BiR CEVIRMEN: NAZIM HiKMET
Yrd. Dog. Dr. Sevdiye KOKSAL
Dokuz Eyliil Universitesi
Abstract
Nazim Hilanet, besides being a great poet and writer is also a translator of great
ability. The purpose of this paper is not only to put forward his identity as a translator
but also to examine different strategies he adopted while translating, ie., different
concepts such as “ceviri”, “tercitme”, “nakil”, “iktibas”, “hiilasa” and “tatbik” from
a theoretical perspective in order to illustrate the translations of Nazim Hikmet himself
The corpus to be studied consists of the author’s work Ceviri Hikayeler.
Keywords: Ottoman culture-spesific-concepts of translation,operative text,
adaptation method, functional approuch
Giris
Nazim Hikmet biiyiik bir ozan ve yazar olmanm yant sira usta bir
gevirmendir aymi zamanda. Bu bildirinin amact, bir yandan ustanin gevirmen
kimligini ortaya koymak, diger yandan da, kendisinin “geviri”, “terctime”,
“nakl”, “iktibas”, “hillasa” “tatbik” gibi kavramlarla ifade ettigi aktarma
bicimlerini ceviri kurami agisindan irdelemek ve bunlarin Nazim Hikmet’in
geviri etkinliginde nasil uygulandiklarin: incelemektir, Caligmanin biitiincesini
yazarin Cevirt Hikayeleri olusturmaktadir.
1. Nazim Hikmet’in Ceviri Etkinigi
Nazim Hikmet’in geviri galigmalarin kisaca ézotleyerck geviri séylemine
deginelim:‘64 Sevdiye KOKSAL
Nazim Hikmet’in ceviri etkinligi esas olarak 1931 yilinda baslar.
Nazim’ in, “Ben” imzasiyla okurlara sundugu ceviri dykileri 1931’de periyodik
olarak Yeni Gin Gazetesinde yayimlanir. O dénemde Nazim, bes siir kitabr
basilmis, Kafatast piyesini yazmug, dykiiler, polemikler, sanat yazilart kaleme
alan, film seslendiren biridir. Cegitli daflarda iiriin verirken hep halkm nabzim
totan, Tiirk edebiyatina yeni bir soluk, yeni bir tislup, yeni bir anlam getiren bir
sanatgi olarak adim duyurmustur. 1934’ten sonra yazilarinda kullandigi Orhan
Selim takma adryla imzaladigi ceviri éykiileri 1935°te Tan Gazetesinde gikar. O
yil Nazim Hikmet’ in geviri ugrast bilimsel makalelere kayar; yeni kabul edilen
Sovyetler Birligi Anayasa’sm dilimize cevirmekle ugragir. ipek Film
stiidyosunda Metro - Goldvin — Mayer firmasinin filmlerinin dublajimt yapar. O
yillarda dinyaya yayilan fagizm telikesine karsi kitleleri uyamk tutmayt
kendine gérev edinmesi ceviri ufragma da yansw. Kemal Siilker, Sabahattin
Eyuboglu’nun Nazim hakkinda ‘ézellikle fasist filmler séz konusu oldugu
zaman geviriye cok sadik kalmadigi séylenir’ sézletini ve su Smegi aktanr:
Fasist propagandanm Roma Tarihini istedigi gibi sémurdigi bir italyan
filminde Romali bir general askerlerine seslenirken séyle der: ‘Afrika’ya bu
zaferle uygarlik getirdik!’ Bu goriige katulmayan Nazim, gevirisinde generale
séyle bir nutuk gektirir: ‘Asker, burada yenik digenlerin ve zayrflarin kanim
emmek icin bulundugunu unutma! Hadi gidin, yakm, yrkm, calmn, girpin!’ (bkz.
