Professional Documents
Culture Documents
ÖZET BULGULAR
- Genç nüfusun toplam nüfus içindeki oranı düşmektedir.
- Dezavantajlı bölgelerde yaşayan gençlerin sayısında artış vardır.
- 15 – 24 yaşları arasındaki genç nüfus son iki senedir, Antalya, Bitlis,
Diyarbakır, Gaziantep, Hakkari, Siirt, Düzce, Ş. Urfa, Van ve Yalova’da
Türkiye ortalamasının üzerinde büyümektedir.
- Genç nüfus Amasya, Karabük, Bilecik, Burdur, Çanakkale, Isparta, Kastamonu,
Kütahya, Tunceli ve Zonguldak’ta ciddi oranda azalmaktadır.
- Her iki kategorideki iller yerel gençlik politikalarıyla ilgili öncelikli iller
olmalıdır. Gençlerin terk ettiği illerde o ili terk ed(e)meyen, genç nüfusun
olağandan daha fazla büyüdüğü illerde de sayılarının artmasıyla gençlerin
farklılaşan ihtiyaçlarına yönelik yerel politikaların oluşturulması ve
uygulanması gerekmektedir.
- Türkiye’de gençlik derneği başına 20.382 genç düşmektedir. Bu çok yüksek bir
rakamdır.
- Gençlerin toplumsal katılımını sağlayan STK’ların ve üniversitelerdeki
toplulukların örgütlenmelerinin önündeki engeller devam etmektedir.
- AB Gençlik Programı’nın sağladığı hibelere başvuru oranlarında yerel
sorunların çözümlerine yönelik projeler yapmak için başvurular (Eylem 1.2) ön
plana çıkmaktadır.
- Gençlik ve Spor Genel Müdürülüğü’nün (GSGM) her sene tescilli gençlik
derneklerine dağıttığı hibelerde İstanbul öne çıkmakta, güneydoğu geride
kalmaktadır.
- GSGM bütçesinin sadece %2.2’si gençlere harcanmaktadır.
- GSGM bünyesindeki gençlik merkezi başına düşen genç sayısı 85.000’in
üstündedir.
- Gençlerin güçlendirilmesine yönelik genç başına yapılan harcama 2008 yılı için
251 TL’dir.
- Genç nüfusun %30’unu oluşturan eğitimli gençler için gençlik bütçesinin %75’i
harcanmaktadır. Dezavantajlı gençler bütçenin %25’inden yararlanabilmektedir.
1
yoruk@bilgi.edu.tr
GİRİŞ
Gençlik Çalışmaları Birimi2 2008 yılında çıkardığı “Türkiye’de Gençlik Çalışması ve
Politikaları” kitabıyla3 özellikle eğitim dışında ve gençlik çalışması özelinde gençlere
yönelik imkanlara yakından bakmaya çalıştı. 2009 yılında STK Eğitim ve Araştırma
Birimi’nin koordinasyonunda hayata geçen Bütçe İzleme Rehberleri’ne4 “Gençlerin
Güçlendirilmesine Yönelik Harcamaları İzleme Kılavuzu”nun hazırlanmasına katkı
yaparak destek verdi.5 Gençlik politikalarıyla ilgili verilere yenilerini ekleme çabasıyla
seriyi elinizdeki çalışmayla devam ettiriyoruz.
Bu raporda “gençlik alanı” derken en geniş tanımıyla, örgün eğitim dışında kalan
gençlere sağlanan hizmetler bütününün kamu tarafından yürütülen kısmını ele alacağız.
Bu çerçeve içinde de özellikle gençlik çalışmasıyla ilgili konular bu raporun içeriğini
oluşturuyor.6 Fakat doğrudan gençlik çalışmasıyla ilgili olmasa da, bu alanı
destekleyici konular da mercek altına alınacak. Örgün eğitimle ilgili bilgilerin bu
izleme raporuna dahil edilmemesinin temel iki nedeni var. Bunlardan biri Birim’in
kurulma amacı, diğeri de pratik bir gerçekliğe dayanıyor.
