You are on page 1of 72

EVRM TEORS'NN

IRKI YZ:

DARWIN'N TRK
DMANLII

HARUN YAHYA

http://harunyahya.org

ISBN 975-7986-78-X
Bask-Cilt Erkam Matbaaclk
1. Bask Haziran 1999

VURAL YAYINCILIK

ataleme Sok. retmen Han


No: 29/13 Caalolu-stanbul
Tel: (0 212) 511 42 30 - 638 21 72

NDEKLER
Giri
Smrgeciliin Mant ve Sosyal Darwinizm
ngiliz Smrgecilii
ve Osmanl
Darwin'in Trk Milleti'ne Bak
Trk Milleti'nin erefli Tarihi
Trk Dmanlnn Gnmze Yansmalar
Komnizme Alan Kap:
Darwinizm
Sonu
Darwinizm'in Bilimsel k
Notlar

GR
Siyasi tarihe baktmzda, farkl ideolojilerin zaman zaman kendilerine szde
"bilimsel" dayanaklar aramaya altklarn grrz. ddial siyasi teorilerle ortaya kan
ideologlar, ortaya attklar iddialarn "bilimsel" olduunu ne srm ve bu imajla birlikte
kendilerine inanlrlk ya da meruiyet salamaya almlardr. rnein Karl Marx ve
Friedrich Engels, komnist ideolojiyi gelitirirken, tamamen "bilimsel" bir teori ortaya
attklarn ne srmlerdir. Bu nedenle de komnistler, kendi ideolojilerine "bilimsel
sosyalizm" demeyi tercih ederler.
Elbette kendisini "bilimsel" ilan eden tek ideoloji komnizm deildir. Ayn ekilde
rklk ve faizm de "bilimsellik" iddasyla ortaya kmtr. Hitler, Alman rknn dier tm
rklardan stn olduu iddiasna dayanan ideolojisini, Almanlarn ve dier rklarn
kafataslarn ya da benzeri fiziksel yaplarn lerek szde biyolojik ynden ispatlamaya
almtr. Benzeri bilimsellik iddialar, baka rk ideologlar tarafndan da tekrarlanmtr.
Bunlar siyasi tarihin bilinen rnekleridir. Ancak biz bu kitapkta bunlar kadar nl
olmayan, fakat aslnda byk nem tayan, zellikle de biz Trk Milleti'ni yakndan
ilgilendiren
baka
bir
rnei
inceleyeceiz.
nceleyeceimiz
ideoloji,
"Trk
Dmanl"dr. Bu kavram, kimi zaman bir tr ideoloji kimi zaman da en azndan siyasi
bir tavr olarak son bir ka yzyldr Bat dnyasnda etkilidir.
Trk dmanl, nce Osmanl'nn duraklama devirlerinde "Trkler Avrupa'dan silinip
atlmaldr" diyen Avrupal devlet adamlar ile balam, ardndan Osmanl'nn
paralanmasn hedefleyen 19. yzyl emperyalizminin temel dncelerinden birini
oluturmutur. Kendilerini szde "ileri ve medeni milletler" olarak gren kimi Avrupallar, Trk
Milleti'ni ve medeniyetini olabilecek en uzak corafyaya kadar srlmesi gereken gya
"geri ve ilkel" bir unsur olarak grmlerdir. zellikle 19. yzyln sonunda ve 20. yzyln ilk
eyreinde bu Trk dman fikirler Avrupa bakentlerinde byk etki uyandrmtr. Ord.
Prof. Enver Ziya Karal'n yazdna gre, o dnemde Avrupallar arasnda yaygn olan bu
dncenin zeti udur:
"Trkler sar rktandr. Turan kkenlidir. Gebe ve zalim bir gruhtur. Her eit
deiiklie ve ilerleme fikrine dmandr."
Bu fikrin tarihin eski bir dneminde kalm bir yaklam olduunu dnmek ise
byk bir yanlg olur. nk Trk dmanl bugn de hala baz Batl evrelerde son
derece canldr. Bata Almanya olmak zere Batl lkelerdeki Trk aznlklara kar iddet
eylemleri dzenleyen, savunmasz Trk soydalarmz acmaszca katleden neo-Naziler ve
benzeri faist gruplar, Trk dmanln bir ideoloji olarak benimsemilerdir. Avrupa
lkelerinin eitli uluslararas siyasi platformlarda Trkiye aleyhinde sergiledikleri
nyarglarn kkeninde de, 19. yzyldan miras olan Trk dmanlnn kalntlar
yatmaktadr.
Ksacas, Trk dmanl bir ideoloji olarak hala vardr ve canldr.

Bu noktada konunun ilgin bir ynne dikkat etmemiz gerekir. Bata, farkl
ideolojilerin kendilerine szde "bilimsel" bir grnt vermeye altklarndan sz etmitik.
Acaba ayn durum Trk dmanl iin de geerli midir? Bu fikrin gerisinde de ona
"bilimsellik" boyas katan bir etken var mdr?
lerleyen sayfalarda bu sorunun cevabn inceleyeceiz. Ve ou kimsenin imdiye
dek fark etmedii ama gerekte ok nemli olan bir balanty ortaya karacaz. Bu,
Darwinizm ile Trk dmanl arasndaki balantdr...
Evrim teorisinin kurucusu olan Darwin, Trk Milleti'ni "yar maymun aa bir rk" olarak
tanmlayan ve yok edilmesi gerektiini savunan fanatik bir Trk dmandr. Dahas, ortaya
att teori ile de Trk dmanlna szde "bilimsel" dayanak kazandrmtr. Gnmzn
neo-Nazileri, hala Darwin'in Trk Milleti hakkndaki hezeyanlarndan kuvvet bulmaktadrlar.

SMRGECLN MANTII VE SOSYAL


DARWINZM
Emperyalizm, ya da bir baka deyimle smrgecilik, modern tarihte corafi keiflerle
birlikte balad. 15. ve 16. yzylda bir takm Avrupallar, elde ettikleri askeri teknoloji ile
birlikte baka ktalara yaylmaya baladlar. Gl donanmalar, etkili ateli silahlar ve
disiplinli ordular kullanarak, dnyann uzak blgelerini ele geirdiler ve bu blgeleri
kelimenin gerek anlamyla "smrmeye" baladlar.
lk smrgeciler Portekizliler ve spanyollar'd. zellikle Kristof Kolomb'un Amerika'y
kefinden sonra, bu iki lke modern dnyann ilk smrge imparatorluklar olarak tarih
sahnesine ktlar. Amerika ktasnn gneyini ksa bir sre iinde smrgeletirdiler.
Burada yaayan ve temelde bar bir tabiata sahip olan yerlileri kleletirdiler. Zorla
altrdklar bu insanlar Amerika ktasnn tm altn ve gm zenginliklerini yamalamak
iin kullandlar.
spanya ve Portekiz'i dier Avrupa lkeleri izledi. 17. yzylda Hollanda gl bir
smrge lkesi olarak rekabete katld. Hollanda'y ngiltere izledi. Bu iki yeni smrgeci
g de, hem Amerika ktasna hem de Uzakdou'ya el att. 18. yzyla gelindiinde
ngiltere dnyann en byk smrge imparatorluu haline geldi. Fransa ve Belika da ok
gemeden yara katld. 19. yzyla gelindiinde, Amerika ktasnn byk blm,
Afrika'nn neredeyse tamam ve Uzakdou'nun ok sayda lkesi bu Avrupa devletlerinden
birinin smrgesi durumundayd. Bu lkeler, smrgeciler tarafndan atanan "Genel
Vali"lerce ynetiliyordu. Smrge lkelerinde yer alan bu ynetimler, bu lkelerin halknn
yeterince verimli olarak altrlmasna ve doal kaynaklarnn yine yeterince verimli
olarak Avrupa'ya aktarlmasna zen gsteriyorlard. Bu nedenle 19. yzyl, adeta bir
"smrgecilik yzyl"yd. Hatta yakn tarihle ilgilenen ou otoritenin kabul ettii gibi, I.
Dnya Sava da bu smrgelerin paylalmas kavgasndan dodu.
Smrgecilik ekonomik ve siyasi bir sistemdi ve bu yndeki karlar iin kullanlyordu.
Ama bir de bu sistemin "kltr" yn vard.
Bunu yle aklayabiliriz: Smrgeci lkeler, az nce belirttiimiz gibi, aka
yamaclk yapyorlard. Hi bir hak sahibi olmadklar bir lkeyi zorla ele geiriyorlar, sonra
bu lkedeki insanlar bask altna alyorlar ve lkenin kaynaklarna el koyuyorlard. Ama
elbette bu smrgeci lkeler kendilerinin "yamac" olarak grlmesini ve tarihe yle
yazlmasn istemiyorlard. Bu nedenle yaptklar ii bir ekilde meru ve hakl gstermeye
altlar. Kendilerini hakl gibi gsterecek bir takm aklamalar aradlar.
Peki bu aklama ne olabilirdi? Bir lkeyi ve milleti kleletirmeye ne gibi bir klf
bulunabilirdi?
Smrgeciler, bu cevab aslnda ilk gnden buldular. Yaptklar ii meru gibi
gsterecek bir klf bulmann tek yolu, hedef aldklar insanlar "ilkel insanlar", hatta

"hayvanms canllar" gibi gsterebilmekti. Eer bu dnce kabul ettirilirse, kendilerinin


de "ileri insanlar" olarak bu szde "geri" toplumlar gtmeleri son derece makul bir hareket
olacakt.
Smrgecilie meruiyet salamak iin kullanlacak olan bu mantk, smrgeciliin
henz dou aamasnda, yani Kolomb'un Amerika yolculuunda ortaya atld. ddiaya
gre, Amerikal yerliler gerek birer insan deil, gelimi bir hayvan trydler.
Bu iddia, ilk kez Kristof Kolomb ve adamlar tarafndan ortaya atlm, sonra da Gney
Amerika'nn
koloniletirilmesi
iini
stlenen
spanyol
smrgeciler
tarafndan
savunulmutu. Aslnda altn, hret ve toprak peinde koan bu yamaclara kar, Katolik
Kilisesi tavr koymutu. Bunun en nl rnei, Chiapas piskoposu Bartolome de Las
Casas'n, Kolomb ile birlikte Yeni Dnya'ya ayak basan kolonicilerin "yerliler bir tr
hayvandr" iddiasna karlk, yerlilerin "gerek birer insan" olduunu savunmasyd. Bu
nedenle Las Casas "yerlilerin havarisi" olarak anlmaya balamt. Daha sonra, 1537'de,
Papa III. Paul de, yaynlad Sublimis Deus adl fermannda smrgeci vahetini lanetlemi,
Kzlderililer'in gerek insanlar (veros homines) olduklarn, onlar kle dzeyine indirgemek
kstahln gsterenlere, iman sahibi olma yeteneine haiz insanlar olduklarn ilan
etmiti.2
Bu gibi itirazlardan dolay, smrgecilerin, yerlileri "bir tr hayvan" sayan iddias uzun
bir sre tartmal olarak kald. Smrgeciler kendi tezlerini savunmakta srarlydlar, ama
tm insanlarn Allah tarafndan eit olarak yaratldklar ve hepsinin tek bir atadan, Hz.
Adem'den geldikleri gereini kabul eden Kilise'nin etkisi Avrupa'da bir sre daha devam
etti. Ancak Avrupa toplumlarnn giderek dinden daha fazla uzaklamas ve materyalist
dnya grne giderek daha fazla kaplmas, dengeyi smrgeciler lehinde deitirecekti.

19. Yzyl: Smrgeciliin Zirvesi


19. yzyl, siyasi anlamda bir smrgecilik yzyl olarak da tanmlanabilir. nk bu
dnemde smrgeci lkeler tarih boyunca ulaamadklar kadar geni topraklara
yaylmlardr. zellikle ngiltere ve Fransa, Afrika'dan Hindiini'ne kadar uzanan dev bir
corafyaya hakim olmutur.
19. yzyl, bu siyasi tablosunun yannda, felsefi anlamda da ok nemli bir akmn
yine zirvesi olmutur. Bu akm, materyalizmdir. Avrupa'da Hristiyan kltrne kar
asrlardr yrtlen sava bu yzylda galip gelmi ve Allah'n varln inkar edip sadece
maddeyi mutlak varlk sayan materyalizm, kltr ve bilim dnyasna tamamen egemen
olmutur.
in ilgin taraf ise, 19. yzyln farkl gibi gzken bu iki zelliinin, yani
smrgeciliin ve materyalizmin aslnda birbiri ile yakndan ilikili olmasdr. Avrupa'nn
uygulad siyasi strateji olan smrgecilik, felsefi dayanan da materyalizmde
bulmutur.

lerleyen sayfalarda bunun detaylarn inceleyeceiz. Ama ncelikle bu ilikinin temel


mantn aklamakta yarar var. Smrgeciliin tarihteki geliiminden sz ederken, bu
sistemin bir takm meruiyet araylar iinde olduunu da belirtmitik. Bunun nedeni,
smrgeciliin gayri ahlaki bir sistem olmasdr. Bir takm insanlarn haklarnn yenmesine,
adaletsizlie, bask ve zulme dayal bir sistemdir ve insanla doruyu, drstl, adaleti,
bar ve kardelii emreden ahlaki kstaslarla aka eliir. Bu ahlaki kstaslarn kayna
ise dindir. nk ancak din insanlara, adaletin, drstln, doruluun kutsal olduunu
retir ve yine ancak din insanlar bu ahlaki kstaslar iin, kendi karlarndan gerektiinde
feragat etmeyi emreder.
Bu bizlere, smrgeci anlayla dinin getirdii ahlak anlay arasnda byk bir eliki
olduunu gstermektedir. Kolomb ve dier spanyol smrgecilerle Kilise arasndaki
atma, bu kuraln Avrupa tarihindeki bir ifadesi olmutur.
Ancak az nce belirttiimiz gibi, Avrupa giderek artan bir srele dinden uzaklam
ve dinin karsnda yer alan materyalizm, 19. yzylda zirveye kmtr. Bu nedenle de 19.
yzyl, Avrupa asndan smrgeciliin geliebilecei ideal bir kltrel ortam olmutur.
Tm insanlarn Allah tarafndan yaratlan eit varlklar olduklar ve birbirlerine kar da yine
Allah tarafndan bildirilen ahlaki kurallara gre davranmalar gerektii reddedilince,
smrgeciliin nndeki kltrel "engeller" ortadan kalkmtr.
Bu kltrel "engel", hereyden nce tm insanlarn Allah tarafndan yaratlm eit
kullar olduu inancdr. Avrupal toplumlar bu gerekten uzaklatka, insan rklarnn
birbirlerinden ok temel baz farkllklara sahip olduklarna, bazlarnn (yani kendilerinin)
"ileri", bazlarnn ise "geri" olduklarna inanr hale gelmilerdir. Yaratl gereinin
reddedilmesi, rkln domasna neden olmutur.
Amerikal bilim adam James Ferguson, New Scientist dergisinde yazd "Irkln
Laboratuvar" balkl makalede, rkln ykseliinin yaratln reddedilmesiyle olan
balantsn yle aklar:
19. yzyl Avrupa'snda gelien sosyal bilimler, rk kavramyla fazlaca iie
girmiti... Gelien yeni antropoloji, insann kkeni hakkndaki iki zt dnce ekolnn
sava meydan haline geldi. Bunlarn daha eski ve kkl olan, "monogenizm"di (tek
kkenlilik). Monogenizm, tm insanolunun, renk ve zellik fark olmadan, dorudan
Adem'in soyundan geldii ve Tanr'nn tek bir fiili ile yaratld inancna dayanyordu.
Monogenizm Kilise tarafndan savunuluyordu ve 18. yzyla kadar da ok yaygn bir
kabul gryordu. Ancak bu dnemde "poligenizm" (ok kkenlilik) olarak bilinen ve dini
otoriteye kar koymaktan doan rakip bir teori geliti. Poligenizm, farkl insan
rklarnn farkl kkenleri olduunu savunuyordu.3
"Farkl insan rklarnn farkl kkenleri olduu" iddiasnn szde bilimsel temeli ise
evrim teorisiydi.

Evrim ve Irklar

Eski alardan beri materyalist felsefeciler tarafndan savunulan evrim fikri,


Avrupa'nn gndemine 18. yzyln sonlarnda girdi. Jean B. Lamarck, Georges de Buffon ve
Erasmus Darwin (Charles Darwin'in dedesi) gibi isimler tarafndan ortaya atlan evrim
teorisini en kapsaml olarak ortaya koyan kii ise Charles Darwin oldu. Darwin, o zamana
kadar biyoloji biliminde yaygn kabul gren "canl trleri Allah tarafndan ayr ayr
yaratlmtr" eklindeki aklamay reddetti ve tm trlerin rastlantlar sonucunda
birbirlerinden evrimletiklerini ne srd. Darwin'in iddiasna gre balklarn atas
solucanlar, kularn atas srngenler ve insanlarn atas da maymun benzeri canllard.
Bilimsel bulgulara deil, hayal gcne dayanan bu teori ksa srede ok sayda
taraftar kazand. Bu taraftarlarn ortak zellii ise, bilimsel kayglarla deil, ideolojik
nyarglarla hareket etmeleriydi. nk Darwin, canllarn ve insanolunun Allah tarafndan
yaratldn reddetmekle, her trl ateist dnya grne zemin hazrlam oluyordu. Bu
nedenle biyoloji bilimi ile hi bir ilgileri olmayan bir takm insanlar Darwin'in en hararetli
savunucular haline geldiler. rnein komnizmin kurucusu olan Karl Marx, kendi deyimiyle
Darwin'in "ateli bir hayran" idi.
Evrim teorisi genel olarak materyalist dnya grn desteklerken, bir yandan da
zellikle smrgecilie zemin hazrlayan bir boyut ieriyordu. nk evrim teorisini ortaya
atanlar ve savunanlar, bata Charles Darwin olmak zere, insan rklarnn bazlarnn evrim
srecinde daha "ileri" olduklarn ne sryorlard. Darwin insann kkeni konusuna,
1859'da yaynlanan nl kitab Trlerin Kkeni'nde pek az deinmiti. Ama bu kitaba
koyduu alt balk bile, onun insanla rk bir adan baktn gsteriyordu: "Trlerin
Kkeni, Doal Seleksiyon ve Yaam Mcadelesinde Kayrlm Irklarn Korunmas Yoluyla".
Darwin, sz konusu "kayrlm rklar" kavramyla Avrupal beyaz rklar kastettiini ve
dier rklar da "yar-maymun ilkel canllar" olarak grdn ise, 1871 ylnda yaynlanan
nsann Treyii adl kitabnda aka ifade etti. Darwin bu kitabnda insann maymunlarla
ortak bir ataya sahip olduunu, ancak insan rklarnn farkl evrimsel sreler izlediini ne
sryordu. Darwin'e gre baz rklar evrimde ok ileri gitmiken, bazlar hala maymunlara
yakn bir seviyedeydiler. Darwin'in "ileri rklar" olarak saydklar ise, elbette Avrupal
"beyaz adam"d. Ona gre beyaz adam, fiziksel ve zihinsel ynden dier rklardan ok
ileriydi. Bu farklla olan inancn "farkl rklarn zihinsel zellikleri birbirinden ok farkldr;
bu hem duygusal hem de entellektel yeteneklerinde kendisini aka belli eder" diyerek
ifade ediyordu.4
Benjamin Farrington Darwin Gerekte Ne Dedi? (What Darwin Really Said?) adl kitabnda
Darwin'in bu rk grlerini vurgular ve Darwin'in nsann Treyii adl kitabnda "insan
rklarnn eit olmadklar" konusunda ok uzun aklamalar yaptn belirtir.5
Ancak Darwin'in bu konudaki grlerinin en nemli yn, "geri kalm rklar"a ne
olmas gerektii ynndeki yorumlaryd. Eer bir insan baz rklarn dierinden daha "ileri"
olduklar gibi bir fikre kaplm olsa bile, buradan "ileri" rklarn "geri" kalanlara yardm
etmesi, onlarn geliimine katkda bulunmas gerektii gibi insancl bir sonu da
karabilirdi. Ama Darwin byle dnmyordu. Aksine, "ileri" rklarn "geri" rklar

kleletirmeleri, hatta yok etmeleri gerektiini savunuyordu. nsann Treyii adl kitabnda
yle yazmt:
Belki de yzyllar kadar srmeyecek yakn bir gelecekte, medeni insan rklar,
vahi rklar tamamen yeryznden silecekler ve onlarn yerine geecekler. te
yandan insans maymunlar da kukusuz elimine edilecekler. Bylece insan ile en
yakn akrabalar arasndaki boluk daha da genileyecek..6
Darwin bu ilgin sonuca "yaam mcadelesi" kavramyla varmt. Darwin bu kavram
ncelikle doaya atfetmiti. Doada canllar arasnda kyasya bir yaam mcadelesi
olduunu, her bireyin sadece kendi karlar ve yaam iin abaladn ve dierleriyle
savatn iddia etmiti. Darwin'in iddiasna gre bu yaam mcadelesi iinde zayf
bireyler elenirken, gl ve uygun yapya sahip bireyler de seilip hayatta kalyorlard.
Oysa ilerleyen dnemde doada yaplan gzlemler bu iddiann doru olmadn, canllar
arasnda son derece gl dayanma mekanizmalar bulunduunu, hatta ou canlnn
iinde bulunduu grup iin kendisini bile bile feda ettiini ortaya karacakt.7
Ancak Darwin "yaam mcadelesi"nin evrensel bir kanun olduuna inandrmt
kendisini. Sonra da, doadaki canllar iin yazd bu senaryoyu aynen insan toplumlarna
atfetmiti. nsan rklarnn kyasya bir yaam mcadelesi srdrdklerini dnmt.
Dahas, bu mcadelenin evrimsel gelime iin gerekli olduunu, yani baz insan rklarnn
yok edilmesinin insanln gelimesini salayacak bir sre sayldn savunmutu.
Evrim teorisinin insan toplumlarna uygulanmasyla ortaya kan bu rk gr
"Sosyal Darwinizm" olarak bilindi. 19. yzyldaki btn rk dnceler de Sosyal
Darwinizm'den ilham aldlar. Bu rklarn banda ise, tahmin edilebilecei gibi "beyaz
adamn stnl"n savunan smrgeciler geliyordu. Smrgecilik, Kristof Kolomb
dneminden beridir ortaya atp da bir trl "bilimsel" bir aklamayla destekleyemedii
"yerliler bir tr havyandr" iddiasna ilk kez bilimsel grnml bir dayanak salam
oluyordu. Bu nedenle Darwin'in teorisi, smrgecilie taraftar olan evrelerden ksa srede
byk bir destek grd. Hintli Antropolog Vidyarthi, bunu yle aklar:
Darwin'in ortaya att 'en gllerin hayatta kalmas' dncesi, insanolunun
kltrel bir evrim srecinden getiine ve en st kademenin Beyaz Adam'n
medeniyeti olduuna inanan sosyal bilimciler tarafndan cokuyla karland. Bunun bir
sonucu olarak, 19. yzyln ikinci yarsndaki Batl bilim adamlarnn ok byk bir
ksm rkl iddetle benimsediler.8

Sosyal Darwinizm ve Smrgecilik


Evrim teorisinin gnmzdeki en nde gelen savunucularndan biri olan Harvard niversitesi
paleontolou Prof. Stephen Jay Gould, Darwin'in Trlerin Kkeni adl kitab hakknda yle
der: "Bundan sonra klelik, smrgecilik, rksal farkllklar, snf yaplar ve cinsiyetin rol

ile ilgili argmanlar artk zellikle bilim ad altnda yrtlecektir."9 Gould'un szleri
dorudur. Gerekten de sayd bu kavramlar, Darwinizm'in ortaya kmasndan sonra
"Sosyal Darwinizm" ad altnda bilimsel bir grnme brnmtr.
gal, smr, bask ve zulm elbette her zaman insanlk tarihinin bir paras
olmutu. Ancak evrimcilerin kendilerinin de itiraf ettii gibi Darwin'in ortaya att teori
sayesinde, bu gayri ahlaki eylemlerin dayandrlabilecei ve meru gibi gsterilebilecei
bir gereke bulunmutu artk. Bu teorinin temelinde yatan "gl olann hayatta kalmas"
mantyla, Darwin'in ardndan ortaya kan rk retiler badatrlnca, ortaya
smrgeciliin ve dier her trl baskc sistemin merulatrlabilecei bir forml kmt.
Darwin, ortaya att biyolojik evrim prensiplerinin insan topluluuna da uygulanmas
gerektiini ngrmt. rnein 1869'da H. Thiel'e yazd bir mektupta yle diyordu:
Benim trlerin deiimi hakknda kullandm bak asna benzer fikirlerin ahlaki ve
sosyal sorunlar zerine uygulandn gryorum ve bu konuyla olduka fazla
ilgilendiime inanmalsn. nceleri kendi grlerimin bu kadar farkl ve ok nemli
konulara uyarlanabilecei bana pek gerekleebilir gibi gelmemiti.10
Bylece doal seleksiyon, adaptasyon gibi evrimcilerin kullandklar terimler
antropoloji, sosyoloji, tarih ve felsefenin de snrlar iinde incelenmeye baland. Meydana
gelen doktrine Sosyal Darwinizm denildi.
Sosyal Darwinizm'in prensipleri yledir: Dnya zerinde insanlar, rklar, uluslar ve
medeniyetler hayatta kalma mcadelesine kitlenmiler ve bu uurda dierleriyle byk bir
rekabete girmilerdir. Gelimi medeniyetler atalarndan deerli zellikler almlardr ve bu
onlar dierlerinden stn klan bir ayrcalktr. Az gelimi kltrler ise yaknda yok
olacaklardr ve buna mahkumdurlar. Bu nedenle doann dzeni, gl ve medeni
uluslarn, zayflarn elindeki kaynaklar kullanmalarn gerektirir. Bunu yaparken her yol ve
yntem serbesttir, ahlaki deerlere gerek yoktur. Dnyann her yerinde medenilemi
uluslar, rklar ve bireyler kendilerinden daha geri olanlar ynetme ve smrme hakkna
sahiptir. Bu, -szde- doann znde olan bir kanundur.
Gnmzdeki evrimciler Sosyal Darwinizm'i "Darwinizm'in yanl bir yorumu" olarak
gstermeye alrlar ve Darwin'in gerekte rk olmad imajn vermeye abalarlar. Oysa
gerek bunun tam aksidir. Sosyal Darwinizm, bizzat Darwin'in kendi eseridir. Alman tarihi
Hans Ulrich Wehler de, bu gerei "ilk Sosyal Darwinist'in Darwin'in kendisi olduunu"
belirterek aklar:
Darwin, teorilerinin insan topluluuna uygulanabilir olduunun kant olarak
Avrupa'da ve zellikle de Amerika'da "Aryan" olarak adlandrlan rkn ykseliini
daha da gelitirerek gsteren ilk Sosyal Darwinci'dir. Hatta bu ekilde Sosyal
Darwinizm'in rk yorumu iin de bir yol amtr.11
Benjamin Farrington da What Darwin Really Said? adl eserinde bu geree iaret ederek,
Darwin'in kendisini izleyenleri byk yanllara ynelttiini syler. Farrington'a gre
Darwin'in sz konusu grleri "insann toplumsal, psikolojik, etik niteliklerinin bile
kaltmla geecei ve doal ayklanma yasasnn kapsamna girecei yolundaki

grleriydi. Bu grler tehlikeli karmlara yol aabilecek bir yanlgnn rnydler."12


Evrim teorisinin nde gelen savunucularndan Stephen Jay Gould da ayn gerei kabul
eder. Gould'a gre "Irklk hakkndaki biyolojik tartmalar 1859'dan nce de yaygndr
fakat evrim teorisinin kabulnn ardndan ap bymtr."13
te Sosyal Darwinizm, bu gibi szde bilimsel iddialaryla, 19. yzyl Avrupa
emperyalizmine arad kltrel destei salamtr. "Yerliler gdlmesi gereken bir tr
hayvandr" fikrini asrlardr savunmaya alan smrgecilik, ilk kez Darwin sayesinde bu
fikre "bilimsel" bir zemin bulmutur. Bu nedenle de Darwinizm'in 19. yzyl Avrupa
smrgeciliiyle, zellikle de ngiliz emperyalizmiyle i ie gelimi bir teori olduunu
syleyebiliriz. Teori, emperyalizme hizmet etmi ve bu hizmeti nedeniyle de emperyalizmin
"beyin takm" tarafndan desteklenmitir.
svire Federal Teknoloji Enstits Yerbilimleri Blm Bakan Kenneth J. Hsu, Is
Darwinism Science? (Darwinizm Bilim midir?) balkl makalesinde Darwinizm'in bu ynn yle
vurgular:
Her ne kadar savatan sonra hayatta kalabildiysek de, biz, kiiler, snflar,
milletler ya da rklar arasndaki rekabetin, hayatn doal sonucu olduu ve stn
olann gsz olann malna mlkne el koymasnn doal olduunu farzeden zalim
bir sosyal ideolojinin kurbanlarydk. Bu ideoloji 19. yzyl ve daha sonrasnda bilimin
doal bir yasas, dier bir deyile 1859'da Charles Darwin tarafndan Trlerin
Kkeni'nde gl bir ekilde belirtilmi olan evrimin mekanizmasyd.14
Emperyalizm, sadece Darwin dneminde deil, daha sonra da Sosyal Darwinizm'den
destek bulmutur. Nitekim bu ideolojiyi benimseyen Charles Pearson'un szlerinde bu
gerek iyice belirginleir. Pearson; "uygar uluslar arasndaki yaam kavgasnn, bilimin,
endstrinin, uygarln silahlaryla yapldn, ama onlarn aa uluslara kar yaptklar
yaam kavgasn toplaryla yapma hakkna sahip olduklarn" syler.15

