Professional Documents
Culture Documents
: Ayrnt: 339
Inceleme dizisi: 174
Kutsal insan
Egemen ktidar ve plak Hayat
Giorgio Agamben
ingilizceden eviren
/smail Tirkmim
Yayma h<?rlayan
SedefOzge
Sonokuma
Keskin
Fe11a
Kitabn zgn ad
.,fomo Sacer: ll potere sovrano e la nuda vita
'
Giulio Eiaudi Editoe, 1995
adedi 2000
ISBN 975-539-333-1
AYRlNT YAYlNLAR
Giorgio Agarnl:Jen
Kutsal nsan
1
N
C
E
l
E
M.
E
D
1
Z
1
S
1
ENLIKLI TOPlUM!/.///ich Ji YEIL POLiTIKNJ. Porrin Ji MARKS, FREUD VE GNLK HAYATIN ELETIRISI!B. Brown Ji KA
DINLIK ARZULARVR. Coward Jt FREUD'DAN LACAN'A PSIKANALIZ/S. M. Tura Ji NASIL SOSYALIZM? HANGI YEIL? NIIN
TINSELLIK?/R. Bahro Ji ANTROPOLOJIK AIDAN.IDDET/Der: D. Riches .d ELETIRELAILE KURAMI/M. Paster Jt IKIBIN'E
DOGRU/R. Williams Ji DEMOKRASI ARAYllNDA KENT/K Bumin. Ji YARIN/R. Havemaan -" DEVLETE KARI TOPLUM/P.
C/as/res Ji RUSYA'DA SOVYETLER (19051921)/. Anwei/er .!!1 BOLEVIKLER VE II DENETIMI!M. Biinion .d EDEBIYAT
KURIIMUT. Eagleton .!!1 IKI FARKLI SIYASETIL Kker .d ZGR EGITIMIJ. Spring J:f EZILENLERIN PEDAGOJ!SI!P. Frelre .s
SANAYI SONAASI TOPYALARIB. Frankel .d IKENCEYI DUADURUNVT. Akam Ji ZORUNlU EGiTIME HAYIRVC. Baker .d
SESSIZ YIGINLARIN GLGESINDE YA DA TOPLUMSALlN SONU/J. Baudril/ard .d ZGR BIR TOPlUMDA BILIMIP. Feyerabend
.d VAHI SAVAININ MUTSUZlUGU/P. Ciastres .d CEHENNEME VG/G. Vassaf .d GSTERI TOPLUMU VE YORUM
LARIG. Debord .d AGlR EKIMIL Segaf.d CINSEL IDDET/A. Godenzl .!!1 ALTERNATIFTEKNOLOJI!D. Dickson .d ATE VE
GNE!/. Murdoch .d OTORtTEIR. Sennen .d TOTALITARIZM!S. Tormey .d ISLAM'IN BILINALTINDA KADIN/F. Ayt Sabbah
.d MEDYA VE DEMOKRASIJJ. Keane .d ,OCUK HAKLARVDer: B. Franklin .d KTEN SONRNDer. R. Blackbum .d DN
YANlN BATIULAMASVS. Latouche ..X TURKiVE'NIN BATILILATIRILMIISUC. Aklar .d SINIRLARI YlKMAK/M. Mellor .!!1 KAPI
TALIZM, SOSYALIZM, EKOLOJI!A. Gorz .d AVRUPAMERKEZCILIKIS.Am/n .d AHLAK VE MODERNLIK!R. Poole .d GNDELIK
HAYAT KILAVUZU/S. WiUis .d SIVIL TOPLUM VE DEVLET/Der. J. Keane-" TELEVIZYON: LDREN EGLENCEIN. Postman .!!1
MODERNLIGIN SONULARVA Giddens .!!1 DAHA AZ DEVLET DAHA OK TOPlUMlA. Canlen .d GELECEGE BAKMAK!M. Al
bert R. Hahnef.d MEDYA, DEVLET VE UlUS/P. Sch/esinger .d MAHREMIYETIN DNM/A Giddens ..X TARIH VE TINJJ.
Kovel .a ZGRLGN EKOLOJISI!M. Bookchln .d DEMOKRASI VE SIVIL TOPlUM/J. Keane .a U HAIN KALPLERIMIZIR.
Coward .!!1 AKLA VEDNP. Feyerabend .d BEYIN IGFALEBEKESI!A. Mane/art .d IKTISADI AKllN ELETIRISI!A. Gorz .d MODERNLIGIN SIKINTILARUC. Taylor .d GL OEMOKRASI!B. Barber .d. EKIRGE/B. Suils ..X KTULGN EFFAFLIGVJ.
Baudn1/ard ..X ENTELEKTEUE. Said .d TUHAF HAVNA.Ross .d YENI ZAMANLAR/S. Hall-M. Jacques A TAHA'KKM VE Di
RENI SANATLARVJ.C. Sean ..X SAGLIGIN GASPU/.11/ich ..X SEVGININ BILGELIGiJA. Fink/elkraut ..X KIMLIK VE FARKLillK/W.
Connot/y J:1 ANTIPOLITIK AGDA POLITIKNG. Mulgan ..X YENI BIR SOL ZERINE TARTIMALAR/H. Walnwright .d DEMOK
RASI VE KAPITALIZM/S. Bow/esH. Gintis .d OLUMSALLIK, IRONI VE DAYANIMNR. Rorty ..X OTOMOBILIN EKOLOJ!SI/P. FreundG. Martin ..X PME, GIDIKLANMA VE SlKilMA ZERINE!A. Phillips .!!1 IMKANSIZIN POLITIKASUJ.M. Besnier ..X GEN
LER IiN HAYAT BILGISI EL KITABVR. Vaneigem A CENNETIN DIBI!G. Vassaf .d EKOLOJIK BIR TOPlUMA DOGRU/M. Bookc
hfn .d IDEOLOJI!T. Eagfeton .d DZEN VE KALKINMI\ KlSKAClNDA TRKIYEIA. lnsel .d AMEAIKNJ. Baudrillard "" POST
MODERNIZM VE TKETIM KLTR/M. Featherstone ..X ERKEK AKIUG. Uoyd .d BARBARLIK/M Henry ..X KAMUSAL INSA
NIN K~/R. Sennen ..X POPlER KLTAUERID.'Rove Ji BELLEGINI YITIRENTOPLUMIR.Jacoby ..X GLME/H. Ber!J
son "' LUME KARI HAYAT/N. O. Brown .d SIVILITMTSIZLIK!Der.: Y. Coar .!!1 AHLAK ZERINE TARTIMALARIJ. Nunall
.d TKETIM TOPLUMU/J. Baudrillard ..X EDEBIYAT VE KTLKIG. Balaille ..X LMCL HASTALIK UMUTSUZLUK/S. Kier
kegaard ..X ORTAK BIR EYLERI OLMAYANLARlN ORTAKLIGVA. Ungis ..X VAKiT LDRMEK!P. Feyerabend ..X VATAN A
KI/M. Viroli ..X KIMLIK MEKANLARVD. Mortey-K Robins J:1 OOSTLUK ZERINE/S. Lynch Jt KIISEL ILIKILER/H. LaFolleUe
J!/ KADlNLAR NEDEN YAZDIKLARI HER MEKTUBU GNDERMEZlER?/D. Leader ..x OOKUNMNG. Joslpovlci ..x ITIRAF EDI
lEMEYEN CEMMT/M. B/anchot ..X FLRT ZERINEIA. Phillips"' FELSEFEYI YAAMAKIR. Billington ..X POLITIK KAMERNM.
Ryan-D. Kellner ..X CUMHURIYETILIK!P. PeUft .d POSTMODERN TEORiiS. Best-D. Kellner ..X MARKSIZM VE AHLAKIS. Lu
kes ..X VAHETI KAVRAMAK/J.P. Reemtsma .d SOSYOLOJIK D~NMEKIZ Bauman ..X POSTMODERN ETIKIZ Bauman Ji
TOPLUMSAL CiNSIYET VE IKTiDARIR.W. Connell ..X OKKLTUAL YURTTAllK/W. Kymlicka ..X KARIDEVRIM VE fs.
YAN/H. Marcuse ..X KUSURSUZ CINAYET/J. Baudril/ard ..X TOPLUMUN McDONALDLATIAILMASVG. Aitzer ..X KUSURSUZ NI
HILIST/K.A. Pearson ..X HOGR ZERINE/M. Watzer"' 21. YZVILANAA,IZMiiDer.: J. Purkis & J. Bowen ..X MARX'IN Z
GRLK ETIGI/G. G. Bren~ert"" MEDYA VE GAZETECILIKTE ETIK SORUNLAR/Der.: A. Belsey li R. Chadvlck ..X HAYATIN llE
GERI/J. Harris "' POSTM6DERNIZMIN YANILSAMALARVT. Eaglelon .d DNYAYI DEGITIRMEK ZERINE/M. L6y A K
ZN A'SVB. Sanders ..X TAHAYYL GCN YENIDEN DNMEK/Der.: G. Robinson & J. Runde/1 ..1/ TUTKUlU SOSYOLO
Jl/A. Game & A. Netcal/e A EDEPSlzLIK, ANAAI VE GEAEKLIKIG. Sartwell .a KENTSIZ KENTLE ME/M. Bookchin ..X YN
TEME KARUP. Feyerabend ..X HAKIKAT OYUNLARUJ. Forresler .d TOPLUMLAR NASIL ANIMSAA?/P. Connerton ..X LME
HA'KKVS./nceolu ..X ANARIZMIN BUGN/Der.: Hans-Jf!Jen Degen"' MELANKOLI KADlNDlR/D. Binkert Jti SIYAH'AN'LAR
1-IVJ. Baudriffard A MODERNIZM, EVRENSEULIK VE BIREY/. Benhabib ..X KLTREL EMPERYALIZM!J. Tomffnson ..X GZN VICOANVR. Sennelt A KAESEULEMEIZ Bauman .d~ETIGE GIAI/A. Pieper ..X DUYGUTESI TOPlUM/S. Meslrovi
.&! EDEBIYAT OLARAK HAYATlA. Nehamas ..X IMAJIK Robfas ..d MEKANLARI TKETMEKIJ. Uny ..X YAAMA SANATVG.
Sartwell A ARZU AGUj, Kavel A KOLONYALIZM POSTKOLONYALIZM!A. Loomba .d KAETEKI YABANilA Phillips ..X
ZAMAN ZERINE/N. El/as A TARIHIN YAPISKM/A. Munslow .d FREUD SAVALARUJ. Forrester ..X TEYE ADlM/M.
!3/anchot "' POSTYAPISALCI.ANARizMiN SIYASET FELSEFESiJT. May .d ATEIZM!R. Le Po/devin .A AK ILI~KIUEAI!O.F.
Kemberg ..X POSTMODERNLIK VE HONUTSUZLUKLAAI!Z Bauman ..X LMLLK, LMSZLK VE .DIGER HAYAT
STRATEJILERIIZ Bauman A TOPLUM VE BILINDII/K Le/edakis .d BYS BOZULMU DNYAYI BYLEMEK!G. Rifzer
.!!1 KAHKAHANlN ZAFEAitB. Sanders ""EDEBIYATlN YARATILII!F. Dupont Ji PARALANMI HAYAT/Z Bauman ..X KLTREL BELUEK!J. Assmaan ..X MARKSIZM VE DIL FELSEFESiiV. N. Voloinov A MARX'IN HAYALETLEAI/J. Derrida .d
ERDEM PEINDEIAMac/ntyre Ji DEVLETIN YENIDEN RETIMiJJ. Stevens-" AGDA SOSYALBILIMLER FELSEFESI!B. Fay
..X KARNAVALilAN ROMAN/VM. Bakhtin .d PIYASNJ. O'Nei/1 ..X KUTSAL INSANIG. Amgaraben
H
A
Z
1
R
L
A
N
A
N
K
1 T A P L .A R
BILINALTINDA DEVlETIR. Lourau ..X ARMAGANIN MANTIGVDer.: A. Schriil ..X YAAMA FELSEFESI!A. Nehamas ..X POST
MODERN EDEBIYAT KURAMVN. Lucy .d FOUCAULTNUN ZGRLK SERVENI/J.W. Bernauer ..X NIETZSCHE: BIR AHLAK
KARITININ ETIGI!P. Berkowitz .d GENEL ETIKIA. Heller .d
indekiler
.-
Giri
.............................................. , . ;9
Birinci Ksm
Egemenliin mant
kinci Ksm
Homo Sacer
I.
IL
III.
IV.
V.
VI.
Modern(li)in biyosiyasal
paradigmas olarak kamp
Hayatn Siyasalla(trl)mas ........................... 157
Biyosiyaset ve nsan Haklar .......................... 66
Yaamay Hak Etmeyen Can .......................... 178
"Siyaset ya da Bir Halkn Hayatna ekil Vermek" .......... 188
VP .............................................. 201
lmn Siyasalla(trl)mas ........................... 208
Modern(li)in "Nomos"u Olarak Kamp .................. 216
-Eik ............................................. 235
I.
II.
III.
IV.
V.
VI.
VII.
Das Recht hat kein Dasein fr sich, sein Wesen vielmehr ist
. das Leben der Mensehen selbst, von einer Seite angesehen.
Hukuk tek bana hibir eydir; hukukun z, bir adan bakldnda, insan hayatnn ta kendisinde yatyor.
Savigny
Hobbes
Giri
ile despotes'i (aile reisi) siyasetiden ayr tutmaya ok zen gsteriyor; birinciler ile ikinci arasndaki farkn sadece bir nicelik
fark olduunu, tUrsel bir fark olrnaln syleyen insanlar kms-gyordu. Nitekim, Bat'nn siyasal gelenei iin kanun ~ali
ne gelecek olan szleriyle mkemmel toplumun amacm tanm
larken (1252b, 30), tanmn, yaln yaama olg!!su (to zen) ile siY:tsal nitelikli hayat (to eu zen) arasndaki kartla oturtuy.m.:.du: ginom~n~ nieii -un to u zen heneken, ousa de to u e u zen ("ha~
yat s~bi olarak lomak, fakat zde iyi hJ!Y~t hedefiyle yaa-:
llik") (Moer5-~e1-wil.Iiam'm;emA:q_ii:las ;t~-.,1ieffide-Padu-.
al Marsilius'tan neeli Latince eyirisinde:facta quidem igitur
vivendi gratiti, existens autem gratia bene vivendi).
Doru, Aristoteles ayu eserinin mehur bir blmnde insau _bir pplitikon zol!_.Jsiyasal hayvan] olarak tanmlyordu
(Politika, 1253a, 4). Ancak buradaki kullammda (Attilm Yunancasnda bio~ai flinin irndild, :Zam.nda pratik~e asla kullanlma
mas bir yana), "siyasar, tam anlamyla canl varln bi:r sfat
deil; zon cinsini belirleyen zg~- farkl:trdn biriydi. (Zaten
aym,eserin az ilerideki bir blmnde, insanlarn siyas~ti teki
canl varlklarnkilerden ayrlyor ve bu siyasetin, dile .bal bir
siy~sallk [policita]t eki sayesinde; sadece haz ve acdan deil
aynzamanda da iyi ve ktden ve adaletli ve adaletsizden olu@ bir topluluk zerine oturduu syleniyordu.)
Michel Foucault, Cinselliin. Tarihi'nin birinci cildinin sonunda,. modem an eiinde doal}ayat:r Pevlet iktidarnn
mel<:~ima vehesaplar~~__dalil ediJnyye baland ve [bu y~i::
la] sl.~~tI1_~~EE.Y2.ffiias_g_t~,f!n!!.tij!(sili~T~~!!~!!f~i t~~a
A!:!~!ot~!~~-~l.!l.~~-gpd~m~~Y.~E.~Y..?.!.: "Binlerce yl", diyor Foucault, "insanolu aynen Aristoteles 'in tanmlad gibi
kald.: QtekigmbJ.ara~k olar.<!k. siyasal yarolu kapasitesi de buluna,n bl hayvan. Modem insan, kendi siy~~etiiil:.canii-brr:var~
ik bala~...Q.iliJ~Q!lsii..YMOll!~!!~ sorguayan .brr-liayvaiii!if'
(La volon~e, s. 188).
-------------------""-""'="'~-11
misi okunmuyordu) arasnda hibir balant kurmazken, Foucault da, yine aym arpclkttli bktuturrla, .modern. biyosiyasetin
rnek mekfular, yan!.. J9..R!@l:.Jcarp~ap. .Y~ yiJ:nllnc.i. yij~y:t)m
bfi_y!:ilf_~2!~!.C:~ -~~Y!~!1.~!miD. Y-1!PJS.l:. .~:?:~ri.f_~_m_!:l.ffilJJY9I4.YA
Foucault'nun lm, biyosiyaset kavramn ve bu konudaki
almalarn nasl gelitireceini gstermesini engelledi. Ancak, nereden .bakarsanz bakn, zoe'nin polis'in alanna girmesi
"'":yani_E:plak hayafl1 siyasanatrlmas- f!lodemliin belirleyici
olgusunu .olu~turuyor ve klasik dnc~nin_yasal-felsefi kategorilerinin radikal bir qnmne iaret edi,Yor. Ha_tta, herhalde_, ee_r_ bugn siyaset srekli irtifa kaybettii izlenimini veri. yorsa bu; siyasetin, modemliin bu temel geliimiyle hesaplaa
mam.~snn sonuc:d~r. 2!de yaadmz yzyln, tarihsel akln ,n,ne !f2ydiu,v~ laHi k~!&~Jm!2'.!..2,~kl~en :.m!f'<
airiffiaar"n. (Furet, L'Allemagne nazi, s. 7) (p razi.m~..lu:.liD:lQ
e.~ rahat.sz edicHerinden yalnzca biridir) ziebilecei tek alan
bunlarn qoduu alann kendisidir (yani bi~aset alandr}.
Kartlklar mode"'m. siyasetin temelini oluturan -ve bugn artk gerek bir belfrsizlik mntkasna girme noktasna loru zrieye devam eden- k:,teggffi~im .(sa-sol, zel~kamusal,
mutfaklyetlik~demokrasi, vb.) -~~inde sonundayok olup oim:a.yacaklarna ya da eer ortadan kalkmay:_caklarsa, bu b{ysiyase_t ufkunda yitirdikleri an1nlarna en sonunda yeniden kavuupJcavunay:_cak:larna karar verebileceimiz yer Yl!"!e biyosiy:asaLbir-uf.J&:tur. Ve bugn artk siyasal.[olan] sakla.nd_ delikten karabilecek've ayn zamanda da d__.nce~i pratik u}.":Ma-_
.t::a iade edebilecek olan tek ey,.Foucault ve Beniamin'in izin"
'Jengiderek, plak ha~ siyaset arasnda var-olan ve_gr-.
nti.~}~2~iri~fiSok farkl modem ideolQ.iileri,gizlice ynete~.
ilikiyi sorguJ.:,yru_b.irlunmdr.
Foucault'nun
almalarnda hep.var olan zelliklerden biri,
. .
'
13
iktidar sorununu 'hukuksal-kurumsal modeller (egemenliin taDevlet teorisi) temelinde ele alan geleneksel y&clan tamamen terk ederek:'iktidarfrri:6~~-~ler.iri 't~b~d~~i~rio.e ve
hai~t_t_axzla:na-nfuz..ettiLgp~.!..Y.QllaiL.n_y.argm~--a.!!~Uh.et
I.!l~u~!Y2!.:.J 982'de Vermont niversitesi'nde dzenlenen bir seminerde de grld gibi, Foucault, son yllarnda, bu analizini iki ayr aratrma pusulasna gre ynlendiriyo;du.. Birincisi,
Devletin stlendii ve merkezine de bireylerin doal hayatn
oturttuu siya.safi(!!Eiukler (rnegiil-polls~blnfzerine-y~pllan
--------.....~---............... ._._ ,.,.,
. ~ . ... - X. --- -~-~-almalar; ikincisi ise, znele(tir)me srelernin bireyi bir
y~~~di
kimlik
ve bilmcine_
, te yandan ise, ayn zamanda,
..
.. - d.~ bir .!!cti42f~J2e!m.~.LQ~--~L~9.~J{.in~q!.Yn~-tekr:_~]ileri
.h_~~"~ _!1$~nel~[; uras ak ki, (baridan oertFoucault'nun almalarnda mevcut iki eilimi tayan) bu iki hat bir-
ok noktada kesiiyor ve buralardan da ortak bir .nerkeze gnderme yapyordu. Foucault, sonyazlar!flcla.n b.4'i;cf.~, 0)3at'qaki
nmlanmas,
-- ---~-:-: s~~:-.~.-
:;.
' - ' , .,
--
. ..
. .
Ne var ki, iktidarn bu iki yznn birletii nokta Foucault'nun almalarnda ilgin bir biimde bulank kalyor. Bu o
kadw~'byledir ki, Foucault'nun niter bir iktidar teorisi gelitir
meyi ;srarla reddettii bile id~!a ediliyor. Foucault, eer, iktidar
sorunu konusu_l}_9a tai],!~!!l.~ttb!!K.l<:sal ("iktidar meru klan ey
n~'.) ya d~L~"~~P~.~-ll!Q..c!~Q~I;.e ("Devlet nedir?") dayanan
g~!~:eJ:c.se,t yaklam tart.wyprsa ve eer, hukuku model ve kod
olarak alm~y~~ bir iktidar analizi ina etmek .iii 'i:J.e;) "egemenliin teorik aypcalndan kurttffia'' ars yapyrsa? o
zaman u soruyu sormak gerekiyor~-~~!d. u..:.:.P~l.!Y~.S,J!Q~.-9ir~y
seile(tir)me teknikleriyle btnselle(tir)me pro~edrledii
14
blletii
belirsizlik m'tkas (ya da en azndan, kesime noktas) nersidir? Ve daha genel olarak, bu s!y_~saL~'ikilern''in kendi
rai;on)l'etre'ini[varolu nedeni] bulduu niter bir merkez var
m,d~?.Jktidar~ ortaya knda znel bir tarafn.oldu~ gere()~tienne .qe L~.. Boetie' deki servitude volontaile [gnll
. klelik] kavrartinda zaten <>.rtk olarak ifade ediliyor. Fakat aca:ba::b~eylerin bu gnll kleliirin nesnel iktidarla t~rraa g~
ti_!_rig!!~..!?-~~~~~q? Byie.!?-azik bir alanda; d ve i nevrozl:tr
arasndaki paraleUUc kav:r@il gibipsikolojik aklamalarla yetineblilrffiiyi:z;? Bugn, g~steri toplumuriin gc gibi siyasal ala~
11!}1er- yeide dntten.fe.iiominl~r cars}Jlla, znel. teknoloji-
le~~lfi~Y3.~-~~~~~!:>ir~k.inden ayr tutmak meru ya da hatta mmkn
mdr?
- .
Foucault'nun almalarnda byle bir diinme izgisi man'tlcsal olarak rtk bir varla salip grnse de, burada bir kr
nokta ya da.dala doru.si bir gzden kaybolma noktas buliriu
yor: Foucault'nun incelemelerinin (ve daha gerielde de, iktidar
zerine ortiya.Jconan btn Batl dncelerin) fark:JJ..persp~l
tifleri izeyen izgileri, birbirlerine kavull1adan gzden kay6q~
luyi- ve bir trl b.i.r araya getirilemivorlar.
.
.
-~- ite-~furi~d~kl bu alma, !~.!!kill.Y!!!f!11fu.ilftidar
---~-
'gfillJihflr"'art'eY.~1~,}}}~YaJ!!i.~;s~[1r[~J?.~giQ.~J
iiait';;li bTie~dfyebiliri: Egemt:'!:Jktidarn ortaya koydu{Luj]k
~k!nli~,
~ anlamd~ biyosi-
.,
' . ..
'
. . . . . . . . . . . . . "'!~ ..
s
..'.
arasndaki baianty
Eer bu doru ise, bu durumda, polis'i, hayat (zen) ile iyi hayat (~u zen) arasndaki kartlk olarak tanmlayan Aristoteles'in
bu tannl yeniden ele almak gerekecektir. Bu kartlk, gerekten de, ayn zamanda ikincinir birinciyi, siyasal nitelikli hayatn plak hayat ilemesi anlamn tayor. Dolaysyla Aristotel es 'in tanimnda sorgulamamiz gereken ey -imdiye kadar
yapld gibi-siyasaln telos'u [ama] olarak. "iyi hayat"n anlam, tarzlan ve olas davurumlar deildir. Bunun yerine, tam
tershle B~iyase!!nin ke:di~l!! olJ,!turm~ i;,in ~eden ncelikle plak hayat dlarln (ki bu d'.lam~yn z;yn~da bir ile- ...
l!l~jr)_,_y@i.Md_tm..sn. ban..c!fl:. .~Y.. haya1!, ile.J.~lrlnY...e!Yl!..!?l!hi- .';
rinden ayrdn sormalyz ..Eer hayat, kendisini, dlanarak
fienen bir ey olarak sunuyorsa, bu halde siyaset ile hayat arasnda nasl bir iliki vardr?
.
'
Bu adan bakldnda, bu kitabll). birinci ksmnda betimlenen istisna [durumu]nun yapsnn Bat siyasetinin yaps ile ayn trden olduu ortaya kyor. Dolaysyla da, insann, Aristoteles'e gre, "teki canllara ek olarak siyasal varolu kapasitesi de bulunan bir hayvan" olduunu dile getiren Foucault'nun l]u
ifadesinde s6runsallatrlmas gereken nokta, bu "ek kapasite"nin ne anlama geldiidir. "Hayat salibi olarak doan, fakat_
zde iyi hayat hedefiyle yaayan" eklindeki spesifk ibare, sadece varln (ousa) doumu (ginomene) iermesi olarak deil;
ayn :zamanda zoe'nin polis'ten ilenerek dlanmas (exceptio)
olarak da okunabi~urada karilnza neredeyse yle bi:r tab-.
lo kyor: Siyaset, hayatn kendi kimdini iyi hayata dntifr-
t::~ .!.EJalf_.hB;Y.ELqJg!L.Y,eid_ir,_J~E:1LiyJ!~~t.!!~atc_hayatn
~~~~e-~~~.-~!. .~Y.!!S~ yf[,!L~ ...l>!!...ev!!S.~2!.!~asyla
16
insanlarn yaad
ayncaldr.
-0 halde, Politika'nn'bir yerinde, polis'in doru yerinin sesten dile ge~t~ ~onumlandrlmas 11i~de..te:,df deildrr. p
lak hayat ile siyaset arasndaki iliki, insan "konuan cai: varll('.-olarak tanmlaya metafiziin bu tanmnn phone ile lgos
ierisinde konuan tek varlk insandr. Ses, ac ile. hazve bundan dolay da t.eki canl varlklara ait bir zellikti:. (nk .bil varlklarn doas, acdie"iazz'i' tatma ve bu ikisilif gs. te,:me,.noktasn .!(adar geliebil;nitir). Halguki .~il~ ~Y~,9}le l;!Y.I!l.~ar
v~ ,galetFjle ac,laletsizi g(j~te!ffi.:<::Jc!2inc!,tr;)yi ll~!.~.X!L~_!!,l,!l2QU1e
zp iaretidir
varlk olmasdr,
F2N/Kutsul insnn
.
17
1 ~~-~?i~:.~.P.~~!
.~~~~i~~~~~~~~~---~i~9.1~~~~l~t<?.,.9!EI~1~~~
18
a-
le dolu bi.r srecin arkasnda, yine ikizi ~gemen ile birlikt~, kurbfU1 edilemeyen fak;~t ld:;rlebilen <:utsal insann viicu4:Jnilu
rf[f;>i::;-.Bu knazn bilincinde dlmak, demokrasinin baar ve
fetihlerini kmsemek anlamna gelmiyor. Buiun yerine, bu
bilince sahip olmak u soruya yant bulmaya almaktr: De~
mokrasi, hem de en y~~~~~--n~ktasna ulat ve btn dman
l<J!"n nihayet alt ettii bir zamanda [bile J, m:J!!.lJ iin yaqm
Y?i~!i~~;~;c;~i~~?i;~'~i; t~i.hte ei benzeri grlmerrrl. felaket Kitapta isim olarak kullanlan "egemen" ("(the) sovereign") szc, tam olarak,
bizde siyaset dilindeki "hkmdar"n karldr: Hkm sahibi, karar verici, son
sz syleyen kii. Bundan dolay kitabn baz yerlerinde "kral, imparator, vs."
yerine kullanlan "egemen" szcn bazen "hkmdar" olarak evirdim. (.n.)
19
20
..
"--- ~- - -
na geen yirmi drt yzyl, sadece geici ve etkisiz zmler getirdi. Bat siyaseti, kendisini gittike daha fazla bir biyos_iyaset
biimine .sokan bli metafizik gqryy~y~rine g~tir:.k~r., zoe ile_bi~
o~~v_e..-~~~.!1~.i~L,~11B!l~.....~Q.~Pi.~.;v~.~itl~arxl!~i~i~~
olan bir balantyina etmeyi baarama.{,[I)olaysyla da] plak hayat siyas.etin i.lde M.la isti~n:a-~larak, yani sadece dllan;.-ac ilenen bir ey otarak var olinaya dev.am ediyor. Zoe:.;in
''c!Q: __ gii:z~;tii.':m.. :'i!_~~~~~~~~~!!.l!!.i!!!!J.cti.!l___Qlabilir?
H;~r eyden nce1 .af.l!Q.ll:.Z.9.fQ.ID. gyf.~lft~n siY..~!l.ll.~t.rJm..! ge-
r~i9:Y9J:..IDJJ; ya da iy~~t. . ~ten z.o.e'nin en qenli.me~k,e.~i'de
bulun,11yor !JJ.ll2. Hem modem.JQtalitarizml!!.Y~hem.deJd..t:l~sel
hedbnizm_.[hazclk] ve t~ytPit topl.!J~l:.!J.Ull ~~y_iys.I?!_~e bli
sofl:llara yant ol\l!WlJY.Pf. Yine .de, tamamen yeni bir siyaset
-Y.~! .. ~k .plak...t~yatu...exqeJ?t.ic:.JJ.TeiiereFci"iTannasl
:z:;erinebina edi.J.meyen bir siyaset- hayat bulun,c;ya <i~k.. .~9tn
teori ve pratiklerin .eli kolu bal kal;cak; ve hayatm ''gzel
g(~~P. v~tandala kabul edilebilmesi, ya kar.. ye lm.araciliiyla ya da gsteri toplumunun kendisini mahkfi111 ettii mh~inmel anlamszlk iinde gerekleecektir..
Bu
;-,,,
,,,,,.,
oH''''
"
'~O'
,,,,
'
"
'
21
Dolaysyla, balangta yeni bir dnya dzeni eklinde sunulan kanl aldatmacaya bir tepki olarak tasarlanan bQ kitap, yaZ'!fJil ilk bata ngremedii ~s>runlar .-ve hepsinden nemlisi
de 4ayatn kutsall sorununu- hesaba katmak zorunda kald.
. Ne var ki, kitabn yazm aamasida u aka ortaya kt:
Byle bir alanda, (hukg!. itihadndan antropolojiye kadar).sosyJ bilimlerin tanmlanm ve kesin olduunu dnd kavrarrlarn hil:>irini nihai dayanak olarale a1p.,;:.l imk1inszc;lr Yf! bu
.kavramlarn: pekounun kaytsz ap:sz ~bir felaket ivediliiy
le- gzden geirilinesi gerekiyor.
22
Birinci
Ksm
Egemenliin mant
Egemenliin
patadoksu
r:::rr:':':
stisna, bir snfa dahil edilemeyen eydir. stisna genel kodlamay kabul etmez; fakat ayn zamanda da zellilde hukukun resmi bk_unsurunu,-yani kararn mutlakl ortaya koyar. stj~Q~,JmJq~J.<.. lJJ.:.aiia:,.:uL_
&Y.9.erli o_l~b,_iJ~-~~LJ?.l!. :~IJI\IITIIJ.!1-.. Y.ra.:Plg~sl.. i3: ..k<?.I!t.!~. _9lclu~unda
mutlak haliyle ortaya kaf\ Her genel kural, kendisinin gerekten uyg~lanabilecei ve kendi dzenlemelerine uyacak bir gndelik hayat
e~evesi t.aJ~p-~~~T Kura_llar. homojen bir or~am gerektirir. Gndelik
hi!Y~ftiili!..!?JJ.. g~r~.!uJ.zenlilik, hu~IJI<:~bHimil~:in. g!:i. rd..t . l'l.QebHece.Jderi niteliksiz bir "dsal n varsaym" deild~r) Bu, kuralnjldn gee.i_filigil}e ait bir nitelik tir. li.osa uygulanabilecek hibir kural. yoktur.
\ li.!!Is.-!~-L~.i:i1.~.!!i.!!.i!... ~J.!.la~J]..Q.!!ilii!l!l~--fu__ij;(;~lli.!l ..tesis__~ilmesi ..g~r~
i.k~r~.Dzenli bir durum yaratlmaldr; ve.jte._e.gemen, byle bir duru-
;{iiJii~g-;.i,~~f.~~!!!.~:!~i:f.~.~i~!.~it;!s.Qilc_!!l~.~~~:x~~~:}?'if.~.IT.~~!,:
ti!P._Y.?.?lar ~iJ~~~-~~~.!l::.l&dr. Ege.m.~n_.~.QJQlJ.tJ.!!.f!.~r,mgJ:.iJ._ tn olamk..ve.her eyiyle__ yl}ratan v~ garanti eden kiidir. Nihai J.qrar
i!~r.!Je. fekds~hibl:lli. Nitekim, .asiinda huk~ksal olarak ta~ karl
J~, yaptrm ve kural koym.a..tekclLde~~kef'-szcnn genel
i!_\~~ almfi v-e duruma g()re gelitirilecei _:Qi.: plgu . olarakhki.hr.fkara.r _'{~~-J~!<.eli ..<?i.m.!!J_ge.~Js:..en}.:Qevlet egemenliinin z de
. bjiiid:.ya,tyor. Devlet otoritesinin zn ep. ak biimde ifa ederi ey
~kn- (verme)dirJBurada hkm verme, huk;u_ksal dzenlemeden
aY.rrU!..dilmelL.ve (paradoksal bir ifadeyle) .oto~asa.. ko)iffiliK"iin
Y~i.\!!@..iht!,l!:.,y~_f!l:!!_~,m.~P.l!L~t.m.elidi: .. isiisna,_fii_~amTI~iuffi~~
dan daha ilgin tir. Ikincisi hibir eyi kantlamaz; halbuki istis...t_her
_e:}i.hikmtd istisna sadece kural teyit etmiyor; tam ol;ralc,kural istsnann yz suyu hrmetine var oluyor. On dokuzuncu yzylda-bile
..._____...
26
---------
teolojik
dncenin ierdii
hayati
younluu
Schmitt'in, istisnay tanmlarken bir ilahiyatnn (Sren K.ierkegaard'dan bakas olmaya.J). bir ilahiyatrnri) almasna
gl)derme yapmas tesadf deildir. Hi kukusuz daha. nce
Gjambattista Vico da, "g~!eklerin n.i!J.gikonfigrasy.uCfle.c.J.
i istisnann, pozitif hukuk ierldeki stnln 9kf:rrkl ol.:
m~yan bi~biimde.ifade..etmiti: "Dolaysyla, saygn bir hulcuk::. bilimci, iyi bir hafza yardmyla poziti.fhukuk.~ [ya da yasalarn
genel kompleksine] hakim olan birisi deil, keskin muhakemesiyl~. vakalar nasl ele alacagn ve eit mu~~!~gerektiren~du
-~
~~-!,lllaiJS.<?..Ull8@.~.-g~_g_~Umral.!_l._Q!!!ldalj._~_ti_sn<Jlar
27
Vic~o'nun
---
~-
--------~-
.;;-&;;;-:r;;7teJcT"'e;;el-ltgi:~;;~j~k'nui1'"uzeniiaeujiula]l~ ve
ondan ekilme
du- suretiyle devam ediyor~]Doiaysyia,......istisnai
.
.
