You are on page 1of 52

KURTULU ARISI

Eserin Ad: Kurtulu ars


Yazan: Hseyin BEHRAN
Mtercim: Abdullah TURAN
Sayfa Says: 148
Yaynevi: Al-i Taha
Telif Hakk: Tm Haklar Sakldr

NDEKLER
Yazarn nsz........................................................................................................... 4
BRNC BLM........................................................................................................ 5

AHLAKA OLAN HTYA VE ONUN NEM....................................................................5


KNC BLM:......................................................................................................... 7
ahlak lmnn, etmnn nem ve yararlarI...............................................................8
NC BLM:..................................................................................................... 9
NSAN, EBED SAADET N YARATILMITIR.................................................................9
DRDNC BLM:.............................................................................................. 10
ALLAH'A GDEN BAZI YOLLARIN AIKLANMASI..........................................................10
BENC BLM:.................................................................................................... 15
nsan acz ersndedr; yalnIz allaha balIlII oranInda ycelr...............................15
ALTINCI BLM:.................................................................................................... 19
HER EY KENDSNDEN YUKARIDAKNE ORANLA KK VE DEERSZDR...............19
YEDNC BLM:.................................................................................................... 23
HAKKA GDEN YOL NASIL KATEDLR?.......................................................................24
SEKZNC BLM:................................................................................................. 30
MMN BR KMSE RABBN'DEN, PEYGAMBERN'DEN VE MAMIN'DAN BRER HASLET
aLMADIKA MANI KAML OLMAZ..............................................................................30
DOKUZUNCU BLM:............................................................................................ 39
KAZAYA RAZI OLMA................................................................................................... 39
ONUNCU BLM:................................................................................................... 46
KAZAYA RIZADAN SONULANAN TEVEKKL, tafvz VE TESLMYET...........................46
ON BRNC BLM................................................................................................ 54
MMNLER FARKLI DERECELERE SAHP OLUP MANLARINA GRE BRBRLERNDEN
STNDRLER......................................................................................................... 54

Takdim
Bismillahirrahmanirrahim
nsan, yaptklarnn bilincinde olmazsa elbette abalar ne kendisine ve ne de dier insanlara bir
yarar salamaz; hatta onu, hak ve hakikatten daha fazla uzaklatrr. Aynen gidecei maksadn
hangi istikamette olduunu bilmedii iin ters istikamette yryen bir insan gibi; byle bir
kimsenin hzla yrmesi ona bir ey kazandrmayaca gibi, hatta onu hedeften daha da
uzaklatrr.
Bu yzden, insann ilk nce, kendi varlk bilincine kavumas kendini tanmas, bu alemdeki
hayatnn hedefini renmesi ve bu yolda aba gstermesi gerekir.
Elinizdeki bu eserin konusu Ehl-i Beyt Mektebine gre nefis terbiyesidir; bu eserin yukarda
iaret olunan bilinci kazanmak hususunda siz kardelere ok yardmc olabilecei kanaatndayz.
Hacmi kk, ama muhteva ynnden nemli olan bu eserin okunmas, bu mektebin byk
ahlak bilginleri tarafndan da tavsiye edilmitir.
Ehl-i Beyt Mesaj Dergisinde makaleler eklinde nceden yaynlam bulunan bu eseri, kitap
olarak da yaynlamaya muvaffak olduumuz iin Allaha kr ediyor ve mmin kardelerimize
yararl olmasn Hak Tealadan diliyoruz.
Al-i Taha

YAZARIN NSZ
Bismillahirrahmanirrahim
Nefsinin esiri, gnahkr ve fani olan ben Hseyin b. Ali b. Sdk El-Behrani, Ehl-i Beyt'in
(Allah'n selam onlara olsun) nasihatlerinden bazlarn seip toplayarak m'minlere sunmada;
yce Rabbimden yardm diliyor, O'na tevekkl ediyor ve en sevgili kullar araclyla O'na
yneliyorum.
Bu almamn hava, heves ve gnah dncesi sonucu karanlklaan, akllarn nurlanmas ve
lm kalplerin yeniden hayata kavumas iin, ilahi bir vesile olan Ehl-i Beyt'i insanlara
tantmaya yardmc olmasn umarm. Hak Tela'dan yardm ve saadet isteyip, bunu kyamet
gn iin bir azk klmasn dilerim. Gerekten de kerem ve ihsan sahibi, gvenilir ve snlr
olan sadece O'dur. O, bana yeter ve O, ne hayrl sahiptir.
lk nce maksadmz akla kavuturacak nitelikte olan ksa bir nbilgi takdim ediyoruz:
Uzun sreden beridir Allah Teala'dan yz evirdii iin lm olan nefisleri diriltip gaflete
dalm olan kalpleri uyandrmak hususunda, Ehl-i Beyt'ten rivayet edilen hadislerden elde
ettiim nkteleri toplayarak bir risale halinde sunmay arzuluyordum. Fakat, her defasnda

almak iin yeterli nee ve zlemin olmay ve tembellik buna engel oluyordu. Bu ise benim
iin bir gnah ve vebal unsuru oluturuyordu... Zira amel olmad takdirde ilim, sahibini, Hak
Tela'dan uzaklamaktan baka bir ie yaramaz; kalpleri etkilemesi de beklenilmez. Zira Ehl-i
Beyt'ten nakledilen hadislerde, u nokta aka beyan edilmitir ki eer; alim kendi ilmi ile amel
etmezse, onun nasihatleri kalplere yerlemez. Fakat mrn git gide sona erip ecelin yaklatn,
te yandan baz dostlarn da bu konuda teviklerini grnce, Allah Teala'nn yardmyla ie
koyulup Ehl-i Beyt'ten rivayet edilen hadislerdeki nkteleri bir araya getirmeye baladm. Bu
yzden konuyla ilgili hadislerin muhtevasn, (senedlerini ve lafzlarn aynen zikretmeksizin)
birka blmde toplamaya baladm. nk bu hadislerin muhtevas, selim akllarn tasdik ve
doru ftratlarn ahadet ettii bir konudur. Maksadmz da zaten sadece bir iarette bulunmaktr.
Hak Tela'dan bunu nefsimin gafletten uyanmas iin hayrl ve bereketli bir vesile klmasn
diliyorum. Tevfik ve yardm Allah'tandr ve snlacak olan da O'dur.

BRNC BLM
AHLAKA OLAN HTYA VE ONUN NEM
Resulullah (Allah'n rahmeti ona ve onun Ehl-i Beyt'ine olsun) yle buyurmutur: "Ben yce
ahlak tamamlamak zere gnderildim."
Gzel ahlak olmakszn kyamet ve dnya ilerinden hi biri bir dzene giremez ve hayatta bir
huzur salanamaz. O halde; ahlakn dzeltip gzel temeller zerine oturtmadan, fazla amelin bir
yarar salayabileceini sanmak hatadr. Aksine kt huy, hayr ameli, aynen sirkenin bal
bozduu gibi, bozup yok eder. Sonu fesat olan bir eyin ne gibi bir yarar olabilir ki? Ahlak slah
etmeksizin, fazla ilim sahibi olmann bir yarar salayacan da sanmaynz. Kesinlikle byle
olmaz. Ehl-i Beyt mamlar (Allah'n rahmeti ve selam onlara olsun) yle buyurmulardr:
"Bbrlenen, kibirli alimlerden olmaynz. Zira batl olan tarafnz, hak olan tarafnz da yok
edip gtrr."
Kt ahlak sahibinin baba ve annesiyle, ocuklaryla, eiyle, dostlaryla, komusuyla, hocas ve
rencileriyle olan ilikilerinden mutluluk duyup, huzura kavuacan da sanmaynz. nsanlarn
tm, elinden eziyet ekip ondan nefret edeceklerdir. Byle bir kimse, halk arasnda dalm
olan yce kemlleri nasl kazanabilir? Oysa kemal ehli olan kimseler, ondan nefret edip kaarlar.
Ehl-i Beyt'in (Allah'n selam onlara olsun) gidiatna dikkat edip onlardan nakledilen davran
ve szleri inceleyen bir kimse, onlarn, gzel ve yce ahlaklaryla halk hidayet edip dine doru
ektiklerini grr. iilerine de bunu emretmi ve buyurmulardr ki: "Halk dilinizle deil,
amellerinizle (hakka) davet ediniz." Yani; yce ahlaknz ve gzel amellerinizle, dierlerine
rnek olunuz. Bu aklamalardan anlald gibi, dnya ve Ahiret ilerinin gzel ahlak
olmakszn bir dzene giremeyeceine ve btn varlk alemini ilgilendiren bi'setin faydas da
yce ahlak tamamlamak olduuna gre, ahlakn gzelletirmek, btn farzlardan nde gelir.
Bunun yan sra her hayrn anahtar, her gzelliin kayna, her yararn nedeni ve her amelin
balangc da gzel ahlaktr. Kafirlerin bile iyi ahlak sebebiyle hayr elde ettiklerini bildiren

hadislere dikkat ediniz! Resulullah'n (s.a.a) elinde esir olan cmert bir mrik hakknda, Cebrail
nazil oluyor ve Allah'n, onun ldrlmemesini emrettiini bildiriyor. Bu ise onu dnyada
lmden kurtard gibi, Ahirette de (iman ettiinde) cennete nail olmasna yol ayor.
Gzel ahlak sahibi herkesin tasdik ettii bu nbilgileri kavradktan sonra bilmeliyiz ki, (Allah
bizi muvaffak klp hidayet etsin) ahlak alimlerinin de ifade ettikleri gibi, ahlak hususunda Ehl-i
Beyt mamlarnn (Allah'n selam onlara olsun) baz ilke ve kanunlar vardr. Onlar bilmek, iyi
ahlak edinmeyi kolaylatrp, bir zorluk olmakszn ona erimeyi salar. "Hak Tela'nn bize
zorluk deil, kolaylk istediini ve dinde bize bir zorluk karmadn" bildiren ayetlerden de
anlald gibi; Resulullah (s.a.a) eriat ilminde kolay olan eriat getirdii gibi, tarikat ilminde
de bize kolaylk kaplarn ap, zorluk kaplarn kapatmtr. O halde "Bu i zordur, nefisle cihad
edip ar riyazetlere katlanmak gerekir; siz byle zorluklara katlanabilir misiniz?" gibi
bahanelerle eytan, bizi ahlak ilminden nasibimizi almaktan alkoymamaldr. Oysa ki, birok
zor riyazet sahibi ve nefsiyle cihad ehli olanlar vardr ki, Ehl-i Beyt'in ahlaki ynteminden
haberdar olmadklar ve srf zahirlerini onlara benzetmee altklar iin, dnyevi hedefler ve
dk makamlardan gayri bir eye ulaamyorlar...
Hakikat udur ki, Allah Tela yce hikmeti ve gzel yarat gerei, kullarn imtihana tabi
tutmu, onlardan byk eyler istemi, bunlarn anahtarn ise kk amellerde gizlemitir. Bu
ulatrc eyleri kk sayp da, geveklik gsteren kimseler, kendilerinden istenilen amaca
ulamaktan geri kalrlar. Bu ise, onlar iin en byk aclardan biri olur. Fakat bu kk vastalara
sarlan kimseler, o byk ve sevilen, genel amaca da ularlar. Bu ise, onlar iin byk bir saadet
vesilesi olur.
Bu ak hikmetleri, biraz tefekkr edip de dndmz zaman! Hak Tela'nn yaratklarna
nasl da ak bir delil ikram ettiini ve onlara saysz nimetleri indirdiini grrz. Nasl da bu
kk eylerle onlar, o yce makamlara ulatrmtr! Buna ramen; halkn kendilerini nasl da
ebedi helaka ve ac azaba attklarna bak. Oysa, baz kk eyleri yapmak onlar kurtarabilirdi.
Bu hikmeti, Ehl-i Beyt'ten nakledilen "Rzkn azn azmsayan, oundan da mahrum kalr."
hadisinden anlyoruz. Btn belalar ve musibetlerin balangc, k kmsemek ve az
azmsamaktr. Buna karlk hadisten de anlald gibi, rzkn azn azmsamayan oundan da
mahrum olmaz. Sonra, eer bu manay iyice dnecek olursak, konuyu aa kavuturan dier
misalleri de bulabiliriz. phesiz; saysz Ehl-i Beyt hadisleri de buna ahittir. rnein:
"Gnahlarn knden korkunuz." Hakeza "Hibir itaati kmsemeyin, belki Allah'n rzas
onda olur; ve hibir gnah kmsemeyin, belki Allah'n gazab onda olur." Bu vb. birok
hadisler hidayet talibi olanlara, eriat- Muhammedi'nin, Allah Tela'nn izniyle en yce ve
sevilen amalara ulatran kk ve kolay hkmler zerine kurulmu olduunu aklamakta
yeterlidir sanyoruz. Hak Tela bir hadis-i kutside: "Bana bir kar yaklaana, ben bir adm
yaklarm." diye buyurmas da konuyu daha bir akla kavuturmaktadr. Hak Tela, kendisine
yaklaana, yaklatna ve srt evirene arda bulunduuna gre; O'na ynelip kapsn alana
nasl davranr. Bu konuda Hz. mam Zeynul-Abidin'in (a.s) Seher duasndaki:
"Sana kavumak iin hareket eden ahsn yolu ksa mesafelidir. nsanlarn dnyevi arzular (ya
da "Kt amelleri") engel olmazsa, sen onlara gizli kalmazsn."

Ksacas, insanlardan istenilen, yce ilahi ahlaklarla sslenmektir. Bu ahlaklar, tadklar deer
sebebiyle Allah'a isnat edilerek ilahi ahlak diye anlmaktadr. Ehl-i Beyt'ten gelen hadislerde de
yle buyrulmutur:
"Allah'n ahlakyla ahlaklann."
Bu ahlak; Hz. Muhammedin, onun pk Ehl-i Beyt'inin (Allah'n salat ve selam onlara olsun) ve
onlara uyanlarn ahlakdr.
Ey Allah'a ynelmek isteyen ve byle bir yce makama ulamay arzulayan karde, Ehl-i
Beyt'ten ulaan nurlu gerekleri sana sunmak isteyen ve senin hayrn dileyen birisi olarak benim
u szm dinle:
Bu yce ahlak edinmenin yolu, srekli bir istikamet gstermek, ifrat ve tefritten kanmaktr. O
halde; elinden geldii kadaryla itaat etmek ve Allah'n sevmedii kt amellerden kanmakla,
Allah Tela'ya yakn olmaya al! Kk veya byk hibir eyde msamaha etmeyip, iini
ciddiyet temeli zerine kur. Her ne kadar senin nazarnda kk bile olsa, hayr bildiin, hayr
olduu malum olan her ii yapmay kendine ama edin! Bunun aksine her ne kadar senin
nazarnda kk bile olsa, kt bildiin her eyi de terk edip, ondan kanmay kendine bir
vazife bil. Kk olsun, byk olsun, ilerinde asla geveklik ve msamahaya yer verme! Aksine
her zaman iini itina ve dikkat temeli zerine kur. Asla ok amel yaparak ilerindeki ciddiyet ve
salaml kenara atma! stenildii ekilde yaplan bir hayr amel, binlerce hayr amelin
sonucunu verir; dikkatsizlikle yaplan binlerce hayr amel, gerektii ekilde dikkatle yaplan tek
bir amelin bile sonucunu veremez. Hatta; hikmet ve marifet sahiplerinin yannda bunlar, asla
birbiriyle mukayese edilemez.
Maksadm, sizde en kk hata bile vuku bulmasn, demek deildir ki, bu iin zorluunu
dnerek kendi kendine: "Ben bu halimle byle ar bir eye nasl katlanrm?" diyesiniz.
Maksadm odur ki, iinizi geveklik ve msamahaya terketmeyin, msamaha ve geveklik
yznden en kk bir hatann bile sizden grlmesine msaade etmeyin. Ama eer; hava ve
hevesin galebesi veya eytann ve nefsin aldatmas sonucu sizden bir hata grlrse, bu ayr bir
eydir. Msum olmayan insanlarda bu olabilir.
Baka bir tabirle maksadmz, eriatn cz'i saylan ile-rinde bile nem verip, nefsinizi
msamaha gstermemeye altrmanzdr. Bu ise yce makamlara ulamaya yol aar. Allah Tela
kendi izniyle bunu, o yce makamlara ait hazinelerin anahtar klmtr. Allah'n hazinelerinin
anahtarn alan ise, gani olup byk saadete ular.
Eer szn uzamasndan korkmasaydm, bu konuda daha fazla aklamada bulunup birok
rnekler zikrederdim. Geri uzasa da deeri vardr. nk bu, binlerce ilahi hikmet kapsnn
ald en ince ve en salam kapdr. Belki de gelecekteki blmlerde de bu konu hakknda yine
baz aklamalarda bulunuruz, inaallah.

KNC BLM:

AHLAK LMNN, ETMNN NEM VE YARARLARI


Nefsine kar savaan ve kalplerini ktlklerden arndrmaya alan baz salih ve takval
kardeler, ahlak ilmini renmeye almann gereklilii hakknda yanlgya dmlerdir. Hz.
Muhammedin (s.a.a), en faziletli cihad olarak niteledii nefse kar cihad etmeye koyulduklarn
grnce eytan, byk bir pheyi onlarn kalbine sokarak onlar aldatmak istemitir. yle ki:
Biz nefsimize kar kp onu yenemiyorsak ve bildiklerimizle amel etmeyerek yanl
hareketlere bavuruyorsak, o halde ahlak ilminin temel unsuru olan nasihatleri dinlemenin, bu
gibi eylerden haberdar olmann ve bu konularda gerei aramamzn ne gerei vardr? nk,
bunun halimize bir faydas olmad gibi zarar da vardr. Bu konuda her ne kadar bilgimiz fazla
olursa, gnahmz ve suumuz da bir o kadar artar; ilimden sonra gaflet gstermemiz suumuzu
daha da arlatrr. nk; alimin gnah, cahilin gnahyla eit deildir. O halde insann bilgisi
ne kadar az olursa, o kadar az sorguya ekilir ve de mazeretli grlr!!
Bu szleri ben onlardan duyduumda bunun, lanetli eytann bir hilesi olduunun farkna varp,
onlara eyh Hrrn, el-Cevahir-s Seniyye adl kitabnda rivayet ettii u hadis-i kudsiyi
hatrlattm:
"renip de sonra amel etmemekten korkuyo-ruz, demeyiniz; reniyoruz sonra da amel etmek
midimiz vardr,deyiniz. Ben size her ne verdimse, amacm, onlarla size rahmet etmektir."
Bu ilahi hitap, bahsi geen pheyi kknden kesip atmak iin yeterlidir. Geri eytann hilesi
olmasayd herhangi bir yanlg sz konusu olmazd. Neticede bu aklamaya da gerek kalmazd.
Konunun daha bir akla kavumas, ahlak ilminin ilim ve amelde ne kadar gerekli ve yararl
olduunun bilinmesi iin konuyla ilgili u aklamaya da dikkat edelim.
uras aktr ki, amelsiz ilmin bir faydas olmad gibi, ilimsiz amelin de bir faydas yoktur.
Bizler, bunlarn her ikisini de kazanmakla grevliyiz. Bunlarn her biri sahibini takviye edip,
glendirir.
yleyse kim; halka kar bbrlenmek ve ilmin gzellikleri ve halk arasndaki yce deeriyle
kendi irkin ahlak ve amellerini rtmek iin ilim renirse, phe yok ki, byle bir adam
eytann arkada olur ve ilmi de onun iin bir vebal olur. Hatta cehennem ehli bu gibi alimlerin
azabndan eziyet ekerler.
phesiz onlar kendi ykleriyle birlikte dierleri-nin de yklerini (gnahlarn) yklenen
kimselerdendir.[1]
Gerekte onlar insan suretinde olan birer eytandrlar. Byle olmaktan Allaha snrz.
Yine kim ilmi, bir det olarak alr, riya ve gsteri iin renirse, bu da nceki gruba dahil olup,
yk kitap olan bir merkepten fark olmaz. Geri bunun kullara olan zarar ncekine oranla daha
azdr.

[1] - Ankebut/13.

Akll ve bilinli olup, ilimden kendi salahn ve her iki dnyann saadetini isteyen kimse ise
Allaha ynelip, Onun katnda olan eylere rabet eder.
Ahlak ilmindeki hitaplar da byle bir kimseye ynelik olup, istenilen dorultuda onu terbiye eder
ve ilerlemesini salar. Byle bir kimse bilmelidir ki, ona ilimden bir kap aldnda amel etmesi
kolaylaacak, nee ve rabetini de oaltacaktr. rendii ilimle amel ettiinde de bu, ona
bilmedii yeni bilgilerin verilmesine sebep olacaktr. Nitekim Ehl-i Beyt mamlar da (Allahn
selam onlara olsun) bu hususa iaret ederek yle buyurmulardr:
Kim bildii ilimle amel ederse, bilmedii eyin ilmi de ona verilir.
Yani insann ameli gerekte, onun iin bir nevi talim olur. Zira amel, ilmin oalmasna sebep
olmakta ve ilim dourmaktadr. Bylece ilmin fazileti ve methi iin gelen salam hadisler, ilim
renmeyi de iine alr. te burada, amele sebep olan ilim ve ilimden kaynaklanan amel
sebebiyle insan gerek saadete ular. nk saadet, ilim ve amelin bir arada olmalarnn
rndr. Ancak, bu ikisinden, Allah katnda en faziletli olan ilimdir. Evliya arasndaki dereceler
bununla belirlenir. Hz. Ali (a.s) buyurmutur ki:
Birazck marifet (ilim), amelin oundan daha hayrldr. lim ile amel, aynen niyetle amele
veya ruhla bedene benzer; ki stnlk niyet ve ruhundur.