Sosyal Darwinizm ve Vahi Kapitalizm


Sosyal Darwinizm sadece emperyalizmi deil, bir yandan da emperyalist lkelerin
kendi ilerinde uyguladklar ve dier lkelere de ihra ettikleri "vahi kapitalizm"i
desteklemek iin kullanlmtr.
Vahi kapitalizm terimi, ekonomiye hi bir devlet dzenlemesinin yaplmad, zengin
ve fakir kesimler arasnda dev uurumlar olutuu ve hi bir etkin sosyal adalet
mekanizmasnn almad ekonomik sistemleri tarif iin kullanlr. Byle bir dzende,
fakirlere, dknlere, sakatlara destek verilmez, efkat gsterilmez. Vahi kapitalizm, her
bireyin kendisini "kurtarmakla" ykml olduunu ve bu acmasz yarta baarsz
olanlarn cezalarn ekmeleri gerektiini varsayar.
Vahi kapitalizm en ok 19. yzylda etkili olmutur. Sistem en acmasz biimde
ngiltere'de iletilmi, buradaki ar derecede zengin bir snf, ynetimleri altndaki fakirleri
acmaszca smrmlerdir. 8 yandaki ocuklarn kmr madenlerinde gnde 16 saat
altrld, iilerin adeta birer yk havyan gibi kullanld bu sistem, uzun ve kanl
tepkilerin ardndan zamanla yumuam ve 20. yzylda "sosyal devlet" anlayna
dnmtr. Ancak bugn de hala dnyada vahi kapitalizmi savunan ideologlar vardr ve
bu sistem gelimekte olan lkelerin bir ksmnda fiili olarak yaanmaktadr.
19. yzyldan bugne dek, vahi kapitalizme, arad "bilimsel" destei salam olan
yegane kavram ise yine Sosyal Darwinizm'dir. Sosyal Darwinistler, rklara ve milletlere
atfettikleri "yaam kavgas" kavramn, toplumlarn iindeki birey ve snflara da atfetmiler
ve vahi kapitalizmin "doa kanunlarna uygun" bir sistem olduunu savunmulardr.
Vahi kapitalizme evrim kavramlaryla aka destek veren en nl isim, Darwin'in
ada olan ngiliz sosyolog Herbert Spencer'd. (1820-1903) Spencer, Darwinist retiyi
byk bir heyecanla benimsemi, sonra da bunu sosyolojiye uyarlamt. Toplum iindeki
baz insanlarn doal olarak dierlerinden stn olduunu ne srmt. Buna gre daha
zayf olanlar yok olacak ve insanln geleceini daha iyi olanlar srdrecekti. Spencer
fakirlerin, zeka zrllerin ve dier baml olan kiilerin yararna uygulanan salk
programlarnn, nfus artn beslediini ve uzun vadede bunun topluma zarar vereceini
savunmutu. Bundan baka hfzshha (kamu saln koruma) nlemlerine, zorunlu
alamalara da, kendi salklarn dnp gerekli davranlar gsteremeyecek kadar
"aptal" insanlarn bunun sonularna katlanmalar gerektiini syleyerek cephe almaktan
ekinmemiti. Spencer'a gre ideal toplumda bu tr toplumsal yasalar; yoksullara yardm
amacyla evrimin doal seleksiyon yasalarna ters den kanunlar bulunmayacakt.16
Spencer'a gre egoizm, toplumlardaki evrim srecinin en nemli dinamii idi. Bir
yazsnda yle diyordu: "Eer insanlar yaayabilecek kadar gelimilerse yaarlar ve
yaamalar da iyidir. Eer yaamaya deecek kadar gelimi deillerse lrler ve
lmeleri daha iyidir."17
Sosyal Darwinizm'i savunanlarn bu ifadeleri efkatin, merhametin, yardmlama ve
fedakarln bir yana itildii, insani deerlerin tamamiyle yitirildii Darwinist mant tam

anlamyla yanstr. Darwinizm'in arpk mant Sosyal Darwinizm'le belirginleir, rklk,


dmanlk, kin, sava, zulm gibi insanlk d eylemlerle ortaya kar.
Sosyal Darwinistler, bir toplum iinde sosyal adalet salamak, fakirlere, sakatlara
yardm etmek iin yaplan dzenlemelere de iddetle kar kmlar, bunun "evrimin
yasalarna aykr" olduunu sylemilerdir.
rnein Charles Darwin'in kuzeni olan Francis Galton 1859'da yaynlad Hereditary
Genius (Kaltmsal Deha) adl kitabna sosyal yardm programlarna kar karak
balamtr. Ayn ekilde Sosyal Darwinci Tille "yoksulluu nlemeye kalkp yenilmi
snflara yardm etmenin, evrimi salayan doal ayklanma yasasna set ekmek anlamna
geleceini" sylemitir.18
Sosyal Darwinizm'in en nl kuramclarndan biri olan Amerikal Profesor E. A. Ross'a
gre ise, "Hristiyanln ortaya att toplumsal yardmlama ve hayrseverlik kavramlar,
geri zekallarn ve aptallarn remelerine ve oalmalarna yarayan bir koruyucu kalkann
gelimesine" neden olmutur. "Devlet, sakatlar, rnein sar-dilsizleri koruma altna
almakta, sonra da bunlar reyerek sakat bir rk oluturmakta"drlar. Tm bunlara doal
evrimsel gelimeyi engelledikleri iin kar kan Ross'a gre, "dnyay bir cennet
yapmann yegane yolu", tm "aptallar, beceriksizleri ve sakatlar" kendi hallerine
brakarak doal seleksiyon sresi iinde ayklanmalarn beklemektir.19
Olayn en nemli yan ise, bu fikirlerin "Darwinizm'in yanl bir yorumu" falan deil,
Darwinizm'in bizzat kendisi oluudur. Benjamin Farrington'n What Darwin Really Said? (Darwin
Gerekten Ne Dedi?) adl kitabnda vurgulad gibi, "insan toplumlarnda zayflarn gller
tarafndan elimine edilmesine meruiyet salayacak olan argman" Darwin tarafndan
bilinli olarak gelitirilmitir.20

Darwin: ngiliz Emperyalizminin Szcs


Tm bu gerekler, karmza Charles Darwin ve ortaya att evrim teorisi hakknda
nemli bir tablo karmaktadr. Darwin'in teorisinin iki nemli kavrama destek saladn
incelemi bulunuyoruz. Bunlar, emperyalizm ve vahi kapitalizmdir. Darwin, "rklar aras
yaam mcadelesi" kavramyla emperyalizme, "bireyler aras yaam mcadelesi"
kavramyla da vahi kapitalizme zemin salamtr.
Burada bir nokta hemen dikkati ekiyor: Bu her iki kavram da, 19. yzyl ngilteresi'ni
tanmlamak iin kullanlabilecek en ideal iki kavramdr. Bir baka deyile, 19. yzyl
ngilteresi'nin en nemli iki zellii, emperyalist ve vahi kapitalist bir lke olmasdr.
Bu ise, Darwin'i karmza, ngiliz mparatorluu'nun karlarn gzeten ve ngiliz
emperyalizmine meruiyet kazandrmaya alan bir kii olarak karmaktadr. Elbette ki
Darwin'in teorisi sadece bu siyasi amalarla snrl saylamaz; Darwin'in en byk hedefinin
materyalist felsefeye destek olmak ve doaya materyalist bir aklama getirmek olduu
aktr. Ama, Darwin, teorisine bilinli olarak siyasi bir yn de kazandrmtr. Bilinli

olarak, ngiliz emperyalizmine ve vahi kapitalist dzene destek salayacak


yorumlar yapmtr. Bununla, ngiltere'yi yneten g odaklarnn gzne girmek ve
bylece teorisine st kapal da olsa "resmi" bir destek bulmak istemi olmas mmkndr.
Ya da gerekten ngiliz emperyalizmine inanan, lkesinin siyasi sistemine meruiyet
kazandrmaya alan bir tr rk-milliyeti olmas da mmkndr. Ama her iki alternatif de
sonuta ayn kapya kmaktadr: Darwin 19. yzyl ngiliz emperyalizminin szcsdr.
Bu gerek baz nemli bilim adamlar tarafndan da tehis edilmitir. rnein Kenneth
Hsu, 19. yzyl ngilteresi'nin (bu yzylda Britanya'nn tarihine damgasn vurmu olan
Kralie Victoria'nn adyla "Victoria ngilteresi" olarak da bilinir) siyasi hesaplar ile
Darwinizm arasnda ba kurmaktadr. ngiltere'nin in'e kar giritii ve bu lkeyi "ak
pazar" haline getirmeyi hedefleyen "Afyon Savalar" srasnda, Darwinist mantklarn ska
kullanldna dikkat eken Hsu, u yorumu yapar:
Charles Darwin, Victoria dnemi iin ideal bir bilim adam, in'e zorla afyon
satabilmek iin bu lkeyi igal eden ve bunu serbest ticaret ve 'en gllerin hayatta
kalmas' kuralna dayandran lkenin (ngiltere'nin) bilimsel dayanadr.21
Charles Darwin'in ngiliz emperyalizminin szcs olduunu tehis etmek, bizim
amzdan son derece nemlidir. nk bilindii gibi, 19. yzylda ngiliz emperyalizminin
hedef ald lkelerin banda Osmanl mparatorluu ve dolaysyla Trk Milleti
gelmektedir.
Ve Darwin "emperyalizm szcl" grevini, belki baka her eyden ok Trk
dmanln krkleyerek yapmtr.

NGLZ SMRGECL VE OSMANLI


ngiltere 19. yzyln en byk siyasi gcyd. ABD'nin 20. yzylda elde ettii "sper
g" konumu, 19. yzylda ngiltere'ye aitti. Britanya mparatorluu, dnyann en gl
donanmasna sahipti ve Hindistan'dan Gney Afrika'ya, Msr'dan Avustralya'ya kadar
uzanan bir corafyada koloniler edinmiti. ngiltere dnya ticaretinin de en gl unsuru ve
belirleyicisiydi. Bugn "dolar" nasl en geerli uluslararas para ise, 19. yzylda da "pound"
dnya piyasalarna hakimdi.
ngiltere'nin siyaseti daha fazla smrge elde etmek ve bu smrgeleri olabilecek en
"verimli" ekilde kullanmak hedefi zerine kuruluydu. Benzer hedeflere Fransa da sahipti
ve iki lke arasnda kyasya bir "smrgeletirme" yar sryordu. Yzyln sonlarna
doru Almanya da bu mcadeleye katld ve daha nceleri bata ngiltere ve Fransa olmak
zere dier Avrupal lkeler tarafndan paylalm olan smrge blgelerinden pay kapma
abasna girdi. te yandan Rus mparatorluu da topraklarn geniletme, scak denizlere
inme stratejisi nedeniyle bu yarn iinde ilgin bir yer tutuyordu. 19. yzyl zerinde
alan tarihiler Avrupal gler arasndaki bu smrge yarn "Byk Oyun" olarak
tanmlarlar. 19. yzyldaki uluslararas ilikilerin en nemli faktr bu Byk Oyun
olmutur.
Byk Oyun iinde Osmanl mparatorluu'nun mstesna bir yeri vard. nk
mparatorluk, Balkan Yarmadas'nn bat snrlarndan Arabistan Yarmadas'nn en ucuna
kadar uzanan ve tm Ortadou ile Kuzey Afrika'y iine alan dev bir corafyay kontrol
ediyordu. Ancak mparatorluk byk bir askeri gle elde ettii ve asrlar boyunca da
istikrar ve dzen iinde ynettii bu corafyay kontrol etmekte zorlanr hale gelmiti.
Bunun en nemli teknik nedeni, mparatorluun Bat'daki gelimeler karsnda kaytsz
kalmasyd. Osmanl mparatorluu, Batl glerin gelitirdikleri teknolojiye uzunca bir sre
kaytsz kalm, devlet yapsn glendirmek iin uygulanmas gereken reformlar ok ge
devreye sokmutu. 19. yzylda bu sorunu en isabetli bir biimde tehis eden ve zm
iin de etkili tedbirler alan hkmdar Sultan II. Abdlhamid oldu. Abdlhamid, ordudan
donanmaya, posta hizmetlerinden demir yollarna, bilimsel eitim veren okullardan
modern askeri mekteplere kadar her alanda ciddi bir modernleme program balatt.
(Ancak Abdlhamid'in at okullarda okuyup yetien bir ksm "yeni yetme" subay, bu
programn nemini kavrayamayarak bir takm Batl ideolojilere kaplacaklar, sonunda
byk Sultan' tahtndan indirecekler ve kendi kiisel hrslarnn ve maceraperestliklerinin
sonucunda dev imparatorluu on yl iinde ke gtreceklerdi.)
Osmanl mparatorluu'nun bu durumu, Byk Oyun'un hakimlerini ok yakndan
ilgilendiriyordu. nk mparatorluun kontrol ettii topraklar tek kelimeyle "itah
kabartc" idi. Rusya zaten oktan beridir Osmanl topraklarn igal ederek stanbul ve
anakkale'yi ele geirmek, bylece Akdeniz'e k salamak istiyordu. ngiltere ve Fransa
asndan da mparatorluun Kuzey Afrika ve Ortadou'daki topraklar ok nemliydi.

zellikle 19. yzyln sonlarnda petroln neminin kefedilmesi, daha sonra da en zengin
petrol yataklarnn Ortadou'da bulunduunun anlalmas, Osmanl'y Byk Oyun'un en
nemli hedefi haline getirdi.
Byk Oyun'un en nemli unsuru ise, bata da belirttiimiz gibi, 19. yzyln sper
gc olan ngiltere'ydi.

ngiltere'nin Osmanl Siyaseti


ngiltere'nin smrgecilik yarnn en nemli unsuru olduunu, bu yarn da
Osmanl'y hedeflediini belirttik. Ancak bu tehis, 19. yzyln son eyrei ile 20. yzyln
ilk eyreini iine alan dnem iin geerlidir. Bundan nce, yani 19. yzyln nemli bir
blmnde, ngiltere, bir takm stratejik karlar gerei, Osmanl'ya kar dosta bir
politika izlemitir.
ngiltere'nin Osmanl Devleti ile olan ilikileri Britanya mparatorluu'nun Yakn
Dou'da nemli topraklar elde etmesiyle balad. Ticari anlamalarla snrl ilikiler 1757'de
ngiltere'nin Hindistan' ele geiriiyle siyasi ve stratejik bir nem kazand. Osmanl
mparatorluu Hindistan'a kadar uzanan hem kara hem de deniz yollarna sahip gl bir
imparatorluktu ve ngiltere iyi ilikiler kurmay tercih etmiti.
ngiltere'nin 19. yzyln byk blmnde Osmanl yanls bir siyaset izlemesinin en
byk nedeni ise, Rusya faktryd. ngilizler Rusya'y tehlikeli bir g olarak gryorlar ve
Moskova'nn scak denizlere yaylma stratejisini endie ile izliyorlard. Rusya'nn bu
hedefinin engellenmesinin en etkili yolu ise, Osmanl'nn Rusya karsnda
desteklenmesiydi. ngiltere iin Osmanl; Kuzey Asya'daki Rus nfuzu ile gneydeki kendi
etki alan arasnda iyi bir tampon blge ve ayrc duvard. Bu dnceyle ngiltere, yzyln
ortalarndan itibaren ortak bir strateji izlemeye balad Fransa'y da yanna alarak,
Osmanl'nn yannda Rusya'ya kar savaa bile girdi: 1853-56 yllarndaki Krm Sava,
ngiltere, Fransa ve Osmanl ittifaknn Rusya'ya kar kazand bir mcadeleydi.
Ancak 1870'lere gelindiinde ngiltere'nin stratejisi ciddi bir biimde deimeye
balad. ngilizler, Osmanl'y Rusya'ya kar ayakta tutma politikasndan kademeli bir
biimde vazgeerek, Osmanl'y paralayp paylama planlar kurmaya baladlar. Bunun
en ak ifadesi ise, 1877-78 Osmanl-Rus savann (93 Harbi olarak da bilinir) ardndan
imzalanan Berlin Anlamas idi. Savata Osmanl ordusu byk kayplar vermi, Ruslar
Kars, Ardahan ve Batum'u igal etmiler, Balkanlar'da ise stanbul yaknlarna kadar
ilerlemilerdi. Bunun ardndan imzalanan Ayestefanos Anlamas Rusya'ya ok byk
imtiyazlar tand ve igal edilen blgelerin bir ksmn da Rusya'nn ynetimine brakt.
Bata ngiltere olmak zere Avrupal gler bu anlamadan byk rahatszlk duyarak
Rusya'y Berlin Konferans'na katlmaya zorladlar. Bu konferans sonucunda kabul edilen
Berlin Anlamas (1878) ise ngiltere ve Fransa'nn "Osmanl'y ayakta tutma" stratejisinin
artk tarihe kartn gsteriyordu. Berlin Anlamas ile Osmanl, tarihinin en byk toprak
kayplarndan birini yaad. Kars, Ardahan ve Batum Rusya'ya braklrken, Balkanlar'da
Osmanl topraklar adeta "datld" ve Srbistan, Romanya, Bulgaristan, Karada gibi
bamsz devletler meydana getirildi. Bosna-Hersek ise Avusturya-Macaristan'n igaline
brakld. ngiltere ve Fransa Osmanl'nn paralanmasna n-ayak olmulard.
Nitekim 1878'den sonra ngiltere'nin stratejisi ok ak bir biimde Osmanl'y
paralamaya ynelik oldu. 1882'de bir Osmanl topra olan Msr ngiliz ordular tarafndan
igal edildi. Bundan sonraki dnemde ngiltere hep Osmanl aleyhtar bir politika izlemeye

devam etti. ngiltere-Fransa ittifak ile Rusya'nn 1907 ylnda biraraya gelerek "l
Antant" kurmalar ise, ngiltere'nin Osmanl'y paralama konusunda Rusya ile ayn fikirde
olduunu aka gsteriyordu. Nitekim bilindii gibi ngiltere I. Dnya Sava'nda da
Osmanl'ya sava aan, Osmanl topraklarn igal eden ve dier igalcilere de (Ermeniler
ve Yunanllar gibi) en byk destei veren lke oldu.

ngiltere'nin Propaganda Sava


Kitabn nceki sayfalarnda emperyalizmin yapsndan bahsederken, bu siyasi
sistemin hemen her zaman iin bir tr meruiyet araynda olduunu incelemitik.
Smrgeci lkeler, uyguladklar smrye szde hakl bir dayanak iin bir takm "kltrel"
aklamalar getirmek zorunluluu hissetmilerdi. gal edip smrgeletirdikleri
topraklarda yaayan insanlar "ilkel, barbar, yar-insan canllar" olarak tanmlamlar ve
bylece kendilerine dayanak bulmaya almlard. Bu tanma "bilimsel" bir klf bulmak
iin da aba gstermiler ve bunun iin zellikle Darwinizm'i kullanmlard.
Emperyalizmin bu genel yntemi, Osmanl'ya kar da uyguland. ngiltere, 19. yzyln
son eyreinden itibaren hedef ald ve smrgeletirmeye alt Osmanl
mparatorluu'na kar sistemli bir propaganda sava uygulad. Bu propaganda sava
iinde, Osmanl ordularnn hayali bir takm vahet hikayeleri ile ktlenmesi, Osmanl'y
ayakta tutan byk devlet adam Sultan Abdlhamid'in "Kzl Sultan" gibi anlamsz ve
irkin bir yaktrma ile yaftalanmas gibi yntemler yer alyordu. Ancak en uzun vadeli ve
etkili propaganda yntemi, Osmanl'nn asli unsuru ve yneticisi olan Trk Milleti'ne kar
kullanld. ngilizler, Trk Milleti'ni, "geri, barbar, ilkel bir millet" olarak tanmlamaya ve
bylece Trk Milleti'ni smrgeletirme projelerine zemin salamaya altlar.
Bu politikann mimarlarnn banda, 1880-1885 yllar arasnda ngiltere'nin
babakanln yrten William Ewart Gladstone geliyordu. Gladstone, Trk Milleti'ne
saysz hakaretler yneltmi ve tm bunlar da "Trkler Asya'nn ilerine geri srlmelidir"
eklindeki emperyalist projelerine dayanak olarak kullanmaya almt. Bir konumasnda
aynen yle diyordu:
Trkler insanln insan olmayan numuneleridir. Medeniyetimizin bekas
iin onlar Asya steplerine geri srmeli veya Anadolu'da yok etmeliyiz.
Trkler'in yaptklar ktlkler yalnz bir surette ortadan kaldrlabilir: Kendileri yok
olmakla.22
ttihat ve Terakki yelerinden Ahmet hsan Matbuat Hatralarm adl eserinde
Gladstone'dan yle sz eder: "Mehur Gladstone (ngiliz babakan) ngiliz
parlamentosunda eline Kuran' alp: 'Trkler bu kitapla yrdke medeniyete
muzrdr (zararldr)' demiti."23
Gladstone bu gibi szlerinin yannda bir takm propaganda malzemeleri de
oluturuyordu. Londra'da Trkler'le ilgili "Bulgar Terr ve Dou Sorunu" isimli bir bror
yaynlamt. Ksa srede birka basks yaplan brorle ngiliz halk Trkler'e kar
kkrtlyordu. Gladstone'un Osmanl'y alabildiine ktleyen brornde, "Trkler iin
en iyi yol pl prtlarn toplayp, gitmeleridir" ars yaplmt. Trk dmanl
ylesine krkleniyordu ki Trkiye'ye sempati duyan Muhafazakar Parti hkmeti bile bu
sempatisini kaybetmiti. Andre Maurois "ngiltere Tarihi" adl yaptnda "Gladstone arka
arkaya vermeye balad nutuklarla ngiliz kamuoyunu Trkiye aleyhine evirdi" diye yazar.
Gladstone 1880-1885 yllar arasnda babakan olarak iktidarda kalr ve onun

zamannda Trk dmanl politikas iyice yaylr. zellikle basn ngiliz kamuoyuna Trklk
ve Osmanllk kavramlarna kar iddetli bir beyin ykama program uygular. Uydurma
haberler, "Trk barbarl", "Trk vaheti" gibi balklarla n plana karlr. 1897 Trk-Yunan
savan yerinde izleyen ngiliz milletvekili Sir Ellis Achmead Bartleti, anlarnda ngilizler'in
Trkler'e kar birdenbire balattklar dmanlktan yle bahseder:
1894 yl Aralk ayn izleyen on ay iinde gazeteciler, karklklar hakknda asl ve
esas olmayan bir takm sylentilere dayanarak Trkler aleyhinde en kt eyleri
yazdlar. Bunlarn dillerine doladklar olaylarn ya hi asl yoktu, yahut ok
nemsiz iken abartlmt. Gazeteciler gerekte asla yaplmam eylerden dolay
Trkler'i ve Osmanl Hkmeti'ni vahet ve dehet ile suladlar. ngiltere'de dokuz ay
hi mevcut olmayan hallerden dolay Trkler, Trk askeri ve Osmanl Hkmeti
hakknda ar eyler yazdlar. Trkler, vahice hareketler yapmakla sulandlar, iftiraya
uradlar. Baz terristlerin serbeste hareketlerini nlemek iin alnan nlemler
sonucu doal olarak birka yz kii ld ise ngiliz gazeteleri bunu otuz, krk bine
karmaktan ekinmediler.24
ngilizler bir yandan Osmanl'y barbar, geri, ilkel, vahi bir toplum olarak gstermeye
alrken, bir yandan da "Osmanl yklmaldr" mesajn verir. Osmanl Devleti'ne "Hasta
Adam" II. Abdlhamit'e de "Kzl Sultan" adn ngilizler takar. Babakan Asquit bir
konumasnda: "Osmanl Devleti lm deine yatt. Dnya iin bir er ve fenalk
yuvas olan bu hasta bir daha canlanmayacak" diye meydan okur.25
Tm bu
propagandalar, ngiltere'nin Osmanl'y paralama stratejisi ile birlikte yrmektedir.
1898'de ngiltere babakan Lord Salisbury, Petersburg'daki bykelisine gnderdii
direktifinde "Osmanl lkesinin yarsnda ngiltere'nin, yarsnda Rusya'nn sz
gesin"26 nerisinde bulunarak bu stratejiyi ifade eder.
ngiltere'nin tm bu Osmanl aleyhtar propagandasn dayandrd nemli bir unsur
vard: Trk dmanl. Britanya ynetimi, smrgeciliin genel kuralna uygun olarak,
hedef ald toplumu "geri, ilkel, barbar" gibi sfatlarla tanmlama ve kendisini hakl gibi
gsterme yolunu semiti.
2. Merutiyetin ilan zerine ngiliz Sir E. Grey'in 11 Austos 1908 tarihinde yazd
mektup bu yaklamn bir ifadesiydi: "Trkiye'de olanlar ylesine harikadr ki anayasay
uzun mddet devam ettireceklerini sanmyorum. Irklarnn ve dinlerinin etkisiyle
yeniden iddete ve dzensizlie kayacaklardr."27
Lord Salisbury ise 1911 tarihli bir gizli belgede Trkler'le ilgili olarak yle diyordu:
...Ayn maskara Osmanllk devam ediyor. Fanatik cahil insanlar, barbar millet,
kapitlasyonlarn da kalkmasn istiyorlar. Trkler daima Trk kalacaklar, hibir zaman
Avrupallaamayacaklar28
Bu dnemlerde Trk dmanl ngilizler'in etkisiyle Amerika'ya da sramt.
ABD'li senatr Lodge'un szlerinde bu durum yle belirginleir: "stanbul Trkler'den
tamamen alnmal, bir veba tohumu, savalarn yaratcs, komular iin bir hakaret
olan Trkler Avrupa'dan silinmelidir"29

