Professional Documents
Culture Documents
Silahlara Veda
Bu e-kitap taslak halindedir. Okumay zorlatrc tarama hatalar iermektedir. Bu taslak srm
okurken dzeltir ve dzeltilmi srm bizimle paylamak isterseniz memnun oluruz.
WEB: http://ayrac.org
letiim: ayrac.org@gmail.com
ERNEST
HEMINGWAY
YAYINLARI
SLAHLARA VEDA
ROMAN
SLAHLARA VEDA
ISBN 975-385-084-0
Bask: Doyuran Ofset / stanbul 6. Basm Ocak 1995
Oda Yaynlar San. ve Tic. Ltd. ti.
Tnel, Kumbarac Yokuu 119 Beyolu - stanbul Telefon: 252 07 63 - 252 87 53 O Fax: 249 79
62
ERNEST HEMINGWAY
Trkesi: Nevin Trkn
SLAHLARA VEDA
BRNC BLM
O yln yaz sonlarnda bir ky evinde kalyorduk. Irmakla ovann arasnda dalara bakan bir
kyd. Gneten kurumu beyaz akl talar vard rman yatanda. Grl grl akan su
duru ve masmaviydi. Evin yanndan taburlar geerdi; askerlerin havaya kaldrdklar toz
aalarn yapraklarn un gibi beyaz yapard. O yl yapraklar erken dklmt. Yoldan geen
askerleri ve rzgrn dkt yapraklar seyrederdik. Yapraklar saymazsak askerler getikten
sonra yol plak bir duruma dnrd.
Ova rn ynnden olduka zengindi; ortalk yemi baheleriyle kaplyd. Ama ovann
ardndaki dalar plakt ve toprak rengindeydi. Arada srada dalarda arpmalar oluyordu;
geceleri ise top atelerinin parltlarn gryorduk. Karanlkta imek gibi akarlard. Ama
geceler serindi, frtna kopaca da yoktu.
Arasra karanlkta pencerelerin altnda top arabalaryla geen askerleri duyardk. Youn bir
gidigeli vard geceleri. Heybeleri cephaneyle dolu katrlarn, insan tayan kamyonlarn sonu
gelmezdi; stleri yelken beziyle rtl kamyonlar ise daha yava giderdi. Ayrca byk toplar
vard; traktrlere taklm bir durumda, zellikle gndzleri grrdk bunlar. Uzun namlular
yeil dal ve yapraklarla kaplanm bu top arabalarnn zerleri asmalarla kaplyd. Kuzeyde,
vadinin tesinde bir kestane ormannn arkasndan rman bu yakasnda bir da grrdk. O
dada kimi zaman arpmalar olurdu ama pek baar elde edilemezdi. Sonbahar gelince
yamurlar balar, aalarn yapraklar dklrd. Dallar rlplak
^alnca aalarn gvdeleri yamur sularndan kararrd. Sonbaharla birlikte balarn da
verimi dt, asmalar kurudu. Irman zerinde sis, dan zerinde ise bulutlar vard. Geen
kamyonlar amur sratyor; askerlerin pelerinleri kirleniyordu. Artk tfekleri de slanmt.
Pelerinlerinin altnda, palaskalarnn nne tutturulmu 6,5'luk iki fiek kutusu vard.
Askerlerin karnlarndaki ikinlik, alt aylk gebe kadn havas veriyordu onlara.
Hzla geen kk gri renkli otomobiller de vard; genellikle nde ofrn yannda bir subay,
arkada ise yine grevli subaylar bulunuyordu. Kamyonlardan daha ok amur sratrd bu
arabalar.
Arkada oturan iki generalin arasndaki ufak tefek subayn yz pek gzkmezdi; yalnz
kasketini ve srtn grebilirdiniz. Belki de bu Kral idi. Udine'de oturan Kral ileri denetlemek
zere her gn bu yoldan geerdi; nedense iler de hep kt giderdi.
Kn balangcnda srekli yamurlarla birlikte kolera da bagsterdi. Yedi bin askerin
lmnden sonra salgn glkle nlenebildi.
KNC BLM
V
Ertesi yl birok zaferkazanld. Vadinin arkasndaki da kestane orman ve yama da ele
geirildi; gneydeki ovann tesindeki yaylada da zaferler kazanld. Aus-tos'ta rman kar
yakasna geerek Gorizia'da bir eve yerletik. Bu evin duvarlarla evrili bahesinde bir adrvan
vard, evin yann ise mor sarmaklar kaplamt.
imdi arpmalar bizden bir mil kadar tedeki dalarda balamt. Kaldmz evin
bulunduu kasaba ok gzeldi. Irmak yanmzdan akyordu; kasaba kolayca ele geirilmiti
ama dalar bir trl alnamyordu. Avusturyallarn sava bitince yeniden kasabaya dnmek
fikrinde olmalarna seviniyordum. Aslnda gsteriten baka bir ey deildi bu yakp ykma.
Halk eskisi gibi yaayp gidiyordu; kenar mahallelerde hastaneler, kahveler ve top
arabalar vard. Ayrca, biri erler, br subaylar iin iki genelev de bulunuyordu.
Yazn sonunda serin gecelerle birlikte kasabann arkasndaki dada balayan sava, demiryolu
kprsnn mermilerle yamulmu demirleri, km tnel, aalar... Kzlar da vard
kasabada. Sonra kei sakall Kral'n arabasyla geii, bombardmandan yklm bir evin
duvar. Carso kesiminde savan iyi gitmesi geirdiimiz sonbahar daha deiik bir biime
dntryordu. Sava da deimiti artk.
Kasabann arkasndaki mee orman yok olmutu. Yazn buraya geldiimizde ortalk
yemyeildi. Oysa imdi devrilmi aa ktkleri ve altst olmu topraktan baka bir ey yok.
Sonbaharn bitimine doru bir zamanlar mee ormannn bulunduu yere gittiimde dan
zerine doru bir bulutun geldiini grdm. ok hzl geliyordu; gne donuk bir sarla
brnd, her ey karard, gkyz kapand ve kar yamaya balad. Rzgrn uuturduu kar
tanecikleri ksa bir zamanda toplarn zerini beyaz bir rtyle sarp sarmalad.
Kasabaya inince subaylara ait genelevlere giderek, oradan karn yan seyrettim. Bir
arkadamla birlikte Asti ikimizi yudumlayarak lapa lapa yaan kara baktka, o ylki k
mevsiminin de bitmekte olduuna karar verdik. Irman kar yakasndaki dalar ele
gemediine gre btn i gelecek yla kalyordu.
Arkadam darda yryen birliin papazn grd. Papaz karlar zerine sramasn diye
byk bir zen gstererek yryordu. Yavaa pencereyi ald; papaz ban evirip bize bakt.
Hafife glmsedi. Arkadam eliyle onu yanmza ard. Papaz ban hayr der gibilerden
sallad ve yoluna devam etti. O akam yemekte makarna vard, iimizden kimileri henz
makarna yemesini bilmiyorlard. Arasra galonluk araptan yudumluyor-duk. Kan krmzs
gzel bir arapt. Yemekten sonra yzba papazla akalamaya balad.
Gen papazn yz hemen kzarverdi. Geri bizden pek bir fark yoktu. niformasnn sol
gsnde krmz
kadifeden bir ha vard, o kadar. Yzba sanki ben an-layaym diye bozuk bir talyanca ile
konuuyordu.
nce papaza sonra bana bakarak: Papaz bugn kzlarla, dedi. Papaz nce glmsedi sonra
ban iki yana sallad. Nedense bu yzba papaza taklmadan edemezdi.
Doru deil mi? diye sordu yzba. Bugn seni genelevde kzlarla grdm.
Papaz; Yalan! diye bard.
Bu taklmadan teki subaylar da pek honut gibiydiler. Yzba bu kez bana doru dnerek,
bardam ikiyle doldurduktan sonra:
Canm bizim papaz hi kzlarla olur mu? dedi. Papaz her gece bire kar be.
Masadakilerin hepsi kahkahay bast. Artk papaz da bu akaya almt.
Papa sava Avusturyallarn kazanmasn istiyor, dedi binba. nk Papa Franz Joseph'i
seviyor. Eee ne de olsa para o taraftan geliyor. Ben aslnda dinsizim.
Kara Domuz'u okudunuz mu? diye sordu temen. sterseniz size o kitaptan bir tane
bulaym. nk benim inanlarm da o kitap deitirdi.
Aalk ve ahlak bozucu bir kitaptr, dedi papaz. Aslnda siz de pek beenmediniz ama laf
olsun diye konuuyorsunuz.
Temen: Kim demi? ok deerli bir kitap, dedi. Papazlar anlatyor.
Bana dnerek: ok seveceinizi sanyorum, dedi. Papaza bakarak glmsedim. Sakn
okumayn, dedi.
Temen: Size bir tane bulabilirim, dedi.
Dnen btn insanlar dinsizdir, dedi binba. Ama ben Farmasonlara da inanmyorum.
Ben Farmasonlardan yanaym, dedi Temen. Soylu bir rgt. eri o srada birisi girince
darda yaan kar grdm. Kar balaynca ate kesilir artk, dedim.
Kesilir tabii, dedi Binba. zin alp bir yerlere git-sene. rnein Roma'ya, Napoli'ye,
Sicilya'ya...
Amalfi'ye gitsin, dedi Temen. Eve bir kart yazarm. Seni kendi ocuklar gibi karlarlar.
Palermo'ya gitmeli.
En iyisi Capri'ye gitsin.
Papaz ise: Abruzzi'ye gitsin daha iyi, dedi. Cap-racotta'ta bizimkileri de ziyaret eder.
Abruzzi buradan daha m iyi sanki? Orada daha fazla kar var. Kylleri de grmek istemez o.
Biraz da kltr ve uygarlk merkezlerini grr.
Gzel kzlarla tanr. Napoli'deki zel yerlerin adreslerini vereyim. Kzlar analaryla birlikte,
anlarsn ya... Ha Hah Hah!..
Papaza bakarak: Papaz her gece bire kar be, diye bard. Herkes gld yine.
zin alp, bir an nce gitmeye bak, dedi Binba.
Temen: Ben de seninle gelip, ilgin yerleri gstermek isterdim, dedi.
Dnte bir de gramafon getir. .
Gzel opera plaklar da getir.
Caruso'nun pln getir.
En iyisi biraz uyuyaym. Miss Barkley ile karlatmda canl ve gzel gzkeyim.
Leendeki souk suyla ykanrken Rinaldi ise gzlerini kapatm yatyordu. Yakkl bir genti
Rinaldi. Bir ara gzlerini aarak:
Paran var m? diye sordu.
Var.
Elli liret dn verebilir misin?
Elimi kuruladktan sonra, duvara asl ceketimden czdanm kardm, Rinaldi'ye istedii
paray verdim. Ri11
naidi yataktan kalkmadan paray alp, pantalonun cebine koydu. Glmseyerek:
Miss Barkley beni zengin sanyor, dedi. Sen olmasaydn kzlarla kacak paray ben nereden
bulurdum?
Yacl brak.
O gece yemekte papazla birlikteydim. Abruzzi'ye gitmediimi syleyince enikonu zld ve
alndn da belirtti. Babasna benim geleceimi yazm. Onlarda hazrlk yapmlar. Aslnda
ben de zldm, ama neden oraya gitmediimi anlamyordum. Sonunda papaz ikna
edebildim. ok arap imitim arkasndan da kahve; sarho kafayla kendimi zmlemeye
altm. Papaza Abruzzi'ye gitmek istediim talde gidemeyiimin nedeni olarak havann
soukluunu ne srdm. Karlarn arasnda tavan izleri bulunan, kylleri apkalarn
karp size Lord diyen bir yere gitmek istememitim ama dumanl kahvelere gitmitim.
Dnyann zerimde dnd birok geceler geirmitim. Karanlkta dnya insana zaten masal
gelir, geceleri hi bir eye aldrmazsnz; sabahleyin ise kayglarnz yok olup, gitmitir. Bazen
her ey ok gzeldir, sevgi doludur. Sokaa ktnzda bir gn daha balar ve arkasndan bir
gece daha. Geceyle gndz arasndaki fark anlatmaya altm. Gece iyidir ama gndz de
temizdir. Anlatamayacam galiba...
Ama insan yaadysa bilir bunlar. Papaz neden Abruzzi'ye gitmek istemediimi anlamamt.
imdilik hisse-tiklerimin farknda deildi. Bu arada yemekteydik. Yemek bitince tartma
balad.' Biz susunca Yzba Papaz mutlu deil, dedi. nk onunla arkadalk edecek kz
bulamad.
Papaz:
Mutluyum, dedi.
Papaz'n mutlu, olduunu sanmyorum, dedi Yzba. Aslnda o da Avusturyallarn
kazanmasn istiyor.
tekiler dinHyordu. Papaz ban sallad:
Hayr, dedi.
Papaz saldrmamz istemiyor, yle deil mi?
12
Onu demek istemedim. Savata olduumuz srece saldrmamz doaldr.
SaldrmalyzISaldracaz!
Papaz ban sallad.
Rahat brakn adam, dedi Binba. Kimseye zarar dokunmuyor.
Yzba: Yok canm, zaten bir ey yapamaz ki, dedi.
Sonra hepimiz kalkarak, sofradan ayrldk.
DRDNC BLM
Sabahleyin yandaki baheden gelen batarya sesiyle uyandm; pencereden ieri gn
vuruyordu, yataktan frladm, pencereye gittim, dar baktm. akll yol slakt, otlar ise
iden nemlenmiti. ki kez ate etti batarya, ikisinde de pencereler sarsld, pijamamn n
uutu. Toplar gremiyordum ama, stmzden ate ettiklerine emindim. stmzde
olmalar can skcyd ama, bereket versin daha byk deildi. Baheye bakarken hareket eden
bir kamyon grdm yolda. Giyinip, aaya indim, mutfakta bir kahve iip garaja gittim.
Uzun sundurmann altna on araba dizilmiti. Kt burunlu, kocaman cankurtaran arabalaryd
bunlar, kuruni renkteydiler; Avlunun teki ucunda teknisyenler alyordu. tane daha
cankurtaran ise dalarda bakm servi-sindeydi.
kinci kadehi de devirdik; Rinaldi ieyi ald yere koydu sonra aaya indik. O scakta
kasabada yrmek kolay deildi ama, nerdeyse gne batacakt. Hava da olduka gzeldi.
Savatan nce Almanlar'n yaptrd villa ngiliz hastanesi olarak kullanlyordu. Miss Barkley
bahedeydi, yannda bir baka hemire daha vard. A-alarn arasnda beyaz nlklerini
grnce onlara doru yrdk. Rinaldi selam verdi, ben de selamladm ama pek resmi deildi
selamm.
Naslsnz? dedi Miss Barkley. talyan deilsiniz galiba?
Hayr, deilim.
Orduda saylmam. Yarallara bakyorum.
Olsun, yine de garip. Neden bu ie girdiniz?
15
Bilmem, dedim. Zaten her eyin bir nedeni yoktur ki...
Yok mudur? Ama her eyin bir nedeni olduunu sylerler.
Bravo.
Hep byle mi konuacaz?
Yoo, dedim.
Oldu yleyse.
Bu baston ne? diye sordum. Miss Barkley'in boyu olduka uzundu. stnde hemire
nlne benzer bir giysi vard. Sarnd, teni bronzlamt, gzlen griydi. Bana kalrsa ok
gzeldi. Oyuncak kamya benzeyen, mein sarl bir baston vard elinde.
Geen yl len bir delikanlnn bastonu.
zr dilerim.
ok iyi bir insand. Benimle evlenecekti; Some'daki arpmada ld.
Korkun bir arpmayd.
Yoksa siz de orada mydnz?
Hayr.
arpmay bana sonra anlattlar, dedi. Ve bu kk bastonu annesi yollad. Eyalarnn
arasndan km.
Ne kadar nianl kaldnz?
Sekiz yl. Birlikte bydk.
Neden evlenmediniz?
Bilmem, dedi. Aptallk ettim. Onunla evlenebilirdim ama belki de daha kt sonular
doabilirdi.
Anlyorum.
Hi kimseyi sevdiniz mi?
Hayr, dedim.
Bir sraya oturduk. Ona bakarak:
Ne gzel salarnz var, dedim.
Beendiniz demek.
ok.
Nianlm lnce az kalsn salarm kknden kesecektim.
Sahi mi?
16
Onun iin bir zveride bulunmak istiyordum, isteseydi kendimi bile onun iin adayabilirdim.
Ama savaa gitmek istedi.
ikimiz de birka saniye konumadk.
O zaman hibir eyden haberim yoktu. Onun iin kt olur sandm. Belki dayanamaz
diyordum ama, ld ite. Her ey bitti.
Sanmam.
Evet, dedi. Her ey bitti.
teki hemireyle konuan Rinaldi'ye baktk.
Arkadanzn ad ne?
Ferguson. Helen Ferguson. Arkadanz doktor, deil mi?
Bildiimi syledim.
Sanrm talyan ordusundaki Amerikal sizsiniz? diye sordu.
Evet, madam.
Neden bizim orduya katlmadnz?
Bilmem, dedim. imdi sizin orduya katlabilir miyim?
Artk ok ge. Syleyin bakaym: Neden italyan or-dusunakatldnz?
talya'daydm, dedim, Zaten italyanca da biliyordum.
Ah, dedi. Ben de reniyorum. ok tatl bir dil.
nsan iki hafta da renebilirmi diyorlar.
Yoo, iki haftada renemem ben. Aylardr alyorum. Bakn, isterseniz saat yediden sonra
gelip Miss Barkley'i grebilirsiniz. Ama beraberinizde talyanlar getirmeyin.
italyanlara pek merakl deilim. stelik niformalarn da pek sevmem.
yi akamlar, dedim.
Arivederci, Tenente (Tekrar grmek zere, temen.)
A rivederla (Hoa kaln), diye selam verip yanndan ayrldm. Yabanclar italyanlar gibi
selamlamak pek kolay bir ey deildi. nk bu ii en gzel ekilde yalnz italyanlar yerine
getirebiliyorlar.
Scak bir gn geirmitik. Irman yukarlarna Pla-va'daki kpr bana kadar uzanmtm.
Saldr oradan balayacakt. Bir yl nce kar kyda bir trl ilerleyeme19
mistik; nk geitten dubalar stne kurulmu kprye bir tek yol iniyordu. O yol da bir mil
boyunca makineli tfek ve top atei altndayd. stelik bir saldr durumunda . geit
verebilecek genilikte de deildi. Avusturyallar mezbahaya evirirlerdi orasn, italyanlar kar
kyya geip yaylmlar, Avusturyallarn elindeki rmak yakasndan bir buuk mil kadar
toprak almlard. Kt bir yerdi, Avusturyallarn italyanlara brakmamas gerekirdi.
Kanmca, karlkl bir hogryd bu, nk Avusturyallar da rman alt bana doru bir
kprban hl ellerinde tutuyorlard. Avusturyallarn siperleri yamata, italyan cephe
hatlarndan topu topu birka metre yukardayd. Eskiden orada ufak bir kasaba varm, imdi
batan baa ta ve toprakt. Kala kala kk bir tren istasyonunun ykntlar kalmt geriye.
Bir de ne onarlabilen ne de kullanlabilen ykk bir kpr...
Dar yoldan rmaa doru indim, arabay tepenin altndaki bakm merkezine braktm, dubalar
stne kurulmu kprden getim-da bu kprye siper oluyordu. Siperler boyunca yryp
yamac ve yerle bir olmu.kasabay dolatm. Herkes snaklarndayd. Topulardan yardm
istemek ya da telefon telleri kesilince iaret vermek iin dizi dizi havai fiekleri hazr
bekliyordu.
Ortalk sessiz, scak ve pisti. Tel rglerin arasndan Avusturya hatlarna baktm. Kimsecikler
grnmyordu, tandm bir yzbayla snaklardan birinde iki itim, sonra kpry
getim.
Yeni bir yol bitmek zereydi; da ap, kprye inecekti. Bu yol bitince de saldr
balayabilirdi. Ormandan aa keskin dnemeler vard. Plana gre, her ey bu yeni yoldan
indirilecek, arabalar, yarallar tayan cankurtaranlar dar yoldan dnecekti. Bakm merkezi
rman Avusturya yakasnda tepenin altndayd; sedye tayanlar yarallaFi kprden
geereceklerdi. Ayn dzen saldr baladktan sonra da srecekti. Kanmca, yeni yolun akta
kalan son milini Avusturyallar bombardman edebilirlerdi. Byk bir karklk olacaa
benziyordu. Araba20
larn snabilecei bir yer buldum; kprden tanacak yarallar orada beklenebilirdi.
Arabayla yeni yola kadar gitmek isterdim ama henz bitmemiti. Geni bir yoldu bu; iyi
yaplmt; tatl bir inii vard. Dnemeler yamataki ormann aklk yerlerinden ok gzel
grnyordu. Ambulanslar trenleriyle aaya rahata inebilirdi. Yeniden dar yola ktm.
iki jandarma arabay durdurdu. Bir mermi dmt, biz beklerken mermi daha dt yola.
Yetmi yedilik mermilerdi bunlar, havay vzltlarla yararak geliyorlard. Sonra keskin, gz
kamatrc bir alev, arkasndan siyah bir duman sard ortal. Jandarmalar, gidebilirsiniz diye
iaret ettiler bize. Mermilerin dt yerden geerken ukurlara dikkat ettim. Barut,
paralanm kaya ve akmak ta kokusu geliyordu burnuma. Gorizia'ya; bizim eve dndm.
Sonra da dediim gibi, gidip Miss Barkley'i aradm; iteymi.
Yemei ok abuk bitirip, ngilizlerin hastane olarak kullandklar villaya gittim. Gerekten
ok byk ve gzel bir yerdi, bahesinde de gzel aalar vard. Miss Bark-ley bahede bir
srann zerinde oturuyordu. Miss Ferguson da yanndayd. Beni grdklerine sevindiklerini
sanyorum. Bir sre sonra Miss Ferguson zr dileyip ayrld.
ikinizi yalnz brakaym, dedi. Ben olmasam da olur.
Gitme, Helen, dedi Miss Barkley.
Gitmem gerek. nk yazlacak baz mektuplarm .var.
yi geceler, dedim.
yi geceler, Bay Henry.
Sansrn cann skacak eyler yazmayn, ltfen.
Merak etmeyin. Gzel bir yerde kaldmz, italyanlarn ise gerekten ok yiit insanlar
olduunu yazarm.
Belki size madalya da verirler.
Neden olmasn? yi geceler, Catherine.
Sonra grrz, dedi Miss Barkley.
Arkada ise karanla dalp uzaklat.
21
Hayr bun g&nullu hemireyim. ok almamza karn kimse bize gvenmez.
Neden?
i olmaynca kimse gvenmez. Ama iler oalnca o zaman gvenirler.
Hemirelerle sizin aranzdaki fark nedir?
Hemirelik de doktorluk gibi uzmanlk ve zaman isteyen bir uratr. Oysa gnll hemirelik
iin btn bunlara gerek yoktur.
Anlyorum.
italyanlar cephenin bu kadar yaknna kadnlarn girmesini istememiler pek. Onun iin
gzmz drt amamz gerekiyor. Zaten dar hi kmayz.
Ama ben buraya girebildim.
Elbette. Buras manastr deil ki.
Brakalm u sava konusunu. . ~v
ok zor. Nereye brakabiliriz?
Olsun, brakalm.
yle olsun.
Karanlkta birbirimize baktk. Bana pek gzel geldi, elini tuttum. Kar koymad. Sonra
kolumu beline dola-dm.
Yapmayn, dedi.
Kolumu ekmedim. '
Ama niye?
Olmaz da ondan.
Olur, dedim. Ltfen, beni krma.
Karanlkla onu pmek iin eildim. Anszn bir imek akt. Var gcyle yaptrvermiti
tokad suratma. Burnuma, gzlerime gelmiti eli. Birden gzlerim yaard.
zr dilerim, dedi.
Haklsnz.
ok zr dilerim, dedi. zin gecesini bo geir-22
mekten sklan bir hemire havasna girmek istemem. Sizi incitmek istememitim. Ama olan
oldu bir kere.
Karanlkta bana bakyordu. fkeliydim ama yine de neler olacan tahmin ediyordum. Tpk
satran oynarken srecei ta hesaplayan bir oyuncu gibi... ' Haklsnz, dedim.
Hikzmadm.
Zavall adam.
Bakn, ben imdiye dek ok garip bir yaam srdm. ngilizceyi bile nerdeyse unutacam. Siz
de yle gzelsiniz ki...
Yzne baktm.
Samasapan eyler sylemek zorunda deilsiniz, dedi. zr diledim. Bartk ite.
Evet, dedim. Sonra, savatan da sz etmiyoruz artk...
Gld, ilk kez gryordum gldn. Yzne baktm.
Pek tatlsn, dedim.
Yoo, deilim.
Evet ok tatlsn, izin ver de seni peyim.
Biraz nceki gibi yeniden gzlerinin iine baktm. Kollarm beline doladm ve dudaklarndan
ptm. Skca onu kendime ekerek btn gcmle ptm. fkeliydim hl. Kollarmda
anszn titremeye balad. Yreinin tprtlarn duyuyordum. Dudaklar araland, ba arkaya
gitti. Bir de baktm ki, omuzuma yaslanm alyor.
Sevgilim, dedi. Bana kar iyi davranacaksn, deil mi?
Yandk, dedim iimden. San, omuzunu okadm. Alyordu.
iyi davranacaksn, deil mi?
Ban kaldrp bana bakt:
Garip bir yaantmz olacak nk.
Bir sre sonra villann kapsna dek gtrdm onu. O ieri girince ben de eve dndm. Odama
ktm. Rinaldi yatana uzanmt. Bana bakt.
Demek Miss Barkley ile ii piirdin?
23
Arkadaz.
Scaktan maym bir kpek kadar neelisin.
Anlayamadm.
Ne kadar neeliyim?
Biraz nce syledii sz yineledi.
Sen de, dedim. yle bir kpein...
Kes sesini, dedi. Yoksa bu gidile ikimiz de azmz bozacaz.
Gld.
yi geceler, dedim. '. iyi geceler, yavru kuu kuu.
Yatan ucundaki amdan sndrdm. Karanlkta yataa girdim. .
Rinaldi amdan alp, yakt. Okumaya koyuldu yine.
ALTINCI BLM
ki gnlne bakm merkezlerini dolamaya kmtm. Eve dndmde saat epeyce
ilerlemiti. Miss Bark-ley'i ancak ertesi akam grebildim. Bahede deildi. O gelinceye dek
hastanenin yazhanesinde beklemek zorunda kaldm.
Yazhane olarak kullandklar odann duvarlar boyunca, boyal tahta stunlar zerinde bir
sr mermer heykeller vard. Tm heykeller birbirine benziyordu. teden beri heykelleri pek
sevmezdim. nk onlara baknca kendimi bir mezarlkta sanrdm. Yalnz gzel bir mezarlk
vard: Pisa'da. En kt mermerler ise Cenova'day-d.
Buras eskiden ok zengin bir Almann villasym. Belli ki dnyann parasn harcamt bu
heykellere. A-caba kim yapmt bunlar? Ka para almt? Ailenin bireylerinin bstleri miydi
acaba? Hepsi birbirine benziyordu.
Bir sandalyeye oturup apkam elime aldm. Gorizi-a'da bile elik mifer giymemiz
isteniyordu. Ama ok ra24
hatsz edici bir eydi. stelik halkn boaltlmad bir kasabada elik mifer giymek ok garip
kayordu. Aslnda elik miferleri bakm merkezlerine gittiimde giyiyordum. Yanmda bir de
ingiliz gaz maskesi vard. Verilen maskeler ok gzeldi. Bir de tabanca tamamz gerekiyordu,
ite, sandalyenin arkalna dokunuyordu. Tabancanz olmaza sizi tutuklayabilirler. Rinaldi
bo bir tabanca klf tayordu. Klfn iine tuvalet kd doldurulmutu.
Bende gerek bir tabanca vard, ate etmeyi dene-yinceye dek kendimi hep attn vuran biri
gibi gryordum. Ksa namlulu, 7.65'lik bir Astra idi bu; tetii ektiinizde ylesine geri
tepiyordu ki, hibir eyi vuramazdnz.
Hedefin altna nian alyor, namlunun sarsmasn nleyerek at yapjyordum. Yirmi adm
uzaklktan hedefe bir metre kadar yaklaabiliyordum.
Sonra tabanca tamak gln gelmeye balad, ta-masam da olurda; Yalnz, ngilizce
konuanlara rastlaynca utanyordum.
imdi sandalyede oturuyordum, Miss Barkley'i beklerken hizmet ilerine bakan bir er de bana
ters ters bakyordu. Birden Catherine Barkley'in salona indiini grdm. Bana doru gelirken
pek uzun boylu grnmyordu ama ok tatlyd.
Selam Bay Henry, dedi.
Naslsn? diye sordum.
Emireri masadan bizi dinliyordu.
Baheye kalm m?
Tabii. Oras daha serin.
O nde ben arkada, baheye ktk. Emireri hl bakyordu arkamzdan.
akll yola knca:
Nerelerdeydin? diye sordu.
Grevliydim.
Bana bir pusula olsun gnderemez miydin?
Gnderemezdim, dedim. Nasl olsa gelecektim.
Aalarn altnda yryorduk. Elini tuttum sonra onu ptm.
25
Baka bir yere gidemez miyiz?
Hayr. dedi. En iyisi burada dolamak. Uzun zaman grnmedin.
Bugn nc gn. Ama geldim artk.
Yzme bakt:.
Beni seviyorsun, deil mi?
Evet.
Daha nce beni sevdiini sylemitin, deil mi?
Evet, diye yalan attm. Seni seviyorum. .
Bana artk Catherine diyeceksin, deil mi?
Catherine.
Biraz yrdkten sonra bir aacn altnda durduk.
imdi, sylediimi yinele: Catherine'in yanma geceleyin geldim.
Catherine'nin yanna geceleyin geldim.
Geldin sevgilim, deil mi?
Elbette.
Seni ok seviyorum. Ne korkun bir ey bu. Beni brakmayacaksn, deil mi?
Hayr, hep yannda olacam.
Seni ok seviyorum. Elini hep oraya koy.
ekmedim ki zaten.
Yzn pmek iin kendime doru evirdim. Gzlerini kapamt. Kapal gzlerini ptm: Bu
kz kafadan terelelli biraz diye dndm.
Hibir eye aldrmyordum. Her akam subaylarn mdavimi olduu geneleve gitmektense
byle bir kzla olmak daha iyiydi. Orada karlar insan zvanadan karyorlard. nk
sevgilerini gstermek iin apkalarmz ters yz ediyorlard. Catherine Barkley'i sevmediimi
biliyordum. Sevmeyi dndm de yoktu. Bri gibi bir oyundu bu. iskambil oynamaktansa
laflamak gibi bir ey... Bir yere gitsek iyi olur, dedim.
Ayakta sevimenin erkekler iin ne kadar g olduunu imdi adayabiliyordum.
Basilica Tugaynn yarsyd bu alay.. Yakalarmdaki krmz beyaz eritlerden anladm. Alay
oktan geip gitmiti. Bir blm de arkadan geliyordu. Terlemilerdi, toz-toprak iindeydiler,
yorgundular. En sonuncu asker topallayarak yryordu. Durdu, yolunkysna oturdu. Ya-,
nna gittim.
Neyin var?
28
Ban kaldrp bana bakt, sonra ayaa kalkt.
Gidiyorum. '
Derdin ne? ;
Sava. " '
Ayana ne oldu?
Ayamda bir ey yok. Ftm var.
Neden arabaya binmiyorsun peki? diye sordum. Hastaneye gitsene.
Hastaneye almyorlar. Temen ftk bam bile bile drdm sylyor.
Bir bakaym.
Kt durumda. ' .;...''.,.'. "
Nerende? ' ; ; ''. ' ,:
Burada. v , ' '':':' .. /
Yokladm.
ksr, dedim.
ksrrsem daha kt oluyor.
Otur yle, dedim. Ktlar tamamladktan sonra seni hastaneye gtreyim.
Bilerek yaptn diyecekler.
Merak etme, dedim. Daha nce de hastalk vard deil mi?
Ama ftk bam yitirdim.
Hastaneye yollarlar seni.
Burada kalamaz mym, Temen?
Hayr. Ktlarn yok bende.
ofr kapda grnd. Elinde yarallarn ktlar vard.
Drt kii 105'e. ki kii de 132'ye.
Bu dedii hastaneler rman kar kysndayd.
Sen sr arabay, dedim.
Ftkl askeri de arabaya aldk.
ngilizce biliyor musunuz? diye sordu.
Evet.
Bu Allahn bels savaa ne diyorsunuz?
Berbat bir ey.
Bana kalrsa bombok bir ey.
29
Amerika'ya gittin mi?
Evet. Pittsburgh gittim. Sizin Amerikal olduunuzu anlamtm.
talyancay iyi konuamyor muyum yoksa?
Zaten anlamtm Amerikal olduunuzu.
ofr, ftkl adama bakarak italyanca Bir Amerikal daha, dedi.
Temenim, beni mutlaka o alaya gtrmek zorunda msnz?
Evet.
' Doktor yzba her eyi biliyor. Cepheye gitmeye-yim diye ftk ban attm bile.
Anlyorum.
Baka bir yere gtremez misiniz beni?
Cepheye biraz daha yakn olsaydk. Bu dediin olurdu.
Oraya gidersem beni ameliyat edip, sonra da cepheye yollarlar.
Dndm.
Biraz sonra garson kapy vururdu; Kapnn dna brakmalarn sylerdim. nk plak
olurduk. Hem hava da pek scakt.
Pencere ak olurdu, damlarn stnde sereler uard; hava kararnca pencereye gider, evlere
aalara dokunurcasna geen yarasalar grrdk. Btn gece scak havada capri bianco'yu
yudumlardk. Ve btn gece seviirdik. Yemei abuk yiyip, Catherine Barkley'i grmeye
gidecektim.
Yemekte hem gevezelik edip hem de araplarmz iiyorduk. Papazla, Bapiskopos ireland
hakknda konutum. Anlalan bapiskopos pek soylu bir adamca-zm; urad hakszl
biliyormu gibi davrandm. Meselenin bu kadar gzel bir aklamasn dinledikten sonra
bunlardan habersiz olmak gerekten papaza kar saygszca bir davran olurdu.
Gzel bir ad vard Bapiskoposun; Minnesotalym, ikisi birleince gzel ad kyor ortaya;
Minnesotal reland, Wisconsin'li reland, Miiganl reland.
32
Evet, peder, doru rahip efendi, haklsnz papaz efendi.
Papaz iyiydi ama biraz aptalcayd. Subaylarsa iyi insanlar deildi. Fakat aptaldlar. Kral iyi
adamd ama budalayd. arap ktyd ama tatsz deildi. Dilerinizin minesini skp
dalanza yaptryordu.
Sonra papaz kodese tktlar, diyordu Rocca. izerinde yzde lk tahvillerden bulmular.
Tabii Fransa'da. Burada olsa dnyada yakalayamazlar. Bu tahviller konusunda hibir ey
bilmediini belirtmi. Bezires'de bu olaylar olurken ben de oradaydm. Gazeteleri okuyunca
papaz grmek zere hapishaneye gittim. Tahvilleri alann papaz olduunu hemen anladm.
Sylediklerine inanmyorum, dedi Rinaldi.
nanmak zorunda deilsin dedi Rocca. Btn bunlar bizim papaz rensin diye
anlatyorum. Papazlar bu tr olaylar daha iyi yorumlar.
Papaz glmseyerek: Anlat, seni dinliyorum, dedi.
Tahvillerin bir blmn hesaba katmadlar ama yzde lk tahvillerin hepsi papazn
stnde kmt. Her neyse, hapishaneye gittim. Ltfen, buray can kulayla dinleyin:
Hcresinin nnde durdum; sanki gnah kartacakrn gibi Kutsayn beni, rahip efendi
dedim. nk gnah ilediniz.
Peki o ne dedi? diye sordu papaz.
Rocca bu soruya aldrmadan yapt espriyi aklamaya koyuldu:
Pf noktasn kavradnz, deil mi?
Papazn fikrine gre pf noktasn kavraynca bu espri ok yerindeymi.
Biraz daha arap alnca duun altna tutulan ngiliz askerlerinin yksn anlattm.
Arkasndan binba on bir ekoslovakla bir Macar onbann bandan geenleri anlatt.
arap kadehini tazeleyince bu kez de onluu bulan Jokeyin esprisini anlattm. Binba dedi ki
bu tr bir talSilhlara Veda / F. 3
33
yan yks de varm, geceleri gzne uyku girmeyen desin yaants...
Bu sz zerine papaz kalkp gitti; ben de sabahn beinde, lodos eserken Marsilya'ya gelen
satcy anlattm. O ara Binba ikiye dayankl olduumu renmi olacak ki bana taklmaya
balad.
Yalan, dedim.
Yalan deil, dedi.
Baks'n zerine yemin etmemi istediler. Sylediimin doru olup olmadn bylelikle
anlayacaklard.
Olmaz, dedim. Baks'n zerine yemin olmaz.
Olur, dedi.
Bassi Fillipo Vincenza ile kadeh kadeh arap ie-cekmiim.
Bassi Byle bir yarma olamaz, dedi. Zaten benim itiimin iki kat kadar imi ite bu
kuyruklu yalan, dedim. Baks denilen arap tanrsn ben tanmam. Filipo Vincenza Bassi
akamdan beri azna bir tek damla arap koymamtr.
Siz gidin dedim ofrlere. Cormons'a giden yolun kavana kadar size yetierhezsek orada
bizi bekleyin.
Bahe yolunu hzla geip, bekleme odasna gittim. Miss Barkley'i grmek istediimi bildirdim.
Grevde.
Bir saniye grebilir miyim?
Bir emireri gnderdiler. Catherine, onunla birlikte geldi.
Hatrn sormak iin uradm. Grevde olduunu sylediler. Ben de bir saniye olsun seni
greyim dedim.
yiyim, dedi. Dn gne arpt sanrm.
Gitmek zorundaym.
Bir dakika, kapnn dna kadar geleyim.
Dar knca iyisin ya? diye sordum.
iyiyim, gzelim. Bu gece geliyor musun?
Hayr, Plava'ya elenceye gidiyorum.
Elence mi?
nemli deil, canm.
Dnecek misin?
Evet, yarn.
Boynundan bir ey zyordu. Avucuma koydu.
Saint Antoin ha dedi. Yarn gece gel.
Katolik misin?
Deilim ama Saint Antoin hann uur getireceine inanrm.
Senin hatrn iin takarm. Hoa kal.
Hayr, dedi. Hoa kal, deme.
36
Olur, dedim.
Arkama baktm, merdivende duruyordu. El sallad, elimle pck yolladm. Bir daha el sallad.
Yolun soluna geldiimde hasta arabasna bindim, yola koyulduk.
Saint Antoin ha byk beyaz madeni bir kutu iin-, deydi. Kutuyu ap, ha avucuma aldm.
ofr:
. Saint Antoin mi? diye sordu. Evet. .
Bende de var.
Sol eliyle direksiyonu tutarken sa eliyle de gmleinin altndan bir ha kard. Grdnz
m?
Ha kutusuna yerletirdim, altn zincirini ise katlayarak mendil cebime koydum.
Takmyor musunuz?
Hayr.
Taksanz daha iyi olur.
Peki, dedim.
Altn zinciri ap boynuma taktm. Saint Antoin niformann stnden sarkyordu, ceketimin
yakasn atm, ha gmleimin altndan sallandrdm.
Yolda madeni kutunun gsme deiini duyuyordum. Sonra unuttum onu. Yaralandktan
sonra da bir daha bulamadm. Herhalde bakm merkezinden biri alm olacak.
