Professional Documents
Culture Documents
Dashiell Hammett, 27 Mays 1894'te Amerika Birleik Devletlerinde, St. Mary's County'de
dodu. Gazete satclndan dok iiliine, demiryollarnda memurluktan reklamcla kadar
eitli ilere girip ktktan sonra dedektiflii seti. Bu son iindeki deneyimlerinden
yararlanarak yazarla balad.lk roman, Kzl Hasat' 1929'da kaleme ald; tm yaz hayat
10 yl sren Hammett bu sreye 5 roman, 67 yk sdrd. Polisiye trnde gerek edebiyat
tadnda eserler veren Hammett, ilgin yaamyla da dikkat ekti. Grleri yznden hapse
girdi, 1961 ylndaki lmne kadar ok g gnler geirdi.
KIRIK ANAHTARLAR:
DASHIELL HAMMETT ZERNE
Samuel Dashiell Hammett 27 Mays 1894'te Maryland Eyaleti'nde, St. Mary's County'de
dodu. Alt yandayken ailesiyle Philadelphia'ya, ertesi yl da Baltimore'a tand. 1908
ylnn Eyll aynda Baltimore Politeknik Lisesine yazld, ama ksa bir sre sonra ayrld ve
bir daha okula gitmedi. 1915 ylna kadar eitli ilerde altktan sonra Pinkerton Ulusal
Dedektif Hizmetleri irketi'ne zel hafiye olarak girdi. 1918'de orduya yazld, alt
Cankurtaran Blnde spanyol gribine yakaland. Hastalk cierlerine vurdu ve lene dek
yakasn brakmad. 1919'da avu rtbesiyle terhis oldu. Pinkerton irketi'ne dnd, bir sre
Maryland'da altktan sonra ABD'nin bat kysna, Washington Eyaleti'nin Spokane
Kenti'ne tandve Pinkerton hafiyeliini orada yrtt.
Kasm 1920'den Mays 1921'e dek, hastalnn nksetmesi yznden birok hastane
deitirdi, bunlardan birinde tant Hemire Josephine (Jose) Dolan'la 7 Temmuz 1921'de
San Francisco'da evlendi. Ekimde ilk kzlar Mary dodu, aralk aynda da Hammett hafiyelik
Hemingway'in 'sert erkek' pozlarna bozulur; pek de haksz saylmaz. New York'ta Stork
Club'de sarho birgece, Hemingway Hammett'i inelemeye balarve onu, i sava sonras
spanya'da ve Nazi igali sonras Fransa'da mahsur kalan aydnlar bolamakla sular.
Hammett'den, "Dnyada baka insanlar da var," gibilerinden bir karlk alnca da, bir kak
kapar, kolunun eklem yerine yerletirir ve pazusunu skarak ka eer, Hammett'e de,
"Skysa sen de yap," diye meydan okur. Hammett bozulduunu belli etmemek iin, "Sen git
de Fitzgerald' korkut bu numaralarla," diye postasn koyar Hemingway'e, ama Stork
Club'den karken yaralandn belli eder: "u sralar yapamam herhalde," der, "ama
yapabildiim yllarda da yalnzca Pinkerton irketi'nden para alacaksam yapardm byle
aklabanlklar."
Pek aa kmasa da, rnleri farkl saylsa da, Hammett'le Hemingway arasnda hem
yaznsal, hem kiisel bir rekabet vardr. kisi de dnemlerinin ok revata 'sert erkek' tipi
yazarnn nde gelen birer rneidirler, yaantlarnn farkllna ramen, Hemingway ona herkese olduu gibi- stnlk taslamaya kalkar, ama Hammett bunu yemez. Geri genellikle
hor grlen polis roman trn gerek sanat dzeyine karmtr Hammett, ama bu kolay
kolay kabullenilecek bir gerek deildir o yllarda. kisinin de benzer sluplar vardr:
ayrnty sfra yakn bir noktaya indiren, zl, ters, sert. kisi de yalnz ABD'de deil, dnya
apnda etkiler yaratmlar, taklitiler dourmulardr. Hammett belki de, kendisinden beya
kk olmasna karn daha nce yazmaya balayan Hemingway'in bu slubu ilk kullanan
yazar olarak km olmasn biraz kskanmaktadr.
Ama Symons, Hammett'i William Faulkner'le karlat
rmaktan ekinmez (ortak meraklar
iki ve edebiyat sayesinde iki yazar dost olmular, Faulkner Mississippi'deki evinden New
York'a her geldiinde Hammett'le birlikte uzun, alkoll geceler geirmitir), ve Sra
Anahtar'n yalnz btn zamanlarn en iyi polis roman deil, dneminin tm Amerikan
romanlaryla ak atabilecek bir bayapt olduunu ileri srer.
Polis romanlarn sanattan saymayan ozan W. H. Auden, Hammett'in ve Hammett'in tarzn
srdren Raymond Chandler'in yaptlaryla yzletirilince, bunlarn polisiye deil, gerek
birer sanat yapt olduklarn syleyerek syrlr iten.
Hammett'den etkilenen, zaman zaman snrlarn zorlasa da dzeyine hibir zaman tam
olarak eriemeyen Chandler, nce biraz amur atar ustasna, hem de en can alc noktasna
basarak: "Hemingway'in ilk yk ve romanlarnda olmayan hibir ey yoktur Hammett'in
slubunda," der. "Hammett'in kesin sanatsal kayglar olduuna inanmyorum. lk elden
tand bir konuda yazarak rzkn karmaya alyordu, o kadar." Ama sonunda
kabullenmek zorunda kalr: "Hammett cinayeti ald ve onu, srf ortada bir ceset olsun diye
deil, gerek bir nedenle ileyen insanlarn eline verdi gene - hem de cinayeti ellerindeki
olanaklarla ileyenlere; el oymas dello tabancalar, kurar zehri ya da tropikal balklarla
deil. Bu insanlar olduklar gibi dkt kda ve bu amala kullandklar dnce ve dille
konuturdu onlar."
Hammett'in etkisi en beklenmedik yerlerde de kverir ortaya. 1950'leri kavurup geen
'Beat' kua yazarlarnn iki ustas, William Burroughs'la Jack Kerouac, onun slubuna
yknerek 1940'l yllarn sonlarnda ortak bir roman yazarlar, bir blmn Burroughs, bir
blmn Kerouac kaleme alr. Hammett, Burroughs'un en sevdii yazardr, ama Kerouac
onun etkisini pek ar bulur ve bayapt On The Road'u Hammett'in glgesinden ekip almak
iin yeniden yazmak zorunda kaldndan yaknr.
Hammett ABD dndaki aydnlar da tavlar. Andre Gide ve Andre Malraux, Salah Birsel'e
gre, 'yaman' polis roman okuyuculardr ve Hammett'in artsz hayrandrlar.
Ama Hammett sapna kadar Amerikaldr, lkesinin dna admn bile atmamtr ve
yabanclarla, hele. Yabanc aydnlarla, yldz pek barmaz. Daha sonralar sarholuk ve
zamparalk yznden kovulaca Princeton niversitesinde Malraux'yla tantnda, Fransz
yazar, Hammett'e, "Siz Theodore Dreiser'le Ernest Hemingway arasndaki teknik balanty
oluturuyorsunuz," der. Hammett de Malraux'ya, "Siz Fransa'nn Sean O'Flaherty'sisiniz," der.
Sonra bir mektubunda bu karlkl iltifatlar Hellman'a aktarrken, "Birbirimizi pek iyi
anlayamadk galiba," der. Hellman, hayranlar arasnda Andre Gide'in de bulunduunu
syleyince, Hammett'in tepkisi ok daha serttir: "Adm azna almasn o ibne!" Oysa Gide'in
hayranl ylesine ileridir ki, hem Hemingway'in hem Faulkner'in Red Harvest'den ok ey
rendiklerini ileri srer. Baz eletirmenlerse -Ted Shane, William Curtis gibi- onu
Hemingway'den de stn tutarlar. "Hemingway'den iyi yazyor, nk (slubunun ardnda)
gizli olan ey yumuaklk deil, sertlik," der Shane, 'Judge' dergisinde.
Hammett'in Hemingway'e kzmasnn nedenleri bir bakayazarla, Clifford Odets'le ilgili
szlerinde de ortaya kar. Yoksulluktan kan, yllarca serseriler ve haydutlarla i ie
yaadktan sonra yazarla dnen Hammett'in, Chicagolu zengin bir doktorun el stnde
bytlen olu Hemingway sert erkek, hayat adam pozlar taknnca sinirlenmesi doal,
nk Hammett yle dnyor: "Bebeliklerinde bisiklet sahibi olamadklar iin alaan
yazarlardan i kmaz."
Hammett'in Pinkerton irketi'nde geirdii yllar, hem insan, hem yazar olarak gelimesinde
en byk pay almlardr, ama temel bir namusluluk ilk yllarndan itibaren belirir. "eitli
demiryollarnn, bankerlerin, kk sanayilerin, konservecilerin ve benzerlerinin yetersiz ve
honutsuz memuru oldum. Genellikle kovuldum," diye anlatr Hammett, Pinkerton'a
girmeden geirdii yllar. Kovulma olaylarndan birini de Hellman'a anlatr. Bir demiryolu
irketinde alrken, bir hafta sreyle her gn iege gelince patron Hammett'i odasna
arp kovulduunu syler. Hammett itirazsz odadan karken geri arr ve bir daha ge
gelmemeye sz verirse iinden olmayacan syler. Hammett teekkr eder, ama kabul
etmez, nk nasl olsa ge kalacan bildiini, yalan sylemek istemediini, onurunun iten
daha nemli olduunu syler. Hammett'in 'kararl namusluluu' karsnda patron onu
kovmaktan vazgetiini syler. Ama Hammett bir sre sonra kendiliinden iten ayrlr.
Pinkerton hafiyelerinin alma kurallar Hammett'in kiisel tavrn izdi: gze
batmayacaksn, namuslu olacaksn, tarafsz olacaksn. Gnlk iyaam, yazlarna malzeme
salad ve meslei rendii ustas Baltimore ubesinin mdr yardmcs James Wright,
"Continental Op' tipinin rnei oldu. Karlat
baz durumlarsa siyasal tavrnn olumasna
yardm etti. Pinkerton irketi'nde alt srada grev krcl yapmaya zorland, hatta bir
keresinde kiralk katillik yapmas bile nerildi. Anaconda Bakr irketi, Frank Little adnda
bir sendika liderini vurmas iin Hammett'e para nerdi. Hammett bunu reddetti, ama ksa bir
sre sonra Little, Anaconda patronlarnn yardaklar tarafndan lin edildi. Bu olay
Hammett'e ok dokundu ve Hellman'a gre, ilk kez, gerekten yoz bir dzende yaadnn
bilincine varmasna neden oldu.
Hellman, otuz yl birlikte yaam olmalarna karn, Hammett'in ABD Komnist Partisine
ye olup olmadn bilmediini syledii zaman, pek inandrc deildir. Aratrmaclarn
ou, Hammett'in 1937 ya da 1938'de partiye ye olduunu sylerler, ama Hammett'le ilgili
en ciddi aratrmann yazar Richard Layman hemen ekler: "Gene de, Hammett, ne ABD
eletirmen James Sandoe'ya greyse, bir polis roman olmaktan te, Ned Beaumont-Paul
Madvig ilikisinin anlatlyla, 'olaandkoullar altndaki bir dostluun derinlemesine bir
incelemesidir.'
Layman'a greyse, 'iki arkadanayn kadn sevdii klasik bir ak geni' olan romanda
'kiiler yalnzca eylemleriyle gelitirilirler. Hammett gemilerinden, grnlerinden ok az
sz eder, anlatt ykyle balantl olmayan davranlarndansa hi sz amaz.' Ama gene
de, roman bitip kitap kapatld zaman, tm kiilerin ayrntl birer resmi kaznmtr sanki
okuyucunun belleine. stelik de Hammett, hafiyelik mesleinde rendii temel bir kural,
tarafszl uygulayarak baarmtr bunu. Ba kisi i Ned Beaumont hep ad ve soyadyla
geer romanda -Hammett kahramanyla fazla yz gz olmak istemez. Hibir kiinin tahlili
yoktur, huylar, yaratllar, yalnzca romann olayna bal davranlarla, karlkl
konumalarla verilmitir ve roman nc ahsta yazlmtr.
Bir de romana adn veren, son sayfalarda anlatlan bir dte ortaya kan sra anahtar
vardr. Camdan yaplmbir anahtarn krlmas kadar doal bir ey olamaz -anahtar da krlr.
Neyin simgesidir bu? eitli yorumlar yaplm, Freud'cu yaklamla konuya eilenler bunun
Beaumont'un cinsel gszln simgelediini ya da Janet Herry'yle arasndaki ilikiden
duyduu sululuu aa vurduunu ileri srmlerdir. Ama en doru yorum, Layman'nki
gibi grnmektedir. Ona gre, sra anahtar, "Ned Beaumont ve dier kiilerin roman
sresince rendikleri eitli eylerin simgesidir. Bir kapy ap arkasnda neler olduunu bir
kez rendiniz mi, bulduklarnzn tmyle yaamak zorundasnz, yalnzca sevdiiniz eyleri
seip karamazsnz aralarndan, kapnn arkasnda bulduklarnz yok edemezsiniz artk.
Sradan yaplm bir anahtar ancak bir kez kullanlabilir, o da kapy amak iin." Yani alan
kaplar bir daha kapanmaz, kapansa bile, arkasndakiler artk kapy aan kiinin blnmez
birer paras olurlar. Hammett'in, huzursuz, ama dopdolu yaamndan ald belki de en
nemli ders budur.
Sra Anahtar, Hammett iin de kn kapsn amtr. Eline gemeye balayan byk
paralar savurmaya, lgn bir zenginlii yaamaya balar. Bir roman daha yazacaktr, ama
The Thin Man, Hammett'in o zamana dek kendine koyduu kesin yazarlk kurallarnn dna
kacak, szgelimi bakayazarlarda acmaszca eletirdii bir uygulamaya geecek,
okuyucusundan baz gerekleri saklayacak, roman skk bir noktaya geldii zaman ortaya
damdan dercesine baz zmler atarak, 'meerse neler olmu, neler' kaamayla konusunu
toparlamaya alacaktr. Ama gene de, kahramanlar Nick ve Nora Charles'n zengin, serbest,
alkol buharlar iindeki vurdumduymaz yaamlar, ekonomik bunalmn ezdii Amerikal
okuyucuya olaanst ekici gelecek, The Thin Man, Hammett'in en ok iyapan
romanlarndan biri olacak, stelik de barollerini William Powell'le Myrna Loy'un oynadklar
alt filmlik bir dizinin esin kayna olacaktr.
Kt bir roman deildir, The Thin Man, ama Hammett tarafndan yazld iin kt
saylmas gerekir -d krklna uratt iin. Lillian Hellman ve Hammett zerine, New
York'da yaadklar lgn gnler zerine kurulmutur aslnda roman, Hellman da bunu
ekinmeden anlatr. "Sanrm* The Thin Man, birbirlerini ok seven ve ok iki ien bir iftin
yksyd."
Hammett artk yazar olarak bitecek, ama siyasal davranlaryla, yrekliliiyle ve dnsz
tavryla, parasal ve fizik glklerle har neir olu
undaki yaknmaszlkla, FBI ve
McCarthy'cilerin saldrlarna kar olan salamlyla, insan olarak srecektir, hrpalanm
gvdesi 10 Ocak 1961'de, Lennox Hastanesinin 823 numaral odasnda pes diyene kadar.
lm nedeni sa akcierde kanserdir, ama cierleri salam olsa bile geri kalan organlar
lmne neden olacak kadar hastadr. Doktorlar, kanserden baka, dokularda i
kinlik, verem,
kalp, karacier, bbrek ve dalak hastalklar da saptayacaklardr. 13 Ocak gn Arlington
Mezarh'na gmldnde, Lillian Hellman, 'onurlu, ok yrekli bir adam'n ardndan
alayacaktr.
Gene de, FBI, Hammett hakknda tuttuu 278 sayfalk dosyaya lmnden sonra bile birka
satr daha eklemeden edemeyecektir. 17 Ocak 1961 tarihli bir tamimde, Hammett'in
Arlington'a gmldnn gazetelerce yazld, mezarlk mdrlne telefon edilerek
bunun doru olduunun saptand belirtilmi, hkmetimizin
'
iddetyoluyla devrilmesinden
yana bir rgtn yesi olmu bir adamn, yaamlarn bu hkmet iin vermi insanlarn
arasna gmlmesinin' elikisine basnn dikkatinin ekilmesini nerilmitir.
Ama, Layman'n dedii gibi, McCarthy'cilik dnemi artk kapanm, Hammett en sonunda
huzura kavumutur.
Sinan Fiek
BR
Ned Beaumont bir adm geri att. "Hadi bakalm, kumarbazlar" dedi, "tn unu. Benim
gidip kredi bulmam gerek." Bilardo salonundan geip kapya yrd. Kapda, ieri girmekte
olan Walter Ivans'la karlat
. "N'aber, Walt," dedi, geip gidecekti, ama Ivans kolunu tutup
nne dikildi.
"P-p-pauPla k-konutun mu?" Ivans, "P-p-paul" derken dudaklarnn arasndan ince salyalar
pskryordu.
"imdi grmeye gidiyorum." Ivans'n ablak, sarnyzndeki ipil mavi gzler parlad,
ama Ned Beaumont kalarn atarak, "ok ey umma," diye ekledi. "Biraz bekleyebilseydin."
Ivans'n enesi titredi: "A-ama kars gelecek ay d-d-douracak."
Ned Beaumont'un koyu gzleri bir an aknlat
. Kolunu ksa boylu adamn elinden
kurtararak bir adm geri ekildi. Kara bynn altnda aznn bir kenar yamuldu ve, "Zaman
kt, Walt" dedi. "Ne diyeyim -Kasmdan nce pek bir ey beklemezsen d krklna
uramaktan kurtulursun." Gzleri ksk ve dikkatliydi gene.
"A-ama ona d-d-de ki..."
"Syleyebileceimi sylerim; o da elinden geleni yapar, biliyorsun, ama u sralar durumu
ok skk." Omuzlarn oynatt ve yz karard; yalnz gzlerinde dikkatli bir parlt vard.
Ivans dudaklarn slatp gzlerini krptrd. Uzun bir soluk alp iki eliyle usulca Ned
Beaumont'un gsne vurdu. "G-g-git g-gr onu imdi," dedi heyecanl, yalvaran bir sesle.
"B-ben seni burada b-beklerim."
K
Ned Beaumont ince, yeil benekli bir puro yakarak st kata kt. Valinin resminin asl
durduu ikinci kat sahanlna gelince yapnn nne doru dnd ve koridorun sonunu
kaplayan geni mee kapy tklatt.
Paul Madvig'in "Evet," dediini duyunca kapy ap ieri girdi.
Paul Madvig odada yalnzd, pencerenin nnde durmu, ellerini pantolon ceplerine
sokmu, srt kapya dnk, pencereyi kaplayan telin arkasndan in Sokana bakyordu.
Ar ar dnp, "Geldin demek," dedi. Krk beyanda, boyu Ned Beaumont'unki kadar,
ama ondan yirmi kilo daha ar bir adamd; bu yirmi kilo farkn tek gram bile ya deildi.
Ak renk salar ortadan ayrlm, banaiyice yapmt. Yznn salkl, kabaca bir
gzellii vard. Giysileri belki biraz fazla arpcyd, ama pahalydlar ve Paul'a
yakyorlard.
Ned Beaumont kapy rtp, "Bana biraz bor ver," dedi.
Madvig i cebinden dolgun, kahverengi bir czdan kard. "Ne kadar istiyorsun?"
"ki yz."
Madvig bir yzlkle beyirmilik uzatp sordu: "Zar m?"
"Saol."Ned Beaumont paray cebine koydu. "Evet."
"oktandr kazanamyorsun, deil mi?" diye sordu Madvig. Ellerini pantolonunun ceplerine
soktu gene.
"oktandr deil -bir, bir buuk aydr."
Madvig glmsedi. "Habire kaybediyorsan, baya uzun bir sre saylr."
"Benim iin deil." Ned Beaumont'un sesinde hafif bir fke seziliyordu.
Madvig cebindeki bozuk paralar ngrdatt. "yi oyun dnyor mu bari bu akam?"
Masann kenarna oturup parlak kahverengi pabularna bakt.
Ned Beaumont sarn adama merakla bakt, sonra bansallayp, "Ufak para," dedi.
Pencereye yrd. Sokan karsndaki yaplarn tepesinde hava ar ve karanlkt. Madvig'in
arkasndaki telefona gidip bir numara evirdi. "Alo, Bernie. Ben Ned. 'Peggy O'Toole' kaa
ka veriyor?.. O kadarck m?.. Eh, beyzer koy benden... Tabii... Yamur yaacak gibi,
yaarsa da, 'Incinerator'u geer... yi, daha iyi bir fiyat ver yleyse. Tamam." Alcy yerine
koyup Madvig'in nne geldi gene.
Madvig, "Ksmetin bozulunca niin biraz ara vermiyorsun?" diye sordu.
Ned Beaumont yzn ekitti. "Para etmiyor; ansszlk dnemini uzatmaktan baka bir ie
yaramyor. O bin beyz azar azar datacama birden yatrmalydm aslnda. Bana
gelecek varsa, bir an nce gelsin en iyisi."
Madvig bankaldrp gld. "Dayanabilirsen eer," dedi.
Ned Beaumont aznn kenarlarn aa sarktt; bynn ular pelerinden gitti.
"Dayanmam gereken her eye dayanrm," dedi kapya yryerek.
Elini kap tokmana koyduunda, Madvig itenlikle, "Dorudur, Ned, yaparsn," dedi.
Ned Beaumont dnp sordu: "Ne yaparm?"
Madvig baklarn pencereye evirdi. "Her eye dayanrsn."
Ned Beaumont, Madvig'in te yana dnk yzn inceledi. Sarn adam huzursuzca
kprdanp cebindeki bozukluklar ngrdatt gene. Ned Beaumont gzlerini bolatrp
gerekten akn bir se
sle, "Kim yapar?" diye sordu.
Madvig'in yz kpkrmz oldu. Masadan kalkp Ned Beaumont'a doru bir adm att.
"Cehennemin dibi," dedi.
Ned Beaumont gld.
Madvig utanarak glmsedi ve yeilkenarl bir mendille yzn sildi. "Eve neden hi
uramyorsun?" diye sordu. "Annem dn gece seni bir aydr grmediinden yaknyordu."
"Hafta iinde bir akam damlarm belki."
"Gel ya. Anam seni sever, bilirsin. Yemee gel." Madvig mendili cebine koydu.
Ned Beaumont, ar ar, gznn kenarn sarn adamdan ayrmakszn kapya yneldi
gene. Elini tokmaa gtrp sordu: "Beni niin grmek istemitin?"
Madvig alnn krtrd. "Evet, yani-" ksrd. "Eee -aslnda- baka bir konu." Birden
ekingenlii yok oldu, durgun, gvenli bir tavr geldi stne. "Bu ileri sen benden iyi bilirsin.
Perembe gn Bayan Henry'nin doum gn. Ona ne armaan alaym dersin?"
Ned Beaumont elini kap tokmandan ekti. Yzn gene Madvig' e evirdiinde
gzlerindeki aknlk yok olmutu.Purosunun dumann fleyip sordu: "Doum gn iin bir
enlik falan dzenliyorlar, deil mi?"
"Evet."
"arl msn?"
Madvig bansallad. "Hayr, ama yarn akamyemee gidiyorum."
Ned Beaumont baneip purosuna bakt, sonra gene Madvig'in yzne bakp sordu:
"Senatr destekleyecek misin, Paul?"
"yle yapacaz galiba."
Ned Beaumont sorusunu sorarken glmseyiide sesi gibi sakindi: "Neden?"
Madvig glmsedi. "nk arkasnda biz olursak, Roan'u ezer geer, biz de sanki baka
aday yokmugibi listemizi rahata setiririz."
Ned Beaumont purosunu azna yerletirdi. Gene sakin, sordu: "Arkasnda sen" -szc
zellikle vurgulad-"olmasan Senatr kazanabilir mi bu kez?"
Madvig sakin ve gvenliydi: "Dnyada kazanamaz."
Ned Beaumont bir an sustuktan sonra sordu: "Kendisi de biliyor mu bunu?"
"Herkesten iyi onun bilmesi gerekir. Bilmeseydi de -Neyin var senin, allahakna?"
Ned Beaumont yzn buruturarak gld. "Bilmeseydi" dedi, "yarn akam oraya yemee
gider miydin?"
"Neyin var senin, allahakna?"
Ned Beaumont puroyu azndan kard. Dileri puronun ucunu lime lime etmiti. "Hibir
eyim yok," dedi. Yz dnceliydi. "Listedeki br adaylarn onun desteine gerekleri yok
mu diyorsun?"
"Her liste destek ister," dedi Madvig umursamazca, "ama onun yardm olmasa da bamzn
aresine bakabiliriz."
"Ona bir eyler sz verdin mi?"
Madvig dudaklarn bzd. "Anlatk saylr."
Ned Beaumont banne edi; kalarnn altndan bakyordu sarn adama. "Sepetle onu,
Paul,'.' dedi ksk bir sesle. "Batr onu."
Madvig yumruklarn beline dayad, usulca, inanamayarak, "Vay anasn!" dedi.
Ned Beaumont Madvig'in nnden geti ve ince, titrek parmaklarla purosundan arta kalan
masann stnde duran dvme bakr klln iine ezdi.
Madvig, dorulup dnene dek, gen adamn srtna bakt. Sonra ona sevgi ve sabrszlk
karm bir bakla glmsedi. "Ne oluyorsun be, Ned?" dedi. "Bir yere dek ok iyi
gidiyorsun, sonra durup dururken cinler banakyor. Seni anlayabiliyorsan! ne olaym!"
Ned Beaumont ireniyormuasna yzn ekitti. "Peki, unut dediimi," dedi, sonra hemen
kukulu bir soruyla saldrya geti: "Seildikten sonra da gene istediklerini yapacak m
dersin?"
Madvig rahatt. "dare ederim onu."
"Belki edersin, ama o herifin mrnde hi oyuna gelmediini de unutma."
Madvig bayla onaylad. "Tabii. Onunla birlik olmann en iyi yanlarndan biri de bu zaten."
"Hayr, deil, Paul," dedi Ned Beaumont itenlikle. "En kt yanlarndan biri aslnda.
Bana szlar bile girse, bunu iyice dnmeyi ihmal etme. O oynak sarn kz kancay derin
mi takt yoksa sana?"
Madvig, "Bayan Henry'yle evleneceim," dedi.
Ned Beaumont azn slk alacakmgibi bzd, ama slk almad. Gzlerini ksp sordu:
"Bu da anlamanzn bir paras m?"
Madvig ocuka glmsedi. "Senden ve benden baka bilen yok henz," dedi.
Ned Beaumont'un etsiz yanaklarnda iki krmz nokta belirdi. En gzel glmseyiini
taknp konutu: "Saa sola gidip bunu vnerek anlatmayacamdan emin olabilirsin; sana
bir de akl vereyim: Eer istediin gerekten buysa, onlardan yazl sz iste, noter nnde
yemin edip bir de teminat akesi yatrsnlar; hatta dnn seim gnnden nce olmas iin
diretirsen daha da iyi. Bylece, hi olmazsa elinde biraz kadn eti kalr, yle bir elli, elli bir
kilo kadar, deil mi?"
Walter Ivans, parldayan, umut dolu gzlerle Ned Beaumont'u merdivenin dibinde
bekliyordu. "N-n-ne dedi?"
"Dediim gibi: olmuyor. Seimden sonra Tim'in kmas iin ne gerekiyorsa yaplacak, ama
o zamana kadar t kmayacak."
Walter Ivans bannne edi, gsnden hrltl bir ses kt.
Ned Beaumont elini ksa boylu adamn omuzuna koydu. "ok g bir durum, Paul da bunu
ok iyi biliyor," dedi, "ama elinden bir ey gelmiyor. Ona, hibir ey iin para harcamamasn
sylemeni istiyor. Tm faturalar Paul'e gnder -kira, bakkal, doktor, hastane, falan."
Walter Ivans birden bankaldrp Ned Beaumont'un elini iki eliyle kavrad. "S-s-sa
olsun." ipil mavi gzleri yaarmt. "A-a-ama keke Tim'i -karabilse."