-----""~
28'
y~-da.kap~,~ma&~.~A.Y!n~Y..Q.h.ui&~rt~mJilii""kE!: ci~e~~~~
,~~~~~. ~~~Y..~.w'!.~~g~!!!.~!!Yle -yanj~.E!:!~!!.ls!!~~~!!iigJs
t.i.~~~~~~!,~~~.~~..Y~. ]?}}JJrum. Y.~g~ID~.ID~.imkfuY..~d!ms:si
~i~!~x!e_: i~~!x.;:,"!ilifuyor. istisn!!...~~~~!~~Jrun.I!J@:_,Q!~~.s
~!:~X2f; b'!~~!!J~~!Y!~~!f.l!.~.J~~n!U.ls;!<n.J.,!g!,_~~El~~~*.is
t~~~~X~~X~L~2~2~.Y.~!cel1~,~~~i i~!i~l!~.~ak~&.r.Ei!!h~!L~etiy
le de, ncelilde kendisini kural. olar~J~!~.. ~d!xor. Hukukun
~i~~~. ~~~r:::i~.r:!;~:R~~~~w.fl!iii'1!~jJiJ&i_i_kiD~~igd
d~~!~~.X?~~X~.~~x!~~~JLJJi..JQ.J?.l!ffi!g~.l~!!~!!.q.!.!H.~~~Ldiyeceiz.
"""'"'istisnayla yaratlan durumun kendine zg bir karakteri vardr: Bu du:tJp, bir(e,lgu. di;rum~ olar~,Y!l <l_<.t.lJ.khYJs!JJ_rll,ffi}.
o.larak tannlanamaz; ou dur'm, bu ikis.L~~-~~_~_P_i:!!.~<lks~--
sflece kuraini-askya i,rr.~s.jil,.yJa, yarail)iy()!~ .. AYJ!l neden.den dolay: lfuikiiQ:g~~Yti!.)n~nklsa bile, tam oli.ak hukW<:sai
bir .d~m
da deildir.
te, egemenin kararnn "yasa
.
..............
. . . ........... ,.,. ...... ....
'~-- ~~....
~""''
_,_
29
~
"Kaosa uy;tL.JI;:nabileek hibir kural olmad" iin, ~~~~. d
art ile ier!,. kaos ile normal durum arsnda bir belirsizljk mn
tJS~~.Q.in-:istisna durumunun- yaratlma.~ .uretiyle,kgqun hu-
derm-eyaj:abilmesi
Bu
huJ<~i<sal-s!Y,a_gJ_y_gg.;,n~baJ~qg,,w;.t_LY~-~,~-ukuK.d.e.Di.J.lo.!e
oJ~~,~~g~~,l.Q~eng.en~,dJa.u~o, ...h~L. .~X...l.DI. ~m. :. . 9~~.!~~~.!2!~ki
tn hukuksal yerletirmelerin izledii ilkedir; nk, belli bir hukuk dzeninin ve belli bir mekan diliminin belirlenmesinin mrnkOn olduu alan yaratan_te"[~~J"Sfisn.?L<!\J.IYmc;!!J_r"_AJJ~d~, dol~ysyla, istisna drumunui kendisi (zaman zaman kesin mek~ll-zama~ sni.rlc:trYif~_~yefenebilse de) zde yerletirileme
Yelli~eri beiii-ienemeyen] bi~dir.
."..,__ halde, "yeryznn nomos'u"nun (Schmitt, Das Nomos, s.
48) bile_enlerinden. biri olan yerletirm~JOrtung) ile dzenleme
(Ordnungj -~rasi.nCiaki i:la9(ant), schmitt'in 9r~ ___Q_rlgnden
o~ 9.:th?,~~r.ma.ktr Ye. bunun merf5~z;in::l.e t.efTiei l;>,i~"~-~laklk,
ye~~!@~m.ey_e.n,bir belirsizlik ya da. istisra.mntkas v~rdr. Ve
bu mulaklk ve bu mntka, son tahlilde, kendi yerinin sonsuza
dek belirlereme:r.~~1Jt~es.i. c.lar~~.-~~lmJt.~ii!ia.!.=aL~Yb.i.~ ii~ yen
bir eydir. Bu kitapta ytirOtOien aratrmann tezlerinden biri u
dur: iinde yaadmz ada, istisna durumu her ge~_9o.ri_?i
ri:!z daha. temel siyasal~hi:tline g~liyorye nihai .?.n@.[lld<!.f!a,
k':l_ral oJ.!!!aya !?2J.y;~ ~!J :n zd~J..Q~tQ!.~.!J..Y.ll~!J.dle..n.~yen le~~~~1:!li VELrui~J?.o.nde bilY..gm.y..ru!~- rpelerL abasn n. sonucu olarakJ.QP.J.gng~~s.!:!mlilll.Qr.J:..ay...
o.mos'un bu orijinal
yapls'IQ"atekabl.eden m~k~-~ezaeYJirLd~il;. kampla,rdr. ffiunun gstergesi, baka eylerle birlikte, u gerek11r: Cezaevleri .
yasalar sadece .C:~~~ _b_~.k.ld~l!mJrr_b_eiiLb_~_.bl..nn oluturur
k~n ve normal dzenin dnda birgy_Q.e.i_!.l5s.:,__ka:mJar yne~,gg_,alar (iieiTde-grece~lmlz-gibi) skynetim yasalar ve kUatma cilli!lc!.~L!;?lrJoQr;.rh..Y.galgrdrr. Bund@._gg!_?.Y.' da, kamp
analizlerini, Delilik ve Uygarllf!tan Disipli,l) v1_ f??a~y~'"(suiVeiiier
eTPiiiiiifdek _Foucauienun almJrnn t__ ~!r~.g_t.~rtmak
im~~nszdr. Kamelar, mutlakjj;isn.aN.n~ls.aJJI~Jsqlaan
b~~~"~~~k~!)lQLJx,.12R~l,qjl~w~D!~'].~.~~!~!r. Ve 1ie
''Y!~!X~QnQ.u;,d~~~.!"':~mm~:~.g~,g;:.Jgift,iP.t.q,~J.~~~,\1-~Y.,.~..~
Ie.t!.r.'!J.~. .iJ~ . ,99.t:2nJ.~m~ . ~re.~m.Q.!5i.J?~s:1Q.J9m~me11!~P.!ui' bu
istisna mekandr.
31
~---
32
i
Bu nvarsaymsal yapy gerekteri anlayan ilk yazar Hegel'di;
bu yap sayesinde, dil ayn anda ke:c!IJI}!n hemdndahemde
iinde bulunuyor ve birindil (3yl~r. (linguis~i_~:91maya.n _eyler),
kendilerinin dilin bir nvarsaymndan b.a.ka bir ey olmadn
ort~ya koyuyor. "Dii", diyordu Hegel-77nin Ff?.nomenolo)isfnde,
"d~ ise.!!!!5,._Q.Lc!Yill.J5.a.9_aLi.seJJ.ilr..u;!e..~.L.p_ciJ.lL9lQ,.blu
mkemmel bir
eydir"
. .
~-~'t.-..:~ ..-
bu....--.nvar~ay~ilisafya~
,. . . . . ,. . . __. . .
... _?~-
~--
psdr.
Hukuk, bir eyin, dilin iinde olmas ve adlandrlnias
~-.
'
.gereinin sonuciJ._~I-~~~J:,P.i. olduu kaP.~lQLQ.!Jarp.a Jli~~isii_i ifade ediyor: Bu anlamda, konumak [dire], daima "yaE;a koy-:miik;;' yani, i us dicere'dir.
~~:::~:
Bu adan bakldnda, Xsij_sna,. b'iHikte bi;:.s!st~Q!.RJ!!.!!!fQ!!~.~
ncfl:l~!.<Je sim~trilc.~i!- i!i~~--~?~~ .b__!:l]unuyor. stisna ve rnek.
b~ kmenin kendi tutarl.lru tesis ve idame etmeye alt iki
yoiu oluturuyor. Fak~t istisna, yukarda.da grdmz gibi,
i/iy[CTbir qdiiama iken (ve dolaysyla da _dlanan bir ey_in
ilenmesi grevini gr!ken), rnek dlayc bir iierne olarak
F3N/Kutsnllnsnn
33
ilev gouyor.
~n~f.~ g~!.~:iijr~LJ11li.l!!!X!~ill!!t~.nL1~..Qii..W.!..illL~fn
dna kar bir eydir (nitekim, linguistik ifade rneinde, rn~~ ~~~fg~~~l.igi.ni/iaret ediciliini gst,~riyor vetaw_ da
bu suretle,
kendi arlamn
alyor). Eer
kuraln
...
--- ..
.. . .
.
.askya
- -- ........ - .. ..
.......... ........burada
. .....
- --.
___
-~~-
34
........ ,, .
'
w
Roma hukukundaki exceptio, istisnann bu zel yapsn ok iyi
ortaya koyuyor. t;.x.ceptio, davaln:~~vunma ~r!!~r.d_~n..!?.ii!Y..:
di ve, ycrglanma srecinde, dava_m!JUddialarri.sonusuz b-
rakma ve.. do.aysylad~7Li~:fld!!t.njn
[kam,.Julsu.ku~.n.]..normal
..
...
..
~
-.f:~"""'r~r.o.~.....,,r;f!-"''
"~
Acmasz
tanmlanmasnda zararsz
j .J, Kume
teorisinde yelik ile kapsanma/ilenme ayn ey deildir. .
.
,. Eer bir terim bir kmenin paras ise, yani, bu terimin btn
elemanlan bu kmenin eleman ise o zaman bu kme bu terimi
~
36
telimin
de
d_l!n_temsil-edildi~i,
yam
37
sndaki
bir belirsizlik eiidir, yani yeliin kendisinin paradaksal bir ekilde ilenmesidir. /.J..[JJ_a, ):f:~Lf!J~.ltn taraftn-
kesin
~
Bu perspektiften bakldnda, Badiou'nun dncesi, keskin bir
istisna dncesidir. Badiou'nun sisteminin merkezindeki olay
kategorisi, istisnann yapsna tekabl ediyor. Badiou'nun tan
mna gre olay, bir durumu_n_:l:manlarndan_biridir; yle ki, bu
olayn SZ ko~~~-d~~uma yeligi, durumun k~DQLPE?!-pektifin
cienbakldl~inaa-karariati'riTa'ij:lay~cak_ ~~-~-~y<;Jjr~. Niteki m, Devlet iin olay kainlmaz biimde bir knt olarak ortaya kyor.
B.~~iou'.y~ g-re yelik Tfe :ii~~ii~ :~rs~~c:k.i Hils!Dinbir dier
fellii de, tem~l bir m9tek_c:lbi_liy_(;}t yql<l.wdur; yle ki, ilenme
h:r zaman iin _yeliL!3.:m biceydir,(arlk noktas teoremi).
i~te. istisnc, tam da, bir s~~.!TlinJl~nmctll~~QYeli9i):l[rebir rt
tQI:,f~!Pll; bt.n_ pa~~l~I!n.Uels..t>jr_.birJl.. indirg_e.meslnir imkanszln-ilta:ae.ediyor
.
.._
Dilin bak asndan bakldnda; i~:::eyi~!ll~ense],
iJ.Y.@.!J.l,l,!2.,9.Q~:iaolar:Jg?,notatior:t.olarak almak mmkndr. Bu
anlamdc:, bir szcn, daima, gerekten iaret ettii dz-anlapidgn baka an!amlarnJil. d.a . 9Jd\.l\J, gt?.r~i,/arl!k._OQ.kta~~
te?~~.n.?l~~L,!~.Is?.~.Q.L .. ~~-iY.QrJite zate11__b.~.r:_I.e!J.Q_g,,_~,yi-$tr?
uss'un gsterenierin gq~t~rilenleri aan bile1D!~.::e...sabJg_gld!!:.
~ yolundaki teorislr:del~:'bu ikisi arasnda daima bir rtmezlik
v~i~Y~-:~y:-~~Qm~?!.i!<, gst_e~_eri~r!n.J~rdil~r.ioi:r:.iemeli olan
~gt)s_t(il~nleri amasyla so~~lan.ar ve Ya!o;;;;gi;jltl}i bir akln
'
38
~'
_____
....,.~=""'""'~
~-..........,.._,_....
~---~---~~'---~~-------
lkf~rliii"n
. daima-di.ma ..i~a"h~ k~;<!rlgtr.!maY.?h eyerr r:e ..:>: ''''
~-
"'''-''"'!,
'
'
'
'
oOo
N,,..,,,,.~'":'-'
~$rmakl?.,
. .yapskmn yaptfn__J~Y.
..Q~_ggdur.
. . .. ; ........... -...., ... " ......................... .....,. ... ....
.
'
~
.--~
-.~
::::rt::':
. .........
--
__
~~-...
~~~!ilU2~2~~r-~S.:.~~~~El.~~~~~~~E!X!.~~~~uy
c!YiR.~:h~X~tJ!!hl!~~ill.W-E..~~U!~mS~::r..~y~~~..!l?~l!~...!.s''n karadatryor. Buradaki karar, n~ bir qaestio iuris'i[hu~~91.Q!lu-,p.] ne d~ bir quaestiofacti'yi [ol~9_,~!L.Q!Enu
.n.] ilgilendiriyor. Bu karar tam da h~-gk..H~~:Q!~~~ara
39
olmasnn
lar
.~?:a.:Landm@,._~ildir; bunJJ:t.yerin~.-Y~P.t!rl!..m.~-Qln:;J~J:Y_n
d~land
d~mng_naa:--s~i.~?~k:.7h.ia.i~! >:q_~~t . i:~!~'Yi.i~~d.Lbia!i{f!?~iqya=--nn belirlenmesine. deU; hukukun sa/gcne, yani hukukun bir
40
suu ortadan kaldrmadn ngren hukuksal zdeyiin dayand nihai zemin de ite budur. Kur~~--~lJ.Li!.~~r~~-. Il!~~E~a
eqildii yok~~~li;J2-,. !!Y~ . Js~m oldujt~~E. kara:
latrlmasnn imkfu_zolduu byle bir dur_umda bariz biim- c ,:-.g-. . . ....;;.:.....~~..-~.--- .......~-
d~!c~~EIL~~~1f@_(gy,y, ~~."U~J~,~~1J~~~~~nE!~~ut?.!.~P.:.1fL~.,
ki
belirsizliktii.-ve bu belirsizlik, egemenin
istisna hakkndaki
-~~tf~r.~ ... "ll.!.:.i.:..\<~....
ngrliilleslcfU:;)rarlayarfikitaailn;'Yaiii.iz~~,.~;;~~J;io
balmnda girebilli:llayatn;nrsarbii.'d'~;;;iyij;~8i7'bTf'eik
lili~~~'B;-;ikt~ hayat, hukukun hem iinde hem de-drndadr. Ve ite egemenliin mekan bu eiktir.
------Dolaysyla da "Kurallar sadecefstfsnal:.c@_y_ard~:__Qgerne
si. tamamen drudur. Hukuku yaratan tek ey, sadece excep-
ti(I!':!~il~i_d dl:Jam~_}!!ac;:~l~jjp.~--~-~~:!~iJ4!gL_eyl~~dir.
i__t?.~li!!!~!W~,H!?..!S:!~m~.,!lQW,Qjl~U.?Y.b~l~~!I\.IDQ.~.!>JLbe~!!J>.!z- .
lik eiini belirliyqr. ve bJl.~mLat.n..ill!.z.amar..YJinili,y.Qr. Hayat,
b~ eik!~?.!,~..~.!?.-=~~.R!!.!.s!~J?.~rt!mJs.J!s!J.Q._j.ti.na.s..ol;;w.,,.b.l:.~y.ct!r.
Egemenin karar, kararla!!J.J1Wc~y~Jf2!.!-!:!m!~~!!:~!.:E"~~-~~r.
'i
Schmitt'in eserinin tamamen hukuktaki sululuk kavramnn tanmlanmasna tahsis edilmesi.tesadf deildir. Schmitt'in al
masndaki en arpc zellik udur: Yazar, sululuk kavramnn,
ilk bakta hukuki deil de ahlaki grnen terimler balamnda
41
--------~---
. _,..
------~
~..,.u.....,,..,.,.,.
,..,.,..,...,..,,.~'"""'~
__
..___...._~;
_.....__._.;.;
,:....._.:.:;.o.;,., ........
~._.._.-
...
_~,
...
42
:::::m~::::
y~~~[9J~J1f4ID.ei.xmt,L~J;t.ID'J!~m,;:.<;!~.i~!Yjj!!jj[;,~~e
iS:~!l~M~l2Rlli~l~J?~JL.. Biz, burada, Jean-Luc Nancy'~in
f\~rmeswi.izleyerek,
hukukun, kendi ~~uunda hk~m srgeerli olmayajareted:m bu potansiyeline (yani, ayn zamanda daima dynamkn,e energein. [gerek. k~me . potar,siyetiJ dem~k olan Aristotel~si d)'n{1mis-..kavran11J.PI.1 iaret ettigl'ruuamcili ..pot~siyele) yasaklama (ban). diyeceiz (btiii; hem toplumdan d!anmaya~;;n:'de'egemeniii
e~fr-y; yceliine iaret eden eski Cermen teriminden treyen
bir kelimedir):stisna ilikisi bir y-rsaldama ilik~!; Ym;akl
kimse, gerekte, tam ~amyla hukukun dna atlan ve hukuklailgisi koparlan birisi deil; hukuk tarafndan terk edileh, yani hayat ile hukukl}n, d~ald ile _ker~~~n birbl!:!P.degJt.Y.Irt
e~e:~~ii ~~,_a~~~~!...a!s!lillLYJL!?E..t~-@J~M!L~sJi!mLl!r.kiiJir,~ Ya~~-~~~~.}~t.!!9:!k..<J.!!.~illg}..l1._~g,~f!!!..Y.2.~~.1-.,!2~.?.e
:pi QJ,~P.Kl!/JE.,~<ttJ.Y.m~~.!~!tr:Un!~:mxt~..!mkfu...gg.rJBundan dolay, Latin kkenli dillerde, "yasakl" olmak aslnda !!.~!!1:._'':-nin
m.y.riiametine kalmak" h~ de "kendi iradesine braklm, zgr
olfi:iak"tr, h~~__:!!~!.:he~~-~'herkese ak, serbe~t" oi~~~.r) Bu adarJ:_):~~_!:l~___J:P.9-a. ..~g~g~p_li_TI.!_p~~oksu u ek
_le gjrebiliyor.; "H.bir ey hukukun dnda.leildg". Hukukun
~PJ:.'at.!~e kurduu ilk ili_ki, geerli olma deil; t~l:!f-eiE_i_J!i1"f
sidir. Nomos'un emsalsiz potansiyeli ve orijinal "kanun gc"n teme'linde u gerek vardr: Nomos, ~:.yat terk ederek
bunu y~~ Bu, sorgulayabilmek iin anlamaya altmz yasaklamann yapsdr.
m~yeye geersizliiyle
43
~
Yasakiama bir iliki biimidir. Fakat zaten sorun, tam da, yasak~
lamada hibir pozitif ierik olmad ve sz konusu ilikideki terimler birbirleriyle karlkl dlama (ve ayn zamanda da ileme)
ilikisi iinde grndkleri zaman, bu ilikinin nasl bir iliki olduudur. Kendisini yasaklama ile ifade eden bir yasa nasl bir yasadr? Yasaklama, bir eye genel olarak gnderme yapma durumul!daki soyut bir referans biimidir, yani il~kisiz ile ili~inin var-
lnn varsaymdr. Bu anlamda, yasaklama, snrsal iliki biimiyle ayndr. Dolaysyla yasaklamaya getirilen bir eletirinin,
mutlaka, ilikinin biimini sorgulamas ve siyasal gerein, iliki
nin tesinde belki de dnlemez olduunu ve dolaysyla da,
bir balant biimi olarak artk var_olup olmayacan sormas
gerekecektir.
44
ll
"Nomos Basileus"*
nl Eski Yunanl
air.
(.n,)
45
hakl
* Solon:
46
synarnasas,
"namas'tan
aldm
gle
iddet
ile ~eti
birle
Birbirlerini y~k
cte
iddeti
lati eiktir.
.,
'
'
yazm
47
tan bir meruiyet edi mi ve belirleyici bir tarihsel olaydr" (Das Nomos, s. 42).
Burada Schmitt, aslnda tam olarak btn aracsz ilkeleri
kasteden airin maksadn tamamen yanl biimde yorumluyor.
Hlderlin, nomos'u (ki bunu hukuktan ayryor), gl araclk
(str~17ge Mittelbarkeit) olarak tanmlyor: "Aracszlk"; diyor Hlderlin,_ ' kat. anlamy_l;: dnOidOnde, lmszler. iin olduu
git;?l"91.0mil~r iin de imklnszdJr. Tanr, doa~-~ Y.Y?.rJ.!l?h...f~r~.!t
d.hyai~ri..birbirinden ayrmalid.r; ayrmaldr ki iyi eyler kendi
ilerJnde ve saf halleriyl.e kuts~l olsunlar, Aynen_tg..o.jar_::_-gfbn1
i 1! 1:!~:!:i:i
F4N/Kusul lnsun
49
u msralaryla
benim
dndklerimi
Nonos,
herkesin
lmllerin ve lmszlerin egemeni
Ve Platon
yle
devam ediyor:
En gl mercidir
Ve adalet iin iddet uygular
Filologlar
dayanyor.
aktard
Hippias: Atina tiranlarndan Hipparchus'un (i.. yaklak 555-514; tiranl 527514) yardmcs ve kardei. (.n.)
50
Her iki durumda da, Platon'un zerindedurduu ey, Sofistlerin tartmalainn (bkz., Stier, "Nomos basileus", s. 245.:46)
m~rk~zinde yer alan ,RhystsJdoa)-nomos kai-gndai ziyade,
~~~~~~d:Ulir!~~;;:~a;~:::~:!~:ul;J!i~~:~~
brr eyolarak
h-;~ d~Pindar'a gre (ama fadcli bir biimde) Bia ile Dfi&;-li
"e~U.leri;, biieimini hakl klan kartl yok etmek istiyordu.
. ~~-g~frr~di[.Dohcysryl~'da.Plato;;
(ve..Pl~t~~;i~bi'aikie;' Leo
...
--:--~-~:....-- ~-
,1
.,
egemen
51
: : :::
Bat 'nn
52
''
._
1'
Ialabilirdi. Dsa1k:":d6]aniny~s.~_y~.giqill.keli4iJayatn
k.Qru!llas ilkJ<.si- ger~~~~-~Q__~__iyJ:s.al.~!~,m,.!!.<?.!!.. .I.!!~r~~?.;.i.JJ.:l~ki
~dr ve tpkk Schrrlitt'e gre?_.~~~-~~ij'itisnilara . ciayanma~ siyasal sisteri-de-'disia day.ior.
::::l:::.
'
'
'
. -
.... ... -
..
~-~-"--- ..............ttli~:.+-'P.lli'.'!/.l~~
s~~oat~B~.r.:m~~~;;~g,~~~&~xg~l. ~ti.<tat,..t~tit-fa.<MJ!Ji~.-"\?!~~.
la os7i belidediu .,...i:filirlai artk tanm of. Klasik iitS ubli-~,~W~-:;;.:-~o+.i-~t~;:.i:;=.rt~:r-~~u-~F:~~~"'~~~~~'i-.~:r,:;;:-!Jt;;r~jnfi:~t.,.:;;~1!rm.1_~il~~il~~~1u~-~- -~ .......:...~-~-~----~.--.!?..~.. .
cum E-ilT'qjJ4~un-'[Avfupit.kah1i.lti.l:iku=..n.] ar.a., J?Y. m.rtka,pn. teka,pf ettii ey YeniJ?.iil!Y.~. id!;. nk Yeti. Df!nya, her
eymmmkn olduu doal durumla zde tutuluyorrlu (Locke:
,'
.:
'
t'.,:
-:..:
::
. :":'-
53
"Balangta
her trl yasann askya alnd zan1ansal ve uzamsal bir ~lan;, ~larak an~alan "s
nrl~- i~~i,
se~best ~e . b()
))ir
dncesi"ne dayani....... ------- .. . .......
'' .... ..,... .........
.. ..... . . ...
y()r:
~...-- - "
~ , ..
~.''
- ~
_mekan
Ancak bu, nomal yasal sistem balamnda snrlar izilmi bir alanBu snrlar, zaman asndan ilkin sava halinin ilanyla ve en sonunda da, bir teminat edimiyle, mekan asndan ise geerlilik alanpn
tam olarak belirle~!<S-.Y\?luyla iziliyordu. Bu zamansal ve uz~msal
alanda, koullar q~facto [fiili] olarak gerektirdii sr~t: herey mmknd. Bu dururiun';::M'nte.squieu'nn deiaret ettii eski 'v~ ak bir
sembol vardr: zgrlk ya da adalet heykelinin stnn belli bir zaman dilimi iin rtmesi. (Schmitt, Das Namos, s. 67)
d:
54
tam
ile
--===
'
.. ___,_
_ _,_
_ ....,._
Nitdam
istisnai dururt;
~olarak, .@Jlece
istisna
kuraln
&jJ; ayni zam_anda_Q?_ doal durum ilc;:_h.E..J:c.ll19l&...Q!W:I
ierinin/birbirille ~!!i kar!!.~!k6if""tQllQ)_gillc~y~et gJ~ak -~~~
Il1.!!11.:!!~!:lfl.l~~Lb4:.!.sgd.~~9lna..bJ1i deildi!i Bu ~urum, tam da,
adaJs;~~_gi.~rte grnmeinek im hep _s_~~~-Z,QJJmd_a Ql~
v(dolayiyra bizim de hep gzmzn nnde tutmamiz gerekei~soz~konusu iopoloji.c b~Ilsi~!if-iilliiilkaIB'P::. Biriritf Dnya
Sav..~ srasnda ortaya kmayaJ?~l~yan ve ~sig npmps'.un_yerle~~-e
dze:leme
nltellkied arasndaki
hefuleyJibalant~
\
.
-- -- ... ........
...
.
... .
. .
. . ..
n- koP.m~~ma ve ius_publicum Eurqpa_
(!_u_nj 'un btijh karlkl
Sll),~l~cilar_ye kurallar si;t~~~ yerle bii- olmasma 'yol aah
bit re (Id bu sre, Schmitt'in zenle betirriledii ve bizim de
- - - . : : :... .
.
.
.
haHi iinde yaadmz bir sretfr), gizli bir._biirl_l~C!..~g~men
istl.s.~JS?.m~lLi.iz.!<tlde ykselen bgsretir..fir_~i Df!!.E___a
va 'ndan P.u yma :ve de h1Ua .gzk::imizin -nnde c~reyan eden
~.-
,_.
~ --- -:-.-
~--- -- --
. .
. .
.
.
~.l:l_dur: Istt,Eai ~_!lniml.n "hukukal ,_glarak 1?.2.t:-~Ell ~!ld .
~
Qg:Laurum)le !l::!:!_kuksaLoury.in arasndaki ilikinin--istisAai-du
~~,?S[~Jr.bilm~~-ii:9'1il(ekillerle gl?.ten:neJ5.Jt~r.se~._g~
@ng~ekil
1) birbirin_~YJJ
olan;_fakat
;taha_s.onra,_yani is--.,____ ..
. -<:::::::::
tisnai durunqg;-.!?!f.Qirinin ijoe geeo)ekil 2) iki daire izebili(~_g_man(a i!inalcr. kural olmaya balaynca, bu ikfdaire..birbl~l~rind~n asla ayrtrlamayacakiar .mutlak "bii" belirsiiik yaratacakekilde i ie geiyorlar {ekil 3).
55
ekil1
ekil2
ekil3 .
56
lll
..
Potansiyel ve .hukuk .
' E~g~ge!2_~kteJ.t!!.tJ.ID:asama_g..S,J!..:.t~I g~2!~~.!,ki ayu~..bunuh 'gerek ru,.Ia:m.u ve~mekistiyorsal<:, o zam1ln, anayasama g'l.ic ile
57
. :; , ..
indi!:g~_e._nez;
bJ!_g_!!_!_~~IJ!Iell_~!._~.~~yasa-si~tei~
ru:;I~
..
-----"'""""' ____ .... _
.
koullanamaz
ve snrlandrlamaz;
...-......
. .......... ----"''""'"'
........___ ,_.,....
___
___
ve bu ,.,_g
kanlmaz
:iliu:alc
.....................
.,_,
h~r trl an:~yw._aLgc.n_d.t!llda~r. Anayasay douran g_g_ijp
,i;Tig!?.. ~~.Ql}mg olaralc..~a da'9.iplak bi[._~~~.~. 2!.'Y~.2_
l!JI11Y91.~~~~~~~~-~~~E..:..~~.~~~.X~I!J~..P:.~~E dah~.-~'!X~sa
-----
da..ngfu.ill.~n.gz~sjn~"g~c:;:Lin~jQdjyt$niYJ>r.
Henz Birinci Dnya Sava'nn sonunda, Benjamin, geerliliklerinden bug~n-oile hibir ey yitirmemi szcklerle, bu
eilimi eletiriyotdu. Benjarnin, anayasama gc ile anayasal
~asndaki ilikiyi yasa koyan iddet ile bu yasay koruyan
j~ arasndaki iliki olarak sunuyordu:
Eer yasaLbir kll[U)llda rtk. biimde iddetin olduu bilinci ortadan
kalkacak olursa bu durumd_a...bll_kurum rr. Bunun bir rnei bugn'k:li parl~entolardr. Bu parlamentolarn bu denli zc bir manzaia
iinde olmalarn~ nedeni, varlklri-n borlu oldukian devrimci gleri bliinlerinden kannlar.du:.... Bunlar, ken.di,k:rlnd~eiDSITeaifim
hukukun yaratc iddet an~!n9an mahru~Cir: :Diaysyla'iia
--~--~-~:-.-.-.---
58
amamak
gerekiyor: Bu parlamentolar, byle bir iddetin uygulanmakararlar almyor; bunun yerine, uzlama yoluyla idde(
ten kanan bir.dizi ,siyasal ilikiye nezaret ediy;rlar.. (~enjamin, "Zur
Kritik der Gewalt", s. 144)
sna deecek
~~~~k71~~~~i
.kends~~<ra"Sefirsnlik ala~
59
Devrim zerine (On Revolution) adl kitabnda bu satr zikreden Hannah Arendt, Fransa'daki Devrim srecinde, an.ayasama
gcne ilikin yasa karma yetkisine sahip mutlak bir ilke olarak egemenliin nasl talep edildiini betimliyor. Ve bu talebin
(ki bu talep, Robespierre'in stn Varlk d.,cesinde de vard) sonuta nasl bir ksr dng halini aldn ok iyi gsteriyor:
_..-/
/
Onun [Robespierre] istedii ey asla sadece bir "~s~n Varlk" (ki bu,
kendisine ait bir terim deildi) deildi; onun istedi'i, kendisinin.
"lmsz Yasayc" dedii ve farkl bir balamda ise "srekli Adalete
bavurma" adm verdii eydi. Robespierre, Fransz Deviimi'nin terimleriyle, ne halkn ve ne de Devrimin kendisinin ge~z
deletirilemeyecek, daimi ve akn bir otorite kayna istiyordii!.."Bununla hedefledii ey, mutlak bir Egemenliin -Biacks'iCi'ne'un "despqtik iktidar"- egemenlii ulusa balamas ve mutlak bir lUmsiizln, cumhuriyete, lmszlk olmasa bile, enazmdan biraz mr/sreklilik ve istikrar getirmesiydi. (Arendt, On Revolutioi, s. 1&5) -
Buradaki temel sorun, kendi kendisini anayasal bir gce dntrerek ldren bir anayasama gcnn nas];rasavvur edileceinden (ki .bu, kolay olmasa bile en azndan teorik olarak -
o'"~W.~.!1..Sl.D..S!ti!ill!Ja g_Q,s.,i.!@J:!&'!..~.[ell2~!:!L\~y.~~e
mehlikten ayrrriay mmkn klan kriter berrakln yitirir ve
anayasama znesi
ile.....................
egemen
zne
birbirlerinden
ayrt"
ediie.........
_
...._n _ _
..__ . ._____
..__
_
-~~
61
;;;::t::::;
~na ~ile ~~asndaki iliski; Aristoteles'npotansiyel
ile edrn, dynams le energeia arasnda kurdukadar karmaktr. Ve son tahlilde, anayasama gc ile
anayasal g arasndaki iliki (belki de tpk egemenlik sorunu
konusunda ortaya konan btn otantik anlaylar gibi), potansiyelin varoluunu ve otonomisini nasl dndmze baldr.
ljillisto~eles'in ~n.ces~e gre, potansiyel he~ edimsel~en n~~~e gelir ve edrnseli belirler hem de zde edmsele tab kalr.
Aristoteles, (tpk, btn anayasama gcn anayasal gce indirgemek isteyen bugnk politikaclar gibi) potansiyelin yalnzca edir ile var olduunu (energe monon dynasthai) savuna:l
Megarallarn tersine, her zaman potansiyelin kendi zerk varoluuna byk nem vermitir. Kithara al;n bir mzisyenin bu
aleti fiilen almazken bile bunu alma kabiliyetine fpoteza] sahip olmas ya da bir mimarn iini icra etmezken bile kendi kabiliyetine fpotenza] sahip olmas, potansiyelin bu zerk varl
na iaret ediyor. Baka bir deyiie, Aristotele~'in Metafizik'in
Sekizinci Kitabnda ele ald ey, plak birmantksal olabilirlik olarak potansiyel kavram deil; potansiyelin varoluunun
etkin biirleridir. B-!:ndan dolay da, potansiyelin,' kendi tutarl
lna sahip olmas ve daima hemen edimsele dnij_~si
i~ edimsele geme171e k~etin~oln~..,J:-t~J2ma)aa
~ da (ma)ma "potansl}-:eu. olarak v~r <Llmas,.xa ,,,.A.ri~!9,te
les.:i!Ld.~di~:i_b.{:iiii:irunoo!!e... ~~iyelsizl~~~!~P!i ality) (adynamia) olmas gerekiyor..Aristotelesbu ilkeyi (ki bu
ilke, bir anlamda, kendi dynamis teoi:isinin btnyle bal olduu ana noktadr) veciz bir ekilde ifade ediY.or:'-'~Her potansiyel, ayn eyin ayn trden potansiyt:(lsizliidif''(tou autou kai
kata to auto pasa dynamis adynamiai) (Metaphysics, 1046a,
32). Ya da daha ak bir ifadeyle: "Potansiyel, hem olabilir hem
u iliki
* Megara okulu (i.. yaklak 4. yy.): Eski Yunan'da Megara kentinde yaayan
solistleri n gelitirdii bir ekoL (.n.)
64
uzaklktadr"
(1050b, 10).
Var olan potansiyel, tam da, edimsele dnerneyen potani
:yeldir (nitekim bn Sina, Aristoteles'in maksadna sadk kalarak,
buna "mkemmel ~otans!~e~" ~~ .ver~~f! ve . larak. da
yaz yazmayan haliyle katb gosteryor).rBu. otansyel ~Q!m.:
s~~}!,l~~.,?.,~~,~.,~~~~~~~~~---~~EY.~~M~~~i~i~ Bu P?-
65 .
"'--~~
66
gerektir:
dk_].~.IDMl.Mi.YE..?iiii.!~~-~-L!L~Egem~iillZ. ca
,or!r40:;w,
'Mtl
==-"P'\clo
:o:~rum"'"JI~:
67
Qaha nce de belirtildii gibi; egemenliin btn tanmlarnda ikin.bir potansiyellik ilkesi vardr. Bu anlamda Gerard Mairet u
nu gzlemliyordu: Egemen devlet, "her iktidarda var olan iki unsu:un. _ _po.taos.i,Y.eUl!.sgLY,.e.bun~.JdWUian!!J!2!ml~.nid9p
bir1;._tirilm.e.Ain~::...ft~Y.ill:!.9.DJ~.lr.."B.9.!~!l~X~llif..!:~~J.~:~~~~-e=~a
e.d_i_!jygr (bkz. Histoire, s. 289). Buradaki ana dnce udur:
"Potansiyel, uygulanmadan nce zaten vardr; ve itaat, kendisi7
nimlm~il!:!If!!~:E'~-ru"ifH~r.<:t[ii].JY~~~~..2l~E~,ai(;-(a.g.'y-:, s.
