You are on page 1of 142

BÖLÜM 7

KESME ETKİSİNDEKİ ELEMANLARIN TAŞIMA GÜCÜ

Giriş
Betonarme yapıyı oluşturan elemanlar, genelde eğilmeye ek olarak
kesme kuvveti de taşıma durumundadırlar.
Daha önce söylendiği gibi, betonun kesme* dayanımı oldukça yüksek
olduğu için, betonarme elemanlarda kesme kırılmasına pek rastlanmaz.
Buna karşın, kesme ve normal gerilmelerin neden olduğu asal çekme
gerilmeleri, betonun düşük çekme dayanımı nedeni ile önemli sorun
olur.
Betonun kesme ve basınç dayanımı, çekme dayanımından yüksek
olduğundan, basit kesme durumunda bile kırılma asal çekme gerilmeleri
nedeni ile oluşur.

* : Kesme yerine kayma da kullanılabilir.


Basit kesme etkisi altında gerilme durumu
Basit kesme durumunda, asal çekme ve basınç gerilmeleri kesme
gerilmesine eşit olacağından, kırılma en düşük dayanım olan çekme
nedeni ile oluşacaktır.
Asal çekme gerilmeleri, kesme gerilmelerinin etkidiği yüzeye 45o lik açı
yapan bir düzlem üzerinde etkiyeceğinden, kırılma asal çekme
gerilmelerine dik yönde oluşan eğik bir çatlakla meydana gelecektir.
Asal çekme gerilmelerinden oluşan bu tür çatlama, “eğik çatlak” ve buna
neden olan asal gerilme de “eğik çekme” olarak adlandırılır.
Asal çekme gerilmeleri nedeni ile oluşan bu tür eğik
çatlaklar son derece tehlikelidir ve gevrek kırılmaya neden
olabilirler.
Kayma ile birlikte normal gerilmelerin etkidiği durumlarda,
eğik çatlağın eğimi, asal çekme gerilmelerinin yönüne
bağlıdır.
Aşağıda simetrik yüklenmiş bir betonarme kiriş
gösterilmiştir.Tarafsız eksen, tarafsız eksenin üstü ve
tarafsız eksenin altında kalan A , B , C olarak işaretlenen
üç elemana etkiyen gerilmeler ile, bu gerilmelerin
oluşturduğu asal gerilmeler şekilde ayrı ayrı gösterilmiştir.
Görüldüğü gibi, tarafsız eksen düzeyinde normal gerilmeler
sıfır olduğundan, çatlama kiriş eksenine 45o ’lik bir açıda
oluşmaktadır.
Normal gerilmelerin varlığı hem asal çekme gerilmelerinin
büyüklüğünü, hem de eğimini etkilemektedir.
Yapılan deneyler, çatlak eğimi ile ilgili yapılan kuramsal
irdelemeyi doğrulamaktadır.
Basit bir kirişte asal gerilmelerin yönü
Düzgün yayılı yük etkisindeki basit kirişte asal gerilme yörüngeleri
Yukarıda anlatılanlar ışığında, betonarmede büyük
sorunlara yol açan ve gevrek bir kırılmaya neden olan
“eğik çatlakların” kayma gerilmelerinden değil, asal çekme
gerilmelerinden kaynaklandığı açıkça görülür.
Bu nedenle, alınacak önlemler, kayma gerilmeleri için
değil, asal çekme gerilmeleri için olmalıdır.
Kesme Donatısı Bulunmayan Elemanların Davranışı

Bugün yönetmeliklerin büyük bir çoğunluğunda kayma gerilmeleri ne


denli küçük olursa olsun, kayma donatısı bulundurma zorunluluğu
vardır ( TS 500-2000 ‘de olduğu gibi ).
Ancak, kayma donatılı kiriş davranışını anlayabilmek için, kayma
donatısı bulunmayan kirişin davranışının bilinmesi zorunludur.
Kesme etkisindeki kiriş davranışı, mesnet ortasına göre simetrik
yerleştirilmiş tekil yük altında denenen kirişler üzerinde incelenecektir.
Sözü edilen kirişler, kesme donatısı bulunmayan, basit mesnetli
kirişlerdir.
Kirişte, yalnızca alt yüzde mesnetten mesnete uzanan ve orada
kenetlenmesi sağlanan çekme donatısı olduğu varsayılacaktır.
İncelemeye başlamadan önce, “kesme açıklığının” tanımlamasında
yarar vardır.
Kesme açıklığı, mesnetle yük arasındaki uzaklıktır ve genelde “a”
olarak gösterilir.
Yirminci yüzyıl ortalarında yapılmış araştırmalarda, kesme açıklığının
faydalı yüksekliğe oranının (a/d), davranışı etkileyen en önemli
değişkenlerden biri olduğu saptanmıştır.
(a/d) oranının çok büyük olduğu durumlarda (yaklaşık 7) kiriş
eğilmedeki taşıma gücüne erişebilecektir. Bu tür bir kirişte eğik
çatlamalar oluşamayacağından, kırılma üzerinde kesme kuvvetinin etkisi
olmayacaktır. Bunun temel nedeni, kesme açıklığı büyük olduğundan,
kirişi eğilme kapasitesine ulaştıran kesme kuvvetinin düşük düzeyde
kalmasıdır.
(a/d) oranın yaklaşık olarak 7 ’den küçük fakat 3 ’ten büyük olduğu
durumlarda, önce kiriş eksenine dik eğilme çatlakları oluşacak ,yük
arttıkça kesme açıklığında oluşan eğilme çatlakları tarafsız eksene doğru
uzamaya başlayacaktır. Bu uzama sırasında sözü edilen çatlaklardan bir
yada birkaçı, asal çekme gerilmelerine dik yönde eğikleşmeye
başlayacaktır. (Çatlağın durumu aşağıda şekil b ’de 1-2 ile
gösterilmiştir.) Çatlak ilerlemesi 1 , 2 ve 3 ’ü izlerken aniden 4 olarak
gösterilen eğik çatlak oluşur. Bu çatlak oluştuğunda, artık tam bir eğik
çatlama durumu söz konusudur. Literatürde bu tür kırılma, “gerçek eğik
çekme kırılması” olarak adlandırılır.
Bu aşamaya ulaşıldığında, çekme donatısındaki birim uzamada ani bir
sıçrama gözlenir. Bu sıçrama, eğik çatlamanın neden olduğu bir gerilme
uyumunu gösterir. Eğik çatlama donatıda ani bir gerilme artışına neden
olduğundan, donatıya paralel aderans çatlakları oluşmaya başlar. Yük
biraz artırıldığında, eğik çatlak 5 ve 6 yönünde hızla gelişir ve kiriş kırılır.
Bu kırılma son derece ani ve gevrektir. Bu kırılma sırasında çatlak o
kadar hızla gelişir ki, bunu çıplak gözle izlemek olanaksızdır. Donatıya
paralel gelişen 6 numaralı çatlaklar aderans çatlaklarıdır ve o yörede
kenetlenmenin zayıflığını gösterir.

(a/d) oranı daha küçük olan kirişlerde (yaklaşık olarak 1.5 < a/d < 3),
eğik çekme çatlağının daha önce anlatıldığı biçimde gelişmesine,
noktasal yükün oluşturduğu yerel basınç gerilmeleri engel olur.
Bu nedenle şekil c ’de gösterilen ve 4-2 olarak işaretlenen eğik
çatlama, yük yöresinde 3 noktasına eriştikten sonra ilerleyemez. Benzer
biçimde, mesnet yöresindeki yerel basınç gerilmeleri de 4 nolu çatlağın
donatı boyunca yarılma oluşturmasını önler. Sonuçta, tanıma uygun
olarak donatı gerilmelerinde sıçramaya ve gerilme uyumuna neden olan
eğik çatlamanın oluşmasına rağmen kiriş aniden kırılmaz ve yük
taşımaya devam eder.
Bu aşamada P olarak gösterilen yük, asal basınç gerilmeleri
yönünde mesnete aktarılır. Bu aktarma yapılırken yük ve mesnet
arasında adeta bir basınç çubuğu oluşur. Bu duruma erişildiğinde,
eğilmenin yanı sıra bir gergili kemer davranışı gözlenmeye
başlanır. Çekme donatısı gergi görevini yüklenirken, asal basınç
gerilmeleri yönündeki beton da kemer gövdesini oluşturur. Artan
yük altında, yükleme noktası altındaki beton basınç dayanımına
ulaşarak ezilmeye başlar. Bu aşamaya ulaşıldığında, kiriş artık yük
taşıma yeteneğini yitirir. Bu tür kırılma, “gerçek eğik çekme
kırılması” kadar ani ve gevrek değildir. Gerçek eğik çekme
kırılmasında kırılma yükü, eğik çatlağın oluştuğu yükle aynı iken,
“kesme - ezilme” olarak adlandırılan bu tür kırılmada, kırılma yükü
çatlama yükünden büyüktür.
Burada, asal çekme gerilmelerine dik yönde oluşan eğik çatlaklar,
burada tanımlanan “Eğik Çatlama” değildir. Bir çatlağın “eğik
çatlak” olarak nitelendirilmesi için, kiriş derinliği boyunca eğik
olması (çekme donatısı düzeyinde eğik) ve çekme donatısında bir
gerilme sıçramasına neden olması gerekir.
Örneğin, şekil (b) ’de gösterilen 1 , 2 , 3 çatlağı, burada
tanımlanan “Eğik Çatlama” değildir.
Kesme açıklığının çok küçük olduğu durumlarda (a/d≤1.0),
eğik çatlak oluştuktan sonra eğilme önemini kaybeder ve kiriş
artık tamamen bir gergili kemer gibi davranır.
Çekme donatısı bir gergi gibi davranırken, şekil (d) ’de kesik
çizgilerle gösterilen beton, kemer gövdesi görevini üstlenir.
Artık yükün mesnete aktarılması eğilme ile değil , doğrudan bu
basınç çubuğu aracılığı ile sağlanır.
Deneyler sırasında yapılan ölçümler, gergili kemer hipotezinin
doğruluğunu kanıtlar niteliktedir. Donatıda kesme açıklığı
boyunca gerilme hemen hemen sabit kalırken, yük ve mesneti
birleştiren çizgi boyunca oluşan basınç gerilmeleri, tüm yükün
bu doğrultuda aktarıldığını göstermektedir.
Donatıda gerilme sabit kaldığından, artık kenetlenme (aderans)
ve eğilme davranışı söz konusu değildir.
Kesme açıklığının çok küçük olduğu durumlarda ( a/d≤1.0 ),
kiriş kırılma konumuna ulaşmadan donatı akar, yani kiriş
eğilme kapasitesine erişir.
Bu durumda, kırılma iki ayrı biçimde oluşabilir;
a) Gövdenin basınç gerilmeleri nedeni ile ezilmesi
( şekilde 1 ve 2 olarak işaretlenmiştir.)

a) Basıncın aktarılması sırasında donatıda oluşan yüksek


gerilmeler nedeniyle mesnet ötesinde kenetlenmenin
yok olması (şekilde 3 olarak işaretlenmiştir.)
Tipik eğilme davranışından çok değişik olarak, mesnet
yöresinde donatıdaki gerilmeler çok yüksek olduğu için,
bu tür kirişlerde kenetlenme boyu sorun yaratır.
Gergili kemer davranışının doğal bir sonucu olarak, kiriş
üst yüzünde çekme çatlakları da deneylerden yapılan
ölçümlerde kiriş üst yüzünde büyük çekme gerilmeleri
oluşabileceğini kanıtlamıştır.
Kirişte eğik çatlakların oluşumu
Kesme nedeniyle kırılan etriyesiz betonarme bir kiriş
Yukarıda anlatılanlar ışığında a/d değerinin ne denli önemli olduğu
görülür.
(a/d) oranı yalnız noktasal yüklü kirişler için geçerli olduğundan, bu
değişkeni yayılı yük durumunu da kapsayacak bir biçimde, M/(V.d)
olarak değiştirmek uygun olacaktır.
Şekilde görüleceği gibi, M/(V.d) oranı yaklaşık 3-7 olduğunda
(gerçek eğilme çekme kırılması) kesme dayanımı hemen hemen sabit
kalırken, M/(V.d)<3.0 olduğu durumlarda kesme dayanımı, M/(V.d)
oranı azaldıkça artmaktadır.
Şekildeki noktalar deneylerden elde edilmiş değerleri
simgelemektedir.
Bir sonraki şekilde ise aynı deney sonuçları kullanılarak, Mu / Mrf
oranının, M/(V.d) ile değişimi gösterilmiştir.
Mu , kırılma anında erişilen en büyük eğilme momenti, Mrf ise söz
konusu kirişin eğilmedeki taşıma gücüdür.
Kesme dayanımının a/d oranı ile değişimi
Kesme Vadisi
Deney elemanı, eğilmeden de kırılsa, eğik çekmeden de kırılsa,
M/(V.d) ≥ 3.0 olduğu durumlarda, davranışa eğilme hakim olurken;
M/(V.d) < 3.0 olduğunda gergili kemer davranışı etkili olmaya
başlayacaktır. Yukarıdaki şekilde, M/(V.d )=3.0 değerinde eğrinin
yön değiştirmesinin ve M/(V.d) azaldıkça kapasitenin artmasının
temel nedeni de budur.
Şekildeki taralı alan, kesme kırılmasının oluştuğu bölgeyi
göstermektedir. Prof. Kani, bu alanı “Kesme Vadisi” olarak
adlandırmıştır.
Gergili kemer davranışının eğilme davranışının yerini almaya başladığı
durumlarda [yaklaşık olarak M/(V.d) < 3.0 ] donatıdaki gerilme
hemen hemen sabit kaldığında, bu gerilmenin momentle orantılı
olarak değiştiği varsayımına dayalı klasik Mörsch teorisinin artık
geçerli olmayacağı açıktır.
İki simetrik tekil yük altındaki kirişte, eğik çatlakların oluşması ile
gerilmelerde önemli değişmeler olduğu daha önce söylenmişti. Bu
değişmeleri görebilmek ve kirişin çatlak oluştuktan sonra nasıl yük
taşıdığını anlayabilmek için, kirişin çatlak boyunca kesilmesi ile elde
edilen serbest cisim diyagramını incelemek yararlı olacaktır.
Aşağıdaki şekilden görüleceği gibi, eğik çatlağın oluştuğu bir
kirişte uygulanan kesme kuvveti V , üç ayrı iç kuvvetle
dengelenmektedir.
Serbest cisim diyagramı

a) Çatlamamış basınç bölgesinde taşınan kesme kuvveti, Vcc .