Gençlerle ilgili herhangi bir politika tartışmasında eğitimin önemi tartışılmamalı. Hatta
örgün eğitimin diğer alanlarla ilişkisini kurmamak kimileri tarafından bir eksiklik
olarak adlandırılabilir. Fakat bugüne kadar tecrübemiz, ilgili politika tartışmalarında,
sadece eğitimle ilgili analizlerin, gençlerin ihtiyaçlarını karşılamakta eksik bir çerçeve
sunduğu yönündedir. Buna ek olarak, bir başka tespitimiz, gençlerin hayatlarındaki
diğer konuların eğitimle beraber tartışıldığı ölçüde kendilerine yeterli alanı
bulamamalarıdır. Tam da bu çerçevede, gençlere sağlanan diğer kamu olanaklarından
“gençlik çalışması” alanına odaklanarak görünmeyene görünürlük kazandırmaya
çalıştık.
Bir diğer nokta, halen eğitimle ilgili iyileştirilmesi gereken bir çok alan olmasına
rağmen, reform alanlarında bir veri eksikliğininin özellikle son senelerde azaldığı
yönündedir. Uzmanlığı eğitim olan kurumlar, zaten bu konuda, GÇB’nin
yapabileceğinden çok daha iyi bir biçimde, bu çalışmaları yapıyorlar. Bu çerçevede
Birim’in bu alana yönelik söylenmeyeni söylemesi, uzmanlığı da bu olmadığı için,
zordur.
KAVRAMSAL ÇERÇEVE
Raporu okurken akılda tutulması gereken önemli bir nokta, Gençlik Çalışmaları
Birimi’nin “tarafsız” bir kurum olmadığıdır. Bu cümleyi kurarken, günlük hayata
yönelik herkesin bir “taraf” olduğu gerçeğinden yola çıkıyoruz. Gençlik Çalışmaları
2
http://genclik.bilgi.edu.tr
3
N. Yentürk, Y. Kurtaran, G. Nemutlu; “Türkiye’de Gençlik Çalışması ve Politikaları”, İstanbul Bilgi
Üniversitesi Yayınları, 2008.
4 İstanbul Bilgi Üniversitesi STK Eğitim ve Araştırma Birimi Eğitim Kitapları Serisi’nden bugüne kadar
çıkan kitaplar için: http://stk.bilgi.edu.tr/stkButce.asp
5 N. Yentürk, Y. Kurtaran; “Gençlerin Güçlendirilmesine Yönelik Harcamaları İzleme Kılavuzu, 2010.
6
Gençlik çalışmasıyla kastedilen çerçeve için bkz. G. Nemutlu; “Gençlik Çalışması Özne Özel
Sınıflandırma Modeli” (Türkiye’de Gençlik Çalışması ve Politikaları kitabı içinde), İstanbul Bilgi
Üniversitesi Yayınları, 2008.
Birimi gençlik alanını gençlerin perspektifinden ele almayı seçiyor. Bu çerçevede
aşağıdaki duruş kapsamında analizlerini yapıyor.
Bu kavramsal arka plan çerçevesinde elinizde tuttuğunuz rapor, 2007 – 2009 yıllarında,
genel olarak Türkiye gençlik alanında, özel olarak Türkiye gençlik çalışması alanındaki
gelişmelerin bir özetini sunuyor.
Bu çalışmada özellikle politika önerilerine çok yer vermedik. Bu, ilgili konularda
önerilerimiz olmadığı anlamına gelmiyor. Fakat bu raporun temel varolma amacı,
alandakilere veri sağlamaktır.
Tablo 1’de de görüldüğü üzere 2007’den beri 15 – 24 yaş arası genç nüfusun en fazla
arttığı il Yalova’dır.7 Yalova, Düzce ve Antalya’nın Türkiye ekonomisine katkıları
temelinde bu olağan bir yönelim olabilir. Fakat ilk 10 il içinde Bitlis, Diyarbakır, G.
