 300 mm,üst ve alt çapları 100
mm ve 200 mm olan ve tabanı olmayan kesik koniyle doldurulur.

Bu deneyde,karıştırılan beton dibi olmayan kesik koni içine üç aşama ve her defasında
sivri uşlu 12 mm çaplı ve 60 mm boyunda bir çubukla dibine kadar gidilerek vurulan 25 darbe
ile iyice sıkıştırılarak doldurulur.Doldurulmadan üç dakika sonra koni özenle çıkarılır ve
betonun koni üstüne göre çökmesi ölçülür.
Genelde;kolon,kirişlerde bu çökme 2-100 mm olmalı
Temel betonunda daha katı olmalı(çökme miktarı daha azdır)
Vibratör kullanılan durumlarda daha katı olabilir.

Stajı yapan Şantiye şefi 7


03.07.2005

A blok ta tamamlanan kolonlar kontrol edildi.Demirler sayıldı,bağlantılar denetlendi.


H blok temeli donatıları yerleştirilmeye başlandı.
C blokta kolonlar ve perdeler bitirildi.Döküme hazırlandı.
Kolon demir açılımları örnekleri;

Stajı yapan Şantiye şefi 8


05.07.2005

Bugün proje okumayı öğrendik.Döşeme,kiriş ve kolonlarda uygulana yaptık.


Bazı örnekler;

H blokta tamamlanan temel donatılarında eksik demirler tespit edildi ve tamamlandı.Dökümü


yapıldı.
C blok kolonları ve perde beton dökümü yapıldı.

Stajı yapan Şantiye şefi 9


06.07.2005

Bugünün dökümü yapılacak olan A blok kolonlarının dökümü sırasında getirilen beton
pompaları kısa kaldı ve döküm çok zor tamamlandı.
Dökümde 2 tane Schwing 32-4 pompa kullanıldı.Çimsa istenilen boyutlarda pompayı temin
edemediği için böyle sorunlar genellikle yaşanmakta.Gelen pompalar 36 m lik ti ama istenilen
bölgelere yetişemedi.Bu yüzden pompanın ucuna rampa yerlşetirildi ve döküm böyle
tamamlanabildi.
G blok rampası donatıları yerleştirilmeye ve bağlanmaya başlandı ve öğleden sonra
tamamlandı.
B blokta perdeler bağlanmaya başlandı.

Stajı yapan Şantiye şefi 10


07.07.2005

Dün bağlanan B blok perdeleri yerlerine yerleştirilmek üzere vinçle yerine


getirildi.Elemanları yerinde bağlamak zor olduğu için şantiyenin boş olan alanında bağlanıp
akslar üzerine yerleştiriliyor.Bu işlemde şantiyede bulunan 3 vinçten 1 i olan POTAİN vinç
kullanıldı.Şantiyede ayrıca 3 tane de kamyon vinç çalışıyor.Kamyon vinçler kalıpların
yerleştirilmesinde kullanılıyor.

08.07.2005

Stajı yapan Şantiye şefi 11


Araş ana girişi rampası yapılırken RKA205A kirişi ile RKA204A kirişinin arasında
kalan kolonda kirişlerin geçmesi için boşluk bırakılması gerekiyordu.Fakat imalattaki hatadan
dolayı rampa kolonunun kirişle mesnetlenme boşluğu bırakılmadı.Kirişlri geçirmek için kolon
altı hilti ile kırılarak kiriş boşluğu açıldı.

Rampa sonundaki kolona kiriş bağlamak için kullanılacak donatıyı yerleştirmek üzere
delikler açıldı.Demirler(filiz şeklinde) içine epoksi ile yerleştirildi.Kiriş donatıları bağlandı.
Fakat burada bir sorun daha çıktı.Kiriş orta kolonu donatıları,kiriş donatılarının
sağlıklı yerleştirilmesini engelledi ve donatı bu yüzden tam verimle bağlanamadı.

09.07.2005

Stajı yapan Şantiye şefi 12


Bugün G blok rampasının ve B blok perdesinin dökümü yapıldı.
I blokta bulunan ve kamyonların kullandığı toprak rampanın geri çekilmesi ve yer açılması
için hafriyat çalışmaları başladı.
C blokta hazır olan 100 kotlu kirişler kontrol edildi.
Proje ile kiriş arasında farklılık olmadığı belirlendi.
C blok ta bir kiriş örneği;

12.07.2005

Stajı yapan Şantiye şefi 13


C blok perdesinin ve deprem perdelerinin dökümü yapıldı.
Merdiven kalıpları çakılmaya başlandı.
Hafriyat çalışmaları bitti.
Tamamlanan B blok kolon ve perdelerinin kalıpları çakılmaya başlandı.

Şantiyede kalıp işlerinde PERİ kalıp sistemi kullanılmakta.


Peri kalıbın diğer kalıp çeşitlerine göre avantajı,
• hızlı üretilebilmesi
• hazırlanan bir kalıbın bir çok defa kullanılabilmesi
Peri kalıp getirdiği bu avavtajlar yanında bir de dezavantaj getiriryor.
• Yüksek maliyet
Fakat havaalanı,alışveriş merkezi gibi maddi getirisi olan yapılarda yapının tamamlanma
süresi önemli olduğundan peri kalıp tercih edilmekte.
Çizimsel Peri kalıp örneği;

Stajı yapan Şantiye şefi 14


16.07.2005
PERİ KALIP

Sistemde GT denen düşey ve VT denen yatay parçalar kullanılmakta.Playwood ise kalıbın


betonla temas eden kısmı.Bu kısım üst üste preslenmiş keresteden oluşmakta ve kaliteli ve
pahalı bir malzeme.Döşeme kalıplarında masalar kullanılıyo.Bir döşemede kullanılan
kalıp,beton priz aldıktan sonra taşınıp başka bir döşemede kullanılabiliyor.Sistem Şekil-9 da
gösterildi.Playwood üzerine bağlanan ve destek elemanı olarak çalışan GT ve VT ler çiviyle
değil vidayla sabitleniyor.Amaç playwoodu birçok kez kullanılabilmek.

Stajı yapan Şantiye şefi 15


19.07.2005
Bugün temel zemin etütü hakkında şantiye şefi tarafından bilgilendirme yapıldı.

Zemin ve temel etütleri, temel tasarımı ile zemin-temel-yapı etkileşiminin irdelenmesinde


kullanılacak zemin özellikleri ve zemin parametrelerinin tayini için yapı alam ve çevresinde
zemin ve yeraltı suyu ile ilgili bütün verilerin toplanması amacıyla yapılan çalışmalar olup bu
çalışmaların sonucunda temel ön tasarımı belirlenir.

Zemin ve temel etütlerinin kapsam ve içeriğini belirleyen incelemeler, irdelemeler,


hesaplar ve denetim yöntemleri yapı ve zemin koşullarının (1) az riskli, (2) normal riskli, (3)
yüksek riskli olmasına göre 3 kategoride toplanır.

Yapılan bu etüdler sonrasında;

• Zemin koşullarının tanıtımı,


• Seçilen etüt kategorisi ve nedeni,
• Önerilen tasarım parametreleri,
• İnşaat sırasında karşılaşılacak muhtemel sorunların çözümü,
• İlerde karşılaşılacak muhtemel sorunlar ve bunlarla ilgili öneriler,
• Yüzeysel veya derin temel seçimi,
• Yüzeysel temellerde minimum temel derinliği, temel tipinin muhtemel oturmalara
göre tespiti,
• Radyeler ve sürekli temellerde rijitlik önerisi,
• Temel betonarme projesinin hesap ve tasarımına imkan verecek öneri ve sayısal
değerler,
• Derin temellerde, kazık tipi, kesiti ve boyunun irdelenmesi ve seçimi,
• Kazık yükleme deneyleri ile ilgili öneriler,
• Önerilen kazıkların düşey ve yatay yükler için muhtemel irdelemeleri,
• Kazık ve kazık başlıklarının hesap ve tasarımına imkan verecek öneri ve sayısal
değerler,
• Zemin ıslahı gerekiyorsa ıslah türü ile ilgili açıklamalar,
• Özel tür iksa gerekip gerekmediği, özel tür iksaların hesap ve tasarımına imkan
verecek parametrik öneriler,
• Kazı işlerine esas kazı güçlüğü ve kazı sınıfı önerileri,
• Kazıdan çıkan zeminin dolgu vb. amaçla kullanılabilirliği ve koşullan,
• Özel drenaj ve yalıtım önerileri,
• Gerekli hallerde zeminin etki büyütmesi ve sıvılaşma riski ile ilgili açıklamalar,
değerlendirmeler ve öneriler inşaatın yapımına büyük ölçüde katkı sağlar.