Ned Beaumont, "Belki bir ey olur, kar; belli olmaz," dedi, elini kurtard. "Grrz,"
dedi, Ivans'n yanndan geerek bilardo salonuna girdi.
Bilardo salonu bombotu.
apkasyla paltosunu alp n kapdan kt. stiridye renginde, upuzun bir yamur yayordu
in Sokanda. Yamura kar glmseyerek fsldad: "Ya, yavrum, ya, bin iki yz elli
dolarlk ya."
eri dnp bir taksi ard.
DRT
Ned Beaumont ellerini l adamn stnden ekip ayaa kalkt. Adamn ba kaldrmn
kenarndan sarkp sola dnmt; kedeki sokak lambasnn vuruyordu stne. Gen bir
yzd bu; sar, kvrck salarn kenarndan kanauzayp alnn ikiye blen karanlk izgi,
yznde donmufkeyi oaltyordu sanki.
Ned Beaumont in Sokandan bir aa, bir yukar bakt. Grebildii kadaryla sokakta
kimse yoktu. ki sokak aada, Tahta Kulbe kulbnn nnde, iki adam bir arabadan
iniyordu. Arabay kulbn nne, burnu Ned Beaumont'a dnk brakp ieri girdiler.
Ned Beaumont, arabaya birka saniye baktktan sonra birden banevirip arkasna, sokaa
bakt, hzla dnd, kaldrma, en yakn aacn glgesine att kendini. Azndan soluyordu.
Avularnda ufack ter damlalar birikmiti, ama gene de titredi ve paltosunun yakasn
kaldrd.
Elini aaca dayayp yarm dakika kadar glgede bekledi. Sonra birden toparlanp Tahta
Kulbe'ye doru yrmeye balad. Yrygiderek hzlanyordu; ne doru eilmi, koar
admla giderken kar kaldrmdan gelen bir adam grd. Hemen yavalayp dimdik yrmeye
balad.
Adam Ned Beaumont'a yaklamadan bir evin kapsndan ieri girdi.
Kulbe vardnda, Ned Beaumont artk azndan solumuyordu. Dudaklarnn rengi gene de
biraz solgundu. Hi durmakszn boarabaya bir gz att, iki fenerin aydnlatt
merdivenlerden kp kulbe girdi.
Harry'Sloss yannda bir bakasyla vestiyerden gelerek ieri giriyordu. Durup birlikte,
"Merhaba, Ned," dediler. Sloss, "Duyduuma gre 'Peggy O'Toole'a oynamsn bugn," diye
ekledi.
"Evet."
"yi verdi mi?"
" bin iki yz."
Sloss alt dudan yalad. "Gzel. yi bir oyuna oturursun artk bu akam."
"Daha sonra belki. Paul ierde mi?"
"Bilmem. Biz de imdi geldik. Fazla gecikme, kza erken dnerim diye sz verdim."
Ned Beaumont, "Tamam," dedi, vestiyere gitti. "Paul ierde mi?" diye sordu vestiyerciye.
"Evet, on dakika kadar nce geldi."
Ned Beaumont kol saatine bakt. On buuktu. kinci kattaki, sokaa bakan odaya kt. Ned
Beaumont ieri girdiinde, Madvig smokinini giymi, masaya oturmu,elinin birini telefona
uzatmt. Elini geri ekip sordu: "Naslsn, Ned?" Geni, gzel yz salkl ve sakindi.
Ned Beaumont, "Daha kt olabilirdim," dedi kapy arkasndan ekerek. Madvig'inkine
yakn bir koltua oturdu. "Henry'lerle akamyemei nasl geti?"
Madvig'in gzlerinin kenarlar krt. "Daha kt olabilirdi," dedi.
Ned Beaumont soluk renkli, benekli bir puronun ucunu kesiyordu. Ellerinin titremesi,
sesinin sakinliiyle eliiyordu. "Taylor da orada myd?" diye sordu. Ban kaldrmadan
Madvig'e bakt.
"Yemekte yoktu. Niin sordun?"
Ned Beaumont arkasna yasland, bacaklarn uzatt, puroyu tutan eliyle havada
umursamazca bir eri izip, "Sokan yukarsnda bir kaldrm kenarnda ls yatyor," dedi.
Madvig hi heyecanlanmadan sordu: "yle mi?"
Ned Beaumont ne doru eildi. nce yzndeki kaslar gerildi. Purosunun yapraklar
parmaklarnn arasnda hafif bir trtyla paraland. Sinirli sinirli sordu. "Ne dediimi
anladn m?"
Madvig banar ar "Evet" anlamna sallad.
"Ee?"
"Neeesi?"
"ldrlm?"
"Peki," dedi Madvig. "Ne yapaym yani, sinir nbetleri mi geireyim?"
Ned Beaumont koltuunda dorulup sordu: "Polisi araym m?"
Madvig kalarn azck kaldrd: "Polis bilmiyor mu?"
Ned Beaumont gzlerini sarn adama dikmi, bakyordu. "Ben grdmde ortalkta
kimse yoktu," dedi. "Bir ey yapmadan seni bir greyim dedim. ly benim bulduumu
sylememin bir sakncas var m?"
Madvig kalkk kalarn indirip, "Niin olsun?" diye sordu bo bir sesle.
Ned Beaumont kalkt, telefona doru iki adm att, durdu, sarn adama dnd gene. Ar
ar, szcklerin zerine basarak konutu: "apkas yoktu."
"Nasl ola iine yaramaz artk." Madvig yzn buruturdu. "Amma da salak herifsin, Ned."
Ned Beaumont, "ikimizden biri yle," dedi, telefona gitti.
BE
TAYLOR HENRY LDRLD
SENATRN OLUNUN LS N SOKAINDA BULUNDU
Senatr Ralph Bancroft Henry'nin bir soyguna kurban gittii sanlan 26 yandaki olu
Taylor Henry dn gece saat 10'u birka dakika gee in Soka'yla Pamela Caddesi'nin
kesindel olarak bulunmutur.
Adli Tabip William J. Hoops, Taylor Henry'nin lm nedeninin, alnna muta ya da baka
bir ezici aletle vurulduktan sonra dtnde kafasnn arkasnn kaldrm kenarna
arpmasndan meydana gelen bir kafatas atlamas ve beyin sarsnts olarak saptandn
aklamtr.
lnn ilk olarak 914 Randall Caddesi'nde oturan ve iki sokak aadaki Tahta Kulbe
kulbne gidip olay polise bildiren Ned Beaumont tarafndan bulunduu sanlmaktadr. Ama
Bay Beaumont polisle temasa gemeden l, polis memuru Michael Smitt tarafndan bulunup
merkeze haber verilmitir.
Polis Mdr Frederick M. Rainey olay renir renmez kentteki tm pheli kiilerin
gzaltna alnmasn istemi ve verdii demete katil ya da katillerin bulunmas iin tm
olanaklarn seferber edileceini bildirmitir.
Taylor Henry'nin ailesi, maktuln Charles Soka'ndaki evinden saat dokuz otuz sralarnda
ayrlp...
Ned Beaumont gazeteyi bir kenara brakt, fincannda an kahveyi iti, fincanla taban
baucumasasnn st-koyup yastklarn zerine yasland. Yz yorgun ve solgundu.
Battaniyeyi boynuna ekti, ellerini bann arkasnda kavuturdu ve huzursuz gzlerle yatak
odas pencerelerinin arasndaki duvar dilimine asl bask resme bakt.
Yarm saat, gzkapaklarndan baka hibir yeri kml-damakszn uzand. Sonra gazeteyi
alp haberi bir daha okudu. Okuduka, gzlerindeki huzursuzluk yzne yayld. Gazeteyi
gene bir kenara brakp kalkt, beyaz pijamal ince gvdesini ar ar, yorgun yorgun, kk
ilemelerle bezeli siyah kimonosuna sard, ayaklarna kahverengi terliklerini geirdi ve hafife
ksrerek oturma odasna gitti.
Eski biimde denmi,yksek tavanl, geni pencereli, minenin stnde kocaman bir
ayna bulunan, mobilyalar krmz tyl kadifeyle kapl bir odayd bu. Masann stndeki
kutudan bir puro karp geni, krmz bir koltua oturdu. Ayaklan sabah gneinin
oluturduu bir dikdrtgenin iinde duruyordu; fledii duman, gne
na deince birden
oylum kazand. Alnn krtryor, puro aznda deilken trnaklarndan birini kemiriyordu.
Kaps alnd. Toparland, gzleri parlad, uyanverdi. "Girin."
Beyaz ceketli bir garson girdi ieri.
Ned Beaumont, "Ha, tamam," dedi d krklyla ve krmz koltua brakverdi gene
kendini.
Garson odaya girdi, bo tabaklarla ykl tepsiyi alp gitti. Ned Beaumont purosundan arta
kalan mineye atp banyoya girdi. Tra olup, ykanp giyindiinde, yznn solgunluu,
gvdesinin yorgunluu epey azalmt.
ALTI
Saat henz on iki olmadan Ned Beaumont evinden km, sekiz sokak tedeki Link
Sokanda soluk gri renkte bir yapya yrmt. Giriteki dmeye bast, kilit alnca ieri
girdi ve kk asansre binip altnc kata kt.
zerinde 611 yazl kapnn ziline bast. Kapy, daha yirmisini yeni bitirmi gibi grnen
ufak tefek bir kz at hemen. Gzleri koyu ve fkeli, yzyse -gzlerinin evresi dndabeyaz ve fkeliydi. "Aa, merhaba," dedi, glmseyip eliyle belli belirsiz, yattrc bir hareket
yaparak fkesi iin zr diledi. Madeni bir tizlii vard sesinin. stnde kahverengi bir krk
vard, ama baakt. Karaya alan ksa kesilmi salar kafasnn stne boyayla srlm
gibi dzgn ve parlak duruyordu. Kulak memelerinden sarkan altn kpeler akik kakmalyd.
Kapy aralayarak bir adm geri ekildi.
Ned Beaumont kapdan girerken sordu: "Bernie kalkt m?"
Kzn yz fkeyle parlad gene; tiz bir sesle, "O aalk kpek!" dedi.
Ned Beaumont dnmeden arkasndaki kapy kapad.
Kz, adama yaklap kollarn dirseklerinden kavrayarak sarsmaya alt. "Neler yaptm o
serseri iin, biliyor musun?" dedi. "Dnyann en gzel yuvasn, beni gerek bir melek sanan
anamla babam braktm. Onun be para etmediini sylemilerdi bana. Herkes sylemiti,
haklymlarda, ama ben bunu anlamayacak kadar aptalmm. Ama rendim artk ne mal
olduunu o..." Gerisi tiz sv-glerdi.
Ned Beaumont kmldamadan, ciddi ciddi dinliyordu. Gzleri, salkl bir adamn gzlerine
benzemiyordu o anda. Kzn soluu kesilip bir an iin sustuunda sordu: "Ne yapt?"
"Ne mi yapt? Ekti beni o..." Tmcenin sonu svgyd.
Ned Beaumont irkildi. Dudaklarn belli belirsiz bir gl zorlad. "Benim iin bir ey
brakmad herhalde, deil mi?"
Kz dilerini birbirine vurup yzn yaklatrd. Gzleri byd. "Sana borcu mu var?"
"Dnk -" ksrd. "Dnk drdnc yarta bin iki yz elli kt kazanmtm."
Kz ellerini adamn kollarndan ekip alayc bir biimde gld. "Bulursan almamazlk etme.
Bak." Ellerini uzatt. Sol elinin kk parmanda akik bir yzk vard. Ellerini kaldrp akik
kpelerine dokundu. "Bunlardan baka tek para mcevher brakmad bana - zerimde
olmasalard bunlar da gtrecekti."
Ned Beaumont tuhaf, ilgisiz bir sesle sordu: "Ne zaman oldu bu?"
"Dn gece, ama bu sabah fark ettim. Hem de sanma ki Bay Orospu ocuunu bir daha
karlat
mda piman etmeyeceim." Ellerini giysisinin iine soktu, kardnda
yumruunu skmt. Yumruunu Ned Beaumont'un yzne yaklatrp at. Elinde
buruuk kt paras vard. Ned Beaumont ktlar almak iin uzandnda kz yumruunu
kapatp elini kard, bir adm geri ekildi.
Adam aznn kenarlarn sabrszca oynatp elini indirdi.
Kz heyecanla sordu: "Taylor Henry'yle ilgili yazy grdn m sabahki gazetede?"
Ned Beaumont'un "Evet," yant yeterince sakin kt, ama gs hzla inip kalkt.
"Bunlarn ne olduunu biliyor musun?" buruuk kt parasn tutan elini at gene.
Ned Beaumont bansallad. Gzleri ksk ve parlakt.
"Bunlar Taylor Henry'nin bor senetleri," dedi kz, zafer dolu bir tavrla. "Tam bin iki yz
dolarlk."
Ned Beaumont bir ey diyecek oldu, vazgeti; konutuunda sesi canszd. "ldne gre,
be para etmezler."
Kz, ktlar gene giysisinin iine sokup Ned Beaumont'a yaklat. "Dinle," dedi. "Bunlar
hibir zaman be para etmedi, zaten o yzden ld."
"Senin tahminin mi bu?"
"Adn ne koyarsan koy," dedi kz. "Ama ben sana bir syleyeyim: Bernie geen cuma
Taylor'a telefon etti ve ona paralar sklmesi iin gn sre tand."
Ned Beaumont baparmann trnayla bynn yansn okad. "Bunlar fkenden
sylemiyorsun, deil mi?" diye sordu, temkinli bir sesle.
Kz yzn fkeyle buruturdu. "Tabii fkeliyim," dedi. "Bunlar polise gtrecek kadar
fkeliyim; zaten yle yapacam. Ama olaylarn byle gelimediini sanyorsan, salan
birisin."
Adam hl inanmamgrnyordu: "Nerde buldun bunlar?"
"Kasada." Parlak banodann iine doru sallad.
Adam sordu: "Dn akam kata tyd?"
"Bilmiyorum. Saat dokuz buuk sularnda geldim, uzun uzun oturup bekledim gelecek diye.
Sabaha kar kukul
anmaya balaynca evi aradm, baktm son kuruunadek tm paralar,
YED
Ned Beaumont yapnn alt katndaki bir dkkndan telefon etti. Karakolu arad, Komiser
Doolan' istedi: "Alo, Komiser Doolan?.. Sizi Bayan Lee Wiltshire adna aryorum. Kendisi
Bernie Despain'in Link Sokak 1666 numaral evinde bulunuyor. Despain dn akam birden
ortadan kaybolmu,giderken de Taylor Henry'nin bor senetlerinden birkan brakm...
Evet, birka gn nce de Taylor Henry'ye gzda vermi... Evet, sizi bir an nce grmek
istiyor... Hayr, siz gelseniz, ya da hemen birini gnderseniz daha iyi olur... Evet... Oras
nemli deil, beni tanmazsnz. Bernie Despain'in evinden telefon etmek istemedii iin ben
sizi aryorum..." Bir an daha dinledi, sonra bakabir ey demeden telefonu kapatp dkkndan
kt.
SEKZ
Ned Beaumont, Thames Soka'nn yukarsndaki tuladan birrnek evlerden birine gitti.
Kapy aldnda gen bir Zenci kz at, kahverengi yznn tmyle glmsedi,
"Naslsnz, Bay Beaumont?" dedi, onu itenlikle ieri aryormuasna at kapy.
Ned Beaumont, "N'aber, June," dedi. "Kimse var m evde?"
"Evet, efendim, yemekteler hl."
Paul Madvig'le anasnn krmzl beyazl bir rtyle kapl masann banda oturduklar
yemek odasna girdi. Masada nc bir iskemle vard, ama botu ve nndeki tabak, atal,
bak kullanlmamt. Paul Madvig'in anas, yetmii aknyann sarnln iyice
akltramad, uzun boylu, zayf bir kadnd. Gzleri olununkiler kadar mavi, duru ve
genti -odaya giren Ned Beaumont'a baknca daha da genletiler. Ama konuurken alnndaki
krklar daha da derinleti: "Sonunda geldin demek. Yalbir kadn byle savsakladn iin
ok kt bir ocuksun."
Ned Beaumont bknca glmseyip, "Ama bydm artk, Ana, kendi ilerimle uramam
gerek," dedi. Madvig'e el sallad. "N'aber, Paul?"
Madvig, "Otur," dedi, "June sana yiyecek bir eyler ayarlasn."
Ned Beaumont, Bayan Madvig'in uzatt sska eli pmek iin eiliyordu. Kadn elini ekip
azarlad: "Nereden reniyorsun bu numaralar?"
"Artk byyorum dedim ya." Madvig'e dnd: "Saol, kahvaltdan yeni kalktm." Bo
iskemleye bakt. "Opal nerde?"
Bayan Madvig, "Yatyor," dedi. "Pek keyfi yok."
Ned Beaumont bansallad, bir an bekleyip kibarca sordu:
"nemli bir ey deil, deil mi?" Madvig'e bakyordu.
Madvig bansallad. "Ba m aryormu,ne. Kz biraz fazla dans ediyor, bana kalrsa."
Bayan Madvig, "Sen de ne biim babasn," dedi. "Kznn bann arsndan bile haberin
yok."
Madvig'in gzlerinin kenarlar krt. "Hadi hadi, Ana, terbiyesizlik etme imdi," dedi. Ned
Beaumont'a dnd. "Ne var ne yok?"
Ned Beaumont Bayan Madvig'in yanndan dolap bo iskemleye oturdu. "Bernie Despain,
'Peggy , O'Toole'dan kazandm paralarla birlikte dn gece srra kadem bast."
Sarn adam gzlerini at.
Ned Beaumont, "Giderken Taylor Henry'nin bin iki yz dolarlk bor senedini brakm,"
dedi.
bir ift szm olurdu. Kimbilir ne ilere bulap nebelalara sokacaksnz banz."
Ned Beaumont, Bayan Madvig ellerinde tabaklarla odadan kana dek glmsedi. Sonra
glmseyiini kesiverip, "Her eyi imdiden ayarlar msn, leden sonraya kadar hazr
olsun?" diye sordu.
"Tabii," dedi Madvig ayaa kalkarak. "Farr'a telefon edeyim. Sonra da yapabileceim baka
bir ey varsa, biliyorsun..."
Ned Beaumont, "Tabii," dedi ve Madvig odadan kt.
Kara June gelip sofray toplamaya balad.
"Bayan Opal hl uyuyor mu dersin?" diye sordu Ned Beaumont.
"Hayr, efendim. Ona daha imdi ayla kzarm ekmek gtrdm."
"Bir kou k da sor bakalm, bir dakika urayabilir miyim?"
"Tabii, efendim, hemen."
Zenci kz, odadan ktktan sonra Ned Beaumont masadan kalkp oday arnlamaya balad.
nce yanaklarna kan kan, elmack kemiklerinin hemen altn styordu. Madvig girdiinde
durdu.
"Tamam," dedi Madvig. "Farr yoksa, Barbero'yu grrsn. Sana gerekenleri verir, hibir
ey anlatmak zorunda da deilsin."
Ned Beaumont, "Saol," dedi ve kapya gelen Zenci kza bakt.
Kz, "Buyurmanz sylyor," dedi.
DOKUZ
Opal Madvig'in odasnda, egemen renk maviydi. Ned Beaumont ieri girdiinde kz mavi,
simli bir sabahla sarnm,yastklara srtn vermi,yatanda oturuyordu. Babasyla
babaannesi gibi mavi gzl, uzun kemikli, kesin izgiliydi, ak pembe teni hl ocuksuydu.
Gzleri kanlanmt.
Bir para kzarm ekmei kucandaki tepsiye brakt, elini uzatp salam, bembeyaz
dilerini gstererek glmsedi. "Merhaba, Ned," dedi. Sesi titriyordu.
Ned Beaumont tokalamad, kzn elinin arkasna hafife vurup "N'aber, ufaklk," dedi,
yatan ayakucuna oturdu. Uzun bacaklarn st ste atp cebinden bir puro kard. "Duman
banartr m?"
"Yok canm," dedi kz.
"Bernie Despain adnda bir kumarbaza deyemeyecei kadar ok borcu olduunu sylemi
miydi hi sana?"
"Bu - bu Despain denen adam -?"
"Galiba, ama sana borcuyla ilgili hibir ey -?"
"Bann dertte olduunu biliyordum. O kadarn syledi, ama ne olduunu anlatmad;
yalnz babasyla para konusunda attklarn sylemiti; bir de, 'Durumum ok kt!'
demiti."
"Despain'den sz etmedi mi?"
"Hayr. Neydi? Niin yapt Despain bunu?"
"Elinde, Taylor'un imzalad bin dolar akn bor senedi vard ve parasn alamyordu.
Dn akam kentten aceleyle ayrlm. Polis peinde imdi." Sesini alaltp yan gzle bakt
kza. "Onun yakalanp cezalandrlmas iin yardm eder miydin?"
"Evet. Nedir?"
"Ama biraz allmadk bir ey. Ona hkm giydirmek g olacak, ama eer suluysa,
bundan emin olmak iin biraz -allmadk, diyelim- bir ey yapar msn?"
"Ne olursa!" dedi kz.
Adam i ekip dudaklarn birbirine srtt.
"Ne yapmam istiyorsun?" diye sordu kz, heyecanla.
"Bana Taylor'un apkalarndan birini bulman istiyorum."
"Ne?"
"Taylor'un apkalarndan birini istiyorum," dedi Ned Beaumont. Yz kzarmt. "Bulabilir
misin bana bir tane?"
Kz aknl
k iindeydi. "Ama niin, Ned?"
"Despain'i enseleyeceimizden emin olmak iin. imdilik bakabir ey syleyemem.
Bulabilir misin, bulamaz msn?"
"Galiba-galiba bulabilirim, ama anlatsan-"
"En erken ne zaman bulabilirsin?"
"Bugn leden sonra herhalde," dedi kz, "ama keke-"
Kzn szn kesti gene. "Hibir ey bilme bu konuda. Ne kadar az kiibilirse o kadar iyi
olur; apkaiin de ayn ey geerli." Kolunu kza dolayp kendine ekti. "Onu gerekten
2. APKA NUMARASI
BR
Ned Beaumont, banda kendisine pek uymayan bir apkayla, bavullarn srtlam hamaln
ardndan Grand Central Garnn 42. sokaa alan kaplarndan birinden kp kahverengi bir
taksiye doru yrd. Hamala bahiverdi, taksiye bindi, srcye Broadway'e kan 40'l
sokaklardan birindeki bir otelin adresini verdi, arkasna yaslanp purosunu yakt. Broadway
tiyatrolarna giden araba akmnda srnerek ilerleyen taksinin iinde, purosunu imekten
ok, kemiriyordu.
Madison Caddesi'nin kesinde, krmz a kar dnen yeilbir taksi Ned Beaumont'un
bindii kahverengi taksiye hzla arpt, kaldrm kenarnda duran bir arabann zerine devirdi;
krk cam paralarndan oluan biryamurun altnda, Ned Beaumont bir keye skt.
Toparlanp, birikmeye balayan kalabaln arasna kt. Yaral olmadn syledi. Bir
polisin sorularn yantlad. Bana pek uymayan apkay bulup kafasna geirdi. Bavullarn
baka bir taksiye tatt, otelin adn ikinci srcye verdi, otele varana dek taksinin bir
kesineskp bembeyaz bir yzle titredi durdu.
Otel defterine adn yazdrdktan sonra mektuplarn istedi, kendisine iki telefon notuyla iki
kapal, pulsuz zarf uzattlar.
Odasn gsteren olana kendisine bir i
e viski getiri meini syledi. Olan gittikten sonra
kapy kilitleyip telefon notlarn okudu, ikisinin de tarihi o gnnd, birinin saati 16.50,
brnnki 20.05'ti. Kol saatine bakt: 20.45.
Daha erken saatte braklm notta Gargoyle'da yazlyd, ikincisi yle diyordu: Tom ve
Jerry'de. Sonra ararm.', kisindeki imza da aynyd: Jack.
Zarflardan birini at. iinde ak, erkeksi bir el yazsyla dolu, stlerinde bir gn ncesinin
tarihini tayan iki; sayfa vard.
Chicago'lu Eileen Dale kimliiyle Matin Oteli'nin 1211 numaral odasnda kalyor.
Otogardan birka yere telefon etti ve Dou 30. Sokakta oturan bir adam ve bir kzla bulutu.
Birok yer gezdiler, genellikle meyhane meyhane dolatlar; galiba onu aryorlard, ama pek
bir ey bulmua benzemiyorlar. 734 numaral odadaym. Adamla kzn adlar Brook.
br zarftaki ktta da ayn yaz vard, tarih o gnnkyd.
Bu sabah Deward'i grdm, ama Bernie'nin burada olduunu bilmediini syledi. Sonra
telefon ederim.
K
Broadway yaknlarnda bir yapnn, stnde Tom ve Jerry yazl kl tabelasnn altndaki
ift kanatl, buzlu camdan, sallanan kaplarn ap ieriye giren Ned Beaumont, dar bir
koridordan yrd. Koridorun sol duvarndaki tek kanatl, yayl kapdan lokantaya girdi.
Kedeki masalardan birinde oturan bir adam ayaa kalkp parmayla iaret etti. Orta
boylu, gen, iyi giyimli, duru ve koyu tenli, olduka yakkl bir adamd bu.
Ned Beaumont yanna gitti. "N'aber, Jack?" dedi el skrlarken.
"Kzla Brook'lar yukardalar," dedi Jack. "Srtn merdivenlere verirsen; burada oturmann
bir sakncas yok. Onlarn ktn ya da brnn ieri girdiini grebilirim, seni
tanmamasna yetecek kadar da kalabalk buras."
Ned Beaumont, Jack'n masasna oturdu. "Onu mu bekliyorlar?"
Jack omuz silkti. "Bilmiyorum, ama sallanmalarnn bir nedeni olmal. Bir ey yemek ister
misin? Bu katta iki vermiyorlar."
Ned Beaumont, "Bir eyler imek istiyorum," dedi. "st katta bizi grmeyecekleri bir yer
bulamaz myz?"
"Pek byk bir yer deil," diye kar kt Jack. "Onlardan gizlenebileceimiz blmeli iki
yer var yukarda, ama o gelirse grr bizi."
"Bir deneyelim. Canm bir iki ekiyor, gelirse de gelsin. Onunla burada konusam daolur."
Jack, Ned Beaumont'a tuhaf tuhaf bakt, sonra gzlerini kararak, "Sen bilirsin," dedi.
"Bakaym, blmeli masalardan bo olan var m?" Duraklad, sonra gene omuz silkip masadan
kalkt.
Ned Beaumont, ak bodrum kapsndan karanlk sokaa k ve grlt yayan bir evin
nnde taksiden indi.
Bodrum kapsndan girdii dar odada iki beyaz ceketli barmen, be metrelik bir barn
arkasndan bir dzine kadar kadn ve erkee iki veriyorlar, iki garson da baka insanlarn
oturduklar masalarn arasnda dolayorlard.
Salar dkk olan barmen, "Vay be, Ned," dedi, iinde pembe bir karmhazrlamakta
olduu uzun barda bir kenara brakp slak elini barn stnden uzatt.
Ned Beaumont, "N'aber, Mack," deyip slak eli skt.
Garsonlardan biri gelip Ned Beaumont'la tokalat, sonra da Ned Beaumont'un Tony diye
ard tombul, cafcafl bir italyan geldi. Selamlamalar bitince, Ned Beaumont iki
smarlayacan syledi.
"Zor smarlarsn," dedi Tony. Bara dnp bo bir bardakla tezgha vurdu. "Bu herif bu
akam burada bir bardak su bile smarlayamaz," dedi barmen baktnda. "Ne isterse ocaktan."
Ned Beaumont, "Bana gre hava ho, yle olsun. Duble sko," dedi.
Odann br ucundaki bir masadan iki kz ayaa kalkp birlikte seslendiler: "Huu, Ned."
Ned Beaumont, Tony'ye, "imdi gelirim," deyip kzlarn masasna gitti. Ned Beaumont'a
sarldlar, sorular sordular, yanlarndaki adamlarla tantrdlar ve masalarnda ona yer atlar.
Oturup sorularn yantlad, New York'a ksa bir gezi iin dndn, uzun kalmayacan,
duble sko itiini syledi.
Saat ten az nce masalarndan kalktlar, Tony'nin yerinden ktlar, sokak tede," yeni
ktklar yerin neredeyse tpatp ayn bir baka yere girdiler, az ncekinden farksz bir
masaya oturup ayn ikilerden itiler.