b) Çekme donatısınca taşınan kesme kuvveti, Vcd .
Burada biraz açıklama yapmakta yarar vardır. Eğik çatlak
oluştuktan sonra çatlağın sağında kalan kiriş parçası yük
etkisi ile aşağı doğru yer değiştirmeye çalışacak, donatı ise
bunu engelleyecektir. Bu durum aşağıda şekil (a) ’da
gösterilmiştir. Donatı bir kaldıraç gibi zorlanacak ve solda
kalan kiriş parçasını donatı boyunca yırtmaya çalışacaktır.
Kaldıraç etkisi ve çatlak içi gerilmeler

c) Çatlak yüzeyinde oluşan “çatlak içi kayma gerilmeleri”, qci .


Çatlak yüzleri agrega nedeni ile pürüzlü olduğundan, Şekil (b)
’de gösterildiği gibi, iki çatlak yüzünün göreli yer değiştirmeleri
bu kayma gerilmelerince frenlenecektir. qci olarak gösterilen
bu kayma gerilmelerinin toplamının düşey bileşkesi Vci ,
uygulanan kesme kuvvetinin taşınmasına katkıda bulunacaktır.
Özetlenecek olursa, eğik çatlağın oluştuğu kirişteki
düşey kuvvetler dengesi, aşağıdaki gibi sağlanacaktır.
V = Vcc + Vcd + Vci
Çatlak oluştuğunda, Vcc , Vcd , Vci ’den meydana gelen
iç kuvvetlerin toplamı, uygulanan kesme kuvvetini
taşımaya yeterli ise, kiriş yük taşımaya devam
edecektir. M
 3.0 ( Durumunda olduğu gibi )
V d

Tersi durumlarda ilk eğik çatlamanın oluşması ile denge


sağlanamadığından, kiriş aniden kırılacaktır.
M
3.0   7.0 ( Durumunda olduğu gibi )
V d
Bu durumda eğik çatlamanın oluşmasını belirleyen,
“eğik çekme dayanımını” etkileyen değişkenlerin kısaca
irdelenmesi yararlı olacaktır.
Eğik Çatlama Dayanımı

Bundan önceki bölümde, kesme açıklığının büyük olduğu, yani


yaklaşık ;
M
3.0   7.0
V d
durumlarda eğik çekme dayanımının kırılma yükü ile aynı olduğu
belirtilmişti. Vcr=Vu

Vcr = Eğik çekme dayanımı ( çatlama dayanımı )


Vu = Kırılma yükü

Kesme açıklığının küçük olduğu durumlarda ise;


M
 3.0
V d
kırılma yükü eğik çekme dayanımından yüksek olmaktadır. ( Vu>Vcr )
Yapılan deneysel ve analitik araştırmalar, kırılmayı tanımlayan kesme
dayanımının belirlenmesinin zor ve karmaşık olduğunu, buna karşın
eğik çatlama dayanımının daha kolay belirlenebileceğini göstermiştir.
Kiriş davranışını önemli ölçüde etkileyen ve gerilme uyumuna neden olan
eğik çekme çatlağının oluştuğu andaki kesme kuvvetinin (eğik çekme
dayanımı) belirlenmesi yararlı ve gereklidir.
Kayma gerilmelerinin kesitteki dağılımı çok karmaşık olup, çok sayıda
değişkenden etkilenmektedir. Bu nedenle, gerilme hesabının zorunlu
olduğu durumlarda, gerilme dağılımından bağımsız bir “ortalama gerilme”
tanımı yapılması daha doğru olacaktır. Bugün TS 500-2000 dahil, tüm
çağdaş yönetmeliklerde, ortalama kayma gerilmesi aşağıdaki gibi
tanımlanmaktadır.
V
s 
bw d
TS 500-2000 ’de eğik çatlama dayanımı aşağıdaki denklemle verilmiştir.

Vcr  0.65  f ctd  bw  d


Bu denklem, ACI ‘daki yaklaşıma uygundur. Derinliği fazla olan kirişlerde,
çekme donatısından uzaklaşıldıkça eğilme ve kesme çatlakları
gözlendiğinden, çatlak genişledikçe agrega kenetlenmesinin etkisi de
azalmakta, bu nedenle CEB ‘de daha gerçekçi bir yaklaşım olarak
denkleme kiriş derinliği de dahil edilmektedir.
Kesme ve eğilmeye ek olarak eksenel yükün de
bulunduğu durumlarda, kiriş ekseni yönünde ilave
normal gerilmeler oluşacak ve bunlar asal çekme
gerilmelerini etkileyecektir.
Bunun sonucu olarak, elemanın eğik çekme
dayanımının değişmesi doğaldır.
Eksenel kuvvetler, betonarme yapıların monolitik
özelliği nedeni ile yüklemeden olabileceği gibi,
frenlenen deformasyonlar nedeni ile de oluşabilir
(büzülme ve sıcaklık değişimi).
Eksenel kuvvetlerin asal çekme gerilmelerinin yalnız
büyüklüğünü değil, yönünü de etkileyeceği daha
önce bahsedilmişti.
Kayma ve eğilme nedeni ile oluşan normal
gerilmelere ek olarak, eksenel basınç kuvvetinin
oluşturduğu normal basınç gerilmelerinin eğik
çekme dayanımını artıracağı, eksenel çekmenin ise
dayanımı azaltacağı açıktır.
TS 500-2000 ’de ( Nd ‘ler mutlak değer olarak yerine
yazılması kaydıyla ),

 Nd 
Nd = çekme ise, 
Vcr  0.65 f ctd bw d 1  0.03 
 Ac 

 Nd 
Nd = basınç ise, Vcr  0.65 f ctd bw d 1  0.007 
 Ac 
verilmiştir.
Denklemlerdeki Nd , yük katsayıları ile çarpılmış “hesap
eksenel yükü”, Ac ise brüt beton alanıdır.
TS 500-2000 ’de eksenel çekme kuvveti nedeni ile brüt
beton alanı dikkate alınarak oluşan normal gerilmelerin
5 kgf/cm2 ( 0.5 MPa ) den küçük olduğu durumlarda,
bunların (azalmanın) ihmal edilebileceği belirtilmektedir.
Metrik Birim Sistemi için geçerli olan yukarıdaki
denklemlerde SI birim sistemi kullanıldığında,
katsayılar sıra ile - 0.3 ve 0.07 olarak alınacaktır.
Kesme Donatılı Elemanlar
Kesme Donatısı
Kayma gerilmelerinden oluşan eğik çekme gerilmelerini, salt betonla
karşılamak emniyetli ve ekonomik sonuçlar vermez. Hatırlanacağı gibi,
betonarmedeki genel ilke, çekme gerilmelerinin donatı çubukları ile
alınmasıdır. Bu çubuklar mümkün olduğunca çekme gerilmeleri yönünde
yerleştirilir.
Kesme donatısı genellikle üç tür olabilir ve ayrı ayrı veya birlikte
kullanılabilir.
a) Etriye
Bunlar boyuna donatıya 45o veya daha büyük açı yapacak bir şekilde,
belirli bir “s” aralıklı yerleştirilir. Genellikle bu açı 90o yapılır, yani etriye
boyuna donatıya dik olarak yerleştirilir.
b) Pilye
Çekme donatısının kiriş eksenine bir  açısı ile bükülmesiyle
yapılır.Genellikle bu açı 45o dir. Yüksekliği fazla olan( temel gibi) kirişlerde
60o olabilir. Hem açıklıkta hem de mesnet bölgesinde eğilme donatısı
olarak kullanılan pilye, kesme donatısı olarak özellikle deprem durumunda
etkili olmadığından; çağdaş betonarmede pilyeler artık kesme donatısı
olarak gözönüne alınmamaktadır.
c) Hasır donatı
Karesel bir ağ oluşturduğundan, asal çekme gerilmelerinin yönü ne olursa
olsun etkili olabilmektedir.
Kesme Donatısı Türleri
Kesme Donatılı Elemanların Davranışı
Davranışın incelenmesinden elde edilen sonuçları özetlemekte yarar
vardır.
a) Asal çekme gerilmeleri nedeni ile oluşacak gevrek kırılmayı önlemek ve
elemanın eğilme kapasitesine (taşıma gücü) ulaşmasını sağlamak için
minimum kesme donatısı bulundurmak zorunludur. Eğik çatlağın en az
bir etriyeye rastlaması için, ayrıca etriye aralığı da sınırlandırılmalıdır.

d
s
2

Etriye aralığının önemi


Etriyenin taşıyabileceği çekme kuvveti, elbette etriye çubuğunun çapı,
dolayısıyla enkesit alanı ve akma dayanımı ile de doğru orantılı
olduğundan; etriye olabildiğince sık yerleştirilmeli ve birim boyda oluşacak
asal çekme kuvvetlerini karşılamaya yeterli etriye alanı bulundurulmalıdır.
Etriyeli bir kirişte eğik çatlaklar oluşmadan önce, kesme dayanımı sadece
betonla sağlanmakta; eğik çatlak oluştuktan sonra ise, aşağıdaki şekilde
gösterilen Vcc , Vcd ve Vci ‘nin yanısıra kesme donatısı da kesme
dayanımına katkıda bulunacaktır.

V = Vcc + Vcd + Vci + Vw

Vw =  Fsw × ( j d ) / s   Fsw × d / s
olup, kesme donatısı (etriye) tarafından karşılanan kesme kuvvetidir

 Fsw : Eğik çatlağın kestiği etriyelerdeki çekme kuvvetlerinin toplamıdır.

Eğik çatlakla tanımlanan serbest cisim diyagramı


Vcc , Vcd ve Vci için ayrı ayrı değerlerin tesbiti ve hesabı güç
olduğundan, bu üç değer birlikte Vc olarak hesaba katılır.

Vc= Vcc + Vcd + Vci

Kesme donatısının (etriyelerin ) karşıladığı kesme kuvveti toplamı da


Vw olarak gösterilirse;

Buna göre kesme dayanımı şu şekilde yazılabilir.

Vr= Vc+ Vw

A
Kesme donatısının hesabındasw kullanılan klasik kafes kiriş modeline
V  f
göre, kesme donatısı(etriye)
w d
tarafından
ywd karşılanan kesme kuvveti,
s
b) Asal basınç gerilmeleri nedeni ile oluşabilecek gevrek
kırılmayı ve gövde betonunun ezilmesini önlemek için,
kesme kuvvetine bir üst sınır konulmalıdır.

Vd  Vmax
Yapılan deneylerde mesnet dolaylarında oluşan yerel
basınç gerilmeleri nedeni ile, bu bölgede oluşan eğik
çatlakların kırılmaya neden olmadığı görülmüştür.
Kırılmaya neden olan çatlak, genelde mesnete en az
“d” faydalı yükseklik uzaklığında oluşabilmektir.

Bu nedenle hesap yapılırken, tasarım/hesap kesme


kuvveti olarak, mesnet yüzündeki kesme kuvveti
yerine, “d ” uzaklığındaki kesme temel alınmalıdır.