Siilker 1994: 88)
1938 yilinda 28 yil 4 ay hapse mahkum edilen Nazim 1950 yilina kadar
cezaevi kosullarinda tiretir. Geginmek icin ceviri yapar, ilk hapis yillarmda
Toska operasinin librettosunu Tirkceye gevirir. (Siilker 1996: 263) Kemal
Tahir’e ginderdigi mektuplardan Nazimm bu dinemdeki geviri etkinligi
haklanda gu bilgileri edinebiliyoruz:
1942 yilinin sonunda Maarif Vekaleti Harp ve Sulh gevirisini kendisine
ve Zeki Bastimar’a verir. 1943 yilmm bagmnda Nazim, Nisan’da teslim etmek
iizere 240 sayfalik birinci cildi tek bagma gevirmeye koyulur. fkinci cildin
kendine diisen payin bitirip yolladiginda geviri bir ara Maarif Vekaletince
durdurulur, sonra tekrar baslatilir. Ceviri durdugu strada bos durmayan Nazim,
Manon Lescaut’ nun cevirisine baslar. Ogleye kadar 1941’de yazmaya basladigi
bilytik eseri Memleketimden insan Manzaralare’ na galigir, 6gleden sonra geviri
yapar. ‘O kadar emek’ harcayarak tamamladigi Manon cevirisi, yeni terimleri
kullanmamus olmasi gerekge gésterilerek kabul edilmez.BIR GBVIRMEN: NAZIM HIKMET 65
Harp ve Sulh’ un tigincit ve dérdiincil cildinin gevirisine 1946 yilina dek
katki saglar. Nazim, kendi géziiyle bu geviriyi degerlendirirken ‘ne zemin, ne
zaman mitsait’ olmadigi igin istedigi gibi olmadigint belirterek caligmasinin
basinda Kemal Tahir’e sunlart yazar:
“Tolstoy’u terciimeye basladum. Bir hafta terciime tislubu tizerinde kafa
yordum. Bazi neticelere vardim. Fakat bu neticeleri tatbike kalkarsam iki
ibtimal var: 1) Bseri vaktinde teslim edemem, ¢linkii dehsetli ugrasmak lazim.
Diisiin ki vardigim neticelerin yarrm yamalak tatbiki suretiyle bile bir haftada
aneak yedi sayfa gevirebildim. 2) béyle bir iship cevirisini Maarif Vekaleti
Terciime Biirosu’na anlatmak miiskiil.
igte bu sebeplerden dolay;, Tolstoy’u maalesef babadan kalma ve biitiin
sevilen muharrirlerin ciimle kuruluslarm bizim berbat kitabi ciimle
kuruluslarma uyduran ve bu suretle terctimelerimizde bir Tolstoy iislubu
(bilhassa ciimle kurus bakimmndan) ile bir Maupassant iishubunu ayirt edilmez
hale sokan usulle gevirmeye karar verdim. (Hikmet 1991: 158)
Nazim Hikmet, Kemal Tahir’e daha sonra yazdigt iki mektupta ceviri
anlay:gina biraz daha agikhk getirir. Kronolojik swalamaya bakilirsa 1944
ytlinda kaleme alinan mektuplar, Nazimin yogun olarak Harp ve Sulh
gevirisiyle ugragtig1 zamana rastlryor.
Mektuplarm birinde (119. mektup) ceviriyi sdyle tanmliyor Nazim
Hikmet:
“Ben terciimeden gunu anltyorum: Terciime edilen eserin yiizde yiiz
Tirkgelestirilmesi degil. Yani terciime romam okudugun zaman, sanki onu bir
Tirk muhartirinin yazdigim sanmayacaksin. Bilakis onu hangi milletin, hangi
devirdeki muharriri yazmmssa o milletin, o devirdeki muharririni okuduguou
anlayacaksin. Yani terciimede bir Rus muharriri ile bir Fransiz. muharriri
terciimeyi yapan Tiirk muhartirinin diliyle degil, kendi dilleriyle konusacaklar.