Adamlardan biri saat buukta kalkt. Giderken ne o masadakilerle esenleti, ne de
masadakiler onunla. On dakika sonra Ned Beaumont, br adam ve iki kz kalktlar. Kede
bir taksiye bindiler, Washnington alan yaknnda bir otele gittiler, br adamla kzlardan
birini orada indirdiler.
br kz, kendini Fedink diye aran Ned Beaumont'u 73. Sokakta bir eve gtrd. Ev ok
scakt. Kz kapy anca scak hava yzlerine arpt. Kz oturma odasna adm attktan
sonra i ekip yere dt. Ned Beaumont kapy kapayp kz uyandrmaya alt, ama kz
uyanmyordu. Kz yandaki odaya zorlukla yar tayp yar ekerek gtrd, basma kapl bir
sedirin zerine yatrd. Giysilerinin bir blmn kard, birka battaniye bulup stne rtt,
pencereyi at. Sonra banyoya gidip kustu. Ondan sonra da oturma odasna dnd, divann
zerine soyunmadan uzanp szd.
DRT
Ned Beaumont'u, kafasnn yaknnda bir yerlerde alan bir telefon uyandrd. Gzlerini at,
ayaklarn yere koydu, yan dnp odaya gz gezdirdi. Telefonu grnce gzlerini kapayp
rahatlad.
Telefon hl alyordu. nledi, gzlerini at gene, sol kolunu gvdesinin altndan kurtarana
dek kvrand. Bileini yzne iyice yaklatrp gzlerini ksarak saatine bakt. Saatin cam yok
olmu, akreple yelkovan on ikiye on iki kala durmulard.
Ned Beaumont, sol dirseine yaslanp sol elini bana destek edene dek kvrand gene
divann stnde. Telefon hl alyordu. Donuk gzlerle evresine baknd. Iklar yanyordu.
Ak kaplardan birinden, Fedink'in sedirin stnden sarkan battaniyeyle rtl ayaklarn
gryordu.
Yeniden inleyip oturdu, parmaklarn dank koyu salarnn arasndan geirip avularn
akaklarna bastrd. Dudaklar kupkuru, kahverengi bir kabukla kaplyd. Dilini zerlerinde
gezdirip yzn ekitti. Sonra hafife ksrerek kalkt, eldivenleriyle paltosunu kard,
divann stne atp banyoya gitti.
Banyodan ktnda sedire yaklap Fedink'e bakt. Yzst yatm, mavi yenli kollarndan
birini bann zerine koymu, derin bir uykudayd. Telefon susmutu.Boyunban dzeltip
oturma odasna dnd. ki iskemlenin arasndaki masann stnde ak duran bir kutuda
Murad sigaras vard. Birini ald, keyifsizce, "ok k," dedi, bir kibrit bulup sigaray yakt,
mutfaa gitti. Drt portakaln suyunu byk bir bardaa skp iti. Mutfaktan karken Fedink
hzn verici derecede duygusuz bir sesle, "Ted nerede?" diye sordu. Grnrdeki gz yar
akt.
Ned Beaumont yanna gitti. "Ted kim?" diye sordu.
"O birlikte olduum adam."
BE
Yarm saat sonra Ned Beaumont, otelindeki 734 numaral odann kapsn vuruyordu. Az
sonra Jack'in uykulu sesi iitildi: "Kim o?"
"Beaumont."
"Ha," dedi ses, "Tamam." Hi sevinmemiti.
Jack kapy ap klar yakt. Yeilbenekli pijamalar vard stnde. Ayaklar plakt.
Uykusuzluktan gzleri donuk donuktu, yz kzarmt. Esnedi, bansallad, yataa dnp
uzand, gzlerini tavana dikti. Sonra, pek ilgi duymadn belli eden bir sesle sordu: "Naslsn
bu sabah?"
Ned Beaumont kapy rtmt.Kapyla yatan arasnda duruyor, ask bir suratla yatan
adama bakyordu. Sordu: "Ben gittikten sonra ne oldu?"
"Hibir ey olmad." Jack gene esnedi. "Yoksa benim ne yaptm m renmek
istiyorsun?" Karlk beklemedi. "Dar ktm, onlar kana dek bekledim. Despain, kz, bir
de sana vuran o adam ktlar. 48. Sokaktaki Buckman apartmanna gittiler. Despain orada
gizleniyor -938 numaral dairede- Barton Dewey adn kullanyor. Saat e dek orada
bekleyip sonra ayrldm. Bir yolunu bulup beni ekmedilerse, de hl oradaydlar
gittiimde." Banhafife odann kelerinden birine doru sallad. "apkan iskemlenin
stnde. Bari onu kurtaraym, dedim."
Ned Beaumont iskemleye gidip bana pek uymayan apkay ald. Krk, koyu renkli
kasketi cebine sokup apkay banageirdi.
ALTI
Buckman apartman, zerine yapld parselin hemen tmn dolduran kp biiminde sar
bir yapyd. eri girdiinde, Ned Beaumont kapcya Bay Dewey'le grmek istediini
syledi. Ad sorulduunda, "Ned Beaumont," dedi.
Be dakika sonra asansrden km, uzun bir koridorun sonundaki ak bir kapya doru
yryordu; kapnn nnde Bernie Despain duruyordu.
Despain ufak tefek bir adamd, ksa boylu ve zayft, ba dagvdesine oranla fazlaca iriydi.
Uzun, dalgal, kabark salar bann bykln daha da abartyor, neredeyse bir
sakatlkm gibi gsteriyordu. Yz karanlkt ve gzleri dnda kaba izgilerden olumutu;
alnnda ve burnunun iki yanndan aa aznn kenarlarn aarak inen iki derin izgi vard.
Yanaklarndan birinde hafif krmz bir yara izi vard. Lacivert takm tlyd ve hibir tak
yoktu stnde.
Yznde alayc bir glmseyile kapda duruyordu. "Gnaydn, Ned," dedi.
Ned Beaumont, "Seninle konumak istiyorum, Bernie," dedi.
"Kestirmitim isteyeceini. Telefonda adn sylediler, hemen kendi kendime, 'Bahse
girerim benimle konumak isteyecektir,' dedim."
Ned Beaumont bir ey demedi. Yz sar, az gergindi.
Despain'in glmseyiidaha da rahatlat. "Burada dikilmek zorunda deilsin, dostum,"
dedi. "Gel ieri." Yana ekildi.
Kapdan kk bir bolua giriliyordu. Kardaak duran bir baka kapdan Lee Wiltshire
ve Ned Beaumont'u yumruklayan adam grnyordu. Ak duran iki bavulu doldurmay
brakm, Ned Beaumont'a bakyorlard.
Ned Beaumont kk arala girdi.
Despain peindengirip koridora alan kapy kapad ve "Bizim Kid biraz acelecidir, sen de
yle stme yryverince belki bir bela falan aryorsundur diye dnm, anladn m? Bir
zlgt getim sonradan, sen de sorarsan belki zr bile diler."
Kid, gzlerini Ned Beaumont'a dikip kt kt bakmakta olan Lee Wiltshire'a fsltyla bir
eyler syledi. Kadn kk, acmasz bir kahkaha atp, "Evet," dedi, "Sapna kadar, tam bir
beyefendi."
Bernie Despain, "eri buyurun, Bay Beaumont," dedi. "Arkadalar tanyorsunuz, deil
mi?"
Ned Beaumont, Lee'yle Kid'in bulunduklar odaya girdi.
Kid sordu: "Karnn nasl?"
Ned Beaumont bir ey demedi.
Bernie Despain, "Allah, Allah!" dedi. "Buraya konumaya geldiini sylyorsun, ama
senden az konuan adam da grmedim."
"Seninle konumak istiyorum," dedi Ned Beaumont. "Yanmzda bu kalabaln olmas
gerekli mi?"
"Benim iin gerekli," dedi Despain. "Senin iin deil. Onlardan uzaklamak istiyorsan,
btn yapacan ukapdan kp kendi iine bakmak."
"Benim iim burada."
"Evet, bir para konusu vard galiba." Despain, Kid'e glmsedi. "Bir para konusu yok
muydu, Kid?"
Kid yerinden kalkm,Ned Beaumont'un odaya girdii kapnn bandadurmutu. "Bir
eyler vard," dedi kat bir sesle. "Ama ne olduunu unuttum."
Ned Beaumont paltosunu karp kahverengi bir koltuun arkasna ast. Koltuun zerine
oturup apkasn arkasna koydu. "imo deil bu kez. imdi -dur bakaym." Ceketinin i
cebinden bir kt kard, kd ap bir gz att ve, "imdi, basavcla bal zel mfetti
olarak buradaym," dedi.
Bir an iin Despain'in gzlerindeki parlt bulanverdi, ama hemen, "Amma da ilerliyorsun
bu dnyada sen de," dedi. "Seni son grdmde, Paul'un ayak ileriyle urayordun."
Ned Beaumont kd yeniden katlayp cebine yerletirdi.
Despain, "E, hadi bakalm," dedi. "Bir eyler tefti et degrelim." ri kafasn sallayarak
Ned Beaumont'un karsna oturdu. "Yoksa Taylor Henry cinayetini sormak iin mi ta New
York'a geldin?"
"Evet."
"ok yazk! Buraya kadar bounagelmisin." Yerde duran bavullar gsterdi eliyle. "Lee
bana konuyu anlatr anlatmaz toparlanmaya baladm, dnp senin hazrladn oyunlar
greyim diye."
Ned Beaumont rahata koltuun arkasna yasland. Bir eli arkasndayd. "Eer bir oyunsa
bu, Lee'nin oyunu. Polis btn bildiklerini ondan rendi."
"Evet," dedi kadn fkeyle. "nk sen gnderdin onlar bana, pezevenk herif."
Despain, "Yok, yok," dedi. "Lee salak karnn biridir, ama o bor senetlerinin hibir anlam
yok. Onlar-"
"Salak karnn biriyim ben, yle mi?" diye bard Lee, fkeyle. "Ta buralara kadar
gelmedim sanki sana haber vermek iin, btn mcevherlerimi alp gitmene-"
"Evet," dedi Despain ho bir sesle. "Buraya gelmen de ne kadar salak bir kar olduunu
gsteriyor, nk bu herifin beni bulmasna yardmc oldun."
YED
Buckman'dan knca, Ned Beaumont hzla sokak boyunca yrmeye balad. Gzleri
yorgun yznde parld-yor, koyu by gelip geici glmseyiinin stnde titriyordu.
lk kede Jack'le yz yze geldi. "Sen ne aryorsun burada?" diye sordu.
Jack, "Bildiim kadaryla sana alyorum hl," dedi, "Gelip yapabileceim bir ey var m
diye bir bakaym dedim."
"Harika. abuk bir taksi bul bize. Tyyorlar."
Jack, "Oldu," dedi, yrmeye balad.
Ned Beaumont kede kald. Durduu yerden Buckman'n hem n, hem yan kaplar
grnyordu.
Az sonra Jack bir taksiyle dnd. Ned Beaumont da arabaya bindi, srcye nereye park
etmesi gerektiini syledi.
"Ne yaptn onlara?" diye sordu Jack, arabaya iyice yerletikten sonra.
"Bir eyler."
"Ya."
On dakika geti ve Jack, "Bak," diyerek parmayla Buckman'n yan kapsna yanaan bir
taksiyi gsterdi.
nce, iki bavulu tayarak Kid kt, o taksiye bindikten sonra da Despain'le kz koarak
yanna geldiler. Taksi yola kt.
Jack ne doru eilip srcye ne yapmas gerektiini syledi. br taksinin peinden
gittiler. Sabah gneinde prl prl sokaklardan getiler, dolambal bir yoldan giderek 49.
Sokak'taki eski, tuladan bir eve geldiler.
Despain'in taksisi evin nnde durdu ve gene kaldrma ilk kan Kid oldu. Soka
yukardan aaya bir szd. Evin n kapsna gidip anahtarla at. Sonra taksiye dnd gene.
Despain'le kz frlayp hzla eve girdiler. Kid bavullar tayarak arkalarndan gitti.
"Taksiyle burada bekle," dedi Ned Beaumont Jack'e.
"Ne yapacaksn?"
"ansm deneyeceim."
Jack bansallad. "Bela aramak iin pek uygun bir semt deil buras da," dedi.
Ned Beaumont, "Despain'le birlikte karsam tyersin," dedi. "Bir baka taksiye atlayp
Buckman'a gider, oray gzlersin. Dar kmazsam da ne yapmam gerektiine kendin karar
verirsin."
Taksinin kapsn ap dar kt. Titriyordu. Gzleri prl prld. Jack'in pencereden uzanp
syledii bir eyi duymazlktan gelip hzla karya geti, iki adamla kzn girdikleri eve
yneldi. n basamaklardan kp doru kapya gitti, elini kap tokmana koydu. Tokmak
elinde dnd. Kap kilitli deildi. tip at, lo koridora bir gz atp ieri girdi.
Kap arkasndan hzla kapand ve Kid'in yumruklarndan biri kafasna hzla vurdu, kasketi
bandan uarken kendisi de duvara arpt. Sersemleyerek biraz kt, bir dizi yerdeydi
neredeyse, Kid'in br yumruu bann stnden geip duvara arpt.
Dudaklarn dilerinin zerine gerip Kid'in aparasna bir yumruk att; Kid'i hrlatan ksa,
sert bir yumruktu bu ve Kid dt, Ned Beaumont da ondan nce ayaa kalkt.
Araln az tesinde Bernie Despain duvara yaslanm, az incelip gerilmi, gzleri ufalp
kara birer noktaya dnm,ksk bir sesle ayn szleri yineliyordu: "Vur ona, Kid, vur
ona..." Lee Wiltshire grnrde yoktu.
Kid'in bundan sonraki iki yumruu Ned Beaumont'un gsne geldi, duvarn zerine ezdi
onu, ksrtt. Suratna nianlanan nc yumruktan kamay baard. Sonra kolunu Kid'in
grtlana dayayp itti, Kid'in karnna bir tekme att. Kid fkeyle kkreyerek, iki yumruunu
birden altrarak saldrd, ama kol ve ayak vurular onu Ned Beaumont'dan uzaklatrm,
Ned Beaumont'a sa elini pantolonunun arka cebine atp Jack'in tabancasn karacak kadar
zaman salamt. Tabancay dorultacak vakti yoktu, namlusunu aa doru tutup tetii
ekti ve Kid'i sa budundan vurmay baard. Kid bir lk atp yere dt. Dt yerde
yatp korku dolu, kanl gzlerle Ned Beaumont'a bakt.
Ned Beaumont bir adm geri ekildi, sol elini cebine sokup Bernie Despain'e dnd: "Dar
gel benimle. Seninle konumak istiyorum." Yz ask ve kararlyd.
st katta bir koum
a duyuldu. Yapnn arkasnda bir yerlerde bir kap ald, d koridorda
heyecanl sesler iitildi, ama grnrde kimse yoktu.
Despain,' korkun bir bynn etkisindeymigibi, uzun sre Ned Beaumont'a bakt. Sonra,
tek sz sylemeden, yerde yatan adamn stnden atlayp Ned Beaumont'un nnden kapya
yrd. Ned Beaumont sokaa kan merdivenlere varmadan tabancay ceketinin cebine
koydu, ama elini stnden ayrmad.
"u taksiye yr," dedi Despain'e, Jack'in iinden kmakta olduu arabay gsterdi.
Taksiye bindiklerinde, srcye nereye olursa gitmelerini syledi, "Sana nereye gideceimizi
syleyene dek dola," dedi.
Despain konuabilecek duruma geldiinde yola kmlard. "Senin bu yaptna
soygunculuk derler," dedi. "Ne istersen vereceim, nk lmek istemiyorum, ama bu
yaptn bir soygundur."
Ned Beaumont kt kt glp bansallad. "Dnyada ykseldiimi ve artk savclkta bir
iim olduunu unutma."
"Ama bir eyle sulanmyorum ki. Arandm da yok. Dedin ki-"
"Seninle dalga geiyordum, Bernie; baz nedenlerim vard. Aranyorsun."
"Hangi sutan?"
"Taylor Henry'yi ldrmekten."
"O mu? Bo ver, dnp yantlarm o sulamalar. Zaten beni sulayacak bir ey yok ki
elinizde. Bende bor senetleri var, doru. ldrld akam kentten gittim, doru. Borcunu
demedii iin zlgt bastm, o da doru. Ama hangi birinci snf avukat stesinden gelmez
byle sulamalarn? Yahu, Lee'nin dediine gre, senetleri saat dokuz buuktan nce
kasamda brakmsam, oakam param istemeye niyetim olmadn gstermez mi bu?"
"Hayr, nk elimizdeki tek kant bu deil."
"Baka bir ey olamaz ki," dedi Despain, itenlikle.
Ned Beaumont kt kt srtt. "Yanlyorsun, Bernie. Bu sabah seni grmeye geldiimde
bamda bir apka vard, hatrlyor musun?"
"Belki. Galiba vard."
"Giderken de paltomun cebinden bir kasket karp taktm, hatrlyor musun?"
Esmer adamn kk gzlerinde aknlk ve korku izleri grlmeye balad. "Hay Allah!
Eee? Nereye varmak istiyorsun?"
"Kantlara varmak istiyorum. Bana pek uymayan o apkay hatrlyor musun?"
Bernie Despain'in sesi grtlandan geliyordu: "Bilmiyorum, Ned. Allah akna, neanlatmak
istiyorsun?"
"O apkann benim olmad iin bana uymadn anlatmak istiyorum. Taylor ldrld
zaman apkasnn bulunamadn hatrlyor musun?"
"Bilmiyorum. Onunla ilgili hibir ey bilmiyorum."
"Sana unuanlatmaya alyorum: Bu sabah basmdaki apkaTaylor'un apkasyd ve u
anda Buckman'daki dairende, o kahverengi koltuun oturma yeriyle arkal arasnda zulada.
br kantlara bunu da ekleyince, seni zgaraya oturtabilir miyiz, ne dersin?"
Despain korkuyla baracakt, ama Ned Beaumont eliyle azn kapayp, "Kes sesini," diye
hrlad kulana.
Despain'in esmer yznden terler akyordu. Ned Beaumont'un zerine atld, iki eliyle
yakasna yapp yalvarmaya balad:"Yapma bunu bana, Ned. Sana alacann her kuruunu
faiziyle veririm bunu yapmazsan. Seni atlatmaya zaten niyetim yoktu, Ned, Allah belam
versin yoktu. Skk zamanma rastlad, senin paray bor alm gibi kullanaym dedim, o
kadar. Vallahi. u anda da ok param yok, ama Lee'nin mcevherlerini satacam bugn,
onlarn parasndan da senin borcunu son kuruunadek vereceim. Ne kadard, Ned? Hepsini
hemen bu sabah veririm."
Ned Beaumont esmer adam taksinin br ucuna itti, " bin iki yz elli dolard," dedi.
" bin iki yz elli dolar. Son kuruunadek hemen bu sabah hepsini vereceim sana."
Despain saatine bakt. "Evet, efendim, derhal vereceim, oraya vardmzn dakikasnda para
elinde. htiyar Stein yerine gelmitir imdi. Yalnz beni brakacan syle, ne olur, Ned, eski
dostluumuzun hatrna."
Ned Beaumont dnceli dnceli ellerini ovuturdu. "Seni brakmam olanaksz gibi. Hi
deilse imdilik. Savclk sorunu var, sorguya ekilmek iin de aranyorsun. Yani olsa olsa
apkann pazarln yapabiliriz. Sana nerim u:Param ver, ben .de apkay bulduumda
yalnz olurum, bakakimsenin de haberi olmaz. Yoksa New York polisinin yarsn yanmda
gtrrm ve -te byle. ster kabul edersin, ister etmezsin."
"Hey Tanrm!" diye inledi Bernie Despain. "Srcye syle, bizi ihtiyar Stein'n yerine
gtrsn. Adresi..."
3. DNAMT
BR
New York'dan gelen trenden inen Ned Beaumont, parlak gzl, dimdik, zn boylu bir
adamd. Yalnz gsnn darl salnda bir bozukluk olabileceini sezdiriyordu. Yznn
izgileri, rengi salklyd. Uzun, yumuak admlar atyordu. Peronu sokaa balayan beton
basamaklar eviklikle trmand, bekleme salonundan geti, danmada duran bir tandna el
sallad ve sokak kaplarndan birinden geerek istasyondan kt.
Kaldrmda, bavullarn getiren hamal beklerken bir gazete ald. Bavullarn yerletirdii
taksiyle Randall Caddesi'ne doru giderken gazeteyi at. Ba sayfadaki yarm stunluk bir
haberi okudu:
KNCKARDE DE LD
FRANCIS F. WEST, KARDENN
LD YERN YANINDA BR CNAYETE KURBAN GTT
1342 Kuzey Achland Caddesi'nde oturan West ailesi, iki haftada ikinci kez bir faciayla
karla
m, Francis F. West (31), kardei Norman'n iki kaaklarna ait olduu sylenen
bir araba tarafndan geen ay ezilmesine tank olduu yerden bir sokak tede, dn gece
vurularak ldrlmtr.
Grg tanklarnn bildirdiklerine gre, Rockaway kahvesinde garson olarak alan Francis
West, gece yarsndan az sonra iten dnerken, Achland Caddesinden hzla gelen siyah bir
zel araba kendisine yetimitir. Araba West'in yanna gelince kaldrma yanapyavalam
ve iinden yirmiden fazla el ate edilmitir. West sekiz isabet alm ve annda lmtr.
Tanklarn hi durmadn bildirdikleri cinayet arabas hemen hzlanp Bauman Soka
kesinden dnmve gzden yitmitir. Arabann iindekileri Geemediklerini syleyen
tanklarn elikili ifadeler vermeleri polisin iinigletirmektedir.
West ailesinin geride kalan ve geen ay da Norman'n lmne tank olan nc kardei
K
Basavc Michael Joseph Farr krk yanda, tombul bir adamd. Salar, krmz, kavgac bir
suratn zerinde azck ve dik dik kmt ve yzyle ayn renkteydiler. Ceviz kapl masasnn
st botu;yalnz bir telefon, bir de, iki yannda siyah ve beyaz birer dolmakalemin durduu,
bir elinde bir uak tutan, tek ayak stnde dikilmi bir plaktan oluan yeil, damarl akikten
yaplm byk bir kalem takm vard.
Ned Beaumont'un elini iki eliyle skt, yerine dnmeden onu deri kapl bir koltua oturttu.
Koltuunda geriye yaslanp sordu: "Yolculuun iyi geti mi?" Baklarndaki dostluun
ardnda, gzleri merakla parlyordu.
"yi geti," dedi Ned Beaumont. "u Francis West'e gelelim: Onun lmyle Tim Ivans'a
kar alacak dava ne olacak?"
Farr sarsld, sonra o aknln, koltuuna daha rahat yerlemek iinyaplan bir
Ned Beaumont cierlerini puro dumanyla doldurdu, boaltt ve, "Bernie bir bahis iinde
bana kazk atmaya kalkt," dedi. "O yzden tyd. Taylor Henry'nin ldrlmesiyle, zerine
bin beyz dolar yatrdm 'Peggy O'Toole'un birinci gelmesinin ayn gnde olmas bir
rastlant."
Basavc aceleyle, "Tabii, Ned," dedi. "Paul'la senin yaptklarnz beni ilgilendirmez.
Aslnda -biliyor musun, Bernie Despain'in yolda gen Henry'ye rastlayverip bir eyler
yapmadndan da emin deilim. Ne olur ne olmaz, onu bir sre gzaltnda tutsam iyi olacak
galiba." Kt, ksack azna biraz ylk bir glmseyigeldi. "Burnumu Paul'un ilerine -ya
da seninkilere- soktuumu sanma, ama-" Yzne kan yrm, bir parlaklk gelmiti. Birden
eilip masasnn ekmecesini at. Parmaklarnn arasnda ktlar hrdad. Elini
ekmeceden karp Ned Beaumont'a uzatt. Parmaklarnn arasnda kenar yrtlm kk,
beyaz bir zarf vard. "Al," dedi. Sesi toklamt. "una bir bak da ne dndn syle yoksa yalnzca sama sapan bir ey mi?"
Ned Beaumont zarf ald, ama hemen bakmad. Souk ve parlak gzlerini basavcnn
krmz yzne dikti.
Baklarnn altnda Farr'n yz daha da kanland, yattrc bir hareketle elini kaldrd.
Sesi de yattrcyd: "Buna hi nem vermiyorum, Ned, ama- yani uratmz her ite
byle samalklar geiyor elimize ve- neyse, oku da gr."
Uzunca bir sre daha getikten sonra Ned Beaumont baklarn Farr'dan zarfa evirdi.
Adres daktiloyla yazlmt:
Sayn M.J. Farr Basavc Vilayet ehir zel
Posta damgas bir nceki cumartesinindi, iindeki tek sayfa beyaz kdn zerine daktiloyla
yazl selamsz, imzasz tmce vard:
Paul Madvig, Taylor Henry ldrldkten sonra apkalarndan birini niin ald?
Taylor Henry'nin, ldrld srada banagiydii apkane oldu?
Taylor Henry'nin lsn ilk bulduunu syleyen adama niin sizin yannzda i verildi?
Ned Beaumont mektubu katlad, zarfna yerletirdi, masann stne brakt ve
baparmann trnayla ortadan sola, ortadan saa okayarak byklarn dzeltti, gzlerini
Basavcya dikerek, ters bir sesle konutu:"Eee?"
Farr'n yanaklar, ene kemiine ulatklar yerde titrediler gene. Yalvaran gzlerinin
stnde aln krt. "Allahn seversen, Ned," dedi iten bir sesle, "Bunu ciddiye aldm
sanma. Ne zaman bir ey ksa, paket paket byle mektuplar alrz. Sana gstermek istedim,
hepsi bu."
Ned Beaumont, "Bu konudaki duygularn deitirmedike hibir sakncas yok," dedi.
Gzleri de, sesi de dikti hl. "Paul'a sz ettin mi bundan?"
"Mektuptan m? Hayr. Bu sabah geldi, ben de Paul'u henz grmedim."
Ned Beaumont zarf masann stnden alp paltosunun i cebine koydu. Mektubun cebe
giriini gren basavcnn huzursuz bir duruu vard, ama bir ey demedi.
Ned Beaumont mektubu cebine koyup bir baka cebinden ince, benekli bir puro kardktan
sonra, "Senin yerinde olsaydm ona bu konuda bir ey sylemezdim," dedi. "Zaten banda
yeteri kadar dert var."
Farr, Ned Beaumont daha szlerini bitirmeden, "Tabii, Ned, nasl istersen," diyordu.
Bundan sonra bir sre konumadlar; Farr masasnn kesine bakyordu, Ned Beaumont da
dnceli bir biimde gzlerini Farr'a dikmiti. Bu sessizlii, basavcnn masasnn altndan
gelen hafif bir zil sesi bozdu.
Farr telefonu kaldrp, "Evet... Evet," dedi. Sarkk alt duda ar ar st dudan sard ve
kanl yz leke leke kzarmaya balad."Bok deil!" diye hrlad. "O orospu ocuunu getirip
gsterin, gene de olmazsa canna okuruz... Evet... yle yapn." Telefonun alcsn hzla
yerine arpp gzlerini Ned Beaumont'a dikti.
Ned Beaumont purosunu yakarken durmutu. Bir elinde puro duruyordu. br elinde
tuttuu akmak yanyordu. ki elinin arasnda yz biraz ileriye kmt. Gzleri parlyordu.
Dilini dudaklarnn arasna yerletirdi, sonra geri ekti, hi de zevk almadn belli eden bir
biimde glmsedi. "Haber mi var?" diye sordu alak, inandrc bir sesle.
Basavcnn sesi fkeliydi: "Boyd West, Ivans' tanyan aabey. Konuurken aklma geldi
de, hl tanyabilecek mi diye bir baktraym dedim. Artk emin olmadn sylyormu,
orospu ocuu."
Ned Beaumont, bu haberi bekliyormuasna bansallad. "imdi durum ne olacak?"
"Paay kurtaramaz," diye hrlad Farr. "Bir kere tandn syledi, jrinin nne knca da
tandn syleyecektir. Getirtiyorum onu imdi, iimi bitirince de iyice uslu bir ocuk
olmaya karar verecek."
Ned Beaumont, "yle mi?" dedi. "Ya olmazsa?"
alma masas, basavcnn vurduu yumruun etkisiyle titredi. "Olacak!"
