Professional Documents
Culture Documents
www.terzibaba13.org
1
ndeks
16
NSZ
16
1.Ksm: VCD
19
2.Ksm: YOKLUK
22
3.Ksm: ZF VCD
23
24
25
26
29
8.Ksm
31
31
33
34
36
37
40
42
45
47
49
50
53
55
57
58
60
61
64
66
68
71
74
78
81
83
85
87
16.Ksm: DN
89
17.Ksm: LM
91
18.Ksm: BERZAH
93
19.Ksm: KIYMET
95
96
SONU
100
ndeks
NSZ...
106
120
120
130
133
136
138
140
142
143
146
10
148
11
imdi bu idrak edilebilir hakkatte grecelik ortaya koyan eye dikkat et!
150
12
151
13
Kendisini meydana getiren var ediciye ihtiyac irtibt ile bal oluu
153
14
154
15
"Evvel" ve hir
158
16
"ki el"
162
17
166
18
169
19
170
20
171
21
175
22
177
179
180
181
182
183
186
188
189
190
191
10
193
11
194
12
194
13
197
14
197
15
Allah Tel, zt tecellisi iin, bir rnek olarak gsterip onu tyin etti
198
16
200
17
201
18
Velyet
203
19
206
ndeks
20
208
21
209
22
210
23
212
24
213
25
214
26
215
27
217
28
219
29
220
30
221
31
222
32
223
33
224
34
Allmn dnda olarak sa, saa karlk olur ve terslik ortaya kar.
227
35
228
36
230
37
231
38
234
39
235
240
Giri Blm
240
241
242
243
243
245
246
246
247
10
249
11
251
12
Tenzh ile kil olur isen kaytlayc, tebh ile kil olursan snrlayc
252
13
252
14
iftlik ile kil olan, ortak isbt edici, teklik ile kil olan tevhid edici
253
15
Sen iki klc isen, tebhten sakn. Tek klc isen, tenzhten sakn
253
16
253
17
254
18
255
19
256
20
258
21
259
22
260
23
Bunun iin insnlar limi billh ve limi billh olmayanlar olarak ayrld
261
ndeks
24
262
25
264
26
265
27
269
28
271
29
272
30
273
31
275
32
277
33
278
34
282
35
283
36
284
37
286
288
Giri Blm
288
289
291
Amel mekn taleb eder. lim ise mekneti yni rtbeyi taleb eder.
292
Halfe olu ile olan ulvv, zti ulvv olsayd, her insan iin olur idi.
294
296
298
299
Bir, lzmdr ki sayy in etsin. u halde say, bir sebebiyle zhir olur
301
10
304
11
306
12
309
13
312
14
314
15
O vech ile ki, ondan bir nitelikte onu dlamak mmkn olmaya.
316
16
317
17
Muhakkak her bir isim zta ve kendisi iin konulan mnya dellet eder
319
18
319
322
Giri Blm
322
323
323
Nasl ki renk, renkli bir eyde mtehallil olur yni karr ve aa kar
324
325
327
328
330
imdi eer Hak zhir olacak olursa, halk onda rtl ve btndr.
331
10
332
ndeks
11
333
12
334
13
334
14
335
15
336
16
Ve iki alm ile berber Hak bizim zerimize, ancak bizim ile hkmeder.
337
17
338
18
339
19
339
20
340
21
341
22
Bundan dolay m'minler ok ve kef yni alm shibi olan rifler az oldu
342
23
342
24
343
25
344
26
344
27
345
28
346
29
347
30
348
31
349
32
349
33
350
34
353
363
Giri Blm
363
365
367
367
369
369
Bizim szmze muhlif olan sze bakma ve buday orak yere ekme!
370
371
373
10
375
11
377
12
379
13
Allh Tela brhm a.s.a iledii ve ona dedii eyde bize edebi retti
379
14
Vhidi Rahmn iin her bir mertebede sretten gizli ve ak olan ey vardr
381
15
382
16
383
17
385
18
rif,himmeti ile himmet mahallinin dnda olarak vcdu oluan eyi halkeder
387
19
389
ndeks
20
389
21
391
22
391
23
393
24
Mesnevi
396
398
Giri Blm
398
398
Her bir mevct iin,Allh'dan,hs olarak onun Rabbinin dnda bir ey yoktur
399
400
401
402
Hak her eye halkn verdi.Bundan dolay eksiklik ve fazlal kabl etmez
402
Rabbi indinde marz olduunda,dier kulun Rabbi indinde marz olmas gerekmez
403
404
10
406
11
"Ey nefis, Rabb'ine dn!" denilen her mutmainne nefs de bunun gibidir.
407
12
408
13
409
14
Sen kulsun ve sen Rab'sin; o kimse iin ki, onun iin onda sen kulsun
411
15
412
16
413
17
414
18
415
19
415
20
417
21
419
22
420
23
421
24
422
424
"Dn ikidir"
424
427
429
433
436
Hallerin sretlerine brnm olan Hakk'n vcudundan gayr bir vcd yoktur
442
447
450
451
10
454
11
Ben, benim ile ve sizin ile ne ilenir olduunu bilmem" (Ahkaf, 46/9)
457
12
Mesnevi
460
ndeks
468
468
471
476
478
482
483
485
489
490
10
493
11
494
12
497
13
Hak, senin zerine ve O'nun zerine delller olarak glgeleri icd etti.
499
14
500
15
Mesnevi
503
506
Giri Blm
506
507
508
509
Dallette olu, nasl ki geici ise, ilh gazab dah, ylece geicidir.
510
510
Halk sana itat edici olduu zaman, Hak sana itat edici oldu
511
512
513
10
515
11
517
12
518
13
519
14
520
15
521
16
522
17
Hd kavminin helki
523
18
u kadar var ki, Allah Tel, kendi nefsini "gayrlk" ile vasfetti.
527
19
529
20
532
21
536
22
537
23
538
24
Vakit olur ki saknan kendi nefsini,sreti ile Hakk'a koruma yapan olur
541
25
543
26
544
27
Rabb' hakknda bir inan lzmdr ki, onun ile O'na dnsn
545
ndeks
28
Bir inana ship olan, ancak nefsinde cd ettii eyle lh'a inanr.
547
29
Sakn,kendine mahss bir inan ile kaytlanma ve onun gayrn inkr etme
548
30
550
31
551
32
Mesnevi
554
556
Giri Blm
556
556
559
560
Byle olunca "var edi"in asl tesls yn leme zere kim oldu.
562
564
Bunun iin Slih a.s.n hikmeti, yalanlanmas olmayan bir bildirim oldu
567
Ve bunun iin Hak Tel iki snf hakknda mjde ile syleyici oldu
569
Kim bu hikmeti anlarsa ona hayr ve errin ancak kendinden geldiini bilir
570
10
571
11
Mesnevi
574
577
Giri Blm
577
578
580
583
585
586
588
Bir olan aynn gayr ayn yoktur.Byle olunca nrun ayn, zulmetin ayndr
590
"Bunda, kalb shibi olan kimse iin t ve nashat vardr." (Kf, 50/15)
591
10
593
11
594
12
596
13
597
14
597
15
Perde ald zaman, her bir kimseye kendi inan ynyle alr
599
16
601
17
604
18
606
19
608
20
612
21
Mesnevi'den
614
619
Giri Blm
619
Benim size kuvvetim olayd veyhut iddetli bir rkna snaydm. (11/80)
620
625
628
10
ndeks
630
632
633
633
637
10
638
11
640
644
Giri Blm
644
645
646
649
650
653
655
656
657
10
658
11
659
12
660
13
661
14
662
15
Netcede kendisi iin takdr edilene balanr bir kudret istediini bildik.
664
16
"Ben senden haber yolunu kaldrrm ve ileri sana tecell zere veririm."
665
17
666
18
Bu hitp zel rtbe olan nbvvetin kaldrlmas iin vad yani tehdt olur
671
19
673
20
674
21
677
683
Allah'tan rhtur
683
695
696
s a.s'n oluumu
700
704
708
711
714
719
10
727
11
732
12
735
13
739
14
742
11
ndeks
15
746
16
750
17
(Mide, 5/118)
753
18
757
763
763
766
767
770
772
774
778
779
781
10
784
11
786
12
790
13
792
14
795
15
798
804
806
kretmek hakknda
807
809
810
814
817
819
821
823
10
825
11
826
12
829
831
Giri Blm
831
832
836
838
839
lm ve sonras hakknda
841
844
845
846
12
849
ndeks
849
851
'tidl hakknda
854
Rz ve gazab hakknda
856
858
860
864
865
866
10
868
873
873
874
875
876
878
878
881
881
882
883
884
Bu kadar gazaba urayan eyler vardr. Bunlar nasl rahmet edilen olur?
885
886
887
888
889
10
890
11
891
12
892
13
895
14
898
15
899
901
901
902
903
904
905
906
910
911
912
10
914
13
ndeks
11
916
12
917
13
918
14
920
15
924
16
925
17
927
18
931
19
932
934
934
935
937
938
940
942
944
946
948
10
irk komak ve Allah diye arn veya Rahmn diye arn" hakknda
950
953
953
955
958
959
960
963
965
967
969
10
970
11
972
12
974
13
975
977
977
978
982
984
986
989
991
994
1003
14
ndeks
10
1005
11
1007
12
1008
13
1010
14
1013
15
1015
16
1017
17
1018
18
1020
19
1021
20
1023
21
1023
22
1027
23
1029
24
1033
25
1035
26
Sihirbazlarn mn etmesi
1036
27
1038
28
1040
29
1044
30
1047
1052
1052
1054
1057
1057
1059
1060
1063
1065
1067
1070
1073
1074
10
1076
11
Resl a.s onlarda Hakk'n mhedesinin kemlinden dolay kadna muhabbet etti
1077
12
1079
13
1081
14
1084
15
1086
16
1088
17
1090
18
1098
15
NSZ
lh imkn dili ile mutlak varlk olan Zta hamd olsun ki, izf yokluun
darlnda bunalp kalan sonsuz sfat ve isimlerini nefes-i rahmnisi ile nefeslendirerek onlara pr cmert olan varlndan her bir tenezzl ettii mertebenin kabna gre birer varlk verdi ve ilh kemlatn ayrntl mhede etmek
iin onlarn btn hepsini ayna edindi.
Salt ve selm, neblerin sonuncusu ve en rifi olan Muhammed Mustaf
Efendimizin zerine olsun ki, onun hakkati tecellyat mertebelerinin en yksei ve en parla; ve aa kan insan mertebesinin en toplayc ve en kapsamlsdr. Ve onun feyzi btn nurlarn kayna olan ilh cmi isminden
olmu olup, ilh rahmet btn hakkatlerine, onun hakkatinden datlr.
Sonsuz salt ve selmlar, Hd isminin en mkemmel grnme mahalli
olan o neblerin sonuncusu (a.s.v.) Efendimizin ilesi ve ashb ve kmil vrislerinin zerine olsun ki, her biri hdyet semsnn k saan yldzlar olup
tabat karanlnda Hak ve hakkate ulatran yolu aran kimselere birer klavuzdurlar.
Ey hakkate susam olan tefekkr eden mminler! Bu heser kitap, kmillerin en ileri derecede olan ve tahkk ehlinin ilimde tkipisi olduu eyh-i
Ekber Muhyiddn bn Arab (r.a.) efendimizin yazd stn eserlerden olan
Fussul-Hikemdir. Manlar Hz. eyhin kalbine (S.a.v.) Efendimiz tarafndan aktarlmas, ve latf isminin rislet-penah ztlar tarafndan isimlendirilmesi ynyle, madde bedende ilevini srdren beynin eseri ve akla dayanan
yarglarn netceleri deildir. Batan sona hakki aslndan neblerin kalplerine
(aleyhims-selm)a indirilmi olan ilh marifetler ve hikmetlerden ibaret, ve
kaytlama ehli olan akl sahiplerinin bilmedii ve idrk edemedii hakkatler
ile dop doludur.
Vallhu yalemu ve entm l talemn yan Allah bilir, siz bilmezsiniz (Bakara, 2/216).
imdi bu aheser kitab batan sona okuyarak iindekilerin bizzat
hakkatlerini idrak ederek rif olanlar, balangcn ve dnn ne demek olduunu, yan kendisinin ve evresinin nereden gelip nereye gittiini ve her
durak yerinde ne iin durduunu ve vcdun hakkatini anlarlar. Cehletin
giderilmesiyle artk nasl ve niinler kesilir, ve lem baklarnda gzel bir elence mahalli olur. Velkin yalnz cehletin giderilmesi yeterli deildir; belki
insan varlnda ok byk bir kuvvet olan vehmin dahi giderilmesi lzmdr. Bu ise ancak bir insn- kmilin kbiliyyete gre terbiyesi ve bu terbiye
erevesinde seyri slkun tamamlanmas ile olur. nk bilmek baka ve
olmak yine bakadr. Bilmek ile vehmin varlnn kaldrlmas ve gerek tev16
17
18
19
21
22
nc ksm: ZF VCD
zf vct hakk bir asla dayanm olup, ondan meydana gelen bir varlktr ki ona, glge vct, kaytl vct, mmkn vct da denir.
zf vct salt vct ile salt yokluk arasndadr. nk bir yz yoklua,
bir yz de vcda bakar. Bundan dolay o salt varsaymdr. Hakkatte bamsz bir vcdu yoktur. Belki latf salt vcdun sonradan meydana gelen
sft olan kesfet mertebesinden ibrettir. Mesel buhar mevct olduu halde,
letfetinin kemlinden, gz ile idrk olunmaz. Mertebe mertebe younlatka
grlebilir olur. lk younlamasnda bulut olup gz onu idrk eder; fakat gz
kapalyken bulut iinden geilse, tems ile hissedilemez. Bulut younlap su
olduunda, btn duyularla idrk olunur. Su donarak buz olduunda, younluunun kemli en belirgin olur. Eer buhar hakk vct sayar isek, onun
bulut, su ve buz sretleri, sonradan meydana gelen sfatlarndan ibaret olur.
Ve sonradan meydana gelen sftta aslolan yokluk olduundan, onlara hakk
vct shibidir denemez. Hakk vct, ancak buhar olup, bu sretlerin var
olma sebebi olmu olur. Ve kesilmeksizin olan bakalam ve deiimler
hakk vcdun deil, belki sonradan meydana gelen sfatlarndadr. nk
hakk vct bakalamlardan ve deiimlerden mnezzehdir. te bu rnee
uygun ve denk olarak senin ve benim ve btn kesf eyann ve hayli
sretlerin ve soyut cevherlerin vctlar, hep hakk vcdun sonradan meydana gelen sfatlarnn deiimlerinden baka bir ey deildirler. Onun iin
var olan mevctlara hayli sretler ve vehmi nefsler de derler. Bu glge
gibi ve izf olan mevctlar, hakk vcdun delilleri ve almetleridir. Nitekim
bir yerde bir buz paras grsek, suyun vcduna ve ayn ekilde nmzde
bir glge grsek, arkamzda glge shibinin vcduna delil getiririz. Nitekim
Hak Tel Hazretleri: Ve min ytih halkus semvti vel ard ve m besse
fhim min dbbetin ve hve al cemihim iz yeu kadr yan Gklerin
ve yerin halk edilii ve her hareket edenden onlarda oalttklar da Onun
iretlerindendir ve O dilediinde onlar toplamaya Kadrdir(ra, 42/29)
yet-i kermesinde gkler ve yeryz ile onlarda yaylm olan her hareket
edenin vcdun iretlerinden olduunu beyn buyurmu ve bizlere bu zh
olunan hakkati duyurmutur.
23
24
25
siyle beraber bir haldedir. Ve kendinin isimlerinin ve sfatlarnn hepsini toplam olan bu insan, bunlarn eserlerini aa karsa da karmasa da yine
insndr. nsann insan oluunu meydana karmak iin eserler ile aa kmasna ihtiya yoktur. O bundan gandir.
28
29
rek, nebler (aleyhims-selm) ve onlarn varisleri olan evliy-y kirm hazretlerinin mbrek szlerine ve ok deerli haberlerine kulak asmamaktr.
Bu mertebede aa kan her bir ilmi sret, harici eydan her birinin
hakkati ve onu terbiye eden Rabb- hssdr. Sufi deyiminde her bir ilmi
srete ayn- sbite ve btn olarak ayn- sbite derler. Kelam alimleri
malm-i madm, felsefeciler mhiyyet ve mutezile grubu sbit ey
derler. lk taayyn, hakkat- muhammediyyeden ibret olduu ynle, bu
hakkat- muhammediyye btn hakkatleri toplam olur. Bu ikinci taayyn
mertebesine vhidiyyet denildii gibi, insniye hakkatda derler. Ve aadaki isimler ile de isimlendirirler:
kinci tecell, aa kan kbiliyyet, naklanm mertebe, ikinci kaynak,
ruhlarn mecm, ruhlarn ahiri, btn mlk, hayat felei, ikinci berzah, kevni
cmi, ikinci mene, ikinci balang, ruhlar makm, hazret-i rubbiyyet, belirginin nihayeti, ikinci zuhr, melekt lemi, isimler lemi, vahdet perdesi,
cem mertebesi, dierlerin menei, uzatlm glge, batn lemi, vct lemi,
vahdet glgesi, okluk menei, uluhiyyetin n, nefesi rahmni, emir lemi,
ruhlar haznesi, sfatlar ayrm, okluk ahadiyyeti, abidin nihayeti, feyizli
vct, ikinci lem, ruhlar madeni, aynel yakin.
lm sretlerden ibret olan ayn- sbite kendi asl yokluklar zerindedir. Onlar hric vct kokusunu koklamamlardr. ehdet leminde aa
kan sretler ancak onlarn yansmalar ve glgeleridir. Ayn sbite vct
kokusu almamtr dedikleri budur. Bu hakkat, ileride ehdet mertebesi
ksmnda rnek ile zh edilecektir.
30
simlerin hepsinde iki itibr vardr: Birisi Zta delil olmas ve dieri kendindeki huss manya delil olmasdr. rnein Alm, Sem, Basr isimleri
Zta delil olduklar gibi, kendilerinin huss manlarna da delil olurlar.
nk Alm, Sem, Basr kimdir? denildiinde isimlerinin ahadiyyeti sebebiyle ilh Zattr denir ve bu srette hepsi zta delil olmu olur. Fakat bunlarn
huss manlar baka bakadr. Yan bilicilik, iiticilik ve grclk baka
baka manlardr. Bundan dolay isimler zta delil olmalar itibryla birlik
halinde ve bir derinin ayndrlar; ve birbirine zt olan manlar sebebiyle bir
derinden farkl ve birbirlerinden ayrdrlar.
imdi, Hakkn latf vcdunun delli, onun kesf mertebesi olan aa
km lemlerdir. Ve iinde bulunduumuz dny sonsuz olan aa km
lemlerden birisidir. Bundan dolay biz, Haktan aa kan lem sretlerine
bakp onlarda grdmz hkmlere ve eserlere bakarak hkmederiz ki,
Hak diridir. nk Onun vcdunun belirtisi olan lemin her noktasndan
hayt aa kar; ve kendimizi hayt shibi buluruz. Ve ayn ekilde Hak
Almdir. nk lem sretlerinden bir sret ve lem btnnden birer para olan biz insnlar ilim sft ile vasflanmz. Sem, Basr, Mrd, Kadir, Mtekellim, Mkevvin, Musavvir, vb. hep buna kyas edilebilir.
32
33
34
kbiliyyet ve istiddn sebebiyle byle var oldun; zorlama ancak senden, sana
oldu: niin hitabn bana ynlendiriyorsun?
imdi nefes-i rahmnnin nefeslendirmesinde, her bir ayn o nefeste
Kn(Ol) emrine uyarak kendi istidd ve kbiliyyeti erevesinde kendi
kendini var etmi ve ona o srette var olmas iin zorlama olmam olduundan, Hak L ysel amm yefal yan Yaptndan soru sorulmazdr
(Enbiya, 21/23). nk Hakkn fiili onlar nefeslendirmek ve onlara vcttan
feyz vermektir. Bu ise zti ltuftur. Hi zti ltfundan dolay Hakka soru sorulur mu? Belki soru yksek istidd dururken, dk istidd beenip, o istidd erevesinde var olanlara sorulur. Ve hm yseln yan Onlar
sorgulanr(Enbiy, 21/23) onlar hakkndadr. Cenb- Hak, Zeydi zorla
sadet tarafna ve Amr da zorla ekvete sevk etmekten mnezzehtir.
Hakkn irdesi ancak istidd ve kbiliyyete dair olur. nk Hak Tel ilminde mevct olan eyi murd eder ve murd ettii eyi iler.
35
36
runlu kazda iki itibr vardr. Birisi Allah indinde muallk kaz ve melekler ve kmilin indinde zorunlu kaz grnen ilh kazdr. Bu kaz du ve
tedbr ile nlenir.
Muallak kaz kayt ve arta bal olarak yerine getirilmesi gereken
kazdr. Bu kaz nleme artnn gereklemesi hlinde tesrli olmaz. art
dah kazdr. Kaz kaz ile geri dndrlr hads-i erfinde bu hakkate
iret buyrulmutur.
Zorunlu kazya rnek: Tavla oyununu oynayan kimse, oyununu iyi oynad ve pullarn da nne biriktirip arkadandan evvel toplamaya balad halde, yle bir zar atar ki, ak vermee mecbur kalr. nk baka trl
oynamak mmkn deildir. Burada tedbr ve mahretin tesri yoktur. te bu
zorunlu kazdr.
Muallk kazya rnek: Bilindii gibi, tavla oyununda oyuncular zarn
hkmne tbidir. Oyuncu oyununu kazanmak iin uygun grd zarn
gelmesini ister. Fakat zar atnca, zarlar genellikle istediinden farkl olarak
gelir. Oyuncu bunda mecbrdur; mutlaka onu oynayacaktr. Velkin gelen zar
zerine birka trl oyun mevct olduu takdirde, onlarn en iyisini oynamakta serbesttir. Bu hussta mecbr deildir. Eer her gelen zarda oyununun
en iyisini oynarsa, oyunu kazanabilir. imdi istediinden farkl gelen zara tbi
olma mecbriyyeti bir kazdr. Ve kazanmak iin oyunun iyisini oynamak dahi bir kazdr. stediinden farkl gelen zar ile oyunu kaybedebilirken iyi oynad iin kaybetmedi. Bundan dolay kazy, kaz ile geri dndrd. Ve bu
kaz muallk kaz oldu. Mesnevi:
Tercme:
Allah Tel tarafndan evliynn yle bir kudreti vardr ki, atlm oku
yolundan geri evirirler beyt-i erfi zorunlu kaz hakknda deil, muallk
kaz hakkndadr.
Abdlkadir Geyln Hazretlerinin (k.a.s.): Ben zorunlu kazay da nlerim buyurmalar Allah indine muallk kaz ve melekler indinde zorunlu
kaz grnen ilh kaz hakkndadr. Yoksa zorunlu kaz hibir yn ile nlenemez.
Kader kaznn ayrntlanmasdr. Kaz bir vakit ile kaytlanm olmad halde, kader vakitlerden bir vakitte her bir ayn- sbitenin zel sebepler
altnda mertebelerinin tmnde aa kacak hallerini deerlendirmekten
ibrettir. rnein Zeyd saadet ehlidir diye hakknda btnsel hkmnn
ulamasndan sonra Zeydin faln vakit ehdet leminde aa kmas ve
kendisinden faln vakitlerde u ve u slih amellerin meydana gelmesi ve u
kadar sene mr srdkten sonra mmin olarak berzaha nakledilmesi ve
berzahta dahi u ve u nimetlere nil olmas vb. gibi haller bu kaznn ayrnts
olduundan bunlara kader denir.
38
imdi kaz ayn- sbitenin yaplmam istiddna bal olduu gibi, kader de her bir aynn mertebelerinin tmnde aa kacak yaplm istiddna bal olur. Bundan dolay kader srr ayn- sbiteden her bir aynn
vctta zti ve sfti ve fiili olarak ancak asl kbiliyyetinin ve zt istiddnn
zellii kadar aa kmas esasndan ibrettir.
Kader srrnn srr dahi budur ki, ayn- sbitede ulhiyyet ztndan ayr
olarak hrite aa kan ilerden deildirler. Belki Hak Tel Hazretlerinin
zt bant ve ilerinin sretleridirler. Ve Hak Telnn zt bant ve ileri
ise ezelen ve ebeden deiim ve bakalamaktan mnezzehdir. Bundan dolay
ayn- sbite de deimesi imknszdr. Nitekim daha nce zh edildi. Ksacas kader kaznn ayrntlanmas olup zaman iinde aa kar ve aa ktka malm ve malm olduka takdir edilmi olunurlar.
rnek: Hayvan trnn al kazdr. Bu bir btnsel z hkmdr. Bu
alk hayvan trnn zt gereidir. Bu tr bu zt istidad ile kendi zerine
alk ile hkmetti. Vcdunun zt gereklilii olarak Ve in min ey'in ill
inden hazinuh ve m nnezziluh ill bi kaderin ma'lum yan Hibir
ey yoktur ki onun hazneleri bizim indimizde olmasn. Biz onu ancak
malum bir lyle indiririz (Hicr, 15/21) yet-i kermesi hkmnce gayb
haznesinden an-be-an hayvni birimlerin aa kmas ve birimlerden her
birinin yaad mddete eitli zamanlardaki al kaderdir. Ayn ekilde
onlarn tokluu da bylece kaz ve kaderdir.
imdi alk btnsel hkm, tokluk btnsel z hkmne karlk olduu
yn ile, kaz kaz ile geri dndrlr; ve her hayvann ayr ayr eitli zamanlardaki alklarna, eitli zamanlardaki tokluklar karlk geldiinden, kader
kader ile geri dndrlr ve bunun gibi souk scak ile ve scak souk ile ve
hile hile ile geri dndrlr. Dier iler bunlara kys edilsin.
39
Tel onu min rhy yan rhumdan (Hicr, 15/29) ve min rhin yan
rhumuzdan (Enbiy, 21/91) yce beyn ile kendisine balad. Byk
dem, ilk halfe, ilh tercmn, vct anahtar, cd kalemi, cndi ervh onun vasflarndandr. Vct ana den ilk av o idi. ncesiz irde
onu halk edilmiler leminde kendi halifeliine tayin etti. Vct srlar
haznelerinin anahtarlarn ona brakt ve onu onda tasarrufa izinli kld. Ve
onun zerine hayt denizinden byk bir nehir at, t ki hayt feyzi dim
ondan yardm alsn ve var olmu olan paralar zerine feyz versin. Ve ilh
kelimelerin sretlerini birletirme kararghndan, yan mukaddes zttan farkllklar mahalline, yan halk edilmiler lemine eritirsin ve ayrntlarn
aynlarnda icml ayndan kefedilmi olsun.
Ve Cenb- ilh kereminden ona iki itibr bahetti:
Birisi ezel cell kudretinin mhedesi iin; ikincisi ezel ceml hikmetinin
tefekkr edilmesi iin. Birinci itibr ftr akldan ibrettir ki mbrektir ve
onun netcesi, Cenb- ilhnin muhabbetidir. kinci itibr halk edilmilere it
ve dk akldan ibrettir ve onun netcesi kll nefsdir. Hak Telya bal
rhun birletirme aynndan yardmla ald her bir feyzi, kll nefs kabl
eder ve onun ayrnt mahalli olur. Bal rh ile kll nefs arasnda fiil ve fiili
kabl edi, ve kuvvet ve zayflk sebebiyle erkeklik ve diilik aa kt. Ve
onlarn kaynap balanma ve izdivc vstasyla varlklar doarak mevct
oldular. Bundan dolay halk edilmilerin hepsi rh ile nefsin netcesi ve nefis
rhun netcesi ve rh emrin netcesi oldu. nk Hak Tel rhu hibir sebeple deil, ancak ztnn ztilii ile aa kard. Emr ile iret olunmas o
sebepledir. Dierlerini de rh vstasyla aa kard ki, halk edilmiler
ondan ibrettir.
Ve ehdet leminde demin vcdu rhun grnme yeri oldu; ve
Havvnn vcdu nefs sretinin grnme yeri oldu. Ve demin ocuklarnn
erkek sretlerinin doumu, kll rh sretinden meydana karlmtr; velkin nefs sft ile karktr ve diilerin doumu, rh sftnn karmas ile nefsi kll sretinden meydana geldi. Ve bu ynden hibir neb, dii sretinde
gnderilmedi. nk nbvvet demolu nefislerinde tasarruf ve halk edilmiler leminde tesr hussunda erkeklik bantsn tamaktadr.
Ksacas tek bir ayn olan vhidiyyet vcdu, yine tek bir ayn olarak ruhlar
mertebesine tenezzl etmi ve vhidiyyet mertebesinde nasl ki btn isimlerin ilmi sretleri bir derinden farkl olmu ise, ruhlar mertebesinde de onlarn glgeleri olan ruhlar da ylece bir derinden farkl olmutur. Bundan dolay bu mertebe de zt itibryla bir ve bantlar itibryla oktur. Ve her bir
rh, bir olan aynn bantsndan biridir.
41
lemine dhil olan ancak grendir. u kadar ki yanndakilerden de hayl lemine dhil olanlar bulunsun. Bu sretlenmeyi bunlar da grebilir. Meleklerin
tasarruf ynleri kanatlara benzetilmitir. Nitekim Kurn- Kermde buyrulur: Elhamdu lillhi ftrs semvti vel ard cilil meliketi rusulen ul
ecnihatin mesn ve sulse ve ruba, yezdu fl halk m yeu yan Hamd
gklerin ve yerin Ftr, melekleri ikier, er ve drder kanatl rasuller olarak klan Allah iindir. Hlk edilite dilediini arttrr (Ftr, 35/1).
Bundan dolay bu kuvvetlerin gklerde ve yeryznde ok eitli tesrleri
vardr. Mutlak vcdun mertebeler ve eitli durumlardaki idaresi bu kuvvetler vstasyladr. Bunlar ulhiyyet tarafndan her bir mertebeye ve her bir duruma gnderilirler. Yan bazlar neblere vahiy ile ve bazlar evliyya ilhm
ile ve dier insnlardan her birine ve hayvnlara ve bitkilere ve madenlere ksacas btn eyya ok eitli ilerin tasarruf ve idaresi iin gnderilirler.
Herhangi bir melein kendisinden tesr alan eye bir tesr ile balanmas
onun kanaddr. Bundan dolay her bir tesr yn, bir kanat olmu olur.
Meleklerin kanatlar, yan tesrlerinin ynleri adetle snrl deildir; belki onlarn tesrlerinin ok eitli olmas sebebiyle kanatlarnn saylmas mmkn
deildir. Onun iin (s.a.v.) Efendimiz mirac gecesinde Cebril (a.s.) alt yz
kanatl olarak mhede ettiklerini hikye buyurmulardr. Yksek maksatlar: yezdu fl halk m yeu yan hlk edilite dilediini arttrr (Ftr,
35/1) yet-i kermesi gereince tesrlerinin ynlerinin okluuna iret buyurmaktr.
imdi ulhiyyetin ansr lemine kapsam olan drt btnsel kuvveti vardr ki, onlara erat dilinde, Cebrl, Mkl, srfl ve Azrl (a.s.) ismi verilir.
Bunlara tbi olan meleklerin haddi ve hesb yoktur.
1. Cebrl (a.s.) ilh gayb haznelerinde olan gizli manlar sret lemine
ulatrr ve feyizlendirir. Bundan dolay her bir ferdin kalbine gayb leminden
inmi olan manlar konuma kuvveti vstasyla harf ve ses ile aa karmas ve btnndan haber verip amas Cibrl tarafndan bir ynn tesr ile
gerekleir. Hz. Cibrl, hakkat- muhammediye mertebesinden taayyn-i Muhammed mertebesine btn ynleriyle indiinden Kurn- Kerm de hakknda ve l ratbin ve l ybisin ill f kitbin mubn yan ne ya ne de kuru
bir ey yoktur ki Kitab- Mbin de bulunmasn (Enm, 6/59) buyrulmutur. Cibrl (a.s.) bu tesri ile btn lemleri ihata etmitir. Bu vazfenin ayrntlarn tatbik etmeye memr, onun idaresi altnda saysz ve hesapsz melekler
vardr. Ve ona Rhul- Emn derler.
2. Mkl (a.s.) mahlkatn eitli snflarndan her birerlerine mahss olan
rzklarn muhafazasna tartyla ve lyle ve adetle ve miktarla her bir hakk
43
hak sahibine vermeye vekil tayin edildii iin bu kuvvete Mkl ismi verilmitir. Bu hussta Hz.Mklin dahi her mahlkata bir tesr ile balanmas
vardr. Ve bu tesri ile o dahi lemleri ihata etmitir. Ve ayn ekilde bu
vazfenin ayrntlarn tatbik etmeye memr onun idaresi altnda sonsuz melekler vardr. Hatt yeryzne den her yamur damlas bir kuvvet ile iner.
Ve kymete kadar yaan yamurlarn her bir tnesine it olan kuvvetlerden
hibirinde tekrarlanma ve ayn olu yoktur. Ve hatt sen bir eyi tarttn vey
saydn vey deer verdiin zaman, sende Mklin ynlerinden bir ynn
tesri gerekleir.
3. Azrl (a.s.) mandan ibret olan rhu, sretten ibret olan bedenlerden
ayrr. Ve zahir lemde mevct olan her bir kesf sret bir mannn aa kmas iindir. O man, o sretin rhudur. Bundan dolay zerreye varncaya
kadar zhir lemde gerekleen bozulmalar, Azrlin tasarrufu ile oluur.
imdi, Azrl (a.s.) dahi bu tesri ile lemleri ihata etmitir. Ve onun emri altnda dahi sonsuz melekler mevcttur. Ve sen mevct sretlerden birini bozduun vakit, sende Azrlden bir ynn tesri gerekleir.
4.srfl (a.s.) her bir sretin kendi trne oluan hayt Sru ile fler.
Ve fikrin nermelerden ilk hkm ile kesin bilgiyi dourmas dahi, sende
srfl tarafndan tesrlerinden bir yn ile gerekleir. imdi hayt flemeye
memr o kadar melike(kuvvet) vardr ki, hesba ve adede smaz. Ve hepsi
Hz. srflin irdesi altndadr. Ve lemde hayt sahibi olmayan bir ey yoktur. Nitekim buyrulur: Ve in min eyin ill yusebbih bi hamdihi yan
Onu hamd ile tesbih etmeyen hibir ey yoktur (sr, 17/44) Ve hamd ve
tesbih ancak hayt shibi olan eyde olur. Bundan dolay cenab- srflin dahi
her mahlka bir tesr ile balanmas vardr. Ve bu tesri ile btn lemleri
ihata etmitir.
44
46
48
ehdet leminde aa kar. kinci berzahta olan bir eyin ehdet lemine
dnmesi imknszdr. Yan dnydan ikinci berzaha nakil olan ruhlarn tekrar
dnyya dnmesi mmkn deildir. lk berzahn sretleri normal insnlara
ryada ve sekinlere bazen ryada ve bazen uyanklkta ikr olur. Fakat lm olanlarn hallerinden haberdar olmak, kutuplar ve ferdiyyet
makmndakiler ve keif ehlinden bazlarndan bakasna mmkn deildir.
Bu sebeple ilk berzaha imkn dhilindeki gayb ve imkn dhilindeki
misl ve ikinci berzaha da muhl gayb ve ikinci misl ve muhl misl
ve mmkn olmayan misl derler.
51
52
Sonra da yukarda zh edildii gibi cevheri arazlar ile trif edip onun lsn bu arazlar ile belirlerler. Bu ise aktan aa tutarszlk olduu halde, farkna varamazlar. te beer akl ve zeksnn uyank oluu ve dikkati bu kadardr. Akln bir meselede dikkati olsa, dier meselede gaflete der. Onun
hakkat lemine doru yry de kalka deyimine uygundur.
Tecelli lemine gre ehdet lemi dediimiz ey, birtakm arzlarn btn
hepsi olup, zaman iinde deimektedir. Ve lemde hibir ey, kendi nefsi ile
mevct bir cevher deildir. Ve kendi aynnda, kendi ayn ile var olan
mevct, ancak kendi zt ile mevct bulunan Hakkn mutlak vcdudur. Ve
dier eya kendi vctlaryla yokluk zere olup her anda o mutlak vct ile
yeni hlk edili iindedir.
54
55
rnek: Kendisinde ressamlk sft bulunan bir kimse, bir tablo yapaca
zaman, ilk nce ilminde o tablonun eklini ve taslan hazrlar. Ondan sonra
ilmindeki sretleri tabloya renkler ile boyamaya balar. Ve her istedii vakit,
bu levhann yz benzerinin resmini yapar. Bu tablo bozulsa, yine onlarn benzerini vcda getirir. Onun ilminde olan resmin sreti ise dima mevct olup
asl ressmn ilminden ayrlm olmaz. Ve o ilmi sret asl harici vct kokusunu koklamaz. Ve ressmn ilminde tablonun sreti resmedilmedike
ressmdan resim yapma fiili aa kmaz.
56
57
59
60
nce Rabbimiz nerede idi? diye sordu. Onlar da cevben: stnde ve altnda hava olmayan am da idi buyurdular. Hazret-i Eb Rezn el-Ukayl,
bizim gne sistemimize bal bir ilh mahlk olduu ve rabb oluunu, kendi
emslini terken, nefsine balad halde, neblerin en arifi (S.a.v.) Efendimizin sonsuz lemlerin hlk ediliinin balangcn da iine alacak ekilde:
Rabbimiz ey sretlerinin aa kmasndan nce, sretsiz olan am da
idi ki, onun st ve alt boluk olup, oralarda elementlerden olumu hav
yoktur buyurdular. Bu yksek cevplaryla, am mertebesine tenezzlnden
nce mutlak vcdun rubbiyyetle vasflanm olmadna ve
rubbiyyetin(rabln), vcdun ilk taayyn olan am mertebesinde baladna iret buyrulur. nk rabb olan olmadka rubbiyyet ile vasflanmak
mmkn olmaz ve am terbiye edilmedike deiimlerden ve muhtelif hallerden geip, yklenmi olduu eit eit sretleri ve taayynleri aa karamaz.
63
65
ken tesdfen bulup idaresine almamtr. Belki kendisi ile berber ayn menee sahip olup, ona tbi ve itaatkr olurlar. Bir masa zerinde merkezde bulunan bir gllenin etrfnda dnen kreler gibi, gezegenler gne ile berber
ayn yzeyde dnerler. Ve bunlarn hepsinin bir maddeden var olduuna, daha nce bahsedilen Evelem yeralleziyne keferu ennes semvati vel arda
kneta retkan fe fetaknahma yan nkr edenler semvat ve arzn bitiik
olduunu grmediler mi? Sonra Biz o ikisini ayrdk.(Enbiy, 21/30) yet-i
kermesi delildir.
Gnee en yakn bir gezegen olan Merkr, gneten 57.85 milyon km, Vens 108.10 milyon km, Dnya 149.50 milyon km, Mars 227.72 milyon km, Jpiter 777.6 milyon km, Satrn 1425.6 milyon km, Urans 2868.1 milyon km ve
gezegenlerin en uzak olan Neptn ise 4494.1 milyon km uzakta dnerler.
Dnyann ap (12.742 km.) olduu halde, gnein ap (1.382.000 km.)dir.
Jpiter, Satrn, Urans, Neptn, byk gezegenlerden olup, Dnya ve Vens
ve Mars bunlardan kktr. En kk gezegen ise Merkrdr. En utaki
Neptn gezegeninin gneten ald k dnynn ald n binde biri kadardr. Ve Vensn yzeyindeki temiz havann younluunun,
dnymzdaki temiz havann drtte birine denk geldii hesap edilmitir. Mars
ile Jpiter arasnda, yine gne etrfnda dnen asteroidlerin olduu bir
sahda, bu asteroidlerin 200 den fazlas kefedilmi ise de, astronomi ehli indinde tam olarak bilinmemektedir. En bynn ap 228 mil kadar tahmin
edilmektedir. Bunlarn gnee olan mesfeleri 400 milyon km.dir. Bunlara
benzer dier asteroidler kk olduklarndan nemleri yoktur.
67
1. Ate devresi Gnein altnc ocuk olarak dourduu dny, annesinden ayrld vakit bir te kresi idi. Uzun zaman bu halde yrngesinde dnd. Hak Tel Hazretleri bu binee, binein cinsinden bir tr mahlk bindirdi ki bunlar cinler kavmi idi. Nitekim buyurur: vel cnne
haleknh min kablu min nris semm yan ve cinleride daha nce
semm ateten hlk ettik(Hicr,15/27),
Ve halekal cnne min mricin min nr yan ve cinleri dumansz ateten hlk etti (Rahmn, 55/15).
2. Su devresi: Dnya uzun bir zaman gnein etrfnda, ate kresi hlinde dndkten sonra, onun atei, yzeyinden suya dnm ve kesf unsurlar ateten lavlar hlinde alt tabakalarn oluturmutur. nk fizik ilminin
bak asndan bu iki akc zt ise de kimy ilmine gre ayn- unsurlarn bilekeleridir. Nitekim, gnmzde, dnymzn etrfn evreleyen denizler hidrojen, oksijen ve sodyumdan olumutur.
Bu devreye: Ve kne aruhu alel mi yan Ve Onun Ar su zerinde idi (Hd, 11/7) yet-i kermesi ile iret buyurulur.
3.Toprak devresi: Dnyann yzeyinin derece derece sertleme ve souma
devresidir ki, ilk kabuu yar kat, hamur gibi, yumuak, esnek ve kokmu
karbon birleiklerinden ibrettir ki, buna yapkan balk ve salsl da denir. Fen ehlinin protoplazma, dedikleri ey, bu kokmu amurdan meydana
gelir ki, bu madde canl cisimlerin kaynadr. Beer trnn bu amurdan
hlkedildii Kurn- Kermde haber verilir: inn haleknhm min tnn
lzib yan Muhakkak Biz, onlar yapkan balktan hlk ettik (Safft,
37/11), ve iz kle rabbke lilmeliketi inn hlikun beeran min salslin
min hamein mesnn yan Hani Rabbin meleklere yle demiti: Muhakkak Ben, salsldan, deiip dnen balktan bir beer hlkedeceim
(Hicr, 15/28).
4.Bitkiler ve hayvnlar devresi: Fen adamlarnn beynna gre bu kokmu amurdan, daha sonra ilk bitkiler meydana gelmi ve bitkiler srekli gelierek, byk ormanlar vcda gelmitr. bu ilk canl cisimler, ya bast hcrelerden ve ya da hcre topluluklarndan meydana gelmi olup su yosunlar
familyasndan jeltini maddeler imi.
krm sahibi tahkk ehli tarafndan da tasdk buyurulduu zere, yeryznde insan, hayvnlardan ve bitkilerden sonra aa kmtr. Jeologlar ilk
kara hayvnlarnn kksz bitkiler tarznda var olduunu ve omurgaszlarn
69
da maden, bitki ve hayvan vasflarn birletiren zfiyyetler, mercanlar, sngerler, delikli mercanlar ile, kabuksu hayvnlardan ibret bulunduunu ve
daha sonra bunlarn muhtelif deiimler geirmek sretiyle keml bularak eitli ekillerde aa kp erkeklik ve diiliin meydana geldiini beyn ederler. Hi ek ve phe yoktur ki, gerek bitkiler ve gerek hayvnlar, yeryznn
kabuundan hlk edilmi ve u anda dahi hlkedilmektedir.
imdi bu saylan yeryznn drt devresi Ve huvellez halakas
semvti vel arda f sitteti eyymin ve kne aruhu alel mi yan O ki
semlar ve arz alt yevmde hlk etti ve Onun Ar su zerinde idi
(Hd, 11/7) yet-i kermesine gre gkleride iine almaktadr, yle ki:
lk olarak; her bir gezegenin gneten, kopup ayrlarak balangta bir ate
kresi olduunda phe yoktur.
kinci olarak; gklerin ve yerin tamamnn, ilhi mlklerden birer mlk
olduklar ve kne aruhu alel mi yan Onun Ar su zerinde idi
(Hd, 11/7) yce beyn hepsini iine ald iin her bir semnn su devresine
tbi olduu anlalyor.
nc olarak; her bir sem dahi dny cinsinden ve elementlerden olutuklarndan, bu halden sonra kabuk balayacaklar tabdir. Bu da onlarn toprak devreleridir.
Drdnc olarak; Ella yescd lillahillez yuhricl hab'e fiys semvti
vel ard yan Nasl secde etmezler, o Allah ki semlarda ve yerde sakl
olan karr (Neml, 27/25) buyurulduuna gre, bitki devreleri, Ve min
ytihi hlkus semvati vel ard ve m besse fhim min dabbetin yan
Semlar ve yeri hlk etmesi ve onlarda dabbeden oaltp yaydklar
Onun iretlerindendir(r, 42/29) buyurulduuna gre de hayvn devreleri olunca, toprak devreleri de olduu aktr.
70
zelliine oran gibi olur. Onlarda ilh teklf yoktur. Belki Hak tazmi zere
vardrlar.
Hz. eyh (r.a.) buyururlar ki: riflerin simsime lemine girileri cisimler
ile deil, rhlar ile olur. O leme girecekleri zaman, madde bedenlerini dny
arznda brakrlar ve dhil olduu arz cinsinden ona bir elbise giydirirler. O
arz ehlinden onu sokak banda karlayan vardr. Geri dnecei zaman, yine
o sokak bana gelirler; ve arkasndan o arzn elbisesini karp birbirleriyle
vedlarlar. rif gider, arkada orada kalr.
Akln dnyda imknsz grd her eyi biz o lemde mmkn bulduk.
Ve hakkatte altndan ve gmten, kfrdan, zaferndan mahlk arza ve
scakl ateten daha iddetli olan mahalde, bir eyin yanmamasna ve koparlan meyvenin yerine farkna varlmakszn benzerinin olumasna ve dier
bahsedilen acaipliklere dnyda yaayanlarn akllar ermez. Ve dnymzn
oluum kanunlar ve hlk edili program bunlara benzer hallerin grnmesine msit deildir. stmzde parlayan sonsuz gk cisimlerinden her birinin
dahi bizim arzmza it kanunlara benzer kannlar erevesinde dndn
iddiya, akl ve fen msade edemez. nk dnymzda ekvator izgisi zerinde yaayanlar ile kutuplarda yaayanlarn yaam artlar arasnda bile ok
byk farklar vardr.
73
74
Madenlikten ldm ve bitki oldum; ve bitkilikten ldm, hayvan mertebesinde grndm. Hayvanlktan ldm, dem oldum. Byle olunca ne korkaym, ne zaman lmekten noksan oldum! Dier bir hamlede de beer mertebesinden lrm. Nihyet melekler arasndan kanat ve ba kaldrrm. Dier
defa da melek mertebesinden kurbn olurum. O ey ki vehme gelmez, o olurum.
Secde sresinde olan: Ve bede ehlkal insni mintn(7) * smme ceale
nesleh min slletin min main mehin(8) * smme sevvyeh ve nefeha
fihi min rhih(9) yan lk olarak balktan hlketmeye balad insn,
sonra onun neslini basit bir sudan yapt, sonra onu dzeltti ve ona ruhundan nefhetti (Secde, 32/7-8-9) yet-i kermeleri, demin yeryznden ne
ekilde bittiini ayrntl olarak bildiriyor ve yukardaki yet-i kermeyi tefsr
ediyor. Demek ki, demin hlkedilmesine yapkan balktan balanlm ve
sonra onun nesli sudan, yan nutfeden meydana gelen akntlardan yaplm
ve sonra da en gzel sret zere dzeltilmi ve bu dzeltme ile ilh rhun
flemesine elverili bir hle geldii iin, ilhi halife olmak flenmi ve
feyzolunmutur. yet-i kermede ki smme (sonra) kelimelerinin deiimlerin mertebelerine iret olunduuna phe yoktur.
Bu deiimler birinci ksmda bahsettiimiz anlatm sahipleri tarafndan
yle tefsr olunur:
Hz. demin madde bedeninin hlkedilmesi hame-i mesnndan, yan
yllanm, kokmu amurdan oldu. Ve onun vcdundan Havv hlkedildi.
dem, topraktan kan bitkileri ve bitkileri yemekle byyp gelien
hayvnlar yedi. Bunlar demin vcdunda sudan ibret olan nutfe oldu. Bu
su, Havvnn rahmine kart ve orada muhtelif haller geirdikten sonra,
dem gibi bir srete girip dodu.
Oysa, Hak Tel Ankebt sresinde: Kul siru fiyl Ard fenzuru keyfe
bedeel hlka (Ankebt, 29/20) Yan Arzda geziniz, Allah Telnn
hlkedie nasl baladna baknz! buyuruyor. Beerin hlk ediliinin
balang, tefsrcilerin bu beynlar ynyle olursa olursa, bunu grmek iin
yeryznde gezmee lzm yoktur. nk bu deiimleri ve hlleri, insan
yeryznn herhangi bir noktasnda ikamet etmekle ve oturmakla da grp
reneblir. Ve arzda geziniz! tevki, arzn gezilmesi mmkn olan yerlerini iine almaktadr. Dnyann yzeyinde gezmek mmkn olduu gibi, kazlar netcesinde, dnynn derinliklerinde de gezilebilir. imdi bu yet-i
kermenin yksek mansndan aka anlalyor ki, dnyda gezip aratrmalar yapmakla, beerin hlk ediliinin balangcna dir fosillerin incelenmesi ile
grlp anlalacak eyler vardr. Essen tahkk ehli deiimlerdeki geileri
beyn ettikleri srada, madenler ile bitkiler arasndaki geiin mercan ve bitki ile hayvan arasndaki geiin de hurma aac ve hayvnlar ile insan arasndaki geiin de maymun olduunu aktan aa gsterirler.
75
lerdir. Paul ve Firi Sarasen isminde iki hayvn limi tarafndan 1893 tarihinde
yaplan tetkk ve almalar netcesinde Seyln n ilk ahlsinin kendi oluumlar itibryla dier rklardan daha ok maymuna yakn olduu anlalmtr. Anthropoid denilen insna benzeyenler arasnda ise insna en ok
benzeyenleri empanze ile goril lerdir. 1894 senesinde Cavada kefedilen
bir kafatas ile berber bir oyluk kemii ve birka di, Laytda yaplan
hayvn kongresinde, hayvn ve bitki ve fosil limleri tarafndan tetkk edildikten sonra, bunlarn bir insna benzeyene it olduu kararlatrld. Bu sretle
oluan insnlarn meydana kmasndan imdiye kadar tahmnen be yz bin
sene kadar bir zaman gemitir.
imdi Ben dem tr yeryznde bahsedilen bu drt anlatmdan hangisi ynyle hlk edilmi olursa olsun, arz zerindeki mahlklarn hepsine stn ve hepsinden mkerrem ve daha ereflidir. Onun mkerrem ve daha erefli oluu bu drt anlatmn anlatclarnca da tasdik edilmitir. Hak Tel
Hazretleri bu hakkati: Ve lekad kerremn ben deme hamelnhm fil berri vel bahri ve razaknhm ve minettayyibati ve faddalnhm al kesrin
mimmen halekn tafdl yan Ve andolsun ki demoullarn kerem sahibi kldk. Onlar karada ve denizde tadk. Ve onlar hell eylerden
rzklandrdk. Ve onlar hlk ettiklerimizin oundan stn kldk (sr,
17/70) yet-i kermesinde beyn buyurmutur. nsanlarn deiimler
netcesinde meydana geldiine inanan Camille Flammarion(Fransz Gkbilimci)
bile; Arz kint iinde bir gezegen ve insan o gezegenin ummi kuvvetlerinin
toplanm netcesidir. Tabat iinde ilhi kudreti anlayp idrk ederek ezel
azmetin anna kulluunu gsteren ilk mahlk insndr demitir.
Ben dem trnn hlk edilii ne sretle olursa olsun Allah Zl-Cellin
varln ve meleklerinin varln ve resllerini ve kitaplarn ve hiret gnn ve kaz ve kaderi ve lmden sonra tekrar dirilmeyi inkra sebep olamaz.
Tabat kitbn tetkk ile megl olup da bunlar inkr edenler, tetkk ettikleri
eyin sonularn idrk edemeyen ve sadece bir noktaya konsantre olmalar
sebebiyle bilginin tamamn ihta edemeyen snrl dnce ve noksan istiddl kimselerdir. Yarifne nimetellh smme ynkirneh ve
ekseruhuml kfirn yan Onlar, Allahn nimetini biliyorlar, sonra onu
inkr ediyorlar. Ve onlarn ou kfirdirler (Nahl, 16/83).
77
lhi isimler topluluundan ibret olan ilhi sreti ve ilhi emneti kabl
ve tamaya, gklerin ve yerin ve madenlerin taayynleri msit olmayp, ancak demin taayyn msit oldu. Bu hakkti idrk edemeyen maddecilerin, tefekkrn ancak insan beyninin azot ve karbon ve fosfor gibi birtakm
madde paralarnn zel olarak yerleiminden olutuunu beyn ederek
many inkr etmeleri, azot ve karbonun ve hakk vcdun huss taayynnden ibret olan bu zel yerleimin ne demek olduunu bilmemelerinden
ileri gelmektedir. te vcdun bu huss taayyndr ki, ulhiyyetin kll
manlarndan ibret olan ilhi emnetleri tamaya msit oldu. Nitekim,
Hak Tel buyurur:
nn aradnel emnete ales semvti vel ard vel cibli feebeyne en
yahmilneh ve efakne minh ve hamelehel insn yan Muhakkak ki Biz,
o emneti gklere, arza ve dalara teklif ettik, onu yklenmekten ekindiler
ve korktular. Ve onu insan yklendi (Ahzb, 33/72).
Kalbi gne ve dier gezegenler uzuvlar olmak zere, Allah Tel Hazretleri gne sistemimizi byk insan olarak hlk etti. Ve arzdan da kendisini
kendisiyle bilmesinden ibret olan ilk taayyn(cel) ve isim ve sfatlarnn aa kyla olan bilmesinden ibret olan taayynn(isticl) kemli iin onlarn
benzeri bir tam ayna olan insn hlk etti. Bunu, Allah Telnn her eye kadir
olduunu bilmemiz iin byle yapt. nk insnda aa kan ilim sftnn
derecesi, dier mahlklarda mevct deildir. Nitekim yet-i kermede
Allhullez halaka seba semvtin ve minel ard mislehnne yetenezzell
emr beynehnne li talem ennallhe al kulli eyin kadr yan O Allah
ki, yedi kat gkleri ve yerden de onlarn misli kadarn hlk etti. Emir onlarn aralarndan kesintisiz olarak iner, t ki Allahn hereye Kadr olduunu
bilmeniz iin (Talk, 65/12) buyurulmutur.
Bilinsin ki, insndan maksat, ancak insan- kmildir. Onun kemli sadece
ilmen deildir; belki btn isimlerin ve sfatlarn hkmleri kendisinde fiilen
aa kar. Mesel kendisinde hlketme sft aa kmayan, yan kendisinde mertebelerin tamamnda hlketme kudreti bulunmayp ta, dier sfatlarn
hkmleri aa kan insan- kmil deildir, noksan insndr. nsn- kmilde diriltme ve ldrme ve var etme ve yok etme ve men etme ve verme
gibi sonu olmayan ilhi sfatlar fiilen aa kar. Nitekim s (a.s.) dan naklen
Kurn- Kermde buyrulur: enn ehlk lekm minet tni ke heyetit tayr
yan Ben size amurdan ku sretinde mahlk yaparm (l-i mrn, 3/49).
Vcdun mutlaklk mertebesinde sfatlar; ve sfatlarn eserleri olan isimler
ve isimlerin eserleri olan fiiller yoktur. Vct ulhiyyet mertebesine tenezzl
edince sfatlara ve isimlere ship olur; fakat fiiller yoktur. Ne zaman ki var
olu mertebelerine tenezzl eder, fiiller aa kar. Ve ehdet mertebesinde
kesf taayynler elbisesine brnd zaman, sfatlar ve isimler ve fiiller en
ak olur. Bundan dolay Allah toplayc ismi, evvel ve hir ve zhir ve
79
btnn btn hepsinin ismi olur. Ve mutlak vcdun mertebelerinin ve hallerinin tamamnn grnme yeri lem ve onun z ve esas dem olmu olur.
lemsiz ve demsiz Allah grmek mmkn deildir. Byle olunca insan-
kmilde zt, sfatlar ve isimler ve fiiller bir aradadr. Ve bu mertebe vcdun
yedinci mertebesi olup, vcdun kemliyle tenezzll insan- kmilde son
bulur. Ve mutlak vcdun insan- kmil mertebesindeki kemlt hibir mertebe ve hallerinde mhede olunmu deildir. Hak insan- kmil ile grr,
iitir, bilir ve btn varlk sfatlar ile vasflanm olur ve her bir makmn ve
her bir mertebenin lezzetleri ile lezzetlenir ve elemleri ile elemli olur. Hakkn
zevkleri insan- kmilin zevkleri; vey aksi olarak, insan- kmilin zevkleri
Hakkn zevkleridir. imdi, varlk lemin vcdudur; ve toplayc varlk da
insan- kmildir. dem denilince insan- kmil anlalmaldr.
Bilinsin ki, lem ve demin iki itibr vardr. Birisi zt ynndendir; ve
onlarn zt ilk nce yok idi, sonradan var oldu. Ve dieri mutlak vct ynndendir ki, btne siryet etmitir. Onun herkes ve her ey ile balants
vardr. Bu itibr ile insan nsten tremitir, derler. nsn- kmil, asleten
(S.a.v.) Efendimizdir. nk onun hakkti btn hakkatleri toplam olan
ulhiyyet mertebesidir. Allah ismi onun Rabb-i hssdr. Bu ismin altnda
mevct olan isimlerin tmnde eitlik vardr. Yan birinin dierine stn
gelmesi yoktur. Fakat onun tbii olan nebler (aleyhims-selm) ile evliy
(kaddes Allhu esrrahum) hazart da Allah isminin grnme yeri olmakla berber, onun altnda bulunan isimlerden bir ismin merbbu olup, o isimler, onlarn Rabb- hsslar bulunduundan, isimlerin grnme yerleri olmalar hussunda onlarda eitlik yoktur. Nitekim Slih (a.s.), Fetth isminin grnme yeri olduundan mucizeleri fetihler sretinde aa kt.
imdi nsn- Kmil, Hakk tenzhte tebh ve tebhte tenzh
eder.Tenzhte: innem ene beerun mislkm yan sadece sizin benzeriniz beerim(Fusslet, 41/6)buyurur: Ve tebhte: Men reani fekat reel Hakka yan Beni gren Hakk grmtr buyurur. nk salt tenzh ilhi
marifetin yarsdr. Salt tebhte, vct hakkatinden chil olmaktr. Buna
inanmak kfirliktir. Salt tenzh snrlamaktr, nk bir ey bir eyden mnezzehtir denildii zaman, onlara birer snr tayn edilmi olur ve birinin snr
bittikten sonra, dierinin snr balar demek olur. Salt tebhte mutlak vcdu
bir sret kayd ile kaytlamak mansna gelir. Bu tehlikelerden kurtulmak iin
Hak zt ynnden eydan mnezzehtir ve taayynleri ynnden deildir,
deriz. Ve dier bir tabrle, Hakk zt ynnden eynn ayndr, deriz. nk: Huvel evvelu vel hiru vez zhiru vel btn yan Odur Evvel, hir,
Zhir, Btn (Hadd, 57/3) buyurur ve taayynleri ynnden gayrdr; nk: innallhe le ganyyun anil lemn yan Muhakkak Allah lemlerden
Gandir (Ankebt, 29/6) buyurur.
80
81
Ve ayn ekilde kim ki, Halkedici ile hlkedilen arasnda kelime anlamyla
hakki gayr olua inanr ve Hlk olma ve mahlk olma bantsndan baka
hibir ayn olu mnasebet ve bantsn kabl edici olmazsa, o kimse durumun hakkatinden childir. Bu, mleki ile mlekler arasndaki bantya
benzer. Eer mleki lrse, onun yerine mlekleri bk kalr. Bu hal mlekler ile mleki arasnda mevct olan kelime anlamyla gayr olu sebebiyledir. Kul ile Rabb arasnda byle bir gayr olu olmu deildir. Bu gayr olua
inanan zhir limleri ve kelamclar tevhid ehlinin terimlerinden gfildirler.
Kul ile Rabbin bir deerde tutulmasndan korkarlar. Bilmezler ki, tahkk ehlinin terimleri gereince yansmada ve ahsta her bir ynn mevct oluu ile
berber hibir vakitte bu, o; o da, bu olmaz. Yansma, yansmadr; ahs da ahstr. Yansma mahlk ve sonradan ve noksandr. Ve ahs nceliksiz ve bk
ve kmildir. Baka bir rnek daha verelim:
Buhrn vcdu, ltf oluunun kemlinden dolay grnmez. Bir mertebe
younlanca bulut ve bulut younlanca su; ve su donarak younlanca buz
olur. imdi buzun ess buhar olmakla berber, onun belirmesi buharn gayrdr. nk buhar, asl buz gibi kesf bir belirme shibi deildir; o sretsizdir.
Ve ayn ekilde buz, suyun donmu halinden ibret olduu halde, suyun ayn
deildir. nk su ile grlen iler buz ile grlemez. Su baka, buz bakadr.
Velkin gerek suyun ve gerek buzun vctlar buharn ztndan gayr deildir. Bu itibr ile buharn ayndrlar. Bundan dolay bunlarn arasnda hem ayn olu ve hem de gayr olu mevct ve gerektir.
82
84
hepsi mmet-i Muhammedden olup, istidd ynyle gemi mmetlere stnlkleri vardr.
Ksacas beer istiddlar derece derece keml bulduundan, peyderpey
aa kan nebler de, onlarn istiddna uygun ilhi hkmler ve idrklerine
mutbk rabbni hitplarla geldiler. Bundan dolay her bir nebye verilen
rislet ilmi, mmetlerinin istiddndan ne fazla, ne de noksandr. Yan her
birinin mmeti, ilimlerden ve marifetlerden ne kadarna muht ise, rislet
ilmine balantl olarak, onlara verilen ey de o miktrdan fazla ve noksan deildir. nk eer fazla verilse, tkat getirilmez teklf olur ve eer noksan verilse, haklar verilmemi olur. Oysa Hak Tel ellez at klle eyin
hlkahu smme hed yan Hereyin hlk ediliini verdi sonra yolunu
kolaylatrd(Th, 20/50) buyurduu yn ile, her eyin hakk ne ise onu verir. te neblerin eratlarnn farkl olmasnn ve birinin erat geldiinde, dierinin eratnn hkmsz braklmasnn hikmeti budur. Ve bu hikmete dayanmaktadr ki, neblerin bzs bzsndan stndr. Ve lekad faddalna
ba'dan nebyyiyne al ba'din yan Andolsun ki, Biz neblerin bzsn
bzsna stn kldk (sr, 17/55). Ve ayn ekilde mmetlerin dahi bzs
bzlarndan stndr.
88
Onaltnc Ksm: DN
Dn kelime anlam olarak teslimiyet, karlk ve det manlarna
gelir. Bu manlarn de erata naklolunabilir.
Teslimiyetin mans budur ki, kul nebnin Hakk tarafndan getirdii
erata ya teslimiyet gsterir, ya muhlefet eder. Eer teslimiyet gsterirse,
Hak Tel da ona uygun karlk ile teslim edici olur; ve eer muhlefet eder
ve kulun ayn- sbitesinin istidd balanmay gerektirirse, Hak da ona balama ve gnahlarn rtme ile teslim edici olur. Ve eer kulun ayn-
sbitesinin istidd azaplanmay talep ederse, Hak ona kahr ve intikam ile
teslim edici olup, ona Kahhr ve Mntakm isimleriyle tecell eder. Ve teslimiyette tesr edici olan kulun hlidir. nk teslimiyet kulun fiilidir.
Karln mans da budur ki, Hakkn kula teslimiyeti, onun fiilinin
bedelini vermekten ibrettir. Ve bu bedel kulun ayn- sbitesinin istiddna
gre verilir. Bedelde yol vardr:
Birisi; kulun houna gidecek ve tabatna uygun gelecek eydir. Bunun
delli radiyallhu anhm ve radanh yan Allah onlardan rz olmutur,
onlarda Ondan rz (Mide, 5/119) yet-i kermesidir.
kincisi; kulun houna gitmeyecek ve tabatna uygun gelmeyecek eydir.
Bunun delli de ve men yazlim minkm nuzikhu azben kebr yan Ve
sizden kim zulmederse ona byk azap tattrrz (Furkan, 25/19) yet-i
kermesidir.
ncs; tabatna uygun gelen ve gelmeyen kaytlar ile kaytlanm deildir. Bu da muhlefetin balanmasdr. Bunun delli de ve netecvezu an
seyyitihim yan gnahlarndan vazgeeriz (Ahkaf, 46/16) yet-i kerimesidir. te kulun halinin gereine gre Hakkn teslimiyeti karlk ve bedelini
vermesidir.
detin mans da budur ki, kulun teslimiyet ve muhlefeti, kulun ayn-
sbitesinin hallerinden bir haldir. Ve Hakkn teslimiyet ve bedelini vermesi de
ayn ekilde kulun ayn- sbitesinin hallerinden bir haldir. Bundan dolay kulun teslimiyeti ilk hl ve Hakkn bedelini vermesi de ikinci hldir. kinci hl
ilk hli takip ettii iin, ona kab ve ukbet dahi denir. Bu bakmdan
ukbet uygun gelen ve uygun gelmeyen bedelin verilmesini ierir. Velkin
eratta det olan hkm, uygun gelen bedelin verilmesine sevb ve uygun
gelmeyen bedelin verilmesine kab ismini vermitir.
imdi kulun ayn- sbitesinin bu bahsedilen ilk ve ikinci hli kendi zerine
dnd iin dn dettir. Geri det denildii zaman, akla gelen ey, bir
emrin ayn ile kendi hline dnmesi mansna ise de, byle det hakkatte
89
90
Onyedinci Ksm: LM
ehdet leminde lm denilen hl, sretin yok olmasndan ibrettir. Bu
da yn ile olur:
Bir yn budur ki, benzer yenilenme bahsinde zh edildii zere, imkn
dhilindeki vct gz ap kapama an iinde yok ve mevct olur. Bu yok olu
lmdr. Bu hussta mden, bitki, hayvan ve insan ortaklardr. Bu hal
mdenlerde duyusuz ve bitki ve hayvan ve insnda fenni tetkikler ile duyumsaldr. Ve gz ap kapama an iinde btn imkn dhilindeki vctlarn zti
gerei sebebiyle olan bu yok olma ve lm, kef ehli olan kmillerin indinde
mhedelidir.
kinci yn budur ki, herhangi bir mevct belirli sret bir daha aynen grnmemek zere bozulur. Ve o mevcdun ayn- sbitesi ve hakkat onun
rhu ve bu sret o rhun grnme yeri ve aynas olduu iin, o sretin bir
sebep altnda yok olmasyla berber, o rh artk ondan alkasn kesmi bulunur. Ve bu yok olua mecbr lm derler. Bunda imkn dhilindeki
mevctlarn tm ortaktr.
nc yn istee bal lmdr. Bu da insna mahsstur. Ve bu
lm nefsin btn heveslerinden ve bedensel lezzetler ve nefsni lezzetlerden
ve tabat icab olan eylerden ve ehvetten fn olmaktr. Beyit:
Tercme: Nefsin heveslerinden yz evirmek efendiliktendir;
heveslerin terki peygamber kuvvettir.
Bu istee bal lm, bir insan- kmilin eteine yaparak onun terbiyesi
altnda bulunmak ile mmkndr. Tahkk ehli terimlerinde buna krmz
lm derler. Ve mt kable ente mt yan lmeden nce lnz hads-i
erf bu istee bal lme irettir. Ve (S.a.v.) Efendimiz, Hz. Sddk- Azam
hakknda buyururlar: Kim ki yeryznde yryen lye bakmak isterse,
Eb Bekre baksn. Beyt:
Ebedi haytn srrn eyhden sul ettim
Oul, lmezden evvel l deyince intikal ettim.
imdi bu tr lme karlk, tr hayt vardr:
Birisi odur ki; lmez diri olan hakk vcdun her bir gz ap kapama
an iinde nefes-i rahmnsi ve feyzinin yardm ile imkn dhilindeki
mevctlara hi kesilmeksizin ular. Bu hayt birinci lme karlk gelir.
91
92
94
95
rinde yrmesi mmkn olmad halde, uykuda olan kimse havada uar ve
su zerinde yrr. O kimse kendisinin hayl leminde gerekleen bu hline o
lemin iinde bulunduka armaz. Normal bir hal sretinde kabl eder.
Uyanp ehdet lemindeki hkmler evresine dndnde, ryadaki hline
hayret eder ve arr; nk o anda hayl lemindeki hkmlerden kmtr.
te gerek berzah hlleri, gerek cennet ve cehennem yerleri bu hle benzemektedir. Kitbullhn haber verdii bu meknlarn hllerinin gariplikleri gaflet
ehli tarafndan ehdet lemine kysland iin, olmaycak ey sanlr ve inkr
edilir. nk onlar bu lemin hkmleri iinde boulmu ve hapsolmulardr.
imdi, cismn cennet ve cehennem hakkndaki Kurn yetleri ve hds-i
erfler benzetme yoluyla anlatm zere yksek beynlar iermektedir.
Mhede makmna ulaamayan her bir mmin, bu haberler zerine kendi
haylinde var ettii sretlere inanmtr. Oysa Hak Tel Hazretleri kuds
hadsinde Ben slih kullarm iin gzlerin grmedii, kulaklarn iitmedii
ve beer kalbinin hatra gelmeyen eyler hazrladm buyuruyor. Gzlerin
grmedii ve kulaklarn iitmedii ve beer kalbinin hatrna getiremedii eyler elbette bu ehdet leminde grlen ve iitilen ve hayl edilen eylerin
hricinde olacaktr. Bu lemde cennet hakkndaki trifler ve ayrntlar ise, beer kalbince hatrlanan hayllerden ibrettir. Bundan dolay gerek cennet ve
gerek cehennem bizim hatrmza gelen hesap ve tertiplerin hricindedir.
Cennet szlkte, sk aalarla kapl olan bir zemnden ibrettir ki, aalarn sklndan dolay glgeleri yerin yzn rter. Ve cennet setr-rtmek
mansna gelen cenne kelimesinden tremi olup, bu kelimenin bin-i
merre mastardr. Zhir limlerinin terimlerinde, hiret yurdunun temiz ve
pk makmlardr. Ve bu makm gzel fiiller ve slih amellerin cennetidir.
Fiillerin amellerin azl ve okluu itibryla bu cennetin birbirinden farkl
dereceleri vardr. rifler derler ki, bu fiiller ve ameller cennetinden baka da
cennetler vardr. Onlara sfat cennetleri derler. Ve o kulun ilhi keml sfatlaryla vasflanmas ve ilhi ahlk ile ahlklanmasdr. Bu cennet dahi, keml
ehlinin mertebeleri sebebiyle eitlidir. Ve bunlardan baka cennetler de vardr
ki, onlara zt cennetleri derler. O da hs kullarna, Rabbl-erbb olan Allah
zl-Cell Hazretlerinin ve her birinin muhtelif rabblardan kendisine it olan
rabbin zti tecell ile zuhrundan ve kulun ztta, kendi ztnn ortadan
kalkmas ile o cennetlerde rtnmesinden ibrettir. Hak Tel Hazretlerinin
zt iin dahi cennet vardr ki: vedhul cenneti yan ve cennetime
gir(Fecr, 89/30) mbrek sznden anlalmaktadr. Hak Tel, bu cennetleri
kendi ztna izfe buyurur.
Birisi; ayn- sbite cennetidir ki, Hak Tel onunla rtl olmu ve
kendi ztn, kendi zt ile ayn- sbite arkasndan mhede buyurmutur.
kincisi; rhlar cennetidir ki, Hak Tel o rhlarda yle rtl olmutur
ki, ne melek ve ne de beer ona vkf deildir.
97
ncs; ehdet ve varlklar lemidir ki, Hak tel o perdeler arkasnda, yle rtnmtr ki, baka hibir kimse vkf olamaz.
Cismni cennet nmetler yurdudur. Bu duraa ulancaya kadar kulun
hibir durakta rhat ve nmetlenme hli yoktur. Ve cismn cennet, saidlerin
ayn- sbitesinin gidecebilecei yolun en sonudur. Kemlin olumas ancak
bu durakta gerekleir. Ve cennet ehli bu nmet iinde devamllk ve ebediyyet
zeredir. Bunlarn aynna asl fen gelmez; ve hepsi seyr-i fillhdr. nk
seyr-i fillhn nihyeti yoktur.
Cehennem ehli birisi geici ve dieri dim olmak zere iki ksmdr:
Geici olanlar ezel istiddlar gnahlarnn rtlmesini gerektirmeyen
mmin olan gnahkrlardr. Bunlar Mntakm(intikam alan) tecellsinden
sonra cennete dhil olunurlar.
Dim olanlar irk ve kfr ve nifk ehli olup, asl cehennemden kmazlar. nk ezel istiddlarnn gerei budur. Onlar Hakk ancak cehennemde
hatrlarlar; ve cehennem onlarn mabedidir. Fakat ok uzun devrelerden sonra cehennemin atei souyup, atei kaybolmu ve: Rahmeti gazabn gemitir srrnn ortaya kmasndan dolay bu hl cehennem ehli hakknda bir
nmet olur. Nitekim hads-i erfte: Bitkilerden circr aa oradadr
buyurulmutur. Circr gyet sulak yerde biten bir bitkidir. Ve Kurn-
Kermde l bisne fh ehkabe yan orada ok uzun mddet kalacaklardr (Nebe, 78/23) yet-i kermesi ile azbn sonuna iret buyurulur. nk
hukub seksen yl mansna gelir. Ve ahkb hukubun oulu olup ok
uzun mddetin kastedilmesinden dolay, bir son mansn ifde eder.
Cenb- eyh-i Ekber (r.a.) Ftht- Mekkiyyelerinde, cehennemin atee
it havdan ibret olup, iinde ate olmadn ve onun kor atelerinin gnahkrlar olduunu ve cehennem ehlinin bu atee it hav iinde yanmakla
berber kllem nadicet culdhm beddelnhm culden gayreh li
yezkl azab yan her defasnda onlarn derileri yandka azb tatmalar
iin derilerini deitireceiz(Nis, 4/56) yet-i kermesi hkmnce, mahvolmayarak bu iddetli yanmaya tahamml edebilecek bir vcda sahip olacaklarn beyn buyururlar. Bu yksek beynlara bakarak cehennemin, gnee
it maddeden ibret iri bir kre olaca anlalyor. Oysa bilimsel verilere bakarak bu gibi ate akkan hlinde bulunan krelerin milyonlarca sene sonra
uzayda soumalar ve katlamalar olmaktadr. Bu hal ise cehennem ehli hakknda tabii ki bir ilave nimet olur. Fakat cennet ehlinin nmeti gibi, hlis nmet
deildir. Cismn cehennem de, ekvet ehlinin ayn- sbitesinin, gidebilecei yolun en sonudur. Ve onlarn kemlinin gereklemesi ancak bu durakta
olur.
imdi cehennem ehlinin nmeti, cennet ehlinin nmetine zttr. Velkin lezzetlenme ve nmetlenme hussunda her ikisi eittir. nk cennet ehline gre,
98
99
SONU
nceki bahislerden anlald zere, insn fertlerden her bir fert ehdet
leminde naklanm olan sretlerden bir srettir. Ve bu sret ancak
mansndan dolay nakolunur. Mansz sret nak abestir ve hikmete uymaz. nsan bu lemin cevherinden yaplm ve btnn paras derecesinde
olup, kendi nefsnde mansz naklar ile vakitlerin aa kmasn abes grd halde, kendi btn olan hakk vctta, byle bir meziyetin
vcdunun yokluunu iddi eder ise, ak bir cehlet ve irkin bir sapklk
olur. Bu ekil dnce ile aklen sbit olur ki, insni fertler, ehdet lemi
kitbnda, manlarndan dolay nakolunmu birer srettirler. Hak Tel
Hazretleri bu hakkati: Ennem haleknkm abesen yan abes olarak
hlk ettiimizi mi zannettiniz (Mminn, 23/115) ve lev eradn en
nettehze lehven lettehaznh min lednn yan Eer bir elence edinseydik kendi katmzdan edinirdik (Enbiy, 21/17) ve benzeri Kurn
yetlerinde beyn buyurmutur.
nsan, vcdun en son tecellsi olduu iin, mertebelerin tmn toplamtr. Onun taayyn ulhiyyetin iine ald sfat ve isimlerin fiilen hkmlerini aa karmasna msittir. Yan ulhiyyet bir man olup, insan sreti
lem kitbnda ancak o many meydana karmak iin nakolunmutur.
Man sretin ayn olmad gibi, gayr da deildir. Bundan dolay sret
mandan ve man da sretten ayrlmaz. Ulhiyyetin kll mans iin nakolunmu olan insn sretler, saysz ve hesapszdr. Fakat bunlarn ok olmas, tekil olan o btnsel many arttrp oaltmaz. Nitekim, insnyyet btnsel bir kavram olduu halde, bu kavrama iret etmek zere, kt zerine,
yle bir insan kelimesini yazarz. Bu nak bir sretten ibrettir. Bunu grdmz zaman, bilmesi, grmesi, iitmesi, istemesi, glmesi, alamas, yrmesi, oturmas, uyumas vb. ne kadar ileri varsa hepsi dhil olmak zere,
insnyyet kavramna iret ettiini anlarz. Bu kelimenin on, yz, bin ve yz
bin mislini yazsak, tamam bu kavrama iret eder. O btnsel kavram paralara ayrlarak bu kelimelere blnmedi; belki her birine btnsellik ile it oldu. Ve bunlar sildiimizde, insan btnsel kavram yine kendi leminde durur. Bunlar ile berber silinmez. nk o kavram bu sretlerin gayrdr. Fakat
bu sret olmakszn o many anlatmak da mmkn deildir. Bu nak grlnce, o manya gei yaplr. Bundan dolay bu nak o mannn gayr da
deildir. Ve o mannn o srete it oluu naslszdr, trife smaz.
nsann vcdunun oluumu, hakk vcdun insn srette taayyn ve
o taayynde arzdan ibret olan elementsel paracklarn birbirleriyle birleerek ald vaziyetler, akl dediimiz ftr bir nr husle getirmitir. nsan bu100
nunla dnyev ilerinde doruyu yanltan ve iyiyi ktden ayrr. Bunda cins
ve mezhep ayrm olmakszn insni fertler ortaktr. Buna akl- ma yan
geimlik akl derler ki, akln ocukluk mertebesi derecesindedir. Ve insn
fertlerin farkl akllar oluu bnyelerinden dolaydr. Ve bnye ve taayyn
farkllklar da onlarn ahsi hakkatleri ve ahsi hakkatlerinin kbiliyyeti gereindendir. Ve ilmin it olduu mahal akl olduundan, onlarn ilimlerinin
dereceleri dahi akllarna bal olarak farkldr. Nitekim Hak Tel Hazretleri
bu farklla iretten buyurur: Ve fevka kll z ilmin lim yan btn
ilim sahiplerinin stnde daha iyi bilen vardr (Ysuf, 12/76)
imdi, mdemki akl- ma yan geimlik akl ocukluk mertebesidir;
bir ocuk nasl eitim ve retime muht ise, akl- ma yan geimlik akl
da ylece eitim ve retime muhttr. ehdet leminde akllarn retmeni
iki trldr:
Birisi nebler (a.s.)dir ki, bu akllar Hd isminin hkmleri erevesinde
terbiye edip, akl- mad yan ileriyi dnen akl mertebesine ykseltirler.
Nitekim (S.a.v.) Efendimiz, buyururlar. Akl bu mertebede keskin bir
bak oluturup, hiret ilerinde doruyu yanltan ve iyiyi ktden ayrr. nsan bu akl- mad erevesinde nebnin eriatna en gzel ekilde tabi olur ve
slih ameller ile uraarak nefsini terbiye edince, artk kmil olup akl- kl
erevesine dhil ve hlk edili gyesine ulam olur. Bu akla it olan ilim
Hak ilmidir.nk ilmi, hakkat- muhammediyyeden ibret olan akl- klden
alr. Hakkat- muhammediyye mertebesi ise vcdun vahdet ve ulhiyyet
mertebesidir.
kinci tr retmen de neblere tb olmay nemsemeyen ve onlar inkr
eden gruptur ki bunlar blsn vekillleridir. Kendilerine tb olanlarn akl-
malarnda Mudill isminin hkmleri erevesinde tasarruf edip, gerek kendilerinin ve gerek kendilerine tb olanlarn akllarnn ykselmesine mn
olurlar. Ve hakkati bulacaz diyerek evhm llerinde ve tabat leminin karanlk shalarnda, serp peinde susuz ve akn olarak koarlar. Hak Tel
bunlarn hllerinden haber verip buyurur: Vellezne kefer amlhm ke
serabin bi katin yahsebhz zamnu me hatt iz ceh lem yecidh
eyen (Nr, 24/39) Yan: Nebleri ve onlarn getirdikleri kitplar inkr
edip kfir olanlarn amelleri llerdeki serp gibidir. Susam olan kimse onu
grp su zanneder. O serp mevkine geldii vakit, onu hibir ey bulmaz.
Bunlar vcdun zhiri olan tabat kitb ile yetinen inkr edenler zmresidir.
Bir zaman, hakkat zannettikleri ey dier bir alm ile kknden sklm
olur. O sklm olan zannettikleri hakkat ise serptan baka bir ey deildir.
Bu grup byle tabat kitbn tetkk etmek sretiyle nihyet bir gn hakkate
ulaabileceklerini zannederler. Denizin yzeyindeki kpkler ile megl olanlar denizin derinliklerine ulaabilirler mi? Heyht! Bu tifenin Voltaireleri,
Shakespeareleri, Darwinleri, Bhnerleri vb. hakkat anlamadan gittiler. Ve
101
nin bunlardan alnm olduunu zannederler ise de, bunun byle olmad
meydandadr. nk evliy, ilhm ve firsetlerinin shhatine iki dil hit ahitlik etmedike, onlara kymet vermezler. O iki dil hitten biri Kurn
dieri de nebye it hdislerdir.
Bundan dolay tasavvuf ilmi Kurn ve mbrek hdslerin z olup, asl
felsefeye it meslekler ile alkadr deildir.
lhi tevfkten yardm isteyerek ve neblerin en rifi (s.a.v.) Efendimiz hazretlerinin yksek feyizlerinden yardm isteyerek ve onlarn kmil vrislerini
ve zellikle evliylarn sonuncusu eyh-i Ekber Muhyiddn bn Arab ve
hakkat gnei cenb- Mevln Celleddin Rm (rdvnullhi aleyhim
ecman) hazretlerinin kerem kaplarndan dilenerek erhine balanlan bu
Fussul-Hikem dahi batan sona ledn ilmi ve Kurn ve nebye it hdislerin
zdr. Vasbir nefseke meallezne yedne rabbehm biladti vel aiyyi
yurdne vechehu ve l tadu aynke anhm trdu znetel haytid dny
ve l tut men agfelna kalbehu an zikrina vettebea hevhu ve kne emruhu
furut(Kehf, 18/28) Yan Bk vechini murt ederek, gece ve gndz
Rablerini zikredenler ile berber nefsini tut ve salamlatr! Yan onlarn sohbetleri ile vakitlerini geir! Ve kalbini bizim zikrimizden gafil brakp hevsna
tb ve nefsnyetinde haddi am olan kimseye itat etme, yan ona arkada
olma! Mesnev:
Deme hn derghna bizlere ruhsat yoktur.
kerm olanla olduunda zorluk kalkar.
104
105
BSMLLAHR RAHMNR RAHYM
FUSSUL HKEMN NSZ
Rahmn ve Rahm olan Allahn ismi ile balarm.Her ne kadar mmetlerin farkllklarndan dolay din anlaylar ve mezhepler eitli ise de,
hikmetleri, doru olan yolun teklii ile akdem makmndan kelimelerin
kalpleri zerine indiren Allha hamd olsun.(1)
Yan bahedilen rahmeti ile btn eyya varlk veren ve hakedilen rahmeti ile baz kullarna tecell edici olan btn kemltn shibi bulunan Allah
zl-Cell Hazretlerinin erefli ismiyle bu Fussul-Hikemi yazmaya balarm
demek olur. Bahedilen Rahmet ile hakedilen rahmetin aklanmas
Sleymn Fassnda gelecektir.
Cenb- eyh-i Ekber (r.a),Besmele ile balanmayan btn iler yarm
kalmtr hads-i erfine uyarak kitba Besmele-i erfe ile baladktan sonra,
hamd ve sen kemlta gre tertip olduu ve oysa btn kemlt Allah zlCell Hazretlerine mahss bulunduu iin Besmele-i erfeden sonra
hamdtan bahsetti ki, hamdn hepsi Allha ittir demek olur. Ve hamdta
yn vardr:
Birincisi, Haktan hlk edilmilere olan hamddr ki, bunun delli (Ahzb,
33/56) nnallahe ve meliketehu yusallune alen neb yan Muhakkak ki
Allah ve melekleri, Nebiye salt ederler ve (Ahzb, 33/43) Huvelleziy
yusalliy aleykm yan O ki sizin zerinize salt eder yet-i kermeleridir.
Bu ekilde Hak hmd eden ve hlk edilmi hamd edilendir.
kincisi, hlk edilmiten Hakka hamdtr ki, bunun delli de (sr, 17/44)
ve in min ey'in ill ysebbihu bi hamdihi yan Hibir ey yoktur ki
Onu hamd ile tespih etmesin ve (Zmer, 39 /75) Ve teral melikete
haffiyne min havlil ari ysebbihune bi hamdi rabbihim yan Ve grrsn ki melekler arn her yanndan kuatmlar, Rablerini hamd ile tespih
ederler ve benzeri Kurn ayetleridir. Bu ekilde Hak hamd edilen ve hlk
edilmi hamd eden olur. Ve bu ynn ekli vardr: Sz ile, fiil ile, hl ile.
1) Sz ile hamd: Nebiler (aleyhims-selm)in syledikleri zere Hakkn
kendi nefsine sen ettii eyle kulun sz ile hamdidir.
2) Fiil ile hamd: lh vechi talep ile ve onun ikram sahibi oluu tarafna
ynelerek kulun iyi ve gzel ilerden ve ibdetlerden birtakm bedeni amelleri
106
yerine getirmesidir. Bu ekilde kul, her bir organn, ne iin hlk edilmi ise,
Hakka ibdet amacyla meru ynde kullanr. Ve bu hussta nefsinin hazlarn dnmez.
3) Hal ile hamd: Rh ve kalp sebebiyle gerekleir. O da kulun ilmi
kemlt ve ameller ile vasflanmas ve ilhi ahlak ile ahlaklanmasdr.
ncs, hlk edilmilerden hlk edilmilere olan hamdtr. Bu ekilde
hamd eden ve hamd edilen hlk edilmiler olur. brhm Fassnda detayl
akland zere, bu tr hamdn Allah iin olmasnn yn budur ki, Hak
meydana kma ynyle hmd edenin sretinde aa kmtr ve hamd ile
kendi kemltn gsterir. Ve her hamd edilen hlk edilmiin sfat bulunan
sen dahi, hamd edilen sretinde keml ile tecell etmi olan Hakkn
ayndr ki, hamd edilen o keml sebebiyle hamd hakedici olur. Bundan dolay hamd, Hakkn kemltndan bir kemlin sfatdr ki, Hakkn
hakkatinden kar. u halde hamd edilenin grnme mahallinde aa kan
kemle kar, hmd edenin grnme mahallinden km olan hamd dahi
Hakka it olur. Ve hamd km olduu mahal itibriyle kmil ve noksan
olur. Bundan dolay, kmilden knca kmil ve noksandan ktnda noksan
olur. Cenb- eyh (r.a.) velyetin sonuncusu makmnda aa km olduundan onun hamdi, kendisi gibi btn hamdlarn en toplanmdr.
Evliynn sonuncusu hakkndaki aklama t Fassnda gelecektir.
ndiren(Mnzil), indirme(inzl) fiil kknden veyhut indirmek(tenzl) fiil kknden fiili yapan isimdir. Her iki man da tatbik edilebilir.
nk, inzl bir eyi bir defada indirmek mansnadr. Ve nebler
(aleyhims-selm)in sbit aynlar, rahmin rahmetiyle ile rahmetlenmi
olup, sahip olduklar has isim gereince, ahadiyyet mertebesinin alt olan
vhidiyet mertebesinde, ilhi ltuflar kendilerine bir defada iner. nk klnm fakat henz aa karlmam kabiliyetlerinin gerei budur. Ve
ehadet mertebesinde aa ktklarnda, has isimleri haznesinde gizli olan
hikmetler, klnm kabiliyetleri aldka, birbiri ardnca ve derece derece iner
. Nitekim Hak Tel buyurur: (Hicr, 15/21) Ve in min ey'in ill ndena
hazainuh* ve ma nnezziluhu ill bi kaderin ma'lum; yan Hibir ey
yoktur ki hazneleri bizim yanmzda olmasn, biz onu ancak malum bir
kader ile inzal ederiz. te bu yet-i kermede derece derece indirmek
mansna tenzl fiil kk kullanlm ve ehdet mertebesinde her bir eyin
derece derece indirilmesine iret olunmutur.
Hikem hikmetin ouludur. Ve hikmet, eynn hakkatlerine gerei
gibi ilim ve o ilim icabnca amelden ibrettir. Bunun iin hikmet, ikiye ayrld.
Birisine ilmi hikmet, dierine ameli hikmet denildi. Oysa marifet hikmet gibi deildir. O, yalnz hakkatleri gerei gibi idrktir. Ve ilim ise
hakkatleri ve onlarn gerelerini idrkten ibrettir. Bu sebeple dorulanma
ilim ve tasavvura marifet denildi. te bundan dolay cenb- eyh-i
107
nefsniyetlerinin kt arzularndan dolay anlamazla dtler sz ahittir. nk nebler (a.s.)in getirdikleri dinlerin hepsi birlie davetten
ibrettir. Nitekim Hak Tel buyurur Kul y ehlel kitbi telev il kelimetin
sevin beynen ve beynekum ell nabude illllhe (l-i mrn, 3/64) Yan
Ey Habbim de ki: Ey ehli kitp bizimle sizin aranzda ayn olan kelimeye
geliniz ki, o da Allahtan bakasna kul olmamaktr. u halde her hangi bir
nebnin mmeti olursa olsun, onun zamnnda inmi olan kitbn hkmlerine teslimiyet ve itat ile amel ederse Hakka ulam olur. nk, bu dn yolun yakn ve dorusudur. Fakat ondan sonra gelen resln getirdii kitba
mn ve onun dni ile amel etmeyen kimselerin sarldklar eski din uzak yol
olacandan, Hakka ulatrma hussunda faydas kalmaz. nk o kimse
neblerin arasn ayrd ve yolun tekliini idrk edemedi. Oysa Muhammed
dine sarlanlar: la nuferriku beyne ehadin min ruslihi yan Onun
reslleri arasnda hibir ayrm yapmayz (Bakara, 2/285) dediler.
Akdem makmndan kast akdes makmdr ki, zt ahadiyyet mertebesidir. Ve ilmi mertebede sbit olan aynlar ve onlarn kabiliyetleri, ilk olarak
bu zt ahadiyyet kaynandan tamaya balar. Ondan sonra ruhniyyet ve
cismniyyet mertebelerine inerler. Onun iin zt ahadiyyet mertebesine akdem makm ifde buyuruldu. Geri aslnda btn mertebeler Hakkn mutlak vcdunun isimler ve sfatlar sebebiyle gerekleen iniinden ibret olduu yn ile o vct, ncelik ve sonralktan tenzih edilmitir. Ve mertebelerin
hepsi eittir. Velkin, akln itibarlar ncelik ve sonralk ile vasflanmtr. Nitekim aklda Mrd(irde sahibi) olmak iin ilk nce lim(bilen) olmak
lzmdr. Ve lim olmak ise, ancak Hayy(hayat sahibi) olduktan sonra
mmkn olur. Ve btn isimler ve sfatlar ztn vcdunun sbit oluundan
sonra sbit olur. Aklda hkm byledir. Bundan dolay inen hikmetlerde
bu akdem makmndan aa kar.
Milel milletin ouludur, ve millet dn mansnadr.
Nihal nihlenin oulu olup mezhep ve inanlan esas mansna
gelir.
imdi nebler (a.s.)in yollar aslnda birdir. Dinlerin ve eratlerin farkll
kendi mmetlerinin kabiliyetlerinin farkllndan kaynaklanr. nk her bir
asrda yaayan kavimlerin idrk ve kabiliyetleri birbirinden farkldr. Ve her
bir nebye verilen rislet ilmi mmetinin kabiliyetine gredir; ondan ne fazla
ve ne de noksandr. nk o rislet ilmi onlarn kabiliyetinden fazla olsa,
tebl ettiinde dayanamayacaklar bir teklif olur. Ve noksan olsa, herkese
kendi hakk verilmemi olur; bu ise zulmdr. Oysa Hak Tel Hazretleri hakmdir; her eyi gzel tanzim eder ve herkese kendi hakkn verir. te dinlerin
ve mezheblerin farkllndaki hikmet budur. Ve bu farkllk yolun tek oluuna
bir zarar vermez. nk nebler(a.s.) eratlerini bir kaynaktan alrlar. Ve hepsi btn isimleri ve sfatlar toplayc olan Allaha davet ederler. Bundan do109
lay hepsinin getirdii dn, hak dindir. u kadar var ki, bu erat onlarn kabiliyetlerine ve kabl edebilirliklerine gredir. Ve bunun srr budur ki, Hak
Tel Hazretleri, her anda bir en(i) ile tecell buyurur ve tecellde asl tekrr
yoktur. nk isimler ve ilhi sfatlar sonsuzdur. Tabidir ki onlarn grnme
yerlerinin de ona gre olmas lzm gelir.
man yolunda olduu gibi, kfr yolunda dahi olabilir. nk her bir grnme mahalli, kendi has Rabbi olan ismin doru yolunda yrr. Ve o ismin yolunun sonu, kendi grnme mahallinin kemlidir. Bu bahsin detayl aklamas sml Fass ile Hd Fassnda gelecektir. Ve himmete it aklama da Lt
Fassndadr.
Hazin, haznenin ouludur. Ve haznelerden kastedilen, ilhi
hakkatlerdir ki, onlara isimler ve sfatlar denilir.
Cd(ltf) hakedie ve talebe ihtiya kalmakszn gerekleen ihsan
mansnadr ki, Hakkn zt sfatlarndandr. nk, zti ltuflar iin hakedi
ve talep art deildir. Bu ltuflar ztnn gereidir.
Kerem bunun aksinedir. nk kerem iin kabilin hakedii ve talebi lzmdr. Ve kerem isimlerin ltuflar netcesidir. Zti ve isimlerin ltuflar hakknda detayl aklama t Fassnda gelecektir.
Kyl, sz mansnadr. Akvem, en sadk ve en adaletli ve doru mansna gelir. Ve en doru sz ile ifdesi, yardm edene baldr.
Yan (S.a.v), en sadk ve en adaletli olan sz ile, her bir aynn himmetine
yardm eder ki, o szde herhangi bir yne sapma ve erilik yoktur. nk
hakkat-i muhammediyye btn isimleri ve ilh sfatlar toplam olan ve btn zaruri(vcubi) hakkatlerin ve imkn dhilinde olanlarn feyzinin kayna
bulunan ilhi mertebedir. Bundan dolay (S.a.v.) Efendimiz, kendi
hakkatinden kendi paralarna, her bir mertebede yardm eder.
Sul: Cenb- eyh-i Ekber (r.a) Ftht- Mekkiyyenin yz doksan sekizinci blmnde buyururlar ki; Kelm ve sz, Allah Tel iin iki vasftr:
Sz ile izf yoklukta olana seslenir. O da Onun nnem kavln li ey'in
iz eradnhu en nekle lehu kn feyekn; yan Bir eyi irde ettiimizde
szmz ona sadece: Ol dememizdir. O hemen olur (Nahl, 16/40) szdr. Ve kelm ile mevcda seslenir. O da Onun: ve kellemallhu Ms
tekliym; yan ve Allah Msya szlerle konutu (Nis, 4/164) szdr. Oysa burada cenb- eyh (r.a.) sz kelimesini kulland;kelm kelimesini kullanmas gerekirdi. nk (S.a.v.) Efendimiz, madde leminde, dil
ile doru yolu gsterdi ve mevcda seslendi.
Cevap: Bilinsin ki, hakkt- muhammediyye zt ile isimler ve varlklarn
hakkatleri ile varlk sretleri arasnda birletirici berzahtr. Ve bu hakkat
(S.a.v.) Efendimizin mbrek zatnda aa kmtr. Bundan dolay, Onun
mbrek zat, ilhi zatn en kmil grnme yeri ve Hakkn btn sfatlarnn
ve isimlerinin ve fiillerinin en kapsaml k yeridir. Hak Tel onun ztnda
ve kuvvelerinde ve btn paralarnda zt sereyn ile siryet etmi olup
feecirhu hatt yesmea kelamallhi yan Allahn kelmn iitinceye kadar onu himye et (Tevbe, 9/6) yet-i kermesinde beyn buyrulduu zere,
farzlar ile yaklama makmndan o hazretin dili zere konutu. imdi bir kimse bir kemlin olumas vey kendi has Rabbi olan ismin haznesinden bir
111
ltufa ulamak iin himmet sarfettiinde, o izf yoklukta olan ilh ltuf
veyhut has Rabbi olan ismin haznesindeki istenilen keml iin (S.a.v.) Efendimizin berzah olan birletirici hakkati Ol! sz ile syleyen olur. Ve o
ahsn himmetine Ol! szyle yardm eder. Ve bu sz hakkat-i
muhammediyye mertebesinden olan Hakkn szdr.
Reslullah Efendimiz, madde leminde grndkleri vctlarnn diliyle
syledikleri vakit, mmetine en doru sz ile yardm ederler. nk en
doru sz kelm ve zahir diliyle doru yolu gstermeyi gerektirir. nk,
Hakkn sz, en adaletli ve en gzel ekilde nafileler ile yaklama
makmndan Hak diliyle mevcda seslenir. imdi, fahr-i lem Efendimizin
gerek btn ve gerek zhiri ile syledii szler, Hakkn szdr. Ve onun
btn ve zhiri Hakkn birer mertebesidir. Bundan dolay btn szleri ile
izf yoklukta olana ve en doru sz olan zahiri szler ile mevcda seslenir.
Ve onun zhiri ve btn Hak olunca, sz ile en doru sz, yan kelm,
Hakkn her iki mertebesine gre iki ilh vasf olmu olur.
l araplarn indinde, zellikle ev ehline deil, itibr ok byk bir
kimsenin kendi evresine dhil olanlara denilir. Nitekim Kurn- Kermde:
edhl le fir'avne yan l-i Firavunu dhil edin (Mmin, 40/46) buyrulmutur. nk Firavun, dny hayatnda bir itibr byk pdih olduu
iin, onun yakn evresine dhil olanlar l olarak ifde edildi. Bundan dolay, l deyiminden Resl (a.s.)n zellikle ehl-i beytinin kastedildii dnlmemelidir. u halde itibr ok byk olan kiilerin yakn evresindekilere
l ve itibr ok byk olmayan kiilerin yakn evresine de ehl sz kullanlr. imdi Resl (a.s.)a yaknlk, ya yalnz sreten olur; bu da ya dnen
vey soyu ynnden olur. Soyu ynnden olan yaknlk erflerin(Hz.Hseyin
neslinden gelenler) ve seyyitlerin(Hz.Hasan neslinden gelenler) ve dnen olan
yaknlk da zahir ehlinden itihat edicilerin ve dier zahir limlerinin ve
slihlerin ve btn mminlerin yaknlklardr. Veyhut yalnz manen olur.
Bu da genelde evliyullhn yaknldr. Nitekim, Selmn (r.a.) aslen rnl
olduu halde, (S.a.v.) Efendimiz Selmn bizdendir buyurdu. Vey hem
sreten ve hem de manen olur. Bu srette, bu kiiler Resl (a.s.)n makmna
durmu olan halfe ve imamdrlar. Bunlar da kendisinden nce gelen neblerin
en bykleri ile, sonra gelen kamil velilerin yaknldr. u halde tam itibr
edilen yaknlk ilk nce sret ve many birletirmi olan yaknlktr. kinci
olarak, ruhen manevi yaknlk, nc olarak dinen sretlerde yaknlk, drdnc olarak sret olarak soy yaknldr.
Ve sellim. Allah tarafndan teslm, Hak Telnn noksanlklarn icab
olan her bir eyden selmeti gerektiren, Selm ismi mertebesinden olan
tecellsidir. Mminn tarafndan sz ile du; ve fiilen de zoraki olmayp, kendi
isteiyle teslimiyet ve tabi olutur.
112
lzm olmadka mutlaka insanlara sunmaz. Eer lzm olursa, yine kendi
btnndan gelen emir zerine o latf many harf ve ses ile younlatrarak
insanlara sunar. Bu srette o kimsenin zhiri kendi btnna itat etmi olur.
mniyye temennden istemek mansnadr. Deerli erh edicilerden Abdrrezzk Kan Hazretleri gibi bazlar mniyyeyi cenb- eyh-i
Ekbere ve Dvd-i Kayser ve dier deerli erh edici hazretler gibi bazlar
da Peygambere balamtr. Hz. eyhe balanmas hlinde man: Ben ne
zaman ki kendimde byle bir kitb alarak insanlara sunma kabiliyetini grdm, kalben isterdim ki, (S.a.v.) Efendimiz bunu bana emir buyursunlar. Bendeki bu mniyye mbeirede oluunca verilen bu kitb ehdet aleminde
insanlara sunmak sretiyle o mniyyeyi yerine getirdim. demek olur. Ve
cenb- Peygambere balandnda man: nsanlarn faydalanmas iin bu
kitabn insanlara sunulmas hussunda cenb- Peygamber tarafndan
mbeirede olmu olan mniyyeyi ehdet aleminde yazya dkerek yerine getirdim demek olur. Abdullah Bosnev Hazretleri her iki kk da beyn
buyurmutur. Ve yerine getirmekten kast his ve ehdet alemine sunmaktr. nk Ysuf (a.s.), evvelce grd rysnn izlerinin ehdet aleminde
aa kmas zerine hz tevlu ruyye min kablu kad cealeh rabb
hakk yan Bu nceden grdm rynn tevlidir, Rabbim onu hak
kld (Ysuf, 12/100) demi idi. Bu bahse dir olan hakkatler Ysuf
Fassnda gelecektir.
Niyeti hlis klmaktan kast, bu kitb mutlaka insanlara sunmaktr. Ve
kasd ve himmeti ayrmaktan kast, bu kitbn yazlmas srasnda akla dayal gr ve nefsni maksatlar sebebiyle bir harf bile yazmayp Reslullah
(s.a.v.) Efendimizin belirttii ekilde ilim ve hikmetleri bir kelime bile fazla ve
noksan olmakszn, tammyla sunmaktr. Bu hl ise ancak en kamil vrisin
ndr. nk onlar akla dayal grlerinin vehimlerinden ve nefislerinin
saptrmasndan kurtulmulardr.
Ve Allah Teldan talep ve niyz ettim ki, onu sunmakta ve btn hallerimde beni zerlerine eytann Msllat olmad kullarndan eylesin. Ve
parmaklarmn yazd ve dilimin syledii ve kalbimin zerine kapsam
olduu her eyde gnahlardan saknmay destekleyerek nefs ruda beni
Subbh ilhama ve rh nefse yneltsin. Hatt hakim olarak deil, tercme
edici olaym. T ki kalplerin sahibi olan ehlullhdan ona vkf olan kimse
tahkk ehli olsun ki, muhakkak o, kuku giren nefsn dncelerden mnezzeh bulunan takdis makmndan indirilmitir. (5)
dem Fass ile Eyyb Fassnda beyn olunaca zere, eytann hakkati
uzak olutur. nk eytanlk, uzaklk mansnadr. nk eytan ateten
115
bn takds makmndan, yan ahadiyet makmndan, asl temizlii zere indiini ve ahadiyet makmnda okluk olmad iin, oradan inmi olan manalara kuku mahalli olan nefsni dncelerin bulamayacan ehlullahtan
keml merepli tevhid sahipleri bilirler. nk onlar li men kne lehu
kalbun ev elks sema ve huve ehdun yan kalbleri olan veya grc
olduu halde kulak veren kimse (Kaf, 50/37) yet-i kermesinde beyn buyrulan snftandrlar. Onlarn indinde bu man bizzat hakkatini idrak ile tahakkuk etmitir.
Ve umarm ki, Hak Tel benim dum iittiinde sesleniimi kabl eylesin! imdi ben, ancak bana aktarlan eyi aktarrm. Ve ben bu yazlanlarn iinde, ancak benim zerime onunla indirilmi olan eyi sunarm. Oysa
ben neb deilim, resl de deilim; velkin vrisim. Ve hiretim iin himaye ediciyim. (6)
Yan umarm ki, Hak Tel benim yukarda ettiim dum iittii vakit
sesleniimi, yan bu his ve ehdet leminde harf ve ses ile olan bu dum,
d'uniy estecib lekm yan Bana du edin size icabet edeyim (Mmin,
40/60) yet-i kermesindeki ilh vaadi gereince kabl ede. Ve ben ancak
hakkat-i muhammediyye mertebesinden bana aktarlan hikmetleri ve srlar
ve ilimleri ve marifetleri yazmak sretiyle bu kitabn okuyucularna aktarrm. Ve bu kitapta bir hikmete tahsis edilmi olan her bir fassta, keml mhryle sret-i muhammediyyede aa kan, Allah tarafndan benim zerime
indirilmi olan ilmi sunarm. Fakat bana cenb- ilhden ulaan feyz ve ilhm
beyn ettiimden dolay zayf anlaya sahip olanlar neb olma iddiasnda bulunduumu zannetmesinler. Ben ne Nebyim ve ne de Reslm. Velkin El
ulamau verasetul enbiya yan Alimler neblerin varisleridir hads-i erfi
gereince ben vrisim. Ve versetim sebebiyle hakkat-i muhammediyyeden
aldm ilimleri ve hikmetleri sunarm. Ve hiretim iin himaye ediciyim.
Yan cisim arzmda gml olan ilimleri, dn yerim ve nihayetim olan
hakkat-i muhammediyye ve ahad olan zat iin sunarm.
iir:
imdi Allahtan dinleyiniz ve Allaha dnnz! (7)
Yan bu kitapta yazlm olan marifetler ve hakkatler, mdemki hakkat-i
muhammediyye mertebesinden kalbime iner ve ben onlar sunma hussunda
asl hakim olmayp tercme ediciyim, ve onlar olduu gibi aktarrm ve
hakkat-i muhammediyye mertebesi ise, ahad olan ztn bu mertebe ile aa
kmasndan ibrettir; u halde siz bu ilim ve hikmetleri Allahtan dinleyiniz.
117
Daha sonra onun tliplerine onu nimet olarak verin, men etmeyin!
te bu, size kapsam olan rahmettir; siz de geniletin! (9).
Yan siz ilh idrak ile ahad olan zt oklukla detaylandrdktan ve okluu ahad olan ztta birletirdikten sonra, benim varis oluum sebebiyle
Haktan getirdiim bu hikmetleri ve ilhi srlar anlamaa ok istekli olan
tliplere ihsn edin! Ve zet olarak anlatlan szlerimi detaylandrma ve erh
ve rneklendirmek sretiyle marifete susam olanlara retin! nk, Hak
Tel Hazretleri: enfiku mimma ce'alekum mustahlefiyne fiyh yan Sizi
halife kld eylerden infak edin (Hadd, 57/7) buyurmu ve Reslullah
(S.a.v.) Efendimiz bu kitabn, fayda temin etmeleri iin, insanlara sunulmasn
emretmilerdir. Bundan dolay bu hakkatleri ehli olan tliplerden saklamak
asl mmkn deildir. Velkin idraki snrl olan kimselere retilmesinde
fayda deil, bilakis zarar olduu iin, retilmesi uygun deildir. u halde
enbiy-y kirm hazretlerinin tevhd ilmindeki bizzat yaayarak idrak ettikleri
hakkatleri ve mereblerini beyn buyuran bu Fussul-Hikem, ey zek ehli ve
ey irfan ehli, size kapsam olan zel ilh rahmettir. Bu rahmet, Hak tarafndan
nasl size ulam ve sizi istl etmi ise siz de bu rahmeti zek ehline geniletin! Ve okluk perdeleri iinde kalm olan kabiliyetli tlipleri uyandrp doru
yolu gsterin. T ki nereden gelip nereye gittiklerini ve ne iin gelip ne iin
gittiklerini ve kendilerinin ve eynn ve btn alemlerin ne olduunu ve bylece eynn hlk ediliinden maksadn ne olduunu idrk etsinler.
118
Ve ben desteklenmi olan kimselerden olmaklm Allahtan ric ederim. imdi o kimse desteklenen oldu ve destekledi; ve tertemiz muhammed
eriat ile baland ve balad. Ve bizi onun mmetinden kld gibi, onun
zmresinden har eylesin. imdi Mlikin kula bundan aktard ilk ey:
(10)
119
demiyye Fass
BSMLLAHR RAHMNR RAHYM
-1DEM KELMESNDE MEVCT OLAN LH HKMETN BEYANI
OLAN FASSTIR
eyh-i Ekber (r.a.) Efendimiz Allah indinden desteklenmi ve tertemiz
muhammediyye eriat ile bal bulunduu halde, pk peygamber yolunun
izinden giderek edeb diliyle Allah indinden desteklenmi olan ve bakalarna
da destek olan ve tertemiz muhammediyye eriat ile balanm olup bakalarn da balayan kullarn zmresinden olmakl Allh zl-Cell Hazretlerinden ric eder. Ve bu dnyev oluumda (S.a.v.) Efendimizin mmetinden
olup btn hallerde ona tbi olduu gibi, ahirete it btn geitlerde ve ilhi
mertebelerde o Hazretin sekinleri zmresinin iinde olmasn mt ettiini
beyn buyurur.
imdi ahadiyyet mertebesinden hakkat-i muhammediyye vstasyla,
Mlik olan Hakkn hlis kulu olan Cenb- eyh-i Ekber efendimizin pk kalbine, bu Fussul-Hikemden ilk nce ilk ve vahy olunan ey dem Kelimesinde mevct olan ilhi hikmetin beynnda olan fasstr.
lhi hikmetin dem Kelimesine tahss edilmesindeki sebep budur ki:
lhiyyet Hakkn btn isimleri ve sfatlarn toplam olan bir mertebenin
ismidir. Ve dem, kemlt leminin anahtardr. Eer dem olmasa idi,
ulhiyyet mertebesinin kendisinde bulunan isimler ve sfatlar kemliyle aa
kmaz idi. nk lhiyyet ilh olan olmaynca aa kmaz. Ve lemde
demin dndaki grnme yerlerinin hibirisinin taayyn, bu toplanmlarn aa kmasna msit deildir. O grnme yerinde ilhiyyetten aa
kan ey, ancak onlarn hs Rabbi olan ismin rubbiyyet ve ulhiyyetinden
ne kadar pay varsa, o kadardr.
imdi, lem Rahmn isminin grnme yeri olduu ve etteenni miner
Rahmn yan teenni Rahmndandr kriterince lemdeki aa klar
keml bulma kaidesine tb olup, keml bulmannda derece derece olmas ynyle mahlklarn en mkemmeli ve mevctlarn en ereflisi olan dem en
sonra geldi. Bundan dolay dem, bu var olan sret trlerinin sonu ve mhr120
demiyye Fass
121
demiyye Fass
Birincisi: Taayynszlk, mutlaklk ve srf zt mertebesidir. O mertebenin bu isimler ile isimlendirilmesi renmek isteyenlere anlatmak iindir.
Yoksa srf zt btn sfat ve vasf ve isim balantsndan mnezzeh olduu
gibi, mutlaklk kayd ve taayynn olmay kavramndan dahi mukaddestir.
Ve bu mertebe Hak Sbhneh ve Tel hazretlerinin asldr. Onun stnde
hibir mertebe yoktur, belki btn mertebeler onun altndadr. Ve ztn btn
bantlar ve ileri ve onun mertebelerinin tamam kendinde sakl ve gizlidir.
Ve zt, ztiyyeti ynnden lemlerden gan olduundan tecellden de gandir.
Onun tecellsini gerektiren ey, ztnda gizli ve sakl olan bant ve ileridir.
Eer kendisinde bu bantlar ve iler olmasa idi, zt ebediyyen tecell etmez
idi. Ve btn bantlar ve iler, ztta helk ve mahv olduundan onlar bu
mertebede srf ztn ayndr. rde dah dier bantlar gibi onun bir bants
olduundan Hak, ahadiyyet mertebesinde irdi deildir. Ve irde denilen bant ise ztn ayndr. Ve bu mertebe, latfin daha latfinin daha latfi olduundan ve kesfin kesfi olan bu ehdet lemine ve esfel-i sfilne reddolunmu bulunan insann fikri bu mertebeye gre en kesf bulunduundan fikir ile
srf ztn idrki mmkn deildir. Onun iin hads-i erfte Allahn ztn
tefekkr etmeyiniz buyrulmutur.
kincisi: Vhidiyyet mertebesidir. Bu mertebenin hsl oluu, srf ztta
gizli ve helkta olan btn bantlarn, yni sfatlarn istidd dili ile aa
kma isteinde bulunmalarndan ve ztn da onlar kendi haps olduklar yer
olan ahadiyyet mertebesinden salvermek iin nefeslendirmesinden dolaydr.
te bu nefeslendirme ile o sfatlarn sretleri ilh ilimde mevct olur. Bu nefeslendirme, ztn kendisinde, yine kendisine, kendi zt ile olan tecellsinden
ibrettir. Ve bu tecellye akdes feyz derler. Ve ilim mertebesinde mevct
olan sfatlarn sretleri, Hakkn ztnn bunlarla taayynnden ibrettir. Ve
bu mertebenin ismi Allahtr. Vahidiyyet denilmesi btn isimlerin Allah kll ismi altnda toplanm olmalarndan dolaydr. lim mertebesinde
taayyn etmi olan bu sretlere, ayn- sbite derler; ve ilhi hakkatler
olarakta ifde ederler. nk ilhi sfatlarn sretleridir; ve imkn dhilinde
olanlarn hakkatleri ve dayanaklardr. te bu mertebede zti irde de, dier
bantlar gibi, ztta haps olunmuluktan salndndan srf zt, irde sft ile
tecell eden olmakla, btn bantlarn sretleri, bu irde sft altnda ilh
ilim mertebesinde taayyn etmi olurlar. Ve irde, ztn aa kmaya ve
karmaya meyl ve arzusundan ibrettir. Bu husstaki ayrntlar Dvd Fassnn sonlarnda ve Lokmn Fassnn balarnda gelecektir. Bu vhidiyyet mertebesi, ahadiyyet mertebesine gre latfin latfi olan Hakkn ztnn bir mertebe, kesfleme buyurmasndan baka bir ey deildir. Ve srf zt bu mertebenin btn, vhidiyyet mertebesi ise, srf ztn zhiri olur.
ncs: Ruhlar mertebesidir. Bu mertebe mutlak ztn ilim mertebesinden bir derece daha kesflemesinden ibrettir. yle ki, ilim mertebesinde
mevct olan her bir ilmi sret, bir bst cevher olarak bu mertebede zhir olur.
122
demiyye Fass
Ve bu bst cevherler ekil ve renk ve zaman ve mekn ve yrtlma ve yapmadan soyuttur. Bu bir lemdir ki, duyulara it iretler ile anlatmak mmkn deildir. Bu mertebede her bir rh, kendisini ve kendi benzerini ve kendi
kayna olan Hak Sbhneh ve Tel Hazretlerini idrk etmektedir. Bu leme emr lemi, gayb lemi, ulv lem ve melekt lemi derler. Bu mertebe mutlak ztn ayrlk ve gayrlk trnden hrite aa kmasdr. Bu ayrlk ve gayrlk, latf olan buharn bir mertebe younlaarak bulut olmasna
benzer. Ve rhlar lemi vhidiyyet mertebesinin zhiri, vhidiyyet mertebesi
ise onun btndr. u halde, rhlar mertebesine gre ahadiyyet mertebesi,
btnn btn olmu olur.
Drdncs: misl lemi mertebesidir. Bu mertebede de mutlak ztn
ayrlma ve blnme ve yrtlma ve yapma kabl etmeyen sretler ve biimler
ile hrite aa kmasdr. Ve bu leme misl lemi denilmesinin sebebi
budur ki, rhlar leminde bulunan her bir ferdin cisimler leminde brnecei bir sretin benzeyeni bu lemde zhir olur. Ve bir grup ona hayl derler.
nk bunlar idrk edebilen hayl etme kuvvesidir. Ve misl lemine berzah lemi ve latf terkipler de derler. Ve tasavvuf ehli terimlerinde rhlar
lemi ve misl lemini birletirip melekt lemi derler. Ve misl lemi
rhlar leminden cisimler lemine ulaan mukaddes feyzin vstasdr. Ve
rhlar ile cisimler arasnda berzahtr. Ve berzah olmas sebebiyle her iki lemin hkmlerini toplamtr ki, onlar da zhir ve btndr. Yni misl mertebesi rhlar mertebesinin zhiri ve cisimler mertebesinin btndr. u halde
mutlak zt misl mertebesine gre btnn btnn btn olur. Ve bu mertebe,
gayb ve ehdet arasnda ayrc izgidir. Ve madde bileimi cisimlerin ayn
olmad gibi, akl soyut cevherin de ayn deildir. Yni rhlar lemi ile cisimler leminin gayridir. Rhlara gre kesf ve cisimlere gre latftir. u kadar ki,
cismn cevher ile akl soyut cevhere benzemesi vardr. Cisimlere benzemesi
budur ki, cisimlerin nasl eni ve boyu ve derinlii varsa, misl alemine it
sretlerin de eni ve boyu ve derinlii vardr. Ve onu lmek ve gz ile grmek
mmkndr. Aynaya yansm olan sret gibi. Rhlara benzemesi budur ki,
rhlar nasl nrn ve ltif ise misl lemine it sretler de latf ve nrndir.
Ve ltf ve nrn oluundan dolay el ile tutulmaz ve bakla kesilmez ve paralara ayrlamaz. Ryda grlen sretler bu lemdendir.
Beincisi: ehdet mertebesidir. Bu mertebe de mutlak ztn ayrlma ve
blnme ve yrtlma ve yapma kabl eden cisimlerin sretleri ile hrite aa kmasdr. Onun iin bu leme olma ve bozulma lemi derler. nk
cisimlerin sretleri bir taraftan oluur ve bir taraftan bozulur. Ve bu cisimler
leminin bst elementleri oksijen, klor, sodyum, karbon, bakr ta, altn, gm vb. gibi yetmi ksur elementten ibrettir. Muhtelif sretler bu elementlerden bazlarnn muhtelif llerde bir deriyle karmndan oluur.Bu
elementlerin genel olarak sretinin hli vardr. Onlar da gaz, sv ve kat
halleridir. Detaylar fizik ve kimy kitaplarnda mevcttur. Tasavvuf ehli, can123
demiyye Fass
l cisimlerin drt esas zere bulunduunu beyan ederler ki, bunlar da hav
(gaz), su (sv), toprak (kat) ve ate (s)ten ibrettir. Bu cisimler lemi dier
mertebelerin hepsinden daha kesf ve en aa km olandr. Ve ahadiyyet
mertebesi bu mertebeye gre btnlarn btnlarnn btndr. Ve cisimler leminde aa kan her bir sretin hakkati, vhidiyyet mertebesinde sbit olan
aynlardr. Ve her birisinin rhlar leminde birer rhu vardr. Bundan dolay
cisimler leminde gerek cemd, gerek bitki ve gerek hayvan olsun, rhu olmayan bir sret yoktur. nk, her bir sret bir ismin grnme yeridir. Ve
onu idre eden rh o isimdir. Cemda cemd denilmesi kendi taayynnn
rha it eserleri aa karmaya msit olmamasndandr. Cisim sretleri derece derece keml bularak kendisinde rha it eserler aa kacak taayyn
kazanr; ve sonuta en mkemmel sret olan insna it srette rha it eserler
en ikr olarak aa kar. Fakat dikkt edilsin ki, bu mertebelerde grlen
deimeler ve bakalamalar mutlak ztn deildir. Her bir mertebede mutlak
zt, ztiyyeti zere kimdir. Bakalama ve deimeler, ancak onun sonradan
olmu olan sfatlarndandr. Mesel, buhrn zt latftir. Bir mertebe younlanca bulut olur. Bir derece daha younlanca su ve yine younlanca buz
olur. Her bir mertebede buhar ztiyyeti zere mevcttur. nk bakalaan
ey buharn zt deildir; onun ztnda mevct olan sonradan olma sftdr.
Eer buhrn zt bakalam olsa idi buzun eriyip su ve derece derece buharlaarak bulut ve bulutun tekrr latfleerek buhar olmamas lzm gelir idi.
nk bozulan ey baka bir ey olur ve aslna karamaz ve geri dnemez.
Mesel arabn iine tuz konsa, bozulup sirke olur. Zt bozulduundan, artk
arap olamaz.
Altncs: Hazret-i insan toplayc mertebesidir. Bu mertebe de ayn ekilde
mutlak ztn en mkemmel bir grnme yerinde aa kmasdr. Ve bu en
mkemmel grnme yeri de dem trdr. Ve tasavvuf ehli his ve ehdet
lemi ile hazret-i insan birletirip nst derler. Ve ite bu mertebe cismni
ve nrni ve vahdeti ve vhidiyyeti mertebelerin tamamn toplam olan bir
tecell ve bir en son elbisedir. Ve insan ilhi sret zere mahlk olduundan
btn isimleri toplam olan Allah mbrek isminin grnme yeridir. Ve
insan, kmil ve kmil olmayan olarak iki ksmdr. Her ikisi de bu mbrek
ismin grnme yeridir. Fakat neblerden ve evliydan ibret olan insan- kmil
sfyeleme yoluyla kaynana dndkleri ve kendi var zannedilmi olan varlklarndan fn olduklar ynle dier insan fertlerinden bu keml ile ayrlmlardr. Yni bu ikrm sahibi ztlar Hak-perest ve geriye kalan insan fertleri ise
kendini-peresttir Nitekim Mevln (r.a.) buyurmulardr:
Tercme:
Her kim ki eleste kaplmtr
T ahd-i elesten o mesttir
124
demiyye Fass
demiyye Fass
h emir ayna derecesinde olan lemin cilsn gerektirdi. Bundan dolay dem,
rhu ve akl ve nefsi ve cesedi ynnden, bu lem aynasnn cilsnn ayn
oldu. nk demin rhu rhlar leminin ve akl akllar leminin ve nefsi
nefsler leminin ve cesedi cisimler leminin cilsdr. Ve dem mkemmel
olarak hlk edilmi bir cesed olan lemin rhu oldu. nk Hak Tel Hazretleri ruhniyet lemine demin rhu ile ve akllar lemine onun akl ile ve
nefsler lemine onun nefsi ile ve cisimler lemine onun cesedi ile yardm eder.
Bundan dolay dem bu tesviye edilmi cesedin rhu olmu olur. Ve ite
demin en sonra hlk buyrulmasnn sebebi ve hikmeti budur.
imdi Cenb- Hakkn kendisini kendisiyle bilmesinden ibret olan ilk taayyn(cel) ve isim ve sfatlarnn aa kyla olan bilmesinden ibret olan
taayynn(isticl) kemli demin vcdu ile olunca sen istersen dersin ki:
Mutlak zt saylmas mmkn olmayan gzel isimleri bakmndan (srf
zt bakmndan deil, nk zt ynnden tecell olmaz) yokluktan sonra
vct ile vasfland iin ilh emri barndran toplayc varlkta aynn
grmeklii ve onunla kendi srrnn kendine grnmesini diledii, yni
kemliyle aa kmaya irdesi baland vakit, ilh emir lem aynasnn
cilsn gerektirdi. dem bu aynann cilsnn ayn oldu.
nk toplayc varlk daha nce izf yokluk ile vasflanm iken, daha
sonra izf vct ile vasflanm oldu; ve vct emrini iine ald. nk toplayc varlk kll vct ile vasflanmtr ve kll vct ile vasflanm olan eyde, aynlarn aa kmas ve tecellsi dahi klldir. Bundan dolay mutlak zt,
toplayc varlk grnme yerinde kll taayyn ile taayyn etmi olmu olur.
Soru: Allah Tel, zt ve sfatlar ile ezeldir. Ve insn lemin var edilmesinden nce kendi ztn ve sfatlarn bilir ve grr. Bundan dolay kendi
aynn grmek iin neden bir grnme yerine lzm grsn?
Cevap: Evet, Hak Tel Hazretleri zt ve sfatlar ile ezeldir. Ve ztn ve
sfatlarn bildiine ve grdne phe yoktur. Fakat bu bili ve gr, kendi
ztn kendi ztnda bilmek ve grmektir. Bundan dolay toplayc varlkta
isimlerinin aynlarn grmeye ilhi irdesi balanmazdan nce, isimlerini ve
sfatlarn, kendisinin zti bantlar ve gaybi ileri olarak grr idi. Bunun
iin ztnda olan isimlerinin aynlarnn hkmlerini ve eserlerini hrite olan
toplayc varlkta grmeyi diledi. nk bir eyin kendi nefsini, bir grnme
yerinin aracl olmakszn, kendi nefsi ile grmesi, o eye ayna gibi olan baka eyde, kendi nefsini grmesine benzemez. Geri toplayc varlk mutlak
ztn bir tenezzl ve tecell mertebesi olmas itibryla, Hakkn zt bu toplayc varlkta dahi isimlerin aynlarndan ibret olan kendi nefsini, ahadiyyet
mertebesinde kendi nefsini grd gibi, grr. Velkin, iki gr arasnda
fark vardr. Daha nce, z olarak grr idi. Toplayc varlk mertebesine tenezzlnde ayrntl grr. z ile ayrnt arasnda fark olduu aktr.
126
demiyye Fass
rnek: Dnya gzeli bir kadn kendisinin yerinde bir fizik ve gzellik ve
yze sahip olduunu, mr boyunca aynaya bakmam olsa, yine bilir ve grr. Fakat bu bili ve gr, kendi ztn, kendi ztnda bilmek ve grmektir ki,
z olarak bilmek ve z olarak grmektir. Hi bakmam olduu ayna kendisine verilip bunda mevct olan yerinde fiziini ve gzelliini ve yzn grdnde kendisinde daha nceki ilim ve grten baka bir ilim ve grme zevki
oluur. Ve z ayrntya dnm olur.
Dier rnek: Kendisinde ressmlk ve hatttlk ve mimrlk sfatlar bulunan bir kimse, hi resim yapmam ve yaz yazmam ve bin in etmemi
olsa dahi, kendinde bu sfatlarn olduunu ve bu sfatlarla berber ztn bilir
ve grr; bu zdr. Ne zaman ki bir resim levhas yapar ve yaz yazar ve bir
bin in eder, o resim ve yaz levhalarnda ve in ettii binda ztnda potansiyel olarak mevct olan bu sfatlar ayrntl olarak bilmi ve grm olur.
Ve bu eserler bu sfatlarn aynas derecesinde bulunur. Bundan dolay daha
nceki bili ve gr ile sonraki bili ve gr arasnda fark ortaya kar.
Ve baka eyde olan grmede, eye kendi nefsi, kendisine baklmakta
olan mahallin verdii bir srette grlr. Eer bu mahallin vcdu olmasa ve
eyin o mahalle tecellsi bulunmasa, o eye sret grnmez idi. Yni daha nceki rneklerde zh edildii ekilde, bir kimsenin kendi sretini seyretmesi,
ancak aynann vcdu ile mmkn olur. nk ayna o kimseye daha nce
grnmeyen bir sreti gsterir. Bundan dolay o kimsenin nefsi, o kimseye,
kendisine baklmakta olan aynann verdii bir srette grnr.
Ve baka eyde sretin grnmesi iki eyden oluur: Birisi mahall, dieri
bakann mahalle tecellsidir. Eer mahall olan ayna tammyla cill ve parlak
ise, bakann sreti onda kemliyle grnr. Deil ise bakana aynann istiddna gre bir sret grnr. Ve ayn ekilde ayna tmsek vey ukur vey
tmseklik ve ukurluk ile kark ise, ona karlk olmak sretiyle tecell edici
olan bakana kendi sreti trl trl grnr. Geri bu aynalarda grnen
srette bakann sretidir. Velkin kendisine baklmakta olan aynalarda bakann sretini kemliyle gsterebilmek istidd olmadndan, byle muhtelif ve
noksan olarak gstermitir. Bundan dolay uyumazlk ve noksan bakann deil, aynalarn istidd ve kbiliyyetlerindedir. Oysa Hak Tel hazretleri lemin tamamn kendisinde rh olmayan mkemmel olan bir cesedin vcdu
olarak var etmi idi. Bundan dolay lem bulank bir ayna gibi idi. Ve ayna
bulank olunca, doal olarak bakann sretini kemliyle gsteremez.
Ve muhakkak Hak Tel bir mahalli, ancak ilh fleme denilen ilh
rhu kabl etmek zere tesviye etti ki, byle olmas ilh hkm nndandr.
lh rhu kabl etmek iin mahallin tesviyesi ise, ancak sonsuz ve kesintisiz
olan dimi tecell feyzini kabl etmek zere tesviye olunan sretten istidd
aa karmaktan ibrettir.
127
demiyye Fass
Yni Hak Tel rhsuz bir cesed gibi lemi var etti. Oysa lem bu halde
kalamazd. nk Hak Tel bir mahalli tesviye ederse, mutlaka ona rh flemek iin tesviye eder. lh hkmn n budur. Ve toplayc varlk olan insandan nce lem sretinin tesviyesi, ancak bu sretten istidd aa karmak iindir. nk bu sret sonsuz ve kesintisiz olan dimi tecell feyzini
kabl eder. te bu sebeple Hak Tel lem sretinin rhu olan insan var etti.
Nitekim ve nefaht fhi min rh yan ve rhumdan fledim (Hicr,
15/29) buyurur. Ve rh flenmesi mden ve bitki ve hayvan hakknda genel
ve insan hakknda zeldir. u hlde tesviye, tesviye edilmi mahallde
kbiliyyetin, yni zt olan yaplmam istiddn aa kmasdr. nk eer
mahallin vcdun yaplm istiddn kable zti istidd olmasa idi, dimi
feyzi kabl etmee istiddl olmaz idi.
rnek: zerine koyu bir boya srlm olan bir aynaya sret aksetmez. O
boya aynann yzeyinden silinmeli ve onun yzeyine cil verilmeli ki, iinde
sret grneblsin. Cillanmadan nce onda sretin grnmesi istidd yok
idi. Cildan sonra bu istidd olutu. Bu istidd yaplm istidddr. Fakat bir
tahta parasna ne kadar cil vurulsa onda aynada olduu gibi sretler yansmaz. nk onda aynann zt istidd yoktur. Ne kadar tesviye olunsa yaplm istidd renip bakann sretini kabl edemez.
Dier rnek: Yeni doan ocuk konuamaz. Velkin onda konumaya zt
istidd vardr. Cismi zaman iinde byyp gelitike konumaya balar. Fakat yeni doan bir hayvan ilk bata konuamad gibi ne kadar byse ve ona
konuma retilse konuamaz. nk konumaya zt istidd yoktur. Zt
stiddn aa kmas yaplm istiddn olumasna baldr.
imdi tesviye edilmi mahallde feyzi kabl eden kabl ediciden baka var
etme haddinden hri geriye bir ey kalmad; yni lem var etmenin altna
dhil oldu ve var etmenin altna dhil olmayan, ancak kabl edicinin vcdu
kald. Ve kabl edici ise ancak Hakkn akdes feyzinden olur. nk tesviye
edilmi mahallde feyzi kabl eden ey, onun ayn- sbitesinde olan zt istidddr; bu da yaplmamtr; yni var etmenin altna dhil olmu bir ey
deildir. nk bu zt istidd ahadiyyet ztnda gizli olan bantlarn gerekleridir; ve bu bantlar Hakkn ayndr.
Ve kabl edicinin vcdu akdes feyzden, yni zt tecellden oluur. Yni
Hak ahadiyyet mertebesindee kendi ztn kendi ztyla bilir ki, ztnda gizli
sonsuz bantlar ve iler mevcttur ve bunlar aa kma talebindedir. Onlarn bu taleplerini yerine getirmek iin, kendi ztnda, kendi ztna, kendi zt
ile tecell ettiinde onlarn sretleri ilh ilimde var olur. Ve Hakkn nefsi bu
vhidiyyet mertebesinde bu bantlarn ilm sretleriyle taayyn etmi olur.
Bundan dolay burada var etme mevzbahis olamaz. Bu mertebe isimlerin
okluundan akdes olduu iin bu zt tecellye akdes feyz demilerdir. Ve
her bir tecellyi kabl edecek bir mahall lzmdr ki, o mahal o feyzin kabl
128
demiyye Fass
129
demiyye Fass
demiyye Fass
demiyye Fass
kabl edicilerinin hepsini (yni tab rha isdiddl olan tesviye edilmi cesedi
ve tabat leminin elementsel, mdensel, bitkisel, hayvnsal ve insna it btn kabl edicilerini) ykseini (yni melekleri) ve aasn (yni elementsel
cisman lemi) iine alan kll tabatn (yni tabatlarn asl olan scaklk, soukluk, slaklk ve kuruluun) gerektirdii ey arasnda ilhi toplayclk vardr. Bu cmleyi zh iin birz ayrnt verilmesi lzm geldi. lhi toplaycl
toplam olan hakkat vardr:
Birincisi: Vhidiyyet mertebesidir ki, isimler ve sfatlar mertebesidir. Ve
her bir mevcda vstasz bu mertebeden zel bir yn vardr. nk en kesf
lem olan ehdet mertebesine kadar, bu mertebenin altnda bulunan her bir
mertebede var olan herhangi bir mevct, bu mertebede mevct olan bir ismin
grnme yeridir. Ve bu isim, o mevcdun zel yndr; ve o mevct bu ismin
glgesidir. Glge ile shibi arasnda vsta olmad gibi, o mevct ile bu isim
arasnda da vsta yoktur.
kincisi: mkniyye mertebesidir. Bu mertebe fiilen mevct olmu ve potansiyel mevct ve fiilen olmayan btn imkn dhilinde olan hakkatleri toplamtr. Ve bu yle bir olu yndr ki, rubbiyetten ayrlp kulluk ile vasflanmtr. nk bir olan hakk vct vitr(tek) iken, bu imkniyye hakkati ile
tecell etmekle ift olmu ve bir vct iki grnmtr. Bundan dolay
imkniyye mertebesi btn okluklarn hakkatlerini toplamtr. Ve
imkniyye mertebesi vhidiyyet mertebesine karlk olduu ve btn bantlar ve ileri toplam olan tek bir vcdun tenezzlnden baka bir ey olmad iin tab ki ilhi toplaycla sahiptir.
ncs: Klli tabat mertebesidir. Bu mertebe vhidiyyet mertebesi ile
imkniyye mertebesini birletirmitir. Ve madde lemi bu mertebenin ihtas
altndadr. Bundan dolay lem sretlerinde bir yn ile tesr eden ve bir yn
ile tesr edilendir. Ulhiyyet bu kll tabatn btn ve bu mertebe ulhiyyetin
zhiridir. nk ilhi isimlerin kesf sretleri bu lemde bu kll tabat ile aa kar. u halde kll tabat hakkyye ve hlkyyeyi birletirmi olan kll
ilhi hakkattir. Ve Hak ile hlkedilen taraflarnn kemli ile zhirdir.
te insni kuvvetlerden her bir kuvvet ve lem sreti kuvvetlerinin bazs
derecesinde olan meleklerden her bir melek, kendi indinde, bahsedilen toplaycl mhede ettii iin, bu hakkate dnk bulunan her bir yksek
makm ve dereceye kendi zannnda yeterlilik tasavvur eder. Oysa onun bu
zann doru deildir. Kendisinin toplaycl toplam olmas, kemlttan
ancak huss bir kemlin grnme yeri olmas sebebiyledir.
Der tbir ile ifde edelim: Her bir kuvvet bir ismin grnme yeridir. Ve
isimde iki iret vardr:
Birisi zta, dieri kendisinin mevzu olduu huss manya ittir. Zt btn isimlerin ve sfatlarn toplaycs olduundan zta ireti itibryla hangi
132
demiyye Fass
bir isim alnsa, onda btn isimler mevct bulunur. Ve o isim bu itibr ile
toplaycla sahiptir. Velkin onun grnme yeri, ancak kendisinin aynas
olduu ynle, bu grnme yerinin taayyn, onda mevct olan dier isimlerin hkmlerinin aa kmasna msit deildir.
Ve mevz olduu huss man itibryla her bir isim dier isimlerden
ayrlr. Bundan dolay bu itibr ile onda toplayclk yoktur.
Fakat Allah toplayc isminin grnme yeri olan insan- kmilin taayyn btn isimlerin hkmlerinin aa kmasna msit olduundan, bahsedilen hakkati toplamtr. Zr toplayc isim olan Allah btn isimleri
ihta etmi olan zta iret eder. Ve bu bahsin detaylar drs Fassnda gelecektir.
Ve bunu akl, dnce bak yoluyla rif olmaz; belki bu ilmin idrki,
ancak ilh kef ile olur ki, rhlarn kabl edici olan lem sretlerinin aslnn ne olduu ondan bilinir (3).
Yni bu kll tabat ilmini akl dnce bak yoluyla bilemez. Bu ilmin
idrki ilh kef ile olur.
Ve lemde var olan sonsuz sretlerin asl nedir?
Ve onlar kendilerinin rhu olan ilhi isimlerin tesrlerini ne yn ile kabl
ederler?
Ve ahadiyyet mertebesinden ehdet lemine tenezzllerinin esaslar nasldr?
Bunlar hep ilh kef ile bilinir. Dnce bak yoluyla akllarn kullanan
felsefe ehli bu hussta hayret iindedirler. Nitekim slm felsefecilerinden olan
Eb Al Sn, veft zamnnda bu yol ile sarf ettii mesnin ve icr ettii aratrmalarn ve tetkiklerin bo olduunu ve hibir ey tahsl edememi bulunduunu itirf etmi ve aadaki beyit ile bu aczini kabl etmitir:
Tercme: Mahlkatn gnahlarnn rtlmesi senin rtmen iledir. Seni
vasfedenler sfatndan ciz kaldlar. Y Tevvb, bize hakki tvbe ihsn et;
nk biz beeriz. Biz seni marifetin hakkyla bilemedik.
Ve felsefecilerin nerede hayrete dtklerinin ayrntlar drs Fassnda
gelecektir.
Bilinsin ki, kll tabat ulhiyyetin zhire km hli olan tek bir
hakkattir. Ve bir dierine zt birtakm esaslara sahp olan tabat sretleri, her
mertebede, o tek bir hakkatten aa kp eitli taayynler ile taayyn eder.
Bundan dolay tabat ve tabattan aa kan tabat cisimlerinin tamam,
hakkat ynnden tek bir ayndr; ve taayyn ynnden ok aynlardr. Ve tek
133
demiyye Fass
bir ayn dahi Hakkn hakkati olan ahadiyye ayndr. Ve bu tabat sretleri tek
bir aynn muhtelif taayynleri olduu iin, taayynler sahasnda mevct olmayan bir ey, tabattan aa ktnda, veyhut tabatta mevct sretlerden
bir ksm bozulup yok olduunda, o tabat ne eksilir, ne de artar. Ve tabat ile
ilgili ayrntlar drs Fass ile s Fassnda gelecektir.
Ve kll tabatn mertebelerin hepsinde sretlerin var edicisi olan
hakkatin zhiri taraf oluu ynyle, sretler cismn, akl, ilm, hayl, zihn,
nr, rhn ve ilh olur. Nitekim salam kaynakl hadste buyrulmutur:
Muhakkak Allah Tel, demi sreti zerine hlk etti. Byle olunca Allah
Telnn tarafna lyk nra it ilhi sreti vardr. imdi hakkat ehline gre sretler, ya ulv veya sfl olur. Ve ulviyyette, hakk ve izf olmak zere
iki ksma ayrlr:
1. Hakki ulvi sretler. Vhidiyyet mertebesinde taayyn etmi olan
rubbiyyet isimleri sretleridir. Bunlarn maddesi ve ilk cevheri am-i
Rabdr. Ve bu sretlerin tesr edicisi ulhiyyet ztnn hakkati olan zti
ahadiyyettir. Ve vhidiyyet mertebesinin tamamnn zhir taraf kll tabattr.
2. zfi ulvi sretler. Aklyye rhlar, mheyyem rhlar, nefsiyye rhlar
ve mheyyem melekler rhlar hakkatlerinin sretleridir. Bunlarn maddesi
tecell nrudur.
3. Sfli sretler. mkniyye hakkatleri ile cisimler lemi sretleridir.
mkniyye hakkatlerinin sretleri imkniyye mertebesinde taayyn eden ilhi
bantlardan ibrettir ki, Rab ve merbb(Rabb olan) bantlar bu mertebede
aa kar. Bundan dolay imkniyye mertebesi btn okluklarn
hakkatlerinin sretlerini toplamtr. Ve bunlarn maddesi am-i
merbb(Rabb olan)dur. Am-i Rabde taayyn etmi olan ulvi hakkatlerin
sretleri bu mertebede merbbiyyetle(Rabb olmaklkla) vasflanm olur. Ve
imkniyye mertebesi mutlak misl ve kaytl misl ve berzah lemlerindeki
sretleri toplamtr. Ve bu sretler cisimler lemine gre ulvdir. Ve bu
sretlerin maddesi ve ilk cevheri nefesler ve ameller ve ahlk gibi arzlardr.
Bundan dolay bir kimse erata uygun slih ameller yapsa ve gzel ahlk ile
vasflansa, bunlar berzah leminde hriler ve kkler gibi cemli sretler ile
grnr. Ve kt ameller ve irkin ahlktan da ate ve ylan ve akrep sretleri
oluur.* (Mesnevi, Cilt 2, 958,1406; Cilt 5. 2211.beyitlere baknz.(A.A. Konuk)
Cisimler lemindeki sretler en sfl olanlardr. Ve bunlarn maddesi tamamen cisimdir ki, elementlerden ibrettir. Bunlarn ulvsi haff olan ate ile
havdr. Ve ate ile hav havsal ve atesel rhlarn maddesidir. Sflsi ar
olan kat ve sv cisimlerdir. Ve bunlar mdensel ve bitkisel ve hayvansal
sretlerin maddesidir. te tabat bu sretlerin hepsini tayan bir hakkattir.
Bir yn ile fil ve bir yn ile filin fiilini kabl edendir. Mesel tabatta scaklk,
134
demiyye Fass
demiyye Fass
demiyye Fass
demiyye Fass
olmu ise de, bunun iin, o ilimlerin shibi olan (S.a.v.) Efendimiz: Biz ne
gemi olan sonra gelenleriz iaretini beyn buyurmutur. Ve yine buyurur
ki: Geri ben sret tibryla demden domuumdur. Velkin man
tibryla ceddin ceddi olarak olmuumdur. O melein secdesi benim iin olmutur. Ve benim iin yedinci felek zerine gitmitir. Akln ilki, amelde sonra
geldi. O yle bir akl ki, ezel vasf ola.
te bu ezel mhede ve ilm ve ayn var etme onlara baktan ve onlarn
zerine z olarak rahmniyye rahmetinin ve ayrntl olarak rahmiyye rahmetinin feyzlendirilmesinden ibrettir. nk btn kemlt vct zerine tertp
edilmitir. Ve vct asl rahmettir ki, rahmetin trleri ve dny ve hiret ile
ilgili sadet hep bu asl rahmete tbidir.
demiyye Fass
vcdu rhsuz bir tesviye edilmi ceset ve cilsz bir ayna gibi kalr idi. Bundan dolay lemin deme nispeti, yzktann yze nispeti gibidir.
Ve yzkta nak ve almet mahallidir ki, pdih haznelerine onunla
mhr vurur. nk yzkten kast nak ve lamet mahalli olan onun ta
olduu gibi, lemden kast dahi, hakk melikin ismi olan Allah toplayc
isminin nak mahalli olan insan- kmildir; ve hakk melik isimlerinin
haznelerini bu almetle muhafaza eder.
Bilinsin ki O insan ezel olan sonradan meydana gelmi ve ebed olan
dimi oluumdur ibresi altnda ok byk manlar vardr. Bu beyndan
insann, yalnz yeryz zerinde aa kan insandan ibret olmad aka
grlr. nk yeryznn balangc ve sonu vardr. Bundan dolay onun
zerinde aa kan insanlarn da balangc ve sonu vardr. u halde yeryz
zerindeki insanlar ezel olan sonradan meydana gelmi deildir, ebed olan
dimi oluumda deildir. imdi bu many izh etmek iin bir n bilgi vermek lzmdr.
yle ki, Hakkn vcdunun ne balangc, ne de sonu vardr, kadmdir.
Bundan dolay onun sfatlar ve isimleri dahi kadmdir. Ve sfatlarnn ve isimlerinin hkmlerinin ve eserlerinin aa kmas asl durma kabl etmez. u
halde, Hakkn tecell etmedii bir n yoktur. Nitekim, yet-i kermede klle
yevmin huve f en yan O her an yeni bir itedir(Rahmn, 55/29) buyrulur. Hak Tel ezelen ve ebeden Hlktr, Rezzktr, Gaffrdr, Mmttir,
Muhydir vb. Bundan dolay vct kadm olduu gibi, sonradan var olanlarn
esslar dahi kadmdir. Ancak sonradan var olan fertlerin balangc ve sonu
vardr. Ve sonradan var olanlarn esaslarnn balangc ve sonu yoktur. Yni
Hakkn hlketmedii bir n yoktur. imdi sonsuz uzay Hakkn vcdunun
ayndr. Ve onda bir taraftan var olan ve bir taraftan bozulan var edilenler ve
zil olanlar hlkedicilik sftnn grnme yerleridir. Ve o sonsuz lemlerin
zerinde ezelen var olan insanlarn fertleri sonradan meydana gelmitir. Bundan dolay insan hem ezel ve hem de sonradan meydan gelmedir. Ve beer
fertleri ve zerinde yaad lemler ecele tb olduu halde onun bu sonsuz
lemler zerinde sonu olmadan aa kmas onun ebed daimi oluumu olduunu gsterir. Ve oluum sonradan meydana gelmek mansndadr.
Bu cmlenin ak mans: imdi o, ezel sonradan meydana gelmi ve
ebed dimi sonradan meydana gelmi olan insandr demek olur. u halde
insan, kadm olan Hakkn varlnda ezelden ebede kadar mevcttur.
Yukardaki erh, kerim olan erh edicilerin verdikleri manya gredir. Ve
bu kerim olan ztlar, insann sonradan meydana gelii ancak yeryzne mahsus olduu ve ehdet leminin ancak bizim lemimiz olduu dncesiyle bu
ekilde erh etmiler ve insan- kmil sretiyle sonradan meydana gelme ve
rhi hakkati ile ezeldir demilerdir. Geri bu beyn da dorudur; fakat insni
139
demiyye Fass
Ve bu ecilden ona halfe ismini verdi. nk mhr hazneleri muhafaza ettii gibi, hlk ettiklerini onunla muhafaza edicidir. imdi
pdihn mhr onlarn zerinde bulunduka, onlarn almasna bir kimse cesret etmez. Ancak onun izniyle aar. Byle olunca, lemin muhafazasnda onu halife yapt. Bundan dolay kendisinde insan- kmil mevct olduka, lem muhafaza olmaktan zil olmaz. Onu grmez misin ki, dny
haznelerinden zil olup kaldrlsa Hak Telnn onda muhafaza edecei
bir ey kalmaz. Ve onda olan ey kar ve bazsna katlr. Ve i hirete nakledilir. u halde hiret hazneleri zerine ebed mhr ile mhrlendi(6).
Yni insan- kmil isimlerin hepsini toplam olan Allah isminin grnme yeri olduundan dolay Hak Tel Hazretleri ona halife ismini verdi.
Nitekim Kurn- Kermde meleklere hitben inn cilun fl ard halfeh
yan muhakkak Ben yeryznde bir halfe klacam (Bakara, 2/30) buyrulmutur. nk kilitlerin zerine konulan mhrmumunun stne baslan
140
demiyye Fass
mhr ile hazneler muhafaza edildii gibi Hak Tel da, kendisinin isimlerinin grnme yerleri olan hlk ettiklerini insan- kmilin vcdu ile muhafaza
eder. nk mevct trlerin sretlerinin devamll, ulhiyyet
haznelerinden, durmakszn onlara ulaan isimlere it tlar ile olur. Eer bu
tecelller kesilse, lem sretleri bir anda buz gibi eriyip mahvolur ve yok olur.
Nitekim Hak Tel Kurn- Kermde Ve in min eyin ill inden
hazinuhu ve m nunezziluh ill bi kaderin malm yan Hibirey yoktur ki hazneleri bizim yanmzda olmasn. Onu malm bir kader ile indiririz (Hicr, 15/21) buyurur. Ve bu sretlerin kemlt ve eserlerinin devamllna sebep olan ilhi tlar ilk nce zamnn vhidi olan insan- kmilin kalp
aynasna inip, daha sonra onun kalbinden leme yansma sretiyle datlr.
Ve hakki pdihn izni olmadka, insan- kmilin muhafaza ettii
haznelerin srlarna kimse vkf olamaz; ve ilhi haznelerin tasarrufuna kimse cesret edemez. Ve ill bi iznihi deki zamrin insan- kmile dnk olmas dahi mmkndr. Bu ekilde man: Allah toplayc isminin grnme
yeri olan insan- kmilin izni olmadka ilhi tlarn kayna olan haznelerde
hibir kimse tasarrufa cesret edemez, demek olur. Ve insan- kmilin ilhi
haznelerde tasarrufu asleten deil, hilfetendir. nk Hak Tel lemin
muhafazas hussunda insan- kmili halfe yapt. Bundan dolay lemde insan- kmil mevct olduka, o lem dim muhafazada kalr.
Sen grmez misin ki, Zhir isminin grnme yeri olan olan bu kesf dny
leminde Hakkn aa kma ve aa karmas ve Cenb- Hakkn kendisini kendisiyle bilmesinden ibret olan ilk taayyn(cel) ve isim ve sfatlarnn
aa kyla olan bilmesinden ibret olan taayyn(isticls), son derece
kemle geldikten sonra, insan- kmilin vcdu zil ve onun vct mhr
dny haznelerinden kaldrld zaman, artk dny haznelerinde muhafaza
edecek bir ey kalmaz. nk zhir sretler bozulup harp olur. Ve Zhir isminin hkmleri Btn isminin sahasna nakil olur. Ve kesf dny leminde
mevct olan mden ve hayvn ve insan ve cinn ve gklerde olan melekler
hiret lemine ihrac olur ve lemde toplanr. Nitekim Hak Tel Ve izel
vuhu huiret yni vahiler topland zaman (Tekvr, 81/5) buyurur. Ve
toplanma ise her bir ey hakknda geneldir. Bundan dolay lemden ihrac olan
eylerin bazs bazsna katlr. Yni paralar kendi asllarna katlm olur. u
halde mden ve bitki ve hayvn topraa; ve insan ve cinn ise, kendilerinde
stn gelene gre, atee at paralar eytandan ibret olan atee, ve nra at
paralar da melekten ibret olan nra katlr. Daha sonra nr insan- kmile
katlp nrn lemde onun mhrleme hakkati aa kar. Ve insan- kmil
grnme yeriyle aa kma ii hirete nakil olmakla, insan- kmil nruyla
nra it lemin haznesinin; ve ateiyle de atee it lemin haznesinin, hiret
lemi zerine ebed mhrleme ile mhr olur. nk insan- kmil melek ve
eytan toplamtr. u kadar ki, eytan onda tasarruf edemez; belki o eytanda
tasarruf eder. Velkin noksan insnda eytan tasarruf eder. Onun iin noksan
141
demiyye Fass
insnda eytnlk glip olunca hirete naklinde eytann aslndan olan atee
katlr. Ve eytan Cell isminin grnd yerdir. hirette Celli tecelllerin
mahalli ise cehennemdir. Ve Celli tecelller elemi gerektirir. Ve eer nrluk
glip olursa hirete naklinde melein asl olan nra katlr. Nitekim Hz. Mevlna Celleddn Rm (r.a.) efendimiz Mesnev-i erflerinde buyururlar:
Mesnev:
Tercme: Dier bir hamlede beer mertebesinden lrm, melike mertebesinden kanat ve ba kartmak iin.
Ve nr Ceml isminin grnd yerdir. hirette Cemli tecelller mahalli ise cennettir. Ve Cemli tecelller lezzeti gerektirir. Ve ahret oluumunda
bunlarn mahalli ayr olduu halde, dnyev oluumda bir aradadr. Bundan
dolay gerek mminlerin ve gerek kfirlerin bu lemde Cemli ve Celli
tecelllerden nasbleri vardr.
te insan- kmil, dny haznesi zerine geici mhr ile ve hiret
haznesi zerinde de ebed mhr ile mhrlenir. nk onun mhrlenmesi, oluumun geiciliine ve ebediliine tbidir.
imdi ilhi srette olan isimlerin hepsi bu insan oluumunda aa kt. Byle olunca onun derecesi bu vct ile ihtay ve toplamay tayc oldu. Ve Allah Telnn delili melekler zerine, onunla var oldu. imdi dikkat et! Muhakkak Allah Tel sana, senin gayrin ile nasihat etti. Ve bak!
zerine azarlama gelen kimseye nereden azarlama geldi? (7).
Yni insan- kmil, hakk melikin isimlerinin hazneleri zerine baslan
mhr derecesinde ve toplayc ismin nak mahalli olduundan, ilhi srette
mevct olan isimlerin tm bu insan oluumunda aa kt. nk
padihn mhrnde nakolunmu olan isim grlnce, bu mhrden o
pdihn btn sfatlarna ve isimlerine gei olur. Bundan dolay o mhrde
pdihn sretinde mevct olan isimlerin hepsi aa kar. Ve mhr
cismni sret tibryla her ne kadar kk bir cisim ise de, onun mans
pdihn stn gelici kuvvetine ve saltanatna uyar olduundan kimse onu
kaldrmaya cret edemez. te dnyda geici mhr ve hirette ebedi mhr
ile mhrlenmi olan insan- kmilin oluumu dahi byledir. Bundan dolay
insan- kmilin derecesi bu ayn ve unsur vcdu ile, btn isimlerin ihtasn
ve mutlak ztn tenezzl mertebelerinin tmn tayc oldu.
Ve bu ihta ve toplayclk sebebiyle Allah Telnn delili melekler zerine onunla var oldu. nk Ve iz kle rabbuke lil meliketi inn cilun fl
ard halfeh yan Ve Rabbin meleklere: Muhakkak ki Ben yeryznde
bir halife klacam demiti. (Bakara, 2/30) yet-i kermesinde beyan
buyurulduu zere, Hakk Tel yeryznde halfe edineceini meleklere haber verdi. Melekler de: Ya Rabb yeryznde fesd eden ve kan dken kim142
demiyye Fass
seyi nasl halfe edineceksin? Oysa biz sana tesbh ve hamd ederiz ve seni
takds ederiz dediler. Oysa meleklerde bu toplayclk ve ihta bulunmayp
onlar Hakk, grnme yeri olduklar hs isimleri erevesinde tenzh ve
takds ettikleri ve ona bu isimler erevesinde hamd ettikleri yn ile, dier
isimler ile Hakkn tenzh ve takds ve hamd edilmesinden habersiz idiler. Ne
zaman ki Hak Telnn: y demu enbihum bi esmihim yan Ey dem!
Bunlar onlara, isimleriyle haber ver(Bakara, 2/33) hitb zerine dem onlarn bilmedikleri isimlerden haber verince, melekler bu delil zerine
subhneke l ilme len ill m allemten yan Sen sbhansn. Senin bize rettiinden baka bir ilmimiz yoktur (Bakara, 2/32) diyerek aczlerini
trf ettiler ve sorularndan vazgetiler.
imdi Cenb- eyh-i Ekber (r.a) aa kma ve aa karma iinde kendi
hilktlerini yeterli grp halfenin gereksiz olduunu zanneden meleklerin
hlinden ibret alnmas iin buyururlar ki: Sen yeryznde Allahn halfesi
olan insan- kmilin derecesi karsnda edebini muhafaza et! Muhakkak Allah
Tel, senin gayrin olan meleklerin hliyle sana nashat buyurdu. Ve bak ki,
zerine azar gelen meleklere bu azar nereden ve hangi sebepten geldi? nk Hak Tel onlarn sorusu zerine: Benim bildiimi siz bilmezsiniz deyip
onlar chil sayd. Ve chil saylmak ise phesiz azardr. Ve Hz. Mevlna (r.a)
Mesnev erflerinin nc cildinde insan- kmile kar yerine getirilmesi
gerekli olan edeb hakknda yle buyururlar. Mesnev:
Tercme: Bu sr syleyici olan resller srfl huylu dinleyici isterler. Onlarn, pdihlar gibi, bir gururu ve bir kibri vardr. Dnya ehlinden klelik
isterler. Sen onlarn lyk olduklar edeb vazfesini yerine getirmedike onlarn
risletlerinden nasl istifde edersin? Sen onlarn nnde iki kat olarak eilmedike, o emnet sana ne zaman ular? Her bir edep onlara nasl makbl
gelir? nk onlar mbrek kkten geldiler.
nk melike, bu halfe oluumunun verdii eye vkf olmad. Onlar
hazreti Hakkn zti ibdetinin gerektirdii eye de vkf olmadlar. nk
hibir kimse Haktan kendi ztnn verdii eyin gayrisini bilmez. Oysa melekler iin demdeki toplayclk yoktur. Ve onlar, kendilerine mahss
olan ilhi isimlerin dndakilere vkf olmadlar. Ve Hakk onlar ile tesbh
ve takds ettiler. Oysa onlar, Allah Tel iin, kendilerine ilmi ulamam
isimler olduunu bilmediler. Bundan dolay onlar ile Hakk tesbh ve
takds etmediler. imdi onlarn zerine bizim bahsettiimiz ey stn geldi. Ve onlarn zerine bu hl hkmetti. Byle olunca onlar, oluumlar ynnden e tecalu fh men yufsidu fh (Bakara,2/30) yni Ya Rab, sen
yeryznde fest karan kimseyi mi hlk edeceksin? dediler. Oysa bu ekimekten baka bir ey deildir. Ve o ekime, onlardan gerekleen eyin
ayndr. u halde dem hakknda dedikleri ey Hak hakknda olan eyin
ayndr.(8)
143
demiyye Fass
144
demiyye Fass
145
demiyye Fass
imdi eer onlarn oluumu bunu vermese idi, dem hakknda dedikleri eyi demezler idi. Oysa onlarn urlar yoktur. Eer onlar nefslerine
rif olsaydlar, bilirlerdi. Ve eer bilseydiler, bu sz sylemekten saknr
ve kendilerini korurlard. Ondan sonra onlar incitmekle kalmadlar. Belki
takds ve tebhten zerinde bulunduklar eyle davda daha da ileri gittiler. Oysa dem indinde, meleklerin zerinde olmadklar ilhi isimler vardr. Bundan dolay onlar Rablerini o isimler ile tesbh etmediler ve onlardan
takds eylemediler. Byle olunca bizim onun indinde vkf olmamz ve Allah Tel ile edebi renmemiz iin Hak bize bu olanlar anlatt. u halde
biz onunla tahakkuk ettiimiz ve ihtiva edici bulunduumuz eyi kaytlayarak dav etmeyelim. imdi biz nasl kesin olarak bu byledir iddiasnda
bulunalm? Bundan dolay hlimiz olmayan ve ondan bizim ilim zere olmadmz eyi dav ile genelletirelim? Netcede onun sebebiyle rezil mi
olalm? te bu ilh trf edeb shibi, eminler ve halfeler olan kullarn
Hakkn terbiye ettii eydir (9).
Yni meleklerin bu czi noksan oluumlar dem hakknda bu tirz
vermeseydi, dem hakknda: Y Rab sen yeryznde fesd karan ve kan
dken kimseyi hlk edermisin? demezler idi. Oysa melekler, kendi oluumlarnn gerei olan hlin stn gelmesinden dolay, Hakka kar ekitiklerinin
ve tirz ettiklerinin ve netcede deme ykledikleri fesdn kendilerinden de
km olduunun farkna varmadlar. Eer onlar kendi nefslerinin hs
Rabbleri olan ilhi isimlerin dem hakkatinin ihtas altnda olduuna rif
olsa idiler, bu kllyyeti sebebiyle demin hilfeti hakediini bilirler idi. Ve
eer dem oluumunun kllyyetini bile idiler, onu ktlemekten saknr ve
kendilerini korurlard. Melekler demi ktleyip ve onu incitmekle yetinmediler. Belki kendilerinin grnme yeri olduklar baz isimler sebebiyle kendilerinden kan tenzh ve takdsi yeterli grp: ve nahnu nusebbihu bi
hamdike ve nukaddisu leke yan Biz Seni, hamd ile tesbih ve seni takdis
ediyoruz dediler. (Bakara, 2/30) demek sretiyle davy artrdlar. Oysa
dem meleklerin grnme yeri olmad birtakm ilhi isimlerin grnme yeridir. Bundan dolay melekler, Rabblerin Rabbi olan Allah Tely, demin
grnme yeri olduu o isimler ile tebh ve tenzh etmediler; ve o isimler ile
noksanlardan Hakk takds eylemediler. nk ilhi isimlerden bzlarnn
hkmlerinin aa kmas kesfet leminin vcduna baldr. Eer bu
kesfet leminde demin vcdu olmasa idi, acz ve muhta olu ve gnahlar
gibi birtakm noksanlarn aa kma mahalli bulunmaz idi. nk dem
Mrd-irde eden isminin dahi grnme yeri olduundan, kendi irdesiyle
ilh emre muhlefet eder ve ondan birtakm isyn kar. Oysa daha nce fhi
M-fhten alnm olan cmlelerde de beyn olunduu zere, meleklerde tercih yoktur ki, onlardan Hakka muhlefet km olsun da, sonrasnda Gaffr
146
demiyye Fass
147
demiyye Fass
Daha sonra hikmete dnerek deriz: Bilesin ki, muhakkak kll husslar
(her ne kadar onlarn aynnda onlar iin vct yok ise de) onlar phesiz
zihinde idrak edilebilir ve bilineblirdir. imdi onlar btndr; ayn
vcttan zil olmaz. Ve kendisi iin ayn vct olan her bir eyde, onlarn
hkm ve eseri vardr. Belki o kll huss onlarn, yni ayni mevctlarn
aynlarnn gayri deil, ayndr. Ve kll husslar kendi nefsinde idrak
edilebilir olmaktan zil olmad. Bundan dolay onlar, idrak edilebilirlikleri
ynyle btn olduklar gibi, mevctlarn aynlar ynyle zhirdir. Byle
olunca her bir ayn mevcdun akldan kaldrlamayan ve onunla idrak edilebilir olmaktan zil olacak bir vct ile, aynda vcdu mmkn olmayan bu kll husslara dayana sbittir. O mevct, gerek geici ve gerek
geici olmayan olsun, farketmez. Geici ve geici olmayann bu kll idrak
edilebilirlik bants tek bir bantdr. u kadar var ki, bu kll hsusa
kendisinin verdii ey sebebiyle, ayni mevctlardan bir hkm it olur. lmin lime, haytn diriye bants gibi. imdi hayt idrak edilebilir bir
hakkattir. lim dahi hayttan farkl olan bir idrak edilebilir hakkattir. Nitekim hayt ondan farkldr (10).
Cenb- eyh-i Ekber (r.a.) dem Kelimesinde mevct olan ilhi hikmeti beyn ederken, sras geldii iin dem oluum ile meleklerin oluumu
arasndaki fark; ve meleklerin dem oluumu hakkndaki tirzlarn ve meleklerin bilmedii ilhi isimleri demin haber vermesi zerine meleklerin
mahcb olduklarn ve Hakk Tel Hazretlerinin bu olan biteni haber vermekle, edeb sahibi ve emn ve halfe olan kullarn terbiye ettiini zh etmiler idi.
imdi de buyururlar ki: Biz sras geldii zere bu mrifetleri beyndan
sonra yine ilhi hkme dnerek deriz ki: Hayat, ilim, kudret ve irde gibi kll
husslarn, her ne kadar ayn vctlar yok ise de, onlar phesiz zihinde idrak edilerek bilinirler. nk onlarn farz edelim, kat, kalem, hokka gibi ayn vctlar olmad iin, u hayattr, bu ilimdir ve o kudrettir diye kendileri duyusal iret ile gsterilemez. Ve grme duyusu onlar gremez. Bundan
dolay onlar akl gzyle mahede edilerek zihinde bilineblirler. u halde bu
kll husslar btn olmakla berber ayn vcttan zil olmazlar; yni bu latf
btn manlar kesf cismni sretlere dim bal olur. nk sret man ve
man da sret ile berberdir. Ve onlarn bir derine iddetli balar vardr.
Cenb- eyh (r.a.) hazretlerinin mbrek arzular, latf Hakk ile kesf lem
arasndaki irtibt beyndan ibrettir.
te kesf ayn vct sahibi olan her bir eyde, bu kll husslarn hkm
ve eseri vardr. nk idrak edilebilir husslardan olan vasf, balanacak bir
vasflanan ister. Vasflanan olmaynca vasfn kendini gstermesi mmkn de148
demiyye Fass
demiyye Fass
Daha sonra biz Hak Tel hakknda, muhakkak onun iin ilim ve
hayt vardr deriz. Bundan dolay Hak Tel Hayy ve limdir. Ve biz
melek hakknda dahi muhakkak onun iin ilim ve hayat vardr deriz. Bundan dolay o, hayy ve limdir. Ve insan hakknda dahi onun iin ilim ve hayat vardr, deriz. O da hayy ve limdir. Ve ilmin hakkati birdir. Haytn
hakkati dahi birdir. Ve onlarn lim ve hayye bants dahi bir bantdr.
Ve biz Hakkn ilmi hakknda muhakkak o kadmdir; ve insann ilmi hakknda da muhakkak o sonradan olmutur, deriz. imdi bu idrak edilebilir
hakkatte grecelik ortaya koyan eye dikkat et! Ve idrak edilebilirler ile
ayn mevctlar arasnda olan bu irtibta dikkat et! imdi ilim, kendisiyle
vasflanm olan kimse zerine onun hakknda, o limdir, denilmesini
hkmettii gibi, onunla vasflanm olan kimse de, ilim zerine, sonradan
olan hakknda sonradan olma ve kadm hakknda da kadmdir, diye hkmetti. Bundan dolay her birisi kendisiyle hkm verilen ve zerine hkm
verilen oldu (11).
Yni zaman ile kaytlanm olmayan Hakkn vcdunda ilim ve
hayt vardr, deriz. Bu bakmdan Hak Tel Hayy ve lim olmu olur.
Ve ayn ekilde zamanla kaytlanm olmayan melek hakknda da onun ilmi
ve hayt vardr, deriz. Baladmz bu bant ile o da hayy ve lim olmu
olur. Bu ekilde zaman ile geici olan insann dahi ilmi ve hayt vardr, deriz.
O da hayy ve lim olmu olur.
Oysa bu lim ve hayylerin ilimdeki ve hayttaki seviyeleri bir olmamakla
beraber, ilim ve hayt sfatlar birer tek bir hakkattir. Ve ilmin lime ve hayyin
hayta bants dahi, bir bantdr. Ancak kendisine ilim ve hayt kll
husslar balanan mevctlardan bu kll husslara birer hkm at olur. O
hkm de budur ki, Hakkn vcdu kadmdir. Ve Hakkn vcdundan, ilim
ve hayt kll hussuna at olan hkm dahi kadm hkm olur. u halde,
Hakkn ilmi ve hayt kadmdir, deriz. nsan vcdu ise sonradan olmadr.
Bundan dolay insan vcdundan bu kll husslara it olan hkm de sonradan olma hkm olur. Bu halde de, insann ilmi ve hayt sonradan olma-
150
demiyye Fass
dr, deriz. Demek ki, kll husslarn aa kmas mahal sebebiyle oluyor ve
mahal onlara bir hkm veriyor.
imdi ey hakkat tlibi, basret gzyle dikkat et ki, birer idrak edilebilir
hakkatten ibret olan ilim ve hayt mevctlara baland zaman, kadm olu
ve sonradan oluu nasl ortaya koydu ve yokluklardan ibret olan idrak edilebilirler ile ayni mevctlar arasndaki bu irtibta hayret bak ile bak! nk
mevct olmayan ile mevct arasndaki irtibt acp bir itir.
Byle olunca ilim, ilimle vasflanm olan kimse hakknda lim denilmesine hkmettii gibi, ilim ile vasflanm olan kimse de, eer kendisi sonradan
olma ise, ilim zerine sonradan olma ve kadm ise kadm denilmesine
hkmeder. u halde ilim ile limden her birisi hem kendisiyle hkm verilen
ve hem de zerine hkm verilen olmu olur.
Ve bilinir ki bu kll husslar, her ne kadar idrak edilebilir ise de, onlar
ayn olarak yok ve hkmleri mevcttur. Nitekim ayn vcda balandnda onlar, zerine hkm verilendir. Bundan dolay mevctlarn
aynlarnda hkm kabl eder; ve ayrnty ve paralara ayrlp blnmeyi
kabl etmez. Zr bu onlar zerine mmkn deildir. nk kll husslar,
onlar ile her bir vasflananda, zt ile aa kar. nsniyyet gibi, bu insan
trnden her bir ahsta ahslarn oalmas ile oalmad ve paralara ayrlmad ve idrak edilebilir olmaktan da zil olmad. Ve ne zaman ki ayn
vcdu olanla ayn vcdu olmayan arasnda irtibt mevct oldu (ve o yoklua it bantdr) bundan dolay mevctlarn bzsnn bzsna irtibt
anlalmaya daha yakndr. nk her halkrda onlarn arasnda bir toplayc vardr ki, o da ayni vcttur. Ve burada toplayc yoktur. Ve muhakkak toplaycnn olmamas ile irtibt bulundu. Byle olunca toplaycnn
vcdu ile irtibt daha kuvvetli ve daha hakldr (12).
Yni bilinir ve muhakkaktr ki, bu hayt ve ilim gibi olan kll husslar,
akl mertebesinde mevct olduklarndan, onlarn harite ayn vctlar yoktur;
velkin hkmleri hrite mevcttur. Ve her bir ayn mevct zerine hkmederler. Nitekim bu hayt ve ilim, ayn vct shibi olan, varsayalm Zeyde
baland ve Zeyd limdir ve hayydr denildii zaman, onlarn zerine
sonradan olma ile hkmolunur; ve Zeydin ilmi ve hayt sonradan olmadr
deriz. nk bu kll husslar sonradan olma olan bir mahalle baland.
Bundan dolay onlar sonradan olma hkm ile zerlerine hkm verilen olurlar. Ve bu ekilde de aynlarn gerekleri sebebiyle hkm kabl etmi olurlar.
Byle olmakla berber, bu kll husslar ayrnt ve paralara ayrlp blnme
kabl etmez. rnein Zeyd ile Amr limdir dediimiz zaman, akl mertebesinde mevct olan ilim kll kavramnn birer paralar o mertebeden ayrlarak
Zeyde ve Amra baland diyemeyiz, nk bu mmkn deildir. nk
151
demiyye Fass
hayt ve ilim ile vasflanm olan Zeyd ile Amrn her birinde bu hayt ve ilim
ztyla aa kmtr. Bunun iin, onlarn ayrntlanmas ve paralara ayrlp
blnmesi mmkn deildir.
rnein insniyyeti alalm: nsniyyet akl mertebesinde mevct olan kll
bir kavramdr. Bu kavram, bu insan trnden her bir ahsta siryet etmi ve
aa kmtr. Bu siryet etme ve aa kma ile berber, ahslarn oalmas ile oalm ve paralara ayrlm olmad; ve bu kavram akl mertebesinden
de yok olmad. Yni Zeyd ve Amr, ayr ayr iki ahs olduu halde, her birine
insandr diye hkmederiz. nsniyyet her birisinde ztyla tahakkuk etmi ve
aa km olmakla berber, iki ksma ayrlmad ve bunlarn ahslarnn oalmas ile oalm olmad; ve bunlarn ahslarnda ztyla aa kmakla
akl mertebesinden de yok olmad.
Ve ayn vcdu olan ey ile, yokluk bantsndan ibret olmasndan dolay ayn vcdu olmayan kll husslar arasnda irtibt mevct olunca, bu
irtibttan phesiz mevctlarn bzsnn bzsna irtibt anlalr. nk her
halkrda mevctlar arasnda onlar toplayan ve bir derine balayan bir ey
vardr ki, o ey de ayn vcttur. Oysa burada, yni kll huss ile ayn vct
arasnda olan irtibtta toplayc yn yoktur. Ve bir toplayc olmakszn kll
husslar ile ayn vctlar arasnda irtibt vardr. imdi kll husslar ile ayn
vctlar arasnda bir toplayc olmakszn irtibt bulununca, aralarnda bir
toplayc bulunan mevctlarn bir derine irtibt daha kuvvetli ve daha hakl
olur.
rnek: nsniyyet akl mertebesinde mevct olan bir kll husstur ki,
hrite onun ayn vcdu yoktur. nk yokluk bantsndan bir bantdr.
Fakat bu insniyyet, Zeydin ve Amrn ahslarnda ztyla aa kmtr. u
kadar ki, Zeyd ile Amrn hrite ayn vctlar vardr. Ve insniyyetin hrite
ayn vcdu yoktur. Oysa ayn vct toplaycdr. Bundan dolay insniyyet
ile Zeyd ve Amr arasnda toplayc yoktur, velkin irtibt vardr. Eer irtibt
olmasa idi, Zeyd ile Amra insandr diye hkmedemeyecek idik. imdi bunlarn arasnda ayn vcttan ibret olan toplayc olmad halde irtibt bulununca ayn vct shibi olan Zeyd ile Amr arasnda da irtibt bulunduuna
phe yoktur. nk bu ayn vct onlar toplaycdr.
te hayt, ilim, sem, basar, irde, kudret, kelm ve tekvin Hakkn zti ilerinden olan ve yokluk bantsndan ibret bulunan kll husslardan olduu ve bunlarn hrite ayn vctlar olmamasyla berber ayn vct shibi
olan insan fertlerinde ztlariyla siryet etmi ve aa km bulunduu ynle, bu kll husslarn insan fertleri arasnda irtibtlar mevct ve tahakkuk
etmitir. Dier taraftan insann her bir ferdi dahi ayn vct shibidir. Ve bu
ayn vct ise onlar toplaycdr. Bundan dolay fertler arasnda da irtibt
aktr. rnein Zeydin ayn vcdu sonradan olmutur; Amrn ayn vcdu
da sonradan olmutur. Ve ayn ekilde Zeyd limdir; Amr da limdir. lim ise
152
demiyye Fass
Hakkn zti ilerinden paralara ayrlp blnme kabl etmeyen bir kll
husstur. u halde biz akl mertebesinde mevct olan ilim kll kavram
Zeyde ve Amra taksm edildi de akl mertebesindeki bu kavramdan bir
miktr eksildi diyemeyiz. nk ayn vct shibi deildir ki, kll huss
paralara ayrlp blnme ve ksmlara ayrlma kabl etsin.
Byle olunca Hakkn ilmi ile insan fertlerinin ilmi arasnda bir irtibt vardr. u kadar ki, baland mahal sebebiyle kll hussa bir hkm ulam
olur. O da Zeyd ve Amr sonradan olma olduu iin, onlarn ilmi dahi sonradan olmadr, hkmnden ibrettir. Ve ayn vct, insan fertleri arasnda bu
kll husslar toplayc olduu iin, bu toplayclk onlar bir derine balar.
Ve bu ekilde de kadm olan Hakkn vcdu ile, sonradan olma olan hlk
edilmilerin vcdu arasnda irtibt mevct olur.
Ve phe yoktur ki, muhakkak sonradan varolann var oluu ve kendisini meydana getiren var ediciye onun ihtiyac, onun kendi nefsinde imknndan dolay sbit oldu. imdi onun vcdu, onun gayrindendir. Byle
olunca o ihtiyac irtibt ile baldr. Ve kendisine dayanlm olann,
ztndan dolay zorunlu vct, kendi nefsiyle vcdundan gan, ihtiyasz
olmas lzmdr. Ve o, bu sonradan olana kendi ztyla vcdu veren zttr.
Bundan dolay ona balanm oldu. Ve ne zaman k ztyla onu gerekli kld, onunla zorunlu oldu. Ve ne zaman ki onun dayana zt ile kendisinden
aa kan zta oldu, isim ve sfttan her bir eyden ona nisbet olunan ey
de onun sreti zerine olmasn gerekli kld, zt zorunluluk bunun dnda. nk sonradan olan hakknda bu mmkn deildir, eer ki zorunlu
vcttur; velkin onun zorunlu oluu, kendi nefsiyle deil, kendisinin gayriyledir (13)
Yni phe olunmaz ki, sonradan olann sonradan olmakl ve sonradan
olann kendi ztnda vcdu olmad yn ile onu sonradan olma klan bir var
ediciye ihtiyc sbit oldu. Byle olunca sonradan olann vcdu, kendisinin
gayrinden husle gelmitir. Bundan dolay sonradan olan, vctta kendisinin
gayri olan var ediciye, ihtiyac irtibt ile baldr.
rnek: Buharn zt bir derece younlanca bulut olur. Buharn vcdu
bulutun vcdundan daha ncedir. Bulutun vcdu buhara gre sonradan
olmadr. phe yoktur ki, bulut kendi ztnda bamsz vct shibi olmad
yn ile, kendisini meydana getiren bir var ediciye, yni buharn vcduna
muhtatr. u halde sonradan olma olan bulutun vcdu, kendisinin gayri
olan ltf buhrn vcdundan husle gelmitir. Bundan dolay sonradan olma olan bulut, var edici olan latf buhra ihtiyac irtibt ile baldr. te sonradan olma olan kesf hlk edilmilerin kadm olan latf Hakka irtibt bu rnee uygundur.
153
demiyye Fass
imdi sonradan olan vctta var ediciye dayand iin, kendisine dayanlm olann ztndan dolay zorunlu vct olmas, kendi nefsinde
vcdunda gan bulunmas ve vcdunun baka bir vcda ihtiyac olmamas lzmdr. Eer byle olmasa; yni Hakkn vcdu kendisinin gayri bir
vcda ihtiyac duymu olsa (yumurta tavuktan ve tavuk yumurtadan kt)
gibi devir ve (hlk edilmilerin vcdu Hakk'tan ve Hakk'n vcdu falan
eyden ve falan eyin vcdu da falandan vb. kt) gibi sonu gelmez silsileler
lzm gelir. Devir ve silsile ise, vct iini bir asla ulatramayacandan bozuk olur.
Ve kendisine dayanlm olan bu sonradan olana, kendi zt ile vct veren zttr. Byle olunca sonradan olan, vctta, zorunlu vct olan kendisine
dayanlm olana balanm oldu. Ve zorunlu vct, sonradan olan kendi zt
iin gerektirince, o sonradan olan, zorunlu vcdun vcdu ile zorunlu oldu.
nk zorunlu vct, sonradan olana vct feyzi vermese, aa kmaz idi.
Bundan dolay hrite aa kmak iin, zorunlu vcdun sonradan olana
vct feyzi vermesi, kendisinin zt gereidir.
demiyye Fass
demiyye Fass
lk, alk ve doyurmak gibi hlk edilmilik sfatlarnn Hakka balanmas nasl
olur?
Cevap: Biraz yukarda denilmi idi ki, sonradan olmu olann kendi zatnda vcdu yoktur. Ve onu sonradan olan klan bir var ediciye ihtiyac vardr.
Bundan dolay sonradan olmu olann vcdu, kendi vcdunun gayri olan
zorunlu vcttan husle gelmitir. nk zorunlu vcdun vcdu latf ve
sonradan olann vcdu ise kesftir. Ve latf kesfin gayridir. Fakat latften olan
kesfin vcdu zt ynnden o latfin ayndr. Ve bu ayn olu ve gayri olu
daha nce buhar ile bulut rnekleriyle izah edilmi idi. imdi zorunlu vct,
sonradan olana vct feyzi vermese yni letfet mertebesinden kesfet mertebesine tenezzl edip sonradan olma sfatn o mertebede kazanmasa, harite
Zhir isminin hkmleri aa kmaz idi. Mademki sonradan olann vcdu,
zorunlu vcdun vcdudur, u halde bu kesfet mertebesinde aa kan
hile, alay etme, eziyet ve hastalk ve alk gibi sonradan olmu olanlarn sfatlarnn dahi taayyn ynnden ona balanaca aktr. nk bu sfatlar kesafeti gerektirir. Velkin Hak, zt ynnden bu sflardan mnezzehdir.
nk kesfetin gerektirdii eylerin letfetle asla mnasebeti yoktur.
Byle olunca Hak Tel kendi nefsini bize hayat, ilim, sem, basar, kudret
ve irde gibi bizde olan sfatlarla vasfetti. Bundan dolay biz onu lim olu,
kdir olu ve irde sahibi olu gibi vasflar ile mhede ettiimiz zaman, bu
vasflar ile kendimizi mhede ederiz. nk yokluk bantsndan ibaret
bulunan bu kll husslar, bizlerde zatlaryla siryet etmi ve aa kmtr.
Ve bizim ayn vctlarmz bu kll husslara dayanmaktadr. Ve kll
husslar akl mertebesinde mevct olan Hakkn ilerinden ibarettir. Ve Hak
Tel da bizi bu vasflar ile mhede ettii zaman, kendi nefsini o vasf ile
mhede eder. nk bizim kesf vctlarmz da onun vcdudur. Bundan
dolay kesf aynalarda Hak Tel hazretleri kendi nefsini mhede eder. Beyit:
imdi Hz. eyh-i Ekber (r.a.) Hak ile hlk edilmiler arasndaki irtibat beyan buyurduktan sonra bir tibar ile aralarndaki fark zh ile derler ki: Biz her
ne kadar bizi toplayan ve ihta eden insniyyet dediimiz bir hakkat zerine
isek te, phemiz yoktur ki, biz Zeyd, Amr, Bekir vb. gibi ahs ve arap, acem,
trk ve erkes vb. gibi eit ile okuz. Ve biz kesinlikle biliriz ki, ortada bir
farkllk vardr ki, o farkllk sebebiyle ahslarn bzs bzsndan ayrlr. O
farkllk da bizim zti husslarmzdr. Ve zti husslarmz da, bizim zti istiddlarmzdan ibarettir ki, gzellik ve irkinlik, ilim ve cehlet gibi ilerimiz
bu istiddlara bal olur. Eer ortada byle bir farkllk olmasa idi, kll olan
birde paralarn okluu aa kmaz idi. te nasl ki, tek bir hakkat olan
insaniyyetin ihtas altnda toplanm olan ahslar ve eitler arasnda farkl156
demiyye Fass
lk mevct ise, Hak Tel hazretleri hayat, ilim, kudret ve irde gibi btn
ynlerinden kendi nefsini vasfettii eyle bizi vasfetmekle beraber, Hakkn
vcduyla hlk edilmilerin vcdu arasnda ylece bir farkllk vardr. O
farkllk ta, varlk ile yokluk arasnda olan imkni vcdumuzdan dolay
vctta bizim ona muhta olmamzdr. Ve varlmzn onun varlna bal
olmasdr. Ve mevct olmamz iin bir zorunlu vcda muhta olmamz gibi
bir halden onun gan bulunmasdr. nk Hakkn vcdu ztndandr; ve
ztnn ayndr; ve zt zerine ilave deildir. Fakat bizim vcdumuz byle
deildir; vctta biz Ona muhtacz.
Ve Hz. eyh-' Ekber (r.a.) Ftht- Mekkiyye'lerinde vct hakknda
aadaki izhlar beyan buyururlar:
"Bilinsin ki, vct ii Hak ve hlk edilmiten ibrettir. O vct ii, ya
dami ve zeval bulmaz srf vcttur; yhut dami ve zeval bulmaz srf imkni
vcttur vey dami ve zeval bulmaz srf yokluktur. Srf vct ezelen ve ebeden yokluk kabl etmeyen eydir. Srf yokluk dahi ezelen ve ebeden vct
kabl etmeyen eydir. Srf imkn ise, ezelen ve ebeden bir sebeple vcdu; ve
ayn ekilde bir sebeple yokluu kabl eden eydir. imdi srf vct ancak Allah'tr, onun gayri deildir. Ve srf yokluk ancak muhldir ve muhlin gayri
deildir. Ve srf imkn ise, ancak lemden ibrettir ve lemin gayri deildir.
Ve lemin mertebesi ise, srf vct ile srf yokluk arasndadr"
Ne zaman ki sonradan olann dayana, zorunlu vcdun zt gereinden
dolay, o zorunlu vcttan aa kmakla, O'na oldu; yni sonradan olan, aa km olduu zorunlu vcda dayand; bu dayanma, zorunlu vcda
nisbet olunan her bir isim ve sfatta, sonradan olann o zorunlu vcdun sreti
zere olmasn gerektirdi. Yni Allah Tel Hazretleri zorunlu vcttur. nsan
ise sonradan olmadr. nsn vcdu aa kmada zorunlu vcda dayanmaktadr ki, daha nce zh olundu. te insan bu dayanma sebebiyle Hakk'n
isimleri ve sfatlaryla isimlenmi ve vasflanm oldu. rnein Hak hayt,
ilim, sem, basar, kudret, kelm ve tekvn sfatlaryla vasflanm; ve bu sfatlardan aa km olan Hayy, Alm, Sem', Basr, Kadr, Mtekellim ve
Mkevvin isimleriyle isimlenmitir. nsan da bu sfatlar ile vasflandrlm ve
bu isimler ile isimlendirilmi olunur.
Yalnz zt zorunluluk mstesndr. nsan zt zorunluluk ile vasflandrlamaz, nk sonradan olmadr. Ve sonradan olann zt zorunluluk ile vasflanmas mmkn deildir. Geri sonradan olan iin aslnda zorunlu vcttur.
nk sonradan olan, zorunlu vcdun letfet mertebesinden kesfet mertebesine tenezzlnden baka bir ey olmad ynle onun gayri deildir. Velkin, kesfin vcdu latfin vcduna muhtatr. Bundan dolay sonradan olann zorunlu oluu, nefsiyle deil, gayrin vcduyla olmutur. Ve zti zorunlulukta sonradan olann aya yoktur.
157
demiyye Fass
demiyye Fass
demiyye Fass
imdi yedi kat gkler ifdesi bizim gne sistemimize bal olan bir
beyndan ibrettir. Ve yet-i kermede Ve lekad halakn fevkakum seb'a
tarika yan Ve andolsun ki Biz, sizin zerinizde yedi yol hlk ettik(Mminn, 23/17) yet-i kermesinde iret buyrulan yollar her biri bir
felekten ibaret olan yedi gezegenin yrngeleri olup bu konudaki zhlar dris
Fassnda gelecektir. Nefes-i rahmnnin nefeslendirmesi zti gereklilik olan
aa kmaya dayandndan ve aa kma ve marifet kemli ise, ilhi
sretin ancak bir endm aynasnda grnmesiyle oluabileceinden, bu sonsuz lemlerin her birerleri birer endm aynas gibi oldu. Mutlak Hakk her birerlerinde ilhi sretini mhede buyurur. Fakat bu mhede uzaktan ve
kendi vcdunun haricinde olan bir eye bakarak olan mhede trnden
deildir. Belki zerrelerin tmnde bizzt aa kma ve hzr olma ile olan
zevkyye mhedesidir. L tudrikuhul ebsru ve huve yudrikul ebsr ve
huvel ltful habr yan Grme hassalar onu idrak edemez. Ve O, grme
hassalarn idrak eder. Ve O, ltiftir, hereyden haberdardr.(Enm, 6/103).
nk latf zt eya sretleriyle kesfleince, onlarda kesfet sebebiyle aa
kan hller ve iler, mahede etme ve hzr olma zevki ile latf ztn bilineni
olur. Onun iin yet-i kermedeLatf ve Habr buyrulmutur. nk
hibret-bir eyin i yzn hakk ile bilmek zevk ilimdir. Ve El yalemu
men halaka, ve huvel latful habr yan Hlk eden bilmez mi? Ve O; Ltif'tir, Habr'dir. (Mlk, 67/14) yet-i kermesi de ayn yksek many bildirir.
Velkin bu lemlerin her biri ayna olmakla berber kemliyle parlak deildir. Nitekim lemin bulank bir ayna olduu daha nce belirtilmi idi. lhi
sretin yansmasn kemliyle kabl edecek ve en ak bir srette gsterecek
ayna bu lem zerinde insandr; ve insan ilh nmnedir. Bizim gne sistemimizde dnynn insan trne tahsis edildii Vel arda vedaah lil
enm yni Ve arz mahlklar iin meydana getirdi (Rahmn, 55/10) yet-i
kermesinden anlalr. Yni yeryznn hlk ediliinden maksat zerinde
demin aa kmasdr, demek olur. Dier gk cisimlerinde bitki ve hayvn
trnden baka mahlklar olduu:
Ell yescud lillhillez yuhriculhabe fs semvti vel ard yan Nasl secde etmezler Allah iin ki, gklerde ve yerde sakl olan karr (Neml,
27/25) ve
Ve min ytih hlkus semvti vel ard ve m besse fhim min
dbbetin, ve huve al cemihim iz yeu kadr yan Gkleri ve yeri hlk
etmesi ve orada dbbeden oaltp yaymas, O'nun iretlerindendir. Ve O,
diledii zaman onlar toplamaya kaadirdir.(ra, 42/29)
yet-i kermelerinde beyn buyrulur. Ve insan da dbbeler ksmndandr. Nitekim yet-i kermede iret buyrulur:
160
demiyye Fass
demiyye Fass
Ikterebe lin nsi hisbuhum ve hum f gafletin muridne yni nsanlar iin hesap vakti yaklat. Ve onlar, gaflet iinde yz evirenlerdir.
(Enbiy, 21/1) Onun yakn almetlerinden bir almeti bana trf buyur dedim. demin vcdu kymet almetlerindendir buyurdu.
Ksaca mutlak ztn mertebelerin tmnde tecell etmedii bir n yoktur.
Ve onun bu tecellleri ezel ve ebed ve kadmdir. Ve bir lemin kymetinin
kopmasyla, ehdet mertebesi sretinde olan ilhi tecelller sonsuza dek kesilmi olmaz. Kadm olu ve sonradan olu arasndaki ncelik zamnsal deil,
belki aklda mevct olan ncelik-sonralk ile ilgili bir mandr. Ey hakkat
tlibi, bu aklamalarn bizzt yaayarak hakkatinin idrakine ulatn ise, sana
ok byk bir sr alm oldu; ve anladn ki, en byk kymet haktr ve gerekleecektir. Ve imkn dhilindeki vctlar sonsuzdur ve bitii yoktur.
imdi, Hakk'n evveliyyeti, nasl ki kaytlanm evveliyyet deilse,
hiriyyeti dahi ylece kaytlanm hiriyyet deildir. Belki bize balanm olan
ilerin tm Hakk'a dnd iin, Hak "hir"dir. Mutlak ztn, btn taayynlerin balangc olduu iin, mevct olan evyeliyyeti ve btn taayynlere
balanan iin mutlak zta dnmesinden dolay onun mevct olan hiriyyeti,
ztnn mutlakl zerine ilave i olmayp nisb i olduundan, Hak
evveliyyet aynnda "hir" ve hiriyyet aynnda "Evvel"dir
Daha sonra, bilelim ki, muhakkak Hak Tel kendi nefsini "Zhir" ve
"Btn" olmakla vasfetti. Bundan dolay lemi, gaybmz ile btn, ve
ehdetimiz ile zhiri idrk etmemiz iin, gayb ve ehdet lemini var etti.
Ve kendi nefsini rz ve gazab ile vasfetti: Bundan dolay lemi korku ve
mt shibi olarak var etti. Byle olunca biz onun gazabndan korkarz ve
rzsn mt ederiz. Ve nefsini "Ceml" ve "Zl-cell" olmakla vasfetti. Ve
bizi heybet ve ns zere var etti. Ve ona mensp olan ve onlar ile isimlendirilmi olunan eylerin hepsi byledir. imdi Hak Tel, lemin hakkat ve
mfredtn toplam olmasndan dolay, insan- kmilin hlk ediliine ynelik kld bu iki sfat iki el" ile ifde buyurdu. Byle olunca lem
"ehdet" ve halfe "gayb"dir. Ve bundan dolay sultn kendini perdeler. Ve
Hak Tel kendi nefsini zulmni perdeler ile vasfetti ve onlar tabat cisimleridir. Ve nrni perdeler ile vasfetti; onlar da latf rhlardr. Byle olunca
lem, kesf ile latf arasndadr. Ve o kendi nefsine perdenin ayndr. imdi
lem, Hakk'n kendi nefsini idrk ettii yn ile Hakk` idrk etmez. Ve ona
ihtiyac sebebiyle kendi var edicisinden farkl olduunu bilmekle berber,
perde iinde zil olmaz. Velkin Hakkn vcdu olan zt vcdun zorunluluunda lem iin haz yoktur. Bundan dolay onu ebeden idrk edemez.
u halde Hak Tel bu bakmdan, zevk ve mhede etme ilmi ile bilinemeyen olmaktan ebeden zil olmaz. nk bunda sonradan olan iin ayak
yoktur.imdi Allah Tel dem'i ancak ereflendirmekten dolay "iki el"i
arasnda toplad (16).
162
demiyye Fass
Yni Hak Tel hazretleri Huvel evvelu vel hiru vez zhiru vel
btn, yan O, Evvel'dir ve hirdir, Zhirdir ve Btndr (Hadd, 57/3)
yet-i kermesinde kendi nefsini "Zhir" ve Btn" olmakla vasfetti. nk her
mertebe mutlak vcdun tenezzllerinden zhir olmutur. Ve her mertebe
kendisinden nceki mertebeye gre zhir" ve nceki mertebe de ona gre
"btn" olur. Bundan dolay Hak Tel en kesf olan lemi hlk etti. Ve lem
ilhi sret zerine mahlk olmakla, btn mertebeleri toplad gibi, dem de
ilhi sret zerine mahlk olduundan bizim gaybmz, yni btn duyularmz ile btn ve ehdetimiz, yni zhir duyularmz ile zhiri idrk etmemiz
iin, gayb ve ehdet lemini var etti. u halde biz zhir duyularmzla kesf
sretler olan eyy ve btn duyularmzla da latf sretler olan many idrk
ederiz. Ve bu idrk dahi zti isti'ddlarmzn bize verdii kadar olur.
Ve ayn ekilde Hak Tel nefsini rz ve gazab ile vasfetti; lemi de korku
ve mt shibi olarak var etti. Nitekim Kur'n- Kerm'de buyurur: Lev
enzeln hzel kurne al cebelin le reeytehu hian mutesaddian min
hayetillh yni Eer Biz, bu Kur'n', daa indirseydik, O'nu mutlaka,
Allah'n korkusundan hu ile boynunu bkm, para para olmu grrdn. (Har, 59/21) ve ayn ekilde:
nn aradnel emnete ales semvti vel ard vel cibli fe ebeyne en
yahmilneh ve efakne minh yni Muhakkak ki Biz, emaneti gklere,
arza ve dalara arz ettik. Onu yklenmekten ekindiler ve ondan korktular.(Ahzb, 33/72) Bundan dolay lemin paras olan biz insanlar onun gazabndan korkarz ve rzsn mt ederiz.
Ve ayn ekilde Hak Tel nefsini "Ceml" ve "Zl-Cell" olarak vasfetti.
Nitekim Kur'n- Kerm'de: Tebrekesm rabbike zl celli vel ikrm yni
Cell ve kram Sahibi Rabbinin ismi Mbarek'tir (Rahmn, 55/78) ve
hads-i erifte Allah Cemldir cemli sever buyrulur. Bundan dolay biz
onun celliyle heybet ve cemliyle ns zerine oluruz.
Bilinsin ki, "gazab" ve "rz" Allah Tel Hazretlerinin iki sfatdr ki, seyri
slkun banda olanlar iin zhir olurlar. Onlarn zhir olmasyla seyri
slkun banda olanlarda korku ve mt meydana gelir. Bu sfatlara karlk
olarak, Cell ve Ceml dahi ayn ekilde iki ilhi sfttr ki, seyri slkun ortalarnda olanlar iin zhir olurlar. Bunlarn zhir olmasyla seyri slkun ortalarnda olanlarda heybet ve ns ve daralma ve genileme halleri meydana gelir. Ayn ekilde tecell ve istitr(rtnme) dahi iki ilhi sfttr ki, seyri
slkun sonunda olanlar iin zhir olurlar. Bunlarn zhir olmasyla seyri
slkun sonunda olanlarda fen ve bak halleri meydana gelir. te azz klma
ve zell etme, zarar verme ve fayda verme, t etme ve men etme ve hayat
verme ve ldrme gibi Hakk'a balanan ne kadar sfatlar; ve Muizz ve Mzill,
163
demiyye Fass
demiyye Fass
demiyye Fass
deildir. Eer zt ile zorunlu olu mertebesine ayak bsm olsa, buz gibi eriyip taayyn kalmaz. Ve sonradan olma sft kendisinden zil olur. Ve o vakit "idrk eden" ve "idrk edilen" ve "idrk" bantlar bir ey olup zt zorunluluk mertebesinde ortadan kalkar.
Nitekim hads-i erfte bu hakkate iret buyurulur Cebrile sordum:
Rabbini gryor musun? diye. Cevap verdi: Benimle Onun arasnda
yetmibin nr perdesi vardr. Eer perdelerin en altta olann dahi grseydim (batan aa) yanardm. te "Rabb'ini gryor musun?" sorusuna
cevben Cibrl (a.s.) Rabb'isi ile kendi arasnda zulmn perde olduunu beyn
buyurup, yetmi bin nrn perde olduunu ve bu nrni perdeler kalkm
olsa, kendi nrn taayynnn ortadan kalkacan ifde etmitir. nk
cenb- Cibrl dahi sonradan olmadr. Ve sonradan olann zt zorunlulua bir
adm atabilmesi mmkn deildir.
imdi Hak Tel Hazretleri, ancak ereflendirme ve ta'zim iin, dem`i,
"iki el" ile ifde ettii karlkl sfatlar arasnda toplad. Ve dem bu sebeple
Cell ve Ceml grnme yeri oldu. nk dem'in ilhi sret zere olan
hakkati, ilh Ceml aynas. Ve cismniyyetinden ibret olan varlk sreti, bu
aynann perdesi ve rts olduundan, Cell grnme yeridir.
Ve ite bunun iin Hak Tel bls'e: "ki elimle hlk ettiim eye itat
etmekten seni meneden ey nedir?" buyurdu. Oysa o; lem sreti ile Hak
sretinden ibret olan iki sret arasnda ancak onun toplama ayndr. Ve
onlar da Hak Tel'nn elidir. Ve bls lemden bir paradr. Onun iin bu
toplayclk olumad. Ve bundan dolay dem halfe oldu. imdi eer onu
halfe kld eyde, onu halfe klann sretiyle aa kmasayd, halfe
olmaz idi. Ve eer onda, zerlerine halfe klnd idresindekilerin talep
ettii eyin hepsi mevct olmasayd, onlar zerine halfe olmaz idi. nk
onlarn dayana onadr. Byle olunca kendisine ihtiyac duyulan eyin hepsi ile kim olmas lzmdr. Ve yoksa onlarn zerine halfe deildir. Bu
takdirde hilfet ancak insan- kmil iin geerli oldu. imdi onun zhir
sretini lem hakkatlerinden ve onun sretinden in eyledi. Ve btn
sretini de Allah Tel kendi sreti zere in etti. Ve bunun iin onun
hakknda: "Ben onun iiteni ve greni olurum" dedi. Ve onun "gz" ve
"kula" olurum demedi. u halde iki sret arasn ayrd (17).
Yni dem ilhi toplayclk ile ereflenmi olduu iin, Hak Tel bls'e:
"ki elimle, yni Celli ve Cemli sfatlarm ve isimlerimle hlk ettiim dem'e
secde ve itat etmekten seni meneden ey nedir?" diye hitp etti ve azarlad.
Oysa o "iki el" ile dem'i hlk etmek, birisi lemin, dieri Hakk'n sreti olmak
zere iki sret arasnda, ancak dem'i toplamann ayndr. nk Hakk'n
sreti, ilhi isimler ve rabbni sfatlarn btn hepsinin sretidir. Ve bu isimler
166
demiyye Fass
ve sfatlar tesr eden ve fa'il olduu yn ile Hakk'n "veren eli"dir; ve lemin
sreti ise, varlklar leminde ne kadar sretler var ise hepsinin tamamdr. Ve
varlk sretleri tesr alan ve failin fiilini kabl eden olduu cihetle, Hakk'n
"alan eli"dir. Nitekim yet-i kermede buyrulur: E lem yalem ennallhe
huve yakbelut tevbete an ibdih ve yehuzus sadakti yni Allah'n kullarndan, tvbeleri kabl ettiini ve sadakalar aldn (kabl ettiini) bilmiyorlar m? (Tevbe, 9/104).
Ve bls lem paralarndan bir para olduu ynle, dem'deki toplayclk
onda yoktur. nk bls'in btn olan "Mudill" ismi Celli isimlerden olduu
gibi, zhiri olan unsuri oluumu dahi havdan ibret olan oksijen ile meydana
gelen atetir. Bundan dolay onun unsuri paralar ate ile havdr. Ve onun en
byk paras olan ate ise, Celli grnme yerindendir. u halde bls zhiren
ve btnen Cell grnme yeri olduundan sol el olan Celli sfatlar ile mahlktur. Bu sebeple bls'in hakkati olan Mudill ismi saptrma, hle, kfr, inkr, kin ve hsed gibi sfatlara sahiptir. Ve unsuri oluumu olan ate dahi ykselmek, kibir, Msllat olmak ve zorlayclk gibi kahredici sfatlar gerektirir.
dem'e gelince onun btn "Allah" mbrek ismi olduu ve bu a'zam isim
Cell'i ve Ceml'i btn isimleri toplam bulunduu gibi, onun zhiri olan
unsuri oluumu dahi Celli grnme yerinden olan ate ile havdan ve
Cemli grnme yeri olan su ile topraktan olumutur. Bundan dolay onun
hakkati olan "Allah" isminde Mudill ismi ve zhirinde ate mevct olduu
ynle, yukarda bahsedilen ktlenmi sfatlara sahip olduu gibi, "Hd"
mbrek isminin gerei olan hidyet, doruluk, mn, ikrr, kabl, sevgi ve
hayrseverlik gibi sfatlar ve unsuri oluumunun en byk paras olan su ile
topran gerei olan alak gnlllk, tevzu', ar ballk ve yumuaklk gibi
vlm sfatlar iine alr. Eer dem'de sol elin hkmleri olan iblsi sfatlar
glip olursa, kendisi sol ashbndan olup "cins cinsiyle beraber olur" cbnca
Cell mahalli olan cehenneme ve eer sa elin hkmleri olan sfat glip olursa Ceml mahalli olan cennete dhil olur. Nitekim yet-i kermede iret
buyurulur: ferkun fl cenneti ve ferkun fs sar yni Onlarn bir ksm
cennette ve bir ksm alevli atetedir (r, 42/7), Beyt:
Tercme: "Eer senin vasflarn ve ahlkn iyi olursa, ey iyi huylu, sekiz
cennet sensin. Ve eer ktlenmi sfatlarn dkn oldun ise, cehennem de
sensin, ebed azbta sensin. Cihanda her kimin vlm ahlk varsa, o kimsenin cn Hakk'n srlarnn mahzeni olur. Cehennemin mayas nedir? Kt
ahlktr. Kt ahlk Hakk yolunun seddi ve mnsidir. Ey oul, ahlk ve vasflarn hepsi, her zaman birtakm sretlerde ekillenir. Onlar, sana bzen ate ve
bzen nr; bzen de cehennem ve bzen cennetler ve hrler sretinde grnr. Eer ayne'l-yakn shibi isen benim bu sylediim eylerin maddi deliller
getirerek ve taklt yolundan deil, belki keif ynnden olduunu anlarsn."
167
demiyye Fass
te bls dem'de, byle bir toplayclk hsl olduunu ve kendisinde bu toplaycln bulunmadn bilmedi. dem'i de kendi hline kys edip secde ve
itat ile emrolunduunda, btnnn ve zhirinin gereklerine tb olarak kibirlendi. Ve kendi taayyn ile dem'in hakkatinden perdeli olduu iin, Hak
Tel onu perdenin arkasna srd. nk bls'in gerei bu idi. Hak Tel
Hazretleri mutlak hakmdir; hkmn mahalline uygular ve hkmnde asl
kimseye zulmetmez.
u hakkat bilinsin ki, daha nce birok yerlerde dahi zh olunduu zere, taayyn elbisesine brnen Hakkn bir olan vcdundan bakas deildir.
Bu taayyn dediimiz perde, taayyn etmi Hakkn vcdu zere istl edip
onu rter. Bununla berber bu taayyn perdesinin kararll yoktur. Kll
eyin hlikun ill vechehu yni O'nun vechi hari herey helk olucudur (Kasas, 28/88) yet-i kermesinde iret buyrulduu yn ile Hakk'n
vcdunun nru, an-be-an bu perdeleri yrtar. u halde taayyn Hakk'n
ztna gre "uzaklatrlmlk" ve "tard olunmuluk" olur. Ey irfn tlibi, eer
sen bu taayyn perdesinin arksnda taayyn etmi olan Hakk mhede
edersen, hakkati perdede mhede etmi olursun. Ve seni "ben, ben" demee
sevkeden ey, anck taayynnden ibrettir.
Glen-i Rz'dan beyt:
Tercme:"O hakkat ki,taayyn ile muayyen oldu,sen o hakkate, konuma
esnsnda "ben" dedin"
imdi bu perdenin kararllk zere olmadn yaknen bildin ise, artk
"ben, ben" diyecek hlin kalmaz. Ve eer bu taayyn perdesinin arkasnda taayyn etmi vct olan Hakk' mhede etmezsen, taayyn ile perdeye dersin. Ve kendi taayynn kendi nefsine perde olur.
Glen-i Rz'dan beyt:
Tercme: "lemin taayynleri senin zerine oluur. te bundan dolay
eytan gibi; "Benim gibi kim vardr? dersin.
Ve byle olan kimse, bu taayynle Hakk'n ztndan uzaklatrlm ve
tard edilmi olup taayyn etmi ve perdelenmi olan tek bir ayn sonsuza dek
mhede edemez. Gzel amelleri sebebiyle cennete dhil olsa bile, cennetlerin taayynleri ile Hak'tan perdelenmi olup, bunlarla megl olur.
*
*
168
demiyye Fass
te dem'in halfe olmasnn sebebi, "iki el" olarak ifde edilen karlkl
ilhi sfatlar ile mahlk olmasndandr. imdi dem, eer Hakk'n kendisini
halfe kld lemde ve lemin paralarnda, kendisini halfe klan Hakk'n
sreti ile aa kmasa idi, onda halfe olmay hakedi meydana gelip te,
halfe olmaz idi. Ve eer dem'de, zerlerine halfe olunan idaresindekilerin,
yni lemin ve lemin paralarnn talep ettii eyin hepsi mevct olmasayd,
lem zerine halfe olmaz idi. nk lemin dayana halfeyedir. Bundan
dolay lem ve lemin paralar neye muht ise, halfe olan demin onlarn
hepsiyle kim olmas gerekir. Ve eer lemin muht olduu eyler bulunmasa, dem'de hilfet mevct olmaz. nk ciz olan bir kimse, kendi gibi ciz
olan dier bir kimsenin ihtiycn te'mn edemez.
Bu takdirde hilfet, ilhi sret zere mahlk olmas tibryla, btn lemin paralarn toplam olan insan- kmil iin geerli oldu. Byle olunca Hak
Tel, insan- kmilin zhiri sretini lemin hakkatlerinden ve lemin
hakkatlerinin sretlerinden in etti. Ve btni sretini de nnallahe halaka
deme ala sretihi" yni Allah demi kendi sreti zerine hlk etti gereince, Allah Tel kendi sreti zere in etti. Ve insan- kmilin bu yn ile
insndan dolay, onun hakknda hads-i kudssinde: "Ben onun iitmesi ve
greni olurum" dedi. Ve onun cismni sretinden olan "gz ve kula olurum" demedi. Ve byle buyurmakla btni ve zhiri sreti arasn ayrd. nk iitmek ve grmek btni srettir. Ve iitir olu ve grr olu Hakk' yklenir. Velkin gz ve kulak Hakk'a bal klnmaz. Cisim ve cismniyyet sonradan olmuun ve taayyn etmiin ndr. Hakkn zt ise sonradan olmaktan
ve taayynden mnezzehdir.
169
demiyye Fass
iir:
imdi hepsi muhtatr; hibiri ihtiyasz deildir. te bu haktr ki biz dedik; ve dolayl olarak anlatmadk (19).
Yni gerek Hak ve gerek lem bir derine muhtatr; hibiri bir
derinden ihtiyasz deildir. lemin Hakk'a ihtiyac, daha nce zh edildii
zere, vcttadr. Ve Hakk'n leme ihtiyac ise, vctta olmayp ilhi isimlerinin ve sfatlarnn lemin grnme yeri oluuyla fiilen aa kmasndadr.
Hce Hfz rz (k.a.s.) bu ihtiyac bir beytinde "itiyk" ile ifde etmitir.
Beyt-i erf udur:
170
demiyye Fass
demiyye Fass
Yni sen daha nceki izhlardan, dem'in cesedi olan zhir sretinin
lem hakkatlerinden ve onun sretlerinden in olunduunu ve bunun hikmetinin de, demin lemde halfe olarak kabl edilerek bu halfenin, lemin
muht olduu eyin hepsi ile kim olmas lzm gelmesinden ibret bulunduunu bildin. Ve ayn ekilde dem'in rhu olan btn sretini de Hak Tel hazretlerinin kendi sreti zere in edip onun iiteni ve greni olduunu
bildin. Ve ayn ekilde dem'in halfe olmasndan ibret olan derecesini de
bildin ki, o derece, Hak Tel hazretlerinin Zhir ve Btn isimlerinin ihtas
altnda bulunan btn isimlerin toplayclndan ibrettir; ve dem, bunlarn
btn hepsini toplam olduu iin, halfe olmaya hak kazanmtr. dem
zhiri ve btn toplayc olunca, kendisinden bu insan tr hlkedilen tek bir
nefs olmu olur.
rnek: Elimize bir eftli alalm. Bu tek bir nefsten ibret bir meyvedir.
ekirdei, btn ve ii; ve eti, zhiri ve ddr. Demek ki bu eftli, zhiri ve
btn toplamtr. Onun ekirdeini yere dikip terbiye ettiimizde bir eftli
aac kar. ekirdek btn ve aa zhir olur. Ve aata binlerce eftli oluur
ki, her bir eftli zhir ve btn toplayc bulunur. te o elimize aldmz bir
eftliden silsileler ynyle sonsuz aalar ve eftliler meydana gelir. te bu
rnee uygun olarak, Hak Tel dem'den bu insan trn hlk etti. Bunun
delli de Hak Tel Hazretlerinin: Y eyyuhen nsuttek rabbekumullez
halakakum min nefsin vhidetin ve halaka minh zevceh ve besse
minhum riclen kesran ve nisen, (Nis, 4/1) mbrek szdr ki, metnin
tercmesinde yksek mans beyn olundu.
demin hlk edilii hakknda kitp ehli ile maddeciler arasnda ihtilf
vardr. Kitp ehli, dem'in zhir sreti olan cesedinin krk gnde tesviye edilerek, rh flendiini ve sonra onun sol kaburga kemiinden ei olan
Havv'nn hlkedildiini ve sonra meydana gelen hatlar sebebiyle yeryzne indirildiklerini beyn ederler ki, indirilmi olan kitaplarn zhir
ibrelerinden byle anlalr.
Maddeciler ise, lemin hlk ediliinin tekml kidelerine dayandn ve
yeryznn balangta parlak bulutlar hlinde var olup, daha sonra ate
buhr, sonra da ate akkan hline geldiini ve ondan sonra da katlaarak
milyonlarca seneler sonra yeryznde bitkiler bittiini ve yz binlerce sene
sonra bitkilerin trleri derece derece kemle ere ere ilk hayvnlar olan srngenlerin ortaya ktn ve srngenlerin derece derece kemli ile memeli
hayvanlar ekline dntn ve ok uzun senelerden sonra bu hayvnlarn
da kemle ererek maymuna dntn ve maymunun kemle ermesinden
de ilk insanlarn meydana geldiini ve bu ilk insanlarn derece derece kemle
ererek bugnk mertebeye ulatklarn fosillerin tetkiklerine dayanarak
beyn edip Hlk', peygamberi, dni inkr ederler. Ve derler ki: "nsann kendisinde ebed bir rh tasavvur etmesi benliklerine muhabbetten ileri gelen bir
172
demiyye Fass
eydir. Bu benlie o kadar irtibatldr ki, kendi ecdd olan hayvnlarda byle
bir rh tasavvurunu zihnine sdramaz. Ve kendisini hayvnlardan ve bitkilerden ve mdenlerden bu hussta ayr grr." Oysa daha ncede grld
zere, hayat, ilim, sem' vb. idrak edilebilir hakkatlerden olup onlarn hrite
vcdu yoktur. Onlarn hkmnn meydana gelmesi iin ayn mevctlara
lzm vardr. Bundan dolay hayt idrak edilebilir kll bir husstur ki, hkm mevctlarn tmnde siryet etmitir. u kadar ki, her bir mevcdun taayyn bu haytn aa kmasna msit deildir. Hayt, mdenlerde hissedilemez, bitkilerde hissedilebilir, hayvnlarda aka grlr ve en gzel sret
zere hlk edilmi olan insanda ise apaktr. u halde tahkk ehli indinde,
mevctlarn her bir ferdi rh shibidir. nk her birisi bir ismin grnme
yeridir; ve o isim onun Rabb-i hss ve rhudur ve onun idare edicisi olan bu
isim, zta delil oluu sebebiyle isimlerin hepsini toplamtr. O mevcdun
"Hayy" isminden dahi nasbi vardr. Velkin, bu ismin hkm bzsnda btn
ve bzsnda zhirdir. Nitekim Kur'n- Kerm'de bu hakkate ireten buyrulur: ve in min eyin ill yusebbihu bi hamdih ve lkin l tefkahne
tesbhahum yni O'nu hamd ile tesbih etmeyen bir ey yoktur.Ve fakat onlarn tesbihlerini siz anlayamazsnz. (sr, 17/44) imdi her bir eyin Hakk`
tesbh etmek iin rh shibi olmas lzmdr.Perde ehli onlarn tesbhlerini
iitmez ve bilmezler. Velkin taayyn perdelerinden kurtulmu kef ehli rh
iitmesi ile onlarn konumalarn iitirler. Bu husstaki ayrntlar Hd
Fass'nda ve dier fasslarda gelecektir. Mdemki her bir mevcdun hakkati,
kendisine grnme yeri olduu isimdir ve isim ise isimlendirilmi olann ayndr; u halde o mevcdun sreti fen bulmu olsa da, hakkati bkdir. Bu
husstaki ayrntlar da Ynus Fass'ndadr. Bundan dolay demin hlk edili esaslar maddecilerin tetkiklerine uygun olsa dahi, Hakk', peygamberi, dni
inkr etmek iin hibir sebep yoktur. Bu inkr, onlarn vehm ile karm olan
akl baklarnn hkm gereklerindendir. Yazk ki benlik perdelerinin srklemesiyle Peygamber'e tab olmaktan kibirlenerek krk dkk olan cz'i akllarna gvenerek, insan sretinde mevct olmak gibi bir nmetin kadrini bilmezler. Ey ma'rifet tlibi, bu frsat eline bir defa geer. Kibir ve gurr ve ste
kmak gibi nefsni hazlara tb olup isti'ddn ziyn etme!
imdi, Hz. eyh-i Ekber (r.a.) Y eyyuhen nsuttek rabbekumullez
halakakum min nefsin vhidetin ve halaka minh zevceh ve besse
minhum riclen kesran ve nisen, yni "Ey insnlar, sizi tek bir nefsten
hlk eden ve ondan onun eini ve her ikisinden bir ok erkekler ve kadnlar
retip yayan Rabb'inizden saknn!" (Nis, 4/1) yet-i kermesinin hakkat
lisn ile tefsrine balayp buyururlar ki: ittek rabbekum yni
Rabbinizden saknn sz "Zhiri vcdunuz olan bu kesf taayynnz
Hakk'a koruma, yni siper ediniz" demektir. nk bu beer kesf vcdun
bir ok ktlenmi vasflar vardr. Her ne kadar hakkatte bunlarn senden
aa kmas ilhi isimlerin eserlerinden ibret ise de, mdemki senin ortada
173
demiyye Fass
bir sonradan olan kesf vcdun vardr ve bunlarn hepsinin o vcda ball apaktr ve Hak, zt ynnden, bunlarn hepsinden mnezzehtir; u halde,
senden ktlenmi sfatlar ve fiiller kacak olursa, "Bunlar Hakk'ndr; deme;
benimdir de! Ve eer kerem ve ltf ve rahmet gibi vlm vasflar ve fiiller kacak olursa btnn olan Rabb'ini nefsine siper edip "Bunlar Hakk'ndr,
de!" nk bunlar ilhi ahlktandr. Ve biz bu ahlk ile ahlklanmaya
me'mruz. Nitekim buyrulur: Tahalluku bi Ahlakillahi yni Allahn ahlk ile ahlklannz. Ve Hak Tel bize u M esbeke min hasenetin fe
minallhi, ve m esbeke min seyyietin fe min nefsike(Nis, 4/79) yni
"Sana iyilikten bir ey isbet ederse, Allh'dandr; ve fenlktan bir ey
isbet ederse nefsindendir" yet-i kermesinde bu edebi retti. Eer byle
yapacak olursan, yni varlk vcdunda mevct olan ktleme ve vmeden,
ktlemede nefsini Hakk'a siper ve vmede Hakk' nefsine siper edecek olursan, lim olan kimselerin edeb shibi olanlarndan olursun. Nitekim dem
(a.s.) kendisinden km olan haty hlin hakkatine rif iken, kendi nefsine
dayandrarak rabben zalemn enfusen yni Rabbimiz, biz nefslerimize
zulmettik (A'rf, 7/23) buyurdu. Ve hatsnda nefsini Rabb'ine siper ettii
iin, sdece bu edebi sebebiyle makbl oldu. Ve bls ise Hak'la ekierek edebi
terk ettii ettii iin tard edilmi ve uzaklatrlm oldu.
174
demiyye Fass
Ondan sonra Allah Tel, onda emnet brakt eye onu vkf eyledi.
Ve bunu kendisinin iki kabzasnda kld. Bir kabzada lem ve dier kabzada dem ve evld ve onda onlarn mertebeleri var idi. Ne zaman ki Allah
Tel, bu bykbabamzda emnet brakt eye, srrmda beni vkf kld;
bu kitapta, ondan bana belirtilen eyi syledim, yoksa ona vkf olduum
eyi deil. nk buna, ne kitap ne de u an mevct olan lem kapsam olmaz. imdi bu kitapta emnet ettiimiz ey, mhede ettiim eydendir.
Nitekim Reslullah (s.a.v.) dem Kelimesinde mevct olan ilhi hikmeti
bana belirtti. O da, bu blmdr. Daha sonra s Kelimesinde mevct olan
nefesiyye hikmeti, daha sonra Nh Kelimesinde mevct olan subbhiyye
hikmeti, daha sonra drs Kelimesinde mevct olan kuddsiyye hikmeti,
daha sonra brhim Kelimesinde mevct olan mheyyemiyye hikmeti,
daha sonra shk Kelimesinde mevct olan hakkyye hikmeti,
daha sonra sml Kelimesinde mevct olan aliyye hikmeti,
daha sonra Ya'kb Kelimesinde mevct olan rhiyye hikmeti,
daha sonra Ysuf Kelimesinde mevct olan nriyye hikmeti,
daha sonra Hd Kelimesinde mevct olan ahadiyye hikmeti,
daha sonra Slih Kelimesinde mevct olan fthiyye hikmeti,
daha sonra uayb Kelimesinde mevct olan kalbiyye hikmeti,
daha sonra Lt Kelimesinde mevct olan melkiyye hikmeti,
daha sonra Uzeyr Kelimesinde mevct olan kaderiyye hikmeti,
daha sonra s Kelimesinde mevct olan nebeviyye hikmeti,
daha sonra Sleymn Kelimesinde mevct olan rahmniyye hikmeti,
daha sonra Dvd Kelimesinde mevct olan vcdiyye hikmeti,
daha sonra Ynus Kelimesinde mevct olan nefsiyye hikmeti,
daha sonra Eyyb Kelimesinde mevct olan gaybiyye hikmeti,
daha sonra Yahy Kelimesinde mevct olan celliyye hikmeti,
daha sonra lys Kelimesinde mevct olan nsiyye hikmeti,
daha sonra Lokmn Kelimesinde mevct olan ihsniyye hikmeti,
daha sonra Hrn Kelimesinde mevct olan immiyye hikmeti,
daha sonra Ms Kelimesinde mevct olan ulviyye hikmeti,
daha sonra Hlid Kelimesinde mevct olan samediyye hikmeti,
daha sonra Muhammed Kelimesinde mevct olan ferdiyye hikmetidir
(23).