1912 ylnda Wilson'a Morgenthau'nun Trkiye'ye eli olarak atanmas nerildii


zaman ise ABD bakan, "Trkiye diye bir ey olmayacak ki eli gndermek
gereksin" cevabn vermiti ve ABD'deki Trk dmanln da u szlerle ifade etmiti:
"Amerika'daki Trk dmanl inanlmayacak ldedir. Amerika kamuoyunun
onaylayaca, Ermenilerin ya da herhangi bir milletin Trkler'e kar korunmasdr."30
Ayn tarihlerde ABD'den henz dnen Trk dostu nl yazar Pierre Loti grd Trk
dmanl karsnda hayrete dm ve yle demiti: "Henz yeni dndm ABD'de,
alelde Trkler'den sz edildii zaman Asya airetleri, barbarlar gibi deyimler
kullanlmaktadr.. "31
Ahmet Rza da La crise de L'Islm adl eserinde Batnn Trkler aleyhindeki
propogandasn Batllarn azndan yle anlatr: "Klasik barbar ve zalim tipini muhafaza
etmekte olan Trkler'in Avrupa'da kalmalarna tahamml etmek Avrupa medeniyeti iin bir
lekedir; Trkler Avrupa'dan kovulmaldr."32
Ancak ngiltere ve Avrupa'da hakim olan bu rk rzgara kaplmayan ve Trk insann
takdir edebilen saduyulu kimseler de vard. 19. yy'n sonlarnda Trkiye'ye yolculuk yapan
ngiliz yzba Frederick Burnaby bu ender kiilerden biridir. Burnaby'nin Kk Asya
Seyahatnamesi adl Osmanl'y konu alan eserinde anlattklar hem objektif, hem de gerektir.
ngiltere'de Trk dmanlnn kkrtlmaya baland ve Trkler'e kar her trl aleyhte
faaliyetin hzland bir dnemde bu ngiliz subay Anadolu'da seyahat etmi ve hereyi
bizzat yerinde incelemitir. Burnaby izlenimlerini yle aktarr:
Trk ulusunu yerin dibine batran, onu dnyada akla gelebilecek her trl ktlkle
sulayan lkemizin insanlar hikayeler yazmay brakp, Anadolu'da kk bir yolculua
ksalar iyi ederler.... Kendilerini Hristiyan sayan yazarlar birok konularda Kk
Asya'daki Trkler'den ders alsalard keke.33
Ayn ekilde Balkan savalar srasnda lkemizde bulunan yabanc ve tarafsz birok
sava muhabiri Trkler hakknda doru tanklkta bulunmulardr. "Madem ki Avrupa'da
Trk askerlerinin yamac ve insan ldrc olduunu yazanlar, iddia edenler bulunuyor.
Buna karlk iddetle protesto etmek bizim grevimizdir. Biz onlarda sabr ve
dayankllktan, insaf ve doruluktan baka bir ey grmedik ve hibir zaman vahice
davranlarna rastlamadk."34

I. Dnya Sava ve Kurtulu Sava'nda


ngiltere'nin Rol
ngiltere'nin Osmanl mparatorluu'nu ve Trk Milleti'ni hedef alan propaganda
sava, I. Dnya Sava ve Milli Mcadele yllarnda da srarla srd. Osmanl topraklarn
Fransa ile paylamaya girien ngiliz ynetimi, bu istilasn meru gibi gsterebilmek iin 40
yldr srdrd "barbar Trkler" masaln daha da glendirerek devam ettirdi.
ngiltere'nin ban ektii tilaf Devletleri tarafndan 1917 ylnda yaynlanan bir

bildiride, Dnya Sava'nn amacnn Avrupa uygarlna yabanc grlen Osmanl


mparatorluu'nun Avrupa dna atlmas olduu aka belirtildi. Mttefikler ABD bakan
Wilson'un istei zerine 10 Ocak 1917'de akladklar sava amalarnda, "uygar dnya
bilmelidir ki, Mttefiklerin sava amalar hereyden nce ve zorunlu olarak..... Avrupa
uygarlna kesinlikle yabanc olan Osmanl mparatorluu'nun Avrupa dna
atlmasn ierir" diyorlard.35
Yine sava yllarnda ngiliz sava bakan olan Lord Kitchener "Trkiye'yi
mahvedinceye kadar savaa devam edeceiz" diyordu.36 Dnemin ngiliz babakan Lloyd
George da sava srasnda verdii memorandumda yle yazmt:
Arapa konuan her yer Osmanl mparatorluu'ndan alnmal ve manda haline
getirilmelidir. Trkler Anadolu'nun byk bir ksmna sahip olacaklar, fakat Avrupa'da
hibir toprak sahibi olamayacaklardr. Trkler'e boazlarda ve denizlerde hibir yer
verilmeyecektir.37
Trk dman Lord Curzon da Trkler'e besledii dmanl ok zet biimde ifade
ediyordu: "Trkler Avrupa'dan atlmaldr."38 Ayn hedef ngiltere babakan Lloyd George
tarafndan da yle ifade ediliyordu: "Trkler yzlerce yl Avrupa'da kaldlar ve Avrupa'daki
btn belalarn ba oldular. stanbul Trk deildir, Yunanldr. Trkler oradan
atlmaldr."39
Dnya Sava yllarnda ifade edilen bu ngiliz niyetleri, savan sonunda ise
uygulamaya kondu. Savan galibi olan devletler, en ar bar artlarn Osmanl zerine
empoze ettiler. Trkleri "geri, barbar, ilkel" bir millet olarak grmeye o kadar
artlanmlard ki, mzakere etmeyi bile gereksiz buluyorlard. Filistin'i igal eden ngiliz
ordularnn komutan General Allenby henz 15 Kasm 1918'de: "Sorunlar Trkler'le
tartlmamal; ancak onlara isteklerin yerine getirilmesinin zorunlu olduu
sylenmelidir"30 diyordu. Hemen arkasndan da: "Trkler iin askerlik meslei tamamen
kapanmtr" diyerek, askerlerin terhis edilmesi ilemlerini balatt. Ayn ekilde
donanmamza da ngilizler tarafndan el konuldu. Kazm Karabekir Paa stiklal Harbimiz
adl kitabnda ngilizler'in ordunun terhisi srasnda sergiledikleri irkin tutuma da
deinmitir: "ngilizler, geliigzel nedenler yaratarak Osmanl subaylarn tahkir
etmilerdir."
Sava sonrasnda imzalanan Mondros Mtarekesi Osmanl mparatorluu iin ok ar
artlar ieriyordu. Mtarekenin uygulama tarz ise galip devletlerin Trk Milleti'ni yok etme
hedeflerinin ak bir gstergesiydi. zellikle de 7. ve 24. maddenin hkmleri Osmanl
asndan kabul mmkn olmayan ierikteydi. Maddelerden biri, gerekli grld
hallerde stratejik noktalarn igalini mmkn klyor, dieri ise bir karklk kt anda
Dou Anadolu blgesinin igal devletleri tarafndan igal edilebileceini ngryordu.
ngilizler mtarekenin hemen ardndan Musul ehrini igal ettiler, ki bu, anlama metnine
uymayacaklarnn nemli bir gstergesi idi. nk anlama metninde Musul'un igaline
ynelik bir madde mevcut deildi ve 7. maddenin uygulanmasn gerektirecek herhangi bir
sebep de yoktu. Bundan baka ngilizler anlama metnine aykr olmasna ramen

skenderun'u da igal etmek istediler. Ayrca Mondros Mtarekesinin 11. Maddesine gre
Kars, Ardahan ve Batum Trkler'de kalaca halde ngilizler bu eyaletlerin boaltlmasn
istediler. ngilizler'in ban ektii igal gleri filolarn stanbul nlerine ekerek, toplarn
Dolmabahe ve Yldz saraylarna evirdiler. Ardndan ngiliz igali balad. Meclis-i
Mebusan' sngyle datp, milletvekillerini srgne gnderdiler.
ngiliz askerleri bu igal srasnda stlerinden "Trkler'e yz vermemek ve ar
biimde cezalandrlacaklarn onlara duyurmak", Dileri Bakan Lord Balfour'dan da
"Trkler'in yaknlama ve dostluk kurma giriimlerinden de kanmak" direktiflerini
almlard."42
Mondros Mtarekesi Fransz heyeti bakan Berthelot Trkler iin yle diyordu:
...Avrupa'dan karlm olmalar, ahlaki ve tarihsel bir bak asyla Hukuk'un
zaferini temsil etmektedir. stanbul'un Trkler tarafndan alnmas Orta an sonunu
iaretliyordu. stanbul'u boaltmalar da yeni bir an balangcn gsterecektir.43
Elbette Avrupal devletlerin bu plan baarya ulaamad. nk Trk Milleti, bizzat
varlna kasteden bu dmanlarn onurlu bir Milli Mcadele ile pskrtt ve bamszln
korudu. Bu mcadele, emperyalist glerin on yllardr srarla tekrarladklar "Trkleri
Avrupa'dan atma, yok etme" planlarn da kesin olarak suya drm oluyordu. Trk
ordusunun Yunan igaline kar gsterdii baarlar zerine dzenlenen Londra Konferans
srasnda ngiliz Babakan Lloyd George Trkler'i "bir insanlk kanseri, kt ynettikleri
topraklarn etine ilemi bir yara" olarak tanmlam, ancak gelimeler karsndaki
endiesini yle ifade etmiti: "Bu belay ve potansiyel dert kaynan Avrupa'dan
def etmek gibi byk bir frsat u anda gerekten de karyor olabiliriz". 44
ayet Kurtulu Sava kazanlmam ve Lozan aamasna gelinmemi olsayd bata
ngiltere olmak zere Batl devletler, bu emperyalist plan hi tereddt etmeden
uygulayacaklard. Ali Naci Karacan bunu yle anlatr:
"Trakya Yunanistan'n olacakt; stanbul beynelmilel (uluslararas) olacakt; Bat
Anadolu Yunan smrgesi olacakt; Dou Anadolu Ermenistan olacakt; Adana Fransz
smrgesi olacakt; Antalya, talyan smrgesi olacakt; ordumuz olmayacakt;
donanmamz olmayacakt; saray, byk, kk btn devletlerin denetiminde ve Orta
Anadolu'da bir iki vilayet bu sarayn iftlii hkmnde kalacakt. Maliyemiz, adliyemiz,
nafamz, harbiyemiz, denizciliimiz, kara snrlarmz, boazlarmz, dorudan doruya
maarifimiz ve btn dier messeselerimiz Saray'n esir hkmetleri vastasyla
yabanc kontrol altnda bulunacakt. Trk Milleti kle, yabanc ve hristiyanlar
Trk Milleti'nin efendisi olacakt. Nfuz blgeleri corafi birlii, milli eitimin
kontrol milli birlii imkansz brakacak, yabanclara balanan imtiyazlar ekonomi ve
ticarette kazan hakkn kaldrarak byk ehirlerde ve sahillerde yaayan Trkler
datlacak, yle istiyorlard ki lmez Trk Milleti lecek, bu milletin devleti sona
erecek, Akdeniz ve Marmara sularnda bir daha Trk Bayra grnmeyecekti.
stedikleri bu idi, "Sevres" antlamasnn anlam budur.
O zaman bir tek erimiz, bir tek silahmz yoktu. Tek mit ve kuvvetimiz u idi:

Neler olduunu hepimiz biliyoruz. Kutsal ihtilal zmir dalarnda Yunanllara, Antep
kaplarnda Adana istila kuvvetine, dou snrnda Ermenistan kuvvetlerine kar koydu.
Ermenistan', Adana istilasn, Yunanistan' yendik. Antalya istilas ekilip gitti.
Gidenlere ne mutlu, nk canlarn kurtardlar. Kalanlar ise Anadolu topraklarnn
altnda yatyorlar. Bugn Bat Anadolu, Dou Anadolu, Adana, Trakya, Antalya, Hatay,
boazlar ve stanbul bizimdir; ordumuz vardr, donanmamz vardr, saray yoktur,
maliyemiz, adliyemiz, nafamz, harbiyemiz, denizciliimiz serbesttir. Efendiyiz. Corafi
birlik, milli birlik gereklemitir. Trkiye'de en imtiyazl insan yine Trk'tr. Byk
kk bizimle savaan btn devletler Trk Milleti'nin iradesini onaylamlardr. stiklal
savann gayesi bu idi, Lozan Antlamasnn anlam budur."45
Ksacas, ngiltere'nin ban ektii Avrupa emperyalizmi, Osmanl mparatorluu'nu
ykarak Trk Milleti'ni ortadan kaldrmay hedefledi. 19. yzyln sonu ve 20. yzyln ilk
eyreinin dnya siyasetini belirleyen en nemli unsurlarndan biri, bu "Osmanl'y paylap
yok etme" planyd.
O dnemde "ark Meselesi" olarak da bilinen bu plan, ncelikle ngiltere tarafndan
yrtlmt. ngiltere ise, nceki sayfalarda incelediimiz gibi, bu plan sadece askeri ve
siyasi gcyle deil, ayn zamanda bir "propaganda sava" ile yrtmt. Klasik
smrgeci yntemi kullanlmt: Topra igal edilip kendisi kleletirilecek olan millet,
"geri, ilkel, barbar, vahi" gibi sfatlarla karalanmt. Hatta Kolomb zamanndan beri
emperyalistler tarafndan dile getirilen "yar insan" kavram kullanlm ve aziz Trk Milleti
iin "insanln insan olmayan numuneleri" denmiti.
Bir baka deyile, Sosyal Darwinizm Osmanl mparatorluu'na ve Trk Milleti'ne kar
devreye sokulmutu. Kendilerini ok "medeni ve ileri" sayan Bat'nn rk emperyalistleri,
Sosyal Darwinizm safsatasyla tecavzlerine dayanak bulmular, Trk yurdu Anadolu'yu
blmeye kalkma cretini gstermilerdi. anakkale'de, Galiya'da, Irak'ta, Kanal'da ya
da Suriye'de Trk evlatlarna kurun skanlarn dayandklar "felsefi" temel, Sosyal
Darwinizm'di...
Ve Sosyal Darwinizm'i zellikle Trk Milleti'ni hedef alacak ekilde formle eden kii
de, bizzat Charles Darwin'di...

DARWINN TRK MLLETNE BAKII


Charles Darwin'i tm dnyaya tantan kitab, 1859'da yaynlanan ve teorisinin temel
atsn ieren Trlerin Kkeni (Origin of Species) adl almasyd. Bir ikinci nl almas ise,
"insann evrimi" konusundaki iddialarn ve rk teorilerini dile getirdii 1871 tarihli nsann
Treyii (The Descent of Man) adl kitabdr. Bunlarn dnda Beagle gemisiyle yapt
yolculuu ya da baz bitki ve hayvanlar zerindeki gzlemlerini konu alan almalar
yaynlanmtr.
Bunlar ounlukla teknik kitaplardr. Darwin'in grlerini, zellikle de i dnyasn ve
yakn evresi ile paylat dncelerini en iyi yanstan kaynak ise, lmnden alt yl
sonra olu Francis Darwin tarafndan yaynlanan Life and Letters of Charles Darwin (Charles
Darwin'in Hayat ve Mektuplar) adl kitaptr. Bu kitapta Darwin'in ok sayda mektubu
vardr ve bu mektuplarda ilgin grler dile getirilmektedir.
Bu kitap yaynlandktan sonra ngiliz fikir adamlar arasnda nemli bir yank
uyandrm, zellikle de Darwin'in taraftarlar, kitabn her satrn inceleyerek kendilerine
akl hocal yapan kiinin grlerini etd etmilerdir.
Kitapta yer alan mektuplardan bir tanesi ise, olduka nemli siyasi mesajlar tad
iin byk dikkat ekmitir. zellikle ngiltere'nin Osmanl mparatorluu'na cephe ald,
ngiliz babakan Gladstone'un "Trkler insanln insan olmayan numuneleridir.
Medeniyetimizin bekas iin onlar Asya steplerine geri srmeli veya Anadolu'da yok
etmeliyiz"46 gibi szleri srarla tekrarlad bir dnemde yaynlanan bu mektup ksa
srede nemli bir propaganda malzemesi haline gelmitir. nk Darwin'in bu mektuptaki
fikirleri Gladstone'unkiyle ayn, hatta daha da fanatiktir.
Sz konusu mektup, Charles Darwin tarafndan 3 Temmuz 1881 tarihinde W. Graham
adl bir bilim adamna yazlmtr. Darwin, mektubun giriinde doada bir ama ve anlam
olmad ynndeki klasik materyalist mantklarn tekrar etmektedir. Ancak sonra konuyu
doal seleksiyon kavramna ekmekte ve doal seleksiyonun "geri rklar" eleyerek
medeniyetin gelimesine katkda bulunduunu ne srmektedir. Darwin'in "geri rk"
kavramna kendince rnek olarak gsterdii millet ise Trk Milleti'dir. Darwin aynen yle
yazmaktadr:
"Doal
seleksiyona
dayal
kavgann,
medeniyetin
ilerleyiine
sizin
zannettiinizden daha fazla yarar saladn ve salamakta olduunu ispatlayabilirim.
Dnn ki, birka yzyl nce Avrupa, TRKLER tarafndan igal edildiinde, Avrupa
milletleri ne kadar byk risk altnda kalmt, ama artk bugn Avrupa'nn TRKLER
tarafndan igali bize ne kadar gln geliyor. Avrupa rklar olarak bilinen medeni
rklar, yaam mcadelesinde TRK BARBARLIINA kar galip gelmilerdir. Dnyann
ok da uzak olmayan bir geleceine baktmda, BU TR AAI IRKLARIN ounun
medenilemi YKSEK IRKLAR TARAFINDAN ELMNE EDLECEN (YOK
EDLECEN) GRYORUM."47

Bu satrlarda Trk Milleti iin sylenen szlerin birer hezeyan olduklar, fanatike bir
nefretin ve Trklk hakkndaki derin bir cehaletin rn olduklar aktr. Nitekim bir
sonraki blmde Darwin'in bu hezeyanlarnn ne denli gerek d olduunu Trk Milleti'nin
tarihini ele alarak inceleyeceiz. Ancak bu noktada yaplmas gereken, Darwin'in bu
szlerini detayl olarak analiz etmek ve bu szlerin amacn belirlemektir.
Darwin'in bu hezayann cmle cmle inceleyelim:
1) Doal seleksiyona dayal kavgann, medeniyetin ilerleyiine sizin zannettiinizden
daha fazla yarar saladn ve salamakta olduunu ispatlayabilirim...
Darwin burada klasik Sosyal Darwinist mant kullanmakta ve insanln rklar
arasndaki sava ve mcadele ile gelitiini ne srmektedir. Kitabn nceki blmlerinde
incelediimiz gibi, bu, 19. yzyl ngiliz emperyalizminin temel fikri dayanan tekil eden
koyu rk bir grtr.
2) ... Dnn ki, birka yzyl nce Avrupa, Trkler tarafndan igal edildiinde,
Avrupa milletleri ne kadar byk risk altnda kalmt, ama artk bugn Avrupa'nn Trkler
tarafndan igali bize ne kadar gln geliyor...
Darwin burada ise Trk Milleti'nin Osmanl dneminde Avrupa'daki, zellikle Balkan
Yarmadas'ndaki fetihlerinden sz etmektedir. Ancak kulland "igal" kavram tarihsel
olarak yanltr ve aslnda Trkler'e duyduu kinin bir ifadesidir. nk Trk Milleti
Balkanlar' "igal" etmemitir, fethetmitir. Bu ikisi arasnda nemli bir fark vardr. Bir
devlet bir topra igal ederse, amac oray yamalamak, zerinde yaayan halk ise ya
srmek ya da smrmektir. Ancak "fetih" farkl bir kavramdr. Fetih yapan devlet, ele
geirmi olduu topra ve zerinde yaayan halk sahiplenir, onu kendi bnyesine katar,
onlar dier vatandalar ile eit konuma getirir. Fethettii lkeyi de imar eder, gzelletirir,
kalkndrr.
Osmanl mparatorluu da Balkanlar' fethetmitir. Fethettii bu topraklardaki halklara
byk sayg ve hogr gstermi, onlar kendi tebaasnn bir paras saymtr.
Balkanlar'n drt bir yann da imar etmi, kalkndrm, gelitirmitir. Blgede ok sayda
kervansaray, hamam, kpr, cami, ktphane, aevi ina edilmitir ve bunlarn stn bir
kltrn rn olduklar bugn herkese kabul edilmektedir.
Ksacas "igal" ile "fetih" ok farkl kavramlardr. Bu nedenle 1453'teki zafer, dnya
literatrnde "stanbul'un igali" olarak deil, "stanbul'un fethi" olarak gemektedir.
Darwin ise bu kavramlar kastl olarak kartrmakta ve zellikle "igal" kavramn
kullanmaktadr. Amac, elbette, Trk Milleti'ni "barbar" bir toplum olarak gsterebilmektir.
3) ...Avrupa rklar olarak bilinen medeni rklar, yaam mcadelesinde Trk
Barbarlna kar galip gelmilerdir...
Darwin bu cmlesinde ayr nemli mesaj vermektedir. Birincisi, Avrupal rklar "medeni
rklar" olarak tanmlayarak klasik rk ve Sosyal Darwinist bak asn tekrarlamaktadr.
kincisi, Sosyal Darwinizm'in bir dier nemli iddiasn yinelemekte ve "rklar aras yaam

mcadelesi" kavramn kullanarak sava ve atmann milletleri gelitirdiini, uygarl


ilerlettiini ne srmektedir.
Darwin'in nc mesaj ise, Trk Milleti'ni "barbar" olarak niteleyiidir. Darwin'in
burada kulland kelime (hollow) eer birebir evrilirse "karaktersizlik" anlamna gelir. Bu
ifadeyle, Trkler'i herhangi bir zgn karakterden, meziyetten ve kltrden yoksun bir
toplum, yani "barbar" bir millet olarak tanmlamaya almaktadr. (Bu tanmlamann
aslszl aka ortadadr. Ancak ilerleyen sayfalarda bu konuya daha geni olarak yer
vereceiz.)
4) ... Dnyann ok da uzak olmayan bir geleceine baktmda, bu tr aa
rklarn ounun medenilemi yksek rklar tarafndan elimine edileceini (yok
edileceini) gryorum...
Darwin, en nemli mesajnve hezeyannbu cmlesinde sergilemektedir.
Syledikleri aktr: Trk Milleti'nin yaknda Avrupallar tarafndan yok edileceini ne
srmektedir. Bu ii gerekletirmesini umduu Avrupallar "medenilemi yksek rklar"
olarak tarif etmekte, Trk Milleti'ne de kendince "aa rk" yaktrmas yapmaktadr.
Ancak burada Darwin'in bu hezeyann nemli bir mesajla birlikte dile getirdiine
dikkat etmek gerekir. Darwin, bu cmleleri, "doal seleksiyon medeniyetin ilerleyiine
katkda bulunmaktadr" eklinde bir giri yaparak sylemektedir. Yani Trk Milleti'nin yok
edilmesi hedefinin, doa kanunlarnn bir gerei olduunu ve medeniyetin ilerleyiine de
katkda bulunacan iddia etmektedir!...

Darwinizm ile Trk Dmanl'nn Kopmaz likisi


Darwin'in ortaya koyduu bu mantklarn ngiliz emperyalizminin Osmanl dmanl
ile birebir uyum salad ise ok aktr. Darwin, ngiltere'nin Osmanl'y smrgeletirme
ve Trk Milleti'ni de tarihten silme planna szde bilimsel bir zemin salamaya almtr.
ngiltere'nin krkledii Trk dmanl akmna, bilimsel bir grnt kazandrmay
hedeflemitir.
Darwin'in Trk Milleti ile ilgili bu szlerinin, ngiltere'nin Msr' igalinden bir yl nceye
rastlamas da olduka anlamldr. Anlalan Darwin, ngiliz ynetiminin Msr'n igali ile
balayacak bir "Osmanl'y paralama" stratejisini kurduu sralarda, "Trklerin yaknda
yok olacaklarn gryorum, bu doal seleksiyonun gereidir" diyerek, bu stratejiye
katkda bulunmutur.
Darwin'in bu szlerinin o dnemde son derece etkili olduunu ise yeniden vurgulamak
gerekir. Darwin fikirlerini kukusuz sadece bu mektupta deil, ngiliz devlet adamlar ile
olan temaslarnda da ifade etmi ve onlara Trk Milleti'nin yok edilmesi planna salad
"bilimsel" destei sunmutur. Darwin'in bu mektubu 1888 ylnda yaynlandnda ise, Trk
Milleti'ne kar yrtlmekte olan propaganda savana byk bir destek salam, Trk

dmanlar Darwin'in hezeyanlarndan g bulmulardr.


Darwin'in Trk dmanlna salad bu destein etkisi, gnmzde bile
srmektedir. Bata Almanya olmak zere eitli Batl lkelerdeki neo-Nazi ve faist
gruplar, Trklere kar yrttkleri karalama kampanyasnda hala Darwin'in bu
szlerine atfta bulunmaktadrlar. Internet'teki eitli neo-Nazi sitelerinde, Darwin'in
"Ari rkn stnl" hakkndaki szlerinin yannda Trk Milleti hakkndaki hezeyan da
yer almaktadr. Almanya'daki Trk soydalarmz acmaszca katleden, evlerini
kundaklayan, iyerlerini yamalayan "dazlak"lar, Darwin'in grlerinden g bulmaya
devam etmektedirler.
Bu gerek, 19. yzylda Bat emperyalizmi tarafndan krklenen, o zamandan bu
yana da eitli evreler tarafndan srarla ayakta tutulan "Trk dmanl" akmnn
ardnda, Darwinizm'in nemli bir yeri olduunu gstermektedir. Elbette ki Trklere dman
olan toplum, grup ya da kiiler tarihin her dneminde var olmutur. Ancak ilk kez Darwin
bu dmanla szde bilimsel bir dayanak salam, Trk Milleti'nin "geri ve ilkel" bir millet
olduu eklindeki safsatalara bilimsel bir klf bulmutur.
Bu ise elbette milletini ve vatann seven her Trk'e, Darwinizm'e kar tavr almak, bu
rk ideolojiyi reddetmek ve geersizliini de elinden geldiince ortaya koymak grevini
ykler. Aksi takdirde, eer Darwinizm'i savunursa, kendi milletini yok etmek isteyen bir
dnya grne hizmet etmi olacaktr.
Darwinizm'e hala kr krne bal kalan, bu safsataya akla ve bilime ramen arka
kan bir takm Trk bilim ve fikir adamlarna duyurulur...