Ned Beaumont'un buna pek inanmad belli oluyordu. Purosunu yakt, akman sndrp
cebine koydu, biraz duman fleyip azck alayl bir sesle sordu: "Tabii olacak, ama ya
olmazsa? Ya Tim'e bir gz atp, 'Bu adam olduundan emin deilim,' derse?"
Farr masasn yumruklad gene. "Yapamaz -ben ona yapacaklarm yaptktan sonra, olamaz.
Tm yapabilecei, jrinin karsna geip, 'Bu adamd,' demek olacaktr."
Ned Beaumont'un yzndeki alayclk yok oldu ve biraz yorgun bir sesle konutu: "Adam
tand konusundaki sznden dnecek, sen de biliyorsun bunu. Peki, ne yapabilirsin?
Yapabilecein hibir ey yok, deil mi? Demek ki Tim Ivans'a kar hazrladn dava ayvay
yedi. ki dolu arabay brakt yerde buldun, iyi, ama arabay kullanrken Norman West'i
ezdii konusunda elindeki tek kant, kardelerinin szleri. Francis ldne, Boyd da
konumaktan korktuuna gre, dava aacak hibir kantn yok demektir; sen de farkndasn
bunun."
Yksek ve fkeli bir sesle Farr sze balad:"Sanyorsun ki kmn stne oturup-"
Puroyu tutan eliyle yapt sabrsz bir hareketle susturdu Ned Beaumont onu. "ster otur,
ister ayakta dur, ister bisiklete bin," dedi. "Ayvay yedin, sen de biliyorsun bunu."
"yle mi? Ben bu kentin basavcsym ve-" Farr birden sustu. Hafife ksrp yutkundu.
Gzlerindeki saldrganlk yok oldu, yerini nce a
knla, sonra da korkuya benzer bir eye
brakt. Kukularn kanl yznden gizleyemeyecek kadar endielibir biimde masann
zerinden ne doru eildi: "Tabii, biliyorsun ki eer sen- eer Paul-yani herhangi bir neden
varsa bunu yapmamam iin- unutuveririz."
Hi de zevk almadn belli eden glmseyi Ned Beaumont'un dudaklarnn kenarlarn
hafife kaldrd gene ve gzleri puro dumannn arasndan parldad. Ar ar ban
sallayarak hi ho olmayan, yava bir sesle konutu:"Hayr, Farr, hibir neden yok, daha
dorusu senin sandn gibi hibir neden yok. Paul seimden sonra Ivans' salvereceine sz
verdi, ama ister inan ister inanma, Paul hi kimseyi ldrtmedi, ldrtm olsayd da Ivans
iin demezdi. Hayr, Farr, hibir neden yok, seninde byle bir neden olduunu dnmeni
istemem."
"Allahakna Ned, yanl anlama beni," dedi Farr. "Bu kentte seni ve Paul'u benim tuttuum
kadar tutan kimse yoktur, biliyorsun. Bilmelisin. Sylediimde hibir kt ( niyet yoktu,
yalnz - bana gvenebileceinizi anlatmak istedim, o kadar."
Ned Beaumont pek sevinmeyerek, "ok iyi," dedi, ayaa kalkt.
Farr da kalkp kpkrmz elini uzatarak masasn dolat. "Acelen ne?" diye sordu. "stersen
biraz bekle de u West getirildii zaman neler yapacak, bir grelim. Ya da" -saatine bakt"Bu akam neyapacaksn? Birlikte yemek yiyelim istersen?"
"Kusura bakma, olmaz," diye karlk verdi Ned Beaumont, "Gitmem gerek."
Farr'n elini yukardan aaya sallamasna izin verdi, daha sk uramas ve bir akam
birlikte yemek yemeleri iin yapt nerilerine de, "Peki, olur," diye mrldanp dar kt.
Ned Beaumont ieri girdiinde, Walter Ivans, ustaba olarak alt tahta kasa
fabrikasnda, ivi akma makinelerini iletmekte olan bir sra iinin yannda duruyordu. Ned
Beaumont' u hemen grd, elini kaldrp selamlayarak makinelerin arasndaki yoldan yanna
geldi; ama Ivans'n soluk mavi gzlerinde ve yuvarlak, sarnyznde, belli etmeye
altndan daha az bir sevin vard.
Ned Beaumont, "N'aber, Walt?" dedi ve hafife kapya dnerek ksa boylu adamn elini
skmaktan, ya da uzatt eli belirgin bir biimde grmezlikten gelmekten kurtuldu. "u
amatadan uzaklaalm."
Ivans, madenin madene arpmasndan kan grltye boulan bir eyler syledi; Ned
Beaumont'un az nce girmi olduu kapdan birlikte ktlar. Darda, salam kalaslardan
yaplm bir platform vard. Be metrekadar aadaki sokaa tahta bir merdiven iniyordu.
Tahta platformun zerinde durdular ve Ned Beaumont sordu: "Kardeinekar tanklk
edecek adamlardan birini dn akam temizlediler, biliyor musun?"
"E-evet, g-gazetede grdm."
Ned Beaumont sordu: "br de Tim'i tanyp tanmayacandan emin deil, biliyor
musun?"
"H-hayr, onu bilmiyordum. N-ned..."
Ned Beaumont, "Tanyamazsa Tim'i salverecekler, biliyor musun?" dedi.
"E-evet."
Ned Beaumont, "Pek gerektii kadar sevinmiebenzemiyorsun," dedi.
Ivans gmleinin koluyla alnn sildi. "A-a-ama sevindim, N-ned, h-hem de ok sevindim."
"West'i tanr miydin? ldrleni?"
"H-hayr, a-ama onu b-bir kez g-grmeye gitmitim, T-im'in stne p-pek varmasn diye."
"Ne dedi?"
"Olmaz dedi."
"Ne zaman oldu bu?"
Ivans ayaklarn kmldatp yeniyle yzn sildi gene. "I-i-iki g-gn nce."
Ned Beaumont usulca sordu: "Onu kim ldrm olabilir, biliyor musun, Walt?"
Ivans banhzla iki yana sallad.
"Onu kim ldrm olabilir, biliyor musun, Walt?"
Ivans bansallad.
Bir sre, Ned Beaumont, Ivans'n omuzundan teye dnceli dnceli bakt. On metre
tedeki kapnn ardndan ivi akma makinelerinin tarakas, bir baka kattan da testerelerin
hrlts geliyordu. Ivans derin bir soluk alp brakt.
Ned Beaumont'un bak, ksa boylu adamn soluk mavi gzlerine yeniden dndnde
daha bir snmt. Biraz eilip sordu: "Durumun iyi mi, Walt? Demek istediim, birok kii
kardeinikurtarmak iin West'i vurmu olabileceini dnecektir. Nerde olduunu-?"
"B-b-btn gece kulpteydim, saat sekizden s-sabah s-saat i-ikiye kadar," dedi Walter Ivans
kekemeliinin izin verdii hzla. "Harry Sloss, B-ben Ferriss ve Brager o-oradaydlar."
Ned Beaumont gld. "Ksmetlisin yleyse, Walt," dedi neeyle.
Srtn Walter Ivans'a evirip tahta merdivenlerden sokaa indi. Walter Ivans'n byk bir
dostlukla syledii "Gle gle"ye kulak asmad.
DRT
Ned Beaumont kasa fabrikasndan drt sokak tede bir lokantaya yryp telefon etti. Daha
nceden de arad ayn numaray arayp Paul Madvig'i istedi, bulamaynca da kendisini
aramas iin haber brakt.
Kapsnn yanndaki masada duran zarflarn yanna yenileri konmutu.apkasyla paltosunu
ast, bir puro vakti, mektuplarn alp krmz koltuklarn en geniine oturdu. At drdnc
zarf basavcnn gsterdii zarfa benziyordu, iindeki tek sayfa beyaz kdn zerinde
daktiloyla yazl selamsz imzasz cmle vard:
Taylor Henry'yi ldrdkten sonra m buldunuz, yoksa ldrldnde orda mydnz?
lm olayn, niin polis cesedi bulmadan nce bildirmediniz?
Susuzlara kar kantlar dzerek sulular kurtarabileceinizi mi sanyorsunuz?
Ned Beaumont, mektuba bakarak gzlerini kst, alnn krtrd, bol bol puro duman
fledi. Basavcnn ald mektupla karlat
rd. Kt ve kullanlan daktilo aynyd;
cmlenin kdn zerine yerletirilibiimleriyle posta damgalarnn tarih ve saatleri de
birdi.
Yzn buruturarak mektuplar zarflarna yerletirip cebine koydu, ama hemen sonra
yeniden karp inceledi. Fazla hzl itii purosunun bir yan tekinden ok yanmt. Yzn
ekiterek puroyu yanndaki masann kenarna koyup sinirli parmaklarla byn ekitirmeye
balad. Mektuplar gene cebine koyup arkaya yasland, trnaklarndan birini yiyerek gzlerini
tavana dikti. Parmaklaryla salarn kartrd. Parmann ucunu yakasyla ensesinin arasnda
gezdirdi. Oturduu yerde dikilip zarflar yeniden cebinden kard, ama bakmadan cebine
koydu gene. Alt dudan kemirdi. Sonunda sabrszca toparlanarak br mektuplarn
okumaya balad. Okurken telefon ald.
Telefona gitti. "Alo... Ha, n'aber, Paul, nerdesin?.. Ne kadar kalacaksn orda?.. yi, peki,
dnte ura... Tamam, burada bekliyorum."
Mektuplarna dnd.
BE
Paul Madvig, sokan karsndaki gri kilisenin anlar ikindi duasn alarken Ned
Beaumont'un evine geldi. Neeyle, "Ne var ne yok, Ned, ne zaman dndn?" diyerek ieri
girdi. ri gvdesi ynl kumatan giysiler iindeydi.
"lene doru," dedi Ned Beaumont, el skrlarken.
"yi gitti mi?"
Ned Beaumont mutlu bir glmseyile dilerinin kenarlarn gsterdi. "stediklerim oldu hem de hepsi."
"Harika." Paul Madvig apkasn bir koltuun zerine atp minenin yannda duran bir
baka koltua oturdu.
Ned Beaumont yerine dnd. "Ben yokken bir eyler oldu mu?" diye sordu. Gm
srahinin yannda duran yar boalm kadehini ald.
"Kanalizasyon szlemesindeki karkl dzelttik."
Ned Beaumont ikisinden bir yudum alp sordu: "Fazla bir kesinti yapmak gerekti mi?"
"ok fazla. Kazan gereinden ok daha az olacak, ama gene de seimler bylesine
yaknken ortaln karmasndan daha iyidir. nmzdeki yl Salem-Chestnut yollarnn
yapmndan kurtarrz nasl olsa."
Ned Beaumont bayla onaylad. Sarn adamn ileri uzatp st ste att ayak bileklerine
bakyordu. "Ynl kumala ipek orap giymemelisin."
Madvig bacaklarndan birini dimdik kaldrp bileine bakt. "yle mi? pein tene deii
houma gidiyor."
"yleyse ynl giyme. Taylor Henry gmld m?"
"Cuma gn."
"Cenazeye gittin mi?"
"Evet," dedi Madvig. Biraz utanarak ekledi: "Senatr gitmemi nerdi."
Ned Beaumont kadehini masann stne koyup ceketinin d gs cebinden kard
beyaz mendili dudaklarna gtrd. "Senatr nasl?" Sarn adama yan gzle, alaycln
gizlemeden bakt.
Madvig utangaln srdrerek karlk, verdi: "yidir. leden sonra uzun sre oturduk
orda."
"Evinde mi?"
"Hu."
Ned Beaumont kadehine iki doldurmadan srahiyi elinden brakt ve "Belki yalnz bir
tahmin, Paul," dedi, "Ama durum bana yle grnyor: Walt Ivans'n senin iin nc
Blge'de altn, kulbe ye olduunu ve senden istese, kardeinikurtarmak iin elinden
geleni yapacan biliyor herkes. Herkes de -ya da biroklar- bu yzden kardeine kar
tanklk edenleri vurdurtup korkuttuunu dnmeye balayacak. in dndakiler -yani
bugnlerde ekinmeye baladn o kadn dernekleri, namuslu vatandalar, falan- hep byle
dnecekler. in i indekilerse -yani byle bir eyi gerekten yapm olsaydn
nemsemeyecek olanlar- asln renecekler. Yani senin adamlarndan birinin yardm bulmak
iin Shad'e gittiini, Shad'in de ona yardm ettiini renecekler. te, Shad'in seni soktuu
kmaz bu -yoksa seni kmaza sokmak iin byle zahmetlere katlanmayacan m
dnyorsun?"
Madvig dilerinin arasndan hrlad: "Katlanmaz olur mu o pezevenk!" Ayaklarnn altndaki
halya ilenmiyeilbir yapraa gzlerini dikmiti.
Ned Beaumont sarn adama bir sre dikkatle baktktan sonra konumasn srdrd:
"Ayan denk alman gereken bir nokta daha var. Belki olmayacak bir ey, ama Shad stne
gitmeye kalkarsa, savunmasz kalrsn."
Madvig bankaldrp sordu: "Nedir?"
"Walt Ivans dn btn gece, sabahn ikisine dek kulpteydi. Seim ya da len akamlarn
saymazsan, her zaman kaldndan saat fazla bu. Anlyor musun? Cinayet saatinde baka
bir yerde -bizim kulbmzde- olduunu belli etmeye alyordu. Farzet ki" -Ned
Beaumont'un sesi alald; koyu gzleri yuvarlak ve ciddiydi- "Shad, West'i Walt'in
ldrdn gsterecek kantlar dzp kazk atyor ona. Senin kadn derneklerinle byle
olaylar amataya bomaktan holanan herkes, Walt'in o sralarda bizim kulpte olduunu
palavra belleyecek, bu oyunu bizim hazrladmz sanacak."
Madvig, "Pezevenk," dedi. Ayaa kalkp ellerini pantolonunun ceplerine soktu. "Keke
seimler ya bitmi olsayd, ya da ok sonra olsayd."
"Bunlarn hibiri olmazd o zaman."
Madvig odann ortasna doru iki dm att. "Allah belasn versin onun," diye mrldand,
yatak odasnn kapsnn yanndaki sehpada duran telefona gzlerini dikti. Soluk aldka geni
gs inip kalkyordu. Ned Beaumont'a bakmadan, aznn kenarndan konutu: "Bu ii
engellemenin bir yolunu bul." Telefona doru bir adm atp durdu. "Bo ver," deyip Ned
Beaumont'a dnd. "Shad'i bu kk kentimizden sepetleyeceim galiba, hem de bu
akamdan balayarak."
Ned Beaumont sordu: "Nasl?"
Madvig srtt. "yle: Galiba, Rainey'e, Kpek Kulbesi, Cennet Bahesi ve Shad'le
arkadalarnn ilgilendikleri tm elence yerlerini kapattracam. Galiba bu iidomino
devirir gibi, Rainey'e teker teker kapattrarak yaptracam; hem de hemen bu gece."
Ned Beaumont'un sesi kukuluydu: "Rainey'i g bir duruma sokuyorsun. Bizim polisler
iki yasan uygulamaya alk deiller. Pek holarna gitmeyecek bu i."
"Benim hatrm iin bir kerecik yaparlar," dedi Madvig. "Bana gene de borlu kalacaklarn
bile bile."
"Belki de." Ned Beaumont'un yzyle sesi hl kukuluydu. "Ama byle bir toptanclk,
maymuncukla aabilecein kasay dinamitlemek gibi bir ey."
"Yoksa aklnda bir ey mi var, Ned?"
Ned Beaumont bansallad. "Pek emin olduum bira ey yok, ama bir iki gn beklemekte
yarar var, hi olmazsa-"
Bu kez Madvig bansallad. "Hayr," dedi. "Eylem istiyorum. Kasa amak konusunda
hibir bilgim yok, Ned, ama dvten anlarm -benim usulmde dvten ki i yumruunu da
altrarak girimekten. Kurallara uygun boksu bir trl renemedim, her denediimde de
marizlendim. Bu yzden Bay O'Rory'yi dinamitleyeceiz."
ALTI
Gzlkleri koyu ereveli sska adam, "Yani o konuda endie etmenize gerek yok," dedi.
Kendinden emin bir tavrla koltuunun arkasna yasland.
Solundaki adam -iri kemikli, uzun kumral bykl, salar dkk bir adam- tekine, "Bana
pek yle ahm ahm bir ey gibi gelmiyor," dedi.
"yle mi?" Sska adam dnp gzlklerinin arkasn-dan iri kemikli adama fkeyle bakt.
"Ama hibir zaman gerekmiyor, Paul'un ta blgeme dek gelip-"
ri kemikli adam, "Hastir," dedi.
Ned Beaumont iri kemikli adama sordu: "Parker'i grdn m, Breen?"
Breen, "Evet," dedi, "Be diyor, ama sanrm iki daha koparrz."
Gzlkl adam -aalayc bir tavrla konutu: "nallah artk."
Breen aznn kenarndan tatszca bir sz att ortaya: "Yaa? Sen kimden o kadarn
karabildin ki imdiye kadar?"
Kaln meekapya kez vuruldu.
Ned Beaumont, tersine oturmu olduu iskemleden kalkp kapya yrd. Otuz santim
kadar aralad.
Kapy alan, dar alnl, esmer, lacivert giysileri t isteyen bir adamd. Odaya girmeye
almad ve alak sesle konumaya abalad, ama heyecanndan odadaki herkes iitti
sylediklerini: "Shad O'Rory aada. Pau'lu grmek istiyor."
Ned Beaumont kapy rtp dnd, srtn kapya dayayarak Paul Madvig'e bakt. Dar alnl
yuvarlaklnda, kaln kollarnn uzunluunda, suratnn dzlnde maymunsu bir duru olan
bir adamd. Bunun apkas -gri bir ftr apka-bandayd. Kapy rtp zerine yasland,
ellerini kareli paltosunun ceplerine soktu.
Bu arada odann iine doru drt be adm atm olan ilk adam apkasn koltuklardan
birinin zerine brakp eldivenlerini karmaya balad.
Elleri pantolonlarnn ceplerinde duran Madvig, dosta glmsedi: "Naslsn Shad?"
Ak sal adam, "iyiyim, Paul," dedi. "Sen naslsn?" Gzel bir bariton sesi vard. ok hafif
bir rlanda ivesi seziliyordu konumasnda.
Madvig bayla serte iaret ederek iskemlede oturan adam gsterdi. "Beaumont'la tanyor
musun?"
O'Rory, "Evet," dedi.
Ned Beaumont da "Evet," dedi.
Birbirlerine selam vermediler ve Ned Beaumont iskemlesinden kalkmad.
Shad O'Rory eldivenlerini kard, paltosunun ceplerinden birine yerletirip, "Siyaset baka,
i baka
," dedi. "Ben param sektirmeden dedim bugne dek, bundan sonra da demeye
hazrm, ama paramn karln isterim." Kulaa ok ho gelen sesi, olsa olsa biraz daha
itenlemiti.
"Ne sylemek istiyorsun?" dedi Madvig, bu konuyla pek ilgilenmiyormuasna.
"Bu kentteki polislerin ounun benden ve arkadalarmdan aldklar parayla karnlarn
doyurduklarn sylemek istiyorum."
Madvig masann yan banda oturdu. "Ee?" dedi ayn kaytsz tavrla.
"Verdiimin karln istiyorum. Rahat braklmak iin para dyorum. Rahat braklmak
istiyorum."
Madvig gld. "Satn aldn polislerin daha ok para istedikleri iin yakndn m
anlatmak istiyorsun, Shad?"
"Doolan'n bana, dn gece yerlerimi kapama emrinin dorudan doruya senden geldiini
sylediini anlatmak istiyorum."
Madvig gene gld, banevirip Ned Beaumont'la konutu:"Sen ne dersin bu ie, Ned?"
Ned Beaumont hafife glmsedi, ama bir ey demedi.
Madvig, "Ben ne diyorum, biliyor musun?" dedi. "Ben mfetti Doolan'n fazla altn
dnyorum. Mfetti Doolan'a uzunca bir izin verilmesi gerektiini dnyorum.
Unutturma sakn."
O'Rory, "Korunma hakkm satn aldm, Paul, karln da istiyorum," dedi. " baka,
siyaset baka, ikisini ayr tutalm."
Madvig, "Hayr,", dedi.
Shad O'Rory'nin gzleri uzaklarda bir yerlere dald. Biraz hznl bir biimde glmsedi,
konutuunda ezgili, hafif rlanda iveli sesinde biraz da hzn vard. "lm anlamna
gelecek bu," dedi.
Madvig'in mavi gzleri cam gibiydi ve sesinde de, gzlerinden olduu gibi, bir anlam
karmak zordu. "lm anlamna getirirsen," dedi.
Ak sal adam bayla onaylad. "lm anlamna gelmek zorunda," dedi, gene hznl bir
sesle. "Senin tekmeni yiyemeyecek kadar nemliyim artk."
Madvig arkasna yaslanp bacak bacak stne att.
Sylediklerine pek nem vermiyormuasna konutu: "Yiyip de oturamazsn belki, ama
yersin gene de." Dudaklarn bzp, aklna yeni gelmi gibi: "Yemektesin," diye ekledi.
Shad O'Rory'nin gzlerindeki dalgnlk ve hzn birden yok oldu. apkasn bana geirdi
gene. Ceketinin yakasn dzeltti. Uzun, beyaz bir parmak uzatt Madvig'e doru. "Kpek
Kulbesini aacam bu gece. Rahatsz edilmek istemiyorum. Sen beni rahatsz edersen ben
de seni rahatsz ederim."
Madvig apraz duran bacaklarn dzeltip masadaki telefona uzand. Emniyet
Mdrlnn numarasn evirip emniyet mdrn istedi. "Merhaba, Rainey... iyiyim,
iyiyim. Seninkiler nasl?.. yi, iyi... Yahu, baksana bana, Rainey, Shad bu akam dkkn
amay dnyormugene diye duydum... Evet... Evet, yle bir arp ki ses gelsin...
Tamam... Tabii. Hadi, eyvallah." Telefonu itip O'Rory'ye dnd: "Durumu anlayabildin mi
imdi? in bitik, Shad. Sana buralarda ekmek yok artk."
O'Rory usulca, "Anladm," dedi, dnd, kapy ap kt.
Paytak bacakl serseri durup belli ede ede, tam nne, halnn zerine tkrd ve gzlerini,
efelenerek, Ned Beaumont'la Madvig'e dikti. Sonra dar kt.
Ned Beaumont mendiliyle avularn sildi. Gzlerinde sorularla bakan Madvig'e bir ey
demedi. Ned Beaumont'un gzleri mutsuzdu.
Bir sre sonra, Madvig, "Ee?" dedi.
"Yanl, Paul," dedi Ned Beaumont.
Madvig kalkp pencereye yrd. "Tvbe tvbe," dedi omuzunun stnden. "Hibir eyi
beenmez misin yahu sen?"
Ned Beaumont iskemlesinden kalkp kapya yrd.
Madvig pencereden dnp fkeyle sordu: "Gene bir abuk sabukluk edeceksin sen."
Ned Beaumont, "Evet," dedi ve odadan kt. Aaya indi, apkasn alp Tahta Kulbe
Kulbn terk etti. Yedi sokak tedeki gara yryp New York'a bir bilet ald ve gece
treninde yer ayrtt. Sonra bir taksiye binip eve dnd.
YED
Kap alndnda, gri giysiler iinde im
an, ekilsiz bir kadnla tombul, yeni yetme bir
olan, Ned Beaumont'un gzetimi altnda bir sandkla deri bavulu hazrlamaktaydlar.
Kadn dizlerinin zerinden inleyerek kalkp kapya yrd. Ardna kadar at. "Ooo, Bay
Madvig," dedi. "Buyurun, buyurun."
Madvig, "Naslsnz Bayan Duveen?" diyerek ieri girdi. "Her geen gn daha da
genleiyorsunuz." Sandkla bavullara bir gz atp olana dnd. "Merhaba, Charley. Hazr
msn imento makinesinin bana gemeye?"
Olan utana skla glmseyip, "Naslsnz, Bay Madvig?" dedi.
Madvig glcn Ned Beaumont'a evirdi. "Yolculuk mu var?"
Ned Beaumont kibarca glmsedi. "Evet," dedi.
Sarn adam evresine bir gz gezdirdi, bavullara, sanda bakt gene, iskemlelerin zerine
yl giysilere, ak duran ekmecelere bakt. Kadnla olan ilerine dndler. Ned Beaumont
iskemlelerden birinin stndeki yndan biraz solmu ki i gmlei alp ayrd.
Madvig sordu: "Yarm saat vaktin var m, Ned?"
"Vakit ok."
Madvig, "apkan al," dedi.
Ned Beaumont apkasyla paltosunu ald. "Doldura-bildiiniz kadar doldurun," dedi kadna,
Madvig'le kapya doru ilerlerken, "gerisini de br eyayla yollarz."
Madvig'le birlikte aa inip sokaa ktlar. Gneye doru yrdler. Bir sre sonra
Madvig sordu: "Nereye gidiyorsun, Ned?"
"NewYork'a."
Bir ara sokaa saptlar.
Madvig sordu: "Temelli mi?"
Ned Beaumont omuz silkti. "Buray temelli terk ediyorum."
Bir yapnn krmz tuladan arka duvarndaki yeiltahta kapy ap ieri girdiler, bir
koridordan ilerleyip bir kap daha aarak yarm dzine kadar adamn iki imekte olduklar
bir bara girdiler. Barmene ve iki ien adamlarn ne selam verip iinde drt masann
bulunduu, dipte, kk bir odaya getiler. Odada baka kimse yoktu. Masalardan birine
oturdular.
Barmen banieri sokup sordu: "Her zamanki gibi bira m, beyler?"
Madvig, "Evet," dedi, barmen gittikten sonra da: "Niin?"
"Bu az gelimi kasaba ilerinden bktm," dedi Ned Beaumont.
"Benden mi, yani?"
Ned Beaumont bir ey demedi.
Madvig de bir sre bir ey demedi. Sonra i geirip, "Tam da buldun beni yzst brakacak
zaman," dedi.
Barmen ak renkli iki byk birayla bir kse dolusu bretzel getirdi. kp kapy
rttnde, Madvig, "Ulan, ne geimsiz herifsin, be Ned!" diye yaknd.
Ned Beaumont omuzlarn oynatt: "Aksini sylemedim hibir zaman." Bardan kaldrp
iti.
Madvig bir bretzeli ufalamaktayd. "Gerekten gitmek istiyor musun, Ned?" diye sordu.
"Gidiyorum."
Madvig bretzel paralarn masann stne brakp cebinden bir ek defteri kard. Bir ek
yrtt iinden, br cebinden bir dolmakalem karp eki doldurdu. Havada yelpazeleyerek
kuruttu ve masann zerine, Ned Beaumont'un nne brakt.
Ned Beaumont eke bakarak bansallad. "Paraya ihtiyacm yok, senin de bana hibir
borcun yok," dedi.
"Var. Bundan ok daha fazla borcum var sana, Ned. Alrsan sevinirim."
Ned Beaumont, "Peki, saol," dedi ve eki cebine koydu.
Madvig birasndan iti, bir bretzel yedi, birasndan imeye hazrland gene, sonra barda
masann stne brakp sordu: "Kafanda bir ey -bir terslik falan- m var, demin Kulpte
olanlarn dnda?"
Ned Beaumont bansallad. "Benimle yle konuamazsn. Kimse benimle yle
konuamaz."
"Yapma be, Ned. Bir ey demedim ki."
Ned Beaumont bir ey demedi.
Madvig birasndan iti gene. "O'Rory olaynda niin yanldm dndn syler misin
bana?"
"Bir yarar olmaz."
"Dene."
Ned Beaumont, "Peki," dedi, "ama bir yarar olmayacak." skemlesini arkaya devirip bir
elinde biras, brnde birka bretzel, "Shad dvecektir," dedi. "Dvmek zorunda.
Keye sktrmsn adam. Buradaki ekmek kapsn kapatmsn. Srpriz oynamaktan
baka aresi yok. Bu seimlerde senin dzenini bozabilirse, kazanmak iin elinden geleni
yapacak. Seimi sen kazanrsan nasl olsa gitmek zorunda. Polisi ona kar kullanyorsun.