Tekil bir yükün mesnet yüzünden “d” veya daha az


uzaklıkta etkime olasılığı bulunan durumlarda ise,
mesnet yüzünde hesaplanan kesme kuvveti esas
alınmalıdır.
Bir kirişin diğer bir kirişe oturduğu durumlarda oluşan dolaylı mesnetlerde
durum değişiktir. Bu tür mesnet dolaylarında yeterli yerel basınç
oluşamayacağından, hesapta mesnet yüzündeki kesme kuvveti temel
alınmalıdır (dolaylı mesnet).

Kirişlerde Değişik Mesnetlenme Türleri


Hesap kesme kuvvetinin mesnet yüzünde hesaplandığı durumlar
Asal çekme gerilmelerinden oluşacak gevrek kırılmayı önlemek
için gerekli minimum etriye, kesme donatısız kiriş
dayanımı, kesme donatılı kiriş dayanımına eşitlenerek
bulunur.
Eğik çatlama dayanımı olarak Vc=Vcr varsayılmış ve emniyetli
yönde olmak için kesme donatılı kirişte Vc yerine Vc / 2
alınmıştır.

Kesme Vr  Vcr  0.65  f ctd  bw  d


donatısız

Kesme Vc Asw 0.65  f ctd


donatılı Vr  Vw   f ywd d  bw d
2 s 2
Asw
Bu iki denklemin eşitliğinden;
min  w  bulunur.
bw  s
Burada Vw : kesme donatısı tarafından karşılanacak kesme
Kesme güvenliği sağlanırken pilyeye fazla
güvenilmemesi gerektiği daha önce belirtilmişti.
Dolaylı mesnete oturan kirişler dışında, eğik çekme
kırılmasının mesnete yakın oluşamayacağı daha önce
anlatılmıştı.
Bu nedenle ve yukarı bükülüp pilye yapılan donatının
negatif moment bölgesinde tekrar çekme donatısı
olarak kullanılabilmesini sağlamak amacıyla,
a) Pilyenin tek noktada yapıldığı durumlarda, kiriş üst
yüzündeki büküm noktasının mesnet yüzünden
uzaklığının “d” olması ve
b) İki noktada pilye yapıldığı durumlarda ise, bu uzaklığın
“d/2” ve “2d/3” olması önerilecektir.
TS 500-2000 ’de, yüksek asal basınç gerilmeleri
nedeni ile gövde betonunun ezilmesini önlemek
amacıyla, hesap kesme kuvveti Vd için öngörülen
üst sınır, aşağıdaki bağıntı ile verilmiştir.
Bu koşul sağlanmazsa, kiriş kesit boyutları
büyütülmelidir.

Vd  Vmax  0.22  f cd  bw  d

Burada asal basınç gerilmelerine dik yönde asal


çekme gerilmeleri de bulunduğundan, 1. Bölümde
belirtildiği gibi, bu durumda basınç dayanımı bir
eksenli basınç dayanımından daha düşük olacaktır.
Bu üst sınır, aynı zamanda aşırı etriye kullanımını
engeller ve çatlak genişliğini de sınırlar.
Burada;
Asw= Kesitteki toplam enine donatı kesit alanı
Ao = Etriye kesit alanı Örneğin iki kollu tek etriye ise, Asw=2Ao
m = Kesitteki enine donatı (etriye) oranı
Vw = Kesme donatısı tarafından karşılanan kesme kuvveti
Vc = Beton tarafından taşınan kesme kuvveti
n = Etriyedeki kol sayısı
s = Etriye aralığı
TS 500-2000 ‘de verilen kirişlerdeki açıklık boyunca konulacak
minimum enine donatı ( etriye ) koşulu;
Asw
0.65  f ctd  bw  d   f ywd  d  0.325  f ctd  bw  d
s
Asw f ctd f ctd
min  w  min  0.30  min Asw  0.30  bw  s
bw s f ywd f ywd
Tasarım/hesap kesme kuvveti eğik çatlama dayanımına eşit veya ondan
az ise ( Vd  Vcr ) kesme donatısı hesabına gerek yoktur; ancak yukarıda
belirtilen minimum etriyenin bulundurulması zorunludur.
Öntasarım aşamasında kiriş boyutlarının yalnız eğilmeye göre
saptanmasının yeterli olamayacağı, daha önce söylenmişti. Kiriş
boyutlarının kesmeye göre saptanmasında aşağıdaki yol
izlenebilir.
Ayrıca emniyetli olmak amacıyla Vc=0.8Vcr alınması uygundur.
Vr  Vd  Vw  Vc  Vw  0.8Vcr
Asw
Vd  f ywd d  0.8  0.65 f ctd bw d
s
Asw
w  ise,
sbw
Vd   w f ywd d  0.52 f ctd bw d
 w  2  min  w olduğu varsayılırsa,
Vd  2  (0.3 f ctd / f ywd )  f ywd d  0.52 f ctd bw d

0.9 Vd
bw  d  Bu son denklem, öntasarımda kullanılabilir.
f ctd
Deprem Etkisi
Deprem etkisinin önemli olmadığı, yani depremin
momentlerde önemli bir tersinmeye (işaret / yön değiştirme)
neden olmadığı durumlarda, eğilme ve kesmeye maruz
kirişlerin davranışında önemli bir değişme gözlenmez.
Ancak şiddetli depremler altında, düşey yüke rağmen kiriş
momentlerinde ve kesme kuvvetlerinde tersinmeler oluşur.
Bu tersinmelerin doğal bir sonucu olarak, kiriş gövdesinde
oluşan asal çekme gerilmelerinin yönü büyük çapta değişir.
(90o kadar)
Eğik çatlama asal çekme gerilmelerine dik yönde
oluştuğundan, yük tersinmesi ile oluşan çatlaklar
tersinmeden önce oluşan çatlaklara dik yönde gelişir.
Deprem etkisindeki kirişte oluşan çatlaklar

Deprem etkisi altında tersinmenin söz konusu olduğu


durumlarda tersinme nedeni ile asal çekme gerilmeleri
pilyeye dik yönde oluşacağından, pilyeler de etkisini
tümüyle yitirecektir.
Bu gibi durumlarda kesme donatısı hesaplanırken, pilyeler
kesinlikle ihmal edilmelidir.
Depremde tersinme nedeniyle birbirine yaklaşık dik doğrultuda
oluşan eğik çatlaklar, boyuna donatıdaki gerilmeleri artıracaktır.
Eleman uçlarında boyuna donatının akması, mesnet yüzünde
noktasal olmayacak ve yaklaşık eleman derinliği kadar bir bölgeye
yayılacaktır. Bu nedenle eleman uçlarında akma nedeniyle oluşan
plastik mafsalların belirli bir uzunluğu olacaktır.
Depremlerde enerji tüketimi bu plastik mafsallarda oluştuğundan,
plastik mafsal bölgesindeki kesitlerin büyük dönme kapasitelerine
sahip olmalar gerekmektedir.
Dönme kapasitesi ancak kesitin sünek olması ile sağlanabilir. Plastik
mafsalın oluştuğu yörelerde sünekliği ve kesme dayanımını
artırabilmek için bu bölgelerin sık yerleştirilmiş kapalı etriyelerle
sarılması son derece önemlidir.
Deprem yönetmeliklerinde, mesnetten kiriş derinliğinin iki katı
uzaklığa kadar olan kiriş parçasının, aralığı d/4 ’ü geçmeyen
etriyelerle sarılması öngörülmektedir.
Kolon uçlarının da sık yerleştirilmiş sargı donatısı ile sarılması
gerekmektedir.
Depremin söz konusu olduğu durumlarda, kesme donatısının
hesabında temel alınacak kesme kuvvetini, kiriş mesnetlerindeki
moment kapasitelerini temel alarak hesaplamak çok daha doğru olur.
Yapıya etkiyen deprem kuvvetinin tam olarak saptanması olanaksız
olduğu için, kapasiteden gidilerek hesaplanan kesme kuvveti daha
sağlıklı sonuç verir.
Eğer plastik mafsalların kolonda oluşması olası ise, kolonun kesme
hesabında da kolon uçlarında kapasiteye göre hesaplanan momentler
dikkate alınmalıdır.
Olası en büyük kesme kuvveti hesaplanırken, eleman uçlarında
birbirine ters yönde etkiyen momentlerin, o kesitte oluşabilecek en
büyük eğilme momenti olması gerekir.
“Kapasite momenti” olarak adlandırılacak bu moment, taşıma gücü
hesabında yapıldığı gibi malzemelerin hesap dayanımlarından değil,
karakteristik dayanımlarından hesaplanmalıdır. Kabuk betonunun
ezildiği hesaba katılmalı, çekirdek beton dayanımı, fcc=fck+42 kabul
edilmeli ve donatıdaki pekleşme dikkate alınmalıdır.
Bu şekilde hesaplanan moment, kapasite momenti olarak
adlandırılır ve Mp ile gösterilir.
TDY97 ‘de kiriş uçlarındaki pekleşmeli taşıma gücü momentleri,
daha kesin hesap yapılmadığı takdirde Mp  1.4 Mr olarak
verilmektedir.
Deprem Yönetmeliğine Göre Kesme Kuvvetinin Hesabında
Temel Alınan Yükler ve Momentler
Elemana etkiyecek en büyük kesme kuvveti Ve , kapasite yaklaşımı ile
aşağıdaki gibi hesaplanmalıdır,
Kolon: Kiriş:
M pi1  M pj1
Ma  Mü Ve  Vdy 
Ve  ln
ln
M pi 2  M pj 2
Ve  Vdy 
ln
Mpi ve Mpj : Kiriş ucundaki kesitlerin kapasite momenti
Ma ve Mü : Kolon uç momentleri. Plastik mafsallar kolon uçlarında
oluşuyorsa, kolon kesiti kapasite momentleri; kirişlerde
oluşuyorsa, kiriş uçlarındaki kapasite momentlerinden
kolonlara düşen pay.
Vdy : Kirişin düşey yükten oluşan kesme kuvveti.
Düzgün yayılı yük için : pdln/2=(g+q)ln/2
Vdy hesaplanırken, deprem yük birleşimi dikkate alınmalıdır.
Kiriş için Ve hesaplanırken, yukarıda şekilde gösterildiği gibi momentlerin
iki yönde etkidikleri durumlar için ayrı ayrı hesaplamalı ve büyük olan
kesme kuvveti, Ve olarak temel alınmalıdır.
Eğik Çekmeye Karşı Güvenliğin Sağlanması
(Kesme Donatısının Hesabı)
Eğik çekmeye karşı güvenliğin (kesme güvenliği)
sağlanabilmesi için yapılması gereken işlemler şöyle
sıralanabilir;
a) Hesap kesme kuvveti Vd hesaplanır. Normal olarak bu
kuvvet (mesnet) kolon iç yüzünden “d” uzaklığında
hesaplanmalıdır. Ancak, dolaylı mesnetlerde hesap kuvveti,
mesnet iç yüzündeki kesme kuvvetidir.
b) Kesme dayanımı (eğik çekme dayanımı)
Vcr=0.65 fctd bw d
hesaplanır.
Not: Eksenel yükün bulunduğu durumlarda Vcr terimi
 Nd 
Nd = çekme ise, Vcr  0.65 f ctd bw d 1  0.03 
 Ac 
 Nd 
Vcr  0.65 f ctd bw d 1  0.007 
Nd = basınç ise, Ac
 
c) Kesme güvenliği için şu koşul sağlanmalıdır.

Vr ≥ V d
Burada Vr , kesitin kesme dayanımıdır. Kesitin kesme dayanımı,

beton katkısı Vc ve kesme donatısı ( etriye ) katkısı Vw ‘nin

toplamıdır.

Vr = Vc + Vw
TS 500-2000 ‘e göre beton katkısı,

Vc = 0.8 Vcr olarak hesaplanır.


Deprem etkisi durumunda TDY97 ‘de verilen Vc değerleri

kullanılmalıdır.
Kesme donatısı ( etriye katkısı ) ise, şöyle hesaplanır.
A
w V  fsw
ywd d
s
c1) Eğer Vd  Vcr ise, kayma donatısının hesaplanması gerekmez.
Ancak minimum kesme donatısının bulundurulması zorunludur.
Asw f ctd
min  w  min  0.3
sbw f ywd
Minimum donatı kullanıldığında etriye aralığı d/2 ’yi geçmemelidir.
Tavsiye olarak, mesnet yüzünden h uzaklığa kadar bu aralık d/4 ’e
indirilmelidir.
c2) Eğer Vd > Vmax ise, kiriş boyutları değiştirilmelidir.

Vmax = 0.22 fcd bw d

c3) Eğer Vmax  Vd  Vcr ise, kesme donatısı hesaplanmalıdır.