Stajı yapan Şantiye şefi 16


23.07.2005

Kalıp, demir ve elektrik işleri bitikten sonra gerekli hesaplamalar yapılır ve beton istenir. Staj
yapmış olduğum şantiyede C30 beton tipi kullanılmaktaydı. Beton dökülürken vibratörle
betonun sıkışması sağlanır. Beton mikser yardımıyla taşınır ve pompa ile dökülür. Beton
dökülürken 15/15/15 cm boyutlarında küplere beton numunesi alınır.

Beton Dökümü Ve Nakli

Beton dökülürken perdelere dikkat edilmesi gerekmektedir. Perdeler geniş olduğu için
beton bir miktar döküldükten sonra biraz beklenir. Bunun nedeni yükseklikten dolayı sıvı
harcın oluşturacağı basıncın kalıbı patlatmasını engellemektir. Bütün kalıp betonla
doldurulursa beton patlayabilir.

Beton dökülecek yer önceden sulanarak ıslatılmalıdır. Bunun sebebi, betonun suyunun
kuru toprak tarafından emilmesini engellemektir. Ayrıca betonun kalıptan ayrılmasını
sağlamak amacıyla kalıp beton dökülmeden yağlanmalıdır.

Beton sabit beton pompası ile dökülecekse, pompanın kapasitesi betonyerin


kapasitesinden küçük olmaz. Pompanın beton alma ağzının 1 harmanı bir defada alabilecek
büyüklükte olması gerekir.

Beton döküm yerine ayrışmadan ve suyunu kaybetmeden götürülmelidir.

Beton Pompası ile :

- Beton slamp'ı 8 ile 10 arası


- Çimento dozu min 250 kg/m3
- En iri malzeme 30 mm
- Kum miktarı istenilen mukavemete göre maksimum
- Beton malzemesinde toz ya da kil miktarı şartnamelerdekilerden az
- Pompaya verilen beton prize başlamamış
- Beton çok iyi karışmış, üniform yapıda olmalıdır.
- Betona başlarken yaklaşık 0.5 m3 kadar çimento ile sulu bir karışım yapılarak
pompaya verilir. Sonra normal betona geçilir.
- Betonlama sonunda veya devam eden betonlarda vardiye değişimlerinde pompa iyice
temizlenmelidir.
- Özellikle sabit beton pompasının boruları sık sık kontrol edilmelidir. Zamanla boru
ağızları aşınır ve beton boru içinde hareket ederken ek yerlerinden su sızar, bu betonun
akışkanlığının azalmasına dolayısıyla, boruların sık sık tıkanmasına sebep olur.
- Sabit pompada mümkün olduğu kadar az dirsek kullanılmalıdır. Çok aşınan borular
mutlaka değiştirilmelidir.
- Beton pompasının bir yerden bir yere gidişi sırasında boruların toplanmış ve araçtaki
orijinal konumunda olmaları gerekir. Aksi durumda aracın devrilme olasılığı yüksektir.
- Beton homojen tabakalar halinde yerleştirilmelidir. Yerleştirme esnasında büyük
yığınların ve eğimli tabakaların oluşturulmasına engel olunmalıdır.

Stajı yapan Şantiye şefi 17


- Beton kalıba 1.5 m den daha yüksekten dökülmemelidir.
- Betonun yerleştirme ve sıkıştırma hızları uyum içinde olmalıdır.
- Gecikme ve duraklamalara meydan verilmemeli, bunun sonucu oluşabilecek soğuk
derzlere imkan verilmemelidir. Bu tür uygulamalarda muhtemel hava kabarcıklarına karşı
kalıp yağlanmalıdır.
- Vibratörlenen noktalar yaklaşık 50cm.aralıkla ve şaşırtmalı olmalıdır. Vibratör
tabana hafifçe değdirilerek ve dik olarak yavaşça çıkarılır.
- Vibratörler beton yayma işinde kullanılmazlar
- Vibratör tutulan yere bir daha vibratör tutulmaz.
- Vibatörün demire değdirilmemesi gerekir, aksi halde vibratör kafası sık sık
arızalanır, demir titreşeceği için de betonla aderansı azalır.
- Beton dökümü sırasında kalıp vibratörü ya da ahşap bir çekiç ile kalıpta bir titreşim
sağlanırsa beton yüzünü düzgün çıkarmak mümkün olur.
- Derin kolon (2.5-3 m'den derin) ve perdelerde huni kullanılarak ayrışmanın önüne
geçilir.
- Vibratör düşey doğrultuda kullanılmalıdır. Burada da yayma işlemi vibratörle
yapılmaz.
Döşeme demirleri ezilmeden ve döşeme vibratörleri veya şişe çapı küçük olan
vibratörler kullanılarak beton dökülür.

Beton hacminin yaklaşık %75’ ini oluşturan agreganın betonun performansında etkisi
belirgindir. Maksimum su /çimento oranı ile minumum çimento içeriğindeki sınırlamalar
betonun dayanım ve dayanıklılığını önemli ölçüde etkiler. Bu iki sınırlamanın
gerçekleşmesinde agreganın kaliteli ve boyut dağılımının uygun olması zorunludur. Genel
olarak betonun çevresel etkilere diğer bir deyişle dürabiliteye göre tasarımı bu iki parametreye
göre yapılır. Betondaki maksimum su/çimento oranı ve minumum çimento dozajı gibi
kısıtlamaların ne ölçüde gerçekleşebileceği (yani çevresel etki sınıfına bağlı olarak maksimum
su/çimento oranı belirli bir değeri aşamaz ve çimento dozajı da öngörülen minimum değerin
altına inemez) doğrudan beton agregasının türüne, granülometrisine ve standartlarına uygun
olmasına bağlıdır. Deprem bölgelerindeki betonlarda granülometriye ve beton kalitesine özen
gösterilmediği, yeterli pas payının oluşturulmadığı, böylece betonun betonarme çeliğini
koruyamadığı görülmüştür.
Betonarme içindeki demiri koruyan betondur. Beton, hem basınç gerilmelerini karşılar
hem de demirin korozyona uğramasını önler. Beton kalitesiz, yani boşluklu ve geçirimli
olursa demiri koruyamaz. Bu, betonarmenin kusuru olarak değerlendirilmemelidir. Betonda
donatı korozyonuna bağlı çatlama ile sismik yükler arasında sıkı bir ilişkinin olduğu kesinlik
kazanmıştır.

Beton; agrega, çimento hamuru ve agrega-çimento hamuru temas yüzeyinden oluşan


bir malzeme olarak düşünülürse en zayıf halkanın ara yüzeyler olduğu ortaya çıkar. Beton
teknolojisindeki gelişmenin anahtarı çimento hamuru ile agrega arasındaki arayüzeylerin
güçlendirilmesidir.