Polise kar dvm
ek zorunda ve dvecek de. Demek ki asayi durumunun iyice
ktlemesi gibi bir durumla kar karya kalacaksn. Btn kent ynetimini yeniden setirmeye alyorsun. Hemen seim ncesinde stesinden gelemeyecekleri bir asayi
bunalmyla kar karya kalrlarsa semenlere pek cazip gelmeyecekler. Yani-"
"Ne yani, elpene divan m duracaktm nnde?" diye sordu Madvig, yzn ekiterek.
"yle dnmyorum. Ama ak bir kap brakmalydn ona, kaabilecei bir yer
brakmalydn. Srtn duvara dayayp sktrmamalydn."
Madvig'in yz daha da ekidi. "Senin dvme biiminden hibir ey anlamyorum.
Balatan o. Btn bildiim de, birini keye kstrdn m, gidip iini bitiriverirsin. Bu
yntemin zararn grmedim imdiye dek." Azck yz kzard. "Yani ben Napolyon'um falan
demeye getirmiyorum, Ned, ama eski BeinciBlgede Packy Flood'n ayak ilerine
komaktan bugnk fena olmayan durumuma geldim bu sayede."
Ned Beaumont bira bardan boaltp iskemlesinin n ayaklarn yere indirdi. "Bir yarar
olmayacan sylemitim," dedi. "Senin dediin olsun. Eski Beinci'de yrrse her yerde
yrr diye dnmeye devam et sen."
Madvig, sesinde biraz sitem, biraz da alakgnlllkle sordu: "Byk bir politikac olarak
bana pek hayran deilsin, deil mi, Ned?"
Bu sefer de Ned Beaumont'un yz kzard. "yle demedim, Paul."
"Ama sonu ayn, deil mi?" diye steledi Madvig.
"Hayr, ama bu sefer kelee geldiinden eminim. nce Henrylerin srarlarna dayanamayp
Senatr desteklemeyi kabul ettin. Al sana bir dmannstne gidip iini bitirme frsat, ama
o dmann bir kz var, toplumda belli bir yeri var, sen de-"
"Kes, Ned," diye homurdand Madvig.
Ned Beaumont'un yz ifadesizleti birden. Ayaa kalkp, "Eh, bana msaade," diyerek
kapya dnd.
Madvig hemen arkasndan ayaa kalkp elini omuzuna koydu, "Bekle, Ned," dedi.
4. KPEK KULBES
BR
Yatanda kahvalt etmekte olan Ned Beaumont, "Gir," diye seslendi, d kap alp
kapandktan sonra da: "Evet?"
Pes perdeden bouk bir ses oturma odasndan sordu:"Nerdesin, Ned?" Ned Beaumont
karlk veremeden bouk sesin sahibi yatak odasnn kapsna gelmi,"ini, ha,"diyordu.
Soluk, drt keyzndeki geni, kaln dudakl aznn kenarndan bir sigara sarkan, cvl
cvl ksk gzl, yapl bir delikanlyd.
"N'aber, Whisky," dedi Ned Beaumont. "ek bir koltuk."
Whisky evresine baknd. "Fena deil," dedi. Azndaki sigaray karp banevirmeden
omuzunun stnden arkasndaki salonu gsterdi. "Bavullar nesi? Tanyor musun?"
Ned Beaumont cevap vermeden azndaki rplmyumurta lokmasn iyice ineyip yuttu.
"Dnyorum."
Whisky, "yle mi?" deyip yataa dnk koltuklardan birine yanat. Oturdu. "Nereye?"
"New York'a belki."
"Belkisi ne oluyor?"
Ned Beaumont, "Biletim var," dedi.
Whisky sigarasn, kln yere silktikten sonra, az-n sol kesine yerletirdi. Burnunu
ekti. "Ne kadar kalacaksn?"
Ned Beaumont'un kahve fincan tepsiyle az arasnda u;r yerdeydi. zerinden soluk yzl
delikanlya dnceli dnceli bakt. "Bilet yalnz gidi,"dedi sonunda. Kahvesini itiWhisky gzlerini daha da ksarak bakt Ned Beaumont'a: gzlerinin biri tamamen kapanm,
teki incecik bir parltya dnmt.Sigaray azndan alp' yere biraz daha kl dkt. ten
bir hava geldi bouk sesine. "Gitme^ den nce Shad'e bir grnsene," diye nerdi.
Ned Beaumont fincann brakp glmsedi. "Shad'le dostluumuz ona veda etmeden
"Kafan kullan," dedi Whisky. "Byk ehir seimlerden sonra da orda. Oyalan biraz
buralarda. Shad'de para bok gibi, biliyorsun, Madvig'i alaa etmek iin de avu avu
harcyor. Oyalan biraz da payn al."
"Eh," dedi Ned Beaumont, "bir grmenin zarar olmaz herhalde."
"Tabii olmaz,"dedi Whisky neeyle. "Hadi, bezini bala da gidelim hemen."
Ned Beaumont, "Tamam," deyip yataktan kalkt.
K
Shad O'Rory ayaa kalkp eilerek selam verdi. "Hogeldin, Beaumont," dedi. "apkan
paltonu kar, nereye istersen brak." Tokalamaya yanamad.
Ned Beaumont, "Gnaydn," diyerek paltosunu karmaya balad.
Whisky, kap aralndan, "Hadi beyler, sonra greceiz," dedi.
O'Rory, "Greceiz," dedi ve Whisky kapy arkasndan ekerek kt.
Ned Beaumont paltosunu divann kolluuna koydu, apkasn stne yerletiripyaknlarna
oturdu. Meraksz gzlerle O'Rory'ye bakt.
O'Rory, derin, bodur, donuk arap ve altn rengindeki koltuuna dnd. Bacak bacak stne
atp ellerini -parmak ular birbirine deecek biimde- stte kalan dizinin zerine yerletirdi.
Heykeltra elinden km gibi biimli bangsne indirip akr gzleriyle kalarnn
altndan Ned Beaumont'a bakt. Kulaa hogelen rlanda ivesiyle, "Paul'u ikna etmeye
altn iin sana teekkr borluyum-" diye balad.
"Deilsin," dedi Ned Beaumont.
O'Rory sordu: "Deil miyim?"
"Deilsin. Onunla birlikteydim o sralar. Kendi iyilii iin sylemitim sylediklerimi.
Yanl oynadn dnyorum."
Usulca glmsedi O'Rory. "Yanl oynadn anlayacak yaknda."
Bir sre sessizlik oldu aralarnda. O'Rory koltuuna yar gmlm,Ned Beaumont'a
glmsyordu. Ned Beaumont divana oturmu, dnce
leri konusunda en ufak bir ipucu
vermeyen gzlerle O'Rory'ye bakyordu.
Sessizlik, O'Rory'nin, "Whisky sana neler anlatt?" diye sormasyla bozuldu.
"Hi. Beni grmek istediini syledi."
"O kadar doru," dedi O'Rory. Parmak ularn birbirlerinden ayrp bir ince elin ayasn
"Sana nerebileceim eylerden biri," dedi O'Rory, "paul'dan katmerli bir intikam almak."
"lgilendirmiyor," dedi Ned Beaumont
"lgilendirmiyor mu?"
"Bana kalrsa detik."
O'Rory bankaldrd. Usulca sordu: "Ve ona zarar dokunacak bir ey yapmak istemezsin,
yle mi?"
"yle demedim," diye karlk verdi Ned Beaumont, biraz sinirli. "Ona zarar getirmek beni
rahatsz etmez, ama ne zaman istesem kendi hesabma yaparm ve senin de bana byle bir
neriyle zel bir frsat verdiini dnmeni istemem."
O'Rory bandosta sallad. "Bana gre hava ho,"dedi. "Demek ki zarar verilmi. Gen
Henry'yi niin temizledi?"
Ned Beaumont gld. "Ar ol," dedi. "Teklifte bulunmadn daha. Ne gzel kpek bu. Ka
yanda?"
"Snrda. Yedi yanda." O'Rory ayan uzatp ucuyla kpei okad. Kpek tembel tembel
kuyruunu oynatt. "una ne dersin? Seimden sonra sana bu eyaletin en kral kumarhanesini
ap aklna gelebilecek her garantiyle istediin gibi iletmene brakrm."
"Eer'e bal bir neri bu," dedi Ned Beaumont, hafif can skkn bir tavrla. "Yani eer
seimi kazanrsan. Her neyse, brak seim sonrasn, seime kadar bile burda kalmak isteyip
istemediimden emin deilim."
O'Rory pabucunun ucuyla kpein burnunu okamay brakt. Baklarn yeniden Ned
Beaumont'a kaldrp baygn baygn glmsedi ve sordu: "Seimi kazanmayacamz m
dnyorsun?"
Ned Beaumont glmsedi. "Sen de bahse girmezsin bu konuda."
O'Rory, hl baygnca glmseyerek, bir soru daha sordu: "Benimle iyapmaya pek hevesli
deilsin, deil mi, Beaumont?"
"Deilim." Ned Beaumont ayaa kalkp apkasn ald. "Zaten fikir benden kmamt."
Sesi sradan, yz kibarca ifadesizdi. "Vakit kaybndan teye gitmeyeceini sylemitim
Whisky'ye."
"Otur," dedi ak sal adam. "Konuuruz gene de, deil mi? Belki de bir yerlere varrz
bitmeden, kimbilir."
Ned Beaumont duraklad, omuzlarn oynatt hafife, sonra apkasn karp paltosuyla
birlikte divann zerine koyup yan balarna oturdu.
O'Rory: "Sana uanda nakit on bin kt veririm," dedi, "ve Paul'u yenersek seim akam
on bin kt daha veririm ve kumarhane nerimi ak tutarm: ister kabul edersin, ister
etmezsin."
Ned Beaumont dudaklarn bzp atk kalarnn altndan kara kara bakt O'Rory'ye.
"Fitnelememi isteyeceksin, tabii," dedi.
"Onunla ilgili bildiin her eyi Observer gazetesine vermeni istiyorum -kanalizasyon
kontratlar, Henry'nin nasl ve niin ldrld, geen kki o Shoemaker dalgas, kent
ynetimini nasl elinde tuttuu, falan."
"Kanalizasyon hikyesinde bir bok yok," dedi Ned Beaumont, kafas baka dncelerle
doluymugibi konuarak. "in kokusu kmasn diye krdan vazgeti."
"yi, peki," dedi O'Rory, kendinden emin. "Ama Taylor Henry olaynn arkasnda bir eyler
var."
"Evet, ordan enseleyebiliriz," dedi Ned Beaumont, alnn krtrarak, "ama Shoemaker
olayn kullanabilir miyiz, bilmiyorum" -duraklad- "kendi bam belaya sokmadan yani."
"Olur mu yle ey, canm," dedi O'Rory hemen. "Braktk o konuyu. Baka neler var?"
"Belki tramvay kontratnn yenilenmesi hikyesinden bir ey kar, bir de o geen ylki tapu
dairesi belas. Ama nceden iyice aratrmamz gerek."
"kimiz iin de ok yararl olur," dedi O'Rory. "Hinkle'a sylerim -Observer'deki herifebtn bunlar bir hale yola soksun. Sen anlat, brak ona yazsn. Taylor Henry hikayesiyle
balarz. En arpcs o."
Ned Beaumont baparmann trnayla byn dzeltip, "Belki," dedi.
Shad O'Rory gld. "Yani nceden on bin dolarla balayalm m demek istiyorsun?" diye
sordu. "Belki de haklsn." Ayaa kalkp az nce kpei ieri almak iin at kapya yrd.
Kapy arkasndan ekerek dar kt. Kpek arap ve altn renkli koltuun nnden
kalkmad.
Ned Beaumont bir puro yakt. Kpek banevirip bakt ona.
O'Rory elinde yeilyz dolarlklardan oluan kaln bir desteyle ieri girdi; paray tutan
kahverengi eridin zerinde mavi mrekkeple 10.000yazlyd. Desteyi br eline arparak,
"Hinkle burada imdi," dedi. "Gelmesini syledim."
Ned Beaumont alnn krtrd. "Kafam toparlamam iin biraz zaman gerekli."
"Aklndan getii gibi anlat Hinkle'a. O biimlendirir."
Ned Beaumont bayla onaylad. Purosunun dumann fleyip, "Evet," dedi, "yle
yapabilirim."
O'Rory para destesini uzatt.
Ned Beaumont, "Saol," diyerek paralar alp ceketinin i cebine yerletirdi. Dmdz
gsnde, ceketinin iinden bir kabarklk olutu.
Shad O'Rory, "Sen de saol," deyip koltuuna dnd.
Ned Beaumont puroyu azndan kard. 'Aklma gelmiken sana sylemek istediim bir
ey vard," dedi. "West cinayetini Walt Ivans'n stne atmak, ilerini oluruna brakmak kadar
rahatsz etmez Pau'u."
O'Rory bir an Ned Beaumont'a merakla bakarak sordu: "Niin?"
"Paul cinayet saatinde kulpte olduunu sylemesine izin vermeyecek."
"Yani adamlarna Ivans'n orada olduunu unutmalarn m syleyecek?"
"Evet."
O'Rory diliyle k-k edip sordu: "Ivans'a baz numaralar ekeceimi nereden anlad?"
"Anladk ite, canm."
O'Rory glmsedi. "Yani sen anladn," dedi. "Paul byle kurnaz deildir."
Ned Beaumont alakgnll bir hareket yapp sordu: "Nasl bir numara ektiniz ona?"
O'Rory gld. "Sala, cinayette kullanlan tabancalar satn almaya Braywood'a
gnderdik." Gri-mavi gzleri birden katlat,keskinleti. Sonra alayc oldular gene. "Canm,
madem Paul olay karmaya karar verdi, bunlarn nemi kalmad artk. Ama bana satamas
hep bundan kt, deil mi?"
"Evet," dedi Ned Beaumont, "Ama gene de eninde sonunda olacakt bu i. Paul'un
dncesine gre, seni adam eden kendisi, dolaysyla da onun kanadnn altnda kalman ve
onu devirecek kadar bymemen gerekiyor."
O'Rory usulca glmsedi. "Beni adam ettiine bin piman edecek olan da benim," dedi.
"sterse-"
Kap ald ve ieri bir adam girdi. Bol gri giysiler iinde gen bir adamd. Kulaklar ve
burnu ok iriydi. Kahverengi salar uzamtve kirli yz yann gerektirmedii lde
izgiliydi.
"Gel, Hinkle," dedi O'Rory. "Bu Beaumont. Sana anlatacaklar var. Biim verip bana bir
gster yazdn, yarnki gazetede bir patlatmaya balayalm bakalm."
Hinkle rk dilerini gstererek glmsedi ve kibar, ama anlalmaz birka sz syledi
Ned Beaumont'a.
Ned Beaumont ayaa kalkarak, "yi," dedi. "Eve gidip almaya balayalm yleyse."
O'Rory bansallad. "Burada olsa daha iyi olur."
Ned Beaumont apkasyla paltosunu alrken glmsedi ve, "Kusura bakma," dedi, "Ama
telefon falan bekliyorum. apkan al, Hinkle."
Hinkle, korkarak, hibir ey demeden yerinde durdu.
O'Rory, "Burada kalman gerekecek, Beaumont," dedi. "Bana bir
ey gelmesine izin
veremeyiz. Burada salamdasn."
Ned Beaumont en gzel glcn sundu. "Endien paradansa" -elini ceketinin i cebine
sokup kard- "Ben istediklerini verene dek sende kalsn."
"Hibir eyden endie ettiim yok," dedi O'Rory sakin bir biimde. "Ama Paul bana
geldiini duyarsa, banbelaya girer, ben de nallanman gze alamam."
"aresiz alacaksn," dedi Ned Beaumont. "Ben gidiyorum."
O'Rory, "Hayr," dedi.
Ned Beaumont, "Evet," dedi.
Hinkle birden dnp odadan kt.
Ned Beaumont dnp br kapya, ieri girdii kapya doru, dimdik, acele etmeden
yrd.
O'Rory ayakucunda duran buldoa bir eyler syledi. Kpek hantal bir aceleyle ayaklanarak
Ned Beaumont'un yanndan geip kapya gitti.
Ned Beaumont dudaklarn ksarak glmseyip gene O'Rory'ye dnd. Yz dolarlklardan
oluan deste Ned Beaumont'un elindeydi. Elini kaldrd. "Al unu dabir tarafna sok," dedi,
para destesini O'Rory'ye frlatt.
Ned Beaumont'un kolu inerken, buldoun hantal srayyla karlat
. Kpein dileri
bileine kenetlendi. Darbe Ned Beaumont'un gvdesini sola doru itti, kpein arln
kolundan atmak iin tek dizinin stne kt.
Shad O'Rory koltuundan kalkp Hinkle'n kt kapya gitti. Kapy ap, "Bir dakika
gelsenize," diye seslendi. Sonra, hl dizst oturup kolunu kpein ekitirmesine kar
koymamaya altrma abasndaki Ned Beaumont'a yaklat. Kpek drt bacan da germi,
kolu iyice kavram, neredeyse yere yapmt.
Odaya Whiski'yle iki adam daha girdi. Biri, Shad O'Rory'ye Tahta Kulbe'ye geldiinde
elik eden maymunsu, arpk suratl, on dokuz-yirmi yalarnda kumral bir oland. Ask
suratl olan gidip Ned Beaumont'un arkasna, onunla kapnn arasna yerleti. arpk bacakl
serseri sa elini Ned Beaumont'un sol koluna, kpein kavram olduu koluna koydu.
Whisky, Ned Beaumont'la br kapnn arasnda, ortalarda bir yerde durdu.
Sonra O'Rory kpee, "Patty!" dedi.
DRT
Ned Beaumont kendine geldiinde odada yalnzd. Iklar yanyordu. nceden yapt gibi
glkle yataktan kalkp kapya yrd. Kap kilitliydi. Tokmam kurcalarken kap hzla
ieri doru ald ve Ned Beaumont'u duvara frlatt.
eri yalnayak, i amarlaryla Jeff girdi. "Ne kyaksn be," dedi. "Hep bir numaralar
peindesin. Sopa yemekten bkmaz msn sen hi?" Sol eliyle Ned Beaumont'un boynunu
kavrad ve sa yumruuyla iki kez yzne vurdu, ama eskisi kadar hzl vurmuyordu. Sonra
onu geriye doru yataa itip devirdi. "Artk kmldama," diye hrlad.
Ned Beaumont kapal gzlerle kmldamadan yatt.
Jeff dar kp kapy ardndan kilitledi.
Ned Beaumont glkle yataktan kalkp kapya yrd. Kapy yoklad. Sonra iki adm geri
ekilip kendini kapya atmay denedi, ama ancak sendeleyebildi. Jeff kapy savurarak aana
dek denedi bunu.
Jeff, "mrmde dayak yemekten bu kadar holanan adam grmedim," dedi. "Dayak
atmaktan bu kadar holandma da rastlamadm." yice yana eilip dizinin aasndan yukar
doru bir yumruk kard.
Ned Beaumont grmeyen gzlerle yumruun nnde durdu. Yanana arpp odann kar
duvarna uurdu onu yumruk. Dt yerde kmldamadan kald. ki saat sonra Whisky
odaya girdiinde hl orada yatyordu.
Whisky banyodan getirdii suyla uyandrd onu, yataa uzanmasna yardm etti. "Kafan
kullan," diye yalvard. "Bu serseriler ldrrler seni. Aptal adamlar bunlar."
Ned Beaumont parltsz, kanl bir gzle donuk donuk bakt Whisky'ye. "ldrsnler," diye
mrldanabildi.
Ondan sonra da O'Rory, Jeff ve Rusty tarafndan uyandrlana dek szd. Paul Madvig'in
ileriyle ilgili olarak O'Rory'ye bilgi vermeyi reddetti. Yataktan srklenerek ekildi,
kendinden geene dek dvld ve yeniden yataa frlatld.
Birka saat sonra bu yinelendi. Ona yiyecek hibir ey verilmedi.
Son dayak faslndan sonra kendine geldiinde emekleyerek banyoya gitti, lavabonun
ayann arkasnda, yerde, pastan kzarm ni ce bir tra ba grd. Ayan arkasndaki tra
ban karmak on dakika srd ve ba duygusuz parmaklaryla fayans kapl yerden
kaldrabilene dek on-on iki kez drd. Grtlan kesmeye alt, ama ancak enesini
yerinden izebildi ve bak elinden dt. Banyonun demesine uzanp, szana dek
hkrarak alad.
Uyandnda ayaa kalkabiliyordu, kalkt da. Bansouk suyla slatt ve drt bardak su
iti. Su kusturdu onu, sonra da yp titremeye balad. Yatak odasna gidip kan iindeki
iltenin zerine uzand, ama hemen sonra yeniden ayaa kalkp sarsla sendeleye banyoya
dnd, yere melerek pasl tra ban bulana dek arand. Yere oturup tra ban
yeleinin cebine koydu. Koyarken, parma akmana dokundu. akma karp bakt.
akmaa baktka, ak gzne kurnazca bir parlt geldi. Akl banda biradamda grlecek
bir parlt deildi bu.
Dilerini birbirine arptracak kadar titreyerek banyonun demesinden kalkp yatak odasna
dnd gene. Maymuna benzeyen esmer adamla ask suratl, pembe yanakl olann kt
oynadklar masann altndaki gazeteyi grnce serte gld. Gazeteyi elleriyle yrtp
paralayp buruturarak kapya doru yrd ve yere koydu. Komodinin her ekmecesinin
dibi paket kadyla kaplyd. Onlar da buruturupkapnn nne, gazetelerin yanna koydu.
Tra bayla iltede uzun bir yark at, iini dolduran kaba, gri pamuklar avu avu ekip
kapya tad. Artk ne titriyor, ne de sendeliyordu; elleri ustalkla alyordu, ama bir sre
sonra ilteyi paralamaktan bkt ve tmn -klfyla birlikte- kapya srkledi.
O srada gld, nc deneyiinde de akman akmay baard. Kapnn nndeki
ynn dibini ateledi. nce ynn yaknnda, zerine eilmi duruyordu, ama giderek
oalan duman onu adm adm, istemeye istemeye geri itti; gerilerken de ksryordu. Bir
sre sonra banyoya girdi, iyice slatt bir havluyu gzlerini, burnunu, azn rtecek biimde
bana sard. Sendeleyerek yatak odasna dnd -duman dolu odada glkle seiliyorduyatan zerine dt, sonra yan banayere oturdu.
Jeff ieri girdiinde onu orada buldu.
Jeff sverek, azyla burnuna tuttuu bezin arkasndan ksrerek ieri girdi. Kapy aarken,
yanan ynn ounu biraz geriye itmiti. Geri kalann da tekmeleyerek datt, son kalan
paralarn zerine basarak Ned Beaumont'un yanna vard. Ned Beaumont'u ceketinin
yakasndan kavrad ve srkleyerek odadan kard.
Dar knca, hl yakasndan tuttuu Ned Beaumont'u tekmeleyerek ayaa kaldrd ve
koturarak araln dibine gtrd. Oraya varnca onu ak bir kapdan ieriye itti.
"Dndmde kulaklarndan birini yiyeceim senin, eo
lue
ek!" diye bard, bir tekme
daha sallad, arala kt, kapy arpt ve kilitledi.
Odann iine tekmeyle sokulan Ned Beaumont bir masaya tutunarak dmekten kurtuldu.
Masaya tutunup kendini ekerek doruldu, evresine bir gz att. Havlu bir atk gibi
omuzlarnn stne kaymt. Odann iki penceresi vard. En yakn pencereye gidip amaya
alt. Pencere kilitliydi. Kilidi ap pencereyi kaldrd. Darda gece olmutu.Bir bacan
pencerenin eiinden att, sonra brn de att, dnd, eiin zerine karn st uzand,
elleriyle tutunarak aa sarktt kendini, ayaklaryla tutunacak bir yer arad, bulamad ve
kendini bolua brakt.
5. HASTANE
BR
Bir hemire Ned Beaumont'un yzne bir eyler yapyordu.
"Sarho kavgas olmal herhalde," dedi hemire, ama ciddiliini koruyamad bundan sonra.
Glerek, "Ama gerekten," dedi, "bu kadar ok konumamalsnz. Doktor izin vermeden de
kimseyi gremezsiniz."
K
Paul Madvig leden hemen sonra geldi. "Seni gene canl grdme ne kadar sevindiimi
bilemezsin!" dedi. Yaral adamn sargsz sol elini iki avucunun arasna ald.
Ned Beaumont, "Bir eyim yok," dedi, "ama yapmamz gereken eyler var: Walt Ivans'
Braywood'a gtrp oradaki silah satclaryla yzletirmek gerek. nk o-" "Onlar hep
anlattn," dedi Paul Madvig. "Yaptk." Ned Beaumont alnn krtrd. "Ben mi anlattm?"
"Tabii -seni bulduklar sabah. Seni ilkyardm hastanesine gtrdler, sen de benimle
konumadan hibir ey yapmalarna izin vermedin, sonra ben buraya gelince de Ivans'la
Braywood konusunda syleyeceklerini syleyip kt diye bayldn."
"Hibir ey kalmam aklmda," dedi Ned Beaumont. "Yakalayabildiniz mi bari?"
"Ivanslar yakaladk tabii. Walt Ivans, Braywood'da tannnca konutu, byk jri de Jeff
Gardner'la kimlikleri belirlenemeyen iki kiiyi sulad. Ama Shad'i yakalayamayacaz bu
iten. Ivans, Gardner'la iyapm, herkes de onun Shad'in iznini almadan hibir ey
yapmayacan biliyor, ama skysa kantla bunu."
"Jeff, o maymun suratl herif, deil mi? Yakaland m o da?"
"Hayr. Sen katktan sonra Shad onu da yanna alp gizlendi herhalde. Onlard deil mi,
seni tutan?"
"Ya... Kpek Kulbesi'nde, st katta... Vatandaa tuzak kurmak iin gittim, sonunda o beni
faka bastrd." Yzn ekitti. "Oraya Whisky Vassos'la gittiimi,, kpein beni srdn,
Jeff'le sarn bir olandan dayak yediimi hatrlyorum. Sonra bir de yangn vard -o kadar.
Kim buldu beni? Nerede buldu?"
"Polisin biri seni sabahn nde Coleman Sokann ortasnda emekleyerek ve arkandan
kan izleri brakarak srnrken bulmu."
"Hep de byle elenceli eyler yaparm," dedi Ned Beaumont.
Hemire kapy ardna dek at, bir eliyle kapnn kenarn tutarak eikte durdu. "Tevekkeli
deil bu kadar da yiyorsunuz," dedi. "Uyandnz m diye bakacaktm. Bay Madvig ve" sesinin soluk solual daha da oald ve gzleri daha da parlad- "Ve bir bayan sizi
grmeye geldiler."
Ned Beaumont biraz merakla, biraz da alayc bir biimde bakt ona. "Nasl bir bayan?"
"Bayan Janet Henry," dedi hemire, umulmadk bir tatszl haber veriyormuasna.
Ned Beaumont yzn hemireden teye evirerek yan yatt. Gzlerini kapad. Aznn bir
kenar titriyordu, ama sesi duygusuzdu: "Henz uyanmadm syleyin."
"Olmaz yle ey," dedi hemire. "Uyumadnz biliyorlar -sesinizi duymadlarsa bile
imdiye dek yanlarna dnmediimden anlamlardr."
Gsterilibir biimde' inleyerek dirseinin zerinde doruldu. "Nasl olsa gene gelecektir,"
diye mrldand. "tir bitsin bari."
Hemire aalayc gzlerle bakt Ned Beaumont'a ve alayc bir biimde konutu:
"Hastanenin n sizi grmeye gelen kadnlar engellemek iin abalayan polislerle doldu."
"Sana gre hava ho,"dedi Ned Beaumont. "Belki senatrlerin, adlar durmadan gazetelere
giren kzlar sana ok nemli geliyor, ama benim canma okuduklar gibi seninkine de
okusalard grrdm. Bu gazete haberleriyle hayatm kararttlar. Senatr kzlar, hep senatr
kzlar -bir kerecik de deiiklik olsun diye bir milletvekilinin kz, ya da bir bakann kz, ya
da bir belediye meclisi yesinin- ne dersin, acaba senatrler br erkeklerden daha m-"
"Aslnda pek elendirici deilsiniz," dedi hemire. "Salarnz taray biiminizden oluyor
hep bunlar. Haber vereyim de gelsinler." Odadan kt.
Ned Beaumont derin bir soluk ald. Gzleri parlyordu. Dudaklarn slatp smsk, gizli bir
glck yapt azyla, ama Janet Henry odaya girdiinde, yznde sradan bir kibarlktan
baka bir ey okunmuyordu.