TRK MLLETNN EREFL TARH


"Tarih Trkler'den ok ey rendi, onlarn elinden kma yle eserler var ki
medeniyet iin birer ss tekil etmektedir..."48
Avusturyal tarihi Hammer

nceki blmde evrim teorisinin kurucusu olan Charles Darwin'in Trk Milleti hakkndaki
hezeyann inceledik. Darwin'in milletimizi kendince "yaknda yeryznden silinecek, geri,
barbar, aa bir rk" olarak tanmladn grdk. Elbette bu gibi szl saldr ve
hakaretlere cevap vermek ve bu cevab verecek bilgiye sahip olmak, her Trk'n milli
grevidir. Bu nedenle bu blmde, Trk Milleti'nin tarihini ve bu tarih iinde ekillenmi
olan karakterini inceleyeceiz.
Darwin'in szlerine cevaben ilk sylenmesi gereken, rk ayrmnn bilim, akl ve ahlak
d bir safsata olduudur. nsanlar birbirlerine rk zelliklerine gre stnlk salamazlar.
Tm insanlar ayn atada; ilk insan olan Hz. Adem'den gelmektedirler ve hepsi de Allah'n
kullardrlar. Hibir rk bir dierinden stn ya da aa deildir. Nitekim 20. yzyldaki
biyolojik ve antropolojik almalar, 19. yzylda ortaya atlm olan rk teorilerin hepsinin

temelden geersiz olduunu ve rklarn arasnda zeka, yetenek gibi ayrmlar


yaplamayacan ispatlam durumdadr.
Dolaysyla hibir insan ya da toplum, bir dierinden biyolojik olarak stn saylamaz.
nsanlar arasnda bir rk ayrm yaplamaz.
Milletleri erefli klan etken ise, onlarn tarihleridir. Tarih iinde gsterdikleri ahlak
zellikleridir. Bu nedenle Darwin'in Trk Milleti iin telaffuz ettii szlere, Trk tarihini
ortaya koyarak cevap vermek gerekir. Trk tarihine baktmzda ise, bu milletin, gerekte
dnya tarihine yn vermi, siyasi, askeri, kltrel ve ahlaki ynden damgasn brakm
erefli bir millet olduunu grrz.
Trkler 2000 yldan bu yana tarih sahnesinde yer alm, 16 byk devlet kurmu, pek
ok byk hakan ve hkmdar karm, alara damgasn vurmu kkl bir millettir.
Dnya tarihi boyunca kurulan sekiz dnya devletinden Trkler'e aittir. Tarihimizden
Mete, Alpertunga, Alparslan, Klarslan, Timur, Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim
gibi dnyann takdirini kazanm saysz nemli lider gelip gemitir. slam'dan nce
Trkistan, slam devrinde de Yakn Dou ve Trkiye merkez olmak zere in, Hindistan,
Afganistan, Horasan, Orta ve Dou Avrupa, Balkanlar, ran, Azerbaycan, Kafkasya,
Anadolu, Rumeli, Irak, Suriye, Msr ve Kuzey Afrika Trk Milleti'nin balca hakimiyet
sahalar olmutur. Trkler bu lkelerde hem son derece gl devletler kurmular, hem de
stn bir kltr miras brakmlardr. slamiyeti kabullerinden nce Hun ve Gktrk
Kaanlklar, slam anda Seluklu ve Osmanl Sultanlklar, Trk Milleti'nin "dnya gc"
olduu dnemleri temsil eder.

slamiyet'ten nce Trkler'in Etkisi


Kendi milli admzla kurulan ilk devlet olan Gktrkler'den nce ve sonra da eitli
adlar altnda saysz Trk devleti varlk gstermitir. Trkler, slamiyeti kabul etmeden nce
Uzak Dou'dan Balkanlar'a ve Orta Avrupa'ya kadar yaylmlar; in, Hindistan, ran, Roma
ve Bizans lkelerinin snrlarn amlar; zaferler kazanm ve bu uzak lkelerde bir takm
siyasi oluumlar meydana getirmilerdir. Bu alarda yaplan gler, kazanlan zaferler ve
kurulan devletler dnya tarihinde nemli bir rol oynamtr.
Nitekim gnmzde, Uzak Dou'dan Orta Avrupa'ya kadar geni bir blgede eski
Trkler'in etkisini grmek mmkndr. zellikle de bahsedilen blgede yer alan birok
lke, deniz, nehir ve kavimlerin adlar bu devirlere ait izler tar. rnein Uygur Trkler'i
tarm, sanat ve ticarette gsterdikleri baarlarn dnda, memleketleri olan bugnk in
Trkeli'ni bayndr bir hale getirmiler, kanallar aarak, sulama ilerini dzenleyerek tarm
ilerletmiler ve bu arada birok gzel binalar ve yollar da yapmlardr. Eski Uygur ehir
harabelerinde, Dou Trkelinde ve zellikle Karahoa, Turfan ve Karaar'da ngiliz, Alman,
Fransz ve Rus aratrmaclar tarafndan yaplan kazlar, bu blgede ok eski ve ileri bir Trk
uygarlnn yaam olduunu gstermitir. Bu kazlarda elde edilen birok kymetli sanat
eserleri; heykeller, minyatrler, iniler, kuma paralar ve duvar resimleri bugn Berlin,
Moskova ve Kalkta mzelerini sslemektedir. Bu kazlardan birini yneten Alman
bilginlerinden Fon L Kok, Uygurlar hakknda unlar sylemitir:
Bu yamursuz ve kurak ktada yzyllarca rtl kalm olan byk binalar,
heykeller, freskler, canfes (zerinde desen bulunmayan, ince dokunmu ipekli kuma)
ve kat zerine izilmi resimler, kitaplar, zengin edebiyat kalntlar, burada ok
yksek bir uygarln varlna ahittirler. Gerekten Karahoa ehrinde byk ve
hayret verici bir uygarlk vardr. ngiltere, Fransa ve Almanya'da byle eyler yokken,
gzel ve byk bir uygarla sahip olan Trkler hakkyla vnebilirler.49
Eski Trkler sanat alannda da ileri gitmilerdi. 18. yzyldan itibaren almaya balanan
Eski Trk mezarlar iinde, altn ve gmten yaplm kupalar, talar, vazolar, bilezik,
kpe, yzk ve maden aynalar gibi birok ss eyalar da vardr. Orta Asya'da bulunan
madenleri ileterek birok tarm aralar, silahlar ve ss eyalar, kap kacak yapmlardr.
Gerekten de tarih iinde yaplan bir yolculukta hemen her dnemde Trkler'in varlna
rastlamadan ilerlemek neredeyse imkanszdr.
448-449 yllarnda Atilla'nn saraynda elilik yapm olan Priskos'un anlattklarna
gre; "Hunlarn kral surlar ve kalelerle evrili ahap bir kentte oturuyordu. Saraynda yn
hallar ve ahap ssler vard. Giysileri ilemelerle sslenmiti. Sofra takmlar altn ve
gmtendi ve deerli talarla sslenmiti." Daha o dnemde Trkler'in sahip olduu
zenginlik ve ihtiam ifade etmesi bakmndan bu anlatlanlar nemlidir. Ayn kaynaktan,
hkmdarn yalnz byk bir strateji uzman deil, ayn zamanda kurnaz bir diplomat
olduunu da reniyoruz. Priskos; "Atilla bakalaryla iliki kurmann yararna inand iin
evresinde hep evirmen yardmclar bulundururdu"50 diyor. Yaanlan dnem gz nne

alndnda, bunlarn ileri bir kltr ve medeniyetin ifadesi olduu daha iyi anlalr.
Byk tarihilerimizden Prof. Ylmaz ztuna'nn belirttiine gre; "Trkler ok erken
zamanlarda, bilhassa askeri zaruretlerle maden ileyip, silah yapmay, at ve koyunu
ehliletirmeyi renmilerdir; ayn zamanda dnyann stn deri iileri, svarileri ve at
donatcsdrlar. Gmlek, pantalon, ceket giyerler ve bunlar nce inliler'e, Miladi 5.
asrdan balayarak da Romallar'a retmiler ve Avrupa giyim kuamnn bugnk
eklinin kurucusu olmulardr".51
Trkler'in belki madencilik, hayvanclk ve silah yapm gibi zellikleri tarihe gemitir.
Ancak giyim zevkleri, estetik anlaylar ve bu konularda dier kltrlerden insanlara
nclk etmeleri ok bilinmeyen ya da kastl olarak dile getirilmeyen zellikleridir. Bu
tarihi gerekler yerine "Barbar Trkler" imajn vermek, Trkler'e sempati beslemeyen
evrelerin kastl tercihleri olmutur. Ama buna ramen Avrupal tarihi ve yazarlardan da
bu konuda objektif yorumlarda bulunanlar vardr. rnein Elisee Reclus Yeni Umumi
Corafya adl eserinde Trkler'i yle vmektedir:
Komularna demiri ve dier madenleri reten onlardr. phe yok ki bize ehil
hayvanlar vermi olanlar da yine onlardr. Bugn faydalandmz bitkilerin birou da
belki Orta Asya'dan gelmektedir.52
Rus bilim adam W. Bardhold da Trkler'in demokrat ynlerinden bahsettikten sonra;
"Trk beylerinin mevki ve asaletlerine ramen Moollar gibi halka hakaretle
bakmadklarn; bilakis devletin kuruluu ve ykseliinde halka birinci derecede mevki
verdiklerini" belirtmitir. Tm bunlar, Trkler'in medeni karakterini ifade eden yorumlardr.

slamiyet'in Kabul ile


Gelen Ykseli
slamiyet'in etkisiyle Trkler daha yksek bir medeniyet ile yeni bir tarih devresine
girdiler. slamiyet'in kabul ile birlikte Trk tarihinin arlk merkezi Trkistan'dan Yakn
Dou ve zellikle de Trkiye'ye kayd. Bu arada slam dnyasn i buhranlardan ve d
tehlikelerden koruyarak, emin bir duruma getirdiler. Trkler slam'n ilim ve sanat
faaliyetlerine de katldlar. Bylece Orta a Mslman-Arap medeniyet ve kltrnde
Trkler'den de ok byk isimler yer ald.
Bir filozof olan Farabi, Lugati Cevheri, air Bear bunlar arasnda saylabilecek
isimlerdendir, ki bundan sonra da Trkler yetitirdikleri daha pek ok nemli ahsiyeti
tarihe yazdrmlardr. Tarihi Ylmaz ztuna yle der:
Trkler'in slam' kabul edip Mslman bir kavim olarak tarih sahnesine klar
gibi balangta o derece ehemmiyetsiz grnp de sonradan o kadar byk tesirler
icra etmi olan bir tezahr (etki yapm bir olay), dnya tarihinde hemen hemen emsalsizdir.53
slam' zmsemeleriyle birlikte Trkler'in slam'n bayraktarln stlendiklerini

grrz. Orta Asya'y, Kafkasya'y, Anadolu'yu, Rumeli'yi, Dou Avrupa, Karadeniz'in kuzey
sahillerini ve Kuzey Hindistan' Trk medeniyeti snrlarna dahil etmilerdir.
12. yzyln nde gelen isimlerinden Fahreddin Mbarek-ah Trkler'in o dnemdeki g
ve etkilerine dair bilgiler verir. in'den Rum lkelerine, kuzeyin buzlu blgelerinden Hindistan'a kadar uzanan
btn memleketleri 'Trkistan" ad ile adlandrmakta ve yeryznde Trkistan'dan daha byk
bir lkenin bulunmadn sylemektedir.54 Bundan baka o devrin Rubruck ve Marco Polo
gibi Avrupal gezginleri de "Tuna boylarndan in snrlarna kadar uzayan geni lkeleri
"Byk Trkia" olarak gsterirken ayn gerei ifade ederler ve Anadolu'ya da sadece
"Turkia" derler."55 Kastedilen yalnzca corafi bir hakimiyet deildir; tarihte ok derin izler
brakm, kltrel bir hakimiyet sz konusudur.
Bu noktada karmza Trk hakan, hkmdar ve idarecilerinin adil ve hogrl
tutumlar kar. Bu vasflar tamam olsalar, belki askeri bir egemenlik mmkn olurdu,
ama ynettikleri toplumlara istikrar ve huzur salamalar sz konusu olamazd. Ama Trk
devlet adamlar iin durum byle olmam, her zaman tebalar tarafndan sevgi ve saygyla
anlmlardr. rnein Ermeni tarihisi Urfal Mathiu Byk Seluklu mparatorluu'nun
azamet devrini yanstan Melikah'dan yle bahseder:
Melikah'n saltanat Allah'n ltfuna mazhar oldu. Hakimiyeti uzak lkelere kadar
yayld ve Ermenilere huzur verdi. Kalbi Hristiyanlara kar efkatle dolu idi. Getii
lkelerin halklarna kar bir baba gibi davrand. Birok ehir ve vilayetler kendi arzular
ile onun idaresine girdi; btn Rum ve Ermeni beldeleri onun kanunlarn tand.56
Bu dnemde Trkler'in edebiyatlarnda da nemli gelimeler dikkat eker. Kagarl
Mahmut, Yusuf Has Hacip, Ahmet Yesevi, Ali ir Nevai gibi nemli ahsiyetler km ve
gnmze dek gelen ok deerli eserler sunmulardr. Yunus Emre ve Mevlana gibi
tasavvuf alimi byk isimler de yine Trkler arasndan yetimitir.
Trkler'in medeni ykselilerinin bir gstergesi de, her trl ihtiyacn karlanmas iin
yaptrlan kervansaraylarn iinde, yolcularn tedavisi iin gerekli doktor ve salk
imkanlarnn hazr tutulmas, misafirlerin okumas iin de ktphaneler bulundurulmasdr.
Yine bu dnemde (Seluklular'da), bir tr niversite niteliinde olan medreseler yaygndr. O
dnem Avrupas'nn iinde bulunduu sosyal artlarn ilkellii ve toplumsal gerilik de
gznne alndnda bunlarn olaanst kurumlar olduu grlr. Nitekim Batl bir
tarihi olan Jean Paul Roux o dnemdeki Seluklu medreselerini yle tanmlar:
Bu daha ok ngiliz koleji tipindeki bir retim kurumuydu. Kurucusunun adndan
dolay 'Nizamiye' adyla anlan ilk medreseler; Badat, Niapur, sfahan, Belh, Herat ve
Merv'de kuruldu. Oralardan da tm Yakn Douya; ardndan Msr'a ve Kuzey Afrika'ya
yayld. Medresede ders vermi ilk kiilerden biri olan byk filozof Gazali gibi sekin
bir usta ya da bilim adamlar topluluu iin dnlm olan medreseler, slam
bilimleri ya da, astronomi, tp, kimya retimi yaplan merkezlerdi....57
XV. asr gezginlerinden Tafur'un tespiti ise Troie harabeleriyle ilgilidir: "Trkler eski
binalar mukaddes sayp, hibir eyi tahrip etmiyorlar"58 der. Bizansllarn ve Hallarn
girdikleri ehirlerde yaptklar tahrip ve ykmlar hatrlanacak olursa bu ilkellie karn,

Trkler'in ne derece medeni hareket ettikleri daha iyi anlalacaktr.


Trkler'in daha o dnemlerde tarihi eserlere nem vermeleri de dikkat ekici bir
uygarlk alametidir. nl Fransz yazar ve dnr Voltaire "Trkler, Mslmanlar ve
tekiler" adl eserinde Trkler'in bu zelliine yle dikkat eker:
Polenezya savalarnda Venedik ordusunun bombalar, Trkler'in esirgemi
olduklar birok tarihi antlar ykt. Bunlar arasnda Atina'nn mehur Akropolis'i de
hasara urad.59
Tm bunlar, Trk Milleti'nin, Darwin'in hezeyanlarnn aksine, stn bir kltre, asil bir
ahlaka ve erefli bir tarihe sahip olduunun ifadeleridir. Trk Milleti'nin bu vasflarnn en
ak ifadesi ise, byk Osmanl mparatorluu olmutur.

Airetten mparatorlua Giden Yol


1299'da Kay aireti tarafndan temelleri atlan Osmanl Devleti ok gemeden 3
ktaya hakim olmu dev bir imparatorluk haline dnt. Osmanl Devleti'nin kurulu
aamalarndaki padiahlar feraset ve basiret sahibi, kumanda yetenei ve ynetici kiilii
ok gelimi hkmdarlard. rnein Orhan Gazi bunlardan biridir. Bursa'nn fethi srasnda,
Rumlara, ehri kolayca teslim etme sebeplerini sorduu zaman yle cevap almt:
Sizin devletinizin gnden gne ykseldiini ve bizim devletimizi getiini anladk;
babanzn idaresine geen kyllerin memnun kalp bir daha bizi anmadklarn grdk
ve biz de bu rahatla heves ettik.60
Bir toplumun bir baka kavmin boyunduruuna severek, isteyerek, heves ederek
girmesi tarihte eine ender rastlanabilecek bir olaydr. Bursal Rumlarn bu ifadeleri ise
Trkler'in dier milletlere dostane yaklamlarnn, hogrl ve insancl ynetimlerinin
ak bir gstergesidir.
Sultan 1. Murat da ok stn vasflara sahip bir hkmdardr. Yaad dnemde
Edirne'yi alm, Balkanlarda ilerlemitir ki, bu Osmanl tarihinde ok nemli bir admdr.
ada Bizans tarihisi Khalkokondylas, Sultan I. Murat hakknda yle der:
Rumeli ve Anadolu'da 37 muharebeyi bizzat idare edip hepsini kazand. Cesur,
soukkanl, hesapl, genliinde olduu gibi ihtiyarlnda da alkan, enerjik, sert,
disiplinli idi. Hibir tedbiri ihmal etmez, iyice planlamadan hibir ie girimezdi.
Kendisine itaat ve hizmet eden milletlere ve kiilere, hangi dinden olurlarsa olsunlar,
iyi ve yumuak ve cmert davranrd. Dmanlk gsterenlere kar amanszd. Hibir
dman elinden kurtulamad. Verdii sze sonradan aleyhinde tecelli etse bile sadk
kalarak, dost dman herkesin gvenini kazand.61
Fransz tarihisi Fernard Grenard ise "Sultan Murat deerinde bir hkmdara ada
olan Avrupa hkmdarlar arasnda tesadf edilemez. Yalnz dahi bir asker ve strateji
stad deil, ince bir diplomatt. Doutan hkmdard. Osmanl kavmini bir millet haline
getirdi. Onlara ideal gsterdi ve verdi. lmnde bu milletin istikbalini 5 asr iin teminat

altna alm bulunuyordu" demektedir.62


ngiliz tarihisi Gibbon'a gre Sultan Murat; "Dnya zerinde ada btn hkmdar
ve devlet adamlarndan stnd. Babasnn bile tahayyl ettii snrlar ok at. Btn
tarihin en hayret verici gelimelerinden birini, Osmanl lehine kazand. Ortodokslar'a,
Katolikler'in Ortodokslar'a yapt muameleden kat kat iyi muamelede bulundu." 63 Gerek
ngiliz gerekse Fransz tarihilerin, padiah I.Murat'n devlet adaml ile ilgili yaptklar
tespitler son derece isabetlidir. Ayn zamanda bunlar nemli bir medeniyet gstergesidir.
Grld gibi Osmanl padiahlar yabanc tarihi ve aratrmaclarn dahi hayranlk
ve takdirlerini kazanmay baarm, ok stn kiilerdir.

Tarihin Seyrini Deitiren Kumandan:


Fatih Sultan Mehmet
Osmanl tarihinin en nemli ahsiyetlerinin banda ise elbette Fatih Sultan Mehmet
gelir. stanbul'u olaanst bir askeri deha ile fetheden ve bylelikle dnyada bir a
deitiren Fatih, daha sonra da Osmanl Devleti'ni ok byk bir ustalkla ynetmitir. Batl
tarihilerin gzyle Fatih Sultan Mehmet'e bakacak olursak, onun esiz dehasna ve
kumandanlna tank oluruz. Babinger, Bizansl Yorgios Trapezuntios'dan naklen yle der:
Sultan Mehmet, gnmzn en byk hkmdardr. Kiros'tan, Byk
skender'den, Sezar'dan, bir kelimeyle gelmi gemi btn hkmdarlardan
byktr.64
ngiliz tarihi Panzer'e gre de "Fatih, birinci snf bir lisan mtehasss, tarihi, filozof,
stn bir ynetici, harikulade bir svari ve silahrdr."65
Gustave Schlumberger ise
stanbul'un fethi iin yle der:
stanbul'un fethi dnya tarihinin en nemli olaylarndan biridir. Avrupa'nn tarihi
zerinde tesiri birinci derecede oldu. Tarihin btn akn deitirdi. Orta a' kapatp
Yeni a' balatt. 66
Fatih, hkmranl boyunca Trk Milleti'nin hogr ve adaletini de sergilemi, bunu
gren yabanc milletler ise onun ynetimi altna girmekten bir beis duymamlardr.
stanbul'un fethi srasnda Bizans babakan Byk Dka Notaras; "Bizans'ta Latin apkas
grmektense, Trk sar grmeyi tercih ederim" tarihi cmlesini syleyerek bu gerei
ifade etmitir.67

Osmanl'nn Adaleti
ve Hogrs
Osmanl mparatorluu'nun ok nemli bir zellii tebas arasnda kavim, din ve
mezhep ayrm yapmadan tam bir uyum salam olmas ve toplumun eitli kesimleri

arasnda sosyal adaleti temin edebilmi olmasdr. svireli ilahiyat Prof. Karl Barth bu
konuda unlar sylemitir:
Hristiyan Avrupa'nn bizzat Hristiyan kan dkt ve inanlar deiik olanlara
vahice zulmler yapmaktan zevk duyduu bir devirde Osmanl mparatorluu
engizisyonun bulunmad, yakmalarn ve sihirbazlk ithamlarnn mevcut olmad
yegane memleket oldu. Hristiyanlar tarafndan her yerden kovulan, srgn ve takip
edilen Yahudilerin snabildii tek memleket de barbar (!) Trkiye olmutur.68
Charles Darwin isimli amatr biyoloun Trkler'e yapt irkin ithamlarla, Trkler'in
tarihleri ve stn ahlaklar arasndaki tezat Prof. Barth bu szleriyle ok iyi ifade etmitir.
Osmanl'nn tebasna kar olan adaleti konusunda A. Miquel ise yle demektedir:
Hristiyan halklar Bizans ve Latin devletleri zamannda bulamadklar ok iyi bir
idare karsnda bulunmaktaydlar. Asla sistemli bir zulm grmemekteydiler. Tam
aksine imparatorluk, stanbul bata olmak zere, ikence gren spanyol Yahudileri'ne
bir snak olmutu.69
Trkler'in iki bin yllk bir tarih boyunca birok yabanc rk, millet, din ve mezhep
mensuplarn birarada ve byk bir uzlama iinde idare etmeleri takdire deer bir
konudur. Trkler ayet dier etnik unsurlara kar geni bir hogr, yksek bir insanlk
idealine sahip olmasalard, elbette ki byle kkl imparatorluklar kuramaz ve bu insanlar
asrlar boyu birarada tutamazlard. Ancak grmekteyiz ki, Trkler'in sahip olduklar vasflar,
zellikle de slamiyetin onlara kazandrd yksek idealler ve hasletler, son derece ileri bir
kltr ve medeniyet gelitirmelerini salamtr

Fatih'ten Sonra Devam Eden Ykseli


Trkler'in stanbul'un fethiyle zirveye kan baarlar Fatih'ten sonra gelen padiahlar
tarafndan da devam ettirilmitir. Osmanl ordular iki kez Viyana kaplarna dayanm,
Srbistan, Arnavutluk, Bosna-Hersek, Eflak, Bodan bata olmak zere Balkanlar batan
sona fethedilmi, Macaristan Osmanl himayesine gemi, Osmanl denizlere alm,
Karadeniz Trk gl haline getirilmi, Mora yarmadas, Rodos, Girit, Sakz gibi birok Ege
adas alnm, Kafkasya ele geirilmi, Badat, Tebriz, Yemen, Suriye, Irak, Lbnan, Msr,
Filistin, Kuds, Fas, Tunus, Cezayir, Dou Anadolu, Baharat Yolu, Lehistan gibi daha pek ok
yer Osmanl topraklarna katlmtr.
Trkler'in medeni karakterlerinin ok fazla ifadesi olmakla birlikte, fethettikleri yerlere
gtrdkleri yenilikler de bunun en gzel kantlarndan biri olarak saylabilir. rnein
Trkler'in Cezayir'i fetihleriyle ilgili olarak, Cezayir 1962'de zgrlne kavutuunda,
milli hareketin liderlerinden Albay Muhandu'l-Hacc u aklamay yapmtr:
Hereyi hatta bir millet oluumuzu Trkler'e borluyuz. Osmanllar geldii
zaman bizler korsandk. Yzlerce kabileden mteekkildik. Osmanllar bamza bir
paa getirdiler. Dank airetleri bir araya topladlar. Onlar bir kavim haline koydular.

