Professional Documents
Culture Documents
com
ÜNİTE
AKARSU VE AKARSU ŞEKİLLERİ
HAZIRLIK ÇALIŞMALARI
1. Akarsu, sel ve akan su kavramlarını araştırınız. Bunlar arasındaki
benzerlikleri ve farklılıkları öğreniniz.
2. Çevrenizde akarsu var mıdır? Dere, öz, çay, su, ırmak ve nehir
kavramlarını araştırarak öğreniniz.
3. Türkiye’deki akarsular hangi denizlere dökülmektedir? Bir harita
üzerinde inceleme yaparak öğreniniz.
4. Havza, açık havza ve kapalı havza kavramlarını araştırarak öğreniniz.
www.muhteva.com
A. TÜRKİYENİN AKARSULARI
Türkiye akarsular bakımından şanslı bir ülkedir. Özellikle doğu ve güney
komşularına göre zengin bir ülke sayılır. Akarsularımız uzunluk akıttıkları su miktarı
(Debi), beslenme şekilleri ve su miktarının yıl içindeki değişimi (Rejim) bakımından
farklı özellikler gösterir. Ancak Türkiye akarsuları bütünüyle düşünüldüğü zaman bazı
ortak yönleri ortaya çıkar.
1. Akarsularımızın Genel Özellikleri
Türkiye akarsularının ortak özelliklerinin başında genellikle kısa boylu olmaları
gelir. Kızılırmak, Yeşilırmak Fırat ve Dicle dışındaki akarsularımız kısa boyludur.
Sınırlarımız içinde doğup ve kendi kıyılarımızdan denize dökülen en uzun akarsuyumuz
olan Kızılırmak’ın boyu 1355 km’dir. Akarsularımızın boylarının kısa olmasının
başlıca nedeni; ülkemizin bir yarımada olması ile Kuzey Anadolu dağları ve Toros
dağlarının uzanış biçimidir. Bu dağlardan kaynaklanan ve denize dökülen akarsuların
boyu çok kısadır. Çünkü bu dağlar, kıyıya çok yakın ve paralel olarak uzanmaktadır.
Akarsularımızın bir başka ortak özelliği de hızlı akmalarıdır. Bunun başlıca nedeni,
ülkemizde dağların fazla olması ve genellikle sıradağlar şeklinde uzanmasıdır. Bu
akarsuların hızı da fazla olmaktadır.
Türkiye akarsularının pek çoğunun akıttığı su miktarı, mevsimlere göre
önemli farklılıklar göstermektedir. Bu da ülkemizdeki farklı ilkim özelliklerinden
kaynaklanmaktadır. Genellikle yaz mevsiminde akarsularımızın akıttığı su azalır.
Küçük akarsuların pek çoğu kurur.
1
www.muhteva.com
2
www.muhteva.com
alana göre 1000 metreden daha fazla gömülmüştür. Gürcistan topraklarında Batum’dan
Karadenize dökülür.
Yeşilırmak: Bu ırmağın en uzun kolu olan Kelkit, Doğu Karadeniz’de
Gümüşhane dağlarından doğar. Batıya doğru Kelkit oluğu boyunca akar. Erbaa Ovası’nı
geçtikten sonra batıdan gelen Yeşilırmak kolu ile birleşir ve kuzeye yönelerek
oluşturduğu Çarşamba Deltasından Karadeniz’e ulaşır.
Kızılırmak: Sınırlarımız içinde doğarak kendi topraklarımızdan denize dökülen
en uzun akarsuyumuzdur. En uzun kolu, Sivas doğusundan ( Kızıldağ) kaynağını alır. İç
Anadolu’da büyük bir yer çizer. Kırmızı renkli tortullar arasından geçerken suları
kırmızımsı bir renk alır. Tuz gölünün kuzeyinde, kuzeye doğru yönelir. Delice, Devrez
ve Gökırmak kollarını aldıktan sonra oluşturduğu Bafra Ovasından denize ulaşır.
Üzerinde Hirfanlı ve Altunkaya baraj gölleri bulunur.
3
www.muhteva.com
Susurluk Çayı’ndan başka güney Marmara bölümünden doğan bazı küçük çaylar
da vardır. Bunların bazıları denize ulaşırken bazıları da göllerde son bulmaktadırlar.
c. Ege Denizine Dökülen Akarsular:
Ege denizine dökülen akarsular, Marmara ve Ege bölgesi toprakları üzerindedir.
Bunların başlıcaları kuzeyden güneye doğru Meriç, Gediz, Küçük Menderes ve Büyük
Menderes ırmaklarıdır.
Meriç: Kaynağını Bulgaristan topraklarından alır. Edirne’de Tunca ile birleşir.
Genel olarak kuzey – güney yönünde akarak Türkiye – Yunanistan sınırını oluşturur.
Doğudan gelen Ergene Çayı’nı da aldıktan sonra Ege denizine ulaşır.
Gediz: İç Batı Anadolu Eşiğindeki Murat Dağından doğar. Çeşitli kolları
aldıktan sonra Gediz grabenini takiben batı yönünde akar. Yakın bir zamana kadar İzmir
Körfezinin iç kesimine dökülürken, yatağının değiştirilmesi sonucu, Menemen Ovası’nı
geçtikten sonra Foça güneyinde denize ulaşmaktadır. Gediz ırmağı üzerinde
Demirköprü Barajı bulunmaktadır.
Küçük Menderes: Bozdağlardan kaynağını alır. Birçok küçük kolla birleşerek
Küçük Menderes Grabeni içinde büklümler yaparak akar. Kuşadası Körfezi’nin
kuzeyinde Selçuk yakınlarında denize ulaşır.