NC BLM:
NSAN, EBED SAADET N YARATILMITIR
nsan, ebedi ve sonsuz olan ahiret yaants iin yaratlmtr. Allah Teala, dnyay Ahiret iin bir
tarla klm ve bu dnyada yaplan iyi amellere karlk olarak, Ahiret mkafatn hazrlamtr.
Kullarn bu saadete layk olmalar da, ancak, amelleri vesilesiyle olur. Dier taraftan insan, bu
ksa mrnn tamamn Allah'a ibadet ve itaatla geirse bile yine de Ahiretteki ilahi mkafatn
karsnda ok eksik kalr ve onunla mukayese edilemez. Bundan dolay Allah Teala, kendi ilahi
merhameti gerei, ba kaplarn ap ebedi mkafata ulamay, insanlara aada aklanaca
zere mmkn mertebede kolaylatrmtr. Gerekte Allah'n btn nimetleri, insanlara bir
ltuftur. rnein: Allah Teala'nn insanlara olan ltuflarndan biri, onlarn mr ve yaantlarnn
sona ermesiyle amel defterlerinin kapanmamasdr. Yani insanlarn ameli, dnyann mrne
eittir; yeryznde tek bir amel eden kii var olduka, insann ameli devam edebilir. Zira Allah
Teala, halk hayra ve doruya gtrecek bir snnet (adet, gelenek, kanun, kurulu vs.) koyan
kimseye o snneti koymasnn sevabnn yan sra, kyamete kadar onunla amel edenlerin sevab
miktarnca sevap vereceini vaat etmitir. Nitekim, halk yanl ve sapkla gtren bir gidiat
koyan kimseye de, bu iinin gnahna ilaveten, kyamete kadar onunla amel edenlerin gnah
miktarnca da gnah yazlacan sylemitir. Ayn ekilde, ocuklarn var olmasnda etkili
nedenlerden olduklar iin, anne ve babay ocuklarnn yaptklar hayrl amellerede ortak
etmitir. Bu da kyamete kadar devam edecek olan bir zincirdir. Yine amellere karlk sevap
verdii gibi, bu ameller nedeniyle de baz melekler yaratr ki, kyamete kadar Allah'a ibadet
ederler ve bunlarn ibadetlerinin sevab, o amelin sahibine yazlr. Ayrca, insanlara olan byk

ltfn nianesi olarak, bir gecenin ibadetini, bin ayn ibadetine denk saym ve hatta; ondan daha
stn olduunu bildirerek buyurmutur ki: "Kadir gecesi bin aydan daha hayrldr."
Bir ksm rivayetlerde yer ald zere; bir saat tefekkr etmek, altm sene ibadet etmekten daha
stn klnmtr. Hz. Ali (a.s) da, bir gece uyank kalmann sevabn, yedi yz sene ibadet
etmenin sevabna eit tutmutur. Bylece, m'min bir kimsenin ihtiyacn gidermenin karl
olarak; gndzleri orula geirilen bin yln ve geceleri ibadetle geirilen dokuz bin yln sevab
vaat edilmitir. Ayrca her aydan gn oru tutmaa karlk, btn asrlar boyunca oru
tutmann sevab vaat edilmitir.
Btn bunlar Allah Teala'nn, m'min kullarna olan ltuf ve sevgisini gsterir. Onlara, dnyann
sonuna kadar ibadet etme imkann vermesi, kendi kerem ve bahiiyle bu deerli makama layk
olma evkini onlarda yaratmas iindir. te yandan, btn bunlar Hak Teala'nn, kullarnn kulluk
ve itaat makamna ehil olmalarn istemesi karsnda yeterli olmadndan dolay, Allah Teala
nimetini tamamlamak amacyla, amelden daha hayrl olan niyete gre karlk verme kapsn da
kullarna amtr. Allah Teala, m'minlerin niyetlerine karlk olarak da, cennette ebedi kalmay
onlara balamtr. nk m'minler dnyada ebedi kalacak olsalard, ebedi olarak Allah'a
ibadet ve itaat edeceklerdi. Bylece, kafirlerin niyetlerine karlk olarak da, onlarn azapta ebedi
kalmalarna karar verdi. nk, kafirler dnyada ebedi kalacak olsalard, daima Allah'a kar
isyan edeceklerdi.
yleyse, ey hidayet isteyen karde, unu bil ki, amellerin sen ldkten sonra da devam edecektir;
sen onu zahirde kesilmi olarak grsen de gerekte o kesilmemitir. Baz hadislerde yle
buyrulmaktadr:
"lmyle gnahlar da len (kesilen) kimse ne mutludur."
Bunun manas udur ki ; eer bir kimsenin herhangi bir yanl hareketi olur, fakat lmden sonra
ona uyulmaz ve onunla amel edilmezse bu onun saadetindendir. Ama ona uyularak bu yanl yola
devam edilirse, kyamet gnne kadar, o vesileyle yaplan gnahlarn vebali o ahsa da
ulaacaktr. Bundan Allah'a snrm. Meer ki, Allah Teala o gnah yok edip gidermekle bir
ltufta bulunmu olsun. yleyse ciddi bir ekilde titizlikle gnahtan kann. nk gnah,
nesilden nesile olumsuz etkilerini brakr. Allah'a itaat etmee ynel. Zira Allah iin olan amel,
byyp gelierek insan ldkten sonra da kyamete kadar nesilden nesile tesir etmektedir.
yleyse uyan ve basiretli olmaya al.

DRDNC BLM:
ALLAH'A GDEN BAZI YOLLARIN AIKLANMASI
Allah'a giden yollar, mahluklarn nefesleri saysncadr. Her bir ahs iin, btn mahluklarn
nefesleri says kadar Allah'a giden yol vardr. Gnah bataklna saplanm insana ise kudretiyle
her eyi kaplayan Allah'n rahmeti skc gelir ve bu durum rahmet kaplarnn zerine
kapanmasna sebep olur. Allah'n rahmetine kar daima mitli ve iyi niyetli olunmas, insan
olgunluk derecesine en ksa yoldan ulatrr. Allah Teala, m'min kulunun niyetine gre takdir

eder. Niyet hayr olursa, ilahi irade ve takdir hayra vardrr, aksi durumda insann erre varmas
nlenemez.
nsan, nefsin ve eytann ortaklaa aldatmas sonucu, alemlerin Rabb'ine kar kendisini kt
zanl olmaya altrr. Yaratl, hikmet ve felsefesi dorultusunda imtihan gerei kk bir olay
karsnda skntya dme korkusuyla mitsizlie kaplr, eytana ve nefsine yenik derek
suizanna, umutsuzlua kaplr. Bu suizan ve ktmserlik, kamak istedikleri belaya tutulmalarna
sebep olur.
Allah'a kar kt zanl olmaktan, yine O'nun rahmetine snrz.
Allah Tebarek ve Teala, affetmedii takdirde insann bu suizann ve ktmserlii, Rabb'inin
karsnda gerei gibi muamele grmesine sebep olur.
Resul-i Ekrem (s.a.a), olaylar hayra yorar, kt yorumlardan holanmazd.
Resul-i Ekrem (s.a.a), Ravzat-l Kafi'de yeralan bir hadiste yle buyurur:
"Bir eyi uursuz sanmak, insann nazarna, grne baldr. Eer hafif grrse hafif olur, ar
grrse ar olur. Hibir ey grmezse, hibir ey olmaz."
O halde Resulullah'n (s.a.a) snnetine uymaya alan bir m'min, nefsini Rabb'ine kar hsn-
zanl olmaya altrmal ve Allah-u Teala'dan az bir amel karl, fazlasn beklemelidir. Zira
Hak Teala hakknda her ne kadar hayr eitlerinden zan edip beklese de Allah'n ltf, keremi
onun stndedir; insann zannnn sonu vardr. Ama O'nun kereminin sonu yoktur. Hak Teala
ihsannn, hsn- zannn karl olduunu haber vermitir. Hz. Ali (a.s) yle buyurmutur:
"Sana hsn- zanl olann zannn dorula."
O halde, -evliyann diliyle aklamak gerekirse- Hak Teala'nn kullarna kar hkm ve takdiri,
hsn- zan besleyenlerin zanlarn dorulayp gerekletirmek olarak tarif edilebilir. Bu durumda
Hak Teala'nn kendisi buna daha evladr. Hatta insan, hadisleri incelediinde Hak Teala, bir
ahsn herhangi bir eye hsn- zann olduunda onu dorulayp, ii; onun gzel zann
dorultusunda takdir buyurur, bu da Allah'a olan hsn- zannndan baka bir ey deildir. Btn
hayrlarn Allah'tan olduunu bilip, hsn- niyetle hareket edersek, bu gzel zanlarmzn, Allah
Teala'dan dorulanm olarak bizlere iade edildiini grrz.
Sahih olan hadislerde duyurulduuna gre eer; birisinin bir taa bile hayr zann olursa, Allah-u
Teala o tata hayr yaratr. Ravi, mam'dan, "Tatan da m?" diye sorunca mam, "Hacer-l
Esved'i grmyor musunuz?" diye cevap verdi. Bu hadisten de Hak Teala-'nn, m'minlerin
birbirleri hakknda olan iyi niyetlerini dorulayp gerekletirdiini anlyoruz.
Allah Teala'nn m'minlerin, len birisi hakknda ondan hayrdan baka bir ey bilmediklerine
dair verdikleri ehadetlerini dorulamas, hsn- zannn nemini ortaya koyar. Hsn- zannn,
gereinden baka bir ey sylememenin, insan iin ne denli etkili olduuna gzel bir rnektir bu.
Hak Teala bu ahadeti geerli klar. Hadise gre, hakknda hsn- zan olan l konusunda

nemli bir engel olmad takdirde Allah Teala, hsn- zannn gereini, hem hsn- zan sahibi
ve hem de hakknda hsn zanda bulunulan ahs hakknda gerekletirir. Ama hakknda hsn-
zan olan ahsta bir engel sz konusu olursa, onu yalnzca hsn- zan sahibi hakknda
gerekletirir. Ayn ekilde eer birisi, dier birisine, onu hayr ehlinden zannettii iin sayg
gsterirse, Allah Teala'nn, gerekte ikram edilen ahsn cehennem ehli olduunu bilmesine
ramen, hsn- zanda bulunan ahs, cennete gtrecei hadislerde gemektedir.
Ksacas, m'min kardei hakknda ona emredilen hsn- zan vazifesini yerine getirirse bunun
sevab hem m'min kardeine, hem de hsn- zanda bulunana yetiir. Allah Teala'nn rahmetiyle,
onun zann dorulanr, zann gereince i yrr, ya da zann yalnzca kendisi hakknda
gerekleir. Zannedilen hakknda gereklememesi ise, zannedene bir zarar getirmez.
M'minlere kar hsn- zan tamak byk bir rahmet kapsdr. Belki de cemaat namaznn
byk sevab olduuna dair hadisler bu yzdendir. Zira m'minler cemaat imamna olan hsn-
zanlar gereince onun namaznn kabul olduunu zanneder ve onu kendileriyle Allah Teala
arasnda vasta kabul ederler. Allah Teala da, bu hsn- zan sebebiyle hepsinin namazn kabul
eder. Bu gibi rnekler oktur. Bereket vesilesi sayarak m'minin artndan imek de bu
yzdendir. Zemzem suyundan alnan fayda da ondan umulana gredir. Byklerden birou
dnyevi veya uhrevi maksatlar iin Zemzem suyundan ierek muratlarna erimilerdir.
Baz dualarda istenmesi gereken en iyi rzk, kesin iman ve Allah'a hsn- zan olarak
belirlenmitir. Hatta baz hadisler konunun nemini vurgulamak iin, Allah Teala'nn, yersiz
hsn- zan iddiasn bile doruladn haber veriyor. mam Sadk'tan (a.s) ulaan bir hadiste
yle buyuruluyor:
"Kyamet gn, bir kulun cehenneme gtrlmesi emredildiinde o dnp geri bakar. Allah
Teala, "Kulumu geri evirin" der. Geri getirilince Allah Teala ona, "Neden dnp geri baktn"
diye buyurur. O yle der: "Rabb'im, sana olan zannm bu deildi." O zaman Allah Teala,
"Zannn ne idi?" diye sorar. O ise, "Rabb'im, sana olan zannm, beni affedip kendi rahmetinle
bana cennette yer vermendi." der. O zaman Allah Teala yle buyurur: "Ey meleklerim, kendi
izzetime, byklme ve yceliime ant olsun ki, bu kulum bir saat bile bana hsn- zanda
bulunmamtr. Eer, bir saat bile bana hsn- zanda bulunsayd, onu atele korkutmazdm. Fakat
yine onun bu yalann dorulayp onu cennete gtrn."
te bu ve benzeri ilahi Mkafat ve rahmetleri aklayan dier hadislere dikkat ettiimizde,
kalbimizdeki ilahi mkafatlara olan arzularn da Allah'a olan hsn- zandan saylmas yn
gleniyor. nk bu arzular eer; gerek hsn- zan olmasa da en azndan buna aday olan
niyetlerdir. Allah Teala kendi keremiyle bunlar da gerek hsn- zanlar gibi dorulayp
gerekletirir. Allah Teala'nn her iki dnyada da hkm birdir. "Rahman (Allah)'n yaratnda
bir farkllk gremezsin."
Fakat hsn- zan tamak, hsn- zann bahane ederek ii brakp rahata dalmak anlamnda
deildir. Aksine, bu eytann hilelerinden birisidir. Allah Teala, Muhammed (s.a.a) ve pk Ehl-i
Beyt'i hrmetine bizi ve btn m'minleri eytann errinden korusun. Tam aksine hsn- zan,
Allah katnda olana btn bir vcutla ynelip, O'nun bah-ilerine daha bir rabetle balanmay
gerektirir. Zira, ilahi mkafatlarla tanp ondan yararlananlar, buna daha istekli olur, buna

ulama ynnde zorluklarn kolaylatn grrler. Ne istediini ve istediinin deerini bilen


birisi iin karlnda verdii ey az gelir.
Hz. mam Rza'dan (a.s) gelen bir hadiste yle buyurulmaktadr: "Allah Teala, Hz. Davud'a (a.s)
yle vahyetti: "Kulum bir hayr i yaparsa onu cennete gtrrm." Hz. Davud (a.s): "O hayr
nedir ya Rabbi?" diye sordu. Allah Teala yle buyurdu: "Bir m'min kulumun zntsn, bir
hurmann yarsyla bile olsa gidermektir." O zaman Hz. Davud (a.s): "Allahm, seni tanyan
kimse asla senden midini kesmez." dedi."
yleyse yer ile gk aras byklnde, hibir akln dnemedii hibir gzn grmedii,
gerek saadet yurdu olan cenneti, yarm hurma karlnda ltfeden Allah'a, cahillerden baka
kim srt evirir?!
Byle kerem sahibi birisiyle muamele yapmay kim terk eder?! Terk ederse ne elde eder? yerini
neyle doldurabilir?! O halde bir an iin olsun Allah'a ynelmekte gaflet eden kimse, yerini hibir
eyin dolduramayaca byk bir ey kaybetmi ve byk bir zarara uramtr!
Heyhat heyhat! bununla karl olmayan bir frsat el-den karm ve hi bir eyin telafi
edemeyecei bir zarara dmtr. te bunun iin ve Allah Teala'nn kullarna olan byk
merhametinden dolaydr ki, mukaddes slam eriatnda; mminlerin btn hareket ve
durularna byk sevaplar vaadi verilmitir. Hatta Hz. mam Zeynl Abidin, (a.s) ialarna u
duay okumalarn retmitir: "Ey Allah'm, kalplerimizin btn fsltlarn, organlarmzn
btn hareketlerini ve dillerimizin btn konutuklarn, senin mkafatn kazanan eylerden
kl." Dier bir duada da u tabirin yer aldn gryoruz: "Ey Allah'm, senin zikrinden gayr bir
lezzetten, sana istifar ederim." Allah Teala'nn, mmin kullarndan istei, ondan muamele
etmekten gaflet ederek, telafisi olmayan bir zarara dmemeleridir. Bunun iin ona giden yollar,
mahlukatn nefesleri saysnca karar klmtr. yle ki, "Her kim, su itiinde Hz. mam
Hseyin'in, (a.s) susuz ehid edildiini, anp o hazreti ehid edenlere lanet ederse, Allah Teala,
ona yz bin hayr yazp, yz bin gnah ondan giderir; onu yz bin derece yceltir. Yz bin
kleyi azad etmi gibi sevap kazanr ve kyamet gn onu korkusuz olarak meb'us klar.
Byle kerem ve mkafat sahibi snrsz zenginlie sahip olan Allahn kendisine muhta olan
kulunun bir nefesini bile zayi etmeye raz olacan m sanyorsun? Asla! O, bu zavall kulunun
tam manasyla ona ynelmesini istiyor. Zira, O'na ynelmekten baka bir eref olmad gibi,
ondan gayri bir hayr kayna da yoktur. Kulu O'na ynelince, O da kuluna ynelir. O kuluna
ynelince de fazl ve keremince davranp onu btn dnceleriyle, hareketleriyle, durularyla,
uykusu ve ayklyla Rabb'inin rzasn kazanmay amalamaya hidayet eder.
Hz. mam Muhammed Bkr'dan, (Allah'n selam ona olsun) gelen bir hadis de yle
buyruluyor: "Allah Teala, Hz. Davud'a vahy ederek: Kavmine bildir, onlardan herhangi birisi,
ben emrettiim takdirde bana itaat ederse; benim de ona itaat ederek, bana itaat etmesinde ona
yardmc olmam bana hak olur. Eer benden bir ey isterse ona veririm, eer beni arrsa ona
icabet ederim. Eer bana snrsa ona snak olurum. Eer benden yardm dilerse ona yardmc
olurum. Ve eer bana tevekkl ederse onun ak noktalarnda ben koruyucu olurum, eer btn
halk ona bir hile yapmaa koyulsalar bile, ben hepsinin stesinden gelirim." buyurmutur.

Yine geni rahmetinden dolaydr ki, zavall kulunu zararl olan brakn, hatta yararsz olan
eylerle megul olmaktan iddetle men etmitir. El-Cevahir-s Seniyye kitabnda unlar yer
almaktadr: "Ey Adem olu, eer kalbinin kasavetli, cisminin hasta, malnn noksan, rzknn
yoksun olduunu grrsen bilmelisin ki, bunlar konutuun faydasz szlerin yzndendir."
Bo szlerin byle bir etkisi olduuna gre haram szlerin nasl bir etkisi olaca kendiliinden
bellidir. Buna gre bo sz konumak sana zehirden daha zararldr. Zira zehir senin ancak
cismini tahrip edebilir. Oysa bo szler kalbi katlatrr, mal azaltr, rzktan mahrum eder, cismi
de hasta eder.
Merhamet sahibi yce Allah ise, kulunun byle bir byk bedbahtla dmesine elbette ki raz
olmaz. Hatta Allah Teala'nn, kulunu faydasz szlerden dolay hesaba tuttuu gibi, faydasz
baklardan dolay da hesaba ekecei, baz hadislerde yer almtr.
te kulunun, bir baknn da boa gitmesini istememesinden dolaydr ki, alimin yzn
Kabe'ye, Resulullah'n (s.a.a) neslinden olan seyyitlere ve ibret almak iin mahluklara bakmay
ibadet klmtr. Hatta, bir saat dnmeyi altm sene ibadet etmeye eit klmtr. "Nereye
dnseniz oras Allah'n vechidir." mam Sadk (a.s), babalar yoluyla Hz. Resulullah'dan (s.a.a)
rivayet ediyor ki:
"Allah Teala, Davud peygambere (Allah'n selam ona olsun) vahiy ederek yle buyurdu:
Gnete oturana gne dar olmad gibi, rahmetime girene de rahmetim dar gelmez. Ktmser
dncelere kaplmayana bir zarar gelmedii gibi de ktmser olanlarsa fitneden kurtulamazlar."
Grld zere bu kutsi ilahi hitap, kurduumuz bu ilkeye en byk ahidlerden biridir ki,
ktmser olan kimse, Allah Teala'ya olan su-i zann yznden fitneden kurtulmayp bedbahtla
der. Ktmser olmayan kimseye ise, Allah Tela'ya iyi niyet tadndan dolay ktmser olan
eyler bir zarar vermeyip, Hak Teala'ya olan hsn- zann hrmetine bela ondan def olur.
Kendisini Ehl-i Beyt'ten gelen hadislere adayarak onlara uyup, Allah'n rahmetine giren bir kimse
iinse, asla darlk sz konusu olamaz. Aksine her kapsndan bin kap alan kaplar onun yzne
alr, sonunda ise ilim ve marifet nuruyla onu kalp ferahl makamna ulatrr. Bu makam ise,
Hak Teala'nn, peygamberi Hz. Muhammed (s.a.a) hakknda vd en faziletli makamdr. Allah
Teala, Kur'an'da yle buyuruyor: "Senin sadrini (gsn) amadk m?"
Allah Teala bir kuluna minnet koyup bu makama ulatrrsa o artk dnya ve Ahiret belalarnn
ulamad kimselerden olur ve eer herhangi bir bela da ona ularsa bu ancak dierinin ve
halkn nazarnda beladr; yoksa onun kendi nazarnda Allah Teala'nn ona gsterdii bu belaya
sabretme sonucu ulaaca Allah'n rzas ve yce makamlara nazaran en byk lezzetlerden ve
en afiyetli bahilerdendir.
te bu yzden Aura gn mam Hseyin 'in (a.s) baz ashaplarna, belalar iddetlendike
yzleri daha da alr ve onlar daha ok sevin alrd.
Allah Teala size ve bize bu makamlar balasn.

Dnyaya dkn insanlar nerede byle lezzetlere ulaabilirler! Allah Teala bize yardmc ve vekil
olmakta yeterlidir.
ne gzel mevla ve ne gzel yardmcdr.