Bu kavim 300 yl merkezi Trk idaresi altnda kald. Birliin kudretini rendi. Trkler'in
yardmyla millet haline geldik.70
Cezayirli albayn Trkler hakknda syledikleri, Trk dmanlarnn attklar iftiralara
da bir yant niteliindedir. Trkler'in, gittikleri yerlere ykm deil, tam tersine dzen
gtrdklerinin ifadesidir.
Bir Fas gazetesi olan El Alem'de yaynlanan "Osmanl mparatorluu'nun knden
Sorumlu ngiltere'dir" balkl makale de yukardaki sav desteklemektedir:
Osmanllar slam dnyasnn savunulmas iin drt yz yl sava verdiler. Trk
egemenlii, ne Arap topraklarnn igali demektir ne de ele geirilmesi... Sadece
Mslman bir devletten baka bir Mslman devlete iktidarn devredilmesi sz konusu
olmutur. Bunun iindir ki Msr halk Hallara, Moollara, Franszlara ve ngilizler'e
kar koyduu gibi Trkler'e kar koymamtr. Msrllar, Trk egemenliine bal
kalmlar ve devletin kendi iinde kendilerine den grevi almlardr. Peki neden bu
Osmanl dmanl?71
Samimi sarfedilmi tm bu szler Trk Milleti'nin slam dnyasndaki nemini
vurgulamak iin yeterlidir. Ayn zamanda Trkler'in hakimiyetleri altna aldklar
blgelerdeki toplumlar tarafndan nasl benimsendiini gstermesi bakmndan da
nemlidir. Romanya'nn eski adliye bakanlarndan Monsieur Dissescu da syledikleriyle
bunlar dorulamaktadr:
Kim ne derse desin biz Romenler bugnk mevcudiyetimizi Trkler'in
ulvicenaplna borluyuz. dareleri altna aldklar milletlere kar hakiki bir evkat,
mrvvet ve msahamakarlk ile muamele etmemi olsaydlar, onlarn yerine biz
herhangi bir komu milletin tahakkm altna girmi bulunsaydk, u anda bir tek
Romen kalmazd...72
Avrupal tarihi Richard Peters ise; "Trkler asrlar boyunca bir ok milletlere hakim
oldular fakat onlar asimile etmeye asla gayret etmediler. Onlara hrriyet verdiler ve din ve
kltrlerinin yaanmasna msaade ettiler"73 diyerek Trk Milleti'ne yaplan "barbar"
sulamasna en gzel ekilde cevap vermitir.
Yine zamanmzn tannm Macar tarihilerinden Kaldy-Nagy "The Cash Book of the
Ottoman Treasury in Buda in the Years 1558-1560" adl makalesinde yine Trk kltr ve
medeniyetine dikkat eker:
1558-60 tarihleri arasnda Osmanl Devleti'nin Macaristan'dan toplad 6 milyon
ksr ake vergiye mukabil, buraya 23 milyonun zerinde masraf yaptn bylece
stanbul'dan -smrld nceleri bir ksm Batl tarihiler tarafndan savunulanMacaristan'a 17 milyon ake mali yardm yapldn ortaya koymaktadr. Bundan
baka Trkler Balkanlarda pek ok maddi eser brakmlardr. Mora'da muhtelif
ehirlerde yzlerce eser brakm olmalarn, yalnz Rusuk'ta 33 cami, mescit ve tekke
brakm olmalarn bu adan izah etmek mmkndr.74
Bunlar da aka gstermektedir ki Osmanllar fethettikleri lkeleri smrmemiler,
bu lkelerin halklarnn haklarna sayg gstermilerdir. Bunun nedeni padiahlarnn devlet

anlaylar ve tebalarna bak alardr. nk Osmanl padiahlar fethettikleri yerlerde


yaayan halkn kendilerine Allah'n bir emaneti olduunu dnmlerdir. Onlar himaye
etmek ve hi kimsenin onlara zulm yapmamasn salamak ise padiahn grevleri
arasnda saylmtr. Hatta yle ki Fatih stanbul'u fethettii zaman patrikhaneye ok geni
imkanlar tanm, bylece patrikhane ilk defa Trkler zamannda bir muhtariyete
kavumutur.75

Yabanc Gzyle Trk nsan


Tarihte pek ok hkmdar, devlet adam, siyaseti, asker ya da tarihi, Trk Milleti'nin
vasflarn tarif eden ve onlarn stn ahlaki zelliklerini aklayan yorumlarda
bulunmulardr. Bunlarn bir ksmn yle sralayabiliriz:
sve kral XII. Charles'n (Demirba arl) Trkiye'ye snmak zorunda kaldndaki
izlenimleri:
efkatin, cmertliin, asaletin, nezaketin esiriyim. Trkler beni ite bu elmas baa
sardlar. Bu kadar efkatli, bu kadar nazik bir milletin arasnda hr bir esir olarak
yaamak, bilsen ne kadar tatl!...76

18. yy'da Osmanl topraklarnda yaayan Comte de Bonneval (Humbarac Ahmet Paa):
nk Trkler'i seviyorum. Onlar (sanki) cennetten bir ke olan bu esiz
memlekete yakan esiz insanlar. Yaratllarnda gkyzne mahsus bir ycelik, gnl
allarnda ise bir tevazu var. Bu byk ruhlu milletin arasnda vatanm unutmaktan
korkuyorum. Vatan aziz ve pek aziz. Lakin Trk de aziz ve ok aziz.77

M. Baudier ("Historie de la religion des Turcs" adl eserinde):


Trkler, merhamet, efkat ve insanlara yardmda btn milletlere ve hatta
Hristiyanlara da stndrler.78

XV. yzyl gezginlerinden Tafur:


Trkler konumalarnda dost ve neeli, yemek ve harcamalarnda ok asil ve
hayrseverdirler.79

General Charles Royan:

Trkler arasnda geirdiim iki yldan fazla zaman iinde edindiim


tecrbelerime dayanarak hemen belirtmeliyim ki, daha uygar olmakla hret
yapm milletlerin, Trkler'in ahlk ve karakterleri konusunda sahip bulunduklar
bilgiler ve kanaat tamamiyle hatal ve aldatcdr...80

Fransz airi Lamartine:


Trkler bir rk ve bir millet olmak haysiyetiyle yeryznn en erefli insanlardr.
Karakterleri pek asil ve ycedir.... Asaletleri alnlarnda ve amellerinde yazldr... Btn
hareketleri asilanedir ve vecd ile yaayan duygulu bir millettir. Onlarn yurdu efendiler
diyardr, kahramanlar, ehitler lkesidir. Bence insaniyete eref veren byle bir
milletin dman olmak insanln dman olmaktan farkszdr. Byle bir lekeden Allah
beni korusun.81

General arneyev:
Trkler'in dzinelerle milleti idare edebilmelerindeki muvaffakiyetin srrn da
anlyorum. Onlar milletleri bir kez yeniyorlar. Fakat kazandklar zaferi ruhlarda ve
nesillerde yaatmay biliyorlar.82

Trk dostu Fransz yazar Pierre Loti:


Trk asillerin asilidir. Yapma olmayan, gsterii bulunmayan bu pek yksek asalet
ona tabiatn hediyesidir.83

Comte de Marsigli:
Osmanl Trkleri'nin milli seciyesini tekil eden vakarn, arballn tasviri kolay
deildir.84
18. yzylda sve'in stanbul Bykelisi olan ve Osmanl messeseleri ile tekilt
hakknda yazd yedi ciltlik eseri ile tannan Mouradgea d'Ohsson:
Osmanl Trkleri, dier faziletleri kadar drstlk ve doruluk gibi Kuran'n en
kuvvetli hkmlerine dayanan meziyetleri itibariyle de yan takdirdirler. timai
nizmn Osmanllar arasnda kurduu mnasebetlerin hepsine temiz yreklilikle, iyi
niyetin hkim olduu anlalmaktadr.85
12. yzylda yaam olan Antakya Patrii Sryni Mikil de Vakyinmesinde, eski Trk fazilet
ve ahlk ile ilgili olarak unlar yazar:
Trkler'in
ayrlmazlar.86

meziyetleri

vardr.

Sahtekrlk,

yalan

bilmezler

ve

doruluktan

Osmanl mparatorluu'nun liyakat, ahlak, maddi-manevi disiplin ve alma zerine


kurulu olduunu belirten bir baka Avrupal yorum ise yledir:
Trkiye'de ahsi meziyet ve kabiliyetten baka hibir eye kymet verilmez.
Bunun yegane istisnas Osmanl hanedandr. Nesep ve rsiyet bir ey ifade etmez...
Herkes liyakat, bilgi, ahlak ve seciyesine gre bir mevkiye tayin edilir. Ahlaksz, bilgisiz
ve tembeller hibir zaman yksek mevkilere kamazlar. Osmanllar'n muvaffakiyeti
ve btn dnyaya hakim bir rk olmalarnn hikmeti budur; Trkler'in en byk
dman budur.87
Bu ifadeler de Trkler'in insani ve ahlaki ynlerinin ne derece gelimi olduunu gstermesi
bakmndan nemlidir. Yksek kltr ve medeniyetlerinin daha pek ok rnei vardr.
ehirlerindeki dzen, gvenlik ve huzur bunun bir rneidir.
Tarihte Trk dman olarak tannan Fransz Guer bile, imparatorluk devri Trkiyesi'ndeki
emniyet ve asayi ile ilgili olarak u yorumu yapmtr:
stanbul'da ve Osmanl mparatorluu'nun btn ehirlerinde grlen emniyet ve
asayi, hibir tereddde imkn vermeyecek ekilde ortaya koymaktadr ki, Trkler
grlmemi bir ekilde ve son derece medenidirler ve uzun sre itham edildikleri,
sulandklar, barbarlkla hibir alkalar yoktur.88

17. yzylda Thevenot da ayn noktaya iaret etmitir:


Bir milyonluk byk stanbul ehrinde drt ylda drt katil vakas grlmemitir.
Ticari emtia ile dolu olan muazzam kervansaraylar bir tek adam tarafndan korunuyor...
Trkler ok dindar, insaniyet sever ve efkatlidirler. Aralarnda iki, kumar ve kavga
yoktur.89
Bu iki rnek de yine Trkler'in medeni ahlaklarnn toplum yaantlarna olan
yansmasdr ve yabanclarn hemen dikkatlerini ekmesi asndan nemlidir.
Osmanl tarihi yazar Avusturyal Baron von Hammer eserinin 19 ciltlik Franszca
tercmesinin 1835'de kan nszne yle girer: "Osmanl mparatorluu geni bir
imparatorluktur. Ve tarih bakmndan sonsuz nem arzeder Bir devdir ki gl kollar,
ayn zamanda ktay kavrar. Btn imparatorluklar gibi bir gn derse Asya, Afrika ve
Avrupa ktalarnda brakaca enkaz bu ktay kaplayacaktr Osmanl mparatorluu
bugn (1835) bile gcnn doruunda iken haiz olduu genilikten daha geni lkeleri
elinde tutmaktadr."90
Fransz dnrlerinden Rene Herpin yle yazar:
Trkiye bugn (1629) dnyann geri kalan btn devletlerinin toplam gc
zerinde bir kudrete haizdir.91

Birleik Amerika'nn Osmanl Devleti nezdinde son bykelisi olan Fransz msteriki

(doubilimcisi) Sauvagat:
slam tarihi Osmanllar derecesinde gl ve istikrarl bir siyasi yapya ahit
olmamtr... Bilhassa 16. ve 17. asrlar boyunca Avrupa'nn en byk, en geni, en
istikrarl ve en muazzam mali kaynaklara sahip devleti, Osmanl idi. dare cihaz
Osmanl halknn yararlarna gre dzenlenmi muntazam bir tekilatt. Donanmas
btn Akdeniz'e egemendi. Trkler'in en byk erdemlerinden biri olan disiplin,
imparatorluun her yerinde hkmrand. stanbul dnyann en byk medeniyet
merkezi olarak, her ziyaret eden Avrupal gezginin gzlerini kamatryordu.92

Alman msteriki Babinger:


Osmanl mparatorluu gerek bir cihan devleti (Weltreiches) idi.93

ngiliz tarihisi Downey:


Osmanl Devleti cihan tarihinin en artc, en harikulade tezahrlerinden biridir.
Btn Akdeniz uygarln bir imparatorlukta toplamaya teebbs etmitir.94

ngiliz tarih filozofu Toynbee:


Btn tarih boyunca Orta Dou'yu egemenliinde birletiren tek devlet
Osmanl mparatorluu'dur. (Balkanlar ve Arap lkeleri). Bunu ne Pers ne Roma, ne
Arap imparatorluklar baaramamlardr.95
Toynbee ayrca Osmanl Devleti'nin, Arapa konuan btn kavimleri ayn devletin
ats altnda topladna da dikkat eker. Osmanl'nn yerine geen smrgeci Avrupa
devletlerinin hibirinin, ne ngiltere, ne Fransa, ne talya, ne de Rusya'nn bu lkeleri
Osmanl derecesinde iyi ynetemediklerini, ok ksa zamanda da yerlerini Balkan ve
Arap devletlerine braktklarn, halbuki bu lkeleri, Osmanl'dan daha iyi ynetecekleri
iddiasyla Osmanl'nn elinden aldklarn anlatr. Orta Dou'ya tarih boyunca ve gnmze
kadar en iyi ynetimin Osmanl tarafndan getirildiini, Osmanl'nn hakkyla Roma
mparatorluu'nun varisi bulunduunu da szlerine ekler.96 Toynbee aslnda ok nemli
noktalara temas etmektedir.
Sonu olarak, Osmanl mparatorluu'nun, bu imparatorluu asrlar boyu stn
baarlarla yneten Trk sultanlarnn ve Trk insannn saygnl ortadadr. Arivler
yabanc gzlemcilerin bu yndeki ifadeleriyle doludur. Burada verilenler ise elbette snrl
bir ka rnekten ibarettir.
Tm bunlar gznne alndnda, Trkler'in insanlk tarihi boyunca dier milletlere
kyasla gerek devletleriyle, gerekse fertleriyle son derece medeni ve ileri bir yaam
srdkleri anlalr. Bu blmde yer verilen tarihi gereklerden, yabanc tarihi ve
gzlemcilerin fikirlerinden de anlald gibi Trkler'in, haklarndaki irkin ithamlarla hibir

ilgileri yoktur. Tm tarihi deliller ve ahitler Trkler'in mstesna zelliklere sahip, ilim-irfan
sahibi, medeni ve gzel ahlakl insanlar olduklarn ortaya koymaktadr.

Sonu
Bu blmn banda, "insanlar arasnda bir rk ayrm yaplamaz, milletleri deerli
klan etken ise onlarn tarihleri ve bu tarih iinde sergiledikleri ahlak zellikleridir"
demitik. Blm boyunca incelediimiz bilgiler ise, bu kstaslar karsnda Trk
Milleti'nin ok stn ve erefli bir millet olduunu gstermektedir. Trkler, tarihe yn
vermi, byk medeniyetler kurmu ve stn ahlak zellikler sergilemi kkl ve
onurlu bir millettir.
Trk dmanlarnn bunu bilmediklerini dnemeyiz. Onlar da elbette dman
olduklar milletin vasflarnn bilincindedirler. Ama dmanlklar, onlar Trk Milleti'ni
ktlemeye itmitir. "Barbarlk", "ilkellik", "vahilik" gibi bir takm kavramlar, bu
kavramlarla aslnda hibir ekilde ilikilendirilemeyecek olan Trk Milleti'ne atfetmiler, bu
ekilde Trkler'e duyduklar nefrete bir dayanak bulmaya almlardr.
Charles Darwin de ayn konumdadr. Darwin'in, Trkler'in gerek tarihini hi bilmedii
dnlemez. Ancak amac gereklere dayal bir yorum yapmak deil, ngiliz
emperyalizminin karlarn korumak olduu iin, Trkler'i kastl olarak ktlemitir.
Britanya mparatorluu'nun Osmanl'y paralayp Trk Milleti'ni kleletirme planna
"bilimsel" destek salayabilmek iin, "Trkler yaknda yok olacak aa bir rktr" gibi
hezeyanlar sergilemekten ve bunu bilim adna sylediini iddia etmek gibi bir yalan ortaya
atmaktan ekinmemitir.
Dolaysyla Darwin, iki bin yllk Trk tarihinin gereklerinin tmne yz eviren,
Trkler'i en olmadk bir sfatla karalamaya alan ve ortaya att yalanla Trk Milleti'nin
yok olmasn mit eden byk bir Trk dmandr. Dier tm Trk dmanlarna szde
bilimsel bir temel salad iin de, belki "Trkln en byk dman" saylabilir.
Bu durumda milletini ve vatann seven her Trk'n de Darwin'i dman olarak kabul
etmesi gerekmektedir.

TRK DMANLIININ GNMZE


YANSIMALARI
nceki blmlerde Darwinin Trk Milleti'ni hedef alan irkin ithamlarn ve bu
ithamlarn emperyalizmin Trk Milleti'ni hedef alan planlarna nasl destek saladn
grdk. Darwinizm'in bu karanlk yznn tarihimizde meydana getirdii etkiyi grdkten
sonra gnmze kadar gelen yansmalarna deinmekte de yarar var. nk yakn
tarihimizde Trkler'e kar giriilen her tr dmanca eylem ve saldrnn arkasnda ayn tez
yatmaktadr. Darwinin Trk Milletini hedef alan bu hezeyanlar Batl kaynaklarda
szlklere varncaya kadar yer alm, gelien kitle iletiim teknolojisi araclyla on
milyonlarca kiiye ulatrlm ve bylelikle dnyaya "barbar Trkler" mesaj verilmek
istenmitir. Batnn, Sevrden bugne deimeyen, aziz Trk Milletini dlamaya ve
ezmeye ynelik araylarnn arkasnda bu rk ve Trk dman grler yer almaktadr.
Petrus Dozylerden rk dazlaklara varncaya kadar tm Trk dmanlar, fikri
dayanaklarn Darwinizmden almaktadrlar.
Gnmzde bata Almanya olmak zere neo-Nazi rklarnn Trk soydalarmza
kar gerekletirdikleri saldrlarn ardnda da, 19. yzylda atlan bu rk ve Trk dman
sloganlarn byk rol vardr. Nazizm'in zaten Darwinist temele dayal bir ideoloji olduu
dikkate alndnda bu nokta daha iyi anlalr.
Son yllarda bata Almanya'nn Solingen, Mlln ehirlerinde ve Hollanda'nn eitli
blgelerinde yaayan soydalarmza kar giriilen eylemler gibi, yakn tarihimizde
dnyann eitli yerlerinde Trkler'e ynelik uygulanan politikalar da aslnda ayn kapsama
girmektedir. Souk sava dneminde SSCB'de Trkler'e yaplan srgn, asimilasyon
almalar ve basklar halen daha hafzalardan silinebilmi deildir. Bu basklara zellikle
de Krm, zbek ve Krgz Trkleri hedef olmutur. Bulgaristan'da uygulanan vahice
yntemler de Trk dmanlnn bir baka tezahrdr. Bundan baka Kbrs meselesinde
Avrupa'nn Trkler'e kar sergiledii haksz tutum ve bunun yansra AB srecinde
Trkiye'ye ynelik izlenen tarafl politikann altnda da benzeri nyarglar yatmaktadr. Tm
bunlarn kkeni, Avrupal rklarn "tarihi" Trk dmanlnn yansmalardr.
Yakn zamanda gerekletirilen bu olaylardan birkan biraz daha detayl olarak
hatrlamakta yarar var. Alman neo-Nazileri Kasm 1992de Trkleri hedef seerek Mlln
ehrinde katliam yapmlard. Ardndan Mays 1993de Solingen katliamnda be Trkn
neo-Naziler tarafindan yaklmas zerine, Mllndeki sahneler Solingende tekrar yaand.
Olayn Trk dmanlndan kaynaklanan rk bir saldr olduu akt. Hatta San Francisco
Examiner gazetesinin 1 Nisan 1997 tarihli saysnda yaymlanan haberde: "Solingendeki
saldr, Alman tarihinin Nazi dneminden bu yana en kanl rk saldrsdr" deniliyordu.
Yine ayn dnemlerde (1997) Heigerseelbachda karlan bir yangnda ise bir Trk birinci
kattaki evinin penceresinden atlam ve yaralanmt. Polis, apartmann arkasnda izilmi
halde Gamal Ha bulunduunu syledi. Bu olaylarla e zamanl olarak Detmoldta

meydana gelen olayda yanlarnda bak ve beyzbol sopalar bulunan ve "Trkler Dar"
slogan atan alkoll askerler iki Trk'e saldrmlard. Benzeri saldrlarn ardndan da olay
yerinin yaknlarnda Gamal Ha izimlerine rastlanyordu.
Bundan baka Hollandann Lahey kentinde Trkler'e ynelik bir saldr daha gerekleti.
Sz konusu saldrda da bir Trk kadn ve be ocuu ldrld. Ardndan Trkler
tarafndan dzenlenen yas yrynden sonra yry dzenleyenlerin evlerine,
zerlerine Gamal Ha izilmi imzasz tehdit mektuplar geldi. Mektuplar "lm" tehditleri
ieriyordu.
Trkler'e kar uygulanan tm bu haksz muamele ve eylemler, rkla dayal bir Trk
dmanlndan kaynaklanmaktadr. Almanyada bu rkln fikri tohumlarn atan kii ise
yine Charles Darwindir. Darwin'in teorisi, onun ateli bir hayran olan Ernst Haeckel
tarafndan Almanya'ya tanm, Nazi hareketi ise Haeckel'den ilham alarak ykselmitir.
Hitler ve dier Nazi ideologlar, rk fikirlerini Darwinizm'e dayanarak savunmulardr.
Gnmzdeki
neo-Naziler
de
Darwinizm'den
ve
Darwin'in
Trkler
hakknda
hezeyanlarndan g bulmaktadrlar.
Trk dmanl yansmalarnn grld lke yalnzca Almanya deildir.
Yunanistan'daki Bat Trakya Trkleri de ok uzun sredir rk bir politikann madurlar
konumundadr. Sosyal yaamn hemen her alannda ikinci snf insan muamelesi
grmektedirler. rnein Trk aslllarn siyaseten rgtlenmelerini, aday olmalarn, olsalar
bile seilmelerini nlemek iin, onlara, hibir dnya lkesinde bulunmayan zorluklar
karlmaktadr. Yunanistanda zorunlu eitim 9 yldr ve eitim bir st okulda snavsz,
kesintisiz srdrlebilir. Ancak, Trk aznlk okullarnda 6. yln sonunda snav kazanma
koulu konulmutur. Ama Trk aznln eitimini yarda kesmektir. Daha bunlar gibi saysz
rk uygulama sz konusudur.
Yakn tarihimiz dnyann daha pek ok yerinde Trk soyuna mensup insanlarn maruz
kald bu tip insanlk d eylemlerle doludur. rnein 80li yllar ve ncesinde Bulgaristan
Trkleri'nin urad zulm ve asimilasyon almalar da bu konuya rnek verilebilir.
Bulgaristandaki soydalarmzn zorla isim ve soyadlar deitirilmeye allm, Trke
konumalar yasaklanmtr. Buradaki 2 milyon Trk'n camilere ve mescitlere gitmeleri
engellenmi, ibadet hrriyetleri ellerinden alnm, snnet yasaklanm, Trk okullar
kapatlm, stelik bunlara kar direnenler lme kadar varan cezalara arptrlmlardr.
Ama tm bunlara, bugn insan haklar savunucusu olarak geinen ve her frsatta Trkiyeyi
eletiren Bat dnyas sessiz kalmtr. te bu ayrmcln sebebi Avrupa insanna
gemiten kalan rk mirastr.
Bulgaristanda Trkler'e yaplan bu muamele daha nce 1913 tarihinde Balkan Sava
srasnda da yaanmtr. Bulgarlar girdikleri Trk ehir ve kylerinde insanlk d vahetler
sergilemilerdir. Fransz yazar ve subay Pierre Loti bu olaylarn hemen akabinde Edirne ve
dolaylarna gitmi, buradaki rktc manzaray bizzat kendi gzleriyle grm, olaylar
birebir mahade etmi ve halkla tek tek konuma imkan bulmutur.97 Pierre Lotinin
1913lerde ngiliz ve Fransz basnnda yaynlanan "Bulgar Vaheti ve Mezalimi" anlatan

makaleleri bu konudaki gerekleri tm aklyla ortaya koymas bakmndan nemlidir.


te yanda Sovyet Rusya zamannda da Rusya federasyonuna bal Trkler asimile
edilmeye allmtr. Sovyetler bu amala Trkler'i dank blgelere yerletirmiler ve
balantlarn tamamen kesecek formller uygulamlardr. Ayn ekilde Stalin dneminde
Trkiye ile snr blgede yaayan Ahska Trkleri yerlerinden koparlarak Sibirya bata
olmak zere Sovyetler Birlii'nin eitli yerlerine datlmlardr. Yerlerine ise Hristiyan
Grcler yerletirilmitir. Rusya'nn Kafkasya politikas Trkiye snrnda Hristiyan Grc ve
Ermenilerden oluan bir gayri mslim halk oluturarak, Trkiyenin Trk dnyas ile
irtibatn kesmek olmutur. Kafkasya dndan Ermeniler gmen olarak getirilmi, suni bir
Ermeni devleti oluturulmutur. Azerbaycan ve Nahcivan aras Ermenilere verilerek bu iki
blgenin balants kesilmitir. Ruslar Trkler'i eski kltrlerinden koparmak ve aralarndaki
Trk birliini bozmak iin alfabelerini deitirmitir. nce Arap alfabesi kullanan Trkler'i
Latin alfabesi kullanmaya zorlamlardr. Trkiyenin de Latin alfabesine gemesi zerine
herhangi bir kltr birliini engellemek amacyla SSCBdeki Trkler Kiril alfabesi
kullanmaya zorlanmlardr. Bylece Trkiye ve Trkler arasnda tm balar koparlmaya
allmtr.
Kbrsta da Trkler benzer olaylar yaamlar, insanlk d zulm ve basklara maruz
kalmlardr. zellikle 1963-74 dneminde Rumlar Trkler'e kar byk bir vahete
girimiler, ok sayda Trk' katletmilerdir.
Bunlardan baka gnmzde de Trkler'in Avrupa Birlii yelii srecinde kar
karya kaldklar muamele, bu tarihi bak asnn tam bir kalnts eklindedir. Avrupa
Birlii'ne ye lkeler baka hibir lkeye komadklar artlar Trkiyeye komular, srekli
zorluk karmlar, son derece adaletsiz bir tutum sergilemilerdir. yle ki Litvanya gibi
bamszln yeni kazanm, ekonomik ve siyasi durumu Trkiyeden daha parlak olmayan
lkeler ile baz Orta Avrupa lkelerine AB, hemen kaplarn at halde, Trkiye'nin
konumunu srncemede brakmay tercih etmitir. ABne giri srecimiz boyunca
yaadmz diyaloglar ve talepler incelenecek olursa, Avrupallarn bilinaltlarnda hala 19.
yzyldan miras bir "Trk dmanl"nn bulunduu aka grlr.
Bu dmanln en nemli fikri dayana ise, bu kitap boyunca incelediimiz gibi,
Darwinizm'dir. nsanlarn Allah tarafndan yaratlmadklarn, maymun benzeri canllardan
evrimletiklerini iddia eden Darwin, Trk Milleti'ni ise kendince "yar maymun" saym ve
Avrupal rklarn da Trk Milleti'ni yok etmelerini istemitir. Dnyann farkl blgelerindeki
Trk dmanlarnn ok farkl anlaylar olabilir. Ama onlar birletiren ortak zellik,
hepsinin yegane "bilimsel" dayanaklarn evrim teorisinde bulmalardr...

KOMNZME AILAN KAPI: DARWINZM


nceki blmlerde Darwinizm'in Trk Dmanl'nn en nemli fikri dayana
olduunu, Trk Milleti'nin bekasna kast eden odaklarn "bilimsel" desteklerini
Darwinizm'den aldklarn inceledik.
Darwinizm'in, Trk Milleti'nin bekasna ynelik olarak oluturduu bir baka tehdit ise,
Trk Milleti'nin birliine kast eden bir takm ideolojik akmlar beslemesidir. Bunlarn
banda komnizm gelir.
Komnizm, 1960'lardan bu yana Trkiye'de bata bir ksm genler ve aydnlar olmak
zere geni bir kitleyi etkilemi bir ideolojidir. Bu ideolojiye kaplanlar, yllarca Yce Trk
Devleti'ne kar silaha sarlmlar, lkeyi kana boan terr eylemleri gerekletirmilerdir.
Kendi milli kimliklerini unutmular, tarihe damgasn vuran Trk kahramanlarnn deil,
Marx'n, Lenin'in, Mao'nun hayranlar haline gelmiler, onlarn posterleri ile yrmlerdir.
anl Trk Bayra'na deil, Komnist Rusya'nn ya da Kzl in'in bayraklarna sayg
duymulardr. stiklal Mar ile deil, Komnist Enternasyonal'in mar ile cokuya
kaplmlardr. Son 15 yldr ise bu ideoloji bu kez blcln ideolojik temeli haline
gelmi, lkemizin Gneydou'sunu hedef alan blc terrn dayana olmutur.
Ksacas Trk Milleti'nin dman olan fikri akmlar sayldnda bunlarn banda
komnizm gelmektedir.
Komnizmin yegane "bilimsel" dayana ise Darwinizm'dir.