4
www.muhteva.com
5
www.muhteva.com
6
www.muhteva.com
havzada toplanır. Ancak bu sular fazla değildir. Konya, Karapınar, Karaman ve Ereğli
yakınlarında tuzlu bataklıklar ve geçici göller oluşmuştur. Onun için verimsiz düzlükler
geniş alanlar kaplar.
Tuz Gölü Kapalı Havzası: Haymana Cihanbeyli ve Obruk plâtoları arasında
yer alan tektonik bir çukurluktur. Gölün çevresinde tuzlu topraklar vardır. İçerisinde tuz
gölünün de bulunduğu bu kapalı havzaya, çevreden çok küçük ve geçici akarsular su
taşımaktadır. Bu sular çevre arazilerden çözdükleri tuzları, bünyelerine alarak göle
taşırlar. Onun için göl suları çok tuzludur. Çözelti halinde bulunan tuzlar, şiddetli
buharlaşma sonucu göl dibinde kristalleşerek tuz oluşturur.
Afyon Akarçay Kapalı Havzası: Sultan Dağlarının kuzeyinde yer alır. Çökme
sonucu oluşan bu kapalı havzada Akşehir, Eber ve Karamut gölleri bulunur. Sultan
dağlarında ve çevreden gelen küçük derelerin suları bu göllerde toplanır. Akşehir
Gölü’nün suları, tuzlu olduğu için içme ve kullanmaya uygun değildir. Eber gölü
sularını, daha çukurda olan Akşehir Gölü’ne boşaltır. Bunun için bu gölün suları
tatlıdır.
Afyon Akarçay Havzası, tuz gölü ve Konya Havzası kadar kurak bir havza
değildir.
Kırşehir’in doğusunda çok küçük bir kapalı havza olan Seyfe Gölü havzası
bulunur.
7
www.muhteva.com
8
www.muhteva.com
Acıgöl Kapalı Havzası: Merkezinde acı göl bulunur. Çevreden gelen küçük
geçici sular hep bu göle dökülür. Beslenmesi zayıf, buna karşılık buharlaşma fazla
olduğu için gölün suları acıdır.
Ayrıca bu iki kapalı havzanın güneyinde Salda, Çorak ve Kestel gölleri de
çevrelerine göre küçük birer kapalı havza oluştururlar.
c.Van Gölü Kapalı Havzası: Yurdumuzun doğusunda bulunan büyük bir kapalı
havzadır. Bu kapalı havzanın oluşumunu tektonik hareketler ve Nemrut Volkanı
sağlamıştır. Havzanın en çukur yerini Van Gölü doldurmuştur. Bu havzanın etrafı,
yüksek dağlarla çevrili durumdadır. Buralardan gelen sular Van Gölü’ne toplanır. Göl,
en çok doğudan ve kuzeyden gelen derelerle beslenir.
Van Gölü’nün suları sodalıdır. Bu durum gölün kuzeyinde bulunan ve soda
içeren volkanik kökenli kayalardan, sodanın sular tarafından çözülerek göle
taşınmasının sonucudur.
4. Akarsularımızın Rejimleri:
Akarsu rejimi, akarsuların akıttığı su miktarının yıl içindeki değişmelerine ve
beslenme şekillerini ifade eder. Bazı akarsuların yatağındaki su miktarı, yıl içinde
belirgin bir azalma ve çoğalma göstermez. Sürekli yağışlarla beslenen Doğu Karadeniz
Bölümü akarsuları böyledir. Bir kısım akarsularda ise akım yılın belirli aylarında
düzenli olarak azalır ve çoğalır. Kurak dönemde sular iyice çekilir, hatta tamamen
kururken, yağışlı dönemde yatak tamamen sularla dolar. Yurdumuzda bu tür akarsuların
tipik örnekleri, Akdeniz ikliminin etkili olduğu yerlerde görülür. Bu özellikleri gösteren
akarsuların rejimlerine düzenli rejim denir. Düzenli rejimli akarsularda her yılın akım
grafiği bir birine çok benzer. Ancak bu rejimde de zaman zaman düzensizlikler görülür.
Sağanak yağışlara ve hava sıcaklığındaki beklenmedik artışlara bağlı olarak ortaya
çıkan kar erimeleri sonucu seller oluşmaktadır.
Bazı akarsuların yataklarındaki su miktarı ise yıl içinde belirsiz zamanlarda
artar. Kurak bölgelerdeki akarsular böyledir. Çünkü buralardaki yağışlar çok
düzensizdir. Bu bölgelerdeki akarsuların rejimlerine düzensiz rejim denir.
Akarsular genellikle yağmur, kar, buz ve kaynak sularıyla, bazı akarsularda göl
sularıyla beslenir. Bunlardan sadece bir tanesi ile beslenen akarsulara sade rejimli
akarsular denir. Ancak sade rejimli akarsular çok azdır. Ülkemizdeki akarsular
genellikle hem yağmur hem kaynak hem de kar ve buz suları ile beslenir. Bu akarsuların
rejimine de karma rejim denir.
9
www.muhteva.com
10
www.muhteva.com
O
Ş
M
N
400
M
300 H
T
200 A
E
E
100 M E
O K
0
A
11
www.muhteva.com
12
www.muhteva.com
O
Ş
M
N
400
M
300 H
T
200 A
E E
100 M E
K
0 O
A
13
www.muhteva.com
14
www.muhteva.com
15
www.muhteva.com
16
www.muhteva.com
17
www.muhteva.com
DEĞERLENDİRME SORULARI
18
www.muhteva.com
www.muhteva.com
SÖZLÜK
A
19
www.muhteva.com
KAYNAKÇA
İZBIRAK, R., Sular Coğrafyası, Ankara 1987
20
www.muhteva.com
21