68
69
IV
Hukuk biimi
Kafka, "Hukuk nnde" meselinde; egemenliin yapsn rnek bir zetlerneyle betimliyord~:
Taradan gelen adarnn Hukukun kapsndan ieri girmesini
engelleyebilecek tek ey. (tabii kapcnn kabul etmemesi de bu Kafka'nn Dava adl romannda anlatlan bir mesel. Burada taradan simgesel
bir hukuk kaps nne gelen bir kii, grnte hibir engel olmad {kap ak
olduu, kapc kendisine fiziksel herhangi bir tehditle bulunmad) halde ieriye
giremez. Taral kendi. yanl varsaymlarndan {k~ndisinden baka hi kimse hukukun kapsna gelmedifne gre buraya girilenieyeceini, vb., dundnden)
dolay (halbuki en sonunda kapcnn syledii gibi o kap sadece-taralnn kendisi iindir) yllarca kap nnde bekler. (.n.)
'
70
nu engelleyemeyen eyleriniiq.de.dir), bu kapnn zaten ak olmas ve Hukukun hibir eyi emretmemesidir. Bu meseli en son
yorumlayanlardan ikisi, hem Jacques Derrida ve hem de Massi~
mo Cacciari, farkl biimlerde de olsa, bu nokta zerinde quruyor. "Hukuk", diyor Deriida, "~!!.<;ti.!riJsQ!!!P.~YJ~!~.ken_2.!.!ni
koruyor [se gade]; kap hep aik olduu ve hibir eyden dolay;:-~k.~lmad iin, hibir eyi korumayan bir kapc tarafn~
dan korunuyor [gardee )" ("Prejuges", s. 356). Cacciari ise, daha
a_ 'IJ.ir biimde, u gerein altn iziyor: Hul.c$n g_.....tam
da, zaten..~!!f.Q.!.~ bir ,..W'.l~!Q!!!..Y_:_~f!t~ll i~ind~jJui.!LI!Ulflll
b,ir ~rmenm. ink!W~:?ilili~da ~Y.or,: "Eer kap zaten
aksanasl bu kapy 'ama' umudu tayabiliriz ki? Ak olana
girmeyi [entrare-1' aperto] nasl un:abili;iz? Ak alanda eyler
zate:_y.erindedir :ve biz.-buraya girmeyiz... Sadece. aabilecei-
rtii~ yerlere girebiliriz. Zatei ak olan eyier [il gia-aperto] in-
i:n!.!amldayap._~..l!a.l~._ge.tirk.' Tantl ad~ gire~yor; nk,
zaten ak olan bir. eye girmek ontolojik iarik .hlikfuisl~drr"
. ...
Bu perspektiften bakld zaman, Kafka'nn meseli u gerekusursuz bir ifadesidir: Huk~n en gl olduu durum, artk hibir_~yj enretmediLdurum -yani._saf bir xa_aklama.~
mu- dur. Taral adam, hukUkun potansiyeline teslim/havale ediy:r;)k hukuk taral adamdan hibir ey talep etmiyor ve
kendi akhindan ba~a l1bir ey ernret~~X~!';; Egeme. i_st~~na .
ta~!osumi gre, hukuk, taral.adam. i,ir,_ ge~rsi;zliiyle .geerlidir taral adami, kendisinm..:lna t_e.* ec1~n~f.Y.~-~-~~nda
u~!ir. adece tarili adamn rnukadderat ol<Ul bu ak kap, bu
in
ye
X~:-~izl",gelQ!ini~~~JIDlaier.LalLY,DI, ~E!tj,g!?.3:.@)..&.1.!JA..1:nr~,.
szleri, nomos'un orijinal yapsn.ifade.e.diy.or:. .. :
kyor"
.,.., ___,._
71
'i
Benzer bir biimde dil de, konuan bir varlk olarak insan hi fark
etmeden daima zaten dilin iind~ bulunduu sre.ce, insan kendi yasak alannda tutuyor. Dilin var.olmas iin gereken (linguistik-olmayan, tarifi Imkansz, vs., biimindeki) tek ey, tam da dilden dlanan bir dille srdrlen ilikisiyle var olan bir dildir. ite
Stephane Mallarme, Hegelci bir forml~!, ~n~ntk, her ilkenin
olumsuzlanmas yoluyla ileyen bir ilkeqir".derken, dilin bu zvarsaymsal doasn dile getiriyordu. Dil (tpk egemen yasaklama gibi), ilikinin saf biimi olara~, zaten daima iliki-d bir ey
olarak kendisini gerektirmektedir; ve iliki biiminin kendisine ait
olan bir eyle ilikiye girmek ya da bu ilikiden kurtulma~ imkanszdr. Bu, insanlarn linguistik-olmayana eriemeyecekleri anlamna gelmiyor. Bunun anlam udur: Linguistik-olmayan 'eyler
sadece ve ancak dilin kendi iinde bulunabilecei iin; insanlar
bunlara iliki-d ve tarifi imkansz bir nvarsaym bii:ninde ulaamazlar. (Benjamin'in szleriyle, "konuma,nn dnc;la kalan
eyler"i daurabilecek tek ey, "dildeki dile getirilemeyen eyleri
tamamen tasfiye etme" giriimidi~ [Briefe, s. 127].)
~.~ -~----
""
: : : : :,~: : : :
.Fakat acaba hukukun yapsna ilikin :yaplan bu yorum Kaf. ka'nu maksadn tam olarak kapsyor mu? Gerschom Scholem,
20 Eylll934 tarihinde Benjarnin'e yazd bir mektupta, Kafka'rtn Dava'snda betimlenen hukuksal ilikiyi "Hibir ey
Olarak Vahiy" (Nichts der Offenbarung). olarak tanmlyordu.
Scholem 'in bu ifadeyle anlatmak istedii ey, "vahyin hibir anlamnn [bedeutet] olnad; fakat sadece yrrlkte alnakla
kendisini ifade ettii bir evre"dir. "Anlam zenginliinin kahnad ve, deyim yerindeyse, ieriinin sfr noktasna indirgenen
72
eylerin hala ai:Z endam eyledii (ve Valiy ite byle bir eydir)
bir yerde arz endam eyleyen ey Hibir eyair" (Benjrunin ve
Scholem, Briefwechsel, s. 163): Scholem'e gre, kendisiii byle bir durumda bulan bir hukuk(yasa, mevcudiyeti olan; fakat sa.:.
d~~e g~r~lde~@eme biiminde ortalkta dolaan bir eydir.
"~nin- szn .ettiin re;iler", diye itiraz ediyor arka;l_ana,
"KQtsJLKitabJqyb~4~: !)renciler deil ... ~nu anlamayan
rencilerdir" (a.g.y., s. 147).
~~- lfrey~de~~
::~:::[,~!~::[::
Kant'taki_
'~anlam--olma:da:yuturlKte-~olma','-'o.larak
hukukun
safbi~iiii=a~rf'lno&mlikt~
-~rta);a:kyf...:Kant 'n Pratik
.. .
.
~-.::.:.::......:~:~.;----:':'~:~-~
":
73
Akln Eletirisi'nde
'-saygi''
74
Kant'n, bugn iinde bulunduumuz an kitlesel topluluklar ve byk to~aiiter devletlerinin karlat bir durumu, yaklakiki yi.iz yl ncesinden ve yce bir "ahlak duygusu" bal
alt_!;!lda nasl betimleyebildii gerekten hayret vericidir. Qink,
e~~_a:s~P.!.E_~j,~~~.Y-~~-~IJ~!J!9J!~.~lr.!!.I!m!s~lJJ<:~.!UL~ci.k
arasndaki farkiaretediyorum''
75
Eer,
analizimizi srdrerek, hukuku hayattan ayrmann imkanszlndaki -yani atonun aasndaki kyde yaanan hayattaki- temel unsurlardan biri olan istisnai durum zelliini grecek olursak, o zaman, bu iki yorumun bu noktada birbiriyle
yzletiini grrz: Bir yanda, bu hayatta saf hukuk biiminin
kendi ierii tesinde idamesiri -anlam olmadan yrrlkte
olan bir varl- gren Scholem'in yorumu; te yanda ise; kura).._cl_n._e_n_.istisnaLdur.:mun, hukukun gerekletiini ve ynet"
n,esi gereken__hay:attan.ayrlarnaz.h~e.g~ldiiri.gsterdiini..ne_
. . . . .. -
- ' ..
1
k~ndi !.~pi
...~...
i
Anlam
.' .. --rrlkte olan bu varln (ve bunu~ ortaya kard istisnai duru. 76 .
_____
~.""'..._
~;,;~)~--
.......,........,~;~.~.
:::::~llii!
77
admz
~--
e~lik~-siffiefriK'fiikai"ters.l51I"fileke!,l,~J.9ID.a.m~j}.!ik!Jka ao-
mutlak anlalrl, artk hayat grnmne girerek anla_l_n!;t? . bir hal alan bir metnl-anlalamazlna tekabl ediyor. Yasaklama ilikisiyle birbirinden ayrlan ve bir arada tutulan bu iki terimili (~plak hayat ve h~kuk biimi) birbirlerini ortadan.J(iild.ftd~ar ve yeni tJl boyu~~- t~t.Y~-ite bu
noktadr.
kaynaklanyorsa,
balkl
79
~.
n~ .. Qtg_;!ffi!J.~!::f...g~!~~-Y~W.-~.. X~..!S~P.!.~Y.LUJI!9:lfJf?:P!illL(Ku
ds'n kapsn) kapatmaya zorla!,!Lak. nk Mesih'in girebilm~si iin icel~~]iJ.R:niD..J.<:ll..P.al_2EJas~, yalliikukun aiarn
o~adan-y1iii.fitikt~.Q!m~~h4ltinin... sQr..<.J~tn~si erekiyor-:-Kat
k!l~~~~~~~~f!!i~X~~!~U~.-gt~~mij.~_,Q~tc;:.ill.~~~- it~budur:
~~.~~-~i@2~~~~~~~ SQfl:iilii.Q~\,SJ?!iiH.i!~"'i!~~~~~
,~!i.xr.::~~J~~x~,4~~Ll~Ji~-L~~0.!ii~~:n~~!:.,.9~~!~;:!~
80
i
istisna durumununpa:radokslarndan biri u gerekten kaynaklanyor: istisnai durumda yasann ihlalini yasan ri uygulanmasi n~
_e,ari ayrmak imkanszdr; )de_ ki. bir kural ihlal ede:. eYJer jle
qu kural-dorultusunda yaplan eyler tamamen birbirine q~_jyor
(sokaa kma yasann .9Jq1J.i bir zamar_cic:.__ yQ:Qye kan
kiininki) kendTsTni
bir askerin bu yasa uygulafilasin
......----
...
-- ' .
.. ..... ---"""--..... --------:-
aan bir ihlal deildir) .. Ite Mesih'in gelmesi~le Yahudi g_elerie' iide_{Ve asimda )ofn gerek mesihi geleneklerd~-;;-rtava~
kcir< olanCurm.him.'da"'JCir.M;sih'in gelmesinin yarataca~ik
..sonu, Hukukun (Kabalaclara
gre bu Hukuk,.....Be'"riah
Tev-...-..........................
.
-
rc.:t':n hukukudur, yani insanol~:.~r: .. Y?!rl&IJ.l!ndan mesihli
gnlere dek yrrlkte olai llikuktur) g~r~k!f)m,J!si,.Y.!P.!D.!!!:!l.:.
~_iiiasici'i-r.
bu ruii9.~me. eski .~~~!:!l<~Y..2.~~~~u es-
---------q(aQren
-~
~ ~
------
.,_
~..
Anc-ak
.~.i-~~~-lJ.k~~~-~~131~!eK~.t~~J.umJLy._Y~~.g~E-l9!t!!:~!!Y.~!2~ir
hukukun ikame edilmesi
anlamna,grum~or.-(yine Kabalaclara
ku~kaps da;-Bucephalush.-glblinsara.rna~-~9.rnepahasna
Jrsa.olsun hakim olmak zorunda olduklar rlt?Lg_QJm:in bir
sembol olarak dnlebilir.
:;::~t::::
Bu anlam olmadan yrrlkte olma kavramnda rtk olarak
bulunan hukuk deneyimi zerinde en ok kafa yoran felefeci
Jt_an-Lu:_N."~~x.:.Q!f. Nancy, ok youn bir metinde, bu deneyimin ontolojik y~p-~~m. bir terk-edilme yaps olarak tanmlyor
vebundan d~lay da, sadece iinde buiid.ullmuz-a deil;
ayri zamanda ca btn.J3.at t?:rfui~f'"t~.:~:;~dil~~ ~a~@i:.ola
r~.anlam~Ya.ahy.or. Ancak betimledii yap h'!!:<:tlc_~iiminin
iiide kalyor ve terk-edilme, yasakta11(ri~imann imkansz
o'ldtiu bir egemen yast&amay"a"terk-eciilme. ~~~ tasavvur
ediliyor:
82
. Terk etmek, ... egemen bir iktidara havaJe, emanet ya da tesll''h ' etmek
ve bu iktidarn yasaklamas ma, yani, bu iktidarn beyanlar na, irlii- '
rQc. .:v.::~<:~?:alc..r.ma haya.l~ . eo.n<e.t~ .cl~. !~.illm.~t:n<kt.ir.
Kii kendisini daima bir hukuka terk eder. Terk ediimi Varln .
mahr,.miyetiin lt, tabi klnd hukukuij snrsz katldi.
Terk-edilme, kiiyi ya da bu hukuk rnahkemesfne. agrran bir celp
k!fu_d deildir. Terlc~edilme, mutlak .o larak hukukun, yani tam olarak
dn,terk edil!Y!J.r.:. T~rk-edilme hukuka riayet eder; baka trl yapama.Z:'(i/iiri]'eratif categorique,
s. l4~r..:.: s). .. .. .
. ..
amzin dnmeye ykledii grev, anlam: olm~dan, yrrlkte olan hukukun u ve almaz biimini tanmaktan ibaret
olamii;;- Kendisini bullunl~ ..si.~riayan hibi dnce, bizini buradi egemenliin (ya da egemen yaaklamann) paradoksu ola-:
rak tanimladmz ontolojik yapy tekrarlamaktan teye gide:m_ez. Sonuta egem~nlik, tam da, "terk edildiimiz huku],an te.sindeki h'ukuk"tur, yani nomos'un z-varsayml iktidardr.
Egemenliin patadoksunda: kurtulru.::~ .btn yasaklamalardan
.arnm bir siyasete doru yol alabilmemiz iin ncelikle terk'edilmeninVarln her trl hukuk dncesinin t~~inde (hatta anlam olmadan yrrlkte olan bo hukuk biiminin bile te.,
sinde) d_nebilmemiz gerekiyor. Saf bir huk~ biimi sadece
bQ iliki bijmidir. Bo iliki biimi ise artk bir hukuk deil;
hayat ile hukuk arasndaki bk ~y~niazlc alandr, yani bir istisn~_ .ururriudur.
.
Buradaki sorun, Heidegger'in, Felsefeye Katk'snda (Beitriige ur Philosophie) "Seinsverlassenheit" [Varln terk edilni
lii]J:>ali altnda karlat sorum,n aymJ.r: Bu sorn, kendili~~'var~ tarafndan terk ed.ilmesidir. Aslnda bu, Varlk ile .
metafiziin zirveye ulat ad,~ varlk <!-fasndaki birlik ve
farkllk sorununda..r daha ~z ey ifade etmeyen bir sorundur. Bu
83
Kim neyi terk ediyor'? Varlk, kendisine ait olan ve olmayan varl terk
ediyor. O halde varlk bu ekilde ortaya kyor; nesne olarak ve eldeki
Varlk olarak ortaya kyor; sanki Varlk yokmu gibi..: Bu durumda,
Varln varl 'terk etmesinin anlam udur: Varlk, kendisini, varln
ortaya kmasyla gizliyor. Ve Varln kendisi, zde bu kendisini geriye ektii z-gizleme olarak belirleniyor... Varlk tarafndan terk-ed,il. m ek: yani, Varlk varl terk ediyor, Varlk kendi kendisine emanet ediliyor ve h;sap nesnesi haline geliyor. Bu sadece bir "d" deil, Varln ~endisinin ilk tarihidir. (Beitriige zur Philosophie, s. I 15)
Eer bu anlarnda Varlk, varln yasaklanmasndaki Varlk
tan baka bir ey deilse [l' essere a bandano deli' ente], o zaman .
eg~menliin ontolojik yaps burada kendi paradoksunu tarnamen ifa ediyor. Bu durumda terk-etme/edilme ilikisi farkl bir
biimdednlecektir. Bu ilikiyi, anlam olmadan yrrlkte
olan bir varlk olarak -yani, Varln, hibir eyi ve hatta kendisini bile ernretmeyen bir hukuk tarafndan ve bu hukukun kendisine terk edilmesi olarak- okumak, nihilizmin iinde kalmak
ve terk~edilme deneyimini son noktasna vardrmarnaktr. Terkedilme deneyiminin tarn.anlamyla yaan tek yer, bu deneyimin (Karit hukuk biimi ve anlam olmadan yrrlkte olan
~ukuk da dahil olmak zere) her trl hukuk ve kader dnce
sinden kurtarld yerdir. Bundai[olay, terk-edilme ilikisinin
bir iliki olmadg ve. varlk ile Varln birlikte olmasnn bir
iliki biimi yaratmad dncesine ak olmak gerekiyor. Bu,
Varlk ile varlgn artk yollarn ayrd anlamna gelmiyor; bunui y~:rine.bunlarm ilikisizliklerini srdrdkleri anlamn ifade ediyor. Ama bu, en :,zndan, siyasal-toplunisalfactum'un artk bir iliki biimi dnda dnlmesini gerektiriyor.
84
fY
'
'
~-:
''
''
Alexandre Kojeve'in tarihin sonu[nun gelecei] ve bunun a~dindan da yeni bir homjeri devletin kurulaca yolundaki dnce
si, burada hukukun anl~m olmadan yrrlkte ol mas; olarak.tanmladmz tarihi durum ile pek ok benzerlik tayor (bu, Kojeve'e liberal-kapitalist bir a:nahtarla yeniden hayat verme do-
rultusundaki ada giriimleri aklayan bir durumdur). sonuta, zamana meydan okuyan bir Devlet ya da kendi teiqs'u'nu ger:.
ekletirmenin tesinde hayatn srdren bir DeV:Iet egemenli-.
i, anlam olmadan yrrlkte olan bir hukuktari ba<a nedir?
Bo egemenlik biiminin hala-hayatta olduu bir tarihin ger~k
letirileceini tasavyur etmek: Devletin, tarihsel biirfilerini gerekletirmeden ortadan kalkacan tasawur ~tmek kadar im~
kanszdr" nk, bo Devlet biiiT)i, imkanszlaan.bir Devlet bi-
imini arayan tariiii ierikler yaratma eilimi tayr (nitekim eski Sovyetler Birlii ve eski Yugoslavya'da olan ey budur).
Bu grevi kaldrabilecek tek dnce, he:n.Devletin sonu. ile
tarihin sonunu birlikte dOnebilme ve hem de bu. ni ar birbirlerine kar seferber edebilme kc..pasitesine saJip bir dnce olacaktr.
..
85
ey deildir.
86
olabilir. Esersizlii anlamann tek.tutarl yolu, bunu, (bireysel eylem ya da bireysel eylemlerin toplam olarak dnlen kolektif
eylem gibi) bir transitus de potentia ad actum ile yok olmayan
genel bir potansiyel biimi olarak dnmektir..
87
Eik
Benjamin'in "iddetin Eletirisi" adl almas, iddet ile hukuku birbirine balayan indirgenemez baianty ortaya koymakla,
egemenlik zerine yaplan her almanri .gerekli ve -eyet bugn bile- kanlnaz nclne iaret ediyor. Bu balant, Benj~in'iA analizinde, .yas~l.oyan iddet ile bu Y-asay koruyan
id_det arasndaki diyalektik s~ g~_.::*..<?..!~Y'!..kyor. Dola-
..;..---
..
da zikredecekti).
.. :!;; _ _ _ ,,,__---~--
P<?.!~y~,'J!l.,~~"'?~~<!~!!~!:P:-~~~,g~,~W~9:::~~~~-~t
sl!r2!~~1-~~~~~~~1!1!:~~!.2.X.I$.1!l~B~!i.44~Ln~.iiID:~t.
~J!~~~~~~~~~~,J~~~~""?7~i~2~~,Y~ti!~.X~~!XU~Y1..,fJ!:....
89
mak [rafa kaldrmak] suretiy.k.mulJJ.faz~edi.YQ!:. ve kendisini bun].!n dnda tutarak ~~~-#,:~ypu_q_lJJY.or. Bu cl;mdaege~
.iddet, ,tP,~ Q~ :i~de.!_.e;l.~!, B!?.!~~-~..!!~ll~~~jn,iJ. 4Jx~~k
t~ini tan~!'!:l!la:Y~.9J!h,t!_!,Jl4.Ji.~Ugrgg!~P:-J:.t.<t~tri-E~t~!!l-a
mi~Ji.~E,!~!2.!!~~~~l~,,.~t~,~~"~~g~k Bu, <;:~~p~~~J.~~~~!!!:._
i!~i~..!~~,:,!~",!J,if~~H1~.JSill:!.!n!f.\k~~~i,_,~~~. . . g~lm.iYQ~.
Q~rekte ilahi iddet~tar,m.lrnlli!_m.d.ab.a. kPJf!Y.Jlfl!l..e.y.,..tam
da:istisnai durum ile ilintilendirillJleidir. Ege~~-~-..!~~
ile doa, dar ile ieri ve iddet ile hukuk arasinda bir bdirsiziltinn11lcasi'~yaratyot. oteyaiidaii-lse.. eeffieli:t:affida, ~t>iiki~
diirurrrTie normal durum birbirinden aynd srece, yasa koyaniCfcleDleyasay koruyai- iddetn:;;~daki diyalektilc gerea:ef'Rc)pmfofinuyrve ia.tta,-buracfaegemenh karar tam
ci~:~~:l~[=~~~~~&,?~9.l..~!~!iii~:.:~iEiC<iE!i2Imq_pJuy_r~-
---
'i2~;-~,~~-!l~.~~.~~fu:,i~!X!~}l2!ft.#..~.J?.s!~P.g~;,)
Benjamin'in ilahi olarak tanmlad iddet ise, istisna ile kupirbirjnden ayrmann artk imkanszlat bir. rintkada
,Y~ aly.9r..:Bunun, g~~~,t!~Q~~.;~~.!!l~Ull~-~~.c::m~~-~9-det
le olan ilikisi ile sanal istisna durumuyla olan ilikisi ayndr.
:Bi~--nctan -doiaYi(ja=raii' ictCiei~"-ieid-idcteti~r tli~linden bir
iddet olmad; yalmzc~ iddet ile hukuk arasndaki ban paralanmas olduu iin) BC?11jamin, ilahi iddetin ne id~ydu. ~~-1}~ . c.~ ig_q~ti .lfQ!~~~~~' s~g~s~::a<~ti ,ai~ttiW! __s_y!~:
----y~~!!h~.?f: iaJni~~~~:.::~uJ:ci~~p.J~~-ge~~~ ~9~!.~!~~. ~~- iki id-
det arasndaki -ve hatt, iddet ile hukuk _a:asndaki-:-.bu oalan=t oldu_l!_nu
gQ_ster!y_g~ BeiiTainiii~--den;mesinin
egemen iddetin
....._.....
.
.. -
... -
ral
~...;;:;:;.-
90
~-;;';''':':~:"";'"':-::':~
(/.
tanmlanmasna yakn
bir eyler syledii tek yerinde yle diyor: "iddetin hukuksal yaratmdaki ilevi iki biimd_e...ka:.m
~r: B!_:inci.~i, yasa~koyl!!m.!ill!m~~l!..Q.l!r.} tesiJu';..Qi
l~c* olan eyd:i,r ye bu srete kullanlacak ara ise iddettir.
~cak, ikinci olar~, -yas~a-!~is~~~l!4Jkteil""8,2~i~ictd~tt~~-;~~
geilmiyor; bu11un yerine, yasa-:-koyma ilem~.~s:,.f~!.m!a
.
v.~~~i~~a;adW:a, ia~~tt~~}.a~~~$~~=~!_~~-\?i,_g,k. ap.J!,_glm:ilk
d~il, tersine iddetle m~.cbl!!~l!.~Y~!P.-F~..!gJmt!t bir a~
ol~~-y~sa _konmu_ oll;!yo(~ ("Zur Kritik de;r G~walt", s. 19798). Dolaysyla (ii:Be:i.jamm'in, ilahi. iddetUanmlamak yerin~, gryJ:!iJ_te bek1enmediJc qj.r m:eY:ayla, .iclcetile nukUkarasu~i balantnn taycs zerinde odaklanmas tesadf de~d~_;)endisi bu t~ycya ~wl;.k hayat" '(blofles Leben) adn
vef1yor. (Benjarm'in denemesinin ekonomisindeki belirleyici
:~~~LiJie~kt~~durTI~_~Jrz) bu @;iyetin analizi, pl~J.t~YJI.t
ile hukuksal iddet .arasnd!~el b!f..Q~J.(Ylt kUQ!YQr. Sadece
. ~!!!!l.h:yat (canllk, -yaama) tl~~rindek:i..E_~~t~!?!~
hf!Y!!t~ b.M!!. 2_~.!ldir; ayn ~!m!..~~..!J..k..~~!!~~~!.l~~g:~!:!Je
. l~~~JE;i@!l[:Y~:!wf~=Qi.:J.ii!YAi?~.~!?!~. ~~X.~ll~.~H~!!!!1!s..tan
'~1:!~~2.~.:.:::Y"'~~~X~.~~~~9,~.~i.~,~!;!}9.Jg;t.l,.,,!J,.JYY.J!,~,!J.S!UP
d.~",~ll. ~~}:"~~~~1~,!!!illf1.!!.~E~Jentshnt]- olan cezayahaYale ediliyor" (bkz. a.g.y., s. 200):-.
Aada buradaki nermeleri gelitirmeye ve plak hayat
egemen iktidara balayan ba~ .. ~~~:z; e.tme.Y.~ __~aca~. Ben~
janW' e gre, a_J.!!l!~<!~...ins. an.hayatna.ve.hattahay:v.ahlarn.ha
y_a_!!l1~.::!f~qi]~:.layatn kutsall jlkesi, szn ettiimg_Qu 12_~.:-..
n aydnlatlma_nda ya da hukukun hayat zerindeki haki.mil,q...,.,.,_\l>'f\"'1.,......... =- .
91
"hayatn
lutsall dogmasnn kkenini aratrmak gerekiyor. B7hclb d~.):aa byk bii olaslkla,. zayf dm Bat geleneinin,
ko:imolojik bilinmezlikte yitirdii azizi bulmak iin yapt son
yanl giriimdir" (bkz. a.g.y., s. 202).
nmzdeki ksma tam da bu kkeni aratrarak balayaca
z~ H_ayatn kutsall if!<:esi]l!zirc;.!g.Q_l~li i2,!l:Q.ik bir ..~~_!a
line geldi ki bize )l.~e!..l.!;!!!lli!I!l!!~grjJ..u.i!Y.9r: }!!k:-iJ(.as,al .
k~':l~}~!_,m~~S.2gug~ ...~.?.!I~!:!..c.<?..l<i!!.up.J!g;.,g!iXurian~!l~.,JJu
ilkeyi tanmamalar bjr yana, bizim tek bir "hayat" terimiyle ia.
~~t ettiimiz karma;k semantik alan ifade edebilecek bir terime
bile sahip deillerdi. Bat.siyasetinin kkeninin belirleyici uns~i'8rmda:n:'brrf u-g~rektir.: Zoe ile bios, zen ile e~ zen (yani,
genel anf~da hayatile insanlara zel olan belirli bir hayat tarz) ~asndaki kartlk, tam ~!~YJ!!J:ay.&:l>JLJ!YJJ.c.alk_yJ! da
bir kutsallk atfetmemi_z:;_ig~p~ktirenhibir unsur iermiyr. Hatt~ Homeros'nV~~~asnd~.-canl vcuda-aret;;-de~-bir terim
6Iiet~i~~uy:~~:
Bi~cteki-"layat"
teriminin iyi 6l-e-deg.:;eri ola.
- - ....
-,_. . . ......... ...............
.......
rak daha sonraki dnemlerde ortaya km olan sma terimi ise
kk~l i~iliiiii:YTe-~;d~~~- '~~~~~J:lemekti; yani tekbana hayat
(ki Yh~ailara gre h~yatm}cend~s.i b~Ql\:. __J;!!@_:Y.~..i~-~irun
bir.k!llesjyl~_Qlll..J?!L~yg~) s~ s~de.ce. <:Hf.Ln~JL.Sonra bir
birli,k olarak ortaya kyordu. Bundan baka, tpk Eski Yunanlar gloi hayvan kurban etmeyi ~utsay~..Y.~. m.;w}jjf!-.n~drr~
ed~n k_akitopluiDiarda bile h~yat kendi iinde kutsal bir
~y_d~!idi. Hayatn kutsal olnias;iam-da.hayat din-d!LJlrofan
..----
~.-
~....,.=
~,.-~_,....,,.,..
.:..;=<<""""""""=.....,.....,._......_,_,,,,=~= --~~---
kiirban
. .
....
_ _,, ..
~~
.
Eer bu doru ise, o halde .insan hayat kendi iinde ilk defa
~
.........
92
'"--"-"-.
egemenliin mantksal ve
. top~k;jik yapsn tanmlamaya il!Ik!~Fakat_ ;:aba egemenlik
;eleri kapsyor ve neleri 2.!...ai~b~a!QY2!_~~-~g_e._:~_: X_a~.akla
mann taycs .kimdir? Hem. Benjamin ve hem de Schmitt,
yat", Schmitt'te ise "te~~~.:l!-.Y2l~;Yl~ katla~ bi!_!!!~kaniz. mwun kabuunu kran" (];er~!c ha~f'tr), egemenlikle olan en
yilcn ilikisini istisg~@l~a-mi_~i)de y~yill'bif unsur
<?_~~~~g!i_ziiyor. te !!!.!:I.!..~YA!lli~lm~?~g~!~~JE..~--~~~~~ki-
dir.
93
ikinci Ksim
Homo Sacer
Homo Sacer
Pompeius Festus, Szcklerin Anlam zerine (On the Significance. of Words) adl almasndaki sacer mons [kutsal da]
bal~ altnda yazdklaryla: Eski Roma hukukundaki bir ahsiyetin gnmze ul~masn s;hyor. Bu ahsiyet, insan hayat
na ilk defa olar~ kutsall,lcJizelliinin atfedildii kiiliktir. Fes,
tus, pleblerin ayrlrk:en Tanr 1 ya (Jove) adadklar Kutsal Da'
tatmla~lctin sonra ekliyordu:
--
97
est eum immolari, sed qui occidit, paricidi non damnatur; nam lege
tribunicia prima cavetur "si quis eum, qui eo plebei scito sacer sit, occiderit, parricidia ne sit." Ex quo quivis homo malus atque improbus
sacer appellari solet. (De :erborm significatione)
Kutsal insan, bir sutan dolay halk tarafndan yarglanan kiidir.
Bu kiinin kurban edilmesine i:?.ill.Y~rll_pez. Fakat bu kiiyi ldren bir~')i_c;_ill_IJY.t!t.iemi saylmai. Gerekten d_e tribuna ~IJ~,kuurrjlk yasa_ndf!..yle_denm~J<Je.dir; ''Blrisl!!:h.P.l~blsit~/kamuoyl~masna gre
kt:tsal olan birinsaf!!Jili!.~JID~~Uill.!Y.!:iLS11YJ.lmaz": Bundan dolay da
kt ya da murdar (impure) bjr adama kutsal demek ikiett~Kffit::;-:--,.
; . : . ;.: ; :
'' ,
ve
98
hazrlanan
yemek. (.n.)
de kurbanlktan diannay ieriyorsa, o.:zam~ b:ujl?.~~--!1~ ahlama:. geliyor? Ambrosius Theodosius Macrobius'u.p. Saturn.alia'snda (3.7.3-8) yer alan bir blm, bu j~a~ninJ.~.o~-~!J.~n
ke!l.JliJ.eri.iin bile anlalmaz olduJJ.fl..,!l h~:.@.Iffi.k~.~UnUn tesinde kantlyor. Ya;ar orada S@!!:.m'u tannlara yaz~l_ey olarak:tiiii:j]i.Jidl<Jw. so:;ra uim sylyor: "B~:. noktada,. hukukun
!2tsal sayd~ bu insanlarn st~n taw:sal sa:ymakyersiz olmayacaktr. nk unu fark etmiyor ~ilim: Ne olursa olsun
kutsal herhangi bir eyi ihlal etmek yasak.iken, ku~S"aiiin
ldrlmesinin caiz olmas baz insanlara garip [miriim'";t;i;;[]
g~.-M~~rob'iis'un"T:i noktada yapmak zorunda
olduunu
................ .
d~:fliiityorum ne olursa olsun ura.s~ kesindir: ~l}~~l!c
kendisine bir aklama ihtiyac dour~ kaqar problemli gr-:
nyordu.
~~
~-
: : :i!i/,{! ! 1~
Antiqui auctores'deki [antik dnem yazarlarndaki-.n.] kafakarkl ile modern bilginle:in ~yrk yorumlar rtyor. Mo~
dem yazaiar.hu balamda iki'f~id.Yiffi:Yapyorlar. Bfr:t.?Iif
ta_, Th~odor Mom.msen, Ludwig Lange, Bennett ve James Leigh
Sqachan-Davidsorr gibi, sg.cra(iiyu, h~!!:~~j!}~l,!\'1,~\W..;.Sy.:
z.~_h!:!!uklJndm_;y..,l.ma.Q.!.~ lQl'" cs:z;.!ll!fll t~~!~k;ur_!>_ari
~~~. J?1m:~.zJilldiiU . .d@.~.~~-~L'2i!:.ili?J!S:.~~!:~Y!fl~ ve
s~~~{~!~mi..:b.U:...kalnt.s.olar.ak...grenler._var.. te yanda ise,
Karoly Kerenyive W. Ward Fowler gibi, sacrqti()'nlJJl, ..~~i(qJ]R:
tabu kavramna benzeyen, ayn anda hem kutsanan herri lanetlenen, hem sayg hem de korku uyand~ar'keijp/Tikfu.ilek bir k.t-.
.s~ kiilikten ~~~er_~~~~~~_!~larna adanan ki!de:i- 'izler
tadn dnenler bulunuyor. lk gruptaki yazarlar, (rnem
------~
Szck anlam adama, kurban etme olan sacratio terimi burada homo sacerile
a:yni anlamda kullanlyor ve kutsal insana iaret ediyor. {.n.)
99
T.-~~m.~.t~g9nd~x.UiY-9.L<!J.l,
100
....,_
. ...
'
..
101
ll
Kutsaln mphemlii
Toplumsal fenomenler ve zellikle de egemenliin kkerii hakknda yaplan yorumlar, bugn bile,_ on qQ!cuzuncu_ )'jj_zyln sonlar_ ile: yirmici y~~)'.!ln ilk dnemleri arasnda ina edilen ve
sosyal bilimleri zellildehssas {)jr blgeye doru srarla sapt
ran bilimsel bir mitsel bilginin [miythoiogeme] y~~baskisy............... .. -
,\
--
..
..
.. ----;";-..
bu mitsel bilgi,-ilk olarak ge Yiktory~d.nemi antropolojisi iinde ekillendi ve ardndan_ :Ja ok g~meden Fransz sosyolojisine geti.Ancak zamansal nfuzu ve teki disiplinJere.geii o denli gl ve yayilic oldu ki, bu mitsel bilgi,
102
:.t~~~~::-~~:;~~~~:~!~: ~~~~~~o;:~~1~-~~~~f~:~
gibi bir ey")- formle edilmesi. ~!f!:c
olmamaldr;
rik bu
vb., ge_i__LQJ.~rrak_t!!l?!!dur
Artk
l04 .
d?Ji=l.:!ir.inaen.tekinegeebilir.~l'v!~~e_!l. tem~~E.<!ardan -~
Yjru!mJ.tr.-Ku~saln mulakl,
yanr.
t almadr.
Burada olan ey uydu: Tarsal deneyimleri yiolan bir ilahiyat, belirsiz ve anlalmaz kavramlaryla tamamen akan ' bir kutsal kavram araclyla, duygu karsnda
akl bandan giden bir felsefeyle birlemesini kutluyordu. Dinselin tamamen psikolojik duygulanm alanna ait olmas, zde rperme ve veede-gelmeyle ilgili olmas: Bu, "huu veren" eyle
rin bilim olarak pazarlamas gereken bir sradanlkt.