175
demiyye Fass
176
demiyye Fass
demiyye Fass
u kdar diyelim ki, bu mbrek kitbn yazlmas, hicri 627 senesindedir. Ftht- Mekkiyye ise 590 senesinde Mekke'-i Mkerreme'de yazlmtr. Tecelliyt- Mevsliyye ise Musul'da yazlmtr. Oysa o zamanlarda matbaa usul mevct olmad ynle Ftht- Mekkiyye gibi ok geni bir eserin
spanya'ya kadar datm nasl mmkn oldu da bu general bu mbrek
kitpta Ftht- Mekkiyye ve Tecelliyyta Mevsliyye ve Kitb ni'd
Devir gibi Hz. eyh'in birtakm byk eserleri iinde mevct olanlara
hakkatleri atfetti? O ne byk general imi ki, Kur'n'n zne ve Hz. eyh-i
Ekber'in yksek eserlerinde haber verdii zevklere ulam ta; Fussu'lHikem gibi ok byk bir eseri vcda getirmitir ve keml mertebesinde Hz.
eyh'e eit olmutur? Bunun mmkn olmad meydanda olduundn bu
atf chilne bir uydurmadr.
Ey tefekkr eden m'min, eer bu ve benzeri byk eserleri okuyup anlamyor isen, ktleme! Benim iin deildir, de, brak! Bu, insf yoludur. Ve
insf, dnin yarsdr. nk byk eserlerden her ferdin nasbi yoktur.
Vallhu yahtassu bi rahmetih men yeu, vallhu zul fadlil azm yni
Ve Allah, rahmetini diledii kimseye tahsis eder. Ve Allah, byk fazl
sahibidir. (el-Bakara, 2/105).
178
Nhiyye Fass
BSMLLAHR RAHMNR RAHYM
-2T KELMESNDE MEVCT OLAN "NEFSYYE HKMET"NN
BEYNINDA OLAN FASSTIR
"Nefs" ["]tuh tuh diyerek flemek" mansna gelir. Nitekim azim ehli,
yn hastalar zerine okuyucular yapar. Zamnmzda onlara alay etme yoluyla "frk" de derler; ve Araplar o gibi kimselere "neffas derler ve Kur'n-
Kerm'de: Ve min errin neffsti (Felak, 113/4) buyurulur ki, "neffse
olan kadnlarn errinden" demektir.
Ve "t" "t" ile brn dilinde "Allahn ihsan" mansnadr. Araplar "s"
harfiyle "s" olarak telffuz ederler. dem (a.s.), Hbil'in ehdeti olayndan
sonra zntsnn yatmas iin Hak'tan bir ihsan talep etti. Ona s (a.s.)
ihsan edildi.
Burada "nefs"ten kast, ahadiyyet ztnda mahbs kalp sklan ilhi isimleri nefes-i rahmnsini gndermekle Hakk'n nefeslendirmesinden ibrettir.
Ve "nefsiyye hikmeti"nin t kelimesine tahss edilmesinin sebebi budur ki,
cenb- dem ilk icml taayyn olup onun mertebesi lem mertebelerinin tmn iine almakta idi. Hak Tel Hazretleri o icmli, mutlak vcdunun
a'yn- sbite zerine yaylmasndan ibret olan nefes-i rahmnsi ile
ayrntlamay murt etti. hsan feyzi ve karlksz vermekten ibret bulunan
Hz. t'in taayynyle aa kt. Ve bu aa kma "nefes-i rahmn" sebebiyle olduu iin, nefes gndermek mansna olan "nefs"e bal hikmet, "Allahn ltfu" ve "Allahn hibesi" mansna olan t Kelimesine tahss edildi. Ve
Hz. eyh (r.a.) bu sebepten dolay, nefsiyye hikmetini ilhi hikmetten sonra anlatarak bunda, s (a.s.)'n mbrek kalbine gelmi olan ilhi hibeye it
ilimleri ve zti ltflar ve onun birtakm hkmlerini ve mrifetlerini ve
zevlerini ve kemltn beyn buyurdu.
179
siyye Fass
Bilinsin ki, varlkta kullarn elleri zere ve onlarn ellerinin gayr zere
olan zhir ltflar ve ihsanlar iki ksm zerinedir: Onlardan biri zti
ltflar, dieri isimlerin ltflardr; ve zevk ehli indinde bir dierinden
farkl olur (1).
Yn retmen vstasyla rencide oluan herhangi bir ilim ve eyh ve
melekler ve neblerin ve evliynn rhlar vstalaryla mrdde oluan
rabbni mrifetler gibi, kullarn elleri vstasyla ve bir retmenin retmesine ve eyhin irdna muht olmakszn Hakk tlibine btn tarafndan hsl
olan ilim gibi, kullarn elleri arac olmakszn hric vctta olan Allah'n
ltflar ve ihsanlar iki ksmdr: Biri "zti ltflar", dieri "isimlerin
ltflar"dr.
Bilinsin ki, mutlak vct olan Hakk ahad olan zt sebebiyle, ltf ve
ihsn etmez. nk ltf sfatlarn ve isimlerin gereidir. Bu mertebede ise
Hak btn sfatlar ve isimler ile aa kmaktan gandir. Ve O'nun btn sfatlar ve isimleri ahadiyyet ztnda mevct ve helk olmutur. Bunlar aa
kmasa da, mutlak zt, yine mutlak zttr. Ne zaman ki ztnda mahv ve helk olmu olan bu sfatlar ve isimler aa kmak isterler, Hak kendi ztna,
yine kendi ztnda tecell etmekle, onlarn ilmi sretleri Hakk'n ztnda peyd
olur. Buna "akdes feyz" derler. Ve Hakk'n bu tecellsi ile "ilim mertebe"sine
tenezzl isimler ve sfatlar mertebesi, vahdet ve ulhiyyet mertebesidir.
Ondan sonra Hakk ztnn her bir mertebeye tenezzl, bu ilim mertebesinde oluan isimlerinin sreti zerine olur. Bundan dolay hric vctta, yn
imdi bizim iinde bulunduumuz ehdet mertebesinde ve dny leminde
bu vctlarmzda oluan ltflar, isimlerin ltflardr. Ve bu isimlerin
ltflar, zti ltflarda mevcttur. nk Hakkn zt, ilminde peyd olan
isimlerin sretlerine, nefes-i rahmnsiyle yaylmak, yn letfet mertebesinden kesfet mertebesine tenezzl etmek sretiyle vct verdi. Ve onlarn
istdd lar ve kbiliyetleri neden ibret ise, ona gre ltf ve ihsan etti. Bundan dolay bu ltflar, vahdet ve ulhiyyet ztndan meydana kt. Bu srette
zti ltflar ve zti tecelller dedikleri ulhiyyet ztnn tecellsi olur.
imdi insan- kmil, "Allah" toplayc isminin grnme yeri olmas
tibryla, varlk leminde Hakk'n zt tecellsi zel olarak ona olur. Ve o
sadet sofras zt mevctlarn tmnn a'yn- sbiteleri gereince, kendilerine ulamas gereken ltflar ve ilhi ihsanlar, halfe oluu ve vekil oluu sebebiyle, onlara datr. Varlk leminde gerekleen bu isimlerin tecelllerine
"mukaddes feyz" derler. te bu iki ksm ltf, zevk shipleri indinde bir
derinden farkl olur.
180
siyye Fass
181
siyye Fass
siyye Fass
isteim kabl edilir diye, istdd l olduunu zannettii eyi Hak'tan ister. Bu
sebeble onun istedii eylerin bzs olur, bzs olmaz. Fakat uras dikkte
deerdir ki, insan genel srette kablne istdd l olduu eyi idrk edebilir.
Mesel bir kimse tp vey matematik renimine balar. Az mes ile ok
mlmt elde ettiini ve o ilmin meselelerini anlamakta asl glk ekmediini grr. Bundan anlar ki, o ilmin olumasna kendisinde istdd vardr. te
bu genel olarak istdd na vkf olutur ki, buna "kaz" derler. Fkat onun
zamanlerden hangi zamante ne miktar oluacan, yn kaznn
ayrntlanmas olan "kader"i bilmez. Meer ki Hak bunlarn bzsna kendini
haberli klsn. Ve bunlarn hepsine haberli olmak ilh ilimde olan eye haberli
olmaktr ki, bu da Hakk'a mahsstur. Nitekim Kur'n- Kerm'de buyrulur:
ve m tedr nefsun mz teksibu gad(Lokman; 31/34).Yn: "Bir nefis;
yarn ne kazanacan bilmez".
imdi kul her ne kadar istdd n bilmez ise de, eer istdd , isteyene istekte bulunmay vermeseydi, ondan istek kmazd. nk kul zerinde her
anda geerli olan haller, onun istdd ndan ileri gelmektedir. Ve kulun istei
dahi, zerinde geerli olan hallerden bir haldir. Bundan dolay kulun istei de,
onun istdd ndan ileri gelen bir durum olur. u halde isteyen Hak'tan bir ey
istediinde, onun o istei, istedii eydeki istdd na delil olur ve ite o
istdd , istekte bulunmaya sebep olmutur. Fakat kul, her zaman kendisinde,
yni herhangi bir an da, istdd nn ne eyi gerektirdiini bilmez. Eer bilse
idi istekte bulunmasn tkiben o ey meydana gelir idi.
imdi bunun benzerini bilmeyen hzur ehlinin gyesi, onu iinde bulunduklar zamanda bilmeleridir. nk onlar huzurlar sebebiyle bu zamanda Hakk'n onlara verdii eyi ve onu ancak istdd sebebiyle kabl
ettiklerini bilirler. Ve onlar iki snftr: Bir snf kabllerinden istdd
larn bilirler ve bir snf da ne eyi kabl ettiklerini istdd larndan bilirler. Bu da, bu snfta istdd mrifetinde olan eyin en mkemmelidir. Ve
bu snftan, aceleyle ve mmkn olma ihtimli iin deil, ancak, Allah Tel'nn udn estecib lekum yni Bana du ediniz ki size icbet edeyim(M'min, 40/60) szndeki emrine uyarak istekte bulunan kimse vardr. Byle olunca o, hlis kuldur. Ve bu du eden iin, istekte bulunduu
eyde belirli ve belirsiz olsun, onunla ilgili himmeti yoktur. Onun himmeti
ancak efendisinin emirlerine uymaktadr. Bundan dolay hal, istekte bulunmay gerektirdiinde, kulluuna istinden istekte bulunur; ve ii Allaha
hvale etmeyi ve sessiz kalmay gerektirdiinde de, susar. imdi Eyyb'u ve
dierlerini mbtel kld. Oysa Allah'n onlar onunla mbtel ettii eyin
kaldrlmasn istemediler. Daha sonra dier zamanda onlara bunun kaldrlmas istemek gerekti. Bundan dolay istekte bulundular. O halde Allah,
onlardan onu kaldrd (4).
183
siyye Fass
Yn isteyenlerden bunun benzerini, yn ilh ilmi ve istdd larn bilmeyen huzr ehlinin gyesi, iinde bulunduklar zamanda istdd larn bilmeleridir. Onlar a'yn- sbitelerinin Hak ilminde ne sretle sbit bulduun ve
istdd lisnlaryla Hak'tan, ne eyi istemi olduklarn bilmemekle berber,
gerek vstal ve gerek vstasz vridttan, tecelllerden, ilimlerden ve ahlktan, bulunduklar zaman iinde Hakk'n ne eyi ihsn buyurduunu ve hzr
olduklar zaman iinde kabl ettikleri ilhi ltflar ancak o zamanda olan
cz' istiddlaryla kabl ettiklerini bilirler. nk Hak'la huzr ve
mhedeleri sebebiyle, vctta ve te'sirde Hak'tan baka hibir ey grmezler. Ve Zeyd ve Amr eliyle kendilerine ulam olan ltflar grdklerinde:
"te bu bizim ilh ilimde sbit olan a'ynmzn istdd lisn ile Hak'tan istedii eydir ki, u zamandaki czi istdd mz sebebiyle imdi bize Hak'tan
ihsn olundu" derler.
Bu huzr ehli de iki snftr: Bir snf ltflar kabllerinden dolay istdd
larn bilirler; nk bunlara a'yn- sbiteleri alm deildir. Bundan dolay
istdd larn ayrntl oarak bilmezler. Ancak kendilerine ulam olan
ltflar kabl edip hazmetmeleri sebebiyle istdd larn genel hatlaryla bilirler ve "Eer istdd mz olmasa idi, bu ltf kabl etmezdik" derler. Nitekim
Cenb- eyh-i Ekber (r.a), bu Fussu'l-Hikem'de binlerce hakkatleri ve
mrifetleri beyn buyururlar. Nice kimseler vardr ki, bu mrifetleri havsalalarna sdrp kabl edemez. Bu kabl edememek hussu phe yoktur ki
istdd larnn olmayndandr. Ve yine bir ok kimseler Hz. eyh-i Ekber grnme mahallinden ulam olan bu ltflar kabl edip ve b- hayt gibi iip
hazmederler. Bu da kable olan istdd dan dolaydr.
imdi sz bir, fakat iitenlerin istdd lar muhteliftir. Ve huzr ehlinin bir
snf da, ilh ilimdeki a'yn- sbitelerini ve onlarn istdd larn bildikleri
iin, bu istdd lar sebebiyle ne eyi kabl edeceklerine vkftrlar. Bundan
dolay onlar ancak kendilerinde kable istdd grdkleri eyi Hak'tan isterler
ve istedikleri ey de hemen vey bir mddet sonra olur. Ve bu ikinci snf,
huzr ehli snfnda, istdd bilme hussunda olan eyin en mkemmelidir.
Yn bu ikinci snf birinci snftan daha tammdr.
Cenb- eyh (r.a.) ilhi ltflar ilk nce "isteme ile" ve "istemeden" oluan
ltflara; isteme ile olan ltflar da "belirli" ve "belirsiz" olan eye taksm etti.
imdi de isteyeni istemeye sevkeden ey sebebiyle taksm edip buyururlar ki:
Bu huzr ehlinden olan istekte bulunanlardan bir isteyici vardr ki Hak'tan
istekte bulunur, fakat tabatnda olan acelecilikten ve mmkn olma ihtimali
olduu iin istemez; belki onun istekte bulunmas Allah Tel hazretlerinin
udn estecib lekm (M'min, 40/60) yn ''Benden istekte bulunun, sizin
iin isteinize icbet edeyim" szyle olan emrine uymak iindir. Bu isteyici
hlis kuldur. Onun dnyev ve hiretlik ve zhir ve btn, belirli ve belirsiz
hibir eye himmeti bal deildir. Bundan dolay istedii eyi himmetini ba184
siyye Fass
185
siyye Fass
Bu gibi mbrek ztlar nasl kahra k olmasnlar ki, kahr Hakk vechinin
perdesi olan nefse balantlanr ve onu yrtp Hakk'n cemlini aa karr.
Onlarn istei de bundan ibrettir. Ve kahr ve cellin ulat yer imkn dhilindeki vct olup, onlar da dim olmadklarndan, rahmetim gazbm
gemitir hads-i kudssi gereince kahr ve cell arzi; ve ltf ve rahmet
ztdir. Ve Hak Tela hazretleri bu ehdet leminde gerek m'minlere ve gerek kfirlere kahr ve celliyle tecell buyurur. M'minne isbet eden kahr,
onlarn derecelerinin ykselmesi iindir. nk her bir bel geldike nefsinden uzaklamas ve Hakk'a yaknlamas artar. Bundan dolay o bel, zahmet
ve musbet sretinde aa kan rahmet ve ok zel nmettir. Bu bellara ancak Hakk'n murdn bilen ve kader srrna vkf olan mbrek ztlar tlip
olur. Ve kfirlere isbet eden kahr ise; Ve le nuzkannehum minel azbil
edn dnel azbil ekberi (Secde,32/21) yn "Biz onlara byk azbn,
hiret azbnn gayr olan daha yakn azb, dny azbn tattrrz" yet-i
kermesi gereince ilh azbtr. Bu konuda birok sorular ve cevaplar vardr.
Ayrntsna girilirse, belki bir cilt kitap olur. Anlatlan esslar irfn sahiplerine
yeterlidir.
Cenb- eyh (r.a.), isteyeni istemeye sevk eden ey sebebiyle ilhi ltflar
taksm ettikten sonra ltflarn abukluuna ve gecikmesine sebep olan eyi
beyn ederek buyururlar ki:
siyye Fass
mez. Oysa i byle deildir. lhi ltflar, a'yn- sbitenin Hakk'a verdii
mlmt zerine ulaan ilh kaz ve kadere tbdir. Ve kaz ve kader ise
hikmetine dayanmaktadr. rnein herkes Hak'tan zenginlik ister; oysa bu
istek, kullarn hepsinin istdd larna uygun deildir. Ve Hak istdd lara uygun olmayan ltflar, farz edelim kullarna esirgemese, lem dzeni bozulur.
Nitekim Hak Tel buyurur: Ve lev besetallhur rzka li ibdih le begav fl
ard (ra, 42/27). Yn "Eer Allah Tel Hazretleri rzk kullarna geniletse yeryznde fest ederlerdi".
rnek: Kerm olan bir pdiha farz edelim birka kii mrcaat ederek
sadrzamlk makmn isteseler; pdiah ilk nce onlarn bu makm ve ihsn
kable istdd lar olup olmadna bakar ve ilerinde hangisinin istdd isteine uygun ise, bu makm ona verir. Ve bundan dolay onun isteine fiilen
icbet etmi olur. Dierlerinin istekleri, istdd larna uygun olmad iin, bu
makma gerekli olan bilgilerin renilmesi iin onlar birer uygun
me'mriyetlere ta'yn eder. Bu da "Pekl, sizin isteklerinizi de vakti gelince
yerine getireyim" demek olur ki; pdihn ltflarnn fiilen te'hri ve lebbeyk
ile icbetidir.
imdi slih kalpler ilh ilimde belirli olan icbet vaktini, ilhma vey o srada aklna gelen Kur'n yetlerine veyhut dier oluan iretlere dayanak
hissederek Hakk'a ihtiyacn arz eder ve o ihtiyac derhal kaz olunur. Bunu
grenler, filn kimse duasna icbet edilendir, derler. Ve o ztlar, bu belirli
zamanten sonra istein uygun olmadn hissederlerse, Hakk'a du etmezler.
Ve bu halde de hlk onun hakknda derler ki: "Eer Hakk'a du edeydi, kabl
olurdu, fakat etmedi". te bu srra vkf olanlar ile olmayanlarn fark budur.
Dier taraftan Hakk'n lebbeyk ile icbet edip, fiilen icbeti te'hr buyurmas, mahbbiyyet srrna delildir ve bu mahbbiyyet ezel olup, ayn-
sbitesinin istdd gereindendir. Bundan dolay ilhi mahbblar, bu ehdet
leminde Hak'tan bir ey talep ettikleri zaman, onlarn duda srarlar Hakk'a
ho geldii ve Hak onlarn kendisinden bir eyle perdeli olmalarn istemedii
iin o istenen eyi vermez; belirli bir vakte erteler ki, onun hakknda hayrl
olan ancak budur. Ve Hz. Mevln (r.a.) Mesnev-i Ma'nev'lerinin altnc cildinde bu hli baka bir rnek ile anlatr ve zh buyururlar.
Tercme: "Mahbb dostun nne biri ihtiyr ve irkin ve dieri gzel olarak iki kii gelip her ikisi de ekmek istedikleri zaman, o mahbb dost abucak
un getirip o ihtiyara "Al!" der. Oysa ona boyu ve yana ho gelen dierine,
ekmei bile vermeyip, belki te'hre drr. Ona der ki: "Biraz rahata otur,
nk evde tze ekmek piiriyorlar:" O gzel olan kimseye zahmetten sonra
scak ekmek eritikde, o mahbb dost ona "Otur ki, tatl gelir" der. te Hakk'n
kendi mahbblaryla olan mumelesi byledir.
187
siyye Fass
Ve ikinci ksma gelince, o da bizim bzs da isteme ile olmaz szmzdr. Bundan dolay isteme ile olmayandr. imdi, isteme ile benim kastm ancak onunla telaffuzdur. nk iin aslnda, ya sz ile, ya hl ile
veyhut istdd ile istemek lzmdr (6).
Hz. eyh (r.a.) daha nce ltflar, Hakk'a gre "zt" ve "isimlere it" ksmlarna ve hlk edilmilere gre de "isteme ile" ve "istemesiz" ulaan
ltflara taksm buyurmu ve istemesiz olan ltflar beyn ederek, daha nce
"Ltflardan bzs da istemek ile olmaz; gerek zti ltflar olsun ve gerek
isimlerin ltflar olsun eittir" demi idi. steme ile olan ve ilk ksmdan olan
ltflar zh buyurduktan sonra, imdi de istemesiz olan ve ikinci ksmdan
olan ltflar zh ederek buyururlar ki: stek ile gereklemeyen ltflar demekten kastm, ancak Hak'tan istenen eyin dil ile telaffuz olunmasdr. Yn
"Y Rab, bana unu ver, bunu ver!" gibi szl istek ile ulamayan ltflardr.
Ve bu szl istek, hl ve istdd ile olan istekler olarak anlalmamak iin tedbir kayddr. nk istek mutlak bu sretten biriyle olur.
Sz lisn ile istek: "Y Rab fakrim bana zenginlik ihsn eyle!" demek gibidir.
Hl lisn ile istek: A ve susuz olan kimse gibidir ki, alyla tokluu ve
susamlyla suya kanmay ister. Bundan dolay alk, tokluun istenmesine
sebep olan bir haldir; ve hl ise, istemeye sebep olan eydir.
sti'dd lisn ile istek: Bu da iki ksmdr. Birisi yaplm olan czi istdd
n lisnyla ve dieri yaplmam olan kll istdd nn lisnyla olur.
Czi istdd lisnyla istek: Yeni doan bir ocuun senelerin gemesiyle
bnyesi gelierek yrmeye, konumaya kbiliyyet gelmesiyle, yaplm ve
sonradan meydana gelmi olan bu czi istdd n lisnyla Hak'tan yrme ve
konuma istemesi; ve ayn ekilde bir fidann byyp gelierek meyve vermek kbiliyetine sahip bir aa olduktan sonra mevsiminde meyvesinin meydana gelmesini istemesi gibidir. Bu ltflarda geciktirme yoktur, kbiliyyetin
olumasn tkiben meydana gelir.
Kll istdd lisnyla istek: lh ilimde sbitlik bulan a'yn- sbitenin
Hak'tan hric vcdu ve her bir ayn- sbitenin kendi idrecisi ve rhu ve
rabb-i hss olan ilh isim haznesinde sakl bulunan kemltn aa kmasn istemesidir; ve bu ltflar da geciktirilmez. nk, isimler ilhi ilerdir; ve
iler, ztn gereidir ve a'yn- sbite ise isimlerin sretleridir; ve bu isimler
haznelerinde sakl olan kemlt dahi, onlarn istdd lardr ve var olan grnme yerleri ise, a'yn- sbitenin sretleridir.
imdi bir ey Hak'tan sz lisn ile istenildii zaman, eer hl ve istdd
lisnna uygun olursa, icbet derhal gerekleir; ve eer uygun olmazsa, gecik188
siyye Fass
tirilir. Ve hl lisn ve istdd lisn bir eyi istedii zaman, sz lisn olmakszn o ey ihsn olunur ve o eyin istek olunmakszn verildiini zannederler.
Oysa i byle deildir. "Alamayan ocua meme vermezler" atasz
mehrdur. Bundan dolay bz dularda "Ey istemeden nce ihsn veren!"
diye sylenmesi, ancak sz ile istei kapsar.
imdi her ltf karlnda bir hamd lzm geldiine ve istemesiz olan
mutlak ltflar da mutlak hamda karlk olduundan dolay, Cenb- eyh
(r.a.) mutlak ltfla mutlak hamdi kyaslayarak buyururlar ki:
Nitekim mutlak hamd ancak sz ile geerli olur; velkin manda onu
hlin kaytlamas lzmdr. Bundan dolay seni Allh'n hamdine sevkeden
eyin hamdi, sana fiil ismi ile vey tenzh ismi ile kaytlanmtr (7).
Yn daha nce zh edildii zere ltf isteksiz olmaz. O istek ile kaytldr. stemeden olan mutlak ltf ancak szl istee gredir. Bundan dolay
sz ile istek ve talep olmakszn ulaan ltflara, mutlak ltf deriz. Oysa bu
ltf hakknda hl ve istdd lisn ile mnen istek olmutur.
te bunun gibi mutlak hamd dahi sze gre mutlak hamddr; yoksa
manya gre mutlak hamd deildir. nk o hamdi bir hl kaytlar. Mesel
karnn acksa "Y Rab bana yemek ver!" diye sz ile talep etmeksizin Hakk'n
ltf olarak, daha nce evinde mevct olan yemei yesen bu bir ltftur; fakat
sz ile talep gereklemedii iin mutlak ltftur. Velkin mnen sen hl ve
istdd lisnnla onu Rezzk'tan talep etmi idin. Bu tibr ile kaytl ltftur.
imdi, o yemei yedin ve "elhamdlillah" dedin. te bu hamd sz
tibryla mutlak oldu. nk btn isimleri toplam olan Allh'a hamd ettin.
Fakat manda, isimlerin hepsine hamd etmedin. Belki Rezzk ismine hamd
ettin. Yn senin bu hamdin, rnein Drr ve Mni' isimlerine deildir. nk
rzk ltf bu isimlerden olmad, ancak Rezzk isminden oldu.
Ve ayn ekilde shhatine ve endmnn gzelliine hamd ettiin zaman,
onlar Br ve Hfz isimlerinin grnme yerleri olduu iin, fiillerin isimlerinden olan bu isimlere hamd etmi olursun. Bundan dolay "elhamdlillah" dediin zaman, sz ile mutlak olan bu hamdini, mnen bu ilerin fili olan isimlere hamd etmi olmakla kaytlarsn. Veyhut "Allah'a hamd ve sen olsun ki,
bizi buna hidyet eyledi" dediin zaman, ayn ekilde bu hamdin sz ile mutlak olur. Fakat mnen hamdin tenzhi isimlerden olan Sbbh ve Kudds
isimlerine olduu iin, bu hamdini tenzh ismi ile kaytlam olursun.
189
siyye Fass
190
siyye Fass
siyye Fass
192
siyye Fass
Ve onlar da iki ksm zerinedir: Ve bunu mcmel olarak bilen onlardan biridir; ve onu ayrntl olarak bilen de onlardan dieridir. Ve onu ayrntl olarak bilen mcmel olarak bilenden dah yksek ve daha tamdr.
nk o, kendi hakknda olan Allh'n ilmindeki eyi, ya Allah Tel ona
ayn- sbitesinin ilimden Hakk'a verdii eyi bildirmekle, veyhut ona ayn sbitesinden ve onun zerine olan sonsuz hallerin geilerinden kef etmekle bilir. O da daha yksektir. nk onun kendi nefsine olan ilmi,
Allh'n ilmi derecesinde olur. nk ilmin alnmas tek bir kaynaktandr
(10).
Yn kader srrna vkf olan snf iki ksm zerinedir: Bir ksm Hakk'n
ona ve zhir ve btn hallerine olan ilminin, kendi ayn- sbitesinin gerei zere olduunu mcmel olarak bilir ve onun bu icml olan ilmi delil ve mn ile
olur. Ve dier ksm da bu kader srrn byle delil ve mn ile mcmel olarak
deil, belki kef ve aklk ile ayrntl olarak bilir. Ve kader srrn ayrntl olarak bilen, mcmel olarak bilenden daha yksek ve daha tmdr. nk kader
srrn ayrntl olarak bilen kimse, kendi hakknda, ilh ilimde sbit olan eyi
bilir. Ve bu bili dahi iki sretle olur:
Ya Hak Tel Hazretleri o kimsenin ayn- sbitesinin ilh ilimde ne
sretle ma'lm olduunu ona bildirir. Eer o kimse bir neb ise bu bildirim,
Hak tarafndan ona ya melek vstasyla veyhut kalbine vahiy ve indirme ile
bildirilir. Ve eer o kimse vris veli ise, onun ayn- sbitesinin gerektirdii belirli hallerin nelerden ibret bulunduu kalbine ilham olunmakla olur.
kinci srette, Hak onun ayn- sbitesini ve ayn- sbitesi zerindeki sonsuz hallerin geilerini kendisine aar. Ve bu zt kendi ayn- sbitesinin
dnyda ve hirette gerektirdii halleri mhede ettii gibi, btn a'yn-
sbiteyi de mhede eder. nk kendisinin ayn- sbitesi Hakk'n ilminin
alnd kaynaktr. Ve ayn- sbite ise, Hakkn vcdunda Hakk'n ayndr. Ve
kader srrn byle kef ile bilen, Hakk'n bildirimi ile bilenden daha yksektir.
nk bu insan- kmilin kendi nefsine olan ilmi, Allh'n ilmi derecesinde
olur. nk Hakk'n ilmi, onun ayn- sbitesinden alnm olduu gibi, kendisinin ilmi de yine buradan alnmtr. Bundan dolay her iki ilim tek bir kaynaktan ve bir menba'dan olmu olur. Mesnev:
Tercme ve zh: Evliynn tuza olan o hayller, Hud bahesi ay yzllerinin yansmasdr. Yn evliyda da birtakm hayller vardr ve onlar da
hayller tuzana tutulur. Fakat zannetme ki onlarn hayller tuza da,
nefsni sfatlara esir olan kimselerin tutulduklar hayller tuza gibi, sufl
lemden yansyan birtakm hayli sretlerdir. Onlar Hud bahesi, yn ilh
ilim ay yzllerinin, yn ayn- sbitelerinin aksidir.
193
siyye Fass
Ancak u kadar vardr ki, kul tarafndan o ilim, ayn- sbitesinin hallerinin tmnden onun iin ne geen, Allah'tan bir ltftur. Onu, bu kef
shibi buna, yn ayn- sbitesinin hallerine, Allah Tel vkf kld zaman bilir. nk vct sreti onun zerine olan ayn- sbitesine Allah Tel onu vkf kldnda bu halde Hakk'n bu a'yn- sbiteye onlarn yokluk
hlinde olan biliine mahlk sahasnda, vkf olmak yoktur. nk onlar
zti bantlardr. Onlar iin sret yoktur (11).
Yn gerek Hakk'n ve gerek kulun ilmi, ayn- sbiteden alnm olmas
tibryla her iki ilim de bir kaynaktan ise de, aralarndaki fark budur ki,
Hakk'n a'yn- sbiteye oln ilmi bi-ztihdir; ve belki O'nun ilmi aynlarn
bildirimini lzmlu klmtr. Fakat kulun ilmi Hakk'n ltfyla hsl olur.
Yn kula gre Hak tarafndan onun iin ne kan bir ltftur; ve o ltf dahi,
o kulun ayn- sbitesinin btn hallerindendir, yn ayn- sbitesinin yaplmam olan istdd nn lisnyla Hak'tan talep ettii eydir.
Hak Tel bir kimseyi, kendi ayn- sbitesinin hallerine vkf klnca, bu
keif shibi o ltf bilir. Bundan dolay kulun ayn- sbiteye olan ilmi, ilh
ilimde sbit olma ve taayyn ettikten sonradr. Oysa Hak, bu a'yn- sbiteye,
ilm taayynden evvel, yokluk hlinde iken dahi vkftr. Kulun yokluk hlinde olan 'yn- sbiteye vkf olmaya tkati yoktur. nk yokluk hlinde
sbit olan aynlar, zti vahdet bantlardr. Vahdet mertebesinde, Hakk'n
bantlarnn ilmi vctlar ve onlarn henz sretleri olmadndan kulun
onlar bilmesi mmkn deildir. nk bu mertebede Hakkn bantlar
kendi ztnn "ayn"dr ve ilim dahi zti bantlardan bir bantdr. Bundan
dolay Hakk'n ilmi dahi, ztnn "ayn"dr. Vahdette mahlk oluun tibri
olmas ynnden, mahlk ilmi dahi sz konusu olamaz.
imdi bu kadar ile biz deriz ki, muhakkak ilhi ltf, ilim ifdesinde,
bu kul iin, bu denklik le ne kt. Ve buradandr ki, Allah Tel hatta
naleme(Muhammed, 47/31) yn "T ki biz bilelim" buyurur. Ve o, ma'ns
muhakkak olan bir kelimedir. O kendisine bu mereb olumayan kimsenin
vehmettii ey gibi deildir (12)
imdi a'yn- sbite ilh ilimde sbitlik bulduktan sonra, bu a'yn- sbite
hakknda oluan ilim, gerek Hak ve gerek kul iin, bir kaynaktan istifde
edilmi olduundan, bizlere Allh'n ltf olarak hsl olan bu ilim ile deriz ki,
bu kul iin Allh'n ltf, a'yn- sbitenin gerek Hakk'a ve gerek kula verdii
ilimdeki bu denklik ile ne kt. Yn Hak ile kul arasnda olan ilimdeki denklik, ancak a'yn- sbite sretlerinin ilh ilimde peyd olmasndan sonradr.
A'yn- sbite ilhi vahdet mertebesinde yokluk hlinde mahv ve helak olmu
194
siyye Fass
iken, Hak'tan baka onlarn hllerine kimsenin ilminin ulamas ihtimli olmadndan, bu mertebede Hakk'n ilmi ile denklik mmkn deildir. nk
aa kma yoktur; ve kul, Hakk'n bildirimi vey kefiyle anck aa kan
eyi bilebilir. Dier taraftan kulun vcdu da yoktur. Mevct olmayan eyin
tabdir ki ilmi de olamaz.
te Hakk'n a'yn- sbiteye olan ilmi, onlarn sretlerinden ve hallerinden
istifde etmi olmas mertebesindendir ki, Allah z'l-Cell Hazretleri Kur'n-
Kerm'de: Ve le nebluvennekum hatt nalemel muchidne minkum
(Muhammed, 47/31) Yn "Biz sizi elbette imtihan ederiz, t ki, sizden
mchid olanlar bilelim" buyurur.
Ve naleme yn "Biz bilelim" kelimesi, mans tahakkuk etmi olan bir
kelimedir. Onun mans, merebleri hakk tevhide msit olmayan, kelmclar gibi vehm tenzh shiplerinin vehmettileri gibi deildir. nk bunlar
hakk vhidi ztnn gereklerinden tenzh ederler. Oysa bir ey ztnn gereklerinden tenzh olunmaz. Onlar Hakk'n ve hlk edilmiin vctlarn bir
derinin ayr zannettikleri iin, Hakk'n "T ki biz bilelim" szn te'vl etmeseler, Hak ilminin, ayr bir yerden alnm olacan vehmederler. Halbuki
gayr nerededir ki, Hak ilmini oradan alm olsun?
Hak ilmi iki trdr
Hak ilmi, biri "zt", dieri "sfatlara it ve isimlere it" olmak zere iki
trdr:
Zt ilim: Vahdet mertebesinde, mutlak vct olan Hakk'n kendi ztna
olan ilmidir. Zti ilerden ibret bulunan sfatlar ve isimler zti vahdetinde
mahv ve helktadr. Bu bantlar aa kmasa dahi, mutlak vct, yine mutlak vcttur; ve bantlarn tmnden ve onlarn grnme yeri olan lemlerden gandir. nnallhe le ganiyyun anil lemn yni Muhakkak ki Allah
lemlerden gandir (Ankebt, 29/6). Bu zti ilim, icml ilimdir.
imdi, mdemki bu ilim Hakk'n kendi ztna olan ilmidir; ve zt mertebesinde, ztn ztl zerine ilve olarak, onun kendi bantlarndan ileri gelen
izfi okluk yoktur; u halde "bilmek", "bilen" ve "bilinen" hep birliktedir.
nk, bunlarn hepsi bantlardr; ve bantlar ise ztn "ayn" olarak toplama makmndadr. Bundan dolay zti ilim, tahakkukta ma'lmta bal deildir. Bu biliin evveli yoktur, zt ile berber olup kadmdir.
rnek: Zeyd dediimiz zaman, insan fertlerinden bir ahs dnrz. Bu
bir ahsn glme, alama, ksrme, syleme, bilme gibi ztnn birok bantlar ve sfatlar vardr ve bu sfatlarn her birinden, glen, alayan, ksren,
syleyen, bilen gibi birok iler ve isimler meydana kar; ve bunlarn hepsi
Zeyd'in ztnn gereidir. Bir kimse Zeyd'i bu bantlarndan ve ilerinden
tenzh etmi olsa, onun bu tenzhi doru birey olmaz. nk bir kimse
ztnn gereinden tenzh olunmaz ve bu bantlar ve iler, Zeyd'in
195
siyye Fass
siyye Fass
Bundan sonra ltflara dnelim. imdi biz deriz ki, muhakkak ltflar,
y ztidir yhut isimlerdendir. Zt olan bahilere ve inyetlere ve ltflara
gelince, o ebeden olmaz, ancak ilh tecellden olur. Ve zttan olan tecell
dahi ebeden olmaz, ancak kendisine tecell olunann istdd sretiyle olur.
Bunun gayr olarak olmaz (14).
Cenb- eyh (r.a.) daha nce ilhi ltflarn istek zerine olan ksmlarn
beyn buyurduu srada sz, istdd bahsine gemi ve bu bahse dir olan srlar ve hakkatler lzmu kadar beyn edilmi idi. imdi de ltflarn beynna
balayarak buyururlar:
Ltflar, ya ulhiyyet ztndan gelir, buna "zti ltflar" derler; veyhut
ilhi isimlerden gelir, buna da "isimlerin ltflar" denir. Zt olan bahilere
ve inyetlere ve ltflara gelince bunlar, asl ve ebeden bir ismin hussiyyeti
olmakszn, ancak ilh tecellden olur. Bu ltflar ister ilimler ve hakkatler
gibi rabbn ve rhn olsun; ve ister mal ve rzk ve kadn ve evlt gibi cismn
olsun farketmez. Ve bu ma'rifet ma'rifetlerin en yksek bir ksmdr; nk
kulun zt Hakk mhedesinde mahv ve helk olur. Onun grnde
Hakkn ztndan baka hibir ey kalmaz; sfatlar ve fiiller kalr m? te kul
197
siyye Fass
siyye Fass
siyye Fass
der. Ve kendi sretini grdn de inkra muktedir deildir; ve bilir ki aynada olan onun sreti deildir; ve o sret onunla ayna arasnda mevct deildir.
Ve ister kendi sreti olsun ve ister kendi dnda olsun, hriten onda olan
grlen srete gzn uasnn yansmasndan olumu deildir. nk eer
byle olsayd, sreti, miktr zerine ve bulunduu ey zere idrk eder idi.
Ve o sretin parlak bir klta uzunluk ve genilikten r'yeti, bizim bahsettiimiz eyi beyn eder. Hi phesiz kendi sretini grdn bilmekle berber
o, kendi sretini grd sznde sdk da deildir, yalan syleyici de deildir.
imdi o grlen sret nedir ve onun mahalli neresidir ve ii nedir?
Bundan dolay o sret menfdir, sbittir; mevcttur, yoktur, ma'lmdur ve
mechldr. Kul bu hakkati idrkinde acz ve hayrete dt zaman, bilmesi
ve tahakkuk edici olmas iin, Hak Tel Hazretleri bu aynada r'yet esasnn
hakkatini kul iin bir rnek olarak gsterdi. Ve ayna ile hayl, lem grnme
yerlerinden olduu halde, kulun indinde hakkatiyle bir ilim olumad. imdi
kul ona muhlif olan eyin hakkatini bilmek hussunda daha ciz ve daha
chil ve hayrette daha iddetlidir."
Ve sen bunu tattn zaman, mahlk hakknda onun stnde bir gye
olmayan gyeyi tattn. Byle olunca bu derecelerden daha ykseine kmada agzllk etme ve nefsini yorma! Bundan daha yksei asl vki'
deildir ve ondan sonras ancak srf yokluktur (16).
Yni, ey mrifetullah iin yr olmu olan insan! Bil ki, mutlak vct olan
Hak, mutlaklk mertebesinde bulunduka hibir eyle taayyn etmi olmaz.
O'nun taayyn ancak mutlak ztnda mevct olan zti bantlaryladr. O
zti bantlar ki onun sfatlar ve isimleridir, aa kma talebinde bulunduklar iin ltiflerin en ltifi Hakkn vcdu, onlarn hussiyyetleri ve istdd
lar sretine gre, her bir mertebede taayyn etmi olarak aa kmtr. Ve
mutlak vcdun bu taayynleri zti ilerinin aynalardr. Bundan dolay mutlak vct olan Hak sfat ve isimler mertebesine tenezzl buyurduunda, ilk
nce ilh ilimde peyd olan ve senin idrecin ve rhun bulunan hs isminin
sretidir;bu da senin ayn- sbitendir.
Demek ki, Hak senin hs Rabbinin sretine gre ilim mertebesinde taayyn eden olmutur ve ilk ayna senin ayn- sbitendir. Bundan dolay Hak sana
zti tecell ile tecell buyurduunda, sen Hakk' ancak ayn- sbitenin sretinde
mhede edersin; ve bu mheden Hakk'n vcdunda olan bir mahededir.
200
siyye Fass
imdi nefsini grmekte O senin aynandr ve sen isimlerini ve isimlerinin hkmlerinin aa kn grmesinde O'nun aynassn. Oysa O'nun
"ayn"nn gayri deildir. Byle olunca i, kark ve belirsiz oldu. Bundan
dolay bizden ilminde chil ve hayrette olan kimse "drkin idrkinden acz,
idrktir" dedi. Ve bizden bilen kimse bunun gibi demedi; ve o szn en
ykseidir. Belki ilim, ona sessiz kalmay verdi, aczi vermedi. Ve bu, Allh
ile olan ilmin en ykseidir; ve bu ilim, ancak resllerin sonuncusu ve
evliynn sonuncusu iin olumutur. Ve onu neblerden ve resllerden bir
kimse grmez, ancak son resl miktndan grr ve evliydan bir kimse
grmez, ancak son veli miktndan grr (17).
Yni Hakkn vcdu senin aynandr. Sen kendi nefsini onda mhede
edersin. nk sen ahadiyyet ztnda gizli, Onun bir ii idin. Kendi
vcduna olan tecellsi ile, o iin sreti onun ilminde peyd oldu. Ve yine o
vcdun her bir mertebeye olan tenezzlyle, o ilmi sretin ile aa ktn. Ve
imdi dny lemindeki hln dahi byledir ve bundan sonra gidecein berzah leminde ve toplanma leminde ve mmetler yurdunda dahi yine bylesin.
Eer sen bu dnydaki taayynne bal olan bant ve sfatlarndan,
yni nefsni sfatlarndan, soyunmu olsan, Hakkn vcdunda ayn- sbiteni
grrsn. Bundan dolay Hakk'n vcdu kendi nefsini grmekte sana ayna
olmu olur.
201
siyye Fass
Ve ayn ekilde sen insan sretinde taayyn etmi olduun iin, Hakk'n
isimlerinin hepsine grnme yeri ve o isimlerin hkmlerinin aa kmasna
istiddlsn. nk Allah dem'i kendi sreti, yni sfatlar, zerine hlk etti.
Bundan dolay Hak ilerinin hepsinin kemltnn aa kmasn senin izfi
vcdunda mhede eder. u halde senin vcdun da isimlerini mhede
etmekte ve isimlerinin hkmlerinin aa kmasnda Hakk'n aynas olmu
olur. Oysa ahadiyyet ztnn bantlar ve ileri olan ilhi isimler, Hakk'n
ztnn gayr deildir.
imdi Hakk'n vcdu sana ve senin vcdun da Hakk'a ayna olmakla
vct ii birbirine kart ve belirsizlik meydana geldi. Nitekim, Hallc-
Mansr Hazretleri buyurur: Beyit:
Tercme: "Vct aynnda olan bu "ayn" sen misin, yoksa ben miyim? kilik isptndan hem seni ve hem de beni tenzh ederim.
te vct iinde oluan bu karklk ve belirsizlikten dolay Muhammed
vrislerden olan bzmz, hayrete derek ilminde chil oldu. Ve nitekim Hz.
Eb Bekri's- Sddk (r.a.) Efendimiz "drkin sonu, vct iini hl hakkati
zere idrk edebilmekten aczini kabl etmektir." dedi.
Ve bu bir hayrettir ki, ilmin netcesi olduu iin makbl ve tercih edilendir
. nk hayrete den kimseyi, ilmi iki taraftan bir tarafta karr ettirmez. Ve
(S.a.v.) Efendimizin "Y Rab, benim sende olan hayretimi arttr!" buyurmalar bu hayret hakkndadr.
Ve ayn ekilde Muhammed vrislerden olan bzmz bildi ki, Hakk'n
vcdu hlk edilmilere ve hlk edilmilerin izfi vctlar da Hakk'a aynadr. Vct iinin byle olduunu bildikten sonra bahsedilen szler gibi bir sz
sylemedi ve aczini aa vurmad. Belki mrifetinin kemlinden sessiz kald;
ve ilmi ona acz getirmedi. Ve bu ilmin shibi lim-i billah olan grubun en ykseidir. Ve bu ilim asleten ancak resllerin sonuncusu ve evliynn sonuncusu iin olumutur. Ve o ilmi neblerden ve resllerden gren, ancak son
resln miktndan mhede eder ve evliydan gren de, ancak son velinin
miktndan grr. Burada evliynn sonuncusundan kast, Muhammed velyetin sonuncusudur.
Bilinsin ki, yukarda bahsedilen ve izh edilen ilim, ancak hakkat-
muhammediyye iin olumutur. Ve onun dahi zhirleri ve btnlar vardr ve
gerek zhir ve gerek btn iin ahad, cem', keml bir taayyn mevcttur.
Hakkat- muhammediyyenin zhiri ilhi ve kevni btn hakkatleri toplamtr. Btn ise, ilhi btnlar ve rabbni vasflar ihtva eder. Zhiri
neblerin sonuncusunun mikt; btn da evliylarn sonuncusunun
miktdr.
202
siyye Fass
Hatt muhakkak resller o ilmi ne zaman grseler, ancak velyetin sonuncusu miktndan grrler. nk rislet ve nbvvet, yni eriat getiren nbvvet ve eriat getiren rislet kesilmitir. velyet ise ebeden kesilmez. Resller evliy olduklarndan dolay bahsettiimiz ilmi ancak
evliylarn sonuncusu miktndan grrler. Byle olunca onlarn alt mertebesinde olan evliy nasl olur da ondan almazlar? Her ne kadar evliylarn
sonuncusu, hkmde resllerin sonuncusunun eriat olarak getirdii eye
tb ise de, bu, onun makmna eksiklik vermez ve bizim uymu olduumuz eye de ters olmaz (18).
Bilinsin ki; velyet "vv"n fethiyle, "hkim ve tasarruf edici olmak"
mansnadr. Bunun da eitleri vardr:
1. lhi mutlak velyettir. Bu velyet neblerin ve evliylarn hepsindeki
velyetleri toplam ve eynn tmnn kendilerine hs ynlerini ve
btn mevctlarn a'yn- sbitelerini ve hakkatleri iine alan velyettir. Ve bu
tibr ile "Vel" ilhi isimlerdendir. Nitekim yet-i kermede buyurulur: ve
huvel velyyul hamd yni Ve O, Vel'dir, Hamd'dir (r,42/28).
2. Muhammed hs velyettir. Bu velyet dahi ilhi isimlerin ve sfatlarn
hepsini toplam olan ve zorunlu ve imkn dhilindeki hakktlerin hepsinin
feyz kayna olan ilhi mertebedir. Buna "son velyet mikt" derler. nceki
velyet ile bu velyet arasndaki fark taayynden ibrettir. Ve bu velyet
neblerin sonuncusunun btndr ve bu makm, makm- Muhammed'dir.
Nitekim Hak Tel buyurur: as en yebaseke rabbuke makmen
mahmd yan umulur ki Rabbin seni Makam- Mahmda ulatrr
(sr, 17/79)
Ve evliy ve neblerin hepsi ilimlerini buradan alrlar. Bundan dolay
neblerin hepsinin getrdikleri eriatlar, hakkatte Muhammed eriat idi. Bunun iin (S.a.v) Efendimiz: Evvelin ve ahirin ilmi bana tlim edildi buyurdular.
203
siyye Fass
204
siyye Fass
205
siyye Fass
Dier bir tbirle syleyelim: Muhtelif zamanlarda evliynn sonuncusunun cismi ve sreti deiir. Fakat man yine o mandr; onda asl deiiklik
yoktur. Bundan dolay evliynn sonuncusu hangi bir zamanda, her hangi bir
sret zerine olursa olsun, neblerin sonuncusunun eratna tb olmakla
berber, btn evliynn ilimlerde feyz kaynadr. Nitekim Hz. Mevln
Celleddin (r.a.) efendimiz, kendi nefslerinde haber vererek buyururlar:Beyt:
Tercme: "Atlar kenz-i fyzu olunuz hil'at-p
Mustaf geldi yine cmleniz mn ediniz."
Bundan dolay o, bir ynden aada olur ve bir ynden yukarda olur.
Ve gerekten bizim eriatmzn zhirinde mer'in Bedir esrleri hakknda,
onlara hkmetmekle gerekleen fazl ve hurma aacnn alanmas hakknda, bizim uymu olduumuz eyi teyid eden ey zhir oldu. Bundan dolay kmil iin her eyde ve her mertebede kendisi iin nde olmann olumas lzm gelmez; ve ancak er kiilerin bak, ilm-i billah mertebelerindeki nde oluadr; onlarn arzusu oradadr; ve dny hdiselerine gelince,
onlarn dncelerinin ona ball yoktur. Byle olunca bizim bahsettiimiz tahakkuk etti (19).
Yni evliynn sonuncusu, eri hkmlerinde resllerin sonuncusuna tb
olmas ve erat ilmini ondan almas ynnden resllerin sonuncusundan daha aa olur ve resllerin sonuncusu ilimleri onun miktndan ald ynden, evliynn sonuncusu, resllerin sonuncusundan daha yksek olur.
Bundan dolay evliynn sonuncusu, neblerin sonuncusu olan (s.a.v.)
Efendimiz'in btnlar olan velyetin sonuncusu, zhirleri olan nbvvetin sonuncusundan bir ynden aada, bir ynden yukarda olur. Bir eyin bir
ynden aa, bir ynden yukar olduuna dellin nedir diyecek olur isen,
eratmzn zhirinde Hz. mer (r.a.)n Bedir muhrebesinde alnan esirler
hakkndaki hkmyle, (S.a.v.) Efendimiz'in hurma aalarnn alanmasnn
terki hakkndaki hkmne dikkat et!
yle ki, Bedir savanda slm ehli mriklere glip gelmi ve onlardan
yetmi esir alm idi. (S.a.v.) Efendimiz, esirler hakknda yaplmas lzm gelen
mumeleye dir ashb- kirmyla fikir alveriinde bulundu. Hz. Sddk (r.a.)
"Y Reslallah, bunlar bizim akrab ve yaknlarmzdandr; bir miktar para
alp onlar zd edelim" buyurdu. Dier ashb- kirm da bu gr kabl ettiler. Ve Hz. mer (r.a.) "Bunlar kfrn nderleridir; hepsini ldrelim." buyurdu. Ve Cenb- Muz (r.a.) da Hz. mer'e katld. Rislet-penh (s.a.v.)
Efendimiz Hz. Sddk'n grn uygun buldular ve yle yaptlar.
206
siyye Fass
207
siyye Fass
siyye Fass
Onun iki kerpi grr olmasn gerektiren sebep dahi, evliynn sonuncusunun zhirde resllerin sonuncusunun eratna tb olmasdr; ve o tb
olmas da gm kerpitir. O da zhirdir; ve hkmlerden ona tb olduu
eydir. Nitekim o, zhiri srette onda tab olucu olduu eyi, srda Allah'tan
alcdr. nk o, emri olduu hl zere grr. Onu byle grmesi lzmdr.
O da btnda kerpicin yeridir. imdi o yle bir mdenden alr ki, resle
onunla vahy olunan melek ondan alr. Eer sen benim iret ettiim eyi
anladn ise, senin iin faydal bir ilim olutu (21).
Yni evliynn sonuncusunun, ryda kendisine temsl olunan duvarn
stnde iki kerpici noksan olarak grmesini gerektiren sebep, kendisinin
zhirde resllerin sonuncusunun eratna tb olmasdr. Ve onun tb oluunun sreti de "gm kerpi"in yeridir ki, bu da evliynn sonuncusunun
zhiridir; yni hkmlerden resllerin sonuncusuna tb olduu eydir ki, bu
ey, evliynn sonuncusunun zhiridir. Ve nitekim srda vstasz Allah'tan
ald hkm ile zhirde vasflanm olur. Yni evliynn sonuncusu, nasl ki
btnen vstasz olarak Allah'tan hkm alarak zhirde bu hkm ile vasflanm olur ve o hkmn tab olucusu bulunursa, zhiri eriat hkmlerinden
herhangi bir hkmde de resllerin sonuncusuna tab olup, zhirde o hkm
ile vasflanan olur. nk evliynn sonuncusu, ilh emri, hlk edili mertebelerine tenezzlnde hakkati zere mhede eder; ve ilh emirden hlk
edili vcdu ile rtl olmaz.
Evliynn sonuncusunun bu ilh emri bu anlatlan sfat zere grmesi lzmdr. Ve ilh emrin his ve akln tesinde bulunan mn nru ile srda ve
btn ynnden Allah'tan alnmas "altn kerpi" yeridir. Ve evliynn sonuncusu ilh emri kendi btnndan ald gibi, resle getirdii ilh vahyi de melek oradan alr. Bundan dolay Cibrl (a.s.) neblerin sonuncusu (s.a.v.)
Efendimiz'e getirdii ilh vahyi onlarn btn olan evliynn sonuncusu
miktndan alr; ve her iki al dahi tek bir mdenden olmu olur.
Ey ilh srlarn tlibi, bu sylediklerimde iret ettiim eyi anladn ise,
dnyda ve hirette cidden sana faydal bir ilim olutu. Bu nmete kret!
209
siyye Fass
Bundan da gfil olma ki, bu al-veri Hakkn vcdunda ve Hakk'n bantlar arasnda olur.
Nitekim, Cenb- eyh (r.a.) Risle-i Ahadiyye'lerinde buyururlar: "Hakk', Hakk'n gayr bir kimse grmez; gnderilmi nebler dahi Hakk' grmez;ve
kmil veli ve yakn olan melekler dahi Hakk' bilmez. Hakk'n nebsi kendi
zt- liyyesidir; ve Hakk'n resl kendi zt- erfidir. Ve Hakk'n risleti ve
kelm dahi, kendi zt- erfidir. Kendisinin gayr sebep ve vsta olmakszn
Hak Tel Hazretleri, kendi zt- erfini, kendi zt ile, kendi ztndan, kendi
zt- erfine gnderdi. "Mrsel yni gnderilmi" ve "mrseln-bih yni
kendisiyle gnderilen" ve "mrseln-ileyh yni kendisine gnderilen" arasnda fark yoktur. Yni "Cibrl" ve "vahy" ve "resller" arasnda fark yoktur. Hepsi birdir. neblerin vcdu Allahn vcdu olduundan baka "nebe"' ve
"enbiy" harflerinin vcdu dahi, Hak Tel'nn vcdudur; Hakk'n gayr
deildir. Ve Hakk'n gayrisi iin vct olmad; ve olan vcdun fens da olmad ve olan vcdun ismi ve isimlendirilmi olan da olmad. Byle olduundan dolay, neb (s.a.v.) Efendimiz: "Rabb'imi Rabb'imle bildim" diye buyurdu."
siyye Fass
211
siyye Fass
Byle olunca resllerin sonuncusunun velyeti ynnden, onun velyetin sonuncusuna nisbeti, neblerin ve resllerin ona nisbeti gibidir. Bundan
dolay resllerin sonuncusu vel ve resl ve nebdir. Ve evliynn sonuncusu, asldan alc olan vrisdir ve mertebelerin mhede edicisidir. Ve o,
efat kapsnn fethinde dem evltlarnn efendisi ve cematin nde olan
olan Muhammed (s.a.v.)in gzelliklerinden bir gzelliktir (23).
Yni resllerin sonuncusunun velyeti ynnden velyetin sonuncusuna
olan nisbeti, nebler ve resllerin velyetin sonuncusuna nisbeti gibidir. nk nebler ve resller velyetleri ynyle ilimleri, velyetin sonuncusu
miktndan aldklar gibi, resllerin sonuncusu dahi kendisinin btn olan
ahsi kaytlanm velyeti ynyle ondan alr.
Bilinsin ki, velyet, mutlak ve kaytl, yni "genel velyet" ve "zel velyet"
ksmlarna ayrlmtr. nk velyet ess ve hakkt tibryla mutlak ilhi
sfttr. Ve neblere ve evliyya nisbeti tibryla da kaytldr. Kaytl olan ise,
mutlakla mevcttur; ve mutlak dahi kaytl olan ile aa kmaktadr. Bundan
dolay neblerin ve evliynn velyetlerinin hepsi, mutlak velyetin paralardr. Ve nitekim neblerin para oluu dahi, mutlak nbvvetin paras oluudur.
Ve burada Hz. eyh (r.a.)n resllerin sonuncusunun velyetinden kast,
ahsi kaytlanm velyettir. Ve phe yoktur ki, bu velyetin mutlak velyete
nisbeti, dier neblerin nbvvetlerinin mutlak nbvvete nisbeti gibidir.
imdi resllerin sonuncusu veldir; ve velyeti gereince ilimleri ve srlar
Hak'tan vstasz alr. Ve resldr, Hak'tan ald hkmleri mmetine tebl
eder. Ve nebdir, Hak'tan ve hiret ilerinden mmetine haber verir.
Evliynn sonuncusuna gelince o, ezelde ayn- sbitesinin sretiyle veldir.
Ve resllerin sonuncusunun eratna tab olup, onun btn ilimlerine ve
zevklerine vrisdir; ve nebden verset ynnden ald ilimleri asldan, yni
Hak'tan, vstasz alcdr. Ve "hakkatlerin hakkati" olan hakkt-i
muhammediyye mertebesinde taayyn etmi olduu iin "nbvvet", "rislet",
"velyet" ve "hilfet" mertebelerini ve dier ilhi ve kevni mertebeleri
mhede eder ve taayyn etmi olduu bu mertebeden feyz verir ve yardm
eder.
Bu srette evliynn sonuncusu efat kapsn amak hussunda dem
evltlarnn efendisi; ve nebler ve evliy cematinin nderi bulunan Muhammed (s.a.v.) Efendimiz'in gzelliklerinde bir gzelliktir. nk evliynn sonuncusu resllerin sonuncusu Efendimiz (s.a.v)'in erat hkmlerine en gzel
ve en mkemmel bir ekilde tab ve sonuncu oluta onun en mkemmel vrisi
olduundan, zhirde onun gzellii olur. Ve hakkatlerin hepsini toplam
212
siyye Fass
olan hakkat-i muhammediyyede taayyn etmi olup resllerin sonuncusunun btn olan bu makmdan feyz verdii ve yardm ettii iin de, btnda
onun gzelliidir.
Ve resllerin sonuncusu Efendimiz (s.a.v), vctta btn taayynlerden
evvel olduu iin tab ki dier neb ve evliy cematinin nderidir. Ve
ahadiyyet ztnda mahbs ve sakl olan ilhi isimlerin taayyn ile aa kmalarna sebep olduu ve taayyn kapsnn fethinde efati ne kt gibi,
kymet gnnde nebler arasnda efat meselesi tereddtte kald zaman,
efat yine ona dnecei iin, efat kapsnn fethi hussunda demoullarnn efendisidir. Beyt:
Tercme: ''Salarn latf, dudaklarn krmz ve yzn gzeldir. Ysufun
gzellii, s'nn nefesi, Ms'nn parlak eli hep sendedir. Btn gzellerin
birletii ekil ve ahlk ve hareket ve duru gzelliklerinin hepsi sende toplanmtr, (Sallallahu aleyhi ve sellem).
213
siyye Fass
Byle olunca Rahmn ismi, Mntakm indinde bel ehli hakknda ancak efat edicisinin efatinden sonra efat etti. Bundan dolay Muhammed (s.a.v.) bu hs makmda efendilikle stn oldu. imdi mertebeleri ve
makmlar anlayan kimse zerine, bunun gibi anlatmlarn kabl g
gelmez (25).
Yni Rahmn ismi, Mntakim isminin grnme yeri olan bel ehli hakknda, en bata efat etmez. Ve dier ilhi isimlerin efatine bekleyici olur. Onlarn efati tesrli olmaynca o zaman bel ehli hakknda efat eder. nk
Rahmn ismi en bata efat etse, dier efat ehli olan isimlerin hkmleri
aa kmaz ve faaliyetlerinin durmu olmas lzm gelir. rnein Mntakim
ve Kahhr isimlerinin intikam ve kahr hafif olduu zaman, Raf ve Rahm
isimlerinin efati ile skin olur. Fakat onlarn intikam ve kahr iddetli olunca,
bu isimlerin efatini kabl etmezler ve bu isimler, onlarn iddetine kar koyamazlar. te bu zaman Rahmn ismi efat eder; ve bu isimlerin aa k
geer ve btn olur. Bundan dolay Rahmn isminin Mntakim ve Kahhr
isimlerine ve dier ilhi isimlere stnl ve ne geii sbit olur. nk
Rahmn isminin saltanat hepsi zerine zhirdir. Eynn tm balang olarak onun cmertlii ve feyzi ile yokluk karanlndan kurtulduu gibi sonu
olarak dahi bel ehli, azb zilletinden onun efati ile kurtulur. Hz. Mevln
(r.a.) efendimiz buyururlar:
Tercme: "Eyyb (a.s)n derdine, Ya'kb (a.s.)n ihtiyacna, baka bir re
olmad. Ancak Rahmnn rahmeti yetiti."
te 'neblerin sonuncusu (s:a.v.) Efendimizin sadetli vctlar, Rahmn
ismi grnme yeri olduundan, onlar bu hs makmda, yni efat
makmnda, efendilikle stn oldu; ve n- erflerinde: Ve m erselnke
ill rahmeten lil lemn yni Biz seni ancak lemlere rahmet olarak gnderdik (Enbiy, 21/107) buyruldu.
imdi mertebeleri ve makmlar yni nbvvetin velyetin zhiri ve velyetin de nbvvetin btn olduunu ve nbvvette taayyn etmi olan ztn,
neblerin sonuncusu ve onun btn olan velyette taayyn etmi bulunan
evliynn sonuncusu olduunu anlayan ve nbvvetin velyetten yardm istediini ve velyetin hkmlerinin ve eserlerinin aa kmasnn da nbvvet ile olduunu bilen kimsenin, daha nce anlatlan "Evliynn sonuncusu bir
ynden aada ve bir ynden yukardadr" ve "Resllerin sonuncusunun, velyeti ynnden velyetin sonuncusuna nisbeti, nebler ve resllerin ona
nisbeti gibidir" ve benzeri anlatmlar kabl etmesi kolay olur.
214
siyye Fass
Ve isimlerin ltflarna gelince: Bilesin ki, muhakkak Allah Tel hazretlerinin hlk ettiklerine olan ltflar, O'ndan onlara rahmettir; ve onun
hepsi isimlerdendir. Ya dnyda lezz rzktan tayyib gibi; kymet gnnde de hlis olan saf rahmettir. Bunu Rahmn ismi verir. O da rahmn
ltflardr. Veyhut iilmesini rhat tkbeden ac ilacn iilmesi gibi, karm rahmettir; ve o da ilh ltflardr. nk ilh ltflar, isimlerin
hizmetkrlarndan bir hizmetkrn iki eli zerine olmadka, Allah'dan
ltf salnm mmkn olmaz (26).
Cenb- eyh (r.a.) "zti ltflar"dan olan nbvvet ve velyet hkmlerini beyn buyurduktan sonra, "isimlerin ltflar"nn zhna balayarak buyururlar ki:
simlerin ltflarna gelince, bil ki Allah Tel'nn mahlktna bahettii
ltflar kendi tarafndan o mahlktna rahmettir ve ltflarn hepsi isimlerden kar ve ular. Bu rahmet te, ya saf rahmet olur; veyhut karm rahmet
olur. Saf rahmet, dny haytnda yiyecek, iecek, giyecek, bakacak, iitecek
ve koklayacak, ev ve nikhl e ve benzeri; lezz rzklardan tayyib, yni hell
gibi ki; kymet gnnde de hesp kederinden ve vebl ve belnn ulamasndan hlistir. Nitekim, Hak Tel A'rf sresinde buyurur: Kul men harreme
znetallhillet ahrece li ibdih vet tayyibti miner rzk, kul hiye lillezne
men fl haytid duny hlisaten yevmel kymeti (A'rf, 7/32) yni "Ey
Nebiyy-i z-nm! De ki, Allah'n kard zneti ve rzktan tayyib olan
kim haram etti? De ki o znet ve tayyib rzk dny haytnda ve hlis olarak da kymet gnnde m'minler iindir."
Ve bu bahsedilen rzk, vct ar zerine tecell edici olan Rahmn ismi
verir. Bu ilh ltflar hlis rahmettir, baka bir ey ile kark deildir.
Karm rahmet, kokusu kt olan bir ilcn iilmesi gibidir ki, bunu itikten sonra hastaya rhat gelir. Bu da ilh ltftur. nk her ne kadar o kokusu kt olan il iilirken hasta bir azb duyduu ynle bu hl "Muazzib" isminin grnme yeri olur ise de, daha sonra bu hli Rahmn isminin grnme
yeri olan rhat tkp ettiinden bu "Muazzib" ismi "Rahmn" isminin hizmetkr olur. nk ilhi ltflar, isimlerin hizmetkrlarndan bir hizmetkr ve
tab olan vstasyla bir hizmet ileri getirmedike, ilh ltflarn salnm
mmkn olmaz. Ve nk ne kadar ilhi isim varsa hepsi "Allah" ve
"Rahmn" isimlerinin altnda mevcttur ve o isimler bu iki ismin hizmetkrlardr. Nitekim, Hak Tel buyurur: Kulidullhe evidur rahmn, eyyen m
ted fe lehul isimlerul husn. Yni "Ey Nebiyy-i z-nm! De ki, ister "Allah" ister "Rahmn" deyin, hangisi ile du ederseniz edin, imdi onun iin
isimler-i hsn vardr."
215
siyye Fass
Bilinsin ki, ilhi ltflarn hepsi, zt ve sfatlar iine alan ilhi mertebeden, yni ulhiyyet mertebesinden feyz olunur. Fakat bu feyz olunma zt ynnden deil, belki sfatlar ve isimler ynndendir. Ve ilk nce feyz olunan
ey, vct ve hayat rahmetidir, yni yokluktan ihrtr. Daha sonra bunlara
tbi olan eylerdir. Ve o rahmet dahi ksma ayrlmtr.
Birincisi: Zhirde ve btnda salt ve hlis rahmettir ki; dnyda hell olan
lezz rzktr. Bir kimse dnyda hell rzk ile nimetlenmi olsa, hirette "Niin
hell rzk yedin?" diye azarlanmaya tutulmaz. Bundan dolay zhiren ve
btnen salt rahmet olur. Ve faydal olan ilimler ve mrifetler de hirette hlis
rahmettir.
kincisi: Karm rahmettir. Bu rahmet dahi, ya zhirde rahmet, btnda
beldr. Veyhut bunun aksi olarak zhirde bel, btnda rahmettir. Mesel
haram yemek, arab imek, zin etmek ve dier gnhlar ve kalbi Hak'tan
uzaklatran nefse uymak gibi tabita uygun olan eyler zhirde rahmet,
btnda, beldr ve ibdet ve nefsin arzlarna muhlefet ve mchede ve
riyzet ve tabitn holand gnahlardan saknmak, zhirde bela ve btnda
nmettir. Hz. Msr-i Niyz ne gzel buyurur: Beyit:
ol zehri ki bal ola sonunda
Sonunda zehr olan bal nidersin
ncs: Zhiri bely tkb eden zhiri nmettir ki, bu da karm rahmetin bir eididir. Mesel kokusu irkin olan bir il iilir; o ilcn tesriyle
hastaln elemi atlatlm olup rhat hsl olur.
Bu bahsedilen ksmdan birincisi "Rahmn ltflar"dr. nk salt
rahmet olduundan dier bir ismin hizmeti araya girmeksizin dorudan doruya bunu "Rahmn" ismi vermitir. kincisi ve ncs Rahmn ltflar
deil, belki "ilh ltflar"dr. nk Rahmn isminin altnda mevct olan
isimlerin hizmetkrlarndan bir hizmetkrn elleri zerinde aa km olan
rahmettir ve bu rahmet aclk ile karktr, hlis deildir.
216
siyye Fass
imdi Allah Tel, bzan bir ltf kula Rahmn'n iki eli zere verir.
Bundan dolay ltf, o vakitte tabita ho gelmeyen vey gyeye yneltmeyen ve buna benzer ibeden hlis olur. Ve Allah Tel bzan ltf kula
Vsi'in iki eli zere verir. u halde genel olur. Yhut Hakm'in iki eli zere
verir. Byle olunca vakitte en uygun olana nazar eder. Yhut nimetlendirmek iin Vhib'in iki eli zere verir; ve Vhib'e kar kendisine faydalanma olan kimseye kr ve amelden bir karlk ile teklf olmaz. Yhut
Cebbr'n iki eli zere verir. O halde konumuna ve kulun hakedici olduu
eye nazar eder. Yhut Gaffr'n iki eli zere verir. Bu halde de mahalle ve
kulun zerinde sbit olduu hle nazar eder. Eer kendisine faydalanma
olan azb hakedecek bir hal zere olursa, ondan onu rter; yhut azb
haketmeyecek bir hal zere olursa, azb hakedici olur olan halden onu rter. Bundan dolay kendisine faydalanma olan msm ve ltfta bulunulmu ve korunmu olarak isimlendirilir. Ve bundan gayri ki, bu snfa uygun ola (27).
Yni hlis rahmet ile karm rahmetin detaylanmas budur ki, Allah Tel bzan bir kuluna bir ltf Rahmn isminin iki eli zere verir; nk
Rahmn'n biri "fil" ve dieri "mnfail yni filin fiilini kabl edici" olmak
zere iki eli vardr. Biriyle verir, dieriyle alr. Dier isimler hakknda da bu
tibr vrdr. Bundan dolay bu ltf, hlis ltf olur. Geli vaktinde tabata
ho gelmeyen eyle kark deildir. Mesel karn a olan kimseye hell olan
latf ve nefis yemek ihsn gibidir. Bu bir ihsan ve ltftur ki, a olan kimse
hakknda rahmet ve hlis ltftur. Ne zhiren ve ne de btnen tabita ho
gelmeyen bir eyle karm deildir.
Veyhut o ltf kendisine faydalanma olan kimseyi gye ve maksada yneltmemekten, yni kulu gyesine ulamaktan men eden eyden ve dier buna benzer keder sebebi olacak eylerden hlistir. Mesel bir pdiah hell
mlndan bir kimseye on bin liralk bir iftlik ihsn etse, bu hlis ltftur. Ve o
kimsenin gyesi ondan faydalanmaktr. Fakat bir hak sahibi kp o iftliin
kendi mal olduu dvsna kalksa, bu dv, o kimseyi gyeye ulamaktan
men eden bir ey ve keder sebebi bir hl olur. te hlis ltfta bu gibi eyler
olmaz.
Ve bzan Allah Tel bir ltf, "Vsi"' isminin iki eli zere verir. Ve bu
ltf, ya shhat ve rzk gibi genel olarak hizmetkrlara mil olur; veyhut her
hangi bir kuluna hs olup onun zhir ve btnna ve rh ve tabatna ve hllerinin tmne genel olur.
Ve bzan Allah Tel ltf "Hakm" isminin iki eli zere verir. Ve o anda
en fazla slih olan emir ne ise, Hak Tel ona bakar. Mesel, bir kimsenin rk bir dii ok iddetli olarak arr. Bu ardan kurtulmas o diin ekilmesi217
siyye Fass
siyye Fass
onu rter; ve eer azb gerektirmeyen bir hal zere, yni Allah(c.c)n emirlerini yerine getirir ve slih ameller ve gzel ahlk zere bulunursa, azb
hakedici olaca halden, yni gnah ilere girimekten rter. Ve ite azb gerektirecek olan halden rtlm olan kimseye "msm ve ltfta bulunulmu
ve korunmu" olarak isim verilir. Ve bu snfa benzeyen ve mnsib oln bahsedilen isimlerin gayri ki, hep isimlerin ltflarndandr.
219
siyye Fass
220
siyye Fass
Nitekim muhakkak ltflar, her ne kadar tek bir ayndan ise de, her bir
ltf, kendi ahsyyeti ile, kendinin dndakilerden ayrlmtr. Bundan
dolay bunun, o dieri olmad bilinir. Ve bunun sebebi, isimlerin birbirinden farkl olmasdr. Byle olunca hazret-i ilhiyyede, onun geniliinden dolay, asl tekrar eden bir ey yoktur. te bu, kendisine timt olunan
haktr (30).
Yni her bir ismin hakkti, dier bir ismin hkkatinden ayr olduu gibi,
ilhi ltflardan her bir ltf dahi kendi ahsyyeti ile dier ltflardan farkl
olur. Bununla berber ltflarn hepsi bir asldandr. Yni btn isimleri toplam olan Hakk'n bir olan vcdundandr. O da ahadiyye ztdr. Fakat
ahadiyye ztnn ztiyyeti ynnden hibir ltf kmaz. nk ondan hibir
tecell olmaz. Ltf ancak isimler eliyle ular. Bundan dolay Allah Tel her
ltf bir mahss ismin hznesinden verir. Ve isimlerin istddlar baka baka
olduundan, o isimlerin haznelerindeki ltflar dahi tab ki biribirine benzemez. u halde ltflar, bir derinden ayrlr.
te bu zhlardan bilinir ki, bu ltf, o dier ltfn ayn deildir. Ve
ltflarn birbirinden ayr olmasna sebep de isimlerin bir derinden ayr olmasdr. Bundan dolay hazret-i lhiyye, yni ulhiyyet, o kadar genitir ki,
sonsuz olan isimlerin birbirinden farkl olan hakkatlerini toplam olduu yn
ile, onda asl tekrar eden bir ey bulunmaz; yni ulaan ltflarn ebedin ebedi bir daha ayn kmaz. nk gelen, bitmez tkenmez bir sonsuzluktur.
Tekrar ise darlktan oluur.
Ve bu tekrarn olmay hakkndaki mezheb, kendisine timt olunan hak
bir mezhebtir; rk bir btl mezheb deildir. Mesnev:
Tercme: "O izf yokluk, lden daha ldr. Onun var etme (kef)finde
aresiz olur. Sen Kur'n- Kermde klle yevmin huve f en (Rahmn,
55/29) yni "O her anda bir itedir" yet-i kermesini oku da, onu isiz ve fiilsiz bilme! Onun her gn en aa olan ii odur ki, o orduyu seferber klar.
Bir orduyu babalarn sulbnden rahimde nebt bitmek, yni evld hsl olmak
iin, analarn tarafna yollar; ve bir orduyu, cihnn erkek ve dii ile dolmas
iin yeryzne gnderir; ve bir orduyu, her bir kimse amel gzelliini grmesi
iin arzdan ecel tarafna yollar."
te bunlarn hepsi isimler dolaysyla ilh tecell ve ilh ltflardr; ve
O'nun ileri sonsuzdur.
221
siyye Fass
siyye Fass
Ve bu ilim sebebiyle s olarak isimlendirildi. nk onun mans "Allahn hibesi"dir. Bundan dolay, snflarnn ve bantlarnn farkll
zere, ltflarn anahtar onun elindedir. nk, Allah Tel'nn dem'e
hibe ettii eyin ilki odur ve onu ancak dem'in kendisinden hibe etti.
nk ocuk, babasnn srrdr. Bundan dolay ondan kt, yine ona dnd. imdi idrki Allah'dan olan kimse iin, dem'e garib gelmedi. Ve
kevnde olan ltflarn hepsi bu kanal zeredir (32).
Yni bu ltflar ilmi sebebiyle, s (a.s.)a "s" ad verildi. nk s'in
mans brnce "Allahn hibesi"dir. nk dem (a.s.) Hbil'in ehdet hdisesinden sonra mahzn olup, ilhi hibe olan vahyi ilimler ile slih bir oul
taleb etti. Hak ona s (a.s.) ihsn etti. Bundan dolay Cenb- dem onu, ismi
msemmsna uygun olmak zere, "Allahn hibesi" mansna gelen s ismiyle isimlendirdi.
Ve hibesel ilimler ilk olarak insni sretlerde s (a.s.) ile aa ktndan,
ltflarn anahtar, onlarn snflarnn ve bantlarnn farkll zere, s
(a.s.)n elindedir. Ve ltflarn snflarnn ve bantlarnn muhtelif oluu da,
onlarn menei olan isimlerin farkllndandr.
Ve Allah Tel'nn dem (a.s.)a ilk olarak hibe ve ihsn ettii ey s (a.s.)
olmakla berber, Allah Tel o hibe ve ltf, dem'e yine dem'den verdi.
nk hads-i erfte: "ocuk babasnn srrdr" buyrulmutur. O babasnn
vcdunda rtl ve onda potansiyel olarak mevcttur. Bundan dolay
dem'in vcdundan nutfe sretinde kp anne rahmine ulat. Ve insan
sretinde domak ile zhiri ve sreti dem'in zhirine ve sretine uygun oldu. Ve Cenb- dem'in btn ilhi isimlerin toplanmlnn sreti idi. s
(a.s.)n btnna da, menei ilhi isimler olan ilhi ltflar hakkndaki ilim hibe ve ihsn olundu. Bundan dolay Cenb- s'in btn da, Hz. dem'in
btnn uygun oldu. Bu srette s (a.s.) dem (a.s.)n zhiren ve btnen srr
oldu. Ve zhiren ondan kt; btnen ve mnen ona dnd.
imdi Cenb- s idrki, anlamak esasn, Allah'tan alan kimse indinde,
Hz. dem'e hriten gelen bir garb deildir. nk idrki dorudan doruya
llah'tan alan kimse bilir ki, herkese gelen ilhi ltflar Hak ilminde sbitlik
bulan kendi ayn- sbitesinin, ezelde istdd lisn ile Hak'tan taleb etmi olduu eylerden ibrettir. Ve insana kendi hakkti olan ayn- sbitesinin
hricinden hibir ey gelmez.
223
siyye Fass
imdi bir kimsede Allah'tan bir ey yoktur. Ve her ne kadar onun zerine sretler eit eit oldu ise de, bir kimsede kendi nefsinden gayr bir
ey yoktur. Ve ehlullahdan kimsenin gayr bir kimse bunu rif deildir. Ve
muhakkak i bunun zerinedir. imdi bunu bilen kimseyi grdn zaman, ona timd et! Bu, ehlullhn iindekilerden hslarn hssnn hlsasnn sfilemiinin ayndr. imdi herhangi kef shibi, marifden kendi
indinde olmayan eyi kendisine ilk eden ve bundan evvel mevct olmayan
ltf veren bir sreti mhede etse, bu sret onun ayndr; gayri deildir.
Bundan dolay kendi nefsinin aacndan kendi ilminin yemiini toplar. Parlak bir cisim karsnda, kendisinden hsl olan zhir sret gibidir ki, o
sret onun gayr deildir. Ancak u kadr vardr ki, kendi nefsinin sretini
ilk eder grd mahalde, yhut mertebede o sret bir ynden, o mertebenin hakkat dolaysyla deimi olur (33).
Yni sonsuz grnme yerlerinden her bir grnme yeri, ilhi ilerden bir
i olan bir hs ismin grnme yeridir. Hakkn mutlak vcdu o isim dolaysyla, o grnme yeri sretinde taayyn etmi ve kaytl olmutur. Bundan dolay
o grnme yeri bamsz bir vct ve Hakkn vcdu karsnda bir, iki,
diye saylabilecek bir mevct olmadndan, herhangi bir grnme yerinin
vcdunu isbt edip bunda Allah'tan u kadar ey vardr diyemeyiz. Aksi
halde Allah'n dhil olma ve paralara ayrlma kabl ettiini iddi etmek olur.
Halbuki iin hakkti asl byle deildir.
Bu grnme yeri latf olan mutlak vcdun mertebe mertebe
kesflemesinden husle gelmi olan birer aynadr ki, onlarda her bir ismin
sreti yansyc olmutur. rnein bir kimsenin sreti bir aynada grld
zaman, o hayli srette, haylin shibi olan grenin vcdundan bir ey
mevcttur denemez. Ancak o hayl ile hayl shibi arasnda esassz ve trfe
smaz bir ballk mevcttur. Mesnev:
Tercme ve zh: nsanlarn Rabbi, yni kendilerini terbiye eden hs isim
iin, insanlarn cn le esassz ve kyssz bir ballk vardr. nk her bir hs
isim bir zt itir. Hak, ilim mertebesinde bu i ile taayyn edici olur; ve ilmi
sretler, bu ilerin glgesidir. Ondan sonra rhlar mertebesine tenezzl edip
yine bu iin ilmi sreti zere, o mertebenin cbna gre taayyn eder ki,
224
siyye Fass
rhlar ilmi sretlerin glgesidir. Ve ayn ekilde yine bylece misl lemine ve
ehdet mertebesine tenezzl eder. Bundan dolay her bir mertebede taayyn
etmi olan sret kendinden nceki mertebede taayyn etmi bulunan sretin
glgesi olur ve glge shibi ile glge arasndaki ballk, esassz ve kysszdr.
Ve bir kimsenin zerinde vcdunun hlleri dolaysyla trl trl
sretler aa kar ise de, onda kendi nefsinden baka bir ey yoktur; nk
her bir kimsenin hakkti, ilh ilim mertebesinde Hakkn vcduyla taayyn
etmi olan zti ilerden bir itir. O ilh iin istdd neden ibret ise, zti gerei olan eylerin hepsi onun haznesinde toplanmtr. Her bir mertebede o
mertebenin cbna gre, vakti geldike yava yava kuvveden fiile gelir. Bundan dolay bizim zerimize, doduumuz gnden leceimiz gne kadar, ne
sretlerde ilhi ltflar ulam ve ulaacak ise, hep kendi hakkatimizden ve
nefsimizden ve ayn- sbitemizden ulamtr. Hakktimizin anbarnda
mevct olmayan eylerin bizlere ulamas imknszdr.
Ve bu ilmi, ehlullahdan isimlerin ve sfatlarn srlarna ve kader srrna vkf olan kiilerden bakas zevk ile ve hl ile bilmez; ve iin hakkti muhakkak
bahsettiimiz yn zeredir. Byle olunca ey ilh isimlerin ve sfatlarn srlarnn tlibi bu ilmi zevkan ve vicdnen bilen kimseyi grdn zaman, ona
timd et ve ykaycnn elindeki l gibi ona teslm ol! nk bu rif,
ehlullhn iindekilerden hslarn hssnn hlsasnn ve znn
sfilemiinin ayndr, yni szlmdr.
Bilinsin ki, ehlullhn avm tevhdi mhede ederler.Ve tevhdin muhtelif makmlarnda zikir "l ilhe illallah"tan ibrettir. Ve bu tayyib kelime gayrnn vcdunu kaldrd ve Hakk'n vcdunu isbt ettii iin ikiliin
mansn iinde barndrr. nk bir eyin vcdunu kaldrmak iin ilk nce
onu isbt etmek lzmdr. Bundan dolay bunda "tevhd" ve "muvahhid", yni
tevhd eden; ve "muvahhed", yni tevhd olunan gerekli olup bunlar da okluktur ve aklen bunlar bir derinin gayrdr.
Ehlullhtan hssann hssasna gelince bu ztlar oklukta vahdeti
mhede ederler. Yni grnme yerlerinin hepsinde isimleri dolaysyla taayyn etmi olan Hakk'n bir vcdudur, derler. Bundan dolay bir olan
hakk vct ile grnme yerlerinin vcdu arasnda gayriyyet grmezler; ve
baklar bir olan hakk vcdadr.
Ehlullhtan hssann hssasnn zbdesi de vahdette okluu mhede
ederler. Baklar bir olan hakk vctta taayyn etmi olan grnme yerlerinedir. Yni mutlak vcdun tenezzl mertebelerinde aa kan oklua bakcdrlar. Bu bakta da gayriyyet yoktur.
Ehlullhdan hslarn hssnn hlsasnn szlm ve sfsi de iki mahede arasn birletirirler. Yni oklukta vahdeti ve vahdette okluu mhede ederler. Onlarn baknda hakk bir olann vcdu grnme yerleri225
siyye Fass
226
siyye Fass
Nitekim byk ey, kk aynada kk ve uzunda uzun ve hareketlide hareketli olarak zhir olur. Ve bzen zel mahlden sretin ba aa
dnm halini verir ve bzen de, ondan zhir olan eyin aynn verir. Bundan dolay, ondan zhir olan sretin sa, bakann sana karlk olur. Ve
bzen de sa, sola karlk olur. O da ekseriy aynada genel olarak allm
bir durumdur ve allmn dnda olarak sa, saa karlk olur ve terslik
ortaya kar. Ve bunun hepsi, kendisinde tecell edici olan mertebenin
hakkatinin verdiklerindendir ki, biz onu aynalar derecesine indirdik (34).
Yni kef shibi olan kimsenin grd sretin mahalle vey mertebeye
gre deimesinin rnei budur ki, hacmi byk olan bir ey, kk aynaya
karlk olduunda kk grnr. Yine ayn hacim uzun vey hareketli aynaya kar dursa uzun ve hareketli olarak zhir olur. Bundan dolay o cisim,
mahallin cbna gre grnr. te bunun gibi birer kk aynadan ibret bulunan her bir aynda Hak, o "ayn"n cbna gre zhir olur.
Bzen ayna zel bir yaknlktan dolay, bakana sretinin tersini, yni taban
tabana yansm hlini verir. rnein yeryzne yatay konulmu ayna zerine
bir kimse basm olsa, aynann bu zel mahlli, yni zel olarak yakn ve hzr
oluu, o kimseye sretini ba aa dnm gsterir.
Ve bzen aynada zhir olan sret, bakann sretine ba aa dnmeksizin
uygun olur; yni sret ters kmaz, sa saa ve solu da sola karlk gelir. rnein birbirine karlkl iki ayna konulsa ve bakan ikisinin arasnda durmu
olsa, birinci aynadaki sretinin sa duran ahsn soluna; ve solu da sana
karlk olur. Fakat o aynadaki sret karda olan dier aynada zhir olduu
zaman sa ve solu duran ahsn sana ve soluna tammyla uygun olur.
Fakat aynada grnen sretin sann, duran ahsn soluna denk gelmesi
genel olarak ekseriy allm bir durumdur. Ve mdemki allm olan san
sola karlk gelmesidir, u halde aynadaki sretin sann bakann sana karlk gelmesi allmn dnda olmu demek olacandan ba aa dnme,
yni terslik, zhir olmu olur.
te bu bahsedilen ihtilfn hepsi, tecell mahalli olan mertebenin verdiklerindendir. Bundan dolay aynada grnen sret, her ne kadar bakann ayn ise
de, aynann kendine hs vaziyetine ve bakann ona olan zel yaknlna gre
zhir olur.
Ve ayn ekilde birtakm aynalar derecesinde olan ilhi ve kevni mertebelerden her bir mertebede kef shibi olan bakan bir sret mhede etse, o
sret kendisinin sretidir. Ancak hangi mertebede zhir olmu ise, o mertebenin hakkatinin gereklerine gre deiiklik gsterir.
imdi her bir kimseye ulaan ilh ltflar, kendi ayn- sbitesinden gelir.
227
siyye Fass
imdi istddn rif olan kimse, kabln de rif olur; ve kabln rif
olan her kimse, her ne kadar onu mcmelen rif ise de istddn bilmez,
ancak kablden sonra bilir. u kadar var ki, zayf akla sahip olan gr ehlinin bzs, kendilerinin indinde sbit olduu zaman, Allh'n fealun li
ma ye yan dilediini yapar olduunu grrler. Allah zerine hikmete
aykr olan eyi ciz grdler. Oysa i, aslnda onun zerine deildir. Ve ite
bunun iin bz gr ehli, imkn kaldrmaya ve zt ile ve zttan ayr olarak zorunlu oluu isbta kalkt (35).
Hz. eyh (r.a.) ilhi ltflarn eitli oluunun mahallin vey mertebenin
gereine gre deiiyor olmasndan ileri geldiini beyn buyurduktan sonra,
fassn ba taraflarnda geen Ve bunu mcmel olarak bilen onlardan biridir;
ve onu ayrntl olarak bilen de onlardan dieridir. szne dnerek derler
ki, "istddn bilen kimse, kabln de bilir."
Yni Hakk'n tecell ettii mertebede ismin hakkatini bilmesi sebebiyle o
ismin istddnn kabl ettii eyi de bilir. nk her bir isim iin, onda tecell
edici olan Hak'tan ona mahss bir kabl vardr. Latf isminin kabl,
Mntakim isminin kablnden bakadr; ve dier isimler de buna kys edilebilir.
Ve kevn eser dahi tecell edici ile zerine tecell olunan arasnda isim ile
aa karak bu isim ile isimlenen olur. Ve istddn kablnden bilen kimse
her ne kadar istddn kablden nce mcmel olarak bilirse de, ayrntl olarak bilmez; ancak kablden sonra bilir. Yni bir kimseye bir feyz ve ltf gelse
ve o tecellyi kabl etse, bu tecellyi kabl etmesinden bu ltf taleb etmi olan
istddn bilir. nk istdd olmasa idi, o feyzi kabl etmez idi. Fakat her
ltfn kabln rif olanlarn hepsi, istddlarn ayrntl olarak bilmezler.
nk istdda vkf olmak gyet gtr.
Bilinsin ki, istdd iki ksmdr:
Birisi kll ve kadmdir;
dieri cz' ve sonradan olmadr.
Kll ve kadm istdd ilh ilimde sbit olan eynn istdddr ki, onunla vcda hak kazanp onu kabl ettiler; o da yaplmamtr, yni sonradan
olma deildir.
Cz' ve sonradan olma istdad da aynda mevct olan eynn istdddr.
Bu istdd, eynn varlksal hallerini ve bir halden baka bir hale geen birtakm hallerini kablne sebep olmaktadr.
228
siyye Fass
lk istdd vcd deildir, belki a'yn- sbite iin bir gaybi halden
ibrettir. kincisi vcd ve yaplmtr. Ve bu her iki istddn ayrntlarndan
daha nce bahsedilmitir.
imdi grnme yerlerinin ilh ltflar kablleri ve Hakk'n fiili ve irde
ve kudretin balants onlarn istddlarna gre olduu halde, E'ariyye gibi
zayf akl sahiplerinden bz gr ehli, Allah iin fealun li ma ye ve
yahkumu m yurd yni dilediini yapar ve dilediine hkmeder sfatlarnn mevcdiyetini mhede ettiklerinde Allah zerine hikmete aykr olan
eyi ciz grdler de, Hakk'n olmayacak olan eylere kudreti olduu inancnda bulundular; ve "varn yok olmas" ve "yokun var edilmesi gibi eyleri ciz
grdler. Ve oysa i, hakkatte onlarn zannettikleri gibi deildir. Onlar akllarnn zaafndan dolay olmayacak eylere kudretin balanmasn tenzh zannettiler. Hakkatte varn yok olmas ve yokun var olmas mmkn deildir.
Ne var yok olur ve ne de yok var olur. Evet, Hak dilediini iler ve murd ettii eye de hkmeder. Fakat onun ilmi kendisinin malumu olan ilerinin
sretleri olan a'yn- sbiteye ve irdesi ilmine ve kudreti de irdesine tabdir.
Ezel hkm eynn var edilmesini bu hikmet zere dzenlemitir. Ve
eynn var edilmesi potansiyel olarak ahadiyyet ztnda mevct olan ilerinin
fiilen aa kmasdr. Yoksa salt yokluk, yni potansiyel olarak mevct olmayan eye, varlk vermek deildir. nk vct birdir. O da Hakk'n sonsuz
vcdudur. Akl mertebesinde onun tesi salt yokluktan ibrettir ve bu grdmz ey o vcda bal olan birer tibr mevcttur. Bundan dolay onlarn salt yoklua gitmeleri mmkn deildir. Bozulan sretler ancak ekil deitirirler.
te bu grup Allah zerine hikmete aykr olan eyi ciz grdkleri iin,
kelm ehlinden olan gr ehlinin bzs "imkn dhilinde olanlar kaldrmaya" ve "zt ile ve zttan ayr olarak zorunlu oluun sbt"na kalkt; yni dedi
ki: "Vct, birdir; o da zorunlu vcttur; ve vctta ondan bakas yoktur; ve
imknszn vcdu imknszdr. Fakat zorunlu vcdun zt ile ve ztndan
ayr olarak zorunlu olmas vardr. Ve zt ile zorunlu olan Hakk'n
vcdudur; ve ztndan ayr olarak zorunlu olan ise lemin vcdudur".
Bundan dolay "zt ile ve ztndan ayr olarak zorunlu olu"un isbtyla
imkn kaldrlm oldu. Ve onlar "zorunlu vcdun ztndan ayr olarak zorunlu olmas vardr" demeleriyle, hrc vct olan lem grnme yerini
hesba katarlar. Ve kuramsal akl sahibi olan slm limlerini ve btn felsefecileri ve hatt bilim adamlarn dahi artan bu okluk zere olan grnme
yerlerinin vcdudur. Hepsi zorunlu vcdu kabl ederler; fakat bu eyy
grnce: "Bu ey nereden ve nasl kmtr ve zorunlu vct ile balant ve
mnsebetleri nedir?" bunlar idrk edemeyip, her grup bir ekilde akl dell
getirerek iddialarn isbta alr ve birok bo szlere derler.
229
siyye Fass
Ve bizden tahkk ehli, imkn isbt eder; ve onun mertebesini ve mmkn ve mmknn ne ey olduunu ve onun nereden mmkn bulunduunu; ve oysa onun ayn ynnden gayr ile zorunlu olduunu; ve kendisi
iin zorunluluk gerektiren gayr isminin nereden geerli olduunu bilir. Ve
bu ayrnty zellikleriyle ancak ulem-i billh bilir (36).
Ve iin hakkatini mhede eden bizim gruptan bulunan tahkk ehli, zorunlu olu ve olmay ile berber, imkn isbt eder. nk imknn mertebesi
salt vct ile salt yokluk arasndadr. Ve onun hzr olduu mahalli bilir ve
onun hzr olduu mahalli, hric vcttan nce akldr. rnein "siyah" deriz,
onun "ayn" aklda hzrdr; ve o mertebede varlk ve yokluk gerekmez. Velkin hrite sebebin varlk ve yokluundan ayrlm deildir.
Ve tahkk ehli, mmkn ve mmknn ne ey olduunu da bilir ve
mmknn hakkati, yokluk ile varlktan terkib edilmi ve onda yokluktan
ona mahss bir miktr bulunduu gibi, varlktan da onda sbit ve tahakkuk
etmi olan bir miktr vardr. Bundan dolay mmkn hem zorunlu olmayan
ve hem de zorunlu olan aa karr.
rnek: Suyun varln zorunlu olarak farz etmi olsak, ona bakarak buz
yokluktan ibrettir ve buzun mertebesi var ile yok arasndadr. Ve hric
vcdundan nce hzr olduu mahal akldr; ve o mertebede varl ve yokluu gerekmez ve onun vcdu sebebin varlk ve yokluundan ayrlmaz;
nk sebep mevct olunca aa kar ve sebep kalknca zil olur.
Ve donma yokluksal ve izf bir i olduundan elimize bir miktar buz aldmz zaman onda, o yokluksal ve izf iten ona mahss bir miktr olduunu grrz. nk "ite lemde donma bu kadardr, bu hacmin hricinde
donma olmu deildir" diyemeyiz; ve onda suyun, yni zorunlu olann,
vcdundan dahi sbit ve tahakkuk etmi olan bir miktar vardr. nk "'ite
suyun vcdu bu kadar olup, o da bu buzda taayyn etmi olmutur" denemez. Bundan dolay buz hem zorunlu olmayann ve hem de zorunlu olann
aa karcs olmu olur.
Ve tahkk ehli, mmknn nereden mmkn olduunu da bilir. Ve
"mmkn" vctta, var ile yok arasnda yokluk bantsdr ve o bant vct
zerine ilve olarak gelmi bir ey deildir.
rnek: Ll rengindeki boya ile yeil boya bir derine kartrlsa, deniz
renginde koyu bir mvi renk oluur. Onun hric vcdu yok idi. Mevct olan
iki boyann karmasndan olutu; ve onun vcdu, iki boyann vcdunu arttrmad; belki onlarn potansiyel olarak mevct ve fiilen yok olan bir bants
idi. Ve ayn ekilde buzun vcdu suya gre bir izfi ve yokluksal vcttur.
Suyun donup buz olmasyla vcdu artmad.
230
siyye Fass
Ve ayn ekilde tahkk ehli, mmknn "ayn"yla gayr ile zorunlu olduunu da bilir. nk vcdun zorunlu oluu zt ile olursa, ona "ztyla zorunlu" derler; ve eer gayr ile olursa ona da "gayr ile zorunlu" derler ki, bu da
lemin vcdudur. Ve lemin vcdu ise, zorunlu olan vcdun taayynnden ibrettir ve taayynler de daha nce zh edildii zere, varlk ile yokluk
arasnda olup hem zorunlu olmayann ve hem de zorunlu olann aa karcsdr. Bu da mmkn vct olup aynyla gayr ile zorunludur.
Ve ayn ekilde tahkk ehli, kendisi iin zorunluluk gerektiren "gayr" isminin nereden geerli olduunu da bilir. nk "zorunlu vct" sz, aslnda
"zt ile zorunlu vcd"un ismidir. "Gayr ile zorunlu vcd"a bu ismin verilmesi, kendi vasfn giydirmesi ynnden bu gayr zerine olan istls sebebiyledir. nk Hak, Sem', Basr ve Mrd olduu gibi, bu sfatlar insanda da
aa kmtr. rnein buzun vcdu aa kmadan nce yok iken, suyun
zti bantsndan ibret olan donma gerekleince, o buz suyun taayynnden ibret olduu halde, aa kmas dolaysyla, onun gayri olur. Ve onunla
temizlenememek ve konulduu kabn ekline tab olmamak ve akkan olmamak gibi, birok ynlerden, asl olan suya uymaz. Fakat tems ettii eyi slatmak ve susam olan kimse onu yedii zaman kandrmak gibi onda suyun
birtakm vasflar da gzkr.
te mmkn hakkndaki bu ayrntlar ve ynleri arasndaki fark ve onlarn istddlarnn nevilerini, ancak zellikleriyle ulem-i billh bilir. Taayynlerin okluu ve bantlar ve grecelikler ile bir olan hakk vcttan perdeli
olan ve gr ehlinden olan limler bu hakkati idrk edememilerdir. Bundan
dolay tahkk ehli indinde hakkatte "mutlak vct" ile "kaytl vct"tan baka
bir ey yoktur. Ve vcdun hakkat ikisinde de birdir ve mutlaklk ile kaytllk ancak zti bantlardan ibrettir.
231
siyye Fass
siyye Fass
sudur. Ve ilh ltf, isimlerin hizmetkrndan bir hizmetkrn iki eli zerine
olur. Nitekim detaylar yukarda geti. Ve isimlerin "iki el"inden kast biri
"fil" ve dieri "mnfail yni filin fiilini kabl eden" olmak zere iki srette
tecell edici olmasdr. Ve insan da sretlerin var ediliinde iki el ile tecell edicidir. Bir eli ile fil ve dier eli ile mnfail yni filin fiilini kabl edicidir. Ve
fil erkek, mnfail yni filin fiilini kabl eden kadndr ve erkek ile kadn "insan" kavram altnda mevcttur. te kayna isimler olan ilhi ltflar da byledir. Bu srra binen ocuklarn sonuncusu kz kardeiyle ikiz olarak doar.
Ve kz kardei ocuklarn sonuncusundan nce; ve o ondan sonra kar. Ve
ocuklarn sonuncusunun ba, kz kardeinin iki aya tarafnda olur. nk
ilhi ltflar ulaacaklar yerin, yni mahallin ve mnfailin yni filin fiilini
kabl edenin istddndan dolay aa kar. Bundan dolay filin eserinin
aa kabilmesi iin ilk nce mnfailin yni filin fiilini kabl edenin vcdu
lzmdr. Onun iin "insan" kavramnn mnfaili yni filin fiilini kabl edicisi
olan kadn ilk olarak kar ve ilh hibe mertebesinin sonuncusu olan ocuklarn sonuncusu ise, fil el olmasndan dolay kz kardeinden sonra doar.
Ve his ve hareket sebebi olan sinir sisteminin mahalli bulunan ba, nefsni
kuvvetlerinin tamamn toplam olduundan ve nefsni kuvvetlerin
hkmrn olduu mahal, tabat esfel-i sfilni olduundan, kz kardeinin en
alt uzvu olan ayaklar tarafnda olmu olur.
Ve ilh zevki ilimler ehlullh iin kuvvetlerden olumutur; ve bu kuvvetlerden dolay da muhteliftir. Bundan dolay o ilimler kuvvetlerin ihtilf ile
muhteliftir. Fakat kuvvetlerin ihtilf ile muhtelif olan bu ilimler, tek bir ayn
olan Hakk'n hviyetine ittir. Ve bu hikmet, ahadiyye hikmeti olup "ayaklar
ilmi"ndendir ve ayaklar ilminin ayrnts Hd Fass'nda beyn olunmutur.
te bu srra binen ocuklarnn sonuncusunun ba, kz kardeinin ayaklar
tarafnda olmu olur.
Ve onun doduu yer in'dir; ve kendisi in ahlisinin lisnyla konuur.
Ve in memleketi, insan trnn zuhr menei olan Asya kt'asnn en sonudur. ocuklarn sonuncusu olduu iin bu kt'ann sonundaki bir memlekette
doar. Ve o doduktan sonra erkek ve kadn arasnda ok cinsel mnsebet
olur ise de ocuk hsl olmaz; kadnlar ksr olur. Bundan dolay onlarn cinsel
mnasebetleri mahslsz hayvn zevkten ibret kalr.
Ve ocuklarn sonuncusu kavmini Allh'a, yni okluktan vahdete, dvet
ederse de, kabl etmezler. nk mezhebleri reenkarnasyon zerine bin
olunmutur ve reenkarnasyon ise remenin kaldrlmasn gerektirmitir.
Kendilerinin istdd budur. Bundan dolay zhir kaldrlmann gereklemesi
iin onlarn dvete icbet etmemeleri ve dallette sbit olmalar lzm gelir.
233
siyye Fass
234
siyye Fass
siyye Fass
siyye Fass
Hakk'n mutlak vcdu ve onda mevct olan bantlar hibir sebeb altnda
mevct olmu deildir. Mesnevi
Tercme: "Hak Tel, tliblere, bu mv perdenin altnda, bir det ve
sebepler ve yollar koydu. Haller genellikle, det zere geerli olur. Bzen
Hakkn kudreti deti yrtar. deti letfetle koymu, daha sonra mcizeyi
deti yrtc klmtr. Eer izzet bize sebepsiz eriir deil ise, ilh kudret
sebebin azlinden azledilmi deildir. Ey sebebe tutulmu olan, darya
uma! Lkin sebebin azlini sebebi koyan zannetme! O sebepleri koyan her
ne dilerse getirir. Mutlak kudret sebepleri yrtar. Lkin bir tlib, murd istemeyi bilsin diye ilerin bitimini sebep zere srer. Sebep olmaynca isteyen, ne yol arar? Bundan dolay sebebin, yolda ikr olmas lzmdr. Bu
sebepler, grler zerinde perdedir. nk her gr kuvveti O'nun
sanatna lyk deildir."
erh: Yni Hak Tel Hazretleri, bu his ve ehdet leminde, ltf tlibi
olanlara, bir det ve sebepler ve yol koydu ki, ilh ltf tliblere bu ehdet
leminin deti zere birtakm sebepler vstasyla ona mahss bir yoldan gelir.
Mesel bir kimse elindeki kays ekirdeinden kays yemeyi istese, ilk nce
onu topraa gmmeli, daha sonra sulamal, sonra da senelerin gemesini beklemelidir. nk dnynn deti budur. Ve bu ltf, zt ltf deil, isimlerin
ltfdur.
Ve ilh ltf birtakm isimlerin hizmetkrnn hizmetiyle olur. Ve lem
sretlerinden her bir sret bir ismin grnme yeridir. Ve bir iin grlmesine
bu sretlerden birinin vey birkann hizmeti, onlarn grnme yeri olduklar
isimlerin hizmeti olur. te dnynn halleri genellikle byle det zerine geerlidir.
Fakat bzen Hakkn kudreti bu deti yrtverir. Mesel buzun vcdu iin
su, suyun vcdu iin buhar, buharn vcdu iin de hava lzmdr. Bunlar
mertebelerine gre bir derinin vcduna sebeptir. Ve hava bu deimeleri
geirdikten sonra buz olur. Tabi olan det budur. Hak, buzun vcdu iin bu
yolu koydu. Fakat bir Nebiyy-i z-n mcize; ve onun vrisi olan bir kmil
veli, kermet olmak zere, mbrek elini havann iine uzatp bir buz pras
oluturabilir. nk onlar beeri sfatlarndan fn olup Hak'la bk olmu olduklarndan, onlarn kudret ve fiilleri, Hakk'n kudreti ve fiilidir ve Hakkn
kudreti bzen deti yrtar; byle hriklde halller aa kar. Hak Tel deti, latf ve kark birtakm sebepler zerine koymutur. Daha sonra bu sebepler leminin tesinde, baka lemler mevct olduunu gstermek iin
neblerin mcizelerini, deti yrtc klmtr.
Bu dnyda izzet ve nmet dahi bize det yolu zere birtakm sebepler
vstasyla gelir. Fakat grnte izzet ve nmete vsta olabilecek sebeplerin
geici olduunu mhede edersen, sebebin azledilmi olduu gibi, ilh kudretin de azledilmi olduunu zannetme! Mdemki sebepleri koyan azledilmi
237
siyye Fass
deildir, onun dier isimleri eliyle sana ilh ltf gelir. O sebepleri koyan
ezelde her neyi kaz ve takdr etmi ise, meydanda sebep grnmese bile,
mutlak kudret o sebebleri aa karr. Ve rnein bel sebepleri mevct iken
o sebepleri yrtp, onun yerine nmet sebeplerini hazr klar.
Udn estecib lekum yni Bana du ediniz ki size icbet edeyim
(M'min, 40/60) yet-i kermesi gereince bir tlib, murdn taleb etsin diye,
Hak Tel ilerin bitmesini sebep zerine bin etmitir. Bundan dolay herkes
gzn sebeplere dikmitir. rnein zengin olmak isteyen kimse ticrete girer; ve "Y Rab benim ticaretime deer ver!" diye du eder. Eer bu gibi zenginlik sebepleri mevct olmasa idi, zenginlik isteyen neyi sebep tutmakla zengin olunabileceini bilemeyip arr kalr idi. Byle olunca taleb shibinin yolunda sebep bulunmas hikmet cbdr.
imdi sen bu lemde ilerin sebepler altnda grlmesinin det olduuna
bakp da sebepleri ortaya getirenden gfil olma! Bu sebepler gzlerde perdedir. O perdelerin arkasnda sebepleri koyan vardr. Fakat her gr kuvveti,
onun san'atn ve fiillerini grmee lyk deildir. Bunu grmek iin "fiillerin
tevhdi" mertebesine ulamak lzmdr. Oysa milyonlarca hlk edilmi sebeplere sarlmlar ve kendilerine gelen nmet ve bely o sebeplerden bilmilerdir.Mesnev:
Tercme: "Perdeleri kknden ve dibinden koparmak iin, sebeb delici
bir gz lzmdr. T ki meknszlkta sebepleri ortaya getireni grsn ve
almay ve sebepleri ve dkkn bo ve beyhde olarak mhede etsin.
Her hayr ve er sebepleri ortaya getirenden gelir. Ey peder, sebepler ve
vstalar, gaflet devrinde bir zaman kalmak iin, caddede yaplm bir
haylden baka bir ey deildir."
erh: Yni isimlerinden dolay Hakkn mutlak vcdunun kaytl oluundan ibret bulunan bu grnme yerlerinin ve bu sebeplerin izf vctlarn
delip de, mekn ile vsflanm olan cismniyyet leminin hricinde, meknszlkta sebepleri ortaya getirenin bir olan hakk vcdunu grecek; ve bundan dolay almay ve sebebleri ve dkkn, yni zerinde det geerli olan
cismniyyeti fn mhede edecek bir gz lzmdr. Bir grnen sebep altnda gelen her bir hayr ve er, isimlerinden dolay sebepleri ortaya getirenden
gelir.
Eer sen "Sebepleri ortaya getiren niin sebepler perdesi arkasna gizlenmitir; keke gzkeydi de herkes hlin hakkatini bile idi" diyecek olursan,
onun cevb budur ki, bu sebepler ve vstalar hretin caddesi olan bu
ehdet mertebesinde, bir hayli zaman gaflet devri devm etsin diye yaplm
bir haylden baka bir ey deildir. Ve bu hayller krler ile gzlleri ayrmak
iin hikmet yznden konulmu bir tecrbe leti ve sahte ile gerek akeyi
ayrmak iin konulmu bir lektir.
238
siyye Fass
239
BSMLLAHR RAHMNR RAHYM
-3NH KELMESNDE MEVCT OLAN SUBBHYYE HKMETNN
BEYANI OLAN FASSTIR
Subbh" mblaa yn zere "tesbh" mansnadr; ve "tesbh" Allh'
imkni hkmlerden tenzh etmektir. Ve Nh Kelimesinin "subbhiyye hikmeti"ne ilikili klnmasndaki sebep budur ki:
Nh (a.s.) ul'l-azm olan resllerin birincisidir; ve risletin en birinci
hkm, resln mmetin Hakk'n tevhidine dveti ve ortak ve benzerden
tenzhidir. nk rislet ikilik zerinedir. Ve bu okluklarn ve kaytl olanlarn hkmlerine aldanp her birisini birer bamsz vct farz eden hlkn
gzlerini Hakk'n tevhidine amak lzmdr ki, eynn hlkedilmesinden
amalanan mrifet ve bu mrfetin netcesi olan ibdet ve ubdiyyet husle
gelsin. Bu da ancak okluk kaytlarndan yz evirerek bir olan Hakkn
vcduna ynelmek ile olur.
Oysa Ve alleme demel isimlere klleh yni Ve deme isimlerin
hepsini retti (Bakara, 2/31) yet-i kermesi gereince ilk olarak ilh isimlerin hepsiyle tahakkuk eden ve ilhi sret ile aa kan dem oldu. Daha
sonra dem nesli oald. Her birerleri birer ismin grnme yeri olan demi
sretlerin kbiliyetlerinden dolay, o isimlerin vct feyzi vermeleri ile isimlerin grnme yerleri bu ekilde oald.
Ve s (a.s.) ile Nh (a.s.) arasnda fetret dnemi olduundan, Nh
(a.s.)un kavmi, muhtelif eitlerdeki isimleri birtakm cisimlerden ibret zannedip vehimlerinde oluan sretler zerine Vedd, Sv' ve 'Yes ve Yak
isimleriyle putlar ml ederek onlara taptlar. Ve ok olan isimler sebebiyle
uydurduklar eitli ilhlara tapmakla Hakkn vahdetinden perdeye dtler.
Bundan dolay Nh (a.s.) kavmini bu halde grnce, kendisine gayret ve
kavmine de gazab glip oldu. Hatt gayretinin kemlinden rabbi l tezer alel
ard minel kfirne deyyr (Nh, 71/26) Yn: "Y Rab! yeryznde kfirlerden devreden bir kimse brakma!" diye onlarn helkini taleb etti.
Burada bir soru akla gelir: "Eynn hepsi ilhi isimlerin grnme yeridir
ve onlarn vcdu ise, mutlak vcdun kaytlanmas ve taayynnden
ibrettir. Bundan dolay Nh kavminin taptklar putlar dahi, mutlak vcdun
kaytlanmas ve taayyn olduundan Nh kavmi onlara tapmakla Hakk'n
dnda bir eye tapm olmazlar".
240
Nhiyye Fass
Bilesin ki, muhakkak, hakkat ehli indinde Cenb- lh'de tenzh, snrlama ve kaytlamann ayndr (1).
Yn Cenb- lh sonradan meydana gelmilik sftndan ve
cismniyyetten ve maddiyyttan mnezzehtir, dediimiz vakitte, O'nun sft
bunlarn sftndan ayrdr, demi oluruz. Bundan dolay Hak bir sfat ile kaytlanm olur. Ve bylece bundan, Hakk'n snr bunlarn snrndan hritir,
mans da kt iin, ayn zamanda Hakk' bir snr ile de snrlam oluruz;
veyhut Hak btn kaytl olanlardan mnezzehtir desek, mutlaklk kayd ile
kaytlam oluruz.
Oysa hakkat ehli indinde Allah Tel iin ne mutlaklk ve ne de kaytllk
vardr. nk Cenb- ilh, yn ulhiyyet mertebesi, ilh isimlerin hepsini
toplamtr. Ve isimler de O'nun ileri olup ztnn gereidir; ve ey da isimlerinin aynasdr. Ve isimlerin ilim mertebesinde ve rhlar leminde ve misl
leminde ve ehdet leminde mhede edilmi olan sretleri yine Hakk'n
vcdununun tenezzllerinden ktndan, her bir mertebede mhede edilen ancak kendi ztdr. Bundan dolay gayr nerededir ki, onun bir snr olsun
da Hakk' ondan ayralm; ve kaytl olann vcdu var mdr ki, onun karsnda Hakk' mutlak klalm?
Tenzhin snrl ve kaytl oluu ulhiyyet mertebesindendir. Ahadiyyet
mertebesinde tenzh ise, irktir isbatdr. nk ahad olan zt tenzh iin ondan gayri bir ey isbt etmek lzm gelir. Oysa o mertebede ne isim ve ne de
sfat ve vasf mevct deildir. Hepsi ahadiyye ztnda yok hkmndedir; ve
ztn dnda tibr olunacak bir ey yoktur.
241
Nhiyye Fass
imdi tenzh eden kimse ya childir veyhut kt edeb shibidir. Velkin chil ve kt edeb shibi tenzhi mutlaklatrarak onunla kil olduklar
zaman, m'min olan ve eriat ile kil bulunan kimse, tenzh edip tenzhi
indinde durduunda ve bundan baka bir ey grmediinde, muhakkak
edebe ktlk eder; ve Hakk' ve reslleri yalanlar. Oysa onun uru yoktur
ve o, oluumda olduunu hayl eder, halbuki o kimse uzak dmtr ve o
bzsna man eden ve bzsna kfir olan kimse gibidir (2).
Yn Hakk' imkn dhilinde olanlarn noksanlklarndan ve insni
kemllerden tenzh eden kimse, ya childir:
Yn tenzhin, Hakk', mevctlarn tmnden ayrmak ve onun aa kn bz mertebelere tahss etmek olduunu bilir ve oysa mevctlarn tmnn kendi ztlar ve vctlar ve kemlleri ile Hakk'n grnme yeri olup,
Hakk'n onlarda aa kan ve onlara tecell edici bulunduunu ve onlar nerede bulunurlarsa bulunsunlar; Hakkn onlarn ztlaryla, vctlaryla ve her
nyla ve btn sfatlaryla berber olduunu ve belki bu sretlerin hepsiyle
aa kann ancak Hak olduunu ve bu sretlerin asleten Hakk'n ve dolayl
olarak hlkn olduunu bilmez. Bundan dolay Hak zerine bu cehleti ile
hkmedip onu bz mertebeler ile kaytlanm klar.
Veyhut tenzh eden kimse bu bahsedilen hakkatleri bilir:
Bu srette o kimse Allh'a ve reslne kar kt edebde bulunmu olur.
Ve tenzh eden chil ile kt edeb shibi, ya m'min veyhut m'min
deildir:
Eer tenzh eden m'min olup da, bu tenzhi indinde durur ve oradan ileriye gitmez ve tebih makmnda, tebh ederek lemin kemltn Hak hakknda isbt etmez ise, kt edeb etmi ve peygamberleri ve ilhi kitplar yalanlam olur. nk ilhi kitplarda, Hak kendisinin Sem' ve Basr ve Hayy
ve Kayym ve Mrd olduunu beyn buyurmu ve peygamberler de, bu gibi
ilhi sfatlar haber vermilerdir.
Tenzh eden kimseler ise, bu yalanlamalarnn farkna varmazlar; ve bu yalanlama ile kendilerinde mrifet olutuunu ve m'min ve tevhid edici olduklarn zannederler. Oysa bu zanlaryl hakk mrifetler ve yakn imn ve salt
tevhdden uzak dtklerini bilmezler. Ve onlar ilhi kitplarn bzlarna
mn ve bzlarn inkr eden kimseler gibidir. te m'min olup eriat ile kil
olan tenzih edicinin hli budur.
M'min olmayanlara gelince:
Bunlar, ister bilim adam ve felsefeciler gibi yalnz akllarnn gereklerine
tb olan ksmdan olsun, ister bunlara tb olan felsefecilerin taklitileri olsun,
zten onlar hayret ve dallete dm ve "Biz bir reticinin retimine
242
Nhiyye Fass
muht olmakszn bilim ve akl ile hakkat idrk edebiliriz" iddisnda kalm
olduklarndan szlerinin btl oluu ok net olduundan dolay bu grubu Hz.
eyh (r.a.) dikkte bile almayp yalnz m'min olan ve eriat ile kil bulunan kimse szyle yetindi.
nk, Hak iin hlk edilmilerin hepsinde zuhr vardr. Bundan dolay ifdelerin hepsinde aa km olan O'dur. Her bir anlalandan btn
olan da O'dur. Ancak "Muhakkak lem Onun sreti ve hviyyetidir; ve o,
Zhir ismidir" diyen kimsenin anlayndan btn deildir. Nitekim Hak,
man ynyle, zhir olan eyin rhudur. Byle olunca Hak, btndr; bundan dolay Hakk'n, lemin sretlerinden zhir olan eye nisbeti, idre edici
olan rhun srete nisbeti gibidir (4).
Yn "hlk" dediimiz eyler, Hakk'n zti ileri olan isimlerinin grnme
yeri olduundan Hak, bunlarn hepsinden aa kmtr ve onlarn vcdu,
mutlak vcdun taayyn ve kaytlanma elbisesine brnerek aa km
olmasndan baka bir ey deildir.
Mstakil vct ile izf vct hep Hakk'n vcdundan ibret olunca, hlk
dediimiz taayyn etmilerin ve kaytlanmlarn zihni ifdelerinde aa
243
Nhiyye Fass
km olan da hep Hak olmu olur. Bundan dolay Hak, her mevct ve telffuzda ve her bir ifde ve dncede, herkesin istdadna gre aa kp bir
huss hitp ile hitb eder. Mesnev:
Tercme ve zh: Hak Tel Kur'n- Kerm'de: ve nahnu akrebu ileyhi
min hablil verdi. (Kf, 50/16) yn "Ben o kuluma ah damarndan daha
yaknm" buyurdu. Sen ise bundan gfil olup dnce okunu uzaa drdn; yn Hakk' kendi nefsinde deil, tede aradn. Ey okunu ve yayn hazrlam ve akl ve zeksn baka ilimler ile yklemi olan kimse, av yakndr.
Oysa sen okunu uzaa atmsn."
Hak her anlalandan zhir olduu gibi, her bir anlalandan btn olan da
yine Hak'tr. Yn anlay snrl olan kimselerin istddlarnn yetimedii
ifdeler ile btndr; fakat bu btn olu anlay snrl olanlarn anlaylarna
gredir. Yoksa "lem Hakk'n sretidir ve hviyyetidir; ve lem Hakk'n Zhir
ismidir" diyen ve bunun byle olduunu zevkan yni bizzt hakkatini yaayarak bilen kimsenin anlayna gre btn deildir. nk byle bir mbrek
ztn anlay snrl deildir. Bu mbrek zt, lemin, Hakk'n zt tibryla
deil, belki Zhir ismi ile kaytlanmas ve taayyn tibryla sreti ve
hviyyeti olduunu bilir. nk o, Hakk' grnme yerlerinin hepsinde
mhede eder. Nitekim Eb Yezd (k.s.) buyurmutur ki: "Otuz yldan beri
Allh ile konuurum. Oysa insnlar kendileriyle konuurum zannederler."
Bilinsin ki, isimler Hakk'n ztnn ileridir ve Hakkn ileri ise onun
ztnn ayndr; ve Zhir de onun ismidir ve Zhir ismi lemin aa kmasn
gerektirir. nk isim bir grnme yeri olmaynca aa kmaz. Bundan dolay Hak lemin ayn olmas tibryla, lem Hakk'n sreti ve hviyyeti olur.
Ve nitekim Hak, akli ve hissi ve rhni ve cismni sretlerden aa kan
eyin man ynyle rhudur; ve Hak Tel, bu ynden btndr. Bundan dolay lemde "aa kma" ve manda "btn olma" kaydyla kaytlanm olan
Hak'tr; ve aa kma ve btn olma Hakk'n hviyyetidir. Ve Hak, zhirin ve
btnn hviyyeti olunca, btn oluun zhir olua nispeti, sretin idre edicisi
olan rhun srete nispeti gibidir.
rnek: Farz edelim, "insan" kelimesini bu kt zerine yazdk; gzmzn nnde bir sret zhir oldu. Bizi bu sreti yazmaya sevk eden onun
mans idi. Bundan dolay bu man o sretin idre edicisidir. Ve bu kelime
zhir, onun rhu olan mans da btndr. Ve bu sret mannn gayr deildir; belki zhiri btnnn ayndr. Eer gayr olsa idi, o sreti grnce
mansna ve dier bir deyile, zhirden btna gei olmamas lzm gelir idi;
ve bylece ilimdeki many aa karmak iin bu sreti yazmamak cb eder
idi.
te her mertebede zhir olan sretlerin btnlar vardr. Ve her mertebede
zhir ve btn olan Hak'tr. rnein Hakkn ilminde zhir olan a'yn-
244
Nhiyye Fass
sbitenin btn isimler; ve rhlar leminde zhir olan sretlerin batn a'yn-
sbite ve misl leminde zhir olan sretlerin btn rhlar ve ehdet leminde zhir olan sretlerin btn da misli sretlerdir. Ve bunlarn hepsinde zhir
olan Hak'tr ve Hak, hepsinin btnlarnn en btndr.
imdi, insann trifinde, mesel onun zhir ve btn alnr. Ve her trif
edilmi dahi byledir. Bundan dolay Hak, her bir trif ile trif edilendir.
Oysa lemin sretleri, ancak her lem iin onun sretlerinden olutuu kadar standart olur ve ihta olunur ve her bir sretin snrlar bilinir. te bunun iin Hakk'n snr bilinmeyen olur. nk Hakk'n snr, ancak her
sretin snrn bilmek ile bilinen olur. Bunun olumas ise mmkn deildir. O yle ise Hakk'n snrnn olmas mmkn deildir.(5)
Yn insan trif ve tahdid edeceimiz zaman "konuan hayvn"dr deriz.
"Konuma" onun btn ve "hayvan" zhiridir. Cins ve ksmlardan oluan
zhir toplayc yapsyla onda ahadiyyet srr vardr. Ve her ikisinin ortak ve
ayr ayr hakkatleri mevcttur ki, onda btndr ve Hak, onun hadd ve
trifinde trif edilendir. te her bir trif ve tahdd olunan ey de byledir.
nk her trif edilmite, genele ortak bir huss ve kendine hs ayr bir huss
lzmdr. Ve bunlarn her ikisi de Hakk'a son olur.
Ve Hak her bir eyin hadd ve trifinde btndr. Bundan dolay her ne vakit bir eyi trif ve tahdd etsek Hakk' trif ve tahdd etmi oluruz. nk o
eyin zhiri Hakk'n Zhir isminin grnme yeri ve btn da, Hakk'n Btn
isminin grnme yeridir; ve grnme yeri ise ahadiyyet tibryla Zhir'in ayndr. Ve lemin sretleri ve paralar ayrntlaryla kavranm ve evrelenmi
deildir, sonsuzdur.
Oysa snrlar, eynn sretlerini ve onlarn hakkatlerini ihta ettikten
sonr bilinen olur. Onlar ihta etmek mmkn olmadndan, snrlarn bilmek dahi mmkn deildir. Ve mdemki onlarn snrlar bilinmiyor, o halde
Hakk'n snr ve trifi de mmkn deildir.
Ancak standart olan ve ihta olunan ve snrlar ve trifleri bilinen ey, her
lem iin o lemin sretlerinden olutuu kadardr. Sonuta lemin sretleri
standart olmad iin, Hakk'n snr ve trifi de bilinmeyen olur.
lemin sretlerinin standart olmamas budur ki, Hakk'n zti ileri olan
isimlerin sonu yoktur. Bu isimleriyle Hak, ezelen ve ebeden tecell eder durur
ve bu isimlerin sretleri olan aynlar da, o tecellleri devml olarak kabl eder
ve bu lem sretleri ve naklar srekli olarak var olur. Ondan sonra bozulmaya gider ve bozulma da tecelldir. Mesel bahar gelince aalarn yapraklar, iekleri, meyveleri oluur. Gller aar, dalar yeillenir. K mevsiminde
bozulmaya gider. Sonuta yeryzndeki sonsuz sretler bylece var olur ve
245
Nhiyye Fass
Nhiyye Fass
Ve bunun iin Neb (s.a.v.) Hakk'n mrifetini, nefsin mrifetine balad da: Nefsine rif olan kimse, muhakkak Rabb'ine rif oldu" buyurdu.
Hak Tel dahi buyurdu ki: "Yaknda biz iretlerimizi onlara fkta gsteririz" ve o senden hri olan eydir. "Ve biz iretlerimizi nefslerinde onlara
gsteririz"; o da senin aynndr. "T ki onlara", yn bakanlara "aka belli
olsun ki, muhakkak o Hak'tr." Sen Hakk'n sreti olduun ve o senin
rhun olduu yn ile. imdi, sen onun iin cismi sret gibisin ve o, senin
cesedinin sreti iin idre edici olan rh gibidir. Ve hadd senin zhir ve
btnna dhildir. nk geriye kalan sret, onu idre edici olan rh ondan
ayrld vakit, insan olarak bk kalmaz; fakat onun hakknda "o, insan
sretine benzeyen bir srettir" denilir. Bundan dolay o sret ile aatan ve
tatan olan insni sret arasnda fark yoktur ve o srete insan ismi konulmas hakkat ile deil, mecz iledir (8).
Yn nefsin icml olarak bilinmesi, Hakk'n icml olarak bilinmesini gerektirdii iin (S.a.v.) Efendimiz, Hakk'n mrifetini, nefsin mrifetine bal klp
Men arefe nefseh fakad arefe Rabbeh yni Nefsine rif olan Rabbine
247
Nhiyye Fass
rif olur buyurdu. nk mutlak vct, nasl ki fkta mevct ise, nefislerde
dahi ylece mevcttur. Nitekim Hakm Sen Hazretleri bu manya ireten
buyururlar:
Tercme: "Kendi nefsini tanyamayan, bilmeyen kimse, Hlk' nerede bilir? Sen kendi nefsinin elinde zebn oluyorsun, nasl Kird-gra rif olursun?"
imdi Rbb'ine rif olmak iin kiinin ilk nce kendi nefsine rif olmas lzmdr. Nefsini icml olarak rif olan, Rabb'ini de icml olarak rif olur. nk insni nefs, kevni ve ilh mertebelerin hepsini iine almtr. Ve Hak dahi
bu mertebelerde aa kmasndan dolay, onlarn hepsini iine almtr. Ve
rif Rabb'inin mertebelerini, nasl ki mcmel olarak bilirse, kendi nefsini de,
daha ok ancak icml zere bilir.
Ve nefsine ayrntl olarak rif olan zt, ancak zhiri kaytlardan ve btn
taayynlerden kurtulmu ve zorunlu ve imkni hkmler kendisinde gzken kimsedir. Bundan dolay bu zt, Rabb'ini de ayrntl olarak rif olur; ve
hakki mrifetin olumas, ancak fki sretlerde yaylm olan ilh aretler
ile nefslerdeki ilh iretler mrifeti arasn birletirmekle olur.
Nitekim Hak Tel buyurur: "Biz iretlerimizi yaknda onlara fkta
gsteririz." (Fusslet, 41/53) Ve "fk" dediimiz ey, senden hri olan eydir;
yn fki taayynler senin taayynne gre baka bir taayyndr. Ve Hak
her bir taayynde baka baka tecelller ile zhir oldu.
Ve ayn ekilde, Hak Tel buyurur: "Biz iretlerimizi onlarn nefislerinde onlara gsteririz." (Fusslet, 41/53) Ve o "nefis" de senin "ayn"ndr. Ve
Hak, kevni ve ilh mertebelerin tm ile m'minin kalbine istiv etti. T ki
onlara, yn bakanlara, aka belli olsun ki, fk ve nefslerde grnen Hak'tr.
Ve Hakk'n fkta ve nefslerde grnmesi, sen Hakk'n sreti olduun ve
Hakkn da senin rhun olduu yn iledir. u halde sen, Hakk'n cismi sreti
gibisin ve Hak senin cesedinin sretine, onu idre eden rh gibidir. Yn fk
ve nefslerde mahede edilen grnme yerlerinde Hakk'n zhir olmas ve
fk ve nefslerin Hak ile kim bulunmas, rhun cesette aa kmas ve cesedin rh ile kym gibidir. Bundan dolay Hak senin hviyyetin ve btnn; ve
sen Hakk'n sreti ve zhirisin. Bununla berber Hak, rh deildir; belki
rhun rhudur. nk mutlak vcdun mertebelere tenezzllerine gre
rhlar lemi nc mertebedir. mer Hayym buyurur:
Tercme. "Hak cihnn cndr ve cihn btn hereyiyle bedendir. Meleklerin rhlar da bu bedenin havssidir. Felekler ve unsurlar ve mevctlar ise
bu bedenin zsdr. te tevhd budur; bunun dndakiler hep okluk perdeleridir:"
Ve insan trif etmek istediimiz vakit, onun zhirini ve btnn dikkte
alarak "insan konuan hayvndr" deriz. Konuabilme, insann btnna mil
olur. nk rh, konuan kendisidir ve hayvniyyet ise zhirine mildir.
248
Nhiyye Fass
Nhiyye Fass
250
Nhiyye Fass
251
Nhiyye Fass
imdi eer sen, tenzh ile kil olur isen kaytlayc olursun ve eer
tebh ile kil olursan tahdid edici yni snrlayc olursun (11).
Yn eer Hakk' yalnz tenzh edecek olur isen, O'nu kaytlam olursun.
nk Hak, sonradan olmu ve maddi sfatlardan mnezzehtir, denildiinde
onun sfat bunlarn sfatndan bakadr demek olur ki, bu da Hakk' bir sfat
ile kaytlamaktan ibrettir; veyhut Hak kaytlanmalardan mnezzehtir denilince, mutlaklk kaydyla kaytlanm olur. Bundan dolay yalnz tenzhe kil
olan kaytlayc olur. Ve eer Hakk', yalnz tebh edecek olur isen, tahdid etmi yan snrlam olursun. nk tebh, Hakk' cismniyetlere benzetmektir ve Hak cismniyyete benzetilince, onda snrlanm olur. Bu ise snrsz olan
mutlak Hakk, cismniyetler snrlar ile snrlamaktr.
Nhiyye Fass
imdi iftlik ile kil olan kimse, ortak isbt edici oldu ve teklik ile kil
olan kimse de tevhd edici oldu (13).
Yn bir kimse birisi hlk edilmilerin ve dieri Hakk'n vcdu olmak
zere, iki vct isbt edip varl ift grse, Hakk'a ortak isbt etmi olur.
Bundan dolay byle bir kimse Hakk'n vcdunu ayr ve hlk edilmilerin
vcdunu da ayr grp Hakk' hlk edilmilerden tenzh eder. Ve Hakk'n
vcdunu, tek olarak syleyip birdir diyen kimse de, onu vahdet ile kaytlar.
nk ondan nce okluu isbt eder. Daha sonra Hakk' okluktan ihr
edip tevhd eder. Bundan dolay bu da nceki gibi haberi olmakszn irke der. nk teklik ve iftlik saylarn gereidir. Oysa Hak, ne ikinin ikincisi, ne
de okun biri deildir.
Eer sen iki klc isen, tebhten sakn! Ve eer tek klc isen, tenzhten
sakn! (14).
Yn bu taayynlerin okluunu grp hlk edilmilerin vcdunu isbt
etmek sretiyle Hakk'n vcdunu, iki vcdun ikincisi olarak kabl edersen,
bu srf tebh olur ki irktir. Bundan dolay bu irki iine alan tebihten sakn!
Ve eer bu taayynlerden ve hlk edilmilerin vcdundan Hakk'n
vcdunu karp, Hak bunlarn hepsinden mnezzehtir diyecek olursan, bu
da srf tenzh olur ki, ayn ekilde irktir. nk ilk nce bir eyin vcdunu
isbt etmeyince, onun iinden bir ey karmak tasavvur edilebilir deildir.
Bundan dolay ayn ekilde irki iine alan tenzhten de sakn!
imdi sen O deilsin, belki sen O'sun; ve sen O'nu ilerin aynnda mutlak ve kaytlanm olarak grrsn (15).
Yn sen ehdet mertebesinde, zhir kayd ile kaytlanm olduun iin,
Hakkn mutlak vcdunun ayn deilsin. Bundan dolay bu taayyn kayd
iinde sen O deilsin. Fakat senin bu taayynn Hakk'n mutlak vcdunun
253
Nhiyye Fass
sfatlar ynnden tenezzlnden husle gelmi bir tibr vct olduu iin,
vcdun hakkati tibryla sen O'nun aynsn. Bundan dolay sen O'sun.
Ve sen O'nu eynn aynlarnn sretlerinde mserrah, yn mutlak, ve
kaytlanm olarak grrsn. nk aynlarn sretlerinden her birisi mutlak
vcdun kaytlanmasndan hsl olmutur ve her bir kaytl olan, dier kaytl
olann gayrdr. Fakat hepsinin hakkatnn mutlak vct olmas tibryla bir
derinin ayndr.
rnek: Elimize bir iplik alp onun zerinde be dm yapsak. Bu dmlerde zhir olan ve dmlerin sretini vcda getiren ipliktir. Fakat bu
dmlere iplik ismi verilmez; onlarn ad dmdr. nk mutlak iken
kaytlanm oldu. Ve iplik ile grlen iler dmlerle grlmez. Bundan dolay dmler kaytl olular tibryla iplik deildir. Fakat mstakil vct
shibi olmayp onlarn vcdu ipliin vcdundan baka bir ey olmadndan dmler ipliktir.
Dier rnek: Okyanus mutlaklk zere bir derydr. Fakat onun suyunu
eitli ekillerdeki be bardan iine koysak, bardaklarn ekilleriyle kaytlanm ve onlarda snrlanm olduundan, o sular okyanusun ayn deildir ve
onlara okyanustur desek, herkes gler. nk okyanus gemileri ve insanlar
gark eyledii halde, bunlarda o zellik yoktur; fakat onlarn vcdu okyanusun kaytl oluundan husle gelmi birer vct olduundan bu tibr ile okyanusun ayndr.
Allah Tela leyse ke mislih eyun (r, 42/11) dedi, tenzih eyledi;
ve huves semul basr (r, 42/11) dedi tebh etti. Ve Allah Tel leyse
ke mislih eyun dedi, tebh ve iki kld; ve huves semul basr dedi,
tenzh ve bir etti (16).
Yn Allah Tel leyse ke mislih eyun szyle kendisini hem tenzh
ve hem de tebh ve tesniye eyledi. nk "ke-mislihi" deki kf" harfi kuvvetlendirici olarak dikkte alndnda "O'nun benzeri bir ey yoktur" demek
olur ki, bu da avmn anlayna gre, srf tenzhtir. nk eynn tmnden
onun benzer oluu kaldrlm oluyor ve Hak onlardan mnezzehtir deniliyor.
Fakat kf" harfi, kuvvetlendirici olarak kabl edilmeden dikkate alndnda leyse ke mislihinin mans leyse misli mislihi yn "O'nun benzeri bir benzer yoktur" demek olur. Bu da havssn anlayna gre tebh ve ikilemedir. nk Hak hakknda ilk nce benzeri isbt olunuyor; daha sonra o
benzeri olutan eynn benzer oluu kaldrlyor. Bu ise vcdda ikilik ve
benzerlik isndndan baka bir ey deildir.
Ve ayn ekilde Hak Tel'nn ve huves semul basr yni O Sem ve
Basirdir sz de hem tebh ve ikilemeyi ve hem de tenzh ve birlemeyi iine
254
Nhiyye Fass
almaktadr. nk bu sz iitilince ilk anda avmn aklna gelen man; "iiticilik" ve "grclk"te Hakk'n hlk edilmilere ortak olmasdr. nk hlk
edilmiler de iitir, grr. Oysa bu manda ikilik ve benzer olu vardr.
Tesniye, yn iki klmak budur ki, iitmek ve grmek zelliklerine sahip olarak
bir Hakk'n ve bir de hlk edilmilerin vcdu vardr ve benzerlik de grmekte ve iitmekte Hakk'n, hlk edilmilere benzemesidir.
Fakat bu yet-i kermeden havs ehlinin anlad tenzh ve birleme
mansna gelince, huve yni O zamrinin ilk olarak zikredilmesi ve haber
olan "Sem' ve Basr" kelimelerinin trif harfi ile gelmesi yalnz bir eye mahsus klmay ifde ettii yn ile man Sem ve Basr olan ancak Hak'tr; baka
sem' ve basr yoktur demek olur. Bu ise ancak tenzh ve birlemedir.
Bilinsin ki, vcd birdir; o da, Hakk'n vcdudur. Bu vct, sonsuz olmakla berber, hibir kayt ile kaytlanm deildir. Fakat O'nun ztnda
mevct olan, sonsuz birtakm bantlar vardr. Birin iinde bulunan yarm(1/2), te bir(1/3) ve drtte bir(1/4) vb. gibi. Ve Hakk'n bantlar ise
sfatlar ve onlardan kan isimleridir. Bundan dolay Hkkn, bu sonsuz olan
isimleriyle aa kmas iin, eserlere lzm vardr. Bu eserlerin zhir olmas
iin onlarn sretleri ilk nce Hakkn ilminde peyd olur. u halde bu sretler
ilh hayller olur. Bu haylllere zhirde vct vermek iin, Hakkn vcdu
letfet mertebesinden kesfet mertebesine tenezzl buyurur. te bu da Hakk'n Zhir ismi ile olan tecellsidir; ve bu tecell bu sonsuz vcdun yine kendi
ztna olan tecellsidir. Demek ki, bu ok olan sretler ve bu sonsuz taayynler
Hakkn mutlak vcdunun kaytl olarak zuhrundan ibrettir.
imdi gayr nerededir ki, Hak ondan tenzh edilsin ve birleme olunsun;
veyhut ona benzetilsin. Tebh ve tenzh ancak Zhir ve Btn dediimiz iki
ilh iin birbirine grelii tibryla sylenen szlerdir. Yoksa tebh ile tenzh
Hakk'n hakkti iin ztdir. nk Zhir ve Btn ismleri Hakk'n zti ileridir. Ve iler ise O'nun ztnn ayndr. Bundan dolay Hakkn vcdu hem
tenzhi ve hem de tebhi toplamtr.
Eer Nuh, kavmi iin iki dvet arasn birletirseydi, elbette onlar ona
icbet ederlerdi. Byle olunca, onlar ak olarak dvet etti; daha sonra onlar kapal olarak dvet etti. Sonra onlara "Rabbinize istifr edin ki, muhakkak O Gaffrdr" (Nh, 71/10) dedi. Ve Nh (a.s.) "Y Rab ben, kavmimi
gece gndz dvet ettim, benim dvetim onlara kalarndan baka bir ey
arttrmad " (Nh, 71/6) dedi (17).
Yn Nh (a.s.), Muhammed (s.a.v.) hazretleri gibi tenzh ve tebh dveti
arasn birletirseydi, elbette kavmi ona icbet ederlerdi. Oysa onun kavmi,
isimlerin grnme yerlerinin okluu ile vahdetten perdelenmilerdi. Nh
255
Nhiyye Fass
Nhiyye Fass
Hakk'n vct nru ile perde olan taayynler ve zulmni perdelerden rtmeyi
icb ettirdiini bildikleri ve bunun kendi dnlerine ve hallerine uygun olmayan bir ey olduunu anladklar iin, parmaklaryla kulaklarn tkdlar ve
elbiselerine brndler.
Ve bunu Nh (.s.)n dvetini iitmemek iin yaptlar. Oysa Nh kavmi,
bu dvete inkr sretinde icbet ettiler. nk Cenb- Nh, onlar istifra,
yn rtnme talebine dvet etti. Onlar grnte inkr ettiler; fakat fiilen
icbet ettiler. nk parmaklaryla kulaklarn ve elbiseleriyle vctlarn rttler. Ve taayynlerin okluu ile ahadiyyet vechini rttler. Ve icbetleri,
Zhir isminin sretine ve Hakk'n ayrntl ve furkn olan kitbna oldu. nk lem, Hakk'n nefes-i rahmnde konutuu kelmn sistem sretidir.
Sonu olarak Nh kavmi, sz ile neblerini inkr ettiler; fakat putlarnn
grnme yerleri ile mutlak vechi rttkleri iin, fiilen icbet etmi oldular.
Bundan dolay Nh (a.s.) da onlara zemm sretinde sen edip rabbi l tezer
alel ard minel kfirne deyyr (Nh, 71/26) yn "Y Rab, yeryznde kfirlerden devreden bir kimse brakma!" dedi ki, bu onlarn btna ve cem' etmeye ulamalar iin dudr. nk Zhir isminin sretlerinden birer sret
olan onlarn cesetleri fn olmakla btna ve cem' etmeye ulam olurlar.
te ulem-i billh, Cenb- Nh'un kavmi hakknda, zemm lisn ile onlar
zerine sendan ne eye iret ettiini bildiler; ve o limlerin tahkk ehli olanlar Cenb- Nh'un dvetinde Furkn olduu iin kavminin o dvete icbet
etmediini de bildiler. nk okluktan vahdete ve tebhten tenzhe dvet,
Furkn'n ayndr. Oysa vct emri Kur'n'dr, Furkn deildir. Yn btn
ilh isimleri toplam ve birbirine zt ve karlk hakkatleri ihtiva edici zti
ahadiyyetin ihtasndan hri hibir ey yoktur. Ve ilh isimler ise, Hakk'n
zti ileri olup, kendisinin ayndr; ve O'nun ileri ise ztnn gereidir. Bundan dolay ahadiyye zt mahal dolaysyla, isimleriyle imkni grnme yerlerinden aa kmas ve tecellsi tibryla bir eyden tenzh olunmaz. nk
hibir ey kendi ztnn gereklerinden tenzh olunmaz. Byle olunca vct
emri Kur'n'dr, Furkn deildir.
Ve Kur'n, yn cem' mertebesinde ikme olunan kimse Furkn'a, yn
farka, at olan haberleri kabl etmez. nk cem' aynnda olduu iin farkn
ne olduunu bilmez ve o kimse her ne kadar fark iinde olsa bile, yine
Furkn'a at olan haberleri kabl etmez. nk Kur'n, Furkn' iine almaktadr. Yn farkn ne kadar ayrntl mertebeleri varsa, Kur'n ve cem' mertebesinde hepsi bir aradadr. Oysa Furkn Kur'n', yn fark cem'i, iine alan deildir. nk Kur'n'da, yn cem' mertebesinde bir arada olan aynlarn her
birisinde mahalden dolay Hakk'n aa k furkndir, yn fark zerinedir.
u halde Furkn, Kur'n' iine alc olmadndan, Kur'n mertebesinde ve
cem' makmnda bulunan Furkn'a, yn fark makmna, dvet olunduunda
kabl etmez.
257
Nhiyye Fass
Ve bunun iin, Kur'n'a, ancak Muhammed (s.a.v.) ve insnlar iin gnderilen mmetin hayrls olan bu mmet, mahss klnd. Bundan dolay
leyse ke mislih eyun yni Onun benzeri bir ey yoktur (r, 42/11)
emri, bir emirde toplad (19).
Yn vct emri Furkn olmayp Kur'n olduu ve Kur'n Furkn' iine
alc bulunduu iin, cem' makm, ancak (S.a.v.) Efendimiz'e ve mmetlerin
hayrls olan onlarn mmetlerine mahss oldu. Ve onlar tebh ve tenzh arasn cem' etmeye me'mr oldular. Halbuki ondan nceki resllerin ve onlarn
mmetleri Furkn mhedesine me'mr idiler. Bundan dolay bahsedilen
resl hazart mmetlerini Nh (a.s.) gibi kh Furkn'a ve kh Kur'n'a dvet
eder; yn kh tebhe ve kh tenzhe yn eitli srette dvet eder idi ve
Ms (a.s.) gibi srf tenzhe ve s (a.s.) gibi srf tebhe dvet ederdi. mmet-i
Muhammed (a.s.) ise Kurn'a me'mrdur ve Kur'n tebh ve tenzh arasn
toplaycdr.
imdi nceki dnlerde glk ve bu dnler ile bal olan mmetler zerine
de iddet vardr. Yurdullhu bikumul yusra ve l yurdu bikumul usra
yni Allah sizin iin kolaylk diler, zorluk dilemez (Bakara, 2/185) yet-i
kermesinde beyn buyrulduu zere Muhammed dnde kolaylk ve bu din
ile bal olanlar iin de kolaylatrma vardr. Byle olunca, Muhammed dn
tebh ve tenzh emrini bir emirde, yn leyse ke mislih eyun yni
Onun benzeri bir ey yoktur (r, 42/11) yet-i kermesi gibi bir yette
toplad.
Dier resllerin dveti ile, rislet-penh (s.a.v.) Efendimiz'in, dveti arasndaki farkn sebebi budur ki, her bir resle rislet ilminden verilen ey, fazlasz ve noksnsz, mmetinin istddna gredir.
Ve Zhir isminden dolay ilhi kemltn ehdet mertebesinde aa kmas ise yava yavatr, bir defda deildir. Bu hakkat tabat kitbn tetkk
eden filozoflar ve bilim adamlar gibi teorik akl ehlince de phesiz kabl
edilmitir. Ve lem srelerinden her bir sretin kendisine mahss birtakm
hlden hle geileri, balangca it, ortada olan ve sona it halleri vardr. nsanlarn zek ve irfanlar da bu kideye tbdir. Bundan dolay nceki
resllerin getirdikleri eriatlar, kendi mmetlerinin istddlarnn gerekleridir.
Onun iin kimi srf tebhe, kimi srf tenzhe ve kimi eitli srette kh tenzhe
ve kh tebhe dvet etti. Fakat (S.a.v.) Efendimiz hir zamn nebsi olup mmeti en sonra geldiinden ve onlarn zek ve irfanlar, gnmzde de grld zere, keml derecesini bulduundan Kur'n ile geldi. nk bugn
dny zerinde bulunan ve muhtelif dnlerin yolunda olan insanlarn hepsi,
Kur'n'a dvet olunduu iin, hepsi mmet-i Muhammed'dir. u kadar ki,
bunlardan yz milyonu bu dvete icbet etmi ve dierleri her n dvet
258
Nhiyye Fass
edilmektedir. Ve peyderpey hllerin hakkatlerinin, zeki tefekkr ehli tarafndan kabl umulur. Nitekim, Avrupal bilim adamlar imdiden vahdet-i
vcdu idrke bile balamlardr.
259
Nhiyye Fass
Daha sonra Nh (a.s.) kendi nefsinden haber verdi ki, gerekte o onlar
Hakk'n kefetmesine deil, rtme ve kapamasna dvet etti. Ve onlar Nh
(a.s.)dan bunu anladlar. Bunun iin parmaklarn kulaklarna tkadlar ve
elbiselerine brndler. Bunun hepsi Nh'un onlar dvet ettii rtmenin
sretidir. imdi onlar Nh'un dvetine, lebbeyk ile deil, fiil ile icbet ettiler. Oysa leyse ke mislih eyun yni Onun benzeri bir ey yoktur
(r, 42/11) yet-i kermesinde benzerin isbt ve kaldrlmas vardr. Ve
ite bunun iin (S.a.v.) muhakkak kendisine cevmi'-i kelim yni kelimeleri
toplayclk verildiini kendi nefsinden haber verdi. imdi Muhammed
(aleyhi's-salt ve's-selm), kavmini geceleyin ve gndzleyin dvet etmedi. Belki onlar gndzde geceye ve gecede gndze dvet etti (21).
Yn Nh (a.s.), kendi kendine Hakk'a hitben kavmini Hakk'n vct
nru ile perde olan taayynlerin rtlmesine, yn gayb tarafna ve Btn ismine dvet ettiini ve yoksa imkni vctlarn kefine, yn ehdet tarafna
ve Zhir ismine dvet etmediini syledi.
Ve kavmi ise Cenb- Nh'un bu rtme ve kapamasna olan dvetini,
sretlere it rtme olarak anladlar. Byle anladklar iin parmaklarn kulaklarna tkadlar; kulaklarn rttler ve elbiselerine brnp vcdlarn rttler. stddlarnn gerei bu idi. Bu yaptklar eyin hepsi, Cenb- Nh'un
dvet ettii rtmenin sretidir. nk parmakla kulak tkamak ve elbiseye
brnmek "rtme" fiilinden baka bir ey deildir. Bundan dolay Cenb-
Nh'un dvetine onlar fiilen icbet ettiler; "lebbeyk" ile icbet etmediler. Eer
"'lebbeyk" ile icbet etseydiler, byle bir rtme fiili icr etmezlerdi.
Oysa, Muhammed (aleyhi's-salt ve'sselm)'n dveti, Cenb- Nh'un
dveti gibi, eitli srette kh farka ve kh cem' etmeye deildir. Belki onun
leyse ke mislih eyun yni Onun benzeri bir ey yoktur (r, 42/11)
yet-i kermesiyle olan dvetinde benzerin hem isbt ve hem de kaldrlmas
olduundan fark ve cem' bir aradadr. Ve onun dveti fark ve cem', tebh ve
tenzh arasn toplayc olduu iin "Bana cevmi'-i kelim verildi" hads-i
erfiyle kendi nefsinden haber verdi.
260
Nhiyye Fass
261
Nhiyye Fass
262
Nhiyye Fass
Yn, fikri netceler ile onlarn ellerinde hsl olan ilimlerden kendilerinin
mlk olduunu hayl ettikleri ey onlardan ayrld. nk o ilim mn ve
mhedeyle deildir; belki zan ve hayldir. Nitekim Hak Tel buyurur: e
m lehm bi zlike min ilmin, in hum ill yezunnn yni Ve onlarn bu
konuda ilimden (nasipleri) yoktur. Onlar sadece zanda bulunurlar. (Csiye,
45/24) Ve onlarn zanlar zerine kurulmu olan amelleri serp gibi kaybolur
gider. Nitekim Hak Tel buyurur: Vellezne kefer amluhum ke serbin
bi katin yahsebuhuz zamnu me yni Ve kfirlerin amelleri dz arazideki serap gibidir. Susam olan, onu su zannetti. (Nr, 24/39)
Ve o mlk, Muhammedler hakknda: ve enfik mimm cealekum
mustahlefne fiyh yni Ve sizi halfe kld eylerden infk edin.
(Hadd, 57/7) yet-i kermesinin anlam gereince hlife klnan mlktr. Yksek mans: "Allah Tel'nn onda sizi hlife kld eyden, yn ilimden infk
ediniz; yn talep eden fakirlere istddlarna gre veriniz" demek olur. Bundan dolay bu szn anlam gereince "ilim" Allah'n mlkdr ve Muhammedler onda hlife klnmtr. Aslten onlarn mlk deildir.
Ve o mlk Cenb- Nh ile onun zevki zere olan Nhler hakknda ella
tettehzu min duniy vekiyla yni benden baka vekil edinmeyin (sr,
17/2) yet-i kermesinin anlam gereince onlarn mlkdr; fakat onda tasarrufa me'mr deillerdir. nk yet-i kermenin anlam budur ki: Mlk ve
malnzdan ve ilimlerinizden elinizde bulunan ey, sizin mlknzdr; fakat
siz, onun zerine beni vekl edinin; benden baka vekil edinmeyin!
imdi, Allah Tel bu yette Nhler iin mlk ve mlkte Allah iin vekleti isbt etti. nk onlar Allah Tel'nn, kendilerinin aynlar sretlerinde
aa ktn bilmediler. Ve Hakk'n vermesiyle mlkn hepsine, ship olmalarna vukflar olmamas dolaysyla, hlife olmaya hak kazanmalar sz konusu olmad. Fakat Muhammedler mrifetleri ynyle hlife olmaya hak kazandlar. Muhammedler, her ne kadar mlkte hlife klnm iseler de, mlk
asleten Allah iindir. Fakat Allah Nhlerin veklidir. Ve Allah onlarn vekli
olunca, mlk onlar iin olmu olur; velkin bu mlk verme hakk mlk verme
deildir.
Soru: Kur'n- Kerm'de Muhammedlere hitben: l ilhe ill huve
fettehzhu vekl yni O'ndan baka ilh yoktur. yleyse O'nu vekil
edin. (Mzzemmil, 73/9) buyrulur. Bundan dolay ilh veklet hussunda
Muhammedler ile Nhlerin ne fark vardr?
Cevap: Nhler iin hlife klnma yoktur, yalnz mlk verme vardr. Fakat
Muhammedler iin hem hlife klnma ve hem de mlk verme vardr. Bundan
dolay Muhammedlerin zevki, Nhlerin zevkini de toplamtr. Velkin
Nhlerde Muhammedlerin zevki yoktur.
263
Nhiyye Fass
Bu mlk verme, hakk mlk verme olmayp mecz olduu iin, Hz. eyh,
bu mlk hlife olunan mlktr; bu sebeble, Hak Tirmiz'nin dedii gibi, mlkn shibi olur, buyurdu. nk onlarn vcdu asleten Hakk'ndr ve
Hakk'n mlkdr. nk onlarn vctlarnda mlik ve tasarruf edici ve
kayym Hak'tr. Ve sonu olarak Hak, onlarn shibidir. nk onlarn
vcdu, Hkk'n izf vcdudur. Ve onlar o vctta hlife olarak tasarruf
edicidirler. Nitekim, Hz. eyh-i Ekber'in velyetinden iki yz sene evvel gelen
eyh Eb Abdullah Muhammed b. Ali el-Hakm Tirmiz (k.s.) birtakm sorular
sorarak "Onlarn cevbn evliynn sonuncusu, yn vaktin evliys verecektir" buyurmu ve Hz. eyh, onlarn cevaplarn Ftht- Mekkiyye'nin drt
yz krk drdnc blmnde vermilerdir. Sorulardan birisi de "Hak mlkn shibidir" sz idi.
"Ve byk bir mekr ile mekr ettiler." (Nh, 71/22) nk Allh'a dvet,
dvet olunana mekrdir. nk o balangta yok klnmad ki netceye
dvet olunsun edu ilellahi yni Allaha davet ediniz (Ysuf, 12/108).
te bu, "basret zerine'', mekrin ayndr. Bundan dolay Neb (a.s.) ilerin
hepsinin Allah'a mahss olduuna tenbh etti (24).
Yn Nh (a.s.)n dvetine kar, kavmi byk bir mekr ile mekr yaptlar.
nk Allh'a dvet, dvet olunan iin mekrdir. Essen Allaha dvet, Allah'tan Allh'adr. nk Allah, dvet eden ile dvet olunann "ayn"dr. Ve dvet
olunan balangta yok olmal ve Hak onunla berber dnlmemeli ki,
netce olan Allh'a dvet olunsun. Halbuki ve huve meakum eyne m
kntm (Hadd, 57/4) yet-i kermesinde beyn buyrulduu zere, biz nerede olursak olalm Hak dim bizimle berberdir. Bundan dolay Hak, balangta bizde yok deildir ki, biz nihyette ona dvet olunalm ve biz mevct
olduka o bizimle berberdir. u halde Hakk'a nasl dvet olunuruz! te bunun iin Kur'n- Kerm'de buyrulan edu ilellahi (Ysuf; 12/108) Yn "Allah'a dvet ediniz!" hitb mekrin ayndr.
Fakat (S.a.v.) Efendimizin Hakkn emriyle mmetine olan hitb "Allah'a
basret ve ilim zerine dvet ediniz!" sretinde olduundan, bu dvet Allah'tan Allh'a olur. Bundan dolay Muhammed zevk zere dvet asl mekr deildir. nk Muhammedlerin dveti, Furkn'a deil, Kur'n'a ve cem' etmeyedir. Onun iin Neb (a.s.) al basretin (Ysuf, 12/108) yn "Basret zere" kaydyla iin hepsinin Allh'a mahss olduunu, yn onun mahedesinde dvet edenin, dvet olunann ve kendisine dvet klnann ve kendisinden
dvet edilenin hep bir eyden ibret bulunduunu ve o bir olan eyin, muhtelif mertebelerde birtakm karlkl isimler ile aa ktn tenbh etti.
Bosnev, Kn, Ya'kb Hn ve Te'vl-i Muhkem "tenbh''i (S.a.v.)
Efendimiz'e it klmlar; ve Dvd Kayser Nh (a.s.)'a veyhut Hakk'a ve
264
Nhiyye Fass
Byle olunca onlar mekren dvet ettii gibi, onlar da mekren icbet ettiler. Muhammed geldi, bildi ki muhakkak Allah'a dvet, onun hviyyeti
ynyle deil, ancak isimleri ynyledir. Bundan dolay Hak Tel: Yevme
nahurul muttekne iler rahmni vefd (Meryem, 19/85) yn "Biz o gnde
ittik shiplerini blk blk Rahmn'a toplarz" buyurdu. imdi, gye
harfini getirdi ve onu isme bitiik kld. yle ise biz bildik ki, lem onlarn
ittik shibi olmalarn cb eden bir ilh ismin ihtas altndadr (25).
Yn dvet eden ve dvet edilen bir ey ve Hak dvet edilen ile berber
iken Cenb- Nh'un kavmini Allh'a dveti mekr olduundan, onlarn
icbetleri de mekr ile oldu. Ve onlarn ne sretle mekr ile icbet ettikleri biraz
aada zh edilecektir.
Oysa dvete gelen Muhammed, yn Muhammed vris, dvetin Hakk'n
ahadiyye hviyyeti ynnden deil, isimleri ynnden olduunu bildi. nk Hakk'n ahadiyye hviyyeti grnme yerlerinin hepsinde sryet etmitir
ve taayynlerin hepsini sr ve mnev zti ihtas ile ihta etmitir. Bundan
dolay mutlak hviyyeti tibryla dvet eden ve dvet edilen bir ey olduundan ona dvet mekr olur. simler ynnden dvet ise byle deildir.
Bu ynden dvet edilen bir ismin terbiyesinden dier ismin terbiyesine dvet
olunur. rnein Hfd vey Mntakm ve Mudill isimlerinin grnme yerleri
olan kimse, bu isimlerin kart olan Rfi' ve Rahm ve Hd isimlerine dvet
olunur. nk nceki isimler, sonrakilerden daha dar ve daha hussdir ve
celldir. Sonrakiler ise ncekilerden daha kapsaml ve daha kmildir ve
cemldir. u halde dvet edilen darlktan genilie ve Cell'den Ceml'e
dvet edilmi olur. nk ve rahmet vesiat klle eyin yni Ve rahmetim hereyi kuatt. (A'rf, 7/156) gereince rahmet olan Ceml, Cell'den
daha geni ve daha kapsamldr.
265
Nhiyye Fass
Soru: Kevni grnme yerlerinden her birisi, kendi hs rabbi olan ismin
kemltnn aa kmas iin, vct sahrsna gelmitir. Ve ismin srt-
mstakmi yni doru yolu ne ise, kendi grnme yerini alnndan tutup eker,
gtrr. Ve o yolun sonu o ismin kemlidir ve o grnme yeri dim o ismin
terbiyesi altndadr ve onun hakkti ve rhu odur. Bundan dolay bir grnme yeri, kendi hs rabbi ve hakkti ve rhu oln ismin rubbiyyetinden yni
terbiyesinden, kendi hs rabbi olmayan dier bir ismin rubbiyyetine mi yni
terbiyesine mi dvet olunur? Bu mmkn mdr? Ve birinin terbiyesi altndan kp dierinin terbiyesi altna girebilir mi?
Cevap: Hayr! Bir grnme yerinin, kendi hakkti olan hs rabbin
rubbiyyetinden yni terbiyesinden ihr edilip dier bir hakkate dvet edilmesi mmkn deildir. nk ve len tecide li snnetillhi tebdl yni
Ve Allah'n snnetinde asla bir deiiklik bulamazsn. (Ahzab, 33/62)
yet-i kermesi gereince ilh hakkatlerin deimesi ve bozulmas mmkn
deildir. Fakat her bir grnme yeri, ilim mertebesinden kopup bu ehdet
leminde insan bedenini oluturan unsuri sretler ile aa kncaya kadar
getii yollardan birer sfat kapar ve o sfatlarn rengine boyanr. Bundan dolay bu kapt sfatlardan hangisi dier sfatlar zerine glip gelmi ise, o grnme yerinde, o sfatn saltanat aa kar. Ve o grnme yeri, o sfata uygun olan ismin tecellsini zerine ekip kendisinde onun hkm glip olur. Ve
u halde o ismin terbiyesi altna girmi bulunur.
Fakat bunlarn hepsi geicidir, asl deildir. nk o grnme yeri, aslnda hangi ismin grnme yeri ise, o ismin zevki yni hakketinin yaanmas ve
srt- mstakmi zerinedir. rnein Nfi' isminin grnme yeri olan bir
kimsenin zevki ve srt, herkese menfat ulatrmaktr. O kimse her ne kadar
kevni muhtinden kapt birtakm nefsni sfatlarnn rengine boyanm olsa
da, yine hs rabbi olan Nfi' isminin zevknden yni bizzt hakkatini yaamaktan ayrlm deildir. Bu geici sfatlar sebebiyle birtakm fenlklarda bulunsa bile, yine hlkn menfatini gzetmedike, kalben rahat olamaz ve hlka
zarar verse zlr; nk hs rabbinin zevki yni hakkatinin yaants budur
ve bu isim cemli isimlerdendir. Bundan dolay o kimse aslnda bir Ceml isminin grnme yeridir. Fakat bu kesfet leminde ve bu tabat sahrsnda,
grnme yerlerine yapm olan sfatlar, celli sfatlar olup, onlarn bu sfatlara uygun olarak kendilerine ektikleri isimler de, celli isimlerdir. nk btn fenlk kesfet ve tabatn gereidir ve hayvniyyet kesfetle kimdir ve ne
kadar hayvni sfatlar varsa hepsi celldir ve tabatn kirliliklerindendir.
Onun iin eler ile mer birlemelerden sonra bile cenbet hlinden temizlenmek lzmdr. te neblerin dveti Cell ismi terbiyesinden Ceml isminin
terbiyesinedir.
Soru: Nebler celli isimlerden cemli isimlere dvet ediyor. Fakat aslda
bir Cell isminin grnme yeri olan bir kimse, o hs rabbinin zevki yni
266
Nhiyye Fass
267
Nhiyye Fass
Bundan dolay resl ile vris, tebli etme ynnden, ancak teklfi emre
hizmet ederler; yoksa ird emre hizmet etmezler. Bunun ayrntlar da Ya'kb
Fass'ndadr.
Bundan baka peygamber, aslnda bir Ceml isminin grnme yeri olan
kimseyi, o cz' ismin rubbiyyetinden yni terbiyesinden daha kapsaml ve
daha toplayc olan ismin rubbiyyetine yni terbiyesine dvet eder. Bu basret
zerine dvettir. rnein aslnda Hd isminin terbiyesi altnda bulunan bir
kimse, isimlerin hepsini ihta etmi olan "Allah" ve "Rahmn" isimlerine dvet
olunur. Ve bundan ilh hakkatlerin deimesi lzm gelmez. Bu ess, okyanustan alnan bir bardak suyun yine okyanusa dklmesine benzer. Alnan su
deimedi; belki okyanusa karp onda gark oldu. Ve bu toplayc isme grnme yeri olmak ancak, insan- kmilde olur.
imdi Hz. eyh (r.a.) dvetin, bir ismin rubbiyyetinden yni terbiyesinden, dier ismin rubbiyyetine yni terbiyesine olduunu Hak Tel Hazretlerinin Yevme nahurul muttekne iler rahmni vefd yni "Biz o gnde
ittik shiplerini blk blk Rahmn'a toplarz" (Meryem, 19/85) mbrek
szyle delil olarak rnek gsterirler.
Bilinsin ki, lem ehli, ittik sahibi olmalar ynnden, Cebbr isminin
ihtas altndadr. Ve ittik cebert yni ar azamet ve satvet yni ezici kuvvet shibi olan bu ismin terbiyesinden ileri gelir. Bundan dolay ittik shibi
olan kimse Cebbr isminin celsi yni birlikte bulunan ve grnme yeridir. u
halde onun satvet yni ezici kuvvet ve cebertundan yni ar azametinden
ittik, genel rahmet shibi olan Rahmn ismine snmadr. nk Rahmn'n,
rahmniyyeti ynnden icb ltuf ve tfet yni koruma ve af ve mafirettir.
ttik shipleri satvet yni ezici kuvvet ve heybet yni azamet veren Cebbr
isminden geerek Rahmn ismi indinde toplannca, onlarn vcdunu genel
rahmet kaplayacandan, artk rahmet edilmi ve mafiret edilmi olurlar. Ve
ittik sahiplerinin says saylmaz derecede ok olduu ve her birisi, bir ismin
grnme yeri bulunduu halde, hepsinin Rahmn ismi altnda toplanmas,
grnme yeri olduklar isimlerden daha kapsaml ve daha toplayc olan bir
isme dvet olunduklarn gsterir.
Bunun aksi de byledir. Yn ittik shibi olmayan kimseler ki, dnyda
Rahmn isminin celsidir yni birlikte bulunandr; hirette Cebbr ve
Mntakm gibi celli isimlere dvet olunurlar. nk, bu kimselerin says da
pek oktur. Ve her birerleri edd, Drr gibi birer celli isimlerin grnme yeridir. Ve dnyda Rahmn ismi altnda toplanm olup eitli nefsni hazlarn
tatmin ederler. Fakat sonunda Mntakm ismi altnda toplanp kendilerinden
intikam alnr.
Yevme nahurul muttekne iler rahmni vefd yni "Biz o gnde
ittik shiplerini blk blk Rahmn'a toplarz" (Meryem, 19/85) ite bu
268
Nhiyye Fass
yet-i kermede Hak Tel, gye harfi olan ily isimlerin hepsine kapsam
olan Rahmn" ismine bitiik kld ve bundan "Rahmn" isminin btn isimlere kapsam olduu anlalr. nk "Rahmn" ismi ile "Allh" ismi arasnda
fark yoktur.
Ve lem ehlinden her birisi, bir ismin terbiyesi altndadr. Ve herkes kendi
hs rabbi olan ismin kuludur. Bundan dolay peygamber o eitli isimlerden
Rahmn ismi vey Allh isminin terbiyesine dvet eder.
Nitekim Hak Tel buyurur: e erbbun muteferrikne hayrun emillhul
vhdul kahhr (Ysuf, 12/39) yn "Farkl farkl rabler mi hayrldr, yoksa
Vhid ve Kahhr olan Allah m hayrldr?"
Ve ayn ekilde dier bir yette de buyurur: Kulidullhe evidur
rahmn (sr, 17/110) yn "Y habbim! De ki: Allah'a dvet ediniz
veyhut Rahmn' dvet ediniz!". Bu dvet basret zere olan bir dvettir.
nk farkl farkl rablerin kulu olmaktan kurtarp bir ilhn ubdiyyetine
yni kulluuna dhil eder. Byle olunca basret shibi olan Muhammed indinde dvet, Hakk'n hviyyeti ynyle deil, isimler ynyledir. nk
Hakkn hviyyeti her grnme yerinde mevcttur.
Mdemki dvet isimler ynyledir; ve biz bildik ki, lem Cebbr isminin
ihtas altndadr, u halde lem ehlinin Rahmn isminin ihtas altna girmesi
iin bu Cebbr ismi onlarn iitik shibi olmalarn cb etti. Ve Rahmn isminin cb ettii takvnn hakkat budur ki, ittik shibi kendinden kan hayrlar ve kemlt nefsine balamayp: Hakk fil Hak'tr, bunlarn hepsi ona
dncdr der ve Hakk' nefsine vikye, yn siper, edinir; ve errleri ve noksanlklar kendi nefsine balayp nefsini Hakk'a vikye, yn siper klar. nk noksanlklarn ve errlerin kayna izfi ve tibr olan kevni vctlardr.
Bundan dolay bu noksanlklar ve errler de izfi ve tibr olan bir eydir; ve
yokluksal ilerdir.
Nhiyye Fass
arslan sretinde tasarlanm Yes'u ve at eklindeki Yak'u ve kartal biimindeki Nesr'i terk etmeyiniz. nk bunlar ilh grnme yerleridir. Ve bizi
dvet eden peygamber ise, Hakk' bu grnme yerlerinden ihrc edip, bu putlarda Hakk'n vechini mhededen bizi meneder ve biz cem' aynnda olduumuz halde, bizi farka dvet eder dediler.
Dorusu da Nh kavmi ilhlarn terk ettikleri zaman, onlardan terk ettikleri kadar, Hak'tan chil olurlar. nk Hak, hviyyetiyle zerrelerin btnnde mevcttur. Bundan dolay O'nun her mbdda bir hs vechi vardr. O
vechi bilen kimse, Hakk' bilir ve bilmeyen kimse de, bilmez. Nitekim, Hak
Tel buyurur: fe eynem tuvell fe semme vechullh (Bakara, 2/115) "Ne
tarafa dnerseniz dnn; Allh'n vechi oradadr."
rif i billh Hasan Sencer buyurur: Beyit:
Tercme: "Kfirler, putlarn yzne secde ederler. Btn yzler senin tarafnadr, btn yzler senin tarafna!... "
Ve bu zhtan putperestliin ciz olduu anlalmasn. Belki putperestlik
baya olan kimselerin ve Hud-perestlik ise mbrek olanlarn krdr.
Bilinsin ki, ulhiyyet yni ilhlk ve me'lhiyyet yni ilh edinmek ve
bidiyyet yni kul olu ve mbdiyyet yni mbud olu ve scidiyyet yni
secde edicilik ve mescdiyyet yni kendisine secde edilenin oluu, her bir
aynda zhirdir. Eer bir kimse o grnme yerinin perde oluuna ve put oluuna ibdet etse veyhut o mal edilmi olan mbdta ilhn hayline tapsa,
kendi hayline ve hevsna tapm olur. Ve buna yalnz putperestlerin putu
deil, m'min geinen birtakm kimselerin kendi inanlarndaki ve
hayllerindeki ilh dahi dhildir. Fakat bir kimse her mbdda ve her grnme yerinde snrlama ve tyn bulunmakszn bir tek, ahad olan Allah Tel'ya
ibdet etse, o kimse rif ve kef ehli olmu olur. Bunun iin Allah Tel, Muhammedler hakknda: "Y habbim, btn her eyin Rabb'i olan senin
Rabb''n, ncak O'na ibdet etmenizi kaz, yn hkm etti" buyurdu. nk,
her kim puta tapsa veyhut hayl ettii bir mbda ibdet etse, mutlaka
Hakk'a ibdet etmi olur. nk gerek sr grnme yerlerinde ve gerek
hayller gibi mnev grnme yerilerinde aa kan hep Hak'tr. Vct birdir; o da ancak Hakk'n vcdudur. Beyt:
Tercme:
"Gayreti cihanda gayri koymad; bhesiz btn eynn"ayn" oldu."
270
Nhiyye Fass
imdi, lim olan bilir ki, ibdet olunan kimdir ve hangi srette zhir
oldu, t ki ibdet olundu. Ve bilir ki, muhakkak farkllk ve okluk kendisine tahsis edilen sretlerdeki a'z gibi ve rhni sretlerde mnevi kuvvetler gibidir. Byle olunca, her bir mbdda Allh'n gayrisine ibdet olunmad. Bundan dolay kulun en aas onda ulhiyyet hayl eden kimsedir.
Eer bu hayl etme olmasayd, taa ve onun gayrisine ibdet olunmazd. Ve
ite bunun iin, Hak Tel buyurdu ki: "Sen onlara, mbdlarnz isimlendirin, de!" (Ra'd, 13/33) imdi eer onlar o mbdlar isimlendirselerdi, onlar onlar ta, aa ve yldz isimleriyle isimlendirirlerdi (27).
Yn Muhammed olan evliydan lim-i billh olan kimse, putperestlerin
ibdet ettikleri zaman kime ibdet edildiini ve ibdet edilenin hangi srette
zhir olduunu bilir; ve ayn ekilde o lim-i billh olan bilir ki, bir olan
mbddaki farkllk ve okluk, insann kendisine tahsis edilen sretlerindeki,
eli, aya, kula, gz ve benzeri a'zs gibidir; ve rhni sretlerde de grme
kuvveti, iitme kuvveti, koklama kuvveti, dokunma kuvveti, dnme kuvveti, hfza kuvveti ve hayl kuvveti ve benzeri mnevi kuvvetleri gibidir. Yn
insann a'z ve kuvvetlerinin okluu sretinin ahadiyyetine eksiklik vermedii gibi, mbdlarn okluu ve farkll da Hakk'n ahadiyyetine mn deildir. Bundan dolay her hangi mbda ibdet olunursa olunsun, yine Hakk'a
ibdet olunmu olur. O'nun gayrine ibdet edilmesi tasavvur edilebilir deildir.
u halde, kulun en aas, her bir mbdda Hakk' mhede etmeyip
onda ulhiyyet yni ilhlk hayl eden kimsedir. Byle olan kimse ilhdan
gfil ve perdelidir. Eer her ibdet olunan eyde ulhiyyet mans hayl edilebilir olunmasayd, taa ve onun gayr ay ve gne gibi eylere ibdet olunmazd. te her mbdda ulhiyyet hayl edilir olunduu iin, Hak Tel Hazretleri: Y habbim! sen kavmine: "Siz mbdlarnz adlaryla arnz de!"
(Ra'd, 13/33) buyurdu. u halde, eer onlar o mbdlar adlaryla araydlar, elbette onlara ta, aa ve yldz adlarn verip onlar "Allah" ismiyle isimlendirmezlerdi.
271
Nhiyye Fass
272
Nhiyye Fass
"Ve birounu arttlar. "yn birin vecihleri ve bantlar ile saylmasnda hayrete drdler. Ve kitba vris klnp gzide olmu olan, nefislerine "zulmedenler" oaltmadlar." Ve o n ilkidir. imdi, Hak onu
"muktesd" ve "sbk" zerine ne geirdi. Ancak dallen, yn hayreten,
arttrd. Muhammed ise "Sen'de hayreti bana arttr!" dedi. Her ne vakit onlara aydnlk olsa, onun iinde yrrler ve zerlerine karanlk bastnda
dururlar. imdi hayrette olan iin devr vardr ve devr hareketi kutbun
etrfndadr; ondan ayrlmaz (29).
Yn Nh kavmi bir olan vcdu, grnme yeri aynalarna yansyan onun
muhtelif vecihlerini ve sretlerini ve kendisinde olan isimler ve sfat bantlarn saymak sretiyle hlkn bir ounu artp hayrete drdler.
rnek: Bir odann duvarlarna ukur ve tmsek ve ukurluu ve tmseklii karm on ayna aslsa, odann ortasnda ayakta duran bir ahsn glge ve
hayli hepsine yansr ve ahs bir iken on sret grnr ve aynalarn ml
edilme tarz baka baka olduundan her birine yansyan hayl de birbirine
benzemez. Birinde uzun bir yz, ince bacaklar ve dierinde yamyass ve yuvarlak bir yz ve top gibi yuvarlak bir gvde, ksack bacaklar ve birisinde
uzun bir yz ve iman bir gvde ve dierlerinde de bunlara kysen birer
sret grlr. Oysa, hepsi bir ahsn glgesidir. Bu ihtilf ancak aynalarn ihtilfndan ileri gelir. imdi odaya giren dier bir kimse o haylleri grp her
birini bal bana birer vct zannetse ve glgenin shibi olan bir olan ahstan gfil olsa, bu, aknlktan baka birey deildir. Byle bir kimse, bu grd hayllere vct verdii iin akn olduu gibi, bu iddisna bakalarn
da dvet etse, onlar da artp hayrete drr.
te bu topluluun hayreti, cehlete dayanan bir aknlktan ileri geldii
iin, zemm edilmi yni ktlenmi hayrettir.
Fakat bu muhtelif aynalarda zhir olan sretlerin hep bir tek ahsn glgesi olup, mahallin ihtilf dolaysyla byle muhtelif vecihler ile grndn
bilen kimselerin hayreti, ilme dayand iin mahmde yni vlen hayrettir.
nk bu topluluk: fe eynem tuvell fe semme vechullh (Bakara, 2/115)
"Ne tarafa dnerseniz dnn; Allh'n vechi oradadr" yet-i kermesi
icbnca, her cihetten Hakk'n bir olan vcdunun tecellsini grrler. Ve o
tecellde helk olduklarndan ve hayretlerinden ve bir olan vcdun
mhedesinden dolay bir vechi dier vecihten ve bir ciheti dier cihetten
farkl gremezler ve ayramazlar. Beyit:
Tercme: "Cilvelenme bana bo yere emr-i hac ki,
Grdn Kbe senin; ben grrm beyti Hud"
273
Nhiyye Fass
Tercme: "Vech, birden gayri deildir. Sen aynalar saydn zaman, oalr.
imdi bu mhade edi, Muhammed zevk zere olan mhade editir.
Ve bu mhade shibi olanlar nefislerine zulmedenlerdir ki, onlar Kur'n ve
Furkn kitbna, yn cem' ve farka, vris klnan gzde olanlardr.
Ve onlarn nefislerine zulm, imkn vctlarnn icb olan ehvetleri terk
etmeleri ve isimlerin glgelerinden ibret kaytl ve taayyn etmi vctlarn
kaldrmalardr.
Ve bu "nefislerine zlim olanlar": Summe evresnel kitbelleznastafeyn
min ibdin, fe minhum zlimun li nefsih, ve minhum muktesid, ve
minhum sbikun bil hayrti yni Sonra kullarmzdan setiklerimizi kitaba varis kldk. Bylece onlardan bir ksm nefsine zulmedicidir, onlardan bir ksm muktesiddir yni orta yolu tutanlardr. Onlardan bir ksm da
hayrlarda sbk yni nde olanlardr. (Ftr, 35/32) yet-i kermesinde bahsedilen grubun ilkidir.
Ve Sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz, bu grup hakknda: "Onlarn
hepsi bir menzilesindedir ve hepsi cennettedir" buyurdular.
imdi "nefsine zlim olan" kimse hkk biri birtakm tibrlar ile oaltr
bu oklukta da vahdeti mhede eder ve"muktesd" yni orta yolu tutanlar
ise birlikte okluu ve oklukta birlii mhede edip bu iki mhade arsn
cem' eder ve "sbk" yni nde olanlar ise adedi birletirip oku bir mhede
eder.
Bundan dolay "muktesd" ile "sbk" Hakk'n ve hlk edilmilerin
vctlarn tibr ve isbt ettiklerinden hayret ehli deildirler. Fakat Muhammed "zlim" olan biri tibrlar ile ok grd ve hlk edilmilerin vcdunu
tibr ve isbt etmedii iin hayrettedir. Ve l tezidiz zlimne ill dallen
yni zlimlerin dalletten baka bir eyini arttrma (Nh, 71/24) u halde
Hak, onun hayretini arttrr. Nitekim Sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz "Y
Rab, benim hayretimi sende arttr!" buyurur. Ve bu hayret mahmde yni
vlm hayrettir.
Bilinsin ki, bu yet-i kerme Nh sresinde olan: Ve kad edall kesr
yni Ve pekounu dallette braktlar (Nh, 71/24) yet-i kermesini
tkiben erefle ular; ve u halde ve l tezidiz zlimne ill dallen yni
zlimlerin dalletten baka bir eyini arttrma (Nh, 71/24) sz Nh
kavmine it bulunur. nk "zulm"n szlk mans "Bir eyi koyulmas gereken yerden baka bir yere koymak"tr. Nh kavmi ise, ta ve aatan yaptklar putlar grnme yerlerinde ulhiyyet yni ilhlk hayl edip onlara taptklar iin, ulhiyyeti koyulmas gerekenden baka bir mahalle koymakla zlim
274
Nhiyye Fass
275
Nhiyye Fass
Oysa, devr hareketi shibi iin balang yoktur ki, ona "min (den)", yn
ba lzm olsun ve seyrinin nihyeti yoktur ki, onun zerine "il (a)", yn son
hkmetsin. Onun seyrinin ne ba ve ne de sonu vardr. nk seyri dire
evresi zerindedir. Byle olunca, o devr hareketi shibi iin tam vct vardr.
nk onun seyri klln yni btnn evresidir; ve Allah'tan Allah'adr ve
Allh'dadr; ve ona cevmi'-i kelim yni kelimeleri toplayclk ve hikmetler
verilmitir. Nitekim, (S..v.) Efendimiz Bana cevmi-i kelim verildi buyurup, bu makmdan hber vermilerdir. Ve bu da mahmde yni vlen hayret
makm olup ilh hakkatlerin hepsini ve rabbni hikmetleri toplamtr ki,
daha nce geen illa dallen yni dalletten baka sznde zh edilmi
idi.
Bilinsin ki; Hak Tel Hazretleri Nh kavmi hakknda Nh sresinde
Mimm hattihim ugrik fe udhl nran fe lem yecd lehm min
dnillhi ensr (Nh, 71/25) yn "Onlar hatlar yni byk gnahlar
sebebiyle gark olunup atee dhil edildiler; onlar Allah'tan baka yardmc
bulmadlar" buyurdu.
Hz. eyh (r.a.) bu yet-i kermenin mansn iret lisn ile "kmiller"
hakknda kabl ederek buyurdular ve onu bu yolda tefsr ettiler. Mahmde
yni vlm hayrete den Muhammedler hatlar, yn vct gnh sebebiyle, ilh ilim tarafna doru mesfeler kat' ederek ve seyri slk ederek sonuta ilm-i billh derysnda gark oldular. Yn onlar grdler ki, "Senin
vcdun bir gnahtr ki, ona dier bir gnah kys olunmaz" icbnca,
errlerin ve kabahatlarn hepsinin kayna, kendilerinin kevni taayyndr.
u halde o, hatlarn-gnhlarn hepsinin badr. Ve bundan kurtulmak, ancak ilh ilim derysna doru slk edip mrifet tahsili ile mmkn olur.
Hi durmadlar, yle yaptlar. Ve onlarda yle bir mrifet olutu ki,
netcede hayrete dtler; yn zti vahdet ile, yokluksal bantlarn okluu
arasnda hayrette kaldlar. Ve bildiler ki, vct hakkati birdir; o da mutlak
Hakkn sonsuz vcdudur; ve isimler onun zti ileridir. Ve lemdeki okluklar ise onun isimleri dolaysyla mutlak vcdunun kaytlanmalar ve taayynlerinden ibrettir ve kendi vctlar dahi bu grnme yerlerinden ve kaytlanmalardan birisidir. Bundan dolay vct gnhn ortdan kaldrp
ahadiyyet denizinde gark oldular.
276
Nhiyye Fass
Nhiyye Fass
hiyet mertebesinde kll yni btn, Allh iin ve Allh ile ve belki ancak Allh
ise de, yine onlar bu yksek dereceden indirmi olurdu.
Bilinsin ki, hakk vct sonsuz olan Hakk'n ztnn vcdundan ibrettir.
Ve Hak bu "ahadiyyet" mertebesinde sfatlarn ve isimlerin hepsinde mutlaktr
ve mutlaklk kaydndan dahi mutlaktr. "Mutlak" tbri merm anlatabilmek
iin kullanlan bir terimdir. Ve bu mertebede onun bantlar olan sfatlar ve
isimleri, ekirdein iindeki aa gibi gizlidir. Ne zaman ki onun kuvvede
yni potansiyel olan isimleri kemllerini mhede iin isimlendirilmileri
olan Hak'tan aynalar, grnme yerleri ve eserler taleb ettiler; Hakkn mutlak
vcdu, yalnzca isimlere rahmet olarak, ahadiyyet mertebesinden vhidiyyet
mertebesine tenezzl etti. Bu mertebe, ulhiyyet mertebesidir. te bu mertebede zt "Allah" ismiyle isimlendirilir. Ve isimlerin hepsi bu isim altnda toplanmtr. Bundan dolay isimlerin hepsi "Allh" iin olmu olur.
Bir olan vct bu mertebeden sonra "rubbiyyet" mertebesine tenezzl
eder. nk ilim mertebesinde bir derinden ayrlm olan isimlere birer grnme yeri gerekir; ve o grnme yerlerini it olduklar isimlerin terbiyesi altna vermek lzm gelir. u halde isimlerin hepsi "Allh" iin olunca, o isimlerin grnme yerleri olan tabi sretlerin hepsi de "Allh" iin olur. Bundan
sonra bu grnme yerlerine birer kesf vct vermek cb eder. Oysa Hakk'n
vcdundan baka vct yoktur. Bundan dolay ltifin ltifi olan mutlak
vct taayyn kaydna brnerek o isimlerin sretlerinde kesfetle aa kar. u halde, bu grnme yerlerinin vcdu mstakil olmayp izfdir; ve
Allh iledir; ve belki ancak Allh'tr.
278
Nhiyye Fass
byle tefsr buyururlar ki: Hz. Nh dusnda "Rabb" dedi "lh" demedi.
Yn; ey benim Rabbim deyip, Rabb'i nefsine bal kld.
nk Rab, hangi isimde olursa olsun, mutlak merbbu yni Rabbi olan gerektirir. Kendi kullarnn ihtiyalarn yerine getirmek iin o,
rubbiyyetinde sbittir; ve onlarn ihtiyac olan eylere kfi gelir.
Fakat "lh" belirli bir sfat ve zel bir isim ile kaytlanm deildir. nk
sfatlarn ve isimlerin hepsine mildir. rnein hasta olan kimse "y lh!" ve
"y Allh!" diye seslense, bu ismin altnda olan f ismine ve a kalan kimse
"y lh!" dese Rezzk ismine snr; dierleri de buna kyaslanabilir. nk
"lh" isimler ile bu sretle eitlenir. O her an bir ite ve bir tecelldedir. Ve
onun iin bir sbitlik yoktur. Fakat Rab iin ihtiyac yerine getirme hussunda
sbitlik vardr.
Bundan dolay Cenb- Nh, Rab ile seslenerek telvnin yni her an olmakta olan ilere grnme yeri oluun sbitliini, yn ihtiyacna uygun olan sret
ne ise Hakk'n, o sfat ile tecellsini ve zuhrunu diledi. Ve Hakk'n onun
murdna uygun sfatla zuhru telvn yni her an olan ie grnme yeri olutur. nk rubbiyet mertebesinde telvnin yni her an olmakta olan ie grnme yeri oluun sbitliinin dnda bir ey geerli deildir. nk her du
eden kimse, Hakk'n kendi isteine gre tecellsini ister.
Cenb- Nh, "Rabb" sesleniinden sonra l tezer alel ard (Nh, 71/26)
yn "Yeryznde brakma!" dedi ki, kavmi aleyhinde, onlarn yeryz zerinde kalmayp yerin iine gitmeleri ve kendilerini Zhir ismi perdesinde brakan vct taayynlerinden kurtulup ahad ve toplayc batna dhil olmalar
iin beddu eklinde hayr du idi.
Nitekim Muhammed buyurur ki: "Eer siz ipi sarktsanz Allh'n zerine
derdi". nk bu grdmz kesf taayynler latf olan mutlak vcdun
tenezzlnden olumu vctlardr. Ve maddi ve cismni eylerin vcdu
tibr itir. Latfin derece derece tenezzlleri sebebiyle onun vcduna bal
olarak aa kmtr. u halde "ipi sarktan" ve "ip" ve "ipin sarkt mahal"
hep Allh'n vcdudur. Onun gayr bir mevct yoktur ki, ip onun zerine
dsn. Ve gklerde ve yerlerde olan hlk edilmi sretler hep bir olan mutlak
vcdun isimleri dolaysyla kaytlanmasndan ve ve taayyn elbisesine brnmesinden ibret olduundan, onlarda aa kma Hak iin sbittir. Dier
bir tbirle Hakkn mutlak vcdu sonsuz bir derydr ve grnme yerleri
olan sretler hep onun kpkleridir. Nitekim Ferdddin Attr (k.s)
Esrrnme'lerinde buyururlar. Beyt:
Tercme: "Eer gzn grc ise, sen deryy gr. nk lem yoktur.
lem derynn kpdr. Dn ki, bu lem hep hayldir. Nihyet bir
hayli bundan ziyde grme! Sen deli misin, yoksa akn msn ki, bu kadar
hayl iinde uyumu olasn."
279
Nhiyye Fass
imdi, sen yere gmldn zaman, yer senin kabndr; ve sen onun iindesin, yn sen lrsn. Ve senin muhtelif unsurlardan olumu olan
vcdun, yerin iine gmlmekle yer kab, senin bu vcdunu lem ehlinin
grmesinden rter. Yn senin taayynnn sreti fndir; ve sen btnda ve
cem' aynnda helk olmusun ve vhidiyyetin btn senin kabndr. nk
senin vcdun Hakkn mutlak vcdunun tenezzl ile kesfleerek kaytl
olmas ve taayyn etmesinden ibrettir. Bu aa kan taayynn dmleri
zlnce btna gider; ve mutlak vctta mevct bulunur.
Cenb- eyh hazretleri ve fh nudukum ve minh nuhricukum
treten uhr yni Ve sizi oraya geri dndreceiz. Ve sizi oradan bir defa
daha karacaz (Th, 20/55) yet-i kermesini ibreye dhil edip Hakk'n
lisnndan buyururlar ki: "Yer iinde sizi ide ederiz ve vecihlerin ihtilfndan
dolay bir kere daha sizi ondan karrz." Yn sizin taayyn etmi ve kaytlanm vcdunuzu yerin iine geri gndermekle bozarz ve o dmleri zeriz; fakat byle brakmayz. Vecihlerin htilfndan dolay sizi yine birtakm
grnme yerleri ve muhtelif taayynler ile karr ve zhir ederiz.
Bilinsin ki, bu vcdi taayynlerin aa kmas hep ilh isimlerin
kemltnn aa kmas iindir. rnein "Hd" ismini alalm. Bu isim gayb
mertebesinde, yn ahad zt mertebesinde gizli ve mahbs kalmak istemez.
lim mertebesinde onun zihni sreti peyd olur. Onun vcdu bu mertebeye
lyk olan bir vcttur. Daha sonra mutlak vct bu isme bir mertebe daha
kesf bir taayyn vermek iin rhlar lemine tenezzl eder. Bundan dolay bu
ismin taayyn ve elbisesi o leme uygun bir ey olur. Ondan sonra mutlak
vct o isme daha kesf bir vct bahetmek iin misl lemine tenezzl eder.
Taayyn elbisesi bu leme uygun olur. Ondan sonra yine O mutlak vct
imdi iinde bulunduumuz ehdet mertebesine iner ve o isme bu lemin
kesfetine uygun bir taayyn elbisesi ihsn eder. Bu ehdet lemi esfel-i
sfilndir yni aann en aasdr. Buraya kadar mutlak vcdun "nzl"
yni iniidir. ehdet mertebesinden sonra mutlak vcdun "urc yan
ykselmesi balar ki, bu geri dntr. Ve esfel-i sfilne yni en aaya tenezzl edinceye kadar getii mertebelerin her birisinde bu ismin icblar aa kar. Ve her bir mertebe, kendisinden evvelki mertebeye gre zhir ve
kendisinden sonraki mertebeye gre de btndr.
Bundan dolay Hd isminin grnme yeri olan taayyn etmi bir
vcttan ehdet mertebesinde mn ve slih ameller kar. nk bu ismin
istdd dolaysyla onun kemlt bunlardr. Ve Mudill isminin cb da kfr
ve fena amellerdir. Onun grnme yerinden de bunlar kar. te isimlerin vecihleri muhtelif olduundan, her bir mertebede onlarn grnme yerleri de
muhtelif olur ve Hakk'n tecellsi de tab ki muhtelif olmu olur.
imdi, ehdet mertebesinden sonra bu hlk edilmi sretler yere ide
olunur. nk bu vctlar yerin cinsinden yaplm idi. lnce tab ki yine
280
Nhiyye Fass
oraya gider. Fakat insan orada kalmaz. nk, insann hakkati olan ve hs
rabbi ve rhu bulunan isim mahvolmaz, o bkdir; nk Hakk'n ilerindendir. Ve Hakk'n ileri kendisinin ayndr ve Hak ise bkdir. Ve ilh hitp insann unsurlardan olumu kalbna deil, belki bu hakkatinedir. Byle olunca insan bu ehdet leminden bu sretle gt zaman, berzah leminde
zhir olur; ve bu isme berzah leminin hline uygun bir kalp verilir. Nitekim
Hz. Mevln (r.a.) buyururlar: Beyt:
Tercme: "Eer benim bu vct kadehimi krarsa gam ekmem. nk o
sknin koltuu altnda baka bir vct kadehi vardr."
te "Dier defada sizi kartr ve zhir ederiz" sznn zh budur.
Cenb- Nh dusnda: l tezer alel ard yn "Yeryznde brakma!"
sznden sonra minel kfirne(Nh, 71/26) dedi. Yn "Yeryznde kfirlerden brakma!" demek olur. O kfirler ki, rtme talebi iin elbiselerine brndler ve parmaklaryla kulaklarn tkadlar. nk, onlar istifra yni
rtnme tlebine dvet olunmulard. Bundan rtmeyi anladlar.
Ve duda minel kfirne sznden sonra deyyr yni devreden
sz gelir. Cenb- eyh (r.a.) tefsr ederek buyururlar ki: ahad-kimseyi
Yn "Yeryznde kfirlerden birisini brakma; t ki dvet genel olduu gibi,
menfat dahi genel olsun." nk Cenb- Nh, isimlerin sretleri olan ok
grnme yerleri ile vahdet vechinden perdelenen kavmini, celli perdelerin
zulmetlerinden zt cemlinin nruna ve ekvetten sadete dvet etti. Dvet
ettike onlarn perdeleri artt. Anlad ki, onlar perde ehlidir ve farktan cem'
etmeye ve Zhir isminden Btn ismine dnmeleri mmkn deildir. Bundan
dolay onlarn aa kan taayynlerinin Zhir ismi grnme yeri olan yeryznden kalkarak, Btn isminin grnme yeri olan yerin iinde rtlmeleri
iin, yardmc Rabbine Kahhr ve Mntakm ismi ile du etti. nk onlarn
okluktan vahdete ve farkllk ve uzaklktan cem' ve yaknla gemeleri kendileri hakknda hayr ve en iyisi olduu gibi, dier geri kalan m'minleri de
artp hayrete dremeyecekleri ynyle, onlar hakknda da menfat
icbdr. u halde dvet genel olduu gibi, menfat dahi genel olmu olur.
281
Nhiyye Fass
"Eer sen onlar brakrsan", yn sen onlar terk edersen "kullarn dallete drrler" yn onlar hayrete drrler ve onlar ubdiyyetten yni
kulluktan, rubbiyyet srlarndan kendilerinde mevct olan eye ihrc ederler. Byle olunca, onlar nefisleri indinde kullar olduktan sonra, nefislerine
rablar bakyla bakarlar. imdi onlar kullar ve rablardr "ve dourmazlar",
yn intc ve zhr etmezler; "ancak fcir"i, yn rtlm olan eyi meydana
koyan, ki "keffr"dr (Nh, 71/27), yn ak olan eyi aldktan sonra rtcdr (33).
Yni sen Zhir isminin terbiyesi altnda bulunan onlarn vcdi taayynlerini ayn ekilde Zhir isminin grnme yeri olan yeryznde brakrsan ve
onlar yerin iine ve Btn isminin terbiyesi altna ekmezsen vehmi
vctlarnn icb olan hev ve tuyn yni kfrde ok ileri gitme diresinde
hareket ederler; ve kullarn da artp benlik vehmine dvet ederler.
Ve nefsni kuvvetler ve hayvni sfatlarnn varlyla berber, onlarn zti
sft olan, hlis ubdiyyetten yni kulluktan karp kendilerinde olan
rubbiyyet srlarna ihrc ederler. Oysa nefsni kuvvetlerinin hkm altnda
zebn olan kimselerin, rubbiyyet srlarndan haberdar olmalar ciz deildir.
nk mutlak vcdun her mertebede bir hkm vardr. Bu mertebelerin
hkmlerine riyet etmek gerekir. Nefsni kuvvetleri henz diri olan kimseler, mertebeleri muhafaza edemezler. Bundan dolay dallete derler ve hlk
da dallete drp insnlarn en erlisi olurlar. Nitekim hads-i erfte
buyurulur: "nsnlarn erlisi o kimsedir ki, zerine kymet kopar.
Rubbiyyet srlar aa kar, oysa o diridir." Onun nefsni kuvvetleri ve
hayvni sfatlar henz lmemitir ve Muti kable ente muti yni lmeden
nce lnz srrna ulamamtr.
Zamnmzda, "Zhir ve Btn hep Hak'tr. Biz bunun byle olduunu anladk. erat lemin dzeni iindir; bundan dolay, hlin hakktinden
haberdr olduktan sonra, namaza, abdeste ve oruca ne ihtiycmz vardr"
deyip hev ve nefsni heveslerine tab olan birtakm zndklar, bu hlin birer
ak hididir.
Evet, Zhir ve Btn Hak'tr. Fakat senin kaytl vcdun bu ehdet mertebesinde hlis kuldur. Ve Zhir isminin terbiyesinde bulunn bu kaytl
vctlara olan teklf, btnda oluum iindir. Bundan dolay ilh teklife itaat
etmek slih amel; ve muhlefet ise kt fiildir. Ve senden kan slih fiillerin
ve kt fiillerin sretleri dier lemde peyd olur. Ve intikl ettiin berzah
leminde seni karlayacak olan onlardr. Ceml'e katlm olmak baka, Cell'e katlm olmak bakadr. Dim pdiahn huzrunda mushib yni arkadalk eden olmakla onun klhancs olmak arasnda ok byk fark vardr.
282
Nhiyye Fass
Nhiyye Fass
fcrunda yni aikr etmesinde ve kfirin yni rtenin kfrnde yni rtmesinde olan maksadn bilmez. Oysa rubbiyyeti sz ile aikr eden ve fiilen
rten ahs birdir, yn ayn kimsedir. Hak tlibi olan kimse, onun hangi hline
tab olacan bilemez, arr kalr.
Cenb- eyh (r.a.)in bu sznde, henz nefsni sfatlarnn esri olan kimselerin, tasavvuf bilgileri ile unu bunu ird edemeyeceklerine ve bilakis
Allhn kullarn hayrete ve dallete dreceklerine iret vardr.
Nhiyye Fass
"tabat" mefl yni edilgen ve tesiri kabl edicidir. Bundan dolay akl ile
tabatn nikhlanmasndan insni sret doar. Ve insan vcduna gre
"kl"dan kast "rh" ve "tabat"tan kastta "nefis"tir. Ve onlarn izdivcndan
"insn kalb" doar.
Ve u halde man byle olur: Y Rab, rh ile nefsi de rt, t ki onlarn ismi ve resmi kalmasn. Ve isim ve resimleri kalmaynca kadr ve makm da bilinmez olsun. Ve m'min olduu, yn onda ilh haberlerden bildirilen eyi
tasdk edici olduu halde beytime, yn kalbime, dhil olan kimseyi de rt!
Ve o ilh haberler de (S.a.v.) Efendimiz'in "Allah Tel hazretleri benim
mmetimin nefislerinin syledii eyden geti" hads-i erfinde beyn
buyurulduu zere, tasdik edici m'minin nefsinin syledii eydir. nk
beeri kirlerden ve nefsni sfatlardan pk olan kalbe gelen ilh vridat dahi
asl temizliini muhfaza eder. nk inmi olduu mahal temiz olduu iin,
o ilhm bozmaz. Bundan dolay kalb mertebesinde olan nefsin lakrdlr ilh
haberlerdir. Fakat beeri kirler ve nefsni sfatlar ile kalbi bulank olan kimselerin nefsi szleri temizlik zere deildir. Onlarn kalblerine gelen ilh ilhamlar kalbdeki kirliliin rengine boyanp sfiyetini kaybeder. Hz. Mevln
Celleddin Rm (r.a.) efendimiz bu hli Fhi M-fh'de yle beyn buyururlar:
"Bu fkhn asl vahiy idi. Fakat hlkn fikirleri ve duygular ve tasarrfu ile
karnca o letfet kalmad. Ve zamnmzdaki vahyin letfetine hi benzer mi?
Nitekim bu su, ehre "Turut" ismindeki dadan akmaktadr; kayna oradadr.
Bak ki, ne latf ve sfn sfdr! Ne zaman ki ehre gelir ve ehir hlknn mahallelerinden geer ve bu kadar hlk ellerini ve yzlerini ve ayaklarn ve
zlarn ve elbiselerini ykarlar ve hayvanlarn pislikleri onun iine dklp
karr ve oradan baka tarafa akp gider. Bakarsan, geri yine o sudur. Topra amur eder ve susam kandrr ve sahry yeillendirir; fakat bu suyun daha nce ship olduu letfetinin kalmadn ve ona nho eyler kartn
anlayacak bir ayrt edici lzmdr."
Sonu olarak, sf kalbe gelen ilh vridat asl sfiyetini muhfaza ettiine
ve Nh (a.s.) gibi bir Nebiyy-i z-nn mukaddes kalbine olan vridtn ilh
vahiy olduunda phe olmadna gre, cenb- Nh ilh haberlerden ibret
olan kendilerinin nefsinin szlerini tasdk edici olduu halde gnlne giren
m'minlerin de taayyn etmi benliklerinin rtlerek fen-fillh makmna
ulamalarn taleb eder.
Ve neblerin gnllerine dhil olan kimselerin, onlarn mbrek kalblerine
nzil olan ilh tecelllerden istddlar kadar nasbleri vardr. Onun iin
neblerin vrisleri olan insan- kmillerin gnllerini kazanmak, slikler iin
en birinci vazifedir.
285
Nhiyye Fass
Ve "akllar"dan olan m'min erkeklerin ve "nefisler"den olan m'min kadnlarn da taayyn etmi benliklerini rt! Ve zulmni perdeler ve cismni rtler arkasnda gaybda gark olmas dolaysyla yer tutan ve bakann gzlerinden perdelenmi olan zlimlere sen de helkten bakasn arttrma! "Zlimn"
"zulumt"tan tremitir. Nitekim (S.a.v.) Efendimiz hads-i erflerinde: "Zulm kymet gnnn zulmetleridir."
Nhiyye Fass
287
drsiyye Fass
BSMLLAHR RAHMNR RAHYM
-4
BU YKSEK FASS DRS KELMESNDE MEVCT OLAN
"KUDDSYYE HKMET"NN BEYNINDADIR
"Kuddsiyye Hikmeti"nin drs Kelimesine tahssindeki hikmet budur ki:
drs (a.s.) ar riyzt ile nefsini hayvni sfatlardan ve tabat kirlerinden ve
rz noksanlklardan temizlemi ve sonuta rhniyyeti hayvniyyeti zerine
stn gelerek, madde beden kaydndan km ve mi'rc shibi olmu ve melekler ve saf rhlar ile karlkl grme ve konumalarda bulunmu idi. Nitekim, on alt sene yiyip imedii ve uyumad ve salt akl hline geldii hikye olunur.
Bu manlar, cismni kesfeti iinde, fikr grlere dayal olan akl
vcduna hkim olan filozoflarca kabl edilir bir ey deildir. Fakat ne yapsnlar ki, onlarn akllar cisim ve cismniyyet diresinde mahsr ve mahbus
kalmtr. O snrlarn dna kamazlar; ve "insan yiyip imese ve uyumasa
lr" derler. Geri bu hkmleri, vctlarnda kesfet hkmleri hkmrn
olan kimseler iin dorudur. Velkin nefislerini, tabat kirlerinden ve cismni
kesfetten kurtaran kiiler hakknda asl doru deildir. Bu kiilerin hllerinden haberdr olmaya cz'i akl shipleri iin imkn yoktur. nk, onlarn
akllar snrl bir dire ierisinde mantk ve tabat kaytlar ile bal kalmtr.
"Kudds", mukaddes mansna "takds"ten tremitir. Szlk mans
"tathr yni temizlemek"dir. Ve terim olarak "Hakk', imkn ve ihtiytan ve
kevni noksanlklardan ve kendinin gayri bulunan mevctlara gre keml saylan kemlttan, Cenbna lyk olmayan eyden temizlemektir". nk, Hak
Sbhneh ve Tel ve onun zti kemlt, akl ve vehim ve hayl ile idrk
olunan kemlttan a'l ve ecelldir. Nitekim keml ehlinden mbrek bir zt
Cenb- Kibriy'ya hitben buyurur: Rub:
Tercme: "Ey noksandan pk ve ey yokluktan beri olan Zt- Cell! Senin
vasfnda akl ileriye bir adm atabilir mi? A'm olan kimse, kulayla renkleri
ve sretleri nasl grr? Veyhut sar, gz ile nameleri nasl iitebilir?"
nk gayre mensb olan kemlt asl makmndan inmitir; ve hakk
mutlaklktan hri ve kaytlanmtr ve ilhi kemlt zerine bir daldr. Ve
288
drsiyye Fass
Ulvv, iki nisbettir. Mekn ulvv ve meknet ulvvdr. imdi mekn ulvv Ve refanhu meknen aliyyen yni Ve onu, yksek bir mekna kaldrdk. (Meryem, 19/57) ve meknlarn ls, felekler lemi deirmeninin onun zerine dnd mekndr. Ve o, gne feleidir. Ve drs
(a.s.)n rhniyyet makm ondadr. Ve altnda yedi felek ve stnde yedi
felek vardr. Ve o, on beinci felektir. imdi onun stndekiler Ahmer felei, yni Merih yni Mars, Mter felei yni Jpiter, Zuhl felei yni Satrn, Menzil felei yni yldzlar felei, Atlas felei, Burlar felei, felek
Krssi ve felek Ar'dr. Ve onun altnda Zhre felei yni Vens, Utrid
felei yni Mekr, Kamer felei yni Ay ve Esr Kresi ve Hav Kresi ve
Su Kresi ve Toprak Kresidir. Bundan dolay o, feleklerin kutbu olmas
ynyle ref yni yksek mekndr. (1).
Yn ulvv ve ykseklik iki nisbettir: Birisi meknn,dieri de meknetin
ve mertebenin yksekliidir. Ve meknn ulvvnn delili Kur'n- Kerm'de
drs (a.s.) hakknda gelen Ve refanhu meknen aliyyen (Meryem, 19/57)
yni "Biz onu yksek mekna kaldrdk" mbrek szdr.
Ve meknlarn en yksei, stne felekler lemi deirmeninin dnd
mekndr ki, o da gne feleidir. nk dnydan tibaren kendi gne sistemimizin merkezine ynelik en yksek bir mesfe ve bir mekna klmas
dnlse, o mekn ancak gne feleidir. Ve bu tibar, dnydan byle olduu gibi Jpiter ve Satrnden de byledir. nk, Gne sistemini tekl
eden gezegenlerin hepsinin merkezi Gne feleidir.
Ve drs (a.s)n rhniyyet makm oradadr. nk drs (a.s.) beeri
tabat sfatlarndan soyunmu olup rhni sfatlar ve nrni sret ile bk kald. Bundan dolay, karanlk nefsinin sreti aydnlk rhunun sretine dnm oldu. Ve sreti de, rhani sretine uygun olan misl leminin rhani
sretine geti. Ve bu nrni iliki ile Gne feleine ykseldi. Ve Gne fele289
drsiyye Fass
290
drsiyye Fass
Cevap: Bu yksek fassn sonunda beyn olaca zere ulvv drt eittir:
Zt ulvv, sfti ulvv, meknet yni mertebe ulvv, mekn ulvvdr.
yet-i kermede mekn ulvv ibre ile ve dier ulvvler iret dili ile beyn
buyurulur. Gneten baka bu drt nevi ulvv ile vsflanm olan hibir mahal yoktur. nk gne, kendi tbi olan gezegenlerin kayna olduundan
onlara gre zt ulvv shibidir. Ve bu tb olan gezegenler onun k ve ssna muht olduklarndan, bu ynle sft ulvv shibidir. Ve ekim gcyle
onlarn hkimi ve idrecisi olduundan, meknet yni rtbe ulvv ile
vsflanmtr. Ve her birisinden, kendisine kadar olan mesfelerin hepsinden
daha uzak ve daha ref yni yksek olduundan mekn ulvv shibidir.
Not:
Ulvv, "Al" fiilinin mastar olup byklenmek, azmak, taknlk etmek, zor
zorbalk yapmak,
stne kmak ve ykselmek demektir. sim ekli olan l, ulu, yce, kibirli
kibirli demektir. ooulu lndir.
Ve meknet yni rtbe ulvvne gelince, o bizim iin, yni Muhammedler iindir. Allah Tel entumul alevne yni Siz llersiniz (Muhammed, 47/35) buyurdu. Ve Allah Tel bu ulvvde sizinle berberdir. Ve
o, mekndan mtel yni l olandr ve meknetten mtel yni l olan
deildir (2).
Yn meknet ulvv ve mertebe ve derece ulvv, zellikle bizim iin,
yni Muhammed (s.a.v.)e tb olan vrisler iindir. Nitekim Hak Tel, Muhammedler hakknda entumul alevne (Muhammed, 47/35) yni "Siz
ller yni stnlersiniz" buyuruyor. Siz, sizin dnzdaki mmetler zerine
mertebe olarak ve derece olarak ller yni stn olanlarsnz demektir.
Ve Allah Tel isimlerinin toplaycl ynnden bu meknet yni rtbe
uluvvnde sizinle berberdir. nk, sizin "hviyet"iniz Hak'tr. Ve siz Hakk'n zhirisiniz. nk, Hak cisim olmad yn ile mekndan mtel yni ycedir. Fakat meknetten yni mertebeleri olutan mtel yni yce deildir.
Ve ulvv nisbeti iki sretle olur: Birisi "l olan"n srf kendi nndandr.
Bu ulvv, hakk ve zt ulvvdr. Dieri l mekna gre olur. Bu d izfi
ulvvdr. Bundan dolay Hakk'n ulvv, hakk ve zt ulvv olan meknet
yni rtbe ulvvdr. nk, Hakk'n mutlak vct mertebesi kaytl vct
mertebesinden ldr.
291
drsiyye Fass
Ve ne zaman ki, bizden amel sahibi olan nefisler korktu, Hak Tel
berber oluu ve len yetirekm a'malekm; yni ve sizin amellerinizden
asla eksiltmez (Muhammed, 47/35) szyle tb kld. imdi amel mekn
taleb eder. lim ise mekneti yni rtbeyi taleb eder. Byle olunca Hak Tel bizim iin iki ulvv yni ykseklik arasn birletirdi ki, biri amel ile
mekn ulvv ve dieri ilim ile meknet yni rtbe ulvvdr. Daha sonra
berber oluta ortakl tenzh iin "Sen l Rabbini bu mnevi ortaklktan
tesbh et" (A`l, 87/1) buyurdu. Ve insann, yni insan- kmilin, mevcutlarn ls olmas ilerin acibindendir. Oysa ister mekna vey ister dereceden ibret olan meknete olsun, ulvv, ancak ona tb olu ile nisbet olundu. Byle olunca onun ulvv bizzt olmad. Bundan dolay, o mekn
ulvv ve meknet ulvv ile ldir. u halde ulvv, onlar iindir (3).
Yn Muhammed (s.a.v.) sresinde olan Fe l tehin ve ted iles selmi
ve entumul alevne vallhu meakum ve len yetirekum amlekum. (Muhammed, 47/35) yet-i kermesindeki ve entumul alevne yni Siz llersiniz sz ile Hak Tel bizi l olu yni stn olu ile vasfedip vallhu
meakum yni Ve Allah sizinle berber sz ile de bizimle berber olduunu isbt edince, Muhammed mmetinden ilhi hkiktlerden haberi olmayp yalnz slih ameller ileyen kimseler, ulvvden meknet ulvvn anladlar; ve "Hak, mekndan mnezzehdir; bundan dolay bizim iin mevct
olan l olu, ilim ynyledir. nk biz kesf cisimiz ve mekn olu ile
vsflanmz. Eer bizim ulvvmz mekn ile olsa, bizimle Hakkn
berberlii mevct olduuna gre, Hakk'n mekndan mnezzeh olmamas
lzm gelir. Oysa amellerin sreti olur. Ve sret ise mekn ister. Ve Hak bizimle berber olup ulvvmz de meknet ve mertebe ulvvnden ibret olunca
amellerimizin sretleri nerede muhafaza olur?" diyerek amellerinin mkafatnn kaybolacandan korktular. Bunun iin Hak Tel vallhu meakum
yni Ve Allah sizinle berber szn tkiben ve len yetirekum
amlekum yni "Allah Tel cismni amellerinizden ve onlarn mkfatlarndan bir ey noksan klmaz" szn beyn buyurdu.
imdi, amel mekn ve ilim, mekneti yni rtbeyi ister. nk amel cismin z ve organlar vstasyla km olan sretlerden ibrettir. Ve o sretler
kevn leminde muhafazaldr. Bu hl, zamnmzda, hiss bak ile de grlebilir. Nitekim cismin her anda olan fiilerini ve hareketlerini nne bir enstantane fotoraf makinesi konulunca kaydetmek mmkn oluyor. Bundan dolay
cismin hllerinin ve hareketlerinin btn sretleri her ynden uzaya dalp
sr'atle gitmektedir. Kevn lemi iinde ondan bir ey kaybolmaz. Hatt varsayalm yz sene evvel dny zerinde gerekleen savalarn sretlerini, bu
sretlerin uzaydaki sr'atlerinden daha ser bir srette mesfe katederek bir
292
drsiyye Fass
drsiyye Fass
Ve bu ulvv Hakk'n "Aliyy" ismi ile ona olan tecellsi kadardr. Ve u halde,
ulvvn aslnda Hakk'a ortaklk mmkn deildir.
Ve insan- kmilin mevctlarn ls olmas pek alacak eylerdendir.
Oysa ona balanan ulvv, ya mekna vey meknete, yni rtbeye, tb olu
ile baland. Bundan dolay onun ulvv ztndan dolay deildir. Belki o,
mekn ulvv ve meknet yni rtbe ulvv ile ldr. Byle olunca ulvv
balants, mekn ve meknet iin sbittir. Ve insan- kmil Allah demi
kendi sreti zere hlk etti ve bir rivyette Allah demi Rahmn sreti
zere hlk etti hads-i erf gereince ilhi sret zerine mahlktur. Ve
Cenb- Hakkn kendisini kendisiyle bilmesinden ibret olan ilk taayyn(cel)
ve isim ve sfatlarnn aa kyla olan bilmesinden ibret olan taayynn(isticl) kemli bu ehdet mertebesinde aa kan insan- kmilin
vcduyla hsl olmutur. Ve insan- kmil kendi nefsinde btn ilhi mertebeleri toplamtr. Ve onun dndakiler kemlde noksandr. Bundan dolay
insan- kmil, mevctlarn lsdr
imdi mekn ulvv errahmnu alel aristeva Rahmn ar stne istiva etti (Th, 20/5) gibidir. Ve o, meknlarn lsdr. Ve meknet yni
rtbe ulvv ise, kll eyin hlikun ill vechehu yni Herey helk
olucudur Onun vechi dnda (Kasas, 28/88) , ve ileyhi yurceul emru
kllhu yni Emrin hepsi Ona dner (Hd, 11/123) , eilhun meallah
yni Onunla beraber ilah var mdr (Neml; 27/63) dir. Ve Hak Tel Ve
refa'nahu meknen aliyyen yni Biz onu yksek mekana kaldrdk
(Meryem, 19/57) buyurduunda, "aliyyen" yni yksek szn mekn iin
nitelik kld. Ve iz kle rabbuke lil meliketi inn cilun fl ard halifeten
yni Rabbin meleklere, Muhakkak ki Ben yeryznde bir halife klacam demiti (Bakara, 2/30) Bu, meknet ulvvdr. Ve melekler hakknda
estekberte em kunte minel ln yni kibirlendin yoksa llerden mi oldun? (Sd, 38/75) buyurdu. Bundan dolay, ulvv melekler iin kld. Eer
melike olmalarndan dolay olsayd bu ulvve meleklerin hepsi dhil
olurdu. Vaktki melek trifinde ortak olularyla berber hepsine yaygn
olmad; biz bildik ki, muhakkak bu, Allah indinde meknet yni rtbe
ulvvdr. Ve insnlardan halifeler de byledir. Eer onlarn halife oluu
ile olan ulvv, zti ulvv olsayd, her insan iin olur idi. Vaktki herkese
yaygn olmad; biz bildik ki, muhakkak bu ulvv, meknet yni rtbe iindir (4).
Yn ulvv, mekn ve meknet iin sbit olup ulvv-i mekn Hak Tel'nn errahmnu alel aristeva yni "Rahmn ar zerine istiv eyledi" szyle teyid edilmitir. nk cismn lemin sonu Ar'tr. Ve Ar, cismn
lemin tamamn ihta etmitir. u halde Ar, meknlarn en ykseidir. Ve
294
drsiyye Fass
Hak Tel, "Rahmn" ismiyle Ar zerine istiv edince, onun iin mekn
uluvv sbit olmu olur.
Meknet uluvvne gelince kll eyin hlikun ill vechehu yni
Herey helk olucudur Onun vechi dnda (Kasas, 28/88) yet-i kermesi
Hak iin bu meknet uluvvn isbt eder. nk her bir ey helk olucudur.
Ancak onun "vech"i ve "zt" helk olucu deildir. nk kaytl vctlar mutlak vct ile kimdir. Ve kaytl olan vct, taayyn kaydndan kurtulunca,
mutlak ayn olur. Ve bu, Hakk'n meknet ulvvdr.
Ve ayn ekilde ve ileyhi yurceul emru kllhu (Hd, 11/123) yni
"Emrin hepsi ona dner" ve "O'nunla berber ilh var mdr?" (Neml, 27/63)
yet-i kermeleri de, bu meknet uluvvn isbat eder. nk kaytl vctlar
helk olup taayyn elbisesinden soyunduu zaman, vcdun asl olan mutlak
vcda katlr ve dner. Bundan dolay gayr iin vct olmaynca, Allah ile
berber ilh olmas tasavvur edilebilir deildir.
Ve Hak Tel, drs (a.s.) hakknda Ve refa'nahu mekanen aliyyen
(Meryem, 19/57) yni "Onu l mekna kaldrdk buyurduunda, "aliyy"
gzel sfatn mekna nitelik kld. Yn mekn "aliyy" gzel sfat ile vasflandrd. u halde ulvv, insann vasf deil, meknn vsf olur. Ve insan o l
mekna kmakla l olur.
Ve Hak Tel, dem (a.s.) ve evld hakknda Ve iz kle rabbuke lil
meliketi inn cilun fl ard halfeten (Bakara, 2/30) yni "Rabbin meleklere hitben ben yeryznde halfe klcym, dedii vakit" buyurduunda,
bu sz dahi meknet yni rtbe ulvvn gsterir. nk bu szde meknet
ulvv, hilfet rtbesine tahsis edilmitir. Bundan dolay insan, kendi nefsinde btn ilhi mertebeleri toplam olarak hilfet rtbesine ship olmakla
meknet ulvv shibi olur. Bu halde de ulvv, insann vasf deil, mertebenin vasf olmu olur.
Ve ayn ekilde Hak Tel blse hitben, melekler hakknda: "Sen dem'e secdeden kibirlendin mi? Yoksa sen, ln meleklerdenmisin?" (Sd, 38/75)
buyurdu. Ulvv ln melekler iin sbit kld. nk ln melekler, meleklerin bir snfdr ki, Hak'ta heyemnlarnn yni aklarnn iddetinden ve
hlktan gaybta olularnn kemlinden dolay, dem (a.s.) a ve evldna secde
ile me'mr deildirler. nk onlar oluumlarndan beri, Hak'ta gark olup
gayrin ne olduunu bilmezler. Hatt kendi nefislerinden dahi habersizdirler.