Betonun döküleceği zemin, donatı ve kalıpta göllenmeye meydan vermeyecek şekilde


ıslatılır, ıslatma suyu buharlaşır buharlaşmaz döküm yapılır. Böylece sıcak bir havada hem
donatıların hem de kalıbın sıcaklığı düşürülür, ayrıca zemin ve asmolen gibi su emici
yüzeylerin de beton suyunu emmesi önlenir. Aşırı sıcak havalarda beton dökümünün geceleri
yapılması, taze beton sıcaklığının düşürülmesi, malzemelerin (su, agrega) soğutulması,
hidratasyon ısısı düşük çimento kullanılması ve geciktirici katkı kullanılması tercih edilebilir.

Stajı yapan Şantiye şefi 18


Taze beton çatlaklarına karşı alınacak en önemli önlemlerden biri, betonun dökümü
sırasında iyi işlenmesi ve daha sonra gerekli bakımın yapılmasıdır. Beton aşırı akışkan
olmamalı ve vibrasyonu gerektirecek bir kıvamda olmalıdır. Beton kalıbına vibratörle
yerleştirildikten sonra hemen ilk mastarlama yapılır. Daha sonra bir insan beton üzerine
çıktığında yaklaşık 2 mm derinlikte iz oluşunca ikinci mastarlama işlemi yapılır. Mastarlama
işleminin yavaş ve düzgün yapılmasına özen gösterilmelidir.

Stajı yapan Şantiye şefi 19


26.07.2005

Sıcak Havada Beton Dökümü:

Beton dökümü için en olumsuz ortam, aşırı sıcak, kuru ve rüzgarlı havalardır. Yeni
yerleştirilmiş taze betonda, hızlı buharlaşma sonucu aşırı su kaybı olur. Bunun sonucunda
çökme kaybı, priz hızlanması, hava boşlukları ve yüzeyde plastik rötre çatlakları meydana
gelir. Bu da betonun dayanıklılığını olumsuz yönde etkiler. Beton dökerken hava sıcaklığının
30°C'den fazla olması beton için önlemler alınmasını gerektirir.
Alınacak Önlemler

- Döküm yerine ulaşan beton bekletilmeden yerleştirilmeli ve vibrasyon kısa sürede


tamamlanmalıdır. Dökümün gecikmesi halinde priz geciktirici kimyasal katkılar
kullanılmalıdır. Gece beton dökümü tercih edilmelidir.
- Döküm esnasında taban ve kalıplara su püskürtülmesi beton karışımındaki suyun
emilmemesi açısından faydalıdır. Böylece betonla temas edecek yüzeylerin sıcaklığını
düşürerek nem miktarını artırmak mümkündür.
- Beton yerleştirildikten hemen sonra ilk mastarlama yapılır; daha sonra bir insan
betonun üzerine çıktığında 1-2 mm derinlikte iz kalınca, ikinci mastarlama işlemi yapılır.
- Dökümden sonra ilk yarım saatten başlayarak 72 saat boyunca su kürü uygulanmalı,
buharlaşma ve su kaybına karşı yüzeyler su geçirmez örtüler ile rüzgara karşı da rüzgar
koruyucularla örtülmelidir.
- Normal betonarme yapılarda kür süresi yaz aylarında en az üç gün olmalı, yüzey
sürekli nemli tutulmalıdır.
- Güneş ve rüzgarın doğrudan etkisine karşı korumak için açıkta kalan beton yüzeyler,
ıslak çuval ve plastik örtü gibi malzemelerle örtülmelidir.

Betonun Bakımı Ve Kürü:

Yerine yerleştirilen betonun dayanımının zaman içinde gelişimi, bünyesindeki


çimentonun su ile yapacağı hidratasyon reaksiyonlarının sürekliliği ile mümkündür.
Hidratasyon olayının normal bir şekilde gelişmesini engelleyen saklama koşulları ile ilgili
faktörler havanın sıcaklık ve nem derecesi ile rüzgarlı olmasıdır. Hava sıcaklığının düşük
olması hidratasyonu yavaşlatacak, buna bağlı olarak da beton yavaş dayanım kazanacaktır.
Şayet havanın sıcaklığı fazla ise bu durumda da buharlaşma olacak ve hidratasyon için gerekli
su miktarında azalma olacaktır. Havanın rüzgarlı olması da buharlaşmayı arttıracaktır. Bu
durumda buharlaşmanın önlenmesi, ancak betona yeterli bir rutubet kaynağı sağlamakla
mümkün olacaktır. Şayet betonda bu gibi etkiler sonucu oluşan su kaybı önlenemez ise, ani
kurumadan dolayı betonda büzülme olacak ve çatlaklar meydana gelecektir.

Karışım suyunu belirli bir süre betonun bünyesinde tutabilmek için genelde iki yöntem
uygulanmaktadır. Birincisi betonu sık sık ve devamlı sulama, ıslak çuvallarla örtme, buhar
verme, kum, nemli toprak veya saman sererek sürekli ıslatmak gibi önlemlerdir. İkincisi ise
mastarı biter bitmez beton yüzeyini piyasadan hazır olarak temin edilebilecek sıvı kür
maddeleri ile kaplamaktır. Bu maddeler, püskürtme yoluyla veya fırça ile beton yüzeyine
uygulanırlar ve yüzeyde geçirimsiz bir tabaka oluşturarak beton karışım suyunun
kaybolmasına engel olurlar.

Stajı yapan Şantiye şefi 20


30.07.2005

BETON SANTRALİ

Şirketin beton aldığı firmaya gittim ve incelemelerde bulundum. Edindiğim bilgiler;

Agrega olarak 2 çeşit malzeme kullanılmaktadır.


a)Dere Malzemesi: Dere yataklarından alınarak elek sistemiyle boyutlara ayrılan malzemedir.
b)Kırma Taş: Konkasörden elde edilen kırma taş malzemedir.

İşleyişi:
Agregaya, katkı maddesine ve çimentoya bağlı olarak standardı belli olan beton
çeşitleri bilgisayarla ayarlanarak üretilir. İşlenilen beton çeşidine bağlı olarak ne kadar
çimento, agrega ve katkı maddesi koyulacağı bilgisayara girilerek otomatik olarak düzenlenir.
Agrega, konveyör bantlar yardımıyla taşınır. Silolardan konveyör bantlar yardımıyla taşınan
malzeme santrale girerek mikser yardımıyla taşınır. Beton akıcı sistemde olduğu için beton
yerine ulaşıncaya kadar mikser ile karıştırılır.

Stajı yapan Şantiye şefi 21


02.08.2005
Donatı çelikleri hakkında incelemeler yapıldı.

DONATI ÇELİĞİ

Beton donatısı olarak kullanılacak çelikler TS 708'e uygun olmalıdır. Çeşitli donatı
sınıflarının TS 708'de verilen mekanik özelliklerinden bazıları, Çizelge de gösterilmiştir.
Donatı çeliğinin elastisite modülü 2x10üssü5 MPa dır.

Doğal sertlikteki donatı çeliklerinde, TS 708'de tanımlanan karbon eşdeğeri, 0,50


değerini geçmemelidir.

Ayrıca karbon yüzdesi de TS 708 Çizelge 2'de verilen değerlerden büyük olmamalıdır.

Soğukta işlem görmüş donatı çeliklerine kaynak yapılamaz.