Kpry hzla getik, biraz sonra yolun aalarnda nmzdeki arabalarn tozunu grdk.
Yol kvrld; o araba kck grnyordu. Tekerleklerden toz kalkyor, aalarn arasna
dalyordu.
Onlara yetiip, ne getik, tepelere trmanan bir yola saptk. lk araba siz olursanz, kafile
halinde gitmek hi de fena bir ey deildir. Arkama yaslanp evreye gz gezdirmeye
koyuldum.
Irman bu yakasndaki yamalarn eteklerindeydik. Kuzeydeki yksek dalarn karl
tepelerini gryorduk.
Arkaya baktm, arabalarn de yolu trmanyordu.
37
Aralarn toz bulutlar kaplamt. Upuzun sralanm katr kafilesini getik; srcleri
yanlarndangidiyordu krmz kepleri vard. talyan avc (Bersaglieri) mfrezeleriydi bunlar.
Katr kafilesinin nnde bombo uzanyordu yol; tepelerin arasndan trmandk, sonra uzun
bir tepenin srtndan bir rmak yatana indik.
Yolun iki yannda da aajar vard; sadaki aalarn arasndan rma grdk. Hzla
akyordu. Irmak sd; kumlar, akllar uzanyordu yatanda; su darack bir boazdan akyor,
kimi yerde de akll yatan zerine cila gibi yaylyordu.
Kyya yakn yerlerde derin glckler grdm, sular gk gibi masmaviydi. Kemerli ta
kprler grdm rmakta, oralarda tekerlek izleri yoldan ayrlyordu. Tatan yaplm iftlik
evlerinin gneye bakan duvarlarnn nnde budanm armut aalar bulunan iftlik evlerini
getik. Tarlalarda da alak ta duvarlar vard.
Vadide epeyce gittikten sonra yana sapp tepeleri yeniden trmanmaya baladk. Yol dimdik
kyordu. Kestane korularnn arasndan kyor, kemeri dnyor, ileri gidiyordu; sonunda
dorua ulatk.
Aaya baknca, uzaklarda, korular arasndan rma, iki orduyu ayran, stnde gnein
batt rma grebiliyordum.
Uurumlarn kenarlar boyunca uzanan tal askeri yofda ilerledik; kuzeydeki o iki sradalara
baktm; kar izgisine dek yemyeil grnen ve sonra gnete beyaz-laveren gzel dalara...
Yol uurum boyunca ykselirken nc bir srada daha grdm. Daha yksek karl dalar;
kire gibi bembeyaz yol krklklar, garip dzlkler. Sonra, btn bunlarn arkasnda
uzaklarda daha baka dalar da vard ama pek grnmyorlard.
Avusturya dalaryd bunlar, bizim dalara hi benzemiyordu, ileride yol saa doru
kvrlyordu. Aa baktm: Yol aalarn arasndan iniyordu. Bu yolda tabur ta38
bur askerler vard; kamyonlar, makinelitfek yklenmi katrlar...
Aa indike, rman yansra uzanan traversleri, raylar, eski kpry, bir tepenin altnda
yitip giden demiryolunu ve kk kasabann ykk evlerini grdm.
Anayola saptmzda hava olduka kararmt.
DOKUZUNCU BLM
Kalabalk yolun iki yannda, msr saplarndan, stleri hasrla rtl paravanalar vard. Buraya
girince kendini sirkte ya da bir yerli kynde sanyordu insan. Hasrlarla kapl bu tnelden
ktktan sonra, eski bir istasyona geldik. Buradaki yol rmaktan daha aadayd; onun iinde
yol boyunca hendekler vard ve ilerine piyadeler yerletirilmiti. Gne batya doru
ilerliyordu. Irmak kys boyunca arabayla ilerlerken, kardaki dalara baktm: tepelerde
Avusturyallarn gzetleme balonlar vard, gn batarken bunlar kapkara grnyordu.
Arabalar tula harmannn yanna braktk. Hendekler ve ocaklar bakm merkezi olarak
kullanlyordu. Binbayla konutum; arpmalar srasnda, hasrl yoldan geri dnecek ve ana
yola kacaktk. Orada yarallar tayan bir ilkyardm arabas bulunacak ve gezici dispanser
hazr olacakt. Binba, hasrl yolun bozulmasndan korkuyordu. Irman kar yakasndan
grlmesin diye yolu hasrlarla kaplamlard. Irman zerinde, ykk dkk bir kpr vard.
arpma balaynca buraya baka bir kpr kurulacakt. Baz taburlar da rman s
yerlerinden kar yakaya geeceklerdi. Ufak tefek, byklar yukar kvrk bir adamd binba.
Trablus savandan kalma iki tane gazi madalyas tayordu. Binbann anlattna gre, bu ii
kvrabi-lirsek bana madalya vereceklermi.
Bu ii baaracaz, ama birtakm glkler nmze kacak elbet, dedim.
Sonra ofrlerin kalabilecei byk bir snak olup
39
olmadn sordum. Bir askerle arayp bulduk sna. ofrler buna ok sevindiler. Onlar
oraya yerletirdikten sonra, geri dndm.
Binba, beni ard, birlikte bir eyler imemizi istedi. Yanmzda iki subay daha vard.
Arkadaa romlarmz itik. Hava iyice kararmt.
Saldrya ne zaman geilecek? diye sordum. Ka- . ranlk biraz daha fazlalanca, dediler.
Sonra ofrlerin yanna gittim. Snakta oturmu konuuyorlard. Ben ieriye girer girmez
birden sustular. Hepsine birer paket sigara ikram ettim. Bunlar Makedonya sigarasyd.
Gevek sarlmlard, ttnleri dklyordu, imeden nce ularn bkmeleri gerekti.
Manera, kibritini yakt. Tek kibritle herkesin sigarasn yakt. Duyduklarm syledim.
Gelirken dispanseri niye grmedik? diye sordu Pansini.
Dnemecin az tesindeydi.
Manera:
Yol cehenneme dnecek dedi.
Canmz karacaklar.
Olabilir.
Yemek yesek iyi ederiz, temenim. Bu i baladktan sonra yemek yemee pek frsat
bulamayz.
Gidip bir bakaym dedim.
Biz burada m kalalm yoksa ortala bir gz m atalm?
Burada kaln daha iyi.
Binbann snana gittim. Karavanann hazr olduunu ve ofrlerin gelip yemeklerini
alabileceklerini syledi. Yanlarnda yemek kab olmayanlara da verebilir-lermi.
Yemek hazr olur olmaz, dnp sizi aracam dedim ofrlere.
Manera:
nallah, bombardman balamadan yemeklerimizi yiyebiliriz dedi.
40
Ben darya kncaya dek hi konumadlar. Hepsi makinistti ve savatan nefret ediyorlard.
Arabalara bakmaya gittim. Dndkten sonra drt ofrle birlikte snakta oturdum. Karanlk
basmak zereydi. Srtmz duvara vermi, ayaklarmz uzatmtk. Rahata sigaralarmz
iiyorduk. Snan topra lk ve kuruydu. Srtm iyice duvara yasladm. Bacaklarm da
uzatarak oturduum yere yerletim.
Kimler saldrya geecek? diye sordu Guvuzzi.
Avclar.
Hepsi mi?
Sanrm.
Saldrya yetecek kadar tabur yok ki burada.
Belki de asl baka yerden saldracaklardr da, artmaca veriyorlard r.
Askerler kimlerin saldracan biliyorlar m?
Bilmiyorlar herhalde.
Manera:
Elbette bilmiyorlardr dedi. Bilseler saldrmazlar sanrm.
Passini:
Saldrrlar, dedi. talyan avclarnn hepsi delidir.
Onlar, cesur, yiit ve disiplinlidirler, dedim.
Omuzlar genitir kuvvetlidirler. Ama yine de salaktr hepsi.
Manera:
zellikle bombaclar uzun boyludur, dedi.
aka yapyordu. Hepsi gld.
Temenim, saldrmadklar iin adamlarn onda birini vurmular. O zaman siz de orada
mydnz?
Deildim.
Gerekten yle olmu. Hepsini sraya sokmular, jandarmalar onuncular gtrp, kuruna
dizmi.
Passini yere tkrerek:
Jandarmalar, dedi. Ama u bombaclar yok mu. Hepsi de bir seksenin stnde.
Saldrmamlar.
Manera:
41
Kimseye saldrmasalard sava biterdi, dedi: Bombaclarnki yle deil, onlar korkuyorlard.
Hepsi de iyi ailelerden gelme.
Subaylarn bazs da yalnz gitmiler.
avuun biri de bir trl darya kamayan iki subay vurmu.
Askerlerin kimileri de km.
Onar onar sayarken o kanlar sraya dizmiler.
Passini:
Jandarmalarn kuruna dizdiklerinden biri bizim oralyd, dedi. Bombaclarn arasnda en
iriyars, en boylu boslusu ve en akllsyd. Hep Roma'dayd. Kzlarla, jandarmalarla. Gld.
imdi de evin kapsnda sngl bir nbeti bekliyor: kimse onun anne ve babasn,
kardelerini grmeye gidemiyor! Babas btn yurttalk haklarn yitirdi, oy bile veremiyordu.
Kendilerini koruyacak bir yasa bile yok. Her isteyen mallarna el koyabiliyordu.
Geride kalanlara bunu yapmasalard kimse saldr-mazd.
Saldrrd. Alpini saldrrd. Kendileri saldrmasa bile gnlleri saldrrd. Avclarn bazlar
saldrrd.
Avclardan da kaanlar oldu. Bunu imdi unutmaya alyorlar.
Passini alayl alayl:
Temenim, dedi, bizim konumamza pek ses karmyorsunuz. Dinleyin beni, aslnda sava
kadar kt bir ey yoktur u dnyada. Biz yaral otomobilindeki-ler bunun ne kadar kt bir
ey olduunu anlayamayz. Kt bir ey olduunu anlaynca da ok ge olur ve insann elinden
hibir ey gelmez. nk insan deliye dner. Kimisi de dnyada anlamaz. Subaylarndan
korkan askerler de var. Tabii, bu askerlerle yrtlyor sava.
Biliyorum, kt bir ey ama, bu ii bitirmeliyiz.
Bitmez ki. Savan sonu yoktur.
Hayr, vardr.
42
Passini ban sallad: Sava zaferle kazanlmaz. San Gabriele'yi alsak ne olacak sanki? Ne
geecek elimize? Carso'yu. Monfalcone'yi, Trieste'yi alsak ne olacak? Sonu ne olacak bunun?
Uzaklardaki dalar grdnz m? Bugn hepsini alabilir miyiz sanyorsunuz? Avusturyallar
arpmay durdururlarsa alrz ancak, iki taraftan biri kesinlikle brakmal. Biz neden
brakmyoruz arpmay? talya'ya inerler, yorulur, gsz kalrlar ve ekip giderler. Onlarn
da kendi lkeleri var. Ama yok, yine de savaacaz.
Hatipsin sen.
Dnyor ve okuyabiliyoruz. Kyl deiliz. Makinistiz. Kyller bile savan hibir yarar
olmadn biliyor. Herkes nefret ediyor savatan.
lkeyi yneten bir snf var, aklsz bir snf. Hibirinin bir boktan anlad yok. Bu sava bu
yzden kt ite.
Para da kazanyorlar savatan.
Passini:
ou kazanmyor, dedi. Hepsi aptal ve aptallklarndan savayorlar.
Manera:
Susalm artk, dedi. Bu kadar konumamzdan Tenente bile holanmaz.
Holanyor, dedi Passini. Hem kendi fikirlerimizi ona da alarz.
Ama ne olursa olsun susalm artk, dedi Manera.
Guvuzzi:
Yemek yiyelim artk, dedi.
Gidip bakaym, dedim.
Gordini de kalkp benimle birlikte dar kt.
Yapabileceim bir ey var m, Tenente? diye sordu Guvuzzi. Acaba bir yardmm
dokunabilir mi?
stersen sen de benimle gel, dedim. Gidip bir bakalm.
Dars ok karanlkt; projektrlerin upuzun klar dalar taryordu. O cephede de
kamyonlarn zerine
43
yerletirilmi projektrler vard. Kamyonlar geceleyin, hatlarn hemen arkasndaki yolun
azck kysna ekilirlerdi. Kimi zaman o kamyonlarn yanndan geerken, bir subay n
hemen yneltir, askerlerde hemen korkuya kaplrlard. Tula harmanndan geerek, ana
pansuman merkezine gittik. Kapnn st yeil dallarla rtlerek siper yaplmt. Gndzleri
gnein kuruttuu yapraklar geceleyin rzgrda hrdyordu. Binba, bir sandn zerine
oturmu, telefonla konuuyordu. Doktor olan yzbalardan biri, saldrnn bir saat nceye
alnm olduunu syledi.
Bir bardak konyak ikram etti bana. Tahta masalara, kta parlayan aletlere, leenlere, tpal
ielere baktm. Binba telefonu yerine koyarak ayaa kalkt.
imdi balyormu, dedi. Yine geriye almlar.
Darya baktm, hava karanlkt! Avusturyallarn projektrleri arkamzdaki dalar taryordu.
Bir anlk bir sessizlik oldu. Sonra arkamzdaki btn toplar bombardmana balad.
Binba:
Savoia, dedi.
orbay soracaktm, binbam, dedim.
Ama beni iitmedi. Yineledim.
Henz kmad.
Tam o srada byk bir glle gelip darda, tula harmannda patlad. Arkasndan bir glle
daha geldi! Grltler arasnda, karanlkta havadan yaan tulalarn ve tozun-topran,
havaya frlayan talarn grltlerini iitebiliyorduk.
Yiyecek ne var?
Biraz pasta asciutta var, dedi binba.
Bana ne verebilecekseniz verin de gtreyim.
Binba bir emirerine bir eyler syledi yavaa. E-mireri kovua ekildi ve biraz sonra bir
kalp beyaz peynirle ieri geldi.
ok teekkr ederim, dedim.
44
Bana kalrsa, dar kmayn.
Darya, giri kapsna bir ey braktlar. Onu iki kii getirmiti, biri ieriye bakt.
Aln ieri, dedi Binba. Ne duruyorsunuz hl, yoksa bizim gelip almamz m
bekliyorsunuz?
iki sedyeci, adam kollarndan ve bacaklarndan tutup ieri tadlar.
Binba:
An ceketini, dedi.
Ucunda gazl bez bulunan bir pens ald eline. ki yzba da ceketlerini karttlar. Binba
sedyecilere sert bir sesle ekin arabalarnz dedi.
Ben de Gordini'ye:
Hadi, dedim.
Binba, omuzunun stnden bakarak:
Bombardman kesilinceye dek beklerseniz daha iyi olur, dedi.
Binbaya dnerek:
Yemek yemek istiyorlar, dedim.
Siz bilirsiniz, diye karlk verdi.
Darya ktk ve tula harmanndan koarak getik. Irmak kysnn hemen yaknnda bir
glle daha patlad. Hemen arkasndan bir glle daha patlad. Sesini iitince ye kadar gllenin
farkna bile varmadk. Hemen yere yattk. Patlamann grlts ve aleviyie, kan kokuyla
birlikte arapnellerin vzltsn, den tulalarn tkrtlarn iitiyorduk. Gordini ayaa kalkp
snaa kotu. Ben de arkasndan kouyordum. Elimdeki peynirin st tula tozlaryla
rtlmt. Snakta o ofr, duvarn dibine oturmu sigara iiyorlard.
Aln bakalm, yurtseverler, dedim.
Manera:
Arabalar ne durumda? diye sordu.
tutuyordu; sanki vcudunun bir paras deilmi gibi etler kaslyor ve titriyordu. Passini,
kolunu srarak:
Ah, mamma mia, mamma mia! diye inledi, sonra
da Dio ti salvi Maria. Dio ti salvi, Maria. Ah Tanrm ldr
beni. Bitsin bu, bitsin bu ac bitsin. Ah Tanrm, gzel Mer> yem, bitsin bu. Aah, ah, ah! Daha sonra boulurcasna:
Mamma mia, mamma mia! diye inledi.
47
Kolunu yine srd, imdi bacaklar titriyordu.
Ellerimi azma dayayarak: Sedyeciler, sedyeci-ler! diye bardm. Bacaklarm biraz skarak
Paskini'ye yaklamak istedim ama kmldyamadm. Bir kez daha denemeye karar verdim.
Bacaklarm azck oynatabildim. Kollarma ve dirseklerime dayanarak geri geri ktm. Passini
sesini kesmiti. Yanna giderek oturdum, ceketimi kardm. Gmleimin eteini yrtmaya
altm ama beceremedim. Isararak yrtmaya altm.
Tam o srada Passini'nin dolaklar aklma geldi. Ben yn orap giyiyordum. Ama Passini dolak
sarard. Tm ofrler dolak kullanrlard. Gelgelelim, Passini'nin bir tek baca vard.
Dola zdm. zerken bunun bir ie yaramayacan anladm. Passini oktan lmt
nk. Gerekten lm m diye dikkatle baktm. Evet lmt. Geri kalan n bulmam
gerekiyordu.
Dorulup oturdum. Dorulup otururken bamn iinde bir ey, ta bebeklerin gzlerinin
iindeki arlklar gibi oynad, gz ukurlarmn arkasna arpt. Bacaklarm sanki slak ve
scakm gibi geldi. Ayakkablarmn ii gerekten slak ve scakt.
Yaralandm anladm. Uzanp elimi dizime koydum. Ne var ki dizim yerinde deildi! Elim
aa doru gitti, gitti. Dizim aada, ayak bilemin zerindeydi.
Elimi gmleime sildim. Havadan szlen k yine gelip yavalad. Iktan yararlanarak
ayama baktm. Fena halde korktum.
Kurtar beni tanrm, kurtar beni buradan, diye inledim.
Yalnz, ok iyi anmsyordum ki, kii daha olmas gerekti. ofrler drt kiiydi. Passini
lmt. Geriye kii kalyordu.
Birisi beni koltuklarmn altndan yakalad. Baka biri de bacaklarmdan kaldrd.
kii daha var, dedim. Biri ld.
48
Ben Manera'ym, dedi. Sedye bulmaya gittik, ama sedye yoktu. Naslsnz, Tenente?
Gordini'yle, Guvuzzi neredeler? V Gordini merkezde. Yarasn saryorlar. Guvuzzi de
bacaklarnzdan tutuyor. Boynuma tutunun ltfen. Yaranz ok ar m, Tenente?
Yalnzca bacamda. Gordini nerede, nasl? ; yi. Byk bir havan topu bombasyd. r
Passini ld. Evet ld.
Yakna bir bomba dt. kisi de yere yattlar. Beni de orada brakverdiler.
Kusura bakmayn, Tenente, dedi Manera. Boynuma tutunun.
Ya beni yeniden brakverirseniz...
ok korktuk da ondan... dedi Manera.
Siz yaral deir misiniz.
ikimiz de ok hafif yaralyz.
Gordini araba kullanabilir mi?
Pek sanmyorum.
Pansuman merkezine giderken bir kez daha drdler beni.
Hergeleler! dedim.
Manera: zr dileriz, Tenente, dedi. Bir daha drmemeye dikkat ederiz.
Pansuman merkezinin nnde, bizimkilerden bir sr insan yatyordu. Hepsi yerdeydi.
Yarallarn bir kan ieri tayor, sonra yine dar karyorlard. Perde alnca, pansuman
merkezinden gelen gryordum, yarallardan birini ya ieri ya da dar tayorlard.
lleri bir yana ymlard. Doktorlar, kollarn omuzlarna dek svamlar, habire
alyorlard. Kasaplar gibi kana bulanmlard. Yeterince sedye yoktu. Yarallardan kimileri
ortal velveleye veriyordu, ama ounun azn bak amyordu. Rzgr, pansuman
merkezinin kaps stndeki yapraklar hrdatyordu. Manera, pansuman merkezine bir
salk avuu getirdi. SylendiSilhiara Veda / F. 4
49
epeyue opraK dolmutu. ok kan yitirmitim. Beni hemen gtreceklermi.
Manera ieri girdi:
Gordini araba kullanamaz, dedi.
Omuzu krlm, ba yarlm. Balangta ok kt hissediyormu. Omuzu kaskat kesilmi.
Manera'yla Gu-vuzzi yarallardan bir blmn gtrdler. Araba kullanabileceklerdi.
ngilizler cankurtaran arabasyla gelmilerdi. Her arabada iki kii vard. Bembeyaz kesilmi,
hasta grnen Gordini, srclerden birini yanma getirdi. ngiliz, stme doru eildi:
Yaranz ar m? diye sordu. .
Gznde metal ereveli bir gzlk vard. Uzun boylu bir adamd.
Yalnzca bacaklarm, dedim.
Umarm ar deildir. Sigara ister misiniz?
Teekkrler.
ittiime gre iki ofr yitirmisiniz.
Evet. Biri ld, biri de sizi buraya getiren arkada.
Kt bir ans. sterseniz biz gtrelim arabalar?
Ben de bunu rica edecektim.
Arabalara iyi bakarz, sonra da Villa 206'ya getirin, orada kalyorsunuz deil mi?
Evet.
Ben de ngilizim.
Demeyin!
Evet, ngilizim. talyan m sanmtnz yoksa? Bizim birliklerden birinde birka talyan vard.
Arabalar siz kullansanz iyi olacak, dedim.
ok iyi bakarz, dedi. Ayaa kalkt. u sizin ahbap var ya bir kere sizinle konumam istedi.
Gordini'rin omuzuna vurdu. Gordini acyla yzn buruturdu. Sonra da glmsedi. Akc,
kusursuz bir ital-yancayla konumaya balad ngiliz:
Her eyi yoluna koyduk saylr. Senin Temeni grdm. Arabalardan ikisini biz zerimize
alyoruz. Hadi, sen de zlme artk, sizi buradan kurtarmak iin bir ey50
ler yapmalym. Ben gideyim ve salk memurlarn greyim. Sizi de birlikte gtrrz.
Yarallarn stlerine basmamaya dikkat ederek pansuman merkezine doru yrd. Battaniye
ald, k grnd, ingiliz ieri girdi.
Gordini:
Size bakacak, Temenim, dedi.
Naslsn Franco? diye sordum.
yiyim, dedi. Gelip yanma oturdu. Bir sre sonra pansuman merkezinin nndeki battaniye
yine ald, iki sedyeci dar kt. Arkalarnda uzun boylu ingiliz vard. Sedyecileri yanma
getirdi.
talyanca: ite Amerikal Tenente, dedi.
Ben beklerim, dedi. Benden daha arlar da var. Ben iyiyim.
Hadi hadi, dedi. imdi brak kahramanlk taslamay.
Sonra iialyanca: Kaldrrken bacaklarna dikkat edin, dedi. ok acyor bacaklar. Bakan
Wilson'in z oludur.
Beni kaldrp ieriye gtrdler. erde hemen hemen tm masalarda alyorlard. Ufak tefek
binba bize fkeyle bakt. Beni hemen tand. Elindeki pensi sallad.
a va bien? (*)
a va. (**)
Uzun boylu ingiliz: Getirdim onu, dedi.
Amerikan elisinin biricik oludur. Siz ona bakn-caya dek burada kalsn. Sonra alr, ilk
arabayla gtrrm onu. stme eildi. Ben gideyim de br yardmclarn bulaym, sizin
de ktlarnz hazrlasnlar, bir an nce bitirelim bu ii.
Kapdan gemek iin eildi, dar kt,
Binba elindeki pensi leene brakt. Gzlerimi dik(*) Franszca, (**) iyiyim.
yi misin?
51
mi, ellerinin hareketini izliyordum. imdi de sarg saryordu. Sonra da sedyeciler adam
masadan indirdiler.
Yzbalardan biri; Amerikal Temeni alyorum, dedi.
Beni de brleri gibi masaya kardlar. Masa ok sert ve kaygand. Keskin ecza kokusu ve
kann tatl kokusu vard.
Pantolonumu kardlar. Doktor Yzba, yaralarma bakarken bir yandan da shhiye avuuna
not aldryordu:
Sol ve sa kalalarda, sol ve sa dizkapakta, sa ayakta birok hafif yara... Sol dizkapakta ve
sa ayakta derin yaralar. Kafa derisinde syrklar...
Eliyle iyice yoklad:
Acyor mu?
Evet!
Kafatasnda zedelenme olabilir. Grev bandayken olmu. Yani kendi kendinizi bile bile
yaraladnz diye harp divanna veremezler sizi... Bir kadeh konyak ier miydiniz? Nereden
attnz bu belaya? Amacnz neydi? ntihar etmek mi? Tatanoz as ltfen, iki bacaa da birer
iaret koy. Teekkr ederim. Biraz temiz-, leyelim imdi bunu, ykayp saraym. Kannz ok
gzel phtllayor.
Yardmc, ban kttan kaldrarak:
Yaralar neden ileri gelmi? .
Salk yzbas sordu:
Neydi size arpan?
Gzlerim kapalyken:
Havan topu mermisi.
Yzba, canm actarak derimi keserken:
Emin misiniz? diye sordu.
Kmldamadan yatmaya alarak, midemin titremesini duyarak: yle sanyorum.
Doktor Yzba, elindeki bir eyle ilgilenerek: ite, dman havan topu mermisi paralar,
isterseniz bunlar imdi temizleyeyim, ama imdilik bu gereksiz. Hepsine
52
ila sreyim. Ayor mu? iyi. Sonradan yle acyacak ki. imdikinin laf bile olmaz. Asl ac
henz balamad. Temene bir konyak getir. Yaranz soumad iin ac duymaya
balamadnz. Ama merak etmeyin, eer iltihaplanmazsa tabii. Yaralar yle kolayca mikrop
kapmyor artk. Banz nasl?
ok kt, dedim.
ok konyak imeyin yleyse. atlak varsa iltihap yapmasn. Acyor mu uras?
Birden kanter iinde kaldm.
Ahhh! dedim.
Evet sanrm atlak var. Saraym. Banz bir yere arpmamaya bakn.
abucak ve smsk sard bam.
Tamam, bitti ite. yi anslar, Vive la France!
teki yzbalardan biri:
Amerikaldr, dedi.
Fransz dediniz sandm ben. Franszca konuuyor da, dedi yzba.
Eskiden beri tanrm onu. Hep Fransz sanrm. Yarm bardak konyak iti. Doru drst bir
eyler getirip, u tetanoz asndan, biraz daha verin.
Elini sallayarak beni gsterdi. Gelip kaldrdlar. Darya karken, o battaniyeden perde
yzme doland.
Yardmc avu yattm yere geldi, yan bama diz kt.
Alak sesle: Soyadnz ne? diye sordu. Adnz, rtbeniz, doum yeriniz? Snfnz?
Birliiniz? filn.
Banza ok zldm, Tenente. Umarm en ksa zamanda iyileirsiniz. Sizi bir ngiliz
arabasyla gndereceim.
iyiyim, dedim. ok teekkr ederim. Binbann dedii sanc balamt. Olup bitenlerle ilgilenemiyordum.
Biraz sonra ingiliz yaral arabas geldi. Yanat. Beni sedyeye koydular. Sonra da kaldrp
sedyeyi arabann iine yerletirdiler. Yanmda bir sedye daha vard. stn53
deki adamn burnunu gryordum. Sarglar arasndan kmt. Balmumu rengindeydi.
Ar ar soluk alyordu. Baka sedyeler de kaldrlp, stmzdeki asklara srld. Uzun
boylu ingiliz gelip ieriye bakt. Sarsmadan gtreceim, dedi. Rahat edeceksiniz.
Motorun grltsn iittim. ngiliz, yerine geti. El frenini brakt. Vitese geti ve yola
koyuldu.
Araba yokuu trmanrken, yoldaki kalabalk yznden ar ar ilerliyordu. Kimi zaman da
durup dnemeci almak iin geri geri gidiyor sonra yine devam ediyordu. Sonunda hzland.
stme bir eyin damladn farkettim bir ara. Dzenli bir biimde p p damlyordu. Sonra
enikonu akmaya balad. ofre seslendim. Arabay durdurdu, koltuunun arkasndaki
delikten bakt.
Ne var?
stmdeki sedyede yatan adamn yaras kanama yapt.
Tepeye az kald. Sedyeyi tek bama indiremem ki.
Arabay altrd. Kan durmadan akyordu. Tepem-deki adr bezinin neresinden aktn
gremiyordum. A-rabann ii epeyce karanlkt. stme akmasn diye kyya ekilmeye
altm. Gmleimin iine kadar ilemiti kan. lkt, yap yapt. yordum. Bacam da
ok aryordu. Dayanamyordum. Bir sre sonra yukardan akan kan azalmaya balad. imdi
yine p p damlyordu. adr bezi kmldad. stmdeki yaral yerleti.
Dnerek imdi nasl? diye sordu ngiliz. Geldik saylr.
ld m ne! dedim.
Damlalar seyreklemiti artk. Gne battktan sonra saaklardan sarkan buz damlalar
gibiydi. Yolu trmanrken, geceleyin, arabann ii souktu. Tepedeki gezici dispanserde sedyeyi
aldlar, yerine bir bakasn koydular. Yeniden yola koyulduk.
54
ONUNCU BLM
Gezici hastanenin kouunda leden sonra birinin beni grmeye geleceini bildirdiler. Scak
bir gnd, ierde sinekler uuuyordu vzr vzr. Emireri bir sopann ucuna balad
ktlarla tavandaki sinekleri kovmaya alyordu. Sonunda bu iten sklan emireri, uyuyunca
sinekler de tavandan aa indiler. Ben de fleyerek onlar kardm. Sonra uykuya daldm.
Hava ok scakt. Uyandmda bacaklarmn kandn duydum. Emirerini uyandrdm;
sarglarn zerine maden suyu dkt. Yatak bylece biraz serinlemi oldu.Uyumayanlar kouta kardan karya ene alyorlard. leden sonralar pek sessiz olurdu
nedense. Sabahlar srayla . hastabakcyla bir doktor hastalara bakmaya kard; yaralar
sarlrken yataklar yaplabilsin diye hastay pansuman odasna gtrrlerdi.
Bu yer deitirme hi de ho olmazd. Yataklarn iinde yatlrken de dzeltilebileceini
sonradan rendim.
Yataa su dklnce enikonu serinlemitim. O srada doktorlardan biri Rinaldi'yi getirdi.
Yataa eilip, yanaklarmdan pt. Ellerinde eldiven vard.
Naslsn evlat? diye sordu. Bak sana ne getirdim.
Bir ie konyak getirmiti. Emireri bir sandalye buldu; Rinaldi oturdu.
Sana iyi haberlerim var: Medaglia d'argento'yu (Gm madalya) alacaksn ama belki de
bronz madalya verirler.
O niye?
Ar yaralandn diye. Bir kahramanlk yaptn ka-ntlayabilirsen gm madalya
alabilirmisin. Nasl oldu bu i? Ne gibi bir kahramanlk yaptn?
Kahramanlk filan yapmadm. Yaralandmda peynir yiyorduk.
55
Hadi hadi! Mutlaka bir kahramanlk yapmsndr. yi dn?
Yapmadm.
Hi kimseyi srtnda tamadn m? Gordini birka kiiyi srtnda tadn sylyor. Ama
bakm merkezindeki doktor binba bunu kabul etmiyor. Ayrca madalya alabilmen iin
binbann da imzasn alman gerek.
Kimseyi srtmda tamadm. Zaten yerimden kmldayacak durumda deilim.
nemi yok, dedi Rinaldi.
Eldivenlerini kard.
Sana gm madalya verdireceiz galiba. teki yarallardan nce sana bakmalarn
istemediin doru mu?
Pek ayak diremedim.
Olsun. imdi yaralsn ya ona bak! Harekt da baarl geti.
Irma getiler mi?
Elbette! Bin kadar tutsak almlar. Bildiriyi okuma-drvm?
Hayr.
Ben sana getireyim de oku. ok baarl bir saldr.
ler nasl?
ok iyi. Keyfimiz yerinde. Seninle gurur duyuyoruz. Nasl oldu, anlatsana? Mutlaka gm
madalya verirler sana, anlatsana...
Sustu ve dnd:
Belki de ngilizler madalya verirler. Tandm bir ingiliz var. Gidip onunla konuacam.
Bakarsn o bir eyler yapabilir. ok mu ac ekiyorsun? Bir iki yuvarla. Asker, bir ie aaca
getir. Ah, grmeliydin, tam metre ince barsak kardm The Lancet Dergisi iin bir yaz
serisi olur. evirisini de sen yaparsn. Zavall evlat, nasl hissediyorsun kendini? Nerede kald
u kahrolas ie aaca? ok yrekli ve sessizsin. Sana baktka ac ektiimi bile
unutuyorum.
56
Eldivenlerini yatan ucuna vurdu.
Buyrun Signor Tenente, dedi, emireri.
ieyi a, bir de bardak getir, i unu. Kafatasnda bir ey yok ya? Raporuna baktm. Krk
mrk yokmu. Merkezdeki doktor binba kasabn teki. Bu ii ben zerime alsaydm, hi cann
acmazd. Nasl yaplacan reniyorum. Gn getike daha iyi reniyorum. Bu kadar ok
konutuum iin bala beni, evlat. Seni byle ar yaral grdke iim szlyor. u
konya. On be lirete aldm. Be yldzl. Yani iyi olsa gerek... Buradan knca gidip u ngilizi
greyim de sana bir madalya versinler.
Kolay kolay madalya vermezler adama.
ok alak gnllsn. rtibat subayn gnderirim: o ngilizi yola getirmesini bilir.
Miss Barkley'i grdn m?
Merak etme, hemen onu buraya getiririm.
Yoo... istemez, dedim. Gorizia'dan sz et bana. Kzlar nasl?
Kz-mz kalmad. ki haftadr ayn terane. Artk gitmiyorum. Utan verici bir ey. Kz deil
onlar, eski silah arkadalar...
Hi gitmiyor musun?
Arasra yeni bir ey var m diye bakmaya gidiyorum. Hepsi seni soruyor. yle uzun sre
kaldlar ki, arkada olup ktk.
Kzlar belki de cepheye gitmek istiyorlardr.
Anlattna gre, Capracotta'da kasabann aasn-daki derede alabalk varm. Geceleri flt
almak yasakm. Delikanllar, serenat yapabilirlermi ama flt ala-mazlarm.
64
Neden? diye sormutum.
Kzlarn geceleri flt sesi iitmeleri fenaym da ondan. Kyller insana Don derlermi.
Karlatklarnda da apkalarn karrlarm.
Her gn ava gidermi babas. Yemei kyllerin evlerinde yermi. Yabanclarn
avlanabilmeleri iin sabka-sz olduunu gsterir bir belgeleri olmalym.
Gran Sa?so d'italia'da aylar varm ama ok uzak-m oras. Aguila gzel bir kasabaym.
Yazn geceleri serin olurmu, italya'da bahar en gzel olan yer Abruz-zi'ymi. Ama en gzeli
sonbaharda kestane korularndan geip ava kmakm. Btn kularn eti yenirmi; nk
hepsi zmle beslenirmi. Hi yiyecek gtrmezmisiniz yannzda, nk yemei kyllerin
evlerinde yediiniz zaman onlar gurur duyarm.
Bir sre sonra uyudum.
ONKNC BLM
Oda upuzundu. Sada pencereler, ta dipte bir kap vard. Bu kapdan sarg odasna geiliyordu.
Yatamn bulunduu sra pencerelere, pencerelerin altndaki yataklar da duvara bakyordu.
Solunuza yatarsanz bakm odasna alan kapy grrdnz. Uta bir kap daha vard, kimi
zaman oradan da giriyorlard. Biri lmek zereyse yatan evresine perde geriyorlard, lrken kimse grmesin diye... Yalnz doktorlarla hastabakclarn ayakkablar, postallar
grnyordu paravanann altndan, bazen de fsltlar iitiliyordu.
Derken, papaz perdenin arkasndan kyordu. Hastabakclar st battaniye ile rtl ly
alyorlar, yataklarn arasndan geirerek, koridorun ucuna gtryorlard. O zaman biri de
paravanay katlayp, gtryordu.
Koua bakan binba: Yarn yola kacak msnz? diye sordu bana.
kabilirim, dedim.
Silhlara Veda / F. 5
65
Sabah erkenden beni yollayacaklarn syledi. Bu yolculuu imdi havalar snmadan yapmam
benim iin iyi olurmu.
Pansuman odasna gtrmek zere yataktan kaldrdklar zaman insan dardaki bahede
bulunan yeni mezarlar grebiliyordu. Baheye alan kapda bir asker oturuyordu. Ha yapar,
stlerine de baheye gmlenlerin adlarn, rtbelerini ve birliklerini yazard. Bu asker,
koutakilere dardan malzeme de alrd; bir keresinde bo bir Avusturya mermi kovanndan
akmak yapmt bana.
Doktorlar ok iyi insanlard, ok da usta grnyorlard. Daha iyi rntgen aralarnn
bulunduu, ameliyattan sonra da daha iyi tedavi grebileceim Milano'ya gndermek
istiyorlard beni. Ama ben Milano'ya gitmek istemiyordum.
Hepimizi buradan atmak gerilere yollamak istiyorlard. nk sava balaynca yatak
gerekecekti.
Hastaneden kmadan bir gece nce Rinaldi beni grmeye geldi, yannda bizim binba da
vard. Milano'da yeni kurulmu bir Amerikan hastanesine beni yollayacaklarn sylediler. Baz
Amerikan salk birlikleri gnde-riliyormu, bu hastane onlara ve talay'daki br
Amerikallara bakacakm Kzlha'ta bir hayli Amerikal varm. Amerika, Almanya ile savaa
girmi ama Avusturya ile girmemi.
Amerika'nn Avusturya ile savaa gireceinden italyanlarn kukusu yoktu. Kzlha bile olsa
Amerikallarn geldiini grdke seviniyorlard.
Bakan Wilson Avusturya ile savaa tutuacak m? diye sordular bana.
Ha bugn ha yarn, diye yantladm.
Avusturya ile ne alp veremediimiz vard, dorusu bilmiyordum ama Almanya ile savaa
girdiklerine gre Avusturya ile de savaabilirlerdi kanmca.
Trkiye'yle savaa girecek misiniz? diye sordular.
66
68
z. Sana bir srprizim var. Senin ngiliz kz Milano'daki Amerikan hastanesine gidiyormu.
Nasl, houna gitti mi? Byk bir kentte ngiliz sevgilinle kucak kucaa yaayacaksn artk.
Keke ben de senin gibi yaral olsaydm. Haydi, artk gidelim.
Gitmeyin, dedim.
Gidelim, dedi Binba, iki iip, rahatn karyoruz.
. Gitmeyin.
Gitmemiz gerek. Gemi olsun.
Ciaou.
Ciaou.
Ciaou.
Yaknda bekleriz, evlat, dedi Rinaldi.
pt beni. Binba da omuzumu okad.
Ayaklarnn ucuna basarak gittiler. Baktm ki adamakll sarho olmuum. Hemen
uyuyuverdim.
Ertesi sabah Milano'ya doru yola ktk. Krk sekiz saat sonra oradaydk. Yolculuk kt geti.
Mestre'nin bu yannda makas banda epeyce bekledik. ocuklar gelip ieriyi gzetlediler.
Kk bir ocuu bir ie konyak almaya yolladm, dndnde yalnzca grappa bulabildiini
syledi.
Grappa aldrdm, parann stn ocua verdim. Yanmdaki adamla birlikte iyt'k sarho
olduk. Vicenza'y geinceye dek uyanamadm. Kendime geldiimde yere kustum. Yanmdaki dj biiKa kez ksmt.
Sonra susurluktan yanmaya baladm. Verona aklarndaki depolarda irenin yannda yryen
bir askere seslendim. Biraz su getirdi. Yanmda sarho olan Geor: getti'yi uyandrp ona da su
verdim.