Bunun igin bir cesit stilizasyon lazimdi.” (Hikmet 1991: 221)
Bir eserin bigim ve igerik birligini korumak gerektigini belirten Nazam,
igerige gevirmenin Tirkgesinden bir bigim giydirmenin bu birligi bozacagins
sdyler. Bu yiizden “Cevirmenin Tiirkgesi” anlayigina agikga karsi gikar. Ceviri
onun igin bir stilizasyon, yani bir iislup kargilama, bir bigem yansitma igidir.
Béyle bir ceviri sayesinde “muhtelif lisanlarin birbirlerini zenginlestirmeleri ve
kendi dar hudutlar iginde kalmayip kapilarin: birbirlerine agmalar: miimkiin
olur” gériisiinii savunur. (Hikmet 1991: 222)66 Sevdiye KOKSAL
ikinci mektupta (120, mektup) da, gevirinin, dillerin zenginlesmesine,
deyim, stfat ve benzeri aligverisine nasil katkida bulunabilecegine iliskin su
Srnegi verir:
“Mesela Ruslar, sevgi sézii olarak giivercinin: tabirini kullanurlar, biz
gdziimiin nuru, gézbebe®in filan deriz.bence bunlari terciime ederken ille de
bizde giivercinim filan denmez diye yavrucugum filan dememeli, Ruslar da
bizden terciime ederken géziimiin nuru Rusgada denmez diye giivercinim diye
terctime etmemeli, biz bizim dile givercinim tabirini, onlar kendi dillerine
gdziimiin nuru tabirini sokmali.” (Hikmet 1991: 226)
Nazim'in geviri anlayisi, Tiirkiye’de 1940’tan bu yana geligen geviri
hareketferine énderlik eden ikinci 6nemli anlayistr. Bunlarin ilki, Nurullah
Atag’m baslattigi, Sabahattin Eyuboglu ile Can Ycel’in temsil ettigi “hangi
yazar olursa olsun hep belirli akict Tirkge’yle cevirmek” cizgisinde geligir. Bu
tutumun karsismda “yazarin bigemini, dilini Tiirkge’de yansitabilmek”
anlayigm ne gikaran Nazim Hikmet’ in baslattgi gizgiyi Suut Kemal Yetkin ve
Tahsin Yiicel izlemis, 1960lara dek birgok gevirmen bu gériisii benimscmistir
(bkz. Aksoy 2003).
1944’te bu gdriisti savunan Nazim, 1946’da Va-Nu’lara yazdigi bir
mektupta (8. Mektup) yine geviri konusuna deginerek ceviri metinde ‘terciime
kokusu’ alma istegini ‘bir tuhaf ve belki de dogru degil’ diye nitelendirerek,
geviride kiiltiirel yabancilastirma yéntemine her kosulda bagh kalmaktan yana
olmadigint belli etmektedir. (Hikmet 1993: 33) Nazim’in bu mektupta yaptipi
ozelestirinin devamunda ‘belki benim kéti mijtercim olmam ve terciime iginden
nefret edisim bana bu soy ukalaliklar: yaptirryor’ (Hikmet 1993: 33) sézleri,
ceviri yapma konusundaki yetersizligine yorulamaz elbette. Bu sdzler,
kendisinin zor tiretim kosullarmda geviri etkinligini siirditriirken, isverenin
kurallar koymast, geviriyi durdurmasi ya da kabul etmemesi, hissesine dilgen
parayi zamaninda alamamasi, ¢evirileri kendi adryla yayinlayamamasi gibi
engeilerle karsilagmty olmasinin getirdigi yilginligin dile gelisi_ olarak
algilanabilir ancak.