Dolaysyla da Freud bundan birka yl sonra Totem ve Tabu'yu yazmaya balad zaman, zaten meydan kendisi iin hazr hale getirilmiti. Yine de, kutsaln mphemliine ilikin, yalnzca antropoloji ve psikoloji temelinde deil; ayn zamanda da
dilbilim temelinde gerek bir genel teorinin ortaya kmas ancak bu kitapla gereklemitir. Freud 1910 ylnda, bugn artk
gzden dm bir dilbilimci olan Karl Abel'in "lkel Szcklerin Zt Anlamlar zerine" ("On the Antithetical Meaning of Primal Words") balkl denemesini okumu ve Imago'da bu deneme zerine bir eletirisi kmt. Freud bu eletiri yazsnda
Abel' in denemesi ile ryalarda eliki ilkesinin bulunmad
dorultusundaki kendi teorisi arasnda balant kuruyordu. Freud'un da byk bir memnuniyetle iaret ettii gibi, Abel'in, denemesinin ekinde verdii zt-aniani barndran szclder listesinde Latince sacer ("kutsal ve lanetli") terimi de yer alyordu.
Ancak gariptir, kutsaln mphemlii teorisini ilk olarak formle
eden antropologlar Latincedeki sacratio kavramndan sz etmiyorlard. Sonralar 1911 ylnda yaymlanan Fowler'n "Sacer
Szcnn Orijinal Anlam" eThe Odginal Meaning of the
Word Sacer") balkl denemesinde, homo sacer, dinsel alma
lar yapan bilginleri h~men ve dorudan etkileyecek bir yorumla
sunuluyordu . . Festus 'un tanmndaki rtk mulaklk, (Robert
Iviarett'in bir nerisiyle) Fowler'n; Latince sacer ile tab kategorisi arasnda bir balant kurmasna inkfu veriyordu; "Sacer
esto gerekte bir lanet(leme)dir; ve bu lanetin tays olan homo sacer, toplumdan dlanm, yasakl bir adamdr, tabudur,
tirmi
106
..:---.. , .',,''"',w __
.........,...,..;.;.J.ol......................... ;..c
~.~!~X!~a"feYfere _iaret e.?ir?,~i,_,do~~).3~Y.htcl.l;l..~.~k.u.J_:J.:!.Y.IJ...Qa
"lanetli" (yilla.earuam'iyYa)olm~ ijzere iki ~ql:Jill,bu..lun.yQ.r.
!fet:~~~~snn tanrlarna a~:~"~}Ji:.i!,!i!.J~~t~!;!;r, (sacer
esto':'?.iiiincaagto:'fi1e!ariiatrrn)". .
.
Huguette Fugier,
iyi-belgelenmi
mulakl tetisinin;
i
Fugier'nin almasnda belgelenen, antropoloji, dilbilim ve sosyoloji arasnda kutsal sorunu balamnda gerekleen alveri
lerin izlenmesi karmza ilgin eyler karyor. R. Ganschinietz'in (1920). iaret ettii, Durkheim'n mphemllk teorisine ak
a gndermede bulunan (ki ayn eyi Fowler da Smith iin yapmt) Pauly-Wilson'un "Sacer" balkl makalesi, Walde'nin
Wrterbuch'unun ikinci basks ile Ernout-Meillet'nin Dictionnaire'inin birinci basks arasnda yaymland. Fugier, Ernout-Meillet ile ilgili olarak, dilbilimin Paris sosyoloji okuluyle (ve zellikle
l07
: : ~~::.:
Nitekim, Eski Roma hukukundaki, elikili zellikleri cisimle
tiriyor grnen ve dolaysyla da aklanmas gereken esrarengiz
bir ahsiyet,. dinsel kutsal kategorisinin anlamn tamamen ve
geri getirilemez biimde yitirdii ve elikili anl;n:lar yklenmeye balad zaman bu kategoriyle akmaya balyor. O zaman, artk etnegrafik tabu kavramyla Hintilendirilmi olan bu
mhphemlik -tam bir dngsellikle- homo sacer ahsiyetini
aklamak iin kullanlyor. Kavramlarn hayatnda; dorudan
anlamlarn yitirdikleri ve dolaysyla da, btn bo terimler gibi, elikili anlamlara baulabildikleri bir an vardr. te dinsel
kutsal fenomeninin bu kader an, geen yzyln sonunda (tam
merkezinde mana, taboo ve sacer terimleri bulunan) aitropolo
jinin douuyla ayn zamana denk dyor. Levi-Strauss, mana'nn, nasl tek anlam btn gsterilenlere ar anlamlar ykleme olan bir ar gsterici olarak ilev grdn orta:ya koyuyor. Kutsal ve tabu kavramlarnn, 1890 ile 1940 yllar arasnda
sosyal bilimler sylemindeki kullanm ve ilevleri iin de benzer eyler sylenebilir. Sacer teriminin en eski anlammn gnderme yapt hukuksal-siyasal fenomen, dindeki genel kutsal
kategorisinin farazi mphemlii ile aklanamaz. Tam tersine,
din ve siyasetin ilgili alanlarnn kesimesinin tarihini. ve bunlar
108
bir biimde bu alanhrn sndari izmemiz gerekiyor. Dolaysyla da, ne olursa olsun, J.omo sace:..olarak karm
za kan orijinal hukuksal-siyasal boyutun, brakn bir eyli
aklartay bizzat kendisi aklar.rrl:l.Yl:l. muhta olan bilimsel bir
mi!.~.~J~bilgiyle ~~~e.~esi gerekiyor.
109
lll
Kutsal hayat
;~ :: ~:~jJ: : :
'
Hem orijinal kaynaklar ve hem de bilgin~erin konsenssi;i, sacrario'nun yapsnn, u iki zelliin balamndan doduunu
gsteriyop ldrlmesinin _~~~_gg_Cl,lstinn~~~i~~J.<;yrJ~uSt.di
lememesi. Her eyden nce, impune . occidi, [efsanevi Roma
kral] Numa Pompilius'un koyduu sylenen cinayet yasasn
(Si quis haminem liberum dolo sciens morti duit, parricidas esto, yani, "zgr bir insan kasten ldren kii katil saylr") askya ald srece ius humanum '_un bir istisnas biimini alyor.
Hatta Festus'un verdii formilasyon; bir adan bakldnda,
teknik anlamyla gerek bir exceptio oluturuyor; burada ld~
10 .
ren kii, kurbann kutsal olduunu ne srmek suretiyle mahkemede yarglanmay reddedehiliyordu. te yandan dikkatle bakacak olursak unu grrz: Neque fas est eum immolmi ("bu kiiyi kurban etmek meru deildir") bile bjr istisna eklini alyor;
bu defaki ius divinum'dan ve her trl trensel ldrme biiminden [yani kurban edilmeden] dlanma olarak karmza kyor.
Gerekten de lm cezasnn bilinen en eski biimleri (rnein
dehet vericipoena cullei; burada mahkum, bana bir kurt derisi sarldktan ve iinde bir kpein, birhorozun ve ylanlarn bulunduu bir uvala koriduktan sonra suya atlyor ya da Tarpeia
kayasndan aa bu:akl.. du), modem anlamdaki lm cezalar deil; arb(dr)ma ritelleriydi: te neque fas est eum immolari i~t.}S!l:llJ!lill ilevi, tam da, ]Jomo sacer'in ldrJI!}.~Jtiill. ..dt~!_ arn~r)mal~-d~-~YJ\S~1W-~- v~_Q..t!.fli-JJ~.t~~~___dinf!J:..<:,l~::taf!l:<l,~~.v:!,m~J.?[~YOrdJd
Bu balamda yle bir gzlem yaplmtr: Consecratio [kurban etme-.n.], normal olarak, bir nesneyi ius humanum'dan ius
divinum'a, profanlktan kutsalla tayor (bkz. Fowler, Roman
Essays, s. 18); homo sacer durumunda ise kii, ilahi hukuk alanna alnmakszn ylece insani hukukun dna bg~lyor. KurbM yasann, homo sacer ile adanm bir k'iirban arasndaki btn. edeerlikleri dlamasyla mesele bitnii ~r:i\~ca
<Ma""Cr'brlls.,-uii-freb"aiTus';a'glcterffieyTe.ii~ledii gibi);. l4rrnenn caiz olmas u anl~a geliyor: Homo sacer'e uygulanan iddet, res sacrae [kutsal eyler]~!!!Jl_!l.!lJ.i!.Jl~Y.gi!?f,
d'iisel birSaygszlk tekil etmiyor (Cum cetera sacra violari
nefa'"S-:srt;T;;:;;inem''"s-;crum ius fue/11 occidi ''t~~ ~'!!.~al . ~Y.l;:~
~.!i.!~~~... i. y~Jctr1_ ancak kutsal insan ldrmek meru
dur").
Eer bu doru ise, o zaman sacratio bir ifte istisna biimile giriyor: Hem. ius humanus'un .h~.Qe ifi~!BXiflYl?J.:!!ul.tlsna:
s, hem profan alann ve hem de diriset alartn istisnas. Bu ifte
istisnann izdii .topolojik yap, bir ifte istisna ve bir ifte
lll
~leme yapisdr;
bir
ve
...
;,,
!: :: ~: ;:
Dolaysyla
ait
tanmlayan ey,
orijinal
kendisine
iine
mphemlii deil;
_iddet,
.--:::JLI!!L!,.J
"
" --------
112
:~*Ji]li~-;:;~~~!l~;~~~~r~[e?~r~f~
ki dinsel bir knt olarak, kurban-edilme ile katiedilme arasn
daki bir belirsizlik llllltkas biimiii alan bir. !f!~_,_Q!~l~..A:;;.
~~
me ili~~~"~~~.~u~J~Jtak:Jmas_yd.
,.,.,0
,,.;to.IJ.
~
Ayn ekilde, [Eski] Roma'daki halk mahkemelerinin otoritesinin
113
bir iktidarn tesisi arasndaki baianty aka gsteriyor. Mahkemenin dokunulmazl u yaln geree dayanyordu: Plebler,
ilk ayrldklar zaman, sulunun bir homo sacer olduunu varsayarak, temsilcilerine kar ilenen sularn intikamn almaya yemin ederlerdi. Yanl bir biimde (nk plebler ilk bata /eges'ten [yasalardan] tarnarnem ayryd), g.e.rekte sadece isyanc pleblerin bir charte juree'si (Magdelain, La loi, s. 57) olan e
ye iaret eden Latinc~ /ex sacrafa [kutsallar hukuku] teriminin
kkenitibariyle tek bir anlam vard: ldrlebilir insanlar/h?yat
lar belirlemek. Fakat tam da bu nedenden dolay lex sacrata,
egemen iktidar bir ekilde dengeleyen siyasal bir g tesis ediyordu. Bun~an dolay da, eski cumhuriyet anayasasnn sonunu[n geldiini] ve yepyeni bir mutlak iktidarn douunu en iyi
gsteren ey, Augustus'un potestas tribunicia'y [halk temsil
eden tribnn gcn] zerine almas ve dolaysyla da sacrosanctus olmasyd. (Res gest;;e metninde yle deniyor: Sacroscr:ctus in perpetuum ut essem, et quoad viverem tribunicia potestas mihi tribuetur "Sonsuza dek kutsallar. kutsal olaym diye
ve hayatm boyunca halkn gc benimle olsun diye".
::::::::
-~
_ _ _ _ .. ...,.......,. ................................ fl'...: .. ,........_..~....... - ~, ...... ____ ...,,..,.., ___ ,,_. _____ ~ - ...,._~
.. .,~.- - - - - -
114
~.,..,~~~:.::::c:r.:t\~
\..&w.w1tn:loU'I>I::.lll<t:<.ct:~~.lii~="'.t~t:t..\U:!JI'IWnw:uJ..c:T
ig!~".Y.,!!!,9,_~~-!JJ~1~tiniD~~l2~~~!~/
ve homo sacer tabiri, ilk "siyasal" ilikiye benzer bir eyij:, Yi:
ni, egemenn huiffilliilln/Rararnn nesnesi olarak ieycr bii-ai.:-
~a iinde ileyen !ielak hayatn addr.hv..~~~~k-~geme~~~l.!~ .
i!!de kald srece kutsaldr. Ve amzda hem k!~~~ z~
ve h:,n~ge~-~~E..Y!!Dl@~U...W.l.I!!&~.?amgasn_
llS
munu oluturuyor. K~in ~~Jj:leyici edifl.P., snrlarn izilmesi deil; snrlarn iptali ya da yadsnmasdr' (ve zaten Roma'nn kurulmas mitininmkemmel bir alenilikle rettii ey
buduf). Numa'nn cinayet yasas.(pm~riCidas esio); .ho~o sa. .
-.. . . _, . . . .
----
cer'in_~ligi sfa~~ (parricidi non damnatur) ~
tem_ kux_:IYQtY~ bu, si?_:?:_ konusu sfattan ay; .diiJ.ll.~m~z b.!r sistemdir.
Egemen iktidarn
tesisini salayan
ilk Y~PUJ.!! ..~E?~;e11ir
.
.......
.
..
-
~-~-....-.t.t______
~.
~
Bizim buradaki analizimizdeki haliyle sacer teriminin anlam alann dnelim. Bu alanda, ne Abel'in kastettii gibi bir zt-anlamllk bulunuyor ne de Durkheim'daki gibrgenel bir mphemli(('~~wY~!:l!!~U~.u ~L:!!!!.~~~!.~...~~~ ldrebilecei bir insan ha~=h!WLhukuk al:.IJ.!..r:!.!D.J.Jnute kurQ..anl!s.,alann ~na ta- .
an bir iddet nesnesine- iaret ediyor. Bu ifte ta m, bizim bur~Ttah!dllC!m~i~i!Q~, "'PrTan __ iJe. dinsc;[_ c..r.?!~-~ndaki. ve
bunlarn tesindeki belirsizlik mntkasn yaratyor. Bu P~eJ~ek-
tiften bak-ld zaman, "kutsal" teriminin grnteki elikil-~rl_::
nin pek ou ortadan kalkyor. Nitekim Latinler, douiiifai1riaari
Q_r gun.sonra-krban edilmeye uygun bir biimde olduklar tak-
sa}i'iyoriEird: te yandan Varr (Dii"ie rusdfrcie-domilzlarr
2.. ~c 16); ~~k-i"''~aitianlarda kurban edilebilen domuzlara
saE_~~d.~-~~i{!!~i ~~_yl~c:>EJ Dolayt~yl~ b'='~ada ayn teri ni~ 71iio
sacerin kurban-edilemezliiyle elimek
yle dursrl; sacerin
:'
sadece ldOrlebilen bir hayat anlamn ald orijinal/ilkel bir beliffiiZTik
mntkasna doru kaylyor.-(RUroanelailnce domuz yav.,..-.
fu!~r' ;tanrlara adan_m"lk anlamnda henQ? "kutscll". de.Ule.rdi;
slqece ldOrOiel:>l1m~~iifii!-ygrj"i3..r~.) Lati:_airlerin akla-.
r kutsai.oiarak tanmlamalarnn (sacros
!edat amantes; 'iher
---~kim kutsal.l~lt:!rl!.o.~~tlr: [_Propertius, 3. 6. 2]; Qujsque amore teneatur, eat tutusque sacerque "Her kim ki aktr, gvende ve
'I--....
tfca;
temiz
-,....-..-~~........,._,...,~--~-'":'~-~
~_._
qui
-..:...... ..
116
.~.:::--:.:::
:. ~ ..::;:,:.t:<.:~~~---
kutsal
ola".[Tbullus,
1. 2; 27)) nedeni,
bunlarn la.n;llLKsJ:!~JJ.J!
1~.U~~!.~JI@@~~bJ~~.l1~~l!L9!!~~.~~-'5Yll.~
~~~9~9LJ~~~l!.~IL~~!.~!!~~and!J
117
IV
!:!:J: ::~J:i:i: li
k!!!Lar.myla
anlamn
tek
___
,----~--
iktidarn
syla
120
: : : ,:tf: r:
zaman, Eski Romallardaki bir trenin,.anlamn karmak mmkndr: Buna gre, imperiun'Ia don~t.lp: olan ynetici ile bunun_ nnde yryen ko!:l:lJE!!l_~n:!!, ___
(lictor) arasna girebilecek tek kii, yneticinin ergenlik an
d_aki oullarydl, Y-netici ile kendisine her yerde elik eden ve
kqr~~E&..!ft.ic:lai-Ai_a.nl~ml (tas c es formidulosi ve saeve secures)
ta~~yan korum.I~ arasnd$i bu fiziksel yaknlk, imperium'un,
l@rrn~_y_tkiinde.nas~aayr dnlemeyeceini ok iyi ifade
ediyor: Y:g~ticinin olu, kendisi ile koruma,lar arasna girebili~ord!:!_; nkA zaten ta en bandan ve doru,dan tJ.oruya babas
n:~_J'!l:~~:()~c:l.rme yetlQsie. tabiyqj1. Puer oul [ergen olan
ocuu-.n.], s~rpbolik ol~~,_tam da_yj~qe nec:}qu~ pptestas'm
egemer;_ilc!!g~!:tQ~q~lii.IDJ~yjt~<;J.jy_Q;:.. 1,
---Buikisinin akt noktada (imdiye c:lek o bdar da esiz
grQnmeyen) u A!i:ites:a/es!z gerek~rta.ya._lgyor: -~
kek vatanda (ki l!P:.~~-~l:!...~!fatlYJ.~.!s@ll!~G.l hay_~m...katlabili.,
Bu perspektiften
bakild
mamenJarkndaydlar.
alan bu yetkinin
kmaz karakterinin ta---------------'
l3undan
baka,
Y:~--~~~I~~~.xmt&~.!!~Y~.H!HU?f\_}tY""LX~2~~~~~:C4~~~F.P~-~~121
occidi
("cezas
nn ardndan
ll,lllttt~:::r.
Thomas bir yerd~ vitae necisque potestas'l~ ilgili olara<: u soruyu soruyor: "Roma hukukunun lmden baka bir biimde
ifade edemedi~ bu ems~si_zjliki nasl ~!r ilikidir?\ (''Vita", s.
510). Buna verilebilecek tek yant udur: B "emsalsiz iliki"de
sz konusu olan ~. plak hayatn hukuksal-siyasal dzene dahil edilmesidJ:r. Burada karmza kan man~u:t. JJ!!.!J.LS~1
ei.~~~Y.~.9~l:r.".JyJs.aLh~at:L.btlrnalaruu:LJ;_~.bf1L.9~.
niutlak.bi.rJ)ldi.irm~..J.etkiiJL!.L!!~_!!~j..Q.lmM2t9I.Y.!1dalar,..l!e_aan::.
~:l:t~~gir~~L~~~.~<i,P.-o~.S:.if.!~J?k}~~is.~Y.!e.hen_,Jdr
lebilir olm@..s~.hY.m~~.....,kurban
edilememelidir.
Dolaysyla da
.............. ........
.........
bur~:}!I::PQ/l::patestas '.m.herru:;ion:z!!s'ui hem de kentin snrnd~lma ko~T:mu
ortaya
kyor: Eer klasik [dnemdeki]
siya... ...
. .
....., ............. ,.. ,..
set .bu iki alann
yoluyla
burada,
ldrle............-ayrlmas
.. .
..................d,on~sa,
-
__,__________
oifeii;a:ma. leurhan edilemeyen hayat, bu alanlarm her ikisinin de
ayr ayr dayand destek rolyle birlikte, bunlarn belirlenemezl~ sfatl~..!Yl-J>l!. araya~geldii..$.i!.m.l _q_yn~tr. Zoe ile
b~, bir~~l~E.!!Li0emek ve_ d~.~.~~~,!:yle birb~rini
~~':ledukl<l! bu belirsizlik m~!k~~!l~~i,as.!!!:. bi o~ ne de ~o
ru zoe d v
-~Hili olarak u gzlem yaplyor (bkz. Badiou, L' etre, s.
125): Devlet, toplumsal bir ban ifadesi olarak deil; yasaklaY}.ll bir koeukluk (deliaison) ol~kuriluyor. Burada bu iddivar
olan (nyhteaya yeni bir anlam katabiliriz. Deliaison, zaten
.....
.....- melen bir pakt y~ da bir s~leme biimindeki) bir~ls;Qp...!J.li!.s__....-.iara:k,ania.lnamsldr. Bu ban ...................
kendisi
zaten....ta en ban"' _
ci:J..Q beri bir kopukluk ya da istisna biimindedir; burada zapte-
.......
...:"'""""'... "'''""'".,._... .,..........
...
........1
dilen ey ayn anda dlanyor ve insan hayat siyasal alana an-
-~
~~-
:s.;fl:'='11C.l~'""''"'_......:'~ ~
4>t~:;l='
~--=-""""'-"''._.....,_,
-"
-----
------~~~~--~
--~~
~~..,
122
~...,. ...,..."""""''',.'"~'''""'',......,.""=>
c:.o.:;;.::;.:.~
_._~-'"''..;,,,,~
,._,.,...-..~
-.......,4-'''""''~'"""'~~~"""''""'""""~~c _.....~
cak
ye~sadece-llll.!!!ak
te:J.uKli@ek_ur.e=.
: ' : .
123
:i~::r~;
124
"
'
---
-~
en
n .....
Bu anlamda kitap, pek,!_~,_y_\!~Y!!rr,.~~~ <!~"Y!~~.Y~. ~t.t.~ teknikieri z~rine yazlm. byk eletirel metinlerden biri olarak
iqi"ii~ljili.,:: te. yandan;- korkun i( R icia,:d ir~~i~lid~~ --~~Pl'Wden;i raP.orll!,dan, grt_a hukuk-bilim ve teolojisindeki kraln iki bedeni retisi-in oluumunun aklanmasna kadar
125
.,.... ~----:-----------~-
.::::::~~~~:~::::
rina .
126
., ~ .~~ ,..,,.,,._, .. , .
_ _ _ .. ,
vard:
en azndan, daha dikkatli bir biimde yeniden dzenlenmesi ge~~~~~~kti. Ancak bunun farkl -ve daha gizli- bir nedeni daha
127
vard: Romallardaki consecratio'da, imparatorun balmumu modeli ile egemenliin en ak zelliini, yani daimili.ini ilintilendirmemize inkfu1 veren hibir unsur yoktu .. Bunu~yeriny,.h
kmdar:n baln;umu moqelinin nce canl bl:jns.ar muamdesi
grd ve_ dali~ sonra ~a gsterilerl~yal9-J;h d~het ver~ci ve
g~bet.:;rei trenler,:.paha karanlk ve daha belirsiz bir mnt
k~ya dort1 'kayyqrdf.iurada, ki _inai'biinu ele alacaz, kra-
ayrt
edilemez hale
gelmi)
::::::t~::::
1929 ylnda, klasik antik dnem zerine alan gen bir bilgin
olan Elias Bickermann, Arehiv fr Religionswissenschaft'ta
"Roma inparatorlarnn Tanrlatrlmas" ("Roman Inperial
Apotheosis") b;lkl_ pir_ makale yaymlad. Makalenin ksa ama
ayrntl bir t?i>: l;>lm~c ...pagan_.Qut t.Q~~J:?.leri (junus imaginariuil) ile ngili.z ve Fransz hkmdarlarnn cenaze trenlerini
ak;a ilintilendiriyordu. Hem.Kap.torowicz ve hem de Giesey
bu almadan sz ediyorlar.'Hatta Giesey, hi ekinmeden, kendi almasnn Bickermann'n makalesine dayandn dile getiriyor: Ne var ki, hem Kantorowicz hem de Giesey, Bickermann'n analizinin tam. da ana t~_!Il~~!fi oluturan ey konusunda sessiz kalyorlar.
Hem yazl kaynaklard~hem de_mader paralardan yararlanarak inpa.,:a._toiarn.ad~a~ (imperial consecration) trenlerlif'Ciik:katle yeniden-tanmlayan .:Bicke:m.;,pp, Q_y. "putun cenaie
t~i"n~~ki-zgn~~J~9Jrnt (her ne kadar bu knazn
btn sonularn tam olarak kavrayamasa da):
1
Her normal insan sadece bir d(!fa,.gQmjJ.,!,Y,r,;...tpk sadece bir defa ld~-
128
--- -------
ve~~~-~ir,k~_iJ!.Jinl~_.P:uyor:
F9N/Kutsnl nsan
. .
..
...~....... - , . . . ~-
129
JO.yl akn
.
Bilginler, uzun zamandan beri, homo sacer figrn,[iinde.yaad] ehri byk bir tehliked,en kurtarmak iin kendi hayatru
l~J- ll<;;esinm_tanrlarna.adaytatl.'t.fe:iwliis'':(kend@..idl!yanl fi~
grne be~t:!-~!yorlar. Livy, . :34D yif.iida Veseris muharebe~
si,_gAshda yaanan bir_4~y_q_tjQ)~:9_~ ve ay.:ntl. bir bii~de
b~I_!!~Y.Qrdu1-Romii ordusu ~man Latinler ~~~ndar: malup
e;lilecj_p;gg_~,, teki, ko!J:.~4J.'Itt::_Jyt;J.!1].ius Torquatus ile birlikte orduya kumanda eden1ve kendji@ adamalf.i1;tyen-_.n.] konstil Pubius Decius.j\/J:ii;, pont.(/ten,_~ ..Diilanma] tren:t[ni] yrt~ed~-k~~disiiieyardm etme~~i-i~~iy?r~~j\ _. -
.- ...
Po.ntif, Publius Decius Mus'tan, ba rtl_v_e elinin biri harmaniyedlm_d-;hda ls.<!.\i.r'!!c enesinde dur:c~k ekilde mof=eVrimlrharmaniY~!i.rgfym~~ini, aY.iklarn_.!l_ ~l.t~~~ii:akiTai iiiizrain stne karik
unlar sylemesini istedi: "Janus, piter, Baba.Mai:s, Quirinus, Bel-
----------
- ..
130
. :.
~-- ~--~
..
--~- --.--~-,----
-------- .. .
......
...
Kendisini adayan kiinin lmemesi, toplum iin neden bu ka* Eski Roma'da rtbece konsllerden ,hemen sonra gelen, grev sresi bir yl
olan, ordu ve adalet ilerine bakan yksek.grevli. {.n.)
.
131
~~i~!.?!.~~~~!-~~,!~~~iiEJi!:41i!i~i,.iiiiblru!illi:i~:tj.myi:
tur" (""Sacrum et profanum", s. 956). Ite, daha nce mparatorun funus imaginarium'unda karlli!nmz, eg~n.Y.!!in...t.e.d.eni
ile Jcendisini adayan kiinin bedenin!_birle__tiriy,g,r_gp..rii.!J.!fn heykele bu adan bakmaguz ~rekiyor.
.unu biliyoruz ki, Livy'nin szn ettii 7 fit uzunluunda
ki signufn~ kendisini adayan kiinin "dev heykel"inden ("colossis"), yani per imagj!J.?m [put iin yaplan-.n.] cenaze treninde ~a da daJ:~ ~<>.fu:i.su, aidm kalm adanmann temsili crasm
da kay~p_ ~edin. y:erini alan iki;ii.den/dublrnden baka bir
~y deiJ.,ir. Jean-Pier:r~ ..~rn.ant ile En:le enveniste, bu dev
h~yk,_eiJP, genel ilevini gsteriyorlar: [Bunlara gre] bu figr,
olaandi llerdeki bir ikiz olarak, "canllar dnyas ile lle{ diilly~s' arasiiidaki doru/uygun ilikilerli yeniden .tesisini
mymJc<iin klyqr" (Vemant, Mythe: s. 77). [nk] l~n do~4uu ilk _sonu, mpheiD: v~ ~!lcti@c bir..varl!~3(L~tW~;in
larya's, Yunarllarn ise psyhche, eidolQ!l y; Qfl phasmc(snn)
[hayile!,_,mh-.n.] zgrlemesidir; bu var~1 _t~ olarak-n:e canllar dnya-sna ne de ller dnyasna ait olmadan, len insann
eskiden yaad~J.. yerlere b,!!_ n,__@ffi _d . g.rUn:ijyle yeniden d~en bli: . varlictr. te cenaie trenlerinin amac,.JJJJ_ hlJ..~lJ.r~uz
edici b~lirsiz varln, ller_.Q.j!Qy_asna ait olduundan emin
olunan ve uygun bi4nde trensel ilikii~;-~litirnl'enin mumkn"oldg;d~st ve giiH)if .at~~lili;~ d~ijtfirilinesini sala
mak1:r.. Fakat
. . burada cesedin
...... ... ......olmamas
..... .
.. . ....... (ya da
. belli. durumlarda,
.
-:._~_'" :"',! ,..,'::""-- " - . -.. ~:-- --- - -~ .. - ........ ~- ~-- ~ ~ . -- .... . .
132
'
~ . ..
cesedin sakat olmas) cenaze treninin laykyla yerine getirilmesini egelley~bilirdi: te bu tr durumlarda bir heykel, belli
koullar dahilinde, cesedin yedei yerine.geebilir ve bu suretle
de cenaze treninin terr:sili olarak crasn mrikn klar.
~~I.c.i..~~nUsWi adayan, ama ~P:eYel1ql4~ye ne oluyor?~.~~
dav
tam_anlmuyJ.!:l-kayp bir cesetten sz etmek. il}!kfuszdr;
' ~
.
- ------~--~--- -------nk.iL.ortada_lm yoktpr.. Ote yandan, Cyrene~ ~-<?~--~):JJ!l.IJJ!!L bir
Ye.~~;:lfi,,i yaarken bile byle b]! .tteY~e~ yaplabileei
syleniyor. Bu yaztta, Afrika'ya gidecek olan gmenler ile
ana~~tan yurttalarnn, birbirlerine kar ykmlllCierW korum~ iin Thera'da ~fn~k ~orunda olduklar bir yeminin metni yer ~Y-2!:. Bu insanlar, yemin_ ~.e.rken, balmumu kolossoi'yi
atee atyor ve yle diyorlard: "Bu yeminin<;LsadkJs.:.l.ID~yan
lJY,_btn atalar v:~_ma.llaryla.birlikte, mum.gibi.erisin-v.e yok
oJ~un" (Vernant, My the, s. 69). Dolaysyla heykel sadece cese..:
din yedei deildir..!Bunun yerine bu heykel, klasik dnemde.
cliiiiar ile ller ~~sndaki ilikilej dze.~_eye.n bt. J.~ak
sistemde, (aynen ceset gibi, fakat daha dorudan genel bir bi'
ve
iillcte)kiinig~1ilffi~~_4ai;,m_y,~.lmJID.'"d.!J.DY.. arasn4l!kLtt.!kt~
b~und:u i2in~anll~~~!?ezl~H~~.!.Y!lmas &e-
~eken tarafn
temsil
edi~!
Bu
ayr(l)ma [ilemi],
genellikle
J~__ .@JSekl~Qj.:_~~~..!?.!rJ_~_.i?J!.imQyJ.~.!J.Q?!Vl.,nJJJar
Kuzey Afrika'da Msr'n bats!nda kurulan tir Eski Yunan kolonisi ve kenti.
96 ylnda Romallarn eline gemitir. (.n.}
'
i. .
133
-~ey~fil~~c.!l~L4~1!~!H,~.:.91SlY.~EJ.9~IJ,. ~}!ldaJem:liin~E?-~!
~~.?.~-~~~~Y.!.!!~.!L~il.N.n!!J!eY,~!!~t!!l.. lf~!lgi~~l~.m,iL~cJ.ttE!:~-
--------------:--:----....
~~ma_s.q_fj;~tp-~!~IJ.ill~~~_~~L~!F~~~>.!f!~!!~i!_~.
Bu
hayat,_k~ndi_~.~E:~~!ni hay~n l!.~lll-PJJ>iill!~~e dinsel
...__.::;-: .. _,_.....
.. _..._,_:..,.,
............. ....,
. .
--~-
134
qJ.!g~szn lm ile z~:!ll!hrem bi~.t2!1~-Yl!~L~allil. illiYiamas olan bir hayatt. te Bat duny~sp~aki~\1 ".kutsaliJ,a-
.y'aP"'-figu;uii"d'e~i{jriit~~yata. ~-~1.1zer bl. _e.y_lf?:J;!m:?~ _J<:yor.
Ait~J?~'fa4~-~-gl_n~nl.L<>hin ey udur: Bu kutsal hayat da en
ba~'1fcaii
adesi
bir karakter.-....ta
.....
an""'J=-~~,~
ve e e e
_____.__ ..__beri'
-----iiY........
-. .Y'lesi
_____ ,.Y .a.sa
. . .;.................................
-~.Y
~~ te~!~~~ildii toprak~<2.~~-~~m~-~-!>~.!>~~-~-~!~-~~!n
de bulunan bl; e,ydir.
::::i.~t::
a!Q!!I.!_Q!llimMYJZ. Eer c~~~s~ima~ bi~i.!P: ...P!r..a.Z. . QQ.,_~_gr. d:MP..!!lM...~a.miyJa, lme adanan b:ir hayat temsil ediyorsa, bu
u anlama gell:: mpar!~'?.!1l1J Jtimi!Y.l~J?.idikt~ (yaklQ.ktanson
ra geriye k:1lJ.M ksmlar trenle grriien cesedin varhna ra,..
men) kut;al hayatn bir p_,aras!_zgY..c kalY.c:>!. y~_.P\l. p;.tMm.,
kendisini adayp da lineyen insann durumunda.olduu gibi, bir
coiqs~u:s. ~~~~!!.p~!~:tetkisizletiri!rr._~s.Lg~rekiyo.r. Yani bura:~~
manzara udur: Inparator iki bedene deil de, ayn bedende iki
hayata sahip ol:nuOfYf:ljir doal haYat ve bir de kutsal ha;it. .:B~;adaki kutsaliJ,ayat, .nonnal cenaze treninden ~!.!Jl!Z
~~ doj~J!.~~E.mesi_yl~~ SQu.J?.!!!m.!!Y<?LYSu. b.lllll!!!
'
ce~~~YmS.~!IDesi..Y<l..!m!!!l~~!.!!!SaJ<:J.!W..t.J.,)E!,!~
temsili cenaze treni, baarsz olmu bir adamann temsili biimde gerekletirilmesini s'alyor. fuparatrmcut1nhda,
ifte cenaze treni, tanrlatrliii:r"_ak-birletirilmesi ve ilai!}~ti:.
jJmesj g~t~~e, kutsal hayatn raptediln.esini rrirktin ai~yor.
v~_~iliayet h~m; ;~~i:;in d~u~~~da~frjre~.!P~~ hi_-
bifJ~~rl?..~'-Yls.!!~.3m!X~.S!&!.~~ ~~~!-~.~9;~~~~-Y-~~~z
k~l~yoruz.
Kutsal hayat, her durumda da, bir ekilde siyasal bir ilev
gryor. Sanki, arpc bir simetri sayesinde, -daha nce de grd9_qU,;z;, gibi da:iina 'vit~i necisque po testas olan y~ .daima ldt_4lebil)ama kurpan e_dile~ty_en bir hayat zerine kurulan~ti~ 'iktiqar, eg~m~~ otoriteyi .ende b~lund;an kii.Qin kendisinli.1iiYa<!..da_~~I_I!~p._Qlm~sn gerektiriy9r. Ve e_~!....:k.~c,ii_sini
~dayan ama lmeyen kiinin durumunda, gerekle~eyen lm
pgsitesinden qa,lw.)Jj_r.__i!_y_.4_~_,ildir.