Omuzuma dk, dedi.
Sonra uykuya dald yine. Verdiim paray almad asker. stelik bir tane de portakal getirdi.
Portakal emip posasn attm. Askerin dardaki yk vagonunun yannda bir aa bir yukar
yrmesini seyrettim.
Bir sre sonra tren sarsld, yola koyuldu.
69
ONNC BLM
Sabahleyin erkenden Milano'ya vardk. Yk istasyonunda indirdiler bizi. Bir cankurtaran
arabas beni amerikan hastanesine gtrd.
Sedyede yatarken kentin neresinden getiimizi bilemiyordum ama bir pazar yerihdeydik.
arap dkknn spren bir kz grdm. Soka suluyorlard, ortalkta sabah kokusu vard.
Sedyeyi yere braktlar, ieri girdiler. Sonra kapc da onlarla birlikte kt. Byklar aarm bir
adamd kapc; banda bir kasket, zerinde kapc nl vard.
Sedye asansre smad. Asansrle mi yoksa sedye ile mi beni yukarya kartacaklarna karar
vermek iin bir sre tarttlar. Sonunda, asansrde karar kldlar. Sedyeden kaldrdlar beni.
Dikkat edin, dedim. Daha yava.
Asansre zor sdk, bacaklarm kvrlnca fena halde canm yand. Bacaklarm dz tutun,
dedim.
Dzeltemeyiz, Signor Tenente. Yer yok.
Bunu syleyen adam kolunu belime dolamt, ben de kolumu onun boynuna atmtm. arap
kokuyordu soluu adamn.
teki adam Dikkat et, dedi.
Dikkat etmeyen orospu ocuudur.
Bacaklarm tutan adam bir kez daha: Dikkat et diyorum sana! diye uyard.
Asansrn kaplar kapand. Kapc drdnc kat dmesine bast. Asansr ar ar
ykselmeye balad.
Sarmsak ve arap kokan adama, Ar mym? diye sordum.
Yok canm, dedi.
Homurdand. Biraz sonra da asansr durdu. Bir adam ayaklarmdan tutarak asansrden
kard beni.
Pirin tokmakl birka kap vard. Ayaklarmdan tutan adam bir kapnn zilini ald. Ayak sesi
iittik, ama kapy aan olmad. Sonunda merdivenlerde kapc grnd.
70
Sedyeciler: Neredeler? diye sordu.
Bilmem, dedi kapc. Belki aada uyuyorlar.
ar birini.
Kapc dndnde yannda gzlkl ve yal bir kadn vard. Belli ki hastabakcyd, sa ba
darmadankt.
talyanca konuamam, dedi.
Ben ngilizce biliyorum, dedim.
Odalar hazrlayamadk. nk hasta beklemiyorduk.
Beni brakabilecekleri bir oda gsterin.
Sizi hangi odaya yerletireceimi bilemiyorum.
Hangi oda olursa olsun. dedim.
Sonra kapcya italyanca: ' Bana bo bir oda bul, dedim.
Kapc: Odalarn hepsi bo, diye yant verdi.
Ne olur beni bir bo odaya yatrn, dedim.
Acm imdi dayanlamayacak kadar artmt. :; Kapc:
Gelin benimle, dedi.
. Uzun bir koridordan geirip panjurlar kapal bir -odaya gtrdler beni. ieride bir yatak ile
byk bir aynal gardrop vard.
araf olmad iin seremeyeceim, dedi kadn.
Sesimi karmadm.
Kapcya Cebimde para var, dedim. Be liret ver onlara. Sen de al. Ktlarm da hemireye
ver.
Sedye tayclar teekkr ettikten sonra kp gittiler.
Hemireye Bu ktlarda hastalma ilikin gerekli eyler yazl, dedim.
Kadn ktlar incelemeye balad. Sonra: italyanca okuyamam, dedi. Hem doktor
olmaynca elimden bir ey gelmez.
Gzleri yaarmt:
Amerikal msnz? diye sordu.
Evet.
71 '
Oda bo ve serindi. Yatakta yatarken, kardaki byk aynay grebiliyordum. Kapc yatan
yanndayd. Kibar bir insana benziyordu.
Kapcya: Gidebilirsin, dedim. Siz de gidebilirsiniz, hemirehannr dedim kadna.
Adnz neydi?
Bayan Walker.
Gidebilirsiniz, Bayan Walker. Uyumak istiyorum.
Odada yalnzdm. Soluk bile almadan yattm. Arlarm birazck azalmt imdi. Su istemek
iin zile bastm. Kimse gelmeyince uyudum.
Uyannca evreme gz gezdirdim panjurlar arasndan gn giriyordu ieri. Kirli sarg
bezleri iindeki bacaklarm yataktan kmt. Oynatmaya altm. Susuzluumu yeniden
hissettim. Zili aldm, ieri gen ve gzel bir hemire girdi.
Gnaydn. dedim.
Gnaydn, dedi. Doktor henz gelmedi. Como glne gitmi. Hastalnz nedir?
Yaralandm. Bacaklarmdan, ayaklarmdan, bir de bamdan yaralandm.
Adnz ne?
Henry. Frederic Henry.
Doktor gelmeden yaralarnza dokunanlayz.
Miss Barkley adnda bir hemire var m burada?
Hayr.
Peki, ieri girdiimde alayan kadn kimdi?
Hemire glmsedi:
O hemire Bayan Walker idi.
Hem konuuyor hem de zerimdeki sarglar zyordu. Yaralarn temizlenmesiyle
rahatlamtm. Basmdaki sargy zmedi.
Nerede yaralandnz?
Isonzo'da. Plava'nn kuzeyinde.
Nerede bu yer?
Gorizia'nn kuzeyinde...
Bu yerlerin onun iin pek nemi yoktu.
72
Acnz biraz hafifledi mi?
Evet, biraz hafifledi.
Bir derece koydu azma.
talyanlar dereceyi koltuk altna koyuyorlar, dedim.
Konumayn.
Dereceyi aldktan sonra sallad.
Ateim ka?
Syleyemem.
Rica ediyorum, syleyin.
Pek ateiniz yok.
Bacaklarmn ii demirlerle dolu.
Anlayamadm?
Havan topu paralar, eski vidalar, karyola yaylar ne ararsanz var bacaklarmda.
Ban sallad, glmsedi.
Bacaklarnzda yabanc bir madde bulunsayd ateiniz ykselirdi.
Siz bilirsiniz, dedim.
Odadan kt, sabahki yal hemireyle geri dnd. Beni sarsmadan yata dzelttiler.
Bu odayla hangi hemire ilgileniyor?
Miss Van Campen.
Ka hemire var?
Yalnzca ikimiz.
Baka gelmeyecek mi?
Birka kii daha gelecek.
Ne zaman?
Bilmiyorum. Ayrca hastalarn bu kadar ok soru sormas iyi bir ey deil.
Ben hasta deilim, dedim. Yaralym.
Dzelttikleri yatamn zerine tl bir araf serdiler. Bayan Walker bir pijama st giydirdi
bana.
ok iyi bir insansnz, dedim.
Miss Gage adndaki hemire gld.
Biraz su iebilir miyim? diye sordum.
Elbette. sterseniz kahvalt bile yapabilirsiniz.
73
Kahvalt istemem. Panjurlar biraz aar msnz?
Panjurlar alnca kardaki kiremitli damlar ve masmavi gkyzn grdm.
teki hemireler ne zaman gelecekler?
Niye sordunuz? Bizden honut deil misiniz yoksa?
Hayr, onu demek istemedim.
Oturak ister miydiniz?
Bir denesem fena olmaz.
. Oturaa oturttular beni, ama hareket etmem, ok gt. Ak kaplardan balkona baktm.
Catherine yatan yanndaki sandalyeye oturdu. Kap akt. erden dars grnyordu.
imdi lgnlm gemiti. Kendimi daha iyi hissediyordum.
imdi seni gerekten sevdiime inandn m? diye sordu.
77
Evet, ok tatlsn, dedim. Biraz daha kal. Seni seviyorum.
Bu yaptmz ocuka bir ey. Ya grrlerse.
Geceleri gelirsin.
Kimse renmemeli.
Elbette.
Beni seviyorsan dikkatli davranman gerek.
Benildrtyorsun.
Hadi, artk seni yormak istemiyorum. imdi gitmem gerek.
Hemen gel.
Gelebilirsem.-.
Gle gle sevgilim.
Gitti. Ona k olmak istemiyordum. Ama olan olmutu. Milano'daki hastanenin odasnda
neler geiyordu aklmdan.
Sonunda Miss Gage geldi.
Doktor biraz sonra gelecek, dedi. Como glnden telefon etti.
Ne zaman gelir?
leden sonra burada olacak.
ONBENC BLM
leden sonraya kadar bir ey olmad. Doktor, savatan bezmi, zayf, ufak tefek bir insand.
Kalamdaki elik paralarn karrken tiksintiyle bana bakyordu. Lokal anestezi yapt iin
hasta kolaylkla neresinin uyutuunu anlayabiliyordu.
Rntgen ektirirsem iyi olacan belirtti. Rntgen Ospedale Maggiore'de (Maggiore
Hastanesi) alnd; filmi eken doktor heyecanl, alkan ama neesiz bir insand.
Gvdesindeki yabanc maddeleri rntgende grebilsin diye, hastay omuzlarndan
kaldryorlard.
Filmler sonradan gnderilecekti. Doktor not defterine adm, birliimi ve izlenimlerimi
yazmam istedi. Sy78
lediine gre, yabancr maddeler irkinmi, pimi, insaf-szm. Avusturyallar orospu
ocuklarym. Ka kii ldrmtm? Kimseyi ldrmemitim ama onu memnun etmek iin
bir sr insan ldrdm syledim.
Miss Gage yanmdayd. Doktor kolunu omuzuna att onun. Kleopatra'dan da gzel olduunu
syledi. Acaba Miss Gage anlam myd bunu? Kleopatra, eski Msr kraliesi. Evet, yleydi.
Kk hastaneye cankurtaranla dndk; bir sre sonra kendimi yukarda yatakta buldum
yeniden.
Filmler o gn leden sonra geldi; doktor leden sonra gndereceine sz vermiti ve szn
tuttu.
Catherine Barkley filmleri gsterdi bana. Krmz zarflar iindeydiler. Zarflardan karp a
tuttu, ikimiz, de baktk.
Bu sa bacan, dedi. Bu da sol bacan.
Kaldr onlar, dedim. Yatan ucuna gel.
Gelemem, dedi. Yalnzca filmleri gstermek iin geldim buraya.
kp, gitti; yatyordum. O gn hava ok scakt, ben de yatmaktan sklmtm. Kapcy gazete
almak iin gnderdim.
Ne kadar gazete bulursan al, dedim.
Kapcdan nce doktor geldi odaya. Dikkat ettim: bu ii pek beceremeyen doktorlar
birbirlerinin grlerini almak birbirlerinin yardmlarna snmak istiyorlar. Apandisitinizi
alamayacak bir doktor size baka bir doktoru salk verir ve o da bademcikleri bile doru drst
alamaz. te bu doktor da yleydi.
Size bir ey syleyeceim. Miss Barkley'in bir sre iin gece nbetlerini brakmasna ne
dersiniz? Pek bitkin grnyor. Bunun bir nedeni olmal.
Miss Gage bana bakt.
90
Ben arkadanzm, dedi. Benimle daha ak konuabilirdiniz.
Ne demek istiyorsunuz? Samal brakn. Bu muydu btn istediiniz? Bir vermut ier
miydiniz? .' Pekala. Gidip getireyim.
Dolaptan bir ie kard ve bir bardak getirdi.
1 Barda siz aln, dedim. Ben ieden ieceim. '- Buyrun, dedi Miss Gage.
Sabahlar ge vakte kadar uyumam konusunda Van Campen ne syledi?
Laf olsun diye syledi. Sizin iin ayrcalkl hastamz diyor.
Can cehenneme.
Ktlkten deil, dedi Miss Gage. Ne de olsa yal, biraz da huysuz. Sizden de hi
holanmad.
Evet.
Ama ben sizden holanyorum. Unutmayn arkadanzm sizin.
ok iyisiniz.
Hayr. Kimi iyi ve tatl bulduunuzu biliyorum. Ben yalnzca iyi bir arkadanzm. Ayanz
nasl?
yi.
zerine dkmek iin biraz maden suyu getireyim. Alnn iinde kanyor olmal. Dars ok
scak.
ok iyisiniz.
ok kanyor mu?
Yo. imdi biraz daha iyi.
Bu kum torbalarn dzelteyim. Eildi. Arkadanzm.
Biliyorum.
Hayr, bilmiyorsunuz. Ama gnn birinde renirsiniz.
Catherine Barkley gece nbetlerine gn ara verdi. Sonra yine geldi. Sanki uzun bir
yolculuktan sonra karlaan iki sevgili gibiydik.
91
ON SEKZNC BLM
O yaz iyi vakit geirdik. Dar kabildiim zamanlar parkta faytonla gezinti yapyorduk. Yava
giden at, parlak silindir apkal arabacy ve yanmda oturan Catherine Barkley'i
anmsyorum.
Ellerimiz birbirine dokunur dokunmaz iimiz bir ho olurdu.
Koltuk denekleriyle yrmeye baladktan sonra Biffi'ye ya da Gran d'italia'ya gitmeye
baladk. Yemei darda yerdik. Gidip gelen garsonlar, yoldan geen insanlarla Gran
d'italia'y ok sevdiimizi anladk.
ef garson George bize en gzel masay ayrrd. Hafif kta biz gz gze gelirken yemek
seimini ona brakrdk. araplardan birounun, rnein fresa, barbera ve tatl beyaz arabn
tadna bakmtk. Ama buz kovasnda duran beyaz kapri arabna baylyorduk. Sava
nedeniyle srf ikiyle uraan zel bir garson yoktu. F-resa gibi araplardan istediimde ef
garson George utanga utanga glmsemi ve:
Dnebiliyor musunuz, yle bir lke ki, araplar ilek tadnda, demiti.
Neden olmasn? diye sormutu Catherine. Bundan iyisi can sal.
Bir kez deneyin, demiti George. Ama teme-. nime ufak bir ie margaux getireyim.
Ben de bir deneyeyim George.
Size tavsiye etmem. stelik ilek gibi de kokmuyor.
Belki kokar, demiti Catherine. ayet ilek gibi kokuyorsa ok iyi.
Getireyim yleyse, demiti George. Hanmefendi beenmezse alp gtrrm.
Pek arap gibi deildi. Syledii gibi ilek de kokmuyordu. Yeniden capri'yi denedik.
Bir akam paraszdm. George yz liret bor para verdi bana.
92
nemi yok, Tenente, dedi. Paraszln ne demek olduunu bilirim. Eer size ya da bayana
para gerekirse ekinmeyin, her zaman vermeye hazr olduuma inann.
v Yemekten sonra galleria'da yrr, br lokantalarn nnden geer, sandvi satlan o kk
dkknn nnde dururduk.
Kzarm ekmeklerin arasna konulmu jambonlu, anezli ve marullu sandvilerden alrdk
geceleyin acktmzda yemek iin. Sonra galleria'dan kp katedralin nndeki faytonlardan
birine biner, hastaneye dnerdik.
Kapc bizi kapda karlard, koltuk deneklerimi tutard. Arabacnn parasn verdikten sonra
asansrle yukarya kardk. Catherine ise hemirelerin bulunduu alt kata inerdi.
Ben de kimi zaman odama girerdim; kimi zaman da balkonda oturur, ayam bir sandalyeye
atar, damlardaki krlanglara bakarak Catherine'i beklerdim.
Catherine ile karlatmzda sanki uzun bir yolculuk sonras kavuan sevgililer gibiydik.
Koltuk deneime dayanarak ben de onunla birlikte hastalar ziyaret ederdim. ini bitirdikten
sonra Catherine'le benim odann balkonuna gelir, birlikte otururduk.
Ben yattktan sonra Catherine usulca odama gelirdi. Salarn okamaya baylrdm. Yatan
kysnda oturur, hi kmldamazd. Sonra birden eilir ve beni perdi.
pek gibi salar vard. Gn madan nce sular nasl parlarsa onun salar da yle parlard
geceleri.
Catherine'nin yz, vcudu ve teni ok ama ok gzeldi. Yan yana yatardk; yanaklarna,
alnna, gzlerinin altna, enesine, boazna dokunurdum parmaklarmn ucuyla.
Piyano tular gibi przsz, derdim.
O da parmayla enemi okar:
Zmpara kd gibi przl, piyano tularn actyor, derdi.
Pek mi sert?
93
Yo; bitanem. aka ediyorum.
Geceler ok gzeldi, birbirimize dokunabildiimiz zaman mutlu oluyorduk. O zamanlarn
dnda birok sevime yollarmz vard, ayr odalarda yatarken bile birbirimizin aklna
birtakm dnceler sokmaya alrdk. Bazen baarrdk da, ayn eyi dndmz iindi
belki de.
Hastaneye ilk geldii gn birbirimize evlendiimizi sylyorduk. Ve bir bir sayyorduk geen
gnleri. Ben gerekten evlenmek istiyordum ama o evlendiimiz zaman bizi birbirimizden
ayracaklarn sylyordu. Evlenme ilemlerine balasak bile onu gz hapsine alrlarm.
talyan yasalarna gre evlenecektik. Evlenme ilemleri de korkuntu.
Bazen ocuumuz olur dncesiyle kayglanyordum. Ama uzun sredir evliymiiz gibi
davranyorduk birbirimize. Bir gece bu konuyu grtk.
Catherine:
Ama^ sevgilim beni buradan baka bir yere gnderirler, dedi.
Bakarsn gndermezler.
Mutlaka gnderirler. Sava bitinceye dek ayrrlar, kendi lkeme gnderirler beni.
zin alp gelirim.
skoya'ya izinli gelmen olanaksz. Hem gelsen bile seni geri yollamam. Evli gibiyiz. imdi
evlenmenin bir yarar yok.
Seni dndm iin byle syledim.
Ben en diye bir ey olamaz. Seninim ben. Beni ayr biriymiim gibi sayma.
Kadnlarn evlenmeye can attklarn sanrdm.
Oras yle. Ama ben seninle evliyim. Yoksa karlk yapamyor muyum?
Kim demi, her eyin en gzelini yapyorsun.
Biliyor musun, sevgilim, daha nce bir evlenme hazrl daha geirmitim.
Kapat bu konuyu.
94
Yalnz seni sevdiimi biliyorsun. Beni baka birisi daha sevdi diye zlmemelisin.
zlyorum.
Her eyimi sana adadktan sonra l birisini kskanmamalsn.
Kskanmyorum ama onun lafn da iitmek istemiyorum.
Sevgilim, ben de senin her trl kadnla dp kalktn biliyorum, ama yine de
aldrmyorum.
Gizlice evlenemez miyiz? diye sordum. Ya bama bir i gelirse? Ya da bir ocuumuz
olursa?..
Ya kilisede ya da belediyede evlenilir. Baka yolu yok. Aslnda biz gizlice evlendik. Dindar biri
olsaydm seninle aramdaki bu ilikiye asla yanamazdm.
Anmsyor musun, bana Saint Antuan vermitin?
Uur getirsin diye. Bana da baka birisi vermiti.
Hibir eye aldrmyor musun yani?
Tek korkum benden ayrlman. Benim dinim sensin. Her eyimsin. .
istediin an evlenebilirim seninle.
Namusumu kurtarmak istiyormusun gibi konuma. Aslnda namusluyum ben. nsan
mutluluk duyduu bir eyden niye utansn? Sen mutlu deil misin yani?
Ama beni brakmayacaksn, bakasna gitmeyeceksin, deil mi?
Hayr, sevgilim. Seni brakp gidemem. Yalnz, bamza kt bir ey gelecekmi gibi bir
duygu var iimde. Ama seni brakmayacam, hi zlme.
zlmyorum. Seni ok seviyorum. Ama sen benden nce baka birini sevmisin.
Ne oldu ona?
ld.
Evet lmeseydi seni tanyamayacaktm. Geri birtakm hatalarm oluyor, ama hibir zaman
sadakatsizlik edemem. Sana yle sadk kalacam ki belki de gnn birinde benden
bkacaksn.
Yaknda cepheye dnmek zorundaym, dedim.
95
Gidinceye dek dnmeyelim bunu, dedi. Gryorsun ki mutluluktan uuyorum sevgilim.
Hem ok gzel eleniyoruz. Seninle ilk tantm an az kalsn mutluluktan kalbim duracakt.
imdi mutluyuz ve birbirimizi seviyoruz. Seni mutlu etmek iin ne istersen onu yapaym,
istersen salarm oka. Benimle oynamak ister misin?
Evet, yataa gel.
Olur, ama nce gidip hastalara bir bakaym.
ONDOKUZUNCU BLM
Yaz byle geip gitti. Geen gnler pek kalmam aklmda. Yalnz, havalar ok scak gidiyordu.
Gazetelerde de bir sr zafer haberleri vard.
Sapasalamdm, bacaklarm abucak iyileti. Artk koltuk deneklerini brakm, bastonla
yrmeye balamtm. Sonra Ospedale Maggiore'da dizleri oynatma jimnastii, masajlar,
banyolar, n tedavileri balad.
Hastaneye leden sonralar gidiyordum. im bitince bir kadeh iki yuvarlyor ve gazetemi
okuyordum. Kentte pek dolamyordum. Hastaneye gideceim zaman iple ekiyordum.
nk tek isteim Catherine'! grmekti.
Bunun dnda zaman ldrmek istiyordum. Kimi zaman bol. bol uyuyor, yarlara ve tedaviye
gidiyordum. Kimi zaman da ngiliz-Amerikan Kulb'ne uru yordu m. Maroken koltuklara
gmlp dergilere gz atyordum.
Koltuk deneklerini braktktan sonra Catherine ile dolamamza izin vermiyorlard. nk
yardm gerekmeyen bir hastayla hastabakcnn babaa dolamalar yakksz bir durum
saylyordu. Bu yzden leden sonralar birlikte olamyorduk. Yalnz Ferguson da gelirse, arasra gidebiliyorduk yemee.
96
Catherine'nin ilerini zerine alan Miss Van Cam-pen bizi iten iki dost olarak kabul etmiti.
Soylu bir aileden geldiini sand iin Catherine'i hogryordu. Aslnda kendisi de soylu bir
ailedenmi. Hastanede yle ok i vard ki, ban kayacak zaman yoktu Van Cam-pen'in.
O yaz pek scak geiyordu. Geri Milano'da bir ok e dost vard, ama akam olur olmaz hemen
hastaneye dnyordum.
Sava, Carso'ya doru sryordu. Plava'nn karsndaki Kuk' almlard, imdi de Bainsizza
Ovas'n almaya alyorlard.
Bat cephesinden gelen haberler pek i ac deildi. Sava bir sre daha srecekti belli ki.
Geri savan iindeydik ama asker toplayp onlar savaa hazrlamak en azndan bir yl
srerdi. Bu yl belki de iyi bir yl olurdu.
talyanlar epeyce zayiat vermilerdi. Bu gidie bir anlam veremiyordum. Bainsizza ile Monte
San Gabrieie ele gese bile Avusturyallarn elinde ynla da vard daha. Grdm o yksek
dalarn hepsi uzaklardayd.
Carso'da denize uzanan bataklklar olmasna karn hl ilerleniyordu. Napoleon olsa
Avusturyallar oktan yenerdi. Ovada arpmaktansa dalarda arpmay ye tutard.
Aaya inmelerine izin verir, sonra da Ve- -rona yaknlarnda onlar darmadan ederdi.
Bat cephesinde kimsenin kimseyi yendii yoktu. Belki de artk savalarda yenmekten ok
sava srdrme eilimi balamt. Bir tr Yzyl Sava'yd bu.
Gazeteyi aldm yere koyduktan sonra kulpten ktm. Merdivenlerden aa yavaa indim.
Grand Hotel'in nnde bizim ihtiyar Meyers ve karsyla karlatm. A-rabadan iniyorlard. At
yarlarndan dnen Bayan Meyers siyah giysiler iindeydi. Kocaman memeleri vard. Kocas
ise krlam byklar ve elindeki bastonuyla yakkl denebilecek biriydi. Yry bir garipti.
Kars: Naslsnz? diyerek tokalat benimle.
Silhlara Veda / F. 7
97
Meyers ise:
Merhaba, dedi,
Yarlar nasl gitti?
ok iyi. Oynadm atlardan kazand.
Ya sizinki nasl gitti? diye sordum Meyers'e.
iyi. Ben de bir tane tutturdum.
Bu ii nasl kazanyor, dedi Bayan Meyers. Bana hi sylemez.
Bir eyler yapyorum, dedi Meyers. Siz de kendinizi gstersenize.
Konuurken size bakmtyormu ya da sizi bakas sanyormu gibi bir havas vard. ,
Gstereceim, dedim.
Sizleri grmeye geliyordum hastaneye, dedi Bayan Meyers. ocuklarm iin bir eyler
hazrladm. Hepiniz yavrularmsnz benim.
Sevinecekler sizi grnce.
Hepsi ocuklarm. Siz de ocuklarmdan birisiniz.
Ben gideyim, dedim.
Sevgili ocuklarmn hepsine benden selam gtrn, dedi. Size ok ey getireceim. Marsala
ve rek.
Hoa kaln, dedim. Sizi grnce ok sevinecekler.
Gle gle, dedi Meyers. Galleria'ya geldiinizde masamz biliyorsunuz. Her gn leden
sonra oradayz. .
Caddede yrmeye baladm. Cova'dan Catherine iin bir eyler alaym dedim. eri girip bir
kutu ikolata aldm. Kz kutuyu sararken ben de bara doru uzandm. Birka ngilizle birka
havac vard. Bir tek martini yuvarladm. Sonra ikolata kutusunu aldm, hastanenin yolunu
tuttum.
Scala'ya inen caddenin bandaki kk birahanede baz tandklar vard. Bir viskonsl, an
dersleri alan iki gen, bir de Ettore Moretti. San Fransiskolu bir italyand, imdi italyan
ordusundayd.
98 .
Bir kadeh iki itim onlarla. Tenorlardan birinin ad Ralphe Simmons idi. Enrico del Credo
adyla ark sylyordu. Sesinin gzel olup olmadn bilmiyorum ama hep byk havalarda
grnyordu. Souktan kzarm burunlu, iman bir adamd. Pivenza'dan geliyormu. Tosa
operasnda byk bir baar kazanm.
Sesimi dinlemediinizi sanyorum, dedi.
Burada ne zaman oynayacaksnz?
Sonbaharda La Scala'da kacam.
Kalbm basarm sandalye frlatacaklardr, dedi Ettore. Duydunuz mu, Modena'da sahneye
nasl sandalye yadrmlar?..
nanmayn ona.
Doru sylyorum, dedi Ettore. Ben de orday-dm. Yalnz ben alt sandalye attm.
Babozuun tekisin sen.
talyancas bozuk, dedi Ettore. Nereye giderse suratna sandalye frlatyorlar.
Piacenza Kuzey italya'da konser verilecek en zor yerdir, dedi br tenor. Orada ark
sylemek her babayiidin harc deildir.
Bu tenorun ad Edgar Saunders idi. Edouardo Giovanni takma adn kullanyordu.
Keke oraya gelip de sana nasl sandalye attklarn grebilseydim, dedi Ettore. nce
italyanca ren.
Bu adam kak anlalan, dedi Edgar Saunders. Sandalye frlatmak lafndan baka bir ey
bildii yok.
Siz ikiniz aznz bir atnz m tamamdr, seyirciler ister istemez sandalyeleri frlatverirler,
dedi Ettore. A-merika'ya dndnzde La Scala'da kazandnz zaferleri anlatrsnz. Yahu
daha ilk notay iitmeleriyle sizleri La Scala'dan atmalar bir olur be!
Ekimde Scala'da Tosa operasnda ark syleyeceim, dedi Simmons.
Ettore, Viskonsle: Biz de gideriz, deil mi Mac? diye sordu. Onlar sandalye
bombardmanndan koruyacak birileri gerek.
99
Canm Amerikan ordusu bal gibi yapabilir bu grevi, dedi viskonsl. Simmons, bir iki daha
ier misin? Ya sen, Saunders?
ierim, dedi Saunders.
Ettore: Gm madalya vereceklermi diye duydum, dedi bana. Niye verecekler?
Bilmiyorum. Daha dorusu vereceklerini sanmyorum.
Neden vermesinler? Cova'daki kzlar seni batac ederler o zaman, iki yz Avusturyal
ldrdn, sonra koca bir siperi tek bana ele geirdin, inan bana bu madalyalar alana dek
akla karay setim ben.
Ka madalya aldn, Ettore? diye sordu viskonsl.
Tm madalyalar o ald, dedi Simmons. Zaten bu sava da b gen iin srdryorlar.
ki bronz, tane de gm madalya aldm, dedi Ettore. Ama yalnz birinin ktlar geldi.
tekiler ne oldu? diye sordu Simmons.
arpma baaryla sonulanmazsa madalya filan vermiyorlar adama!
Ka kez yaralandn, Ettore?
kez ar yaralandm. Sonra tane de yaral nianm var. Nah ite...
Ceketinin kolunu aaya ekti. Omuzunun aasna dikilmi siyah zemin zerinde tane
paralel gm erit vard.
Ettore:
, Senin de olmal, dedi bana. insann byle bir erit almas inann gzel bir ey. Madalya
almaktan daha iyi. nan bana olum, nian almak byk bir onurdur. U ay hastanede
yattn m, bir nian alyorsun.
<Nerenden yaralandn, Ettore? diye sordu viskonsl.
Ettore kolunu svad:
Buramdan.
Derin krmz yara izini gsterdi:
Torino'ya geldii zaman sava patlak vermi. Kz kardeini ise Amerika'daki amcasnn
yanna . yollamlar. O yl retmen okulunu bitirmek zereymi. Herkesin cann skan
gerek bir kahramand Ettore. Catherine onu hi ekemiyordu.
Bizde de kahramanlar var, dedi. Ama bizim kahramanlar hi deilse sessizler, sevgilim.
Benim pek umursadm yok.
Doru ama kendini beenmiin biri. kimizi de ok skyor.
Haklsn.
' Hem .biliyor musun, sevgilim? Belki de cephede ok yararlklar gstermitir, ama n'olursa
olsun yine de ben ona snamadm.
szde yaknda yzba olacakm.
Baya sevindim, dedi Catherine. Keyfine diyecek yoktur.
Benim de yksek rtbeli bir subay olmam ister miydin?
Hayr, sevgilim. Beni bir lokantaya gtrecek rtben varsa bu benim iin yeter.
ite benim de rtbem bu.
Fazlasn istemem. Belki de ban dner. Hi de kendini beenmi deilsin sevgilim. yle
olsaydn bile yine de seninle evlenirdim.
Balkondaydk. Alak sesle konuuyorduk. Ay henz domamt. Fakat kentin zerine sis
kmt. Biraz sonra ieri girdik.
imdi yamur yayordu. atya vuran damlalarn tprtlarn iitiyorduk, ieri yamurun
girip girmediini anlamak iin dar bir gz attm.
Catherine:
Baka kimleri grdn? diye sordu.
Mayers'leri.
103
Garip bir kar koca.
Memlekette hapishanedeymi. Meyers lecek diye dar yollamlar.
imdi de Milano'da rahatna bakyor.
Rahat bir yaam srdn pek sanmam.
Ne de olsa hapishaneden daha iyidir.
Kars bir eyler getirecekmi buraya.
Gzel eyler getiriyor. Seni de sevgili olu olarak gryor.
Evet.
Aslnda sizler onun sevgili oullarsnz. dedi Catherine. Yamurun sesini dinle.
Birden hzland.
Beni hep sevecek misin?
Elbette.
Yamur yamasa bile, deil mi?
Elbette.
Sevindim buna. nk yamurdan korkarm ben.
Neden?
Uykum gelmiti. Darda ise yamur durmadan yayordu.
Bilmem. ocukluumdan beri korkarm yamurdan.
Ben severim ama.
Aslnda ben de yamurda yrmeyi severim ama birisini sevince iime hzn kyor.
Ama ben seni hep seveceim.
Ben de seni yamurda, krda, rzgrda, her eyde seveceim.
Uyku bastrd.
:<Uyu, sevgilim. Her eye karn seni yine seveceim..
Aslnda yamurdan korkmuyorsun, deil mi?>
Birlikte olunca korkmuyorum.
Niye korkuyorsun?
Bilmiyorum.
Sylesene.
104
Syleyemem. . ' . Ne olur, syle. .
Pekala. Yamurdan korkuyorum. nk yamur yanca kendimi lm sanyorum.
Sama.
Bazen sen de lm oluyorsun. Bu olabilir ite.
Sen lmeyeceksin. nk seni koruyacak gteyim ben.
Ltfen konuma, bu geceyi ldrmeyelim. stelik de ok az zamanmz var.
Haklsn. Zaten konutuklarmz samasapan eylerdi hep.
Evet.
Korkmuyorum yamurdan. Korkmuyorum yamurdan. Ah, tanrm, keke korkmasaydm.
Alyordu. Yattrmaya altm. Sustu, ama darda yamur hl yayordu.
YRMNC BLM
Bir gn leden sonra at yarlarna gittik. Ferguson ile Crowell Rodgers de bizimle geldiler.
Rodgers, mermi tpasnn patlamasyla gzlerinden yaralanan arkadat.
le yemeinden sonra kzlar giysilerini deitirmeye gittiler. Biz de Crowell'inm odasnda
oturup at yarlar ile ilgili haberleri okuduk. Crowell'in ba sarglar iindeydi. Yarlardan pek
holanmazd ama laf olsun diye okurdu. Atlarn korkun eyler olduunu ama elimizde baka
at olmadn sylyordu.
htiyar Meyers Crowell'i severdi. Bu iin inceliklerinden sz ederdi ona. Neredeyse her yar
kazanrd Meyers, ama kazan oran dt iin bu iin pf noktalarn bakalarna
anlatmazd.
At yarlarnda trl trl hileler yaplyordu. Baka
105
yerlerden kovulmu insanlar italya'da yaryordu. Geri Meyers'in tahminleri doru kyordu.
Ama ona bir ey sormak gelmiyordu iimden. Sorularm geitirirdi kimi zaman. Yant
vermek zorunda kalsa bile can sklm gibi bir havaya brnrd. Ama Crowelli kazandrmak
iin elinden gelen her eyi yapard.
Crowell'in iki gz de yaralyd. Ama bir tanesi aka ktyd. Meyers'in de gzleri rahatszd,
belki de Cro-well'i bu yzden kolluyordu. Oynayaca at karsna bile sylemezdi Meyers.
Kars arada srada kazanr, yitirince de fkelenirdi.
Drdmz bir faytona atladk, San Siro'ya gittik. Hava ok gzeldi. Tramvay yolunu izleyerek
kent dndaki tozlu yola ktk. Demir parmaklkl vidalar, aal baheler ve iinde su akan
hendekler vard. Kuzeyde de dalar...
Yar yerine giden birok araba vard. Kapdaki adamlar bize bilet filan sormadlar, nk
srtmzda subay niformas vard. Arabadan indik, liste aldk, alann dnda yrdk. Sonra
yar alannn o yumuak, kaba toprandan karya, atlarn bulunduu yere getik.
Oturulacak tahta sralar eskiydi, ahrlarn yanna sralanmlard. Birok tandkla karlatk.
alandaki it boyunca bir sr asker duruyordu. Atlarn bulunduu yer tklm tklmd.
Sralarn arkasndaki aalarn altnda atlar dolatryorlard. Ferguson'la, Catherine'e birer
iskemle bulup oturttuk.
Atlardan biri mora alan siyah renkteydi. Crowell kalbm basarm bu at boyamadr diye
tutturdu. Ata alc gzyle yle bir baktk. Boyama olabilirdi. Atlara bin zili almak
zereyken ortaya kmt bu at. Binicisinin kolundaki numaraya bakarak, bu at listeden
aradk, Listede bu atn ad Japalac't. Kara bir iditi.
imdiye dek en azndan bin metrelik bir kouyu kazanamam atlar arasndayd bu yar.
Boyanm olduundan Catherine'in de kukusu yoktu. Ferguson, ekimser kalmt. Bana
kalrsa grn kuku uyandr106
cyd. Aramzda yz liret topladk. Listeye gre bu at bire otuz be veriyordu. Crowell, biletleri
almaya gitti. Biz de binicilerin bir kez daha atlarla geilerini izledik. Sonra aalarn altna
gittiler, oradan geip, ar ar piste klarna baktk.
Yar seyretmek iin sralara ktk. San Siro'da o zamanlarda lastik ubuk falan yoktu.
Balama iaretini verecek olan adam atlar sraya koydu. Atlar yolun banda, uzaktan ufack
grnyorlard. Adam uzun kamsn aklatarak yar balatt.
nmzden getikleri srada siyah at ndeydi. Dnemeci aldklarnda siyah at tekilerden on
be boy ilerdeydi. Yar bitirdikten sonra o hzla dnemeci bir kez daha dnd.
Nefis bir ey deil mi? diye bard Catherine; bin liretten fazla kazandk. Mthi bir at
olmal.
Paramz almadan nce, dedi Crowell, umarm boyas akmaz.
Nefis bir atm, dedi Catherine. Bakalm Bay Meyers ona m oynad...
Bay Meyers'e: Tutturdunuz mu? diye bardm.
Ban sallad:
Ben tutturamadm, dedi. Siz hangisine oynadnz ocuklar?
Japalac'a.
Yok yahu? Bire otuz be verdi!
Rengini beendiimiz iin ona oynadk.
Ben beenmemitim. Tohuma kam gibi geldi bana. Ona oynama dediler.
Listeye gre bire otuz be veriyor, dedim.
Pek para vermez, dedi Meyers. Son anda epey para yatrdlar ona.
Kimleryatrd?
Kempton'la adamlar. Sylediydi dersiniz, bire iki bile vermeyecek.
O da para m? Ben bin liret alrz sanmtm, dedi Catherine. Bu hileli yartan hi
holanmadm.
107
Ferguson: Hileli ve berbat bir ey bu, dedi.
Tabii, dedi Catherine, iin iinde hile olmasayd biz de ona oynamayacaktk. Ama olsun,
bin liret fena para deildi aslnda.
Gidip birer iki ielim, bakalm ne kadar veriyorlar, dedi Crowell.
Rakamlarn asld yere gittik, para datma zili ald, Japalac adnn yanna 18.50 ganyan
astlar. Bu demekti ki, on liretlik bahislerden bile daha az veriyordu.
Sralarn altndaki bara gittik. Birer viski-soda itik. Tandk birka kalyanla, viskonsl Mc
Adams'a rastladk, kzlarn yanna giderken peimize takldlar, italyanlar inceliklerinden
nerdeyse krlacaklard. Biz aaya, yeniden oynamaya giderken Me Adams, Catherine ile
konuuyordu. Bay Meyers kasalarn yanndayd.
Sor bakalm hangisine oynam? dedim Crowell'e.
Hangisine oynuyorsunuz Bay Meyers? dedi Crowell.
Meyers elindeki listeyi ald. 5 numaray iaretledi.
Crowell:
zin verir misiniz, biz de ona oynayalm? dedi.
Oynayn oynayn, dedi Bay Meyers. Ama sakn karma tlatmayn, dedi.
Bir ey ier misiniz? diye sordum.
Hayr, saolun. Ben iki kullanmam.
5 numaraya yz liret ganyan oynadk, yz liret de please. Sonra birer viski soda itik.
Olduka neeliydim. ki italyan'a daha rastladk. Bizimle birer kadeh iti ikisi de. Sonra
kzlarn yanna geldiler bizimle. Bu italyanlar da ok naziktiler. Daha nce getirdiimiz
italyanlarla nezaket yarna girdiler.