1949 yilinda Nazim’in La Fontaine’den Masallar': Ahmet Oguz Saruhan
takma adryla Ahmet Halit Kitabevi tarafindan yayimlamr; bu ceviri yapitin
yayimlanmasindan sonra 29 y:l boyunca Nazim Hikmet’in kitaplan Tirkiye’de
bastlmaz.BIR CEVIRMEN: NAZIM HIKMET 7
2. Orneklem: Ceviri Hikayeler
Calismamizin biitiincesini olusturan Geviri Hikayeler, Nazim’
gazetelerde yayumlanan 40 ¢eviri Sykitsiinli igeren bir derlemedir. Oykiilerin
birgogu Mihail Zosgenko’nundur, aralarda Vyageslav Siskof tan iki dykii,
Jack London’ dan, Mirok Li’den ve Anton Cehov’dan birer dykii yer almaktadir;
9 Sykiniin yazart ise belirtilmemistir.
2.1. Aktarim tiirii ve yéntem
Oykiller, onlart ceviri iiriin olarak degerlendirmemizi saglayacak bir
ipucu sunarlar, Bazi dykiilerin altinda sadece “Ben” imzast yer alirken,
- bazilarinda imzanin Gniinde ceviriye iligkin gu tirden agiklamalar yer alir:
‘iktibas eden’, ‘iktibas ve hiilasa eden’, “Tiirkgeye iktibas eden’, ‘Tiirkiye’ ye
tatbik eden’, ‘Tiirkceye iktibas ve TUrkiye’ye tatbik eden’, ‘terciime eden’,
‘Franswzcadan nakleden’, ‘ingilizceden nakleden’; Orhan Selim imzali
dykiilerde ‘ceviren’ ve ‘dilimize geviren’ gibi ifadelere yer verilmistir.
Nazim, 1935’te evirdigi Gykillerde aktarm olgusunun modern
Tiirkgedeki kargiligi olan “geviri? kavramim kullanirken, 193 1"de
gevirdiklerinde “terciime” , “iktibas”, “‘hilasa”, “tatbik”, “naki” gibi Osmanlica
kavramlan kullanir. Bu kavramlar Osman’ nin geviri baglaminda kullanilan ve
farkli, bazen de birbiri yerine gecen aktarim bigimlerini ifade eden, Paker’in
deyigiyle (Paker 2002), kiiltiire 6zgii kavramlardir (culture-specific-concepts).
Geviri Hikayeler’'den yola gikarak bu kavramlarm Nazim’ geviti
uygulamalarinda kazandiklart anlamlari yorumlamaya ¢altgarak onun ¢eviri
anlayigim da daha iyi kavramus olacagiz.
Nazim, Gehov’un Denizde (B mope) adi Sykistinin dilimize aktarrm
tirint “geviri” olarak nitelemistir. Kaynak metinle karstlagtirdigimizda
Nazim’in bu éykiiyii igerik diizleminde higbir dejisiklige basvurmadan,
Cehov'un SzlU aniatimina tamamen sadik kalarak gevirdigini gozlemliyoruz. Bu
gézleme dayanarak ve Nazim’in ceviri sdylemini dikkate alarak, Nazim’da
“ceviri” kavramuun, yapitin igerik ve bigim birligine ve yazarm bigemine sadik
kalmarak yapilan, metinigi degigmezlerinin (igerik, bigim, bigem) yénlendirdigi
bir aktarrm: kargtladigint sbyleyebiliriz.
Nazim’in ‘nak!’ olarak belirttiZi geviri tir, geviriye esdeger bir aktarim
bigimi gibi init. Naklettigi Gykiiler, kaynak dilini belirttigi, yabanci kisi,68 Sevdiye KOKSAL
yer, mekan adlarint degistirmeden biraktugi, igerik deBismezinin korunarak
aktarildigt izlenimi veren dykiilerdir. Ne var ki kaynak yazarma yer verilmedigi
igin kaynak metinlerle karsilastirma olanagimiz bulunmamaktadi.
Nazim’ kullandigi ‘iktibas’ ve ‘tatbik’ deyimlerinin sézlik anlamlarma
baktigimuzda, “iktibas”in, “bir sz veya yaztyt oldugu gibi veya kasaltarak alma;
istifade suretiyle alma” anlaminda, “tatbik”in ise “yakastirma, kargilagturma,
benzetme, uydurma” anlamunda kullanild:gint gériiriiz.