Bundan dolay onlardaki ulvv, kendilerinin zt ulvvleri deil, Hak'ta gark
olularndan dolay Hakkn ulvvdr. Eer bu ulvv, sdece melike olduklar iin kendilerine tahss edilmi olsayd, meleklerin hepsinin bu ulvve dhil olmas lzm gelirdi.
imdi ne zaman ki, melek trfinde hepsinin varl ortak olmakla berber,
bu ulvv, meleklerin hepsine yaygn ve iine alc olmad; bu sebebe binen,
295
drsiyye Fass
drsiyye Fass
drsiyye Fass
imdi bu tibar ile lemde izfet ulvv yoktur. Lkin vcdun vecihleri fazladr. Byle olunca izfet ulvv, ok olan vecihler tibaryla bir olan
aynda mevcttur. te bunun iin biz lem hakknda odur, o deildir; sensin, sen deilsin, deriz. Harrz dedi; oysa o, Hakkn vecihlerinden bir
vecihdir ve lisanlardan bir lisandr. Kendi nefsinden konuur ki: "Muhakkak Allah Tel ancak onu ztlar arasnda toplamakla, onun zerine onunla
hkmetmekte bilinir." Byle olunca Hak, Evvel'dir, hir'dir, Zhir'dir ve
Btn'dr. Bundan dolay O, zhir olan eyin "ayn"dr. Ve O, zhir oluu
hlinde btn olan eyin "ayn"dr. Ve vctta O'nu gren O'nun dnda
bir ey yoktur. Ve vctta, O'ndan btn olduu kimse yoktur. imdi O nefsine zhirdir ve ondan btndr. Ve Eb Said el-Harrz ile ve muhdest yni
sonradan olan isimlerden dierleri ile isimlendirilen O'dur (6).
Yn Hakkn mevctlarn "ayn" oluu tibaryla, lemde izf ulvv yoktur; belki zti ulvv vardr. Fakat Hakk'n bir olan vcdunun isimlerinin fazla oluu ve bu isimlerin fazlal dolaysyla o isimlerin grnme yerleri
vcdunun vecihlerinin bulunuu ve onlarn vctlarnn izfi vctlar oluu
ynyle tab olarak fazlalk hkm bunlarda da geerlidir. Bundan dolay
izfet ulvv bir olan aynda bu ok olan vecihler ynnden mevcttur. u
halde biz lem hakknda hakkati dolaysyla Hak'tr ve taayyn dolaysyla
Hak deildir; ve ayn ekilde "sret" dolaysyla sensin ve "hakkat" dolaysyla
sen deilsin, deriz.
rnek: Buhr bir latf maddedir. Bir mertebe kesfleerek tenezzl edince
bulut olup gzle grlr. Ve bir mertebe daha tenezzl ettiinde su olup dokunma duyusu onun vcdunu hisseder. Ve bir mertebe daha tenezzl edince
donup buz olur. Bu tenezzllerde buharn zt bozulmad. nk bozulsa,
buzun eriyip su ve suyun buharlaarak bulut ve bulutun ltifleerek tekrr
buhar olmamas lzm gelir. Ve bu tenezzllerinde buhrn terkbine baka bir
ey dhil olmad. Belki buharn her bir mertebede kazand sret, onun rzi
sfatlarndan ibrettir. Buzun hviyyeti ve btn buhardr. Ve buz buharn
zhiridir. Buzun vcdundaki buhar buza "hull" etmedi yni girmedi ve buzun vcduyla "ittihd" etmedi yni birlemedi. Buz buharn ayn deildir,
gayri de deildir. Bundan dolay biz buz hakknda "hakkati" dolaysyla buhardr ve taayyn" dolaysyla buhar deildir, deriz.
Eb Sad Harrz (k.s.) buyurdu: Oysa o hazret Hakk'n vecihlerinden bir
vecihdir; ve onun lisanlarndan bir lisandr. Ona "Hakk' ne eyle bildin?" dediler. O sadet sofras olan zt ztlar toplam olan Hakk'n sreti zere ol298
drsiyye Fass
makla bu soruya cevben buyurdular ki: "Ztlar ile onun zerine hkmetmekte onu cem' etmekle bildim." nk Hak zt bakmndan ahad ve isimleri ve
sfatlar bakmndan ahaddr. Ve ilhi hviyyet karlkl ve birbirine zt isimlerin hepsini toplaycdr.
Ve zt olu ve karlkl olu, isimler arasndaki greceliklerden ibrettir.
Yoksa ilhi hviyyete gre zt olu ve karlkl olu yoktur. Bundan dolay
Hak btn ztlar toplamakla bilinir. nk Cell ve Ceml ve Hd ve Mudill
ve Drr ve Nfi' ve Muhy ve Mmt ancak O'dur. u halde Hak zerine ztlar
toplamakla hkmolunur. Ve mdemki, Hak ztlar toplaycdr, u halde Hak
Evvel'dir; ve Evvelin zdd ve kars olan hir'dir.
Ve ayn ekilde Hak Zhir'dir ve Zhir'in zdd ve kars olan Btn'dr. Ve
Hak zhir olan eyin "ayn"dr. Ve zhir oluu hlinde btn olan eyin
"ayn"dr. Ve vctta O'ndan gayri bir kimse yoktur ki, zhir olduu vakit O'nu grsn.
Ve ayn ekilde vctta bir kimse yoktur ki, O'ndan btn olsun. Bundan
dolay Hak zhir oluu hlinde kendi nefsine zhir olur. Ve btn olduu zaman da zhir olan kendi nefsinden yine kendi nefsi btn olur. Ve bu kevn
yni varlk mertebelerine tenezzlleri dolaysyla Eb Sad Harrz ile Cneyd
Badd ve ibl (rdvnullhi aleyhim ecman) hazretleri gibi eitli muhdest
yni sonradan olan isimleriyle isimlenen ancak O'dur.
imdi Zhir "ben" dedii zaman, Btn hayr, der. Ve Btn "ben" dedii
zaman, Zhir hayr, der. Ve bu, her bir zdda vardr. Oysa syleyen tektir.
Ve o iitenin ayndr (7).
Yn Zhir ismi kendi benliini aa karmak ve Btn ismini kaldrarak
kendisini isbt iin "ben" dedii zaman, onun zdd olan Btn ismi ona karlk
verip "hayr, sen deilsin" der.
Ve ayn ekilde Btn ismi kendisini isbt edip "Ben" dedii vakit, ism-i
Zhir ona mukbele edip "hayr sen deilsin" der. nk zd zdd kaldrr.
te bu hkm her bir zdda byledir. nk her biri kendi ztnn icblarn
isbt eder ve kendisine karlk olan zddn icblarn kaldrr. Oysa Zhir ve
Btn olan ancak bir ayn olan Hak olduu iin "ben" szyle syleyen birdir;
ve "ben" szn iitenin "ayn"dr.
299
drsiyye Fass
300
drsiyye Fass
lay bir tekrar ile sayy ct etti. Ve say da bilinen mertebelerde biri
ayrntlandrd.
Bilinsin ki, "bir"in vhidiyyeti yni birlii bir kavramdr ki, onda asl okluk yoktur. nk "vhidiyyet" yni birlik dediimiz zaman zihnimizde ancak
bir man oluur; zihinde ikinci bir man olumaz. Ve bir say deildir. nk saylma ile oluan bir ey deildir. Belki saylarn mene' ve kaynadr.
Btn saylar birden zhir olur.
rnein iki, , drt vb. birer saydr. nk biri, ikide iki ve te ve
drtte drt defa sayarz. Bu hal Aritmetik ile ilgili ekilde daha ak grnr.
(1+1=2) ve (1+1+1=3) ve (1+1+1+1=4) ve (1+1+1+1+1=5) ve sonsuz olarak bylece zincirleme gider. Ve birden dokuza kadar olan hd mertebeleri birin
cz'i mertebeleri ve onlar ve yzler ve binler mertebeleri de kll mertebeleridir. Bununla berber birin tekrrndan meydana gelen saylarn her birisi de
birer saydr. rnein (1 + 1 + 1 + 1 + 1= 5) dediimiz zaman, bu btnsellik
ki, "be''ten ibrettir, tek bir saydr. nk, "be" dediimiz zaman, zihnimizde ancak bir saynn mans bulunur; zihnimiz dier saylardan soyutlanmtr. Bundan dolay (5) sret ve madde ve btnsellik tibariyle birdir. u kadar
vardr ki, okluk sretinde tecell etmitir.
Bu hal, kll mertebelerde de byledir. rnein "on" says, birlerin on defa
ve "yz" says da yz defa ve "bin" says da bin kere tekrrlanmasyla oluur.
Dier mertebeler de buna kyas edilebilir. Ve bu kll mertebeleri gsteren saylarn her biri (10) ve (100) ve (1000) gibi sret ve madde ve btnsellii
tibaryla birdir. nk herhangi birisinden bir karlsa o mertebe bozulur.
u halde saylarn btn mertebelerinde ve saylarn isimlerinde ve
sretlerinde dhil ve onlar ile berber isimlendirilendir. Yn "" bir saydr.
"" dediimiz zaman, defa tekrr eden biri sylemi oluruz. Ve bir, n
ncs ve drdn drdncs ve bein beincisi ve altnn altncsdr.
nk her birinden bir karlsa saynn ismi deiir. u halde bir, sayy meydana getiriyor ve say da biri ayrntlyor. Ve saynn hkm ancak saymakla
zhir oldu. nk bir tekl edeceimiz say miktrnca saylmadka o say
zhir olmaz.
301
drsiyye Fass
Ve saylandan bzs yoktur; ve ondan bzs vardr. Bundan dolay zaman olur ki, bir ey his ynnden yok olur. Oysa o ey, akl ynnden
mevcttur. imdi say ve saylan lzmdr. Byle olunca bir, lzmdr ki sayy in etsin. u halde say, bir sebebiyle zhir olur. Ve her ne kadar mesel dokuz, on gibi aaya ve sonsuz olarak yukarya kadar olan saynn her
bir mertebesi bir hakkat ise de o, btn deildir. Ve ondan birlerin toplamnn ismi ayrlmaz. nk "iki" bir hakkattir. Ve "" de bir hakkattir.
Bu mertebeler gittii yere kadar byledir. Ve her ne kadar bir hakkat ise de
onlardan bir ayn dier kalan eyin ayn deildir. Byle olunca toplamak tutar. u halde toplamak, onlardan onlar ile kildir. Ve onlar ile onlar zerine
hkimdir. Ve muhakkak bu szde yirmi mertebe zhir oldu. Bundan dolay
terkb, o mertebelere dhil olur. Byle olunca sen indinde ztndan dolay
kaldrlm olan eyin aynn isbt etmekten ayrlmazsn (9).
Yn saylan ve saylm olan eyin bzs, histe ve hrite yoktur ve bzs
da vardr. Bundan dolay bzen bir ey, his ynnden yok olur; fakat o ey akl
ynnden mevcttur. rnein drt elma ile be armudu bir tabaa koyduk.
Drt ile be saylar, saylm olan armut ve elmann varl ile histe mevct
oldu. Yn his olarak drt ile be saysn gzmz grd. Fakat say bunlardan ibret deildir. ki, , alt, yedi vb. birok saylar daha vardr. Saylm
olmad iin o saylarn varl histe grnmyor. Ancak aklda mevcttur.
Ve kez saylm olan elma ile armudu yedik. Drt ile be says his mertebesinden akl mertebesine intikl etti; yni his mertebesinde yok oldu ve akl
mertebesinde mevct oldu. u halde ya aklda veyhut histe say ile saylmak
elbette lzmdr. Ve say ile saymak lzm olunca sayy in ve var etmek iin
de birin varl gerekir. Bundan dolay say, birin varl sebebiyle zhir olur.
iir:
Tercme: "Eer her iki lemde yz bin dalga gsterirlerse, hepsi birdir.
Tekrr ile zhir olmutur. Ak banda bk olan bir ahadiyyet, dal ve aa ve
gl yapra ve diken olarak gelmitir. Vahdet perdesinin altndan bir akseden
yaprak kp, yz bin vehim ve zan perdesinde zuhr etmitir. Bir mttefik ve
mttehid ayndr ki, onun gayr bir zerre yok idi; aa knca btn bu ayr
yni bakalar zuhra geldi. Bir gayr nasl yz gsterir? nk aa kan
"ayn", gayr dediimiz ey hep birdir."
Glen-i Rz'dan:
Tercme: "Bu ehdet leminde btn fertler birdir. Saylarn "ayn"ndan
sr olan bir gibidir. Sen vahdetin "ayn" olan bir btnsn. Ve sen okluun
"ayn" olan birsin."
302
drsiyye Fass
imdi bir sebebiyle zhir olan saylarn dokuzdan aaya ve ondan sonsuz olarak yukarya kadar olan her bir mertebesi, geri birer bir hakkatidir.
Yn dokuz, sekiz, yedi, alt dediimiz zaman her bir say bir kavram beyn
eder ki, o kavram dierlerinde yoktur. Mesel alt saysnn kavram bete,
drtte, sekizde ve dokuzda yoktur. Byle olmakla berber, her bir mertebe de
mertebelerin btn deildir. nk her birinin kavram kendine mahsustur.
Ve mertebeleri tekl eden birlerin btn deildir. nk dier saylar tekl
edecek olan sonsuz birler, kendi mertebesinin hricinde kald.
Ve bir hakkat olan o mertebe birlerin hepsini toplam olmamakla
berber birlerin toplayc ismi kendisinden ayrlmaz. nk "alt" saysnn
olumas iin birin alt defa toplanmas lzm gelir. (1+1+1+1+1+1=6) gibi. Ve
ayn ekilde "iki" bir hakkattir. "" dahi bir hakkattir. Bu mertebeler bylece
gittii yere kadar gider. Ve saylarn her bir mertebesi her ne kadar bir
hakkat ise de, onlardan herhangi birisini alsan, o aldn bir ayn, dier mertebelerden hibirisinin ayn deildir. rnein iki n, drdn ve bein vb.
ayn olmad gibi, bunlarn her birerleri de bir derinin ayn deildir.
imdi, btn saylarn mertebelerini tutan, birlerin toplanmasdr. u halde birleri toplamak toplayclk hakkatinden o mertebeler ile kildir. Ve o hakkat ile onlarn zerine hkimdir. rnein birleri toplamak "" mertebesinde
bu mertebenin lisnyla "Ben m" der. Ve onun lisnyla onun zerine hkmeder.
Ve bu szde say mertebelerini temsl eden yirmi mertebe zhir oldu ki,
onlar da: (1,2,3,4,5,6,7,8,9) saylarndan ibret olan birler mertebeleri ve
(10,20,30,40,50,60,70,80,90 ve 100) saylarndan ibret olan onlar mertebeleri ve
bir de (1000) mertebesidir. te bu mertebelerin tm "yirmi" olur. Bunlardan
her bir mertebe iin bir hakkat sbit olur ki, bu sbit hakkat ile bir
derinden ayrlrlar. Ve birlerin toplanmas ismi bu mertebelerin her birerlerini kapsamna alr. Ancak "bir" birlerin toplanmasndan olumu bir say olmad iin bu isim onu kapsamna almaz. Ve "bir" say deildir. Belki btn
saylarn asl ve meneidir. Bundan dolay bu yirmi mertebeye terkb dhil
olur. Ve birlerin toplanmas ismi "bir" den baka bir mertebeye kapsam olur.
Byle olunca sen ztndan dolay indinde kaldrlm olan eyin "ayn"n
isbt etmekten ayrlmazsn. Yn sen dersin ki: "Bir say deildir, belki saylarn meneidir. Ondan sonra tek olsun terkip edilmi olsun ne kadar say gelirse, hepsi birin gayrdr." Bu szn ile mertebelerin hepsinde biri kaldrrsn.
Daha sonra dnp dersin ki: "Farz edelim (5) says "bir"in be defa
tekrrndan oluan bir mertebedir. Ve bir be defa tekrr edip toplanmasa bu
mertebenin varl olmazd." Oysa ilk bata (5) saysna "bir"in gayr deyip biri
ondan kaldrm idin. Daha sonra bu sretle isbt etmi oldun. Dier bir tbir
ile, sen oalma nndan olmayan "bir"i, ztndan dolay icmlinin mertebesinde btn saysal mertebelerden kaldrp onlar birin gayridir dedin. Sonra
303
drsiyye Fass
da onun rzi sft olan tekrrndan dolay ayrntlama mertebesinde isbt ettin.
Glen-i Rz'dan:
Tercme: "O vahdet bu okluktan zhir oldu. "Bir"i tekrr ile saydn vakit ok oldu. Vk say balangta "bir"dir. Velkin onun asl sonu yoktur."
drsiyye Fass
drsiyye Fass
zaman "lem hep O'dur" inannda bulunur. Bunun iin Hz. eyh (r.a) ilk nce "Hlk ve mahlk hep bir ayndandr " buyurduktan sonra bu mandan
ilerlemeye iret ederek: "Hayr, belki o bir ayndr" buyururlar. Yn mertebeleri dolaysyla Hlk olu ve mahlk olu ile taayyn etmi olan vct, bir
ayndan deil, belki ilhi vhidiyyetin hakkati tibaryla bir ayndr.
Ve eitli mertebelerde ve ok olan grnme yerlerinde taayyn ve
zuhru tibaryla, o vct, ok olan aynlardr. Nitekim saylarn hepsi, bir ayn
olan birden olumutur. Ve belki hepsi birin ayndr. u halde bir, birok say mertebesinde taayyn etmi olan ok olan aynlardr. "Bir" ile saylarn mertebeleri arasndaki fark, icml ve ayrntdan ibrettir. imdi eyh (r.a.)
bir olan vcdun taayynler ile ok ve ok olan taayynlerin hakkatte bir
vct olduunu zh etmek iin brhm (a.s.) kssasnn beynna balayarak
buyururlar ki:
drsiyye Fass
307
drsiyye Fass
Bir olan hakk vct, bir olan nefsten onun eini hlk etti. Yn bir olan
hakk vct isimlerinin kemltn aa karmak iin mertebelere tenezzl
edip "dem" dediimiz ahs ile taayyn etti ki, bir nefstir. Ve o bir olan
nefsten onun ei olan Havv'y aa karp Havvnn ahs ile taayyn etti.
u halde Hz. dem kendi nefsinden bakasn nikh etmemi oldu. Bundan
dolay onun ei olan Hz. Havv, Hz. dem'in kendi nefsinden mahlktur. Ve
dem (a.s) nasl ki, ei sretinde kendi nefsini nikh etmi ise, brhim (a.s.)
da olunun sretinde ylece hayl leminde kendi nefsini boazlar grp his
leminde, ko sretinde, yine kendi nefsini fidye verdi. Oysa vct ii,
hakkatte say sretinde birden ibrettir. Nitekim saylarn mertebelerinin birden ne ekil ile zuhra geldii daha nce detayl anlatlmt.
Bilinsin ki, kll hakkat olan bir olan ayn, kll taayyn ile taayyn ettii
zaman, mutlak insan olur. nk lemde ne kadar insan fertleri varsa "insan"
kll kavram altna dhil olur. Bu taayyn, bir olan aynn tr taayyn ile
taayyn etmesidir. Ve yine o bir olan ayn cz' taayyn ile taayyn ettii zaman, insan fertlerinden bir fert ve bir ahs olur. Bundan dolay bir hakkat
olan Hakkn bir olan vcdu eitli mertebelerde aa km ve ok olan taayynlerde taayyn etmitir. Ve her bir mertebe ve taayynde bir isim ile
isimlenen olur. rnein ehdet mertebesinde insan ahslarndan birer ahsn
sretleri ile taayyn ettikte Mehmed, Es'ad, Ahmed, Avn vb. gibi zel isimler
ile isimlenendir. Bu ahslardan reme gerekletiinde "nutfe" denilir. Anne
rahminde "alaka", "muda", "cenn" ve daha sonra "bebek" ve "insan" isimleriyle isimlenir. Ve bir sretle tayyn ettii zaman, o srete verilen isim, dier taayynlere verilmez. Bundan dolay "sret" ne kadar ok olursa olsun
"hakkat"leri birdir; gayr olu, ancak sretlerdedir. Hz. Mevln (r.a.) bu
hakikte ireten Mesnev-i erfte aadaki beyitleri sylerler: Mesnev:
Tercme: Trl trl yz bin yemek vardr. tibrda hepsi bir eydir. Birinden tammen doyduun zaman, gnln elli yemekten sour. Sen alk
iinde a olmusun. nk biri yz bin grmsn."
Ve bu many Fhi M-fh ismindeki yce eserlerinde de te'yd ederek
yle zh buyururlar:
"Hakkatte cezbeden birdir, fakat eitli grnr. Grmez misin ki, bir
adam trl trl yz ey arz eder. Mesel tutma isterim, brek isterim,
helva isterim, yahni isterim, meyve isterim, hurma isterim, incir isterim der.
Ve bunlar sayarak lisna getirir. Ve lkin onun asl alktr, o da birdir. Grmez misin ki, bir eyden doyunca bunlarn hibirisi lzm deildir, der. Bundan dolay bilindi ki, on ve yz yoktur, belki bir vardr. []
ve
m cealn ddetehum ill fitneten (Mdessir, 74/31). Yni "Halkn bu saymas fitnedir.
308
drsiyye Fass
imdi "tabat" kimdir ve ondan aa kan kimdir? Ve biz onu kendisinden aa kan eyle noksan ve aa kan eyin yokluu ile fazla olduunu grmedik. Ve aa kan ey onun gayr deildir. Ve sretlerin ihtilfndan dolay onun zerine bu; souk ve kurudur; ve bu, scak ve kurudur
diye hkm ile berber, aa kan ey onun ayn deildir. Byle olunca
"tabat" kuruluu birletirdi ve bundan gayrsn da ayrd. Oysa toplayc
olan tabattr. Hayr, belki "ayn" tabattr. Bundan dolay tabat lemi, bir
aynada olan sretlerdir. Hayr, belki eitli aynalarda olan bir srettir. u
halde bak alarndan dolay, ancak "hayret" vardr (12).
Bilinsin ki, insan denilen dnen mahlk, kendi varln ve evresindeki
mevctlar idrke balaynca fikri bunlarn kaynan aratrmaya balar. Vahi kavimlerin bile bir var edicinin varln kabl ile una buna tapmalar bu
fikirlerin aratrmasnn netcesidir. nsanlarn sretlerindeki farkllk gibi akllar da farkl farkl bulunduundan akllar genel olarak terbiye ve tahsl ile aydnlanp dnceleri o oranda ykselir. Fakat akl ne kadar aydnlanrsa aydnlansn ve ykselirse ykselsin, vehim ile karm olduundan eynn
hakkatlerine ulamak iin uygulad ok ince ve derin tetkikler vehmin
hkmnden syrlamaz. Bundan dolay, ben aklmla hakkati bulurum, diyen
herhangi bir dnen kln vehim ile karm olan aklnn verdii bir hkm,
onun vehim hkmnden hri bulunan dier bir kl tarafndan bir dell getirilerek rtlr. Fakat delili hkmsz brakan tetkikinin vehmi de kendi
vcdunda hkim olduu iin, onun koyduu felsefi kanunlar da o kimsenin
vehim hkmnden hri olan bir dieri tarafndan iptl olunur. Bu hal bylece
silsileler halinde gider. te bunun netcesi olarak lemde birok felsefi meslekler meydana gelmitir. Her ne kadar her birerlerinin hakkatlere tems ettii
noktalar mevcttur. Fakat akllarna hkim olan vehimleri dim doru yoldan ayaklarn kaydrmtr. Zamnmzn dnrleri ise bilim diresinde
tabat lemini tetkk ve hakkatleri duyular ile alglanan eylerden delil getirerek aklamak yolunu tkp ederler. Fakat duyularla alglanan eylerden
silsiler yoluyla kaynaa ulamak mmkn deildir. Bir snr gelir ki duyularla
alglanan eyler mzmahl yni yok hkmnde olur. te o zaman yine idrak
edilebilenler shasna dalmak ve vehmin stn gelen kuvveti altnda zebn
kalmak vardr. Bundan dolay hakkatleri akllaryla bulup karmak iin srekli mesde bulunanlar mer Hayym hazretlerinin u: Rub:
Tercme: "Onlar ki akl kr alrlar. Yazk ki hep kzden st saarlar.
Ahmaklk elbisesi giymeleri iyidir; yle ki bugn akl ile yaprak bile satmasnlar!
Rubsinde dedii gibi kzden st samak kablinden boyere mrlerini
ziyn ederler. Bu hlin sebebi, isimlerine ve sfatlarna it hakkatleri retmek
309
drsiyye Fass
iin ehdet mertebesine tenezzl ederek neblerin (aleyhim's-selm) taayynleriyle taayyn etmi olan bir olan hakk vcdun, onlarn lisanlarndan
gerekleen haberlere kulak asmamaktr. Nitekim (s.a.v.) Efendimiz "Ben retmen olarak gnderildim" buyururlar. Hlin hakkati bu merkezde iken
akllar kendi akllarna timt edip "Bizim retmene ihtiycmz yoktur, biz
aklmz ile hakkatleri idrk edinceye kadar alrz. Nbvvet dvasyla iimizden ortaya kan bizim gibi bir akla niin tb olalm?" deyip dik ballk
ederler. Eer tb olsalard kendi nefislerini bilmekle, Hak kendilerine zhir
olur idi. Nitekim Hak Tel Kur'n- kermde buyurur: Se nurhim ytin
fl fk ve f enfusihim hatt yetebeyyene lehm ennehul hakk (Fusslet,
41/53) yni "Biz yetlerimizi ufuklarda ve kendi nefislerinde onlara gsteririz, t ki Hak onlara zhir olur." Bundan dolay eyann hakkatine ulamak
iin alanlar mcmel olarak yni topluca iki ksma ayrlr:
Bir ksm, alp bulduk, derler. Bunlar neblere tb olup onlarn getirdikleri eriatlara harfiyyen uyan ve onlarn karsnda akllarn asl kullanmayan kimselerdir ki, hakkt ehli ve tasavvuf ehlidir. Bu grup szden ziyde,
hle rabet ederler. Nitekim bu many anlatmak iin Hakm Sen hazretleri
buyurur:
Tercme: "Sylediim eyden vazgetim. nk szde man ve manda
sz yoktur."
kinci grup: imdiye kadar altk, henz bulamadk ve anlayamadk.
Fakat yine alacaz. Elbette bir gn bulup anlayacaz, derler. Bunlar,
neblere tb olmaktan kanp akllarna timt edenlerdir ki, daha nce zh
edildii ekilde, bu yoldan kaynaklarna ulamalar mmkn deildir. Ve bu
hkmleri ancak vehimden domaktadr.
Tabat leminin yalnz akl ile tetkkinin, insan salt hakkata ulatramayaca zh edildikten sonra tahkk ehlinin nderi ve tasavvuf ehlinin zbdesi
olan eyh-i Ekber (r.a.) hazretlerinin Hak lisn ile "tabat" hakkndaki
beynna geri dnelim: Dikkati ekmek iin sormak sretiyle buyururlar ki:
Tabat dediin nedir? Ve tabattan aa kan kimdir? Yn "tabat",
ulhiyyetin aa k olan bir olan hakkattir. Ve bir derine zt birtakm
esaslara ship olan tabi cisimler, o bir olan hakkatten aa kp eitli taayynler ile taayyn etmitir. Bundan dolay tabat ve tabattan aa kan
tabi cisimlerin btn hepsi, hakkat ynnden bir olan ayndr. Ve taayyn
ynnden ise ok olan aynlardr. Ve "bir olan ayn" da, Hakk'n hakkati olan
"ahadiyye ayn"dr. Ve bu tabi sretler bir olan aynn muhtelif taaynleri
olduu iin, taayynler sahasnda mevct olmayan bir ey tabattan aa ktnda veyhut mevct cisimlerden birtakm bozulup yok olduunda, o
tabat ne eksilir, ne de fazlalar. Belki bu hl latf olutan kesf olua ve kesf
olutan latf olua geitir. Bundan dolay aa kan sretler, mutlak yokluk310
drsiyye Fass
tan gelmez. Ve yok olan sretler de mutlak yoklua gitmez. Onlarn varlk ve
yokluklar izfidir.
Ve "tabat"tan aa kan ey, tabatn gayr deildir. nk tabattan aa kan tabi cisimlerin btn hepsi hakkat ynnden bir olan ayndr. Ve
tabat kendisinden aa kan eyin ayn deildir. nk tabattan aa kan
muhtelif sretler zerine bu, souk ve kurudur; ve bu, scak ve kurudur, diye
hkmolunur. Bundan dolay byle muhtelif hkmler ship bulunan iki ey
arasnda tabat kuruluu birletirdi; fakat soukluk ile scakl ayrd. u halde, tabat elbette onlarn ayn olmaz. nk tabat btn hkmleri toplaycdr. Fakat tabattan aa kan ey, tabatn bz hkmleri ile aa kar. u
halde ztlar toplayc olan tabattr. Hayr, belki bu mevctlarn hepsini muhtelif sretler ile aa karan "bir olan ayn"dir ki, o bir olan ayn tabatn ayndr. Bundan dolay tabat lemi bir aynada gzken muhtelif sretlerdir.
Yn tabat lemi oalma hsl olmakszn ilhi zt aynasnda gzken trl
trl sretlerdir. te bu mhede "tevhid ehli"nin mhedesidir.
Ondan sonra Hz. eyh (r.a.) tahkk ehlinin makmn beynen buyururlar
ki: Hayr, belki tabat lemi lhi zttan ibret olan bir sretin aynalar derecesinde bulunan aynlarn sretlerinde grntsnden ibrettir. Nitekim u beyitte iret olunur. Beyt:
Tercme ve zh: "Muhakkak bir vechin gayr vctta bir ey yoktur. Sen
aynalar birden fazla kldn zaman, o bir vech de aynalarn gereine gre
oalr.
u halde perde ehlinin bak eitli olduu iin vctta "hayret"ten baka
bir ey yoktur. nk akl fikri kendisine perde olan kimse, tabat leminde
var olmu olan muhtelif sretlere bakt zaman: Bu ok olan sretler nedir ve
bir olan hakkat ile aralarndaki iliki ne gibi bir eydir? der ve tetkk ettike
hayreti artar. Ve iin hakktini anlayamad iin rpnr durur.
Bunlardan birinin dncelerini zet olarak burada anlatmak, fayda salayacaktr: "Haydi kabl edelim ki, bir mutlak hakkat ve bizden bamsz olarak mevct bir "varlk" vardr. Ve biz o mutlak hakkat ile her sniye, her n
bir samm temasta bulunuruz. Lkin bu tems onun zti hakkatine vkf olmak iin yeterli gelmiyor. Muhakkaktr ki bizim iin ilk idrk vstas duyulardr. Duyular ise, bize olduu gibi, o eynn hakkatini bildirmiyor. Onlarn
ancak bizim vicdnmzda gerekleen te'srleri alglyor. Bu ancak eserdir.
Oysa biz hakk tesir ediciyi zti hakkati ile, yni hadd-i ztnda olduu gibi
grmek, bilmek ve anlamak kaydndayz. Bunun sebebi budur ki, bizim makinemiz, ilk nce dnmek deil, uygulamak, hareket eylemek iin yaplmtr.
Yaamak ve hayti menfatleri mmkn olduu kadar sr'at ve kat'iyyet ile
takdr ve tyn edebilmek iin, uzuvlarmz, kendi muhtine mutbakat etmek
mecbriyyetindedir. Zten baka trl olamazd. Eer olsa idi, birer uzv
311
drsiyye Fass
vct olarak bak bulup keml bulamaz idik. te bunun iin biz, bu duyularmzla kinta baktmz zaman, onda gizli olan zti hakkti deil, ancak
iimize yarayan ve ahsmzn devamllna yardmc olan yzeysel hdiseleri
anlayabiliyoruz. Bundan dolay aradmz hakkate karlk gelen, onun
ztna, aslna kat'iyyen benzemeyen bir fikr simge elde edebiliyoruz. u halde
ne yapmal da eyann hakkatini idrke yol bulmal? Btna bakmz dndrerek vicdni esaslar inceden inceye tahll etmeli; vs."
te grlyor ki, bu filozof duyular ile alglanan eylerden idrk edilebilen eylere geiyor. Fakat idrk edilebilen eyleri de trl trl kusurlardan
hl grmyor. Tetkiklere giriiyor. Emn olsun ki, bu akli tetkikleri vehminin
te'sri altndandr. Vehim ise hayvn vctta vicdni esaslarn en glsdr.
te fikr gr ile kaynaa doru bu kadar gidilebilir. Dier filozoflarn grleri de hep bunun gibidir. Onun iin Hz. Hayym onlarn hlini u rubde ne
gzel tasvr buyurmutur. Rub:
Tercme: "lemde trl trl szler sylediler. Bu hlin hakkatinden habersiz olanlar mrifet cevherini deldiler. Ne zaman ki lemin srlarna ve
eynn hakkatlerine vkf olmadlar,evvel ene aldlar; sonra da uyudular."
Oysa neblerin sretlerinde taayyn etmi olan bir olan hakkatin akli
vehimlerden temizlenmi olan haberlerini ve retimlerini nem verip dinlemedike hakkate ulamak mmkn deildir. nk bu haberler o bir olan
hakkatin kendisi tarafndan, yine kendi ok olan vecihlerine, isimlerinin ve
sfatlarnn hepsini teblden ibrettir. Eer o bir olan hakkat nbvvet ve
rislet mertebesine tenezzl etmese idi, herkes kendi hs rabbine dnk kalr
ve Rabb'l-erbb ve Vhid-i Kahhr olan Allah'tan gfil bulunurdu. Nitekim
Kur'n- Kermde buyrulur: e erbbun muteferrikne hayrun emillhul
vhdul kahhr (Ysuf; 12/39) yni "Farkl farkl Rabler mi hayrldr,
yoksa Vhid-i Kahhr olan Allh m hayrldr?"
Ve bizim dediimiz eyi rif olan kimse, hayrete dmez. Her ne kadar
ilim artta ise de, ancak mahallin hkmndedir. Oysa mahal, ayn-
sbitenin ayndr. Bundan dolay Hak, onunla aynada trl trl olur. Byle
olunca onun zerine hkmler eit eit olur. u halde her hkm kabl
eder. Oysa onun zerine ancak tecell ettii "ayn" hkmeder. Ve, olan ncak
budur (13).
Yn biz daha nce gerek say mertebelerini ve gerek tabat zh ettiimiz
srada beyn ettik ki, Hakkn bir olan vcdu, zt ynnden bir olup oalmay kabl etmez. Fakat ok olan isimleri dolaysyla eitli sretler ile
zhir olup trl trl grnr. te bunun byle olduunu bilen kimse ok
olan taayynleri grp: "Mstakil bir hakk vct vardr. Fakat bu oklukla o
312
drsiyye Fass
birlik arasndaki iliki nedir? Ve o vct nasl olmu da eitli sretler ve trl
trl vctlar ile oalmtr"?" diye perde ehli gibi hayrete dmez. Vk her
bir nefesinde o rifin Hak ve hlk hakkndaki ilmi artar. Ve kendisi (s.a.v.)
Efendimiz hazretlerinin yce yoluna uyarak yeterli bulmayarak rabbi zidn
lm yni Rabbim, ilmimi arttr (Th, 20/114) der. Fakat bu ilim art
hayreti gerektirmez; belki o ilimler, bzs bzsnn stnde olarak yakni
ilimlerdir. Ve hayretin yokluu ile berber, ilimdeki art, ancak mahallin
hkmnden hsl olur. Ve mahal ayn- sbitenin ayndr ki, Hak o a'yn-
sbitenin isti'ddlarna gre aynada ve grnme yerlerinde trl trl grnr.
A'yn- sbitenin ne demek olduu zeyr Fassnda rnek ile zh olunmutur. A'yn- sbitenin bir derinden ayr oluu, ilhi isimler arasndaki
fark ve ayr olutan kaynaklanmaktadr. nk, a'yn- sbite ilhi isimlerin
glgeleridir. Glgeler ise, glge shiplerinin biimine gre gzkr. Hakkn
bir olan vcdu ise tabidir ki kendi isimlerini toplamtr. Bundan dolay
Hakk'n kendi ztna tecellsi indinde, kendi ilminde peyd olan ve isimlere it
sretlerden ibret olan a'yn- sbite, Hak zerine isti'ddlaryla ne hkm
vermi iseler, Hak o hkmleri kabl eder; yni Hak zerine hkmedilen olur.
Fakat Hak zerine hkmeden a'yn onun ztndan hri eyler deildirler.
nk a'yn- sbite, ki tecell mahallidir, ilh ilimde aa kan sretlerden
ibrettir. Ve ilmi sretler ise, Alm'in ztndan hri deildir.
rnein bir ressam izecei tablonun sretini il nce zihninde tasavvur
eder. Bundan dolay tablonun ilm vcdu ressmn ilminde peyd olur. te
bu sret ressmn kendi ztndan hri deildir. Ve ayn ekilde o ressm olan
ahsta hatttlk sfat da bulunup da bir yaz levhas dzenlemek istese, yazaca levhay ilk nce yine zihninde tasavvur eder. Ve bu levhann da ilm sureti peyd olur. Fakat resim levhasyla yaz levhas baka baka hkmleri tarlar. nk ressmlk ve hatttlk sfatlar o ahs zerine isti'dd lisnlaryla
"Bizi byle tasvr et!" diye hkmettiler. O ahs da onlarn verdikleri hkme
binen, kendi ztnn kendi ztna tecellsi indinde, ilminde peyd olan onlarn
ilmi sretlerine, o srette olmalarna hkmetti. u halde o bir olan ahs
hkm, ancak kendi ztndan kabl etmi oldu. te hakktte olan hl ancak
bundan ibretir. Yn Hak zerine hkmeden ancak Hakk'n tecell ettii
a'yn- sbitedir. Ve Hak bir olan ayn iken isimleri ve sfatlarnn
sretlerinden ibret bulunan a'yn- sbitenin verdii hkmler ile trl trl
grnr. Ve klle yevmin hve f en yni O her an yeni bir itedir
(Rahmn, 55/29) yeti kermesi gereince ebediyyen bu tecellsi devm edip
gider. nk ilhi isimler her ne kadar btnsellik tibaryla saylmas mmkn ise de cz'iyyt yni parasallk tibaryla sonsuzdur. Bundan dolay
tecellsi de sonsuz olur.
313
drsiyye Fass
imdi Hak, bu vech ile hlktr. bret alnz! O vech ile de hlk deildir.
Tezekkr edin yni hatrlayn! (14)
Yn a'yn aynalarnda, bir ayn olan Hakk'n, o aynalarn icbna gre
aa kmas tibaryla meydana gelen bu ok olan sretler, ki biz ona "hlk"
tbr ederiz, onlarn hepsi Hak'tr. Bundan dolay bundan ibret alp aynalarn
okluunu brakrak, bu aynalarda tecell edici olan bir olan vechi
mhede ediniz! Ve yine biliniz ki, Hakkn latf vcdu ahadiyyet mertebesinde okluk ve kesfetten mnezzehdir. te bu tibar ile Hak, "hlk" dediimiz bu ok olan sretler deildir. Bundan dolay bir olan vechi tezekkr
edin yni hatrlayn!
Benim dediim eyi bilen kimsenin basreti deersiz olmaz. Ve onu ancak gz olan kimse bilir (15).
Yn Hakk'n bir vech ile hlk olduunu, bir vech ile olmadn bilen kimsenin basret gz ilh yardma nil olur. Ve ilh yardm onun basretini terk
etmek sretiyle deersiz olmaz. Ve bu bahsedilen hakkatleri ancak abuk
kavrayan ve bak keskin gz sahibi bilir ve anlar.
Cem' et ve fark et! nk "ayn" birdir. Ve o oktur; devamll sona erdirmez ve brakmaz (16).
Yn ulhiyyet mertebesinde "cem yni toplama ve "vahdet yni birlik"
ile hkmet! Ve okluk mertebesinde de "fark" ile hkmet! nk hakkatte
"ayn", birden ibrettir. Ve o bir olan ayn, ki hakk bir olan vcttur, a'yn
aynalarnda tecell edici olan isimleri dolaysyla birden fazla ve ok grnr.
Vahdeti ile tecell ettiinde o oklardan hi bir eyin devamlln sona
erdirmez. Ve onlardan hi birisini hli zere terk etmez. Nitekim Hak Tel
buyurur: li menil mlkl yevm, lillhil vhidil kahhr (M'min, 40/16)
Yn kk ve byk kymette Hak, isimlerinin okluuna hitben "Mlk
kimindir?" buyurur. Oysa o okluklar, bir ayn olan kendi hakki bir olan
vcdunda gizlendikleri cihetle isimlerin dili sus-pus olup "senindir" vey
"benimdir" diyen bulunmaz. Yalnz, ismin hkmleri geerli olduundan
cevap btn isimleri ihtas altna alm olan "Allah" ismi tarafndan kar.
nk "Kahhr" ismi, btn okluklara kahr ile tecell edip onlar bir olan
314
drsiyye Fass
315
drsiyye Fass
imdi nefsiyle "Aliyy" odur ki, onun iin bir keml ola ki onunla btn
varlksal ileri ve yokluksal bantlar gark etsin. O vech ile ki, ondan bir
nitelikte onu dlamak mmkn olmaya. Gerek rfe ve akla ve erata gre
vlm olsun ve gerek rfe ve akla ve erata gre ktlenmi olsun,
farketmez. Oysa bu, ancak hssaten "Allah" ismi ile isimlenmi olan iindir
(17).
Yn kendi zt ve hakkti ile "Aliyy" olan vct, o vcttur ki, o vct
iin yle bir keml sbit olur ki, ne kadar varlksal iler ve yokluksal bantlar
varsa, o keml sebebiyle hepsini gark eder ve hepsine muht olur. Ve bu gark
edi ve ihta yle bir gark edi ve ihtadr ki, o varlksal iler ve yokluksal bantlardan hibir nitelikte onu dlamak mmkn olmaz.
"Varlksal iler"den kast, hrite mevct olan a'yndr. Ve "yokluksal bantlar"dan kastta hrite grnme yerleri ve a'yn olmayan sfat ve isimlerdir. Ve o vcdun gark ettii ve muht bulunduu varlksal iler ve yokluksal
bantlar, cmertlik ve yiitlik ve cmert ve yiit gibi rfe gre ve ihsna
ihsn ile mukabele ve ihsan eden gibi akla gre; ktilin ldrlmesi ve ciht ve
bu husstaki ldrme gibi erata gre vlm olabilir. Veyhut cimrilik ve
korkaklk ve cimri ve korkak gibi rfe gre ve ihsn etmeme ve ihsn etmeyen
gibi akla gre ve Allh' inkr eden ulhiyyeti inkr eden gibi erata gre ktlenmi olabilir. Byle dah olsa farketmez.
nk bunlar da isimlerin grnme yerleridir. Ve bz isimlerin
kemltnn aa kmas bunlarn vcdunu gerektirir. Ve btn vlmlerin ve ktlenmilerin Hakk'a geri dn esaslar bahsi brhm Fass'nda
ayrntl anlatlmtr. Oraya mrcaat lzmdr. Ve btn vlmlerin ve ktlenmilerin vcdu, Hakk'a gre hikmettir. vlmlk ve ktlenmilik
hlk edilmilere gredir.
Oysa bu zt ve hakk ulvv, ancak hssaten "Allah" ismi ile isimlenmi
olan zt iin sbittir. Ve "Allah" ismi ile isimlenmi olan zt ahadiyyet mertebesinden vhidiyyet mertebesine tenezzl etmedike bu isim ile isimlendirilmi olmaz. nk ahadiyye zt hibir sfat ve nitelik ve isimler ile vasflanm
ve nitelenmi ve isimlenmi degildir. Srf zt mertebesinden sfat ve isimler
mertebesine tenezzl ederek "ilk taayyn" ile taayyn ettiinde "Allah" toplayc ismiyle isimlenen olur. Ve bu mertebe btn ilhi isimlerin sretlerinin
ilh ilimde peyd olarak bir derinden ayrlm olduu mertebedir. Ve bu
mertebe, mdemki btn isimleri toplaycdr, u halde ne kadar varlksal iler
ve yokluksal bantlar varsa hepsini muht olur. Nitekim Hak Tel buyurur
316
drsiyye Fass
Ve amm hssaten "Allah" ismi ile isimlendirilenin gayrs ki, onun iin
mecl yni grnme yeridir, yhut onda bir srettir. Eer onun iin grnme yeri olursa, farkllk olur. Bir grnme yeri ile dier bir grnme yeri
arasnda bu, lzmdr. Ve eer onda bir sret olursa, imdi o sret, zti
kemlin ayndr. nk o, onda zhir olan eyin ayndr. Byle olunca "Allah" ile isimlenmi olan iin sbit olan, bu sret iin de sbit olur. Ve o sret
odur ve onun gayrdr, denilmez (18).
Yn hssaten "Allah" ismiyle isimlendirilenin gayrsna gelince: O, ya "Allah" iin mecl yni grnme yeridir; veyhut Hakkn vct aynasnda zhir
olan bir srettir.
317
drsiyye Fass
drsiyye Fass
drsiyye Fass
mekn ile l olsun. Ve meknet yni rtbe ulvv ise, ehliyeti olsun olmasn,
hkimler, vezirler ve kadlar gibi mevk shiplerine mahss olan arazdan
ibrettir. Ve kez Hak cevher deildir ki, ona araz katlm olabilsin. Onun
ulvv ancak zt ulvvdr.
drsiyye Fass
ksm ulvv ile "Aliyy" olur. nk Hak ahadiyyet mertebesinde "zti ulvv"
ile ve vhidiyyet mertebesine tenezzlnde de "sfat ulvv" ile ve ehdet
mertebesine tenezzlnde de "meknet ulvv" ve "mekn ulvv" ile "Aliyy"
dir.
Ve "Allah" toplayc isminin grnme yeri olan drs (a.s.) gibi, insan- kmilin bu drt ksm ulvvden bol nasbi vardr. nk drs (a.s.) da zt erefi gibi "zt ulvv" ve ilim kemli gibi "sft ulvv" ve nbvvet mertebesi
gibi "meknet ulvv" ve Ve refanhu meknen aliyyen (Meryem, 19/57)
yni "Biz onu yksek mekna kaldrdk" yet-i kermesinde beyn buyrulduu zere "mekn ulvv" mevcttur.
321
brhmiyye Fass
BSMLLAHR RAHMNR RAHYM
-5BRHM KELMESNDE MEVCT OLAN "MHEYYEMYYE
HKMET"NN BEYNINDA OLAN FASSTIR
Mheyyem yni ar klk tehyim yni aktan kendini kaybetme fiil kknden ism-i mefl yni edilgen fiildir. Ve heyemn kn ar olan
mansnadr. Cenab- brhm (a.s.)da Hak muhabbeti glib olduundan, Allah urunda babasndan ve kavminden yz evirdi; ve Hak yolunda olunu
kesmeye kalkt; ve ok olan mln terk etti. Ve muhabbetinin iddetinde
Hakk, nrlu olularnn zuhru dolaysyla yldz grnme yerlerinden taleb
edip: Eer Rabbim bana hidyet etmez ve doru yolu gstermezse, armlardan ve Hakkn cemlinde hayrete denlerden olurum (Enm 6/77)
dedi. Bu hllerin hepsi heyemnn yni ar kn glib gelmesindendir.
Ve sonuta heyemnn yni ar kn kemli dolaysyla kendi nefsinde
fn ve Hakla bk oldu. Ve Hakk gkler ve yer ve rhlar ve cisimler grnme yerlerinde idrk etti. Bu teheyym yni ar klk, ilk nce mheyyem
yni ar ak olan yksek rhlarda aa kt. nk Hak, onlara ceml cellinden tecell etti; ve onlar Hakkn nrlarnda aklarndan akn olup nefislerinden kayboldular. Bundan dolay nefislerini ve Hakkn msivsn yni
Hakkn dnda bir eyi bilmediler. Ve onlarn hlk edilileri zerine
hakkyyet tecell edici ve glib olduundan onlar bu tecellde gark ve helk
oldular. kinci olarak neblerin kmillerinden brhm (a.s.)da aa kt. nk Hllr-Rahmn idi.
Ve hall yni karm ( )muhibbin yni habb olmuun rhu
meynnda tahalll ( )eden yni karan habbdir. Ve hllet yni karmlk habbde tahalll eden yni karan muhabbettir. Bundan dolay
brhm (a.s.) Hakkn vcduna mtehallil ( )yni karm ve Hakkn
vcdu da onda mtehallil yni karm olup heyemnn yni ar akn iddetinden dolay Hakkn dndakilerden yz evirip gklerin ve yerin
Ftrna ynelmi olduundan brhm Kelimesi mheyyemiyye hikmetine
birleik klnd. Ve bu fassta heyemn yni ar kn hlleri bildirildi. Ve
ilhi sbti sfatlar, ilk nce cenb- brhm (a.s.) ile aa ktndan
kuddsiyye hikmetinden sonra, bu mheyyemiyye hikmetinin anlatlmas gerekli oldu.
322
brhmiyye Fass
Nitekim ir dedi: Rhum, balants olan vcdumun paralarnda nasl tahalll etmi yni karm ise, sen de ylece rhun balants olan btn zalarmda tahalll ettin yni kartn. Bu sebepten dolay Hall'e "hall"
denildi (2).
air bu beyitte, "habb yni sevgilisi"ni rh derecesinde grp ona bu yn
ile hitb etmi ve muhabbette "tahalll yni karma"nn kullanlmas, benzetme yoluyla olmutur. nk kulun Hakk'n btn sfatlaryla vasflanmas
ve onun sfatlarnn tmn iine almas ve toplamas, birbirine karma yoluyla olan "tahll" deildir. Belki "tahll" burada, kulun ilhi isimler ile isimlenen olmak iin, ilhi sfatlarn tecellsi ile, kulun sfatlarnn mahvolmas ve
kulun Hakkn sfatlar ile kemliyle kim bulunmasdr. Nitekim Hz. Mevln
(r.a.) efendimiz Mesnev-i Ma'nev'lerinin ikinci cildinde bu hli rnek vermek sretiyle aadaki mbrek beyitlerde beyn buyururlar:
Tercme ve izh: "H" kpnn rengi Allh'n boyasdr. Onun iinde btn fiiller bir renk olur. Yn ilhi zti hviyyet mertebesinin nru ile amellerin hepsi bir renk olur. Birisi o kpe dt zaman, sen ona kalk desen; yn
vahdet mertebesine ulatnda, sen ona bu hviyyet mertebesinden ayrl, kalk
beeriyyete k desen, evkinden o sana: "Kp benim, yn vahdetin kp ve
hviyyetin nru benim. Sen bakasn diye bana levm etme!"der. O "Kp benim" sz ise "Ene'l-Hak yni ben Hakkm" demektir. rnein ate rengine
giren demir, sonuta yine demirdir. Fakat demirin rengi, atein rengi tarafndan mahvedilmitir. Atelikten dem vurur. Velkin, susmu gibidir. Yn ate
323
brhmiyye Fass
gibi olan ilh tecell gelince beeriyyet ve insniyyet hkm mahvolup yerine
ilhi sfatlar kaim olur. O zaman o kimse hakkt lisnyla "Ene'l-Hak yni ben
Hakkm" dvsna kalkar. Fakat beeriyyetinden susmu gibidir. Demir, kzllkta ma'dendeki altn gibi olunca onun sz, diliyle, yn hl lisn ile, "Ene'nnr yni ben ateim" olur. Atein renk ve tabatndan muhteem oldu. Artk o,
"Ben ateim, ben ateim" der. Ve yine der ki: "Ben ateim, eer senin phen ve
zannn varsa tecrbe et, elini bana sr. Ben ateim, eer phelendin ise, bir an
yzn benim yzme koy!" dem, Hud-y Z'l-Cell'den nr ald zaman,
Hakkn gzdesi olmasndan dolay, meleklerin secde ettii oldu.
imdi hakkatte "hllet"in mans, brhm (a.s.)n ilhi sret ile zhir olmasdr. Bundan dolay Hak, brhm (a.s.)n iiteni ve greni ve syleyeni ve
dier kuvvetleri olup cenb- brhm (a.s), Hak'la iitir, Hak'la grr ve Hak'la syler. Bu muhabbete "kurb-i nevfil yni nfilelerle yaklama" derler. nk kul sfatlar, kulun zt zerinde ziydedir. Bundan dolay kulun Hak'ta
sftyla fens, hubb-i nevfil yni nfilelerle muhabbettir, yn ziddir. Byle
olunca brhm (a.s), sanki ilhi hazretlere ve ilhi sfatlara dhil oldu, tahalll
etti yni kart. Onun nefsi, sft ile Allah Tel'ya yaklatnda, Allah Tel
da ona kendi sftn giydirip ilhi sret ile zhir oldu.
Nasl ki renk, renkli bir eyde mtehallil olur yni karr ve aa kar.
imdi araz, cevherinin bulunduu mahalde bulunur. O tahalll yni karma, mekn ve mekn shibi gibi deildir (3).
Cenb- eyh (r.a.) cenb- Hall'in ilhi sfatlar arasna tahallln yni
karmasn beyn iin rnek verme yoluyla u ekilde hakkati izh buyururlar ki:
Hall (a.s.)n ilhi zt ve sfatlarda mtehallil yni karm olarak ztnn
ilhi ztta gizli ve sftnn fn olmas sretiyle Hakk'n sftyla vasflanm
olmas, rengin, renkli eyin btn paralarnda yaylmak sretiyle tahalll etmesi yni karmas gibidir. Bu srette arazdan ibret olan renk, cevheri olan
renkli eyin mahallinde vk olur. Aralarndaki ayrlk kalkar.
Bu tahalll yni karma, bir mekn shibinin mekna dhil oluu gibi deildir. rnein dvlm kire tozu yeil boya ile kartrlp doyurulsa, yeil
renk onun btn zerrelerine iler. Boya araz ve toz cevherdir. Ve o tozun bir
zerresinin ii ve d renkten hri kalmaz. Bu srette araz, cevherin her parasna yaylr. Ve renk ile tozu ayrmak mmkn olmaz. Yn bu renktir, u da
tozdur diye duyular ile gstermek mmkn olmaz. Bu yle bir yaylmadr ki,
bir mekn shibinin mekna dhil oluuna asl benzemez. nk mekn
shibi ile mekn ayr ayr gstermek mmkndr. Ve bir zarflanan eyin zarfa dhil oluu gibi de deildir. Ve hull yni girme de deildir. Ksaca Hall
324
brhmiyye Fass
(a.s.)n Hakk'n sft arasnda tahalll yni karmas, mekn shibinin mekna ve zarflanan eyin zarfa dhil oluu ve hull yni girme trnden deildir. Belki arazn, cevherin btn paralarna yaylmas gibidir.
drk edilebilir rnek ile anlalabilir olacandan, cenb- eyh bu
tahalll yni karmay anlatmak iin, "renk" ile "renkli ey" rneini vermitir. nk ehdet ve cisimler leminde olan her ey, gayb ve rhlar leminde
olan eyin dellidir.
Ve sret man iin konulmutur. Mesel, bu kitabn zerine mrekkeple
yazlan kelimelerin sretleri, muhterem okuyuculara manlar anlatmak iindir. Eer bu yazlar olmasa, onlarn iret ettii idrk edilebilir manlar, ne
ekilde hissettirilecek idi? te, bu lemde mevct olan sretlerin hepsi, birer
kelime olup her biri bir man iin konulmutur.
brhmiyye Fass
Hall ztnn tahalll yni karmas; ve dieri de, burada beyn olunduu
zere, "brhm'in sretinin vcduna" Hakk'n tahalll yni karmas idi.
te bu iki hkm geerlidir. nk bu iki hkmn her birisi iin bir mertebe
ve makm husle gelir. Ve o hkmler, o mertebelerde aa kp kendi
makmlarnn hricine kmazlar. Ayrnts budur ki:
lk mertebe: Bir ap ile yatay olarak ortadan yar yarya blnm bir
dire farz edilsin. Bunun st ksm "hazret-i ulhiyyet" mertebesidir; mutlak
vcdun zorunlu olu mertebesidir. Btn ilhi isimler ve sfatlar, bu mertebede taayyn etmi ve bir aradadr. Ve bu mertebede cenb- ulhiyyet sonradan olanlarn sfatlarndan mnezzehdir. te brhm (a.s.)n ilhi sfatlara
tahalll yni karmas ve dhil oluu, bu hazret-i ulhiyyet mertebesindedir.
Bundan dolay beeri sfatlardan fn olarak ve nfilelerle yaklama ile Hakk'a
yaklaarak ilhi sfatlar ile vasflanm olan insan, bu vcd diresinin st yarsna ykselir. Ve buradaki ilhi isimlerin ve sfatlarn toplanma yerine dhil
olur. Ve onda ilhi sfatlarn hkmleri aa kar. nk bu mertebe
hakkani sfatlar mertebesidir. Ve brhm (a.s.)n ilhi sfatlar ile vasflanmasnn hkm bu mertebeden dar kmaz.
kinci mertebe: Vcd diresinin alt ksm "imkn diresinde olanlar mertebesi"dir. Bu mertebe hlk edili ve sonradan olu sfatlarnn taayyn mertebesidir. Bundan dolay Hak taayyn ve zuhr sebebiyle, imkn dhilinde
olanlar leminden ibret olan bu alt ksma nzl ettiinde yni indiinde, hlk
edilmilik sfatlaryla aa kt. Ve bu imkn dhilinde olanlar leminde taayyn elbisesine brnm olan ahsn vcdunda taayyn etmi olan Hak
olduundan, kendisinden hlk edilmilik sfatlar kar. Hakk'n "ez verme",
"hile", "alay etme", "hastalk", "alk" ve "susuzluk" gibi hlk edilmilik sfatlar
ile aa k Kur'n ve Hads'te sbittir. Nitekim Hak Tel buyurur:
yuznallhe yni Allaha eziyet edenler(Ahzb, 33/57) ve
mekarallhu yni Allah da onlara hile yapt (l-i mrn, 3/54) ve
Allhu yestehziu bihim yni Allah da onlarla alay eder (Bakara,2/15) ve
sehirallhu minhum yni Allah da onlar maskara etti (Tevbe, 9/79) ve
nnallheter
minel
muminne
mminlerden satn ald (Tevbe, 9/111) ve
yni
Muhakkak
Allah
brhmiyye Fass
Sen Hakk' grmez misin ki, sonradan olanlarn sfatlar ile aa kar?
Ve kendi nefsinden onunla haber verdi. Ve noksan sfatlar ile ve ktlenmi sfatlar ile aa kar. Sen mahlku grmez misin ki, bandan sonuna
kadar Hakkn sfatlar ile aa kar? Ve Hakk'n sfatlarnn hepsi, mahlk iin sbittir. Nitekim, sonradan olanlarn sfatlar Hak iin sbittir (5).
Yn sen brhm (a.s.)n sretinin vcdunda Hakk'n tahalllne yni
karmasna arrsan, Hakk'n bu dny yaantsnda sonradan olanlarn sfatlar ile aa ktn grmyor musun? Ve Hak Tel kendi nefsinden sonradan olanlarn sfatlar ile aa k:
Allhu yestehziu bihim yni Allah da onlarla alay eder (Bakara,2/15) ve
sehirallhu minhum yni Allah da onlar maskara etti (Tevbe, 9/79) ve
brhmiyye Fass
Ykb Fassnn erhinde beyn olunduu zere, tibr itir. Bundan dolay
hakkati dolaysyla ilhi sfatlar mahlk iin sbittir. Ve nitekim bunun karl olarak sonradan olanlarn sfatlar da Hak iin sbittir. nk sonradan
olanlarn sfatlar klle yevmin hve f enin yni O her an yeni bir itedir (Rahmn, 55/29) yet-i kermesinde beyn buyrulduu zere, Hakk'n
ileridir. Ve sonradan olanlarn sfatlarnn hakkati Hak'tr. nk hlk edilmilere it grnme yerlerinde taayyn ve zuhr onundur. Ve siryet etmi
olan hviyetti tibryla her eyde hzrdr; her grnme yerinde tecell edicidir. Ve btn grnme yerlerinden bakc olan odur. imdi sonradan olanlarn
vcdu, kendilerinde aa km olan Hakk'n vcdu olunca, bu sonradan
olanlarn sfatlar da tab ki Hakk'n sft olur.
Hak Tel "el-hamdu lillh" (Ftiha, 1/1) buyurdu. Bundan dolay her
hamd edenden ve hamd edilenden sennn kbetleri Hakk'a dnc oldu.
Ve ilerin hepsi Hkk'a dner. imdi bu dn hkm ktlenmi ve
vlm olan eye genel oldu. Oysa vcdda ktlenmiten vey vlmten baka bir ey yoktur (6).
Yn Hak Tel "Hamdn hepsi Allh'a mahsstur" buyurdu. Oysa
hamdda yn vardr:
Birincisi: Hak'tan hlka olan hamddr ki, bunun delli nnallhe ve
meliketehu yusallne alen nebyyi yni Muhakkak ki Allah ve melekleri
Nebye salat ederler (Ahzb, 33/56) ve Huvellez yusall aleykum yni
O ki sizin zerinize salt eder (Ahzb, 33/43) ve benzeri Kur'n yetleridir.
Bu srette Hak hamd eden ve hlk hamd edilen olur.
kincisi: Halktan Hakk'a olan hamddr ki, bunun da delli ve in min
eyin ill yusebbihu bi hamdih yni Bir ey yoktur ki Onu hamd ile
tesbih etmesin (sr, 17/44) ve Ve terel melikete hffne min havlil ar
yusebbihne bi hamdi rabbihim yni Ve grrsn ki, arn etrafnda onu
kuatan melekler, Rab'lerini hamd ile tesbih ederler (Zmer, 39/75) ve
benzeri yet-i kermelerdir. Bu ekilde de Hak hamd edilen ve hlk hamd eden
olur. imdi "Hamid yni hamd eden" ve "Mahmd yni hamd edilen" Allah
olduuna gre, bu iki ynde, hamdn Allah iin olduu aktr.
ncs: Halktan hlka olan hamddr. Bu srette "hmid yni hamd
eden" ve "mahmd yni hamd edilen" hlk olur. Bu tr hamdn Allah iin olmasnn yn budur ki, Hak taayyn ynyle hmidin yni hamd edenin
sretinde aa kmtr ve hamd ile kendi kemlini aa karr.
Ve her mahmd olan yni hamd edilen hlkn sfat olan sen dahi,
mahmd yni hamd edilen sretinde keml ile tecell edici olan Hakk'n ayndr ki,mahmd yni hamd edilen o keml sebebiyle hamde hak kazanm olur.
328
brhmiyye Fass
Bundan dolay hamd, Hakk'n kemltndan bir kemlin sfatdr ki, Hakk'n hakkatinden kar. u halde mahmdun yni hamd edilenin grnme yerinden aa kan kemle kar, hmidin yni hamd edenin grnme yerinden kan hamd dahi Hakk'a dnk olur. Bunun iin eyh (r.a) "Her bir hmid
yni hamd eden ve mahmddan yni hamd edilenden sennn kbeti Hakk'a
dnc oldu" buyurdu. nk her bir mevcdda aa kan kemlt ile
hakkatte hamd olunan Hak'tr. Ve nk Hak, o grnme yerinde taayyn
etmitir ve onun "ayn"dr. Ve ayn sebepten dolay hmid yni hamd eden de
hakktte Hak'tr. Bundan dolay btn sen ve hamdlarn kbeti Hakk'a dnk olmu olur.
imdi cenb- eyh (r.a) hamdlarn hepsini Hakk'a dndrp bu tahssten
vlm olmayan iler hrite kalm oldu. Oysa ilerin hepsinin kayna
Hak'tr. Bundan dolay iin Hakk'a dn hkmn genelletirip iin hepsi
yn vlm ve ktlenmii, Hakk'a dner buyurdu. nk vcd iinde
mevcd olan ey, ya vlm veyhut ktlenmi olur. Bu iki halden baka
nc bir ey olmas ihtimli yoktur.
Her bir iin Hakk'a dn ekli:
Birinci ekil: Bu ekil, yukarda anlatlm idi. Burada biraz daha zh
olunur. Bu kesf lem, "mutlak vcd"un mertebe mertebe tenezzllerinden
aa km ve kadm olan "latfin latfi mertebesine gre, ona "hlk edilenler
lemi" ve "sonradan olanlar lemi" denilmitir. Bundan dolay bu sonradan
olanlar leminde, kesf taayyn elbisesine brnp aa km olan ancak
Hakk'n vcdudur. Bu mertebede, her mahlkun fiilleri ve sfatlar tab ki
Hakk'a izfe olunur. nk hepsi Hakk'n vcdunun ilerinden ibrettir. Ve
mahlk dediimiz eyin bamsz vcdu yoktur ki, ona bir ey izfe edelim.
Bundan dolay mahlktan kan btn fiiller ve sfatlar Hakk'a dnc olur.
kinci ekil: Her mahlkun fiilleri ve sfatlar, mahall dolaysyla izfe yolu zere, Hakk'n vcdundan kazanlmtr. Eer "mukaddes feyz" bir an kesilse, mahlkun fiilleri ve sfatlar zhir olmaz olur. Bundan dolay o fiiller ve
sfatlar Hakk'a dnc olmu olur.
nc ekil: Mahlklarn vcdu, kendi nefsinde olmayp, isimlerin
tecellleri ve ilhi taayynler ile mevcddur. En byk kymet olan zt
tecellnin gereklemesinde, gerek vcd bulmu olan aynlarda aa kan
ilhi isimlerin taayynleri ve gerek ilk taayynde ve ilim mertebesinde taayyn etmi olan ilhi isim ve sfatlar ve bantlar ve izfetler ve zti iler kll eyin hlikun ill vecheh yni Onun vechi dnda herey helk olucudur (Kasas, 28/88) yet-i cellesi hkmnce, btn taayynlerin kayna
olan ilhi zta dner. Ve bu ekilde iin hepsi Hakk'a dnm olur.
329
brhmiyye Fass
Soru: in hepsi, yn vlm ve ktlenmii, Hakk'a dner denildi. Oysa ktlenmi ilerin Hakk'a dnclnden akl rkyor.
Cevap: Ktlenmi eyler, akln vey eratn veyahut rfn belirledii
tibari bir itir. Ve bu tibr bantsal taayyn ile kimdir. Eer bu bantsal
taayyne tibar edilmezse, ktlenmi eyler hakkatleri dolaysyla beenilmi ve vlm eylere dnr. Mesel ehvet, nefsin vcduna yaylm
olan ilh zti muhabbetin glgesi olduundan vlmtr. nk bu ehvet
syesinde insan tr devamllk bulur. Ve cemli tecelllerden bir tr kemlin
lezzeti oluur. Fakat bu ehvet, zin eklinde olunca, aile ortamnn ve karkoca ilikisinin sona ermesine ve dzenin bozulmasna ve fitnelerin olumasna sebep olduundan ktlenmi olur. Ve zinnn ktlenmilii iin gsterilen sebepler ise yokluksal ilerdir ve hlk edili taayynlerine mensbdur ve
imkn dhilinde olanlarn sfatlarna dnktr. Eer taayynlerimiz kalksa,
bu nisbetler de kalkar. Bundan dolay btn ktlenmilerin Hakk'a dn,
onlarn bz izfi yokluksal iler ile ktlenmi olmalar tibryla deil, belki
ktlenmi eyler sretinde zhir olan hkkatleri tibryladr. nk ktlenmi gibi grnen ey, dier bir bak asyla vlmtr. Ancak bz
rzalar sebebiyle kt srette aa kmtr ve dier ktlenmi eyler de
byledir. rnein dk ktlenmitir; ondan temizlenmek lzmdr. Fakat bu
temizlik insn taayyne gredir; yoksa domuza vey dk iinde geliim bulan hayvnlara gre deildir. Belki dk, onlarn taayynlerine gre, nefs ve
temiz bir gddr.
Bilesin ki, bir ey bir eye tahalll etmez yni karmaz, ancak o eyde
mahml yn yklenik olduu halde kart. imdi etken ey olan
"mtehallil" yni karan, edilgen ey olan "mtehallel" yni karlan
ile rtldr. Bundan dolay edilgen ey zhir ve etken ey btn ve rtldr. Ve mtehallil yni karan yne nfz eden su gibi, mtehallel yni
karlan iin gddr. imdi yn, su ile daha fazla olur ve geniler (7).
Yn bir ey, bir eye nfz edince, nfz edilen ey, nfz eden eyi hsl
olur. Ve nfz eden ey, nfz edilen eyin yklenmii olur. Bundan dolay
nfz eden ey nfz edilen eyle rtlmtr. Ve nfz edilen ey zhir ve
nfz eden ey ise btn ve rtldr. Ve dhil olan bir ey, yne giren su gibi, dhil olunan iin gddr. Su, yne nfz edince yn ier ve geniler.
Cenb- eyh (r.a.) su ile yn anlatmak istedii eyi izh etmek iin rnek
olarak veriyor. Yoksa bu rnekte ikilik vardr. Oysa, Hak ile kul arasnda ikilik
olmz.
imdi brhm (a.s), btn ilhi hazretlere mtehallil yni karan olmakla,
hazret-i ilhiyyede yklenik ve onlar ile rtl olur. Ve bu srette de isimler
ve sfatlar ile, Hak iin gd olur. Ve bunun tersi olarak eer Hakkn vcdu,
330
brhmiyye Fass
brhm sretine mtehallil yni karan olursa, onunla rtl olur. Ve bu ekilde de Hak, brhm'in duyuu ve gr ve dier kuvvetleri olur.
Sonu olarak zhir zerine gelen feyz, btndan olduundan ve btnn
kvm ve vcdu da zhirden bulunduundan; btn zhirin ve zhir de
btnn gds olur. Bundan dolay kul, mtehallil yni karan ve batn olduu
zaman, Hak mtehallel yni karlan ve zhir olup kul onun kuvvet ve gds
olur. Ve eer Hak mtehallil yni karan ve btn olacak olursa, kul
mtehallel yni karlan ve zhir olup, kulun kuvvet ve gds olur.
imdi eer Hak zhir olacak olursa, hlk onda rtl ve btndr. Bundan dolay hlk, Hakk'n btn isimleri, duyuu ve bak ve btn bantlar ve idrkleri olur. Ve eer hlk zhir olacak olursa, Hak hlkta rtl ve
btn olur. Bundan dolay Hak hlkn kula, gz, eli, aya ve btn kuvvetleri olur. Nitekim hadste ulat (8).
Hak zhir ve hlk btn ve rtl olmak sretiyle olan yaknla "farzlar
ile yaklama" derler. nk vcdun asl Hak'tr. Ve bu vcd zorunlu ve
farzdr. Ve bu yaknln shibi ilh mahbbtur. Onun slk cezbeden sonradr; baks fensndan ncedir. Hak Zhir ismi ile tecell etmi olduundan,
zt ve sfatlar fn olup, tecell edici olan Hakk'n idrkine lettir. Bu ekilde
kul, Hakk'n duyuu ve gr ve dier kuvvetleri olur. Nitekim Hak Tela
ve m remeyte iz remeyte yni attn zaman sen atmadn (Enfl, 8/17)
ve (s.a.v.) da innallahe kle al lisnen abdihi, semiallahu limen hamide
yni Allah Tela kulunun lisn zere; Allah hamd edenin hamdn iitir
buyurdu.
Ve hlk zhir ve Hak btn ve rtl olmak sretiyle olan yaknla da,
"nfilelerle yaklama" derler. nk "nfile" hlkn vcdudur. Ve bu vcd
ise ikinci derecedir ve asl zerine ilvedir. Ve bu yaknln shibi ilh
muhibbdir. Slk, cezbeden ncedir; fens baksndan ncedir. Sfatlar fn
ve zt bkdir. Hak, ona Btn ismi ile tecell etmi olduundan, onun
idrkinin leti olmutur. Bundan dolay "farzlarla yaklama" mertebesi,
"nfilelerle yaklama" mertebesinden daha mkemmel ve dah genitir.
Cenb- eyh'in metinde beyn buyurduu hadsten kast Kulum Bana
nfilelerle durmadan yaklar, nihyet Ben onu severim. Kulumu sevince de
Ben onun iiten kula, gren gz, tutan eli, yryen aya ve konuan dili
olurum hads-i kudssidir. imdi, Cenb- Hall (a.s)n bu iki yaknlama ile
yaknlamas mmkndr. "Nfilelerle yaklamann" slkunun balarnda ve
"farzlarla yaklamann" ise, slkunun ortalarnda ve sonlarnda olmas uygundur.
331
brhmiyye Fass
brhmiyye Fass
imdi biz rif olmaynca ilh da rif olmaz. Onun iin Reslullah
(s.a.v.): "Bir kimse nefsine rif olsa, muhakkak Rabbine rif olur" buyurdu.
Oysa o, Allh' bilen hlkn en limidir. Bz filozoflar ve Eb Hmid: "Allah leme baklmakszn bilinir" diye iddi ettiler. Bu ise hatdr. Evet, Zt'n kadm ve ezel olduu bilinir. Lkin ilh olan bilinmeyince, ztn ilh
olduu bilinmez. u halde ilh olan ilha delldir (10).
Yn biz ki ilh olanz, bilinmesek ilh da bilinmez. Nitekim rubbiyyet
rabbi olanla mevct olduu ve Rab rabbi olan ile bilindii iin, (s.a.v) Efendimiz Rabb'i bilmeyi, rabbi olan nefsin bilmesine balad. Bununla berber Eb
Al Sn ile ona tb olan filozoflar ve Eb Hmid mm Muhammed Gazzl
(rahmehm'ullah) "leme bakmakszn Allh' bilmek mmkndr" diye
iddi ettilerse de, bu dvlarnda hat ettiler. nk ulhiyyet ynyle Allh'
bilmek, leme bakmaya baldr. Ve ilhi yetler fk yni dta ve enfste
yn ite zhirdir.
Nitekim Kur'n- Kerm'de Se nurhim ytin fl fk ve f enfusihim
hatt yetebeyyene lehm ennehul hakk (Fusslet, 41/53) buyrulur. Yksek
mans: "Biz onlara yetlerimizi fk ve enfste gsteririz; t ki Hak onlara
zhir ola." Ve ayn ekilde hads-i kudsde buyruldu: Knt kenzen
mahfiyyen feahbebt en unefe fe halektel hlka li uref yksek mans
"Ben gizli bir hazne idim. Bilinmeme muhabbet ettim; hlk bilinmem iin
hlk ettim". te bu yet ve hads, Hakk'n leme bakla bilineceinin
hididir.
Evet, mutlak ztn leme bakmakszn, kadm ve ezel ve lemlerden gan
olduu icml yolu zere bilinir. Fakat ilh olan, ilhn delli olduundan, o
bilinmeyince Zt'n ilh olduu bilinmez. Bundan dolay, Allh'n ulhiyyetini
bilmek, leme bakmaya baldr. nk, ulhiyyet mertebesi, ne kadar ilhi
isimler ve rabbni sfatlar varsa hepsini toplamtr. simler ve sfatlar ise, grnme yerleri olmaynca taayyn ve tahakkuk etmez. Fakat Hakk'n zti
vcdu asl bir eye bal deildir. nk ztiyyeti ynnden isimlerden ve
onlarn grnme yerleri olan lemlerden gandir.
333
brhmiyye Fass
Bundan sonra, ikinci halde, sana alm verir ki: Tahkk zere Hakk'n
nefsi, kendi nefsine ve ulhiyyetine dell oldu. Ve tahkk zere lem, onlarn a'yn- sbitesinin sretinde Hakk'n tecellsinden baka deildir. yle
ki, o a'ynlarn vcdu o tecell olmakszn olmaz (11).
Yn ilh ilh olan ile bildikten sonra ikinci hl olan "cem"' makmnda;
aynn sana alm verir ve bu alm ile, Hakk'n nefsinin kendi nefsine ve
ulhiyyetine dell olduunu ve lem denilen eyin ancak o lem fertlerinin
a'yn- sbiteleri sretlerinde Hakk'n tecellsinden baka bir ey olmadn ve
o aynlarn vcdunun da o tecell olmakszn mmkn olmadn bilirsin.
imdi ilh olann hakkatine bakld zaman, onun zihn vcdu ilk nce
ayn- sbitesinde "akdes nefes" ile, ztn tecellsiyle; ve ikinci olarak ayn
vcdunun da isimler ve sfatlarn tecellsiyle olduu grlr. Bu ekilde
a'yn- sbiteye bakarak, Hakk'n nefsi, yn ilh olann ayn- sbitesinde zti
tecell ile tecellsi, kendi ztna dell olur. Ve varlklarn aynlarna bakarak, ilh olann aynasnda, o ilh olan dolaysyla kaytlanarak aa kan Hakk'n
nefsi mutlak olan kendi ztna ve nefsine ve toplayc mertebe olan
ulhiyyetine dell olur.
brhmiyye Fass
rine kald. te "Allah var idi, O'nunla berber bir ey yok idi; u an dahi yledir." Ve "A'yn vct kokusunu duymad" dediklerinin mans budur.
Bundan dolay Hakkn vcdu, bu lemde kendi ilmi sretlerine ayna oldu.
Ve aynann kendi, nasl ki gizli ve iindeki grlen sretler zhir ise, Hakkn
vcdu da ylece gizli ve bu grlen ilmi sretler zhir oldu.
Ondan sonra dier alm gelir ki, bizim sretlerimizi Hak'ta sana gsterir. Ve Hak'ta bzmz bzmza zhir olur. Ve bzmz bzmz rif olur.
Ve bzmz bzmzdan ayrlm olur (13).
Yn nceki almdan sonra, "fendan sonra bak" ve "cem'den sonra fark"
makm olan dier bir alm daha gelir. Bu alm ayna mesbesinde olan
Hakk'n vcdunda bizim sretlerimizi sana gsterir. Ve ahadiyyet mertebesinde birlik zere iken, bir derimizden ayrldmzdan bzmz bzmza
zhir olur. Ve yokluk bilinmezlii iinde bir dierimizi bilmez iken, bzmz
bzmz hakkan vct ile rif olur. Ve her sretin zti zellikleri bulunduundan, bzmz bzmzdan ayrlm olur. Beyt:
335
brhmiyye Fass
brhmiyye Fass
Ve iki alm ile berber Hak bizim zerimize, ancak bizim ile hkmeder. Hayr, belki biz, bizim zerimize bizim ile hkmederiz; velkin Hak'ta
hkmederiz (15).
Yn iki alm ile, Hak bizim aynlarmz zerine, dnyda ve hirette,
sadet ve ekvet, tlihsizlik ve tlihli olu, noksan ve keml ile, ancak ayn-
sbitemizin zti zelliklerinin gereklerine ve onun verdii hkme gre hkmeder.
Bu iki almdan ilk almn verdii bilme, a'yn aynalarnda Hakk'n
muhtelif sretler ile aa kmasnn ve tecellsinin, a'yn- sbitemizin zti
zellikleri ve yaplmam istddlar dolaysyla olmasdr.
Ve ikinci almn verdii bilme de Hakkn vct aynasnda a'yn- sbite
sretlerinin, aa kmasnn onlarn gerekleri dolaysyla olmasdr.
Bu iki almn birden verdii bilme bu olur ki: Hak ezelen bizim a'yn-
sbitemiz zerine ve ebeden de vcd aynlarmz zerine, ancak istddmzla
kendisinden taleb ettiimiz vey onun zerine nceden hkmettiimiz eyle
hkmeder. Ve bu srette aynlarmz zerine biz hkmetmi oluruz. Velkin
bizim, bizim zerimize, bizimle olan bu hkmmz Hakk'n vcdunda olduumuz halde olur. nk biz, Hakk'n zti ileri ve ilmi bantlarnn
sretleriyiz. Ve bu hkm kader srrna dayanr.
337
brhmiyye Fass
Bunun iin Allah Tel fe lillhil huccetul bligatu (En'm, 6/149) buyurdu. Yn "Perdeli olanlarn zerine Allah iin hccet-i blia yn apak
dell sbittir" dedi. Ne zaman ki perdeli olanlar, arzlarna uygun olmayan
eyden dolay, Hakk'a: "Niin bize byle byle yaptn?" derler. imdi Hak,
onlar iin sk aar. Ve "sk", rif olanlarn burada at itir. Bundan dolay perdeli olanlar, Hakk'n onlara iddi ettikleri eyi etmediini ve ettii
eyin onlardan olduunu grrler. nk Hak onlar, ancak ilmi mertebede
sbit olduklar ey zerine bildi. Byle olunca perdeli olanlarn dellleri
btl ve hccet-i blia yn apak dell Allah iin sbittir (16).
Yn Cell ehli, dnyda kendilerinden km olan fiillere karllk, kendilerine ho gelmeyen karlk ile azarlandklar zaman Hakk'a; "Niin bize
byle azb ediyorsun? Bizden km olan fiiller, ancak senin ezelde takdr ettiin eydir. imdi bu takdr edilen fiillerimizden dolay bizi azarlayp azb
etmek zulmdr" derler. Hak Tel da onlara "sk", yn a'yn- sbitelerinin
yaplmam olan istddlarn aar. Ve bu halde Hakk'n onlara iddi ettikleri
yn ile zulm etmediini ve belki ezel istddlarnn icbnca ne istemi iseler
onlar verdiini ve iledikleri fiillerin kendilerinden olduunu grrler. Ve ve
m zalemehumullhu ve lkin kn enfusehum yazlimn yni Ve Allah,
onlara zulmetmedi. Fakat onlar, kendi nefslerine zulmediyorlard (Nahl,
16/33) yeti kermesini tasdk eden hl ortaya kar. nk Hak'tan onlarn
zerine geerli olan ve gerekleen fiil, onlarn gerekleri dolaysyladr; yoksa
cebren deildir. Ve Hak istiddlar dolaysyla her eye vct feyzi buyurur.
Ve onlarn istek ve talebi zerine hkm uygular ve fiil aa karr. L
yuselu amm yefalu ve hum yuseln yni O yaptklarndan mesul olmaz, onlar ise mesuldrler (Enbiy, 21/23) yet-i kermesi icbnca Hakk'a,
"Niin onlarn isteklerini yerine getirdin?" diye soru sorulmaz. nk Feyyz
yni Feyz verici elde asl cimrilik yoktur; kim ne isterse onu verir. Bu
hussta ancak tlepte bulunanlar mes'ldr. Ve "sk"n almas, yn a'yn-
sbitenin istddn renmek, perde ve Cell ehli iin hiret yurduna
mahsstur. Fakat hiret oluumu zerine olan mrifet ehli, dny yurdunda
da "sk" ap ii mhede ederler.
imdi bu "sk"n almas annda perde ehlinin: "Bizim fiilimiz Hakk'n
takdri iledir" diyerek ortaya koyduklar dell, Hak Tel Hazretlerinin: "Benim takdrim kudretime ve kudretim irdeme ve irdem ilmime ve ilmim de
sizin yaplmam olan bilinen istddlarnza tbdir" diyerek ortaya koyduu
dell ile rtlr. Ve dell Hak iin sbit olur.
338
brhmiyye Fass
imdi eer sen diyecek olur isen ki: "u halde Hakk'n fe lev e le
hedkum ecman yni Eer O dileseydi, elbette hepinize hidyet ederdi
(En'm, 6/149) sznn ne faydas vardr?" Biz deriz ki: lev yn eer
olumsuzluk harfidir, olumsuzluk iindir. Bundan dolay Hakk'n irdesi, i
ne zerine ise o ey zerine oldu (17).
Yn sen soru sorarak diyecek olursan ki: Yukarda bahsedildii zere bizim zerimize hkim olan mdem ki bizim aynlarmzdr; Hak ise, ancak
aynlarmzn icbna gre vct feyzi veriyor, u halde Hakk'n: "Eer Hakk
dilese idi, hepinize hidyet ederdi" (En'm, 6/149) kavlinde ne fayda vardr?
nk bu szden hidyetin ancak HakkIn dilemesi ile olduu anlalmaktadr.
Biz cevben deriz ki: lev e yn eer dileseydideki lev yn
eer olumsuzluk harfidir. Bir eyin olumsuzluunu icb ettiren dier eyin
olumsuzluu iin konuldu. Ve yet-i kermenin yksek mans "Eer klln
hidyetini dileseydi, hidyet eder idi. Velkin, hidyet iin klln istddnn
olmadna ilminden dolay hepsine hidyet etmedi" eklindedir. Bundan dolay yn klln hidyetinin olumsuz oluundan dolay, olumsuzluk art olan
"lev" dilemeye dhil oldu.
Velkin akln delli hkmnde, imkn dhilinde olann "ayn", bir eyi
ve onun zddn kabl edicidir. Ve idrk edilebilir olan iki hkmden hangisi gerekleirse; o hkm sbitlii hlinde onun zerine bulunduu itir.
Ve le hedkum yn hidyet ederdi kelimesinin mans li yubeyyine
lekum yni size beyn ederdidir. Velkin, lemden her imkn dhilinde
olann, kendi nefsinde iin, ne ey zerine sbit olduunu idrk etmesi iin,
Allah Tel basret aynn amad. Bundan dolay onlarn bzs lim ve
bzs childir (18).
Yn akl, kendinde hakkati, bulunduu hl zere idrkten perdeli ve ciz
olduundan, getirdii dell ile, imkn dhilinde olann ayn- sbitesinin
hidyete ve onun zdd olan dallete kbiliyeti olduuna hkmeder. Akln bu
hkm, a'm olan kimsenin hkmne benzer. Mesel bir a'mnn yannda bir
kimse ses karmadan dursa, o a'mnn bu kimse hakkndaki hkm ikidir. O
der ki: "Bu kimse Zeyd'dir vey Zeyd'in dnda biridir. Eer gz grse idi,
hakkat bir olduundan "Bu Zeyd'dir" diye hkmedecek ve bu hkm birden
ibret olacak idi. Ve a'mnn bu hkmleri imkn dolaysyla doru olsa bile
iin aslnda yalnz birisi hakkattir. te imkn dhilinde olann ayn da bunun
gibidir. Hakkati, mhede shibi olan kimse bilir. Bu bahsi biraz daha zh
edelim:
339
brhmiyye Fass
Biliyoruz ki, a'yn- sbite ilh ilimde sbit olan ilhi isimlerin sretleri ve
grnme yerleridir. lhi isimler ve sfatlar ise, kdim olan zt ile mevct ve
onun ayndr. Bu srette a'yn- sbite hakkat ynnden ztn ayn olur. Zt
ise bk, ezel ve ebeddir. Ve ona fen ve yokluk rz olmad gibi yapma ve
cd dahi rz olmaz. Bundan dolay a'yn- sbitenin istddlar ilhi isimlerin
icblar olduundan yaplm deildir. Halbuki Hak Tel hazretleri
kbiliyetleri, ancak istddlarna gre cd etti. Ve vctta, ancak aynlarnn
verdikleri ey oldu. A'yn- sbite ise, ancak ztlarnn icbn verdi. Ve zt, bir
eyi ve onun zddn gerektirmez. Mesel Had isminin sreti ve grnme yeri,
hidyette olma ayndr; dallette olma ayn olamaz. nk Hd isminin
icb hidyettir. Onun zdd olan dalleti gerektirmez. Nitekim (s.a.v.) Efendimiz Hd isminin en mkemmel grnme yeri olduklarndan "Beni gren,
beni grmtr. nk, eytan benim sretim ile sretlenemez" buyururlar.
nk eytan, Mudill isminin en mkemmel grnem yeri olduundan, bu
ismin zdd olan Hd ismini kabl edici deildir.
Bununla berber akln delli hkmederken,"imkn dhilinde olan", bir eyi
ve onun zddn kabl eder, der. Bu, onun imkn ile vasflanmasndan dolaydr. nk imkn, varlk ve yokluk taraflarnn eitliini icb ettiricidir. Nitekim a'm, yannda hareket eden bir mahlka "Ya hayvan vey insandr" diye
iki hkm verir. Bu iki hkmden hangisi gerekleirse, o hkm hakkate
uygundur.
Ve le hedkum yn hidyet ederdi li yubeyyine lekum yni size
beyn ederdi mansnadr. Yn: Eer Allh dilese idi, iin ilh ilimde
sbitlii hlinde, ne ey zerine sbit olduunu Hak hepinize beyn eder idi,
demek olur.
brhmiyye Fass
Cenb- eyh (r.a.) reddetmeyi iine alc olan dikkat ekme sorusuyla "Hi
diler mi?" buyururlar. Yn ezelde hepsinin aynlar hidyeti taleb etmedii
halde, hi onlarn hidyetine ebedde ilhi dileme isbet eder mi? Elbette etmez. nk, bu olmayacak bir eydir ve olumsuzdur demektir.
341
brhmiyye Fass
Ve bizden ancak malum yn bilinen makm olmayan bir kimse yoktur. Ve bilinen makm, sbitliinde onunla olduun ve vcdunda onunla
aa ktn eydir (22).
Yn, bizim taayyn etmi olan vctlarmzdan hibir vct yoktur ki,
onun bir bilinen makm bulunmasn. Ve ister riflerden olsun, ister dier kiilerden olsun, hi birisi bu bilinen makmn geerek onun dna kamaz.
nk bilinen makm, senin ilh ilimde sbitliin hlinde giyinmi olduun
eydir ki, sen bu hric vcdunda dahi o eyle aa ktn. Bundan dolay bir
kimsenin ilh ilimde makm, her eye akl vstasyla vkf olmay gerektirse,
hric vctta, yn bu dnyda dahi o makmnn, yn akl letinin
zebnudur. Bu zmre her eyi kendi akllaryla kys ederler ve akllarna uygun gelmeyen eyi reddederler. Halbuki akl, hakkatleri idrkten cizdir. Felsefeciler ile zhir ehli olan limlerin halleri meydandadr. Hatt mm-
Fahreddn Rz (rahmetullhi aleyh) gibi limlerin byklerinden olan bir zt
bile, akln zebnu olup kalmtr. Nitekim Hz. Mevln (r.a). efendimiz Mesnev-i erflerinde buyururlar:
Tercme: "Eer akl bu bahiste yol grc olayd, Fahreddn Rz, dnin
srrn bilici olurdu."
Bu byle olduu gibi, bir kimsenin ilh ilimde makm, keif yni alm
ile kader srrna vkf olmay gerektirse, hric vcdu olan bu dnyda dahi,
o sretle aa kar ve cehletin srklemesiyle Allh'a tirz etmez.
342
brhmiyye Fass
Sonu olarak ilh ilimde olan sbitlik zere hric vctta aa kmak,
ilh dileme iledir. Ve dileme ise, ancak ilh ilimde olan sbitlik zerine isbet
eder. Ve ilh ilimde olan a'yn- sbitenin zellikleri muhtelif olduundan,
dilemenin isbeti de muhtelif olur. te bu sebepten dolay ilh dileme hepsinin hidyetine isbet etmedi. nk, kiilerden her bir kii, bir bilinen makm
shibidir, oradan kamaz. Bundan dolay hidyete istdd olmayan ahsn hidyetine, ilh dileme isbet etmez.
imdi, vct mrifetinde, merebler ve zevkler bu bilinen makm gereince muhtelif olup bzs, Hak iin vct isbt ederek, hlk Hak'ta mhede
ettii ve bzs hlk iin vct isbt edip Hakk' hlkta grd ve bzs da
bir vech ile Hakk' ve bir vech ile hlk isbt eyledii ynle cenb- eyh (r.a.)
bu muhtelif zevkleri, art kipi kullanarak aadaki cmlelerde beyn buyururlar:
Bu, senin iin vct olduu sbit olursa byledir. Ve eer sbit olacak
olursa ki, tahkk ile vct Hak iindir, senin iin deildir; bundan dolay
hkm, Hakkn vcdunda phesiz senin iin sbittir. Ve eer sbit olacak olursa ki, tahkk ile sen mevctsun; o halde hkm hi phesiz senin
iindir. Ve eer hkim Hak olacak olursa, bu halde Hak iin senin zerine
vct feyzi vermekten bakas yoktur. Ve senin zerine olan hkm, senin
iin sbittir (23).
Yn bu makm, Hak'la berber senin iin vct sbit olursa, oluur. Yn
senin yok hkmnde olan ayn- sbitenin aynasnda, Hakk'n vcdu bu ayn-
sbitenin gereine gre taayyn edip, o ilmi sret hric vctta, yn ehdet
leminde, aa kt zaman, senin iin vct sbit olursa, bu makm sana
balanr. Ve eer ayrnts daha nce geen ilk kefin verdii mrifet zere,
a'yn- sbite aynalarnda taayyn etmi bulunan ve bu taayyn icbna gre
hiss vctta aa kan Hakkn vcdunun, taayyn eden iin olduu sbit
olursa, hi phesiz Hakk'n vcdunda hkm senin iin oluur. nk senin ayn- sbiten zti zellikleriyle, kendisinde aa km olan Hakk'a bir
hkm verdi. Hak da o hkm ile onda aa kt. Vhidin yni birin vcdu
zt ynnden vhiddir yni birdir; onda birden fazla olu yoktur. Ve ayn ekilde tecell de zttan balangta vahdet yni birlik zere aa kar. Fakat
a'yn aynalarnda farkllk ve eitlilik, Hakkn vcdunda birden fazla olu
ve okluk aa karr. Bu ekilde vct Hakk'n, hkm ise aynlarndr.
Aynlar ise ekirdein iindeki aa gibi yok hkmndedir.
Ve eer yine ayrnts daha nce geen ikinci kefin verdii mrifet zere,
Hakk'n vcdu a'yn aynalarnda, bu aynlarn icblarna gre aa kp
bunlar bir derinden farkl olduu zaman, senin aynn zerine, feyz verilmi
olan vct nru ile senin mevct olduun ve mutlak vcdun senin aynnda
343
brhmiyye Fass
Ve Hak iin, vct feyzi vermenin hamdinden baka bir ey bki kalmaz. nk bu Onun iindir, senin iin deildir. imdi sen hkmler ile
Onun gdssn ve O vct ile senin gdndr (25).
Aynlar yokluk zerine olup, Hak Tel onlara vct feyzi vermitir. Bundan dolay sen, vct bulduun ve aa ktn iin Hakk'a hamd edersin.
nk vct ve aa kmada senin parman yoktur. Bununla berber,
aynlar hakkatte Hakk'n gayr olmadndan hamdlarn hepsi yine Hakk'a
dnk olur. imdi sen hkm verdiin, Hakk da sana vct verdii iin, sen,
hkmlerle Hakk'n gdssn. nk senin ayn- sbitenin hkmlerinin
sretlerine brnd halde aa kan Hakk'n vcdudur. Bundan dolay
senin esslarn ile aa kan Hakk'n vcdu, senin ayn- sbitenin sretiyle
ve onun hkmleri ile gdlanan olur. Ve gd gdlanann vcdunda gizli ve
gdlanan zhir olduu gibi, senin ayn- sbitenin hkmleri de Hakk'n
vcdunda gizli ve Hak zhirdir.
344
brhmiyye Fass
Ve ayn ekilde sen, Hakk'n vcdu ile zhirsin. Ve Hakk'n vcdu ile
zhir olan ayn- sbitenin sretinde Hak, gizlidir. Bundan dolay sen, Hakkn
vcdu ile gdlanansn. Ve sen zhirsin; Hakkn vcdu da btndr.
Burada "gd" tbri, mecz yoluyla kullanlmtr. nk gd, nasl ki
gdlanann devamllna ve olgunlamasna ve kemltnn aa kmasna
sebep olur ise, aynlarn hkmleri de o aynlarda aa kan Hakk'n
vcdunun olgunluk ve devamllna sebeptir. Ve ayn ekilde Hak dahi
vcdu ile aynlarn olgunluk ve devamllna sebeptir. Ve gd gdlananda
gizlenmi olduu gibi, Hak gdlanan gibi aynlarda zhir ve aynlar gd gibi
Hak'ta gizlenmitir. Ve ayn ekilde aynlar, Hak'tan vct bulup gdlanan
gibi zhir ve Hak, gd gibi onlarda gizlenmi oldu. Bundan dolay aynlar,
Hak zerine hkmler ile ve Hak da aynlar zerine vct ile hkimdir.
imdi senin zerine taayyn etmi olan ey, Hak zerine taayyn etmi
oldu. Bundan dolay emr, Hak'tan sana ve senden Hakk'adr. u kadar ki
sen mkellef olarak isimlenirsin. Oysa Hak sana, ancak hlin ile ve zerinde bulunduun istddla, bana teklf et, dediin eyle teklf etti. Ve Hak
(ism-i mef'l yn edilgen orta olarak) mkellef olarak isimlendirilmez
(26).
Yn ezelde ayn- sbitenin hkm, Hak zerine taayyn edici olduundan, Hak zerine hkmedilen oldu, sen de hkim oldun. Ve ayn ekilde zhir vctta senin vcdunun zerine Hakk'n hkm taayyn edici olduundan, sen zerine hkmedilen oldun, Hak da hkim oldu. Bu ekilde
hkm Hak'tan sana dnktr. nk senin ayn- sbiten zerine vct feyzi
vermekle Hak senin zerine hkimdir ve sen hkm verilensin.
Ve yine hkm, senden Hakk'a ittir. nk ayn- sbiten, zti zelliklerinin icb ettirdii hkm Hakk'a vermekle, sen Hak zerine hkimsin ve Hak
zerine hkm verilendir. Bundan dolay Hak ile aynlar bir yn ile hkim
yni hkm veren bir yn ile mahkm yni hkm verilendir.
Ancak Hak ile senin aranda, zerine hkm verilen olmak hussunda, u
kadar fark vardr ki, sana "ism-i mefl yni edilgen orta" kipiyle "mkellef"
denilir ve Hakk'a denilmez. nk Hak zerine hibir klfet rz olmaz.
345
brhmiyye Fass
iir:
imdi Hak bana hamd eder; ben de Hakk'a hamd ederim. Ve Hak bana
ibdet eder; ben de O'na ibdet ederim (27).
Yn Hak, benim vct direme karmasna ve zt ynnden deimeksizin, ilhi sretiyle btnsel ve ayrntsal olarak bende aa kna ve benim onun btn isimlerine grnme yeri oluuma hamd eder. nk, eer
ben olmasa idim, Hak bilinmez idi ve ibdet olunmaz idi ve kendisine hamd
edilmez idi; btnsel ve ayrntsal aa kma ile aa kmaz idi. Kendisini
kendisiyle bilmesinden ibret olan ilk taayyn(cel) ve isim ve sfatlarnn aa kyla olan bilmesinden ibret olan taayynn(isticl) kemli olumaz
idi. Nitekim ems-i Marib buyurur. Beyt:
Tercme: "Senin zuhrun benim iledir; benim vcdum da Sen'dendir.
Eer ben olmasa idim, Sen aa kmaz idin ve eer sen olmasa idin, ben
vct bulmaz idim."
Ve ayn ekilde Hce Hfz rz buyurur. Beyt:
Tercme: "Ma'kumuz olan Hakk'n glgesi, k olan bir mahlkn zerine dt ise ne oldu? nk biz vctta O'na muhtc idik, O da aa kmada bize itiyakli idi."
Ve Hak bana hamd ettii gibi ben de Hakk'a hamd ederim. nk beni
Allah demi kendi sreti zere hlk etti icbnca kendi sreti zerine ortaya karp "akdes feyz"i, ahadiyyet nefes-i rahmnsi ile bana vct feyzi
verdi. Ve btn kemlt ile bende aa kp ilhi sretini bana nimet olarak
verdi. Nitekim demolundaki bu grnme yeri olua iret olarak cenb-
Sa'd buyurur. Beyt:
Tercme "Cenb- Mn'im'den nimet olarak verilen demolunun siyahlk srrndaki ey, ne felek iin msellemdir, ne de melek iin hsldr."
Ve Hak bana ibdet, yn itat eder.nk udn estecib lekum yn
"Bana du ediniz ki size icabet edeyim (M'min, 40/60) cbnca ben O'ndan
taleb ederim, O da benim talebime cbet eder. Ve ben ilk taayyn mertebesinde taayyn ettiimde beni rhn olan mertebelerden ve cismn olan tavrlar ve deiimlerden geirerek insan sretinde icd etti ve aa kard. Ve
insni sreti dzenleyip ilhi keml sretinin rhunu flemek iin beni terbiye eyledi. Nitekim cenb- Mevln (r.a) bu tavrlar ve deiimlere iret olarak Mesnev-i Ma'nev'lerinde buyururlar. Mesnev:
Tercme: "Mdenlik mertebesinden ldm, bitki oldum. Ve bitki mertebesinden ldm, hayvan ile berber oldum. Hayvanlktan ldm; dem oldum.
u halde lmekten ne korkaym, ne vakit lmekten noksan oldum?"
346
brhmiyye Fass
Hak bana ibdet ettii gibi ben de O'na ibdet ederim. nk bana nimet
olarak verdii ilhi sretin btn kemltn ve isimlere ve ztna it tecellleri
kabl edip, o sret ile onu aa kardm.
imdi ibdetin Hakk'a tlk kt edebden kaynaklanmad gibi, sarholuk shiplerinin sz trnden de deildir. Bu sz, tahkk ehli rif ve ilerin en
ince ynlerini aratran vrislerin szdr. rifin sz ise, usl ve mrifet
zeredir. Ondan her ne yol zere bir ibre ksa edebe uygundur. riften,
phe sahipleri ve kt edeb shiplerinden kan sz eklinde ibreler ksa
bile, hkmde onlar gibi deildir. nk rif zti ihtaya bakcdr. Onun
hitliinde Hakk'n kabl etmeyecei bir hkm ve zhir olmayaca bir vasf yoktur. zellikle bu grup (rahmetullhi aleyh), ilhi srlar istdd
shiplerine anlatmak iin, dier ilim shiplerince konulan birtakm terimler
gibi, terimler koymulardr. Ve onlarn terimleri cbnca ibdet"ten kast
"cd ve "terbiye"dir; ve "itat", yn cbet etmek de cbettir. Nitekim Eb
Tlib, (S.a.v.) Efendimize Ey Muhammed, senin Rabbin sana ne kadar
itatli! dedi. Ve cenb- Fahr-i lem Efendimiz de Ey amcam, eer sen Ona
itat edersen, O da sana itat eder. Ona onun emirlerine uyarak kulluk et!
buyurdular. Bundan dolay asl kt edeb bu sadet sofras ztlarn terimlerine anlay yokluu sebebiyle szlerini kt edebe ykleyerek tirzlarda bulunmaktadr.
imdi halde ben O'na ikrr ederim ve aynlarda O'na inkr ederim. O
beni bilir, ben O'nu inkr ederim. Ve ben O'nu rifim; bundan dolay O'nu
mhede ederim (28).
Yn cem' ve vahdet makmnn stn gelmesi hlinde, Hakk'n
vcdunun birliine ikrr ederim. nk btn eyy Hakkn vcdunda
fn ve helk olmu bir halde mhede eylerim. Fakat ne zaman ki muhtelif
aynlara bakarm, hlk grrm. okluun stn geliinden dolay, bu sonradan olma aynlarda O'nun taayyn etmi ve gizlenmi olup, onlardan tecell
edici oluunu tenzh sebebiyle inkr ederim. Hak hallerin ve tavrlarn hepsinde beni bilir. nk btn a'yn sbiteyi ve sonradan olan ileri kapsamtr.
Ve ehdet leminde ey sretlerinde tecell edip aa knca, ben inkr
ederim. nk ztnn birlii dolaysyla, ben O'nu birden fazla olma ve okluktan tenzh ederim ve sonradan olan ey sretlerinden O'nu syrrm. Ve
ben O'nu bilirim. u halde O'nu toplu ve ayrntl mhede ederim. nk
mrifet ve mhede, benim hakkatimin cbdr. O'nu bilmeyi ve grmeyi,
benim hakktim bana verdi.
347
brhmiyye Fass
Bizden nasl gan olur? Oysa ben O'na msade ederim. Ve ben O'nu
is'd ederim. Hak bunun iin beni cd etti, t ki ben O'nu bileyim. imdi
ben O'nu ilimde cd ettim. Bize hads bu man ile geldi. Ve Hakk'n maksadn bende tahkk et! (29).
Yn Hak isimleri ve sfatlaryla bizden nasl gan olur? Oysa ben, O'nun
isimlerinin ve sfatlarnn ve tecelllerinin bende aa kmasnda, O'na
msade ederim. Ve msade "yardm" mansnadr. Ve "yardm" hakknda
yet-i kermede in tensurllhe yensurkum yn Eer siz Allah'a yardm
ederseniz, O da size yardm eder(Muhammed, 47/7) buyrulur. nk kabl
edici, yn edilgen, filin fiiline yardm eder. Ve ben ztmn aynasnda ve aynmn grnme yerinde Ceml ve Cell'iyle aa knda, Hakk' is'd ederim yni sad klarm. "s'd", hakkatte btndaki kemltn zhire ihr ve
ortaya karlmasndan; ve isimlerin kemltnn aynlarda aa kmasndan
ibrettir. Nitekim hads-i erfte Eer siz hi gnh ilemeseydiniz, Allah
Tela sizi helk eder ve yerinize, gnh ileyecek mafiret edecei bir kavim getirirdi. buyrulur. Ve bu hads-i erfin yksek meline uygun olarak
eyh Nazf Mevlev buyurmutur:
Mafiret aynas isyn sretinedir.
Halk gnh etmese hlk eder bakalarn lh.
Sonu olarak Hak, zt ynnden lemlerden gandir. Fakat isimleri ve sfatlar ynnden bizlerden gan deildir. nk ulhiyyet ilh olan ile ve
hlkyyet hlk olan ile ve rubbiyyet rabbi olan ile ve ma'bdiyyet kul ile tahakkuk eder. te O'nun rubbiyyetine ve ulhiyyetine msade etmem ve
O'nu aa karc olmam iin, ben ilh olan ve rabbi olan cd etti. Ve
mdemki ben ilh olanm ve rabbi olanm, lh'm ve Rabb'imi bu sfatlarmla
bilirim. Ve ben O'nun btn mevctlarda aa ktn bildikten ve O'nu
ilimde bu sretle cd ettikten sonra, bu srr perde ehline aarm.
Bahsedilen mandan dolay, Hakk'n mrifeti ve ilimde cd talebini
iinde barndrarak Resl lisn ile bize Knt kenzen mahfiyyen feahbebt
en urefe fe halektel hlka li uref yni Ben gizli bir hazne idim, bilinmeye
muhabbet ettim ve bunun iin hlk hlk ettim hads-i kudssi geldi. Ve
Hakk'n maksad ve talebi bende tahkk olundu. Yn Hak, mdemki mahlklar kendisinin bilinmesi iin hlk etti ve mdemki ben de O'nu bilecek olan
mahlkum; u halde O'nu bilmek iin bana ilim lzm geldi. Ve ilim tahakkuk
edince, O'nu bu ilimde cd etmek gerekti. nk Hak, bendeki btnsel
kbiliyyet ve toplayc grnme yeri oluumdan dolay, bende toplu ve ayrntl aa kma ile aa kt ve tecell edici oldu. Ben de O'nu btnsel
mrifet ile rif olup O'nu ilmimde mhede ettim. Ve bu ilmimdeki
mhede zerine O'nu aa kardm.
348
brhmiyye Fass
brhmiyye Fass
iir:
imdi biz, Hak iiniz. Nitekim delllerimiz sbit oldu. Ve biz, bizim iiniz (32).
Yn biz Hak iiniz. nk daha nce beyn olunduu zere, ilk almn
verdii mrifet yn bilme gereince bizim gaybi ilmi sretlerimiz a'yn-
sbite aynalarnda Hakk'n sretleridir. Ve ortaya kan kefi delllerimiz
cbnca zhir vctlarmz O'nun vcdudur. Bundan dolay biz Hakk'n
mlkyz. Ve biz a'yn- sbitemizin sretleriyiz ve onlarn mlkyz. Bundan dolay, bizim bu hrici aynlarmzda aa kan ve hkim olan o a'yn-
sbitemizdir.
Ve O'nun iin benim olmamdan gayri yoktur. imdi biz O'nun iiniz;
biz bizim iin olduumuz gibi (33).
Yn Hak iin benim zerime vct feyzi vermekten gayri bir ey yoktur.
Bu srette biz O'nun mlkyz; ve O bizim zerimize vct ile hkimdir. Bizim zerimize 'yn- sbitemiz hkim olduu gibi.
imdi benim iin iki yn vardr: "Hve yn O" ve "ene yn ben". Oysa
Hakk'n benliinin aa k iin "ene yn ben" sz yoktur (34).
Yn benim vcdum ne zaman ki mutlak vcdun ayn oldu, bu
vcdum o mutlak vcdun ayn- sbiteme katmasyla taayyn etti. Yn
Hak, ilmi sreti olan ayn- sbiteme, latf mutlak vcdunun tenezzl ile
kesfeti ynyle, bu ehdet leminde, bir vct verdi. Bundan dolay, benim
iin iki yn vardr ki, birisi "hviyyet yn" ve dieri "enniyyet yn benlik
yn"dr.
350
brhmiyye Fass
Birinci yne gre, Hak ile aramzda ayrcalk yoktur. kinci yne gre ayrcalk oluur ve ubdiyyetle yn kul olu ile rubbiyyet yn Rabb olu aa
kar. Ve Hakk'n enniyyeti yn benliinin aa kmas iin "ene yni ben"
sz yoktur. Yn Hak iin benlik yoktur. Belki O'nun kendi ztiyle bir benlii
vardr. nk "ene yn ben" sz, kiinin kendi evresinde bulunan benliklerden, kendi benliini ayrmak iin konulmu olan bir szdr. Oysa Hak
mevcttur ve onunla berber ezelen ve ebeden hibir ey mevct deildir.
Knallahu velem yekun meahu ey'a; eln kem kn yn Allah var idi
onunla berber baka bir ey yok idi; u an dahi yledir. Bundan dolay
O'nun benlii kendi ztiyledir ve kendi ztnda helk olmutur. u halde Hak
iin "ene yn ben" sz yoktur. Ve Hak zt dolaysyle kendinin gayri grnen lemlerden gandir. Ve benim benliim ona muhtatr. nk "ben, ben"
dediim, benim bu tayynm, O'nun mutlak vcdunun bu elbise ile kaytlanarak aa kmasdr. Eer O zti benliini aa karsa, ey fn ve gayri
denilenler yok olur. Sonu olarak bz akl ehlinin zannettikleri gibi O'nun
bizden ayr benlii ve taayyn yoktur. Bu zannediin kkeni, O'nun bizim
benliimizde gizlenmi olmasndandr.
351
brhmiyye Fass
Ve Allah Tel Hak olan eyi syler ve doru yola iret ve hidyet eder
(36).
Cenb- eyh-i Ekber ve misk-i ezfer (r.a.) kendi nefs nefsini, Hakk'a grnme yeri olma hussunda, su kabna benzetip kendi grnme yerinde,
Hakk'n btn isimler ve rabbni sfatlar ile aa kn, taayynn ve
tecellsini isbt ettiinden, bu parltlar saan fassta beyn buyurduu
hakkatlerde, lisnnn Hak lisn olduuna iret olarak: "Bu hakkatleri syleyen Hak'tr; benim lisnm ile sizi vahdet yni teklik yoluna iret ve hidyet
eder" buyururlar. "El-hamd lillhi rabbi'l lemn."
352
brhmiyye Fass
Mesnev:
Bu parlak ve latf fassa balants grlen, Mesnev-i erfin beinci cildinde olan aadaki yksek krmz satrlarn tercme ve erh olarak burada
verilmesi uygun grlmtr.
Mesnev-i erf krmz satrlar:
Tercme "Bu mbrek krmz satrlar o kendinden gemi olanlarn sfat
beynndadr ki, onlar kendilerinin errinden ve hnerinden emn olmulardr. nk gndz, gnein nrundan fn olan yldzlar gibi, onlar da
Hakk'n baksnda fandirler. Ve fn olan kimseye fet ve helk korkusu yoktur."
Mesnev:
Tercme "O kendinden gemi olan kimsenin fens, fakrdan bezenmi
olduu zaman, o kimse Muhammed (aleyhi's-salt ve's-selm) gibi glgesiz
olur. Fahra mensb olan fakr iin fen ziynet olduunda, o kimse mum alevinin ucu gibi glgesiz oldu."
erh: "Fakr"dan kast, "sri fakirlik", yn btn ship olduu hereyini
terk edip bir lokma ekmee muht olacak bir hle gelmek deildir. Belki
heyemnn yn ar akn kemli ve Hakk'a olan akn haddini amas sebebiyle, kendi nefsinden fn ve Hak'la bk olmaktr. Bu fennn "fakr"dan bezenmi olmas budur ki: Bu brhm Fassnda ayrntl olarak anlatld yn
ile rif grr ki, Hakk'n ilminde peyd olan ayn- sbitesi Hakk isminin; ve
ehdet leminde, yn bu dnyda "ben, ben" dedii vct sreti ise, ayn-
sbitesinin sretleridir. Kesf vcdu ise, Hakkn mutlak vcdunun tenezzllerinden olumu olan bir taayyndr. Bundan dolay btn mertebelerinde Hakk'a muhtatr. te bu fakrdan dolay, kendisi iin ortada "ben"im diyecek bir vct bulamaz. Ve grr ki, kendisinin benlii sdece bir vehimden
ibrettir. Bundan dolay kendisinin bu benlik vehminden geer, Hakk'n
vcdunda fn olur. Ve onun fens "fakr"dan bezenmi olur. nk kulun
ziyneti onun fensdr. Bu yle bir ziynettir ki, dnyda ve hirette onun ei
benzeri yoktur. Bedeli ise ancak nefsin fedsdr. Byle bir kimse Muhammed
(s.a.v.) Efendimiz gibi glgesiz olur. nk artk o Hak nru olur. Ve nrun
glgesi olmaz. Ve cenb- Fahr-i lemin iftihr ettii fakr iin fen ziynet olunca, glgesiz olan mumun alevinin ucu gibi, o kimse de glgesiz olur. Yn
vehm olan, mecz vct zulmetinden kurtulup tam nr olur.
353
brhmiyye Fass
Mesnev:
Tercme: "Mum batan ayaa kadar alev olunca, glgenin onun etrfna
dmesi olmaz. Mum, mumu dken kimsenin rzsndan dolay, kendisinden
ve glgeden u'a iltic etti"
erh: Bilinir ki, mum yand zaman, alevi etraf aydnlatmakla berber
dip tarafna kendi vcdunun glgesi der. Hatt "Mum dibine k vermez"
atasz mehrdur. Mumun batan ayaa kadar alev olduu dnlnce,
mumun vcdu kalmayacandan glgesi de gider. Bu bir rnekten ibrettir.
te bunun gibi insan da fen ve bak mertebelerinden nce mecz vcdunu
bamsz bir mevct zanneder idi. Ve nefsni sfatlarndan ibret olan o
vcdun glgelerini etrfna salm idi. Fen ve bk mertebelerine ulanca
batan ayaa kadar Hakkn nn ayn oldu. Artk hem kendi vcdundan
ve hem de onun sft olan glgelerden, Hakk'n nruna iltic etti.
(Bahr'l-ulm ve cen'b- mddullh (kuddise srruhm) erh'lerinden
zet
).
Mesnev:
Tercme: "Mumcu, muma: Ben seni fen iin dktm, dedi. Mum da: Ben
de fenya iltic ettim, dedi. Mum atete btnyle fen bulunca mumdan ne
eser ve ne de k grrsn. Karanl ortadan kaldrmakta, apak olarak,
sret atei bir mum ile mevct oldu. Mum gibi olan cisim mumun tersinedir
ki, o cisim mumu eksildike, can nru artar. Bu alev bkdir; o ise fndir. Cn
mumuna rabbn ule vardr. Bu bk olan alev farz oldu ve lzm geldi. raz
olan fn mumun alevi ise byle deil. O atein ucu, hep nr oldu. Mum, fn
ve glge de ondn uzak oldu."
erh: Cenb- Mevln (r.a.) Efendimizin yksek detleri, tebyn-i hak iin
fk yni dtakini enfse yn ie tatbk etmektir. Bundan dolay fennn
esaslarn da mum rnei ile zh buyururlar: "Mumcu"dan kast Hlk- kevn mekn Hazretleri ve "mum"dan kast insann kesf vcdu ve "sret
tei"nden kast da, onun karl olan "mnev-i ak ve muhabbet atei" ve
"tein alevi"nden kast da "insan rhu"dur. Mbrek beyitlerin fk yn da
dnk olan zhiri manlar zha muhta deildir. Enfs yn ie dnk olan
btni manlar budur ki:
Hak Tel Hazretleri insana hitben: "Ben seni, kll eyin hlikun ill
vecheh yn herey helk olucudur, Onun vechi dnda (Kasas 28/88)
yet-i kermesinde beyn buyurduum yn ile, helk olucu ve fn olmak iin
hlk ve cd ettim" buyurur.
354
brhmiyye Fass
nsn- kmil de: "Ey benim Hlk'm, ben de senin Habb-i Lebb'inin
mt kable ente mt yn lmeden nce lnz emrine uyarak, lmeden
nce lmek ve fn olmak keyfiyyetine kap iltic ettim. Ve bu ekilde hlk
edili maksadnn ve mbrek rznn olumasna altm " der.
nsn- kmilin mum gibi olan vcdu, ilh ak atei ile yannca, artk
ondan nefsni eserler ve sfatlar ortaya kmaz olur.
Fakat bu benzetme, bir tarafyla uygunsuzluk gsterir. Sr oln karanl
kaldrmakta, atein mutlak bir mumla mevct olmas lzm gelir ise de, ilh
klarn mum gibi olan cisimleri byle deildir. nk onlarn cisim mumlar, ak ateiyle yanp eridike, canlarnn nru artar. Nitekim grmek ve iitmek ltfuna mazhar olanlar, dim grr ve iitirler ki, fen ehli olan
evliyullhn sr vctlar zayf ve clz olur. Fakat azz canlarnda o derece
tasarruf kuvveti ve tedbr nru vardr ki, en cebbr ve gl bir cismnnin
slh edemedii bir azgn ve nefsn adam, ok tesirli bir bak eseriyle
slihler zmresine katarlar. te onun cnnn alevi bkdir; nk rabbndir.
Rabbn nr ise fen bulmaz. Onun cn nru, mumun fn ve rzal olan nru
gibi fn deildir. O te alevi gibi olan insn rhu, hep nrn oldu. Cismni
mum fenya gitti. Artk ondan, glge gibi olan nefsni sfatlar uzaklat.
Mesnev:
Tercme: "Bulutun glgesi yere der. Fakat glge aya yakn olmaz. Ey
holuk isteyen, kendinden geme bulutsuzluktur. Sen kendinden gemilik
iinde, ayn yz gibi olursun. Defedilmi olan bir bulut tekrr geldii zaman,
nr gidip aydan bir hayl kalmtr. Onun nru, bulut perdesinden zayf oldu.
O mbrek dolunay bir hill gibi oldu. Ay buluttan ve tozdan bir hayl grnr. Ten bulutu da bizi haylperest etti. Ayn ltfuna bak ki, bulutlar bize
dmandr, dedi. Bu da onun ltfudur. Buluttan ve tozdan ayn fergati vardr. nk ayn gn yksek katlarnn stnde hareket yeri vardr. Bulut
bize cn hasm oldu. nk ay gzmzden gizler."
erh: Cenb- Mevln (r.a.) fen keyfiyyetini zikrolunan yksek beyitlerinde de, bir rnek ile zh buyururlar. nk rnek oaldka, idrk edite o
oranda alglanr. Ve anlatlmak istenen de birbirinden farkl akllar karsnda
o kadar izh edilmi olur. Bu rnekte "bulut"tan kast "beeriyyet karanl"; ve
"ay"dan kast "rhniyyet" ve "kendinden gemilik"ten kast da beeri kaytlar
olan "nefsni sfatlardan kurtulmak"tr.
Mbrek beyitlerin mans bu olur ki: Bulut gibi olan beeriyyet karanl
cismin zeminine der. Fakat ay gibi olan rhniyyet bu karanla arkada
olmaz. nk rh bu lemden deildir. Onun gam dahi bu lemin karanlk
hallerine yakn olmaz. Ey iyi eyi isteyen kimse! Kendinden geme bulut gibi
olan karanlk beeriyye kaytlarndan kurtulmaktr. Sen bundan kurtulduun
355
brhmiyye Fass
356
brhmiyye Fass
Mesnev:
Tercme: "Eer bulutun bir parlakl varsa aydandr. Her kim buluta ay
derse, o dallete dmtr, akndr".
erh: Yn hlkn vcdunda bir letfet ve parlaklk varsa, hakk ay olan
Hakk'n vcdundandr. nk, taayyntn bamsz vctlar yoktur ki,
onlarn kendilerinden letfetleri bulunsun. Mesel bulut, havnn kesflemi
eklidir. Onun vcdu havnn vcduyla mevcttr. Bundan dolay bamsz vct shibi deildir. Byle olmakla berber, buluta hav demek doru
deildir. nk, taayyn dolaysiyle havnn gayridir. te hlkn taayyn
etmi vctlar da bylece Hakk'n vcduyla mevct olmakla berber, taayyn dolaysiyle Hakk'n gayridir. Bundan dolay her kim bulut gibi olan
hlkn vcduna, ay gibi olan Hak derse dallete der ve bunu aknlndan syler. nk mutlak vcdun mertebelerini anlayamamtr.
Mesnev:
Tercme: "Ne zaman ki ayn nru bulut stne dt, o bulutun karanlk
yz aydan deimi oldu".
erh: Yn ay nru gibi olan Hakkn kemli sfatlar, bulut gibi olan kiinin taayyn zerine dtnde onun karanlk yz, yn beeriyyet karanl, Hakk'a tebdil olur ve Hakkn bksyla bak bulur.
Mesnev:
Tercme: "Kymette ay ve gne azledilmi olur; gz n aslna megl
oldu. T ki mlk, kendisinde emnet olarak durandan ve bu fn olan konaklama yerini karr klnm yerden ayrr. Terbiyeci, bir gn ya drt gn
emneti olur. Ey ana, sen bizi kucanda tut! Benim kanadm buluttur, perdedir ve kesftir. O, Hakk'n ltfunun yansmasndan latf oldu. Ben kanad ve
onun letfetini yoldan koparr ortadan kaldrrm. T ki ayn gzelliini aydan
greyim. Ben bakc istemem; ana daha iyidir. Ben Ms'ym, benim bakcm
anadr. Ben ayn letfetini vstadan istemem. nk, bu ballk hlk helk
etti. Meer ki ayn huyuna sakip olan bir bulut ola da o, ayn yzne perde
olmaya. Sretini "l" vasfnda gstere, nebler ve evliynn cismi gibi."
erh: En byk kymet olduu zaman, gne ve ay, leme k vermek
mertebesinden azledilmi olurlar. Fakat maher yeri Hak nru aydnlanm
olacandan, hlkn gzleri n aslyla megl olur ve hlk bu zamanda k
denilen eyin bulut gibi kesf bir vcttan ibret olan gnein ztndan olma-
357
brhmiyye Fass
358
brhmiyye Fass
Mesnev:
Tercme: yle bir bulut perde balayc olmaz; belki perde yrtc olur ki,
manda faydaldr. yle ki, bir aydnlk sabahta, yukarda bulut olmad
halde yamur yad. O sak, yn su verme Peygamberin mcizesi idi. Bulut,
mahvolmaktan, gkyzyle ayn renk olmu bulut idi. Oysa ondan bulut huyu gitmi. kn teni sabr ile byle olur. Ten olur, amm tenlik ondan kaybolur. Deimitir; ondan renk ve koku gitmitir".
erh: Neblerin ve evliynn cisimleri de her ne kadar bulut gibi ise de, onlar hakk aya perde ba olup onu rtmezler. nk onlarn cisimleri latf
olup kesfetleri kalmamtr. det sretlenmi rhlar gibidirler. Bu
sadetlilerin mbrek vctlar ona benzer ki, hav gyet ak ve gkyznn
rengi, allm rengi ile masmv ve hi buluttan eser yok iken, sabahleyin
yamur yad. Fakat bu yamurun yamas gkyznde bulut olmamas demek deildir. Bulut yine mevcttur; velkin o kadar ince ve latf olmutur ki,
gkyznn rengine perde olmaz. te o sak, yn su verme keyfiyyeti de
Peygamberin mcizesi idi. nk bulut gibi olan rislet-penh vcdu mahvolmaktan o kadar letfet kazanmtr ki, gkyz ile bir renkte olmutur. Bu
nebev mcize Mesnev-i erfin nc cildinde gemitir. Kervndakiler su
bulamayp, Reslullah (s.a.v.) Efendimize mrcaat etmiler; onlar da
mbrek parmaklarndan, mcize gstermek iin, su aktmlardr.
Bilinir ki, su ya yerden kaynaktan kar vey gkyznden iner. Gkyznden inmesi bulutlar vstasyla olur. Cenb- Mevln (r.a.) Efendimiz,
vcdi taayynleri bulutlara benzetmilerdir. Ve neblerin ve evliynn
mbrek vctlarndaki letfeti anlatmak iin de ak havda yamur yadran ince ve latf bulutlara benzetmilerdir. Bundan dolay bu benzetmeyi te'yd
iin, Rislet Penh Efendimizin (s.a.v) bu mcizesini vermilerdir. Beyt-i
erfteki "sak" kelimesi, "sn"in fethiyle, "su vermek" ve kesri ile, "su tulumu"
manlarna gelir. erh edicilerden bzlar ikinci many almlardr. Fakat bu
bak as zevk verici deildir; bahse ilk man daha uygundur.
Neblerin ve evliynn cisimleri bulut idi. Fakat onlardaki kesfet gidince,
bulutlar gibi perde olmak huyu gitmitir. te kn cismi mchedeler ve
riyztlara ve ilhi dertler sabr ile byle latf olur.
ktaki dahi cism idi. Fakat ondaki cismiyyet mahvoldu; kesfeti gitti.
Artk onun cismi deimitir. Ondan renk ve koku, yn cismni sfatlar gidip
sdece nr olmutur. Ve kendi sftndan fn olup Hakk'n sftyla bak
bulmutur. Bu fassn balangcnda bahsedildii zere onun hli budur.
359
brhmiyye Fass
Mesnevi:
Tercme: "Kanat bakas ve ba benim iindir. itme ve grme hnesi tenin stnudur. Baka eyler avlamak iin can fed etmei mutlak kfr ve hayrdan mitsizlik bil! Sakn papaanlar nnde eker gibi olma; belki bir zehir
ol ve zarar ve ziyandan emn ol! Yhut hitbn beenilmesi ve ferni iin, kpekler nnde kendini le gibi kl! Hzr (a.s.) onun iin gemiyi deldi; t ki bu
gemi gasptan kurtuldu."
erh: Benim tvs kuunun kanad gibi renkli olan hnerlerim ve bilgilerim ve tenim, bakalarnn faydalanmas iindir. Fakat canm ve bam benim
iindir. nk iitme ve grmenin hnesi olan ba, tenin direidir. Bundan
dolay ben baka eyler iin kanadm fed edersem de bam, canm fed
edemem. nk baka ey avlamak ve dny devletine nil olmak iin can
fed etmek mtlak kfrdr ve hayrdan mitsizliktir.
Hind rihlerinden Abdlfetth hazretleri: "Ser"den kast, "Allhn
zt"dr. nk sbuti sfatlar Allahn zt iin sbittir ki, onlar da: Hayat,
ilim, sem' yn iitme, basar yni grme, irde, kudret, kelm ve tekvn yni
var etmedir. Ve "kanat"tan kast dahi, "beeriyyetin kendisi" vey "beeriyyet
sfatlar"dr ki, beeriyyetin vey beeriyyet sfatlarnn fensndan sonra fn
olur, demitir. Bir kimse Allahn ztn "gayr" yn baka ey dediimiz
dnyya fed etse, elbette mutlak kfr ve hayrdan mitsizlik olacana phe yoktur.
Ey Hak yolunun yolcusu, ok gzel ve aldatc konuma shibi ve papaan sretinde olan dny ehlinin nnde sakn eker gibi tatl olma; belki bir
zehir ve suratsz ol, ol da onlarn zararlarndan kurtul: nk sen eer byle
olmaz ve onlarla grrsen, o ahmaklar sendeki feyzleri azar azar alarlar.
Sonuta kalp bulanklnn olutuunu grrsn. Bir slik iin bundan byk
zarar olmaz.
Yhut bu dny ehlinin seni beenmelerini ve sana fern demelerini istersen: Dny bir cfedir, tlibi kpeklerdir hads-i erfi cbnca, kpeklerden ibret olan o dny ehlinin nnde kendini le kl ve sana verecekleri
mnev zarar kle almayp rzlarn tahsl et! te sana iki k, hangisi iine
gelirse onu yap!
Hzr (a.s) iki yetm ocuun gemisini, gasplarn elinden kurtarmak iin
deldi. Sen de vct gemini gaspedici olan dny ehlinin elinden kurtulmak
iin yarl da, beyn olunan tarzda ayplanp, zararlardan emn ol!
360
brhmiyye Fass
Mesnev:
Tercme: "El-fakru fahr" ondan dolay l geldi, t ki agzllerden
ganye firr edeyim. Hazneleri ondan dolay bir vrneye koyarlar; t ki imr
ehlinin hrsndan kurtulalar. Mdem ki kanadn koparmaya gcn yetmiyor,
git halvette otur; t ki hep onun ve bunun harc olmayasn!"
erh: (S.a.v.) Efendimizin "Fakr benim fahrmdr" hads-i erfi,
agzllerden mutlak Gan hazretlerine iltic etmem iin l geldi. Ben ve emslim
olan Hak ehli, fakr setik ve dny ehline bir harbe eklinde gzktk. nk imr ehlinin hrsndan kurtarmak iin defineleri harbelere gmerler. Biz
de vrneler gibi olan vcdumuzdaki irfn haznelerini bu harbe ekli altnda dny ehlinden gizledik. Eer sen kanat gibi olan hnerlerini, mlk ve maln ve ziynet ve ikblini kendinden skp atmaya ve zelil etmeye gc yetici
deilsen, bri git halvette otur da dny ehli ile grmeyi kes; t ki kymetli
zamanlarn unun bunun mansz sohbetlerine, dalkavukluk ve yaltaklanmalarna sarfedip hsrn iinde kalmayasn.
Mesnev:
Tercme: "nk sen hem lokmasn ve hem de lokma yiyicisin. Ey cn,
sen yiyen ve yenilensin! drk et !"
erh: Bilinsin ki, insan madde olarak ve man olarak hem yiyen ve hem
de yenilendir. Madde olarak yemeklik ve yenilmeklik budur ki, doduu
gnden lecei gne kadar, yedii itii hesp olunsa, binlerce okkaya ular.
Fakat hangi yanda olursa olsun arl, yedii itii maddelerin arlyla
kyas kabl etmez. Bundan dolay kendisi yedii gibi, evresinde kendisini de
an be an yiyenler vardr ve ayn zamanda da yenilendir.
Mnev yn budur ki, insan bir dnceden ibrettir. Nitekim Hz.
Mevln (r.a.) buyururlar:
Ey karde! Sen ancak bir dnceden ibaretsin. Ondan baka neyin varsa, kemiktir, ettir.
Ve her insann irfn derecesine ve zeksna gre dncesi vardr; bundan
hari deildir. Fakat hi ara vermeden akan bu fikirlerin gelip gitmesinde insann asl tasarrufu yoktur. Eer tasarrufu olsa idi, herhangi bir fikri gelmeden nce menedebilirdi. Oysa buna gc yetmez. imdi gelen bir fikir, kendisinden nce gelen bir fikri ortadan kaldrp onun yerine geer. Ve ondan sonra
gelen bir fikir de onu ortadan kaldrr. nsan bu ekilde fikren ve mnen de
361
brhmiyye Fass
362
shkiyye Fass
BSMLLAHR RAHMNR RAHYM
- 6SHK KELMESNDE MEVCT OLAN "HAKKIYYE HKMET"NN
BEYNINDA OLAN FASSTIR
shkiyye Fass
364
shkiyye Fass
iir:
Yaknlamak iin, nebnin fids yn verecei bedel koun kesilmesidir. Oysa koun haykr insann hareketinden nerede! (1).
"Fid" "f"n kesriyle yn (Fi) okunmasyla kurtulmak iin verilen ey;
"zebh" "zl"in fethi yn (z) harfinin ze okunmasyla ile boazlamak; "zibh"
"zl''in kesri yn (zi) okunmasyla, ko vesire gibi boazlanan hayvan;
"kurbn" "kf"n zamm yn ku okunmasyla, kendisiyle Hakk'a
yaknlalan; "svc" "s"nn zamm yn s okunmasyla ile, koyun sesi;
"nevs" "nn"un fethi yn ne olarak okunmasyla, burada akl kurallar zere
hareket amalanr.
Yn Ve fedeynhu bi zibhn azm yn Ve ona byk bir kurbn
fidye verdik (Safft, 37/107) yet-i kermesinde beyn buyrulduu zere,
nebyy-i z-n olan shk (a.s.)n kurtuluuna bedel Hakk'a yaknlamak iin
koun boazlanmas oldu. Oysa tab bir sesten ibret olan koyunun haykr
nerede! nsn husslardan olan akl kurallar zere dzenli hareketler ve dzgn sylenen szler ve ince manlar ve latf nameler nerede! Ve akl idrki
olmakszn hayvandan kan ses nerede! Akl yn zere kan insan hareketi
nerede! Bu, ona asl eit olmad halde nasl fidye oluyor?
Cenb- eyh (r.a.), bu beyitte koun sesini ve insann hareketini beyn
buyurdu. nk, hayvanlarda bunlarn ikisi de ortaktr. Ve insan bzan konuarak ve bzan akl kurallar zerine olan dzenli fiiller ile stn olur. Ve bu
beyitten maksat, bundaki gizli hikmeti beyandr.
Oysa azm Allah, bize vey ona inyeten yn ltf olarak o kou ikrm
etti. Bu inyet hangi ldendir bilmem? (2).
Yn ko ile insan arasndaki mnsebet uzak grnd halde, Allah Tel hzretleri Azm ismi hazretinden tecell edip o kou, ocuun kurbn edilerek imtihan olutan kurtarmak sretiyle Muhammed vrislerden olan bizlere ve lhi sret zere olan insan- kmilin kurbn makmnda kim ve onun
iin fidye olmakla, ona ltf olarak Ve fedeynhu bi zibhn azm yn Ve
ona byk bir kurbn fidye verdik (Safft, 37/107) sznde azametle yn
byklkle vasfetti. Ben bilmem ki bu ikrm hangi ldendir ve ikrm sebebi
olan ey nedir?
Hz. eyh (r.a.)in bu dikkt ekii ve ar rifne bir bilmemezliktir.
nk ikrm, bize ve koa eit ltfediten dolay gereklemitir. nk ko,
insan- kmil iin kesildii zaman, insan- kmile gd olup, onun btn paralarnda yaylr ve hemen o olur. Ve hayvan mertebesinden insan- kmil mertebesine geer. Bu ise ona ltuftur. Ve bize ltuf olmas da, koun biim ld365
shkiyye Fass
rlmemize mn olmasdr. Bundan dolay netce olarak ona ltuf, bize ltfun
ayn olur. Ve eyh (r.a) Ftht- Mekkiyye'nin yetmi ikinci blmnde bu
bahse bal olan hakkatleri beyn buyurmutur.
Bir koun vctuu ztyla, Rahmn'n halifesinden nasl vekil olduuna vkf oluum olayd ne olurdu! (4).
Yn bir koun vctuu, nasl olup da ztiyle, Rahmnn hlifesi olan
shk (a.s.)n makmnn kimi oldu? Bunun esaslarna vkf olsaydm ne
olurdu!
"ahs yn vcd"un kltmesi olan uhays yn vctuk ile ifde
edilmesi, insan- kmilin makmna oranla, koun vcdunun kkln
ifdedir. Ve bu beytin arma eklinde olmas vuku, koun fn-fillh olan
insan- kmile olan mnsebet srrnn bilinmesine teviktir.
Sen bilmez misin ki, gerekte fid yn bedel verme emri, oluta tertiplidir. Yarar iin art, zarar iin azaltr (5).
Yn "fid yn bedel verme" ile "fid olunan yn bedel olarak verilen"
arasnda, erefte ve alaklkta ve ulv oluta ve sfl oluta mnsebet bulunduu iin, bedel vermede lh emir ve Rabbn an uygun olarak tertiplidir.
nk, erefli olana karlk, baya ve bayaya karlk, erefli olan bedel
olmaz. Bedel vermede orant gzetilir. nk "akl- evvel"den silsilelerle insan
mertebesine varncaya kadar, btn varlk mertebeleri, kimi erefli ve kimi
baya olma zere tertiplidir. Ve her mertebede emrin aa kmas ise, mertebe dolaysyladr. Bundan dolay erefli olana uygun olan erefli bedel verildiinde, emr yerinde gereklemekle yarar iin vef olur, yn artta keml
366
shkiyye Fass
olur. Ve baya bayaya, baya erefli olana veyhut erefli olan, bayaya
bedel olduunda da zarar iin azal olur.
imdi, brhm (a.s.) maln ve olunu ve shk (a.s.) da nefsini Hak yoluna
verdiklerinden, Hak Tel da onlar iin kymeti ok olan deve ve sr ve
manda yerine, kymeti az olan kou bedel etti. Bu da maln zararnda azal
oldu. Ve kurbn edilecek olan halfetullh, yn shk (a.s.) yaatmakla lemler iin oluan fayday arttrd. Ve maln zararnda azal olmas da krn ayndr. nk ok mal sarf olunacana, az sarf olundu.
imdi mdenlerden l bir hlk edilmi yoktur. Ondan sonra da bitkiler, kadr ve kymet zerine olur (6).
Bu beytin yukarya balants budur ki: Ko boyun eme ve teslmde "bedene"den yn deve, kz ve mandadan daha ldr. Ve shk (a.s.) da boyun
eme ve teslmde kmil idi. Nitekim hakknda yet-i kermede Fe
beernhu bi gulmin halm yni Bylece onu, halm bir oulla mjdeledik. (Safft, 37/101) buyrulmutur. Bundan dolay boyun eme ve teslmde
l olan koun shk'n kendisine bedel olmas uygun oldu.
Ve mdemki llk boyun eme ve teslmdedir; o halde mdenlerden l
bir hlk edilmi yoktur. nk mdenler devmlu olarak zti ftr bilgileri
zerinedir; asl tabatndan sapmaz. lmen ve aynen ve mertebe olarak
teslmiyet ve boyun eme zeredir ve ilhi irdenin tasarrufu altndadr. Ondan sonra bitkiler gelir. nk bitkilerde mdenlerden fazla olrak gelime
vardr. Her ne kadar gelime onun ftrat cbndan ise de, o tabi ftr hareket,
rfen ona izfe olunur. Bundan dolay o tabi hareket bir tr tab tasarruf olur
ki bu, mdenlerde yoktur. Bu ekilde bitkiler mrifette mdenlerden daha
aadr. Ve bitki tr genellikle gelime tibriyle mrifette bir kadr zere olmakla berber, her bir eit eref ve alaklk ve fayda ve zararda belirli bir
kadr ve dzenli l zeredir.
shkiyye Fass
shkiyye Fass
Ve "insan" denilen hlk edilmie gelince: imdi akl ile ve fikir ile vey
mn ba ile kaytldr (8).
Yn "insan" denilen hlk edilmie gelince: Bu, mden, bitki ve hayvan gibi
hlk ediliinden amalanan ey zere sbit deildir. Belki akl ve fikri ile,
veyhut mn ve inanc ile, ftr mrifetini yn bilgilerini bozmu ve onu fikri
tasarruflar ve nefsinin irdi hareketleri ile kartrmtr. Eer mdenin zti
ftrat zere olan boyun ei ve teslmi ve Hakk'n tasarrufu altnda helk oluu
sebebiyle hareketinin ve irdesinin ve tasarrufunun olmay gibi ve bitkinin
kendi ztiyle hareketinin olmay ve hayvann hlkediinin aslnda kendisine
ne hizmet isbet etmi ise onun zere sbit olmas gibi cemli sfatlar, insanda
olsa idi keml derecesine ulard. Fakat "hayvni insan" mutlak vcdu aklnn ve fikrinin farz ve takdri zere kaytlam ve bu kaydn da fikri tasarruflar ile isbta almtr. Oysa bununla iyi bir ey yaptn zanneder; sapknlk zere altndan haberi yoktur.
Sehl ve bizim gibi olan hakkat ehli bunu dedi. nk, biz ve onlar
ihsan makmndayz (9).
Yn Sehl bin Abdullh Tster hazretleri ve bizim gibi olan hakkat ehli,
mden hepsinden ldr ve hepsinden daha daha fazla itatkrdr; daha sonra
bitki ve daha sonra hayvn gelir, dedi. nk biz ve benzerimiz mn mertebesinin stnde olan "ihsn" mertebesindeyiz. Ve ihsn makmnda olanlar
btn ileri hakkati zere bilirler.
Nitekim Hz. eyh (r.a.) Fttht- Mekkiyye'nin yetmi ikinci blmnde
buyururlar ki:
"Mdenler dier meydana gelmilerden daha fazla Hakk' rif ve ona
ibdet edicidir. nk o mrifet mertebesinde hlk olunmutur. Akl, ehveti
ve tasarrufu yoktur. Onun deimesi kendisiyle deil, gayriyledir. Ve ancak
tasarruf edicisi Allah'dr ve ilh idre ile idre edilir. Ve geri bitki de onun
gibi mrifet mertebesinde hlk olunmu ise de, nefsiyle gelimesi ve ykselmeyi talebi dolaysiyle onun derecesinden aadr. Ve beslenme shibidir.
Beslenme ise gelimeyi ve ykselme talebini cb eder. Oysa mden byle deildir. Tabi hareket hlinde ykselme yoktur. Eer yukarya atlsa aa inme
talebi ile iner. Ve aa inme talebi ise, ubdiyyet hakkatidir. Ve ulvv yn
ykseklik ilh vasftr. nk Hak Aliyy'dir.
369
shkiyye Fass
imdi ii, benim mhede ettiim gibi mhede eden kimse, gizlide
ve akta benim szm syler (10).
Yn varlksal aynlarda, Hakk' taayyn etmi olarak mhede eden kimse, mevctlarn aynlarnn Hakk'a delletinin, zti dellet olduunu ve onlarn
Hallk'larna yn Halkedicilerine olan mrifetinin yn bilgisinin, asl ve ftr
bulunduunu bilir ve gizlide ve akta bu sz bylece syler.
370
shkiyye Fass
Onlar Kur'an'n bildirdiklerinde, Msm'un bize iittirmek iin getirdii, sarlar ve dilsizlerdir (12).
Yn bu bilgileri ve hakkatleri kable istddlar olmayan kiileri bize iittirmek iin, "ma'sm" olan Peygamber'imiz (aleyhi'ssalt ve's-selm) Efendimiz, Kur'an'n bildirdiklerinde bizlere vsflarn syledi. Nitekim, yet-i
kermede buyrulur:
smmn bukmun umyun fe hum l yakln yn sar, dilsiz ve
krdrler. Bu yzden onlar akl edemezler (Bakara, 2/171) ve
fe inneh l tamal ebsru ve lkin tamal kulbullet fs sudr yn
Fakat ba gzleri kr olmaz. Lkin sinelerdeki kalpler kr olur (Hacc,
22/46) ve
lehm kulbun l yefkahne bih ve lehm ayunun l yubsrne bih
ve lehm znun l yesmene bih, ulike kel enmi bel hum edallu yn
Onlarn kalpleri vardr, onunla kavramazlar. Onlarn gzleri vardr, onunla grmezler. Onlarn kulaklar vardr, onunla iitmezler. Onlar hayvanlar
gibidir. Hatta daha da dallettedirler (A'raf 7/179).
Bundan dolay onlar sar, dilsiz, krdr. Cz' akllarnn idrklaryla kulaklar kapaldr. Hakk'n kelmyla konumada dilleri sz sylemez. Akli
delller ve fikri grler ile dilleri kilitlenmitir. Ve onlarn gzleri, grnme
yerlerinde Hakk' grmekten krdr.
Bilinsin ki, Allah bizi ve seni yardmyla desteklesin, brhim (a.s.) oluna dedi: "Muhakkak ben rymda seni kurbn eder grrm". Ry ise
hayl hazretidir. imdi brhm (a.s.) r'yy tbr etmedi. Oysa ryda
brhm (a.s.)n olu sretinde gzken ko idi (13)
Yn ry , Ysuf Fassnda zh edildii zere "kaytl hayl hazreti"dir.
Ve bu fassn giriinde bahsedildii yn ile "kaytl hayl" insann vcdunda
olan "hayl"dir. Bundan dolay mutlak misl leminden insann hayl aynasna inen sretlerin bzs tbre muhta olur ve bzs aynyla aa kar. Bundan dolay brhm (a.s.)n cenb- shk' rysnda kurbn eder grmesinin,
uyanklk leminde, ryda grlen shk sretine mnsebeti olan hissi
sret ile tbr edilmesi gerekirdi. Ve ona mnsebeti olan hissi sret ise boyun
eme ve teslm tibriyle ko idi. Cenb- brhim ise r'ysn mcerred yn
katksz kef kabl ederek tbr etmeyip grnd ekliyle zerine ald ve
cenb- shk' kurbn etmeye teebbs buyurdu.
371
shkiyye Fass
imdi brhm (a.s.) ryy tasdk etti. Byle olunca cenb- brhm'in
vehminden dolay, Hz. shk'a Rabb'i byk bir kurbn bedel etti ki, o,
onun r'ysnn Allah indinde tbri idi; oysa o vkf olmad (14).
Yn brhm (a.s.) r'yy grnd gibi zere alp hayl leminde grlen olan sretin shk (a.s.) olduunu zannetti. Oysa brhm (a.s.)n vehminin
birlikteliiyle shk (a.s.) sretinde hyl leminde grlen ey, Allh'n indinde byk bir kurbn idi. Cenb- brhm ise buna vkf olmad. nk o
hazret "mcerred yn katksz kef"e alm idi. Bu "hayli kef"i de mcerred
kef zannetti. Oysa r'yda grlen her eyde vehmin ok byk katks vardr. nk vehim cz'i manlarn idrkinde sultandr. te bunun iin cenb-
brhm grlm olan sretin tbre muhta olmadn zannetti. Ve olunu kurbn etmeye kastetti. Ve "vehim" sretler lemini kapsam olduundan
ve neblerin vcdu da sretler leminde olduundan bu vehmedi nbvvete engel olmaz.
Byle olunca hayl hazretinde olan sr tecell baka bir ilme muhtatr
ki, o grlen sretten Allh'n murd olan ey onunla idrk olunur (15).
Yn ry leminde grlen sretlerden ilh murdn ne olduunu bilmek iin dier bir ilim lzmdr. Bu ilim de "tbr ilmi"dir. Ve bu tbr ilmini
ancak kendisine btni isimler ile zhiri isimler arasnda olan mnsebetler
alm olan ve bu mnsebetle hayli sretlere mnsebeti olan hissi sretlere
vkf oluu bulunan ztlar tam lyk ile bilir.
shkiyye Fass
adam tutup kt. Daha sonra dier bir kimse o ipi tutup onunla kesildi. Ondan sonra bititirip ykseldi.
Hz. Eb Bekir (r.a.) buyurdular ki: "Y Reslallah, izin verirseniz onu ben
tbr edeyim."
(S.a.v.) Efendimiz: "Ta'br et!" buyurdular.
Cenb- Sddk buyurdu ki: "Buluttan mrad slm bulutudur. Ve ondan
yaan bal ile yadan murd lezzet ve tatll mnsebetiyle Kur'an'dr. Ve ok
ve az alandan murd da Kur'n'dan az ve ok alandr. Ve gkten yere ulaan
ipe gelince o da Hak'tr ki, sen onun zerinesin. Onu tutarsn, Allah seni l
eder. Senden sonra onu dier bir kimse tutup onunla ykselir. Daha sonra o
kimseden sonra dier biri alr. Daha sonra kesilip birletirilerek ykselir." "Y
Reslullah tbrimde isbet mi ettim, yoksa hat m ettim?"
(S.a.v.) buyurdu ki: "Bzsnda isbet ettin ve bzsnda hat ettin."
Hz. Sddk buyurdu ki: "Y Reslallah, and veririm ki, tbrimde hat ettiim eyi beyn buyur!"
(S.a.v.) Efendimiz: "Buna and verme!" buyurdular. "
373
shkiyye Fass
Bunun iin Azz, in kntm lir ruy taburn yn Eer siz tbr
edenlerseniz, bana rym tbr edin (Ysuf, 12/43) dedi. Ve "tbr"in
mans r'yda grd sretten dier bir hussa gemektir. imdi kz,
ktlk ve bollukta, seneler oldu (18).
Bilinmektedir ki, Hz. Ysuf (a.s.) Msr'da hapiste olduu srada Msr
Azzi bir r'y grm idi. Msr'n ileri gelenleriyle khinlerini toplayp dedi
ki: "Ben r'ymda denizden yedi semiz ve onu takben de yedi zayf kz ktn; ve zayf kzlerin semiz kzleri yuttuunu; ve tneleri yeil ve birbirine balanm yedi baak ile kuru olarak yedi baan ortaya kp kurularn
yeil baaklara glip gelerek onlardan eser kalmadn grdm. Eer r'y
tbrini bilirseniz bu r'yma fetv ve cevp verin!" Onlar cevben: "Bu kark
bir r'ydr. Biz bunun tbrini bilmeyiz" dediler. Nihyet Hz. Ysufa
mrcaat olundu. Onlar buyurdular ki: "Yedi yl detiniz zere ekin ekin. Fakat hepsini dmeyip baaklarnda brakn. Yalnz yiyeceiniz kadar dn.
Bu yedi yl bolluk getikten sonra yedi sene ktlk olup evvelce biriktirdiklerini
yerler. Ve ondan bir miktar tohumluk alkonulur. Bu ktlk senelerinden sonra
ok yamur yap bolluk olur." te r'ynn tbr istediini bildii iin Azz
in kntm lir ruy taburn yn Eer siz tbr edenlerseniz, bana
rym tbr edin (Ysuf 12/43) dedi.
Ve "tbr"in mans da r'yda grlen sretten dier bir hussa gemektir ki, o huss hayl leminde grlen sretin mansdr. Yn hayli sretlere
mnsebeti olan hissi sretlerdir. Bunun iin Hz. Ysuf (a.s.) Azz'in hayl
leminde grd yedi semiz kz ve yeil baaklar yedi bolluk senesi ve
yedi zayf kz ve kuru baaklar da yedi ktlk senesi ile tbr buyurdu. u
halde hayli srete uygun olan manya geti ki, bu da der husstur.
Eer r'yda sdk olsayd, olunu kurbn eder idi. Oysa ancak bu, olunun ayn olduunda r'yy tasdk etti. Allah indinde ise, ancak onun olunun sretinde ko idi. Byle olunca brhim (a.s.)n aklnda olu olduundan dolay kou bedel etti. Yoksa o iin aslnda Allh indinde bedel deildir. imdi his kou tasvr etti. Hayl de brhm'in olunu tasvr etti.
Bundan dolay eer haylde kou grse idi, elbette onu olu ile, yhut der
bir huss ile tbr eder idi (19).
Yn eer brhm (a.s.)n olu sretinde grlen ey, ko olmayp da,
hakkaten olu olsayd, elbette onu kurbn eder idi. Bundan dolay r'yda
sdk olmad. Ancak grlen eyin olunun ayn oluunda r'yy tasdk etti.
Yn r'yda olunu kurbn eder grd. Ve o r'yy zhirde sdk klp olunu boazlamaa giriti. Halbuki o grlm olan ey, Allah indinde, ancak
374
shkiyye Fass
onun olu sretinde grnm olan ko idi; hakkaten olu deil idi. Bundan
dolay Hak Tel Hazretleri, brhm (a.s.)n aklnda olu olduu iin, shk
(a. s)a kou bedel etti. Fakat o ko, Hak indinde, hakkaten bedel deil idi.
nk Allah Tel, brhm (a. s)a olunu kurbn etmesini emretmemi idi
ki, ona kou bedel etsin. Byle olunca zhiri his kou tasvr etti. Yn haylde
grlen ey his lemi ve ehdette koun boazlanmasyla sonuland. Ve
zten Allah indinde de kurbn edilecek ey ko idi.
imdi her ey Allah indinde ne sret zere sbit olmu ise his lemi ve
ehdette de, onunla, aa kar. nk his lemi, hayl leminden daha toplayc ve daha geerlidir. nk ayrnt lemidir. Ve hayl ise, brhm (a. s)n
olunu tasvr etti. Sebebi de ko ile shk (a.s.)arasnda boyun eme ve teslm
mnsebeti bulunmas idi. nk hayl, bir many, trl trl sretlerde
tasvr eder. te bu sebeple r'y t'bre muhtatr. Eer brhim (a.s.) hayl
leminde kou boazladn grse idi, elbette onu, koa mnsebeti olan olu
ile veyhut dier bir ey ile tbr ederdi. nk rynn "hayli kef" olan
ksmnn mutlaka tbr edilmesi gerekir.
Daha sonra Hak Tel buyurdu: "Bu bahsedilen i muhakkak ak bir
beldr (Safft, 37/106); Yn zhiri imtihndr. Yn Hak Telnn, r'y
mevtnnn tbrden gerektirdii eyi bilir mi, yoksa bilmez mi diye
brhm (a.s.) ilimde imtihndr. nk gerekte r'y mevtnnn tbr
istediini Hak Tel bilir (20).
Yn shk (a.s.)a bedel olmak zere ko indiini brhm (a.s.) grdkten
sonra, Hak Tel ona; "Bu olunu boazlamak ii apak imtihndr" (Safft,
37/106) buyurdu. Ve Hak Tel'nn brhm (a.s.) ilimde imtihn buyurmas,
onu mkemmel klmak ve "mcerred yn katksz kef"ten baka "hayli
kef"in de mevct olduuna ve bundan dolay hayl leminde grlen
sretlerin mutlaka zhire tanmayp, belki ondan amalanan eyi aramak lzm geldiine vkf etmek iin idi. nk brhm (a.s.) mcerred yn katksz kefe alm ve misl leminden almay alkanlk edinmi idi. Onun iin,
bunu da yle zannetti. Ve r'ysn zhiri zere alp olunu kurbn etmeye
kalkt. Bu hl brhm (a.s.)n nbvvetinin nna, noksan vermez. nk
nebler "seyr-i fillh yn Allah iin seyir"de dim ykseli hlindedir ve seyri fillhn sonu yoktur. Dvet ettikleri hlkn seyri ise "seyr-i ilallh yn Allaha seyir"dir. Ve bu seyrin sonu "seyr-i fillh"dr. Bundan dolay neblerin
balang noktas hlkn seyrinin seyr sonudur.
imdi Hz. eyh'in "R'y mevtn tbr ister" buyurmas, "hayli kef" ksmndan olan r'yya ittir. Ve r'ynn byk bir ksm "hayli kef" trndendir. "Mcerred yn katksz kef" ksmndan olan ise ndir olarak gerekleir. Bundan dolay r'ynn pek ou tbr ister.
375
shkiyye Fass
imdi brhm (a.s.) r'yy tbrden gaflet etti. Byle olunca, r'y
mevtnna onun hakkn vermedi. Ve bu sebepten dolay r'yy tasdk etti.
Nitekim Msned shibi imm olan Takyy bin Mahled, gfil oldu. ndinde
sbit olan haberde iitti ki: Tahkkan Neb (a.s.) buyurdu: Beni r'y da gren kimse, uyanklkta beni grd. nk eytan benim sretim zerine
sretlenmez. imdi Takyy bin Mahled onu grd. Ve Neb (s.a.v.) o r'yda
ona st iirdi. Ve Takyy bin Mahled r'ysn tasdk etti. Bundan dolay
kendini zorlayarak st kustu. Eer r'ysn tbr etseydi o st, ona ok
ilim olur idi. imdi stten itii kadar, Allah Tel ona ok ilmi harm etti
(21).
Yn brhm (a.s.)n r'yy tbrden gaflet etmesi, Msned yn iinde
senetleriyle hadsler bulunan kitp shibi bir imm olan Takyy bin Mahled'in
senetleriyle berber indinde sbit olan iittii bir habere dayanarak, grd
r'yda "st" tbr etmeyip zhiri zere almasna ve bundan dolay tbrden
gaflet etmesine benzer. nk r'ysnda grd st uyanklk halinde de
ste tad. nk hads-i erfte: "Beni r'yda gren uyanklkta grr" buyrulmu idi. Bu hadse dayanarak r'yda itii st karmak istedi ve kustu.
Fakat hayl leminde "st" sretinde grd "ilim"den itii st kadar, his
leminde mahrm oldu.
imdi gerek brhm (a.s.) ve gerek Takyy bin Mahled r'ylarn zhiri
zerine aldlar. Fakat brhm (a.s.)n r'ysn Hak Tel ko indirerek tbr
buyurup Hz. shk'n kurbn edilmesine gerek kalmad. nk cenb-
shk'n zhirde kurbn edilmesi gerekleseydi, Allah indinde kurbn edilmesi lzm gelen bir ko yerine ma'sm bir insan olan bir nebyy-i z-n yitirilmi olacakt. Bu da byk bit mahzr idi. Halbuki Takyy bin Mahled
r'ysn hak bir yn ile tbr buyurmad. Ve st zhiri zerine alan Takyy
bin Mahled uyanklk hlinde onu kard. Ancak itii st kadar kendisinden
ilim yitirilmi oldu. Onun ilminin yitirilmesi ise bir nebyy-i z-nn yitirilmesine benzemez.
Sen Resl (a.s.) grmez misin ki, r'yda bir kadeh st verildi. Buyurdu
ki: "Kanmaklk trnaklarmdan kncaya kadar onu itim. Daha sonra artm mer'e verdim." "Y Reslallah onu ne ile te'vl ettin?" denildi. "lim"
buyurdu. Ve r'y mevtnnn ve tbrden cb ettii eyi bildii iin, grd sret zere onu st olarak terk etmedi (22).
nk "st" noksan ocuklarn bedenlerine gd olduu gibi, faydal ilim
de noksanlarn rhlarna gddr. te "st" ile "ilm"in arasndaki mnsebet
budur.
376
shkiyye Fass
imdi Neb (a.s.)n rhu, veft ettii cesedi sretinde olarak ryda grc iin cesetlenmi olur. Ry, o cesetten bir ey eksiltmez. imdi o, Muhammed (s.a.v.)dir ki, defnedilmi olan srete benzeyen maddesel beden
sretinde, rhu ynyle grlr. Allah tarafndan gren hakknda ismetten
dolay, eytann onun cesedi sretinde sretlenmesi mmkn deildir (24).
Yn (s.a.v.) Efendimiz, ne cesedi sret zerine intikal buyurmu ise ry
hazreti, onun mbrek rhunu o ceset sretinde tasvr eder ve bu cesedi noksan zere tasvr etmez. Bundan dolay o cesetlenmi olan ancak Muhammed
377
shkiyye Fass
Ve bunun iin onu bu sretle gren kimse, ona emrettii vey ondan yasaklad veyhut ona haber verdii eyin hepsini ondan alr. Nasl ki
dny haytnda nasstan vey zhirden vey mcmelden veyhut hangi
eyden olursa olsun, ondan kan szlerin iret ettii ey gerei zere hkmlerden, Neb (a.s.)dan alr idi (25).
Yn r'yda grlen Muhammed (s.a.v.) olduu iin, bir kimse onu aa
km olan cesedinin sretinde, r'ysnda grp, cenb- Peygamber ona bir
ey ile emretse; veyhut onu bir eyden yasaklasa; vey ona bir ey haber verse o kimse bunlarn hepsini Neb (a.s.)dan alr. rnein gren, Peygamberin
zamannda yaasa er'i hkmleri sadetli azlarndan erefle km olan
szlerin ireti zere alr idi. O szler, ister nass yn kesinlik ifde etsin ve
ister zhir yn ihtimller arasndan tercihli olu trnden olsun ve ister
mcmel yn btn ihtimlleri uygulanabilir olsun vey fkh usl terimlerince kelm vecihlerinden birisi olsun; herhalde o szn dell oluuna tibr
eder ve asl onu te'vl etmez idi. Bundan dolay Peygamberin hayatta oluunda bir kimse bu slb zere er'i hkmleri nasl alrsa, aynyla r'yda da
(s.a.v.) Efendimiz'den de ylece alr. Ve ayn ekilde bir kimse nebev vris
olan bir kmil mrdin terbiyesinde bulunup onun haytta oluu hlinde ondan erat ve tarkat ve mrifet ve hakkat hkmlerini ald gibi, o mbrek
ztn gmesinden sonra r'ysnda grp bir takm nasihtlar alsa, aynyla
yine ondan alm olur. Sonu olarak bir kimsenin (s.a.v) Efendimiz'i r'yda
mhede etmesi, his leminde mhede etmesi gibidir.
378
shkiyye Fass
imdi eer ona bir ey verse, muhakkak bu ey, kendisine tbr dhil
olan eydir. Byle olunca eer haylde olduu gibi, histe karsa o r'y iin
tbr yoktur (26).
Bu fassn giriinde de beyn olunduu zere, insann hayl aynasnda tasvir edilmi olan sretler, eer ulv taraftan, yn "mutlak misl" leminden inmi ise, ya tbre muhta olur veyhut olmaz. Ve tbr iin de "tbr ilmi" lzmdr. Ve bu ilim, ilh taraftan hibe edilmi bir ilimdir. nk bir kidesi ve
knnu yoktur. Bundan dolay tahsl ile elde etmek mmkn deildir. Ry
tbr eden, r'yy gren kimsenin slih oluuna, gnahkr oluuna, san'atna
ve zamnn ve meknn cblarna gre, o hayli sretlerin uygunu olan
manya geip hissi sretlerini ta'yn eder.
imdi eer (S.a.v) bir kimseye r'yda bir ey verse ve o kimse uyandktan
sonra o verdii eyin eserini nezdinde bulmasa tbre muhta olur. Fakat o
verilen eyin eserini nezdinde bulursa, yn hissi sretler hayli srete uygun
olursa, tbre muhta deildir. rnein (s.a.v) Efendimiz, bir kimseye
r'ysnda bir salkm zm verse ve o kimse uyand vakit o zm elinde
durur grse, bu tbr olunmaz. Bu r'y cenb- Peygamber'in haytta iken,
ashb- kirmndan birisine bir salkm zm ihsn buyurmas gibidir. Ve bu,
ancak "mcerred yn katksz kef"dir.
Ve brhm Hall (a.s.) ile Takyy bin Mahled, bu kadar ile ve bu miktr
zerine timt etti. Ve vaktki r'y iki yn zerine oldu ve nbvvet
makm edebi cb ettii iin, Allh Tela brhm (a.s.)a iledii ve ona dedii eyde bize edebi retti. Biz akl dellin reddettii srette Hakk'
mhedemizde, o sreti ya grenin hli; veyhut grenin onu grd
mekn; vey gren ile berber mekn hakknda, mer' hak ile tbr etmemizi bildik. Ve eer o sreti akl dell reddetmezse tpk hirette grld
gibi, o grdmz sreti ibk ederiz yn bkiletiririz. (27).
Yn brhm (a.s.) r'ysnda olunu boazlar grd; his leminde de yle yapt; ve r'ysn tbr etmedi. Ve ayn ekilde Takyy bin Mahled de
r'ysnda st iti. Uyanp his leminde de onu st zannetti. O da bu r'yy
tbr etmedi. imdi mdemki r'yda tbr ve tbr olmay ynleri vardr; ve
nbvvet makm edebi ve ilhi emre uymay ve boyun emeyi cb ettii
iin, Allah Tel, brhm (a.s.)a r'ysnda kou olunun sretinde gsterip
onu kesme iine bel klmas ve yine kou oluna bedel etmesi sretiyle olan
fiilinde ve "Y brhm sen muhakkak r'yy sdk kldn" (Safft, 37/105)
diyerek olan sznde, bize edebi retti. Bizler de bu reti syesinde bildik
ki, eer Hakk' akl dellin reddettii ve onu tenzh ettii srette r'yda vey
379
shkiyye Fass
uyanklkta grsek, o sreti, ya grenin hline vey grenin onu grd mekna; vey gren ile berber mekna gre, hakk- mer' ile tbr etmemiz cb
eder.
Rivyet edilmitir ki, Hz. eyh (r.a.) zamnnda slihlerden bir kimse,
Hakk' rysnda kendi evinin dehlizinde grd; ve Hak ona iltift etmemekle berber, yzne de bir tokat vurdu. O kimse uyand zaman ztrba
dt. R'ysn Hz. eyh-i Ekber efendimize arz etti. Cenb- eyh onun
ztrbn grdnde ona: "Hakk' ne meknda grdn?" diye sordu: O kimse
"Satn aldm evimde grdm" cevbn verdi. Hz. eyh (r.a.) buyurdu ki: "O
hne gazablanmtr. Hak mer'un hakkdr. Satn aldn zaman iyice aratrmadn. Bundan dolay onu aratr!" Bunun zerine o kimse aratrdnda, o
hne bir mescidin vakfndan olup gasb edilerek satldn anlad; ve onu yine
mescidin vakfna geri verip istifr etti.
Cenab- eyh (r.a.) bu ibrede "akl dellin reddettii" kaydn belirtti.
nk akl dell indinde noksan cb ettirici olan eratn beyn ettii kemli
sret reddolunur. Nitekim hads-i erfte buyurulmutur ki: "Hak Tel,
kymet gnnde noksn sret ile tecell eder. Byle olunca, ona inkr ederler. Daha sonra keml sreti ve azamete dner. Onu kabl edip o srete
secde ederler." Burada "akl dell"den kast, erata gre geerli olan delllere
dayanan delldir. Felsefe ehlinin, evhm ile kark olan akl dellleri deildir.
Fakat rif, Hakk' her srette mhede ettii iin, onu hibir sretten tenzh
etmez. Ve eer Hak Tel'y ryda akl dellin reddetmeyecei srette, yn
ay ve gne gibi olan nrni sretlerden bir srette grr isek, o grdmz
sreti hli zerine bkiletiririz. Nitekim biz hirette Hakk', "bedir" gibi
nrni srette grp, o sreti o hli zere bkiletiririz ve onu te'vl etmeyiz.
Bundan dolay gerek dnyda ve gerek hirette Hakk' byle bir srette gr
eittir. Her iki gr arasnda fark yoktur. nk tecell, tecell olunan kimsenin istddnn sreti zerinedir. Ve istddmzn sreti ise ayn- sbitemizin
sreti ve ayn- sbitemizin sreti de ilhi ismin sretidir. Ve ilhi isim deimeyince, elbette onun sreti olan ayn- sbite ve istdd da deimez. Bundan
dolay hirette olan gr, dnyda oluan istdda baldr. Ve yaplmam
istddn, yn ilhi ismin istddnn almas yaplm istddn almasna
baldr. rnein insan cinsinin okuyup yazmak istdd, bir yaplmam
istdddr. Ancak alma ile zaman iinde oluan yaplm istddn almasyla ortaya kar. Ve hayvnlarda bu okuyup yazma yaplmam istdd olmadndan onlara retmek abestir. te her insann yaplmam istdd orannda ilhi bilgilerin tahsli ile rabbni srlara vkf olu peyd edebilmesi ve
netcede ok olan sretlerde bir olan vechi mhedesi, ancak bu lemde
slkne ve alma ve mchedesine baldr. Ve bilgilerin tahsli ise, yaplm istddn gnden gne artmasyla oalr. Bundan dolay Ve men kne f
hzih am fe hve fl hreti am (sr, 17/72) Yn "Burada a'm olan
hirette de a'mdr" yet-i kermesi cbnca herkesin mhedesi bu lemde380
shkiyye Fass
iir:
imdi Vhid-i Rahmn iin, her bir mertebede; sretten gizli ve ak
olan ey vardr (28).
Hz. eyh (r.a) yukarda Hakk'n erata gre ve akla gre kabl edilebilir
ve kabl edilemez sretlerde tecell edici olduunu bildirdi. imdi de orta
olmayan Vhid-i Rahmn'n a'yn- sbite ve gayb ve ehdet mertebelerinde,
bu mertebelerin cblarna gre, Sbhn vcdu ile taayyn edici ve tecell
edici olduunu beyn buyurur.
Bundan dolay eer mertebe, ilim ve rhlar ve mutlak misl ve kaytl
misl mertebesi gibi gizli ise, Rahmnn vcdu iin ilm ve rhn ve misl
ve hayl sretler hsl olur. Ve eer mertebe, ehdet mertebesi gibi ak ise
Rahmnn vcdu iin de ak ve hiss sretler peyd olur. Ve bu aklk ile
gizlilik grecelidir. rnein rhlar lemine gre onun daha stnde olan
a'yn- sbite lemi ve misl lemine gre rhlar lemi; ve ehdet lemine
gre de misl lemi gizlidir. Ve ayn ekilde rhlar lemi a'yn- sbite lemine
gre ve misl lemi rhlar lemine gre ve imdi iinde bulunduumuz bu
ehdet lemi misl lemine gre aktr. Bundan dolay her mertebede gerek
gizli sretlerde ve gerek ak sretlerde mevct olan Rhmnn vcdudur.
Ve Rahmnn vcdunun siryet etmesi eit seviye zeredir. Fakat mertebelerin ihtilfyle muhtelif sretlerde aa kmtr. rnein hav, letfet mertebesinde hissedilebilir ise de grlebilir deildir. Bulut, su ve buz mertebelerine
tenezzl edince, her bir mertebenin cbna gre bir sret balar ve o sretlerle
grnen olur. Ve bu muhtelif sretler mertebelerin ihtilfndan dolaydr.
Yoksa her mertebede grnen havnn gayr deildir. Byle olunca biz, hangi
mertebede olursak olalm, muhtelif sretlerde grdmz ve rif olduumuz olan hep Rahmn'n vcdudur. Bundan dolay Hak, dny yurdunda
mhede edildii gibi hiret yurdunda; ve ayn ekilde hiret yurdunda
mhede olunduu gibi de dny yurdunda mhede olunur.
381
shkiyye Fass
Eer sen, bu Hak'tr dersen szn dorudur. Ve eer baka itir dersen
gei yapcsn (29).
Yn eer sen, her bir mertebenin cbna gre aa kan Vhid-i
Rahmn'nin vcdunun sretlerini grp, bu sretler Hak'tr, dersen doru
sylemi olursun. nk mertebeler ayna gibidir ve onlarda grnen sretler
de, aynada yansyan sretlere benzer. Ve aynaya bakld zaman, grnen
srettir, ayna deildir. Ayna, btn ve sret zhir olur. Ve iin aslnda mertebeler tibr itir; n yokluksallktan ibrettir. Ve grlen sretlerin vcdu
izfidir. Ve eer mertebelerde grnen sretlere, baka eydir, yn hlktr
dersen taayyn etmi zt olan Hak'tan hlka, taayynlere gemi olursun. rnein ayakta duran Zeydin etrfnda be ayna olsa, onlarn hepsine onun sreti yansr. Bu sretlere Zeyd dersen, sznde sdksn. Deildir, baka eydir
dersen, Zeyd'den aynadaki taayyne ve hayle gemi olursun. Ve bu halde
Zeyd btn ve taayyn etmi hayl zhir olur.
382
shkiyye Fass
Eb Yezd el-Bistm bu makmda der ki: "Eer Ar ve Ar'n ihtv etii ey, yz bin kere bin olduu halde, rifin kalbinin kelerinden bir kede olsayd onu duymazd." Ve bu, Eb Yezd'in cisimler leminde geniliidir (33).
Yn Byezd Bistm (r.a) bu tam kef ve genel mhede makmn
beyn iin der ki: Eer Ar'n ve onun ihtv ettii gkler ve yerlerin ve onda
olan btn mevctlarn yz bin kere bin, yn yz milyon misli, rifin kalbinin
kelerinden bir kesinde olsa idi, o rifin bu genilii dolaysyla, onun kalbi
bunlar duymaz idi. nk Ar ve onun muhteviyt cisimler leminden olduu iin sonludur. Ve rifin kalbi ise genilikte sonsuzdur. nk
383
shkiyye Fass
mutlakiyeti dolaysyla, sonsuz olan Hakk'n mutlaklna karlktr. Ve sonlunun sonsuza gre bir kymeti yoktur. Ve cenb- Byezd'in bu bahsedilen
sz, cisimler leminde kendi kalbinin geniliini ifde eder. Ve Hz.
Byezd'in kalbinin genilii hakkndaki rnei, manlar leminde vermeyip
cisimler leminden getirmesi, varlklar ile rtl olan kimselerin kalbine gredir. Bunun iin Hz. eyh-i Ekber (r.a.), cenb- Byezd'in sznden daha yksek bir many anlatmaya balayp buyururlar ki:
Ben derim ki: Vcdu sonlu olmayan eyin vcdunun sonu dnlp, o ey onu icd edici olan ayn ile berber rifin kalbinin kelerinden
bir kede hsl olsa idi, onu ilminde hissedemez idi (34).
Yn varlk taayynlerinin vcdu sonsuzdur. nk ilhi iler ve rabbni
tecelllerdir. Ve ilhi iler ve tecelller ise sonsuzdur. Eer vcdu sonlu olmayan varlk taayynlerinin vcduna bir son dnlp ve takdr olunup bu
taayynlerin hepsinin icd edicisi olan ve ilk taayyn ile taayyn etmi bulunan bir olan ayn ile berber, rifin kalbinin kelerinden bir kede hsl olsa
idi, rifin kalbi Hak'ta fn ve mutlakl dolaysyla, sonsuz olan Hakk'n mutlaklna karlk olduu iin, vcden ve ilmen bir eyin o kalbde duyulmas
mmkn olmaz idi. nk mutlaklk yn kaytszlk zere olan byle bir
kalbde, mutlak olan Hakkn vechinden baka bir ey yz gsterici olmaz.
kll eyin hlikun ill vechehu yni herey helk olucudur, Onun
vechi dnda (Kasas, 28/88) hkmnce ilmi ve vcdi taayynlerin hepsi, o
kalbde helk olmutur.
shkiyye Fass
Ar ve Ar'n ihtv etii ey, yz bin kere bin olduu halde, rifin kalbinin
kelerinden bir kede olsayd onu duymazd" szne iret buyurur. nk, bu sz de kanmamak mansn iinde barndrmaktadr. Bilinsin ki, rifin
kalbi eit zeredir:
Birincisi: Nefsine rif olma makmnda olan rifin kalbidir. Bu kalbe
Hakk'n tecellsi, cz' tecelldir. Ve onun kalbine ancak o tecell ile rif olmu
olan Hak sp, ondan baka mevctlarn sretlerinden bir ey smaz. Fakat
bu klb, sonsuz olan rifin kalbi olduundan, dier tecelllerin sretlerine rabet eder.
kincisi: Hayret ve iddetli ak shibi olan kn kalbidir. Bu kalbe de
Hakk'n tecellsi sp Hak'tan baka bir ey smaz iken, ulaan ilhi
tecelllerin feyzlerine kanmaz. Ve harretinin kemlinden dolay dier
tecelllerin feyzlerini gzler.
ncs: Tahkik ehli kmilin kalbidir. Bu kalb, mutlaklk yn kaytszlk
zere olup sonsuz olan Hakk'n mutlaklna karlktr.
Bundan dolay Byezd Bistm hazretlerinin, Hakk' sdrp fakat kanmadndan bahsettii kalb birinci ve ikinci trden olan kalbdir. Ve kmil kalbin hkm ise bunlarn hkmnden bakadr. Cenb- eyh (r.a.)in beyn buyurduu kalb ise insan- kmilin kalbidir. Nitekim kendileri de: "Biz, szmz ile bu makma dikkat ektik" buyururlar.
iir:
Ey eyy kendi nefsinde hlk eden! Sen hlk ettiin eyi toplaycsn
(36).
Yn ey eyy kendi ilminde sretlendirip mutlak vcdunun tenezzlleriyle o ilmi sretlere, varlk leminde vct vermek sretiyle hlk eden!
Bundan dolay bu hlk ettiin eyy, gerek "ilim" ve gerek "ayn" mertebelerinde, sen kendi nefsinde toplaycsn.
Ma'lmdur ki, ahadiyyet mertebesinde mutlak ztn ayn olan btn sfatlar ve isimler, aa kma talebinde bulundular. lemlerden gan olan zt,
isimlerine rahmet olarak, kendi ztyla, kendi ztnda, kendi ztna tecell edip
o isimlerin sretleri ilh ilimde peyd oldu. Ve aa kmann kemli iin,
onlarn ilim mertebesinden ayn mertebesine gelmeleri cb etti. Ve ayn mertebesi ise, kesfet mertebesi olup maddenin vcduna muhtac idi. Oysa mutlak
vcttan baka bir vct yoktur. Bundan dolay mutlak vct mertebe mertebe tenezzl buyurup bu ilmi sretlere, rhlar lemi, misl lemi ve ehdet
lemi mertebelerinde, o mertebelerin gereine gre, yine kendi vcdundan
birer sret elbisesi giydirdi. Byle olunca btn taayynlerde aa kan Hak
385
shkiyye Fass
Vcdu sonlu olmayan eyi sen, vcdunda hlk edersin. imdi sen
darsn ve genisin (37).
Yn sen, "ilim ve "ayn" mertebelerinde taayynn dolaysyla, vcdu
sonlu olmayan eyi, kendi vcdunda hlk edersin. Bundan dolay sen hlk
edilmi sretlerde kaytl oluun dolaysyla darsn. Ve sretlerin hepsinde
aa kn ve ilim ile kapsam oluun ve ztnla ihtan dolaysyla da genisin.
Eer Allah Telnn hlk ettii ey benim kalbimde ola idi, o eyin
nrlar parlayan fecri ikr olmaz idi (38).
Yn benim yle geni bir kalbim vardr ki, hlk edilmi sretlerden
berdir. Eer Allah Tel hazretlerinin kendi vcdunda hlk ettii sonsuz ey
benim kalbimde olsa idi, o mahlklarn hepsinde ykselen vct nrunun
parlamas kalbime ikr olmaz idi. nk vct nru, feyizli olan taayynlerin sfatna ve rengine boyanmtr. Benim kalbim ise btn taayynlerden
hl olup mutlaklk yn kaytszlk zeredir. Bundan dolay kalbim Hakk'a
dnk olup Hakk'n tecellsinden gark olunca hlk edilmi sretler onda
ikr olmaz ve kalbim onlar duymaz. nk Hakk'n tecell nrlar hlk
edilmi sretleri mahveder.
Hakk' sdran kimse hlktan dar olmad. Byle olunca i nasl olur, ey
duyucu? (39).
Yn yukarda bahsedilen "Ben yerime ve gme smadm. Fakat
m'min olan kulumun kalbine sdm" hads-i kudssi gereince kalbine, btn taayynlerde aa k tibryla, kendi vcdu ile btn mahlklar
toplam olan Hakk' sdran kimse, hi mahlklara kar darlk eseri gsterir
mi?
Ey bu toplayc sz iiten kimse, byle bir kalbin nnn nasl olduunu
gr!
Geri yukardaki beyt-i erfte beyn olunduu zere, kmil kalbin Hakk'a
ynelii ve Hakk'n tecellsinde gark oluu dolaysyla, hlk edilmi sretler
ona ikr olmaz ise de, bu hal Hakkn nefsinde mahlk olan hlk edilmi
sretlerin onda mevct olmamasn cb etmez. Hak, kmilin kalbine snca,
386
shkiyye Fass
tabdir ki nefsinde mahlk olan ey ile berber sar. Fakat kmil kalb Hakk'n tecellsinde gark olduundan onlar duymaz. Cenb- eyh (r.a.) yukarda
iirde, ilk beyitte: "Ey eyy kendi nefsinde hlk eden" buyurmu idi. imdi
de dz yaz ile rnek verip buyururlar. yle ki:
Her bir insan, hayl kuvvetinde, vcdu olmayan ve yalnz hayl kuvvetinde vcdu bulunan eyi vehm ile hlk eder. Ve rif, himmeti ile himmet mahallinin dnda olarak vcdu oluan eyi hlk eder. Ancak, rifin
himmeti onu muhafaza etmekten ayrlmaz. Ve onun muhafazas, yn mahlk olan eyin muhafazas, himmete ar gelmez. imdi rife, hlk ettii eyin muhafazasndan ne zaman bir gaflet gelse o mahlk yok olur. Meer ki
rif btn hazret mertebelerini zabtetmi olsun. Ve o rif, mutlaka gfil olmaz. Belki ona mhedesinde bulunduu bir hazret lzmdr (40).
Yn Hak eyy kendi nefsinde hlk ettii gibi, her bir insan da, darda
vcdu olmayan eyi vehmiyle hlk, yn takdr eder ve sretlendirir. Ve bu
sretlendirdii eyin vcdu, ancak kendi nefsinde olan, hayl kuvvetinde
bulunur. Ve bu vehimde hlk etmek keyfiyeti genel bir eydir. rif ve rif olmayan tarafndan gerekleir. rnein bir kimse bir l ile yalnz bana bir
odada yatsa, vehminde o lnn kalkp yle byle yapabileceini dnr.
Gzne uyku girmez olur. Oysa dnda byle bir ey olduu yoktur. O ancak
vehminin hlk ve takdr ettii srettir.
Fakat rifin hlkedii rif olmayann hlkedii gibi deildir. O himmetiyle
hlk eder. Ve onun hlk ettii eyin darda da vcdu olur. Ve rif o hlk
ettii eyi, himmeti ile muhafaza etmekten ayrlmaz. Ve onun muhafazas,
himmetine ar gelmez. Ve rif o hiss mevcda "misl mertebesi"nde vey
"ehdet mertebesi"nde yneliten vazgemedike o mevct, "ehdet mertebesi"nde devamllk zere olur. Ve onun ynelii kesilir kesilmez o mevct da
yok olur. nk o mahlkun rhu, rifin himmetidir. Fakat rif btn hazret
mertebelerini zabtetmi ise, yn onun kalbi mutlaklk zere olup "hazart-
hamse"nin yni be hazret mertebesinin tamamn ihta etmi ise, o mahlk
olan eye ehdet mertebesinde yneliten kesilse bile, o rif mutlaka dier bir
"hazret mertebesi"nin mhedesinde olacandan, yneliinin kesilmesiyle
ehdet mertebesinde yok olan o mahlk, rifin mhede ettii "hazret"e geer. nk byle bir rifin kalbi btn hazret mertebelerini toplamtr. Ve
onun himmeti ile hlk ettii eyin sreti, btn hazret mertebelerinde grlr.
Oysa onun, hazret mertebelerinin hepsinde gafleti mmkn deildir. Bir hazretten gfil olsa, mutlaka dier bir hazretin mhedesinde olur. Bundan dolay o mahlkun, mhede ettii hazretteki ve ondan nceki hazret mertebelerindeki sretlerini muhafaza eder.
387
shkiyye Fass
388
shkiyye Fass
imdi ne zaman ki rif, hlk ettii eyi himmetiyle hlk etse ve halbuki
ona bu ihta hsl olsa, o mahlk, sreti ile her bir hazret mertebesinde grlr. Ve sretlerin bzsn bzsyla muhafaza eder. imdi ne zaman ki
rif hazret mertebelerinden bir hazreti hit olup, o hazrette, onun mahlku
sretinden oluan eyi muhafaza edici olduu halde, bir hazretten vey hazretlerden gfil olsa, gfil olmad hazrette, o bir olan sreti muhafazas sebebiyle sretlerin hepsi muhafaza edilmi olur. nk gaflet, ne genelde ve
ne de zelde asl genel deildir (41).
Yn kaytszlk shiplerinden olan kmil rif, ehdet lemini ve misl
lemini ve rhlar lemini ve a'yn- sbite lemini ihta edii ynyle, herhangi bir eyi himmeti ile hlk etse, o mahlk, sreti ile bu bahsedilen lemlerin her birisinde gzkr. Ve bu cad ettii eyi, genellik zere, her mertebedeki sretinde muhafaza etmek mmkn deildir. Belki bz mertebedeki
sreti muhafaza eder. Ve o mertebedeki sreti muhafaza etmekle dier mertebelerde bulunan sretler de muhafaza edilmi olur. Ve rif, bir lemde hzr
ve o hlk ettii eyin sretini o lemde muhafaza edici olduu halde, bir
lemden vey lemlerden gaflet zere olsa, hzr olduu lemdeki o bir sreti
muhafaza ettii iin, dier lemlerdeki sretlerin de hepsi muhafaza edilmi
olur. nk rifin gafleti, gerek lemlerin genelinde ve gerek zelinde, yn
bzsnda, asl genel deildir. nk, bir lemden gfl olmakla lemlerin
hepsinden gfil olmas lzm gelmez. Ve ayn ekilde belirli bir lemden gaflet
zere olsa bile, dier bir yn ile ondan gfil olmaz.
Ve ben muhakkak burada bir sr zh ettim ki, ehlullah, bunun gibi bir
srrn ortaya kndan dim "kskanma" zeredirler. Onda onlar Hak'tr,
diye iddialar iin red vardr. nk Hak, gfl deildir. Oysa kulun bir
eyden gfl olmas ve bir eyden olmamas muhakkaktr. imdi, hlk ettii
eyin muhafazas ynnden onun iin "Ben Hakk'm" demek vardr. Ancak,
o eyin sretini onun muhafazas, Hakk'n muhafazas gibi deildir. Ve elhak biz farkl beyn ettik. Ve her hngi bir sretten ve onun hazretinden
gafleti ynyle kul, muhakkak Hak'tan ayrld. Ve halbuki btn sretler
iin, muhafazann devamll ile berber, gfl olmad hazrette, btn
hazretlerden bir sreti muhafaza etmesi sebebiyle, kulun ayrlmas muhakkaktr. te bu muhafaza, zmnnda olu iledir. Ve Hakk'n, hlk ettii eyi
muhafazas ise byle deildir. Belki her sret iin onun muhafazas ayr ayrdr (42).
Yn ben bu rifin hlkedii bahsinde, byk bir sr zh ettim ki, ehlullah
byle bir srrn meydana kmasn dim kskanrlar ve rterler. nk
389
shkiyye Fass
390
shkiyye Fass
Ve bizim dediimiz eyi, ancak kendi nefsinde Kur'n olan kimse bilir.
nk, Allah'tan saknan iin, Allah Tel furkan klar. Ve o da, onun sebebiyle kulun Rabb'inden ayrld eyde, bu meselede bizim bahsettiimiz
furkn gibidir. Ve bu furkn da furknn en ykseidir (44).
Bilinsin ki, ilk taayyn ve ikinci taayyn ve rhlar lemi ve misl lemi ve
ehdet lemi orta ve benzeri olmayan bir mutlak vcdun tenezzlnden
husle gelmi olan tibri mertebelerdir. Ve bu tenezzl de cel yni kendisini
391
shkiyye Fass
kendisiyle bilmesinden ibret olan ilk taayyn ve isticlda yni ve isim ve sfatlarnn aa kyla olan bilmesinden ibret olan taayynnde keml
iindir. Halbuki cel ve isticl kemli bu ehdet mertebesinde aa kan insan- kmilin vcdu ile tamamyla hsl olmutur. Bundan dolay "insan-
kmil" mertebesi, mutlak vcdun tenezzl mertebelerinin altnc mertebesi
olduundan, insan- kmil kendi nefsinde btn hazret mertebelerini toplam
olur. te byle, ilhi ve varlksal hazret mertebelerinin hepsini ihta etmi
olup ilhi sreti ve hlk edili sretini toplam olan insan- kmil, kendi nefsinde Kur'n olan kimsedir.
Ve btn eyy nefsinde toplamtr. Ve ey onun vcdunda biribirine
baldr. Bundan dolay bir hazretin btn hazretleri toplam olmas ve o bir
hazretten ve o hazretteki sretten gfil olmayan bir kmil rifin, hazretlerin
hepsini ve o hazretlerdeki sretleri muhafaza etmesi iinin esasn zevkan yn
bizzat hakkatini idrak ile yaayp mhede eden kimse, ancak kendi nefsinde Kur'n olan kimsedir.
Amm ittik edenlerin yni saknanlarn hline gelince Allah Tel byle
bir ittik eden rif iin furkn klar; yn onun kalbine Hak ile btl arasn ayracak bir nr koyar. Ve o nr ile cel hakku ve zehekal btl yn Hak
geldi, btl yok oldu (sr; 17/81) hkmnce hlk Hak'tan ayrr. Oysa
"ittik yn saknma" dediimiz ey farkn ayndr: nk ittik eden kimse,
mahlkun sftn Hakk'a isnd etmekten ekindiinden Hak'la hlk arasn
ayrr; yn hlk ve Hak iin ayr ayr birer vct isbt eder. imdi takvnn
yn ekinmenin mertebesi vardr:
Birincisi: Avmn yn sradan insanlarn takvsdr ki, Hakk'n yasak ettii eylerden saknma ve ekinmedir.
kincisi: Havssn takvsdr ki, kemlt kendi nefsine ve ktlenmii
Hakk'a isnd etmekten saknmadr.
ncs: Ehassu'l-havssn takvsdr ki; zti ve sfati ve fiili olarak
Hakk'n vcdundan baka bir vct isbtndan ekinmektir
Ve takvnn bu mertebesi cem yn toplayc makma ulamazdan ncedir. Yn seyr-i fillh, Allah iin seyirdedir. Ve takvnn bir mertebesi daha
vardr ki, bu da "fendn sonra bak" vaktinde, yn cem makmna ulap
"fark"a geldikten sonra olan takvdr.
Ve takvnn her mertebesinde bir furkn, yn Hakk' hlktan ayrmak
vardr. Nitekim Hak Tel buyurur. n tettekullhe yecal lekum furknen
yn Allahtan ittik ederseniz sizi furkn shibi klar (Enfl, 8/29). Ancak
btn mertebelerin hakkn f eden kmil vrisin furkn dierlerinin
furknndan erfa'dr, yn yksektir. nk bu mertebede Hak, ilhi toplaycl ile kulda zhir ve kul da o toplaycla grnme yeri olduu halde, Hakk'n zt zorunluluu, kulun zt fakr ile ayrlr.
392
shkiyye Fass
iir:
imdi bir vakitte kul, hi phesiz Rab olur. Ve bir vakitte de kul, hi
iftirsz kul olur' (45).
Yn ubdiyyet makmnda sbit-ayak olan insan- kmil, ilhi sfatlarn
ve rubbiyyet bantlarnn hepsine grnme yeri olmas tibryla lemler
zerinde halfe olmas yoluyla rubbiyyet yn Rabblk icr eder. Ve insan-
kmil ilhi isimlerin grnme yeri olmas dolaysyla ilhi sret zeredir. Nitekim Allah demi kendi sreti zere hlk etti buyrulmutur. Ve halfe,
halfe olunann sreti zeredir.
Ve ayn ekilde vakit olur ki kul, hi iftirsz kul olur. nk insan- kmil
vctta Hakk'a muhtatr. nk Hakkn vcdu olmasa idi, insan- kmilin
taayyn mevct olmaz idi. Bundan dolay onun vcdunda tasarruf edici
olan ancak Hak'tr; ve onun grnme yerinden tasarruf edici olan Hak'tr.
nsn- kmil ise hlis kul olup onun rubbiyyeti rz yn geici; ve taayyn
dolaysyla ubdiyyeti ztdir. rnein demir atete kznca onun atelii rz
ve demirlii ztdir. Yoksa demir demir; ve ate de atetir. Ne ate demir olur;
ve ne de demir ate olur.
imdi kul olursa, Hak'la geni olur. Ve Rab olursa, darlk yaaynda
olur (46).
Yn insan- kmil, kh kul ve kh Rab olur. Kul olduu zaman, Hak ile
geni olur. nk onun kalbine Hak smtr. Ve bu zamanda ilhi sfatlar ile
vasflanm olmutur; ve Hakk' kendisine halfe olunan eylemitir. Kendisi
hlis ubdiyyet merkezinde kim olup onun grnme yerinden kan tasarruf,
hep Hakk'n tasarrufudur. Ve insan- kmil, taayyn ile var olu leminde
ancak Hakk'n bir letidir. Bundan dolay bu halde, onda genilik olaca aktr. Fakat Rab olduu zamanda yaay dar olur. nk rubbiyyet sfatyla
zhir olunca, kullarn rzklarn vermekle kendisinden talepte bulunulan olur.
Bundan dolay bz zamanlarda rzk vermekten ciz kalmakla yaaynd
393
shkiyye Fass
darlk olur ve sknt eker. nk kulun kudreti geicidir; Hakk'n kudreti ile
devamldr. Varlk, gan olu, fiil, te'sr ve feyzlendirmek Hak iin zt eyler
olduu gibi, bunlarn karl bulunan yokluk, muhtac olu, fiili kabl edi,
tesir al ve kabl de kul iin ztdir. Bundan dolay insan- kmilde zt
muhtalk ile geici kudret birleince zti kudretin nndan olan rzk vermek
ile kendisinden tlepte bulunulduunda, zt muhtalnn stn gelmesi dolaysyla bundan ciz olup sknt eker.
imdi kul oluundan dolay, kendi nefsinin "ayn"n grr. Ve emeller
hi phesiz onda geniler (47).
Yn insan- kmil, ubdiyyet sfat ile vasflanp hlis kul oluundan dolay kendi nefsinin "ayn"n grr. Yn kendi nefsinin acz ve muhtac oluunu
ve belki yokluunu grr. Ve kendi nefsini byle asl vasf zerine grnce,
onun birtakm emelleri bulunmasndan dolay phesiz Hak'tan talebi geniler. Nitekim (s.a.v) Efendimiz "Ey benim Allhm, czzm ve deride alaca
hastalndan ve delilikten ve kt illetlerden sana snrm" diyerek shhat
taleb buyururlar idi. Bu du phesiz rahmet edilmi mmetlerine retim
amal olmakla berber hlis ubdiyyet makmnda bulunduklar yn ile
mbrek taayynleri iin de bir taleb idi.
Ve Rab oluundan dolay, mlk ve melekt hazret mertebelerinden
hlk edilmilerin hepsini, onu kendisinden talepte bulunulan ettiklerini
grr (48).
Yn insan- kmil, Hakk'n halfesi olduundan, rubbiyet ve tasarruf ile
aa kmakla, gerek ehdet leminin ve gerek melekt leminin btn hlk
edilmileri, kendisinden maddi ve mnev rzklar taleb ederler. Ve onlarn
hakedi ve istddlarna gre onlarn maddi ve mnevi rzklarn vermek, bu
halfe zerine zorunluluk olur.
Oysa onlarn istedikleri eyden zt ile cizdir. te bundan dolay
riflerin bzsn bu sebeple, alar grrsn (49).
Yn rubbiyyet ve tasarruf ile aa kan insan- kmilden hlkn taleb
ettikleri maddi ve mnev rzklar, o insan- kmil, zt olarak muhtac oluu
dolaysyla vermekten ciz olduu iin, dar bir yaaya dtkleri sebep ile, o
riflerin bzsn alar bir halde grrsn. nk insan- kmil, hlis
ubdiyyetine bakarak acz sfat ile zuhrunu grd zaman, Rabb oluu ile
kendisinden talepte bulunulan olunca sklr. Yoksa btn ileri Hakk'a havle
edip kendisinde btnsel fen hkm zhir olduu zaman, ciz deildir.
nk bu zamanda ortada kendisi yoktur. Ve onun grnme yerinden tasarruf eden Hak'tr ve Hak'ta ise acz yoktur.
394
shkiyye Fass
Cenb- eyh-i Ekber (r.a) Ftht- Mekkiyye'nin yirmi ikinci blmnde "Ubdiyyet ile vasflanmann lezzetini, ancak rubbiyyetle vasflanm
olup, hlkn ona muhta olmasndan dolay, elemler duyan kimse bilir" buyurup, bu hussta Sleyman (a.s.)n kssasn beyn ederler. nk, Sleyman
(a.s.), mahlklara rzklar verme hussunda olan darlnn kemlinden dolay, bu ii, hakk Rezzka havle ve teslm edip, kendisi nefsinde bir holuk ve
rhat buldu ki, hibir holuk ona karlk olamaz.
imdi sen, Rabb'in kulu ol; onun kulunun Rabb'i olma! T ki balanma
sebebiyle atee ve erimee gidesin (50).
Bu hitp mertebe shiplerini kapsar:
1- Halfe oluu sebebiyle rubbiyyet ve tasarruf ile aa kan insan- kmiledir. Bu ekilde, "ate"ten kast, acz ateidir. Nitekim, yukarda hlis
ubdiyyetine bakarak acz sfat ile zuhrunu grd zaman rubbiyyetle
kendisinden talepte bulunulan olunca sklp aladndan bahsedilmi idi.
Bununla berber bu rif btnsel fen hkmne gre ma'zrdur. nk, ortada kendisi yoktur.
2- nsn- kmilin alt dereceleri olup tasarrufa me'mr olmadklar halde,
bz ilhi sfatlar ile vasflanm olduklarndan, nefislerinde arta kalanlarn
istekleri dolaysyla, kendilerinden tasarruf ve rubbiyyete bal bz fiiller
kan ztlardr. Bu ekilde "ate"ten kast, mahrmiyyet ateidir. nk slik,
tasarruf kaydna mbtel olduka vahdet cemlinden mahrm ve perdelidir.
Onda henz ikilik zevki vardr.
3- Bu snfn alt derecesinde olan nefis ve arzu shipleridir ki, beeri sfatlardan hibirisini terk etmemi olduklar halde Firavun gibi hlk zerinde tasarruf ve rubbiyyetle zhir olmaya kalkrlar. Beyt:
Tercme: "Lnetlenmi olan nefis Firavun'dan aa deildir. Fakat bunun
destei vardr, onun destei yoktur". Yn Firavun mlk ile berber
rubbiyyet iddiasnda bulundu. Nefis ise mlksz rubbiyyet iddia eder.
Bundan dolay bu gibi nefislerin shipleri hakkndaki "ate"ten kast, dnyda eitli azb ile, hirette bilinen ate azbdr. Nitekim hads-i kudsde
buyrulur ki: "Azamet benim izrm ve Kibriy ise ridmdr. Kim ki benden
bu ikisini almaya alrsa, atee dhil ederim.
Vallhu yed' il dris selm yn Allah selm yurduna dvet eder
(Ynus, 10/25)
Bitii: 16 Eyll 1916, Cumartesi gecesi, sat 02:50
395
shkiyye Fass
Mesnev
Sivrisinein Sleyman (a.s.)a mrcaatla rzgrdan ikyet etmesi zerine, o Hazretin ikyeti olan sivrisinee hasmn hkm dvnna armasn
emir buyurduuna dir olan Mesnev-i erf in nc cildinde olan
mbrek beyitlerdir. Mesnev:
Tercme: "Sleyman (a.s.) sivrisinee dedi ki: Ey gzel sesli, Hakk'n emrini candan dinlemen lzmdr. Hak bana buyurmutur ki; Ey dil sen, dier
hasm olmakszn bir hasm dinleme! Her iki hasm huzra gelmedike hkimin nnde hak ortaya kmaz. Hasm yalnz olduu halde, eer yz kii hit
getirse, sakn sakn hasmszn szn tutma! Ben onun emrinden yz eviremem. Git, hasmn benim tarafma getir!. Mesnev:
Tercme: "Sivrisinek dedi: Senin szn geerli delldir. Benim hasmm
rzgrdr; o da senin hkmndedir. O h: Ey latf rzgr, sivrisinek senin
zulmnden fign eyledi, gel! diye ard. Haberin olsun, hasmna kar taraf
ol ve hasmna cevap verip dmanl def'et ! Rzgr Sleyman (a.s.)n emrini
iitti. abuk abuk geldi. Sivrisinek o zaman firr yolunu tuttu. Sonra Sleyman dedi: Ey sivrisinek nerdesin? Sabret, t ki ben her ikinizin zerine hkimlik yapaym. Sivrisinek, Sleyman (a.s.)a dedi: Ey h, benim lmm onun
vcdundandr. Benim gnmn karas onun dumanndandr. O gelince ben
nerede karar bulurum ? nk o benim tabatmdan helk getirir. Mesnev:
Tercme: "Hud Derghn talep eden byledir. Ne zaman ki Hud gelir,
tlib "l yn yok" olur."
Yn Hak tlibi olan sliklerin hli de byledir. Ne zaman ki Hak isimlerine ve sfatlarna ve ztna it tecelller ile slike tecell buyurursa, artk o
slikin beeri sfatlar fn ve yok olur. Onun yerine ilhi sfatlar kim bulunur.
Mesnev:
Tercme: "Geri o kavuma bak iinde bakdr. Ancak balangta o bak
fen iindedir." Yn slikin taayyn gerei olarak birtakm beeri sfatlar
vardr. Ve bu taayyn dolaysyla Hakk'n gayridir. Ne zaman ki bu taayynn gerei olan o sfatlar fn olur, o slikin hakkati olan Hak, onda kendi
sftyla zhir olur. Ve bu, ulamasz ve ayrlmasz bir kavumadr ki, bak
iinde bakdr. Ancak o bak kulun sftndan fn olmas hlinin iindedir.
Mesnev:
Tercme: "Nr tlibi olan glgeler, onun nru ortaya ktnda yok olur".
Bu beyt-i erf hem varlksal vcdu ve hem de feny bildirir. yle ki,
glgeler nrun tlibidir. nk gnein nru olmasa, glge ortaya kmaz.
nk karanlk, glgenin ortaya kmasna engeldir. Bundan dolay varlksal
vctlar aa kmada Hakkn vct nruna muhtatr. Fakat yere den bir
396
shkiyye Fass
cismin glgesi zerine gnein nru vursa, glgenin vcdu kalmaz. Bunun
gibi kulun taayyn etmi vcdundan aa kan bir takm sfatlar, zt gneinin tecellsiyle mahvolur. Ve artk mevct olan onun nrudur. Kulun eserleri
ise fndir. Mesnev:
Tercme: "O slik ba verici olunca; akl ne vakit kalr?" Hakk'n vechi dnda her bir ey helk olucudur" (Kasas, 27/88),
Yn slik, ba makmnda olan varln, Hakkn vcdu karlnda
fn klnca hi akl kalr m? nk Hakk'n ztnn gayr her ey helk olur.
Ve akl ise eydan bir eydir. Bundan dolay o da helk olucular zmresine
dhildir. Bizim varlk dediimiz ey, bu taayn etmi olan vcdumuzdur.
Oysa onlar, ilhi isimlerin sretleri olan a'yn- sbitenin sretleridir. Ve bizim
sretlerimiz ile taayyn etmi olan ancak Hakkn vcdudur. Byle olunca,
bizim vcdumuzun bamszl yoktur. Belki Hakk'n vcduna bal olan
bir tibr vcttur. Bu izfi olan vctlar ise, buz gibi eriyip dim helk olmada ve Hakk'n zt bk kalmadadr. Ve helk iinde, ister maddi ve ister
mnev mevctlar olsun farketmez. Bundan dolay akl dediimiz mnev varlk dahi helk olur. Mesnev:
Tercme: "Onun zt indinde, helk olucu, mevct ve mevct olmayan gelir. Yokluk iinde varlk ise acaptir. "
Yn helk olucu olan bu varlksal sretler, Hakk'n bk olan vechi huzrunda, hem mevct ve hem de mevct olmayan olur. Taayynlerin mevct
oluu, Hakk'n vcdunun tenezzllerinden dolay, isimlerinin birer kesf elbiseye brnp, yine HakkIn vcduyla aa kmasdr ki, Zhir ismiin gereidir. Mevct olmay da, bu taayynlerin bozulup mahv ve helk olucu
bulunmasdr. Bu tenezzllerden dolay Hakk'n ztna asla deime rzas
bulam deildir. rnein buhar younlanca su olur ve su younlanca buz
olur. Suyun ve buzun vcdu buhrn vcdudur. Buz eriyince su ve su buharlanca buhr olur. Bundan dolay buzun n helk olmaktr. Oysa helk
olucu olan buz, buhrn indinde hem mevct ve hem de mevct olmayandr.
Ve onun n, yokluk iinde varlktr. Bununla berber bu ini ve kta
buhrn zt deimi deildir. Mesnev:
Tercme: "Bu mazharda akllar elden gitti; kalem buraya gelince krld. "
Yn bu ulamasz ve ayrlmasz kavumadan ibret olan bak iinde bak
iinin esas ve o baknn fen iinde olmas akl erecek bir ey deildir. nk
bu mehedde akllar elden gitti. Bundan dolay burada akl shipleri susmutur. Ve zhir ilmine sabilecek bir ey deildir ki, kalemle yazmak mmkn
olsun. Bu ancak hl bahsidir; tatmayan bilmez.
19 Eyll 1916, Sal gecesi, ezn sat 03:50
397
smliyye Fass
BSMLLAHR RAHMNR RAHYM
-7SML KELMESNDE MEVCT OLAN ALYYE HKMETNN
BEYANI OLAN FASSTIR
"Aliyye hikmeti"nin sml kelimesine dayandrlm olmasnn se bebi
budur ki, Hak Tel smil (a. s) "Aliyy ismine grnme yeri kld. Onun iin
himmeti l olup, Hakk'a kar nceki ve sonraki ahitlerinde vaadine vef ederek, sadkatn gsterdi. Nitekim, Hak Tel onun hakknda ve cealn lehm
lisne sdkn aliyy yn ve onlar lisnda sdk ve aliyy kldk (Meryem,
19/50) buyurmutur. Ve bu mertebesinin yksekliinden dolay Rabb'i indinde kendisinden rz olunan oldu.
Yhut sml (a.s.) toplayclk ztnn grnme yeri olan ve zti ulvv
shibi bulunan Neb'miz (s. a. v. ) Efendimiz'in rhniyyetini tayc olduu
iin, "aliyye hikmeti" bu kelimeye iliik klnd. Ve "Aliyy" zti isimlerinden bir
isim olduundan, Cenb- eyh (r. a) onlarn hikmetinde, zt dolaysyla, o
ismin ahad oluunu; ve isimler ve sfatlar dolaysyla da kll oluunu beyna
giriti. Ve Aliyy ismi smil (a. s)n Rabb-i hss olup, ondan rz olduu gibi,
mevctlardan her bir mevcdu terbiye eden ilhi isimlerden her birisinin de
kendi merbb yn Rabbi olanlardan ve grnme yerlerinden rz bulunduunu bu yce fassda beyn etti.
Bilinsin ki, muhakkak Allh ismiyle isimlendirilen, zt ile ahad, isimler ile kldr (1).
Yn "Allah" olarak isimlendirilen "vcd"un ztnda hi bir yn ile okluk
yoktur. Belki o vct, zt ile ahaddr. Ve ahadiyyet zt tecellden berdir; nk lemlerden gandir. Ve bu zt iin sonu olmayan vecihler vardr ki, isimleri
ve sfatlar iktiz ettirici olan "ulhiyyet" o vecihleri toplar. imdi hazret-i
ilhiyye yn uluhiyyet mertebesi btn sfatlar ve isimler ile berber "zat"tan
ibret olduundan, isimlere ve sfatlara gre kll yn btnselliin toplanmldr.
398
smliyye Fass
rnek: "Akl" dediimiz ey bir mandr ki, ztnda asl okluk yoktur;
zt ile ahaddir. "Akl" olabilmesi iin, iin aslnda, eserlerde tecell edici olmasna lzm yoktur. Eserlerde aa ksa da, kmasa da, ztnda yine akldr.
Bundan dolay eserlerden gandir. Fakat onun sonsuz ileri vardr ki, onlar
ztnda toplamtr. dem devrinden bu na kadar ortaya km ve bundan
sonra da ortaya kacak muhtelif eserleri tibryla o man kldr yn btnseldir.
Her bir mevct iin, Allh'dan, hs olarak onun Rabb'inin dnda bir
ey yoktur. Onun iin kl olmas imknsz olur (2).
Yn her bir mevcdun, "ulhiyyet" mertebesinden ald hisse ve nasp,
ancak kendisinin Rabb-i hss olan bir "isim"dir; ve o mevcdun Allah'a
irtibt, o isim vstasyladr; ve o ismin "eser"i, o mevct olduundan, onun
grnen sretidir. Ve o "isim", o mevcdun btndr ve hakkatidir. Bu ekilde
her bir mevct, lemlerin Rabb'i olan Allh'n grnme yeridir. Fakat bu grnme yeri olu mevctlardan her birinin mutlak rubbiyyetten grnme yeri
olduu hs ismin ona hs olan rubbiyyeti ynyledir; yoksa ulhiyyet mertebesinin barndrm olduu isimlerin btnne grnme yeri olu her bir
mevct iin imknszdr. Bu grnme yeri olu ancak "insan- kmil"e
mahsstur. nk insan- kmil, btn ilhi isimleri toplam olan "Allh"
isminin grnme yeridir ve insan- kmilden baka hibir mevcdun bu grnme yeri olua istdd yoktur.
rnek: Kendisinde mmrlk, hatttlk, ressmlk ve marangozluk vesire
gibi birtakm sfatlar olan kimse, bu sfatlarnn cblar olan isimler ile aa
kmay murd etse ve rnein kendisinin ressm olduunun bilinmesini istese, bir tablo resmedip ortaya atar. Bu tablo, onun "ressm" isminin grnme
yeri olur. nk "ressm" isminin terbiyesi altndadr. Ve bu ahsn eitli
isimlerinden tablonun nasbi, hs olarak "ressm" ismidir. Bununla birlikte o
tablo, o kimsenin mutlak rubbiyyeti altnda olmaktan da kurtulmu deildir.
nk bu ahs, o tabloya ilmiyle, irdesiyle, kudretiyle ve dier sfatlaryla
da tecell edicidir. u kadar ki, bu mutlak rubbiyyete o tablonun grnme
yeri oluu, ressm hs isminin, hs rubbiyyeti ynyle olmutur. Bundan
dolay tablonun mmr, hattt ve marangoz ve dier isimlerin grnme yeri
olmas imknszdr. nk o tablo bu isimlerin tecell mahalli olmak
istddna ship deildir. Fakat bu kimse btn isimlerin aa kmasna
istddl olmak zere, mesel bir cmi' bin etse, bunda mmrl grnr. Ve
zerine gzel yazlar yazsa hatttl ve resimler yapsa ressaml ve krsler
mr etse marangozluu grnr. Ve cmi' o kimsenin ne kadar isimleri varsa,
hepsinin grnme yeri olduundan, resim tablosuna gre, kmil bir grnme
yeri olur.
399
smliyye Fass
Ancak ilhi ahadiyyette kimse iin ayak yoktur. nk biri iin ondan
bir ey vardr ve dieri iin de ondan bir ey vardr, denilmez; nk O blnme kabl etmez. imdi O'nun ahadiyyeti kuvvede olan yn potansiyel
btn isimlerin toplanmldr (3).
Cenb- eyh (r. a), yukarda "Allh" ismi ile isimlendirilmi olan vcdun, zt ile ahad ve isimler ile kl yn btnsel olduunu beyan buyurmu
idi. imdi de ilhi zti ahadiyyede kimse iin ayak, yn vct ve sbitlik olmadn ve rnein falan sret iin falan ey ve falan sret iin de falan ey
sbit olmutur denilemeyeceini ve nk ahadiyyetin blnme kabl etmeyeceini beyn buyururlar.
Bilinsin ki, ahadiyyet mertebesinde ne isim ve ne de resim yoktur. Bu mertebeye verilen "mutlak vct" ismi, akllara anlatmak iin konulan zel bir terimden ibrettir. Bundan dolay bu mertebede fiilen sbit olmu bir vct yoktur. Ne kadar bantsal ve mevctsal okluk varsa, hepsi O'nda toplu halde
kuvvededir yn potansiyeldir; ve ilhi isimler bir derinden ayrlm bir halde deildir ve hepsi O'nun ayndr. Ve ahadiyyet zt paralara ayrlabilir olmadndan, bir paras falan ve bir paras da falan ey iindir denemez.
Bundan dolay "Allah" ismi ile isimlendirilmi olan ztn ahadiyyeti, O'nda
kuvvede yn potansiyel olarak bulunan btn isimlerin toplanmldr.
nk daha nce beyn olunduu zere isimler ile kldr yn btnseldir.
rnek: Bir ekirdein iinde dallaryla, yapraklaryla, iekleriyle, meyveleriyle berber bir aa vardr. Fakat bu aa kuvvededir yn potansiyeldir,
henz fiile kmamtr ve icmldedir yni toplu haldedir, henz ayrntya
gelmemitir. Ve ekirdek iinde mevct olan bu aa, o ekirdein ayndr. Ve
onun dallar, yapraklar ve iekleri ve meyveleri birbirinden ayrlm deildir.
ekirdein zt ahadiyyet zeredir; fakat kendisinde potansiyel olarak mevct
olan aacn ve ayrntsnn ve bu aacn meyvelerindeki ekirdeklerden silsileler hlinde sonu olmayan bir ekilde meydana gelecek olan aalarn ve onlarn ayrntlarnn hepsinin toplanmdr.
imdi Cenb- eyh (r.a) daha nce her bir mevcdun bir Rabb-i hss
olup, o mevcdun mutlak rubbiyyetten nasbinin, ancak o hs ismi olduunu
beyn etmi idi. imdi de mevctlardan her birisinin, kendi Rabb-i hss olan
isme gre sad olduunu ve her bir mevcttan Rabb-i hssnn rz olucu bulunduunu beyn buyururlar. Ve mevctlarn, kendi Rabb-i hslarnn srt-
mstakmi yn doru yolu zerinde nasl yrdkleri, Hd Fass'nda ayrntl anlatlmtr.
400
smliyye Fass
smliyye Fass
Ve her kendisinden rz olunan muhabbet edilendir ve muhabbet edilenin her iledii ey muhabbet edilmitir. nk "ayn" iin fiil yoktur;
belki fiil, o aynda, onun Rabb'i iindir. Bundan dolay "ayn", fiilin ona balanmasndan emin olmu oldu. u halde "ayn" Rabb'inin fiillerinden onda
ve ondan aa kan eyle rz olucu oldu. Bu fiiller kendilerinden rz
olunanlardr. nk, her bir fil ve sanatkr kendi fiilinden ve sanatndan
rzdr. nk her fil ve sanatkr; kendi fiilinin ve san'atnn ierii neyi
gerektiriyorsa onun hkkn mkemmel bir ekilde verdi. at klle eyin
hlkahu smme hed (Th, 20/50) Yn "Hak Tel her eye hlkn verdi." Yn beyn etti ki, Hak her eye hlkn verdi. Bundan dolay eksiklik
ve fazlal kabl etmez (7).
Yn her bir kendisinden rz olunan kimse, terbiyesi altnda bulunduu
ilh ismin muhabbet edilenidir. Ve o kimse muhabbet edilen olunca, o ismin
cblarndan olarak kendisinden kan fiiller ve ahlk ve kelm ve sire hep
Rabb'inin muhabbet ediidir. nk mevct aynn belli bal fiili yoktur.
402
smliyye Fass
imdi smal (a.s.), bizim bahsettiimiz eye olan kefi sebebiyle Rabb'i
indinde, kendisinden rz olunandr. Ve ayn ekilde her bir mevct Rabb'i
indinde kendisinden rz olunandr. Ve her bir mevct, beyn ettiimiz
zere, Rabb'i indinde kendisinden rz olunan olduunda, dier kulun
Rabb'i indinde kendisinden rz olunan olmas gerekmez. nk
rubbiyyeti, ancak klden ald; vhidden almad. Bundan dolay ona klden, ancak ona uygun olan ey tyin edilmi oldu. O da onun Rabb'idir (8).
Yn smil (a. s) fiilin, "ayn" iin sbit olmayp, ancak aynda tecell edici
olan ve aa kan Rabb-i hs iin sbit olduuna ve o aynn da ancak kendisinden aa kan eyi kbiliyyet ve istdd ile Rabb'inden taleb ettiine vkf
oluu sebebiyle, Rabb-i hs indinde kendisinden rz olunmutur ve beenilmitir. nk Rabb-i hss o mevcdun zerine rubbiyyeti bkletirdi ve
onun istdd dolaysyla, ona tecell edip fiillerini onda aa kard. Bununla
berber her mevct, Rabb-i hssnn indinde kendisinden rz olunan olmakla
yine o mevcdun, dier kulun Rabb'i indinde kendisinden rz olunan olmas
ve beenilmesi gerekmez. nk mevcdun her birisi rubbiyyeti, ancak
isimler ile kllden yn btnden ald; belirli olan tek bir isimden almad. Ve
403
smliyye Fass
klden onun iin belirlenmi olan ey de, ancak kendisine uygun olan eydir.
Ve kendisinin uygunu olan ey de onun istdddr. Ve o mevct iin kendisine uygun olarak klden belirlenmi olan ey, onun Rabb'idir. Bu bahsi biraz
zh edelim:
Bilinsin ki ulhiyyet, yn "vahdet" mertebesi, kendisinde isim ve resim
olmayan "ahadiyyet" mertebesi ile, isimler ve sfatlar mertebesi olan
"vhidiyyet" arasnda vsta olan bir mertebedir. Ve bu ulhiyet mertebesi
mutlak rubbiyyeti cb eder. nk ilh olan olmaynca "ilh" kimi terbiye
edecektir? Oysa lemlerin tamam ilh olandr. Bundan dolay Allah, Rabb'llemindir. O'nun lemler zerindeki rubbiyyeti mutlak rubbiyyettir ve geneldir. Ve her mevcdun bu "ulhiyyet" mertebesinden ald hisse ve nasp,
ancak kendisinin Rabb-i hss olan bir isimdir. Ve bu ismin rubbiyyeti hs ve
kaytl rubbiyyettir. Bundan dolay her bir mevct rubbiyyetini klden, yn
btn isimleri toplam olan ulhiyyet mertebesinde alm olur. Ve bu, ald
hs rubbiyyet de onun kbiliyyet ve istddna uygun olup, grnme yeri
olduu hs isme mahss olur. te o mevcdun fiillerinden rz olan ve ondan
kan eyleri beenen, ancak bu hs isimdir.
rnein mhtednin yn hidyette olann Rabb'i olan Hd hs ismi, ona
hidyetle tecell edicidir ve mhtedden kan fiillerden ve ahlktan rzdr. Ve
ayn ekilde dallette olan kimsenin Rabb'i de, o dallette olana dalletle tecell
edicidir. O Rab da Mudill hs ismidir. Ve ayn ekilde menfatlenenin Rabb'i
Nfi'; ve zarar grenin Rabbi Drr ve intikam olunan kimsenin Rabb'i Mntakm ve merhmun yn rahmet edilenin Rabb'i Rahmn'dr. Ve dierleri de
bunlara kys olunur. Birine gre kendisinden rz olunan olan kimse dierine
gre kendisinden rz olunan olmaz. Ve ayn ekilde bir isme gre sad olan,
dier isme gre sad olmaz nk mevct aynlar rubbiyyetlerini kl yn
btnsel olan ulhiyetten ayr ayr hs isimler ile ald; yoksa belirli tek bir
isimden almad. Eer belirli tek bir isimden alsayd, mevctlar rubbiyyette
ortak olur ve hepsinin fiilleri, o belirli olan isme gre kendisinden rz olunan
olmakla, hepsi eit ekilde sad olurdu. Fakat her bir mevcdun hissesini ve
nasbini bir hs ismin vstasyla klden almas, mevctlarn rz ve sadette
bir derine eit olamamalarn meydana getirir. Bundan dolay bir hs isme
gre sad olan, dier hs isme gre ak olur.
Ve hibir kimse rubbiyyeti, Hakk'n ahadiyyeti ynyle almaz ve bunun iin ehlullah, ahadiyyette tecellyi men' etti (9).
Yn ahadiyyet zt paralanabilir olmad yn ile , falan parasn falan
ey ve falan parasna da falan ey ald demek mmkn olmadndan: ve
bundan dolay onda ne isim ne de resim bulunmadndan, hibir kimse
"rubbiyyet"i Hakk'n "ahadiyyet"i ynyle almaz. nk "rubbiyyet" bir
404
smliyye Fass
imdi sen O'nunla O'na bakc olursan, O kendi nefsine bakcdr. Byle olunca O, kendi nefsine, kendi nefsiyle bakc olmaktan zil olmad (10).
Yn ey rif, sen fen makmnda, Hakk'a nefsin ile deil, yine Hak ile bakarsan, O'na bakc olan sen olmazsn; O kendi nefsine bakc olur. O ise evvel
ve hir bulunduu halden zil olmad ve dim kendi nefsine, kendi nefsiyle
bakcdr ve hibir eye "ahadiyyet" ile tecellsi yoktur. nk tecell, gayr iin
kef olutan ibrettir. Oysa burada ne bakalar ve ne de gayr yoktur. Ve bu
mertebe, btn olma mertebesidir; zhir olma mertebesi deildir. Tecell ise
btn olma deil, zhir olmadr.
Ve eer sen O'na senin ile bakarsan, "ahadiyyet" zil olur. Ve eer sen
O'na O'nunla ve seninle bakarsan, yine "ahadiyyet" zil olur. nk
"nazarte-h yn sen ona baktn"daki "t" zamri, baklann "ayn" deildir.
imdi "bakan" ve "baklan" olan iki hussun gerektirdii bantnn
vcdu lzmdr. Byle olunca "ahadiyyet" zil olur (11).
Yn sen Hakk'a nefsin, kaytl vcdun ile bakarsan, o zaman bu nefsin
sebebiyle "ahadiyyet" zil olur ve bu srette Hak sfatlar ve isimleriyle sana
tecell eder; yn ahadiyyetle deil, "vhidiyyet"le tecell eder.
