You are on page 1of 2

VATAN VE BAYRAK UZERINDEN TURKIYE SOLUNA BIR ELESTIRI

ÖDP Genel Başkanı Hayri Kozanoğlu’nun yaptığı yazılı açıklamanın ikinci cümlesi:

“Ne bayrağa dönük bu saldırı ne de bu saldırıyı bahane ederek milliyetçi ve otoriter


güçlerin çatışmayı teşvik edici davranışları kabul edilemez.” (ÖDP’nin web sitesinden
alınmıştır.)

EMEP Antep İl Yöneticisi Mecit Bozkurt’un yaptığı yazılı açıklamanın ilk cümlesi:

“Mersin’de Türk bayrağına yönelik saldırıyı kınıyoruz.” (Emeğin Partisi web sitesinden
alınmıştır.)

TKP’nin Türkiye çapında oluşturmaya çalıştığı Yurtsever Cephe’nin 15 maddelik


açıklamasının 2,3,4 ve 5. maddelerinin ilk cümleleri:

“Bayrağa saygısızlık kabul edilemez.” (TKP’nin web sitesinden alınmıştır.)

Manzara aslinda benim de uzulerek izledigim kadariyla bu, mevzuyu analiz etmeye calisirken
gercekci olmakta fayda var. Turkiye`de en solda gorunen siyasal hareketler bile soz konusu
vatan ve bayrak oldu mu milliyetciligi binbir dereden su getirerek yeni isimlerle servis
etmeyi daha uygun buluyorlar.

Ancak herseyden once bence vatanin ve bayragin neyi temsi ettigini net olarak ortaya
koymak lazim, kavramlarin alti tanim ile dolduruldugu vakit tartisma kapanir, aksi hamasete
devam olur...

Bayrak ulkeyi temsil eder, ulke ise farkli farkli siniflardan olusur, her ulkenin ayricalikli ve
kendini onder olarak adlenden bir sinifi vardir. Ulkenin sahibi bu egemen siniftir cunku ulkeyi
yoneten ve kontrol eden burjuva demokratik duzende yine bu siniftir.

Oyleyse bayrak da, burjuvazinin devletini ve onun egemen oldugu vatani temsil eder.
Uluslararasi rekabette ise vatanlarin sinirlari, ulusal burjuvalarin egemenlik alanlarini
belirler.

Pratikte ise bu yaratilan `vatan` kavrami esliginde emekciler ve sermayenin ortak cikarlari
oldugu bunun da ancak `vatanseverlik` ile saglanabilecegi savi halka pompalanir. Bu
ugurda somuruyu kabullenmis olan isci sinifi artik rahatlikla patronlarinin cikarlarini
savunmak ugruna kanli savaslara suruklenebilecektir. Ki suruklenir de...

Cok acik olarak soylemekte hic sakinca gormuyorum ki; kapitalist bir ulke olan Turkiye`de
bayraga yapilmis herhangi bir `saygisizlik` beni bir Turk olarak hic rahatsiz etmiyor. Aksine
boylesi bir davranis benim icin burjuva degerlere ve kapitalist duzenin sonuclarina olan
ofkeyi temsil ediyor.

Turkiye`de sosyalist solun vatanseverligi enstruman olarak kullanmaya gayret etmesinin


altinda populist ve milliyetetci duygularin yani sira hatali bir tespit de yatiyor bence,
Turkiye`de sosyalistlerin buyuk bir bolumu ulke burjuvasinin bir `kukla` olduguna inaniyor.

Turkiye`nin somurge yada yari-somurge oldugu ve emperyalistlerin boyundurugu altinda


yasadigimiz bu sebeple de bir `tam bagimsizlik` savasi vererek ustumuzdeki olu topragini
atabilecegimiz seklinde oldukca genis bir cevrede kabul goren bir degerlendirme soz
konusu...

Oysa ki Turkiye egemen sinifinin kapitalist hatta emperyalist dunya sistemi icinde hatiri
sayilir bir yeri vardir. Bolgesindeki en onemli guc olmasinin yani sira Turkiye`de egemenler
dunyanin en buyuk 20. ekonomisinin kaymagini yerler ve en buyuk 4. ordusuna sahiptirler.

Bu anlamda egemenlerin gayesi kendi sermeye birikimlerini emperyalist piramitte daha


yukarilara tasimaktan ote birsey degildir. Turkiye ne bir Irak ne de bir Afganistan`dir.
Turkiye Cumhuriyeti de devletler hiyararsisinde Filistin gibi en altlarda yer alan bir devlet de
asla degildir.

Son olarak; her ne kadar `Bu vatan bizim` diye siiri de olsa yazimi Nazim`in bir siiri ile
noktalamanin en uygunu oldugunu dusunuyorum.

Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt hainiyim,
ben vatan hainiyim. Vatan çiftliklerinizse, kasalarınızın ve çek defterlerinizin
içindekilerse vatan, vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan, vatan, soğukta it
gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın, fabrikalarınızda al kanımızı içmekse
vatan, vatan tırnaklarıysa ağalarınızın, vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis
copuysa, ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan, vatan, Amerikan üsleri, Amerikan
bombası, Amerikan donanması topuysa, vatan, kurtulmamaksa kokmuş
karanlığımızdan, ben vatan hainiyim. Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran
puntolarla : Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.

Bence `vatanseverligi` bu vatanin gercek sahiplerine birakmanin vakti geldi de geciyor


bile...

Gecmiste yasadigimiz uzerinde firtinalar koparilan `Kurt cocuklarinin bayrak yakma


olayi`nda solun gorevi tartisilmaz bicimde bu cocuklari savunmak olmalidir, bayragi degil...

Gun bence artik kapitalizme karsi olan tum kuvvetlerin kelimenin gercek anlaminda birer
`vatan haini` olmalarinin gerektigi gundur...

You might also like