Biraz sonra herkes ayaktayd. Biletleri Catherine'e verdim.
Hangi ata oynadnz?
Bilmem, Bay Meyers seti.
Adn bile bilmiyor musun? 108
Hayr, listeden bulabilirsin. 5 numara sanrm. Sendeki bu gven insan duygulandryor,
dedi. Be numara kazand ama para vermedi. Bay Meyers kzd.
Yirmi liret almak iin iki yz liret yatrmak gerekiyor, dedi. On liret verip iki bilet alyorsun.
Demez. Karm yirmi liret yitirdi.
Dikkatle bir kez daha okudum. Tedavim bittii gn iznim de bitiyordu. hafta yirmi bir
gnd.
Beni yemee beklemeyin, dedim hastanedekilere.
Hastanenin bulunduu sokan st banda bir lokanta vard. Yemee oraya gittim, masada
mektuplar okudum. Corriere della Sera'y okudum.
Mektuplardan biri bykbabamdan geliyordu. Aile haberleri, yreklendirici szler, iki yz
dolarlk bir ek, birka tane de gazete kesii vard. Bizim alaydaki papazdan canskc bir
mektup: Franszlarn yannda pilotluk ediyormu, ok belal bir eteye atm, onu
anlatyordu. Bir de Rinaldi'den bir mektup. Milano'da ne kadar kala-cakmm, ne var ne
yokmu? Gelirken benden gramofon pla istiyordu, bir liste yapmt.
Yemekte kk bir ie chianti, sonra da bir kadeh konyakla, kahve itim. Gazeteyi okuyup
bitirdim, mektuplar cebime koydum, gazeteyi bahile birlikte masaya brakp ktm.
Hastanedeki odama gelince, soyundum, pijamam giydim. zerime de hrkam alp, balkon
kapsnn perdesini ektim, yatakta oturdum, Boston gazetelerini okumaya baladm. Bayan
Meyers'in hastanedeki ocuklarna brakt bir yn gazetenin iinden almtm bunlar.
ikago'nun Beyaz orapllar Amerika lig bayran kazanmak zereymi, New York Giants da
ulusal ligde bata gidiyordu. Babe Ruth Boston'da oynuyordu o zamanlar. Gazeteler pek i
ac deildi, haberler nemsizdi, ilgin eyler yoktu, sava haberlerinin tm eskiydi.
Silhlara Veda / F. 8
113
Amerika haberlerinin hepsi eitim kamplarna ilikindi. E-itim kampnda olmadm iin
sevindim.
Beyzbol haberlerini yalnzca okuyordum, bu konuyla da bir tek ilgim yoktu. Birok gazete
olunca insan stn-kr okuyor. Pek sras deildi ama beyzbol haberlerini okudum bir sre.
Amerika'nn savaa girip girmeyeceini dndm. Ligleri erteleyecekler miydi acaba?
Sanrm ertelemezlerdi.
Milano'da at yarlar sryordu, stelik sava bundan beter olamazd. Fransa'da at yarlarn
durdurmulard. Oynadmz at, Japalac da oradan gelmiti zaten. Catherine saat dokuzda
iba edecekti. e balad zaman ayak seslerini iittim, bir kez da koridordan getiini
grdm. Birka oday dolatktan sonra benim odaya geldi.
Ge kaldm sevgilim, dedi. Yapacak ynla i vard. Naslsn?
Evraklarmdan ve izinden sz atm.
Ne kadar gzel, dedi. Nereye gitmek istiyorsun?
Hibir yere. Burada kalmak istiyorum.
Delilik bu. Git bir yere ben de gelirim.
Nasl becereceksin bu ii?
Bilmiyorum ama beceririm.
Sen esiz bir insansn.
Hi bile deil. Yitirecek bir eyin olmaynca yaam ekip evirmek g deil.
Ne demek istiyorsun?
Hi. Eskiden bana kocaman geldiini sandm engellerin imdi gzme ne denli kk
grndn dnyorum da.
Bana kalrsa pek de kolay bir i deil bu.
Kolay, sevgilim. Baktm olmuyor, eker giderim, ama iin bu kadar zora bineceini
sanmyorum.
Nereye gidelim? .
Benim iin farketmez. Sen nereye istersen. Kimseyi tanmadmz bir yere...
114
Senin iin farketmez, ha? Evet, etmez.
zgn ve kaygl grnyordu. Neyin var, Catherine? Yok bir ey. Yok bir eyim. Yo yo,
var bir ey.
Hayr yok. Doru sylyorum, yok bir ey. Biliyorum, var bir ey. Bana syle sevgilim,
benden gizlemen iin hibir neden yok.
Bakalar tartyor ama. Hem seviiyorlar, hem bile bile ters anlyorlar birbirlerini, kavga
ediyorlar, sonra birde bakyorlar ki, ayn kiiler olmaktan kmlar artk.
Biz kavga etmeyiz.
Etmemeliyiz, nk yalnzca ikimiz varz, dnyadaki btn insanlar karmzda. Aramza bir
ey girerse sonumuz geldi demektir, onlar da bizi ellerine geirirler.
Bizi kimse ele geiremez, nk sen ok yreklisin. dedim. Yreklilere hibir ey olmaz.
Ama lrler.
Topu topu bir kez lrler.
Bilmem ki. Kim karm bunu?
Korkak bin kez lr, yrekli bir kez, diye mi?
Evet. Kim sylemi?
Bilmem.
Herhalde korkan biriymi, dedi. Korkaklara ilikin ok ey biliyormu ama yrekliler
konusunda ok ey bilmiyormu. Yrekli insan, eer akllysa, iki bin kez lr. Ama ldm
bittim demez.
Bilmem. Yrekli insanlarn kafalarnn ilerini grmek zordur.
Evet. Onun iin yrekli kalrlar ya zaten. Bu konularda bilgi bakmndan ok iyisin. Doru
syledin, sevgilim. stme yoktur. Yreklisin.
Deilim, dedi. Ama olmak isterdim bak. Ben de deilim, dedim. Ne olduumu bal gibi
biliyorum. Kendimi snamak iin saysz frsat geti elime. ki yz otuz vuru yapan, bu sayy
da aamayacan iyi bilen bir oyuncudan farkszm.
Az mdr iki yz otuz vuru yapmak? Kocaman bir say gibi grnyor.
117
Deil. Beyzbolda orta derecede bir oyuncu bu kadar vuru yapabilir ancak.
Ama yine de vurucudur, diye steledi.
kimiz de kendimizi beenmi kimseleriz galiba, dedim.
Sen yreklisin ama, diye ekledim.
Deilim. Ama olmak istiyorum, dedi.
kimiz de yrekliyiz, dedim. Hele ben bir kadeh itim mi daha da yrekli olurum.
Catherine:
Harika insanlarz biz, dedi.
Dolaba doru gitti, konyak ve bir bardak getirdi.
biraz sevgilim, dedi. Bana ok ama ok iyi davrandn.
Aslnda imek istemiyorum pek.
Azck.
Peki.
Bardan te birini konyakla doldurdum bir dikleyi-le itim.
Ne yudumdu ya, dedi. Biliyorum, yrekliler ve kahramanlar konyak ierler ama fazla
gsterie kalkmamalsn.
Savatan sonra nerede oturacaz?
Eski bir evde, iki ihtiyar olarak sanrm, dedi. yldr bu sava noelde biter diyordum,
ocuklar gibi... Ama imdi dnyorum da olumuz yzba olunca ancak biter.
Bakarsn general olur.
Sava yzyl srerse yzba da olur, general de.
Bir iki imez miydin?
Hayr, sevgilim. ki seni neelendiriyor, benimse bam dndrmekten baka bir ie
yaramyor.
Hi konyak imedin mi?
Hayr, sevgilim. Eski kafal bir kadnm ben. Uzanp yerden ieyi aldm ve bir iki daha
koydum. .
Gidip yurttalarna bir gz atsam iyi olacak, dedi,
118
Catherine. Ben gelinceye dek biraz gazete okursun belki.
iimden, insann kurallara uygun bir tabancas olmas iyi bir ey. Hem insan istedii zaman
kurun bulabilir.
Tepeden trnaa silahlyz imdi, dedim. Unutmamam gereken tek ey buydu. Benim teki
tabancam hastaneye gelirken biri alm.
Umarm iyi tabancadr, dedi Catherine.
Sanmam.
Kadn:
Tabancann kordonu da var, dedi.
Grdm.
Kadn bize daha baka eylerde satmak istiyordu.
Ddk istemez misiniz?
Hayr. stemem.
Kadn gle gle dedi, dkkndan ktk. Catherine vitrine doru bakt. Kadn da bakyordu.
Bize selm verdi.
Tahtalara akl u kk aynalar ne ie yarar?
Kular ekmeye. Krlarda onu dndrrler, ayr kular grp gelirler, talyanlar da
vururlar.
Catherine.
ok yaman adamlar, dedi. Siz Amerika'da tarla kuu vurmazsnz deil mi, sevgilim? Pek
vurmayz.
Karya geip br kaldrm boyunca yrmeye baladk.
imdi daha-iyiyim, dedi Catherine. Yrmeye ilk baladmzda ok ktydm.
Birlikte olunca hep iyi oluyoruz zaten.
Her zaman birlikte olacaz.
Evet, ama bu gece gidiyorum.
Dnme bunu, sevgilim.
Sokakta yryorduk. Sisten klar sar sar grnyordu.
Yorulmadn m? diye sordu Catherine.
125
Ya,sen?
Yorulmadm. Yrmek gzel ey.
Ama ok fazla da yrmeyelim.
Iksz bir yan sokaa sapp yrdk. Durup Cathe-rine'i ptm. perken elini omzumda
duydum. Peleriniy-le ikimizi de rtmt. lerde, sokan alt ucunda bir tramvay grdm,
kprden geiyordu.
Kprde bir araba bulabiliriz, dedim.
Sisin iinde, kprde durduk, araba bekledik. Bir ok tramvay geti ama hepsi de evine dnen
insanlarla doluydu. Bir araba daha grnd, iinde bir iki kii vard.
Sis yamura evirmeye balad.
Catherine:
Ya yryelim, ya da tramvay bekleyelim, dedi.
imdi bir araba daha geer, dedim. Arabalarn hepsi buradan geer.
te bir araba geliyor, dedi.
Arabac atn durdurdu, saatinin zerindeki metal iareti indirdi. Arabann st yksekti.
Arabacnn ceketi zerinde su damlacklar vard. Parlak apkas srlsklamd, l l
parlyordu.
Yan yana oturduk. Arabann ierisi karanlkt.
Bizi nereye gtrmesini syledin?
stasyona. stasyonun karsnda bir otel var oraya gidebiliriz.
Ama byle, eyasz gidebilir miyiz oraya?
Evet, dedim.
Arabann yamurda, yan sokaklardan istasyona gitmesi uzun srd.
Catherine:
Bilirim ben bu iiri, dedi. Man/elin. Ama, bir erkekle yaamaya bir trl yanamayan bir
kza ait bir iirdir o.
Her eyi aka konumak gerei duydum birden:
Nerede douracaksn ocuu?
Bilmem. Bulabileceim en gzel yerde.
Nasl dzene koyacaksn?
Elimden geldiince iyi bir biimde. zlme sen sevgilim. Sava bitinceye dek bizim daha ok
ocuumuz olur.
Gitme zaman geliyor.Biliyorum, istersen geldi diyebilirsin."
Hayr.
Bo ver yleyse, sevgilim. imdiye dek iyiydin, ama imdi zlyorsun.
zlmeyeceim. Ne zaman mektup yazacaksn?
Her gn, dedi. Mektuplar okuyorlar m?
Okuyorlar arr.a iyi ingilizce bilmedikleri iin bir ey anlamazlar.
130
iyi o zaman, ben de anialmaz bir ingilizceyle yazarm.
dim.
Ama fazla etrefilli yazaym deme sakn. Yava yava toparlansak iyi olur, dedim. Olur,
sevgilim. u gzel evimizden ayrlmak bana zor geliyor. deAl benden de o kadar. Ama gitmek zorundayz. Gidelim ama evimize yerleeli ok az
olmutu. Yerleiriz.
Sen savatan dnp geldiinde, ben sana gzel bir ev hazrlam olacam.
Belki de hemen dnp gelirim.
Belki ayandan birazck yaralanrsn.
Ya da kulak mememden.
Yo, ben senin kulaklarn byle kalsn istiyorum.
Ayaklarm istemiyor musun?
Ayaklarn daha nce de yaralanm.
Haydi sevgilim, gidelim artk.
Olur, sen nce k.
YIRMDRDNC BLM
Asansre bineceimize merdivenlerden indik. Mer-divenlerdeki hallar eskimiti. Gelen
yemein parasn demitim. Garson kapnn yanndaki sandalyede oturuyordu. Ayaa kalkp
selam verdi. Yan odaya getik, hesab ona dedim.
Arkada olduumuzdan hesab pein almamt mdr; ama hesab demeden ekip
gitmeyeyim diye garsonu kapya dikmekten de geri kalmamt. Sanrm daha nce az
yanm olmalyd, ahbaplarndan bile. Savata insann sryle ei dostu oluyordu.
Garsona bir araba bulmasn syledim. Elimden Cat131
herine'nin paketini alp emsiyesini aarak sokaa kt. Camn arkasndan yamurun altnda
karya geiine baktk. Yan odada durarak camdan dar bakmaya baladk.
Naslsn, Cat?
Uyku bastrd.
imde bir boluk, bir alk var benim.
Sende yiyecek bir ey var m?
antamda var.
Arabann geldiini grdm. Durdu. At, yamur yznden ban yere emiti. Garson
arabadan indi, emsiyesini ap otele geldi. Onu kapda karladk. emsiyesinin altnda slak
kaldrmdan arabaya kadar yrdk.
Garson:
Paketiniz ieride, dedi.
Rinaldi odann kesindeki lavaboya gitti, dolaptan iki kadehle bir ie konyak alp getirdi.
Avusturya konya, dedi. Yedi yldzl. San Gab-riele'de ele geirebildikleri tek ey bu.
Orada miydin.sen de?
Yo. Ben bir yere kprdamadm. Hep buradaydm, habire ameliyat yaptm durdum. Bak evlat,
bu bardak var ya u senin eski di fran koyduun bardak. Seni anmsatsn diye
saklamtm.
Dilerini fralaman anmsatsn diye desene una.
Hayr. Benim kendi bardam var. Sabahlar aznda aspirin ineyerek homurdanman,
orospulara az dolusu svp sayarak dilerindeki Villa Rossa'y fralayp syrn anmsatsn
diye sakladm bu barda. Bu barda ne zaman grsem vicdann di frasyla temizlemeye
kalkn anmsyorum. . Yataa yaklat:
Hadi p beni de ciddi olmadn syle.
Seni peceim ha? Maymunun birisin sen be.
Bilmez miyim, sen de mkemmel Anglosakson'un tekisin. Biliyorum, vicdan azabyla
kvranan bir ocuksun sen, biliyorum. Bu Anglosakson'un, orospularla dp kalknn kirini
di frasyla temizlediini grene dek bekleyeceim.
Biraz konyak koy u bardaa.
Bardaklar tokuturduk, itik. Rinaldi gld.
Seni zom edeyim de gr, karacierini skp karacam senin, yerine de doru drst bir
talyan cieri koyacam, yeniden adam edeceim seni.
Biraz daha konyak koysun diye barda uzattm. Dars iyice kararmt artk. Elimde konyak
barda, gittim pencereyi atm. Yamur dinmiti. Hava daha da soumutu. Aalarn st
sisle kaplyd.
140
Konya pencereden dkeyim deme sakn, dedi Rinaldi. emeyeceksen bana ver.
de patla, dedim.
Rinaldi'yi yeniden grdme seviniyordum iki yldr damarma basar, taklr dururdu bana,
houma giderdi onun bu huyu. ok iyi anlyorduk birbirimizi.
Evlendin mi? diye sordu.
O yataktayd. Bense pencerenin yannda, duvara yaslanmtm.
Evlenmedim henz.
k msn?
Evet.
O ngiliz kza m?
Evet.
Vah zavall olum benim. Peki, iyi davranyor mu bari sana?
Elbette.
Yani i verirken iyi davranyor mu demek istemitim?
Kapa eneni!
Olur. Ne kibar bir herif olduumu greceksin bak. u kz ey mi?..
Rinin, dedim, Gzn seveyim kapa u gagan. Arkadam olmak istiyorsan kes artk!
Arkadan olmak isteyen kim evladm. Ben zaten arkadan deil miyim senin?
yleyse sus!
Peki.
Yataa gittim, Rinaldi'nin yanna oturdum. Elinde bardak, yere bakyordu.
Beni anlyorsun deil mi, Rinin?
Anlamaz olur muyum hi. mrm boyunca nice kutsal konu zerinde tartmmdr.
Gelgelelim, ikimiz arasnda pek yle gizli sakl konular yoktu. imdi imdi anlyorum ki demek
senin de dokunulmaz saydn konular varm.
Yere bakyordu.
141
Senin yok mu?
Yok.
Hi mi yok?
Hi yok.
Anann, kz kardeinin de mi yok?
Senin kz kardeinin yok mu? diye atld hemen Rinaldi.
kimiz de makaralar koyverdik.
Suyu km stn-insan bozuntusu! dedim.
Belki de kskancm, dedi Rinaldi.
Hi bile deilsin.
O bakmdan demek istemedim. Baka bakmdan. Evli arkadan var m hi senin?
Var. dedim.
Benim yok, dedi Rinaldi. Birbirlerine tutkunsalar bana pek yz vermiyorlar.
Neden?
Holanmyorlar benden.
Niye peki? :
Ylanm ben. Akl ylan.
Kartryorsun, dedim. Elmayd akl.
Hayr, yland.
Zevkten drt ke olmutu.
Byle derinlere dalmadan zamanlar daha ekilir oluyorsun.
Seni severim, olum, dedi. Tam byk bir italyan dnr kesildiim anda ineliyorsun
beni. ok ey biliyorum ama anlatmam. Senden daha ok ey biliyorum.
Evet. Bilirsin.
Gel gr ki sen daha iyi elenirsin. Vicdan azab eksen bile daha iyi elenirsin.
Ben ayn kanda deilim.
yle yle. Bal gibi de yle. Oysa ben, yalnz ve yalnz altm zamanlar mutluyum.
Yine yere dikmiti gzlerini."
Dzelirsin.
.142
:t
Hayr. Topu topu iki eyden holanyorum. Bunlardan biri iime zarar veriyor; bryse
yarm saatte, bilemedin on be dakikada bitiyor. Kimi zaman daha da ksa sryor.
Kimi zaman ok daha ksa.
Belki biraz ileri gittim, olum. Bildiin gibi deil. Ama yalnzca bu iki ey var, bir de iim.
Daha baka eyler de bulursun.
Hayr. Bizler yeni hibir ey bulamayz. Olduumuz gibi doarz, hibir ey renemeyiz.
Baka hibir eyimiz olmaz. Eksiksiz bir btn olarak balarz yaamaya. Latin olmadn iin
sevinmen gerek.
Latin diye bir ey yok, dedim. Senin bu dediin Latin dn olsa gerek. Kusurlarnzla
gsnz kabaryor.
Rinaldi ban kaldrp gld.
yisi mi kapatalm bu konuyu olum. Bu kadar ok dnmekten yoruldum. Yemek zaman
yaklat. Dndne sevindim. En iyi arkadamsn sen benim. Kardeim, silah arkadamsn.
Bu silah arkadalar ne zaman yemek yiyecek peki? diye sordum.
Hemen imdi. Yalnz, birer kadeh daha ielim, karacierinin salna.
Aziz Paul gibi desene.
Yanlyorsun. Onunki arapt, derdi de midesinden-di. arap i biraz, midene bire bir gelir.
iede ne varsa ierim, dedim. Neyin salna dersen ona ielim.
Sevgilinin salna, dedi Rinaldi. .
Bardan kaldrd.
yle olsun.
Ona dil uzatmayacam artk.
Canm o kadar da skma kendini.
Konyan iti.
Tertemizim, dedi. Senin gibi tertemizim, olum. Ben de bir ingiliz kz ayarlayacam.
Dorusunu istersen
143
senin kz ben daha nce tanmtm ama bana gre boyu biraz uzuncayd. Kzn uzun
boylusundan da olsa olsa karde olur.
Gzel, tertemiz bir kafan var senin, dedim.
Ya, ne demezsin! Onun iin bana Rinaldo Puris-simo derler ya.
Rinaldo Sporchissimo.
Yr olum, kafalarmz tertemizken gidip yemek yiyelim.
Elimi yzm ykadm, salarm taradm. Merdivenlerden indik. Rinatdi kafay bulmutu
hafiften. Yemek yediimiz odaya girdik, yemek hazr deildi henz.
Gidip ieyi getireyim, dedi Rinaldi.
O yukar kt. Ben de masann bana oturdum. Rinaldi ie elinde, dnd, yarmar bardak
konyak koydu.
Barda kaldrdm, masadaki lambaya yaklatrarak baktm:
ok oldu, dedim.
Bo bir mide iin ok saylmaz. Korkun gzel bir ey bu. Mideyi batan aa kasp kavurur.
Senin iin bundan daha zararl bir ey olamaz.
yle olsun.
Gnden gne canna okur adamn, dedi Rinaldi. Mide yava yava hap yutar, elini tir tir
fitredir insann. Tam operatrlere gre bir ey.
Salk verir misin yani?
O da laf m! Baka ey kullanmam ben zaten. Dikle unu olum, gr bak nasl hasta
olacaksn.
Yarya dek itim. Emirerinin sesi ykseldi koridordan:
orba! orba hazr!
Binba geldi, bayla selamlad bizi, oturdu. Masadayken ufak tefek grnyordu.
Bu kadar myz? diye sordu.
Emireri orba tasn getirdi, Binba bir kepe orba koydu tabana.
Rinaldi: t
144
Bu kadarz, dedi. Papaz saymyorum yalnz. Fe-derico'nun burada olduunu bilseydi o da
gelirdi.
Nerede o? diye sordum,
Binba:
307'de, dedi.
orbasn iiyordu. Azn sildi, yukar kvrk krl byklarn titizlikle sildi:
Gelir sanrm. Telefon ettim oraya, senin geldiini bildirsinler diye haber braktm.
O eski grltl patrtl yemek masasn zledim dorusu, dedim.
yle, dedi Binba, soframz pek sessiz sedasz.
Merak etmeyin, patrt karrm ben, dedi Rinaldi.
Biraz arap i, Enrico, dedi Binba.
Bardam doldurdu.
Derken, makarna geldi sofraya. Hepimiz yemee daldk. Papaz geldiinde makarnalarmz
bitirmek zereydik. Yine eskisi gibiydi: ufak tefek, kara kuru ve ekingen. Ayaa kalktm. El
sktk. Elini omzuma koydu:
itir iitmez geldim, dedi.
Otur bakalm, dedi Binba. Geciktin.
yi akamlar; papaz, dedi Rinaldi.
Papaz szcn ngilizce olarak sylemiti. at pat ngilizce bilen ve habire papaza taklp
duran Yzba-'dan renmiti bunu.
yi akamlar, dedi Papaz.
Emireri ona da orba getirdi, ama o makarnadan balayacan syledi.
Sanrm yaknda sona erer. Neden bilmem ama iimde yle bir duygu var.
Nasl bir duygu yani?
Sizin Binba nasl bir adam olup kt gryorsun ya? Sngs nasl da dt? imdilerde
biroklar byle.
Bana kalrsa da yle, dedim.
Korkun bir yaz geirdik, dedi Papaz.
Benim yaralanp gidiimden bu yana kendine olan gveni daha bir artmt.
149
nanlr gibi deil. Savan iinde bulunup da gzyle gren bilir ancak. Biroklar savan ne
demek olduunu bu yaz anlad. Dahas, hi anlamayacaklarn sandm subaylarn bile
kafalarna dank etti artk.
Battaniyeyi svazlayarak:
Ne olacak peki? diye sordum.
Orasn bilmem ama sanrm fazla srmez.
Ne olacak ya?
arpmay brakacaklar.
Kimler?
ki taraf da.
Nerde o gnler! dedim.
nanmyor musun?
ki tarafn da ayn zamanda sava brakacana inanmyorum.
Oras yle. Bunu beklemek fazla olur. Yalnz, insanlardaki deiiklie yle bir bakyorum da
bu iin byle srp gideceini hi mi hi aklm kesmiyor.
Bu yazki arpmalar kim kazand?
Hi kimse.
Ama Avusturyallar kazand ya ite, dedim. San Gabriele'yi ellerinde tuttular. Onlar
kazand. Onun iindir ki savaa son vermezler.
Onlar da bizim duyduklarmz duyuyorlarsa son verebilirler. Ayn yolun yolcusu onlar da.
Kazanr durumdayken kimse brakmaz sava.
Umudumu kryorsun.
Dndklerimi sylyorum yalnzca.
Yani sence bu i byle srp gidecek ha? Hibir ey olmayacak yle mi?
Orasn bilmem/Yalnz, byle bir zafer kazanmken sanmam ki Avusturyallar sava
braksnlar. Yenilince Hristiyan olunur.
Bosnallar hesaba katmazsak Avusturyallar da H-ristiyandr.
Hristiyan derken o anlamda kullanmadm. sa'nnki gibi demek istedim.
150
Papaz sesini karmad.
imdi hepimiz uysallatk, neden dersen, yeniliyoruz da ondan. Eer Peter, Bahe'den
kurtarm olsayd isa'mz nasl olurdu acaba?
Ne ise yine o olurdu.
Hi sanmam, dedim.
Umudumu kryorsun, dedi. Bir eyler olacak, biliyorum, olsun diye de dua ediyorum. ime
douyor bu.
Bir eyler olabilir, dedim. Ama ne olursa bize olur. Onlar da bizim duyduklarmz duysalar
o zaman anlardm. Gelgelelim, yenilgiye urattlar bizi. Baka trl duygular besliyorlar
imdi.
Askerlerin ou teden beri hep bu duyguyu tamlardr yreklerinde. Yenilgiye yoramayz
bunu.
Onlar daha balangta yenilmilerdi zaten. Tarlalarndan koparlp orduya alndklar gn
yenilmilerdi, ite bu nedenledir ki kyller bilge kiilerdir, bilgedirler nk iin banda
yenilmilerdir. Kylye kuvvet ver, sonra yaptklarna bak, o zaman anlarsn ne den bilge
olduklarn.
dol-ce'nin ne biim bir ey olduunu uzun uzadya anlatmamtm ona, dlce deyip gemitim.
Ama sanrm o bunun ekmek tatlsndan ok daha deiik bir ey olduunu sanmt.
Nereye gnderileceini biliyor muydum acaba? Bilmediimi, ama arabalardan bir blmnn
Caporetto'da bulunduunu syledim. Can atyordu oraya gitmeye. Kck, ipirin bir yermi
oras. Kasabann ardnda ykselen dalar ok houna gidiyormu. Ho bir ocuktu Gino.
Herkes de holanyordu ondan. Dediine gre asl kzlca kyamet San Gabriele'de kopmu
Lom'un tesindeki saldr ok kt gidiyormu. lerimizde ve tepemizde, Ternova tepeleri
boyunca uzanan ormanlarda Avusturyallarn sryle topu birlii varm, geceleyin yollar
fena halde bombardman ediyorlarm. Hele deniz toplarndan oluan bir batarya varm ki
korkun sinirine dokunuyormu artk. Keskin seslerine bakarak onlar ppadak
tanyabilirmiim. Mermiler ok alaktan gidiyormu nk. nce bir grleme iitilirmi, sonra
hemen ardn153
dan bir vzlt balarm. ou zaman iki topu ayn anda ateliyorlarm. Biri bitmeden br
grlyormu. arapnel paralar da yle bolmu ki deme gitsin. Gino bunlardan birini gsterdi
bana. Otuz-otuz be santim boyunda, di di kntlar olan dzgn bir maden parasyd.
Babit madenine benziyordu.
Pek etkili olduklarn sanmyorum ama, dedi Gino, yine de yreimi azma getiriyorlar.
Dorudan doruya adamn stne geliyormu gibi grnyorlar. nce bir alev, sonra vzlt ve
bir patlama sesi. Korkudan geber-dikten sonra ha yaralanm ha yaralanmamsn, ne kar!
Sylediine gre kar hatlarda Hrvatlar vard. Ve biraz da Macar... Bizim birlikler hl ileri
hatlardaym. E-er Avusturyallar saldrya geecek olursa, ne telefon varm konuacak ne de
geri ekilecek bir yer... Ovann tesindeki yaylalarda ok elverili savunma yerleri varm ama
gerektiinde kullanlmak zere nedense hibir hazrlk yapilmamm. Her neyse, Bainsizza
konusunda ben ne dnyormuum? Ben burann daha dz, o-vams bir yer olduunu
sanyordum. Bylesine kambur kambur, bylesine engebeli bir yer olabileceini aklma
getirmemitim hi.
lk bakta yksek bir.yayla, dedi Gino. Ama yine de yayla mayla deil.
Kald evin bodrumuna indik yine. zeri dzlk, e-imi ise az olan bir tepeyi elde tutmann
kk kk tepeler dizisini elde tutmaktan daha kolay olduunu syledim. Dan yukarsna
saldrmak hi de dzlktekinden daha zor deildir diye de bir fikir attm ortaya.
Da var, dack var, dedi Gino. u Can Gabrie-le'ye bak hele.
Oras yle ama, dedim, tepeyi ap da dzl gelince ekmiler asl gl. Tepeye kadar
kolayca trmanmlar yoksa.
O kadar da kolay deil, bakma sen, dedi Gino.
Evet, dedim. Deiik bir durumu var bunun.
154
Dadan ok bir kale gibiydi oras. Avusturyallar yllar yl ynak yapmlard oraya.
Oynak bir sava gz nne alarak taktik adan konuuyordum ben. Sradalarda uzun boylu
tutunmak ok gt, arkalarndan dolanmak kolay olduundan elden ele gemesi iten bile
deildi. Oysa hareket etme yetenei ok nemliydi, dada saplanr kalrdnz. stelik dadan
at yaplrken hedef doru drst ayarlanamaz-d, artma atlar yapmak zorunda kalnrd.
Sonra, yamalar dman eline getiinde en seme adamlarn dan doruunda eli kolu bal
kalma olasl da vard. Ksacas dalardaki arpmalara ben bel balamyordum pek. Sen bir
da alrdn, onlar bir da. Ama i kozlarn gerekten paylalmasna gelip dayand myd iki
taraf da aa inmek zorundayd.
Peki dada n cephede olsaydn, ne yapacaktn? diye sordu Gino. Orasn dnmedim henz, dedim.
Gltk.
Ama bak, dedim Eskiden Avusturyallar Verona dolaylarndaki drtke alan iinde
pskrtlmlerdi. O-vaya inmelerine gz yumdular. Sonra da oracakta ilerini bitiriverdiler.
Evet, dedi Gino. Ama onlar Franszd. Bir bakasnn lkesinde arprken askeri sorunlar
zmlemek kolayna gelir insann.
yoldan aa indik. Yol, akla kp da drt ke kemerli hasr tnele girerken yamur
yeniden balad.
Gece rzgr kt; sabahn nde bardaktan boa-nrcasna yamur yaarken dman
bombardman ba157
lad. Hrvatlar dalarn dibindeki ayrlklar atlar, ormanlk blgeleri getikten sonra ileri
hatlarmza dayandlar. Karanlkta yamur altnda sryordu arpmalar. -kinci hattaki
askerlerin kar saldrsyla geri pskrtldler. Yamur altnda bombalar, roketler atyorlard.
Mitral-yzler tm hat boyunca ate kusuyordu. Bir daha gelmediler. Ortalk biraz yatr gibi
oldu. Rzgrla yamurun uultusu arasnda kuzeyden doru byk bir bombardmann
yanklar geliyordu kulamza.
Yarallar gelmeye balad. Kimi sedyelerde, kimisi arkadalarnn srtnda tanyordu, kimisi
de yrye y-rye geliyordu. Hepsi de iliklerine dek slanmlard. Yzlerinde korku
okunuyordu. Merkezin bodrumundan kardmz sedyelerle iki araba doldurduk. Yzme
den yamurun kara dntn farkettim. Yamurla kark iri iri kar taneleri dyordu
yava yava.
Gn rken frtna hl sryordu, ama kar durmutu. Islak topraa deer demez erimiti
karlar. imdi yine yamur yayordu. Gn doduktan hemen sonra bir saldr daha oldu ama
baarsz kald. Gn boyunca yeni bir saldr daha bekledik ya, ta gne batarken balad.
Bombardman, Avusturya toplarnn yl olduu o uzun ormanlk srtn gneyine doru
yaplyordu. Bulunduumuz yerin de topa tutulacan sandk ama dndmz gibi
kmad. Ortalk kararyordu. Toplar kyn ardndaki dzlkten doru ate kusuyorlard.
stmzden ap giden mermilerin insana rahatlk veren bir sesi vard.
Gneye yaplan saldrnn baarszlkla sonulandn iittik. O gece bir daha saldrmadlar,
ne var ki kuzeyde hatlarmz yardklar haberi alnd kulamza. Geri ekilmek zere hazrlk
yapmamz bildiren bir haber aldk geceleyin. Merkezdeki Yzba syledi bunu bana. Ona da
tmenden bildirmilerdi. ok gemeden telefon bandan gelip ekilme emrinin aslsz
olduunu syledi. Tmen, Bainsizza hattnn her ne pahasna olursa olsun elde tutulmas
buyruunu almt. Yarma hareketinin
158
doru olup olmadn sordum. Yzba, tugaydan rendii kadaryla Avusturyallarn
Caporetto'ya doru Yirmi Yedinci Kolorduyu yardklarn syledi... Kuzeyde gn boyunca kanl
savalar olmutu.
O hergeleler eer onlar tutazamazlarsa hap yuttuumuzun resmidir, dedi.
Salk subaylarndan biri:
Saldranlar Almanlar, dedi.
Almanlar szc kayglandryordu insan. Almanlarla kar karjya gelmek istemiyorduk.
Almanlarn on be tmeni var, dedi salk subay. Hatlar yarmlar, cephedeki birliklerle
balantmz kesilecek.
Tmenden dediklerine gre bu hat ne olursa olsun tutulacakm. Hem cephe pek de
sylenildii kadar kt yarlmam. Monte Maggiore'den bu yana uzanan hatt tutacakmz.
Nereden duymular bunu?
Tmenden.
iyi ama geri ekilme haberi de tmenden gelmi.
Biz kolorduya balyz, dedim. Ama burada size balym. Git derseniz giderim elbet. Yalnz,
alacaksanz doru drst aln u emirleri.
Emre gre burada kalyoruz. Siz yarallar buradan alp bakm merkezine gtreceksiniz.
Kimi zaman da bakm merkezlerinden alp sahra hastanelerine gtrrz, dedim.
Sylesenize sahi, ben hi geri ekilme grmedim. Geri ekilme durumunda yarallar nasl
tanr?
Hepsi tanmaz. Alnabildii kadar alnr, gerisi braklr.
Arabalara ne alacam peki?
Hastane donatmn.
Peki, dedim.
Geri ekilme ertesi gece balad, iittiimize gre Almanlarla Avusturyallar kuzeyde cepheyi
yarmlard, imdi de vadilerden ilerleyerek Cividale ve Udine'ye
159
doru iniyorlard. Geri ekilme derli topluydu ya yamur altnda ve binbir zahmetle
yaplyordu. Geceleyin kalabalk yollarda yava yava ilerlerken yamur altnda cepheden
uzaklaan birliklerin yanndan getik; toplar, arabalar eken atlar, katrlar, kamyonlar vard.
Bu kadarck bir karklk yalnzca geri ekilmede deil ilerlemede bile olurdu artk.
O gece yaylann en az yaklp yklm kylerinde kurulmu olan sahra hastanelerinin
boaltlp, yarallarn rmak yatandaki Plava'ya tanmasna yardm ettik. Ertesi gn de,
sabahtan akama dek yamur altnda didinip durduk, Plava'daki hastaneleri ve bakm
merkezini boalttk. Yamur dinmek bilmiyordu. Bainsizza'daki ordu, bu berbat ekim yamuru
altnda yayladan aa inerek rma geiyor, ayn yln baharnda byk zaferlerin kazanld
yerlere doru geri ekiliyordu. Gorizia'ya ertesi gn le zeri vardk. Yamur dinmiti. Kentte
ner-deyse in cin top oynuyordu. Caddeye geldiimizde erlerin genelevindeki kzlarn bir
kamyona bindirildiklerini grdm. Yedi kz vard; apkalarn, mantolarn giymilerdi,
ellerine kk antalar almlard. kisi alyordu. tekilerden biri bize glmsedi, dilini
kard, aa yukar oynatt. Dolgun, etli dudaklar, kara kara gzleri vard.
Arabay durdurdum, gidip genelevi ileten kadnla konutum. Dediine gre subaylarn
genelevinde alan kzlar sabahleyin erkenden gitmilerdi. Nereye gitmilerdi ki?
Conegliano'ya dedi. Kamyon yola kt. Kaln dudakl kz yine dilini kard bize. Mamalar el
sallad. br iki kz ise hl alyordu. tekiler merakla pencereden dar bakyorlard.
Arabaya dndm.
Bon.ello:
Onlarla gitseydik keke, dedi. Amma elenceli bir yolculuk yapardk ha!
Elenceli bir yolculuk yapacaz zaten, dedim.
Ne de elenceli ya! Berbat bir yolculuk olacak.
Ben de onu demek istemitim.
160
Villaya giden yola saptk.
u anasnn gz bebeklerden birka eve girdiinde ben de yanlarnda olmak isterdim.
Girerler mi dersin?
Hem de nasl, ikinci orduda herkes tanr bu genelev patronunu.
Kkn nne gelmitik.
Byk Ana derler o karya, dedi Bonello. Kzlar yeni, ama onu tanmayan yoktur. Geri
ekilme balamadan nce ekip gitmeleri gerekti.
Dinlenirler biraz.
Evet, soluk alrlar biraz. Bedavadan yle bir gz banyosu yapmak isterdim. O evde dnyann
parasn alyorlard bizden. Hkmet dpedz yoluyor bizi.
Arabay dar al da makinistler bir gz atsnlar, dedim. Yan deitir, diferansiyele bak.
Benzin doldur, sonra da gidip uyu biraz.
Bastne SignorTenente.
Villa bombotu. Rinaldi hastaneyle birlikte gitmiti. Binba da hastane personelini arabasna
alp gtrmt. Adma yazlm bir pusula vard pencerenin kysnda. Koridorda yl duran
teberiyi arabaya doldurup Perde-nne'ye doru yola kmam isteniyordu. Makinistler gi-deli
epey olmutu. Garaja dndm. Ben garajdayken br iki araba da kageldi. Srcleri indi.
Yamur yine balamt.
yle uyku bastrd ki, dedi Piani, Plava'dan buraya gelene dek kez uyuyup kaldm. Ne
yapyoruz imdi, Tenente?
Ya deitireceiz, arabalar yalayacaz, benzin dolduracaz, burada braklan teberiyi
ykleyeceiz. Hemen ie balayalm yleyse. Yo, nce saat kadar kestirelim.
Uyuyacaz ha, sevincimden uacam nerdeyse, dedi Bonello. Arabay kullanrken boyuna
iim geiyordu.
teki kz gstererek:
Sorella? diye sordum. (*)
Ban sallad, glmsedi.
(*) Kzkarde?
167
Peki yleyse, dedim. Dizini okadm.