Ve eer sen Hakk'a, Hakkn vcduyla ve senin vcdun ile bakarsan,
sen nefsinde Rabbn ini ile tahakkuk etmi olursun. Nitekim hads-i erifde
buyrulmutur: "Rabbimiz her gece dny semsna iner. " Ve bu bak, ilh
yakn olmular ve Muhammed vris olan sadet sofras ztlarn bakdr. Ve
buna "ikinci fark" derler. nk bu sadetlinin baknda Hakk'n vcdu,
hlkn vcduna ve hlkn vcdu da Hakk'n vcduna perde olmaz. Ve bu
nazar ile de "ahadiyyet" zil olur. nk nazarte-h yn sen ona baktn"daki
"hitp t"s yn sen zamri, "baklan" olan Hakk'n ayn deildir, gayrdr.
nk "sen" dediimiz zaman, senin kaytl vcdun ve "O" dediimiz zaman
da Hakk'n vcdu sbit olur ve bundan da ikilik ortaya kar. Ve "bakan" ile
"baklan"dan ibret bulunan iki eyin gerektirdii bantnn vcdu lzm
gelir ve "bakan" ile "baklan" arasnda gayrlk sbit olunca, ahadiyyet de zil
olur; nk ahadiyyette btn bantlar yok hkmndedir.
405
smliyye Fass
imdi kendisinden rz olunann mutlaka kendisinden rz olunan olmas geerli olmaz. Ancak onda, onunla aa kan her ey, rz olann fiilinden olduu zaman, kendisinden rz olunann mutlaka kendisinden rz
olunan olmas geerli olur (13).
Bu cmle daha nce yazlm olunan "Her bir mevct rubbiyyeti ancak
klden ald, vhidden almad; bundan dolay ona klden ancak ona uygun
olan ey tyin edilmi oldu" cmlesinin devmdr ve o cmleye iliiktir. Ve
bu iki cmle arasndaki beynlar, ahadiyyette tecell olmadn zh iin verilmitir.
imdi her bir mevct, mdemki rubbiyyeti belirli tek bir isimden almayp, hs rubbiyyetten kendisine uygun eyi klden, yn mutlak
rubbiyyetten ald ve dier tbr ile, her mevct, mdemki rubbiyyeti
istddna gre "Allah" toplayc ismi altnda bulunan isimlerin birinden ald;
u halde ancak terbiyesi altnda bulunduu isme gre kendisinden rz olunan
olur; yoksa mutlak kendisinden rz olunan olmaz. nk dier bir isme gre kendisinden rz olunan deildir ve her bir ismin grnme yeri dierini beenmez. Nitekim eyh Sd (k. s) buyurur. Beyt:
Tercme: "Bir yahdi ile mslman ekiiyorlard. yle ki, onlarn szlerinden bana glme geldi. Mslman hiddetle dedi ki: Eer bu dellim doru
deilse, ilh, yahdi olarak leyim. Yahdi dedi: Tevrt'a yemin ediyorum,
eer muhalefetim varsa, senin gibi mslman olaym. "
Sonu olarak Rabb-i hss olan isme gre kendisinden rz olunan olan
kimse, mutlak kendisinden rz olunan deildir. Ancak kendisinden rz
olunanda, vcdu ile aa kan btn fiiller ve haller, rz olann fiili olursa,
yn kendisinden rz olunan olan kulun fiili olmazsa, o zaman o kul, mutlak
kendisinden rz olunan olur. nk rz olann fiili, kemliyle insan- kmilde ortaya kar. nk insan- kmil, "Allah" toplayc isminin grnme yeri
olduundan bu isim altnda toplanm olan btn ilhi isimlerin grnme yeri
406
smliyye Fass
olmu olur. Ve onun Rabb'i, mutlak Rabb ve Rabb'l-erbb olan "Allah" toplayc ismi olur. Nitekim yet-i kermede: e erbbun mteferrikne hayrun
emillhul vhdul kahhr (Ysuf, 12/39) Yn "Ayr ayr Rabblar m hayrldr, yoksa Vhid-i Kahhr olan "Allah" m hayrldr?" buyrulur.
"nsn- kmil" rubbiyyeti mutlak Rabb olan Allah'dan aldndan, onun
grnme yerinde aa kan btn fiiller ve haller, mutlak kendisinden rz
olunan olur. Nitekim Hzr (a.s.) gemiyi deldi ve erkek ocuunu ldrd. Ve
bunlarn grnte inkr edilmi olmas nedeniyle, Ms (a.s.)n inkrna
cevben: m fealtuhu an emr (Kehf, 18/82) Yn: "Ben o ileri kendi nefsimin emriyle ilemedim" buyurdu. nk: innen nefse le emmretun bis
s yn Muhakkakki nefs, kesinlikle ktl emreder (Ysuf, 12/53)
yet-i kermesi gereince "Nefis ktlk ile emreder." Fakat Hak emrinde hakmdir. Bundan dolay insan- kmilden kan fiiller, grnte irkin bile olsa, rz olann fiili olduundan mutlak kendisinden rz olunan olur.
smliyye Fass
imdi Hak Tel mutmainne nefse, ancak onu dvet eden Rabb'ine
dnmek ile emretti. Byle olunca nefis de, "rzyye yn rz olmu" olduu
halde, Rabb'ini klden rif oldu. imdi sen "Ey nefis", bu makm, onlarn
mlk olmas ynyle, "Benim kullarm zmresine gir!" u halde burada
bahsedilen "kullar", Rabb'ini bilen ve onunla yetinen ve ondan baka
Rabb'a bakmayan her kuldur (15).
Yn Hak, mutmainne nefse, kendisini aran Rabb-i hssna dnme ile
emretti. O da bu Rabb-i hssn, dier hs Rabblerden, yn isimlerden ayrp
O'nun dvetinden rz olduu halde rif oldu ve O'nun dvetine cbet etti. Ve
Hak, dn ile berber bu rz makmnn onlarn mlk olmas dolaysyla,
mutmainne nefs shipleri olan kullarnn zmresine dhil olmasn da emretti;
ve Fedhul f ibd yn Kullarm arasna dhil ol! (Fecr, 89/29) yet-i
kermesindeki kullar, hangi ismin terbiyesi altnda olduunu bilip onun zere
yetinerek, onun dnda olan hs Rabblara bakmayan her bir kuldur.
Ve "Ey mutmainne nefs, benim cennetime gir" ki, benim rtmem onun
iledir. Oysa benim cennetim senden gayr deildir. nk sen, ztn ile beni rtersin (16).
Cennet, szlkte "Sk aalarn glgeleriyle rtlm olan yer"e derler.
"rtme" mansna olan "cenn"den tremitir. Ve zhir limlerin terimlerinde
408
smliyye Fass
imdi Ben bilinmem, ancak senin ile; nitekim hakkatte sen mevct olmazsn, ancak Ben'im ile. Byle olunca seni bilen kimse, Ben'i bildi. Oysa
Ben bilinmem, sen de bilinmezsin (17).
Yn varlklarda Ben'im aa km, ancak senin iledir. nk sen Ben'im ztmn aynas ve sfatlarmn grnme yeri ve tasarruflarmn mahallisin.
Nitekim sen de, ancak Ben'im ile mevctsun. nk senin senliin yokluktan
baka bir ey deildir. Belki Ben kendi vcdumdan sana bir izfi vct verdim de, senin senliin bu syede meydana gelmi oldu. Byle olunca, hakkyla
seni bilen kimse Ben'i bildi; nk senin hakkatin Ben'im. Oysa benim
hakkatimi ve ztmn zn hibir kimsenin bilmesi mmkn deildir. Bundan dolay sen de hakkatinle rif olunan olamazsn.
409
smliyye Fass
smliyye Fass
kemmeldir. nk bu def, nefsinin Hakkn grnme yerlerinden bir grnme yeri olduunu bilmi olursun. Nitekim (s.a.v.) Efendimiz'e "Rabb'ini ne
ile bildin!" diye sorulduunda "Eyy Allah ile bildim" buyurdular.
imdi sende hsl olan iki mrifetten yn rif olutan birisi, nefsin ynnden Rabb'ini ve nefsini bilmektir ve dieri, nefsin ynnden deil, Rabb'in ynnden, Rabb'ini ve nefsini bilmektir. (Dvd- Kayser erhi).
Beyt:
Sen kulsun ve sen Rab'sin; o kimse iin ki, onun iin onda sen kulsun (20).
Yn ey iki mrifet shibi olan rif! Birinci mrifetin yn rif oluun ynnden sen kulsun; nk o mrifet sebebiyle vehm nefsini bilip, daha sonra
hakki Rabbini anladn ve eseri bildin, eserin shibini tandn. Ve bylece sen,
ikinci mrifetin yn rif oluun ynnden Rab'sn. nk bu mrifet sebebiyle nefsinin hakktini bildin ve senin zerindeki Kayym'u tandn ve Hakk'
anladn. Bu halde sen, resimlerin ile kulsun ve resimlersiz Rabsn. Ve sen, seninle kulsun; ve sensiz Rab'sn. Ve sen onun vcdunda yok hkmnde olan
ieriin ile zhirsin ve bu vcdunda zhir olduun Rabb-i hssn iin kulsun;
nk senin zerinde o hs ismin saltanat aa kmaktadr. Ve sen kulu olduun bu hs isim iin Rab'sn. nk O'nun vcdunda o ismin hkmlerini
kabl edersin ve aa karrsn ve bu ekilde onun zerinde de senin saltanatn aa kar.
Bu ifdelerin ksaca zh budur ki: Sen, senin zerine hkim olan Rabb-i
hs iin kulsun. Ve onun hkmlerinin ve fiillerinin cereyn hussunda sen,
o Rabb-i hssn hkm ve saltanat altnda itat edicisin; ite birinci mrifetin
gerei budur. Ve sen hkmnde bulunman ile kulu olduun Rabb-i hssn
iin Rab'sn. nk sen, istddn ile onun zerine hkimsin ve onun senin
zerine olan hkm ve fiili, ancak istdd lisnn ile olan talebine dayanmaktadr. Bu da ikinci mrifetin netcesidir.
Sonu olarak Allah Tel Zhir ve Btn'dr ve Zhir ismi ile Btn ismi iin
rubbiyyet sbittir. Zhir Btn' ve Btn da Zhir'i terbiye eder. Btn'n
Zhir'i terbiye etmesi, Zhir zerinde isimlerin hkmlerini aa karmasdr. Ve Zhir'in Btn' terbiye etmesi de, isimlerin hkmlerini kabl edip,
onun aa kmasna grnme yeri olmasdr.
imdi Cenb- eyh (r.a.), bu beyitte kul ile Rabb-i hs arasndaki banty
beyn buyurmutur. Ve sonraki beyitte ise, abd ile Rabb'l-erbb yn
Rabblarn Rabb arasndaki bant beyn olunur.
411
smliyye Fass
Ve sen Rab'sn ve sen, hitpta onun iin ahid sbit olan Rab iin kulsun
(21).
Yn sen, sende aa kan "hviyyet" tibryla Rab'sn. Ve sen e lestu
birabbikum yn Ben sizin Rabbiniz deilmiyim? (A'rf, 7/172)
hitbnda kendisi iin ahid sbit olan Rabb'in iin, taayynn ve kaytl oluun
tibryla kulsun. Ve kul ile Rab arasndaki gemi kll ve cz' ahdi bilmek
lzmdr. "Kll ahd" budur ki, ilh toplayc isim ile kullar arasnda olmutur.
Ve "cz' ahd" ise isimlerden her biriyle kullar arasndaki ahiddir. imdi herkes Allh'n kuludur; fakat her bir kul kendisine hkim olan isimler ynnden
Hakk'a tapar.
imdi her bir inan ki, bir ahs onun zerine sbittir, o inantan baka
inanc olan kimse, o inanc reddeder (22).
Yn herkesin bir inanc vardr. Baka birisinde, kendi inancnn dnda
olan bir inan grdnde, onu hkmsz brakr. nk her bir ahs ilhi
isimlerden bir ismin grnme yeridir. Bundan dolay o ismin hkm cbnca
kendine mahss bir inan shibidir. Ve bu sebeple dier inan shiplerinden
ayrlmtr. Ve bu inan, o kimse ile Rabb-i hss arasndaki ahdidir. Bundan
dolay muhtelif isimlerin te'sri altnda olarak bir derine inanlar muhlif
olan kimselerden her biri, dierini reddeder ve hkmsz brakr.
smliyye Fass
imdi iki hazret, benzerlerin karlkl oluu gibi, karlkl oldu. Benzerler ise zttrlar. nk iki benzer birlemezler; nk farkl olmazlar.
Oysa vctta dierinden ayrlm olmayan bir ey yoktur (24).
Yn Rabblarn hepsini toplam olan rubbiyyet hazreti ile kullarn hepsini toplam olan ubdiyyet yn kulluk hazreti, benzerin bir dierine karlk
oluu gibi, karlkl oldu. nk iki hazretten biri, dierine gre karlkl olarak rz olan ve rz olunan oldu. Bundan dolay her biri karlkl rz olan ve
rz olunan olmakta ve her biri dierinde hkmn aa karmakta benzerler gibidirler ve benzerler ise zttrlar. nk iki benzer birlemezler ve yet
birleecek olurlar ise birbirinden ayrlmazlar ve oysa vctta ayrlmayan bir
ey yoktur. nk ilhi isimler birbirinden ayrdr. Sonu olarak iki benzer
birlemezler; ve birlemeyince bir derine zt olurlar. te bunun iin
rubbiyyet ve ubdiyyet hazretleri, zt olan benzerlerin karlkl oluu gibi,
karlkl oldu.
Bu durumda eyh (r.a.) nce, okluk tibryla, benzerlerin ve ztlarn vcdunu isbt etti; daha sonra bu iki hazret arasndaki benzer oluu ve zt oluu kaldrp, zti olan birlii ve sonra da raz olan birlii beyn etmeyi
murd ederek, iki hazreti toplam vhid yn bir olan hakkate ireten buyurdu ki:
413
smliyye Fass
imdi bir olan hakkatte benzer yoktur. Byle olunca "vct"ta benzer
yoktur: Ve vctta zt da yoktur. nk "vct" vhid yn bir hakkattir.
Oysa bir ey kendi nefsine zt olmaz (25).
Yn "benzer" dediimiz eyin bulunmas iin, iki mevct lzmdr ve bu
iki mevcdun da birbirinin gayr olmu olmas cb eder. Oysa "vct" tek bir
hakkattir. Ve o hakkat da ahadiyyet vasf zeredir; paralanma ve oalma
kabl etmez. Bundan dolay vctta ne benzer ve ne de zt yoktur. Eer olsa
idi, tek bir hakkatin kendisinde oalm olmas lzm gelirdi. rnein "bir"
dediimiz eyden kendisine benzeyen baka bir kmaz; nk kendi kendisinde oalmaz. Ve birden kendisine zt olan bir ey de kmaz. Sonu olarak o dim birdir. Fakat birin kendisinde yarm, te bir, drtte bir, bete
bir ve dierleri gibi birtakm bantlar mevct olur ve gayrlk, ancak bu bantlar arasnda grnr. Ve bu bantlar tek bir olan hakkat ihll etmez; O
dima birdir.
iir:
imdi Hakk'n dnda bir ey bk kalmaz; vr olan bk olmaz. Bundan dolay birlemi yoktur; ayr da yoktur. Ak dell bununla geldi. u
halde ben grdm ve incelediim zaman, iki gzle ancak O'nun "ayn"n
grrm (26).
Yn benzerler ve ztlar kalkp "vahdet-i vcd" zhir olduu zaman, ancak Hak bk kalr ve lem fn olur; nk lem, okluu gerektirir. Vahdet-i
vcdun zuhrunda ise vr olan, yn lem, bk kalmaz. Bundan dolay
hakkatte birlemi yoktur. nk vehmedilmi bir imkn dhilinde olan yoktur ki, birleme bulunsun. Ve yine hakkatte ayr yoktur; nk tyin edilmi
olan bir ey yoktur ki, hakki olan vahdetten yan birden ayrlm olsun;
bantsal okluklarn hepsi, o birde helk olmutur. Nitekim, birin
ztnda mevct olan yarmlk ve te birlik ve drtte birlik ve dier bantlar
onda muzmhildir. Ve onlarn birden ayr olular ve ona birleik olular
nisb itir ve nisbet ise ancak iki ey arasnda olur. Oysa hakkatte bir iin
ikilik yoktur; bundan dolay ak dell ve kef bu bahsedilen eyle geldi. Yn
ak olarak ve kef ile, zhir ve btnda, Hakk'n gayr bir ey olmad sbit
oldu. Byle olunca ben ba gz ile ve kalb ve rh gzyle, zhir ve btnda
mevctlar mhede ettiim zaman, ancak Hakk'n "ayn"n mhede ederim.
414
smliyye Fass
smliyye Fass
416
smliyye Fass
izzet vericilik sfat ile aa kma, zell edicilik sfat ile aa kmann ayn
deildir; bir derine muhliftir. Mesnev:
Tercme ve zh: Ey bilgiye susam, ehdet lemindeki ztln sebebini
dinle! yle ki; farkl sretlerin canlar olan isimler, "y" harfinden "elif harfine kadar harfler nasl farkl ise, ylece farkldr. te bu sebeble ehdet leminde mevct, btn sretler ve farkl harfler de, kargaa ve ek ve ztlk ve
ihtilf vardr. Bununla berber ierik itibryla o harflerin her birisi batan
ayaa kadar birliktedir.
iir: Sen Hakk' hlktan soyutlam olduun halde, Hak tarafna bakma!
(29).
Yn sen Hakk', vr edilmilerden soyutlanm ve hlk edilmi grnme
yerlerinden mnezzeh bir hrici mevct klma ve O'nu hlktan ve O'nun
sftndan soyutlamak sretiyle O'na bakma! nk O'nu vr edilmilerden
ayracak ve tenzh edecek olur isen, Hakkn vcdu ile hlkn vcduna birer
snr belirleyerek, her birinin kendi snrn gemeyeceine hkmetmi olursun. Oysa Hak Tel Hazretleri ztyla her eyi ihta etmitir ve snrszdr.
417
smliyye Fass
Eer sana her biri alrsa, sen hepsiyle kasab- sabaka ship ol! (33).
Yn cem' ve farktan, sana alan her bir makmn yalnz birisiyle yetinme!
nk onlardan her birisiyle yetinmek, eriata gre ktlenmitir. Ve yalnz
"cem"' zndklk ve yalnz "fark" da irktir. Onlardan birisi alnca, sen kasab-
sabak; yn msbaka mzrana ship ol! "Kasabu's-sabak" burada zafer ve
yksek mertebeler ile stnlk iin benzetmedir. Arablar, meydann bir tarafna mzrak dikip atlarn kotururlar; ilk giden o mzraklar alp msbakay
kazanr; buna "kasabu's-sabaka ship oldu" derler. zetle, ey rif, mertebelere
nil olmak iin msbaka mzraklarna ship ol! Hakkn vechi hlka ve hlkn
vechi Hakk'a perde olmasn, demek olur.
418
smliyye Fass
rin, ztyla gnein tecellsi zamannda buzun erimesi gibi eriyip izaf
vctlarndan ryn kalacaklarna vkfsn.
Ve senin zerine vahy, gayr sretinde aktarlmaz; ve sen de gayra aktarmazsn (35).
Yn ey rif, sana kuds mertebeden ve Cenb- lhden dolan ilhm gayra
aktarlmaz; nk senin vcdun Hakk'n gayr deildir. Sen Rabb-i hssn
olan ilh ismin sretisin ve ilh isim ise, isim shibinin gayr deildir. Bu
srette dolan ilhm, ancak senden sana aktarlr.
Ve ayn ekilde btn kullar da, ayr ayr birer ismin terbiyesi altndadr.
Ve bu isimlerin hepsi, kendisiyle isimlendirilen itibryla birliktedir ve kendisiyle isimlendirilenin ayndr. Bundan dolay sen, senden sana dolan ilhm,
sretleri farkl farkl olan kullara aktardn zaman, yine gayrya aktarm olmazsn. nk vctta gayr yoktur; bu, rifin hlidir. Gfil ise Hakk'n
vcdunu ve kendi vcdunu ve dier hlkn vcdunu bir derinden ayr
grr. Beyt:
Ey dil bu yeter iki cihanda sana iz'n
Birdir, bir iki olmaya yok, bilmi ol, imkn
Hak syleyecek sende, senin ortada, nen var?
lemde senin "ben" dediindir sana noksan.
imdi, Hak Tel Hazretleri sml (a.s.) zerine rz ve vade sadkat ile
sen etmi olduundan, Cenb- eyh (r.a.) buraya kadar rz srlarndan bahsetti. Bundan sonra da sen srlarnn hikmetini beyna balayarak buyurur ki:
smliyye Fass
tehdit edip de bu tehdidini yerine getiren kimse, bu tehdit ile sen olunmaz;
belki affedip tehdidinden vazgetii zaman sen olunur.
Ve ilh hazret ise, vr ettikleri iin hayrlar kayna ve sevinler
mdenidir. Kullarn yokluktan vcda kard ve onlara kemlt elbiselerini
giydirip isimlerinin ve sfatlarnn grnme yerleri kld ynle, kullarndan
bizzat sen taleb eder.
erler ise, vr ettikleri iin izfi iler olup, karakterlerine uygun gelmemesinden ibrettir. Bundan dolay errin er oluu zta gre deildir. Nitekim
yet-i kermede buyrulur: M esbeke min hasenetin fe minallhi, ve m
esbeke min seyyietin fe min nefsike yni Sana iyilikten ne isabet ederse,
ite o Allah'tandr. Ve sana ktlkten ne isabet ederse, o taktirde o, kendi
nefsindendir (Nis, 4/79). Belki Hakk'n ztna gre hepsi hayrdr. nk
grnme yerlerinde grnen Hak'tr. Nitekim yet-i kermede buyrulur: kul
klln min ndillh (Nis, 4/78). Yn, Allh'a mensb olan iyilikler ile, senin nefsine it olan ktlklerin hepsi Allah indinden kar. nk, aslnda
hayrdr. Ve her ne kadar sana gre er ise de, ilh isimlerin cbndan olduu
iin hayrdr.
Ve vaade sadkat ile sen olunduuna delil olarak Hak Tela Hazretleri:
Fe l tahsebennallhe muhlife vadih rusulehu (brhim, 14/47) Yn "Ey
habbim! Sen zannetme ki, Allah Tel resllerine kar vaadinde caycdr"
buyurdu. Ve tehdidinden deil, vaadinden caymayacan aka belirtti; ve
hatt tehditte sadkat yle dursun, Hak Tel: ve netecvezu an
seyyitihim (Ahkf, 46/16) yn "Biz onlarn ktlklerinden vazgeeriz"
buyurmakla silere kar af ve vazgeme ile mumele edeceini vaad etti. Oysa, her kim u ve bu isyn ilerse, ona yle ve byle cez ederim diye, tehdit
etmi idi. Sonu olarak tehdit, kulun ktlklerine karlk olup, bizzt vlm olmadndan, ilh hazret zerine tehditte sadkat ile sen olunmaz .
Byle olunca, Hak sml (a.s.) vaadine sdk olmasyla sen etti. Ve
mmkn olabilecek olan tercih talebinden dolay Hak hakknda vadin
yn tehdidin gereklemesi olasl ortadan kalkt (37).
Yn Hak, mdemki sml (a. s. ) innehu kne sdkal vadi ve kne
reslen nebyyen yn muhakkak o vaadine sadkt ve o resl ne neb
idi. (Meryem, 19/54) yet-i kermesinde vaadine sdk olmasyla medh etti
ve bundan, vaade sadkat zerine sen olunduu anlald ve Hak ise kullarna iyi amellerine karlk mkfat vereceini vaad ve kt amellerine karlk
da azb edeceini tehdit etmekle berber, ktlklerden vazgeme ve af ile
mumele buyuracan da vaad etti ve innallhe yagfiruz zunbe cemn
yn Muhakkak ki Allah, gnahlarn hepsini mafiret eder (Zmer,
420
smliyye Fass
iir:
imdi yalnz vaade sadkattan bakas bk kalmad. Ve Hakk'n tehdidi
iin belirlenmi bir "ayn" yoktur (38).
Yn Hak hakknda, tehdidin gereklemesi imkn ortadan kalktndan,
yalnz vaade sadkat kald; tehdide sadkat kalmad. nk vazgeme ile vaadin sadkat vcibdir ve tehdidin infz edilmesi ise ve m nursilu bil yti
ill tahvf yn Biz yetlerimizi ancak korkutucu olarak gndeririz (sr,
17/59) yet-i kermesi gereince mmkn deildir. Ve enbiyy z-an
hazartnn tehdit yetleri ile gnderilmeleri ancak kullar korkutmak ve
tehdt iindir. Ve bu korkutma da saknarak Hakk'n kemlli cemline perde
olan nefislerinin benliinden kurtulmalar iindir. Ve Hakk'n tehdidine
mahss olmak zere belirlenmi bir "ayn" yoktur. nk tehdit sler hakknda af ve mafiret ile, kfirler ve mnfklar hakknda da, azblarnn
mizlarna uygun olan nmetlere dnmesi ile zil olur. Nitekim Cenb-
eyh (r. a. ):
smliyye Fass
rndan, dk bcei nasl ki gl kokusundan azb duyar ve dklar ile lezzetlenirse, onlar da kt ve pis eyler ile nmetlenirler ve lezzetlenirler. Bu beyt,
aadaki beytin balangcndaki "ebedi cennetlerin nmetlerine ile tamam
olur.
Ebedi cennetlerin nmetlerine. Oysa emr birdir ve aralarnda tecell indinde deiiklik vardr (40).
Yn ek yurdu dediimiz cehenneme dhil olanlar, orada ebedi cennetlerin nmetlerinden deiik bir nmetten lezzet zerinedirler. Oysa, gerek cennet ehlinin ve gerek cehennem ehlinin tecellsi, tek bir emr olduu gibi, lezzetlenmeleri ve nmetlenmeleri de birdir. u kadar var ki, her birinin tecellsi
istddlarna; ve lezzet ve nmetlenmeleri de mizlarna gredir. Yn tecell
birdir, fakat istddlar farkl farkldr ve lezzet de aslnda bir emirdir, fakat
mzaca gre eitlenir. Beyt:
Halkn istddna baldr feyzin eserleri
Nsan bulutundan istiridye inci tanesi, ylan zehir kapar
Mesel ayn toprakta biten ve ayn su ile sulanm kam, iki tr zere
meydana kar. Birinin ii bo, d kamtr ve dieri eker kamdr. Bu meydana kma istddlarnn gereidir; yoksa tecellleri bir emrdir. Ve ayn ekilde kimi insann zevki vuruma ve atmadr ve kiminin zevki ise, hlka yumuaklkla mumele etmektedir. Fakat zevk olular tibryla ikisi de birdir. Ancak her birinin mizcna uygun olan bunlardr.
smliyye Fass
rnekleri oktur. Biz insanlar karpuzu ve kavunu yiyip nmetleniriz; kabuklarn da hayvanlara atarz; onlar da bununla nmetlenirler. Hatt hayvnlara ii
verilse kabuk gibi makbl gelmez. Nitekim "Eek hoaftan ne anlar" atasz
bu hakkat pek ak bir srette belirtir. nk her ikisinin mizclarna uygun
olan nmet bunlardr.
imdi ehl-i snnetin mezhebi zere cehennem ehlinden terimsel azb ebeden ayrlmaz ve o azb vr olduka da szlksel azb vr olur. u kadar ki
Mntakm onlardan intikm aldktan sonra Rahmetim gazbm gemitir
gereince terimsel azb devam eder iken elemli olmazlar ve bilakis lezzet duyarlar. nk onlar hakkndaki rahmet, Rahmnn rahmetidir. Ve Rahmnn
rahmeti ise azb ile karktr. Ve bu rahmet hereye yaygndr. Nitekim,
dnyda Hak, m'minlere ve kfirlere, bu rahmetle tecell edicidir; onun iin
bu lemin zevkleri hep elemle karktr. Fakat cennet ehli hakkndaki rahmet,
Rahm rahmetinden olduu iin, onlarn nmeti hlis nmettir. Ve bu rahmet
hereye yaygn deildir; belki zel rahmettir.
Ey firset yn sezgi shibi olan m'min! Bu mizlarn shiplerini sen bu
lemde de anlayabilirsin. Nitekim, Hak Tel buyurur: ve le tarifennehum
f lahnil kavl (Muhammed, 47/30) Yn "Y habbim sen mnfklar szlerindeki uslbtan ve szlerinin imsndan bilirsin." Mesnev:
Tercme ve zh: Hz. Yezdn Nebiyy-i z-na szn sevk mahallinde,
nifk ehlinden pek kolay bir nin beyn buyurdu. yle ki: Eer mnfk,
srette geni ve ince ve uzun olsa da, sen onu elbette szndeki madan anlar
ve onun sznn slbundan nasl bir adam olduunu tanrsn. Sen topraktan
ml edilmi barda satn aldn zaman, ey mteri, onu tecrbe edersin. O
bardan zerine bir el vurursun, niin? atlak mdr, deil midir anlamak
iin. nk atlak olan bardan sesi baka trl olur. Ses, onun nde giden
avuunun sesidir. Yn bu ses padihn terfini haber vererek nde giden
veklin sesine benzer. nk mteri anak mlek trnden alveri edecei
eye ilk nce, tn tn eliyle vurur. Ve o ses, nde giden avuun sesi gibidir.
te bunun gibi btn bozuk olan kimseden de ses gelir ki, o kimseyi trf eder.
Bu hl, kendisini fiil olarak eken mastara benzer; yn ses fiil gibidir. Fiil mastar nasl ki gemi zaman, geni zaman, gelecek zaman, fil, mefl ve dier
kiplerle ekilirse, ses de atlakla atlak olmayan ylece eker. Ve kelime bilgisi ilminde bildirilir ki, eer fiil; kim [ ] fil ismi gibi, illetli (kelime bilgisi
ilminde, ortasnda vav, y vey elif gibi illet harflerinden biri olan kelime) olursa
onun mastarn da kymen [ ] eklinde illetli ederler. Ve eer fiil illetli
deilse, mastarda da illetlilik olmaz. Kveme ve kvmen gibi. Bundan dolay fiilin mastarn ektii grlr.
Biti: 17 Nisan 1916, Pazartesi gecesi, sat 02:30.
423
Yakbiyye Fass
Yakbiyye Fass
39/ZUMER-54
425
Yakbiyye Fass
Din ikidir: Birisi Allh'n indinde ve Hakk'n bildirdii kimsenin indinde ve Hakk'n bildirdii kimsenin bildirdii kimse indinde olan dindir.
Dieri hlk indinde olan dindir. Ve Allah Tel onu mu'teber kld (1).
"Dn" szlkte, "inkyd yn boyun eme" ve "cez" ve "det"
manlarnadr. Bu man da "erit"a nakledilebilir. nk insan ilhi hkmlere btnen ve zhiren boyun emez ve ilhi emirleri yerine getirmez ve
yasaklardan saknmay alkanlk edinmezse,onun bu hline cez gerekir. Aksi
de byledir. imdi yet-i kerimede;
3/L MRN-19
Yakbiyye Fass
rem shibi tasavvuf ehli hazartnn erit hkmleri zerine fazlalk olarak,
fakat eratn amacna uygun olarak koyduklar db ve usl gibi. Muhammed eritn konulmasndan nce, sevi limler tarafndan konulmu olan
ruhbniyyet de bu zmredendir.Akl ehli ve filozoflar tarafndan konulan vgye deer kanunlarn Hakk indinde mu'teber olmas, ancak fetret zamanna
mahsstur. Yeni bir erat ile bir peygamber geldii zaman, hkm kaldrlm
olup Hakk indinde kadr ve kymeti kalmaz.
imdi "Allah indinde" olan dn, Allah'n seerek hlk dni zere yksek
rtbeler verdii dndir. Bundan dolay, Hak Tel buyurdu ki: "brhim ve
Ya'kb, oullarna vasiyet etti ki, ey oullarm! Muhakkak Allah sizin iin
"din" seti. imdi siz muslimn, yn ona boyun eici olduunuz halde lnz!" (Bakara 2/132) (2).
Yn "Allah indinde olan dn"in mertebesi, akl ehli ve filozoflar tarafndan
konulmu olan dnin mertebesinden yksektir. nk bu dni, Hak seti. Bu
sebeple brhim ve Ya'kb (a.s.) oullarna vasiyet eyledi ki: "Ey oullarm!
Allah Tel sizin iin "dn" seti. Artk hlkn koyduu hkmler ile kidelerin
hkm kalmad. Onlara tbi olmaktan vaz geiniz de, siz ancak mslimlerden,
yn zhiren ve btnen bu dne boyun eici olanlardan olduunuz halde lnz!" (Bakara, 2/132).
Yakbiyye Fass
Yn
3/L MRN-19
Yakbiyye Fass
imdi bu grdmz vcdi aynlardan her biri, Hakk'n latf ztnn ilerinden birer iin grnme yerleridir. Ve her bir iin kemli, fiilen bir grnme
yerinde grnd zaman, Allah Tel o isim ile isimlendirilen olur. te bu
hakkate binen senin bu taayyn etmi kesf vcdun Allah'n fiilidir. Ve O'nun fiili olan bu vcdun, sonradan olanlardandr. Ve Allh'a, onun eserleri
ve fiilleri olan bu sonradan olanlar sebebiyle "lh" ismi verildi. Ve bu sonradan olanlar me'lh yn ilh olan ve merbb yn rabbi olan ve mahlk yni
hlk edilmitir. Allah Tel bunlarda Ulhiyyet ve Rubbiyyet ve Hlikyyet
sfatyla aa ktndan "lh" ve "Rabb" ve "Hlk" olarak isimlendirilir.
imdi Allah demi kendi sreti zere hlk etti hads-i erfi gereince,
senin vcdunun dah, "btn" ve zhir"i vardr. Ve senin btnnda sonsuz
iler mevcd olup, onlar a'z ve organlarn vstasyla, senin zhirinde fiil elbisesine brnerek aa kmadka, sen bunlar ile isimlendirilmi olmazsn.
Mesel btnnda namaz klmak duygusu hsl olsa, namaza zel fiiller ve bilinen artlar senden aa kmadka, sana "namaz klan" denilmez. Eer
btnndaki bu niyeti vcdun zhirinde fiilen gerekletirirsen, bu eser ve
fiilin sebebiyle, sana "sad kul" ismi verilir. Byle olunca sen "dn"i ikme ve
Allh'n sana hkm olarak koyduu eye "teslimiyet" gsterdiin zaman, Allah Tel seni kendi nefsi menzilesine inzl etti.
Yn yukarda izh edildii zere, sen Allah'n fiilisin. Allah Tel seni
in etmekle, nasl onun lh ve Rabb ve Hlk isimleri aa kar ise, senin
fiilinden ibret olan "dn"i, sen de ikme etmekle, ylece bir isim kazanm
olursun. Bu ise Allah Tel'nn seni, srette kendi nefsi menzilesine inzli demek olur. Srette itirk olduu gibi, "teslimiyet" hussunda da Allah ile kul
arasnda itirk vardr. Sen dni in etmekle itat edici olduun gibi, Allah da
taleb ettiin eyi vermekle sana itat edici olur. Nitekim hads-i kudsde: "Bana itat edene itat ediciyim" buyrulmutur.
Yakbiyye Fass
37/SFFT-96
Bilinmelidir ki, Cenb- eyh (r.a.) hlkn dnini Hadd sresinin son sayfasnda geen u:
430
Yakbiyye Fass
57/HADD-27
Yakbiyye Fass
ederler. nk nbvvet yolu ile gelen eratta, bu erat ile amel edenlere ne
gibi mkft verilecei Hakk tarafndan ak olarak vaad buyrulmutur. Oysa
bu ztlarn koyduklar knnlara hrmet ve hkmlerine riyet netcesinde ne
gibi bir mkfat verilecei belli deildir. Ancak dn ehli olan akl ehli dndler ki, insan hayvann bir trdr. Fakat onda bir zellik vardr ki, dier
hayvanlarda yoktur. Cenb- Hak'tan inmi olan olan eritler, insann hayvnln zerine glip oluunu gidermek ve btn olan konuan nefsini saflatrmak iindir. Bundan dolay bu amaca sr'atle ulamak iin yemein ve uykunun azaltlmas ile riyzat ve zikr ile megliyet gibi nebev yol ve erit
hkmleri zerine fazladan olarak birtakm usl koydular. Bu usl, ilh
eritten kast olan ilh hkme uygun geldii iin, gzel snnettir, kt detlerden deildir.
Fetret zamnnda olan filozoflara gelince, bunlar da ayn ekilde aklen dndler ki, kintn tamamn yerli yerinde cd ve tedbr eden bir Sni'-i
Hakm vardr ve eydan her bir ey, kemle yneliktir. Ve bu ey iinde en
mkemmel olan mahlk, insandr. nk, idrkli ve tefekkr shibidir. Bununla berber o da hayvntn bir trdr. Oysa onun kemli, idrk ve
tefekkr'nde olduu iin, bu ynn ihml etmesi ve hayvnlk tarafna ynelerek onun cblarna ve gereklerine dalmas, noksann cb ettirir. Bu hl
ise, hilkat edilme kastna aykrdr. Bundan dolay bu mahlku kendi kemline
ynlendirmek iin hayvniyyetine bir yular takmak lzmdr. te bu gyeye
ulamay te'min iin, sz edilen filozoflar da birtakm usl ve kideler koydular ve Sni'nin birliine ve insann btnn aydnlatmaya dir birtakm eserler yazdlar ve bu usl ve kideler, onlara ilhm yolu ile geldi. Ynn filozoflarndan bzlarna olan ilhmlar gibi. Fakat in'de tensuh dncesini yayan
Konfys; ve Hind'de putperestlii koyan Buda; ve Mecslii karan Zerdt ve benzerleri bu zmreden deildirler. Ve onlara olan ilk, eytn
ilkdr. nk lemin tamam fiili Kur'ndr. Lafz Kur'n nasl ki ;
2/BAKARA-26
432
Yakbiyye Fass
433
Yakbiyye Fass
Cenb- eyh (r.a) yukarda "hlk indindeki dn"i beyandan sonra, gerek
"Hakk dni", gerek "hlk dni" hakknda genel olarak bz faydalar aklayacaklarn beyn buyurmulard. Bundan sonraki bahislerde bu yksek
vaadlerini yerine getirerek derler ki:
Ulhiyyet ii ve rubbiyyet n, Hak tarafndan teslimiyeti ve kul ister
itatkr olsun ve ister muhlif olsun, onun talebi zerine verii gerektirir. Ve
bu hakkt dstrunun ayrnts budur ki: er'i hkmler ile mkellef olan
kul, ya bu hkmleri yerine getirmek sretiyle Hakk'a teslimiyet gsterir,
veyhut emirlere muhlefet eder ve yasaklanan eyler ile megl olur. tatkr
kulun hli aka belli olduu iin, onun hakknda sz sylemeye lzm yoktur. Fakat muhlif kul, Gafr isminin kemlinin ve hkmnn kendisinde aa kmas iin, ya aff taleb eder; veyhut Mntakm ve Kahhr isimlerinin
hkmnn ve kemlinin kendinde aa kmas iin, bu muhlefeti sebebiyle
azarlanmay taleb eder. Bu iki iin biri kulun fiillerinden ve zerinde bulunduu hlinden dolay olur.Ve bu iki i, kulun ayn- sbitesine ve onun ezel
isti'ddna bal olduundan bu mes'ele kader srrna ittir. Ve kader srr
gayblarn gaybdr. Bu konudaki ayrntlar "Uzeyr Fass"nda mevcttur.
Rub:
Tercme: "Ey her neyi gizledim ise sana ikr olan ecell a'l Zt! Btn
isyn, senin Gaffr mbrek isminden mmd-vr olarak iledim. Farz edeyim ki, senin fermnna birok muhlefetlerde bulundum. Sonuta, sen her
neyi diledin ise, ben onu yapmadm m?"
te Hak tarafndan verme ii, kulun hakedii zerine cereyn eder.Ve kulun hli neyi gerektirirse, Hak tarafndan o verilir. nk teslimiyette tesir
edici olan kulun hlidir. Eer kul Hakk'a itatkr ise, Hakk da, uygun "karlk" ile ona itatkr olur. Ve eer muhlif ise ve kulun hli de aff gerektiriyorsa, Hak ona aff ve mafireti ile itatkr olur.Ve o kula, muhlefeti sebebiyle
taleb ettii Afvv ve Gafr ve Gaffr isimleriyle tecell ederek ona itatkr
olur. Bundan dolay kulun bu muhlefeti onun mazharnda, kemlin fazlasyla
zuhruna sebeb olur. Ve eer muhlif kulun ayn- sbitesinin isti'dd, azarlanmay taleb ederse, Hak ona kahr ve intikm ile itatkr olup ona Kahhr ve
Mntakm isimleriyle tecell eder. Sonu olarak Hakk tarafndan zel hkm
ekmek iin kulun hli tesir edicidir. Ve kulun Hakk'a teslimiyeti, itat ile
Hakk'a uymasndan ibret olduu gibi, Hakk'n kula teslimiyeti de, kulun hli
"karlktandan neyi gerektiriyorsa, Hakk'n kula o ey ile uymasndan
ibrettir. te bu bak asna gre dn, "cez yn karlk" demek olur. Yn
dn, kulun fiillerinden olmas makmndan "karlk"dr. Der bir tbir ile dn,
kulun mutlu olaca ve olmayaca eyle, onun hli gereince, bedeldir.
Kulun houna gidecek ve tabatna uygun gelecek eyle bedeli Cenb-
Hak:
434
Yakbiyye Fass
5/MDE-119
ve netecvezu an seyyitihim
Biz onlarn gnahlarndan geeriz.
buyurur ki, bu da "karlkdr; fakat uygun ve uygun olmayan kaytlaryla kaytl deildir. Velkin bir kimse gnahlarna bir bedel verilmeyip af edilecek olursa mutlu olur. te kulun, hlinin gereklerine gre, dnin "karlk",
yn bedel olmas, shhat kazand.
Sonu olarak dn, "islm"dr; ve islm ise "teslimiyet"tir. Ve Hakk'n kula
teslimiyeti, onun hline gre cb eden bir "karlk"dr. imdi "dn"in "karlk"
olmas ve Hakk'n kula teslimiyeti mansna gelmesi, zhir lisn ile sylenmi bir szdr. Onun srr ve srrnn srr aada beyn buyrulur.
435
Yakbiyye Fass
Yakbiyye Fass
Yakbiyye Fass
Yakbiyye Fass
hakkati su olmakla berber, suyun vazfesini gremez. Su ile temizlik mmkndr; fakat kar ve buz temizlik iin kullanlmaz. Meer ki eriyip su olsunlar.
imdi sonsuz fezda, nefes-i rahmn olan "esr"den, parlak bulutlarn
kesfleerek zuhru ve onlarn da derece derece ate buhr ve akkan ate
hlinde kreler eklinde kesflemeleri ve daha sonra kabuk balayp kesf
lemler hlinde dnmeleri, bu rnee uygundur. Ve "nefes-i rahmn" hakkndaki ayrntlar s Fass'nda gelecektir.
Bu n bilgi anlaldktan sonra, metnin erhine balayalm: Gemi metindeki beynlar zhir lisn zere olmu idi. Fakat beynlarn srr ve btn budur ki: Hak Tel, isimleriyle a'yn sbite aynalarnda ve a'yn- sbite de
Hakkn vcd aynasnda zhir olur. u hlde a'yn- sbite Hakk'n ve Hak
da a'yn- sbitenin aynas olmu olur. imdi Hak, a'yn- sbiteye ayna olunca, kul, ayn- sbitesi tibryla Hakk'n vcd aynasnda imkn dhilinde olu
ayn dolaysyla, Deyyn isminden zhir olan bir tecelldir. Demek ki, Hakk'n
itatkr kula teslimiyeti, kendisinin tabatna uygun olan ey ile, Hak'tan
tecellsini taleb ve ric ettii Deyyn isminin tecellsidir. Der bir tbir ile
itatkr kul yle bir ismin grnme yeridir ki, o isim onun itatkr olmasn
gerektirir. Ve onun ayn- sbitesi, ilh ilimde peyd olduunda, bu sretle
ilh bilinen olmutur. Ve o kulun hakkati, yn ayn- sbitesi, Hak'tan bu
tecellyi taleb etmitir. Hak da vcd feyzlendirmesi ile onun talebini yerine
getirmitir. Bundan dolay, itatkr kul, mecbren itatkrdr. Fakat bu
mecbriyet, ona kendi hakkatinden ve ezel istiddndan gelir. Ve onun
hakktinin isti'dd mec'l yni yaplm deildir, yn mahlk olu ile vasflanm deildir. Ve ayn ekilde itatkr olmayan kulun teslimiyetinin yokluu da, ezel isti'ddndn gelir. Bundan dolay o da mecbrdur. u hlde bunlarn ztlar ve hakkatlar Hakk'a ezelde ne ilim vermilerse, imkn leminde,
yn ehdet mertebesinde, onlarn zerine it olan ey de ancak odur. Ve imkn dhilinde olanlardan her bir ferdin, ilh ilimde mutlaka birer sreti vardr. Ve bu sretler bir derinden ayrdr; birbirine benzemez. nk ilhi
isimlerin zellikleri muhteliftir. Bu sretler ise, o isimlerin yansmalardr.
Byle olunca, bu hallerin farkllndan dolay, Hakk'n tecellsi de muhtelif
olur. Bundan dolay, Hak tarafndan "cez yn karlk", a'yn- sbitenin
Hakk'a verdikleri ilim dolaysyla ve Hakk'n vcd aynasnda tecell eden
sret gereiyledir. Ve a'yn- sbite, ne hl zere idiyseler, kendilerine o eyin
teklf olunmasn ve kendilerine o haller ile "cez yn karlk" verilmesini,
Hakk'a teklf ederler. Ve onlarn bu teklfini Hak da, "karlk" olarak onlara
verir. Ve sonuta kulun zerinde Hakk'n eseri, ancak kulun gereince, yn
ezelde ayn- sbitesinin bulunduu hl zere gerekleir. Ve bu hakkate
ireten hads-i erfte Herkes ne iin hlk edildi ise o kendisine kolaylatrlmtr ve yet-i kermede de;
439
Yakbiyye Fass
17/SR-84
Yakbiyye Fass
ettii vhidiyyet mertebesine it olduundan burada ilim, lim ve ma'lm bantlar bir derinden ayrlr.Ve Mudill isminin sretlerinden bir sret olarak
ilh ilimde sbit olan bir kfirin ayn- sbitesi, o sretle ilh bilinen olur. Ve
Hakk'n ilmi de o ma'lma tbi' olur. Byle olunca Hakk'a sfat ve isimler mertebesinde ilmi veren, ma'lmlar yn bilinenler olmu olur.
rnek: nsann glme, alama gibi birok zti bantlar vardr. Farz edelim hi glmemi ve alamam olan bir insan, kendinde bu bantlarn
mevcd olduunu bilir ve bu ilim, insann kendi ztna olan ilmidir. Fakat bu
zt ilim toplucadr. nsann ztna, glmesinin ve alamasnn tarz gizlidir.
Bu gizlilik, ancak aa kma ile gzkr. Ne zaman ki insan alar ve gler,
ona bunlarn tarz ayrntl olarak ma'lm yn bilinen olur. nceki mertebede
bu bantlar insann ztnn ayn ve onun olduu bir zamandan beri kendi
vcdu ile berber idi. Fakat insan, sonradan sesli olarak gld ve alad ve
kendisinin yznde oluan hlleri aynada grd. Bu defa kendisinin ne ekilde glp aladn grme yoluyla bildi ve nceki ilmine gre, bu ilim sonradan olmu oldu. Fakat bu ikinci ayrntl ilmi insan, dardan almad. Belki bu
ilmi, yine insann zt ztna verdi. Bundan dolay bu ilim, gayrdan kazanlm
deildir. nk "ma'lm yn bilinen" insann ilerinden birer itir ki, aa
kma mertebesinde ma'lmiyyetle yn bilinen olmakla vasflanm oldu. Ondan nce, Zt mertebesinde belirsizlerin belirsizinden idi. Nitekim bu bahsin
ayrntlar Lokmn Fass'nda gelecektir.
Abdlkerim Cl (k.s) el-nsnu'l-Kmil ismindeki mbrek eserinin on
birinci blmnde: "lim, ezel nefs sfttr. Bundan dolay Hak Sbhneh ve
Tel'nn kendi nefsine ve hlkna olan ilmi, bir ilim olup blnm deildir
ve oalmaz. Velkin o, kendi nefsini, kendine mahss olan eyle ve hlkn
da, zerinde bulunduklar eyle bilir. Ve bir eyin kendisinin gayrndan
istifdesinin lzm gelmemesi iin, ma'lmt yn bilinenler kendi nefislerinden ilmi verdiler demek doru olmaz. mam Muhyiddn ibn Arab (r.a), muhakkak Hakkn malmlar, kendi nefislerinden Hakk'a ilim verdi, dedii
ynden hat etti. imdi biz onu ma'zr grrz; ve bu onun ilminin blig olduu mertebedir, demeyiz" szyle Cenb- eyh-i Ekber (r.a.)in gerek
Fussu'l-Hikem'deki ve gerek Ftht- Mekkiyye'deki yksek beynlarna
muhlefet buyururlar. Velkin, yukardaki rnek, insann kendi nefsine tatbik
olunursa zevkan anlalr ki, Hz. eyh'in yksek beynlarnda hat yoktur.
nk Allah demi kendi sreti zerine hlk etti. ve
17/SR-14
Ikra kitbek, kef bi nefsikel
Kitbn oku, nefsin sana yeter.
441
Yakbiyye Fass
Yakbiyye Fass
Cenb- eyh (r.a.) Lkin i, teslimiyeti gerektirir buyurmu ve ulhiyyet iinin teslimiyet eklini zhir lisn ile zh etmi ve daha sonra onun srrn ve btnn beyn etmi idi. imdi de bu mes'elenin bir kat daha zne ve
hakkatine nfz ederek buyururlar ki: mkn dhilinde olanlar, yokluktan
ibret olan asl zerine sbittir. nk onlarn vcdu izfi ve tibrdir. Nitekim, buzun ve suyun vcdlar buhara gre izf ve tibridir ve vcdlarnda
bamsz olular yoktur. Onlarn ayakta tutucusu olan buhar kaldrverirsek,
bunlar da yok olurlar. Daha nce zh edildii zere, hlktan ibret olan imkn dhilinde olanlarn vcdu ile Hakk'n vcdu arasndaki mnsebet de
byledir. Bundan dolay meydanda Hakk'n vcdundan baka bir vcd
yoktur. Hakkn vcdu o yok hkmnde olan imkn dhilinde olanlarn, yok
hkmnde olan halleri sretiyle brnm olup aa kmtr. Bundan dolay imkn dhilinde olanlarn halleri sretlerinde gzken, ancak Hakk'n
vcdudur. mkn dhilinde olanlar ise, asl yokluklar zerine sbittir. Bu
srr bylece bildiin zaman, imkn dhilinde olanlarn hallerinin sretlerinde
lezzetlenenin ve elemlenenin kim olduunu bilmi olursun. Yn Hakkn
vcdu, kullarnn ve onlarn hallerinin sretlerine brnp aa ktndan,
kulun houna gidecek mkft ile ona teslimiyet gsterdiinde lezzetlenen ve
houna gitmeyecek karlk ile itatkr olduunda da elemlenenin yine Hakk'n kendisi olduunu bilirsin. Velkin "lezzet duyma" ile "elem duyma" hlka
ve var edilmilere it sfatlardandr. Mekr ve alay etme ve ez ve tuzak gibi
var edilmi ve hlka it sfatlar, Hakk'a ancak hlk edilmilik mertebesine tenezzlnde izfe olunur. Nitekim, Kur'n- Kerm'de buyrulur:
42/R-19
Yakbiyye Fass
kndr. Ve mesel dnyev ve hiret ilerini de iine almaktadr. Nitekim alk bir hldir ki, onu yemek yeme hli t'kb eder.
Ve yemek yeme hlini de tokluk hli ve tokluk hlini tab boaltma hli ve
tabi boaltma hlini ayn ekilde, alk hli ta'kb eder. Ve her bir hlin arkasndan gelen hl, nceki hlin "karl"dr. Bu dstru sonsuz hallere tatbk
et! hiret ilerinde de byledir. Ve bir hlin arkasndan oluan ikinci hl, nceki hle tbi'dir.Eer nceki hl ho ise, karl da ho olur; nho ise, ikinci
hli de nho olur. Yn ne ekersen onu biersin. Mesel birisine kfredersen
kfr ile karlk grrsn. Ve bunun zerine kyas et!...Beyit:
Tercme: "yi olsun kt olsun, kim ne yaparsa kendine yapar. Kiinin
kendi eliyle yaptn onun hakknda kimse yapmaz."
te ikinci hl, ilk hli ta'kb ettii iin ona "ukbet" ve "kb" denildi. Ancak er' rf "hayr" dediimiz hl ta'kb eden karla, yn ikinci hle
"sevb'; ve erri ta'kb eden karla da "kb" olarak isim verdi. Ve kulun ilk
hlinin gerektirdii vey taleb ettii ikinci hli ne ise onun zerine it olup
dnd iin dn, "det" olarak isimlendirildi. Demek ki bu tibarla dni "det"
mansna da almak mmkndr.
Nitekim irin biri u mm el-Huvarisin nnde byle yapmak senin
dnindi msrasnda dni, "det" mansnda kullanm, "Senin detin" demeyi
amalamtr. Ve "det" denildii zaman, aklen anlalan man, bir iin aynyla kendi hlinde geri dndr. Oysa ilk iin ayn ile geri dnmesi vcdda
olacak bir ey deildir. nk "det" denildii zaman aklen tekrr mans
anlalr. Tecellde tekrr yoktur. Belki gibi olu ve benzeyi vardr.
rnein bu yazdmz satrlar yksek ses ile birisine kar okuduk.
Okurken nefesimizi harf ve ses ile kesfletirerek salverdik. Muhtabmz bu
ibreleri tekrr okumamz teklf etti. Bir daha okuduk. Bu ikinci okuyu, nceki okuyuun ayn deildir; belki benzeridir. nk, nceki okumada darya verdiimiz nefes, ikinci okumada sarf ettiimiz nefesin ayn deildir. Bu
hli, bilim daha abuk kabl eder. nk nefes, kan gazlarnn kdr. Bizim
nceki okuyuumuzda cierlerimizden kardmz kan gazlarnn zerreleri
dardaki havaya karp gitti. kinci okumadan kan kan gazlarnn zerreleri
ise gidenin ayn deildir; belki onun gibi ve benzeridir.
Ve ayn ekilde sesimizi muhtabmzn kulana ulatran ses dalgalar da
ilk ve ikinci okumadakilerin ayn deildir; onun gibi ve benzerdir. Velkin,
duyulardaki bu benzer olu "tekrar" kelimesinin kullanlmasna sebeb oluyor.
te bu benzer olu sebebiyle Kur'n- Kerim'de "ide" ta'bri kullanlmtr.
Nitekim buyurulur:
444
Yakbiyye Fass
21/ENBY-104
Yevme natvis seme ke tayyis sicilli lil kutubi, kem beden evvele
hlkn nuduh
O gn biz gkleri, kitaplar tomar olup bkld gibi dreriz. Onu ilk
hlk etmeye baladmz gibi ide edeceiz.
Bilim ile ilgilenenler bilirler ki gkler dediimiz gk cisimleri var olularnn balarnda parlak bulut hlinde idiler. Bunlarn fezda kre hlinde dnlerinde merkezka kuvveti sebebiyle, kendilerinden birer kreler koparak
onlarn etrfnda dnmeye baladlar. Uzun dnlerin gemesiyle katlatlar.
Merkezde kalan ktle, bykl dolaysyla soumayp ve katlamayp ate
buhr halinde kendi yrngesinde dnd. Ve kendinden kopan souyan ve
katlaan cisimleri ssyla stt ve yla aydnlatt. Yn bu sistemin gnei
oldu. Fezda bu gibi sistemler saysz ve hesapszdr. Bizim sistemimiz de
Merkr, Vens, Dny, Mars, Jpiter, Satrn, Urans, Neptn gezegenlerinden oluup Gne etrafnda dnerler. zerinde bulunduumuz Dnyya gre, Gne ve yedi gezegen ve Mars ile Jpiter arasndaki kk asteroidler bizim gmz, yn ulvvmzdr. Ve bu konudaki bz zhlar drs Fass"nda mevct olduu gibi, s Fass'nda da gelecektir. Ve hilkatin banda
gkler ve "yer"in bitiik olduu halde, bir derinden ayrld yet-i kermede
beyn buyurulur:
21/ENBY-30
Bundan anlalr ki, en byk kymette tomar hlinde yazlm bir kitbn
sayfalar nasl drlp bklrse, gkleri oluturan cisimler de, llerini
kaybederek bir dierleriyle arpacak ve bu arpmadan ok byk bir s
ortaya kp hepsi eriyecek ve kitap sayfalarnn drlmesi gibi birbirine drlerek yine parlak bulut hline gelecek; ve fakat bu parlak bulut, gne sistemimizi oluturan parlak bulutun ayn deil, onun gibi ve benzeri olacaktr.
te bu benzerlie dayanak olarak Hak Tel:
445
Yakbiyye Fass
21/ENBY-104
446
Yakbiyye Fass
447
Yakbiyye Fass
Nasl ki "karlk" bir yn ile vardr ve bir yn ile de yoktur. nk karlk mmknn hallerinden mmknde bir hldir. Yn yukarda zh edildii
zere, ilk hl ikinci hli ta'kib ettii yn ile bu ikinci hl, ilk hlin "karl"dr.
Bundan dolay bu tibr ile "karlk" vardr. Ancak ikinci hl, mmknn dier halleri gibi, mmknn bir hlinden ibret olduundan ve hl ise "karlk" olmadndan, bu tibr ile "karlk" yoktur. rnein alk insann bir hlidir. Onu yemek yeme hli ta'kb eder. Bundan dolay alk hlinin "ukubet"i
ve "karl" yemek yeme hlidir. Fakat yemek yeme hli, alk hli gibi insann hallerinden bir hl olduundan ve insan hayt ise hallerinin tamamndan
ibret olup, bu haller ise "karlk" olmadndan, bu tibrla yemek yeme hli
"karlk" deildir. Ve ayn ekilde amel iyi olsun kt olsun, insann hallerinden birer hldir. Ve her bir hli bir sretin oluumu ta'kb eder. Ve her bir
sret ikinci hldir. Ve bu ikinci hl o amelin karldr. Ancak, o ameli ileyen kimsenin Rabb- hss olan ilh isim, ondan ilk nce bir amelin kmas
hlini ve ikinci olarak, o amele uygun olan sretin oluumu hlini gerektirdiinden, bu iki hl o kimsenin ayn- sbitesinin cb ettii hallerden bir hl olur.
Bundan dolay iyi amel shibinin fiiline karlk, oluan gzel sret ve kt
amel shibinin fiiline uygun olarak oluan irkin sret, bu tibr ile "karlk"
deildir.
Bunun daha akas budur ki, insan fertleri ilhi isimlerden birer ismin
grnme yeridir. Ve o isimler, onlarn Rabb-i hsslardr ki, alnlarndan tutup
onlar srt- mstakmi zerinde kendi kemlleri tarafna ekip gtrr. Bundan dolay her bir ismin haznesinde sakl olan eserler ve hallerin hepsi kendi
grnme yerinde mutlaka aa kacaktr. Ve bu haller ve eserlerin devaml
kmas ve zuhru elbette karlk deildir. Belki hallerden birer hldir. Fakat
bir anda zuhr eden hli, dier anda zuhr eden hl "ta'kb" ettiinden ve
ikinci hl birinci hlin uygunu olarak zhir olduundan, bu ikinci hle "karlk" denilmitir. Demek ki bir yn ile cez vardr, bir yn ile de yoktur.
te bu zh edilen mes'ele, yle bir mes'eledir ki, bu ilmin limleri, onda
gaflet ettiler. Yn lyk olduu zere, o mes'elenin zhnda gaflet ettiler. Fakat onlarn bu zhlarnn olmay, bu mes'eleyi bilmediklerinden deil, belki
insanlar zerinde hkmrn olan kader srrna bal olduu iin onun zhn
bile bile terk ettiler. Bu mes'eleyi cenb- eyh (r.a.), Reslullah (s.a.v)n emri
ile istifde edilmesi iin ortaya koyduunu, bu Fussu'l-Hikem'de zh buyurdular
imdi bu bahisden bir soru ortaya kar. yle ki: "nsn fertlerinden her
bir ferdin Rabb-i hss olan ilh ismin haznesinde sakl olan haller ve eserler
ne ise, mutlaka o zuhra gelecektir.Ve onun tersine bir eyin ondan kmas
mmkn deildir. u hlde resllerin gnderilmesinin ne faydas vardr?"
Cenb- eyhi Ekber (r.a) Efendimiz bu soruya cevap olmak zere buyurdular
ki:
448
Yakbiyye Fass
Bilinsin ki, tabb hakknda, o tabata hizmet eder, denildii gibi resller
ve vrisleri hakknda da, hlk ile ilgili olarak, ilh emre hizmet ederler,
deniliyor. Oysa onlar, iin aslnda imkn dhilinde olanlarn hallerine hizmet ederler. Ve onlarn hizmetleri, onlarn aynlarnn sbitlii hlinde, zerinde bulunduklar hallerin hepsindendir. imdi bak gr ki, bu ne acib
eydir! (10).
Yn herkes tabbi, tabata hizmet eder ve mizc slh iin tabat takviye
maksadyla tedv eder bilir. Oysa tabbler iin aslnda, imkn dhilindekilerin
hllerine hizmet ederler. Ve tabbin amac da hastalarn mizclarn slh olduu hlde, bz bedenler normal hlinden uzak olduundan ve tedvye
kbiliyyeti olmadndan, tabb tedv ettike hastal iddetlenir. Ve bu ekilde tabbin hizmeti, hastann tabatnn iyilemesine deil, onun bedeninin
isti'ddna olmu olur. te bunun gibi herkes kerem shibi reslleri ve onlarn
vrisleri olan hrmet shibi evliyy, genel hlk hakknda ilh emre hizmet
eder bilirler. Oysa onlar, iin aslnda, imkn dhilindekilerin hallerine hizmet
ederler. Yn resllerin ve vrislerinin maksadlar, rhlarn ve nefislerin
ma'nevi hastalklarn gidermek olduu hlde, bz nefislerin, gayr- mec'l
yn yaplmam olan istiddlar dolaysyla, hidyete kbiliyeti olmadndan, onlar da'vet edip ird ettike, bunlarn sapmas artar.
imdi tabbler ile resllerin almalar, bedenler ile nefislerin shhat ve
hdyetleri iin olduu hlde, shhat ve hidyete kbiliyeti olmayan kimselerin
hastalklar ve sapknlklar artar. Ancak onlarn almalar, shhat ve hidyete
kbiliyyeti olanlar hakknda faydal olur. nk onlarn hizmetleri, hizmet
ettikleri kimselerin gayr- mec'l yn yaplmam istiddlarnn ortaya kmasna sebep olur. Demek ki bunlarn imkn dhilindeki aynlara hizmetleri, o
aynlar ilh ilimde ne hl zere sbit olmular ise, ite o hallere gredir.
Bundan dolay Hz. eyh-i Ekber (r.a), tabbler ve resllerin kasdettikleri
eyden baka bir eye hizmet ettiklerinde ararak bak gr ki, bu ne kadar
acib bir eydir, buyururlar. Ve hakkatte insan almasn belirli bir amaca
sarfettii halde, onun altnda gizli olan ve kasdettii eyin dnda bulunan bir
netcenin hsl olmas acib bir eydir.
449
Yakbiyye Fass
Yakbiyye Fass
bir hizmettir. Belki ondan istenen hizmet, hastann mizcn deitirip ona
shhat vermek idi. Byle olunca mizcn slh ynyle tabb, tabata hizmet
edici olmad. Demek ki tabb tabata hem hizmet edicidir; ve hem de hizmet
edici deildir. u hlde, tabib genel olarak tabatn hizmet edicisidir, demek
doru olmaz.
te nebler ve onlarn vrisleri olan evliy da, Hak hizmetinde tabblere
benzerler. mmeti mesud ve slh ettiklerine gre ilh emre hizmet ederler.
Ve isti'ddsz olan kimselere hidyet bahedici olmadklarna gre de hizmet
etmezler. Bu srette onlar, da'vet ettikleri kimselerin yn- sbiteleri neyi gerektiriyorsa, iin aslnda ona hizmet ederler. Yn sadin sadetinin artmasna
ve aknin ekvetinin artmasna hizmet edicidirler. Cenb- eyh (r.a.)
resllerin ve vrislerinin Hak hizmetinde tabblere benzeyilerinin ayrntsna
balayp buyururlar ki:
Yakbiyye Fass
452
Yakbiyye Fass
imdi "emr-i ird" kullarn her biri hakknda neden ibret olursa olsun,
resl ve vris onlarn hepsine, ayn seviyeden "emr-i teklf"yi tebl eder. Onlarn vazfesi ancak budur. Baka bir ey deildir.
Soru: Mdemki ezelde kulun ayn- sbitesi, isti'dd lisn ile Hak'tan neyi
taleb etmi ise, Hak onu irde etmitir. Ve Hakk'n irdesine aykr olarak bu
dnyda bir eyin olmas mmkn deildir ve etkili olan "emr-i ird"dir; u
hlde resllerin gnderilmesi ile kullar ayn seviye zere "emr-i teklfi"ye
da'vetten ne fayda oluur?
Cevb: Faydas oktur. lk olarak tabi kirler ile kirlenmi olan nefislerin
temizlenme sebebidir. Beer fertlerinin neblere tb olular orannda, ezel
istiddlarnn mertebeleri ortaya kar. rnein iin aslnda Hd kll isminin
altnda birok ilhi isimler vardr ki, birbirleri arasnda stnlk ve farkllk
mevcddur. Bunlarn grnme yerleri olan kullar, tabi kirlilikler ve bunun
cblarndan olarak hayvni hkmler ile vasflanm bulunduka bilinemez.
Nitekim, amur ile kaplanm olan kymetli mden ve ta paralar, su ile temizlenmedike bir derinden fark edilemez. Ve kymete mertebelerini anla-
453
Yakbiyye Fass
te bunun iin Resl (a.s.) Festekm kema mirte yn Emr olunduun gibi istikamet zere ol (Hd, 11/112) sznn, iinde barndrd eyden dolay, "Hd sresi ve benzerleri beni ihtiyrlatt" buyurdu. imdi onu
"Kem mirte yn emrolunduun gibi ol" ihtiyarlatt. nk o bilmez ki,
irdeye uygun olan eyle mi emr olundu? T ki o ey olsun; veyhut irdeye
muhlif olan eyle mi me'mr oldu? T ki olmasn. Ve hibir kimse, irde
hkmn bilmez. Ancak murdn gereklemesinden sonra bilir. Allah'n
basiret gzn at kimse istisndr. imdi imkn dhilindeki aynlar sbit
olduklar hlde, olduklar hl zere idrk eder. Byle olunca bunun zerine
grd eyle hkmeder (13).
Yn "emr-i ird" baka ve "emr-i teklf" baka olduu ve resl ise her birerleri hakkndaki emr-i ird neden ibret olursa olsun, kullarn hepsine eit
olarak "emr-i teklfi"yi teblie me'mr bulunduu iin, Resl (a.s), teblite
zeni barndrm olan,
11/HD-112
454
Yakbiyye Fass
5/MDE-67
455
Yakbiyye Fass
Yakbiyye Fass
Eb Cehil'in mn etmemesi hakknda ilhi irdeye bal olduu ve onun ayn sbitesinin talebinin kfr olduu anlald. Ve ayn ekilde Resl (a.s), amcalar olan Eb Tlib'in mn etmesini son derece arz buyurduu ve ona teblide mblaa ettii hlde,
28/KASAS-56
Ve bu, bz insanlara, bz zamanlarda olur; her zaman olmaz. Hak Tel: ve m edr m yufalu b ve l bikm (Ahkaf, 46/9) Yn "Sen de ki:
Ben, benim ile ve sizin ile ne ilenir olduunu bilmem" buyurdu. Byle
olunca perdeyi aka belirtti. Ve kast, ancak zel bir hussa vkf olmaktr, baka deil (14).
Yni bu, irdenin hkmn murdn gereklemesinden nce bilmek
hussu, bz insanlara zaman zaman olur. Btn zamann her annda olmaz.
Burada "bz insanlar"dan kast, nebler (a.s) ile evliynn kmilleridir. nk,
cenb- eyh (r.a.)in baknda insan onlardr. Dier beer fertleri, her ne kadar srette insan iseler de, srette hayvan olduklarndan, bu gibi ilimler onlardan rtldr. Ve insan- kmile olan bu keif de, devm zere olmaz. Onun
iin "Mhedet'l-ebrr beyne't-tecell ve'l-istitr"; yn "Ebrr- kirmn
mhedesi tecell ve rtnme arasndadr." buyurulmutur. Ve bu hli
beynen cenb- Sa'd buyurur: Manzme:
Tercme: "Biri o olunu kaybedenden, yn Ya'kb (a.s) dan sordu ki: Ey
parlayan bir mcevher olan aklllk pri! Msr'dan Ysuf (a.s)un gmleinin
kokusunu duyardn. Niin Ken'n'daki kuyunun iinde onu grmez idin?
Cevben buyurdu ki: Bizim hallerimiz cihnn imei gibidir. Bir an zhir ve
dier an gizlidir. Ba'zan rem-i a'lda, yn semda otururuz; ba'zan da bast-
457
Yakbiyye Fass
mz yeri grmeyiz. Eer derv bir hl zere kala idi, iki lem elden giderdi,
Yn dny ve hiret hkmlerine tb olu mmkn olmaz idi."
te bunun iin Hak Tel Kur'n- Kerm'de Habb-i Ekrem'ine hitben
49/AHKF-9
458
Yakbiyye Fass
65/TALK-12
Ve ihta yolu zere olan ilim, Hakk'n kendi nefsine olan ilmidir ki, bu
ilim mutlak ilimdir. Ve mutlak ilmin zevki, yine mutlak Zta mahsstur.
"nsn- kmil" ise, mutlak Ztn kaytl olarak aa kmasndan ibrettir. Ve
kaytl olann "Mutlak" ihtas mmkn deildir. te bu srra dayal olarak,
mutlak Zt mutlak ilminden bzlarna nsn- kmili vkf klar. Beyit:
Tercme:
Mey meclisinde bir iki kadehe kanat et, git!
Dim olmaz bu vsl olu, etme tama' bo yere!
459
Yakbiyye Fass
Mesnevi:
Byk enbiy hazartnn isti'ddsz olan kimselere hidyet bah olmadklar bu Ya'kub Fass'nda beyn buyurulmu idi. Mesnevi-i erfin nc
cildinde bu man Hz. Mevln (r.a.) tarafndan ayrntl olarak
buyurulduundan, bu bahsin tercme ve erh sretiyle bu yksek fassa eklenmesi uygun grld:
Tercme: "s (a.s)nn ahmaklardan dabana firr ve bir kimsenin onu
ta'kib ederek soru sormas."Mesnev:
Tercme: "s b. Meryem (a.s.) bir daa kaar idi. Gy arslan onun kann
dkecek idi. Birisi onun arkasndan koup: "Hayrola, arkanda kimse yoktur.
Ku gibi ne kayorsun?" dedi." Mesnev:
Tercme: "O, aceleyle yle abuk kouyordu ki, kendisinin sr'atinden o
sorana cevp vermedi."
"ft", Farsada cm harfinin zamm ile "st" yn "abuk" mansna
gelir. Hind rihleri bu kelimeyi Farsann cmi ile almlardr. Ankarav
erhinde Arapadaki cm harfinin zamm ile "cft" eklinde kaydedilmi ve
"itbla cft", yni "e olduu hlde" mans verilmitir.Mesnevi:
Tercme: "s (a.s.)n arkasndan bir iki meydan geti. Daha sonra ciddiyetinin kemli ile s (a.s.) ard. "Allah rzs iin bir an dur! nk senin
kandan benim bir mkilim vardr. Ey kerm, kimden bu tarafa kayorsun? Arkanda ne arslan, ne dman korkusu ve ne de baka korku yoktur!"
Mesnevi:
Tercme: "Git, ahmaktan kayorum. Kendimi kurtaryorum. Bana ba
olma, dedi."
erh: "Ahmak"tan murad, hiret iinde ayrm yapamayan kimselerdir.
Zhiri ilimler ve bilimlerde kl krk yaran ve fakat vcd muammasnn nereden geldiini ve niin geldiini ve nereye gittiini ve niin gittiini anlamak
merkn hissetmeyen kimselerden zek ve gerek ayrd edicilik pek uzaktr.
Bu ahmaklar zmresi kendilerinin kintn paras olduunu tirf ederler. Ve
kendileri tarafndan bir maksatla cd olunan bir makineye, biri kp da:
"Bunda hibir maksad yoktur ve bu makine bir bilen ve yaayan ve irde edenin yapmas deildir. Bylece ileyip harb olur" demi olsa, cinnetine hkmederler. Bununla berber kendileri gibi mkemmel bir makinenin bir Hayy-i
Alim'in ve bir Mrd-i Muktedir'in yapm olmadna inanrlar. Ve bu durumdan kendileri z olduklar hlde, kll olann daha mkemmel ve kendilerinin ship olmad vasflar ile vasfland netcesi kacan idrk etmezler. Oysa onlara "Kll, kendi cz'nn vsflarna ship olmaz" denilse gler-
460
Yakbiyye Fass
461
Yakbiyye Fass
Yakbiyye Fass
lk hastal ise kahr deil, belki beladr. Bela bir hastalktr ki, merhameti
eker. Ahmaklk bir hastalktr ki, zahmet getirir. Ahmaklk zahmeti zahmet
dourur. O aknin re araycl merhamet deildir."
erh: Neblerinin re bulamad ahmaklk ve ekvetin ilh kahr olduu beyn buyuruluyor. Acab bu zmrenin resiz olan ahmaklk ve ekveti
kendilerine nereden bulamtr?
Bu sorunun cevb Ya'kb Fassnda gemitir. Cenb- eyh (r.a.) buyurmu idi ki; "Kula hayr kendi ztnn gayr vermedi. Ve ona hayrn zddn
kendisinden bakas vermedi. Belki kul ztn Mn'im ve Muazzibdir. O ancak kendi nefsini ktlesin! Ve ancak kendi nefsine vgde bulunsun! u halde, Hakk'n onlara ilminde, Allah iin hccet-i bliga yn apak dell
sbittir.nk ilim, ma'lma tbi'dir."
imdi kulun ayn- sbitesindeki hl neyi gerektiriyorsa, Hakk'n o hl zere bilinenidir ve Hakk'n irdesi ise ilmine tbi'dir. Nitekim ilhi sret zere
mahlk olan insan dah, bilinmeyen bir eyi murd etmez. Eer kulun ayn-
sbitesindeki hli ekvetini gerektiriyor ise, ekvetle Hakk'n bilineni olur.
Ve ekveti hakknda da ilhi irde balanr.
ekvetin ilhi kahr olmasna gelince, yn- sbite ilhi isimlerin glgeleridir. lh kahra grnme yeri olan kulun ayn- sbitesi, kahri isimlerden
birinin glgesi olur. lhi isimler de Hakk'n glgeleridir. Bundan anlalr ki,
btn mevctlarn vcdu, glgeden baka bir ey deildir. Vcd, ancak
glge shibi olan Hakk'ndr. Ztlk ve ekime, ancak bir derine karlk olan
ilhi isimlerin ekimesi ve ztldr.
Ey hakkat tlibi, bu mrifet bdesini iip, neesiyle zevklere gark oldun
ise, rahat olur ve rahatn kemliyle ilhi saltanat seyreder ve n-mahremler
hakknda da cenb- Hfz'n bu beytini okursun: Beyit:
Tercme:
"ddiac istedi ki srlar seyrede
Gayb eli geldi de n-mahremi ekti geriye"
Mesnev:
Tercme: "O ahman d olan eyi o mhrlemitir. O mhrn zerine
re etmee el kdir deildir."
erh: Gemi beyitlerin erhinde beyn olunduu zere, mdemki Hakk'n
irdesi, o kimsenin ekvetine balanmtr ve onlar hakknda da,
463
Yakbiyye Fass
2/BAKARA-7
464
Yakbiyye Fass
47/MUHAMMED-24
465
Yakbiyye Fass
trleri gzkr. Oysa kabahatli fiillerden her birisinin birer kabahat sreti
peyd olup,
74/MDDESR-38
466
Yakbiyye Fass
467
Ysufiyye Fass
Ysufiyye Fass
Hakk nr, salt varlk olan Hakk'n vcduna aykr deildir. Ve salt varlk, onun zdd olan "yokluk" ile akledilebilir. "Varlk" iin nriyyet olduu
gibi "yokluk iin de zulmet vardr. nk zulmet idrk olunmad gibi, yokluk iin de aklen bir taayyn mmkn deildir. te bunun iin lem dediimiz mmkn, "zulmet"le vasflandrlr. nk "mmkn", vcd nru ile
nrlanp zhir olmutur. Ve onun zulmeti yokluu ynyledir.
te (sa.v) Efendimiz hazretlerinin: "Hakkatte Allah Tel hazretleri,
hlk zulmette hlk etti. Daha sonra onun zerine nru serpti, zhir oldu"
buyurmalar buna irettir. Bundan dolay "yokluk dediimiz ey, "varlk"
karlnda akledilebilir olur. Ve "yokluk ile "salt varln ayr ayr idrki
mmkn deildir. Bunlar idrk iin aralarnda bir vsta lzmdr.
Bundan dolay bunlarn arasnda taayyn etmi olan ey, "misl lem"inin
hakkatidir. Ve k dahi bu vstann zti sfatdr. Ve stnde isimler ve sfatlar lemleri bulunan "rhlar lemi"ne yaknlndan dolay misl lemine
nriyyet glibdir. Ve nr leminden ibret olan rhlar lemi karlnda olduu iin var olma ve bozulma lemi sretlerine de zulmet glibdir.
imdi iki ey arasnda vsta olan bir eyin iki taraftan birisine nisbeti lzm geldii zaman, glib olan tarafn vasfolunduu eyle vasflandrlmas gerekir. te bu sebeble Hz. eyh (r.a), bu hikmeti "nriyyet"le isimlendirdi. Yoksa hakkatte, salt nr olu deil, k olutur. (Nakd'n-Nss ve Ya'kub Han
erhinden zet tercme ve bz ilveler ile)
Bu, "nriyye hikmeti"dir. Onun nrunun yaylmas hayl hazreti zerinedir. Ve hayl hazreti de inyet ehli hakknda vahyin balangcnn ilkidir
(1).
Bilinsin ki, lemler okluuyla berber bee ayrlmtr. Ve ona "hazart-
hamse yn be hazret" derler. Bu be hazret, Hakk'n zuhru ve aa kmasdr.
Birincisi -Zt hazretidir. Ve ona "mutlak gayb" derler. nk hi bir kimse
ondan hikye edemez ve oraya isim ve resim smaz.
kincisi -simler hazretidir ki, Hakk'n onda aa kmas "uluhiyyet" iledir.
ncs Fiiller hazretidir. Yn rhlar lemidir ki, Hakk'n onda aa
kmas "rubbiyyet" iledir.
Drdncs -Misl ve hayl hazretidir ki, Hakk'n muhtelif sretler ile
aa kmasnn mahallidir.
469
Ysufiyye Fass
Beincisi -His ve ehdet hazretidir ki, Hakk'n var olup taayyn etmi
sretler ile aa kmasnn mahallidir.
Bu srette st hazret "mutlak gayb"; ve alt hazret "mutlak ehdet" olmu
olur. Ve sen imdi iinde bulunduun hazretlerin alt olan ehdet hazretinden aniden geri dnme yoluyla geriye dnersen grrsn ki, lemde duyumsanabilir olan her ey, misl leminde mevcd olan her bir eyin bir misl ve
sretidir. Sret ve misl ise rubbiyyet hazretinin ilerinden bir itir. Ve Allah'n isimlerinden bir ismin sretidir. Ve her isim de bir sfatn sreti ve her sfat
da yce ztn bir vechidir ki, var olanlardan bir var olanda o vech ile aa kar.
"Hayl lemi" de iki ksmdr: Birisi yukarda bahsedilen drdnc hazrettir ki, ona "misl lemi" denildii gibi "mutlak hayl"de derler. Dieri bu misl
lemine bitiik olup onun cetveli hkmnde olan ve insann vcdunda bulunan hayldir ki, buna da "kaytl hayl lemi" derler. Bu ehdet hazretindeki
vlm ahlk ve slih amellerin mutlak hayl lemindeki rnei balar, bostanlar ve iekler ve meyveler ve nehirler ve fen ahlk ve gnh amellerin
rnei de akrepler, ylanlar ve karanlklar olur.
Ve dnyda insana hangi sfat galip ise berzh leminde, o sfata uygun
bir sret peyd olur. Mesel kibir glib olursa kaplan ve gazab ve hased glip
ise kurt ve ehvet ve utanmazlk, yn kendi mahremi olan kadnlarn nmahremlerle karp grmesine gz yummak sfat glip ise eek ve domuz
ve hrs ve emel glib ise fre ve karnca sretleri peyd olur. Mesnevi
Tercme:
"Gnlde yer tutan her bir hayl, maher gnnde bir sret olacaktr."
"Senin vcdun zerine glip olan bir sretin sretlenmesiyle har edilmen
zorunludur."
"Maher gnnde her arazn bir sreti vardr; her bir arazn sretine nbet
vardr."
"Ne zamanki senin elinden bir mazlma zahmet eriti, o zahmet bir aa
oldu ve ondan zakkum peyd oldu."
"Bu senin ylan ve akrep gibi olan szlerin, ylan ve akrep olup senin kuyruunu tutar."
Bu bahsedilen sfatlardan kurtulmu olanlar ancak nefs tezkiyesi ve kalb
saflatrmas yapm olan kerem shibi ztlardr.
"Kaytl hayl"e, yn insn hayle gelince, onun bir taraf misl lemine
ve bir taraf da insann kendi nefsine ve bedenine bitiiktir. Mizc bozukluu
vey uyku sebebiyle, sfl lemin sretlerinden bir sret, insan haylinde basl ve resimlenmi olduu zaman, bilmelidir ki, bu sretler ancak bozuk
470
Ysufiyye Fass
hayller veyhut kark rylardr ve asl hakkati yoktur. rnein bir kimse
hasta olmakla kendisine birtakm hayller gelir, sayklar. Ve ayn ekilde bir
kadna muhabbet edip onun dncesiyle kendisine ehvet stn gelir. Uyuduu zaman onun hayli ortaya karak bulumasyla ihtilm olur. Veyhut
ok tuzlu yemek yer, uykusunda susuzluk stn gelir. R'ysnda birtakm
akar sular ve emeler grr.
Fakat kalp aynas trl riyzt ve mchedeler ile saflam ve fikri
gayrlardan ve ehvetlerden hl olan bir rifin hayl aynasnda grlen
sretler, misl leminden yansm ise, ister uyku hlinde ve ister uyanklk
hlinde olsun, hak ve sbittir. nk "misl lemi" Hakkn ilim haznesidir,
ondan hat kmaz. Bundan dolay hayl tasvirleri iki ksm olmu olur:
Birincisi: Duyumsanabilir sretlere uygunluu olan hayli sretlerdir ki,
buna "soyut keif" ve "gaybi sretlere vkf olma" denilir. Ve bu ksm, te'vle
ve tbre muht deildir. Nitekim, Reslullah (s.a.v) Efendimiz,
Hudeybiye'ye kmazdan nce, r'ylarnda kendilerini ashbyla berber,
balarn tra ettirmi olduklar halde, emn bir ekilde Mescid-i Harm'a dhil
olmu grdler. Hicretten alt sene sonra bu r'y aynyla gerekleti.
kincisi: Duyumsanabilir sretlere uygunluu olmayan hayli sretlerdir
ki, buna "hayli keif" derler. Ve bu ksm tbire muhtc olur. Ve bu tbr de
grlen hayli sretlere uygun olan duyumsanabilir sretler ile te'vl sretiyle
gerekleir. Nitekim, (S.a.v) Efendimiz'e r'ysnda bir kse st verildi. ip bir
yudumunu Hz. mer (r.a.)e verdi. Bu r'yy ashb- kirm hazartna bildirdiinde: "Y Reslallah, bunu ne ile te'vil buyurdunuz?" dediler. "lim ile
te'vl ettim" buyurdular. Uygunluk yn budur ki, "st" bedene gddr. "lim
de rha gddr. Ve r'y tbirinde bir kaide ve knn yoktur. Bundan dolay
hayli sretlerin kefine bal olan nrni ilim, bir kimseye ltfedilmez ise grlen sretlerin hakkatini anlayamaz.
imdi "hayl hazreti" hakkndaki bu zhlar anlaldktan sonra, bilinsin
ki, bu "nriyye hikmeti" nrunun yaylmas hayl hazreti zerinedir. Yn
mutlak mislin zti sfat olan nr, ry hazreti olan hayl hazreti zere yaylmtr. Ve bu nrun hayl hazreti zerine yaylmas da, inyet ehli olan
nebler (aleyhim's-selm) hakknda vahyin balangcnn evvelidir. Yn r'y
mevtn olan "hayl hazreti" nrun yaylma mahalli olmas tibryla ilh vahyin kayna olur.
ie (r. anh) der ki: "Reslullah (s.a.v.)a vahyin ilk balangc, sdk
ry idi. imdi o hazretin hli bu idi ki, grd her ry, mutlaka gn
doumu gibi apak gerekleir idi. Hz. ie (r. anh) "Onda gizlilik yok
idi" diyor (2).
471
Ysufiyye Fass
Ve Hz. ie (r. anh)nn ilmi buraya kadar eriti, baka deil (3).
Yn Hz, ie (r.anh) "hayl hazreti" ile "ehdet hazretini" ayrd. Ve ilmi, r'yda grlen eyin baka ve his leminde gerekleen eyin baka olacana kadar ulat. Onu gemedi ve buyurdu ki:
"Ve onun mddeti bunda alt ay oldu. Sonra ona melek geldi" (4).
Yn bu r'yda, (s.a.v.)in mddeti alt ay oldu. Daha sonra ehdet hazretinde ilh vahiy ile melek indi. Bundan dolay Hz. ie (r.anh) ehdet
hazretini, hayle katmad. Onu baka, bunu da baka sayd.
Ve bilmedi ki, Reslullah (S.a.v.) buyurdu: "Muhakkak insanlar uykudadrlar, ldkleri zaman uyanrlar" (5).
Yn m'minlerin annesi Hz. ie (r. anh), Fahr-i lem Efendimizin "nsanlar uykudadrlar, ldkleri zaman uyanrlar" buyurmasyla, ehdet hazretini hayl hazretine ve hayl hazretini ehdet hazretine dhil ettiini ve bununla, gerekte hissi hayt ile hayy olup uyank olan insanlarn bzs uykudadrlar ve uyku ise hayl hazretidir ve ldkleri zaman bu uykudan uyanrlar, demeyi kast ettiini bilmedi. Oysa ref-i enbiy Efendimiz bu hads-i eriflerinde hlk edilmiler leminde geerli olan her bir eyin, gaybi
manlardan bir mannn sreti ve ilmi hakktlerden bir hakktin "misl"i
olduuna iret buyurmulardr. Lkin insanlar gaflet uykusu ve tabat perdeleri ile perdelenmeleri sebebiyle var olmu sretlerin aynalarnda bu
hakktleri gremezler. Yn his leminden misl lemine, misl leminden
rhlar lemine ve rhlardan aynlar lemine ve aynlardan isimlere ve zti ilere geemezler. Hz. Emr Kudsiden beyit:
Tercme: "Cehlet uykusu beni harem yaknlndan uzak drd. Yoksa
bir kimse cnndan daha yakn olarak hibir eyi grmedi."
472
Ysufiyye Fass
Ysufiyye Fass
uyku hline dhil etti. Bundan dolay m'minlerin annesi Hz. ie (r. anh)n
"Vahyin alt ay kadar r'y ile idi" dedii hkmsz kald ve btl oldu. Belki
onun mrnn hepsi dnyda r'y mesbesinde idi. nk uyanklk hlinde, his leminde grd sretlerden her birisinin mansna bakp o sretleri,
o bakt manlar ile tbr buyurur idi. Nitekim r'yda grlen sretler de
ylece tbir olunur. Bundan dolay uyanklk hli, uyku hli trndendir.
imdi Hz ie (r.anh)n dedii alt ay geti szyle cenb- eyh (r.a), bu
ehdet hazretinde cenb- ie'nin syledikleri "alt ay" sznn ve ayn ekilde rislet-penhnin mrnn bu Fussu'l-Hikem'in yazld zaman gemi bulunduuna; ve bundan dolay o zamnn bu zamna gre hayl olduuna iret buyururlar.
Ve bunun iin, kendi nefsinde bir sret zere olup ondan ayr bir
srette zhir olan huss, tbr olunur. Byle olunca tbir edici, eer isbet
ederse, uyuyann uykusunda grd sretten, o huss ne ey zerine ise, o
eyin sretine geer. lmin "st" sretinde grnmesi gibi (8)
Yn uykuda grlen ey trnden olarak gelen her eye "hayl lemi"
denildii iin, kendi nefsinde bulunduu bir sreten baka bir srette zhir
olan huss, tbre muht olur. nk sretler baka baka eylerdir. Fakat
man tibryla bir olduklarndan, aralarndaki balant bulunup tbr etmek
ve bu iki sretin mans birletirilmek lzmdr. Bundan dolay tbr eden
kimse, eer tbrinde isbet ederse, uyuyann uykusunda grd hayli
sretin, ilhi ilimde taayyn etmi olduu sretine geer. Ve bu ekilde
r'yda grlen sret ile o sretin iret ettii dier sret, man tibryla birlenmi olur. Nitekim "ilim", r'yda "st" sretinde grnmtr. Oysa bunlar
sret tibryla baka baka eylerdir. Fakat man tibryla aralarndaki balant bulunup birletirilir.
474
Ysufiyye Fass
imdi te'vlde st sretinden ilim sretine geti. Bundan dolay te'vl etti. Yn bu st ile lakal sretin mnas ilim sretinedir, buyurdu (9).
Yan (S.a.v) Efedimiz r'ysnda grd "st" kendi sreti zerine terk
etmeyip, o sretten "ilim" sretine geti. Ve onu te'vl edip, bu "st" sretinin
mans "ilim" sretinedir, buyurdu. nk "ilim" ile "st" gd oluta bir
man zerinedirler. "St" bedenin ve "ilim" rhun gdsdr. Ancak sretleri
baka bakadr. Nitekim bu birlik ve ayrlk sr gdlarda da vardr. rnein
ekmek ile et gd olmak hussunda bir mandadrlar, fakat sretleri ayrdr.
Ondan sonra (s.a.v)in hli bu idi ki, ona vahy olunduu zaman kendisine zel bir yoldan alrd. imdi yannda hzr olanlardan rtlr ve kaybolur idi. Ve rt ondan kaldrlnca geri dnerdi. Bundan dolay vahyi ancak
hayl hazretinde idrk etti. u kadar ki ona uykuda denilmez (10).
Yn (S.a.v) Efendimiz'e vahy olunduu zaman, kendilerine zel bir yoldan aldklar iin sadetli huzurlarnda bulunanlardan misli rtler ile rtlp gayb lemine dhil olarak kaybolurlar idi. Bu gayb rts kaldrlp aldnda, ehdet hazretine geri dnerler idi. Byle olunca tab olarak vahyi
ancak hayl hazretinde idrk etti. Fakat byle olmakla berber, onlara uyku
isnd olunup uykuda olan olarak isimlendirilmez. nk uykunun sebebi
dimga bulaan mizc bir itir. Bunun sebebi ise kalbe dolan rhn husstur
ki, o hazreti ehdet leminden alr. Bu man ise, his leminden kll olana
kaybolmakszn olur. Nitekim (S.a.v)in bu iin sonundaki hli uyku hline
ters idi. Bu hal de "sine"ye, yn uykunun banda hafif bir srette kendinden
gemeye benzetilebilir.
475
Ysufiyye Fass
Bu idrk, Ysuf (a.s.)n hayli ynndendir. Ve eer grlenler ynnden olsa idi, kardelerinin yldzlar sretinde grnmesi ve babas ile teyzesinin gne ve ay sretinde grnmesi onlarn murd olur idi. imdi ne
zamanki Ysuf (a.s.)n grd eye onlarn ilmi olmad, idrk, onun hayli
haznesinde Ysuf (a.s)dan oldu. Ysuf (a.s.) ona syledii anda Ya'kb
(a.s) bunu bildi (13).
476
Ysufiyye Fass
Yn Ysuf (a.s)n, kendi kardelerini yldzlar ve babasyla teyzesini gne ve ay sretinde grmesi, ancak kendi hayli ynndendir.Yoksa grlenler olan kardeleri ve babas ve teyzesi ynlerinden deildir. Ve eer onlar ynnden olsayd, bu sretlerde grnmelerini kendilerince tasavvur edip
murd edinirler idi. Ancak byle yldzlar ve gne ve ay sretlerinde olarak
Ysuf (a.s.)n rysnda grnmeyi murd etmediler. Eer bunu murd etseydiler, Hz. Ysufa bu sretlerle ry leminde grnp secde ettiklerini
hayl leminde idrk edip ehdet leminde de bilirler idi. nk bzen hayl
haznesinden olan eyi hem gren ve hem de grlen berber idrk eder. Nitekim, bz mridler mridlerini terbiye etmek iin onlarn r'ylarnda
mnsib sretlerde grnrler. Ve bu grnme onlarn murdlar ynyle
gerekletiinden ehdet leminde hem mrd ve hem de mridin bilineni
olur. Ysuf (a.s.)n kardeleriyle babasnn ve teyzesinin grnmesi bu trden deil idi. Bundan dolay Ysuf (a.s.)n ry leminde grd eye onlarn ilmi yetmedi. Ve bu grme, ancak Ysuf (a.s.) r'ysn syledii zaman,
babas olan Yakub (a.s.)n bilineni oldu. Ve Ya'kub (a.s), bu r'yya Hz.
Ysufun kardelerinin de vkf olmadn bundan anlad.
Byle olunca, "Ey oulcuum r'yn kardelerine anlatma; bir hile ile
sana hile yaparlar " (Ysuf, 12/5) dedi. Ondan sonra oullarn o hleden
berat ettirdi; ve onu eytana balad. Oysa ancak o hlenin ayndr. imdi
Ya'kb (a.s) dedi: "Gerekten eytan insan iin ak dmandr" (Ysuf,
12/5) yni dmanl aktr (14).
Yn Ya'kub (a.s), Yusuf (a.s)n r'ysna kardelerinin vkf olmadn
anlaynca, bu r'yy onlara anlatmamasn tenbih etti. Ve stnln ve
fazletini bilip seni helk etmek iin bir hle dzenlerler, dedi. Bununla berber
bunu syledikten sonra, kardelerini hleden berat ettirip hle ve tuza eytana isnd etti. Oysa Ykb'un bu hilesinde iki ynden bahsederler: Birisi, tuza kardelerine isnd edince,Hz. Ysufun kalbinde onlara kar dmanlk
olur dncesi idi. Dieri, cenb- Ya'kb, Hz. Ysufa "R'yy kardelerine
syleme, sana hle yaparlar" dedii zaman, Hz. Yusf onlarn kendisine dmanlklar olduunu bildi ve kalbinde onlara kar kt zan peyd oldu. Oysa
neblik iin gnl selmeti ve kalb safl ve btn temizlii lzm idi. Bundan
dolay Hz. Ya'kb cenb- Ysufun bu kt zannn gidermek iin, kardelerini hleden berat ettirip, onu eytana isnd etti ve amac cenb- Ysufun kalbinde kardelerinin muhabbetini isbat etmekle berber onu hlelerinden de
korumak idi.
477
Ysufiyye Fass
Daha sonra Yusuf (a.s.) bundan sonra iin sonunda dedi: "Bundan nce
olan r'ynn te'vli budur. Gerekten Rabb'im onu hak kld. (Ysuf,
12/100) Yni hayl sretinde olduktan sonra, onu histe aa kard. imdi
Nebiyy-i mkerrem (s.a.v) o husstan dolay "nsanlar uykudadr" buyurdu.
Byle olunca Yusuf (a.s)n "Rabbim onu hak kld" sz uykusu iinde
grd r'ydan uyandn grp, ondan sonra onu tbr eden kimsenin
sz gibi oldu. Oysa o kimse uykunun aynnda olduunu ve asl uykusundan uyanmadn bilmedi. Bundan dolay o kimse uyand zaman: Ben
byle grdm ve gy uyandm; onu byle te'vil ettim, der (15).
Yni iin sonunda kardeleriyle babas ve teyzesi Msr'da kendisine kar
hrmet secdesi yaptktan sonra Ysuf (a.s): "te bu, nceki r'ynn te'vlidir.
Benim Rabbim onu hak kld. (Ysuf, 12/100). Yn r'y hayl sretinde
sretlendikten sonra Hak Tel o r'yy his leminde deitirmeyerek aa
kard, dedi. Bundan anlalr ki, cenb- Ysuf sretlenmi olan hayli
sretlerin kimler olduunu bilir idi. Cenb- Ysuf bu sz ile hayli sretler
ile hissi sretleri birbirinden ayrm oldu. te bu husstan, yn hayl ile hissin ayrlm olmasndan dolay (S.a.v.) Efendimiz "nsanlar uykudadr" buyurdu. Ve belki hakktte "hiss"in haylin ayn ve "hayl"in de hissin ayn olduunu beyn etti. Bu ekilde Ysuf (a.s) n "Rabbim o r'yy hak kld" sz, r'y iinde r'y grp, yine r'ysnda te'vl eden kimsenin sz gibi
oldu. Nitekim bir kimse r'y iinde r'y grp, bu r'ysn yine r'ysnda
tbir eder ve bu hl iinde henz uykuda olduunu bilmez. Ve uyandnda,
yn hayl leminden his lemine geldiinde, yannda olan kimselere "Ben
uyudum, yle bir r'y grdm ve r'ymn iinde gy uyanmm ve o
grdm r'yy yine r'ymn iinde byle tev'l ettim, der. te (S.a.v.)
Efendimiz'in yce idrklerine gre cenb- Ysufun sz r'y iinde r"yy
tbr etmekten ibrettir. imdi his lemi birinci hayl; ve ry lemi ise ikinci
hayl; ve ry iinde ry da nc hayldir. Ve bunlarn nde de
hakkat, haktr
imdi bak ki, Muhammed (s.a.v)n idrkiyle Ysuf (a.s.)n iin sonundaki idrki arasnda ne kadar fark vardr! "te bu nceki r'ynn te'vlidir.
Rabbim onu hak kld" (Ysuf, 12/100) dediinde onun mans histir, yn
hissedilendir. Oysa r'yda grlm olan ey hissedilenin dnda bir ey
deil idi. nk hayl, ebeden hissedilenin dnda bir eyi vermez. Hayl
iin bundan bakas yoktur (16).
Yn kardeleri ve babas ve teyzesi, Msr'da Ysuf (a.s.)a hrmet secdesi
yaptklar zaman, Ysuf (a.s.) "te bu nceki r'ynn tevlidir, Rabbim onu
hak kld" (Ysuf, 12/100) yn Rabbim hayl sretinden karp o r'yy his478
Ysufiyye Fass
sedilebilir etti, dedi. Bundan dolay hayli sretler ile hissi sretler arasn
ayrd. (S.a.v.) Efendimiz ise hayli sretleri hissi sretlere ve hissi sretleri de
hayli sretlere dhil etti. Her ikisinin idrki arasndaki farka bak! Ve Fahr-i
lem Efendimiz'in idrkinin kapasitesini mhede et! nk r'yda grlen
sretler dahi hissedilendir ve haylin verdii ey de hissedilendir. nk
hayl leminde hayl edilmi olan ey hissedilir olmasayd, onun idrki
mmkn olmaz idi. Bundan dolay hayl mertebesinde olan sretler de hissedilenden baka bir ey deildir. Osya Ysuf (a.s.) r'ysnda grd sretleri
hissedilenin dnda bildi. Ve bu hayli sretlerin sonradan hissedilir olduunu beyn etti.
imdi Muhammed (s.a.v) zevk, gaflet uykusundan ibret olan bu hayat
iinde hayli hissi sretlerde tecell edici Hakk' hayle getirme yolu ile
mhede etmek ve bu uykudan fen-fillh ile uyanp bak-billh sabhnn
domas zamannda, bu var olan sretler ve hissi cisimlerde aa kann Hak
olduunu, vahdet gz ile seyredip onunla tbr etmektir. Bu zevk ile zevklenmi olanlar, ancak (s.a.v) Efendimiz'in vrisleridir. Onun iin Hz. eyh (r.a.)
buyurur:
imdi sen bak ki, Muhammed (s.a.v) vrislerinin ilmi ne kadar ereflidir! Ve ben az sonra bu hazret hakkndaki sz Muhammed Ysuf
lisnyla aarm. Cenb- Hakkn murd olursa sen ona vkf olursun (17).
Yn insf bak ile bak ki, (s.a.v.) Efendimizin vrisleri, bu gibi derin srlar nasl biliyorlar! Ne gzel mirs brakc, ne gzel mirs ve ne gzel vris!
nk fahr-i lem Efendimiz, ilim ve irfanda hlkn en limi ve en rifi olduu gibi, sz ile mermn ifde ve beyn etmede de, btn insanlarn en iyi
beyn edicisi ve en fasihidir. nk Kur'n- Kerm'de Ona vahyolunan vahiydir (Necm, 53/4) yce yetiyle beyn buyrulduu zere bu ilim ve irfnn
reticisi Hak'tr. Beyit:
Tercme: "Bir kimsenin ki std Hlk ola, bak gr ki irfndan onun lyk
ve nasbi ne olur! Eer ona hlkn en limi ve irfn ehlinin en rifi der isem
rev ve mnsiptir."
O nebyy-i z-nn vrisleri de tammen bu hl ile vasflanmtr. Atklar
ve beyn buyurduklar hakktler ve mrifetler, vehim ve fikri hayller ve
nefsni hevlar trnden deildir. Nitekim Mevln Cm (k.s.) Lccet'lEsrr'da buyurur: Beyit:
Tercme: "Yunnlerin felsefesi nefs ve hev haberleridir. mnlerin hikmeti ise Peygamber'in ilim ve irfndr."
imdi cenb- eyh (ra.) hayl hazretini, cenb- Ysufun r'ysn beyn
buyurduu srada zet olarak anlatm idi. imdi de bu bahiste Muhammed
479
Ysufiyye Fass
imdi biz deriz: Bilesin ki, Hakkn gayr veyhut lem olarak isimlendirilen ey, Hakk'a nisbetle, ahsn glgesi gibidir. Byle olunca o Allh'n
glgesidir. imdi o da vcdun leme nisbetinin ayndr. nk glge phesiz histe mevcttur (18).
Yn Hakk'n gayr dediimiz ve lem olarak isimlendirdiimiz bu kesf
sretlerin tamam, Hakk'a gre bir adamn glgesine benzer. Oysa adamn
glgesinin bamsz bir vcdu yoktur. Onun vcdu, adamn vcduna
muhtatr. te tpk lem de byledir. Bamsz bir vcdu olmayp, ancak
Hakk'n vcdu ile kimdir. Ve glgenin hareketi ve durmas nasl ki ahsa
tbi' ise, lemin hareket ve duruu da ylece Hakk'n vcduna tbi'dir. Beyit:
Bunca tedbr perde gerisinde stdndr
Kendi tercihleri mi sanrsn hareketleri sretlerin
nk lem, Hakk'n isimlerinin sretleri ve sfatlarnn grnme yeridir.
Ve ahsn glgesi bir tibra gre o ahsn ayn ve dier tibra gre de nasl ki
gayr ise, lem de bir yn ile Hakkn ayn ve bir yn ile de Hakkn gayrdr.
Ve tabdir ki, ahsn glgesi, kendinin ayn olamaz. O ancak ahsn vcduna
bal olan bir tibr vcddur. Ve maksat, btn lemin hayl olduunu isbt
etmektir.
Nitekim, Hz. eyh yukarda "hayl hazreti" hakknda ayrntlar vereceini
vaad etmi idi. Bundan dolay Hakk'n gayr denilen lem, Allh'n glgesidir.
Burada glgenin "Allah" ismine bal klnmas btn ilh isimleri toplayc
olmasndadr. nk mevctlardan her birisi, "Allah" toplayc isminde dhil
480
Ysufiyye Fass
olan bir ismin grnme yeridir ve o ismin glgesidir. Bundan dolay btn
lem de "Allah" toplayc isminin glgesi olmu olur. Ve lemin "Allahn glgesi" olmas, izfi vcdun leme nisbetinin ayndr. nk glge kim olmak
iin bir mahalle ve tahakkuk etmek iin yksek bir ahsa muhtatr. Ve bu
vcd glgesi de zerinde uzamas iin imkn dhilindeki aynlara ve tahakkuk etmek iin de Hakk'a muhtatr. Ve kevn vcdun leme nisbeti, glgenin kendisiyle kim olduu eye nisbetidir. Ve ayn ekilde Hakk'a nisbeti de,
kendisiyle tahakkuk ettii ahsa nisbetidir. Demek ki glge olan lem
mevcttur. nk ahsn glgesi phesiz histe mevcttur. Fakat glgenin
vcdu, ahsn vcduyla kimdir. Bunun gibi Hakk'n glgesi olan lem de
Hakk'n vcdu ile kaim olur. Ve glgenin vcdu hakkat ynnden Hakk'n
vcdunun ayndr. Fakat lemin taayynne nisbeti ynnden Hakk'n gayrdr.
rnek: Bir kimse, varsayalm etrfna on ayna koyup kendisi ortada dursa, her bir aynada o kimsenin glge sreti peyd olur. ahs bir ise de, o ahsn
ayn olarak on sret gzkr. O kimse alasa, glse; elini, ayan, gzn
kmldatsa bu hl ve hareketlerin hepsi, o on srette de grlr. Demek ki bu
sretlerin hepsi o bir ahsn ayndr. Fakat aynada mevcd olan bu sretlerin
zerine su dklse vey bir boya srlse, o ahs bundan etkilenmez. Demek
ki o sretler bu ahsn gayrdr.
481
Ysufiyye Fass
482
Ysufiyye Fass
Ysufiyye Fass
nruna etki edip, nriyyet karanla meyilli olur.Ve vcd nru da gizlilie
meyilli bulunur. ahslara nisbetle glgeler gibi. zf vcdun Hakk'n
vcduna nisbeti de byledir. Eer Hakkn vcdu, yokluk hlindeki imkn
dhilinde olan aynlar ile kaytlanmam olsa idi, nihyetinde nriyyette olur
idi de, iddetinden dolay idrk olunmaz idi. imdi karanla it taayynler ile
perdelenmi olan kimse, lemi grr; Hakk' grmez. Nitekim yet-i kermede
"....Onlar zulmettedir, grmezler" (Bakara, 2/17) buyrulur. Ve taayynler
perdelerini kaldran ve zulmet rtlerini yrtan kimse, "nr" ile karanlktan ve
"zt" ile, glgeden perdeli olur. Ve biriyle dierinden perdeli olmayan kimse
de, hlk edilmilerin siyahlnda ve karanlnda Hakk'n nrunu mhede
eder.
Nitekim delil ile bilinir ki, gne hacimce yz altm ve drtte bir ve
sekizde bir defa dnydan byktr. Oysa o, "ayn"da mesel bir kalkan
kadardr. te bu da uzakln te'sridir. Byle olunca lemden ancak glgelerden bilindii kadar bilinir. Ve bu glge kendisinden uzayan bir ahstan
mechl olduu kadar Hak'tan mechl olur. imdi o, onun glgesi oluu ynnden bilinir. Ve kendisinden glge uzayan ahsn sretinden olan ey, o
glgenin ztnda mechl oluu ynnden Hak'tan mechl olur (23).
Hz. eyh (r.a) mbrek zamnlarndaki astronomi ilmine ship olanlarn
getirdikleri delllere dayanarak gnein dnydanb yz altm ve drtte bir ve
sekizde bir defa byk olduunu, yn gnein dnynn yz altm tam kat
ve bir eyrei ve bir sekizde biri kadar olduunu beyn buyururlar.
484
Ysufiyye Fass
te bundan dolay biz deriz ki, gerekte Hak, bize bir yn ile bilinendir
ve dier bir yn ile de mechldr (24).
Yn lem, Hakk'n glgesi olduundan ve glgenin shibi ise, uzayan
glgesinden zet olarak bilindiinden dolay, Hak kendisinin glgesi olan
lemden bize zet olarak bilinen olur. Ve glge shibinin sretinden bulunan
ey, glgenin ztnda mechl kaldndan, bu tibr ile Hak bize mechl olur.
485
Ysufiyye Fass
"Sen Rabbini grmez misin, glgeyi nasl uzatt? Eer dilese idi, onu
skin klar idi'; (Furkn, 25/45) yn potansiyel olarak onda olur idi (25).
Hz. eyh (r.a) Furknda olan bu yet-i kerme ile, vcd glgesinin imkn
dhilindeki aynlar zerine uzadn dell olarak getirdi. Yn yet-i kermenin
yce mans byle demek olur: Ey Habbim, sen Rabb'ini grmezmisin,
vcd nrunu imkn dhilindeki aynlar zerine nasl uzatt ve vcd nru ile
lem sretlerinde nasl tecell etti? Eer yksek irdesi balansa idi, o uzam
glgeyi skin klar idi. Yn uzayan glge Hakk'n vcdunda potansiyel olarak kalr ve asl zhir olmazd.
486
Ysufiyye Fass
15/HCR-21
Ysufiyye Fass
olur Ve mutlak da ancak kaytlya snrlanma ile tecell eder. nk bin defa
"hayvan" desen insan kavram anlalmaz. Ancak "konuan" kaydna snrland zaman, konuan isteini ifde etmi olur.
imdi akledilebilir ve hissedilebilir olarak lemin vcdundan idrk ettiin her bir ey, imkn dhilindeki aynlarda tecell edici olan Hakk'n vcdudur. Ve Hakkn vcdu, aynlarn vasflar ve zellikleriyle aa kmtr.
Bilinsin ki, yn- sbite Hakk'n ve isimlerinin aynasdr. nk yn-
sbite olmasa ilhi isimlerin sretleri Hakk'a zhir olmaz idi. Nitekim ayna
olmasa, insan kendi sretini gremez. Ve a'yn- sbite, ilh ilimde peyd
olan isimlerin sretleri olup; Hakk'n ilmi ise ztnn ayn olduundan, bu
a'yn- sbite Hakk'n ayn olur. Ve ehdet hazretinde bu sretleri tayc
olan "nefes-i rahmn"dir. Bu da Hakk'n vcdunun ayndr. u kadar ki,
a'yn- sbite, her an ilim mertebesinde yokluk halindedir. Mutlak vcdun
tenezzllerinden hsl olan izfi vcdun tayc olduu bu grdmz
sretler, o a'yn- sbite sretlerinin yansmas ve glgesidir. te bir tevhd
ehlinin mereb ve ma'rifet zevki budur.
Bundan dolay bu n bilgiden sonra anlalr ki, Hakk'n hviyyeti idrk
olunan eyde zhir olduu yn ile, o ey Hakk'n vcdudur. Ve sretlerin
ihtilf ynyle o idrk edilebilir ey, imkn dhilindeki aynlardr. Ve imkn
dhilindeki aynlarn sretleri baka baka olmakla o idrk olunan eyin ad
deimeyip, ona nasl ki yine "glge" denilirse, lem ahslarnn sretleri baka baka olmakla ondan da ylece "lem ismi veyhut "Hakkn gayr" ismi
gitmez. Ve mdemki o idrk olunan ey glgedir ve sretlerin ihtilfyla ondan glge ismi gitmiyor, u halde glge olutaki ahadiyyet ynyle, o idrk
olunan ey Hak'tr. nk Hak, Vhid ve Ahad vcttur. Ve sretlerin okluu ynnden, o idrk olunan ey lemdir. Yn burada ahadiyyet grnyor: Birisi glgenin ahadiyyeti; ikincisi lemin ahadiyyeti; ncs Hakk'n ahadiyyeti. Ve ilk iki ahadiyyet, Hakk'n ahadiyyeti ile berberdir.
rnek: Bir kimsenin etrfna be fotoraf makinesi konulsa, her birisinin
objektifine o ahsn glgesi der. Be objektifte be sret gzkr. Fakat hepsi
glge oluta ahadiyyet zerinedir. nk glgeden baka bir ey deildirler.
Ve bu be sretin hepsine de o ahsn gayr olan "fotoraf' ismini veririz. Bundan dolay o be sret bu ynden de ahadiyyet zeredir. Fakat sretlerin says be olmakla ahsn oalmas gerekmez. ahs da ahadiyyet zeredir. Ve ilk
iki ahadiyyet ahsn ahadiyyeti ile berberdir. nk ahsn vcdu olmasa
bu tibri ahadiyyetler de mevcd olmazd.
imdi eyh (r.a) buyururlar ki: te idrk olunan eyin vcdunun, Hakk'n "hviyet"i ynnden Hakk'n vcdu olduunu ve sretlerin ihtilf ynnden lem ve Hakkn gayr bulunduunu sana zh ettim. Bu hakkati bilmek hussunda sen uyank ol ve sorgula!
488
Ysufiyye Fass
489
Ysufiyye Fass
490
Ysufiyye Fass
491
Ysufiyye Fass
Biz ehlullah snfndan bz kimsemiz vardr ki, Hak onun iiteni ve greni
ve btn kuvvetleri ve uzuvlar olur. Ve Hakkn kulun iiteni ve greni olmas da sdk haberci (s.a.v.) Efendimiz'in Hak'tan haber verdii "Kulum Bana
nfilelerle yaklar. T ki Ben onu severim. Ben onu sevince de onun grmesi, iitmesi, yrmesi, tutmas Ben olurum. Kul, Benimle grr, Benimle
iitir, Benimle yrr, Benimle tutar." hads-i erfi ile sbittir. Ve Hak, kulun
btn kuvvetleri ve a'zs olmakla berber, kulda olan glgenin ayn
mevcddur. nk bahsedilen hads-i kudsde onun iiteni ifdesindeki
zamr, kula dnktr. Ve Hak, bu kulun dnda olup Hakkn sfatlarnda
kendi sftndan fn olmayan kimsenin kuvvetleri ve uzuvlar deildir. Bundan dolay kuvvetleri ve uzuvlar Hak olan kulun Hakk'n vcduna nisbeti,
kendisinin dnda olan kimsenin Hakk'n vcduna olan nisbetinden daha
yakndr.
Cenb- eyh (r.a.) burada, Hak'la tahakkuk eden ehlullhn iki ksm olduuna iret buyururlar:
Birisi, Hakk'n sftnda kendi sftndan fn olur. Ve Hak onun sft
makmnda kim bulunur. Nitekim demir atete kpkrmz bir hle gelince
atein sftyla vasflanr ve kendisinin demirlik sft kalmaz. te bu yaknla
"nfilelerle yaklama" derler. Bu hl ile vasflanan kul, kendi sfatlaryla fil
olup o sfatlarn perdesi iinde kalan dier kullardan Hakk'a daha yakndr.
kincisi, Hakk'n ztnda fn olur. Ve Hak, onun zt makmnda kim bulunur. rnein bir kse iindeki suya bir buz paras atlsa, buzun zt suyun
ztnda fn olur. Artk buzun ztiyyeti kalmaz. te bu yaknla da "farzlar ile
yaklama" derler ki, Hakk'a nceki yaknlktan daha yakndr. nk bu yaknln shibi, ztyla fn ve Hak'la bkidir. O, Hakk'n iitmesi ve grmesidir. Ve Hak onunla iitir ve grr. Ve belki bu sadet sofras zt Hakk'n
sretidir. O da mevctlarn z olan (Sa.v.) Efendimiz ile onlarn vrisleri olan
yce ztlardr. Bu Peygamber vrisleri hakknda Hz. Mevln (ra.) buyururlar:
Tercme:
Her kim ki kaplmtr Elest'e
T Elest ahdinden o mesttir
Balanm aya derd evinde
Cn vermek iin alm eldir
Kendinden o fni, dost ile bki
Hayret ki o yoktur ve vardr
Bu zmredir ancak tevhd ehli
Gerisi cihanda kendini sevendir
492
Ysufiyye Fass
Bilinsin ki, btn ey ayn- sbitelerinin; ve a'yn- sbite de ilhi isimlerin glgeleridir. Ve isimler ise Hakk'n ztnn ayndr. Bundan dolay ne kadar
iitmeler ve grmeler var ise, hepsi Hakk'n iitmesi ve grmesidir. Perdeli
olanlar, grmenin ve iitmenin kendilerinin olduunu zannederler. Bu, ancak
onlarn vehmidir. Bundan dolay ehlullh ile perdeliler arasndaki fark, vehmin varlndan ibrettir.
, bizim sana iyi bir ekilde ifde ettiimiz ynde olunca, bil ki, sen
haylsin. Btn idrk edip hakknda "baka", yn "gayr", "ben deilim"
dediin hayldir. imdi vcdun tamam, hayl iinde hayldir (32).
Yn iyi bir ekilde ifde edilen hakktleri anladktan sonra bil ki, lemin
vcdu nasl vehmi ise, sen de ylece vehmi olan bir haylsin. Ve idrk edip
hakknda "Hakk'n ayr ve gayrdr ve o benim vcdum deildir" dediin btn idrk edilebilen ey, hep hayldir. Senin bamsz vcd dndn
eynn hepsi hayl iinde hayldir. nk a'yn- sbitenin glgesidir. u
halde bizim vcdumuz glgenin glgesidir. Oysa glgenin bamsz bir
vcdu olmayp glge shibi ile kim idi. Biz ise, vcdumuzun ve lemin
ilve i ve kendi nefsiyle kaim ve Hak'tan hri olduunu hayl ederiz. Bu, ancak hayl bir mandr. Bundan dolay glge, aslnda hayldir. Hakk vcda
bitiiklik nisbetinden baka onun vcdu yoktur.
imdi, idrk edilebilen eyler glgenin glgesi olunca, hayl iinde hayl
olur. rnein gece insann glgesi duvara der. O glge ayn zamanda odadaki ayna iinde akseden duvar zerinde de grnr. te bu glge, hayl
iinde hayl olur. nk duvara den glge hayl idi; aynaya akseden
sretler de hayldir. Bundan dolay aynadaki glge hayl iinde hayl olur.
Tercme: "Var olanda olan her bir ey ya vehim vey hayldir. Yhut aynalarda olan akisler vey glgelerdir. Hd gnei, gayr glgesinde parlad,
aknlk sahrasnda hayrn olup kalma! dem kimdir? Zil olmayann
nrunun yansmasdr. lem nedir? Zeval bulmaz derysnn dalgasdr.
493
Ysufiyye Fass
imdi Gafr, Zhir ve Btn'dan nerede ve Evvel hir'den nerede? Byle olunca her bir ismin, ne ile dier ismin ayn; ve bir ismin ne ile dier ismin gayr olduu sana belli oldu. imdi o isim, dier ismin ayn olmas
tibryla o, Hak'tr. Ve o isim, dier ismin gayr olmas tibryla bahsediyor olduumuz hayl edilen Hakktr. Byle olunca kendi zerine kendisinden baka dell olmayan mutlak Hakk tenzh ederim. Ve onun vcdu,
ancak onun ayn ile sbit oldu. imdi varlkta ahadiyyete iret eden eyin
gayr yoktur. Ve haylde dahi ancak onun zerine okluk iret eden ey
vardr (34).
Yn isimlerin her birisi kendi sfatyla taayyn edici olup biribirinden ayrlnca, dikkat et et ki, Gafr ismiyle Zhir ve Btn isimleri arasnda ne kadar
494
Ysufiyye Fass
fark olur ve Evvel ismiyle hir ismi arasndaki ayrlk ne oranda bulunur?
Bundan dolay sen anladn ki, ilhi isimlerden her biri ne tibr ile dierinin
ayndr. Yn bildin ki, isimler Hakk'n ztnn ayndr. nk zt dolaysyla
hepsi birliktedir. Ve Gafr, Zhir, Btn, Evvel ve hir isimleri Hakk'n ztna
dell olmalar tibryla bir derinin ayndr. Fakat isimlerden her birisinin bir
sfata iret etmesi ve o sfatla bir derinden ayrlmas tibryla biribirinin
gayrdr. te bu ayn olu ve gayr olu sana belli oldu.
u halde bir isim dier ismin ayn olmas tibryla o isim, mutlak Hakk
olur. nk ahadiyyet mertebesinde her bir isim, btn isimlerin ayn olan
"zt"n ayndr. Ve bir ismin dier ismin gayr olmas tibryla o isim, bahsediyor olduumuz hayl edilen Hakk olur. Ve Hz. eyh'in "hayl edilen Hakk"
ile yksek maksatlar, isimler ve a'yn- sbite ve onlarn hrite mevcd olan
grnme yerleridir. nk hepsi, ilhi ztn glgeleridir. Glge ise hayldir;
ve Hakk'n vcdunun ayn olmas ynnden, hayl edilen sretlerde aa
kan Hak'tr. O sretler ister ilm ve rhn olsun, ister misl ve hiss olsun
farketmez. Ve hepsi de hayldir.
"Bahsediyor olduumuz" ifdesinde iki yn htra gelir: Birisi, "Muhammed Ysuf lisnyla haylin ayrntsndan bahsediyoruz" demektir. Dieri de
"Biz imdi ehdet hazretindeyiz ve glge vcd ile taayyn etmiiz. Bundan
dolay u an hayl edilen Hakkz" demek olur. Bosnev nshasnda sadedinde bulunduumuz yerine sretlerinde bulunduumuz diye yazlmtr
ki, man: "Sretlerinde bulunduumuz hayl edilen Hakktr" demek olup bu
man da ikinci yn ifde eder.
Hz. eyh bu ayrntlardan sonra buyururlar ki: "Ben kendi kendinden baka ona dell olmayan mutlak Hakk tenzh ederim." nk lemin hviyyeti,
ona iret eden Hakk'n glgesidir. Ve glge de, glge shibinin ayndr. Bundan dolay Hakk'n kendi kendinden baka ona dell yoktur. Mesnev:
Tercme: "Gnee dell yine gne oldu. Eer sana dell lzm ise ondan
yz evirme!
Ve Hakk'n vcdu ancak kendi ztyla sbit oldu. nk zhir ve btnda
olan vcd, Hakk'n gayr olan bir vcd deildir; izfi ve tibrdir. rnein
buzun vcdu suyun vcdudur; buzun bamsz vcdu yoktur. Ve ayn
ekilde bir ahsn btnnda ve zihninde olan sretler ancak o ahsn
vcdudur. O sretlerin bamsz vcdlar yoktur. Ancak o ahsn vcduna
baldr. Byle olunca vcdda mevcd olan eyler, ancak ahadiyyetin delli
olan eylerdir. Ahadiyyetin delli olan mevcd da Hakkn vcdudur. Ve
haylde dahi, ancak zerine okluk dell olan ey vardr ki, o da, varlklar iin
hayli sretleri zhir klan isimlerin okluudur. O okluk dai haylde olan
ey zerine delldir. Ve haylde olan ey ise, oalan sretlerden teekkl olan
izf vcddur. Yn ilh ilimde zhir olan a'yn- sbite isimlerin glgesi ol495
Ysufiyye Fass
duu iin hayldir. Bundan dolay bu hayl olan sretleri zhir klan isimlerin
oalmas ve okluudur. Hrici olan aynlar ise a'yn- sbitenin glgeleridir.
Bu oalan eylere baktmzda, bunlarn haylde, yn ilh ilimde olan ey
zerine dell olduunu anlarz. Ve bu haylde olan ey ztn vcduna bal
olan vcddur, nk glgedir. Ve glgenin bamsz vcdu olmayp glge
shibinin vcduna bal olan bir vcddur.
imdi oklukla vkf olan kimse, lem ile ve ilhi isimler ile ve lemin
isimleriyle olur. Ve ahadiyyet ile vkf olan kimse, Hakk'n sreti ynyle
deil, lemlerden gan olan zt ynyle Hak'la olur. Ve lemlerden gan olduunda dahi, onun lemlerden gan oluu, isimlerin ona nisbetinden onun
gan oluunun ayn olur. nk onun iin olan isimler, ona dell olduu
gibi, bu eseri tahakkuk etmi olan dier isimlenenlere de dell olur (35).
Yn bu grdmz ok olan eyler karsnda duran ve Hakk'n birliine tlib olmayan kimse, lem ile ve ilhi isimler ile ve lemin isimleriyle
megl olup bu okluk ile Hak'tan perdelenir. Fakat zti ahadiyyeti indinde
duran ve zti ahadiyyeti mhede eden kimse, Hakk'n lemlerden gan olan
zt ynyle, ebeden Hak ile olur. Fakat Hakk'n sreti, yn sft ynyle,
onun ayn olmaz. nk sfat, akletme mertebesinde olan birtakm okluklardan ibret olup ahadiyyet ztnda helktedir. Bundan dolay zti ahadiyyeti
mhede eden kimse, gan olan ztn grnme yerinde olur; okluu gerektiren isimlere it sretler grnme yerinde olmaz, yn zt olur, sft olmaz. Ve
oklukta vkf olu, hlk edilmilerden ibret olan lem ile Hak'tan perdeli
olanlarn n olduu gibi, ahadiyyetle vkf olu da, hlk edilmilerden perdeli olan tevhd ehlinin ndr.
Bu iki makmdan daha a'l olan makm, isterse eynn en hakri olsun,
btn grnme yerlerinde Hakk' mhede eden mhede edicilerin en kmilinin makmdr. nk onlar, hlk ile berber Hakk' ve okluk ile berber
birlii ve ayn ekilde bunun aksi olarak Hak'la berber hlk ve birlik ile
berber okluu grrler. Onlarn grnde biri dierine perde olmaz. Ve
Hakkn zt lemlerden gan olduunda dahi, onun bu gan oluu, isimden
gan oluunun ayndr. nk isimler bir yn ile onun ayn ise de, bir yn ile
de gayrdr. Nitekim, bu ayn olu ve gayr olu daha nce zh edildi. Yn
isimler zta dell olduu gibi, o isim sebebiyle bzs bzsndan ayr olan kavramlara da delil olur. Ve bu kavramlar, o isimlerin eseri olarak tahakkuk eder.
O eser ise, isimlerin grnme yerlerinden kan fiillerdir. Sen ve ben, isimlerin
sretlerinden baka bir ey deiliz. Ve bizim fiillerimiz, grnme yeri olduumuz isimlerin eseridir.
496
Ysufiyye Fass
Ysufiyye Fass
498
Ysufiyye Fass
imdi Hak, ancak senin iin, senin zerine ve O'nun zerine delller
olarak glgeleri cd etti. Ve onu soldan sadan dnc olduu halde secde
eder kld. T ki rif olasn ki, sen kimsin ve senin Hakk'a nisbetin nedir ve
Hakk'n sana nisbeti nedir? T ki bilesin ki Allhn msivs denilenler
nereden ve hangi ilhi hakktten Allh'a kll fakr ile ve bzsnn
bzsna muhta oluu sebebiyle, ona nisb fakr ile vasflanm oldu (38).
Hz. eyh (ra.) Nahl Sresinde olan,
16/NAHL-48
Ysufiyye Fass
lenmi olan zta muhtatrlar. Nitekim ahsn glgesi de, vcd bulabilmek
iin mutlaka o ahsa muhtatr. Ve bizim glge olan vcdumuz, lh'n
melhu yn lh edineni olup kendi kendinde bamsz deildir. te bizim
vcdumuzun Hakk'a bu sretle ihtiyc, kll fakrdr.
kincisi, fakrin zengine ve ocuun annesine ve zayfn glye olan
ihtiyc gibi bir dierimize olan ihtiycmzdr. Bu ihtiy, glge olutan dolay
olan ihtiy trnden deildir. Belki grnme yerlerinde Hakk'n
rubbiyyetle yn Rabb olu ile aa kmasdan dolaydr. te buna da, nisb
fakr derler. Bununla birlikte lem, rubbiyyet ynnden glge deildir, Hakk'n ayndr. Bundan dolay fakr, hakkatte Allah'dan baka hibir kimseye deildir.
500
Ysufiyye Fass
lemin muht olduu Hakk'n sebebiyyeti de, ilhi isimlerden baka bir
ey deildir. Yn Rabbi olan ve hlk edilmi olan lem, Rabb'e ve Hlk'a
muhtatr. Bununla berber bu muhta olu rzk ve hlk edilitedir. Yoksa,
hakktlerin ztlar, ztn taayynlerinin sretleridir ve Hakk'n ileridir. Bundan dolay zt ynnden muhta olu yoktur. Bu muhta olu ancak bantlardan ibret olan isimler arasndadr. Ve biz de ite o isimlerin sretleriyiz. Ve
ilhi isimler, lemin muht olduu her bir isimdir ki, kendisine muht olunan isim, gerek ocuun vcdda babasna ihtiyc gibi, lemin paralarndan
muht olann kendisine benzeyen bir para olsun; ve gerek ocuun srette
ve hlk edilite Msvvir ve Hlk olan Hakk'a ihtiyc gibi Hakk'n aynndan
olsun. Yn Zhir isminin ihtas altnda olan varlksal grnme yerleri ve
hlk edilmi lemlerden her birisi iki tibr ile "ilh isim"dir.
Birisi budur ki; mevcd olan her bir ey, Hakk'n vcduna ve onun vahdetine dellet ettii iin "ism-i lh" olmu olur.
kincisi budur ki, mevcd olan her bir ey, ilhi isimlerden bir ismin grnme yeri ve aynasdr. Bundan dolay her bir isim, rubbiyyetini kendisine
mahss olan grnme yerinde aa kard ve aa kan ile grnme yeri
bir grld iin, her ey "ilh isim" olur. Ve Btn isminin ihtas altnda
olan ilm sretlere gelince onlarn ilhi isimler olduuna phe yoktur.
imdi kendisine muhta olunan isim, Allah'dr; rubbiyyet ynyle onun
gayr deildir. Babann ocuun vcduna sebeb olmas hussunda, kabiliyetten ve grnme yeri olutan baka bir ey yoktur. Babann grnme yerinde
aa kan fiil, Hakk'n fiilidir ve grnme yerinin vcdunda aa kan
Hakk'n ayndr. Bunun iin Hak Tel buyurdu ki "Siz Allah Tel'ya muhtasnz" (Ftr, 35/15). Yn fakr, sizin zti sfatnzdr. Bundan dolay aslnda
sizin gan oluunuz olmayp, btn ilerde kll fakr ile Hak Tel'ya muhtasnz. "Ve Allah Tel kendi zt ile gayrdan gandir. Ve kendi zt ile yine
kendi ztn hamddir."
Ysufiyye Fass
de de buzdur. Bu isimlerin hepsi buhrn isimleridir. u halde bizler ki, varlksal aynlarz, bizim isimlerimiz Allh'n isimleridir. Ve bizler ancak isimlerin
sretleriyiz. Bizim bir derimize muht oluumuz dahi, Hakk'a olan
ihtiytr. Ve hi phe yoktur ki, muhta olu ancak Allah Tel'yadr. Ve
a'yn- sbitemiz ile mevcd aynlarmz iin aslnda Hakk'n glgesidir. Ve bir
eyin glgesi ise o eyin ayndr. te bu tibr ile Hak bizim "hviyyet"imizdir.
Ve bir eyin glgesi o eyden ayr olduundan bu tibr ile de, Hak bizim
"hviyyet"imiz deildir. rnein buhar, hakkat ve vcd tibryla, buzun
hviyyetidir. Ve taayyn ve kayt ve izfet tibryla buzun hviyyeti deildir.
te ey okuyucu, biz sana Hakk'a ulatran gyet geni bir yol atk. Sen
basret gz ile bakp ahadiyyet cemlini, lemin btn grnme yerlerinde
ve bu sretlerde mhede et! Ve lemin okluk sretleri gzne perde olmasn! Rub:
Tercme: "Ma'kun apak olduunu imdi bildim. Arada benim ile
berber olduunu imdi bildim. Taleb ve aratrma ile bir makma ularm
demi idim. Oysa onun ayrlk olduunu imdi bildim."
17.Temmuz.1916 Pazartesi gn, ezni sat 03:00
502
Ysufiyye Fass
Mesnev:
Tercme: "Vehim ve hayl ve tama' ve korku lemi, yolcu iin ok byk
bir badr."
erh: Yn Hakk yoluna sik olan bir kimse, eer kendisinin ve lemin tamamnn vehm vcdlarndan gemez ve onlarn ilhi isimlerin glgeleri
olup bir haylden ibret bulunduunu bilmezse, kendi vehm vcduna gelecek mkfta tama' eder ve cezlardan da korkar. Ve ameli ancak mkfta
nil olmak ve cezlardan kurtulmak iin yapar. Bu ise ikilik olup Hak yolunda
ok byk bir badr. nk slikin maksd vahdettir. Bu vehm okluk ve
hayl ile vahdet bulunmaz. Mesnev:
Tercme: "Bu nak balayc olan haylin naklar, da gibi olan Hall gibi bir zta zarar oldu."
erh: "Nak balayc hayl"den kast ilh ilimde olan eynn sretleridir. Bu haylin naklar ise ehdet hazretinde aa km olan sretlerdir ki, a'yn- sbitenin glgeleridir. Bundan dolay bu lem, haylin
hayli olmu olur. Bunun ayrnts Ysuf Fassnda anlatlmtr. te bu hayli
naklar da gibi salam olan, brhm Hallullah gibi bir zta zarar verdi.
Tercme: "Cmertkr olan cenb- brhim, ite Rabbim budur, dedi. nk vehim lemine dt. Yldzn zikrine byle te'vl syledi. Onun gibi bir
kimse te'vl cevherini deldi."
erh: Yn cmert olan cenb- brhm, ilk olarak parlak bir yldz grd.
te Rabbim budur, dedi. O yldz kaybolunca, ben batanlar sevmem, deyip
bu vehmden vazgeti. Bu olayn ayrnts En'm sresinde Fe lemm cenne
aleyhil leylu re kevkeb, kle hz rabb, fe lemm efele kle l uhbbul
filn (En'm, 6/76) yet-i kermesinden balayarak Kur'n- Kerm'de beyn
buyrulmutur. Daha sonra ay daha byk grp ite Rabbim budur dedi.
Kaybolunca ondan da yz evirdi. Gnei daha byk ve daha parlak grd.
te Rabbim budur, dedi. O da kaybolunca bu vehimden de vazgeip yeri g hlk eden Sni'-i Hakm'e ve lemlerin Rabb'ine yneldi. te cenb-
brhm gibi bir zt, lem sretleri te'vl tarafna sevk etti. Bununla berber
akl nru, bu sretlerin birer kaybolup giden hayl olduuna hkmetti. Mesnev:
Tercme: "Gz balayc olan vehim ve hayl lemi, yle da yerinden
kopard. Hatt onun sz Bu benim Rabbim geldi. Ahman ve eein hli
ne olur?"
erh: Basret gzn, vahdet cemline bakmaktan balayan bu vehim ve
hayl lemi ve glgeler, bu msiv naklarna kaplmamak hussunda da
gibi salam olan bir nebyy-i z-n yerinden kopard. Artk, sen lemin
503
Ysufiyye Fass
Ysufiyye Fass
Firavun'dur. Onun ay, vehim burcunda tutulmutur. Fhie kadnn kim olduunu kimse bilmez. Ancak kendince phesi olmayan kimse bilir. Mdemki
seni vehmin sersem tutar, neden dolay o dier vehim etrfnda dolarsn.
Ben, kendi benliimden cizim, benim nmde pr-benlik niin oturdun?"
erh: Yn bir ok tehlikeler ile vasflanm ve gemi gibi olan cz' akl,
evhm ve hayller derysnda para para olmutur. Onlarn bir tnesi de,
vehme tab oluta akl ak ve filozof olan Firavun'dur. Onun ay gibi olan akl
nru vehme mensb olan burda tutulmutur. nk o kendisini bamsz bir
vcd zannedip ene rabbukumul al yn Ben sizin al Rabbinizim
(Nziat, 79/24) dedi. Kendisinin ve mlknn hayli taayynlerini bilemedi.
Bu lemin taayynleri hakkati rtmtr. rnein rtl olan kadnlar iinde
hangisinin fhie olduunu kimse bilmez. Bunlarn arasnda bulunan fhie
kadn ancak onunla mnsebette bulunmu olan kimse bilir. Bu hussta o
kimse asl phe etmez.
Ey vehminin malbu olmu olan kimse, hakkati bulacam diye niin
kendin gibi bir vehme malb olmuun etrfnda dolap durursun? Sen ne
kendinin ve ne de lemin hakiktini anlamam olduun halde, cehlette seninle ayn hlde olan filozoflarn, vehm felsefeleri etrfnda dolamak ne fayda verir? rnein ben kendi vcdumu bamsz varsayp bu vehimden bir
trl kurtulamyorum ve kendi bamn resini bulmaktan cizim. Sen ayn
cizlik ile vasflanm iken benlik ile dolu olarak benim nme gelip oturduun halde benden ne istifde edersin? ki cizin birbirine ne yardm olabilir?
Hz. Pr-i dest-gr bu sz tenezzl ile filozoflarn makmndan sylemilerdir.
Yoksa kendilerinin kendilii kalmamtr. Mesnev:
Tercme: "Ben canla "men" ve "m"sz aryorum, t ki o ho evgnn topu
olaym. Her kim "ben"siz oldu, btn "ben"ler ondadr. Mdemki kendisine
dost deildir, hepsinin yri oldu. Ayna naksz olunca deer bulur. nk
btn naklardan hikye edicidir."
erh: Ben, cn gnlden, kendi varlndan ve benliinden kurtulmu bir
kimse aryorum. evgn, topu nasl eler ve onda istedii gibi tasarruf ederse,
o kendisinden kurtulup lmeden nce lnz srrna tasdk edici olmu
olan kmil mrid dahi, bende ylece tasarruf etsin. Her kim benlikten kurtuldu ise btn "ben"ler ondadr. nk "ben" tbri mutlak vctta taayyn
etmi olan kaytl vcda it bir szdr. Ve mutlaka geici olarak verilen kaytl olu kalknca, o kaytl mutlakn ayn olur. Bundan dolay ne kadar kaytllar var ise, artk o mutlak ayn olan kaytlnn iindedir. Nitekim, aynann
zerinde nak bulunmazsa, gzel ve kymetli olur. nk naksz olan aynaya btn eylerin sretleri akseder.
26.Temmuz.1916, aramba, sat 03:00
505
Hdiyye Fass
Hdiyye Fass
iir:
Allh'a mahss srt- mstakm vardr ki, hereyde ikrdr; gizli deildir (1)
Yn Allh'a mahss olan doru yol, btn varlksal aynlarda ve ilhi
isimlerde ikrdr; gizli bir ey deildir. Bilinsin ki, "srt- mstakm" birlik
yoludur ve Allah Tel Hazretleri bir olduundan, bu birlik yolu, Hakk'a kan yollarn en yakndr. yle ki, her bir "isim" iin bir "kul" vardr; ve o
"isim", o kulun, hs Rabbdir. Ve o kul da, o "ism"in kulu olmakla berber,
onun grnme yeridir. Bundan dolay kul zhirdir, cisimdir; Rabb ise btndr,
rhdur. Byle olunca, mahlklarn nefesleri saysnca Hakk'a yol vardr. Ve
her bir mahlk tbi' olduu kendisine hs ismin gerekleri zerine hareket edip
o ismin yolunda yrr. O yol da, o "ism"in, o Rabb'in "srt- mstakm"idir.
rnein m'min Hd ve kfir Mudill ve zehir Drr ve bal Nfi
isimlerinin grnme yerleridir. Bunlarn her birisi, terbiyesi altnda bulunduklar ismin gereklerine tbi'dirler. Bundan dolay hepsi, hs isimlerine gre
srt- mstakm stnde yrrler. Fakat bu isimlerin, yollar bir derine gre
srt- mstakm deildir. rnein Drr isminin yolu,Naf isminin yoluna gre doru olmaz.
Ve m'min kfiri, kfir de m'mini, eri yolda grr. imdi ne kadar ilhi
isimler varsa, isimlenenin ahadiyyeti tibryla hepsi Allh ismiyle isimlenene
ular. Bu srette btn isimlerin yollarn toplayc olan srt- mstakm, "Allah" ismiyle isimlenmi olan ulhiyyet ztna mahsstur. Ve yollarn hepsini
toplam olan tevhd yolu zere, ancak ulhiyyet grnme yeri olana, Muhammed grnme yeri slk eder. Ve btn nebler ve evliynn kmilleri o
yol zeredir. Ve dier muhtelif yollar, bu yoldan dallanp budaklanmtr.
507
Hdiyye Fass
Hdiyye Fass
imdi her yryen, Rabb'in doru yolu zerinde yrr. Bundan dolay
bu ynden onlar zerlerine gazab olunan ve dll yn yoldan sapan deildir
(5).
nk itat edici olsun, s olsun, grnme yeri olduklar isimler, bunlar,
kendilerine mahss olan yolda terbiye eder. Bundan dolay itat edici ve s
hs Rabblar olan isimlerin gerekleri zerine yrr. Ve oysa tabat gerei zere yryen kimseye gazab olunmas dnlemez. Yn tb olan, tb olunann hkm altnda yrrse tb olunan ona gazab etmez. u halde, her bir
isim, kendi grnme yerinden ve onun terbiyesi altnda olan eyden rzdr;
ona gazab etmez. Fakat hkmde hs Rabbna muhlif olan dier hs Rabbe
509
Hdiyye Fass
imdi dallette olu, nasl ki geici ise, ilh gazab dah, ylece geicidir.
Ve dn, her eye kapsam olan rahmetedir; o da ne gemitir (6).
Yn dallette olu geici olduundan, ilh gazab dah rzdir. Ve dn,
genel zti rahmetedir. Ve o rahmet dah Rahmetim gazabm gemitir
hads-i kudssi gereince ne gemitir; nk her bir Rab kendi kulunun
giditndn rzdr. Ve dallette olu ancak dier Rabbe gre tahakkuk edici
olur. Oysa btn ilh isimler, taayynlerin kayna olmas tibryla genel
zti rahmetten ibret bulunan mutlak vcdda gark olmu idiler. Ne zamanki
rahmn rahmet olan nefes-i rahmn ile ilh tecell gerekleti; isimlerin
sretleri, ilmi hazrette peyd ve bir derinden ayrlm oldu. Ve Hd ismi
Mudill isminden ayrld. imdi bu ayrlma geici olduundan, dallette olu
zerine dzenlenmi olan gazab dah geici olur ve rahmet, gazab gemi bulunur. nk, ezellerin ezelinde bu sretle rahmet nde olduu gibi, ebedde
dah ndedir. nk y dallette oluu gerektiren perdelerin kaldrlmas ve
kaybolmas veyhut zt tevhdi nrlarnn zuhrunda, ey taayynlerinin
zil olmas ve ilhi tecelllerin kendi asllarna dnmeleri sebebi ile dn yine
Rahmn'adr.
Hakk msivasnn hepsi "dbbe"dir; nk rh shibidir. Ve kendi nefsiyle hareket eder bir ey yoktur; o ancak kendi nefsinin gayryla hareket
eder: Bundan dolay o ey, srt- mstakm zerine olan eyin hkmne
tb olu ile hareket eder, nk yol, ancak zerinde yrmekle yol olur (7).
Yn genel anlayta, Hakk'n gayr dediimiz eylerin hepsi ister
mdenler olsun, ister bitkiler "dbbe"dir. nk, hepsi rh shibidir ve onlarn rhlar, ilhi isimlerden birer isimdir ve Hak o isimler ile onlarda aa kcdr ve o eylerin kym, ancak o isimlerin kayymiyyetiyledir. Ve vctta
kendi nefsiyle hareket eder bir ey yoktur; nk kendi nefsiyle mevcd de510
Hdiyye Fass
ildir; belki kendi nefsinden gayr bir vcd ile hareket eder. Bundan dolay o
ey, kendisinin grnme yeri olduu ve srt- mstakm zerinde bulunduu
hs Rabb olan ismin hkmne tb olarak yrr. Ve yol, zerinde yrmekle
yol olur. imdi, o eyin hareketi, mdemki tb olu hkmyle gerekleir, o
halde onun hareketi zayf harekettir; nk geici harekettir, zti hareket deildir. Ve bu hareket ile, o eyin kbiliyetinde taayyn edici olan Hak, ona
mahss olan kemlin son noktasna eker ve onunla berber seyreder. Bu ekilde o ey, Hak ile Hak'ta hareket eder ve bu hareket, Hak'la ve Hak'ta olunca, yol ve yol stnde yryen Hak olur. Ve Hakk'a tb olu hkm ile olan
hareket dah, seyri-billh olur.
iir:
Halk sana itat edici olduu zaman, Hak sana itat edici oldu (8).
Yn "hlk" dediimiz kesf sret, sana itat ettii zaman, muhakkak bil ki,
onun grnme yerinde aa kan Hak sana itat etmitir. nk grnme
yeri, grnenin ayndr. Ve mahlklarn sretlerinden her bir sret, ilhi isimlerden bir ismin sretidir ve o isim, o mahlk sretinin rhu ve hviyyetidir.
imdi rh, o sretin cisim aynasnda zhir ve ikrdr; u halde sretin itat
edii, o "ism"in itat ediidir; nk sretin vcdu, kendisinde zhir olan ismin zuhrudur.
Ve eer Hak sana itat ederse, bzen hlk sana itat etmez ve teslimiyet
gstermez (9).
Yn senin grnme yerinde aa km olan Hak sana itat ettii
zamant, mahlklarn sana itat etmesi gerekmez. nk sana itat edici olan
Hak sende aa km olan hs Rabbdr; ve o da isimlerden bir isimdir. Ve
dier mahklarda aa kp, onlara itat edici olan Hak ise, onlarn hs
Rabblar olan isimlerdir. Bundan dolay senin Rabb'in sana itat edici olmakla
dier Rabb'larn sana itat etmesi gerekmez; ve dier Rabblar, sana itat edici
olmaynca, onlarn grnme yerleri olan mahlklarn da itat etmesi gerekmez.
rnein, senin Rabb'n Hd ismidir. Ve senin grnme yerinde tecell
edici olan Hak, bu zel taayyn hkm ile sana itat edici olmutur. Ve bir
dierinin Rabb' da Mudill ismidir; ve onun grnme yerinde tecell edici olan
Hak dah, o zel taayynn hkm ile o kfire itat edici olmutur. Bundan
dolay Hakkn bylece ikinize de itat edici olmasyla, sizin de birbirinize itat
etmeniz gerekmez; nk her birinizin hs Rabb olan isim, sizi kendilerine
mahss olan kemle sevk eder. Oysa birinin kemli hidyette, dierinin dal511
Hdiyye Fass
lettedir. Bundan dolay sen kfiri hidyet yoluna da'vette ne kadar abalasan
sana itat etmeyip, onun dallette kemli oalr; ve ayn ekilde o kfir de
seni kfr ve dallet yoluna da'vet etse, sen de ona itat etmeyip hidyette
kemlin artar. Sana itatkr olan mahlk ile hs Rabblarnz arasnda
mnsebet vardr.
512
Hdiyye Fass
ile tesbih etmeyen bir ey yoktur. Ve fakat onlarn tesbihlerini siz fkh
edemezsiniz (anlayamazsnz, idrak edemezsiniz). (sr, 17/44).
imdi konumalar btnda kalan eynn Hakk'a tesbhi, perde ehlinin
zannettii gibi hl lisn ile deildir; belki sz lisn iledir. Bundan dolay tan
ve aacn ve btn eynn szlerini, ancak mevcdlarn btnlarn kefeden
kimse iitir. Ve perde ehli iitmediinden kimisi, onlarn konumalar hl
lisn iledir der. Ve kimisi onlarda konuma olmasn olmayacak ey grerek
inkr eder.
Gzn grd bir mahlk yoktur, ill onun "ayn" ve "zt" Hak'tr (12).
Yni gzn grd her bir mahlkun "ayn" ve "zt" Hak'tr. nk
Hak, o mahlk sretinde aa kmtr. Ancak perdelilerin vehim ve hayli
onu mahlk olarak isimlendirdi ve grnen hlk edilmi sretlerde Hak rtl oldu. Fakat riflere Hak, o sretlerde tecell edicidir. Ve rif Hakk' o
sretlerde mhede eder. Nitekim Abdullah Balyn (k.s.) buyurur:
Tercme:
ki ba gzyle Hakk' grmedike
Onu bir an vaz gemem talebden
Bu gzle Hak grlmez derler amm
Diyenler yle olsun, byleyim ben
Bilinsin ki, gerekte ehlullah iin oluan zevki ilhi ilimler, kuvvetlerin
farkll sebebiyle muhteliftir. lh ilimler, bir ayna dnmekle berber,
kuvvetlerden oluur (14).
Yn ehlullhn her birisindeki ilhi ilimler muhteliftir. nk o ilimler
her ne kadar bir ayna, yn kulun hviyyetine ve kulun "hviyyet"i Hak olduundan, Hakk'a dnp bir noktada toplanr ise de, muhtelif kuvvetlerden
ileri gelir. Bundan dolay kuvvetlerin farkllna bal olarak muhtelif olur
yle ki insann rhn ve cismn kuvvetleri vardr. Ve bu kuvvetlerden
her birisinin hkm dierine uymaz. Ve biri vstasyla oluan ilim de dieri513
Hdiyye Fass
ne muhliftir. rnein, iitmekten oluan ilim, grmekten oluan ilme benzemez. Ve ayn ekilde gz ile oluan kulakla ve el ile oluan ayak ile olumaz.
Dier hissi kuvvetler de bunlara kyas edilebilir. Ve ayn ekilde insann
rhni kuvvetlerinden akl ile oluan, vehim ile olumaz; ite hepsi bunlar gibidir. Bununla berber her bir kuvvetten ayr ayr oluan ilimlerin toplam insann hakktine dnp orada toplanr. O hakkat ise birdir ve ilmin shibi
olan ahsn ayn- sbitesidir. Ve ayn- sbitede aa kan dah ilhi
hviyyettir vey mutlak hviyyettir. Bundan dolay btn muhtelif ilimlerin
dn yeri Hak'tr.
Ve ehlullahdan her bir ferdin vcdunda oluan ilhi ilimler onlarn kuvvetlerinin farkll dolaysyla muhtelif olduu gibi, ehlullahdan her bir ferdin
vcdu da, bir ahs gibi olan bir hakkatn kuvvetleri mesfesinde bulunduundan, onlarn her birisine hsl olan ilhi zevki ilimler de, hussi
isti'ddlarna ve ayn- sbitelerinin kapasitesine gre muhtelif olur. Fakat o
ilimler ve muhtelif zevklerf, ayn- vhide olan Hakk'n hviyetine ve ilhi
ahadiyye ztna dncdr. nk btn ilimler ve zevkler ondan kaynaklanmaktadr. Ve hepsi, Hakk'n hviyetinde bir olan hakkattir. Ancak grnme yerlerinin ve mahallerin farkll dolaysyla muhtelif olarak aa kar.
imdi bu bahsedilen iki ynden birisinde ahsn zhir ve btn kuvvetlerinden oluan ilimler ve zevklerin, o ahsn bir olan aynna dnd ve dierinde ise ehlullahdan her birisinin vcdu, bir olan hakkatn kuvvetleri
mesfesinde olup, her birindeki ilimler ve zevklerin farkllk ile berber, Hakk'n hviyyetine dnd beyn ve bir yn dierine kys olunur.
nk, Allah Tel der ki: "Ben kulun onunla iittii kula, onunla
grd gz ve onunla tuttuu eli ve onunla yrd aya olurum."
imdi, onun hviyyetinin, kulun ayn olan azlarn ayn olduunu hatrlatt. "Hviyyet" bir ve azlar muhteliftir. Ve her bir az iin zevkler ilminden, o uzva mahss, farkl az ile muhtelif olan bir ayndan bir ilim vardr.
Tek bir hakkat olan su gibidir ki, kt yerin farkll dolaysyla alnan
tadda muhteliftir. Ondan bzs tatl, lezzdir ve bzs acdr. Oysa o btn
hallerde sudur. Her ne kadar lezzet muhtelif ise de, onun hakkati deimez
(15).
Yn Hak, bir olan hviyyetini kulun muhtelif azlarnn ayn kld da, kulun kula ve gz ve eli aya ve dier kuvvetleri ve a'zs oldu ve her bir
kuvvet ve uzuvda, O'nun bir hviyyeti birer sfatla aa kt. Ve bu aa
kma sebebiyle, her bir kuvvette kul iin bir ilim ve bir keml olutu. Ve biriyle olusan ilim ve keml, dieri ile oluana benzemedi. u halde bir olan
hviyyetten elde edilen ilim, bir hakkatten ibrettir. Ancak kuvvetler ve
azlarn farkllna binen, muhtelif srette grnd ve taayyn etti. O bir
514
Hdiyye Fass
olan hakkat tpk suya benzer. Nitekim su, kt yerin gereklerine gre,
bzen tatl ve lezzetli, ve bzen de tuzlu ve ac olur. Fakat lezzeti nasl olursa
olsun, ona yine su denir. Lezzetindeki farkllk, kaynana ve kt yerdeki
farklla dayanmakta olup, onun bir olan hakkat deimez. Ancak bzs
faydal ve bzs faydal deildir.
te ilim de byledir. Kaynaklar kuvvetler ve azlarn farkll ile muhtelif olsa bile yine ona ilim denir. Ancak bzs faydal ve bzs faydal deildir.
Kimi nrni rhni kuvvetlerden olutuundan dolay tatl ve lezz ve faydal
olur. Ve kimi hissi kuvvetlerin bzlarndan olutuu iin tuzlu ve acdr ve
faydal deildir. Bundan dolay tevhd ehli ve rif-i billh iin kef ile hsl
olan tevhd ilmi, tatl ve lezz su gibidir ki, shibine aclktan ve kirlenmilikten sknet verir; ve susuzluunu giderir. nk bu ilim, ilh ilimdir. Ve
riflerin latf ve tertemiz bir kaynak olan vcdlar onun tadn bozmad iin
asl latflii ve ftr temizlii zere gzkr.Ve fakat Hak masivs ile perdelenmi olan ve tabat perdesinin arkasnda kalan chillerin ilmi, akl ilim olup,
onlarn tabat tuzlaryla karm olan vcd kaynaklarndan kt iin, tuzlu
ve ac su gibi olur. Ne kendilerini ve ne de iirdikleri kimseleri kandrr ve asl
fikirlerine sknet vermez ve phelerini gidermez. Belki bu ilmin shibi fikir
rettike eynn hakktleri hakknda phesi ve hayreti artar. Mesnev:
Tercme: "Her kimin gnlnde phe ve dolaklk varsa, o kimse cihanda
gizli bir filozoftur. Zaman zaman tikd gsterir; fakat felsefe damar yzn
karartr."
Bununla berber bunlarn hepsine "ilim" denilir. nk ilmin hakkti,
idrklerin farkl oluuyla deimez. Ve btn ilimlerin asl, bir olan ayndr.
Ve o da ilh ilimdir ve Hakkn hviyyetidir. Rub-i mer Hayym (k.s.):
Tercme: "Hak cihnn cndr; cihn da btn bedendir. Melek snflar
bu tenin duyulardr. Felekler ve bast unsurlar ve terkibler ve mevld,
a'zdr. te tevhd budur, dierleri hep eit ve okluktur."
Hdiyye Fass
hem de ayaklarnn altndan yerlerdi." Yn Tevrt ve ncl ehli rabbn taraftan inen hkmlerin zhir ve btn manlarn lykyla dnp anlam ve
onlarn hakktlerine kemliyle vkf olup amel etmi olsa idiler, hem isimler
sumnndan rhlarna inen zevki ilhi ilimlerden rzklanm olup stlerinden yemi olurlar ve hem de esfel-i sfiln olan tabat leminin mertebelerinde
yryerek, beeri sfatlardan ve nefsni bulanklklardan btnlarn saflatrmak sretiyle ayaklarnn altndan yemi olurlar idi.
516
Hdiyye Fass
imdi Allah Tel, sulular sevk eder. Ve onlar Allah Tel'nn bat
rzgr ile sevk ettii bir makm hak etmi olan kavimdir. yle bat rzgrdr ki, Hak onunla onlar nefislerinden helk etti. u halde Rab, onlarn
alnlarn tutar ve bat rzgr cehenneme sevk eder. Ve bat rzgr, onlarn
zerinde sbit olduklar hevlarnn ayndr. Ve cehennem dah onlarn var
zannettikleri uzaklktr (19).
Cenb- eyh (r.a.) btn dabbelerin alnlarn, onlardan her birinin grnme yeri olduu bir hs Rabbinin tuttuunu ve hepsinin srt- mstakm
zere olduunu beyn buyurmu ve buna dell olarak m min dbbetin ill
hve hzun bi nsyetih, inne rabb al srtn mustekm yn "Hibir
hayt shibi yoktur; ill Hak onun alnndan tutmutur; benim Rabb'im muhakkak srt- mstakm zeredir. (Hd, 11/56) yet-i kermesini gstermi
idi. imdi de o Rabblarn btn hepsi ki, ahadiyye rubbiyyetidir, btn rh
shiplerini srt- mstakm zere sevkettiini beynen Ve neskul
mucrimne il cehenneme vird yn Ve sulular susam olarak cehenneme sevk edeceiz (Meryem, 19/86) yet-i kermesinin ifdesini gsterir.
Bilinmektedir ki, Hd (a.s.)n kavmi d idi. Hak Tel, itatsizliklerinden
dolay, onlar bat rzgr ile helk etti. Ve onlarn itatsizlikleri nefsn heveslerinden idi. Ve nefis ise Cenb- Lht'tan yn lhi taraftan yz evirme ve
tersine hareket etme zeredir. Bundan dolay Hak onlar nefislerinin ters iler
yapmasndan oluan hev ile, yn bat rzgr ile sevk etti ve o rzgr ile nefislerinden helk etti. Ve nefsni hevlara "bat rzgr denilmesi hlk edili
cihetinden ve zulmn lemden olumasndandr. Bundan dolay Hak onlar
uzaklk cehennemine dren nefslerinden helk ile soydu. Ve bat rzgr
onlarn hevlarnn ayndr ki, onlar o hevlarnn zerinde sbit ayak olmu
idiler. nk alnlarndan tutan hs Rabblarnn gerei bu idi. Onlar
isti'dtlar ve almalar cbnca yolun sonuna gtrd. Ve hevlarnn ayn
olan bat rzgr da arkalarndan cehenneme sevk etti. Ve cehennem, Hakk'n
vcdundan baka olarak zannettikleri bir vcttur ki, o da Hak'tan uzaklktr.
517
Hdiyye Fass
Hdiyye Fass
imdi Hak, onlara bu lezz zevk makm, memnn olma ynyle vermedi. Belki onlar, onu ancak zerinde bulunduklar amellerinden,
hakktlerinin haketmi olduu eyle aldlar. Ve amellerinde almakta
Rabb'in srt- mstakmi zerine idiler. nk alnlar onun iin bu sfat
sbit olann elinde idi. imdi onlar nefisleriyle yrmediler. Belki yaknlk
aynna ulancaya kadar cebir hkm ile yrdler ve nahnu akreb ileyhi
minkum ve lkin l tubsrun (Vka, 56/85) Yn "Biz fnye sizden daha
yaknz; fakat siz grmezsiniz" (21).
Yn Hak, nefislerinden fn olanlara bu lezz zevk makm ihsn iin
vermedi. Belki onlarn bunu bulmalar yaplmam olan zti isti'ddlar gereinden idi. Ve ilh ilimde onlarn aynlar o ameller zere sbit olmu idi.
Bundan dolay bu makm, hakktlerinin hakedii dolaysyla aldlar. Ve onlarn amelleri, alnlarndan tutup eken hs Rabblarnn srt- mstakmi zerinde yrdkleri iin km idi. Yoksa onlar kendi ztlaryla ve nefisleriyle
yrmediler. Ve nefislerinden doan uzaklk vehmi kalkp ve yaknlk aynna
ulancaya kadar, cebrin hkm altnda yrdler. Nitekim Hak Tel Vka
sresinde "Biz lye sizden daha yaknz; ancak siz grmezsiniz" (Vka,
56/85) buyurur.
imdi cebir, aynlara ve aynlarn isti'ddlarna dnktr. Bunun iin Hz.
eyh (r.a) ibrede cebri, Rabb'e dayandrmad, belki hm etti yn bilerek bunu yapt. Velkin, ilk baka gre cebir, srt- mstakm zere olan Rabb'indir.
Ve ikinci baka gre, mutlak Rabbdan kendisine hs Rabb ve kendisine hs
hkm taleb eden a'yn- sbitenindir
Bu incelie dah dikkat lzmdr ki, Hz. eyh (r.a.) bu Fussu'l Hikem'de
ba'z Kur'n yetlerini Onun sz olduunu bilin gibi bir ibre ile Fuss'un
ibrelerine balamakszn Fusus metni tarznda verirler. Bunun vechi budur
ki, onlar (Sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz hazretlerinin ilimlerinin ve
marifetlerinin vrisidir. limler neblerin vrisleridir bu gibi ilhi grnme yerleri hakknda eref getirici olmutur. Ve onlar, nefislerinden fn ve
Hak'la bk olduklar iin, lisanlar Hakk'n lisndr. Bundan dolay bu tibrla
Fuss'un syleyeni Hak olduundan, Hz. eyh (r.a.) bz Fuss ibreleri ile
yeti kermeler arasnda bu gibi balantlar vermezler.
519
Hdiyye Fass
Hdiyye Fass
hlkn avam Hakk' idrk edip hlk mhede ettiler. Onlarn indinde
Hakkn vcdu baka ve hlkn vcdu bakadr. Bundan dolay bu grup
perdelerinin kalnl dolaysyla ayr ayr iki vcd isbt etmi olurlar ve
Hakk'n vcduna hlkn vcdunu irk koarlar.
Gariptir ki, Hz. eyh (r.a.)n Subhndr o ki, eyy zhar etti ve kendinin ayn kld tesbhine tbi olarak biri kp "Bu hlkn vcdu Hakk'n ayndr" szyle tam bir tevhdden bahsetse kfir derler. te bu grubun ilmi tuzlu su gibidir. nk onlar dinleyen hakkate susamlar kandrmaz. Fakat
nceki grubun ilmi tatl ve lezz su gibi olduundan ienleri kandrr ve
marifet isteklilerini doyurur.
imdi, insanlar iki ksm zerinedir: nsanlardan bzs zerinde yrd yolu ve o yolun sonunu bilen kimsedir. Bundan dolay o yol onun
hakknda srt- mstakmdir. Ve insanlardan bzs da zerinde yrd
yolu bilmez ve onun sonunu bilmez. Oysa o yol, dier snfn bildii yoldur
(23).
Yn insanlardan bzs, keif ehli olduundan, zerinde yrd yolun
ve yryenin ve bu yolun sonunun Hak olduunu bilir. iir:
Tercme:
"Perdeler kalkmadan evvel der idim
Zikr edip kredici olan ancak ben!..
Gece gitti, sabah oldu grdm
Zikir ve zikredilen ile zikreden hep Sen"
te bu kimseler hakknda bu yol doru yoldur. Ve bunlar rifler ve tevhd
ehli zmresidir. Fakat insanlarn bzlar perde ehli olduundan, zerinde yrdkleri yolu ve hakkatini ve onun Hakk'a ulatn bilmezler. rifler onlarn stnde yrdkleri bu yolun srt- mstakm olduunu bilseler bile, o
yol bu kimseler hakknda doru yol deildir. Belki onlarn sadetine gre eri
bir yoldur.
imdi rif basret zere, Allaha dvet eder ve rifin dndakiler ise
takld ve cehlet zere Allaha dvet eder (24).
521
Hdiyye Fass
nk, rif hlk neye da'vet ettiini ve da'vet ettii hlkn ne olduunu
ve da'vet edenin kim ve sonunun neden ibret bulunduunu ve da'vet ettii
kimseyi, ilh isimlerden hangi ismin hkm altnda iken tutup kurtardn
ve hangi ismin hkm altna sokup onu mesud ettiini bilir.Mesnev:
Tercme:
"Getirdi evliyay Hak yeryzne
Ki rahmet olsun onlar lemne
Eer kasvetle kalbin olsa mermer
Olursun rifin sohbetiyle cevher
Bir an Hak rifiyle sohbet
yidir yz senelik takvdan"
Fakat Mudill isminin yolu zerinde yryen rif olmayan, Hakk'
mhede edemediinden rifleri takld ederek hlk da'vete teebbs etse,
cehletinin kemlinden hlk vehime, yn vehmedilmi vcd olan Hakk'n
msivsna da'vet etmi olur. Yn msivdan yine msivya da'vet eder.
Hdiyye Fass
Hdiyye Fass
onlarn perde olan nefislerini fni edip hayrdan ibret olan yaknla ulatrd.
Ve onlarn hz ridun mumtrun yn "Bu gelen bulut, bize yamur indirir" szlerine kar Hak Tel: bel hve mestaceltum bih yn Hayr o,
kendisini acele istediiniz eydir (Ahkf, 46/24) szn beyn etti. Ve acele
olarak istedikleri eyin elm azb iinde bulunduran bir rzgr olmakla
berber, yaknlkta yamurdan daha yakn ve a'l bir ey olduunu haber verdi. nk yaacak olan yamur, topran hazzdr ve ekili eyleri sular. Ve
onlarn istedikleri de bu idi. Ancak onlar bu hayra ge ulaacaklar idi. nk
ekinlerin yamurla sulanp baak vermesi, uzun zamna muhtatr. Fakat bu
rzgr onlar arabuk hayr olan yaknlk aynna ulatrr.
imdi Hak onlara bel hve mestaceltum bih, rhun fh azbun elm
(Ahkaf, 46/24) Yn "Belki o acele istediiniz ey, elm azb iinde bulunduran olan bir rzgrdr" dedi. Bundan dolay Hak rzgr, onda onlar iin
rhattan olan eye iret kld. nk bu rzgr ile, Hak onlara, bu zulmni
bedenlerden ve mkil yollarndan ve zulmni perdelerden rhat verdi. Ve
bu rzgrda azb vardr. Yn onu tattklar zaman lezzet bulduklar bir
huss vardr. Fakat alkanlklarndan ayrlmalarndan dolay onlar elemli
yapt (28).
Yn Hak Tel, d kavminin iyi zannlarn te'yd ederek onlara, belki o
acele ile taleb ettiiniz ey yamur deil, elm azb iinde bulunduran bir
rzgrdr ki, size zannettiiniz faydadan daha mkemmel bir fayda ve menfaat te'mn eder. nk yamur yasa idi, tarlalar sulanacak ve ekinleri feyz
bulacak idi. Ve onlar bu hubbatla beslenerek Hak'tan uzakla sebep olan
nefisleri kuvvetlenip, kat kat perdelerde kalacaklar idi. te onlarn menfaat
olarak dndkleri bu idi. Oysa hakkatta, Hak'tan uzaklk, iddetli cez idi.
Bu ancak sr nimet idi. Fakat rzgr onlarn uzak olularnn ve perdelenmelerinin sebebi olan nefslerini helk edip ortadan kaldrnca, Hakk'n yaknlna ulaacaklarndan bu hakk nimet, o sr nimetten daha faydal olmu olur
ve onlar rhata sevk eder. Bundan dolay Hak bu sz ile bu rzgrda, onlar
iin rhat verecek bir ey olduuna iret buyurdu. Bu hlin bu cismn lemde dah rnei oktur.
rnein pek peran ve pis kokan bir meyhnenin mdvimlerinden olan
st ba pis bir sarhoa, kymetli elbise giydirip onu gyet sslenip bezenmi
bir saraya gtrseniz, o karanlk ve iren olan yerden ve arkadalarndan ayrldna zlr; ve kalbi, alkanlklarndan ayrlmas dolaysyla kederli olur.
Fakat sizin ona bu ekilde vermi olduunuz rhat ve menfaat, onun nceki
hlinde vehmettii ettii rhat ve menfaatten phesiz daha mkemmeldir. Bu
ltfunuz onun hakknda kapaldr. Oysa bu fiiliniz ile siz o sarhou
azblandrm olursunuz. nk alkanlklarndan ayrdnz. Ancak o, saray524
Hdiyye Fass
da oturmak zevkini tatt zaman, bu fiilde lezzet bulunan bir huss olduunu
anlar.
te bunun gibi, bu rzgrda d kavmi iin azb vardr. Yn onu tattklar
zaman, lezzet bulduklar bir huss vardr. nk "azb" "uzbet''tendir. Ve
"uzbet" tatllk ma'nsnadr. Bununla birlikte helk edici rzgr, grnte
elem ve ac vericidir; ve altklar cismni lemden onlar dar karr. Lkin
onda gizli bir ltuf vardr. nk, Hakk'n her bir kahr altnda bir sakl ltuf
vardr. Acnn ardndan ona ulatklar zaman onu tadarlar. Nitekim, kan alcnn neterinin acsna tahammlden sonra shhat zevki oluur.
41/FUSSLET-21
525
Hdiyye Fass
36/YSN-65
Hdiyye Fass
dnc "rkn"u olan "bedenin normal ss" meydana gelmitir. Tahkk ehli
buna "ate unsuru" derler. u halde insan bedeni bu drt rknun birlemesiyle olumu olur. te "Ben ben" diye saraylara ve hatt dnylara samayan ve
una buna "Mlkmdr" iddisnda bulunan insan sreti budur. Ne zamanki
lm kendisini yakalar, onda tecell edici olan "kll rh" kesilir, Hakk'n ilhi
sfatlaryla olan tecellsi gider ve bu sfatlar aslna dner. Grmesi, iitmesi,
sylemesi zhir olutan btn olua gider. Mesnev:
Tercme:
"Halk derler, lm o miskin faln
Sen de dersin zindeyim ey gfiln"
Bundan dolay btn ey, zhir hayt vey btn hayt ile diridir.
u kadar var ki, Allah Tel, kendi nefsini "gayrlk" ile vasfetti. Ve
gayrlktan fevhii haram kld. Oysa "fuh; aa kan eyden gayr deildir. Ancak btn olan fuh, indinde fuh zhir olan vcd iindir (30).
"Fuh" szlkte "zuhr yn akta olu"tan ibrettir. Ve cenb- eyh (r.a.)
ibrede "fuh"u kullanp "fhi''i amalad. Nitekim "racl-i dil yn dil
adam" yerine "racl-i adl" denir. Yn mevctlardan her bir mevcd, Hakk'n
bir isminin sretidir. Ve o isim, o sretin rhudur. Ve her bir sret mutlak
vcdun tenezzlnden husle gelmi birer vcddur. Ve Hak, hepsinin ayndr. Bu srette de onlarn hepsi hayt shibi ve konuandr. Ve belki onlardaki, Hakk'n hayt ve konumasdr. Bundan dolay Hak Tel hazretleri,
zhir ve btnda, kendi vcdundan gayr bir vcd olmamas iin,
"gayrlndan, ilk olarak kendi nefsini eynn "ayn" kld. Ve daha sonra
eynn "ayn" olduunun perde ehli indinde aa kmamas iin de, nefsini
"gayrlk" ile vasfetti. Ve "gayrlndan fevhii, yn kendisi eynn "ayn"
olmas srrnn aa karlmasn, yine kendinin "ayn" olan eyya harm
etti. nk Hak, her eyde "Ben Hakkm, Ben Allh'm" diyerek nefsini aa
karsa, vahdet srr aklanm olur. te bunun iin ve in min eyin ill
yusebbihu bi hamdih ve lkin l tefkahne tesbhahum yn O'nu hamd
ile tesbih etmeyen bir ey yoktur. Ve fakat onlarn tesbihlerini siz fkh
edemezsiniz (anlayamazsnz, idrak edemezsiniz). (sr, 17/44) yet-i
kermesinde iret buyrulduu zere eynn konumas btndadr. Hak, keif ehlinden gayrsna bu srrn aa kmasn ve aa karlmasn harm
kld. Ancak, btn olan "fhi, yn er'an ve aklen rtlmesi zorunlu olan
ey, indinde zhir olmu olan kimse iindir, Yn Hak iindir ve Hakk'n aa
kard rifler iindir. nk Hakk'a ve riflere gre btn, zhirdir.
527
Hdiyye Fass
imdi ne zamanki Hak Tel, fevhii harm etti, yn bahsettiimiz eyin hakkatini bilmekten men' etti, o bahsettiimiz ey de Hak eynn ayn
olmasdr; bundan dolay Hak, o hakkati "gayrlk" ile rtt. O "gayrlk"
da, gayrdan sensin. imdi gayr gren "itme Zeyd'in iitmesidir" der. Ve
rif "Zeydin iitmesi, Hakk'n "ayn"dr" der. Dier kuvvetler ve a'z da
byledir (31).
Yni daha nce Hakkn slikin ve yolun "ayn" ve yolun sonu olduu anlatlm idi ki, bu da Hakk'n, btn eynn "ayn" olmasn gerektirir. Fakat
Hak Tel Kul innem harreme rabbiyel fevhie m zahere minh yn
De ki Rabbim akta olanda fevhii size haram etti (A'rf, 7/33) yet-i
kermesinde Hak, btn eynn kendisinin "ayn" olduunun bilgisinden
men' etti. Ve kendinin bir olan hakkatini, "gayr" ismiyle isimlendirilen muhtelif taayynler ile rtt. Ve ilhi hakktleri rten "gayrlk" senin vcdundur
ki, "sen" ta'briyle bu kast edilir. Ve taayyn ise, taayyn edenin gayrdr.
rnein "buz" sretinde taayyn etmi olan latf buhr, buzun taayynnn gayrdr. Farz edelim muhtelif ekillerde bir yere dizilmi olan buz ktleleri lisna gelip bir derine hitben "ben; "sen; "biz; "siz" ve "o, onlar" deseler, birbirinin gayr olduklarn gstermi olurlar. Fakat hepsinin "hviyyet"i,
bir hakkat olan buhardan ibrettir. Ve bu bir olan hviyyeti, ancak o buzlarn
vcdu rtmtr. te bizim taayyn etmi vcdumuz da bu rnee uygun
olarak, bir hviyyet olan Hakk' rtmtr. Bu taayynlerimizdeki gayrlk
mansn anlatmak iin "sen, ben ve biz" deriz. Bundan dolay bu "gayrlk"
makmn gren, yn rif olmayan kimseler, "itme Zeyd'in iitmesidir" derler ve iitme, grme, syleme gibi vasflarn hepsini Zeyd'e tahss ederler. Ve
iin hakkatini bilenler ise "Zeyd'in iitmesi ve grmesi ve konumas ve dier
kuvvetleri ve a'zs Hakk'n "ayn"dr" derler. nk onlar "gayrlk" perdesinin arkasnda kalmamlardr. Hfzdan beyit:
Tercme:
k ile ma'k arasnda yoktur asl fark.
Yolun perdesi vcdundur ortadan kaldr!"
Her bir kimse Hakk' rif olmad. Bundan dolay insanlar, stnle ve
mertebelere ayrld. Bu ekilde stnlk ve daha fazla stnlk ortaya kt
(32).
Yn herkes, yukarda beyn olunduu yn ile Hakk' bilmediinden, insanlar ma'rifette birbirlerinden stn oldu. Ve mertebeler bir derinden ayrld. Ve bu hlin netcesi olarak stnlk ve daha fazla stnlk ortaya kt.
528
Hdiyye Fass
Bil ki, Hak Tel, dem'den Muhammed (s.a.v.)e kadar, beere mensb
olan btn resllerin ve neblerin aynlarna, beni vkf kld. 586 senesinde
Kurtuba'da ikamet ettiim bir mhedede bana gsterdi. O snftan Hd
(a.s)dan baka bana birisi sylemedi (33).
Cenb- eyh (r.a.) misl leminde rhlarn mhede ettii resller ile
neblerin beere mensb olduklarn beyn edip, meleklerin resllerini ve beerin dnda olan mahlklarn neblerini istisn etti. nk Ve m min
dbbetin fl ard ve l tirin yatru bi cenhayhi ill umemun emslukum
yn Yeryznde dabbeden ve kanatlaryla uan kulardan yoktur ki, ill
mmet olmasn (En'm 6/38) yet-i kermesinin iret ettii yn ile,
mevcdlardan her bir trn kendi cinsinden, Hak'la aralarnda vsta olmak
zere, birer kendilerine mahss nebsi vardr. Ve bazlar da "rif nezdinde
her zhir olan eyin, kendi btnna neb olduunu" sylemilerdir. Onun iin
"Eer nbvvete imnn varsa, her bir htrna gelene hrmetten baka ekilde
mukbele etme!" diyen vel vardr.
"Kurtuba" spanya'da bulunan bir ehrin addr. spanya, bahsedilen
trhte araplarn elinde idi. Hz. eyh (r.a.)in bu mhedesi, orada ikmet
ediyorken gereklemi ve resllerin ve neblerin rhlarnn toplantsnda ilerinde pek yksek ztna hitb buyuran ancak Hd (a.s.) olmutur.
Hdiyye Fass
Ondan sonra bu makleyi, Kur'n'da, ondan bize ulatrmas, Allah Tel'nn bize ihsnndandr (35).
Yn Hd (a.s.)n m min dbbetin ill hve hzun bi nsyetih
yn Hibir hayat shibi yoktur ki Hak onun alnndan tutmu olmasn.
(Hd, 11/56) szn, Kur'n'da naklen bize beyn buyurmas Hakk'n bize
olan fazl ve ihsndr.
Hdiyye Fass
hissi kuvvetlerden daha yakndr. nk onun nrlu oluu ve kirlilikten uzakl ve maddeden soyut oluu vardr. Ve emr leminden olduu yn ile snrlar belirsizdir. Yn hlk onun snrlarn bilmez. Oysa cisim snrldr; ona u
kadar metre diye snr ta'yn edip snrlamak mmkndr; ve rhdan ok
uzaktr. nk duygular ve cismni kuvvetler, cisimlerin miktrna gredir ve
onlarn snrlaryla snrldr. Nitekim cismi mkemmel olan kimsenin kuvvetleri de mkemmeldir; iyi grr, iyi iitir, iyi syler ve iyi tutar. Zayf ve hastalkl olanlarn cismni duyular da noksan olur. ve ayn ekilde tutmak, elin
snr kadar olur. Bundan dolay Resl (s.a.v.), Hakk'a daha yakn ve snr belirsiz olan rhni kuvvetleri sylemeyip Hak'tan dah uzak ve snrl olan
cismni duyularn, Hakk'n "ayn" olduunu beynla yetindi. Daha uzaktaki
Hakk'n ayn olunca, phesiz ondan yakn olan da Hakk'n ayn olur.
Hdiyye Fass
Hdiyye Fass
Ondan sonra Allah Tel, Ar zerine istiv ettiini syledi. Bu da nceki gibi snrlamadr. Ondan sonra her gece Hakk'n dny semsna indiini syledi. Bu da snrlamadr. Ondan sonra tahkkan Hak gkte ve yerde
olduunu syledi. Ve biz nerede olur isek, muhakkak bizimle berber olduunu syledi; t bizim "ayn"mz olduunu bize haber verinceye kadar.
Oysa biz snrlar olanlarz. imdi Hak, kendi nefsini ancak snr ile vasf
etti (40).
Yn Hak Tel Kur'n- Kerm'de Er rahmnu alel aristev (Th,
20/5) yn "Rahmn Ar zerine istiv etti" buyurdu. Ve Resl'nn lisnyla
da "Allah Tel her gece dny semsna inip buyurur ki: Tvbe eden var
mdr ki, tvbesini kabl edeyim ve istifr eden var mdr ki, onu mafiret
edeyim" dedi. Ve ayn ekilde Kur'n- Kerm'de Ve hvellez fs semi
533
Hdiyye Fass
534
Hdiyye Fass
Ve eer biz kf sfat iin alacak olursak, u halde biz Hakk snrlandrrz (42).
Yn "O'nun benzeri gibi bir ey yoktur" ma'nsna alsak, bu ekilde, ilk
nce Hakk'a benzer isbt edip daha sonra baka bir eyin o benzere benzer
olmasn kaldrrz. Oysa bu, benzetme olur ve benzetme ise snrlamadr. Ve
bu ekilde "kf" benzer olu mans iin sfat olarak alnm olur.
Ve eer biz leyse ke mislih eyun (r, 42/11) szn benzeri kaldrmak zerine alrsak, anlalan man ile ve doru haberler ile Hakkn
eynn "ayn" olduunu hakkt olarak bildik. Oysa ey her ne kadar snrlar muhtelif ise de, sonuta snrldr (43).
Yn biz bu yeti, "kf" kuvvetlendirme iin olsun veya olmasn, dolayl
anlatm yoluyla mutlaka benzerin kaldrlmas mansna alsak, nitekim "Senin
mislin bahl ve gazb olmaz" derler. Bunda onun benzeri amalanmayp o
kimsenin kendisinden buhl ve gazabn kalkmas kasdedilir. Bu da yine snrlanmay gerektirmektedir. nk bir eyden ayrlm olan ey, o eyden farkl
oluu ile snrlanm olur. Ve bu snrlama sebebiyle, o eyden benzerlik kaldrlm olur. Bu ekilde yetten anlalan eyle ve doru haberler olan Ben
onun kula ve gz vb olurum hads-i erfiyle biz, Hakkn eynn
"ayn" olduunu hakkat zere bildik. nk onun benzeri bir mahlk yoktur,
dediimiz zamanda iki sret sretlenmi olur: Biri "eynn gayr" ve dieri
"eynn ayn" olmasdr. Oysa gayrlk "L ilhe illallah" ve m lekum min
ilhin gayruhu yn Sizin iin Ondan gayr ilh yoktur (A'rf 7/59) gibi
muhkem Kur'n yetleri ve Ben onun kula ve gz vb olurum gibi
hds-i erfe gre olmu deildir. Ve gayrlk olmaynca aynlk sbit olur.
imdi Hak, her snrlnn snr ile snrldr. Bundan dolay bir ey snrlanmaz ill ki o ey, Hakk'n snr olur (44).
Yn Hak, her snrl olan eyde tecell edicidir ve o eyin "ayn"dr. Bundan dolay bir eyin snr belirlendii zaman, o snr, Hakkn snr olur. Bu
ekilde Hak btn eynn muhtelif snrlaryla snrlanm olur.
535
Hdiyye Fass
Hdiyye Fass
iir:
imdi varlk hepsi Hak'tr. Ve O, benim vcdum onun vcdu ile
ayakta duran Vhid'dir. Bunun iin biz gdlanyoruz, dedim (46).
Yn varlk dediimiz okluk leminin zhiri ve btn hep Hak'tr. Ve O,
bir olan mutlak vcddur ki, benim kaytl vcdum, onun mutlak vcdu ile
ayaktadr. te bunun iin biz O'nun vcdu ile gdlanyoruz ve O bizim
gdmzdr, dedim.
rnek: Buhar derece derece tenezzl edip bulut, su ve buz sretlerine brnse, vcd, buhrn bir olan vcdundan ibret olur. Ve bu sretlerin
vcdu buhar ile kim bulunur ve bu sretler buhar ile gdlanm olurlar. Ve
buhar onlarn gds olup izfi olan vcdlarnda gizli olur.
537
Hdiyye Fass
Ve bu sktrmadan dolay teneffs etti. imdi "nefes"i Rahmn'a balad. nk lem sretlerinin cdlar iin taleb ettikleri eyi, ilhi bantlara isim ile rahmet etti ki, o lem sretlerine, biz "Hakk'n zhiri" dedik.
nk Zhir olan O'dur. Ve Hak lem sretlerinin btndr, nk Btn
olan O'dur. Ve Hak Evvel'dir; nk O var idi, oysa lem sretleri yok idi.
Ve Hak hir'dir; nk lem sretlerinin zhir oluu indinde, o suverin
"ayn" oldu. imdi hir, Zhir'in ayndr ve Btn Evvel'in ayndr. Ve Hak
her bir eyi Alm'dir; nk muhakkak kendi nefsini almdir (48).
Eynn a'yn- sbiteleri, ilh ilimde mevcd olmakla berber, bu sretler
ilim mertebesinde iken, taayyn elibsesi giymemi idiler. Bunlarn her birisi
ayn vcda tlib olduklarndan, Rahmnn skmasnn ayn oldular; ve
btnda bir sknt peyd olur. Bu sknty defetmek iin teneffs lzmdr.
Bundan dolay Hak bu skntdan dolay teneffs etti.
Ve Resl lisn ile Muhakkak Rahmnn nefesini Yemen tarafndan
alyorum kavlinde Hak, nefesi, "Rahmn"a balad. nk ilhi isimler, isimlendirilenleri olan Hak'tan, birer grnme yeri istediler. Hak da, kendi bantlar olan o isimlerin istedikleri grnme yerlerine vcd verdi. Ve o ilhi isimlerine Rahmn ismiyle rahmet etti. lemin sretleri hep bu grnme yerlerinden ibrettir.
Bu lem sretleri Hakk'n mutlak vcdunda btn iken, onlarn rhlar
olan ilhi isimlerin talebi zerine Hak, tenezzl ederek kendi vcdundan onlara vcd verdiinden, bu lem sretleri Hakk'n zhiri oldu. Bundan dolay
biz de onlara "Hakk'n zhiri" dedik ve bu sretler Hakk'n ilminin sretleri
olduundan, onlarn btnlar Hak'tr. Yn bu sretler Hakk'n d ve Hak,
bunlarn iidir.
Ve Hakk'n nefes-i rahmn ile teneffsnden nce, bu lem sretlerinin
vcdu olmadndan, Hak Evvel'dir. Nitekim, hadste kanallahu ve lem
yekun meahu ey'a" yn Allah var idi Onunla birlikte hibir ey yok idi
buyrulmutur. Ve o lem sretlerinin vcdu, bamsz olmayp Hakk'n mutlak vcdunun taayyn elbisesine brnerek, bunlarn sretlerinde zhir olmas; ve bundan dolay onlarn "ayn" olmas dolaysyla, Hak hir olur. nk Hakk'n evvel olmakln ta'kb eden bir baka vcd yoktur ki, hir olma
sfatn kazabilsin.
u halde hir Zhir'in ve Btn da Evvel'in ayn olmu olur. Ve Hakk'n
nefesi ve vcdu, zhiren ve btnen, lem sretlerinin "ayn" olunca, bu ey
sretlerinden her birisinin ilmi Hakk'n ilmi olur. Bundan dolay Hakk'n ilmi
her eyi ihta etmitir.nk Hak kendi nefsine Alm'dir.
538
Hdiyye Fass
imdi ne zamanki Hak sretleri, nefeste cd etti ve isimler ile anlatlm olan bantlarn hkimiyeti zhir oldu, lem iin ilh bantlar geerli oldu. Bundan dolay lem sretleri, Allah Tel'ya balanm oldular (49).
"Nefes-i rahmn, gerek ilh isimde sbit olan aynlarn sretlerinin ve
gerek hlk leminde peyd olan sretlerin hepsi iin maddedir. Bundan dolay
Hak ne kadar sretler var ise, hepsini "nefes-i rahmn"si olan bu maddede ve
bu "heyl"da cd etti.Ve eynn hakktleri olan a'yn- sbite, ilhi isimlerin sretleri olduu gibi hlk ve ehdet leminde aa kan sretler de, bu
a'yn- sbitenin sretleridir. nk bantlarn hkimiyetinin, yn ilhi
isimlerin saltanatnn aa kmas, bunlarn fiillerini ve hkmlerini ve eserlerini ve rubbiyyetini, onlara birer sretler grnme yeri vererek imkn leminde aa karmakla olur. Bunun iin Hak Tel da byle yapt. Ve kendi
mutlak vcdunun ayn olan "nefes-i rahmn"sinde ve "ilk madde" ve
"heyl"da bu sretleri cd etti. Ve ite bu sretle, ilh ile ilh olan ve Rab ile
Rabb olan ve Hlk ile hlk edilen arasnda bant zhir olmakla, netcede
lem iin ilh bantlar geerli oldu. Ve lem sretlerinin vcdu ve btn
sfatlar, Hakk'n vcd ve sfatlar olduundan, bunlar Hakk'a balanm oldular.
Bundan dolay "maddeciler" dediimiz filozoflarn "madde" ve "kuvvet"
isimleriyle iki vcd isbt edip btn lem sretlerinin, bamsz farz ettikleri
bu iki vcda mensb olduklarn iddi etmeleri, akllarn sapknlk ve hayret
mahsldr. Mesnev:
Tercme ve zh: Cz' akl, bir eyi ortaya karma akl deildir. Bilimi
kabl etmekten ve eitime muhtc olmaktan baka bir eyi yoktur. Yn cz'
akl, hi yoktan bir eyi ortaya karamaz. Bir bilim shibinin eitimine
muhtadr. Bu akl ancak eitim grmeye ve anlamaya kbildir. Ancak onu bir
vahiy shibi eitmelidir.
Muhakkaktr ki, ilk olarak btn meslekler ve sany ilh vahiyden
zuhra geldi. Fakat sonra akl onu oaltt. rnein kuma dokumasn Hz. t
(a.s) ortaya koydu. Ancak pek ibtid bir halde idi. Fakat bugne kadar, her bir
akl shibi bir ey ilve etti. Kuma dokumas bugnk mkemmel hline geldi. Ve ayn ekilde yaz yazmay ve ine ile elbise dikmeyi Hz. drs getirdi.
Akl shibi stadlar derece derece onu kemle erdirdiler. Bak ki bu bizim aklmz, hi stadsz san'at reneblir mi? Tab ki bizim aklmz fikirde inceden
inceye aratrr ve kl krk yarar. Bununla berber hibir san'at stadsz bize
boyun emedi. Eer bu cz' akln mesleklerin ve sanaynin hi yoktan cdna
vkf oluu olsa idi, stda gerek kalmakszn bir san'at meydana kard.
539
Hdiyye Fass
540
Hdiyye Fass
Vakit olur ki saknan kendi nefsini, sreti ile Hakk'a koruma yapan
kimse olur. nk Hakk'n hviyyeti kulun kuvvetleridir. Byle olunca kul
olarak isimlendirileni, Hak olarak isimlendirilen iin mhede zere koruma yapt. T ki lim, limden olmayandan ayrlm olsun. Kul hel
yestevllezne yalemne vellezne l yalemn, innem yetezekkeru ull
elbb (Zmer, 39/9). Yn "Sen de ki, bilenler ile bilmeyenler berber olur
mu? Ancak ull-elbb tezekkr eder.'' Ve onlar eyin zne bakcdrlar ki,
eyden amalanan da zdr (53).
541
Hdiyye Fass
542
Hdiyye Fass
te tpk bunun gibi, aslnda ilh vahiy olan hikmetleri, fikir ve zn ehli
olan filozoflar ve zhir limleri, kendi evhm ve haylleriyle kattrp bulandrrlar. Sonu olarak, Hakk' bilen bilmeyenden ayrlmtr. Onlar eynn
"z" olan Hakk'a bakc olup, ubdiyyet hukkuna ve rubbiyyet edeplerine
riyet edicidirler. Ve gece ve gndz efendilerinin hizmetinde kim olurlar.
Ve yokluksal iler trnden olan noksanlklar ve ktlenmileri nefislerine
dayandrrlar.
imdi elinden geleni gstermeyen, elinden geleni gsteren kimseyi geemez. Ayn ekilde ecr kula benzemez. Ve Hak, kul iin bir yn ile koruma olduunda ve kul da, bir yn ile Hak iin koruma olduunda, sen varlk
hakknda ne istersen de! Eer istersen varlk, hlk edilmilerdir dersin ve
eer istersen varlk Hak'tr dersin. Ve eer istersen, varlk, Hak olan hlk
edilmilerdir, dersin. Ve eer istersen, her ynden Hak deildir, dersin. Ve
eer istersen, her ynden hlk deildir, dersin. Ve eer istersen varlk hakknda "hayret" ile kala kalrsn (54).
Yn "cze; yeczu" yn ciz; cizdir ve "kne ve yeknu" yn oldu ve
olur ile mrnn sonuna kadar uraan dil limleri ve srekli eynn d
grn ile megl olan ve elinden geleni gsteremeyenler, eynn zne
bakc olup kemlt tahslinde elinden geleni gsteren kimseleri geemez. Ve
bir efendinin cretle tutulmu hizmetisi ile klesi ayn deildir. nk birinin bak crete, dierininki kulluadr. Bundan dolay chilin ameli, cehennemden kurtulma ve cennete nil olmak iindir. limin ameli ise, bu fikirlerden uzak olarak, salt ibdete hak edici olduundan dolay, Hakk'a ibdet etmi olmak maksadna dayanmaktadr.
Ve kul, yokluksal ilerden olan kendi sftna isbet eden noksanlklarn ve
ktlenmilerin kendine balanty gerektirdiini bilip onlar kendine balayarak nefsini Hakk'a ve ayn ekilde varlksal ilerden olan Hakk'n sftna
isbet eden vlmlerin ve kemltn ona balanty gerektirdiini bilip kendinden kan vlm ileri ve kemlt Hakk'a balayarak Hakk' kendi nefsine koruma ve siper edindiinde; istersen bu varla ve bu hlk edilmi leme, zhir ve noksn sfatlarn mahalli olmas tibryla "hlk" dersin. Ve istersen, btn ve Hakk'n keml sfatlarnn aa k mahalli olmas tibryla
"Hak" dersin. Ve istersen btn ve zhir ve keml sfatlar ve noksanlar toplayc olmas tibryla "Hak olan hlktr" dersin. Ve istersen "zhir ynnden
Hak deildir, nk bu ynle hlktr ve btn ynnden hlk deildir, nk
bu ynden Hak'tr" dersin. Ve istersen bu varlk hakknda "hayret"te kala kalp
cenb- Sddk- Ekber (r.a.)n buyurduu vech ile aczini idrk, idrkn da
kendisidir dersin. nk varla bakp cizlik sfat ile vasflanm olduunu
ve kendisinde filin fiilini kabl edici hl bulunduunu grr, "Hak" diyemez
543
Hdiyye Fass
ve kudret sfatyla vasflanm olduunu ve kendisinde fil oluculuk olduunu grr, "hlktr" diyemez, "hayret"e der. Nitekim Hz. eyh (r.a.) Ftht-
Mekkiyye'nin balarnda buyururlar: iir:
Tercme "Rab Hak'tr. Ve hakkat bakyla baklnca kul da Haktr. Mkellefin kim olduuna urum ve vkf oluum olsa idi ne olurdu! Eer kuldur desem, o ldr ve yoktur. Ve eer Hak'tr desem, teklf olunan nerde?"
imdi, senin mertebeleri ta'yn etmen ile talep edilenler, ortaya kt (55).
Hz. eyh (r.a.) daha nce "Biz yetlerde ve hdslerde, Hak hakknda snrlamadan baka bir ey grmedik" buyurmu ve bu bahsi izh etmek iin, taayyn etmi mertebeleri beyn etmi idi. nk her bir mertebenin taayynyle
bir talep edilen ortaya kar. imdi de bu "snrlama" bahsinin tamamlanmasna geri dnerek buyururlar ki:
544
Hdiyye Fass
iir:
imdi, gz onun gayrna bakmaz; ve hkm, onun gayr zerine olmaz
(57).
Yn vcdda, gz ancak Hakk'a bakar; ve hkm ancak Hak zerine
olur.nk, vcdda ondan baka bir mevcd yoktur ki grlebilsin ve zerine de bir hkm ekleneblsin. Bundan dolay gren ve grlen ve hkim ve
zerine hkm verilen hep Hak'tr. Rubi:
Ben bilmez idim gizli ayn hep Sen imisin
Tenlerde ve canlarda gizli hep Sen imisin
Sen'den bu cihn ire nin ister idim ben
Sonra bunu bildim ki, cihn hep Sen imisin
Byle olunca, biz onun iiniz ve O'nun iki elinde O'nunlayz. Ve her bir
hl iinde O'nun indindeyiz (58).
Yn bizim vcdumuz onun iindir. nk o bizim sretlerimizde aa
kt. Ve biz O'nunla mevcduz. O'nun iki elinde O'na tbyiz. Bizim alnmzdan tutup bizde tasarruf eder. yi ve kt her bir halde biz, mutlak ve kaytl
yaknlk ile onun nezdinde hzrz; ve O'ndan ayr deiliz. Nitekim Hak Tel
buyurur: ve hve meakm eyne m kntm yn Siz nerede iseniz O sizinledir (Hadd, 57/4).
Bunun iin inkr olunur ve bilinir ve tenzh klnr ve vasf olunur (59).
Yn Hak, snrl olan muhtelif sretlerde aa kt iin inkr olunur.
nk chil Hakk', btn grnme yerlerinde mhede edemediinden,
Hak Tel, onun hayl ettii srete ters olarak tecell edince, Hak deildir, diye inkr eder. Ve Hak bu sebepten dolay rif olunan olur. nk chil Hakk'n inanna uygun olan srette tecellsinde, bu Hak'tr, der. Ve rif ise, Hakk'
btn sretlerde mhede ettiinden, Hak btn grnme yerlerinde rif
indinde rif olunan olur. Ve yine bu sebepten dolay, Hak tenzh olunur. nk Hak her anda bir nda ve bir srette tecell ettiinden ve O'nun belirli bir
sreti olmadndan, rif O'nu sretlerden tenzh eder. Ve chil ise, inanna
uygun sretle aa ktan onu tenzh edip: Hak cisim deildir, cevher deildir ve araz deildir, gibi szler syler. Bu chil tenzih edicinin hlidir. nk
cisim, cevher ve araz denilen eyler Hakk'n vcduna dhildir. Bunlar, Hakk'n vcdunun gayr olsa, iki vcd olmas gerekir. Ve ayn ekilde bu sebep545
Hdiyye Fass
ten dolay Hak vasfolunur. nk Hakk'n Hayt, lim Sem, Basar, rde ve
Kudret ve Kelm gibi sfatlar vardr ki, hlk ile kendi arasnda ortaktr. Tebih
edici O'nu o sfatlar ile vasfeder.
imdi Hakk' Hak'tan, Hak'ta, Hak gz ile gren kimse Hakk' riftir (60).
Yn bir kimse Hakkn mutlak vcdundan kendi sreti zere zhir olan
Hakk', Hakk'n vcdunda, Hak gz ile grse, o kimse Hakk' rif olur. Nitekim cenb- Nizm buyurur:
Tercme: "Sen'i, Sen'in gayrnla bulmak olmaz; dizgini her taraftan evirmek lzmdr."
Ve Hakk' Hak'tan, Hak'ta, kendi nefsinin gzyle gren kimse rif deildir (61).
Yn bu kimse Hakkn mutlak vcdundan, kendi sreti zere zhir olan
Hakk', Hakk'n vcdunda grr, amm nefsinin gzyle grr. Oysa
Hakkn gznden baka, O'nu bir gz gremez. Bununla berber byle olan
kimse chil deildir. nk Hakk' Hak'tan, Hak'ta rif olmutur. Ancak kmil rif deildir.
546
Hdiyye Fass
Sonu olarak, her bir ahs iin, Rabb' hakknda bir inan lzmdr ki,
onun ile O'na dnsn ve O'nu onda taleb etsin! (63).
Yn beyn olunan hakktlerin zeti ve netcesi budur ki: Her bir ahsn
kendi Rabb'n kendisine mahss bir inan ile tasavvur ve hayl etmesi lzmdr. T ki o kimse, o inan ile Rabb'na dneblsin ve Rabb'n o inan
sretinde talep etsin!
547
Hdiyye Fass
hayli sretlerini Hakk'a denk edinmi olurlar. kinci snf ise, ne sonradan
olandan dourur ve cd ederler ve ne de denk edinirler.
imdi Hak, inan ehline, hayllerindeki srete uygun olarak tecell ettii
zaman, onu kabl edip tasdk edici olurlar ve o srete uymayan bir ekilde
olan Hakk'n tecellsini inkr edip ondan Hakk'a snrlar. Ve hakkatte,
Hakk'a kar kt edebde bulunduklar halde, bu inkrlaryla edebi muhfza
ettiklerini zannederler. Bununla berber Hak, hrici ve zihni sretlerin hepsinde tecell edici olduundan, onlarn inandklar ve hayl ettikleri sretlerde
tecell eden dahi Hak'tr. Onlarn kt edebleri, Hakk' sdece o srete mahss
klm olmalarndan ileri gelmektedir.
Ve ben sana, mertebelerin farklln gerektiren sebebi bildirdim. imdi sen sakn ki, kendine mahss bir inan ile kaytlanasn ve onun gayrn
inkr edesin! Byle olunca, bir ok hayr yitirirsin. Belki ilim, iin aslnda
zerinde bulunduu huss ile senin elinden kar gider (66).
Yn kymette Hakk' grmek hussunda herkesin mertebelerinin baka
baka olmasn gerektiren sebebi sana bildirdim. Ve o sebep dahi herkesin
kendi haylinde tasavvur ettii kendilerine mahss birer inan idi. Bunu anladktan sonra, sakn sen de byle kendine mahss bir inana balanp kalma
ve hayli bir srete kaplp, dier sretleri bu hayl ile rtme! Eer kendi akl
zannn ve vehm inann hakkat farz edip, bu zan ve inannn hricinde
kalan sretlerde Hkk'n tecellsini inkr edersen bir ok hayrdan mahrm
olursun. Ve Hak hakkndaki zevkin dar bir sha ile evrili kalr ve az olur. Niin salt hayr olan ilh ilimdeki zevkin ounu brakp az ile yetineceksin?
Belki bu snrlama ve kaytlama sebebiyle ii, hakkati zere bilmekten
mahrm olursun. Ve E fe reeyte menittehaze ilhehu hevhu ve
edallehullhu al ilmin ve hateme al semih ve kalbih ve ceale al
basarih gveh yn Hevsn kendisine ilh edinen kiiyi grdn m?
Ve Allah, onu ilim zere dallette brakt. Ve onun iitme hassasn ve kal548
Hdiyye Fass
Byle olunca sen, inan sretlerinin hepsi iin, kendi nefsinde "heyl"
ol! nk lh Tel, bir inann dier inan iine almasndan, daha geni
ve a'zamdr. nk Allah Tel fe eynem tuvell fe semme vechullh
(Bakara, 2/115) Yn "Ne tarafa dnerseniz orada Hakk'n vechi zhirdir"
buyurdu. Ve bir ciheti bir cihetten anlatmad; "Allahn vechi"nin her yerde
olduunu anlatt. Ve eyin "vech"i onun "hakkat"idir. imdi Hak Tel bu
sz ile, riflerin kalblerine uyarda bulundu, t ki dny haytnda, engeller
onlar byle bir eyin hatrlanmasndan megl etmesin! nk kul, hangi
nefeste veft edeceini bilmez. Bzen gaflet annda veft eder. imdi hzr
olarak veft eden kimse ile bir olmaz (67).
Yn sen hibir inan sretiyle balanp kalma; inanta bulunulan
sretlerin hepsi iin "heyl', yn asl ol! Ve Hakk' bir inan sretine snrlamayp onu btn inan sretlerinde mhede et ! nk Allah Tel Hazretleri o kadar geni ve a'zamdr ki, onun hakkndaki bir inann sreti dier
inan sretini iine alamaz.Yn bir inan sretine kapsamdr ve dier inan
sretine kapsam deildir, diyemezsin. O ne kadar inan sretleri varsa hepsinde tecell edicidir. Ve bununla berber onun tecellsi bu sretlerin hepsinde
snrlanm deildir. nk bu sretler kaytldr, Hak ise mutlaktr. Bunun
iin Hak Tel: "Yznz nereye dnerseniz Allahn vechi orada zhirdir"
(Bakara, 2/115) buyurdu. Yoksa "Allahn vechi" falan cihette grnr, deyip
bir ciheti tahss etmedi; geneli iine alc olarak her yerde olduunu beyn etti.
Ve bu sz, dny haytnda engellerin, rifleri, her cihette Hakk'n vechi olduunun hatrlanmasndan megl etmemesi iin, onlara uyardr. Yn
dny haytnda, illet ve tedv ve alk ve yemek ve rhat ve bel gibi bir ok
engeller vardr ki, bunlar insan megl eder ve bu megl olu sebebiyle
Hakk'a ynelemez. Oysa Hak "Her ne tarafa dnerseniz Hakkn vechi orada
zhirdir" buyurduundan, bu uyar zerine rif, illetine ynelmi olduu zaman yine Hakk' grr. nk illette de "Allahn vechi" zhirdir ve if ve
alk ve yemek ve rhat ve belda da ayn ekilde zhir olan Hakk'n
"vech"idir
549
Hdiyye Fass
nk rif bu uyar ile ikaz edilmemi olsa, Hak'la hzr olamaz idi. Oysa
kulun hangi nefeste rhunun kabz olunaca kendince bilinmez. htiml ki
rz olunmam iler ile megl iken kabz olunuverir ve gaflet annda gider.
Gayr ile megl iken kabz olunan kimse ile Hakk ile megl olduu halde
kabz olunan kimse arasnda fark vardr. nk hads-i erifde: "Yaadnz
gibi lr ve ldnz gibi har olunursunuz" buyurulmutur. Bundan dolay gayr ile megl iken kabz olunanlar, gayr ile har olunurlar. Ancak rif bu
uyar zerine her yerde ve her anda Hakk' mhede ettiinden her nefeste
Hak ile hzr olu zeredir. Ve hangi nefeste kabz olunursa olunsun Hak'la
hzr iken kabz olunur.
(Cenb- Hak bu ni'meti ve bu devleti, bu gfil fakre ve taleb eden btn
dn ihvnna nasb etsin! min bihrmeti Seyyidil-mrseln!).
Ondan sonra, kmil kul bunu bilmekle berber, zhir sretinde ve kaytl hallerde, namazda Mescid-i Haram tarafna ynelmeyi gerekli sayar; ve
namaz hlinde Allah Tel'nn onun kblesinde olduunu ve Mescid-i Haram tarafnn fe eynem tuvell fe semme vechullh (Bakara, 2/115) yn
"Ne tarafa dnerseniz orada Hakk'n vechi zhirdir" ifdesinden Hakkn
vechinin bz mertebeleri olduuna inanr. imdi Mescid-i Haram taraf o
mertebelerdendir ve ond Hakkn vechi vardr (68).
Yni kmil kul, bahsedilen yet-i kerme gereince, "vechullhn her yerde zhir olduunu bilmekle berber, namaz ile megl olduu ve bu hal ile
baland zaman, zhir ve cismi sreti ile, Ka'be-i Muazzama tarafna dnmeyi gerekli sayar; ve bu dn ile berber onun inan bu merkezdedir ki,
Allah Tel Hazretleri, kul namaz hliyle kaytl olduu esnda, onun kblesinde hzrdr; ve Ka'be-i Muazzama taraf, fe eynem tuvell fe semme
vechullh (Bakara, 2/115) yn "Ne tarafa dnerseniz orada Hakk'n vechi
zhirdir" yet-i kermesinde beyn buyrulan "vecih"ler gereince, Hakk'n
vechinin mertebelerinden bir mertebedir. te namaz klarken kmil rif bu
ekilde tefekkr edicidir. phe yoktur ki, yet-i kermenin yksek m'nsna
gre Ka'be-i Muazzama taraf ilhi vecihlerden bir vecihdir ve Hakkn vechi
orada da mevcd ve hzrdr. Ve namaz hakkndaki ayrntlar Muhammed
Fassnda gelecektir. Beyit:
Tercme:
Hacnn istei Ka'be ve benimki ddar
O evin tlibi olmu, ben ise shibinin
550
Hdiyye Fass
Ancak "O, yalnz buradadr" deme; belki idrk ettiin ey indinde dur!
Ve Mescid-i Haram tarafna dnte edebi gerekli kl; ve zel bir cihette
vechin snrlanamayaca hussunda edeb zere ol! Belki o cihet, ynelenin
yneldii cihetler btnnden bir cihettir. imdi muhakkak, Hakk'n her
cihetin cihetinde olduu, sana Allahdan zhir oldu (69)
Yn Hakk'n "vech"i Ka'be tarafndadr, deyip O'nu bir cihet ile snrlama
ve idrk ettiin ey indinde, yn namazla megl olduun halde Ka'be tarafna dnte edebi muhfaza et! nk bu yneli ilh emirdir ve Reslullah
(s.a.v.)e tb olutur. Bundan dolay dier ilhi vecihlerden yz evirip bir
veche ynelik olmak, emre uymak olduu iin edebdir. te bu edeb zere
devm et! Fakat Hakk'n vechini, zel bir cihet ile snrlamamak dahi, yine ilh emir olduu iin, edebdir. Bu edebi de muhfaza edip bil ki, Hakk'n tahss
buyurduu o cihet, her bir ynelenin yneldii sonsuz cihetlerden bir cihettir.
Sonu olarak fe eynem tuvell fe semme vechullh (Bakara, 2/115) yn
"Ne tarafa dnerseniz orada Hakk'n vechi zhirdir" yet-i kermesiyle Hakk'n vechinin vecihlerin, yn cihetlerin hepsinde mevcd olduu Allah'dan sana zhir oldu.
Hdiyye Fass
Ya bulduklar bir elemin kaybolmasyladr. imdi azb onlardan kalkm olur. Byle olunca o elemi bulmaktan onlarn rhatlar, onlarn
nimetlenmesi olur. Veyhut cennet ehlinin cennetlerde nimetlenmesi gibi,
onlara zel fazladan bir nimetlenme oluur (71).
Yn keif ehlinin kesinlikle hkmetmedii, cehennem ehlinin
nimetlenmesi iki ekilde olur: Ya bulduklar ve taddklar elem kaybolur ve
elemin kayboluuyla da azb kalkar; ve bu ekilde, bu elemi bulmaktan kendilerine skinlik gelmesi, onlarn nimetlenmesi olur. Yn elemden rahat bulduklarnda, ni'metin aynna ularlar. Veyhut cennet ehlinin, cennette nil
olduklar ni'met gibi, cehennem ehli iin de, cehennemin iinde, fazladan onlara zel olarak bir nimetlenme oluur. Ve cennet ehlinin nimetlenmesi kendi
mizclrna uygun olduu gibi, cehennem ehlinin nimetlenmesi de onlarn
tabatlarna uygun srette olur.
Bilinsin ki Hak Tel hazretlerinin ve rahmet vesiat klle eyin yni
Rahmetim hereyi kuatmtr (A'rf, 7/156) ve Rahmetim gazbm
gemitir szleri her ey hakknda geneldir. Ve kfirler hakkndaki Kur'n
yetleri ve hds-i erfler de, onlarn ebediyyen salt azb iinde kalacaklarna
iret etmez. Bu hussta kesin olan taraf onlarn cennetlerin nimetlenmesi
olan hlis rahmetten ebediyyen mahrm olularndan ve cehennemde kalp
ebed cennete girmeyeceklerinden ibrettir. Nitekim yet-i kermede
552
Hdiyye Fass
553
Hdiyye Fass
Mesnevi:
Hz. eyh (r.a) bu latf fassta "lem Hakk'n sretidir ve O lemin rhu
olup onu idre edicidir; bundan dolay lem, byk insndr" buyurmu idi.
Mesnev-i erfin drdnc cildinde de "Felsefi hkimler "nsan kk lemdir" derler. lh hkimler ise "nsan, byk lemdir" derler. nk, o hkimlerin ilmi, insann sreti ile snrldr. Fakat bu hkimlerin ilmi, insann
hakkatine ulamtr" buyrulur.
imdi mdemki lem, insandr; onun aksi olarak insan da bir lemdir. Ve
insan olan lemin sfat "byk" olunca, insan olan lemin sfat da, onun karl olarak "kk" olur. Ve bundan "insan kk lemdir" sonucu kar. Ve
bu sonu da felsefi hkimlerin szne uyar. Hakktte de cenb- eyh (r.a.)in
bu hkm, lemin sreti hakknda olduu gibi, felsefi hkimlerin sz de, insann sreti hakknda olduundan, bu iki hkmn uygunluu sret tibryla
olur. u kadar ki felsefi hkimlerin ilmi insann sreti ile snrl olduundan
insan hakknda bundan baka bir hkm veremezler. Fakat ilh hkimler insann hakkatine vkf olduklarndan, onlar sret tibryla insan "kk lem"
demekle berber, man tibryla da "byk lem" derler. Mesnev:
Tercme: "Srette daha kk olan lem sensin; manda daha byk olan
lem sensin".
erh: Yn insann her iki vasf ile vasflandrlmas geerlidir. Sretine bakarak "daha kk olan lem" ve mansna bakarak da "daha byk lem"
demek insan iin uygun olur. Nitekim, mm- Al (k.a.v.) efendimiz buyurlar:
Beyt:
Tercme: "Sen, seni cirm-i sarsin zu'm edersin. Halbuki lem-i ekber
sende mntavdir."
Mesnev:
Tercme: "O dal, grnte meyvenin asldr. Fakat dal, btnen yemi iin
mevcd oldu. Eer meyva meyli ve mdi olmasayd, bahvan aacn kkn
diker mi idi? Geri srette meyvenin domas aatan oldu ise de, manda o
aa meyveden dodu.
erh: Bu beyitler, insann srette "kk lem" ve fakat btnda "byk
lem" olduuna rnektir. Hz. Mevln (r.a.) buyururlar ki: Bu hli, meyve ile
aata grebilirsin. nk aa grnte meyvenin asl ve kaynadr. Ancak
btnda ve manda, mumele bunun tersinedir. nk istenen ve amalanan
bizzt meyvedir. Bahvan, bu sebeple aacn kkn diker. Bundan dolay
aacn vcdu sebebi meyvedir. Kk lem ile byk lem de aynen bu rnee benzer. Zhirde byk lem olan kint Allah ilk olarak benim
nrumu hlk etti hads-i erfinde beyn buyrulduu zere, yine zhirde k554
Hdiyye Fass
555
Slihiyye Fass
iir:
Merkb olan yn binilmi olan eylerin yt, yttandr ve bu da
mezheblerde farkllktan dolaydr (1).
"Rekib" "rekbe"nin ouludur ve "rekbe" amaca ulamak iin zerine binilen eydir. Ve "yt" "yet"in ouludur. "yet" lmet ve nin mansdr.
Yn devenin Slih (a.s.)a ve Burk'n Muhammed (a.s)a tahsis edilmesi gibi,
binilmi olan eylerin almetleri, her bir nebye mahss olarak zhir olan ilhi
almetlerin tamamndandr.
556
Slihiyye Fass
Bilinsin ki, her bir neb zamnnn nsn- kmili olmas dolaysyla, toplayc isim olan "Allah" isminin grnme yeri olduundan, her ne kadar btn
isimlere grnme yeri ise de, onun zerine glib olan hs bir ismi vardr. Bundan dolay, o nebnin "binei" de, bu ismin sretiyle aa kp onun zerine
hkmeder. Slih (a.s)a da Fetth ismi glib olduundan, onun binei "fth
yn fetihler" ile aa kt. Bununla birlikte binilmi lmetler yalnz neblere
mahss deil, belki demoullarnn her biri iin de binilmi vardr. nk,
insan aynlarndan her birisinin bir rhu vardr; ve o rh, bir ismin grnme
yeridir ki, Allah Tel onunla bu ahs terbiye eder. Ve ayn ekilde, her bir
rhun da cismn lemde bir cesedlenmi sreti vardr ve o cesed, bu rhun
grnme yeridir. Ve ayn- sbite hazretinde, yn ilm hazrette, rhun hline
uygun bir hussi mizc vardr ve onun bedeninin sretine bu mzac gereklidir. Ondan sonra ve gerek bitkiler lemine ve gerek hayvnlar lemine iniinde bu mizca uygun o rh iin birer sret vardr ve bu rhun kemle erdirilmesi hussunda hayvan onun bineidir. Ve bu ilerin hepsi ayn- sbite hallerindendir. Ve rhun ilhi zta olan bants, hs Rabbi olan glib isimdir; ve
bu rhun shibi olan ahsn seyri ve ykselmesi, ancak o glib ismin
haznesinde olan eyin potansiyelden fiile kmas iindir. Bundan dolay
hayvni nefs iin bir ayn eser gerekli olup, o da onun ayn- sbitesinin hallerinden ve hs Rabbnn zelliklerindendir. Ve rhun itatte emnliinde, binilen eyler iin, Msa (a.s.)n ass gibi, hayvni zelliklerden emnet vardr.
Ve o kimsenin bu hayvn yol zerinde seyri, onun Rabb'i olan ismin hikmeti
gereiyledir ki, bu da mezheblerde farkllktan dolaydr. u halde enbiy
(aleyhim's-selm)dan her birisinin mahss bir mezhebi ve zel yolu olup, bu
yola gre de bir "merkeb yn binei" vardr. Ve bu hussiyyet dah onun zt
isti'dd gereincedir.
557
Slihiyye Fass
Ve onlardan her birine ondan, onun gayblarnn alm, her ynden gelir (4).
Yn cesed sretleri bineklerine binip, Hak yolunda hakkyla kim olanlar
ile, yine binee binici olup kesf ehdet leminde zulmni yolu kat' edenlerden her birisine, onlarn hs Rabblar olan ilhi isimlerin ve a'yn-
sbitelerinin ve zti isti'ddlarnn haznesinde dolu olan gayblarn almlar,
o haznelerden onlara ular ve bu ulama onlarn her ynn ihta eder.
nk onlara zti isti'ddlarnn gereinden baka bir ey gelmez ve bu
isti'dd ise onlar ihta edicidir. Bundan dolay her iki snfn isti'dd ne ise,
dnyda ve hiretteki alm da ona gre olur.
u kadar ki, birinci snfn "fth yni almlar" onlarn tabatna uygun
ve ikinci snfn "fth yn almlar" ise tabatlarna uygun deildir. nk,
birincisinin hli man ve itat ve tasdik olduundan, karl nefislerine uygun olur ve ikincisinin hli kfr ve isyn ve inkr olduundan, karl da
tabatlarna uygun olmaz. te her iki snfn a'yn- sbitelerinden kendilerine
her taraftan gelen onlarn gayblarnn "almlar" budur.
558
Slihiyye Fass
559
Slihiyye Fass
Ondan sonra ayn ekilde bu eyde e mensb olan teklik zhir oldu
ve o sebeble onun tarafndan onun tekvni yn var edilii ve vcd ile vasflanmas geerli oldu ve o da onun "ey'iyyet"i ve "iitme"si ve
Mkevvin'in yn Var Edicinin cd ile olan "emrine uymas"dr (6).
Yn ferdiyyet hazretinde taayyn etmi olan ilhi hazret, yn cd Edici
hazret iin l ferdiyyet sbit olduktan sonra, buna karlk olarak vcdu
kabl eden "ey"de de, ayn ekilde l ferdiyyet zhir oldu ve o l
ferdiyyet sebebiyle o ey tarafndan onun var edilii ve vcd ile vasflanmas
geerli oldu. "Tekvn yn var edi" bir eyi var edilmi klmaktr. Mans budur ki, Hak Tel bir eye "Kn yn Ol!" szyle emrettiinde, o ey kendi
nefsini mevcd klar
imdi, bir "ey"in kendi nefsini mevcd klmas onun nefsi tarafndan olan
l ferdiyyet iledir. Eer icd edici ztn l ferdiyyetine karlk, onun da
l ferdiyyeti olmasayd, ilhi ferdiyetin te'sri olmazd. nk "tesir edenin" karsnda bir "tesir edilen" olmaynca hibir eser ortaya kmaz. Bundan
dolay tesir edicideki te'srin sbitlii, tesir edilenin vcdu ile olur. te bunun gibi Hakk'n ferdiyyetinin sbitliide "ey"in ferdiyyetine baldr. Ve
"ey"in ferdiyyeti de, ilk olarak onun ilh ilimde sbit olan "ey'iyyet"idir.
kinci olarak Kn yn Ol!'' ilh szn "iitme"sidir. nc olarak kendi
vcdunu cdnda Mkevvin'i yn Var Edicisi tarafndan olan "emre uymasdr". u halde, bir eyin cdn gerektiren ey, gerek kendinin ve gerek
Mcid'in ferdiyyetidir.'
560
Slihiyye Fass
imdi var edii ona balad. Eer bu sz zerine onun kuvvetinde kendi
nefsinden var edi olmasayd, var olmu olmazd. imdi bu ey yok hkmnde olduktan sonra, var edi emrinde, ancak kendi nefsini icd etti (8).
Yn Hak Tel Hazretleri nnem kavlun li eyin iz erednhu en
nekle lehu kun fe yekn yn Bir eyin (olmasn) istediimiz zaman Bizim szmz, ona sadece: Ol! dememizdir. O, hemen olur. (Nahl, 16/40)
yet-i kermesinde fe yekn yn hemen olur szyle var edii "ey"e
balad. Yn o "ey kendi kendine mevcd olur" buyurdu. nk eer o
"ey"de bu "sz" iittii zaman var edie isti'dd ve kendi kendine mevcd
olmaya kbiliyyet bulunmasayd, o ey var olmu olmazd. Ve bu isti'dd ve
kbiliyyet o eyde sbitlenmi ve belirsizdir. nk "akdes feyz" ile hsl olmutur. Mdemki gayb rtsnde ve ilh ilimde ve Btn isminde sbit olan
"ey"in kuvvetinde zuhr vardr, onun var edilii iin emir kt zaman o
"ey", ancak kendi nefsini, kendi cd eder; ancak Hak ile ve Hak'ta cd eder.
nk, Btn isminin zt "ayn" ile Zhir isminin ztdr. Ve Hak iin "iki el"
sbit olup, birisiyle "fil" ve dieriyle "kabl edici" olduu, yn bir eliyle verip
dier eliyle ald yn ile "kabl edici", aynyla "fil" olmu olur.
imdi Hak isbt etti ki, "var edi" Hak iin deil, "ey"in nefsi iindir.