Nazim’ in uyguladigi antamda ‘iktibas’ daha cok dilsel diizenlenise isaret
eden bir kavramdir, “Tatbik'le birlikte kullanim: hem dilsel hem iceriksel
diizenlenise yénelik bir aktarimdir.
‘iktibas ve hiilasa’ dzetlenerek diizenlenistir. Jack London’un Make
Westing dykiisii bu tir aktarma bir Gmektir. Tiirkgede Garba Dogru bashiit
tagiyan dykti, Szi aktartlarak, uzun betimlemeler atlamip sadelestirilerek, fakat
stirikleyiciligi bozulmadan gevrilmistir.
“Terciime’ olarak belirtilen aktarm tiiriine drnek bir-iki GykU yer
almaktadir. Bunlarda dikkati geken, kaynak metnin igerigine’bagli kalmmas olsa
da, en azindan kisilerin yerlilestirildigidir. Demek ki, dilsel dizenlenis
agisindan “terciime” bir bakrma “iktibas”la értiigmektedir. Bir éykiiniin
aktarim igin kullanilan ‘terciime ve tatbik’ nitelemesi de “iktibas”la
“terctime”nin birbiri yerine kullanilabilen kavramlar olduklan yéniindeki
yargumizi desteklemektedir.
2.2. Uygulama ve Degerlendirme
Nazim'1n uyguladigi ‘Tiirkgeye iktibas ve Tiirkiye’ye tatbik’ bigimindeki
bir aktarrm Zoggenko’nun dykiilerinden biri iizerinde Srneklemeden énce bu
6ykiilerin metin tiirii ve Nazim’m onlar hakkinda bir degerlendirmesine yer
vermek yerinde olur,
Nazim, edebi yasantismda cok énemli bir yer edinen Zoscenko’nun
déykiileri hakkinda gunlart séyler:
“Ben ‘genelde sézii fazla uzatmayan dykiilerden hoslanirim.
Zosgenko’nunkiler de éyledir. Hele onun yazdiklari yalniz giildiirmekle
kalmayip diisiindiirdr de. Oykiilerinin kahramanlari yari tonlarla stislenmis
kisiler olup gagdas Sovyet insaninm dramatik yasamina ditriist tanilar
koyar.”(Tulyakova-Hikmet 2002: 141)BIR GEVIRMEN: NAZIM HIKMET 69
Zoscenko bykiisiiniin gevirisini yonlendirecek etkenlere de isaret ediyor
bu aciklama: yazarin bigeminin yansitilmasi Snemli oldugu gibi, geviride bir
baska etken daha én plana cikmaktadir: metnin erek okur tizerinde giildiirii
etkisi yaratmasi ve onu diigiinmeye sevk etmesi. Bu durumda metin tirintin
geviriyi yonlendiren bir etken olarak 6ne grkacagi aciktr.
Metin tiirii olarak Zosgenko’nun dykiileri “satir”, yani “hiciv’dir. Bu tir
bir metnin ézellikleri ve hangi yéntemle gevrilmesinin uygun dlstiigit
konusunda geviribilimei Katharina Rei8’n agiklamalari oldukea aydinlaticidir.
Reif, metin alt tirii olarak “satir’i islemsel metin ana tiriine (Alm.
operativer Texttyp) dahil eder. (ReiB 1993: 64) iglemsel metnin ayinct ézelligi
gagrt islevidir, alicry belli bir davramsa yOneltmek amaci giitmesidir. Béyle bir
metin, belli deger yargidarim, yaklagim bigimlerini, egilimleri dile getirerek
alicida bir tepki uyandwmak, onu bir eyleme yéneltmek ister. Rei®’a gore
islemse] metne uygun bir ceviri yéntemi, amacina, yani metnin iletisimsel
iglevine uygun olandir, Bu amaci kargtlayacak yéntem de uyarlayict geviri
yéntemidir (Aim. adaptierende Methode). (bkz. Reif 1993: 130) Bu yénteme
gore gevirmen metnin iglevine yénelik olarak gerek igerik diizleminde, gerek dil
dizenlenisinde degisiklikler yapabilir.