Antep, Hakkari, Siirt, Ş. Urfa ve Van’ın bulunması çok dikkat çekicidir.
G. Antep gelişkin ekonomisiyle bu iller arasından sıyrılırken diğer illere bakarak ilk
bakışta doğurganlığın ülke ortalaması üzerinde olması nedeniyle oranların bu kadar
yüksek olduğunu söylemek kolay olacaktır. Fakat geleneksel olarak bu illerden
sanayinin ve hizmet sektörünün gelişkin olduğu il ve bölgelere göçün de devam ettiğini
düşünürsek buradaki oranların bu kadar yüksek olmasını açıklamamız zorlaşabilir. Bu
durumun bir başka açıklaması kriz ortamında metropollerin eskisi kadar gençler için
cazip olmadığı olabilir. Bu çerçevede “tutunamadıkları” için geri dönüyor olabilirler.
Bu durumun nedeni ne olursa olsun, mevcut durum değişmemektedir. Bu illerde
Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir genç nüfus büyümesi yaşanmaktadır.
7
2007’den önceki senelere dönelik yapılacak bir analiz, bu rakamların daha sağlıklı analiz edilmesine
neden olacaktır. Fakat mevcut bilgilere TÜİK tarafından ulaşılamıyor. Bu yüzden analizler 2007 – 2009
yıllarıyla sınırldır.
TABLO 1: Genç nüfusun iller bazında büyüme oranları. (Kaynak: TÜİK Adrese Dayalı Nüfus Kayıt
Sistemi (ADNKS) Nüfus Sayım Sonuçları 2007 – 2009 temel alınarak hesaplandı.)
Tablo 2’de görüldüğü üzere genç nüfusun küçüldüğü illerin yarısından fazlası
Anadolu’nun iç bölgelerindedir. Bu iller:
TABLO 2: Genç nüfusun iller bazında azalma oranları. (Kaynak: TÜİK Adrese Dayalı Nüfus Kayıt
Sistemi (ADNKS) Nüfus Sayım Sonuçları 2007 – 2009 temel alınarak hesaplandı.)
Yukarıda yapılan önermelerin tam tersi genç nüfusun azaldığı iller içindir. Gençler bu
illerden ciddi oranlarla ayrılmaktadırlar. Bunun temel nedenlerinden biri iş ve eğitim
olanaklarının buralarda daha az olması olabilir.
Her iki tablonun şöyle bir ortak yanı bulunmaktadır. Gençlerin oransal olarak Türkiye
ortalamasının çok üzerinde arttığı ve azaldığı illerde de gençlere yönelik farklı
imkanlar sunmak gerekmektedir. Artan illerde gençlerin sorunları farklılaştığı için,
azalan illerde de diğer illere gidemeyenlerin hayatlarını daha kolaylaştırmak için.
Ayrıca bu durum, 2008 yılında yaptığımız tespitler8 ile doğru orantılıdır Başka bir
deyişle:
8
s. 12, Türkiye’de Gençlik çalışması ve Politikaları.
9
S. 14. Türkiye 2008, İnsani Gelişme Raporu, Türkiye’de Gençlik, UNDP, 2008.
10
www.dernekler.gov.tr sitesindeki Dernek İstatistikleri menüsü altındaki rakamlardan derlenmiştir.
11
Türkiye’de Derneklerin Örgütlenme Özgürlüğü Önündeki Engeller, TÜSEV, 2010.
2. İkinci olarak 4.11.2004 tarihli Dernekler Kanunu’nun 14. Maddesi uyarınca
gençlik derneklerinin diledikleri zaman gençlik kulübü olma süreçleriyle ilgili
oluşan sorundur.