Asw Vd  Vc
  (min  w )bw Vc=0.8Vcr
s f ywd (d )
TS 500-2000 ’e göre, etriye aralığı kiriş faydalı yüksekliğinin yarısından
fazla olamaz ( s  d / 2 ). Ayrıca, eğer Vd  3 Vcr ise, tüm
açıklık boyunca etriye aralığı kiriş faydalı yüksekliğinin ¼ ’ ünden
küçük olmalıdır ( s  d / 4 ).
Ayrıca; çerçeve kirişlerinin uçlarında, kiriş yüksekliğinin iki katı kadar
olan bölgede ( 2h ) , etriye aralığı aşağıdaki koşulları sağlamalıdır.
sd/4
s  8l l : minimum boyuna donatı çapı
s  150 mm
Deprem dayanımında katkıda bulunan çerçevelerin kiriş ve kolonlarının
kesme hesabı yapılırken temel alınacak hesap kesme kuvveti, yapısal
çözümlemeden elde edilen Vd değil, kapasite tasarımından elde edilen
Ve olacaktır. Bu tür çerçevelerin kolon ve kirişlerinin uçlarında oluşan
sarılma bölgelerinde belirli koşullar varsa, Vc=0 alınmalıdır.
Sarılma bölgesi dışında ve yukarıda sözü edilen koşulların bulunmadığı
durumlarda sarılma bölgelerinde Vc=0.8 Vcr olarak alınabilir.
TDY97 ‘ye göre kesme hesabı ve öngörülen koşullar ileride ayrıca
anlatılacaktır.
Dolaylı Mesnetler
Bir kirişin diğerine saplandığı durumlarda, bu kirişin mesnet kuvveti sehim
yapan diğer bir kiriş tarafından taşındığından, buna dolaylı mesnet denir.

Bu gibi durumlarda
alınabilecek en etkili
önlem, 2 nolu kirişin
birleşim bölgesine
yerleştirilecek uygun
askı donatısı ile,
Dolaylı
F kuvvetini
mesnette
basınç bölgesine
yük
aktarmaktır.
aktarımı
Askı donatısı olarak
düşey etriye
kullanmak en uygun
çözümdür.
Askı donatısı olarak kullanılacak etriyelerin F kuvvetinin tümünü
taşıyabilecek kapasiteye sahip olmaları gerekir. Bu tür donatının, 2
nolu kirişte ( bw1+h2 ) uzunluğuna yayılması uygun olur.
Burada 1 nolu kirişin gövde genişliği bw1 , yüksekliği h1 ; 2
nolu kirişin kirişin gövde genişliği bw2 , yüksekliği h2 ‘dir. Gerekli
etriye alanı aşağıdaki denklemlerden hesaplanabilir.
F h1
Ash   ( bw1+h2 ) uzunluğuna yayılı
f ywd h2
F : 1. nolu kirişin mesnet kuvveti
fywd : Askı donatısı ( etriye ) çubuğunun hesap akma
dayanımı
Ash : Toplam askı donatısı ( etriye ) alanı.
Etriye alanı hesaplanırken her bir etriyenin iki kollu
olduğu unutulmamalıdır.
Bazı mühendislerin savunduğu, F kuvvetinin 1 numaralı kirişte
mesnete yakın düzenlenecek pilyelerle, doğrudan 2 numaralı
kirişin üst yüzüne aktarılabileceği fikri, doğru değildir ( Şekil c ).
Yüksekliği Değişken Kirişler
Yüksekliği değişken olan kirişlerde, aşağıda gösterilen C ve T olarak
simgelenmiş iç kuvvetler eğik olacağından, bunların düşey bileşkeleri,
hesaplanan kesme kuvvetlerini değiştirir. Etriye hesabında temel
alınacak kesme kuvveti saptanırken, eğim nedeni ile kesme
kuvvetindeki değişme dikkate alınmalıdır. Bu amaçla, daha kesin
hesaba gerek görülmediği durumlarda, aşağıdaki bağıntı kullanılabilir.
M
V  Vd  (tan 1  tan  2 )
d
'
Momentin mutlak
z değerce eksildiği yönde
kiriş derinliğinin de
azaldığı durumlarda,
tan 2 (-) işaretli
alınmalıdır.

Yüksekliği değişken
kirişler
Kirişlerde donatı düzeni
Kirişler
için
öngörülen
koşullar
Türk Deprem Yönetmeliği’nde (TDY 97)
Kirişlerin Kesme Güvenliği
Süneklik Düzeyi Yüksek Kirişlerin Kesme Güvenliği
Kirişlerde enine donatı hesabına esas alınacak kesme kuvveti Ve ,
depremin soldan sağa veya sağdan sola etkimesi durumları için ayrı ayrı
ve elverişsiz sonuç verecek şekilde, aşağıdaki denklem ile bulunacaktır.
Ve = Vdy  (Mpi + Mpj) / ℓn

Vdy : Kirişin kolon yüzünde düşey yüklerden meydana gelen basit kiriş
kesme kuvveti ( Bu değer hesaplanırken deprem kombinezonu /
yük birleşimi dikkate alınmalıdır ).
Düşey yükler düzgün yayılı ise,
Vdy=(g+q) ℓn /2
olarak bulunur. Kiriş uçlarındaki pekleşmeli taşıma gücü momentleri,
daha kesin hesap yapılmadığı durumlarda, Mpi  1.4 Mri ve Mpj  1.4 Mrj
olarak alınabilir.
Mpi ve Mpj : Kiriş uçlarındaki Pekleşmeli Taşıma Gücü Momentleri ‘dir.
Yapılan çalışmalar, el ile yapılan hesaplarda, kiriş taşıma gücünün yaklaşık
olarak hesaplanabileceğini göstermektedir. Buna göre,
Basınç donatısının çekme donatısına oranı ( ’   ) ≈ 0.25 ~ 2.00 ise;
Mri  Asi fyd ( d - d ) ve Mrj  Asj fyd ( d - d )
olarak hesaplanabilir.
Bilindiği gibi, depremde tersinme / işaret değiştirme öncesi TDY97
şartı olarak mesnette ( ’ / ) ≈ 0.30 ~ 0.50 dolaylarındadır.
( ’ / ) ≤ 0.25 olduğu durumlarda ise;
Mri  Asi fyd 0.86 d
olarak hesaplanabilir.
Hesaplanan kesme kuvveti Ve , aşağıda verilen koşulları sağlayacaktır.
Bunlardan ikinci koşulun sağlanamaması durumunda, kesit boyutları gereği
kadar büyültülerek deprem hesabı tekrarlanacaktır.
Vd  V e  V r
Ve  0.22 fcd bw d
Burada Vd , TS 500 ’e göre katsayılı yükler kullanılarak bulunan en büyük
hesap kesme kuvvetidir.
Kesme Hesabında Beton Katkısı
(TDY97 md:7.4.5.3)
Vr  Ve V e  Vd
Vr = Vw +Vc
Vw= (Asw / s) fywd (d)
Vcr =0.65 fctd bw d (1+)  Vc =0.80Vcr (TS 500)
=Eksenel Yük Etkisi
Nd = 0 ise =0 Nd
Nd çekme ise Ac
 = -0.03
Nd
Nd basınç ise  = 0.007 Ac
Nd
Ac < 5 kg/cm2 ise  = 0 alınır
Sarılma Bölgesi
Ve- Vdy=(Mpi+Mpj) / ln  0.5 Vd ise Vc = 0
Kiriş enine donatısının Ve kesme kuvvetine göre hesabında, betonun
kesme dayanımına katkısı Vc , TS500 ’e göre belirlenecektir.
Ancak, Enine Donatı Koşulları ile tanımlanan kiriş sarılma
bölgelerindeki enine donatının hesabında (VeVdy)  0.5 Vd
koşulunun sağlanması durumunda, betonun kesme dayanımına
katkısı Vc = 0 alınacaktır.
Hiçbir durumda pilyelerin kesme dayanımına katkıları gözönüne
alınmayacaktır.
Buradaki Vd değeri, G+QE yük kombinezonundan elde edilecek
olan mesnet yüzünden “d” kadar içerideki hesap kesme kuvvetidir.
Kirişlerin sarılma bölgesinde Vc = 0 olabileceğinden, kesme donatısı
hesabı, sarılma bölgesinde ve sarılma bölgesi dışında ayrı ayrı
yapılmalıdır. Kirişlerde kesme kuvveti, düşey yükten gelen Vdy
nedeni ile mesnetten açıklık ortasına doğru azalır.
TS 500 ‘de kiriş kesme donatısı hesabında temel alınacak hesap
kesme kuvvetinin, mesnet yüzünden “d” kadar uzaklıkta
hesaplanması öngörüldüğünden, kiriş sarılma bölgesindeki hesapta
temel alınacak ve sarılma bölgesi dışında temel alınacak değerler
aşağıdaki bağıntılardan hesaplanabilir (düşey yük düzgün yayılı ise).
V ' ec  Ve  pd  d
pd  g  q
V 'eu  Ve  pd (2h)
V’ec ve V’eu ’nun nerede hesaplandığı aşağıda şekilde
gösterilmiştir.
Kirişin sarılma bölgesinde ve onun dışında hesaplanan ve
V’ec ve V’eu temel alınarak TS 500 ’e göre hesaplanan
kesme donatısı ( deprem için yapılan hesapta, bu bağıntıda
Vd yerine Ve konulmalıdır ),
Asw Vd  Vc

s f ywd .d

bu bölgelerde TDY97 ‘nin zorunlu kıldığı sargı donatısından


az olmamalıdır. TDY97 ‘de enine donatı için öngörülen
şartlar kiriş sarılma bölgesinde geçerli olup, kiriş orta bölgesi
için TS 500 ‘de verilen minimum enine donatı koşullarına
uyulacaktır.
Düşey yük kombinezonundan ( 1.4 G + 1.6 Q )
elde edilen mesnet yüzünden “d” kadar
içerideki hesap kesme kuvveti Vd  V ' ec
ise, sarılma bölgesindeki hesapta Vd değeri
kullanılmalıdır.

Bu durumda, sarılma bölgesi dışındaki enine


donatı hesabı için, düşey yük kombinezonundan
( 1.4 G + 1.6 Q ) elde edilen mesnet yüzünden
“2h” kadar içerideki kesme kuvveti değeri
hesaplarda esas alınır.

Ancak, deprem bölgelerinde bu durumla nadiren


karşılaşılabilir.
Kirişlerde kesme hesabına esas değerler
Enine Donatı Koşulları ( TDY97 )
Kiriş mesnetlerinde kolon yüzünden itibaren kiriş derinliğinin iki katı
kadar uzunluktaki bölge, Sarılma Bölgesi olarak tanımlanacak ve bu
bölge boyunca TDY97 mad.7.2.8 ’de tanımlanan özel deprem
etriyeleri kullanılacaktır. Sarılma bölgesinde, ilk etriyenin kolon
yüzüne uzaklığı en çok 50 mm olacaktır. Etriye aralıkları kiriş
yüksekliğinin ¼ ’ünü geçmeyecek, en küçük boyuna donatı çapının
8 katını ve 150 mm ’yi aşmayacaktır. Sarılma bölgesi dışında, TS500
’de verilen minimum enine donatı koşullarına uyulacaktır.
1. Sarılma Bölgelerinde “Özel Deprem Etriyeleri”
kullanılacaktır.
2. İlk etriyenin kolon yüzüne uzaklığı en çok 50 mm
olacaktır.
3. Etriye aralığı aşağıda verilen koşulları sağlayacaktır.
s  ¼ h ( TS 500-2000 ‘de s  ¼ d )
s  8  ( :minimum boyuna donatı çapı)
s  150 mm
Sarılma bölgesi dışında TS 500 ’de verilen minimum
etriye koşuluna uyulacaktır.
s  d/2
s  d/4 ( Vd > 3Vcr olan durumlarda )
Süneklik Düzeyi Normal
Kirişlerin Kesme Güvenliği