Uyarlayict’ geviti yénteminin, Nazim’n iktibas ve tatbik aktarrm
tiirlerinde kullandigi yontemle biyUk Oiglide Grtilstiigini gozlemlemekteyiz.
Ornek olarak aldigimiz Zosgenko’nun kaynak dilde Oriimcek Agr (Tlaytuna)
adh dykiisiiniin “Turkgeye iktibas ve Tiirkiyeye tatbik’ bigimindeki aktarmint
incelemeye galisalim. Oykiiniin konusu kisaca siyle: Fabrikanm birinde
Yegorka Drapov adinda bir isgi birden ortaya ciktigi gibi iginde hizla
yiikselmeye baslar. Ustabasiyla pek samimidir. isgiler bu hizlt yiikselise bir
anlam veremez ve nedenini sormak igin mithendise ¢ikarlar, Mithendis konuyu
arasturacagiani, ustabagiy1 uyarip Yegorka’y: da baska biliime verecegini séyler.
Aradan zaman geger. Degisen bir sey olmadigi gibi, bu kez milhendis de
Yegorka’yla dost olmustur. Iggiler mUdiire gikarlar. O da duruma el koyma sizii
verse de, bir miiddet sonra Yegorka’yla tokalagip sakalasmaya baslar. [sgiler
garesiz, haklarinda ileri geri yazt yazdigi igin pek sevmedikleri fabrikalarmdaki
gazeteciden yardim isterler. O da Yegorka’nm hakkindan gelecegti yerde onunla
yakinlagir, Nihayet bir isgi olay: kendi arastirmaya koyulur, Yegorka’mn
hareketlerini izler, konugmalarina kulak verir. Yegorka ustabaginm paltosunu
tutmakta, miidiiriin kol kaslarin’ Svmekte, gazeteciye, ‘Puskin’le Gogol senin
yaninda halt etmis’ demektedir. Bu yitkselisin sirtim gézen isgiyi de goluk70 Sevdiye KOKSAL
gocugunun hatirint sorarak kKendine baglar. O da bundan biyle Yegorka’nin
‘dalkavugun teki ama hos adam’ oldugunu disiinerek ona samimi davranmaya
baslar.
Nazim, Bir Hog Adam basliiyla aktardigi bu dykilyii sdyle bir
ergeveye oturtur: Dairenin birinde bir giin Regat Enis adinda bir memur belirir
ve birden sivriliverir. Miimeyyizle samimi olmustur, hatta bir giin daireden kol
kola gikmuslar ve birinci mevki tramvaya beraber binmislerdir. Memurlarin bu
huzh yiikselis konusunda haber alma operasyonu séyle gelisir: Once miidiire
gtkilir. Sonra dairede Miistesar Bey’ in stitteyzesinin oflu olan memura ziyafet
gekilir. O teyzesine, teyzesi de Miistesar Bey’in karisma konuyu agar. Daha
sonra kayst memurunun okul arkadagi olan mubalif bir gazete basyazarina
gidilir. En son memurlardan biri kendi sorusturur.
Nazim, konusmalar aktarirken, onlari zamana ve Kiiltiire bagli olarak
sekillendirir.
Regat Enis miidiiriin paltosunu tutarken sdyle der: “Aman efendim, (...)
bu bendenizin borcu, vazifesidir. Biyiiklere hizmet etmesini bilmeyenler,
Cumburiyet devrinde adeta miirteci saytlirlar.”
Bir Sirkeci lokantasmm bir raki sofrasinda konustugu muhalif gazete
yazarimt da séyle Sver: “Zaten bu memlckete iki mubartir geldi: biri methum
Muallim Naci, biri zat-1 aliniz.”