ÇİZELGE - Donatı Çeliklerinin Mekanik Özellikleri (TS 708 den)

Mekanik Özellikler Donatı Çubukları Hasır Donatı


Doğal Sertlikte Soğukta İşlem Görmüş
S220a S220a S500a S420b S500bs S500bk
Minimum akma 220 420 500 420 500 500
dayanımı
fyk (MPa)
Minimum kopma 340 500 550 550 550 550
dayanımı
fsu (MPa)
() <= 32 18 12 12 10 8 5
Minimum kopma
uzaması
()su (%)
32< () <= 50 18 10 10 10 8 5
Minimum kopma
uzaması
()su (%)

Stajı yapan Şantiye şefi 22


06.08.2005
Hakediş nedir ve nasıl işler saha sorumlusu tarafından anlatıldı.

Hakediş Hazırlama Talebi

Hakediş
Hazırlama
Talebi
Hayır
Onay
Evet

İşlemlere başlamadan
Hakedişe
hakediş tarihi tespit
girecek
edilir
miktarların
tespiti

Yerinde Tutanağa
Projeden Proje dışı
ölçü bağlı
metraj ataşman
ataşman pozlar

Hakedişe girecek pozlara ait


tutanakların ve olurların tanzimi

Yeni fiyatlar
Tutanaklar
Olurlar Birim kitap
Nakliye mesafesi,
İzne tabi fiyatında olmayan
ağırlık tespiti, sarf
poz varsa pozlar (Önceden
tespiti vs..
tasdik edilir)

Hakedişin tanzimi

Metraj icmali
Metrajlar + Ataşmanlar +
Tutanaklardan gelen miktarlar

Stajı yapan Şantiye şefi 23


birleştirilir

Yeşil Defter
Metraj icmali yeşil deftere aktarılır

Kapak sayfaları
İç sayfa toplamları kapak sayfasına
yazılır

Malzeme fiyat farkları


Motorin, kereste, demir, kum-çakıl,
tuğla vs .. gelen zamlar hesaplanır
cetvellere yazılır

Ön ve arka kapak
Arka kapak (Tahakkuk) ve ön kapak
sayfaları hazırlanır

İstenilen
sayıda
çoğaltılır

TASDİK AŞAMASI

Şantiye şefi veya müteahhit vekili


tutanak, ataşman ve hakedişi
imzalar

Kontrol mühendisi tutanak,


ataşman ve hakedişi imzalar

İlgili Şube Müdürü


tutanak, ataşman ve hakedişi
imzalar

Hakedişin son durağı ihaleyi


yapan makamdır. İş, Bölge ihaleli
ise Genel Müdürlük ihaleli ise son
tasdik makamı Genel Müdür'dür.

Şube Hakedişi kontrol ve tasdik


eder.

Bölge hakedişi kontrol ve tasdik


eder.

Genel Müdürlük hakedişi kontrol ve

Stajı yapan Şantiye şefi 24


tasdik eder.

Son imzayı en yetkili makam atar

Tasdik aşaması tamamlanmıştır.

Hakediş bütçede bu işin parası


olduğuna dair ve ödeme emri için
APK (Araştırma Plan
Koordinasyon) Şubesine gider
İade

Parasal
uygunluk

Evet

Hakediş için yeterli ödenek varsa


Saymanlığa gönderilir

Saymanlık iç sayfaları ve kapak


sayfalarını kontrol eder

Müteahhitin vergi borcu işçi alacağı


haciz olup olmadığı kontrol edilir

Vergi ve fon kesintileri yapılır

MÜTEAHHİTE ÖDEME
YAPILIR.

09.08.2005
Temeller kontrol edildi ve temeller hakkında kapsamlı bilgi verildi.

Temel Tekniği

Stajı yapan Şantiye şefi 25


Herhangi bir yapının zemin üzerinde mesnet olmasını sağlayan yapının o kısmına
temel denir.Temellerin ;

- Yapıya etkiyen tüm yüklerin temele aktarılması,


- Ekonomikliğin yanında denge ve emniyeti sağlaması,
- Taşıyacağı yapının tasarımına uygun olması istenir.

Ayrıca temel zemininin taşıma gücünün yapı yükünden doğacak gerilmeleri


karşılıyabilmesi, zeminde meydana gelebilecek oturmaların belli sınırlar içinde kalması,
zemin hareketlerinden ve yapıda meydana gelebilecek sallantıların dengede tutulabilmesi,
zeminin içerdiği su miktarındaki değişiklikler sonucu zeminin yapıya davranışı, hafriyat
nedeniyle yer altı ve yerüstü sularının davranışlarından doğabilecek stabilitenin bozulmaması,
yapının yanına inşa edilebilecek yeni bir yapının zemine olan etkiside mühendislikte çok
önemli araştırmaları kapsamaktadır.

Temel tekniği zemin mekaniğine ve zemin karakteristiklerini tespit eden araştırma


metodlarına dayanır .genel olarak yapılarına göre;

a) Yüzeysel Temeller
b) Derin Temeller

Yüzeysel Temeller:
Arzu edilen zemin az bir derinlikte bulunup kolayca ulaşılırsa temel direkt olarak bu
zemine oturtulabilir.

Derin Temeller:
Yüzeysel zemin tabakalarının yumuşak yapıda olması yapının stabilitesine aykırı
oturmalar meydana getirebilir. Bu nedenle daha derin temellerin yapımı zorunlu olur.

Yüzeysel Temel Tipleri :

1)Masif temeller: Bu temeller kargir veya betonla temin edilir. Yığma inşaatlarda kullanılır.
Ekonomik sebeplerle ve temelin ağırlığını azaltmak amacı ile temel ambuatmanı yamuk
şeklinde yapılır. Ambuatmana göre yük simetrik olursa, zeminde aksitesir dağılışı uniform
olur.

2) Münferit Sömeller: Kolon yükleri nispeten en az ve ara mesafeleride müsait ise yüklerin
zemine aktarılması için genellikle bu tip temeller kullanılır. Genellikle beton ya da
betonarmedir. Münferit temeller genellikle kare şeklindedir. Dikdörtgen alanlı temeller ya
saha yetersizliğinden veye kolonun kesidinin kareden çok farklı olması dolayısıyla yapılır.
Düşey kesitleri ise dikdörtgen veye trapez kesitli olarak yapılır.

Stajı yapan Şantiye şefi 26


Kare Sömel Münferit Sömel

Dikdörtgen Kesit Trapez Kesit

3) Mütemadi Sömeller: Münferit Sömeller taşıdıkları yük büyük olduğundan veya


zemin emniyet gerilmelerinin ufak bulunmasından dolayı büyüyerek birbirlerinin içine
girdikleri zaman veya kenar kenar sömellerinin durumu ıslahı için temel mütemadi
sömel olarak inşa olur. Yapılarda zemin oturmalarını azaltmak için genelde bu temel
çeşidi tercih edilir. Bu tip temellerin en kesitleri ekseriyetle kolonlar arasında devam
eden bir kiriş ile bunun tabanını teşkil eden çıkmalı betonarme plaktan ibarettir.

4) Radya Jeneral Temeller : Yapının planındaki alanı kaplıyarak tüm kolon ve


duvarları taşır. Bu tarz temel inşaatı çok çürük zeminlerde uygulanır. Radye jeneral
plak, diğer temellerde olduğu gibi genellikle rijit kabul edilir. Temele gelen yüklerin
doğrusal olarak zemine yayıldığı kabul edilir.

Zemin ve Temel Etütleri

Zemin ve temel etütleri, temel tasarımı ile zemin-temel-yapı etkileşiminin


irdelenmesinde kullanılacak zemin özellikleri ve zemin parametrelerinin tayini için yapı alam
ve çevresinde zemin ve yeraltı suyu ile ilgili bütün verilerin toplanması amacıyla yapılan
çalışmalar olup bu çalışmaların sonucunda temel ön tasarımı belirlenir.

Etütlerin kapsamı ve içeriği yapı özellikleri, zemin koşulları, civardaki yapılar,


depremsellik, çevre ilişkileri, yeraltı suyu durumu gibi faktörlere bağlıdır.

Planlama; yerel zemin yapısı, yapı özellikleri, depremsellik ve çevre ile ilgili ve
yapıma ilişkin tüm olası sorunları göz önüne alacak şekilde yapılmalıdır. Etüt sonuçları
planlamayı değiştirir tarzda olursa, ek etüt gerekip gerekmediği irdelenmelidir.

Stajı yapan Şantiye şefi 27


Zemin ve temel etüdü ile görevlendirilen uzman, amaçlanan yapı ye yapım yöntemleri
konusunda bilgili ve deneyimli olmalı ve yapıya ilişkin kararların her aşamasında haberdar
edilmelidir.