Kantorowicz ve Giesey'nin yorumuna dnecek olursak unu
iki bedeni retisi bu .durumda f~kl ve
daha Z3!arsz bir ey olarak ortaya kyor. Eer bu reti, pagan
bi:, m~ olan imparatorlarn adanmasyla i~intilendirilemezse,
teor.:inin anarn tamamen deiir: Kraln~~&.~~~ (ki Plowd_en'n dedii gil;>i, "gtiiJ<:!Jl.leyen ve dokunulamayan:.:.. ve "oc.~uk, y~llk v~ btn qteld J.cusurlar. gibi doal beenin tabi
olduu eyierden bamsz,'offfi siyasal beden, iine girdii l
Q~deni yc!ill!Y_q,j, so!! taililde, imparatoruncalassus'unun tU:------~-~-~-.----..
revidir. Ancak, tl!ffi._Q_<!,JJ.l!..!.l.f!d..~!l.clen .dolay, kraln siyasaLb.~deni; (Kantorowicz ile Giesey'nir iddia ettikleri gibi) egemen ik~Eu.il:.~ldiliWl_g:~!ilL~g.il~S~k !?.i.L_ro;:_d~ildir.. Kraln bede~, - ~yn ~amanda ve h~r eyd;el?._.nce, imp;.n.tmvn..b~Y-~J.!!ll!!syley~biliriz: . Kraln
--
36
IQ_f~zlalk ksm, yani balmumu-modelle_yaltlan/ayrlan ve daha sonra Romallarn trenlerinde Gennete tanan ya d<:!: Frag.z
ve !g_i_U~~~r!g tr~..erlnde..ise..lenkraJ.uhalefin~.aktarlan kutsal hayat ksmn da temsil etmelidk Fakat tabii bi kabul edil-
~ey-eiT""hi'Yai~"biifu:.an~~KE~.i~i~~;;:nzti-.
darn mutlakln
h~~~~!:~larM_~ilg:e.ttii..4.iJ.tu.~ ~-~~~r.~p~ifrk:~P.:.J?.~~~-s1ya
dan
dolay",
ne de halktan
lar;; (La Republique, s. 985).
alrlar;
sadece Tarr'dan
al.!
:.:::::~tt:::.
egemenin bedeni ile homo sacer'in bedeni arasndaki bu sirr,etri doru ise, o zaman,.g()r,.:U:
te.birb.irind~n uzak; olan b.11lci bedenin hukuksal-s.iyasal st~tle
inde
3.I!aloji
ve mtt~ka.,biliyetler
bulabilmeliyiz, Bu anlandailk
.
......
.-
.
.,
137
ve dorudan bir karlatrma malzemesi olarak, hkmdar/egemeni ldrmenin cezasyla karlayoruz. Homo sa~
ld::P.enin..cinay.et ..91!:!.~rp~: (parricidi non damnatur)
biliyoruz. Benzer dorultuda, (cinayetin daima lm cezasyla
cezaia:Q~Jpld tpl,gijl~ la diliil olmak zere) hk~
d,rmenin basit bir cinayet edimi olarak gr~lgji,jJ._hipir _!1_!-.!.kuks~-siyas;ll dzenyol<:rur:~;lflklimdarn ldrlmesi, bunun yerine:(A.uustus'tan balamak suretiyle maiestas [majesteleri]
kavramnn her geen gn daha fazla bir biimd~ jmparatorun
<,!hs~y'ailjntilendirilmesinin sonucunda) erimen lesae maiestati__olar~.t~~~ ~~~Jyir ~-~~_!.L~4iyor. Burada bizi ilgilendiren ey, homo sacer'in ldrlmesinin cinayeyen dah_a.h;. fif olarak ve--hkmdarn ldrlmesinin ise .cinayetten daha
agrr-Oiarak-grillesi degil -;- s'ioiru1 eY, bu~i!i!lJ!i"J:>ir~
de"ofr-'iiisaniinnatiriilmeslli.ri cinayet suu tekil etmediidir.
sa~~yK;~l~clm:~;A:ilert'iri-"''egernelliii"'ih8i"'iCiit8ili":Yeaku::
138
~-~----~---~---"'"''
- ..
normai bir yasal ceza deil, sadece grevden alma oluyor. Jakobenler2 1792 anlamasnin tartlmasrsif.isna.a.a:~
m~_~ !!_.f~~dilebTif!!esilli.i1erirken, ku~~ hayatn kJ:!!!?._an edi- .
. l:_l!l~Eii ilk~i .bl!.J~iiminin en u noktasna ta
. ll}r.~.!~.J?.~~~lJ.i!:..~.Rm~y.Qrl~~ k~ ts al hayatn, cinayet i_le
meksizin herkes tarafndan ldrlebilecegini; fakat asla resmi
bi~rine tabi tutUiainayocaiu ongren arcam,f.m'a t~
mamen sadk kalyorlard (fakat byuk bir olaslkla bunun farknda deillerdi).
hlaz
------
139
VI
Yasak* ve kurt
"Homo sacer'in karakterinin tamarn unu gsteriyor: Homo sacer, kurulu bir hukuksal dzepjn iinde domu deildir; ta top-
lumsall;ma,nGgsi ha.~d.nemine_ dek uzanan_ bir figrdr.
Bu, Hint-Avrupa halklarnn ilkel yaamlarnn bir parasdr...
Antik Cernen ve skandin~v tarihindeld el.ya ve ha.ydut ~ar
gu, vargr, kurt ve dinsel anlamda da, kutsal kurt, vargry veum),
homo sacer'in kardeidir ve bun~_Qyle oldum- s:.gq!ijrmez
b~~tir... Antik_g~I!ll!l:lxiE:.!~~.IZ saylan ey -'-[yani]
* Burada daha nceki bir tanmlamay hatrlamak faydal olabilir: Yasak(lama)
[ban], hem toplumdan dlanmaya hem de egemenin emir ve yceliine.iaret
eden eski Germen teriminden treyen bir kelimedir. (.n.)
140
yarglamann
-----
.Bu yasalar, ad!n! Ren Nehri'nin orta ve aai k!s!mlannda egemen olan ve egemenlikleri altndaki blgeler sonralan Fransa ve Almanya olarak ortaya kan
Germen Frank kabilesinin iki soyu olan Salic ve Ripuarian soylanndan alan, or' taada Avrupa'daki baz! kralliklar ve hanedanlar tarafndan benimsenen, soyun
devam ve hanedan .liderinin seiminde anne soyundan olaniann diianmasn
ngren yasalardi r: Yzyil Savalan'nn 1k1 da bu yasalar yznden olmutur.
(.n.)
.
.
141
jD)u~alaril~gjp]i!:[I[iQ~:~~itQ!m..,q_m~h~LlliLi!!M!LQ~ _so.lg!an
ki.rt-adamn, loup garou.'nun hayatdr.
---
~ .
---~----~.,.-..,
142
,_~_...._,_
_~-- "----~-
~.-:::::
1~~~2!~x~~~~~,;ll~r~~~i.~lJ:.g~~~,(. .~~-~{!,,~;_QM!,l~-
~f.Jt,!iM.~~i~@~~~~~~~J.i~~,,~:tl ~;~~!~!!E~~~j'[~?!~~h.!~
t~~~~..,1!.JSgJJJ!!U~.,!?g.vr9a~J:I~t~!Y!L~.:.9.~~r.Cf:.~!.~~~c.~yl~-~- . ?~;~-
~~~~~~1ir~~~JBn~~gTf~~~9.~~~n~~;k:.J!~
-.Jf. . . . .-...-...-:~...:.:..-;~u..~ ....,a.::.:o....t:....,~.::...:......,.-.:~ ;.......;e_"-"':,.~:t~~r,.,;~,~.a-,i:.~r..e:-;~~:!!:!!!"-~~f.H"f<'1+
..
.......
..
Y.,~Jl~'Jruu..x,ttJffi~~~w~~~~-!Jl,XfJ;,~~ID!t~~,l~~~~.~~.,~~~$~".
..,..,"1'T"'".....
..r. .,.........
. _
......., .. ., ........... ,
...
E!.
-~
- -~ ~
d~ ..-'2-
yk-iirlerinden
kaybettii ya
da zerini
d~i~irir!<en yakaland
takdirde sonsu-__
ni saklad yeri syier (kar si jes eusse perduzie de ceo (eusse-apa;ce_uz .Tiisc/avret serei a tuz jours). Kadl], _lg_bg__sonra . .
sevgilisi olan su ortann yardmyla~' baronun elbiselerinl~~k~ ..
la:dryerderialr ve baronda ~ns~~a
dek bir kurt
'oiarak kalr.
.....
- .....
" ' .- -.-'.'
144
Burada nemli olan ey, insan elbiselerini bir yere brakp dagizlice yeniden giyme durumuna b~iana_J geici_r6et?,.IJ19.~9.?.Lb.a_kalaib1 {yaeY.go].k(~ISt~dn[in], Pliny'nin hikayei olan..Antus'uo d8..:ahadet .E?.t@f.:(Natural History, 8. kitap)
ayrnt~dr.~. Bir k,!:!_rt_~:na_ d!!me ..!?_1!1~2n.!~!!I.!Yl<!!J!?Jrll.tlna
dl.![umuna tels;l;ilile.cfo/.or.: (Mecburen SJ.OJiltQtan) bu dnm.s
ra.sinda ~lir.9?01yor. ve insanlar, artk hayvanlardan ayrt edil~medik.leri bir mntka.ya giriyorlar. Bu hikaye, ayn zamanda da,
h'!:YV9Dl9IJI_e.. jr:;;m!eL.9ras.ndaki belirsizlik. mntkasna ..giri -ya
dd _P..urad.~r k- iin_!?.?.?J..P~eUormalitelerin . zorunlu.olduunu
g<Tsterlyar:(ki'"bu da, istisna durumunun kuraldan ayr olduunun
. re'S~~~ ilan edilmesine tekabl ediyor). a~da fol~l.or.,gf.l~bu ~.9;
rui:.!~:JI@a:ahadet ediyor: Yeniden-insan haline elen.~kurt~ada..,
f!l!.!l, .eve..gir.ebilmesi. iin k~p~.:.:~2.:~~~~,ll~c:t.l?..!.9~~~~jy_gr.; ___,J,,
h9_Q_qpr.a)luntar
.~.~ r
' ' ' , , , .. ' ' ' ' ' ' ' ,.,..,-.,,
~ ,..,,,,,
''"
'.~''
- '
M''"'
rinin hemen
FION/Kutsal insan
-~-'--
--~~-----
~;;~-r"~"''-'...mo
145
Pktfiir-oe\lieri'
ilcie de 9ster.lilyar:----- - ... -..
.
..
O halde bir
muhafzn
tirana
dnmesinin
:::::::~:
..
aa
"6Ir -crafia'Ylkiiiliamaic
zoe'si) ne de belli bir hyat biimidir (yaniYunanllar~ bios'u). B!:!;haY.~kb.up,~J.1 _yer~]!Zno sacer ~~~
~gus~~S!P!~JJty~.t.!Jt;j.Q@ ile h~yvan, doaile kltr ara146
\~~s!llif.!2~1~,..!!J~..x.~. .1~~t,~1!t&l!~~l1~~~~~:~f~
Y..~~.illlL~L!~~.,~~~1Y.!.~:. . ~.~.,e2~. h~~W.~.(?.-
~~~~i~~~~:.~;~i~~f&!:.~=~
Devlet
ayru
daima.D.eylet-oJ.!~~~kan
--
taraf,
ve sahte-doadr;
te.. yandan dqa ise zaten daima nomos
.
. ..... , .. ,., .. ,.,,,, ......
olarak
ve
istisnai
durum
olarak ortaya c16..Y,9r. Yasaklama _xeri.... ~ ... ,..., ..~-- ' .. - '~~~.__,.~~--~~~--~,,~-:~~~~~"'fl.,\.o~ltf.~.'~~.~~'!"N\ ..~ ..
ne szlem~ balamnda eklemlenen Hob~es'un ~~~l~~!J,gisi,
ceffiolisi
Ce eTieiikti(far"srun'tt'la'kar"l-a:~~er.""erCii~''ve
-~owY...r:>::<.~rn~-,..,,
..~........,......,.,..,...~., .... '""~~wf\!~~'nl,..,_.'<ll"t,l"mr:jr.'l"~~nl'>~l!'l~::.sl:l~lll;,o"""'o:~...
,'.,,,,.,. ,."''',vt.~.~:~lr.;,.;(,t,.;:.''''''"-'~l"'!.....-;:',~.!! ...1. .,
..... ., .. ~~"'1'
~~L~~~!f1~2..~~!!.~!!!~~v,m~.9.m.,~!LY.~,,~~;1Bi::~~<m~~~,.~~W.J1~~[h
~~.?~~iy_~ .. R~':!~t.ill,9.!mM~<r.!tB.~.&w.~~,!?l!.e!Y.,~~~J.,~~~~e,~~!~...
&.t~~!ff~ll Cl.~P.,~~!!.~. 2!.~.~!..!.~!.~,~~~~"'~~~~~..f:4.
.
Terk-etme ilikisi o kadar mulak ki; g'bir ey bu ilikiyi
~9.P~a.kt_a,Il;__cl.~~~-or _()1~-~z. Yas~~!~a.?)~ g~Y~: ~-s-~~}tiba
!!YJ~J.i:...e~yi.,l;~p.Qt.I;~r;,disJ;.~J:n:~~n-.g!J_j.\_~,W).yani iliki-
~~~~-~!i.YY/k,ii~_)<:eQ.di
ayrlzna :terk...,........ediJ:!f2!"-Y.<?....~Y.n. za...- .....
.....-: ..
..
--~
-~_;..,.~,...---
...:.~.-. rf=-~~\\~H-I'l,~x.:.tr...,.._.
l!li~Ki,iia[2!~~.ynu_,..!!Y._Mn@....ID:_!n&ndakLas.ir~mann
k.!<:. egemen yasiklarmiiun bu mphemliine d~&, or (daha
147
portusque supplicii", yani, "Srgn bir ceza deil; cezadan kurtulu ve snaktr" [Pro Caec., 34]). Hem Yunanistan ve hem de
Roma balamnda en eski kaynaklar unu gsteriyor: Cinayet i
ledii iin srgn edilen insanlarn ya da bir i~Js exilii' den yararlanan bir civi(as joederata [mttefik lke] vatanda ol;n:~sndan
dola; vatandaln yitiren insalli~l_:;_~~,;~~ b!r. ya~;;m -~ygu
lanmas olarak ve ne de cezai bir durum olarak nitelendirilemer-::::::.-::-.. - :-...,. . . ... .. ....... .... ; ...
...
......-:--- .. . .
~ ~
~. ----~------~~- --;~-----
brr
@~~--2.~gi!~~?i~;;iif;lirii~~~~!I~~X~~~~6~wAi~er~
~~~...~~.!--~~.~~~~!!!:.,Ya~C!~e).r_~$!!~Ej!~!!~ iki
p
t~~~;.~SSi:.:!i!:r!~~}
-.ni.Q...a:_g:.ile hijkmdar_s!!t,.Ite sadece unun sayy~.Q~gi,r ki,_yasaklaP:a hem egemenliin nianlarna (Bandum, quod potea appdzatus fit Staiid.Cii:zriim., "tJim7fan1um, italice Canfalone [Mu148
_..:r=.......,.,~-...l.,......,K "''~';,I:J~~\11:~
d~~~!..!9..Y.l~~b!:o~~Q.unu_"~!i~~BJ~.J~~....~~'i
~!!~~~,E-~~~Y.!E!.t~l!.tl!ld~.J>e~LY.~_,a.!Qi!ffieJJil9,illm.. Qlu.:
turmasdr.
149
Eik
Eer
orijinalinde siyasal olan unsur kutsal hayat ise, bu durumda, B.&tqjll~'n, egemenliin mkemmel biimini.ned~Qlmn,.
eJ:_gikfllW, ar),n Ve kutSalll.J.l! boyutl:w~a yaanf,lllhayatta
a:h~~!W.;'; te yandan ise bu hayat egemen iktidara balayan
iki zerinde nasil olup da dtinn~(!ifiiL@l~j~~iii,ri.i~"Be
nin~ahsettii::r eg~!11enlik", diyor : ataille <lYIE:.~9Jayan ve
LaJJ.f..jlLEat:m_ (La part maudite) nc blm saylan kitabW'da, "cl_evletlerin egemenli!yle faz;ugiJTd;;il_Qir" (La so.uverqjnete, s. 247). uras ak ki, Bat;ille'n burada ~lunaya
cal~t
ey; y~~g.(;);ra ilikisi
ile -~g~menlim birinci( nes~
: O
00::- ~ ---~ 'O O 00 o00-M"' ~ .,,-,'-' '~' ' ,:..: ''
O . ' O.::.::-.:::;::-:::.,_.:. ~:: ;;;~::~;..:.::.::::.~ o0 .;:.;:: ,:=;;;;;..."';.::=- -~---.. __ -~.
150
nesini oluturan plak hayatn (ya da kutsal hayatn) ta kendisiQk,...Zatfm, hereye ramen, Hataille'n uran~ rnek bir a1...-~-~-"~-~..:-::.,~----~- .. ~--_:...:.------
<...:..:.------;---:--.~.m~.-yapan ey, ta.m da, bu radikal plak hayat deneymn dle
......
. .... - ... .
-------
getinnesidir. Bataille, hayatn ta kendisini modern siyasal 5_~-------h-
malarn ortasna getiren hareketin farknda olmadan ps;.<:! tak. larac:Jju-paflayatn aymsm eg~men bir figr olarak ortaya
kOymayaaii-yoid: Ne var ki, plak.hayatn son derece siya~a da daha dorusu biyosiyasal) doasffii .. g~mekitanmak
yerine, bu hayatn hem kutsaln alaindald -:ki ,B:.taille, kutsal,
c8Jif8.'iiill.bailli'.ektri"'zain:~~ antropolojis~ baat temafi:- doiuitusiida; 'aslen mphem, temiz ve pis, iren ve
byleyici olarak anlyordu- hem de zuenin/tebaannjselli
indeki deneynini vurguluyor (ki tebaa, bu hayat daima ayr
calkl ya da mucizevi' anlarda yayordu). Bataille'a gre,JJem
trensel kurban hem de bireysel arlk durumlarnda, egemc:m
--~
------~-:.:--
....------.....
151
ki, "o~()ylparmaklklar.un kutsall"nd;:n szetmek, birbirleriy,l,e. ~elien .szcklerle yaplan bir ta(n)mlunadan bak: bir
152
ey deildir
~$.tjct...s!idfiii"eiDlikn.h~lili.iei,d~ifi~a]ih.(sn'ik(;
-~
.........u.
l?QYY.;tund,!!Asi\; biyosiy:.se!.~~Y.UtuQ.1~Jl~_g,ti:ild1.
~~r, amzn sunduu
~M~.!L~aset~.~.n..~JJt bulQJll!!Ll>J!.JS~S:!..h~.ll.t.c:!JL.l!Y.,..,git
ll;}i~t~dede",~~~tandaii~""}}y-;;i?Jlf~-y;trarnlli.~~@i~e
i~.~J:>J!~tr. Eer
sacri'yiz.
153
nc Ksm
Modern(li)in biyosiyasa
paradigmas olarak kamp
..
:. .-~~ ,.~...
'' :,'' f, -._.r,:~,,~-J~.w:::.:...l~/,;:,.:.~:.;,.:,; ~.;;.-., -~ J ' .,,.,, ,.;..~ ~r..;!.::~~~...; :;~.ci,.;L~;,,.rc :.,!,.;~!~"-
~,l~pi~J1,~,:~]~;~iiJH~~'~ji.Ji~J.:y~;:,.i.49a;~~:41~ii1~}~~~Li~t~-
157
te yandan da, ayn zananda, kendi kendilerinidsal bir denetunW, g~n~ ba.l~~Jatmi .~~aYar.~ kendi
benlikleriii nesnel~tirmelerinJ _dqQran ";mele( tir)m _sre-~-.
leri"ni aratrrmikla ~et~di. ,'oourabilecei beklentilerin ai<:sine, Foucault bu ba~lari:d~ igrlerini, hibir zaman, modern
biyosiyasetin pekala rnek mekanlan olarak ortaya kabilecek
olan eyle, yani yirminci yzylin .qyk totaliter devletlerinin
siyasetleriyle balantlandrmad. Hastan~?le~ vehapishaneh!rde~
ki grand enfermenient'n [byk kapatlman.I-.n] yeniden-tanmlanmasyla balayai aratrmalarin sqnunda toplama kamplarnn analizi yaplmad.
te yandan eer Hannah Arendt'in sava-sonras dnemin
totaliter devletlerinin yapsna ayrd ilgili almalarn bir kusuru va.rsa bu, tam da: Arendt'in almaiarnJbiyosiyasal pers. pektiften yoksun olmasyd. Arendt, totaliter ynetimler ile
kamplardaki zel hayat koullar arasndaki balanty gzler
nne seriyordu: Topl!l!l:l:~)<:<,lffiplar konusunda yaplmas d
nlen; ama maalesef gerekletirileyen bir iratma-planinda,
''b3!_tn to~~r _.deyl~!~pn ~.!?.!!Y_~~~lefi", diyordu Arendt,
"sa.e_ aka kabul ettik}er,i uz':lr ya.:~!i.!WtY..e.lJ:,~iyet zlemi deil, ayn zamanda da asla kabul etmedikleri ve dorudan
. uy~uladklarl mutlak tahakkm abas14~.-'.foplama kamplar, bu
mutlak tahakkm amacnn deneye tabi tutulduu laboratuvarlardr. nsann doasn bilenler unu da biliyor: Bu hedefe, ar'-~
cak insan yaprti cehenne@e.rin u koullarnda ulalabilir"
(Essays, s. 240). Fakat Aremdt'in gznden kaan bir ey vard:
Sz konusu sre, bir anlamda kendisinin dndnn tam
tersi olarak iliyordu;ve__mutlak tahak:k~iJem ~~ruhe!!!J!e
ge;,~lli klan~)!:. tam d~~!:Y.~~et@ r~~i!<:lli,.!?if P.~!m.ie. .plak~a
~~L~~fi!~(Ymi..!?.kJgpp~)-~?!:l~~T~-~~r~h:~~:Y.~~~~gine
158
------~- ----~~~-
i~~~'~!~::~,a.fl~ ba,~~8f};!Ml!!!bar~~~~~.fl.Y.~!!s.J-
anla~l)I~,n, yitiriyor~_;',
: :: : :!l: : :
rre
159
deil ayn zamanda hayatn "alma-sonras" [Dopolavoro] blmlerini ve btn manevi hayat normatf bir dzenlemeye tabi tutan bir
koporatif/irketlemi devlet; ve Nasyonal Sosyalist Almanya'da ise
rk yasalar ve benzeri [dzenlemeler]le o zaman dek zel olan hayat
bile siyasallatran tam bir entegre devlet otaya kt. (Der okkasionelle Dezioismus, s. 33)
yaknlk
h~~2~~i~.!m*~~~<l~,. :!iaim.A.::~:4:~Y:i~ti.i:'~-~Y.~lmiif;ilirili!~-
~P-~--~~!!.~s.~_@_<t9,::.Js;!!YY.~.tU. l;>j;J?~t;irr.}9:'?_~-~\j~t d~eni_Ein nes::_
.:;,:.... ; . : .. '
'
. ,: ...
__..._.~
-\-i.-,~~--
ve
160
:.....,.._.,.~
~-
se hibir kesinti yaanmadan parlamenter demkrasilere dnebUdiini anlayabilniemizi mmkn Jla.p tek ey; biyolojikha-
yat!x_ge:~~.igt!nerinii siyas_qLtiJi.ill!:!th~irl~yici.olgus.u.hali::..
ne gdmesidir. Her iki durumda da bu dn_mler~ gerekleil
ritdii ba~a"m, siyasetin uzun "zamandr .f!ti~J:>i.y~!Y.:sete ~
n~rJ:ilin qlduu ve ya:r.tlanrn,~s gc=:.r.~~~P.:. ~~k.: g~f~~ __sorunpn,pll;lk
hayatn gzetimi,~denetimi. ve.kullanm. iin en uy...
g:n .rgtlen:~.: pji:niAin ne.olduu .olan bir.JJalamd. Gele.:.
n~!5.~L.iylJ..~ ayrmlar (rnein Sa ile Sol, liberalizm ile totalitarizm, zelile":k~usal arasndaki aytmlar), te~el gnderge
o!w.l!JLlP.~.~.E!'l)'at ~etikl~ri _;n~JW:>~~P: kesinlil4erini ve
anlaly:-.ll<Jap.J! yi~iyor ve bir belirsizlik mntkasna girmi
o.i'yorlli!. Nitekim, aym ekilde, eski-komnist lkelerdeki ynetici smflarn beklenmeyen bir biimde (Srplarn ~et:nil,c temizlik" programlarnda ?lduu. gibi) en ar rklar haline' gelmele.rinin ve faizmin.~vrup~'da yepyen,!_biimlerde.J:,ortla.qsnn.JcJc~;jnde yat:w ey de budur.
.
. , . . . . .
Biyosiyasetin douuyla birlikte, istisnai durumda egemenli!1 dayand plak hayata hkmetmen.i yerinden 9l.Ali~I1l1
y~
..
t~qr~cen
'
'
!~.~"~X~!!!J.~ili!ill!L~~~mr~ki!.~!!~.!?~L2~ (rnein
FIIN/Kusul nsan
161
l!\l~i{l\1!
yer
almasdr.
-~Wl$<h'.ln<l~
Ta on sekizinci
yz;ylda, kiinin
fiziksel olarak
-
ln kkeni ne olursa. olsun, burada yle nemlj b4". g~J.ek vardr: Bu formlde aslolru; ey, p~.f~oc:Il iliki ve 9.zgrlklerdeki
e~I_<:Ltt.R:t~ r~_ c:Ie m~~t~~l ci~.y~~)[ vatanda] deil, bunun yerine saf
basit.. bf(:o.rP..u~.JJ!i~bedendir]. Yurtsuz J ohn,-1215
y!!nda, tebaasna tavizler verdii Magn~ .r_t!!.'.YJJII.1~1:ll<!<:l_gtza
m~-;--"bapiskoposlar, pj_koposlar, barahipleri,-kontlar, baro'"fii~, v.ikonthi~, askeri ve sivil memurlar ve krallgn. yereT
temsilcilerini", _"ehirleri, kentleri, kyleri" ve daha genel bir
ifadeyle, ''lg:::U.mzdaki-?zg:.insanlar~\gz ~_lli_~p_yluQdu
rii~or,>b~arn. "eski. zgrlkleri ve zgr gelenekleri" ile bir-
ve.
162
Iikte kendisinin Magna Carta ile tand zgrlklerden yararfiziksel :z.;giJ:d.n ga;ati
ed~~-29._,__MaM~ QJJJLdiyordu: "Hibir zgr jm~an [homo liber]
tutuklanamaz, hapse_qile.:.m.~z ..ma.llarna el konulamaz,. hukukun
dnda- [utlagetur] ~\:l.Jt!a_ma.z Ya da. hibir ekilde.Ja~z;-~dile. ~~i;Ybu insanlara, yatlar .!~afli.J:l!lQ lkenin yasalarna gre
yarglanp mahkum edilmesi hariinde, dokunmayacaz ve do'lanmalarn salyordu. Tebaann
habeas co1pus'tan daha eski olan ve sanm"mahkemeye getirilnesini art kotuu biline; eslti bir fermiU:i:de]Jf2rJ!.lr/~ replegiando (ya ~a repigliando) balm..tayor.
1679 yasasnn genelletirdii ve ya.salatrd f.~!..rnanin u
formln ele alalm: "Praecipimus tibi quod Corpus X, in custodlil vestra detentum, ut dicitur, ima cum causa captionis et detentionis, quodcumque namine iden X censeatur in eaden, ha~
b?as coram nobis, apud Westninster, ad subjiciendum" ["Gze,
...
.~ .:~.'
~!~~~!A~~-Y..~Z.?..~!~~~~~:?:~.~~~q!x2.~%:];,.!!ll?k.~y,,,~ti!ta
ve_ .9~!~9fh~4~._.,()~ggrl.Pt.jJ~.. m9Q~m . .t.~w,R.}gft~.Y~~~g_g~
q_:z.;grlk arasp.d<Y..Um:_]&_Q_~_fQm!ill.dm..dal:u.i~~~~,_Art~-siya~~t4, yeni Z~?-~ si,. n~pzgiir .~<:lam ye ..ffi!.l!!:!.:.~.!!.~.!Y.-Hc~~~}!<?..de_latt~e_~.!!.~S~ hornp ~~$U, ..P;_[Elf:_&ill;.. :Y,~m9..\9.:a:,
~.-----~
..
.. ,..
"
.. ,
s~~ '"L~HL.f!~!?~_::pe~~;!tl!.~tL~jillJl~lLY~..!!.1;Hlm~~!.){.l~
d_<$!!-
b~g~~W~gh;a.~~g~.::~;<ls;~~~~ti:':,.
telendirilmi hayatn yani bios' u deil; zoifyi, yani_~gemen yas*-lamayla zaptedildii haliyle plak, anonim hayat yerletiri
yo:=ctu'(i1He~ l)--fermanil maem formiii;syonlaridanblin
a~naTa yle deniyor: "tutuklanann, artk ad neyse,_... bedeni").
Apud Westminster [Westminster'da] tehir edilmek iin ortaya karlan ey, yine, homo sac~r'in bedeni, yani plak hayattr.'~Bh, modem demokrasinin hem g~c I~m. de, ayn zamanda,
i elikisidir: Modem denwkras!, Jm~.~LQ.ay;:JL9ITI;l.J1_;n...ka)..dJJ::~- --~!l'~!:i..P1!2l!~l~!~~?.JS11.tt.<Y.b.;,y,.l;lt,p&:lJyor. Y..~ . bJ!jjj.u.ju~cmla.:-.~
giJ....l:Sl.~!l.J:lt!. ~agrr.qt, ..QQY)~JY.g,~. 9J(.J!JJ~J.H!YJH!&tY.!!.SaLa,tl,,~ .
m,:I.arn nesnesi.halj.:~ .:IPD!!t;,y,Qq Ve .IJlQdem demokrasinin
.:.I..~~!t&Wl:!l~~~cs:v.~J!g!B&Jl~S~lJ.!~L~J~~!.Y.~!ll -~gemep z1}~/teb~'l (subiectus superaneus, baka bir ifadeyle, aada olan
\i~:-y; z;manda da, en yksek te olan ey folf~.,~~~ya __!k:
,S~..2lfm!i,td~l:l.~}&UYl.~-'.f.~.Y.~.S.~~~-~.~~g!.~~!!l.!!.!lill!J!lJj
.~ ,~~i~6ii?.i4i.i.ii~k~~,P!i.~4,n.p_iix9r!~;iJ~~; iki'iJ;:;J!J-
~ .
. t_~~~~j.~;;,S~~:J111~~_N.!h:.:ID"~qn:.n1!!!Ym;.;uj,;,y,@~Lt~~
. p.el, tam
da, bedenin ldrlebilme
kapasit~ti;~u
...
... ............,..__....,._ ....
.....
.-~~"'""~!'<
~~
byk
qet~f~r LeViathan' bunlaririnda okinak ~~t.~kiyor. Tebaa~:.t:>e~nlerigin mu!J.;!k ... .l. qiltl~!?jJ~~;:!}.w.,~.sJt~k~J~at!~l!!QJ.m.
yeni siyasal bedenini biirnlendiriyor..
ii.'II,;.''''''M''"''
. .
165
ll
Biyosiyaset ve insan
Hamah,Arendt,
haklar
:::i:::
birbiriyle l'tiie~ciffer
~~-dt'ilh~~;~ciio~~iasynu,y~~ar~ k~ndi~ik~~~Y~~lk:
braksa da, bu iki ey arasnda yakn ve zorunlu bir balant [olduu] dncesini ima ediy_or grnyor. Burad!__.Nendt u paradokstan yoa kyor: Asl;1p.da ~~~haklar~~~PikJ>!9i~~e
ci_si.rnletirmesi. gereken _ahsiyetin _ta kendisi -=~~lteci-: bunun
bk"~vi;in.~aranda'iliaail-akiarbiliiliJc1e;;:$~~7.a4a.~or
i~1-coriimasi~ . kaly9fv~:~g~re,iiJki'e.ihii:y!tlJ-Ei9.r1;~"I<~~~~un
--
' '
'
..-.:=.-=-.r;~.-...--~"'--....., ....
:m:==mn
vi.li~r"~i.~:Fns~~fu~~I~1Fi~ii~~7)riE~~i!~~~~~.
tM.!,~.~.,.g~x!!.~w~~~~!lY.Kill$~~i,y!~!!2!l!~!~J~~~-"~"'?.~.~-~-[ol.:
.x_l.~J?....~u. ~~~"~~.~~,.P.g,,,hi.s.P,lr,,,yJJJJl~.llellL[.:gJ,:tQJJ~JHPa
(yt.,~.,.5m~~.x~~~.,~~;,Y.1iJ?iiiiiia~:aQimii~:2ri-WJ.i!>:J
Haklar bildirgelerinin yzylrnzda [yirminci yzylda] ge. irdigi geliim ve bakalamlar kavrayabihnemiz iin, ncelikle, l,!l!ldar Qretisinin bu temel tar_Us~Ulevl.i. alamamz. gerekiyor. D-2..WJP,J!~ulQ~ arasndaki g!_zli far]c(llk) [scarto ], Birini J:)nya Sava'nn ardmdan Avrupa'nn jeopolitik dzeninin
yklmasmdan sonra sreen bii aiz dnemi~e girdii :z:~a.n
nazizm ile faizm, y_~!,dp;_.!J~yat.~__eg.m~_p.Js~'!f.!m:n...m.eJc.&i::
..
~v~~r:~H~t.x:~~~}.~-:~rw~2~~!!..:B.~~J5~f:P.:tay~-2~ift Nasyoha
Sosyaiist
ideolojnm
ruhunu
"ka-
--~.
.....----.-..~
ve
170
so
_
-~
radoksal grnse d~- ~~ ~~~~Ji!\. .~.a!&a..t.1?.i!f!in~s!~liil~
~~I!Y.~J~~ ~jyosiys"~]2~~!ill.i~~q!t~!lli.=?""ger~IHx9.r
-=FraisiZ:''Devnntariliilerinin ska dile getl,:cJWeri u arp~
c- gerei. .anlayabilmemizi mrikn :bian--tek-ey, bu
yeni
______,__
~iyosiyasal egemelik tan:n, ile insan haklar arasndaki ilitki...........................
lir: T~~~l~,.~~JJ.!l~~.~ft:~ll:.~~!.~Y-~~tal~edi
em.~?,; Q)du;tJlaePil~iLan.Q~,...g!tl~Lw:l.a~m;l.rud.iAs.aqJiikl.r
..
a!<;!~!]!~E,;,:~~R~if.Jl~~-'9Jw.~ji~~~.Jki.y_~....ay,cl~.J!Qrdu. Nite~
kim Sieyes, Preliminaires de la constitution balkl almasnda bu durumu aka ifade ediyordu:
D~al ve sivil/med~i!_aklar, ..korunmal~r, toplumun kur.tlU !!mac
olan haklardr; siyasal haklar ise toplumun kurulmasn sq.!aya!J_~
lir<fir.1Ja'fia kolay anlalmas~!!!.llliincilere :asif ~tere
~tif naRlar iU~[i:::"fBirJilk~~~!!-_!Jilln insanlarn_p_~if
~ata!_ld~~.h~~~olrm~.L,gere~or... [af!~k m.~edeki] herkes
aktif vatanda deildi!:J Kad~?._l_ll!.!~~I1-~:Z!!!9..i!!!.Q!J.gilgjiTI.:gul.<Iann,
yibanCl"af:'iive5ifOe1<amunun..t~.si~ill~.hibir. katk d!. b.l.u.nmayacak .
olan insanlarn kamlsal meselelerde aktif mdahalelerinin olmamas
r,~~~~fY.'";ii:~(Ec;:;spoiitiques, s. 189 -26) ' ----- - .. ,...
au so-
!!i]:~i!i!
i73
~~... Jfa.:rrpl?!':l11.a,__ @_ca.k;__~~.!!l~~r, mi!UY.~t~n _ k:dJctan (Nuremberg yasalarndan sonra geriye kalan bakiye vatandaliktan
da karldktan) sQnra gnderilehiliy.ordu_l
_,
'
sel
bir fenomen
halini ald her zam;n
ve her yery, hem bu........or.
...
..... ...... ____..,......................,...,..,............
-.
..,,,._,_.~.f~;a ..:;:;...;~.~.....::.:~.:.,.. .,:;:.......,.;~':'l/~-:::::::."=,'".).,,.::,~- .... .,=.::-:--~.=-:"':::"'C'.t=.,....,
~.,.
";'~:<>~":''<'m-~~
174
Bugn ins'aniyetilik
/~.:::::::~~:!::~--...
(huri.anitariani,rl) ile
siyaset
- ,. ... :.::~.
arasnda ya~.
-----~-_.....
-- -..........................
............_...---.....-.
................
