You are on page 1of 5

Capitol, Roma nýn efsaneye göre yedi tepeye göre en merkezde bulunaný.

Bütün öbür
tepelerin hepsinde Roma yý kuran ailelelerin yani patricilerin mekaný var. Capitol d
e biraraya gelmiþler ve idareyi, senatoyu burada meydana getirmiþler. Ünlü sözle
r var: Capitol e çýkan yol Tarpeus Kayalýklarý nda biter diye çünkü siyasi mahkumlarý
bu tepenin arkasýndaki kayalardan mancýnýkla atýyorlarmýþ. Bugün Campidoglio vey
a eski adýyla Capitol birtakým lonca merkezlerinin bulunduðu odalarý ihtiva ediy
or. Tabi ki artýk böyle bir roma yok. þu anda burada çok ünlü Capitol müzeleri v
ar ve Roma Belediyesi toplanýyor.Yeri gelmiþken söyleyelim Roma nýn kurulduðu say
ýlan 750. yýl ayný zamanda takvim baþlangýcýydý ve hýristiyanlýk ortaya çýktýkta
n sonra da çok uzun zaman yani 500 lerei 6.ncý asra kadar Ab Urbe Condite (AUC) þehr
in kuruluþundan baþlayan takvim kullanýldý. Ancak o zaman Hz.Ýsa nýn doðumunu mila
dý tespit etmek hýristiyanlarýn aklýna geldi, resmen imparatorluk dini olduktan
100 küsür sene sonra.
Haberin devamý

...Göreceðiz... Bu Capitol bütün Roma tarihine yani dünya tarihine hükmeden bir
yer olmuþ. Buradan sonra hakimiyet Ýstanbul a geçmiþtir ve, o Ýstanbul ki, onun dü
nya yüzündeki hakimiyeti en azýndan Doðu Avrupa, Doðu Akdeniz ve Türkler geldikt
en sonra Ortadoðu daki, Rumeli deki hakimiyeti de toplam 2000 yýla yaklaþmaktadýr.
Roma nýn merkezindeyiz. Forum Romano. Yollarý görüyorsunuz. Çarþýlarýn kalýntýsýný
görüyorsunuz. Devlet binalarý buradaydý ve tabi bugünkünün çok altýnda bir sevi
yede. Muzaffer Roma Lejyonlarý Kuzey Avrupa dan veya Ortadoðu dan geldikleri vakit b
u tak-ý zaferin altýndan geçmiþlerdir. Ýnsanlar ondan sonra bunu taklit ettiler.
Bu tak her yerde yapýldý. Paris in ortasýndaki Etoile de ortasýnda gördüðünüz gibi.
Ýþte buradan da Capitol e çýkýlýyor ve Capitol de de Roma Senatosu yani Patrici a
ilelerinin temsilcilerinin oturduðu yer. Karþýmýzda Palatina Tepesi, Roma yý meyda
na getiren yedi tepeden bir tanesi ve her tepede bir aile, bir klan yahut bir gen
ts dedikleri oturmuþtur. Ýnsanlar burayý her zaman Roma diye telaffuz etmemiþlerd
ir. Urbis, urbs, þehir demek yetmiþtir. Týpký Ýstanbul a polis, þehir demek olduðu
gibi. Nitekim Osmanlý Devri nde de Dersaadet, Der-aliye , Payitaht demekle yetinm
iþler çünkü baþkasý dünyada yok. Varsa da pek kale alýnacak bir yer deðil. Bugün
burada kazýlar devam ediyor ve katmanlarý gördüðünüz gibi Roma devri yapýlarý,
onlarýn üzerine Orta Çað dan bu yana gelen kiliseler ve diðer Rönesans sonrasý yap
ýlarýn katlanmasýný görüyorsunuz.