BENC BLM:
NSAN ACZ ERSNDEDR; YALNIZ ALLAHA BALILII
ORANINDA YCELR
Bu blmde, insann kendi benliine nazaran hakirlii, Hak Teala'ya olan balantsna nazaran
ise, makamnn ycelii hakknda bahsetmek istiyoruz.
Ey hakikatten uzak kalp, nefsini slah etmekten gafil olan kardeim! Senin iki ynn var:
1- Kendi nefis ve zatn, baka bir deyile, senin sen olman ynn ki, genellikle bu ynn
dikkate alrsn. Bu ynnle sen; zail olup giden; deeri olmayp hesaba katlmayan bir varlksn;
hatta Kur'an- Kerim'in deyiiyle, sen hibir ey deilsin.
2- kinci ynn ise senin, ilah kudret ve gcn mazhar olup, Hak Teala'nn mahluku olma
ynndr. Bu ynnden ise yeryz, dou ve bat arasnda olanlardan ziyade, ardan topraa,
yedinci gkten yedinci yere kadar btn alemle balant halindesin; o halde eer; iyi bir i
yaparsan btn alemlerde iyi bir etki brakrsn, aksi takdirde ise kt tesirin olur. Arn altnda
senin bir misalin vardr. Senin yaptklarn o da yapar. Sen kt bir i yaptnda Allah-u Teala
ar ehlinin nezdinde rezil olmaman iin misalinin zerine bir perde ekip onu rter. Ancak iyi bir
i yapacak olursan, Allah-u Teala o perdeyi alr. te dualarda yer alan: "Ey gzeli ap gsteren;
kty rten Allah!" cmlesinin manas da budur.
Miftah-l Felah kitabnda eyh Bahai (Allahn rahmeti ona olsun), mam Sadk'n (a.s) yle
buyurduunu naklediyor:
"Her mminin "ar"da bir misali vardr. Bir insan rku ve secde gibi hayr ilerle megul
olduunda, onun misali de kendisi gibi secde ve rku eder, melekler de onu grp Allah-u
Teala'dan, onun iin rahmet ve ba dilerler, ama o insan bir gnahla megul olursa, Allah-u
Teala onun misalinin zerine bir perde ekerek meleklerin bundan haberdar olmasn nler."
Yine phesiz gnlk yaptn ameller, her gn sabah ve akamlar, Resulullah'a (Allah'n selam
ve rahmeti ona ve Ehl-i Beyti'ne olsun) ve mamlara (Allah'n selam onlara olsun) zellikle de
asrn velisi olan mam- Zaman'a (Allah onun zuhurunu yaklatrsn) sunulmaktadr. Hayrl
amellerin onlar sevindirir, honut eder. Hatta Ehl-i Beyt mamlarndan biri yle buyurmutur:
"Ant olsun Allah'a, bir mmin muhta olan kardeinin ihtiyacn giderdiinde, onun bu
hareketinden ihtiya sahibinden daha ok Resulullah (s.a.a) honut olur."

phesiz, Resulullah (s.a.a) ile Ehl-i Beyt (a.s) alemin erkan olup, melekler dahil dier btn
varlk alemi onlarn emri altndadrlar. Eer birisi alemin sultann honut ederse, onun emri
altndakilere de tesir edip hepsi sultanlar sevindii iin sevinirler. O zaman, alemdeki btn
varlklar bu ihsan sahibi kula dua ederek "Sen bizi sevindirdiin gibi Allah-u Teala da seni
sevindirsin" derler.
Ancak kt bir harekette bulunursa, Resulullah'a (s.a.a) ve onun Ehl-i Beyt'ine (a.s) ktlk
yapm olur. Bu yzden de aalar kurur, rnler bozulur, yamur azalr ve fiyatlar ykselir.
Buna gre ey zavall insan! Bil ki, senin itaat ve isyann; amellerini yazmakla grevli olan
melekleri; honut veya rencide etmekle kalmyor bilakis, btn alemde etki brakyor.
Gemi ve gelecek, mminlere hayr ulatrmakta aklanan hakikat iin ayr bir rnektir: Bir
kimse "Allah'm, btn mmin erkek ve kadnlar mafiret et" derse hadislerde yer aldna gre
btn erkek ve kadn mminler "bu ahs bize mafiret diledi" diyerek onun iin efaat ederler.
Yine hadislerde, "alim" iin gklerde ve yerlerde olan her ey, hatta denizlerdeki balklarn bile
mafiret diledii yer almaktadr. Allah-u Teala Kuran- Kerim'de yle buyuruyor:
"Ar tayanlar ve arn evresinde bulunanlar, Rablerine tesbih ve hamd edip ona inanyorlar ve
iman edenlere mafiret dileyerek, ey Rabbimiz, sen her eyi rahmet ve ilmin ile kapsamsn,
tevbe edip yoluna tabi olanlar bala ve onlar cehennem azabndan koru"[1] derler.
Buna gre, Hak Teala'nn kudretine balanarak, ilahi azamete mazhar olduun ve bu ikinci
ynnle btn alemde etki braktn akla kavutu. O halde bir hi sayldn birinci ynne
bakarak nasl gaflete dalp bu hakikati grmezlikten gelebilirsin. Sen kendi nefsini ihmal etsen
bile Rabbin seni ba bo brakmaz. Kur'an- Kerim de bu konuda yle buyuruyor: "nsan ba
bo olarak m brakldn sanyor.?"[2] mam Ali (a.s) u iirinde ne gzel buyurmutur:
"lacn kendindedir, fakat sen grmyorsun.
Derdin de kendindedir, fakat farknda deilsin.
Kck bir cisimden ibaret olduunu mu sanyorsun?
Oysa u koca alem sen de zetlenmitir.
Sen, ayetleriyle gizli olann aa kavutuu Mubin kitapsn."
O halde, ey gaflet uykusuna dalan! Uyan ve seni insan yapan bu ikinci ynne dikkat et. Rabbin
de byle istemitir. Eer hak yolundan uzaklam, bedbahtlardan olduunu gryorsan
bilmelisin ki, "Allah-u Teala, istediini siler ve istediini de zapteder, mm-l kitap (ana kitap)
onun nezdindedir."[3] nsan klnda bir eytan olmaktan kan! Aksi takdirde bilmelisin ki, ilahi
ltuf ve ihsan kendinden uzaklatrm ve kendi fesadnla btn alemi fesada ekip,
[1]- Gafir (M'min)/7.
[2]- Kyamet/36.

Peygamberler, Allaha ok yakn melekler ve btn gk ve yer ehlinin kalbini incitmi olursun.
Yer, onun zerinde hareket edip yrmenden, gk ise, senin zerine glge salmaktan feryat edip,
Hak Teala'ya ikayet eder. Hadislerde, yerin, snnet edilmeyen birisinin idrarndan dolay krk
gn feryat edip Allah-u Teala'ya ikayet ettii gemektedir. Oysa bu sadece mekruh bir itir.
Ama, senin halin ne olabilir? Ksacas sen, byle olduka Allah-u Teala'yla harp etmektesin.
Allah-u Teala'nn mlk olan btn her ey sana dmandr. Onun mlknden nereye
kaabilirsin ki?! Oysa ki, senden intikam almak iin btn mahluklar, Allah-u Teala'dan izin
istemekteler. Sen bu zaaf ve hakirliinle onlarn hepsine nasl kar koyabilirsin?
Sana kim yardm edebilir, kim sndrabilir, oysa sen, Allah'la harbe girmisin; o halde senin
iin ondan gayri bir snak ve kurtulu yoktur. Allah Teala, Resulullah'n (s.a.a) diliyle yle
buyuruyor:
"O halde Allah'a koup O'na snn, ben size ak bir korkutucuyum"[4]
Bir eyden korkan ondan kaar; ancak, Hak Teala'dan korkan ise O'na (Allah'a) doru koar. Sen
de eer; ona koanlardan isen, Hz. mam Sadk'n (Allah'n selam ona olsun) ceddi
Resulullah'dan (s.a.a) naklettii bu hadis-i kudsiye kulak ver. Hak Teala buyuruyor ki:
"Bir kulumun kalbine baktmda, onun kalbinde bana halis itaat etme sevgisi ve benim rzam
olduunu grrsem, onun durumunu slah etmeyi (sorunlarn halletmeyi) kendim stlenirim."
Yine Resulullah'tan (s.a.a) nakledilen dier bir hadisi kudsi de yledir:
"Kulumun asl hedefinin bana ynelmek olduunu grrsem; onun sadece bana dua edip benimle
mnacat etmekten zevk almasn salarm. Bir kulum byle olunca da bir hataya dmek isterse,
nne geip engel olurum. te onlar benim hak velilerimdir. Ve gerek cesurlar da onlardr.
Onlar yle kimselerdirler ki, yer ehlini bir azapla helak etmek istediimde, onlarn hatr iin
azab yeryz ehlinden uzaklatrrm."
Bu hadis zerinde dn ve Hak Teala'nn yeryz ehlinden bu velilerin hatrna azap ve belalar
nasl uzaklatrdna dikkat et. O halde, bu velilerin varlklarnn alem iin bir sadaka olduu
sylenebilir. Zira alemin helak olmaktan korunmasna, sebep olan onlardr. Ksacas, bu alemin
tm paralar birbirleriyle balantldr ve bu alem ise bir insan gibidir. Vcudunun herhangi bir
organnda meydana gelen bir ac, onun tm vcuduna yaylr. Bu ac, o organdan giderilince de
tm organlar rahatla kavuur. Hadis-i erifde yle buyrulmutur:
"Bir kul, bir hamd ettiinde btn namaz klanlarn duasn kazanr; zira namaz klanlar;
"Semiallahu limen hamideh" yani (Allah'm, btn hamd edenlerin hamdn duyar ve kabul
eyler) demekteler."
Bir insann, btn namaz klanlarla balant kurup, tek bir sz sylemekle nasl onlarn duasn
kazandna dikkat et.
[3]- Ra'd/39.
[4]- Zariyat/50.

Yine iini salam yapan kimse, Resulullah'n (s.a.a) duasn kazanr; nk Resulullah (s.a.a)
buyuruyor ki:
"Allah-u Teala, yapt ii salam yapana rahmet eylesin."
phe yok ki, Resulullah'n (s.a.a) duas, kesin olarak icabete ular. Allah'n rahmetini kazanan
bir kimse ise, helak olmaktan kurtulur.
Bu asrda; Resulullah'n (s.a.a) duasn kazanmak iin, Peygamber'in dneminde olmay
arzulayp, bunun artk telafisi mmkn olmayan ve elden kan bir nimet olduunu sananlar,
gerekte yanlmaktadrlar. nk, bu asrda da kolaylkla, Peygamber-i Ekrem'in (s.a.a) duasn
kazanmak mmkndr. Zira, dediimiz gibi iini salam yapan kimse, Resulullah'n (s.a.a)
rahmet duasn kazanr; Veya aban aynda bir gn oru tutan bir adam Resulullah'n (s.a.a) u
duasna nail olur:
"aban ay benim aymdr, Allah-u Teala benim aymda orucuyla bana yardm edene rahmet
etsin"
Resulullah'n (s.a.a) asrmzn halkn, duasnn bereketlerinden mahrum edecei de
dnlemez. Aksine Resulullah (s.a.a), baz genel vasflara sahip olanlara dualarda
bulunmulardr. steyen herkes, bu vasflar kazanarak icabet edilen o dualar kazanabilir.
Kardeim! kendine dn! Hak Teala'nn rahmetiyle senin iin, rahmeti gerektiren ne gzel vasflar
hazrladn grmen gerekirken sen, kendi gaflet ve aldrmazln yznden, btn alemin
nefretine yol aan kt vasflar edinmek istiyorsun.
Bir mmini inciten kimse, Hz. Resulullah' (s.a.a), daha sonra mam Ali'yi, (a.s) daha sonra
mam Hasan', daha sonra mam Hseyn'i ve sonra da dier masum mamlar ve bilahare alemde
bulunan her eyi incitmi olur. Dolaysyla da, alemde bulunan her ey, hep bir dille, bizi
incittiin gibi, Allah-u Teala da seni incitsin diye ona beddu ederler; o halde ey kardeim!
Makamn ok byk olduu gibi, kar karya bulunduun tehlikeler de ok byktr. Sen ise
btn davrannla iki yol ayrmndasn: Allah'a ynelirsin veya ondan yz evirirsin. Eer sen
O'na ynelirsen O da sana ynelir ve eer sen O'ndan yz evirirsen O da senden yz evirir.
Allah-u Teala, senden yz evirince de artk her ey senden yz evirir. Sen devaml olarak bu
iki yol ayrmndasn ve bundan ayrlamazsn. Ey, kendisine ynelenlere ynelip, kendi fazilet ve
rahmetlerini baheden Rab, devaml olarak bizim sana ve senin de bize ynelmeni salayacak bir
hale erimei bize nasip et. Ve bizi kendi kudretinle gzel edeple edeplendir. Sen rahmet
edenlerin en merhametlisisin. Allah-u Teala'nn selam ve rahmeti mahlukatn en ereflisi, en
stn olan, Hz. Muhammed (s.a.a) ve onun pk Ehl-i Beyti'ne (a.s) olsun.

ALTINCI BLM:

HER EY KENDSNDEN YUKARIDAKNE ORANLA KK


VE DEERSZDR
Her ey ne kadar da byk olsa, kendisinden daha byk olana oranla kktr. Her zorluk,
kendisinden daha zor ve etin olan bir ey karsnda kolaylar; ve asla nazara gelmez. rnein,
ayana bir diken batan kimseyi akrep sokarsa, phesiz ayana diken battn tmyle unutup
aklndan karr. Bundan u sonu elde edilmektedir ki, Hak Teala her eyi, daha stn ve yce
birine bal klar .
Azamet, g ve kemalde nihai dereceye ulaan mam Ali'ye baknz; Hz. Muhammed (Allah'n
rahmet ve selam onlara olsun) anlnca, nasl kendini kk grerek "Ben Muhammed'in (s.a.a)
klelerinden bir kleyim" diyor. Bu dier mahluklarda da rastlanan bir husustur.
O halde; eer dnya belalarnn sana kolay gelmesini istersen, ondan daha zor ve ar olana bak.
inde bulunduun zorlua, ondan daha zor olan dier bir zorluk eklenirse ne yapabileceini
dn. O zaman iinde bulunduun zorluk, kendisinden daha ar olana oranla kolay gelecek ve
bunu kendin iin bir nimet olarak greceksin o zaman, "bana daha ar bir zorluk yklemeyen
Allah'a hamd olsun, isteseydi bana daha ar zorluk ykleyebilirdi" dersin.
Eer yaptn bir hayr ameli byk grmekten kurtulup kendini beenmeye yol aan sevince
kaplmaktan kurtulmak istersen, amelini senden stn olanlarn amelleriyle karlatr, mukayese
et. Veya imdi bulunduun makamdan daha st makama ktn farz et; o zaman, bu hayr
amelle sevinip vnmek bir kenara dursun, onu zr dilenmesi gereken bir su ve gnah olarak
grecek ve onu kendine mal etmekten ekineceksin.
Eer bu halini, Allah'n izniyle kendine bir alkanlk edinirsen, srekli olarak Hakk'a doru
hareket edersin. Zira onun muhabbetinin sonu yoktur. hlas ve amelde hangi byk makama
ularsan, ondan daha iyi ve gzelini grrsn. Eer; bu yolda durmak iin bir nihayet ararsan bil
ki, bu yolun sonu yoktur. Yani bir engelle karlamadan bir yerde durmak istersen bu doru
deildir. Zira Hak Teala, seni ltuf ve keremiyle kendisine yaknlamaya armaktadr. Ondan
gayri neye ynelip, neye raz olabilirsin ki? Ey Allahm; Sen'den bakasna raz olup, Sen'den
bakasn gaye edinen gerekten de zarara uramtr.
Buraya kadar yaplan aklamadan aka anlalyor ki, devaml Allah Teala'ya itaat yolunu
katederek, O'na doru hareket etmek gerekir. Bu ise itaatin bir ynnden ayrlrken, itaatin dier
ynne ynelmekle olur. nk Allah-u Teala, farzlara uyulmasn sevdii gibi, ruhsatlarna da
uyulmasn sever. Allah-u Teala'nn sevgisini isteyen birisine, mstehap amelleri yapmak, O'nun
sevgisini kazanmak iin tabii bir vesile olduu gibi, beeri tabiatn gerei nefsinde itaat etmeye
kar bir yorgunluk ve dolaysyla nefret korkusu sz konusu olan birisine de o ameli terk etmesi
ruhsat, verilmitir. Allah Teala, byle hallerde ruhsatna uyulmasn sevdii iin o bunu da kendi
muhabbetini kazanmak iin, bir vesile klar. Buna gre bir ahs; bazen bir ameli yaparken, bazen
de ayn ameli terk etmekle, Allah Teala'nn muhabbetini kazanr. te bu byk bir feyizdir.
mam Ali (a.s) ve mam Hasan'dan (a.s) nakledilen bu iki hadis arasndaki farktan da bunu
anlamak mmkndr. mam Ali, (a.s) kendisinden nakledilen hadiste: "Eer Allah'n rzas olan

iki eyle karlarsam, nefsime en zor olann seerim" diye buyuruyor. mam Hasan da (Allah'n
selam ona olsun): "Ben nefsime en kolay olann seerim" diye buyuruyor. mam Hasan'n
buyruu; ite Allah Teala'nn ruhsatlarna da uyulmasn sevdii ve ibadette yeterli olann tercihi
yzndendir. Bir hadiste yle buyrulmaktadr:
"Bu din ok salam ve ince bir dindir, yumuaklkla ona daln ve Allah'n kullarna O'nun
itaatini zorlatrmayn"
Bunun dnda ruhsat tercih etmek, nefiste dier bir ibadete hazrlk meydana getirmek iindir.
Ama Hz. mam Ali, (Allah'n selam ona olsun) davran nefse kar koymak ynndedir. Bu ise
btn hayrlarn anahtar saylr. Bu szlerin her ikisi de insanlara doru yolu gstermek iindir.
Yoksa onlarn Allah yanndaki makamlar, akllarn aciz kalp eriemeyecei bir makamdr.
Ayrca bir iin gerektii ekilde ve halis niyetle yaplabilmesi iin, o amel zerinde dnmek
arttr. Bu ise genellikle belli bir srenin gemesini gerektirir. te yandan ertelenen her eyde
eytann bir rol olup, ertelemede frsatn karlma korkusu bulunduuna da dikkat edilmelidir.
O halde bu iki durumla kar karya kaldn takdirde; yani ertelemede frsat karmak korkusu
olur ve dnmeden aceleyle balamakta da iin halis olmamas ve gerekte nefsi bir amala
yaplmas, eytan hileyle ibadet eklinde gsterdii iin aslnda bir eit gnah olma korkusu
olursa, bilmelisin ki eytann etkili olduu erteleme acizlik, tembellik ve maln elinde kalmasn
sevip onun harcanma korkusundan kaynaklanmaktadr. te bu, alimi helak eden ertelemedir.
Bundan kurtulmak iin nefisle mcadele edip onu alt etmek lazmdr.
in salaml iin yaplan erteleme ise, Allah Teala tarafndan istenilip, emredilmitir. Bu ise
sonunda pimanla sebep olmaz. Zira bu halde Allah Teala'nn emrine itaat edip, iyilikte
bulunan birisi olmu olursun "Muhsinlere (iyilikte bulunanlara) ise bir sorun yoktur"[5]
Usul Kaf'de, Cabir'den gelen bir rivayette diyor ki: "Bir gn, mam Muhammed Bakr'n
(Allah'n selam ona olsun) huzuruna vardmda bana yle buyurdu: "Ey Cabir! Vallahi ben ok
zntlym, kalbim meakkatlidir"
"Fedanz olaym; niin zntlsnz ve kalbinizi megul eden nedir?" diye arz ettim. mam:
"Ey Cabir! Allah'n halis dininin girdii bir kalp, Allah'dan bakasndan uzak kalr." buyurdular.
Yine Hz. mam Ali, (Allah'n selam ona olsun) ashabndan bazlarna yazd mektuplarnda
yle buyurmaktadr: "Allah-u Teala'dan korkan bir kimse aziz olur, doyar, kanar ve akl dnya
ehlinden uzak kalr. Bedeni dnya ehliyledir ama kalbi ve akl Ahirete ynelmitir."
O halde eer bir mmin, Hak Teala'nn ltfyle alkanlk kazanp Allah-u Teala'y zikretmenin
hazzn tatt takdirde bu hali kaybetme korkusu onu saracak ve ondan ayrlmaya raz
olmayacaktr.
Allah-u Teala bir kuluna yardm etmek isterse, kalbine huzur verir ve onu kendisine bal klar.
Ama ayn zamanda kendisinden aada olanlara da bil-araz iltifat etmei mmkn klar. Bu kul
ise devaml olarak bir korku ierisinde olup, yalnzca asaleten ve bizzat istenmekte olan asl
[5] - Tevbe/91.

maksadna ynelmei ister. Fakat bu korku, devaml olarak kalbinde olur dar kmaz. Zaten
mam Ali, (Allah'n selam ona olsun) mminleri "znts kalbinde sevinci ise yzlerinde."
diye tantmtr. Ama yine maslahat gerektirdiinde, Hz. mam Muhammed Bkr'dan, (a.s)
Cabir'in naklettii hadiste olduu gibi bazen de onu aklayarak dar vurur.
te mminin en gvenilir kardelerinden kamasnn anlam budur. Buna gre, halka ynelerek
Hak Teala'ya yaklamaya. nk sen henz tabii isteklerin ve nefsin beer cinsi ile iliki kurma
sevgisi elinde esirsin. Bu yne yneldiin takdirde nefse kul olursun; nefis iin raz ve onun iin
gazap edersin. Bylece de Hak Teala'ya kul olmak erefinden karsn, oysa Hak Teala Kuran-
Kerim'de, "Cin ve insanlar sadece bana kulluk etsinler, diye yarattm" buyurmutur.
Bununla birlikte iini salamlatrmak iin ertelediinde, zaman geldiinde seni o ie muvaffak
klmas iin Allah Teala'ya tevekkl et. Tembellik ve ihtiras yznden meydana gelen
gecikmeden kurtulmak iin iini ne geirdiinde halis niyetle ve Allah Teala'nn rzas gereince
yapabilmen iin yine o'na tevekkl et. Bir ii hemen yapmak veya ertelemek hususunda Allah
Tealaya tevekkl ederek doru bir sebebe dayanan bir ahs muhsindir, muhsinlere de bir korku
yoktur. Byle bir ahs, her iki durumda da Allah Teala'nn rzasn kazanabilir.
Hem amel etme ve hem de ameli terk etmeyle Allah Teala'nn rzasn kazanan bir kul ise, srekli
olarak Allah Teala'ya doru hareket etmektedir. Allah Teala'nn ise kapsna gelen, O'na ynelen
birisini kendisinden uzaklatracan dnmek dahi yersizdir; byle bir ey O'nun anna
yakmaz.
unu da belirtmeliyiz ki; bir ok mmin kardelerimizin sand gibi Hak Teala'ya yaklamann
yolu; sadece namaz klmak, oru tutmak, Kur'an okumak-renmek ve dua edip ziyaretlere
gitmek gibi bilinen belli - bal ibadetlerle megul olmak ve bunun dndaki her eyin faydasz
olup mr zayi etmek olduu dncesi, dar grllk ve yanlgya kaplmaktan baka bir ey
deildir.
Bilmelisin ki, eriatn asl maksad mkelleflerin basiretini takviye edip, onlarn tam bir basiret
ve marifetle itaat etmelerini salamaktr. O halde basireti glendirip, bilinci oaltan her ey
eriatn amacna dahil olup, olumlu bir itir. Saydmz ibadetleri yeterli bulup, onlardan teye
gememek insann dar grl olmasna sebep olabilir; bilinleri vakit, kble ve benzeri er'i
konulardan teye gemez. Bu yzden de din konusunda onu aldatmak isteyen insan ve cin
eytanlar kolaylkla onu aldatabilirler. Bu da eriatn hedefleriyle elimektedir.
Aksine al-veri gibi ilerle topluma katlarak soru, cevap, konuma tarz gibi eitli hususlarla
ilgili adab ve ince noktalar da renerek bunlar da ibadet ve zikirlerine ekleyen bir kimse,
gerek ve kamil bir kiilie sahiptir. Vicdan ve tecrbe de buna en byk ahittir.
Doal bilimler snfna giren her bir meslei renmek, insana akl konular kavramakta yeni
kaplar aar. Bu da Allah Teala'nn, akli bilgileri hissi bilgilere; uhrev ileri dnyevi ilere
balantl klmasndan kaynaklanr. O halde uhrev ilere, dnyevi iler olmakszn ulamak
isteyen kimse bu hedefe ulaamaz. nk Allah Teala, uhrevi ilerin kamil olmasn dnyevi
ilere bal klm, Ahirete ulamak iin amalanan dnyay da Ahiretin bir paras saymtr. O
halde dnya hakknda gelen knamalar bunu kapsamna almaz. Bu yzdendir ki hadisi erifte