Süneklik düzeyi normal kirişlerde, düşey


yükler ve deprem yüklerinin ortak etkisi
altında elde edilen kesme kuvveti Vd ,
enine donatı hesabında esas alınır.
Kesme kuvvetinin üst sınırına ilişkin olarak
süneklik düzeyi yüksek kirişler için
öngörülen koşulda, Ve yerine Vd alınır.
Kiriş enine donatısının yukarıda tanımlanan
kesme kuvvetine göre hesabında, betonun
kesme dayanımına katkısı Vc , TS 500 ‘e
göre belirlenir.
Hiçbir durumda pilyelerin kesme dayanımına
katkısı göz önüne alınmaz.
Türk Deprem Yönetmeliği’nde (TDY 97)
Kolonların Kesme Güvenliği
Süneklik Düzeyi Yüksek Kolonların Kesme Güvenliği
Kolonlarda enine donatı hesabına esas alınacak kesme kuvveti Ve ,
şu denklem ile hesaplanacaktır.
V e = ( M a + Mü ) / ℓ n
Denklemin sağlandığı düğüm noktasına birleşen kirişlerin
uçlarındaki pekleşmeli taşıma gücü momentlerinin toplamı olan Mp
momenti hesaplanacaktır:
Mp = Mpi + Mpj
Daha kesin hesap yapılmadığı durumlarda,
Mpi  1.4 Mri  1.4Asifyd(d-d) ve Mpj  1.4 Mrj= 1.4Asjfyd(d-d)
olarak alınabilir.
Mp momenti, kolonların düğüm noktasına birleşen uçlarında
TDY97 Bölüm 6’ya göre elde edilmiş bulunan momentler oranında
kolonlara dağıtılacak ve dağıtım sonucunda ilgili kolonun alt veya üst
ucunda elde edilen moment, Denklemde Ma veya Mü olarak gözönüne
alınacaktır. Depremin her iki yönü için Denklemler ayrı ayrı
uygulanacak ve elde edilen en büyük Mp değeri dağıtımda esas
► Kesin hesap olmamakla birlikte, Mp değeri düğüm
noktalarında birleşen kolonların rijitlikleri ( I/l ) ile
orantılı olarak da dağıtılabilir.
► İlgili Denklemin sağlanmış olmasına karşın
Denklemdeki Ma veya Mü ’nün hesabı, güvenli tarafta
kalmak üzere, aşağıdaki gibi yapılabilir.
► İlgili Denklemin sağlanamadığı düğüm noktasına
birleşen kolonların uçlarındaki momentler, pekleşmeli
kolon taşıma gücü momentleri olarak hesaplanacak
ve Denklemde Ma ve/veya Mü olarak kullanılacaktır.
► Pekleşmeli taşıma gücü momentleri, daha kesin
hesap yapılmadığı durumlarda, Mpa  1.4 Mra ve Mpü
 1.4 Mrü olarak alınabilir. Mpa ve Mpü
momentlerinin hesabında, depremin yönü ile uyumlu
olarak bu momentleri en büyük yapan Nd eksenel
kuvvetleri gözönüne alınacaktır.
Deprem Yönetmeliği, kolonlarındaki eksenel yük düzeyini
0.5 fck.Ac=0.75fcdAc
ile sınırladığından, uygulamada dengeli eksenel yükün çok üstüne
çıkılmamaktadır.
Bu durumda, ara donatı ihmal edilerek ve çekme kırılmasındaki gibi
hem basınç, hem de çekme donatısının aktığı varsayılarak, kolonun
taşıma gücü momenti yaklaşık olarak aşağıdaki gibi
hesaplanabilir.
N d  0.85. f cd .k1c.b
Nd
k1 c  ; d ''  d  d '
0.85 f cd b
M r  N d (h / 2  k1c / 2)  Ast / 2(d '' ) f yd

M r  0.5 N d (h  1.18 N d /( f cd b))  0.5 A st f yd d ''


Temele bağlanan kolonların alt ucundaki Ma momenti de,
pekleşmeli taşıma gücü momenti olarak hesaplanacaktır.
Hesaplanan kesme kuvveti Ve , yük katsayıları ile çarpılmış
düşey yükler ve deprem yüklerinin ortak etkisi altında
hesaplanan kesme kuvveti Vd ’den daha küçük
olmayacak ve ayrıca aşağıda Denklem ile verilen
koşulları sağlayacaktır.
İkinci Denklemdeki koşulun sağlanamaması durumunda,
kesit boyutları gereği kadar büyültülerek deprem hesabı
tekrarlanacaktır. Burada Vd , TS500 ’e göre katsayılı yükler
kullanılarak bulunan en büyük hesap kesme kuvvetidir.
Diğer durumlarda Vc , düşey yükler ile birlikte deprem
yüklerine göre hesaplanan en küçük Nd eksenel kuvveti ele
alınarak TS 500 ’e göre belirlenecektir.

Ve  Vr
Ve  0.22 Aw fcd
Kolonlarda Ma ve Mü ‘nün hesaplanması
Kolon enine donatısının Ve kesme kuvvetine göre
hesabında, betonun kesme dayanımına katkısı Vc ,
TS 500 ’e göre belirlenecektir.
Ancak, daha önce tanımlanan kolon sarılma
bölgelerindeki enine donatının hesabında, Ve  0.5 Vd
ve aynı zamanda Nd  0.05 Ac fck olması durumunda,
betonun kesme dayanımına katkısı Vc = 0 alınacaktır.

Vc=0.80 Vcr

Vcr=0.65 fctd Aw (1+) (TS 500)

: Eksenel yük etkisi


( Nd=0 için =0 )

Burada Vd , TS 500 ’e göre yük katsayıları kullanılarak


bulunan en büyük hesap kesme kuvvetidir.
Süneklik Düzeyi Normal Kolonların
Kesme Güvenliği
Süneklik düzeyi normal kolonlarda, düşey
yükler ve deprem yüklerinin ortak etkisi
altında elde edilen kesme kuvveti Vd ,
enine donatı hesabında esas alınır.
Kesme kuvvetinin üst sınırına ilişkin olarak
süneklik düzeyi yüksek kolonlar için
öngörülen koşulda, Ve yerine Vd alınır.
Kolon enine donatısının yukarıda
tanımlanan kesme kuvvetine göre
hesabında, betonun kesme dayanımına
katkısı Vc , düşey yükler ile birlikte deprem
yüklerine göre hesaplanan en küçük Nd
eksenel kuvveti gözönüne alınarak
TS 500 ‘e göre belirlenir.
Süneklik Düzeyi Yüksek Çerçeve Sistemlerinde
Kolon-Kiriş Birleşim Bölgeleri
Kuşatılmış ve Kuşatılmamış Birleşimler
Süneklik düzeyi yüksek kolon ve kirişlerin oluşturduğu çerçeve
sistemlerinde kolon-kiriş birleşimleri, aşağıda tanımlandığı üzere,
iki sınıfa ayrılacaktır.
(a) Kirişlerin kolona dört taraftan birleşmesi ve her bir kirişin
genişliğinin birleştiği kolon genişliğinin ¾ ’ünden daha az
olmaması durumunda, kolon-kiriş birleşimi kuşatılmış birleşim
olarak tanımlanacaktır.
(a) Yukarıdaki koşulları sağlamayan tüm birleşimler, kuşatılmamış
birleşim olarak tanımlanacaktır.
Kolon-Kiriş Birleşim Bölgelerinin Kesme Güvenliği
Gözönüne alınan deprem doğrultusunda kolon-kiriş birleşim bölgelerindeki
kesme kuvveti, aşağıdaki denklemle hesaplanacaktır.

Fx=0
Ve = 1.25 fyk (As1 + As2 )  Vkol
Ve > Vd

Kirişin kolona sadece bir taraftan saplandığı ve öbür tarafta devam etmediği
durumlar için As2 = 0 alınacaktır.
Herhangi bir birleşim bölgesinde yukarıdaki denklemle hesaplanan kesme
kuvveti, gözönüne alınan deprem doğrultusunda hiçbir zaman aşağıda
verilen sınırları aşmayacaktır. Bu sınırların aşılması durumunda, kolon
ve/veya kiriş kesit boyutları büyültülerek deprem hesabı tekrarlanacaktır.
(a) Kuşatılmış birleşimlerde : Ve  0.60 bj h fcd
(b) Kuşatılmamış birleşimlerde : Ve  0.45 bj h fcd

Kolon-kiriş birleşim bölgesindeki minimum enine donatı koşulları


aşağıda verilmiştir

a) Kuşatılmış birleşimlerde, alttaki kolonun sarılma bölgesi için


bulunan enine donatı miktarının en az % 40 ’ı, birleşim bölgesi
boyunca kullanılacaktır. Ancak, enine donatının çapı 8 mm ’den
az olmayacak ve aralığı 150 mm ’yi aşmayacaktır.

(b) Kuşatılmamış birleşimlerde, alttaki kolonun sarılma bölgesi


için bulunan enine donatı miktarının en az % 60 ’ı, birleşim
bölgesi boyunca kullanılacaktır. Ancak bu durumda, enine
donatının çapı 8 mm ’den az olmayacak ve aralığı 100 mm ’yi
aşmayacaktır.
Kuşatılmış ve kuşatılmamış kolon-kiriş birleşimleri
Kolon-kiriş
birleşim bölgesi
( TDY97 )
Zımbalama Etkisi
Davranış:
Kirişlere oturan betonarme döşemelerde kesme gerilmeleri, dolayısı ile
asal çekme gerilmeleri oldukça düşük düzeyde kaldığından, bu tür yapı
elemanlarında kesme güvenliği genelde kritik olmaz.
Ancak, döşemelerin doğrudan kolonlar tarafından taşındığı “kirişsiz
döşeme” sistemlerinde, kolon yöresinde oluşan asal çekme gerilmeleri
oldukça yüksek çıkabilir ve betonun çekme dayanımını aşabilir.
Tekil betonarme temellerde de, kolonun temel plağına uyguladığı yük
nedeni ile, kirişsiz döşemelere benzer bir sorun oluşmaktadır.
Kirişsiz döşeme ve tekil temellerde kolon yöresinde oluşan bu asal çekme
gerilmeleri betonun çekme dayanımını aştığında, asal çekme gerilmelerine
dik yönde çatlakların oluşması doğaldır.
Asal çekme gerilmeleri genellikle plak düzlemine 45o lik bir açı
yaptığından, çatlaklar da yaklaşık 45o lik bir bir eğimle oluşacaktır. Önlem
olarak kesme donatısı kullanıldığında, bu eğimin azaldığı gözlenmiştir. Bazı
ekstrem durumlarda, çatlak eğimi 25o ‘ye kadar düşebilmektedir.
Çatlakların oluşması ile kesme kuvvetini taşıyan betonun dayanımı büyük
ölçüde azaldığından; kolon, döşeme veya temel plağını zımbalayarak
deler. Bu tür kırılma son derece ani ve gevrektir. Zımbalama sonucu kolon
başında oluşacak piramit parçasının yüzeylerinin eğimi, çatlak eğimi ile
aynı olacaktır.
Şekilde a ve b kolon etrafında oluşan piramit parçaları, c
de ise piramiti oluşturan çatlaklar gösterilmiştir.

Zımbalama
kırılması
Son derece ani ve gevrek olan zımbalama kırılması, tüm yapının
birkaç saniye içinde yerle bir olmasına neden olabilir.

Zımbalama nedeni ile


göçen bir binada
ayakta kalan kolon
Zımbalama dayanımını artırmak için özel zımbalama donatısı kullanılabilir.
Bu tür donatı, kirişlerdeki kayma donatısı gibi asal çekme gerilmelerini
karşılayacak bir biçimde düzenlenmelidir. Zımbalama için çeşitli donatı
türleri geliştirilmiş olup aşağıda gösterildiği gibi tipleri vardır.

Uygulamada
sık kullanılır

Zımbalama donatı türleri


Farklı şekillerde kirişsiz döşeme uygulamaları
Şekilde a olarak gösterilen, en sık kullanılan donatı türü
olup, kirişteki pilyelere benzemektedir. Kirişteki pilye ile
aralarındaki tek fark, döşemelerde pilyelerin kirişlerdeki gibi
tek değil; iki dik yönde düzenlenmeleridir.
Yapılan deneyler bu ve buna benzer donatıların beklendiği
kadar etkili olmadığını göstermiştir. Bunun sebebi ise
döşemelerin kirişler kadar derin olmaması nedeni ile,
zımbalama donatısının yeterince kenetlenmemesi ve
zımbalama donatısı nedeni ile çatlak eğiminin azalmasıdır.
TS 500 ‘de kalınlığı 25 cm ’den az olan döşemelerde
zımbalama donatısı kullanılmasına izin verilmemiştir.
h  25 cm olan döşemelerde ise, gerekli zımbalama
donatısı hesaplanırken, donatı hesap gerilmesinin fywd
yerine 0.5fywd alınması öngörülür. Bu durum, zımbalama
donatısının % 50 etkili olduğu anlamına gelir.
Betonarme Plakların Zımbalama Dayanımı
Zımbalama donatısı olmayan betonarme plaklardaki
zımbalama gerilmesi, plağa uygulanan kesme kuvveti
zımbalama alanına bölünerek bulunabilir.
Zımbalama dayanımı ise; beton çekme dayanımı,
zımbalama alanı ile çarpılarak hesaplanabilir.
Son yıllarda yapılan çalışmalar, zımbalama alanının
kolon yüzünden d/2 uzaklığında oluşan
“zımbalama çevresinin” faydalı yükseklikle
çarpılması ile elde edileceği sonucuna varılmıştır.
Kolon yüzünden d/2 uzaklığında oluşan zımbalama
çevresi up olarak gösterilirse, zımbalama alanı Ap
aşağıdaki gibi tanımlanır.
Ap=up (d)
Ap : Zımbalama alanı
up : Zımbalama çevresi

Zımbalama dayanımı, betonun çekme dayanımı ile verilen alanla


çarpılarak bulunmalıdır.