Elim deer demez kendini geri ekti. Kzkardei ban hi kaldrmyordu. tekinden bir ya
kk gsteriyordu. Aymo byk kzn kalasna att elini, kz yine itti. Aymo gld. Kendini
gstererek:
iyi adam, dedi.
Sonra beni gsterdi:
yi adam, dedi. korkma.
Kzlar sert sert baktlar, ikisi de yrtc kulara benziyordu.
Madem benden holanmad, peki neden arabaya bindi yleyse? diye sordu Aymo. El sallar
sallamaz hemen ieri atladlar.
Kza dnd:
Korkma, dedi. Ddklenme tehlikesi yok.
En baya szc kullanmt.
Ddklenme tehlikesi yok. Ddklenmek iin burada yer bile yok.
Bu szc anlamt kz. Korkuyla bakyordu Ay-mo'ya. Atksna daha sk sarnd.
Araba dolu, dedi Aymo. Ddklenme tehlikesi yok, hem yer de yok zaten.
Bu baya szc her kullannda kz daha da rperiyor, biraz daha ezilip bzlyordu.
Sonra dimdik oturdu. Aymo'ya korkuyla bakarken alamaya balad. Dudaklarnn titrediini
tombul yanaklarndan gzyalarnn szldn grdm. Kardei bann kaldrmakszn
onun elini tuttu. Orackta, yan yana oturdular ylece. Sert ve hrn tavrla abla hkrmaya
balad.
Kzcaz korkuttum galiba, dedi Bartolomeo. Korkutmak istememitim ki!
Srt antasn at, iki dilim peynir kesti:
Aln bakalm, dedi. Alamayn artk.
Byk kz ban sallad. Hl alyordu. Kk kz peyniri ald, yemeye balad. Az sonra br
dilimi de ablasna verdi. Birlikte yemeye koyuldular. Byk kz ara-sra hkryordu hl.
168
Birazdan hibir eycii kalmaz, dedi Aymo. 1 Birdenbire aklna bir ey geldi. Yannda oturan
kza s sordu:
Bakire misin?
Kz evet anlamnda serte sallad ban.
Aymo bu kez teki kz gsterdi:
O da m?
kisi de balarn sallad. Byk kz yine o anlamadm leheyle bir eyler syledi.
Peki, dedi Bartolomeo, peki.
Kzlarn neesi yerine geldi.
Onlar orada Aymo'yla birlikte brakarak Piani'nin yanna dndm yine. Araba kafilesi
kmldamyordu ama yanmzdan akn akn asker geiyordu. Hl serpitiriyordu yamur.
Kafilenin duraklamasna telsizi slanm bir iki araba ya da atlar, daha akla yakn uyuyakalan
srcler yol am olmalyd. Kentlerde herkes uyankken de tkanabilirdi trafik. Atl ve
motorlu arabalardan oluan bir kafileydi bu. Kimsenin birbirine yardm dokunmuyordu.
Kyl arabalarnn da iler tutar yan kalmamt zaten.
Barto'nun yanndakiler gzel kzlard. Geri ekilen bir ordunun yannda bakirelere hi de yer
yoktu aslnda. Gerek bakirelere gre bir yer deildi buras. ok dindar olmalydlar. Savata
olmasaydk u anda hepimiz scack yataklarmzda olacaktk ne gzel. Yatakta yastksz
yatardm ben. Yatak ve tahta. Tahta gibi kaskat bir yatak. Catherine biri altnda biri stnde
olmak zere iki arafn arasnda yatyordu imdi. Uyurken hangi yanna yatmt acaba? Belki
de uyumuyordur ama. Uzanm beni dnyordur belki de. Es bat rzgr es. Evet, esiyordu;
pek de yle ipincecik deildi getirdii yamur: Bardaktan boanrcasna iri taneli bir
yamurdu... Btn gece yad. Hay allah, u ie bak! Sevgilimi kollarmn arasna almm,
yatamdaym. te, akm benim, Catherine! Benim tatl akm, Catherine'im, yamur gibi
ya-sa stme... Kavutur onu bana rzgr. Evet, rzgrn
169
iinde, birlikteyiz imdi. Herkes yamur altnda. Usul usul serpitiren yamur dindiremiyor
rzgr.
yi geceler, Catherine, dedim yksek sesle. Dilerim, iyi uyursun. Eer rahat deilsen br
yanna dn sevgilim. Gidip souk su getireyim sana. Birazdan sabah olacak. Her ey dzelir o
zaman. Seni rahatsz ettiime zldm. Uyumana bak, canm benim.
Ben zaten uyuyordum, dedi Catherine. Uykuda sayklyordun. Bir eyin yok ya?
Gerekten orada msn?
Buradaym elbette. Bir yere uzaklamam. yle bile olsa bu bir eyi deitirmez ki.
yle sevimli, yle tatlsn ki! Gece de gitmezsin, deil mi?
Gitmem elbette. Hep buradaym. Ne zaman istersen gelirim.
....;........... dedi Piani, Yine hareket ettiler.
Uyuyup kalmm, dedim.
Saatime baktm: Sabahn yd. Arabann arkasndaki Barbera iesine uzandm.
Sayklyordunuz, dedi Piani.
ngilizce d gryordum, dedim.
Yamur altnda yol alyorduk. Ortalk aarmadan yine.durduk. Gn dnda ykseke bir
yere vardmz, geldiimiz yolun ardmzda gz alabildiine uzanp gittiini grdm.
Piyadelerin dnda her ey olduu yerde kalakalmt. Yalnz piyadeler ilerliyordu. Yeniden
yola koyulduk. Ama gndz gzyle yle bir bakp da ne kadar hz yaptmz hesaplaynca,
Udine'ye ulamak iin anayoldan ayrlp krlardan kestirme olarak gitmek gerektiini anladm.
Geceleyin ky yollarndan birok kyl katld kafileye. imdi ev eyas ykl arabalar da vard
kafilede. iltelerin arasnda parlayan aynalar, arabann arkasna balanm tavuklar ve
rdekler vard. nmzdeki arabann stnde duran diki makinesi yamur altnda
slanyordu. En deerli eyalarn almlard yanlarna kyl170
ler. Baz arabalardaki kadnlar, yamurdan korunmak iin birbirlerine sokulup tortop
olmulard. tekiler de ellerinden geldiince hzl yryerek arabalarn yansra ilerliyorlard.
Kafilede kpeklerde vard imdi, arabalarn altndan gidiyorlard. Yol amur iindeydi, yandaki
hendekler su doluydu. Yol boyunca uzanan aalarn ardndaki tarlalar geilemeyecek kadar
vck vck amurluydu. Arabadan inip yol boyunca yrdm, tarlalar arasnda kestirmeden
gidebileceim bir yol aryordum. Aslnda anayoldan ayrlan bir ok yan yolun bulunduunu
biliyordum, gelgelelim bizi kmaza srkleyecek bir yola da sapmak niyetinde deildim.
Yollar birbirinden ayrt edemiyordum pek. nk daha nce hzla geip gitmitik buradan,
ayrca btn yollarda birbirine benziyordu. Ama kurtulmak istiyorsak, ne olursa olsun bu
yollardan birine dalmak zorundaydk. Avusturyallarn nerede bulunduunu ve ilerin nasl
gittiini hi-kimse bilmiyordu. Ama yamur kesilip de uaklar stmzden uarak kafileyi
taramaya balarsa iimiz bitikti o zaman. Bir iki kii kamyonlarn brakp kat m, ya da
birka at ld m, her ey yatard. Yol bsbtn tkand gitti demekti o zaman.
Yamur eski hzn yitirmiti, bana kalrsa hava aacakt belki de. Yol kysndan ilerledim.
Yanlar aalkl iki tarlann arasndan kuzeye doru uzanan bir yol arpt gzme. En iyisi bu
yoldan gitmekti. abucak dndm arabalarn yanna. Arabay evirmesini syledim Piani'ye.
Ayn eyi Bonello'yla Aymo'ya da syledim.
Baktk yol bir yere kmyor, dnp yine buraya geliriz, dedim.
Bonello sordu: .
Bunlar n'olacak peki?
O iki avu yanndayd hl. Bir kar sakallarna .karn sabahn ilk klar altnda yine de
askerce bir grnmleri vard.
Arabalar iterken yardmc olurlar, dedim.
Piani hasr kapl byk bir arap iesinin tahta tpasn karmaya urayordu. Tpay
kardktan sonra bakr bir marabay azna dek arapla doldurdu:
Ne de gzel kokuyor, dedi. Bir iki bardak bulmaya bak, Barto.
O srada avular ieri girdi.
173
nello.
Buyrun ahbapavular, biraz peynir aln, dedi Boavulardan biri peynirini yiyip arabn itikten sonra:
Gitsek iyi olur, dedi.
Bonello:
Gideriz, merak etme, dedi.
Bir ordu midesiyle yrr, dedim.
avu: Ne? diye sordu.
Yemene bak diyorum.
Evet ama zaman da ok deerli.
Bu Hergelelerin karnlar tok deilse ben de ne olaym, dedi Piani.
avular dik dik baktlar ona. Nefret ediyorlard bizden.
Yolu biliyor musunuz? diye sordu biri.
Hayr, dedim.
Baktlar.
Bir an nce yola ksak daha iyi olur, dedi ilki.
karz, dedim.
Bir bardak daha yuvarladm krmz araptan. Elmayla peynirin zerine iyi gidiyordu dorusu.
Peyniri getirin,.dedim ve dar ktm.
arap iesini alan Boneilo da ardmsra geldi.
Bu ie ok byk, dedim.
Bonello, zgn zgn ieye bakt:
Sanrm haklsnz, dedi. Mataralar verin de dolduraym bari.
Matararar doldufflj. Avlunun talar zerine biraz arap dkld. Bonello ieyi ald, kapnn
arkasna brakt.
Avusturyallar kapy krmadan bulabilirler onu, dedi.
Hadi bakalm yola kyoruz, dedim. Piani'yle ben nden gidiyoruz.
ki makinist avu Bonello'nun yanndaki yerlerine oktan reklenmilerdi. Kziar peynirle
elma yiyorlard.
174
Aymo sigara imekteydi. Dar yoldan aa inmeye baladk. Arkamzdan gelen iki arabaya ve
iftlik evine baktm. Alak, salam, gzel bir ta yapyd. Kuyunun demir kr da ok ho
yaplmt. ki yanda da yksek itler vard, iki araba ksa bir arayla bizi ok yakndan
izliyordu.
YRMDOKUZUNCU BLM
le zeri, tahminimize gre Udine'ye on kilometre kala amurlu bir yolda saplanp kaldk.
Yamur leden nce kesilmiti. Tam kez uaklarn geldiini iitmi, tepemizden
getiklerini grm, sola doru gidilerine bakm, anayolu bombardman ettiklerini
duymutuk. Bir sr darack yola girmi, kmaz yollara sapm, ama her seferinde ne yapp
yapp geri dnm ve Udine'ye biraz daha yaklamtk. te yine byle kmaz bir yoldan geri
dnerken Aymo'nun arabas yandaki bala saplanp kalmt. Tekerlekler patinaj yaptka
araba daha da derine batm, amura oturup kalmt. imdi yaplacak tek i tekerleklerin
nndeki amurlar kazmak, zincirlerin taklabilmesi iin al rp demek ve sonra da ite ite
yola karmakt. Hepimiz inip, arabann bana toplandk. O iki avu da arabaya yle
birbaktlar. Tekerlekleri gzden geirdiler. Sonra da tek laf etmeksizin yoldan aa doru
yrmeye baladlar. Arkalarndan gittim.
Gelin de biraz al rp kesin, dedim.
Bisikletimiz olsayd keke, dedi Bonello. Byle taban tepmeye hi gelemem ben.
Ate mi ediyorlar? diye sordum.
Uzaktan uzaa patlama sesleri gelmiti kulama.
Bilmem, dedi Aymo.
Durup kulak kabartt.
179
yle olmal, dedim.
Piani:
lk greceimiz ey atllar olacak, dedi.
Onlarda svari olduunu hi sanmam, dedim.
Bonello:
Dilerim yledir, dedi. Bir svarinin mzrayla ilenmek istemem dorusu.
avuu amma da nalladnz ha, Tenente, dedi Piani.
Hzl hzl yryorduk.
Onun iini ben bitirdim, dedi Bonello. Bu savata kimsenin burnunu kanatmamtm. O
hergele avulardan birini gebertmek iin yanp tutuuyordum zaten.
Durduu yerde vurdun, dedi. Hareket halindeyken ldrmedin.
Bo ver orasn. mrmde unutamam bunu. avu ldrdm ya ona bak sen.
Gnah kartrken ne diyeceksin peki? diye sordu Aymo.
Ne mi diyeceim: Bala beni peder, bir avuu gebertiverdim.
Herkes gld.
Piani:
Anaristin biridir, dedi, kiliseye miliseye admn atmaz.
Piani de anaristtir, dedi Bonello.
Sahi anarist misiniz? diye sordum.
Hayr, Tenente. Sosyalistiz biz. molalyz.
Orada bulundunuz mu hi?
Hayr.
ipirin bir yerdir, Tenente. Savatan sonra gelirseniz size birok ey gsteririz.
Siz hepiniz sosyalist misiniz?
Evet, hepimiz sosyalistiz.
Nasl, gzel bir kent midir bari?
Gzel de laf m... yle bir yeri hi grmemisiniz-dir.
180
Nasl sosyalist oldunuz peki? Hepimiz sosyalistizdir ite. Herkes sosyalisttir. Taa eskiden
beri yleyizdir-.
Siz hele bir gelin, Tenente. Sizi de sosyalist yapveririz.
lerde yol sola sapyordu; kk bir tepenin ardnda ta bir duvar, onun arkasnda da bir elma
bahesi vard. Tepeye trmanmaya balaynca suskunlatlar. Zamanla yarrcasna hzl hzl
yryorduk.
OTUZUNCU BLM
Gele gele rmaa varan bir yola geldik. Kprye uzanan yolda terkedilmi kamyon ve at
arabalarndan oluan bir katar vard. Grnrlerde kimsecikler yoktu. Irmak kabarkt. Kpr
tam ortadan havaya uurulmutu. Ta kemer suyun iine dmt, boz bulank sular ykk
kemerin stnden akyordu. Kar yakaya geebilecek slk bir yer bulmak iin ky boyunca
ilerledik. Bildiim kadaryla tede bir yerde tren kprs olacakt. Oradan geebiliriz diye
dnyordum. Yol slak ve amurluydu. Grnrde asker masker yoktu; yzst braklm
kamyonlar ve ara gere vard yalnzca. Irmak kys boyunca slak allardan ve vck vck
amurdan baka bir ey yoktu, in cin top oynuyordu ortalkta. Irman st blmne doru
yrdk, en sonunda tren kprsn grdk.
Aymo:
Ne gzel kpr! dedi.
ou zaman kuru olan rmak yata zerine kurulmu uzun, yaln grnl bir kpryd bu.
*Bu kpr de havaya uurulmadan kar yakaya gesek iyi olur, dedim.
Kpry kim havaya uuracak ki, dedi Piani. Herkes ekip gitmi.
Bonello:
181
Belki de maynldr, dedi. nce siz gein, Tenente.
u anariste bak hele! dedi Aymo. nce onu geirin de grsn.
Ben geerim, dedim. Mayn demi olsalar bile tek bir adamn gemesiyle patlamaz.
Grdn m bak! dedi Piani. Buna kafa derler kafa! Sen de niye kafa yok, anarist?
Bonello:
Kafam olsayd imdi burada m olurdum, dedi.
Bak ite bu lafa diyecek yok, Tenente, dedi Aymo.
Diyecek yok, dedim.
Kprye yaklamtk artk. Gkyz yine bulutla kaplanmt, hafiften yamur attryordu.
Kpr uzun ve sapasalamd. Setin stne trmandk.
Tek tek gelin, dedim.
Kprye doru yrdm. Deli kablo telleri ve patlayc madde var m diye raylara ve demir
kirilere baktm ama bir ey gremedim. Kirilerin arasndan hzl hzl akan rman boz
bulank sular grnyordu. Ta ilerde, siak krlarn tesinde, yamur altndaki Udine'yi
grebiliyordum. Kprnn orta yerinde geriye baktm. Irman azck yukarsnda bir kpr
daha vard. O yne bakarken amur renkli bir otomobil geti kprden. Kprnn
korkuluklar yksekti, otomobil kprye girer girmez grnmez oldu. Ama srcnn, onun
yannda oturan baka birinin ve arkada oturan iki adamn balarn grebiliyordum. Hepsi de
Alman miferi takmlard. Araba kprden kt aalarn ve yzst braklm arabalarn
ardnda gzden yitip gitti. Kprde ilerlemekte olan Aymo'yla tekilere iaret ederek
gelmelerini syledim. Sonra aa indim, demiryolu setinin yanna ktm. Aymo yanma
geldi.
Otomobili grdn m? diye sordum.'
Yoo. Size bakyorduk biz.
Yukardaki kprden bir Alman kurmay arabas geti.
182 .
Kurmay arabas m?
Evet.
Vay canna!
; tekiler de geldi. Hep birlikte setin arkasndaki a-{ mura melerek kpr boyunca uzanan
raylara, kar-' daki aa dizisine, hendee ve yola gz gezdirdik.
Yolumuz kesildi mi dersiniz, Tenente?
Bilmiyorum. Btn bildiim ey, o yoldan bir Alman kurmay arabasnn getii.
Bir gariplik hissetmiyor musunuz, Tenente? Kafanzda birtakm garip duygular yok mu?
Grgr brak, Bonello.
Piani:
Birer kadeh yuvarlasak m? diye sordu. Yolumuz kesildiyse bile yine de iki iebiliriz.
Matarasn karp tpasn at.
O srada aymo eliyle yolu gstererek:
Bakn! Bakn! diye bard.
Ta kprnn zerinde hareket eden Alman miferleri grdk. ne doru eilmi, dzgn bir
hzla ilerliyorlard. Bisiklet birlikleriydi bunlar. lerinden ikisinin yzn grdm. Kanl canl,
salkl grnyorlard. Miferlerini alnlarna ykmlard. Tfekleri bisikletlerin demirlerine
tutturulmutu. Saplar aa bakacak biimde ubuk elbombalar sarkyordu kemerlerinden.
Miferleri ve gri giysileri slanmt. leriye ve yolun iki yanna bakarak rahat rahat
ilerliyorlard.
n srada iki kii vard, sonra drt kii sonra iki, sonra bir dzine, derken bir dzine daha,
sonra da bir tek kii. Konumuyorlard, zaten konusalar bile rman altsndan bir ey
iitemezdik. Yolun yukarsna doru gzden yok oldular.
Aymo:
Aman tanrm! dedi.
Almanlar, dedi Piani, Avusturyal deil bunlar.
yi ama niye onlar durduracak kimse yok burada? diye sordum. Niin uurmamlar
kpry? u set boyunca nederv makineli tfek yerletirilmemi?
183
Bunu siz syleyin, Tenente, dedi Bonello.
ok kzmtm.
Dpedz samalk bu yaptklar. Az aadaki kk kpry uurmular. Ama anayol
zerindeki kpry brakmlar. Nerede bu herifler? Bunlar durdurmaya almayacaklar
m?
Bonello:
Bunu siz syleyin, Tenente, dedi.
Sustum. Bu i bana dmezdi. Benim grevim o ambulansla birlikte Pordenone'ye gitmekti.
Bu ii becere-memitim. imdi Pordenone'ye gitmem gerekiyordu. Ama Udine'ye bile
varamayacaktm belki de. Hay allan, ya varamazsam... Yaplacak ey telaa kaplmamak,
vurulmamak ya da tutsak dmemekti.
Mataray amam miydin sen? diye sordum Pia-ni'ye.
Piani mataray uzatt. Byk bir yudum aldm.
yisi mi yola koyulalm bari, dedim. Ama acelemiz yok. Bir eyler yemek ister misiniz?
Bonello:
Durulacak yer deil buras, dedi.
Peki yleyse. Gidelim.
Bu ynden, gze arpmadan m gitsek dersiniz?
Yukardan gitsek daha iyi olur. Bu kprden de gelebilirler. Biz onlar grmeye kalmadan
tepemize biniver-meleri hi de ho olmaz hani.
Demiryolu boyunca yrmeye baladk. ki yanmzda slak ova uzanyordu, ilerde, ovann
tesinde Udine srtlar grnyordu. Tepedeki kalenin dam ykk dkkt. Kilisenin an ve
saat kulelerini grebiliyorduk. Tarlalarda birok dut aac vard, ilerde demiryolunun
kesildiini grdm. Raylar yamulmu, balantlar sklm, setten aa atlmt.
Yatn! Yere yatn! diye fsldad Aymo.
Setin yanna uzandk hemen. Yoldan baka bir bisikletli birlik daha geiyordu. Setin iinden
baktm, geip gittiklerini grdm.
184
Aymo:
Bizi grdler ama aldr etmediler, dedi.
Yukarda hi yolu yok ldrrler bizi, Tenente, dedi Bonello.
Onlarn umurlarnda bile deiliz biz, dedim. Baka bir eyin peindeler onlar. Birdenbire
burun buruna gelseydik asl o zaman iimiz bitikti.
Ben burada gze arpmadan yoluma gitmeyi ye tutarm, dedi Bonello.
Peki. Demiryolu boyunca ilerleriz yleyse.
lerleyebilir miyiz dersiniz? diye sordu Aymo.
Elbette. Henz kalabalk deiller. Karanlkta syrlr gideriz.
Ne aryordu acaba o kurmay arabas burada?
Kimbilir, dedim.
Demiryolu boyunca yrdk. Setin amurlar arasnda taban tepmekte oian Bonello bir sre
sonra yoruldu ve bizim yanmzda yrmeye balad.
Demiryolu imdi osedan ayrlyor, gneye doru kvrlyordu. Yoldan gelip geenleri
grmemiz olanakszd artk. Bir kanaln stndeki ksa kpr havaya uurulmutu. Ama
ykntlarna trmanarak kar yakaya getik. lerden tfek patlamalar geliyordu.
Kanaln tesinde yine demiryoluna ktk. Raylar alakta kalan tarlalar arasndan dosdoru
kente uzanyordu. nmzde baka bir demiryolu hattn grebiliyorduk. Kuzeyde
bisikletlileri grdmz anayol, gneyde ise iki yan kaln gvdeli aalarla kapl kk bir
yan yol vard. Gneye doru gidip kentin evresinden dolanmamzn, sonra da Campoformio
zerinden krlardan ilerleyerek Tagliamento'ya kan asl anayola ulamamzn daha iyi
olacan dndm. Udine'nin ardndaki yan yollardan gitmekle, geri ekilme hattndaki
kafileden kanm olurduk. Ovada saysz yan yol olduunu biliyordum. Setten aa doru
yrdm.
Gelin, dedim.
Yana ayrlan yola sapp kentin gneyine doru gide185
ektik. Hep birlikte setten aa indik. Birden, yandaki yoldan stmze ate edildi. Kurun
setin amuruna sapland.
Geri dnn! diye bardm.
Setin stne atldm, de kalka trmanmaya baladm. ofrler benim nm sra gidiyorlard.
Elimden geldiince abuk trmanmaya altm setin stne. Arkadaki sk allklardan iki el
daha ate edildi... Demiryolunun kar yanna gemek zere olan Aymo sendeledi, salland ve
yzst kapakland. Setin br yanna ektik onu, vcudunu evirdik.
Ba yukarda tutmal, dedim.
Piani, Aymo'nun ban kaldrd. amurlu yolda srtst uzanmt Aymo. Ayaklar aa
doruydu. Kesik kesik soluyor, her soluyuunda da kan kusuyordu. Yamurun altnda mz
de stne eilmitik. Ense kknden vurulmutu. Kurun yukar doru gelmi sa gzn
altndan kmt. Ben bu iki delikten akan kanlar durdurmaya alrken ld.
Piani, Aymo'nun ban yere brakt. Yzn bir para gazl bezle sildi, sonra kendi haline
brakt.
Ah ulan orospu ocuklar! dedi.
Almanlar deildi, dedim. Oralarda Almanlar olamaz.
Piani:
talyanlar! dedi.
Piani kfreder gibi sylemiti bu szc: italiani!
Bonello hi sesini karmad. Aymo'nun yannda oturuyor ama ona bakmyordu hi. Aymo'nun
kasketi yolun kysna, amurun iine yuvarlanmt. Piani onu oradan alp cesedin yzne
koydu. Sonra matarasn kard, Bonello'ya uzatt:
ki ister misin?
Hayr, dedi Bonello. Sonra bana dnd. Demiryolundan giderken her an hepimizin bana
gelebilir bu.
Yok, dedim, tarla yoluna saptmz iin oldu.
Bonello ban sallayarak:
186 ,
Aymo ld, dedi. Bundan sonra kim lecek, Tenente? Nereye gidiyoruz imdi?
Vuranlar talyand, dedim. Alman deildi.
Almanlar olsayd hepimizi ldrrlerdi, dedi Bonello.
talyanlar Almanlardan daha tehlikeli bizim iin, dedim. nk artlar her eyden
korkarlar. Almanlar ne istediklerini biliyorlar.
Bonello:
iyi akl ettiniz bunu, Tenente, dedi.
Piani sordu:
Nereye gidiyoruz imdi?
Karanlk basana dek bir yere gizlenip yatsak iyi olur. Ondan sonra gneye gidersek
kurtuluruz.
Bonello:
Birimizi hakl olarak ldrdklerini kantlamak iin hepimizi ldrmeye kalkarlar, dedi.
Byle bir tehlikeyi gze almak istemem dorusu.
Udine yaknlarnda gizlenecek bir yer buluruz, hava kararr kararmaz da geip gideriz.
Gidelim yleyse, dedi Bonello.
Setin kuzey kysndan aa yrmeye baladk, dnp arkama baktm. Aymo setin dibinde
amurlar iinde yatyordu. Ufak tefek grnyordu. Kollar iki yanna yapmt; dolakl
bacaklar ve amurlu izmeleri birbirine bitiik duruyordu. Kasketi yzn rtyordu. lm
gitmiti ite. Yamur yayordu. ok sevdiim dostlardan biri sayyordum onu. Ktlar
cebimdeydi. Mektupla bildirecektim ailesine.
lerde, tarlalar arasnda bir iftlik evi vard. Yannda yresinde aalar vard. Eve bitiik
eklenti yaplar bulunuyordu. kinci katta direkler zerine kurulmu bir balkon gze
arpyordu.
Aralkl yrsek fena olmaz, dedim. Ben nden gidiyorum.
iftlik evine yneldim. Tarlann ortasndan geen bir yol vard. Bu yolda ilerlerken nedense
evin iinden ya da
187
iftliin yanndaki aalarn ardndan stme ate edilecekmi sansna kapldm. Eve doru
yaklatka daha ak seik gryordum. kinci kattaki balkon samanln zerine doru
uzanyordu. Direklerin arasndan dar taacak kadar saman ylyd. Avlunun ta deli
zeminine aalardan yamur damlalar dyordu. ki tekerlekli kocaman, bo bir araba vard,
oklar yamur altnda yukar doru kalkkt.
Avluya girdim, boydan boya getim. Balkonun altnda durdum. Evin kaps akt, ieri girdim.
Bonello ile Pi-ani de ardmdan geldiler. erisi karanlkt. Arkaya, mutfaa getim. Kocaman
ak bir ocan ii kl doluydu. O-can stnde tencereler duruyordu, ileri botu. teye
beriye baktm ama yiyecek bir ey bulamadm.
, iyisi mi samanlkta yatalm, dedim. Sen Piani, yiyecek bir eyler bulabilir misin? Bulursan
oraya getir.
Piani:
Bir bakaym, dedi.
Bonello:
Ben de bakaym, dedi.
Peki, dedim. Ben de gidip samanla bakaym.
Samanlktan ta bir merdivenle yukar klyordu. Yamurda kuru ho bir havas vard
samanln. Ahrda hayvan mayvan yoktu, ev sahiplerince gtrlm olmalydlar. Ahr yar
yarya saman doluydu. Tavanda iki pencere vard. Biri tahta bir kapakla rtlmt, br
kuzeye bakan darack bir at penceresiydi. Zeminde aadaki hayvanlara yem atmaya
yarayan bir de kk delik vard. Saman kokusu arasnda yamurun damdaki tprtlarn
iittim. Aadan kuru gbre kokusu arpt burnuma. Tahtalarndan birini skp gneye
bakan pencereden avluyu gzleyebilirdik. teki pencere kuzeydeki tarlalara bakyordu. Bu
pencerelerden dama kabilir, ya da merdiveni kullanmayacak olursak saman atlan delikten
aa inebilirdik. Byk bir samanlkt buras, birinin geldiini iitirsek samanlarn arasna da
saklanabilirdik. Ksacas iyi bir yere benziyordu. Hi kukum yoktu, eer
188
i
stmze ate edilmeseydi imdi soluu oktan gneyde almtk bile. Orada Almanlarn
bulunmas olanakszd. Kuzeyden Cividale yolundan geliyorlard onlar. Gneyden
gelemezlerdi. Bizim iin talyanlar ok daha tehlikeliydi. Panie kapldklar iin ne grrlerse
anlamadan dinlemeden ate ediyorlard. Geceleyin geri ekilenlerden iitmitik: Cephelerde
talyan niformas giymi birok Almann bulunduu ve kuzeydeki kafilenin arasna szdklar
sylentisi dolayordu. nanmamtm ,. buna. Savata oldum bittim bu tr sylentiler kard.
Dman bu tr sylentiler yayard hep. Alman niformas giyip de Almanlara artmaca
veren kim vard ki? Aslnda olmayacak ey de deildi hani. Ama yine de akla yakn deildi pek
Almanlarn byle bir ey yapacaklarn aklm kesmiyordu. Ne diye gerek duyacaklard ki byle
bir eye? Geri ekilmemizi neden allak bullak etmek isteyeceklerdi, ordunun geni bir alana
dalmas ve yollarn karmakl bu ii yeterince yapyordu zaten. Kimsenin emir verdii de
yoktu, hi ileri kalmad da Almanlar m verecekti? Her eye karn bizi Alman sanp stmze
ate amalar iten deildi. Aymo'yu bal gibi vurmulard ite.
Samanlar pek ho kokuyordu. Samanlarn arasna uzanm yatarken aradaki btn yllar
gzmden silindi. Kuru otlar iine yatm, ene alm, sonra da samanlk duvarnn
tepesindeki gen biimi delie konan sereleri sapanla vurmutuk. Ambar filan yoktu artk.
Biryl iinde baldran aalarn kesmiler, yerlerinde kala kala ktkler, kuru aa tepeleri,
dallar ve al rp kalmt. Geriye dnemezdiniz. leriye de gidemezsen ne olur? Milano'ya
hibir zaman dnemezsin. Milano'ya dnsen ne olur?
Kuzeyden, Udine'den doru silah sesleri geliyordu. Makineli tfek tarakalaryd bunlar. Top
atei yoktu. Bu da bir eydi. Yoldaki birliklerin birkan pusuya drm olmalydlar.
Samanln alacakaranlnda delikten dar baktm. Piani'yi grdm. Otlarn atld yerde
dikili189
yordu. Elinde uzun bir sucuk, bir kavanoz, koltuunun altnda da iki ie arap vard.
Gel yukar, dedim. Merdiven orada....
Derken, ona yardm etmem gerektiini akl ederek aa indim. Samanlarn iinde yatmaktan
sersemlemi gibiydim. Ayakta uyuyordum nerdeyse.
Bonello nerede? diye sordum.
Piani:
Anlatrm, dedi.
Merdivenden yukar ktk. Samanlarn stne gelince elimizdekileri oraya braktk. Piani,
burgulu aksn kard, araplardan birini at.
ienin azn balmumuyla mhrlemiler, dedi. yi arap olmal.
Bonello nerede? diye sordum.
Yzme bakt:
Gitti, Tenente, dedi, tutsak dmek istiyormu.
Hibir ey sylemedim..
ldrleceimizden korkuyormu.
Sesimi karmadan arap iesini aldm.
Gryorsunuz ya, Tenente, savaa mavaa inandmz yok bizim.
Sen niin gitmedin? diye sordum.
Sizi yalnz brakmak istemedim.
Nereye gitti?
Bilmiyorum, Tenente. Ald ban gitti ite.
Pekala, dedim. Sucuu keser misin?
Piani alacakaranlkta bana bakt:
Laf arasnda kesmitim, dedi.
Otlarn stne oturduk, sucuu yedik. arab itik. Bu arap olsa olsa dn iin saklanm
olmalyd. ylesine yllanmt ki rengini yitirmek zereydi.
Sen pencereden dary gzle, Luigi, dedim, ben de gidip br pencereden bakaym.
kimiz de ayr ayr ielerden iiyorduk. Kalkarken de kendi iemi yanma aldm. Samanlarn
stne yzkoyun uzandm, darack pencereden dar bakmaya
190
baladm. Neyi grmeyi umduumu bilmiyordum ama tarlalardan, plak dut aalarndan ve
yaan yamurdan baka bir ey gremedim. arab iip bitirdim, yine de neem yerine
gelmedi. Fazla bekletildii iin tortulanm, rengi ve tad bozulmutu.
Ortaln kararmasn seyrettim. Karanlk pek abuk kt. Yamurlu, karanlk m karanlk bir
gece olacakt anlalan. Gz gz grmedikten sonra ortal gzetlemek neye yarard ki?
Piani'nin yanna dndm. Yatm uyuyordu. Uyandrmadan bir sre yannda oturdum onun.
riyar bir adamd, uykusu da pek ard. Neden sonra uyandrdm onu, yola koyulduk.
ok tuhaf bir geceydi. Ne umuyordum bilmiyorum... lmeyi belki de, karanlkta vurulmay,
kamay filan belki de... Ama hibir ey olmad. Anayoldan bir Alman birlii geerken kydaki
hendein iine atladk, tam siper yatp bekledik, onlar geip gidince yolun karsna getik,
kuzeye doru yola koyulduk. Yamurda tam iki kez Almanlarla burun buruna geldik, neyse ki
bizi grmediler. Hibir talyana rastlamakszn kentin kuzeyinden getik. ok gemeden, geri
ekilmekte olan ana kafileye rastladk. Btn gece boyunca Tagliamento'ya doru ilerledik.
Geri ekilmenin bylesine byk bir ey olabilecei krk yl dnsem aklma gelmezdi. Tm
lke orduyla birlikte yollara dklmt. Btn gece taban teptik. Arabalardan daha hzl yol
alyorduk. Bacam aryordu, yorulmutum, ama neem yerindeydi. Bonello'nun tutsak
dmek istemesi sama geliyordu bana. Tehlike yoktu. ki ordunun arasndan burnumuz
kanamakszn gemitik ite. Eer Aymo durup dururken ldrlm olmasayd, bunca
kayglanmamza gerek kalmayacakt hi. Bonello imdi nerelerdeydi acaba?
Piani:
Naslsnz, Tenente? diye sordu.
yiyim.
Bu yry canma yetti artk.
Ne yapalm ki yrmekten baka bir ey gelmez elimizden. Eh, kayglanacak bir ey de yok
hani.
191
:<Bonello aptallk etti.
yle.
Onun iin ne rapor vereceksiniz, Tenente?
Bilmiyorum.
Tutsak alnd diyemez misiniz?
Bilmiyorum.
Eer sava srerse ailesinin bana i aarlar sonra.
Askerin biri:
Nah srer bu sava! dedi. Evlerimize dnyoruz. Sava bitti.
Herkes evine gidiyor.
Piani:
Gelin, Tenente," dedi.
Askerlerden uzaklamak istiyordu.
Tenente mi? Tenente de kim oluyor! A basso gli uf-ficali! Kahrolsun subaylar!
Piani kolumdan ekti:
Sizi asl adnzla arsam fena olmayacak, dedi. Hr karmaya kalkabilirler. Sryle subay
vurmular.
Erleri getik. Konumamz kaldmz yerden srdrdm:
Ailesinin bana bela aacak bir rapor yazmam.
Piani:
Sava biterse raporun hibir nemi kalmaz, dedi. Ama bana kalrsa bitmez bu sava. Bitse
ne gzel olur ah!
Yaknda reniriz, dedim.
imdi bittiine de inanmyorum. Bunlarn hepsi bittiini sanyor ama ben inanmyorum
buna.
Erlerden biri bard:
Evviva la Pace! {*) Evimize dnyoruz.
Piani:
Hepimiz evlerimize gitsek ne iyi olur, dedi. Siz de dnmek ister miydiniz evinize?
Evet.
(*) Yaasn bar! 192
Ne yazk ki dneceimiz filan yok. Bittiini sanmyorum.
Erlerden biri bard:
Andiamo a casa! (*)
Tfeklerini atyorlar, dedi Piani. Tfeklerini karp yol kysna brakyorlar. Sonra da
haykryorlar.
Tfeklerini atmamallar.
Tfekleri atarlarsa kendilerini bir daha savaa sremeyeceklerini sanyorlar.
1S-:
Piani, diye seslendim.
Buradaym, Tenente.
Kalabaln tesinde kalmt biraz. Kimsenin azn bak amyordu. Herkes olabildiince
abuk gemeye alyordu karya. Kimsenin baka bir ey dnd yoktu. Kprnn br
ucuna neredeyse yaklamtk. O uta subaylar ve jandarmalar vard; gkyznn clz
altnda karartlarn gryordum. Yanlarna yaklatmzda, subaylardan biri bizim kafileden
birini gsterdi. Jandarmalardan biri adamn arkasna takld. Kolundan yakalayp yol kysna
ekti. Tam onlarn nnden gemek zereydik. Subaylar kafiledeki herkesi teker teker gzden
geiriyorlard. Arasra birbirleriyle fsr fsr bir eyler konuuyor, kimi zaman da elfenerlerini
adamlardan birinin suratna tutuyorlard. Tam nlerinden gemek zereyken birinin daha
yakasna yaptlar. Yakaladklar adam grdm. Bir yarbayd bu. zerine k tuttuklarnda
kolundaki ereveli yldzlar grmtm. Ufak tefek, iman, krl sal bir adamd.
Subaylarn tam nndeydik imdi, ilerinden bir ikisinin bana baktklarn farkettim. Biri beni
gstererek jandarmalardan birine bir eyler syledi. Jandarma kalabal yararak stme
doru geldi. Ne oluyor demeye kalmadan yakama yapt.
N'oluyorsun ulan? dedim ve suratna bir yumruk attm.
Kasketinin altndan suratn, yukar kvrk byklarn ve kanlar akan yanan gryordum.
Derken biri daha atld bize doru.
Ne oluyorsunuz yahu? dedim.
Yant vermedi. Beni kskvrak yakalamak iin frsat kolluyordu. Tabancama aslmak zere
elimi belime attm.
Bir subaya dokunulmayacan bilmiyor musun? dedim.
teki jandarma arkadan saldrd ve kolumu yle bir, bkt ki eklemlerim atr utur
krlacakt nerdeyse. Kolumun bkld yne doru dndrdm vcudumu. Bu
195
'
kez de teki sarld grtlama. Bacana bir tekme yaptrdm, sol dizimi de kasklarna
oturttum.
Kar geliyorsa vurun! dediini iittim teden birinin.
Yahu ne demek oluyor bu! diye barmaya altm ama sesim bouldu gitti. Beni yol kysna
getirmilerdi artk.
Kar geliyorsa vur! dedi subayn biri. Al gtr arkaya.
Sen kimsin?
imdi gsteririm sana kim olduumu!
Neci oluyorsun?
Subaylardan biri:
Askeri polis, dedi.
Ne diye gzellikle sylemiyorsunuz da byle yaka paa tutup getiriyorsunuz?
Seslerini karmadlar. Karlk vermek zorunda deillerdi. Askeri polisti onlar!