Marksizm ve Darwinizm
Marksizm'in kurucusu Karl Marx, tarihin geliimini ekonomiye dayandryordu. Toplum,
tarih iinde eitli evrelerden geiyordu ve ekonomi, dier hereyin belirleyicisiydi. Marx,
ayrca toplumlarn bir geliim sreci iinde birbirlerini izlediklerini dnyordu. Kleci
toplum feodal topluma, feodal toplum kapitalist topluma dnmt, sonunda bir devrim
sayesinde sosyalist toplum kurulacak ve tarihin en ileri evresine varlacakt. Yani
toplumlarn tarihi geliimini evrimci bir yaklamla aklyordu. Dier bir deyile Karl Marx,
Darwinin Trlerin Kkeni adl eseriyle karlamadan nce de evrimci mant benimsemiti.
Ancak Marx ve byk yolda Engels, bir eyi aklamakta zorlanyorlard: Canllarn nasl
var olduu sorusunu... nk canllar "yaratlmamlk" temelinde aklayan bir tez
olmadka, dini reddetmeleri mmkn deildi. deolojileri ise dini reddetme temeli zerine
oturtulmutu. Eer bu aklamay getirmeyi baaramazlarsa, Marxn iddia ettii gibi "dinin
uydurulmu bir afyon olduunu" ne srmeleri ve tm tarihi, maddeye dayandrmalar
mmkn olamazd.
Bir ateist olan ve evrendeki her trl olay, ekonomiyi, tarihi diyalektik bak asyla
aklamaya alan Marx'n imdadna ada Darwin'in evrim teorisi yetimitir. Evrim
teorisi gl olann ayakta kalabilmesi iin doada srekli bir mcadelenin olduunu iddia
ediyordu. te bu dnce, Marx'n snflararas mcadeleyi ve buna bal olarak tarihte
meydana gelen deiimi, szde bilimsel bir zemine oturtmasna olanak salad.
Bu nedenle Marx, Trlerin Kkeni (Origin of Species'i) eline alr almaz kitabn nemini anlad.
Marx'n Darwinin fikirlerini ne derece benimsedii 16 Ocak 1861de Ferdinand Lassallea
yazd mektupta aka ortaya kmaktadr:
Darwinin kitab (Trlerin Kkeni) ok nemli ve tarihteki snf savamn doa
bilimi asndan destekledii iin bana ok uygun dyor...98
Sahip olduu evrimci bak as sebebiyle gerekten de Darwinin fikirleri Marxa ok
uygundu. Ayrca ideolojisinin amazlarn da bu teoriyle yamayabilirdi. Bu nedenle hi vakit
kaybetmeden Darwinin teorisini programna ald. Bylece Darwin ve Marxn retileri, biri
organik dnyada, dieri ise insan topluluklar zerinde evrim teorisini szde pozitif bir bilim
haline getirdi.
Darwinizm tam istenilen zamanda gelmiti; teori ortaya kar kmaz sosyalistler
Darwinizmle kendi teorilerinin dorulandn ve tamamlandn dndler. Organik
dnyada bile srekli geliim (evrim) olduu fikri onlara gre, Marxn sosyal gelimeyle ilgili
teorisinin desteklenmesi anlamna geliyordu. Marx "Bizim teorimiz evrimin teorisidir,
ezberlenecek ve mekanik olarak yinelenecek bir dogma deildir."99 derken, Darwinizm'le olan
sk balarn bir kez daha vurguluyordu. Yine Engelse yazd 19 Aralk 1860 tarihli
mektubunda, Darwinin kitab iin "Bizim grlerimizin tabii tarih temelini ieren
kitap budur ite" diyordu. Engels de Darwinizm'in kendi ideolojileri iin ne derece nemli olduunu
kavram ve Marxa yle yazmt: "u anda okumakta olduum Darwinin almas
muhteem".100

Marx, ayrca Darwine olan sempatisini en byk eseri "Das Kapital"i Darwine ithaf
ederek de gstermiti. Kitabn Almanca basksna el yazsyla yle yazmt: "Charles
Darwine, ateli bir hayran olan Karl Marxtan". Darwin gibi Marx da geliimin
yasasn kefettiini dnmt. Darwinciler'in canl hayatn geliimini kademeli olarak
deerlendirmeleri gibi, Marx da tarihi aamal olarak deerlendirmiti. Hem Marx, hem de
Darwin "geliim" teziyle ortaya kmlard. Bu nedenle savunduklar grler benzerlik
gsteriyordu. Engels Darwini, onu Marxla e tutacak biimde vyor ve "Darwin nasl
organik doadaki evrim yasasn kefettiyse, Marx da insanolunun tarihindeki evrim
yasasn kefetti" diyordu. Amerikal botanik profesr Conway Zirckle, komnizmin
kurucularnn Darwinizm'i neden kararllkla benimsediklerini yle anlatr:
Marx ve Engels, evrim teorisini, Darwin'in Trlerin Kkeni adl kitab yaynlanr
yaynlanmaz benimsediler... Evrim, komnizmin kurucular iin, insanln doast bir
gcn mdahalesi olmadan nasl ortaya km olabilecei sorusuna getirilen cevapt
ve dolaysyla savunduklar materyalist felsefenin temellerini desteklemek iin
kullanlabilirdi. Dahas, Darwin'in evrimi yorumlama biimiyani evrimin bir doal
seleksiyon sreci iinde gelitii teorisionlara o zamana dek hakim olan teolojik
dncelere kar koyma frsat veriyordu. Doal seleksiyon teorisi sayesinde, bilim
adamlar organik dnyay materyalist bir terminoloji ile yorumlama ans elde etmi
oluyorlard.101
Tom Bethell ise, Marxla Darwin arasndaki balantnn asl sebeplerini yle aklar:
Marx Darwinin kitabna ekonomik sebepler dolaysyla hayran kalmamtr.
Marxn Darwinin kitabna hayranlnn en nemli nedeni Darwinin evreninin
tamamen materyalist olmasdr. Bu nemli noktada Darwin ve Marx gerek birer
yoldatlar.102
Bu, gerekten ok nemli bir tespittir. nk Marx ile Darwinin en nemli ortak noktalar
teorilerinin dinsizlik temeli zerine oturmasdr. Materyalist Engels, Darwine bu noktada
olan hayranln yle ifade etmiti: "Tabiat metafizik olarak deil, diyalektik olarak
ilemektedir. Bununla ilgili olarak herkesten nce Charles Darwinin ad anlmaldr."103
Engels bir baka eserinde Darwinle ilgili grlerini u szlerle dile getiriyordu:
"...Darwin, btn organik varlklarn, bitkilerin, hayvanlarn ve insann kendisinin,
milyonlarca yldr olagelen bir evrim srecinin rnleri olduunu kantlayarak metafizik
doa grne en ar darbeyi indirdi."104 Bundan baka Maymundan nsana Geite
Emein Rol adl eserini yaynlayarak Darwinin teorisini hemen benimsediini gstermiti.
Engels bunlara ek olarak, doabilimin ilerlemesindeki nemli destekten biri olarak
Darwinizm'i gsteriyor ve yle diyordu: "1859da Charles Darwin, temel yapt Trlerin
Kkenini yaynlamtr. Bu yapt, bir yzyldan fazla sren evrim fikrinin geliimini
tamamlam ve modern biyolojinin temellerini kurmutur. Bu bulularn felsefi nemi, doal
gelimenin diyalektik niteliini zellikle zl bir biimde ortaya koymu olmalarndadr."105
Bu ifadelerinden de anlald gibi Engels, Darwin'in evrim kuramnn kendi ateist
dnya grne bilimsel bir destek oluturduunu zannederek sevinmiti. Ancak byle bir

sevince kaplmakta biraz aceleci davranm, yaad dnemin ilkel bilim anlay onu
nemli bir yanlgya drmt. Nitekim 20. yzyla girildiinde gelien bilim sayesinde,
Darwin'in iddialarnn geersizlii anlalacak; evrim teorisinin ne srd fikirlerin
yalnzca bir "hayal gcnn rnleri" olduu ortaya kacakt. (Bkz. Evrim Aldatmacas,
Harun Yahya)
Marx ve Engelsin yansra dier komnist liderler de evrimciydiler. "Lenin, Trotsky ve
Stalin, tm ateist evrimcilerdi."106 Rus Komnist Devriminin Lenin ile birlikte iki byk
mimarndan biri olan Leon Trotsky ise; "Darwinin buluu tm organik madde alannda
diyalektiin (diyalektik materyalizmin) en byk zaferi oldu" yorumunu yapmt.107
Benzer ekilde, in komnizminin kurucusu Mao Tse Tung da "in sosyalizminin temelini,
Darwine ve evrim teorisine dayandrdn" aka belirtmitir.108
Neticede, komnistlerin yapt, biyolojik evrimi, tarihe ve topluma uygulamak oldu.
Toplum iindeki deiimleri, sramalar, ykmlar ve devrimleri evrimin tabi bir seyri olarak
deerlendirdiler. Bu nedenle de Charles Darwin, gerek komnizmin kurucular iin, gerekse
onlarn izinden yryenler iin ok nemli ve deerli biriydi.
Marksizm-Darwinizm balants bugn herkese kabul edilen, ok ak bir gerektir.
Karl Marxn biyografisini anlatan kitaplarda dahi bu balantya yer verilmektedir. rnein,
nc Yaynevi tarafndan yaynlanan bir biyografide bu balant yle tarif edilir:
Darwinizm, Marksist felsefeyi destekleyen, gerekliini kantlayan ve gelitiren bir
dizi gerei takdim etti. Darwinist evrimci fikirlerin yaylmas, toplumda bir
btn olarak Marksist dncelerin emeki halk tarafndan kavranlmas iin
elverili zemin yaratt Marx, Engels ve Lenin, Darwinin dncelerine byk
deer verdiler ve bunlarn tad byk bilimsel neme iaret ettiler, bylelikle bu
dncelerin yaygnlamasna hz kazandrdlar.109
Daha nce de belirtildii gibi, komnizmin kurucular tarafndan bu denli yceltilen
evrim teorisi, doal olarak onlarn takipileri tarafndan da hararetle benimsendi. Dnyann
her neresinde olursa olsun, her trl komnist rejim ya da hareket, Darwinizmi sonuna
dek savundu, onu kendi entellektel atsnn temel talarndan biri olarak kabul etti.
Komnizm ile birlikte "rk" mcadelesi, "snf" mcadelesine dntrlmt.
Bu Darwinist komnist liderlerin en nllerinden biri ve kukusuz en kanllarndan
birisi Joseph Stalindi. Stalin, arlk dnemindeki ocukluk yllarnda Hristiyan eitimi veren
bir okula gitmiti. Ve okulda geirdii yllarn byk blmnde de inanl bir Hristiyand.
Ancak bir gn bir kitap okudu ve hayat deiti. Kitap, Origin of Species (Charles Darwinin
Trlerin Kkeni isimli kitab) idi. Ateizmi benimsedikten sonra da ksa bir sre iinde Komnist
Parti saflarna katld. 60 milyon insann hayatna malolduu tahmin edilen ynetimi
boyunca da, evrim propagandasna byk bir nem verdi. Otobiyografisinde yle
yazyordu:
Okullardaki rencilerimizin zihnini alt gnde yaratl efsanesinden temizlemek
iin onlara eyi zellikle retmeliyiz: Dnyann yan, jeolojik orijinini ve Darwinin
retilerini.110

Grld gibi Marksist nderler Darwinizme sahip kyor ve savunduklar komnist


ideoloji iin bunun ne denli nemli olduunu fark edebiliyorlar, bu nedenle de ilk i olarak
Darwinizmi eitim programlarna koyduruyorlard. Bu konuda John N.Moore ise yle
sylemektedir:
S.S.C.B.nin liderlerinin dncelerinin kkleri ok derin evrimci bir bak asna
dayanmaktadr.111
Robert M. Young ise The Darwin Debate, Marxism Today adl eserinde yle yazar:
Evrim teorisinin grleri, Marksizmle tamamen uyumludur. nsanolunun
kkenleri ve akln tamamen doa glerine dayal aklamas, dier sekleristler gibi
Marksistlere de ho grnmtr.112
Tm bunlarn sonucunda grmekteyiz ki, Marksizm ve Darwinizm iki bamsz teori
deildir. Aslnda gerekte her iki teorinin altnda da ayn prensip yatmaktadr. kisi bir
btn oluturur. Darwinin prensipleri, insanlarn arasnda Marxn prensipleri
dorultusunda yaanr. Buna dayanarak unu sylemek mmkndr: Her trl sol
hareketin felsefi temelinde evrim teorisinin vazgeilmez bir yeri vardr. Ve dolaysyla her
trl sol hareket ve her trl sol rejim, kendisine felsefi dayanak ve meruiyet salamak
iin, evrimi benimsemeye ve bunu topluma benimsetmeye mecburdur.
Grld gibi insanla zarar veren, onlar bozgunculuk ve savalara iten, pek ok
ideolojinin ardnda Darwinizm vardr. Birbirinden tmyle farkl gzken hatta birbirinin
ztt bilinen ideolojiler bile tek bir noktada; Darwinizm temelinde birlemektedir. rnein
gnmz dnyasnn byk bir blm Hitler ve Stalini zt kutuplara mensup zanneder.
Bu, bir bakma dorudur ancak dier yandan birletikleri nemli bir izgi vardr. Her ikisi de
zulm sanat haline getirmi ve milyonlarca insan katletmilerdir. Bunu yaparken her ikisi
de Darwinizmi nemli bir ara olarak kullanmlardr. Paul G. Humber "Hitlers Evolution
Versus Christian Resistance" adl makalesinde Stalin ve Hitler arasndaki bu ortak noktaya
iaret ederek unlar syler:
Stalin kastl olarak Darwini semitir. Hitler ise gl olann hayatta kalmasn
dnyaya zorla kabul ettirmeye almtr.113
Faist Almanya ile Komnist Rusya arasnda felsefi adan ok byk bir benzerlik
vardr. Her iki totaliter rejim de Darwinizm'den destek bulmutur. Evrim teorisini eletiren
dnyaca nl isimlerden biri olan Dr. Henry Morris, bu konuya yle deinir:
Evrimciliin en ac meyveleri arasnda; Karl Marx (onu izleyen Engels, Lenin, Stalin,
Mao..) ve Adolf Hitler (Nietzsche ve Haeckelin fikirlerine dayanyordu)in ncln
yapt, kelimelerle anlatlamayacak kadar zalim sistemler vardr. Hem Marx, hem de
Hitlerin kendi atalaryla, arkadalaryla ve varisleriyle birlikte kuramc evrimci olmalar
ok anlamldr. Kendi topluluklarn evrimci nermeler zerine kurmaya almlardr.
Evrimcilik- zellikle de Darwincilik eklinde- bu iki beladan ok fazla sorumludur.114

Komnizm ve Terr
Bir ksm Marksistler bu ynn inkar etseler de anari ve terr Marksizmin deimez
bir yntemidir. Sovyet Rusyann kurulu aamalarnda Leninin milyonlarca insan
ldrtt, yakn gemite Maonun Kzl inde muhaliflerini "100 iek Asn"
kampanyas ile kyma tabi tuttuu, Stalinin yapt katliamlarla tarihe getii,
Kamboyann Marksist lideri Pol Potun 9 milyonluk lkenin milyonunu katlederek
Hitlerin nn bile geride brakt tarihin bilinen gerekleridir. Amerikal siyaset bilimci
Samuel Francis, bu konuda u yorumu yapar:
Marx ve Engels, devrimin her zaman kuvvet zoruyla olacan savunurlar.
Devrimcilerin, hakim gce kar iddet kullanmak zorunda olduklar konusunda
srarldrlar ve her zaman terrizme verdikleri destei aka belirtmilerdir.115
Terrn sistemli olarak kullanlmas ynnde Lenin'in son derece ak ifadeleri vardr:
Propagandaclar her grubu basit bomba formlleriyle donatmallar. Onlara iin
mahiyeti hakknda aklamalar yapmal ve gerisini onlara brakmallar. Gruplar, derhal
askeri eitimlerine, operasyonlara katlarak balamallar. Bazlar bir casusun
ldrlme iini veya bir polis karakolu basma grevini stlenmeli. Bir ksm ise banka
soymal.116
Biz politik ldrlmelere kesinlikle kar deiliz ...Sadece geni halk kitleleriyle
dorudan balantl olan bireysel terrist hareketler deer tarlar.117
Baz kimseler bizi zalimliimiz sebebiyle aypladklar zaman, bu kiilerin en basit
Marksist prensipleri dahi nasl unutabildiklerine hayret etmekteyiz.118
Rusyadaki Ekim devriminin Lenin'le birlikte en nemli lideri olan Trotsky ise tm bu
anlatlanlar pekitiren bir ifadesinde yle demitir:
Fakat ihtilal, ihtilalci snftan emrindeki btn yntemlerle gayesine varmasn
talep eder -eer gerekirse silahl bir ayaklanma ile- eer mecbur olursa terrizmle.119
Karl Marx ise baka bir ifadesinde unlar sylemitir:"Ayaklanma sava kadar bir
savatr." Marx silahl ayaklanmayla ilgili btn devrimlerin derslerini devrimci siyasetin
bugne dek bilinen en byk ustas olan Dantonun u szleriyle zetlemitir: "Saldr,
saldr, gene saldr."120

Anarizm
Terr, Marksistler kadar, ar solun bir baka versiyonunu temsil eden anaristler
tarafndan da savunulur. Anarizm her trl otorite, iktidar ve ncelikle devlete kar kan
bir siyasi felsefedir. Birey iin hibir zorunluluk, ykmllk, kural kabul etmez. Dini, ahlaki,
hukuki tm yasalar reddeder.
Marksizm'le ayn felsefi temele dayanan, sadece baz yntemlerde ayrlan bu ideoloji,

tm dier Darwinist temelli fikirler gibi terre sempatiyle bakmaktadr. Anarist


teorisyenlerin yazlarnda terrn gerekliliini savunan saysz ifade vardr. rnein
anarizmin kurucusu olarak kabul edilen Bakunin, 1869da yaynlanan htilal Prensipleri adl
yaptnda yle demitir:
Biz tahripten baka eylem tanmyoruz. Bununla beraber bu eylemin kendini
gsterecei ekillerin zehir, bak, ip v.s. gibi son derece eitli olacan kabul
ediyoruz Alama ve figan takip edecek, toplum korku ve vicdan azab iinde
olacaktr. Mamafih ihtilalciler mahvolmularn alamalarna kar kaytszlk
gsterecekler ve hibir tavize girmeyeceklerdir. htilalcilerin metodu terrist saylabilir,
fakat bu onlar vazgeirmemelidir. Onlarn nihai gayesi ihtilali gerekletirmektir.
Kty yok etme sebebi kutsaldr; Rus topra kl ve atele temizlenecektir

Blc Terr'n Fikri Zemini


Bu noktaya kadar, komnizminve onun bir versiyonu saylabilecek olan anarizmin
Darwin'in evrim teorisi ile olan ilikisini ele aldk. Ayrca, bu ideolojilerin terr ve iddeti
nasl benimsediini, bunlar adeta meru bir yntem olarak kabul ettiini belirttik. lgin
olan bu iki zelliin, yani Darwinist dncenin ve terr yanls tavrn, birbiriyle ilikili
olmasdr.
Gerekten de Darwinizm, terr meru bir yntem olarak gren ve savunan ideolojilere
fikri bir zemin salar. nk Darwinizm, iddetin, atmann, kanl mcadelelerin doa
kanunlarna uygun bir "gelime" yntemi olduunu savunmaktadr. Darwin, doada kanl
bir yaam mcadelesi olduunu savunmu, aynsnn toplum iinde uygulanmasnn da
insann evriminde ilerleme salayacan ne srmtr. Yani bir toplumda kan dklmesi,
farkl gruplar arasnda atmalar yaanmas, "devrimciler"le "tutucular"n savamalar,
Darwinizm'e gre iyi ve doru bir eydir.
Komnistler ve anaristler ise, terre olan ballklarn Darwinizm'in bu felsefesi ile
desteklemektedirler.
Bu konu ile ilgili ok yaknmzdan bir rnek verebiliriz: Bugn dnyann her yerinde
olduu gibi lkemizde de komnist rgtlerin gerek propagandalarnn ve gerekse rgt ii
eitimlerinin nemli bir parasn Darwinist eitim programlar tekil etmektedir. Nitekim,
lkemizin dousunda faaliyet gsteren Blc rgt, kamplarda, militanlarna aylarca
Darwinizm eitimi vermektedir.
Bu eitimde, ellier kiilik militan gruplarna byk panolar zerinde, evrendeki her
olayn "tez-antitez-sentez" eklinde ve "diyalektik" olarak adlandrlan szde formle gre
gelitii, bunlarn doann diyalektii, canllarn diyalektii, tarihin diyalektii olarak e
ayrld anlatlmaktadr. Doann diyalektii olarak doadaki hereyin evrimletii,
canllarn diyalektii olarak btn canllarn birbirlerinden tredii, insann maymundan
geldii ve tarihin diyalektii olarak da toplumlarn komnist toplum dzenine doru
gelitii ve bu sre sonunda Komnist Krt Devriminin gerekletirecei safsatalar
militanlara alanmaktadr. Bundan sonraki safhada militanlara gerilla eitimi
verilmektedir.
Sz konusu genler aldklar Darwinist-materyalist eitim sonucunda, toplum iin son
derece tehlikeli bireyler haline gelmektedirler. Bu eitim neticesinde, Allah', dinini,
devletini, milli ve manevi deerlerini reddeden; insanlar, kolaylkla ldrlebilecek,
vahice katledilebilecek birer hayvan gibi gren insanlar ortaya kmaktadr.
Unutulmamaldr ki, manevi deerleri reddeden, Allah'a ve lmden sonra bir hesap
gn olduuna inanmayan kiiler, her trl ahlakszl ve zalimlii kolaylkla yapabilirler.
te bu yzden yukarda kendi ifadelerini verdiimiz Marksist nderler ve onlarn izlerini
takip eden kiiler, bebekleri, ocuklar, genleri, kadnlar, yallar, masum insanlar
rahatlkla ldrebilmektedirler. nk bu insanlar, felsefelerinin temelini dayandrdklar

Darwinist grler dorultusunda, karlarndaki insanlarn aslnda birer hayvan olduklarn,


onlar herhangi bir bcei nasl ldryorlarsa ayn
kolaylkla ldrebileceklerini
dnmektedirler.
Sonu olarak, dnyadaki katliamlarn, hunharca ilenen cinayetlerin, insanlara
uygulanan zulmn, terrn, blcln, din ve devlet dmanlnn arkasnda Darwinizm
ve materyalizm eitimi alm anaristler bulunmaktadr. te bu yzden Darwinizm'in
gerek yznn ortaya karlmas, gen beyinler bu safsatalarla ykanmadan gerekli
nlemlerin alnmas, Trk Milleti'nin bekas asndan byk nem tayan zaruri bir
tedbirdir.

SONU
Darwinizm'in bu kitap boyunca incelediimiz karanlk yznn, vatanna ve milli
kimliine bal olan her Trk'n tepkisini ekeceine kuku yoktur. Nitekim milletimize
"aa rk" diyen bu emperyalizm szcs szde "bilim adam"na ve onun fikriyatna kar
tavr almak, elbette her Trk'n milli bir grevidir.
Ancak ne yazk ki bugn Trkiye'deki bilim adamlarnn, aydnlarn, yazarlarn bir
ksm bu bilinten yoksundurlar. Kendilerini "yar maymun" ilan etmi olan Darwin'in
teorisine drt elle sarlmakta, bilim tarafndan reddedilmi olmasna ramen bu safsatay
kr krne savunmaktadrlar.
Konunun daha da vahim olan yn ise, Darwinizm'in Trkiye'deki devlet okullarnda okutulan
ders kitaplarnda bilimsel bir gerek gibi gsterilmesidir. Byk bilimsel hatalarla dolu olan
bu kitaplar okuyan ocuklarmz, Darwinizm'i bilim tarafndan ispatlanm bir teori gibi
renmektedirler. (Ayrntl bilgi iin bkz. Harun Yahya, Evrimcilerin Yanlglar 3: Orta
retim Ders Kitaplarndaki Bilimsel Hatalar) Darwinizm'e bu ekilde inandrlan bir nesil,
Darwinizm'in kendi milletini "aa rk" saydn grdnde, milli gururunu acaba nasl
muhafaza edecektir? Ya da bu nesil, komnist rgtlerin telkinlerinden, beyin ykama
giriimlerinden nasl korunacaktr?
Resmi kurumlarmzn bu konu zerine ciddi bir biimde eilmesi ve milli kltr
politikasn bu gerekleri gznnde bulundurarak belirlemesi gerekmektedir. Trk
Milleti'ne kar yrtlen dmanlklara dayanak salayan bir iddia, hem de bilimsel hibir
deeri olmad apak ortaya km iken, asla Trk eitim sistemi tarafndan
desteklenmemeli, bu konuda imdiye kadar devam etmi olan yanl uygulamalar da aciliyetle
dzeltilmelidir.
Darwinizm'e inanm olanlar ise bilmelidirler ki, inandklar teori bir safsatadan te bir
ey deildir. Bunun gstergelerinden biri de, Darwin'in "yaknda yeryznden silinecek geri
rk" olarak tanmlad Yce Trk Milleti'nin, her trl dmanlarna ramen dimdik ayakta

durmas ve Byk nder Atatrk'n de vasiyet ettii gibi "ilelebet payidar kalacak"
olmasdr.

DARWINZMN BLMSEL K
Bugn yerli-yabanc pek ok basn ve yayn organnda dorudan ya da st rtl bir
evrim propagandas yrtlmektedir. Bu bazen fla bir haber eklinde olabildii gibi, kimi
zaman da tamamen ilgisiz bir konu iinde geen birka cmle eklinde de olabilir. nemli
olan konuyu srekli gndemde tutmak ve evrim teorisini topluma, doruluu defalarca
kantlanm, tartma gtrmez bir gerekmi gibi empoze edebilmektir.
Aslnda bu kampanyann gerek hedefini anlamak hi de zor deildir. Evrim teorisinin
arkasnda bilimsel olmaktan ziyade ideolojik kayglarn bulunduu, teori Darwin tarafndan
daha ilk ortaya atldnda kendini gstermitir. Darwin'in evrimci tezleri, materyalizme ok
nemli bir destek salamtr. Diyalektik materyalizmin kurucusu olan Karl Marx, nl
kitab Das Kapital'i Darwin'e ithaf etmi ve ona yollad nshaya da yle bir not
dmt: "Charles Darwin'e, ateli bir hayranndan."
Daha sonralar da, evrim teorisinin hibir tutar yannn kalmad bilimsel verilerle
defalarca ortaya konmasna ramen, birok siyasi ve ideolojik akm, evrim fikrini ba tac
etmitir. Faizm, vahi kapitalizm, komnizm gibi materyalist ve din aleyhtar temellere
dayal ideolojilerin teorisyenleri ve destekileri, her ne pahasna olursa olsun evrim
teorisini ayakta tutma yarna girmiler, felsefi sylemlerini mutlaka evrimci temellere
oturtmulardr.
Bu nedenle bu kitapta, dine ynelik bir ideolojik kampanya niteliindeki evrim
propagandasna ve evrim teorisinin farkl bir ynne deinme gerei duyduk. lerleyen
sayfalarda evrim teorisinin neden hibir bilimsel geerlilii olmayan ideolojik bir dogma
olduunu ok zet bir biimde ele alacaz.

Evrim Teorisi'nin Geliimi


Bugnk savunulduu ekliyle evrim dncesini ilk ortaya atan kii, amatr bir
ngiliz doa aratrmacs olan Charles Darwin'dir. Darwin evrimci tezlerini 1859'da
yaynlad, ksa adyla Trlerin Kkeni (The Origin of Species) isimli kitabnda ortaya att. Darwin
bu kitabnda, canllarn evrimini "doal seleksiyon" adn verdii tezle aklamt.
Ona gre, yaayan tm canllar ortak bir kkene sahipti ve doal seleksiyon yoluyla
birbirlerinden tremilerdi. Ortama en iyi ekilde uyum salayanlar zelliklerini gelecek
nesillere aktaryor, bylece bu yararl deiimler zamanla birikerek bireyi atalarndan
tamamen farkl bir canlya dntryordu. nsan ise, doal seleksiyon mekanizmasnn en
gelimi rnyd. Darwin, "trlerin kkeni"ni bulduunu dnyordu: Bir trn kkeni
baka bir trd.

Darwin Dnemindeki Bilimsel ve Teknolojik Dzey...