"Ahiretini, dnyas iin terk eden kimse lanetlenmitir;" denildii gibi "Dnyasn, Ahireti iin
terk eden de lanetlenmitir." diye nakledilmitir.
Aktr ki, terk edeni; lanetlenen dnya, Ahirete ulamaya vesile olan dnyadr. Bu ise, gerekte
Ahiretten saylr ve onu terk eden gerekte Ahireti terk etmi saylr. Ama knanan dnya ise
Ahirete ulamaya vesile olmayan bo dnyadr.
O halde ilk bahsi geen dnya, Ahirete ulamak iin gereklidir. nsan Allah'a yaknlatran
dnya ileriyle uramak bilinci arttrp basireti glendirmektedir. te ticaret konusunda geen
"Ticaret akln yarsdr" eklindeki hadisin manas budur. Yine ayr bir hadiste; "badet on
ksmdr, bunlarn dokuzu ticarette, biri ise dier itaatlerde karar klnmtr." denildiine
rastlyoruz. Bunu Peygamberimizin (s.a.a) bisetten nce am'a ticaret iin gitmesi veya dier
peygamberlerin (Allah'n selam onlara olsun) ticaretle megul olmalar da bunu onaylyor. nsan,
btn kemallerden yoksun olduu iin bu kemallerin hepsine muhtatr. Her eyin bir konuda
menfaati vardr. Hepsi de birlikte akln kemaline, bilin ve basiretin oalmasna yardmc olur.
Her bir ahs kendi nasibine ulaabilmesi iin ilahi hikmet gerei bu kemallerin tm alemde
dank olup, bunlarn bir ounun ise halkn dilinde dolap yaygn olmasn gerektirmitir.
Bu yzden hikmetli szn, syleyenin kim olduuna bakmakszn alnmas emredilmi ve hatta
Ehl-i Beyt (Allah'n selam onlara olsun) "Hikmeti mnafktan bile aln veya ilmi byklerin
dilinden renin" diye buyurmulardr. Hikmete dayal olan eriatn hedefi, her bir kulun hikmet
ve marifette kemale ermesi olduundan dolay Allah Teala, hikmete ulamann kolay olmas iin
onu tm alemde yaygnlatrm ve aktarcsna bakmadan renilmesini emretmitir
Ehl-i Beyt'in (Allah'n selam onlara olsun) kendi iilerine; "nsanlar hak ile tanyn, hakk
insanlarla deil" eklindeki buyruklar da bu dorultudadr. Yine "Sylenene bakn, syleyene
deil" veya; "ki garip vardr: Biri sefihin azndan kan hikmetli sz, onu kabul edin; dieri
hekim olan birisinin syledii yersiz sz onu ise affedin" diye buyurmulardr. O halde tam
kemale ermek szlerden, ilerden, muamele ve tecrbelerden yararlanmaya baldr. Hatta Ehl-i
Beyt (a.s): "Akl tecrbeleri hfzetmektir ve tecrbelerin en hayrls ise sana t olandr. Ve
tecrbe kazanlan bir ilimdir" diye buyurmulardr.
Gemi asrlardakiler hakknda yaptmz aratrmalar ve edindiimiz tecrbeler gsteriyor ki,
baz kardelerin tavsiyelerine uyup, sadece bilinen baz ibadetlerle yetinmek, genellikle dar
grllk ve bilinsizlie yol ayor, sonuta ise sahibinin ilerleyip yksek makamlara
ulamasna engel oluyor. Bu yzden bunun da, insanlarn yksek makamlara ulamasna engel
olmak iin eytan'n hazrlad dier bir tuza olduunu sylemekte yarar vardr.
Daha nce akladmz "Her ey kendisinden daha zor olan baka bir eye oranla kolaydr"
ilkesinin yararl olduu bir dier yer de dnya ve dnyevi hal ve olaylarn, kyamet olay ve
hallerine gre ok kk olmas konusudur. Allah'a ynelen bir kimse dnya gamlarn kalbinden
karmaldr. Ne dnyayla ilgili olan bir eyin ona gelmesiyle sevinmeli ve ne de dnyevi bir eyi
kaybetmekle zlmelidir. Kendi kendine dnyann fani olup ve abucak deitiini, bir halde
kalmadn dnp akll birisinin bunlara gnl veremeyeceini ve hatta bunlarn hi bir deer
tamayan bo eylerden ibaret olduklarn bilmelidir.

Ayrca, eer dnyann kendiliinden bir ey olduunu bile farz etsek, ki zaten eytan da insanlar
bu vesileyle aldatr; fakat bu Allah-u Teala'nn kendi velileri iin setii daha gzel uhrevi
lezzetlere oranla hi bir ey saylp, onunla mukayese bile edilemez. Buna gre dnyann eer bir
gzellii olduunu farz etsek bile, ancak kyametteki gzellikle karlatrldnda klp, yok
olup gidecektir.
Eer doru bir ekilde dnmeye devam edecek olursanz; dnyaya, Ahirete ulamak iin deil,
fakat dnyann kendisi iin ynelen bir kimsenin gerekte srf yoklua ve zail olup giden batl
bir eye ynelmi olduunu anlarsn.
Ey karde, unu bilmelisin ki: Ehl-i Beyt'in (Allah'n selam onlara olsun) gznde dnya bir
hitir. Ama eer senin nazarnda dnya bir ey olur, fakat onu ondan daha iyi olan dier bir eye
ulamak iin terk edecek olursan, henz Ehl-i Beyt'in yoluna hidayet olmu deilsin. O halde;
fikrini toparlayp Hak Teala'ya yalvarn, Dnyay Ehl-i Beyt'in nazarnda olduu gibi sana da
tantmasn iste, belki sen de onlarn yolunu tutup onlarn szleriyle amel edenlerden olursun,
aksi takdirde biz bir vadi de, onlar ise ayr bir vadide olurlar. Doru ve sabit bir fikir olarak
dnyann bir ey olmad belli olunca, zorunlu olarak nazarn ve amacn ilah eylerle
snrlaman gerekecektir. Bu durumda, eer tabiatnn gerei veya nefsinin hava ve hevesi veya
eytann aldatmas sonucu, senden Allah Teala'nn rzas olmad, baz hareketlerin vuku
bulduu grlrse, bunlar senin kendi irade, kast ve azmin dnda olup daha ok bilmeksizin
veya dierinin hilesi sonucu veya unutkanlk yznden iraden d veya yanllkla konutuun
sze benzer. te bu takdirde "Camia ziyaretin"de olduu gibi, senin de Ehl-i Beyt'e hitaben "ben
size itaat etmekteyim" demen doru olur. nk bilinli olarak iradenle onlardan gayrisine itaat
etmiyor, onlarn dmanlarn itaate layk grmyorsun. Bunun dndaki baz hareketlerinse,
hata veya aldatlma sonucu kendi ama ve iraden d olan hareketlerindir. O halde; sen doru
olarak tvbe edip, doru olarak af dileyebilirsin. nk sen devaml olarak itaate devam edip,
gnaha dnmemek amacndasn o halde hadisi erifteki "Gnaha devam ederek istifar eden
kimse, Hak Teala'yla alay eden gibidir" kimselerden de olmazsn. Hz. mam Hseyin (Allah'n
selam ona olsun) "Arefe duasn"da ite bu manay kastetmitir, denebilir;
"Ey Allah'm, Sen biliyorsun ki, her ne kadar sana itaat etmekte amel ve karar bakmndan
devaml olmam isem de, niyet ve muhabbet bakmndan devaml olmuum."
Btn bunlar dnya muhabbetinin kalbinden kmasna baldr. Hi olmazsa dediimiz anlamda
karar ve azmin ynnden, dnyay nefsin iin istememen gereklidir. Dnya, bu bakmdan akll
kimsenin amac olamaz; aksi takdirde kendinin akll insanlarn safnda olmayp, sefih insanlar
safna dahil olduunu bilmelisin. te bunu kendi nefsinde iyice sabitletirdiinde, sylediimiz
amaca tamamen ulam olursun, bunu ganimet say ve gafillerden olma.

YEDNC BLM:

HAKKA GDEN YOL NASIL KATEDLR?


Hakka giden yolun takipisinin, u bir ka noktaya uymas gerekir. Bu yolun rehberleri olan Ehli Beyt'in, (Allah'n selam onlara olsun) aklam olduu bu noktalar bilmek ve amel etmek
sayesinde bu yolu katetmek kolaylar. Bunlar gz ard etmek ise insan yoldan alkoyar.
Bu noktalar unlardan ibarettir:
1- Btn hayrlar Hak Teala'nn nezdinde olduunun bilinci ierisinde olup, ondan gayrisinden
hayr talep etmemelisin. Halkdan muaeret ederken, Hak Teala'nn nezdinde olan hayr ve onun
rzasn kazanmay ama edinmelisin. Mesela; amacn sadece halka ihsanda bulunup onlara hayr
ve yarar ulatrmak olmaldr. Zira Ehl-i Beyt'ten gelen hadislerde olduu gibi halk, Allah
Teala'nn sofrasndan geinen bir aile olarak nitelendirilmitir. Hak Teala'nn nezdinde ise en
sevimli kimse, O'ndan geinen bir aileye hizmet eden kimsedir. O halde, hadis-i erifteki Allah
Teala'ya en sevimli kimse olmak erefine ulamak istersen bu hususa nem ver ve bil ki, halktan
bu yol ile kazandn ey onlara ulatrdn yarardan daha fazladr. Zira sen onlarn araclyla
Hak Teala'ya en sevimli olmak makamna ulamaktasn; (bu da sana yeter). Halktan bunun
dnda bir karlk ve yarar bekleme. Hak Teala'nn dnda kalan her eyden mit ve beklentini
kes.
Muaeretteki prensibin, insanlara iyilik yapmak ise, bunun ilk aamas olarak kendini onlardan
gelebilecek ktlklere tahamml etmee ve ktle ktlkle karlk vermemee
hazrlamalsn. Bu senin onlara yapabilecein ilk ihsandr. Bu ii yaptktan sonra yani kendini
onlardan gelen ktlklere karlk vermemee hazrladktan sonra bununla da yetinmemelisin,
zira sen Ehl-i Beyt'e uymak istiyorsun; Ehl-i Beyt'in ahlak ise kendilerine ktlk yapana,
iyilikle karlk vermek, ihsan etmek, kendilerine kar zulm ve hakszlkta bulunan affetmek,
kendileriyle ilikiyi kesen kimseyle, iliki kurmak ve kendilerinden esirgeyene bata
bulunmaktr. Ehl-i Beyt'e (a.s) uymak istediine gre, onlar gibi sen de halkn ktl
karsnda, onlara iyilikte bulunma makamna erimek iin, kendi nefsini byle bir sahnenin
vuku bulmasn arzulayan biri olarak hazrlamalsn ki, bu sebeple ktlk yapana iyilikle
karlk verme faziletine eriebilesin, nk Resul-i Ekrem (s.a.a) ve Ehl-i Beyt'inin (Allah'n
selam onlara olsun) ahlak ve sireti de budur zaten. Hazreti Ali, (Allah'n selam ona olsun) yle
buyurmutur:
"Allah Teala yannda en sevimli kul, peygamberine uyan kimsedir."
te sen de dierinin ktlne iyilikle karlk verirsen hereyden nce bu yce makama
ularsn; ayrca kendi acizliine ramen, ktlk yapana iyilikle karlk verdin mi, yce kerem
ve mutlak zenginlik sahibi Allah Teala'nn, senin kt amellerine ihsan ile karlk vermesine
layk olursun. Dolaysyla, bu davranndan tr Hak Teala da sana byle karlk verir.
Allah Teala'nn, ktle iyilikle karlk vermeyi emretmesi, sana kendisinin byle davranmaa
daha evla olduunu bildirerek, byle bir muameleye senin daha fazla muhta olduunu belirtmek
iindir. Bu yzden insanlara byle davranmay emretmitir. Bylece bu davranndan dolay
sana ulaan menfaat, senin ihsanda bulunarak baka birine ulatrdn menfaatten daha fazladr.
Dolaysyla, basiretin olursa ktle ktlkle karlk vermek bir yana dursun onun sana

yapt ktln, gerekte seni byle makamlara ulatrd iin teekkr gerektiren birer
ihsan olarak grrsn.
Elbette btn bunlar bir insandan gerekten de sana bir ktlk dokunduu takdirdedir. Ama sen
dierine hakszlk yaptn halde -genelde olduu zere- sonra kendini hakszla uram olarak
gsterdiin durumlarda ise bu vebaldan kurtulmak iin ne yapman gerektii apak bellidir. Zira
biz, hakszla uradn ileri srerek ikayette bulunmayan bir insan grmedik. ster kt, ister
iyi insan olsun imdiye kadar grdmz her iki hasmdan hi birisi dierine kar zulm ve
hakszlk yaptn itiraf etmi deildir. Takval ve salih insanlar bile, birbirleriyle kavga
ettiklerinde, her ikisi de dieri tarafndan hakszla uradn, kendisinin dierine iyilik
yaptn ve onun ktlklerine tahamml ettiini iddia ettiklerini grmzdr. Oysa onlarn
hibirisi bile bile yalan konumaz, yalana teebbs etmeye cret edemezler. O halde, bunun da
ktl emreden nefsin, batla, hak elbisesi giydirerek sahibini yanltmak iin yapt
hilelerinden dier birisi olduunu dnmelisin.
te bunun iindir ki, Allah Teala mahkemede adilin adaletine itimat edilerek onun kendi lehine
verdii ahadetinin kabul edilmesine izin vermemitir. O halde biraz insafl olan kimse, kendisi
hakknda dncesini sulamal ve kendi lehine olan ahadetini Allah Teala'nn kabul etmedii
gibi kendisi de kabul etmemelidir.
Ayrca, ilikinin temelini; dierlerinden yararlanmak deil, onlara yardm ulatrmak esas
zerine kurduun takdirde, halktan menfaat beklememekle kalbini rahatlatm olursun. Bu da
nefis zenginliidir. Nefis zenginlii ise byk bir zenginliktir. Elbette, insanlara ilk iyiliin onlar
rahatsz etmemen ve onlar incitecek hareketlerden kanmandr. Daha sonra, nefsini onlardan
gelebilecek aclara tahamml etmeye hazrlamalsn. Sonra da, tek aban ve amacn onlara
ihsanda bulunmak olmaldr.
Nefsini buna hazrladn takdirde, onlardan sana bir iyilik ularsa, bu iyilii onlardan
beklemediin iin daha bir zevkli olur. Onlarn, sana sunduklar hediyeden gerekten gzlerini
kesip, iyiliklerini kabul etmeni beklediklerini sezersen onu kabul et. Zira onu kabul etmen de, her
ne kadar ona ihtiyacn olmasa bile onlar iin ayr bir ihsandr. Byle bir hediyeyi geri evirmen
onlarn kalbini incitir. Bu da onlarn hakknda ktlk saylr. Oysa sen onlara ktlk
yapmamaya karar vermi ve buna da emredilmisindir. Ama onlarn sana sunduklar hediye
yalnzca bir rf ve adet icab olur ve kalben onu kendilerine geri iade etmeni beklediklerini
hissedersen, o hediyeyi onlardan kabul et ve sonra senin onlara hediyen olarak tekrar onlara geri
iade et. Ama onlar bunu kendilerinden kabul edip sonra ondan daha fazla ve daha deerli bir
eyle karlk vermeni beklerlerse, imkan dahilinde o ihsan onlardan kabul et ve sonra daha
fazlasyla karlk ver. Bu onlara bir ihsandr. Fakat bunu yaparken onlarn, bu ihsandan karlk
beklediklerinin farkna vardn belirtme ve ii zahirde olduu gibi yrt. Bu senin onlara bir
ihsanndr. Ksacas; ey karde, Allah-u Teala adalet ve ihsana emrediyor ve bil ki, dierlerine
davrandn gibi sana davranlacaktr.
Bunu da bilmelisin ki, halka ihsanda bulunmak ok mal harcamakla olmaz. Bir ok mal
harcayan, iyilik ve ihsan etmek makamna eriemezler. Nasl iyilik yapacaklarn
bilmediklerinden mal harcamalar kalp krmak ve incitme vesilesi olur; maksatlar iyilik yapmak
iken, sonuta yaptklar hakaret edici bir sadaka olur. Btn bunlar da, Ehl-i Beyt'ten gelen

emirlerin ihmal edilip, onlarn gidiatna dikkat edilmedii iindir. Mmin bir kardeinin
ihtiyacn gidermek istersen bilmelisin ki, Ehl-i Beyt, insanlara yardm etmek ve dierlerinin
ihtiyacn gidermek hususunda u bir ka eyi gz nnde bulundurmay art bilmilerdir:
1- Dierinin ihtiyacn gidermek iin yaptn iin nemi, kendiliinden anlalncaya dek o ii
kmsemek.
2- Geciktirmeden hemen yapmak;
3- Kendiliinden bilininceye dek onu gizlemek.
Bunlarn hepsine riayet etmedike, birisinin ihtiyacn hakkyla gidermi saylmazsn; yaptn i
kusurlu olur, hatta bazen bu hareketinle ihsan yerine, onu incitmi olursun.
Halk genellikle birisinin ihtiyacn gidermek istediklerinde bu kurallara uymadklarndan
amelleri, gereince kabul olmaz. Yani mal harcamann acsn tatmalarna ramen, mmini
sevindirmek olan semeresine ulaamazlar. Birisinin ihtiyacn giderirken nce vaat verir, daha
sonra onu askda brakp geciktirir; onun sznde durmasn bekleyen muhta adam, lmden
daha ar olan bekleme acsn yudumlayp kvranverir, daha sonra bu bekleyiler mitsizlie
dnr; yani beklemenin yan sra bir de mitsizlik acsn yaar. Az amak, utanmak,
beklemek ve mitsizlie kaplmak gibi bir ok acya katlandktan sonra bu adamn ihtiyac
giderilse bile artk bunun ne faydas var?! Bu durumda bu iin gnah sevabndan ok olur.
Baz rivayetlerde olduu gibi, Ka'be'nin saygsndan daha byk olan mminin saygs karsnda
"bu kk bir eydir" deyip de yaptklar iyilikleri kmseyecekleri yerde, "biz sana byk bir
iyilik yaptk" gibi szlerle adeta kardakini Allah-u Teala'nn kulluundan kp, kendilerine kul
olmasn beklerler. Yine ihsanlarnn daha halis niyetle olup riyadan uzak olmas iin halktan
gizleyecekleri yerde, onu tm halka aarak Hak Teala'nn bu hadisteki "Sen gizlemee al, ben
aikar etmee alacam" szn gmemezlikten gelirler. Ftratlar bozulmu olan halkn huyu
ite byledir.
Btn bunlardan anlalyor ki: yilik yapmann temeli, mal harcamak deil, yukarda
saydmz hususlara dikkat etmektir.
Birisine iyilik yapmak, ii onun istei gereince yrtp, onun kalbini incitmekten kanmaktr.
O halde; eer birisi verdii hediyeyi kabul etmeni isterse, senin ona iyiliin onu kabul etmendir.
Eer, iyilik hususunda ondan ne gemeyi istiyorsan daha iyi bir karlkla veya en azndan onun
misli olan bir eyle karlk vermelisin ona. Ehl-i Beyt'in (Allah'n selam onlara olsun) tavsiye
ve ahlakn inceleyip takip edenlere bu ve benzeri hususlar gizli deildir.
Halkla ilikilerin, onlara yarar salamak, onlara bir menfaat ulatrmak esasna dayal olur ve
asla onlardan bir ey ummazsan, insanlardan bir ey umacana, hi bir zaman kimseyi bo
evirmeyen ve hi bir vakit cimrilik etmeyen Allah Teala'dan umarsan, O'ndan istersen o zaman,
(halka hizmet bahanesiyle) btn vaktini halka uramakla, onlar iin koup durmakla
geirmemelisin. Zira Ehl-i Beyt'ten sana "Tanlarn azalt ve tandn da unut" emri gelmitir.
Bu emrin hikmeti ise hibir eyin seni, yaratcn Allah'a ynelmekten alkoymamasdr. nk

kalbi Allah'a ynelmekten alkoyan btn uralardan arndrarak ibadete koyulmakla kazanlan
maneviyat, halkla hair nair olmakla kazanlmaz.
Bunun iin imamlardan birine (Allah'n selam onlara olsun): "Akik lnden ayrldn ve
yalnzla kotun" denildiinde, "Eer sen yalnzln tadn tatsaydn, kendinden bile kaardn"
diye buyurmutur. Buna gre, halkla olan ilikiler ilgili aklamalardan, onlarla ilikiye ihtiya
duyduunda, davrann anlattmz ekilde olmas gerekir demek istiyoruz. Maksat, halkn
maslahatlaryla uramay yegane i edinmen deildir. O halde, vaktini blp ayrman gerekir.
Vaktinin bir blmn Allah-u Teala'ya dua edip yalvarmaya, dier bir blmn ise Allah'n
rzasn kazanacak ekilde halkla ilikilerine ayrmalsn; fakat Hak Teala'ya ibadete dua etmeye
ve ona yalvarmaya daha ok ehemmiyet verip, onu kendin iin bir ama edinmelisin. Zira asl
senden istenen de budur. Byle yaptn takdirde, ikinci i iin ayrdn vakit de birinciye
dnecektir. Aksi takdirde, nefsin zevke ynelecek bu da senin iin bir vebal olacak; bu durumda
ne dnya ve ne de Ahiret sevabna eriemezsin. nsanlarn hep mptela olduu zulm,
mazlumiyet ve arkadalarndan ikayet acsn sen de tadacaksn zaten onlar da devaml olarak
senden ikayet etmektedirler. O halde onlarn rzasn asla elde edemezsin. Ksacas; Allah'a
ynelip yalnzca O'na dnmekten gayri bir hayr ve rahatlk yoktur. Ahiret ve dnya zorluk ve
zntleri de bununla kolaylar. Aksine btn zorluk, ac ve gamlar, Allah-u Teala'dan gaflet
edip ondan yz evirmekten kaynaklanyor. Bunlar Allah yolunu hakkyla katetmek isteyen
kimselerin, riayet etmesi gereken noktalardan sadece ilkidir.
2- Bir Ehl-i Beyt dostu, Allah-u Teala'nn rzasn kazanmak iin, insanlarn hakkn gzetmek
zorundadr. Zira Allah-u Teala'nn rzas iin halkn haklarn gzetmek, Allah-u Teala'nn hakkn
gzetmek demektir. Halkn haklarn grmezlikten gelmek de, Allah'n hakkn grmezlikten
gelmek saylr. Bunu gzetmek istersen Hak Teala'nn onlar iin farz kld haklara cahil
kalmaman ve onlarn senin zerinde bir ok haklar olduunu bilmen gerekir. Bu haklarn ne
olduunun farknda msn?! Allah-u Teala'dan, onlar yerine getirmen iin yardm dilemelisin.
Bunlar yapmaktan aciz olsan aciz olduunu itiraf etmen yeterlidir.
lk olarak, onlar Ehl-i Beyt mektebine bal insanlar iseler, "Hz. Ali'nin Allah'n velisi" olduuna
inanyorlarsa, unu bilmelisin ki, bu inanc tayan birsinin senin boynundaki haklarn yerine
getirmei brak, hatta ne haklara sahip olduunu tasavvur bile edemezsin. Bu asla mmkn
deildir. Zira, Hz. Ali'nin (a.s) Allah'n velisi olduuna inanan kimsenin hakk, mensup olduu
kimsenin hakkna tabidir. Hz. Ali'nin hakk ise Resulullah'n (Allah'n selam ona ve Ehl-i
Beyt'ine olsun) hakkna tabidir. Resulullah'n (Allah'n selam ve rahmeti ona ve Ehl-i Beyt'ine
olsun) hakk da Allah-u Teala'nn hakkna tabidir. Allah-u Teala'nn hakkn gzetip yerine
getirmek de mmkn deildir. Oysa Resulullah (Allah'n selam ve rahmeti ona ve Ehl-i Beyt'ine
olsun) Ebuzer'e buyurmutur ki:
"nsanlar, Allah Teala'nn haklarn yerine getiremezler. Allah Teala'nn nimetlerini halk sayamaz.
Ama siz akam ve sabahleyin devaml olarak tvbe edin."
Yine Resulullah (Allah'n selam ve rahmeti ona ve Ehl-i Beyt'ine olsun) Hz. Ali'ye iaret ederek
baz sahabilere buyurmutur ki:

"Bunun dostuyla dost olun babanz ve ocuklarnzn katili olsa bile; bunun dmanyla da
dman olun, babanz ve ocuklarnz olsa bile."
Dikkat et! birisinin Hz. Ali'ye mensup olmas ve onu sevmesi, hatta kendi baban ve ocuklarn
ldrmek konusunda bile ona, msamahal davranp onu af etmeni farz kldna gre bundan
kk olan kusurlar affetmenin gerektii aktr.
Hayr! Sadece msamaha ve affetmekle yetinmemeli, bilakis onu sevip ona sayg duyman da farz
klnmtr. nk onunla dost ol demitir; dost olmak ise bunlar gerektirir. Hz. Ali'ye (Allah'n
selam ona olsun) mensup olan kimseye, kendini bile feda etsen bu onun hakk yannda azdr.
air'in deyiiyle:
"Bu diyarn sevgisi gnlm alm deil.
Bu diyarda bulunan sevgilinin sevgisi deli etmitir beni."
Sen, Hz. Ali'yi (a.s) sevene msamaha gsterip, onu affedersen, Hak Teala da, Hz. Ali'ye
(Allah'n selam ona olsun) olan sevgin hatrna, sana msamahayla davranp gnahlarn
affetmee daha layktr. nk Allah-u Teala'nn, Hz. Ali'ye (Allah'n selam ona olsun) olan
muhabbeti, senin muhabbetinden daha fazladr. zellikle eer o ahs, Hz. Emir-l Mminin
Ali'nin (Allah'n selam ona olsun) emirlerine itaat etmede kusurlu olursa ve sen sadece Hz.
Ali'ye (Allah'n selam ona olsun) ball ve muhabbeti hatrna ona sayg gsterirsen, bu senin
Hz. Ali'ye olan saygnn daha ok olduunu gsterir. nk; ahsiyeti itibaryla saygya layk
olan birisine gsterilen sayg, onun kendisi iin de gsterilmi olmas sz konusudur; ama byle
bir kabiliyet ve liyakati olmayan ahsa, srf Hz. Ali'ye (a.s) bal olduu iin iyilik yapman, senin
Hz. Ali'ye (a.s) saygnn daha fazla olduunu gsterir.
te bu, stlenmekten aciz olduun gerekli haklardan sadece birisidir. Bunun yan sra o adam,
Hz. Ali'nin (Allah'n selam ona olsun) kendi evlad, mezarnn ziyaretisi, mezarnn komusu,
mezarnn hizmetisi, o mam'n kendi veya evlatlarndan birisinin ismini tamak gibi bir
ball da olursa, onun hakk daha fazla olur. Ama akrabalk, komuluk, arkadalk, dua etmek,
Kur'an retmek veya bir ilim veya bir kemal retmek hakk veya senden ya bakmndan
byk olmas veya namazda uyduun imam veya mtehidin olursa, sana veya akrabalarndan
birisine ihsanda bulunur, senden bir ey ister veya sana kar iyi niyetli olursa ve Hz. mam
Zeynul-Abidin'in (Allah'n selam ona olsun) hukuk risalesinde aklanan, kyamet gn
sorulacak olan bu ve benzeri byk haklara gelince, onlarn stesinden gelip bu haklar karsnda
kendine bir mazeret bulamazsn.
Bir hadiste: " ey kyamet gn ikayette bulunacaklar: Terk edilip iinde namaz klnmayan
mescit, evde bir keye konup okunmayan zerine toz konan Kur'an ve sz dinlenmeyen alim."
diye buyrulmutur.
Burada, kyamet gn hesap iin getirildiinde, adil ve hakim olan Hak Teala'nn huzurunda,
hem Beytullah ve hem Kur'an- Kerim ve hem de Allah'n velisinin insandan ikayet etmek iin
geldiinde, onun durumunun ne olacan dnebiliyor musunuz?! Acaba bunlardan hangisinin
ikayeti dinlenmez veya hangisinin hak ve Allah Teala'nn nezdinde olan hrmeti inkar

edilebilir?! te bunlarn hepsi, kyamet gn yerine getirmediin iin bir mazeret


gsteremeyecein byk haklardr.
Ayr bir hadiste, "Eer birisi dierinin yannda haprrsa, yanndaki ona "Allah sana rahmet
etsin" demezse, kyamet gn hapran adam, ondan hakkn isteyip alacaktr" denmektedir.
O halde, ey kemale ermek isteyen karde; Hak Teala'nn sana emanet brakt akl gzyle
baksan, kusurunu itiraf edip, boynuna gelen haklardan kurtulmaa alrsn. unu bilmelisin ki,
mminler senden her ne kadar hak talebinde bulunurlarsa yine de onlarn senin boynunda talep
etmedikleri bir ok haklar kalr. Bu yzden Allah'n seni affetmesi ve onlar senden raz etmesi
iin onlardan zr dilemeye ve elinden geldii kadar onlara iyilik yapmaa almalsn; Eer, bu
gzle halka bakacak olursan o zaman Allah'n yolunu kat etmee muvaffak olabilirsin.
3- Allah'a ynelip insanlara gvenmemek ve onlardan ekinmek gerekir. Akl sahibi insan kendi
halini dnp, kendi iiyle megul olan, dilini koruyup, yaad dneminin insanlarn tanyan
kimsedir. Byle birisi hakknda Hz. Ali (a.s) dua ederek yle buyurmutur:
"Allah, byle olan kimsenin temellerini salamlatrsn ve kyamet gn ona eman versin."
Usul-u Kafi'de yer alan bir hadiste, Cabir'den yle rivayet edilmitir. Ben, mam Muhammed
Bkr'n (a.s) huzuruna geldim. mam, "Ey Cabir, vallahi ben mahzunum, kalbim meguldr"
buyurdu. Ben, "fedanz olaym, sizi zen nedir?" dedim. mam, "Ey Cabir" dedi "Kalbine
Allah'n halis dini giren kimsenin kalbi, yalnz Allah'la megul olur."
Hz. Ali'nin, (a.s) ashabndan bazlarna yazd mektupta u cmleler yer almtr:
"Kim, Allah Azze ve Celle'den ekinse (takval olsa) izzet kazanr, glenir, doyar ve kanar; ve
artk dnya ehlinden ayrlr. Bedeni dnya ehliyledir, ama kalbi ve akl, Ahiret barna olur."
Allah'n ltuflarna nail olan kimse, Allah' zikretmenin tadn tadan bir insan, bu halden
kmaktan dehete kaplr, korkar, bundan ayrlmaa raz olmaz; Allah bir kulunun kalbinde bu
hali yerletirir, onunla megul olmaya altrr ve bununla birlikte Allah'tan gayr eylere ikinci
mertebede tevecch etmesini salarsa, byle bir insann asl tevecch Allah'a ynelmek, onun
zikriyle uramak olur ve ikinci mertebede olan uradan kamaya alr, ama onun Allah'tan
gayr eylerden ekinmesinin belirtileri, uzuv ve hareketlerinde grlmez. Hz. Ali, (a.s)
m'minlerin sfatlarn aklarken "Hzn kalbinde, sevinci yzndedir" diye buyurmutur.
Elbette bazen bu halini, "mam Muhammed Bkr'dan (a.s) nakledilen hadiste grld gibi,
aa vurmas icap eder. Bu da insann en yakn dostundan bile ekinmesi ve yalnz Allah'a
gvenmesi gerektiini gsterir. nsan halkla har-neir oluunu, Allah'a yakn olmak iin vesile
sayamaz; nk bunun en byk etkisi tabii eilim ve dier insanlarla irtibat kurmaktan ald
zevktir.
Bu ise, grld gibi Allah'a kulluk etmenin gerektirdii bir davran olmayp, nefsi bir
davrantr ve insann kendi nefsinin kulu olmasna sebep olur; bu durumda insan, Allah'a kul
olmak erefinden karr; oysa ki, insann yaratlnn gayesi, Allah'a kul olmaktr. Bu konuda

Kur'an- Kerim'de yle buyurmaktadr: "nsan ve cinleri yalnz bana ibadet etsinler diye
yarattm."

SEKZNC BLM:
MMN BR KMSE RABBN'DEN, PEYGAMBERN'DEN VE
MAMIN'DAN BRER HASLET ALMADIKA MANI KAML
OLMAZ
Usul-i Kafi, kitabnda mam Rza'dan (Allahn selam ona olsun) nakledilen bir hadiste yle
buyuruluyor:
"Bir mminde haslet; (zellik) olmadka gerek mmin olamaz: Rabbin'den (renecei) bir
haslet, Peygamberin'den bir haslet, mamn'dan da bir haslet. Rabbin'den olan haslet srrn
gizlemektir. Hak Teala Kuran- Kerim'de buyuruyor ki; "Gaybi bilen O'dur, gaybn (raz olduu
baz resullerden gayrisine) aklamaz."[1] Peygamberinden olan haslet halk ile iyi geinmektir.
nk Hak Teala Resul-i Ekrem (s.a.a)'i halkla iyi geinmee emrederek buyurmutur ki:
"Sular balamak yolunu tut; marufu emret ve cahillerden vazge"[2] Allah'n velisi imamdan
olan haslet ise; can ve mal skntlarna sabretmektir."
Ksacas senden, Hak Tealaya, Resul-i Ekrem'e (s.a.a) ve mam'a uyman istenmektedir.
Hak Teala'nn sfatna uymak isteyen bir kimse, phesiz ok byk bir durum ve ok nemli bir
makam iin hazrlanmaktadr. nk Hak Teala, senin de kendi veli ve dostlar iin hazrlayp
setii cennete gitmeni ister. O halde, orada oturanlarla senin aranda benzerlik olabilmesi iin,
seni de onlarn sfatlarna benzer sfatlara yneltmesi gerekir. O makam son derece temiz ve
nurludur. O makamda bulunanlar peygamberler, ehitler ve sddklardr. Hak Teala'nn hikmeti
ise, senin o makam ve ehli ile uyum salamadan orada olman kabul etmez. nk bu, bir eyin
layk olmad yerde bulunmasdr. te yandan sonsuz efkat ve rahmet sahibi Hak Teala senin
ordan baka bir yerde olmana raz deildir. O halde; ilahi ltuf gerei senin de en yce, en kamil,
en deerli olan sfatlara yneltilmeni gerektirmitir. Bu yzden kendisine isnat ettii ve kendini
onlarla vd sfatlara uyman istemitir. Sonu olarak, Hak Teala'ya ait olan evde (yani
cennette) ancak O'nun sfatlaryla sfatlanan kimse oturmaa layktr. te yandan o evde
komular, Allah Teala'nn velileri olduuna gre onlarn da sfatlaryla sfatlanmas zorunludur.
te bu pk sfatlarla sfatlanmakla temizlenip, cilalanan nefse Hak Teala hitap ederek yle
buyurur: "Ey gvene eren nefis, raz olarak ve rzasn kazanm bulunarak Rabb'ine dn ve artk
katl kullarmn arasna ve gir cennetime."[3]
[1]- Cin/26.
[2]- El Araf/199.
[3]- Fecr/28.

Bu ilahi sfatlar oktur. Fakat mam, bunlardan zikredilen sfatn daha nemli olduundan
dolay onlar seip iman onlara bal klmtr. Bunlardan en hayrls ise srrn gizlemektir.
Genellikle halk kamil olmayp bir ok eksikliklere sahiptirler. te yandan, kemal sfatlarnn
gzel ve erefli olduu herkese malumdur ve herkes bunlar arzulamaktadr. Fakat bu sfatlar,
nefsin isteklerine ters dtklerinden ve halkn genelinin nefisle mcadele gayreti zayf
olduundan onlar elde edemiyorlar. Byle olduklar iinde, birisinin o sfatlar kazanmaya
gayret ettiini grdler mi onun o sfatlar kazanarak kendilerinden stn olmasndan korkarlar.
nk insan kendi arkadandan aa dmeyi istemez, aksine stn olmay ister. Bunun iin de
her trl hileye bavurarak ona engel olmaa alrlar. Bir kiinin bir topluma kar
koyamayaca da aktr. Bu yzden mukaddes erat; mminin tek kurtulu yolunun, srrn
gizlemek olduunu bilmitir. Bu takdirde artk halkn errinden korunur ve yolunu srdrr.
efkatli hekim ve gerek tabip olan Ehl-i Beyt, (Allah'n selam onlara olsun) mminin nefsinin
de yol kesici dmanlarndan birisi olduunu bildiklerinden, onu son derecede srrn gizlemee
tevik ederek, imann bu sfata bal olduunu ve Hak Teala'nn da kendisini bununla vdn
aklamlardr. Ama ise; nefsin gsterie olan meylini yok etmektir. Nefis, bu hedefe varmak
iin eitli hilelere bavurur. rnein: nsann inan ve amelini dierlerine aklamasnn onlara
yarar salayacan, bu yolla onlar sevindireceini, onlarn grnden yardm alabileceini,
daha baarl olmas iin onlarn dua edeceini veya yararlanma ihtimali olan dier birisine
nakledeceini, insana fsldar. Oysa ki, yaplan amelleri aklamak iyi olsayd; Allah Teala da bu
ii yapar, sr tayclar olan az bir gruptan gayri srrn halktan gizlemezdi. Hikmet sahibi olan
iyiyi terk etmez ve mkemmel olandan gayrisini yapmaz. Bundan da insann inan ve amelini
dierlerine sylemenin fesad ve hikmete aykrlk olduu anlalr. Sen de hikmete uymak
batldan kanmakta, Rabb'in olan Hak Teala'ya uy. Nefis, amelini dierlerine sylemeyi salah
eklinde gsterse de kt maksatldr. mam Zeynul-Abidin, (Allahn selam ona olsun) Zuhri
adndaki birisine yle buyurmutur:
Her ne kadar yannda mazeret getirme yolun olsa bile, kalplerin abucak inkar ettii eyleri
konumaktan kan; nk her inkar edilecek eyi duyurduun kimseye yeterli zr getirmek
mmkn deildir."
Yine Ehl-i Beyt'e ait olduu sylenen bir iirde unlar yer almaktadr:
Ben ilmimin cevahirlerini gizliyorum ki, cahil birisi ilmi grp de delalete dmesin.
Ebu Hasan, (Hz. Ali) (a.s) mam Hasan (a.s) ve mam Hseyin (a.s)'a yle buyurmutur:
"Bir ok deerli ilimler vardr ki, eer onlar aklasam, Mslman olan kiiler beni puta
tapmakla sularlar.
Mslmanlar, kanm helal diye dkerler ve yaptklar en irkin ii iyi bilirler."
Srr gizlemenin vlmesi ve srr amann knanmas hakknda hadisler ise son derecede oktur.
Srr gizlemei sevip, ifa etmekten rahatsz olmak hali insana galip oldu mu, herhangi bir
durumla karlatnda akl gzyle bakar ve aklamas gereken bir durum olursa, gerektii

kadar, Ehl-i Beyt'in emrine uyarak aklamada bulunur ve bundan dar kmaz. nk Ehl-i
Beyt (Allah'n selam onlara olsun) kendileri yle buyurmulardr:
"Hikmeti, ehli olmayana vermeyin; aksi takdirde, hikmete zulmetmi olursunuz. Ehlinden ise
esirgemeyin, yoksa onlara zulmetmi olursunuz."
Srr gizlemenin iki merhalesi vardr: Birinci merhale, mminin srr oluu. kinci merhale ise,
mminin srr gizlemesidir. Yani, mmin srr gizleme gcne sahip olmaldr. yle ki, nefsi onu
srr ifa etmee zorlamamaldr. Biz ikinci merhalede konumak istiyoruz. Birinci merhalede ise
mam Sadk'n (a.s) u buyruuyla yetiniyoruz:
Bir gn mam Sadk, (a.s) Mufazzal b. Salih'e yle buyurdu: "Ey Mufazzal, Allah'n yle kullar
vardr ki, halis srlaryla Allah Teala ile muamele ederler ve Allah Teala da onlara, halis iyilik ve
ihsanyla muamele eder. Onlar yle kimselerdir ki, kyamet gn amel sayfalar bo kalr. Ve
Allah Teala'nn karsnda durduklarnda, Allah Teala onlarn amel sayfalarn yaptklar gizli
amellerle doldurur."
Mufazzal, "Ey mevlam, onlara kar byle davranlmasnn sebebi nedir?" diye arz etmesi
zerine, mam (a.s) yle buyurdu:
"Allah Teala onlar, hafz meleklerin, onlarla kendisi arasndakileri bilemeyecek kadar stn
klmtr."
eyh Ahmed b. Fahd, Uddet-ud Di kitabnda bu hadisi naklettikten sonra, "Bu yce
makamlardan gafil olma. nk bu makamlar cennetten daha deerlidir" diyor.
Aadaki iir bunu daha gzel anlatmtr:
Ariflerin kalbinde yle gzler var ki onlarla grlmeyen eyleri grrler.
Srlar syleyen dilleri var ki ammeleri yazan melekler onlar bilmezler.
Kanatsz kalpleri var ki alemlerin rabbinin melekutuna kadar uarlar.
kinci haslet halkla iyi geinmektir. Bu ise Resul-i Ekrem'in (Allah'n selam ve rahmeti ona ve
Ehl-i Beyt'ine olsun) snnetidir. Daha nce mam Ali'den, (Allah'n selam ona olsun) Allah
Teala'ya en sevimli kulun, Resulne uyan kimsenin olduunu nakletmitik. Bu sfat srr
gizlemekle ayn hikmeti tamaktadr. Hatta sz geen aklamaya gre srr gizlemek, halkla iyi
geinmenin bir blmdr.
Usul-i Kfi'de, mam Sadk'dan (Allah'n selam ona olsun) nakledilen bir hadiste buyuruluyor
ki: "Resulullah (Allah'n selam ve rahmeti ona ve Ehl-i Beyt'ine olsun) yle buyurmutur:
"Allah Teala bana farz ibadetleri yapmam emrettii gibi halkla iyi geinmei de emretmitir."
Yine mam Sadk, (a.s) Resulu Ekrem (s.a.a)'den yle nakleder:

"nsanlarla iyi geinmek imann yars, onlara yumuak davranmak ise yaantnn yarsdr."
Yine mam Sadk (a.s) yle buyurmutur:
"Ebrarla (iyilerle) gizli olarak, ktlere ise akta balant kurun. Ama ktlere meyletmeyin, ki
azaba urarsnz. Bir zaman gelecek ki, din sahibi kimselerden, halkn aklsz olduunu
zannedip, onlarn aklsz, ahmak demelerine sabredenlerden bakalar kurtulmayacaktr."
Baka bir yerde de mam (a.s), Resulullah'tan (s.a.a) yle nakleder:
" eye sahip olmayan kimse bir yere varamaz: Onu gnahlardan alkoyacak olan takvaya,
insanlarla iyi geinecei bir ahlaka, cahilin cehaletine kar koyabilecei sabra."
Usul-u Kfi'de yine mam Sadk'tan (a.s) yle buyurduu nakledilmektedir:
"Kim elini halktan korursa -onlara zulmetmezse- bir eli korumu olur; ama -bunun karsndaondan bir ok eller korunmu olur."
Bu yzden baz doruluk ve takva iddiasnda bulunan kimselerin "ben halka aldr etmem,
kimseye ihtiyacm yoktur, halk da kim oluyor?" gibi insanlarla iyi geinmemenin bir nianesi
olan szleri, hep nefsin hava ve hevesine uymaktan ve Ehl-i Beyt'in (Allah'n selam onlara
olsun) yolunu bilmemekten kaynaklanyor.
te yandan cahil bir kimse insanlara dalkavukluk etmeyi, onlarla iyi geinmek olarak zanneder
ve Allah'n emrettii halkla iyi geinmenin yaclk anlamna geldiini zanneder. Oysa ki,
bunlarn birbirinden farkl olduu malumdur. Knanm olan dalkavukluk, kt ileri iyi
gstermee veya halktan umduu bir menfaat iin, kt ii reddetmemee denir.
Bu hasletin gzel olup hayra vesile olduunu gsteren delillerden biri, mam Zeynul-Abidin'in
(a.s), Kerbela vakasndan sonra am'a esir olarak gtrld srada, am'l adama kar
gsterdii yumuaklktr.
Hz. Zeynul-Abidin'i (a.s), Yezid'e esir olarak gtrdklerinde aml adamla arasnda yle bir
sohbet gemitir:
am'l: "Allah'a hamd olsun ki, sizleri ldrd, bid'atnz boa kard ve halk sizden kurtard."
mam (a.s): "Ey yal adam! Kur'an okuyor musun?" Adam; "Evet okuyorum" dedi.
mam (a.s): "De ki, ona (risalete) karlk olarak yaknlarm sevmekten baka sizden bir karlk
istemiyorum" ayetini okudun mu?.
Adam; "Evet" dedi.
mam (a.s); "Allah, siz Ehl-i Beyt'ten her trl pislii gidermek ve sizleri tertemiz klmak ister"
ayetini okudun mu? Adam "Evet" dedi.

mam Zeynul-Abidin (a.s); "Ey yal adam, "Yaknlarnn hakkn ver" ayetini okudun mu?
Adam; "Evet" dedi.
mam Zeynul-Abidin (a.s); "Biz Peygamber'in yaknlar ve onun Ehl-i Beytiyiz" buyurdu.
Bunu duyan yal adam alamaya balad ve elini ge kaldrp, Hz. Hseyin (a.s)'n katilinden
beraat ederek tvbe etti.
Yumuaklk o yal adam bylece hayra ekmitir. te erri nlemek veya hafifletmek iin
yaplan ve bir ok hayrlara vesile olan yumuaklk budur. Bu ise dalkavukluktan farkldr.
yi geinmek bazen kar tarafn errini defetmek iindir ve bazen de onu hayra ekmek amacyla
olur. Btn bunlarn iyi oluunda phe yoktur. Ama eer korkudan veya bir etkisi
olmamasndan dolay olursa bu durumda iyi geinmek, efkat, gler yzllk, eziyete tahamml
en iyi savunma metodudur. Allah Teala, bu konuda buyuruyor ki: "yilikle, ktlk eit olmaz.
Sen, en gzel bir tarzda (ktl) uzaklatr; o zaman, (grrsn ki) seninle onun arasnda
dmanlk bulunan kimse, sanki scak bir dost(un) oluvermitir. Buna da, sabredenlerden ve
byk bir pay sahibi olanlardan bakas da kavuturulamaz."[4]
Baka bir ayette ise yle buyuruyor: "Ona yumuak sz syleyin, umulur ki t alp-dnr,
ya da ii titrer korkar."[5]
Usul-u Kfi'de, mam Sadk'tan (a.s) yle rivayet edilir:
Bir gn Resulullah (s.a.a), Aie'nin yanndayken, adamn biri ieri girmek iin izin istedi.
Resulullah (s.a.a), Aie'ye "Bu ne kt bir insandr!" buyurdu. Aie, kalkp ieri girdikten sonra,
Resulullah (s.a.a), o adamn ieri girmesine msaade etti. Adam ieri girince, Resul-i Ekrem
(s.a.a) ona gler yzl davrand. Sohbeti bitince de adam kalkarak oradan ayrld. Aie, "Ya
Resulullah" dedi. "Siz bu adamn hakknda yle buyurduunuz halde onu gler yzle karladnz
-bunun sebebi nedir?-" O hazret, "Az bozukluu yznden, insanlarn kendisiyle muaeretten
holanmayan kimse, Allah'n en kt kuludur" buyurdu.
Btn bunlar bir nevi takiyye olan iyi geinmek iindir. Takiyyenin methinde ise saysz
rivayetler vardr. Hatta "Allah yannda sizin en stnnz en takval olannzdr" ayeti de, "Allah
yannda sizin en stnnz, takiyyede en lml olannzdr" diye tefsir edilmitir. Ve hatta "Dinin
onda dokuzu takiyyedir" denilmitir.
Usul-u Kfi'de, Hemmad b. Vakidi-l Fehham yle rivayet eder: "Yolda mam Sadk'la (a.s)
karlatmda o hazretten yzm evirerek yoluma devam ettim. Sonra huzuruna ktmda
"Fedanz olaym, ben bazen sizi grdmde rahatsz etmi olmamak iin yzm sizden
eviriyorum" diye arz ettim. Bunun zerine mam (a.s) buyurdu ki: "Allah'n rahmeti senin
zerine olsun. Ama falan yerde bir adam beni grnce selam verdi; bu hareketi hi de iyi bir
hareket deildi."
[4] - Fussilet/34-45.
[5] - Th/44.

Gryoruz ki, mam'n (a.s) durumunu gzeterek ona selam vermeyen kimse, mam'n, kendisine
rahmet okumasna hak kazanmtr; o hazretin durumunu gzetmeyerek selam veren kimseden
ise mam (a.s), "iyi bir i yapmad diye yaknmaktadr. O halde bu hadisten ve benzerlerinden
anlalyor ki, mmini arlamak bakalarnn ona dmanlk etmesine ve fitne kmasna sebep
olacaksa, bu durumda onu arlamak ona sayg gstermemekle olur. Bazen de mmini
arlamak, onu eletirmekle olur. Nitekim masum imamlarmzdan bazlar baz zel ashab
hakknda byle yapmlardr. Bu ise geminin soygunculardan kurtulmas iin Hz. Hzr'n onu
delmesine benzer.
nc haslet ise sabrdr. phesiz bu dnya mminin zindandr. Zindanda rahatlk
dnlebilir mi?
Rivayet edildiine gre bir adam, kendi skntsn mam Sadk'a (a.s) yneltip ikayette bulundu.
mam Sadk (a.s) ona "sabret" buyurdu. Allah sana bir kurtulu yolu aacaktr." Sonra biraz
susup o adama bakarak "Kufe hapishanesinin nasl olduunu biliyor musun?" diye sordu. Adam
"dar ve pis kokulu bir yerdir ve mahpuslarnn durumu tassavur edilemeyecek kadar ktdr."
dedi.
mam Sadk (a.s): "Bu dnyada hapiste olduun halde; bir de rahatlk m istiyorsun?" dedi.
Mmine dnya hayat, orada ektikleri musibetlerden ziyade, Ahirete zleminden olan dolay
hapis hane olur, ya dnyaya meyletme tehlikesiyle kar karya bulunduundan ona bel
balamamas ve ondan nefret etmesi iin; hikmet ve rahmet sahibi Allah Teala, onu eitli
belalara mptela eder ya da sevab gerektiren itaat ve ameli zayf olan birisi olur ve Allah Teala
efkat ve merhametiyle onu musibetlere tahamml etmek sevabna kavuturmak ister ve bylece
dnya hayat ona hapishane olur.
mam Cafer Sadk (a.s) buyurmutur ki:
"Eer insan musibete duar olmakla, kavutuu mkafat ve sevab bilseydi, makasla etinin
doranmasn bile arzu ederdi."
Yine buyurmutur ki:
"Mminlerden biri bir belaya tutulur ve buna sabrederse, ona bin ehide verilen sevap verilir."
Yine buyurmutur ki:
"Bazen kulun Allah indinde yle bir makam olur ki, o makama ancak u iki hasletten biriyle
kavuabilir, ya malnn elinden kmasyla veya vcudunun bir belaya duar olmasyla."
Demek bir belaya duar olmak mmin iin ya sevap ve manevi makam saylr ya da
cezalandrma ve gnahnn keffareti; hangisi olursa olsun akl sahipleri tarafndan sevilir ve ho
kabul edilir.

Mkafat olan ksm bellidir; cezalandrma olan ksm ise, Ehl-i Beyt'ten gelen hadislerde
akland zere, Allah'n keremi'nin mmin kulunu iki defa cezalandrmamay gerektirdii iin,
mmin bir ahsa den ey sabretmektir. nk Allah Teala belay yaratmadan sabr yaratmtr.
Usul-u Kafi'de, Hz. Ali (a.s)'dan nakledilen bir hadise gre, Resulullah (s.a.a) yle buyurmutur:
"Sabr ksmdr: Musibete kar olan sabr; itaate sabr; ve gnaha dmemek iin sabr.
Kim musibete sabreder ve gzel bir tahammlle onu geride brakrsa, Allah onun iin yz
derece yazar, her bir derecenin aras yer ile gn aras kadardr. Kim bir itaate sabrederse, Allah
ona alt yz derece yazar, bir dereceyle dierinin aras yerin ortasndan ara kadardr. Ve kim de
gnaha dmemek iin sabrederse, (direnirse) Allah ona dokuz yz derece yazar ki, her bir
dereceyle dierinin aras yerin ortasndan arn sonuna kadardr."
Yine Usul-u Kfi'de, mam Sadk (a.s)'dan yle rivayet edilmitir:
"Bizler sabredeniz ve iamz bizden daha sabrldr."
Ravi diyor ki, Ben "canm sana feda olsun; nasl ialarnz sizden daha sabrl olabilir?" diye
sorduumda, mam (a.s) buyurdu ki:
"Biz (mkafatn) bildiimiz eyler iin sabrediyoruz, ama onlar (srf bize muhabbetleri olduu
iin mkafatn) bilmedikleri eyler iin sabrediyorlar."
mamlarn efkatine bak. iann kk musibetler karsnda nemsiz sabrlarn, kendilerinin
byk musibetleri karsndaki sabrlar derecesine karyorlar. Amalar kendilerine katarak,
onlarn kopup helak olmalarn nlemektir. Zira onlar kendilerinden saymadklar ve kendi
saflarnda yer vermedikleri takdirde, onlarn bir kurtulu yolu olmadn biliyorlar. Ehl-i Beyt'le
birlikte olduklar takdirde, artk hepsini reddetmek mmkn deildir ve hepsini kabul etmek
gerekir. Ama eer; her biri kendi hkmne tabi tutulursa, ialar kesinlikle kurtulmazlard. Bu
yzden ialarndan son istekleri, en azndan zahirde onlara kendilerini benzetmeleridir. Bu
konuda Hz. Ali (a.s) yle buyurmutur:
"Kendisini bir kavme benzetenin, o kavimden olmas umulur."
Daha sonra imamlar kendi efaat ve dualaryla bunu kemala eritirmek istiyorlar. Seyyid ibn-i
Tavus diyor ki: mam Mehdi'nin, (Allah zuhurunu yaknlatrsn) Samrra ehrinde iilerine yle
dua ettiini duydum:
"Allah'm, iilerimiz bizdendir. Onlar bizim topramzn geri kalanndan yaratlm ve bizim
vilayetimizin nuruyla yorulmulardr. Onlarn iini bize hevale et. Bizim muhabbetimize
gvenerek yaptklar gnahlar rt. Hesap annda terazileri hafif olursa, hayrlarmzn fazlasyla
onlarn terazilerini arlatr."
O hazretin, iilerinin onlardan koparak yalnz kalmalarn nlemek iin, onlar nasl kendilerine
katmaa altklarna dikkat et. Bazen yaratlta onlarn kendilerinden olduunu buyuruyor,

bazen onlarn gnahlarnn Ehl-i Beyt'in sevgisine gvenmeleri nedeniyle olduunu sylyor,
bazen de Allah Teala'ya onlarn eksikliklerini, kendi hayrlarnn fazlasyla doldurmas iin
yalvaryor.
Kardeim; bizim bilmediimiz eyleri onlar biliyor; onlar, gnahn kendisine deil, kime kar
gnah ilediine bak demilerdir. Onlar, gnahlarmzdan kaynaklanan tehlikeyi bildiklerinden
ve helak olmamzdan endielendiklerinden dolay, bizleri selametlie gtren kurtulu yoluna
hidayet etmilerdir. Bu da mmkn olduu kadar onlara benzemek dorultusunda aba
harcayarak, bir an bile onlardan ayrlmamay kendine ama edinmekle olur.
mam Rza'nn (a.s) buyruu da bu dorultudadr. Yani mam'n snneti olan zorluklarda sabrl
olmay, kendine snnet edinmee almaktan bir an bile gaflet etmemelidir. Gerekte,
dereceden ibaret olan musibet karsnda sabretmek, itaate sabretmek ve gnah karsnda
sabretmek, btn snnetleri iermektedir.
Burada, Allah Teala'nn bizleri de Ehl-i Beyt'i nder edinerek, onlara uymaya muvaffak klmas
midiyle, o hazretin, farz derecesinde ehemmiyet verip amelen bal olduklar snnetlerinden
bazlarna iaret ediyorum:
1- SZNDE DURMA
O hazretlerin hayatlarn incelediimizde, o hazretlerin, bir engelle karlap vaadini yerine
getirememe korkusundan, mminlerin bir vaatte bulunmamalarn tavsiye ettiklerini gryoruz.
Vaadini yerine getirmek ise, o hazretlere gre ok nemli bir konudur.
Bu durumda, mmin bir kimse karlalabilecek olaylar kontrol edemeyeceinden bir vaatte
bulunmamaldr. vaatte bulunduu takdirde ise kesinlikle vaadini yerine getirmelidir. Aksi
durumda Ehl-i Beyt'in (Allah'n selam onlara olsun) snnetinden uzak olup, bununla Ehl-i
Beyt'e uyanlarn simge ve nianesinden kp (Allah korusun) dierlerine benzer.
Resulullah'n, (Allah'n selam ve rahmeti ona ve Ehl-i Beyt'ine olsun) hayatnn son anlarnda
borlarn vermesinin yan sra, vaatlerini de yerine getirmesi iin Hz. Ali'yi vasiy tayin etmesi,
bunun apak rneidir. nk o hazrete gre, vaatte bulunmak da bor gibi farz bir hak olarak
kabul edilmesiydi. lmn gelip atmasn bir mazeret sayarak, borlarn vermesi iin vasi tayin
ettii gibi, vaadini yerine getirmesi iin de vasi tayin etmezdi. Elbette Ehl-i Beyt'in (Allah'n
selam onlara olsun) snneti olan, vaadini yerine getirmeye nem vermekten maksadn, bir
engelle karlap mazereti olmann yan sra, vaadini yerine getirmenin de mmkn olduu
takdirdedir. Ama herhangi bir engel sz konusu olmad takdirde, vaadini yerine getirmenin
gereklilii apak bellidir. nk herhangi bir engel ve mazeret sz konusu olmakszn vaadini
yerine getirmemek, en alak insan iin bile, bir eksiklik ve kabahattir. O halde bunu, dierlerinin
uymas gerekli olan Ehl-i Beyt'in (Allah'n selam onlara olsun) snnetinden saymak doru
deildir.
2- KARILIKSIZ HSAN ETMEK

O hazretlerin snnetlerinden biri de; farz olandan ve vaadinden fazla ihsan etmektir. nk o
hazretler vaad, farz olarak kabul ederlerdi. Resulullah (Allah'n selam ve rahmeti ona ve Ehl-i
Beyt'ine olsun) vaadini iyi bir ekilde yerine getirirdi. Yani o hazret ald borcu geri verirken,
ald miktardan bir miktar da fazla verirdi. Ehl-i Beyt'in (Allah'n selam onlara olsun) snnet ve
gidiat ise "Cmia" ziyaretinde olduu gibi, ihsan ve kerem idi. Ksacas onlar, Allah Teala'nn
u ayetinin apak rnekleriydiler: "Allah adalet ve ihsana emreder"[6] Hz. Ali, (Allah'n selam
ona olsun) el emeiyle bin kle azad etti. Bunun yansra onlar normal bir hayata kavuturmak
iin sermaye de verirdi. Yine o Hazret, Mekkeli bir araba drt bin dirhem vaadin da
bulunduundan dolay, Resulullah'n (s.a.a) mbarek elleriyle yapt ba satarak, vaadini
fazlasyla yerine getirdi.
Velhasl, vaat ve farz hakk yerine getirirken, az bir eyle de olsa, fazla ihsanda bulunmann
nefislerde apayr bir yeri vardr. O hazretler ise, bunu kendilerine bir prensip edinmilerdi.
3- KENDSNN HTYACI OLDUU HALDE DERLERN KENDSNE TERCH
ETMEK
Allah Teala Kuran- Kerim'de yle buyuruyor:
"Kendilerinin ihtiyac olduu halde, dierlerini kendilerine tercih ederler."[7]
Mmin bir kimse, dierlerini kendine tercih etmeyi ama edinmelidir. Aksi takdirde bazen de
olsa kendini sevmek ve nefsi hava ve hevesleri onu zulm ve insanlk d hareketlere zorlar.
Byle bir kimse ise mmin olamaz. nk insanlar, mmin kimsenin errinden amanda
olmaldr. Ama, dierlerini kendine tercih etmeyi kendine gerekli klan kimse dierlerine
zulmetmez. nk, en fazla nefsi onu insaf terk etmee zorlar. Ama artk haddini ap haklar
terk etmez. O halde dierleri onun zulmnden amanda olurlar.

DOKUZUNCU BLM:
KAZAYA RAZI OLMA
Mmin kimsenin, Resulullah ve Ehl-i Beyt'ine (Allah'n selam ve rahmeti onlarn zerine olsun)
uymakla nasl ykseldiini aklamaya altk. Usul-u Kfi kitabnda bn-i Yafur, mam Sadk'n
(Allah'n selam ona olsun) yle buyurduunu nakleder:
[6] - Nahl/90.
[7] - Har/9.

"Hi bir zaman Resulullah, (s.a.a) olup biten bir olaya, keke byle olsayd demezdi."
Bunun nedeni ise, o hazretin kazaya rzayla elien bir ey sylemek istemeyiidir.
O halde mminlerden, olup biten olaya rza gstermeleri istenmektedir.
Vuku bulan olaya raz olmayp, aksini temenni etmek, olaylarn hikmetini bilmemekten
kaynaklanmaktadr. Eer insan, vuku bulan bir olayn ne gibi bir hikmeti olduunu bilseydi,
onun aksini temenni etmezdi. nsan olaylarn hikmetleri zerinde dnrse, bunlarn ounun
hikmetinin ak olduunu grr ve bu takdirde baa gelene raz olmak, ona kolay olur. Hikmetini
bilmediini ise, hikmetini bildii eylere benzeterek, her ne kadar ben bilmiyorsam da, bunun da
bir hikmeti vardr der.
Velhasl, her eyin birok hikmet ve maslahat vardr. Eer insan, Allah Teala'ya dnp olaylarn
gerek yzn bildirmesini isterse; Allah Teala, onun kabiliyet aba ve iradesi miktarnca
olaylarn gerek yzn ona gsterir. Bu yol ise Allah'n kazasna raz olmak iin en yakn
yoldur. Ama hikmetini bilmedii halde kazaya raz olmaya, kendini raz etmek bu kadar kolay
deildir.
ia'dan bazsna rya aleminde, mam Hasan'dan, (Allah'n selam ona olsun) onlara son derece
yakn olup istedii zaman onlar grebilme makamna ulamay istemesi zerine mam, ancak u
iirdeki sfatlar kazanmakla byle bir makama ulaabileceini buyurmutur:
Gamlardan karak
Olaylar ilahi kazaya brak
Yol bazen geniler
Bazen dnya sana dar olur
Arna giden bir ok ey
Sonunda sana rza gsterir
Allah Teala istediini yapar
Sen Allah'a itiraz etme
Allah sana gzellik versin
Olaylar geenlerle mukayese et
Bu iir, amel eden iin her derdin devasdr. En nemli noktas da kazaya rza gstermektir.
"Buna da, sabredenlerden. Ve byk bir pay sahibi olanlardan bakas da kavuturulamaz."[1]
[1] - Fussilet/35.