Pantheon denen bir olay var Roma da. Pantheon ne demektir? Roma nýn tanrýlarýnýn ama
giderayak kozmopolit bir dünya imparatorluðunun fethettiði ülkelerdeki yerli ta
nrýlarýnýn da, yani Mýsýr ýn Ýsis i, Anadolu nun Kibele si ve birçok tanrýlarýn buradaki
insanlar tarafýndan kabulüyle bir imparatorluk Pantheon u haline gelmesidir. Onu
yaptýran aslýnda Julius Sezar dan sonra Ýmparator Augustus un damadý olan, herkesin
bildiði gibi Marcus Agrippa dýr. M.Ö. 5. yüzyýlda yaptýðý söyleniyor. Ter Consulat
um Dicit, Intertio Consulatum panteon konsüllük. 3 konsüllük yapmýþ. Üçüncüde Pa
ntheonu yaptýrmýþ. Bunun özelliði kalýn bir duvar, bir bardak gibi, üstünde kubb
enin oturtulmasýdýr. Çok geniþ bir kubbedir, büyük bir icattýr. Ancak Ayasofya b
unu altý asýr sonra geçmiþtir. Kemerlerin ve sütunlarýn üzerine büyük bir kubbey
i oturtarak Ayasofya yý tekrar geçmek de ta Rönesans ý bulmuþtur, Mimar Sinan ý bulm
uþtur, dokuz asýr daha geçmiþtir.
Demek ki büyük bir medeniyet var ortada. Merkezi burasý, bir ucu bizim ülkemizde
, öbür ucu da Britanya Adalarý nda. Bunun devamý ikiye ayrýlma dolayýsýyla Bizans
olmuþ ve Justinien zamanýnda , Justinien son derece Roma Ýmparatoru rolünü benim
sediði ve Latin kültürüne dinine çok hayran olduðu için Ýtalya yý,Ýspanya yý ve Kuze
y Afrika yý bir ara hakimiyeti altýna almýþ ama bir ara. Asýl ondan sonradýr ki Os
manlý Ýmparatorluðu devrinde Balkanlar ve Roma nýn hiçbir zaman ulaþamadýðý Mezopo
tamya ve Irak dediðimiz bölge, Kafkasya, Ukrayna nýn güneyi, aþaðý yukarý Mýsýr ýn g
üneyi ne kadar çýkýþla bir nevi Roma Ýmparatorluðu devam etmiþtir. Bu, çok açýk bi
r þeydir ki Fransýz Ýhtilali ne kadar antik dünyanýn, eski dünyanýn Türkler sayesi
nde bir ölçüde devamýdýr. O bakýmdan bu þehir bizim için çok büyük önem arz ediy
or.
Özellikle Niðbolu Savaþý ndan beri Roma daki papalarýn politikalarýnýn ana yönü Türk
ler olmuþtur. Baþka çare de yoktur çünkü artýk Balkanlar a yerleþen ve bilhassa 14
80 de Ýtalya ya adým atan bir imparatorlukla karþý karþýyadýrlar. Tabi papalarýn Tür
klere karþý Haçlý Seferlerini birleþtirme çabalarý, þunu belirtmek gerekir ki, b
üyük ölçüde baþarýsýzlýkla sonuçlanmýþtýr. Bu aþaðý yukarý ta Lepanto yani Ýneba
htý ya kadar netice vermeyecek bir politikadýr. Avrupa nýn büyük kuvvetleri, Avustur
ya, Almanya bloku yani Habsburglar ve hanedaný karþýsýnda Fransa , ve daha sonra
Fransa nýn karþýsýnda Ýspanya. Bir türlü biraraya gelemeyen hýristiyan ülkeler pa
pa nýn iþlerini güçleþtirmektedir.
Bu, dýþ görünüþ. Ýçeriye bakalým. Kimdir bu papalar? Papalar genellikle hepimizi
n bildiði gibi kardinallerin arasýndan seçilir. Peki bu kardinallar ne? Ýþte sor
un burada. Ýtalya nýn ve bilhassa Roma nýn ünlü aileleri birbiri ardýndan papa çýkar
ýyorlar. Tabi hýristiyan dünyasýnda pek hoþnutlukla karþýlanan þey deðil ama bu
ailelerin de eðitimi, bilimi, arkalarýndaki servet birikimi Roma medeniyetini ya
ni Rönesans ý yaratmýþ vaziyette.