Kz dorudan yatana gelip, "Ah, Bay Beaumont," dedi, "iyiletiinizi duyunca yle
sevindim ki, gelmekten alkoyamadm kendimi." Elini Ned Beaumont'un avucuna brakp
glmsedi. Kahverengi gzleri o kadar koyu deildi aslnda, ama salarnn katksz sarl
onlar koyu gsteriyordu. "Yani gelmemi istemiyorduysanz, Paul'u sulamamalsnz.
Getirmesi iin ben zorladm onu."
Ned Beaumont glmseyerek, "Geldiinize ok sevindim," dedi. "ok iyisiniz."
Janet Henry'nin peinden odaya giren Paul Madvig, yatan br yanna gitmiti. Kzdan
Ned'e sevgiyle glmseyerek bakt ve, "Sevineceini biliyordum, Ned," dedi. "Syledim ona.
Naslsn bugn?"
"ok iyi. Otursanza."
"Kalamayacaz," dedi sarn adam. "Grandcourt'da M'Laughlin'le bulumam gerekiyor."
"Ama benim gerekmiyor," dedi Janet Henry. Ned Beaumont'a glmsedi gene. "Kalamaz
mym -birazck?"
"ok sevinirim," dedi Ned Beaumont. O srada yata dolanp kza bir iskemle getiren
Madvig ikisine de sevinle glmseyerek, "ok iyi," dedi. Kz yatan yanna oturup kara
mantosunu iskemlenin arkasna yaydktan sonra Madvig saatine bakt ve "Kamam
gerekiyor," dedi. Ned Beaumont'un elini skt. "Sana getirmemi istediin bir ey var m?"
"Hayr, Paul, saol."
"Hadi bakalm. Yaramazlk etme." Sarn adam Janet Henry'ye doru dnd, durdu, gene
Ned Beaumont'a dnd: "Bu ilk bulumada M'Laughlin'le ne kadar ileri gideyim dersin?"
Ned Beaumont omuzlarn oynatt azck. "stediin kadar git, ama hibir eyi aka
syleme. Ak szden korkar. Ama istediini dolambal yoldan sylersen, adam bile ldrr
senin iin. Szgelimi, 'Farzet ki Smith adnda bir adam bilmem nerede otursa ve bir gn
hastalanp bir trl iyilemese, sen de o srada benim ziyaretime gelsen ve rastlant bu ya, o
adamn adresine de senin adna bir zarf benim elimle postalanm olsa, iinde beyz dolar
bulunduunu nereden bilebilirim?' gibi."
Madvig bayla onaylad. "Adam ldrmesini istemiyorum," dedi. "Ama o demiryolu
oylarn istiyorum." Alnn krtrd. "Keke ayaa kalkabilseydin, Ned."
"Bir iki gne dek kalkacam. Bu sabahki Observer gazetesini grdn m?"
"Hayr."
Ned Beaumont odaya bir gz att. "Birisi alp gtrm. Ba sayfada ereve iinde bir
makale. 'Kent yetkilileri ne yapmay dnyorlar?' Su orannn dalga dalga arttn
gstermek iin yazlm,alt haftalk bir olaylar listesi. Polislerin bir ey yapamadn
gstermek iin de yakalanan sulularn ksack bir listesi. karlan amatann ou Taylor
Henry'nin ldrlmesiyle ilgili."
Aabeyinin ad geince Janet Henry'nin yz burutu vedudaklar aralanarak sessiz bir
soluk kt azndan. Madvig kza bir gz atp hemen Ned Beaumont'a dnd, bayla
konumasn srdrmemesi iin iaret etti.
Ned Beaumont, szlerinin etkisini fark etmemi grnerek konumasn srdrd:
"Szlerini saknmamlar hi o konuda. Siyasal evrelerce tannan bir kumarbazn, cinayeti
bir baka kumarbazla hesaplamakta kullanabilmesi iin, polisi olaya bir hafta el srmemekle
suluyor -benim, param alabilmem iin Despain'in peindengittiimi anlatmaya alyor
yani. Senatr Henry'nin, yeni siyasal ortaklarnn olunun ldrlmesini bu amala
kullanmalar konusunda ne dndn soruyor."
Madvig, yz kpkrmz olmu,saatini karmaya alarak, aceleyle, "Gazeteden bir tane
alp okurum,"dedi. "Artk gitmem-"
"Ayrca," diye sakin sakin srdrd Ned Beaumont, "Polisi, yllarca koruduu baz yerleri,
seim kampanyasna ok ykl yardmlarda bulunmadklar iin kapatmakla suluyor. Shad
O' Rory'yle kavgan byle yorumluyorlar. Sahipleri para verdikleri iin hl ak olan yerlerin
Gittikten sonra, Ned Beaumont yastklarn zerine srtst uzanp hemire ieri girene dek
tavana parldayan gzlerle bakt. Hemire sordu: "Neler yaptnz gene?"
Ned Beaumont banyastktan kaldrp ters ters bakt, ama konumad.
Hemire, "Buradan karken, dokunsanz alayacak gibiydi," dedi.
Ned Beaumont banyeniden yastna dayad. "Formdan dyorum galiba," dedi.
"Senatr kzlarn alatmadan brakmam genellikle."
DRT
Orta boylu, gen, iyi giyimli, esmer, olduka yakkl, ak yzl bir adam ieri girdi.
Ned Beaumont yatakta dikilip, "N'aber, Jack?" dedi.
Jack, "Sandm kadar kt grnmyorsun," dedi ve yatan yanna yaklat.
"Tek paraym hl. Bir iskemle ek kendine."
Jack oturup bir paket sigara kard.
"Sana bir iim var gene," dedi Ned Beaumont. Elini yastklarn altna sokup bir zarf kard.
Jack zarf Ned Beaumont'un elinden almadan sigarasn yakt. St. Luke hastanesinde Ned
Beaumont'a yazlma dz beyaz bir zarft bu ve stndeki damga iki gn nce kentten
postalandn gsteriyordu. Jack iindeki daktiloyla yazlm tekyapra karp okudu.
Paul Madvig zerine, Shad O'Rory'nin bu kadar renmek istedii neler biliyordunuz?
Bildiklerinizin Taylor Henry'nin ldrlmesiyle bir ilgisi var m?
Yoksa, bunu gizli tutmak iin neden bu kadar ok eye katlandnz.
Jack bankaldrmadan nce kd katlayp yeniden zarfn iine yerletirdi. Sonra sordu:
"Bir anlam var m bunlarn?"
"Bildiim kadaryla yok. Bunu kimin yazdn renmeni istiyorum."
Jack bayla onaylad. "Bende mi kalacak bu?"
"Evet."
Jack zarf cebine koydu. "Kimin yazd konusunda bir dndn var m?"
"Hi yok."
Jack sigarasnn yanan ucuna bakt. "ok g bir i, biliyor musun?" dedi sonra.
"Biliyorum," dedi Ned Beaumont, "Sana tek syleyebileceim de bu getiimiz hafta iinde
bunlardan bir srsnn -hi deilse birka tanesinin- ortaya kt. Benim aldm nc
mektup bu. Farr'a da en az bir tane geldiini biliyorum. Baka kimlere gitti, bilmem."
"brlerine de bir gz atabilir miyim?"
Ned Beaumont, "Elimde bir tek bu kald," dedi. "Ama hepsi aa yukar birbirinin ayn:
Ayn kt, ayn makineyle yazlm, herbirinde de ayn konuda er soru var."
Jack merakl gzlerle Ned Beaumont'a bakt. "Ama tamamen ayn sorular deil, deil mi?"
"Tamamen deil, ama hep ayn sonuca varyorlar."
Jack bayla onaylayp sigarasndan bir nefes ald.
Ned Beaumont, "Btn bunlarn ok gizli olduunu sylememe gerek yok, tabii," dedi.
"Tabii." Jack sigaray azndan kard. '"Ayn nokta' dediin, Madvig'le bu ldrme olay
arasndaki ba m?"
"Evet," dedi Ned Beaumont, gzlerini esmer delikanlya dikerek. "Ve hibir ba da yok."
Jack'in esmer yznden hibir ey okunmuyordu. "Nasl olabileceini anlayamyorum,"
dedi ayaa kalkarak.
BE
Hemire byk bir sepet dolusu meyve tayarak odaya girdi. "Ne gzel, deil mi?" dedi,
sepeti brakarak.
Ned Beaumont temkinli bir biimde bayla onaylad.
Hemire sepetten kk, kartondan bir zarf kard. "Bahse girerim ondandr," dedi, zarf
Ned Beaumont'a uzatarak.
"Nesine?"
"Nesine isterseniz."
Ned Beaumont, ok karanlk bir kukusu dorulanm gibi bansallad. "Zarfa
bakmsndr," dedi.
"Siz de, yani- " Glerken szn kesti, ama tavrndan alnd belli oluyordu.
Ned Beaumont, Janet Henry'nin kartn zarftan kard. stnde tek bir szck yazlyd:
Ltfen! Alnn krtrarak karta bakt, hemireye, "Kazandnz," dedi, kart usulca trnana
vurdu. "Zerzevattan buyur ve yiyormuum zi lenimini verecek kadar ok al."
Bitirdikten sonra yazdklarn okudu, yrtp bir daha yazd; ayn szckleri kulland, ama
sralarn deitirdi; ikinci tmce, "kranlarm daha ak bir biimde gsterebileceimi
umuyorum," diye bitiyordu.
ALTI
Sabahlk ve terlik giymi olan Ned Beaumont, hastane odasnn penceresi kenarndaki
masada kahvalt edip, Observer gazetesini okurken ieri Opal Madvig girdi. Gazeteyi katlad,
kahvalt tepsisinin yanna ters olarak brakt ve dosta, "N'aber, ufaklk," diyerek ayaa kalkt.
Yz solgundu.
"New York'dan dndnde beni niin aramadn?" diye sordu kz, sulayc bir tavrla.
Onun da yz solgundu. Solgunluk, yznn ocuka rengini vurguluyor, bir yandan da daha
yalgsteriyordu. Mavi gzleri heyecandan irilemi ve koyulamt, ama ilerindeki anlam
pek okunmuyordu. Yerin salamlndan ok, kendi dengesine gveniyormuasna,
kaslmadan, dimdik duruyordu. Ned Beaumont'un duvar dibinden ektii iskemleyi
grmezlikten gelerek, ayn tavrla, "Niin aramadn?" diye sordu.
Ned Beaumont kza usulca, anlayla glp, "stndeki kahverengileri sevdim," dedi.
"Ned, ltfen -"
"Ha yle," dedi adam. "Eve gelecektim, ama -ne bileyim- dndmde o kadar ok ey
oluyordu ve her ey o kadar dankt ki, ileri tamamlayamadan Shad O'Rory'ye rastlayp
sonunda buraya dtm." Hastaneden sz ettiini belli etmek iin kolunu sallad.
Ned Beaumont'un tavrnn rahatl kzn ciddiliini deitirmedi.
"Bu Despain denen adam asacaklar m?" diye sordu kz.
Gene glp, "Bu konuma pek bir yere varmayacak galiba," dedi Ned Beaumont.
Kz alnn krtrd, ama daha az kaslarak sordu: "Asacaklar m, Ned?"
Opal Madvig alt dudan kemirmeye balad.Mavi gzleri parlyordu, ama souk souk.
Ned Beaumont'un rahat yzne bakyordu.
Ned Beaumont, "O'Rory bunlar seim kampanyasnda kullanmaya alyor," dedi.
"Onunla aramda geenleri biliyorsun. Babanla bozutuum iin beni satn alp cinayeti
babann zerine ykmasna yardmc olacam sand -hi deilse seimleri kazanmasna izin
verecek kadar-ama ben kabul etmedim."
Kzn gzleri deimedi. "Babamla niin kavga ettiniz?"
"O yalnz ikimizi ilgilendiren bir konu, ufaklk," dedi adam, usulca. "Kavga oldu denebilirse
eer."
"Oldu," dedi kz. "Carson'un meyhanesinde." Dilerini kk bir tkrtyla birbirlerine
vurduktan sonra atld: "Onun -onun gerekten de Taylor'u ldrdn fark ettin, onun iin
kavga ettiniz."
Adam glp alayc bir biimde sordu: "Zaten bandan beri bilmiyor muydum bunu?"
Alaycl kzn yz ifadesini deitirmedi. "Observer' grp grmediimi niin sordun?"
dedi. "Ne vard?"
"Ayn palavralardan," dedi Ned Beaumont. "Grmek istiyorsan, orada, masann stnde
duruyor. Kampanya bitmeden byle daha ok eyler olacak. O biim bir seim kampanyas
olacak. Byle numaralara yatmakla da babana byk yardmn dokunmu..."Sabrsz bir
hareketle szn yarda kesti, nk kz artk onu dinlemiyordu.
Masaya gitmi, ieri girerken Ned Beaumont'un elinden brakt gazeteyi alyordu.
Ned Beaumont kzn srtna doru dosta glmsedi. "Ba sayfada," dedi, "Belediye
Bakanna Ak Mektup."
Kz okurken titremeye balad-dizleri, elleri, az- ve Ned Beaumont endieyle bakt ona,
ama okumas bitip gazeteyi brakarak gene ona dndnde uzun gvdesi, gzel yzyle bir
heykel gibi kprtszd. Alak sesle, szckleri ister istemez salveren dudaklarnn arasndan
konutu: "Byle eyleri, doru olmasalard, yaynlama cretini gsteremezlerdi."
"Daha neler yazacaklarn bir dn-bu insann diinin kovuunu bile doldurmaz," dedi
Ned Beaumont, tembelce. Eleniyormugibiydi, ama gzlerinde, glkle gemleyebildii bir
fke seziliyordu.
Kz ona uzun bir sre bakt, sonra bir ey demeden kapya yrd.
"Bekle," dedi adam.
Kz durup ona dnd gene. Adamn glimdi dosta ve sevecendi. Kzn yz bir
heykelinki gibi donuktu.
"Politika acmasz bir oyundur, ufaklk," dedi Ned Beaumont. "Hele bugn, burada
oynand biimiyle. Observer karyan tutuyor ve Paul'a zarar verebilecek eylerin gerek
YED
Ned Beaumont'un yz, kapanan kapnn ardndan fkeyle burutuktan sonra, ar,
dnceli bir havaya brnd.
Koyu gzleri ksld, dnceli dnceli bakmaya balad.Bynn altnda dudaklar
bzld. Az sonra parman azna gtrp trnan kemirmeye balad.Dzenli, ama her
zamankinden derin soluk alyordu.
Kapsnn dnda ayak sesleri iitti. Dnceli tavrn birden brakp "Little Lost Lady"
parasn mrldanarak, salna salna pencereye yrd. Ayak sesleri kapnn nnden geip
gitti. Mrldanmay brakt, eilip, Opal Madvig'e sorulan sorunun yazl olduu kd ald.
Kd dzeltmedi, olduu gibi, buruuk bir top olarak sabahlnn ceplerinden birine att.
Bir puro bulup yakt, sonra dilerine kenetli puronun dumanlan arasndan nndeki masada
4.Paul Madvig o akam Taylor Henry'nin evine, onu ya da babasn bu konuda bir kez daha
uyarmak amacyla gitmitir.
5.Taylor Henry'nin ldrlmesinden birka dakika nce Paul Madvig, Henry maliknesini
fkeli bir biimde terk etmitir.
6.Taylor Henry'nin ls bulunmadan on be dakikadan az bir sre nce, Henry ve Paul
Madvig, lnn bulunduu sokak yaknlarnda, ayr ayr, birbirlerinden birka yz metre
uzaklktaki yerlerde grlmlerdir.
7.u ana dek, Emniyet Mdrlnn hibir eleman Taylor Henry'nin katilini bulmakla
grevlendirilmemitir.
Observer gazetesi bu gerekleri sizin, semenlerin ve tm vergi deyen vatandalarn
bilmeleri gerektiine inanmaktadr. Observer'n ne kimseye kasti, ne de adaletin tecellisinden
baka bir amac vardr. Observer, bu beyanlarla elindeki dier bilgileri size ya da baka bir
yetkiliye teslim etmeye, ya da adaletin yerine gelmesine yardmc olacaksa, bunlar
yaynlamaya hazrdr.
Ama Observer bu yeminli beyanlardaki bilgilerin grmezlikten gelinmesine izin
vermeyecektir. Bu kent ve eyalette yasalar uygulamalar iin seilmiya da atanmkiiler,
bu belgeleri harekete gemeleri iin yeterli neden olacak kadar nemli grmyorlarsa,
Observer bunlar, yaynlamak suretiyle, en yksek yarg organ olan halka sunacaktr.
H.K.MATHEWS Genel Yayn Mdr
Ned Beaumont alayc bir ses kararak purosunun dumann yazya doru fledi, ama
gzleri hl dnceliydi.
SEKZ
O gn leden sonra, erkence bir saatte, Paul Madvig'in annesi Ned Beaumont'u grmeye
geldi. Ned Beaumont ona sarlp yanaklarndan pt, sonunda kadn onu itip alayc bir
sertlikle, "Yeter," dedi, "Paul'un bir zamanlar bir tazs vard, ondan betersin."
"Baba yanmdan yar tazymdr zaten," deyip kadnn fok derisinden mantosunu
karmasna yardm etti Ned Beaumont.
Kadn kara giysilerini dzelterek gidip yatan kenarna oturdu.
Ned Beaumont mantoyu bir iskemlenin arkasna asp bacaklar ayrk, eller sabahln
cebinde, kadnn nnde durdu.
Kadn alc gzle bir szd Ned Beaumont'u. "Pek kt grnmyorsun," dedi az sonra.
"Pek iyi de grnmyorsun. Naslsn?"
"ok iyiyim. Srf hemireler var diye burada kalyorum."
"Ona da ama
m," dedi kadn. "Ama yle karmda durup pimi kelle gibi srtma. Sinirimi
bozuyorsun. Otur." Yanbana eliyle vurdu.
Ned Beaumont yatan zerine, yanma oturdu.
"Ne yaptn, bilmiyorum, ama Paul byk ve soylu bir davran olduunu sylyor; bana
kalrsa, uslu otur-saydn -ban ne belaya girdi bilmiyorum, ama- daha rahat ederdin."
"Of be, Ana," diye sze balad Ned Beaumont.
Kadn szn kesti. Olununkiler kadar gen duran mavi gzlerini Ned Beaumont'un
kahverengi gzlerine dikti. "Bana bak, Ned, o ocuu Paul ldrmedi, deil mi?"
Ned Beaumont'un az ve gzleri hayretle ald. "Hayr."
"Ben de yle dnyordum," dedi yalkadn. "yi bir ocuktur Paul, ama birtakm kt
sylentilerin dolatn duydum -bu politika, ilerinde de neler dner, Tanr bilir. Hi
anlamam."
Kadnn kemikli yzne bakan Ned Beaumont'un gzlerinde aknlk ve elencenin izleri
grlyordu.
"Trene bakar gibi bak istersen, ama siz erkeklerin ne yaptnz, dnmeden nelere
giritiinizi bir trl anlayamyorum. Bunlar anlamaya almaktan da sen domadan ok yl
nce vazgetim."
DOKUZ
Bayan Madvig gittikten bir saat sonra Ned Beaumont iinde drt kitap ve Janet Henry'nin
kart bulunan bir paket ald. Teekkr mektubu yazarken Jack geldi.
Jack, konutuka azndan sigara dumanlar saarak, "Bir eyler buldum galiba, ama houna
gidip gitmeyeceini bilmiyorum," dedi.
Ned Beaumont iyi giyimli delikanlya dnceli dnceli bakp bynn sol yarsn iaret
parmayla dzeltti. "Seni bulman iin tuttuum eyse, ister istemez houma gidecek." Sesi
Jack'inki kadar heyecanszd. "Otur da anlat."
Jack dikkatle oturdu, bacak bacak stne att, apkasn yere koydu ve gzlerini
sigarasndan kaldrp Ned Beaumont'a evirdi. "Grnd kadaryla," dedi, "Madvig'in kz
yazm onlar."
Ned Beaumont'un gzleri biraz byd, ama yalnz bir an srd bu. Yznn rengi att ve
solumas dengesiz-leti.Sesinde deiiklik yoktu. "Byle grnmesine neden ne?"
Jack i cebinden markas, boyu benzer, ayn biimde katlanm ikiyaprak kt kard.
Ktlar Ned Beaumont'a uzatt, o da katlanm ktlar anca, ikisinin de zerine daktiloyla
yazlm ayn soru olduunu grd.
"Bunlardan biri bana dn verdiin mektup," dedi Jack. "Hangisi olduunu ayrdedebilir
misin?"
Ned Beaumont banar ar yandan yana sallad.
"Hibir fark yok aralarnda," dedi Jack. "br mektubu Charter Sokanda, Taylor
Henry'nin tuttuu ve Madvig'in kznn onunla bulumaya gittii bir odada ben yazdm -orada
bulunan bir Corona marka makineyle ve oradaki ktlarn zerine. Bilindii kadaryla bu
odann yalnzca iki anahtar varm. Biri olanda, biri de kzda.
pijamalar, falan."
"Adamn eyalarndan ok var m?"
"Yok, bir kat giysi, bir ift ayakkab, birka i amar, orap, falan."
"apka?"
Jack glmsedi. "apka yok," dedi.
Ned Beaumont kalkp pencereye gitti. Darda neredeyse zifiri bir karanlk vard. Bir
dzine yamur damlas cama yapm kalmt, bir o kadar daha da Ned Beaumont orada
dururken hafife arpt. Yzn Jack'e dnd gene. "ok teekkr ederim, Jack," dedi
yavaa. Gzlerini donuk, dalgn bir biimde Jack'e dikmiti. "Sanyorum yaknda senden bir
i dahaisteyeceim -belki bu gece. Telefon ederim."Jack, "Tamam," dedi, kalkp gitti.
Ned Beaumont dolaba gidip giysilerini kard, banyoya tadve giyindi. Odaya
dndnde ieride bir hemire vard; parlak, solgun yzl, boylu, etli bir kadnd.
"Giyinmisiniz," dedi hayretle.
"Evet, dar kmam gerekiyor."
Kadnn tavrndaki aknla bir de tela eklendi. "Ama olmaz ki, Bay Beaumont," diye
kar kt. "Gece oldu, yamur da balad, stelik Doktor Tait-"
Ned Beaumont, "Biliyorum, biliyorum," dedi sabrszca ve hemirenin yanndan dolanp
kapya yrd.
6. OBSERVER GAZETES
BR
Bayan Madvig n kapy at. "Ned!" diye bard, "Deli misin? Byle bir gecede sokaklara
dklmsn, hastaneden de yeni ktn.*
"Taksi su almyordu, " dedi Ned Beaumont, ama glmseyiibiraz canszd. "Paul burada
m?"
"Yarm saat olmad kal, galiba kulbe gitti. Ama gel, gir ieri."
"Opal evde mi?" diye sordu, kapy rtp kadnn peindenyrrken.
"Hayr. Sabahtan bir yerlere gitti."
Ned Beaumont oturma odasnn kapsnda durdu. "Kalamayacam," dedi. "Kulbe gidip
K
Ned Beaumont yamurun altnda be sokak teye yryp bir dkkna girdi. Orann
telefonundan nce bir taksi ard, sonra da iki numara daha arayp Bay Mathews'u istedi.
Bay Mathews'u bulamad.
Bir baka numara arayp Bay Rumsen'i istedi. Bir sre sonra, "N'aber Jack?" diyordu, "Ben
Ned Beaumont. in okmu?.. yi. Durum yle. Bugn szn ettiimiz kzn Mathews'u
grmeye gidip gitmediini renmek istiyorum, gittiyse de sonradan ne yaptn... Evet, Hal
Mathews'u. Telefonla orada da aradm, evinde de, ama bulamadm... Vallahi, olabilirse,
kimseye aktrmadan; ama ren ve abuk ren... Hayr, hastaneden ktm. Evde telefonunu
bekleyeceim. Numaram biliyorsun... Evet, Jack.Tamam, saol, elinden geldii kadar sk ara
beni... Eyvallah."
Darda bekleyen taksiye bindi, adresini verdi, ama alt sokak kadar gittikten sonra ara cam
tkrdatp srcye bir baka adres verdi.
Az sonra, src dike uzanan bir imenliin ortasnda duran, bask, gri bir evin nnde
O akam saat dokuzu on gee, Ned Beaumont'un oturma odasndaki telefon ald. Hemen
kotu. "Alo... Evet, Jack... Evet... Evet... Nerede?.. Evet, ok iyi... Bu akamlk bu kadar. ok
teekkrler."
Telefondan kalktnda, solgun dudaklar glmsyordu. Gzleri parlak ve kaytszd. Elleri
azck titriyordu.
adm atmadan telefon gene ald. Bir an duraklad, sonra telefona dnd gene. "Alo...
Ha, Paul... Evet, yata-laklk oynamaktan bktm... nemli bir ey yok -yle sana bir
urayp merhaba diyeyim demitim... Yok, u sra olanaksz. Sandn kadar salam deilim
anlalan, yatsam daha iyi olacak galiba... Evet, tabii, yarn olur... Gle gle."
Evden karken apkasyla yamurluunu giydi. Sokak kapsn atnda rzgr yamuru
savurdu suratna, birka yz metre tedeki garaja varana dek de yzn dvd sular.
Garajn cam duvarl yazhanesinde, bir zamanlar beyaz olan bir tulum giymi, uzun boylu,
zayf, kumral bir adam iskemlesini geriye devirmi, ayaklarn altnda elektrik sobas yanan
bir rafn zerine dayam, gazete okuyordu. Ned Beaumont, "N'aber, Tommy?" dediinde,
gazetesini indirdi.
Tommy'nin yznn pislii, dilerini olduundan da beyaz gsteriyordu. Glmseyerek bir
sr di gsterdi ve "Baya hava var bu akam," dedi.
"Evet. Bana gre bir haatn var m? Beni bu akam kr yollarnda tayabilecek bir ey?"
Tommy, "ok ksmetlisin," dedi, "iyi ki bu akam semisin. Kt bir arabaya da
kalabilirdin. Ama bu akam elimde bir Buick var, bana negelirse gelsin, umurumda deil."
"Gtrr m beni oraya kadar?"
"Gecenin bu saatinde," dedi Tommy, "Bulacan bir baka ara ne kadar gtrrse, o kadar
gtrr."
"yi yleyse. Benzinini dolduruver. Lazy Creek'e byle bir havada en iyi hangi yoldan
gidilir?"
"Nereye kadar gideceksin?"
Ned Beaumont garajcya dnceli dnceli bakt, sonra, "Dereye vard yere kadar,
falan," dedi.
Tommy bansallad. "Mathews'un evine mi?" diye sordu.
Ned Beaumont bir ey demedi.
Tommy, "Gidecein yere gre deiir de ondan," dedi.
"yle mi? Mathews'un evine." Ned Beaumont alnn krtrd. "Bu gizlidir, ama Tommy."
"Benim konuacam sandn iin mi bana geldin, yoksa konumayacamdan emin
olduun iin mi?" diye sordu Tommy.
Ned Beaumont, "Acelem var," dedi.
"O zaman yeni rmak yolundan Barton'un yerine dek gidip -varabilirsen oraya- toprak
yoldan kprye sapacaksn, sonra da ilk drtyol azndan douya dneceksin gene.
Mathews'un evinin arkasna, o tepenin doruuna yakn bir yerlere dersin o yoldan. Bu
havada toprak yoldan geemezsin, kavaa dek yeni rmak yolundan kp sonra eski yola
vurman gerekecek."
"Saol."
Ned Beaumont Buick'e binerken, Tommy ar derecede umursamaz bir sesle, "Yan cepte
yedek bir tabanca var," dedi.
Ned Beaumont uzun boylu, zayf adama bakt. "Yedek mi?" diye sordu, bo bo.
"yi yolculuklar," dedi Tommy.
Ned Beaumont kapy ekip gazlad.
DRT
Arabann saati on otuz ikiyi gsteriyordu. Eklemleri tutulan Ned Beaumont klar
sndrp Buick'den indi. Rzgrn savurduu yamur, aalar, allar, yerleri, adam,
arabay, slak slak dvyordu. Yoku aa baknca, yamurla allarn arasndan leke leke
kk sar klar seilebiliyordu. Ned Beaumont titredi, yamurluuna daha sk sarnmaya
altve srlsklam otlarn arasndan sendeleyerek yoku aa, k kmelerine doru
yrmeye balad.