Başka bir deyişle, isteğe bağlı olarak, başvuran gençlik dernekleri, Gençlik ve Spor
Genel Müdürlüğü’nce (GSGM) tutulan kütüğe kayıt ve tescil ediliyor. Tescil süreci,
ilgili il müdürlüğüne yapılan başvuruyla başlıyor. Gençlik Hizmetleri Dairesi
Başkanlığı (GHDB) bünyesindeki Gençlik Sivil Toplum Kuruluşları Şube
Müdürlüğü’yle koordineli biçimde ilerliyor. Kulüp statüsü alan dernekler 8 Temmuz
2005 tarihli GSGM Gençlik ve Spor Kulüpleri Yönetmeliği çerçevesinde çalışmalarını
yürütüyor.12
12
http://www.dernekler.gov.tr/_Dernekler/Web/Gozlem2.aspx?sayfaNo=34
Bu çerçeveyi kabul ederek başvuran gençlik dernekleri, eğer gençlik kulübü satüsünü
alırlarsa GHDB’nın sene içinde sağladığı eğitim ve gençlik değişimi imkanlarından
yararlanabilirler. Ayrıca bu kulüplere sağlanan mali yardım için de başvurabilirler.
Üniversitelerde eğer topluluk olarak bir tüzel kişilik altında faaliyet yapılmazsa,
herhangi bir biçimde afiş asmak, toplantı yapmak, aktivite düzenlemek neredeyse
mümkün değil. Bazı üniversitelerde yapılan faaliyetlerden, mesela Bahar Şenliklerinde
tanıtım masası açmak için, üniversite yönetimi ücret talep ediyor.
Bazı üniversitelerde topluluğa yeni yeni üye alımında okul yönetimi üye başına ücret
alabiliyor.
Her üniversite topluluğunun sabit bir mekanı yok. Oysa bir topluluk için üniversite
içinde sabit bir mekan olması, örgütlenmenin derinleşmesi ve kurumsallaşması
açısından çok önemli. Üniversite yönetimlerine yakın topluluklara, mekan daha kolay
sağlanırken diğer toplulukların mekanı olamayabiliyor.
Eğer aynı üniversite içinde aynı konuda çalışan bir topluluk varsa, aynı konuda çalışan
başka bir topluluk kurmak bazı üniversitelerde imkansız olabiliyor. İstenilen konuda
topluluk kurmak da zor. Özellikle çalışma alanı LBGTT ve insan hakları gibi olan
toplulukların kurulması reddedilebiliyor. Ayrıca üniversite yönetimleri değiştiğinde,
bazen tüm topluluklar feshedilerek tekrar kurulmaları isteniyor. O zaman yeni
yönetimin keyfine göre bazı topluluklar kurulamayabiliyor.
Ayrıca topluluk kurmakla ilgili bilgilere ulaşmak bir çok üniversitede zor. Bu bilgiler
internet sitelerinde olmadığı gibi üniversiteden topluluklara akan bilgi süreçlerinde hem
bilginin verilme biçimi, hem de dağıtılma süreçlerinde sıkıntı var. Böylece
üniversitenin ilgili konuda yaptığı herhangi bir değişiklikle ilgili bilgi, topluluklara
ulaşmadığı ölçüde toplulukların hareket alanı daralabiliyor.
Bazı üniversitelerde fakülte veya kampüs bazında kurulan öğrenci toplululuklarının
birkaçı birleşerek üniversite kulübü statüsü alabiliyorlar. Fakat hangi kritere göre bu
uygulama yapılıyor, bir standart mevcut değil.
Birçok üniversitede akademik danışman uygulaması var. Her topluluğun bir danışmanı
oluyor. Bu danışmanın onayı olmadan ilgili topluluk faaliyet düzenleyemiyor. Bazı
üniversitelerde öğrenciler bu danışmanları kendileri buluyorlar. Fakat bazı
üniversitelerde danışmanlar atanıyor. Eğer kulüple danışmanın görüşleri arasında
farklılık varsa kulübün aktivite yapması engelleniyor veya zorlaşıyor.
1. Ulusal Ajans
Ajans, iki program yürütüyor. Bunlardan biri doğrudan gençlerin gönüllülük temelinde
sivil katılımlarını geliştirmeye yönelik Gençlik Programı, diğeri içinde Erasmus,
Comenius, Leonardo ve Grundvig alt programlarını barındıran Hayatboyu Öğrenme
Programı. Burada, gençlik çalışması alanıyla doğrudan ilgili olduğu için sadece
Gençlik Programı’yla ilgili bilgiler yer alacak.