Darwin'in ileri srd fanteziler ilk bakta pek ok kimseye makul ve ekici geldi.
Kitab, zellikle belli siyasi ve ideolojik grlere sahip evrelerde byk rabet grd.
Teori olduka popler olmutu. nk o devirdeki mevcut bilgi dzeyi Darwin'in hayali
senaryolarnn gerek d olduunu gstermeye henz yeterli deildi. yle ki Darwin'in,
varsaymlarn ne srd dnemde genetik, mikrobiyoloji, biyomatematik gibi bilim
dallarnn daha hibiri ortada yoktu. O dnemde genetik kanunlar ve kromozomlarn yaps
biliniyor olsayd, Darwin, Lamarck'tan devrald "edinilen fiziksel zelliklerin sonraki
nesillere aktarlmas" iddiasna asla kalkmayacakt.
Yine o dnemde bilim dnyas, hcrenin yaps ve fonksiyonlar hakknda son derece
yzeysel bir anlaya sahipti. Eer Darwin elektron mikroskobu gibi bir teknolojiye sahip
olsayd, hcredeki ve hcrenin organellerindeki akl almaz karmakla bizzat ahit
olacakt. ie gemi byle muhteem bir sistemin kk kk deiimlerle meydana
gelemeyeceini kendi gzleriyle grecekti. Eer biyomatematik gibi bir bilim dalndan
haberi olsayd, deil hcrenin, tek bir protein moleklnn bile rastlant ve tesadflerle
oluamayacan anlayacakt.
Ksaca, szn ettiimiz bu bilimler Darwin'in tezlerinden daha nce kefedilmi
olsayd, Darwin, teorisinin tamamen bilim d olduunu grecek ve byle anlamsz bir
iddiaya kalkmayacakt. Zira trleri belirleyen bilgiler genlerde mevcuttu ve Darwinizm'in
temeli olan doal seleksiyonun genlerde deiiklikler meydana getirerek yeni trler
tretmesi mmkn deildi.
Darwin'in kitabnn yol at yanklar srerken Avusturyal botaniki Mendel 1865
ylnda kaltm kanunlarn kefetti. Mendel'in yzyln sonuna kadar pek duyulmayan
keifleri 1900'l yllarn banda genetik biliminin ortaya kmasyla nem kazand. Yine
ayn yllarda genler ve kromozomlarn yaps kefedildi. 1950'li yllarda genetik bilgiyi
saklayan DNA moleklnn kefi ise teoriyi byk bir krize soktu.
Bu tr bilimsel gelimelerin yansra, yllarca sren kazlarda, ilkel trlerin kademe
kademe gelimie evrimletiini gstermesi gereken ara-gei formlar da bir trl
bulunamad. Yalnzca bu amaz bile evrim denilen olayn hibir zaman gereklemi
olamayacan ortaya koydu.
Btn bu gelimelerin, bilim d olduu ortaya kan Darwin'in teorisini tarihin tozlu
raflarna kaldrmas gerekirdi. Ancak belli evreler srarla teoriyi revizyona sokmaya,
yenilemeye ve her ne ekilde olursa olsun bilimsel platforma oturtmaya altlar. Btn bu
abalar, teorinin ardnda bilimsel kayglardan ziyade ideolojik birtakm hedeflerin olduunu
gstermesi asndan olduka anlamlyd.

Ara-Formlardan Eser Yok!


Evrim teorisi, bir trn bir baka tre dnmesinin milyonlarca yllk uzun bir zaman

dilimi ierisinde yava ve aamal olduunu syler. Buna gre, ilkel canldan karmak
olana gei uzun bir zaman kapsar ve kademe kademe ilerler. Bu iddiann doal mantksal
sonucu ise, bu gei dnemi srasnda "ara gei formu" ad verilen ucube canllarn
yaam olmasn gerektirir.
rnein, balk zelliklerini hala tamasna ramen, bir yandan da baz srngen
zellikleri kazanm olan yar balk-yar srngenler yaam olmaldr gemite. Ya da
srngen zelliklerini tarken, bir yandan da baz ku zellikleri kazanm srngen-kular
ortaya km olmaldr. Evrimciler, tm canllarn kademeli olarak birbirlerinden
trediklerini iddia ettikleri iin de, bu ara gei formlarnn trlerinin ve saylarnn
milyonlarca olmas gerekir.
Eer gerekten bu tr canllar yaamlarsa, bunlarn kalntlarna da fosil kaytlarnda
rastlanmas gerekir. nk bu ara gei formlarnn saysnn bugn bildiimiz hayvan
trlerinden bile fazla olmas ve dnyann drt bir yannn fosillemi ara gei formu
kalntlaryla dolu olmas lazmdr. Dahas, evrimciler 19. yzyln ortasndan bu yana
dnyann drt bir yannda hummal fosil aratrmalar yaparak bu ara gei formlarn
aramaktadrlar. Oysa, 150 yla yakn bir sredir, byk bir hrsla aranan bu ara gei
formlarndan eser yoktur.
Aslnda Darwin de bu ara gei formlarnn yokluunun farkndayd. Fakat yine de
aranan ara gei formlar gelecekte bulunacakt. Ancak bu mitli bekleyiine ramen,
teorisinin en byk amaznn bu konu olduunu gryordu. Bu yzden, yle yazmt:
Eer gerekten trler br trlerden yava gelimelerle tremise, neden saysz
ara gei formuna rastlamyoruz? Neden btn doa bir karmaa halinde deil de, tam
olarak tanmlanm ve yerli yerinde? Saysz ara gei formu olmal, fakat niin
yeryznn saylamayacak kadar ok katmannda gml olarak bulamyoruz... Niin
her jeolojik yap ve her tabaka byle balantlarla dolu deil? Jeoloji iyi
derecelendirilmi bir sre ortaya karmamaktadr ve belki de bu benim teorime kar
ileri srlecek en byk itiraz olacaktr.121
Darwin'den bu yana youn bir ekilde hep bu fosiller arand, fakat evrimciler iin
sonu ac verici bir hayal krklyd. Bu dnyada hibir yerde -ne bir ktada, ne de bir
okyanusun derinliklerinde- trler arasnda herhangi bir ara gei formuna rastlanamad.
Yaplan kazlarda ve aratrmalarda elde edilen btn bulgular, evrimcilerin beklediklerinin
aksine, canllarn yeryznde birdenbire, eksiksiz ve kusursuz bir biimde ortaya
ktklarn gsterdi. Evrimciler, gerek d teorilerini kantlamaya alrlarken, kendi
elleriyle Yaratl gereinin delillerini ortaya karmlard.
nl ngiliz paleontolog (fosil bilimci) Derek W. Ager, bir evrimci olmasna karn bu
gerei yle itiraf eder:
Sorunumuz udur: Fosil kaytlarn detayl olarak incelediimizde, trler ya da
snflar seviyesinde olsun, srekli olarak ayn gerekle karlarz; kademeli evrimle
gelien deil, aniden yeryznde ortaya kan gruplar grrz.122
Fosil kaytlarndaki bu boluklar, yeterince fosil bulunamad ve bir gn aranan

fosillerin ele geecei gibi bir avuntuyla da aklanamaz. Bir baka evrimci paleontolog T.
N. George, bunun nedenini yle aklamaktadr:
Fosil kaytlarnn (evrimsel) zayfln ortadan kaldracak bir aklama yapmak
artk mmkn deildir. nk elimizdeki fosil kaytlar son derece zengindir ve yeni
keiflerle yeni trlerin bulunmas imkansz gzkmektedir... Her trl kefe ramen
fosil kaytlar hala (trler aras) boluklardan olumaya devam etmektedir.123

Yeryzndeki Hayat Aniden Ortaya kmtr


Yeryz tabakalar ve fosil kaytlar incelendiinde, yeryzndeki canl hayatnn
birdenbire ortaya kt grlr. Canl yaratklarn fosillerine rastlanlan en derin yeryz
tabakas, 500 milyon yl yanda olduu sylenen "kambriyen" tabakadr.
Kambriyen devrine ait tabakalarda bulunan canllar ise, hibir atalar olmakszn birdenbire
fosil kaytlarnda belirirler. Kambriyen kayalklarnda bulunan fosiller, deniz taraklar,
salyangozlar, trilobitler, sngerler, brachiopodlar, solucanlar, denizanalar, deniz kirpileri,
deniz hyarlar, yzc kabuklular, deniz zambaklar ve dier kompleks omurgaszlara aittir.
Kompleks yaratklardan meydana gelen bu geni canl mozayii artc bir biimde aniden
ortaya kmtr, ki bu yzden jeolojik literatrde bu mucizevi olay, "Kambriyen Patlamas"
olarak anlr.
Bu tabakadaki canllarn ounda da, gz gibi son derece gelimi organlar ya da
solunga sistemi, kan dolam gibi yksek organizasyona sahip organizmalarda grlen
sistemler bulunur. Fosil kaytlarnda bu canllarn atalarnn olduuna dair herhangi bir
iarete rastlanlmaz. Earth Sciences dergisinin editr Richard Monestarsky, canl
yaratklarn birdenbire ortaya klarn yle anlatr:
Bugn grmekte olduumuz olduka kompleks hayvan formlar aniden ortaya
kmlardr. Bu an, Kambriyen Devrin tam bana rastlar ki denizlerin ve yeryznn
ilk kompleks yaratklarla dolmas bu evrimsel patlamayla balamtr. Gnmzde
dnyann her yanna yaylm olan hayvan filumlar (takmlar) erken Kambriyen
Devir'de zaten vardrlar ve yine bugn olduu gibi birbirlerinden ok farkldrlar.124
Grld gibi fosil kaytlar, canllarn evrimin iddia ettii gibi ilkelden gelimie
doru bir sre izlediini deil, bir anda ve en mkemmel halde ortaya ktklarn
gstermektedir. Ksaca canllar evrimle olumam, yaratlmlardr.

Canllk Tesadf Eseri Olamayacak Bir


Karmakla Sahiptir
Aslnda evrim teorisi fosil kaytlarna gelmeden ok daha nce km durumdadr.

nk fosiller, ok hcreli kompleks canllarn geride braktklar izlerdir. Evrim ise bu ok


hcreli kompleks canllarn kkenini aklamak yle dursun, ilk hcrenin hatta ilk proteinin
nasl var olduu sorusu karsnda aresizdir.
Evrim teorisi canlln, ilkel dnya koullarnda rastlantlar sonucu meydana gelen bir
hcreyle baladn ileri srer. Ancak 21. yzyla girerken bile pek ok ynden esrarn
koruyan canl hcresinin varln, doa artlarna ve tesadflere balamann nasl bir
samalk olduunu anlamak iin hcrenin yaps hakknda biraz bilgi sahibi olmak bile
yeterlidir.
erdii organeller ve sistemlerle son derece kompleks bir yap gsteren hcrenin
deil ilkel dnya artlarnda olumas, gnmzn en ileri teknolojiye sahip
laboratuvarlarnda bile yapay olarak sentezlenmesi mmkn olmamtr. Hcrenin yap ta
olan aminoasitlerden ve bunlarn oluturduu proteinlerden yola karak deil hcre, onun
mitokondri, ribozom, vs. gibi tek bir organeli bile oluturulamaz. Dolaysyla evrimin
tesadfen olutuunu iddia ettii ilk hcre yalnzca bir hayalgc ve fantezi rn olarak
kalmtr.

Proteinler Tesadfe Meydan Okuyor


Hcreyi imdilik bir kenara brakalm. nk hcreyi oluturan binlerce eit karmak
protein molekllerinden bir tanesinin bile doal artlarda olumas ihtimal ddr.
Proteinler, belli sayda ve eitteki aminoasitlerin zel bir srayla dizilmelerinden oluan
dev molekllerdir. Bu molekller canl hcrelerinin yaptalarn olutururlar. En basitleri
yaklak 50 aminoasitten oluan proteinlerin binlerce aminoasitten oluan eitleri de
vardr. Canl hcrelerinde bulunan ve herbirinin zel bir grevi olan proteinlerin
yaplarndaki tek bir aminoasitin bile eksilmesi veya yerinin deimesi ya da zincire
fazladan bir aminoasit eklenmesi o proteini ie yaramaz bir molekl yn haline getirir.
Daha aminoasitlerin "tesadfen olutuklar" iddiasna bile geerli bir kant ya da aklama
getirmekten aciz olan molekler evrim teorisi, proteinlerin oluumu noktasnda tamamen
amaza girmektedir.
Proteinlerin fonksiyonel yapsnn hibir ekilde tesadfen meydana gelemeyecei,
herkesin anlayabilecei basit olaslk hesaplaryla bile rahatlkla grlebilir.
rnein, bileiminde 288 amino asit bulunan ve 12 farkl amino asit trnden oluan
ortalama byklkteki bir protein moleklnn ierdii amino asitler 10300 (10'un yanna
300 sfr) farkl biimde dizilebilir. Ancak bu dizilimlerden yalnzca "1" tanesi bu szkonusu
proteini oluturur. Geriye kalan tm dizilimler hibir ie yaramayan, hatta kimi zaman
canllar iin zararl bile olabilecek anlamsz amino asit zincirleridir.
Dier bir deyimle yukarda rnek verdiimiz protein moleklnden yalnzca bir tekinin
tesadfen meydana gelme ihtimali "10300'de 1" ihtimaldir. Bu, 1'in yanna 300 adet sfrn
gelmesiyle oluan "astronomik" sayda "1" ihtimal ise pratikte gereklemesi imkansz bir

ihtimaldir. Dahas, 288 amino asitlik bir protein, canllarn yapsnda bulunan dier
1000'lerce amino asitlik dev proteinlerle kyaslandnda olduka mtevazi bir yap
saylabilir. Ayn ihtimal hesaplarn bu dev molekllere uyguladmzda ise bu "imkansz"
kelimesinin bile yetersiz kaldn grrrz.
Canlln geliiminde bir basamak daha ilerlediimizde, yalnz bana tek bir proteinin
de hibir ey ifade etmediini grrz. imdiye kadar bilinen en kk bakterilerden biri
olan "Mycoplasma Hominis H 39"un bile 600 eit proteine sahip olduu grlmtr. Bu
durumda, tek bir protein iin yaptmz stteki ihtimal hesaplarn 600 eit protein
zerinden yapmamz gerekecektir. Sonuta karlaacamz rakamlar ise imkansz
kavramnn ok tesindedir.

mkansz Kabul Etmek


Bir tanesinin bile tesadfen olumas imkansz olan bu proteinlerden ortalama bir
milyon tanesinin tesadfen uygun bir ekilde biraraya gelip eksiksiz bir insan hcresini
meydana getirmesi ise, milyarlarca kez daha imkanszdr. Kald ki bir hcre hibir zaman
iin bir protein ynndan ibaret deildir. Hcrenin iinde, proteinlerin yansra nkleik
asitler, karbonhidratlar, lipitler, vitaminler, elektrolitler gibi baka birok kimyasal madde
gerek yap gerekse ilev bakmndan belli bir oran, uyum ve tasarm erevesinde yer
alrlar. Her biri de birok farkl organelin iinde yap ta veya yardmc molekl olarak
grev yaparlar.
Grld gibi evrim, yegane "aklamas" olan tesadf teorisiyle, deil hcre,
hcredeki milyonlarca proteinden tek birinin oluumunu bile izah etmekten acizdir.
Amerikal Kimya profesr Perry Reeves ise bu konuda yle der:
Bir insan, amino asitlerin rastlantsal olarak birleiminden ne kadar fazla
muhtemel yap oluabileceini dndnde, hayatn gerekten de bu ekilde ortaya
ktn dnmenin akla aykr geldiini grr. Byle bir iin gereklemesinde bir
Byk na Edici'nin var olduunu kabul etmek, akla ok daha uygundur.125
Trkiye'de, evrimci dncenin nde gelen savunucularndan Prof. Dr. Ali Demirsoy da,
Kaltm ve Evrim isimli kitabnda, canllk iin en gerekli enzimlerden birisi olan SitokromC'nin tesadfen oluma olasln yle ifade etmektedir:
... Sitokrom-C'nin belirli aminoasit dizilimini salamak, bir maymunun daktiloda hi
yanl yapmadan insanlk tarihini yazma olasl kadar azdr maymunun rastgele
tulara bastn kabul ederek.126
Peki bu sama olasl kabul etmek akla aykr deil midir? Evet yledir, ama evrimci
bilim adamlar yine de bu imkansz kabul ederler. Ali Demirsoy, bu kabuln nedenini yle
aklar:
znde bir Sitokrom-C'nin diziliini oluturmak iin olaslk sfr denecek kadar
azdr. Yani canllk eer belli bir dizilimi gerektiriyorsa, bu tm evrende bir defa
oluacak kadar az bir olasla sahiptir denilebilir. Ya da oluumunda bizim
tanmlayamayacamz doast gler grev yapmtr. Bu sonuncusunu kabul etmek
bilimsel amaca uygun deildir. O zaman birinci varsaym irdelemek gerekir.127
stteki satrlar yle de okuyabiliriz: "Bir proteinin tesadfen oluma ihtimali sfrdr.
Ama tesadfen olumadn sylersek, yaratlm olduunu kabul etmemiz, yani Allah'n

varln onaylamamz gerekir. Bu amacmza uygun deildir."


Grld gibi evrim teorisi ilk aamasnda bile km durumdadr, ama bu teorinin
yaratln tek alternatifi olduunu bilen, yaratl kabul etmemeyi ise kendilerine ama
edinmi olan baz bilim adamlar, teoriye dogmatik bir biimde sarlmaktadrlar...

Hcrenin Komplekslii
Buraya kadar incelediklerimizin gsterdii gibi, aminoasitlerin dizilimi ve proteinlerin
oluumu sorunu, evrim senaryosunu geersiz klmak iin yeterlidir. Ancak, sorun yalnzca
aminoasit ve proteinlerle snrl kalmaz: Bunlar sadece bir balangtr. Bunlarn da
tesinde asl olarak, hcre denen mkemmel varlk evrimciler asndan dev bir kmaz
oluturur. nk hcre yalnzca amino asit yapl proteinlerden olumu bir yn deildir.
Yzlerce gelimi sistemi bulunan, insanolunun halen tm srlarn zemedii
karmaklkta bir canl btndr. Oysa az nce dediimiz gibi, evrimciler, deil bu
sistemlerin, hcrenin yaptalarnn bile nasl meydana geldiklerini aklayamamaktadrlar.
nl ngiliz matematiki ve astronom Sir Fred Hoyle, 12 Kasm 1981 tarihinde Nature
dergisinde yaynlanan aklamasnda bu gerei yle itiraf eder:
Yaamn en kk biriminin evrim yoluyla meydana gelme ihtimali, bir hurda
ynn silip spren kasrgann, toparlad paralarla bir Boeing 747 ua meydana
getirmesi ihtimali kadardr.

Yaamn Kitab DNA


Hcrenin btnn deil, sadece ekirdeindeki bir paras olan DNA'y ele
aldmzda bile, evrimin neden bir safsata olduunu anlamak kolaydr.
DNA Darwin zamannda bilinmiyordu. Canlln kkenini rastlantlarla aklama
gayretindeki evrim teorisi hcrenin yapsnn en temelindeki bu molekllerin varlna bile
tutarl bir izah getirememiken genetik bilimindeki ilerlemeler ve nkleik asitlerin, yani
DNA ve RNA'nn varlklarnn kefi, teori iin yepyeni kmazlar oluturdu.
1955 ylnda James Watson ve Francis Crick adlarndaki iki bilim adamnn DNA
hakknda akladklar almalar, biyolojide yepyeni bir r at. Birok bilim adam,
genetik konusuna yneldi. Yllar sren aratrmalar sonucunda bugn, DNA'nn yaps
byk lde aydnland.
Burada DNA'nn yaps ve ilevi hakknda ok temel birka bilgi vermek yerinde olur:
Vcuttaki 100 trilyon hcrenin her birinin ekirdeinde bulunan DNA adl molekl,
insan vcudunun eksiksiz bir yap plann ierir. Bir insana ait btn zelliklerin bilgisi, d
grnmden i organlarnn yaplarna kadar DNA'nn iinde zel bir ifre sistemiyle
kaytldr. DNA'daki bilgi, bu molekl oluturan drt zel molekln dizili sras ile

kodlanmtr. Nkleotid (veya baz) ad verilen bu molekller, isimlerinin ba harfleri olan A,


T, G, C ile ifade edilirler. nsanlar arasndaki tm yapsal farkllklar, bu harflerin dizili
sralamalar arasndaki farktan doar. Bir DNA moleklnde yaklak olarak 3.5 milyar
nkleotid, yani 3.5 milyar harf bulunur.
Bir organa ya da bir proteine ait olan DNA zerindeki bilgiler, gen ad verilen zel
blmlerde yer alr. rnein gze ait bilgiler bir dizi zel gende, kalbe ait bilgiler bir dizi
baka gende bulunur. Hcredeki protein retimi de bu genlerdeki bilgiler kullanlarak
yaplr. Proteinlerin yapsn oluturan aminoasitler, DNA'da yer alan nkleotidin arka
arkaya sralanmasyla ifade edilmitir.
Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta vardr. Bir geni oluturan nkleotidlerde
meydana gelecek bir sralama hatas, o geni tamamen ie yaramaz hale getirecektir. nsan
vcudunda 200 bin gen bulunduu dnlrse, bu genleri oluturan milyonlarca
nkleotidin doru sralamada tesadfen oluabilmelerinin imkanszl daha iyi anlalr.
Evrimci bir biyolog olan Salisbury bu imkanszlkla ilgili olarak unlar syler:
Orta byklkteki bir protein molekl, yaklak 300 amino asit ierir. Bunu
kontrol eden DNA zincirinde ise, yaklak 1000 nkleotid bulunacaktr. Bir DNA
zincirinde drt eit nkleotid bulunduu hatrlanrsa, 1000 nkleotidlik bir dizi, 41000
farkl ekilde olabilecektir. Kk bir logaritma hesabyla bulunan bu rakam ise, akln
kavrama snrnn ok tesindedir.128
41000'de bir, "kk bir logaritma hesab" sonucunda, 10620'de bir anlamna gelir.
Bu say 1'in yanna 620 sfr eklenmesiyle elde edilir. 1'in yannda 12 tane sfr 1 trilyonu
ifade ederken, 620 tane sfrl bir rakam gerekten de kavranmas mmkn olmayan bir
saydr.
Prof. Dr. Ali Demirsoy da bu konuda u itiraf yapmak zorunda kalr:
Esasnda bir proteinin ve ekirdek asidinin (DNA-RNA) oluma ans tahminlerin
ok tesinde bir olaslktr. Hatta belirli bir protein zincirinin ortaya kma ans
astronomik denecek kadar azdr.129

Evrim Temelinden km Bir Teoridir


Buraya kadar aka grld gibi, evrim teorisi daha temelinden km bir
teoridir. nk evrimciler henz canllk iin gerekli olan tek bir proteinin bile kkenini ya
da canl bir hcrenin ilkel atmosfer artlarnda nasl bozulmadan korunduunu
aklayamamaktadrlar. Olaslk hesaplar, fizik ve kimya formlleri herhangi bir protein
moleklnn tesadfen olumasna hibir ihtimal tanmamaktadr.
Ancak uras olduka ilgintir ki, daha bir canl hcresi iin gereken milyonlarca
proteinden birinin oluumunu dahi izah edemezken evrimciler srarla, sudan karaya gei,
karadan havaya gei, maymundan insana gei gibi pek ok uydurma senaryolar

retebilmilerdir. Asl cevap bulmalar gereken, "canlln ortaya k" sorusunu rtbas
ederek bu tr temelsiz uydurmalarla dev bir enkaz oluturmulardr. Bu enkazn zerine
temeli olmayan bir bina ykseltmek istemiler, fakat onca abalamalarna ramen bu
binann enkaz altnda kalmaktan kurtulamamlardr.
Daha ortada tesadfen meydana gelebilecek tek bir protein bile yokken, bu proteinlerin
milyonlarcasnn tesadflerle belli bir plan ve dzen iinde birleerek canl hcresini
oluturmalar, bu hcrelerin yine tesadflerle trilyonlarcasnn oluup biraraya gelerek
hareket eden canllar, bu canllarn balklar, balklarn sudan karaya karak srngenleri,
srngenlerin de kanatlanarak kular oluturmas ve bu ekilde yeryzndeki milyonlarca
farkl trn meydana gelmesi sizce makul ve mantkl bir iddia mdr?
Sizce mantkl olmasa bile, evrimciler byle bir masala gerekten inanmaktadrlar.
Bu durum ancak inan olarak kabul edilebilir. nk ortada bu hikayelerini
dorulayacak tek bir kantlar dahi yoktur.
Bugnn en ileri teknolojiye sahip laboratuvarlarnda, en sekin bilim adamlar, en
pahal cihazlar sayesinde bile cansz maddelerden canl bir hcre oluturabilmek mmkn
olamamaktadr. Deil hcre, hcredeki proteinleri bile laboratuvardaki kontroll bir deney
ortamnda, canl hcresindeki gibi bir verim ve baaryla elde edebilmek olanakszdr. Bu
yaplarn tesadfen olutuunu ne srmek ise elbette ki akl d bir iddiadr. Canlln
yaratlm olduu gerei, ok aktr.
Cardiff niversitesi'nden, Uygulamal Matematik ve Astronomi Profesr Chandra
Wickramasinghe hayatn tesadflerle doduuna on yllar boyunca inandrlm bir bilim
adam olarak karlat bu gerei yle anlatr:
Bir bilim adam olarak aldm eitim boyunca, bilimin herhangi bir bilinli
yaratl kavram ile uyuamayacana dair ok gl bir beyin ykamaya tabi
tutuldum. Bu kavrama kar iddetle tavr alnmas gerekiyordu... Ama u anda,
Tanr'ya inanmay gerektiren aklama karsnda, ne srlebilecek hibir aklc
argman bulamyorum... Biz hep ak bir zihinle dnmeye altk ve imdi yaama
getirilebilecek tek mantkl cevabn yaratl olduu sonucuna varyoruz, tesadfi
karmaalar deil.130

Darwin Forml
Gerekler byleyken, isterseniz evrimcilerin nasl sama bir inana sahip olduklarn
bir de ocuklarn bile anlayabilecei basit bir rnekle zetleyelim.
Evrim teorisi canlln tesadfen olutuunu iddia etmektedir. Dolaysyla bu iddiaya
gre cansz ve uursuz atomlar biraraya gelerek nce hcreyi oluturmulardr ve
sonrasnda bu atomlar bir ekilde dier canllar ve insan oluturmulardr. Oysa
dnelim; canlln yap ta olan karbon, fosfor, azot, potasyum gibi elementleri biraraya
getirdiimizde bir yn oluur. Bu atom yn, hangi ilemden geirilirse geirilsin, tek bir

canl oluturamaz. sterseniz bu konuda bir "deney" tasarlayalm ve evrimcilerin aslnda


savunduklar, ama yksek sesle dile getiremedikleri iddiay onlar adna "Darwin Forml"
adyla inceleyelim:
Evrimciler, byk varillerin iine canlln yapsnda bulunan fosfor, azot, karbon,
oksijen, demir, magnezyum gibi elementlerden bol miktarda koysunlar. Hatta normal
artlarda bulunmayan ancak bu karmn iinde bulunmasn gerekli grdkleri malzemeyi
de bu varillere eklesinler. Karmlarn iine, istedikleri kadar doal artlarda oluumu
mmkn olmayan amino asit, istedikleri kadar da bir tekinin bile rastlantsal oluma
ihtimali 10-950 olan protein doldursunlar. Bu karmlara istedikleri oranda s ve nem
versinler. Bunlar istedikleri gelimi cihazlarla kartrsnlar. Varillerin bana da dnyann
nde gelen bilim adamlarn koysunlar. Bu uzmanlar nbetlee milyarlarca, hatta
trilyonlarca sene varillerin banda beklesinler. Bir insann olumas iin hangi artlarn var
olmas gerektiine inanlyorsa hepsini kullanmak serbest olsun. Ancak ne yaparlarsa
yapsnlar o varillerden kesinlikle bir insan, elektron mikroskobu altnda kendi hcre yapsn
inceleyen bir profesr karamazlar. Zrafalar, aslanlar, arlar, kanaryalar, blblleri,
papaanlar, atlar, yunuslar, glleri, orkideleri, zambaklar, karanfilleri, muzlar,
portakallar, elmalar, hurmalar, domatesleri, kavunlar, karpuzlar, incirleri, zeytinleri,
zmleri, eftalileri, tavus kularn, slnleri, renk renk kelebekleri ve bunlar gibi
milyonlarca canl trnden hibirini oluturamazlar. Deil burada birkan saydmz bu
canl varlklar, bunlarn tek bir hcresini bile elde edemezler.
Ksacas, uursuz atomlar biraraya gelerek hcreyi oluturamazlar. Sonra yeni bir
karar vererek oluan bu hcreyi ikiye blp, sonra art arda baka kararlar alp elektron
mikroskobunu bulan, sonra kendi hcre yapsn bu mikroskop altnda izleyen profesrleri
yaratamazlar. Madde bilinsiz, cansz bir yndr ve ancak Allah'n stn yaratmasyla
hayat bulur.
Bunun aksini iddia eden evrim teorisi ise, akla tamamen aykr bir safsatadr.
Evrimcilerin ortaya att iddialar zerinde biraz bile dnmek, stteki rnekte olduu
gibi, bu gerei aklkla gsterir.