Ve Hak iin olan ey, o eyde onun zel emridir. Ve ayn ekilde Hak Tel:
nnem kavlun li eyin iz erednhu en nekle lehu kun fe yekn yn
Bir eyin (olmasn) istediimiz zaman Bizim szmz, ona sadece: Ol!
dememizdir. O, hemen olur. (Nahl, 16/40) sznde, kendi nefsinden haber
verdi. Bundan dolay, Allh'n emrinde gerekleen "var edii" "ey"in nefsine balad. Oysa, Hak Tel sznde sdktr. Bu da iin aslnda
ma'kuldur. Nitekim kendisinden korkulan ve isyn edilemeyen mir, klesine "kalk!"der. Kle de efendisinin emrine uyarak kalkar. imdi bu klenin ayaka kalknda, efendinin ona kalkma ile emrinden baka bir eyi
yoktur. Ayaa kalkma ise, efendinin fiilinden deil, klenin fiilindendir
(9).
Yn Hak, "fe-yekn yn hemen olur" szyle isbt etti ki, bir "ey"in
vcd bulmas, o "ey"in kendi nefsindendir. Var edi emrinde, Hakk'n zel
emrinden baka o "ey" zerinde bir ey sbit deildir. Yn Hak emretmi, o
"ey" de kendi nefsini cd etmitir. Hak, yet-i kermede bize bunu byle haber verip, O'nun emrinden gerekleen "var edii" "ey"in nefsine bal kld.
phe yoktur ki, durumun hakkati neden ibret ise Hak onu buyurmutur.
Ve "var edii" "ey"in nefsine balamak, iin aslnda ma'kl bir eydir. Bundan
dolay "var edi" me'mr olan"ey"e balanr; yoksa mire balanmaz.
561
Slihiyye Fass
Byle olunca "var edi"in asl tesls yn leme zere, yn Hak tarafndan ve hlk tarafndan olarak iki taraftan ""ten kim oldu (10).
Yn yukarda zh edildii zere var ediin asl Hak tarafndan kim olan
"zt", "irde" ve "sz"den ibret bulunan ey ile ve hlk tarafndan da bu
e karlk olarak kim olan "ey'iyyet yn ey olu", "istim yn iitme ve
"emre uyma" esaslarndan ibret bulunan ayn ekilde ey ile olmu olur.
Bundan dolay var edi iin iki taraftan lemenin sbitlii lzmdr. Bunlardan birisi noksan olsa "var edi" kim olmaz.
562
Slihiyye Fass
Ve zel art, hkmn nclden daha genel vey ona eit olmasdr; ve
bu takdirde doru olur; ve eer byle olmazsa, o halde hkm eri netceyi
dourur (12).
Yn, hkmn doru olmas iin dellin, yn kysn, yukarda izh edildii ekilde "zel dzen" zere olumu olmas gerektii gibi; "zel art" zere
de dzenlenmi olmas cb eder ve zel art dah, hkmn nclden daha
genel vey ona eit olmasdr. rnein bir "kesin kys" yapp: "nsan hayvandr; her hayvan cisimdir; yle ise her insan cisimdir" deriz. Burada hkm "cisim"dir. ncl de "hayvan"dr. Bundan dolay hkm, nclden daha geni
olur. nk, her hayvan "cisim" ise de, her cisim "hayvan" deildir. Ve cisim
olu sdece hayvan kapsamayp genele kapsamdr. Ve ayn ekilde yine bir
kesin kys yapp: "nsan hayvandr ve her hayvan duyguludur; yle ise insan
duyguludur" deriz. Burada hkm "duygulu"dur; ve ncl "hayvan"dr. Bundan dolay hkm ncle eittir. nk "duygulu" ve "hayvan" arasnda drt
563
Slihiyye Fass
nispetten eitlik vardr. Ve her "duygulu" hayvan ve her "hayvan" da duyguludur. te dell, yn kys, byle zel dzen ve zel art zere oluunca,
netce ve hkm dei doru kar. Ama bunlara riyet edilmezse, hkm de
tab ki eri olur. rnein "Her insan hayvandr; ve bz hayvn attr; yle ise
her insan attr; vey bz insan attr" desek, burada hkm "at"tr; ve "hayvan"
ncl makmna konulmutur; ve "at" hayvandan daha genel deildir. nk
her "at" hayvan ise de, her hayvan at deildir. Bundan dolay "hkm" "ncl"den daha genel olmam olur. Ve ayn ekilde hkm illete eit dah deildir. nk her hayvan at deil, belki bz hayvan attr. te bu tertb zel art
zere olmad iin "Her insan attr" veya "Bz insan attr" gibi bir eri netce
ve hkm kmtr.
Ve bu da, Allh'a, balamaktan uzak olduu halde, fiillerin kula balanmas veyhut bahsediyor olduumuz var ediin Hakk'a balanmas gibi,
lemde mevcttur. Oysa Hak var edii, ancak "Kn yn Ol!" denilen "ey"e
balad (13).
Yn hkmn eri netceyi dourmas, lemde mevcttur. Nitekim
Mu'tezile snf "Kul fiilinin hlk edicisidir" hkmyle fiilleri kula balarlar; ve
kuldan kan fiilleri asl Hakk'a balamazlar. Bu hkm, eri bir netcedir.
nk kulun vcdu bamsz deil, belki Hakk'n vcduna bal bir
vcddur. zf vcdun hkm ise yokluktur. Oysa fiilin k iin kudret
lzmdr. Ve kudret ise, vcdun gerelerindendir. Ve bamsz vcd ancak
Hakk'n vcdu olduundan fiil de tab ki ona it olur. Kulun vcdu, filin
fiilini kablden baka bir ey yapmaz. lem hakknda mevct olan eri
netcelerden birisi de, kulun "ayn"na balanmakszn "var edi"in, Hakk'a balanmasdr, yn "var edi" Hakk'ndr; kulun "var edi"de asl katks yoktur,
diye hkm vermektir. Oysa yukarda zh edildii zere, Hak "ver edi"i
"ey"e balad. Bundan dolay "emr" Hak'tan; ve "var edi ve "emre uyma"
kuldandr. u halde kulun aynn dikkte almakszn cdn mutlak Hakk'a
balanmas doru bir netce deildir.
Ve onun misli, biz lemin sebebden olduuna dell getirmek istediimizde "Her sonradan olan iin sebeb vardr" deriz. Bizimle berber "sonradan olan" ve "sebeb" mevcttur. Daha sonra, dier nermede "Ve lem sonradan olmadr" deriz. imdi iki nermede "sonradan olu" tekrarland ve
nc tek olan "lem" szmz, "yle ise lem iin sebeb vardr"
netcesini kard. Byle olunca ilk nermede bahsedilen ey, netcede ortaya kt. O da "sebeb"dir (14).
564
Slihiyye Fass
Yn zel dzen ve zel art zere ve "tek"ten oluup, netcesi doru kan dellin, yn kysn rnei budur ki: Biz lemin vcdunun sebebden hsl olduuna bir kys dzenlemek istediimiz zaman deriz ki: "Her sonradan
olan iin sebeb lzmdr." Bu byk nermedeki "sonradan olan" ve "sebeb"
kelimelerini alp aklmzda tutarz. Daha sonra kk olan dier nermeyi getirip, "Ve lem sonradan olandr" deriz. Bu iki nermede, yn bykte ve kkte "sonradan olu" szleri tekrarlanm olur. Ve bizim "lem" szmz ki,
nc "tek" ve "orta terim"dir ve her iki nermede leme bu tek ile hsl olmutur. te bu zel dzen zere oluan kys, "lem iin sebeb vardr"
netcesini karmtr. Bundan dolay ilk nermede, yn bykte bahsedilen
ey, netcede de ortaya km oldu ki, o da sebebden ibrettir.
Slihiyye Fass
"sebeb"in gerekliliidir; ve "sebeb" "sonradan olana gre daha geneldir. nk "sebeb" dediimiz ey, Hak Telnn "Kn yn Ol!" sz ile, lem
hakkatlerinin var ediliine emrettii ynden, Hakk'a mildir; fakat bu sebeb,
ma'nev sebebtir. nk ilhi isimler ve rabbni sfatlar, "lem"den saylmazlar. Ancak, bunlar ulhiyyet hazretinde tahakkuk etmek iin akdes feyze, yn
Rahmn taraftan nefeslendirilmeye muhtatrlar; ve lem, gayb isti'dd ile
"Kn!" szn iiterek tesir alc olup, emre uymak iin var olduu ynle
leme de mildir; ve bu sebeb de, hlk sebebdir. nk bir mahlkun
vcdu, ondan nce mahlk olan bir mahlkun vcduna nisbet olunur.
rnek: Bir kimsede ressmlk sfat olunca, tabki ona "ressm" ismini verirler ve bu ismin kayna o sfattr ve bu sfat o kimsenin ztnda mevct olup
aa kamama skntsndadr. Bu skntdan kurtulmak iin o sfat hl lisn
ile shibinden aa kmay taleb ettiinde, o ressm ilminde ve zihninde bir
tablo izer; ve bu tablo, ressmn haylinde nakolunmu olur. te bu hayl
tablonun var oluuna "sebeb", bu sfat ve ondan km olan isimdir; ancak bu
"sebeb", ma'nev sebebdir; hlk ve madd sebeb deildir. Ne zaman ki ressm,
onun hrite vcdunu aa karmak iin ilk olarak erevesini, krokisini
vesir hazrlklarn yapar. Bunlarn hepsi srasyla o ressmn mahlku olmu
olur. Ve bunlar, yine o ressamn mahlku olan hric tablonun hlk sebebidir;
ve ressamn sfat ve ismi, o hric tablodan saylmaz. Yalnz o kimsenin kendi
ztnda kendi zt ile kendi ztna tecellsine muhttr. Ve onun bu tecellsi
aa kamama skntsnda kalan o sfat ve isim iin rahmettir. Cenb-
Efdal'd-Din Hkn ne gzel buyurur. Rub:
Tercme ve zh: Hikmet leminde bizim mevcdiyetimizden ama, isimlerin ship olduklar kemlin aa karlmasdr. lh, Senin isimlerin
eynn vcdunu gerektiri; fakat sen ztn tibryla o isimlerden gansin ve
onlarn kemllerinin aa kmasna ihtiycn yoktur. Sen ancak onlar aa
kamama belirsizliinde skldklar iin, sdece haklarnda bir rahmet olmak
zere vcd feyzi verip aa kartrsn.
imdi sonradan olma, sonradan olmularn hepsine gre geneldir. Ancak
yukarda zh edildii zere "sebeb", sonradan olmadan daha geneldir. u
halde lemin sonradan oluluu iin "sebeb"in sbitlii, lemin Allah'dan sonradan oluluundan daha geneldir. te hkm, nclden daha genel olmakla,
bu kys zel art zere gereklemi olur. Eer bahsedilen kysta, orta terim
ve ncl olan "sonradan olan" sznden biz, zt sonradan oluluk ile sonradan olan eyi murd edersek, hkme eit olur. nk her zt sonradan oluluk ile sonradan olan ey, kendisi iin sebeb lzm olan eye eittir.
Ve eer biz "sonradan olan" sznden zamnsal sonradan oluluu murd
edersek, yukarda bahsettiimiz gibi, hkm olan "sebeb", o sonradan olandan
daha genel olur. Bundan dolay her iki kta da "sonradan olan" "sebeb"in alt566
Slihiyye Fass
na dhil olmu olur. Ve zel art zere dzenlenmi olan bu kysta da netce
doru kar.
te grnyor ki, birtakm kyslar tertb edilerek kazanlan manlarn
cdnda da lemenin hkm ortaya kyor. Bundan dolay, ister Hak tarafndan ve ister hlk tarafndan olsun var ediin asl tesls yn lemedir.
Ve bunun iin kavminin gn ertelenmesinde, Allah Tel'nn gsterdii Slih (a.s.)n hikmeti, yalanlanmas olmayan bir bildirim oldu. Byle
olunca doru sonucu kard. O da onlar Hakk'n onunla helk ettii sayhadr. imdi onlar evlerinde gslerini yere koymu olduklr halde sabahladlar (16).
Yn var ediin asl leme olduu iin, Hak Tel Slih (a.s.)n kavminin
helkn gn erteledi. Bu gnn bitiminde O'nun vaadi doru oldu. Ve
cd, nasl ki leme zerine dayal ise, helk dah leme zerine dayal oldu.
Ve Slih (a.s.) kavminin helknn leme zerine dayal olmas, o hazretin
hikmetinin gereinden idi. nk Slih (a.s.) zamnnn insan- kmili olduundan, her ne kadar btn ilhi isimlere grnme yeri idiyse de, bu isimlerden onun zerine glib olan Fetth ismi idi ve hikmeti de "fth" oldu. Ve
"fth" beklenmeyen bir eyden bir eyin ortaya kmas olduu iin, cd
iinde bulundurdu ve cd dah leme zerine dayal oldu. Bundan dolay
varln fen buluu demek olan kavminin helk da tesls zerine gerekleti.
Ve Hak Tel Hd sresindeki Fe akarh fe kle temette f drikum
selsete eyymin, zlike va'dun gayru mekzb yn Buna ramen onu
kestiler. Bunun zerine (Slih yle) dedi: Yurdunuzda gn (daha) faydalann. Bu yalanlanmas olmayan bir bildirimdir. (Hd, 11/65) sz gereince o kavme mhlet verilen gn, yn leme, doruyu, yn doru
netceyi kard ve netcenin doruluu da Allah Tel'nn onlar helk ettii
sayhadr.
"Va'd-i gayr-i mekzb" yn Yalanlanmas olmayan bildirim olan
gnlk mhletleri bittikten sonra, sayhann gereklemesini tkiben onlar, evlerinde gsleri yere yapk olduu halde, birtakm rhsuz cesedlerden
ibret olarak sabahladlar, yn helk oldular.
567
Slihiyye Fass
568
Slihiyye Fass
Ve bunun iin Hak Tel iki snf hakknda beretle yni mjde ile
syleyici oldu. Yn onlrn beerelerinde yn ciltlerinde tesir eden bir sz
syler. imdi sadler hakknda: Yubeiruhum rabbuhum bi rahmetin
minhu ve rdvnin (Tevbe, 9/21) Yn, "Rableri onlara rahmet ve rdvn ile
beret yn mjde verir" buyurdu. Ve akler hakknda da fe beirhum bi
azbin elm (l-i mran, 3/21) Yn: "Y habbim, sen onlara elm azb ile
beret yn mjde ver!" buyurdu.Bundan dolay her bir snfn beeresinde
yn ciltlerinde, onlarn nefislerinde bu szn eserinden hsl olan ey te'sr
etti. Byle olunca, onlarn zerinde ancak onlarn btnlarnda anlamdan
karar klm olan eyin hkm zhir oldu. u halde onlarda onlarn gayr
bir ey te'sr etmedi. Nitekim "tekvn yn var edi" de onlardan oldu (18).
Yn sad olanlar ile ak olanlarn beerelerinde yn ciltlerinde te'sr olduu iin Hak Tel onlar hakknda beret yn mjde ile syleyici oldu.
Yn onlara beerelerinde yn ciltlerinde eser oluturan bir sz syler. Eer o
sz sylememi olsa, o eser ortaya kmazd. Sad olanlarn ciltlerinde te'sr
eden sz Yubeiruhum rabbuhum bi rahmetin minhu ve rdvnin (Tevbe,
9/21) Yn, "Rableri onlara rahmet ve rdvn ile beret yn mjde verir"
sz; ve ak olanlarn ciltlerinde te'sr eden sz de fe beirhum bi azbin
elm (l-i mran, 3/21) Yn: "Y habbim, sen onlara elm azb ile beret
yn mjde ver!" szdr. Bundan dolay, bu iki gruptan her biri, kendilerine
it olan sz iittiklerinde biri sevinli ve dieri gaml olur; ve sevin ve gamn
eseri, ciltlerinde ortaya kar.
rnein bir pdiah klelerinden birine: "Sana yle ihsn ve ikrm edeceim" dese, bu sz o kleyi sevindirir ve bu sevincin eseri onun yznde gzkr. Ve dierine "Sana yle siyset ve byle cez edeceim" dese, o kle bu
szden elem duyup, te'sri yznde ikr olur. Onlarn nefislerinde olan bu
te'sr, yine kendi zatlarndandr. Bunda kimsenin katks yoktur. Bundan dolay sadler ve aklerin zhirlerinde ikr olan ey, ancak szn anlamndan,
onlarn btnlarnda karar klm olan eyin hkmdr.Nitekim "Kn!" emrinin, knda onlar "var edi" ile me'mr olduklarnda, zatlarnda olan zel
isti'ddlar dolaysyla var oldular.
Bilinsin ki, her bir ahs, ayn- sbitesinin ve ayn- sbitesi de bir ilh ismin glgesi ve sretidir. Bundan dolay o ahs o ismin zhiri ve o isim de o
ahsn btn olmu olur. imdi mdemki sadlerin ve aklerin zhirlerinde
ikr olan ey, onlarn btnlarnda karar klm olan eyin hkmdr, u
halde her bir ahsn zhirinde mhede edilen mn ve slih ameller ve faydal ilimler ve yksek haller ve keml ve ayn ekilde kfr ve kabahatli ameller ve faydal olmayan ilimler ve cehlet ve kt hller, hep onlarn btnlar
olan a'yn- sbitelerinde karar klm ve sbit olan eydir ve a'yn- sabiteleri569
Slihiyye Fass
nin btn da ilhi isimlerdir. Byle olunca "Kn!" emrinin knda, onlarn
a'yn- sbiteleri ne sret zerine idiyse, o sret zere var oluu kabl edip
kendi nefisleriyle var oldular. Bundan dolay bu ehdet hazretinde kendilerinden kan ameller, zatlarnda potansiyel olarak mevcd olan eyin, bi'l-fiil
aa kmasndan ibret olur. Ve bu ekilde eser, onlarn yine kendi zatlarndan ve amelleri karlnda olan cez ve mkft dahi ayn ekilde kendi zatlarndandr. u halde kimsenin Hakk'a kar "Niin bunu byle yaptn?" diye
soru sormaya hakk yoktur. Belki soru kendilerine ynelir. L yuselu amm
yefalu ve hum yuseln yn O mesul deildir ancak onlar mesuldrler
(Enbiy, 21/23).
yle ise, insanlar zerine hccet-i blia yn apak dell sbittir. Bundan dolay her kim bu hikmeti anlar ve onu kendi nefsinde syler ve onu
kendisi iin mhedeli klarsa, kendinin dndakilere ballktan nefsine
rhat verir ve ona hayr ve errin ancak kendinden geldiini bilir. Ve "hayr"
ile benim murdm onun amacna uygun ve tabatna ve mizcna ho gelen
eydir ve er ile murdm da, onun amacna uygun olmayan ve tbatna ve
mizcna ho gelmeyen eydir (19).
Bilinsin ki, sonsuz olan Hakk'n mutlak vcdunun mertebeleri vardr. Ve
onun "taayynszlk" mertebesi olan ahadiyyet mertebesi, hibir sfat ile vasflanm ve hibir isim ile isimlenmi deildir. Bu mertebeye akl ve zek, fehim ve vehim ve idrk erimez ve bundan bahsetmek srf ahmaklktr. Bundan
dolay bu mertebede btn sfatlar ve bantlar potansiyel olarak zt'da
mevct olup onun lzmdr; ve asl ondan ayrlm deildir.
Mutlak vcd sfat ve isimler mertebesine tenezzl ettiinde ilim, sem,
basar, kudret gibi bantlar ve izfeler ile vasflanr. Ve onun bu sfat ile vasflanmasndan tibr oalma husle gelir. Ve "isim", bir sfat ile vasflanm
olan Zt'dan ibret olduuna gre, sfat isimlerin kaynadr. Ve isimler sonsuz olmakla berber, hepsinin dellet olunan bir Ztdan ibret bulunduundan, bu oalma birin ayndr. Ve lemin zt, Kdir olan Ztdan ayrlmtr
ki, bu da isimdir. Ve isim, ztn gayr deildir. Btn isimler her ne kadar
ahadiyyet mertebesinde birlikte iseler de, sfat mertebesinde her birisinin zellikleri baka baka olduundan bir derinden ayrlrlar. Bundan dolay Alm
ismi bilinenin; ve Kdir ismi zerine kudret olunann; ve Hd ismi hidyete
erenin; ve Mudill ismi de dallette olann hric vcdda aa kmasn isterler. Oysa onlarn ilm vcdlar mevct olmakszn, hric vcdlarnn aa
kmas dnlemez. Byle olunca, Hak Teal'nn "Kn yn ol!" emri ile, imkn dhilindeki aynlar, ilk olarak yokluk hlinde Hakk'n ilminde sbit oldular. Ve bu sbitlik ve kararllk, Hakk'n ztnn gereinden olup onun lzmdr. Ve bu a'yn- sbite, irde ile mec'l yn yaplm deildir; zti ilerden570
Slihiyye Fass
Ve bu mhedenin shibi btn mevcdlarn mzeretlerini, her ne kadar onlar tizr etmedilerse de, onlar tarafndan ikme eder ve bilir ki, muhakkak onda olan eyin hepsi ondan oldu. Nitekim, biz onu "ilim ma'lma
tbi'dir" szmzde anlattk. Bundan dolay ona, amacna uygun olmayan
ey geldiinde, nefsine der ki: "Ellerin balad; azn fledi. Ve Allah doru syler ve doru yola hidyet eder (20).
571
Slihiyye Fass
Yn kiiye hayr ve erden her ne isbet ederse, yine kendi nefsinden geldiini mhede eden ma'rifet shipleri, btn mevcdlar hareketlerinde ve
sknluklarnda ma'zr grp onlarn mzeretlerini yine onlar tarafndan
ikme ederler. Bununla berber, onlarn ma'zur grdkleri kimseler kendilerini ma'zr grmezler; ve zannederler ki, kendilerine isbet eden ey, nefislerinin hricinden gelmitir. Oysa mhede shibi, herkesin kendi nefsinde potansiyel olarak mevcd olan eyin, fiilen ondan husle geldiini bilir.
Ve bu hakkat, "lim m'lma tbdir" sznde anlatlm idi. Yn Hakk'n
ilmi, ma'lm olan yn bilinen a'yn- sbiteye tbdir; ve irdesi de ilmine
tbdir. Bundan dolay onun amacna uygun olmayan ey, kendine ulat
zaman nefsine hitben der ki: "Ellerin balad, azn fledi'. Yn sana gelen
ey, bakasndan deil, ancak senin ayn- sbiten gereindendir.
"Ellerin balad, azn fledi' araplar arasnda bir ata szdr. Ve bu ata
sznn geli sebebi budur ki, bir kimse denizden gemeyi istedi. Fakat vsta
bulamad. Bir tulumu fleyerek iirdi ve elleriyle azn balad. Ancak ban salam yapmad. Ne zaman ki o tuluma binip deniz ortasna geldi, az zlp iindeki hava kt. O kimse suya batt. O srada bir kimseden yardm
istediinde, ona bu ata szn syledi. Ve hads-i erifde de "Kim ki hayr bulursa Allh' vsn; ve onun gayrn bulan kimse de ancak nefsini ktlesin!"
Bilinsin ki; "kaz" ezelden ebede mevcd aynlar zerine geerli olacak haller ve tri hkmler ile Hakk'n kll hkmnden ibrettir.
Ve "kader" isti'ddlarnn gereklemesini gerektirdii belirli zamanlar
iinde, zel sebeb ile aynlarn ve onlarn hallerinin cdndan ibrettir. Ve "kader srr" da, a'yn- sbiteden her bir "ayn"n vcdda zt ve sfatlar ve fiilleri ile ancak asl kbiliyyeti ve zti isti'dd gereince aa kmasdr.
Ve "kaderin srrnn srr" da odur ki, a'yn- sbite, Hakk'n ztnn dnda iler deildirler ki, Hakk'n ma'lmu yn bilineni olsunlar ve O'nun ilminde olduu ekliyle taayyn edici bulunsunlar. Belki onlar Hakk'n bantlar
ve zti ileridir. Bundan dolay kendi hakkatlerinden deiik olmalar mmkn deildir. nk Hakk'n ztl yapmay ve deiimi ve tebdli ve fazlal
ve noksan kablden mnezzeh ve berdir.
Ve bu iler anlalnca bilinir ki, Cenb- Hakk'n mevcdlar zerine hkm, a'yn- sbiteye olan ilmine tbdir. Ve Hakk'n ilminin a'yn- sbiteye
tb olmas o manyadr ki, ezel ilmin ma'lmda yn bilinende ve emrin
isbt vey kalkmasnda hibir te'sri yoktur; belki onun ilminin balants o
yn iledir ki, o ma'lm, aslnda onun zerinedir. Ve ilmin o ma'lm hakknda
bir tr te'siri ve siryeti yoktur.
Ve a'yn- sbite Hakk'n bantlarnn ve zti ilerinin sretleridir. Ve
Hakk'n bantlar ve zti ileri deiim ve tebdil olutan ezelen ve ebeden
mukaddes ve mnezzehdir. Bundan dolay aynlar da kendi zatlarnda ne hl
572
Slihiyye Fass
573
Slihiyye Fass
Mesnev:
Tercme ve zh: "Mdemki renksizlik rengin esri oldu, Ms Ms ile
cenkte oldu. "Renksizlik" Salt mutlaklk ve birliktir. "Renk" kaytl iler lemi
demektir. "Ms ile Ms"dan kast, taayyn elbisesine brnp, aa km
olan herhangi bir ahstr ki, bir ahs dier bir ahs ile ekime ve
mcdelededir, demek olur. Yn Hakk'n zti ileri olan sfatlar ve isimler,
ahadiyyet ztnda mahv ve helkte iken, bu zti iler vhidiyyet mertebesinde
bir derinden ilmen ayrldlar ve ayn- sbitelerinin sreti zere hric
vcdda taayyn ettiler. Ve bu ilerin her biri bir derine zt olan hkmleri
toplam olduklarndan, onlarn hric vcdda taayyn etmi olan sretleri
arasnda, bu ztlk sebebiyle kavgalar meydana geldi. Bundan dolay Ms
(a.s) ile, bir ad Ms olan Smir arasnda ekime hsl oldu.
Mesnev:
Tercme ve zh: "Ne zaman ki renksizlie ulaasn ki, o sende vard,
Ms Firavun ile bar yapar." Yn ne zaman ki derin dnce ve tefekkr ve
doru keif ve mhede ile renksizlie ulaasn ve mutlaklk lemini grp
baktnda ki, sen evvelce, yn bu taayyn elbisesine brnmezden evvel, o
mutlaklk leminde idin, Ms (a.s.) ile Firavun arasnda kavga olmayp belki
bar ve dostluk olduunu grrsn. nk aralarnda ztlk olan bu hrici
aynlar, a'yn- sbitelerinin ve a'yn- sbiteleri de, Hakk'n bantlar ve zti
ilerinin sretleridir. Zti iler ise ahadiyyet mertebesinde mahv ve helkte
olup aralarnda farkllk ve ihtilf yoktur. Hepsi o mertebede birliktedir.
Mesnev:
Tercme ve zh: "Eer bu nkte zerine sana soru sormak duygusu gelirse ki, renk ne zaman dedikodudan dar kar?" Yn, hem ztlk ve hem de
birliktelik, bu nasl eydir? diye soru sorup dersen ki: Renk, yn ihtilf, dedikodudan hi dar kar m? Ve onlarda ihtilf mevcd iken birliktelik ederler
mi?
Mesnev:
Tercme: "Bu acibtir ki, bu renk renksizden ksn, renk renksiz ile nasl
cenge kalkt?" Bu da sorudandr, yn bu rengin renksizden k ve sonra da
kavgaya kalkmas acib bir eydir, nasl olur?
Mesnev:
Tercme ve zh: Hz. Mevln (r.a.) bu soruya cevben rnek verip buyururlar k: "Yan asl sudan oalr. Daha sonra su ile nasl zt olur? Mdemki
ya sudan yourmulardr, su ile ya niin zt olmulardr? Ve mdemki gl
dikenden ve diken de gldendir, niin her ikisi cenkte ve muhlefet iindedir?" Yn zeytin aac, ve cealn minel mi klle eyin hayy yn Ve her
574
Slihiyye Fass
canly sudan yaptk (Enbiy, 21/30) yet-i kermesi gereince her ey gibi
sudan byme ve gelime ve hayt bulur ve onun semeresi olan zeytin yetiir;
ondan ya karlr; sudan hayt bulmu iken iin sonunda ona zt olur ve bir
trl su ile birleemez. Ve ayn ekilde gl ve diken bir asldan kmtr; niin
hkmleri baka bakadr? te bu hl onlarn taayynleri ve kaytl olular
cbdr. Mutlaklk, kaytlln esri olunca kavga ve ekime ortaya kar.
Mesnev:
Tercme: "Yhut bu cenk deildir, hikmet iindir. Eek satanlarn kavgas
gibi, sanattr. Yhut ne budur, ne de odur; "hayranlk"tr. Sen hazneyi tleb
et! Hazne vranlktadr."
zh: Yhut bu taayyn etmilerin asl bir olduu halde, bir deriyle ekimeleri cenk deildir, bir hikmete dayanmaktadr. Nitekim, eek satcs olan
dellllar sret ekiir gibi grnyorlar; fakat bu ekime deil, sanatlarnn
gereidir. Yhut taayynlerin bu ztl ne cenktir ve ne de eek satclarnn
san'at gibi bir hikmete dayanmaktadr; belki "hayranlk"tr. Sen a'yn aynasnda Hakk' mhedeyi taleb et! nk Hakk mhede hayranlktadr ve
bu hayranlk vlm hayrettir. Nitekim (s.a.v ) Efendimiz Hazretleri: Rabbi
zidn fke tehayyuren yn Rabbim ztnda hayretimi arttr buyurmulardr.
Bilinsin ki, Hakk'n sfatlar zti ileridir. Ve bu iler zt mertebesinde
mahv ve helkte olup bir derinden ayrlm deildir. Fakat Hak, vhidiyyet
mertebesi olan sfat mertebesine tenezzl buyurduunda, onlarn sretleri
Hakkn ilminde tasavvur edilmi ve bir derinden ayrlm olurlar. Ve bu
kesf ehdet leminde aa kan taayynlerin sretleri ise onlarn
sretleridir. Mutlak vcdun tenezzlleri, ancak isimlerin kemlinden ibret
olan cel ve isticl kemlidir. "Cel kemli" mutlak vcdun btn ilhi ve
varlksal ilerde ezelen ve ebeden zuhrudur. Ve "isticl kemli" de mutlak
vcdun kendisini, bu iler dolaysyla mhede ediidir. Bundan dolay o
zuhr, eyh Sadreddin Konev hazretlerinin tahkki yn ile, mcmelin tafsiltlda, birin oklukta ve ekirdein aata zuhru gibi, ayn aynlarn
mhedesidir. Ve eyh Abdrrezzk Kni hazretleri Istlhtnda buyururlar ki: "Cel, mukaddes ztn kendi ztnda, kendi zt iin zuhrudur. Ve
isticl ise, kendi taayynlerinde kendi zt iin zuhrudur." Bu ayrntlardan
anlalr ki, grnme yerlerinde olan ihtilf ve ekime isimler arasndaki ztlk
ve farkllktandr; ve bu ztlk ve farkllk ise tibr itir. nk hepsi bir
aynda yok hkmndedir ve sadet ve ekvet greceli itir. Hakkatte ak ile
sad birliktedir. Nitekim, Hz. Mevln (r.a.) Mesnev'lerinde buyururlar:
Tercme: "Bu ben ve biz dediimiz taayynleri kendin ile hizmet oyununu
oynamak iin dzdn. Bu ben ve sen taayynleri birliktelik edip, iin sonunda
cnnda gark olalar."
575
Slihiyye Fass
576
uaybiyye Fass
577
uaybiyye Fass
uaybiyye Fass
hevsndan konumaz / (Onun syledikleri) sadece ona vahyolunan vahiydir (Necm, 53/3-4) yet-i kermesinde beyn buyrulduu zere Resl lisn
ile Muhakkak Rahmnn nefesini Yemen tarafndan alyorum hads-i
erfini syleyici olan Hak'tr ve bu ekilde nefsini "nefes" ile vasfetmi olur.
Ve "nefes", tenfsten tremitir. Ve "tenfs"in mans, teneffs edenin sknty
gidermek iin iindeki scak havay darya karp souk havay ieriye almasdr. imdi isimleri, yokluk skntsndan nefes-i rahmn ile karmak,
rahmettir. Bundan dolay Hakk'n rahmeti Hakk'a kapsam olur. Ve eer bir
kimse diyecek olursa ki srf zt iin taleb yoktur; belki zt iin taleb isimler
ynyledir. Bu durumda rahmet zta kapsam olmaz. Cenb- eyh (r.a.) bu
soruya cevben buyururlar ki:
Ve kesinlikle ilhi isimler isimlendirilenin ayndr ve onun gayr deildir ve gerekte isimler, hakkatlerinin verdii eye tlibdir. Oysa isimlerin taleb ettii hakkatler; lemden gayr deildir. Byle olunca ulhiyyet
me'lh yn ilh olan ister; rubbiyyet dahi merbb yn Rabbi olan ister,
yoksa onun iin ayn yoktur. Ancak vcden ve takdren onun ile vardr. Ve
Hak zt ynnden lemlerden gandir ve halbuki bu hkm, rubbiyyet
iin yoktur. imdi i, rubbiyyetin taleb ettigi ey arasnda ve ztn lemden gani olmaktan mstehak olduu ey arasnda bki kald. Ve oysa
rubbiyyet, hakkat ve vasflandrma zere, bu ztn aynndan gayr deildir (3).
Yn isimler, zta dell olular tibryla ve ztn da ahad oluu ynyle,
isimlendirilenin ayndr ve isimlendirilen ancak Hakk'n hviyyetinin ayndr.
Ve isimler, kendilerinin gereklerinden olan varlksal hakkatlerin zuhrunu
ister ki, bu hakkatler isimlerin haznelerinde potansiyel olarak mevcddur; ve
oysa isimlerin zuhrunu istedii hakkatler, lemden baka bir ey deildir.
nk man sretsiz aa kmaz. Bundan dolay ulhiyyet yn lh olu,
ilh olan ve rubbiyyet yn Rabb olu dahi rabbi olan ister. Ve aksi halde
ulhiyyet ve rubbiyyet iin ayn sbit olmaz. Bunlarn vcden ve takdren,
yn aynen ve zihnen sbitlii, ancak ilh olan ve rabbi olan ile olur. Ve Hak
Tel zt ynnden lemlerden gan ise de, bu gan olu hkm, rubbiyyet
iin sbit deildir. nk ahadiyyet ztnda isim ve resim ve nitelik ve sfat
yoktur. Fakat rubbiyyet, tahakkuk etmek iin bir grnme yeri ister ki, o da
lemdir. Bundan dolay lemlerden gan deildir. Bu ekilde i, bu iki ey arasnda bk kald. Yn Hak, zt ynyle lemlerden ve isimlerden gandir; ancak rubbiyyet ynyle deildir. Ve rubbiyyet ise hakkatte ve vasflanmada,
lemlerden gan olan bu ztn aynndan gayr deildir. nk rubbiyyet dahi, ztn ayn olan bir bantdr. u halde Rab bant tibryla ztn ayndr;
ve zt, rubbiyyet sfat ile aa kar.
579
uaybiyye Fass
uaybiyye Fass
ey, lem olunca, HakkIn rahmeti her eye kapsam olmu olur ve hatt Hakk'a dahi kapsam olur. nk lem ilhi isimlerin grnme yerlerindendir ve
Hak ise isimlerin ayndr. simler, ilk nefeslendirme ile ilmi hazrette zuhr
edip bir derinden ayrlmak sretiyle zti rahmet ile ve; ikinci nefeslendirmede, lem grnme yerlerinde rubbiyyeti aa karmak sretiyle de
rahmni rahmet ile rahmet edilmilerdir. Bu ekilde Hakkn rahmeti, her eye
kapsam olduu gibi, Hakk'a da kapsam olur ve kalb, "ey" tbrine dhil olduundan, rahmet, kalbden daha geni olmu olur. Veyhut Ben yerime ve
gme smadm, halbuki m'min olan kulumun kalbine sdm hads-i
kudss gereince Hak, btn isimler ile kalbe sar. Bu ekilde Hak, ilhi
rahmetine smakta kalb ile berberdir. Bundan dolay rahmet genilikte kalbe
eit olur.
Ve rahmetin Hakk'a kapsam olduu ve Hakk'n isimler ynyle rahmet
edici ve rahmet edilmi bulunduu ve rahmetin kalbden daha geni vey ona
eit olduu daha nce anlatlm idi.
Daha sonra bilesin ki, Hak Tel, hakknda phe olmayan haberde
sbit olduu gibi, tecellde, sretlerde hlden hle geer ve muhakkak Hak
Tel, kalbe sd zaman, O'nunla berber, mahlklardan O'nun dnda
bir ey smaz. Bundan dolay ylece o kalbi doldurur (6).
Yn Hak Tel'nn kymet gnnde, maher ehline onlarn inkr edecekleri bir srette tecell buyuraca hakkndaki salam hadis ile sbit olduu
zere, Hak Tel tecell hlinde, sretlerde hlden hle geer, yn tecell trl
trl sretlerde olur. Ve kalbin genilii Hakk' sdrmaa msit olduu
zaman mahlklardan Hakk'n gayr olarak, Hak'la berber kalbe hibir ey
smaz. ylece, Hak kalbi doldurur ve artk kalb, baka bir ey almaz olur.
Ve Hz. eyh (r.a.) burada m buyururlar ki, tikd shiplerinin kalbi,
tecell dolaysyladr ve tecell edici olan Hak ise, sretlerde hi durmakszn
deiendir. Bundan dolay kalb dahi dnc ve deikendir. Fakat Hakk'a
kapsam olan kalb, btn zti ve isimlere it tecellleri kable istiddl olan
insan- kmilin kalbidir. lhi sret byle bir kalbe snca, artk mahlklardan
gayrn sreti o kalbe smaz.
uaybiyye Fass
Yn Hak Tel kalbe sd zaman, O'nunla berber mahlklardan O'nun dnda bir ey smaz sznn mans budur ki: Hak, zti ahadiyyeti
sretiyle kalbe tecell edip bu zt tecellnin nru kalb ynn kaplaynca, birlik cemlinin zuhru indinde, artk baka bir ey grmek mmkn deildir.
nk birlik nru zhir olunca, okluk mahvolur. Nitekim gnein douu
annda, onun nrlarnn stn gelii dolaysyla, yldzlarn n grmek
mmkn olmaz. Bununla berber yldzlarn grnrl devm etmektedir,
yok olmu deildir. te Hakk'n nrlarnn zuhru indinde de, "gayr" dediimiz hlk edilmi sretlerin grnrl devm etmekte iken, tecell shibinin
baknda kaybolur. Ve gne batp nrlar gidince, yldzlarn klar nasl ki
grnmee balarsa, zt tecellnin ekilmesi hlinde de, mahlklarn sretleri,
bu tecell shibinin baknda ylece gzkr. Ve rifin kalbinin genilii sonsuz olduundan, sonlu olan Ar'n ve ierdiklerinin yz binlerce misli, onun
kelerinden bir kesinde olsa, duymaz. Efdaluddn Hkn (kuddise
srruh) ne gzel buyurur. Rub:
Tercme:
"Gnl sahrs ok fazladr cihandan
O hritir zeminden sumandan
Acab olmaz, olursa vs'atinden
Onun zarf ancak meknszlkdan"
Ve Cneyd, bu manda "Hakkatte sonradan olan Kadm'e ulam klnd zaman, o sonradan olan iin bir eser geriye kalmaz" dedi. Ve
Kadm'e kapsam olan bir kalb, o sonradan olan, mevcd olduu halde nasl
alglar? (8).
Yn kalbin genilii ve Hakk'n tecellsi indinde onun baka bir ey alglayamamas hakknda Cneyd (r.a.) yukardaki sz buyurdu. Bundan dolay
sonradan olan Ar, rifn kalbinde olan Kadm'e ulam klndnda onun
vcdu ve eseri geriye kalmaz ki, o kalbin kelerinden bir kede olup da
alglanabilsin. nk kalbin her bir kesini Kadm ihta etmitir. Kadmin
indinde sonradan olan mevcd deildir. Kasrgann olduu yerde sivrisinein
ii nedir?
582
uaybiyye Fass
583
uaybiyye Fass
uaybiyye Fass
sretinde mhede etti. Bu srette mhede edilen Hak, kulun kendi inannn ayn olur. Nitekim Hak Tel "Ben kulumun bana olan zann indindeyim" buyurmutur.
imdi kalb ve gz, Hak hakknda kendi inannn sretinden baka bir
eyi mhede etmez ( 12).
Yn kalb gz ile ba gz, Hak hakknda, kendi inan neden ibret ise,
ancak o inannn sretini grr. Bu hkm, kmil ve kmil olmayan kimseler
hakknda geneldir. u kadar ki, kmil, Hakk' mutlaklk ve kaytllk
makmnda, tenzh ve tebh ile mhede eder. Bundan dolay hangi bir sret
olursa olsun, onda Hakk' grr. Kmil olmayan ise, Hakk' ya yalnz tenzh
eder; bu halde Hakk'n bz sretlerde tecellsini inkr eder veyhut yalnz
tebh edip Hakk' bz sretlerde snrlar, Hristyanlar gibi. Ancak tebh ve
tenzh arasn birletirip de Hakk' bz kemlt ile kaytlayan kimse, Hakk'
kendi inan dolaysyla grr.
Ve inanlarn trl trl oluunda gizlilik yoktur. imdi Hakk' kaytlayan kimse, kendi kaydnn dndakilerde, onu inkr etti; ve kendisinin
kaytlad eyde Hak tecell ettiinde, onu kabl etti. (Byle olunca
bzsna mn etti ve bzsn inkr etti.)* (14).
*Bu ibre Bosnev, Ykb Han, TevlTevl-i Muhkem ve Dvd Kayser erhlerinde mevcttur;
Bl Efendi Ve Kan erhlerinde yoktur. (A.A.Konuk)
585
uaybiyye Fass
Yn kendi inanlarna ship olanlarn inanlarnn trl trl oluu apak gzkmektedir. Bu gizli bir ey deildir; her an herkesin grd bir eydir. Bundan dolay Hakk' kendisine zel inan ile kaytlayan kimse, bu inannn dnda olan inanlar kabl etmeyip inkr eder. nk Hakk'n bu
inanlar sretinde olan tecellsi kendi inanna muhlif ve zannna aykrdr.
Fakat kendi inanna uygun olarak Hak tecell edince, onu kabl edip Hak
olduunu rif olur. nk Hakk'n byle olacan zannetmi idi. Bundan dolay kendi inanlarna ship olanlar arasnda dim ihtilaf ve inkr edi vardr. Biri dierini reddeder ve kabl etmez. Onlarn ii inkr ile kabl arasndadr. Ancak insan- kmilin hli byle deildir. O her srette tecell edici olann
Hak olduunu bilir. nk kendisine zel bir inan ile balanp kalmamtr.
Ve sretlerin hepsini bir vcd olarak grr. nk mutlaklk shibidir. Her
srette Hakk' mhede edip O'na ibdet edici ve secde edici olur. Nitekim:
Bir gn Hz. Mevln (r.a.), yolda yrrler iken, bir rhibe tesdf edip,
tevzu iin ona eilirler. Rhib de karlk olarak yle yapar. Her ikisi de uzun
bir sre o halde kalr. Sonuta rhib dorulur, Mevln efendimiz de dorulup
geer giderler. Bu hlin sebebini sorup anlamak isteyenlere, Cenb- Pr-i destgr cevben buyururlar ki: "Bir rhib, Reslullah (s.a.v.) ahlkndan olan
tevzu' ahlk ile bize stn gelmek istedi, baarl olmad; el-hamdllillah biz
ona stn geldik."
imdi bu grnen sebebi idi. Cenb- Pr-i dest-gr, btn sebebin
beynndan, zayf akllara merhmet iin kandlar. Hlin hakkat ise, insan-
kmilin mutlaklk makmnda, Hakk'n dnda bir ey mhede etmemesi
di. Nitekim buyururlar:
Tercme: "Gamn ne tkat vardr ki, bizim admz ansn. El rp ki biz,
gamdan ve gamlanandan halyiz. Biz sylyoruz. Sen ise bizi inkr edip durursun. Biz mutlaklk makmnda olduumuz iin, her iki lemin kablnden
ve inkrndan halyiz."
uaybiyye Fass
Ve ayn ekilde rifler hakknda, Allah ilmi iin son yoktur ki, onun indinde vkf olsun. Belki rif: Y Rabb bana ilmi arttr, y Rabb bana ilmi
arttr, y Rabb bana ilmi arttr!" diyerek Allah ilminden art taleb eder.
Byle olunca i, iki taraftan sonsuzdur (16).
Yn tecellnin sonu olmad gibi, ilhi bilginin de sonu yoktur. T ki ariflerin kalbi "te Allah ilmi bu kadardr" diyerek, tahsl ettii kadar ile yetinsin
ve orada dursun. Bundan dolay Hak tarafndan tecell hussu ve kmil rif
tarafndan da ilhi bilgiden art taleb hussu bitmez, tkenmez. Nitekim
cenb- Sa'd buna ireten buyurur. Beyt:
Tercme: "Ne O'nun cemlinin sonu vardr, ne de Sa'd'nin sznn sonu... Su iip kanmamak hastalna tutulan kimse, susuz lr. Oysa dery, ylece bkdir."
Ve (S.a.v.) Efendimiz Hakkn emriyle rabbi zidn lm yn Rabbim
ilmimi arttr (Th, 20/114) buyurup, ilhi bilginin artn taleb etti. Ve Allah ilminin sonsuz olmas, tecellye tbi' olmasndandr. nk Hak sonsuz
olduundan, tecellsi de sonsuzdur. Mutlaklk makmnda bulunup mbrek
kalbi sonu gelmeyen ilh tecelller ile dopdolu olan byle bir kmil rifin hl
ve zevkine bir miktr vkf olmak iin Hz. Mevln (r.a.) efendimizin yce bir
gazelini burada zikretmek uygun grlr:
587
uaybiyye Fass
Bu, hlk ve Hak dediin vakittedir. Ve sen Allah Tel'nn "Ben kulumun yrd aya ve tuttuu eli ve syledii dili olurum." Ve kuvvetlerden ve a'z olan onlarn mahallerinden bunun gayrna varncaya kadar olan
szne dikkat edersen, ayrt etmezsin. Byle olunca, iin tamm Hak'tr;
veyht iin tamm hlktr, dersin. imdi o, bir bakma hlktr ve o, bir
bakma Hak'tr. Oysa ayn" birdir. Bundan dolay tecell eden eyin
sretinin "ayn", bu tecellyi kabl eden eyin sretinin "ayn"dr. Byle
olunca O tecell edicidir ve tecellyi kabl edendir (17).
Yn Hak, kula tecell ettiinde, kulun o tecellnin sretini, Hakk'a vermesi
ve o tecell sretiyle Hakk'a zhir olmas, cem' ve ayrnt makmna bakp
vcd Hak ile hlktr, dediin vakitte olur. Ve sen Hak Tel hazretlerinin
"Ben kulumun yrd aya ve tuttuu eli ve syledii dili olurum.."
hads-i kudssine baktn zaman Hakkn hviyetinin kulun kuvvetlerinin ve
kuvvetlerin mahalleri olan a'zsnn "ayn'' olduunu anlar ve artk Hak ile
hlk arasn ayrmazsn. Bundan dolay bu hads-i kudsnin ifdesi gereince,
vcd iinin hepsi Hak'tr veyhut hlktr, dersin. u halde vcd ii bir bakma hlk ve bir bakma Hak'tr. Ve vcdun hakkati ise bir ayn ve ahadiyyet
ztndan ibret olup, onda oalma yoktur. nk bir kendi asl ierisinde
oalmaz. Yarm ve te bir ve eyrek gibi eyler onun iindeki bantlardr.
Bu bantlarn olmas birin oalmasn gerektirmez. Bundan dolay hlk
edilmi okluk, bir ayndan ibret olan vcd hakkatinin bantlardr. u
halde btndan tecell eden eyin sreti hakkat tibryla, Zhir isminin
tecellsiyle ortaya kp o tecellyi kabl eden eyin sretinin ayn olur. Ve
Hak, Btn tibryla tecell edici ve Zhir tibryla de tecellyi kabl edici olur.
588
uaybiyye Fass
Ve bu ekilde tecell edici ile tecellyi kabl edici bir eyden ibret bulunur. Bu
hl tpk, bir ahsn bir elinde bulunan bir eyi, dier eline koymasna benzer.
Bu verip alma, bir ahsn kendisinde olduundan verme ve alma bir ey olmu
olur.
589
uaybiyye Fass
imdi olan kimdir ve olan nedir? Olanda ayn mevcddur; o ayn olann
nefsidir (19).
Yn Hz. eyh (r.a.) "kim" ve "ne" soru edatlaryla, basret zere ahad oluun hakkatinden soru sorarlar; nk Hak, akl shiplerinin ve akl shibi olmayanlarn "ayn"dr. Oysa btn ey, ya akl shibidir vey akl shibi deildir. Bundan dolay Hak her eyin "ayn"dr. u halde, mbrek beytin erh
edildiinde mans yle olur: Olan akl shibi mevcd kimdir ve olan akl
shibi olmayan grlenler nedir? Ey hakkat isteklisi bunlar anladn m? te
ben sana haber vereyim ki, olanda mevcd olan bir ayndr ki Hak'tr ve bir
ayn olan Hak dah olan'da mevcd ve grlmekte olan akl shipleri ile akl
shibi olmayanlarn ayn"dr; ve vcdda Hak Teal hazretlerinin dnda bir
ey yoktur.
590
uaybiyye Fass
rnek: Yamur suyu her bir bitkiye siryet eder. Fakat her bir bitkiden
aa k, onlarn kendilerine hs isti'ddlarna gredir. Gl ise gl, diken
ise diken sretinde aa kar. Burada yamur suyunu ilk nce genellemi
daha sonra zelletirmi olduk.
imdi, bir olan aynn gayr bir ayn yoktur. Byle olunca nrun ayn,
zulmetin ayndr (21).
Yn Hakk'n aynnn gayr olarak harite hibir ayn mevcd deildir.
Bundan dolay nrun ayn, kendi hviyyeti tibryla, zulmetin hviyyetinin
ayndr. nk ikisinin hviyyeti de birdir.
imdi, bundan gfil olan kimse, kendi nefsinde perde bulur (22).
Yn bizim bahsettiimiz bu bilgiden gfil olan kimse, Hakk'n birliini, bu
okluklar iinde mhede edemez. Onun kalbi, taayynlerin perdesi ve gam
ile perdeli ve gaml olur.
Oysa bizim dediimize, himmet shibi olan kuldan bakas rif olmaz (23).
Yni bizim bahsettiimiz vahdet-i vcdu, ancak zhiri ilimler ile yetinmeyip hakkatleri idrkte, himmet ve azim shibi olan kmil kul anlar. Bu
lemin trl trl sretlerine aldanan ve kendi vcduna "Benimdir" diye dayanan ve bundan dolay ne o sretlerin ve ne de kendinin hakkatinden
haberdr olmayp ba bo hayvanlar gibi gznn kestirdii eye saldran
insan sretindeki kimselerin bu bilgilerden ve hakkatlerden nasbi yoktur.
591
uaybiyye Fass
uaybiyye Fass
uaybiyye Fass
Hakk' mhede etmesi ve her birini kabl de, o toplamn yardm edici olmasdr.
Soru: lemde bu kadar btl inanlar ve yaplm ilhlar vardr. Kmil
rif bunlarn hepsini kabl eder mi?
Cevp: Bu hussda cenb- eyh (r.a.)n eyhi Eb Medyen (r.a.) hazretlerinin mbrek beyti yeterli cevptr. Beyt:
Tercme ve zh: Btl, tavrnda inkr etme! nk o da Hakk'n
zuhrlarndan bzsdr. Ve o btla kendinden o tecell sretinin mikdrn
Hakk'a ver. T ki onun isbt hakkn kmil klasn.
Bundan dolay kmil rif, Hakk' btn btn inan sretiyle kaytlamaktan ve hatt mutlaklktan mutlak edip Hakk'n tecell ile halden hle getii
inan sretlerinden her bir srette Hakk'a inkr etmeyip kabl eder ve onun
Hak olduunu bilir.
Byle olunca Hak, rif indinde inkr olunmayan rif olunandr. Bundan
dolay dnyda rif olunan ehli olanlar, hirette de rif olunan ehlidir.
imdi bunun iin Hak Tel "Kalb shibi olan iin" (Kf 50/37) buyurdu.
Byle olunca o kimse, kalbin sretlerde dncl sebebiyle, sretlerde
Hakk'n dncln bildi (27).
Yn kmil rif btn sretlerde Hakk' mhede edince, artk bu rif indinde Hak, yle bir rif olunan olur ki, ne ekilde aa karsa ksn, inkr
olunmaz. Bundan dolay dnyda Hakk', btn sretlerde mhede edenler,
hirette de, btn sretlerde Hakk' grrler.
nsan vcdunda ilhi bilgilerin mahalli ise, "kalb"dir. nk rh, nefis,
rhn ve cismn olan kuvvetler ve a'z, hep bilinen makm shipleridir.
Kendi makmlarnn dna geemezler. Fakat "kalb" yle deildir. O btn
mertebelerin srelerinde ve ekillerinde dnc olur. te bu sebebden Hak
Tel "Kalb shibi iin Kur'n'da t ve nashat vardr" (Kf, 50/37) buyurdu.
imdi rif kendi nefsinden, Hakk'n nefsini tand. Oysa o rifin nefsi,
Hakk'n hviyyetinin gayr deildir. Ve var olmulardan mevcd olan bir
ey yoktur ki, Hakk'n hviyyetinin gayr olarak vcda gelsin. Belki o ey
Hakk'n ayndr. Bundan dolay, bu sretlerde lim ve rif ve karar klm
olan Hak'tr ve dier bir derde rif ve lim olmayan ve onu inkr eden de
Hak'tr. te bu, tecellden ve toplayc aynda mhededen Hakk' tanyan
kimsenin hazzdr (28).
594
uaybiyye Fass
uaybiyye Fass
uaybiyye Fass
Hayl hazretine ve onun kullanmna dikkt eker. O da ihsan hakknda Resl (a.s.)n hsan, senin O'nu grr gibi Allh'a ibadet
etmekliindir" ve "Allah Tel namaz klan kimsenin kblesindedir" szdr. imdi bunun iin o ehddir (32).
Yn Hak Tel ve hve ehdun (Kf, 50/37) szyle hayl hazretine
ve onun kullanmna tenbh ve iret eder. nk syleneni iiten kimse, iitilmi olan eyin sretini haylinde canlandrr. Bundan dolay onun hitlii
hayldir. Ve haylin kullanm, alglanabilir sretlerden soyutlanma ve kesilme ile olur. Hayl hazretine dhil olmak iin, ehdet hazretinden kesilmek
lzmdr.
Ve syleneni iiten m'minin hayl hazretinde hitliinin ve hayl hazretini kullanmasnn delli de "ihsan" hakknda (S.a.v.) Efendimiz'in: hsan, senin O'nu grr gibi Allh'a ibadet etmekliindir". Ve dier hadste: "Allah
Tel namaz klan kimsenin kblesindedir" mbrek szleridir. nk namaz klan, haylinde kendi inannn sretini canlandrp kalb huzru ve tam
bir yneli ile Allh'a ibdet eder. Bu srette onun hitlii hayl olur. Ve bu
hayli hitlikten dolay, kblesinde Hakk' mhede eder. Ancak gz Hakk'n nru ile srmelenmi olup keskin gren namaz klan iin tam kalb huzru
ve tam bir yneli lzm deildir. nk, onun isti'dd kmil ve kefi kuvvetli
olduundan her tarafta hzr olan Hakk', btn cihetlerde mhede eder.
Nitekim, Hak Tel buyurur: fe eynem tuvell fe semme vechullh yn
Artk hangi tarafa dnerseniz dnn, Allah'n vechi oradadr (Bakara,
2/115).
Ve namaz hakkndaki ayrntlar Muhammed Fassnda gelecektir.
597
uaybiyye Fass
598
uaybiyye Fass
imdi bu tr alm genellikle hkmdedir. Nitekim tvbesiz veft ettii zaman, s hakknda Mu'tezil yolunda olanlar, Allah hakknda tehdidini
infz edeceine inanrlar. Byle olunca veft edip Allah indinde rahmet
edilmi olarak onun hakknda inyetin ne gemesiyle, muhakkak o azb
olunmasa, Allh' Gafr ve Rahm bulur. u halde zannetmedii ey
Allah'dan karsna kar (35).
Yn, shibinin inanna ters olarak alm olan inanlarn eksersi hkmdedir, ztta deildir. Ve bu hkmde ters almn gereklemesi de
Mu'tezil yolundakilerin inan gibidir. nk Mu'tezil yolunda olan inanmtr ki, s tvbe etmeksizin veft ettiinde, onun hakknda Allah Tel tehdidini infz eder. Oysa veft ettiinde, Allah Tel rahmet ve inyetle tecell
edip onu azblandrmasa, o inannn tersine olarak Allh' Gafr ve Rahm
bulur. Bununla berbe o, Allah azblandracak zannetmi idi. Hak onun zann
gibi kmad, baka trl zhir oldu.
Bilinsin ki, tvbesiz veft eden s kul hakknda tehdidin infz edilmemesi
iin iki sebeb vardr:
Birincisi: Ayn- sbitesinin Hakk'a verdii ilim zerine, hakknda dhil
edilmi olduu Hakkn hkmnn, azb olunmayp inyete nil olmasdr.
Byle br kimse tabi rzalar dolaysyla bz gnhlar ilese de tvbesiz veft
etse, ezel inyete nil oluu ve asl temizlii sebebiyle, onun gnhlar
sevblara dntrlr. Nitekim Hak Tel buyurur: yubeddilullhu
seyyitihim hasent yn Allah gnhlarn sevblara evirir (Furkn,
25/70). Veyhut ilhi inyet ve rahmetin azamet ve saltanat indinde o
gnhlar mahvolur. Rub-i mer Hayym:
599
uaybiyye Fass
600
uaybiyye Fass
Ve hakkatte biz lmden sonra ilhi bilgide olan terakknin yn ilerlemenin sretini, kefde ehlullah snfndan bir araya geldiimiz kimsenin
ve onlarn indinde mevcd olmayp bu mes'elede onlara ifde ettiimiz eyin bahsi srasnda Tecelliyt isimli kitabmzda anlattk (38).
Hz. eyh (r.a.), Hallc ve Cneyd ve Sehl (kaddesllhu esrrahum) ile dier ehlullahn byklerinden bir snf ile berzahlarnda bir araya gelip ilhi
bilgilere dir onlarla fikir alveriinde bulunduunu ve onlarn idrk ettikleri
ilimlerin ve bilgilerin daha stne kz ile onlar ilerlettiini Tecelliyyt-
Mevsliyye isimli kitabnda, anlatt.
Soru: Hz. eyh (r.a.) lmden sonra ilerleme olduunu beyan buyuruyorlar. Oysa Ve men kne f hzih am fe hve fl hreti am ve edallu
sebl yn Ve burada, kim kr ise artk o ahirette de krdr. Ve yoldan
daha ok sapmtr. (sr, 17/72) yet-i kermesi ile demolu ldkden
sonra ameli kesilir hads-i erfi lmden sonra ilerlemenin olmadna
iret eder.
Cevap: Bu yet ve hads kfr ve irk ehi hakkndadr. Tahkk ehlinden
olan tevhd ehli ve onlar takld eden m'minler iin deildir. nk kfr ve
601
uaybiyye Fass
irk ehli dnyda Hakk'n vcduyla hlkn vcdunu bamsz ve ayr zannetmiler ve basret gzlerine krlk gelmi idi. Bu krlkleri sebebiyle basret
gznn doktoru olan neblerden (aleyhim's-selm) ve onlarn illarndan
kendilerini gan bilmiler idi. te bundan dolay onlarn bsbtn kr olan
gzlerinin hiret yurdunda da almas ihtimli yoktur. nk onlarezeli
a'mdr. Hibir doktor ve ilcn onlar hakknda te'sri yoktur.
Ancak tevhd ehli ile onlar takld eden m'minlerin basret gzleri tbi'
olduklar neblerin (a.s.) illar ile dny yurdunda mertebelerine gre alm ve vahdet baklar an be an artmakta bulunmu olduundan, onlar iin
lmden sonra ilerlemeler vardr. nk onlarn gzleri bsbtn kr olmayp bz engeller dolaysyla grlerine zaaf gelmitir. lm ve af ve mafiret
ve dny hayatnda kendilerini takld ettikleri Hak ehli ile, ulvi berzhlarda
bir arada olular sebebiyle bu engeller kalkar.
Aslnda ten gz de byle deil midir? Bsbtn kr olmu bir gze, gz
hekmi ve onun ilc ne te'sr eder? Fakat gznde grme duyusu mevcd
iken perde gelmi vey hastalk sebebiyle grne zaaf gelmi bir gzn elbette tedvsi mmkndr.
Ey birder! te eyh (r.a.) yce eserlerinde, bahsetmedii ilhi hakkatler
ve bilgiler brakmamtr. Bizlere ise himmet sarfederek onlar tetkk etmek
kalmtr. Bunu ziyn etmeyelim de onlarn rhni yardmlar ile dnyda ve
hirette keskin bir baka shibi olup Hakk' mhede edelim.
Nitekim Reehtu Ayni'l-Hayt'da bahsedilir ki: Bir gece fakrin birisi
rysnda Abd'l-Gafr Lr (kuddise srruh) hazretlerini grm ve ona
demi ki:
"eyh Muhyiddin bn'l-Arab hazretleri vahdet-i vcdun srrndan ve
eynn O'nunla maiyyeti esaslarndan bahsedip, isbt hussunda da pek ok
gayrette bulunmutur. hirete naklettiiniz zaman siz bu hakkatleri nasl
buldunuz?" Cenb- Abd'l-Gafr cevben buyurmular ki:
"Bu leme geldiimde Hz. eyh ile bulutum ve onlardan bu mes'elenin
srrn sordum. "Sz ancak benim yazm olduum gibidir" diye cevap verdiler".
Sonu olarak lmden sonra mn ehli iin ilerleme vardr.
602
uaybiyye Fass
603
uaybiyye Fass
Oysa bir rzk, dierinin ayn deildir. nk iki benzer, benze olmalar ynyle, rif indinde iki baka eydir. Ve tahkk shibi birde okluu
grr. Nitekim, kesinlikle ilhi isimlerin medll yn iret edileni olduunu ve her ne kadar onlarn hakkatleri muhtelif ve ok ise de, muhakkak
bir ayn bulunduunu bilir. imdi bu, bir olan aynda idrk edilebilen okluktur. Bundan dolay okluk, tecellde bir aynda mhede edilen olur
(40).
Yn muhtelif zamanlarda mevcd olan rzk, bir rzk deildir. Bundan
dolay bunlar birbirinin ayn olamaz. nk birbirine benzeyen iki ey, bir
derinin gayr olan iki baka baka eydir. Keif ve tahkk shibi, bir ayn olan
mutlak vcdda, bir derine benzeyen okluk taayynlerini grr. Ve nitekim isimlerin medll yn iret edileni "Allah" olup, O'nun da bir olduunu
ve bu isimlerin hakkatleri muhtelif ve ok ise de, bir zt olduunu bilir. rnein Drr yn Zarar Verici ve Nfi' yni Fayda Verici isimleri, manlar
tibryla baka baka iki isimden ibrettir. Bununla berber her ikisinin iret
ettii bir zttr ve ne kadar isimler varsa, hepsinin iret ettii birdir. Ve Hak
isimler sretleriyle tecell ettiinde bir ayn idrk edilebilir ve okluk
mhede edilebilir olur; yn Hakkn vcdu btn ve hlkn vcdu zhir
olur. Fakat en byk kymette hlk vcdu rtlm ve btn; ve Hakkn
vcdu zt ile zhir olup li menil mlkl yevm, lillhil vhidil kahhr
yn O gn mlk kimindir? Vhid ve Kahhr olan Allah'ndr (M'min,
40/16) yet-i kermesinin gerei olan durum zuhra gelir. Ondan sonra yine
isimlere it tecelller ile okluk sretleri olur ve yeniden dirilme balar. Bundan dolay yeniden dirilme gnndeki bedenler, bu lemdeki bedenlerin ayn
deil; benzeridir.
uaybiyye Fass
bir soyut cevherdir ki kll olu ve cz'i oluu idrk eder ve cisme bal deildir". Ve "nefs"in trifinde de deriz ki: "Konuan nefs, kll olu ve cz'i oluu
idrk edici olup, cisme tedbr ve tasarrufu balanan bir soyut cevherdir". Ve
"cism"in trfinde de deriz ki: "Cisim, ly, yn genilik ve uzunluk ve
derinlii kabl eden bir cevherdir". te bunlarn hepsinin trifinde "cevher"i
kullanrz. Oysa cevher hakkatte birdir. Ancak sretler ok ve muhteliftir.
Bundan dolay sretlerin hepsi, bir hakkat olan cevhere geri dner; ve cevher
sretlerin hepsi iin heyldr ve heyl da cevherdir.
te bunun gibi ilhi zt, bir ayndr. simler ve sfatlar ise, onda idrk edilebilir okluktur. Hak isimlerin sretleriyle tecell ettiinde bu bir olan ayn
idrk edilebilir ve rtlm ve btn olur ve okluk ise hissedilir ve kefedilir
ve zhir olur. rnein bir ekirdekteki aacn dallar, yapraklar ve ekirdekleri ve meyveleri ortaya ktnda, ekirdek idrk edilebilir ve rtlm ve
btn olur ve aa ile dallar hiddedilir ve kefedilir ve zhir olur.
605
uaybiyye Fass
Ve mtekaddimnden yn kelm ilminde nde gelenlerden ve sonrasndakilerden gr ve fikir shiplerinin, nefis ve onun mhiyyeti hakkndaki szlerine gelince: imdi onlardan nefsin hakkatine vkf olan yoktur.
Ve fikr bak ebeden ma'rifet vermez (43).
nk fikr bak cismndir, karanlklarda boulup vehim ve pheleri
kaldrmaktan cizdir.
imdi, fikr bak yolundan, nefsin hakkatine ilmi taleb eden kimse
muhakkak vcdu i ve yumrularla dolu olarak semiz olur ve atesiz odunu fler. phesiz onlar dny haytnda almalar geersiz ve btl olduu halde ilerinin iyi olduunu zanneden kimselerdendir. imdi bir ii
kendi yolunun dndan taleb eden kimse, o iin hakkatine zafer bulmaz
(44).
Yn nefsin hakkatini anlamak iin bir kimse, mantk kurallar ile megl
olsa ve onu birtakm "kk nerme" ve "byk nerme" ve "sonu"
vstalaryla bilmek istese, o kimse vcdu i ve yumrularla dolu olduu
halde, kendisini iman grr. Yn yalanc semzlik shibidir. Ve atesiz odunu fler, yn bo yere alr. Ve byle yapanlar phesiz Hak Tel'nnEllezne dalle sayuhum fl haytid duny ve hum yahsebne ennehum
yuhsinne sun yn Onlar, dny hayatnda almalar sapm olanlardr. Ve onlar, gzel ameller ilediklerini zannediyorlar (Kehf, 18/ 104) yeti kerimesinde beyn buyurduu zmreye dhil olur. Bundan dolay bir ii
kendi yolunun dnda olan bir yoldan taleb eden kimse, o iin hakkatine zafer bulucu olamaz. nk nefsin hakkati ancak keif yoluyla bilinir. Onu fikr
bak yolundan taleb etmek botur.
Nefsin Hakkati:
Bilinsin ki, btn nefislerin hakkati, Hakk'n nefsi olan bir nefistir ve nefislerin, sretleri de, Hakk'n nefeslendirdii nr tecellleridir. Bundan dolay
cz' nefs, kll nefsin sretlerinden bir srettir ve kll nefs ise insan- kmilin
nefsidir. Ve bu nefis de Hakk'n ayn olup, insan- kmilin hakkati mertebesinde aa kmtr. Ve nefislerin hepsi, o bir nefisten kmtr. Bundan dolay o nefis, tesir edicinin fiilini ve tesiri kabl edenin kablleniciliini kabl
eder. Ve fiil eril, kabllenicilik ise diildir. Nitekim Hak Tel buyurur:
halakakum min nefsin vhidetin ve halaka minh zevceh ve besse
minhum riclen kesran ve nise (Nis, 4/1) Yn "Allah Tel sizi bir
nefsten hlk etti ve ondan eini hlk etti. Ondan da birok erkekler ve kadnlar yayd''. te bu bir nefs, Hakk'n nefsi olup, ve yuhazzirukumullhu
nefseh yn Ve Allah sizi nefsinden muhafaza eder (l-i mrn, 3/30) yeti kerimesiyle Hak Tel bu nefisten beer fertlerini muhafaza eder. nk biz
606
uaybiyye Fass
nefsi Rabb'e ve Rabb'i de nefse koruma ve siper ediniriz. Yn nefsin bize dnk olan yzne bakarak kt ilerimizin hepsini nefsimize dayandrp onu
Rabb'imize koruma ve siper yaparz. Ve nefis, Hakk'n nefsinin ayn olmas
tibryla da vlm eylerin hepsini O'na dayandrrz. Ve bu sretle de
Rabb'i nefse koruma yaparz. Bu bahsin ayrntlar brhim Fass'nda geti.
Bundan dolay "nefis", biri "Hakk" ve dieri "hlk" olmak, zere iki yn
shibidir. Halk edilmi olmamz itibryla, nefis bize balanr. Ve biz Hakk'n
ayn olan zti hakkatlerin sretleriyiz ve bu sretler sonsuzdur. Ve nefsin
hakkati de, nefsin ztnda zhir olan Hakk'n nefsi olmasdr. nk bu hlk
edilmi taayynlerin hepsi Hakk'n vcdunun tenezzllerinden meydana
gelmitir. Bundan dolay Hak ahadiyyet ztyla tecell ettiinde, biz O'nun
btnyz ve O bizim kuvvetlerimizin ve a'zlarmzn ve nefislerimizin ayndr. Ve isimleri ve sfatlaryla tecell ettiinde, Hak bizim btnmz olur.
Ve biz Hakk'n ahadiyyet ztnda gizlide iken, Hk nefes-i rahmnsiyle
bizi nefeslendirdi. Biz yokluksallk skntsnda iken, bu nefeslendirme ile bize
rahmet edip, bizim aynlarmz kendi "ayn"yla cd etti. Bundan dolay biz
Hakk'n nefsinde, yine Hakk'n nefsiyle aa ktk.
te bu bilgi ile tahakkuk eden ancak ilhiyyndan olan resller ile
evliynn en bykleridir. Fikir erbb ve bak as shipleri bu bilgiyi renemediler. nk nefisleri bu bilgilerin renilmesine perde oldu. Birtakm
resmi ta'rifler ile dedikoduya dtler. rnein konuan nefs cevher midir,
araz mdr; bedenin dhilinde mi yoksa hricinde midir; veyhut ne hri ne
de dhil midir? deyip birtakm mantksal nermeler tertb ettiler ve delller
getirdiler. Bilmediler ki delil dedikleri ey de dell olunann ayndr. Onun iin
almalar boa gitti.
Soru: Bu bahiste verilen bilgilerde ve hakkatlerde dah fikir ml edilmi
olmuyor mu? Ve bu kt zerinde yazlm olan kelimeler, fikir ve bak
erbbnn grlerine arz edilmi bulunmuyor mu?
Cevap: Bahsedilen bilgiler ve hakkatler, fikir ve bak as mahsl deildir. Belki cenb- eyh (r.a.)n kef ile vkf olduu ilhi bilgilerdir ki, bu
latf manlar harfler ve zarflar elbsesiyle his ve ehdet lemine karlm ve
fikir erbbn kaz iin anlatlmtr. Yoks bu hakkatler, bak asnn sknts
ve fikir mli ile, bu kadar perdeler iinde keif olmadan idrk olunamaz.
607
uaybiyye Fass
Ve Hak Tel, lem ve nefesler ile lemin bir aynda, yeni hlk edilite
deiimi hakknda ne gzel buyurdu! imdi bir snf ve belki lem ehlinin
eksersi hakknda bel hum f lebsin min hlkn cedd (Kf, 50/15) yn
"Onlar yeni hlk ediliten phe iindedir" dedi. Byle olunca onlar emrin
nefesler ile yenilenmesini bilmezler (45).
Yn yet-i kerimede Hak Tel hazretlerinin buyurduu yn ile lemin
hlk edilmileri, her bir nefeste ilhi tyecell ile yenilenir. nk lemin bamsz bir vcdu olmadndan kendi nefsiyle yoktur ve Hakk'n vcdu ile
mevcddur. Ve Hak dim ve ebeden tecell edegelir. Bundan dolay birinci
tecell asla geri dnnce lem, yok olur ve ikinci tecellnin onu tkiben
zuhrunda da mevcd olur; ancak ikinci tecell o kadar sr'atle zuhr eder ki,
onun nru ilk tecellnin nruna bitiik olmas dolaysyla ikisinin arasn fark
etmek ve ayrmak mmkn olamaz. Birinin hayli gitmeden onun benzeri
olan dier tecell gelir. Bundan dolay lemin ilk nce yok ve daha sonra
mevcd olmas grlemez.
te bunun iin lemin d grnne bakan fikir ve bak erbb, bu benzer yenilenmenin farkna varamazlar. Bununla berber bilim adamlar bir dereceye kadar bu hakkati idrk edebilmilerdir. Fakat onlarn bu idrkleri, keif ehlinin ve ilhmn mertebelerine ulaamaz. rnein bu yenilenmenin
uzuvlar olan cisimlerde gereklemesini bilimsel olarak mhede ederler;
ancak bir kaya paras iin blnmeyen her nda mevcd ve yok olma essn
kabl etmezler. Oysa lemin btn hereyi her bir nefeste ilhi tecell ile yeni
hlk edilitedir. Mesnev:
Tercme: "Sret, sretsizlikten kt; yine geri dnd. Nitekim biz de ona
dneriz. imdi senin iin her an lm ve geri dn vardr. Mustaf (s.a.v.)
"Dny bir sat, bir andr" buyurdu. Btn lem her an fendadr ve tekrr
vcd bulup bakda olur. lem dim yryp oturmaktadr ve soyunup
giyinmekten hl deildir.''
Sonu olarak btn eynn hakkatleri sbit ve taayyn etmi vcdlar
her an ve her lhza deiimdedir. Ve onlarn taayyn etmi vcdlar da
Hakk'n vcdunun gayr deildir. Bundan dolay HakkIn vcdu zt ynnden deiimden ber ise de, isimleri ve sfatlar ynnden deiimdedir.
Ve mdemki bu grdmz ey Hakk'n vcdunun gayr deildir, deiimde olsa da yok olmas lzm gelmez. nk vcda dhil olan ey yok olmaz. Ve ey sretleri, Hakkn hakkati olan bir ayn zerine gelmi olan birtakm arazlardn ibrettir. Arazlar ise her anda deiimdedir. Fakat bak ehli
ve lem ehlinin ou, lemin hakkatinden ve lemin sretlerinin hepsinin,
nefesler ile yeni hlk edilite olduundan phededirler. Mesnev:
Tercme: "O gayb lemi, ancak Hakk'n hslarna gzkr. Geriye kalan
lem hlk, bu yeni hlk ediliten phededirler".
608
uaybiyye Fass
uaybiyye Fass
Bu da tanmlandnda ey iin ortaya kar. nk onlar bir eyi tanmlasalar, bu arazlar ortaya kar. Ve hakkatte eyin tanmnda bahsedilen
bu arazlar, nefsiyle kim olan bu cevherin "ayn" ve onun hakkatidir. Ve
kendi hakkati ynnden o arazdr. Kendi nefsiyle kim deildir. (47).
Yn ey iin olan resmi triflerde, lemin btn hereyinin arazlar olduu ortaya kar. nk Eire ve fikir ve bak erbb bir eyi tanmladklar,
yn resm trif ile trf ettikleri zaman, o eyin araz olduu meydana kar. Ve
bir eyi trf ederken ve tanmlarken anlatlan bu arazlar, nefsiyle kim olan
bu cevherin "ayn" ve hakkatidir. nk zti tanm, tanmlanm olann ayndr.
Mesel "cevher"i trf etmek istediimiz zaman: "Kendi nefsiyle kim olan
eydir" deriz. Oysa "kim olu" arazdr. nk cevher olmasa kim oluu ayrca gstermek mmkn deildir. Ve kim olu araz olmakla berber, bu cevherin ayn ve hakkatidir. nk bu cevherin tanmdr. Ve cevher bu tanm
ile dier eylerden ayrlr. Ve kim olu cevherin zt tanmdr. Zt tanm ise
tanmlanm olann ayndr. Ve ayn ekilde "insan" tanmladmz ve trif
ettiimiz zaman da: "O konuma shibi olan hayvandr" deriz. Ve konuma ise
arazdr.Ve "shib"in mans nisbettir. "Nisbet" ise arazdr.Ve ayn ekilde
"hayvan" trif ettiimizde: "Hisleri olan ve gelimesi olan cisimdir ve
irdesiyle hareket eder" deriz. Ve birtakm arazlar ile trif ederiz. nk cisim
arazdr; nk yer kaplamaktadr ve yer kaplayan iin "yer tutu'' lzmdr;
yer tutu ise arazdr.Ve ayn ekilde "gelime" de arazdr. nk asl zerine
ilvedir. Ve ayn ekilde "his" dah arazdr; nk his idrktir; ve "idrk" ise
arazdr. Ve ayn ekilde "hareket" dah arazdr; nk skinlik zerine ilvedir. Ve ayn ekilde "irde" dah arazdr; nk o da asl zerine ilvedir. Sonu olarak nefsiyle kim olan "cevheri, birtakm arazlar ile trif ederiz. Ve
trif ise, bir eyin tanmn belirlemektir. Ve o "arazlar" ise, kendi nefsiyle kim
olmayp, tanmlanan cevherle kimdir. Fakat mdemki birtakm arazlar toplanp cevherin tanm onunla mmkn oluyor, bu halde o arazlar, cevherin ayn
ve hakkati olur ve cevher de arazlarn ayn olur. Rub-i Hkn:
610
uaybiyye Fass
Ve phe yoktur ki, muhakkak kabl, arazdr; nk ancak kabl edicide mevcd olur. nk kendi nefsiyle kim deildir. Oysa kabl, cevher
iin ztdir. Ve yer tutu dah arazdr; o da ancak yer tutanda olur, kendi
nefsiyle kim olmaz. Oysa yer tutu ve kabl, tanmlanan cevherin ayn
zere ilve bir huss deildir. nk zti tanm, tanmlanann ayn ve
hviyyetidir (49).
rnein yukarda beyn olunduu zere cisim trif edilirken: "Cisim, genilik, uzunluk ve derinlii kabl eden yer tutan bir cevherdir'' denilir. phesiz bu trifte geen "kabl", arazdr. nk, kabl essen, kendi nefsiyle kaim
olan bir ey deildir; kabl edici olmaynca grnmez ve kabl, cevherin zt
tanmdr; nk "Trif, bir eyin tanmn belirlemektir." u halde kabl, cevherin zt paras olur. Ve yer tutu, yn bir mahal igl etmek dah arazdr.
nk bir mahalli igl eden bir ey olmadka, igl esaslar grnmez. nk kendi nefsiyle kim olan bir ey deildir. Ve bu "yer tutu" ile "kabl", tanmlanan cevherin ayn zerine ilve olarak olmu eyler deildir. Belki
hrite cevherin ayn olan iki bantdr. Ve bu tibr gre ikisi de cevherin
611
uaybiyye Fass
ztna mahsstur. Ve bir eyin zt olan ey, o eyin ayndr. Bundan dolay
zti tanm tanmlanann ayn ve hviyyeti olmu olur.
Byle olunca iki zamanda dmi olmayan ey, iki zamanda vey zamanlarda dmi oldu. Ve nefsiyle kim olmayan ey, nefsiyle kim olan eye
dnd. Oysa zerinde bulunduklar eye onlarn uru yoktur. "Ve onlar,
yeni hlk ediliten phe iindedirler." (Kf, 50/15) (50).
Yn yukarda zh edildii zere araz, cevherin ayn olduundan, iki zamanda dmi olmayan ve kendi nefsiyle kim bulunmayan o araz, hem iki
zamanda vey daha fazla zamanda dmi oldu ve hem de nefsiyle kim bulundu. Oysa Eire "Araz, iki zamanda dmi kalmaz; cevher ise zamanlarda
dmi kalr" derler. Sonra da cevheri, arazlar ile trif edip, onun tanmn bu
arzlar ile belirlerler. Ve bu ekilde elikiye dtklerinin farkna varmazlar.
Bundan dolay onlar, "lem" dediimiz eyin birtakm arazlarn btnl
olup an be an deitiini ve lemden hibir eyin kendi nefsiyle kaim bir cevher olmadn bilmediler. Ve kendi aynnda kim olan mevcdun, kendi
ztyla kim bulunan Hakkn mutlak vcdu olduunu ve dier eylerin
kendi vcdlaryla yokluk zere olup, her anda o mutlak vcd ile yeni hlk
edilite olduunu anlamadlar. Rub-i Efdalddn Hkn:
Tercme: lem, mutlak vcdun arazlar olarak aa kt. O mutlak
vcd olmakszn lem yokluun ayndr. Her bir anda sana bir vcd gelir.
Bundan dolay O'nun her nefesine, yn mutlak vcdun mukaddes feyz ile
tecellsine, ihtiycn vardr; bunu iyi anla!
Ve keif ehline gelince, onlar, Allah Tel'nn her nefeste tecell ettiini
grrler. Oysa tecell tekrr etmez. Ve ayn ekilde onlar, her tecellnin yeni
hlk edii verdiini vey hlk edileni giderdiini mhede ile grrler.
imdi tecellnin hlk edileni gidermesi, tecellnin giderilii indinde hlkn
fni olmasdr. Ve yeni hlk ediin devamll da dier tecellnin onu vermesidir. yi anla (51).
Ma'lm olsun ki, ilhi isimler Mbd ve Mud ve Muhy ve Mmt gibi bir
dierlerine karlkldr. Kulle yevmin hve f en yn O her an yeni bir
itedir (Rahmn, 55/29) yet-i kermesi gereince Hak, mukaddes zt ve ilhi isimlerinin hepsiyle her bir anda ve her bir ite tecell edici ve srdir ve bu
isimlerden hibirisinin kullanm d mmkn deildir. Bundan dolay her bir
anda rahmni rahmeti gereince eyya vcd verir ve yine o anda Kahhr
oluunun hkmyle o eyy vcd elbisesinden r klar. Ve lem, bylece
her nefeste yoklua gidip yine onun benzeri o anda vcda gelir. Ve gelen,
612
uaybiyye Fass
613
uaybiyye Fass
614
uaybiyye Fass
rnein her sene malnn zektn vermek farzdr. Bunu vermemek iin
senenin dolmasna bir ay kala, farz edelim, maln eine hibe eder ve o mal hibe ile mlknden km bulunur ve ertesi sene de ayn mal sene tamm olmazdan nce ei yine kendisine hibe eder, bu ekilde her ikisine de zekt farz
olmam olur. Fakat sonuta ilhi emir yerine getirilmemi olur. te bu bir
sapmadr ki, ilimden doar. Ve bu hle vkf olan dier bir lim, hads-i
erfine bakp hibedeki niyetin bozukluunu grp ondan ekinerek doru yol
zere gider. te bu da ilimden doan hidyettir. Ve sapmann ve hidyette
olmann ilimden oluu, ac ve tatlnn yamurdan zuhruna benzemektedir.
Mesnev:
Bu dmanlk ve muhabbet, inlktan kopar. Ve hastalk, salk lezzetli
gddandr.
erh: Yn insan tanmad kimseye ne muhabbet ve ne de dmanlk
eder. Bu iki duygu, tanmaktan zuhra gelir. Ve ayn ekilde hastalk ve shhat
lezzetli gddan hsl olur. Sonu olarak bir eyden byle zddnn hsl olmas
oktur. Mesnev:
Tercme: "O Kelmullah, vkf olmayanlar bu srdan bilgili klmak iin,
fayda taleb eden acem oldu. Ondan dolay biz de kendimizi a'cem klalm.
Onun cevbn bilmiyormu gibi nmze getirelim."
erh: Yn kendisi bildii halde, bakalarnn istifde etmesi iin, vkf deilmi gibi grnerek cevap verme gc olan bir bilenden soru sormak,
hakmne bir slp olduundan Hz. Ms (a.s.) da Alm-i Z'l-Cellden soru
sordu. Bu uslb ul'l-azm bir Nebyy-i z-nn tercih ettii bir yol olduu iin,
biz de yle yapalm ve bu syede vkf olmayan kullar bu hakmne slb ile
birtakm ilimlere vkf klalm. Mesnev:
Tercme: "Eek satanlar birbirinin hasm oldular, t ki o akdin kilidinin
anahtar geldiler."
erh: Yn, at pazarnda eek satan satclar bir yere toplanp gy ortada
bulunan bir eek zerine harretle pazarlk ediyorlarm gibi mnkaa ve
mcdelede bulunurlar. Ve onlarn bu hallerini gren yabanc kimseler,
hakkaten aralarnda mcdele vardr zanneder. Halbuki onlar bu ekilde
meydandaki eee mterilerin alma isteini ekmeye alrlar. Ve sat akdinin kilidinin anahtar olmulardr. te, bunlar gibi bir yerde bulunan limler
de bir mes'elede bir deriyle tartmaya tutuurlar, t ki orada bulunan vkf
olmayanlar ondan istifde etsinler. Mesnev:
Tercme ve zh: "Byle olunca yce Hud Hz. Ms'ya (a.s.) dedi: Ey zlerin shibi, yn ey kalb ve akl shibi, mdemki soru sordun, gel cevbn
dinle!
615
uaybiyye Fass
Ey Ms! Yere bir tohum ek! T ki sen kendin dah buna hakkn veresin.
Yn benim bu mahlklar hlk edip daha sonra helk ettiimin srr, kendi
fiilin vstasyla sana zhir olsun.
Ne zamanki Msa (a.s.) ekti ve ekini tamam oldu ve onun baaklar letfet
ve nizam buldu, orak alp ekini bimeye balad. Bu halde iken onun kulana
gayb leminden ses geldi. yle ki:
"Niin zirat edip yetitirir ve olgunlanca onu biersin? Yn tohumu
ekip, terbiye ettin, o tohum kemle geldi; sonra niin onu kesip biip helk
edersin? Ms (a.s.) dedi:
Y Rab! Ondan dolay vran edip bierim ki, bunda tane ve saman vardr.
Tane, saman anbarnda lyk deildir. Saman da, buday anbarnda olmaz,
yakmaz. Bu ikisini kartrmak hikmet deildir. Hikmet elemek zamannda,
saman budaydan ayrmay gerekli klar. Yn hikmetin gerei bunlarn karmas deil, belki eleyip ayrlmasdr. Hak Tel hazretleri buyurdu:
"Bu ilmi sen kimden buldun ki, ilim sebebiyle bir harman tertb ettin? Yn
bu ekip bimek ve sonra harman yapp buday samandan ayrma ilmini kimden rendin? Cenb- Ms dedi:
Ey Hud-y Z'l-Cell! Bana ayrmay sen verdin. Hak Tel buyurdu:
"O halde niin benim ayrclm olmasn? Yn mdemki ayrmay veren benim, iyi ve kty ayracak ayrcln bende bulunmamas dnlebilir mi? Mesnev:
Tercme: "Y Ms! Mahlklarda pk ruhlar vardr, bulank ve amurlu
ruhlar vardr".
erh: Ruhlar aslnda pk ve ltiftir. Fakat bu lemde su ve balktan terkb
olunan kesf cesetlere balanmas dolaysyla bulank olur. Fakat bir snf vardr ki, onlar er'i hkmlere tb olduklarndan ve slih amellere sk sk balandklarndan rhlarnn sfiyyeti bu balant dolaysyla bulank olmaz. Ve
onlar gaflet ve kesfete dmezler. Dier bir snf ise nefsn heveslerine tbi'
olup hayvni gerekler ile hareket ettiklerinde ve tertemiz erat uygulamay
terk ettiklerinden, onlarn ruhlar da nefislerinin hkmne tbi' olup kesfet
peyd ederler. Fakat her iki snf cismen ve sreten birbirlerine benzer bulunurlarsa da, rhen ve ma'nen bir derlerinden ayrdrlar. Bundan dolay buday ile samann ayrl gibi, bu ruhlarn da ayrlmas lzm gelir. Mesnev:
Tercme: "Bu sedefler bir mertebede deildir. Birinde inci vardr, dierinde bir tr d ta vardr".
erh: Yn bu cesedler, denizden karlan kapal sedeflere benzer. Her birisinde inci bulunmas umulur; fakat aldklar zaman grlr ki, bzlarnda
hakkaten inci varm ve bzlarnda sretleri tibryla inci vardr zannedilmi
616
uaybiyye Fass
ise de, bo kmtr. Cesedlerin de birinde, inci gibi olan man ve irfan vardr.
Dierinde ise bir tr d ta vardr. *Mesnev:
Tercme: "Budaylarn samandan ayrlmas gibi, bu iyi olan ve bozuk olann ayrlmas lzmdr".
erh: Yn ekin yetitikten sonra, biip kymeti daha dk olan saman
dah kymetli olan budaydan nasl ayrrlarsa, Hak Tel Hazretleri de
kymet gnnde Vemtzl yevme eyyuhel mucrimn yn Ve ey mcrimler (sulular)! Bugn ayrln (Ysn, 36/59) hitbyla mcrimlerin muhsin
olanlardan ayrlmalarn emir buyurur. nk buday ile samann anbarlar
baka baka olduu gibi, muhsin ile mcrimlerin anbarlar da ayrdr. Birinin
mekn cennet, dierininki cehennemdir ve her iki snfn varl da ilhi hikmet ve srlarn aa kmas iindir. nk gerek cennet ehli ve gerek cehennem ehli, ilhi isimlerin gereklerinin aa kmas iin birer grnme yeridir.
Onlarn vcdu olmasayd, isimlerin eserleri aa kmazd. Mesnev:
Tercme: "Bu cihn hlk aa karma iindir. T ki hikmetlerin haznesi
gizli kalmasn. it ki Hak Tel Hazretleri "Ben bir gizli hazneydim" buyurdu. Cevherini ziyn etme, aa kart!"
erh: Bilinsin ki: Hak Tel hazretleri "Ben bir gizli hazneydim.
Bilinmekliime muhabbet ettim, bu lemleri hlk ettim hads-i kudssinde
beyn buyurduu zere, kint ilhi bilinmeklii iin hlk buyurmutur. Ve
bilinmek ise ancak zhur ile olur. nk zhir olmayan bir ey bilinmez.
Cenb- eyh-i Ekber (r.a.) bu hads-i kuds hakknda "Sened ynnden
zayftr, fakat keif ynnden kuvvetlidir" buyururlar. Ve yet-i kermede Ve
m halaktul cinne vel inse ill li ya'budn yn Ve, insanlar ve cinleri
Bana kul olsunlar diye hlk ettim (Zriyt, 51/56) buyrulmu ve tefsircilerin
sultn bn Abbas (r.a.) li ya'budnu yn kul olsunlar "li-ya'rifn" yn
tansnlar sz ile tefsr buyurmutur. nk ibdet bilmeksizin olmaz ve
bilinmeyen bir eye ibdet olunmak dnlemez. Bundan dolay en nemli
maksad bilmektir; ve btn eynn asl ftratlarnda bilme vardr. Fakat insanlarn ve cinlerin bir oklar, aalarn en aas olan tabata gnderildiklerinde tabi perdeler ile asl ftratlarndan uzak kalmlar ve sonsuz gaflete
dalmlardr. Bu sebeple onlar hakknda Ve lekad zeren li cehenneme
kesren minel cinni vel insi (A'rf, 7/179) yn "Biz insanlardan ve cinlerden cehennem iin ok snf hlk ettik" buyrulmutur. imdi bu snfn gaflet
perdelerinin bu lemde yrtlmas mmkn olmadndan, gaflet hli ile kabz
olunurlar ve hirette cehennem yurduna dhil edilirler. Orada uzun sreler
kaldktan sonra kendilerine bilme kabiliyeti gelir ve isti'ddlar mikdrnca
perdeleri kalkp, Hak bilgisi hsl olur. Ancak m'minler, bu tabat leminde
ara sra gaflete der iseler de, asl ftratlarn kaybetmediklerinden derecelerine gre isti'ddlar kadaryla Hakk' riftirler. Bundan dolay hiret yurdunda
617
uaybiyye Fass
bunlarn mekn kmil olarak bilme mahalli olan cennet olur. Buna binen Hz.
Mevln (r.a.) Efendimiz, asl ftratn olan Hakk' bilmeyi, tbat bulanklna
aldanp ziyn etme, ortaya kart ve nefsin hakkatini bilip kendinin kim olduunu anla! buyururlar.
Biti: 25 Mays 1916, Perembe gecesi.
618
Ltiyye Fass
619
Ltiyye Fass
Ltiyye Fass
te'vlsiz "kuvvet" mansnda kullanlr ise de, burada yn cenb- Lt'un sznde "beerin himmeti" mansna gelir.
Lt (a.s.)n sznn hakkat lisn ile olan zh budur ki: Ben henz fenfillah makmndaym ve bu makmda kendi nefsim ile HakkIn vcdunda
helk olmu bulunduum iin, salt ubdiyyet ile vasflanmm. Bundan dolay bende himmet ile tasarruf yoktur ve eer bu makmdan bak-billah
makmna geip bende btn ilhi isimlerin eserleri fiilen zhir olsa idi, o ilhi
isimlerin toplanmlnn kuvvetiyle tasarruf ederek cd ve ortadan kaldrmaya himmet ederdim . Ve iddetli rkn olan kableye snmakla, o grnme yerinin kuvvet ve iddeti derecesinde, Hakk'n fiili de, kuvvetli ve iddetli
olarak zhir olurdu .
Bilinsin ki, fen-fillah makm, mutlak vcdun vechinden taayynlerin
kalkmasndan ibrettir. nk, taayynlerin gerei olan bu benlik ve bizlik
perdeleri, o mutlak hakkatin ceml perdeleridir. Bu taayyn, mutlak bir oluunun tecellsiyle ortadan kalknca, gayrlk perdeleri de aradan kalkar ve bu
mertebede olan kimsenin baknda taayynlerin, vehimden ibret olan geici
gayrlklar gider. Ve byle bir kimse ortada, Hakk'n vcdundan baka tasarruf isnd edebilecei bir vcd gremez; bundan dolay kendisi himmet ve
tasarruf shibi deildir. Bu mertebede istersen "Bu vcd Hak'tr" de, istersen
"Ben Hakk'm" de! kisi de birdir. Nitekim Glen-i Rz'da buyrulur:
"Hud'dan gayr mevcd yoktur el-hak
Dilersen Hak de, istersen Ene'l-Hak"
Fakat bu makmdan sonra gelen bak-billah makmnn hkm bakadr.
nk bu makm, insan- kmilin makmdr. Bu mertebe, mutlak ztn kendisini en mkemmel bir grnme yerinde aa karmasdr. nk insan-
kmil, mutlak vcdun cismni ve nrn ve vahdet ve vhidiyyet mertebelerinin hepsini toplamtr. Ve bu mertebe mutlak ztn en son tecellsi ve en sonuncu taayyn elbisesidir.
Ve insan urcu yn ykselii annda zt yayl ile btn mertebelerde
zhir olduu zaman, ona "insan- kmil" derler. Ve bu ykseli ve yaylma
Peygamberimiz (s.a.v.) Efendimiz'de en mkemmel ynyle olmutur. Onun
iin "neblerin sonuncusu" ve "resllerin imm" derler. nk bu son
tecelldir .Ve onlarda Hakk'n zuhr ve tecellsi, zt zorunlu olutan baka,
btn isimler ile olmutur ve zhir olan isimlerin hkm biri dierine glip
olmakszn eitlik ve i'tidl diresinde keml yn zeredir. Her ne kadar
Hak, dier neblerde ve evliysnda da btn isimleriyle zhir olmusa da onlarda zhir olan isimler, tidl zere deildir. Bzsnn hkm, bzsna
glibdir. Bundan dolay "en mkemmel grnme yeri " tbri ancak Peygamberimiz (s.a.v) Efendimiz'e mahsstur.
621
Ltiyye Fass
Ltiyye Fass
te Lt (a.s) lev enne l bikum kuvveten yn "Eer benim size kuvvetim olsayd (Hd, 11/80) szyle "mukvemet"i, yn "himmetle tasarrufu
ve ev v il ruknin edd yn vey iddetli bir rkna snaydm
(Hd, 11/80) szyle de "kable"yi, yn kavmine kar azb etmek iin kuvvetli ve iddetli grnme yerlerini kastetti. Ve bununla Hak Tel'dan, bakbillah makmna naklini ric etti. Ve Resllah (s.a.v.) Efendimiz buyurdu ki:
Lt (a.s.)n ev v il ruknin edd yn vey iddetli bir rkna snaydm (Hd, 11/80) dedii vakitten tibren btn nebler kendi kavminden bir cemat iinde ve dmanlarnn errini defeder ve onu himye eder bir
kable iinde gnderildi. Yn Cenb- Hak Lt'un temennsini kabl edip
kendi zamnnda, iddetli rkn olan kable makmnn yerini tutmak zere
melek gnderdii gibi, ondan sonra gnderdii nebleri de kable iinde gnderdi. Nitekim Eb Tlib, (S.a.v.) Efendimiz'i himye ederdi .
Ltiyye Fass
Ltiyye Fass
imdi eer sen, "Lt (a.s.) tesir edici himmetten men eden nedir? Oysa o, tblerden olan sliklerde mevcddur; bundan dolay resl olanlar daha stndr" dersen, ben derim ki: Doru sylersin. Fakat sende baka bir
ilim eksiktir. Bu da udur ki, hakkatte ma'rifet, himmet iin tasrruf etmeye izin vermez. u halde rifin ma'rifeti ykseldike, onun himmet ile tasarrufu eksilir (5).
Yn biri kp sorsa ki: "Sen lev enne l bikum kuvveten yn "Eer benim size kuvvetim olsayd (Hd, 11/80) yet-i kermesinde Lt (a.s.)n
temenn ettii kuvvetin "mukvemet" mansna geldiini ve ondan kastn da
bu dnyev oluumda beerden kan "himmet" olduunu beyn ettin. Oysa
bu tesir edici himmet, neblerin eratine tbi' olup velyet makmna ulam
olan ztlarda mevcddur. Tbi olanda mevcd olan bir eyin onun tbi olduu ztta bulunmamas nasl olur? Bu tesir edici himmetin peygamberlerde
de bulunmas gerekir".
Bu sule cevben ben derim ki: Evet, senin bu kysn dorudur. Fakat sen
dier bir ilimden gfil oldun ki, o da ilhi marifetin himmet ile tasarruf etmeye mn olmasdr; nk rif-i billhn ma'rifeti ne kadar yksek olursa,
himmetle tasarruf edii de o oranda az olur.
625
Ltiyye Fass
Bu da iki ynden ileri gelir. Bir yn, onun ubdiyyet makm ile tahakkuk etmi olmasndan ve tab olan hlk ediliinin aslna bakndan
dolaydr. Dier yn de, tasarruf eden ile tasarruf edilenin ahad yn tek
oluudur. Bundan dolay zerine himmeti gnderilecek kimseyi grmez;
imdi bu, onu men' eder (6).
Yn ma'rifetin, rifin himmetle tasarruf etmeye izin vermemesi iki ynden
ileri gelir. Ynn birisi budur ki:
rif ubdiyyet makmnda tahakkuk etmitir; kendiliinden tasarrufa
kalkmaz. Efendisinin emrini bekler; her ne emrederse, onu yerine getirir.
nk me'murdur; me'mr ise ma'zrdur. Fiil ve tasarruf, ancak efendisinindir. Kendi irdesini, efendisinin irdesinde fn yapmtr. Ve ubdiyyet
makmnda tahakkukla berber, tab olan hilkatinin aslna bakar. Kendisinin
"zayflk' olan izfi yokluktan mahlk olduunu ve Hakk'n vcduyla kim
bulunduunu grr ve tasarrufu terk ederek bu hussta Hakk' vekl edinir.
kinci yn de budur ki: rif, tasarruf eden ile tasarruf olunan bir
vcddan ibret bilir ve ikisinin ahad oluunu mhede eder. Ve kendisinin
taayyn ile evresinde bulunan btn taayynlerin, bir olan mutlak
vcdun kaytlanmas ve taayyn olduuna hakka'l-yakn ile rf olur. Bundan dolay zerine himmeti gnderebilecei bir kimseyi gremez. nk mutlak vcdun ahadiyyetini mhede etmektedir. Onun vcdundan baka bir
ey gremez. u halde kimin zerinde tasarrufunu icr edecektir? te rifin
bu ma'rifeti ve mhedesi, kendisini tasarruftan men' eder .
Soru: Biraz yukarda, baka-billah makmnda olan insan- kmilin grnme yeri olduu ilhi isimler toplanmlnn kuvvetiyle tasarruf etmesi ve
cd ve ortadan kaldrmaya himmeti vardr denilmi idi. Burada ise, rifin
ma'rifeti ykseldike himmetle tasarrufu eksilir, deniliyor. Oysa insan- kmil
zamannn esizi ve ma'rifette evliyullahn hepsinden ykseidir. Bu yksek
ma'rifetle onun tasarrufu nasl olur?
Cevap: Bak-billah makmnda bulunan insan- kmil, bir aynadr ki, Allahn zt onda btn isimleriyle zhir olur. Ve ayna kendisinde grnen
sretlerde, nasl ki zerre kadar tasarruf shibi deil ise, insan- kmilin hli de
byledir. Kendisinden kan fiillerin hepsi Hakk'ndr. nk onda taayyn
etmi vcdunun sfatlarndan kaynaklanan hazlar adna hibir ey kalmamtr ki, kendine mahss bir irdesi olsun da himmetini bir eye gndersin. u
kadar ki, bu sadet sofras zt dah her cisim shibi olan kimseler gibi, yeryznde yrr, yer, ier ve evlenir. Kendisinden rz ve gazab gzkr. Bu hli
grenler, onun da nefsni sfatlar bizimki gibi uyanktr, derler; oysa uyumutur. O bamsz bir himmet shibi deildir. Belki Hakk'n irdesi ne ise, himmetini ona gnderir. Rzs ve gazab, Hakk'n rzs ve gazabdr. Kendi asl
tasarruf shibi deildir. Nitekim, yet-i kermede iaret buyrulur:
626
Ltiyye Fass
627
Ltiyye Fass
Ltiyye Fass
Bunun iin Hak Tel, Kur'n- Kerim'de perde ehli hakknda buyurur:
Fakat insanlarn ou bilmezler. Onlar dny haytnn zhirini bilirler ve
kbetten gfildirler" (Rm, 30/7). "Gfil" sz evrilebilen szlerdendir.
nk "gfil" perde ehlinin (Bakara, 2/88) yn "Bizim kalbimiz klfl, yn
klf iindedir" szlerinden alnmtr. Ve "klf" sz evrilince "gfil" sz hsl olur. Veyhut "Glif 'in oulu olan "glifn" kelimesi evrildiinde,
"gfil"in oulu olan "gfiln" kelimesi hsl olur. Ve "glf yn klf bir i
ilhi ilimde ne ey zerine sbit idiyse, o hal zere o eyi idrkten kalbi rten
perde ve rtdr. Ve gaflet ehlinin kalbi klf iinde olduundan ancak dny
haytn idrk ederler. Bu perde hiret oluumunu mhedeye mni' olur.
te gerek bu zh olunan ve gerek buna benzeyen sebebler, rifi lemde
tasarruftan men' eder. nk grr ki, her ey yerli yerindedir. Beenilmeyecek bir ey yoktur ki rif onu yerinden kaldrp baka bir yere koymak iin
himmet sarf etsin. Amma Hakk'n murd, o eyin baka trl cereyn merkezinde ise o baka. Ve u halde o eyin yn himmetin dier srete gnderilmesi yine kendi ayn- sbitesinin gerei olmu olur.
Ltiyye Fass
imdi bu gibi bir emri mhede eden kimse iin himmet nasl dimi
kalr ki, onunla tasarruf etsin. Oysa himmet ancak youn bir konsantrasyon
ile te'sr eder ki, zerine konsantre olduu ey'in dndakilere, onun shibi
iin yneli olmasn; ve bu marifet yni bilgi, onu bu konsantrasyondan
ayrr. Bundan dolay tam bir ma'rifet shibi olan rif gyet ciz olur ve zayflkla zhir olur (9).
Yn yukarda zh edilen emri mhede eden kimsede himmet kalr m
ki, una buna himmeti gndermekle tasarruf etsin? Oysa bir eyde himmetle
tasarruf etmek iin zahir ve btn kuvvetlerin btn hepsini, o eye tam bir
huzr ile ve kll bir yneli ile yneltmeli ve o eyin dnda bir eye kalbde
yer olmamal, yn baka eye gnl ynelmemelidir. te himmet byle bir
konsantrasyon ile tesirli olur. Ve bu bahsedilen ma'rifet ise, rifi bu konsantrasyondan ayrr; nk himmetini sarf edecei eye kll bir yneli ile ynelip onu kalbine dhil etmekle Hakkn ma'rifetini kalbinden karmas gerekir.
Bundan dolay ma'rifeti tamm olan rif, tasarruftan uzak ve gyet ciz ve zayflk ile zhir olur.
630
Ltiyye Fass
Bilinsin ki, velyet shiplerinin snflar vardr. Bunlardan bir snf ilerin
dmlenip zlmesine me'mr olup, Hakk derghnn avulardr. Bu
ztlar, "ahyr yn hayrllar" denilen yz kiidir. Bunlarn yedi kiisine
"abdl" derler. Avm lisnnda "yediler" denilir. te bu abdldan bzlar,
eyh Abd'r-Rezzk hazretlerine gelip dediler ki: "Bizden Eb Medyen Marib'ye selm syledikten sonra de ki! Ey Eb Medyen! lem ilerinde tasarruf
etmek bize g gelmiyor; fakat sana g geliyor. Oysa bizim senin makmna
rabetimiz vardr, sen ise bizim makm ve mertebemize hi iltifat etmezsin;
bunun sebebi nedir?"
Bununla berber Eb Medyen (r.a.) hazretlerinin indinde hem bu soruyu
soran "abdl"n ve hem de dier evliyullhn makm mevct idi. Eb
Medyen Marib hazretlerinin mbrek isimleri uayb'dr. Kendileri bu
kitbn shibi eyh-i Ekber (r.a.) efendimizin yksek mridleridir.
Soru: Eb Medyen hazretlerinde, lem ilerinde tasarruf eden abdln
makm olunca, onun da tasarruf etmesi gerekir. Oysa lem ilerinde tasarrufun ona g geldii beyn olunuyor. Bu iki hal birbirine nasl uygun olur?
Cevap: Zti ubdiyyet makmnda duran insan- kmil, kendisinde
emnet olan araz yn geici rubbiyyeti Allah Tel'ya evirir; ve kendisi
rubbiyyetin gerei olan tasarrufa kalkmaz. O ancak salt ubdiyyetin
cbna uyarak, kmil olarak efendisine ynelir. Fakat bu kll yneli
esnsnda kendisinin grnme yerinde, ilhi isimlerin toplanmlnn kuvvetiyle, yle tasarruflar ortaya kar ki, onlarn kndan kendisi haberdr olmaz. Bundan dolay onun makmnda abdln makm mevcttur.
Bundan sonra Hz. eyh-i Ekber (r.a.) buyururlar ki: "Biz, zayflk ve cizlik
makmnda, cenb- Eb Medyen'den daha tam bir haldeyiz". nk, Hz.
eyh, ilhi marifetlerin beynnda evliyullahn esizidir. Ve zayflk ve
cizlik ile zuhr ise, ma'rifetin oalmasyla oalr. Bundan dolay Hz. eyh
zayflk ve cizlik makmnda mridleri olan Eb Medyen hazretlerinden
daha tamdr.
imdi, Hz. eyh'in yksek mridlerine stnlk iddisnda bulunduu
zannedilmesin. Bu gibi dvlar nefsni sfatlarn te'sri altnda bulunanlara
mahsstur. Hz. eyh bir fen ile merreftir ki, kendi nefislerinde bu gibi
dvlarn ortaya kmas ihtimli ebediyyen ortadan kalmtr. Onlarn bu
Fussu'l-Hikem'de yazm olduklar manlarda ve hakkatlerde zerre kadar
kendilerinin tasarrufu yoktur. Her bir kelimesi kendilerinden me'mr olu ile
kmtr. Me'mr ise ma'zrdur. Hak, onlarn grnme yerinde byle aa
kmtr.
Sonu olarak, ma'rifet ykseldike zayflk ve cizlik de oalr. Ve cenb-
Eb Medyen'in abdllarn makmna rabet etmeyip cizlik ile zuhru bu
trdendir. nk, ma'rifette onlardan yksektir.
631
Ltiyye Fass
632
Ltiyye Fass
Oysa vel, bunun gibi deildir. Ve bununla berber resl, zhirde tasarrufu taleb etmez. nk muhakkak resln kavmine efkati vardr. Bundan
dolay onlarn zerine dellin ortaya konuluunda mblaa etmeyi istemez; nk bunda onlarn helki vardr. Byle olunca, onlarn helk sebepleri olan dellin ortaya konuluunda, mblaay irde etmemesiyle, onlarn
hayatlarn zerlerine devam ettirir (13).
Yn rislet makm, kavmine kar resln mu'cize getirerek tasarrufunu
gerektirirse de velyet makm, velnin tabi detlere muhlif olarak, varlklarda tasarrufunu gerektirmez. nk vel Btn isminin grnme yeri ol633
Ltiyye Fass
duu iin, ilhi dni ortaya koymak maksadyla, kermetler ile gzkmesi lzm deildir. Kermetler gstermeye me'mr olursa o baka. Bu halde kendisi
ma'zrdur .Yoksa veli kendi vcdunda hakk aa kararak, vcdunu
fenya ve ilhi srlar gizlemeye me'mrdur. Hatt peygamber bile, rislet
makm tasarrufu gerektirdii halde, zhirde tasarrufu taleb etmez. Fakat
btnda tasarrufu taleb eder. nk onun istei, kvminin kalblerini dalletten hidyete, btldan hakka dndrmektir. Ve Peygamberin zhirde tasarrufu
taleb etmeyip mu'cize gstermekten kanmas kavmine efkatinden dolaydr.
nk mu'cizeler delldir. Bundan dolay onlarn zerine dellin ortaya konuluunda mblaa etmeyi istemez. nk mu'cize gsterdii halde kavminin
yine dallette sbit ayak olmas, onlarn helkine sebebdir. u halde, onlarn
helk sebepleri olan mu'cize delllerinin ortaya konulmas hussunda, efkatinden dolay, mblaa etmemesiyle, hayatlarn onlarn zerinde devm ettirir ve kavmine kar yalnz tebli ile yetinir. Nitekim Hak Tel buyurur:
M aler resli illel belgu yn Resl'n zerinde tebliden baka bir
sorumluluk yoktur (Mide, 5/99).
Ltiyye Fass
Aldatan ve aldatlm o s, Ms
Tlsmlanm khne bir yalandr as
demi ve bu srp giden hezeyanlaryla kendisinin hakkatleri grc olduunu iddi etmitir.
Bundan dolay peygamberler, mmetlerinin kabl ve inkrda muhtelif
hllerini ve birbirinden farkl isti'ddlarn ve ancak Allh'n man nru ile
kalbini nrlandrd kimselerin man ettiini; ve mu'cizeye ve peygambere
man denilen nr ile bakmayan kimse hakknda mu'cizelerin fayda vermediini grdklerinde, kavimlerinin mu'cize delllerin gsterilmesiyle dalletten
hidyete dnmeleri iin, hakta mu'cize ilerini taleb hussunda onlarn himmetleri kusurlu oldu. nk mu'cizenin te'sri onu grenlerin zhir
vcdlarnda ve kalblerinde ummiyyet zere olmaz. Zhir vcdlarnda
te'srin
umm
olmay,
hepsinin
kalblerinin
man
nru
ile
nrlanmamasndandr. Ve kalblerinde te'srin umm olmay da, zti ve yaplmam olan isti'ddlarnn farkl farkl olmasndandr. Yaplmam sti'dd
zeyr Fass'nda izh edilmitir; oraya mrcaat buyrulsun.
Bundan dolay kalbi ezelde man nru ile nrlanan kimse, bu ehdet
leminde de, m'min olarak ortaya kar ve ilhi ilimde ayn- sbitesinin
hidyete isti'dd olmayan kimseler de, bu lemde hidyetle zhir olmazlar.
Ve bu bahsin ayrnts da zeyr Fass'nn balarnda zh edilmitir.
Ltiyye Fass
men yeu (Kasas, 28/56) buyurur. Yn "Y Habibim, sen cesed ynnden
olan akrabalk ve bz tabi sfatlar gereince sevdiin kimseye, Muhammed
denilen kaytl ve taayyn etmi vcdun ile hidyet etmezsin; fakat ilhi
ilimde a'yn- sbiteleri, yaplmam isti'ddlaryla Hak'tan hidyet taleb etmi
olan kimselerin bu ehdet hazretinde hidyetle aa kmalarna ilhi
meiyyet yn irde balanr" buyurdu.
Demek oluyor ki peygamberlerdeki himmetin te'sri umm deildir. Eer
umm olsayd, Eb Tlib hakknda, (S.a.v.) Efendimiz'in himmetleri te'sr
ederdi. Ve phe yoktur ki, hibir kimse cenb- Fahr-i lem (leyhi's-sltu
ve's-selm) Efendimiz'den, vcdda daha kmil ve himmet ve tasarrufda a'l
ve daha gl deildir. Byle olduu halde onun himmeti amcas Eb Tlib
hakknda etkili olmad ve hatt bu bahsedilen yet-i kerme zellikle Eb Tlib
hakknda indi.
Ve ayn ekilde himmetin te'sri umm olmad iin, Hak Tel Peygamber hakknda M aler resli illel belgu (Mide, 5/99) yn "Peygamberin
vazfesi ancak teblidir" buyurdu. Ve bundan baka da buyurdu ki: Leyse
aleyke hudhum ve lkinnallhe yehd men yeu (Bakara, 2/272) Yn
"Onlarn hidyeti senin zerine vzife deildir; ve sen, senliin ynnden onlara hidyet edemezsin. Fakat sen Hd isminin en mkemmel grnme yeri
olduundan, Allah Tel senin grnme yerinde kll aa k ile aa kt zaman, ilhi ilimde, a'yn- sbiteleri yaplmam isti'ddlaryla Hak'tan
hidyet taleb etmi olan kimselere hidyet eder. Ve onlar bu ehdet hazretinde, demirlerin miknatsn ekimiyle etrfna topland gibi, senin etrafna ekilirler. Ve Hak Tel bu yetleri beyan buyurmakla berber, fazla olarak
Kasas sresinde ve hve alemu bil muhtedn (Kasas, 28/56) szn de
zikretti. Yn "Allah Tel hidyette olanlar en iyi bilendir" dedi ki, Allah
Tel, ilhi ilimde a'yn- sbitelerinin isti'ddyla kimlerin Hak'tan hidyet
taleb etmi olduklarn bilir, demek olur.
Bilinsin ki, Hakk'n mutlak vcdunun kll olu tibryla be mertebesi
vardr:
Birincisi: Ahadiyyet zt ve taayynszlk mertebesidir. Bu mertebede
Hakk'n hibir sfat ve isim ile vasflanmas ve isimlenmesi mmkn deildir.
nk btn bantlardan ve izfetlerden gandir. Ve bu bantlarn ve
izfetlerin hepsi ahadiyyet ztnda mahv ve helk olmutur. Ve "mutlak
vcd'' ta'bri salt bu mertebeye iret iin konulmu bir terimdir.
kinci mertebe: Sfatlar ve isimler mertebesidir ki, Hakkn mutlak
vcdu, zti ileri olan sfatlar ve isimleri dolaysyla, ilmen taayyn edici ve
tecell edici olur. Ve ilim hazretinde peyd olan bu isimlere it sretlere
"a'yn- sbite" derler ki, bunlar, imkn dhilinde olanlarn ilhi ilimde sbit
olan hakkatleridir. Ve a'yn- sbite hrite mevcd olmadklarndan yapl636
Ltiyye Fass
637
Ltiyye Fass
imdi isbt etti ki, muhakkak ilim ma'lma yn bilinene tbi'dir. Bundan dolay "ayn"nn sbitliinde ve yokluu hlinde m'min olan kimse,
vcda gelmesi hlinde de o sretle aa kar. Ve muhakkak Allah Tel,
onun byle olduunu ondan bildi. te bunun iin ve hve alemu bil
muhtedn yn "Allah Tel hidyette olanlar en iyi bilendir" (Kasas,
28/56) buyurdu. Ne zamanki Hak Tel byle dedi,M yubeddelul kavlu
ledeyye (Kf, 50/29) yn "Benim indimde sz, yn hkm deitirilmez"
dah buyurur. nk benim szm, hlk ettiim ey zerinde ilmimin miktar zeredir; "Ve ben kullarm mblaa ile zulmedici deilim" (Kf,
50/29) Yn, Ben onlar ak klan kfr zerlerine takdr etmedim ki, daha
sonra onlarn yapmaya tkatlar olmayan eyi onlardan taleb edeyim. Belki
biz onlara ancak ilmimiz dolaysyla mumele ettik; ve biz onlar ancak nefislerinden ve zerinde bulunduklar eyden, bize verdikleri eyle bildik.
Bundan dolay eer zulm varsa; zlim olanlar onlardr. Bunun iin Hak
Tel ve lkin kn enfusehum yazlimn (Bakara, 2/57) yn "Ancak onlar
kendi nefislerine zulmettiler" buyurdu. Byle olunca Allah Tel onlara
zulmetmedi (16).
Yn yukarda bahsedilen kerm sz ile Hak Tel Hazretleri isbt buyurdu ki, ilim ma'lma yn bilinene tbi'dir. Bundan dolay ilhi ilimde her
bir ilhi ismin sreti nasl resmolunursa, o sret zere Hakk'n bilineni olur.
Ve Hakk'n irdesi de, o ilim zerine balanr. u halde bir kimsenin ayn-
sbitesi, yokluk hlinde Hd isminin sreti zere resmolunmu ise, hric
vcda gelii hlinde de hidyet sretiyle ve m'min olarak zhir olur. Ve Allah Tel o kimsenin hidyete isti'ddn ve m'min olarak zhir olacan
ezelde onun ilmi sretinden bildi. te bundan dolay Hak ve hve alemu bil
muhtedn yn "Allah Tel hidyette olanlar en iyi bilendir" (Kasas,
28/56) buyurdu; ve ayn ekilde M yubeddelul kavlu ledeyye (Kf, 50/29)
yn "Benim indimde sz, yn hkm deitirilmez" dedi.
Ve Hz. eyh (r.a.) Hakk'n szn tefsr ederek buyururlar ki: nk bir
mahlk benim ilmimde ne sret zere sbit oldu ise, ben onu o sret zere
bilirim; ve o mahlk hakkndaki ilmimin miktr, onun ilmi sretinin miktr
kadardr. Ve ben kullarma kar zulmedici deilim ki, onlarn zerine isti'dd
lisnlaryla istedikleri eyin dnda bir ey ile hkmedeyim. nk "zulm"
szlkte "bir eyi kendi yerinin dnda bir yere koymaktr".
Ve Hz. eyh M yubeddelul kavlu ledeyye (Kf, 50/29) yn "Benim
indimde sz, yn hkm deitirilmez" yet-i kermesini de Hakkn lisn
ile tefsr ederek buyururlar ki: Ben onlar ak klan kfr takdr etmedim ki,
daha sonra onlarn yerine getirilmesine g getiremedikleri eyi onlardan
taleb edeyim? Yn ben zulmedici deilim ki, aki olularn gerektiren kfr,
638
Ltiyye Fass
ezelde onlarn zerine takdr edeyim de, sonra da onlarn kapasitelerinin dnda olan mn taleb edeyim ve onlar man edemeyince, bundn dolay onlar azarlayaym. Belki bizim onlar ile olan mumelemiz, ancak ilmimiz dolaysyladr ve biz onlar ancak nefislerinden bize verdikleri ey zerine bildik. Ve
bize verdikleri ey, onlarn zti isti'dd ile yokluk hlinde zerinde sbit olduklar eydendir. Eer onlar kendi nefislerinden bize verdikleri eyde zulm
olmu ise, zlim olan kendileridir. Her kim ne istemi ise Hak onu ihsn etmitir. Hak, ihsnndan dolay mes'l deildir. Mes'l olan, Hak'tan taleb edenlerdir.L yuselu amm yefalu ve hum yuseln yni O (Allah), yapt
eylerden mesl deildir. Ve onlar, (yaptklarndan) mesldr (Enbiy,
21/23). Ve ite zlim onlar olduklar iin Hak Tel "Ancak onlar nefislerine
zulmettiler" (Bakara, 2/57) buyurdu. u halde mdemki Hak, zorla onlar kfir
olarak takdr edip, kfrlerinden dolay azarlanan tutmamtr, bundan dolay
onlara zulmetmemitir.
Ltiyye Fass
"el"i vardr ki, biriyle verir, dieriyle alr. Bundan dolay bu mertebede Hak,
Mtekellim ismiyle syler ve Mrd ismiyle irde eder. Bunlar fil olan eldir
ve kabl edici eli dolaysyla da sylediini iitir ve irde ettii eye uyar. Ve
eyin ilhi ilim mertebesinde yokluu hlinde sbit olan zt, mcidinin ztna
karlktr. Ve mcidi o eyin kendi vcdunu cd edite ne gibi bir eyle emretmi ise, o emre uyarak o eyin kabl, mcidinin "Kn yn Ol!" szne
karlk gelir. Ve ilhi ilimde ve Btn isminde sbit olan eyin kuvvetinde
zuhr vardr. Onun var olmas iin emir kt zaman o ey, ancak kendi nefsini kendi cd eder. Ancak Hak ile ve Hak'ta cd eder. Ve Hak tarafndan o
eyin var olmas iin kan emir, onun Hakkn indinde bilinen isti'ddna gre
olur. Bundan dolay Hak tarafndan "sz" ve ey tarafndan da "iitip" o emre
"uymak" hussu sbit olur. Ve bir eyin isti'ddna Hakk'n ilmi, kendi ztna
olan ilmidir. nk ilhi ilimde sbit olan ey, ilhi bir ismin sretidir ve o
ilhi isim ise ztn ii ve bantsdr. Ve Hak kendi ilerini ve ztnn gereklerini bilir. u halde, ilim ile ma'lm yn bilinen bir vcdun bantlarndan
ibret olmakla bir ey' olur. Bir derinden ayr grnleri 'tibr bir
husstur.
iir:
imdi hepsi bizden ve onlardandr; ve alma dahi, bizden ve onlardandr
(18).
Hz. eyh (r.a.) Hak lisn ile buyururlar ki: Ahad olan ztmzn gerei
olan iler ve isimler tibryla, bu aa kanlarn hepsi bizdendir. Ve fakat o
ilerimiz ve isimlerimiz olmasa, ahad olan ztmzn eserler ile zhir olmas
mmkn olmayacandan, bu tibr ile btn aa kanlar onlardandr. Ve
isimler bizim zti ilerimiz olmas dolaysyla hakkatlerini bizden almlardr.
Ve onlarn hakkatleri ne sretle bilineniniz olduysa, ilmimiz o bilinenlere tb
olduundan, bizim ilmimiz, ite bu bilinenlerden alnmtr.
Bu yksek beyitteki: Bizdendir ve onlardandr ta'brleri, ahadiyyet mertebesi ile vhidiyyet mertebesine gre kullanlmtr. Bu da greceli ve tibr
bir eydir. Yoksa hakkatte vcd ve isimler hep Hakk'ndr. Ve ilim ve
ma'lm yn bilinen tek bir eydir. Ve bu gsterinin btn hepsi Hakk'n kendi
bantlaryla olan hner-bazlndan baka bir ey deildir. Nitekim Kur'an-
Kerim'de buyrulur:
nnemel haytud duny laibun ve lehv (Muhammed, 47/36) yn
"Dny hayt ancak oyun ve elencedir."
Ve dny haytnn oyun ve elence olmas, bizim vehmi olan varlmza
gredir; yoksa Hakk'a gre oyun ve elence deildir. Onun zhiri elence, fakat btn ciddinin ciddisidir. nk isimlere it kemltn aa kmas an640
Ltiyye Fass
cak grnme yerleri ile olur. Bundan dolay grnme yerlerinin kemlt,
Hakk'n kemltdr. Mesnev:
Tercme: "Bu "ben" ve "biz" tibrlarn, kendin ile hizmet oyununu oynamak iin yaptn."
Sonu olarak emrin kllsi Hak'tan ve bizdendir; ve almann da hepsi ayn
ekilde Hak'tan ve bizdendir.
Eer onlar, bizden deil iseler, u halde phesiz biz onlardanz (19).
Yn eer a'yn- sbite, vcdda bizden deil iseler ve bizim sretlerimiz
zerine ve bizim cismimizle olmazlarsa, phesiz biz onlardanz ve onlarn
hakkatlerindeniz ve onlarn dolaysylayz; nk a'yn- sbiteye "Hakkn
isimleri" denilir.
Bilinsin ki, "bizden" ve "onlardan" ta'brlerinde kilik mans vardr. Oysa
hakk vcd ancak birdir. Bundan dolay bu ta'brler nedir?
Yukarda zh edildii zere bu ta'brler, bir olan vcdun bantlar olan
isimlerden meydana gelmitir; ve bantlarn vcdu, ancak o bantlarn
shibinin vcduyla kimdir ve ona tbi'dir. Bundan dolay, onlarn vcdu
izfdir. Ve izfi olan vcdun n hakkatte yokluktur.
imdi Hakk'n bilineni olan a'yn- sbiteden bzlarnn grnme yerleri
olan ve ehdet leminde bulunan nebler ve evliy gibi vcdi aynlar,
vcdda ikiliin lzm gelmemesi iin, kendilerinin Hakkn vcdu ile
mevcd olduklarn iddi etmezlerse, varsn onlar yle desinler.
phe yoktur ki Hak onlardandr: yn Hakk'n mutlak vcdu onlarn
sretleriyle taayyn etmi ve kaytlanm ve aa k kemliyle onlardan
aa kmtr. nk Hak, ahadiyyet mertebesinde mutlaklk zeredir; bir
sret ile taayyn etmedike ve kaytlanmadka aa kmaz. Man, grnmek iin sret ister. Mesnev:
Tercme: "Sret, sretsizden vcda gelir; nitekim duman bir ateten
kmaktadr. Sonsuz olan yollar ve sanatlar, hep fikirlerin sret glgesidir.
Mutlak fil hazretleri hi phesiz sretsizdir, O'nun elinde sret let gibidir.
O sretsiz, zaman zaman, yokluk skntsndan salt keremiyle sretleri aa
karr. Ondan her bir sretin, keml ve ceml ve kudretten feyz elde etmesi
iin bu sretleri aa karr."
641
Ltiyye Fass
iir: imdi sana sr alm oldu ve i dahi aka belli oldu (21).
Yn bu "melkiyye hikmetin"de sana rububiyyet srr ve kader srr ikr
oldu ve vcd ii hakkati zere aka belli oldu. nk sen vcd ii iin fil
ve kabl edici lzm olduunu ve hakkatte alan ve verenin Hak olunduunu
anladn.
Ve hakkatte "tek" denilen bir olan zt, "ift"te mevct oldu (22) .
Yn "tek" vasf ile vasflanan bir olan hakk vcd, lem aynlarndan
ibret olan "ift"te mevct oldu. nk lem aynlar, ikinci aamada olmutur.
Ve aynlar bu mevct olu ile hsl oldu. nk,birin tekrr ile ift oluur; ve
onun zerine bir tane daha ilve olunursa, olur ki teklik oluur.
Bilinsin ki, Hakkn mutlak vcdu sonsuz bir vcddur ki, latf oluunun
kemlinden dolay akllar tarafndan idrk edilmekten perdelenmitir. Bu
mutlaklk mertebesinde hibir sfat ve isim ile vasflandrlmaz. Fakat bu mertebeden sfatlar ve isimler mertebesine tenezzl edince "Allah" ismi ile isimlenir. Bundan dolay "Allah" zt ile ahad, sfat ile vhiddir; ve sfatlar isimlerin
meneidir .
imdi Hak, zt mertebesinden, ilim mertebesine tenezzl buyurduunda,
ilh ilimde isimlerin sretleri peyd olur ve isimler ok ve muhtelif olduundan, peyd olan ilm sretler de ok ve muhtelif olur. te Hakkn bir olan
vcdu, biri dierinden daha kesf olmak zere bu his ve ehdet lemine kadar tenezzl etmi ve her bir mertebede, "ayn- sbite" denilen her bir ismin
ilh ilimdeki sreti, o lemin kesf oluu orannda bir taayyn elbisesine brnmtr. Bundan dolay, "hlk" dediimiz lem Hakk'n latf vcdunun
kesf olarak aa kmasndan ve ondaki sretlerde, isimlerine it sretlerine
gre, yine kendisinin taayynnden ve kaytlanmasndan ibrettir.
642
Ltiyye Fass
Bu n bilgi anlaldktan sonra yukardaki mbrek beytin mans aydnlanr. yle ki: Hakkn bir olan vcdu ferd ve vitr yn tek iken, isimleri dolaysyla, hlk edilmiler lemine tenezzl ile taayyn ettiinde ve kaytlandnda ift oluu iinde barndrc olur; nk hlk edilmilerin vcdu da
mdemki bir vcddan ibrettir, u halde birin yanna bir tane daha bir ilve
edilmi, demek olur. Ve birin yanna bir tane daha bir ilve olunca, iki olur ki,
buna da "ift" denilir. Fakat bu yle bir ifttir ki, Hakk'n bir olan vcdunun
iinde barnmakla peyd olmutur; ve bu iinde barn dier bir vcda dhil
olma eklinde deildir. Belki onun sonradan olan sfatlarndan ibret bir izfi
vcda sri oluudur.
rnek: Buhr buhr oluu hlinde vitr, yn tek olduu halde, bir mertebe
younlanca bulut olur; ve bir mertebe daha younlat zaman su ve yine
younlanca buz olur. Bu mertebelerin hepsi buhara gre sonradan olmadr
ve buhar onlara gre kadmdir. Ve bulutun, suyun ve buzun vcdlarnda,
vitr yn tek olan buhar mevcttur. Fakat buharn onlarn iinde mevct oluu
dhil olma eklinde deildir; belki onlarn vcdu buhardan baka bir ey deildir. Bunlar ancak buhrn sonradan olma sfatlardr. Bununla berber bu
mertebelerde onlara buhar denilmez; nk sfat tibryla buhrn gayrdr ve
latf buharn tenezzlyle onun karlnda, yine onun vcdundan bir
vcd peyd oldu ki, o da bulutun vcdudur. Bundan dolay bire bir ilve
olunmu oldu. Ve bu sretle iftlik ve ift olu hsl oldu ve vitr yni tek olan
buhar onda mevct oldu.
643
Uzeyriyye Fass
644
Uzeyriyye Fass
645
Uzeyriyye Fass
rnek: Mi'mr, bir biny in ettii srada, deme ve kaplama tahtalarn, o tahtalarn isti'ddna gre seer. Deme tahtas, hl lisn ile mimra:
"Benim binnn kaplamasnda kullanlmaya hakkm yoktur; sen beni, deme
iin kullan!" der. te bu tahtann mi'mr zerine, kendi isti'dd dolaysyla,
bir hkmdr. Mi'mr da tahtann kendi zerine olan bu hkmn kabl ile,
onun demede kullanlmasna hkmeder. Mi'mr bu hkm hariten almad,
belki tahtann ztndan alm oldu.
imdi hccet-i blia yan apak dell Allah iin sbittir. (5)
Karlk gnnde bu apak dellin sbitliinin ekli, aadaki soru ve ve
cevptan anlalr.
Cenb- Z'l-Cell hazretleri: Ey kfir ve s ve chil kullarm! Ameliniz
dolaysyla sizin hakknzda tertp ettiim cezy ekiniz!
Azp ehli: Y Rab! Kfr, isyn ve cehli,ezelde sen bizim zerimize
takdr ettin. Senin takdrin ile bizden km olan amellerden dolay imdi bizi
azplandrman ve tkatmzn dnda olan eyi bizden talep etmen hakkmzda zulm olmaz m?
Cenb- zzet: Benim kaz ve takdrim ilmime tbi'dir ve ilmim de, bilinmi olan isti'ddnza tbi'dir. Bundan dolay siz ezelde bana dediniz ki: "Bize
mahss olan isti'ddmz budur; biz senden bu isti'ddmza gre hkm isteriz." Ben de ylece hkmettim ve ztnzda potansiyel olarak mevct olan ey
zerine vcd feyzi verip o eyi cd ettim ve aa kardm. Bundan dolay
sizden km olan kfr ve isyn ve cehil, ancak sizin ztnzda potansiyel
olarak mevct olan eydir. Ben yalnz vcd feyzi verip onlar cd ettim ve
aa kardm. imdi ben size zulmetmedim. Siz ancak kendi nefsinize zulmettiniz. Ve sizin talebinizin dnda size birey vermedim.
Azp ehli: Y Rab! Bizim ztmza o isti'dd veren kimdir? Ve ilhi ilminde onu kim cd etti vey onu koyan kimdir?
646
Uzeyriyye Fass
Cenb- zzet: Ezel bilinmi olanlarda olan isti'dd mec'l yan yapma
olan bir ey deildir. nk benim "ilm"im zti sfatmdr. lhi sfatm ise,
Zt- Cell-i nmla berber kadmdir. Ve ezellerin ezelinde cd diye bir ey
gemi deildir. Bundan dolay cddan evvel bir eyin cd sz konusu olamaz. Ben yalnz ilhi ezel ilmimde olan eye vcd feyzi verip onlar gayb
rtlmlnden aikr olma shasna kardm. Onlar da ezeldeki halleri ve
isti'ddlar zere aa ktlar. Kendi hallerinin dnda bir ey ile aa kmalar iin asl cebir ve hkm etmedim. Feyzlendirme elimde cimrilik yoktur.
Siz istediniz, ben de verdim. Ben fiilimden mes'l deilim, mes'l olan sizsiniz.
Bu ekilde Allah iin hccet-i blia yan apak dell sbit olur. nk,
bizim zerimize O'nun hkm, ilhi ilim ve hikmeti gereince ve zt gereiyledir. Ve eynn "ayn"lar, yokluklar hlinde, ne ey zerine sbit olmu idiyseler, O'nun hkm ancak o ey zerinedir. Ve aynlarn yokluklar hlinde o
hl zere sbit olular, gayr- mec'l yan yapma olmayan isti'ddlarna dayanmaktadr.
(Enbiy, 21/23)
Uzeyriyye Fass
bir bahvan bu ekirdei dikip terbiye etse ve iinden kan erik aac, sen
niin benim erik aac olduuma hkmettin dese, bahvan, senin yokluk hlinde sbit olan "ayn"n, ne hl zerine idiyse, ona gre hkmettim cevbn
verir. te ey hakkndaki ilah hkm de, onlarn yokluk hlinde,"ayn"lar ne
hl zere sbit olmu iseler, ona gredir. Sbit olduklar hal de zt istiddlarna baldr; ve zt istiddlar ise gayr- mec'ldr yan yaplm deildir.
imdi bu bahsin daha etrafl bir ekilde izh edilebilmesi iin gayr- mec'l
yan yaplmam istidd hakknda ayrntlar verilmesi uygun grlr.
Gayr- mec'l yan yaplmam istidd:
Hak Sbhneh ve Tel hazretlerinin mutlak vcdu, ahadiyyet mertebesinde iken, btn ilh isimleri ve sfatlar, azm'-n Ztnda gizli ve belirsiz idi ve hibirisi dierinden ayrlm deildi. te Knt kenzen
mahfiyyen yan Ben gizli bir hazne idim kuds hadsi bu mertebeyi
beyn buyurur. Ne zaman ki ilhi isimler hal lisnlaryla kendilerinin, gayb
rtlmlnden aa kma shasna karlmalarn isimlendirilmilerinden talep ettiler, Hak Sbhneh ve Tel hazretlerinin kendi Zt ile, kendi
Ztnda, kendi Ztna tecell buyurmasyla, o isimlerin glgeleri olan aynlar,
ilhi ilimde sbit oldular. te bu mertebede isimler, birderinden ayrlm
oldu. Onlarn glgeleri olan aynlar da, o isimlerin gerekleri ne ise, o hal zere
sbitlik buldular. te o isimlerin gerekleri olan haller, sbit aynlarn
isti'ddlar oldu. Oysa isimlerin gerekleri olan hallerin hibirisi mec'l yan
yaplm olmadndan, onlarn glgeleri olan sbit aynlarn isti'ddlar da yaplm deildir.
rnein Drr isminin gerei zarar vermek ve Nfi' isminin gerei de fayda
vermektir. Ve ayn ekilde Mudill isminin gerei dallet ve Hd isminin gerei de hidyettir. Bunlarn ilh ilimde sbit olan "ayn"lar da, o isimlerin gerekleri olan zarar ve fayda ve dallet ve hidyet halleri zerine olur ve onlarn
zti isti'ddlar da bu hallerden ibret bulunur. imdi bu ehdet lemindeki
eynn hakkatleri, ite bu sbit aynlardr. Bu aynlar, ilhi ilimde ne hl zere
sbit olmu ve isti'ddlar neyi gerektirmise, Hakk'n hkm ona gredir.
Ey birder can-berber! Bu dedikodularn hepsi isimlerin karlkl oluundandr. Hakki vcd ise ancak isimlendirilmi olan Hakk'ndr; hlk
edilmilerin vcdu ortada bir bahnedir. Nitekim, Ya'kb Fassnn erhinde
rnek ile izh edilmi idi. Ve belki hlk edilmilerin vcdu dahi Hakk'n
olup, soru ve cevp kendisinden yine kendisine olur. Hemen cenb- Z'l Cell
hazretleri bu fakri ve talep eden btn ihvn benlik vehminden kurtarsn ve
fen zevki ile murdna ermi olanlardan buyursun, min! Bi-hrmeti
Seyyidi'l-mrseln.
648
Uzeyriyye Fass
Uzeyriyye Fass
650
Uzeyriyye Fass
(Bakara, 2/253)
651
Uzeyriyye Fass
(sr, 17/55)
652
Uzeyriyye Fass
imdi Hak Tel, her eye meiyyeti yan st irdesi baland kadar,
rzk indirir; ve irdesi de bildii ve ilmi gereince hkmettii eye baland. Ve bundan evvel dediimiz gibi, Hak Tel bilineni ancak, o bilinenin
kendi nefsinden Hakk'a verdii eyle bildi (12)
Ya'n Ya'kb Fass'nda eyh (r.a.) "Hakk'n irdesi ilmine ve ilmi de
ma'lma yan bilinene tbi'dir" buyurmu ve bu fassn banda da "Allah'n
eyda hkm, eyda olan ilminin haddi zeredir" demiti. imdi de bu
hkmnn rzklarn indirilmesi hussunda da geerli olduunu beyan buyuruyor.
653
Uzeyriyye Fass
654
Uzeyriyye Fass
Uzeyriyye Fass
Byle olunca mutlak mevctta ve kaytl mevctta bir hakkat hkmeder; ve hkm, geili ve geisiz olarak genel olduu iin, ondan daha tam
ve daha kuvvetli ve daha azm bir ey olmas mmkn deildir (17).
Ya'n tek bir hakkat olan kader srr her bir "ayn"n isti'ddnda ve
kbiliyyetinde olan ey ile hakknda hkmetmesine cdlar indinde mutlak
mevctta ya'n Hakkn vcdunda hkmeder. Ve ayn ekilde btn hlk
edilmilerin sbit aynlar, ne hal zere idiyseler, onlarn gerekleri zere olmalarna kaytl mevctlarda, ya'n hiss ve ehdet leminde hkmeder. nk
var edilen aynlardan her bir ayn iin zt, sfat, isim, nitelik, hlk edi ve fiil ile
vctta aa kma, ancak onlarn yoklukta sbit olan hallerinin gerei zerine mmkn olur.
Ve kader srr hakkatinden daha tam ve daha kuvvetli ve daha azm bir
ey yoktur. nk onun hkm geili ve geisiz olarak geneldir; ve eynn
hepsini ihta etmitir. yle ki:
Aynlara gre geili ve geisiz hkm:
Vcd bulmu aynlara, y'n ehdet leminde taayyn edip belirmi
olan eyya gre "geili hkm" o eynn birbirine te'sri vaktinde fiil ve fiili
kabl etme ve retme ve renme ve muhabbet ve dmanlk gibi eylerdir.
Ve "geisiz hkm" ise, eynn kendi vcdlarna mahss olan kemlat ve
sfatlar ve duygular ve gzel ahlk ve ilim ve cehlet ve grn ve ekil gibi
eylerdir ki, bunlar o aynlarn kendi nefislerinde kalp sonrasna gemez.
656
Uzeyriyye Fass
Ne zaman ki nebler (salavtullhi aleyhim) ilimlerini, ancak kendilerine has ilh vahiy yoluyla aldlar, dnsel gr ynnden, akln ileri
hakkati zere idrk etmekte kusurlu olduunu bildiklerinden, onlarn
kalbleri akl grten temiz ve pktr (18).
Ya'n enbiy hazart ilimlerini melek vstasyla Hak tarafndan aldklar
vakit, akln dnsel gr ile hakkati idrk edemeyeceini bildikleri iin,
akl grlerini kullanmadlar. Onlarn kalbleri bu akl grten sde ve sfi
bir haldedir. Melek vstasyla aldklar ilh haberleri mmetlerine aynen
tebl ettiler.
Ve ayn ekilde ancak zevk ile nil olunan eyin idrkinden haber vermek dahi kusurludur (19).
Ya'n Hak tarafndan kendisine melek vstasyla haber gelen resl ile neb
dah, haber vermenin dnda olup ancak zevk ile ulalp vkf olunmas
657
Uzeyriyye Fass
mmkn bulunan eyin idrkinden kusurludur. Nitekim Resl (a.s.) ilh emir
ile:
(Ahkf, 46/9)
imdi kmil olan ilim, ancak ilh tecellde ve Hakk'n basret ve his
gznden rty at eyde dimi kald (20).
Ya'n Hak rh gznden ve beden gznden perdeyi ve rty kaldrd
eyde kmil ilim oluur. nk rh gzyle beden gznden perde kalkarsa,
ikisinin nru birleir; ve bu hal ierisinde keif shibi olan zt birisiyle idrk
ettiini, dieriyle de idrk eder. Nitekim, Abdlkdir Geyln (kuddise
srruhu's-sm) hazretlerinin mbrek zamnlarnda bir kimse: "Ben ba gzyle Hakk' mhede ediyorum" da'vsyla gezer dururdu. erat limleri
bunun mmkn olmadn beyn ile,o kimseyi eratn huzruna da'vet ettiler; da'vsnda srr etti. limler erat hkmn vermeden evvel, cenb-
Gavs Abdlkdir Geyln hazretlerinin grne mrcaat ettiler. Hz. Gavs
buyurdu ki: "Bu adam da'vsnda sdktr. Fakat ma'rifette noksn vardr.
nk Hak Tel hazretleri sr ve ma'nev gznden rty kaldrm ve
onun basret nru ile his gz nru birlemitir. Mahedesi rh gz ile oluyor iken o, bu hakkati bilmiyor ve beden gz ile mhede ediyorum zannediyor." limler bu zhttan msterih olup Hz. Gavs'n m'rifetine ferin
okuyucu oldular.
658
Uzeyriyye Fass
Uzeyriyye Fass
Byle olunca, eer bizim bahsettiimiz kefi talep etse idi, ok vakit bu
talepte onun zerine azarlama olmazd (23).
nk rh gz ile beden gznden perdenin almn talep etmek yasak
olmad gibi, Hak'tan alm yoluyla kader srrna vkf olmay istemek dahi
yasaklanm deildir. Nitekim Habb-i edb-i Kibriy (s.a.v.) Efendimiz hazretleri lh! Erine'l-eye kemah yan Allahm bana eynn hakkatini
gster buyurmutur.
660
Uzeyriyye Fass
Ya'n, zeyr (a.s.)n kle enn yuhy hzihillhu bade mevtih yan
Allah Tel lmnden sonra bunu nasl diriltir (Bakara, 2/259) szyle
olan talebindeki tarz, brhm (a.s.)n rabb erin keyfe tuhyil mevt yan
Rabbim, lleri nasl dirilteceini bana gster (Bakara 2/260) szndeki
talebinin tarzdr. Ve cenb- brhm (a.s.) nasl ki llerin nasl dirildiini
grmek istemi ise, cenb- zeyr de bu szyle ylece llerin dirilme esaslarn grmek istemitir. Yoksa dirilme iini Hakk'n kudreti yannda arm ve
gznde bytmemitir. nk nbvvet makm ile velyet makmnda
bulunan kimse, Kdir ve Mcid ve Muhy ve Mmt olan Z'l-Cell hazretlerinin lleri diriltmesini ve tekrr cd etmesini olmayacak bir i olarak grmez.
Hz. zeyr (a.s.) llerin ne ekilde dirildiini grmek ve bunu ayne'lyakn bilmek istediinden, onun sorusu Hak tarafndan fiilen cevp verilmesini gerektirdi. Ve o fiili Hak Tel cevap olarak cenb- zeyr'de gstermek
iin onu l hale getirdi ve dirltti. Ve llerin diriltilmesi iinin ne ekilde olduunu ona kendi nefsinde gsterdi. Ve Hz. zeyr'in vcdu, kudretin takdr
edilene ne yn ile balandn mhede etti. nk zevk mertebe zerinedir: "Bilmek", "grmek", "olmak"tr. Ya'n "ilme'l-yakn","ayne'l-yakn" ve
"hakka'l-yakn"dir. rnein kesinlikle atein yaktn bildiimizden, buna
"ilme'l-yakn" deriz. Ne zaman ki atein bir eyi yaktn grrz, buna da
"ayne'l-yakn" deriz. Ve atein vcdumuzu yakmas hline de "hakka'l-yakn"
deriz. te bunun gibi Hz. zeyr Hakk'n lleri dirilteceini bilirdi; bu ilme'lyakndir. Fakat bu ilim ile yetinmeyip, lnn ne ekilde dirildiini grmek
istedi; bu ayne'l-yakndir. Fakat Hak Tel Hazretleri onun sorusunun fiilen
cevbn kendi nefsinde vermekle, ona hakka'l yakn zevkini verdi.
Uzeyriyye Fass
662
Uzeyriyye Fass
(Cin, 72/26-27)
Uzeyriyye Fass
mutlakn gayrs kaytldr ve her kaytl ise kabl ve tesir alclk mevkiindedir. Byle bir cizlik mevkiinde bulunanda fiil ve te'sr olamaz. Bundan dolay
mutlak kdir kudreti ile her eyde hzrdr ve kudretini her eyde mhede
eder.
664
Uzeyriyye Fass
Uzeyriyye Fass
rim ve sana keif ve tecell yolunu aarm. Ve tecell de sana isti'ddn ne hal
zere ise, ancak ona gre olur. Ve zevk idrki veren isti'dddr. Tecell de
isti'dda gre olur. Ve sana isti'ddn dolaysyla tecell olunca sbit aynna
vkf olup idrk ettiin eyi, ancak isti'ddn dolaysyla idrk ettiini bilirsin.
Ve sen kudretin takdr edilene balantsn mhede etmek istemi idin.
Tecell nnda bu talep ettiin ie bakarsn. O eyi onda grmeyince, istediin
o eye sende isti'dd olmadn ve bunun ilh Ztn zelliklerinden olduunu bilirsin. Ve Allah Tel'nn her eye hakkn ve ona has his-sesini verdii
sence bilinmektedir. Bundan dolay sbit aynna baktn zaman, kader srrna
vkf olmana onda isti'dd olmadn grnce, talep ettiin eye kendi nefsinde isti'dd olmadn ve o vkf oluun, aynlarn tamamnn hakkatlerine
vkf olan Allah Tela hazretlerinin zelliklerinden bulunduunu ve eer o
vkf olua istiddn olsayd, her eye hakkn ve ona has hissesini veren
Hakk'n, sana da hakkn vereceini bilerek, kendi nefsinle edeplenip kader
srrna vkf olma talebinden kendi kendini yasaklar ve ilh yasaa muhtc
olmazdn. te cenb- zeyr'e Hak tarafndan azarlama tarznda olan hitptan
anlalan ma'n budur.
Bu bahsin zeti budur ki: Hibir Neb ve velnin btn aynlarn
hkkatlerini iht yolu zere bilme imkn yoktur. nk bu ilim, ilh zelliklerdendir. Ancak Hak Tel hazretlerinin at kadar kendilerine kader srr hakknda bir ilim hsl olur. Ve da'vet srasnda nebden bu dah rtldr.
nk ba'z aynlarn hakkatleri kendilerine alrsa da'vetlerinde geveklik
olurdu. zeyr (a.s.)a Hak Tel kendi hakkatini anca, ihta yolu zere
aynlarn hakkatlerine vkf olma imkn ve isti'dd olmad ortaya kard.(Fakr erh edicininin ilvesidir.)
Uzeyriyye Fass
cehlet ehli olanlar ise zhir mansna dncelerini snrlayp bilmediler. Sonu olarak, bu haber hakkatte vad idi, vad yan tehdit deildi.
Bilinsin ki, hakkatte "velyet", genel bir felektir ve bunun iin kesilmedi ve velyet iin genel tebli vardr. Ve amm erat getiren nbvvet ve
rislet kesilmektedir. Ve Muhammed (s.a.v.)de son buldu. imdi ondan
sonra neb yoktur. Ya'n yeni erat getiren neb ve nceden gelen erata
uyucu ve yeni erat getirici olduu halde resl yoktur. (32).
Ya'n "velyet", ilh sfat olmas ve ilh kefin onunla olumas i'tibriyle,
geneli kapsam felektir, ya'n genel kll mandr. Resllerin, neblerin ve
evliynn mertebelerinin tammn toplamtr. Ve "velyet" geneli kapsam
felek olduu iin, dnyda ve hirette kesilmedi. Ve velyet iin genel tebli
vardr. Ya'n velyet nbvvetin btn olduundan, erat shibi olan nebleri
ve hlk da'vete me'zn olmayan evliyy iine alr. Fakat neblerin kendi zamanlarnda olan haberler, nbvvet ile kaytldr. Ve velyet ynyle olan ilh haberler, zt tevhdi ve isimsel ve sfatsal tevhdi zelliiyle her rif-i billh
olan kimsenin, her istiddl ve kbiliyetliye olan haberleridir. Velyet kesilmemekle berber, erat getiren nbvvet ve rislet nbvveti Muhammed
(s.a.v.)da son buldu. Benden sonra neb yoktur hads-i erfi gereince ondan sonra neb yoktur. Ya'n yeni bir eriatla erat getiren neb gnderilmez.
Ve erat shibi olan bir nebnin eratna tbi', rnein, Ms (a.s.)n eratna
tbi' Ben sril nebleri gibi, nbvvet ile ortaya kan bir neb de yoktur ve
yeni erat ile erat getiren bir resl dahi yoktur. Sonraki zamanlarda s
(a.s.)n gelmesi nbvvet ve rislet ynyle deil, velyet itibriyle olacandan yeni bir erat getiren resl saylmaz.
667
Uzeyriyye Fass
Oysa Allah Tel "neb" ve "resl" ismi ile isimlenmedi; "Vel" ismi ile
isimlendi ve bu isim ile vasfland. Ve Allhu velyyullezne men yan
Allah mn edenlerin Velsidir (Bakara, 2/257) ve hvel velyyul hamd
yan O Veldir, Hamddir (r, 42/28) buyurdu (35).
Ya'n "neb" ile "resl" ismi, hlk edilmilere it isimlerden olup tam
ubdiyyet ile vasflanm olan kimsenin ismi olduundan, Allah Tel hazretleri bu isimler ile isimlenmez; fakat "Vel" ismiyle isimlendii gibi, bu ismin
sfat olan "velyet" ile vasflanmtr; nitekim, Kur'n- Mecd'de: Allhu
velyyullezne men yan Allah mn edenlerin Velsidir (Bakara,
2/257) ve hvel velyyul hamd yan O Veldir, Hamddir (r,
42/28) buyurmutur.
Ve bu isim bk ve dnyda ve hirette Allahn kullar zerine geerlidir. imdi nbvvet ve risletin kesilmesi sebebiyle, Hak'tan baka kula it
olacak bir isim bk kalmad. Ancak, bu kadar vardr ki, Allah Tel kullarna ltufta bulundu da, onlar iin kendisinde erat getirme olmayan genel
nbvveti bk kld. (36).
668
Uzeyriyye Fass
Ya'n nbvvet ve rislet artk kesildiinden, Hakk'n ismin de ortak olmamak sretiyle kula verilecek bir isim kalmad. Zarr olarak, fni-fillah olmalar ynyle kula "vel " ismi verildi. Cenb- Hak, ancak kullarna ltufta
bulunup, melek vstasyla vey vstasz yeni bir eriat hkmlerini Hak'tan
alma esas olmamas sretiyle genel nbvveti bk kld. Ve bu genel nbvvet, rif olanlar iin ahad ve cem' istidd kemli ile Hakk'n sfatlaryla ve
isimleriyle ve fiilleriyle Allah'dan haber vermektir; ve limler iin de itihtta
ter'dir.
imdi sen bir nebyi erata dayanmayan bir sz ile konuur grdn
vakitte, o, rif vel olduu ynden konuur. Bunun iin, o nebnin lim ve
vel neb olmas ynyle olan makm, resl vey erata dayanmas ve
erat shibi olmas ynyle olan makmndan daha tam ve daha mkemmeldir. imdi ehlullahdan birisinin "Velyet, nbvvetten a'ldr" dediini
vey ondan sana nakil olunduunu iittiin vakitte, bunu syleyen ancak
bizim bahsettiimiz eyi murd eder (38).
Nebnin erata dayanmayan sz ile konumas vahdet yan birlik ilminden bahsetmesidir. nk vahdet ilmi Hakk ile alkaldr. Oysa eriat hlka
yneliktir. Ve hlk ise ikilii gerektirir. Ve nbvvet erata dayanma dhilinde konumay cb eder. Bundan dolay bir neb: ve m remeyte iz remeyte
yan attn zaman sen atmadn (Enf'l, 8/17) ve Beni gren Hakk grmtr gibi vahdet ile alkal sz syledii vakit, rif vel olmas ynnden
syler. Vahdet yan birlik ikilikten daha tam ve daha mkemmel olduu iin,
o nebnin velyet makm rislet makmndan daha tam ve daha mkemmel
olur. Bundan dolay eer sen, ehlullahn birisinden "Velyet, nbvvetten
a'ldr" szn iitirsen veyhut ehlullahdan birisinin bu sz syledii sana
nakil olunursa, bilesin ki, bunun ma'ns yukarda bahsedilen eyden ibarettir.
669
Uzeyriyye Fass
Veyhut ehlullahdan birisinin: "Vel, neb ile resln stndedir" dediini iitsen o, bu sz ile bir kiinin kendi ahsnda olan mrad eder. Neb
ve resl olmas ynyle olan makmndan, onun "vel" olmas ynyle olan
makm daha tamdr. Yoksa nebye tbi' olan vel, nebden a'l deildir.
nk tbi' olan, tbi' olduu eyde, ebeden tbi olunan idrk etmez.
nk eer tbi' olan tbi olunan idrk edeydi, tbi' olmazd; bunu iyi anla! (39).
Yan velnin neb ile resln stnde olmas bir kiinin kendi ahsnda
olan velyet ve nbvvet ve rislet i'tibriyledir ve bu szden kast ancak budur. Yoksa bir nebnin eriatna tbi olupta velyet mertebesini kazanan kimsenin velyeti, asl, tbi' olduu nebnin nbvyetinden yksek olamaz. nk kendisi tbi'dir ve kendisinde tbi olmaklk sfat bulunduka tbi olunan
idrk edemez. Eer idrk etseydi, kendisinde bu tbi olmaklk sfat bulunmazd. Burasn dikkatle anla!
Uzeyriyye Fass
Ve bu, onun iindir ki erat, belirli ameller ile teklf ve belirli fiillerden
yasaklamadr. Ve bu amellerin yeri bu dny yurdudur; bu yurt da kesilmektedir. Velyet ise byle deildir. nk kesilme olsayd, hakkati ile
kesilirdi. Nitekim rislet, hakkati ynyle kesildi. Ve eer velyet hakkati
ynyle kesilseydi, onun iin "Vel" ismi dimi kalmazd. Oysa "Vel" ismi
Allah iin dimi-dir (41).
Ya'n erat, belirli ameller ile emirdir; ve belirli amellerden yasaklamadr.
Oysa ameller, dny yurdunun kesilmesiyle kesilir. Ve rislet kesilince
hakkatiyle kesilir. Fakat velyet byle deildir. O dnyda ve hirette kesilmez. nk Allah iin "Vel" ismi bkdir. Nitekim Ysuf (a.s.)dan naklen
Kurn- Mecd'de: ente veliyy fd dny Vel hreti yan Sen dnyda
ve hirette Velsin (Ysuf,12/101) buyrulmutur. Bundan dolay reslden
ve nebden rislet ve nbvvet mertebesi kalknca, onun mracat velyete ve
ilh ilme olur.
imdi "Veli" ismi tahallukan ve tahakkukan ve taallukan Hakk'n kuluna mahsstur. (42)
Ya'n bu isim Hakk'n kuluna balanr. Fakat bu ismin Hakk'a bal olmas
aslet iledir ve kula balan ise tahalluk ve tahakkuk ve taalluk tavrlaryla
olur. "Tahalluk", kulun sfatlarnn ilh sfatlarda fens srasnda olur. Ve "tahakkuk" kulun Hakkn ztnda fn olmas sretindedir. Ve "taalluk" bak
hlinde olur ki, bu makm, verset makmdr. Bundan dolay bu mertebenin her birinde gzken kimseye "vel" ismi verilir. Hz. eyh (r.a.) cenb-
zeyr hakknda ulaan haberin tamamlanmak zere hakkatine dnerek buyurur ki:
671
Uzeyriyye Fass
imdi o, kendisinde yeni bir erat getiren nbvvet ve yeni bir erat
getiren rislet olmayan velden a'l olduunu bilir (44).
Ya'n zeyr (a.s.), azarlama eklinde vad yan tehdt mecrsnda cereyan
eden Hakkn hitb zerine, yeni bir erat getiren nbvvet ile ve risletle
gelmemi olan velden nebnin a'l olduunu bildi. nk nbvvette huss
bir fazlalk vardr; ve rislet dah nbvvetten a'ldr. nk rislette de nbvvet zerine bir baka fazlalk hussiyyeti vardr.
Ve velyet, nbvvet ve risletten daha geneldir. nk her resl neb olduu gibi, her neb de veldir. Fakat her vel, resl de deildir, neb de deildir. Bundan dolay nbvvet ve rislet, velyet diresinin iinde iki huss
rtbedir. Ve tecell ile kader srr ald vakit, velyet makm kuvvetli olur
ve nbvvet ve rislet makm onda yok olur.
672
Uzeyriyye Fass
Kendisinde ayn ekilde nbvvet mertebesinin gerektirdii dier haller gelen kimsenin yannda, muhakkak bu hitbn vad yan tehdt deil,
va'd olduu sbit oldu. Byle olunca, zeyr (a.s.)n sorusu, muhakkak
makbldr; nk neb hs veldir (45).
Nbvvet mertebesinin gerektirdii ilk durum, yukarda anlatlm idi ki,
Hakkn hitbnn, hl belirtisiyle, vad yan tehdt mecrsnda geerli olmas
hli idi. nk bu halde, velyet diresinin iinde, hussi bir rtbe olan nbvvet kalkacak ve yalnz velyet mertebesi kalacakt. Ve bir mertebenin kaldrlmasn ieren hitp ise vad yan tehdttir. Hz. eyh (r.a.) nbvvet mertebesinin gerektirdii ilk durumu beyan buyurduktan sonra, bu cmlede de
yine nbvvet mertebesinin gerektirdii dier durumlar zh ediyor. O dier
durumlar da budur ki:
Hs vel olan neb, ilh hakkatleri bildiinden, Hak Tel hazretlerinin
kendisinden aa kmasn iyi grmedii eye ve olumas muhal olan eyin
talebine aba sarfetmez. Bundan dolay talep ettii zaman, olumas mmkn
olan eyi talep eder ve bu talebi makbl olduundan tabi'ki yerine getirilir. Ve
nbvvetin gerektirdii bu hal; bir kimseye yakn olunca:
Eer vazgemezsen ismini nbvvet dvnndan silerim
hitbnn vad yan tehdt deil, va'd olduunu bilir. nk kendisi
nebdir; neb ise hs veldir. Ve bu vasflar toplam olan kimse ise asl abes
olan eyi talep etmez ve sorusu makbl olur. imdi zeyr (a.s.)n ismi, nbvvet defterinden silindikten sonra, velyet mertebesi bk kalr. Ve bu ekilde de, isteine keif ve tecell yoluyla nil olur.
673
Uzeyriyye Fass
Ve bu haller, onlara yakn olan kimsenin indinde yaknlat ve sbit oldu da, o kimse ismini nbvvet dvnndan silerim sznde olan bu ilh
hitb kendi indinde va'd makmnda deer-lendirir. Ve bu hitp, bk olan
mertebeye iret eden bir haber olur. Ve o mertebe neblerin ve resllerin
zere hiret yurdunda bk kalacak olan mertebedir. O hiret yurdu yle bir
hiret yurdudur ki, bir erat iin mahal deildir. T ki cennet ve atee dhil
olduktan sonra, hlktan bir kimse cennette ve atete o erat zerine olsun
(47).
Y'n nbvvet mertebesinin gerektirdii daha nce anlatlan hallere yakn
olan kimse bu ilh hitb kendi indinde va'd makmnda deerlendirir. Ve bu
ekilde bu hitp, nbvvetin kalkmasndan sonra bk mertebe olan velyetin
kalacana iret eden bir haber olur ki, bu velyet mertebesi, hirette dah
bk olan bir mertebedir. Ve hiret yurdu yle bir yerdir ki, artk orada erat
yoktur; ve cennete girecekler cennete ve atee girecekler de atee dhil olduktan sonra, onlarn oralarda amel etmeleri lzm gelen hibir erat bulunmaz.
nk hiret yurdu amel yurdu deil, karlk yurdudur.
Ancak biz eratn olmayn iki yer ile yan cennet ve atee dhil olmakla snrladk. nk kymet gnnde fetret dnemi kiileri ve kk
ocuklar ve deliler iin erat olunur. imdi bunlar, adletin gereklemesi
ve ceremesi ile azplanma ve cennet ashb hakknda, amellerin sevb iin,
bir zemnde toplanrlar. Bunlar bir zemnde dier insanlardan ayr olarak
toplandklar zaman, onlarn hakknda fazletli olanlarndan bir neb gnderilir ve onlara bir ate gsterilir. O gnde onlara gnderilen neb, o ate
mu'cizesiyle gelir. Onlara: Ben size gnderilmi Hakk'n reslym der.
imdi o kavmin bazlar bunu tasdk eder ve ba'zlarnda da yalanlama
olur. Ve o neb onlara "Siz nefsinizi bu atee atn; bana itat eden kurtulu
bulup cennete dhil olur ve bana isyn eden ve emrime muhlefet eden, helk olup ate ehli olur" der. Kim ki onlardan o nebnin emrine uyup, kendisini atee atarsa sad olur ve amel olarak sevba nil olur ve o atei sour ve
selmet bulur. Ve kim ki o nebye s olursa azb haketmi olarak atee
dhil olur ve muhlif amel ile atee gider. Ve ahd edilen gnde bu ba's, kullar hakknda Allah tarafndan adletin yerine getirilmesi iindir (48).
Ya'n cenb- eyh (r.a), hiret erat mahalli olmadndan cennet ve cehennem ehlinin meknlarna girdikten sonra, oralarda onlarn amel edecei
erat kalmaz, demi ve eratn olmamasn "cennet ve cehenneme girdikten
sonra" kaydyla snrlam idi. nk ne cennete ve ne de cehenneme giremeyecek olan ba'z kimseler vardr ki, onlar iin hirette dahi erat olacaktr.
674
Uzeyriyye Fass
Uzeyriyye Fass
(r, 42/7)
676
Uzeyriyye Fass
Mesnev
Bu latf fassn iinde bulunan kaz bahsine balants dolaysyla Mesnevi Ma'nev'nin nc cildinde olan aadaki mbrek krmz beyitlerin erhiyle berber buraya konulmas uygun grlmtr.
Mesnevden krmz balklar:
"Kfre rz olmak, kfrdr" ma'nsndaki hadis-i erf ile, Her kim
benim kzma rz olmaz ve belma sabretmez ise, benden baka bir Rab
arasn! ma'nsndaki kuds hads arasndaki ztln uygunluu
beynndadr. Mesnev:
Tercme: "Dn, birisi bana bir soru sordu; nk o maceray, bahis ve ekimeye k idi; dedi ki: "Kfre rz, kfrdr" nktesini, bu hads-i erifi
Peygamber (a.s.) buyurdu, oysa onun sz gnetir ve delldir. Yine o Peygamber (a.s.) buyurdu ki: "Her kazya muhakkak mslman iin rz lzmdr, rz!.." Kfr ve nifk Hakkn kazs deil midir? Oysa, eer buna rz
olursam nfak olur; ve eer olmazsam o da ziyandr. O halde arada re ne
olur?"
zh: Bu iki hads hakknda sorulmak istenen soru budur ki: Kelmi esaslar gereince kullarn btn fiilleri Hakk'n me'iyyet yan irde ve kazsdr.
Bundan dolay kfr dahi O'nun kazs olur. Oysa kuds hadsin ifdesine gre, kazya rz zorunludur. Nebev hadse gre de kfre rz kfrdr. Bu iki
hal arasnda kulun resi nedir? Eer Hakkn kazs olan kfr ve nifka rz
olursa, kfir olur ve eer rz olmazsa, zorunlu olan terk etmi olur. Cenb-
Mevlna (r.a.) efendimiz bu soruya cevben buyururlar ki: Mesnev:
Tercme: "O soruyu sorana dedim: "Bu kfr makz yan kaznn gereklemesidir, kaz deildir; bu kfrn kaznn eserleri olmas dorudur."
erh: "Kfre rz kfrdr" hads-i erfindeki kfr, ism-i mef'l sgasyla
yan edilgen orta kipiyle, makz yan kaznn gereklemesidir ve kaznn
eserleridir; yoksa kaznn da kendisi deildir. nk "kaz" baka, "makz
yan kaznn gereklemesi" bakadr. Cenb- eyh-i Ekber (r.a.) bu fassn
balarnda buyurmu idi ki: "Kaz, Allah'n eyda hkmdr ve Allah'n
eyda hkm, Allh'n eyya ve eyda olan ilminin haddi zerinedir. Ve
Allh'n eyda ilmi de, bilinenler nefislerinde ne hl zere sbit idiyseler, o
bilinenlerin Hakk'a verdikleri eyin haddi zerinedir." Ve yine Hz: eyh (k.s.)
Ftht- Mek-kiyye'lerinde buyururlar ki: "Kaz, makznin gayrdr ve kaz
sbit aynlarn isti'ddna dnk olan kadere uygun, cd ve hkmlerden
ibrettir. Bundan dolay kaz, Hakkn fiili sfatlarndandr ve ona rz farzdr;
ve niin yle, byle kaz etti diye Hak'tan ikyet edilmesi haramdr. Fakat
makzye yan kaznn gereklemesine rz olmak, mutlak farz deildir. Bel677
Uzeyriyye Fass
ki kfr ve dier gnahlar gibi, kaz eserlerinin kendisinden kndan dolay, mkellefin rz olmayp ikyet etmesi zarr ve vcibdir."
imdi mdemki kaz, Hakk'n eyda hkmdr ve Hakk'n bu hkm
de, sbit aynlarn kendi haklarnda, Allah Tel hazretlerinden talep ettikleri
hkmdr ve mdemki ilh kaz ey zerine, ancak ey ile hkmeder; u
halde kulun ilh kazya rz olmaktan baka aresi kalmaz.
rnein, iki kimse bir pdihn huzruna kp, ondan birisi bir altn, dieri de bin altn ihsn istese ve pdiah da onlara verse. Bir altn alan;
pdiah arkadama bin altn verdii halde bana bir altn verdi! diye ikyet
edemez. nk pdiah onlara istediklerini vermitir. Buna rzdan bak
re yoktur. Fakat kendisinin bir altna nil oluu, ki makz yan kaznn gereklemesidir, kaznn eseridir; bundan rz olmamas tabdir. Belki bundan
dolay kulun kendisini pimanlk duyucu ve kabahtli hissetmesi cb eder.
nk talep kendisindendir. Mesnev:
Tercme: "imdi, ey efendi! Kazy makzden bil, t ki mklin derhal
ortadan kalksn!"
erh: "Makz", ism-i mefl sgasyla yan edilgen orta kipiyle, "mahkm"
ma'nsnadr. Kaznn makzden bilinmesi budur ki: Hakk'n kazs ilmine ve
ilmi de, aynlarn bilinmi olan isti'ddlarna tbi'dir. Bundan dolay aynlar
hakknda kan ilh hkm, onlarn Hak'tan talep ettikleri hkmdr. Bu
aynlar ilk olarak Hak zerine bu talebleriyle hkmederler; daha sonra Hakk'n kazs ve hkm onlarn zerine olur. Nitekim, Hz. eyh-i Ekber (r.a.) bu
zeyr Fass'nn balarnda: "Hkim, kim olursa olsun, hkmettii eyle ve
hkmettii eyde zerine hkmedilendir" buyurmutur. Hkim, hkmettii
eyle zerine hkmedilen olunca, onun bu hkm tabi'ki mahkmdan kaynaklanm olur. Ve bu srette de kazy makzden bilmek cb eder. Ve bu
hakkat ortaya kt zaman, derhal mkiller ortadan kalkp artk "Bu niin
byle oluyor ve o niin yle oluyor?" diye sorulara gerek kalmaz ve cehletin
srklemesiyle ile srp giden i'tirzlar, ma'rifet nru karsnda yok olur ve
lisn dilsiz ve sessiz kalr. Mesnev:
Tercme: "Kaz olmas ynnden kfre rzym; bu rz bizim ekimemiz ve ktlmz ynnden deildir."
erh: Kfrde iki yn vardr: Birisi kfrn zt, dieri kazya balantsdr. Kfr, zt ve kfr olmas i'tibriyle, asl rz olunmu deildir. Fakat
kazya balants dolaysyla kendisinden rz olunandr. nk ilh kazda
nefsn ktlkler ve tabat itibriyle olan kabhatler yoktur. Bundan dolay
kaznn sreti gzeldir; fakat, kfr bizim nefsn ktlklerimizden kaynaklandndan makz yan kaznn gereklemesi i'tibriyle irkindir. nk
kulun sfatdr. rnein gyet usta bir ressam, ok irkin bir kiinin resmini,
aslna uygun olarak resimlese, bu resme, san'at i'tibriyle gyet gzeldir, de678
Uzeyriyye Fass
nir; fakat srete pek irkin denecei de phesizdir. Bundan dolay resim gzel ve sret irkindir. te bunun gibi kaz gzel olduu iin rz olunmutur;
ve makz irkin olduu iin rz olunmamtr. Mesnevi:
Tercme: Kfr, kaz ynnden muhakkak kfr deildir. Hakk'a kfir deme, burada durma!
erh: Bu beyt-i erf stteki beyt-i erfin ilk msra'na sebep olarak vki'
olmutur. Ya'n "Kaz olmas ynnden kfre rzym; nk kfr kaz ynnden kfr deildir", demek sretiyle birderine balanr. Kfre, ilh
irdeye nispetle, "kfr" demek ciz deildir. nk o kfr, irdenin gereine gre vki' olmutur. rde de ilme ve ilim ise me'mr olan kulun sbit
aynnn hline ve isti'ddna tbi'dir. Bundan dolay kfr kazs, Hakk'a nispetle kfr deil, hikmetin da kendisidir. Eer kfr kazsna, kfr dense,
Hakk'a kfir demek lzm gelir. (Telallhu an zlike ulvven kebira; Allah
Tela bunlardan ycedir, byktr.) Sakn Hakk'a kfir deme ve bu helk
makmnda durma ve cehletin srklemesiyle kendini kfr uurumuna
salma! Mesnev:
Tercme: "Kfr cehlettir; ve kfr kazs, ilimdir. Nihyet hlm ve
hilim kelimelerinin her ikisi ne vakit bir olur?"
erh: Hint rihlerinden Vel Muhammed Ekber bd ve Bahru'l Ulm
Abd'l-Aliyy (kuddise srruh-m) "hlm" kelimesinin, (h) harfinin kesresiyle
yan (h) olarak okunmasyla, "hm ve gazab" mansna olduunu beyan
buyurmulardr. Ve "hilim" kelimesinin ise, (h) harfinin kesresiyle yan (hi)
okunmasyla "yavalk" ma'nsna olduu aktr. "Kfrn cehlet ve kfr
kazsnn ilim" olmasnn sret ve ma'n i'tibriyle "hlm" ve "hilim'' kelimeleri
arasndaki sret ve ma'n benzeyileri hakknda, gerek Ankarav'de ve gerek
Hint rihlerinin erhinde zhlara rastlanmad. Oysa Mevln (r.a.) efendimizin, Hazret-i Mesnev'de, kyslarda ve benzetmelerde, yaplan kyas ile kendisine kyaslanann ve yaplan benzetme ile ken-disine benzetilenin sreten ve
ma'nen uygunluuna dikkat gstermi olduklarna bakarak, bu beyt-i erfte
de ayn hasssiyetin bulunmas lzm geleceini dnerek, bu konuda fakrin
htrna gelen ma'nnn beynna cr'et olundu; yle ki:
"Hlm" ve "hilim" kelimelerinin telaffuzu kulaa bir gelir ise de, ma'n
i'tibriyle birderinin zttdr. Makz yan kaznn gereklemesi olan kfr
de, bir nevi' ilimden kaynaklanmaktadr ki, bu ilim, onlar kfr ve dallete
sevk eder. nk Hak Tel kullarn da'vet iin peygamber gnderdi. Fakat
inkr edenler peygamberin cisimde ve yemek ve imekte ve uykuda ve nikhta kendilerine benzediini grp:
679
Uzeyriyye Fass
(Furkn; 25/7)
hayatnn
zhirini
bilirler.
Ve
onlar,
hiretten
ve
(Necm, 53/29-30)
680
Uzeyriyye Fass
Fakat bu ilim, zhirde ilim ise de, hakkatte cehlettir. Bundan dolay bu
ilme dayal olan kfrleri de cehlettir. Kfr kazs ise, salt ilimden ibrettir.
nk yukardaki "O soruyu sorana dedim: "Bu kfr makz yan kaznn
gereklemesidir, kaz deildir; beytinin erhinde zh edildii zere, kfr
kazs, kulun sbit aynnn hakkatinin, Hakk'a verdii ilim zerinedir. Bu
ilimde asl cehlet olmas d-nlemez. Bundan dolay cenb- Mevln
(r.a.): Kfr ki, hakkatte cehlet olan bir ilme dayaldr ve kfr kazs ki
hakkatte salt ilimdir; bu iki ilim telaffuzda ve srette, "hlm" ve "hilim'' kelimeleri gibi, birbirine benzer ise de, ma'n i'tibriyle asl birdierine benzemez.
nk biri cehlet ve dieri ilimdir. Ve "hlm" nasl siyh nokta ile kaytl ise,
onlarn ilimleri de ylece siyh cehlet noktas ile kaytldr. Ve "hilim" nasl ki
kaytsz ise, Hakk'n ilmi de ylece kaytszdr ve mutlak ilimdir, buyururlar.
Mesnevi:
Tercme: "Hattn, resmin irkinlii nakkn irkinlii deildir. Belki
ondan irkini gstermek ve cd etmek lzm gelmitir. Nakkn kuvveti
odur ki, o nakk hem irkin, hem de gzel yapabilir."
erh: Hz. Mevln (r.a.), kaz ile makzyi yan kaznn gereklemesini
zh iin nakk ile nak rnek olarak veriyorlar: Eer bir nakk irkin bir
resim yaparsa, o irkinlik resmindir, nakkn deildir. Ancak san'at gereince onun mahret elinden irkin bir nak gstermesi ve cd lzm gelmitir:
Nakk gzeli ve irkini ne kadar mhirne ve stdne nak ve resmederse
san'atnda, o nispette kuvvet ve kudret shibi olmu olur. Bu rnekte "kaz",
nakkn irkin nak resmetmesi ve makz, irkin naktr. Ressm gzel
naklar ve beenilen tasvirleri nakederken seve seve resmeder. Fakat
san'atn ve mahretini gstermek iin irkin sretler de, gnlnn rzsnn
tersine olarak, resmetmek gerekir. Bunun gibi Hak Tel hazretleri, mbrek
isimlerinin grnme yeri olmas iin, hayr ve erri cd buyurur. Fakat hayrdan rz ve erden rz deildir. Bunun dier rnekleri budur ki: Doktor, doktorluunu icr etmek iin, hlkn hastaln ister; fakat hastalktan rz deildir. Eer rz olsayd, tedv etmezdi. Ayn ekilde, ekmeki hlkn aln
ister; fakat alklarndan rz deildir. Eger rz olsayd, ekmek satmazd. Ayn
ekilde, retmen, rencinin cehletini ister; fakat cehlete rz deildir. Eer
rz olsayd, retmezdi. Mesnevi:
Tercme: Eer ben, bu kaz ve makznin bahsini, intizm ile aarsam,
netcede soru ve cevp uzun gelir.
erh: Ya'n bu kaz ve makz bahsinin, kelm ehli kidelerine uyularak
almas, soru ve cevbn srmesine ve szn gereksiz yere uzamasna sebep
olur. Oysa kaz ile makznin hakkati, kelm ehli uslne uygun olarak icr
edilecek bahis ve mnzara ile almaz. Bu bahisler netcede "hayret" dourur.
Hayret ise tefekkre mnidir. Bundan dolay bundan vazgemek daha iyidir.
681
Uzeyriyye Fass
imdi bu sorularn ve cevaplarn netcesi "lim ma'lma tbi'dir" nermesine kadar gider. Bu mes'ele zeyr Fass'nn "Allah iin hccet-i blia yan
apak dell sbittir" buyrulmu olan yerinde, Hak Tel hazretleriyle kfirler
arasnda karlkl konuma eklinde, erh olarak beyn edilmi olduundan,
burada tekrrndan kanld. Oraya mrcaat lzm gelir. Mesnev:
Tercme: "Ak nktesinin zevki benden gider. Hizmet nak, baka nak olur."
erh: Ya'n kaz ve makz bahsi uzaynca, ak nktesinin zevki benden gider. Oysa ben ma'kun kapsnda ak hizmeti ile alan bir hizmetkrm. Bu
hizmet nak, baka naka dner. Ya'n aksz ve hlsiz olan kelm ehli gibi,
gereksiz szler konusunda alan bir hizmetkr olurum. Ve ak hizmeti ki,
makzdir ve nakkn nakettii gzel naktr; ve bu i'tibr ile bu hizmet rz
olunmutur. Eer bahis uzar-sa baka bir makz olur; ve o da nakkn nakettii irkin bir nak olur. Ve bu i'tibr ile o makz rz olunmam olduundan
tabi'ki ben ondan vazgeerim.
682
seviyye Fass
seviyye Fass
iir:
Birinci ma'n: Rh, ya Meryem'in suyundan vey Cibrn'in flemesinden, balktan mevcd olan beer sretinde, Siccn olarak isimlendirdiin
tabattan, temiz ve pk ztta var edilmi oldu.
kinci ma'n: Rh, ya Meryem'in suyundan vey balktan mevct olan
beer sretinde ortaya kan Cibrn'in flemesinden, Allah Tel'nn Siccn
olarak isimlendirdii tabattan, temiz ve pk ztta var edilmi oldu (1).
"Meryemin suyu"ndan kast, boalma nnda kadnlarn kadnlk organlarnda meydana gelen suya benzer bir ekilde, Cebrl (a.s.)n gzel bir delikanl sretinde Hz. Meryem'e grnerek, bilinen normal birleme ekli olmakszn,ona flemesiyle,cenb- Meryem'de ehvet olumas zerine,ihtilma
benzer bir hl iinde, olan boalma esnsnda akan sudur. "Cibrn" Cebrl
(a.s.) ma'nsna kullanlan bir kelimedir.
684
seviyye Fass
685
seviyye Fass
hlk etti.
"Sd" ve "lm" maddesi Arapada, kendisinde bilim erbbnn
"protoplazma" ya'n "ceniyye maddesi" (?) diye ta'br ettikleri ey oluan "mayalanm st" mansna geldiine gre, Darwin teorisince dem'in cisminin
"protoplazma"dan hlk edilmi olmas lzm gelir. Byle de olsa demin cismi yine anasz ve babasz hlk edilmi olur.
2. Havv'nn dem'in cisminden ayrlmas sretiyle hlk edilmesidir.
Darwin teorisini ta'kp edenlerin bunu da inkr edememesi gerekir. nk
Havvnn cismi, kokmu amurda var olan "protoplazma"dan mahlk olan
insan cinsinin dii trdr. Ve tr ise, cinsin bir besidir.
3. s (a.s.) babasz olarak Hz. Meryem'in vcdunda hlk buyurdu.
Ulhiyyet, kendisinin zhir vcdu olan kll tabatta, dem'i ve Havv'y
bahsedilen deiik hlde hlk buyurmak sretiyle kudretini gsterince, o kmil kudretten bu tarz hilkati yapamayacann sylenmesi iin hibir sebep
gsterilemez. Bunu teslm edemeyen ancak vehimdir. u halde insann hilkati
bu yn ile ile berber drt tarzda olmu olur ki:
Drdnc yn, det olduu zere babann nutfesinin anne rahminde
cereyn sretiyle insan cisimlerinin hlkdr.
te evvelki hilkatler, kudretin istisns ve bu tarz hilkat, o kudretin
kidesi olduundan, zhiri limler ve akllar ve kk ve byk bu kideye
bakcdrlar. Onun iin Yahdlerin akllarnn havsalas, bir bki-reden babasz olarak ocuk olmasn almad. Hz. Meryem gibi, kavmi arasnda nmuslu
hli ile hret bulan iffetli birine zin isnd ettiler.
imdi lemin tamm fiil Kur'ndr. Htem-i Enbiy (s.a.v.) Efendimiz'e
inmi olan kavl Kur'n, yudllu bih kesran ve yehd bih kesr yan
onunla birounu dallette brakr, birounu da onunla hidyete erdirir.
(Bakara, 2/26) yet-i kermesi gereince, nasl ki ba'zlarn dallette brakr ve
ba'zlarn hidyete erdirirse, lemde aa kan ilh fiiller de, ylece ba'z
kimselerin dallet sebebi ve ba'z kimselerin de hidyet sebebi olur. te ilh
fiillerden bir fiil olan s (s.a.)n var edilme ekli de beer fertleri zerinde bu
iki karlkl tesiri icr eyledi
Bu ynden onda ikmeti uzad; ta'yn ile binden fazla oldu. (2).
Ya'n cenb- s'nn oluma ve bozulup dalma sr'atini gerektiren tabat
hkmnden temizlenmi olarak var edilmesi ynnden, tasavvur edilmi
rhtan ibret olan cisimde ikmeti uzad. Ve onun o cisimde ikmeti ta'yn ve
hesap ile bin seneden fazla oldu. nk snn mild ile (S.a.v.) Efendimiz'in
dnyya terifleri aras (571) senedir. Fussu'l Hikem'in trhi ise (627) inci
686
seviyye Fass
seviyye Fass
seviyye Fass
689
seviyye Fass
(Enbiy, 21/34)
690
seviyye Fass
(Nis, 4/157)
ve m katelhu ve m salebhu
"Yahdler bu ilimden rtl olduklar iin o hazreti armha gerip mzrak saplamakla ldrdklerini ve astklarn zannettiler. Oysa o, tasavvur
edilmi rh, onlarn fiiliyle ldrlm ve asl-m olmad."
(Nis, 4/157)
(Nis, 4/157)
(Nis, 4/157)
ve m katelh yaknen
"Oysa onu yaknen, y'n kendi fiilleriyle ldrmediler."
nk tasavvur edilmi rha onlarn fiillerinin te'sri olamaz.
691
seviyye Fass
(Nis, 4/158)
enn ehluku lekm minet tni ke heyetit tayri fe enfuhu fhi fe yeknu
tayran bi iznillh, ve ubriul ekmehe vel ebrasa ve uhyl mevt bi iznillh
Ben gerekten size amurdan ku ekli yaparm, sonra onun iine flerim. O zaman o, Allah'n izniyle ku olur. Doutan kr olan ve abra hastaln iyiletiririm. Ve Allah'n izniyle ly diriltirim.
yet-i kermesinde haber verilen sz ile syleyici oldu.Ya'n ly diriltti
ve amurdan ku in edip ona fleyerek hayt verici oldu.Ve o hazretin hlk
ettii kuun yarasa kuu olduu rivyet olunur.
Soru: Btn nebler ve evliynn kmilleri, insan- kmil olmalar
i'tibriyle "Allah" isminin grnme yeri olduklarndan onlar dah ulhiyyet
mertebesinin btn isimlerinin hkmleri ve vasflaryla aa kmaktadrlar.
u halde, bunlar ile s (a.s.) arasndaki fark nedir?
692
seviyye Fass
Cevap: Neblerin ve evliynn kmillerinin zhiri vctlar tabatta var oldu. Ve tabat ise ulhiyyetin zhiriyyetidir. Bundan dolay bu kerem shibi
ztlar ulhiyyetin zhirinden domu oldular. s (a.s.) ise, yukardaki beyt-i
erflerin erhinde zh edildii zere, Siccn" olarak isimlendirilen "tabat"tan
temiz ve pk olarak var oldu. Ya'n Btn isminin ihtas altnda aa kt. Bu
sebeble o kerem shibi ztlar gibi tab hayt ile yaamad ve tab lm ile de
veft etmedi. nk ulhiyyetin btnndan domu oldu. s (a.s.) ulhiyyet
mertebesinin btn isimlerinin hkmleri ve vasflaryla aa kmada btn
nebler ve evliy ile ortak olmakla berber, aa kma hussu onlara
muhliftir. Onun zhiri vcdu, hakkat-i Muhammedyyeden ibret olan
vhidiyyet mertebesinin, yan btn isimleri toplam olan ulhiyyet mertebesinin btnndan dodu. Ve nefes-i rahmnden ibret olan cenb- s'nn
rhniyyeti ve hakkati, o mertebenin rhiyyeti gibidir. Nitekim dem, o mertebenin cismiyyeti gibidir. te cenb- s, hakkat-i Muhammedyyenin
rhiyyeti mesbesinde olduu iin, onun ahdi (S.a.v.) Efendimiz'in yce
ahdlerine bitiik oldu.
seviyye Fass
olur. Ve "Allah" ismi, kll ve cz' btn ilh isimleri ihta etmi toplayc bir
isimdir ki, bu ism-i erf neblerin ve kmil evliynn hs Rabbidir. Bu ismin
gerekleri bu kerem shibi ztlardan fiilen aa kar. Bunlarn dnda olan
insan fertleri de, bu isme grnme yeri olmak istiddyla hlk olunmu ise de,
tabi pisliklere dalp nefsni sfatlarn izle etmekte gevekliklerinden dolay,
onlarn bu isti'ddlar potansiyel olarak kalr, fiilen aa kmaz. Ve bu halde
hayt terk ettiklerinde kendilerinin kymetlerini anlarlar ise de, i iten gemi
olur.
te rhullah olan s (a.s.) da, salt olarak ulhiyyetin btnndan taayyn
etmi olmakla hs Rabbi olan "Allah" toplayc isminin grnme yeri idi.
Bundan dolay bu hs Rabbinin cb olarak btn ilh sfatlar ile aa kt.
Ve yukarda ve aada te'srine ve "Allah" ismine bantlarnn sahh olduuna almet olmak zere, ly diriltti ve ku hlk etti. Nitekim "Allah" toplayc isminin grnme yeri olan dier neblerden ve evliynn kmillerinden
buna benzer mu'cizeler ve kermetler grlmtr.
Allah Tel onu cismen temizledi ve rhen tenzh eyledi ve var etme
sebebiyle onu benzer kld (5).
Ya'n Allah Tel, s (a.s.)n cismini, beeriyyet bulanklarndan ve tabi
pisliklerden temizledi. Bundan dolay onun cesedinin sreti tasavvur edilmi
rhtan ibret oldu. Ve nrn cevherden ibret olan rhu, hissi baklarda ceset sretinde grlmekle berber, tabi gereklerden ve maddesel sfatlardan
tenzh ve takds etti. nk btn rhlar nrn cevher olduu halde, tabi
hkmlerin te'sri altnda bulunan madde bedenlere balandklarnda maddesel sfatlarn gereklerine tbi' olurlar. nk bu cesetler, tasavvur edilmi rh
deildir. te bunun iin yukarda zh edildii ekilde Yahdlerin sikast s
(a.s) cismine te'sr etmedi. Ve amurdan ku hlk etmek ve llerde hayt ve
hastalarda shhat var etmekle, onu Hak Tel kendisine benzer eyledi.nk
innallhe halaka deme al sretihi yan Allah demi kendi sreti zere
hlk etti buyurulduu zere, s (a.s.) insan- kmildir ve insan- kmil ilh
sret ya'n ilh sfatlar, zerine mahlktur ve Zt isminin grnme yeridir.
Bundan dolay ondan Allah toplayc isminin hkmleri ve eserleri aa
kar. Ve bu hads-i erfte beyn buyurulan "dem"den kast, insan- kmildir.
Noksan insann hli ise, bundan evvelki beyt-i erfin erhinde zh edildi. te
var edilme ynnden insan- kmilin Hakk'a benzeyiinin srr budur. Fakat
bu benzeyi, mutlak benzerlik deil, belki kaytl benzeyitir. nk mutlak
olu ulhiyyet ztna mahsstur. Ulhiyyet zt insan- kmilin sretinde taayyn ettiinde, bu sret dolaysyla kaytlanr. Ve ulhiyyet ztnn zelliklerinden olan var etme ve hlk etme ve cd ve yok etme dahi, bu taayyn etmi
sretten aa knca, mahal dolaysyla kaytl olur.
694
seviyye Fass
Bilinsin ki, muhakkak rhlarn zelliklerindendir ki, onlar bir eye balanmasnlar ve tems etmesinler, kesinlikle o ey canlanr ve hayt ondan
yaylr. Ve buna binen Smir, resln izinden, ki o Cibrldir, o da rhtur,
bir kabza kabz etti. Oysa Smir bu hussu bilir idi. imdi onun Cibrl olduunu bildii vakit, zerine tems ettii eyde muhakkak hayt yayldna rif oldu. Byle olunca "dd" ile yhut "sd" ile, yan avu dolusuyla ve
yhut parmaklarnn ularyla, resln izinden bir kabza kabz etti. imdi
onu buzaya koydu. Buza brd. nk buza sesi, ancak brmedir. Ve eer onu baka bir srette ikme ede idi, bu srete mahss olan ses
ona nispet edilir idi. Deve iin homurdama ve kolar iin gmbrdeme ve
koyunlar iin meleme ve insan iin "savt" vey "nutk" veyhut "kelm" gibi
(6).
Ya'n rhlar bir eye tems ettiinde o eyin diri olmas ve onda hayt eseri gzkmesi, rhlarn zelliklerindendir. nk, rh nefes-i rahmndir. Ve
hayt, rhun zt sfatdr. Fakat rhun tems ettii eyde hayt eserinin gzkme derecesi, o eyin sretine baldr. rnein tatan vey dier maddeden yaplm bir insan heykeline rhun tems hlinde, ondan his ve hareket
ve konuma gzkr. Hrn Fass'nda zh edilecei zere, Ms (a.s.)n
mmetinin fertlerinden olan Smir, at zerinde beer sretinde sretlenmi
olan Cebrl (a.s.)n atnn bast yerden bir avu toprak ald. nk Smir
Ms (a.s.)dan feyizlendii ma'rifet syesinde, cenb- Cibrl'in rh olduunu
ve rhun tems ettii eyde haytn yayldn bilir idi. Bundan dolay at zerinde beer sretinde sretlenmi olan ahsn cenb- Cibrl olduunu bildii
vakit, atnn bast topraklarda hayt eseri olduunu ve o izlerde haytn yayldna rif oldu. Byle olunca, resln izinden, ya'n Hz. Cibrlin izinden
bir kabza toprak ald. "Kabza" "dd" ile olursa kabza yan "avu dolusu" ve
"sd" ile "kabsa" olursa "parmaklarnn ularyla" ma'nsna gelir. Her iki ekil
de mmkndr. Smir Ben srl'in mcevher ve ziynetlerini toplayp eriterek, onlar bir buza eklinde dkt. Ve bunu Ms (a.s.) Tr'a gittii vakit
yapt. Ve buzay Ben srl'in ibdet etmesi iin bir put olarak yapt. Detaylar Hrn Fassnda gelecektir. Buzann yaplmas srasnda, ald bir avu
topra kartrd. Bu sebeble buza huvrd yan brd, ya'n buzalara
mahss olan ses ile barmaya balad. nk Arapada buza sesine "huvr"
derler. Nitekim yet-i kermede buyurulur: iclen ceseden lehu huvr yan
bir buza heykeli ki brr (A'rf, 7/148). Ve eer Smir o mcevherleri
baka bir srette i'ml etseydi, bu sret kendi cinsine mahss olan sesi verir
idi. Ve bu sesin ismi de o srete nispet olunurdu. Deveye mahss olan
homurdama ve kolara mahss olan gmbrdeme ve koyunlara mahss olan
meleme ve insana mahss olan "savt" vey "nutk" veyhut "konuma" gibi.
nk, bir olan rh, mahallin gereklerine gre aa kar.
695
seviyye Fass
imdi ne zamanki Cebrl (a.s.)dan ibret olan rhu'l-emn, beer seviyesinden sretlendi, zannetti ki o beerdir, kendisine cinsi mnsebeti
murd eder. Byle olunca Allah Tel'nn kendisini ondan kurtarmas iin,
btn konsantrasyonunu toplayarak bir snma ile, ondan Allah Tel'ya
snd. nk muhakkak bunun ciz olmayan eylerden olduunu bilir
idi. Bundan dolay, ona Allah ile tm huzr hsl oldu ki, o da ma'nev
rhtur. Eer ona bu anda bu hl zere flese idi, annesinin hlinden dolay,
s, hilkatinin fenlndan dolay, hibir kimsenin ona tkat getiremeyecei bir vasfta kar idi. imdi ona "Ben ancak senin Rabb'inin reslym;
sana bir temiz ve pk bir erkek ocuu bah etmek iin geldim" (Meryem,
19/ 19) dedii vakit bu skntdan rahatlad ve gnl ferahlad. Bundan dolay s (a.s.) ona bu anda fledi. u halde Cebrl kelimetullh yan Allahn kelimesi Meryem'e aktarlm oldu. Nasl ki Resl, kelmullh yan
Allahn kelmn mmetine nakletti, o da Allah Tel'nn ve kelimetuhu,
elkh il meryeme ve rhun minhu yan ve O'nun kelimesidir. Onu
Meryem'e nakletti ve o, kendisinden bir rhtur. (Nis, 4/171) szdr (8).
Ya'n Rhu'l-emn olan Cibrl (a.s.), rmakta gusletmek zere plak olan
Hz. Meryem'e gzel bir delikanl sretinde sretlenip grnd zaman,
cenb- Meryem, onun madde beden shibi bir delikanl olup kendisine cinsi
mnsebet amacyla geldiini zannetti. nk, gizli bir mahalde plak bir
gen kadnn hallerini gren bir delikanlnn hi ekinmeden o kadna ynelmesine tabat leminde baka bir ma'n vermek mmkn deildir. Bu vaziyet
ibe mahallidir. Byle olunca iffetli bir veliyye olan Hz. Meryem, er nikh
olmakszn gerekleecek bir cinsi mnsebetin aklen ve er' an ciz olmayan
ilerden olduunu bildii ynle, Allah Tel'nn kendisini bu delikanlnn
elinden kurtarmas iin, zhir ve btn kuvvetlerini toplayarak snmak
696
seviyye Fass
sretiyle, o delikanldan Allah Tel'ya snd. Ve yet-i kermede beyn buyrulduu zere:
(Meryem, 19/18)
seviyye Fass
m'min ve slih evlt kmaktadr. Ve ite bunun iindir ki, zin ocuu kalb
cennetine dhil olmaz, derler. nk anne ve babann birdierine yaklamas
edeb ve salh zerine deildir. Cinsi mnsebet db brhim Hakk (k.s.)
hazretlerinin Ma'rifetnme'sinde ayrntl olarak beyn olunmutur. Hayrl
bir ocuu olmasn isteyenler oraya mrcaatla istifde edebilirler. Ve cenb-
eyh-i Ekber (r.a.) bu hakkati, Ftht- Mekkiyye'nin yz seksen sekizinci
blmnde u ekilde beyn buyururlar:
"Cinsi msbet esnsnda kadn bir srete baktnda veyhut mnsebet
ve boalma nnda erkek bir sreti hayl ettiinde, ocuk hayl edilen sretin
ahlk zerine olur. Bunun iin limler, mnsebet esnsnda erkek ile kadnn, o srete bakmak zere, bulunduklar meknda limlerin en byklerinin
fziletlilerinin sretlerini tasvr ile emrederler. nk haylde tabedilmi olan
ey, tabatta te'sr eder. imdi o sret zerine olan bu hayliyye kuvveti, sudan
var olan ocukta gzkr. Ve bu tabat ilminde acp bir srdr."
imdi zin korkusu sebebiyle Hz. Meryem'de oluan skntnn giderilmesi
iin, Cebrl (a.s.) ona, "Ben ancak senin Rabb'inin reslym; sana tab pisliklerden pk ve temiz bir erkek evlt bahetmek iin geldim" deyince, Hz.
Meryem'in sknts rahatlamaya dnt ve gnl ferahlad. nk:
698
seviyye Fass
kelmn mmetine nakletmesine benzer. nk (S.a.v.) Efendimiz, Allah Tel'nn Kur'n- Kermde beyn buyurduu:
(Nis, 4/171)
Szn harfler ve zarflar kisvesine giydirip bizlere nakletti. Ve her bir "kelime", iret ettii ma'nnn o srette taayynnden baka bir ey deildir. Ve
"ma'n" o sretin rhudur. u halde, snn cismi, bu lemde aa kan Allah Tel'nn kelimelerinden bir "kelime"dir. Ve onun iret ettii "ma'n" sev
rhudur ki, o da onun hs Rabbi olan Btn ismidir. Geri s (a.s.), kmil olmas dolaysyla "Allah" toplayc isminin grnme yeri ise de, bu toplayc
ismin altnda bulunan btn isimlerin hkmleri onda i'tidl zere yan
normllik zere zhir deildir. Nitekim doum ekli ve Yahdler tarafndan
gerekleen sikast zerine ykseltilmesi, normllikten uzaktr. Ve btn ilh
isimlerin normllik zere aa k, ancak Htem-i enbiy (s.a.v.)
Efendimiz'e mahsstur.
Ve ayn ekilde Kur'n, kelmullah yan Allah'n kelmdr ve bu
kelmullhn cismi, telaffuz esnsnda harf ve ses ve yazm esnsnda yazlan
harflerin sretleridir. Ve bu sesler ve sretler, ancak ma'nlarndan dolay taayyn eder. Bundan dolay cenb- Cibrl'in sev rh ve ma'ny Hz. Meryem'e nakli, kelmullhn manlarn Resl'e naklinin benzeridir.
Ve Resl'e cenb- Cibrl tarafndan nakledilen manlar, Resl tarafndan
da mmetine ylece nakledilir. u halde aradaki fark, ancak o ma'nlarn taayyn eden sretlerinin muhlif oluundan ibrettir.
699
seviyye Fass
seviyye Fass
ve uhyl mevt
"ly diriltir"
701
seviyye Fass
702
seviyye Fass
703
seviyye Fass
704
seviyye Fass
(Tevbe, 9/29)
(Nis, 4/34)
ve
705
seviyye Fass
(Bakara, 2/228)
706
seviyye Fass
seviyye Fass
riltmek ile olan lleri diriltme, hayrete deer bir hl olmakla berber, bunu
gren m'minlerin akllar onu kermete ykledikleri ynden, konuturma ile
diriltilen insann dirilmesi derecesinde hayrete dmezler.
Nitekim "L'l" isminde bir kedi var idi. ld; sprntle attlar.
Abdlkdir Geyln (r.a. ) efendimiz "L'l' !.. " diye ardklar zaman dirilip
sratle mbrek huzrlarna geldi. Ve ayn ekilde Byezid Bistm (r.a.) lm bir karnca zerine flediklerinde, dirildi. Ve ayn ekilde Abdurrahman
Cm (k.s.) hazretlerinin nne sultan, imtihn amacyla, hi kesilmemi btn
olarak lm bir tavuu piirtip koydurttu. Bahsedilen hazretin ireti zerine
tavuk sahandan sr'atle kalkt. Evliyullahdan bu gibi hrikalarn gzkmesi
oktur. Fakat bunu grenler onlarn kermetine yklemekle, hayrette kalmazlar. Hayret, ancak lm bir insann konuarak dirilmesinde olur. nk akl,
beer sretini, konuarak dirilmekten ibret olan ilh eser ile brnm bir
halde grd. Dnsel bak dolaysyla buna hayrette kalr. Bundan dolay
s (a.s.)n, beeri ahsiyyeti ile, ly konuturarak diriltmesine akllar hayrette kaldlar.
imdi onun hakknda ba'zlarnn gr, hull yan dhil olma szne ve onun ly diriltmesi sebebiyle "o Allah'tr" szne sebep oldu. Ve
bunun iin kfre balandlar; o da rtmektir. nk onlar, ly dirilten
Allh' s'nn beer sretiyle rttler. Bundan dolay Allah Tel: Lekad
keferellezne kl innallhe hvel meshubnu meryem (Mide, 5/17) ya'n
"Allh'n hviyyeti Meryem olu Mesh'dir, diyenler muhakkak kfir oldular" buyurdu. imdi onlar szn tammnn btnnde hat ve kfr arasn topladlar; yoksa sdece Allahn hviyyeti szleriyle deil vey sdece
Meryem olu szleriyle de deil. Bundan dolay onlar "Meryem olu"
szleriyle, ly diriltmesi ynnden, bir eyi bir baka eye ilve ederek,
Allah'tan insansal beeri srete getiler. Oysa o, hi phesiz Meryem oludur. Byle olunca iitenler dnd ki, onlar ulhiyyeti yan ilhl srete
baladlar ve onu sretin ayn kldlar. Oysa onlar bunu yapmadlar, belki
ilh hviyyeti bata beer sretinde kldlar ki o, Meryem oludur. Bundan
dolay sret ile hkm arasn ayrdlar. Nitekim Cibrl beer sretinde idi.
Oysa fleme mevct deil idi, daha sonra fledi. Byle olunca sret ve fleme arasn ayrd ve fleme sretten oldu. Demek ki fleme olmad halde sret mevct idi: u halde fleme, sretin zt zellii deildir (13)
Ya'n s (a.s.)n ly diriltmesine bakanlardan ba'zlarnn gr hull
yan girip dhil olma szne kadar gitti. Allah Tel s (a.s.)n beer sretine
hull etti yan girdi, dediler. Ve ly diriltmesi sebebiyle; Hz. s Allah'dr,
dediler. Ve bu szlerinden dolay onlar kfre balandlar. "Kfr" ise "rtmek"tir. nk onlar, ly dirilten Allah Tel'y Hz. s'nn beer sreti ile
708
seviyye Fass
709
seviyye Fass
Bundan dolay Nasr'nn hull yan dhil olma zannna ship olan snf,
"Meryem olu" szleriyle, Allah'tan insansal beeri srete getiler. Ve sev beeri sretten ly diriltme durumunun gzkmesiyle Allh' o sretin aslna
dhil ettiler. Ve bu ilve ile mutlak ulhiyyetten yz evirip, ulhiyyeti yan
ilhl bu sret ile snrladlar. Ve bundan dolay "Allah, Meryem oludur"
dediler. Oysa sev beeri sret, phesiz Meryem oludur.
imdi onlarn innallhe hvel meshubnu meryem yan Allh'n
hviyyeti Meryem olu Mesh'dir (Mide, 5/17) szn iiten kimse, onlarn ulhiyyeti yan ilhl sev srete baladklarn ve ulhiyyeti sev beeri
sretin ayn kldklarn dnd. Oysa onlar ulhiyyeti sev srete balayarak, onu o sretin ayn klmadlar; belki ilh hviyyeti s (a.s.)n ortaya knn bandan i'tibren sev beer srette snrladlar ki, o sret Meryem oludur. Bundan dolay hull yan dhil olmay syleyici oldular ki, o da kfrdr. Byle olunca bu szleriyle sev beer sret ile ondan kan ly diriltme hkm arasn ayrdlar; ve bu sev sreti hkmn ayn klmadlar.
Ya'n onlar sev srete baktlar; Meryem'in olu olan bir beerdir, dediler.
ly diriltmesine baktlar; ilh zelliklerden olan bu hlin, beerden kmas
mmkn deildir, dediler. Bundan dolay beeri sreti ile berber ly diriltmesine bakarak innallhe hvel meshubnu meryem yan Allh'n
hviyyeti Meryem olu Mesh'dir dediler ki, bu sz "Muhakkak Allah Meryem olu Meshtir" ma'nsn iine ald.
Ve bu sz ile sret ve hkm aras ayrlm oldu. Bu hl ise ancak hull
yan dhil olma ekliyle mmkndr. Ya'n Allh'n s sretine dhil olmu
olmasyla mmkndr. te onlarn kfrlerinin kayna budur. Oysa iin aslnda Hakkn hakki vcdundan baka bir vcd yoktur ki, hull yan dhil
olma dnlebilsin.
imdi onlarn ilh hviyyeti, s (a.s)n ortaya knn bandan i'tibren
sev beer srette snrlandrmalar doru deildir. Nitekim Cebrl (a.s.) beer sretinde ortaya knn en bandan i'tibren flemedi. Belki sretlenmesinden bir mddet sonra fledi. Demek ki Hz. Cibrl "sret" ile "fleme" arasn ayrd; ve fleme sretten sonradan oldu. Bundan dolay "sret" mevct olduu halde "fleme" mevct deil idi. Demek ki "fleme" "sret"in zt zelliinden deildir. Bunun gibi ilh hviyyet mevct olduu halde, sev sret
mevct deil idi.
u halde sev sret ilh hviyyetin zt zelliinden deildir. Ve ayn ekilde sev sret mevct olduu halde, bu sretin ortaya knn hemen arkasndan ondan lleri diriltme gereklemedi, belki bir zaman sonra gerekleti. u halde lleri diriltme, sev sretin zt zellii deildir.
710
seviyye Fass
711
seviyye Fass
712
seviyye Fass
713
seviyye Fass
Kul lev knel bahru midden li kelimti rabb le nefidel bahru kable
en tenfede kelimtu rabb ve lev cin bi mislih meded.
"Y Habbim de ki, eer yeryzn evirmi olan denizler, Rabb'imin
kelimelerini yazmak iin mrekkeb olsa Rabb'imin kelimeleri son bulmazdan nce deniz tkenir idi. Ve eer onun bir o kadarn daha getire idik yine byle olur idi."
Bilinsin ki, "Kn!" emri "kf" ile "nn" harfinden olumu Arapa bir kelimedir. lemde bu kadar muhtelif lisan mevct olduu halde, Hak Tel
cdn murd ettii eye "Kn!" Arapa kelimesi ile mi hitp eder ve bu kelimeyi ne ekilde syler ? Nitekim, yet-i kermede buyrulur:
714
seviyye Fass
(Nahl; 16/40)
seviyye Fass
kendince bir kelmdr ki, biz buna "kendi kendine iinden sylemek'' deriz.
Harf ve ses ile aa karttmz kelm, bu iimizden sylediimiz kelmn
yansmasdr. Ztmzda bulunmakta olan kelm sfatnn aa karlmasna
yneldiimiz zaman, ilmimizde peyd olan manlar o kadar sr'atle var olur
ki, iki ma'n arasn zamn olarak ayrmak mmkn olmaz. Kelimeler leminde bu emrin Arapas Kn! kelimesi olduu gibi, dier lisanlarda da bu
ma'nya uygun birtakm kelimelerdir. lh nefs kelm, harf ve ses kisvesine
brnerek, taayyn leminde htem-i enbiy (s.a.v.) Efendimiz'e Arapa kelimeler ile gelmi olduundan, bu ma'ny ifde etmek iin "Kn!" sz kullanlmtr.
imdi hattt, kendi emretti, kendi dinledi. Ve emri tkiben hemen levhann sreti ilminde naklanm olmakla, kendi ztyla, kendi ztnda, kendi
ztna tecell etmi oldu. Ve evvelce hattatlk ve ressamlk sfatlar ztnda birlikte ve ztnn ayn iken, bu tecell netcesinde hattatlk sfat ressamlk sfatndan ayrlm oldu. Ve ilminde peyd olan o levhann sreti bu sfatna ayna
oldu. Ve hattt daha nce kendisinin bu sfatn toplu bir ilim ile bilir iken,
imdi ayrntl bir ilim ile bilmeye balad. Evvelce bilir idi, bu defa grd. Ve
bu grme netcesinde ayrntl bir ilim peyd oldu. Fakat bunlarn hepsi o kimsenin ztnn dnda gereklemedi. Bundan dolay o kimse, kendi kendini
mhede etti.
Tekvn yan var etme hakkndaki ayrntlar ve zhlar Slih Fass'nda getiinden bu bahsin mtlaasnda o zhlarn da iyice incelenmesi lzm gelir.
imdi Hakk'n, zerinde bulunduu mutlaklk ve ahadiyyet dolaysyla bu
"Kn!" kelimesi ona balanr m; ya'n hibir sfat ile nitelenmeyen ve hibir
isim ile isimlenmi olmayan srf zta "Kn!" kelimesi balanr m, yoksa balanmaz m? Evet, olunur. Fakat bu ekilde "Kn!" kelimesinin mhiyeti idrk
olunmaz. nk Hakk'n Kelm', ztnn ayndr. Ve srf ztn hakkatini ve
zn bilmek ve idrk etmek, beer fertlerinden hibir ferd iin mmkn deildir. Bu mertebe de kelm ve kelm eden ahadiyye ztdr. Bundan dolay
ona balanan Kn! kelimesi, hakkati zere mutlak olduu halde terk olunur. Bu hussta tefekkr ve gelii gzel szler asl ciz deildir. nk mutlak ztn letfeti indinde, cisimlere gre latf olan fikir, kesftir. Ve
kesfin kesfet hliyle latfe yolu yoktur. Meer ki kesfeti terk edip latfin ayn
ola. Bu ekilde de ilim, lim ve ma'lm bir ey olur.
Yhut Hak Telnn hviyeti, "Kn!" diyen bir srete mi iner ? Evet, yukarda anlatlan i'tibr geerli olduu gibi, bu i'tibr da geerli olur. Bu i'tibra
gre, Hakk'n inip aa kt sret iin "Kn!" kelimesi hakkat olur. nk
var edilmi sretlerden herhangi bir sret olursa olsun muytlak olan Hakkn
isimlerden bir isim dolaysyla taayynnden ibrettir. Bundan dolay o
sretten kan "Kn!" sz, o sretin hakkati olur ve o sretten "Kn!" sz
syleyici olan Hak olur. nk kelm, Hakkn sfatlarndan bir sfat ve bir
716
seviyye Fass
kll yan btnsel bir kavramdr. okluk grnme yerlerinde muhtelif mertebeler ile aa kmas bu btnsel kavramn birliine zarar vermez. Nitekim
gnein muhtelif pencerelerden odaya yansm olsa gnein oalmlna hkm olunamaz ve gne paralara ayrld denilemez. Bundan dolay
kelmn hakkati bir olduu gibi, vcdun hakkati dahi birdir. u halde
Hakkn mutlak vcdu, Zhir ismi dolaysyla var edilmi sretlerden bir
sretle taayyn edici olup da bu sretten "Kn!" sz ksa, hakkatte bu szn syleyicisi Hak olur.
imdi mdemki bu iki i'tibr mevcttur, riflerden ba'zs ilk i'tibr tarafna ve ba'zlar da ikinci i'tibr tarafna giderler; ve ba'zlar da her iki i'tibra
bakp hangisiyle hkmedeceini bilmez, hayrete der. Fakat bu hayret,
(S.a.v.) Efendimiz'in bize Rabb zidn fk tehayyuran yan Rabbim
ztnda hayretimi, arttr mbrek szyle rettii vlm hayrettir. nk bu hayret irfndan sonra olan hayrettir. Bundan dolay evliynn bykleri
iin olan en byk hayrettir. Fakat Muhammed zevk zere kendilerine irfn
ihsn olunan ztlar iin bu hussta hayret yoktur. nk bu ztlar "Allah Tel var idi; O'nunla berber eydan bir ey yok idi; ve u an dahi yledir"
yksek sz gereince Hakkn vcdundan baka bir mevcd olmadn ve
bu i'tibrlarn ancak Hakk'n mutlak vcdunun mertebelerine bantsn bildikleri iin, her iki emrin her bir aynda tahakkuk edici olduuna hkmederler.
Ve "Kn!" emrinin mutlak zta veyhut mutlak ztn indii srete bants, bir mes'eledir ki, ancak zevk ile bilineblir. Bunu ilim ile anlamak mmkn
deildir. rnein hadm edilmi bir kimseye cinsi mnsebetin lezzeti ne kadar ta'rf olunsa, onda oluan dnsel zevk, bu lezzeti kendi nefsinde bulan
kimsede oluan hl zevkine benzemez. Nitekim Byezid Bistm (r.a.) ldrd bir karncaya fledii zaman, dirildi ve onda hayt eseri zhir oldu. Hz.
Byezd, fleme esnsnda yle bir tecellye mazhar olmu ki, kendinin kendilii kalkm ve izf vcdunun Kayym'u olan Hakk'n sft hkm icr etmekte bulunmu idi. Nitekim, hads-i kudsde insan- kmile hitben buyrulur: "Hlka benim sfatlarm ile zhir ol! Seni gren, beni grr ve seni seven, beni sever ilh.." Karncaya bu halde iken fledi; ve fleme esnsnda kiminle flediini bildi. Bundan dolay diriltme emrine balanan Kn!" sznn mutlaka zta m, yoksa Hakk'n kendi sretine inmesi dolaysyla bu
srete mi balanacan, zevkan rif oldu. Byle olunca Hz. Byezd fleme
esnsnda seviyy'l-mehed idi. Ya'n hiss diriltmede s (a.s.)n mhede
zevkine nil olmu idi.
Cenb- eyh-i Ekber (r.a.), buraya kadar hiss diriltmeyi beyn buyurdu.
Bundan sonra da ma'nev diriltmenin zhna balayp buyururlar ki: Ma'nev
diriltme ilim ile olur. Ve ilim ile oluan bu mnev hayt, ilh, zt, ilm ve
nrn olan hayattr ki, onun hakknda Hak Tel hazretleri Kur'n- Kerm'de
yle buyurur:
717
seviyye Fass
(En'm, 6/122)
seviyye Fass
Bundan dolay ilimden ibret olan ma'nev haytn ilh, zt, ilm, nrn
hayt olduu sbit oldu. imdi herhangi bir kimse cehlet ile lm olan bir
nefsi, ilh marifete bal olan zel bir mes'elede, ilm hayt ile diriltmi olsa,
o kimse, o zel mes'ele o nefsi diriltmi olur. Ve o mes'ele, o kimseye bir nr
olur ki, eklen kendisine benzeyen ve cehlet karanl iinde kalan dier insanlar arasnda bu nr ile yrr; ve onlarn lm olan nefislerini ilh ma'rifet
ile diriltir.
E ve men kne meyten fe ahyeynhu ve cealn lehu nren yem bih
fn nsi (En'm, 6/122) yet-i kermesinin tefsri ve ilim hakkndaki ayrntlar
Ms Fass'nda gelecektir.
imdi ma'nev diriltme, hiss diriltmeden a'l ve daha ereflidir. nk birisi bk olan rhun diriltmesine ve dieri fn olan cesetlerin diriltmesine balanr. Ve bak ise fendan a'l ve daha ereflidir. Bu hakkate dayal olarak hiss diriltmeye kudreti olan neblerden ve evliynn kmillerinden bu hl pek az
ve ndiren olur. Ma'nev diriltme ise, dim oklukla olmaktadr. Nitekim,
Rislet-penh (s.a.v.)in yce emri ile Hz. eyh-i Ekber ve misk-i ezfer (r.a.)
efendimizin, mmet-i Muhammed'e ithf buyurduu bu Fussu'l-Hikem
syesinde, binlerce l nefis hkmnde olan kimseler, ma'nev hayta nil olmular ve bundan sonra da kymete kadar olacaklardr.
iir: Eer o olmasa idi ve eer biz olmasa idik, olan olmaz idi. (16).
Ya'n okluk sfatlar ztnda helk olmu olan Hakkn mutlak vcdu
olmasa idi ve o hakk vcdun vhidiyyet mertebesine tenezzl ile, her bir
sfatnn eseri olan isimlerinin sretleri bulunan bizim sbit aynlarmz olmasa
idi, bu kesfet leminde aa kan varlksal aynlar mevct olmaz idi. nk
aa kmak vcdun ve varln ndr. Ve yoktan hibir ey kmaz. erat
lisnnda lemlerin yoktan var oldu denilmesi, lemlerin sretlerinin salt yokluktan zuhra geldiini beyn etmek deildir. Belki potansiyel olarak mevct
ve filen yok iken gayb mertebesinden ibret oln izf yokluktan aa kt
demektir. Nitekim eftli ekirdeinin iinde potansiyel olarak bir aa ve belki sonsuz aalar vardr. Fakat fiilen yoktur ve gayb mertebesindedir.
imdi vcd hakkati, bir kll yan btnsel kavramdr ki, onda oalma
dnlemez. Ve kllyeti yan btnsellii i'tibriyle bir snr ile snrlanm
deildir. Ve onun karl salt yokluktur. Ve salt yokluk da snrsz kll bir
kavram ise de, onun mahalli ancak zihin olup onun iin kesinlikle ve ebedlerin
ebedi zuhr yoktur. u halde snrsz vcd, mutlak ztn olup o vcdun
ztnda potansiyel olarak bulunan sfatlar vardr. Ve o sfatlarn eserleri de
yan idi deki elif harfi kafiyeye uydurmak iindir.
eydr. Kne
Eer o olmasa idi szyle "Levlke levlk, lem hlekt'l-eflk" yan
719
seviyye Fass
imdi bilmi olasn ki, sen "nsan" dediin vakit (vey ben "nsan" dediim vakit) biz O'nun "ayn"yz (18).
Ya'n "Allah Tel dem'i kendi sreti, ya'n sfatlar zerine hlk etti"
hads-i erfi gereince "nsan" ismiyle vasflanm sret, btn ilh isimlere
grnme yeri olabilme isti'dd ile hlk buyrulmutur. Fakat bu isti'dd, her
insn srette kemliyle alm deildir. Bu kemliyle alma, ancak "insan-
kmil"e mahsstur. Ve insan- kmil btn isimleri toplam olan "Allah" zt
isminin grnme yeri olduundan onun sreti, ilh zta kar konulmu olan
bir boy aynas mesbesindedir. Bundan dolay zt, kendisini insan- kmil aynasnda kemliyle seyreder. Beyit:
Tercme: "Hakk Mahbb, kendi sretini gstermeyi murd etti. dem'in
su ve amuru muhrebe meydannda adr kurdu. Kendi cemlini seyretmek
iin topraktan bir ayna yapt; kendi yansmasn grd, hepsini alt ve st etti."