175
haklarnn
duunu,
kaderi ile ulus-devletin kaderinin birbirine bal olo kadar ki birinin ~aayac'!_ ~iz ve ?,~ "5aul-
ll}~-~-~l~a!jte~ip.i!l.. So.E.J!~ar:ma,~l<ti@.j_~~!~.Y.~~-~~!l<ll: in
b;tj~Jf!;~J.:ll:!fl:. ~:Z.~E!.d~ ciddi ()13Jak .di,iiiriiJ!:!l.~H2i! Mlteci ne
ise yle alglanmaldr_: [Mlteci], ~<2~.!11:-.;JJJ~(ili~~~in
s~~-t.<+~. il!1j~<;.d<;;U!l.!.:~y!~!!n.~mlJ~ftt~,ggrlle.;ini
r~~mde kuk,~alanr~v~.h_~~~a~~~SJQ::__
1~ ha;yt;!!:n{n~ devlet dzeninde ne de insan haklar ~gsmda)
~
Yatak Odasmda Felsefe'sindeki (Philosop~
hie dans le Boudoif) apkn Daimance'nin okuduu Fransizlar!
Cuf!lhuriyeti Olmak istiyorsao1z. Daha qfL.a/Jma/JsJmz
(Fraoais, encore un effort si vous vo.u/ez etre republicains) ad-
Marquis de
Sade'n
d~ (enel ol;raEruny~iJ;iari.ilCia;a~~~~iiik;d~:s;dom'un
176
~--~--''n'~
-.-'*
'
'
._,.,,,
-~o' -: .. ,
.-to
akyordu.
.. -
da da biz burad_a, mazoisti sadiste, kurban da eellada balayij_D sy_ ort'!!5v.r.:s:l.!'!.DQDJ.CI. SqWJie egemen arasaakrsimetri- .
ykfryor,z. . .-----.
-~---~..
.,
' Sade'n modernlii, cinselliin siyasal-olmayar amzdaki
siX~~a.'~O.If!l.i:lY-~P--;~~ei}~i~l_ .~~~~~n--~i~~-~~!~_e dayanmyor.
Tam tersine, ~~-~-cinsellikteki ve fizyolojik hayatn k~ndisinde
ki mutlak siyasal (yani "biycisiyasal")ahlariT'ei'grlmemi bir
.~an :haY,illL2m9JL~~':!l2~.f~.~
Fl2N/Kutsal Insan
..
.. . ... : .
177
lll
Yaamay
Ortadan Kaldrma Yetkisi (Lived [Die Freigabe der Vernichtung lebensunwerten Lebens]) baln tayan mavi-gri bir
ptaquette yaymlad~ Yazarlar, ok saygn bir ceza hukuku uz;o
man oliii: Karl Biliiing (eserin kapak_ iine SOll. nda elqenen bir
notta okuyucuya yl~ bir bilgi sunuluyordu: doct. ir. et phil.
K. B., eserih basn. almalar srasnda vefat ettii iin, bu yayn "onun insanl~a yapt son iyilik;; olacakt) ile mesleinin
etik soru-;;ariyla ilgilenen bir tp profesr olan Alfr~d Hoche'ydi.
178
Bu kitap bizi iki nedenle ilgilendiriyor. Birincisi, burada Binding, intiliarn mbahln (ceza-gerektirmezliini) aklamak
iin, intiharn, i;s:nw.J~r:li Y._l!fl jjzerindelti ~gemenliiniri
ifadesi oldu:!l.u qylyod~~!h!l!._bir _l!__(.Quein, kiinin ken- 'c
disme kar sorumluluunun ihlali) olarak anl(l~larr:~yaca:; fa- '
kat te yandan, hukukla ilgisi olmay~an~~l!~e._s.~I~.9l:rak ..d.~_g~
rulemeyecegfi!Jl,-diyor Biidirig.;"hukukun nndeki tek.see:ii.ek, canl.Tnsru keidi varlnn egeneni saymaktr [als Souve~
riin ber seii Dasein]" (Die Freigabe, s. 14). Tpk istisnai du'rumdaki egemen kararda olduu gibi, canl varln kendikendisi zerindeki egemenlii de dsallk ile iselliin birbirinden
ayrt edilemedii bir eik biimini alyordu; dolaysyla da hukuksal d~zen bunu ne diayabiliyor ne de ileyebiliyordu, ne
yasaklayabiliyor ne de izin verebiliyordu: "Hukuksal dzen",
diyordu Binding, "buradan kendisi aleyhine doacak sonulara
ramen intiliar hogryor. Bunu yasakl~a yetkisinin olduu
nu iddia etmiyor" (a.g.y.).
Ne var ki Binding, j.nsann kendi varl zerindeki bu zel
egemenliinden yola karak, "yaanmaya demeyen hayatn
yok edilmesi"ne yetki tannmas zorunluluu sonucuna varyor;
ite kitabn bizi ilgiendirmesinin ikinci ve daha dorudan nedeni de budur. Binding'in bunaho ifadeyi sadece tanazininyasall sorununa iaret etmekiir kullanyor olmas:, Avrupa hu-:kuk sahnesine ilic olarak bu kitapla kan bu kavramn yenilii
ni ve belirleyici nemini kmsernemizi gerekiirmiyor: Yaan-::
may (ya da Alnanca lebensunwert~n Lebim eklindeki ifadesi~
nir de tam evirisiyle, yaamay).hak etmeyen hayat ve tabii rtk ve daha aina [olduumuz] simetrisi, yani yaanmay! (ya da
yaamay) hak eden hayat. Dolaysyla modemliin te~L
biyosiyasal yaps -[yani,] hayatn deerlilj_in~ __(y"JiAi~eersiz
liille)hkrrieilne- i.IklukkSal Ifa.d~slni~ tanaziyi saV"u~~--iYi=
ii1yetiC6ii. idtapilcta buluyor.
179 ..
'?i
Bu soru zerinde ciddi ekilde dnen herkes, maalesef, unu fark etmelidir: Bizler, bir yandan en deerli hayatlara [wertvollsten Leben]
"kar genellikle soru.msuzca davranyor, te yandan ise artk yaanma
ya demeyen hayatlan kurtaimak iin, doann kendisi genellikle gecikmiliin gaddarlyla bunlara son verene dek -ounlukla tamamen bo yere- zen ve sabr gsteriyor ve enerji harcyoruz. Bir, binlerce [prl prl] gencin cesetleriyle kapl bir muharebe alann ya da
180
yzlerce'salkl
"Deerden yoksun hayat" (ya da "yaanmaya demeyeil hayat") kavramnn yneldii insanlar; ncelikle, bir hastaik ya da
kazann ardndan "i:nitsiz vaka" ("tedavisi imkansz'~) snfna
sokulmas gereken ve kendi durumlarrin tamamen farknda
olarak, "kurtulu" (burada Binding, dinsel literatre ait olan ve
baka anlamlarnn yannda, selamet anlamna gelen Erlsung
szcn kullnyor) isteyen ve bu arzularn bir ekilde dile
getiren ~sanlardS '~!ster anada_n doma isterse de -rne~~ her
geen gun daha1Cotuleen felliler- sonradan olma tedavsz geri zeka.J.lar (idiotlar)" iine alan ikinci grubun durumu biraz
daha sorunluydu. "Bu insanlar", diyordu Binding, "ne yaama
ne de lme iradesipe sahiptir. Burada bizim karabileceimiz
bir lum rzas yok. Fakat bunlarn ldrlmesi, kar; koyulmas gereken bir yaama iradesinin ihlali de deildir. Bunlarn hayat her trlll amatan yoksundur; fakat bunlar hayatlarnn katlanlmaz olduunu da dnmyorlar." Binding, bu[nlar:] durum[un]da bile, "gerek insanln korkun ters imajn [GegenbildJ sergilemekten baka bir ey yapmayan bu insanlarn ldrlmesi yetkisine sahip olmamamz iin hukuksal, toplumsal ya
da dinsel" hibir gereke grmediini sylyor (a.g.y., s. 31 32). Kiinin ldrlmesi yetkisine kimin sahip olaca konusunda ise Binding unu neriyordu: Byle bir yetkinin kullanlmas
iin hastann kendisinin (tabii bunu yapabilecek kapasitede ise),
bir doktorun ya da hastanin yakn bir akrabasnn bavurmas,
nihai J<ararn ise bir doktor, bif psikiyatrist ve bir de hukukudan
olan bir devlet komisyonunca alnmas gerekiyor.
181
::::::::r~;::;:
182
:::::;:~:~:::;.
Doktorlarn
183
(Hitler, piskoposlann ve hasta yaknlarnn artan tepkileri sonucunda 1941 Austosu'nda programa son verdi), programn teoride insaniyeti bir programdan kitlesel bii kym iine dnme
si hibir ekilde sadece lkedeki koullara bal bir gelime deildi. Program, Hactamer (Hesse), Hartheim (Linz yaknlarnda)
ve Reich'n baka kentlerinde de program yrten kurumlar olsa da, ana merkezlerden birinin bulunduu Wrttemberg [ey aletinlin Grafeneck kentinin adyla anld. Nuremberg davalarnda
ki sank ve tanklarn syledikleri, Grafeneck programnn organizasyonuna ilikin bize yeterince doru bilgiler veriyor. Grafeneck'teki tp merkezine her gn (yalar 6 ila 93 arasnda dei
en) yaklak 70 kii alnyordu; bu insanlar, Almanya'daki btn akl hastanelerindeki tedavisi inkfusz akl hastalar arasmdan seiliyordu. Grafeneck'teki merkezin sorumlular olan Dr.
Schumann ile Dr. Baumhardt, hastalara ksa bir test uyguluyor
ve ardndan da programn koullarna uyup uymadldarna karar
veriyorlard. Genellikle hastalar Grafeneck' e getirililerini izle. yen 24 saat iinde ldrlyorlard. nce 2 santimetre dozunda
Morphium-Scopolamirie veriliyor, onda sonra da gaz odalarna
gnderiliyorlard. Baka merkezlerde ise (rnein Hadamer'de- .
ki merkezde) hastalar, yksek dozda Luminal, Veronal ve Morphium verilerek ldrlyordu. Bu ekilde 60.000 insann ldrld sanlyor.
Kirnil~ri,
Hitler'in, tanazi programn bu kadar uygunsuz kobile uygulamasndaki inadm aklamak iin, Nasyonal
Sosyalistlerin biyosiyasetine y' veren jenik ilkelere gnderme yapyor. Halbuki meseleye tamamen jenik asndan bakl
dnda.tanaziye gerek yok ki. Kahtmsal hastalklarn engellenmesine ve Alman halknn kahtmsal salnn korunmasna
ullarda
184
185
("yaanmaya demeyen
hayat"
kavramna) dntrmeye al
186
s.eler bi,le,. hi kimseye ldrc bir ila vermeyeceim" ibaresiyle eliiyordu. B undari baka, programa katlan doktorlar yasal adar. da zor durumda kalabilrrletqi; nk tanazinin ceza
gerektirmediini syleyen hibir yasal dzenleme mevcut deil
di (nitekim bu durum hukukular ve avukatlarn protestolarn
douruyoidu). Ancak gerek uydu: Nasyonal Sosyalist Reich,
tp ile siyaset arasndaki entegrasyonun (ki bu birlik, modem
biyosiyasetin temel niteliklerinden biridir) nihai eklini almaya
balad noktaya iaret ediyor. Yani, Egemenin plak hayat
zerindeki hkri::ranl, tamamen siyasal gd ve alanlardan
karak, doktor ile egemeiin rollerinin i ie girdii mulak bir
alana kayyordU.
187
IV
hayatna
1942 ylnda Paris'teki Institut allemand, Nasyonal Sosyalist siyasetin salk ve jenik alanndaki yaklam ve meziyetleri konusunda dost ve mttefk Franszlar bilgilendirmeyi hedefleyen
bir kitap yaymlamaya karar verdi. Bu alanlardaki en yetkin AI:..
man uzmanlar (rnein Eugen Fischei ve Ottmar von Verschuer) ile birlikte Reich'n tp politikalarndan sorumlu olan teki
ahsiyetierin (rnein Libero Conti ve Hans Reiter) yaz ve konumalarndan derlenen kitabn anlam-ykl ad Devlet ve Sa~
lk't (Etat et sante). Nasyonal Sosyalist rejimin resmi ya da yan-resmi btn yaynlar iinde, biyolojik hayatn siyasalla(t188
.nl)masn(ya
da siyasal deerini) ve bunun sonucunda btn siufk:un yaad dnm en ak biimde sergileyen kitap
herhalde buydu. "nceki yzyllarda", diyordu Reiter,
ya~al
190
kal
191
senhygiene, s. 5).
Bu szlerle tesis edilen siyaset ile hayat arasndaki ba(lan
t), (rkln yaygn ve tamamen yetersiz yorumunun iddia et,.
tii gibi) rkn, korunmas gereken basit bir doal veri olduu
sadece arasal bir iliki deildir. Modem biyosiyasetin yenilii
u geree dayanyor: Biyolojik veri bu sfatyla dorudan do
ruya siyasaldr ve siyasal olan da bu sifatla dorudan doruya
biyolojik veridir. "Siyaset, yani halkn hayatna ekil vermek
[Politik, das heiflt die Gestaltung des Lebens des Volkes]"ten sz
ediyordu Verschuer (Rassenhygiene, s. 8). Haklar bildirgeleriyle birlikte egemenliin temeli olan hayat inidi artk devlet siyasetinin zne-nesnesi oluyordu (dolaysyla devlet siyaseti de
"polis" biimini alyordu). Ancak ana grev olarak "halkn be-
deni"nin formasyon ve gzetimini stlenebilecek tek devlet, zde ulusun hayatnn ta kendisi zerine bina edilen bir devlet olabilirdi.
Buradan zaliri bir eliki douyordu: Yani, doal bir veri,
kendisini siyasal bir grev olarak sunma eilimi tayordu. "Biyolojik kaltm", diye srdryordu szlerini Verschuer, "kesinlikle bir kaderdir; dolaysyla da, biyolojik kaltm, bize yklenen ve ifa etmemiz gereken bir grev' olarak aldmz srece bu
kadere hakim olduumuzu gstermi oluruz." Nazi siyasetindeki paradoksu ve bunun, hayatn kendisini sonu-gelmez bir siyasal mobilizasyona tabi klma zorunluluunu en iyi ifade edecek
olan ey ite bu doal kahtrnn siyasal bir grev haline dn
myd. amzdaki totalitarizmin temeli bu dinamik hayat-siyaset ayniyetidir; bu ayniyet olmadan amz usul totalitarizm
anlalmazln srdrr. Eer nazizm bizim iin hala bir muamma ise ve Stalinizmle olan yaknl (ki Hannah Arendt bu
yaknlk zerinde ok durmutu) hilla aklanamamsa bunun
nedeni, totalitarizm fenomenini bir btn olarak biyosiyas.et ufkuna yerletiremeyiimizdir. (Orijinalinde birbirlerinden ayr
olan ve tek sakini plak hayat olan istisnai durum: araclyla
F13N/Kutsal nsan
193
: : : : r~;,: :
jenik yasalarnn neden Nasyonal Sosyalist rejimin kard
ilk yasalar arasnda yer aldinn anlayabilmemiz iin meseleye
bu perspektiften bakmamz gerekiyor. 14 Temmuz 1933 tarihinde, yani Hitler' in iktidara geliinden sadece birka hafta sonra,
"kaltmsal hastalklarn nnn kesilmesi"ne dair yasa yrrle kondu. Buna gre "kaltmsal bir hastal bulunanlar, kendilerinden olacak ocuklarda da bedensel ya da zihinsel ciddi kaltmsal bozukluklara rastlanacana dair tbbi kantlar olduu
takdirde cerrahi bir operasyon ile ksrlatrlabilecekler"di. 18
Ekim 1933 tarihinde, "Alman halknn kahtmsal salnn korunmas" iin, jenik yasalar hukuki evlilikleri de iine alacak
ekilde geniletiliyordu. Buna gre:
u
Bu yasalarn anlam ve ilk elden yrrle konmalar, sadece jenik asndan bakldnda anlalabilecek bir ey deildir.
Burada belirleyici olan ey .udur: Naziler iin bu yasalar doru-.
dan doruya siyasal nitelikli eylerdi. Bu anlamda bu yasalar,
Yahudileri ikinci snf vatanda durumuna drerek, baka yasaklamalaryla birlikte, Yahudiler ly birinci snf vatandalar
194
arasnda evlilii
yasaklayan ve ayni zamanda da Aryan kan tabile Alman onurunu hak ettiklerini kantla
malarn isteyen (ki bu, zmnen herkesin vatandalktan karla
bilme durumuyla kar karya olduu anlamna geliyordu) "Reich vatandal"na ve "Alman kan ve onurunun korunmas"na
dair Nuremberg yasalarndan ayrlamazd. Nazi Almanyasnn
rk siyaseti neredeyse tamamen Yahudi aynmclm hedefleyen
yasalardan oluuyordu. Fakat Yahudiler konusunda karlan ya~
salarn tam olarak anlalabilmesinin tek yolu, bu yasalarn, yeriden Nasyonal Sosyalizmin yasama ve biyosiyasal uygulamalarnn genel balamnda ele alnmasndan geiyor. Nasyomil
Sosyalizmin yasama ve uygulamalar, kesinlikle Nuremberg:yasalarna, [insanlarn] kamplara srlmesine ya da hatta "Nihai
zm"e indirgenemez: amzda yaanan bu nemli olaylarn temeli, hayat ile siyasetin bir olduu ("Siyaset, yani halkri
hayatina ekil vermek") koulsuz ve mutlak bir biyosiyasal grevin stlerilmesidir. Bu olayiann insanlk-d niteliini lebilmemiz iin ncelikle bu olaylan "insani(yeti);, balarolarna
iade etmeliyiz.
Nazi Almanyas, biyosiyasal programndaki lm-siyaseti
ortaya ktnda, bunu btn vatandaiara yaymaya kararlyd.
Bu gerei en ak biimde kantlayan ey, savan son yllarn.:.
da Hitler'in ortaya att projelerden biriydi: "Halkn rntgen
filmleri ekildikten sonra, hasta insanlar ve zellikle de akcier. ve kalp hastalklar olanlar ieren bit liste Fhrer'e sunulacakt. Yeni Reich Salk Yasas uyarnca .... artk bu ailelerin
toplum iine girmelerine ve ocuk yapmalarna izin verilmeyecekti. Bu ailelerin akbeti Fhrer'in daha sonra alaca kararlara:
balyd" (aktaran, Arendt, Origins, s. 416).
yan vatandalardan
195
~
Yirminci yzyl felsefesindeki skandaln, yani Martin Heidegger
ile nazizm arasndaki ilikinin aydnlatlmasn mmkn klan
ey tam da bu siyaset ile hayatn dorudan birliidir. Bu iliki,
tam ve doru anlamna kavumas iin, modern biyosiyaset
perspektifinden ele alnmaldr (ne var ki Heidegger'i hem sula- .
yanlarn hem de savunanlarn yapamadklar ey tam da budur).
Heidegger'in dncesindeki byk yenilik (ki bu, Fn;mz Rosenzweig ve Emmanuel Levinas gibi Davos'un dilskatiLgzlemcilerinin gznden kamamt), srarla olgusallkta (facticitY)
kk salmasdr. 1920'1erin bandan itibaren verd@ derslerin yaymlanmas unu gstermitir ki, ontoloji Heidegger'de ta ban
dan beri olgusal hayatn [faktisches Leben (facticallife)] yorumbilgisi olarak ortaya kyor. Dasein'n kendi varlk biimlerinde
kendisi iin bir mesele olduu dngsel yap, olgusal hayatn
ana deneyiminin somutlamasndan baka bir ey deildir. Burada, hayat ile hayatn gerek konumunu,. Varlk (Being) ile Varln Varlk biimlerini birbirinden ayrmak imkanszdr ve geleneksel antropolojinin (ruh ile beden, duyum ile bilin, Ben ile
dnya, zne ile eya ayrmlar gibi) hibir ayrm geerli deildir.
Heidegger'e gre olgusalln merkezi kategorisi (Edmund Husserl iin olduu gibi) Zufalligkeit, yani olumsallk deil, kendi Varlk biimleri olan ve [byle] olmak zorunda olan bir varl tanm
layan Verfallenheit, yani olmuluktur. Olgusallk, olumsal bir biimde belli bir ekil ve konumda olmak demek deil, kararllkla
bu ekle ve bu konuma girmektir ve bylece, verili olan, [cia che
era dote] (Hingabe) bir greve (Aufgabe) dntrlmelidir. Dolaysyla Dasein, yani kendi Oradal olan oradaki-Varlk, insanlarn btn geleneksel belirlenimlerinin birbirine girdii bir belirsizlik mntkasna yerletiriliyor.
.
Levinas, 1934 tarihinde yaymlad, Nasyonal Sosyalizmin
anialmasna yaplan en deerli katk olma unvann herhalde
bugn bile koruyan bir almasyla, insann bu yeni. antolajik
196
'
hakikat dardaki bir gsteri zerine dnmek deildir. Artk hakikat, insann kendisinin aktr olduu bir dramaya dayanyor. [Artk]
insanlar "evet" ya da "hayr" derken, geriye dndrlmeleri imkansz
olan gerekleri de ieren btn varolularnn arl altnda konuacaklardr." ("Quelques reflexions" [1934] s. 205- 207}
Levinas'n metni, retmeninin nazizme verdii destein hala gndemde olduu bir srada kaleme alnd halde, metnin
hibir yerinde Heidegger'in ad gemiyor. Ancak .1990 ylnda
kan Chaiers de /'Herne'de yeniden yaymlanan bu yazsna eklenen bir not, dikkatli bir okuyucunun satr aralarndan karaca
tez, yani "tfl bir eytan" olan nazizme serpilme olanan sunan eyin Bat felsefesinin kendisi ve zellikle de Heideggerci
ontolji olduu tezi ("bu olanak, Varln Varl -dem es in seinem Sein um dieses Sein selbst geht ['Varln kendisinin kendi varl iinde bir masele olduu'] varl- gzetiminin ontolojisine kaznm bir olariaktr) etrafndaki btn kukular datyor
(Oulgues reflexions sur la philosophie de l'hitlerisme, s. 62).
Bundan daha ak bir ifade olamazd: Nazizm, Heidegger'in
kalk. noktas olan ve Rektrlk Konumalan'nda (Rectoral
Address) "kendi Dasein'n irade etmek ya da etmemek" eklin
de zetlemi olduu olgusallk deneyimindekk salyordu. 1935
ylnda verdii Metafizie Giri (Einfhrung in die Metaphysik)
dersinde ok ey anlatan u szleri Heidegger'in nasl olup da
sylediini aklayabilecek tek ey bu temel yaknlktr: "Bugnlerde Nasyonal Sosyalizmin felsefesiyle ilgili olarak piyasaya srlen almalarn, bu hareketin isel hakikati ve byklyle
(yani kresel teknoloji ile modern insann bulumasyla) uzaKlan
yakndan alakas yoktur. Bu eserlerin tamam, 'deerler' ve 'btnlkler'in bulank suyunda balk aviayan insanlar tarafndan piyasaya srlyor" (Einfhrung, s. 152).
Heidegger'in perspektifinden bakldnda, Nasyonal Sosyalizmin hatas ve kendi "isel hakikat''ine ihaneti, olgusal hayat
deneyimini biyolojik bir "deer"e (nitekim Heide;ger kmseyi-
198
tekrar tekrar Rosenberg'e gnderme yapyor) d.. riOfeirmesrred~yanyor. Heidegger'in felsefi dahasnn en .byk baars, olgusalln kendisini bir olgu olarak sunmasn n'"
leyen kavramsal kategoriler gelitirmesiydi; halbuki. nazizm, olgusal hayatn nesnel bir rksal belirlenima hapsedilmesiyle ve,
dolaysyla da, orijinal ilham kaynan terk etmesiyle neticelen~
di.
Yine de, bu farkllklarn tesinde ve bizi ilgilendiren perspektiften bakldnda, olgusallk deneyiminin siyasal anlam nedir?
Hem Heidegger iin ve hem de Nasyonal Sosyalizm iin hayatn, siyasete dnrnek iin, kendisinin dnda herhangi bir "deer" e ihtiyac yoktu: Hayat kendi olgusall iinde dorudan
doruya siyasald. insan, insan olmak iin kendisini iptal etmesi
ya da kendisini amas gereken bir canl varlk deildL insan,
ruh ile beden, doa ile siyaset, hayat ile /ogos ikilii deil; tam
da bunlarn belirsizletii [eik] noktada duran bir varlktr. Artk
insan, insan olmak iin kendisini amas gereken "insanlk-yk- .
l" ("anthropophorus") bir hayvan deildi; insann olgusal z,
tabii eer farkna varlrsa, kendisini Dasein ve dolaysyla da, siyasal bir varlk yapan hareketi kendisinde zaten barndryordu
("polis, Dasein'n Dasein olarak nerede ve nasl tarihsel olduu
na, Da'ya iaret ediyor" [Einfhrung, s. 1171). Ancak bu u anlama geliyor: Olgusallk deneyimi, istisna durumunun (doa ile siyaset, dar ile ieri, dlama ile ierme arasndaki belirsizlikleriyle birlikte) tarihte hi olmad kadar radikalletirilmesine/kk
lendirilmesine iaret ediyor; yle ki, burada artk istisnai durum
kural olma eiliminde oluy.or. Yani burada karmza kan manzara udur: Dlanmasyla egemen iktidarn tesisini salayan
homo sacerin plak hayat .imdi artk -kendisini bir grev olarak almakla- aktan aa ve dorudan doruya siyasallayor.
te yandan bu, tam da, modernliin biyosiyasalln tanmlayan
ey, yani bugn hala iinde bulunduumuz durumdur. Ve bu,
Heidegger'in dnceleri ile nazizmin radikal biimde akt
ci bir
ekilde
199
noktadr.
Nazizm homo sacer'in plak hayatn biyolojik ve jenik bir dzlemde belirliyor ve bunu, hi bitmeyen bir deer ve de-.
ersizlik yargsnn alanna itiyor. Burada biyosiyaset daimi olarak lm-siyasetine dnyor ve, dolaysyla da, kamp mutlak
siyasal mekan haline geliyor. Heidegger'de ise homo sacer-ki
her ediminde hayatn ortaya koyan bir kiidir- "kendi Varl
kendi Varlnn meselesi olan" Dasein'a, yani Varlk ile Varln
biimlerinin, zne ile niteliklerin, hayat ile dnyann ayrlmaz birliine. dnyor. Eer modern biyosiyasette hayat dorudan
doruya siyaset ise, o zaman buradaki bu birlik, her trl dsal
karardan bamsz hale geliyor ve plak hayat gibi bir eyi ayr
mann imkansz olduu zlmez bir yapkanlk olarak karim
za kyor. Eer istisnai durum kural haline geliyorsa, o zaman,
egemen iktidarn ikizi/simetrisi olan homo sacerin hayat, iktidarn hkmnn gemez olduu bir varolua dnyor.
200
yp
.
~:::il:::::::
15 Mays 1941 tarihinde, epey zamandr havada yaplan kurtarma operasyonlar zerinde deneyler yapan Dr. Ros.cher, Himmler'e bir mektup yazd. Mektibunda, almal:irnn Alman pilotlarnn hayatlar iin tad nemi, deneylerinin VP'ler (Versuchspersonen, insan ko_baylar) iin lm riski tadn ve bu
deneyl~ri hayvanlar zerinde yapmann hibir yatar salamad
m hatrlatarak, almalar iin kendisine "iki ya da profesyonel sulu"nun tahsis edilip edilemeyeceini soruyordu. O zamana dek hava sava yksek-irtifa uular evresine gemiti ve
bu koullar altnda, basn kabini hasar grd ya da pilotlar
201
uaktan paratle atlamak zorunda kaldklar takdirde lm riski byk olacakt. Roscher ile Himmler arasrda cereyan eden
mektup trafiinin sonunda, deneyierin srdrlmesi iin Dachau' da,* VP bplmanr ziyadesiyle kolay olduu bir yerde bir basn odas tesis edildi. 12.000 metre ykseklikteki basnca denk
bir basn oluturulan bir yerde 37 yamdaki salkl bir Yahudi
[kadn] VP zerinde yaplan deneyin (fotoraflarla bezenmi)
kaytlar hiHa elimizde. "Aradan drt dakika geince", deniyor
kaytlarda, "VP terlerneye ve ban sallamaya balad. Be dakikann sonunda kramplar balad. Alt[nc] ila on[uncu] dakika[lar] arasnda soluk alma hzland ve VP bilincini yitirdi.
Onuncu dakika ile otuzuncu dakika arasnda soluk alma dakikada e indi ve en sonunda da tamamen durdu. Ayp zamanda derisinm rengi mosrrior oldu ve dudaklarnn etrafnda kpkler
olutu." Bunun ardndan raporda, daha sonra cesette herhangi
bir organik bakalam olup olmadna bakmak iin cesedin
paralanmasnn kaytlar yer alyor.
Nuremberg yarglamalarrda, Alman doktorlar ve bilimcilerinin toplama kamplarnda yaptkla,r deneyler, Nasyonal Sosyalist rejimin tarilindeki en rezil sayfalardan biri olarak ilan edildi. Dachau'da, yksek-irtifadaki kurtarma operasyonlarna ili
kin yaplan deneylerden baka, dondurucu soukluktaki sularda
hayatta kalmann mmkn olup olmad ve tuzlu suyun iilebilirliine ilikin deneyler de yapld (bu deneyler de denizcilerin
ve okyanusa den pilotlarn kurtarlmasna ynelik deneylerdi).
Souk su deneylerinde VP'ler bilinlerini yitirenekadar souk
suyun altnda tutuluyor ve bu arada da, aratrmaclar dikkatle
vcut ssndaki deiimierin ve canlanmann mnkn olup olmadnn analizini yapyorlard. zellikle tuhaf olan da, VP' Ierin bir karyolada, yine toplama kamplarndaki Yahudiler ara;n
dan seilen iki plak kadnn arasna yatrld, iftleme isteinin dirilmesi dedikleri deneylerdi; belgelerde cinsel ilikiye
* Nazi toplama kamplarnn merkezlerinden biri olan bir Bavyera ehri. (.n.)
202
: : : : ;,~: : : :
Hayatta: kalan VP'lerin, bazen bizzat mevcut kaytlarda betimlenen VP'~erin anlattklar o kadar vahi deneyimler ki, bazen insan bu deneyierin bilimsel aratrnayla uzaktan yakndan iliki
si olmayan srf sadist su eylemleri olduunu dnyor. Ancak
maalesef byle dnemeyiz. Bir defa, bu deneyleri yapan doktorlarn bazlar (tabii ki hepsi deil) almalar bilim dnyas~
nn saygsn kazanmi insanlard. rnein ksrlatrma programnian sorumlu olan Profesr Clauberg, daha birka yl ncesine kadar jinekolojide ska kullanlan, projesteron hareketi ko'
Dii
organlarda bulunan ve dl
203
nusundaki "Clauberg testi"nin mucidiydi. Tuzlu suyun iilebilirlii konusundaki deneyleri yrten Profesr Schrder, Profesr
Becker-Freyting ve Profesr Bergblck bilim dnyasnda yle
bir kabul gryorlard ki, mahkfi.miyetlerinin ardndan, eitli
lkelerden bilimcilerden oluan bir grup 1948 ylnda uluslararas bir tp kongresiie dilekeyle bavurarak bu bilimcilerin
"Nuremberg'de mahl.rQm edilen teki sulu doktorlarla kart
rlmamalar"n istiyordu. Bu doktorlarm yarglanmalar srasn
da, Nazi rejimine sempatisi olduu dnlmeyen, Frankfurt
niversitesi'nden bit kin1ya profesr olan Profesr Vollardt
mahkemede tank olarak "bilimsel adan bakldnda bu den.eylerin hazrlanmasnin muhteem olduunu" sylyordu (bu
deney ler srasnda VP' Ierii-. o .kadar mecal siz kaldklarn. Id iki
kez yerdeki bir bez parasndaki suyu emmek iin abaladkla
rn dnecek olursak bu "muhteem" sfat ilgin bir hal al
yor).
Ancak bu balanda [bu bilimcilerin bilim dnyasndaki yerinden] daha huzursuz-edici ola gerek hi kukusuz udur (ki
bu gerek, Nuremberg 'deki savunma taafnm mahkemeye sunduu bilimsel literatr tarafndan aka ortaya konuyor ve mahkemenin atad uzman tanklar tarafndan da onaylanyordu):
am.zda ve zelli!:'Je de Birleik. Devletler'de (ki Nuren
berg'deki yarglarn ou bu lkedendi) mahkunla ve lm
cezasna arptrlan lsanlar zeinde birok kereler ve- byk
lekli deneyler yaphntr. Nitekin 1920'li yllarda Birleik
Devletler'de, stm~ya are bulma amacyla, 800 mahkfima stma
mikrobu bulatrflg. Ayn ekilde, deneyden sa kmalarha
linde cezalann affedilecei vaat edilen on iki idam malkumu
zerinde Goldberg'in yapt deneyler -ki bu deneyler, pelagnin
konusundaki bilimsel literatrde geriellikle rnek olarak gsteriliyordu- var. Birleik Devletler dnda ise, beriberi hasilinden
retilen bakterilerle ilk deneyler, Manila'da R. P. Strongtarafn
dan idam malkumu insanlar zerinde yapld (bu deneyin kayt204.
insanli.k-dl
zde
ayndr.
sz konusu durumlardaki farkl ve zgn soiin amalarn farkl olduu yaklamnda bulunmak da imkanszdr. [Buna ramen] 1947 ylnda,
F. Mielke ile birlikte, Nuremberg'deki doktor davalar zerine
ilk deerlendirmey-i yayrolayan Dr. Alexander Mitscherlich'in
bir gzlemi, kamplarda yaplan bu deneyierin tp-bilim tarihinde rneklt~rinin olduunu kabul etmenin zorluuna ahadet ediyor. Nuremberg'de Profesr Rose, benekli hummaya kar a
gelitirme deneylerinden (ki bu deneyler 392 VP'den 97'sirin
lmne yol amt) dolay yarglanrken, R. P. Strong'un da
Manila'da idam mahkumlar zerinde benzer deneyler yaptn
zikrederek kendisiri savunuyordu~ Rose, benekli hummarlan
len Alman askerleriri, Strong'un aratrmalarndan yararlanmalar hedefle;en beriherili insanlara benzetiyordu. Normalde
temkinli yorumtarla ne kan Mitscherlich bu noktada yle bir
itirazda bulunuyor: "Strong, doal dzenin yaratti sefalet ve
lrolere kar mcadele etmeye alyordu. Sank Profesr Rose gibi aratrmaclar ise, bir diktatrln insanlk-d Y?ntemlerinin karmaasnda gaddarl idame etmek ve merulatrmak
iin alyorlard" (Mitscherlich ve Mielke, Wisse~schaft, s. ll
- 12). Tarihsel-siyasal bir yarg olarak Mitscherlich'in bu gzlemi dorudur. Ne varkiuras aktr: Deneyierin etik-hukuksal
kabul edilebilirlii, asla ve hibir suretle, bu deneyler 'sonucunda bulunacak adan faydalanacak olan insanlarn milliyetin~_ya
da bunlarn hang-koullarda hastalk kaptna bal olamazd.
Burada taknlacak tek doru etik tavr udur: Sanklarn
mahkemede zikrettikleri rnekler kesinlikle aym cinstendir; fakat bu rneklerin varl kendilerinin [sanklarn] sorumluluu
nu zerre kadar azaltmaz. Fakat bu, tp mesleinin yaygn uygulamalarnn zerine meum bir glge dryor. (Nuremberg
davalarndan bu' yana, rnein nkleer radyasyonun sonular
Aym
ekilde
rumluluklar deerlendirmek
206
VI
lmn siyasalla(trl)mas
: : : : : ~: : : : ;
1959 ylnda Revue neurologique'de [Nroloji Dergisi] P. Mollaret ve M. Goulon adndaki iki Fransz nro-fizyoloun ksa bir
makalesi yaymland. Mollaret ve Goulon burada bilinen kona.
fenonenolojisine yeni ve u bir kavram getiriyorlard: coma-depasse ("st-kona" diyebiliriz). Zamann tp literatrnde tr
kona vard: ikincil hayat fonksiyonlarnn (bilin, hareketlilik,
duyum, refleksler) yitirilnesiyle tanmlanan klasik koma; ikincil fonksiyonlarn tamamen yitirilnedii uyank koma (alert co~
ma) ve bir de bitkisel hayat fonksiyonarnn ciddi ekilde tehli*Tam karl "uzatmal koma", "normal sresini am koma". (.n.)