Vpr=Ap fctd=up d fctd ( Eksenel yük durumunda )


Kenar kolonlar, geometrisi dikdörtgenden farklı değişik kesitler
gibi durumlarda zımbalama çevresinin nasıl tanımlanacağı aşağıda
gösterilmiştir.
Plağa kolon çevresinden uygulanan toplam kuvvet Vpd olarak
gösterilirse, zımbalama güvenliği aşağıdaki koşulun sağlanması
olarak tanımlanabilir.

V pr  V pd
Plağa uygulanan kuvvet Vpd hesaplanırken, kolonlardan döşemeye
aktarılan momentin bir bölümünün oluşturacağı kesme kuvvetleri de
dikkate alınmalıdır. Moment olmadığı veya ihmal edilebilir düzeyde
olduğu durumlarda Vpd hesaplanırken, zımbalama çevresi içinde kalan
yayılı yük, hesap kesme kuvvetinden çıkarılmalıdır.
Vpd=Fd – Fa
Fd , temelde kolon eksenel yükü; döşemelerde ise, alt ve üst kolonların
eksenel yüklerin farkıdır. Fa ise, zımbalama çevresi içinde kalan plak
yüklerinin toplamıdır ve nasıl hesaplanacağı aşağıdaki şekilde
gösterilmiştir.
Fd=F2 - F1
Daha önce, Vpd hesap kuvvetinin momentler nedeni ile oluşan kesme
kuvvetlerini de içermesi gerektiği söylenmişti. Vpd ‘nin moment etkisini
içermesi yerine;
Vpr=Ap fctd=up d fctd (Eksenel yük durumunda)
şeklinde verilen zımbalama dayanımının belirli bir katsayı ile azaltılması
pratik olacaktır. Bu nedenle diğer bir çok yönetmelikte olduğu gibi
TS 500 ‘de de Vpd ‘nin hesaplanması, Vpr ‘nin ise aşağıdaki bağıntıdan
bulunması öngörülmektedir.
Kirişsiz
döşemelerde
ve tekil
temellerde
esas
alınacak
zımbalama
çevresi
Kenar kolonlar ve geometrisi dikdörtgenden değişik olan kesitler için
zımbalama çevresinin nasıl tanımlanacağı aşağıdaki şekilde verilmiştir.

Döşeme kenarlarına yakın kolonlar ve değişik kesitli kolonlar için


zımbalama çevresi
Denklemdeki  katsayısı, moment etkisi altında zımbalama
dayanımını azaltan bir katsayıdır ve 1.0 ’den küçüktür.
Momentin sıfır veya ihmal edilecek düzeyde olduğu
durumlarda, 1.0 alınmalıdır. Moment etkisi içeren yaklaşık
bir hesap yapılmak istendiğinde,  aşağıdaki bağıntılardan
bulunabilir.

1.0
bx , by : Zımbalama   Dikdörtgen
ex  e y kesitli kolonlar
çevresinin boyutları 1.0  1.5 ve yük alanları
bx by için
d : Döşeme faydalı
yüksekliği
d0 : Dairesel 1.0 Dairesel kesitli
 kolonlar ve yük
kolonun çapı 2e
1.0  alanları için
d  d0
e , ex , ey : Dış merkezlik
Dış merkezlik hesaplanırken temellerde kolon momentinin %40 ’ı temel
alınmalıdır. Döşemelerde ise, kolonun iki yüzünde dengelenmemiş
momentinin %40 ’ı dışmerkezliğin hesaplanmasında temel alınmalıdır.
Geri kalan kısmın eğilme momenti etkisiyle iletildiği kabul edilir.

Zımbalama
dayanımının
hesabında
dikkate alınacak
momentler
Döşemede kolon yüzüne bitişik veya yakın boşluklar bulunduğu
durumlarda, zımbalama çevresini azaltmak gerekir. TS 500 ’de
ekseninden boşluğa teğet iki doğru çizilmesi ve zımbalama çevresinin iki
teğet arasında kalan bölümünün dikkate alınmaması önerilmektedir.
Zımbalama çevresinin nasıl azaltılacağı aşağıdaki şekilde gösterilmiştir.
Kolon yüzünden 5d ‘den daha uzakta bulunan boşluklar dikkate
alınmayabilir.

Zımbalama
çevresinin
boşluklar
nedeni ile
azalması
Zımbalama hesabı ile ilgili özet
1) Zımbalama yükü hesaplanır.
Vpd = Fd - Fa
Fd = F2 - F1 (Yük katsayısı uygulanmış yükler)
2) Zımbalama çevresi up kolon yüzünden d/2 uzaklığında
hesaplanır.
Dikdörtgen kolon için; up=2(bx+by)
bx=h+d
by=b+d

3) Döşemenin dengelenmiş momentinin %40 ’ı temel alınarak


dışmerkezlik ya da dışmerkezlikler hesaplanır.
M 2  M1
e  0.4
( F2  F1 )
4) katsayısı hesaplanır.

1.0 1.0
  veya 
ex  e y 2e
1.0  1.5 1.0 
bx by d  d0

5) Zımbalama dayanımı hesaplanır. Vpr =  up d fctd

6) Sonuç; V pr  V pd Zımbalama güvenliği


sağlanmıştır.

Döşeme kalınlığı ya
V pr  V pd da kolon boyutları
büyütülmelidir.
Zımbalama donatısı
Eğer, deprem kullanılarak güvenlik
momentleri nedeni ile V pr  V pd ise, sağlanabilir. Bu durumda,
Vpd  1.5 Vpr koşulu
mutlaka sağlanmalıdır.
Zımbalama Donatısı
Daha önce belirtildiği gibi, zımbalama donatısı çeşitli
biçimlerde düzenlenebilir. Pilyelerden oluşan zımbalama
donatısının hesabında, betonca karşılanmayan kesme kuvveti
temel alınmalıdır.
Gerekli pilye alanı (iki dik yöndeki pilye alanlarının toplamı) Asb
ile gösterilirse, hesaplar aşağıdaki denkleme göre yapılabilir.

V pd  V pr
Asb 
0.50  f ywd
Denklemde donatı hesap dayanımının 0.50fywd alınmasının
nedeni, çatlak eğiminin 45o ’den az olma olasılığı ve
kenetlenme sorunudur. Bu durumda; yönetmelik koşulu
olmasa da, Vpd  1.5 Vpr koşulu mutlaka sağlanmalıdır.
Zımbalama Güvenliğiyle ilgili öneriler
Betonarme temellerde, özellikle kirişsiz döşemelerde zımbalama
güvenliğinin sağlanması son derece önemlidir. Hesap ve yapım
aşamasında gerekli titizlik gösterilmediği takdirde oluşabilecek
zımbalama kırılması, betonarmede rastlanan en ani ve gevrek kırılma
türlerinden biri olacağından, büyük felaketlere yol açabilir.
• Zımbalama dayanımı beton dayanımı ile doğrudan ilgili olduğu için
özellikle kirişsiz döşemelerde beton dayanımında azalmaya tolerans
çok azdır.
• Kirişsiz döşemede kalıp alma süreci önemlidir. Beton dökülen
döşemenin yükünün doğrudan aşağıdaki döşemeye aktarılması ve alt
döşemedeki betonun henüz 28 günlük dayanıma ulaşmadığı da göz
önünde bulundurulursa, kritik bir zımbalama durumunun yapım
aşamasında ortaya çıkabileceği görülmektedir.
• Özellikle deprem bölgesinde yapılacak kirişsiz döşeme sistemli
yapılarda, yatay yükün tamamını taşıyabilecek perde duvarlar
oluşturulmalıdır.
• Kenar ve köşe kolonlarda döşemenin kolon yüzünden dışarıya doğru
uzaması sağlanmalı veya döşeme kenarlarında kiriş
bulundurulmalıdır. Döşemenin kolon yüzünde bittiği durumlarda
zımbalama çok kritik olabilir.
Kısa Konsollar
Konsol kirişlerinin boyu, etkili derinliklerine eşit ya da az olduğunda,
bunlar kısa konsollar olarak adlandırılırlar ( av  d ). Endüstriyel yapılarda
ve köprülerde sık rastlanan kısa konsolların davranışı, klasik kiriş
davranışından oldukça değişiktir.
Kısa konsollar doğrudan kolona saplanabileceği gibi (sanayi yapılarında),
bir kirişin uzantısı olarak da (daha ziyade köprü kirişlerinde)
oluşturulabilirler.

Kısa konsollar
Kısa konsola uygulanan yükün büyük bir bölümü, C olarak
gösterilen beton basınç çubuğu ile mesnete aktarılır.
Konsol üstüne yerleştirilen çekme donatısındaki kuvvetin ( T ), beton
gövdesinde oluşan C basınç kuvvetinin eğimine bağlı olduğu görülür.
Eğilmenin önemli olmaması nedeniyle T hemen hemen sabit
kalacağından, sağda kolon yüzünden başlayarak; solda ise, yük
noktasının ötesinde yeterli kenetlenme boyunun sağlanması
gerekmektedir.
Özel önlemler alınmamışsa, konsola oturan kirişlerde büzülme ve
sıcaklık değişimi gibi olaylar nedeni ile oluşan kısalma ve uzamalar,
konsol üzerinde yatay kuvvetler oluştururlar, Hd .
Bu yatay kuvvet için yük katsayısı 1.6 alınır. Her zaman çekme
olarak hesaba katılacak bu yatay kuvvet, 0.2Vd den küçük
olmamalıdır.
Çok kısa konsollarda ( av / d < 0.5 ) yukarıda gösterilen dayanım
poligonunun oluşması zordur. Bu tür konsollarda klasik anlamdaki
kesme ve sürtünme önemli rol oynar.
Kısa konsoldaki gerilme dağılımı
Kısa Konsolda Kırılma Şekli

V
V
H
H

Potansiyel
kayma
yüzeyi

V V

H H
Sürtünme Kesmesi Dayanımı
Çok kısa konsollarda mesnette
kesme kuvveti yönünde bir çatlak
oluşabilir. Bu durumda kırılma,
kolon yüzünde oluşan dikey çatlak
boyunca konsolun kesilmesiyle
oluşur. Bu tür kırılma, betonda
çok ender rastlanan kesme kırılması
durumudur.
Donatı bulunmadığı durumlarda
dayanım genelde çatlak yüzünde
oluşan sürtünme kuvveti ile
sağlanır.
Bu tür durumda en etkili donatı Awf Kısa konsol donatısı
olarak gösterilen ve konsol ile
mesnetin birleşme düzlemine dik
Vd : Konsol mesnetindeki hesap
olan ve kesme - sürtünme donatısı kesme kuvveti
olarak adlandırılan yatay
çubuklardır. : sürtünme katsayısı ( Yerinde
Vd
Awf  dökülen betonarme yapılar için 1.4
prefabrike sistemlerde 1.0
f yd  alınmalıdır, TS 500-2000 çiz.8.1 )
Kısa Konsollarda Donatı Hesabı

Kısa konsollarda
donatı hesabı,
klasik yöntemle
veya “çubuk
analojisi”
kullanılarak
yapılabilir.
Burada,
TS 500-2000
’de verilen
klasik yöntem
anlatılacaktır.

Kısa konsol donatı detayı


TS 500-2000 ’de kısa konsollarda sürtünme kesmesi için de hesap
yapılması ve kesme – sürtünme donatısı Awf ‘nin hesaplanması
öngörülmektedir. Konsol üst yüzünde bulundurulacak olan toplam
çekme donatısı Ast için aşağıdaki denklemler verilmiştir.
Kısa konsolların üst yüzüne yerleştirilecek çekme donatısının
hesabında, moment kolu 0.8 d alınmalıdır.