Kr Krne Materyalizm
Evrimin tesadfleri atomlar yle bir ekle sokar ki, atomlar szde tesadfen insan
gzn olutururlar ve o kapkaranlk ynn iinden l l 3 boyutlu, be duyulu bir
dnyaya alrlar. stelik bu yle bir dnyadr ki 20. yzyln teknolojisi dahi bu tesadflerle
canlanan atomlarn sahip olduu grnt ve ses kalitesine ulaamamtr. yle ki en
gelimi ses tekniklerini biraraya getirseniz yine de insan kulandan ok daha ilkel bir
kaliteye sahip olduklarn grrsnz. En gelimi grnt tekniklerini toplasanz, insan
gznn sahip olduu grnt kalitesini elde edemezsiniz.
Sz konusu teknoloji rnlerinin "tesadflerle" deil, bilinli mhendislerin bilinli

tasarmlaryla ortaya kt akken, bunlardan ok daha kompleks olan canl


mekanizmalarn tesadflerle ortaya ktn savunmak bir samalktr elbette. nk her
tasarm bir tasarmcy ispatlar. Evrim, doadaki byk tasarm ise grmek
istememektedir, nk bu tasarm var eden Yaratc'y, yani Allah' kabul etmek,
evrimcilerin n yarglarna ve ideolojilerine aykr gelmektedir.
Tm bu n yarg ve ideolojilerin temeli, materyalizm olarak bilinen felsefedir.
Materyalist felsefe, maddenin yaratlmadn, sonsuzdan beri var olduunu ve madde
dnda hibir gereklik olmadn varsayan dncedir. Allah inancna ve dine ise iddetle
kardr. Bu bilim deil, bir felsefedir. Evrimciler ise bilime deil, sz konusu materyalist
felsefeye baldrlar ve bilimi de bu felsefeye uydurabilmek iin arptmaktadrlar. Harvard
niversitesi'nden nl bir genetiki ve ak szl bir evrimci olan Richard Lewontin, bu
somut gerei yle itiraf etmektedir:
Bizim materyalizme bir inancmz var, 'a priori' (doumla birlikte gelen) bir inan
bu. Bizi dnyaya materyalist bir aklama getirmeye zorlayan ey, bilimin yntemleri
ve kurallar deil. Aksine, materyalizme olan a priori ballmz nedeniyle, dnyaya
materyalist bir aklama getiren aratrma yntemlerini ve kavramlar kurguluyoruz.
Materyalizm mutlak olduuna gre de, lahi bir aklamann sahneye girmesine izin
veremeyiz.131

Evrimin Asl kmaz: Ruh


Yeryznde birbirine benzeyen pek ok canl tr vardr. rnein, ata ya da kediye
benzeyen farkl trler olabilir. Bceklerin de birou birbirine benzer grnmldr. Fakat
bu benzerlikler hi kimsede bir aknlk yaratmaz.
Ancak nedense insanla maymun arasndaki baz yzeysel benzerlikler, kimi
insanlarda son derece ilgi uyandrr. yle ki bu ilgi kimi insanlar evrim teorisinin gerek
d senaryolarn benimsemeye kadar iter. Oysa, bir maymunla bir insan arasndaki
yzeysel benzerlikler hibir ey ifade etmez. Gergedan bcei ve gergedan da birbirlerine
ok benzerler, ama bu benzerlie dayanarak birisi bcek dieri memeli olan bu hayvanlar
arasnda herhangi bir evrimsel iliki kurmaya almak komik olur.
Aradaki yzeysel benzerlik dnda maymunun insanlara dier hayvanlardan daha
fazla bir yaknl sz konusu deildir. Hatta zeka asndan kyaslanrsa, bir geometri
mucizesi olan petei reten ar veya bir mhendislik harikas olan a reten rmcek
insana maymundan daha yakndr. Hatta baz ynlerden stndr bile...
Dahas, insanla maymun arasnda ok byk bir fark vardr. Maymun sonuta bir
hayvandr, bilin asndan bir attan ya da bir kpekten fark yoktur. nsan ise bilinli, irade
sahibi, dnebilen, konuabilen, akledebilen, karar verebilen, muhakeme yapabilen bir
varlktr. Btn bu zellikler de onun sahip olduu "Ruh"unun ilevleridir. nsanla dier
hayvanlar arasndaki uurumu douran en nemli fark da ite bu "Ruh"tur. Hibir fiziki
benzerlik, insan ile dier bir canl arasndaki bu en byk fark kapatamaz. Doada ruhu
olan tek canl insandr.

Allah Diledii ekilde Yaratr


Peki evrimcilerin iddia ettikleri gibi bir senaryo gereklemi olsa bile ne fark eder?
Hibir ey... nk evrimin ne srd ve tesadflere dayandrd her aama ancak bir
mucize eseri oluabilir. Yani canllk bu aamalarla meydana gelmi olsa dahi her aama
ancak bir yaratl sayesinde gerekleebilir. Tesadflerle bu aamalarn gerekleebilmesi
asla mmkn deildir.
lkel atmosferde bir protein olumusa bunun tesadfen oluamayaca olaslk
kanunlar, biyoloji ve kimya kanunlar ile kantlanmtr. Fakat mutlaka olutuu iddia
edilirse, o halde onu bir Yaratc'nn yarattn kabul etmek dnda baka bir alternatif
yoktur. Ayn mantk evrimcilerin ne srd btn tezler iin geerlidir. rnein balklarn
sudan karaya kp kara canllarn oluturduuna dair ne paleontolojik bir kant vardr, ne
de fizik, kimya, biyoloji ve mantk kurallar byle bir geii dorulamaktadr. Fakat mutlaka
"balklar karaya kt srngenlere dnt" denilecekse, bunu diyen, ancak btn
kurallarn ve kanunlarn tesinde, "OL" dediinde dilediini var eden stn bir Yaratc'y
kabul etmek zorundadr. Bunun dnda bir dnce kendi iinde eliir ve hibir mantk

kuralyla badamaz.
Gerek ok aktr. Tm canllk ok kusursuz bir tasarmn, ok stn bir yaratln
rndr. Bu ise bizlere bir Yaratc'nn varln, hem de sonsuz bir g, bilgi ve akla sahip
bir Yaratc'nn varln ispatlar.
O Yaratc, gklerin, yerin ve ikisi arasnda bulunanlarn Rabbi olan Allah'tr.

NOTLAR
1. Enver Ziya Karal, Osmanl Tarihi, VIII. Cilt, 3.b., Ankara: Trk Tarih Kurumu Basmevi, 1988,
s. 552
2. Franois de Fontette, Irklk, ev. Haldun Karyol, stanbul: letiim Yaynlar, 1991, ss. 40-41.
3. James Ferguson, "The Laboratory of Racism", New Scientist, Vol. 103, 27 Eyll 1984, s. 18
4. Charles Darwin, The Descent of Man, 1871, "Summary"; Stephen Jay Gould, "The Moral State of Tahitiand
of Darwin", Natural History, 10/91, s. 14
5. Benjamin Farrington, What Darwin Really Said, London: Sphere Books, 1971, ss. 54-56
6. Charles Darwin, nsann Treyii, Ankara: Onur Yaynlar, 7.b., Nisan 1995, ss.199-200
7. Darwin, "doal seleksiyon" kavramn ortaya atarken, ngiliz klasik iktisats Thomas
Robert Malthus'un teorilerinden etkilenmiti. Malthus, yiyecek kaynaklarnn aritmetik dizi
ile artarkan, insanlarn geometrik dizi ile oaldklarn anlatm ve bu yzden insanlarn
kanlmaz olarak kyasya bir yaam mcadelesi srdrdklerini ne srmt. Darwin ise
bu kyasya yaam mcadelesi kavramn doaya uyarlam ve "doal seleksiyon"un bu
mcadelenin bir sonucu olduunu iddia etmiti. Oysa daha sonra yaplan aratrmalar,
doada Darwin'in varsayd gibi bir yaam mcadelesi olmadn gsterdi. ngiliz zoolog
Wynee-Edwards'n hayvan topluluklar zerinde 1960 ve 70'lerde yapt uzun almalar,
canl topluluklarnn ok ilgin bir biimde nfuslarn dengelediklerini ve yiyecek iin
rekabeti engellediklerini ortaya koydu. Hayvan topluluklar ounlukla nfuslarn
ellerindeki yiyecek kaynaklarna gre dzenliyorlard. Nfus, alk ve salgn hastalklar gibi
"zayflar eleyen" faktrlerle deil, asl olarak hayvanlarda yer alan igdsel denetim
mekanizmalar ile kontrol ediliyordu. Yani hayvanlar, nfuslarn Darwin'in varsayd
kyasya rekabet yoluyla deil, kendi remelerini snrlayarak kontrol ediyorlard. (WynneEdwards, V. C. "Self Regulating Systems is Populations of Animals, Science, Vol. 147, 1965, ss.
1543-1548; Wynne-Edwards, V. C. Evolution Through Group Selection, London:1986)
Bitkiler bile Darwin'in ne srd "rekabet yoluyla seleksiyon" rnekleri deil, nfus
kontrol rnekleri veriyordu. Botaniki Bradshaw'un yapt gzlemler, bitkilerin oalrken
zerinde bydkleri alann "younluu"na gre davrandklarn, alandaki bitki younluu
arttnda remeyi azalttklarn ispatlad. (Bradshaw 1965; Lee Spetner. Not By Chance!:
Shattering the Modern Theory of Evolution, New York: The Judaica Press, Inc., 1997) te yandan
karncalar, balarlar gibi topluluklardaki rastlanan fedakarlk rnekleri, Darwinistik yaam
mcadelesi kavramnn tam tersi bir model oluturuyordu. Tm bu aratrmalar gsterdi ki,
doada Darwin'in varsayd gibi bir atma ve karmaa deil, ok hassas dengelerle
hesaplanm bir "dzen" vard.
8. Lalita Prasad Vidyarthi, Racism, Science and Pseudo-Science, Unesco, France, Vendme, 1983. s. 54
9. Stephen Jay Gould, The Mismeasure Of Man, New York:W. W. Norton and Company, 1981, s. 72
10. Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, D. Appleton and Co., 1896, Vol.II, s. 294
11. Hans Ulrich Wehler, The German Empire, s. 179
12. Benjamin Farrington, What Darwin Really Said, London: Sphere Books, 1971, s.82
13. Stephen Jay Gould, Ontogeny and Phylogeny, Cambridge, Mass: Harvard University Press, 1977, s. 127
14. Kenneth J.Hs, "Is Darwinism Science?", Eartwatch, March 1989, ss. 15-17
15. Alaeddin enel, Irk ve Irklk Dncesi, Ankara: Bilim ve Sanat Yaynlar, 1993, s. 61
16. Herbert Spencer, The Man Versus the State, New York:1884den, Gosset, Race, ss. 147-148
17. A Look Back at Eugenics, Cilt 1, Say 3, Kasm 96
18. Alaeddin enel, Irk ve Irklk Dncesi, Ankara: Bilim ve Sanat Yaynlar, 1993, s. 61
19. Thomas Gosset, Race: The History of an Idea in America, s. 170
20. Benjamin Farrington, What Darwin Really Said, London:Sphere Books, 1971, s. 82
21. Kenneth J. Hsu, "Letter to the Editor", Geology, April 1987, s. 377
22. Sleyman Kocaba, Hindistan Yolu ve Petrol Uruna Yaplanlar: Trkiye ve ngiltere,
1.b., stanbul:Vatan Yaynlar, 1985, s. 231
23. Ahmet hsan, Matbuat Hatralarm, stanbul:A. hsan Matbaas, 1931, s.57
24. Sir Achmed Bartlet, Teselya Marekesinde, kdam Matbaas, Dersaadet, 1315, ss.12-13
25. Ragp ner, "Tarihte Trk-ngiliz likileri", Hayat Tarih Mecmuas, 1 Eyll 1975, Yl 11,
Cilt 2, Say 9, Sra No 129, Doan Karde Matbaaclk, s.26
26. Doan Avcolu, Milli Kurtulu Tarihi, Tekin Yaynlar, 1996, s. 42
27. Erol Ulubelen, ngiliz Gizli Belgelerinde Trkiye, stanbul:ada Yaynlar, Eyll 1982, s. 62
28. Erol Ulubelen, ngiliz Gizli Belgelerinde Trkiye, stanbul:ada Yaynlar, Eyll 1982, s. 77
29. Erol Ulubelen, ngiliz Gizli Belgelerinde Trkiye, stanbul:ada Yaynlar, Eyll 1982, s.
210
30. Doan Avcolu, Milli Kurtulu Tarihi, Tekin Yaynlar, 1996, s. 285
31. Pierre Loti, Can ekien Trkiye, ev: R.C.H.Matbaai Hayriye ve reksi, 1329 (1913), s.

108
32. Enver Ziya Karal, Birinci Merutiyet ve stibdat Devirleri 1876-1907, VIII. Cilt, Atatrk Dil ve
Tarih Yksek Kurumu Trk Tarih Kurumu Yaynlar, ss. 122-126
33. Frederick Burnaby, Kk Asya Seyahatnamesi, 1.b., Sabah Kitaplar, Haziran 1998, s. 74
34. Pierre Loti, Can ekien Trkiye, ev: R.C.H.Matbaai Hayriye ve reksi, 1329 (1913), ss.
60-61
35. Doan Avcolu, Milli Kurtulu Tarihi, Tekin Yaynlar, 1996, s. 34
36. Doan Avcolu, Milli Kurtulu Tarihi, Tekin Yaynlar, 1996, s. 33
37. Erol Ulubelen, ngiliz Gizli Belgelerinde Trkiye, stanbul:ada Yaynlar, Eyll 1982, s.
185
38. Erol Ulubelen, ngiliz Gizli Belgelerinde Trkiye, stanbul:ada Yaynlar, Eyll 1982, s.
210
39. Erol Ulubelen, ngiliz Gizli Belgelerinde Trkiye, stanbul:ada Yaynlar, Eyll 1982, s.
215
40. Doan Avcolu, Milli Kurtulu Tarihi, Tekin Yaynlar, 1996, s. 107
41. Doan Avcolu, Milli Kurtulu Tarihi, Tekin Yaynlar, 1996, s. 117
42. Doan Avcolu, Milli Kurtulu Tarihi, Tekin Yaynlar, 1996, ss. 100-101
43. Paul C.Helmreich, Sevr Entrikalar, Byk Gler, Maalar, Gizli Anlamalar ve Trkiye'nin
Taksimi, ev. erif Erol, 1.b., Mart 1996, s. 147
44. Doan Avcolu, Milli Kurtulu Tarihi, Tekin Yaynlar, 1996, ss. 35-36
45. Ali Naci Karacan, Lozan, Milliyet Yaynlar, Tarih Dizisi 11, 2.b., Temmuz 1971
46. Sleyman Kocaba, Hindistan Yolu ve Petrol Uruna Yaplanlar, Trkiye ve ngiltere,
1.b., stanbul: Vatan Yaynlar, 1985, s. 231
47. Francis Darwin, The Life and Letters of Charles Darwin, Vol. I, 1888. New York:D. Appleton and Company,
s.285-286
48. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, Ankara:T.C. Kltr Bakanl Yaynlar, Yayn.
2068, 1998
49. Emin Oktay, Lise 2 Tarih Kitab, stanbul:Atlas Kitabevi, 1990, s. 45
50. Jean Paul Roux, Trklerin Tarihi, Milliyet Yaynlar, 5.b., 1997, s. 40
51. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, "Siyasi Tarih", Ankara:T.C. Kltr Bakanl
Yaynlar/2068, 1998, s. 18
52. Enver Ziya Karal, Birinci Merutiyet ve stibdat Devirleri 1876-1907, VIII. Cilt, Atatrk Dil ve
Tarih Yksek Kurumu Trk Tarih Kurumu Yaynlar, s. 553
53. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, "Siyasi Tarih", Ankara:T.C. Kltr Bakanl
Yaynlar/2068, 1998, s. 41
54. Osman Turan, Trk Dnya Nizamnn Milli, slami ve nsani Esaslar, stanbul:Turan Neriyat
ve Matbaaclk, 1969, Cilt 1, s. 182
55. Osman Turan, Trk Dnya Nizamnn Milli, slami ve nsani Esaslar, Cilt 1, s. 182
56. Osman Turan, Trk Dnya Nizamnn Milli, slami ve nsani Esaslar, Cilt 2, s. 138
57. Jean Paul Roux, Trklerin Tarihi, Milliyet Yaynlar, 5.b., 1997, s.151
58. Osman Turan, Trk Dnya Nizamnn Milli, slami ve nsani Esaslar, stanbul:Turan Neriyat
ve Matbaaclk, 1969, Cilt 2, s. 7
59. Aydn Taneri, "Trk Askerlii ve Medeniyeti Hakknda Yabanclarn Grleri", Milli Kltr
Dergisi, Aralk 1981, s.15 (Voltaire, Trkler, Mslmanlar ve tekiler, ss. 39-41)
60. Osman Turan, Trk Dnya Nizamnn Milli, slami ve nsani Esaslar, stanbul:Turan Neriyat
ve Matbaaclk, 1969, Cilt 2, s. 187
61. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, "Siyasi Tarih", Ankara:T.C. Kltr Bakanl
Yaynlar/2068, 1998, Cilt 1, s. 77 (Khalkokondylas, Paris tab, s. 29)
62. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, s. 77 (Fransz tarihisi Fernard Grenard, Paris
1938, s. 52)
63. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, Cilt 1, s. 77 (Oxford 1916, s. 52)
64. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, ss. 105, 106, 107
65. N. M. Panzer, The Harem, Londra: 1936, s. 237
66. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, "Siyasi Tarih", Ankara: T.C. Kltr Bakanl
Yaynlar/2068, 1998, s. 98
67. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, s. 106
68. Trkler in Ne Diyorlar?, Derleyen: Mutlu Altay, Trk Kltrn Aratrma Enstits,
Diyanet Vakf stanbul Aratrma Merkezi Ktphanesi, s. 23
69. Feridun Emecen, Kemal Beydilli, Mehmet pirli, Mehmet Akif Aydn, lber Ortayl,
Abdlkadir zcan, Bahaeddin Yediyldz, Mbahat Ktkolu, Osmanl Devleti Medeniyeti
Tarihi, stanbul: 1994, slam Tarih, Sanat ve Kltr Aratrma Merkezi, s. 467
70. Hrriyet Gazetesi, 3 Austos 1962
71. Sleyman Kocaba, Hindistan Yolu ve Petrol Uruna Yaplanlar Trkiye ve ngiltere,
stanbul:Vatan Yaynlar, Austos 1985, s. 165

72. Sleyman Kocaba, Avrupa Trkiyesi'nin Kayb ve Balkanlarda Panislavizm, stanbul:


Austos, 1986, s. 32
73. Toktam Ate, Osmanl Toplumunun Siyasal Yaps (Kurulu Dnemi), Say Kitap Pazarlama,
s. 116 (Richard Peters, "Geshichte der Trken", s. 8)
74. Prof.Dr.Nejat Gyn, Osmanl mparatorluu Hakknda Baz Dnceler, Diyanet Vakf,
1973, s. 29 (Acta Orientalia Hungarica, XV, 173-82) (Bulgaristan Trkleri'ne ve Rusuk'taki
Trk Eserlerine dair 1897 tarihli rapor, Eref Erefolu, Gneydou Avrupa Aratrmalar
Dergisi, Say 1, ss. 19-36)
75. Osman Turan, Trk Dnya Nizamnn Milli, slami ve nsani Esaslar, Turan Neriyat ve
Matbaaclk, stanbul 1969, Cilt 2, s. 190
76. Trkler in Ne Diyorlar?, Derleyen: Mutlu Altay, Trk Kltrn Aratrma Enstits,
Diyanet Vakf stanbul Aratrma Merkezi Ktphanesi, s. 11
77. Trkler in Ne Diyorlar?, Derleyen: Mutlu Altay, s. 12
78. Osman Turan, Trk Dnya Nizamnn Milli, slami ve nsani Esaslar, Turan Neriyat ve
Matbaaclk, stanbul 1969, Cilt 2, s. 122
79. Osman Turan, Trk Dnya Nizamnn Milli, slami ve nsani Esaslar, Cilt 2, s. 6
80. Emekli Korgeneral Hseyin Ik, Yabanc Gzyle Trkler ve Trk Ordusu, Genelkurmay
Askeri Tarih ve Stratejik Ett Bakanl Yaynlar, Ankara:Genelkurmay Basmevi, 1995, s.
281
81. Trkler in Ne Diyorlar?, Derleyen: Mutlu Altay, Trk Kltrn Aratrma Enstits,
Diyanet Vakf stanbul Aratrma Merkezi Ktphanesi, ss. 18-19
82. Trkler in Ne Diyorlar?, Derleyen: Mutlu Altay, s. 20
83. Trkler in Ne Diyorlar?, Derleyen: Mutlu Altay, s. 21
84. Comte de Marsigli, Ltat militaire de lEmpire Ottoman, ses progres et sa dcadece. La Haye, 1732, 1. C., s.
402.
85. Mouradgea dOhsson, Tableau gnral de lEmpire Ottoman, Paris, 1791, 4. C., s.311
86. Michel le Syrien, Chronique Universelle, Franszca'ya tercme eden: J.B.Chabot. Paris, 1905,
3.C., s. 152. (Sryni Mikil Vakyinmesinin tam olmayan Trke tercmesi iin, Trklk
dergisinin Mays Haziran, Austos Eyll ve Aralk 1939 ile Ocak 1940 tarihli saylarna
baklmaldr.)
87. Osman Turan, Trk Dnya Nizamnn Milli, slami ve nsani Esaslar, Turan Neriyat ve
Matbaaclk, stanbul 1969, Cilt 2, s. 125
88. Guer, Moeurs et usages des Turcs, Paris, 1747, 2. C, s. 1
89. Prof.Dr.Osman Turan, Trk Dnya Nizamnn Milli, slami ve nsani Esaslar, stanbul:Turan
Neriyat ve Matbaaclk, 1969, Cilt 2, s. 126
90. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, "Siyasi Tarih", T.C. Kltr Bakanl
Yaynlar/2068, Ankara 1998, s. 14 (Historie de IEmpire Ottoman, 1, Paris 1835, ss. 1-2)
91. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, s. 14 (Apologie, Cenevre, 1629, s. 6)
92. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, s. 14 (Introducton a IHistorie de IOrient
Musulman, Paris 1943, s. 164)
93. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, s.14 (Mehmed der Eroberer, Mnih 1953, s. 469)
94. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, s.14 (Soliman, New York 1929, s. 33)
95. The Ottoman State and Its Place in World History, Leiden 1974, s. 15
96. Ylmaz ztuna, Osmanl Devleti Tarihi-1, "Siyasi Tarih", T.C. Kltr Bakanl Yaynlar/2068,
Ankara 1998, ss. 14-15
97. Tercman, 14 Austos 1987
98. Karl Marx-Friedrich Engels, Seme Yazmalar 1, 1844-1869, 1.b., Sol Yaynlar, Kasm 1995
99. Karl Marx-Friedrich Engels, Seme Yazmalar 2, 1870 - 1895, 1.b., Sol Yaynlar, Ekim 1996,
Ankara, ev. Yurdakul Fincanc
100. ConwayZirkle, Evolution, Marxian Bology and the Social Scene, University of
Pennsylvana Press, 1959, s. 527
101. Conway Zirkle, Evolution, Marxian Biology and the Social Scene, Philadelphia: The University of
Pennsylvania Press, 1959, ss. 85-86
102. Tom Bethell, "Burning Darwin to Save Marx", Harpers Magazine, December 1978, ss. 31-38, 91-92
103. Friedrich Engels, topik Sosyalizm-Bilimsel Sosyalizm, Sol Yaynlar, 1990, s. 85
104. Marks-Engels, Seme Yaptlar 3, Sol Yaynlar, s. 156
105. Friedrich Engels, Doann Diyalektii, Sol Yaynlar, 1996, s. 8
106. Henry Morris, The Long War Against God: The History and Impact of the Creation, Evolution, Conflict, 8.b.,
Michigan: Baker Book House, Mart 1996, s. 85
107. Alan Woods-Ted Grant, "Marxism and Darwinism", Reason in Revolt: Markxism and Modern Science,
London:1993
108. K. Mehnert, Kampf um Maos Erbe., Deutsche Verlags-Anstalt, 1977
109. Karl Marx Biyografi, nc Yaynevi, s. 368
110. Kent Hovind, The False Religion of Evolution, http://www.hsv.tis.net/.

ke4vol/evolve/ndxng.html (bu kitap sadece internette yaynlanmtr)


111. John N.Moore, The Impact of Evolution on the Socal Sciences, Impact No. 52,
www.icr.org/pubs/imp/imp-52.htm
112. "The Darwin Debate, Marxism Today", Theoretical and Discussion Journal of the Communist Party,
London, Vol. 26, April 1982, ss. 20-22
113. Paul G.Humber, "Hitler's Evolution Versus Christian Resistance", Vital Articles on Science/Creation,
www.icr.org/pubs/imp/imp-181.htm
114. Henry Morris, The Long War Against God: The History and Impact of the Creation, Evolution, Conflict, 8.b.
Michigan: Baker Book House, Mart 1996, s. 419
115. Samuel T. Francis, Sovyet Strategy of Terror, s. 54
116. V. . Lenin, Collected Works, Moscow, Cilt 9 s. 346
117. V. . Lenin, Collected Works, Moscow, cilt 35, s. 238
118. Pravda Gazetesi, 26 Ekim 1918
119. Ann Arbor, Leon Troki, Terrizm ve Komnizm, University of Michigan, 1963, s. 58
120. V.I. Lenin, Marks-EngelsMarksizm, Ankara: Sol Yaynlar, ev: Vahap Erdodu, 1976, s. 428
121. Charles Darwin, The Origin of Species, London: Senate Press, 1995, s. 134.
122. Derek A. Ager, "The Nature of the Fossil Record", Proceedings of the British Geological Association, Vol.
87, No. 2, 1976, s. 133
123. T. N. George, "Fossils in Evolutionary Perspective", Science Progress, Vol. 48, Ocak 1960, ss. 1, 3
124. Richard Monestarsky, "Mysteries of the Orient", Discover, Nisan 1993, s. 40
125. J. D. Thomas, Evolution and Faith, Abilene, TX, ACU Press, 1988. ss. 81-82
126. Ali Demirsoy, Kaltm ve Evrim, Ankara: Meteksan Yaynlar 1984, s. 61
127. Ali Demirsoy, Kaltm ve Evrim, s. 61
128. Frank B. Salisbury, Doubts about the Modern Synthetic Theory of Evolution, s. 336
129. Ali Demirsoy, Kaltm ve Evrim, Ankara: Meteksan Yaynlar 1984, s. 39
130. Chandra Wickramasinghe, Interview in London Daily Express, 14 Austos 1981
131. Richard Levontin, "The Demon-Haunted World", The New York Review of Books, January 9, 1997, s. 28

You might also like