Gazetect yanindan ayrilinca masaya gagirdigi memura da: “Cek surdan
bir tek. Yemek tistiine filan aldirma, senin miden demir gibidir bilirim” der.
Cocugu igin de “senin ogfan (...) topuz gibi masallah, glrbtiz gocuklara
bayilirim. Evlat yetistirince béylesini yetistirmeli” sézlerini sarf eder.
Ceviride igerik diizleminde her iki kiiltiire ézgit hareketler (palto tutma
gibi) korunurken, bazi durumlarda erek kiiltiire dzgii, Tiirk orf ve adetlerine
uygun hareket ve ifade bicimlerine yer verilmistir: ig halledilirken biriterinin
devreye sokulmast, igki sofrasinda ig baglanmasi, kiz gocugu yerine erkek
evlattan bibiirlenerek bahsedilmesi gibi.
Bigim dizleminde bir layomotifin aktarimt dmeklemeye deger bir
uygulamadir, Kaynak metinde éykii kisisinin yikseligine eslik eden gu ciimlcler
dort kez kargimiza gikar:
“Bir ay daha gecer. Bir lodos eser. Sel baskim: da beklenmez.” (A
TpoxoguT mecau. Berpsi jytor ioxnpie. M nanosnenna He peaBHANTCH.)BIR CEVIRMEN: NAZIM HIKMET ma
Nazim, memurun riizgar gibi yo! aligin ve Sniinii kesecek bir felaket
bulunmayisint masallarda rastlanan tarzda, fakat yergi yiklii olarak séyle
aktanr: “Yaz gecti las geldi, lus gegti yaz geldi. Allah, Resat Enis Bey
dostumuza ‘Yiirii ya kulum’ demisti ve Allahin sevgili kulu yiirtiyordu.”
Bu laytmotif ikinci tekrarinda gu bigimde yer alr: “Fakat aylar gecti.
Allahm sevgili kulu kat-1 merahil edip mitmeyyizlige dogru yiikselmekteydi.
Uslincit tekrarinda ise syle denir: “Resat Enis Bey dostumuz terakki ve
tefeyyiizde devam edip duruyor. Miimeyyiz oldu, miidiirliigii de yakandur.”
Omekten de anlagitacagi iizere, Zoscenko’nun Tiirkceye iktibas ve
Tiirkiye’ye tatbik edilen dykileri, yer, zaman, mekan ve karakterleriyle, kurum
ve kigilere gindermeleriyle dénemin Tirkiyesi ve Jstanbulunu yansitan,
béylece, Tiirk okurunu giildiirmek ve diisiindiirmek, aydinlatmak, bir seyler
Sgretmek islevine daha iyi hizmet edebilecek bir bigimde yeniden diizenlenmis
metinlerdir.
“Yeniden diizenleme” (Alm. Bearbeitung) bigiminde bir aktartmin ¢eviri
olgusuyla ne dlglide bagdastifi sorusu akla gelebilir. Bu sorunun yanitint da
islevsel geviri kuraminin geviriye yaklasiminda aramak gerekir. Bu kuramin
temsilcilerinden Christiane Nord’un giérilgiine gére, ceviride sorgulanmasi
gereken, ¢evirinin ne dlgiide ‘serbest’ ya da ne dlgiide ‘sadik’ oldugu degil, yeni
bir iletisim durumunda islevini yerine getirip getirmedigi ve géndericinin
iletmek istedikleriyle alicmin beklentilerine bagli kalp kalmadigidir. Bu
gerekleri yerine getirmek igin ceviride belli dlgiide yeniden dizentemeye
gitmek kaginilmazdir. Ceviri bir eylemdir. Bu eylem sirasinda izlenen diger
yéntemler gibi (sézciigline gore geviri, agumlama, eksiltme/ekleme) yeniden
diizenleme de olagan ve gegerli bir yéntemdir. (bkz. Nord 1993: 292)
Sonug
Nazim Hikmet’ in geviriden anladigi, metne ve yazatin bigemine bagli bir
aktanmdir. Kendisinin geviri yéntemi olarak Snerdigi stilizasyon yéntemi
1930!u-1940I1 ysllarin Tiirkiyesinde geviri anlayrgina yeni bir soluk getirmistir.