Þu anda Roma da Farnese Sarayý nýn önündeyiz. Kardinal Alessandro Farnesi 15. asýr s
onunda bu gördüðümüz sarayý yaptýrmýþ. Yapan mimarlar içinde Della Porta gibi ve
özellikle Michelangelo gibileri var. Sizin anlayacaðýnýz, üç,dört mimarýn elind
en çýkan, hem mimari eser olarak, hem cephesi, hem de içindeki tablolarýyla çok
ünlü bir rönesans eseri bu. Ýçeri girmeye pek kalkmayýn çünkü bugün deðil, epey
zamandan beri bu, Fransa sefareti. Eðer elçilikten bir yakýnýnýz yoksa içeri gir
emezsiniz. Kapýnýn önüne konan broþür sayfalarýný tetkik etmekle yetinmek zorund
asýnýz. Farnese sonradan 3. Paul olarak papa seçildi ve 1534 te papa seçilen Aless
andro Farnese nin veya 3.Paul ün hiç þüphesiz ki politikasýnýn yöneldiði en büyük ad
am Kanuni Sultan Süleyman dý.
Þurasýný önemle belirtmek gerekir. Ne 5.Nikolas ýn, ne 3. Paul ün, ne 7.Clement in Tür
klere karþý Haçlý Seferleri politikasý iyi yürümedi. Katiyetle biraraya getireme
diler. Biraraya gelenler hiçbir þey yapamadýlar hatta ki toplantýlarýnda da sade
ce saldýrmazlýk paktý imzalayýp ayrýldýlar. Rönesans Dönemi nin bu çýkmazý Doðu da T
ürk Ýmparatorluðu nun geniþlemesini korudu. Bu büyük saray gibileri Roma da çoktur.
Kigi ailesinin sarayý, Barberinilerin sarayý orsiniler hiç þüphesiz ki rönesans
Romasý ndaki zenginliklerdir. Bütün bunlar Ýtalyan coðrafyasýnýn eseridir. itlya nýn
kendi üretimi olmasa bile coðrafyanýn eseridir ve bir ölçek de tabi bütün katol
ik dünyada daha doðrusu o zamandaki hýristiyan dünyada toplanan gelirlerin sonuc
unda ortaya çýkmýþtýr. Bunun bir þeyleri kýþkýrtacaðý bazý hoþnutsuzluklarý büyü
teceði ve sonunda bölünen bir hýristiyanlýðý yaratacaðý açýktý.
Malta þövalyeleri tarihin akýþý içerisinde bugün daha çok sosyal hizmetler, kurs
lar özellikle saðlýk hizmetleri ile hýristiyanlýk propagandasýna devam eden bir
tarikat haline dönüþmüþtür. Bizim tarihimiz için önemi þudur: Bodrum Kalesi ni ald
ýk. Rodos Kalesi ni Fatih Sultan Mehmet alamadý fakat Kanuni Sultan Süleyman Han f
ethetti. Üstünden, merkez olan Malta yý ele geçiremedik. 2. Bayezid kardeþi olan C
em Sultan la bir dahili savaþa tutuþtuktan sonra Cem Sultan yenildi ve kurtuluþu ö
nce Bodrum sonra Rodos ta þövalyelere sýðýnarak saðladý. Ardýndan onu getirdiler R
oma ya ve Fransa ya ve tekrar Ýtalya ya. Talihsiz çok kabiliyetli cihangir cengaver þ
ehzadenin hayatý da galiba papa Alexander Borgia nýn elinde onu Beyazid den aldýðý
külliyetli para miktarý karþýlýðý þehzadeyi zehirlemesiyle bitti.
Burasý roma da, katolik dininin ve kilisenin en sadýk beldelerinin yani silahlý þö
valyelerinin merkezidir. Aventin tepesi üzerinde Malta þövalyeleri meydanýndayýz
. Yanlarýndaki dergahlarý gelenlerin de delikten baktýklarýný görüyoruz. Aðaçlýk
lý bir yol nihai hedef San Pietro Kilisesi. Mimariyle birlikte kendi konumlarýný
ortaya koymaktadýr. Malta þövalyeliði bizim tarihimizin içinde küçük adanýn ne
kadar önemli bir rol oynadýðýný ve bu önemli rolü de gene Akdeniz deki Türk ilerle
mesine borçlu olduðunu gösterir.
Aventin tepesinden Tiber e bakýyoruz. Tiber Roma ya hayat veren nehir ve Romalýlar n
ehir tanrýlarýna tapýnýrlardý. Bunlardan bir tanesini de ülkemizdeki Kaiserus ne
hir tanrýsý. ama en çok saygý duyduklarý tanrý Tiber di yani bu nehrin tanrýsýydý.