Hikmet kaynandan kaynaklanan bu iirde, bu yce makama ulamak iin gerekli olan baz
hidayetler vardr. Burada onlara deinmekte yarar gryorum:
1- Gamlardan arnmak, yukarda iaret olunan yce dereceye ulamak iin en byk
zaruretlerdendir. nk gam, kalbi tahrip eden en nemli faktrlerdendir. Kalp onunla megul
olduu mddete, Allah Teala'ya ynelmez. Allah Teala'ya ynelmeyen kalbi de karanlklar
brr. Vcut yaps bozulur. Hatta bazen insan, zahmet veya bitkinlie dren ar hastalklara
bile neden olur.
Sonra artk tedbir ve are bulmaktan aciz kald m, sanki Allah Teala onun bu durumundan
sorumluymuasna Hak Teala'ya kar ikayet etmeye balar ve uygun olmayan szler sylerler.
Btn bunlar Allah Teala'nn maksadn ve Ehl-i Beyt'in snnetini bilmemekten ve ktle
emreden nefsin irkin alkanlklar yzndendir.
Ama Ehl-i Beyt, (Allah'n selam onlarn zerine olsun) mmin bir kimsenin kalbinin Allah
Teala'ya ynelebilmesi iin, btn gamlardan arnmas gerektiini buyurmaktadr. Allah Teala
Kur'an- Kerim'de yle buyuruyor:
"Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah'n zikriyle mutmain olanlardr. Haberiniz olsun; kalpler
yalnzca Allah'n zikriyle mutmain olur."[2]
O halde kalp Allah Teala'nn zikrine ynelip O'nun ltuf, efkat, rahmet ve ban hatrlad m
btn gam ve kederleri bertaraf olur. nk gam ve keder, insann nefse ynelip onun gerei
olan acizlik, sknt, hayrete dmek ve elde ettii eylere hrslanmasndan kaynaklanr. Ama her
uzan, onun nezdinde yakn olduu ve her zorun, onun elinde kolay olduu, her eye yaknl
ayn olan Hak Teala'ya ynelirse ne gam kalr, ne de znt ve keder. Dn olmayan bir
gemie mi zleceksin? Allah Teala onun kat kat fazlasn verir. Onu kaybetmek zarar deil, bir
ticaret de olabilir. Bir eyi kaybetmekle karsnda says belli olmayan binlerce ey kazanmsan,
bu nasl zarar olabilir?
O halde kalp ancak; Allah Teala'y anmakla huzur bulur. Nefse ve onun dar alemine ynelip,
ihtiras ve cimrilik bataklna derek rahatlktan mitsizlie kapldnda ise straplanr.
Gamlardan kurtulmak, Allah Teala'ya ynelmeye sebep olur veya Allah Teala'ya ynelmek ve
onu anmak gamlar giderir.
Allah'n kazasna rza gstermekle kazanlan en az ey, gam ve kederden kurtularak Allah
Teala'ya ynelmektir. te bu durumda kul, Allah Teala'nn gizli ve ak ltuflarn grp btn
kullarnn tm ilerini ynettiini anlar. Bu konuda Allah Teala buyuruyor ki: "Allah, kuluna kfi
deil midir?"[3] O halde ileri onun kazasna brakmaktan baka kurtulu yolu yoktur. Allah
Teala, her ne kadar sebeplere bavurmay emretmise de mutlak olarak emretmemitir. Buna
gre; o sebeplere dayanmadan ve onlara balanmadan sadece, Allah Teala'nn emrine itaat etmek
[2] - Ra'd/28.
[3] - Zmer/36.

amacyla sebeplere bavurmaldr. Eer o sebepler etkili olursa, Allah Teala'nn emriyle olur, ama
etkili olmazsa bu durumda bir kul olarak vazifesini yerine getirmi olur. leri hikmete uygun
olarak yrtmek Hekim olan Allah Teala'ya der. Kul ise ancak, ii O'na brakarak sabretmeli,
teslim ve raz olmaldr.
Allah'n kazas istendii gibi olursa ne iyi. Ama eer istendii gibi olmazsa, kulun vazifesi;
zorluklar nihayet rahatla ve darlklar genilie dnr diyerek kendisini teselli etmektir.
Yine Hekim olan Allah Teala'nn, kulunun herhangi bir hale gvenerek gaflete dmemesi iin,
halleri deitirebileceini dnerek, btn hallerde hedefinin sadece Allah Teala'ya gvenmek
olduunu, rahatlk iinde olsa da her an durumunun deiebileceini bilmesidir. Zor hallerde ise
kulun, Allah Teala'ya ihtiyac daha fazladr. nk belaya tahamml etmeye g yetiremez. O
halde; ister rahatlkta olsun, ister zorluk ve darlkta Allah Teala'ya snp ii ona brakmal, ne
kendine bir ey verdiinde ona kaplp kendini yitirmeli ve ne de bir ey kaybettiinde
kederlenmemelidir. nk O buyuruyor ki: "yle ki, elinizden kana kar znt duymayasnz
ve size (Allah'n) verdikleri dolaysyla sevinip marmayasnz."[4]
zellikle bu belalarn ou imtihan iindir. Kulun durumu sabretmek, aciz olmak veya rahatsz
olan birisi olarak ortaya kp, kul bunun farkna vard zaman, Allah Teala o belay ondan alp
akbetini kolaylk klar. te Hz. mam'n, "Zor olan bir ok iin sonunda rza vardr." sznn
anlam budur. mtihan iin olan belalarda genellikle uzun bir zaman gemesine gerek kalmadan,
sadece belann vuku bulmasyla imtihan gereklemi olur.
mam'n (a.s), "Allah istediini yapar; sen itiraz etme" sz ise Allah'n kazasna itiraz etmekten
saknmaktr. Hz. Ali (a.s), Nehc-l Belaa'da yle buyurmaktadr:
"Dnya iin zgn olarak sabahlayan kimse, Allah'n kazasna dargn olarak sabahlar."
Usul-u Kfi'de, ise mam Sadk (Allah'n selam onun zerine olsun) yle buyuruyor:
mam Hasan (as), bir gn Abdullah b. Cafer'i grnce ona "Ey Abdullah" buyurdu "Mmin bir
kimse hakknda, Allah Teala hakemlik ettii halde Allah'n kazasna dargn olup kendi makamn
nasl hor ve hakir grebilir? Kalbinde rzadan baka bir ey olmayan kimse, Allah'a dua ettiinde
duasnn kabul olmasna ben kefalet ederim" buyurdu.
mam'n, "Allah sana hayr versin. Onlar gemile mukayese et" sz ise Allah Teala'nn yce ve
gzel bahilerini dnmeyi hatrlatmaktadr. nk; kul bunlar dndnde kendisini dize
getiren belalar karsnda Allah Teala'nn, onu yalnz brakmayacan anlar. Misbah-u aria adl
kitapta, mam Ali'ye nispet verilen u iir bu iki manay iermektedir:
Allah'n bana ksmet ettiine raz oldum
imi beni yaratana braktm
Gemite bahite bulunduu gibi
[4] - Hadid/23.

Gelecekte de bahite bulunacana eminim.


Bu konuda u kudsi hadis de mehurdur:
"Allah Teala buyuruyor ki: Benden baka ilah yoktur. Benim belama sabredip, kazama raz
olmayan, kendisine benden baka bir rab bulsun."
Allah'n bu tehdidi akl olan iin bir nasihat, cahil iin de bir tembihdir.
Hseyin b. Halid der ki, mam Rza (a.s) babalar vastasyla Resulullah'n (s.a.a) bu konuda
yle buyurduunu nakletti:
"-Allah Teala buyuruyor ki: "Benim kazama raz olmayp, kaderime inanmayan, kendisine
benden baka bir ilah bulsun" ve Allah'n her kazasnda mmin iin bir hayr vardr."
Kardeim! "Allah, dilediini ortadan kaldrr, dilediini de brakr. Ana kitap O'nun
katndadr."[5]
Kula kaza inerken ilk olarak belirsiz olur; yani grnte bela ve ceza eklinde olsa bile hem
nimet ve hem de gazap olabilir. Eer kul, Allah'a kar hsn- zanda olup onu hayra
yorumlayarak kalben O'nun kazasna raz olursa, Allah Teala grnte bela olan eyi, nimete
evirir. Fakat aksi takdirde i de aksine olur.
O halde kul, kt zann ve kazaya raz olmayp imtihanlardan son derece rahatsz olmas
yznden, devaml bana bela gelmesine sebep olur ve aslnda nimet olan kazalar da, gnah ve
azaba evirir. Cevahir-is Saniye kitabnda, mam Rza (a.s) babalar vastasyla (Allah'n selam
onlara olsun) Resulullah'tan (s.a.a) yle nakleder:
"Allah Teala, peygamberlerinden birine: Falan padiaha falan zamanda cann alacam haber
ver, diye vahiy etti. Belirlenen vakit gelip atnca, Allah'n daveti sonucu o padiah tahtndan
yere dt ve hemen peinden, "Allah'm, ocuumu bytp, iimi sona erdirinceye kadar bana
mhlet ver" diye dua etti. Bunun zerine Allah Teala, tekrar peygamberine vahiy ederek, git o
padiaha syle, ben mhlet verip mrn onbe sene uzattm, buyurdu. Peygamberi Allah
Teala'ya, ey Rabbim; sen biliyorsun ki ben hi bir zaman yalan konumam, dedi. Allah Teala,
bunun zerine, sen ancak bir memursun; git emrimi ulatr. Allah'tan ne yapt sorulmaz, diye
vahiy etti."
Ksacas; Allah Teala'ya dnerek O'na snmann, olay vuku bulmadan nce sadaka vermenin ve
dua edip, sla-i rahim yapmann Allah'tan gelen kazay deitirdii kesindir.
Allah'm; eer katnda ikayeti, rzktan mahrum ve geliri az bir kulsam, beni mesut, rahmetinin
kapsamna giren ve rzk fazla olan bir kul olarak yaz. nk sen buyurmusun ki: "Ana kitap
onun katndadr." Allah'n selam ve rahmeti Muhammed ve Ehl-i Beyt'ine olsun.

[5] - Ra'd/39.

Kul, Rabbinin kazasna nasl raz olmayabilir? Oysa mam Rza (a.s), babalar yoluyla
Resulullah'tan (s.a.a) yle nakleder:
"Allah Teala buyuruyor ki: Ey Ademoullar; benim hidayet ettiklerim dnda, hepiniz
dalalettesiniz. Benim gni ettiklerim dnda, hepiniz fakirsiniz. Benim kurtardklarm dnda,
hepiniz helakettesiniz. Benden isteyin sizi hidayet edeyim ve ilerlemenizi kendim zerime
alaym. Baz mmin kullarm var ki, fakirlikten baka, hi bir ey onlar slah etmez. Kendisini
gni etmem onu azdrr eder. Baz kullarm var ki shhatten baka, bir ey slah etmez; kendisini
hasta etmem onu bozar. Baz kullarm da var ki, bana ibadet edip geceleyin benimle mnacat
ederler. Fakat ben onlar sevdiim iin kendilerine uyku verip, sabaha kadar uykuda tutarm.
Sabahleyin uykudan uyannca nefsini knayarak ona kar krgn olur. Ama onu kendi istedii
halde brakrsam, yapt ibadetten dolay kibirlenir. Kibirlenmesi ve kendini beenmesi
yznden helak olur ve dier abidlerden yukar kp kendi abasyla sululardan ne getiini
sanarak, bana yaklatn sand halde benden uzaklar. Amel edenler, amelleri iyi bile olsa
amellerine gvenmesinler. Gnah ileyenler ise gnahlar her ne kadar fazla olsa da, benim
kendilerini affedeceimden mit kesmesinler. Sadece benim rahmetime gvenip, fazlm beklesin
ve benim ltfme emin olsunlar. nk ben kullarm, kendi salahlar icap ettii ekilde
ynetiyorum. Benim onlara ltufum oktur, durumlarndan da haberim var."
Kazaya Rza Konusunda Ehl-i Beyt'in (A.S) Buyruklarndaki Baz Noktalar
Kazaya rza konusunda, Ehl-i Beyt'in (a.s) buyruklar yce makamlar iermektedir. Bu
buyruklarn, ehline ulamas midiyle kitaplarn sayfalarnda emanet brakmlardr. Geri buna
ehil olan kimseler ok azdr. "Kullarmdan kretmekte olanlar azdr."[6] Kitabmzn bu
buyruklardan bazsn iermesini Allah Tealadan niyaz ederim. O hazretler bir belayla
karlatklarnda, kendilerini savunmaya kalkmayp zel bir emir gelip belay dua ile
defetmeyi emretmeyince, ona teslim olarak ve sabrla karlamay alkanlk etmilerdi. te bu
yzden dua ile her eye sahip olmaya gleri yettii halde, bazen ok az yemekle yetinip, Allah
Teala karsnda eilip huu ederlerdi. Btn bunlar dua ile kendilerine yardmda bulunmayp,
sabr ynn tercih etmeyi kendilerine zorunlu kldklar iindir. Oysa ki, sabr etmek veya sabr
etmeyip dua ederek kendilerini savunmak konusunda serbest idiler. Fakat sabretmek, onlara gre
daha faziletlidir. Onlar zel bir emir gelmedike, en faziletli olan brakp dierini tercih
etmezlerdi.
mam Zeynlabidin'den (Allah'n selam ona olsun) nakledilen u olay buna en ak rnektir:
ia'larndan biri yoksulluundan yakndnda, mam (a.s), ona kar efkatinden dolay
alyordu. Adam, mam'a (a.s), "Ey mevlam, alaman byk musibetlere mahsus deil midir?"
demesi zerine mam (a.s) "Bir mmin, mmin kardeinin yoksulluunu grp de ona yardm
edememesinden daha byk musibet mi olur?" buyurdu. Bunu duyunca adam mam'n yanndan
ayrlp gitti. Daha sonra baz nasibilerin (Ehl-i Beyt dmanlarnn) mam (a.s) hakkndaki
"Bunlarn ii ne kadar gln! Bir yandan btn gklerin ve yerlerin kendi ellerinde olduunu
sylerken, bir yandan da dostlarna en kk yardmda bulunmaktan acizdirler" dediklerini
duyunca rahatsz olup tekrar mam'n (a.s) yanna dnerek, "Nasibilerin szleri bana
fakirliimden daha ar geliyor" dedi. mam (a.s) "Onlara yazklar olsun" dedi, "Onlar, Allah'a
[6] - Sebe'/13.

hi bir ey nermeyen velilerin olduunu bilmiyorlar m? Ey Allah'n kulu, artk Allah senin
durumunun iyilemesine msaade etmitir" buyurdu. Sonra da mam (a.s), ona kendi sahur ve
iftar yiyecei olan iki ekmek verdi. ok gemeden adam Allah'n ltfyle bir baln karnndan
kan mcevheri ok yksek bir fiyata satarak byk servet sahibi oldu ve imamn kendisine
verdii iki ekmei de geri verdi.
Grld gibi mam (a.s), kedilerini Allah Teala'ya bir ey nermeyen evliyalardan sayyor.
Bunun bir benzeri de Hz. Selman'n bandan gemitir. Selman, Yahudi'lerin elindeyken ona
trl eziyetler yapp dverek, "Niin Muhammed'in hrmetine bizi helak edip, seni elimizden
kurtarmas iin Allah'a dua etmiyorsun?" diyorlard. Selman ise onlara cevaben: "Ben, Allah'a
bana daha ok sabr vermesi iin dua ediyorum. nk Allah, sizin neslinizden mmin bir kul
yaratmay taktir etmi olabilir. Ben, sizin helak olmanz iin dua edecek olursam o mminin
imana ulamasn engellemi olurum" diyordu ve onlara beddua etmedi ve Resulullah (s.a.a),
onlarn neslinden mmin bir kulun kmayacan haber verip, onlara beddua etmesini
emredinceye kadar sabretti.[7]
Selman'n bu hareketi tuhaf deildir. te bu yzden Resulullah (s.a.a) onun hakknda "Selman
biz Ehl-i Beyt'tendir" buyurmutur.
Buna ayr bir rnek de: Resulullah'n (s.a.a) miraca gittiinde oradaki namazlarn farz oluudur.
Allah Teala, Resulullah'a elli vakit namaz farz klmt. Resulullah (a.s), Hz. Musa'nn (a.s)
tavsiyesi zerine Allah Teala'dan namazlar azaltmasn istedi. Gnde be vakit namaza
ulancaya kadar bu istei tekrarlad. Gnde be vakit namaza ulanca Hz. Musa (a.s), dnp
yine azaltmasn istemesini tavsiye etti. Ama Resulullah (s.a.a), "Artk Allah Teala'dan
utanyorum." buyurdu. Bunun zerine Allah Teala vahiy ederek, "Sen be vakit namaza
sabretmeyi kabul ettin, ben de o be vakit namaz elli vakit namaz yerine kabul ediyorum"
buyurdu.
te Hz. Musa'nn (a.s) istei de, namazlarn azaltlmasn istemesi iin zel bir emrin yerindeydi.
Bundan nce namazlarn azaltlmasn istemek doru deildi. Resulullah'n (s.a.a) niin daha
nce namazlarn azaltlmasn istemedii sorusuna verdikleri cevapta bu nokta aka
grlmektedir.
Velhasl, dier peygamberler bazen, baz belalarn defedilmesi veya mmetlerine farz klnan
baz mkellefiyetlerin azaltlmasn Allah Teala'dan isterlerdi. Ama peygamberimiz (Allah'n
selam ona ve Ehl-i Beyt'ine olsun) ve Ehl-i Beyt'inin hi bir durumda, Allah Teala'dan
mkellefiyetlerin azaltlmasn veya deimesini istemelerine rastlanmamtr. Fakat onlar
kendilerine farz klnan her eyi kabul edip teslim olduklarndan, Allah Teala ltufta bulunarak
baz eyleri bizlerden affetmi veya hafifletirmitir. te bu yzden de slam dini en kolay din
oldu ve Resulullah "Ben size kolay bir din getirdim" buyurdu.
Akil b. Ebutalib'in, Ebuzer'e Rebeze'ye srldnde dedii sz ne de gzeldir. Ebuzer
Rebeze'ye srldnde Hz. Ali, mam Hasan, mam Hseyin ve Akil onu uurlarken, Akil
[7]- Bu olay mam Askeri'nin (a.s) "Gayba inananlar" ayetinin tefsirinde nakledilmitir.
steyenler oraya mraccaat ederek olay tafsilatl bir ekilde grebilirler.

Ebuzer'e hitaben dedi ki: "Belann defedilmesini istemen tahammlszlnden, afiyetin


geciktiini sanman ise mitsizlie kaplmandandr. O halde hem tahammlszlk ve hem de
mitsizlii brak ve 'Allah bize yeter. O ne gzel vekildir', de."
Ehl-i Beyt'in zel ashab olan ve onlardan nur alanlar iin bu yce makamlar yadrganlmayan
eylerdir. Sen de bu makamdan payn almaktan, eytann bazlarnn diline drd "bu
makamlar Ehl-i Beyt'e mahsustur ve bu konudaki emirler bizim gibilerine ynelik deildir"
eklindeki szlere aldanarak geri kalma.
Gerekten de bu gibi szlere aldananlar, ok byk bir hayret ve delalet ierisindedirler. Bizim
aklmzn ald bu makamlar, Ehl-i Beyt'in (Allah'n selam onlara olsun) klelerinin, hatta en
aa klelerinin makamdr. Ama onlarn kendilerine has olan makamlar ise akllardan kat kat
uzaktr. Kim Sreyya yldzna ulaabilir? Fakat Allah Teala buyuruyor ki: "Resulullah size gzel
bir rnektir."[8] Ehl-i Beyt (Allah'n selam onlara olsun), Peygamber'in (s.a.a) ahlak ve dabn
onlara uymamz iin bize aktarmlardr. Eer Peygamber'e (s.a.a) isnat edilen her ey, o hazretin
kendine has olsayd artk ona uymann bir anlam kalmazd.
Baz rivayetlerde getii zere, Ebuzer-i Gffar sevaba ulamak iin hastal selametlie tercih
ederdi. Ama imamlardan biri bu olay naklettikten sonra buyurdu ki:
"Fakat biz selametliimizde selametlii ve hastalandmzda ise hastal severiz."
Masumiyet kaynaklarndan kaynaklanan bu sz, ister sevilen ve ister sevilmeyen kazaya rza
gsterme makamnn, sevilmeyenin sevabna erimek iin, sevilene tercih etmek makamndan
daha faziletli olduuna iarettir. Bu konuda hi bir phe yoktur. nk sevilmeyenin takdir
edildii zamanda onu istemek, sevilmeyeni semee eittir. te yandan selametlikte ise, sevap
amacyla da olsa hastal tercih etmemek bir stnlktr. Her ne kadar sevap iin nefsi byle
zorluklara raz edip onu arzulamak, Ebuzer gibilerinin dndakilerin ulaamayaca yce
makamlar olsa bile Ama bunda Allah Teala'ya neride bulunup kazasna rza gstermemek
phesi vardr. mam (a.s) ise bu pheyi gidererek gerek itidal ve Resulullah'n (s.a.a) "Hud
suresindeki bir ayet beni ihtiyarlatt" szyle zorluuna iaret ettii tam istikamet makam olan
bu hikmetin zorluunu belirtmitir. O ayet yledir: "Emredil-dii ekilde istikamet et (sebat
gster) "[9]

ONUNCU BLM:
KAZAYA RIZADAN SONULANAN TEVEKKL, TAFVZ VE
TESLMYET
nsan bunlara dalp nasibini almadka, imann tadn alamaz. Elbette iman sahiplerinin de bu
makamlarda dereceleri farkldr. Derecelerine gre de Allah Teala'ya yakn olmakta farkldrlar.
[8] - Ahzab/21.
[9] - Hud/112.

Allah Teala Kur'an- Kerim'de yle buyurmaktadr: "Allah, sizden iman etmekte olanlar ve
kendilerine ilim verilenleri derecelerle ykseltir."[10]
Bu konu, u iir de ok gzel bir ekilde ifade edilmitir:
Allah'm, senin korkundan alar bir grup
Fakat huzurunda alayanlarn hepsi gnahkar deildir.
Ama sana yakn olmak iin grrsen
Gzyalar akar yzlerine, ne mutlu sana yakn olana!
slam'dan derecesi daha yksek olan mann gereklemesi bu makamlara bal olduu iin Allah
Teala, bedevi Araplarn iman etmi olmalarn yalanlayarak buyuruyor ki: "Bedeviler, dedi ki:
man ettik. De ki: Siz iman etmediniz; ancak slam'a girdik deyin. man henz kalplerinize
girmi deildir."[11]
Kyamet gn insann, iman ettii iddiasnn yalanlanmas ve takm olduu maskenin
drlmesiyle gerek yznn ortaya kmas ne kadar utandrcdr. Ve airin deyiiyle:
Kendi nefsin hava ve heves ehli olmadn yalanlyor
Aklarn baka belirti ve grnmleri var
Eer bu kavmi arzulamsan onlarn yoluna git
Onlar balardan (ballklardan) kopmaynca ulaamadlar.
Dier taraftan Kur'an- Kerim de Allah Teala'nn "Eer mminlerdenseniz, yalnzca Allah'a
tevekkl edin."[12]
ve "Rabbine ant olsun, aralarnda ekitikleri eyde seni hakem klp, sonra senin verdiin
hkme, ilerinde hi bir sknt bulunmakszn tam bir teslimiyetle teslim olmadka, iman etmi
olmazlar."[13] buyurduunu grmekteyiz.
Grld gibi imann gereklemesi, tevekkl, teslimiyet ve bu anlamda olan tafvize bal
klnmtr. O halde imann bal olduu bu gerei takviye etmeye aba harcamak gerekmez mi?
[10] - Mcadele/11.
[11] - Hucurat/14.
[12] - Mide/23.
[13] - Nisa/65.