Yeni Gençlik Programı, 2000 – 2006 yılları arasında uygulanan Gençlik Programı’nın
içeriğine benzer bir uygulamayla 2007 – 2013 yılları arasında uygulanıyor. Gençlik
Programı’nın bütçesi, 1 Ocak 2007 – 31 Aralık 2013 tarihleri için AB çapında
885.000.000 Avro’dur.14 Türkiye’nin 2007 – 2009 yıllarında taahhüt ettiği bütçe
miktarı sırasıyla 3.260.000, 3.420.000 ve 3.590.000 Avro’dur.15 Bütçenin geri kalanı
AB tarafından karşılanmaktadır.
Program farklı tür projelere olanak veren 5 temel alt program (ki Program dilinde
bulara Eylem’ler adı veriliyor) ve bu alt programların türevlerinden oluşmakta.
Programın en güçlü yanlarından biri, aşağıda ayrıntısı verilen bir çok Eylem’e
başvururken sivil bir tüzel kişilik aranmamasıdır. Gençlik grupları da bu olanaklardan
yararlanabilmektedir. Bir diğer güçlü yan, gençlerin sivil toplumda fiziki hareketliliğini
– ülke içinde ve dışında - sağlamaya yönelik imkanları içinde barındırmasıdır.
Proje başvuru sayıları, gençlik sivil toplum alanının ihtiyacını açıkça ortaya
koymaktadır. Bu çerçevede:
Aşağıda görüldüğü üzere Gençlik Programı kapsamında dağıtılan hibelerin büyük bir
miktarı gençlerin Avrupa çapında hareketliliğini sağlamaya yönelik olarak
harcanmaktadır. Bu dönemde, Eylem 1.2 başlıklı Gençlik Girişimleri dışındaki tüm
hibeler – ki toplam hibelerin sadece %15’ini oluşturmaktadır - bu yöndedir.
Bir gencin Türkiye dahil Avrupa’daki bir program ülkesinde gönüllü olarak bir STK’da
sorumluluk almasına yönelik tasarlanan Avrupa Gönüllü Hizmeti (Eylem 2) kişi başına
en fazla hibenin verildiği alt programdır.
Tablo 5: 2007 – 2009 yılları arasında Ulusal Ajans tarafından Gençlik Programı kapsamında dağıtılan
alt programlar (Eylemler) bazında hibe miktarları (Ulusal Ajans’ın internet sitesindeki kabul listeleri
temel alınarak hesaplandı. Yedekler ve Kabul/Yedekler de listeye dahil edildi.).
Tablo 6: Başvuru tarihlerine göre kümelenen eylemlerin 2007 – 2009 döneminde Ulusal Ajans
tarafından verilen tüm hibeler içindeki yüzdeleri.
Görüldüğü üzere Kasım başvuru ayında verilen hibelerin oranlarında diğer aylara göre
en az %5’lik bir artış bulunmaktadır. Buradaki önemli soru, hangi gençlerin bu
hibelerden yararlandığıdır. Kasım ayındaki bir artış, öğrencilerin beraber olduğu
dönemlerde proje yapmak için başvurduklarını gösteriyor olabilir.16 Bu da Gençlik
Programı’nın hedef kitlesi olan dezavantajlı gençlerin programdan yararlanma
oranlarının düşük olduğunu akla getirmektedir.
Aynı tabloyu Eylem’ler temelinde ele aldığımızda aşağıdaki veriler ortaya çıkmıştır.
Yerel projelere ve gençlik değişimlerine yaz sonuna doğru talep olmakta, Avrupa
Gönüllü Hizmeti’ne kışın gidilmekte (ve ya ev sahipliğ yapılmakta), toplantılar da yaz
sonu yapılmaktadır. Tabi burada mutlaka akılda tutulması gereken bir nokta, bazı
projelerin proje başlangıç tarihlerinden çok daha önceki dönemlerde başvurularının
olabildiğidir.