Bunu da tekilerin yanna gtr, dedi birinci subay. talyancay nasl da deiik bir aksanla
konuuyor, gryorsunuz ya!
Sen de yle konuuyorsun eolu eek! dedim.
Onu da tekilerin yanna gtrn, dedi subay.
Yolun aasnda bir dizi subay duruyordu, onlarn arkasnda da rmak kysnda bir tarlada bir
insan topluluu vard, beni oraya doru gtrdler. Biz onlara doru yrrken tfek
paftlamalar ykseldi. Namlular alev kustu. Birtakm sesler iittim. Kalabaln yanna geldik.
Drt subay yan yana duruyordu. Onlarn nnde de iki yannda birer jandarma dikilen bir
adam vard. Daha arkada jandarmalarn gzetiminde bekleyen bir insan kalabal vard. Soru
soran subaylarn yannda drt jandarma tfeklerine abanm, dikiliyorlard. Jandarmalarn
balarnda geni kenarl apkalar vard. Jandarmalar sorguya ekilmek zere bekleyen
kalabaln arasna ittiler beni. Subaylarn sorguya ektii adama baktm. Kpry ge196
en kafilenin iinden aldklar ufak tefek, iman, krl sal yarbayn ta kendisiydi bu.
Sorguya eken subaylarda, ate eden ama zerlerine ate edilmeyen talyanlara zg o souk,
buyurucu ve kibirli hava vard.
Birliin!
Syledi. .
Alayn?
Syledi.
Niin alaynda deilsin?
Syledi.
Bir subayn, askerlerinin banda bulunmas gerektiini bilmiyor musun sen?
Biliyordu.
Sorgu sual sona ermiti. Baka bir subay konutu:
Yurdumuzun kutsal topraklarnn barbarlarca ayak altna alnmasna sen ve senin gibiler yol
at!
yle mi dersiniz? dedi Yarbay.
Senin gibi alaklar yzndendir ki zaferin meyvelerini toplamak ksmet olmad.
Geri ekilme hareketinde bulundunuz mu siz hi? diye sordu Yarbay.
talya asla geri ekilmeyecektir!
Yamur altnda durmu bunlar dinliyorduk. Subaylarla yz yzeydik. Tutuklu yarbay
nmzde, azck yan tarafta dikiliyordu.
Nasl olsa vuracaksnz beni, dedi Yarbay, iyisi mi daha fazla uzatmayn da bir an nce
vurun ltfen. Bu soruturma aptalca bir ey nk.
stavroz kard. Subaylar kendi aralarnda bir eyler konutular. Biri nndeki kda bir
eyler karalad.
Birliinden ayrld iin kuruna dizilmesine karar verildi, dedi.
ki jandarma, yarbay rmak kysna gtrdler. Ba ak yal adam iki yannda birer
jandarmayla yamur altnda yrd. Kuruna dizerlerken bakmadm. Tfek seslerini iittim
yalnzca.
imdi baka birini sorguya ekiyorlard. Bu subay da
197
askerlerinin bandan ayrlmt. Kendini savunmasna bile izin vermediler. Kt parasndan
idam karar okunduu zaman alad. Onu kuruna dizdikleri srada baka birini sorguya
ekmeye baladlar. Biri daha kuruna dizilmeden brnn sorgusuna balyor, bylelikle
ellerinden baka bir ey gelmediini gstermi oluyorlard.
Sorguyu beklese miydim, yoksa bir punduna getirip kasa mydm, karar veremiyordum bir
trl. Hi lam cimi yok, onlara gre talyan niformas giymi bir Alman-dm ben!
Kafalarnn ileyi biimini biliyordum, kafalar varsa ve bu kafalar alyorsa tabii... iei
burnunda delikanlyd hepsi de, yurtlarn kurtaryorlard szmona. ikinci ordu
Tagliamento'nun gerisinde yeniden derlenip toplanyordu. Birliklerinden kopmu binba ya
da daha yksek rtbeli subaylar kuruna diziyorlard. Bu arada, -talyan niformasna
brnm bozguncularn iini de bi-tiriveriyorlard. elik miferler vard balarnda.
Jandarmalardan kimileri de mifer giymiti. teki jandarma/arda geni kenarl apkalar
vard. Uak diyorduk onlara. Yamur altnda durmu bekliyorduk. Teker teker alp sorgudan
geiriyor sonra da kuruna diziyorlard. imdiye dek kimi sorguya ektilerse kuruna
dizmilerdi. Sorguya ekenlerde, kendileri iin lm tehlikesi szkonusu olmakszn idam
hkm verenlere zg, tipik bir aldrmazlk ve amansz bir adalet ball vard. Bir albay
sorguya ekiyorlard imdi. Az nce subay daha getirmilerdi.
Alay neredeydi?
Jandarmalara baktm. Yeni gelenlere bakyorlard. tekiler de albaya dikmilerdi gzlerini.
Birden iki bklm eildim ve iki adamn arasndan ileri frladm. Bam ne eerek rmaa
doru var gcmle komaya baladm. Kyya gelince suya atladm. Buz gibi souktu su.
Dayanabildiim kadar kaldm suyun altnda. Akntda frl frl dnyordum. Yzeye kar
kmaz derin bir soluk alp yeniden daldm. zerimdeki giysi ve izmelerle suyun iinde
kalmak hi de kolay deildi. Yzeye ikinci kez k198
tmda az temde bir ktk paras grdm. Ona doru atlp bir elimle ttndm. Bam
ktn arkasnda tutuyordum. Geriye bakmaya kalkmadm hi. Kyy grmek istemiyordum.
Kaarken ate etmilerdi, su yzeyine ilk kmda da ate edilmiti. Ate eden yoktu imdi.
Ktk paras akntda srkleniyordu, bir elimle sk sk tutunmutum. Kyya bir gz attm.
Grne baklrsa ok hzl gidiyorduk. Su yzeyinde bir yn ktk paras vard. ok
souktu su. Irman ortasnda kk bir adacn zerindeki allklarn yanndan getim.
Kte iki elimle sarldm, kendimi akntya braktm. Ky grnmez olmutu artk.
OTUZBRNC BLM
Aknt hzlysa insan suda ne kadar kaldn bilemiyor. ok uzun bir zaman gemi gibi geliyor
ama aslnda pek ksa bir sre kalmsnzdr. Su ok souktu; rman tasmasyla kydan
keden akntya kaplan bir sr ey yzyordu iinde. Talihim varm ki tutunacak byle bir
ktk paras bulmutum. enemi ktn stne dayayp suyun iinde yatyor, iki elimle
kte hafife sarlyordum. Kaslarma kramp girecek diye korkuyor, kyya srklenmek iin
dua ediyordum. Upuzun bir eri izerek rmaktan aa doru gidiyorduk. Ortalk
aydnlanmaya balamt, kydaki allar grebiliyordum. lerde sazlarla kapl bir adack
vard, burada aknt kyya doru gidiyordu. Bir ara giysilerimi ve izmelerimi karp kyya
yzmek geldi aklma ama bundan vazgetim. Eninde sonunda kyya varacaktm nasl olsa, ite
o zaman plak ayakla grnmek benim iin hi de iyi olmazd. Ne olursa olsun bir yolunu"
bulup soluu Mestre'de almalydm.
Kynn yaknlatn, sonra uzaklatn, derken yine yaknlatn farkettim. imdi daha
yava srkleniyorduk. Kynn ok yaknndaydk artk. St aalarnn dallarn
grebiliyordum. Ktk ar ar dnd, ky ar199
kamda kald, bir anaforda olduumuzu anladm. Olduumuz yerde ar ar dnyorduk.
Kyy daha da yaknda grnce kte tek elle tutunup teki elimle kyya doru itmeye,
yzdrmeye altm ama biraz olsun yaklatra-madm. Anafordan kurtulup aa atlmaktan
korkuyordum, bir elimle kt tutarak ayaklarm sudan ektim, ktn yanna dayadm,
kyya doru var gcmle teptim. allar gryordum ama btn hzma ve yar gcmle
yzmeme karn yine de aknt beni uzaa srkleniyordu. izmelerim yznden
boulabileceimi anladm. Suyun iinde rpnmaya, tepinmeye devam ettim; bam kaldrp
baktmda kynn yaklatn grdm. Tela iinde var gcmle rpnmaya devam ettim,
sonunda st daln yakaladm. Kendimi yukar ekemeye-cek kadar bitkindim ama
boulmaktan kurtulduumu da biliyordum artk. Ktn stndeyken boulmak hi aklma
gelmemiti. Harcadm onca abadan sonra karnmda ve gsmde bir boluk, bir
tkenmilik hissediyordum. St dallarna tutunarak bekledim. Kendimi bir para
toparlaynca dallar kendime doru ektim, kollarmla sarlarak ylece durdum. Sonra
vcudumu yukar ekerek kyya trmandm, st dallarnn arasndan syrldm, kendimi
hemen oraca braktm. Ortalk hemen hemen aydnlanmt. Grnrde kimsecikler yoktu.
Setin zerine yzkoyun uzanarak rman altsn, rzgrn uultusunu dinledim.
Az sonra kalkp rmak kys boyunca yrmeye baladm. Irman stnde, ta Latisana'ya dek
kpr filan olmadn biliyordum. Tahminime gre San Vito'nun kar-sndaydm. Ne
yapacam dnmeye baladm. lerde kk bir kanal vard, sular rmaa dklyordu.
Oraya doru yrdm. O zamana dek hi kimseyle karlamamtm. Hendein kysndaki
allarn yanna oturdum. izmelerimi karp sularn boalttm. Sonra ceketimi kardm, i
cebimden srlsklam olmu kt paralarm ve ktlarm aldm. Sonra ceketi bigzel sktm.
Pantalo-numu kardm, onu da sktm. Sonra gmleimi ve i a200
marlarm sktm. Oram buram ovuturarak pat pat vurdum. Vcudumu kurulayp
giyindim. apkam yitirmitim.
Ceketimi giymeden nce kollarndaki kuma yldzlar sktm; paralarla birlikte i cebime
yerletirdim. Paralar slanmt ama bozulmamt. Saydm: bin ksur liretim vard.
Giysilerim slak ve yv yvt. Kan dolamn hzlandrmak iin kollarm tokatladm.
amarm ynlyd, durmakszn kmldarsam souk alacam sanmyordum. Tabancama
yolda el koymulard. Bo klf ceketin altna yerletirdim. apkam olmadndan yamurda
bam yordu. Kanal boyunca yrmeye baladm. Ortalk aydnlanmt. Krlar slak, plak
ve hznl bir grnm iindeydi. Ta tede, ovann ortasnda bir an kulesi ykseliyordu.
Gele gele bir yola geldim. lerden askerler geliyordu, yol kysndan seke-topallaya gidiyordum.
Yanmdan getiler, bana aldr bile etmediler. Irmaa doru giden bir makineli tfek
mfrezesiydi bu. Aa doru yola koyuldum yine.
O gn Venedik Ovas'n getim. Alak bir yreydi buras, yamurda daha da dz grnyordu.
Denize doru tuzlu bataklklar vard, yollar tektkt. Btn yollar rmak az boyunca denize
doru gidiyordu. Bu blgeyi gemek iin kanallarn yannda uzanan patika boyunca yrmek
gerekiyordu. Kuzeyden gneye doru ilerleyerek birok yoldan ve iki de demiryolu hattndan
getim. Bir patikann sonunda bataklk boyunca uzanan bir demiryoluna ktm. Venedik'ten
Trieste'ye uzananan ana demiryolu hattyd bu. Yksek, salam bir seti, yan yana uzanan ifte
hatt vard. Yolun tesinde, aada bir yerde bir ara istasyon bulunuyordu. Askerler burada
nbet tutuyordu. Demiryolunun yukarlarnda bir kpr vard, kprnn altndan geen dere
batakla akyordu. Bu kprde de bir nbetinin durduunu grdm.
Kuzeye doru tarlalar geen gee gelirken bu demiryolu zerinden bir trenin getiini
grmtm; ova dmdz olduu iin ta uzaktan ak seik grebilmitim;
201
Portogruaro'dan geliyor olabilirdi. Demiryolu hattnn iki ucunu grebilecek biimde setin
kysna uzanarak nbetileri gzlemeye koyuldum. Kprdeki nbeti, demiryolu hatt
boyunca benim yattm yere doru yrd, sonra yeniden kprye gitti. Orackta uzanm,
ylece yatyordum; karnm zil alyordu. Trenin gelmesini bekledim. Yar yolda grdm
katar yle uzundu ki lokomotif ancak ar ar ekebiliyordu, vagonlardan birine
atlayabileceimden emindim. Artk tren miren gelmez dediim srada bir de baktm, grnd.
zerime zerime gelen lokomotif gitgide byd. Kprdeki nbetiye bir gz attm.
Kprnn benden yana olan ucunda geziniyordu ya demiryolunun br tarafndayd. Tren
geerken beni gremezdi. Gittike yaklaan lokomotife baktm. Ar aksak gidiyordu.
Arkasnda sryle vagon vard. Hi kukusuz trende de nbetiler olmalyd, bunu biliyordum,
nerede olduklarn grmeye alrken gzlerine arpabilirdim. Lokomotif neredeyse yattm
yere gelmiti imdi. Oflaya puflaya dumanlar saarak tam nme geldi. Makinistin getiini
grdm. Ayaa kalktm, vagonlara yaklatm. E-er ortal gzleyen nbetiler varsa, beni
demiryolunun kysnda ayakta grnce pek o kadar kukulanmazlard.
Kaplar kapal bir sr yk vagonu geti. Sonunda gondol ad verilen st yelken beziyle
rtl alak vagonlarn getiini grdm. Epeyce bekledim ve tam nmden geip gitmek
zereyken sradm, arkadaki demir tutamaklar yakaladm, kendimi yukar ektim. Gon-dolla
arkadaki yksek yk vagonunun arasna bzldm. Grldm hi sanmyordum.
Ayaklarm iki vagonun balant yerinde, ellerimle demire smsk sarlm bir durumda
melmitim. imdi kprnn zerinden gemek zereydik. Birden nbeti geldi aklma.
Geerken bana bakt. Genten bir ocuktu, miferi bile bana bol geliyordu. Alayl alayl
baktm. Ban evirdi. Trendekilerden biri sanmt beni. Gemitik. Nbetinin hl rkek
gzlerle baktn, vagonlarn geiini seyrettiini grdm.
Yelkenbezi gondola nasl tutturulmu diye eilip
202
baktm. Delikleri vard. Bu deliklerden geirilmi iplerle balanmt. akm kardm, ipleri
kestim, elimi yelken-bezinin altna sokup yokladm. erde yamurun slatp katlatrd vr
zvrlar vard. Bam kaldrp ileri baktm. ndeki yk vagonunda bir nbeti vard, ama
gzlerini baka yana dikmiti. Tutunduum demirleri braktm gibi yelkenbezinin altna
daldm. Alnm bir yere arpt, yzmden kan akyordu. Srnerek daha da sokuldum,
yzkoyun yattm. Sonra dndm ve yelkenbezini baladm.
inmek daha iyi olurdu. Byk otelin araba kapsna geldik. Kapc elinde bir emsiyeyle kp
karlad beni. ok nazik bir adamd.
yi bir oda tuttum. Olduka geni ve aydnlkt. Gle bakyordu. Bulutlar gl zerine inmiti,
gne altnda ok nefis bir grnm olmalyd. Karm bekliyorum, demitim. Byk, iki
kiilik bir yatak hazrlanmt. Bir let-to matrimoniale. (*) stne setenden bir rt seriliydi,
iyi bir oteldi buras. Upuzun koridorlardan geerek geni merdivenlerden indim, salondan
geip bara geldim. Barmeni tanyordum. Ykseke bir taburenin stne tne-dim, tuzlu
bademle patates kzartmas yedim. Martini souk ve berrakt.
kinci martiniyi doldurduktan sonra barmen:
Byle iki dirhem bir ekirdek, hangi rzgr att sizi buraya? diye sordu.
zinliyim. Hava deiimi.
Kimsecikler yok burada. Oteli ne diye ak tutuyorlar aklm ermiyor dorusu.
Bala kyor musun yine?
Gzel paralar yakalyorum. Yln bu mevsiminde olta balna ktnz m gzel paralar
yakalarsnz.
Yolladm ttn aldn m?
Almaz olur muyum! Ya siz benim gnderdiim kart aldnz m?
Gldm. Ttn bulamamtm. Amerikan pipo ttn istemiti benden. Ama Amerika'daki
akrabalarm nedense bana ttn yollamaktan vazgemilerdi. Ya da yollu Gerdek yata.
213
yorlard da yolda el koyuyorlard. Her neyse, ttn mtn gelmiyordu ite.
Baka yerden ayarlayp yollarm biraz, dedim. Sylesene sahi, kasabada iki ingiliz kz
grdn m? nceki gn gelmilerdi buraya.
Otelde deiller.
kisi de hemire.
ki hemire grmtm. Durun bir dakika, imdi renirim nerede olduklarn.
Biri benim karmdr, dedim. Onunla bulumaya geldim buraya.
br de benim karm.
aka etmiyorum ama ben!
Aptalca bir akayd, dedi, kusura bakmayn. Anlayamadm da...
Gitti. Epeyce bir zaman gelmedi. Zeytin, tuzlu badem, patates kzartmas yiyor, tezghn
ardndaki aynada sivil giysiler iindeki grntme bakyordum. Derken, barmen kageldi. v
stasyonun yanndaki kk otelde kalyorlarm, dedi.
Biraz sandviin var m?
Hazrlataym. Otelde pek kimse olmad iin byle eyler yapmyoruz.
Hi kimse yok mu gerekten.
Var ama tek tk.
Sandviler geldi, tane yedm, iki martini daha yuvarladm. Bylesine serin, bylesine duru
bir ikiyi mrmde imemitim hi. Uygarln keyfini kartyordum. Pek ok krmz arap,
zehir zkkm kahve ve grappa imi, peynir ekmekle karn doyurmutum. imdiyse gzel,
maun kapl, pirin sslemelerle bezenmi tezghn ve aynalarn nnde, taburenin stnde
hibir ey dnmeksizin oturuyordum.
Barmen savaa ilikin birtakm sorular sormaya kalkt.
Kapa u sava konusunu, dedim.
214
Sava ok uzaklarda kalmt benim iin. Sava filan yoktu belki de. En azndan burada yoktu
sava. Sava benim iin bitmiti artk, anlyordum bunu. Ne var ki gerekten bitmi gibi
duygular uyanmyordu iimde. Tpk bir okul kaa gibiydim: imdi orada ne yapyorlar acaba
diye okulda olup bitenleri kestirmeye alyordum.
Otellerine gittiimde Catherine ile Helen Ferguson akam yemeindeydiler. Koridorda durup,
oturduklar masaya doru baktm. Catherine'nin yz br yana dnkt. Salarn, yanan,
o gzelim boyunu ve omuzlarn gryordum. Ferguson bir eyler anlatyordu. Ben ieri
girince laf aznda kald.
Aman tanrm, dedi.
Selam, dedim.
Ah, sen ha! dedi Catherine.
Yz aydnlanmt. ylesine mutluydu ki gzlerine inanamyordu. ptm. Kzarp bozard.
Masaya oturdum.
Az deilsin ha, dedi Ferguson. Ne aryorsun burada? Yemek yedin mi?
Hayr.
Masaya bakan kz geldi, bana da bir tabak getirmesini syledim. Catherine mutluluk okunan
gzlerini dikmi, durmadan bana bakyordu.
Ferguson:
Bu sivil klkla ne yapyorsun byle? diye sordu.
Bakanlar Kurulu'na girdim de...
Bam belaya girdi desen daha doru olur.
zme tatl cann, Fergy. Neelen biraz canm!
Seni grnce nee mi kalyor insanda! Bu kzn bana ne belalar atn iyi biliyorum ben.
Nee mee brakmyorsun insanda.
Catherine glmseyerek masann altndan ayayla dokundu bana.
Kimse bam belaya sokmu deil, Fergy. Ben kendim soktum bam belaya.
Bu adam grnce bir ho oluyorum, dedi Fergu215
son. O sinsi italyan oyunlaryla allem etti kallem etti, ne iler at bana. Amerikallar
talyanlardan da betermi.
iskolar ahlaka pek dkndr, dedi Catherine.
Onu kastetmedim. talyanlara zg sinsiliinden sz etmek istedim ben.
Ne yani, ben sinsi miyim, Fergy?
Sinsisin ya! Sinsiden de betersin. Ylan gibisin. Hem de talyan niformas giymi bir ylan.
Srtnda da kaput.
u anda talyan niformas yok srtmda.
te bu da sinsiliinin baka bir rnei. Btn yaz dp kalktn, gnl elendirdin. Kz gebe
braktn. Sanrm imdi de kap gideceksin.
Catherine'e bakp glmsedim. O da bana glmsedi.
kimiz birlikte gideceiz, dedi.
Zaten al birinizi vur tekine, ayn soydansnz, dedi Ferguson. Utanyorum senden,
Catherine Barkley. Sende utanma arlanma, onur monur hak getire! Sen de onun gibi sinsinin
birisin.
Catherine onun elini okayarak:
N'olur yapma, Fergy, dedi. Krma beni. Biliyorsun ki birbirimizi seviyoruz:
Ferguson:
ek elini! dedi.
Yz kpkrmz kesilmiti.
Sende azck utanma olsayd her ey bambaka olurdu. Allah bilir, ocuun ka aylk oldu,
ama sen ii hl akaya vuruyorsun. Seni batan karan herif geldi diye azn kulaklarna
varyor. Sende ne duygu kalm, ne utanma.
Ferguson alamaya balad. Catherine yanna gidip boynuna sarld. Ferguson'u yattrmaya
alrken dikkat ettim ona, vcudu eskiden naslsa yine yleydi.
Vz gelir, bana ne! diye hkrd Ferguson. Ama yine de korkun bir ey bu.
Catherine avutmaya urayordu onu:
216
Hadi hadi, Fergy. Utanyorum bak ama. Alama artk, Fergy. Alama sevgili Fergy
Ferguson, hkrarak:
Alamyorum ki, dedi. Alamyorum. Bana ne belalar sarldn gryorum da...
Bana bakt:
Nefret ediyorum senden! dedi. Ne olursa olsun Catherine senden nefret etmemi nleyemez.
Seni pis, sinsi Amerikan talyan!
Gzleri ve burnu alamaktan kpkrmz kesilmiti.
Catherine bana glmsedi.
Kollarn benim boynuma dolanmken glmseme u herife!
Samalyorsun, Fergy.
Ferguson:
Biliyorum, diye hkrd. Siz bana bakmayn. Ne dediimi ne yaptm bilmiyorum.
Samalyorum. Farkndaym. Ama ikinizin de mutlu olmanz istiyorum.
Mutluyuz biz, dedi Catherine. ok hosun, Fergy
Ferguson yine mzldanmaya balad:
Byle mutlu olman istemiyorum. Ne diye evlenmiyorsunuz? Baka bir karn yok deil mi
senin?
Yok, dedim.
Catherine gld.
Ferguson:
Hi de gln deil, dedi, Byle ba bal olan dnya kadar herif var.
Catherine:
Evleniriz, Fergy, dedi. Senin gnln olsun diye evleniriz.
Benim gnlm olsun diye deil! Sen istemelisin, can atmalsn evlenmeye.
Bamz kayacak zamanmz yoktu.
Evet. Bilmez miyim hi! ocuk yapacak zamannz vard ama!
Yeniden alamaya balayacan sandm ama, ney217
se ki alamad, onun yerine yine o acmasz havaya brnd:
Artk bu gece onunla gidersin, deil mi?
Evet, dedi Catherine, beni isterse.
Ya ben ne olacam?
Korkuyor musun yoksa burada yalnz kalmaktan?
Evte, korkuyorum.
yleyse seninle kalrm.
Hayr. Onunla git. Hemen git. eytan grsn ikinizin de yzn.
Yemeimizi bitirsek iyi olur.
Hayr. Hemen ekip gidin.
Fergy, samalyorsun ama.
Hemen k git diyorum sana. kiniz de basn gidin!
Yr hadi gidelim bari, dedim.
Fergy kabak tad vermeye balamt artk.
Gitmeye can atyorsunuz zaten. Beni yemein banda byle dmdzlak brakp gitmeye can
atyorsunuz! Ben de talya gllerini greceim gnleri iple eker dururdum. Ama burnumdan
geldi. Ah! Ah!
Hkrmaya balad. Sonra Catherine'e bakt, boulacak gibiydi.
Yemein sonuna dek kalrz, dedi Catherine. Kalmam o kadar istiyorsan seni yalnz
brakmam. Tek bana brakmam seni, Fergy.
Hayr hayr. Gitmeni istiyorum. Gitmenizi istiyorum.
Gzlerini sildi:
Abuk subuk laflar ediyorum. Kusuruma bakmayn, ltfen.
Masaya bakan kz btn bu alayp szlamalara pek zlmt. kinci yemei getirip de
ortaln yatm olduunu grnce derin bir oh ekti.
O gece otelde, odamzdaydk... Darda bo, uzun bir koridor; kapnn dnda ayakkablarmz,
odann demesi zerinde kaln bir hal, pencerelerde tprdayan yamur; oda aydnlk, ho,
nee dolu; sonra k sndrl-
218
yor, rahat bir yatak, yumuack araflar... couyor insan. Evimize dnmz gibi bir duyguya
kaplyoruz. Yalnz deiliz artk. Geceyars uyanp da birbirimizi yan-bamzda bulmamz,
onun ya da benim bir yere gitmediimizi anlamamz... Bunlarn dnda her ey gerek dyd,
dt.
Yorulunca uykuya dalyorduk. Birimiz uyandnda brn uyandryordu, yalnz
brakmyorduk birbirimizi bylece. Bir erkek ou zaman yalnz kalmak ister, kz da yalnz
kalmak ister. Birbirlerini seviyorlarsa bu duygu karlkl kskanla yol aar. Ama szcn
tam anlamyla bu tr duygulara hi kaplmadk biz. Birlikteyken yalnz hissediyorduk
kendimizi. Bakalarna kar yalnzdk. lk kez geliyordu bama byle bir ey. Nice kzla
birlikte olmu ve kendimi yalnz hissetmitim. nsann kendini yapayalnz hissettii bir
durumdu bu. Oysa biz ikimiz birlikteyken aslayalnz deildik ve hibir eyden korkmu-yorduk.
Gecenin gndze benzemediini bilirim. Her ey bambakadr, gece olan eyler gndz
aklanamaz. O eyler gndz yok olur nk. Ve gece, yalnz kimseler iin korkuntur, geceyle
birlikte yalnzlklar balar nk. Oysa Catherine'le birlikteyken gece ile gndz arasnda bir
bakalk yoktu, dahas gece ok iyi bir zaman paras olup kyordu onun yannda.
Eer insanlar dnyaya bylesine bir yreklilik getire-biliyorsa, dnya eitip yola getirmek iin
ldrmek zorunda kalr onlar, ldrr de. Dnya herkesin kolunu kanadn krar. Daha
sonralar, kolu kanad krlan kimseler, krk yanlaryla daha da gl olmasn bilirler. Ama
dnya,, kolunu kanadn kramadklarn ldrverir. ok iyileri, ok anlayllar ve ok
yrekli olanlar hi bakmadan ldrr. Bunlardan hibiri deilseniz, hi kukunuz olmasn sizi
de ldrecektir. Ama imdilik acelesi yoktur, zaman deildir henz.
Bugnm gibi anmsyorum sabahleyin uyanmz. Catherine uyuyordu. Gnein klar
pencereden ieri szlyordu. Yamur durmutu. Yataktan kalktm, pen219
cereye gittim. Aadaki bahe plak ama alabildiine derli toplu ve bakmlyd. aklta
deli yollar, aalar, gl kysndaki ta duvar, ardnda dalar ykselen gnlk gnelik gl...
Pencerenin nnde durmu, dar bakyordum. Arkam dnp baktm: Catherine uyanm,
beni. seyrediyordu.
Naslsn, sevgilim? dedi. Ne gzel bir gn deil mi?
Sen naslsn?
ok iyi. Nefis bir gece geirdik.
Kahvalt ister misin? ,
stiyordu. Ben de istiyordum. Pencereden szlen kasm gneinin klar altnda, kucama
koyduum tepsiden birlikte yaptk kahvaltmz.
Gazete istemiyor musun? Hastanedeyken gazetesiz yapamazdn.
Hayr, dedim, gazete mazete istemiyorum artk.
Haberleri bile okumay istemeyecek kadar kt m gitti sava?
Savaa ilikin hibir ey okumak istemiyorum.
Senin yannda olmak, bandan geenleri birlikte yaamak isterdim.
Kafam toplaynca anlatrm sana.
yi ama seni byle niformasz grrlerse tutukla-mazlarm?
Bakarsn kuruna bile dizerler. . yleyse burada kalmayalm. kp gidelim bu lkeden.
Ben de yle diyordum.
Gitmeliyiz. Anlamsz rastlantlara bel balamamalsn sevgilim. Anlatsana bana, Mestre'den
Milano'ya nasl geldin?
Trenle. O zaman subay niformam vard srtmda.
Tehlikede deil miydin o srada?
Pek saylmaz. Eski bir yol kd vard elimde. Mestre'deyken stndeki tarihi dzelttim.
Burada her an tutuklanabilirsin sevgilim. Dayana220 .
mam buna. Samalk olur bu. Seni tutuklayp gtrrler-se ben ne olurum sonra?
yisi mi dnmeyelim. Dne dne yoruldum.
Yrye kt.
Nasl, iyi mi bari?
Eskisinden daha din. Dn akam yemekten nce kadeh ampanya kokteyli yuvarlad.
Bilardoda nasl?
ok usta. Beni yendi. Sizin burada bulunduunuzu syleyince pek sevindi. Burada bilardo
oynayacak kimse bulamyor.
Doksan drt yandayd Kont Greffi. Metternich'in adayd. Ak sal, beyaz bykl, babacan
bir ihtiyarck-t. Avusturya ve talya'da diplomatik grevlerde bulunmutu. Onun doum gn
partileri Milano'da byk bir toplumsal olay saylrd. Bu gidile yz yana dek yaayacaa
benzerdi. Doksan drt yllk yana gre pek ustaca, rahat ve kvrak bir bilardo oynay vard.
Yine byle bir mevsim sonu Stresa'da bulunduum srada, onunla bilardo oynam, bir yandan
da ampanya imitik. Hem iip hem bilardo oynamak pek elenceli gelmiti bana. Bana on
be say avans vermesine karn yz sayyla oyunu kazanmt.
Burada olduunu daha nce neden sylemedin?
Unuttum.
Baka kimler var?
Tandnz kimse yok. Zaten topu topu alt kii var.
Yapacak bir iin var m imdi?
Yok.
Hadi yleyse bala kalm.
Yalnzca bir saatliine gelebilirim.
Oldu. Oltalar getir bakalm.
Barmen srtna bir ceket geirdi. ktk. Aa indik, bir kaya bindik. Ben kreklere aslrken
barmen kayn aynalna oturdu; ucunda arlk bulunan kabaral oltay gl alabal
yakalamak zere suya sald. Ky boyunca gidiyorduk. Barmen oltay elinde tuttuyor, arasra
ekip brakyordu. Glden bakldnda ssz bir kenti andryordu Stresa. Sra sra uzanan
plak aalar, byk oteller
223
ve kapal villalar gze arpyordu. sola Bella'ya doru kreklere asldm, duvarlara yaklatm,
burada sular birdenbire derinleiyordu. Su iindeki duvarn krlarak inii grlebiliyordu.
Sonra yukarlara, balk adasna yneldim. Gne imdi bir bulut kmesinin ardnda kalmt;
su karanlk, przsz ve ok souktu. Balklar yukar doru geldike durgun su yzeyinde
halkalar beliriyrdu. Ne var ki oltaya balk malk vurmad hi.
Balk adasna, sandallarn ekili olduu ve balklarn alarn yamadklar yere yanatm.
Bir eyler ielim mi?
ielim.
Kay ta iskeleye ektim, barmen oltay ekti, topladktan sonra kayn iine brakt,
makaray da bir kyya takt. Dar atladm, kay baladm. Kk bir kahveye girdik, plak
tahta masann bana oturduk. Vermut syledik.
Kreklere aslmaktan yoruldunuz mu?
Hayr.
Dnerken ben ekerim, dedi. ,
Oltay siz tutun, bakarsnz ksmetimiz alverir.
Oldu.
Sylesenize, nasl gidiyor u sava?
Berbat.
Beni askere alacaklarn sanmam. Kont Greffi gibi yalym ben.
Belki de alrlar.
Gelecek yl aracaklarm bizim kuray. Ama ben gitmeyeceim.
Gitmeyip de ne yapacaksn?
Alp bam gideceim bu lkeden. Savaa gitmem. lk askerliimde Habeistan'da, Nix'de
savatm. Siz niin katldnz savaa?
Bilmiyorum. Aptallk etmiim ite.
Sizi burada grmek ne byk bir zevk, dedi. Ltfedip benimle bilardo oynamaya gelmeniz
byk nezaket.
Asl sizin beni armanz byk.nezaket.
iyiletiniz mi? Isonoza'da yaralanmsnz, yle sylediler. Umarm iyisinizdir?
yiyim. Siz naslsnz?
Oh, ben oldum bittim iyiyimdir. Yalnz, yalanyorum. Yallk yava yava kendini
gstermeye balad artk.
nanmam.
Evet yle. Bu belirtilerden birini syleyeyim mi? rnein italyanca konumak daha kolayma
geliyor imdi. Kendimi skyorum ama bir para yorulunca bir de bakyorum ki talyanca
konumak daha kolayma geliyor. te o zaman anlyorum yalandm.
talyanca konuabiliriz. Aslnda ben de yorgunum.
Yo, yorgun olduunuz zaman ngilizce konumak size daha kolay gelecektir.
Amerikanca.
Evet, Amerikanca. Ltfen Amerikanca konuun. ok ho bir dil.
228
Amerikal yz grdm yok hemen hemen.
Onlar zlyor olmalsnz. Yurttalarn zlyor insan, en ok da lkesinin kadnlarn...
Bamdan gemitir, iyi bilirim. Oynayacak myz? Yoksa ok mu yorgunsunuz?
Pek o kadar yorgun saylmam. aka olsun diye syledim. Ne kadar avans veriyorsunuz bana?
Grmeyeli epey oynadnz m bari,
Yo, hi oynamadm.
ok iyi oynuyorsunuz. Yze on, ne dersiniz?
Koltuklarm kabartyorsunuz.
On be?
Bu iyi ama ne olursa olsun yeneceksiniz beni.
Bir eyine mi oynayalm? Siz hep bir eyine oynamak isterdiniz.
Bence iyi olur.
Hay hay. Aktan on sekiz say veriyorum size. Her say bir frank.
Kont ok ustaca oynuyordu bilardoyu. Avansla birlikte ben elli drtteyken o elli say yapmt.
Kont Greffi duvardaki zile basarak barmeni ard.
ienin birini an, ltfen, dedi.
Sonra bana dnd:
Birer kadeh yuvarlayalm bakalm.
arap buz gibiydi, gzeldi.
talyanca konualm m? Kusura bakmazsanz tabii? imdi benim en byk kusurum bu.
Bir yandan oynuyor, bir yandan da arabmz yudumlayarak italyanca konuuyorduk. Pek az
konuuyorduk ama. Kendimizi oyuna vermitik. Kont Greffi yznc sayy yapt. Aktan
onca saym olmasna karn ben topu topu doksan drt say yapabilmitim. Glmseyerek
omuzuma pat pat vurdu.
imdi br ieyi de devirelim. Siz bana savatan sz edersiniz.
Oturmam bekledi.
Baka bir konuda konusak daha iyi, dedim.
Savatan sz etmek istemiyor musunuz? Hay hay. Peki, neler okuyorsunuz?
229
Hi, dedim. Korkarm hobe edilecek bir arkada deilim.
Hi bile deil. Ama kitap okumalydnz.
Sava dneminde neler yazld ki?
Barbusse adl bir Franszn Le Feu's (*) var. Sonra, Mr. Britling sees through it var. .(**)
Mr. Britling'in bir ey grd filan yok.
Ne?
Her eyi gremez diyorum. Bu kitaplar hastanede vard.
Okudunuz demek? Okudum ama die dokunur bir ey deil.
Bence Mr. Britling orta snf ngiliz halknn ruhunu iyi yanstyor.
Ruha aklm ermez pek.
Zavall delikanl. Ruhun ne olduunu hibirimiz bilmiyoruz zaten, inancnz var m bari?
Geceleri.
Kont Greffi glmsedi, bardan parmaklar arasnda dndrd.
Yam bam aldka daha dindar olacam sanyordum ama olmadm ite, dedi. ok
yazk.
ldkten sonra yaamak ister miydiniz? diye sordum.
O anda dank etti kafama: lmden sz amakla aptallk edip am devirmitim. Ne var ki Kont
Greffi aldr etmedi buna.
Sreceim yaantya bal, dedi. Gzel eydir bu dnyada yaamak. Sonsuza dek yaamak
isterdim.
Glmsedi:
Neredeyse o kadar yaadm desem yeridir hani.
Rahat deri koltuklara gmlm, oturuyorduk. Buz kovasnn iinde ampanya ieleri,
bardaklarmz da ikimizin arasndaki masada duruyordu.
Eer siz de benim yaadm kadar yaayacak olursanz birok ey size de garip gelir.
1
(*) Ate
(**) H. G. Wells'in yapt.
230
Hi gstermiyorsunuz aslnda.
Yalanan bedendir. Kimi zaman parmam bir tebeir paras gibi krlverecek diye dm
kopuyor. Ama ruh, o ne yalanyor ne de uslanyor.
Akllsnz.
Yo yo, yallar akll olur derler ya bakmayn siz, kocaman bir yalandr o. Yalanmakla
akllanmaz insan. Olsa olsa ayaklarn daha denk alp nlemi elden brakmazlar, o kadar.
Belki de aklllk dediimiz eyin ta kendisidir bu.
Hi de ekici yan olmayan bir aklllk bu. En ok neye deer verirsiniz?
Sevdiim insana.
Ben de ayn grteyim. Ama aklllk deildir bu. Yaama deer verir misiniz?
Evet.
Ben de. Ondan gayr hibir eyim yok nk. Doum gn partilerim de yle.
Gld:
Sanrm siz benden daha akllsnz. Doum,gn partileri vermiyorsunuz.
araplarmz itik.
Sava konusunda ne dnyorsunuz? diye sordum.
Aptalln daniskas.
Kim kazanacak?
talya.
Neden?
Daha gen bir ulus da ondan.
Sava gen uluslar m kazanr hep?
Bir sre iin kazanabilirler.
Sonra ne olurlar?
Sonra onlar da yal bir ulus olup karlar.
Birde akll olmadnz sylyorsunuz.
Bu aklllk deildir, sevgili delikanl. Alayn ta kendisidir.
Bana pek akllca geldi.
Pek deil... in br yanndan da rnekler verebi231
lirim size. Ama feria bir ey deil. ampanyay bitirdik mi?
Hemen hemen.
Bana dnd:
Dinleyin, dedi, ben antalar alp arka merdivenden indiririm, kaya yerletiririm. Siz de
sanki gezintiye kyormusunuz gibi yapar oraya gelirsiniz.
Bu gece de tam gezintiye klacak bir hava var ya, dedi Catherine.
Gerekten de berbat bir hava.
yi ki emsiyem var, dedi Catherine.
Koridoru geip hal deli merdivenlerden indik. Kapc merdivenin alt bandaki masada
oturuyordu. Bizi grnce afallar gibi oldu.
Dar m kyorsunuz, efendim?
235
Evet, dedim. Frtnada gl seyredeceiz.
Byle emsiyesiz mi efendim?
Evet, dedim. Bu pards su geirmez.