Velhasl, Kur'an- Kerim'de ve hadislerdeki tevikler iman iin zikrettiimiz zellikleri kazanmak
iindir. Allah Teala iman edenlere hitaben: "Ey iman edenler, Allah'a, Resulne, Resulne
indirdii Kitaba iman edin."[14] buyurarak, iman kelimesi kullanldnda akla gelen, imana ait
zellikleri tayan bir mertebedir. Ama imann zayf derecesi ise, bu gibi ayetlerde kastedilmitir.
nk bu merhale zaten her iman edende vardr ve yeniden "ey iman edenler tekrar iman edin"
diye bir daha iman kazanmaya mkellef edilmeye gerek yoktur.
Ama normalin stndeki derece ise bir kemaldir. Belli bir snrla da snrl deildir. O halde Allah
Teala'nn emir ve tevikleri, zelliklere sahip orta derecedeki imana ynelitir. Mminler
muhatap olduunda, bundan aa mertebenin kazanlmasna emir olunmas ise doru deildir.
Ama bundan st mertebesi kazanlrsa phesiz bu bir kemaldir. Orta dereceden aasna ise her
ne kadar da yine iman denilse de, bu kastedilmedii iin ona iman denilmemesi de mmkndr.
Buna gre, kollar svayp bir aba ve gayret sarf ederek, imann kesincikle doru olup nefy
edilmesi mmkn olmayan orta derecesini kazanmak gerekir. Usul-u Kfi kitabnda, mam
Sadk'tan (Allah'n selam ona olsun) nakledilen u hadis de ite bunu ortaya koymaktadr. mam
buyuruyor ki:
"Drt kapy da teslim almaynca salih olmazsnz. Onlarn ilki, sonu gelmeyince dorulanmaz.
ne sahip olan kimseler, gerekten de dalalete dp byk bir hayrete kaplmlardr."
mam Sadk'n, Hz. Ali'den (Allah'n selam onlara olsun) naklettii u hadis de buna ayr bir
delildir. Hz. Ali (a.s) buyuruyor ki:
"mann drt rkn vardr: Allah'a tevekkl etmek, Allah'n emrine boyun emek, Allah'n
kazasna rza gstermek ve Allah'n emrine teslim olmak."[15]
Tuhef-ul Ukul'da ise mam Musa Kzm (a.s) yle buyurur:
"Allah Teala'y tanyan bir kimse, Allah'n, kendine verecei rzk geciktirdiini dnmemeli ve
kazasndan dolay O'nu sulamamaldr."
mam'a, yakinin ne olduu sorulduunda ise yle buyurdu:
"Yakini olan kimse Allah'a tevekkl edip, ona teslim olmal, Allah'n kazasna raz olup, iini
O'na brakmaldr."
Yine Usul-u Kfi'de, mam Sadk (a.s) babalar araclyla Resulullah'tan (s.a.a) naklettii u
hadiste iman ve marifette gerekli olan zelliklerle evliyann derecesi aklanmtr:
"Allah' tanyp, O'nu byk bilen kimse; azn konumaktan, midesini yemekten alkoyup,
nefsini oru ve ibadete zorlar."
[14] - Nisa/136.
[15] - Usul-u Kfi.

O hazrete "Babamz ve anamz size feda olsun bunlar evliyalar iin midir?" diye sorulduunda
buyurdu ki:
"Evliya suskundur, ama onlarn susmas zikirdir. Bakarlar, ama baklar ibret iindir. Konuurlar,
ama konumalar hikmettir. Yrrler, ama halk iinde yryleri bereketlidir. Allah Teala
onlarn ecelini belirtmemi olsayd, azap korkusundan ve sevaba ona zlemlerinden bir an ruhlar
bedenlerinde kalamazd."
Bu hakikat hticac kitabnda, mam Zeynlabidin'den (a.s) nakledilen u iirde de dile
getirilmitir:
Kimi Allah'n marifeti gani etmezse
te o gerek bedbaht olandr
Zenginlikten gelen izzeti insan neder
Tm izzetler takvalya mahsustur.
Allah'n itaatindeki takval kimseye
Ne sylediinden bir zarar gelir, ne de karlatndan
Btn bu hayrlarn ekseni, btn hallerde Allah Tealay gzetip senin onun gznden gayp
olmadn gibi onu gznden kaybetmemendir. te Resulullah'n (Allah'n selam ve rahmeti ona
ve Ehl-i Beyt'ine olsun) Ebuzer'e, "Sen Allah'a onu gryormu gibisine ibadet et. Sen O'nu
grmezsen O seni gryor" eklindeki buyruu da bunu sylemek istiyor. Baz hadislerde de
yle buyuruyor:
"Ama eer; O'nun seni grdnn farknda olduun halde yine ona kar gnah ilersen, O'nu
seni gnah halinde gren herkesten daha gsz ve deersiz saym olursun."
O halde devaml Allah' gzetir ve seni O'ndan alkoyan balarndan kendini kurtaracak olursan,
O'nun sana kar ltuf ve inayette bulunduunu, hatalarn affedip onlarn zerini rttn,
irkinliklerini gzelletirdiini ve ktlkleri kat-kat iyiliklere dntrdn grrsn. Bunu
grnce, Allah Teala'nn sevgisi kalbine yerleir, btn aza ve organlarn O'na itaat etmeye
seferber olur. nk kalp, ihsanda bulunan sevmek ftrat zerine yaratlmtr. Bu konuda Allah
Teala da Kur'an Kerim'de buyuruyor ki: "man edenlerin Allah'a olan sevgisi ise, daha
gldr."[16]
Bu durumda O'nun rzasna ters den eylerle uramaktan kendini alkoyup, O'nun bana
kar ktlk yapmaktan utanacak, azametini dndnde kalbine korku decek ve O'nun
nimetlerinin kesilmesinden korkacaksn.
Ksacas; eer nimet ierisindeysen onu gzet. nk gnahlar nimetleri yok edip giderir.
[16] - Bakara/165.

Yine O'na yneldiinde, O'ndan baka herkes gznden silinip gidecek, O'ndan baka bir eyin
yarar veya zarar vermediini greceksin. nk ondan baka herkes, ancak onun izniyle bir ey
yapabilir. Kalpler Allah Teala'dan yz evirip, sebeplere sebebiyet vereni unuttuklarndan dolay,
bu zahiri sebeplere sarlmlardr. Aksi takdirde Allah Teala'y zikredip, O'na yneldii takdirde
asla O'ndan bakasn nemseyip ona balanmaz. Bu ftri olarak btn akllarda var olan bir
kanundur. nk glden yardm almak imkan olduu takdirde, zayfa sarlmak doru deildir.
Hatta Allah Teala'ya oranla bakas hi bir ey saylmaz. zellikle de zayfa ynelmek, glden
yardm almaa engel olursa bu asla doru olmaz. airin deyiiyle, sinirlenen emir sahibinden
yardm ummak, scaktan korunmak iin ateten yardm ummaya benzer.
te bunun iindir ki Hz. brahim'i (a.s) mancnkla atee attklarnda, Cebrail'in "Kardeim, bir
dilein var m?" sorusuna "Senden hayr" cevabn verdi. Allah Teala da atei Hz. brahim'e (a.s)
souk ve selamet kld ve onun hakknda Kur'an- Kerim'de "Tam olarak vef eden brahim"
buyurdu. O halde byle bir durumda Allah Teala'ya ynelen herkes, kendi makamna gre btn
sebeplere gz yumup, sadece sebeplere sebebiyet veren Allah Teala'ya ynelir. Bu Allah'a doru
ynelip her eyden kopuun doruluunun belirtisi, kalbin sebeplerin olmayndan dolay
straba kaplmay, sebeplerin varlk ve yokluu onun yannda eit oluudur. Hatta bazen
ariflerden, (Allah derecelerini ykseltsin) sebepler olduunda bazen kalplerinin strapland,
ama hi bir sebep olmadnda kalplerinin tamamen rahat ve sabit olduunu duydum. te bu ise
tevekkln en st ve en doru makamdr.
Sebepler olduunda kalplerin straba kaplmasnn nedeni ise, Allah Teala'nn sebeplerin
olduunda, onlar da gzetmesini emretmi olmasdr. nk bu durumda sebeplere gvenmeden
onlar da gzetmeye emredilmitir. Bu takdirde ise, ister istemez kalp onlar dnd iin
dank olup Allah Teala'dan uzak kalr. Ama hi bir sebep olmad takdirde kalp, sadece Allah
Teala'ya ynelip sadece O'nu zikredecektir. Dolaysyla Allah Teala Kur'an- Kerim'de buyuruyor
ki: "Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah'n zikriyle mutmain olanlardr. Haberiniz olsun;
kalpler yalnzca Allah'n zikriyle mutmain olur."[17]
Bunun dier bir belirtisi de, birinden bir ey istedii zaman eer o vermezse; ona kar kalbinde
dargnln olumamas, nceki halini korumasdr. Birine mektup yazp Allah Teala'nn, onun
yannda emanet brakt rzktan talep eden birisi u mektubunda ne gzel yazmtr: "Eer sen,
bana bata bulunsan gerekten Allah Teala bata bulunur. Hayr senin elinle O vermitir. Ve
eer O ba benden menetsen, gerekte Allah Teala benden menediyordur. Senin bir suun
yoktur. Dnyadan kendi payn almay unutma. Allah Teala'nn sana balad gibi sen de
bala." Bu durumda sebeplere, sebebiyet veren Allah Teala'y grp sebeplerin sadece bir ara
olduunun farknda olan bir kimsenin kalbi aralardan incinip dargn olmaz.
Fakat bir kimsenin ba iin sadece bir vasta oluu, onun bata bulunduu kimse zerinde bir
hakk olmay anlamna gelmez. nk gerek bata bulunan kimse ona bala teekkr
etmeyi sana farz klmtr. Hatta senin Hak Teala'ya krn de sana bata bulunana teekkr
etmedike kabul etmez. Bu temel bir ilkedir. Ama baz mmin kardelerimizin gznde, Allah
Teala galebe ettiinden bu ilkeyi grmeyip ba iin vasta olan kimseler iin hi bir hakkn farz
olmadn sanmlardr. Oysa bu byk bir hata olup, Ehl-i Beyt'in gidiatn bilmemezlik ve
[17] - Ra'd/28.

gerekten gafil olmaktr. Ama Ehl-i Beyt'in gidiat udur: Usul-u Kfi'de, mam ZeynulAbidin'den (Allah'n selam ona olsun) yle rivayet edilmitir:
"Allah Teala kyamet gn kullarndan birine, "falan adama teekkr ettin mi?" diye soracak. O
adam: "Allah'm, ben sana krettim" diyecek. Allah Teala, "eer ona teekkr etmemisen, bana
da kretmi olmazsn" buyuracaktr. Bilin ki, Allah'a en ok kredeniniz, insanlara en ok
teekkr edeninizdir."
Bu rivayet bu konuda apak bir nastr.
Bu phe Ehl-i Beyt (a.s) dmanlarndan kaynaklanmtr. nk nimetler gerekte Allah
Teala'dandr. Fakat Allah Teala o nimetleri Hz. Muhammed ve Ehl-i Beyt'i vastasyla insanlara
ulatrmtr. Ehl-i Beyt dmanlar ise hareket ve davranlaryla, "biz sadece Allah Teala'ya
kretmek istiyoruz ve bu vastalara hi bir hak tanmyoruz" demek istiyorlar. Allah Teala ise
onlarn krn kabul etmeyip, hayra vasta olanlara da teekkr etmek gerektiini bildiriyor. O
halde; insanlara bir ban ulamasna vasta olanlara dikkat edip onlara teekkr etmek, Allah
Teala'ya kretmenin bir parasdr. Onun iindir ki Ehl-i Beyt'i Allah'a giden kaplar klm,
kapdan gelmeyenler ise kovulmulardr.
Akaid ve itaat babnda da byledir. Ehl-i Beyt dmanlar, Hz. Muhammed ve Ehl-i Beyt'ini
(Allah'n selam ona ve Ehl-i Beyt'ine olsun) vasta etmeksizin Allah Teala'ya ynelmek
istemilerdir. Allah Teala ise evliyalarna teslim olup, akait ve ibadeti onlardan renmedike,
onlara doru gidip onlarn vastasyla kendisine ynelmedike onlardan kabul etmez. Onlarn
vastasyla olmayan bir amel, sahibine geri evrilip boynuna bir vebal olur.[18]
Hayr ilere vasta olan iyilik sahiplerinin hakkn inkar etmek, kaynan aratrmadan baz
mmin kardelerimizin de kalbinden geen uursuz bir phenin bir blmdr. Mmin
kardelerimizin bu pheye tutulmamalar iin biz bu phenin zerindeki perdeyi atk. Ancak
insanlar phelerden koruyan yalnz Allah Teala'dr.
Burada bu konuda ilgin ve gzel bir hadis nakletmek istiyorum. Bu hadis, deerli
alimlerimizden olan Hasan b. Ali-i ube'nin telifi olan ve eyh Mufid gibi byk bir alimin hadis
rivayet ettii Tuhaf-ul Ukul kitabnda yle gemektedir:
Adamn biri, mam Sadk'n (a.s) huzuruna geldi. mam, ona hangi kabileden olduunu sordu.
Adam, "Sizin dostlarnzdan olup sizin izindeyiz" dedi. mam, "Allah Teala sevdii herkesin iini
kendisi zerine alr ve bu durumda da cenneti ona farz eder" buyurdu.
Daha sonra, "hangi dostlarmzdansn?" buyurdu. Adam, sustu ve cevap vermedi. O srada
Sudeyr, mam'a, "sizin dostlarnz ka ksmdr?" diye sordu. mam, " ksmdr" buyurdu. "Bir
ksm bizi grnte severler, ancak gerekte bizi sevmezler. Bir ksm bizi hem grnte ve
hem de gerekte severler. te onlar tatl ve afiyetli sudan ien en stn rneklerdir. Kur'an-
Kerim'in, hakikatini, btn sebeplerin sebebini bilen onlardr. Onlar, en stn rneklerdir.
Fakirlik, yoksulluk ve her trl zorluklar hzl koan atn maksadna ulamasndan daha abuk
[18] - badetlerin kabulnde Ehl-i Beyt'i tanmann art oluu konusu Ehl-i Snnet alimlerinin de
itiraf ettii bir eydir.

ular onlara. Zorluklar ekerler, korku ve strap iinde olurlar. Devaml imtihanlarla
karlarlar. Bazlar yaralanr, bazlarnnsa balar bedenlerinden ayrlr. Onlar, uzak beldelere
dalmlardr. Allah Teala, onlarn hrmetine hastaya ifa verir, yoksulu zengin eder. Onlarn
hatr iin zafere ularsnz, rahmet yamuru yaar ve rzklanrsnz. Onlarn says ok azdr.
Ama Allah Teala'nn yannda deerleri ok fazladr. Bir ksm ise bizi grnte deil ilerinden
severler.
En dk derecede olan birinci ksmdakiler, bizi grnte severler ve bize kar padiahlar gibi
davranrlar. Dilleri bizimledir, fakat kllar bize kardr.
nc derecedekiler, bizleri grnte deil de ilerinden severler. Kendi canma ant olsun,
eer bizi grnte deil, ilerinden sevselerdi gndzlerini oru tutarak ve gecelerini teheccd
ve ibadet ederek geirirlerdi. Byle olanlarn dnyay terk ettikleri yzlerinden belli olur. Onlar
bar ve itaat ehlidirler. "
mam'n (a.s) bu szleri zerine, o adam, "Ben sizi hem grnte ve hem de gizlide
sevenlerdenim" dedi. mam, "Bizi hem grnte ve hem de ilerinden sevenlerin bir takm
belirtileri vardr. Onlar o belirtilerle tannrlar" buyurdu.
Adam "O belirtiler nedir?" diye sormas zerine, mam yle buyurdu:
"O belirtiler zel bir, akm sfatlardr. lki, onlar Allah Teala'y olmas gerektii gibi tanmlardr.
Tevhid bilgilerini glendirip salamlatrmlardr. Daha sonra, Allah'n ne olduu ve hangi
sfatlara sahip olduunu bilmilerdir. Daha sonra imann snrlarn, hakikatini, artlarn ve
tevilini bilmilerdir."
Sudeyr: "Ey Resulullah'n (s.a.a) torunu, ben sizin iman byle nitelendirdiinizi duymamtm"
diye arz etti.
mam, "Evet" buyurdu. "Kime iman edilmesi gerektiini bilmedike, imann ne olduunu
sormak doru deildir."
Sudeyr, mam'dan buyruklarn biraz daha aklamasn istemesi zerine, imam yle buyurdu:
"Allah Teala'y iinden geen hayallerle tandn sana, kimse mriktir. Allah', manaya dikkat
etmeksizin ismen tandn sanan kimse, Allah Teala'nn mukaddes zatna hakaret ettiini itiraf
etmitir. nk isim hadis olup sonradan ortaya kmtr.
sim ve manaya taptn sanan kimse de Allah Teala'ya irk komutur. Allah Teala'ya, idrakle
deil de sfatlaryla tapldn sanan kimse ii gaybe brakmtr. Sfatla sfat sahibine bir arada
taptn sanan kimse ise tevhidden uzaklamtr. Sfatlanan sfata nispet veren kimse ise
by kltmtr (Allah' hakkn vererek takdir etmediler -En'am/91-)."
"O halde tevhidin yolu nedir?" diye arz edilince de yle buyurdu: "Bu konuda bahsedilebilir.
Bundan k yolu vardr. Hazrda olann zat sfatndan nce, gaipte olann ise sfat zatndan
nce tannr."

"Hazrda olann zat sfatndan nce nasl tannr?" diye sorulduunda mam (a.s) yle buyurdu:
"lk nce onu tanrsn ve onun bildiini bilirsin. Daha sonra onun vastasyla kendini tanrsn,
ama kendini kendinle tanmazsn. Alemdeki her eyin ona ait olup onunla olduunu bilirsin.
Nitekim Yusuf'un kardeleri, Yusuf'a: "Sen Yusuf musun?" dediler. Yusuf, "Ben Yusuf'um ve bu
da benim kardeimdir" dedi. Burada Yusuf'un kardeleri, Yusuf'u kendi vastasyla tandlar,
ondan bakasnn yardmyla veya kalplerinden geen bir hayalle deil. Nitekim Allah Teala'da
buyuruyor ki: "Sizin iinse onun bir aacn bitirmek mmkn deildir."[19] Ve bunun anlam ise
udur: Sizlerin kendi yannzdan imam semeye ve istediiniz herhangi birini hak imam bilmeye
hakknz yoktur."
mam Sadk (a.s) buyuruyor ki:
"Allah Teala, grupla ne konuur, ne onlara ilgi gsterir ve ne de onlar temizler. Onlar iin
ackl bir azap vardr: Biri Allah Teala'nn imam klmad kimseyi imam edenler, ikincisi
Allah'n imam kld kimseyi inkar edenler, ncs de bu iki grubun slam'dan bir pay
aldn sananlardr. Oysa ki Allah Teala buyuruyor ki: 'Rabbin dilediini yaratr ve seer; seim
onlara ait deildir.'"[20]
Ama imann sfatna gelince, mam (a.s) yle buyuruyor:
"man ikrar edip huzu ve huu ile ikrar aikar etmek ve imanla Allah Teala'ya yaklaarak
bynden kne, tevhidden en son itaate kadar btn farzlar bilinli olarak ard arda yerine
getirmekten ibarettir. Kendine ulaan Allah'n farz kldklarndan dediimiz eyleri yerine getiren
kimse mmin olup iman sfatyla sfatlanmay ve mkafata ulamay hakketmi olur. nk
iman, genel olarak ikrardan ibarettir. Ve ikrar ise knden byne btn itaatleri
dorulamaktr. O halde mmin, yerine getirerek mmin olmaya hak kazand eyleri terk
etmedike iman sfatndan kmaz. man ismine ve iman manasna hak kazanmak, btn byk
farzlar yerine getirmek, byk gnahlar terk etmek ve onlardan uzaklamakla olur. Bu sfatlara
sahip olarak kk farzlar terk eder ve kk gnahlar ilerse mmin olmaktan kmaz. Byk
farzlardan birini terk etmeyip, byk gnahlardan birini ilemedii mddete mmindir. nk
Allah Teala buyuruyor ki: "Size yasaklanan byk gnahlardan kanrsanz, sizin kusurlarnz
rteriz ve sizi onurlu-stn bir makama dahil ederiz."[21]
Allah Teala bu ayet-i kerimede diyor ki: byk gnahlarn dndakileri balarz. O halde biri,
byk gnahlardan birini ilerse byk, kk iledii btn gnahlardan dolay cezaya tabi
tutulur. Mmini mkafata ulatran iman sfat budur."
Hadisin devam vardr. Fakat biz bu kadaryla yetiniyoruz. steyenler Allah'a, Ehl-i Beyt'e sevgi
eitlerini aklayan hadisin tamamn grebilirler.

[19]- Neml/60.
[20]- Kasas/68.
[21]- Nisa/31.

Bu hadiste, dier hadislerde toplu halde bir arada olmayan imann eitleri yer almtr. Her ne
kadar dier hadisleri de bir arada toplasak bu hadisten anlalan ey onlarda da ortaya kacaktr.
Ehl-i Beyt'ten gelen hadislerin her biri, dierini aklayp tefsir etmekte olup hi biri dieriyle
elimez; aralarnda bir miktar fark gzkse de bu rivayetin amacnn ne olduuna gerei kadar
dikkat etmemekten kaynaklanmaktadr. Herkes kendi payn alsn diye, her rivayette
makamlardan biri aklanm, dier makamlara da iaret edilmitir: "Bylece herkes iecei yeri
bilmiti. Allah'n verdii rzktan yiyin, iin ve yeryznde bozgunculuk yaparak karklk
karmayn."[22]

ON BRNC BLM
MMNLER FARKLI DERECELERE SAHP OLUP
MANLARINA GRE BRBRLERNDEN STNDRLER
man sahiplerinin dereceleri farkldr. Herkesin imannn bir derecesi vardr. Mikdad (r.a), imann
sekizinci derecesindeydi. Ebuzer (r.a), imann dokuzuncu derecesindeydi ve Selman (r.a), ise
imann onuncu derecesindeydi ve onun stnde ise bir ey yoktur.
Usul-u Kfi, Abdulaziz Karatisi'den naklen der ki: mam Sadk (a.s), bana yle buyurdu: Ey
Abdulaziz, iman on derecedir. On basamakl bir merdiven gibi ondan, basamak basamak yukar
kmak gerekir. O halde ikinci derecede olan, birinci derecede olana "Senin hi imann yok"
dememelidir. Onuncu dereceye kadar byledir. O halde senden aa derecede olan aa
drme. Aksi durumda senden yukar derecede olan da seni drr. man asndan senden
aa derecede olan birini grrsen, efkatle elini tutarak yukar kar ve onun omuzlarna
gcnden fazla yk ykleme; nk aksi durumda ykn arlndan dolay kemikleri krlr.
Bir mmini kran kimse ise onun krn onarmak zorundadr.
Allah Teala'nn salat ve selam Hz. Muhammed'e ve onun tertemiz evlatlarna olsun. Dorusu
Allah'n kaza ve kaderi bu blmn tamamlanmasna engel oldu. Kudret ve ilim sahibi Allah
Teala'dan, bu blm tamamlamas iin, birini benim yerime tayin etmesini niyaz ederim. Ben,
O'nun rahmetinden midimi kesmi deilim. nk; alak kimselerden bakas, O'nun
rahmetinden mit kesmez.

[22]- Bakara/60.

You might also like