Zemin ve temel etütlerinin kapsam ve içeriğini belirleyen incelemeler, irdelemeler,


hesaplar ve denetim yöntemleri yapı ve zemin koşullarının (1) az riskli, (2) normal riskli, (3)
yüksek riskli olmasına göre 3 kategoride toplanır.

Zemin ve Kayaların Sınıflandırılması

Zemin ve kayaların karakter ve temel bileşenleri, deney sonuçlarının yorumu


öncesinde tanımlanmalıdır.

Malzeme göz ile incelenmeli ve bilinen bir sembol sistemi ile isimlendirilmelidir.
Göz ile incelemeye ilave olarak aşağıdaki tanımlama deneyleri yapılır.

Zeminlerde; Dane dağılımı, Tabii su muhtevası, Kıvam limitleri.

Kayalarda, gerektiği durumlarda;

• Tabii yoğunluk,
• Porozite,
• Ultrasonik hız,
• Ani su emme,
• Şişme,

- Yoğunluk
- İzafi Sıklık
- Drenajsız Mukavemet
- Efektif Mukavemet Paraınetreleri
- Zemin Rijitliği
- Kaya ve Kaya Kütleleri Kalitesi ve özellikleri
- Permeabilite ve Konsolidasyon Parametreleri
- Konik Penetrometre Mukavemeti
- Standart Penetrasyon Deneyi (SPT) ve Dinamik Sondalama
- Presiyometre Deneyleri
- Sıkıştırılabilme özelliği

Zemin Bilgi Ve Verilerinin Sunulması

Verilerin değerlendirilmesinde aşağıdaki hususlar yer alacaktır.

1) Yetkili mühendisin eldeki verilerini tecrübe süzgecinden geçirerek deney sonuçlarını


incelemesi,eksikleri belirlemelidir.
2) Gerekirse yapılacak ek arazi ve labratuar çalışmalarının tarifi ve bu yönde önerilerin
belirtilmesi.

Stajı yapan Şantiye şefi 28


Gerekli ve ilgili olduğu halde

- Arazi ve labratuar verilerinin tablo ve grafikler halinde verilmesi, bunların projede


uygun koşullar ile ilgisi.
- Yer altı su tablası seviyesi ve mevsimsel değişimi
- Yer altı tabakalarının farklılıklarıyla beraber gösterimi
- Her formasyonun detaylı tarifi , çeşitli fiziksel, mukavemet, sıkışabilirlik özelliklerinin
tanımı.,
- Her tabaka için zemin değerlerinin sunuları.

Sonuç ve öneriler:

• Zemin koşullarının tanıtımı,


• Seçilen etüt kategorisi ve nedeni,
• önerilen tasarım parametreleri,
• İnşaat sırasında karşılaşılacak muhtemel sorunların çözümü,
• İlerde karşılaşılacak muhtemel sorunlar ve bunlarla ilgili öneriler,
• Yüzeysel veya derin temel seçimi,
• Yüzeysel temellerde minimum temel derinliği, temel tipinin muhtemel otur-
malara göre tespiti,
• Radyeler ve sürekli temellerde rijitlik önerisi,
• Temel betonarme projesinin hesap ve tasarımına imkan verecek öneri ve sa-
yısal değerler,
• Derin temellerde, kazık tipi, kesiti ve boyunun irdelenmesi ve seçimi,
• Kazık yükleme deneyleri ile ilgili öneriler,
• Önerilen kazıkların düşey ve yatay yükler için muhtemel irdelemeleri,
• Kazık ve kazık başlıklarının hesap ve tasarımına imkan verecek öneri ve
sayısal değerler,
• Zemin ıslahı gerekiyorsa ıslah türü ile ilgili açıklamalar,
• Özel tür iksa gerekip gerekmediği, özel tür iksaların hesap ve tasarımına
imkan verecek parametrik öneriler,
• Kazı işlerine esas kazı güçlüğü ve kazı sınıfı önerileri,
• Kazıdan çıkan zeminin dolgu vb. amaçla kullanılabilirliği ve koşullan,
• Özel drenaj ve yalıtım önerileri,
• Gerekli hallerde zeminin etki büyütmesi ve sıvılaşma riski ile ilgili açıklama-
lar, değerlendirmeler ve öneriler,

Stajı yapan Şantiye şefi 29


13.08.2005
Betonun Performansı

Taze betonun işlenebilirliğinde agrega biçiminin ve en büyük boyutunun önemli işlevi


vardır. Özellikle agreganın en büyük boyutu betonarme kalıbındaki donatı durumuna uygun
olmalıdır. Sertleşmiş betondan beklenen ise dayanımlı, dayanıklı ve ekonomik olmasıdır. Son
depremler sırasında büyük hasar gören yapılar incelendiğinde yapılaşmanın hızlı olduğu bu
bölgede betonla ilgili temel bilgilerin kullanılmadığı ve gerekli denetimlerin yapılmadığı
belirgin biçimde ortaya çıkmıştır.

Beton hacminin yaklaşık %75’ ini oluşturan agreganın betonun performansında etkisi
belirgindir. Maksimum su /çimento oranı ile minumum çimento içeriğindeki sınırlamalar
betonun dayanım ve dayanıklılığını önemli ölçüde etkiler. Bu iki sınırlamanın
gerçekleşmesinde agreganın kaliteli ve boyut dağılımının uygun olması zorunludur. Genel
olarak betonun çevresel etkilere diğer bir deyişle dürabiliteye göre tasarımı bu iki parametreye
göre yapılır. Betondaki maksimum su/çimento oranı ve minumum çimento dozajı gibi
kısıtlamaların ne ölçüde gerçekleşebileceği (yani çevresel etki sınıfına bağlı olarak maksimum
su/çimento oranı belirli bir değeri aşamaz ve çimento dozajı da öngörülen minimum değerin
altına inemez) doğrudan beton agregasının türüne, granülometrisine ve standartlarına uygun
olmasına bağlıdır. Deprem bölgelerindeki betonlarda granülometriye ve beton kalitesine özen
gösterilmediği, yeterli pas payının oluşturulmadığı, böylece betonun betonarme çeliğini
koruyamadığı görülmüştür.

Betonarme içindeki demiri koruyan betondur. Beton, hem basınç gerilmelerini karşılar
hem de demirin korozyona uğramasını önler. Beton kalitesiz, yani boşluklu ve geçirimli
olursa demiri koruyamaz. Bu, betonarmenin kusuru olarak değerlendirilmemelidir. Başka bir
anlatımla, betonarme elemanda demiri koruyamayan bir işçiliğin olduğu ülkemizde çelik yapı
korozyona karşı nasıl korunacak, yangına karşı nasıl önlemler alınacak biçimindeki soruların
yanıtlanması gereklidir. Betonda donatı korozyonuna bağlı çatlama ile sismik yükler arasında
sıkı bir ilişkinin olduğu kesinlik kazanmıştır.

Beton; agrega, çimento hamuru ve agrega-çimento hamuru temas yüzeyinden oluşan


bir malzeme olarak düşünülürse en zayıf halkanın arayüzeyler olduğu ortaya çıkar. Beton
teknolojisindeki gelişmenin anahtarı çimento hamuru ile agrega arasındaki arayüzeylerin
güçlendirilmesidir. 1970 li yıllara kadar 28 günlük silindir basınç dayanımı 40 MPa’ı aşan
betonlar yüksek dayanımlı beton kabul edilirken günümüzde bu kavram önemini yitirmiştir.
Dayanım ve dayanıklılık için en önemli gereksinim olabildiğince az boşluklu ve geçirimsiz
beton üretmektir. Özellikle 1980 li yıllarda süper ve daha sonra da hiper akışkanlaştırıcıların
ve ultra incelikli mineral katkıların kullanılması 2000 li yıllara gelindiğinde yalın betonların
28 günlük basınç dayanımlarının 200 MPa (2000 kgf/cm2)’a erişebileceği kanıtlanmıştır.