Pardsme yle bir bakt, gz tutmamt hi.
yisi mi.ben size bir emsiye getireyim, efendim, dedi.
Gitti, bycek bir emsiyeyle geri dnd.
Biraz byk ama efendim, dedi.
On liretlik bir banknot uzattm.
Ah, pek cmertsiniz efendim. ok teekkr ederim, dedi.
Kapy at, dar, yamura ktk. Kapc Catherh ne'e glmsedi, o da ona glmsedi.
Frtnal havada fazla kalmayn, dedi kapc, srlsklam olursunuz.
Otelin ikinci kapcsyd, ngilizcenin kafasn gzn yararak konuuyordu.
Hemen dneriz, dedim.
Dev emsiyenin altnda yoldan aa yrdk, karanlk, slak bahelerden geip yola ktk.
Rzgr sahilden gle doru esiyordu. Yamurla kark souk bir kasm rzgryd bu. Dalara
kar yamt belli ki. Rhtm boyundaki iskelelere zincirle balanm sandallar getik.
Barmenin sandalnn bulunduu yere geldik. Ta rhtm yalayan sular kapkara grnyordu.
Barmen aalarn arasndan kt.
Bavullarnz kaykta, dedi.
Kayn parasn vereyim, dedim.
Ne kadar paranz var ki?
ok saylmaz.
Paray sonra yollasanz da olur. Zarar yok.
Ne kadar?
Ne kadar isterseniz o kadar gnderin.
Syle de ona gre.
svire'ye kazasz belasz geebilirseniz be yz frank gnderin. Kurtulduunuzda ar gelmez
bu para size.
Peki.
236
Bunlarda sandvi.
Bir paket uzatt.
Bulup buluturabildiim bu kadar. Hepsi bu pakette. Bu da bir ie konyak, u da bir ie
arap.
Verdiklerini kendi antama koydum.
Bunlarn parasn vereyim bari.
Peki, elli liret verin bakalm.
Verdim.
Konyak nefisdir, dedi, ekinmeden verebilirsiniz hanmnza. Bayan sandala binse iyi olur.
Ta rhtmn yannda inip kalkan kay tuttu, ben de Catherine'in binmesine yardm ettim.
Arka tarafa oturdu, pejerinine sarnd.
Nereye gideceinizi biliyor musunuz?
Gln yukar tarafna.
Pallanza'y gremedik. Rzgr gln yukarsna doru esiyordu. Pallanza'y arkada brakan
burnu karanlkta gemi olmalydk, klarn grememitik nk. Ta uzakta, kyya yakn bir
yerde bir iki k arpt gzmze, anlalan ntra'yd buras. Uzun sre ne k grdk ne kara.
Karanlk dalgalar zerinde kayarcasna habire krek ektim. Kimi zaman bir dalga gelip de
kay kaldrnca krekleri suya doru drst daldramyordum. Su epey alkalantlyd, yine
de kreklere aslmaktan geri durmadm. Birden yanbamzda ykselen sivri bir kayayla
burun buruna geldik. Kyya ok yaklamtk. Dalgalar kayaya arpyor, kpre aldaya
yukar trmanyor, sonra gerisin geri dyorlard. Sa kree var gcmle asldm, sol krekle
sular tersine iterek yeniden gln ana ktm. Kayalk burun gzden silinmiti artk, imdi
yine glden yukar doru ilerliyorduk.
Gl ayoruz, dedim Catherine'e.
Hani Pallanza'y grecektik? dedi.
Gremedik ite.
Sen naslsn sevgliim?
ok iyi.
Biraz da ben ekebilirim krekleri.
Yo yo, iyiyim ben.
Catherine: Zavall Ferguson, dedi, sabahleyin otele gelecek, bir de bakacak ki ekip
gitmiiz.
Onu dert edindiim yok benim, dedim. imdi aklm fikrim gn madan ve gmrk
muhafzlarna grnmeden kapa svire sularna atabilmekte.
Daha ok var m?
Otuz kilometre filan uzakta.
Btn gece krek ektim. Ellerim imi ve acmaya
239
balamt, krekleri zor tutuyordum. Birka kez az kalsn karaya bindiriyorduk. Glde
yolumuzu armaktan ve bo yere zaman yitirmekten korktuum iin kyy ok yakndan
izliyordum. Kimi zaman sahile ylesine yaklayorduk ki aa dizilerini ve ardnda dalarn
ykseldii ky yollarn grebiliyordum. Yamur kesildi, rzgr bulutlar silip sprd, ay
dodu. Arkama dnp baktmda uzun, karanlk Castagnola Burnu'nu, gln bembeyaz
kpkl sularn ve doruklar karla kapl dalarn ardnda ldayan ay grdm. Sonra bulutlar
ayn nn yeniden kapatt. Dalar ve gl gzden silindi. Ama ortalk imdi daha aydnlkt,
kylar grebiliyorduk. Ak seik gryordum; Pallanza yolunda belki gmrk kolcular
vardr diye yine aktan gitmeye baladm, bizi grebilirlerdi nk. Ay yeniden belirince da
yamalarndaki, ky boylarndaki beyaz kkleri, bir yan aalkl beyaz yolu grdk.
Durmadan krek ektim.
Gl geniledi. Kar yakada, kydaki dalarn eteklerinde bir iki k arpt gzme, Luino
olmalyd. Kar kydaki dalarn arasnda kama biimi bir yark grnce olsa olsa Luino'dur
buras dedim. Eer gerekten yleyse azbuz yol almadk demekti. Krekleri ieri aldm,
srtst uzandm. Kreklere aslmaktan ok ama pek ok yorulmutum. Kollarm kopmutu,
srtm ve omuzlarm aryor, ellerim acyordu.
emsiyeyi tutaym, dedi Catherine. Rzgrda yelken am gibi srkleniriz.
Dmen kullanabilir misin?
Sanrm kullanabilirim.
yleyse u krei al, koltuk altna sktrp kayn yannda ylece tut. Ben de emsiyeyi
tutarm.
Arkaya getim, krei nasl tutacan gsterdim ona. Sonra kapcnn verdii kocaman
emsiyeyi aldm, yzm sandaln burnuna doru dnp oturdum, emsiyeyi atm. Kvrk
sapn kayn oturulacak yerine takarak emsiyenin iki yanndan skca tuttum. Rzgr
emsiyenin iine doldu. Sandaln ileri atldn hissettim. Daha sk sarldm emsiyeye.
Sandal ok gibi gidiyordu.
Gzel gidiyoruz, dedi Catherine.
240
emsiyenin tellerinden baka bir ey grdm yoktu. Geriliyor, ekiliyordu, ona taklm
gidiyorduk. A-yaklarm sk skya doladm, emsiyeye asldm. Derken birdenbire ters dnd.
Kopan elik tellerden biri alnma arpt. Rzgrn etkisiyle bklen tepesini yakalamaya
altm, ama bsbtn ters evrilip ii dna kt. Daha demin gergin bir emsiye tutarken,
imdi yrtlarak ters yz olmu, telleri frlam bir sap kalmt elimde. Ata bi-nercesine oturup
kalmtm emsiyenin sap stnde. Kvrk sap oturak tahtasnn altndan kardm, krk
emsiyeyi ba tarafa koydum. Krei almak zere Catherine-'e dndm. Glyordu. Elimi
tuttu, kkr kkr glmeye devam etti. Krei aldm.
Ne oluyorsun?
emsiyeyi tutarken yle gln bir halin vard ki.
nanrm.
Kzma sevgilim. nan ki ok glnt. emsiyeyi kucaklamken alt metre geniliinde
grnyordun. stelik yle ateli ateli sarma dola olmutun ki...
Glmekten krlyordu.
Krek ekeyim.
Dinlen biraz, bir ey i... Nefis bir gece, epey de yol aldk.
Sandaln dalgalara kaplmasna engel olmalym.
Ben iecek bir ey veririm sana. Sonra da biraz dinlen sevgilim.
Krekleri yukar kaldrdm, onlar yelken gibi kullanyordum imdi. Catherine antay
ayordu. Konyak iesini uzatt. Mantarn akmn ucuyla kardm, uzun bir yudum aldm.
Tad ho ve yakcyd. ime bir scaklk yayld. Isnm, neem yerine gelmiti.
Gzel konyakm, dedim.
Ay yine bulutlarn ardnda kalmt ama kyy grebiliyordum. Taa ilerde, gle doru uzanm
kayalk bir bu-runolmalyd.
myorsun ya, Cat?
Yo, ok iyiyim. Yalnz, otura otura her yanm kaskat kesildi.
Silhlara Veda / F. 16
241
Tenekeyle su boalt biraz. Ayaklarn uzatabilirsin o zaman.
Yine krek ekmeye koyuldum. Iskarmozlarn gcrtsn, arkadaki suyun boaltlmas
srasnda teneke kutunun kard tkrty dinliyordum.
u tenekeyi verir misin bana? dedim. Su imek istiyorum.
ok kirli ama.
Olsun varsn. alkalarm.
Catherine'in kutuyu kayn dnda alkaladn duydum. Sonra suyla doldurarak bana uzatt.
Konyak su-satmt beni. Su buz gibiydi, dilerimi szlatmt. Kyya doru gz gezdirdim.
Uzun, kayalk burna biraz daha yaklamtk. lerdeki koyda klar vard.
Kutuyu geri verirken:
Teekkr ederim, dedim.
Bir ey deil, dedi Catherine. Daha var istersen.
Bir eyler yemek ister misn?
Hayr. Birazdan ackrm. tahmz o zamana saklayalm.
Peki.
lerde burun gibi grnen ey uzun bir kayayd. Yanndan dolanmak iin epey aldm. Gl
imdi epey daralmt. Ay domutu yine. Eer Guardie di Finanza (*) ortalfgzluyorsa,
bizim kay glde kara bir leke gibi grrlerdi.
Naslsn, Cat? diye sordum.
yiyim. Nerdeyiz?
Sanrm topu topu sekiz mil kadar yolumuz kald.
Az buz deil, epey krek ekeceksin demek. Zavall sevgilim. lmedin mi daha?
Hayr. Bir eyim yok. Biraz ellerim acyor, o kadar.
Glden yukar doru uzandk. Sa yakadaki dalarn arasnda bir girinti vard. Kara burada
dzleiyor, s bir sahil oluturuyordu. Olsa olsa Cannobio olmal buras dedim. ok aktan
gemeye altm, nk bu blgede her an bir guardia'y\a burun buruna gelme tehlikesi vard.
(*) Gmrk Muhafzlar.
242
br yakada, taa telerde bir yerde, tepesi kubbeye benzeyen bir da grnyordu.
Yorulmutum. Geri pek yle fazla bir yol saylmazd ama krek ekmekten kollarm
kopmutu, bu yzden oradaki uzaklk iyice byyor-du gzmde. svire sularna girmeden
nce bu da gemem ve en azndan be mil daha yol almam gerektiini biliyordum. Ay
batmak zereydi artk. Ama batmadan nce n yine bulutlarla kapland, ortalk karard.
Gln hayli aklarnda kalmaya alyordum. Bir sre daha krek ektikten sonra durup
dinlendim, krekleri havaya kaldrp bekledim.
Brak da biraz ben ekeyim, dedi Catherine. . Olmaz yle ey, krek ekmek dokunur sana.
Sama. Tam tersine yarar dokunur. Kaslarmn kazk kesilmesine engel olur.
Doru yapmyorsun, Cat.
Hi bile deil. Yorulmamak kouluyla krek ekmek gebe bir kadna bire birdir.
yi ya. Yava yava ek bakalm. Ben arkaya gee-. yim, sen buraya gel. Kpeteye tutun da
yle gel.
Sandaln arkasna oturdum, ceketimi giyip yakalarn kaldrdm. Catherine'in krek ekiini
izlemeye baladm. ok iyi ekiyordu. Ama krekler ona gre ok uzun olduundan
zorlanyordu. antay atm, bir iki sandvi attrp biraz da konyak itim. imdi her ey daha
gzel grnyordu gzme. Bir iki yudum daha aldm konyaktan.
Yorulduun zaman syle emi? dedim. , Az sonra da ekledim:
Dikkat et de krek karnna arpmasn.
Catherine krek ekerken:
Eer arparsa, dedi, yaam... daha da kolaylar.
Bir yudum daha itim:
Naslsn? yiyim.
Brakmak isteyince syle.
Olur.
243
Yeniden konyak itim, sonra kpeteye tutuna tutuna ne getim.
Yo brak, bal gibi de ekebiliyorum ite.
Sen ge arkaya. Yeterince dinlendim ben.
Konyan etkisiyle bir sre kolayca ve hi zorlanmadan krek ektim. Sonra kollarm tutmaz
oldu, ok gemeden de konyan zerine bylesine sk krek ektiim iin dilim damam
kurudu, safram kabard. Krekleri geliigzel bir o yana bir bu yana savurup duruyordum.
Bana biraz su verebilir misin? dedim.
stediin su olsun, dedi Catherine.
Gn madan yamur serpitirmeye balad. Rzgr kesilmi olmalyd ya da gln girintisi
boyunca uzanan dalar siper olduu iin rzgr hissetmiyorduk. Gnn domak zere
olduunu grnce kreklere daha gl asldm. Nerede olduumuzu bilmiyor, bir an nce
svire sularna girmek istiyordum. Gn maya baladnda karaya ok yakndk. Kayalk
kyy ve aalar grebiliyordum.
O da nesi? dedi Catherine.
Krekleri tutup kulak kabarttm. Glden bir motor patrts geliyordu. Kyya yanatm,
sessizse durup bekledim. Motor patrts daha da yaklamt imdi. Sonra hemen arkamzda,
yamur altnda giden motoru grdm. K tarafnda drt tane guardia di finanza duruyordu;
al-pinitipi apkalarn kalarna ykmlar, kaputlarnn yakalarn kaldrmlard. Karabinalar
omuzlarna aslyd. Sabah sabah, hepsi de uykulu grnyordu. apkalar ndaki ve
kaputlarnn yakalarndaki sar iaretleri grebiliyordum. Motor patr patr sesler kararak
uzaklat. Yamurun altnda gzden silindi.
Yine gle doru aldm. Hedefe bu kadar yaklamken yoldaki bir nbetinin hevesimizi
kursamzda brakmasn istemiyordum. Sahili gzden karmakszn yamur altnda krk be
dakika kadar krek ektim. Derken, yine bir motor patrts iittik. Ses gln yukarsnda yitip
gidene dek ylece bekledik.
Sanrm svire'deyiz, Cat, dedim.
Gerekten mi?
244
svire askerlerini grmeden doru drst bilemeyiz.
Ya da svire bahriyelilerini.
svire bahriyelilerinin akaya gelir yanlar yoktur. Demin sesini iittiimiz motor svire
bahriyesine aitti belki de.
svire'deysek oturup yle bigzel kahvalt edelim. Nefis francalalar, tereyalar ve reelleri
yardr.
Ortalk iyiden iyiye aydnlanmt artk, inceden inceye yamur iseliyordu. Rzgr ilerde,
gln yukarlarna doru esmeye devam ediyordu. Ta telerde doruklar karla kapl dalar
grebiliyorduk. svire'de olduumuza aklm yatmt artk. Kydaki aalarn ardnda birok
ev vard. Sahilin st kesiminde, tatan yaplma evleriyle bir ky gze arpyordu. Yamalarda
birka villayla bir de kilise vard. Ky boyunca anlamaya altm. Grnrde muhafz filan
yoktu. Yol az ilerde gle ok yaklayordu. Derken, yol stndeki bir kahveden kan bir asker
arpt gzme. Haki bir niforma geirmiti srtna, banda da Almanlarnkine benzeyen bir
mifer vard. Salkl bir grnm olan yznde kk, di frasn andran byklar vard.
Bize bakyordu.
El salla una, dedim Catherines.
Catherine el sallad. Asker skla skla glmsedi, o da el sallad. Kreklere gevek gevek
aslyordum artk. Ky rhtmnn nnden geiyorduk.
Snr epeyce gemi olmalyz, dedim.
Emin olmalyz, sevgilim. Bizi gerisin geri yollamalarn istemezsin herhalde.
Snr oktan geride kald. Bana kalrsa buras bir gmrk kasabas. Hi kukum yok, Brissago
buras.
talyanlar yok mudur burada? Gmrk kasabalarnda her iki taraftan da grevliler bulunur.
Sava dnemlerinde deil ama. Hi sanmyorum ki talyanlarn snrdan gemelerine gz
yumsunlar.
irin bir kasabayd. Rhtmda sryle balk teknesi vard. Tahtalarn zerine balk alar
serilmiti. Durmakszn attran kasm yamuruna karn tertemiz, neeli bir grnm vard.
245
Karaya kp kahvalt edelim mi?
Peki.
Sol krei kuvvetle ekerek yaklamaya baladm. Rhtma yaklanca yan dndm, krekleri
ieri aldm, demir halkay yakaladm. Islak tan stne atladm. svire'deydim. Kay
baladktan sonra elimi Catherine'e, aa doru uzattm.
Gel, Cat. u anda iim iime smyor.
antalar ne olacak?
Brak sandalda kalsn.
Catherine de kt rhtma. kimiz de svire'deydik artk.
Ne ho lke, dedi Catherine.
Mkemmel, yle deil mi?
Hadi gidip kahvalt edelim.
Esiz bir lke deil mi? Yere bastka ayakkablarm bile bayram ediyor.
Bacaklarm yle uyutu ki bastm yeri farketmiyor bile. Dorusu ya olaanst gzel bir
lkeye benziyor. Anlyorsun deil mi sevgilim, buradayz artk, o kanl yerden uzaklatk? v
Evet, anlyorum. Gerekten anlyorum. imdiye dek hibir eyi bylesine anlamamtm.
u evlere bak! Ya u alan, ne kadar irin deil mi? talya'da hi byle bir yamur yad
olmamtr. Neeli bir yamur bu.
te en sonunda buradayz sevgilim. Farkndasn deil mi burada olduumuzun?
Kahveye girdik, temiz tahta bir masann bana oturduk, Sevincimizden uacaktk nerdeyse.
nlkl, temiz grnl bir kadn geldi, ne istediimizi sordu.
Catherine:
Francala, reel ve kahve, dedi.
Kusura bakmayn, sava zaman francala kmyor,
Ekmek olsun yleyse.
Ekmei kzartabilirim size.
Peki.
Yada yumurta da istiyorum.
246
Ka yumurta kraym, efendim?
.
Drt olsun, sevgilim.
Drt olsun.
Kadn gitti. Catherine'i ptm, elini tuttum. Baktk, sonra kahveye gz gezdirdik.
Sevgilim, sevgilim! Ne gzel deil mi?
Hem de nasl! dedim.
Francala olmazsa olmasn, aldr etmiyorum, dedi Catherine. Btn gece francalay
dndm durdum ama imdi umurumda bile deil artk. Olsun varsn, ne yapalm.
ok gemeden tutuklayacaklar bizi galiba.
Aldrma sevgilim. nce kahvalt edelim. Kahvaltdan sonra tutuklanmak pek o kadar cann
skmaz insann. Hem sonra ne yapacaklar ki? Bizler kendi halinde ngiliz veiAmerikan
yurttalaryz.
Pasaportun var deil mi?
Olmaz olur mu... Of, byle eylerden konumayalm artk. Mutlu olmaya bakalm.
Bundan daha ok mutlu olamam, dedim.
Tyl kuyruunu havaya kaldrm tombul bir tekir kedi yerinden kalkp masamza geldi,
bacama sokuldu, mrl mrl mrldanarak srtnmeye balad. Eilip okadm. Catherine son
derece mutlu bir tavrla glmsedi.
te kahve geliyor, dedi.
Kahvaltdan sonra tutukladlar bizi. Kasabada biraz dolatktan sonra antalar almak iin
rhtma gitmitik. Kayn banda bir asker bizi bekliyordu.
Sizin mi bu kayk?
Evet.
Nereden geldiniz?
Gln yukarsndan.
yleyse beni izleyin.
antalar ne olacak peki?
Yannza alabilirsiniz.
antalar ben aldm. Catherine benim yanbamda
247
yryordu. Asker ardmz sra geliyordu. Eski bir gmrk binasna geldik. Karakolda elimsiz,
ama asker tavrl bir temen sorguya ekti bizi.
Hangi ulustansnz?
Amerikan ve ingiliz.
Pasaportlarnz greyim.
Benimkini verdim. Catherine de kendininkini antasndan kard.
Temen pasaportlar inceden inceye gzden geirdi.Niin svire'ye kaykla girdiniz?
Sporcuyum ben, dedim, krek ekmek en sevdiim spordur. Frsat bulduka krek
ekerim.
Niin geldiniz?
K sporlar iin. Turistiz biz, k sporlar yapalm -dedik de...
K sporu yapacak bir yer deil ki buras?
Biliyoruz. K sporu yaplabilecek bir yere gitmek jstiyoruz.
italya'da ne yapyordunuz?
Ben mimarlk renimi gryordum. Kuzenim de gzel sanatlara alyordu.
Niye ayrldnz oradan?
K sporu yapmak istiyoruz. Sava srdke mimarlk renimi grlmyor.
Burada biraz bekleyin ltfen, dedi temen.
Pasaportlarmz alp baka bir odaya gitti.
Dorusu ya, mrsn sevgilim, dedi Catherine. Ayn azla konumaya bak hep: K sporu
yapmak istiyorsun.
Sanat konusunda bir eyler biliyor musun?
Rubens, dedi Catherine.
iriyar, iko, dedim.
Titian, dedi Catherine.
Titian saldr, dedim. Ya Mantegna'ya ne dersin?
Zor sorular sorma yle, dedi Catherine, ama onu da biliyorum, izgiler ok serttir.
Hem de nasl, dedim, ok keskindir.
Gryorsun ya sana nasl karlk ediyorum, dedi
248
Catherine. Senin u gmrklerinle sanat konusunda rahat rahat ene alabilirim.
te geliyor, dedim.
nce yapl temen elinde bizim pasaportlarla birlikte dnd.
Sizi Locarno'ya gndermek zorundaym, dedi. Bir arabaya binebilirsiniz, sizinle birlikte bir
de asker gelecek.
Peki, dedim. Ya kayk ne olacak?
Kaya elkonulmutur. Bu antalarda ne var?
ki antay da altst etti, ancak eyrei dolu olan konyak iesini kard.
Benimle ier miydiniz? diye sordum.
Hayr, saolun, dedi.
yle bir doruldu:
Ne kadar paranz var?
iki bin be yz liret.
Yeterli bulduunu belirtircesine bir tavr taknd.
Kuzeninizde ne kadar var?
Catherine'nin paras da bin iki yz liretten biraz fazlayd. Bu duruma sevinmiti temen. Eskisi
gibi tepeden bakmyordu bize artk.
K sporu yapmaya gidecekseniz Wengen tarn aradnz yerdir, dedi. Babamn gzel bir
oteli vardr Wengen'de. Her zaman aktr.
Bakn bu ok iyi ite, dedim. Ad nedir?
Durun bir kda yazaym.
Pek kibar bir tavrla kd uzatt bana.
Asker sizi Locarno'ya gtrr. Yalnz pasaportlarnz onda kalacak. zgnm ama byle
olmas gerek. Lo-camo'a vize ya da oturma izni vereceklerinden eminim.
Pasaportlar askere verdi; valizleri elimize alarak bir arabaya binmek zere kasabann iine
doru yrdk. Temen, Hey! diye seslendi askere. Alman lehesiyle bir eyler tembih etti.
Asker tfeini omzuna ast, elimdeki valizleri yklendi.
Harika bir lke buras, dedim Catherine'e.
Nasl da pratik insanlar.
Teekkr ederiz, dedim.
249
Temen:
Grevimiz, dedi elini sallayarak.
Askerin eliinde kasabaya doru yrdk.
Bir arabaya binip Locamo'ya doru yola ktk; asker n tarafa, ofrn yanna oturmutu.
Locarno'da da zorluk ekmedik hi. Bizi sorguya ektiler ama pek nazik davrandlar. nk
hem pasaportumuz vard hem de paramz. Anlattm yknn tek szcne bile
inandklarn sanmyordum ve sama buluyordum bunu. Mahkemede gibiydik sanki. Mantkl
bir aklamada bulunmaya kalkmak akntya krek ekmekten baka bir ey deildi. Bir ey
tutturup sonuna dek diretecektiniz. Pasaportlarmz vard ite, stelik harcayacak paramz da
vard. Bu nedenle geici vize verdiler. Bu vize her an geri alnabilirdi. Nereye gidersek polise
bildirmek zorundaydk.
Nereye istersek gidebilir miydik? Evet... Nereye gitmek istiyorduk?..
Nereye gitmek istiyorsun, Cat?
Montr'ye.
ok gzel yerdir, dedi memur. Sanrm seveceksiniz oray.
Buras da, Locarno da ok gzel bir yerdir, dedi baka bir memur. Buradan holanacanza
eminim. ok irin bir yerdir Locarno.
Biz k sporu yaplan bir yere gidelim diyoruz.
Montr'de k sporu yoktur ki.
Kim demi onu, dedi br memur, Ben Montr'-lym. Montr Oberland Bernois
yresinde buz gibi k sporu yaplr ite. Bunu bilmezlikten gelmen ayp dorusu.
Bilmezlikten geldiim filan yok. Ben yalnzca, Montr'de k sporu yoktur dedim.
Bence ok su gtrr bu, dedi teki memur. Ben bu noktada kukuluyum dorusu.
Sen ne dersen de, yle diyorsam yledir.
Sen yle bil. Ben az m Luge kaydm Montr sokaklarnda. Hem de yle bir kez filan deil,
saysz kez! Luge kaymak da bir k sporudur.
teki memur bana dnd:
250
Sizce Luge kaymak k sporu mudur beyfendi? Dedim ya, burada Locarno'da rahatnza
diyecek olmaz. Havas salnza bire birdir. Bu evreyi ok ilgin bulacaksnz. Eminim ki
holanacaksnz.
Beyfendi Montr'ye gitmek istediini syledi sana.
Luge dediiniz ey nedir? diye sordum.
teki memura gn dodu. Pek sevinmiti:
Grdn m bak, adn bile iitmemi daha!
Luge, dedi beriki, Toboggan demektir.
kinci memur ban sallayarak:
Kusura bakma ama arada dalar kadar fark olduunu sylemek zorundaym, dedi.
Toboggan dediin Luge'den ok deiiktir. Toboggan Kanada'da yaplan uzun dz tahtalardr.
Luge ise iine bindiimiz u kzaklar gibidir. Bir eyi anlatacaksan doru drst anlat bari.
Biz Toboggan yapamaz myz, dedim.
Elbette yaparsnz, dedi birinci memur. Bal gibi de yapabilirsiniz. En gzel Kanada
tobogganlar Montr'de satlr. Toboggan satn alacaksanz Och Kardeler'e gideceksiniz. zel
olarak ithal ederler.
kinci memur bize dnd:
Toboggan kaymak iin zel pist gerekir. Montr sokaklarnda toboggan kayamazsnz.
Locarno'da nerede kalacaksnz?
Bilmiyorum, dedim. Brissago'dan daha demin geldik. Araba darda bekliyor.
Motr'ye gidin, piman olmazsnz, dedi birinci memur. Havasna diyecek yoktur, ok
gzeldir. K sporu iin uzaklara gitmek zorunda da kalmazsnz.
yiyim, dedim.
Arabadan inmi, otele doru yryorduk.
yileeceini biliyorum. ok yorgunsun, ne zamandr uyku girmedi gzne.
Neyse artk, geldik ya ona bak.
Evet, gerekten geldik.
antalarmz tayan ocuun ardsra otele girdik.
OTUZSEKNCl BLM
O sonbahar kar ok ge yad. Dan yamacndaki amlklar arasnda kahverengi ahap bir
evde oturuyor(*) stasyon.
253
duk. Geceleri yle dondurucu bir souk oluyordu ki komi-dinin zerindeki iki testideki suyun
yzeyi incecik bir buz tabakasyla kaplanyordu. Bayan Guttingen her sabah erkenden gelip
pencereleri kapar, yksek ini sobay yakard. am odunu atrdar, kvlcmlar saar, derken
soba grl grl yanmaya balard. Odaya ikinci giriinde kocaman odunlarla bir testi de scak
su getirirdi Bayan Guttingen. Oda snnca kahvalty hazrlard. Yatakta oturup kahvalt
ederken gle ve Fransa yakasndaki dalara bakardk. Dalarn doruklarnda karlar vard,
gln rengi ise elik mavisine alyordu.
Darda, da evinin nnden tepeye doru kan bir yol vard. zerinde dondan iyice kaskat
kesilmi tekerlek izleri ve tmsekler bulunan bu yol, ormann iinden geerek ta yukarlara
kar, tepeyi dolanr, otlaklara, vadinin tesine, iinde kk iftlik evleriyle ambarlarn
bulunduu ayrla kadar uzanrd. Vadi derindi, dibinde sularn gle dken bir dere vard.
Vadiden doru rzgr estii zaman derenin kayalardaki altsn iitir-diniz.
Kimi zaman yolu brakr, am ormanndan geen bir patikaya sapardk. Ormann zemini
yumuackt; don, yolu sertletirdii gibi buray sertletirmemiti. Aslnda yolun sertliine
aldrdmz yoktu. nk ayakkablarmzn tabanlarnda ve kelerinde iviler vard.
kelerimizdeki iviler donmu tekerlek izlerine geiyordu. ivili pabularla yrmek ok
rahatt, stelik bu yry insan canlandryordu da... Ama en ho olan orman
yryleriydi.
Dan yamac oturduumuz evin nnden gl kysndaki ovaya doru dimdik iniyordu.
Gneli havalarda sundurmada oturur, yamatan aa doru kvrla kvrla inen yolu, setlerle
ayrlm balar, k geirmek zere lm bulunan zm ktklerini seyrederdik. Balarn
daha altnda, gl kys boyunca uzanan dar ovadaki kentin evleri grnrd. zerinde topu
topu iki aa olan bir ada vard glde. Bir balk teknesinin ifte yelkenine benzerdi bu
aalar. Gln kar yakasndaki dalar dikti. Gln ta tesinde iki da sras arasnda
254
dmdz Rhone Ovas uzanyordu. Vadinin yukarsnda, vadinin dalarla kesitii blmde
Dent du Midi vard. Yksek mi yksek, karl bir dad bu. Vadiye ta tepeden bakyordu, ama
uzakta kaldndan glge yapmyordu.
Gneli havalarda yemeimizi evin nndeki sundurmada yiyiyorduk. Baka zamanlarda ise,
st kattaki kk odamzda yerdik. Duvarlar plak tahtalarla kapl, kesinde ise kocaman
bir sobas olan kutu gibi bir odayd bu. Kentten kitaplar, dergiler ve Hoyle'nin son saysn
alm, iki kiiyle oynanan bir sr iskambil oyunu renmitik. Sobal kk oda, oturma
odamzd, ki rahat koltukla kitaplar ve dergiler iin bir de masamz vard; yemeimizi
yedikten sonra iskambil oyununu bu yemek masasnda oynardk.
Bay ve Bayan Guttingen alt katta oturuyorlard; kimi akamlar konumalarn iitirdik, birlikte
ok mutluydular. Bay Guttingen eskiden bir otelde ef garsonmu. Bayan Guttingen de ayn
otelde hizmetilik yapyormu. Para biriktirip bu evi satn almlar. Bir oullar varm, efgarson olmak iin renim gryormu. Zrih'te bir odel-deymi. Alt katta Guttingen'lerin arap
ve bira sat yaptklar bir salon vard. Kimi akamlar, darda arabalarn durduunu,
adamlarn arap imek iin basamaklar kp ieri girilerini iitirdik.
Oturma odamzn dnda bir odun sand vard; buradan aldm odunlarla atei beslerdim.
Geceleri pek yle ge saatlere dek oturmazdk. Byk yatak odasna geip, karanlkta yatardk.
Ben soyununca pencereleri aardm. Gecenin karanln, donuk yldzlar, pencerenin hemen
altndaki am aalarn grrdm. Sonra da abucak yataa atardm kendimi. Pencerenin
dndaki gece karanln seyrederek souk ve tertemiz havada yatmak ok hotu. MhI ml
uyurduk. Gece uyanacak olsam, bilirdim ki bir tek nedenden tr uyanmtm; Catherine'i
uyandrmaya alarak kuty yast kabartp, kaln yorgann scakl altnda yeniden
uykuya dalardm.
255
Sava ok uzaklarda kalm gibiydi. Gazetelerden okuduum kadaryla dalarda hl
arpmalar oluyordu, nk kar bastrmamt hl.
Kimi zaman dadan aa yrye yrye Montr'ye inerdik. Dadan aa inen bir keiyolu
vard. Ama pek dik bir yoldu bu. Bu yzden ou zaman asl yoldan gitmeyi yelerdik. Tarlalar
arasndaki o geni ve buzlu yoldan gider, balarn ta duvarlar arasndan, yol boyundaki ky
evleri arasndan geerdik. ky vard: Cernex, Fontanivant ve adn imdi unuttuum bir
baka ky daha... Sonra yol boyunda, yamataki bir kntnn stne kurulmu, tatan
yaplma eski bir atonun nnden geerdik. atonun yannda zm balar vard. Her asma
fidan yere srnmesin diye srklara balanmt. Asma ktkleri kurumu, kararmt.
Toprak tavmdayd, kar bekliyordu. Aada gl hal gibiydi, elik rengindeydi. Yol, atonun
evresinden dolanarak dik bir eimle alalr, sonra saa dnerek dosdoru Montr'ye uzanrd.
Montr'de kimseyi tanmyorduk. Gl kysnda dolar, kuular, martlar, yanlarna
yaklanca uuveren, suya bakarak lk la baran krlanglar seyrederdik. Gln
aklarnda sr sr karabataklar vard; kk kk, kapkaraydlar, yzerken suda iz
brakrlard. Kente girince maaza vitrinlerine baka baka anacad-dede yrrdk. Birok byk
otel vard ama kapalyd; maazalarn ou akt. Dkkn sahipleri bizi grnce pek memnun
olurlard. Catherine'nin salarn yaptrd gzel bir berber dkkn vard; dkkan ileten
kadn en akrak biriydi, Montr'de bir onu tanyorduk. Catherine berberdeyken ben
birahaneye gidip siyah Mnih biras ier, gazeteleri okurdum. Corriere della Sera ve Paris'ten
gelen ngiliz, Amerikan gazeteleriydi bunlar. Dmanla haberlemenin nne gemek iin olsa
gerek, tm duyurular yasaklanmt. Gazetelerdeki haberler hi de ia deildi. 'Her yerde,
her ey kt gidiyordu. Gidip bir keye oturdum. nmde kocaman bir bardak siyah bira
vard. Yal ktlara sarl rekleri karp yemeye ko256
yuldum. reklerin tuzlu oluu birann tadn arttryordu. Bir yandan da gazetelerdeki felket
haberlerini okuyordum.
Catherine'nin geleceini sanyordum ya gelmedi. Bunun zerine gazeteleri masada braktm,
birann parasn dedim, Catherine'e bakmak zere sokaa ktm. Hava souk ve kapalyd,
tam k havas. Ta duvarlarn bile souk bir grn vard. Catherine hl berberdeydi.
Kadn san kvryordu. Kk bir blmeye oturup seyretmeye koyuldum, iim bir ho
oluyordu onu seyrederken. Benimle konutu. Sesim heyecandan atal atal kyordu. Sa
maas alp kapandka ho tkrtlar karyordu. Catherine'i aynadan birden
grebiliyordum. Blmenin ii de pek hotu, scackt. Derken, Catherine'nin salarn yukar
toplad berber kadn. Catherine aynaya bakt, sann tesini berisini dzeltti, firketeleri
karp takt, sonra ayaa kalkt:
Kusura bakma, beklettim seni, dedi.
Berber kadn glmsedi:
Msy beendi ama. Deil mi, Msy?
Evet, dedim.
Dar ktk, caddeden yukar doru yrmeye baladk. Hava souktu, k havas vard.
Rzgr esiyordu.
Ah sevgilim, yle seviyorum ki seni, dedim.
Catherine:
Ne gzel eleniyoruz, deil mi? dedi. dur bak ne yapalm, bir yere girelim, ay yerine bira
ielim. Minik Catherine'e ok iyi gelir. Bymesini nler.
Minik Catherine ha1 dedim. Brak u haspay!
Ama hep uslu duruyor, dedi Catherine. Gere biraz zyor ya o kadar olur artk. Doktor
birann bana iyi geleceini syledi, bebei fazla bytmezmi.
Eer ufak tefek bir olan dourursan, bakarsn jokey olur.
Bu ocuk doarsa o zaman gerekten evlenmemiz gerekir diyorum.
Bir birahaneye, kedeki masaya oturmutuk. DSilhlara Veda / F. 17
257
arda hava kararyordu. Aslnda daha erkendi, ama hava kapalyd ite, erkenden akam
oluyordu.
Gel imdi evlenelim, dedim.
Yo, dedi Catherine, imdi evlenmek pek garip olur. Karnm burnumda. Bu durumda
milletin karsna kp da evlenemem.
Keke daha nce evlenseydik.
Bence de yle. Ama ne zaman evlenebilirdik ki, sevgilim?
Bilmiyorum.
imdi bildiim bir tek ey var benim: Byle kocaman bir gbekle dnyada evlenemem ben.
Canm o kadar da kocaman deil.
Amma yaptn! Berber kadn, ilk ocuunuz mu diye sordu. Yalan syledim, ikisi olan ikisi kz
drt ocuumuz daha var dedim.
Peki ne zaman evleneceiz?
Yeniden inceldikten sonra sen ne zaman istersen, yle gzel bir dn yapalm. Herkes
birbirlerine ne kadar yakyorlar desin bizim iin.
zlmyor musun?
Niin zlecekmiim, sevgilim? Milano'da kendimi bir fahie gibi hissettiim zaman kt
olmutum, ama bu da topu topu yedi dakika srd. stelik byle bir duyguya kaplmamda
odann deniinin de byk pay vard. yi karlk edemiyor muyum sana?
Esiz bir kadnsn sen.
yleyse zme tatl cann, sevgilim. Yeniden incelir inceimez evlenirim seninle.
Peki yleyse.
Bir bira daha isem mi acaba? Doktor kalalarmn bir hayli dar olduunu, minik Catherine'i
ne denli ufak tutmaya alrsam o denli iyi olacan syledi.
Baka ne dedi?
Kayglanmtm.
Hi. Tansiyonum ok iyiymi, sevgilim. Normal buldu tansiyonumu.
258
Kalalarnn darl konusunda ne dedi?
Hi. Hibir ey. Ski yapma dedi.
Doru sylemi.
Daha nce hi ski yapmamsam, bundan sonra balamak iin ge kaldm syledi.
Dmeden kaymamda bir saknca yokmu.
Pek akac bir adamm.
Gerekten de ok ho biri. Doum iin ona gideriz.
Evlenmemizin gerekli olup olmadn sordun mu ona?
Hayr. Drt yldr evliyiz dedim. Bak sevgilim, seninle evlenince Amerikal saylacam.
Amerikan yasalarna , gre ocuumuz meru saylr.
Nerden rendin bunu?
Ktphanedeki New York Dnya Yll'ndan.
Harikulade bir kzsn sen.
Amerikal olmak houma gidecek. Amerika'ya gideriz, deil mi sevgilim? Can atyorum'
Niagara alayanlarn grmek iin.
Bitanem benim.
Grmek istediim bir ey daha var ama adn karamyorum imdi.
Hayvan iftliklerini mi?
yle.
Bir ikolata yiyebilir miyim? diye sordu Catherine. Yoksa le yemei ok mu yakn?
abucack karnm ackveriyor.
Yemene bak, dedim.