Ast=(As+An) ≥ ( 2Awf /3+An )


≥ 0.05 ( fcd/fyd ) bw d
Vd av  H d (h  d )
As  An  H d / f yd
f yd 0.8d
Vd
Sürtünme kesmesi için gereken donatı alanı ; Awf 
f yd 
Konsolun üst yüzünden 2d/3 derinliğine kadar yerleştirilecek olan
kapalı veya açık yatay donatının ( etriyelerin ) alanı Asv , aşağıdaki
denklemle hesaplanmalıdır.
Asv ≥ 0.5 (Ast - An)
Yukarıdaki şekilde asal çekme gerilmeleri gösterilmiştir.
Kısa konsollarda  açısı çok küçük olduğundan, düşey
etriyeler pek etkili değildir. Buna karşın asal çekme
gerilmelerine paralele yakın bir konumda olan yatay
donatı, Asv çok etkilidir.
Kısa konsollarda çekme donatısının konsol ucuna
kenetlenmesini sağlamak sorun oluşturabilir.
Bu kenetlenme, konsol ucunda çekme donatısına dik
doğrultuda yerleştirilecek bir çubuğa (ankraj çubuğu),
çekme donatısının kaynaklanması ile sağlanabilir.
Kaynak yapılacak çubuğun çapı, en az çekme donatısı
çapına eşit olmalıdır.
Kenetlenmeyi sağlamak için diğer bir yol da, çekme
donatısını U biçiminde firketelerle oluşturmaktır.
Bu ankraj çubuğu veya firketenin taban bölümü
(kapalı tarafı), şekilde gösterildiği gibi, yük alanının
ötesine geçmelidir.
Yükün konsola saplanan bir kiriş vasıtasıyla
aktarıldığı durumlarda, genellikle önerilen, Asa
olarak gösterilen askı donatısının kullanılmasıdır
( P/2 kadar kuvveti aktarabilecek çapraz donatı ).

Asa  Vd / (1.41 f yd )

Kısa konsolun kesme dayanımı aşağıdaki


bağıntıda verilen koşulu sağlamalıdır.

Vr  Vd
Vd  Vmax  0.22 f cd bw d
Yüksek Kirişler
Davranış
Yüksek kirişler, l / h oranının çok küçük olması nedeni ile
klasik kiriş davranışı göstermeyen kirişlerdir. TS
500-2000 ‘deki tanıma göre; net açıklığı ( ln ), toplam
yüksekliğinin 2.5 katından küçük olan sürekli kirişler ve 1.5
katından küçük olan basit kirişler “Yüksek Kiriş” olarak
tanımlanır ve buna göre tasarlanıp, donatılır.
Yüksek kirişlerde diğer kirişlere göre kayma
deformasyonları ihmal edilemeyecek kadar büyüktür.
Ayrıca, a/d oranı çok küçük olduğundan; eğilme önemini
kaybeder ve davranışa kemerlenme etkisi hakim olur.
Bu nedenle, yükün tekil ya da yayılı oluşu ve uygulandığı
yer önemlidir.
Yüksek kirişlerde, kısa konsollara benzer bir
biçimde asal çekme gerilmelerinin yönü kiriş
ekseni doğrultusuna yakın olduğundan, düşey
etriyeler l / h oranı büyük kirişlerdeki kadar
etkili değildir.
Kiriş ekseni doğrultusunda yerleştirilen çubuklar,
kesme donatısı olarak oldukça yararlı olur.
Yüksek kirişlerde, düşey ve yatay yönde
yerleştirilerek bir hasır oluşturan donatı, en
yaygın kullanılan donatı türüdür.
Yapıda
yüksek kiriş

Yüksek kiriş
deneyi
Çok katlı bir binada yüksek kiriş
Su yapılarında yüksek kiriş uygulaması
Yüksek Kirişler için Hesap İlkeleri
a) Kesme Hesabı
TS 500-2000 ’de, bir yüzünden mesnetlenip diğer yüzünden yüklenen
ve net açıklığı, faydalı yüksekliğinin 5 katından küçük olan kirişlerin
kesme hesabı için özel koşul ve kurallara uyulması gerektiği
belirtilmektedir. Bu koşul ve kurallar burada verilecektir.
Aynı yüzünden mesnetlenen ve yüklenen kirişlerin kesme hesabı, bu
bölümün başında verilen genel yönteme göre yapılacaktır.
Hesap kesme kuvveti, düzgün yayılı yük taşıyan kirişlerde mesnet
yüzünden 0.15ln uzaklığında, tekil yük taşıyanlarda ise 0.5a
uzaklığında hesaplanacaktır. Burada “a” tekil yükün mesnet yüzünden
uzaklığı, ln ise kirişin net açıklığıdır. Kesme hesabı için tanımlanan bu
kritik kesitin mesnetten uzaklığı, hiçbir zaman kiriş faydalı yüksekliği
“d” den büyük alınmamalıdır.
Betonun kesme dayanımına katkısı, normal kirişlerdeki gibi
hesaplanacaktır.
Yukarıda tanımlandığı şekilde hesaplanan hesap kesme kuvveti hiçbir
zaman aşağıdaki sınırları aşmamalıdır. Bu sınırlar aşılırsa, kiriş kesit
boyutları büyütülmelidir.
( ln/d ) < 2.0 ise Vd ≤ 0.20 fcd bw d
2.0 ≤ (ln/d) ≤ 5.0 ise Vd ≤ 0.017 fcd bw d (10+ln/d)
Hesap kesme kuvvetinin, bu bölümün başında tanımlanan çatlama dayanımı Vcr
’den büyük olduğu durumlarda, kiriş eksenine paralel ve dik yerleştirilecek olan
kesme donatısının katkısı ( Vw=Vd-Vc ) aşağıdaki bağıntıdan hesaplanmalıdır.

d  ln  Av f ywd Avh f yd  ln 
Vw  1    11  
Bağıntıdaki Av , 12  eksenine
kiriş d  dik  paralel
s olan; sAhvh ise d yerleştirilen gövde
donatısının alanıdır. Eksene dik olan enine kesme donatısının aralığı s ; paralel
olanın boyuna kesme donatısının ki ise, sh olarak gösterilmiştir. Betonun kesme
dayanımına katkısı Vc , şu şekilde hesaplanır.
Vc = 0.8 Vcr
Vcr= 0.65 x fctd x bw x d
Vr  Vd
Vr = Vc+Vw
Kiriş eksenine dik ve paralel yerleştirilecek donatı
aşağıda verilen değerlerden az olamaz.

Av f ctd
 0 .8 bw
s f ywd
Avh f ctd
 0.8 bw
sh f yd
Ayrıca, yukarıda tanımlanan düşey ve yatay kesme donatısının
aralığı da d/5 ve 400 mm ’den büyük olmamalıdır.
Hesap kesme kuvvetinin çatlama dayanımından küçük çıktığı
durumlarda da yukarıda tanımlanan minimum donatının
bulundurulması zorunludur.
b) Eğilme Donatısının Hesabı
Yüksek kirişlerin eğilme donatısı hesaplanırken, moment kolunun
küçüleceği dikkate alınmalıdır.
Md
As 
f yd (z )

Tek açıklıklı kirişlerde z=0.2h(l/h+2.0) ≥ 0.6h


Sürekli kirişlerde z=0.2h(l/h+1.5) ≥ 0.5h
Basit mesnetli, tek açıklı kirişlerdeki çekme donatısı; sürekli kirişlerdeki
açıklık donatısının tümü, mesnetten mesnete kesintisiz uzatılmalı ve
bu donatının mesnetlerde kenetlenmesi sağlanmalıdır.
Bu donatı 0.05h ( 5-l/h ) derinliğe yayılmalıdır. Mesnetlerdeki
kenetlenme için en iyi yol, yatay kanca veya firkete kullanmaktır.
Sürekli kirişlerde mesnet momenti için yerleştirilen çekme donatısının
en az %50 ‘si mesnetten mesnete kesintisiz uzatılmalıdır. Donatının
kalan bölümü, mesnetten 0.4l uzaklığında kesilebilir.
Mesnetteki çekme donatısı, kiriş üst yüzünden aşağıya doğru 0.8h
derinliğinde iki şerit halinde uygulanmalıdır. İlk şerit 0.2h derinliğine
yayılmalı ve bu şeritteki donatı alanı aşağıdaki değerden az
olmamalıdır.
Mesnet donatısı ≥ 0.5 As (l/h-1.0)
Sürekli yüksek kirişlerde, mesnetteki çekme donatısının %50 ’si, kesme
donatısı hesabında dikkate alınabilir.
Yüksek kirişlerde yükün kiriş alt yüzüne uygulandığı durumlarda, yükü
üst yüzdeki basınç bölgesine aktarmak için askı donatısı kullanılması
gerekir. Kiriş alt yüzüne uygulanan yük düzgün yayılı olduğunda, en
etkili askı donatısı düşey çubuklardır.
Bu çubuklar U şeklinde bükülerek alttaki donatıyı saracak bir biçimde
düzenlenirse, daha etkili olur.
Çubukların boyu, kiriş açıklığı ve kiriş derinliğinden az olmamalıdır. Bu
boy mesnet dolaylarında %20 azaltılabilir.
Yükün, söz konusu kirişe saplanan diğer bir kirişle aktarıldığı
durumlarda, yükün basınç bölgesine aktarılması, birleşim bölgesinde
düzenlenecek askı donatısı ile sağlanmalıdır. Aktarılacak yükün çok
büyük olduğu durumlarda, yükün %60 ’ının aşağıda gösterilen şekilde
eğik çubuklarla aktarılmasına izin verilir.
Yüksek kirişlerin başka bir yüksek kiriş veya perdeye oturduğu
durumlarda ise, yükün mesnete aktarılabilmesi için özel mesnet
donatısına gereksinme vardır. Bu donatı, aşağıda şekilde gösterildiği
gibi karesel bir ağ olabileceği gibi, eğik çubuklardan da oluşabilir.
Yüksek kiriş donatısının yerleştirilmesi
Yüksek kirişte askı donatısı
Bir yüksek kirişin
diğerine saplandığı
durumda donatı detayı
Mesneti perde olan yüksek kirişlerde mesnet donatısı
Taşıyıcı Perde Duvarlar
Perde; deprem yönetmeliğine göre, planda uzun kenarının
kalınlığına oranı en az 7 olan düşey taşıyıcı elemanlardır.
Perde duvarın kalınlığı kat yüksekliğinin ve perde uzun
kenarının 1/20 ‘sinden yada 15 cm ‘den daha az olamaz.
Perde duvarların her iki yüzünde de yatay ve düşey
çubuklardan oluşan bir ağ oluşturulmalıdır. Bu ağı oluşturan
hem düşey, hem de yatay çubukların alanları perde duvar
brüt alanının 0.0025 ‘inden az olmamalıdır. Donatı aralığı,
perde kalınlığından ve 30 cm ‘den fazla olmamalıdır.
Perdelerin her iki yöndeki donatı ağları 4 adet/m2 çengel
donatı ( çiroz ) ile bağlanmalıdır. Deprem bölgelerinde uzun
kenarın 0.1h bölgelerinde düşey donatı aralığı yarıya
indirilmelidir.

( ℓw / b w > 7 )
Perdeler için TDY97 ‘de öngörülen ilave koşullar
Süneklik Düzeyi Yüksek Perdeler
Enkesit Koşulları
Perdeler, planda uzun kenarının kalınlığına oranı en az yedi olan düşey
taşıyıcı sistem elemanlarıdır( ℓw / bw > 7). Deprem yüklerinin tümünün
bina yüksekliği boyunca sadece perdeler tarafından taşındığı binalar
dışında perde kalınlığı, kat yüksekliğinin 1/15 ’inden ve 200 mm ’den
az olmayacaktır ( bw > Hi / 15 ve bw > 200 mm ).

Ancak Hw / ℓw > 2.0 olan perdelerde, aşağıda tanımlanan kritik perde


yüksekliği boyunca perde kalınlığı, kat yüksekliğinin 1/12 ’sinden az
olmayacaktır ( bw > Hi / 12 ).
Deprem yüklerinin tümünün bina yüksekliği boyunca sadece perdeler
tarafından taşındığı binalarda, aşağıdaki denklemlerle verilen
koşulların her ikisinin de sağlanması durumunda perde duvar kalınlığı,
binadaki en yüksek katın yüksekliğinin 1/20 ’sinden ve 150 mm ’den az
olmayacaktır ( bw > H i,max / 20 ve bw > 150 mm ).
Yukarıdaki denklemler, bodrum katlarının çevresinde çok rijit betonarme
perdelerin bulunduğu binalarda zemin kat düzeyinde, diğer binalarda ise
temel üst kotu düzeyinde uygulanacaktır.