16
Proje başlangıç tarihi genellikle, ilgili dönemden en az iki – üç ay sonra oluyor.
Tablo 8: 2008 yılı GSGM harcamaları içinde Gençlik Hizmetleri Dairesi Başkanlığı ve sporla ilgili
Başkanlıklar karşılaştırması. Kaynak 2008 GSGM Faaliyet Raporu.
Tablo 9: 2005 – 2009 yılları arasında GHDB’nın kaç Gençlik Kulübüne ne kadar mali destek sağladığını
göstermektedir. Çubukların yanındaki rakamlar hibe verilen kulüp sayısını, üstündekiler de hibe
miktarını göstermektedir. Kaynak: GSGM 2008 Faaliyet Raporu ve www.ghdb.gov.tr adresindeki
bilgilerden derlenmiştir.
GHDB’nın her sene kulüp başına sağladığı hibelerde bir azalma vardır. Buna ek olarak
enflasyonu da bu rakamlara kattığımızda real düşüş daha fazladır.
Tablo 10: Gençlik Kulübü başına GHDP tarafından sağlanan TL cinsinden hibe miktarı. Kaynak:
GSGM 2008 Faaliyet Raporu ve www.ghdb.gov.tr adresindeki bilgilerden derlenmiştir.
17
Bu rakamın sene bazındaki dağılımına bakıldığında, GHDB’nın sitesindeki listelerle GSGM’nin
Faaliyet Raporları arasındaki rakamlarda ufak farklılıklar vardır. Burada GHDB sitesinden açıklanan
listeler temel alınmıştır.
Tablo 11: İl bazında gençlik kulüplerine 2006 – 2009’da dağıtılan toplam hibe miktarı.
Kaynak: www.ghdb.gov.tr adresindeki hibe alan gençlik kulüpleri listesinden
oluşturuldu.
Aynı dağılıma bu sefer gençlik kulübü başına hibe dağıtılan il olarak baktığımızda
İstanbul birinci sıraya oturmaktadır. Fakat hem yukarıda, hem de aşağıdaki tabloda
2008 yılında “Mevlana Hoşgörüsünde Uluslararası Gençlik Buluşması” için imzalanan
protokol gereği Folklor Müzik Gençlik Kulübü Derneği’ne sağlanan 95.000 TL’lik
hibe de vardır. Bu rakam çıkartıldığı ölçüde İstanbul ilk 10 il arasına girememektedir.
Aşağıdaki tabloda tüm illerin – Erzurum dışında - batıdan olması dikkat çekicidir.
Tablo 12: STK başına en fazla hibe dağıtılan ilk 10 il (2006 – 2009). Kaynak:
www.ghdb.gov.tr adresindeki hibe alan gençlik kulüpleri listesinden oluşturuldu.
Türkiye’nin güneydoğusunda sivil toplum önemli bir yere sahiptir. STEP ülke
raporunda da belirtildiği gibi “... bölgedeki sivil toplumun üzerinde ciddi bir “ağırlık”,
“sorumluluk”, “yük” ve hatta “baskı” olduğu” yinelenmiştir. Bu aynı zamanda sivil
toplumun bölgedeki toplumsal ve siyasal öneminin de bir ifadesidir.”18
18
S. 17, STEP Türkiye’de Bölgesel Düzeyde Sivil Toplum Değerlendirmesi, TÜSEV Yayınları, 2005,
İstanbul.
Tablo 13: 2007 ve 2008 yıllarında gençlik merkezlerindeki kayıtlı üye ve faal üye sayılarındaki
değişimin oranını göstermektedir. Kaynak: 2008 GSGM Faaliyet Raporu’ndaki rakamlardan
yararlanarak oluşturulmuştur.