Bilinsin ki, insan sretinde bulunan her bir grnme yeri, ilh isimlerden
bir ismin grnme yeridir; ve bu isim, onun hs Rabbdir. Alnndan tutup
kendi srt- mstakmi zerinde o grnme yerini eke eke kendi kemline
gtrr. Ve o grnme yerinden tabi'ki bu ismin hkmleri ve eserleri aa
kar. Ve bu isim ya ceml vey celldir. Nebler (aleyhim'sselm) insan
fertlerini bu farkl farkl Rablardan Rabb'l-erbb olan Zt isminin, ya'n "Allah" toplayc isminin terbiyesi altna dhil etmeye alrlar. Nitekim Kur'n-
Kerm'de buyrulur:
720
seviyye Fass
(Ysuf; 12/39)
721
seviyye Fass
imdi eyh-i Ekber (r.a.) buyururlar ki: Sen bizim sretimize bakp, bizi
"nsan" ismiyle isimlendirdiin zaman bil ki, biz Hakk'n "ayn"yz. Veyhut
biz "nsan" dediimiz vakit bil ki, biz onun "ayn"yz. nk biz "nsan" demekle "insan- kmil"i kast ederiz. Biz ve benzerimiz olan insan- kmil ise,
ilh isimlerin tammnn grnme yeri olmakla Hakk'n "ayn"yz. nk insan- kmilin "ayn"nda Hakk'n aa k ve tecellsi zt mutlakl
sretiyledir. Ve insan- kmilin gayr olan eyda O'nun aa k, o "ayn"
dolaysyladr. nk bu aynlar ba'z ilh isimlerin grnme yerleridir. Ve
Hak onlara zt sretiyle tecell etmez. nk onlarda bu tecellye tahamml
isti'dd yoktur. imdi Hakk'n her "ayn"da, onun dolaysyla aa kna
gre, Hak her aynn ayndr. Fakat her "ayn" Hakk'n ayn deildir. Fakat
Hak, insan- kmilin "ayn" olduu gibi, insan- kmil dahi Hakk'n "ayn"dr.
imdi sen insan- kmil ile perdeli olma! Sana bir dell verdi ( 19).
Ya'n sen insann kesf beer sretine bakp da, o sretle taayyn etmi latf
bir olan varlktan perdeli olma! Nitekim, Kur'n- Kerm'de Hakk- Latf kendinden haber verip buyurur ki: Allhu latfun bi ibdih (r, 42/19) "B"
mlbese yan birliktelik iindir. Yksek ma'ns "Allah denilen latf ma'n
kullarna karmtr" demek olur. Bundan dolay Allh- Latf, kullarnn taayyn kisvesine brnerek bu kesf lemde aa kc ve tecell edicidir. Ve
Hak klln ayndr ve her "ayn"n ayndr. Fakat onun her "ayn"da aa k
ve tecellsi o "ayn"n gereine gredr. Kemliyle zuhru ve tecellsi ancak insan- kmilin "ayn"ndadr. Ve buna ireten Hz. Mevlna Celleddn-i Rm
(r.a.) buyururlar: Beyt:
Tercme ve zh: dem'in bu kesf bedeni ve taayyn perde ve rtdr.
Yoksa biz insan- kmil olduumuzdan btn secdelerin kblesiyiz. nk Zt
grnme yeriyiz. Nitekim Ka'be de Zt grnme yeri olduu iin kendisine
secde edilendir. Fakat gerek Ka'be'de ve gerek insan- kmilde "Kendisine secde edilen ancak Hak'tr. Onlarn taayyn etmi sretleri haylden baka bir
ey deildir.
Ve ayn ekilde Ebu'l-Hasan Harkn (r.a.) da bu hakkate ireten buyurur: "Eer, siz, biz insan- kmillerin hakkatini rif olsa idiniz, onlarn grnen sretleriyle perdelenmeyip elbette secde eder idiniz".
Ve Hz. Msr de Hakk- Latfin bu kisveye brnmesine ireten buyurur.
Beyt:
Bilinmez b-nindir, bulunmaz l-mekndir
Heman ancak sana kuldur, senin ehl iylindir.
722
seviyye Fass
Bilinsin ki dem Fass'nda zh edildii zere, mutlak Latf Hakkn muhtelif tenezzlleri vardr ki, her bir mertebede isimleri dolaysyla muhtelif
sretler ile taayyn edici olur. Ve her mertebede ve o mertebede aa kan
sretlerin her birerlerinde birer "isim" ile isimlendirilendir. Bu kesf ehdet
lemi de onun bir ismi olduu gibi bu lemde aa kan muhtelif sretlerin
isimleri de, ilh isimlerdir. Ve o sretlerin isimlerinden birisi de insandr. u
halde "insan" ismi de onun isimlerinden bir isim olmu olur.
rnek: Elimize bir ekirdek alsak bunun ismine ekirdek deriz. Topraa
gmdkten sonra ekirdek patlayp filizlendiinde fidan deriz. Bu isim ekirdein bu mertebede ald bir isimdir. Byyp dal budak salverince
"aa" deriz. Bu da o mertebede ekirdein ald bir isimdir. Yaprak, meyve
vb... isimleri de buna kyaslanabilir. Bu taayynler hep ekirdein taayynleridir. Bundan dolay bu anlatlan taayynler kendi hakkatleri olan ekirdein
rt ve perdeleridir.
imdi sen "insan"n var edilmi isim olmasndan dolay, ilh isim olmasndan perdeli olma! Bundan dolay "insan" sana Hakk'n vcduna iret
eder bir dell verdi. Byle olunca sen, insann beer sretine ve imkn dhilindeki sfatlarna bakarak onda tecell edici olan Hak'tan perdeli olma! nk
insan vcib olan deniz ile imkn dhilinde olan deniz arasnda byk bir berzahtr. Merecel bahreyni yeltekyn / Beynehm berzehun l yebgyn
yan ki denizi birbiri ile kavuacak ekilde aktt. / kisi arasnda berzah
vardr, ikisi birbirinin snrn geemez. (Rahmn, 55/19)
723
seviyye Fass
imdi biz, bizde onunla aa kan ve bize verdii eyi, O'na verdik
(22).
Ya'n biz, ahadiyyet ztnda gizli ve helk olmu ilh isimler idik. Kendi
ztnda, kendi ztna olan tecellsinde, ilh ilminde bizim hakkatlerimiz olan
a'yn- sbitemiz aa kt. Bu tecell ,"akdes feyz" idi. Ve biz bu aa kma
indinde Hakk'a, kbiliyyetimizi ve hallerimizi verdik. Daha sonra mutlak zt
mertebelere tenezzl ile sbit aynlarmzn sretleri zhir olmak zere, bizlere
hric kesf vcdu verdi. Ve bu veri, kendi vcdu ile oldu. Bu tecell de
"mukaddes feyz" idi. u halde biz O'nun akdes feyzi ile bizim
hakkatlerimizde ve sbit aynlarmzda zhir olan ve bizim Hakk'a verdiimiz
ey ne ise ve bu tecell ile Hak da, bize ne vermi ise, ayna mesbesinde olan
hakkatlerimiz ile ve bu izf vctlarmz ile biz de Hakk'a onu verdik. nk
aynaya ne verilirse, o da onu verir. Ayna kendisine karlk olan sretin dnda bir ey vermez.
seviyye Fass
siyel olarak mevcd ve fiilen yok olup, O'nun bantsnda ibret idik. Hl
lisn ile olan talebimiz zerine irde bants bizi aa karmaya baland.
Yokluk hlinde ne hl zerine sbit idi isek, akdes tecellsiyle ilminde o hl
zere sbit olduk. Bu haller bizim yaplmam olan isti'ddlarmz idi. Biz
Hakk'a dedik ki: "Bizim isti'ddlarmz budur. Bundan dolay hkmn bizim
bu isti'ddlarmza gre ver!" Ve bu bizim tarafmzdan Hak zerine bir hkm idi. u halde biz, "hkim" ve Hak "zerine hkm verilen" oldu. Nitekim
detaylar zeyr Fass'nda geti. Daha sonra Hak bizim talep ettiimiz hkm,
Hakk'n vcdunun muhtelif mertebelerinde zuhr ettike, bizim zerimize
verdi. Ve bu ekilde Hak, hkim ve biz zerine hkm verilen olduk. Demek
ki biz Hakk'a kbiliyyetimizi verdik ve Hak da bize o kbiliyyetimize gre
vcd verdi. Ve bu ekilde de ilh emr " vermek" ve "almak" ksmlarna
taksm oldu. Ve dikkt edilirse grlr ki, insann gerek nefsine ve gerek da,
ya'n muhtine bants da byledir. rnein btn kederlenirse, dier bir
ta'brle, dim ho olmayan fikirler ile dolu olursa, zhiri olan cismi zayf
olur; itah kesilir; yemesinde imesinde lezzet bulamaz. Ve bu hl devm
ederse helk olur. Ve ayn ekilde hakknda gzel kelimeler kulland kimseden bu gibi szler iitir ve kt szne kt sz ile karlk grr. Ve dierleri
bu ekil zere kyaslansn!...Mesnev:
Tercme: "Bu cihan bir dadr ve bizim fiilimiz de niddr; nidlara bizim
cnmz sad getirir.
Dier:
Tercme: "Bu cihan dadr ve senin gereksiz szlerin sad gibidir. Daha
sonra senin tarafna gelir.
imdi bizi dirilttii esnda benim kalbimi bilen onu diriltti (24).
Ya'n benim kalbim ve btnm ki, hs Rabbim olan ismin sreti bulunan
hakkatim ve sbit aynmdr ve insan- kmil olduum ynle benim hs
Rabbim Allah toplayc ismidir. Ve akdes tecellsiyle ilminde benim
hakkatimi peyd klan mutlak vcd bu hakkatimin isti'ddn bilir ve bu
isti'ddmda isimlerinin toplayclnn sretini mhede eder. Ve Ben yerlere ve gklere smadm fakat mmin kulumun kalbine sdm hads-i
kudssi gereince gklere ve yerlere smayan Hak, benim kalbime sar. ite o
hakk vcd Fe iz sevveytuhu ve nefahtu fhi min rh yan Artk onu
tesviye edip, iine rhumdan flediim zaman (Hicr, 15/29) yet-i kermesi
gereince benim sretimi tesviye edip rh fleyerek beni dirilttii esnda,
bende kuvvede olan Hakk' isimlerinin toplaycl sretiyle diriltir ve aa
kartr. nk Hakkn mutlak vcdu, ancak insan- kmilin sretiyle aa
k esnsnda rif olunan ve mhede edilen olur. Ve insan- kmil merte725
seviyye Fass
besi, dem Fass'nda ayrntl olarak zh edildii zere, mutlak vcdun altnc tenezzl mertebesidir. Ve insan- kmil mertebesine tenezzl en zhir
irdeye dayanmaktadr. nk latf, en kesf olmadka kemli ile zhir olmaz.
Oysa bu, bizde dim deildir. Fakat arasra vk' olur (26).
Bu beyt-i erf akla gelebilecek bir soruya cevaptr. Gy bir sorucu kp
sorar ki: "nsn- kmil zt tecelllere grnme yeri olduundan ztyla ve sfatlaryla Hakkn vcdunda helktedir. Ve Hakkn vcd onun kulluksal
vcdunu rtmtr. Oysa yukardaki beyitte "Biz onda var edilmiler ve
aynlar ve zamanlar idik" buyrulur ve mzden bahsedilir. nsn- kmil u an
dahi yle deil midir? nk insan- kmile nazaran Hak vardr, o yoktur.''
Hz. eyh (r.a.) ite bu soruya cevben buyururlar ki: Biz insan- kmillerin
ztyla ve sfatlaryla Hakkn vcdunda helkte oluumuz ve hakkatimizin
726
seviyye Fass
hlk edilmiliimiz zerine stn gelii, bizde dim vk' olmaz. Belki ara
sra ve ba'z vakitlerde vk' olur. Nitekim bu hle ireten (S.a.v.) Efendimiz
buyururlar: "Benim Allah ile bir vaktim vardr ki, o vakte ve hle Allh'n
gayr smaz." Eer insan- kmilin Hak'ta helkte oluu devm etse, aa
kma ve karma ii devre d kalr idi. Bundan dolay ehlullhn kmilleri
beer nefislerini ikml ve kemle erdirmek iin, ara sra kendilerine vk' olan
mahvden aykla gelerek beer sfatlarna tenezzl ederler. Helkte olduklar
hlde: Men ren fekad rea'l-Hakka yan Beni gren Hakk grr ve
Ene'l-Hak yan Ben Hakkm ve Leyse f cbbet sivallah yan Cbbemin iinde Allahtan bakas yok ve Sbhn m a'zame n yan
Tesbh ederim kendimi ki nm ne ycedir ve benzeri kudsyyete iret
eden kelimeleri sylerler. Ve aykla geldiklerinde ene beerun mislukum
yan Ben de sizin gibi bir beerim (Fusslet, 41/6) ve Ene'l-abd'z-zell
yan Ben zell bir kulum derler.
seviyye Fass
imdi Hakkn nefsi vasflanan ve rahmn nefes O'nun sfat oldu. Oysa,
her bir vasflanann hangi sfatla vasflanm ise, bu sfatn gerektirmi olduu
eyin tammnda, o sfata tbi' olmas lzmdr. Ya'n sfatn maiyyetini
tamm vasflanana balanr. Bundan dolay sfat olan "nefes", ne eyi gerektirirse, teneffs eden dahi o eyi gerektirmi olur. Ve sen "nefes"in teneffs
edende ne eyi gerektirdiini bilirsin. Ya'n "nefes" ierideki havay darya
karmaktr ki, flemeyi gerektirmektedir. Ve bu ierideki hava darya karlmad zaman, ztrb ve sknt oluur. Bundan dolay teneffs ztrbn giderilmesini gerektirir. Ve ierideki hava darya verilecei esnda ses karlmas istenirse, elif harfinden y hrfine kadar her birisinin k yerinden
geirildii takdirde bu harfler ortaya kar. Ve harflerin terkbiyle kelimeler
ortaya kar. Bundan dolay nefes, harflerin ve kelimelerin taayynn gerekli
klar. te her bir teneffs edende nefesin bunlar gerektirici olduunu sen bilirsin. Ve senin bu biliin zevkdir. nk senin nefsinde olmaktadr.
imdi ilh nefes dahi bylece flemeyi gerektiricidir. Fakat Hak, insanlar
gibi dardan hava almaya muht deildir. Onun nefeslendirmesi ztnda
bulunan btn bantlarn aa kartmasyla rahmn bantsnn ferahlandrlmasdr. nk zuhrun yokluu sebebiyle, onun bantlarndan bir bant olan Rahmn ismi skntda ve ztrbda bulunduundan ve Rahmn ismi
btn ilh bantlar ihta etmi olmakla dier bantlar da, bu yokluk
ztrb iinde kaldndan, ilh nefes onlar bu yokluk hapsi ztrbndan kurtard. Ve ayn ekilde rahmn nefes, ilh isimler ve sfatlardan ibret olan li
yan yce ve fa'l yan etken ve messir yan tesir edici harfleri ve varlksal
ve hlk edilmi taayynlerden ibret olan sfil yan dk ve mnfail yan
edilgen ve mteessir yan tesiri kabl edici harfleri gerektiricidir ve bu yce
ve dk harflerin karmalarndan ve terkiplerinden mutlak vcdun muhtelif mertebelerinde ilh ve varlksal kelimelerin taayynlerini gerektiricidir.
te ilh nefes bu bahsedilen eyleri gerektirici olduu iin lemde grlen
sretleri kabl etti. Byle olunca ilh nefes, lem sretleri iin heyl cevheri
gibidir. Oysa ilh nefesin lem sretlerinden gerektirici olduu ey tabatn
ayndr, gayr deildir.
rnek: nsan dondurucu soukta pencerenin cam zerine bir mddet nefesini karp flese, o nefes derhal cam zerinde younlap buu ekline girer. Ve souun iddeti sebebiyle o buu birtakm muntazam ieklere benzer
ekiller oluturur. te flenmi olan insan nefesi bu grlen sretleri kabl
etti. Demek ki insan nefesi cam zerinde oluan buz sretleri iin heyl cevheri gibidir. imdi nefesin latfliini cb eden ey scaklk ve younlamasn
gerektiren ey ise soukluktur. Ve scaklk ile soukluk tabattr ve cam zerinde gzken buzlar ise soukluun ayndr. u halde insan nefesinin cam
zerindeki buz sretlerinden gerektirdii ey tabatn ayndr; gayr deildir.
Ve nefes taayynszlk mertebesinde l yan ycedir ve younlama ve belirme mertebesinde ise sfil yan dktr.
728
seviyye Fass
te bu rnek gibi ilh nefes zuhr muhabbeti ile flenmi olduu iin scaktr. Sfl mertebelere iniinde souma ile muhtelif sretlerde belirir. Ve
tabat ulhiyyetin zhiri olduu ynle, ilh muhabbet scakl mutlak
vcdun ulv ve sfl mertebelerinde siryet etmitir. nk bu ehdet lemi, ki sfl mertebedir, eer onda scaklk olmasa hayt olmaz idi. Ve hayt
bulunmaynca da zuhr mmkn olmaz idi. Msra':
Hud k; Resl k, btn kevn mekn k
Cenb- eyh-i Ekber (r.a.) Ftht- Mekkiyye'lerinin yz doksan sekizinci blmnn on birinci faslnda buyururlar ki: "Rahmn nefes, dim ynelitedir. Ve "tabat", ilh emr devre d kalmasn diye, bu rahmn nefes
iin, dim birtakm sretler var eder. nk ilh emrin devre d kalmas
geerli bir ey deildir." Byle olunca etken ilh isimler, erkee ve "tabat" ise
kadna benzer. Erkein fil oluundan kadn nasl yklenilip bir sret dourursa, "tabat" dahi, ilh isimlerin fil oluundan ylece yklenilip birtakm
sretler dourur. Rahmn nefes btn ve "tabat" zhirdir. Ey ilim adam
m'min, sonsuz fezda var olan ve peyderpey olmakta bulunan parlak bulutlarn ve saysz cisimlerin ve onlarn zerindeki sretlerin ve cisimlerin nereden geldiklerini ok iyi dn!
imdi younlam cisimleri terkb eden unsurlar, "tabat"n sretlerinden
bir sret olduu gibi, bu cisimlerden doan eyler de yine tabatin
sretlerinden bir srettir. Ve "unsurlar"dan kast, kimyda bahsedilen azot,
karbon, oksijen, hidrojen, demir, bakr, inko, kalay, kurun ve dierleri gibi
basit elementler ile, bu basit elementlerden oluan su, ate, hava ve toprak gibi
maddelerdir. Ve unsurlarn stnde olan eyler ve ondan doan eyler dahi
ayn ekilde tabi sretlerdendir. "Unsurlarn st"nden kast byk cisimler
arasndaki fezdr. Ve fezda cisimleri oluturan elementsel kesf maddeler
tabi'ki mevcd deildir. Fakat orada elementsel kesf maddelerin varlnn
olmay mutlaka boluu gerektirmez.
Nitekim bilim adamlar bu boluk denilen yerlerde "esr" ta'br ettikleri ince akkann varln varsayarlar. te yedi gezegen ki, "yeryz" dhil olmad halde, yeryznden bakan bir kimseye gre bann stnde olmas
i'tibriyle onlara "yedi gk" ta'br olunur. Ve onlar Merkr, Vens, Mars, Jpiter, Satrn, Urans ve Neptn gezegenlerinden ibret olup gnein etrfnda
dnerler. Ve her birinin arasnda bulunan milyonlarca kilometre mesfede unsurlar bulunmay ynyle, bu mesfeler unsurlardan olumu olan cisimlerin stndedir. te bu mesfelerde "ulv rhlar" mevcttur. Ve bu rhlar dahi
tabat sretlerindendir. nk kendi mertebelerine gre bunlarda da zuhr
vardr. Ve "rahmn nefes" ise bunlara gre btndr. Ve bu rhlar unsurlarn
729
seviyye Fass
aynlarna nispetle btn ve unsurlarn aynlar ise bunlara gre zhirdir. Der
bir tabr ile ulv rhlar, insann nefesini verdii vakit yava ve sessizce sz
sylemesine benzer ve unsursal aynlar ise sesli olarak konumasna benzer.
Ve gklerin rhlarna onlarn aynlarna gelince, onlar unsurlara
mensptur. nk onlarn hepsi unsurlarn dumanndandr ve unsurlarn
dumanndan domulardr. Nitekim Kur'n- Kerm'de buyrulur:
(Fussilet, 41/11)
seviyye Fass
zerre ilh hayt ile diri olduu gibi, her bir kuvvet dahi ylece diridir. Unsursal melekler de ilh grnme yerlerinden olmakla hepsi diri olup sorumluluk
sahalarna tevd olunan vazfeleri yerine getirirler. Nitekim, yet-i kermede
iret buyrulur:
(Rad, 13/13)
731
seviyye Fass
seviyye Fass
yum ve dierleri gibi ilk unsurlarn olumasn cb ettirip ma'den trleri bunu
takiben bir dierinden ayrlr ve farkllarlar. Ve scakln olmas birimsel
paralarn hareketindendir. nk hareket, scakla dnr. Ve scaklk dahi bir nevi' hareketten baka bir ey deildir. Nitekim elimizde eki olduu
halde bir aa parasna demirden bir ivi aktmz zaman, kolumuzun adale hareketi grlen bir hareket sretinde iviye geerek ivi aa parasna yava yava nfz eder. ivi tam olarak nfz ettikten sonra akmaya devm
ettiimizde, hareket dim iviye geer. Ve netcede ivi snp btn birimsel
paralar az-ok titreir. te scaklk grlmeyen bir hareketten, ya'n birimsel
paralarn hareketinden baka bir ey deildir.
imdi bulutsu yldzlarn oluumuna dhil olan yukardaki unsurlar, bugn gnete yanmakta olduu gibi, iddetli ate hlinde bulunur. Ve bu te
kresi soumaya balaynca te, suya dnr. Bu iki akc, fiziksel olarak zt
ise de, kimy olarak ayn unsurlarn netcesidir. Ve nitekim, bugnk gnde
dnymzn etrfnda dalgalanan okynuslar ve denizler hidrojen, oksijen ve
sodyumdan olumutur. Scaklk aaya indii ve hava buharlar younlat
zaman, gezegenin yzeyinde lav tabakas altnda, henz soumu olan sularn
derinliklerinde yar sv, yar kat, elastik, yumuaka, hareketli ve deiken
olan karbonik birleimlerden ilkel bitkiler ve hayvanlar remeye balar ilh"
Hi phe yok ki, bu bilimsel aratrmalar, aadan yukarya doru bir
ktr. Fakat bu ykselite akln dayand ey maddedir. Bir yere gelir ki
madde yok olur. Ve akl burada dayanak noktasn kaybeder. Mtefekkir daha
ykselmek isteyince vehmin hkm altnda zebn olur. Vehminin nakillerini
ilhm zanneder. Sonuta "madde kannu" altnda u hkm verir: "Madde
hlk edilemez, mahv edilemez. Genel bak asyla kintn ne sebebi ne de
balangc vardr. u halde zevli de olmayacaktr. nk hibir ey yaratlamaz; hi bir ey imh edilemez. Madde ezeldir, ebeddir, sonsuzdur..." Ne
yapsn! Bu hakkati aratrcnn daha ilerisi iin yardmcs yoktur. nk
bunlar dnce yolunun klavuzlar olan nebler (aleyhim's-selm) ile onlarn
vrisleri olan kmil evliy (k.A.esrrahum) hazartna tbi olmaktan kendilerini mstan bilirler.
imdi htem-i evliy eyh-i Ekber (r.a.) efendimiz, bu yksek bahiste, var
etme hussunu yukardan aaya doru ini ekliyle beyn buyurmu olduklarndan, bilim adamlarnn kabildikleri varlk mertebelerinden ilerisini, kef
ve ilhm yoluyla olan bu beynlara ilve etmek uygun grlr.
Bilinsin ki, "esr" ta'br olunan mevcd, ancak rahmn nefestir. Ve
rahmn nefes uzaynca tbi'ki hareket ortaya kar. Ve bu hareket, zuhr muhabbetine dayandndan scakl dourur. Scakln iddeti devm ettii
esnda rahmn nefes letfet ve ulvv yan ycelik mertebesindedir. Ve uzadka bilim adamlarnn toz bulutu dedikleri lemlerin temel hlini kazanma ile souyarak ve svlaarak kesfet mertebesine inmekle sfil yan dk
733
seviyye Fass
olur. Ve nitekim yeryz ate hlinde iken, onun skinleri ateten mahlk idi.
Kur'n- Kerm'de bu hakkat u ekilde beyn buyrulur: Ve halakal cnne
min mricin min nr yan Ve cinleri mricin ateinden hlk etti (Rahman, 55/15) Ve cinler kavmi letfet mertebesinde mahlk idiler. Ondan sonra
yeryz souma ve svlama netcesinde katlat. Bitkiler ve hayvn ve insan
aa kt. Onun iin bls kendisinin hilkatinin latfliine ve dem'in
vcdunun kesfliine bakp ene hayrun minhu, halakten min nrin ve
halaktehu min tn yan Ben, ondan daha hayrlym. Beni ateten, onu
balktan hlk ettin (Sd, 38/76) dedi. nk insann aa k en aa
mertebede gerekleti. Nitekim, Kurn- Kerm'de buyrulur:
(Tn, 95/4-5)
Ve yeryznde scakln te'sri ile kuruluk mevct olmasa uzuvsal maddeler sbit olmaz; ve bilakis sallanp dalrlar idi.
imdi insan mevctlarn hulsas olduu iin cenb- eyh (r. a.) insan
vcdundan rnek verip buyururlar ki: Sen tabbi grmez misin? Birine ila
iirmeyi istedii zaman onun idrarn bir kap iine koyup tetkk eder. drarn
durulduunu grnce kvamn, yan kn kemlde olduunu bilir. kn
okluu ise, tbben hasta olan bnyede rutbet ve soukluun stn gelmesinden kaynaklanr. nk rutbetle akclk ve souklukla aaya ini oluur. Bundan dolay hasta bnyeye stn gelen rutbet ve soukluk ihtiya
olandan fazla idrar kna sebep olur. Byle olunca idrarn knde te'sri
olacak ve hasta olan bnyeyi iyiletirebilecek olan ilac tertpleyip iirir.
Bilinsin ki cenb- eyh (r.a.)in bu tbb beynlar, eski tbba gredir. Ve
eski tbbn kanunlar, tabat kanunlar essna dayanmaktadr. Yeni tp ise,
tedv iinde ba'zen bu kanunlara st kapal olarak tbi olmakla berber,
ba'zen de muhlefet eder. Eski tp ile yeni tp hakknda mtllar Muhammed
Fass'nda gelecektir.
734
seviyye Fass
Daha sonra bu insan ahsnn tynetini Allah Tel iki eliyle yourdu ve
onlar karlkldr. Her ne kadar onun iki eli sa ise de, aralarnda farkllktan olan eyde gizlilik yoktur. Ve onlar ancak iki, ya'n iki el oldu. nk
tabatta ancak ona mnsib olan tesrli olur ve o karlkldr. Bundan dolay "iki el" olarak syledi. Ne zamanki onu "iki el" ile cd etti, kendine
izfe ettii iki el ile, o cenba lyk olan mberetten yan ie balamadan
dolay, onu "beer" olarak isimlendirdi. Ve bunu, bu insan trne kendi
inyetinden kld. Byle olunca ona secdeden kanan kimse iin "ki elim
ile hlk ettiim eye secde etmekten seni ne ey men' etti? Kibirlendin mi,
yoksa unsurdan daha yksek olanlardan msn? Oysa sen yle deilsin"
(Sd, 38/75) dedi. "ln" sz ile (her ne kadar tab ise de) nrn oluumunda unsursal olmaktan zt ile l yan yksek olan kasteder. imdi insan, unsursal trlerden kendisinin dndakilere, ancak balktan beer olmakla stn oldu. Byle olunca insan, oluumuna iki el ile balanmam
btn unsurlardan mahlk olan trn en stndr. u halde insan, rtbede yeryz ve sem meleklerinin stndedir. Ve ln melekler ise, hi kuku duyulmayan ilh haber ile bu insan trnden hayrldr. imdi ilh nefesin bilgisini isteyen kimse, lemi bilsin. nk nefsini bilen kimse, onda
aa km olan Rabbini bilir. Ya'n lem, isimlerin eserlerinin zhire kmas sebebiyle Rahmnn nefesinde zhir oldu ki, bu isimlerin eserlerinin
zuhra kamamasndan dolay bulduu eyi yine bu isimlerden Allah Tel'nn onunla nefeslendirdii Rahmn'n nefesidir. Byle olunca onu, kendi
nefesi zere ihsn eyledi, kendi nefesinde cd etmekle. imdi nefes iin
olan ilk eser, ancak o cenbtan oldu. Ondan sonra bu i, son mevcda varncaya kadar, zhire kamama skntlarnn nefeslendirilmesiyle nzil olarak, devm etti (29).
Ya'n isimlerin kartln ve tabatn karlkl rknlarn tamm olduunu bildikten sonra, unu da bil ki: Allah Tel bu insan ahsnn hamurunu
ve tynetini iki eli ile yourdu. "ki el"den kast, "etken isimler" ile "edilgen
isimler"dir. Etken isimler ulhiyyet mertebesine ve edilgen isimler imkn mertebesine dnktr. nk vcdda iki i'tibr vardr. Biri "messir yan tesr
eden" dieri "tesr edilen"dir. nsan ahs bu iki i'tibr da toplamtr. Etken
isimler "sa el" ve edilgen isimler ise "sol el" mesbesindedir. Ve bu "iki el"
birdierine karlktr; biri verir, dieri alr. Geri birdierine karlk olan bu
iki elin ikisi de yemn yan sadr. nk "yemn", kuvvet ma'nsna gelir. Ve
etken ve edilgen isimlerin ikisi de kuvvetten baka eyler deildir. Fakat
mdemki ilh mertebe ile imkn mertebesi arasnda vermek ve almak
bantlar mevcttur, bunlarn arasnda farkllk olduu gizli deildir. Bundan dolay etken ve edilgen isimler "iki el" oldu. nk tesr edicinin tabatta
te'sri, ancak tabata uygun olan eyde olur. Ve tabat ise scaklk, soukluk,
rutbet ve kuruluktan ibret olan drt hakkatin tamm olup, bu drt rkn
ise birdierine karlkldr. Buna binen Hak Tel Hazretleri Kur'n-
735
seviyye Fass
seviyye Fass
seviyye Fass
etmekle kendi nefsine, ztna ihsn etti'' eklinde olur. Kerem shibi erh edicilerden Mevln Cm ve Y'kb Hn ve Bosnev Abdullah efendiler hazart
byle almlardr. Ve Abdlgan Nblus ikisini de "f"nn stn okunuu ile
almtr. Terch edilen birincinin f harfinin sknu ve ikincinin f harfinin
stn okunmas ile olmasdr. nk ilh isimler zt bantlardr. Ve zt
bantlar ise ztn ayndr. Bundan dolay isimlere olan ihsn, zta it olur. Ve
Hak lemin sretlerini kendi nefsinde ve ztnda cd buyurmutur. Cidden
hemen ok iyi anla!
iir:
Nefesin aynnda olan her ey, gece karanlnn sonrasndaki k gibidir
(30).
Yukarda lemlerin ve bu lemler zerlerindeki sretlerin nasl olutuu
icml olarak beyn edilmi idi. Bilimsel olarakta bilindii zere sonsuz fez
karanlktr. Knhnn yan znn idrk edilmesi mmkn olmayan mutlak
olan zt, rahmn nefesini nefeslendirdiinde, o nefes gece karanlnn sonrasnda gnein douunda oluan hafif a benzer bir k veren bulutsu eklinde younlar. te btn ilh isimlerin sretleri rahmn nefesin
zt olan bu bulutsuda bulunmaktadr. Rahmn nefes uzayp aaya inme ile
younlatka bu sretler peyderpey zuhr meydanna gelir.Nitekim: "Allah
Tel mahlkt karanlkta hlk etti; sonra onlarn zerine nrundan sat"
hads-i erfiyle de bu hakkate iret buyrulur. Karanlk fezda herhangi bir
lemin aslnn, oluup var oluu srasnda bu beyt-i erfteki ma'ny his gz
ile grmeyi arz eden, bilim ile ilgilenen m'minler, teleskop ile fezdaki bulutsular gzlesin !
Ve delller ile ilim, gnn sonrasnda uyuyan kimseye mahsstur. imdi o kimse benim dediimi, nefese yoracak, r'y grr(31).
Ya'n rahmn nefesin hakkati zere bilinmesi, kef ve ayn ve zevk ve
vicdn iledir. Kef gndz ise ilh tecell gneinin douuyla zhir olur.
Bundan dolay kef olmayp yalnz akl delller ile rahman nefes hakknda
oluan ilim, kef gndzn, ma'nsz bo szler ile geirip gnn sonrasnda
gaflet uykusuna dalan kimseye mahsstur. Byle bir kimse bizim rahmn nefes hakkndaki beynlarmz rahmn nefese iret eden bir r'y gibi grr.
Bilinsin ki, kef iki tr zeredir. Biri hiss, dieri ma'nevdir. Dier tabrle
biri fk yan dsal, dieri enfs yan iseldir. nceki beyt-i erfin erhinde
bilimsel keifler erevesinde rahmn nefes hakknda verilen zhlar hiss ve
fk yan dsal kef trndendir. Bu keiften ileriye geildiinde enfs yan
738
seviyye Fass
isel kef oluur ki, zevk ve vicdndir. Her iki kefe ireten Kur'n-
Kermde:
(Fusslet, 41/53)
imdi onu, "Abese" okunuunda her bir gamdan rhat ettirir (32).
Ya'n hiss kef gibi ayne'l-yakn ve ma'nev kef gibi hakka'l yakn mertebelerinde olmayan akl delller ile rahmn nefes hakkndaki yakn ilmi, gndzn sonrasnda uyuyan kimseyi Abese ve tevell yan Abes grd ve
ban evirdi (Abese, 80/1) yet-i kermesinin okunuunda her bir gamdan
rhat ettirir.
Bilinsin ki,
(Abese, 80/1-4)
739
seviyye Fass
yet-i kermesinin ini sebebi budur ki: Bir gn (S.a.v.) Efendimiz, ba'z
mriknin mn etmelerini ok isteyerek onlar yumuak bir ekilde ve uygun
kelimeler ile mna da'vet buyurmakta idi. O srada Abdullah ibn mmi
Mektm ismindeki sahb geldi; kendisi a'm idi. Reslulh'n megliyetini
ve meclisin hllerini gremediinden:"Ya Resulllah, bana nashat buyur!" diyerek nebnin szlerini kesti. Bu szn kesilmesi (S.a.v.) Efendimiz'e ho gelmedi. Ondan yz evirip daha mhim olan da'vet iiyle megl olmaya devam buyurdu. Onun zerine (S.a.v.) Efendimiz'e bu azarlama yeti indi. Yksek ma'ns: Ona a'm geldiinde yzn ekitip evirdi. Sana ne ey bildirdi? Belki o tezkiye olur veyhut t ile t alr ve faydalanr!" Bu yet-i
kermenin inmesinden sonra (S.a.v.) Efendimiz ona rastladka: "Merhaba, y
Abdallah, Rabb'im senin iin bana azarda bulundu" buyurarak gnln alrlar
idi.
imdi, bu yet-i kermenin burada zikredilmesinin yn budur ki: Btn
lem sretleri rahmn nefesin uzamasyla younlamasndan olumutur. Ve
rahmn nefes ise mutlak ztn ayndr. Bundan dolay lem sretlerinin hepsi
hakkatleri ve btnlar ynnden Hak'tr.
Ve insan da lem sretlerinden bir sret olup, evresindeki sretler ile gece gndz mnsebettedir. Ba'zen kendi evresinde abes tecelllerle ve ba'zen
sevimli hallerle karlar. Abes tecelllerle karlat zaman, fiilen "Abese ve
tevell" sresini okumak ile megldr. nk lem tamm fiili Kur'ndr.
Gerek m'min ve gerek kfir mdemki bu lem iindedir, fiilen Kur'n okumak ile megldr. Fakat bu okuyutan gaflettedirler. Bundan dolay lemlerin kvmnn rahmn nefes ile olduunu akl delller ile bilen kimse, byle
abes tecelller ile karlatnda, nereden geldiini bilir ve bu ilim kendisinin
ztrbna rhat verici olur.
Biraz daha zh edelim. rnein akl delller ile rahmn nefesi bilen kimse
akl gznn krlne kaplm olan bir kimseden kt mumele grr.
Onun bu mumelesine kar yzn ekitip ondan yz evirir. te bu srada
"Abese ve tevell" yet-i kermesini fiilen okumu bulunur. Fakat bu ilim ile
bilir ki, kendisine kt mumele eden kimsenin sreti ve ayn ekilde
mumele ekli rahmn nefesten domaktadr.
Bu akl delller ile Hakk'a ynelir ve yet-i kermenin devmyla amele
gayret edip, o kimseye yumuak sz ile karlk verir ve nshat eder. Ve bu
ilim syesinde gnl rhat olur. Hakka'l-yakn mertebesini var sen kys et !
740
seviyye Fass
Ve ate talebiyle gelen kimseye muhakkak tecell etti. imdi onu ate
grd. Oysa o meliklerde ve askerlerde nr idi (33).
Ya'n muhakkak Hak Tel hazretleri, snmak iin ate talebinde bulunan
Mus (a.s.)a aatan ate sretinde tecell edip apak bir ekilde
inn enallhu yan Muhakkak Ben Allahm (Kasas, 28/30)
diye hitp buyurdu. Ms (a.s.), o tecell eden eyi, hitptan nce, ate
grd. Oysa o ey meliklerde ve askerlerde, ya'n lde-yukarda ve sfildeaada, zhir olan nr idi. nk tecell ii btn lem sretlerini ihta etmi
olan ve btn sretler iin "heyl" olan rahmn nefes ile oldu ki, ulv ve sfl
sretler onun younlamasndan olumutur. Rahmn nefes zttan km ve
yine ztta uzam olduu ynle ztn ayn olduundan, aatan gzken ate
sretinden:
inn enallhu yan Muhakkak Ben Allahm (Kasas, 28/30)
hitbnn kmas olmayacak bir ey deildir.
Eer bunun dnda bir ey talep eder olsayd,elbette ona onda grnrd ve yz evirmez idi (35)
Ya'n Ms (a.s.) eer ateten baka bir eye muhta olup da onu talep etse
idi, elbette ztn ayn olan rahmn nefesi o muhta olduu eyin sretinde
grr ve ondan yz evirmez idi. Hak Tel'nn cenb- Ms'nn muhta olduu ate sretindeki tecellsine dir olan zhlar Ms Fass'nda zh olunacaktr.
741
seviyye Fass
742
seviyye Fass
makmnda kim kld ve "imtihan" ise zevk yan bizzat yaarak idrk edilen
ilimdir.
Hatt naleme ve yaleme yan belli oluncaya ve bilinceye kadar szyle;
(Muhammed, 47/31)
seviyye Fass
seviyye Fass
yan "Ben onda olan eyi bilmem" sz ise, (h) yan (o) zamrinin talem
m f nefs yan Sen benim nefsimde olan eyi bilirsin ibresindeki
nefs kelimesine dnk olmas dolaysyla, cenb- s'nn kendi nefsinde
olan eyi bilmediini gsterir. nk snn Hakk'n nefsidir; ve Hakk'n nefsinde olan eyi Hak'tan gayr kimse bilmez. Onun iin cenb- s, kendi nefsinde olan eyden bilmeyi kaldrd.
nneke ente allemul guyb (Mide; 5/116) yan "Muhakkak,
mblaa ile gayblar bilen Sen'sin, Sen." Ya'n cenb- s cevben hitbnda
nneke yan Muhakkak Sensin dedikten sonra; bir de ente yan
Sen kelimesini kulland. nk, bu cevb toplayc aynda "fark" zerine
idi.
te toplayc aynda "fark" beynn kuvvetlendirerek ve ona dayanarak
nnekeden sonra ente kelimesi getirdi ki "Gaybleri bilen ancak Sen'sin,
Sen!" demek idi. nk gerek toplayclkta ve gerek farkda gaybleri bilen ancak Allah Tel'dr.
Byle olunca cenb- s, "Sbhneke" deyip Hakk' tenzh etmekle, kendisiyle Hakk' ayrd nknt kultuhu fe kad alimtehu "Eer ben dedim
ise, onu Sen bilirsin" demekle kendisini ve Hakk' toplad ve birledi. Ve
talem m f nefs ve l alemu m f nefsike yan "Sen benim nefsimde
olan eyi bilirsin ve ben, Senin nefsinde olan eyi bilmem" szyle kendi
nefsini ve Hakk'n nefsini zikr etmekle oaltt.
Ve nneke ente allemul guyb (Mide; 5/116) yan "Muhakkak,
mblaa ile gayblar bilen Sen'sin, Sen" demekle de "toplayclk ve "fark''
mertebelerindeki ilimlerin hepsini Hakk'a tahss ederek geniletti.
Ve dier taraftan kaytl ilimleri gerek kendi nefsinden ve gerek gayrilerinden kaldrmakla daraltm oldu. Bundan dolay cenb- s'nn cevbnda,
ayrma ve toplama, ve birleme ve oaltma, ve geniletme ve daraltma olduu
sbit oldu.
745
seviyye Fass
746
seviyye Fass
(Mide, 5/116-118)
747
seviyye Fass
bih yan ill u eyi dedim ki, Sen bana, onunla emretmi idin szyle
sz sylediini cb, ya'n isbt etti.
Bundan dolay cevbnda kelime-i tevhdde bulunan srra tbi oldu. nk l ilhe illallah cmlesi, ilk nce kaldrma ve daha sonra isbt zerine
olumutur. nk, hakk vcd karsnda olan vcdun kaldrlmas,
edebdir. Daha sonra soru sorann cevbn ihml etmeyip, mnsib bir lisnla
gerekli cevb vermek edebe riyet etmektir. Bundan dolay s (a.s.) da byle
yapt. Eer o byle yapmam olsa idi hakkatleri bilmemekle vasflanrd. Oysa cenb- s h ki hakkatleri bilmemekle vasflanm olsun; o bundan ycedir. Cenb- s'nn daha sonra isbt sz ile ill m emerten bih demesinin zh budur ki: Ben o eyi dedim ki Sen bana onunla emrettin. Oysa,
benim lisnm ile syleyici olan Sen'sin. Bu cevap toplayc ayn ve "farzlarla
yaklama" makmdr. "Ve sen benim lisnmsn" bu da fark ayn ve
"nfilelerle yaklama" makmdr.
imdi sen bu ilh rhun tenbhine bak ki ne kadar latf ve hassastr! Ya'n
"toplama ile fark" ve "snrlama ile tenzh" ve "okluk ile birlik" ve "darlk ile
genilik" ve "isbt ile kaldrma" ve "nfilelerle yaklama ile farzlarla yaklama" tenbhine dayal olarak rh ve ilh olan s (a.s.)dan kan cevbn ne
kadar latf ve hassas olduuna dikkt et!
Bosnev Abdullah Efendi ve Ya'kb Han ve Te'vl-i Muhkem erhlerinde
metindeki ibre bu ilh rhun tenbhine bak ve Dvd Kayser ve
Abdrrezzk Kn ve Bl Efendi erhlerinde bu ilh rhun tenbiesine
bak eklindedir. "Tenbie" tefile vezninde haber vermek ma'nsna gelir.
Mevln Cm ile Abdulgan Nblus erhlerinde bu ilh rhun tenbhine
bak eklinde olup bahse balants aktr. nk yukarda gsterildii ekilde s (a.s.) cevbnda "toplama" ile "fark"a ve "okluk" ile "birlie"; ve "isbt"
ile "kaldrma"ya iret etmi idi. Bunlar ise "tesniye" yan bir kelimenin iki eye iret etmesi hlidir ki Arapada kelimenin sonuna elif-nn vey yenn yan n-n-eyn getirilerek yaplr.
s (a.s.) cevbna devamla, Enibudllhe (Mide, 5/117) "Allh'a
ibdet ediniz, dedim" dedi. Rezzk ve Cebbr ve Hallk gibi hussi isimlerden birine ibdet edilmesini tahss etmeyip Allah ismini zikrederek "Allh'a
ibdet ediniz!" dedi. nk, ibdette ibdet edenler muhtelif olduu gibi,
eratlar da muhteliftir. bdet edenlerin bazsnn merebi Btn isminin ve
ba'zsnn Zhir isminin gerekleri zerinedir ve ayn ekilde eratlarn ba'zs
tenzh ve ba'zs tebh ve ba'zs tenzhde tebh ve tebhde tenzh zerinedir.
"Allah" ismi ise btn ilh isimleri toplayc olduu gibi, btn ibdet ekillerini de iine almaktadr. imdi ibdet edenlerin mereblerinin muhtelif oluu
ynyle hepsini hussi bir isme da'vet etmek hikmete uymaz. Eer da'vet edilirse bu da'vetten, merebleri dolaysyla, ba'zlar istifde eder ise de, bzlar
firr eder. Onun iin s (a.s.) toplayc isim olan "Allh"a da'vet etti.
748
seviyye Fass
Daha sonra rabb ve rabbekm yan "Benim Rabbim ve sizin Rabbiniz" dedi. Oysa Hakk'n her bir mevcda kar rubbiyyetle yan Rab olarak
tecellsi birdierinin ayn deildir. nk, her mevcdun ilh isimlerden bir
hussi Rabbi olup, o hussi Rabb o mevcdun terbiye edicisidir. te Hakk'n
rubbiyyetle bir mevcda balants, dier mevcda balantsnn ayn olmad iin "Rabb yan benim Rabbim" szyle syleyenden kinye ve
"Rabbkm yan sizin Rabbiniz" szyle muhtabtan kinye olan iki kinye
ile, ya'n syleyen zamri ve muhtab olan zamri ile ayrd. Ve kendi Rabb-i
hssyla mmetinin Rabb-i hslarnn arasn ayrd. Fakat bu ayrma ile
berber mmetini mutlak Rabb olan Allh'a dvet etmi oldu. nk "Allah"
ismi, s (a.s.)n Rabb-i hssyla mmetinin Rabb-i hslarn toplaycdr.
s (a.s.) ll m emerten bih yan "Ancak, bana onunla emrettiin
eyi" szyle kendi nefsini me'mr yan emir ile hareket edici olarak isbt etti.
Halbuki nefsinin me'mriyyeti, kendisinin kulluundan baka bir ey deildir.
nk her ne kadar kendisine emrolunan eyi yapmasa bile, ancak kendisinden emre uymas dnlen kimseye emrolunur. Me'mriyyet, kulluk olunca
s (a.s.) bu sz ile nefsini kulluk ile isbt etti. Ne zamanki ilh emir, ilh grnme yerlerine, grnme yerlerine it mertebelerin hkm ile iner, ite bunun iin, bir mertebede zhir olan her bir kimse, bu mertebenin hakkati ne
eyi verir ve ne hli gerektirirse, o ey ve hl ile boyanr ve o eyin rengine boyanr. Bundan dolay me'mr mertebesinde zhir olan kimse ile mir mertebesinde zhir olan kimse iin birer hkm vardr ki, bu hkmler her bir
me'mr ve mirde grnr.
Byle olunca Hak Tel hazretleri Ve ekms salte (Bakara, 2/43) yan
"Namaz kln!" der. Bu durumda Hak mir mertebesinde ve mkellef olan kul
ise me'mr mertebesinde zhirdir. Ve ayn ekilde kul rabbgfirl (A'rf,
7/151) yan "Y Rabbi beni mafiret kl!" der. Bu durumda da kul, mir mertebesinde ve Hak, me'mr mertebesinde zhirdir.
imdi Hakk'n kula emretmekle kuldan talep ettii ey, kulun Hakk'a emretmekle Hak'tan talep ettii eyin ayndr. nk Hak, kula emretmekle ondan emre cbet etmesini talep eder. Ve ayn ekilde kul, Hakk'a emretmekle,
Hak'tan cbet etmesini ister. Bundan dolay iki tarafn birdierinden istedikleri cbettir. Ve cbet ise, bir eydir. Ve iki tarafn istedikleri cbet birdierinin
ayndr. te iki tarafn birdierinden talep ettii ey, cbet olup, bu da birbirinin ayn olduu iin, cbet gecikse bile, her bir du ve talep cbet edilen oldu. Ve her bir dunn kabl edilmesi de lzmdr. nk me'mriyet mertebesinde zhir olan kimse iin oluan zel hkm cbet edilmesidir. Bu hussta
cbetin gecikmesine baklmaz. Nitekim, "Namaz kln!" emrine muhtab olmaya ehil olan mslman ve akl yerinde ve yetikin kimselerden b'zlar
varsayalm, sabah, le vey ikindi namazlarn vakitlerinde klmayp erteler
ve kudreti olduu zaman bu namazlar dier vakitler iinde kaz eder. O kim749
seviyye Fass
seviyye Fass
seviyye Fass
752
seviyye Fass
seviyye Fass
(hm) sonuna eklenen "mm" harfi (hm) oula irettir. Nasl ki hve-o
da gib zamridir, fakat tekil iindir.
Nitekim, lhi kelmda bunun bir benzeri Hak Tel'nn oul gib zamri
ile Hmlleziyne keferu yan Onlar o kimseler ki kfirdirler (Fetih,
48/25)
buyurmasdr.
nk
kfirler,
kendi
izf
vcdlarnn mhedesinde boulmu olduklarndan Allh' gib zanneder ve
hayl ederler. Bu mhede-leriyle ve bu zan ve haylleriyle Hakkn
huzrundan gayb olup btn grnme yerlerinde aa km olan Hakk' rterler. te Hak Tel da Hmlleziyne keferu sznde onlarn zann
zere zhir olarak "nkr eden ve rten onlar" dedi; ve gibin oulundan
kinye olan, hm zamrini getirdi. imdi onlarn cehletlerinin srklemesiyle Hak hakknda vehmettikleri gayb, lem sretlerinden ibret olan hli
hzrda grnenler ile riflerce istenilen eyden, ya'n Hakkn vcdundan,
onlar iin rtld. nk Hak, grnme yerleri ile zhir ve btn grnme
yerlerinde hzrdr. Ve Hakk' maddeden soyutlanm olarak grmek mmkn deildir. Nitekim, detaylar Muhammed Fass'nda gelecektir. Hl byle
iken Hakk' gaybe thss edip, O'nu gybta aramak ok byk bir cehlettir.
Ve bu hakkat yukarda ve ve ente al kll eyin ehd yan "Sen her ey
zerine ehd'sin" kavlinin tefsr ve zhnda beyn olundu.
te, bu incelie dayal olarak s (a. s.), gib zamri ile n tuazzibhm
yan onlara azp edersen dedi. Oysa hm gib zamrinin iret etttii
gayb, yle bir rtnn ve perdenin ayn oldu ki, bu zamir ile kastedilen kavim, o rt iinde Hak'tan rtl oldular. Ve bu rt, snn sretinin ve taayynnn rtsdr. nk onlar s (a.s)n dnydaki kaytl sreti ile
mutlak olan Hakktan rtl oldular. Ve mutlak olan Hakkn btn grnme
yerlerinde zhir ve hzr olduunu mhede edemediler.
imdi Allah Tel onlar, Hak'tan gayb hallerinde ve O'nun
mhedesinden rtl hllerinde, s (a.s) lisn ile n tuazzibhm yan
onlara azp edersen sznde veyhut Kur'n- Kerm'de Hmlleziyne
keferu yan Onlar o kimseler ki kfirdirler (Fetih, 48/25) sznde lm
olay ile rtnn kaldrlmas sretiyle, Hak'la oluacak olan huzrdan nce
zikretti. Ve gayb hallerinde Hakk'n onlar zikretmesi, onlar iin maya oldu; t
ki bu maya syesinde, onlar lm ile vey kymet gnnde dirili ile rtnn
kalkmas hlinde, Hakkn huzrunda durduklar zaman, onlarn izf
vcdlarnn hamuru, maya gibi olsun ve bu maya, onlarn izf vcdlarnda
hkmetsin. nk, Allh'n zikri ekberdir. Nitekim, Kur'n- Kerm'de buyrulur: ve le zikrullhi ekber yan Ve kesinlikle Allahn zikri ekberdir
(Ankebt, 29/45). Ve Hakk'n onlar gayb hallerinde zikretmesi, onlar kendi
hakkatlerine dndrc olup zt hakkatler ve isti'ddlar ise, maya gibidir.
Ve vehim shiplerinin izf vctlar ise mayasz hamur gibidir. Bundan dolay Hakk'n onlar zikretmesi mayasz hamura maya katmak demek olduun754
seviyye Fass
dan, onlar lm ile ve kymette dirili ile kendi izf vctlarnn vehm olduuna vkf olacaklarna ve bu zamandaki yurdun cbna gre, kendilerine
verilmi olan vcdda Hakk'n zuhrunu perdesiz mhede edeceklerine
dayanarak, izf vcdlarnn hamuru mayaya dnm olarak bu hamur,
mayann benzeri olur. Bundan dolay maya, hamurda hkm srerek hamuru
kendi gibi etti.
Daha sonra cenb- s Fe innehm ibduke yan "nk onlar Senin
kullarndr" dedi. Bundan dolay hitb kf (ke-Senin) ile ayrd ve tahss etti.
Ve onlar her ne eye ibdet ederlerse etsinler, ancak Senin kullarndr. Ve onlar
iin Senin kulluundan kma ihtimli yoktur. nk, btn grnme yerlerinde grnen Sensin ve cenb- s Senin grnme yerlerinden bir grnme
yeridir. Eer onlar, benim s grnme yerimde Sen'i snrlama ile ibdet ederler ise, bu ibdetleri yine Sana dnk olur. nk btn isimleri toplam olan
bir aynsn. Geri cehletleri sebebiyle onlarn buna vkf olmalar ve urlar
yoktur. Fakat onlar bu zarri tevhd zerinedir. Onlarn bu cehletleri Senden
gan olmalarn gerektirmez. Onlar mdemki Senin kullarndr, onlardaki zilletten daha byk zillet olamaz. nk, onlarn vctlarnn Kayymunun,
Senin mutlak vcdun oluu ynyle, asl onlarn kendi nefislerinde ve
vcdlarnda tasarrufu yoktur. Bundan dolay efendileri, onlardan ne isterse
onlar o eyin ve o irdenin hkmne tbi'dirler. Ve efendilerinin onlarn zerinde olan tasarrufunda, asl bir ortak yoktur. Bundan dolay onlar benim s
grnme yerimde, Sen'i snrlamak sretiyle beni ilh edinip ibdet etmiler
ise, bu hl, onlarn hakkatlerinin ve sbit aynlarnn gereindendir. nk
onlar ilh ilminde bu ekilde ilh bilinenin oldu. Ve senin ilmin bilinene ve
irden de ilme tbi'dir. imdi onlarn hakkatleri bu yn ile ilh bilinenin olmakla; ehdet mertebesinde dahi bu sretle zhir olmalarn irde buyurdun.
Ve onlar, Senin kullarn olduklar ve Sen de onlarn Efendisi olduun iin, senin ilh irdene muhlefet edebilirler mi idi? Bundan dolay onlar zt
isti'ddlarna dayanan irdene tbi' oldular. te bu incelie [dayanarak]
cenb- s "Senin kullarn" dedi. Ve ibduke kelimesindeki hitb kf ile
ayrd ve tahss etti.
s (a.s.)n n tuazzibhm yan onlara azp edersen szndeki
"azb"dan kast da, kavminin zell olmasdr. nk, azb hli iinde bulunanda asl izzet dnlemez, o kimse zelldir ve bir azz ve khredicinin
kudret elinde zebndur. Oysa, s kavmi kul olular ynyle onlardan daha
zelli yoktur. nk kulluklar dolaysyla hibirisinin kendi nefsinde tasarrufa kudreti yoktur. Onlarda tasarruf edici olan Hak'tr. Ve iin aslnda onlar dnyda Senin irden ile onlara gelen elemler ve bellar ile azplandklar
ynle zillet iindedirler. Ve ayn ekilde, onlarn sbit aynlar, bu ehdet mertebesinde cehlet azb iinde zell olmalarn gerektirir. Byle olunca onlar iki
kat azb iindedir. Birisi kul olduklar ynle Senin kudret elinde zebn olmalar ve dieri cehlete dalm olarak Hakk' gibde aramalardr. Bundan dola755
seviyye Fass
y Sen onlar, iinde bulunduklar bu azbdan daha aa bir azb ile zell etmezsin. nk, dnyda kahr elinde zebn olduklar gibi, hirette de bu hl
iindedirler. Bundan daha aa ne azb olur?
Ve in tagfir lehm (Mide, 5/118) "Ve eer sen onlar iin rtersen",
ya'n muhlefetleri sebebiyle onlarn hakettikleri azbn gereklemesinden
Sen onlar rtersen, ya'n Sen onlar iin rtecek bir ey klarsan, ki onlar
bundan rtsn ve onlar onda men' etsin. Fe inneke entel azz yan "imdi sen muhakkak Azz'sin", ya'n menu'l-hm yan himyendekini koruyansn. Ve Hak Tel bu ismi kullarndan verdii kimseye verdii vakit,
Hak Mu'izz (Azz klan) ile ve kendisine bu isim verilen, Azz ile isimlenmi olur. imdi Mntakm (ntikam Alan) ve Muazzib (Azb Eden)'in,
intikm ile azbdan istedii eyden himye ile korunmu olur. Ve yine
beyn kuvvetlendirmek iin fasl ve imd ile getirdi. Ve yetin devmnn
inneke ente alleml guyb (5/116) szndeki ve knte enter rakbe aleyhim (5/117) szndeki ayn ifde tarz zere olmas iin, yine evvelki gibi
inneke entel azzul hakm olarak geldi (40).
Ya'n s (a.s.) daha sonra Ve in tagfir lehm (Mide, 5/118) "Ve eer
sen onlar iin rtersen" dedi ki: Senin emrine muhlefetleri ve tatine uymamalar sebebiyle hakettikleri azbn onlarn zerine gereklemesinden Sen
onlar rtersen, demek olur. "Gafr"n ma'ns setr ve rtdr. Nitekim ba korumak iin sava srasnda ba rten zrhn adna "mifer" derler. u halde
tagfir lehm onlar rtmek demek, Sen onlar iin bir setr ve rt yaparsn
ki, bu rt onlar, azbn gereklemesinden rter. Ve onlar bu azbn gereklemesinden korur ve himye ve siper ve bekilik eder
Fe inneke entel azz "Sen muhakkak Azz'sin" ya'n menu'l-hm
yan himyendekini koruyansnsn. "Men" mni ma'nsna ve "hm" da,
himye olunan ey ma'nsna gelir. "Menul'l-hm" himyesi altnda bulunan
eye bakalarnn satamasn men' eden ma'nsna olur. Bundan dolay entel
azz Sen Azzsin demek, Senin himye ettiin ey zerine olacak satama
ve tecvz, zt ahadiyyetine mahss olan izzet ile men edensin demek olur.
Ve bu Azz ismini Hak Tel kullarndan birisine verdii ve ona bu isim ile
tecell ettii zaman, bu kulunu "azz" ettii iin, Hak Tel Mu'izz (Azz Klan)
ismi ile isimlenmi olur. Ve kendisine bu erefli isim verilmi olan kul da,
Hakk'n indinde "azz" olduu iin, Azz ismi ile isimlenmi olur. Ve Azz
ismi ile isimlenmi olan kul ise Hakkn himyesinde olur ve onun korumas
altnda bulunur. imdi Mntakm (ntikam Alan) ve Muazzib (Azb Eden)
isimlerinin, intikam ve azb cinsinden istedii eyler her ne ise, Azz ismi ile
isimlenmi olan kul, Hakk'n himye ettii olup Hak, bu isimlerin o kul zerine satamasn men' eder.nk, Hak gafriyyet yan rtclk sfat ile bir
756
seviyye Fass
imdi Neb'den istek olarak ve tan yeri aarana kadar, btn bir gece,
bu mes'elede Rabb'ine srarl idi, ki cbet edilmesini talep ediinden dolay
tekrr ederdi. imdi eer isteinin banda cbet edildiini iitse idi, tekrr
etmezdi. imdi Hak Tel, onun sebebiyle azb gerektiren eyin eitlerini,
ayrntl olarak, ona arz eder idi. Bundan dolay her bir arzda ve aynda ona
n tuazzibhm fe innehm ibduke, ve in tagfir lehm fe inneke entel
azzul hakm (Mide, 5/118) der idi. imdi bu arzda, eer Hakk'n ne geirilmesini ve onun ikram tarafn cb ettiren eyi grse idi, onlar iin deil,
onlar zerine du eder idi. Byle olunca ona ancak u eyi arz etti ki, onun
sebebiyle, Allah Tel'ya teslmden ve onun affna ii brakmaktan bu
yetin verdii eye hak edici oldular (41).
Ya'n :
n tuazzibhm fe innehm ibduke, ve in tagfir lehm fe inneke entel
azzul hakm Eer onlara azp edersen, artk muhakkak ki onlar, Senin
kullarndr. Ve eer onlar iin rtersen, o takdrde muhakkak ki Sen, Sen
Azz'sin Hakm'sin (Mide, 5/118)
sz, htem-i Enbiy (s.a.v.) Efendimiz'den istek olarak ve tan yeri aarana kadar, btn bir gecede bu isteinde Rabb'ine srarla olmu idi ki, Hak'tan
bu istee cbeti talep buyurduu iin, bu yet-i kermeyi tekrr ederdi. Eer
isteinin banda, Hak'tan cbet olduunu iitse idi, bu yet-i kermeyi byle
bu kadar tekrr etmez idi.
757
seviyye Fass
imdi Hak Tel (S.a.v.) Efendimiz'e, mmeti iin azb gerektirecek gnahlarn eitlerini, ayrntlaryla gstermek sretiyle, ya'n mmetinden her
bir ferdi ve o ferdin gnahlarn, birer birer gstererek arz eder idi. Bundan
dolay (S.a.v.) Efendimiz, her bir gsterite ve her bir ferdi ve gnahlarn grd esnda, Hak Tel'ya n tuazzibhm fe innehm ibduke, ve in tagfir
lehm fe inneke entel azzul hakm (Mide, 5/118) der idi.
imdi (S.a.v.) Efendimiz Hakk'n bu gsteriinde, Hak hakknda ne geirilmesi cb eden eyi ve onun ikrm tarafn cb eden eyi gre idi, mmetinin lehine deil, bilakis aleyhine du eder idi. Ya'n Hak Tel rislet-penh
Efendimiz'e mmetinin aynlarn ve onlarn gnahlrn at zaman, bu arz
ettigi ferdler hakknda gsterdii gnahlar sebebiyle, kahr ile mumeleyi
irde ettiini ve ayn ekilde Mntakm (ntikam Alan) ismiyle onlara tecell
etmek murdnda bulunduunu gsterseydi, (S.a.v.) Efendimiz, Hakk'n
murdn ne geirip ve Hak tarafn terch edip, af ve balama talebiyle
mmetinin lehine du etmez, belki kahr ve intikm ile onlarn aleyhine du
ederdi. nk kahr ve intikm irdesi, Cenb- Hakk'n ikrm ve terchini
cb ettiren eydir. nk kahr ve intikm ynnden kulun asl hazz yoktur;
ve bu tecell onun hakknda mlyim deildir. Ve af ve balama ltuf trlerinden olduundan, bunlarla olan tecellde kulun haz ve zevki vardr.
Ve kahr ve intikm irdesi ise Hakk'n zevkidir, onda kulun ortakl yoktur. Ger kahr ve intikamn arkasnda dahi ltuf var ise de bu gizlidir. Nitekim, babas evldnn kabhatine gazab edip, darb etmek sreti ile, ona kahr
ile tecell eder. Bu tecellde yalnz babann zevki vardr ki, ocuunu dvnce
onun gazab sknet kazanr. Oysa bu dayak ocuk iin tabi'ki zevk veren bir
ey deildir. Fakat onun arkasnda ocuun edeblendirilmesi faydas bulunduundan, bu tecellde gizli ltuf vardr.
Byle olunca Hak Tel hazretleri bu arz edite, (S.a.v.) Efendimiz'e, ancak
u eyi arz etti ki, o gsterdii ey sebebiyle, onun mmeti, Allah Tel'ya
teslmden ve onun affna ii brakmaktan bu yetin verdii eye hak edici oldular. Ya'n bu yet-i kermede azb ile affn Hakk'a it olduu beyn buyrulmakta olduundan ve Hak Tel'nn arz esnsnda Efendimiz'e mmetinin
ayr ayr ferdleri ve yalnz gnahlar gsterildiinden ve gnah ise balamay gerektirdiinden, bu yetin verdii ey, mmetin hallerinin Hakk'a teslmi
ve Hakk'n affna braklmas olur; ve mmetinin hak etmi olduu ey de
bunlardan ibret olur. Beyt:
Balama aynas isyn sretinedir
Hlk gnh etmese, hlk eder bakasn ilh.
758
seviyye Fass
seviyye Fass
seviyye Fass
rrken, elbette onun ma'nsn tefekkr eder ve etraflca dnr. Eer fikri
baka eylerle megl olursa tercmanlk edemez. nk, ne sylediini bilmez. imdi mahlkun kelmn aktarrken hakkati dnlp ve tefekkr
lzm olursa, Hakk'n kelmn aktarrken ne kadar ok i'tin gerekecei kk
bir dnce ile belli olur.
te bu hakkati beynen Hz. Mevln (r.a.) Fhi M Fih'de buyururlar ki:
"Rivyet olundu ki Resl (a.s.) zamnnda sahbeden her kim bir veyhut
yarm sre ezberleseydi, onun ezberinde bir sre vardr diye onu ste karrlar ve parmakla gsterirler idi. Bunun sebebi o idi ki, onlar Kur'n' yerler idi.
Bir kimsenin alt vey on iki somun ekmek yemesi, elbette ok byk bir haldir. Ancak azna alp inedikten sonra, karmak artyla, bin yk ekmek
yemek mmkndr. Nihyet hads-i erfte "ok Kur'n okuyanlar vardr ki,
Kur'n onlara la'net eder" buyrulmutur. imdi bu, Kur'n'n ma'nsna vkf
olmayan bir kimse hakkndadr."
Soru: Kur'n- Kerm Arapa lisn zere inmitir. Yer yznde mevcd
olan slm ehlinin hepsi Arap olmad gibi, Arapay da bilmezler. imdi
bunlar, ma'nsn bilmedikleri iin Kur'n okumaktan vazgesinler mi?
Cevap: Gerek eyh-i Ekber ve gerek Hz. Mevln (r. anhm)nn szleri,
Kur'n- Kerm'in yksek ma'nsn anlamaya rabet ettirme ve
tevktir. Yoksa Allh'n kelmnn okunmasndan men' etmek deildir.
Kur'n, Allahn kelm olmas i'tibriyle, bir kimse ma'nsn bilmeksizin
okumu olsa bile, onun ma'nev nrlarndan istifde eder ve sevb kazanr.
Fakat Kur'n' yalnz llerin rhlarna ithf etmeyi alkanlk edinip onun
yksek manlarn renip anlamak merknda bulunmamak ok byk ahmaklktr. Onun iin (S.a.v.) Efendimiz "lim talebi her bir mslman erkek
ve kadn zerine farzdr." Ve ayn ekilde "in'de bile olsa ilmi talep ediniz!" buyururlar. Bundan dolay her bir mslmana Kur'n'n yksek
manlarn, limlere mrcaat ile sorup anlamak grevdir. zellikle her lisanda yazlm, az-ok tefsr kitaplar mevcttur. Lisnmzn vesine uygun
bir Trke ile yazlmamtr, eski Trkedir, gibi birtakm bo bahnelerle, onlara mrcaat etmekten yz evirmek ve Kur'n'n zet manlarn olsun anlamaktan mahrm kalmak rev deildir. Bir metre kuma alacamz zaman,
iyisini alabilmek iin bilenlere mrcaat etmekten enmediimiz halde,
eninde sonunda dneceimiz yere ve ebed haytmza isbet eden bir
mes'eledeki tembellik ve umursamazlmz mnn zayflndan kaynaklanyor olsa gerektir.
imdi Allah Tel bir kulunu ilerden bir i ile seslenie muvaffak ettii
vakit, baka bir ey iin deil o kulunu, o seslenie ancak o sesleniin o kul
hakknda cbetini ve o kulun ihtiyacnn yerine getirilmesini murd ettii
halde, muvaffak etti. u halde, kulun lisnndan geerli olan du, Hakk'n
761
seviyye Fass
cbet etmeyi istedii du olur; ve Hak onun dusn kabl ve ihtiyacn yerine
getirmek istedii iin o duy onun lisnndan geerli klar.
Allah Tel bir kulu herhangi bir i ile sz sylemeye muvafk kldnda, onu ancak onun hakknda, onun cbetini ve ihtiycnn yerine getirilmesini irde ettii halde muvafk kld sz, iki metin ncede zikr olunan
ancak u eyi arz etti ki, onun sebebiyle, Allah Tel'ya teslmden ve onun
affna ii brakmaktan bu yetin verdii eye hak edici oldular ibresine
balantldr. nk (S.a.v.) Efendimiz'in tekrr ettii du, Hakk'n onu seslenie muvaffak ettii bir itir. Ve bu sesleni her bir ilh arz edi zerine kar
idi. Ve yet-i kermeden ibret olan bu sesleniin verdii ey de, mmetin hallerinin Hakk'a teslmi ve Hakk'n affna braklmas idi. Bundan dolay Hak
Tel mmet-i Muhammed'in affn murd buyurduu halde,(S.a.v.)i bu seslenie muvaffak eyledi.
imdi mdemki Hak Tel kabln murd ettii duy kulunun dilinden
geerli klyor, u halde hi bir kimse, kendisine muvafk klnan eyin, ya'n
dunn iermi olduu eyi, ya'n cbeti uzak grmesin; ya'n cbetin gecikmesiyle tasalanmasn. Asl mitsizlie kaplmayp Reslullah (s.a.v.)
Efendimiz'in bu yet-i kerme zere srarla tekrrlamas yn ile btn hallerinde, Hakk'n kendisini muvaffak ettii duy tekrr ile durmadan sylesin ve
talebinde srr etsin. nk hads-i erfte "Allah dusnda srrl olanlar sever" buyrulmutur. Dusnda o kadar tekrr ile srr etsin, t ki Hakk'n
cbetini cismin iitme leti olan kula ile veyhut kalbin iitme leti olan
iitme hassesi ile iitsin; hangi lisanla istersen o iitme ile duyucu olursun.
Yhut Allah Tel, sana cbeti ne ekilde iittirirse o ekilde iitirsin. Eer
lisn istei ile karlk verirse, sana kulan ile iittirir. Ve eer ma'n ile karlk verirse iitmen ile iittirir.
Hz. eyh (r.a.) "karlk" ta'brini kulland. nk karlk amelin karldr. Ve Allah Tel'dan talep ve du, amellerden bir tr ameldir. Senin amelin
lisn ile olan istekten ibret olunca, amelinin karl olmak zere Hak Tel
da sana cbeti, cismin iitme leti olan kulan ile "Lebbeyk-Buyur, ey kulum!" dediini iittirir. Ve eer amelin kalb lisnn ile olan istekten ibret olursa, yine ameline mukbil bir karlk olmak zere "Lebbeyk-Buyur ey kulum!"
dediini sana kalb iitmen ile iittirir. Ve talep ettiin ey ezel isti'ddna uygun ise ve onun hemen olmas takdr edilmi ise derhal olur; deil ise takdr
edilen vakte ertelenir. Fakat du vaktinde "Lebbeyk-Buyur" sz asl ertelenmez. Sz ile cbet ile fiil ile cbet hakkndaki ayrntlar t Fass'nda gemi
idi. "Hz min fazl Rabb" Bu Rabbimin fazlndandr.
Biti: 2 Mart 1920 Sal gecesi, ezn sat 02,50.
762
Sleymniyye Fass
Sleymniyye Fass
dolay Hak Tel, Sleyman (a.s.)a ulv ve sfl lemi itatkr kldndan,
insanda ve cinde ve vahilerde ve uanlarda ve btn karada ve suda yaayan
hayvanlarda su, hava, toprak ve atete hkm ve tasarrufu gzkt. Nitekim,
onun bu tasarruflar Kur'n yetlerinde beyan buyrulmutur. Sleyman
(a.s.)n, bu tr tasarruflarndan olmak zere, Yemen Melike'si olan Belks'e
hitben yazd mektbu, Hdhd kuuna ykleyerek ulatrd. Belks, byle
allmn dnda olan bir yol ile mektbun ulatn vezrlerine haber vererek inn ulkye ileyye kitbun kerm yan Gerekten bana kerm bir
mektup brakld." (Neml, 27/29) dedi. Cenb- eyh (r.a.) bu yet-i kermenin
devmn tefsr ederek bu yksek fassa balayp buyururlar ki:
Sleymniyye Fass
Ve dedikleri ey nasl yakk alr? Oysa Belks: "Bana kerm bir mektp
ulatrld", yan ona ikrm olunur, der. Ve ancak onlarn buna yklemeleri, Kisr'nn Reslullah (s.a.v.)in mektbunu yrtmasdr. Oysa Kisr, hepsini okuyup meline rf olmaynca, onu yrtmad. imdi Belks dahi muvaffak olduu eye muvaffak olmasa idi, byle yapard. Bundan dolay Sleyman (a.s.)n isminin Allah ismi zerine ne gemesi ve kendi isminin
geriye braklmamas, shibinin hrmeti sebebiyle, mektbu yrtlmaktan
korumak gibi bir ey olmad (2).
Ya'n zhir limlerinden ba'zlarnn tefsr ettii gibi bu yet-i kermeyi
tefsr etmek nasl yakk alr? nk bir kimseye birinden mektup gelince, ilk
nce merk ettii iin onu tammen okur ve iindekilere vkf olur. Daha sonra karrn verip, yapaca eyi yapar. limlerin durumu buna yklemeleri,
Resllah (s.a.v.)in mektubunun, Kisr tarafndan yrtlmas hline kys etmek
ise de, Kisr mektbun hepsini okuyup iindekilere vkf olduktan sonra, onu
yrtm idi. Oysa Belks da mektbu tammen okudu ve ezel hidyeti sebebiyle iindekileri kalben kabl ederek vezrlerini toplayp: "Ey devlet erkn, bana
mutlak ikrm olan bir mektup verildi, ki Sleyman (a.s.)dandr ve meli de
undan ibrettir" dedi. Belks, bir neb muczesi olmak zere, mektbun
Hdhd kuu ile gnderilmesini grmesi zerine kalbinde kabl eseri ortaya
kt. Nitekim Mesnev-i erif'de buyrulur:
Tercme: "Neblerin mu'czeleri mn etmeyi cb ettirmez; ancak cinsiyyet
kokusu sfatlar eker. Mu'czeler dmann kahr iindir. Cinsiyyet kokusu
ise, gnl ekmek iindir."
te Sleyman (a.s.) ile Belks arasnda isimlere grnme yeri olu ynnden cinsiyyet kokusu var idi. Bundan dolay mektbun ieriini kabl edip
"kerm mektp" dedi. Kisr'ya gelince onda cinsiyyet kokusu yok idi.
Risletpenh (s.a.v)in mektbu, ekvetinin ortaya kmasna sebep oldu.
Mektbu yrtmak gibi bir edepsizlii iledi. Mesnev:
Tercme:"Hak Tel bir kimsenin perdesini yrtmay murd edince onun
meylini pk olan neblerin ve evliynn ktlenmesi ynne gtrr."
765
Sleymniyye Fass
Eer Belks, bu var edilmi vctta muvaffak olduu mna, sbit aynnn
ilh ilimde sbitliinde ezel olarak muvaffak olmasa idi, o da Kisr'nn yaptn yapard. te bu detaylardan anlalr ki, zhir limlerinden ba'zlarnn
zannettikleri ekilde, Sleyman (a.s.) kendi azamet ve mehr saltanat sebebiyle, Belks'i hrmet etmee mecbr etmek iin, sdece mektbu yrtlmaktan
koruma olarak, kendi ismini geriye brakmayp Allah ismi zerine ne geirmi deildir. nk bu ekil, Sleyman (a.s.)n Rabb'ine olan ma'rifetine yakmaz. Bundan dolay bu gr, Sleyman (a.s.) methetmek sretinde ayplamak olur.
Sleymniyye Fass
imdi Hak Tel, ilimde sbit aynlarn ta'yin ve varlksal aynda onlar
cad etmek sretiyle, btn mevctlar zerine hkm genel olan Rahmn
ismi ile ltufta bulundu. Nitekim ve rahmet vesiat klle eyin (A'raf,
7/156) yan "Benim rahmetim her eye kapsamdr" buyurur. nk genel
rahmet btn ey iin genel vcttur. O da Allhu nrus semvti vel arz
yan Allah, gklerin ve yerin nru'dur (Nr, 24/35) yet-i kermesinde beyan buyurduu nurdur ki, her eyi o nr ile yokluk karan-lndan aa kartr. Ve isti'ddlarnn gerei olarak kullarndan kan takvl amellere mkft
olarak gerekleen rahmeti de kendi zerine mecbr klmakla, ba'z mevctlar
zerine hkm zel olan "Rahm" ismi ile hakedii yerine getirdi.
Ve bu "hakedilen rahmet", bahedilen rahmet"tendir. Bundan dolay "Rahm" ismi, kapsamna dhil olu ile "Rahmn" isminin iine dhil olur. nk
Hak, ahadiyyet ztnda rtl olan isimlere rahmet ile onlar darlkta olmak
tasasndan nefeslendirdi. Hepsinin hakkatleri ilhi ilimde sbit oldu. Btn
eyya ayn seviyede ulaan bu rahmet geneldir. Fakat bu sbit hakkatler
iinde bulunan ba'zlar hakknda ezel muhabbetinin eseri olmak zere
ilhiyyeye mahss inyet ne geti. Bunlar nebler ve evliy ve btn
m'minlerin sbit aynlardr. Bundan dolay varlk leminde bu ezel inyet
dolaysyla onlardan slih ameller ortaya kt. Ve bu amelleri karlnda
da Hak onlara, kendi zerine mecbr kld rahmet ile tecell edici oldu. u
halde "hakedilen rahmet" "bahedilen rahmet"e dhil oldu. nk, bunlarn
vcdu genel rahmet ile aa kmasayd, zel rahmetin tecell mahalli bulunmaz idi. Dier bir ta'brle, genel zeli ve mutlak kaytly kapsamaktadr.
Bundan dolay zelin genelin altna dhil olmas trnden olarak rahmsel
rahmet, rahmnsal rahmetin altna dhil oldu.
Sleymniyye Fass
ayndr. Ve belki Hakk'n geici sfatlar olmas itibr ile zhir ynnden dahi
Hakk'n gayr deildir. Ve onun vcdu, "bahedilen rahmet"in gereiyle aa ktndan, bu hakedilen rahmet dahi bahedilen rahmetin iinde bulunmu olur. Ve kulun iledii amelleri Hak cd eder. Ve amel, insann sekiz
a'zs zerine datlmtr ki, onlar da: Gz, dil, kulak, el, karn, cinsel organ,
ayak ve kalbdir. Ve bu a'zdan her birisine, durumuna uygun, ilh bir teklf
olmutur ki, kul onlar iin belirlenmi olan vzfeden her birini yerine getirmekle, Hakk'n kendi kendisi zerine mecbr kld rahmete hak kazanr. Ve
Hak Tel iten kula, gren gz, tutan eli, yryen aya olurum...
hads-i kudssi ile, bu sekiz a'zdan her birinin hviyyeti olduunu haber verdi. Oysa bu sekiz a'zy iine alan sret, kulun sretidir. Ve Hakk'n hviyyeti
kulda, ya'n Hakk'n isminde bulunmaktadr, onun dnda deildir. nk
kulun a'zsnn hareket sebebi onun btndr. Ve kul kendi btnnda bir fiilin
icrsn nceden kararlatrmadka, o fiilin icrsna uygun olan uzvu hareket
etmez. Ve kulun btn, grnme yeri olduu ilhi isimlerden bir isimdir ki,
onun idre edicisi ve rhudur. Onu harekete geiren ancak o isimdir. Ve isim,
isimlendirilenin ayndr. Ve kulun zhiri, o taayyn etmi isimdir. Bundan dolay Hakk'n hviyyeti, yine Hakk'n taayyn etmi bir ismi olan kulun zhir
olan vcdunda bulunmu olur ki, bu da gayr deildir. u halde kulun grnme yerinde amel eden Hakk'n gayr olmu olmaz. te bundan dolay, Hak
Tel, zhir olan ve hlk edilmi olarak isimlendirilen eyin ayndr. nk
hlk edilmilerin tamm, Hakk'n taayyn etmi isimlerinden ibrettir. Ve
taayyn konusu, latf olu ve kesf olu gibi, yokluksal bantsal ilerdir. te
bu taayyn ve zhir olu ve kesflik sebebiyle, Hakk'n Zhir ve hir isimleri,
kul iin oldu. nk kul, daha nce bu kesf srette mevcd deildi, sonradan
mevcd oldu. Bundan dolay onun iin "zhir" ve "hir" kavramlar lzm oldu. Ve kulun zhir oluunun Hakk'n vcduna bal oluu ve ayn ekilde
kuldan amelin gzkmesinin dahi onun hviyyeti ve btn olan Hakk'a bal
oluu ynyle, Hak iin de Btn ve Evvel isimleri sbit oldu. nk kulun
vcdu, Hakk'n vcdundan balamtr. Ve kul zhir olduunda, Hak kulun
vcdunda btn olmutur.
rnek: Bir eftl ekirdeini diktiimiz zaman ondan bir aa zhir olur.
ekirdee gre bu aa zhir olma ve hir yan daha sonra olma sfatlaryla
sfatlanm olur. nk daha nce vcdu yok idi, sonradan kt. Bundan
dolay aac "zhir" ve "hir" isimleriyle isimlendiririz. Ve ayn ekilde aacn
vcdu ekirdein vcduna baldr ve ondan balamtr. u halde ekirdekte evvel olmaklk olduu iin, onu "evvel" ismiyle isimlendiririz. Ve aa
zhir olunca ekirdek gib olup btna gider ve onun btn olur. Bu halde de
ekirdee aacn btn deriz.
te sana Evvel'i, hir'i, Zhir'i ve Btn' gsteren ey, ancak hlk edilmilerin vcdudur. Eer hlkn vcdu olmasa idi, bantlardan ibret olan bu
isimler grlebilir olmaz idi.
768
Sleymniyye Fass
769
Sleymniyye Fass
imdi Sleyman (a.s.)a verilen ey, muhakkak Muhammed (s.a.v.)e verildi. Oysa, onunla zhir olmad. Byle olunca, geceleyin namazn kesmek
iin gelen frt'i, kahretmesi iin Allah Tel ona kudret verdi. Bundan dolay, sabh olunca Medne'nin ocuklar onunla oynasnlar diye, onu tutup
mescidin direklerinden bir diree balamaya niyetlendi. imdi Sleyman
(a.s.)n dusn hatrlad. Allah Tel, frt'i aalanm olarak geri gnderdi. Byle olunca Resl (a.s.), zerinde kudret verilen eyle zhir olmad.
Ondan sonra Sleyman (a.s.)n "mlken" yan mlk ver! sz, btn
mlkleri kapsayacak genilikte olmad. Bundan dolay biz onun zel bir
mlk istediini bildik. Ve biz grdk ki, Allah Telnn ona verdii mlkn her bir parasnda, cenb- Sleyman, muhakkak ortak klnd. Byle
olunca biz bildik ki, Hz. Sleyman ancak mlkn btn paralarna zg
klnd (6).
Ya'n Sleyman (a.s.)a verilen btn ve zhir saltanat, muhakkak Muhammed (s.a.v.) Efendimiz'e de verildi. Byle olduu halde (S.a.v.) Efendimiz,
bu saltanatla gzkmedi ve ubdiyyet yan kulluk yolunda yryp, efendilik ynne asl iltift buyurmad ve "Ben demolunun efendisiyim, oysa
iftihr etmem" ve "Ben kurutulmu et yiyen bir kadnn oluyum" dedi.
Kendisinde bu saltanat bulunduu halde onunla gzkmemesinin delli budur ki: Gece vakti (S.a.v.) Efendimiz'e sikast iin bir frt gelmi idi. frt" cin
snfnn kt ve saldrgan olanlarna verilen isimdir. Hak Tel rislet-penh
Efendimiz'e o frt'i kahretmeye kudret verdi. Ve bu kudrete dayanarak
neblerin iftihr Efendimiz, sabah olunca pk Mednenin ocuklarnn o frt
ile oynamalar iin, onu tutup Mescid'in direklerinden bir diree balamak
istedi. Fakat bu esnda rislet-penh Efendimiz, Sleyman (a.s.)n veheb l
mlken l yenbag li ehadin min bad (Sd, 38/35) yan "bana mlk ihsn
eyle ki, benden sonra bir kimseye lyk olmasn!" (Sd, 38/35) dusn hatrlad. Ve o frt zerinde tasarruf etmekten vazgeti. Bunun zerine Allah Tel, frt'i, hi bir ey yapamad ve aalanm olduu halde geri gnderdi.
Bundan dolay Resl (a.s.), kendisine verilen saltanat ve kudret ile zhir olmad. nk Hak'tan bunu talep etmedi. Ve Sleyman (a. s.) ise, bunu istedii
iin bu saltanatla zhir oldu.
Fakat Sleyman (a.s.)n dusndaki "mlken" sz, ya'n "Y Rabbi bana
bir mlk ver ki, benden sonra hibir kimseye lyk olmasn" (Sd, 38/35)
demesi, ne kadar mlk varsa hepsini bana ver, demek gibi geni bir ma'ny
iine almaz. Biz bundan bildik ki, Sleyman (a.s.) mlklerin hepsini istememi
ve onu talep etmemi, belki zel bir mlk istemitir. Ve biz grdk ki, Allah
Tel'nn ona verdii mlkn her bir parasnda, tasarruf hussunda, cenb-
Sleyman ortak klnd. nk Sleyman (a.s.), rnein bir ahsta tasarruf
etmeyi istediinde, elbette o ahsn da kendi nefsinde tasarrufu vardr. Ve tasarruf ve hkm shibi olan zhir saltanat shipleri iin de bu hl mevcttur.
770
Sleymniyye Fass
Nitekim, bir kimse klesine: Ayaa kalk! diye emretse, kalkma fiili klenindir, efendinin deildir. Eer kle dik bal ise kendi nefsindeki kudreti, ayaa
kalkmamak tarafna sarfeder. te, cenb- Sleyman tasarruf hussunda, bir
ahsn kendi nefsindeki tasarrufuna ortak olmu olur. Bundan dolay o,
zamnnda mlkte tek bana tasarruf edici deildi. Belki ortaklk ile tasaruf
edici idi. Ve onun byle ortaklk ile tasarrufu, ancak mlkn btn paralarnda olmutur. Ve ancak kendisine zg klnan bu olmutur ve bu kendisine
zg klnan ile gzkmtr.
Ve biz frt hadsi ile bildik ki, o ancak zhir olua zg klnd. Ve muhakkak mlkn btn paralarna ve zhir olua zg klnr. Ve eer
Reslullah Efendimiz, frt hadsinde "Allah Tel onun zerine bana kudret verdi" demese idi, biz, "Onu tutmaya niyet ettii vakit, Resl (a.s.), Allah
Telann ona frt'i tutmaya kudret vermediini bilmesi iin, ona Sleyman
(a.s)n dusn hatrlatt" der idik. imdi, Allah Tel frt'i aalanm olduu halde geri gnderdi. Ne zamanki Allah Tel onun zerine bana
kudret verdi dedi, bildik ki, muhakkak Allah Tel ona onda tasarruf hibe
etti. Daha sonra muhakkak Allah Tel onu hatrlatt. Bundan dolay Sleyman (a.s.)n dusn zikretti. u halde onunla edebe riyet etti. Byle
olunca biz bundan bildik ki, Sleyman (a.s.)dan sonra hlk edilmilerden
bir kimse iin lyk olmayan ey, mlkn geneli zerinde zhir olmaktr (7).
Eb Hreyre (r.a.)in (S.a.v.) Efendimiz'den naklettii hads-i erfte buyrulur ki: "Dn gece bir frt, namazm kesmek istedi. Allah Tel bana, onu tutmaya kudret verdi. stedim ki onu tutaym ve Mescid'in direklerinden bir diree balaym; t ki Medne'nin ocuklar ve hepiniz ona bakasnz. Fakat
birderim Sleyman (a.s.)n dusn hatrladm ki rabbigfir l veheb l
mlken l yenbag li ehadin min bad (Sd, 38/35) yan "Y Rabbi beni
mafiret et ve bana mlk ihsn eyle ki, benden sonra bir kimseye lyk olmasn!" (Sd, 38/35) demi idi. Ve o frt'i, murdna zafer ile ulamaktan
mdi kesmi ve hasret-zede olduu halde terk ettim."
te bu frt hadsinden bildik ki, Sleyman (a.s.), ancak tasarruf ile zhir
olmaya zg klnd. Ve ona zg olan ey muhakkak mlkn btn paralarnda tasarrufta ve tasarruf ile zhir olmadadr. Ve eer Reslullah (s.a.v.)
Efendimiz bu frt hadsinde Allah Tel onu tutmaa bana kudret verdi"
kaydn beyan buyurmasayd, biz der idik ki: Sallallh aleyhi ve sellem Efendimiz frt'i tutmak istedii vakit, Allah Tel kendilerine frt'i tutmak kudretini vermediini bilmesi iin, ona Sleyman (a.s.)n dusn hatrlatt. Fakat
imdi bunu diyemeyiz. nk rislet-penh Efendimiz kendisinde frt'i tutabilecek kudret olduunu beyan buyurmulardr. Demek ki Allah Tel Fahr-i
lem Efendimiz'e, frt'te tasarruf iin kudret verdii halde, Habb-i edb-i
771
Sleymniyye Fass
772
Sleymniyye Fass
Bilinsin ki, Allah'n isimleri, kendi bantlarnn hakkatleridir. Ve "bantlar" da ilh isimleri birdierinden ayran eydir. nk her bir ilh sim iki
eye iret eder. Bu iretlerden birisi dorudan doruya Zt'a, dieri ztn
zelliinedir. Ve sim bu zt zellik ile dier sim'den ayrlr. Ve Ztn
iretisi olduunda, onun ahad oluu i'tibriyle o sim, Zt'n ve Zt da, o
sm'in ayndr. Bundan dolay ahadiyyet mertebesinde mahv ve helk olmalar
i'tibriyle ahad olan ztn ayn olan isimler hakknda, bahedilen rahmet ile
rahmet edilmitir demek doru deildir. nk o mertebede zuhur yoktur
ki, rahmet sz konusu olabilsin. Bahedilen rahmet ile rahmet edilen ancak
isimlerin yokluksal bantlar ve ayrt edici hakkatleridir. Bu da ismin ikinci
iretisidir. te bu yokluksal bantlar ve ayrt edici hakkatler, rahmn nefes ile yokluk skntsndan kurtulup her birisinin sreti, zt ist'dd gereince, vctta zhir olur.
Ve "bantlar" iki yn zeredir. Birisi, hayat, ilim, sem', basar, kudret gibi
Hakk'a mensb olan zt bantlardr. Bunlarn i'tibri taayynden ibret olan
varlksal aynda tahakkuku, ancak Hakkn zt iledir. nk bu taayynler
yokluksal ilerdir. Kendilerinin bamsz bir varl yoktur ki ilim, sem', basar
gibi kendilerinde gzken bantlarn, kendilerine mensp saylmas mmkn olabilsin. Belki onlarda gzken bu bantlar, zt bantlarn bantlardr. nk lem sretleri, sbit aynlarn glgesidir.
Ve sbit aynlar ise, zt iler olan isimlerin glgesidir. Bundan dolay lem
sretleri glgenin glgesi olur. Byle olunca Benim rahmetim her eyi kuatmtr. (A'rf, 7/156) sz gereince ilh isimler, ya'n bantlarn
hakkatleri de "bahedilen rahmet" altna girer. u halde Hak isimlere bizim ile
ihsn eyledi. nk ilh isimler, Hakkn ztnda helkte idi. Onlarn ilm
sretleri rahmn nefes ile, sbit aynlarmzn aynalarnda belirip birbirinden
ayrld. Bundan dolay Hak, bizim izf yokluktaki gayb hakkatlerimiz ile,
isimler zerine ihsn etti.
773
Sleymniyye Fass
Ondan sonra Hak Tel, rahmetini bizim iin, bizim aa kmz sebebiyle, kendi kendisi zerine mecbri kld. Ve bize de, hakkatte, kendisinin bizim hviyyetimiz olduunu bildirdi. T ki biz, muhakkak rahmeti
kendi kendisi zerine ancak kendi kendinden dolay mecbri kldn bilelim. imdi rahmet, Hak'tan hri olmad. Bundan dolay kimin zerine
bahetti? Oysa vcdda ondan baka bir ey yoktur. Ancak u kadar vardr
ki, hlkn ilimlerde farkllklar gzkt iin, ayrntl bir anlatm lisn
gereklidir. Hatt aynn ahad yan tek oluuyla ile berber, bu bundan daha
bilgilidir, denilir. Ve onun ma'ns, ilim balantsndan, irde balantsnn
noksan oluu ma'nsdr. imdi bu stnlkler ilh sfatlarda olmaktadr
ve irde balantsnn kudret balants zerine, taml ve stnl ve
fazlal ma'nsdr (10).
Ya'n Hak Tel isimlerin sretlerini bizim sbit aynlarmzn aynalarnda
peyd etmek ve hrici vctlarmzda onlarn eserlerini ve hkmlerini aa
karmak sretiyle, o isimlere "bahedilen rahmn rahmet" ile rahmet ettikten
sonra, bizim bize zhir oluumuz sebebiyle kendi kendisi zerine hakedilen
rahmsel rahmeti mecbri kld. Bundan dolay her ey, bahedilen rahmet ile
rahmet edilmi ise de, hakedilen rahmet ile rahmet edilmi deildir. nk
herkesin kendi hakkati, kendisine zahir olmaz. Ve herkes kendi hakkatni rif
deildir. Ve nefse rif olmak ise, takvnn netcesi ve hakkatidir. Bundan dolay "hakedilen rahmet" ile rahmet edilen takv ehlidir. Ve bu rahmet ancak
onlara mahsstur.
Fakat zannetme ki Hak, bu rahmeti kendi kendisinin dnda bir eye
tahss etti. nk kendisi bizim "hviyyet"imiz olduunu iten kula, gren gz, tutan eli, yryen aya olurum... hads-i kudssinde bize bildirdi.
Ve Hakk'n bize bunu bildirmesi, unun iindir ki, Hakkn rahmetini ancak
kendi nefsinden dolay, kendi nefsi zerine mecbri kldn biz bilelim.
nk onun nefsi, bizim "hviyyet"imizdir. Ve onun vcdu, hakk vcd ve
bizim vcdumuz ise, onun vcduna bal olan bir i'tibr vcttur. Bundan
dolay o, bizim btnmzdr. Ve onun nefsi, bizim btnmzn ve
hviyyetimizin ayndr. Byle olunca rahmet, Hakk'n vcdundan hri olmad. u halde, rahmet eden Hak olduu gibi, rahmet edilen de Hak'tr. Ve
mdemki "rhim" ve "rahmet edilen" Hak'tr; bundan dolay Hakk'n bahetmesi ve ihsn kimin zerine olur? Oysa vcdda ondan baka bir ey yoktur.
Ve bu grdmz okluk taayynleri, O'nun mutlak vcdunun taayynnden ve kaytlanmasndan baka bir ey deildir. Geri bu, byledir. Fakat
"hlk" dediimiz izf vctlara baktmz zaman, onlarn ilimlerde
birdierinden farkl olduunu gryoruz.
te bu farkllk gzkt iin, ayrntl bir anlatm lisnn hkm vardr.
Ve bu ayrntl anlatm lisnn hkm gereince, Hakk'n aynnn ahad yan
tek oluu ve btn bantsal okluklarn o ahad yan tek olan aynda grn774
Sleymniyye Fass
memesi ile berber, bu bundan daha bilgilidir, denilir. Eer ayrntl anlatm
lisnnn hkm olmasa byle denilmez idi. nk ahadiyyet aynndan baka vcdda bir ey yoktur ki, bu ve u diye gsterilebilsin. Ve eer zt bantlarn bantlar olan hlk dediimiz ey olmasa ayrntl anlatm lisnnn
hkm bir hareket sahas bulmaz idi.
Ve bu birbirinden stn olu ynyledir, ya'n sfatlarn birbirinden stn
oluu ynyledir. Ve "aralarnda stnlk olu"un ma'ns, Hakk'n irdesinin
bir eye balantsnn, ilminin balantsndan noksan olmas ma'nsnadr.
nk, btn ey her zaman Hakk'n bilinenidir. Fakat btn eyya, her
zaman Hakk'n irdesi balanmaz. Ya'n Hakk'n bildii eye, irdesi balanmaz. Bundan dolay ilmin bilinenlere balants, irdenin bilinenlere balantsndan daha geneldir. Birisi tam, dieri noksandr. Nitekim yet-i kermede
buyrulur: ve ennallhe kad ehta bi kll ey'in ilm yan ve Allah her
eyi ilmi ile ihta edicidir (Talk, 65/12) u halde ilim her zamanda her eye
balantldr. Fakat nnem kavln li eyin iz erednhu en nekle leh
kn fe yekn yan Bir eyin (olmasn) istediimiz zaman Bizim szmz, ona sadece: Ol! dememizdir. O, hemen olur (Nahl, 16/40) yet-i
kermesi gereince Hakk'n bir eye olan irdesinin balanmas vakitlerden bir
vakitte gerekleir. Ve ilim ile irde ilh sfatlardan olup aralarnda tamlk ve
noksanlk gzkmekle stn olu sbit olmu olur. Ve ilh sfatlar arasnda
bu ekilde stnlk sbit olunca, onlarn grnme yerleri olan hlk edilmi
aynlarda da bu stnln eseri ortaya kar. Ve ayn ekilde stn oluun
ma'ns Hakk'n irdesinin balanmasnn, kudretinin balanmas zerine
taml ve stnl ve fazlal ma'nsdr. nk ilk olarak bir eye irde
balanmaynca, ona kudret balanmaz. Bundan dolay ilim, irde zerine ve
irde de kudret zerine hkimdir. te grlyor ki, sfatlar arasnda stnlk
mevcttur.
Sleymniyye Fass
hlk edilmiler arasnda da stnlk zhir olur. Ve bu varlksal aynlar bamsz bir vcd shibi olmayp, Hakk'n ahadiyyet yan teklik ayn ile kim olmakla berber, sdece bu bantsal stnlkten dolay, "Bu bundan daha bilgilidir" denilir. Ve byle denilmekle hlk edilmiler arasndaki stnlk ortaya kar. Bununla berber, bu muhtelif bantlar, ahadiyyet yan teklik
aynnda birliktedir. Nitekim sen bir ilh ismi alp ne karsan, ya'n isimlendirilen mevzi'ine koysan, o ismi btn ilh isimler ile isimlendirirsin ve onu
btn isimler ile vasfedersin. nk ahadiyyet yan teklik mertebesinde btn sfatlar ve isimler Hakk'n ztnn ayndr. Bu i'tibr ile hangi bir ismi alm
olursan ol btn isimleri alm olursun
rnek: Bir ahsn bir ok sfatlar ve isimleri vardr. Bunlarn hepsi onun
ahadiyyet yan tek oluu aynnda toplu haldedir. rnein "ressm" ismini
alsak, isimlerinin hepsini alm oluruz. nk ressam dediimiz zaman, bu
isim ile isimlendirilen ahsn diri, bilici, iitici, grc, dileyici, gc yetici,
syleyici, cd edici, sanatkr, akll, hakm, tasvr edici ve bunlar gibi olduunu da sylemi oluruz. Ve bu sfatlar ve isimler, o ahsn ztnn ayndr,
gayr deildir.
te her bir isim nasl ki btn isimleri toplam ise, o isimlerin grnme
yerleri olan hlk edilmilerde gzken ey de byledir. Onda her eyin yeterlilii vardr ki o ey, o yeterlilikle kendisinden daha stn olunan klnd. Ya'n
kendisinden daha stn olunan her ey indinde, onun zerine daha stn
olan her eyin yeterlilii vardr. Bundan dolay lemden her bir para, lemin
bir araya getirilmiidir.Ya'n o para btn lemin farkl farkl hakkatlerini
ihtiv eder.
Bilesin ki lem, toplanml ynnden ayna gibidir ki, Hak isimlerinin
btn ynleriyle onda ayrntl olarak grnr. Ve bu lemden her bir zerre
dahi bir aynadr ki, Hk o isimlerinin ynlerinden birisiyle onda yansyc olmutur. nk her bir zerre ilh isimlerden bir ismin sretidir ki, o ismin
cemli onda zhir olmutur. Cz'i isimlerden her bir ismin kll oluu ile yan
btnsellii ile btn isimler ile vasflanm olduu yukarda rnek ile zh
edildi. imdi btn isimler ahadiyyet ztnda birlikte olup birderinden sfatlarnn ve bantlarnn zellikleri ile ayrlmlardr. Ve sfatlar ile bantlar
mutlaka potansiyel olarak ztn lzmdr ve asl zttan ayr olmazlar. Bundan
dolay her eyde, her ey vardr. rnein: Bir hardal tnesinde, hakkatte btn mevctlar vardr. Fakat onun taayyn btn hepsinin zuhra mni'dir.
Ve buna "tecellyt srr" derler ki, rif, her eyde btn eyy grr. Nitekim
Mahmd-i ebster hazretleri buyurur:
Tercme: "Cihn batan baa bir ayna ve her bir zerrede yz gnei parlayc bil!"
776
Sleymniyye Fass
777
Sleymniyye Fass
imdi ey dostum, Hakk' orada chil olarak burada bilici olma; ve orada
kaldrp burada isbt etme! Meer ki sen, Hakk'n kendi hakknda kaldrma
ve isbt etme iin dediindeki geni kapsaml yet gibi, O'nu, O'nun kendi
nefsini isbt ettii, ekilde isbt edesin. Ve O'nu, O'nun kendi nefsini kaldrd ekilde ondan kaldrasn. Leyse ke mislih eyun yan Onun
benzeri bir ey yoktur ile kaldrd; ve hves semul basr yan ve O iten ve Grendir (r, 42/11) ile bir sfat ile isbt etti ki, canllardan her
iiteni ve greni kapsamaktadr. Ancak u kadar vardr ki, dnyda ba'z
insanlarn idrkinden btn oldu. hirette insanlarn hepsine zhir olur.
nk hiret hayat yurdudur ve dny dahi byledir. Ancak lemin
hakkatlerinden idrk ettikleri ey sebebiyle, Allahn kullar arasnda zelliklerinin ve stnlk farklarnn ortaya kmas iin, onun hayt ba'z kullardan rtldr. Bundan dolay Hak Tel hkmde, idrki daha geni
olan kimsede, kendisi iin bu genilik olumayan kimseden daha zhir
olur. imdi sen, "Hakkatte hlk edilmiler Hakk'n hviyyetidir, diyen
kimsenin sz doru deildir" diyerek stnlk farklar ile perdeli olma!
Ben sana ilhi isimlerde stnlk farklarn gsterdikten sonra, ki sen phe etmezsin ki, ilh isimler Hak'tr ve onlar ile isimlendirilerek iret edilen, Allah'dan gayr deildir (13).
Ya'n ey dostum, Hakk' bir grnme yerinde bilip, bir grnme yerinde
chil olma ve Hak burada zhirdir ve burada deildir, deme! Belki btn grnme yerlerinde isbt et! Ve ayn ekilde bir grnme yerinde kaldrp, dier
bir grnme yerinde isbt etme! Bil ki Hak, her bir grnme yerinin
kbiliyyeti dolaysyla onda zhir ve sbittir. Eer diyecek olursan ki, Hakk'
grnme yerlerinde kaldrmak ve isbt etmek ciz deil midir? Evet, cizdir;
fakat bu kaldrma ve isbt, Hakk'n kendi nefsini kaldrma ve isbt iin buyurduu leyse ke mislih eyun ve hves semul basr yan Onun benzeri bir ey yoktur; ve O iten ve Grendir (ra, 42/11) yet-i
kermesindeki kaldrma ve isbt gibi olmaldr. nk bu yet-i- kerme
"tenzh" ve "tebh" arasn toplamtr ki, bu bahsin detaylar Nh Fass'nda
gemitir. leyse ke mislih eyun yan Onun benzeri bir ey yoktur szyle Hakk'n benzeri kaldrlr. Ve hves semul basr yan ve O iten
ve Grendir szyle de Hak, iitmeklik ve grmeklik ile vasfedilir. Bu sfatlar ise, iiten ve gren her canl hakknda geneldir. Ve vcdda hayattan baka
yoktur. nk bu grdmz okluk taayynleri, Hakkn mutlak
vcdunun, isimleri dolaysyla taayynnden baka bir ey deildir. Ve onlarn vcdu, Hakkn hakk vcduna bal olmu birer i'tibr vcttur. Bundan dolay "hlk edilmiler" dediimiz bu lem sretlerinin btn ve
"hviyyet"i Hak'tr. Ve onlarn hviyyeti Hak olunca, Hakk'n hayt, ilim,
sem', basar, irde ve kudret gibi kll ve cz'i sfatlar onlarda mevct olur.
Fakat mahlklardan ba'zlarnn taayyn bu sfatlarn aa kmasna mni'
olduundan alglanmaz.
778
Sleymniyye Fass
Ondan sonra Sleyman (a.s.), zannettikleri gibi, nasl kendi ismini Allah ismi zerine ne geirir? Oysa o, yan Sleyman, rahmetin cd ettii
ahslar btnnden bir paradr. Bundan dolay rahmet edilenin dayanann geerli olmas iin er-Rahman er-Rahim isimlerinin ne gemesi
lazmdr. Geride kalmay hak edeni ne geirmek ve hakettii yerde, nde
olmay hak edeni geriye brakmak, ite bu hakkatlere terstir (14).
Yan Sleyman (a.s), rahmn rahmet ile ve hem de rahm rahmet ile
kendisine rahmet edilen olduu halde, zhir limlerinden bazlarnn zannet779
Sleymniyye Fass
tikleri gibi, nasl olur da kendi ismini Allah ismi zerine ne geirir? Hi cd
edilen ey, cd edenin nne geer mi? Elbette gemez. Bundan dolay kendisine rahmet edilmi olan Sleyman (a.s)n cd edici olan Rahme dayanann
geerli olmas iin, Belkse gnderdii mektupta er-Rahmn er-Rahm isimlerinin, kendi isminin nne gemesi lzmdr. Geri braklmaya lyk olan eyi ne geirmek; hakettii yerde, ne geirilmeye lyk olan eyi de geriye brakmak, hakkatleri tersine evirmek olduundan doru deildir. Onun iin
zhir limlerinin beyan ettikleri grler akla yatkn deildir. nk Allah
isminin hak ettii yer mektbun badr.
Ve mektbu kendisine getiren kimseden bahsetmemesi, Belksn hikmetinden ve onun ilminin yksekliindendir. Ve bunu ancak evresindekilere retmek iin yapt ki, kesinlikle kendisinin, onlarn yolunu bilmedikleri ilere ulaml vardr. Bu da mlkte ilhi tedbirdendir. nk melike
ulaan haberlerin nasl ulat bilinemedii zaman devlet ehli, yaptklar
ilerinde kendi nefisleri zere korkarlar. Bundan dolay onlar ancak
buyurulan ekilde ilerini yaparlar ki o i, sultanlarna onlardan ulat
zaman, bu yaptklar iin skntsndan emn olurlar. imdi meliklerine kimin araclyla haberlerin ulat eer onlara belli olursa, mlkte diledikleri gibi hareket edip, bunun da meliklerine ulamamas iin, ona bir i ilerler ve byk rvetler verirlerdi (15).
Yan Belks Hdhd vstasyla mektbu ald zaman vezirlerine
mektbun hangi vsta ile ulat-n haber vermeyip Bana kerm bir mektp
ulatrld demekle yetindi ve mektbu ulatran vsta hakknda bilgi vermedi, mehl olarak brakt. Bu da Belksin hkmetme hikmetine vkf oluundan ve ilim ve bilgideki mertebesinin yksekliindendir. Ve Belks bunu
kendisinin bir takm ilere vkf olduunu, fakat onlarn bu ilerin yolunu
bilmediklerini, evresindekilere ve vezrlerine anlatmak iin yapt. Yan amac: Ey vezrlerim, bana bir takm haberler ular ki, siz onlarn ne yoldan bana
geldiini bilemezsiniz demek idi.
Ve Belksin haber yolunu gizlemesi mlk zerinde olan ilh
tedbrdendir. nk pdiha ulaan haberlerin yolu bilinmedii zaman, devlet ehli: Yaptmz ilerde bozukluk ve zulm olursa, bilmediimiz bir vsta
ile pdih duyar ve bizi cezlandrr diye nefislerinden korkarlar. Bundan
dolay onlar, o yn ile ilerini yaparlar ki, o tarz zere yaptklar iler
pdihlarna ulat zaman, bu yaptklarn ilerin skntsndan emn olurlar.
Yan adlet ve doruluk erevesinde ilerini yapp cezlandrlmaktan emn
olurlar. Fakat byle olmayp da devlet ehli, pdihlarna haberlerin kimin
vstasyla ulatn bilseler, o bilinen vstay bin trl hleler ve rvetler ile
elde edip, memr olduklar ilerde nefislerinin hkmlerine tbi olarak, di780
Sleymniyye Fass
imdi onun sz ulkye ileyye yan Bana iletildi (Neml, 27/29) oldu; ve siyset gerei mektbu getirenden bahsetmedi ki, o siyset, onun
hlknn ve devlet idarecilerinin, ondan korkmalarna sebep oldu. Ve bu
sebeple onlarn zerine nde olmay hak etmi oldu. (16)
Yan Belks, vezrlerini toplayp kendisine bir mektup geldiini onlara haber verdii srada, ilk sz: inn ulkye ileyye kitbun kerm yan Bana
kerm bir mektup brakld oldu; bilinmezlik kipini kulland. Ve siys bir
tedbir olarak mektbu kendisine getirenin isminden bahsetmedi. Ve onun bu
siys tedbri memleketinin ahlisinin ve memleketi idre eden idrecilerin
kendisinden korkmalarn sonucunu dourdu. te Belks kadn olduu halde,
sdece bu bilgisi ve zeks sebebiyle, memleketinin erkekleri zerine saltanatta
ne gemeye hak kazand.
Ve amm insan snfndan tasarruf srlarn ve eynn esaslarn bilenin, Cinler'den bunu bilenin zerine stnl, zaman ls ile belli olur.
nk bakn bakana geri dn, oturan birinin ayaa kalkmasndan daha abuktur. nk gzn alglamakta, alglad eye hareketi, cismin bulunduu yerden hareketinden daha ser'dir. nk gzn harekete getii
zaman, bakan ile baklan arasnda mesfe uzak olmakla berber, gzn grlene baland zamnn ayndr. nk gzn almas zamn, onun
gkteki yldzlara balantsnn zamndr. Ve onun baknn ona dn
zamn, onun alglayamama zamnnn ayndr. Oysa insann oturduu
yerden ayaa kalkmas byle deildir. Ya'n onun iin bu sr'at yoktur.
Bundan dolay saf bin Berhy uygulamada Cin'den daha mkemmel oldu. Byle olunca saf bin Berhynn sznn ayn, bir anda fiilin ayn
oldu. imdi o anda Sleyman (a.s.) Belks'n taht, belki nakledilmeden hal
meknnda olduu halde, bu alglad tahtn hayl olduu dnlmesin
diye, ayniyle kendi yannda karar klm olarak grd (17).
Kur'n- Kerim'de Neml sresinde beyn olunduu zere Belks, Sleyman (a.s.)n mektbunu aldktan sonra, vezrlerini toplayp: bana ikrm
mutlak olan bir mektp ulatrld ki, Sleymandandr ve onun meli de
udur Ey ileri gelenler, bana bu i hakknda grlerinizi bildirin! Siz bilirsiniz ki, ben sizinle fikir alveriinde bulunmadka bir i hakknda kesin karar vermem dedi. leri gelenler de cevben dediler ki: Biz kuvvet ve
iddet shibiyiz, emir senindir. Biz senin emrine uyarz (Neml, 27/29-33).
781
Sleymniyye Fass
Sleymniyye Fass
sinin fiili arasnda geecek olan zamnn sresi ile anlald. nk, frt'in fiili
daha ok ve saf'n fiili ise daha az zamna muhtatr.
Ve gzn alglad ey tarafna hareketi, cismin bulunduu mekndan
hareketinden daha abuktur. nk gzn hareketi iin harcanan zaman, gzn grlen eye baland zamnn ayndr. Bununla berber, gren ile grlen ey arasnda uzak bir mesfe vardr. Bakan ile baklan arasnda byle
uzak mesfe olduu halde, gzn alr almaz, baland eyi grmesi ayn
zamn iinde gerekleir. nk gzn almas zamn, gzn gkteki yldzlara balants zamndr. Ya'n gzn almasyla gkteki yldzlara balan
bir zamanda gerekleir.
Ve bakn geri dnmesi zamn da, gzn alglayamama zamnnn ayndr. Ya'n gzn almas ile gkteki yldzlar grmesi bir zamanda gerekletii gibi, gz kapamak ile gkteki yldzlar grmemek dahi ayn zamanda
gerekleir. Bundan dolay gzn hareketi dsal olarak srelerin ayr ayr ksmlara blnmesini kabl etmeyecek derecede serdir. Fakat insann yerinden
kalkmas byle deildir; ya'n onda bu kadar sr'at yoktur. nk cismin hareketi zamnsaldr.
Ve bu zaman dsal olarak ayr ayr srelere blnmeyi kabl eder. Nitekim insann her trl halleri ve hareketleri "enstantane (Iklama sresi saniyenin 1/25'i veya daha ksa olan hzl bir hareketi ekme yntemi)" dedikleri
makine ile kaydedilip, bu kaydedilmi hareketler bir perde zerine k
vstasyla yanstlarak, ser bir ekilde dndrlmek sretiyle "sinema" dedikleri haylleri seyrettirirler. Bu, cismin hareket zamnnn ayr ayr srelere blnmeyi kabl ettiine ak bir delldir
imdi, saf bin Berhy uygulamada Cin'den daha mkemmel oldu. Ve
saf bin Berhy'nn: "Ben Belks'in tahtn gz ap kapamadan nce getiririm" demesi, taht getirmesi fiilinin ayn oldu. Ya'n sz ile fiili bir zaman
iinde gerekleti. Bundan dolay Sleyman (a.s.) Belks'in tahtn, bu zaman
iinde, kendi indinde karar klm olarak grd. Sleyman (a.s.), Belks'in tahtn Seb ehrinde meknnda bulunduu halde kendi huzruna nakledilmeden alglamtr, diye dnlmemesi iin, Hak Tel Kur'n- Kerm'de:
fe lemm rehu mstekrran indehu (Neml, 27/40) ya'n Onu indinde
karar klm olarak grd buyurdu.
783
Sleymniyye Fass
Ve bizim indimizde tahtn nakledilmesi birlemi zaman ile gereklemedi. Ancak yok etme ve var etme, onu bilenin dnda hi bir kimsenin
buna uru olmayaca bir ekilde oldu. O da Hak Tel'nn bel hm f
lebsin min hlkn cedd (Kf, 50/15) yan Belki onlar yeni hlk ediliten
phe iindedirler szdr. Ve onlar zerine bir vakit gemez ki, grdkleri eyi grsnler. Ve ne zamanki bu, bizim bahsettiimiz gibi oldu, bundan dolay onun yok olu zamn, yan tahtn bulunduu meknndan yok
olmas, nefesler ile hlk ediliin yenilenmesi trnden olarak, Sleyman'n
yannda var olmasnn ayn oldu. Oysa bu kadarna hi bir kimsenin ilmi
yoktur. Belki insann, muhakkak bir nefeste yok olup sonra mevct olduuna kendi nefsinden uru yoktur (18).
Ya'n bizim indimizde Belks'in taht, gz ap kapama n iinde ve
zamnn birlemesi ile Seb ehrinden Sleyman (a.s.)n meknna nakil olmad. nk, nakil iin, mutlaka araya az ok zaman girmesi lzmdr. Ve
sr'atle gz ap kapamak dahi bir zaman iinde gerekleir. Ancak, bunda
zamann birlemesi vardr. nk, gzn grlen ey tarafna hareketi iin
geen zaman, bakn grlen eye, balanmas zamnnn ayndr. Oysa,
cenb- saf: "Ben taht gz ap kapamadan evvel getiririm dedi. Bundan
dolay tahtn bir mekndan bir mekna zamnn birlemesi ile nakledildii
dncesi geerli olamaz. nk zaman gemesi diye bir ey olmu deildir.
Bu hl ancak tahtn Seb ehrinde yok olmas ve Sleyman (a.s.)n meknnda
var olmas ekliyle gerekleti. Ve bu var olma ve yok olma hussu, yle bir
ekilde oldu ki, buna hibir kimsenin vkf oluu ve uru olmad. Bu hussu
ancak bir nda yok olma ve var olmay bilen ve her n iinde yeni hlk edilii
mhede eden kimse bilir.
Bu yok olma ve var olmann delli de Hak Tel hazretlerinin: bel hm f
lebsin min hlkn cedd (Kf, 50/15) ya'n "Belki onlar yeni hlk ediliten
phe iindedirler" szdr. Ve bu yeni hlk ediliten phede olanlar zerine bir vakit gemez ki grdkleri eyi grmesinler. Ya'n onlar lemdeki
eydan herhangi birine bakn hi ekmeden srekli olarak baksalar, her
blnmemi n iinde onu sbit ve mevct grrler. Oysa lemin hlk edilmileri, her bir nefeste ilh tecell ile yenilenir. nk lemin bamsz bir
vcdu olmadndan kendi nefsi ile yok ve Hakk'n vcdu ile mevcttur. Ve
Hak dimi olarak ve ebeden tecell edegelir. Bundan dolay birinci tecell aslna geri dnnce, lem yok olur; ve ikinci tecellnin onu tkiben zuhrunda da
mevct olur. Fakat ikinci tecell o kadar sr'atle zuhr eder ki, onun nru, ilk
tecellnin nruna bitiik olduundan ikisinin arasn fark etmek ve ayrmak
mmkn olamaz. Birinin hayli gitmeden, onda benzeri olan dier tecell gelir. Bundan dolay zhir grclerin baknda lemin evvel yok olmas ve
daha sonra mevct olmas hussu grlemez. Mesnev:
784
Sleymniyye Fass
Tercme: O gayb lemi, ancak Hakkn hsslarna zhir olur. Geriye kalan lem hlk, bu yeni hlk ediliten phededirler.
Ne zamanki bu, ya'n tahtn Sleyman (a.s.)nn meknnda hzr oluu,
bizim bahsettiimiz gibi oldu, ya'n zamann birlemesi ile nakil sretiyle olmad; bundan dolay tahtn Seb ehrinde yok olmas zamn, Sleyman
(a.s.)n meknnda, onun vcd bulmas zamnnn ayn oldu. Ya'n tahtn
Seb ehrinde yok olmasyla Sleyman (a.s.) yannda var olmas ayn zamanda
gerekleti. Ve onun yokluu ile varl birdierinin ayn oldu. Ve tahtn yok
olmasnn, var olmasnn ayn olmas, nefesler ile hlk ediliin yenilenmesi trndendir. Oysa bu kadarna hi bir kimsenin ilmi yoktur. Nasl olsun ki, insann nefsi kendisine dier eydan daha yakn olduu halde, her nefeste
kendi nefsinin yok olduuna ve daha sonra mevct olduuna vkf oluu yoktur. Kendi nefsinde gerekleen bir hle vkf olmayan kimse, dier eyda
gerekleen bu yeni hlk edilie ve bu benzer yenilenmeye nasl vkf olur?
Ve sen smme yan sonra kelimesi bir zaman dilimini gerektirir, deme! Bu, doru deildir. Ancak smme yan sonra kelimesi Araplara gre
zel durumlarda st rtbede olanlarn nceliini gerektirir. irin:
Kehezzer rudeyn smme ztrb yan Onun gibi hareket ettirdi ki o
Rudeyn sonra kmldad sz gibi. Oysa "hezz yan hareket ettirmenin"in
zamn, phesiz mehzzun yan hareket ettirilen"in kmldamas
zamnnn ayndr. Ve muhakkak "smme"yi getirdi. Oysa bir zaman dilimi
yoktur. Bunun gibi, nefesler ile hlk ediliin yenilenmesi, yok olma
zamnnda var olmann zamndr. E'ire'nin dellinden olan arazlarn yenilenmesi gibi (19).
Ya'n sen, yukarda geen "Yok olur, sonra mevct olur" sznde "smme
yan sonra" kelimesi geriye brakma iindir. Bir zaman dilimi gerektirir, deme!
"Smme-sonra" kelimesinin mutlak bir zaman dilimi gerektirmesi doru deildir. Bu "smme-sonra" kelimesi Araplar indinde zel durumlarda, st rtbelilerinin nceliini gerektirir. Ya'n yksek rtbelilerinin ne geiriliini gstermek iin kullanlr. Nitekim ir der: "Rudeyn ismindeki muhafza it olan
mzran hareketi gibi. Ondan sonra o Rudeyn olan mzrak kmldad." Oysa
hareket ettirme zamn, phesiz hareket verilen eyin kmldama zamnnn
ayndr. nk hareket ettirme fiili, hareket ettirilen eyin kmldamasna sebeptir. Ve sebebin zamn, sonucun zamnnn ayndr. Geri ir, bu msrada
geriye brakma iin olan smme-sonra kelimesini getirdi. Fakat hareket ettirme fiili ile hareket ettirilen eyin kmldamas arasnda bir zaman dilimi
yoktur. te "Yok olur, sonra mevct olur" szndeki "smme-sonra" da irin
szndeki "smme-sonra" gibidir. Bundan dolay nefesler ile hlk ediliin yenilenmesi de byledir. Hlk ediliin yokluk zamn, onun varlk zamnnn
785
Sleymniyye Fass
ayndr. Aralarnda bir zaman dilimi yoktur. Nitekim E'ire'nin, dellinde de,
arazlarn yenilenmesi byledir. nk E'ire'nin dellinde araz, iki zamanda
dimi deildir.
Sleymniyye Fass
hzr olanlarn nazarnda, Sleyman (a.s.)n tasarruf iinde daha azm kudrete
ship olduunun belli olmas iindir. nk bir hussta ran kudreti gzknce, stdnn kadrinin ykseklii ve mertebesi sbit olur. Dier taraftan,
Sleyman (a.s.) ma'rifetinin kemlinden dolay, ulhiyyete aykr olmak istemez. nk tasarrufta ikilik vardr. Tasarruf seyr-i slukun ortasnda olan
himmet erbbna mahsustur.
787
Sleymniyye Fass
Sleymniyye Fass
Allahn hkmnde isbetli olan itihat veren gibi ki, Allah bir
mes'elede o hkm ile hkm eder. Eer kendi nefsiyle veyhut Hakk'n
reslne vahiy olunan eyle o mes'eleye hkm verirse, onun iin iki ecir
vardr. Ve ilim ve hkm vermekle berber hatl olarak verdii hkmde,
hkm veren itihat shibi iin bir ecir vardr. imdi bu mmet-i
muhammediyyeye, hkmde Sleyman rtbesi ve Dvd rtbesi verildi.
Bundan dolay onu, dier mmetten daha stn klan ey nedir? Ne erefli
mmettir! (23).
Ya'n Sleyman (a.s.), koyun ve tarla mes'elesinde, hkmnde isbet eden
itihat verici gibidir. Ve Allah bir mes'elede isbetli itihat verenin hkmettii
hkmle hkmeder. Eer Allah Tel Hazretleri, o mes'eleye Rh-i a'zam
(s.a.v.) sretiyle kendi nefsiyle veyhut reslne vahiy olunan eyle hkm
verirse, grnme yeri oluu dolaysyla kendisinden hkm kan itihat verici, bu hkmnde isbetli olduu iin iki ecir kazanr. Bu iki ecirden birisi, hkmde doruluuna ve dieri, almasna kardr. Ve bu belirledii hkmde hat eden itihat verici iin de bir ecir vardr ki, bu da onun almasna
karlktr. Bununla berber ht eden itihat vericinin bu hkm, Hak Tela'nn ve kllen teyn hkmen ve ilmen (Enbiy, 21/79) ya'n "Hepsine
hkm ve ilmi biz verdik" yet-i kermesinde beyan buyrulan hkm ve ilme
dhildir. Bundan dolay hatl itihat verenin hats ortaya kncaya kadar,
er'an o hkm ile amel etmek vcibtir.
Ve muhammediyye erat, iki tr zerinedir: Birisi "asl muhammediyye
erat", dieri "itihatsal muhammediyye erat"dr. Asl muhammediyye
erat, Reslulah (s.a.v.) Efendimiz'in sadetli zamanlarnda hkm buyur789
Sleymniyye Fass
duklar erattr ki, bunda asl hat dnlemez. Ve itihtsal erat, sadet
zamanndan sonra kerem shibi fkh limlerinin kendilerine glip gelen zann
zerine hkmettikleri erattr ki, bu glip gelen zannda hat olaca aktr.
Ve hir zamanda ortaya kacak olan Mehd, asl muhammediyye erat ile
hkmedeceinden, itihda dayal olan muhtelif mezheplerin hkm kalmaya-caktr. te bu mmet-i muhammediyyeye, hkmde, Sleyman ve Dvd
(aleyhime'sselm)n rtbeleri verilmitir. Bir mes'ele hakknda verdii hkmde isbet eden hkim Sleyman ve hat eden de Dvd (aleyhime's selm)a benzer. Bundan dolay bak ki bu mmete ne derece ereflilik ihsn
olunmutur!
Sleymniyye Fass
verir. Bundan dolay her bir mertebede aa kan nak ve sret, o ilm ve
hayl sretin ayndr. Fakat vcdlar biribirinin ayn deildir. Mesel senin
imdiki sretin ilh ilimdeki sretinin ayndr. Fakat imdiki vcdun ne
misl lemindeki ve ne ehdet lemindeki, farzedelim yirmi sene nceki
vcdunun ayn deildir. Fakat o vcdunun sreti, yine o ilh ilimde sbit
olan sretindir. Vcdun deimekle sretin deimedi.
Soru: Benim sretim doduum zaman byle deil idi. Sonra sam sakalm kt. htiyarladm yzm burutu, eski tzeliim gitti. Bundan dolay
vcdumun deiimiyle sretim de deimi oldu?
Cevap: lk olarak, seni yedi sene evvel tanyan kimse, yedi sene sonra grd zaman yine tanr. Bu, senin esas sretinin deimediine delildir. kinci
olarak, senin bu ehdet leminde ka sene mr srecein ve her yanda ne
srette bulunacan ilh ilimde sbittir. Bundan dolay vcdun her blnmemi anda yok ve tkiben mevct olduu halde, sretin sbittir.
rnek: Bir ressam bir tablo yapar. O hrite yapt tablo mahvolsa, o
sret mdemki ressamn haylinde sbittir, ona yine vcd verir. Bu ikinci
levha vcd i'tibriyle ilkinin ayn deildir. Fakat sret i'tibriyle ayndr, gayr deildir.
Sleymniyye Fass
Sleymniyye Fass
Sleymniyye Fass
oldum ve boyun edim" (Neml, 27/44) dedii iin, onun teslimiyeti, Sleyman (a.s.)n teslimiyeti oldu. Bundan dolay Belks teslm iinde ve boyun
emede tamm ile Sleyman (a.s.)a tbi' olmu oldu. Ve bu tbi oluu sebebiyle, Sleyman (a.s.) inantan nasl bir inann yanndan geti ise, Belks dahi o inann yanndan geti. nk yol bilmeyen bir kimse, yol bilen bir rehbere tbi' olup onunla berber gittii vakit, tamm ile rehberin getii yollardan geer ve asl ondan ayrlmaz. Ve tbi' olan Belks'in, tbi olunan Sleyman (a.s.)a tbi oluu una benzer ki, bizim rhumuz ve idre edicimiz olan
hs Rabblerimiz, her birerlerimizin alnlarndan tutup, bizi kendi srt-
mstakmi zerinde eker, gtrr. Bizim ondan ayrlmamz mmkn deildir; nk biz ona tbi'iz, o bizim tbi olunanmzdr. Ve bizim alnlarmz o
hs ismin elindedir.
u halde hs Rabb bizim btnmz olduu iin biz zmnen O'nunla
berberiz. Ve biz O'nun zhiri olduumuz iin, O aklk ile bizimle
berberdir. Ve bu, zmnen bizim O'nunla ve aklk ile O'nun bizimle berber
olduumuzun delli, Hak Tel hazretlerinin ve hve meakm eyne m
kntm (Hadd, 57/4) ya'n "Siz nerede iseniz o sizinledir" mbrek szdr. nk nerede olursak olalm, O'nun bizimle berber olmas, Onun bizim
btnmz, bizim O'nun zhiri olmamza baldr. Bundan dolay Hak, isimleri
eliyle bizim alnlarmz tuttuu iin biz Hak ile berberiz. Ve bizim taayyn
etmi vctlarmz, Hakkn mutlak vcdunun bu isimleri dolaysyla taayyn ve kaytlanmasndan ibret olup, O'nun vcdunun gayr olmadndan, her bir ismin srt- mstakminde bizimle berber yryen Hak'tr. Bundan dolay Hak, kendi nefsiyle berberdir. Ve mdemki lem sretlerinden
her birisi bir ismin grnme yeridir ve o isim kendi grnme yerini alnndan
tutup kendi srt- mstakmi zerinde gtrr, u halde lem fertlerinden,
srt- mstakm zerinde olmayan hibir ferd yoktur ve bu srt dahi mutlak
olan Rabbin isimlerine mahss olan srttr. Ve Belks, cenb- Sleyman'n
zmnen ve tbi olu ile Allah ile olduunu bildi; lillhi rabbil lemn yan
lemlerin Rabbi olan Allaha (Neml, 27/44) dedi. Ve Allah btn lemlerin terbiye edicisi olduu iin, lemden birini tahss etmedi. nk cenb-
Sleyman, insan- kmildir. Ve insan- kmil Allah toplayc isminin grnme
yeridir. Bundan dolay Sleyman (a.s.)a tbi olmak, farkl farkl Rabblar toplam olan mutlak Rabbin srt- mstakmi zerinde yrmeyi gerektirir. Nitekim, Hak Tel buyurur: e erbbun mteferrikne hayrun emillhul
vhidl kahhr (Ysuf, 12/39) ya'n "Farkl farkl Rabblar m hayrldr,
yoksa Vhid Kahhr olan Allah m hayrldr?" Bundan dolay Belks,
mnnda genelletirdi, tahss etmedi.
794
Sleymniyye Fass
Ve Sleyman (a.s.)n kendisine mahss klnan ve onun sebebiyle kendinin dndakilere stn olduu ve Allah Tel'nn onun iin, ondan sonra
bir kimseye lyk olmayan mlkten kld teshr yan itat ettirmeye gelince; o, onun "emr"inde olmadr. Bundan dolay Hak Tel Fe sehharn
lehur rha tecr bi emrih (Sd, 38/36) ya'n "Biz ona rzgr itat ettirdik;
onun emriyle eser" dedi. nk Allah Tel, bizim hepimizin hakknda
ayrm yapmakszn Ve sahhare lekm m fs semvti ve m fl ard
ceman minh (Csiye, 45/13) ya'n "Allah Tel gklerde ve yerde olan eylerin hepsini size itatkr kld" der. Ve rzgrn ve yldzlarn ve bunun
dndakilerin itatini zikretti. Fakat bizim emrimizden deil, belki Allh'n
emrindendir. imdi eer anladn ise, cenb- Sleyman ancak konsantrasyonsuz ve himmetsiz emre, belki sdece emre mahss klnd. te biz ancak
bunu dedik. nk biz biliriz ki, nefisler, konsantrasyon makmnda
ikme olunduunda, muhakkak lemin cisimleri, onlarn himmetleriyle
etkilenici olur. Ve muhakkak biz bunu, bu yolda muyene ettik. imdi
itatini istedii kimse iin, Sleyman'dan himmetsiz ve konsantrasyonsuz
olarak sdece emr" ile telaffuz gerekleti (28).
Ya'n u itat ettirme ki, Sleyman (a.s.)a mahss klnd ve cenb- Sleyman o itat ettirme sebebiyle, lem fertlerinden kendisinin dndakiler
zerine stn oldu ve Hak Tel bu itat ettirmeyi, Sleyman (a.s.)a mahss
bir mlkten kld ki, ondan sonra hibir kimse iin bu mlk ile gzkmek lyk
olmaz. te bu itat ettirmenin cenb- Sleymn'a tahsis edilmesi, onun bir
eyde "himmet" ve "kalb konsantrasyonu" ve "vehmin Msllat oluu" ile tasarruf etmesi deil, belki bu itat ettirmenin sdece onun "emr"i ile olmasdr.
Byle olunca Hak Tel "Biz ona rzgr itat ettirdik, onun emri ile eser "
(Sd, 38/36) dedi. Ve rzgrn esmesini cenb- Sleymn'n emrine tbi' kldn beyan buyurdu. u halde onun tahsis edilmesi, itat ettirmede deil,
belki bu itat ettirmenin onun "emr"iyle olmasndadr. Eer itat ettirmede
tahsis edilmilik shibi idi denilir ise, bu doru olmaz. nk Hak Tel bizim
hepimiz hakknda tahss olmakszn "Allah Tel gklerde ve yerde olan eylerin hepsini size itatkr kld" (Csiye, 45/13) buyurmu ve rzgrn ve
yldzlarn ve bunlarn dndakilerin itatini zikretmitir. Fakat cenb- Sleyman hakknda beyan buyurduu gibi, bunlarn bizim "emr"imizle itatkr
olduunu beyn etmemitir. Belki onlarn bize itat etmeleri Hakk'n emriyledir.
u halde, eer sen bu bahsi anladn ise bildin ki, cenb- Sleymn'n tahsis klnml, ancak kuvvetlerini toplamakszn ve himmetini sarf etmeksizin, "emr"e ve belki sdece "emr"edir. nk himmetle taasarruf, seyr-i slk
yolunun ortasnda olanlarn ndr ve tasarrufta ikilik vardr. Ve kmiller ise
ulhiyyete ters dmek istemez; meer ki Hakkn emri ulam ola. O vakit
kalb konsantrasyonu ve himmet ile tasarrufa giriir. Fakat Sleyman (a.s.) itat
795
Sleymniyye Fass
Ma'lmun olsun ki, Allah Tel, kendi tarafndan rh ve yardm ile bizi
ve seni desteklesin! Muhakkak byle bir ltuf, hangi kul olursa olsun, bir
kul iin hsl olduu vakit, o ltuf, o kulun hiret mlknden eksiltmez ve
onun zerine hesp olunmaz. Bununla berber cenb- Sleyman onu
Rabb'inden talep etti. imdi yolun zevki gerektirir ki, onun dndakiler
iin hirete saklanan ltuf, cenb- Sleyman iin ne alnm olundu. Onu
murd ettii vakit, hirette onunla muhsebe olunsun. Byle olunca Allah
Tel onun iin "Bu bizim ltfumuzdur" (Sd, 38/39) dedi. Oysa senin iin
ve senin dndakiler iin" demedi. imdi ihsn et, ya'n onu ver! Yaht hesapszca kendine sakla! (29).
796
Sleymniyye Fass
Ya'n Sleyman (a.s.)a nimetlendirme yoluyla verilmi olan mlk ve tasarruf gibi bir ltuf, her hangi bir kula verilirse, o ltuf o kula hirette verilecek
olan mlkten hi bir ey eksiltmez. Ya'n o kula, ite sana dnyda u ni'met
verildii iin, burada verilen ni'metlerin noksan olmutur denilmez. Ve
dnyda verilen bu ni'metin mahsbu, hiret ni'metinden yaplmaz. Bununla
berber Sleyman (a.s.) rabbifir l veheb l mlken yan "Rabbim, beni
mafiret et. Bana, benden sonra kimsenin ulaamayaca bir mlk bala
(Sd 38/35) diye bu mlk ve tasarrufu Rabb'inden talep etmi idi. Onun bu
talebine gre Hakk yolunun zevki bunu gerektirir ki, Sleyman(a.s.)n dndakiler iin hirete saklanan ltuf, onun iin ne geirilii ynyle, cenb- Sleyman onu istedii zaman hirette bu ltuf ile muhsebe olunsun. nk yolun zevki, istek kulun kendi nefsinden gerekletii zaman, bu istei zerine
kendisine ulaan ltuflardan dolay hirette muhsebe olunmasn gerektirir.
Fakat cenb- Sleyman'n istei zerine gerekleen ltfun ne ekilmesi bu
trden deildir. nk Allah Tel Sleyman (a.s.)a "Bu, bizim ltfumuzdur"
(Sd, 38/39) dedi. "Senin iin ve senin dndakiler iin" demedi. Bundan dolay sen ister ihsn et, ya'n ver ve ister kendine sakla! Bundan dolay hirette
senin zerine hesp yoktur, buyurdu.
Sleymniyye Fass
Ve bu, Allah Tel'nn kendisinden istenen her eyde geerlidir. Nitekim Neb'si Muhammed (s.a.v.)e ve kul rabbi zidn ilm yan Rabbim
ilmimi arttr, de (Th, 20/114) dedi. Bundan dolay Rabb'inin emrine uyup
ilimden art talep eder oldu. Hatt yle oldu ki, ona st verildii vakit,
r'ysn te'vl ettii gibi, onu "ilim" ile te'vl ederdi. Ne zamanki uykusunda ona bir kadeh st verildiini grd, onu iti ve onun artann mer ibn
el-Hattb (r.a.)e verdi. "Onu ne ile te'vl ettin?" dediler. "lim ile" dedi. Ve
ayn ekilde isr olunduu vakit yan Mirac gecesinde, melek ona bir kap
getirdi ki, iinde st var idi ve bir kap getirdi ki, iinde arap var idi. St
iti. imdi melek ona; Ftrat isbet ettin; Allah Tel mmetini sana isbet
etsin dedi. Bundan dolay "st", ne zaman r'yda grlse, o "ilm"in
sretidir. O, "st" sretinde temsl olunan "ilim"dir. Cebrl'in Meryem'e bir
beer sretinde sretlendii gibi (31)
Ya'n yukarda bahsedilen hkm, Hak Tel'dan talep edilen her eyde
geerlidir. Nitekim, Nebiyy-i edbi, Muhammed (s.a.v.)e ve kul rabbi zidn
ilm (Th, 20/114) ya'n "Ya Rabb, bana ilmi arttr, de!" buyurdu. Buna
dayanarak (s.a.v.) Efendimiz Rabb'inin emrine uyup ilimde art talep eder
oldu. Hatt kendilerine his leminde st verilse, his lemini, hayle kattklar iin, r'ysn te'vl ettii gibi, o "st" "ilim" ile te'vl ederdi. Ve r'ysnda
798
Sleymniyye Fass
te'vli budur ki: ne zamanki uykusunda, ona bir kadeh st verildiini grd; o
st iip artann Hz. mer (r.a.)e verdi. Bu r'ylarn ashb- kirm karsnda beyan buyurduklarnda onlar: "Y Reslullh st ne ile te'vl ettin?"
dediler: Cevben: "lim ile te'vl ettim "buyurdular. "St" ile "ilim" arasndaki
mnsebet budur ki, st, kk ocuklarn bedenlerini terbiye edip kemle
getirir. lim de eksik rhlar terbiye edip keml mertebesine ulatrr. Ve ayn
ekilde Mi'rc gecesinde (s.a.v.) Efendimiz isr olunduklar vakit, bir melek
onlara iki kap takdm etti ki, birinin iinde st, dierinin iinde arap var idi.
Fahr-i lem Efendimiz st tercih edip iti. Melek ona: "Y Reslallah islm
ftratn isbet ettin. Allah Tel mmetini sana eritirsin" dedi. nk bir
nebnin mmeti kendisine ulamakla dinde onun getii eyin yanndan geer.
Bundan dolay "st", her ne zaman r'yda grlse, o sret "ilm"in sretidir.
Ve grnen ey, st sretinde temsl olunan ilimdir. Cebrl (a.s.); Meryem
(aleyhe's-selm)a nasl ki bir beer sretinde sretlendi ise, "ilim" de ry grene uykusunda ylece "st" sretinde sretlendi.
Aleyhi's-selm En-ns niymn ve iz mt, intebeh yan nsanlar uykudadr ldkleri zaman uyanrlar buyurduundan, insann dny
haytnda grd her ey, uyuyan kimsenin r'ys gibidir, hayldir. Byle olunca onun te'vli lzmdr (32).
Ya'n (S.a.v.) Efendimiz, hads-i erflerinde "nsanlar uykudadr, ldkleri zaman uyanrlar" buyurmakla; bu his ve ehdet leminde grdmz
sretlerin, r'ylarmzda grdmz sretler gibi, "hayl"den ibret olduunu bize akladlar ve bizi kz ettiler. Bundan dolay r'yda grdmz
hayl sretlerin mnsip manlarn aratrp onlar nasl te'vl edersek,
dnyda grdmz alglanan sretleri de ylece te'vl etmemiz lzm gelir.
te, (S.a.v.) Efendimiz, his lemini, hayl lemine kattklar iin kendilerine
her ne vakit "st" verilse, r'ylarn te'vl buyurduklar gibi, o st "ilim" ile
te'vl ederler idi. nk her bir sret, ma'nya ahsiyyet verir. Ma'n latf olup
grnmez iken, kesf bir srete balannca grlebilir ve alglanabilir olur. Ve
Hakk'n zt ileri ve halleri latf manlardan ibret olduundan alglanabilir
ve grlebilir olmas iin kesf sretler ister. Bundan dolay kesf ve elementsel
cisimlerden olan bu dnynn sretlerinden ve ekillerinden her birisi, ilh
bir ii temsl ve tehs eder.
te rif insan bu lemde bir sret grdnde onu te'vl edip ma'nsna
geer. Chil insan ise her bir sreti, hayvann ot ve saman grmesi gibi grr;
ya'n te'vl edip ma'nsna gemez. Belki hayvniyyetine uyumlu ve nefsn
hazzlarna uygun gelen sretler ile lezzetlenir ve gelmeyen ile kederlenir. Eer
rif gibi ma'nsna geseydi, pr-ezvk yan btn hayt bu hakkatleri
799
Sleymniyye Fass
bizzt yaayp idrk etmek olurdu. Bu bahsin detay oktur, belki tek bana
bir kitap olur. rife bu kadar iret yeterlidir. Beyt:
Tercme: "Bizim o varlk sahasna koyduumuz o her bir nak ve sreti,
sen yakkl gr ki, biz onu yakkl olarak koyduk."
imdi neblerin en rifi (s.a.v.) Efendimiz, mdemki bu his ve ehdet
lemini, r'y menzilesine koyup hayl lemine katt, grlen her bir sreti
te'vl etmek lzmdr. Ve onun zet te'vli ve ayrntl te'vli vardr.
zet te'vli budur ki: Bu lem sretlerinin her biri Hakk'n bir iinin
sretidir ve Hakkn bir olan vcdu, bu ileri dolaysyla, birdierine zt olan
muhtelif sretlerde zhir olmutur. Ve Hakk'n ileri sfatlar ve isimleridir ve
sfatlar onlarla vasflanann ve isimler onlarla isimlendirilenin ayndr. Ve
sret zhir olunca, ma'n, ya'n Hakkn ii btn olur. Bundan dolay bu grdmz sretlerin zhiri ve btn Hak'tr. Nitekim buyurur: Huvel evvelu
vel hiru vez zhiru vel btn yan O, Evveldir ve hirdir ve Zhirdir ve
Btndr (Hadd, 57/3).
Ayrntl te'vle gelince: lem sretlerinden her birisi bir ilh ismin grnme yeri olup, o ismin srt- mstakmi zerinde yrr. Ve her bir grnme yerinde devaml olarak hs Rabbinin haznesinde sakl olan hkmler gzkr. Bundan dolay rif, bu lemde her anda kendisinden aa kan hkmlere bakp, o gzken ve alglanan hkmlerin ma'nlarna geer. Ve
bundan kendi isti'ddn rif olduu gibi bu usl zere dierlerinin isti'ddna
da vkf olur
Sleymniyye Fass
mu, o karsnda duran ahstr. te bunun gibi lem sretlerinden her bir
sret Hakk'n isimlerinden bir ismin aynas olup, onda o ismin hkmlerinin
sretleri kendini gstermektedir. Ve Hakk'n latf olan mutlak vcdu, her bir
ismin gereklerine gre, o kesf srette belirmi ve kaytlanmtr. Latf olan
buharn younlap, farz edelim kp eklinde ve dier ekillerde dondurulmas gibi. Buzun vcdu algda mevct ve grlebilir ise de, latf buharn o
ekilde kaytlanma-sndan ve belirmesinden olumu izf bir vcttur. O belirginlik ve kaytlanma zil olunca, mutlakla dner. Bundan dolay buzun
vcdu bir hayl olup, onda kendini gstermekte olan hakkat latf olan buharn mutlak vcdudur. te bu rnekler ile de aka grld ekilde bu var
edilmiler leminin hayl olduunu ve hakkat ynnden Hak olduunu
zevkan yan bizzat hakkatini yaayp idrk ederek anlayan kimse, yolun srlarna hiz ve hlinb hakkatine vkf olur. Ve Allh yolunda gitmeye muvaffak olur.
imdi Sallallh aleyhi ve sellem'in hli bu idi ki, ona "st" ikrm edildiinde: "lh, bizim iin onda bereket kl ve ondan art eyle!" der idi.
nk, muhakkak onu "ilim" sretinde grr oldu. Ve oysa "ilim"den art
talebi ile emrolundu. Ve ona stten baka bir ey ikrm edildiinde: "lh,
bizim iin onda bereket kl ve bizi ondan hayrlsyla nimetlendir!" der idi.
imdi Allah Tel, bir kimseye verdii eyi, ilh emir ile istenmesi sebebiyle verse, muhakkak Allah Tel onu hiret yurdunda muhsebe etmez.
Ve Allah Tel, bir kimseye verdii eyi, ilh emir olmakszn istenmesi
sebebiyle verse, onun hakknda hesap sorma hussu, Allah Tel'ya dnktr. Dilerse onun hesbn sorar ve dilerse onun hesbn sormaz. Ve ben
Allah'tan zellikle ilim ric ederim ki, onu onunla hesba ekmez. nk
Neb'si (a.s.)a, "ilim"den art talep etmesini sylemesi ile olan emri, onun
mmetinin emrinin ayndr. nk Allah Tel "Elbette sizin iin
Reslullah'da gzel rnekler vardr" (Ahzb, 33/21) der. Ve anlay Allah'tan olan kimse iin, bu bildirilen rnek altan baka hangi rnek vardr?
(34).
Cenb- eyh (r.a.), Sallallh aleyhi ve sellem Efendimiz'in his lemini
hayl lemine katp alglanan sretleri te'vl buyurduklarn dier bir dell ile
te'yd ederek derler ki: Fahr-i lem Efendimiz'e "st" ikrm edildii zaman
"lh, bizim iin onda bereket kl ve ondan art eyle!" derler idi. nk stn sretini "ilim" ile te'vl ettikleri iin, artn talep ederler idi. nk ilim
art talebine me'mr olmu idi. Fakat stten baka bir ey ikrm edildiinde
ondan hayrlsn talep ederlerdi. Ve ondan hayrls, ilim ma'nsna iret olan
"st" idi.
801
Sleymniyye Fass
imdi yukarda zh edildii zere, Allah Tel bir kimseye bir eyi ilh
emri ile olan talebi zere verse, o ihsnnn hesbn sormaz. Fakat ilh emri
olmakszn kulun kiisel olan talebi zerine verdii eyin hesbn dilerse sorar, dilemezse sormaz. Bunun iin eyh (r. a.) buyurur ki: "Ben Allah'dan zellikle ilim ric ederim ki, onu o ilim ile hesba ekmez." nk Allah Tel
Peygamber'ine ilimden art taleble emretmitir. Onun bu emri, Peygamber'in
mmetine olan emrinin ayndr. nk Allah Tel Kur'n- Kerm'inde "Elbette sizin iin Reslullah'da gzel ve makbl yol ve rnek almaklk vardr"
(Ahzb, 33/21) buyurur. Biz Peygamberimiz'in hasletlerine uyduumuzda ve
onu rnek aldmzda, tabi'ki ilh emre tbi' olmu oluruz. u halde Peygamber ilimde art Hakk'n emri ile talep etmi idi. limden art talep ettiimiz vakit, biz de Hakk'n emriyle talep etmi bulunuruz. Bundan dolay bu
talebimiz zerine Hak Tel bize ilim ihsn etse onunla hesaba ekilmeyiz.
imdi ilmin art talebinde Hz. Peygamber'e olan emrin bize olan emir olduunu, Allah Tel'nn anlay buyurduu kimse iin, bu tbi olu ve rnek
altan daha gzel ve daha azm hangi rnek ve yol vardr?
Ve eer biz, Sleymn makma tamm zere tenbh ede idik, sen bir
hussu grrdn ki, onun zerine vkf olmak, sana dehet verirdi. nk
bu yolun limlerinin ou, Sleyman (a.s.)n hlet ve meknetini bilemediler. Oysa bu huss, onlarn zannettikleri gibi deildir (35).
Ya'n biz bu yksek fassda Sleyman (a.s.)n hlet ve meknetinden bir
nebze bahsettik. Eer o hazretin makmn tamm ile zh edeydik, vkf olduun bu huss, sana dehet verir idi. nk zhir limleri yle dursun, bu
sf yolunun limlerinin pek ou Sleyman (a.s.)n hletini ve meknetini
bilemediler de, onun Rabb'i hakkndaki bilgisine uygun olmayan szleri sylediler. Ya'n cenb- Sleymn'n Belks'e gnderdii mektbun banda ilk
olarak kendi ismini ve daha sonra Allah ismini zikrettiini ve "Y Rabbi bana
bir mlk ver ki benden sonra kimseye lyk olmasn!" (Sd, 38/35) diye du
etmesiyle de, dny mlkn, hiret mlk zerine ne geirdiini zannettiler. Oysa cenb- Sleyman, toplayc isim olan Rahmn isminin grnme yeri
olarak yeryznde Allahn halfesiydi. Reslullah (s.a.v.) Efendimiz:
"Allah indinde dny, sivri sinein bir kanadyla tartlmaya lyk deildir"
buyurduu halde, cenb- Sleymn'n bu kadar azm bir mertebeye nil
olmakla berber, deersiz olan dnyy talep etmesi nasl mmkn grnr?
Az bir dnce dahi bunun byle olmadn idrk etmek iin yeter.
802
Sleymniyye Fass
(Kf;50/37)
nne f zlike le zikr li men kne leh kalbn ev elks sema ve hve
ehdun.
Muhakkak ki bunda kalpleri olan ve nakledilenleri iitebilen ve hit
olan kiiler iin mutlaka ibret vardr.
Beyit:
Tercme: "Ey Cm, sus ki birlik srr ku dilidir. Bu srlar anlamak Sleyman'dan bakasna lyk deildir."
Bitii: 5 Nisan 1917 Perembe gn sabh saat 01.50
803
Dvdiyye Fass
804
Dvdiyye Fass
(Sd 38/18-19)
Dvdiyye Fass
kimseleri halfe klar msn?" dediler. Oysa Hz. dem, kfirler topluluunu
peran etmek ve kanlarn dkp vcdlarn kaldrmak sretiyle yeryznde
fesd etmedi. Dvd (a.s.) ise bir ok kfirin kann dkt; ve Clut'u ldrp
mlkn fesda uratt. phe yok ki bu hal, grne gre fesda uratma
idi; fakat hkkatte slh idi.
Soru: Halfelik hussu Dvd (a.s.)da tamm ve Sleyman (a.s.)da da ortaklk hkm ile kmil olunca (S.a.v.) Efendimiz'e halfelik hussunda ne kalr?
Cevap: Fuss'un sonunda olan "ferdiyye hikmetin"de grlecei ve t
Fass'nda zh edildii zere Fahr-i lem (s.a.v.) Efendimiz btn taayynlerin
kaynadr. Ve hakkat-i muhammediyyesi ile btn taayynleri ve kemlt
ihta etmitir. lemde bu kemltn btnyle zhir oluu hitma erdirme
yolu zeredir. Bundan dolay btn neblerin kemlt, hakkat-i
muhammediyye mertebesinden nzil olur. u halde, fahr-i rusl Efendimiz,
gerek Dvd (a.s.)n ve gerek dier neblerin ship olduu ve olmad btn
kemlt toplamtr.
te vcdsal keml, Dvd (a.s.)da tam olarak zhir olduu iin Hz. eyh
(r.a.) "vcdiyye hikmet"i Dvd Kelimesine tahsis edildi.
Dvdiyye Fass
Dvdiyye Fass
ba ise karanlkta kalanlar iin bir ni'mettir. Bundan dolay kr ondan aydnlananlarn sorumluluklar zerine lzm gelir ve o lambay yakana teekkr
etmek lzm gelir. u halde, Dvd (a.s.) hakkndaki veri, ona ni'met olarak
ve ltuf olarak gereklemitir. Ve onun ilesinden amel ve kr bedeli talep
edildiinden, onlar hakknda veri, nimet verme ve ltuf yoluyla deildir.
Onun iin Hak Tel "Ey Dvd ilesi, krederek amel ediniz! Ve benim
ar bir ekilde kredici olan kullarm azdr" (Sebe', 34/13) buyurdu.
Geri nebler (a.s.) Hakk'n kendilerine nimet verdii ve hibe ettii ltuflara krettiler; ve kr olarak oka amel yaptlar. Fakat onlarn bu kr ve
amelleri, Hak tarafndan talep olunduu iin deil idi. Belki kendileri tarafndan karlksz yapma idi. Nitekim (S.a.v.) Efendimiz Li yagfire lekallhu m
tekaddeme min zenbike ve m teahhare (Feth, 48/2) ya'n "Allah Tel senin gemi ve gelecek gnahlarn mafiret etti ve rtt" yet-i kermesi indii zaman, mbrek ayaklar iinceye kadar gece vakti kyamda durdu. Ona
dediler ki: "Y Reslallah, Hak Tel gemi ve gelecek gnahlarn mafiret
ettiini haber verdi. Niin bu kadar kendi kendinize cef ediyorsunuz?" Sadet
kemliyle buyurdular ki: "Ben mblaa ile kreden bir kul olmayaym m?".
Soru: Neblerde gnahlardan yana masmiyet art deil midir? zellikle
Sallallh aleyhi ve sellemden hibir gnah kmad aktr. Byle iken onun
gemite ve gelecekte ne gibi gnahlar var idi ki, Allah Tel onlar mafiret
edeceini ve rteceini vaad etti?
Cevap: Bu hussta bir ok szler vardr. Hz. Mevln (r.a) Fhi M fh ismindeki yce kitplarnda bu yet-i kermenin tefsrinde yle buyururlar:
"bn-i At der ki: Mustaf (s.a.v.) mi'rcda Sidret'l mnteh'ya ulat zaman
ki, oras Ar'n en yukarsdr ve hazret-i Cibrl'in iynesidir, bu makmdan
da gemek istedi. Arkada olan Hz. Cibrl admn geri ald. Hz. Fahr-i lem
Efendimiz buyurdular, ki: Ey karndam Cebrl, bu heybetli mevzi'de beni
yalnz m brakyorsun? Nid geldi ve Hak Tel azarlama tarznda buyurdu
ki: Bu iki admda onunla m lfet ettin? te bu Li yagfire lekallhu m
tekaddeme min zenbike ve m teahhare (Feth, 48/2) ya'n "Allah Tel senin gemi ve gelecek gnahlarn mafiret etti ve rtt yet-i kermesinde
iret buyrulan gnahtan kast bu gnahtr. Ya'n seni lfetten ve gayrn
nsiyyetinden pk ettik ve gayrdan gan kldk, demektir. Ve derler ki, Peygamber aleyhi's-slt ve's selm Efendimizin istifr ayklk hlinde ilh
sarholuk hli idi. Ve ba'zlar derler ki, belki ilh sarholuk hlinde ayklk
hlinden istifr etti. Ve ba'zlar her iki halden istifr edici idi. nk onun
bak Hakk'a idi. Ve ayklk ve sarholuk ise her renge boyanabilen Hakk yolcularna mahsstur. O hazrete gre ne ayklk ne de sarholuk vardr. imdi
mdemki Hakk'a bakc idi, her iki halden de istifr edici idi. nk bu ayklk ve sarholuk iki renktir. O ise rengin eserinde mahvolduu vakit, her ikisinden de istifr edip ilh penede bulunur idi, derler."
808
Dvdiyye Fass
Sonu olarak neblerin (aleyhim's-selm) istifarlar, nefs ehli olan kimselerden kan gnahlara kar gerekleen istigfr gibi deildir. Belki
"Hasent'l-ebrr
seyyit'l-mukarrabn"
ya'n
"Ebrrn
iyilikleri
mukarrabnin gnahlardr" cb olarak kendi yce makmlar gereince gnah olarak adlandrlan ba'z hallerdendir. te Fahr-i lem Efendimiz bu zel
hallerinin rtlmesi ve mafiret edilmesi vaad olunduuna kr olarak kendi
kendilerine zorluklar verdiler. Bu ise kendisine teklf edilen bir kr deil,
belki karlk olarak bir ey beklemeden yapmaktr. Fakat neblere tbi' olanlarn kr, ilh ltuflara kar kendilerine yaplmas teklf edilen krdr ki
farzdr. Bu kr terk ederlerse farz terk etmi olurlar.
Ve Hak Tel Nh (a.s.) hakknda da innehu kne abden ekr (sr,
17/3) ya'n "Muhakkak Nh (a.s.) pek ok kreden bir kuldur" buyurdu. Ve
karlk beklemeden yaplan kr, yaplmas teklf edilen krden a'ldr.
Ve bu kr dierinden daha mkemmeldir.
imdi, ilk ni'met ki Allah Tel onunla Dvd'a nimet verdi, ona bir
isim verdi ki, onda bitien harflerden bir harf yoktur. Bundan dolay onu
lemden ayrd; bununla, salt olarak bu isim ile ondan bize haber olarak. O
harfler de (dl) ve (elif) ve (vv)dr. Muhammed (s.a.v.)i bitien ve bitimeyen harfler ile isimlendirdi. Bundan dolay onu kendine birletirdi ve onu
lemden ayrd. Byle olunca, Dvd iin ma'n yolundan iki hl arasn
toplad gibi, Muhammed (s.a.v) isminde iki hl arasn toplad ve
Dvd'un isminde bunu yapmad. u halde bu, Dvd zerine Muhammed
(a.s.) iin tahsis oldu, ya'n onun zerine ismiyle dikkat ekildi. imdi, onun
iin i, her ynden tamm oldu ve onun "Ahmed" isminde dahi byledir.
Bundan dolay bu, Allh'n hikmetindendir (3).
Ya'n Hak Tel'nn Dvd (a.s.)a ihsn ettii ilk ni'met, onu lemden
ayrdn bildirmek zere, Hz. Dvd'a bir isim vermesidir ki, bu isimde bitien harflerden bir harf yoktur. Ya'n Dvd- ismini oluturan "dl- "ve
"elif- ve "vv- "harfleri kendilerinden sonra gelen harflere bitimez. te Hak
Tel Dvd (a.s.)a salt olarak bu ismi vermekle lemden ayrdn bize haber verdi. Ve Muhammed (s.a.v.)i ise hem bitien harfler ile hem de bitimeyen harfler ile isimlendirdi. nk Muhammed- ismindeki harflerden
"mm- "ve "h- "harfleri kendilerinden sonra gelen harflere bitiirse de "dl "harfi kendisinden sonra gelen harfe bitimez. te Hak Tel onu kendi
ztna ulatrd ve lemden ayrd. Ve bu ayrlma ve bitimeden ibret olan iki
hl arasn (S.a.v.) Efendimiz'in erefli isminde toplad. Bundan dolay
(S.a.v.)in ayrlmas ve bitimesi hem kelime olarak ve hem ma'nen gerekleti.
Fakat Dvd (a.s.)da bu iki hl arasn sdece ma'n yoluyla toplad. Ya'n
Dvd (a.s.)n isminin kelimesinde lemden ayrl grnr ise de, Hakk'a
809
Dvdiyye Fass
810
Dvdiyye Fass
(Sd, 38/18-19)
nn sahharnel cible meahu ysebbihne bil aiyyi vel irk. Vet tayre
mahreh, klln leh evvb.
"Biz dalar ona itatkr kldk ki, akam sabah onunla berber tesbh
ederler idi. Ve kular da itatkr kldk ki, toplanp hepsi onun tesbhini
tekrr ederler idi"
ve
(Sebe 34/10)
Dvdiyye Fass
n, nk o eyin Allah'n yolundan; ya'n vahiy yolundan saptracan bildirdi. nk bir mes'eleye aklsal bak as ile de hkmetmek vardr. Bu hkm ise tabi'ki ilh vahye benzemez. te hakknda kati ve ak bildirim olmayan bir mes'elede itihat verenlerin hatlar aklsal bak as sebebiyledir.
Dvdiyye Fass
cilun fl ard halfeten yan Muhakkak ki Ben yeryznde bir halfe klacam (Bakara, 2/30) sz iitildii zaman, halfe acab o vaktin imdiki
zamnnda olan dem midir, yoksa gelecek zamanda gelecek olan halfeler
midir, diye zihinde tereddd oluur. u halde bu haber ile buyrulan halfe belli deildir. Fakat Y dvdu inn cealnke halfeten fl ard yan Ey
Dvud! Muhakkak ki Biz, seni yeryz iin halfe kldk (Sd, 38/26) haberinde kati olarak halfeliin Dvd (a.s.)a mahss olduu aktr. Bundan dolay "nn c'iln" yan Muhakkak klacam haberi Dvd (a.s.) hakkndaki haber gibi deildir.
Dier taraftan Hak Tel "yeryznde ben dem'i halfe klcam" demi
olsa idi bile, bu sz Y dvdu inn cealnke halfeten fl ard yan Ey
Dvud! Muhakkak ki Biz, seni yeryz iin halfe kldk (Sd, 38/26) sz
gibi olmaz idi. nk "ce'aln yan kldk" gemi zaman fiil kipidir; olmu
bir ii gsterir. "C'il yan klacam" kelimesi ise, gereklemi bir fiili ifde
etmez. Bundan dolay "Biz seni halfe kldk" hitb gerekleen bir fiili ifde
eder.
Eer denecek olursa ki hitben inn cilun fl ard halfeten yan Muhakkak ki Ben yeryznde bir halfe klacam (Bakara, 2/30) yet-i
kermesinden sonra Ve alleme demel esme klleh yan Ve, dem'e,
isimlerinin hepsini retti ve Kle y demu enbihm bi esmihim
yan Ey dem! Bunlar onlara, isimleriyle haber ver (Bakara, 2/31,33)
yetleriyle ve bu ekilde sralanan dier yetlerde dem (alehisselm)dan
bahsedilmesi, halfeliin ona dnk olduuna iret deil midir? Biz deriz ki
bu ekilde bahsedilmesi, dem (a.s.)n bu mbrek haberde beyn olunan
halfenin ayn olduuna iret etmez. nk Hak Tel ona "Y dem, ben
seni yeryznde halfe yaptm" buyurmad. Bundan dolay Dvd (a.s.) hakkndaki haber aktr.
u halde Hak Tel, kullarnn hallerini haber buyurduu vakit, sen Hakk'n haberlerine basret bak ve kalb konsantrasyonu ile bak. Eer akl bak
as ile deerlendirirsen ilh haberlerden kastedilen ma'ny doru anlayamazsn.
Bu halfelik mes'elesi brhm Hall (a.s.) hakknda da byledir. nk
Hak Tel onun hakknda inn ciluke lin nsi imm (Bakara, 2/124) ya'n
"Biz seni insanlara imm klcyz" buyurdu; insanlara halfe klcyz" demedi.
Geri biz burada "immln" "halfelik" ma'nsna geldiini biliriz. Fakat
"immlk" halfelik gibi deildir. nk Hak Tel brhm (a.s.),
"halfelik"ten ibret olan isimlerinin daha zele dnk olan ile zikretmedi;
"immlk"tan ibret olan isimlerinin daha genele dnk olan ile zikretti. Bundan dolay onun halfelii hakknda da Dvd (a.s.)n halfelii gibi ak ve
kati haber yoktur.
813
Dvdiyye Fass
814
Dvdiyye Fass
Dvdiyye Fass
yce eserlerinde buyururlar ki: "eyh Nessc- Buhr (kuddise srruh) gnl
shibi ok byk bir merd idi. Mollalar ve ileri gelenler, ziyret maksdyla
onun nne gelirler ve iki diz st otururlar idi. eyh mm idi. Onun
lisnndan Kur'n'n ve hadslerin tefsrini dinlemek isterler idi. O der idi ki:
"Ben Arapa bilmem. Siz Kur'n'n ve hadsin tercmesini syleyiniz, ben de
onun ma'nsn syleyeyim". Onlar yetin tercmesini sylerler; o da onun
tefsr ve hakkatine balayp: "Mustaf (s.a.v.) filan makmda iken bu yet geldi; ve o makmn halleri yledir" diyerek o makmn derecesini ve onun yollarn ve oraya nasl ykselenileceini ayrntl olarak beyn eder idi".
te grlyor ki, bu hkm Allah'tan alyorlar. Fakat aldklar hkmler
Resl (a.s.)n eratinden baka bir ey deildir. "Kur'n kymete kadar inmektedir" dediklerinin ma'ns bu incelie dayanmaktadr. Bundan dolay
mmet-i Muhammed iinde olan kmil evliylar bu hkmn ayn ile Allah'tan
halfe olur. u halde Allah'dan alma hussu, Reslullah (s.a.v.) iin esas olduu gibi, kmil evliylar iin de esas olur.
imdi, hir zamanda s (a.s.) yeryzne inip, nasl tamm ile
muhammed erat zere hkmede-cek ise, o halfeler de ylece zhir olarak
verilen hkmde muhammed erata uygun olarak hkmederler.Ve onlar
Resl (a.s.)a tbi' olurlar. Ve bu halfelerin hli, tpk Allah Tel'nn
Ulikellezne hedallhu, fe bi hudyuhumuktedih yan te onlar, Allah'n hidyete erdirdii kimselerdir. yleyse onlarn hdyetine tb ol!
(En'm, 6/90) szne muhtap olan neblerin sonuncusu Muhammed Mustaf
(s.a.v.) Efendimiz'in hline benzer. nk (S.a.v.), ilh hidyet ile hidyet
edilmi olan nceki neblerin bu hidyetlerine tbi olmakla me'mr oldu. Oysa
hidyetin alnd yer birdir. nceki nebler o hidyeti nereden ald ise, (S.a.v.)
dahi oradan alr. Bundan dolay nceki nebler iin esas olan alma hussu,
Sallallh aleyhi ve sellem iin de esas olur. te kmil evliylarn muhammed
erata uygun olarak doruca Allah'tan almas hli budur.
Ve o halfe Allah'tan ald eyi bilmek hussunda resle tbi' deildir.
nk bilii kendi nefsine it olan ilh tahsistir. Fakat almak hussunda
resle uyucudur. nk resle muhlefeti yoktur. Ve Hak'tan ald eyi ilh
tahsis ile bilip zhirde resln hkmne uygun olan bir hkm, o halfelerin
bildirmesi, Neb (a.s.)n kendinden evvel gelen peygamberlerin eratini, kendi eratinde bize bildirmesi gibidir. Biz gemiteki neblerin eratine, ancak
Nebmiz (s.a.v.)in bize kendi erati srasnda bildirdii iin tbi' olduk. Yoksa
biz o erate Neb'mizden baka bir nebnin eriati olduu iin tbi' olmadk.
816
Dvdiyye Fass
Dvdiyye Fass
lerden ilveyi kabl etmez. Oysa o halfe, eer resl olsayd, hkmlerde ilveyi kabl eder idi. Bundan dolay halfeye ilim ve hkmden bir ey verildii
vakit, ancak yalnzca resle erat olunan ey verilir; ondan fazla bir ey verilmez.
Sen s (a.s.) grmyor musun? Halfe resle tbi'dir, ona aykr bir hkm ile ortaya kmaz, dediimiz gibi, Yahdler Hz. s'y, Ms (a.s.)n
eratini oturtmaya me'mr bir halfe zannettiler ve Ms (a.s.)n getirdii
erat zerine bir hkm ilve etmez diye hayl ettiler. lk nce mn ettiler ve
onun nebliini kabl ettiler. nk Ms eratnda bunun gibi nebler ok
idi. s (a.s.) da onlardan biri zannettiler. Oysa s (a.s.), resl olduu ve resl
ise ilveyi kabl ettii iin, ne zamankki Ms erat zerine bir hkm ilve
etti ve Hz. Ms'nn eratinde karar klm olduu bir hkm kaldrd,
Yahdler bu hle tahamml edemediler. nk s (a.s.) Yahdlerin kendi
hakkndaki inanlarna aykr olarak ortaya kt. Yahdler ise hlin
hakkatini bilmediklerinden s (a.s.)n ldrlmesine kalktlar.Bilmediler ki
s (a.s.)n Ms eratinden devm ettirdii hkmler kendi erati olduu
iindir, yoksa Ms (a.s.)n eriati olduu iin deildir.
rnek: Farz edelim hkmet, bir ticret knnnmesi yaynlar. Bir mddet o knnun hkmleriyle amel olunur. Daha sonra kiilerin ticr
mumeleleri geniler. Ve halkn genileyen ticr isti'ddlar o knunnme hkmlerinden ba'zlarnn kaldrlmasn ve ba'zlarnn devmn ve yeniden
birtakm hkmler daha konulmasn cb ettirir. Bundan dolay hkmet yeniden bir ticret knnnmesi yapmak lzmunu hisseder ve bu knnun sonuna bir madde ilve edip der ki: Filan trihli ticret knnnmesinin hkm
bu knn ile kaldrlmtr. Her ne kadar yeni knnda eski knnun birtakm
hkmleri mevct bulunur ise de, artk mahkemeler o knndan bahisle
hkmetmezler. nk kiilerin isti'ddna gre yeni knn yaplmtr ve o
knn ncekinden bamszdr. nceki knn ile asl ilgisi kalmamtr. te
bunun gibi erat hkmlerinin kaldrlmas ve resllerin gnderilmesi, ancak
halkn isti'ddlaryla alkadr bir husstur. Ve mmet-i Muhammed'in
isti'ddlar en st dereceye ulatndan (S.a.v.) Efendimiz'in getirdii erat
dahi eratlarn en mkemmelidir ve kymete kadar srecektir. Nitekim, ondan sonra hibir resl zuhr etmemitir ve etmeyecektir. Ve mmet-i Muhammed'in isti'ddlarnn derecesine zamnmzda yeryznde bulunanlarda
grlen fikirler ve ctlar hittir. nk yeryznde bulunan toplumlarn
hepsi mmet-i Muhammed'dir. u kadar ki, bir ksm "mmet-i da'vet yan
davet edilmi ancak henz kabl etmemi olanlar", dier bir ksm "mmet-i
cbet yan yaplan daveti kabl etmi olanlar"dr. Ya'n bir ksm Kur'n'n
hkmlerini kabl etmi, dieri henz etmemitir; her an da'vet olunmaktadrlar. Ve Avrupallarn "Biz s mmetiyiz" demeleri geerli deildir. nk
sev erat, muhammed erat ile kaldrlmtr. Nasl ki hkmet yeni bir
knn yaynladktan sonra, ba'z mahkemeler: "Hayr biz eski kann zerine
818
Dvdiyye Fass
Dvdiyye Fass
Dvdiyye Fass
Dvdiyye Fass
Ya'n birisi i'tirz edip dese ki: "Bir asrda kef ehli evliynn oald grlyor. Bunlar hkm Allah'tan aldklarna gre, her biri bir halfedir. Ya'n
zhirde "Reslullahn halfesi", btnda "Allahn halfesi"dir. Oysa (S.a.v.)
Efendimiz: "ki halfeye bat olunduu vakit, onlardan birini ldrnz!" buyuruyor. Bu ztlarn belli bir zamn iinde oalp halfeliklerini icr etmeleri
nasl olur?"
Hz. eyh (r.a.) akla gelebilecek bu i'tirza cevben buyururlar ki: Bu hadsi erf kl yan zhir g shibi olan zhir halfelik erbb hakkndadr.
nk kl yan zhir g shibi olan iki halfe ortaya kt zaman, aralarnda anlamazlk gzkeceinden dolay, insanlar arasnda kan dklr ve
Allahn kullarnn rhat kaar ve memleket ileri bozulur. Beyt:
Tercme: "ehir iindeki bir mahallede ya sen olursun, ya ben. nk iki
hkmdr ile vilyetin ii karmakark olur."
Bundan dolay ortaya kan ikinci halfenin ldrlmesi lzm gelir. Eer
onlar aralarnda anlasalar bile, bu anlamalar makbl deildir. nk her
ikisi de bir memlekette tasarrufa kalkacaklarndan, dim anlamazlklarn
ortaya kmas tabdir. Oysa manev halfelik byle deildir. Onlar kl yan
zhir g ile ortaya kmadklarndan oalmalar hlinde, mmetin karmas ihtimli yoktur. Bu sebeple ldrme emri ancak zhir halfelik shipleri
hakknda gelmitir.
Eer birisi i'tirz olarak der ise ki: "Kl yan zhir g ile tasarrufa kalkan kimsede hkmn Allah'tan alacak ma'nev kudret ve bundan dolay kef
makm yoktur ki ona halfe diyelim?" Hz. eyh (r.a.) akla gelebilecek bu soruya da cevben buyururlar ki: Ger bu halfede, bu kef makm yoktur. Fakat erat hkmlerinin uygulanmasna alp adleti yerine getirirse, o kl
yan zhir g shibi olan kimse de adlet iinde, "Reslullahn halfesi"dir.
imdi kl ile ortaya kan iki halfeden ikincisinin ldrlmesi hakkndaki hkm, yle bir asldan kaynaklanr ki, o asl da iki ilhn hayl edilmesidir.
Ve o asln hkm de, Hak Tel Hazretlerinin Lev kne fhim lihetn
illllhu le fesedet (Enbiy, 21/22) ya'n "Yerde ve gkte Allah'tan baka
ilhlar ola idi, onlar fesda varr idi" mbrek sznde beyan buyrulmutur.
Eer bu hayl edilen ilhlar anlam olsalar bile, onlarn bu anlamasyla oluacak olan fesdn kesilmesi geici olur idi. nk mdemki onlarda tasarruf
duygusu vardr, elbette anlamazlk ortaya kar. Ve biz biliriz ki, eer bu
hayl edilen ilahlar varsayalm anlamazla dseler, elbette ikisinden birisinin hkm ileyici olur. nk anlamazln ortaya kt varsayldnda
her ikisi bir dierine kar kendi kuvvetlerini kullanmaya balarlar. Ve kuvvetlerinin snr da bir dierinden ayrlm olacandan, bu snrl kuvvetler ile
devm eden mcdeleler sonucunda birinin glip dierinin malb olmas
gerekir. Ve sonuta glip gelen ilhn hkm iler. u halde iki ilhtan hkm
822
Dvdiyye Fass
ileyen hangisi ise, hakkatte ilh olan o olur. Ve malb olup hkm ilemeyen ise, artk ilh deildir.
Ve biz bugn bu asln hkmnden bilip anlyoruz ki, gnmzde lemde,
her ne kadar eriat hkm denilen ve zhirde kararlatrlm olan hkmlere
aykr birtakm haller gereklemekte ise de, o lemin tammnda ileyen her
bir hkm yine muhakkak Allh'n hkmdr. nk ulhiyyet yan ilhlk
bir olan mertebedir ve ilh, bir olan ilhtr. Bundan dolay iin aslnda ancak
Allh'n hkm ileyicidir. nk lemde gerekleen i, varlksal aynlardan
her birinin hakkati olan sbit aynnn isti'dd lisn ile Hak'tan talep ettii hal
ne ise, onun zerine balanan ilh meiyyet yan st irde hkmncedir.
Sbit aynlarn ilh ilimde sbitlii sreti ve isti'dd bahisleri zeyr Fass'nda
ayrntl olarak anlatlmtr.
Geri erat hkmnn kararlatrlmas da ilh meiyyetten olmutur.
Fakat lemde olan iin hepsi, kararlam erat hkm zerine deildir. nk lemde erat hkm ile amel etmeyenler, amel edenlerden daha oktur.
Bundan dolay ilh meiyyet yan st irde erat hkmn nasl kararlatrm ise, erat hkmlerine aykr olan ileri de ylece kararlatrmtr.
nk lemde sren hkmler, ancak Hakk'n hkmdr. Onun diledii ey
elbette olur; dilemedii eyin olmas mmkn deildir.
te bunun iin yalnzca erat hkmlerinin kararlatrlmas ileyici oldu,
ya'n "erat hkmleri lemde konulmutur" zele dnk hkm ileyici oldu. Yoksa, "Konulmu olan erat hkmleri ile, ona muhlefet edenlerin amel
etmesi kesinlikle istenmitir" genele dnk hkm ileyici olmad. Eer byle
bir genele dnk hkm olsa idi, erat hkmlerine kimse muhlefet edemez
idi. nk erat hkmleri hakknda ancak kararlatrma vardr; erat hkmlerinin getirdii eyle amel etmek mutlak olarak kararlam deildir.
Onun iin resller, ancak teble me'mrdur. Ve m aler resli illel belgul
mubn yan Resln zerinde aka tebliden baka bir (sorumluluk)
yoktur (Nr, 24/54). Ve erat hkmleri' "emr-i teklf"dir, "emr-i ird" deildir. Ve emr-i teklfi ile emr-i ird konular Ya'kb Fass'nda geti.
Dvdiyye Fass
824
Dvdiyye Fass
Dvdiyye Fass
Ve ne zamanki bu huss, iin aslnda bizim dediimiz zere oldu, bunun iin halkn kbeti, sadetin eitli trleri zerine olsa da, sadetedir.
imdi Hak Tel bu makmdan "rahmet"i her bir eye kapsam olmasyla
ifde etti ve muhakkak rahmet, ilh gazab gemitir. Oysa ne gemi olan
nceliklidir. imdi onun zerine hkmeden erate muhlif amelin arkasndan gelen gazap, kula ulatnda, onun zerine ncelii olan hkmeder.
Byle olunca kula rahmet meyleder. nk rahmetten baka ne gemi
olan olmad. te bu, "Rahmeti gazabn geti" sznn ma'nsdr. T ki
ona ulam olan kimse zerine hkmede. nk rahmet, yolun sonunda
beklemektedir. Oysa hepsi yolun sonuna yrycdr. Bundan dolay
gyeye ulamak kanlmazdr. Rahmete ulamak ve gazabtan ayrlmak kanlmazdr. u halde rahmete ulam olann hlinin verdii ey dolaysyla, ona ulam olan her bir kimse hakknda, hkm rahmet iindir (12).
Ya'n bu huss, iin aslnda bizim dediimiz gibi olup meiyyet yan st
irde i'tibriyle hibir kimsenin Hakk'a muhlefete mecli olmaynca, elbette
btn hlk edilmilerin kbeti sadete ular. nk gerek "teklif emir" olan
erate uymakla amel etsin, gerek etmesin, herkes "tekvn emir" olan meiyyet
yan st irde emrine itatkrdr ve boyun emitir. Ve itatkr ve boyun emi olanlarn sonu da elbette sadete kar. Fakat sadetin muhtelif trleri
vardr. nk sadet, greceli bir itir. Nitekim bu lemde de byledir. Bir hal
birisine gre sadettir ve dierine gre deildir. rnein adam vardr ki, ile
sorunlaryla uramay kendisi iin sadet sayar. nk onun isti'dd, merebi ve zevki bunu gerektirir. Fakat yine adam vardr ki, yalnzl ve ile sorunlar olmadan kendi bana yaamay sadet bilir. Bu da onun isti'ddna
gre olan bir mereb ve zevktir. Dier bir ok haller de buna kyaslanabilir.
Bundan dolay Hak Tel'nn ve rahmet vesiat klle eyin (A'rf,
7/156) ya'n "Benim rahmetim her eyi kuatmtr" yet-i kermesi bu
makm beyan buyurmutur. Ve Rahmetim gazabm gemi-tir hads-i
kudssi gereince, muhakkak ilh rahmet ilh gazab gemitir; ya'n rahmet
826
Dvdiyye Fass
Dvdiyye Fass
ulamasn gerektirmi ise, rahmete ulam olan her bir kimse hakknda, hkm rahmetindir. nk rahmete ulam olan kimselerin halleri muhteliftir.
Bundan dolay onlar zerine hkim olan rahmet dahi muhtelif olur.
rnein, ba'z kimselerin isti'dd gazabn gereklerinden lezzet almay
cb eder. u halde cehennem denilen mahal, onun hakknda cennetin ayn
olur. Eer cennet denilen rhatlk mahalline dhil edilse, orada rahatsz olur.
Ve ba'z kimselerin isti'dd, rz gereklerinden zevk almay cb eder. Onun
hakknda nimetlendirme yurdu olan cennet rhat mahalli ve intikm ve gazab
yurdu olan cehennem azb mahalli olur. Ve ba'zsnn hli balarda gazab ve
sonlara doru rz ile lezzetlenmeyi gerektir. Ve ba'zsnn hli yce derecelere
ulamay gerektirir.
Sonu olarak "rahmet" grecelidir: Bir kimseye gre olan rahmet, dierine
gre azbtr. Bu hallerin benzerleri bu ehdet leminde de oktur. rnein
pislik iinde bulunmak insan iin azabtr. Fakat onunla gdlanan pislik bcei
ve domuz gibi hayvanlar iin ni'met ve rhattr. Ve gl koklandka insana
rhat verir. Oysa pislik bcei, gl kokusundan ez duyup baylr. Onun iin
gl kokusu ve gl bahesi cehennemin ayndr. te byle binlerce rnek vardr. Dierleri de buna kyaslansn. Bu ess zerine herkes isti'ddnn gerektirdii rahmete ular.
iir: imdi idrk shibi olan kimse bizim dediimiz eyi mhede
eder: Ve eer idrki yok ise onu bizden alsn! (13).
Ya'n birinci mertebe olan uhd mertebesinde bulunup da, Cenb- Hak'tan kendisine idrk ve basret ihsn olunmu kimse, "Herkesin kbeti rahmete
kar" dediimizi, bu uhd mertebesinde mhede eder. Ve eer ikinci mertebe olan mn ve takld mertebesinde bulunduundan dolay bir kimsede Allah tarafndan verilmi bir idrk ve basret yok ise, o uhd ilmi bizden alsn!
nk biz hakkati tam bir aklk ile beyn ettik.
Bundan dolay ancak bizim bahsettiimiz geerlidir. Sen ona i'timt et;
ve onun hakknda hl ile bizim olduumuz gibi ol! (14).
Ya'n vcdda olan ey, ancak bizim bahsettiimiz gibi, herkesin
kbetinin "rahmet"e kmasndan ibrettir. Bizim bu szmz madd delller
zerine deil, belki mhedeye dayaldr. Bundan dolay bizim bu szmze
i'timd et! "Hz. eyh-i Ekber, bunu, byle dedi amm, hlin hakkatinin byle
olduu nereden bilinmekte? Belki verdii hkmde hat etmitir" deme! nk mhedede hat olmaz. Eer bizim szmze i'timt edersen, bizim bunu
828
Dvdiyye Fass
mhede ile tahakkuk edici olduumuz gibi, bir gn gelir ki, bu hakkat hakknda sen de mhede ile tahakkuk edici olursun.
Size anlattmz ey, bize O'ndandr. Ve bizden size hibe ettiimiz ey,
bizden sizedir (15).
Ya'n size beyn ettigimiz hakkatler bize, Hak'tan ulaan eydir. Ve bizim
size hibe ettiimiz bu bilgiler ve hakkatler, bizim vstamzla size gelen
Haktan gelendir. nk biz "Allahn halfesi"yiz. Bu gibi bilgiler, halka
isti'ddlar dolaysyla bizim vstamzla datlr.
Ve demirin yumuamasna gelince, kendilerini korkutma ve tehdit yumuatan kat kalplerdir. Ate demiri yumuatr ve demiri yumuatmak g
deildir. Ve ancak katlkta ttan daha kat olan kalbleri yumuatmak gtr. nk ate, ta krar ve onu kire hline koyar; ve o kalbleri yumuatmaz. Ve Hz. Dvd'a Hak Tel, bir eyin kendi nefsinin, ancak kendi nefsiyle korunduuna, Allah tarafndan tenbh olarak, demiri ancak koruyucu
zrh yapmas iin yumuak kld. nk zrhlar sebebiyle, mzrak ve kl
ve bak ve demirden olan ok ucundan korunur. Bundan dolay sen demiri,
demire siper yaparsn. Byle olunca muhammed erat "E'uzu bike minke"
yan "Senden sana snrm" ile geldi. yi anla! te, bu demirin yumuatlmasnn rhudur. Bundan dolay Hak, Mntakm'dir ve Rahm'dir. Ve
Allah Tel baarya ulatrandr (16).
Ya'n, Dvd (a.s.)n mu'cize olarak mbrek eli ile demiri yumuatmasna gelince: Bu demirin yumuamasnn ess korkutma ve tehdit ile yumuayabilen kat kalpler sretidir. Ate, demiri nasl yumuatr ise, kat kalpler de
maherin hallerini ve cehennem korkularn zikrederek korkutulmakla ylece
yumuar. nk demirin tabatnda, atein iinde yumuamak zellii bulunduu gibi, bu hayvn kesf bedenin gerekleriyle katlam olan m'minlerin
kalblerinde de, vaaz ve nashat iitmekle ve evliyullahdan varlksal
kermetler grmekle, ylece yumuamak zellii vardr. Fakat demir
madenler-den olup tasarruf shibi olmad iin, onu bir kimsenin atee koyup yumuatmas kolaydr. nk ondan asl muhlefet kmas ihtimli yoktur. Ve atee konulduunda da, ate onu kolaylkla yumuatr ve ta dahi krar ve kire hline koyar. Fakat kat kalpler tatan daha iddetli ve kat olduu
iin deme sz ona te'sr etmez.
rnein nefsinin hevsna tbi' bir m'mine: "Bu yaptn fiil erate aykrdr. Hak Tel cez gnnde itatsizliklere cez verecektir. Kendine acmaz
msn?" denilse hiddet edip: "Senin nene lzm, her koyun kendi bacandan
829
Dvdiyye Fass
aslr" cevbyla karlk verip yine nefsn lezzetler ile megl olur. Onun iin
rif-i billh olan kimseler bu kat kalp shiplerini trl aldatmacalar ile avlamaya alrlar. nk onlarda nefsn tasarruflar vardr. Demir gibi tasarrufsuz deildir. Bundan dolay onlar yumuatmak, demiri yumuatmaktan daha
gtr. Ve Hak Tel Dvd (a.s.)a bir eyin kendi nefsinin, ancak kendi nefsiyle muhfaza olunduunu tenbh iin, sava srasnda insann vcdunu
muhfaza eden zrhlarn i'mlinden dolay, demiri o hazrete yumuak kld.
nk sava srasnda dman tarafndan insana yneltilen mzrak ve kl ve
bak ve ok ularna kar vct zrhlar ile muhfaza olunur. Oysa zrhlar da
demirden ve bu silahlar da demirden iml edilmitir. Bundan dolay sen sava srasnda demiri demire siper edersin. imdi sen kendini nasl ki demire
kar demir ile korursan, ylece nefsini Allh'a kar, Allah ile muhfaza etmen
cb eder. te bu hakkate dayal olarak (S.a.v.) Efendimiz "E'z bike minke"
ya'n "Y Rabbi Sen'den Sana snrm" buyurdu.
Hakk'a kar Hakk' siper edinmek iki ynle zetlenir: Birisi budur ki: Kulun kulluksal vcdu, Hakkn vcdda fn olur. Bundan dolay Hakkn
vcd kulluksal vcda siper olur. Bu halde kul iin korku ve hzn yoktur.
Nitekim Hak Tel buyurur: E l inne evly allhi l havfun aleyhim ve l
hum yahzenn yan Muhakkak ki Allah'n evliysna, korku yoktur. Onlar, mahzn olmazlar, yle deil mi? (Ynus, 10/62) kincisi: Kulun
kulluksal vcdu devm etmekle berber Hakkn cell isimlerinden Hakkn
ceml isimlerine iltic eder. Bundan dolay kul kendi nefsini Hakk'a kar yine
Hak'la muhfaza etmi bulunur. rnein "Mntakm" cell isminde, "Rahm"
ceml ismine kaar.
te Dvd (a.s.)a mu'cize olarak demirin yumuatlmasnn verilmesinin
rhu budur. Ya'n demir kavram tek bir kavram olmakla berber bir i'tibra
gre insan ldrr ve bir i'tibra gre de muhfaza eder. te bunun gibi "Allah" da bir olmakla berber btn isimlerin kaynadr. simlerinin okluu
dolaysyla kh kahr ve intikm ve kh ltuf ve rahmet ile tecell eder. Demir
kavramnda tevhd olunduu gibi, Hakkn ztnn dahi tevhid olunmas cb
eder. Bu anlalmas zor hakkatleri anlamak hussunda Allah Tel hazretleri
kullarna yardm ihsn eder. Vallhu rafun bil ibd Allah kullarna
Raf yan ok efktlidir (Bakara; 2/207)
830
Ynusiyye Fass
Ynusiyye Fass
Ynusiyye Fass
Ynusiyye Fass
Eer ilh emir apak olarak mriklerin ldrlmesi hakknda olup dururken, onlara efkat etmeye riyet etmenin daha iyi olduuna dellin nedir?
diyecek olursan, cevb budur ki: Dvd (a.s.) Beyt-i Makdis' bin etmek istedi ve bin etti: Bin, bitince ykld. Birka defa byle oldu. O hazret bu halden
Hakk'a ikyet etti. lh vahiy geldi ki: Benim beytim kan dken kimsenin
elleriyle bin olunmaz. Hz. Dvd Kan dkme senin yolunda olmad m?
dedi. Hak Tel "Evet, fakat onlar benim kullarm deil midir?" buyurdu.
Nihyet Dvd (a.s)n talebi zerine Beyt-i Makdis'in Sleyman (a.s.)n eliyle
bin olunaca vahy olundu. te bu hikyeden kast, ilh sret zerine olan
bu insn oluuma riyet lzm geldiini beyandr.
Soru: Hak Tel hazretleri bir taraftan "Mrikleri ldrn!" diye emrediyor. Dier taraftan da kullarnn kannn dklmesini ho grmyor. Bunlar
bir dierine aykr olan iki hkm deil midir?
Cevap: Bilesin ki, mriklerin ldrlmesi Allah yolunda gayretten yan
snrlar amalarndan dolay mdafa iin emrolunmutur. Ve "gayret" kelimesi "gayriyyet"ten tremitir. Bundan dolay bir kimse Hak yolunda gayret etse
yan snrlar aanlara kar mdafaa iin onlar ldrse, kendisinin ve
muhtinin Hakk'n gayr olduunu isbt etmi olur. Oysa Dvd Fass'nn
sonlarna doru zh edildii zere emir ikidir: Biri "tekvn yan var etmeye
dnk emir", dieri de "teklf yan yaplmasn istemeye dnk emir"dir.
Tekvn emir kulun ezel isti'dd zerine isbet eden emirdir. Eer onun
isti'dd, teklf emir olan erat emirlerine muhlefeti gerektiriyorsa, dny
dediimiz bu kesf lemde, muhakkak ondan neblere muhlefet aa kar.
Bundan dolay o kimse kfr ve irkinde ma'zrdur. nk ilh ilerden bir
i olan onun sbit ayn isti'dd lisn ile Hak'tan bu ekilde aa kmay istemitir. Hak da vcd feyzi vermekle onu o sretle aa karmtr. u halde kfir ve mrikten kan fiil, bir i'tibra gre ilh emre uygun ve bir i'tibra
gre de muhliftir. te birdierine aykr grnen ilh hkm de biribirinin
zdd olan mertebeler dolaysyla olmu olur.
nk bir olan vcdun muhtelif mertebelerde zuhru, her bir mertebenin kendisine mahss olan hallerine gre, muhtelif hkmleri gerektirir. rnein buhr, buhr mertebesinde iken letfetinin kemlinden dolay grnmez; younlap bulut mertebesine inince gz ile grlr. Daha da younlap
su olunca dokunma duyusu vcdunu hisseder. Bir mertebe daha younlap
buz olunca elde durur; ve istenilen ekle sokulur. Buhrn bu mertebeleri,
buhrn oluumuna baka bir eyin dhil olmasyla ortaya kmad; belki onun
geici sfatlar, henz ortada yok iken mevcd oldu. te grlyor ki buhr
dediimiz kavram bir olan vcd iken, muhtelif mertebelerde aa kndan
dolay oalma husle geldi. Ve her bir mertebenin hkm baka baka oldu.
Su ile temizlik mmkn olduu halde bulutla temizlik mmkn deildir. Ve
yine eriyip su olmadka buz, suyun yapt ii yapamaz.
834
Ynusiyye Fass
Bu rnekte olduu gibi latfin en latfi olan hakk bir olan, her bir mertebeye iniinde bir hkm gerektirir. nk mertebelerin gerekleri muhtelifdir.
Ve kesf ehdet lemi eratn varln gerektirir ve ilh knnu kaldrmak
iin m'minler ile savamaya kalkan kfirlerin ve mriklerin ldrlmesini
gerektirir. Eer kfirler mn etmeyip de savamaya kalkmazlarsa ldrlmezler. nk ilh sret zerine mahlk olan insn oluumunun devm ettirilmesi, onu ykmaktan daha iyidir. Sen din dmanlarn grmyor musun
ki Allah Tel onlarn hayatta kalmalar iin cizyeyi ve bar farz klp "Eer
onlar bara meylederlerse, sen de bara meylet!" (Tevbe, 9/7) buyurdu.
Ve ayn ekilde adam ldrd iin kss gerekli olan ktili grmyor
musun? ldrlenin velsinin fidye almas vey ktili affetmesi nasl mer'
klnd? Eer ktil fidye vermekten kanrsa ldrlr. Ayn ekilde grmez
misin ki, ldrlenin velleri birden fazla olup da ilerinden birisi, diyet almaya rz olsa veyhut ktili affetse, Hak Sbhneh ve Tel hazretleri o velinin
rzsna vey affn nasl riyet buyuruyor ve onu affetmeyen kimselere kar
nasl terch ediyor? te bu ekilde ktil kss olarak ldrlmez.
Ve ayn ekilde grmez misin ki, (S.a.v.) Efendimiz, ldrlenin velsi
olup kss olarak ktilin ldrlmesi talep edildiinde, o kss isteyen hakknda, sdece elinde ldrlenin kssn isteme yetkisi bulunduu iin, "Kss
olarak ldrlmesi talep edilen bu kimsenin ldrlmesi, ldrlenin ldrlmesi gibidir" buyurur.
Ve ayn ekilde grmez misin ki, Allah Tel hazretleri "Fenln karl, onun gibi bir fenlktr" (r, 42/40) buyuruyor. Bundan dolay kss
fenlk sayyor. Y'n kss mer' olmakla berber fen bir fiil olmu oluyor.
te bu hikmete dayal olarak Hak Tel hazretleri Kur'n- Kerm'de:
fe men af ve asleha fe ecruhu alllhi (r, 42/40) ya'n "Bir kimse
affetse ve bar yapsa, o af ve barn mkfat Allah zerinedir"
buyurur. nk ktil ilh sret zeredir. Bundan dolay bir kimse ktilin
suunu affetse ve o ktili ldrmese, o affn mkft, ktili kendi sreti zerine hlk eden Allah Tel zerinedir. nk Hak, kullarn affetmeye daha
lyktr. nk kullarn, onlar sebebiyle isimlerini ve sfatlarn aa karmak zere kendi nefsi iin in etti ve nitekim hads-i kudsde buyurdu: "Ey
demolu, eyy senin iin ve seni de kendim iin halk ettim".
835
Ynusiyye Fass
Zhir ismi ile ancak onun vcduyla zhir oldu. Bundan dolay ona
riyet eden kimse, ancak Hakk'a riyet eder. Ve insan "ayn"ndan dolay
zemmedilmez; ancak ondan gerekleen fiil zemmedilir. Ve onun fiili ise,
onun "ayn" deildir. Oysa bizim szmz onun "ayn" hakkndadr. Fiil ise
ancak Allah'ndr. Ve bununla berber onlardan zemmedilen ey zemmedildi; ve onlardan vlen ey vld. Ve zemmetme lisn gazab ynyle
Allah indinde zemmedilmitir. imdi eratn zemmettii eyin dnda
zemmedilmi bir ey yoktur. nk eratn zemmetmesi hikmetten dolaydr ki, onu Allah bilir; yhut Allah'n bildirdii kimse bilir. Nitekim
kss, bir fayda iin erat hkm olundu. nsan trnn haytnn devm
ve onun hakknda Allhn snrlarn aanlar iin geri ekilmelerini salamaktr. Ve lekm fl kss haytn y ull elbbi (Bakara, 2/ 179) Ya'n
"Ey derin dnen akl shipleri, sizin iin kssta hayt vardr." Ve onlar
eyin znn ehlidir ki, ilh hkmlerin ve hikmetlerin srrna vkf oldular (3).
Ya'n Hak Tel'nn Zhir ismi ile zuhru,ancak kulun kesf vcdu ile
gerekleti. Bundan dolay kulun o kesf vcduna riyet edip onu ortadan
kaldrmaya almazsa, ancak Hakk'n Zhir isminin devamllna ve onun
hkmlerini icr etmesine riyet etmi olur.
Soru: nsan, mdemki Hakk'n sretidir ve onun kesf vcdu Hakk'n
Zhir ismidir, u halde onu zemmetmenin ciz olmamas gerekir. Oysa biz
insn zemmedip dururuz.
Cevap: nsn "ayn"ndan ya'n kim olan vcdundan ve ztndan dolay
zemmedilmez. Belki kendisinden kan fiiller zemmedilir. Ve insndan kan
fiiller, kendisinin "ayn" deildir. Ve "nsn Hakk'n sreti zerinedir; ve O'nun Zhir ismidir" sz, insann ayn hakknda sylenmi bir szdr.
Soru: nsan, fiillerinden dolay zemmedildii zaman, fiilin insana isnd
edilmesi gerekmez mi? Oysa fiil ancak Allh'ndr ve fil ancak Hak'tr
Cevap: Evet, fiil Allh'ndr, fakat bu fiil, kulluk mertebesinde aa kt.
Eer kulun kesf vcdu olmasa, bu zemmedilmi fiillerin aa kaca mahal bulunmazd. imdi bu kullarn kesf vctlar, ilh ilerin birer aynalar
mesbesindedir. Bu aynalarda gzken sretler, ilh isimlerin gerekleri olan
hallerdir. Ve o isimlerden her birisi, birer hs Rabbtr. Ve her hs Rabb, kendinin merbbu yan Rabb olan olan kuldan rzdr. Fakat Rabblarn Rabb
olan ve btn isimleri toplam olan "Allah", her ismin gerekleri olan hallerden rz deildir. rnein Mudill ismi, kendi merbbu yan Rabbi olan olan
kfirin kfrnden rzdr. Fakat Mudill isminin Rabb'i olan Allah bu ismin
gereklerinden rz deildir. Nitekim Kur'n- Kerm'de ve l yerd li ibdihil
kfra yan Ve O, kullarnn kfrnden rz olmaz (Zmer, 39/7) buyu-
836
Ynusiyye Fass
rur. Onun iin Allah Tel hazretleri kendisinin rz olduu ve olmad fiilleri
rislet mertebesine inerek koyduu erat hkmleri ile kullarna i'ln etti.
Soru: Demek ki, Hakk'n rz olduu ve olmad bir takm iler var.
Hakkn rz olduu ilerini aa karmas ve rz olmadklarn terk etmesi
mmkn deil miydi?
Cevap: Btn iler Allahn ztnn gerekleridir. Zhir olma da ilh ilerden bir itir. Bundan dolay zt ilerden ba'zlarnn terk edilmesi mmkn
deildir. Bu ise, cizlik ve noksanlk deil, kudret ve kemlin ayndr.
rnek: nsan, ilh sret zerine mahlk olup kendisinde grme, bilme,
iitme ve syleme ve dierleri... gibi bir takm iler vardr. Mdemki iitilecek
ey vardr, insan bu zt iiyle zhir olur ve insan iin iitmeyi terk etmek
mmkn deildir. Bu ite kbiliyyetin olmay yan iitememesi onun czi
deil belki kemlidir. Noksanlk ve kudretin olmay, onun sarldr.
Ve ayn ekilde insanda rz ve gazab sfatlar mevcttur. Gazabn harekete geirecek hallerin gereklemesiyle insan bu sfatla gzkr, meer ki kendisinde hilim yan yumuaklk ve arballk ii glip ola. Ve hilim ii dah
zt ilerden bir itir. Bundan dolay hilim sfat ile gzkmesi dahi ztnn gereidir. ok kere olur ki, ba'z kimseler, gazab ile gzkecekleri yerde hilim ile
ve hilim ile gzkecekleri yerde de gazab ile gzkrler. Ve sebebi sorulsa:
Ne yapaym, ben de bu hlimden rz deilim, fakat ztmn gerei olan bu
haller rzam olmakszn benden gzkverir cevbyla karlk verirler. Rz
olmad fiillerin insandan gzkmesi zevk ile yan bizzat yaanarak bilinecek
bir eydir. Her insan, farz edelim aksrk ve ksrk gibi sonu olmayan kendi
ilerini tetkk edecek olursa bunun nasl bir ey olduunu ve bunun ortaya
kmasnn terkinin mmkn olup olmadn bilir.
imdi grnme yerlerinde aa kan zemmedilmi fiiller kesf vctlarn
gerekleridir. Ve bu vctlar ise, bamsz olmayp izfi olduklarndan onlardan aa kan zemmedilmi fiiller de, yokluksal ilerdendir. Zt mertebesi
bunlardan mnezzehdir. Onun iin Hak Tel Kur'n- Kerm'de buyurur:
M esbeke min hasenetin fe minallhi (Nis, 4/79) yan "Sana iyiliklerden bir ey isbet ederse Allah'dandr. nk zttan zhir olan ey iyilikten
ve gzellikten baka bir ey deildir. Ve ve m esbeke min seyyietin fe min
nefsike (Nis, 4 /79) ya'n "Sana fenlktan isbet eden ey nefsindendir".
nk ktlk senin nefsinden ibret olan kesf vcdunun gereklerindendir.
Geri kullarn nefislerinin bir eyi talepleri nnda, fiilleri cd eden Hak'tr. Nitekim, Kur'n- Kerm'de Vallhu halakakm ve m tameln yan
Ve sizi de yaptklarn da Allah hlk etti (Safft, 37/96) buyrulur. Fakat
fiilin icd Hakk'a nispeten hikmettir. Kuldan kmas kula nispeten zemmedilmitir. Eer fiil erat hkmne uygun olarak karsa, onun cd Hakk'a
nispeten hikmet olduu gibi, kula nispeten de vlm olur. nk kul,
837
Ynusiyye Fass
insn sretin tesviye edilmesinden kastedilen gyeye yneldi. Fakat bir kimse
garazna uygun olmad iin, bir eyi zemmetse, o ekilde bir zemmetme Allah indinde zemmedilmitir. nk zemmetme lisn garaz yn zerine
olursa ciz deildir. rnein ziyretine gidilen bir kimse, beni ayakta karlamad, diye zemmedilmez. Eer zemmedilecek olunursa, bunda nefsin hazz ve
garaz vardr. nk nefis, herkesin kendisine sayg gstermesini ister. Aksi
hlde nefis kibirlenir ve hiddet edip, o kimseyi zemmetmeye balar. te bu
gibi zemmediler Allah indide zemmedilmitir. u hlde, ancak erat hkmlerinin zemmettii eyler zemmedilmitir. nk erat hkmlerini koyann
amac, insann hayvniyete dknln men' etmek ve ilh sreti himye
etmekten baka bir ey deildir. erat hkmlerinin bir fiili zemmetmesi,
hikmete dayanmaktadr ki, onu ancak Allah Tel ve onun bildirdii kullar
bilir.
Nitekim, kss bir fayda iin mer' klnd. O fayda da bu insan trnn
devamlln te'mn ve o insan tr hakknda, ilh snrlar aan kimseleri,
geriye ekmekten ibrettir. Onun iin Hak Tel Ve lekm fl kss
haytn (Bakara, 2/179) ya'n "Sizin iin kssta hayt vardr" buyurdu. Bu
szn iki yn vardr: Birisi ktilin kss olunduunu herkes grr. Bu ibretten etkilenip bir kimseyi ldrmeye niyet edenler varsa, buna cr'et edemezler. Bundan dolay kssta st kapal olarak insan trnn hayt devm ettirilmi olur. kincisi "sizin iin" ikinci ahs zamri ldrlenin velsine dnk
olur. u halde yet-i kermenin ma'ns: Ey ldrlenin velleri, siz ktilden
fidye alp vey affedip onu kssn hkmnden kurtarrsanz, insan trnden
bir ferdin haytn devm ettirmi olursunuz. Bu yet-i kermeyi ikinci yn ile
tefsr, bu bahse dah uygun grnr. yet-i kermenin sonras y ull
elbbi yan "Ey derin dnen akl shipleri eklindedir. Bundan dolay
Hak Tel kssta hayt olduunu "l'l-elbb"a hitben beyn buyurur. Ve
"l'l-elbb'' bir eyin zn ve iini bilen kimselerdir. Ve onlar Hak ve
nebler tarafndan konulan ilh erat hkmlerinin ve filozoflar ve dnrler tarafndan fetret zamnlarnda konulan hikmete dayal erat hkmlerinin
srrna vkf oldular.
Ynusiyye Fass
Ya'n yukarda ifde edilen delller ile Allah Tel Hazretlerinin bu insn
oluuma riyet edip onun haytnn devmlln murd ettiini bildiin vakit, sen de bu oluumun devmllna en iyi ekilde riyet edersin.nk bu
insn oluuma riyet sebebiyle senin iin sadet hsl olur. nk bu ilh
sret riyet ettiin iin mkfat kazanrsn. Ve bu mkfat vermek de, o
sretin shibi olan Allah zerinedir.
Ve ilh sret zerine mahlk olan insn oluumun korunmasnn sebebi
budur ki, insan hayatta olduu mddete, kendisi iin hlk edilen keml sfatlarn elde etmesi onun iin umulur. nk Hak, isimleriyle grnme yerlerinde zhir olur. Ve her bir isim kendi grnme yerini alnndan tutup kendi
srt- mstakmi zerinde o srtn sonuna doru eker gtrr. Ve o srtn
sonuna ulamak, o ismin kemline ulamaktr. Ve o insn oluumun yklmasna alan kimse, o insann hs isminin haznesinde gizli ve fiilen aa kmas takdir edilmi olan eye, onun ulamamasna alr. nk grnme
yerleri isimler iin ayna gibidir. Ayna krld zaman, onun karsnda duran
ahsn sreti artk yansmaz olur. Bundan dolay bir insan ldrld zaman, onun grnme yeri olduu hs ismin aynas krlm olur. Ve (S.a.v.)
Efendimiz'in sz ne gzeldir ki, irfnn kemliyle buyurur: "Ey m'minler
haberdr olunuz, size bir ey haber vereyim mi ki, o ey, dmanlarnza
yaklap Allah yolunda onlarn boyunlarn vurmanzdan ve onlarn sizin
boyunlarnz vurup sizin Allah yolunda ehd olmanzdan hayrl ve daha
fazletlidir. O ey Allahn zikridir!" te bu hads-i erf dahi, ilh yap olan
insn oluumun devm ettirilmesine delldir.
Ve bunun beyn budur ki, muhakkak bu insn oluum kymetini, ancak ondan istenilen ekilde zikir ile Allah Tel'y zikreden kimse bilir.
nk Hak Tel, onu zikreden kimsenin arkada yan onunla birlikte
oturandr. Ve oysa arkada, zikredenin grddr. Ve zikreden kendisinin
arkada olan Hakk', ne zaman grmezse, zikredici deildir. nk Allahn zikri, kulun her bir yanna siryet etmitir. Onu zikreden kimsenin
lisnna zel deildir. nk Hak, bu anda ancak zellikle lisnn arkada
olur. imd lisn, onu grd eyle, insann onu grmedii ynden grr.
Byle olunca gfillerin zikri hakknda bu srr anla!.. Bundan dolay,
gfilden zikredici olan hi phesiz hzrdr ve zikredilen onun arkadadr.
u halde o, onu grr. Ve gfil olan gafleti ynyle zikredici deildir. Byle
olunca o, gfilin arkada deildir. nk muhakkak, insan okluktur, tek
bir ayn deildir. Tek bir ayn olan Hak dah ilh isimler ile okluktur. Nitekim, muhakkak insan paralar ile okluktur. Ve bir parann zikrinden dolay dier parann zikredilmesi gerekmez. Bundan dolay Hak, ondan zikredici olan parann arkadadr. Ve dieri gafletle vasflanmtr ve insann
da onu zikreder bir para olmas ve Hakkn bu parann arkada olmas
lzmdr. Byle olunca dier paralar inyetle muhafaza eder (5).
839
Ynusiyye Fass
Ynusiyye Fass
paralarnn zikretmi olas gerekmez. rnein insan eliyle bir eyle megl
iken dili, elinin megl olduu eyden bahsetmeyip, baka bir ey syleyebilir.
Ve kula, kiinin kendi megl olduu eyden kan sesi dinlemekle megl
olmayp bir dier kimsenin sylediklerini dinlemekle megul olabilir.
Ve ayn ekilde eli baka bir yerde gz baka yerde olabilir. Bundan dolay her bir uzvu bir eyle megl iken dier a'znn o uzva uygunluu gerekmez. u halde her bir uzvun arkada megl olduu hizmetten ibret olur.
Bunun gibi Hak, insann zikredici olan parasnn arkada olur. Ve zikredici
olmayan dier paralar, zikreden paradan gafletle vasflanr. Ve insanda,
Hakk' zikreden bir parann bulunmas ve o parann zikri dolaysyla
Hakkn onun arkada olmas gereklidir ki, Hak inyeti ile dier zikretmeyen
paralar da muhfaza buyursun.
Bundan dolay ey slik, Ben btn kuvvetlerimle ve a'zmla ve btn
hereyimle Hakk' zikredemiyorum ve yalnz dil ile zikredebiliyorum. u halde Hak benim btn paralarmn arkada olmuyor. Zikrim noksan oluyor
diyerek zikirden yana geveme! nk Hak Tel lisnn zikri sebebiyle,
inyet olarak dier kuvvetlerini ve a'zn da muhafaza eder. Ve senin dier
paralarn da bu inyet syesinde tam bir gaflet iinde olmakla vasflanmaz.
Ynusiyye Fass
Ynusiyye Fass
gelen sfatlar ve amelleri dolaysyla terkip olunup, bu terkip ile ebed uhrev
ve ilh mertebelerde mertebeleri kat' eder. Ve onlarn rhlar olan ilh isimlerin kemlt nelerden ibret ise berzaha it grnme yerleri aynalarnda yansm olarak zhir olur. Ve berzah leminin vcdu i'tidl zere olduundan,
bak yurdudur. u halde verilen terkip dnyya it cesedin kabl ettii gibi
zlp ayrlmay kabl etmez. Ve zlp ayrlma kabl etmeyince,
ebediyyen lm yoktur. Ya'n o terkbin paralar dalmaz.
Ey m'min, lm senin iin armaandr. Bu kesf cesedin, zlp dalmasnn gamn inkrclara brak. lm korkusu ile titreyen onlar olsun. Nitekim Hz. Mevlna (r.a.) buyururlar: Beyt:
Tercme:
Ey ten kafesinden uan cn yr
Rahtn feleklere edersin resn
Tze hayat gr de yaa ba'de-zn
Serseriyne yaamaktan usan
lm hayattr ve hayattr lm
Kfir onun aksini eder zan
Eer yklrsa ten evi alama sen
Hapishaneni yktn efendi inan
Ve Mesnev-i' erflerinde de buyururlar:
Tercme: "Halk derler ki: "O filn miskin ld." Sen de dersin ki: "Ey
gfiller, ben diriyim. Eer benim tenim byle tek ve tenh olarak uyumu ise,
gnlmde sekiz cennet almtr. Uyumu can, gl ve nesrin iinde olunca,
ten o gbre iinde olursa ne gam vardr? Uyumu cann bedenden ne haberi
vardr ki, o beden gl bahesinde mi, yhut klhanda m uyudu? Sf cihn
iinde cn "Y leyte kavm ya'lemn", yan "Kavmim bilse idiler, ne olurdu"
na'rasn vurur."
imdi m'minler, berzah leminde dimi terakkiler iinde bulunduklar
iin, Hz. eyh (r.a.) onlarn hallerinin ayrntlarndan bahsetmeyip inkrclarn
hallerinin kbetlerini beyn ederek derler ki:
843
Ynusiyye Fass
Ynusiyye Fass
imdi bir olan ey, bakanlarn gzlerinde eit eit olur. lh tecellnin
hkm byledir. Bundan dolay dilersen, muhakkak Allah Tel bu iin
benzerinde tecell etti, dersin ve dilersen, muhakkak lem, ona ve onda nazar etmekte tecellde Hak gibidir, dersin. Byle olunca bakann gznde,
bakann mizc dolaysyla eit eit olur. Yhut bakann mizc, tecellnin
eitliliinden eit eit olur. Bunun hepsi, hakkatlerde cizdir (8).
Ya'n atein brhm (a.s.)n gznde souk ve selmet ve insanlarn gzlerinde de yakc ate grn ynyle, bir olan eyden ibret olan bu ate, ona
bakanlarn gzlerinde eitlenmi olur. te ilh tecell byledir. nk o ilh
tecell iin aslnda birdir fakat kbiliyetler o isti'ddlar dolaysyla muhtelif
olur. Perde ehli bunu bilmedikleri iin, bir ii bildikleri ey ile snrlarlar. Bundan dolay idrklerinden sakl olan ba'z tecellleri inkr ederler. Nitekim atein o krmz renkli sretini, perde ehli grdkleri zaman, Hakk'n o grnme
yerinden mutlaka kahr ile zhir olacana hkmederler ve ayn grnme yerinden ltuf ile zhir oluunu inkr ederler. Bundan dolay sen bir olan eyin
kbiliyyeti dolaysyla eitlenip muhtelif neviler ile zhir olduunu bildikten
sonra, dilersen atein brhm (a.s.)a souk ve selmet ve dier insanlarn gzlerine ate olarak gzkmesi gibi, aynlarn aynalarnda, muhtelif sretler ile
tecell edici olan ancak Allah'tr dersin. Ve dilersen, muhakkak lem aynlar,
ona bak indinde Hakkn vcd aynasnda, muhtelif sretler ile tecell edicidir ve lem, sretler ile tecell ve zhir oluta, Hak gibidir, dersin.
Byle olunca lem, bakann mizc dolaysyla eit eit olur. Nitekim
vcdunda harreti ok olan kimse havay scak grr ve pek m olan
kimse de yine ayn havay souk grr. u halde, lemden olan hava, ona bakan kimselerin mizc dolaysyla eit eit olur. Yhut bakann mizc,
tecellnin eitliliinden dolay eit eit olur. nk rif, sonsuz olan muhtelif ilh tecelllere tbi'dir. Bundan dolay mizc kaydndan kurtulmu olan
rifin bak, ilh tecelllerin eitlilii dolaysyla eit eit olur. Ve bu
tecellye it olan bahis uayb Fass'nda geti. Ve ite bu iki i'tibrn ikisi de,
hakkatlerde cizdir. Ya'n Hakk'n bakann mizc dolaysyla eit eit olmas, ciz olduu gibi, mizc kaydndan kurtulan ztlarn mizcnn, tecellnin
eitliliine tbi' olmas da cizdir. lk hl, kmil olmayan rife gredir. nk
Hak o kmil olmayan rife kalbi dolaysyla tecell eder. kinci hl ise, kmil
rife gredir. nk onun kalbi ilh tecelllere tbi'dir .
imdi Hz. eyh (r.a) hiret hallerini beyn bitirdikten sonra, insann lm
ile Hakk'a dnmesi konusuna gelerek buyururlar ki:
845
Ynusiyye Fass
Ve eer len vey ldrlen, hangi bir len vey ldrlen olursa olsun,
ld vey ldrld zaman, Allah Tel'ya dnmese idi, Allah Tel
bir kimsenin lmne hkmetmez ve onun ldrlmesini mer' klmazd.
Bundan dolay hepsi onun avucundadr. u halde onun hakknda belirsizlik yoktur. Byle olunca Allah Tel, kulunun lmle kendisinden ayrlmadn bildiinden dolay, ldrmeyi mer' kld ve lm ile hkmetti.
imdi Hak Tel'nn ve ileyhi yurceul emru kllhu (Hd, 11/123) ya'n
"lerin hepsi O'na dncdr" sznde, onun O'na dnc olmasna bildirim ve iret vardr ki, muhakkak O, iin "ayn"dr. Ya'n tasarruf O'nda olmaktadr ve O, tasarruf edicidir (9).
Ya'n itatkr vey s olan l, veyhut zulm ile vey kss olarak ldrlen maktl, ld vey ldrld zaman, eer Allah Tel hazretlerine
dnmeseydi, Allah Tel hibir kimsenin takdr edilmi ecelinin gelmesiyle
lmesine hkmetmez ve kfirlerin ve mriklerin savaarak ve ktillerin kss
ile ldrlmelerini mer' klmazd. Bilinsin ki, sras geldike dier fasslarda
da zh edildii zere, elementlerden terkip edilmi olan insann madde bedeni bamsz bir vcd shibi deildir. Belki o vcd, Hakkn hakk vcduna
bal olan i'tibr bir vcttur. Su ile buzun vcdu arasndaki bant dnlrse bu ma'n "ilmen" anlalr. Fakat "ilmen anlamak" ile kendini bamsz
grme vehmi insandan gitmez. nsan, bu hakkati bilmekle berber, yine "Benim elim, benim ayam, benim vcdum" der durur. Ne zamanki Hak, zt
nru ile slike tecell edip, farz edelim su iine atlan bir buz paras gibi,
vcdunun o nr iinde eriyerek mahvolduunu ve kendi kesf vcdu gibi
evresinde bulunan btn kesf ey sretlerinin de, o ihta eden nrda eriyip
gittiini grr, kendinde "Benimdir..." diyecek bir vcd bulamaz ve ite bu
vakit, o slikten kendini bamsz grme vehmi "zevkan" kalkar gider. Ve insan kendini bamsz grme vehmi ile vasflanm iken, tabi'ki ikilik iindedir.
Bu ise irktir. nk Hakk'n vcdu karsnda, kendisinde bir vcd dnr. Oysa Hak Tel faktull mrikne yan irk edenleri ldrnz
(Tevbe, 9/5) buyurur. Ve bununla ak irkte srr eden kfirlerin izf
vctlarnn ortadan kaldrlmasn emreder. Ve fakat gizli irkte bulunan
m'minlerin izf vctlarn da takdir edilmi olan ecelinin gelmesiyle ortadan kaldrr. Ve bu geneli kapsamna alan zorunlu lmn hikmeti Hakk'n
onlar vcd irkinden kurtarp kendine ekmesinden ibrettir. Bu lemde
iken terchli lm ile lenlerin sr lmleri ise, bir ynden genele uymak
iindir. Yoksa onlarn Hakk'a ulamak iin, zorunlu lme ihtiyalar yoktur.
Dier bir ynden de Hak'la kendi aralarnda gyet ince bir gmlekten ibret
kalm olan, sr vcdlarnn aradan kaldrlmas iindir. Beyt:
Cennet elbisesi olursa ekeyim yrtaym
Kavuma nnda bana perde ola gmleim
846
Ynusiyye Fass
Ynusiyye Fass
Eyybiyye Fass
Bilinsin ki muhakkak haytn srr, suda siryet etti. Byle olunca o, unsurlarn ve temel elerin asldr. Ve ite bunun iin Allah Tel diri olan
her eyi sudan hlk etti. Ve vctta bir ey yoktur, ill ki o diri olduu halde mevcttur; nk hibir ey yoktur, ill ki o, Allh'n hamd ile tesbh
eder olduu halde mevcttur; fakat onun tesbhi anlalmaz, ancak ilh
kef ile anlalr ve Hakk' ancak diri olan ey tesbh eder. Bundan dolay
her ey diridir ve her eyin asl sudur (1).
849
Eyybiyye Fass
"Hayat" ilh sfatlardan bir sfattr; ve ilk olarak kendisi ile ilh
hviyyetin zhir olduu ey "hayat"tr. Bunun iin, hayat sfat, dier sfatlar
zerine zt ncelik ile ncelik kazanmtr. Ve imkn dhilinde olanlardan ilk
olarak kendisi ile "hayat" zhir olan ey de sudur. Bunun iin su, her bir eyin
evveli ve asl oldu ve haytn srr suda siryet etti. te bu sebebe dayal olarak, Hak Tel hayat shibi olan her eyi sudan hlk etti. Ve vctta rh shibi
olmayan bir ey yoktur; nk lem sretlerinden her bir sret bir ismin grnme yeridir ve her bir isim, isimlerin hepsini iine alr. Bundan dolay her
bir zerrede "Hayy" ismi tecell edicidir. Ve Kur'n- Kerim'de ve in min eyin
ill ysebbihu bi hamdih ve lkin l tefkahne tesbhahm (sr, 17/44)
Ya'n "Hibir ey yoktur, ill ki Hakk'n hamd ile tesbh eder; fakat siz
onun tesbhini anlamazsnz" buyrulduu zere, vctta Allah'n hamd ile
tesbh etmeyen hibir ey yoktur. Ancak onlarn tesbhleri, Allah'n kefiyle
anlalr. Ve her ey mdemki Hakk' hamd ile tesbh ediyor, o halde onlarda
hayat vardr. nk hayt olmayan, ey tesbh edemez. Ve imkn dhilinde
olanlardan ilk olarak kendisi ile hayat zhir olan ey su olunca, imkn dhilinde olanlar ta'bri altna dhil olan btn lem eysnn asl su olmu olur.