Srtna arpan yamur ve rzgr onu klara doru itiyordu. Yokuaa yrdke
tutukluu yavayavageti; yrdke de sk sk tkezlemesine, yerdeki kk engellere
taklmasna karn, evik admlarla, zikzaklar izerek, ama emin bir biimde amacna
yaklayordu.
Az sonra ayaklarnn altnda bir patika olduunu fark etti. Patikay gremiyor, ayann
altndaki kayganlktan, kenardaki allarn suratna arpmasndan sezebiliyordu ancak. Patika
bir sre onu sola doru gtrd, sonra geni bir eri izerek, iinden grltyle sularn akt
kk bir yarn kenarna, oradan da bir eri daha izip sar n parldad yapnn n
kapsna getirdi.
Ned Beaumont dorudan doruya gidip kapya vurdu.
Kap, kr sal, gzlkl bir adam tarafndan ald. Uysal, solgun bir yz vard;
gzlklerinin ardndan endieyle bakan ak renkli gzleri griydi. Kahverengi takm dzgn
ve pahalyd, ama modaya uygun deildi. Dik, kolal, beyaz yakasnn bir yanna drt damla
su dmt.Kapy ak tutarak yana bir adm att ve "Buyurun, efendim, buyurun," dedi,
scak deilse de dosta bir sesle. "Darda durulacak hava deil."
Ned Beaumont selam vermek iin banbe santim kadar eip ieri girdi. Yapnn tm
zemin katn oluturan geni bir odaya girdi. Mobilyasnn azl ve yalnl, odaya
gsteriten uzak, ho bir ilkellik veriyordu. Hem mutfak, hem yemek odas, hem oturma odas
grevi yapyordu.
minenin yanbandaoturduu tabureden kalkan Opal Madvig dimdik durarak koyu
gzlerini dmanca bir bakla Ned Beaumont'a dikti.
Ned Beaumont apkasn karp yamurluunun dmelerini zmeye balad. brleri
onu o zaman tandlar.
Kapy aan adam inanamayan bir sesle, "Ama bu Beaumont," dedi ve iri gzlerle Shad
O'Rory'ye bakt.
Shad O'Rory odann ortasnda, mineye dnk bir koltukta oturuyordu. Ned Beaumont'a
dalgn dalgn glmseyerek, ezgili, hafif rlanda ivelisesiyle, "yle ya," dedi. "Naslsn,
Ned?"
Jeff Gardner'in bir maymununkine benzeyen suratn, gzel takma dilerini ortaya koyup
kanl gzlerini hemen hemen yok eden bir glmseyi sard. "Vay be, Rusty," dedi yanndaki
sedire yaylm olan ask yzl, pembe yanakl olana, "Sevgili lastik topumuz gelmi. Onu
hoplatmz sevdiini sylememi miydim sana?"
Rusty, Ned Beaumont'a suratn asarak bakt ve odann br ucundan anlalmayan bir
eyler mrldand.
Opal Madvig'in yannda oturan kzllar giymi zayf-kz, parlak, ilgili, koyu gzlerle Ned
Beaumont'a bakt.
Ned Beaumont yamurluunu kard. Jeff'le Rusty'nin yumruklarnn izlerini hl tayan
ince yz, gzlerinde sezilen saldrganln dnda, sakindi. apkasyla yamurluunu
kapnn yannda duran boyasz aatan bir dolabn stne koydu. Kendisini ieri alan adama
glmseyerek, "Gerekten arabam bozuldu," dedi. "Beni ieri aldnz iin teekkr ederim,
Bay Mathews."
Mathews biraz dalgnca, "nemli deil -ho geldiniz," dedi. Sonra korku dolu gzleri gene
yalvarrcasna Shad O'Rory'ye bakt.
Shad O'Rory dzgn, ak salarn, solgun, ince eliyle dzeltip Ned Beaumont'a dosta bakt,
ama bir ey demedi.
Ned Beaumont mineye doru ilerledi. "N'aber, ufaklk," dedi Opal Madvig'e.
Kz selamna tepki gstermedi. Bo, koyu gzlerle dmanca bakt ona.
Ned Beaumont glmseyiini kzllar giymi olan zayf kza evirdi. "Bu da Bayan
Mathews, deil mi?"
Kadn, "yle," dedi, usul, neredeyse cilveli bir sesle ve elini uzatt.
"Opal bana okul arkada olduunuzu sylemiti," dedi, kadnn elini kavrarken. Kadndan
Rusty'yle Jeff'e evirdi yzn ve "N'aber ocuklar," dedi kaytszca. "Bu yaknlarda sizi
grmeyi umuyordum ben de."
Rusty bir ey demedi.
Jeff'in yz, keyifle srtan irkin bir maskeye dnt. "Ben de umuyordum senin kadar,"
dedi neeyle, "nk parmaklarmn boumlar iyileti. Seni ee
k sudan gelene dek
dvmekten niin bylesine zevk alyorum dersin, ha?"
Shad O'Rory dnp bakmakszn maymuna benzeyen adama, "O aznla ok fazla
konuuyorsun, Jeff," dedi. "Konumasaydn belki azndaki diler kendinin olurdu."
Bayan Mathews Opal'a fsltyla bir eyler syledi. Opal bansallayp gene minenin
"Vallahi bilmiyorum," dedi kadn. "Hal, Opal'la birlikte buraya gelmeyi isteyip istemediini
sorunca, elenceli olacan sanmtm. Sonra buraya geldiimizde Hal'in bu" -bir an durup
gizleyemedii bir kukuyla, "arkadalarn" dedi, "bulduk," ve konumasn srdrd: "O
zamandan beri de herkes oturup ne olduunu hi mi hi bilmediim gizli bir eyden sz
ediyor; akl almaz lde sersemce bir ey bu. Opal'n da brlerinden bir fark yok. O da-"
Kocas, "Dur, dur, Eloise," dedi, szde yetkin bir sesle; kars bankaldrp ona baktnda
da gzlerinde yetkeden ok utan vard.
"Bana ne," dedi kadn, umursamaz bir biimde. "Opal'n da sizlerden aa kalr yan
olmad doru. Onunla, buraya geldiinizde konuacanz sylediiniz iin her ne ise
szn bile etmediniz. Frtna olmasayd burada dururdum sanyorsan, yanlyorsun.
Durmazdm."
Opal Madvig'in yz kzarmt, ama bankaldrmad.
Eloise Mathews yzn Ned Beaumont'a doru evirdi ve yzndeki umursamazlk yerini
cilveye brakt. "Buna kar kmanz gerek," dedi. "Sizi grdme bu yzden sevindim,
yoksa yakkl olduunuzdan deil."
Ned Beaumont kadna yapmack bir fkeyle bakt.
Kadn suratn ast. Bu aklk gerekti, oynamyordu. "Arabanz gerekten de bozuldu mu?"
diye sordu, "Yoksa onlar bu salaka gizemlilie iten can skc ii izlemek iin mi geldiniz?
Demek yle. Siz de onlardan birisiniz."
Ned Beaumont gld. Sordu: "Sizi grdkten sonra dncemi deitirmisem eer, ne
amala geldiim fark etmez, deil mi?"
"Yoooo-o-o-" kadn kukuluydu -"ama deitirdiinizden iyice emin olmam gerekir."
"Hibir konuda ciddi olmayacam," diye sz verdi Ned Beaumont neeyle. "Kendilerini
neden byle iin iin yedikleri konusunda gerekten de bir bilginiz yok mu?"
"Hi yok,"dedi kadn fkeyle, "Ama ok sersemce, byk bir olaslkla da siyasal bir konu
olduundan eminim."
Ned Beaumont bota duran elini Uzatp kadnn elini okad. "Akll bir kzsnz,
sylediklerinizin ikisi de doru." Banevirip O'Rory'yle Mathews'e bakt. Gzleri
kadnnkilere dndnde neeyle parldyorlard. "Anlatmam ister misiniz?"
"Hayr."
"Her eyden nce," dedi Ned Beaumont, "Opal Madvig, babasnn Taylor Henry'yi
ldrdn sanyor."
Opal Madvig'in grtlandan korkun, bouk bir ses geldi ve oturduu tabureden ayaa
frlad. Bir elinin tersiyle azn kapad. Gzleri kocaman alm, aklar korkun, donuk
gzbebeklerinin evresini sarmt.
Yz fkeden kpkrmz olan Rusty ayaa frlad, ama Jerry srtarak olann kolunu tuttu.
"Rahat brak 0nu," dedi dosta bir sesle. "Adam hakl." Olan, maymuna benzeyen adamn
kollarnn arasnda, ileriye doru atlca abasndayd, ama kendini kurtarmaya almad.
Eloise Mathews koltuunda donmu kalm, anlamayan gzlerle Opal'a bakyordu.
Mathews titriyordu; alt dudayla gzkapaklar sarkm,yz kk, benzi atm, salksz
bir adama dnmt.
Shad O'Rory koltuunda ne doru eilmi,gzel izgili, uzun yz solgun ve kat, grimavi gzleri buz gibi, elleri koltuun kollarna yapm, ayaklan dmdz yerde, oturuyordu.
brlerinin huzursuzluundan hi etkilenmeyen Ned Beaumont, "Ondan sonra," dedi,
"Opal-"
"Ned, yapma!" diye bard Opal Madvig.
Ned Beaumont demenin zerinde oturduu yerden dnp kza bakt.
Kz elini azndan ekmiti. Yumruklarn skm, gsne basmt. arplm gzleri,
bitkin yz, yalvarrcasna bakyordu.
Ned Beaumont ciddi ciddi bir sre kzn yzn inceledi. Pencerelerle duvarlarn arasndan
korkun savrulmalarla gelen rzgrn sesi, onun arasndan da yakndaki rman rlts
iitiliyordu. Kza bakan gzleri souk, gvenliydi. Az sonra, olduka iyi niyetli, ama donuk
bir sesle konutu:"Burada bulunmann nedeni bu deil mi?"
"Ltfen yapma," dedi Opal, hrltl bir sesle.
Gzlerini hi etkilemeyen ince bir glgeldi Ned Beaumont'un dudaklarna ve sordu:
"Senden ve babann br dmanlarndan baka kimse szn edemeyecek mi bu konunun?"
Kz ellerini -yumruklarn iki yanma indirdi, yzn fkeyle kaldrd ve sert, nlayan bir
sesle konutu:"Taylor'u o ldrd."
Ned Beaumont gene elinin stne yaslanp Eloise Mathews'a bakt. "Anlatmak istediim
buydu ite," dedi ar bir sesle. "Byle dnd iin de bu sabah yaynlad pisliklerden
sonra, kocanz grmeye gitti. Kocanz Paul'un kimseyi ldrdne inanmyor tabii -biraz
ba dertte o kadar; Shad'in destekledii senato adaynn sahibi bulunduu Eyalet Merkez
irketi kocanzn ipoteklerini elinde tutuyor- bu yzden de ne derlerse yapmak zorunda.
Opal'n-"
Mathews araya girdi: "Kes artk, Beaumont. Sen-"
O'Rory, Mathews'un szn kesti. Sesi alak, kulaa hotu. "Brak, syleyeceini sylesin."
Ned Beaumont banevirmeden, umursamaz bir tavrla, "Saol, Shad," dedi-ve
konumasn srdrd: "Kukularn dorulamas iin kocanza gitti, ama kocanzn yalan
sylemeksizin verebilecei yeni bir bilgi yoktu. Hibir ey bilmiyor nk o. Shad'in
gsterdii yerlere amur atyor, o kadar. Ama yapabilecei ve yapaca uvar: Yarnki
gazetesine Opal'n buraya gelip babasnn sevgilisini ldrdne inandn yazabilir. Ne
gzel bir bomba olur. 'Opal Madvig Babasn Cinayetle Sulad; Senatrn Olunu
ldrdn leri Sryor' Observer 'in ba sayfasndaki maneti grr gibi oluyorsunuz,
deil mi?"
rilemigzler ve solgun bir yzle, Ned Beaumont'unkinden az yukarda duran banne
emi, dinliyordu Eloise Mathews. Rzgrn savurduu yamur, pencerelerle duvarlar
dvyordu. Rusty grltl bir i ekile cierlerini doldurup boaltt.
Ned Beaumont dilini glmseyen dudaklarnn arasna sokup kard, "Opal' bu yzden
buraya getirdi," dedi. "Haber yaynlanana dek konumasn diye. Shad'le adamlarnn burada
olduklarn belki biliyordu, belki de bilmiyordu. Fark etmez. Opal', gazeteler kana dek ne
yaptn kimsenin bilemeyecei bir yere getirdi. Onu kendi isteine karburaya ya da baka
herhangi bir yere gtrecei savnda deilim -bu durumda aptalca bir davran olurdu- ama
bunlarn hepsi gereksiz. Opal babasn yok etmek iin elinden geleni yapmaya zaten hazr."
Opal Madvig fsltyla, ama belirgin bir biimde, "Onu o ldrd," dedi.
Ned Beaumont dik oturup kza bakt. Onu bir an hznle szd, sonra glmsedi, neeli bir
biimde, "Ne yapalm?" dercesine bansallad ve dirseklerinin zerine yasland gene.
Eloise Mathews hayret dolu gzlerle kocasna bakyordu. Kocas oturmutu. Ba neeikti.
Yzn ellerinin arkasna gizlemiti.
Shad O'Rory yeniden bacak bacak stne atp bir sigara kard. "Bitti mi?" diye sordu
usulca.
Ned Beaumont'un srt O'Rory'ye dnkt. Karlk verirken yzn dnmedi: "Hem de
yle bir bitti ki, bilemezsin." Sesi deimemiti, ama yznde birdenbire bir bitkinlik, bir
bezginlik belirdi.
O'Rory sigarasn yakt. "Ee," dedi, "Sonu ne? Size byk bir kazk atma sras imdi bize
geldi, biz de atyoruz. Kz bu elindeki hikyeyle kendiliinden geldi bize. Gelmek istedii iin
geldi. Sen de yle. Sen de, o da ve burdaki herkes, ne zaman isterse, nereye isterse gidebilir."
Ayaa kalkt. "Bense yatmaya gidiyorum. Nerede yatacam, Mathews?"
Eloise Mathews kocasna, "Doru deil bu, Hal," dedi. Bir soru deildi bu.
Mathews'un ellerini yznden ekmesi biraz zaman ald. Konuurken arbalolmay
baard: "Sevgilim, Madvig'e kar olan kantlar, polisin onu hi olmazsa sorguya ekmesini
istememizi hakl karacak kadar gerek. Yaptmz da bu kadar zaten."
"Onu demek istememitim," dedi kars.
"Bak, sevgilim," dedi, "Bayan Madvig geldiinde-" Duraklad, sustu, solgun yz titredi ve
karsnn gzlerindeki bakgrnce yzn elleriyle rtt gene.
BE
Eloise Mathews'la Ned Beaumont alt kattaki geni odadatek balarna, birbirinden birka
adm tedeki koltuklara kurulmu,
minenin nnde oturuyorlard. Kadn ne doru eilmi,
yanmakta olan son kte hznl gzlerle bakyordu. Ned Beaumont bacak bacak stne
atmt. Kolunun tekini koltuun arkalna uzatmt. Puro iip yan gzle kadna bakyordu.
Merdivenler gcrdad ve kadnn kocas yar yola kadar indi basamaklardan. Gmleinin
yakasn karmt, ama onun dnda giyinikti. Hafife gevettii boyunba yeleinin dna
sarkmt. "Yataa gelmez misin, sevgilim?" dedi. "Geceyars oldu."
Kadn kmldamad.
"Bay Beaumont," dedi adam, "Siz-"
Ad sylendiinde, Ned Beaumont yzn merdivenlerde duran adama evirdi; acmasz,
kaytsz bir yzd bu. Mathews'un sesi atlaynca Ned Beaumont ilgisini purosuyla
Mathews'un karsna evirdi gene.
Bir sre sonra Mathews gene yukar kt.
Eloise Mathews gzlerini ateten ayrmadan konutu:"Dolapta biraz viski var. Getirir
misiniz?"
"Tabii." Viskiyi getirdi, sonra iki bardak buldu. "Sek mi?" diye sordu.
Kadn ban"Evet" anlamnda sallad. Soluduka, yuvarlak gsleri giysinin krmz
ipekli kumankmldatyordu.
Ned Beaumont iki barda iyice doldurdu.
Barda eline verilene dek kadn banateten kaldrmad. Kaldrdnda da gzel, ince,
fazlaca boyal dudaklarn yana doru kvrarak hznl bir biimde glmsedi. Atein kzl
yalazlarn yanstan gzleri fazla parlakt.
Ned Beaumont kadna bakp glmsedi.
Kadn bardan kaldrp cilveli bir sesle, "Kocama!" dedi.
Ned Beaumont, "Hayr," dedi ve bardann iindekini ateesavurdu, iki parltlar
kararak alevler frlatt havaya.
Kadn keyifle bir kahkaha atp birden ayaa kalkt ve "Bir iki daha koy," dedi.
Ned Beaumont i
eyi yerden alp bardan doldurdu.
Kadn bardan bann ok stne kaldrp, "Sana!" dedi.
tiler. Kadn titredi.
Ned Beaumont kadnn kollarnn arasndan syrlp hemen ayaa frlad. "Odas nerede?"
diye sordu sert bir sesle.
Dehetten sesi kslan kadn gzlerini krpt.
"Odas nerede?" diye yineledi adam.
Elini kmldatt kadn gszce. "nde," dedi, bouk bir sesle.
Ned Beaumont merdivenlere koup srayarak trmand basamaklar. Merdivenlerin banda
maymunsu Jeff'e rastlad; Jeff, pabular dndagiyinik, imi gzlerini krptrarak
uyanmaya alyordu. Jeff bir elini beline att, brn de Ned Beaumont'u durdurmak iin
uzatt ve "Neler oluyor?" diye hrlad.
Ned Beaumont ileri doru uzanm eli- atlatt, evresinden dolanp sol yumruunu
maymunsu surata gmd. Jeff hrlayarak geriye doru sendeledi. Ned Beaumont yanndan
frlayp yapnn nne doru kotu. O'Rory bir baka odadan karak peinden gitti.
Alt kattan Bayan Mathews'un l iitildi.
Ned Beaumont bir kapy at ve durdu. Mathews yatak odasnda, yerde, bir lambann altna
srtst uzanmt. Az akt ve iinden biraz kan szyordu. Bir kolu yere uzanmt. br
gsnn stndeydi. Duvarn yannda, yere uzanan kolunun iaret ediyormu gibi gsterdii
yerde, kara bir tabanca duruyordu. Pencerenin yanndaki masann stnde, kapa yannda
ters dnm bir mrekkep hokkas, bir kalem ve bir yaprak kt vard. Masann hemen
yaknna ekilmi bir iskemle duruyordu.
Shad O'Rory, Ned Beaumont'u iterek yanndan geti ve yerde yatan adamn zerine eildi.
O, adamn bandayken Ned Beaumont masann stndeki kda hzla bir gz atp cebine
sokuverdi.
eri Jeff girdi, arkasndan da plak Rusty.
O'Rory ayaa kalkp ellerini her eyin bittiini belirten bir hareketle aralad. "Damandan
vurmu kendini," dedi. "Nanay."
Ned Beaumont dnp odadan kt. Aralkta Opal Madvig'le karlat
.
"Ne oldu, Ned'" diye sordu kz, korku dolu bir sesle.
"Mathews kendini vurdu. Sen gidip giyinene dek ben karsyla otururum. eri girme.
Grecek bir ey yok." Aa indi.
Eloise Mathews, sedirin yannda yere uzanm bir karaltyd.
Kadna doru hzla iki adm att, durdu, hesap, souk gzlerini odada gezdirdi. Sonra
kadna yaklat, yanna diz kt ve nabzna bakt. Snmekte olan atein solgun nda
bakabildii kadar yakndan bakt kadna. Hibir uyanklk izi yoktu. Kocasnn masasndan
alm olduu kd cebinden kard, dizlerinin stnde mineye yanapkzl korlarn
nda zerinde yazl olanlar okudu: '
Ben, aada imzas bulunan Keith Mathews, kafamn ve belleimin salam olduu u
srada, vasiyetimi yazyorum.
Tm tanr ve tanmaz mallarm sevgili eim Eloise Braden Mathews'a brakyorum.
Bu vasiyetnamenin tm uygulama ilemlerini Eyalet Merkez Trst irketine emanet
ediyorum.
Bunlar tank olarak adm yazm bulunuyorum.
Tarih
Ned Beaumont kararsz bir glmseyile okumasn kesti ve vasiyetnameyi kez boydan
boya yrtt. Ayaa kalkt, minenin nndeki zgarann arkasna uzanp yrtt kt
paralarn prl prl korlarn zerine brakt. Paralar, bir an iinde parlayp yok oldular.
minenin yannda duran dkme demirden krekle ktlarn kln odunlarn klne
kartrd.
Sonra Bayan Mathews'un yanma dnd, az nce kendi itii bardan iine azck viski
dkerek kadnn bankaldrd ve ikinin birazn zorla kadnn dudaklarnn arasndan dkt.
Opal Madvig alt kata indiinde kadn yar uyanm, ksryordu.
ALTI
Shad O'Rory merdivenlerden indi. Jeff'le Rusty arkasndaydlar. Hepsi giyinmiti.
Yamurluuyla apkasn giymi olan Ned Beaumont kapnn yannda duruyordu.
"Nereye gidiyorsun, Ned?" diye sordu Shad.
"Telefon bulmaya."
O'Rory bayla onaylad. "yi olur," dedi, "ama sana sormak istediim bir ey var." Peinde
yardaklaryla merdivenin dibine dek indi.
Ned Beaumont, "Nedir?" dedi. Elini cebinden kard. O'Rory'yle adamlar elini
grebiliyorlard, ama arkasnda kalan Eloise Mathews'la ona sarlarak oturan Opal Madvig
gremiyorlard. Elinde kk bir tabanca vard. "Bir samalk olmasn diye," dedi Ned
Beaumont. "Acelem var."
O'Rory tabancay grmemi gibiydi, ama yaklamad. Dnceli bir biimde, "Yukarda
masann stnde ak bir mrekkep hokkas, bir kalem, masann yannda da bir iskemle var,
ama yaz yok -tuhaf geldi bu bana."
Ned Beaumont yapmack bir aknlkla glmsedi. "Demek yaz yok, ha?" Geriye, kapya
doru bir adm att. "Gerekten ok tuhaf bir olay. Telefonumu ettikten sonra gelip seninle
saatlerce tartabilirim bu konuyu."
Uzun mavi bir gecelik entarisi giymi, krmz yzl, gvdesi bir fy andran ksa boylu
bir adam kapy at. Ned Beaumont'u kapdan szan kta grnce, "Vay anasn, ne bu
halin?" dedi.
"Telefon," dedi Ned Beaumont.
Krmz yzl adam Ned Beaumont'u sendelerken yakalad. "Gel yle," dedi bouk bir
sesle, "Kimi arayp ne demem gerektiini syle. Sen hibir ey yapacak durumda deilsin."
"Telefon," dedi Ned Beaumont.
Krmz yzl adam ona destek oldu, bir kap ap, "te orada," dedi, "Hem de bizim
karnn evde olmamas senin iin byk ksmet, yoksa o amurlu stnle zor sokard ieri."
Ned Beaumont telefonun nndeki iskemleye kt, ama hemen telefona uzanmad. Mavi
gecelikli adama bakp yzn buruturdu, bitkin bir sesle konutu:"Dar k ve kapy
kapa."
Krmz yzl adam odaya girmemiti. Kapy rtt.
Ned Beaumont ahizeyi eline ald, dirseklerini masaya dayayp kendine destek ederek Paul
Madvig'in numarasn evirdi. Beklerken en az alt kez gzleri kapand, ama her seferinde
zorla at gene -sonunda, konutuu zaman, sesi iyice uyankt.
"N'aber, Paul - Ned... Bo ver onu. Beni dinle. Mathews dere boyundaki evinde kendini
ldrd ve vasiyetname de brakmad... Dinle beni. nemli bu. Bir sr borcu var, ileriyle
kimin uraacan bildirecek bir vasiyetname olmadna gre, mallarna bakacak kiiyi
mahkemenin atamas gerekiyor. Anladn m?.. Evet, iyi bir yargca dsnbu i-Phelps'e
diyelim- bylece de Observer'n seim sonrasna dek ilere karmamasn, ya da bizden yana
olmasn salamoluruz. Anladn m?.. Tamam, tamam, dinle beni imdi. Bu, iin yalnz bir
yz. imdi yaplmas gereken bir ey daha var. Observer sabaha bomba gibi patlayacak.
Engel olman gerek. Phelps'i yataktan kaldr, bir yasaklama emri kart derim -Observer 'de
alanlara gazeteyi bir ay kadar bizim adamlarmzn yneteceini anlatabilene dek ne
gerekiyorsa yap... imdi anlatamam, Paul, ama tam bir bomba ve sen de gazetenin sata
kmasn engellemelisin. Phelps'i kaldr yatandan, birlikte gidip bir gz atn. Bayilere
varmadan saat kadar bir vaktiniz var... Evet... Ne?.. Opal m? yi, canm, iyi. Benimle
birlikte... Evet, getiririm onu da eve... Sen de Mathews olayn eyalet polisine haber verir
misin? Ben imdi oraya dnyorum. Tamam."
Ahizeyi masann stne brakp ayaa kalkt, kapya dek sendeleye sendeleye gitti, iki kez
uratktan sonra kapy amay baard ve arala dt, ama duvar yere kapaklanmasn
engelledi.
Krmz yzl adam koarak yanna geldi. "Yaslan bana, birader, rahat ettireyim seni.
Sedirin zerine bir battaniye attm, stn amurlu diye endie etmemize gerek yok, sen de-"
Ned Beaumont, "Bir araba dn almak istiyorum," dedi. "Mathews'un evine dnmem
gerek."
"len o mu?"
"Evet."
Krmz yzl adam kalarn kaldrp crtlak bir slk ald.
"Araban bana dn verir misin?" diye sordu Ned Beaumont.
"Biraz makul ol, birader. Nasl araba kullanrsn?"
Ned Beaumont sendeleyerek adamdan uzaklat. "Yrrm yleyse," dedi.
Krmz yzl adam gzlerini dikti Ned Beaumont'a. "Hi yrmeyeceksin. Pantolonumu
giyene dek sabrede-bilirsen, ben seni gtrrm oraya, ama daha varmadan geberip
gideceksin, bana kalrsa."
Krmz yzl adam Ned Beaumont'u daha ok tayarak eve gtrdnde, Opal Madvig'le
Eloise Mathews zemin kattaki byk odada birlikteydiler. ki adam kapy vurmadan
girmilerdi. ki kz yan yana, kocaman gzlerle, akn
akn duruyorlard.
Ned Beaumont kendini dostunun kollarnn arasndan kurtarp donuk gzlerle odaya bakt.
"Shad nerede?" diye mrldand.
Opal yantlad: "Gitti. Hepsi gittiler."
"Peki," dedi, glkle konuarak. "Seninle yalnz konumak istiyorum,"
Eloise Mathews ona doru kotu."Sen ldrdn onu!" diye bard.
Ned Beaumont sersemce glerek kollarn dolamaya altkza.
Kz bir lk att ve ak eliyle yzne vurdu.
Ned Beaumont hi eilmeden, dmdz arkast dt. Krmz yzl adam onu yakalamaya
alt, ama yakalayamad. Ned Beaumont yere dtkten sonra hi kmldamad.
7. YARDAKILAR
BR
Senatr Henry peetesini masann stne brakp ayaa kalkt. Ayaa kalktnda,
olduundan daha uzun boylu, daha gen grnyordu. Ufaka bann izgileri, ince kr
salarnn altnda son derece uyumluydu. Yalanm kaslar, soylu yznn dikey izgilerini
daha da belirginletiriyordu, ama sarkklk henz azna ulamamt, gzleri de
etkilenmemiti bundan: derin, gri-yeilrenkteydiler, iri deil, ama parlaktlar ve gzkapaklar
kaskatyd. Ar, aba sonucu elde edildii belli olan bir kibarlkla konutu:"Pauu bir sre
"Yani ey mi demek istiyorsunuz-" bir an duraklad gzleri parlyordu- "Yani tutsak m?"
"Abartyorsunuz, canm," dedi Ned Beaumont umursamazca. "Daha ocuk o. ocuklarn
odalarndan kmalarn yasaklamak olaan bir ceza deil midir?"