2007 – 2008 yıllarında gençlik merkezleri üye sayıları sırasıyla 153.802 ve 214.673
olmuştur. Aynı senelerdeki faal üye sayısı da 48.730’dan 52.709’a çıkmıştır. Yandaki
tablo iki senedeki artış oranlarını karşılaştırmalı olarak vcrmektedir Görüldüğü üzere
üye sayısındaki artış faal üye sayısındaki artışın 5 katıdır. Bunun en temel nedeni,
gençlik merkezlerinde bir izleme sistemi bulunmaması ve üye olanların merkezle
ilişkileri bitmiş olmasına rağmen üye olarak gözükmeleridir..
Gençlik Merkezleri sayısı 2007 yılındaki 135’ten 2008’de 147’ye çıkmıştır. Bu haliyle
merkez başına düşen 15 -24 yaşları arasındaki genç sayısı 85.000’in üstündedir. Faal
üye sayısını gençlik merkezlerine oranladığımızda 2008 yılı için gençlik merkezi
başına düşen genç sayısı 359’dur.
Buna ek olarak gençlik merkezi sayısındaki artış oranı %10.8’ken faal üye sayısındaki
artış %8’de kalmıştır.
19
http://stk.bilgi.edu.tr/stkButce.asp
Eğitimdeki her gence yapılan harcama 586 TL, eğitim
dışındaki (okumayan ve çalışmayan ve ya çalışan) gençler
için 108 TL’dir.
SONSÖZ
Yukarıda görüldüğü üzere Türkiye’de gençlik çalışmalarının geliştirişmesiyle ilgili
temel iki alanda iyileştirmelere ihtiyaç vardır. Bunlardan biri doğrudan örgütlenme
özgürlüğünün önündeki engelleri kaldırmaktır. Bu sivil alanda gençlerin daha fazla yer
almasını sağlayacak, günlük hayatla daha bütünleşmelerinin önünü açacaktır.
Bu iki konuda atılacak gençler ve gençlerin kuruluşlarının lehine her adım, Türkiye’de
devletle gençler arasındaki güç ilişkisini gençlerin lehine dönüştürecektir. İhtiyaçlar
temelinde politika üretmenin birincil şartı da mevcut talebi karşılamaksa bu konuda
yapılacaklara bizzat özneyi katmanın araçlarını da oluşturmak gerekmektedir.
KAYNAKLAR
- Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü: Gençlik ve Spor Kulüpleri Yönetmeliği,
Resmi Gazete Sayısı: 25869, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Faaliyet
Raporu, 2007, Ankara
- Gençlik Programı Hibe Başvuru Sonuçları (2007 – 2009)
- Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Faaliyet Raporu, 2007, Ankara
- Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Faaliyet Raporu, 2008, Ankara
- Hibe Dağıtılan Gençlik Kulüpleri Listesi 2005 – 2009, GHDB, Ankara
- N. Yentürk, Y. Kurtaran; “Gençliğin Güçlendirilmesine Yönelik Yapılan
Harcamaları İzleme Kılavuzu”, İstanbul Bilgi Üniversitesi STK Eğitim ve
Araştırma Birimi, STK Çalışmaları – Eğitim Kjitapları Bütçe İzleme Dizisi No:
6.
- N. Yentürk, Y. Kurtaran, G. Nemutlu; “Türkiyede Gençlik Çalışması ve
Politikaları”, ”, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2008, İstanbul
- STEP Türkiye’de Bölgesel Düzeyde Sivil Toplum Değerlendirmesi, TÜSEV
Yayınları, 2005, İstanbul.
- TÜİK Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) Nüfus Sayım Sonuçları
2007 – 2009
- Türkiye 2008: İnsani Gelişme Raporu - Türkiye’de Gençlik, UNDP, 2008,
Ankara.
- www.dernekler.gov.tr
- www.dpt.gov.tr
- www.ghdb.gov.tr
- www.tuik.gov.tr
- www.ua.gov.tr
- Yurt Kur Faaliyet Raporu, 2007, Ankara
- Yurt Kur Faaliyet Raporu, 2008, Ankara
- 2008 Yılı Gençlik Turizm Rehberi, Kültür Bakanlığı, Ankara