Ag / Ap  0.002 , Ag  0.002Ap


Vt / Ag  0.5 fctd , Ag  Vt / 0.5 fctd
Ag: Herhangi bir katta, gözönüne alınan deprem doğrultusuna paralel
doğrultuda perde olarak çalışan taşıyıcı sistem elemanlarının enkesit
alanlarının toplamı
Ap: Binanın tüm katlarının plan alanlarının toplamı

Perde Yüksekliği, Kritik Perde Yüksekliği ve Perde Uç Bölgeleri


Perde yüksekliği Hw : Temel üstünden veya zemin kat döşemesi üst
kotundan ölçülen yüksekliktir.
Kritik Perde Yüksekliği Hcr : Temel üstünden ölçülen ve aşağıda verilen
koşulların elverişsiz olanını sağlayacak biçimde belirlenen yükseklik.
Temel üstünden itibaren kritik perde yüksekliği, 2ℓw değerini aşmamak
üzere, aşağıda elverişsiz olanını sağlayacak biçimde belirlenecektir.
2ℓw  Hcr  ℓw
Hcr  Hw / 6

Hw / ℓw > 2.0 olan perdelerin planda her iki ucunda perde uç


bölgeleri oluşturulacaktır. Perde uç bölgeleri, perdenin kendi kalınlığı
içinde (perde içinde gizli kolon olarak) oluşturulabileceği gibi,
perdeye dik birleşen diğer bir perdenin içinde veya perdenin ucunda
genişletilmiş bir kesitin içinde de düzenlenebilir.
Uç bölgelerinin boyutları aşağıdaki koşulları sağlayacaktır.
Hcr boyunca:
Hcr dışında kalan perde yüksekliği boyunca:

Perde uç bölgelerinin, perdeye dik birleşen diğer bir perdenin


içinde veya perdenin ucunda genişletilmiş bir kesitin içinde
düzenlenmesi durumunda:
Bodrum katlarında rijitliği üst katlara oranla çok büyük olan
betonarme çevre perdelerinin bulunduğu ve bodrum kat
döşemelerinin yatay düzlemde rijit diyafram olarak çalıştığı
binalarda, Hw ve Hcr büyüklükleri zemin kat döşemesinden
itibaren yukarıya doğru gözönüne alınacaktır. Bu tür binalarda
kritik perde yüksekliği, en az zemin katın altındaki ilk bodrum
katının yüksekliği boyunca aşağıya doğru ayrıca uzatılacaktır.
Dikdörtgen kesitli perdelerde, yukarıda tanımlanan kritik perde
yüksekliği boyunca uç bölgelerinin her birinin plandaki uzunluğu,
perdenin plandaki toplam uzunluğunun %20 ’sinden ve perde
kalınlığının iki katından daha az olmayacaktır.
Kritik perde yüksekliğinin üstünde kalan perde kesimi boyunca
ise, perde uç bölgelerinin her birinin plandaki uzunluğu,
perdenin plandaki toplam uzunluğunun %10 ’undan ve perde
kalınlığından az olmayacaktır .
Perde uç bölgelerinin, perdeye birleşen diğer bir perdenin veya
perdenin ucunda genişletilmiş bir kesitin içinde düzenlenmesi
durumunda; her bir perde uç bölgesinin enkesit alanı, en az
dikdörtgen kesitli perdeler için TDY97 mad.7.6.2.3 ’te
tanımlanan alana eşit olacaktır.
Gövde Donatısı Koşulları
Perdenin her iki yüzündeki gövde donatılarının toplam enkesit alanı,
düşey ve yatay donatıların her biri için, perde uç bölgelerinin arasında
kalan perde gövdesi brüt enkesit alanının 0.0025 ’inden az olmayacaktır.
Hw / ℓw  2.0 olması durumunda perde gövdesi, perdenin tüm kesiti
olarak gözönüne alınacaktır.
Perde gövdesinde boyuna ve enine donatı aralığı 250 mm ’den fazla
olmayacaktır .

 sv  0.0025 sh  0.0025


sv  250 mm sh  250 mm
Enkesit koşullarında verilen bağıntıların her ikisinin de sağlandığı
binalarda, düşey ve yatay toplam gövde donatısı oranlarının herbiri
0.0015 ’e indirilebilir. Ancak bu durumda donatı aralığı 300 mm ’yi
geçmeyecektir.
Uç bölgeleri dışında, perde gövdelerinin her iki yüzündeki donatı ağları,
beher metrekare perde yüzünde en az 4 adet özel deprem çirozu ile
karşılıklı olarak bağlanacaktır. Ancak kritik perde yüksekliği boyunca, uç
bölgeleri dışındaki beher metrekare perde yüzünde en az 10 adet özel
deprem çirozu kullanılacaktır. Çirozların çapı, en az yatay donatının çapı
kadar olacaktır.
Gövde Donatılarının Düzenlenmesi
Perdelerin yatay gövde donatıları, daha önceki şekilde
görüldüğü gibi düzenlenebilir. Bu şekilde düzenlenen
yatay gövde donatıları, kritik perde yüksekliği boyunca
perde uç bölgelerine konulacak sargı donatısının
belirlenmesinde hesaba katılabilir.
Yatay gövde donatıları etriyelerle sarılı perde uç
bölgesinin sonunda 90 derece kıvrılarak karşı yüzde
köşedeki düşey donatıya 135 derecelik kanca ile
bağlanacaktır.
Yatay gövde donatılarının perde ucunda 90 derece
kıvrım yapılmaksızın bitirilmesi durumunda, perdenin her
iki ucuna gövde donatısı ile aynı çapta olan 
biçiminde yatay donatılar yerleştirilecektir.
Bu donatılar, perde uç bölgesinin iç sınırından itibaren
perde gövdesine doğru en az kenetlenme boyu kadar
uzatılacaklardır.
Perde Uç Bölgelerinde Donatı Koşulları

Perde uç bölgelerinin her birinde, düşey donatı toplam alanının


perde brüt enkesit alanına oranı 0.001 ’den az olmayacaktır. Ancak,
kritik perde yüksekliği boyunca bu oran 0.002 ’ye çıkarılacaktır.
Perde uç bölgelerinin her birinde düşey donatı miktarı 414
’ten az olmayacaktır .

Her bir uç bölgesinde;

*Kritik Yükseklik Boyunca:


Düşey donatı toplam alanı  0.002 x Perde brüt alanı
*Kritik Yükseklik Dışında:
Düşey donatı toplam alanı  0.001 x Perde brüt alanı

*Perde uç bölgesinde kullanılan donatı en az 414


olacaktır.

Perde uç bölgelerindeki düşey donatılar, aşağıdaki kurallara


uyularak, kolonlarda olduğu gibi etriyeler ve/veya çirozlardan
oluşan enine donatılarla sarılacaktır.
(a) Uç bölgelerinde kullanılacak enine donatının çapı 8 mm ’den az
olmayacaktır. Etriye kollarının ve/veya çirozların arasındaki yatay
uzaklık a , etriye ve çiroz çapının 25 katından fazla olmayacaktır.
(b) Kritik perde yüksekliği boyunca perde uç bölgelerine, kolonların
sarılma bölgeleri için TDY97 Denklem (7.1b) ile belirlenen enine
donatıların en az 2/3 ’ü konulacaktır. Düşey doğrultuda etriye ve/veya
çiroz aralığı perde kalınlığının yarısından ve 100 mm ’den daha fazla, 50
mm ’den daha az olmayacaktır . Bu donatılar, temelin içinde de en az
perde kalınlığının iki katı kadar bir yükseklik boyunca devam
ettirilecektir.
s v  bw / 2
sv  100 mm
sv  50 mm
( c ) Kritik perde yüksekliğinin dışında kalan perde uç
bölgelerinde düşey doğrultudaki etriye ve/veya çiroz aralığı,
perde duvar kalınlığından ve 200 mm ’den daha fazla
olmayacaktır .
Ancak, perde uç bölgelerindeki enine donatının çapı ve aralığı,
hiçbir zaman perde gövdesindeki yatay donatıdan az
olmayacaktır.

s v  bw
sv  200 mm
TDY97 ‘ye göre
taşıyıcı perde
duvarların donatı
koşulları
Tasarım Eğilme Momentleri
Hw / ℓw > 2.0 koşulunu sağlayan perdelerde tasarıma esas eğilme
momentleri, belirlenen kritik perde yüksekliği boyunca sabit bir değer olarak,
perde tabanında TDY97 Bölüm 6 ’ya göre hesaplanan eğilme momentine eşit
alınacaktır. Kritik perde yüksekliğinin sona erdiği kesitin üstünde ise, TDY97
Bölüm 6 ’ya göre perdenin tabanında ve tepesinde hesaplanan momentleri
birleştiren doğruya paralel olan doğrusal moment diyagramı uygulanacaktır.
Çevresinde rijit perdeler bulunan bodrumlu binalarda sabit perde momenti,
tanımlanan kritik perde yüksekliği boyunca göz önüne alınacaktır.

Perdeler
için tasarım
eğilme
momentleri
Hw / ℓw > 2.0 olması durumunda, her bir katta perde kesitlerinin
taşıma gücü momentlerinin, perdenin güçlü doğrultusunda kolonlar için
TDY97 Denklem (7.3) ile verilen koşulu sağlaması zorunludur. Aksi
durumda perde boyutları ve/veya donatıları arttırılarak deprem hesabı
tekrarlanacaktır.

Perdelerin Kesme Güvenliği


Perde veya perde parçalarındaki enine donatının hesabında TS 500 ’e
göre yapılan analizlerden bulunan Vd kesme kuvveti esas alınacaktır.
Perde kesitlerinin kesme dayanımı Vr , aşağıdaki denklemle
hesaplanacaktır.

Vr = Ach ( 0.65 fctd + sh fyd )

Ach :Boşluksuz perdenin veya boşluklu perdede her bir perde parçasının
brüt enkesit alanı
fctd :Betonun tasarım çekme dayanımı
sh :Perde yatay gövde donatılarının perde gövdesi brüt enkesit alanına
oranı  sh,min=0.0025 
fyd :Boyuna donatının tasarım akma dayanımı
Vd :Kesme kuvveti, aşağıda tanımlanan koşulları sağlayacaktır:
Vd  V r
Vd  0.22 Ach fcd

Aksi durumda, perde kesit boyutları bu koşullar


sağlanmak üzere artırılacaktır.
Temele bağlantı düzeyinde ve üst katlarda yapılacak
inşaat derzlerinde, aktarılan kesme kuvveti için TS 500
’de tanımlanan sürtünme kesmesi hesabı mutlaka
yapılacaktır.
Bağ Kirişli (Boşluklu) Perdelere İlişkin Kural ve
Koşullar
Perdeler için yukarıda verilen tüm kural ve koşullar, bağ kirişli perdeleri
oluşturan perde parçalarının her biri için de geçerlidir.
Gözönüne alınan deprem doğrultusunda, herhangi bir bağ kirişli perde
sistemini oluşturan perde parçalarında deprem yüklerinden oluşan
taban momentlerinin toplamı, bağ kirişli perde sisteminde deprem
yüklerinden oluşan toplam devrilme momentinin 2/3 ’ünden fazla
olmayacaktır. Bu koşulun sağlanamaması durumunda, bağ kirişli
perdeyi oluşturan perde parçalarının her biri boşluksuz perde olarak
sayılacak ve Taşıyıcı Sistem Davranış Katsayısı R ile
değiştirilecektir.
Bağ kirişli perdeyi oluşturan perde parçalarının düşey donatı hesabında,
çekmeye çalışan perde parçasındaki momentin en fazla %30 ’unun,
basınca çalışan perde parçasına aktarılmasına (yeniden dağılım) izin
verilebilir.
Bağ kirişlerinin kesme donatısına ilişkin kurallar aşağıda verilmiştir:
(a) Aşağıdaki koşulların herhangi birinin sağlanması durumunda, bağ
kirişlerinin kesme donatısı hesabı Kirişlerin Kesme Güvenliğine
göre yapılacaktır.
ℓn > 3 h k
Vd  1.5 bw d fctd

Bağ kirişli perdeler


Yukarıdaki denklemlerde verilen koşulların her ikisinin de
sağlanamaması durumunda, bağ kirişine konulacak özel kesme
donatısı, geçerliliği deneylerle kanıtlanmış yöntemlerle belirlenecek
veya bağ kirişindeki kesme kuvvetini karşılamak üzere çapraz
donatılar kullanılacaktır .
Her bir çapraz donatı demetindeki toplam donatı alanı aşağıdaki
denklemle belirlenecektir.

Asd = Vd / (2 fyd sin )

Çapraz donatı demetlerinde en az dört adet donatı bulunacak


ve bu donatılar perde parçalarının içine doğru en az 1.5 ℓb
kadar uzatılacaktır. Donatı demetleri özel deprem etriyeleri ile
sarılacak ve kullanılacak etriyelerin çapı 8 mm ’den, aralığı ise
çapraz donatı çapının 6 katından ve 100 mm ’den daha fazla
olmayacaktır.
Çapraz donatılara ek olarak, bağ kirişine TS 500 ’de öngörülen
minimum miktarda etriye ve yatay gövde donatısı konulacaktır .
Bağ kirişinde çapraz donatı
Süneklik Düzeyi Normal Perdeler

Süneklik düzeyi normal perdeler, düşey


yükler ve depremin ortak etkisinden oluşan
iç kuvvetlere göre boyutlandırılarak
donatılacaktır.
Süneklik düzeyi yüksek perdeler için verilen
bütün kural ve koşullar, kritik perde
yüksekliğine ilişkin tanım ve koşullar hariç
olmak üzere, süneklik düzeyi normal
perdeler için de geçerlidir.

You might also like