Þöyle bir baktýðýmýz zaman Roma ayaklarýmýzýn altýnda. Uzakta Tiber in kývrýmý so
nunda San Pietro Kilisesi nin kubbesi ve kuleleri görünüyor. Bu tarafta ise çok il
ginç, düðün pastasý denen Romalýlarýn pek sevmediði 19.yy da yapýlan Risorgiment
o Anýtý. Biraz onun aþaðýsýnda gördüðümüz Santa Maria in Cosmetin Kilisesi. Þu d
örtgen þeklindeki kubbe Roma nýn ünlü sinagogu 19 asýrda yapýlmýþ. Roma biliyorsun
uz bu vakte kadar henüz cami yapýlmayan bir þehir. Müslüman azýnlýðýn hayli kala
balýk sayýda olmasýna raðmen ve sinagog da aslýnda musevi dünyasýnýn en güzel bi
nalarýndan biri. Roma profilden en güzel görünüme sahip olduðu þehirlerden biri.
Bu profil hiç þüphesiz ki Nea Roma denen Ýstanbul da daha baþka bir önem kazanmak
tadýr.
Aslýnda tarihi Roma nýn tam ortasýnda bulunuyoruz çünkü yanýbaþýmýzda Aventin, ora
da Palatina Tepeleri ve nihayet þehrin yönetildiði Capitol binalarýnýn arkasýnda
.Bunlarýn adeta üçünün merkezinde ve Tiber kýyýsýnda çok önemli bir yapý var.Tar
ih boyunca bilinen Vesta Mabedi.Vesta Mabedi nin rahibeleri bakireydi.Bu çok eskid
en kalma arkaik bir müesseseydi ve burada yanan ateþ-i ebedi, ebedi ateþ sayýlýy
or. Roma nýn kudretinin ve tanrýlarýnýn hakimiyetinin temsilcisiydi.Ýlk defa 5 nci a
sýrda Ýmparator Teodusius hýristiyanlýðý resmen din olarak kabul ettirdikten son
ra bu ateþ söndürülmüþ ve rahibeler daðýtýlmýþtýr. Demek ki daha 4.asýrda hýrist
iyan Konstantin in zamanýnda bile imparatorluk henüz resmen hýristiyan deðildi.
Bu yapýnýn yanýnda 17 ve 18 nci asýrdan kalma 1715 tarihli Carlo Bizzaccheri. Bizz
accheri çok önemli bir barok heykeltraþtýr ve onun yaptýðý kilisenin karþýsýndak
i abidevi anýtsal çeþmeyi görüyorsunuz. Yani bir aþaðý bir yukarý birkaç yüz met
rekarenin içinde Roma nýn çok eski tarihi Barok Ýtalya ve tabi Ortaçað. Karþýmýzda
ki kilise çok önemli, Santa Maria in Cosmetin adlý bir kilisedir bu. Bu kilise de
tabi Roma daki birçok kiliseler gibi eski Roma daki mabetlerin üzerine kurulmuþtur.
Nitekim, kilisenin giriþinde, narteks kýsmýnda da Bocca Della Verita denen yani doð
ruluk aðzý . Eðer yalan söylerseniz elinizi onun içine soktuðunuz zaman sizi ýsýrý
yor bu taþ aslan. Bu, eski Roma dan kalma bir inanç, bir ziyaretgah hýristiyanlýkt
a da ayne devam etmiþ.
Peki bu kilisenin üzerinde niçin duruyoruz? Bu, Roma nýn hýristiyanlýk sanatýnda b
elki çok önemli deðil ama bizim için çok önemli. Bizans, yani Doðu Roma Ýmparato
rluðu 15 nci asrýn ilk yarýsýnda artýk hayatýn sona ereceði endiþesi ve paniði içi
ndeydi. Ortodoksluk mezhebi ve kilisesi, batý tarafýndan, katolik kilisesi taraf
ýndan þiddetle takvim ediliyordu ve tarihte böyle tekerrürü andýran manzaralar v
ardýr. inanýþýnýz ve tavrýnýzý ýslah etmeniz ve bize gelmeniz gerekir. Katolik k
ilisesinin teklifi buydu. Sondan bir evvelki imparator Manuel Palaiologos bunu k
abul etti tabi ve Ferrera ve Floransa da konsüller toplandý 1442 -44.