Stajı yapan Şantiye şefi 30


Belirli bir granülometriye sahip olan beton agregasının ince bölümünü kum oluşturur. İri
agregalarda olduğu gibi kumların da temiz, kimyasal etkilere karşı dayanıklı ve dayanımının
yeterli olması istenir. Ayrıca, kumun inert olması diğer bir deyişle çimento ile kimyasal
reaksiyona girmemesi gerekir. Ülkemizde beton agregalarında aranan özelikler TS 706’ da
belirtilmiştir. Kum için söz konusu özelikler; elek analizi, dayanım, kil ve silt içeriği, organik
madde içeriği, alkali agrega reaktivitesi deneysel olarak belirlenir. Ancak bu deneylerden
olumlu sonuç alınması halinde, söz konusu agreganın betonda kullanılmasına izin verilir.
Kumda çok ince kil ve silt tanelerinin varlığı betonun dayanımını düşürmektedir. Çoğunlukla
zirai toprak kökenli organik maddeler, kil topakları, kömür taneleri, yumuşak taneler,
standardın üzerinde suda çözünen klorür miktarı ve sülfatın varlığı da betonun davranışını
olumsuz etkilemektedir.

Betonun dürabilitesi de betonun kalitesine bağlı olup, performansta bileşen


malzemeler, karışım oranları, üretim yöntemi, betonun bakım ve kürü gibi süreçler ile çevre
koşulları etkilidir. Çevresel etki sınıfları göz önüne alınarak tasarımın gerektiği
unutulmamalıdır. Beton uygun şekilde kür edilmemişse mukavemet yaklaşık %30 düşebilir,
ancak drabilite daha da olumsuz etkilenir; kür edilmemiş betonun geçirimliliği yaklaşık 10 kat
artabilir. Bu da korozyonu olumsuz biçimde etkiler. Kısaca, amaca uygun malzeme seçilmeli,
su da dahil bütün bileşenler standardlara uygun olmalı, karışım iyi tasarlanmalı ve taze
betonun yeterli biçimde yerine yerleştirilmesi sağlanmalı, özellikle ilk sertleşme sürecinde
yüksek sıcaklık farklarından kaçınılmalı, beton iyi korunmalı ve gerekli kür aksatılmadan
yapılmalıdır.

Stajı yapan Şantiye şefi 31


16.08.2005

03.08.2005 tarihinde dökülen beton yine çok sorunlu çıktı ve çok miktarda çatlak
oluştu.Önlemler alındı
Taze beton çatlakları

Taze betonda bazı önlemlerin alınmaması halinde istenmeyen plastik rötre veya
oturma çatlakları oluşabilir. Ayrıca, betonda kısıtlanmış rötre çatlaklarına rastlanabilir. Bu
çatlakların nedenleri, alınacak önlemler ve onarılmaları ile ilgili genel bir değerlendirme
aşağıda sunulmaktadır.

Taze beton çatlakları, betonun kalıba yerleştirilmesini izleyen ilk 30 dakika ile 5 saat
arasında, genelde döşeme gibi geniş yüzeye uygulanan betonlarda görülür. Bu çatlaklar 10
cm’ye erişen derinlikte ve birkaç cm’den başlayarak 2 m’ye varan uzunlukta olabilir. Oluşan
çatlaklar betonun özellikle dürabilitesi açısından zararlıdır. Taze beton çatlakları farklı
oturmalardan, plastik rötreden veya kısıtlanmış rötreden kaynaklanabilir.

1.Oturma çatlakları

Bu çatlaklar genellikle kirişlerde üst yüzeye yakın donatıların (demirlerin) hemen


üstünde oluşurlar. Taze betonda iri agrega taneleri dibe çökerken su yüzeye doğru hareket
eder. Yüzeye yakın donatılar bu harekete karşı koyar ve oturmasını tamamlayamayan üst
beton tabakası zaten düşük olan çekme dayanımını kaybederek çatlar. Böylece, beton
yüzeyindeki çatlaklar yüzeye yakın donatıların bulundukları hatlar boyunca uzanırlar.
Bu tür çatlaklar; mantar başlıklı bir kolonun baş kısmına yakın yerde veya beton
derinliğindeki değişmenin olduğu nervürlü döşemelerde de görülebilir.

2. Plastik rötre çatlakları

Bu çatlaklar geniş yüzeyli olan döşeme, yol, park ve havaalanı betonları gibi

uygulamalarda oluşabilir. Beton yüzeyindeki suyun buharlaşma hızı, betonun içindeki suyun

yükselme hızından fazla ise, betonun yüzeyi kurumaya, dolayısıyla büzülmeye başlar. Alttaki

beton bu büzülmeye uyum sağlayamadığı için, üst tabakasında çekme gerilmeleri oluşur ve

çekme şekil değiştirme kapasitesinin de düşük olması nedeniyle beton çatlar. Aynı çatlaklar,

yeni dökülen betonun altındaki eski ıslatılmamış betonun veya asmolenli tabliyelerdeki briket

gibi diğer malzemelerin beton suyunu emmesi sonucu da oluşabilir.

Stajı yapan Şantiye şefi 32


Kısıtlanmış Rötre

Betonda gözlenen plastik rötre ve oturma çatlaklarından başka sık sık kısıtlanmış rötre
çatlaklarına da rastlanır. Böyle bir rötre basit bir deneyle açıklanabilir: Çelik bir çember
etrafına beton dökülüp sertleştikten sonra incelendiğinde serbestçe büzülmesi önlenen
betonda düşey çatlakların oluştuğu görülür; bunlar kısıtlanmış rötre çatlakları olarak
adlandırılır. Bu rötre çatlakları genellikle perdelerde görülür. Özellikle temeller üzerine
oturan kolonlar arasındaki geniş perdelerde, tünellerde, eski beton üzerine dökülen yeni
betonda bu tür çatlakları görmek mümkündür. Böyle çatlaklar perde içindeki boşluklar
civarında belirgin biçimde gelişebilir. Önlemler alarak kısıtlanmış rötre çatlaklarını azaltmak
mümkündür. Önlemlerden bazıları şöyle sıralanabilir;

a)donatı miktarını arttırmak,


b) çelik tel veya polietilen fiber kullanmak,
c) dayanımı sağlayabilmek kaydıyla çimento miktarını biraz azaltmak,
d) dökümden hemen sonra doğru ve yeterli kür uygulamak ve gereken koruma
önlemlerini almak,
e) hidratasyon ısısı düşük çimento kullanmak,
f) betonun su/çimento oranını düşürmektir.

Beton yüzeyindeki suyun buharlaşma hızını arttıran etkenler

• Betonun sıcaklığı,
• Düşük bağıl nem oranı,
• Yüksek rüzgar hızı,
• Ortam sıcaklığıdır.

Beton ve hava sıcaklığının, ortamdaki bağıl nem ve rüzgar hızının beton yüzeyinden
buharlaşan su miktarına ortak etkilerinden mevcut bazı abakları kullanarak aşağıdaki sonuçlar
çıkartılabilir:

Hava sıcaklığı arttıkça buharlaşma artar. Beton havadan daha sıcaksa buharlaşma daha
da artar. Buharlaşan su miktarı 0,5 kg/m2/saat değerini aşınca, plastik rötre çatlaklarının
oluşması olasılığı vardır, bu da önlem almayı gerektirir. Sıcaklığın 50 C artması buharlaşmayı
%100 arttırabilir.

Hava sıcaklığı 200 C, havadaki bağıl nem %60, beton sıcaklığı 24,5 0C ve esen rüzgar
hızı 25 km/saat ise buharlaşan su miktarı yaklaşık 1 kg/m2/saat olur.