Ceviri séyleminde her ne kadar deginmemis olsa da, ceviri uygulamalarinda
terctime, iktibas, hiilasa, tatbik gibi aktarim bicimlerini kullanmast, geviriyi
zamana ve kiiltiire bagli bir olgu olarak degerlendirdigini gésterir. Nazim
Hikmet geviride amag, islev, metin tiirii, iletisim durumu, okur, etki, gibi2 Sevdiye KOKSAL
modern ceviri kuramlarinm temellendigi etkenleri dikkate alarak geviri alaninda
da ustaliZini géstermistir, Ustanm emegini geviribilime Snemli bir katki olarak
degerlendirmek gerekir.
Kaynakea
Osmantica-Tiirkee Ansiklopedik Bityitk Lugat (1999) haz. Abdullah Yegin, Abditlkadir Badill:
v.d., istanbul: Tardav.
Aksoy, Biilent (2003) “Cumhuriyet Déneminde Geviri Anlayrslart”. Mehmet Rifat: Ceviri Seckisi
Jiginde, istanbul: Diinya, s. 269-288.
Calislat, Aziz, (1987) Sanat ve Edebiyat tistiine, Nazim Hikmet, gizden geg. ve yenilestitilmis 2.
basi, istanbul: Evrense! Kiiltir Kitaphgy,
Gehov, Anton Pavlovig (1946) Sogineniya, Rasskaze 1882-1883, Moskva: Ogiz.
Hikmet, Nazim (2003) Geviri Hikayeler, istanbul: Yapt Kredi Yaymnlart.
Hikmet, Nazim, (1991) Kemal Tahir’e Mapusaneden Mektuplar, Istanbul: Adam Yaymlari.
Hikmet, Nazim, (1993) Bursa Cezaevinden Va-Nu'lara Mektuplar, {stanbul:Cem, 2. bastm.
Nord, Christiane (1993) Einftitrung in das funttionale Obersetzen. Am Beispiel von Titetn und
Uberschrifien, Tiibingen; Basel: Franke.
Paker, Saliha (2002) “Translation as Terceme and Nazire: Culture-bound Concepts and their
Implications for a Conceptual Framework for Research on Otoman Transtation History”
in Crosscultural Transgressions: Research Models in Translation Studies Il: Historicat
and Ideological Issues (ed. by: Theo Hermans). Manchester: St Jerome Publishing, pp
120-144,
Reiss, Kathavina (1993) Texttyp und Ubersetzungsmethode. Der operative Text, 3., unv. Auflage,
Heidelberg: Julius Groos Verlag.
Sulker, Kemal (1990) Nazim Hikmet'in gergek yasamu, 2. cilt 1929-1933, 2. basim, Istanbul:
Yalgin Yayintart,
Sulker, Kemal (1994) Nazim Hikmet’in gercek yasam, 3. cilt 1934-1935, istanbul: Yalgmn
Yayinlan.
13. Silker, Kemal (1996) Nazim Hikmet'in gercek yasamt, 5. cilt 1938, Istanbul: Yalgin
Yayinlar.
Tulyakova-Hikmet, Vera (2002) Aliaslar! Alkslar!, Antonina Svergevskaya, Svetlana, Uturgauti:
Kardesim Nazim (Gagdaslarnm Anilari) iginde, Istanbul: Cem Yayinevi, s. 127-145.
London, Jack Brown Wolf and Other Stories, hitp:/vww authorama,com/jack-london-9.hum|.
‘Zosgenko, Mihail, Rasskazty — Nazara _Iyica Gospodina _Sinebryuhova,
http:/Avww.umorist.ru/collection/zoschenko/