Demek ki 15.asýrda bu batý taraftarlýðý Bizans ta çok eskiden beri vardý ama azýnl
ýðýndý.Nitekim toplantýdan sonra, konsülden sonra ne Bizans bunu kabul etti sonr
adan patriðin tayin edeceði, Scholarius un baþkanlýðýndaki bir grup imparatora bay
rak kaldýrdý, karþý çýktý.Rusya Ýsidor u hapse attý, kabul etmedi o da katolik bir
leþmesini ve bu abide böyle uzakataki ama uzun zaman Osmanlý Ýmparatorluðu nda da
var olan katolik mezhepteki yunanlýlar için bir merkez olarak kaldý.
Vatikan Tepesi eski Roma nýn, klasik Roma nýn tepelerinden biri. þunun için çok önem
li. Vatikan da imparator Neron un da dahil olduðu kibele kültü hakimdi. Yani Kibele
tanrýçaya tapýnýlýrdý. Ve rivayete göre, o zamanki yazarlarýn anlattýðýna göre d
e bu ayinlerde insan da kurban ediliyormuþ ki Roma dini o safhayý çoktan geçmiþt
i. Onun için þehrin halký orayý sevmezdi. Ve bu ayinlerdeki sahneler de o zamand
aki Roma da bile tahammül edilir þeyler deðildi. Günah tepesi diye biliniyordu. Ve
hristiyanlýðýn mübeþþiri ve kilisenin kurucusu Saint-Pierre ve Paul burada faal
iyet gösterdiler. Ve Saint-Pierre orada biliyorsunuz idama mahkum edildiði için
de bugün kilise de o ismi taþýyor.
Vittorio Emmanuele, 2. Vittorio Emmanuele adýna yapýlan köprü bulvarý Vatikan a ba
ðlýyor. Ortada akan Tiber nehri bildiðimiz Vatikan dan ayrýlan bir sýnýr gibi. Mal
umdur ki Ýtalya birliði teþekkül edene ve Garibaldi kuvvetleri Roma yý iþgal edene
kadar papalýk Ýtalya nýn ortasýnda aþaðý yukarý Venedik sýnýrlarýna ve güneyde de
Napoli krallýðýna kadar Ýtalya nýn ortasýna hakimdi ve papalýk devleti deniyordu
buna. Ýtalyan birliðini isteyen Ýtalyan milliyetçilerinin baþlýca hedefleri papa
lýktý. Nitekim Roma iþgal edildikten sonra yeni kurulan krallýðýn merkezi de Tor
ino dan buraya taþýndý. Ve papa bunun üzerine bu yeni tasavvura çok kýzarak dünyev
i hakimiyetini kaybettiði için Vatikan ý terk etti. Orda San Pietro kilisesi civar
ýnda oturuyordu. Þehrin içindeki Lateran kilisesine San Pietro Lateran a çekildi.
Ve ondan sonra da papalýk dünyaya oradan hükmetti, kiliseler dünyasýna. Ta ki 19
24 1926 arasýnda Mussolini kendisi hiç de o kadar katolik olmamasýna raðmen, hat
ta oldukça ateist olmasýna raðmen Ýtalyan halkýnýn sesine kulak verdi. Ve Latera
n da yapýlan ki Lateran antlaþmasý bu, papalýða bugünkü statüsünü verdi.