208
209
: : : : : t : : :
Mollaret ve Goulon unu fark etmilerdi: Coma depasse, teknikbilimsel bir sorun olan diriitme urainn ok tesine gee;, tam
da lmn yeniden-tanmlanmasyla ilgili bir meseleydi. O zamana dek lm [ann] belirleme grevi doktorlarn iiydi ve
. bunlar bu i iin asrlardan beri zde hi deimeyen geleneksel
bir ltten faydalanyorlard: Kalp atlarnn durmas ve solunumunkesilmesi. Halbuki st-koma [kavram/durumu], t~ da,
lmn tanmlanmas iin kullanlan bu iki eski kategoriyi tarihe gmyor ve koma ile lm arasnda bir metruk istisna alan
yaratmak suretiyle, yeni ltlerin belirlennesini ve yeni tanm
larn yaplmasn zorunlu klyordu. Bu iki nro-fizyoloun da
iaret ettii gibi, sorun "sz konusu insann hayatnn nihai snr
larnn belirleru'nesi noktasna ve bundan da teye, yasal lm
ann tanmlama hakknn belirlenmesine" uzanyordu ("Le coma depasse", s. 4).
Ancak bu sorun, muhte~elen tesadfi olan bir tarihsel geliimle akmasndan dolay ok daha ivedi ve karmak bir hal
alyordu; C oma depasse'yi mmkn klan hayat-destek teknolojilerinin geliimi, tam da organ nakli (transplantasyon) teknolojilerinin geliimi ve iafinelemesiyle ayn anda ortaya kyordu.
st-komada bulunan insann durumu, llerin organlarndan yararlanmak i4 ideal durumu oluturuyordu. Ancak organ nakli
ameliyatn yapacak olan cerrahn cinayet sulamasyla kar
karya kalmamas iin ncelikle lm annn tam olarak tanm
lanmas gerekiyordu. 1968 ylnda, Harvard niversitesi'nden
zel bir komisyonun ("Harvard Tp Okulu Ad H oc Komisynu"
("The Ad H oc Committee of the Harvard Medical School")) raporu, lmn yeni ltn belirliyor ve [tp literatrne] "beyin lm" kavramn sokuyordu. Bu kavram, (ciddi ekilde
kar lc~nlar olsa da) uluslararas bilim evrelerine kendisini
her geen gn biraz daha kabul ettirecek ve nihayet Amerika ve
Ozel bir ama iin
2!0
kurulmu
olan. (.n.)
ile
::::::::~tt::::
uras ak
s.
212
yola lold zaman lm, organ nakli teknolojisinin bir alt-fenomeni' .haline geliyor.
Derin komaya giren ve surii solunum ve suni beslenme saye_sinde yllarca canl tutulan Amerikal k~ Karen Quinlan'n durumu, bu gitlip-ge4nenin mkemmel bir rneiydi. En sonunda
mahkeme, ebeveyninin bavurusu zerine, kzn zaten l say
laca gere~~esiyle suni solunumunun durdurulmasna: izin verdi. Bu noktada Karen, komada olmasna ramen, doal olarak
soluk almaya balam ve doal "lm"nn gerekletii 1985
ylna kadar bir suni beslenme durumunda ."hayatta kalm"t.
uras aktr: Aslnda Karen Quinlan'n bedeni, "hayat" ile
"lm" szck.erinin anlarnlarn yitirdii ve en azndan bu an~
lamda, tek sakini plak hayat olan istisna mekfuundan farkl olmayan bir belirsizlik mntkasna girmiti.
. :~::~~i:;
Bunun bugrik anlam-"biyolojide, 'hayat' ile 'lm' szckler.inin ailaru zerine yaplan tartmalar, dk dzeyli bir tartmay iaret ediyor" diyen Peter Medawar'n bu gzleminde
de zrnnei ifade edildii 'gibi- udur: Hayat ve lm, tam: olarak
bilimsel kavrarnlar deil; siyasal kavramlardr ve tam da sadece
azdan kacak bir kararla siyasallaan kavramlardm Mollaret
ile Goulon'un szn ettikleri "korkun ve durmadan ertelenen/itelenen snrlar"n hareket eden snrlar olmasnn nedeni
bunlarn biyosiyasal snrlar olmasdr. Ve bugn esas meselesi
tam da bu snrlarn yeniden-tanmlanmas olan dev bir srecin
yaanyor olmas unu gsteriyor: Bugn egemen iktidarn cra
s, herzamankinden daha ok bu snrlar araclyla gereklei
yorve bir daha ve yeniden tp ve biyoloji bilimlerinin alanna:'gi
riyor.
Epiphenomenon: ikincil ya da tabi fenomen. (.n.)
2i3
W. Gaylin, aydntatc bir makalesinde, kendisinin "neomortlar" [henz lm kiiler] dedii, bedenierin yaratt yeni bir
hayalet snfndan SZ ediyordu. Bunlar, yasal olarak ceset statsnde olan; ama gelecekteki olas nakiller iin baz hayat zelliklerini srdren eylerdi: "Bunlar, scaktr, bunlarda kalp at
ve idrar k mevcuttur" ("Harvesting", s. 30). Kar kutupta
ise, beyin lmn savunanlardan biri, hayat-destek sistemleri
sayesinde canl tutulan bedeni, hibir ekince olmadan mdahale yaplabilecek bir faux vivant (sahte canl] olarak tanmlyotdu
(Dagognet~ La maftrise, s. 189).
Neomortun, st-koruada bulunan kiinin ve faux vivant'n
hayat ile lm arasnda gidip geldii hastane odas, tamamen in' teknolojinin denetiminde bulunan saf bir plak
sann ve rettii
hayatn tarihte ilk olarak sahne ald bir istisna mekfuru tanm
lyor. Ve ta.JT!. da bu plak hayat bir doal hayat sorunu olmad
, bunun yerine homo sacer'in en u hali (komahalindeki insan.
[bilimsel literatrde], insan ile hayvan arasndaki bir ara varlk
olarak tanmlanyor) olduu iin, burada sz konusu olan ey,
yeniden ve bir daha, cinayet ilemeksizin ldrlebilen (ve tp
k homo sacer gibi, "kurban edilemeyen", yani kesinlikle lm
cezas verilerek ldrlemeyen) bir hayatn tanmlanmasdr.
Bundan dolay una amamak gerekiyor: Beyin lm ile
modern biyosiyasetin en ateli savunucularndan bazlar, lm
ann devletin belirlemesi ve bu suretle defaux vivant'a mda.,.
haleni; nndeki btn engelleri ortadan kaldrmas gerektiini
ileri sryorlar.
Dolaysyla lmann tanmlamalyz ve bunu yapmak iin de, bir zamanlar ypld gibi, cesedin katlamasna ya da daha da kts, rme emirelerine deil; ~adece beyin lmne bakmalyz .... Bu,fa"
x vivant'a mdahalenin nn aacaktr. Bunu yalnzcaDevlet yapabilir ve yapmaldr da .... Organizmalar .kamusal iktidara aittir: Bedenler kamunun maldr [fes organismes appartiennent i la puissance
publique: on nationalise le cops]. (Dagognet, La,maftrise, s. 189).
214
gidebilmiti.
215
VII
Modern(li)in
: : : : : :~;!: : :
Kamplarda olup bitenler hukuktaki su kavramn o kadar ayor ki, bu olaylarn cereyan ettii zei hukuksal-siyasal yap ou zaman dnlmyor bile. kamplar, yeryz tarihinin en
mutlak conditio-inhumana'snn [insanlkd koullarnn-.n:]
gerekleti(rildi)i yerlerdir: Son tahlilde hem kamp kurbanlar
ve hem de daha sonrakiler iin nemli olan ey de budur. Biz burada zellikle ters bir soruturma yolu izleyeceiz. inde yaa
nan olaylardan yola karak kamp tumlamak yerine u soruyu
soracaz: Kamp nedir ve nasl bir hukuksal-siyasal yapya sahiptir ki iinde bu tr ol.ylar cereyan edebilmitir? Bu ekilde
216
kampa, tarihsel bir olgu ya da (bugn hala kantlanabilir olsa bile) gemie ait bir anormallik olarak deil de, bugn hala iinde
yaadmz siyasal rnekfuun gizli kalb (rnatrisi) ve notnos'u
olarak bakacaz.
Tarihteki ilk kampn, spanyollar tarafndan smrgedeki
halk ayaklanmasn bastrmak iin Kba'da 1896 ylnda tesis
edilen campos de concentraciones [toplaina kamplar-.n.] mi
yoksa yzyl dnmnde [1899-1902-.n.] ngilizlerin Boer'le. ri yd "concentiation camps" 1 ["toplama kamp lar"] mi olduu tarihiler iin hala bir tartma konusudur. Burada onemli
olan ey udur: Her iki dururnda da, bir smrge sava bala-'
nndaki bir olaanst durum, btn sivil halk iine aa.cak e
kilde geniletilrnitir. Dolaysyla da kamplar, sradan/mutat hukuktan deil (ya da ileri srlebilecei gibi, ceza hukukunun dntrlrnesinden ve geliirninden hi deil); bir istisna duromundan ve skynetimden domutur. Bu gerek, kkenini've
hukuksal rejimini ok iyi bildiinz Naiilerin Lager'inde
[kamp] ok daha ak biimde ortaya kyor. [Alman] kaynaklar[n]a gre, kapatlmann/tutuklamann hukuksal temeli rfi
hukuk (cornrnon law) deil; Schuthaf (szcuk anlam, koruyucu gzetim) idi. Nazi hukukular, Prnsya kkenli bir hukuk ku~
rurnu olan Schutzhaft', bazen, nleyici bir polisiye nlem olarak snflandryorlard; yani bu, kiinin su unsuru oluttiran
herhangi bir davrantan bansiz olarak, srf devletin gvenliine yneltilebilecek bir tehlikei:in nne geilmesi iin "gze~
time alnmas" demekti. Schutzhaft'n.kkeni, Prnsya'da 4 Haziran 1851 tarihinde karlan ve daha sonra 1871 ylnda. (Bavyera dnda) btn Almanya'y iine alacak ekilde geniletilen
olaanst durum yasasna dayanyor. Schutzhaft'n daha eski
bir kkeni de, Prnsya'da 12 ubat 1850 tarihinde karlan "kiisel zgrln korunmas"na ("Schut der persnlichen Freiheit") dair yasalara gtrlebilir; bu yasalar, Birinci Dnya Sa-
1. Orijinal metinde de ingilizce. (ing. ev. notu)
217
Hazrland 1919 ylndan Nazilerin iktidara geldii 1933 ylna dek yrrlkte
olan Alman Cumhuriyeti anayasas. {.n.)
218
ey deildi.
.
. . .
.
.
::i:::~l:i!l :l~ . . .
.
.
Kampn riasl bir yer olduunun doru olarak anlalmas iin,
,,--
kurala dnmeye balad zaman alan mekandr. \~s itibariyle gerek bir tehlike durumu gereke gsterilerek hukuksal
ynetimin geici olarale askya alnnas olan istisnai durum,
kampta daimi bir yer dzenlemesi eklini alyor ve fakat bu ha~4
liyle yine normal dzenin dnda [bir istisna] olarak kalyo.i:.(
Himnler, Mart 193 3 'te Hitler' in Reich ba baka.rlna seild:gf
zaman Dachau'da "siyasal mahkumlar iin bir toplama kamp"
kurmaya karar verdiinde kamp dorudan doruya SS'in eline
teslim edildi ve -Schutzhaft sayesinde de- ceza hukuku ve cezaevi hukukunun dnda tutuldu. ubat 1928 kararnamesinden
sonra hem Reich otoritelerinin hem de her Lander'in [eyaletin]
kendi otoritelerinin Schutzhaft uygulanalarn mmkn olduunca kapal tutmak iin yaymlarlklar ounca elikili say
sz blten, emir ve telgrafa ramen, kanpn her trl hukuksal
denetimden ve her trl normal hukuk dzeninden tamamen bamsz olduu gerei hep ortadayd. Kald ki, Nasyonal Sosyalist hukukularn (ki Carl Schniitt bunlarn ban ekenlerden
biriydi) gelitirdii yeni kavrarnlara gre (ld bu kavramlar iin
hukukun birincil ve dorudan kayna Fhrer'in emirleriydi),
"dorudan doruya Nasyonal Sosyalist devrimin bir sonucu"
(Drobisch ve Wieland, System, s. 27) olduu iin Schutzhaft'm
mevcut kurum ve yasalardaki herhangi bir hukuksal temele oturtulmas gerekmiyordu. Tam da bundan dolay -yani kamplar
byle zel bir istisna durumuna oturduu iin- Gestapo'nun ba olan Diels unu diyebiliyordu: "!(anplarn douu ne bir emre ne bir talimata dayanyor: Kamplar [bilinli olarak] kurulmad; bir gn baktk ki orada burada kamplar vard [sie waren nicht
gegrndet, sie waren eines Tages da]" (Aktaran, a.g.y., s. 30).
Dachau ile hemen arkasndan buna eklenen teki kamplar
(Sachsenhausen, Buchenwald; Lichtenberg) neredeyse hibir
zaman bo kalmad; deien tek ey buralardald insan saysyd
(bazen ve zellikle de toplu Yahudi tehciri balamadan nce
1935-1937 arasnda bu say 7.500 kiiye kadar dmt). Ancak kamp, Almanya'da daimi bir gereklik olarak kalmt.
220
mekan
::::::~~::::::
221
222
~!:!:lt~:::::
Ancak, kamp sakinlerinin dni.itrld plak hayat, hukukun teyit etmek ya da tanmaktan baka .bir. ey yapala,yaca
siyaset-d doal bir gerek deildi. plak hayat, srekli olarak
hukukun geree ve gerein de hukuka getii ve bu iki alann
birbirinden ayrlamaz hale geldii bir eikti. N asyanal Sosyalistlerin rk kavramnn zelliini -ve bununla birlikte de, bunu tanmlayan zel mphernlii ve tutarszl- kavrayabilrnerniz
iin u hakikati Uiut;namamz gerekiyor: Bu y~ni temel siyasal
zn~yi/tebaay oluttran biyosiyasal beden, ne bir quaestio fqc,.
ti (rnein belli bir biyolojik bedenin. belirlenmesi) nede bir qu~
aestio iuris'ti (rnein uygulanacak belli. bir hukuksal idarenin
belirlenmesi); bu beden, gerek ile hukukun tamamen ve ayrl
maz bir biimde i ie getii belirsizlik nntkasnda ileyen
egemen bir siyasal kararn mekfuuyd.
.,
Bu yenitemel biyosiyasal kategorilerin bu kendine has doa
sn en ak biimde ifade eden kii Schmitfti. "Devlet~ Hareket,
Halk" balkl denemesinde Schrnitt, yokluu durumunda "Nas~
yonal Sosyalist devletin var olamayaca ve hukuksal hayatnn
da imkanszlaaca" rk kavramn, yirminci yzylda Alman ve
Avrupal yasamalarna ok daha derin bir biimde.gl:en "genel
ve belirsiz hki.imler"e benzetiyordu. Schmitt'e gre, bir kurala
deil de bir duruma iaret eden "iyi ahlak", "doru inisiyatif',
"nemli gd", "kamu gvenlii ve di.izeni", "tehlike durumu"
ve "zorunluluk durumu" gib~ kavramlar, hukuksal dzenlemelen iine derinlemesine nfuz etmekle, btn durumlar ve btn
vakalan nc~den dzenieyebilecek olan ve yarglarn da bunu
uygulamaktan baka arelerinin kalmayaca bir hukuk yanlsa
masn demade hale getiriyordu. Sz edilen hkmler, kesinlii ve hesap lanabilirlii hukukun dna atmak suretiyle, btn
hukuksal kavriunai belirsizletiriyordu. Schmitt, fa~da olmadan Kafka aksanyla, "bu anlamda" diyordu,
223
Bugn sadece "belirsiz" hukuksal kavramlar var.... Dolaysyla da hukuk uygulamalarnn tamam iki arada bir derede bulunuyor. nmzdeki yol bizi bir uuruma srklyor ve ayn zamanda da hala yarg
larn bamszlklarnn temeli olan, hukuksal kesinlik ve hukuka ba
lln salam zemininden iyice uzaklatryor. Anlamszl ok nceleri ortaya konan ve alan biimci hukuk liurafesine doru giden arkamzdaki yol ise zaten gndeme alnacak bir yol deildir. (a.g.y., s. 43
44)
kuraln
225
::::::!:E~::::
Eer
bu doru ise, yani eer karnpn z istisna durumunun somutlatrlmasna ve ardndan da, plak hayat ile hukuk kural
nn bir belirsizlik eiine girdii bir mekann yaratlmasna dayanyorsa, o zaman unu kabul etmek zorundayz: inde ilenen
sular ne kadar farkli olursa olsun, ad ne olursa olsun ve nerede olursa olsun byle bir yapnn ina .edildii her yerde bir
kampla kar karyayz demektir. O halde, 1991 ylnda Arnavutluk'tan gelen btn yasa-d gmenlerin lkelerine iade
edilmeden nce talyan polisi taraf~dan geici olarale kapatl
dklar Bari'.delci stadyum da, Vichy yetkilileinin Almanll;lfa
teslim etmelerinden nce Yahudileri topladklar kapal bisikletyar pisti de, Weiriar hkmetinin Dou'dan gelen Yahudi
mltecileri toplad Cottbus-Sielow'dalci Konzentrationslager
fr Ausl.nder da ya da Fransa'nn uluslararas havalimanlarnda
mltecilik bavurusu yapan yabanclarn tutulduu zones d' attentes [bekleme alanlar] da ayni. ekilte kamp rnekleridir. Btn bu rneklerde, grnte zararsz bir mekan (rnein Ro226
r::::lr~:::::
Bunlarn nda dnldnde,
228
72
''Halk" ("people") teriminin siyasal .anlam zerine yaplacak her
yorum yolun banda u gerei grmelidir: Modern Avrupa dillerinde "halk" ayn zamanda da daima yoksulun, mirassziarn
ve dianmiarn addr. Dolaysyla tek bir-teri m hem belirleyici/kurucu l:?iyasar zneye hem de de jure [hukuken-.n.] olmasa
bile de facto [fiilen-.n.] siyasetten dlanan snfa iaret ediyor.
Tpk siyaset dilinde olduu gibi konuma dilinde de, italyanlarn popolo'su, Franszlarn peuple'i, ispanyollarn pueblo'su
(aynen kkenierini oluturan sfatlar olan popolare, populaire,
popolar ile ge Latincepopulus ve popu/aris gibi) hem ("italyan
halk" ya da "halk yargc"ndaolduu gibi) niter bir siyasal beden ol~uak vatanda topluluuna hem de (homme du peuple, rione popolare, front populaire'de olduu gibi) altsnf yelerine
iaret ediyor. Hatta bu dillerdeki .kullan miara g"re daha az belirgin bir anlam olsa da ingilizc13deki "pedple" szc bile, zengin ve soylularn kart olan "sradan halk" anlamn muhafaza
ediyor. Nitekim Amerikan Anayasas'nda hibir ayrm yaplma
dan "Biz Birleik Devletler halk;'. deniyor. Ne var ki Lincoln,
229
Gettysburg konumasnda kulland "Halkn, halk iin, halk tarafndan [ynetilen] hkmeti" ifadesindeki tekrar, rtk biimde
birinci "halk" teki "halk"n karsna koyuyordu. Fransz Devrimi srasnda dianm bir snf olarak anlalan halk iin duyulan merhamet duygusunun oynad belirleyici rol, bu mulakl
n o zaman bile (yani tam da. halk egemenlii ilkesinin savunulduu bir zamanda bile) ne kadar nemli olduunu gsteriyor.
Arendt una iaret ediyordu: "Szcn tanm tam da merhametten douyor ve bu ekilde tanmlanan terim talihsizlik ve
mutsuzluk ile eanlaml hale geliyordu; nitekim Robespierre hep
i te peuple, fes malheureux m'applaudissenf'ten [halk, mutsuzlar
beni takdir ediyor] diyor ve hatt? Devrimin en az duygusal ve en
gereki ahsiyetlerinden biri olan Sieyes bile "le peuple toujours malheureux' [hep mutsuz olan halk] tamlamasn kullanyor
du" (On Revolution, s. 70). te yandan kavram, Bodin'in' Cumhuriyetinde (Republique) demokrasinin ya da etat populaire'in
[halkn devleti] tanmland blmde de zaten iki anlamyla kullanlyordu: Egemenliin sahibi unvanna sahip olan peuple en
corps [kamuoyu], siyasal iktidardan dlanmas gereken menu
peup/e'den [alt-snf halktan] ayr tutuluyordu.
Byle ayrntl ve yerleik bir anlamsal mphemlik tesadfi
olamaz: Bu mulaklk, Bat siyasetindeki "halk" kavramnn doas ve ilevinde ikin olara.k bulunan bir ikirciklilii (amphiboly}'
yanstmaldr. nmzdeki manzara udur: Bizim "halk" dedii
miz ey, gerekte niter bir zne deil, iki kar kutup arasnda
ki diyalektik bir salnmdr: Bu kutuplarn birinde btn bir siyasal beden/bnye olarak Halk kmesi, tekinde ise yoksfVe d
lanm bedenierin paral kalabalklar olarak halk alt-kmesi
bulunuyor; ya da bir tarafta herkesi iine aldn iddia eden bir
ileme, te tarafta ise umutsuzluk fkran bir dlama; ya da bir
*Jean Bodin (1530- 96): Fransz siyaset dnr ve ekonomisti. Ad geen almasnda (orijinal ad: De la repub/ique) snrl bir monari teorisi gelitiriyor ve
ayaklanma dncesini reddediyordu. (.n.)
230
uta bton ve egemen vatandalarn toplu hali, teki uta ise Sa-'
dece sefillerin, ezilmilerin ve yenilmilerin bulunduu topluluk
(bunlarn mucizevi saray ya da kamp). Bu anlamda "halk'~teri~
mi hibir yerde sadece tek bir eye iaret etmiyor: Temel siyasal
kavramlarn pek ou (ya daAbel ve Freud'un f..!rworte'siveya
L. Dumont'un hiyerarik ilikileri) gibi "halk" da ikili bir harekete
ve iki u arasndaki karmak bir ilikiye iaret eden kutups:il bir
kavramdr.Ancak bu ayn zamanda u anlama da geliyon -~!!:'
larn siyasal bir beden oluturmas temel bir blnmenin zerine
.....-...
oturuyor; ve biz, orijinal siyasal yapy tanmlamak iin bu kitap-'
ta grdmz kategori iftlerini "halk" kavramnda kolayl_kla
grebiliriz: 9~!~_bf!YA.t.!.!si.!SLY.e..si.y.asai.JJ.arolu.{Halk); dl.!.?.m?-.....~
ve ileme, zoe ve bios. DoiiD!!!YJ,,.~ha..I.IC,Jem~Lbiyo.siy.as.at.klS
r'![~~Y.!:~~f~6::.~.~r~~I~n.9.iJ.J.o9.g.~;J.m.Ltr. "Hal~...PR-r.as...odu
u btnn iine girerneyen ve zaten daima ilendii kmeye ait ...
..,._,_,..#~~
~.~~~~if.f:JE~i~.>@Jr~--s~~a~r;-~2L~i@fJ1=:~~~I~ii?m::iyiiit-
sahnesinde daima
elikiler
ve
kmazlar yaratyor.
"Halk" de;::
im~a.tan"'i<Era~rra~:~~;y~~-. -~~=~~?2.~~l~~~H.~~L~.~i~~~~. .
...
e~Cilt"SufnK'ffitkleftn"Ra"'na"'t'lEm
.ra~
en . s.........
- ".
-Y"
J~.,. ........................... .~--~--'-'' .Y..... J::t."_.._,~...... ama , buna
....................
g,m.........
rekli olarak yeniden tannlarmc:'. g!?f!~~JJ.Jl .d.J.ara ."dil,;,ka:.,
ve''iopral<"~racllcilyia'~~i.~ir.itmi.lg[~~n..Q.[.. !:1Y.dlr:,Y.c da_~g,(;-.
tRlifUpt~cii~fK''i<endi iinde zn. t?~r.D.9.!I!D.ID'.J!!"LY~.9.QLgy
s1Yacfa"9'eTeklenies'f"i'in':Ir;iareai'irr;~si gereken .o[,e,~y,qi.r,Yar..
om~:~~~9.~-~;~~.(9..~:~~Tf.~:~Id\F~~~B~:6~-~~EI::2I~mi~i!im~~l...9,~~~!s~n. ~i!,
kendisinin "snf atmas" dedii ey, btn halklan [ikiye] blen bir i savatan baka bir ey deildir. Bu i sava, ancak ve
sadece, snfsz toplumda ya da mesihselimucizevi krallkta,
Halk ile halkn akt ve artk halk diye bir ey kalmad zaman sqna erecek bir eydir.
Eer bu doru ise yani eer halk kendi .iinde k~nlmaz olar(3,Kt?rr~l..i:Jiyosiyasal
knlmay
ba,rncjry()rsa,
o zaman
.,
.... --- ..
.
._,
...
- ... _,. yzyl,_
..
mzn tarihindeki baz ok nemli sayfalar yeni bir bak asyla okumamz mmkndr. nk eer bu iki "halk" arasnda daima byle bir atma var idiyse, bu atma amzda nihai ve
lgn bir patlama nbetini yayor, Roma'da halk iindeki bu blnme, her biri kendi kurum ve yneticilerine sahip olan populus
[st snflar-.n.] ile plebs [alt snflar-.n.] arasndaki ak ayrm
tarafndan hukuki olarak da onaylanyordu. Ayn ekilde ortaa
da popo/o minuto ile popo/o grassd arasndaki ayrm da eitli
sanat ve ticaret dallannn dalmna tekabl ediyordu. Ancak
egemenliin tek sahibr unvann ald Fransz Devrimi'nden
sonra halk utan-verici bir varla dnyor, setalet ve dlan
ma tarihte ilk defa asla hogrlemez bir skandal olarak ortaya
kyordu. Molern zamanlard? :;efalet ye dlanma.sadeceeko
norrik ya da sosyal kavramlar deil, ayn zamanda da p~k~la siyasal kategoriiE!rdie(modern siyasetin baatunsurlari olarak ortaya kan btn ekonomizm ve "sosyalizm"lerin gerekte siyasal-ve hatta biyosiyasal- bir anlam vardr).
Bu anlamda amz, halk arasndakil5inmeyi amay ve
dlanan halk tamamen yok etmeyi hedefleyen amansz ve sistemli bir abaaan baka bir ey deildir. Bu aba, farkli- kip ve
ufuklaroa birbirlerinden ayr den Sa ile Solu, kapitalist lkeler.ile sosyalist lkeleri, tekvcut ye blnmemi bir halk yaratma projesinde -ki bu proje, son tahlilde nafile olan; ama btn
sanayilemi lkelerde ksmen gerekletirilen bir projedir- bir
'.
'-
'
'".
'.-
_,
___
232
Meseleye bu adan bakldnda Nazi Almanyasnda Yahudilerin yok edilmesi tamamen yeni bir anlam kazanyor. Yahudiler, ulusal siyasal bedene entegre olmay reddeden (sonuta her
asimilasyon aslnda sadece bir taklitti) halk olmalar sfatyla,
modernliin kendi iinde mecburen yaratt; ama artk varlna
hibir ekilde tahamml edemedii halkn ve plak hayatn bulunmaz temsilcileri ve neredeyse canl rnekleriydi. Ve i at
malarn buradaki u evresini grmlliyiz: Bu nihai evrede, Alman
Volk'unun -yani, btn bir siyasal beden olarak Halkn esiz
temsilcisinin/rneinin- Yahudilerin kkn kazma lgnlnda
Halk ile halk ayrlyordu. Nazizmin Nihai zm (ki Nihai zmn ingeneleri ve entegre edilemeyen teki unsurlar da hedeflemesi tesadf deildi) ile ulamak istedii karanlk ve nafile
hedef, orijinal/temel biyosiyasal knlmay en sonunda ortadan
kaldran bir halk olarak Alman Volk'unu yaratmak iin, Bat'nn
siyaset sahne.sini [artk] tahamml sn-rlarn aan bu glgeden
kurtarmakt. (Nitekim Nazi !iderleri, srarla . Yahudi ve ingeneleri yok etmekle aslnda ayn zamanda da Avrupa'nn teki halklarna hizmet ettiklerini sylyorlard.)
Freud'un ego ile id arasndaki iliki hakkndaki postlasn bu
balamda yeniden yorumlayarak unu syleyebiliriz: Modern
biyosiyaset, "plak haya~!l.QIQ.!,@Lh.eLY-e.rde.. blr.J:Ialk.ol<JC..<llstt'
ilkeSiyle -tabii b~iike "N~rede_biL.!:!.aLii.v.ars.<LQrad.a"plak.hayat
da.. hicaktr""Tk6sini-Cie-ieiiYr- desteki eniyor. Dolaysyla, (Yald"iierfn s'in:ig'ei~-dici;'} h~lk~~ y~k e'dilrile~iyie stesinden gelindiine inanlan krlma/blnme, [bu defa da] Alman halkn ikiye
blerek kendisini yeniden ve yeni bir biimde retiyor: lme
adanan bir kutsal hayat ve (akl hastalarnn ve kaltmsal hastal olanlarn ortadan kaldrlmas yoluyla) tamamen arndrlma
s gereken biyosiyasal bir beden. Bugn hedeflenen, geliim yo233
luyla yoksul snflarn ortadan kaldrlmas dorultusundaki demokratik-kapitalist proje de (baz farkllklar tamakla birlikte ayni ekilde) kendi iinde yeniden dianm bir halk yaratmakla
kalmyor, ayn zamanda da btn nc Dnya halklarn p
lak hayata dntryor. Bu salnm durdurabilecek ve halklar
ve yeryznn ehirlerini [ikiye] blen bu i savaa son verebi lecek ~ek siyaset biimi, Bat'nn bu temel biyosiyasal krlmas
n hesaba katmay renecek olan siyasettir.
234
Bu tezden birincisi, devlet iktidarnn szleme kkenli olduu yolundaki btn teorileri ve bununla birlikte de, siyasal topluluklar popler/halksal, ulusal, dinsel ya da baka herhangi bir
kimliksel '~aidiyet" trnden bir eye dayandrma yolundaki btn abalar kuku alanna ekiyor. ldnci tez, Bat siyasetinin ta
bandan beri bir biyosiyaset olduunu ve dolaysyla da, siyasal
zgrlkleri vatanda .haklarna dayandrma abalarnn nafile
olduunu sylyor. nc tez ise, nihayet, bugnk sosyal bilimlerin, sosyolojinin, ehir alnalarnn ve ninarinir, dnya
ehirlerinin ekirdeinde yatan eyin tam da yirminci yzyln
byk totaliter devletlerinin biyosiyasetini tanmlayan plak
hayatn kendisi olduunu bilmeden bu ehirlerin kamusal
alan(lar)n tasarlamak ve rgtlenekte kullandklar modellerin
neun yzn ortaya karyor.
"plak hayat" tabirindeki "plak" Yunanca hapls'a tekabl ediyor. Haplos ise, ilk felsefecilerin saf Varl tanrularken
kullandklar szckt. Saf Varlk alannn belirlennesi/zolas
yonu {ki Bat metafiziinin temel etkirlii buydu), plak hayatn Bat siyasetindeki yerletirimiyle paralellikler tayordu. D-
nen bir hayvan olarak insan oluturan ey, tam da siyasal bir
hayvan olarak insan oluturan eye tekabl ediyordu. Birinci
durumda yaplnas gereken ey, safVarl (on haplos) "Varlk"
teriminin (ki bU:, Aristoteles'e gre, "pek ok biimde sylenen"
bir eydi) teki anlarnlarndan ayrnakt. kincisillde yaplan ey
ise, plak hayatn, somut hayatn' birok biiminden ayrni.akt.
Saf Varlk ve plak hayat. Acaba bu iki kavram neyi ifade ediyordu ki, Bafi'nn hem metafiziihem de siyaseti kendi temellerili ve anlamlarn bunlara ve sadece bunlara dayandryordu?
Hem metafizii hem de siyaseti, kendi ana unsurlarn belirlerken dnleneyen bir snrla kar karya getiren bu iki belirleme sreci arasnda nasl bir iliki vard? nk plak hayat da
hapls Varlk kadar belirsiz ve anlalmaz bir eydi ve yle denebilirdi: Akl, sersemlik ve aknlk ierisinde (neredeyse afal1
236
237
du. i etten ve her trl mayal hamurdan uzak durmas ve fasulyeden, kpeklerden, keilerden ve sarmaktan .... saknmas
gerekiyordu.
Fl'amen Diale 'nin hayatnda plak hayat ayrt etmek imkanszd. Flanen'in zoe'sinin tamam bios'a dnyordu. zel
alan. ile kamusal ilevi tamamen birleiyordu. Bundan dolaydr
ki Plutarch* (egemenin lex animata [canl kanun] olarak tanm
land Yunanl ve ortaa tanmn hatrlatan bir biimde) Flamen'in hsper empsuchon kai hieron agalma, yani kutsal bir
canl heykel olduunu syleyebiliyordu.
* Plutarch: i. S. yaklak 46-125 yllar!. arasnda yaam Yunanl deneme ve biyografi yazar. En bilinen eseri olan "Unl Yunanl ve Romallarn Paralel Hayatlar" byk tarihsel neme sahiptir. (.n.)
238
.imdi
s.
.239
240
Paul Rabinow, lsemi olduunu anlaynca kendi bedenini ve hayatn bir aratrma ve. deney laboratuvarna dntrme karar
alan biyokimyager Wilson'dan sz ediy~r. Wilsn sadece kendisine kar sorumlu olduu iin burada etik ile hukuk arasndaki
snrlar ortadan kalkyor. Yani bilimsel aratrma zgrce ve tamarnen biyografiyle akabiliyor. Wilson'un bedeni artle leendisinin zel alan deildir; nk artk bir laboratuvardr. te.
yandan kamusal da deildir; nk bu beden kend~ bedenidir ki
alHlk ve hukukun deney iin koyduu snrlar ihlal edebilmi
tir. Nitekim Rabinow Wilson'un hayatn.tanmlamak iin "deneysel hayat" terimini kullanyor. Burada unu kplaylkla grebiliriz: "Deneysel hayat", ok zel bir anlamda kendi zoe'sinden
ayrt edilemeyecek derecede kendi zoe'si zerinde younlaan
bir bios'tur.
imdiKaren Quinlan'n
241
242
ksa
,~,,,,.,,,,,_.,,_._.,,,. :
rrii.n __
243
mesi gerekiyor. Burada bir de siyaset ile metafziin tarihsel durumu arasndaki analojilere dikkat etmek gerekecektir. Heidegger'in Dasein tarumnda nasl z varoluta yatyorsa, tam da bunun gibi, bugn bios, zoe'de yatyor. Fakat acaba bir bios nasl
Olur da sadece kendi zoe'si[nden ibaret] olabilir; bir hayat tarz,
nasl olur da, Bat metafiziinin hem grevi hem de muarnmas
olan hapls'un ta kendisini kavrayabilir? Eer biz sadece kendi
plak varoluundan ibaret olan bu varla ve bunun kendi biimi olan ve bundan asla ayrlamayan bu hayata hayat-tarz adri
vereceksek o zaman siyaset ile felsefenin ve tbbi-biyolojik bilimler ile hukuk-bilimiri kesime alannn tesinde yeni bir ara
trma alanryaratm olacaz. Ancak, bundan nce, plak hayat
gibi bir kavramn bu disiplinler iinde nasl tasavvur edilebildiini ve bu disiplinlerin yaad tarihsel geliimin, kendilerini,
tarihte ei grlmemi bir biyosiyasal felaketin kanlmaz olduu bir snrn eiine nasl getirdiini incelemek gerekecektir.
244
Kaynaka
ancak metinde alntlanan btn pasajlar yeniden evrilmitir. Sayfa numamlar.puraqa ,belirtilen
ilk halleriyle korunmutur.
' ".
.