Sen ar grmez misin ki, nasl su zerine oldu? nk ondan var oldu.
Bundan dolay onun zerine kuruldu ve ykseldi. Byle olunca su, ar altndan muhafaza eder (2).
Sen ar, ya'n cisimler leminin tammn grmez misin nasl su zerine
oldu? nk cisimler, latfin kesflemesinden hsl olan i'tibr ve izf varlklardr.
Bilinsin ki Hak Tel Kur'n- Kerm'de Smmestev iles semi ve hiye
duhnun (Fussilet, 41/11) ya'n "Daha sonra Hak Tel semya istiv etti, o
duman, yan parlak bulutsu idi". Ve hads-i erifde de Allah Tel gyet
beyaz renkte bir inci hlk etti. Ona cell ve heybetiyle bakt. O inci haydan
dolay eridi. Yars su ve yars ate oldu; ve ondan duman hsl oldu. Ve
semlar dumandan hlk etti ve arz da onun kpnden hlk etti. Bundan
dolay onun ar su zerine oldu" buyurmutur. Bu hads-i erf yet-i kerimeyi tefsr eder. Ve "beyaz inci"den kast, btn varlklar kendisinden var
edilmi olan "akl- evvel yan ilk akl"dr. Ve Hakk'n ona Cell bak ile bakmas, o ilk akln taayyn ile Hakk'n mutlak vcdunun rtnmesidir. nk Ceml bak Hakk'n vechinin kendi nruyla tecellsidir ki, bunda rtnme
yoktur. Cell bak ise Hakk'n vechinin gayr ile rtnmesidir. Ve "gayr"dan
kast mutlak olutan kaytl olua tenezzldr ve mutlakn kaytlya gizlenmesidir. Yoksa vctta Hak'tan gayr bir ey yoktur. O'nun zuhru zuhruna
perde olmutur. Ve "beyaz incinin erimesi" de mhiyyeti yokluktan ibret olan
imkn dhilinde olann kendisinde varlk grmekten hay ederek, nefsinde
850
Eyybiyye Fass
telta olduu esnda, isimleri dolaysyla, Hakk'n imkn dhilinde olu elbisesiyle zhir oluudur. nk beyaz inci, ya'n ilk akl, imkn dhilinde olan
sretlerin hepsine ilk maddedir. Ve "onun yarsnn ate olmas", atesel taayynler ile rhlarn ondan var olmasdr. Ve "yarsnn su olmas", cisimlerin
var olmas iindir. Zr cisimler leminin tamm su zerine kurulmutur.
Maddesel aratrmalar ile eynn hakkatlerine vkf olmaya alan teori
ve dell ehli derler ki: Byk cisimler, balangta parlak bir bulutsu hlinde
bulunup, yava yava kreler eklinde younlamlardr. Arl teneffs
ettiimiz havaya oranlanmay bile kabl etmez derecede daha az olan bu bulutsu ayn cinsten ve hidrojenden bile hafif bir gazdan olumu idi. Bu gaz bulutu hlinde olan kreler, btn birimsel paralarnn kendi merkezlerine doru ekilmesi ve bu merkeze doru olan hareketlerden gittike artan bir ekilde
oluan younlama ve srtnme ve scaklk ve scakln sebep olduu ilk
kimysal karmlar ve birdierinden treyen tabi kuvvetlerin tesirleri, hidrojen, oksijen, karbon, azot, sodyum, demir, kalsiyum ve dierleri gibi unsurlarn olumasn cb ettirmitir ki, bu ilk unsurlarn hepsi, hidrojenin katlar ve
terkipleri gibi bir srette olumulardr. Byk cisimlerin "bulutsu yldz" hlinde k sat zamanlarda bu unsurlarn hepsi bugn gnete yanmakta
olduu gibi yanmakta idi. Daha sonra bu ate, suya dnmtr. nk ate
ile su, fizik bilimi hkmlerine gre birdierinin ztt olan akclardan ibret
iseler de, kimy ilmine gre ayn unsurlarn netceleridir. Ve hatt bugn kremizin etrafnda dalgalanan okyanuslar ve denizler evvelce ate olan, hidrojen ve oksijen ve sodyumdan olumutur. Bu husstaki zhlar s Fass'nda
geti. te grlyor ki bu snf dahi aratrmalarnda, hads-i erifdeki zet
olarak verilen habere ulamlardr. Fakat teorik ve delllere dayal akl ile bu
kadar gidilebilir; nk Mesnev-i erf'de buyrulur:
Tercme: "Dellleri olan cz'i akl shiplerinin ayaklar aatandr; aatan
yaplm ayak ise pek dayankszdr."
Sonu olarak cisimler lemi sudan var olmutur. Bundan dolay buzun
vcdunu muhafaza ettii gibi, su, cisimleri altndan ve btnndan muhafaza
eder. Vctta atein sudan evvel olmasnn srr budur ki, fe ahbibt en
u'rafe yan bilinmekliime muhabbet ettim hads-i kudssinde beyan buyrulan muhabbetin harretiyle eynn hlk edilmesine ilh irde ynelmitir.
Nitekim Allah Tel insan, kul olarak hlk etti. nsan ise Rabb'i zerine kibirlendi; ve kendini O'nun zerine ykseltti. Oysa Hak Sbhneh
bununla berber, kendi nefsine chil olan bu kulun yceliine bakarak onu
altndan muhafaza eder (3).
851
Eyybiyye Fass
Eyybiyye Fass
Eyybiyye Fass
854
Eyybiyye Fass
Ya'n vcdu birtakm ban ve yaralarla hasta olan Eyyb (a.s.)a Allah
Tel "Ayanla yere vur, bu mutasildir yan souk sudur ve vurduun
yerden kan su ile ykan ve i!" (Sd; 38/42) buyurdu ve Cenb- Eyyb de
ilh emir gereince hareket etti. nk Eyyb (a.s.)n vcdundaki elemin
harreti ar dereceye varm idi. Hak Tel o harreti suyun soukluuyla
giderdi. Ve bu soukluk ile, onun vcdundaki artan harret eksilerek mizc
i'tidl mertebesine geldi. Ve ite bu essa dayal olarak "tabiblik" dediimiz
tedv ilminin zeti, tabatta itidli bozan fazlay eksiltmek ve noksn da arttrmaktan ibret oldu. nk tabibler hastann mizcna bakp kendisinde doal hlden fazla harret grrlerse onu azaltmaya ve eer normal vcd
harretinin doal hlinden noksan olduunu grrlerse, onu da arttrmaya
hizmet edip illarn ona gre dzenlerler. Bundan dolay tptan amalanan
ey i'tidlin salanmasdr. Oysa tam ve hakk i'tidle yol yoktur ve ona ulamak mmkn deildir. u kadar var ki, insan vcdunun i'tidli, bu hakk
i'tidle yakndr. te o kadar. te bu sebepten dolay uzman tabibler "Tam
olarak shhatli hibir adam yoktur; herkesin mizcnda mutlaka az ok bir bozukluk vardr" derler. Bundan dolay tam olarak shhatli olduu zannedilen
kimsenin mizc hakk i'tidle en ok yakndr. Yoksa mizc hakk i'tidle
ship hibir kimse yoktur.
Cenb- eyh (r.a.) bunun sebep ve illetini zh ederek buyururlar ki: Muhakkak hakkatler ve mhede, devmllk zere nefesler ile var etmeyi verdii iin, biz, ancak i'tidle yol yoktur, dedik. nk ey her anda ilh tecell
ile "yeni hlk edili"tedir. Bir anda yok ve bir anda mevct olur. Ve eynn
hakkatleri, sbit aynlar mertebesinden onlarn sretlerini ehdet mertebesine verir ve ehdet mertebesi de devamllk zere nefesler ile bu verilen
sretleri alr. Bundan dolay lem her anda fen bulucu olur ve yine o n iinde ve sr'atin kemliyle dier lem peyd olur.Ve bu benzer yenilenme hakkndaki ayrntlar uayb Fass ile Sleymn Fass'nda gemitir ve oralara
mrcaat edilsin!
"Var etme"ye gelince, bu var etme ancak meyil yoluyla olur, baka bir ekilde olmaz. nk bir eyin varlna ve yokluuna bir meyil lzmdr ki
maksat oluabilsin. Tabat ilminde bu meyle "bozulma ve "rme" denir. Ve
var etme, ancak yok etmeden sonra olur; yok etme ise ancak btna meyil ile
oluur. Ve bu meyle, hayvan hakknda, tabatta bozulma ismi verilir. Ve
onun dnda olan terkipler hakknda da "rme" denir. Nitekim, meyve ve
st ve yemek gibi eylerin mizc deitii zaman "bozulup kokutu" derler ve
hatt hayvan, ldnde, artk onun hayvnl kalmam olduundan, onun
rhsuz cesedi hakknda bu ifde kullanlr. Ve Cenb- Hakk'a nispetle bu
meyle "irde" ismi verilir. Ve irde zel bir gyeye meyletmek ve onun
gayrsna meyletmemektir. Ve "i'tidl" ise her tarafa eit ekilde ynelmeyi bildirir ve bu i ise lemde olacak bir ey deildir. nk lem, var etme ve bozulma zerine dayanmaktadr ve ey, her anda yok ve mevct olur. Eer
855
Eyybiyye Fass
Eyybiyye Fass
iki sfattan birisine meyil olmamas ile hsl olur. Bu iki sfatn bir zamanda bir
yerde toplanmas mmkn olmaynca, aralarnda ayn seviyenin bulunmas
da dnlemez. Ayn seviyede olmalar dnlmeyince i'tidl olumas da
mmkn deildir. Bundan dolay Hak gazab ettii zaman, zerine gazab edilen hakknda ve rz olduu zaman da, kendisinden rz olunan hakknda iki
hkmn biriyle vasflanr ki, bu vasflanma da meyilden ibrettir. Sonu olarak bir ahs hakknda ayn zamanda Hakk'n gazab ve rzs birlikte olmad
gibi, dier sfatlar dahi birlikte olmaz. Mutlaka bir tarafa meyil lzmdr.
Ve ancak biz bunu, zannlarnda, ate ehlinin zerine Allh'n gazab
hibir zaman ebeden zil olmaz, gibi gren kimseden dolay dedik. Bundan
dolay onlar iin Allah'tan rz hkm yoktur. imdi kastettiimiz ey geerli oldu. Eer bizim dediimiz gibi olursa, her ne kadar atete yerlemi
olurlarsa da, ate ehlinin sonuta dn elemlerin izlesinedir. Bu da
rzdr. imdi elemlerin giderilmesi iin gazab zil oldu. nk, eer anladnsa elemin ayn, gazabn ayndr. Byle olunca gazab eden kimse, muhakkak kendi nefsinde ez eken oldu. Bundan dolay gazab eden, ancak
rhat bulmak iin, zerine gazab edilen kimseden intikm alrken, ona elem
vermeye alr. Byle olunca onun indinde olan elem zerine gazab edilene
geer (9).
Ya'n bizim "Hak gazab ettii zaman zerine gazab edilen ve rz olduu
zaman da, kendisinden rz olunan hakknda, gazab ve rz hkmlerinden
biriyle vasflanr ve bu vasflanma da meyilden ibrettir" dememiz, kelm
limlerine kar cevap ve zhtr. nk onlar, cehennem ehli zerine Allh'n
gazab dim ve ebeddir zannederler. Bundan dolay onlara gre ilh rz
hkm src olmaz. Bu ekilde kelm limlerinin sz zerine de bizim
itidl hkmn men ederizszmzde kastedilen ma'nnn shhati sbit
olur. nk mdemki Hak, onlarn zannlarnca, cehennem ehli zerine dim
ve ebeden gazab eder, u halde gazab ve rz hkmlerinden birisine Hakk'n
meylinin olmad ve i'tidlin olmad sbit olmu olur.
imdi i bizim dediimiz gibi olacak olursa, ya'n cehennem ehli, cehennemde yerleik olduklar halde, onlarn en son dn rahmete ve elemlerin
izlesine olacak olursa, elemlerin izlesi onlar hakknda rzdr. u halde
elemlerin zevlinden dolay gazab zil olmu oldu. nk Hak Tel sana
anlamaklk ihsn ederse, elemin "ayn"nn, gazabn "ayn" olduunu anlarsn;
nk elem gazabtan ortaya kar. Hatt fkelenen kimse, muhakkak kendi
nefsinde ez eken olur. Bundan dolay bir kimse birine kzd zaman, ona
elem verecek bir sz vey fiil ile o kimseden intikam almaya alr. Kzan
kimsenin bu almas, ancak kzd kimseye elem vererek nefsinde rhat
bulmak iindir. Bundan dolay gazab edenin indinde, gazabtan doan elem,
bu sretle zerine gazab edilen kimseye geer.
857
Eyybiyye Fass
Ve sen, Hakk' lemden ayrdn zaman, bu sfattan, bu had zere byk ycelik ile yce olur. Ve Hak lemin hviyyeti olduunda, hkmlerin
hepsi ancak O'nda aa kar ve O'ndan aa kar. Ve o da Hak Tel'nn
ve ileyhi yurceul emru kllhu (Hd, 11/123) ya'n lerin hepsi O'na
dner szdr. Bu, hakkat ve keif yoluyladr. imdi rtyle de perdeyle
de O'na ibdet et ve O'nun zerine tevekkl et! Byle olunca imkn dhilinde olanlarda bu lemden daha bed' yan benzersiz lem yoktur. nk
Allah Tel onu Rahmn sreti zere cd etti. Ya'n Hak Tel'nn vcdu,
lemin aa kmas ile aa kt. Nitekim insan, tabi sretinin vcdu
ile aa kt. imdi biz, O'nun zhiri sretiyiz ve O'nun hviyyeti, bu
zhiri sretin rhudur ki, onun tedbir edicisidir. Bundan dolay tedbr, ancak O'ndan olduu gibi, ancak Onda oldu. imdi O, ma'n ile Evvel'dir ve
sret ile hir'dir ve O hkmlerin ve hallerin deimesi ile Zhir'dir ve
tedbr ile Btn'dr ve O her eyi almdir. Bundan dolay O, her ey zere
ehd'dir. T ki mhededen bilsin, fikirden deil. te bunun gibi, zevkler ilmi dah, fikirden deil mhededendir; ve o geerli ilimdir; ve onun
dndakiler zan ve tahmndir, asl ilim deildir (10).
Ya'n eer sen Hakk', lem dediimiz hlktan ayrr isen ve O'na hlktan
ayr bakyla bakarsan, Hkk'n gazab zerine gazab edilen kimseye getiinde, kendi nefsinde rahat bulmaktan gan ve rz ve gazab sfatlarndan, son
derece byklk ile yce olur. nk Hak, zt ynnyle lemlerden gandir
ve o mertebede bir sfat ile vasflanm bir isim ile isimlenmi olmaz. Btn
izfelerden yce ve btn kaytlardan berdir. Ve eer Hakk'a, lemin
hviyyeti bakyla bakacak olur isen, hkmlerin hepsi, bu okluk hkmlerinin aa kna kbiliyyeti i'tibr ile, ancak Hak'ta aa kar ve bunlarn
kayna olmak i'tibr ile de ancak Hak'tan aa kar. nk Hak sfatlar ve
isimleri ynnden hem "fil" ve hem de filin fiilini kabl edici mahaldir. Bu
i'tibar ile, okluk hkmlerini Hak tarafna isnd edersen, hakkat ynnden
uyumazlk yoktur. Ve cenb- eyh (r.a.)nn Slih Fass'nda var etme balantsn Hak'tan kaldrp kul tarafna isnd buyurmas, icml ve tafsle yan
hkmn Hakktan toplu kp kulda ayrntlanmasna gredir. Ve hkmlerin
hepsinin, Hak'ta ve Hak'tan aa knn delli, Hak Tel hazretlerinin ve
ileyhi yurceul emru kllhu (Hd, 11/123) ya'n "lerin hepsi O'na dner"
sznn ma'nsdr. Ve bu ma'n hakkaten ve kefen yledir.
imdi ey ma'rifet tlibi, mdemki lemin hepsi hakkaten ve kefen Hakk'a
dnyor ve sen ise lemdensin ve lemde aa km olan da Hakk'n
hviyyetidir, u halde hangi bir tarafa ynelirsen ynel, ibdetten ve belki kulluktan geri kalma! Ve Hak okluk hkmleri ile ve taayyn elbiseleri ile perdelenmitir. Sen bu perdeyi ve rty bakndan kaldrp bu rtler ve sret
perdeleri altnda olan Hakk'a tevekkl et ve gaflet uykusu rtsnden k! Sen
858
Eyybiyye Fass
Eyybiyye Fass
olan ilim iledir. Bundan dolay Hak her ey zerine ehd ve hzrdr. nk
bir kimse grmedii ey hakknda dell ile fikir reterek bir ilim hsl eder.
Grd ve huzrunda hzr bulunduu eyi bilmek iin tefekkr etmesine
gerek yoktur; onun ilmi, mhedeli olur. te Hakk'n ilmi de mhedelidir.
Ve bylece Hak yolunda seyr slk eden neblere zevk ile hsl olan ilim de
fikir ve dellden deil, belki mhededen kazanlmtr. Ve mhededen hsl olan ilim ise, geerli ilimdir. Ve bunun dnda kalanlar asl ilim deildir;
belki zan ve tahmndir.
Bir gn rislet-penh (s.a.v.) Efendimiz ashb- kirmn huzrunda mm Al (keremallhu vecheh) hazretlerinin mereblerinde hakkatin glip olduunu beyan buyurup, bunu ispt iin, bir anak iinde biraz bal getirerek ortaya koyarlar ve huzurdakilere, bunun iinde ne olduunu birer birer sorarlar.
Her biri oturduklar yerde "Baldr" cevbn verirler. Sra Hz. mm'a gelince,
yerinden kalkp, anaktaki baldan bir parmak alarak tadna baktktan sonra
"Baldr y Reslallah!" buyurur. Ve bu ekilde Hz. mm'n hkmyle dier
ashb- kirmn hkm arasndaki kuvvet fark belli olur. nk Hz. mm'n
ilmi mhedeli ve huzrdan hsl olduu iin bu ilmin tersinin kmas
ihtimli yoktur. Bu ilim, geerli ilimdir. Dier kerem shibi ztlarn hkmleri
ise, tahmn ve delller iledir; bu ilim deiip geride kalabilir. nk mmkndr ki, anak iindeki ey bala benzer bir madde olabilirdi. Bundan dolay
delller ile olan ilim, geerli ilim deildir, belki glip gelen zann ve tahmndir.
Daha sonra bu su, Eyyb (a.s.)a bedenindeki zarar ve azptan oluan susama elemini gidermek iin iecek oldu. yle azp ki eytan, ya'n idrkiyle
yaknlk mahallinde olaca hakkatleri olduklar hl zere idrk etmekten
uzaklk, ona onunla tems etti. imdi her ne kadar mesfe olarak uzak olursa da, her bir grlen, gze yakndr. nk onun grlyor olmas dolaysyla muhakkak gz, ona iliir ve eer byle olmasa idi, onu grmezdi.
Yhut nasl olursa olsun, grlen, her grlen, gze iliir. Bundan dolay o,
gzyle gren kimse arasnda yakndr. te bunun iin, Eyyb (a.s.) da
temsta eytan st kapal iret etti. Bundan dolay temsn yaknl ile
berber, onu eytana balad. Byle olunca "Bende olan hikmetten dolay,
uzak, benden yakndr" dedi (11).
Hz. eyh (r.a.) birtakm hakkatleri beyan buyurduktan sonra, Eyyb
(a.s.)n hikmeti mes'elesine dnerek derler ki: lh emir ile Eyyb (a.s.) ayan yere vurmakla yerden kaynayan su, ona iecek trnden oldu ve bedenindeki hastalk ve azptan oluan susuzluk elemini giderdi. Onun bedenindeki
azb, yle bir azb idi ki, eytan cenb- Eyyb'a o azb ile tems etti. Nitekim
Hz. Eyyb'den naklen Kur'n- Kerm'de buyrulur: Rabbeh enn
messeniye eytnu bi nusbin ve azb (Sd, 38/41) ya'n "Y Rab, eytan
860
Eyybiyye Fass
bana zahmet ve azb ile tems etti." Ve "eytan" szlkte -t-n ve atn fiil
kknden tremi olup "uzaklk" ma'nsna kullanldndan burada, bu
ma'n ile tefsr buyrulmutur. Ya'n "Bana uzaklk, yle bir azb ile tems etti
ki,o sebeple ben hakkatleri, olduu hl zere idrk etmekten uzak olurum; ve
o hakkatler yle hakkatlerdir ki, onlar idrak ettiim vakit, yaknlk mahallinde bulunurum" demek olur.
Ve eytana "eytan" denilmesi Hak'tan ve hakkatlerden son derece uzak
olmasndan dolaydr. nk Hak Teal hazretleri eytan, yaknlk hazretinden tab uzaklk nsibi ile kovmu ve fahruc minh fe inneke recm yan
Haydi k oradan! Artk muhakkak ki sen, recm edilmilerdensin. (Sd,
38/77) buyurmutur. Ve "recm" bir eyi yukardan aaya atmak ma'nsna
olduundan, "Sen yaknlk hazretinden k, nk sen pek yce hazretten, sfl tabatlar merkezine atlmsn" demek olur. Ve Ve inne aleyke la'net il
yevmid dn (Sd, 38/78) "La'net" kovma ve uzaklatrma ma'nsnadr. Ya'n
"Benim la'netim kymete kadar senin zerine olsun!" buyurur. nk
kymet gnnde tabat karanlnn hkm kalkar ve o zaman eytann stnde oturup, hkmlerinin uygulad tc ve taht yklr. Bundan dolay eytann uzaklatrlmas kymet gnne kadar devm eder; ondan sonra eytana la'net yoktur. nk eytann asl gerei tabatsal engellerdir ki, bu
tabatsal engeller, rhu ilh hakkatler ile tahakkuk etmekten men' eder. Nitekim bu hakkati herkes, iinde bulunduumuz bu tabat leminde, bu tabatsal
vcdu ile, her an grr ve kendi nefsinde bizzat yaayarak idrk eder. nk nefis dediimiz bu tabatsal vctlarmz, eytann stnde hkmettii
tabat leminin birer paralardr. Bundan dolay eytan tabat lemini kuatmtr ve u halde bizim vcdumuzun dnda deildir. Nitekim (S.a.v.)
Efendimiz "eytan damarlardaki kan gibi cereyan eder" buyururlar. Onun
iin eytan Hak Tel'ya hitben: fe bi izzetike le ugviyennehm ecman
(Sd, 38/82) Ya'n "zzetin hakk iin kullarnn hepsini azdraym" dedi.
nk bilir ki bu tabat leminde her ey, tabat hkmnn altndadr ve
zulmn gerekler, nrn mertebelere ykselmeyi eder. Daha sonra eytan, ll ibdeke minhml muhlasn (Hicr, 15/40) Ya'n "Senin ibdetin ile
tabat zulmetinden ve engellerin kesfetinden kurtulanlar mstesndr" dedi. nk onlar eytann tasarrufu altna verilen memleketten kmlardr.
Onun bu gibi kerem shibi ztlara Msllat olma imkn kalmaz. Nitekim
Hce Hfz (k.s.) buyurur: Beyit:
Tercme: Sen tabat hnesinden darya kmyorsun; hakkat mahallesine nasl sefer edebilirsin?
Bu n bilgi bilindikten sonra anlalr ki, taayyn etmi vctlarmza bulaan illetler ve hastalklar, bu tabat leminin gereklerindendir. Ve tabat lemi ise, btn mtemiltyla berber Hak'tan uzak olup Hakk'n cemline
perdedir. Ve eytan kullar, bu tabata it vstalarla ile gaflette brakr ve yol861
Eyybiyye Fass
dan karr ve eytann vcdu ancak bir vesvese verici ve bir ayra olmaktan
ibrettir. nk bir vesvese verici ve bir ayra olmadka emn ile hin ve
mert ile n-mert ve sahte ile hlis para belli olmaz. Grlmez mi ki, insana bir
elem ve hastalk bulasa hafzas peran olur ve gece ve gndz onunla
megl olur ve fign eder ve Hakkn ibdetinden geri kalr. te bu sebepten
dolay Eyyb (a.s.) "eytan bana zahmet ve azb ile tems etti" ya'n "Tabat
leminde uzakln trleri oktur; fakat bu uzaklk, benim tab vcduma zarar ve zb eklinde tems ile yakn oldu; bundan dolay o uzakln tems ile
yaknl dolaysyla, hakkatleri olduu hal zere idrk etmekten uzak olurum. Oysa o hakyk idrk ettiim anda ben yaknlk mahallinde bulunurum"
buyurdu. nk idrk edilen ey, idrk eden kimseye yakndr ve her grlen
ey, her ne kadar mesfe i'tibriyle uzak ise de, gze yakndr. nk grme
hussu gzden kan u' sebebiyle olur, diyenlerin fikir ve grne gre,
gz grmesi ynyle grlene iliir. Eer gzn grlene ilimesi olmasa idi,
onu grmezdi. Veyhut grme hussu, k vstasyla grlen haylin gzdeki mercee intib' sebebiyle olur, diyenlerin grne gre, grlen ey gze
iliir. Bu iki grten hangisine gre olursa olsun, mesfe uzak ve yakn olsa
da, grlen ey, gz ile gren kimse arasnda yakndr. te uzaklk, yakn olduundan dolay Eyyb (a.s.) Rabbeh enn messeniye eytnu bi nusbin
ve azb (Sd, 38/41) ya'n "Y Rab, eytan bana zahmet ve azb ile tems
etti." sznde tems, ya'n dokunma, ta'brini st kapal olarak kulland ve
temsn, ya'n dokunmann, yaknlyla berber, o tems eytana, ya'n uzakla balad. Bundan dolay gy Eyyb (a.s.) buyurdu ki: "Bende mevcd
olan hikmetin gerei olmak zere, uzak olan eytan zahmet ve azb ile bana
dokunmak sretiyle, bana yaklat." Ve Eyyb (a.s.)da mevcd olan hikmet,
taayyn etmi olan Hak'tan, bu taayyn sebebiyle onun rtnmesidir ki, bu
taayyn rtsnn stn gelmesinden dolay Hak'tan uzak olur.
Soru: Eyyb (a.s.) bir nebyy-i zan idi. Bundan dolay Hakk'n ezel
inyeti dolaysyla muhlisler zmresine dhil Allahn kullarndan idi. Ve eytan ise ll ibdeke minhml muhlasn (Hicr, 15/40) Ancak onlardan
muhlis olan kullarn mstesn deyip bu zatlara Msllat olamayacan
beyn etmi ve Hak Tel hazretleri de eytana nne ibd leyse leke aleyhim sultnun (Hicr; 15/42) ya'n "Benim kullarm vardr ki, senin iin onlarn zerine tasarruf kuvveti yoktur" diye hitp etmitir. Hal byle iken eytann Eyyb (a.s.)a zahmet vermesi ve azb etmesi nasl olur?
Cevap: Bilinsin ki, tabat denilen esfel-i sfilne yan aalarn aasna
uzaklatrlan insan Haktan uzak ve nnel insne le f husr (Asr, 103/2)
ya'n "nsan elbette hsrn iindedir" yet-i kermesi gereince, bu uzaklk
dolaysyla, genel bak ierisinde mutlak hsrandadr. nk taayyn etmi
vctlar eytann mekn olan tabat leminde aa kmtr. Bunun iin
(S.a.v.) Efendimiz, "Benim de eytanm var idi, elimde mslman oldu" buyurmulardr. nk (S.a.v.) Efendimiz'in madde beden vctlar da bu tabat
862
Eyybiyye Fass
Ve muhakkak sen bildin ki, yaknlk ile uzaklk, iki greceli husstur
ve uzak ve yaknda ikisinin de hkmleri sbitlik bulmakla berber, her
ikisi de varlksal "ayn"da vctlar olmayan bantlardr (12).
Ya'n her grlen eyin, mesfe i'tibriyle her ne kadar uzak olsa da, gze
yakn olmasndan dolay sen yaknlk ile uzakln iki greceli husstan ibret
olduunu bildin. Yaknlk ile uzaklk, hakkatte vctlar olmayan iki bantdr. Bununla berber uzak ve yakn dediimiz mesfelerde her ikisinin de hkmleri sbittir. Eer "uzak" denilen eyin hakkatte vcdu olsayd, uzak bir
mesfede olan grlen bir eyin, gzyle gren arasnda yakn olmamas gerekirdi.
863
Eyybiyye Fass
Ve ayn ekilde her bir yakn olan ey karanln rtmesi sebebiyle grlmez. Bundan dolay o ey, yakn olduu halde karanln rtmesi sebebiyle
uzak olur. Ve ayn ekilde bir cisim gze ar yaklatrlnca grlmez. u halde onun yaknlnn iddeti uzakln ayn olur. te bu zhlardan anlalr ki,
yaknlk ile uzakln hakkatte bamsz bir vctlar olmayp, iki greceli
husstan ibrettir ve uzak ve yakn hkmleri sbit olan iki bantdr. Yakn,
uzak ve uzak dahi yakn olduu iin, Eyyb (a.s.) "Uzaklk bana tems etti"
buyurdu. nk tems, ya'n svama ve dokunma fiili, bir ey bir eye yaklamaynca olmaz. Bundan dolay uzaklk, tems fiili ile, cenb- Eyyb'a yakn olmutur.
Bilesin ki hakkatte Allah Tel'nn Eyyb'deki srr ki, Hak onu bize
ibret ve hl ile yazlm bir kitp kld; onda olan eyi bilmek iin, bu mmet-i Muhammedyye onu okurlar. Byle olunca onun shibine ularlar;
ite bu i ona ulaanlar ereflendirmektir (13).
Ya'n Allah Tel hazretlerinin Eyyb (a.s.)a verdii bellara tutulma srr,
bizlere ibret olmas ve harfler ve zarflarla ile yazlm bir kitp deil, hlen yazlm bir kitp olarak zuhr etmesi iindir. nk Hak Tel Eyyb (a.s.) ilk
nce belya tuttu ve sonra da onun bu belya sabr etmesine kar kurtulu
verdi. Bundan dolay Eyyb (a.s.)n sadetli vcdu bir kitp oldu ki, onun
yazlar, urad bellarn halleri ve sabr ve tahammlnn hkmleridir.
Bunlar ise hallerden ibrettir. u halde hazretin vcdu hl ile yazlm bir
kitp olmu olur.
Ve o kitbn ieriine vkf olmak iin, bu mmet-i Muhammedyye, onu
hlen okurlar. Ya'n cenb- Eyyb gibi bellara dp sabrederler ve bu sabrlar karlnda kurtulu bulurlar ve netcede de sabr ve rzda ve mkfatta
Eyyb (a.s.)n makmna ularlar. te sdece mmet-i Muhammedyyeye
ibret olmas iin Hak Tel hazretlerinin bir nebyy-i z-nn belya drmesi phesiz mmet-i Muhammedyyeyi ereflendirmesi ve ikrmdr.
Mesnev:
Tercme: "O beynda sdk olan Hakk'n resl, bize bu yzden "rahmet
edilmi mmet" buyurdu." Ya'n bu rahmet edilmi mmet ta'bri, kendilerinden nce gelen nebler (a.s.) ile, onlarn mmetlerinin hallerinin onlara ibret
olduunu belirtmek iin kullanlmtr.
864
Eyybiyye Fass
imdi Allah Tel, onun zerine, ya'n kendisinden skntnn kaldrlmas hakknda gerekleen dusyla berber, Eyyb zerine sabr ile vd.
Byle olunca biz bildik ki, muhakkak bir kul, kendisindeki skntnn ferahlatlmas hakknda, Allah Tel'ya du ettiinde, bu dus sabrna eksiklik vermez. Ve muhakkak "o, sabredicidir" ve muhakkak o, ne gzel kuldur. Nitekim "o dncdr" ya'n sebeplere deil, Allah'a dncdr, dedi. Ve oysa bunun indinde sebeple ii Hak iler, nk kul ona dayanmaktadr. nk, ilerden bir ii giderecek olan sebepler oktur ve sebepleri
ortaya getiren ise tek bir ayndr. Bundan dolay kulun, bu elemi sebep ile
gideren bir olan ayna dnmesi, ok kere ilh ilimde sbit olan eye uygun
olmayan zel sebebe dnmesinden daha iyidir. imdi "Muhakkak Allah
Tel benim duma cbet etmedi" der. Oysa o du etmedi, ancak zamn ve
vakti gelmemi olan zel bir sebebe meyletti (14).
Ya'n Eyyb (a.s) Rabbeh enn messeniyed durru ve ente erhamur
rhimn yan Rabbine muhakkak ki, bana bir sknt isabet etti. Ve Sen,
rahmet edenlerin en ok rahmet edenisin. (Enbiy, 21/83) deyip, bedenindeki illetin ve hastaln giderilmesini istedii halde, Hak Tel hazretleri onu
sabr ile methetti. te biz bundan bildik ki, bir kul bana gelen belnn kaldrlmas iin Allh'a du etse, o sabrszlk saylmaz; o yine sbrdr; ve Hak Tel'nn Eyyb (a.s.) hakknda buyurduu nimel abd (Sd, 38/44) ya'n "Ne
gzel kuldur!" vgs altna dhil olur; ve cenb- Eyyb gibi o da vlm
kullar zmresine girer. Ve nitekim Hak Tel Eyyb (a.s.) hakknda inneh
evvb (Sd, 38/44) buyurdu, ya'n "Kulum Eyyb sebeplere deil,
mblaa ile Allh'a dncdr" dedi..
Soru: Yukarda denilmi idi ki:"Hak Tel'nn vcdu, lemin aa kmas ile aa kt.Biz Hakk'n grnen sretleriyiz ve Hakk'n hviyyeti bu
grnen sretin rhudur ki, onun tedbr edicisidir. Bundan dolay tedbr ancak O'ndan olduu gibi, ancak O'nda oldu. O ma'n ile Evvel'dir, sret ile
hir'dir ve hkmlerin ve hallerin deiimi ile Zhir'dir ve tedbr ile
Btn'dr." Oysa sebepler de lem sretlerinden birer srettir ve onlar da
Hakk'n grnen sretidir ve Hakk'n hviyyeti bu grnen sebeplerin
rhudur ki, onlarn tedbr edicisidir. Bundan dolay sebeplerden gemek,
Hak'tan gemek deil midir?
Cevap: Cenb- eyh. (r.a.) bu soruya cevben buyururlar ki: Kul, sebep ile
Hakk'a dnm olsa dahi, o sebep perdesi arkasndan fil olan Hak'tr. Ve btn lem sretleri nasl ki Hakk'a dayanmakta ise, lem sretlerinden bir sret
olan kul dahi ylece Hakk'a dayanmaktadr. Kendisi gibi lemin bir sreti
olan sebebe dayal deildir. Ve lem sretleri ok olduu gibi, ilerden herhangi bir iin giderilmesinde etkili olan sebep sretleri de pek oktur ve sebepleri ortaya getiren ise bir ayndr. Eer kul, bana gelen bir bely sebeplerden
bir sebebe teebbs ederek uzaklatrmaya kalkrsa, mmkndr ki, o sebe865
Eyybiyye Fass
imdi Eyyb Allh'n hikmeti ile amel etti, nk neb idi. nk bilindi ki, hakkatte sabr, baz kiilere gre, ikyetten nefsi hapsetmektir.
Oysa bu, bizim indimizde sabr iin tanm deildir. ve ancak onun tanm,
Allh'a deil Allh'n gayrna ikyetten nefsi hapsetmektir. imdi muhakkak ikyet edenin ikyet etmesinin kazya rz gstermesine eksiklik
vermesi dncesi baz insanlar perdeledi. Oysa byle deildir. nk
kazya rzda Allah Tel'ya ve O'nun gayrna ikyet eksiklik vermez ve
ancak gerekleen kazya rzda eksiklik verir ve oysa bize gerekleen
kazya rz hakknda bir ey sylenmedi. Ve sknt ise gerekleen kazdr;
o, kaznn ayn deildir (15).
Ya'n Eyyb (a.s.) bir nebyy-yi z-an olduu iin, iin hakktini bilip, ilhi hikmetin gerei zere, bel vaktinde sabretti ve belirli olan vakti gelince de,
illetin def edilmesi iin du etti. Ve skntnn ferahlatlmas hakknda Hakk'a
du etmek sabra eksiklik verir, denilmesi, zhir limleri ve tahkk makmna
ulaamayan seyr-i slk ehli denilen baz kiilere gre, sabrn ikyet etmekten nefsi hapsetmek olduu eklinde bilindii iindir. Oysa bizim indimize,
ya'n tahkk ehli indinde, sabrn ta'rfi byle deildir. Bizim indimizde sabrn
ta'rifi "Allh'a deil, Allah'n gayrna ikyetten nefsi hapsetmektir." Ya'n bir
kul bir belya tutulduunda, onun eleminden Hakk'a ikayet ederse sabrna
zarar vermez. Ancak Hakk'n gayrna ikyet etmeyip, nefsini zaptetmelidir.
Eer o kimse tutulmu olduu beldan kendi gibi ciz bir kula ikyet ederse,
866
Eyybiyye Fass
ona sabredici denilmez. Allh'a ikyet sabra zarar verir diyen baz kimseleri
perdeleyen ey budur ki, onlarn baknda ikyet eden ikyet etmekle ilh
kazya rz olmam olur. Ya'n onlar ikyet eden kimseye, ikyet ettii vakit, ilh kazya rz olmam gzyle bakarlar ve onlarn bu baklar kendilerini iin hakkatinden perdeler. Oysa iin hakkat byle deildir. nk gerek
Allh'a ve gerek Hakk'n gayrna olan ikyet, ikyet edenin kazya rz olmasna eksiklik vermez. Belki ikyet eden kimse, bu ikyeti ile kazya deil,
gereklemi olan kazya rz olmam bulunur. Oysa bize gerekleen kazya
rz olun diye sylenmedi ve tutulduumuz sknt ise gereklemi kazdr.
Bu da kaznn ayn deildir. Kaz baka, makz yan gerekleen kaz bakadr.
Bilinsin ki: Kaz, zeyr Fass'nda zh edildii zere, Allh'n eyda
hkmdr ve Allh'n eyda hkm, Allh'n eyya ve eyda olan ilminin
miktr zerinedir ve Allh'n eyda ilmi de bilinmi olan nefislerinde ne hal
zere sbit idiyseler, o bilnenlerin Hakk'a verdikleri eyin miktr zerinedir.
Ve Hz. eyh (r.a.) Ftht- Mekkiyye'lerinde buyururlar ki: "Kaz makznin
yan gerekleen kaznn gayrdr; ve kaz sbit aynlarn isti'ddna dnk
olan kadere uygun cd hkmlerinden ibrettir. Bundan dolay kaz, Hakkn
fiili sfatlarndandr ve ona rz farzdr ve niin yle byle kaz etti diye Hak'tan ikyet etmek haramdr. Fakat makzye yan gerekleen kazya rz olmak mutlaka farz deildir; belki kfr ve dier gnhlar gibi, kaz eserlerinin
kendisinden kndan dolay, mkellefin rz olmayp ikyet etmesi zarr
ve vciptir. Mesnev:
Tercme: "Kaz olmas cihetinden kfre rzym; bu rz, bizim ekimemiz ve fenlmz ynnden deildir."
Bu izhlardan anlald zere, bir belya tutulan kimse "Y Rabb, bu bely def' et!" diye du edebilir ve bu du Allah'a ikyettir. Onun bu ikyeti
sabrna mni' olmad gibi, Hakk'n kazsna rz olmamas da demek deildir. ikyeti ancak gereklemi kaz olan belya rz olmam olur ve biz
gerekleen kazya rz olmakla emrolunmadmzdan, bu rz olmamak
ayp olmaz.
rnek: Doktor bir hastaya fen kokulu bir il iirmek istese, hasta doktorun bu hkm ile ez duyar. Fakat onun bu hkmnn hikmet gerei olup,
kendisindeki hastal gidereceini bilir. Hasta bunu bilmekle berber: "Aman
doktor bey, bu il pek fen kokuyor, benim ona tahammlm yoktur. Ric
ederim hastaln giderilmesi iin bu iln yerine bana kullanm daha kolay
bir il ver!" diye ikyet etse, bu ikyet doktorun hkmnden ve kazsndan
deildir. Belki hasta gereklemi kaz olan ilca rz olmam olur.
867
Eyybiyye Fass
Ve Eyyb (a.s.) bildi ki, skntnn kaldrlmas hakknda muhakkak Allah Tel'ya ikyet etmekten nefsin engellenmesinde ilh kahra
mukvemet vardr ve o da ahs ile olan cehlettir ki, Allah Tel onu, nefsinin ondan elem duyduu bir eye drdnde, bu ektii elemin giderilmesi hussunda Allah Tel'ya du etmez; belki ona yakan, tahkk ehli
indinde yakarmak ve kendisinden bunun giderilmesinde Allah'tan istemektir. nk kef shibi olan rif indinde bu, Cenb- lh'den olan gidermedir. nk Allah Tel, muhakkak nefsini ez olunmakla vasfetti.
Bundan dolay nnellezne yuznallhe ve reslehu yan O kimseler ki
Allaha ve Reslne eziyet ederler (Ahzb, 33/57) dedi. Ve bundan daha
byk hangi ez vardr ki, Allah Tel seni, ondan veyhut bilmediin bir
ilh makmdan gafletin nnda, bir belya tutar, t ki sen O'na dnesin.
Bundan dolay O da senden onu kaldrsn da, senin hakkatin olan muhtaln geerli ola. Netcede de, senden onun kaldrlmas hakknda, O'na talebin sebebiyle, Hak'tan ez kalm ola. nk sen O'nun grnen
sretisin. Oysa sen bu belnn giderilmesinde O'na dnc deilsin* (16).
* Oysa sen bu belnn giderilmesinde O'na dnc deilsin cmlesi, Dvd Kayser, Bl,
Tevll
Tevllvll-Muhkem nshalarnda mevct deildir. (A.Avni Konuk)
Eyybiyye Fass
869
Eyybiyye Fass
imdi biz bildik ki, muhakkak sabr, nefsi Allhn gayrsna ikyetten
tutmaktr. Ve "gayr" ile kastm, Allahn vecihlerinden zel bir vecihtir; ve
muhakkak Hak Tel Allahn vecihlerinden zel bir vechi ta'yin etti; ve o
da "hviyyetinin vechi" olarak isimlendirilir. Bundan dolay o, skntnn
kaldrlmas hakknda "sebepler" denilen dier vecihlerden deil, bu vecihten du eder; ve oysa o, kendi nefsinde iin ayrntlan ynnden onun
gayr deildir. imdi rifin, kendinden zararn kaldrlmas hakknda
Hakk'n hviyyetinden istekte bulunmas, sebeplerin hepsinin zel ynden
onun ayn olmaktan onu perdelemez (18).
Ya'n bir kimse bana gelen bir beldan Allh'a ikyet ederek kaldrlmas iin du ederse, onun bu ikyeti sabrna zarar vermez. Fakat Allah'tan
gayrsna ikyet ederse, o kimseye sabredici denmez.
Soru: Btn mevctlar Hakk'n grnen sretleridir. Bundan dolay
vctta Hakk'n gayr bir ey yoktur ki, ona ikyet olunsun. u halde Allh'n
gayrsna ikyet nasl dnlebilir?
Cevap: Cenb- eyh (r.a.) bu soruya cevben buyururlar ki: Ben "Allh'n
gayr" demekle ilh vecihlerden zel bir vechi kastederim. Ve bu ta'br ile kast, ister birimsel ister btnsel olsun, taayynler ile kaytlanm olan taayyn
etmi hviyyettir; yoksa mutlak olan hviyyet deildir.
Ve Hak Tel hazretleri, kulun du etmesi iin ilh vecihlerinden zel bir
vechi ta'yn ve tahss etti; ve o zel vecih de "hviyyetinin vechi" olarak isimlendirilir ki, ilh vecihlerin hepsini toplam olan "mutlak hviyyet"in
vechidir; ve o vech "Allah" ismidir. Bundan dolay kul, zararn kaldrlmas
hakknda Hakk'a du edecei vakit "Y Allah!" deyip, o zel veche ynelir;
yoksa Allahn gayr denilen ilh zel vecihlerden birisine ynelmez; ya'n
"sebepler" denilen dier vecihler ile istekte bulunmaz ve du etmez. Ve oysa
dier vecihler denilen sebepler, o zel vechin hviyyetinden gayr deildir.
nk sebepler kendi nefsinde hviyyet hussunun ayrntlanmdr. Ya'n
mutlak hviyyetin vechi olan "Allah" ismi, btn vecihlerin, ya'n btn isimlerin ayndr ve bu zel vechin btn vecihlerde ayrntlan, ya'n "Allah"
isminin btn isimler ile ayrntlan, kendi nefsinde ayrntlanmasdr. Ne
kadar isimler varsa hepsi Allah isminin altnda bulunmaktadr. Bu ismi,
Rezzk, Raf, Atf, Mu't, Vehhb ve dierleri gibi isimleriyle ayrntlandrr
isen, Allah isminin kendi nefsinde ayrntlanmas olur. Bundan dolay Allh'n
gayrsna ikyetten nefsi tutmak, ilh vecihlerden zel bir vecih olan mutlak
hviyyetin vechine meyletmek demek olur. Ya'n "Allah" toplayc ismine
meyletmek olur.
te bu zhlardan anlalr ki, rif, kendi nefsinden zararn kaldrlmas
hakknda Hakkn hviyyetinden istekte bulunduu vakit, dier vecihler denilen sebeplerin hepsinin Hakk'n ayn olduunu bilir. Ve btn vecihlerde, o
870
Eyybiyye Fass
zel vechi, ya'n hviyyetin vechini mhede eder; ve dier vecihleri grmekle hviyyetin vechinden perdelenmez. nk rifin baknda gayrlk yoktur.
Fakat rif olmayan kimsenin baknda gayrlk mevcttur. rnein kerm
olan zengin bir ahs, bir fakre ihsn etse, rif o ahs ilh isimlerden bir ismin taayyn etmi sreti ve ilh vecihlerden bir vech bildii ve o isim, toplayc ismin kapsam altnda bulunduu iin, onu Hakk'n ayn grr; ve o
ihsn Hak'tan bilir. Fakat rif olmayan, bu bilgiden perdeli oluuyla, o ahs
Hakk'n gayr ve o ihsn o ahstan bilir. Sonu olarak rif, ayrntl olutan ve
toplu olutan perdeye dmez.
Ve bu bir srdr ki, srlarn zere emn olan Allahn kullarndan, edeb
shiplerinden baka kimse, onun yolunun bals olmaz; nk Allah iin
"emnler" vardr ki, Allah'dan baka onlar kimse bilmez; ve onlarn ba'zs,
ba'zsn bilir (19).
Bu bahsedilen hakkatler, ya'n bir belya tutulduu zaman, o bel ve zararn kaldrlmas hakknda "hviyyetin vechi'' olarak isimlendirilen zel
veche ve toplayc isim olan "Allah" ismine ynelerek "Allahn gayr" ve "sebepler" denilen ilh zel vecihlerden birisine ynelmekle istekte bulunmamak
ve fakat, sebeplerin hepsinin Hakk'n ayn olduunu bilmek ve sebepler ismi
altnda bulunan bu dier vecihleri grmekle berber, hviyyettin vechinden
perdelenmemek bir srdr ki, bu srrn yolunda ancak ilh srlara vkf olan ve
"emn" ve Hak'la btn hallerinde ve ilerinde edeb zere bulunan Allahn
kullar mdvim ve balsdr. Ve bu srlara devmllk zere riyette bulunan
onlardr. Ve Allh'n bu gibi srlarn emnet ettii kullar vardr ki, onlar ancak yine kendisi bilir; ve onlarn ba'zs, ba'zsn bilir. Ya'n Hakk'n bildirmesiyle bu gibi "emnler" birdierini de bilirler.
Bir gn std- ekremim Mesnev-han Mehmed Es'ad Dede Efendi (r.a.)
hazretlerinin Kasmpaa Mevlevhnesi'nde, yataa esr olduklar bir srada,
nr saarak parlayan huzrlarnda oturuyor idim. Yanlarnda il ieleri dizili idi. Fikrimden u geti: "lh, senin gfil kullarn hasta olduklar vakit, balarnn ucuna il ielerini dizip onlardan if isterler. Grnen srette
riflerin de byle yapyor; bunlar ayrmak ne kadar g bir itir!" Bu fikrin
gelii tkiben Hazret (k.s.) hemen mbrek ellerine il ielerinden birini alp
fakre hitben: "Bunlar rtdr; if Hak'tandr" buyurdular. Onlarn bu
hitblar, sebeplerin hepsinin Hakk'n ayn olduunu ve sebepleri grmekle
hviyyetin vechinden perdeye dmemek lzm geldiini ihtr ederek ve rif
ile gfilin farkn fakre anlatmak idi.
871
Eyybiyye Fass
Ve muhakkak biz sana nashat ettik. imdi sen onunla amel et ve Allah
Sbhneh ve Tel'dan iste! (20).
Ya'n biz bu yksek fassta sabrn ne demek olduunu ve bir belya tutulduun vakit, o zararn kaldrlmas hakknda ne yolda hareket etmek lzm
geldiini ayrntl olarak beyn ederek sana nashat ettik. Ey edeb yolunda yrmek ve Allh'n "emn" kullarndan olmak isteyen rif, sen bu nashatler ile
amel et! Ve kendinden zararn kaldrlmas hakknda hviyyet vechinin perdeleri olan sebeplere meyletmeyip btn ilh vecihleri toplam olan Allah
Sbhneh ve Tel hazretlerinden iste!
Ve ilh kahra mukvemet gibi bir cehletten yakan kurtar! Ve netcede
kulluun dolaysyla acz ve muhtaln sbit olsun. Beyt:
Tercme: "Her ne kadar ma'rifet nakti, bizim derymz ise de, kulluk ve
acz ve hayret bizim makmmzdr."
Mesnev:
Tercme: "Senin krden aczin tam kr olarak geldi. Bu konunun
hakkatinde zek ol, iyi anla! Sz bitti..."
Bitii: 26 Nisan 1917 Perembe gecesi, ezn sat 03.00
872
Yahyviyye Fass
Yahyviyye Fass
Ya'n bu Yahy Kelimesindeki hikmet isimlerde ilk olu hikmetidir. nk Allah Tel, Yahy (a.s.) "Yahy" ismiyle isimlendirdi ki, Zekeriyy
(a.s.)n ismi Yahy (a.s.) ile diri olur, demektir; ve Yahy (a.s.) iin kendisinden nce bu isim ile bir kimseyi isimlendirerek ada klmad. Bundan dolay
lemde ilk olarak bu isim ile isimlendirilmi olan, ancak Yahy (a.s.) oldu. u
halde Allah Tel hazretleri Yahy (a.s.) Yahy ismiyle isimlendirmekle
Zekeriyy (a.s.)n neblik ve dierleri gibi terk etmi olduu sfatlar ile onun
zikrinin devamll arasn birletirdi. Ya'n Yahy ismi, Yahy (a.s.) iin, kendisinden nce kimsenin isimlendirilmedii bir zel isim olmakla berber,
Zekeriyy (a.s.)n zikrinin devmn ve ismini yaatarak herkese bildiren bir
sfat oldu. Bundan dolay Yahy (a.s.)n ismi olan "Yahy" zevk yan bizzt
yaanarak edinilen bir ilim gibi oldu. nk "Yahy" ismi, iki faydaya dellet
etti ki, birisi "sfat" dieri "zel isim oluu"dur. rnein "bal" bir isimdir, ki bir
tr tatlya zel isim olmutur. Onun sfat tatllktr. Bir kimse bal grse ve
bilse de tatmasa, tatll hakknda zevk ilmi yoktur. Fakat onu tadan kimse
indinde baln zel isim olutan ve sfattan ibret olan iki faydas oluur. te
bunun gibi "Yahy" denildii zaman birisi isim ve dieri onun sfat olan "hayat" dnld. Bu ise zevk itibrdr. nk usl ehline gre bir isim zikredildii zaman, onun sfatnn dnlmesi kideden deildir. rnein
"Ahmed" deriz. "Hamd" mastarndan tremi olan bu isim ile isimlendilen
kimsede hmd edicilik sfat aklmza bile gelmez. Fakat Yahy ismi byle deildir. Onda zel isim ve sfatn birlikte dnl ynyle, zevk ilim gibi
oldu.
Yahyviyye Fass
Zekeriyy (a.s.)a oldu. nk Zekeriyy (a.s.) "Y Rab kendi indinden bana
bir vel bahet!" (Meryem, 19/5) diye du etmi ve Hakk'n zikrini olunun
zikri zerine ne geirmi idi. te bu sebeple Allah Tel inn nbeiruke
bi gulminismhu yahy (Meryem, 19/7) yan "smi Yahy olan oul ile
sana mjde veririz" hitbyla ona ikrm ve Yahy (a.s.) hibe ederek isteini
yerine getirdi. Nitekim Firavun'un ei olan siye de Bana kendi indinde
cennette bir ev ihsn et! (Tahrm, 66/11) sznde Hakk'n civrnda olmay,
ev zerine ne geirmi idi. Hakkn zikrini, olunun zikri zerine ne geirdii iin, Hak Tel Zekeriyy (a.s.)n isteini yle bir ekilde gerekletirdi ki
ona oul verdi, isim dahi takt. Ve zel ismi olan bu isim ile Zekeriyy (a.s.)n
sfat olan "hayat"n ma'nsn da birletirdi. Bundan dolay "Yahy" ismi,
Zekeriyy (a.s.)n "hayat" zikrini bildirir. Ve Zekeriyy (a.s.)n zikri Yahy
(a.s.) ile diridir.
nk Zekeriyy (a.s.) kendisinden sonra Allah zikrinin devmn istedi. nk, oul babasnn srrdr. Byle olunca "Bana vris olsun ve Ya'kb
hnednna vris olsun" dedi (Meryem,19/6). Ve halbuki bunda onlar hakknda Allahn zikri makmndan ve ona da'vetten baka, mrs brakacaklar bir ey yoktur (3).
Ya'n Zekeriyy (a.s.)n feheb l min lednke veliyy yan ndinden
bir vel bala (Meryem, 19/5) diye du etmesinin sebebi, kendinden sonra
Allahn zikrinin devamlln istemesi idi. Evlt babasnn srr olduu iin
kendisine ve Ya'kb hnednna vris olacak bir oul istedi. Oysa neblerin
(a.s.) Allahn zikri makmndan ve Hakk'a da'vetten baka mrs brakacaklar mal yoktur. nk onlar vris talep edince kendilerinden sonra Allahn
zikrinin devamllna hizmet edecek ve perdelileri Hakk'a da'vet edecek bir
ocuk isterler.
Daha sonra onu, yevme yemtu ve yevme yubasu hayy yan Doduu ve ld ve diri olarak bas olunduu gnde (Meryem, 19/15) szyle onun zerine olan onun selmndan, onu ne geirdii eyle mjdeledi.
imdi hayt sfatn getirdi ve o da onun ismidir. Ve selm ile ona bildirdi.
Ve onun sz dorudur. O sz kesinlemi szdr (4).
Ya'n daha sonra Hak Tel hazretleri, Yahy (a.s.) hakknda Ve selmun
aleyhi yevme vulide ve yevme yemtu ve yevme yubasu hayy (Meryem,
19/15) ya'n "Doduu ve ld ve diri olarak ba's olunduu gnde onun
zerine selm oldu" szyle selmet vasfn beyn buyurarak onu kendi
akrn arasnda ne geirdiini Zekeriyy (a.s.)a mjdeledi. Bundan dolay
Hak Tel, Yahy (a.s.), kendisinin zt sfat olan "Hayat" ile vasfetti. Ve
875
Yahyviyye Fass
Yahy (a.s.)n ismi, hem zel ismi ve hem de sfat bildirii ynyle "hayat"
sfat onun ismidir. Ve Hak Tel nefsiyle Yahy zerine selm ettiini
Zekeriyy (a.s.)a mjde olarak bildirdi. Bundan dolay Yahy (a.s.)n doduu gnde, ya'n benlikle rtlmesi ve nefsin ortaya kmas sebebiyle Hak'tan
uzakl gerektiren taayyn elbisesine brnd gnde ve ld, ya'n
nefsn sfatlar Hakkn vcdunda fn olduu gnde ve diri olarak ba's
olunduu ya'n fen-fillh makmndan sonra hakkn vct ile baksnn tahakkuku gnnde Allah Tel hazretlerinin onu selmetle vasfetmesi Hak
Kelmyla sbittir. Ve Hak Kelm ise kati ve ak haberdir. Onda yalan ve
hat ihtimli yoktur.
Yahyviyye Fass
Yahyviyye Fass
numada doruluuna dell olursa da, tereddtn giderilmesinde yine Hakk'n cenb- Yahy'ya olan selm daha kuvvetlidir. Ve eldeki veriler budur ki,
s (a.s.) annesi olan Hz. Meryem'in, inkrclarn ona isnd ettii zin thmetinden temize kmasna dell arz ediinde beik iinde konumasdr. nk
alla gelenin tersine olarak bir mu'cizenin gzkmesi bir lzma dayanmaktadr. O lzm ise, Hz. Meryem'in temiz oluunun sbitlii idi. Bundan dolay
cenb- s annesinin temize kmasna hitlik iin syledii szde dorudur.
imdi o, iki hidin birisidir. Ve dieri kurumu hurma aacn silkelemesidir. imdi, Meryem s'y nasl kocas ve erkek olmakszn ve alla
gelmi olan cinsi mnsebet olmakszn dourdu ise, erkek hurma aac ve
dllenme olmakszn, taptze hurma dt (7).
Ya'n s (a.s.)n beik iinde konumas iki hitten birisidir. Ve dier
hid ise Ve huzz ileyki bi cizn nahleti tuskt aleyki rutaben ceniyy
yan Ve hurma aacnn gvdesini zerine silkele. Tze hurmalar senin
zerine dsn, (orada) toplansn (Meryem, 19/25) yet-i kermesinde
beyn buyrulduu zere, Hz. Meryem'in kuru hurma aacn silkelemesidir.
Ve kuru aacn silkelenmesinin ardndan taptze hurma dkld. Oysa
ziraati hurma aacnn erkeini diisine alamadka hurma vermez. Mutlaka mahsl vermesi iin alamak lzmdr. te Hz. Meryem bkire olduu ve
asl kendisine bir erkek yaklaarak herkesin bildigi cinsi mnsebet gereklemedii halde, nasl ki s'y dourdu ise, hurma aac da alanmakszn ve
ancak silkelenme ile taptze hurma verdi. te bu da ikinci hittir ve Hz.
s'nn sznn doruluu hakkndaki verilerdir.
Yahyviyye Fass
te annesi olan Hz. Meryem'in ireti ile, beik iinde olduu halde s
(a.s.)dan km olan sze de, perde ehline gre, bu ihtiml dhil olduundan,
Hakk'n Yahy (a.s.)a olan selm, bu ynden daha yksek olur. nk Hakk'n szne ve selmna bu ihtiml dhil olmaz.
imdi onun "Allahn kulu" olduunun dell yeri, onun hakknda "Allahn olu" denilmesi dolaysyladr. Oysa sdece konuma ile dell olmas
geerli oldu. nk nebliine inanm olan dier insanlar indinde o, Allahn kuludur. Ve beik iinde haber verdii eylerin hepsi gelecekte ortaya kncaya kadar, ilve olarak dier syledikleri, aklsal bak asyla bakanlar indinde, ihtiml hkmnde bk kald. Byle olunca sen, iret edilen eyi iyi aratr! (9).
Ya'n onun "Allahn kulu" olduu hakkndaki dell yeri mu'teberdir. nk s (a.s.)n inn abdullh yan Muhakkak ben, Allahn kuluyum
(Meryem, 19/30) sznden herkesin "Allahn kulu" olmad ma'ns kar.
nk insanlarn ou "nefsin kulu" ve netcede "dnynn kulu" ve "parann
kulu" ve "kadnn kulu" ve erkein kulu olur. Ve byk bir ksm da
"Hdnin kulu" ve "Rezzkn kulu" ve dierleri gibi bir hs ismin kulluuyla
ayrlm bulunur. Oysa "Allahn kulu" ancak kendi mlk ve onun mlk
Hak Tel hazretlerinin mlk olan kimsedir. Ya'n "Allahn kulu" btn ilh
isimleri toplam olan sadet sofras ztlardr: Nitekim Hz. Mevln (r.a.)
efendimiz buyururlar:
Tercme ve izh: "Hak, mdemki onun eline kendi eli ta'br etti,
yedullhi fevka eydhim yan "Allh'n eli onlarn ellerinin stndedir"
(Feth, 48/10) yet-i kermesinin yce mansna kadar srd, gtrd."
Ya'n hads-i kudsde Onun tutan eli olurum buyurdu. Ve Kur'n-
Kerm'de de "Allh'n eli onlarn ellerinin stndedir" (Feth, 48/10) dedi.
Bundan dolay bak-billah mertebesinde bulunan evliyullhn eli herkesin
elinin stnde olur, nk Hakk'n elidir.
Bundan dolay Hakk'n sfatn tamak her bir insann kr deildir. te
s (a.s.)n beik iinde iken syledii Kle inn abdullhi, tniyel kitbe
ve cealen nebyy (Meryem, 19/30) ya'n "Muhakkak, ben Allh'n kuluyum; bana kitab verdi ve beni peygamber kld" sz, s (a.s.) hakknda
"Allh'n oludur" diyen Nasr'nn sz karlnda olduu iin, kendisinin
"Allahn olu" olmas haylini kaldrd. Ve muhterem annesinin zindan temize kmasn ispt etti. Ve sdece konuma ile, onun "Allahn kulu'' olmas
zerine dell tamm ve doru oldu. Ve Hz. s (a.s.), mmetinden kendisinin
nebliine inanan Habeliler gibi dier bir snf nezdinde muhakkak "Allahn
kulu"dur, Allh'n olu deildir. Ve aklsal bak as ile bakanlara gre her
879
Yahyviyye Fass
880
Zekeriyyviyye Fass
Zekeriyyviyye Fass
882
Zekeriyyviyye Fass
Ne zamanki her ayn iin vcd oldu; bundan dolay onu Allah'tan talep
eder. Bunun iin O'nun rahmeti her eye genel oldu; nk Hak, o rahmetiyle ki; her eye onunla rahmet etti; o ey ayn yan varlksal vcdunda
O'nun rahmetini kabl etti. Bundan dolay Hak o eyi cd etti. te bunun
iin biz, muhakkak Allah'n rahmeti vcd olarak ve hkm olarak her eye
kapsam oldu, dedik (2).
Y'ni Hak Tel hazretlerinin saylmas mmkn olmayan zt isimleri
vardr ki, onlara "gaybn anahtarlar" denilir. Ahadiyyet ztnda potansiyel
olarak mevct olan bu isimler, zatlaryla fiilen aa kmay isterler ve isimlendirilmileri olan Hakkn zt yokluk skntsndan o isimleri ihrc edip
ve onlar rahmn nefesi ile nefeslendirip ilim mertebesinde aa kartr. te
bu nefeslendirme, isimlere rahmettir. Bu tecell Hakk'n kendi ztnda kendi
ztna olur. Hakk'n ilminde peyd olan bu latf sretlere sbit aynlar derler
ki, dny lemindeki kesf sretlerin hakkatleridir. Ve bunlarn vcdu "hkmsel vct"tur. Onlarn glgesi olan lemin kesf sretleri ise "ayn yan
varlksal vct"tur. te mdemki her bir ayn iin vcda gelmek imkn
mevcttur; o ayn, o vcdu Allahtan talep eder.
Bilinsin ki; btn i yn zeredir:
1. Salt vcddur. Bu vcd, ezelen ve ebeden yokluu kabl etmez;
Hakkn hakk vcdu gibi.
2. Salt imkndr ki, ezelen ve ebeden bir sebep ile vcdu kabl eder.
Aynlarn izf vcdu gibi.
3. Salt yokluktur ki, ezelen ve ebeden vcdu kabl etmez; Brinin orta
veyhut iki sonsuz vcd gibi.
te grlyor ki, lemin izf vcdu, salt vcd ile salt yokluk arasnda
olmutur. nk bir taraf yoklua ve dier taraf da vcda bakcdr. imdi
sbit aynlar ilh isimlerin, varlksal aynlar da sbit aynlarn glgesi olup, bu
glgesel vctlarnn aa kmasn Allah'tan talep ettikleri ve Allahu ZlCell hazretleri de akdes feyziyle isimlere rahmet edip onlar ilim mertebesinde hkmen ve mukaddes feyziyle de varlksal ayn mertebesinde vcd olarak
aa kard iin, O'nun rahmeti her ey hakknda genel oldu. Bundan dolay bu i'tibra gre her ey rahmet edilmitir ve bu rahmette blis dahi dhildir;
nk ilm vctta cd etmek sretiyle Hak Tel'nn rahmet ettii her ey,
varlksal ayn olan vcdunda da O'nun rahmetini kabl etti. te isimlere it
sretler, genel zt rahmet ile, ilh ilimde sbit olduktan sonra, varlksal ayn
olan vcda tlib olmalaryla Hak Tel o rahmet ile onlar varlksal ayn olan
vctta cd ettii iin biz, Allh'n rahmeti vcd olarak ve hkm olarak her
eye kapsam oldu dedik.
883
Zekeriyyviyye Fass
Ve ilh isimler eydandr; ve halbki ilh isimler bir olan ayna dncdr. imdi Allh'n rahmetinin kapsam olduu ilk ey, o "ayn"n ey
oluudur ki, rahmet ile cd edici olan rahmettir (3).
Yan, Allh'n rahmeti her eye kapsamdr, dediimiz zaman, ilh isimler
de "her ey" ifdesi altna dhil olur; nk ilh isimler de eydandr. Ve ilh isimler ise, Rahmn isminin hakkati olan bir ayna dncdr ve Rahmn
ismi toplayc isimdir. Bundan dolay her bir ismin rahmetten hazz ve nasbi
vardr. imdi Allah'n rahmetinin kapsam olduu ilk ey, zt rahmeti ile isimlere it rahmeti cd edici olan o bir aynn ey oluudur.
Bilinsin ki, Hak zt ile ahad ve isimleriyle ve sfatlaryla vhid yan birdir. Ve "Allah" ismi verilen vcdun ztnda hibir ekilde okluk yoktur; belki o vcd, zt ile ahaddr ve ahadiyyet zt tecellden berdir. nk lemlerden gandir. Ve bu zt iin sonsuz vecihler vardr ki, isimleri ve sfatlar gerektirici olan ulhiyyet yan ilh olu o vecihleri toplar. u halde, hazret-i
ilhiyye btn sfatlar ve isimler ile berber zttan ibret olduundan isimlere
ve sfatlara gre, toplu olarak btnsel olan tek bir ayndr. Ve bu toplanm
btnsellik, o bir olan aynn ey oluudur ve Rahmn ismi, btn isimleri
ihta etmi oluu ynyle, bu bir olan ayn bu ismin hakkati olur. Bundan dolay Hakk'n Rahmn'a mensp olan nefes ile ilk nefeslendirdii ey, ahadiyyet
ztnda potansiyel olarak mevcd olan isimlerin ilm mertebede aa kard sretlerdir. u halde Hak, genel zt rahmeti ile isimlerine rahmet etmi
olur. Bundan dolay o bir olan aynn ey oluu ki, isimlere ve sfatlara gre
toplanm btnselliktir; ite bu ey olu zt rahmet ile isimlere it rahmeti
cd eder. Bu bahis uayb Fass'nda ayrntl olarak anlatlmtr. Oraya
mrcaat buyrulsun.
imdi rahmetin kapsam olduu ilk ey, onun nefsidir. Daha sonra yukarda belirtilmi olan ey oluudur. Daha sonra gerek dnyda gerek
hirette, araz olsun ve birleik cevher vey bast olsun, bu ekilde hi durmakszn sonsuz olarak vcd bulan her mevcdun ey oluudur (4).
Yan genel zt rahmetin kapsam olduu ilk ey, rahmetin kendi nefsidir.
nk bir "ayn" lzmdr ki, rahmet ona balanabilsin; bundan dolay zt
rahmet; ilk bata rahmn aynn ey oluuna kapsam olur ve rahmet o aynn
ey oluuna kapsam olunca, ilk olarak kendi nefsine kapsam olmu olur. Daha
sonra rahmetin kapsam olduu ey, yukarda iret edilen bir olan aynn ey
oluudur ve bu bir olan ayn btn aynlarn kayna ve asldr ve bu da
"hakkat-i muhammediyye"dir ki, Allah Tel onu lemlere rahmet olmak
zere cd etti. Bundan dolay o, rahmet ayndr; ya'n lemleri onun
vcdundan icd etti. Nitekim, Kurn- Kerm'de Ve m erselnke ill
884
Zekeriyyviyye Fass
rahmeten lil lemn yan Seni ancak lemlere rahmet olarak gnderdik
(Enbiy, 21/107) ve hads-i kudside de Y Habbim, seni vcd nurumdan
hlk ettim ve eyy da senin nrundan buyrulmutur. Ve bu mertebe,
Hakk'n ahadiyyet yan teklik zt mertebesinden vhidiyyet yan birlik mertebesine tenezzldr ki, isimlere ve sfatlara gre toplanm btnsellik olan
tek bir ayndr. te ikinci derecede, bu bir olan aynn ey oluuna kapsam oldu. Ondan sonra rahmetin kapsam olduu ey, gerek dnyda gerek hirette,
araz olsun ve birleik cevher vey bast olsun, bu ekilde hi durmakszn sonsuz olarak vcd bulan her izf mevcdun ey oluudur.
Bilinsin ki, ey oluu sbit olmayan ancak salt yokluktur. Onun iin ondan
hibir ey kmaz ve salt vcd ki, Hakk'n mutlak vcdudur ve isimler ve
sfatlar ki, o salt vcdun yokluksal bantlardr, ya'n potansiyel olarak
mevcttur ve bilfiil aa km deildir, ite bunlar iin ey olu sbittir ve
ey oluu sbit olan eyler iin elbette aa k vardr.
Bundan dolay rahmet, yukarda bahsedilen anlatm zere, sbit olan ey
olulara kapsam oldu ve hatt rahmet Hakk'n vcdunun yokluksal bantlarndan bir bant olduu iin, rahmetin kendi nefsine dahi kapsam oldu,
nk Hakkn vcdunda onun dahi ey oluu sbittir. u halde o da aa
kmay ister; bundan dolay genel zt rahmetin ona da kapsam olmas
tabdir. Burada bir soru akla gelir, yle ki: lh rahmet vcd olarak ve hkm olarak her eye kapsam olur, buyruluyor. Oysa bu kadar gazaba uram
olan eyler vardr. Bunlarn hepsi nasl rahmet edilen olur? Cenb- eyh (r.a.)
bu soruya cevben buyururlar ki:
Zekeriyyviyye Fass
Zekeriyyviyye Fass
talebini yerine getirmek iin zihninde bir bin sreti tasarlar.Bu sret ilim mertebesinde peyd olan bir "ayn"dr. Mi'mrn vcdu mevcd ve fakat onun
bants olan mi'mrlk sfat kendi vcdunda gizli ve helkte olduundan
yok hkmnde di. imdi mi'mr dediimiz ahsn mevcd olan vcdu, yok
hkmnde olan bantsndan etki alp o mi'mrlk sfat ve bantsna vct
verilmesine yneldi. u halde "eser", ilk olarak yok hkmnde olan bant
iin, mevcd olan mi'marda gzkt; daha sonra o yok hkmnde olan bantnn "Beni aa kar" diye isti'dd lisn ile olan hkm ve talebi dolaysyla
mi'mrn vcdu iin sbit oldu. Bundan dolay eser, mi'mrn vcdunda
etkili olan onun ilmindeki binnn yok hkmndeki sreti iin olmutur. Yoksa mi'mrn vcdu iin olmu deildir. Mi'mr dediimiz ahsn vcduna
lzm olan ey, onun zihninde peyd olan bin sretinin kbiliyyetine gre, o
biny hrite in etmektir.
Bu ilim, gyet garb ve pek ndir bir mes'eledir ve yok hkmnde olann
mevctta etkisi mes'elesini hakkatiyle anlayan, ancak evhm shipleridir;
nk yokluksal bir iten ibret olan vehim, onlarn mevct olan vctlarnda
te'sir ederek, iin aslnda yok hkmnde olan birtakm vehmi eyleri, hayl
kuvvetlerinde icd ederler ve bu icd ettikleri vehm sretlerden kendileri,
pek ok etkilenir. rnein ocuklar, umac geliyor, diye korkuturlar. ocuk,
vcdunu hi grmedii korkutucu bir sreti hayl kuvvetinde icd edip bu
vehm sretten korkar. Ve ayn ekilde pek ok kimseler, gece tenh bir
hnede kalamazlar. Hne iinde hi kimse olmadn bildikleri halde, vehimlerinde cd ettikleri korkutucu sretlerden etkilenirler. Ve ba'z kimseler asl
vctlarnda hastalktan eser olmad halde, kendilerinde vehm olarak bir
hastalk cd ederler ve bundan kurtulamadklar takdirde, vcdlar etkilenir
ve helk olurlar. te yok hkmnde olann mevctta te'sri budur. Ve bu ilim,
evhm shipleri indinde zevkan yan bizzat yaanarak oluur. Fakat kendisinde vehim te'siri olmayan kimseler, bu yok hkmnde olann mevctta
te'siri mes'elesinin ne essla gerekletiini hakkatiyle ve zevkan bilemezler.
O kimseler bu mes'eleden uzaktr. Ve her bir insann hayl kuvvetinde,
vcdu olmayan eyi, hlk ettiine dir olan bahis shk Fass'nda getii iin
oraya mrcaat olunsun.
iir:
imdi Allah'n rahmeti var edilmilerde siryet etmitir; zevtta ve
aynlarda yrrlktetir (7).
Yan rahmn rahmetin, ahadiyyet ztnda gizli olan Hakk'n bantlarn
ilim mertebesinde aa kar ve hrite daha sonra olan varlksal aynlarn
ise ilim mertebesinde peyd olan sbit aynlarn sretleri bulunuu ynyle bu
rahmn rahmet var edilmilerde siryet etti. Dier bir tabrle cd, ilh
887
Zekeriyyviyye Fass
hviyyetin kesf varlksal sretlerde gizlenmesidir. Latf buharn, buzda gizlenmesi gibi. Ve ey ancak rhmn rahmet ile mevct oldu. Ve rahmet, her
ne kadar vhidiyyet yan birlik mertebesinde bu hviyyetin gayr ise de,
Hakkn vcdunun yokluksal bantlarndan bir bant olduu iin,
ahadiyyet yan teklik mertebesinde onun ayndr. Bundan dolay ilh rahmet,
zevtta, yan yokluksal bantlarn ey olularnda ve bu bantlarn sretleri
olan aynlarda, y'ni sbit aynlarda, yrrlktetir ve hlk edilmi kesf
sretlerde ilh hviyyetin gizlenmesi dolaysyla da btn var edilmilerde
siryet etmitir.
imdi rahmetin zikrettii her bir kimse, muhakkak sad oldu ve oysa
vctta rahmetin zikrettii kimseden gayr yoktur. Ve rahmetin eyy zikri, onlar cdnn ayndr. Ey dostum, belda olanlardan grdn ey ile ve
onunla kim olan kimseden eksik olmayan hiret elemlerinden o inanm
olduun ey ile, bizim zikrettiimiz eyin idrkinden perdelenme (9).
Yan genel zt rahmetin, kendi kapsam altna ald her bir kimse varlk
olma sadeti ile sad oldu ve oysa varla gelen her bir kimse, elbette rahmetin
zikrettii ve kapsam altna alm olduu kimsedir. Ve rahmetin eyy zikretmesi, cd etmesinin ayndr. nk ey, rahmn nefesinin onlar nefeslendirmesinden nce, zikredilen ey bir deil idi; nefeslendirme ile berber
zikredilen bir ey oldu. Bundan dolay rahmetin onlar zikri cdnn ayndr.
Byle olunca her mevct olan ey, varlk verme rahmeti ile rahmet edilen olmu olur. u halde dnyda ni'met shipleri ve bel shipleri ve ahirette
nimet iindekiler ve azb iinde olanlar bu varlk verme rahmeti ile rahmet
edilmiliin iindedirler. nk rahmn nefes ile yokluk skntsndan varlk
shasna gelmilerdir.
Cenb- eyh (r.a.) her mevcdun rahmet edilen olduu ifdesine gelebilecek i'tirz savuturmak iin buyururlar ki: Ey dostum, seni dnyda belda
olanlarda grdn birtakm elemler perdelemesin ve sen imdi dnyda bu888
Zekeriyyviyye Fass
lk olarak bilesin ki, muhakkak rahmet, ancak vcda getirmede geneldir. Bundan dolay elemlere rahmetiyle elemleri vcda getirdi. Daha sonra
bil ki, muhakkak rahmet iin "eser" iki ekildedir. Biri bizzat eserdir ve o da
O'nun her mevcd ayn vcda getirmesidir. Ve gyenin oluuna ve uygun
olup olmayna bakmaz; nk vcdu kabl eden her mevcdun "ayn"na
bakcdr. Belki onun aynnn sbitliinde bakar. Bunun iin inanlarda
mahlk olan Hakk' btn mertebelerin-deki sbit aynlarda sbit ayn grd. imdi Hakk'n kendi nefsine rahmeti cd iledir ve ite bundan dolay
biz "Muhakkak inanlarda mahlk olan Hak, rahmet edilenin vcda getirilmesine balandnda kendi nefsine rahmetinden sonra, rahmet edilen
eyin ilkidir" dedik (10).
Ya'n rahmet, genel srette sbit aynlar ve hrici varlksal aynlar cd
etmitir ve elem de aynlardan birisidir. Bundan dolay Hak elemlere rahmet
edip onlar vcda getirdi. Bu bylece bilindikten sonra, unu da bil ki, rahmetin te'sri iki ekilde olur: Birisi bizzat te'sridir. Bizzat te'sri zel bir gyeye
ve uygun olup olmayna bakmakszn, rahmetin her mevct ayn vcda
getirmesidir; nk her mevct isti'ddna gre vcdunu Hak'tan nasl kabl
etti ise, rahmet o mevcdun "ayn"na bakar. Belki rahmet, herhangi bir
mevcdun aynnn sbitliinde, o mevcda bakar.
nk vcdu kabl eden her mevcdun "ayn"na bakcdr. Belki
onun aynnn sbitliinde bakar ibresindeki - kbil yan kabl eden
kelimesi Bosnev ve Ya'kb Han erhlerinde (b) harfinin kesri ile yan (bi)
okunuu ile, gemi zaman kipidir denilmi ve "kabl etti" ma'ns verilmitir.
Te'vl'l- Muhkem ve Bli Efendi erhlerinde (b) harfinin sknuyla yan
kabl eklinde okunarak "evvel" ma'ns verilip, gemi zaman kipi deildir,
denilmitir. Bu erhte de gemi zaman ma'ns kullanlmtr. "Evvel"
ma'nsna gre ise ibrenin tercmesi yle olur: "nk rahmet, onun
vcdundan evvel, her bir mevcdun "ayn"na bakcdr; belki ona aynnn
sbitlii hlinde bakar. lk manya gre belki bakar zamirsiz olarak getirilmitir. kinci ma'nda belki bakar zamir ile kullanlmtr. Bununla
889
Zekeriyyviyye Fass
berber her iki ekilde de ama rahmetin her bir mevcdun ilhi ilimde
aynnn sbitlii hline baktn beyndan ibrettir.
te rahmet ilh ilimde sbit olan "ayn"a bakarak vcda getirdii iin,
inanlarnda Hakk kaytlam olanlarn bu inanlarnda hayl olarak mahlk
olan Hakk' onlarn btn mertebelerdeki sbit aynlarnda, sbit ayn grd,
nk her bir kimsenin sbit aynnn kuvvetinde her ne mevct ise, o kimse
hangi yurtta bulunursa bulunsun, his olarak ve hayl olarak, o haller aa kar. imdi sbit aynlar zt rahmet ile rahmet edilen olunca, onlarn halleri de
rahmet edilen olur. Ve inanlardaki Hakk ise inan shiplerinin sbit
aynlarnn hallerinden bir haldir. Bundan dolay rahmet, sbit aynlarn cd
sretiyle kendi nefsine rahmet etmekle, haylde mahlk olan Hakk'a rahmet
etti. Ve lemde ne kadar insan mevct ise Hak hakknda her birinin birer zel
inanc vardr ki, birinin inanc dierinin inancna benzemez; ve bu inanlar
ilh ilerden birer itir. Bu iler ise cd ile aa kar. Bundan dolay Hakk'n
ilerinin aa kmas cd ile olduu iin, rahmet bu cd ile kendi nefsine
rahmet eder. te bundan dolay inanlarda mahlk olarak tasarlanan Hak,
rahmet edilmi olan sbit aynlarn cdna balanmak sretiyle rahmetin
kendi nefsine rahmetinden sonra, rahmet edilmi olan eyin ilkidir. Y'n rahmet, sbit aynlar cd sretiyle ilk olarak kendi nefsine rahmet etti; ondan
sonra da sbit aynlarn bir hli olan mahlk olarak tasarlanan Hakka rahmet
etti.
Ve rahmet iin, talep sebebiyle, dier bir eser vardr. imdi perdeli olanlar, inanlarnda kendi tasarladklar Hak'tan kendilerine rahmet etmesini
talep ederler. Ve kef ehli ise, Allah'n rahmetinin, kendileri ile kim olmasn talep ederler. Bundan dolay onlar, rahmeti "Allah" ismiyle talep ederler. Byle olunca Y Allah erhamn yan "Y Allah bize rahmet et!" derler
ve rahmetin onlarla kymndan baka, onlara rahmet etmez. u halde onlar
iin hkm vardr. nk hkm ancak, hakkatte bir mahal ile kim olan
ma'n iin sbittir. imdi o, hakkat zere rhim yan rahm edici yan koruyuculuk edicidir. Byle olunca Allah Tel inyet olunmu olan kullarna
ancak rahmetle rahmet eder. Bundan dolay rahmet onlarla kim olduunda, onlar onun hkmn zevkan yan bizzat hakkatini yaayarak bulurlar.
u halde rahmetin zikrettii kimse muhakkak rahmet olundu (11).
Yukarda rahmetin iki ekilde te'sri olduu ve birinci eklin bizzt olan
te'sir oluu anlatlm ve zh olunmu idi. imdi de ikinci ekil te'sri beyan
buyrulur: Rahmetin dier eseri talep ynndendir. Hlin hakkatinden perdeli
olan kimseler, kendi hayllerinde hlk edip inandklar Hak'tan kendilerine
rahmet etmesini talep ederler. Oysa rahmet bir nceki cmlenin erhinde zh
olunduu ekilde, haylde mahlk olan Hakk'a rahmet etmi idi. Bundan dolay perde ehli, rahmete muhtc olan haylde mahlk olarak tasarlanan
Hakktan, rahmet talep ederler; ve cennete olan rabetlerinden ve cehennem890
Zekeriyyviyye Fass
Ve ism-i fil yan kendisinden rahmet fiili kann sfat rahm yan
rahmet eden ve rhim yan rahm eden yan koruyuculuk edendir ve hkm hlk edilmilik ile vasflanmaz; nk o yle bir husstur ki, manlar
kendi ztlar iin onu gerektirir. imdi haller mevct deildir, yok da deildir. Ya'n haller iin vctta "ayn" yoktur; nk onlar bantdr ve haller
hkm olarak yok da deildir. nk kendisiyle ilim kim olan kimse
"lim" olarak isimlendirilir. O ise hldir. Bundan dolay lim ilim ile vasflanm olan bir zttr. limlik ztn "ayn" deildir; ilmin de "ayn" deildir.
Oysa gerekte ilimden ve kendisiyle ilmin kim bulunduu zttan gayrs
yoktur ve onun lim oluu bu ma'n ile vasflanmas sebebiyle bu zt iin
hldir. Byle olunca ona "ilm"in balanmas sonradan oldu; bundan dolay
ona "lim" denildi (12).
891
Zekeriyyviyye Fass
Yan rahm ve rhim ism-i fil yan kendisinde rahmet fiili kann sfat
ise de, bunda hkim olan rahmettir ve rahmetle vasflanm olan zta rahmet
balanrsa "rahm" yan rahmet eden ve "rhim" yan rahm eden yan koruyuculuk eden olarak isimlendirilir ve rahmet hkm mahlk olmaklkla vasflanm deildir. nk hrite onun varlksal ayn bir vcdu yoktur, belki
ma'nev bir itir; ancak zihinde idrk edilir ve bilinir. Manlar kendi ztlar
iin bu hkmleri gerektirir. Ve rahmet btn olduu halde, onun hkm
hric vctta gzkr ve hkm bir halden ibrettir. Haller ise mevct deildir; nk ite vcdu budur diye "ayn"en gsterilemez ve yok da deildir;
nk varlksal ayn vct zerinde gzken bir eserdir. nk kendisinde
"ilim" bants mevct olan kimseye "lim" deriz ve "ilim" dediimiz bant
ise, bir halden ibrettir. Bundan dolay "lim" denilince ilim vasf ile vasflanm olan bir zt anlalr. Bu hl, ya'n onun lim oluu ztn "ayn" deildir.
rnein bir kimseye ilim tahsil etmeksizin "lim" denilmez. Oysa ilim tahsilinden evvel onun zt mevcttur; fakat henz limlii yoktur. Eer "lim" o
kimsenin "zt"nn "ayn" olsa, ona "lim" denilmedii bir zamanda, ztnn
mevct olmamas lzm gelir. u halde "lim" onun ztnn "ayn" deildir.
lim ilmin de "ayn" deildir; nk bir kimsenin henz ilim ile vasflanmad bir zamanda dahi "ilim" kavram mevcttur ve bu ilim mevct olmakla
berber, o kimse henz lim deildir; bundan dolay "lim" "ilm"in "ayn" deildir. Bununla berber meydanda ancak "ilim" ve ilimle kim bulunan zt
vardr. Ve "lim"in lim oluu, bu limlik ma'nsyla vasflanmas sebebiyle bu
zt iin hldir; ve hl ise sonradan olmutur. Bundan dolay "lim" olan kimseye "ilim" bants sonradan oldu ve mdemki o kimse, halden ibret olan
ilim ile vasfland, artk ona "lim" denir.
Zekeriyyviyye Fass
ras hline uygun kemle ulamas indinde de, rahm rahmet ile rahmet edilmi olan kimsede rahmetin vcda getirilmesi, bu iki rahmetle rahmet edilen
olduktan sonra, dierlerine rhim olmak iindir. Ve bu halde o kul, Rabb'inin
sfat ile vasflanp kendileriyle rahmet kim olan kimselere rhim olur. Nitekim Hak bir kuluna fiili sfatlarndan olan kudret sfatn vermi olsa, ondan
birok hrikalar ve trl mu'cizeler ve kermetler kar. Oysa rahmet, btn
fiili sfatlarn kaynadr. nk onlarn aynlar rahmet sebebiyle mevct
olur.
Ve bu hussu zevk etmeyen yan bizzat hakkatini yaayarak idrak etmeyen ve onun iin onda ayak olmayan kimse, Hak rahmetin ayndr; yhut
sfatn ayndr, demeye cr'et etmedi. Hak sfatn ayn deildir; gayr da deildir, dedi. Bu byle olunca Hakkn sfatlar onun indinde "ne
hviyyetidir ne de Onun gayr"dr; nk o kimse Hakk'n sfatlarnn kaldrlmasna kdir deildir. Ve onu, O'nun ayn klmaya da kdir deildir.
imdi bu ibreye yneldi. Bu da gzel bir ibredir. Ve onun dnda bir ey
vardr ki bu hussa o ibreden daha uygundur ve anlama zorluklarn kaldrmak iin de o ibreden daha yksektir. O da sfatlar ile vasflanm olann zt ile kim bir vcd olduu halde sfatlarnn aynlarnn kaldrlmasyla olan szdr. Ve ancak sfatlarnn aynlar, sfatlar ile vasflanm olan
ile o sfatlar arasnda ve onlarn idrk edilebilir aynlar arasndaki bantlar ve izfelerdir (15).
Ya'n rahmet onunla kim olduunu zevkan yan bizzat hakkatini yaayarak bilmeyen ve Mtrd ve E'arler gibi, kendisi iin bu hussta seyr-i
893
Zekeriyyviyye Fass
slk aya sbit olmayan kimse, genellikle "Hak, rahmetin ayndr veyhut
sfatn ayndr" demeye cesret edemez: nk o kimsede ikilik vehmi gliptir.
Bu vehmin srklemesiyle Hakk' kemliyle tenzih etmemi olmaktan korkar.
Bundan dolay o kimse der ki: "Hak, sfatn ne ayndr, ne gayrdr". u halde
onun indinde Hakkn sfatlar,l hiye hve ve l hiye gayruhdur. Yan
"Sfatlar ne Hakk'n hviyetidir ve ne de Hakk'n gayrdr". nk o kimse
Hakk'n ztndan, sfatlarn kaldrlmasna kdir deildir ve onun indinde sfat
mevct olduundan, bu ekilde gayrn vcdunu ispt etmi olur. Ve
"Hakkn sfatlar, ztn ayndr" diyemez. nk zta bakarak mutlaklk ve
sfta bakarak da kaytllk ile hkmedilir. Bundan dolay zt ile sfatlar arasnda mutlaklk ve kaytllk aykrlk sbittir. te bunun iin Mtridi ve
E'ari grubu, Hak hakknda "l hiye hve ve l hiye gayruh" ibresine geti
ve "Sfatlar, ne Hakk'n hviyyetidir ve ne de Hakk'n gayrdr" dedi. Ve bu
ibre iyi bir ibredir; nk aa k dolaysyla, ayn olu vey gayr olu
takdri zerine dnlen ey, dnlmez. nk zt sdece sfatlarn ayn
olarak dnlse, ztn sfatlar ile kaytlanmas lzm gelir ve sdece gayr
olarak dnlse, bu durumda iki vcd ispt edilmi olup ztn kendi nefsinde noksan olmas cb eder. Byle olunca bu ibrenin dnda olan bir ibre
iin aslna daha uygundur ve anlama zorluklarn daha ok kaldrr. Ve o ibre
de, "Sfatlarn aynlar, sfatlar ile vasflanm olan Hakk'n zt ile kim izf
bir vct olup ztn hakk ve bamsz vcdu zerine ilve olmu bamsz
bir vct deildir; belki o sfatlarn aynlar, sfatlar ile vasflanm olan
Hakkn zt ile kendileri arasnda ve kendilerinin idrk edilebilir aynlar,
yan zihinsel sretleri arasnda bir takm bantlar ve izfelerdir" szdr.
te bu ibre "Sfatlar ne Hakk'n hviyetidir ve ne de Hakk'n gayrdr"
ibresinden daha ok iin aslna lyktr; nk Hakkn sfatlarnn hrite
bamsz, kendilerine has bir vctlar yoktur. Fakat aklda Hakkn zt zere
ilve olarak mevcttur. nk aklda onlarn birbirinden ayrlm hakkatleri
sbittir; fakat hrite "ayn"lar ve vctlar yoktur. Bundan dolay onlarn
hrite vctlar, Hak Tel hazretlerinin ztnn ayndr. te tahkk ehli olan
rif-i billhn sz budur. Geri felsefecilerin birou ve Mu'tezile grubu da
byle sylemilerse de, bu sz onlardan zevkan yan bizzat hakkati yaanp
idrk edilerek kmamtr. Belki aklsal bak as ile bu sz tercih ettiler ve
aklsal bak as ile olan hkmde ayan kayp hat ukuruna dme
ihtimli yksektir. Fakat tahkk ehli olan rif ki, Hakkn sfatlar olan rahmetin kendisiyle kim olduunu zevkan yan bizzat hakkatini yaayp idrk
ederek bilmitir; onun bu sz aklsal bak as deil mhedeye dayal olduundan iin aslndan amas ihtimli yoktur.
894
Zekeriyyviyye Fass
Geri rahmet toplaycdr. Bundan dolay rahmet her bir ilh isme gre
muhteliftir. te bunun iin, Hak Sbhneh'nun rahmet etmesi, her bir ilhi isim ile istenir. Byle olunca Allah ona rahmet eder ve kinye, her eye
kapsam olan rahmettir. Daha sonra bu rahmetin bir ok ubeleri vardr ki,
ilh isimler ne kadar artarsa o kadar artar. imdi talepte bulunann Y
Rab, irhamn yan Y Rab, rahmet et! sznde olan bu zel isme nispetle
genel olmaz; ve isimlerden bunun dndakiler ile, hatt Mntakm ismi ile
dahi, onun iin Y Mntakm, irhamn yan Ey ntikam alc rahmet et!
demeklik vardr (16).
Yan zt rahmet her ne kadar rahmet trlerinin hepsini toplam ise de,
muhtelif isimlere gre muhtelif olur. nk her bir isim, kendi grnme yerine ve kendisinden duda bulunana, kendi hakkatinin ettii rahmetle rahmet
eder. te bu muhtelif olutan dolay, isimlerinden her bir ismi ile rahmet etmesi Hak Sbhneh ve Tel hazretlerinden talep edilir. Bundan dolay talep
eden Hakk'n hangi ismi ile rahmet talep etmi ise. Allahu Zl-Cell hazretleri
ona o isim ile rahmet eder. rnein hasta olan kimse "Y f, rahmet et" ve
karn a olan kimse "Y Rezzk, rahmet et" ve fkir olan kimse "Y Ganiyy,
rahmet et" ve gnahkr olan kimse de "Y Gaffru, rahmet et" diye du eder.
Hak Tel da f, Rezzk, Ganiyy ve Gaffr isimlerinin gereine gre tecell
buyurup ona rahmet eder. Ve ve rahmet vesiat klle eyin yan Benim
rahmetim hereyi kuatmtr (A'rf, 7/156) yet-i kermesinde konuandan
kinye olan Ben zamirine balanan rahmet, vct olarak ve hkm olarak
btn eyya kapsam olan rahmettir. te kinye olan konuann isminin yerini tutan zamir her eye kapsam olan rahmete ve zta iret eder. nk Hakk'n rahmeti ztnn ayndr.
Rahmetin her ey hakknda genel olduu bilindikten sonra bu da bilinsin
ki, bu rahmetin birok u'beleri vardr ki, bu ubeler, ilh isimlerin artmas ile
artar. Bundan dolay "Y Rabb, rahmet et!" dediimiz vakitte Hak'tan kemlt
ile vasflanmay istediimiz iin, bu rahmet talebi zel bir isme gre genel deildir; belki hussi bir rahmet olur; nk ilh bir ism-i hssn haznesindeki
kemlt talep etmi olduk.
Ve ilh isimlerden bu ismin dndakiler ile olan taleplerimiz de byledir.
rnein "Y Settru rahmet et" dediimiz vakitte "Settr" isminin
haznesindeki halleri istemi oluruz. Bu ise hussi bir rahmettir. Hatt isimlerden Mntakm ismiyle "Y Mntakm, rahmet et" demek vardr ve talep
eden bu dusyla kendisine zulmeden zlimden intikm almay ve bu ekilde
azbn hafifletilmesini ister. Bu da ayn ekilde zel bir rahmettir.
895
Zekeriyyviyye Fass
nk hangi bir kelime ile olursa olsun, zerine terim konulan, kendi
zt ile kendisinin dndakilerden farkl bir hakkattir. Her ne kadar isimlerin hepsi, tek bir ayna dell olmak iin konuldu ise de... imdi onda terslik yoktur ki, her bir isim iin, bakas iin olmayan bir hkm vardr. Bundan dolay bunun, yine belirtildii ekilde dikkte alnmas mnsiptir.
Nitekim isimlerin isimlendirilenin ztna dell olmasna itibr edilir (18).
Yan hangi bir kelime ile olursa olsun, Arapa, Trke, Farsa olsun, bir
ma'nay anlatmak iin, o ma'n zerine bir terim konulur. Bu zerine terim
konulan ma'n, kendi ztyla kendisinin dndakilerden ayrlm bir
hakkattir. te bu telaffuz edilen ilh isimler birtakm ilh hakkatleri anlatmak iin konulmu birer terimdir. Ve o hakkatlerin her birisi birdierin-den
896
Zekeriyyviyye Fass
baka olduu iin, telaffuz edilen isimler de muhtelif ma'nlara dell olurlar.
rnein Alm ismi, ilim ayn ile Kdir isminden ve Kdir ismi de kudret ayn
ile Alm isminden ayrlmtr. Fakat Hakk'n ztna dell olmalar i'tibr ile
aralarnda hibir fark yoktur. Ve isimlerin hepsi her ne kadar tek bir ayna
dell olmalar iin konuldu ise de, mdemki her bir isim o tek bir aynn bantlar olan bir ma'nya ve bir hakkate dell olurlar, bu i'tibrla birdierinden
ayrlrlar.
rnek: "nsan" kavram, tek bir ayndr. Fakat bunun glme, alama, syleme, yazma, okuma ve dierleri gibi birtakm bantlar vardr. Bu ma'nlar
anlatmak iin, her millet kendi diline gre birer isim koymutur. Glen, alayan, syleyen, yazan, okuyan ve dierleri gibi. te bu isimlerin hepsi insana
mahss olan birtakm bantlardan ibret olmakla tek bir ayn olan bu kavrama dell olmak zere konulmutur. Fakat bu isimlerin dell olduu ma'nlar
arasnda fark olduundan biri dierine dell olmaz. Nitekim glme alamann
ayn deildir.
imdi her bir isme mahss bir hkm vardr ki, kendisinden baka olan
bir isimde o hkm yoktur. Bundan dolay talep eden Hakk'a du ettii zaman "Y Ganiyy", "Y Kerm," "Y Latf gibi birtakm ilh isimleri sylediinde, bu isimler onun indinde nasl ki zta dell olur ve bu isimler ile o du
eden Hakk'n ztn amalar ise, "Y Allah" "Y Rahmn" diye du ettii zaman da, muhtc olduu ey hangi ismin eliyle ihsn edilecek ise, o ismin
hkmn dikkte almak lzmdr; nk ilh ltuflar, yardmc isimlerden
bir yardmcnn iki eli zerine gerekleir. Bundan dolay hasta du ettii zaman kendisinin muhta olduu ify verecek olan "f" ismini ve a olan
kimse de "Rezzk" ismini dikkte almaldr. Ve isimlerin ltuflarnn ayrnts
t Fassnda geti.
Ve ite bunu iin Ebu'l-Ksm bin Kasiyy, ilh isimler hakknda dedi
ki: Muhakkak her bir ilh isim, kendi birimsellii zere olarak, ilh isimlerin her biri btn ilh isimler ile isimlendirilendir. Sylemde onu ne
geirdiin zaman, onu btn isimler ile vasfedersin. Bu da isimlerin tek bir
ayn zerine dell oluundan dolaydr; her ne kadar isimler tek bir ayn zerine okluk oluturmu ve her ne kadar onlarn hakkatleri, ya'n bu isimlerin hakkatleri muhtelif olur ise de (19)
Ve isimlerin hepsi tek bir ayn olan Hakk'n ztna dell olduu iin, cenb-
Ebu'l-Ksm bin Kasiyy, Hal'- Na'leyn ismindeki kitbnda, ilh isimler hakknda buyurdu ki: Her bir ilhi isim birimsel olarak btn ilh isimler ile
isimlendirilendir. Ya'n ilh isimlerden her biri bir birim olarak kendi
hakiktlerine dell olmalar dolaysyla muhtelif ise de, ahadiyyet yan teklik
aynnda birliktedirler. Birimsel olarak herhangi bir Hakk'n ismini sylemi
897
Zekeriyyviyye Fass
olsan, o ismi, ilh isimlerin hepsi ile vasfetmi olursun. Bu da isimlerin tek bir
ayn olan Hakk'n ztna dell oluundan dolaydr. Bu konudaki ayrntlar rnek vermek sretiyle Sleymn Fass'nda gemitir.
Daha sonra muhakkak rahmete iki yol zerinden nil olunur. Birisi
hakedi yoludur. O da Hakk'n fe se ektbuh lillezne yettekne ve
yutnez zekte yan Bylece onu takv sahiplerine ve zekt veren kimselere yazacam (A'rf, 7/156) szdr. Ve onlar ilm ve amel sfatlardan
onunla art kotuu eydir (20).
Bilinsin ki, Cenb- eyh (r.a.) yukarda rahmetin iki ekilde tesrinin olup
birisinin bizzat ve dierinin talep sebebiyle olduunu beyn buyurmu idi ki,
bunlardan birisi "hakedilen rahmet" ya'n zel rahmet ve dieri "ltfedilen
rahmet" ya'n "genel rahmet" idi. imdi de rahmete iki yoldan nil olunduunu izh ederler.
Rahmete nil olunan iki yoldan birisi hakedi yoludur. Bu da Hak Tel
hazretlerinin fe se ektbuh lillezne yettekne ve yutnez zekte (A'rf,
7/156) ya'n "Ben rahmeti saknanlar ve zekt verenler iin farz kldm" yeti kermesinden anlalr. nk Hak Tel ketebe al nefsihir rahmete
yan Rahmeti kendi zerine yazd (En'm; 6/12) yet-i kerimesinde beyn
buyurduu rahmeti, onlar iin kendi zerine zorunlu kld. Ve bu rahmet, namaz ve oru ve hac ve zekt gibi amel sfatlardan ve Hakkn marifeti gibi
ilm sfatlardan o saknanlar iin art kotuu ey karlnda onlara eriir.
nk hakedilen rahmet, Sleyman Fass'nda ayrntl olarak anlatld zere varlksal ayn vcd verilmesinden sonra, isti'ddn gerei dolaysyla km olan amel karlnda olur. Bundan dolay bir kimse bu ehdet leminde
Hakk'n Resl'ne mn ve eratine uyup slih ameller iler ve ilh bilgileri
renirse, Hakk'n kendi zerine zorunlu kld bu zel rahmete nil olur.
Fakat bu hakedilen rahmet, ltfedilen rahmettendir. nk hkm zel olan
Rahm ismi, kapsamna girme ile, hkm genel Rahmn isminin altna dhil
olur. nk Hak ahadiyyet yan teklik ztnda gizli olan isimlere genel zt
rahmetiyle rahmet edip onlar skntdan nefeslendirdi ve hepsinin hakkatleri,
ilh ilimde sbit oldu. Fakat bu sbit hakkatler iinde bulunan ba'z
hakkatler hakknda ezel muhabbetinin eseri olmak zere, ilhiyyesine
mahss inyeti ne geirdi ki, bunlar da neblerin ve evliynn ve btn
m'minlerin sbit aynlardr. te o hakkatlerin grnme yerleri bu vct
lemine gelince bu ezel inyeti dolaysyla onlardan slih ameller ortaya kt.
Ve bu amelleri karlnda da Hak onlara kendi zerine zorunlu kld rahmet ile tecell etti. Bundan dolay hakedilen rahmet, ltfedilen rahmete dhil
oldu. nk bunlarn vcdu ltfedilen rahmet ile aa kmasayd; zel
rahmetin tecell mahalli bulunmaz idi. Mesnevi:
898
Zekeriyyviyye Fass
899
Zekeriyyviyye Fass
lysiyye Fass
lysiyye Fass
lys, drs (a.s.)dr ki, Nh'dan nce neb idi. Allah Tel onu yce
mekna ykseltti. imdi o feleklerin kalbinde skin idi. O da gnetir. Daha sonra Baalbek beldesine gnderildi. Ve "Baal' bir putun addr. Ve 'Bek"
o blgenin sultndr. Ve "Baal" denilen bu put sultna mahss idi (1)
Hd Fass'nda beyn edildii zere, Hz. eyh (r.a.) neblerin rhlarn
(aleyhim's-selm) mhede etmi idi. Hakkati ynyle gerekleen bu
mhedeye dayanarak bu yksek fassta lys (a.s.)n drs (a.s.) ayn olduunu beyn buyurur.
drs Fass'nda zh edildii zere, cenb- drs ar riyzttan dolay
tab beer sfatlardan syrlp karak madde bedenden ve onun hkmlerinden soyundu ve latfleip rhn sfatlar ve nrn yap ile bk kald. Bundan
dolay onun kesf nefsinin yaps nrlanm rhunun yapsna dnt. Ve
sreti de rhn yapsna uygun olan nrn misl srete dnt. te bu hli
902
lysiyye Fass
lysiyye Fass
imdi Hak, lyas'da mnezzeh oldu. Byle olunca ilh bilginin yars
zerine oldu. nk akl kendi nefsiyle yalnz olduunda, ilimleri kendi
bak asndan al ynnden, onun Allah Tel'ya bilgisi, tebh zere
deil, tenzh zere olur (3).
Yan Hak, aklsal makm olan cenb- lyas'da mnezzeh oldu. nk
Hz. lys, ehvetlerden soyutlanp salt rh olarak kald. Ve ehvetlerden soyutlanm olan melekler ve rhlar ve akllarn bilgisi, tenzh zerine olduundan onda da tenzih gzkt. Nitekim melekler ve nahnu nsebbihu bi
hamdike ve nukaddisu leke yan Biz Seni, hamd ile tesbh ve seni takds
ediyoruz. (Bakara, 2/30) dediler. Ve tenzh ilh bilginin yarsdr. nk
akl, soyut olarak kendi nefsiyle olduu zaman, ilimleri akl bak asndan
alr. Bu sebeple de onun Allah Tel'ya bilgisi tebh zerine deil, tenzh zerine olur. Nitekim teorisel akla tbi' olan zhir limleri de tebihten rkp tenzih ederler; ve onlarn tebihten zevkleri yoktur.
Ve Allah Tel ona ilh bilgiyi tecell ile verdii zaman, onun ilh bilgisi tam olur. Bundan dolay tenzh etmesi gereken yerde, hakki tenzh ile
tenzh eder, resm tenzh ile deil. Ve tebh etmesi gereken yerde de,
mhedeli ve keifsel tebh ile tebh eder ve tab ve elementsel
sretlerde Hakk'n vcdu ile siryet ediini grr. Ve onun iin baka bir
sret kalmaz; ill ki onun "ayn"n Hakk'n "ayn" grr. Ve bu, Allah tarafndan indirilmi olan erat hkmlerinin getirdii tam ve eksiksiz ilh
bilgidir; ve vehimlerin hepsi bu bilgi ile hkmetti (4)
904
lysiyye Fass
Yan Allah Tel, akla ilh bilgiyi tecell ile verdii zaman, artk o kendi
bak asndan kurtulup ilh bilginin yars olan tenzh zerine olmaz ve
tebh zerine de olmaz; belki mutlaklk zerine olur. nk tecell ile olan
ilh bilgi, Hakk' kaytlamaz ve snrlamaz. Bundan dolay onun ilh bilgisi
kemlde olur. u halde bu akl, Hakk' tenzh etmesi gereken yerde, resm
tenzh ile deil, belki hakk tenzh ile tenzh eder. Ve tebh etmesi gereken
yerde de, kendisinin mhedesi ve kefi zerine tebh eder; nk Hakk'n
vcdunun hricinde bir vcd ve sret mhede etmez ki, Hakk' ondan
tenzh etsin. Ve Hakk'n vcudundan baka bir vcd ispt etmez ki, vehmiyle Hakk' ona tebh etsin. Hak kendi nefsini nerede tenzh ve tebh etmi ise o
da O'nu oralarda tenzh ve tebh eder. Onun tenzhi aklsal bak asnn
verdii resm tenzh deil, tecellnin verdii hakk tenzhtir. Ve tebhi de
mhedeli ve keifseldir, ya'n mhedeye dayanmaktadr. Ve o kimse
Hakk'n vcdunun tab ve elementsel sretlerde ne ynle siryet ettiini grr ve onun baknda hibir sret kalmaz ki, o sretin "ayn"n Hakk'n "ayn"
grmesin; ya'n her bir sretin "ayn"n Hakk'n "ayn" grr. te Hakk'n kendi nefsini tenzh ve tebh ettii yerlerde, bu kimsenin Hakk' tenzh ve tebh
etmesi yle bir tam ve eksiksiz ilh bilgidir ki, Hak tarafndan indirilmi olan
erat hkmleri bu ilh bilgiyi getirmitir. Ve vehimlerin hepsi de bu ilh
bilgi ile hkmetmitir. Ya'n aklsal bak asna tbi' olan zhir ehli ki, vehim
kuvveti shipleridir, onlarn hepsi bu ilh bilgi ile hkmederler, nk vehim,
mutlak hakknda kaytlama ve kaytlanm hakknda da mutlaklk ile hkmeder. Ve ayn ekilde mevcdun yokluuna ve yok olann da varlna hkmeder. Geri erat hkmleri tenzh ve tebh zerine gelmitir; fakat bunlarda
arttrma ve azaltma ciz deildir; belki tenzh iinde tebh ve tebh iinde de
tenzh etmek lzmdr. Bu bahsin ayrnts Nh Fassnda gemitir.
Ve bunun iin vehimler, bu insn oluumda; stnlkte akllardan daha kuvvetli oldu. nk kl, her ne kadar onun akl, ermi olduu eye erdiyse de, onun zerine vehmin hkmnden ve aklettii eyin tasavvurundan dar kamaz. imdi vehim, bu kmil insn srette ok byk bir sultandr. Ve indirilmi olan erat hkmleri dahi onunla geldi. Byle olunca
tebh etti ve tenzh etti; tenzhte vehim ile tebh etti ve tebhte de akl ile
tenzh etti. Bundan dolay tenzhin kllsi tebhin kllsine ve tebhin
kllsi tenzhin kllsine bal oldu. imdi tenzhin tebhten ve tebhin
tenzhten hri olmas mmkn deildir. Bundan dolay Allah Tel leyse
ke mislih eyun yan Onun benzeri bir ey yoktur (r 42/11) dedi.
Tenzh ve tebh etti. Ve hves semul basr yan Ve O itendir, Grendir (r 42/ 11) dedi; tebh etti (5).
Ya'n vehim, aklsal idrk shipleri zerine tenzh ve tebh ile hkmettii
iin, insann madde beden oluumunda vehimler, akllardan daha kuvvetli
905
lysiyye Fass
oldu; nk akln akl, ne kadar kemle ularsa ulasn yine vehmin dna
kamaz. Ve kl vehmin hkmlerinden kurtulmaz ve onun aklsal idrkleri
vehimsel sretlerden soyutlanmaz. Bundan dolay vehim, bu kmil insn
srette ok byk bir sultandr ve indirilmi olan erat hkmleri mdemki
insan iin geldi ve vehim de insan zerinde ok byk bir sultandr; u halde
erat hkmleri de vehmin hkmyle indirilmi oldu. Byle olunca hem
tebh ve hem de tenzh etti. Yan erat hkmleri tenzh makmnda vehim
dili ile tebh etti. nk vehim ancak alglanabilir sretlerde manlarn btnnn deil bir parasnn idrkini verir. O vehim, somut ve kendinin dndakilerden farkl ve cisim ve cisim gibi veyhut zamna it vey mekna it
olmaktan mnezzeh olarak hrite bir vct tasarlar; bu ise tebhin ayndr.
Ve ayn ekilde erat hkmleri tebh makmnda akl dili ile tenzh eder;
nk akl, vehmin ispt ettii hiss kukulardan btnsel manlar soyutlar.
Bundan dolay tebhin kllsi tenzhin kllsine ve tenzhin kllsi tebhin
kllsine bal oldu. Ve netce olarak tenzhin tebhten ve tebhin tenzhten
hri olmas mmkn deildir. nk senin O'nu tenzh ettiin noksanlklarn
hepsi, O'nun varlksal mertebelerde aa knda O'nun iin sbittir. Oysa
bu tebhtir ve senin O'nu tebh edip Onun iin ispt ettiin kemltn hepsi
ahadiyyet yan teklik mertebesinde ondan kaldrlr, bu da tenzhtir. Byle
olunca Hak Tel Kur'n- Kerim'de leyse ke mislih eyun yan Onun
benzeri bir ey yoktur (r 42/ 11) buyurdu. Ve bu yette hem tenzh ve
hem de tebh etti.
yle ki: ke mislihdeki kf harfi kuvvetlendirme olarak saylrsa,
"O'nun benzeri bir ey yoktur" demek olur. Bu ma'nya gre benzerlik kaldrld iin bu tenzhtir. Ve eer kf harfi kuvvetlendirme olarak saylmayp
benzer ma'nsna alnrsa, ma'n Onun benzerinin benzeri bir ey yoktur demek olur. Bu ise tebhin ayndr; nk ilk nce Hakk'n benzeri isbt
edilir ve daha sonra bir eyin onun benzerine benzemesi kaldrlr. imdi benzerin ispt, tebh ve bir eyin benzemesinin o benzerden kaldrlmas
tenzhtir. Bu ise tenzhte tebh ve tebhte tenzh olur.
Ondan sonra Hak Tal hazretleri Ve hves semul basr yan Ve O
itendir, Grendir (r, 42/11) buyurdu. Bununla da tebh etti; nk bu
sz iitildii zaman, iiticilikte ve grclkte Hakk'n halka benzedii
ma'ns anlalr. te bu tebhtir. Fakat st snf anlaya gre bu yet dahi
hem tebhi ve hem tenzhi toplamtr. Tebhi nasl toplad anlatld.
Tenzhi toplamas da budur ki: Hve yan O zamrinin ilk nce sylenmesi ve sem yan iiten ve basr yan gren kelimelerinin ta'rf harfi (es
sem-el basr) ile gelmesi "yalnz bir eye mahss klmay" ifde eder; ve bu
ekilde ma'n itici ve grc olan ancak Hak'tr; baka iiten ve gren yoktur" demek olur. Bu da tenzhtir.
906
lysiyye Fass
lysiyye Fass
ile kaytl olan akllar, soru zerine sorular ile bahis zerine bahisler cd edip
meseleyi iinden klmaz bir hle sokarlar.
Daha sonra erat hkmlerinin hepsi, vehimlerin hkmettii eyle geldi. Bundan dolay zhir olduu bir sfattan Hakk' hri brakmad. Byle
dedi ve byle getirdi. imdi mmetler bunun zerine bildi. Byle olunca,
Hak onlara tecellyi verdi. u halde verset olarak resllere katld. Bundan
dolay Allh'n resllerinin syledii eyle syleyici oldu. Allhu alemu
haysu yecalu risletehu (En'm, 6/124) Ya'n "Allah risletini nerede klacan pek a'l bilir." imdi Allhu alemu yan Allah pek al bilir
ifdesi iki ynldr. Onun iin Rusulullh yan Allhn reslleri
ifdesine yklem olula bir yn vardr. Ve alemu haysu yecalu
risletehu yan risletini nerede klacan pek al bilir ifdesine zne
olmas ile bir yn vardr; ve iki ynn ikisi de bunda hakkattr. Bunun iin
biz tenzhde tebh ile ve tebihte de tenzh ile syledik (7).
Yan btn erat hkmleri, evhmn hkmettii eyle geldi ve evhmn
hkmettii ey, tenzh ve tebhtir. Bundan dolay erat hkmleri Hakk'n
zhir olduu bir sfattan, Hakk' hri brakmad. nk bir sfattan Hakk'n
zhir olmas lzmdr ve O'nun iin bu sfatn sbitlii, tebhin ayndr. Nitekim Kur'n- Kerim'de Hak Tel buyurur: Allhullez halakas semvti vel
arda ve m beynehm f sitteti eyymin smmestev alel ar yan O Allah ki; gkleri, yeri ve ikisinin arasndakileri alt gnde hlk etti. Sonra ara
istiv etti (Secde, 32/4) ve ayn ekilde yedullhi fevka eydhim yan
Onlarn ellerinin zerinde Allah'n eli vardr (Feth, 48/10), Allhu
yestehziu bihim yan Allah da onlarla alay eder (Bakara, 2/15). te bu
yet-i kermelerdeki "istiv" ve "el" ve "alay" tebh sfatlardr. Grlyor ki
erat, evhmn hkmettii tebhle geldi. Ve erat hkmlerinin tenzhi de,
akllarn iin hakkatini idrk hussundaki kusrundan dolaydr. Bunun iin
Hak kendi nefsini akllarn tenzhinden tenzh buyurdu.
te erat hkmleri tenzh ve tebhte byle dedi ve evhmn hkmettii
eyle geldi. Byle olunca mmetlerin hepsi, evhmn hkmettii eyle gelen
erat hkmleri zerine bildi, ya'n vehmin gerei ile bildi ve netcede de
Hak, o mmetlerin kmillerine tecellyi verdi. Ve Hak ilh bilgiyi, tecell ile
verdii vakit kmil olan kimsenin ilh bilgisi de kmil olur. Ve o kmil
verset yolu ile resllere katlr. Bundan dolay resller ne syledi ise, onlar da
onu sylerler ve resllerin syledii ey ise, evhmn hkmettii eydir. nk erat hkmleri evhmn hkmettii eyle gelmitir. Ve erat hkmlerinin evhmn hkmettii eyle geldii Allhu alemu haysu yecalu
risletehu (En'm, 6/124) Ya'n "Allah risletini nerede klacan pek a'l
bilir" yet-i kermesinde de grlmektedir; nk bu yette olan Allhu
908
lysiyye Fass
alemu yan Allah pek al bilir sznde iki yn vardr: Birisi "yklem
oluu" dieri de "zne oluu"dur.
yle ki, bu yet-i kermenin znelik yn yledir:
(En'm, 6/124)
lysiyye Fass
limleri tarafndan kolaylkla kabl edilecek bir yn deildir. Fakat iin aslnda Hakkn szdr. Ve Hak resllerin hviyyeti ve resllerin Hakk'n sreti
olduuna ve m remeyte iz remeyte ve lkin-nallhe rem yan Ve attn zaman da sen atmadn lkin atan Allah idi (Enfl, 8/17) ve benzeri
Kur'n yetleri hittir. Ve bu szde her iki yn de hakkattir. Yan bir yn
mecz ve bir yn de hakkat deildir. Fakat atma yetinde, zhir ehli
Allh'n atmasn mecz sayarlar. Hakkat ehli indinde ise atan Hak'tr. Cenb eyh-i Ekber (r.a.) buyururlar ki: te bu iki ynn hakkat olmasndan dolay
biz, tenzhde tebh ve tebhde tenzh ile syledik. Ya'n Hakk'n hviyyeti
resllerin hviyyetinin ayn olunca, resllerde olan tebh, Hakk'n
hviyyetinde olan tenzh iin ve Hakk'n hviyyetinde olan tenzh de,
resllerde olan tebh iin sbit olur.
910
lysiyye Fass
lysiyye Fass
de Allah ismiyle isimlendirilmesi ve Onun bu isimle kaytlanmas ciz deildir; nk o mertebede ilh olan yoktur.
Metinde geen imdi Allah kelimesi, ireti anlayan kimse iin
tahkk zere, kll mertebeden ibrettir ki ibresi Yakb Han ve Bosnev
nshlarna gre alnmtr. Dvd- Kayser, Kn ve Bl ve TevllMuhkem nshlarnda geen ifdeye gre man imdi Allah tahkk zere
ireti anlayan kimse iin ibredir. Yan Allah kelimesi, hakkatte ireti
anlayan kimse iin her eyi kabl edici olan genel ibredir, demek olur. Ve bu
iki metinden ilki ayrntl, ikincisi icmldir. Aralarndaki fark budur. Ve Allah kelimesindeki zh, yukarda zikredilen Rusulullhi, Allhu, hve
alemu haysu yecalu risletehu ya'n "Allah'n reslleri, Allah'tr. O
risletini nerede klacan ok iyi bilir" szne balantldr. nk Allhu
alemu yan Allah ok iyi bilir ifdesinin, biri yklemlik ve dieri znelikten ibret olan iki yn vardr; ve bu iki ynn hakkat olduu ve tenzh
ile tebh arasnda olduu yukarda anlatld. Cenb- eyh (r.a.) imdi de bu
anlatlan mannn netcesini beyn ederek: Allhu alemu yan Allah ok
iyi bilir deki Allhu sz, hakkatte, iretten anlayan kimse iin bir
ibredir ki, st kapal olarak onda resullerin sretinde aa km olan
Hakkn hakkati bulunmaktadr, buyurur. te Allhu ibresinin ireti budur. Ve bu iret nceki metne gre yukarda ayrntl olarak anlatld.
Ve bu hikmetin rhu ve z: Muhakkak i, etken ve edilgen olarak ksmlara ayrlmtr ve onlar iki ibredir. Ve etken her ekilde ancak Allah'tr
ve edilgen her ekilde ve herhalde ve her hazrette ancak lemdir. imdi bir
erien eritiinde, her eyi ona uygun olan aslna kat! nk erien eyin,
ebeden bir asldan fer' olmas kanlmazdr. lh muhabbet kuldan kan
nfilelerden oldu. imdi bu, edilgen arasnda bir eserdir. Hak, bu ilh muhabbetten dolay, kulun iitmesi ve grmesi ve kuvvetleri oldu. Bundan dolay bu, kararlatrlm bir eserdir ki; erata gre sbit oluundan dolay,
eer m'min isen sen onu inkr edemezsin (10)
Ya'n bu "nsiyyet hikmeti"nin rhu ve zeti udur ki: Vcd birdir; o da
Hakk'n vcdudur. Ve bu vcd i'tibr olarak iki ksma ayrlmtr. Birisi etken ve dieri edilgendir. Bundan dolay "Allah" dediimiz zaman, bu genel
ibreden birdierine karlk iki ibre olduunu anlarz ki, birisi fiil mertebeden ibret olan etken ve dieri, fiili kabl edici mertebeden ibret olan edilgendir. Ya'n bir mertebede kendisinden fiil kar ve dier mertebede o kan
fiili kabl eder.
rnek: Bir ahs sa elinde bulunan bir paray sol eline aktardnda, sa
el aktarma fiilinin fili ve sol el de bu aktarma fiilinin kabl edicisi olur. Oysa
bu almak vermek bir vctta gerekleir. Bundan dolay bir olan bu vctta
912
lysiyye Fass
iki i'tibr olur ki, birisi etken olan verme, dieri edilgen olan almadr. u halde
edilgen dahi vcdun ayn olmu olur.
Dier bir rnek: nsann zhiri ve btn vardr. nk insan trif etmek
istediimiz zaman "konuan hayvan" deriz. "Hayvan" onun zhiri ve "konuma" btndr. imdi insann konuan nefsi ki, btn olduu iin grnmez;
ite bu konuan nefs insann zhirinde etkendir. nk insann zhiri olan
a'zlar ve organlar, konuan nefsinin hkmyle hareket eder. rnein insann btn, "Haydi kalk, falan yere git; orada sana u fayda vardr" der. O kimse de kalkp oraya gider. Tabi'ki oraya bedeniyle gider. te onun zhiri olan
cisim edilgen olur. Demek ki insann vcdu tek bir ayn iken onda biri etken
ve dieri edilgen olmak zere iki i'tibr vardr.
te bunun gibi, lemin vcdu Hakk'n zhiri ve Hak, lemin vcdunun
btn ve hviyyetidir. Ve her ikisi tek bir ayn olan ulhiyyet yan ilhlk mertebesinin iki i'tibrdr. Bundan dolay her ekilde etken ancak Allah'tr. Ve her
ekilde ve her halde ve btn hzr olunan mertebelerde edilgen olan da, ancak lem dediimiz Hakk'n zhiridir. te vcd iinin etken ile edilgen olarak ksmlanmas bu "nsiyyet hikmeti"nin rhu ve z oldu. nk ancak bu
ksmlama, Hak'la lem arasndaki mnsebeti anlatr.
Soru:Cenb- eyh-i Ekber(r.a.) Ftht- Mekkiyye'den naklen
Zekeriyy Fass'nda "Muhakkak eser, mevct iin deil, ancak yok hkmnde
olan iin olur ve her ne kadar mevct iin olursa da yok hkmnde olann
hkm dolaysyladr" buyurmu idi. Oysa burada eserin izf vct ile
mevct olan lem hakknda olduunu beyan buyurur. Bu iki ifde birdierine
aykr olmaz m?
Cevap: Zekeriyy Fass'nda rnek ile izh edildii zere, eserin yok hkmnde olan iin olmas ahadiyyet yan teklik mertebesine gredir. nk
ahadiyyet mertebesinde ahadiyye yan teklik ztnn btn bantlar kendi
ztnda mahvolmu ve helk olmu ve yok hkmndedir. Bundan dolay burada te'sr, ibu yokluksal bantlarn, vcda isti'ddlar dolaysyla, bantlarn shibi olan Hak'tan vcd talep ettikleri zaman, Hak tarafndan "Kn
yan Ol!" sznn kn gerektirmekten ibrettir. Ve "Kn yan Ol!"
sznn kndan ibret olan eser, her ne kadar Hakkn vcdu iin sbit
olur ise de, bu sbitlik, yok hkmnde olan bahsedilen bantlarn hkm
dolaysyladr. Buradaki te'sr ise, vhidiyyet yan birlik mertebesine gredir.
Ve Hak, isimleriyle ve sfatlaryla vhid yan birdir; ve bu mertebede ismi "Allah"tr. Ve bu ulhiyyet yan ilhlk mertebesi, etken olan btn ilh isimleri
ve imkn dhilinde olanlar mertebesinde isimlerden edilgen olan btn grnme yerlerini toplamtr. Bundan dolay burada te'sir, etken isimlerden,
edilgen grnme yerlerinedir. Byle olunca iki ifde birdierine aykr olmaz.
lk ifde baka bir hakkati ve ikinci ifde ise dier bir ilh bilgiyi bildirmi
olur.
913
lysiyye Fass
imdi sana bir erien, ya'n Hakkn te'sri eritii zaman, sen her eyi kendi aslna kat! rnein vcd ve ilim ve kudret gibi ilh kemlt eriirse, bunlar ilh hazretten erimi olacandan, sen o kemlt kendi asl olan ilh hazrete kat! Ve fakirlik ve cizlik ve alk ve susuzluk gibi varlksal noksanlklar
eriirse, bunlar imkn dhilindekiler leminden erimi olacandan sen, noksanlklar kendi asl olan leme bala! nk erien eyin ebeden bir asldan
fer' olmas kanlmazdr. Ya'n erien ey, etken vey edilgen olan btnsel
aslndan bir fer' olur; ve her ikisinin asl da yukarda bahsedildii zere Hak'tr.
Ve eer "Hakk'n edilgen olmas nasl olur?" diyecek olursan, nfilelerle
yaklama hadsini iyi incele! nk kul tarafndan gerekleen nfileler, Hak'ta te'sir edip Hakk'n muhabbetini gerektirici olur. te Cenb- eyh (r.a.) rnek olarak verip buyururlar ki: lh muhabbet kul tarafndan gerekleen
nfilelerden kaynakland. Byle olunca ilh muhabbetin erimesi, nfilelerden
ibret olan etken ile, Hak'tan ibret bulunan edilgen arasnda oluan bir eserdir. Ve Hak bu ilh muhabbetten dolay, kulun iitmesi ve grmesi ve kuvvetleri oldu: Bu eser erat lisnnn syledii kararlatrlm bir eserdir ki, sen
erata mn etmi isen bunu asla inkr edemezsin ve eer inkr edersen sana
m'min denmez, nk erat inkr etmi olursun.
lysiyye Fass
Hudr (r.a.)den rivyet olunan uzun bir kuvvetli hadste Hakk'n sretlerde
deikenlii beyn buyrulmutur:
Kymet gnnde Rabb'l alemin Tebreke ve Tel hazretleri pek
aa bir srette tecell edip "Ben sizin Rabbinizim" der O'nu grenler "Biz
senden Allah'a snrz ve biz Allah'a hibir eyi ortak komayz" derler.
Bu hl iki vey defa gerekleir. Nihyet Allh Z'l-Cell hazretleri onlarn inanlarnn sretlerine gre tecell buyurur. Bu halde "Sen bizim
Rabbimizsin" derler.
te keif ve alm shibi bunu zevkan yan bizzat hakkatini yaayp
idrk ederek bilir ve mslman m'min de byle olduuna mn eder. Bundan dolay Hak gerek uyku leminde ve gerek uyanklk leminde sretlerde
tecell edicidir.
imdi Hakk'n sretlerde deikenliini haber veren Resl'e man eden
kl ki, Hakk'n r'yda grd srette tecell ettiinden bahseder; bu srette
onun zerine elbette vehim sultn hkmeder ve Hakkn sretlerde tecellsine
man etmi olduundan vehim lisn ile tebh eder ve akl lisn ile de tenzh
eder. Ve resller ile erat hkmlerine man etmemi kimselere gelince, bunlar srf vehim ile kark akl shipleri olduundan vehim zerine vehim ile
hkmeder. O kimse fikirsel bak as ile hayl eder ki, r'yda kendisine
tecellnin verdii sreti Allah Tel zerine muhal grd. Ya'n fikirsel bak
as ile hayl edip der ki:
"Bana r'yda gzkm olan bu srette Hakk'n tecellsi muhaldir."
Gerekten aklnn gerei olan bu tenzhte isbet eder. Fakat iin aslnda
Hakkn btn sretlerde tecell edici oluu ve resller ile erat hkmlerinin
getirdii eyin vehim ile tebih etmekten ibret bulunuu ynyle, vehim olarak tebh etmesi lzm gelirken, vehmin bu hkmn, bozuk vehim ile iptl
eder. Bundan dolay vehim zerine vehim ile hkmetmi olur; nk erat
hkmlerine man etmediinden bu ukura dt. Oysa, kendi nefsinden gfil
olduu iin, o farkna varmaz; amm vehim ondan ayrlm deildir. Ya'n
r'ysnda grd eyi Hakk'n nna uygun deildir diye hayl etti. Bundan dolay o sretten tenzh ile hkmetti ve o grd eyi vehme ykledi ve
ondan yz evirdi. Bununla berber vehim kendisinden ayrlmad. Belki bu
hkm kendisinde hkim olan vehmindendir. Fakat nefsinden gfil olduu
iin byle olduuna vkf deildir. Eer nefsini bilseydi, byle hkmetmezdi;
belki hkmettiine aykr ve ryda grd srete uygun olarak hkmederdi. nk gerek kendi nefsi ve gerek bakasnn nefsi, Hakkn
hviyyetinin gayr deildir. Btn yurtlarnda Hakk'n hviyyetin-den hri
hibir ey yoktur.
915
lysiyye Fass
lysiyye Fass
nk insan denildii zaman, zihne ilk olarak gelen ey, onun Zeyd, Amr,
Hlid ve dierleri gibi kiilerinin sretleri deil, belki tek bir ma'ndan ibret
oluudur. Bundan dolay insan "ayn" ile birdir ve onun kiilerinin sretleri ise
vct olarak bitimli deildir; ve onun bu bitimsiz olan kiileri birdierinin ayn deildir.
Ve eer sen m'min isen muhakkak kesinlikle bildin ki; hakkatte Hak
Tel kymet gnnde bir srette tecell edip bilinir. Daha sonra ondan bir
srete dnnce bilinir. Oysa O, tecell edicidir; her bir srette O'nun gayr
yoktur ve bilinmektedir ki bu sret, o dier sret deildir. imdi sanki bir
olan ayn ayna makmnda durmu oldu. Bundan dolay bakan, onda Hak
hakknda kendince tasarlad inann sretine baktnda, onu bilir ve
ona tasdk eder; ve onda kendince tasarlad inanndan ayr bir eyi grmesi tesdf ettiinde, onu inkr eder. Nitekim ayna iinde kendi sretini
ve bakasnn sretini grr. imdi ayna, bir olan ayndr; ve grenin gznde sretler oktur. Oysa ayna iin sretlerde bir yn ile eser mevct olmakla ve bir yn ile eser mevct olmamakla berber, aynada bir btn olarak ondan bir sret yoktur. imdi onun iin olan eser, kklk ve byklkten ve uzunluk ve genilikten ekli deitirilmi olduu halde, sreti
yanst-maktadr. Bundan dolay eser, ldedir ve bu eser ona ittir. Ve ondan olan bu deiimler, ancak aynalarn llerinin farkllndan dolay
oldu (13).
Yan Hakk'n sretlerde deikenliine dir olan kuvvetli nebev hadse
mn ettin ise, kesin bir ekilde bildin ki, Hak Tel kymet gnnde bir
srette tecell eder ve o srette bilinir. Daha sonra bu sretten baka bir srete
dner; bu kere de o srette bilinir. Oysa her iki srette de tecell edici olan ancak Hak'tr ve her bir srette O'ndan baka tecell edici olan yoktur. Ve bu bilinmektedir ki, Hakk'n birinci defada tecell ettii sret, ikinci defada tecell
ettii sret deildir; ya'n bu iki srette baka bakadr. Byle olunca Hakk'n
ayn olan bir olan ayn, bir ayna gibi olmu olur. u halde Hak hakknda kendisine hs bir inan shibi olan bakc, ayna gibi olan bu bir olan aynda Hak
hakkndaki inannn sretine bakt zaman, "Bu sret tam benim inanma
uygundur" deyip Hakk' bu srette bilir ve onu tasdk eder ve o bir olan ayn
aynasnda, tesdfen kendi inannn dnda bir ey grse, kendisine hs
inanna uygun olmad iin, onu inkr eder. Oysa Hakkn ayn olan bir
olan ayn bir ayna gibidir ki, bu aynada btn inanlarn sretleri baslmtr.
Bu ona benzer ki, bir kimse aynaya bakar. O ayna iinde kendi sretini grd gibi bakalarnn sretlerini de grr. Ayna bir olan ayndr; fakat grenin
gznde birok sretler vardr. Bununla berber aynann iinde grlen o
sretlerin hibirisi, hakk bir sret deildir; nk bu sretler aynann iinde
deildir. Bununla berber o sretlerde aynann bir yn ile te'sri vardr ve bir
917
lysiyye Fass
yn ile de yoktur. Aynann sretlerde te'sri budur ki: Bir kimse aynaya bakt
zaman, eer o ayna kk vey byk vey uzun vey enli ise, yansyan
sretler de aynann gereklerine tbi' olur. rnein ukur vey tmsek bir aynaya baklsa, insann sretini iman ve ksa boylu ve yass bal vey ince
uzun bir halde gsterir. Oysa bakann ekli byle deildir. te bu aynann
srette te'sridir. Ve aynann sretlerde te'srinin olmay budur ki, onda yansyan sretlerde kendisinin asl dhil olaca bir yerin bulunmamasdr. nk bakan aynann karsnda durmadka onda kendiliinden bir sret gzkmez. u halde ayna bir yn ile etken ve bir yn ile de edilgendir. Ve ayn
ekilde gren de aynaya kar hem etken ve hem de edilgendir. imdi
mdemki ayna yansyan sretleri deitirilmi olduu halde yanstyor; bu
te'sir aynann llerinden oluan bir te'sirdir; ve bu te'sr aynaya it olup aynalarn llerinin farkllndan oluur.
lysiyye Fass
imdi senin nefsin vey bakalarnn nefsi, hangi bir ilh isme bakarsa,
baknda o isme mahss olan hakkat gzkr. rnein Rezzk ismine bakldnda, hakkatinin gereinin rzklandrma mans olduu ve f ve Cebbr
ve dier ilh isimlerin hakkatlerinden baka bir hakkati bulunduu belli
olur. Bundan dolay eer bahsedilen hakkatleri anladn ise, Hak hakkndaki
hussun byle olduuna asl phen kalmad. u halde panikleyip zlme ve
korkma; fen-fillh ile nefsini ldrmeye al! Ve Mt kable en temt
yan lmeden nce lnz! yce emrine uy! Bu bahsettiimiz Hakka it
bilgilere ulama yolunda, bellara sabret! nk senin vcdun ve nefsin
sbit aynnn sretidir. Ve sbit aynn zt ahadiyyet aynasnda taayyn etmi olan bir ismin glgesidir; ve hs ismin de zt ilerden bir itir; ve iler ise
ztn ayndr. Bundan dolay zt, senin hakkatindir. imdi senin hakkatin zt
mertebesinden tenezzl ede ede ehdet mertebesine kadar gelmitir; ve her
bir yurda tenezzlnde o yurdun gereklerine gre bir taayyn kisvesine brnmtr. Eer bu ehdet yurdunda bast elementlerden dokunmu bir kisveye brnen hakkatin, bu kisveden soyunup bu maddesel sretten ayrlrsa,
yok olacam diye korkma! Hakkatine, bu kesf elbiseyi kardn anda, nakledilecei yurdun gereklerine gre bir latf taayyn elbisesi giydirirler. Nitekim Mevln (r.a) buyururlar. Mesnev:
Tercme: Madenlik mertebesinden ldm ve bitki oldum. Bitki mertebesinden de ldm, hayvn ile berber oldum. Hayvanlktan ldm ve dem
oldum. u halde lmekten ne korkaym? Ne vakit lmekten noksan oldum?
Dier hamlede beer mertebesinden lrm, melekler arasndan kanat ve ba
karmak iin. Bir kere de melek mertebesinden kurban olurum; o ey ki vehme gelmez, o olurum. u halde ben yok olurum; yok ise ergann gibi bana
syler ki: Biz Allaha dncleriz.
Yan taayynn yokluundan ibret kendi aslma ularm. Kendi
hakkatim, taayynsz olan Zt derysna dalp helk olduktan sonra, taayynsz olarak , ergann gibi bana Biz Allaha dncleriz (Bakara, 2/156)
der.
te mdem ki hakkatin, her yurdunda bir taayyn elbisesi ile aa kyor, u halde nefsinin sretini iddetli mchede ile kaldrmak hussunda yiit ol; nk (Sallallh aleyhi ve Sellem) Efendimiz Ylann ldrlmesi
zerine bile olsa Allah Tela yiitlii sever buyurdu. Ylan ise, senin nefsinden baka bir ey deildir. nk ylan senin madde beden vcdunu nasl
sokup zehirle bozarsa, nefs dahi, zemmedilmi sfatlar ile senin mann ylece zehirleyerek, ebed manev haytna ulamaktan men eder.
Nefsin ldrlmesinden kast, tabiki intihr etmek deildir. Belki
ehlullhn krmz lm dedikleri lmdr ki, bu da nefsin arzlarna
muhlefet ederek sfatlarn izle etmekten ibrettir. Nefis sfatlarndan pk
olunca, Hakkn sfatlar ile vasflanr ve kesfeti letfete dnr. Nitekim bu
919
lysiyye Fass
yksek fassn ba tarafnda zh edilmitir. Bundan dolay nefs ylann bu ekilde ldrmeye al! Ve ylan kendi nefsi iin sreti ve hakkati itibr ile
ylandr. Eer ldrlse meydanda kalan cismn sretine yine ylan derler; ve
hakkati hayvansal rh olduu iin, hakkati itibr ile ylandr. Bundan dolay
ylan, sreti ynnden ldrlse, hakkati ynnden bk kalp ldrlm
olmaz. Bunun gibi senin nefsin de, zemmedilmi sfatlarndan ldrlm olsa ve tercihli lm ile lse, ilh hakk hayt ile diridir. Bundan dolay bir
kimsenin her ne kadar histe mevct olan grnen sreti bozulsa bile, kendi
ztndan ve hakkatinden ldrlemez. nk hadd, yan ilh ilim, onu
zabteder; ve hayl, yan misl lemi, onu izle etmez. Sonu olarak senin
hakkatin zerine beliren sretinden sr lm ile sebebiyle ayrlsan, ancak
senin zhirin yok olur; ve sen Hakkn baksyla ebeden bk olursun. nk
sen Hakkn bir olan vcd aynasnda basl olan sbit aynnn sretisin.
Zhirin fn olunca hakkatin Hakkn vcdu ile bkdir. Bu da senin iin fen
deil baknn da kendisidir. Byle olunca bu maddesel sretinden soyunduumda yok olacam diye panikleyip zlme ve korkma!
920
lysiyye Fass
rnek: Bir ressam gyet usta bir ekilde bir sret dnp onu resimlese
ve bir kimse o tabloyu atee atp yaksa, o kimsenin yok ettii ey ancak alglarda mevct olan tablodan ibrettir. Ressamn ilminde mevct olan o tablonun sreti bkdir. Ressam dilerse o tablonun bin mislini daha tasvr eder. Oysa o kimse vehmiyle resmi yok ettiini ve izle ettiini hayl eder. Onun akl
ve vehmi ile ressamn ilmindeki sret elbette yok olmaz.
Ve bunun byle olduunun delli ve m remeyte iz remeyte ve
lkinnallhe rem (Enfl, 8/17) ya'n "Ya Habbim, attn vakitte sen atmadn; velkin Allah Tel att" yet-i kermesidir. Oysa Muhammed atcya
bakan gz, ancak kendisi iin atma fiili sbit olan Muhammed sreti idrk
eder. Muhammed madde beden ise, bir srettir ki, Allah Tela yet-i kerimede ve m remeyte yan sen atmadn ifdesiyle atmay ilk nce ondan
kaldrd; daha sonra yet-i kermenin devmnda atma fiilini iz remeyte
yan attn zaman ifdesiyle Muhammed sret iin ispt etti; ve ifdenin
sonunda da istidrk yan nceki ifdeden kaynaklanan vehmi kaldran edt
olan velkin kelimesiyle Muhammed srette atan Allah'a dn yapt.
M'min olan kimsenin elbette bu yet-i kermeye mn etmesi gerekir. nk
Hakk'n szdr.
lysiyye Fass
kerimesinde kendi nefsini, kullarna bu ini ile haber verdi; yoksa bu hali biz
kullar zmresinden hibir kimse sylemedi; bunu bize haber veren Hak'tr ve
O'nun haberi elbette dorudur. Kendi nefsini Muhammed srette atc kldn bildiren Hakk'n sznn srrn akln ister alsn, ister almasn, farketmez.
Ona her ekilde mn zorunludur. Eer bu ifdenin ma'nsn hakikti ile
idrk edersen, sen limsin ve eer idrk etmez isen m'min msl-mansn,
ya'n takld mn shibisin. Ve eer iittiin szn srrn akln almazsa, bilesin ki akl, fikirsel bak as ynnden vehim ile karktr ve eyy hakkati
zere idrk hussun-da zayftr ve akln zaafna iret eden eyden birisi de
budur ki:
Akl, sebep zerine hkmedip der ki; "Sebep kendi sonucu iin sonu olmaz". te akln hkm budur; onun bu hkm aktr, asla sakl birey yoktur. Oysa tecell ilminin verdii budur ki: Muhakkak sebep kendinin sebebi
olan sonucun sebebi olur. nk sebep, ahadiyye yan teklik Ztdr. Sonu,
yok hkmnde sbit olan, yan potansiyel olarak sbit olan eydir; nk yok
hkmnde sbit olan eyin vcda getirilmesini gerektiren Hakk'n
vcdudur ve bu yok hkmnde sbit olan ey, ancak Hakkn vcdu ile
mevct olur. u halde yok hkmnde sbit olan eyin vcda getirilmesinde
sebep, Hakkn vcdudur ve sbit olan ey ise sonutur. Ve sebebin kendi
sonucu iin sonu olmasna gelince, o da u ekilde olur:
Yok hkmnde olan sbit aynlar(ki sebep olan ahadiyye yan teklik
ztnn sonucudur) isti'dd ve kbiliyyetleri ile ilh ilimde sbitlikleri hlinde,
sebep olan ahadiyye yan teklik ztndan kendilerinin vcda getirilmesini
talep ederler. nk sonu olan sbit aynlarn talepleri olmasa idi,onlarn sebebi olan ahadiyye Zt onlar vcda getirmezdi; ve ahadiyye Zt olmasa
idi, onun sonucu olan sbit aynlar da mevct olmaz idi. Bundan dolay
vcda getirici olan Hakk, mevcdun vcda getirilmesinde sebep olduu
gibi, Hakk'n vcda getirmesine sebep de, sbit aynlarn kendi isti'ddlar ile
Hak zerine hkmedip vcda getirilmeyi O'ndan talep etmesidir. nk
zeyr Fassnda izh edildii zere, her hkim, hkmettii eyle hkmettii
eyde zerine hkmedilendir. u halde sebep, sebep olmakla berber, kendi
sonucunun da sonucu olur. Ve ayn ekilde sonu dahi, sonu olmakla
berber, kendi sebebinin sebebi olur. Dier bir ta'br ile ahadiyye Zt hem
sebep ve hem de sonu olduu gibi, sbit aynlar da hem sonu ve hem de sebep olur. te tecell ilminin verdii "Hakkatte sebep, kendinin sebebi olan sonucun sebebi olur" sznn izh budur.
rnek: Usta bir ressam tarafndan yaplan bir tablonun sebebi, o ressamn
vcdudur; nk ressamn vcdu olmasa, o tablo vcd bulmazd. u halde ressamn vcdu sebep ve tablonun vcdu da o sebebin sonucudur. Fakat
mevct olan ressamn bantlarndan bir bant olan ressmlk sfat olmayp
da bu sfat ondan bir tablo yapp aa karmasn isti'dd dili ile talep etme922
lysiyye Fass
Ve akln onunla hkmettii ey, fikirde soyutlanma ile geerlidir ve kuramsal dellin ona verdii eyin tersine olarak ii grd zaman, onun
bunda gyesi "Hakkatte aynnn bu oklukta bir olduu sbit olduktan
sonra, o bu sretlerden bir srette bir sonu iin sebep oluu ynnden,
kendi sonucuna sebep olmas halinde sonu olmaz; belki hkm, sretlerde
onun geii ile gemi olur; bundan dolay kendi sonucu iin sonu olur ve
sonucu da onun iin sebep olur" demesidir. i olduu hl zere takdr edip
kendisi fikirsel bak asyla vkf olmad zaman, onun gyesi budur. Ve
i, sebep olmaklk hakknda bu mesbede olduu zaman, bu dar hussun
dndakilerde, aklsal bak asnn geniliine senin zannn nedir? (17).
Yan' akl fikirsel baknda, sebep ile sonu arasndaki bantdan soyutlanarak hkmederse, bu hkmettii ey geerlidir. Eer fikirsel bak sebep ve
sonu saylarnn birbirine eit olmad ma'ndan, ya'n sebep ile sonu arasndaki bantdan soyutlanmazsa akln hkm "Sebep, kendi sonucu iin sonu olmaz" kidesinden ibret olur. nk akl, fikirsel bakta der ki: lk eyin vcdu ikinci eyin vcduna bal deildir; bundan dolay ikinci ey,
nasl ilk eyin vcduna sebep olur ve ilk ey de ikinci eyin nasl sonucu olabilir? Aksi kabl edilse devir lzm gelir ve rnein Tavuk yumurtadan ve
yumurta tavuktan hsl olur" devrine benzer. te fikirsel baka dayal olan
mantksal kidelere gre akln hkm budur. nk fikirsel bak soyutlanmad takdirde akl, sebebin vcdu ile sonucun vcdunu ayr ayr ispt
eder. u halde tabi'ki birinin vcdunun nce ve dierinin vcdunun ondan
sonra olmas gerekir. Ve bu ekilde de ikincinin vcdu birincinin vcduna
bal olur. Fakat fikirsel baktan soyutlanm olarak akl ile hkmeden kimse,
sebebin zt ile sonucun ztn iki farkl mertebede aa km olan bir eyden ibret bulur ve sebep ile sonucu o bir olan eyin bantlarndan ibret bilir.
Ve akln fikirsel baktan soyutlayan kl, ii, kuramsal dellin verdii
netcenin tersine olarak tecell ile grdnde, onun bu hkmde gyesi u
sz olur ki: "Haydi, vcda getirici zt olan "ayn"n bu okluksal sretlerde bir
olduunu ispt ve teslim edelim. O bir olan ayn mdemki bu sretlerden bir
srette herhangi bir sonu iin sebep oluyor. Byle kendi sonucuna sebep olup
dururken, artk o sonu olmaz; belki o bir olan ayn bir srette bir sonu iin
sebep olup, onun zerine sebep olmaklkla ve onun sonucuna da sonu
923
lysiyye Fass
lysiyye Fass
lysiyye Fass
lysiyye Fass
imdi kim ki bu drs olan lysn hikmetine vkf olmay isterse ki Allah Tel onu iki oluumda in etti; Nh (a.s.)dan nce neb idi; daha sonra
ykseltildi ve bundan sonra re'sl olarak indirildi; Allah Tel onun iin iki
mertebe arasn birletirdi. Aklnn hkmnden ehvetine insin ve mutlak
hayvan olsun; t ki ins ve cinnin dnda her bir dbbenin kefettii eyi
kefetsin. te bu vakitte o hayv-niyyeti ile tahakkuk edici olduunu bilir
ve onun almeti, iki almettir: Birisi bu keiftir; byle olunca kabrinde kimin azp iinde ve kimin nimet iinde olduunu grr ve ly diri ve susan syleyici ve oturan yryc grr. Ve ikinci almeti ise dilsizliktir;
u yn ile ki, eer o kimse grdn sylemek istese syleyemez. te bu
zamanda hayvniyyeti ile tahakkuk etmi olur. Bizim bir rencimiz var idi
ki, bu kef, onun zerine dilsizlik korunmadan hsl olmu idi; bundan dolay hayvniyyeti ile tahakkuk edici olmad (20).
927
lysiyye Fass
Yan Nh (a.s.)dan evvel neb olup ge ykseltilen drs (a.s.) daha sonra lys ismiyle resl olarak Baalbek beldesine gnderildi. Allah Tel onun
iin biri neblik ve dieri resllk zere iki mertebe arasn birletirdi. imdi
kim ki lys (a. s.)n hikmetine vkf olmak isterse, aklnn hkmnden, ya'n
gkten nefis ve ehvet mahalline, ya'n yere insin ve mutlak hayvan olsun.
Ya'n eyda tasarruf etmek hussunda akl yetmeyip rahmn vridtlara boyun emi olan hayvan gibi olsun. T ki akllar tasarruf iinde yeterli olan
sekaleynin, ya'n ins ve cinnin dnda olan her bir dbbenin kefettii ey, ona
da alm olsun. Ve bu bir makmdr ki, lyas (a.s.)n rhniyyeti onda
mhede edilir ve bu alm esnsnda hayvniyyet makm ile tahakkuk etmenin nasl olduu bilinir ve cismn ehvetler ve tab lezzetlerden kesilme
ile tekrar soyutlanm akl makmna gemeye lyk olur. Ve bu hayvniyyet
makm ile tahakkuk etmenin almeti ikidir:
Almetin birisi, kabristan ziyretine gittii zaman, kabrinde kimin azp
iinde ve kimin nimet iinde olduunu mhede eder ve ly berzh
hayt ile diri olarak grr. Ve susan da melekt rhn kelimeler ile konuur
grr. Ve oturan, ma'nev ve misl hareket ile yryc grr.
Bu kefin ikinci almeti de, (h harfinin stn okunuu ile ha- ve r harfinin
de stn okunuu ile re- okumakla) "hares", ya'n dilsizliktir. O yn ile ki
grd eyi sylemek istese, syleyemez. te bunlar hayyniyyetle tahakkukun almetleridir. Cenb- eyh (r.a.) buyururlar ki: "Bizim bir rencimiz
vard, ona bu keif hsl oldu fakat dilsizlik almeti olmadndan kefen olan
mhedelerini his dili ile sylerdi; bu sebepten hayvniyyet makm ile tahakkuk edici olamad "
Mesnev-i erfin nc cildinde beyn buyrulur ki: Bir kimse Ms
(a.s.)dan kara hayvanlarn ve kularn lisanlarna vkf klnmasn ric etti.
Ms (a.s.) da o ahsa: "Bu senin iin zararl bir eydir; bundan vaz ge!" buyurdu ise de o kimse srrnda devm etti. Nihyet ilhi emir ile tavuk ve horoz ve kpek gibi hayvanlarn lisnn anlamak isti'ddn baheyledi. Sabahleyin hizmeti sofray silkeledi; o kimse de tecrbe iin hayvanlarn yanna
gitti. Horoz bir ekmek parasn kapt; kpek horoza hitben: Sen bana zulmediyorsun; sen hubbt yiyebilirsin ben yiyemem, benim nasbim ekmektir,
haydi git dedi.
Horoz: Gam yeme, yarn efendinin at lecek; doyuncaya kadar atn etinden yersin, btn kpeklere de bayram olur.
Efendi bunu iitip anlar, hayvan satar. Ertesi gn yine ekmek silkerler,
horoz yine kapar.
Kpek: Ey horoz, bu ne kadar yalan, hani efendinin at lecekti? Sen hem
zlim ve hem de yalancsn.
928
lysiyye Fass
Ne zamanki Allah Tel beni bu makmda ikme etti; ben kll bir tahakkuk ile hayvniyyetimle tahakkuk edici oldum. imdi ben grr idim
ve mhede ettiim eyle konumay ister idim; konuamazdm. Bundan
dolay ben kendim ile konumayan dilsizlerin arasn fark etmez idim (21).
Kll tahakkuktan kast, hem keif ve hem de dilsizliktir. Eer keif olup
da lisn susmayp konuursa, hayvniyyet makm ile kll tahakkuk gereklemez.
lysiyye Fass
olan birtakm ilerin bu yn ile asllarn mhede eder ve zevk ilim ile bilir
ki, bir olan hakkat olan mutlak vcd, ahadiyyet yan teklik mertebesinde
ztn ayndr ve sbit aynlar mertebesinde idrk edilen srf ma'ndr ve akllar
mertebesinde de salt akldr ve nefs mertebesinde de nefstir; ve hayvniyyet
mertebesinde hayvandr ve bitki ve maden mertebelerinde de bitki ve
madendir. Sonu olarak o slik Hakk'n mutlak vcdunun latflik mertebesi
olan ahadiyyet makmndan kesf mertebelere inilerinin sretini ve ulv ve
sfl lemlerde ve erf ve hass ve azm ve hakr olan eyda aa kma esaslarn ve bundan dolay Hakk, vcd mertebelerinin hepsinde mhede
edip zevk yan bizzat hakkatinin yaanmas ilmi ile bilir.
Beyt-i hakr:
Gllerde imenlerde btn ivelenirsin
Her gamzede her bir mjede velenirsin
lem seni puthnede mescidde ararken
Her zerrede bir n ile sen cilvelenirsin
imdi cenb- eyh (r.a.) lys hikmete vkf olmay, slikin kendi
hayvniyyetiyle tahakkuk etmesine bal kld. nk drs (a.s.) ilk bata ar
riyzat ile salt akl makmna, ya'n kesf beer mertebeden ltf melek mertebeye ykseldi ve mele-i a'lda Hakk'n mhedesi mertebesine ulat. Ondan sonra Baalbek beldesine gnderilen cenb- lys sretinde salt akl mertebesinden ehvet mertebesi olan cismn kesfet mertebesine indi ve en aa
lemde Hakk'n mhedesi ve onunla tahakkuku derecesine nil oldu. Bundan dolay slik kendi aklnn hkmnden ehvet makmna inip mutlak hayvan olmadka lys hikmeti zevkan yan bizzat hakkatinin yaayarak bilemez.
Soru: Ar riyztla salt akl makmna kan drs (a.s.)n taayyn eden
sreti, Baalbek beldesine inmi olan lys (a. s.)n ayn mdr; yoksa gayr mdr?
Cevap: drs ve lys (aleyhime's-selm) ayn ve hakkat cihetinden birdir
ve birdierinin ayndr. Ve sr taayyn ve ahsi zuhr ynnden iki kimsedir
ve birdierinin gayrdr; nk bir olan ayn olan Hak isimleri dolaysyla okluk sretlerinde zhir olur. Ve mdemki okluk sretlerinde zhir olan bir
ayndr; bundan dolay onun zhir olduu sretlerden her bir sretin "ayn",
dier bir sretin vey sretlerin "ayn"nn ayndr; ve bir olan aynn zhir olduu o sretler arasnda aykrlk bulunmas dolaysyla da her bir sretin'
"ayn", dier bir sretin vey sretlerin "ayn"nn gayrdr.
930
lysiyye Fass
931
lysiyye Fass
lysiyye Fass
Ya'n tayyn etmi sretleri grmez, belki her srette zhir ve taayyn edici
olan Hakk'n bir olan vcdunu grr. Abdullah Balyn hazretleri ne gzel
buyurur! Rub:
Tercme: "Her an Hakk' ban iki gz ile grmedike, dim Onu
mhede talebinden vazgemem. Hak, ba gz ile grlemez derler. Syleyen onlardr, ben her an byleyim."
imdi bu mhede shibi, greni grlenin "ayn" grr. Ya'n gren, ki
kendi nefsidir, grlenin "ayn" grr ve bu srette de gren ve grlen ve
mhede eden ve mhede olunan bir ey olur. Nitekim, Hallc- Mansr
(k.a.s.) hazretleri bu makma iretle buyurur: Beyt:
Tercme: "Aynda olan bu ayn, sen misin yoksa ben miyim? kilik
isptndan seni ve beni tenzh ederim."
Ve Mahmd ebster (k.s.) Glen-i Rz'larnda bu ma'rifeti u beyitlerde byle buyururlar. Beyt:
Tercme: "Yokluk ayna, lem yansma ve insan da yansmann gz gibidir; onda ahs gizlidir. Sen yansmann gzsn ve Hak da gzn nrudur.
u halde, gz ile grlen eyi kimin gz grm olur?"
rnein ahs aynaya bakar, o ahsn yansmas aynada grnr. Aynaya
yansm olan sret, bakan ahsn sreti olduundan, grende ne var ise grlen olan yansmada da o mevcttur. Ve asl olan gz, grenin gz olduundan yansyan sretin elbet gz de grlen olur. Ve grenin gznde grlenin yansmasnn sreti nasl basl ise, grlen yansmann gznde de, grenin sreti tamm ile basldr. imdi asl sretin gz, nasl ki kendi yansmasnn sretine bakc ise, yansmann gz de ylece asl gz ile yine o asla bakcdr. Bundan dolay gren, kendi kendine bakar. te bu rnekte olduu ekilde bu mhede shibi, ki aynaya yansyan grcnn sreti
mesbesindedir, onun mhedesi grc olan Hakk'n mhedesidir. Bundan dolay Hak kendi kendine bakar ve netcede de gren grlenin ayn
olur.
te "nsiyyet hikmeti"nin dayand bu kadar ilh bilgi, slikin kmil tam
ma'rifet shibi olmas iin kfdir. Zevkan yan bizzat hakkatini yaayarak bu
mertebeye ulaamayan slikin himmeti yksek olursa, Allah Tel hazretleri
onu bu mertebeye ulamaya muvaffak eder ve ona bu ilh bilgide doru yolu
gsterir. Velhamdulillahi al zlike; te bu anlatlanlar zere gerekten
hamd Allah iindir.
23 Eyll 1917; sabah ezn sat 02.50; Pazar gn.
933
Lokmniyye Fass
Lokmniyye Fass
Ve eer ilh meiyyet yan st irde bizim iin rzk irdesine balanrsa, o meiyyetinin gerektirdii gibi gddr (2)
Yan Hakkn zt, aa kmaya meyledip bizi rzklandrmak isterse,
meiyyetin gerektirdii gibi, Hak bizim iin gddr. nk zt st irdesi
gereince, Hak kendi ztna, kendi zt ile tecell ettiinde ztnda potansiyel
olarak bulunan bantlarn sretleri, ilminde peyd olur. Ve bu vhidiyyet
yan birliksellik mertebesinde Hakkn zt bu ilm sretlerde, ya'n sbit
aynlarda, gizlenir; ve Hakkn zt bu ekilde sbit aynlarn gds olup onlar
kendi vcdu ile rzklanm klar. Ve bu mertebeden sonra gelen rhlar ve
misl ve ehdet mertebelerinde de latf olan Hakk, kendi vcdunu, bu sbit
aynlar dolaysyla kesfletirmitir. Bundan dolay Hak bizi, kendi st
irdesinin gerektirdii gibi, kendi vcdu ile vcda getirmitir. Ve gd,
gdlananda nasl gizlenmi ise, Hakkn hviyyeti de bizim vcdumuzda
ylece gizlenmi olarak bulunmutur.
935
Lokmniyye Fass
rnek: Bulutun hviyyeti buhardr. nk bulut buharn kesflemi eklidir. Ondan sonra bir derece daha kesfleince su olur; yine kesfletii zaman,
buz olur. Bulutun, suyun ve buzun vctlarnda gizli olan buhardr. Bundan
dolay buhar hepsinin gds olur; ve onlarn hepsini kendi vcduyla
rzklanm klm bulunur.
irde
eder.
Oysa
O'nun
Ya'n meiyyet ba'zen arttrmay, ya'n yok hkmnde olan eyin vcda
getirilmesini irde eder ve ba'zen de eksiltmeyi ya'n mevct olan eyin
vcdunun kaldrlmasn irde eder. Oysa gerek vcda getirmede ve gerek
vcdu kaldrmada mutlak meiyyetten baka Hakk'n meiyyeti yoktur.
imdi bu, ikisinin arasndaki farktr. Bundan dolay iyi aratr! Ve bir
ynden ikisinin "ayn" birdir (5).
Yan yukarda zh edildii zere meiyyet ile irde arasnda bir ynden
fark ve ayrlk vardr. Bu fark iyi aratr! Ve bir ynden de Hakk'n meiyyeti,
O'nun irdesi olduundan ikisinin ayn msv ve birliktedir.
936
Lokmniyye Fass
937
Lokmniyye Fass
Lokmniyye Fass
Ya'n Hz. Lokmn oluna hitben syledii sz ile, Hakkn her bilinenin
"ayn" olduunu haber verdi ki, yukarda biraz izh edilmi idi. Ve ayn ekilde sylemeyip, bu szde hl ireti ile bize haber verdii ey de, yine bu
ma'ndr. nk taayynlerin her biri ve taayynlerin iinde olan her bir rzk
bilinen eyden ibrettir ve Hakkn bu bilinen olan taayynlerin ne ekilde
"ayn" olduu yukarda izh edildi. te Hz. Lokmn'n syledii szle haber
verdii ma'n budur. Ve kesf ehdet leminde taayyn etmi olan bilinen
olan eydan her birinin, kendi sbit aynlarnn glgeleri oluu ve sbit
aynlarn ise, ilh ilimde sbit olan isimlerin bilinmi olan sretleri bulunuu
ynyle, Hak bunlarn da "ayn" olur. Dier bir ta'br ile Hak, aa kan
hric aynlarn "ayn" olunca, onlarn btn olan sbit aynlarn da "ayn" olur.
Bundan dolay Hak, bir eyin zhirinin "ayn"dr; diye sylemekle yetinilip,
Hak o eyin batnnn "ayn"dr; denilmekten sessiz kalnsa, hl ireti ile bu
ma'n haber verilmi olur. Byle olunca Hz. Lokmn gerek syledii ve gerek
sylemedii eyle, Hakkn her bilinenin "ayn" olduuna dikkat ekmi oldu.
Hz. eyh (r.a.) burada: "Hak her eyin "ayn"dr" demedi de, "Hak her bilinenin ayndr" dedi. Bunun sebebi nedir? diye sorulsa, cevb budur ki: nk
"bilinen" eyden daha kapsamldr. Bundan dolay bilinen belirsizlerin belirsizidir. Bunun zh budur ki, "bilinen"in ve eyin iki mertebesi vardr. Bilinenin mertebeleri unlardr:
1. lk taayyn olan vahdet yan birlik mertebesinde Hakk'n btn zt ilerinin ayrntlar helk olmutur; hibirisi dierinden ayrlm deildir ve Hak
bu mertebede kendi ztnda potansiyel olarak bulunan bantlarn ve ilerini
icml olarak bilir ve bu ilim, Hakk'n kendi ztna olan ilmidir ve kadmdir ve
"ilim yan bilmek", "lim yan bilen" ve "ma'lmun yan bilinenin" bu mertebede bir ey oluu ynyle, Hakk'n bu ilmi, ma'lma yan bilinene tbi deildir. Ve btn zt bantlar ve iler burada birdierinin ayn olduundan,
bunlara "eyler" denilemez. Ve Hel et alel insni hnun mined dehri lem
yekun eyen mezkr yan nsann zerinden uzun bir zaman gemedi
mi, o zikredilen bir ey deildi (nsn, 76/1) yet-i kermesinde bu ma'nya
iret buyurulur. u halde bu mertebede ilerden hi birisi zikredilen bir ey
deil iken, Hakkn indinde ma'lm olan yan bilinen ancak yine Hak'tr.
2. Ztnn ayn olan Hakkn meiyyeti yan st irdesi ile, ya'n Hakk'n
ztnn aa kmaya olan meyli ile, Hakk'n ztnda potansiyel olarak bulunan iler ilh ilimde taayyn edip ilm taayyn elbisesi giyerler; ve ilh ilimde ne sretle taayyn etmilerse, o sretle Hakk'n bilineni olurlar ve bu ilerin
her biri bu mertebede birdierinden ayrlrlar. te bu ilm sretlere "gayb eyler" denilir ve bu mertebenin ad vhidiyyet yan birliksellik mertebesidir ki,
Hakk'n latf ztnn vahdet yan birlik mertebesinden bu mertebeye inmesinden ibrettir. Hiss ve ehdetsel vcda gelen herbir vct, ilh irde ile, bu
mertebeden inerek mevct olur.
939
Lokmniyye Fass
3. Hazret-i ehdet mertebesinde taayyn eden kesf eydr ki, Zhir isminin kapsam altnda mevct olduu iin, onlarn vcdlar, bu mertebeden
nceki mevctlarn hepsinden daha zhir ve bir arada olur ve bunlarn her
birisine hem "ey" ve hem de "ma'lm yan bilinen" denilir. nk
birdierinden alglanan snrlar ile snrlanmlardr.
"ey"in mertebelerine gelince, bunun dahi iki mertebesi vardr denilmiti:
1. "ey"in ilk mertebesi, "ma'lmun yan bilinen"in ikinci mertebesinden
i'tibren balar. Nitekim, ayrntl olarak anlatld ve bu mertebe ilm bilinenler
mertebesidir.
2. u iinde bulunduumuz kesf ehdet lemi mertebesidir. Bunun zh
da bilinenin nc mertebesinde geti. Bundan dolay Slih Fass'nda var
etme bahsinde zh edilen ey olmak-lk, ilh ilim mertebesinde sbit olur.
te ma'lmun yan bilinenin eyden daha kapsaml olmas budur. Ve
bilinen nceki mertebesine gre ok mehl olduundan, belirsizlerin belirsizi oldu. nk ztta potansiyel olarak bulunan ilere ztn dnda birinin
vkf olmas mmkn deildir ve belki bu ileri ztn bilmesi, Zhir isminin
kapsam altnda aa kndan sonra grmesi ve bilmesi gibi deildir. Ve
zt ve sfatsal ve isimsel ilim hakknda ayrntlar ve aralarndaki fark ok ak
rnekler verilerek it Fass'nda geti. Ve s Fassnda belirsizlerin belirsizi
olmasndan dolay "ey"i getirdi denilmesine gelince, eyin belirsizlerin belirsizi olmas, ehdet mertebesine gredir. nk ey ilh ilimde sbit olduktan sonra rhlar ve misl ve ehdet mertebelerini gemekle en zhir olur.
Ondan nce btnlarn btn ve mehldr. Ve vahdet yan birlik merbesinde
ise bilinen ile birdir; ve vahdet yan birlik mertebesinde ztn kendi nefsine
bilinen olan yine Hakkn ztdr; o mertebede ey olmaklk yoktur.
Daha sonra onda oluumun kmil olmas iin hikmeti tamamlad ve
onu tam olarak ald. Byle olunca innellhe latfun yan Muhakkak Allah latftir (Lokmn, 31/16) dedi. imdi O'nun latfliinden ve ltfundandr
ki, muhakkak O, onunla isimlendirilen ve onunla snrlanm olan eyde,
bu eyin "ayn"dr. Hatt o ey hakknda ancak onun isminin uygunluu ve
terimsellii ile ona iret ettii ey denilir. Bundan dolay "Bu gktr ve
yerdir ve kayadr ve aatr ve hayvandr ve melektir ve rzktr ve yemektir" denilir. Oysa her eyden ve her eyde zhir bir olan ayndr. Nitekim,
Eire der ki: "Muhakkak lemin tamm cevher ile birbirinin benzeridir.
Bundan dolay o bir olan cevherdir. u halde o bizim "bir olan ayn" szmzn ayndr. Daha sonra "Arazlar ile muhtelif olur" dedi. O da bizim
"Sretler ve bantlar ile oalan ve muhtelif olur, t ki birbirinden ayrlm ola" szmzdr. imdi sreti yada arazlar yhut mizc ynyle "Bu,
bu deildir" deniliyor. Bundan dolay nasl istersen de! Ve cevheri ynyle
bu, bunun ayndr (9).
940
Lokmniyye Fass
Lokmniyye Fass
"ayn" kabl edilen cevher Hakk'n gayr deildir. Oysa E'arler, ya'n kelm
limleri, cevher isminin isimlendirileni her ne kadar Hak ise de, o cevher keif
ve tecell ehlinin syledii ekilde Hakk'n ayn deildir zannederler ve lem
sretlerinin hepsinin cevherinin bir olduunu syledikleri halde o cevherin
"ayn" baka, Hakk'n "ayn" bakadr deyip iki "ayn" ispt etmi olurlar. Fakat
hlin hakkati onlarn dedii gibi deildir. Gerek bu fassta ve gerek dier
fasslarda ve zellikle Yakb Fass'nda tekrr tekrr zh edildii ekilde,
Hakkn vcdu ile, halkn vcdu arasnda latflik ve kesflikten baka bir
gayrlk yoktur. nk hakk vcd birdir ve vcdda bir olan hakkat ve bir
olan ayn olan Hak'tan bakas yoktur ve halkn vcdu, Hakk'n latf
vcduna bal olan kesflikten baka bir ey deildir. Allah var idi ve
O'nunla berber bir ey yok idi, u an dahi yledir; vcdda O'nunla berber
ebed bir gayr yoktur; ve O, vcdda ortaktan mnezzehdir ve gayrlk O'nun
birlik saltanatnn kahr altnda helk olmutur. Beyt:
Tercme: Dimi olan mlkn shibi, Vhid-i Kahhr'dan gayrs deildir. O'nun kahr odur ki, O'nun vcd vdsinde dolaan bir gayr yoktur. O'nun zhir olma nrundan grnen bu ve o, O'dur. Senin kendine it vcdu
olduunu vehim ile sylediin lem, vehim ve zandan baka bir ey deildir.
Basret ehli indinde, lemde zhir olan O'dur; ve lem O'nun gayr deildir. Fakat okluu grdmzden dolay, bir olan ayn olan Hakk' mhede
edecek bizlerde gz yoktur. Beyt:
Tercme: "Bir Ms yoktur ki, "Ene'l-Hak" sadsn iitsin. Yoksa bu name her bir aata yok deildir."
Hak Tel hazretleri kimin kalb gzn at ise, o kimsenin grnde
kendisinin dndakileri kaldrd ve "ayn"n ispt eyledi.
Lokmniyye Fass
an ilim ile bilicidir; demek olur ve bu imtihna dayanan ilim de Hak Tel'nn
Ve le neblvennekm hatt nalemel mchidne minkm ves sbirne
(Muhammed, 47/31) ya'n Biz sizi imtihn ederiz, t ki sizden mchitleri
ve sabredenleri biz bilelim sznden istifde edicidir. Bu imtihna dayanan
ilim de, zevkler yan bizzat hakkatini yaama ilmidir.
Bilinsin ki, t Fass'nda bu yet-i kermenin tefsri srasnda gemi idi ki,
Hakkn ilmi ikidir: Biri "zt ilmi", dieri "isimsel ve sfatsal ilmi"dir. Zt ilim
Hakk'n kendi ztna olan ilmidir. Bu ilim zt ile berber kadm olup ma'lma
yan bilinene tbi' deildir. nk zt mertebesinde ilim yan bilme, ma'lm
yan bilinen ve lim yan bilen bir eydir; ve zt bu mertebede isim ve sfatlardan ve niteliklerden gandir. Sfatsal ve isimsel ilim ise, Hakk'n zt bantlarndan istifde edilmi olmakla berber, ma'lma yan bilinene tbi'dir ve
bilinen potansiyel olarak ztta bulunan isimlere it sretlerin, Hakk'n kendi
ztnda, kendi ztna tecellsinde, isti'ddlar dolaysyla, ilh ilimde sbitlii
ile hsl olur.
rnek: Bir dny gzeli, mr boyunca hibir ayna grmemi ve aynaya
bakmam olduu halde kendinin gzel olduunu bilir. Bu, onun kendi gzelliine olan zt ilmidir. Ne zamanki bir aynaya bakar, onda gzelliini
mhede edince, kendi gzellii hakknda zevk bir ilim oluur ki, bu da, sfatsal ilmidir. nceki icml ilim idi; sonraki ilmi ise ayrtntldr.
Dier rnek: Bir kimse kendisinde, glme, alama ve konuma sfatlarnn
mevct olduunu bilir ve varsayalm hi glmemi ve alamam ve konumam bile olsa, bu sfatlarn kendisinde mevct olduunda ilmi vardr. nk ztna olan ilmi, zt ilerini ihta etmitir. Ne zamanki potansiyel olan bu
sfatlar, kendisinden fiilen aa kar, ya'n fiilen gler ve alar ve konuur.
"H! ite benim glmemin, alamamn ve konumamn tarz ve vesi byle
imi" der ve bu tarz ve veler, gldkten ve aladktan ve konutuktan sonra
bilinir olur ve onun ilmi, bu ekilde ma'lma yan bilinene tbi' olur. nceki
ilim, icml ilim idi; sonraki ilim ise, ayrntl ilim olur ki, imtihndan sonra
oluan zevk bir ilimdir. Bununla berber ma'lma yan bilinene tbi' olan bu
ilim, o kimsenin vcdunun dnda deil, belki yine kendi ztndan istifde
iledir. Ve bu istifde de, kendisinin zt bantlar olan sfatlarndan gerekleir.
imdi Hak Tel hazretleri, bu hussu hakkti zere bilmekle berber
kendi nefsini, bir ilmi istifde etmekle vasfetti. Oysa Hak Tel'nn hatt
naleme yan t ki biz bilelim (Muhammed, 47/31) sz ile kendi nefsi
hakknda kesin ve ak olarak haber verdii eyin inkrna mecl yoktur. Nasl
inkr olunabilir ki, Hak Tel: "Biz sizi imtihn ederiz, t ki sizden
mchitleri ve sabredenleri bilelim" (Muhammed. 47/31) buyurmakla, kendi
biliini aka imtihna balyor. Mchede edenlerin ve sabredenlerin kimler
olduunu imtihndan sonra bileceini ifde ediyor. Bundan dolay Allah Te943
Lokmniyye Fass
l zevk ilmi ile, mutlak ilim arasn ayrd. nk mutlak ilim "Alm" hazretinden ve zevk ilmi ise Habr hazretindendir. Bu iki ismin zellikleri, bu
ilimlerin ayrlmasn gerektirmitir. Ve mutlak ilim zt zere ilve bir ilim deildir. Zevk ilmi ise, isimlerin zta verdii ilve ilimdir ve isimlerin zta verdii bu ilim, yine zttan hri bir ey deildir. Ey ilh sret zere mahlk olan
insan! Yukardaki rnee gre kendini iyice anladn ise bu iki ilim arasndaki
fark, kendi nefsinde zevkan bilmi oldun.
Byle olunca zevk ilmi kuvvetler ile kaytldr. nk zevk ilmi ancak
rhn kuvvetler veyhut cismn kuvvetler ile oluur. u halde her bir rhn
kuvvet ve her bir cismn uzuv ile kula, Hakkn o kulun kuvvetlerinin ve
a'zsnn "ayn" olduu hakknda zevk ilim hsl olmas lzmdr ki, kulun
kesf olan vcdu sretinde taayyn etmi olan, Hakkn latf vcdu iin
zevk ve imtihna dayal ilim hsl olsun. Bu ise ancak insan- kmilin grnme yerinde gerekleir. nk insan- kmil "Allah" toplayc isminin grnme yeri olduundan, onda btn ilh isimlerin hkmleri fiilen zhir olur.
Bundan dolay insan- kmilin zevk ilmi, Hakk'n kendi sfatlarnn ve isimlerinin sretlerini, insan- kmilin vcd aynasnda mhede etmesiyle Hak
iin hsl olan zevk ilimdir. nsn- kmilin bu ihtasndan dolay, Hak Tel
hazretlerinin, mahlklarn btnlarna ve niyetlerine vkf oluu, insan- kmilin vkf oluundan ibrettir. Ve noksan insanda ise, bu isimlerin toplanmlna grnme yeri olmaklk bulunmayp ba'z isimlerin hkmleri fiilen zhir
olmu ve ba'zsnn hkmleri ise kuvvede kalm olduundan, onun ilh
sret zere mahlk bulunmas kuvvededir. Bundan dolay ondaki zevk ilim
de noksandr. u kadar ki her bir noksan ahsn kendi btn hallerini
mhede etmesi, Hakk'n onun btnn mhede etmesidir. Bu da noksan
insanda fiilen aa kan isimlerin hkmleri kadar, Hak iin zevk ilim
olumasndan ibrettir.
Ve hakkatte Allah Tel kendi nefsinden haber etti ki, muhakkak o kulunun kuvvetlerinin ayndr: itmesi olurum sznde, oysa o iitme
kulun kuvvetlerinden bir kuvvettir; ve grmesi sznde, oysa o grme
kulun kuvvetlerinden bir kuvvettir; ve syleyen dili sznde, oysa o dil
kulun azsndan bir uzuvdur; eli ve aya szlerinde. Byle olunca,
Allah Tel anlatmda sdece kuvvetler zere yetinmedi, a'zy da syledi;
oysa kul bu a'z ve kuvvetler iin gayr bir ey deildir. imdi, kul olarak
isimlendirilenin "ayn" Haktr. Kulun "ayn", efendi deildir. nk bantlar, ztlaryla birbirinden ayrlrlar. Oysa kendisine bal olunandan ayrlm deildir. nk, vcdda btn bantlarda Onun aynnn dnda bir ey yoktur. Byle olunca O, bantlar ve izfeler ve sfatlar shibi
olan bir olan ayndr (12).
944
Lokmniyye Fass
Yan zevk yan hakkatini bizzat yaama ilmi kuvvetler ile kaytl olduu
iin Hak Tel hazretleri "Kulumu sevince iitmesi, grmesi, ve syleyen dili, tutan eli, yryen aya olurum. Artk o benimle iitir, benimle grr,
benimle tutar, benimle yrr" hads-i kudssinde kendi nefsinden haber verip
kendisi sevdii kulunun iitmesi ve grmesi gibi kuvvetleri ve dili ve aya ve
eli gibi a'zs olduunu beyn etti. Ve bu hadsde Hak Tel kulun yalnz
kuvvetleri olduunu beyn ile yetinmeyip a'zsn da syledi. Oysa kul bu
a'z ve kuvvetlerin tammndan ibrettir ve bu a'z ve kuvvetler, kulun gayr
eyler deildir. imdi Hak, kulun kuvvetleri ve a'zs olunca, kul olarak isimlendirilenin "ayn" olmu olur. Bundan dolay kul, kulluk bantsndan soyutlanm olduu halde, onun hviyyeti ve hakkati Hak'tr. Fakat kulun "ayn",
kulluk sfat ile vasflanm olduu halde, efendinin "ayn" deildir. nk
efendilikle vasflanm olan ancak efendidir; kullukla vasflanm olan kul
deildir. Ve efendilik, kulluun ztt olduundan, bir yerde toplanmas dnlemez.
Soru: Kul, kuvvetlerinin ve a'zsnn tammndan ibrettir. Hak kul olarak
isimlendirilenin "ayn" olunca, kulun "ayn" efendinin neden "ayn" olmuyor?
Cevp: Bantlar, kendi ztlar ve hakkatlar i'tibr ile birdierinden ayrlrlar. rnein grme bants iitme bantsnn gayrdr ve bilme bants,
dileme bantsndan baka bir eydir. imdi kulun vcdunda taayyn etmi
olan Hakk'a bu bantlarn herbirisi dolaysyla ayr ayr ilimler hsl olur. te
bu bantlar gibi, kulluk ve efendilik bantlarnn ztlar ve hakkatlar arasnda da fark vardr. Geri bu bantlarn kendisine bal olunan olan Hakk'n bir olan vcdu ayrlm deildir. nk zt ahadiyyet yan teklik mertebesinde btn bantlar helk olduundan, onda i'tibr edilecek bir gayrlk
yoktur ve kulluk ve efendilikle zhir ve taayyn edici olan ancak Hakk'n bir
olan vcdudur. Fakat kul mertebesine inmekle, kulun vc-dunda kullukla
zhir olduunda, bu kulun vcdu mertebesi dolaysyla, efendilikle vasflanm olan vcdun "ayn" deildir. Bundan dolay Hak, bir olan ayn olmakla
berber, bantlar ve izfeler ve sfatlar shibidir. nk sonsuz sfatlar ve
isimleri olduu gibi, latf vcdunun tenezzl dolaysyla, kendi hakki
vcduna bal olan muhtelif mertebeleri vardr. Ve isimlerinin her birisinde
bir zellik mevct olup, bu zelliklerle birdierinden ayrldklarndan birbirlerinin ayn deildir. rnein Mudill ismi Hdi isminin ayn deildir. nk
birisi hidyeti, dieri dalleti gerektirir. Bunlarn zellikleri ise birbirine benzemez. Ve ayn ekilde rhlar mertebesi, misl mertebesine ve misl mertebesi
ise ehdet mertebesine benzemez; aralarnda ok byk fark vardr.
u da aka bilinsin ki, bu vahdet-i vcd yan vcdun birlii meselesinde keskin kavraya ship olmak lzmdr. nk kldan ince ve kltan
keskin bir srttr. Bundan dolay bu mes'ele ba'z kimseleri hidyet semsna
ve ba'zlarn da dallet uurumuna eker. Dallete denler derler ki:
945
Lokmniyye Fass
"Mdemki vcdun btn mertebeleri, Hakkn bir olan hakk vcduna bal olan vctlardan ibrettir ve bizim vcdumuz da onun vcdunun gayr
deildir ve bizim vcdumuz da, taayyn etmi olan isimleri dolaysyla
Hak'tr ve her bir isim kendi grnme yerini srt- mstakme ekip gtrmektedir ve her bir isim kendi grnme yerinden rzdr; u halde hakkatte
itat ile itatsizlik birdir; erat ise i'tibr bir itir. Bundan dolay kula lzm
olan zevk ve rhat iinde zuhrta tbi olmaktr."
te bu kiiler erat devre d brakan ve nefislerinin hevsna tbi' olan
birtakm zndklardr ki, Hak Tel onlar hakknda buyurur: ve
edallehullhu al ilmin ve hateme al semih ve kalbih ve ceale al
basarih gveten yan Ve Allah, onu ilim zere dallette brakt. Ve
onun iitmesini ve kalbini mhrledi. Ve onun grmesini zerine perde
ekti (Csiye, 45/23) Bu kiileri bu ilim dallette brakm ve kulaklar ve
kalbleri mhrlenmi ve gzlerine vehm nefslerinin perdesi rtlmtr. Onlar bu szlerinin hakkatine vkf olmu ve vehimsel vctla-rndan kurtulmu olsalar idi, her mertebede aa km olan Hakk'n emrine tam bir
edeble uyarak hidyete nil olurlar idi. Bundan dolay vehimsel vctlarn
sevk ettikleri zevk ve rhata karlk, onlar iin ok byk azb vardr. "Nez
billhi min rri enfsin" ve "nez billhi min Allhi!"
imdi Lokmn'n bu yette Ltf ve Hbr olarak bu iki ilh isimden getirdii eyi, kendi oluna retmesinde Allah Tel'y onlar ile isimlendirmesi, onun hikmetinin tammndandr. Eer bunu, var edilmilerde
klsa idi, ki o vcddur, kne der idi, hikmette daha tam ve daha beli
olurdu (13).
Yan Hz. Lokmn Y bneyye inneh in teku miskle habbetin min
hardalin fe tekun f sahretin ev fs semvti ev fl ard yeti bihllhu,
innellhe latfun habr yan Ey yavrum! Muhakkak ki o, bir hardal tnesi
kadar dahi olsa ve o, bir kaya iinde vey gklerde vey yerde bile olsa, Allah onu, huzra getirir. Muhakkak ki Allah; Latf'tir, Habr'dir (Lokmn,
31/16) yet-i kermesinde beyn olunduu ekilde oluna hikmet rettii ve
nasihat verdii srada, bu yet-i kermenin sonunda innellhe latfun habr
(Lokmn, 31/16) dedi ve Allah Tel'y bu iki isim ile isimlendirerek, oluna
Allah Tel'y "Latf' ve "Habr" olarak bildirdi. Hz. Lokmn'n hikmetinin
tamm, Allah Tel'y bu iki isim ile isimlendirmek idi. O da yle yapt ve
kendi vcd kelimesinde bulunan hikmeti oluna alad. Fakat Hz. Lokmn
innellhe latfun habr demeyip de knallhu latfun habr yan Muhakkak ki Allah; Latfdi(r), Habrdi(r) demi olsayd ve "Latf ve "Habr"
isimlerini "kevn" yan var etme mastarna -ki vcd kelimedir- bal klm
olsa idi, hikmette daha ve nashatta daha beli olmu olurdu. nk "kevn"
946
Lokmniyye Fass
mastarndan tremi olan "kne", Allah Tel'nn ezelde bu iki vasf ile vasflanm olduuna ve bu iki vasfn Onun ztnn gereklerinden bulunduuna
iret ederdi. Ve bu halde de ma'n, "Allah Tel ezelde kendi ztnda latf ve
habr olduu gibi, u an dahi latf ve habrdir" demek olurdu. Nitekim,
"Knallahu velem yekn meahu ey`a ifdesiyle "Allah Tel ezelde
mevct idi ve O'nunla berber bir ey yok idi ve u an dahi mevct olup yine Onunla beraber bir ey yoktur" ma'ns kastedilir. Ve bu sze ilve olunan "el-n kem kn" yan u an dahi yledir onun tefsri olmu olur. Fakat bu daha tam ve daha beli olu Muhammed zelliklerdendir. u kadar ki,
Hz. Lokmn'n hkm kendi mertebesine ve zamanna gre keml zeredir.
nk ilh bilgide noksan, nebliin nna yakmaz.
imdi, Allah Tel Lokmn'n szn, dedii gibi, man zere hikye
etti ve onun zerine bir ey ilve etmedi. Ve her ne kadar Lokmn'n
innellhe latfun habr (Lokmn, 31/16) sz, Allh'n sznden ise de, ne
zamanki Allah Tel bildi ki, eer o tamamlamak iin sylese idi, elbette
bununla tamamlard (14).
Ya'n Hz. Lokmn mensp olduu kavmin lisn zere oluna nashat etmi idi. Oysa Kur'n- Kerm Arapa lisn zere inmi olduundan Allah Tel; onun kendi lisnyla dedii ma'ny Arapaya naklederek olduu gibi hikye etti ve onun oluna beyn ettii ma'n zerine bir ey ilve etmedi.Geri
yukarda bahsedilen yet-i kermede Lokmn'a isnd edilen innellhe
latfun habr (Lokmn, 31/16) sz Allh'n sznden ise de, bu sz, oluna
hitben syledii szde, Hz. Lokmn'n sylenilmeden brakt hikmettir ki
hl ireti ile bilinir. nk yukarda zh edildii zere, Allh'n yerde ve
gkte Allah olmas, btn gksel ve yersel taayynler ile taayyn edip onlarda hzr olmasna ve btn taayynler ile taayyn edip onlarda hzr oluu da
latf bulunmasna ve ayrntlar leminde zevk ilminin yan bizzat yaayarak
hakkati idrak etme ilminin olumas da '"Habr" olmasna baldr. te Hz.
Lokmn'n syledii hikmette sylenilmeden brakt hikmet budur. Bundan
dolay Allah Tel bildi ki, eer Hz. Lokmn, sylenilebilen hikmeti tamamlamak iin, sylenilmeyen hikmeti de syleseydi, kendi lisn zere elbette
innellhe latfun habr (Lokmn, 31/16) szyle tamamlard.
imdi bu Arapa sz her ne kadar grnte Hak Tel'nn sz ise de,
azdan k yeri ve tercme olarak Hz. Lokmn'n szdr. u halde Hak
Tel, Lokmn'n szn, onun dedii ve murd ettii gibi, ma'n zerine aktarp ona bir ey ilve etmedi. Eer ilve etseydi, knallhu latfun habr
yan Muhakkak ki Allah; Latfdi(r), Habrdi(r) der idi. Byle demedi.
nk Allah Tel, Hz. Lokmn'n mertebesini ve onun zamnna gre ne eyin keml olduunu bilir. Ve bu hikmet ise Muhammed zevk zere olan hik947
Lokmniyye Fass
Lokmniyye Fass
Lokmniyye Fass
evliy hazert tarafndan haber verilmi olduunu kabl etmeleri lzm gelir.
Fakat bu insf nerede!
Lokmniyye Fass
Lokmniyye Fass
dell olmas i'tibriyle mterektir. Fakat her bir ismin o bir olan ayndan bir
pay vardr ki, dier isimde o pay yoktur. rnein Hd ismindeki pay, Mudill
isminde ve Ftih ismindeki pay da Drr isminde yoktur. Ve "Ortakln
vcdu vardr" denilmesinin sebebi ortaklar arasnda birlikte kullanld halde hisselere ayrlmam olan ortaklktr. Ya'n taksm edilmesi mmkn olmayan o bir olan aynda isimlerin ortakldr. nk herhangi bir isim alnsa,
taksm edilmesi mmkn olmayan o bir olan ayna iret eder. Bununla
berber bir olan ayn, isimler arasnda hisselere ayrlmam ortaklk olmakla
berber o bir olan aynn, kendi isimlerinden herhangi birisinde tasarrufu bu
hisselere ayrlmaml kaldrr. Ve Hak Tel lemde mutlak tasarruf
shibidir. Bundan dolay bir olan ayn olan ulhiyet yan ilhlk mertebesinde
hisselere ayrlmam ortaklk, ya'n isimlerin grnme yerlerinden ibret olan
lem sretlerinden her birinin kendisine it bir hissesi yoktur ve hisselere ayrlmam ortaklk olmaynca, ne zhirde ve ne de hkkatte o bir olan aynda
ortak yoktur.
Kulidullhe evidur rahmn yan Allah diye arn veya Rahmn
diye arn (sr, 17/110) yet-i kermesi, bu ortaklk meselesinin ve onun
hakkatinin rhudur. nk bir ey ancak kendisini terbiye eden rhu ile tahakkuk edici olur. Ve irk koanlarn, bir olan ayn sretlere gre paralara ve
ksmlara taksm etmek sretiyle ispt ettikleri ortaklk ise vehimsel bir itir.
in aslnda onun hakkati ve rhu yoktur. Bundan dolay da'vlarndaki yalanclklarndan dolay, bu irk koanlar mafiret olunmaz. Ya'n onlarn
vehm olarak kendilerine it var zannetikleri vctlar hakkn vct ile rtlmez. Ve "Allah" ismi ile "Rahmn" ismi arasndaki ortaklk ise, onlardan her
birisinin zta dell oluundan dolay hakk itir ve o ancak bu yetten anlalr. Bunu syleyenler doru da'v ile ortak ispt ettikleri iin, iddilarnn doruluundan dolay, bu hakk mriklerin kulluksal vctlar, hakkn vct
ile rtlr. Hvallhllez l ilhe ill H!..
Bitii: 3 Ocak 1918, Perembe gecesi, Saat: 04.30.
952
Hrniyye Fass
Bilinsin ki, muhakkak Hrn (a.s.)n vcdu, Biz ona (yan Msya)
rahmetimizden birderi Hrnu neb olarak hibe ettik" (Meryem, 19/53)
szyle, ok ok rahmetli hazretten idi. Bundan dolay, onun neblii ok
ok rahmetli hazretten oldu. imdi muhakkak o yaa Ms'dan dah byk
ve Ms da neblikte ondan dah byk idi. Ne zamanki Hrn'un neblii
rahmetten oldu, bunun iin kardei Ms (a.s.)a "y ibn-i mm yan ey
anamn olu" dedi. Bundan dolay ona baba ile deil anne ile seslendi.
nk rahmet, baba iin deil, anne iin hkmde daha oktur ve eer bu
rahmet olmaya idi, terbiye etmeye sabretmez idi. Daha sonra l tehuz bi
lhyet ve l bi res yan Sakalm ve sam ekme (Th, 20/94) ve fe l
tumit biyel ade yan dmanlarmn yzlerini gldrme (A'rf, 7/150)
dedi. imdi bunun hepsi rahmetin nefeslerinden bir nefestir (1)
953
Hrniyye Fass
Hrniyye Fass
Hrniyye Fass
kef yoluyla vkf olmu olduundan, onun atnn bast yerde de bu hayt
srrnn siryet etmesini idrk etmi idi. Ben srl'in senelerden beri nsiyyet
alm olduklar putperestlik meylinden istifde ederek Beni sril'e "te bu
sizin ve Ms'nn ilhdr" diye onlar dallete drd ve ayartt ve onlar da
bu buzaya tapmaya baladlar. Hrn (a.s.) her ne kadar onlara "Ey insanlar,
bu buza sebebiyle fitneye dtnz; buna tapmayn, sizin Rabb'iniz
Rhmn'dr. Bana tbi' olun; ve benim emrime itat edin!" dedi ise de onlar:
"Biz Ms dnnceye kadar, mutlaka buzaya tapmaya devm edeceiz" diye cevap verdiler.
Ms (a.s.) Tr'da iken Hak Tel hazretleri ona: fe inn kad fetenn
kavmeke min badike ve edallehms smiriyy (Th, 20/85) ya'n "Senden
sonra biz kavmine fitne ilk ettik ve Smir onlar dallete drd" buyurdu. Ms (a.s.), gazab ve hzn ile kavmine dnp olanlar grdnde:
"Benden sonra ne fen amel ettiniz" deyip Tr'dan getirdii Tevrt levhlarn
hiddetle elinden yere att. Ve cenb- Hrn'un sandan ve sakalndan tutup
ekti. Hrn (a.s.) da yukarda anlatld ekilde Ms (a.s.)n gazabna kar
rahmetin gereklerinden olan manlar ile hitp edip cevp verdi. Rivyet edilir
ki Tevrt levhalar paralara ayrlm olarak yedi para idi. Cenb- Ms'nn
hiddetle elinden atmasndan sonra alt parasn yerden kaldrd ve bir paras
yerde kald. Ve lemm sekete an msel gadabu ehazel elvha, ve f
nushatih hden ve rahmetn lillezne hm li rabbihim yerhebn yan
Ve Msnn fkesi yatnca levhalar ald. Onun (bir) nshasnda hd
ve rahmet vardr. Ve o, Rab'lerinden korkan kimseler iindir (A'rf, 7/154)
yet-i kermesinde beyn buyrulduu ekilde, Hz. Ms'nn gazab getiinde,
yere att levhalar yine eline ald. Ve bu kalan levhalarda hd ve rahmet
yazl idi.
imdi Hz. Ms'nn kardei cenb- Hrn'a kar olan gazabnn gzkmesinin sebebi, elinde olup yere att levhalarn ieriine dikktli bir bakla
bakmamas oldu. nk fikri, ilhi haberler zerine kavminin dallet hli ile
megl idi. Ve fikir bir eyle megl olduu zaman, gz grd eye
tammyla konsantre olmaz. Bundan dolay Ms (a.s.) eer levhalara dikktli
bir bak ile baksa idi, levhalarda yazl olan hd ve rahmeti grr ve Hrn
(a.s.) zerine gazab sfatyla gzkmezdi. nk levhalarda yazl olan hd
Hz. Ms'y gazablandran gerekleen olaydaki hussun beyn idi. Ve gerekleen olaydaki huss ise Hz. Hrn'un Ben srl'i dallete drmekten
yana susuz olmas idi. nk kavminin Smir tarafndan dallete drld Hak tarafndan kendisine haber verilmi ve u halde, cenb- Hrn'un
bu hussta asl bir katks olmam ve hd yolu ise hakedenlerin
cezlandrlmasn gerektirmi iken, Ms (a.s.)n levhalara dikkatle bakmayp hdy grmemesi gazab gstermesine sebep oldu. Ve ayn ekilde levhalarda yazl olan rahmet dahi kardeine olan rahmet idi. Eer levhalara
dikktle baksayd, kavminin huzrunda kendinden daha yal olan cenb-
956
Hrniyye Fass
Hrn'un bykl ile berber sakalndan tutmaz idi. Bundan dolay bu "Ey
anamn olu, benim sakalm ve sam tutma!" (Th, 20/94) ve "Benim
dmnlarm gldrme!" (A'rf, 7/150) sz cenb- Hrn'dan Ms (a.s.)a
efkat oldu. nk Hz. Ms'nn bu tutup ekmesi sebebiyle onun dmanlarnn cenb- Ms'ya ileri geri konumalar muhtemel idi. Cenb- Hrn,
Ms (a.s.)n dmanlarnn kendi yznden glmelerini istemedi. Bu, Hz.
Ms'ya onun efktidir. Ve Hrn'un neblii Allh'n rahmetinden olduu
iin, Hz. Ms'ya levhalarda olan rahmet ile konutu ki, ondan ancak rahmet
ve efkate bal bir sz kar.
Daha sonra cenb- Hrn, Hz. Msya: hatu en tekle ferrakte beyne ben isrle (Th, 20/94) yan "Ben senin Ben srl arasna nfak drdn demenden korktum ki, sen beni onlarn nfakna sebep klarsn"
dedi. nk buzaya tapmak onlarn arasna ayrlk drd. Smir'ye
tbi olarak ve ona taklt ederek, onlardan buzaya tapanlar oldu. Ve bunun hakknda kendisine sorulmak zere, Hz. Ms'nn onlara dnne
kadar, buzaya ibdet etmekte tereddtte olanlar oldu. Bundan dolay
Hrn (a.s.), onlarn arasndaki ayrlk kendisine balanr diye korktu (3).
Ya'n Hz. Ms, cenb- Hrn'a y hrnu m meneake iz reeytehum
dall. Ell tettebiani, e fe asayte emr (Th 20/92-93) ya'n "Ey Hrn,
mdem ki sen onlarn dallete dtklerini grdn; bana tb olmaktan seni
engelleyen ne idi? Yoksa bana si mi oldun?" dediinde, Hrn (a.s.)
"yebneumme l tehuz bi lihyet ve l bi res (Th, 20/94) ya'n "Ey anamn olu, benim sakalm ve sam tutma!" dedikten sonra inn hatu en
tekle ferrakte beyne ben isrle (Th, 20/94) yan Gerekten ben, senin, sriloullar arasnda frkalar oluturdun demenden korktum dedi.
Sen beni onlarn nfakna sebep klarsn" sz, Kur'n- Kerm'de cenb-
Hrn'dan nakledilen szlerden biri deildir; Fuss'un ibresidir.Hz.eyh
(r.a.) ferrakte beyne ben isrle yan sriloullar arasnda frkalar
oluturdun szn zh iin sylemitir. nk Smir buzay i'ml ettii
zaman Beni srle: hz ilhukm ve ilhu ms (Th, 20/88) ya'n "te
bu sizin ve Ms'nn ilhdr" demi ve Ben srl fikren iki frkaya ayrlarak,
bir frkas nnda Smir'ye tbi' olup onu takld ederek buzaya tapmaya
balam ve bir frkas da Hz. Hrn'un engellemesi zerine Kl len
nebreha aleyhi kifne hatt yercia ileyn ms (Th, 20/91) ya'n "Biz
Ms bize dnnceye kadar her halkrda ona tapmaya devm edeceiz"
deyip buzann hakikten kendilerinin ve Ms'nn ilh olup olmadn, Hz.
Ms'nn dnnce kendisinden sormak artyla buzaya ibdette duraklamlar ve tereddt etmi idi. Ya'n bir ksm eksiz phesiz ve bir ksm da phe
ile o yaplan ilha taptlar. Bu ise, kavgay ve hatt kan akmasn gerektirebilecek bir frkalama idi. Hrn (a.s.)n neblii Allh'n rahmetinden olduu iin
957
Hrniyye Fass
958
Hrniyye Fass
vimler de hayl ettikleri sretlere taparlar. Bu hal ilh hkmn gereklemesinin tersine deil midir?
Cevp: Nh Fass'nda zh edildii ve ayrntl olarak anlatld zere,
btn ey ilh isimlerin grnme yerleridir. Ve onlarn vcdu, mutlak
vcdun kaytlanmasndan ve taayynnden ibrettir. Bundan dolay putperestlerin taptklar putlar dahi Hakk'n mutlak vcdunun kaytlanmas ve
taayyn olduundan putperestler, onlara tapmakla Hakk'n dnda bireye
tapm olmazlar. nk vcdda O'ndan gayr bir ey yoktur. Bundan dolay
ibdet eden biri, ibdet iin hangi bir eye ynelse, o ibdet, hakiktte Allah
Tel'ya dnk olur. Onlarn kfr ancak mutlak olan Hakk kaytlamaktan
ve snrlamaktan kaynaklanmaktadr. te Smir tarafndan ilh olarak edinilen buzaya ibdet dahi bu trdendir. u halde ne eye ibdet olunursa olunsun, Allah Tel'nn kendisinden gayrsna ibdet olunmamas hakkndaki
hkmne aykr bir hl gereklemez.
imdi Ms (a.s.)n kardei Hrn (a.s.)a kar olan azarlamas onun buzaya ibdet edilmesine olan inkrndan ve daha geni dnememesinden
olan husstan dolay oldu. nk rif olan kimse Hakk' her eyde grr ve
belki Hakk' her eyin "ayn" olarak mhede eder. Bundan dolay Ms
(a.s.), ondan yaa kk olmakla berber, daha rif olduu iin, Hrn (a.s.)
ilim terbiyesi ile terbiye eder idi.
Soru: Hrn (a.s.) neblik iinde Ms (a.s.)n orta olduu halde, Ben
srl buzaya ibdet ettikleri vakit, onun onlara inkr ve buza ibdetini
havsalasna sdramamas, hlin hakiktine vkf olmamay cb eder. Oysa
bundan bir nebyy-i zna ilh bilgide noksanlk isnd edilmesi lzm gelir?
Cevap: zeyr Fass'nda da getii zere, neblik velyetin zhiri ve velyet, nebliin btndr. Ve bir nebye rislet ilminden mmetinin isti'dd kadar verilir; ne fazla ve ne de noksandr. Bundan dolay rislet ilminde neblere
noksan isnd edilmesi asl ciz deildir. Nitekim, Hrn (a.s.)n buza
ibdetine inkr neblii dolaysyla kemldir. Fakat hakikt ilmi, ki nebler
(aleyhim's-selm) buna velyet ynleriyle vkf olurlar, bu ilh bilgiye vkf
olularnn olmay ciz olur ve Kur'n- Kerm'de beyn buyurulan Ms ve
Hzr (aleyhime's-selm) kssas bu ciz olmann dellidir. Ve nebler
(aleyhim's-selm) Tilker rusul faddaln badahm al badin yan te
Biz, o resllerden bir ksmn, dierlerinin zerine faziletli kldk (Bakara
2/253) yet-i kermesi gereince bir ksm dierleri zerine faziletli olduklarndan, Ms (a.s.) yaa kk olmakla berber, hlin hakiktine Hrn
(a.s.)dan daha rif idi.
959
Hrniyye Fass
960
Hrniyye Fass
Hrniyye Fass
re mde kld" buyurur. nsan tr yeryzndeki mahlklarn hepsinde tasarruf etmekle berber, gkte uan kular da hkmne itatkr klar. Ve gnmzde grld zere bilimdeki ilerlemeler sebebiyle gkte uar ve suni
bulutlar oluturur. Ve insan- kmilin ve his ehlinden olan noksan insann
yerde ve gkte baka trl tasarruflar dahi vardr ki, erbbnn ma'lmudur.
Buza zerindeki tasarrufa gelince: Onun asl hayvan cinsinden deildir.
Madenden ibret olan ziynetlerden yaplm bir srettir ve hayvann gayrdr.
Bundan dolay insann elinde hayvndan daha fazla emre mdedir. nk
onun hayvan gibi irdesi olmad iin, insan onu ne ekil ve vaziyete koysa,
asl kendisinden aykr bir ey gzkmeksizin onun tasarrufuna tbi' olur.
Bundan dolay madenlerin boyun eme ve teslimiyet hussunda hayvandan
daha fazla kolayl vardr. Oysa insann hayvniyyeti, hayvann
hayvniyyetinde de tasarruf ederse de, hayvann irdesi olduu iin, insann
tasarrufuna muhlefet eder. Ve insan, hayvan birtakm letler ve aldatmaca
ve tuzaklar ile zabtedip, onu kendi irdesi erevesinde hareket etmeye brakmaz. te insann hayvniyyeti, hayvann hayvniyyetinde tasarruf edici
olunca, asl hayvan cinsinden olmayan buza zerinde elbette onun hibir
itirz olmakszn istedii ekilde tasarruf eder; nk o madendir. Bundan
dolay Ms (a.s.) hayvan hakknda rev grmeyecei bir tarz ile ya'n yakmak
sretiyle buzay imh etti. Geri Ms (a.s.) onu krp paralamak sretiyle
de imh edebilirdi. Fakat yakarak imh etmeyi uygun grd. nk Ms
(a.s.), nrn tecellyi te sretinde mhede etmi idi. Ve ona ate
sretinden grd aatan inn enallhu yan Muhakkak ben Allahm
(Kasas. 28/30) hitb gelmi idi. Nitekim Hz. Mevln (r.a.) buyurur. Beyt:
Tercme:
"Sen ol bir nrsun Msya derdin
Hudym ben, Hudym ben, Hudym"
Ve dier bir beyt-i erflerinde de kendilerine olan bu tecellye iret olarak buyururlar. Beyt:
Tercme:
Ateten aac grdm, dedi: "Ben ite cnnem"
Beni ard te glib mrn'n Mssyem
Dp the bel ektim ve tattm menn selvy
Tamam krk yl ki Ms gibi sahrlarda dnmekteyem"
te Ms (a.s.), bu sebebe dayanarak atei buza sretine Msllat etti ve
yakp kln denize savurdu. Ve bu fiili ile Hak Tel hazretlerinin byle bir
tecellsi gerekletiinde sr okluklarn buzlar gibi eriyeceini ve maddesel
962
Hrniyye Fass
Hrniyye Fass
vann garazna uygun olur ise, ya'n ancak shibinin binmesine izin veren o
ata shibi binecek olursa, hayvan kabl edici olarak boyun eer ve itatkr
olur.
Nitekim, Allah Tel hazretleri bir insan "mevk" gibi zhir ve "ilim" gibi
btn bir derece ihsnyla ykseltir. Ve derecesi ykseltilmi olan bir insana,
onun benzeri olan dier bir insan, ondan mal ve ilim umduu iin, boyun eici
olur ve onun tasarrufu altna girer ve o umulan mala ba'z hallerde "cret"
ta'br edilir. Ya'n bir mevk shibine hizmetkr olan bir kimse mal karlnda
onun emrine boyun eer ki, bu halde o mala "cret" ismi verilir. Ve umulan
mala ba'z hallerde cret ismi verilmez. rnein bir kimse kendisiyle
mnsebeti bulunan mevk shibi vey zengin bulunan bir adama, bana ihsn
eder vey ihtiycm olduu bir zamanda bana bor verir dncesiyle onu gcendirmemek iin emrine itat eder. Ve bu derece ykseklii Hak Tel hazretlerinin ve refan badahm fevka badn derectin li yettehze
badhm badan suhriyyen (Zuhrf, 43/32) ya'n "Biz onlarn ba'zsn
ba'zsnn dereceleri stne ykselttik; t ki onlarn ba'zs ba'zsn itat
edilen edinirler" sznde beyn buyurulmutur
imdi mevk shibi olan bir insana, kendi gibi bir insan olan kimsenin itat
etmesi, o tbi' olan ahsn insniyyeti ynnden deil, belki hayvniyyeti ynnden kaynaklanr. nsniyyeti ynnden tbi olmak ve tbi olunmak
mmkn deildir. nk her iki insan birdierinin benzeri ise de baka bakadr. Ve birdierinden baka olan iki benzer ise zttrlar. Ve iki zt ise, ki zt
birlemez kidesince bir arada olmazlar. Bundan dolay kadri ve derecesi mal
ve mevk ile daha yksek olan kimse, dier ahslar insniyyeti ile itat ettirir
ve ona tbi' ve itat etmi olanlar ise, insniyyetleri ynnden deil, belki korkudan ve tamah ederek hayvniyyetleri ynnden itatkr ve tbi' olurlar.
Byle olunca bir insan kendi gibi olan bir insana tbi' olmam ve boyun ememi olur. Her ne kadar perde ve gaflet ehli, bir insann dier insana tbi'
olduunu zannederlerse de, bu tbi olmak ve tbi olunmak mes'elesinin i
yz bahsedildii ekildedir.
Kara hayvanlar arasndaki uyumazl grmyor musun? Hibirisi dierinin tasarrufu altna girmek istemez ve aralarnda her an kavga eksik deildir. nk birisi dierinde tasarruf etmek ister, dieri ise ona kar dikballk
eder. nk onlar hayvniyyette birdierinin benzeridir ve benzer olanlar ise
birdierinin zttdrlar. Meer ki iki hayvann garaz ve irdeleri birdierine
uygun dsn; o zaman biri dierine boyun eici olur. Ve rnein dii hayvan
irde ve garazna uygun dt zaman, erkek hayvann mnsebetine
msade eder; aksi halde dikballk eder. Ve birdierinin benzeri olup zt
olanlar, birbirine boyun emedikleri iin, Hak Tel hazretleri insana hitben
ve refea badakm fevka badn derectin (En'm, 6/165) yan Allah Tel ba'znz ba'znzn dereceleri zerine ykseltti buyurdu. Byle olunca
964
Hrniyye Fass
tbi' olan tbi olunann derecesinde onunla berber deildir ve tbi olunan
derecede tbi' olandan daha yksektir. Bundan dolay itat ettirme, dereceden
dolay gerekleir.
Ve teshr yan itat ettirme iki ksm zerinedir. Biri itat ettiren iin
murd olan itat ettirmedir ki, itat eden ahs itat ettirmede zorlaycdr.
Her ne kadar insniyyette onun benzeri ise de, efendinin kleyi itat ettirmesi gibidir. Ve her ne kadar onun iin benzer iseler de, sultann idresi
altndakileri itat ettirmesi gibidir. imdi onlar derece ile itat ettirdi. Ve
dier ksm, hl ile itat ettirmedir. dresi altnda olanlarn meliki itat ettirmeleri gibidir ki, onlardan zulm men' etmekte ve onlarn himyelerinde
ve onlara dmanlk eden kimsenin ldrlmesinde ve onlarn mallarn ve
nefislerini onlarn zerine, onun muhfazasnda, onlarn emriyle kimdir.
Ve bunun hepsi idre altndakiler tarafndan hl ile itat ettirmedir ki, meliklerini bunlarda itat ettirirler. Ve hakkatte "mertebenin itat ettirmesi"
olarak isimlendirilir. imdi mertebe onun zerine bunlar ile hkmetti. Byle olunca meliklerden ba'zs kendi nefsi iin alt ve onlardan ba'zs bu
ie rif oldu. Bundan dolay bildi ki, mertebe ile kendi idresi altndakilerin itat ettirmesindendir. imdi onlarn deerlerini ve haklarn bildi. Byle olunca Allah Tel, bunun zerine ona, ie bulunduu hl zere rif olan
limlerin mkfatn cret olarak verdi. Ve Allah Tel kullarnn ilerinde
olduundan dolay, bunun benzeri mkfat, Allah zerine olur. imdi lemin tamm onun zerine itat ettirilen ismi verilmesi mmkn olmayan
Hakk'n ztn itat ettiricidir. Ve Hak Tel klle yevmin hve f enin
(Rahmn, 55/29) ya'n "O her anda bir itedir" buyurdu (9).
Ya'n "teshr-itat ettirme" iki ksm zerine olur: Bir ksm, itat ettiren
kimseye isnd olunan itat ettirmedir ki, kendisine itat eden ve tbi' olan ahs itat ettirmesinde zorlaycdr. Ya'n bu ksm itat ettirme, zorlayc itat
ettirmedir. Nitekim, bir kle insniyyette efendisinin ve idre altndakiler de
pdiahlarnn benzeri iseler de efendi klesine ve pdih idresi altndaki
fertlerden birisine bir ey emrettii ve teklf ettii zaman, onlar zorunlu olarak
kendi keyif ve irdelerini terk ederler ve kle efendisinin, idre altndakiler de
pdihnn irdesine tbi' ve itatkr olurlar. Bundan dolay efendi klesini
ve pdih idresi altndakileri derece ile itat ettirirler. Ve itat ettirmenin
dier ksm, hl ile itat ettirmedir. Bu da idre altndakilerin pdih itat
ettirmesi gibidir ki, pdih idresi altndakilerden zulm ve cefy engellemek ve onlar himye etmek ve idresi altndakilere dmanlk eden milletler
ile savamak ve onlarn mallarn ve canlarn muhfaza etmek husslarnda
idresi altndakilerin emriyle kimdir. Bu saylan ilerin hepsi, idre altnda
olanlar tarafndan hl ile itat ettirmedir ki, pdihlarn bu ilerde itat ettirirler. Ve pdih bu husslarda idresi altndakilerin itat edeni ve tbi'idir.
965
Hrniyye Fass
Bu itat ettirme zhirde hl ile itat ettirme ise de, hakkatte mertebenin itat
ettirmesidir ve bu mertebe de saltanat mertebesidir. te bu saltanat mertebesi
pdihn zerine bahsedilen bu ilerin hepsiyle hkmetti. Ve pdih da
kendi saltanat mertebesinin gereine tbi' ve itatkr oldu.
imdi pdihlardan ba'zs kendi nefsi iin alt. Ya'n idresi altndakilerin mal ve canlar korunsun ve onlarn mallarndan ve servetinden istifde
edeyim ve idrem altndakiler kuvvetli olsun, onlar vstasyla i ve d dmanlarmdan intikm alaym ve azim'-n bir pdih olup kimseler bana
kar kmaya cesret edemesin" diyen bir pdih kendi nefsi iin alr. Ve
pdihlardan ba'zs bu ie rif olarak, kendi mertebesi ile idresi altndakilerin bu itat ettirmesinde olduunu ve bundan dolay onlarn deerlerini ve
haklarn bildi. Bu takdirde Allah Tel hazretleri onun bu irfn zerine o
pdiha, iin hakkatine rif olan limlerin mkfatn mkfat olarak verdi.
Ve Allah Tel kullarnn ilerinde ve fiillerinde ve amellerinin sretlerinde
tecell edici olduu iin, onlarda Hakk' mhede eden ve kullarn zhiri dolaysyla, Hak Tel'nn itat ettirmesinde bulunduunu bilen byle bir rif
sultnn mkfat Allah zerinedir. nk Allah Tel hazretleri, kullarnn
ileri ve onlarn ihtiyalarnn yerine getirilmesi zerinedir. Bir kimse nefsinin
istemesinden dolay olmayp ancak Allah iin bununla kim bulunursa, phesiz byle bir kimsenin mkft Allah zerine olur.
imdi lemin tamm Hakk'n ztn itat ettiricidir. Fakat lem Hakkn
ztn itat ettirmekle berber O'na Msahhar" ya'n Tbi olan ismini vermek mmkn deildir. Ve Hak Tel klle yevmin hve f enin
(Rahmn, 55/29) y'n O her anda bir itedir buyurdu. Bu n ise, ancak
kullarnn ileridir.
Bilinsin ki, dier fasslarda da birok kere beyn buyurulduu zere hakki
vcd, ancak Hakk'n bir olan latf vcdundan ibrettir. Bu hakk latf vcd
sonsuz isimleri dolaysyla, kesfet mertebelerine tenezzl edip muhtelif
sretler ile taayyn etmi ve kaytlanmtr. Bundan dolay kullarn ilerinde
vcd ve hakkat ynnden tecell edici olan ancak Hak'tr; asl ortada gayr
yoktur. Gayrlk ismi onun taayyn ve kaytlanmas ynnden olur. Ve lys
Fass'nda "Vcd"un etken ve edilgen ksmlarna ksmlanm olduu beyn
edilmi idi. Ya'n Hakkn bir olan ayn bir i'tibr ile "etken" ve bir i'tibr ile
"edilgen"dir. lem Hakk'n zhiri olup edilgendir ve Hak ise lemin btn
olup etkendir. Bundan dolay itat ettiren ve itat ettirilen ancak Hakk'n kendi nefsidir ve gayr yoktur ki Hak, onun itat edeni olsun.
rnek: nsann ahs bir olan ayndr ve insann btn onun endesidir ve
zhiri onun cismidir. Ve bu zhir cisim, endesiyle harekettedir. Ve btn
"Kalk yaz yaz!" demedike, zhir eli kalemi alp yaz yazmaz. Bundan dolay
btn etken ve cismi edilgen olmu olur. nk btn zhirinde te'sr eder.
Bununla berber gerek etken ve gerek edilgen o ahsn bir olan ayndr. te
966
Hrniyye Fass
bunun gibi insann zhiri olan cismi, btn olan endesinin itat edeni ve tbi'idir; ve btn olan endesi de zhiri olan cisminin itat ettireni ve tbi olunandr. u halde itat ettiren ve itat ettirilen, ancak ahsn bir olan aynndan
ibrettir. Burada gayrn vcdu yoktur.
Hrniyye Fass
Geri o ibdet olunan sret, bozulur ve yok olur. Fakat o sret ancak ona
ibdet eden ibdet ehlinin indinde ilhlkla giyindikten sonra yok olur. Ve nitekim buzann sreti, Beni srl'den ona tapanlarn indinde, ilhlkla giyindikten sonra, Msa (a.s.) tarafndan yaklma sretiyle bozuldu ve yok oldu.
imdi mutlak olan Hakkn bir olan ztnn, letfet mertebesinden kesfet
mertebesine tenezzl edip isimleri dolaysyla ulv ve sfl btn sretlerle
taayyn edii ve onlarda aa k ynyle, Allah Tel'ya lem
sretlerinden her bir srette ibdet olunmas lzm geldii iin, mahlk trlerinden ibdet olunmayan bir mahlk kalmad. Bundan dolay putperestlerin
aaca ve taa ve gnee ve aya ve yldzlara ve hayvanlara ve buza gibi
sretlere tapmalar gibi, ona ya ilh edinmek sretiyle ibdet olundu veyhut
halkn mallarna ve mevkiye ve makma tapmalar gibi, itat ettirme ibdeti
ile ibdet olundu. u kadar var ki, itat ettirme ibdetine "ibdet" denilmesi
halk indinde det olmad. Yoksa bir kimsenin kalbinde, hangi eyin muhabbet
ve saltanat zhir olmu ise, o kimse o eyin kuludur.
rnein, kalbi mal muhabbetiyle itatkr olan "mln kulu" ve mevki
muhabbeti ile itatkr olan "mevkinin kulu" ve nefsinin muhabbeti glip olan
"nefsin kulu" ve kfirlerin muhabbeti glip olan "kfirlerin kulu"dur. Ve her
bir kul kendi ma'bduyla berberdir. Nitekim hads-i erfte "Kii sevdii ile
berberdir" buyurulur.
imdi her srette Hakk' akleden ve dnen kimse iin, Hakk'n her bir
srette ya ilh edinme ibdeti vey itat ettirme ibdeti ile ma'bd olmas ve
ona o sretlerde ibdet olunmas lzmdr. nk itat ettirme ve itat ettirilme, varlk mertebelerinin hepsi arasnda olmaktadr. Ve mevctlar ve belki
Hak ile hlk arasndaki irtibt, ancak bu itat ettirme ve itat ettirilme sebebiyledir. nk irtibt iin muhtalk lzmdr. Ve muhtalk ise, itat ettirme ve
itat ettirilmeyi gerektirir. Oysa lem sretlerinden olan bir eye, ancak o ey,
kullarnn indinde ykseklikle kuandktan sonra ve onun kalbinde bir derece
ile belirdikten sonra ibdet olundu. nk her derecede zhir olan
ma'bdlardan bir eyin kulu vardr. Ve o derecede hakkat zere ma'bd olan
ise, ancak Hak'tr. Bundan dolay o derecede olan kulun indinde Hak ykseklikle kuandktan sonra ibdet edenler, o eye ibdet eder.
te lem sretlerinden kendisine ibdet olunan eylerin her birisi, ona tapan kimsenin kalbinde ycelikle kuanp bir derece ile belirdikten sonra,
ibdet olunduu iin M'min Sresinde olan Refud derecti zl ari, yulkir
rha min emrih al men yeu min ibdih yan Dereceleri ykselten ve
arn sahibi olan Allah, kullarndan dilediinin zerine bir rh ulatrr
(Gafir, 40/15) yet-i kermesinde, Hak Tel azm'-n ztn "Refu'dderect yan Dereceleri ykselten" olarak bildirdi ve "Refu'd-derece yan Derece ykselten" demedi. Bundan dolay Allah Tel kendi vcdu olan bir
olan aynda, dereceleri oaltt ve ykseklii derecelere mahss kld. Eer
968
Hrniyye Fass
"Refu'd-derece yan derece ykselten" buyurmu olsa idi, ykseklii bir dereceye tahss buyurmu olurdu. Oysa hlin hakkati yksekliin derecelere
mahss olmasdr. nk muhakkak Allah Tel, muhtelif okluktaki derecelerde kendisinden dnda bir eye ibdet olunmamasna hkmetti. O ynle ki
her bir derece bir ilh grnme yerini gerektirdi ve Hakk'a o derecede ibdet
olundu. Ve kendisinde Hakk'a ibdet olunan grnme yerlerinin en by
ve a'ls "hev"dr ya'n istek ve arzdur. Nitekim Hak Tel Csiye Sresinde
E fe reeyte menittehaze ilhehu hevhu (Csiye, 45/23) yan "Hevsn
kendisine ilh edinen kimseyi grmez misin?" buyurdu. Byle olunca "hev"
ma'bdun en bydr. nk bir eye ancak hev sebebiyle ibdet olunur.
nk kulun kalbinde meyil ve muhabbet olmadka, o ibdet eden, ibdet
ettii eye ynelmez. Oysa hevya, yine kendi zt, ya'n hevnn nefsi ile
ibdet olunur. Bundan dolay lem sretlerinden herhangi bir srete, ister ilh
edinerek ibdet ve ister itat ettirme ibdeti ile ibdet olunsun, sebebi
"hev"dr. u halde hevnn yine kendi zt ile kendine ibdet olunur. u kadar ki hev, sretsiz bir ma'n olduu iin btndr; onun "ayn" zhir deildir;
ancak ma'bdlar sreti ile zhir olur. Ve hev hakknda ben yle derim:
iir: Hev hakk iin, muhakkak hev, hev sebebidir. imdi eer
kalbde hev olmasa idi, hevya ibdet olunmaz idi (11).