Vatikan dünyanýn küçük bir devleti, çok küçük bir devlet. Bütün sýnýrlarý, kilis
enin etrafýndaki bazý araziler, artý Roma içindeki Lateran kilisesi gibi bazý ki
liselerin ve yerlerin etrafýnda sadece bu gördüðümüz Sant Angelo kalesi, San Piet
ro kilisesi, etraftaki bahçeler, bir de Roma nýn içindeki Lateran kilisesi ve diðe
r bazý kiliselerin, ki etrafý sarý çizgiyle çizilmiþtir, arazisini kapsýyor. Ýta
lya yla gümrük ve para birliði içinde ama pullarý kendi basýyor. Bu küçük devletin
görünüþte sadece 1502 kadar papa, kardinallar, rahipler ve rahibelerden oluþan
bir nüfusu var. Ama þunu söyleyeyim Avrupa dünyasýnýn ve dünyanýn en mükemmel, e
n zengin, en iyi yönetilen müzesi burada. Vatikan sýnýrsýz sanat zenginliklerini
koruyan bir kuvvet ve sadece bu yüzden bu devletin yaþamasý istenir. Çünkü baþk
a hiçbir memleket bu kadar kültür ve sanat zenginliðini, bu kadar iyi ve ehemmiy
etle koruyup idare edemez. Tabi ki Vatikan ýn bütün dünyada çok kalabalýk bir cema
atin üzerinde müthiþ bir etkisi var ve böyle bir kuvvetin sadece din iþleriyle u
ðraþtýðýný düþünmek de fazla iyimserlik olur. Hem Ýtalya nýn, hem Avrupa nýn hem dün
yanýn politikasý içindeler. Galiba bizim de baþýmýzda bu yeni bir düzen.
Ama bugün deðil sadece, mazide de Osmanlý Ýmparatorluðu Vatikan la çok uðraþmýþtýr
. 1453 te Ýstanbul alýndý alýnalý Roma artýk Türklerin bir gerçek olduðunu kabul e
tmek zorunda kaldý. Ve 2. Pius bu nedenle Fatih Sultan Mehmet e bir mektup yazdý.
Bu mektupta kendisinin aqua pars, bir parça suyla bütün hristiyan dünyasýnýn baþ
ýna geçebileceðini söylüyor. Yani vaftiz olmasýný teklif ediyordu. Bu mektup gel
memiþtir. Ama müsvetteleri arþivlerde bulundu ve galiba Franz Babinger bu mektub
u gerçekten padiþaha ulaþmýþ gibi büyük bir abartýyla eserinde ele almýþtýr.
2. Pius un beyhude uðraþmalarý Fatih in 1480 de Gedik Ahmet Paþa yý Güney Ýtalya da Otran
to ya sevkiyle ortaya çýktý. Otranto fethedildi ve Ýtalya ya ayak basýldý. Bir hafta
içerisinde Vatikan bu korkunç haberle sarsýldý. Ne yazýk ki padiþahýn Gebze sah
rasýnda hedefi belli olmayan gizli tutulan bir seferin baþýnda aniden zehirlener
ek ölmesi ve ardýndan 2. Bayezid in daha pasif bir politika gütmesiyle Ýtalya sefe
ri durdu.
Türkler Ýtalya ya çýksaydý ne olurdu? Tarihçilikte tahminleri yapmak zordur. Ama h
erhalde Rönesans kültürünün çoktan beri Osmanlý sarayýna ve cemiyetine girmeye b
aþlayan Rönesans resminin ve heykelinin bu kanalda devam edeceði bir gerçek.
Papalýk 15. asýrdan beri sarsýlmaya baþladý. Kendini sarsanlar sýrf türkler deði
ldi ayný zamanda protestanlardý. Ve özellikle Türklerin imparatorluðu Kanuni Sul
tan Süleyman devrinde her yerde, hem Avrupa da, hem de Macaristan da, protestanlarý
ve kalvinistleri katolik dünyaya karþý desteklemeye devam etti. 18. yy da papalýk
Avrupa daki önemini kaybetmeye baþlamýþtý. Galiba 15.yy ýn ve 16.yy ýn Vatikan da San
Pietro da taç giyen son hükümdarý, ki 3. Paul ün elindendir, bir daha tekrarý olma
yacak. Napolyon ise imparatorluk tacýný giymek için papa yý Paris e getirtmiþtir.
Bugün Vatikan hristiyan dünyanýn hepsine hükmetmiyor. Ama yine de zengin bir kur
um ve artýk öbür kiliselerle bir üniversal collegium, bir birlik kurma çabasý iç
indedir. Bu, her þeye raðmen kiliseler arasýndaki ayrýlýðý ortadan kaldýrmýþ deð
il. Büyük Justinien zamanýnda dünyada bir kilise vardý. Roma, hristiyanlýðýn mer
kezi deðilse de, Roma daki piskopos yani papa en birinci derecede protokolda ve mü
nakaþalarda birinci yere sahip bir baþrahipti. Bu gittikçe zayýfladý. Özellikle
11. asýrda Ýstanbul Roma arasýnda karþýlýklý afarozla ortodoks ve katolik ayrýlý
ðý ortaya çýktý. Ýþte bu ayrýlýðý bilhassa Fatih Sultan Mehmet çok iyi kullanmýþ
týr. Katolisizm karþýtý olan zümrelere ve onun baþýndaki Gennadius u büyük bir tör
enle patrik tayin etti. Böyle bir politika güttü. Ve Allah bilir Ýtalya yý alsa bu
radaki papayý gene baþka yere karþý kullanmaya devam edecekti.