Havadaki rutubetin %90’dan %50’ye düşmesi buharlaşmayı %100 arttırır. Rüzgarın


hızı saatte sıfırdan 20 km’ye çıktığında buharlaşma yaklaşık dört kat artar. Beton yüzeyi
güneş ışınlarına açıksa, betonun yüzeyindeki sıcaklıkla beraber buharlaşma da artar.

Plastik rötre sonucu oluşacak çatlak yoğunluğunun suyun buharlaşma hızı ile orantılı
olacağı beklenir.

Stajı yapan Şantiye şefi 33


Taze beton çatlaklarına karşı alınacak önlemler

1.Beton bileşenleri bakımından alınacak önlemler

Betonda yüzey/hacim oranı yüksek olan ince malzemeler fazla ise, betonda plastik
rötre riski vardır. Belirli bir su/çimento oranı için, ince malzeme ve çimento dozajı arttıkça,
plastik rötrenin arttığı deneylerle kanıtlanmıştır. Betonda yeterli kadar ince malzeme var ve
beton az boşluklu ise beton terleme suyunun yukarı çıkması güçleşir. Yüzeyden buharlaşan
suyun yerine terleme suyu gelemeyince beton yüzeyi kurur ve çatlaklar oluşur. Böyle bir
durumda başka etkileri göz önüne alarak, ince malzeme ve gereğinden fazla çimento
kullanılmasına sınırlama getirilebilir.

Oturma çatlaklarının oluşumunda ise aşırı su kullanımının işlevi büyüktür. Böyle bir
durumda da su tutucu maddelerin miktarını arttırmak gerekir. Diğer bir değişle dozaj ve ince
agrega arttırılabilir, puzzolanlar da yarar sağlayabilir, böylece kohezyon artar. Hava
sürükleyici katkının kullanılması terlemeyi azaltır, dolayısıyla oturma çatlağı önlenebilir.

2.Beton döküm ve bakımında alınacak önlemler

Gölgede 320C’yi aşan sıcaklıklarda betonun döküm ve bakımında aşağıdaki önlemleri


almak gerekir:

Betonun döküleceği zemin, donatı ve kalıpta göllenmeye meydan vermeyecek şekilde


ıslatılır, ıslatma suyu buharlaşır buharlaşmaz döküm yapılır. Böylece sıcak bir havada hem
donatıların hem de klalıbın sıcaklığı düşürülür, ayrıca zemin ve asmolen gibi su emici
yüzeylerin de beton suyunu emmesi önlenir. Aşırı sıcak havalarda beton dökümünün geceleri
yapılması, taze beton sıcaklığının düşürülmesi, malzemelerin (su, agrega) soğutulması,
hidratasyon ısısı düşük çimento kullanılması ve geciktirici katkı kullanılması tercih edilebilir.

Taze beton çatlaklarına karşı alınacak en önemli önlemlerden biri, betonun dökümü
sırasında iyi işlenmesi ve daha sonra gerekli bakımın yapılmasıdır. Beton aşırı akışkan
olmamalı ve vibrasyonu gerektirecek bir kıvamda olmalıdır. Beton kalıbına vibratörle
yerleştirildikten sonra hemen ilk mastarlama yapılır. Daha sonra bir insan beton üzerine
çıktığında yaklaşık 2 mm derinlikte iz oluşunca ikinci mastarlama işlemi yapılır. Mastarlama
işleminin yavaş ve düzgün yapılmasına özen gösterilmelidir.

Rüzgara karşı korumak için rüzgar kırıcı engeller oluşturulur. Beton yüzeyini
doğrudan güneş ışınlarından korumak için beyaz renkli yansıtıcı plastik örtüler ile kaplamak
gerekir.

Beton yüzeyine “curing compound” adı verilen maddeler de sürülebilir. Bu işlem


yüzeydeki parlaklık sona erinceye kadar beklendikten sonra yapılmalıdır.

Diğer bir yöntem ise, spreyle su püskürterek veya suya doygun talaş, ıslak kum gibi
maddeler ile kaplayarak yüzeyin nemli tutulmasını sağlamaktır.

Stajı yapan Şantiye şefi 34


Taze betonun kür süresi de değişik etkenlere bağlıdır. Ancak normal betonarme
yapılarında bu süre yaz aylarında en az bir hafta olmalıdır. Bu süre içinde ise günde en az üç
kez sulama yapılmalıdır. Sulama için kullanılacak su, şehir suyu değilse içinde betonarme
elemanları için zararlı olacak sülfat, asit, tuz gibi kimyasal maddeler bulunmamalıdır.

Kısıtlanmış rötreyi azaltmak için gerekli önlemler

Kısıtlanmış rötre çatlakları aşağıdaki önlemler alınarak azaltılabilir:

a) betonda su/çimento oranı düşük tutulmalı,


b) kalıp alma süresi uzatılmalı, doğru ve standard kür uygulaması yapılmalı,
c) üretim sırasında sadece perde gibi betonarme elemenları için beton içine kısa
kesilmiş polietilen lif veya çelik tel katılmalı,
d) perdelerdeki düşey ve özellikle yatay donatıların yeterli olup olmadığı kontrol
edilmelidir.

Öneriler

Plastik rötre, oturma çatlakları ve kısıtlanmış rötre çatlaklarının onarımı betonun


dürabilitesi açısından yararlıdır. Bu çatlaklar, genişliklerine bağlı olarak uygulamada mevcut
onarım harçları veya su kıvamındaki epoksi kullanılarak ve elle uygulama yapılarak
doldurulup betonun uzun süreli performansı arttırılabilir. Böylece olası donatı korozyonu
önlenmiş olur.

Stajı yapan Şantiye şefi 35


20.08.2005

Bugün büroda staj gördük.Yapının bilgisayardaki autocad dosyaları üzerinde inceleme


yaptık.Çizimle ilgili bilgilendirildik.Autocad te bilmediğimiz konuları öğrendik.

Stajı yapan Şantiye şefi 36


27.08.2005

Şantiyeye gelen projelerde hatalar tespit edilmişti.Bugün autocad te bu hataları


düzelttik ve sahaya düzeltilmiş projeleri ulaştırdık.Projede ki eksiklileri tamamladık.

Stajı yapan Şantiye şefi 37


29.08.2005

Yığma ve Kagir İnşaatlarda Taşıyıcı Duvarlar

Yığma ve kagir inşaatlarda taşıyıcı duvarları suni ve tabii taşların harçla


birleştirilmesinden meydana gelen duvarlardan teşkil edilir.

Ülkemizde çoğunlukla tuğla ve taş kullanılılarak yapılar yığma ve kagir olarak


yapılmaktadır. Yığma ve kagir inşaatlarda duvarlar ana taşıyıcı sistemi oluşturduklarından
daha kalın yapıdadırlar. Bu suretle daha iyi bir ısı yalıtımı sağlanmış olur. Temel zeminde
tasman problemleri arsanın kullanımı açısından asgari duvar boyutlarının teşkilinde sınırlayıcı
faktörler yok ise ve uygun taş, tuğla inşaatın yapılacağı mahalden kolayca temin
edilebiliyorsa yığma ve kagir sistemi tercih edilir.

Tuğla Boyutları, Çeşitleri Ve Kullanıldığı Yerler

Tuğlalar genel olarak killi toprak ve balçığın ayrı ayrı veya harman edilerek,
gerektiğinde kum, öğütülmüş tuğla ve kiremit tozu, kül ve benzerleri karıştırılarak dikdörtgen
yüzeyli kalıplarda şekillendirilerek 800 ila 1200 C0’de pişirilmesiyle elde edilirler. D derz
kalınlığı olmak üzere tuğlanın boyutları arasında,

1=2.e+d
d= derz kalınlığı bağlantısı vardır.
Genellikle yığma-kagir yapılarda kullanılan tuğlalarda (şekil 1)

L= 19 cm
e = 9 cm
h = 5 cm

Yurdumuzda üretilen harman tuğlalarının TS 704 fabrika tuğlalarının TS 705’e uygun


olarak mal edilmeleri gerekmektedir.