Fndkl ikolata istiyorum, dedi Catherine.
Garson kz:
ok nefisdir, dedi. Ben de en ok fndklsna baylrm.
Ben bir vermut daha ieceim, dedim.
Geri dnmek zere dar ktmzda ayaklarmzn karda brakt izlerin kapanm
olduunu grdk. Deliklerin bulunduu yerde imdi belli belirsiz girintiler vard. Kar
tanecikleri yzmze arpyor, nmz g bela grebiliyorduk. stmz bamz iyice
sprdkten sonra le yemei iin ieri girdik. Yemei Bay Guttingen getirdi.
Yarn kayak balar, dedi. Kayak yapmasn bilir misiniz, Bay Henry?
Hayr ama renmek isterim.
261
Kolayca renirsiniz. Olum Noel nedeniyle buraya geliyor. O retir size.
Gzel. Ne zaman geliyor?
Yarn gece.
Yemekten sonra sobal kk odada oturup pencereden karn yan seyrederken, Catherine:
Tek bana bir yerlere gitmek, erkeklerle birlikte olmak, kayak yapmak istemez misin
sevgilim? dedi.
Yo. Niye isteyeyim?
Kimi zaman benden baka insanlar da grmek istersin diye dnyorum da...
Sen istiyor musun bakalarn grmeyi?
Hayr.
Ben de yle.
Biliyorum. Ama sen baka ben baka. Benim ocuum olacak, bu yzden de birtakm eyleri
yapmam ister istemez kstlanyor. Ama yine de yaammdan honudum. imdi aptallk
ettiimi, ok konutuumu biliyorum. Benden bkmayasm diye gidip biraz gezip tozman
gerektiini dnyorum.
Gitmemi mi istiyorsun?
Yo. Kalman istiyorum. v
Ben de kalacam zaten.
Buraya gel, dedi Catherine. Bandaki u ilie bir bakaym. Kocaman bir i.
Parmaklaryla basmdaki ilii yoklad.
Sakal brakmaya ne dersin, sevgilim?
Brakmam ister miydim?
Deiiklik olur... Seni sakall grmek istiyorum.
Peki yleyse. Brakyorum. u dakikadan balayarak sakal brakm bulunuyorum. yi fikir.
Hi deilse yapacak bir i kt bana.
Yapacak iin yok diye zlyor musun?
Hayr. Houma gidiyor. Gl gibi yaayp gidiyorum ite. Ya sen?
Gzel bir yaantm var. Ama imdi karnm yle byd ki beni beenmeyeceinden
korkuyorum.
262
Ah, Cat! Senin iin nasl, deli oluyorum bilemezsin.
Bu halimle mi?
Ne halde olursan ol seviyorun seni. Mutlu bir yaantmz var. Sence iyi bir yaantmz yok mu
yani?
Benim amdan oras yle de, sen pek o kadar rahat deilmisin gibi geliyor bana.
Bal gibi de rahatm. Geri arasra cepheyi ve tandm dostlar dnmyor deilim, ama o
kadar da kayglandm filan yok. Hibir eyi takmyorum kafama, yle uzun uzadya
dnmyorum.
Oldu yleyse.
Satran tahtasn kardm, talar dizdim. Darda hl lapa lapa kar yayordu.
. Geceleyin bir ara uyandm. Baktm, Catherine uyank. Ay pencereye vuruyor, penceredeki
parmaklklarn glgesi yatan zerine dyordu.
Uyank msn sevgilim?
Evet. Sen uyuyamadn m?
Uyannca ne dndm biliyor musun, seninle ilk tantmzda nasl da deli doluydum,
anmsyorsun deil mi?
Birazck deli doluydun.
Oysa imdi hi de yle deilim. Harikuladeyim imdi. Sen harikulade szcn yle tatl
sylersin ki! Harikulade de bakaym.
Harikulade.
Ah, ne tatlsn!.. Deli dolu deilim artk. imdi ok, ok, ok mutluyum.
Hadi uyu artk, dedim.
Peki. Hadi ikimiz de ayn anda uyuyalm.
Peki.
Ama hi de kararlatrdmz gibi olmad. Uzun sre gzme uyku girmedi, bir alay ey
dndm durdum. Catherine'in uyuyuunu, ay yla aydnlanan yzn seyrettim. Sonra
ben de uyuyakalmm.
OTUZDOKUZUNCU BLM
Ocak aynn ortalarna doru sakalm uzamt. K da srp gidiyordu; gndzler gneli ve
serin, geceler ise alabildiine souktu. Zaman zaman yine yollarda gezintiye kabiliyorduk.
Karlar, saman ve odun tayan k265
zaklarla, dadan aa ekilen ktklerle baslm, dmdz olmutu. Neredeyse Montr'ye
kadar her yer karla kaplyd. Gln te yakasndaki dalar bembeyazd. R-hone Ovas da karlar
altnda kalmt.
Dan tesindeki Bains d'Alliez'e doru uzun yrylere kyorduk. Catherine ayaklarna alt
kabaral potinlerini giyiyor, pelerinine brnyor, eline de sivri elik ulu bir baston alyordu.
Pelerin giyince gebelii gze batmyordu pek. yle ok hzl yrmyorduk. Yorulduu zaman
duruyor, yol kysndaki ktk ynlarnn stne oturup dinleniyorduk.
Bains d'Alliez'de aalarn arasnda bir han vard, oduncular buraya urayp iki ierlerdi. Biz
de bu hana giriyor, sobann banda snyor, iine baharat ve limon konulmu scak krmz
arap iiyorduk. Gluhwein diyorlard bu araba. nsan stmak ve neelendirmeye bire birdi.
Han karanlk ve dumanlyd. Buradan dar ktmzda souk ve temiz hava insann iine
iliyordu, soluk alrken burnumuzun direi szlyordu. Dnp hana baktmzda, hann
pencerelerinden k szdn, oduncularn atlarnn snmak iin darda eindiklerini,
balarn saa sola salladklarn gryorduk. Azlarnn stndeki kllar buz tutmutu, her
soluk alp verilerinde burunlarndan ty gibi incecik buhar bulutlar fkryordu. Eve doru
yukar karken yolun bir blm dmdz ve kaygand. Bir sre sonra, odun ykl atlardan
dklen er p yznden yolun rengi deiir, turuncu bir renk alrd. Derken yine tertemiz
karlarla kapl olarak koruluk boyunca uzanrd. Akamlar eve dnerken burada iki kez tilkilere
rastlamtk.
Gzel, ipirin bir lkeydi buras. Dar kp dolamaktan byk bir mutluluk duyuyorduk.
Catherine:
Sakaln ok gzel oldu, dedi. Tpk oduncularn sakal gibi. u, kulaklarna kck altn
kpeler takm adam grdn, deil mi?
266
Dakeisi avcs, dedim. Bu avclarn dediklerine gre kpe taknca ok daha iyi
iitirlermi.
Sahi mi? inanlacak ey deil dorusu. Bana kalrsa dakeisi avcs olduklarn gstermek
iin takyorlar-dr. Dakeisi var mym buralarda?
Evet, Dent de Jaman'n arkalarnda.
havas sarmt. Ama hemen ardndan hep kuru souk bagstermi, kara k geri dnmt...
Martta havalar yumuar gibi oldu. Gece yamur yamaya balad. Ta ertesi sabaha dek akr
akr yad, karlar amurla kart. Dalarn etekleri sevimsiz bir grne brnd. Gln ve
vadinin st bulutlarla kapland. Dalarn doruklarna yamur yayordu. Catherine ayana
kaln botlarn, ben de Bay Guttingen'in lastik izmelerini giydim; emsiye altnda, amurlu
buzlarla dolu yollar ykayan yamur sular arasndan yryerek istasyona gittik; le
yemeinden nce birer vermut imek zere birahaneye uradk. Yamurun akrts geliyordu
dardan.
kp kente insek mi ha?
Sen ne dersin? diye sordu Catherine.
K bittiyse, yamur da hep byle dur durak bilmeden yaacaksa, burann tad tuzu kalmad
artk demektir. Minik Catherine'nin doumuna ne kadar var?
Hemen hemen bir ay. Belki de biraz daha fazla.
nip Montr'de kalrz.
Niye Lozan'a gitmiyoruz? Hastane orada.
Olur elbet. Yalnz, ben orann ok byk bir kent olduunu dnmtm de...
Daha byk bir kentte de yine byle ba baa yaayabiliriz bal gibi. Lozan ok irin bir yer.
Ne zaman gidelim?
Ne zaman olursa. Sen ne zaman istersen, sevgilim. Eer sen buradan ayrlmak istemiyorsan
ben de kalalm derim.
Bakalm artk, havaya gre ayarlarz...
Yamur gn srd. stasyonun stndeki dan yamalarnda bulunan karlar imdi
tmyle eriyip gitmi269
ti. Cvk amurdan geilmez hale gelmiti yol. Dar klamayacak kadar slak ve amurluydu
her yer. nc gnn sabah kente gitmeye karar verdik.
Guttingen:
Hay hay, nasl isterseniz, Bay Henry, dedi. nceden haber vermenize gerek yok. Zaten ben
de havalar bozduu iin fazla kalacanz sanmyordum.
Hanmn doumu nedeniyle hastaneye yakn bir yerde kalmak zorundayz da, dedim.
Bay Guttingen:
Anlyorum, dedi. lerde bir gn sizin ufaklkla birlikte gelip kaln emi?
Geliriz elbet, dedim. Odanz olursa tabii.
lkbaharda havalar dzelince gelebilirsiniz. Gnnz gn edersiniz. ocukla dady imdi
kapal olan o odaya veririz, siz de madamla birlikte gle bakan eski odanza yerleirsiniz.
Geleceimiz zaman size bildiririz, dedim.
teberilerimizi topladm. le yemeinden sonra kalkan trene yetimek zere istasyona gittik.
Karkoca Guttingenler de bizimle birlikte istasyona geldiler. Bay Guttingen eyalarmz
amurlu yoldan aa bir kzakla indirmiti. Yamurun altnda, istasyonda durup bize el
salladlar.
ok iyi insanlard, dedi Catherine.
Bize byk iyilikleri dokundu.
Montr'den Lozan'a giden trene binmitik. Onca zamandr yaadmz yerlere bakyorduk
pencereden, ama koyu bulutlarla kapl yamalar gremedik bir trl Tren Vevey'de durdu,
sonra yine yola koyuldu. Gl kys boyunca gidiyorduk, gln br yakasnda slak, kapkara
tarlalar, plak ormanlar, slak evler vard.
Lozan'a geldik. Orta snf bir otele, yerletik. Sokaklardan geerken de, otelin araba kapsna
girdiimiz srada da, durmadan yamur yamt. Yakasnda pirinten nianlar tayan otel
kapcs, asansr, yere serili hallar, musluklar prl prl parlayan bembeyaz lavabolar,
270
pirin karyola, byk ve rahat yatak odas, Guttingenlerin evinden sonra pek lks geliyordu
bize. Odann pencereleri, demirparmaklkl bir duvarla evrili slak bir baheye bakyordu.
Sokak yokutu, yolun yukarsnda bahesi ve duvar tpk bizimkine benzeyen bir baka otel
daha vard. Bahedeki havuza dklen yamura baktm.
Catherine tm lambalar yakt, bavullar amaya koyuldu. Ben viski-soda getirttim, yataa
uzandm, istasyondan aldm gazetelere gz gezdirmeye baladm. 1918 Martyd. Almanlar
Fransa'ya saldrya gemilerdi. Viski-sodam iip gazeteleri okurken Catherine de eyalar
yerletiriyor, odann iinde oraya buraya gidip geliyordu.
Ne almam gerek, biliyor musun sevgilim?
Ne?
Bebek amarlar. Yumurta kapya geldii halde hl bebek teberisi almam kadnlar
parmakla gsterilecek kadar azdr.
Alrsn.
Biliyorum. Yarn ilk iim o olsun: Neler gerekir, renirim.
Bilmem gerekir. Hemire deil misin? Ama hastanede yatan askerlerin pek az ocuk
douruyordu.
Benim ocuum oldu ya ite. Yast tuttuu gibi frlatt. Viski-soda devrildi. Syleyeyim de
yenisini getirsinler, dedi. zr dilerim, dktm.
Pek kalmamt zaten. Hadi yataa gel. Yo olmaz. Urap, bu oday bir eye benzetmem
gerek.
Neye benzeteceksin?
Kendi yuvamz gibi olmal.
yleyse mttefiklerin bayraklarn aver.
Ayy, sus!
Bir daha syle.
Sus.
271
yle korka ekine sylyorsun ki, dedim, sanki kimseyi incitmek istemiyormusun gibi...
Elbette istemiyorum ya.
stemiyorsan yataa gelirsin.
Peki, dedi.
Gelip yatan stne oturdu:
Biliyorum sevgilim, senin iin pek iac deilim. Kocaman bir un uvalndan farkm yok.
Yo, hi bile deil. Gnden gne daha da gzellei-yorsun.
Evlendiin kz giderek hantallat.
Yo, hantallamad. ok gzelsin, tatlsn.
Ama yine inceleceim, sevgilim.
imdi de incesin.
Dpedz sarhosun sen.
Azck viski-soda itim.
Bir tane daha geliyor, dedi. Sonra da yemeimizi buraya getirmelerini syleyeyim mi?
iyi olur.
Hem dar da kmayz deil mi? Geceyi hep burada geiririz.
Ve oynarz, dedim.
Ben de biraz arap ieyim, dedi Catherine. Dokunmaz. Belki de bizim u eski beyaz Capri
arabndan bulabiliriz.
Sanrm bulabiliriz, dedim. Bu cins bir otelde talyan arab bulunur.
Garson kapy tklatt. Viski bardana buz koymutu, tepside bir de kk soda iesi vard.
Teekkr ederim, dedim. uraya brakn. Ltfen iki kiilik yemek getirir misiniz, ha bir de
iki ie beyaz Gapri arab, buzlu olsun.
Yemeinize orbayla m balamak isterdiniz?
orba ister misin, Cat?
Ltfen.
O zaman siz bir kiilik orba getirin.
Garson:
272
Teekkr ederim, efendim, dedi ve kt. Kapy kapatt.
Yine gazetelerdeki sava haberlerine dndm. Soday viskinin iindeki buzun stne yava
yava boalttm. Viskiye buz koymamalarn tembih etmem gerekirdi. Buzu ayr getirseydiler
daha iyi olacakt. nk o zaman bardakta ne kadar viski olduu anlalr, soday koyunca
viskinin sertlii bir anda yumuamazd. En iyisi bir ie viski almak ve onlardan yalnzca soda
ile buz istemekti. yi viski ok ho eydi. Yaamn tatl yanlarndan biriydi iyi viski.
Ne dnyorsun yle, sevgilim?
Viskiye ilikin bir eyler ite...
Viskinin nesini dnyordun ki?
Hi ite, ok ho bir ey de... . Catherine yzn ekitti:
Peki yleyse, dedi.
O otelde hafta kaldk. Fena yer deildi. Yemek salonu ounlukla tenha oluyordu, akam
yemeklerini sk sk odamzda yiyorduk. Kimi zaman kentte gezintiye kyorduk. Trenle
Ouchy'ye iniyor, gl kysnda dolayorduk. Hava iyiden iyiye snm, ilkbahar kendini belli
etmiti. Yeniden dalara dnmeye can atyorduk. Ama ilkbahar havas ancak birka gn srd,
sonra yine k sonunun o sert souklar balad.
Catherine bebee gerekli olan amarlar kentten ald. Ben de kemerlerin ordaki bir
jimnastikhaneye gidip boks almaya baladm. Catherine ge vakte kadar yatt iin
genellikle sabahlar gidiyordum. Bu yalanc ilkbahar gnlerinde boks almasndan sonra du
almak, bahar havas esen sokaklarda yrmek, bir kahvede oturarak gelip geenleri seyretmek
ya da gazete okuyup bir vermut imek ok ho oluyordu. Daha sonra otele dnyor, Catherine
ile le yemei yiyordum.
Jimnastikhanedeki boks retmeni bykl bir adamd, titiz ve dediim dedik biriydi.
Jimnastikhane iyi bir yerdi; havadar ve aydnlkt. Canla bala alyordum. p atlyor, glge
boksu yapyor, ak pencereden ieri szlen
Silhtara Veda / F. 18 273
gne nn altna yatarak karn egzersizleri yapyordum. Boks alrken kimi zaman
antrenr korkutuyordum. nceleri boy aynasnn nnde glge boksu yapmak g geliyordu
bana, nk sakall bir adamn boks yaptn grnce eni konu yadrgyordum. Ama sonralar
elenceli bulmaya baladm. Aslnda boksa balar balamaz sakalm kesmek istemitim ya
Catherine kesmemden yana deildi.
Kimi zaman Catherine ile birlikte arabayla krlara gezintiye kyorduk. Gzel havalarda araba
gezintisine kmann tadna doyum olmuyordu. Byle gezintiye ktmz gnlerde yemek
yiyebileceimiz iki yer kefetmitik. Catherine fazla yol yrmeye gelemiyordu artk. Kr
yollarnda onunla araba gezintisine kmak ok houma gidiyordu. Gzel havalarda gnmz
gn ediyorduk. Doumun yakn olduunu biliyorduk. Bu yzden ikimiz de birtakm duygulara
kaplmtk: sanki bizi acele ettiren bir ey vard, birlikte geireceimiz btn dakikalardan
yararlanmaya bakmalydk.
KIRKBRNC BLM
Bir sabah saat sularnda Catherine'in yatakta kvrandn duyarak uyandm:
N'oldu, Cat?
Sanclanyorum, sevgilim.
Sanclar dzenli mi geliyor?
Yo, pek dzenli saylmaz.
Eer sk ve dzenli gelmeye balarsa hemen hastaneye gideriz.
Gzlerimden uyku akyordu. Hemen uyuyup gitmiim. Az sonra yine uyandm.
Catherine:
Doktora bir telefon etsen iyi olur, dedi. Sanclar sklat.
Telefona gittim, doktoru buldum.
274
Sanclar ne kadar arayla geliyor? diye sordu doktor.
Catherine:
Merhaba, sevgilim, dedi.
Naslsn?
276
Sanclar sklat artk.
Yz yine kasld. Sonra glmsedi:
Bu seferki ok iddetliydi, dedi. Elinizi yine srtma koyar msnz hemire?
yi geliyorsa, hayhay, dedi hemire.
Hadi sen git, sevgilim, dedi Catherine, dar k da bir eyler ye. Hemirenin dediine gre
epey srebi-lirmi.
lk doumda sanclar uzun srer genellikle, dedi hemire.
Catherine:
N'olursun git de bir eyler ye, dedi. Ben iyiyim, gerekten iyiyim.
Biraz daha kalaym, dedim.
Sanclar dzenli aralarla sryordu. Derken hafifledi. Catherine ok heyecanlyd. Sanclar
sklanca iyi olduunu sylyordu. Seyrekletii zamanlar ise d krklna urayp
utanyordu.
Hadi sen git, sevgilim, dedi. Sen yanmdayken kendimi kasyorum.
Yz yine burutu:
te. Bu seferki iyiydi. Sana iyi bir e olmak ve bu ocuu ortal velveleye vermeden
dourmak.istiyorum. N'olur git. Kahvalt et, sevgilim. Sonra yine gel. Yokluunu hissetmem.
Hemire ok iyi bakyor bana.
Kahvalt iin bol bol zamannz var, dedi hemire.
Peki yleyse, gideyim... Hoa kal sevgilim.
Gle gle, dedi Catherine. Benim iin de gzel bir kahvalt et emi?
Hemireye sordum:
Nerede kahvalt edebilirim?
Aadaki meydanda bir kahve var, dedi Aktr imdi.
Darda hava aydnlanmak zereydi. Bo sokak boyunca kahveye doru yrdm.
Penceresinde k vard. eri girdim, inko kapl tezghn nnde durdum. Yal bir adam, bir
bardak beyaz arapla bir rek getirdi
277
nme. rek bayatt. araba batra batra yedim. stne de bir fincan kahve itim.
Yal adam:
Bu saatte ne iiniz var buralarda? diye sordu.
Karm hastanede, doum iin...
Ya! Bol ans yleyse...
Bir bardak daha arap verir misiniz bana?
ieyi dik tutarak boaltt iin bardaktan taan arap inko tezghn stne yayld. O
barda da itim. Parasn dedim ve dar ktm. Darda yol boyunca p tenekeleri
dizilmiti, pnn gelmesini bekliyorlard. Bir kpek tenekelerden birine burnunu sokmu
koklu-yordu.
Ne aryorsun ha? dedim.
p tenekesinin iine baktm, yiyebilecei bir ey varsa alp verecektim. Tenekenin stnde
kahve telvesinden, tozdan ve solmu ieklerden baka bir ey yoktu.
Hibir ey yok, kpek, dedim.
Kpek kar kaldrma doru kotu.
Hastaneye gelince merdivenlerden yukar ktm. Cathertne'nin kald kata geldim.
Koridordan getim, o-dasna geldim. Kapy tklattm. Ses soluk kmad hi. Kapy atm. Oda
botu. Catherine'in antas sandalyenin stnde duruyordu, gecelii de duvardaki iviye
aslmt. Dar ktm, yetkili birini bulmak zere koridor boyunca yrdm. Bir hemireyle
karlatm.
Bayan Henry nerede acaba? diye sordum.
Catherine:
Bir eyler yemelisiniz, doktor, dedi. Byle uzun srd iin zr dilerim. Gaz kocam
veremez mi?
sterseniz elbette, dedi doktor. Dmeyi iki numaraya evireceksiniz.
Anladm, dedim.
Aygtn ayar dmesi stnde numaralar belirten bir gsterge vard.
imdi yine istiyorum, dedi Catherine.
Maskeyi smsk kapatt yzne. Dmeyi evirip iki numaraya getirdim. Catherine maskeyi
braknca yeniden kapadm. Doktorun bana yapacak bir i vermesi iyi olmutu dorusu.
Bunu sen mi yaptn, sevgilim? diye sordu Catherine.
Bileimi okad.
280
Elbette.
ok ekersin, dedi.
Gazn etkisiyle biraz sarho olmutu.
Doktor:
Yemeimi bitiik odada, tepside yiyeceim, dedi. stediiniz an artabilirsiniz beni.
Dakikalar birbiri ardndan akp gidiyordu. Bulunduum yerden doktorun yemek yiyiini
izliyordum. Sonra uzanp sigara itiini grdm. Catherine gittike bitkirtle-iyordu.
Ne dersin, bu ocuu dourabilecek miyim? diye sordu.
Elbette douracaksn.
Elimden geleni yapyorum. Iknp itiyorum aa, ama yine yukar kayyor... te yine
balyor... Maskeyi ver bana.
Saat ikide le yemeine ktm. Kahvede bir iki kii vard. nlerinde kahve, kirsch ve
marc bardaklar vard. Bir masaya oturdum. Garsona sordum:
Yemek yiyebilir miyim?
Yemek zaman geti.
Bu saatte attrabilecek hibir ey yok mu?
Lahana yiyebilirsiniz.
Lahanayla bira ver yleyse.
Ufak m byk m?
Ufak olsun, beyazndan...
Garson zerinde bir dilim salam bulunan bir tabak lahana ile scak araba batrlm sosis
getirdi. Yemeimi yedim, biray itim. ok ackmtm. br masalarda oturanlara baktm.
Masalardan birinde iskambil oynuyorlard. Yanmdaki masada ise iki kii vard, sigara iip
ene alyorlard. Kahvenin ii dumanla doluydu. Sabahleyin kahvalt ettiim inko kapl
tezghn nnde imdi kii vard: Yal adam, yksek bir taburede oturarak masalara
datlan teberiyi kayda geiren siyah entarili tombul bir kadn ve bir de nlkl bir
delikanl... Merak edi281
yordum: Bu kadnn ka ocuu vard acaba ve onlar nasl dourmutu?
Yemeimi bitirince hastaneye dndm. Cadde tertemizdi imdi. tede beride p tenekeleri
de yoktu. Gkyz bulutluydu ama gne bulutlarn arasndan syrlmaya alyordu.
Asansrle yukar ktm, Catherine'in odasna yrdm. Beyaz nlm orada brakmtm.
nl giydim, ensemden ineyle tutturdum. Aynaya baktm, sakall bir doktor
bozuntusundan farkszdm. Koridora ktm, doum odasna gittim. Kap kapalyd, birka kez
tklattm. Ses gelmeyince tokma evirip ieri girdim.
Doktor, Catherine'in yannda oturuyordu. Hemire ise odann te yannda bir eylerle
urayordu.
Doktor:
Hah ite, dedi, kocanz geldi.
Catherine garip bir sesle:
Dayanamyorum artk, sevgilim. Bittim tkendim. Sanclar yedi bitirdi beni. Anlyorum
artk.
Ayn ey herkesin bana geliyor.
Ama korkun bir ey. Ta insan yiyip bitirinceye dek sryor, bitmek bilmiyor.
Bir saate kalmadan her ey bitecek.
Ne gzel, deil mi? lmeyeceim, deil mi sevgilim?
Elbette lmeyeceksin, inan bana.
lmek istemiyorum nk. lp de seni yapayalnz brakmak istemiyorum. Ama yle
bitkinim ki lecek-miim gibi geliyor bana.
Samalama. Herkese yle gelir.
Kimi zaman lp lp dinliyorum.
lmeyeceksin. lmezsin.
yle ya, niye lecekmiim ki?
lmene izin veremem.
abuk ver unu! Maskeyi ver abuk.
Sanc geince sayklar gibi mrldand:
lmeyeceim. lme pabu brakmayacam...
lmeyeceksin dedim ya.
Benimle kalacak msn?
Ameliyat seyredemem.
Yo, burada, yanmda bulun, yeter.
Elbette. Hep yannda olacam.
yle iyisin ki... te yine... Ver unu... Biraz daha ver... Yaran yok!
286
Dmeyi e, sonra drde evirdim. Doktorun gelmesini iple ekiyordum, ikinin stndeki
numaralara kmak korkutuyordu beni.
En sonunda yeni bir doktor girdi ieri. Yannda iki hemire vard. Catherine'i tekerlekli bir
sedyeye yatrp koridora kardlar. Sedye koridordan aa doru hzla gidiyordu. Derken
asansre koydular. Sedyeye yer amak iin herkes asansrn duvarlarna yapt. Asansr
ykseldi. Kap ald. Dar ktk. Lastik tekerlekler koridordan aa, ameliyat odasna doru
kayd. Bir balk ye maske takm olan Doktor'u ilk bakta tanyamadm. erde bir baka
doktor ile birka tane de hemire vard. Catherine:
Bana bir ey vermeliler, dedi. Bir ey vermeliler. Ah, n'olur doktor, ie yarayacak bir ey
verin bana!
Doktorlardan biri Catherine'in yzne bir maske koydu. Ameliyathanenin seyircilere ait
amfisine baktm kapnn aralndan. Hemirelerden biri:
br kapdan girip orada oturabilirsiniz, dedi.
Bir parmakln arkasnda l l aydnlatlm beyaz ameliyat masasna tepeden bakan sralar
vard... Cathe-rine'e baktm. Maske yzndeydi. imdi yatmt. Sedyeyi ileri srdler.
Dndm ve koridora ktm. ki hemire amfinin kapsna doru hzl hzl yryordu. Biri:
Sezaryen, diyordu. Sezaryen yapacaklarm.
br gld:
Tam zamannda geldik. Talihimiz varm, deil mi?
Kapdan ieri girdiler. Derken bir hemire daha grnd. O da acele ediyordu.
uradan girin hadi, dedi. .
Darda bekleyeceim.
Hemire aceleyle ieri girdi. Koridorda bir aa bir yukar mekik dokumaya baladm. eri
girmeye korkuyordum. Pencereden dar baktm. Ortalk karanlkt, ama dar vuran kta
yamur yadn grebiliyordum. Koridorun br ucunda bir odaya girdim, cameknl bir
287
dolabn iinde birtakm ieler vard, ielerin zerindeki etiketlere baktm. Sonra yine dar
kp, bombo koridorda durdum. Gzm dikmi, ameliyathanenin kapsna bakyordum. Bir
doktor kt dar, arkasndan da bir hemire. Derisi yeni yzlm tavana benzer bir ey
tutuyordu elinde. Hzl hzl yryerek bir kapdan ieri girdiler. Ben de doktorun girdii
kapya yneldim. Yeni domu bir bebee uygulanmas gereken ilemleri yaparken buldum
onlar. Doktor bebei havaya kaldrp bana gsterdi. Ayaklarndan tutuyordu. Pat pat
tokatlad.
yi mi?
Nur topu gibi. Hemen hemen be kilo!
Bebee kar hibir ey duymuyordum. Benimle hibir ilgisi yoktu sanki. Babalk duygusu filan
da uyanma-mt iimde.
Hemire sordu.
Olunuzla gsnz kabarmyor mu?
Bebei ykyorlard. Sonra bir eye sardlar. Ufack esmer yzn ve esmer ellerini grdm.
Ama ne kmldyor ne de alyordu. Doktor bebee yine bir eyler yapmaya balad. Bir gariplik
kmt doktorun stne.
Gsm kabarmyor, dedim. Az kalsn ldryordu annesini.
Yavrucan ne suu var ki? Olan m olsun istiyordunuz?
Hayr, dedim.
Doktor bebekle urayordu hl. Ayaklarndan tutup kaldrd. Tokatlad. Daha fazla durup
bakmadm. Koridora ktm. Ameliyathaneye gidip Catherine'i grebilirdim artk. Amfinin
aasndaki kapdan girdim, biraz yrdm. Orada oturmakta olan hemireler yanlarna
gelmem iin el ettiler. Hayr anlamna bam salladm. Bulunduum yerden yeterince
grebiliyordum.
Catherine lm gibi geldi bana. l gibi grnyordu. Grebildiim kadaryla kuruni bir
renge brnmt yz. Aada, klarn altnda duran doktor, byk, kocaman,
yayvanlam yaray dikiyordu.
288
Yz maskeli bir baka doktor da uyuturucu veriyordu. Maskeli iki hemire gerekli ara
gereci uzatyordu. Bir engizisyon tablosundan farkszd grdklerim.
Onlara bakarken, ameliyat batan sona izleyebileceimi biliyor ama iyi ki izlememiim diye
dnyordum. Keserlerken bakabileceimi hi sanmyordum. Ama yarann, sanki ustaca biz
kullanan bir kundurac tarafndan ilmiklerle dikiliini, abuk hareketlerle kapatlp kabark bir
knt haline getiriliini izledim. Yara kapannca yeniden koridora ktm, koridoru
arnlamaya baladm. Az sonra Doktor dar kt.
Durumu nasl?
yi. zlediniz mi?
Yorgun grnyordu.
Dikii izledim... Yara pek uzun grnyordu.
yle mi dersiniz?
Evet. iz sonradan silinir mi acaba?
Hmmm, elbette.
Az sonra tekerlekli sedyeyi dar kardlar, koridor boyunca hzla srp asansre doru
gtrdler. Sedyenin yansra yrdm. Catherine inliyordu. Ayaya indirip, yatana
yatrdlar. Yatan ayak ucundaki bir sandalyeye ilitim. Odada bir hemire vard. Ayaa kalkp
yatan yannda dikildim. Oda karanlkt.
Catherine elini uzatt: Selam, sevgilim, dedi.
Sesi pek zayf ve yorgundu.
Selam, bitanem.
Nasl bir ey u bebek?
Hit... Konumayn, dedi hemire.
Bir olan. Boylu boslu, tombul, esmer...
yi mi?
Evet, dedim. Nurtopu gibi.
Hemirenin beni garip baklarla szmesi gzmden kamad.
Catherine:
Korkun bitkin dtm, dedi. Her yerim szrm szm szlyor. Sen iyi misin, sevgilim?
Silhlara Veda / F. 19 289
ok iyiyim. Konuma artk.
ok iyi davrandn bana. Ah sevgilim, neler ektim neler!.. Bebek neye benziyor?
Derisi yzlm tavana. Surat da koca herifler gibi bumburuuk...
Dar kmanz gerek, dedi hemire. Bayan Henry konumamal.
Darda bekleyeceim, dedim.
Git de bir eyler ye.
Yo, darda duracam.
Catherine'i ptm. Solgundu, bitkin dmt.
Sordum hemireye:
Sizinle grebilir miyim?
Benimle birlikte dar geldi. Koridor boyunca biraz yrdm.
Bebee ne oldu? diye sordum.
Bilmiyor muydunuz?
.Yoo.
Canl deildi.
l m dodu?
Soluk aldramadlar. Boyununa kordon mu ne dolanm.
ld ha?
Evet. Yazk oldu. ok da gzel, kocaman bir oland. Ben siz biliyorsunuz sanyordum.
Bilmiyordum, dedim. Bayann yanna dnseniz iyi olur.
Yanndaki tahtaya hemire raporlarnn tutturulduu bir masann nndeki sandalyeye
oturdum; pencereden dar baktm. Karanlktan ve pencereden vuran kta yap duran
yamurdan baka bir ey grnmyordu.
Demek byle. Bebek lmt. Demek bunun iin ylesine yorgun grnyordu doktor, iyi ama
odada o ilemlere niye bavurmulard yleyse? Belki de kendine gelir de soluk almaya balar
diye olsa gerek. Ben dinsizdim, ama bebei vaftiz ettirmek gerektiini biliyordum. Ya hi soluk
almamsa? Almamt ite. Hi canl olma290
mt. Yalnzca Catherine'in karnndayken yaamt. radayken tekme attn sk sk
duymutum. Ama bir haftadr hi duymamtm. Belki de bir haftadr yaamyordu. Zavall
bebecik! Keke ben boulaydm onun yerine. Ama yo, byle bir ey dilemeye hakkm yoktu. u
lmler sona erseydi. imdi de Catherine lecekti. Yaptnz i buydu ite dnyada!
lyordunuz... lmn ne olduunu bilmiyordunuz. renmeye zamannz olmuyordu ki. Sizi
yaama atarken dnya kurallarn sylyorlard, ama pundunu bulur bulmaz ldryorlard.
Ya Aymo'ya olduu gibi durup dururken ldryordunuz, ya da Rinal-di'ye olduu gibi
banza frengi musallat ediyorlard. Ama n'olursa olsun eninde sonunda ldrlyordunuz.
Kanlmaz bir eydi bu. Erge ldrlyordunuz.
Bir gn kampta atein zerine bir ktk paras koymutum. stnde karncalar fink atyordu.
Odun tutuunca karncalar kpr kpr kaynamaya baladlar. lk nce atein bulunduu uca
gittiler. Sonra gerisin geri dnp br uca katlar. Odunun ucuna ylp kaldlar, kaacak bir
yer yoktu artk. Atein iine dmeye baladlar. Kimileri kurtuldu ama vcutlar yanm,
yamyass olmutu, nereye gittiklerini bilmeden teye beriye srndler. Ama birou atee
doru gitti, sonra dnp yine br uca geldi, serin olan bu ksmda toplanp st ste yldlar,
sonunda atee yuvarlandlar.
Anmsyorum, o zaman unlar dnmtm: Dnyann sonu gelmiti ve bir kurtarc rol
oynamann gzelliini tadabilirdim. Odunu atein zerinden kaldrp karncalarn
kurtulabilecei bir yere atabilirdim. Ama yapmadm. Yalnzca ktn stne bir maraba su
dktm. Bu ii de maraba boalsn da iine viski koyabileyim diye yapmtm. Bu bir maraba
su kzgn ktn stndeki karnclaar halamaktn baka bir ie yaramad sanrm.
imdiyse koridorda oturmu, Catherine'in salk durumuna ilikin bir haber vermelerini
bekliyordum. Hemire dar kmad. Az sonra kalktm, kapya gittim, usul-
291
ca ap ieri baktm. nce hibir ey gremedim, nk koridordaki parlak a oranla odann
ii epeyce karanlkt. Gzlerim alnca grdm: Hemire yatan yanba-nda oturuyordu;
Catherine'in bana bir yastk,dayalyd, arafn altnda yamyass yatyordu.
Hemire parman dudaklarna gtrd, ayaa kalkt ve kapya geldi.
Nasl? diye sordum.
yi, dedi. Siz gidin yemeinizi yiyin, sonra yine gelin.
Koridoru getim, sonra merdivenlerden indim. Hastanenin kapsndan ktm, karanlk sokak
boyunca yamur altnda yryerek kahveye gittim, ierisi aydnlkt, masalar kalabalkt.
Oturacak bir yer gremedim. Bir garson geldi yanma. Islak pardsmle apkam ald; bir
yandan bira iip bir yandan da akam gazetesini okuyan yal bir adamn karsnda yer
gsterdi. Oturdum. Plat du jour (gnn yemei) nedir diye sordum garsona.
Yahni vard ama bitti...
Ne yiyebilirim?
Salaml yumurta, peynirli yumurta ya da lahana.
Lahanay daha bugn lende yedim, dedim.
Doru, dedi. yle ya. len lahana yemitiniz.
Salar tepeden seyrelmeye balam orta yal bir adamd. Yanlardaki salarn ak olan
tepeye doru taram, smsk yaptrmt. Temiz bir yz vard.
Ne istersiniz? Salaml yumurta m peynirli mi?
Salaml yumurta, dedim, birada.
Ufak beyaz deil mi?
Evet, dedim.
Anmsadm, dedi. leyin de ufak beyaz imitiniz.
Salaml yumurtay yedim, biray itim. Salaml yumurta yuvarlak bir anan iindeydi.
Salamlar altta, yumurtalar stte. ok scakt. lk lokmada azm yannca biradan bir frt
ektim. ok atm, bir tabak salaml yumurta daha smarladm. Birka bardak bira daha itim.
Hibir
292
ey dnmyordum, karmdaki adamn gazetesine arada bir gz atyordum yalnzca ingiliz
cephesinin yanlndan sz ediyordu. Adam gazetesinin arka sayfasn okuduumu anlaynca
gazeteyi katlad. Garsondan gazete isteyeyim dedim ama kendimi hibir eye verecek durumda
deildim.
Kahvenin ii scak, havas ktyd. Masalarda oturanlarn ou birbirini tanyordu. Birou
iskambil oyun-yordu. Garsonlar masalara bardan habire iki tayp duruyorlard. eri iki
adam girdi ama oturacak yer bulamadlar. Benim bulunduum masann yannda ayakta
durdular. Bir bira daha syledim. Kalkacak durumda deildim henz. Hastaneye dnmek iin
erken saylrd. Kafam hibir eye takmaya, serinkanl olmaya alyordum. Adamlar hl
ayakta dikiliyorlard, hi kimse yerinden kalkmad ifn sonunda ekip gitmek zorunda
kaldlar.
"Bir bira daha itim. Masann stnde imdi bir yn tabak ve bardak birikmiti. Karmdaki
adam gzlklerini karp klfna koymu, gazetesini katlam, cebine koymutu. imdi kadeh
elinde, evresine gz gezdiriyordu.
Artk dnmem gerektiine karar verdim birden. Garsonu arp hesab dedikten sonra
pardsm ve apkam giydim, dar ktm. Yamur altnda hastaneye kadar yrdm.
Yukarda hemireye rastladm, koridordan aa doru geliyordu. Ben de imdi telefon edip
otelinizden sizi aradm, dedi. Yreim czz etti.
N'oldu?
Bayan Henry'da kanama oldu da...
eri girebilir miyim?
Hayr, imdilik giremezsiniz. Doktor yannda.
Tehlikeli mi?
ok tehlikeli.
Bu e-kitap taslak halindedir. Okumay zorlatrc tarama hatalar iermektedir. Bu taslak srm
okurken dzeltir ve dzeltilmi srm bizimle paylamak isterseniz memnun oluruz.
WEB: http://ayrac.org
letiim: ayrac.org@gmail.com
SON