Karþýmýzda ünlü San Pietro kilisesi var. Floransa daki Maggiore, Fiori Roma daki Mag
giore, Floransa daki Santa Maria del Fiore gibi ünlü kiliseler gibi kubbesiyle meþ
hur. Söylemeye hiç lüzum yok 6. asýrda Ayasofya dan sonra gerçekten bin yýla yakýn
bir zaman geçmiþ o kubbeyi o yapýyý geçmek için. Kubbenin en zarif örneklerini
de rönesans ortaya koyunca, Ýtalya daki mimarlardan çok galiba Osmanlý Ýmparatorlu
ðu nun mimar baþýsý Sinan geliyor. Bu, kilisenin yapýmý hemen hemen 16. asrýn sonu
nu bulmuþtur bugünkü haliyle ortaya çýkmasý için . Bir hayli uðraþýlmýþtýr. Bram
ante gibi ve ünlü mimar Mikelangelo gibi meþhurlar iþin içine girdiði halde. San
Pietro bugün papalýðýn kilisesi. Aslýnda Roma daki papalýk kilisesi Lateran dýr. A
ma þu anda papa bu kilisenin baþýndadýr. Her zaman öyle oldu ve San Pietro kilis
esi Ýsviçreli muhafýzlar tarafýndan korunur. Tamamen sembolik bir korumadýr bugü
n için. Bütün dünyanýn hristiyanlarý muayen günlerde burada toplanýr. Turistik b
akýmdan en çekici yerlerden biri olduðunu söylemeye lüzum yok. Papa, Saint- Pier
re in vekilidir. Saint- Pierre biliyorsunuz havarilerden Þimon dur. Ve Þimon Hazret
i Ýsa tarafýndan hristiyan inanýþa göre kilisenin baþýna tayin edilmiþtir. Papa
onun vekilidir, Roma nýn piskoposu olarak. Her halikarda 10. ve 11. asýrdan itibar
en ve ardýndan protestanlýk ortaya çýktýktan sonra bu hakimiyeti tartýþýlýr hale
gelse de, kendine inanan çevrelerde tanrýnýn yeryüzündeki naibidir. Çünkü Saint
- Pierre tanrýnýn o da Saint- Pierre in naibidir. Ve bu niabet bütün kiliselerin b
üyüklerine gider. Yanýndaki en büyük organ kardinaller tarafýndan oluþan collegi
um dur. Papa seçimini bu organ yapar. Ýçerideki Sistine capelli de, þapelde yapýlý
r. Bu seçimin sonunda, seçim belli olduktan sonra oy pusulalarý ayný yerde yakýl
ýr. Çýkan duman üzerine hristiyan dünyasý Habemus papam , artýk bir papamýz var
diye bu ilan edilir bu dumanýn üzerine. Ve papa görevine baþlamýþ olur kaybý hay
at þartýyla kutsanmýþtýr ve 19. asýrdaki bir kavgadan dolayý infallable yani yan
ýlmazdýr.
Vatikan ýn arþivleri ve müzeleri çok meþhurdur. Bu arþivler ve kütüphanenin içinde
gizli bir bölüm vardýr. Spekülasyon konusudur. Fakat bir þey çok açýktýr. Çok d
aha eskiden fragmanlar halinde bilgiler ve dokümanlar olmasýna raðmen 1135 ten it
ibaren dünya hakkýnda çok düzenli raporlar burada saklanýr. Söylemeye lüzum yok
bunlar en baþta Selçuklu Türkiyesi ni ve Osmanlý Türkiyesi ni içerir. Demek ki tarih
imizin çok önemli bir kýsmý bu arþivlerin iyi etüt edilmesine baðlýdýr.

You might also like