Tuğla ÇEŞİDİ Boyutu (mm) Kullanıldığı yerler


Dolu tuğla DOT 50*90*190 Taşıyıcı duvarlarda
Düşey delikli tuğla DDT “ “
Yatay delikli tuğla “ Bölme duvarında
Presse tuğla “ Dış yüzeylerde
Klinker tuğla “ Zeminde kanalizasyonda
Blok tuğla Yukarıdaki boyutların katı Bölme duvarında
30.08.2005

Stajı yapan Şantiye şefi 38


BETONLARIN TANIMI

300 Dozlu Beton


Bir metreküp beton karşımı içine 300 kg (6 adet 50 kg’lık torba) çimento konulan
betondur. Doz esasına göre sınıflandırma (150, 200, 250, 300, 350, 400, 450, 500, 550, 600
dozlu) beton gibi.

B300 Betonu (C25)


Bir santimetre kare alana 300 kg mukavemette dayanabilen betondur. Mukavemete
göre sınıflandırma B160 (C14), B225 (C18), B300 (C25) betonu gibi. Burada mukavemet
esastır. Karışımdaki çimento miktarı (doz)’a bağlı değildir.

BS. 25 Betonu
Taban çapı 15 cm yüksekliği 30 cm olan (suda 20 derece sıcaklıkta saklanmış deney
silindirinden elde edilen) 28 günlük silindir basınç dayanımı; 250 kg/cm² olan veya eşdeğer
küp basınç dayanımı 300 kg/cm² olan normal nitelikli betondur. (TS 500)

1. Doza Göre Betonların Sınıflandırılması

Betonda dozajlarına göre aranılacak 28 günlük en düşük basınç kırılma dirençleri


laboratuvar şartlarında aşağıdaki gibidir.

Dozajlar Wb kg/cm² Kb kg/cm²


250 120 100
300 160 140
400 225 195

2. Mukavemete Göre Betonların Sınıflandırılması

Tanımı Wb kg/cm² Kb kg/cm² Kb kg/cm²


B 300 (C20) 300 240 İyi Beton
B 225 (C18) 225 195 Normal Beton
B 160 (C14) 160 140 Normal Beton
Wb = 28 günlük küp (20x20x20 cm’lik) basınç kırılma direncidir.
Kb = 28 günlük silindir (D=15 cm H=30 cm) basınç kırılma direncidir.

Stajı yapan Şantiye şefi 39


BETON SINIFLARI VE DAYANIMLARI (TS 500)
Karakteristik Eşdeğer Küp Karakteristik 28 Günlük
Basınç (150 mm) Basınç Eksenel Çekme Elastisite Modülü
Dayanımı, fck Dayanımı Dayanımı, fctk Ec
Beton Sınıfı MPa MPa MPa MPa
C 16 16 20 1,4 27000
C 18 18 22 1,5 27500
C 20 20 25 1,6 28000
C 25 25 30 1,8 30000
C 30 30 37 1,9 32000
C 35 35 45 2,1 33000
C 40 40 50 2,2 34000
C 45 45 55 2,3 36000
C 50 50 60 2,5 37000

BETON SINIFLARINA GÖRE k1 DEĞERLERİ (TS 500)


Beton Sınıfı C16 C18 C20 C25 C30 C35 C40 C45 C50
k1 0.85 0.85 0.85 0.85 0.82 0.79 0.76 0.73 0.70

31.08.2005
C blok merdivenleri imalatı yapıldı.

Stajı yapan Şantiye şefi 40


MERDİVEN İMALATI

Önemli bir yapı bileşeni olan merdivenlerin kullanılan birçok çeşitleri vardır.
(Betonarme, Ahşap, Metal) Şantiyede imalatı yapılan betonarme merdiven tipidir.
Betonarme, beton ve çeliğin iyi özelliklerinden, örneğin betonun yüksek basınç,
çeliğin yüksek çekme mukavemetinden yeteri kadar yararlanılmasını sağlayan etkin bir
malzemedir.
Taşıyıcı yapı bileşenlerinde kullanılan basınç ve çekmeye dayanıklı olan ahşap ve
çelik gibi malzemeye göre daha ekonomik, yangın direnci daha yüksektir. Bileşimleri basit,
yapımları uygundur. Dayanıklı olduğu için sürekli bakım ve onarım gerektirmez. Çürümez ve
paslanmaz. Ağır, ısı geçirgenliğinin yüksek, sonradan değiştirilmesinin ve takviye edilmesinin
sınırlı olması gibi sakıncaları vardır.
Betonarme merdivenlerinin taşıyıcı kısmı yerinde dökme veya prefabrike olmak üzere
boyuna yada enine doğrultuda düzenlenen kirişlerden, boyuna doğrultudaki kirişlere oturtulan
plak ya da kirişlerden, boyuna doğrultuda düzenlenen kirişli veya dişli döşemelerden ve
döşeme plaklarından oluşur. Merdiven konstrüksiyonu ise tek ya da çift mesnetli olabilir.
Yani merdiven kolunu oluşturan kiriş ve plaklar, her türlü eğilme, kesme ve burulma
gerilmelerini karşılayacak şekilde konsol kiriş ya da plak veya basit bir kiriş ya da tek
doğrultuda bir plak gibi çalıştırılabilir.

TEK MESNETLİ ÇİFT MESNETLİ YÜZEYSEL


MESNETLİ

Örneğin; genişliği 1,50m. rıht ve basamak boyutları 17/29 cm. ve rıht sayısı 18 olan düz kollu
bir merdivende B 225 kullanıldığı taktirde iki mesnetli plak kalınlığı enine doğrultuda
çalıştırılırsa 6 cm. olabilirken boyuna doğrultuda çalıştırıldığında 20 cm olmaktadır.

d=6

Stajı yapan Şantiye şefi 41


ENİNE DOĞRULTUDA ÇALIŞAN
İKİ MESNETLİ PLAK

03.09.2005

Stajı yapan Şantiye şefi 42


Bugün donatı çelikleri hakkında genel bilgi verildi.Gelen donatı çelikleri üzerinde tatbik
yapıldı.

5.09.2005

Stajı yapan Şantiye şefi 43


Bugün stajımın son günü olduğu için şantiyede son incelemeleri yaptım ve iş hayatının
şartlarıyla ilgili ve meslek hayatı ile ilgili merak ettiğim konuları şantiye şefimizin
tecrübelerini paylaştım.

İÇİNDEKİLER
TARİH ÇALIŞMA KONUSU

Stajı yapan Şantiye şefi 44


27.06.2005 Şantiye ve Yapılan İş Hakkında Genel Bilgiler

28.06.2005 Kolon-kiriş genel bilgiler


29.06.2005 Döşeme genel bilgiler
30.06.2005 Şantiye genel bilgileri
01.07.2005 Şantiye genel bilgileri
02.07.2005 Slump Deneyi
03.07.2005 Şantiye genel bilgileri-statik proje
05.07.2005 Şantiye genel bilgileri
06.07.2005 Şantiye genel bilgileri
07.07.2005 Şantiye genel bilgileri
08.07.2005 Şantiye genel bilgileri-rampa sorunu
09.07.2005 Proje-kiriş açılımları
12.07.2005 Kalıp
16.07.2005 Kalıp
19.07.2005 Temel zemin etütü
23.07.2005 Beton dökümü ve nakli
26.07.2005 Beton
30.07.2005 Beton santrali teknik inceleme
02.08.2005 Donatı çelikleri
06.08.2005 Hakediş
09.08.2005 Temeller
13.08.2005 Beton
16.08.2005 Beton
20.08.2005 Autocad
27.08.2005 Autocad
29.08.2005 Duvarlar
30.08.2005 Beton
31.08.2005 Merdivenler
03.09.2005 Donatı çelikleri
05.09.2005 Son gün

Stajı yapan Şantiye şefi 45

You might also like