Bilinsin ki, Hak Tel hazretleri hads-i kudsde "Ben bir gizli hazne
idim. Bilinmeme muhabbet ettim" buyurmutur. u halde btn mertebelerde ve o mertebelerin grnme yerlerinde Hakk'n aa kmasna sebep olan
kendi muhabbeti olmu olur. Ve bu muhabbet, ilh kll bir muhabbettir. Ve
onun grnme yerlerinin her birerlerinde gzken muhabbet ise, cz muhabbettir. Ve bu cz muhabbetin sebebi ise, o kll muhabbettir. Ve eer bu
ilh kll muhabbet, insann kalbinde ve btnnda bulunmasayd, nefs mertebesinde aa kan hevya ibdet olunmaz idi. nk nefs mertebesinde
zhir olan hev, kalb mertebesinde ve btnda olan hevnn ayndr. Gayr
olular ancak mertebenin ihtilf itibr iledir. Ma'nnn harflere ve szlere
irtibt gibi. Onun iin Hz. eyh-i Ekber (r.a.) ilh muhabbete and verip
"Hakk'n kendi muhabbeti olan hev, cz hevnn sebebidir. Ve eer ilh
hev kalbde olmasa idi, grnme yerlerinde grnen hevya ibdet olunmaz
idi" buyururlar. Ve yine Hz. eyh-i Ekber Ftht- Mekkiyye'de buyururlar
ki: "Ba'z keiflerimde, hevy, ilhlkla zhir, kendi ar zerinde oturmu ve
onun btn ibdet edenleri onu ihta edip indinde vkf olduklar halde
mhede ettim. Ve ben varlksal sretlerde o hevdan daha byk bir
ma'bd mhede etmedim ."
969
Hrniyye Fass
Allh'n eyya olan ilmini grmez misin? Ne mkemmeldir. Allah Tel, hevsna ibdet eden ve onu ilh edinen kimse hakknda, ilmi nasl tamamlad. Bundan dolay ve edallehullhu al ilmin (Csiye, 45/23) yan
"Allah Tel onu ilim zere dallette brakt" buyurdu; oysa dallet "hayret"tir. Ve tamamlama ve kemle erdirme budur. Beyn budur ki: Ne zamanki Hak grd ki, ibdet eden, ancak kendi hevsna ve hevsnn
tatna teslimiyeti sebebiyle ibdet etti; o eyde ki o ona, hevya ibdet
eden ahslarn ibdetinden olduu halde, onunla emreder. Hatt onun
Allh'a ibdeti dahi ayn ekilde hevdan oldu; nk onun iin bu mukaddes cenbta hev (ki onun muhabbeti ile olan irdedir) olmasa idi,
Allh'a ibdet etmez ve O'nu gayr zere terch etmezdi. Ve ayn ekilde
lem sretlerinden bir srete ibdet edip onu ilh edinen kimse, onu ancak
hev ile ilh edindi. Byle olunca ibdet eden kendi hevsnn saltanat altnda olmaktan kurtulmu deildir. Ondan sonra ne zamanki Hak Tel
grd ki, ma'bdlarda ibdet edenler eitlenir; imdi bir emre ibdet edici
olan onun gayrsna tapan kimseyi kfir grr. Ve kendisinde az ok bir
bilgi oluan ibdet edici, hevnn birlikteliinden ve belki hevnn ahad
oluundan yan tekliinden dolay hayrete der. nk o her bir ibdet
edicide bir olan ayndr. Bundan dolay Allah Tel onu dallette brakt.
Ya'n her bir ibdet edenin ancak kendi hevsna ibdet etmesi ve ister
mer' emre tesdf etsin ister etmesin, kullukta ancak kendi hevsnn,
eit seviyede onu kullanmas ile, ilim zere hayrete drd (12).
Lokmn Fass'nda izh edildii zere "ma'lm yan bilinen", "ey"den
daha kapsamldr; ve "ey"in ilk mertebesi "ma'lm yan bilinen"in ikinci mertebesinden balar ve eyin ikinci mertebesi, kesf ehdet lemidir. Bundan
dolay Hakk'n eyya olan ilmi, isimsel ve sfatsal ilimdir ki, bunun ayrntlar
da rnekler vermek sretiyle t Fass'nda geti. imdi Allh'n eyya olan
ayrntl ilmini grmez misin? O ilim, ne mkemmel bir ilimdir! Ve Allah Tel hevsna ibdet eden ve hevsn ilh edinen kimse hakknda ilmi nasl tamamlad? Ve bu tamamlamaya iret olarak:
ve edallehullhu al ilmin (Csiye, 45/23) yan "Allah Tel onu ilim
zere dallette brakt"
buyurdu. Oysa dallet, "hayret"tir. Ve hevsna ibdet eden ve onu ilh
edinen kimse hakknda ilmin tamamlanmas ve kemle erdirilmesi dallet
olan "hayret" iledir. Ve ilmin "hayret" ile tamamlanmas u ekildedir ki: ne
zamanki Hak Tel ayrntlanm vctta grd ki, ibdet eden, hevya ibdet
eden ahslarn ibdeti cinsinden olarak hevsnn emriyle ibdet ettii eyde
ancak kendi hevsna ve hevsnn tatna teslimiyeti sebebiyle ibdet etti.
Hatt ibdet edenin Allh'a ibdeti bile, ayn ekilde hevdan meydana geldi.
nk ibdet edenin ateten kurtulmaya vey derecelere ulamaya veyhut
nefs kemltlara vey Hakk'n sfatlarna veyhut ztna muhabbeti gibi bir
970
Hrniyye Fass
muhabbet ile istemeden ibret olan hevs, o ilh mukaddes cenbtan olmasa
idi, Allah Tel'ya ibdet etmez ve Hakk "gayr" ta'br edilen grnme yerleri
zerine terch etmez idi.
Ve ayn ekilde Hakkn msivs i'tibr olunan lem sretlerinden bir
srete ibdet edip, onu ilh edinen kimse de, o sreti, ancak hev ile ilh
edindi. u halde ibdet eden, dim hevsnn saltanat altnda mahkmdur.
Her neye ibdet ederse etsin mutlak hevs sebebiyle ibdet eder.
Bu grten sonra, ne zamanki Hak Tel, ma'bdlarda ibdet edenlerin
eitli olduunu grd, byle olunca, emirlerden bir emre ibdet eden her bir
ibdet edici, kendisinin ibdet ettii emirden gayr bir emre ibdet eden kimseyi kafr grr ve inkr eder. rnein, mslman nasrnyi, ve nasrni
mslman ve gnee tapan hayvana tapan vb... inkr eder. Bu hal ilh edinme ibdetinde byle olduu gibi itat ettirme ibdetinde de byledir. rnein
"mln kulu" "mevkinin kulu"nun yolunu ve hayt tarzn inkr eder. Nitekim
ticret ehli, mevki ehlinin hlini beenmez.
Ve kendisinde az ok bilgi ve bir uyanklk oluan ibdet edenler ise,
hevnn btn ibdet edenlerde birlikte olmasndan ve belki hevnn ahad
oluundan yan tekliinden dolay, ma'bdlar arasndan bir ma'bdu seip
onu ibdete tahss edemeyii ynyle, bu eitli m'bdlar arasnda hayrete
der. nk her bir ibdet edici hevsna tapar ve "hev" ibdet edenlerin
hepsinde bir olan ayndr.
te Hak Tel ayrntlanm vctta bu hallerin byle olduunu grd
ve imtihna dayanan ilim ile bildii iin, kendinde azck bilgi oluan ibdet
ediciyi dallete drd. Yan o ibdet ediciyi, ilim zere hayrete drd.
nk o ibdet edici bildi ki, her bir ibdet eden ancak kendi hevsna ibdet
eder.
Ve kullukta o ibdet edeni kullanan ancak kendi hevsdr. Onun bu
hevs ister mer' emre tesdf etsin,ister etmesin farketmez.rnein itat
ettirme ibdetinde bir kimse "kadnn kulu" olur; onun bu hevs kendisini nikh ile drt kadn almaya veyhut eitli criye alp menfatlenmeye sevk
eder. Bu ise mer' bir itir. Bundan dolay onun hevs mer' emre tesdf
eder. Ve bir dieri "kadnn kulu" olur. Fakat bakasnn nikh altnda bulunan kadnlar ve criyelerle menfatlenmeye meyleder ki, bu hal zin olduu
iin, o ibdet edicinin hevs gayr-i mer' emre tesdf etmi olur. Fakat her
iki srette de o ibdet edenleri eit seviyede kendi hevlar kullanmtr.
971
Hrniyye Fass
Ve mkemmel olan rif, kendisine ibdet edilen her bir mabdu, Hak
iin grnme yeri gren kimsedir. Ve bunun iin onlarn hepsini ta, ya da
aa, ya da hayvan, ya da insan, yhut yldz, ya da melik zel ismi ile
berber ilh olarak isimlendirdiler. Bu, onun hakknda ahsiyyetinin ismidir. Ve ulhiyyet yan ilhlk bir mertebedir ki, ibdet eden onun iin
kendi ma'bdunun mertebesi olduunu hayl eder. Oysa o, bu ibdet edene
zel grnme yerinde bu mabd zere yalnz kalm olan bu ona zel
ibdet edicinin gz iin hakkat zere Hakk'n grnme yeridir. Ve bunun
iin, rif olan ba'z kimseler, cehletten sylenmi olan "m nabudhm
ill li yukarribn ilallhi zlf (Zmer, 39/3) ya'n Biz putlara ancak, bizi
Hakk'a yaklatrmalar iin ibdet ediyoruz dediler. Bununla berber onlara ilhlar dediler. Hatt E cealel lihete ilhen vhden, inne hz le
eyun ucb (Sd, 38/5) yan Muhammed (a.s.) bu ilhlar bir ilh m yapt? Muhakkak bu acip eydir! dediler. imdi onlar onu inkr etmediler.
Belki onu acip buldular. nk onlar sretlerin okluu ile ve ilhln o
sretlere balanmas ile vkf oldular. Bundan dolay Resl geldi ve onlar
onlarn bu sretlerin ta olduuna ilimlerinden dolay"m nabudhm ill
li yukarribn ilallhi zlf (Zmer, 39/3) ya'n Biz putlara ancak, bizi
Hakk'a yaklatrmalar iin ibdet ediyoruz szlerinde inanlar ve kendilerince ispt ettikleri ve onlarn ehdetleriyle bilinen ve gzle grlmeyen
bir olan ilha da'vet etti; ve bundan dolay kul semmuhm (Ra'd, 13/33)
yan Onlar isimleriyle zikredin!' szyle onlar ibdetlerinden men' etmede, onlarn zerine dell kim oldu. Bundan dolay onlar o sretleri, ancak gerekten onlara mahss olduunu bildikleri o isimler ile isimlendirirler (13).
Ya'n mkemel olan rif o kimsedir ki, gerek ilh edinme ibdeti ve gerek
itat ettirme ibdeti ile ibdet edilen her bir ma'bdu, Hakk'n isimlerinin ve
sfatlarnn aa kt birer grnme yeri grr. te her bir ma'bd Hakkn
bir grnme yeri olduu iin, taa, aaca, hayvanlara, insana, yldza ve melike vesir eyya tapan kimselerin hepsi, bu taptklar eylerin kendilerine
mahss olan ta, aa gibi isimlerini zikretmekle berber, bir de "ilh" olarak
isimlendirdiler. rnein mecslere Bu taptn ne eydir denilse, "Atetir"
der. "O halde niin buna taparsn?" denilse "Ma'bddur" diye cevap verir. Bu
ta, aa, ve ate, onlarn ahsiyyetlerinin ve taayynlerinin ismidir. Ve ilhlk,
muhtelif eylere tapan ibdet edicilerin o eyda hayl ettikleri ilhlk mertebelerini toplam olan yksek bir mertebedir. Her bir ma'bdun ibdet edicisi,
ilhlk mertebesinin, kendi ma'bdunun mertebesi olduunu ve kendi
ma'bdunun, o mertebede taayyn etmi olduunu ve ilhlk mertebesinin,
kendi ma'bdunda taayyn etmi olduunu hayl eder. Oysa o ibdet edicinin
hayl ettii ilhlk mertebesi, hakkatte mutlak ilhlk mertebesi deildir. Belki
bu kaytl ma'bd, o ma'bd zerine yalnz kalm olan bu ona zel ibdet edi972
Hrniyye Fass
cinin kesf cisminin gz iin Hakk'n bir grnme yeridir ki, o ibdet edici,
kesf eyler iinden bu grnme yerini seerek, ona tapar.
te bahsedilen hakkatten dolay, bunun byle olduunu idrk eden ba'z
putperestler "Biz tatan ve aatan yaptmz, putlara bizi Allh'a yaklatrsn diye ibdet ediyoruz" dediler ki, bu sz, cehletten sylenmi szdr;
ya'n ii hakkat zere bilmeyen kimselerin szdr. nk puta tapan akl
biraz alanlardan ba'zlar, elleriyle yaptklar putlara "lhtr" dedikten sonra
dndler ki, lemde "ilh" dedikleri eyden baka birok eyler mevcttur.
Eer bu taptklar ey kendilerine mahss bir lh olsa, dier eyler nedir? Ve
bunlarda tasarruf edici olan kimdir? nk kendilerinin ilhnn muhtinde
tasarruf edemez. Bundan dolay karar verdiler ki, bir hakk ilh vardr. Bu
taptklar mabd onun semboldr ki, kendilerini bu hakk ilha yaklatrr.
u halde cehlet ile sz sylemekle berber, o putlara "ilh" dediler; hatt dediler ki: "Resl trl trl olan ilhlar bir ilh m yapt? Muhakkak bu
acip eydir" (Sd, 38/5). Bundan dolay bu szleriyle onlar Resl (a.s.)n
da'vet ettii bir olan ilh inkr etmediler. Belki bu bir olan ilha da'veti acip
buldular. nk putperestler sretlerin okluu ile ve ilhlk mertebesinin o
okluk sretlerine balanmas ile vkf oldular. nk putperestlerden her bir
topluluun tapt put baka bakadr. Kiminin putu insan ve kiminin putu
hayvan eklinde ve kiminin putu aatan ve kiminin tatandr. Ve her topluluk dierinin "ilh" edindii putu kabl etmeyip onun ilhln inkr eder.
Bundan dolay meydanda ilh edinilen bu kadar ma'bdlar mevct iken Resl
(a.s.)n bir olan ilha da'vetini acip buldular. Hakkatte de trl trl olan bu
ilhlar bir ilh olmaz; nk bir olan ilh, trl trl ilhlardan edinilmi deildir. Bu da'vet mutlak ilha da'vet idi.
imdi Resl geldi ve onlar bu bir olan ilha da'vet etti. Bu yle bir vhid
yan bir olan ilh idi ki, putperestlerin taptklar sretlerin tatan iml edilmi
olduunu bildikleri iin "Biz onlara bizi Allh'a yaklatrsn diye tapyoruz"
(Zmer, 39/3) szleriyle ona inandklarn beyn etmiler ve kendilerinde onu
ispt etmilerdi. Ve bu bir olan ilh onlarn bu ehdetleriyle bilinmi ve fakat
grlmemi idi. Ve ite bu ibdet ediciler, putlarnn tatan iml edildiini
bildikleri iin Hak Tel kul semmuhm (Ra'd, 13/33) ya'n "Ey Reslm,
sen onlara de ki, ilhlarnz isimleriyle zikrediniz!" buyurdu. Ve bu sz ile
tatan iml edilmi olan putlara ibdet etmekten onlar men' etmekte, Hak
tarafndan onlar zerine dell kim oldu. nk onlar ma'bdlarn isimleriyle
zikretseler, ta, aa, ay, yldz, gne, te vb... gibi kendilerine mahss olan
isimlerini zikretmeleri gerekir. Bunlar ise tabi'ki ibdete lyk deildirler. Bu
bahis hakknda Nh Fass'nda da zhlar mevct olduundan oraya da
mrcaat buyurulsun.
973
Hrniyye Fass
Fakat bu hussa bulunduu hl zere rif olanlar, putlara ibdet edenlerin bu sretlerden onlarn varlksal aynlarna ibdet etmeyip, ancak onlardan rif olduklar tecell sultnnn hkm ile, onlarda Allh'a ibdet
ettiklerine olan ilimleriyle berber, sretlerden ibdet edilen eye inkr
sretiyle gzkrler. nk muhakkak onlarn ilimde mertebeleri, mn
ettikleri resln hkmnden dolay o vaktin hkm ile olmalarn onlar
zerine verir ki, onlar o sebeple m'minler olarak isimlendirildiler. imdi
onlar vaktin kullardr. Ve tecell edici olan Hakk'a kendisi iin ilim olmayan inkrclar, onu bilemedi ve nebden ve reslden ve vristen kemle ermi olan rif ise ondan onu rtt. Byle olunca vaktin reslnn onlardan
saknmasndan dolay, vaktin reslne tbi olarak ve Allhn Kul in
kntm tuhibbnallhe fettebin yuhbibkmullhu yan De ki: Allaha
muhabbet ederseniz bana tbi olun; Allah Tel sizi sevsin (l-i mrn,
3/31) szyle Allahn kendilerine muhabbetini istediklerinden dolay, onlara o sretlerden saknma ile emretti (14).
Ya'n iin hakkatini ilh ilim ve rabbni keif ile anlayan kerem shibi
ztlar, tatan, aatan ve ma'denden yaptklar putlara ibdet eden ahslarn,
bu sretlerin varlksal aynlarna, ya'n zhiri kesf vctlarna tapmadklarn
ve ancak o sretlerden anladklarn tecell sultnnn hkm ile bu sretlerde
tecell edici olan Allh'a ibdet ettiklerini bilirler. Bunun byle olduunu bilmekle berber, o rifler ibdet edilen putlarn sretlerini inkr sretiyle gzkrler. nk, onlarn ilimde olan mertebeleri, mn etmi olduklar resln
hkmne tbi olarak, ilh grnme yerlerinden bir grnme yeri olan vaktin
hkm gereince hareket etmelerini gerektirir. Ve onlar resle tbi' olduklar
iin kendilerine "m'minler" denildi. nk onlarn tbi' olduklar vaktin
resl, getirdii erat gereince o sretlere tapanlar inkr etti. Ve mmetini
kaytl ilhtan, mutlak olan ilha davet etti. nk kaytl her ne kadar
hakkati ynnden mutlakn ayn ise de, zhiri ynnden kendi mertebesinde
mutlakn ayn deildir. Bundan dolay ikilik zerine kurulmu olan erat gereince elbette putlara tapanlarn inkr lzm gelir. Bundan dolay rifler vaktin kullardrlar. nk Hak her bir vakitte bir tecell ile tecell edicidir ve vaktin resl, hkm glip olan o tecell zerine olduu gibi, ona tbi' olan rifler
de, bu glip olan hkm erevesinde hareket ederler. Resl halk o vakitte
tecell eden Hakk'a da'vet eder. Bundan dolay rifler vaktin reslne tabi'
olup onun erat gereince putlara tapanlar inkr etmekle berber, hakkati
dolaysyla her grnme yerinde Hakk' rif olurlar.
Ve ii hakkat zere bilmeyen ve eratn zhirine sarlmak ile yetinen putlar inkr eden m'min ise putlar dedii grnme yerlerinde Hakk'n aa
ktn bilmedii iin, onlarda tecell edici olan Hakk' bilemedi. Ve neb ve
resl ve onlarn vrisi cinsinden olan kemle ermi rifler, kaytldan mutlaka
ynelme isti'ddn tayan kimseleri kemle erdirmek iin, putlarn
974
Hrniyye Fass
sretlerinde tecell edici olan Hakk' rtt. Byle olunca vris cinsinden olan
kemle ermi rif putlara ibdet eden perde ehlinin o sretlerden saknmalarn emretti. nk vaktin resl o sretlerden saknd ve o sretlerde Hakk'a
ibdet edilmesi hussunu men' etti. Ve kemle ermi rifler de, Allh'n kendilerine muhabbet etmesini ok istediklerinden dolay resle tbi olarak byle
yaptlar. nk Allah Tel: Kul in kntm tuhibbnallhe fettebin
yuhbib-kmullhu (l-i mrn, 3/31) ya'n Ey nebyy-i z-nm, de ki!
Eer siz, Allh'a muhabbet ederseniz, bana tbi' olun; Allah Tel sizi sevsin" yet-i kermesinde ilh muhabbeti, Resl'e tbi olmaya balad.
imdi Resl (a.s.) ilha da'vet etti ki, ona muhtc olunur ve icml ynnden bilinir ve grlmez. Ve "Gzler O'nu idrk etmez" (En'm, 6/103)
belki eylerin aynnda ltfundan ve siryet etmesinden dolay, "O gzleri
idrk eder" (En'm, 6/103). imdi gzler, kendilerinin cisimlerini ve zhir
sretlerini tedbr edici olan rhlarn idrk etmedii gibi, onu idrk etmez.
Bundan dolay o latftir. Btnlar ve zhirleri habrdir yan haberlidir ve
"hibret" zevktir ve "zevk" tecelldir ve tecell sretlerdedir. Byle olunca,
sretler lzmdr. Ve Hak lzmdr ve onu gren kimsenin kendi hevsyla
ona ibdet etmesi lzmdr, eer anladn ise. Ve yolun gidii Allh'adr (15).
Ya'n Resl (a.s.) mmetini mutlak ilha da'vet etti. Ve onun da'vet ettii
ilh yle bir mutlak ilhtr ki "Samed"dir, ya'n her eyin vcdu ona muhtatr. Ve onun zt ayrntlanma ve kaytlanma lemi olan mddiyyt leminde
grlmeyip icml ve mutlaklk ynyle bilinir. Ve onun letfetinin
kemlinden ve eynn aynlarnda bu letfetiyle siryet etmesinden dolay
"Gzler O'nu idrk etmez" (En'm, 6/103). Belki her eyde letfetle siryet
edici olduu iin, "O gzleri idrk eder" (En'm, 6/103). Nitekim, insann
kendi cesedini ve kesf olan zhiri sretini tedbr edici olan rhu mevct iken,
insann gz bu rhu idrk etmez. te, gzlerin onu idrk edememesi de byledir. Bundan dolay Hak latftir ve zhirleri ve btnlar habr yan haberlidir.
Ve latf olu ve habr olua bal izhlar Lokmn Fass'nda geti. Ve "hibret
yan habr olu" zevk ile yan bizzt hakkatinin yaanmas ile oluur; ve
"zevk" ise tecelldir; ve tecell de sretlerde oluur. u halde Hakk'n tecellsi
iin sretlerin vcdu lzmdr ve sretlerde tecell edici olmak iin Hakk'n
vcdu mutlak lzmdr. Bu takdirde sretlerde tecell edici olan Hakk' onlarda mhede eden kimsenin kendi hevs ve nefs meyli ile Hakk'a ibdet
etmesi gerekir. Sonu olarak Latfin mhedesi onun tecellsi vstas ile olur.
Ve tecellnin gereklemesi iin de bir kesf mahall lzmdr. O kesf mahall de
srettir.
rnek: Zihne gelen bir ma'n latf olduu iin his gz ile grlmez; o
ma'nnn kesf bir mahallde tecell etmesi lzmdr. O kesf mahall de kat
975
Hrniyye Fass
976
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
retleri l tehaf inneke entel al yan Korkma! Muhakkak ki sen, sen stnsn (Th, 20/68) buyurdu. Ve Firavuna kar koyarak onu alt st etti.
Mesnev:
Tercme: "Firavun ejderh idi, Msnn ass da ejderh oldu. Hudnn
yardm ile bu, onu yedi. El, elin stnde oldu. Bu nereye kadardr, bilir misin? Ve enne il rabbikel mnteh yan Ve sonunda dn, mutlaka
Rabbinedir (Necm, 53/42) yet-i kermesi gereince bu stnlk Yezdn'a
kadar gider. yleki Msnn eli, ki Hakk'n kudretidir, derinlii ve kenar
olmayan bir derydr. Btn derylar onun nnde bir sel gibidir. Hileler ve
tedbrler, eer ejderha farz edilirse, hakk vcd olan Allah'n nnde hepsi
"l"dr, hayldir. Ne zamanki szlerim buraya ulat, hepsi secdeye ba koydu.
Ve harf ve ses mahvoldu. Artk sret kalmad. Doru yolu bilen ancak Allh
Z'-l Cell hazretleridir."
978
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
tur. Ve ben inallh Tela bu hikmetlerden ilh emir ile htrma aktarlanlarn bu mbrek fassta beyn edeceim. te Ben sril ocuklarnn Ms
(a.s.) yznden ldrlm olmalarnn hikmeti, slih ryda Muhammed
sretin azndan sylenmi olarak alnp bu fassta beyn edeceim hikmetlerin ilkidir.
982
Mseviyye Fass
983
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
imdi insan nefs, yan insann zti mevcdiyeti, bu kesf maddesel bedende oluunca ve bu bedende tasarrufa ve onu idreye me'mr olunca, Allah
Tel bu zhir ve btn kuvvetleri insn nefs iin letler olmak zere halk
buyurdu. Ve insn nefs Allah Tel'nn amalad eylere bu kuvvetler
vstasyla ular. Ve Allah Tel'nn amalad eyler, Hakk'n ve halkn
vc-dunu ve aralarndaki irtibt bilmek ve eyy hakkati ynyle grmek
ve idrk etmektir. nk eynn hlk edilmesinden ve lem ve dem'den
kast ilh bilgidir. Nitekim hads-i kudsde "Ben bir gizli hazne idim, bilinmeme muhabbet ettim, halk bilinmem iin hlk ettim" buyu-rulur. Bu ilh
bilgi dem iin kemlin ayndr. Ve bu keml insn nefste ancak bu zhir ve
btn kuvvetler syesinde oluur. Ve insn nefs ilh ama olan bu ilh bilgiye, ancak bu kuvvetler ile ular. Ve bu beden sandnn nefis tarafndan
idresinde Rab iin seknet vardr.
"Seknet"in hem "skn"dan ve hem de "mesken"den tremi olmas
mmkndr. nk eynn hlk ediliinden kast, mutlak ztta bulunup,
potansiyel olan sonsuz isimlerin ve sfatlarn fiilen aa kmas ve karlmasndan ibrettir. Ve aa kma karlmada keml olumadka, kll aa
kmaya olan st irdede skn hsl olmaz. Bundan dolay insan- kmil olan
nebler (aleyhims's-selm) ve onlarn vrislerinin cisimlerinin, nefisleri tarafndan idresinde, onlarn Rab'leri olan "Allah" toplayc ismi iin skn hsl
olur. nk mutlak vcdun kendisini kendisiyle bilmesinden ibret olan ilk
taayyn(cel) ve isim ve sfatlarnn aa kyla olan bilmesinden ibret
olan taayynn(isticl) kemli onlarn vcdu ile husle gelmitir. Ve "mesken"den tremi olduunda, insan- kmilin cisminde olan "kalb"e iret buyrulur. Nitekim hads-i kudsde buyrulur: Ben yerime ve gme smadm;
fakat saknc ve pk olan mmin kulumun kalbine sdm Ve insan- kmilin kalbinin erhi ve zh uayb Fass'nda geti.
te Ms (a.s.) bu zhir ve btn kuvvetleri ile ilim trlerinin zerine ykselmesi iin, "sandk" mesbesinde olan cismi ile "ilim" mesbesinde olan "deniz"e salnd. Yan cenb- Ms'nn sandk ile denize salnmasnn sreti,
rhunun cismine konulup sandk mesbesinde olan cisminin de ilimler denizine atlmasnn sretidir.
Byle olunca, Allah Tel, sandk ile denize atlmas ile cenb- Ms'ya
unu bildirdi ki: Her ne kadar onu kullanc olan rh, cismin idrecisi ise de,
cismi yine cisim ile idre eder. nk zhir ve btn kuvvetler cisimdendir.
Cisim olmasa bu kuvvetlerin gzkmesi ihtimli yoktur. Oysa cismin
idrecisi, shibi mhiyetinde olan rhtur. Fakat idresinin ederleri gzkmez.
Bundan dolay etken olan rh, edilgen olan cismi, ancak cisim vstasyla idre
edebilir. Bundan dolay Allah Tel hazretleri iret bbnda ve hikmetlerde
"tbt" ta'br edilen bu nstta, ya'n cisimde, mevct olan bu zhir ve btn
kuvvetleri o cisme, birlikte bulunan kld. te Hak Tel'nn lemi idre bu985
Mseviyye Fass
yurmas da bunun gibidir. Ya'n rh nasl insn cismin kayymu olup onu
cisimden olan zhir ve btn kuvvetler ile idre ederse, lemin Kayymu
olan Hak Tel da lemin cismini, lemden olan eylerle ve sretler ile idre
eder.
Nitekim evldn vcdunun, babann vcd vermesine ve sonularn
kendi sebeplerine ve arta balanmlarn kendi artlarna ve illete balanmlarn kendi illetlerine, delle balanmlarn, kendi delillerine ve tahkk edilmilerin kendi hakkatlerine bal olular gibi; onu ancak onunla idre etti. Ve
lemin ileri bu kide erevesinde idre edilmektedir. Bundan dolay Hak
Tel lemi ancak lem ile, yan lemden olan eyler ile idre buyurur. te bu
idre lemde Hakk'n idresidir. Ve lemi ancak yine lem vstasyla idre
eder. Bu hakkatten gfil olan perde ehli, lemin yine lem ile idre edildiine
bakp lemi vcda getirenin, lemi vcda getirdikten sonra, lemin ilerini
koyduu knn diresine terk ederek, tasarruf etmediini zannederler. Ne
kadar byk bir cehlet!
Ve bizim ev bisretihi yan yhut onun sreti ile szmze gelince, lemin sretini kastederim; onunla da gzel isimleri ve ok yce sfatlar
kastederim ki, Hak onlar ile isimlenmi ve onlar ile vasflanmtr. imdi
Hak Telnn isimlenmi olduu bir isim bize ulam ise muhakkak biz, o
ismin ma'nsn ve rhunu lemde grdk. Bundan dolay lemi, ancak yukarda belirtildii gibi, lemin sreti ile idre eder. te bunun iin zt ve
sfat ve fiiller olan ilh hazretin niteliklerini toplam bir enmzec yan
numne olan demin hlk edilii hakknda nnallhe halaka deme al
sretihi ya'n "Allah Tel dem'i kendi sreti zere hlk etti" buyurdu.
Oysa onun sreti ilh hazretten gayr deildir. Bundan dolay insan- kmilden ibret olan bu mbrek numnede, btn ilh isimleri ve
fasllanm byk lemde kendisinden hri olan hakkatleri vcda getirdi; ve onu lemin rhu yapt. Bundan dolay sretinin kemlinden dolay
ona ulvleri ve sflleri itat ettirdi. Nitekim lemden Allah Tel'y hamd
ile tesbh etmeyen bir ey yoktur. Ayn ekilde lemden insana itat etmeyen bir ey yoktur. nk sretinin hakkati onu verir. Byle olunca Ve
sahhare lekm m fs semvti ve m fl ard ceman minhu (Csiye, 45/13)
ya'n "Gklerde ve yerde olan eylerin hepsini size itatkr kld" buyurdu.
Bundan dolay lemde olan eylerin hepsi insann itati altndadr. Onu bilen kimse lim oldu; o da insan- kmildir. Ve onu bilmeyen kimse chil
oldu; o da hayvn insndr (4).
Ya'n bundan nceki metinde yer alan Onu ancak onunla, yhut onun
sreti ile idre etti ibresinde geen yhut onun sreti ile szmze gelince, "sret"ten kastm "lemin sreti"dir. u halde bu ibrenin ma'ns: "Ayn
ekilde Hakk'n lemi idre buyurmas, ancak lem ile yhut lemin sreti ile986
Mseviyye Fass
dir" demek olur. Nitekim yukarda metnin erhinde zh edildi. Bundan dolay
"lemin sretiyle" szyle benim kastm, Hakk'n isimlenmi olduu ve vasflanm bulunduu gzel isimler ve ok yce sfatlardr. dem Fass'nda ve
dier fasslarda zh edildii zere, lem ve lemin sretleri mutlak Ztn
isimlerinin ve sfatlarnn grnme yerlerinden ve bu grnme yerlerinin kesf
vctlar da Hakk'n latfin en latfi olan ztnn mertebe mertebe tenezzlnden ve kesflemesinden baka bir ey deildir. u halde lem ve lemin
sretleri, ilh ilimde sbit ve muhakkak olan gzel isimlerin ve ok yce sfatlarn sretlerinden ibret olur.
Ve ilh ilime sbit olan isimlere it sretler ile lemin sretleri arasnda
latflik ve kesflik nispetlerinden baka bir irtibt yoktur. Bu grnme yerleri o
isimlere it sretlerin glgeleridir. Byle olunca Hakk'n isimlerinden hangi
bir isim bize ulam ise biz o ismin ma'nsn ve rhunu mutlaka bu lemde
buluruz.
rnein Kur'n- Kerm'de ve hads-i erflerde btnsellii i'tibriyle bize
doksan dokuz ilh isim ulat. Bunlardan "Mrd" ismini alalm. Bu ismin
ma'ns ve rhu kendisinin menei olan "rde" sfatdr. nk bu bir sfattr
ki Hayat, lim ve Kudret gibi dier sfatlara benzemez. Onlardan ayr bir sfattr. Mene'de ayrlk olunca tabi'ki onlardan kan isimler arasnda da ayrlk
sbit olur. te lemde Mrd isminin ma'ns ve rhu olan irde sfatnn
hkmrn olduunu biz zevkan yan bizzt hakkatini yaayarak ve vicdnen
buluruz. nk grrz ki, biz insanlar lem sretlerinden birer sretiz ve
her birerlerimizin sreti isimlere it sretlerin grnme yerlerinden baka bir
ey deildir.
Ve bizde, bize ulam olan Hakk'n Mrd isminin ma'ns ve rhu olan
"irde" sfat mevcttur. Bundan dolay kendi nefsimizde zevkan ve vicdnen
Hkk'n Mrd isminin ma'ns ve rhu olan rde sfatn buluruz. Ve dier
taraftan bizde mevct olan irde ve kudret ve ilim gibi sfatlarla toplar, tfekler ve uaklar yapar ve yksek binlar in ederiz ve lemde birok eyler
vcda getiririz. Bu ise Hakk'n lemi, lemin sreti ile idre buyurmasndan
baka bir ey deildir.
te Hak, lemi yine lem ile idre buyurduu iin, (s.a.v.) Efendimiz
dem hakknda nnallhe halaka deme al sretihi y'n "Allah Tel
dem'i kendi sreti zere hlk etti" buyurdu. nk ilh hazret Zt ve sfat
ve fiillerin tammn toplam olan bir hazrettir. Ve dem ise ilh hazretin
btn niteliklerini toplam olan bir numnedir.
Metn-i erf, ba'z nshalarda hve bernmec ve ba'zlarnda hve
enmzec eklindedir. "Bernmec", Farsa "bernme" kelimesinden Arapaya
gemitir. Bernme kitbn nsz ma'nsna gelir. Bu kitbn nsz o
kitbn iinde olan btn fikirlerin ve manlarn zetidir. Ve lem ilh sret
987
Mseviyye Fass
988
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Deniz vstasyla devmllk bulan Ms (a.s)n hissi hayt, "ilim" ile oluan akl hayta benzetilmitir. "Su"yun ilim sreti olduuna dikkt ekilir.
nk kendisinden her ey hayat bulan "su" ile madde bedenler, nasl hayat
bulursa, "ilim" ile de beer nefisler ylece ma'nev hayt bulur ve dalletten
ibret olan karanlklardan kurtulur ve karanlklarda kalanlar ise ebeden doru
yolu bulamazlar.
Bilinsin ki ilim ikidir: Birisi "hakikt ilmi" dieri "hayl ilmi"dir:
"Hakikt ilmi" neblerin ve onlarn vrisleri olan evliynn tebl buyurduklar ilimdir ki, "hakikt" ile "hayl" arasn toplamtr. Bu ilmi tahsl edenler vcdun hakkati ile hayl arasndaki balantlara rif olduklar iin "hayret"e derler. Bu hayret vlm hayrettir. nk hakk ilmin netcesidir.
Onun iin (S.a.v.) Efendimiz "Y Rabbi, sende benim hayretimi arttr!'' buyurdu.
"Hayl ilmi" de felsefeciler ile fen ehlinin zerinde younlatklar tab
ilimlerdir. Bunlar neblerin ve evliynn teblilerine kulak asmayp madd
aratrmalar ile vcdun hakiktini idrk etmeye alrlar. Oysa madde ve
maddeden olumu olan muhtelif sretler hep hayllerden ibrettir. Bu
hayller ise hakk vcdun isimlerinin glgesinden baka bir ey deildir. Ve
hayllere dalm olan kimselerin bir hayli brakp dierine yapmak sretiyle
azz mrlerini harcayacaklarna ve doru yolu ebediyyen bulamayp hayrete
deceklerine phe yoktur. Onlarn bu hayreti "zemm edilmi hayret"tir.
nk haylin verdii bir ilmin netcesidir. Ve bu ilim cehletin ayndr. nk ileri dolaysyla durmakszn devm eden dimi tecelllerden ibret olan
ilh emrin sonu yoktur ki, bu sonda durulabilsin. u halde hd, insann
"vlm hayret"e hidyet edilmi olmasdr. nk rif grr ki, vcd birdir ve bu sretler onun isimleri dolaysyla dimi tecelllerinden ibrettir ve bu
tecellnin sonu yoktur ki, te buras mhedenin sonudur deyip orada durabilsin. Bu sebeble hayrete der. Bundan dolay bilir ki, muhakkak vcd
ii, "hayret"tir.
imdi mdemki "hayret" durmann olmay sebebiyle olur; u halde hayret, karar klmama ve harekettir. Ve hayrette olan kimse muztaribtir, rpnr
durur. Ve hareket olan yerde de hayat vardr. Ve hareket olan yerde tabi' olarak skn olmad gibi, hareket hayt lzmlu kldndan, hareketli olan
iin de lm yoktur. Nitekim, hads-i erfte buyurulur, "lim ile diri olan
kimse ebeden lmez." Ve "hayret" yhut "hayt" vcttur, ya'n varlktr. u
halde mutlak yokluk yoktur. Ve ilimde hayt mevct olduu gibi, kendisiyle
arzn hayt oluan suda dahi hayat vardr. Ve "arzn hareketi" Hac sresinde
olan: ve terel arda hmideten fe iz enzeln aleyhel m ehtezzet ve rabet ve
enbetet min kll zevcin behc yan Ve yeryzn kurumu grrsn.
Fakat ona su indirdiimiz zaman hareketlenir ve kabarr ve btn gzel
iftlerden bitkiler kard (Hac, 22/5) yet-i kermesindeki Hak Tel'nn
990
Mseviyye Fass
imdi onunla ikier ikier oldu ve okluun teklii ona muhlif oldu.
Oysa Hak Tel zt ynyle ahad yan tek ayn idi. Nitekim kendisinde
aa kan sretler ile ok olan heyl cevheri tek ayndr. yle ki o, onlar
biztihi taycdr. Hak dahi tecell sretlerinden kendisinde aa kan
eyle byledir. Bundan dolay Hak aklla idrk edilebilir teklikle berber,
lem sretlerinin grnme yeri oldu. imdi Allah Tel'nn kullarndan dilediini vkf olmakla tahss ettii bu ilh retim ne gzeldir! (6).
991
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Ve Hak potansiyel olarak ztnda bulunan lem sretlerine aynadr. nk akdes feyzle, btn isimlerin sretleri Hakkn vcdunda aa kar. Ve
Hakk'n zt ahadiyyeti yan teklii akl mertebesinde kalr, ya'n bu
ahadiyyeti akl idrk eder.
rnek: Bir kiraz ekirdei iinde sonsuz aalar, dallar ve yapraklar potansiyel olarak bulunmaktadr. Oysa ekirdek ahad yan tek ayndr. His bakyla bakldnda bu okluk grnmez. Ne zamanki ekirdek topraa dikilip
terbiye edilir, iindeki aa yava yava aa kmaya balar; birka sene sonra dallar, budaklar yapraklar ve meyveleri ok olur. Artk ekirdek btn
olup hiss bak ile grnmez; fakat akl bilir ki, bu okluun menei bir tek
ekirdektir. Bundan dolay ekirdein, zt ahadiyyeti yan teklii aklda
idrktedir. ekirdek bu aklla idrk edilen teklii ile berber o ok olan dallarn, yapraklarn ve meyvelerin grnme yeri olur.
Hakk'n ahad yan tek oluu ile lem okluklar arasndaki irtibt dem
Fassnda ayrntl olarak anlatldndan, burada tekrr zha lzm yoktur.
imdi Ms (a.s.)n sandk iine konularak denize atlmas hakkndaki
Kur'n haberleri ile Allah Tel, bak ki ne gzel retimde bulundu! Nitekim
yukarda zh edildi. Eer sdece zhiri ifdelere nem verenler kp da:
"Kur'n'n haberlerinden yukarda zh edilen manlar nasl karld? Sandn insan cismine ve suyun ilme benzetilmesi sretiyle Kur'n yetlerinin
tefsrinin geniletilmesi, kiisel birtakm ma'nlardan ibrettir" diyecek olursa
cevp verilir ki:
Allah Tel hazretlerinin bu ilh retimine vkf olmak herkesin mazhar
olabilecei bir sadet deildir. zellikle kendi akllarnn tasarrufu altnda bulunan zhir ehli, bu manlardan asl nsiplenemezler. Bu manlar neblerin
vrisleri olan evliynn sflemi kalplerine Allah indinden inmitir. Bu
manlara i'tirz edenler kendi akllar erevesinden hri bir ey olamayacan zannedenlerdir. Selm akl shiplerinin indinde bu zannn btl olduu
aktr.
993
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
vunun mnnn shhati hakknda, cenb- eyh-i Ekber (r.a.) tarafndan gerek
Fuss'ta ve gerek Ftht- Mekkyye'de yazl olan ibrelerin ifde ettii kat'i
manlar nakletmilerdir. Bli Efendi hazretleri ise kendi erhinde bu ibreleri
cizlie ykleyip Firavunun hiretteki sadeti ve ekveti hakknda Kur'n-
Kerm'de ve hdis-i erflerde ak ve kat bir haber ulamam olduundan,
Hz. eyh'in Firavun hakknda duraksayarak onun hakknda i Allaha dnktr dediini ve Ftht- Mekkiyye'de "Firavun ve Nemrd ebeden
atetedir" buyurup kendilerinin terchinin ancak bu olduunu ve Fuss'un
ibrelerinde Firavunun mnnn shhatine kesin delller olmayp belki
ibrelerin hepsinin, Kur'n'n zhiri olarak shhatinin cizliine iret ettiini
ve bu mes'elede Hz. eyh hakknda insanlarn dedikleri eyin iftir olduunu
ve bu konunun genel olarak yanl anlalmasnn da Hz. eyh'in
rhniyyetine vkf olmayan erh edicilerin szlerinden kaynaklandn ve
onun Firavun hakknda syledii temiz ve pk olarak kabzetti szn o
hazretin aslnda kastetmek istedii eyin tersine olarak beyn ettiklerini ve
nitekim bu szn erhinde Dvd- Kayser'nin:
Firavunun mn, denizde Ben srl'in getii denizde alan yolu
grmesi ynyle can boaza gelmeden nce ve can boaza dayandnda
dier insanlarn grdkleri hallerin kendisi iin hiret hkmlerinin gzkmesinden nce oluu ynyle onun mn geerli ve gerektir; nk
mn gaybedir"
dediini; oysa bunun doru olmadn beyn edip Fuss'un ibrelerinin
cizlie ykleneceine dir birtakm grler bildirmitir. Fakr gibi zellin
zellinin byklerin grlerine ve tartmalarna karmas gln bir hl ise
de, Halkn lisn Hakkn kalemi olduundan hakr tetkiklerin de buraya
ilve edilmesinden vazgeilemedi: yle ki:
lk olarak: Fussul-Hikem aklla yazlm bir eser deildir ki, onun
ibreleri aklsal tetkiklere dayal grlere ykleneblsin. Nitekim, Hz. eyh
(r.a.) bu kitbn nsznde "Ben ancak bana aktarlan eyi aktarrm. Ve ben
bu yazlm olanlar iinde ancak benim zerime inmi olan eyi indiririm"
buyururlar. Bundan dolay ileride (31.maddede) gelecek olan te bu, yle
bir aktr ki, Kur'n onunla geldi szne bakldnda, Firavunun mnnn
shhati hakkndaki bu dnceler Kur'n- Kerm'in zhirinden alnmtr. Ve
bu tarz tefsr Hz. eyh'e aktarlm olan manlar zmresindendir. u halde
kesindir. Ve eer Firavunun mn geerli olmasa idi, Hz. eyh'e bu tarz tefsr
aktarlmaz ve belki bu ma'nnn aksi inmi olurdu.
kinci olarak: Farz edelim ki Firavunun mnnn shhati hakkndaki
Fuss ibreleri kesin olmayp cizlie ve ihtimle dayal olsun ve bunun iin
Hz. eyh Firavunun mnnn shhati hakknda duraksayp aada gelecek
olan "Ve Firavun kfirlerden olduu halde len kimseler[den] deildir.
imdi onun ii Allah Tel'ya dnktr" szn getirmitir. u halde,
996
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
manlar sebebiyle onlar iin gerekleti. Byle olunca Firavun leceine kesin
bir ekilde yakn shibi olmad. Belki onun zann zerine haytta kalmak stn geldi. Bundan dolay onun mertebesi inn tubtulne yan imdi tvbe
ettim (Nis, 4/18) diyen tvbe edicinin mertebesi deildir. Ve Firavun kfirlerden olduu halde len kimseler[den] deildir. imdi onun ii Allah Tel'ya
dnktr."
te Hz. eyh (r.a.)in Firavunun mnnn shhati hakkndaki grleri
budur. Ftht'n altm ikinci blm mstakil olarak ateten kn olmayna sebep olan hallerin beynna dirdir. Burada Firavun ve Nemrd'un rnek olarak anlatlmas, sdece mahallin zikrinden hlin anlatlmak istenmesi
trnden olur. nk Firavun uzun seneler rabblk da'vs etti. Ve onun bu
hli phe yok ki ateten kn olmayna sebep olacak hallerden idi. Fakat
Kur'n'n ehdeti ynyle lmden nce mn etmekle ve onun bu mnnn
shhatine Kur'n'n zhirinden alnm olan ibreler dell olmakla da'vsnda
srarl olarak lm olan Nemrd'dan ayrld.
Firavun'un mnnn shhati hakkndaki tefsirlerden geildikten sonra
Hz.eyh'in imdi onun ii Allah Tel'ya dnktr" buyurmas, ibu
tefsrlerin kesinlik belirtmediine iret etmez. Belki Hz. eyh yksek detleri
ynyle ii, edeben Hazret-i Hakk'a havle buyururlar. Nitekim dem Fassnda te bu ilh trf edeb shibi, emnler ve halfeler olan kullarn
Hakkn terbiye ettii eydir buyurmulardr. Hakkatte Hakk'a dnk olmayan hibir i yoktur. Bundan dolay imdi onun ii Allah Tel'ya dnktr" ifdesi duraksamaya deil, Allaha kar edebe yklenmi olur.
nc olarak: Mdemki Kur'n ve Hads'de Firavunun atete ebed kalaca hakknda bir aklk yoktur ve Kur'n'n zhirinden anlalan ma'n da
onun mnnn shhatinin cizliidir ve Kur'nn zhiri bu tefsrin tersini sylemeye msit deildir; u halde Firavunun imnnn shhatinin yokluuna
hkm vermek iin dayandrlacak hibir dell yoktur. Bundan dolay bu
huss duraksama mahalli olamaz. nk duraksama ancak delllerin akmas hlinde olur. Mevln Cm, Abdrrezzk Kn, Dvd- Kayser ve
Abdullah Bosnev ve Abdlgan Nblus ve benzeri bykler (k.A.e.) hazart
kendi erhlerini bu esslar erevesinde yazm olmalaryla Hz. eyh'e iftir
etmi olamazlar. nk Bl Efendi hazretlerinin buyurduklar gibi tahkk ehli
kmillerden olan bu yksek ztlarn Hz. eyh'in rhniyyetine vkf olmad
kabl edilemez. Ve Bli Efendi hazretlerinin "Doru deildir" dedii Davd-
Kayser hazretlerinin yukarda bahsedilen Firavunun mn, denizde Ben
srl'in getii denizde alan yolu grmesi ynyle diye balayp,
devm eden sz Ftht- Mekkiyye'nin yz doksan sekizinci blmnde
bulunan eyh-i Ekber'in sznn zetidir. Bundan dolay Dvd- Kayser
hazretlerinin bu gr doru olmaynca Hz. eyh'in grnn de doru
olmamas lzm gelir. Bu ise asl akla gelecek bir ey deildir.
998
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
1003
Mseviyye Fass
Yan Allah Tel, Ms (a.s.) Firavunun ldrmesinden koruduu zaman, onun ldrlecei korkusuyla annesinin kederlenen kalbi, olunun ldrlmekten kurtulduunu haber alnca, kederden rahata dnm olduu
halde sabahlad. Ms (a.s.)n annesi, olunun ldrlmekten kurtulduunu
haber almakla sevindikten sonra, Allah Tel onun sevincini tamamlamak iin
olunu kendisine emzirdi. nk Firavun birok stnineler ard halde
Ms (a.s.) hibirinin memesini emmedi. Allah Tel kendi anasnn memesini
kabl etmesi iin, ona baka kadnlarn memelerini harm etti. Ne zamanki
arlan st-nineler arasnda annesi de gelmi idi. Onun memesini emmeye
balad. Annesi onu emzirmekle ikinci defa mutlu oldu.
te neblerin getirdikleri eratlerin ilmi de Ms (a.s.)a stninelerin memelerinin harm klnm olmasna benzer. nk her bir peygambere rislet
ilminden verilen ey, ancak mmetlerin istiddna gredir. Ondan ne fazla ne
de noksandr. Bundan dolay her bir nebye hs bir erat verilmitir. Ms
(a.s.) ancak kendi annesinin memesini ald ve o memeden emdii st ile
gdland gibi, her nebnin mmeti de, kendisinin rh annesi mesbesinde
bulunan tbi' olduu nebnin erat memesini alr ve bu erat memesinden
emdii ilim syesinde rhunu gdlandrr. Ve ona dier neblerin erat memeleri harm olur. Nitekim Hak Tel neblere hitben Kur'an'da: li klln
cealn minkm iraten ve minhc (Mide, 5/48) ya'n "Biz sizden
herbiriniz iin bir erat, ya'n yol ve minhc belirledik" buyurur. Ve
minhc kelimesi, iret lisn ile minh ile hemzesi mahzf c kelimelerinden olumu olan bir ibreye benzetmedir. Ve "Ondan geldi" demek olur.
Ve "minh"daki zamr "erata"; ve "yol" da geldii asla irettir. Ve o asl da
herbir nebnin hs Rabbi olan ilh isimdir; ve o nebnin gds bu asldr.
nk bir olan hakkat olan Hakk'n ztndan kaynayan ilimler stn, ancak
kendisinin hs Rabbi olan ilh isimden alr. Nitekim bir aacn dallar ancak
kendisinin asl olan kknden gdlanr.
imdi her bir nebnin mmeti erat ilmi stn kendi asl olan tbi olduu nebsinden al ynyle, bir nebnin eratinde harm olan ey dierinin
eratinde hell olur. Ve bu hell ve harm olmak mes'elesi, o eyin ancak
sretine isbet eder. Yoksa bir zamanda harm ve dier zamanda hell olan
ey, iin aslnda ve hakkatte bir dierinin ayn deildir. nk izf vcdun
hussu "yeni hlk edi" zerine dayaldr ve geen ey tekrar geri gelmez. rnein "arap" bizim eratimizde harm ve msev eratte mubhtr. Ve Ms
(a.s.) zamnndaki araplar ile zamnmzdaki araplar srette ve sarholuk
vermekte bir dierinin ayn gibi grnrler; fakat hakkatte bir dierinin ayn
deil, belki benzeridirler. nk bu grdmz ey sretleri her ksmlanmam anda ilh tecell ile yenilenir. nk lemin kendisine hs bamsz bir
vcdu olmayp kendi nefsi ile yok ve Hakk'n vcdu ile mevct olur. Ve
Hak dim ve ebeden tecell edegelir. Birinci tecell aslna dnnce, lem
ihtiv ettii btn sretler ile berber yok olur; ve ikinci tecellnin sr'atle onu
1004
Mseviyye Fass
imdi Mus hakknda stninelerin harm edilmesi ile anlatlmak istenen budur. Bundan dolay onun annesi hakkatte emzirendir; onu douran
deildir. nk douran anne, onu emnet ynyle tayc oldu. Byle
olunca onda var olmu oldu. Ve bunda onun irdesi olmakszn onun
hayznn kan ile beslendi; t ki onun iin onun zerine minnet olmaya.
nk yle bir eyle beslendi ki, eer onunla beslenmeseydi ve bu kan ondan kmasa idi, onu helk ederdi ve onu hasta klard. Bundan dolay bu
kan ile beslenmekle cenn iin annesi zerine minnet vardr. Byle olunca
onu kendi nefsi ile yle bir zarardan korudu ki, eer bu kan kendi
vcdunda kalsayd ve kmasayd ve cenn bu kan ile beslenmeseydi, onu
kendinde bulur idi. Oysa ocuk emziren byle deildir. nk o onu emzirmekle onun haytn ve yaamasn kastetti. Bundan dolay bunu Allah
Tel Ms iin, kendisini douran annesi hakknda kld. imdi, onun
kendisini douran annesi dnda bir kadn iin, onun zerine minnettarlk
olmad; t ki onun gz yine onun terbiyesiyle aydn ola ve kucanda onun
bymesini gre ve mahzn olmaya. Ve Allah Tel onu gam tbtundan
kurtard. Ve her ne kadar ondan kmadysa da Allah Telnn ilh ilimden ona verdii eyle tabat karanln yrtt (9).
Ya'n Allah Tel'nn Ms (a.s.) dier stninelerden men' etmesi her eyin kendi aslndan gdlanmasnn dolayl olarak anlatmdr. Ve Allah Tel,
1005
Mseviyye Fass
1006
Mseviyye Fass
1007
Mseviyye Fass
Ve "Niin temiz bir nefsi ldrdn?" (Kehf, 18/74) diye i'tirz etti. Oysa
kendisinin de Msr'da kbtyi ldrm olduunu hatrlamad. Ve bunu hatrlamaynn sebebi, her iki ldrmeyi bir dierine kys etmemesi idi. nk
kendisinin kbtyi ldrmesinin ilhm ile deil eytn ayartma ve nefsn
sevk ile olduunu zannetmi ve hz min ameli eytn yan Bu eytann
iidir (Kasas,28/15) diyerek rabbi inn zalemt nefs fgfirl yan Rabbim, ben nefsime zulmettim, artk beni mafiret et" (Kasas, 28/16) yakaryla Rabb'ine istifr eylemi idi. Hzr (a.s.) asfiydan bildii iin ve ondan
eytn ve nefsn fiiller kacana ihtiml vermedii iin, ocuun ldrlmesine i'tirz etti. Byle olunca Hzr (a.s.), onun inkr ve i'tirzna cevp olarak: "Ben bunu kendi emrim ile yapmadm" (Kehf, 18/82) dedi. Ve bu sz ile
onun o ldrmedeki mertebesine, ya'n onun da kbtyi ilh emir ile ldrm
olduuna, dikkt ekti. nk her ne kadar Ms (a.s.)n kbtyi ldrmesinin ilh emir ile olduuna uru yok idiyse de, kendisi neb olmas dolaysyla, iin aslnda kendinden kan hareket ve fiilde ma'smdur.
Ve Hzr (a.s.)n cenb- Ms'ya olan bu tenbhi kbtnin ldrlmesi yznden onda oluan pimanlk ve teessfn giderilmesi iindir. nk
kbtnin ldrlmesi ile olan belya tutulmasnn hkm tamm olmu idi.
Mseviyye Fass
delme iini cenb- Ms iin sandk karl olarak yapt ki, o sandk denizde
cenb- Ms zerine kap idi. Bundan dolay cenb- Ms'nn konulduu
sandn zhiri helk ve btn ve i yz kurtulutur. nk kk bir bebei
bir sandk iine koyup denize atarak kendi hline terk etmek helk sretidir.
Ve cenb- Ms'nn annesi bu denize braklmay, gznn nnde cenb-
Ms'y balayarak boazlarlar dncesiyle, kk ocuklarn vctlarn
gasp edici olan Firavunun zulm elinden korkusundan yapt. Ve bu fiili Allah
Tel'nn kendisine ilhm ettii vahiy ile icr etti. Oysa bu ii ilh ilham ile
yaptn bilmez idi. nk kalbe gelen hatralarn rahmn mi, melek mi,
eytn mi ve yoksa nefsn mi olduunu idrk etmek zor bir itir. Bununla
berber Ms (a.s.)n annesi bu ilhm nru ile kendi nefsinde olunu emzirir
buldu. Ya'n sonuta olunun denizden bir ekilde kurtularak bizzt kendisinin onu emzirecei hakknda kendisinde stn bir zan olutu.
Fakat bir taraftan da Firavunun onu gznn nnde ldrmesi korkusu
aklndan kmad iin cenb- Ms'y denize brakt. nk "gz grmezse
gnl katlanr" atasz mehrdur. Onu denize braknca onun gznn
nnde ldrlmesi korkusu ve bunu gzyle grmenin hzn ile mahzn
olmas hussu gitti. nk olunun helkini artk gz grmeyecekti. Fakat
bir taraftan da Rabb'ine olan gzel zann sebebiyle, muhakkak Allah Tel'nn
sonuta olunu kendisine geri verecei zann onda glip idi. Bundan dolay
Ms (a.s)n annesi, kendi nefsinde bu zan ile yaad. Bu, mt taraf idi; olunun helki de korku ve karamsarlk taraf idi. Ve mt korku ile karamsarla karlktr. Ve ite sandkta denize brakmayla ilhm olunduu vakit, bu
mt ve gzel zandan dolay dedi ki: "Belki bu benim olum o resldr ki, Firavun ile kbtnin helki onun eliyle olacaktr." Bundan dolay kendi lehine
bakarak yaad ve bu vehim ve gzel zann ile mutlu oldu. Oysa bu vehim ve
zan iin aslnda bir ilimdir.
1009
Mseviyye Fass
Daha sonra kbtyi ldrd iin aranmaya baladnda, zhirde korkudan firr ettii halde kt. Oysa ma'nda kurtulua muhabbet idi. nk
hareket ebeden ancak muhabbettendir. Ve bu hareketlere bakan onda dier
sebepler ile perdelenir. Oysa o deildir. Bunun beyn: nk asl, kendisinde skin olduu yokluktan lemin vcda hareketidir. Ve bunun iin, i
skndan harekettir, denilir. Byle olunca lemin vcdu olan hareket,
muhabbet hareketi olur. Ve Reslullah (s.a.v) Knt kenzen lem u'raf
feahbebt en u'raf yan Ben bir hazne idim, bilinmedim. Bundan dolay
bilinmeye muhabbet ettim sz ile muhakkak buna dikkt ekti. imdi bu
muhabbet olmasa idi, lem kendi aynnda zhir olmaz idi. Byle olunca
onun yokluktan vcda hareketi, vcd verenin muhabbetinin onun iin
hareketidir. Ve nk lem, ayn ekilde vcd olarak kendi nefsinin
mhedesini sever. Nitekim, sbit iken mhede eyledi. Bundan dolay
onun her ekilde sbit olduu yokluktan vcda hareketi, Hakk'n tarafndan ve kendi tarafndan muhabbet hareketi oldu. nk keml li-ztih
yan kendiliinden muhabbet edilendir. Ve Allah Tel'nn kendi nefsine
ilmi, Onun lemlerden gan oluu ynyle, kendisine mahsstur. Ve ancak
lemin aynlar olan bu aynlardan var olmu olan, sonradan olan ilim ile
onun iin ilim mertebesinde tamm olmas kald. lemin aynlar mevct
olduunda, keml sreti, sonradan oluan ilim ve kadm ilim ile zhir oldu.
Bundan dolay ilim mertebesi, iki yn ile kmil olur. Ve ayn ekilde vcd
mertebeleri dahi kmil olur. nk vcdun ba'zs ezel ve ba'zs ezel
deildir, o da sonradan olandr. Ezel, kendi nefsiyle olan Hakk'n
vcdudur; ve ezel olmayan; lem sretleriyle sbit olan Hakk'n
vcdudur, sonradan olmaklkla isimlendirilir. nk lemin ba'zs
ba'zsna zhir olur. Byle olunca lem sretleriyle kendi nefsine zhir olur.
u halde vcd kmil oldu. Demek ki lemin hareketi keml iin muhabbete oldu. yi anla! ( 12)
Bu halden sonra kbtyi ldrmesi sebebiyle Firavun kavmi tarafndan
Ms (a.s.) aranmaya baladnda, Msr'dan firr ederek kt. Onun bu firr
grnte ldrlmekten korktuu iin idi. Fakat ma'nda nefsinin kurtuluuna muhabbet idi. nk hareket, ebeden ancak muhabbete mensp olarak
olur. Bu hlin byle olduunu her insan kendi nefsinde zevkan yan bizzat
yaayarak bilir. nsann her bir hareketi, ancak olumasna muhabbet ettii bir
ey sebebiyle olmaktadr. rnein bir hizmetkrn efendisinden ald emri
yerine getirmek iin gerekleen hareketi, grnte kovulma korkusu iledir;
ma'nda crete muhabbettir. Ve ayn ekilde zhidin ibdet tarafna olan hareketi, grnte cehennem korkusu ve cennet isteyii sebebiyle; ma'nda
kendi nefsine muhabbetinin kemlindendir. Ve ayn ekilde k m'minin
Hakkn emri tarafna hareketi, grnte Hakk'n ztnn azamet ve heybeti
sebebiyledir; ma'nda Hakk'n ztna muhabbetinin kemlindendir. Sonu olarak harekete sebep olan ey, ancak muhabbetten ibrettir. Ve bu hareketlere
1010
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Fakat bu zt ilimden baka bir ilim daha vardr ki, o ilim, "isimsel ve sfatsal ilim"dir. Ve bu ilim ancak sonradan olann vcduyla oluur. Ve sonradan
olan ise lem aynlardr. Ve bu aynlar var olunca sonradan olan hakknda
zevk ilim oluur. u halde Hak Tel hazretlerinin ilim mertebelerinin, ancak
sonradan olan ilim ile tamm olmas kalm idi. lem aynlar mevct olunca,
sonradan olmu olan ilim ve kadm ilim bir araya gelerek keml sreti zhir
oldu. Bundan dolay ilim mertebesi iki ynle ya'n kadm olan ztn ve sonradan olan imkn dhilinde olann vcdunun ilmi ile kmil olur. Ve zt ve
sft ilime dir olan ayrntlar t Fass'nda ve Lokmn Fass'ndageti. Bu
bahsi iyi anlamak iin oralara mrcaat edilsin. nk bu bahiste aya kayar
ve zannedilir ki, Allah Tel'ya noksan isnd ediliyor. Oysa Allh Z'l-Cell
hazretleri zt ynnden her eyden gandir. Ve Hakkn ilim mertebesi iki
ynle kmil olduu gibi vcd mertebeleri de lem aynlar ile kmil olur.
nk ehdet mertebesi ayrntlanma mertebesidir ve zt mertebesi ise icml
mertebesidir ve icml ayrnt ile kmil olur.
Ve vcdun ba'zs ezel ve ba'zs ezel deildir. Ve ezel olmayan vcd
sonradan olandr. imdi "ezel vcd" Hakk'n kendi nefsiyle kim olan
vcdudur. "Ezel olmayan vcd" ise lemin sretleriyle aa kan Hakk'n
vcdudur ki, o lem ilh ezel ilimde "ayn" ile sbittir. Bundan dolay lemin
sretleriyle aa kan Hakk'n vcdu "hudus yan sonradan olmaklk" ile
isimlendirilir. Ya'n muhtelif sretler ile zhir olan leme biz sonradan olan
deriz. Fakat bu sonradan olan, Hakk'n mutlak vcdunun bir mertebesinden
baka bir ey deildir. Ve buna Hakkn vcdunun gayrdr denilmi olsa,
Hakk'n ve lemin vcdlarnn snrlar olmas ve Hak Telnn, lemi kendi
vcdunun snrlar dnda vcda getirmesi lzm gelirdi.
Ve byle inananlar, Hak Tel hazretlerinin e l innehu bi kll eyin
muht yan O, hereyi ihta etmitir. yle deil mi? (Fusslet, 41/54)
mbrek szn idrk etmeyen zayf akl shipleridir. Bundan dolay "zt
mertebesi", "ilim mertebesi", "rhlar mertebesi", "misl mertebesi" "ehdet
mertebesi" ve "insan- kmil mertebesi" hep mutlak vcdun birer mertebesinden ibrettir. Ve Hak bu mertebelerde zt ile siryet etmitir ve btn mertebeleri zt- erfiyle ihta etmitir ve her mertebenin bir alt olan mertebe, o
mertebeye gre ayrntlanmadr. u halde bu mertebelerin sonradan olmakl
kemlin zuhru iindir. nk lemin ba'zs, ba'zsna zhir olur. Ve lemin
ba'zsnn ba'zsna zhir olmas, lem sretleriyle Hakk'n kendi nefsine zhir
olmasdr. Ve eer zt bu sretle mertebelerde zhir olmasa idi, icml hli
devm zere olur idi. Ve ayrntlanma hli mevct olmaynca da keml zhir
olmaz idi. Bundan dolay vcd, ayrntlanma mertebesi olan lem ile kmil
oldu. Byle olunca lemin hareketi, vcdun kemlinin olumas iin oldu. Ve
keml li-ztih yan kendiliinden muhabbet edilen olduundan bu hareket
dahi muhabbetsel hareket oldu.
1012
Mseviyye Fass
Bu bahis gyet hassas olduundan Hz. eyh (r.a.) "yi anla!" buyururlar ve
gerektende bu bahis anlalmaz ise Fussun szlerinin zevkne varlamaz. Ve
yanl anlayanlar ise dallete dp erat devre d brakmak belsna tutulurlar. Hz. Attr ne gzel buyuruyor. Beyt:
Tercme: "Pdih hakkyla tanyan bir adam lzmdr ki, hangi bir elbise
iinde olursa olsun pdih tanyabilsin!"
Sen onu grmez misin ki, lem olarak isimlendirilenin "ayn"nda eserlerinin aa knn olmayndan dolay, isimlerinin bulduu eyi ilh
isimlerden nasl nefeslendirdi? imdi rhat onun iin muhabbet edilen oldu. Oysa ona ancak yukardan aaya doru inmi olan sr vct sebebiyle ulat. Byle olunca hareketin muhabbet iin olduu sbit oldu. Bundan
dolay varlkta muhabbete mensp olmayan bir hareket yoktur. imdi bunu
bilen kimse limlerden bazsdr. Ve nefisleri dorultusunda hkmettiklerinden ve nefis stn geldiinden dolay, kendisini en yakn sebep ile perdeleyen kimse dahi limlerden ba'zsdr. u halde kbtnin, ldrlmesinden olan ey ile Ms (a.s.) iin korku kendisinde grld. Ve korku da ldrlmekten kurtulu hissini iinde barndrd. imdi korktuu eyden
firr etti. Ve ma'nda Firavun'dan ve onun ona yapacaklarndan kurtulua
muhabbet ettii ey iin firr etti. Bundan dolay firr ettiinde, kendisinde
grlen en yakn sebebi syledi ki, o sebep beer iin cismin sreti gibidir.
Ve kurtulua muhabbet, madde bedeni idre edici olan rhun o madde bedeni ihtiv ettii gibi, onda bulunmaktadr. Ve nebler iin zhir lisn vardr ki, hitbn genele dnk olmasndan ve bunlar iiten limlerin
idrklerine i'timtlarndan dolay, onunla sylerler. imdi resller idrk
shiplerinin mertebesini bildikleri iin, genele dnk olan eyin dna
kmazlar. Nitekim Resl (a.s.) ltuflar hakknda bu mertebeye dikkt ekti
de buyurdu ki: Muhakkak ben, bakas bana daha sevgili olduu halde,
Allah Tel'nn onu atee drecei korkusundan dolay bir kimseye ltfederim. Bundan dolay zerine hrs ve nefsin tabat stn gelmi olan
akl ve gr zayf kimseye i'tibr etti (13).
Yan lem olarak isimlendirdiimiz eyin "ayn" ahadiyyet yan teklik
ztnda gizlide ve belirgin deil ve fiil shasnda yok idi. Ve ilh isimlerin
eserleri olan lemin muhtelif sretleri kesflik mertebesinde aa km deil
idi. Oysa ilh isimler bu aa kn yokluundan dolay kendi nefsinde sknt ve ztrb bulur ve bunu zevkan mhede ederdi. te sen Allah Tel
hazretlerini grmez misin ki, ilh isimlerden bu ztrb nasl nefeslendirdi!
Ve Hakk'n ztna gre isimler, insann ztna gre nefes hkmndedir.
nsan ztnda bulunan nefesi nefeslendirip dar karnca rhatlad gibi,
Hakkn zt da kendisinde bulunan nefeslendirince rhatlar. Bundan dolay
rhat Hak iin muhabbet edilen oldu. Ve bu hal zt bir gerekliliktir. Ve bir ey
ztnn gereinden tenzh edilemez.
1013
Mseviyye Fass
1014
Mseviyye Fass
1015
Mseviyye Fass
Ya'n kerem shibi resller hazart, zhir lisn ile syledikleri gibi, ilh
ilimler ve bilgilerden getirdikleri eyi de zerlerinde kolay anlalabilirlik,
ya'n zhir anlay elbisesi olduu halde getirdiler. T ki zhirden btna dalma isti'dd olmayan kimse, bu hil'at, ya'n zhir ibre indinde vkf olsun ve
nasbini sylenilen szn zhirinden alsn. Bundan dolay sylenilen szn
zhirine saplanp kalan dk anlay shibi Bu hil'at, ya'n zhiri ibre ne
gzeldir!" der. Ve ma'nnn zerine giydirilmi elbise olan zhir kelm derecenin son noktas grr.
Ve hikmetlerin incilerine dalan hassas anlay shibi: "Bu zerine hil'at
giydirilen ne ey sebebiyle pdihdan bu hil'ata lyt oldu?" der de, hil'atin
deerine ve giysiler iinde onun snfna bakar. nk pdihn vezirlere
ihsn edecegi giysi onlarn hl ve nlarna ve hammallara ihsn edecei giysi
de onlarn snfna gre olur. Bundan dolay hassas anlay shibi, zerine
hil'at giydirilmi olan kimsenin deerini, bu hil'at ve elbisenin derecesinden
bilir ve yle bir ilme vkf olur ki, kendisinden bakalarna bu ilim olumamtr ve kendisinin dndakiler iin bunun gibi hikmet incilerine ilim hsl olmamtr. Bundan dolay ilimler ve manlar derysna dalan rif, o sylenilen
sz ile muhtap olan kimsenin deerinin o sylenilen szden anlar. nk
bizim bile sradan insanlara hitbmz baka ve ilimleri renmekle fikir dzeyi ykselmi olan kimselere hitbmz baka olur.
te bundan dolay resller ve nebler (a.s.)in syledikleri sz zhir anlay zeredir. Ne zamanki resller ve nebler (aleyhim's-selm) ve onlarn vrisleri olan kerem shibi evliy, lemde ve kendilerine tbi' olan kimseler arasnda bu mesbede olan, ya'n sylenilen szn zhirinden btnna geebilen
kimseler olduunu bildiler, syledikleri szlerin ibrelerinde zhir lisnn
terch ettiler.
nk zhir lisn zere sylenen sz anlamak hussunda sekinlerin ve
avmn ortak noktas vardr. Ve sylenilen sz zhir lisn zere sylenince,
avm kendi anlay derecesinde zhir ma'nsn anlayaca gibi, sekinler de
anlar. Fakat sekinler, avmn bu szden anlad ilmi anlamakla beraber, daha fazlasn da anlar. te bu fazlay anlad iin hassas anlay shibi olan
kimseye "hss yan sekin" ismini vermek doru oldu. Ve bu fazlay anlamas
sebebiyle avmdan ayrld.
u halde ilimleri tebl eden resller ve nebler ve onlarn vrisleri olan
evliy tebl iinde zhir lisn kullanmay yeterli grdler. Eer onlar syledikleri szleri sekin kiilerin anlay zere sylemi olsaydlar avm inkr
eder ve onlara tbi olmamalar sebebiyle ebed hsrn iinde kalrlard. Nitekim Hz. Mevln (r.a.) buyurur: Mesnev:
Tercme: "Benim sylediim ey senin anlayn kadardr. Ben doru anlayn hasretinden ldm."
1016
Mseviyye Fass
1017
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
1020
Mseviyye Fass
imdi sen bu iki er kiinin ilimde kemline ve ilh edebin hakkn yerine getirmesine dikkt et! Ve ona "Ben bir ilim zereyim ki Allah Tel
onu bana retti ki, sen onu bilmezsin; ve sen bir ilim zerinesin ki, Allah
Tel onu sana retti ki, ben onu bilmem" demesi ynyle Ms indinde
itirf ettii ey hakknda sen Hzr'n insfna bak! Bundan dolay bu sylem, onun mertebesinin yceliini bildii ve bu mertebe Hzr iin hsl
olmad halde Ve keyfe tesbiru al m lem tuhit bih hubr (Kehf, 18/68)
ya'n "Sen zevk ilim ile ihta etmediin eye nasl sabredersin?" sznde
onunla onu yaralad ey, Hzr'dan Ms'ya dev oldu. Ve bu, hurma aacnn alanmas hakkndaki hadste mmet-i Muhammedyyeden zhir oldu. Resl (a.s.) ashbna eer terkederseniz size zarar vermezdi buyurdu.
Ve phe yoktur ki, muhakkak bir eye ilim, ona chil olmaktan hayrldr.
Ve ite bunun iin Allah Tel kendi nefsini bi kll eyin alm yan
her eyi bilicidir (Bakara, 2/29) szyle methetti. imdi muhakkak (S.a.v.)
onlarn dny ilerini kendisinden daha iyi bildiini ashbna i'tirf eyledi.
nk kendisi iin bunda tecrbe yoktur. nk o zevk ilim ve tecrbedir.
Ve Resl (a.s.) bunun ilmi ile megl olmad. Belki onun ura en mhim
iinde daha mhim idi. imdi ben seni ok byk bir edebe vkf kldm.
Eer nefsini onunla kullanrsan fayda grrsn ( 18).
Yan gerek Ms (a.s.)n ve gerek Hz. Hzr'n ilimdeki kemllerine ve
ilh edebin hakkn yerine getirmelerine dikkt et!
Ms (a.s.)n cenb- Hzr ile olan ilikisinde ortaya kan ilimdeki kemli
budur ki: Ms (a.s.) kendisinin taayyn etmi olduu yce rislet rtbesinin
deerini ve bu rtbenin Zhir isminin hkmlerini gerektirip, Btn isminin
grnme yeri olan cenb- Hzr ile arkadalnn devmna engel olduunu
1021
Mseviyye Fass
bilir idi. Bundan dolay Zhir ismi hkmlerinin Btn ismi hkmlerine aykrl nedeniyle, ilh edebin hakkna riyet ederek, cenb- Hzr'n sohbetini
terk etti.
Ve Hz. Hzr'n ilimdeki kemli de budur ki: Cenb- Hzr, resl olan
Ms (a.s.)n rtbesini ve risletin deerini ve resln getirdii eyi alp
nehyettii eyden kanmak lzm geldiini bilirdi. Bundan dolay Ms (a.s.)
ona "Eer bundan sonra sana bir eyden sorarsam bana arkada olma!"
(Kehf, 18/76) dedii iin, cenb- Hzr sdece bir resl-i z-nn emrine uyarak, nc sorudan sonra hz firku beyn ve beynike yan Bu, benimle senin aranda ayrlktr (Kehf, 18/78) deyip ondan ayrld. Ve resllk
edebinin hakkna riyet etti. Ve cenb- Hzr'n insfna dikkt et ki, kendisinde Ms (a.s.)n bilmedii ve Ms (a.s.)da da kendisinin bilmedii ilmin
mevct olduunu i'tirf etti.
imdi, cenb- Hzr'n Ms (a.s.)a kar olan bu i'tirf konumalar srasnda "Sen zevkan ihta etmediin eye nasl sabredersin?" (Kehf, 18/68)
demesine kar bir zr dileme oldu. nk cenb- Hzr bu szyle Ms
(a.s.) yaralam idi. Bu i'tirf onun yarasna ila oldu.
Ve bu fazletli olu nispeti hurma aacnn alanmas hakkndaki hadis-i
erfte mmet-i Muhammedyyede zhir oldu. yle ki, (S.a.v.) Efendimiz bir
sene ashb- kirmn hurma aalarn alamakla megul olduklarn grdnde "Eer terk ederseniz size zarar vermezdi" buyurdu. Bunun zerine
ashb- kirm alamay terk ettiler. O sene hurma az oldu. (S.a.v.) Efendimiz
ashb- kirmna "Dnynzn ilerini siz daha iyi bilirsiniz" buyurdu. te
bu fazletli olu nispeti idi. Ve (S.a.v ) Efendimiz ashb- kirmna kar bu
fazletli oluu ve onlarn dny ilerinde daha bilgili olduklarn i'tirf eyledi.
Oysa bir eyi bilmenin ona chl olmaktan hayrl olduuna phe yoktur. Bunun iin Allah Tel hazretleri kendi nefsini bi kll eyin alm (Bakara,
2/29) ya'n "Her eyi bilicidir" szyle methetti.
Ve ashb- kirmn dny ilerinde rislet-penh Efendimiz'den daha bilgili olmalar, (S.a.v.) Efendimiz iin dny ilerinde tecrbe olmamasndan idi.
Ve dny ilerinin ilminin zevk yan bizzt yaayarak ve tecrbe ile hsl olaca aktr. Oysa (S.a.v.) Efendimiz, cz'i iler olan dnyev ilere mbrek
kalbi ile megl olmad. Belki onun ura en mhim iinde daha mhim olan
kll ilere, ya'n neblik ve resllk ilmine idi. te ben sana bu nisp fazlete
dayal olan insf kidesini izh etmekle seni ok byk bir edebe vkf kldm.
Eer evrenle olan ilikilerinde nefsini bu edeb ile kullanacak olursan onunla
fayda grrsn.
1022
Mseviyye Fass
Ve onun fe vehebe l rabb hkmen yan Fakat Rabbim, bana hkm bahetti (uar, 26/21) sz halfelii kasteder ve cealen minel
murseln yan ve beni resllerden kld (uar, 26/21) resll kasteder. imdi her bir resl halfe deildir. Bundan dolay halfe kl yan
zhiri kuvvet ve yetki ve hkmetme shibidir. Oysa resl byle deildir.
Ancak, onun zerine gnderildii eyin tebli edilmesi yeterlidir. Eer
onun zerine savar ve onu kl yan zhiri kuvvet ile himye ederse o,
halfe ve resldr. Nitekim herbir neb resl deildir. Ayn ekilde her
resl halfe deildir. Yan ona mlk ve mlkte hkmetme verilmedi (19).
Ms (a.s.) "Rabbim bana hkm bah eyledi" (uar, 26/21) szyle Cenb-
Hak'tan kendisine halfelik ihsnn kasteder ve Beni resllerden kld (uar,
26/21) szyle de kendisine resllk verildiini kasteder. imdi her "halife" resl ise
de, her "resl" halife deildir. nk "halife" kl shibidir ve azl ve hkmetme
shibidir. Oysa resl olan zt, ancak kendisine indirilmi olan ilh hkmleri
Allhn kullarna tebl ile vardr. Eer resl olan zt, ilh hkmleri savaarak
kabl ettirir ve kendisine tbi' olan m'minleri kl ile himye ederse, hem halfe
hem de resldr. Bu ekilde halfelik, resllk zerine ilve bir rtbe olmu olur.
Nitekim, her neb resl deildir. nk neb kendisinden nce gelen resln getirdii hkmleri te'yde ve tebl etmeye me'mr olduu halde resl, nceki hkmlerden bamsz hkmler ile gelen zttr. te bunun gibi her resl de halfe deildir.
Ya'n resl olan zta mlk ve mlkte hkmetme verilmedi. Bundan dolay Ms
(a.s.) fe vehebe l rabb hkmen ve cealen minel murseln yan "Rabbim bana
hkm bah eyledi ve beni resllerden kld (uar, 26/21) szyle resll ve
"halfelii" topladn aka buyurmutur. Oysa bu rtbeler cenb- Hzr'a verilmedi.
1023
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
1025
Mseviyye Fass
1026
Mseviyye Fass
Ve bunda byk bir sr vardr. nk o, "zt had"den soru soran kimseye "fiil" ile cevap verdi. Bundan dolay ztn haddini, lem sretlerinden
onunla aa kt eye veyhut lem sretlerinden kendisinde zhir olan
eye izfetinin ayn kld. imdi onun ve m rabbl lemn yan lemlerin Rabb nedir? (uar, 26/23) sznn cevbnda sanki ona Eer siz
kn ehli iseniz, gklerden ibret olan ulvlikten ve yerden ibret olan sfllikten lemlerin sretleri kendisinde zhir olandr, yhut onlarla zhir
olandr dedi (22).
Ya'n Firavunun ilh mhiyyetten olan sorusuna kar, Ms (a.s.)n ilh hakkatlere bal olan mutlak rubbiyyet ile cevap vermesinde byk bir sr
vardr. nk Ms (a.s.) "zt had"den soru soran, ya'n "lh hakkati ta'rf
eyle!" diyen Firavun'a, Hakk'n "fiil"i olan rubbiyyetle cevap verdi. Ve Hakk'n ztnn ta'rfini, Rabb'in lem sretlerinden aa kt eye balantsnn
ayn kld. Veyhut Rabb'in vcdunda lem sretlerinden aa kan eye
onun balantsnn ayn kld. Ve btn czi rabblklar toplam olan mutlak
rabbl Hakk'a balamak sretiyle ta'rf etti.
Bundan dolay onun lem sretlerinde aa kt mutlak rabblk ile vasflandrlmas, Hakk'n hakkatinin ta'rfn ayn oldu. nk ulv ve sfl
sretlerde isimleri dolaysyla taayyn etmi olan Hakk'n vcdudur. Ve bu
sretlerin hepsi Hakkn bir olan hakk vcdundan bir paadr. u halde Firavunun "lemlerin Rabb ne eydir?" (uar, 26/23) sznn cevbnda,
Ms (a.s.) "cins" ile "fasl"dan olumu olan mhiyyetten bahsetmeyip sanki
Firavun'a dedi ki: "Eer siz Hakk' lem sretlerinde ve kendi nefsinizde
mhede edip O'ndan gayr bir hakki vcd shibi olmadna yakn elde
etmilerden iseniz, lemlerin Rabb, lemlerin ulvsi ve sflsi kendisine zhir
olan veyhut kendisi bu sretler ile zhir bir olan Zttr.
Firavun imtihn olarak sorduu sorunun cevbn kendi vkf olduu eye
ve uruna uygun olarak ald. Fakat o mecliste hzr olan filozoflar "cins" ve
"fasl"dan olumu bir mhiyyetin ta'rfini beklediklerinden ve onlar, Firavunun vkf olduu eyden chil bulunduklarndan, Ms (a.s.)n bu cevb
onlara yeterli gelmedi. Fakat Firavun Ms (a.s.) tarafndan verilen cevbn
isbetini takdr etmekle ve resllk iddisnn doruluuna rif olmakla
berber, liderlik sevgisinin srklemesiyle, orada bulunanlarn yanl dncesinden istifde ederek yalanlama yoluna giderek, zhiren Ms (a.s.) tasdk
ile m'mn olmad.
Sonu olarak Ms (a.s.) bu cevp ile Hakk'n ztn lemin "ayn" klm
oldu. Ve Hakk' resllk hline uygun bir ta'rf ile beyn eyledi.
1027
Mseviyye Fass
1028
Mseviyye Fass
leri zaman cisimlere benzetmekle kaytlarlar. Ve tenzh ettikleri zaman da, O'nu lem sretlerinden ve cisimlerden tenzh ile snrlam olurlar.
imdi ilk cevp kn shiplerinin cevbdr ve onlar kef ve vcd ehlidir. Bundan dolay onlara: "Eer siz kn shibi iseniz" (uar, 26/24) dedi.
Ya'n eer siz kef ve vcd ehli iseniz, muhakkak ben size mhedenizde
ve vcdunuzda yakn elde ettiiniz eyi bildirdim. imdi eer siz bu snftan deil iseniz, akl ve kaytlama ehli iseniz ve aklsal delllerinizin verdii
eyde Hakk' snrlarsanz, muhakkak ben size ikinci cevpta cevap verdim,
demek olur. Byle olunca Firavunun kendisinin fazln ve doruluunu
bilmesi iin Ms iki ynle gzkt. Ve Ms bildi ki, muhakkak Firavun
bunu anlad veyhut anlar. nk Firavun mhiyyetten soru sordu. Bundan
dolay bildi ki, "m" ile soruunda onun sorusu eskilerin kulland terimlerden deildir. te bunun iin cevap verdi. imdi o sorudan bunun dnda
birey anlam olsayd, sorusunda hatl olduunu sylerdi. Ne zamanki
Ms, kendisi hakknda soru sorulan Hakk lemin ayn kld, Firavun ona
bu lisn ile hitp etti. Oysa kavmin urlar yok idi (24).
Ya'n Firavunun ve m rabbl lemn yan lemlerin Rabb nedir? (uar, 26/23) diye ilh mhiyyetten olan sorusuna Ms (a.s.)n ilk
nce rabbs semvti vel ard ve m beynehm, in kntm mknn
yan Eer yakn shibi iseniz; (O), gklerin, yerin ve ikisi arasndakilerin
Rabbidir (uar, 26/24) diyerek cevap vermesi kn shibi olan kimselere
mahss olan cevaptr.
Ve "yakn shibi" zmresi, kef ve vcd ehli olan zmredir. nk kef
ve vcd ehli, eynn Hakkn hakk vcduna bal olan varlklar olup, onlarn Kayym'unun Hak olduunu ve hepsinin mutlak Rabbin merbbu yan
Rabbi olan bulunduunu ve kendi varlklarnn da lem eylerinden bir ey
olup, mutlak Rabbin kendilerinde de rubbiyyet yan rabblkla zhir olduunu yakn olarak mhede ederler. Bundan dolay Ms (a.s) bu ilk cevabnda: "Eer siz kef ve vcd ehli iseniz muhakkak ben size mhedenizde
ve vcdunuzda, ya'n ufuklarda ve nefislerde, yakn olarak bildiiniz eyi
bildiririm" demi oldu.
Ve ondan sonra ikinci cevba giriip rabbl merk vel magribi ve m
beynehm, in kntm takln yan Rabbidir dounun ve batnn ve
ikisi arasndakilerin, eer siz akledenlerdenseniz (uar 26/28) dedi Ve bu
cevap da akl ve kaytlama ehline mahss olan cevaptr. nk akl ve kaytlama ehli Hakk' cisimlere benzeterek kaytlar vey cisimlerden tenzh ederek
snrlarlar. Bundan dolay Ms (a.s.) bu ikinci cevbnda: "Eer siz kef ve
vcd ehli snfndan olmayp akl ve kaytlama ehli iseniz ve akllarnzn icd
ettii deliller ile Hakk' cihetlerde ve cisimlerde snrlandrrsanz, tebh ve
1029
Mseviyye Fass
tenzhi ihtiv eden Hakk'n grnenini ve grnmeyenini size bildiririm" demi oldu.
u halde Ms (a.s.), Firavunun kendisinin fazln ve doruluunu bilmesi iin bahsedilen bu iki yn ile gzkt. Ve Firavun ilh mhiyyetten
sormu olduu iin, Ms (a.s.) bu iki yn ile verdii cevb Firavunun anladn veyhut anlama isti'ddnn olduunu; ve bundan dolay "m" ile
Hakkn mhiyyetinden Firavunun soruna bekledii cevpta, eskilerin kulland terimler zere Hakkn mhiyyetinde "cins" ile "fasl"dan olumu bir
cevap beklemediini bildi. Eer Ms (a.s.) Firavunun sorusuna karlk bunun dnda bir eyi, ya'n Firavunun "cins" ile "fasl"dan olumu bir cevb
beklediini grseydi, ona iki yn ile cevap vermekten vazgeip, "mahiyyet",
"cins" ve "fasl"dan olumu deildir, diyerek sorusunda hatl olduunu sylerdi. te Ms (a.s.) Firavunun maksadna rif olduu iin ona iki yn ile
cevap verdi.
imdi ne zamanki Ms (a.s.) kendisi hakknda soru sorulan Hakk' lemin ayn kld; Firavun o hazrete bu lisn ile ya'n tevhd lisn ile hitp etti.
Oysa o meclisde hzr olan Firavunun vezirleri ve stn aklllar bu soru ve
cevaplarn zevkne varamadlar. nk onlarn akllar mantk kideleri
diresinde mahsr kalm idi. Ve bu sebeple kendilerinin anlaylar kt idi. Ve
Firavunun tevhd lisn ile hitb aada olduu gibidir:
Mseviyye Fass
(a.s.)a: "Eer sen benden baka ilh edinecek olursan ben seni zindana
atlmlardan klarm" (uar, 26/29) dedi. Bu sz grnte "Ben seni hapiste olanlar zmresine katarm" demek ise de, yukarda zh edildii zere Firavun mevkinin devm etmesini istediinden dolay ve o mecliste hzr olan
vezirlerine ve filozoflarna kar, Ms (a.s.) zerine stn gelme dncesini
izlediinden dolay, hem Ms (a.s.)n ve hem de vezirlerinin anlaylarn
dikkte alarak sz idreli syledi.
"Mescn" "sicn" kelimesinin ekimlenmi hlidir ve "sicn" kelimesindeki
"sin" harfi kelime kkne ilve edilen harflerdendir. Ve "sn" harfi karldnda "cenn" kelimesi kalr. Ve "cenn" kelimesinin ma'ns ise "setr yan rtme"dir. Nitekim Hak Tel Fe lemm cenne aleyhil leylu yan Gece onun
zerini rtnce (En'm, 6/76) buyurur. u halde Firavun Ms (a.s.)a
cevben: "Ben seni rterim; nk sen Hakk' lemin "ayn" klmak sretiyle
yle bir cevap verdin ki, bu cevap ile benim ene rabbkml al yan
Ben sizin ok yce Rabbinizim (Nzit, 79/24) szm te'yd ettin. imdi
verdiin cevba gre, mdemki Hak lemin "ayn"dr ve her ikimiz de lem
sretlerinden bir sretiz ve Hakk'n gayr deiliz ve mdemki ben hkmetme
makmndaym, u halde ben firavunluumun stn gelmesiyle senin
mseviyyetini rterim " dedi.
Soru: Bu zhlardan Firavunun tevhde vkf olduu ve ene
rabbkml al yan Ben sizin ok yce Rabbinizim (Nzit, 79/24) sznn bu vkf olua dayand anlalyor. Oysa, Hz. Mansr (k.A.s.) da
"Ene'l-Hak-Ben Hakkm" demi idi. kisinin arasndaki fark nedir?
Cevap: mn etmeden nce Firavunun tevhdi ilm tevhd idi. Akl ve zek shibi olanlar bu tevhdi idrk edebilirler. Fakat bu ilm tevhd insn benlikten ve ikilik vehminden kurtarmaz. Ve vehim ve benlik mevct iken bir
kimse "Ene'l-Hak-Ben Hakkm" dese bu davsndan dolay kfirdir. nk
benlik vehminin gereinden olan beer sfatlar bu da'vsn hl olarak ve fiil
olarak yalanlar. Ya'n bu iddicnn fiili szne uymaz. rnein demirin kendisine mahss olan sfatlar vardr. Ve bu sfatlar kendisinde bulunduka ona
lyk olan "Ben demirim" demektir. Fakat atete kpkrmz bir hle geldii
zaman demirlik sfatlarndan temizlenmi olacandan "Ben ateim"
d'vsnda bulunsa, bu davsnda sdk olur. nk o anda ondan atein sfat gzkmektedir. Ve sz fiiline uygun olur. Mesnev:
Tercme: ''Demir atein renk ve tabatndan muhteem oldu. Artk o, ben
ateim, ben ateim, der."
te Firavun kendisinin benlii devm etmekte iken ve beer sfatlarnn
hkmleri geerli iken ilm tevhdin srklemesiyle bu da'vda bulunduu
iin yalanc ve kfir oldu. Nitekim zamnmzn fen filozoflar da bu ilm
tevhdten dem vururlar ve vahdet-i vcddan bahsederler. Fakat Nebiyy-i z1031
Mseviyye Fass
1032
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
1034
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
kendi benzeri olarak ortaya kan sretleri yuttu. u halde Ms (a.s.)n delli
"as" ve ylanlar" ve "ipler" sretinde olan Firavunun dellleri zerine glip
oldu. nk Hak, Firavunun zerine nebsinin glip gelmesini ve onun
da'vsnn doruluunun ortaya kmasn murd eyledi. Bu sebeple bir olan
ayn olan asdan aa karak birdierinden ayr olan iki sret peyd eyledi.
Ve sonuta Ms (a.s.)n delli sihirbazlarn birtakm denekler ve ylanlar ve
ipler sretinde ortaya koyduklar delllerinin zerine glib oldu.
Firavunun sihirbazlar habl, ya'n ip kullandlar. Ms (a.s.) ise ip kullanmad. Ya'n Ms (a.s.)n ortaya koyduu as mu'cizesine gre Firavunun
sihirbazlarnn ortaya koyduu sretler deere kk ve nemsiz idi. nk
"ip" ma'nsnda kullanlan "habl" kelimesinin szlkte asl "tell-i sagr", yan
"kk tepe" ma'nsna gelir. Ya'n Ms (a.s.)n indinde habl yan ip olmayp Firavunun sihirbazlarnn indinde ip bulunmas, Ms (a.s.)n kudretine
gre Firavunun sihirbazlarnn kudretinin yksek dalarn yannda bir tepecik menzilesinde olduuna iarettir.
imdi ne zamanki sihirbazlar bunu grdler, ilimde Ms'nn rtbesini, her ne kadar beer kudretinden oldu grnse de, ancak kendisi iin,
muhakkak olan ilimde haylden ve vehimden ayrm olan kimse iin olacana binen; grdkleri eyin beer kudretinden olmadn bildiler. Byle olunca Ms ve Hrn'un Rabb'i olan lemlerin Rabbine, ya'n Ms ve
Hrn'un da'vet ettii Rabb'e mn ettiler. nk onlar Firavunun kavminin, onun, ya'n Ms'nn, Firavun'a da'vet etmediini bildiklerini bilirler
idi. Ne zamanki Firavun, her ne kadar kanunlarn uygulanmasnda zor kulland ise de, hkmetme mevkinde vaktin shibi idi ve kl yan zhiri g
ile halfe idi. Bunun iin Fe kle ene rabbkml al yan Ben sizin al
rabbinizim (Nzit, 79/24) ya'n herkes, bantlardan bir bant ile rabb
ise de, "Ben sizin aranzda zhirde hkmetmekten bana verilen ey sebebiyle onlardan a'lym," dedi. Ve ne zamanki sihirbazlar onun dedii eyde
onun doruluunu bildiler, ona bu durumu inkr etmediler ve ona bununla
kabl ettiler. imdi ona, sen ancak bu dny haytnda hkmedersin. Bundan dolay ne hkm verirsen ver; devlet sana mahsstur, dediler. u halde
Fe kle ene rabbkml al yan Ben sizin al rabbinizim (Nzit,
79/24) sz geerli oldu. Her ne kadar Hakk'n"ayn" ise de, sret Firavun
iindir (28)
Yan sihirbazlar kendilerinin ortaya getirdii deneklerin ve iplerin Ms
(a.s.)n ass tarafndan yutulduunu ve onlarda grnrde eser kalmadn
grdkleri zaman, Allaha ilimde Ms (a.s.)n yksek mertebesini bildiler.
nk sihirbazlar Ms (a.s)n sihirbaz olduunu zannetmilerdi. Ve sihir
ilmi kidesince, birdierine karlk veren iki sihirbazdan birisi stn geldi1036
Mseviyye Fass
inde, malp olann sihir letlerinin mahvolmamas lzm gelir idi. Oysa
kimyev karmlar vstasyla bir sr ylan sretinde zhir olan sihir eserleri,
Ms (a.s.)n ass tarafndan yutularak meydanda eserleri kalmad. Bu hal
sihir kidelerinin tersine idi ve beer kudretinin dnda bir huss idi.
Geri Ms (a.s.)n taayyn dolaysyla beer oluu ynyle, bu hal beer kudretinden gerekleti. Fakat bu huss her beerden ortaya kmaz. Belki
muhakkak olan ilimde, ya'n ilh ilimde, umulmadk ilerin hakkatini kefeden ve bu ilimde kendisi iin haylden ve vehimden ayrmlk oluan kimseden ortaya kar. Bunun byle olduuna vkf olan sihirbazlar grdkleri
eyin beer kudretinden olmadn bildiler.
Sihirbazlar bu bililerinin netcesi olarak Ms ve Hrn'un Rabb'i olan
lemlerin Rabbine, ya'n Ms ve Hrn (aleyhime's-selm)n da'vet ettii
mutlak Rabbe mn ettiler. nk sihirbazlar Ms (a.s.)n Firavun'a da'vet
etmediini, Firavunun kavminin bildiklerini bilir idiler. O zamanda Firavun,
her ne kadar kanunlarn uygulanmasnda Beni srl'e zor kulland ise de,
hkmetme mevkinde vaktin shibi idi; ve kl yan zhiri g ile halfe idi.
Ya'n Firavun tc ve taht shibi pr-ihtim bir pdih olup idresi altndakilere hkm ileyen ve lem klcndan yan zhiri gcnden titremekte idi.
Geri Beni srl'e kar, stnln ve kuvvetini kt yolda kullanarak zulmettii iin kendisine kanunlarn uygulanmasnda "cebbr" denir ise de, bu
cef ve zulm, kl ile sr halfe olmasna aykr deildir.
te mlknde hkmne muhlefet edebilecek bir kimse bulunmad iin
idresi altnda bulunanlara: "Ben sizin al rabbinizim" dedi. Ya'n demoullarndan her birisi kendi idresi altnda bulunan mlkler hakknda bantlardan bir bant ile rabb ise de, "Ben, sizin aranzda zhirde hkmetmekten bana verilen ey sebebiyle, ya'n benim emir ve yasaklarmn sizin hepiniz hakknda geerli bulunmas sebebiyle, ben o rabblarn hepsinden a'lym" demek
idi.
Ne zamanki sihirbazlar, Firavunun dedii eyde, ya'n Fe kle ene
rabbkml al yan Ben sizin al rabbinizim (Nzit, 79/24) sznde
onun doru sylediini bildiler; onun bu szn inkr etmeyip kabl ettiler
de, dediler ki: "Sr saltanat shibi olduun iin sen, ancak bu dny
haytnda hkmedersin. Bundan dolay ne ekilde hkmedersen et, saltanat
ve hkmetme mevki sana mahsstur." u halde Firavunun Fe kle ene
rabbkml al yan Ben sizin al rabbinizim (Nzit, 79/24) sz geerli oldu. nk idresi altndakiler zerinde zhiri rabbl sbit oldu. Fakat
Firavunun sbit olan bu rabbl, mutlak rabblk deildir. nk Firavun, her
ne kadar hakkat i'tibr ile Hakk'n "ayn" ise de, sret ve taayyn i'tibr ile
Hakk'n gayrdr, taayyn etmi olan ey, taayynn asl ayn deildir. rnein buzda taayyn etmi olan sudur ve taayyn buzun sretidir. Hakkat
i'tibr ile buz, sudan ibret ve suyun ayn ise de taayyn ve sret i'tibriyle
1037
Mseviyye Fass
buz baka, su da bakadr. te taayyn etmi olan Hak ile Firavunun sreti
arasnda da bu yn ile gayrlk mevcttur. Bundan dolay Firavunun sretine
bal olan rabblk, geici czi rabblktr. Hakk'a balanan mutlak rabblk deildir.
imdi btl sretiyle Hakk'n ayn ile sihirbazlarn ellerini ve ayaklarn kesti ve ast. Ancak bu fiil sebebiyle nil olunan mertebelere ulamak
iin, nk muhakkak sebeplerin devre d kalmasna yol yoktur, nk
sbit aynlar onlar gerektirdi. Byle olunca ancak sbitlik-lerinde zerinde
bulunduklar sretle vctta aa karlar. nk Allah'n kelimeleri iin
deiim yoktur. Allah'n kelimeleri ise, mevct aynlarn gayr deildir.
Bundan dolay onlarn sbitlii ynyle onlara kdem nispet edilir. Ve onlarn vcdu ve aa k ynyle de onlara sonradan olmaklk nispet
edilir. Nitekim sen "Bugn bizim nezdimizde bir insan vey bir misfir hdis oldu" dersin. Oysa onun hudsnden yan sonradanlndan, bu sonradanlktan nce onun iin vct olmamas lzm gelmez. Bunun iin Allah
Tel Kelm- azzinde, ya'n onun gelii hakknda, kelmnn kdem oluuyla berber, "Onlara Rab'lerinden sonradan yeni bir zikir gelmez, ill ki
onu dinleyip alay ederler" (Enbiy, 21/2); ve "Onlara Rahmn'dan sonradan
yeni bir zikir gelmedi, ill ki ondan yz evirdiler" (uar, 26/5) buyurdu.
Ve rahmet ancak rahmetle gelir. Ve rahmetten yz eviren kimse, rahmetin
yokluundan ibret olan azb karlar (29).
Ya'n sihirbazlar Firavun'a hitben: "Ne ekilde hkmedersen et!" deyince,
hakkati i'tibr ile Hakk'n "ayn"na bal olan Firavun, btl fn sreti ile
Ms ve Hrn'un Rabbine ve lemlerin Rabbine mn eden sihirbazlarn
ellerini ve ayaklarn kesip onlar ast. nk Hakk'n hviyeti, isimlerinin
farkll ve karlkl oluu sebebiyle, ehdet leminde hak ve btl
sretlerinde aa kar. Bundan dolay rifler, btl sretleri de inkr etmezler. nk btln vcdu ve aa kmas olmasa, Hak zhir olmaz idi. Nitekim Ey ztt ile belli olur denilmitir. Bunun iin Hz. eyh-i Ekber'in
eyh-i lleri Eb Medyen Marib (r.a.) buyurlar:
Tercme: "Btl kendi tavrnda inkr etme! nk o da Hakk'n
zuhrlarndan bir paradr."
Firavun tarafndan sihirbazlarn aslmak sretiyle ldrlmesi, onlarn
eht olarak uhrev mertebelere ulamalar iin oldu. nk ehtlik mertebelerine ulamak ancak bu btl srette olan asma ve ldrme fiili sebebiyle olur.
te bundan anlalr ki, kfirlerin varl bu lemde m'minler iin rahmettir.
nk Allah yolunda ciht kastyla kfirlere saldrrken ldrlen m'minler
eht olurlar. Eer kfirler olmasa onlar ehitlik mertebesine eriemezdiler. Ve
1038
Mseviyye Fass
ehtlik mertebesi ise uhrev yce mertebelerdendir. Nitekim Hak Tel buyurur:
(Bakara, 2/154)
Mseviyye Fass
Nitekim sen: "Bugn bizim nezdimizde bir insan vey bir misfir hdis oldu" dersin. Oysa bu insan vey misfir hem kdem ve hem de huds yan
sonradan olmaklk ile vasflanm oldu. Bundan dolay hdis yan sonradan
olan bir eyin mutlaka evvelden de vcdunun olmas lzm gelir. nk
mevct olmasayd, hdis yan sonradan da olmazd.
te bunun iin Hak Tel hazretlerinin "kelm" kadm olmakla berber, o
kadm olan kelmn hric vcda indirilmesi ve gelii hakknda Kelm-i
azzinde, Enbiy sresinde M yethim min zikrin min rabbihim muhdesin
illestemehu ve hm yelabn yan "Onlara Rab'lerinden sonradan yeni
bir zikir gelmeye grsn, ill ki onu dinleyip alay ederler" (Enbiy, 21/2); ve
ayn ekilde uar sresinde Ve m yethim min zikrin miner rahmni
muhdesin ill kn anhu muridn yan "Onlara Rahmn'dan sonradan
yeni bir zikir gelmesin, ill ki ondan yz evirdiler" (uar, 26/5) buyurur.
Bundan anlalr ki Hakk'n kelm kadm ve ahadiyyet yan teklik aynnda
kendisinin ayn iken, szlerle ve harflerle aa k hlinde, onu huds yan
sonradanlk sfatyla vasflandrd. Ve Rahmn'dan sonradan olan rahmet
Kur'ndr. Ve Rahmn'dan inmi olan rahmet, ya'n Kur'n ancak rahmetle
gelir. Nitekim Hak Tel Kur'n hakknda Ve nnezzilu minel kurni m
hve ifun ve rahmetun yan Kurndan indirdiklerimiz ifdr ve rahmettir (sr, 17/82) buyurur. Ve rahmetten yz eviren kimse rahmetin yokluundan ibret olan azba ynelir. nk insan bir eyin diresinden knca,
dier bir eyin diresine girer.
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
1043
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
Mseviyye Fass
olur. Ve bu cmlenin Arapasnda geen "kne" kelimesinin kullanlmas uygun bulunur. nk can ekimekte olan kii o hal zere mevct oldu.
imdi kne (Kef), (Elif) ve (nn) harflerinden olumu bir varlk bildiren kelime olduu halde, Hz. eyh-i Ekber (r.a.)in ona "harf-i vcdi yan varlk bildiren harf demesi mecz yoluyladr. nk kne zamna iret etmedii vakit harf gibidir. Ve karnenin varl ile zamna iret ettii zaman
kelimedir. Nitekim yukarda zh edildi.
Sonu olarak lm nnda can ekimekte olan kfir ile gaflet hlindeyken
ldrlen vey ni lmn ta'rfinde zh edildii ekilde niden len kfir
arasnda fark vardr. nk can ekimekte olan kfir hiret hallerini
mhede ile tasdk edici olduu halde kabzolunur. Gaflet hlindeyken ldrlen vey niden len kfir ise byle bir mhede ve tasdk iinde bulunmakszn kabzolunmutur. Ve kfirin mnndaki muhtelif ynler bu fassn st
ksmlarnda zh edildiinden burada tekrrndan kanld.
Mseviyye Fass
iir: Ms'nn atei gibi ki, onu kendi ihtiycnn ayn grd. Oysa o
lh idi, fakat onu bilmedi (35).
Bu beyt-i erf onun vkf oluu olmad halde, ona onun isteinde
tecell etmesi onun yaknlndandr ibresinin devm olarak getirilmitir.
Bu ibre ile berber beytin ma'ns yle olur: "Hz. Ms'nn ilmi erimemi
iken Hak Tel'nn ona isteinde tecell etmesi, onun Hakk'a yakn oluundandr. Cenb- Ms'nn atei gibi ki, Ms (a.s.) o atei ihtiycnn ayn gr1048
Mseviyye Fass
d. Oysa ate sretinde tecell edici olan lh idi. Fakat cenb- Ms o ateten
inn enallhu yan Muhakkak Ben Allahm (Kasas, 28/30) hitb gelmezden evvel, onun lh olduunu bilmez idi:"
Ve beyt-i erfin yukarya balantsna i'tibr edilmedii takdirde, ki
Abdlgan Nbls ve Dvd- Kayser (k.A.srrahm) bu ekilde almlardr;
o halde ma'n u ekilde olur: Hak Tel hazretleri Hud yolunun slikini
kendi yolunda azim ve himmetini younlatrma zamnnda sarfettii sretle
tecell buyurur. Ms (a.s.)n atei gibi ki, Ms (a.s.) o atei, ihtiycnn ayn
grd. Oysa ate sretinde tecell edici olan lh idi ilh..."
Abdrrezzk Kn (k.A.s.) bu beyt-i erfin erhinde buyururlar ki:
Ms (a.s.) seilmi ve mahbb idi. Allah Tel onu uayb (a.s.)n sohbetine
sevk etmek sretiyle kendisine ekti, t ki ona Hakk' ta'rf edip sevdire. Bundan dolay Ms (a.s.) zerine mhede talebi glip oldu. Ve taayyn leminde Hakk' mhede ise, sretsiz mmkn olmaz.
nk Muhammed Fassta grlecei ekilde Hakk' maddeden soyutlanm olarak m-hede etmek ebeden mmkn deildir. Ve ehdet lemindeki sretlerin en ereflisi ise atetir. nk atete ilk olarak "nr" vardr
ki, onun nruyl evresindeki ey grlr. kinci olarak kahr vardr ki,
kaplad eynn sretlerini mahveder ve fnletirir. nc olarak "muhabbet" vardr. nk onun nru li-ztih yan kendiliinden mahbbtur. Bundan dolay onun bu sfatlar ile Hakk'n nrn ve kahrsal ve muhabbetsel sfatlar arasnda mnsebet mevcttur. nk lem sretleri Hakk'n nru ile
meydana kt. Nitekim hads-i erfte buyrulur: Muhakkak Allah mahlkat
karanlkta hlk etti; sonra onlarn zerine nrunu yayd. Ve Hak Tel hazretleri bir eye zt ile tecell buyurduunda, o eyin sretini mahveder ve
fnletirir. Ve ilh nriyyet muhabbet eseridir. nk nr li-ztih yan kendiliinden sevilir.
u halde tecell buyuraca vakit kendi sfatlaryla ilikili olan ate
ihtiycnn cenb- Ms'da sebep klnmas, Hak Tel hazretlerinin Ms
(a.s.)a inyetinin kemlidir. nk bu ihtiy bir yular gibi Hz. Ms'y tecell
tarafna ekti. Ve o da himmetini toplayp btnyle muht olduu atee yneldi. Ve kendisi, ihtiyacnn elbisesine brnm olan Hakk'n hitbna ehil
olmakla, inn enallhu yan Muhakkak Ben Allahm (Kasas, 28/30) sesini iitti.
imdi Hak Tel hazretleri her ferde bylece bir ihtiy sebep klp onu
ihtiyc tarafna eker. Gaflet ehli tab pisliklerle kirlenmi olduklar iin "nn
en'Allh" hitbnn muhtab olmaa ehil deildirler. Bununla berber Hakk'n dnda hibir mevct olmay ynyle ve eynn hepsinin Hakk'n grnme yerleri olup, Hakkn onlarn sretinde aa k ynyle, btn ey
hl lisnlar ile "En'allh" deyip durmaktadr. Bu tevhd, ilm tevhd olduu
1049
Mseviyye Fass
halde gaflet ehli bu ilm tevhdden dahi habersizdir. Fakat Hud yolunun
sliki olan kimse, mridinin emrine tbi olarak alp, kalbini msiv tozlarndan ve tab pisliklerden pk edince bir makma ular ki, orada bu mecz
olan varl fn olur. lh Cemlin perdesi olup mhedeye mni' olan bu
vehm taayyn ve benlik hayli kalknca olunca, hem kendisini ve hem de btn zerreleri Hakk'n lisn ile "Ene'l-Hak-gy" grr. Nitekim, Glen-i
Rz'da Mahmd ebster hazretleri buyurur:
Tercme: "Vehim ve benlik pamuunu kulaktan kar ve Vhid'lKahhr'n sesini iit! Hak'tan sana dim nid gelir. Niin sen kymeti bekleyip durursun? Eymen Vdsine gel ki, hi beklemediin halde sana bir aa
"nni en'Allh" desin. Bir aatan 'En'Allh" hitbnn kmas ciz olursa, bir
baht aktan niin ciz olmasn?"
Bilinsin ki, Hakkn tecellsi ya sfatsal vey zt olur. Sfatsal tecell"de
kendisine tecell olunann vcdu vardr ki, fn olmadndan burada ikilik
srer. Bundan dolay sz ve idrk bu mertebede mevct olduundan kendisine tecell olunan kimseye ilh hitb ular. te Hz. Msa (a.s.)a ate sretinde
olan tecell bu ksmdandr. Buna "sr tecell" de denir. te Ms (a.s.)dan
rabbi erin enzur ileyke yan Rabbim bana kendini gster, Seni greyim (A'rf, 7/143) rics bu mertebede kt. Ve Ms (a.s.) bu ricsyla Hakk' taayyn perdelerinden arnm olarak grmek arzsunda bulundu. Oysa
grmek, gren ile grlen arasnda olan bir bantdan ibrettir. Bundan dolay ikilik mertebesinde olur. Ms (a.s.)n bu sz, h cehletinden dolay
deil idi. Belki sr tecellnin stnde olan "zt tecell"yi ve ykselmeyi talep
idi. Nitekim, Hak Tel hazretleri ikilik mertebesinde grmenin mmkn olmadn beynen "Len tern" yan Sen Beni gremezsin (A'rf, 7/143)
buyurdu. imdi Hk Tel "Ben grlmem" demeyip "Sen beni gremezsin"
dedi. Ve gremeyii cenb- Ms'ya tahss etti. nk bu hitp esnsnda
cenb- Ms konuma hlinde idi. Ve sz ise vcd bakyyesi mevct olduka, ya'n ikilik bulunduka olur. Bundan dolay "Len tern" yan Sen Beni
gremezsin buyurulmas "Sende vcd bakyyesi olduka beni gremezsin"
ma'nsn ifde eder. Ondan sonra Hak Tel hazretleri ve lakininzur ilel
cebeli fe inistekarre meknehu fe sevfe (A'rf, 7/143) ya'n "Sen beni gremezsin. Velkin daa bak, eer tecell nnda yerinde sbit ve kararl olur
ise yakn olarak beni grrsn" buyurdu ki, tecell nnda dan taayyn
kararl kalr ve bu tecell ile mahv ve helk olmazsa, senin de taayynn
mevct iken, bu vcd bakyyesi ile beni grrsn, ma'nsndadr. Ondan
sonra Hak Tel hazretleri daa tecell buyurduunda da pre pre etti.
Ms (a.s.) da kendinden gemi olarak dt. te bu "zt tecell" idi. nk
zt tecellde, damlann deryya karmas gibi, kendisine tecell edilen kimsenin taayyn damlas zt derysnda mahv ve yok olup olup gren ve grlen
1050
Mseviyye Fass
1051
Hldiyye Fass
1052
Hldiyye Fass
Hldiyye Fass
Hldiyye Fass
1055
Hldiyye Fass
rak hayrl deil de er olan bir amel eklinde de ortaya kabilir. Bundan dolay hayrl amele niyet ile berber, ona muvaffak olmak bakadr.
1056
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
Tercme: "Ahad, Ahmed'in taayyn (mm)inde zhir oldu. Bu devirde evvel hirin ayn geldi. Ahmed'den Ahad'a kadar fark, bir (mm)den, ya'n taayynden ibrettir. Btn cihn mevctlar o taayyn (mm)i iinde gark olmutur. "
Ve ayn ekilde Mirz B-Dil (k.s.) buyurur. Rub:
Tercme: "O ahad olan ztn kudret aynas ve o sfatlar ve isimleri vcda
getirmenin ve aa karmann cevheri gayb mertebesinde Ahad'dr ve
ehdet mertebesinde ise, Ahmed'dir. te her iki cihn seyrinin rumzu budur."
Sonu olarak ahad olan ztn kendi ztnda, kendi ztna, kendi zt ile
olan tecellsinden ibret "akdes feyz" ile ilk olarak taayyn etmi olan ancak
"hakkat-i muhammediyye"dir. Ve mertebede ona denk bir taayyn yoktur. O
hakkat, Hakk'n mutlak vcdunun yle bir kll ve ve ferd mertebesidir ki,
btn taayynleri kapsam ve ihta etmitir. Ve ite "rh- muhammed" budur. Onun iin (S.a.v.) Efendimiz Allah ilk olarak benim rhumu hlk etti
yhut nrumu buyurmulardr. Ferdddn-i Attr (k.s.) Mantku't Tayr'da
buyururlar. Beyt:
Tercme: Gayb cebinden ilk olarak zhir olan phesiz onun cn nru
idi. Daha sonra o mutlak nr bayrak ekti; ar ve krs ve levh ve kalem peyd
oldu. Onun pk nrundan ekilen bayran birisi lemdir; dieri de dem ve
onun zrriyyetidir.
Ve hakkat gnei muhammed-sret Mevln (r.a.) Mesnev-i erfin altnc cildinde buyururlar. Mesnev:
Tercme: Ne zamanki bu iki lemin Efendisini sen Haktan ayr grdn,
kint kitbnn hem metnini ve hem de balangcn kaybettin. ki deme, iki
bilme ve iki okuma! Kleyi kendi efendisinde mahvolmu bil! Anlayndaki
kusurdan dolay, efendiye gayr dediin zaman, ey a, Gayr olan htan
utan ve m remeyte iz remeyte yan ve attn zaman sen atmadn
(Enfl, 8/17) yet-i kermesindeki atc Ahmeddir, onu grmek Hlk
grmek olmutur.
imdi neblik, (s.a.v) Efendimizin mbrek vctlaryla sona erdii gibi,
bu Fussul-Hikem de ferdiyye hikmeti ile ile sonlandrld. Ve ayn ekilde
aleyhs-salt ves-selm Efendimiz, nasl btn hakkatleri toplam ise
ferdiyye hikmeti de btn hikmetleri toplamtr.
1058
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
sonradan olan" ferdleri mevcttur. Tekrarlanan "deiken" ferdi terk edildiinde "lem, deiken, sonradan olan" ferdleri kalr ki, "zel dzen" l
ferdiyyete dayanm olur. Ve bu ekilde de "lem sonradan olmutur" netcesi
ortaya kar. Ve dellde bu yn ile "zel nizm"a riyet edilmesi gerektii gibi,
"zel art"a da riyet etmek gerekir. Ve mantk ilminde "zel art", hkmn
ncl nermeden daha kapsaml vey ona eit olmasndan ibrettir.
rnein yle bir dell, ya'n kesin kys dzenleyelim:
"nsan hayvandr";
Her hayvan cisimdir";
"yle ise her insan cisimdir."
Bu dellde yukarda zh edildii ekilde lemeye dayal "zel dzen" olduu gibi "zel art" da vardr. nk "hkm" olan cisim, "ncl nerme"
olan hayvandan daha kapsamldr. nk her hayvan cisimdir. Fakat her bir
cisim hayvan deildir. Ve ayn ekilde dier bir dell yapp diyelim ki:
"nsan hayvandr" ve
"Her hayvan duyguludur";
"yle ise insan duyguludur."
Bunda da hkm olan "duygulu" ncl olan "hayvan"a eittir. nk her
hayvan duygulu ve her duygusu olan hayvndr.
te grlyor ki, manlar vcda getirmek iin, zel dzen ve zel art
zerine tertp olunan delller, l ferdiyyet zerine dayanmaktadr. Ve
(S.a.v.) Efendimiz'de dahi l ferdiyyet toplanm olduundan onlar dahi
delle benzemi oldu. nk mbrek vcdlar, lem denilen netcenin var
edilme sebebidir. Fakat dell, ya'n mantksal kys bir yn ile dellet olunann,
ya'n dellet ettii ma'nnn gayrdr. Oysa Hakk'a ilk dell olan Resl (a.s)
kendi nefsine delldir. nk Resl (a.s.)n nefsi, Hakk'n mutlak ztnn onda
taayynnden ibrettir. Bundan dolay muhammed nefs, Hakk'n gayr deildir ki, Hakk'a ilk dell olduu vakit onun dellet ettii olan Hakk'n gayr
olsun. u halde onun Hakk'a dell oluu, Hakk'n kendi ztna dell oluudur.
Ve muhammed nefs mutlak ztn bir mertebe tenezzlnden ibret olmakla,
zt ile muhammed nefs arasndaki fark, taayynszlk ile taayynden
ibrettir. Mesnev:
Tercme: "Gnein delli, gne geldi. Eer sana dell lzm ise ondan yz
evirme Eer glge ondan bir nian verirse, gne her an bir can nru verir."
imdi Sallallh (a.v.s) Efendimiz'in hakkati, Hak tarafndan "zt", "irde"
ve "sz" ve kendi tarafndan da "ey olu" ve "Kn-Ol! Szn iitme ve emre uymadan ibret olarak ilk ferdiyyeti verdii iin, kendisinde olan bu l
ferdiyyetten dolay, vcdun asl olan muhabbet hussunda "Sizin
1062
Muhammediyye Fass
imdi nisnn yan kadnn zikri ile sze balad ve namaz daha sonra
zikretti. Bu da kadnn kendi aynnn aa k aslnn, muhakkak erkekten bir cz' olmasndan dolaydr. Nitekim, insan Hakk'n ba'z
zuhrlardr ve Hak onun asl ve meneidir. Ve insann nefsine rif olmas,
kendi Rabb'ine rif oluundan nce gelir. nk onun Rabb'ine rif olmas,
onun kendi nefsine rif olmasndan kan netcedir. Bunun iin Resl (a.s.)
"Kendi nefsini rif olan kimse Rabb'ini rif olur" buyurdu. Bundan dolay
eer istersen bu haberde rif olmay men' etmekle ve ulamaktan cizlik ile
sylersin. nk muhakkak o, onun hakknda cizdir ve eer istersen rif
olmann sbitlii ile sylersin. imdi ilk durumda, muhakkak sen kendi
nefsine rif olmadna rif olursun. u halde Rabb'ine rif olmazsn. Ve
ikinci durumda nefsine rif olursun; bundan dolay Rabb'ine rif olursun
(3).
Ya'n kadnn "ayn"nn aa k asl, erkein bir cz' olarak olduu
iin, muhabbet hussunda beyn buyurduu eyden ilk nce kadn ve
sonra da namaz zikretti. nk vctta aslolan etkenliktir ve edilgenlik
netcedir. Ve etkenliin grnme yeri erkek ve edilgenliin grnme yeri kadndr. Bundan dolay kadn erkein netcesidir ve netce cz'dr. u halde
kadn aa kn aslnda erkein cz' olmu olur. Nitekim insan Hakk'n
ba'z zuhrlardr. Ve Hak insann asl ve meneidir. nk insn hakkat
olan hakkat-i muhammediyye, taayynsz olan ahadiyye ztnn taayyn
mertebesine tenezzldr. Eer mutlak zt, taayyn elbisesine brnp kaytlanmasa idi, onun tafsli ve zhiri olan insn vct aa kma shas olmaz
idi. Beyt:
Tercme: "dem'i icml mertebemizden hri olan tafsl mertebesine gnderdik; cemlimizi aa kardk. Bu gizli srdan cemlimizi seyret; eer gzn varsa, o cemlimizi meydana koyduk. Eer gzn yoksa yle bil ki, krn
nne bir cevher koyduk. Geri btn bu isimlerden ibret olan taayynleri
aa kardk. Fakat sen a olma! simlendirilen birden gayr deildir.
1063
Muhammediyye Fass
Byle olunca insann kendi nefsine rif olmas, Rabb'ine rif olmasndan
nce gelir. nk insann Rabb'ine rif olmas onun kendi nefsine rif olmasndan kan netcedir. Ya'n insan kendi nefsinin edilgen sfatlar ve merbb
yan Rabb olmaklkla vasflandna rif olmadka, Hakk'n etken sfatlar ve
Rabb olmaklkla vasflandn bilmez. nk etkenlik, edilgenlik ile ortaya
kar. te insann kendi nefsine muhabbeti Rabb'ine rif olmasndan nce geldii iin (S.a.v.) Efendimiz: Kim ki nefsine rif oldu; o Rabbine rif oldu
buyurdu. nk insann izf vcdu Hakk'n hakki vcdunun cz' gibi
olduundan ve cz'n vasfndan klln vasfna geilebileceinden, insan
kendi cz vcdunun vasfna rif olmakla Hakk'n kll vcdunun vasfn
rif olur.
imdi sen istersen "Hakk'a rif olmak mmkn deildir ve ona rif olmaya ulamaktan herkes cizdir" diyebilirsin. nk onun hakknda byle demek cizdir. nk mutlaklk mertebesinde Hakk' kendi hakkati ynyle
bilmek mmkn deildir; kendisini ancak yine kendisi bilir. Ve istersen
"Hakk'a rif olmak mmkndr" deyip ona rif olmay isbt edebilirsin. nk insann vcdu ile dier mevctlar Hakk'n onlarn sretlerinde taayyn
etmesinden ve kaytlanmasndan aa kmtr. Ve Hakkn latf vcdu onlarn ekillerinde ve sretlerinde kesf olmutur. Bundan dolay Hakkn latf
zt lafflik mertebesinde grnmez ve bilinmez iken, bu kesflik mertebesinde
grnm ve bilinmitir.
imdi bu iki ifdeden "Hak bilinmez" ifdesine gre, sen gayb hakkati
i'tibr ile kendi nefsini bilmediini bilirsin. Ve bu halde de Rabb'ine rif olmam olursun. nk senin nefsinin hakkati, mutlaklk mertebesinde Hakk'n "ayn"dr. Ve o mertebede Hakk' bilmek mmkn deildir ki, nefsinin
hakkatini bilesin.
Ve ikincisi olan "Hak bilinir" ifdesine gre de, sen nefsine keml sfatlar
ile rif olduun iin, Rabb'ine de rif olursun. nk grrsn ki, senin
vcdunda hayt, ilim, sem', basar, irde, kudret, kelm ve tekvn gibi bir takm sfatlar sbittir. Oysa bu vcdun, Hakk'n hakk vcduna bal olan
izf bir vcttur. Ve o hakk vcd senin izf vcdunun kayymu yan
ayakta tutucusudur. Eer o hakk vctta bu sfatlar sbit olmasa idi, onlarn
eserleri bu sretle sende de gzkmez idi. te bu sretle senin kesf olan nefsinin isti'dd kadar, onda ortaya kan kemlttan, Hakk'n sonsuz
kemltnn sbitliine dell getirirsin. Sultan Veled (r.a.) efendimiz Mesnev-i
erflerinde bu ma'ny zh olarak u ekilde buyururlar:
Tercme: "Ne zamanki Hak, halk karanlkta hlk etti, onlarn zerine
rahmn rahmetinden nr sat. Onlara ilim ve cmertlik gibi kadm sfatlarndan, cevherler koydu. T ki kendinde onun sfatlarn gresin ve onun sfatlarndan da ztn mhede edesin. Nitekim attr, dkkna ve pazara her yndan getirir. Fakat ok deil, az getirir; birdenbire hepsini getirmez. Onun
1064
Muhammediyye Fass
her birisi iki yz hayvan yk ile dolu, ok ambarlar vardr. Her birinden kk tezgha koyar. Her bir tezghn ve dkknn alabilecei kadar nakleder.
Her ne kadar tezghlarda az olur ise de, bir aklll bundan o ambarlarn olduunu phesiz bilir. te Hakk'n dkkn da, insann tenidir. Onun iinde
Rahmn'n sfatlar vardr. Byle olunca sen kendinde Hud'nn sfatlarn gr!
Her ne kadar o nr veren sfatlarn nasl olduu, sen de onlar ile az bir miktar
gzkr ise de, sen bu kadardan, ok olan tarafna seyir yap! Bu az gzken
sfatlardan, asl tarafna git; her ikisinin arasnda mterek fasl olup kalma!
Mdemki ondan sana inyet eriiyor, eer bir gnln varsa o gnl Hakk'a
ver!"
imdi Muhammed (s.a.v.) Rabb'ine en fazla ak olan delldir. nk
lemden her bir cz', kendisinin asl olan Rabb'ine delldir. Bundan dolay
iyi anla! Ve ona ancak kadn sevdirildi. O da onlara itiykl oldu. nk o
klln cz'ne evki trndendir. imdi o, bu haber ile Hakk'n bu madde
bedensel oluum hakknda ve nefaht fhi min rh yan ona rhumdan
fledim (Hicr, 15/29) sznde Hak tarafndan iin asln gsterdi. Daha
sonra kendi nefsini, insann kavumasna olan evkin iddeti ile vasfetti.
Bundan dolay itiyk gsterenler iin: "Y Dvd benim de onlara (ya'n
kendisine itiyk olanlara) evkim daha iddetlidir" buyurdu. O da hs
olan kavumadr. nk Resl (a.s.) Deccl hadsinde "Sizden biriniz lmedike Rabb'ini mhede etmez" dedi. Byle olunca, kendisinde bu sfat
olan kimse iin evk gereklidir (4).
Ya'n lemin her bir cz' kendi hs Rabbi olan bir isme delldir. Ve her
bir isim de isimlendirilen olan ulhiyyetin bir olan aynna delldir. Oysa Muhammed (s.a.v.) Efendimiz'in hakikatinin Hakk'n mutlak vcdunun taayynszlk mertebesinden, taayyn mertebesine tenezzlnden ibret oluu
ynyle, ilh muhtelif isimlerden ibret olan farkl farkl Rabblarn hepsini
toplayc olduu gibi, muhammed madde bedensel sret dahi, Hakk'n mutlak vcdunun, insn srete gelinceye kadar tenezzl ettii btn mertebeleri
ihtiv ettiinden ve btn mertebelerin netcesi ve z olduundan ve bundan
dolay onun Rabb'i Rabblarn Rabb olan "Allah" bulunduundan Rabb'ine en
ak dell oldu.
imdi (S.a.v.) Efendimiz kll olduu iin ve kadn ondan bir cz' bulunduu iin, klln cz'ne meyli ve itiyk kidesince ancak ona kadn muhabbet ettirildi yan sevdirildi. O da kadnlara itiykl oldu. Bununla berber
onun itiyk yine kendi nefsinedir. nk cz', hakkati i'tibr ile klln ayndr ve taayyn i'tibr ile ise gayrdr. Ve bir eyin muhabbeti ancak kendi
nefsinedir. nk aa kma, Hakk'n kendi ztna olan muhabbeti iledir. Ve
btn mevctlarda siryet etmi olan muhabbet hakkatte bu zt muhabbetin
tafslinden ibretir. Ve itiyk dahi ayrlktan kaynaklanmaktadr. Eer kll ile
1065
Muhammediyye Fass
cz' arasnda ayrlk olmasa idi, kll olu ve cz' olu sfatlar aa kmaz ve
klln cz'ne muhabbeti ve itiyk hsl olmaz idi.
imdi (S.a.v.) bu Bana dnynzdan ey sevdirildi hads-i erfi
ile Hakk'n bu madde bedensel oluum hakknda "Ben dem'e rhumdan
fledim." (Hicr, 15/29) sznde bulunan iin asln gsterdi. Ve bu szde bulunan iin asl da budur ki: Allah Tel kendi kll rhundan insana flemekle, insn rh kll rhtan bir cz' gibi oldu. Bundan dolay insn kesf srette
kaytlanan ve taayyn eden latf olan Hakkn, insana meyli ve itiyk, klln
cz'ne meyli ve itiyk gibidir. Hak insana kendi rhundan fledikten sonra
insn srette aa k ve taayyn dolaysyla kendi nefsini insann kavumasna olan evkin iddeti ile vasfetti. u halde onun insana itiyk kendi
nefsine itiyk demek olur.Byle olunca Allah Tel kendisine itiyk gsterenler hakknda buyurdu ki: "Ey Dvd, benim de onlara itiykm pek iddetlidir." Ya'n Allah Tel'ya itiyk gsterenlerin itiykndan Allah Tel'nn onlara olan itiyk daha iddetlidir. Eer "Hak Tel her eyde hzr ve
her eyi grc olduu halde O'nun kendisine itiyk gsterene itiyk ne
ma'nya gelir?" denilecek olursa, Hakk'n kendisine itiyk gsterene olan
evki ve itiyk hs olan kavumadr cevb verilir. nk Hak, kendisine
itiyk gsterenin vcdunda taayyn etmitir. Ve bu taayyn arada kavumaya perdedir. lm ile ortadan kalkmadka tam bir kavuma hsl olmaz.
rnein su donup buz eklinde taayyn eder. Buzun bu kendisine mahss
taayyn erimedike onda mahps olan su, tam bir yn zere deryya kavumaz. Bundan dolay farz edelim suyun buza itiyk, kendi nefsine
itiykdr. nk Resl (a.s.) Deccl'den bhis olan hads-i erfinde "Sizden
biriniz lmedike Rabb'ini mhede etmez" buyurdu. u hlde kulun, lm
vaktinde hsl olan hs kavumaya itiyk gstermesi lzmdr. T ki Hak
onun itiykndan daha iddetli bir itiyk ile ona itiyk gstersin. Ve lm
aslnda tabat perdelerinin ve kesf beden hkmlerinin kalkmasndan ibret
olan bir hl olduu iin bu hs kavuma, hem "ird yan terchli lm"e ve
hem de tab yan kanlmaz olan lme kapsamdr, denilmitir. Fakat ird
yan terchli lmde bu kesf bedenin hkm ortadan kalksa bile, madde beden taayyn mevct olduu iin, tab lm gibi deildir. Nitekim Hz.
Mevln (r.a.) efendimizin lmcl hastalklarnda eyh-i kebr Sadreddn
Konev (k.s.) hazretleri onlarn ziyretlerine terf edip Allah size cil iflar
versin buyurmasyla, Hz. Pr-i destigr: Bundan sonra Allah iflar versin
sizin olsun. k ile ma'k arasnda kldan bir gmlekten baka bir ey kalmamtr. stemez misiniz ki nr, Nr'a kavusun?" buyurmulardr. Demek ki
ird lmde, bu taayyn etmi madde bedensel vct, kldan bir gmlek derecesinde bir perde oluyor. Tab lmde ise bu gmlek dhi kalmyor. Beyt:
Cennet gmlei olursa ekeyim yrtaym
Kavuma nnda perde ola gmleim
1066
Muhammediyye Fass
Bundan dolay Hakk'n evki, onlar grr olmas ile berber,bu yakn
olanlar iin sbittir. Byle olunca kendisini grmelerine muhabbet eder. Ve
dny makm bunu engeller. imdi onun sz, biliyor olmasyla berber
"T ki biz bilelim" (Muhammed, 47/31) szne benzedi. yle ise o, ancak
lmde kendisi iin vct olan bu hs sfatlara itiyk gsterici olur. Bundan dolay onlarn ona olan evkleri onunla skin olur. Nitekim Hakk Tel, tereddt hadsinde buyurdu ve o bu trdendir: "Ben fil olduum bir
eyde, lm irkin gren m'min kulumun rhunun kabzedilmesinde tereddt ettiim gibi, tereddt etmedim. Ve ben onun fenln irkin grrm. Oysa ona benim kavumam kanlmazdr." imdi onu kavuma ile
mjdeledi. Ve onun iin, ona lm kanlmazdr, demedi. T ki onu lmden bahsetmekle kederlendirmesin (5).
Ya'n Hak Tel kendisine yakn olan kullarn btn hallerinde grc
olmakla berber Hakk'n onlara evki sbittir. Bundan dolay perde olan bu
maddesel kesf bedenin taayyn ortadan kalkmakla, Hak Tel bu yakn
olanlarn kendisini perdesiz mhede etmelerine muhabbet eder. Ve dny
makm okluu gerektirdiinden bu gr engeller. nk bu kesf bedende tabat ve beeriyyet perdesi vardr. Ve (S.a.v.) Efendimiz'in ene beerun
mislkm (Kehf, 18/110) ya'n "Ben de sizin gibi beerim" ve hads-i erfte
"Ben beerin gazab ettii gibi gazab ederim" buyurmalar, bu incelie
irettir.
u halde Hak Tel'nn "Y Dvd benim de onlara (ya'n kendisine
itiyk olanlara) evkim daha iddetlidir" kerm sz Ve le
neblvennekm hatt nalemel mchidne minkm ves sbirne yan Ve
sizin aranzdan mchitler ve sabredenler Bize belli oluncaya kadar sizi
mutlaka imtihan ederiz (Muhammed, 47/31) yce szne benzer. Hatt
nalem yan T ki Biz bilelim sz hakkndaki zhler t ve Lokmn
Fass'nda "zt ilim" ve "isimlere it ilim" bahsinde geti. Ya'n Hak Tel
ztnda bulunan btn ilerini zat ve ezel ilmi ile bilip dururken "Sizden
sbreden ve mchit olanlar kimlerdir? Bilmek iin sizi imtihan ederiz" buyurdu. Ve yakn olanlar ise ilh ilerden olduu ve ilh iler ise, ztnn gayr
olmad halde "Benim onlara evkim daha iddetlidir" buyurdu.
te gerek ilh imtihn ve gerek ilh itiyk, Hakkn mutlak vcdunun
imkn dhilinde olanlar mertebesine tenezzl ederek bu mertebede aa kmasna balanmakla, her iki ifde birdierine benzer. nk latf bir eyin
kesflik mertebesine tenezzl hlinde, onun geici sfatlarndan ibret olan bu
kesflik, o latf eyin perdesi olur. Bundan dolay bu kesflik ortadan kalkmal
ki, o kesf eyde mevct olan latf, aslna dneblsin. Bundan dolay Allah Tel, kendisine itiyk gsteren yakn olanlarda oluan grme dediimiz hs sfata itiykl olur.
1067
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
leceksiniz (Ankebt, 29/57) szyle beyn buyurdu. Ya'n "Her bir nefis
lm tadacaktr. Daha sonra bizim tarafmza dndrleceklerdir" dedi. u
halde lm dn sebebidir ve dn ise kavuma sebebidir. Bundan dolay
yet-i-kerme hem lmn zikrini ve hem de hs kavumann mjdesini toplam olur. Hads-i kudsde ise mmin kulum buyrulduuna baklnca bu
hitp, hs hitptr. nk yaknlam olanlarn nefislerinin dikball, erat
dhilinde yaplan almalarla yok olup gitmi ve arada ancak hakk vcd ile
izf vcttan kaynaklanan bir ikilik zevki yan yaants kalm olduundan,
m'min kul yalnz hs kavuma ile mjdelenmitir.
iir: Habb benim r'yetime itiykldr; oysa benim ona itiykm daha
iddetlidir (7).
Hz. eyh (r.a.) bu iiri Hak tarafndan syleyerek buyururlar ki: Benim
habb olan kulum, kemlli olarak cemlimin r'yetine itiykldr. Oysa benim
ona olan itiykm onun bana olan itiykndan daha iddetlidir. nk
yuhbbhm ve yuhbbneh yan (O) Onlara muhabbet eder ve onlar
da Ona muhabbet ederler (Mide, 5/54) yet-i kermesinde beyn buyrulduu zere Hakk'n muhabbeti, kulun Hakk'a muhabbetinden daha ncedir.
Eer Hakk'n kula muhabbeti olmasa idi, kul Hakk'a muhabbet etmez idi.
Beyt:
Ak atei nce der ma'ka, ondan ka
Mumu gr ki, yanmadan yandrmad pervneyi
1069
Muhammediyye Fass
Ve nefisler ztrbtadr ve kaz men eder. Bundan dolay ben inlemekten ikyet ederim, o da inlemekten ikyet eder (8).
Ya'n nefisler, kavumann itiyk ile ztrb ekerler ve dvnrler. Oysa
kavumann gerei olan lm, kaz olunduu vakitten nce gelmez. Bundan
dolay kavumann gerei olan lm, kaz men' eder. Byle olunca kavumann gerei olan lm, kaznn men' etmesinden dolay ben ikyet ederim. Ve izf kesf vcdu, bana kavumaya mni' olduundan dolay da, benim habbim dahi bu ayrlktan ikyet eder. Mesnev:
Tercme: "Neyden iit, nasl hikyet ediyor; ayrlklardan ikyet ediyor.
Kendi aslndan uzak den her bir kimse kavuma vaktini tekrr arar durur.
imdi taayynsz olan latf Hakk imkn dhilinde olanlar mertebesine tenezzlnde kendisine itiyk gsteren kulun kesf sretinde taayyn ettiinden itiykl kulun Hakk'a itiyk, Hakk'n kendi nefsine itiykndan ibret
olur.
imdi ne zamanki muhakkak ona kendi rhundan flediini beyn etti,
bundan dolay ancak kendi nefsine itiykl oldu. Sen onu grmez misin?
Onu kendi sreti zere hlk etti. nk o, kendi rhundandr. Ve ne zamanki onun oluumu, onun madde bedeninde karmlar ile isimlendirilen
bu drt rkndan oldu, madde bedeninde rutbetten olan ey sebebiyle,
nefsinden tutuma meydna geldi. Byle olunca insann rhu, onun oluumundan ate oldu. Ve ite bunun iin Allah Tel Ms'ya ancak ate
sretinde konutu; ve onun ihtiyac olan eyi onda kld. imdi onun oluumu tabiyye olayd, rhu nr olurdu (9).
Ya'n ne zamanki Hak Tel hazretleri "nsana kendi rhumdan fledim"
(Hicr 15/29) buyurdu, netcede ancak kendi nefsine itiykl olmu oldu. nk kulun kaytl kesf vcdunda taayyn edici olan Hak'tr. Ve bu kesf
vcda kendi kll rhunda flemitir. Bundan dolay bu i'tibr ile kul, Hak'tr; ve ona flenmi olan rh dahi Hak'tr. Ve Hak ile kul arasnda perde olan
bu kesf vcd, ortadan ancak lm ile kalkar. Ve kmil olan kulun lmnde
Hakk'n itiykl olduu ey, bu hs kavumadr. Bu hs kavuma ise, i'tibr
bir itir. u halde, hakkatte Hakk'n itiyk yine kendi nefsine olmu olur.
Sen Hak Tel hazretlerini grmez misin ki Muhakkak Allah demi
kendi sreti zere hlk etti hads-i erfinde haber verildii zere insan
kendi sreti zerine hlk etti. nk insan, onun kll rhundandr. Ve insann ilh sret zere mahlk olmas, Hakk'n hayt, ilim, sem', basar, irde,
kudret, kelm ve tekvn sfatlarn toplam olmas i'tibr iledir. Hakk'n bu
kll sfatlar, kulun kesf vcdunda cz' olmaklkla aa kmtr. Ne zamanki insann sr oluumu onun madde bedeninde birleip kan, safr, sevd
ve balgamdan ibret drt rkndan vcd buldu, cesedinde rutbetle hsl
1070
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
basillerin varln ortaya karmtr. Tabi'ki hastaln tedvsi iin de birtakm yeni yntemler getirmitir. Dier taraftan tp ile ilgili olan yeni kimy da
basit elementleri kefedip bir dierinden vasflarn ayrd klor, sodyum potasyum, iyod vb. gibi birtakm basit elementleri ila olarak kullanmaya balanmtr. Oysa eski tpta bu basit elementler, karmlar hlinde kullanlr. Ve
hasta olanlarn gidit helke deil ise, salklarn kazanrlar. Yeni tp ise
mikrop teorisi erevesinde tedvi eder. Bir taraftan yiyecekler vstasyla
vcdu takviye eder ve dier taraftan mikroplarn te'srini giderebilecek illar verir. Yeni tabibler kendi teorileri diresine dalm olduklarndan eski tbbn knunlar ile megl olmay gereksiz bir i olarak grrler. Ve her iki tbbn essn oluturan kidelerin birbirine uygunluuna bakmaya lzm grmezler.
Hatt Fransz tabiblerinden biri, Fransa hkmeti tarafndan Madagaskar'n igli esnsnda yerli tabblerin hastalarn eski usller erevesinde tedv
ettiklerini ve faydal sonular ortaya ktn grerek: "Biz kendi
tabibliimizin uslnde saplanp kaldk. Bu yerli tabiblerin tedv usllerini
inceleyip istifde etmek aklmza gelmiyor. Onlar hastalklar pekl tedv
edebiliyorlar" demi idi. in aslnda yeni tbbn, eski tbb dikkte almamasyla onun btl olmas gerekmez. nk eski tp knnlar erevesinde gerekleen tedv netcesinde hastalklar dzeltilebilmektedir. Yeni tp, mikroplarn
dardan alndn gsteriyor. Acab bu mikroplarn eski tbbn gsterdii
drt karmdan birinin ste kmasyla vctta olumad nereden ma'lm?
Eer incelemeler ile byle olduu ortaya karsa, ste kan karmn
normal lsne dndrlmesine hizmet etmek uslnn, o mikroplarn
vctta zevline sebep olaca pek tabii bir netce olur. Bugn dardan
vcda giren her bir mikrobun her vctta ayn tahrbt vermedii yeni
tabibler tarafndan i'tirf olunmakta, bunun iin de, o vcdun mikroplara
direndii teorisi ileri srlmektedir. Bu bak dahi yukardaki grleri teyid
edicidir. nk drt karm normal lsnde bulunan bir vcda dardan
bulaan mikroplar, vcttaki bu normallii bozamadklar iin, te'sr edemeyebilirler. Bu esslarn incelenmesi ve eski ve yeni tp hkmlerinin birbirine
uygunluu, insafl ve uzman tabiblerin himmetine kalm bir eydir.
imdi insann drt rknundan en latfi scaklk rkndur. Ve bedenin
hayt normal vct scaklnn devm iledir. Ve bu scaklk kesilince,
hayvn rh da kesilir. Ve normal vct scaklnn devamll vcttaki
normal rutbetin devmllyladr. Rutbet bozulunca scaklk da kesilir.
nk rutbet insann madde bedeninde bulunan sudan kaynaklanmaktadr.
Ve Eyyb Fass'nda da zh edildii zere ate ile su, fizik ilmi hkmlerine
gre birdierinin ztt olan akkandan ibret ise de, kmy ilmince ayn unsurlarn netceleridir. Ve hatt bugn yeryznn etrafnda dalgalanan denizler
1072
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
Ya'n Hak Tel ve nefaht fhi min rh yan ona rhumdan fledim (Hicr, 15/29) sznde rhtan "fleme" ile dolayl anlatm yapt ki, bu sz
ile rhun rahmn nefesinden hsl olduuna iret eder. nk "flemek"
nefes ile olur. Ve flemekten ibret olan bu nefes ile hrite ilk olarak insann
rhu ve daha sonra kesf vcdu ortaya kt. Ve bu rahmn nefes btn
eynn ilk maddesidir. Ve rahmn nefes Hakk'n vcdunun ayndr. Ve
kendisine flenen, ki maddesel oluumdur, onun isti'dd sebebiyle nefesinden tutuma meydana geldi. Bu tutuma da ate oldu, nr olmad. Nitekim
yukarda zh edildi. Byle olunca insan, ki hayvn rhuyla insandr, ite
onun bu hayvn rhunda rahmn nefes btn oldu. Ve hayvn rhu sebebiyle insan denilen mahlk da o rahmn nefesin zhiri oldu.
Daha sonra dem iin, o dem'in sreti zere, dier bir ahs ondan kard; ve ona "kadn" ismini verdi. nk vctta erillik diillikten ncedir ve
diillik, erillikten tremitir. Bundan dolay kadn, dem dediimiz insann
sreti zere aa kt. u halde dem, bir eyin kendi nefsine itiyk trnden olarak, kadna itiykl oldu ve kadn da, bir eyin kendi vatanna ve aslna itiyk trnden olarak, dem'e itiykl oldu. Bu takdirde kadn, insana
muhabbet ettirildi-sevdirildi. nk Allah Tel kendi sreti zere hlk etmi
olduu insana muhabbet etti ve nrn meleklere dem iin secde ettirdi. Bununla berber dem'e secde eden meleklerin deerleri ve dereceleri ok byk ve tab oluumlar da dem'in oluumundan yce idi. Ya'n Hak Tel
kendi sreti zere hlk ettii insana muhabbet ettii gibi, insan da kendi sreti
zere kendinden meydana gelen kadna muhabbet etti demek olur.
Muhammediyye Fass
Bundan dolay erkein kadna itiyk, Hakk'n dem'e itiykn gsteren bir
temsldir. Ve mnsebet kurulmasnda sret ok byk ve ok stn ve mkemmeldir. nk sret, ferd olan Hakk'n vcdunu ift kld; ya'n tek olan
Hakk'n vcdunu iki etti. Ve latf ferd kesflik mertebesine tenezzl edip
sret balamadka mhede edilmez. Ve sretle mhede edilince o kesf
sret o latf ferdin ei olur ve teklik ile iftlik zuhra gelir. rnein latf buhr
kendi mertebesinde ferddir. Ne zamanki kesf-leip bulut olur, gze grnr.
nk buhr sretsiz iken sret ile taayyn etti. Bundan dolay o bulutun
sreti vctta buhrn ei oldu. Ve buhr latflik mertebesinde tek iken bulut
mertebesine tenezzl ettiinde ikilik ortaya kt ve bulut buhardan meydana
geldi. te insan sreti Hakk'n vcdunu iki ettii gibi, erkekten meydana gelen kadnn vcdu da, erkei iki etti ve erkek ferd iken onu ift kld. u halde
biri Hak, dieri erkek ve bir dieri kadn olmak zere ey zhir oldu. Ve
says tek saylarn ilk mertebesidir. Nitekim Slih Fass'nda ayrntl olarak
anlatld.
Bundan dolay varlk l ferdiyyet zerine dayand gibi muhabbet dahi
bu ferdiyyet zerine dayal oldu. nk erkek Hak'tan ve kadn erkekten
meydana gelmi olup birdierine muhabbet ettiler. Ve bunun netcesi olmak
zere erkek, kadnn kendi asl bulunan erkee itiyk trnden olarak, kendi
asl olan Rabb'ine itiykl oldu. Bundan dolay Allah Tel kendi sreti zerine hlk ettii kimseyi, ya'n erkei sevdii gibi, o erkee kendisinden meydana
gelmi olan kadn sevdirdi. u halde erkein muhabbeti ancak kendisinden
var olmu olan kadna oldu; ve erkein muhabbeti kendinin asl olan Hakk'
oldu. nk o Hakk'n vcdundan var oldu. Bundan dolay erkein muhabbetinde aslolan ilh muhabbettir ve kadna olan muhabbet ise ilh muhabbetin fer'idir. te erkek, ilh muhabbet zerinde sbit olduu iin Sallallh
aleyhi ve sellem Efendimiz hads-i erflerinde Bana muhabbet ettirildi ya'n
"Bana sevdirildi" buyurdu. Ve "Ben kendi nefsimden sevdim" buyurmad.
nk onun muhabbeti, onu kendi sreti zerine hlk eden mutlak Rabbedir.
Hatt erkein kendi kadnna olan muhabbeti dahi, yine Rabb'ine balantldr.
nk kadna olan muhabbet, ilh muhabbet iledir. Ve ilh muhabbet asl,
kadna muhabbet ise fer'dir. Ve erkein kadna muhabbeti, ilhi ahlk ile
ahlklanmasndan dolaydr. nk ilh ahlk kendinden meydana gelmi
olan ve kendi sreti zerine bulunan insana muhabbettir. Ve kadn, erkein
sreti zere, erkekten meydana gelmi olduundan, bu ilh ahlklanma
netcesi olarak erkek kadna muhabbet etmitir. Mesnev:
Tercme: "Kadn Hakk'n dr; o ma'k deildir. Ve ilh mazhar olmas i'tibr ile o gy Hlk'tr, mahlk deildir:"
1075
Muhammediyye Fass
Ne zamanki erkek kadna muhabbet etti, kavumay istedi; ya'n muhabbette olan kavumann gyesini talep etti; imdi madde bedensel oluum sretinde nikhtan daha byk bir kavuma olmad. Ve ite bunun
iin ehvet, onun btn paralarna yaylr. Ve bundan dolay ondan gusl
etmekle emrolundu. Bundan dolay ehvetin hsl oluu indinde onda
fennn umm olmas gibi, temizlenme umm oldu. nk muhakkak
Hak Tel kulu zerine gayrdur yan kskantr ki, kulu kendisinin
gayrs ile lezzetlendii inancna kaplmasn. Byle olunca kendisinde fn
olduu kimseden, ona bak ile Hakk'a dnmesi iin, onu gusl ile temiz
kld. nk bunun dnda olmas mmkn deildir. imdi erkek, Hakk'
kadnda mhede ettiinde, onun mhedesi edilgende oldu. Ve kadnn
kendisinden aa kmas ynnden Hakk' kendi nefsinde mhede ettiinde, onu etkende mhede etti. Ve kendisinden meydana gelen eyin
sretini hatrna getirmeyii ynyle onu nefsinden mhede ettiinde,
onun mhedesi vstasz Hak'tan edilgende olur. Bundan dolay erkein
Hak iin mhedesi, kadnda tam ve mkemmeldir. nk Hakk' etken
ve edilgen oluu ynnden mhede eder. Ve kendi nefsinden
mhedesi, zellikle erkein edilgen olmas ynyledir.(12).
Ne zamanki erkek Allah'n sevdirmesi ile kadna muhabbet etti, kadna
kavumak istedi. Ya'n muhabbetin cb olan kavumak hussunun sonucunu
talep etti. Bu madde bedensel oluum sretinde ve bu cismn kesflikte, nikhtan, ya'n cins mnsebetten daha byk bir kavuma olmad. te erkek
kadn ve kadn erkei sevip her ikisi de birdierinden kavumann sonucu
olan cins mnsebeti talep ettikleri iin, boalma esnsnda ehvet,
vctlarnn btn paralarna yaylp erkek kadnn ve kadn erkein
sretinde ve ehvette fn oldular.
Ve ehvet onlarn vctlarnn paralarna btnyle yayld iin cins
mnsebetten gusl etmekle emrolundular. Bundan dolay ehvetin hsl oluunda erkein kadnda ve kadnn erkekte fenlarnn umm olmas gibi, her
ikisi hakknda da temizlenmek umm oldu. nk Hak Tel hazretleri kullar zerine gayr yan kskantr. Bu kskanlndan dolay, istemez ki kullar, kendisinin gayr olan sretler ile lezzetlendikleri inancna kaplsnlar. Bundan dolay erkein fn olduu kadndan ve kadnn ehvetle fn olduu erkekten, Hakk'a bakc olmalar ve Hakk'a dn yapmalar iin, kendisinin
gayr bir sret ile lezzetlendii inancna kaplmaktan hsl olan cenbetten
Hak onlar gusl ile temizledi. nk Hakk'n vcdunu varlklarn
vcdundan gayr gren kimseler, cins mnsebet esnsnda karsndakinin
sretinde fn olurlar; ve karsndakinin vcdundan lezzet aldklar inancna
kaplrlar. Onlar gerek kendinin ve gerek karsndakinin sretinde taayyn
etmi olann Hak olduundan gfildirler. Fakat mhede shibi olan rif, her
srette Hakk' mhede eder. Ve erkek Hakk'n ve kadn da erkein
1076
Muhammediyye Fass
1077
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
dem Hakk' btn isimleri ile bildi. nk Allah Tel dem'i kendi sreti
zerine hlk etti. Ve dem kendini bilmekle Hakk'a rif oldu. Ve Hak da kendi sreti zere hlk ettii dem'i halfe klp, onda kendi nefsini mhede
etti.
Ve Hak Tel dem'i tesviye ederek ve uygun hle getirerek, rahmn nefesi olan kendi rhundan ona fleyii ynyle dem'in zhiri halk ve btn
Hak olmu olur. te cins mnasebet dahi bu ilh yneliin benzeridir. nk erkek bu cins mnsebet vstasyla kendi sretinin benzeri olan ocuunun meydana gelmesini ister. Ve ocuun asl babann spermidir. Ve sperm
ise babann nefsidir. Ve ocuk meydana geldiinde baba onda btn olur. te
insann zhiri halk ve btn Hak olduundan dolay, Allah Tel dem'i insann bu madde bedeni iin, idre edici kld ve onu inn cilun fl ard
halfeten yan Muhakkak ki Ben yeryznde bir halife klacam (Bakara, 2/30) sznde idre edicilik ile vasfetti. nk halfe idre edicidir. Ve onu
idre etme ile vasflandrmasnn beyn budur ki, Hak Tel vcd iini
semdan idre eder. Ve sem yeryzne gre yukardadr ve yeryz, aalarn aasdr. nk rknlarn en aada olandr. Ve insn lemde kadnn erkee nispeti yeryznn semya nispeti gibidir. Ve aada olan yeryz, yukarda olan semdan yaan yamur ve scaklk ile vcd haznesinde
gizli olan maddeleri nasl dourursa, aada olan kadn da, yukarda olan erkekten kendisine ulaan ve inen eyle ocuk dourur.
Ve onlar nis ile isimlendirdi. Ve o, kelimesinde kendisi iin tekil
olmayan ouldur. Ve bundan dolay Resl (a.s.) Dnynzdan bana ey
sevdirildi; Nis buyurdu. Mer'e yan tekil olarak demedi. Bundan
dolay vctta kadnlarn erkeklerden sonraya braklmalarna riyet etti.
nk muhakkak nset te'hr demektir. Allah Tel nnemen nesu
ziydetn fl kfri (Tevbe, 9/37) ya'n Te'hr, kfrde arttr buyurdu.
Ve ns'e yan veresiye ile sat, te'hr ile sylemektir. imdi bunun iin
nis dedi. Byle olunca onlara ancak mertebe ile muhabbet etti. Ve muhakkak onlar, edilgenlik mahallidir. Bundan dolay erkek iin kadn, Hak iin
tabat gibidir. yle tabat ki, irdenin ynelmesi ve ilh emir ile lemin
sretlerini onda aa kard; yle ird yneli ve ilh emir ki, maddesel
sretler leminde nikh iin ve nrn rhlar leminde himmet iin ve
netce karmak iin manlarda nermelerin dzenlenmesidir. Ve bunun
hepsi, bu vecihlerden her bir vecihte ilk ferdiyyetin nikhdr (14).
Ya'n Resl (a.s.) kadnlar "nis" diye isimlendirdi. Ve "nis" kelimesi bir
ouldur ki, bu kelimeden "bir kadn" ma'ns anlalmaz, kadnlarn hepsini
kapsar. Bu kapsaytan dolay (S.a.v.) Efendimiz: "Sizin dnynzdan bana
ey sevdirildi: Nis... buyurdu. Nis' kelimesi yerine "mer'e" yan tekil olarak demedi. Bundan dolay "nis"' kelimesini kullanmakla vctta kadnlarn
erkeklerden sonraya braklm olduklarn ireten beyna riyet etmi oldu.
1079
Muhammediyye Fass
nk "nis"' keilmesi "ns'et"ten tremitir ve "ns'et" ise "te'hr yan sonraya brakmak" ma'nsna gelir. Nitekim, Allah Tel Hazretleri Kur'n-
Kerm'de nnemen nesu ziydetn fl kfri (Tevbe, 9/37) buyurmutur ki:
Te'hr, kfrde arttr" demek olur. Ve ns'e ile sat derler ki, satlan maln bedelinin tahslinin sonraya braklmas ma'nsn ifde eder. Trke'de
"veresiye sat" denilir. te (S.a.v.) Efendimiz kadnlarn hepsine kapsam ve
vctta kadnlarn erkeklerden sonra olduklar ma'nsn ifde ettii iin, kadnlar "nis"' ile syledi, "mer'e" demedi. nk "nis"' kelimesinin ifde ettii ma'ny "mer'e" ifde etmez.
imdi Resl (a.s.), kadnlara ancak mertebe ile muhabbet etti. Ve kadnlar,
edilgenlik mahallidir. nk kadn cinsi, erkek cinsinden, erkeklerin sreti
zere mahlktur. Ve vctta etkenlik, edilgenlikten ncedir. Ve kadn, erkein
etkenliinden etkilenir. Ve bu etkilenme netcesinde kadndan beer tr doar. Ve Hak Tel bilinmeyi muhabbet etti, dem'i hlk etti. Ve ilh
bilmeklik beer tr ile hsl oldu. Bundan dolay dem'in vcdu, ilh muhabbet ile aa kt. u halde erkekten etkilenerek kendisinden beer ocuklar ortaya kan kadna ilh muhabbet baland. Ve (S.a.v.) Efendimiz'in kadna muhabbeti dahi, onlarn edilgenlik mahalli olan mertebesinden dolay, onlara oldu.
imdi kadn erkek iin tabat gibidir. yle tabat ki, irdenin ynelmesi ve
ilh emir ile lemin sretlerini onda aa kard. Tabat hakkndaki ayrntlar drs Fass'nda ve s Fass'nda ve ilh irde ve meiyyet yan st irde
hakkndaki ayrntlar da zeyr ve Lokmn Fassnda ve var etme hakkndaki
ayrntlar da Slih Fass'nda geti. yle ird yneli ve ilh emir ki, maddesel sretler leminde nikh iin ve nrn rhlar leminde himmet iin ve
netce karmak iin manlarda nermelerin dzenlenmesidir. Ve bu bahsedilen eylerin hepsi vecihlerden her bir vecihte ilk teklik olan saysnn nikhdr. l ferdiyyet yan teklik ve manlarn cd edilmesi hakkndaki tafsilt ayn ekilde Slih Fass'nda ve himmet hakkndaki zhlar da Lt ve shk
Fassnda geti. Burada zet olarak beyn budur ki:
Tabiat ulhiyyetin yan ilhln zhir yn olan bir olan hakkattir.
nnem kavln li eyin iz erednhu en nekle leh kn fe yekn yan
Bir eyin (olmasn) istediimiz zaman Bizim szmz, ona sadece, Ol!
dememizdir. O, hemen olur (Nahl, 16/40) yet-i kermesinde beyn buyrulduu zere, ilh ilimde ey olular sbit olan ilh ilm sretlerin glgeleri, ki
lemin sretleridir, bir olan hakkat olan tabatta aa kmasna ird yneli
ve "Kn-Ol!" ilh emri erefle ktnda, o eyler kendi nefslerini vcda getirirler. Ve var etme emri, gerek Hak ve gerek ey tarafndan l ferdiyyete
dayaldr. Hak tarafndan l ferdiyyet "zt" ve "irde" ve "sz"dr. Ve ey
tarafndan da "ilh ilimde sbit olan onun eylii", "Kn-Ol! lh szn
1080
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
kendi nefsinin ilh grnme yerlerinden bir grnme yeri olduunu ve ilh
muhabbet ile lezzetlendiini ve Hakk'n kadnda etkenlik ve edilgenlik ile
mhede edildiini bilmedi. Nitekim kadna tems eden kimse, kendi lisn
ile "Ben kadna muhabbet ve temsta ilhi muhabbet ile lezzet duyarm" demedike, onun bu hlini bakalar da bilmez. Byle bir mhede shibinin
kadna temsn, tab ehvet ile lezzet duymaktan ibret zannederler; ve rif
bu hlini bakalarna bildirinceye kadar, onun kadnyla temsn, gfilin
tems gibi anlarlar. nk tems sreti ayndr. rif ile gfilin temsnda eklen fark yoktur, ancak ma'nlar bakadr. Nitekim bu mahede shibi olan
riflerden biri:
"Muhakkak benim k olduum, insanlar indinde anlald. u kadar var
ki akmn kime olduunu bilmediler" dedi.
Bu beyt-i erf klarn sultn Hz. Mevln Celleddn-i Rm (r.a.) efendimizin mbrek bir gazelinden alnmtr.
Dvn- Kebr-i llerinde bulunan Arapa gazel udur:
Muhammediyye Fass
sohbet etmi idiler. Bundan dolay bu beyt-i erfte cenb- pr-i destigr,
mbrek lisnlaryla:
"Halk zanneder ki, ben mahlka km; velkin benim akm mahlkun
grnme yerinde aa km olan ve tecell etmi olan Hakk'adr. Ancak, onlar benim akmn kime olduunu bilmediler"
buyurmadka, chiller onlarn akndan haberdr olmadlar. Ve ayn ekilde rif de lezzet duymaya muhabbet etti. Bundan dolay kendisinde lezzetlenme olan mahalle, ya'n kadna muhabbet eyledi. Fakat onun lezzet duymas
ilh muhabbet iledir. nk Hakk' maddeden soyutlanm olarak mahede
mmkn deildir. Kadn ise, maddedir. Hak, onun grnme yerinde aa
kmtr. rif, kadn severse, ancak ilhi muhabbet ile lezzetlenmenin mahalli olduu iin sever. Fakat sdece lezzet duymak iin kadn seven chil byle
deildir. Mes'elenin rhu, o childen yitip gitmitir. Eer rifin bilmi olduu
mes'elenin rhunu bile idi, kadnn grnme yerinde kiminle lezzetlendiini
ve kendi grnme yerinde kimin lezzetlendiini bilir ve kmil olur idi. Fakat
bilmedi, hayvn mertebede kald. Nitekim Mevln Cm (k.s.) buyurur:
Rubi:
Tercme: "Eer ak dem neslinin kemli olmasa idi, cihanda akn n ve
hreti noksan olurdu. Ve eer nefsin ehveti ak olayd, eekler ve kzler,
lem klar defterinin en bana kaydedilirlerdi. nk ehvet hussunda
eeklerle kzler, insandan ndedir."
Muhammediyye Fass
daha sonradr. Bundan dolay erkek sreti zerine aa kan kadn, erkein
derecesinden altta olduundan erkekler iin kadnlar zerine bir derece sbit
olur. Ve ayn ekilde Hakkn sreti zerine mahlk olan erkek dahi, Hakk'n
derecesinden alttadr.
Byle olunca Hak, erkekten stn olduu bu derece ile lemlerden gan ve
ilk fil oldu. nk Hakk'n zt mutlak ve taayynszdr. Erkek ise, taayyne ve bu taayyn ile taayyn edebilmek iin Hakk'n vcduna muhtatr. te
erkek bu vasfyla mutlk ztn derecesinden ayrlm oldu. Ve Hak zt mutlakl ynnden btn taayynlerden mnezzeh olduu iin taayyn etmenin okluundan ibret olan lemlerden gan oldu. Ve taayynlerin meei
mutlak zt olduundan, Hak ilk fil oldu. nk sret ikinci fildir. Ve Hakk'n ilklii, ikinci fil olan o srette yoktur.
Burada "sret"ten kast; Hakk'n mutlak vcdunun ilk taayyn mertebesine tenezzlnden ibrettir ki, bu mertebeye "insn kll hakkat" ta'br edilir
ve "hakkat-i muhammediyye" de denir. Bu mertebenin birok terimleri vardr.
u halde Hak, mutlaklk mertebesiyle ilk taayyn mertebesine gre ilk fil olduu gibi, ilk taayynn sretiyle de ikinci fildir. nk mutlak zt, bu mertebede taayyn ederek isimler ve sfatlar ile varlksal sretlerin filidir. Bundan dolay vctta iki fil olmayp, ilk fil Hakk'n mutlaklk mertebesi ve
ikinci fil yine Hakk'n ilk tenezzl mertebesi olan insn hakkat sretidir.
Byle olunca sbit aynlar, ilh ilim mertebesinde, yaplmam olan
isti'ddlaryla, birtakm bantsal ayrmlaryla birdierinden ayrld. Sbit
aynlar ve yaplmam isti'dd hakkndaki zhlar zeyr Fass'nda rnek vermek sretiyle beyn olundu.
imdi erkek ile kadnn derecelerinde taayyn edici olan, ancak Hakk'n
bir olan vcdudur. Fakat Hakk'n onlarda taayyn, onlarn sbit aynlar
gereincedir. Erkein grnme yerinde etkenlik ve nde olmaklkla ve kadnn grnme yerinde de edilgenlik ve tehr edilmilikle aa kar olur. nk onlarn sbit aynlarnn kbiliyyeti ve isti'dd bunlardr. Bundan dolay
zerlerine eit seviyede olan tecellyi kabl ettikleri zaman, aynlar bu
isti'ddlar dolaysyla bir dierinden ayrlm olurlar. Ve her bir aynn yaplmam isti'dd ne ise Hak'tan, istihkk olan o eyi talep eder. Bu takdr
zere hakkatlere vkf olan her bir rif; Hak shibi olan her bir "ayn"a hakkn
verir.
te hakkatlere vkf olan rif, her eye hakkn verdii iin Muhammed
(s.a.v.) Efendimiz'in kadna olan muhabbeti Allah Tel hazretlerinin sevdirmesiyle oldu. Ve nk Allah Tel her bir eyin sbit aynnn gerei ne ise, o
eye onu verdi. Mutlak Cevd yan Cmertin verdii o ey, o eyin Hakk'nn
ayndr. u halde Hak, ilh ltuflarn ancak hakedie dayal olarak verdi ki,
o ey, o ltuflara isimlendirileni ile ya'n zt ve hakkati ile hakedici oldu. lh ltuflar hakkndaki ayrntlar t Fass'nda geti. Bundan dolay btn
1085
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
1087
Muhammediyye Fass
Ondan sonra (S.a.v.) Efendimiz, bu haberde diili eril zerine glip kld. nk o kadna ihtimm gstermeyi kastetti. Bundan dolay derken sels dedi ve eril sayya mahss olan h ile selseh demedi. nk onda tyb yan gzel koku kelimesinin zikri vardr. Oysa tyb
yan gzel koku kelimesi erildir. Ve Arabn deti, erili diil zerine
glip etmektir. u halde Fatmalar ve Zeyd kt der ve ktlar demez.
Her ne kadar eril, diil zerine bir kii ve kadn birden fazla olursa da Arap
erili, glip kld. Oysa Resl (a.s.) Arabdir. imdi Neb (s.a.v.), ona muhabbet etmekte, o man ile, muhabbetini kendi nefsi ile terch etmediini belirten ma'nya riyet etti. Byle olunca Allah Tel ona bilmedii eyi retti ve Allah Tel'nn fazleti onun zerine ok byk oldu. Bundan dolay
saysn "h"sz sels sz ile syleyerek diili eril zerine glip eyledi.
u halde (S.a.v.) hakkatlere ne kadar limdir ve hukkun riyetine ne kadar iddetlidir! (18).
Ya'n Resl (a.s.), kadn ilk olarak syledikten sonra bu hads-i erfte, diili eril zerine glip kld. nk kadna ihtimm gstermeyi kastetti. Bundan
dolay Dnynzdan bana ey sevdirildi. hads-i erfinde, saysn
eril sayya mahss olan "h" ile selseh eklinde demeyip sels eklinde
buyurdu. nk sels da eril olan "tyb yan gzel koku" kelimesinin zikri
bulunmaktadr.
Oysa ibrede eril olan ile diil olan bir arada olunca Arab'n deti erili diil
zerine glip klmaktr. u halde Arab, "Ftma'lar ve Zeyd ktlar" diyecei
yerde Fatmalar ve Zeyd kt der. Ve kmak fiilini eril oul ekiyle kullanr. Erkek olan Zeyd bir kiidir ve kadn olan Ftma'lar birden fazladr,
deyip diil kipiyle ktlar demez. Erkek bir kii de olsa erili diil zerine
glip klar. Oysa (S.a.v.) Efendimiz, Arap kavminin sylemi en ak ve anlalr
olandr. Baklrsa bu hads-i erfte Araplarn kidesi zerine erili diil zerine
glip klmalar gerekir idi.
Bununla berber byle yapmadlar, nk bu hadis-i erflerinde yle bir
ma'nya riyet buyurdularki, o ma'n ile kadn muhabbetinin kendi mbrek
kalblerine Hak tarafndan aktarlp kadna muhabbeti kendi nefisleriyle terch
etmedikleri kastedildi. te Araplarn kidesinin tersine olarak Resl (a.s.), diili eril zerine glip buyurmakla bu ma'ny kastettiler. Bundan dolay Allah
Tel, (S.a.v.) Efendimiz'e bilmedii eyi retti. Onlara retilen ey de, kadnn insn trn vcdunun asl olup edilgenlik mahalli olduklar idi. Byle
olunca bu retim ve kadnn sevdirilmesi (S.a.v.) Efendimiz zerine Allah
Tel'nn ok byk bir fazleti oldu. nk hakkatlere rif olmak Allah Tel'nn ok byk fazletidir. te kadnlarda vcdun asl oluu ma'nsnn
mevct oluu ynyle, (S.a.v.) Efendimiz, onlarn hline i'tin ve ihtimm gsterilmesini kastederek saysn "h"sz "sels" eklinde syleyerek diili eril
1088
Muhammediyye Fass
zerine glip kld. Dikkt et ki, (S.a.v.) Efendimiz eynn hukkuna ne kadar
iddetle riyet buyurmutur ve hakkatler ilmini ne gzel bilirler!
1089
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
hazretinde secde edici ve rubbiyyet yan rabblk kapsnda kymda durarak, asl ubdiyyetten yan kulluktan vazgemedi. Nihyet Allah Tel hazretleri bu hakkat-i muhammediyyeden ve ilk taayynden btn varlklar var
etti ve vcda getirdi. Nitekim hads-i erfte buyrulur: Hakkatte Allah Tel akl hlk ettiinde ona "Gel" dedi, geldi. Daha sonra "Git" dedi, gitti. Buyurdu ki: zzet'im ve Cell'im hakk iin seninle alp seninle vereyim ve seninle sevap kazanlm ve seninle azblandrlm klaym" Ve akldan
kast Allah Tel ilk nce benim aklm hlk etti hads-i erfi gereince
muhammed (s.a.v.) rhtur.
imdi hakkat-i muhammediyye btn taayynleri ihta etmi ve btnsellikle vasflanm oluu ynyle bu ilk taayyn mertebesinin altnda bulunan btn mertebelerde kendisine Hak tarafndan fil oluluk ve tertemiz
esintiler olan nefesler leminde te'sr verildi. "Nefesler leminden kast rhlar
lemidir ki, vctta nefesleriyle tesir edicidir. Ve "tertemiz nefesler"den kast
da, varlksal tertemiz kokulardr. nk rhlar kesf olan ehdet mertebesindeki mevctlarn kaynadr. Mevctlarn sretleri ondan evvel ilh ilim mertebesinde sbittir. Rhlar ilim mertebesi ile ehdet mertebesi arasnda olduu
iin kendilerinin altnda olan varlksal mertebelerde nefesleriyle tesirli olurlar
ve ezel ilm aynlar iin varlksal kokular olular ynyle, "tertemiz esintiler"
vasfyla vasflanmlardr. Bundan dolay var etme esintileri, rahmn rha it
nefeslerdir; ve esintiler tertemiz kokulardr.
imdi nefesler lemi ehdet mertebesinde kadn menzilesindedir. Kadnda var etme kokular mevct olduu gibi, nefesler leminde de varlk kokular
vardr. nk ehdetsel vctta hsl olan ey, ancak nefesler lemi sebebiyledir. Bundan dolay Resl (a.s.)a "kadn" gibi "gzel kokular" da sevdirildi.
Ve gzel kokular araz olup, kendisi ile kim bulunduu cevherin vcdundan
daha sonra olduu iin, Resl (a.s.) "gzel koku"yu, "kadn"dan sonra syledi.
imdi hads-i erflerinde nce kadn ve sonra gzel kokuyu sylemekle, Hak
Tel hazretlerinin "Hak dereceleri ykseltendir; Ar'n shibidir (M'min,
40/15) sznde Hak iin sbit olan derecelere riyet buyurdu. nk Hak Tel bir ok muhtelif derecelerde aa kt. Bunun iin Kur'n- Kerm'de
"refu'd derece yan derece ykselten" demeyip "Refu'd-derect yan dereceleri ykselten" dedi. Ve her bir derece bir ilh grnme yerini gerektirdi. Ve
Hakk'a o derecede ibdet olundu. Ve kendisinde Hakk'a ibdet olunan grnme yerlerinin en by ve als "hev"dr. Bu bahsin ayrnts Hrn
Fassnda geti. Bundan dolay (S.a.v.) Efendimiz, bu hads-i erflerinde ilh
grnme yerlerini gerektiren derecelere riyet buyurdu.
imdi derecelerin ilk olan akl- evvel yan ilk akldr ki, hakk demdir.
Ve ikincisi kll nefsdir ki, Havv'dr. Eril olan ilk akl, diil olan Hakkn zt
ile kll nefs arasnda olmutur. u halde, (S.a.v.) Efendimiz, ilk akl mertebe-
1091
Muhammediyye Fass
sinden, vcd mertebelerinin nihyeti olan cisimsel insn mertebeye varncaya kadar, ne kadar mertebe varsa hepsine iaret ile riyet buyurmu oldu.
Ve Hak Tel Arn shibidir. nk Hak, "Rahmn" ismi ile Ar zerine
istiv etmitir. Bundan dolay zerine Ar'n ihtas olup da kendisine ilh
rahmet isbet etmemi olan bir kimse kalmad. Ve ilh rahmetin bu genellii
Hak Tel'nn ve rahmet vesiat klle eyin yan ve rahmetim hereyi
kaplamtr (A'rf, 7/156) szyle sbittir. Ve rahmn Ar her eyi ihta etmitir ve Ar zerine istiv eden, Rahmn ismidir. Bundan dolay Rahmn
isminin hakkati ile lemde rahmetin siryet etmesi gerekleir. Nitekim, bu
konu Fussul-Hikem'in eitli yerlerinde ve Ftht- Mekkiyyede beyn
olunmutur. Ya'n Sleymn Fass ve uayb Fass ve Zekeryy Fass'nda ve
Ftht- Mekkiyye'nin 558. blmnde ayrntl olarak zh edilmitir. Burada zet olarak beyn udur ki: Rahmet drt asl zerine dayaldr:
1. Zt genel rahmettir. Bu rahmet, Hakk'n kendi ztna tecellsi indinde,
ahadiyyet ztnda gizli olan btn isimlere ilm sretler baheder. Bundan dolay btn isimlere genel olur.
2. Zt zel rahmettir. Bu rahmet de, Hakk'n kendi isimlerinden
ba'zlarna muhabbetinin eserlerinden olan ezel inyetidir. Nitekim zt genel
rahmet ile ilh ilimde peyd olan ba'z isimlerin sretleri neblikle ve mn ile
sbitlik bulmutur. Ve onlar neblerin aleyhim's-selmn ve onlara tbi' bulunan m'minlerin dereceleri zere olan sbit aynlardr.
3. Sfatsal genel rahmettir. Bu rahmet, zt genel rahmet hkmnn
ehdet hazretinde aa kmasn gerektirir.
4. Sfatsal zel rahmettir. Bu rahmet de, zt zel rahmet hkmnn ayn
ekilde ehdet hazretinde aa karlmasndan ibrettir.
imdi Hakk'n rahmeti her eye kapsamdr denildii zaman, ilh isimler
de "her ey" ta'bri altna dhil olur. nk ilh isimler de "ey"dandr; ve
ilh isimler Rahmn isminin hakkati olan bir olan ayna dnktr. Ve
Rahmn ismi, toplayc isimdir. Bundan dolay Allh'n rahmetinin kapsam
olduu en evvelki ey, zt rahmet ile sfatsal rahmeti vcda getiren o bir
olan aynn ey oluudur. nk ilh hazret btn sfatlar ve isimler ile zttan
ibret olduundan isimlere ve sfatlara gre "toplanmln kll" olan bir
olan ayndr. Ve bu "toplanmln kll" o bir olan aynn ey oluudur.
Ve Rahmn ismi, btn isimleri ihta etmi oluu ynyle, bu bir olan
ayn, bu Rahmn isminin hakkati olur. Ve vcd Ar zerine istiv edici olan
Rahmn'dr. Nitekim Hak Tel buyurur Er rahmnu alel aristev yan
Rahmn Arn zerine istiv etti (Th, 20/5). Ve bu vcd Ar, Hakk'n
rahmn nefesi ile nefeslendirdii hakkat-i muhammediyyedir ki, btn
rhn ve cismn hakkatleri toplamtr. u halde, bu vcd Arnn kapsam altnda olup da kendisine rahmet isbet etmemi olan hi bir ey yoktur.
1092
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
rmsak hakknda: "Ben onu kt grrm" demeyip "O bir bitkidir ki, ben
onun kokusunu kt grrm" buyurdu. Byle olunca bir eyin "ayn"n ve
ztn kt klmak ciz deildir. Belki onun "ayn"ndan aa kan ey kt
klnr. nk koku o aynn vcduyla kim olan bir arazdr. Ve (S.a.v.)
Efendimiz "Sarmsan kokusunu ben kt grrm" buyurarak, kt grmeyi nefs nefslerine balad iin, kt grmenin greceli bir i olduu anlald.
te bu sebeple kt grme ya rf dolaysyla olur; ya'n bir ey bir kavmin
rfnde kt olur ve dier bir kavmin rfnde kt olmaz. rnein inliler
yumurtay koktuktan sonra yerler. Dier milletler indinde kokmu yumurta
ktdr. Veyahut kt grme tabata uygun gelmemesinden dolay olur. rnein ba'z kimseler st, kaymak ve peynir gibi eylerden tiksinip asl azlarna koymazlar. Ve ayn ekilde ttn, ienlere ho ve imeyenlere nho gelir.
Veyhut kt grme bir kimsenin gyesine uygun gelmedii iin olur. rnein kt ahlk ile vasflanm olan bir kimseye, gzel ahlk ile ilgili sz sylense, bu szler onun gyesine uygun olmad iin, kt grp yine kendi
bildiini yapar. Oysa bu szler, gzel ahlk ile vasflanmak isteinde olan
kimselere uygun gelir. Veyhut kt grmek, erat hkmlerine aykr olmaktan dolay olur. Oysa bir eratta kt olan bir ey, dier bir eratta kt
deildir. Veyhut bu kt grme, bir eyde aranlan kemlin, o eyde noksan
olmasyla olur. rnein gzel kokusu olan bir kt parasn ceplerinde saklarlar. Kokusu gidince, artk cepte tamay fen grp atarlar. Sonu olarak
kt grme, bu be sebep altnda olur. Vctta bu bahsedilen sebeplerden
baka altnc bir sebep yoktur. Bundan dolay kintta bir ynden zemmedilmi olan ey dier ynden vlmtr.
Ne zamanki i, bizim bu yazdmz gibi, ktye ve iyiye ayrld, ona
kt deil, iyi sevdirildi. Ve bu maddesel oluumda kokumuluk olduu
iin melekleri kt kokular ile ez duymaklkla vasfetti. nk o kokusu
kt, ya'n kokmu kuru balktan mahlktur. Bundan dolay melekler
bizzt onu kt grr. Nitekim pislik bceinin mizc, gl kokusu ile rahatsz olur; oysa o gzel kokudur. Byle olunca gl kokusu, pislik bceinin indinde, gzel koku deildir. Ve ma'n ve sret olarak bu mizcn benzeri zerine olan kimse, hakk iittii zaman, ona zarar verir ve btl ile
mutlu olur. Ve o da, Hak Tel'nn vellezne men bil btl ve kefer billhi yan "unlar ki btla inandlar ve Allah Tel'ya kfir oldular"
(Ankebt, 29/52) szdr. Ve onlar hsrn ile vasfetti. Bundan dolay
ulike hml hsirn yan te onlar (nefslerine hsrn ve ziyn eden)
hsrna urayanlardr (Ankebt, 29/52) buyurdu. nk iyiyi ktden
ayrt etmeyen kimsenin idrki yoktur (22).
Ya'n yukarda anlatld zere vcd ii, kt ve iyi ksmlarna ayrldnda, (S.a.v.) Efendimiz'e vcd iinin bu iki ksmndan kt olan deil, iyi
1094
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
Ya'n mdemki vctta "iyi" ve "kt" bantlar vardr ve bu iki bantnn ayr ayr erbb mevcttur, u halde (S.a.v.) Efendimiz'e ancak her eyden
iyi olan sevdirildi. nk (S.a.v) Efendimizin rh olarak ve madde beden olarak, iyi oluu ynyle, vctta olan bu iki bantdan ancak iyiye muhabbet
edecei tabdir. Essen iyi ve kt bantlar varlksal aynlara balan ynyle, mutlak vcdun bu kesf mertebesinden bak kaldrlp, hakkate dndrldnde, bu bantlar ortadan kalkar. Bundan dolay bu bantlar
kesflik leminde sbittir. Ve bu lemden ktlk bants kalkamaz.
Eer sorulursa ki, lemde, her eyde iyiden baka bir ey grmeyen ve kt nedir bilmeyen bir mizc dnlebilir mi, dnlemez mi? Biz cevben
deriz ki, byle bir mizc dnlemez. nk lem kendisinden aa kan
aslda, ya'n Hak'ta, biz onu grmedik. Bundan dolay biz Hakk', kt grr
ve muhabbet eder bir halde bulduk. Fakat Hakk'n kt grmesi ve muhabbet
etmesi toplayclk makmna gre deil, belki grnme yerleri hakkndadr.
nk Hak, her bir eyin vcduna muhabbet edip, onu irde buyurmu ve
vcda getirmitir. Burada vcda getirme, iyi ve kty iine almaktadr.
Ve kt grme ise leme mensp sfatlardandr. Nitekim Hak Tel buyurur ve men yukkllhe ve reslehu yan Kim Allaha ve Reslne
kar gelirse (Enfl, 8/13) ve Allhu yestehziu bihim yan Allah da
onlarla alay eder (Bakara, 2/15) ve Ve meker ve mekarallhu yan Ve
onlar hle yaptlar. Allah da (onlara) hle yapt (l-i mrn, 3/54) ve "kar
gelme" ve "alay" ve "hle" bu kesflik leminde ortaya kan ilerdendir; ve Hak
bunlar kt grr.
Ve ayn ekilde Hak muhabbet eder. Nitekim buyurur: Vallhu
yuhibbl muhsinn yan Ve Allah ihsn edenleri sever (l-i mrn,
3/134) ve innallhe yuhibbl mtevekkiln yan Muhakkak Allah tevekkl edenleri sever (l-i mrn, 3/159) ve innallhe yuhibbl
mttekn yan Muhakkak Allah saknanlar sever (Tevbe, 9/4). Ve
"ihsn" ve "tevekkl" ve "saknma" ayn ekilde bu lemde ortaya kan sfatlardandr.
Oysa kt olan ey, ancak kt klnan ve iyi olan ey de, ancak sevilen
eydir. Bundan dolay lemde mevct olan sfatlardan ba'zlar kt ve
ba'zlar iyidir. Ve kt ba'z mizca gre iyi ve iyi de ba'z mizca gre ktdr. Ve lem Hakk'n sfatlar zerinedir. Hak btn ileri toplam olduu
gibi lem de toplanmtr. nsan ise Hakk'n ve lemin sreti zerine mahlktur. Hakk'n sreti zerine olmas dolaysyla btn ilh sfatlarn grnme
yeridir. Ve lemin sreti zerine olmas dolaysyla da kty ve iyiyi toplamtr.
Bundan dolay lemde her eyden sdece bir hussu, ya'n y tam olarak
iyiyi veyhut tam olarak kty idrk eden bir mizc bulunmaz. Belki lemde,
1096
Muhammediyye Fass
kt olan eyden, iyiyi idrk eden veyhut bir eyin kt olduunu bilmekle
berber o eyin zevk ile yan bizzat hakkatini yaayarak kt ve zevk olmakszn iyi olduunu idrk eden bir mizc bulunur. u halde kt olan eyden
iyiyi idrk eden mizc, o eyin ktl ile megl olmaz. yinin idrki, o eyin ktl idrk etmekten o mizc alkoyar.
rnein yenilmesi zararl ve grn gzel olan bir bitki, zevk ile yan
yemekle ktdr ve zevkin olmay ile yan yememekle iyidir. Onun gzl
grn ile zihin megl olduu zaman, ktln idrk ile megl deildir. Nitekim eyhlerden bir mbrek zt mrdleriyle berber giderken yolda
bir le grrler. Cenb- eyh "u hayvann ne kadar beyz ve gzel inci gibi
dileri vardr" buyurur. Oysa le ktdr. Cenb- eyh bu ktde iyiyi idrk
etmitir. Fakat bu mizc lemde az gerekleir. nk mizcn btnsel ksm
tabata uygun gelmeyen eyi kt ve uygun gelen eyi iyi grr.
Ve rnein ylan kt bir hayvandr. Bununla berber ba'zlarnn cildi o
kadar gzel bir renge shiptir ki, onun ktlnden bak kaldrlrsa, tam
bir zevk ile seyredilir. Fakat o hayvandan zarar grmeksizin onun cildinin gzelliini seyredebilecek mizc ndirdir.
Bu zhlardan anlalyor ki varlktan ya'n lemden, ktln btnyle
kaldrlmas geerli deildir. nk mizclar muhteliftir. Birine uygun gelen
ey, dierine uygun gelmez. Ve uygun olan iyi ve uygun olmayan kt olunca, elbette lemden ktln kaldrlmas mmkn olmaz.
Ve kt ve iyi olan eylerde Allah'n rahmeti siryet etmitir. nk her
iki bant da varlk leminde mevct olmutur. Ve her mevct olan ey ise,
kendisine rahmet edilendir. Ve kt kendi nefsi indinde iyidir. Ve iyi olan ey,
o ktnn indinde ktdr.
rnein insann tkr insana gre iyidir ve ylana gre zehir olduundan onun indinde ktdr. Ve ayn ekilde ylann zehri, ona gre hayt
sebebidir; fakat insana gre haytn kesilmesidir. u halde vctta,
mizclardan bir mizc hakknda, bir yn ile kt ve bir yn ile iyi olmayan bir
ey yoktur. Byle olunca varlkta mutlak kt ile mutlak iyi dnlebilir deildir.
1097
Muhammediyye Fass
Ve kendisi ile ferdiyyet kmil olan ncye gelince, "namaz"dr. Bundan dolay "Benim gzmn nru namazda klnd" buyurdu. nk o
mhededir. Bu da Allah ile kulu arasnda sylemektir. Nitekim
Fezkurn ezkrkm yan (Bakara, 2/152) ya'n "Beni zikrediniz, t ki ben
de sizi zikredeyim" buyurdu. Ve o, Allah ile kulu arasnda yar yarya blnm ibdettir. Bundan dolay onun yars Allh'a ve yars kula
mahsstur. Nitekim gvenilir hadste Allah Tel'dan ulat. Hakkatte Allah Tel buyurdu ki: "Ben namaz benim ile kulum arasnda yar yarya
taksm ettim. imdi onun yars bana ve yars kuluma mahsstur. Ve kulum iin talep ettii ey hsl olmutur. Kul "Bismillhi'r-rahmnir-rahm"
der. Allah Tel "Kulum beni zikretti" der. Kul "El-hamd lillhi rabbi'llemin" der Allah Tel "Kulum bana hamd etti" der. Kul "Er-rahmni'rrahim" der. Allah Tel "Kulum benim zerime sen etti" der. Kul "Mliki
yevmi'd-dn" (Ftiha 1/1-4) der. Allah Tel "Kulum beni yceltti; kulum
iini bana brakt" der. imdi bu yarmn hepsi, Allah Tel'ya ittir. Daha
sonra kul "yyke na'bd ve iyke nesta'n" der. Allah Tel "Bu, benim ile
kulum arasndadr ve kulum iin talep ettii ey hsl olmutur" der. Bundan dolay bu yette itirk gerekleti. Kul "hdina's-srt'l-mstakm,
srta'l-lezne en'amte aleyhim gayri'l-madbi aleyhim ve le'd-dlln"
(Ftiha, 1/5-7) der. Allah Tel buyurur ki: "Bunlar kuluma mahsustur ve
kulum iin talep ettii ey hsl olmutur. imdi ilk yarm, Allah Tel
kendisi iin hlis kld gibi, bunlar da kulu iin hlis kld. Byle olunca
"El-hamd lillhi rabbi'l-lemn" okumann zorunluluu, bundan bilindi.
u halde kim ki onu okumad, Allah ile kulu arasnda blnm olan namaz ed etmedi (24).
Ya'n Dnynzdan bana ey sevdirildi;. hads-i erfinde, (S.a.v.)
Efendimiz l ferdiyyeti namaz ile tamamlad. nk onlarn hakkati, Hak
tarafndan "zt", "irde" ve "sz" ve kendi tarafndan da "ey olu" ve "Kn-Ol!
Szn iitme" ve "emre uymak"tan ibret olarak ilk ferdiyyet olan l
ferdiyyeti verdii iin, vcdun asl olan muhabbet hussunda "Sizin
dnynzdan bana ey sevdirildi" buyurup l ferrdiyyeti, bu sevdirilen
eyin birisi olan namazn zikri ile tamamlad.
Ve gznn nrunun namazda klndn beyn etti. nk namaz
mhededir. Ve kii sevdiini grmekle karr'l-ayn yan mutlu olur. Nitekim bir kii sevdiini grd zaman "Seni grmekle karr'l-ayn oldum" der.
Ve namazn mhede olmasnn zh budur ki: Namaz Allah ile kul arasnda
sylemedir. Nitekim Hak Tel "Beni zikrediniz, t ki ben de sizi zikredeyim" (Bakara, 2/52) buyurur. "Ben, Ben'i zikreden kimsenin arkadaym"
hads-i kudssi gereince, Hak kendisini zikreden kulun arkada yan birlikte
oturan olur. Ve birlikte oturucu olan ise elbette grlr.
1098
Muhammediyye Fass
Ve namaz Allah ile kul arasnda iki yarm zerine taksm olunmu
ibdettir. Bu ibdetin yars Allh'a ve yars kula mahsstur. Nitekim hads-i
kudsde buyrulur ki, metinde aklanmtr. Ve bu gvenilir hadsten anlalr
ki, besmele-i erfe Ftiha'nn parasdr. Bundan dolay Ftiha'y besmelesiz
okuyan kimse, Ftiha'y noksan okumu olur. Ve "Namaz ancak Ftiha-i
Kitb iledir" hads-i erfi gereince Ftiha-i erfe namazn en byk parasdr.
imdi Ftiha'nn Hakk'a mahss olan yetleri besmeleden "Mliki
yevmi'd-dn"e kadardr. "yyke na'bd ve iyyke nestan" yeti iki taraf
toplayan berzahtr. nk "yyke na'bd" kul tarafndan Hakk'a ibdeti ve
Hak tarafndan da kula ma'bd oluu toplamtr. "Ve iyyke nestan" sz
de kul tarafndan Hak'tan istemeyi ve Hak tarafndan da kula yardm iinde
bulundurmaktadr. Ve "hdin"dan "Ve le'd-dllin"e kadar kula mahsstur.
imdi Ftihay okumam olan kimse Allah ile kulu arasnda yar yarya ayrlm olan namaz ed etmemi olur.
Ve namaz karlkl sylemek olduunda, o zikirdir. Ve Hakk' zikreden kimse, muhakkak Hak ile birlikte oturan olur ve Hak onun birlikte oturan olur. nk ilh haberde doruland ki, muhakkak Hak Tel "Ben
beni zikreden kimsenin birlikte oturanym" dedi. Ve bir kimse gr
shibi olduu halde, zikrettii kimseye birlikte oturan olsa, kendi arkadan mhede eder. te mhede ve r'yet yan grmek budur. Bundan
dolay eer gr shibi olmazsa, mhede edemez. Byle olunca namaz
klan kimse bu namazda, bu r'yet ile Hakk' mhede eder mi, yoksa etmez mi? Kendi mertebesini buradan bilir. Eer onu mhede etmezse, onu
grr gibi, mn ile ibdet etsin. Bundan dolay sylemi esnsnda kblesinde onu hayl etsin. Ve kulan, Hakk'n onun zerine onunla dndrd eye versin (25).
Ya'n namaz, Hak ile kul arasnda sylemek olduunda, o namaz zikirdir.
Ve her kim Hakk' zikrederse, o kimse, Hakk'n birlikte oturan olur; ve Hak
da onunla berber oturur. nk bize shhat ile ulaan hadis-i kudsde, Hak
Tel hazretleri: "Ben beni zikreden kimsenin birlikte oturanym" buyurdu.
Ve gr shibi olan kimse, zikrettii kimse ile berber otursa, kendinin arkadan mhede eder. nk bir kimsenin arkada olan kimse hzrdr, gib
deildir. Bundan dolay Allah Tel zikredenin mhede edilenidir.
Ve zikredenin bu mhedesi, madd sretlerin mhedesi gibi hiss deildir, belki zevkdir. Ve Hakk'n zevk olarak mhedesi, ancak insana
mahss olan bir husstur. u halde Hakk' zevkan mhedenin mahalli olan
bu insn oluumun deerini zikri esnsnda Hakk' mhede eden rif bilir.
1099
Muhammediyye Fass
imdi kendine hs lemine ve kendisi ile berber namaz klan meleklere imm olacak olursa ki, gvenilir hadste ulam olduu ekilde, muhakkak her namaz klan hi phesiz immdr. nk melekler kulun arkasnda namaz klar. u halde muhakkak, namazda onun iin resl rtbesi hsl
olur. O da, Allah Tel'dan veklliktir. "Semi'allh li-men hamideh" dedii
zaman, kendi nefsine ve arkasndaki meleklere, Allah Tel'nn iitici olduunu, haber eder. imdi melekler ve onunla berber hzr olanlar
"Rabben ve leke'l-hamd" derler. nk muhakkak Allah Tel kulunun
lisn zere "Semi' Allh li-men hamideh" buyurdu. Bundan dolay namazn rtbesinin yceliine ve shibini nereye ulatrdna dikkt et! Byle
olunca namazda grme derecesini tahsl etmeyen kimse, onun gyesine
ulamad. Ve onun iin, onda gz nru hsl olmad. nk kendisine syleyite bulunduu kimseyi grmedi. imdi namazda Hakk'n onun zerine
evirdii eyi iitmeyecek olursa, o kimse kulan veren snftan deildir.
Ve iitmez ve grmez olmasyla berber namazda Rabb'i ile hzr olmayan
kimse, asl namaz klc deildir. Ve o kimse grc olduu halde, kulak
veren snftan deildir (26).
Ya'n tek bana namaz klan kimse kalb ve rh ve sr ve haf ve ahf gibi
ma'nev kuvvetleri ve cisim ve a'z ve el, ayak gibi hiss kuvvetleri efrdnn
tammndan ibret olan kendi hs lemine ve kendisi ile berber arkasnda
namaz klan meleklere imm olacak olursa, o namaz klan iin, muhakkak
namazda resl rtbesi hsl olur. Ve resl rtbesi ise Allah Tel'dn
veklliktir. nk gvenilir hadste ulamtr ki: Tek bana namaz klan kimse phesiz immdr. nk onun arkasnda melekler o kimseye uyup namaz
1100
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
Ve bundandr ki muhakkak vcd, idrk edilebilir hareketten olduunda, lemi yokluktan varla nakletti. Namaz hareketlerin hepsini iine
ald. O da tr: Biri dikey harekettir. O da namaz klann kym hlidir. Ve
biri yatay harekettir. O da namaz klann rk' hlidir. Ve biri baaa olan
harekettir. O da onun secde hlidir. imdi insann hareketi dikeydir ve
hayvann hareketi yataydr ve bitkilerin hareketi baaadr. Oysa
madenlerin kendi zatndan hareketi yoktur. Bundan dolay ta, hareket ettiinde kendi dnda bir ey ile hareket eder (28)
Ya'n namazn iinde bulundurduu srlardandr ki, o srlar sebebiyle namaz, (S.a.v.) Efendimiz'e sevdirilmitir. O srlar da budur ki: Ben gizli bir
hazne idim. Bilinmekliime muhabbet ettim, lemleri hlk ettim hads-i
kudssinde beyn buyrulduu zere lemin izfi vcdu ilh muhabbetten
ibret olan Hakk'n idrk edilebilir hareketinden olduu zaman, o hareket
lemi izf yokluk olan ilm aynlar mertebesinden izf vcd mertebesine
nakletti. Ve bu idrk edilebilir hareket dahi yn ile oldu:
Birisi var edilmilerden ibret olan sfl lemin vcda getirilmesi iin
olup yukardan aayadr. Ve bu hareket, baaa olan harekettir. nk
baaaya olmutur.
Dieri ilh isimler iin olan dikey harekettir ki aadan yukaryadr.
nk sfl lemin vcdu olmadka ilh isimler aa kmaz.
ncs baaa hareket ile dikey hareket arasnda olan yatay harekettir ki, bu da insn lemin vcda getirilmesi iin olan harekettir. nk insann oluumu sfl lem ile isimsel lem arasndadr.
Ve namaz bu hareketi toplamtr. yle ki namaz klann namazda kyam hli dikey hareket ve rk' hli yatay hareket ve secde hli de baaa
harekettir. Ve bu hareketlerden her birisi sfl lemde mevct olan bir tr
mahlkun zt hareketidir ki, bunlardan insann hareketi dikey ve hayvann
hareketi yatay, ve bitkilerin hareketi baaadr. Madenlerin kendi ztndan
bir hareketi olmad iin ona bu hareketlerden birinin balanmas mmkn
deildir. rnein bir ta hareket ettii zaman, onu mutlaka bir hareket ettirici
hareket ettirir.
1104
Muhammediyye Fass
Ve onun "Benim gzmn nru namazda klnd" szne gelince, klmay kendi nefsine balamad. nk Hakk'n namaz klana olan tecellsi,
namaz klana deil, ancak O'na dnktr. nk bu sfat kendi nefsinden
zikretmese idi, elbette ondan ona tecellsiz olarak, ona sdece namaz ile emrederdi. imdi bu, ondan ltuf yoluyla olduunda, mhede de ltuf yoluyla olur. Byle olunca "Benim gzmn nru namazda klnd" dedi. Oysa namaz, ancak mahbbun mhedesidir ki, muhabbet edenin gz,
"istikrr"dan tremi olarak, onunla "karr" eder. Bundan dolay gz onun
grnde "karar klm" olur. u halde onunla berber, bir eyde ve bir
eyin dnda onun gayr olan bir eye bakmaz. Ve ite bundan dolay Hak
Tel namazda baka eylerle ilgilenmeyi yasaklad. nk baka eylere
ilgi, kulun namazndan eytann kapt bir eydir. Bundan dolay onu
mahbbunun mhedesinden mahrm eder. Belki eer Hak, bu baka eylerle ilgilenenin mahbbu olsayd, namaznda vechi ile kblesinin dnda
bir eye ilgi gstermezdi. Oysa insan, bu hs ibdette bu mesabede midir,
yoksa deil midir? Kendi nefsinde hlini bilir. nk insan nefsine basret
zeredir. Ve eer onun ma'zeretlerini aktarsa bile, o kendi nefsinde doruyla yanl bilir. nk bir ey, kendi hlini bilmez deildir. nk onun
iin kendi hli zevkdir yan bizzat yaantdr (29).
Yan Reslllah (s.a.v.) Efendimiz Bana dnynzdan ey sevdirildi hads-i erifnde sevdirildi kipini mechl olarak syleyip eyin
kendisine cenb- Hak'tan sevdirildiini beyn eyledii gibi klnd kipini
de ayn ekilde mechl olarak syleyip namazda olan gz nrunun kendi tarafndan deil, Hak tarafndan klndn beyn buyurdu. Ve klmay kendine
balamad. nk Hakk'n namaz klana olan tecellsi, namaz klann yapmasyla deil, belki Hak tarafndan olmutur. Namaz klana it olan ey, ancak
Hakk'n tecellsini kable isti'ddnn olmasndan ibrettir. Nitekim bir kimse
karsnda bulunan aynaya tecell etse, onda grlen sret ayna tarafndan deildir belki bakan tarafndandr. Ayna tarafndan olan ey, kendisine aksedeni
kable isti'ddnn olmasndan ibrettir. nk kesf bir duvara kar duran
kimsenin sreti tabi'ki o duvara yansmaz; nk duvarda bu isti'dd yoktur.
Byle olunca Hakk'n mhedesi ve tecellsi, Hakk'a dnktr, kulun
yapt bir ey deildir. Ve Hakk'n namaz klana olan tecellsinin, Hakk'a dnk olduunun delli budur ki: Hak Tel bu sfat, ya'n namazda kendi tarafndan tecell ve mhede olmasn kendi nefsinden zikretti. nk Resl
(a.s.)a Hak tarafndan: "Ben senin gznn nrunu namazda kldm" hitb
erefle ulamasayd, (S.a.v.) Efendimiz, klmay Hakk'a isnd ederek "Benim
gzmn nru namazda klnd" buyurmaz idi. Bundan dolay namaz klana
olan Hakk'n tecellsi Hak tarafndan olmasa idi, Hak Tel bu sfat kendi nefsinden zikretmez ve elbette Hak'tan namaz klana tecell olmakszn, sdece
namaz ile emrederdi. Ve bu ekilde de kul, Hakk'n tecellsine ve mahedesi1105
Muhammediyye Fass
Muhammediyye Fass
Daha sonra namaz denilen iin baka bir taksm vardr. nk Hak Tel bize kendisine namaz klmamaz emretti. Ve o bizim zerimize salt
edici olduunu haber verdi. u halde namaz bizden ve Hak'tandr. imdi O
salt edici olduu zaman, ancak hir ismi ile salt edici olur. Byle olunca
Hak, kulun vcdundan sonra olur. Ve o kulun kblesinde dnsel vey
takldi bakyla onu hayl ettii Hak'tr. O da kendisine mahss inanndaki ilhtr. Ve isti'ddtan o mahall ile kim olan ey dolaysyla eitli olur.
Nitekim ma'rifet-i billhtan ve riften sorulduunda, Cneyd
(rahimehullh) "Suyun rengi kabnn rengidir" dedi. Ve o dosdoru cevptr
ki, onun zerine bulunduu eyle haber verdi. imdi O, bizim zerimize
salt edici olan Allh'tr. Bundan dolay biz namaz kldmzda bizim iin
hir ismi hsl olur. Byle olunca biz onda tahakkuk etmi oluruz. Nitekim
kendisi iin bu isim hsl olan kimsenin hli hakknda biz zikrettik. u
halde onun indinde hlimiz dolaysyla oluruz. imdi bize ancak bizim getirdiimiz sret ile bakar. nk Msll (namaz klan), yarta birinciden
sonrakidir (30).
Ya'n yukarda bahsedilen taksimden sonra "namaz" denilen ey iin Hk
ile kul arasnda baka bir taksm dahi vardr. Ayrnts udur ki: Hak Tel
Kur'n- Kerm'de bize kendisi iin namaz klmamz emrettii gibi;
Huvellez yusall aleykm ve meliketh li yuhricekm minez zulmti
ilen nr, ve kne bil mminne rahm yan O ve melekleri ki sizin zerinize salt eder; karanlklardan aydnla karmak iin; O, m'minlere Rahmdir (Ahzb, 33/43) yet-i kermesinde, kendisi de bizim zerimize salt
edici olduunu beyn etti ve haber verdi. u halde, saltn bir tr bizden
Hakk'a ve bir tr de Hak'tan bize dnktr.
1107
Muhammediyye Fass
Hak, bize salt edici olduu zaman, kendisinin "hir" ismi ile salt edici
olur. Bu i'tibr ile Hakk'n zuhru kulun vcdundan sonradr. Ya'n Hak tarafndan olan bu slt, kulun vcdundan sonra olur. Nitekim Hakk'n Gafr
ismi ile tecellsi, kulun vcdundan ve ondan gnh kmasndan sonradr.
Demek ki Hak, kulun vcdundan sonradr. Ve kulun vcdundan sonra olan
Hak, kulun namaz klarken kblesinde dnsel vey takldi gryle hayl
ettii Hak'tr.
Ve bu hayl edilen Hak da, inanlarda olan ilhtr. Ya'n inanta bulunann kendince inannda bulunan Hak'tr. Ve pek tabdir ki, inanta bulunann inannda var olan hayli sret, o inanta bulunann vcdundan sonra
var olur; ve bu inanlardaki ilh, inan shibinin isti'dd dolaysla eitli
olur. Ve isti'dd onun eitlendirildii mahaldir. nk mutlak Hakkn belirli
bir sreti yoktur. Belki zt ile mahallin isti'ddna gre tecell edicidir. Nitekim ma'rifet-i billhdan ve riften sorulduu zaman, Cneyd-i Baddi
(k.A.s.), hazretleri: "Suyun rengi, kabnn rengidir" buyurdu. Ve bu yle bir
doru cevaptr ki, Hz. Cneyd hlin hakkatini haber verdi. nk su nasl
renksiz ve sretsiz ise, mutlak zt dahi ylece sretsiz ve renksizdir. Ve su nasl bulunduu kabn renginde grnr ve o kabn ekline girer ise, mutlak zt
dahi kab mesbesinde bulunan grnme yerleri dolaysyla grnr. Bu
ma'nya ireten Mevln Celleddn-i Rm (r.a.) efendimiz buyururlar:
Tercme: "Ey hacca gitmi olanlar, neredesiniz, neredesiniz? Ma'k buradadr, geliniz, geliniz. Eer sretsiz olan ma'kun sretini gryor iseniz
efendi de sizsiniz, hne de sizsiniz. Ka'be de sizsiniz!"
Sonu olarak mutlak olan zt btn vasflardan ve sretlerden mnezzeh
olmakla berber btn sretlerden aa kmaktadr. te bundan dolay inanta bulunan, cz'i inan shibi olunca, onun inanc dolaysyla ona tecell
eder. Ve inanta olan ilh hakkndaki ayrntlar uayb Fass'nda geti.
imdi inanta bulunann inanc dolaysyla kblesinde hayl edilmi olan
Allah, bizim zerimize "salt edici" olan Allah'tr. Bundan dolay biz Kblemizde hayl ettiimiz inanlardaki ilha kar namaz kldmz zaman,
hir ismi bizim iin hsl olur. Ve biz o isimde tahakkuk etmi oluruz. nk
nce Hakk' hayl ettik, daha sonra namaz kldk. Bu ekilde elbette sonraki
oluruz. Nitekim bize salt edici olan inantaki ilhn bu hir ismi ile salt edici olduu yukarda zikredilmi idi.
u halde biz Hak indinde halimiz dolaysyla oluruz ve isti'ddmz dolaysyla onu ne sretle hayl etmi isek, bize ancak oluturduumuz bu sret
ile bakar ve bize o sretten tecell edici olur. nk gerek ehdet leminde ve
gerek hayl leminde, hi bir sret yoktur ki mutlak Hak ondan aa kmasn ve tecell edici olmasn. Ve salt edicinin hir ismi makmnda tahakkukundan dolaydr ki, ona "Msll yan salt edici" denilmitir. nk
1108
Muhammediyye Fass
Ve onun klln kad alime saltehu ve tesbhahu yan "Her bir ey saltn ve tesbhini bilir" (Nr, 24/41) sz, her ey Rabb'inin ibdetinde,
sonraya braklmadaki rtbesini ve tenzhden onun isti'ddnn verdii
tesbhini bilmektedir, demektir. imdi hibir ey yoktur ill ki o, Halm ve
Gafr olan Rabb'ine hamd etmekle tesbh edicidir. te bunun iin biz lemin tesbhini birer birer ayrnt zere anlayamayz. Ve bir mertebe vardr
ki, onda zamr ve in min eyin ill ysebbihu bi hamdih yan Hi bir
ey yoktur ki, kendi hamd ile onu tesbh etmesin (sr, 17/44) sznde,
tesbh edici olan kula ittir. Ya'n bu ey "kendi hamd ile" demektir. imdi
bi hamdih sznde olan zamr, eye it olur. Onun zerine olduu sen
ile demektir. Nitekim biz inanta bulunan hakknda dedik ki, muhakkak
o, ancak kendi inannda olan ilha sen eder. Ve nefsini ona balad. Ve
onun amelinden olan ey, ona dnktr. u halde ancak kendi nefsine sen
etti. nk muhakkak san'atn metheden kimse, hi phesiz sanaty
metheder. nk onun gzellii vey irkinlii, sanatya dnktr (31).
Ya'n "Msll yan salt eden" szlkte "sonraki" ma'nsna olunca, Hak
Tel hazretlerinin klln kad alime saltehu ve tesbhahu (Nr, 24/41)
ya'n "Her bir ey saltn ve tesbhini bilir" sz, her ey Rabb'inin
ibdetinde sonralkta rtbesini ve tenzh trnden kendi isti'ddnn verdii
tesbhini bilir, demek olur. nk kesf izf vct ile taayyn etmi olan her
bir grnme yeri, kendi vcdunun Hakk'n vcdundan sonra olduunu
bilir. Ve ayn ekilde kendi isti'dd tenzh trnden ne gibi bir tenzhi gerektiriyorsa onu bilir. nk bu bili o grnme yerinin kendi nefsini bilmesi demektir.
Byle olunca aynlardan Halm ve Gafr olan Rabb'ine hamd ile tesbh
edici olmayan bir ey yoktur. Ve burada Rabb'in bu iki isim ile zikrinin sebebi
budur ki: Her bir "ayn"a isti'ddnda gizli olan kemlt Halm olan Rabbi tarafndan n-be-n nezketle ve yavalkla bilinen kaderi zere indirilir. Eer
iddetle ve tek seferde inseydi, o "ayn"n ona tahamml olmazd.
Ve ayn ekilde Gafr olan Rabbi her bir aynn imkn dhilindeki noksanlklarn ve zulmetini rter. te her bir eyin Halm ve Gafr olan Rabbine,
kendine mahss hamd ile tesbhi bulunduu iin biz btn lem paralarnn
tesbhini birer birer, ayrnt zere bilemeyiz. nk bir eyin gayr olan ey, o
eyin kendi nefsini bildii gibi, o eyi bilemez.
Ve bu yette bir mertebe vardr ki, o mertebeye gre ve in min eyin ill
ysebbihu bi hamdih (sr 17/44) ya'n "Hi birey yoktur, ill ki o ey
kendi hamd ile tesbh eder" sznde "bi-hamdih"deki zamr, tesbh eden
1109
Muhammediyye Fass
kula dnk olur. Ya'n bu ey, kendine mahss olan hamd ile tesbh eder, demektir. Byle olunca "bi-hamdih" szndeki zamr eye ittir ki, o ey sen
trnden ne gibi bir sen zerine bulunmakta ise o sen ile tesbh eder, demek
olur. Nitekim biz kendine mahss inan shibi olan kimse hakknda dedik ki:
Muhakkak o kimse, ancak kendi inannda hayl ettii ilha sen eder ve nefsini ona balar. Oysa bu inantaki ilh o kimsenin amelinden hsl olan bir
eydir.
Ve bir amel edicinin ameli ise tabi'ki kendisine dnktr. u halde Hakk'
kendi inannda hayl edip onu cd ettikten sonra, o inanndaki ilha sen
eden kimse, kendi nefsine sen etmi oldu. nk yaplm olan bu ilh, inan shibinin san'atdr. Ve san'at metheden kimse, phesiz sanaty metheder. nk yaplm o eyin gzellii ve irkinlii sanatya dnktr.
Oysa kendi inanndaki ilh, ona bakc olan kimse iin tasarlanmtr.
O, onun san'atdr. imdi kendi inanndaki ey zerine onun sens, onun
kendi nefsi zerine senasdr. Ve bundan dolay onun gayr olan inanlar
zemmeder. Ve eer insf edeydi, onun iin bu olmaz idi. u kadar var ki,
muhakkak bu kendine hs ma'bd shibi, Allah hakknda kendi inand
eyde, kendinin dndakilere i'tirzndan dolay bunda phesiz childir.
nk eer Cneyd'in dedii Suyun rengi kabnn rengidir szne rif
olsayd, onun inanta bulunduu eyi, her bir kendine mahss inan
shibine teslm ederdi. Ve Allah Tel'y, her srette ve her inanta rif
olurdu. Bundan dolay o, ya'n kendine hs ma'bd shibi, zn shibidir,
bilici deildir. te bundan dolay Allah Tel Ben kulumun zann indindeyim" buyurdu ki, ister mutlaklatrsn, ister kaytlasn, ona ancak kendinin inan sretinde zhir olur demektir (32).
Ya'n kendine hs inan shibinin hayl ederek bakc olduu ilh kendi
tarafndan tasarlanmtr. Ve bu hayl edilen ilh bu kimsenin san'atndan
ibrettir. Bu ilh zerine sen ettii zaman, kendi nefsi zerine sen etmi
olur. te bundan dolay o kimse, kendi inannda cd ettii ilhtan bakasn
kabl etmez ve bakalarnn kendi inanlarnda oluturduklar ilh zemmeder. Nitekim Kur'n- Kerm'de bu kendine hs inan shiplerinin hline
iret olarak buyurulur:
Yekfuru badkm bi badin ve yelanu badkm (Ankebt, 29/25)
ya'n "Ba'znz ba'zsn inkr eder ve ba'znz ba'znz lnetler."
Ve eer bu kendine mahss inanta bulunan, insf etseydi, kendilerine
mahss inanlardan hibir inan zemmetmez idi. u kadar var ki, bu kendine hs inannda hayl ettii hs ma'bdun shibi, Allah hakknda bakalarnn inanta bulunduu eyde kendi inannn gayrna i'tirzndan dolay bu
zemmetmesinde phesiz childir. nk Cneyd-i Badd hazretlerinin
1110
Muhammediyye Fass
Suyun rengi kabnn rengidir szne rif olsayd her bir kendine hs inan
shibinin inannda hayl etmi olduu inantaki ilh da teslm eder idi. Fakat Hakk'n grnme yerlerinin isti'dd dolaysyla aa ktn bilmedi.
Hakk'n kendine olan tecellsini tasdk etti ve kendinin dnda olan grnme
yerlerinde olan tecellsini inkr etti. Ve Allah Tely her srette ve her inanta rif olmad. Bundan dolay bu hs ma'bd shibi , zan shibidir, bilici deildir.
te kendine hs inan shiplerinden her birisi zan shibi olduu iin Allah Tel "Ben kulumun zann indindeyim" buyurdu. Ya'n kul Hakk' kendi
inannda ister mutlaklatrsn ve ister kaytlasn, Hak ona ancak kendi inanta bulunduu srette zhir olur, demektir. Ya'n kul btn kendine mahss
inan sretlerinde Hakk'n tecell edici olduuna inanta bulunursa, ona mutlaklk zere tecell eder. Ve eer kendine hs inan ile kaytlarsa, o kimseye
onun kaytl inan sretinde tecell eder.
1111
Muhammediyye Fass
buyrulmas, ilh bantlarn her eye kapsam olduu ma'nsn barndrmaktadr. nk ilim ve rahmet ilh bantlardandr. Ve Hakk'n bu bantlaryla btn eyya sd aktr. Ve bu bahsin ayrnts "kalbiyye hikmetin"de geti.
Bu incelikleri iyi anla!
Hak Tel hazretleri kmillerin lisn ile hakk syler ve kendisine ynelen
tliplere de, srt- mstakmi gstermekte rehber olur.
1112
Muhammediyye Fass
Hz. eyh
eyh-i Ekber 560 hicr senesi Ramazannn 17. Pazartesi gecesi
(28.07.1165) Endls'te ehdet lemine ayak basmlar ve 638 hicr senesi Rebu'lRebu'lhhirinin 22. Cuma gecesi (10.11.1240) amda veft buyurmular ve amn dndnda Slihiyye isimli yere defnedilmi
defnedilmi
mitir.
KabrKabr-i erfi mehr ziyretghtr. u halde mbrek mrleri 77 sene 7 ay
olur. Hz. Mevln (r.a.) efendimiz hicr 604 senesinde doduklarna gre, bu
trihte cenbcenb- eyheyh-i Ekber efendimizin 44 yanda olmalar lzm gelir. Hz.
Mevln 14 yanda Konya'ya babas SultnlSultnl-ulem hazretleriyle geldikleri srada,
eyh--i Ekber efendimiz ile
Hz. eyh 58 yanda olurlar. Bu trihlere baklnca Hz. eyh
cenbcenb- Mevln efendimiz ayn asrda yaam olup, gerek Konya'da ve gerek
am'da birbirleriyle grmlerdir.
grmlerdir. Ve am'daki grmelerinin Hz. eyheyh-i
Ekber'in son zamanlarna denk gelecei anlalr.
Hz. Mevln
Mevln efendimiz MesnevMesnev-i erfin 4.
4. Cildinde ( MesnevMesnev-i erf TercTercme ve erhi A.Avni KONUK 8.Kitapta):
8.Kitapta):
3380. Nitekim o Sadr- Ecell, kendi krnn nn ecel gnne kadar grd.
beytinde Hz. eyheyh-i Ekber'e iret buyurup sadrsadr- ecell ta'br etmilerdir.
[A.A. Konuk]
1113