'." ,,,.... .. ... .. ,. . . . . .. ,., ..
Antelme, Robert. L' espece l umain e. P~ris: Gallirard, .!.?,?41 (T]!.e. Hu!?'a!., Ra.~~ ,ty\Jefff!!y 1'f.aig~t
and Annie Mah ler. Malboro; Vt.: Malboro Press, 992.)
Arendt, Hannah. Essays b Understanding, 1930-I9S.4. P.er.:. Jerome, Ko!n. ~~w Y~r~){a~c;o~rt.. c$c
. Brace, 1994.
.. .
- -. On Revolutim. Ne..y York: Viking, 1963.
. . . ....
- ~ The Origins ofTotalitarianism, New York:,.ifAf:.<?P.i!~nti:el~yaii~~ich.; ,I\}79~'.
.
Badiou, Alain. L' etre et/' evenement. Paris: Seiil; 1988, . .
.
Bataille, deorges. "Hegel,la mor! ei le sacrifc'e'." ~'eorges'l3itaille; Oeu,vr~s c.O,(l!I!!Ji~s, ),~: Pa~
riF Gallimard, 988. ("Hegel, Death, and Scrifce.'.~ ..l:'a/e.f.wc/. Stud,ies,1.8 [199!)].) .. .; ., ,. ,,
souvirainete. Georges Baiaille, Oiuv/~~.,P,r?iP(4t'es. r:'.,'i},i,~4~: P~ri~: .(ialliTiar~.J9T(i. '
Benjaf!ln, Walter. Bri efe. Der.: Gerschorn,, ~~~RJ~W a~d. ;:J.e..~pr.,,~; . Ad,:~o,; <:;,,I. , fra~.~u'1 ~'1"
Man: Suhrkamp, 966. (Tie CorresP;OIJ1lf.?.f'.f.fW.a(er B~f!Fl_lfl.l,f/ 1 .{.9/f'-).~10; pe,r.;. G~!'5Shcm
Scholem and Theodor yY, Adomo. ~v.: M~~r&,l. R,J,a'iq~~<r: an~ Ev~!Y.n .,M.}acq~.er;. ,qhi;g:
Universiy ofChicigo. Press, 1994.) . ...:;.:, .. ...,.: . :, ,.. " :,;.... ....... ...... , . .... ,.,i .... ,
- - . Ges~nme/te Sclrift~n. [ler.: Rqlf1 ;r!:~&]~r\} ~\!l.~~~~jui ~i;~~iP!riJiiis~r-.?:t ...Fnikf,:t
am fv!an: Suhrkamp, 1974-89. ,.. ,.;_ ..: .... ; ... .,: ,.,j , ,,.;, . ,. , .,; .. , . .,: . ::. ;. : . :<:,.. . .; ::. .;
- - . "ber den Begriff der Gesch!~~tf}l.~ij~:n\n. Ges~nn~!ie. ~~~~~if!et~ .G J . 2: t':D~.~e,s o!l the
Philosophy of History." ev.:Haf.iY .~pl'i'.:. Walter. Benjamin,J/furi(nations, Der.; Hannqh Arendt.
New York: Schocken Books, !i68.)' , '
: : : ' " ' ... . , " : . . .
.
. ..
. ,
Benjamin, Walter, and G~rn.c~orri ~chole!f1:. lr,iet,;e,cl~e{ .!9.3~:!940. Der.: derchom. .Scl)olem.
Frankfurt am Main: Suhrka'ip,' 988. (Tire ,Cor'respondence of Walter Benjamin and Gersclo/71
Sc!ro/en, 19~2-1940,:.,P.ir,: ~Q'~r~(~qii1 , s~~oi~l'.; eL Gary S~\\1; and Andre Lef~ve.re.
Cambridge, Mass.: Harviiid Uiiversi(y Press, 992:)
. . . .. ~ . . .
. . . , . . . .
Bennetr. H. "Sacer est'!,:', Trf11f.S'!1iqn~. pf. [le ~n,ricf!ll f>~i(o~fgi~~i.Ass,ocidtio, ~i :(193.0). ...
Benveniste, Emile. Le 'voi:abulireiles i1stitutions indo-europeemes. C. 2. Paris: Minuit, '969.'
(fndo-Eiiropean i.iilrgu~'ge ii~ii s'oeiei}. ev.: El iZiibeili Palmer. Cori.l. Gables: UniversitY of
Flor\daPress,l~73.)., . , , . . ... .. . :: . ,.! ., ..~ .. ;., . . . ,. : :. , . .
: "
Bickermann, Eli as. Consecratio, Le cu/te 'de .souvqrairis dans /' enpire .romain. Entretiens Hardt,
XIX. Geneva: 972.
' '
--..U:
24.5
- - . "Exilica causa, quae adversus exulem agitur." Du chiitimelll dans la cite: Supp/ices corporels
et peine de mart dans le monde antique iinde. Rame: L'Ecole franaise de Rame, 984.
Dagognet, Franois. La maftrise du vivant. Paris: Hachette, 988.
Deleuze, Gilles ve Fe!ix Guattari. Mil/e plateaux. Paris: Minuit, 980. (A Tlousand Plateous:
Capitalism and Schizoplrenia. ev.: Brian Massumi. Minneapolis: University of Minnesota
Press, 1987.)
De Romilly, Jacqueline. La /oi dans la pensee greque des origines ii Artote. Paris: Les belles
Lettres, 197 1.
Fugier, Huguette. Recherches sur /' expression du sacre dans la langue /arine. Paris: Le~ belles
Lettres, 963.
Furet, Frdnois, der.: L'Allemagne nazi et le gtinocide juif. Paris: Seuil, 1985. (Unanswered
Questions: NizfGermany and the Genocide of the .Tews. New York: Schocken, 989.)
Gayin, W. "Harvesting the Dead." Harper's, September 23, 1974.
--Giesey, Ralp E. Cereno.iiatet puissance souveraine. Paris: A. Colin, 987.
--.The Royal Funeral Ceremony in Renaissance France. Geneva: E. Droz, 1960.
Harvard University Medical School. "A Definition of Irreversible Coma." lAMA, 205 (968).
Metinde Harvard Raporu olarak geiyor.
Hegel, Georg Wilhelm Friedrich. Phnomenologie des Geistes. G.W.F. Hegel, Werke in zwanzig
Bnden iinde, C. 3. Frankfurt: Suhrkamp, 1971. (Pienonenology of Spirit. ev.: A.V. Miller.
Oxford: Oxford University Press, 1977.)
Heidegger, Martin; Beitrge zur Pli/osoplie. Martin Heidegger, Gesantausgabe, C. 65 iinde.
Frankfurt am Main: Vittorio Klostermann, 1989.
246
Einfiilrmg in die Metuplysik. Tbingen: Max Niemeyer, 962. (An lmroduction .to.
Metuplysics. ev.: Ra p Manheim. New Have n, Conn.: Yae University Press, 959.) :
.
- - . Zur Sacle des.Denkens. Tbingen: Max Niemeyer, 976. (On Time und Being. ev.: Joan
Ken!nyi, Kiiroy. La re/igione amica ne/le sue lineefondanentali. ev.: Delio Cantimori. Bologna:
N. Zanichelli, 940.
Kojeve, Alexandre. "Les romans de la sagesse." Critique, 60 (952).
La Cecla, Franco. Meme /oca/e: Per un'antrqpo/ogia del/'abitare. Milan: Eleuthra, 1993.
Lamb, David. Deat/, Brain Deatl, and Etlics. Albany: State University of New York Press, 985.
Lange, Ludwig. "De consecratlone capitis." Ludwig Lange, Kleine Sclriften aus dem Gel>iete der
Clasiiscle, C. 2 iinde Gtingen: Vandenhoek & Ruprecht,' 887.
Lefort, caude. Ecrire i /' iprem'e du po/itique. Paris: Calmann-Levy, 992.
Levi, Carlo. Cristo si efermato a Eboli. Turin: Einaudi, 946. (Cirist Stopped et Eboli: Tle Story of
a Year. ev.: Frances Frenaye. New York: Terpio, 1982.)
Levinas, Eimanuel. "Quelques n!flexions sur la philosophie de I'Hitlerisme." Esprit, 26 (1934).
--. "Reflections on the Philosophy ofHitlerism." ev.: Sean Hand. Critidal/nquiry, 17 (1990).
Levi-Stmuss, Claude. "lntrodueion l'reuvre de Mareel Mauss." Mareel Mauss, Socio/ogie et
a/11/ropo/ogie iinde. Paris: Presses Universitaire de Fiance, 1950.
Livy. Ab urbe condita libri. C. 4. ev.: B.O. Forster. Loeb Classieal Libmry. Cambridge, Mass.:
Harvard University Press, 948.
Lwith, Karl. Der okkasione/le Dezionismus vo Cari Sclmi/1. Karl Lwith, Siimtlicle Sclriften
iinde, Der.: Klaus Sichweh and Marc B. de Launay, C. 8. Stuttgart: Metzler, 1984.
Magdelain, Andre. La loi de Rome. Histoire d'w concept. Paris: Les belles Letres, 1978.
Mairet, Gerard. Histoire des ideo/ogies, sos la directio de Frdnois Cllite/et and Gerard Mairet.
C. 3. Paris Hachette, 1978.
Mauss, Mareel, and H. Hubert. "Essai sur la nature et la fonction du sacrifee." Mareel Mauss,
CEvres, C. I iinde. Paris: Gallimard, 1968.
Milner, J.-C. "L'exemple et la fction." Transparence et opacite: Lillerature et scieces cogilives,
Der.: Tbor Papp and Pierre Pira. Paris: Cerf, 988.
Mitscherlich, Alexander ve F. Mielke.Wissensclaft o/ne Mesclliclkeit. Mediziniscle und
Eugeisdc lrnw!ge unter Diktatur, Burokratie und Krieg. Heidelberg: Schneider, 949. (Tie
Deal Doctors. ev.: James Cleugh. Londra: Elek Books, 1962.)
.
Mollaret, P. ve M. Goulon. "Le coma depasse." Rere neurologil]ue, !Ol (1959).
- - . De
247
Sieyes, Emmanuei-Joseph. Ecrits po/itiques. Paris: Editions des Archives contemporains, 1985.
- - . Qu' est ce que le Tiers Etat? Paris: I 789. (Wiatls tle Third Estate? ev.: M. Blondel. Londrd:
Pall Mali, 1963.)
Smith, William Robertson. Lectures on tle Re/igim oftle Senites. Londm: A&C Black, 1894.
Stier, H.E. "Nomos basileus." Philo/ogs, 82 (1928).
Strachan-Davidson, James Leigh. Problens of Romat Criminal Law. C. I. Oxford: Clarendon, 1912.
Svenbro, Jesper. Plrasikleia, Awlropologie de la leeturc en Grece ancietne. Paris: La: Decouverte,
1988. (Pirasik/eia: At Allllropology of Reading in Ancielll Greece. ev.: Janet Lloyd. Ithaca,
N. Y.: Core ll University Press, I993.)
Thomas, Yan. "Vita necisque potestas: Le pere, la cite, la mort." Du cltiment das la citti: Supp/ices
corporels et peine de nort dans le monde antique iinde. Roma: L'Ecole franaise de Rome, I984.
Vemant, Jean-Pierre. Mytle et pensee c/ez /es Grecs. Paris: Franois Maspero, 1965. (Myt! and
Tloug/t Among t!e Greeks. Londra: Routledge and Kegan Paul, 1983.)
Verschuer, Otmar Freiherr von. Rassen!ygiene als Wissenschaft und Staatsaifgabe. Frankfurt, I936.
--,der.: Erat et san te, Ca iziers de/' lnstillll al/enand. Paris: F. Sorlot, 1942.
Versnel, H.S. "Self-Sacifice, Compensation, and the Anonymous God." Les sacrifices_dans 1' allliq.
uite iinde, Entretiens Hardt, XXVII. Geneva: 1981.
Walton, Douglas N. Brain Dear/: Erlica/ Consideratims. West Lafayee, !nd.: Purdue University
Press, 1980.
.
Walzer, M. "The King's Trial and the Political Culture of Revolution." The Frenc/ Revolution and
tle Creation of Modem Potirical Culture iinde, der.: Lucas Colin, C. 2. Oxford: Pergamon,
1988.
Weinberg, Kurt. Kafkas Dicltungen. Die Travestien des Mytlos. Bem: Frdncke, 1963.
Wilamowitz-Mllendorf, Ulich von. P/aton. Berlin: Weidmann, 1919.
Wilda, Wilhelm Eduard. Das Strafreclt der German en.' Ha lle: C.A. Schwetschke, I942.
Wund, Wilhelm Max. Vlkerpsyclologe. Leipzig: W. Engelman n, I 905.
ll. Richard 125
248.
Dizin
A
Abel, Karl 106, 116, 231
Achtung14
adamak 104
adynamia 64, 65
Aephale grubu 151
agios 107
ahiilk duygusu 75, 74
aidiyet 37, 236
aidiyetsiz temsil 37
akl alan 197
aktif vatanda 17l
Almanya 191,218
alt-snf halk 230, 232
amaca-uygun teknoloji 12
.Arnerikan Anayasas 229
Amorfati68
amphiboly 230
analojistler 34
anatoii 24
anayasa 59, 62
anayasal g 57, 58, 59, 60, 62, 63,67
anayasal iktidar 64
anayasama [constituting] gc 57
anayasama gc 58, 59, 60, 61, 62, 63,
64,67
.
.
ancien regine 68, 69, 7o
anlam 38
anlam olmadan yrrlkte olma 73, 74,
75, 76, 77, 78,79,82,83,84,85,80
anornalistler 34
B
Badiou, Alain 37, 38, 22
balmumu put 27, 29, 30
ban43, 140
bar sz adam 4
Bartleby 68
basileus 50
Bataille, Georges 86, o3, 50, 5, 152
B.aU felsefesi 98
Bat metafizii 7, 236
Bau siyaseti 6, 20, 92, 230, 236
BaU'nn biyosiyasal bedeni 242
BaU'nn siyasal alan 243
Becker-Freyting 204
beden 51, 162, 63, 164,197,207,242
beden alan 97
beden lm 2ll, 22
bedeutt72
Beil3ner, Fri.edrich 48
249
belirlenemezlik eii 29
belirsiz hukuksal kavramlar 224
belirsizlik 47, 142, 147
belirsizlik alan 52, 240
belirsizlik ei i 38, 41, 226
belirsizlik nntkas 13, 15, 30, 32, 39,
55, 67, 90, 113, 116, 122, 130, 145,
161,196,213,222,223,224,235
Benjamin, Watter 13, 22, 42, 58, 72, 73,
75, 76,77,78,88,89,90,91,92,93,
113, 151,225
benlik ile beden 197
Bennett, H. 98
Benveniste, Emile 39, 92, 103, 132
Bergblck 204
Berial Tevrat 81
beyin nakli 212
beyin lm 210, 211, 212, 214
Bia ile Dike 46, 47, 51,54
biaion 50
'Bickermann, Elias 127, 128, 129,130
bilgi49
bilgi teorisi 49
bilginin en yksek zemini 49 ,.
bilim dnyas 204
bilimciler 207
bilimsel kavramlar 213
Binding, Karl178, 179, 180, 181, 182,
183, 183, 186
bionai ll
bios 9, 10, 20, 122, 146, 164, 168, 238,
241,244
.
bios apolaustikos 10
bios ile zoe 18
bios palirikos 10
bios theorelikos 10
birinci snf vatandalar 194
Birleik Devletler 204, 205
Birlemi Milletler 174
hisc/avret 144,-145, 146
bitler olarak 153
biyoiktidar 12
biyoloji ile ekonomi 189
biyoloji ile siyaset 242 .
biyolojik beden 243
biyolojik kahtm 193
biyosiyasal 162, 177, 242
biyosiyasal beden 15, 223, 224, 226,
233,243
250
C-
Cacciari, Massimo 71
Callois, Ro ger 108, 151
canl lm 242
caput/upinen 142
caput/upununi 142
Carta, Magna 162, 163
carus209
Cassius, Spurius 120
ceza gerektirmeden ldrlme 98
cezaevleri 31
cezalandrma 148
cezalandrma hakk 143
cezas olmayan ldrme 122
Chaiers de /'Herne 198
charte 62
Cicero 147
cinayet 98, 138, 186,210
cinayet ilemeksizin ldrlebilen 214
cinayet yasas 11 O
cinsiyet242
cipps 98
cite 177
ciroyen 162, I 67
civitas Joederata 148
Clauberg 203
Clauberg testi 204
colossi 134
co lossus I 32, I 34, I 35, I 36
coma depasse 208,209,210
commonwealth 52; 165.
condennatio 35
conditio inhmana 216
coniunctivitis professoria 50
consecratio 27, 128
Conti, Libero 188
copus 162, 163, 164, 165.
copus morale et politicum 126
CrifO, Giuliano ll2
crimenlesae maiestatis 138
Cyrene 133
ifte )lama ll2, 113
ifteistisna lll, 117,122,135
kint 37, 38
ingeneler 203, 233
plak236
plak hayat
227,228,231,233,234,235,236,
237,238,242,243
plak hayat ile iktidar 148
plak hayat ile siySet 13, 17
plak hayatn siyasallatnlmas 17
plak hayat-siyasal varolu 7
plak iliki idesi 74
D
Dachau 202,205,220
Dagognet 214
Dasein 196, 98, 199, 200, 244
Dava 70, 71, 72,75
Deanima 65
De cive 165
defaeta 229
De hamine 165
de lomine replegiando 163
dejure229
De la republique 230
de Mauss 108
Debord, Guy 20
deer 199
deer mant 80
deer ve deersizlik 200
deerden yoksun hayat 82
deerler 198
.
Deleuze, Gilles 29
deliasion 22
Delilik ve Uygarlk 29, 31
demokrasi 147,163
demokrasi ile totalitarizm 20, 59 ,
demokrasi ve h11kuk devleti 45
demokratik-kapitalist proje 234
demos 46
denationalization 73
denaturalization 173
deneysel hayat 24
denotata 39
der M11selman 240
Derrida, Jacques 71, 80, 89
Descartes 65
desmuvremem 86
despotes II
despotik iktidar 60
dev heykel 32
Devlet 146
devlet122, 147,227
devlet biimi 21,22
devlet dzeninin zlmesi 43
devlet egemenlii .26, 85
devlet iktidan 236
devlet iktidannn azli 89
Devlet Miti 125
devlet otoritesi 27
devlet siyaseti 49
devlet teorisi 22
devlet ve iktidar 125
Devlet ve Salk 188, 192
devlet; ulus (doum) ve lke 228
devletin dnda 58
devletin iinde 58
devletin sonu 85
251
doal
hukuk 52
doal ve sivil/medeni
doann kanunu 51
haklar 171
Diels 220
doum 69
doum
diktatrlk 58
dil 17, 32, 32, 33, 33,72
dilbilim 106, 107
dilin egemen iddias 39
Dirnanche de vie 86
din ve siyaset 108
din-d/profan 92
dinsel 114, 134
ile milliyet 72
227
doktorlar 207
dominus 119
dornus 119, 122
dost-dman 48
doymu ve z-bilinli bilge 86
drosophila 19
Dumezil, Georges 237
Dumont, L. 23
Durkheim, Emile 105, 107, 108, 116
durum 27,29
durumsal yasa 26
dnmeyi dnme 67
dz-anlam 38
dzenleme 31
dynanis ile energeia 64, 66
dynanis me energein 43
darda
doa 47
doa ile hukuk
32
240
252
E
edimsel 64, 65, 66, 67, 68
Edward, Aziz 142
egemen 19, 2, 25, 26, 27, 29, 33, 39,
4,47,55,66,90,90, 114
egemen devlet 68
egemen g 62
egemen iktidar 36, 42, 53, 54, 6, 63,
67, 116, 118, 20, 126, 160, 177,
186,200,213,235
egemen iliki 73
egemen istisna 15, 27, 30, 32,_36, 112,
115
egemen nornos 53, 47
egemen otorite 36
egemen iddet 8~, 144
egemen tebaa 169
egemen yeler 170
egemen yasaklama 69, 72, 73, 82, 83,
93, 113,238
egemenin bed~ni 137
. egemenliin mekan 41
egemenliin
59
egemenliin
temeli 172
.
egemenlik 21, 26, 29, 37, 39, 43,,51, .
52, 53, 62, 64, 66, 67, 83, ~6. BS; 93,
102, 103, 115, 123, 150, 151, 152,
.
168, 169, 193
egemenlik alan 113, 115
egemenlik tanm 171
egemenlik teQrisi 225
ego ile id233
Eichmann, Adolf 225
eidolon 132
ekonomizm 232
emir ve yasaklar 40
en gl 52
ene-'ge monon dynasthai 64
entegre devlet 160
entrae-i' aperto 71
entsetzt 89
entsim 91
Ereignis 68, 85
Erlsung 181
Ernout-Meillet 107, 108
Eros'un Gzyalar 152
Esersiz Toplum 86
Eski Roma 113
Eski Roma hukuku 18, 97, 108
Eski Romallar 121
Eski Yunanllar 92
eski-komnist lkeler 16 i
esse 42
estrarity 148
. eik 30, 41, 43, 47, 92, 134, 143, 1'72,
179,182, t99,223,244
eik rol 122
eit insanlar 165
eitlik ilkesi 172
ekya 141, 142, 143,238
ekya ve haydut 140
etat populaire 230
Etiennede La Boetie 15
etik 74, 206, 207
etik alan 185
etik ile hukuk 241
etik insann zgrl 42
etnik tecavz kamplar 228
eu zen 16
eueneria 1O, 20
ev 10
F
factical life 196
84
farkl bir bedenler ve hazlar ekonomisi
242
fas 100
fascesformidulosi 121
faizm 20, 161
factun
253
G
Galton, Francis I 90
Ganschinietz, R. 107
gadee 71
garulplus 141
Gaylin, W. 214
gei eii 142
gei nntkas 147
Gegenbild 181
geleneksel siyasal ayrmlar 161
gelime 233
Geltung ahne Bedeutmg 73
genel27
genel kural 28
genetik bilimi 190
genetik kahtm 190, 191
gens 238
gerek hayt 93
gerek ile hukuk 226, 240
gerek istisna 90
gerekleme potansiyeli 43
geri/ caputlupimm 143
Gesetz 48, 53
Giesey, R.E. 124, 127, 128, 136
ginonene"16
gizemli yeti 74
Gnadentod 183
Goldberg 204
Gorgias 48, 49
Goulon, M. 208
gsteren 38
gsteri toplumu 15, 21
gsterilen 38
Grafeneck 184
grand enfermenent 158
duattari, Felix 29
gl araclk 49
H
labeas corpus 162, 163, 164
habeas co11Jus ad sujiciendmi 163
254
-I
bn Sina65
bnniler 104
255
insan 199
insan haklar 166, 167, 171, 174, 175,
176
insan hayat 12Q, 175
insan ile hayvan 42, 46, 214
insan ile vatanda l 7 I, 172
insan ko baylar 201
nsan ve Vatanda Haklar Bildirgesi
67
insann hayvanlatrlmas l
insan
insann
kurdu 142
karar vernek 17
insaniyetilik 175
nsanln Durumu 12
insanlkd koullar 216
nsanolu ve Kutsal 108
. insan-vatanda 176
intentio 35
intihar 179, 180
intiharn rnbahl 179
iradi istisna durumu 219
sa 126
istanza 61
istisna 16, 17, 27, 28, 29, 33, 34, 35, 37,
38,43,55,66, ?, 122,143,176,194
istisna alan 210
istisna dev Jet teorisi 22
istisna durumu 18, 21, 25, 28, 30, 31,
32,36,54,55,56,58, 76, 77,78,81,
89,90, l2, 146,186,193,199,200,
217,219,220,228,235
istisna ile kural 38, 55, 90, 222, 226
istisna ilikisi 29,' 43, 112
istisna rnekilm 31,207,214,221,222,
228
istisna nntkas 31
istisna ve rnek 33
istisna yaps 26
istisna/dlanma 93
istisnai 53
ii hareketi 231
ileyi 42
itaat 68
ius civile 35, 36
ius contra onmes 52
ius dieere 33
i us divimm 100, 101, ll
ius exilii 148
ius hmorarim 35
insann insanlna
256
J-K
Jheing, Rdolphe 41
Joseph K. 75
Justi, J.H.G. von 190, 191
Kabalaclar 81
Kafka 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78,
80,81,82',223
kahtmsal hastalklarn nnn kesilmesi 194
kamp 20, 158, 162, 175, 200,'207, 219,
. 220,221,223,226,227,228, 229,
235,240,243
kamplar31, 174,206,216,217,222
kamu gvenlii ve dzeni 223
kamu hukuku 35
kamuoyu 230
kamusal alan 149, 23'6
kamusal iktidar 214
kan dken halklar 56
kan dkmeden ldrne 19
kan ve toprak 169, 170
Kan 73, 74, 75, 84
Kantorowicz, Ernst 124, 125, 126, 127,
128, 136, 137, 239
kanun 240
kanun gc 43
kanun koyan iddet 59
kanunu koruyan iddet 59
kaos 26,28
kapatlma/hapsedilme 29 kapitalizm 2
karakter 42
kartlk 49
kata physin 51
kata ton bion 10
. katechon 42
Kelsen, Hans 43
kendi iradesine braklm 43
kendilik teknolojileri 14
136
kratei nomou 46 .
, .
kural 26, 27, 29, 32, 34, 39, 78, 200 .
kural ile istisna 221
kural ile uygulama 226
kural olma 199
kural olmadan su olmaz 42
kural bilmeme 40
kuraln askya alnmas 28, 29
kurallar41
kurallar sadece istisnalarla vardr 41
kurban 92, 111, 51, 153
kurban edilemeyen fakat; ldrlebilen
112
kurban edilme 98
..
kurban teorisi 152
kurban-edilemeyen varolu 152
kurban-edilme ile katedilme 113
Kurbann Doas ve l~vi zerine
Deneme 104
kurt 140, 42
kurt adam 141, 142, 44, 145, 146..
kurt ba 141, 142
kurt bal insan 143
kurtulu 181.
kutsal49, 93, 101, 103, 106, 107, 108,
111, 115, 116, 132, 151, 152
kutsal alan 115 .,
F!7N/Kutsol nsan
L
/' essere a bandano deli' en/e 84
la puissance absolue 126
. Lager211
Lamb, David 212
lanet(leme) 106
lanetli 107
Lanetli Pay 150
Lange, Ludwig 99
/angue 32, 39
Lanjuinais, Jean-Denis 170, 171
/apsus calami 50
larva 32, 1,34
Latince'nin Etimoloji Szl 107
Latinler 119
le roi nemeurt jamais 126
/ebensunwerten Leben 179
Leibniz 165
Lemare, Nicholas De 190
Leninist parti 61
les membres du souverain 171
Levi, Primo 240
257
M
Macrobius, Ambrosius Theodosius 99,
100, lll
nactare
naiestas
ll9
138
Mairet, Gerard 68
naisons 176
Mallarme, Stephane 72
nana 108
mantk 72
Man60
Marett, Robert l 06
Marksizm 197
Marx 231
Mauss, Mareel 104, 105
Maximus, Valt.:rius 120
Medawar, Petel'213
Megarallar 64
Me in Kamp! 191
Meiner, Felix 178
Melville 68
menu peuple 230
merhametle ldrme 183
mesih 79, 80, 81
mesih hareketleri 81
mesihi hukuk 79
mesihilik 79
258
N
Nancy, Jean-Luc 43, 82, 86, 152
Nansen Brosu 174
nascere 168
NasyonalSosyalizm 170,171,183,184,
0-
aikonomos 10
oikos 10, 172, 243
olabilirlik ile gereklik 63
olay 38
olgusal hayat 196, 198, 199
olgusal sorun 39
olgusallk I 99
olma potansiyeli 68
olma(ma) 65
olmama potansiyeli 68, 69
olmamakla gerekleen bir olay 80
olmuluk 196
olumsallk 196
p
Padual Marsili us ll
259
parricidium 98
pasifvatanda
171
patens 104
pater 118, 119
pater inporiusus 120
patlii tou alllos 63
patrio potestas 120, 122
Pauly-Wilson 107
Pavlus 79
people 229
per inaginen 132
132
Philebos lO
phone 17
physis 51, 52, 114
phisis ile nonos 55, 142
physis-nonos 52
Pindar45, 47, 49, 51,53
I.'isagoras 225
Pius, Antoiius 129
Platon 9, 48, 49, 50, 51, 146
Plebler 114
plebs 232
Plowden 136
Plutarch 238
poena cullei lll
po/ice 192
'polis lO, 13, 16, 17, 18, 172, 193, 199
polis ile siyaset 192
polis-bilim 14, 190, 191
ll
politfcs 192
Politik 191
Politika lO, 17
palilikon zoon ll
Polizei 191 ---
politici
popolar229
popo/are 229
popo/o 229
popo/o grasso 232
popo/o ninuto 232
populaire 229
popu/aris 229
populus 229, 23\2
260
potestas tribunicia ll 4
pozitif hukuk 27, 28
Q
quaestiofacti 39,221,223
quaestio iuris 39, .221, 223
Que 119
Queneau, Raymond 86
Quinlan, Karen 213; 241,242
quotidie feriatus 237
R
Rabinow, Paul 241
radika!etirilme 199
ranan 209
Rechtskraff 48
referans alan 40
Reiter, Hans 188; l89, 215
Rektrlk Konuinalar 198
res sacrae lll
Richard, Il. 125
Rickert, Heinrich 80
Robespierre 60, 230
Roma 101, 108
Roma ceza huk;uku 98
.
Roma hukuku 35, 9, 122; 170
Roma imparatorlan i2f
! . .
.
Roma mparatorlannn Tannla'tnlmas
128
Romallar 99, 100, 120, 128, 237
Roscher, Dr. 201,202
Rose 206
Rosenberg, Alfred 70, 99
Rosenzweig, Franz 196 ~
Rousseau 46, 10
ruh ile beden 197, 199
ruha ait olan her ey 5 I
S-
Sabetay S~vi 81
Sabetayc 79
. . .
..
. ....
sacer 18, 100, 106, 108; ll6, i2l,l32
sacer esto 98, I 06, 107, ll5
sieur170
'."
sacer mons91 .
.. .
sacratio 99, 101, 106, ll O, lll, 112,
ll3, ll4, 115, i4
sacres 116 .
sacrificium 100
sacrosanctus 114
sacrum 99
sacrumjacere 112.
Sade, Marquis de 176,177
sado-mazoizm 77
Saturnalia 99
sayg
74,
scarto 169
se garde71
..
semenler'37
sefaJet ve dla'r,ia 232
Seinsverlassenheit 83.
sekler nonos 73
semantik39
semiyotik 39
.
serbest ve bo bir mekin 53,54
servitude volontaire [gnll klelik] I 5
ses 17 .
ses ile dil 21
sessizlik 82
Shumway, Nonnan Dr: 212
si membrum rupsit 40
261
siyaset felsefesi 63
siyaset ile biyoloji 242
siyaset ile felsefe .244
siyaset ile hayat 16, 20, 193, 96
siyaset ile metafizik 244
siyaset sahnesi 233
siyaset-d 225
siyasetin ilk unsuru 123 .
43
sz 32
szce 34
strenge Mittelbarkeit 49
Strong, R.P. 204, 206
sululuk 40, 42
superioem nonrecognoscens . 6(
srekli devrim 60
srgn 48, 238
ehir 235
ehir almalar 236
ehir ile ev 243
262
eriat73
eyin kendisi 40
iddet 40, 46, 52,
90, 90, 9, I 2
ile adalet 46
iddet ile hukuk 47, 52, 88, 90,91
iddet
iddet-hukuk akmas 5
iddetin Eletirisi 88
T
taboo 108
tabu 99, 100, 101, 103, 104, o5, 106,
107, 108
talio 40
talio esto 40
talis 40
tanquan disso/uta 54, 142, 46
tanrlarn mal 100
tarih 78
Tarih Felsefesi Tezleri 77
tarihin sonu 85,.86
tarih-sorras kltr 86
tasfiye 72
tebaa 43, 62, 163, 165, 169
techrai 66
techne 51
Tedavisi mkfusz Hastalar in tanazi
Program 183
tehlike durumu 223, 224
tekvcut ve blnmemi bir halk 232
tekel 26
temel haklar askya almak 219
temiz ile murdar 105
temsil37
temsil edilmeyen aidiyet 37
terk-edilme 83, 84
terk-edilme yaps 82
terk-edilme zaman 82
terk-etme 47
terk-etme ilikisi 43
terk-etme/edilme 68
terninun exarare 15
Tevrat 73, 77, 79, 81
thanopolitics 6
theatun po/iticum 176
Thera 133
Thomas, Yan 119, 20, 2, 22
Ubbi-biyolojik bilimler ile hukuk 244
Tinin Fenomeno/ojisi 33
tp 189, 206, 241
tp
ile hukuk 2 2
ile siyaset 87
tp ve biyoloji 23
to eu zen ll
to zen ll
Tocqueville, Alexis de 20. . .
toplama kamplan 13, 31, 158, 77, 183,
tp
202,27,28,219
58,
159,
U-
ve uursuz 05
ulus 59, 168
ulus [milliyet] 169
ulusal egemenlik 168, 7, 174
ulusal siyasal beden 233
ulus-devlet 66, 167, 69, n, 173,
174,176,227,228,229
mheimlich 115
Uphiinonen 146
utlagetur 63
uysal bedenler 2
nc Dnya 234
lke 227
st snflar 232
st-koma 209, 20, 24, 241
iistn bir iktidar 49
stn Varlk 60
yelik 37
yelik ile ilenme 38
199,200,
236
totaliter siyaset 59
Totem ve Tabu o3, 106
transi/us de pot.entia adactun 87
Trebati us ll
Troki 60
tketim toplumu 21
tyrannos 50
198
varln yasaklanmas 84
Varlk 67, 68, 83, 84, 196,
160,236
uurlu
227
85
varolar 228
Varro 116
vatanda
vatanda
,
Vernant, Jean-Pierre 132
Verschuer, Ottrnar von 188, 190, 191,
192,193,215
Versnel, H.S. 133
vefallenheit
196
Versuchspersonen 20
Vico 28
Vico, Giambattista 27,28
vita ll 8, ll9
vitae necisque potestas 118, 119, 120,
121, 122, 136
Volk233
volkskper 92
Vollardt 204
voyou desceuvre 86
VP'Ier 201, 202, 203, 204, 206, 207
vult manu patris intefici 121
Walde, A. 107
Walzer, Michael 38
warjpli 140, 141, 141, 142, 143, 146
Weinberg, Kurt 79
wertsollsten Leben 180
werwolfl41
Westminster 164
Wilamowitz-Mllendorf, Ulrich von 50
263
I4
wirklich 77
wulfesheud 141, 42
Wundt;
Wlhelm
Max 105
X,Y
X kromozomu 1.9
yabanclar iin toplama kamp 218
yabanclk ile yaknlk 35
Yahudi222,224,226,229,240
Yahudi soykrm 53, 192
Yahudi-Hristiyan ve liberal dnce
197
Yahudiler 173, 83, 191, 94, 95, 202,
233
yaln doal hayat 10, 119
yaln doum 169
yaln hayatn gzei gn 20
yaln yaama 119
. yaln yaama olgusu
yaln yaama/canllk 9
yapskm 39, 76
yapma(ma) 65
yaptnm40
yasann uygulanmas
81
almak 89
yasay koruyan iddet 58, 88
yaannaya demeyen hayat 162, 179,
180, 8, 82, 183, 185, 186,224
Yatak Odasnda Felsefe 176
Yeni Dnya 53
yeniden-tanmlama 172
yer dzenlemesi 30
yasay askya
264
yerletirilmeyen
31
228
56
yeryznn nomos'u 3, 53
yoksul snflann ortadan kaldmimas
234
Yugoslavya 56, 85, 228
Yurtsuz John 162
zen 6
zen ile eu zen 92
ztlann baian 46
8, 19, 122, 146, 64,
168,172,238,240,241,244
zoi! ariste kai aidios 10
zoi! ile bios 7, 21, 92, 119, 122, 185,
231,235,239,243
zoi! po/itike 1O
zoe'nin bios' u 19
zone d' attente 227
Zone of indistinction 13
zones d' attentes 226, 228
zoon ll
zorunluluk durumu 223
Zufiilligkeit 196