Janet Henry aceleyle karlk verdi: "Tabii, tabii. Yalnz-" Kucanda duran ellerine, sonra
da adamn yzne bakt. "Ama niin yle dnyor?"
Ned Beaumont'un sesi de glmseyiigibi, ilgisizdi: "Kim yle dnmyor ki?"
Kz ellerini yanlarna, piyano taburesinin kenarlarna dayayp ne doru eildi. Solgun yz
kararlyd. "Ben de size bunu sormak istiyorum, Bay Beaumont. Byle mi dnyorlar
gerekten?"
Ned Beaumont bayla onaylad. Yz kmltszd.
Kzn, tabureyi kavrayan parmaklarnn boumlar bembeyaz kesilmiti. Kavruk bir sesle
sordu: "Niin?"
Ned Beaumont oturduu sedirden kalkp mineye gitti, purosunun izmaritini ateeatt.
Yerine dndnde uzun bacaklarn st ste atp rahata arkasna yasland. "Kardakiler,
insanlarn byle dnmelerinin siyasal ynden iyi olaca kansnda," dedi. Ne yznde, ne
sesinde, ne de tavrnda bu konuya kar ki
isel bir ilgi duyduunu gsterecek bir iz vard.
Kz alnn krtrd. "Ama, Bay Beaumont, ortada bir kant, ya da kant yerine geebilecek
bir ey yoksa, insanlar niin byle dnsnler?"
Merakla, biraz da keyifle bakt kza. "Var tabii," dedi. "Bildiinizi sanyordum." Bynn
bir yann trnayla dzeltti. "Ortalkta dolaan o imzasz mektuplardan almadnz m?"
Kz birden ayaa frlad. Heyecan sarmtyzn. "Evet, bugn aldm!" diye bard. "Size
gstermek istiyorum-"
Adam usulca glp elini kaldrd. "Zahmet etmeyin. Hepsi birbirine benziyor, ben de bir
sr grdm o mektuplardan. "
Kz yavaa, istemeyerek oturdu gene.
Ned Beaumont, "Eh ite," dedi, "o mektuplar, elini eteini ektirene dek Observern
yazdklar, rakiplerin yayd dedikodular," -incecik omuzlarn silkti- "ellerindeki bir iki
gerekle Paul'a kar baya gzel bir komplo kurdular."
Kz alt dudan dilerinin arasndan kurtarp sordu: "Gerekten de tehlikede mi?"
Ned Beaumont bayla onaylad, sakin, ama kesin bir biimde konutu: "Seimlerde yenilip
kent ve eyalet ynetimi zerindeki etkisini yitirirse, elektrikli sandalyedir sonu."
Kz titredi, titrek bir sesle sordu: "Ama kazanrsa bir tehlike yok, deil mi?"
Ned Beaumont bayla onaylad gene: "Tabii."
Soluu boazna takld kzn. Dudaklar titriyor, szckler sarslarak kyordu azndan:
"Kazanacak m?"
"Sanrm."
"Ve ona kar nekadar kant olursa olsun, fark etmeyecek, hi-" sesi atlad "-hibir
tehlikeyle karlama
yacak, deil mi?"
"Yarglanmayacak," dedi Ned Beaumont. Birdenbire oturduu yerde dikildi. Gzlerini
yumdu, at ve kzn gerili, solgun yzne bakt. Keyifli bir parlt geldi gzlerine, yzne
mutluluk yayld. Gld -yksek sesle deil, ama tam bir keyifle- ve ayaa kalkarak, "Ylann
ta kendisi!" dedi.
Janet Henry kmldamadan duruyor, soluunu tutmu, anlamayan kahverengi gzler ve
bembeyaz, bombobir yzle adama bakyordu.
Ned Beaumont odann iinde rastgele dolamaya balad;mutlu mutlu konuuyordu -kzla
deil, ama arada srada omuzunun stnden bakp glmsyordu ona. "Oyun buydu tabii,"
dedi. "Kz dayanabilecekti Paul'a -kibar davranacakt ona, babasna gerekli siyasal destei
salamak iin, ama her eyin de bir snr vard. Zaten Paul da onu ylesine seviyordu ki,
fazlasna gerek bile yoktu. Ama Paul'un kardeinildrdne karar verip, araya girmezse
cezasz kurtulacan sezince- Tam bir harika. Paul'un kzyla sevgilisi bir olmular, onu
elektrikli sandalyeye gndermeye alyorlar. Gerekten de kadn ynnden ok ksmetli bir
adam." Bir elinde yeilbenekli bir puro vard imdi. Janet Henry'nin nnde durdu,
purosunun ucunu kesti ve sularcasna deil de, onunla bir sr paylayormu gibi konutu: "O
imzasz mektuplar sen gnderdin. Tabii sen gnderdin. Kardeinle Opal'n bulutuklar
odadaki makineyle yazlmlard. Bir anahtar kardeinde vard, bir anahtar da Opal'da. Opal'n
yazmad anlalyor, nk mektuplar onu da etkiledi. Sen yazdn. Polis kardeinin
eyalarn teslim edince anahtar aldn, odaya gizlice gidip yazdn mektuplar. ok gzel."
Dolamaya baladgene. "Anlalan, babann iri yapl birka hastabakc bulmas ve sinir
krizini atlatana dek seni de odana kapamas gerekecek," dedi. "Politikaclarmzn kzlar
arasnda baya yaygn bir hastalk olmaya balad bu, ama seimlerden emin olmamz gerek,
gerekirse her eve bir hasta..." Omuzunun stnden bakp dosta glmsedi kza.
Kz elini boynuna gtrd. Bakaca kmldamad. Konumad.
Adam konutu. "Neyse ki senatr kar kmayacak buna. Yeniden seilmekten baka hibir
ey ilgilendirmiyor onu -ne sen, ne de len olu- Paul'un yardm olmadan da bunu
baaramayacan biliyor." Gld. "Bu ylan roln ondan benimsedin zaten, deil mi?
Babann Paul'dan, sulu olduunu sansa bile, ayrlmayacan biliyordun. Hi deilse
seimler kazanlana dek. Bizim iin, bunun bilinmesinde yarar var."
Purosunu yakmak iin sustuunda, kz konutu. Elini boynundan ekmiti. Elleri
kucandayd. Dimdik, ama kaslmadan oturuyordu. Sesi sakin ve rahatt. "Yalan sylemeyi
beceremem," dedi. "Paul'un Taylor'u ldrdn biliyorum. Mektuplar ben yazdm."
Ned Beaumont yanan puroyu azndan ald, bir kolluklu sedire dnp kzn karsna
oturdu. Yz ciddiydi, ama dmanca deildi. "Paul'dan nefret ediyorsun, deil mi?" dedi.
"Onun Taylor'u ldrmediini sana kantlasam bile ondan nefret edeceksin, deil mi?"
"Evet," dedi kz, kahverengi gzlerini adamn daha koyu gzlerine dikerek. "Galiba yle."
"Sorun bu ite," dedi adam. "Kardeinildrdn sandn iin nefret etmiyorsun ondan.
Ondan nefret ettiin iin kardeinildrdn sanyorsun."
Kz banusulca sallad. "Hayr," dedi.
Alayc alayc gld Ned Beaumont. Sonra sordu: "Babanla tarttn m bu konuyu?"
Kz dudan srd ve yz biraz kzard.
Ned Beaumont gene glmsedi. "Ve o da sana bunun sama olduunu syledi," dedi.
Kzn yanaklarndaki pembelik oald. Bir ey syleyecek oldu, vazgeti.
Ned Beaumont, "Paul kardeinildrdyse, baban bunu biliyordur," dedi.
Kucanda duran ellerine bakp donuk, mutsuz bir sesle konutu kz: "Babamn bilmesi
gerek, ama inanmak istemiyor."
Ned Beaumont, "Bilmesi gerekir," dedi. Gzleri ksld. "Paul ona o gece Taylor ve Opal'la
ilgili bir eyler syledi mi?"
Kz banhayretle kaldrd. "O gece olanlardan haberiniz yok mu?" diye sordu.
"Hayr."
"Taylor ve Opal'la hi ilgisi yoktu," dedi. Szckleri azndan karmann heyecanyla
birbirine kartryordu. "O gece-" Yzn kapya evirip kk bir tkrtyla azn kapad.
Kapnn ardndan tok kahkahalar ve yaklaan ayak sesleri iitiliyordu. Yeniden, aceleyle Ned
Beaumont'a dnd ve yalvarrcasna ellerini kaldrd. "Anlatmam gerek," diye fsldad, iten
ve endielibir sesle. "Yarn grebilir miyiz?"
"Evet."
"Nerede?"
"Benim evimde?" diye sordu adam.
Kz banhzla evet anlamna sallad. Senatr Henry'yle Paul Madvig odaya girmeden, Ned
Beaumont'un adresini fsldayacak, kzn da, "Saat ondan sonra, olur mu?" diyecek vakitleri
oldu.
K
Paul Madvig'le Ned Beaumont, Henry'lere saat on otuzda iyi geceler dilediler, kahverengi
bir arabaya bindiler ve Madvig arabay Charles Sokandan aa srmeye balad. yz
metre kadar gittikten sonra Madvig mutlulukla i ekti, "Vallahi, Beaumont," dedi, "Janet'le
senin byle iyi anlamanz beni nasl sevindiriyor, bilemezsin."
Ned Beaumont, sarn adama yan gzle bakarak, "Ben kiminle olsa anlarm," dedi.
Madvig gld. "Yaa," dedi. "Zor anlarsn."
Ned Beaumont'un dudaklarna ince, gizemli bir glmseyigeldi. "Yarn seninle grmek
istediim bir konu var," dedi. "yle, ikindi zeri diyelim, nerelerde olacaksn?"
Madvig arabay in Sokana evirdi. "Dairede," dedi."Yarn ayba. Niin imdi
sylemiyorsun? Daha erken." M
"Syleyeceklerimin hepsini bilmiyorum uanda. Opal nasl?"
"yi," dedi Madvig ask bir suratla, sonra bard: "Yahu, keke kzabilsem ocukcaza.
imi ok kolaylatrrd." Bir trafik lambasn getiler. Birdenbire, "Gebe deil," dedi.
Ned Beaumont bir ey demedi. Yznden hibir ey belli olmuyordu.
Tahta Kulbe kulbne yaklarken, Madvig arabay yavalatt. Yz kzarmt. Ksk bir
sesle sordu: "Ne dersin, Ned? Onun" -grltyle ksrd- "metresi oldu mu dersin? Yoksa
ocuka bir ilikimiydi?"
Ned Beaumont, "Bilmiyorum," dedi. "lgilenmiyorum. Ona sormasan da iyi edersin, Paul."
Madvig arabay durdurup bir an gzlerini dmdz ileriye dikip oturdu. Sonra yeniden
ksrd ve alak, ksk bir sesle konutu: "Kt bir adam deilsin sen', Ned."
"He ya," diye onaylad Ned Beaumont arabadan inerlerken.
Kulbe girip ikinci katta, Valinin merdiven banda asl resminin altnda, birbirlerinden
ayrldlar.
Ned Beaumont, be adamn ak poker oynadklar, kiinin de onlar seyrettii arkadaki
kk bir odaya girdi. Oyuncular ona masada bir yer atlar. Saat te daldklarnda drt
yz dolar kadar kazanmt.
"O gece evinizde neler olduunu bilmiyorum," dedi Ned Beaumont. "Bana anlatmad."
Kz birden ne doru eilip sordu: "Bir ey gizlemek istediini, gizleyecek bir eyi
olduunu gstermez mi bu?"
Ned Beaumont omuz silkti. "yle olsa ne olacak?" Sesi heyecansz, ilgisizdi.
Kz alnn krtrd. "Ama anlamanz gerek... -Neyse, imdilik brakalm bunu. Olanlar
anlataym, kendiniz karar verin." Gene ne eilmi, scak, kahverengi gzlerini adamn
yzne dikmiti. "O akam yemee geldi; onu yemee ilk armzd."
"Biliyorum," dedi Ned Beaumont. "Kardeiniz de orada yoktu."
"Taylor yemek masasnda yoktu," diye dzeltti kz, "ama yukarda, odasndayd. Sofrada
yalnz babam, Paul ve ben vardk. Taylor yemee dar gidecekti. Paul -Paul'la birlikte
yemek istemiyordu, nk Opal yznden atmal rd."
Ned Beaumont souka, ama dikkatle dinleyerek, bayla onaylad.
"Yemekten sonra Paul'la ben ksa bir sre o -dn akam konutu
umuz o odada bir an
yalnz kaldk ve birden kollarn dolayp pt beni."
Ned Beaumont gld; grltl bir kahkaha deildi bu, ama neesinden kendini tutamad
belliydi.
Janet Henry hayretle bakt ona.
Gln deitirdi, glmseyerek, "Balayn," dedi. "Devam edin. Niin gldm
sonra anlatrm." Ama kz konumasn srdrecekken araya girdi. "Durun. Sizi perken bir
ey syledi mi?"
"Hayr. Daha dorusu, sylemiolabilir, ama ben bir ey anlayamadm." Yzndeki
aknlk artyordu. "Niin sordunuz?"
Ned Beaumont gene gld. "Kadn etiyle ilgili bir eyler sylemesi gerekirdi. Aslnda,
benim suum olsa gerek. Seimlerde babanz desteklememesini, babanzn onun desteini
elde etmek iin sizi yem olarak kullandn, ylesine satn alnmaya razysa da istediini
seimlerden nce elde etmezse hava alacan sylemitim."
Kz gzlerini kocaman at; gzlerindeki aknlk azalmt.
"Ayn gn leden sonrayd bu, ama szlerime inandramayacam biliyordum," dedi Ned
Beaumont. Alnn krtrd. "Ne yaptnz ona? Sizinle evlenmek istiyordu, size kar byk
sayg falan duyuyordu, byle zerinize saldrmas iin iyice tersine gitmi olmanz gerekir."
"Hibir ey yapmadm," diye yavaa karlk verdi kz. "Kolay bir gece olmamtoysa.
Hibirimiz huzurlu deildik. Sanyordum ki -yani onu elendirmek zorunda kalmaktan
holanmadm belli etmemeye altm. O da huzursuzdu, biliyorum; galiba -o utanc- yani
belki de sizin hakl olduunuzu dnmek onu-" Szlerini, ellerini darya doru hafife
sallayarak tamamlad.
DRT
Janet Henry ayrldktan sonra Ned Beaumont telefona gitti, bir numara evirip konutu:
"Alo, ben Ned Beaumont. Bay Madvig geldi mi?.. Gelince onu aradm ve grmek
istediimi syler misiniz?.. Evet, teekkr ederim."
Kol saatine bakt. Saat biri biraz geiyordu. Bir puro yakp pencerenin nne oturdu,
purosunu ierek sokan karsndaki gri kiliseyi seyretti. fledii dumanlar camdan dnp
bann zerinde gri bulutlar oluturuyordu.
Dileri puronun ucunu eziyordu. Telefonu alana dek, on dakika kadar oturdu orada.
Telefona gitti. "Alo... Evet, Harry... Tabii. Neredesin?.. Geliyorum oralara. Beni orada
bekle... Yarm saat... Tamam."
Purosunu mineye att, apkasyla paltosunu ald, dar kt. Uzunca bir sre yryp bir
lokantaya girdi, bir lokma bir ey yedi, bir fincan kahve iti, sekiz yz metre daha yryp
Majestik adnda kk bir otele girdi, onu Ned diye aran ve nc yar zerine neler
dndn soran ksa boylu bir delikanlnn ynettii asansrle drdnc kata kt.
Ned Beaumont dnp, '"Lord Byron alr herhalde ncy," dedi.
Asansrc, "inallah yanlyorsundur," dedi. "Ben 'Pipe-organ'a yatrdm."
Ned Beaumont omuz silkti. "Belki, ama handikap ok fazla." 417 numaral odaya gidip
kapy vurdu.
stnde bir gmlekle Harry Sloss at kapy. Otuz beyalarnda, solgun, ablak yzl,
salar dkk bir adamd. "Tam zamannda geldin," dedi. "Girsene."
Sloss kapy rttkten sonra Ned Beaumont sordu: "Sorun nedir?"
Tknaz adam yataa gidip oturdu. Ned Beaumont'a bakarak endielibir tavrla yzn
ekitti. "Durumu pek iyi grmyorum, Ned."
"Neyi pek iyi grmyorsun?"
"Ben Ferriss'in bu sorunu Vilayet'e gtrmesini."
Ned Beaumont sinirli bir biimde, "Peki," dedi. "Azndan kar u baklay da neden sz
ettiini anlayaym."
Sloss solgun, geni alnn kaldrd. "Bir dakika, Ned, anlataym. Sen dinle, yeter." Elini
cebine sokup sigara arad, ezik, buruuk bir paket kard. "Henry veledinin nalland akam
hatrlyor musun?"
Ned Beaumont kaytszca, "Eee?" dedi.
"Sen oraya, yani kulbe vardnda, Ben Ferriss'le ben yeni gelmitik, hatrlyor musun?"
"Evet."
"Paul'a yardmc olmak istiyorsan, Farr'a gidip aalarn altndaki o adamlar tanyamadn,
bulunduun arabadaki kimsenin tanmasnn da olanakszln anlatrsn."
"Peki, yle yaparm," dedi hemen Sloss, "Ama dinle, Ned, benim de bu iten bir eyler
kazanmam gerek. Rizikoya giriyorum, stelik de -anlarsn ya."
Ned Beaumont bayla onaylad. "Seimden sonra sana rahat bir i ayarlarz, yle gnde bir
iki saat falan uraacan bir ey."
"Ama o-" Sloss ayaa kalkt. Yeilbenekli solgun gzleri endieliydi. "Bak, Ned, ok
zrtm. Onun yerine imdiden biraz mangr versen? ok daha iime yarar."
"Belki. Paul'a bir soraym."
"Ne olur, Ned. Bir telefon edip haber edersen..."
"Tabii. Hadi eyvallah."
BE
Ned Beaumont, Majestik Otelinden kp Vilayete, Basavcnn brosuna gitti ve Bay
Farr'la grmek istediini syledi.
Konutuu ablak yzl delikanl d brodan kp bir an sonra zr diler.bir tavrla geri
geldi. "Kusura bakmayn, Bay Beaumont, ama Bay Farr dar km."
"Ne zaman dnecek?"
"Bilmiyorum. Sekreteri haber brakmadn syledi."
"Peki yleyse. Gidip brosunda bekleyeyim biraz."
Ablak yzl olan yolunu kesti. "Ama olmaz ki-"
Ned Beaumont en sevimli glmseyiini sundu olana ve sordu: "Bu iten holanmyor
musun yoksa, evlat?"
Delikanl duraklad, biraz yerinde kmldad, sonra Ned Beaumont'un nnden ekildi. Ned
Beaumont kk aralktan yryp Farr'n odasnn kapsn at.
Farr oturduu yerden bankaldrp ayaa frlad. "Sen miydin o gelen?" diye bard.
"Allah kahretsin o olan. Hibir iibeceremiyor. Bay Bauman diye biri aryor, dedi."
"nemi yok," dedi Ned Beaumont. "Geldim ya."
Basavcnn elini skmasna ve bir koltua yneltmesine izin verdi. Oturduklarnda,
tembelce sordu: "Ne var, ne yok?"
"Hii." Farr, baparmaklarn yeleinin ceplerine sokarak koltuunu ileri geri sallad. "Hep
ayn iler, ben de koum
aktan bktm."
"Seim ileri nasl gidiyor?"
"Daha iyi olabilirdi." -Basavcnn kavgac, kpkrmz yzne bir glge dt- "Ama
herhalde baaracaz."
Ned Beaumont'un sesindeki tembellik gitmemiti. "Ne oldu ki?"
"u bu. Hep bir eyler oluyor. Ama siyaset byledir, ne yaparsn?"
"Benim -ya da Paul'un- yardm etmek iin yapabileceim bir ey var m?" diye sordu Ned
Beaumont, sonra da Farr ksa, kzl salarla kapl kafasn salladktan sonra ekledi: "Paul'un
Henry cinayetiyle ilgili olduu sylentileri mi en nemli sorunun?"
Farr, yzne gelen korkulu parlty gzlerini krparak yok etti. "Eh," dedi temkinli bir
biimde, "Bu cinayeti oktan zm olmamz gerektii kans yaygn. Sorunlardan biri bu belki de en nemlisi."
"Son grtmzden beri bir yenilik var m? Yeni bir eyler buldun mu?"
Farr bansallad. Gzleri endieliydi.
Ned Beaumont souk souk glmsedi. "Baz konular hl ardan alyor musun?"
Basavc koltuunda huzursuzca kaykld. "Evet, tabii, Ned."
Ned Beaumont bu sz beenmi gibi bansallad. Alayc bir parlt vard gzlerinde.
Kkrtc bir sesle sordu: "Ben Ferris hikyesi de ardan aldn konulardan biri mr
Farr'n kt az alp kapand. Dudaklarn birbirine srd. nceleri ak
nlkla byyen
gzleri duygusuzlaverdi. "Ferris'in anlattklarndan bir ey kar m kmaz m bilmiyorum,
Ned," dedi. "Sanmyorum. Sana szn edecek kadar bile nem vermedim anlattklarna."
Ned Beaumont alayc bir biimde gld.
Farr, "Bilirsin," dedi, "Senden ya da Paul'dan nemli bir eyi gizlemem sz konusu deil.
Bilirsiniz beni."
"Sinirlerin bozulmadan nce de tanrdk seni," dedi Ned Beaumont. "Ama olsun. Ferris'le
birlikte o gn ara-, bada olan adam istiyorsan, Majestik Otelinde, 417 numaral odada
bulabilirsin."
Farr masasndaki yeilkalem takmna, yana yatk iki dolmakalemin arkasnda elinde bir
uak tutan plak kiiye bakyordu. Yz imiti. Hibir ey demedi.
Ned Beaumont ince dudaklarla glmseyerek oturduu yerden kalkt. "Paul hep yardm
etmek ister ocuklara," dedi. "Tutuklanp Henry cinayeti iin yarg nne ksa bir ieyarar
m dersin?"
Farr gzlerini yeilkalem takmndan ayrmad. nat bir sesle konutu:"Paul'a ne yapmas
gerektiini sylemek bana dmez."
"ok iyi bir dnce!" diye bard Ned Beaumont. Masann yanndan, yz basavcnn
kulana iyice yanaana dek eilip bir giz veriyormuasna alak sesle konutu: "O
dncenin yanna bir tane daha gelmesi gerekiyor: Paulun sana yapman sylemedii eyleri
yapmak da sana dmez."
Srtarak dar kt, ama ktktan sonra srtmay brakt.
8. YOL AYRIMI
BR
Ned Beaumont, zerinde Dou Eyalet Yap ve Taahht irketi yazl kapy at, ierideki
masalarn bana oturmuiki gen bayan selamlad, yarm dzine kadar adamn oturduu
daha geni bir odaya geip onlarla ksaca konutu, sonra zerinde zel yazl bir kapy at.
Eski bir alma masasnn banda,yannda saygyla duran ufak tefek bir adamn getirmi
olduu ktlar kartrmakta olan Paul Madvig'in oturduu drt ke odaya girdi.
Madvig bankaldrp, "Merhaba Ned," dedi. Ktlar yana itip ufak tefek adama, "Bu
boklar sonra getir," dedi.
Ufak tefek adam ktlar toparlayp "Bastne, efendim," sonra da, "Naslsnz, Bay
Beaumont?" dedi ve odadan kt.
Madvig, "Zor bir gece geirmiebenzersin, Ned," dedi. "Neler yaptn? Otursana."
Ned Beaumont paltosunu karmt. Bir iskemlenin zerine brakt, stne apkasn koyup
bir puro kard. "Yoo, iyiyim. Ne var ne yok?" Eski masann bir kesine oturdu.
"Gidip u M'Laughlin'le bir konusan," dedi sarn adam. "Onunla olsa olsa sen ba
edersin."
"Olur. Nesi var?"
Madvig yzn ekitti. "Kimbilir? Ayarladm sanyordum, ama biraz sinsilik ediyor galiba."
Ned Beaumont'un koyu gzlerinde karanlk bir parlt belirdi. Sarn adama bakarak,
"Demek o da, ha?" dedi.
Madvig bir an dndkten sonra usulca sordu: "Ne demek istiyorsun, Ned?"
Ned Beaumont, bakabir soruyla karlk verdi: "Btn ileristediin gibi yryor mu?"
Madvig iri omuzlarn sabrszca oynatt, ama baklarndaki parlaklk deimedi: "O kadar
da kt deil," dedi. "Gerekirse M'Laughlin'in oylar olmadan da idare ederiz."
"Belki." Ned Beaumont'un dudaklar incelmiti. "Ama habire oy yitirirsek byle
kazanamayz seimi." Puroyu aznn kenarna yerletirip konumasnsrdrd: "Biliyorsun,
durumumuz iki hafta nceki kadar iyi deil."
Madvig masasna oturan adama bakp anlayla glmsedi. "Yahu, amma da adamsn be,
Ned. Durum sana iyi grnmez mi hi?" Karlk beklemeden sakince srdrd konumasn:
"Belli bir dnemde batyormu gibi grnmeyen tek bir seim kampanyas bilmiyorum. Ama
hep de dzelir iler."
Ned Beaumont purosunu yakyordu. Dumann savurup konutu: "Her zaman dzelecekleri
anlamna gelmez bu." Purosunu Madvig'in gsne doru uzatt. "Taylor Henry'nin
ldrlmesi olay ivedilikle akla kavumazsa, kampanya konusunda endie duymana hi
gerek kalmayacak. Kim kazanrsa kazansn, battn demektir."
Madvig'in mavi gzleri donuklat. Yznde baka hibir deiiklik yoktu. Sesi de
deimedi."Ne demek istiyorsun, Ned?"
"Kentte herkes onu senin ldrdn sanyor."
"yle mi?" Madvig elini enesine gtrp dnceli dnceli ovuturdu. "Endielenme o
konuda," dedi. "Benimle ilgili kan ilk sylenti deil bu."
Ned Beaumont hafife glmseyip yapmack bir hayranlkla sordu: "nceden bana
gelmeyen hibir ey yok mu senin? Elektrikli oktedavisi yapld m hi sana?"
Sarn adam gld. "Hi de niyetim yok," dedi.
"Pek uzanda saylmazsn u anda, Paul," dedi Ned Beaumont usulca.
Madvig gene gld. "Hay Allah!" dedi.
Ned Beaumont omuz silkti. "inok deil, deil mi?" diye sordu. "Bu samalklarla vaktini
almyorum ya?"
"Dinliyorum seni," dedi Madvig. "Seni dinlemekle zarar etmedim hi, imdiye dek."
"Saolunuz, efendim. M'Laughlin niin yan izmeye alyor dersin?"
Madvig bansallad.
"Ayvay yediini dnyor," dedi Ned Beaumont. "Herkes polisin Taylor Henry'yi
ldreni bulmaya almadn, bunun nedeninin de onu senin ldrdn olduu sanlyor.
M'Laughlin de bunun seimlerde yenilmen iin yeterli neden olduunu sanyor."
"yle mi? Bu kenti benim yerime Shad'in ynetmesinin daha iyi olacan m dnyorlar?
Bir cinayet ilediimin dnlmesi Shad'in alnn daha ak m yapar sanyorlar? "
Ned Beaumont sarn adama bakp yzn ekitti. "Sen ya kendini aldatmaya alyorsun,
ya da beni. Shad'in alnnn akyla bunun ne ilgisi var? O adaylarn aka desteklemiyor ki.
Ama sen aktasn ve bu cinayeti rtbas etmekle sulanan kiiler de senin adaylarn."
Madvig elini gene enesine gtrp dirseini masaya dayad. Yakkl, salkl yznden
hibir ey okunmuyordu. "Bakalarnn ne dndnden ok sz ettik, Ned," dedi. "imdi
de senin dndklerinden sz edelim. Sen de benim ayvay yediimi mi dnyorsun?"
"Herhalde yedin," dedi Ned Beaumont alak, gvenli bir sesle. "Kan kmldatmazsan da
yiyecein kesin." Glmsedi. "Ama adaylarn gene de kazanrlar herhalde."
"Bunu," dedi Madvig souk bir sesle, "aklaman gerekir."
Ned Beaumont eilip masann yannda duran tuntan tkrk hokkasna purosunun kln
zenle silkti. Sonra da duygusuz bir sesle konutu:"Madik atacaklar sana."
"yle mi?"
"Niin olmasn? Serseri takmnn ounu Shad elinden ald, buna izin verdin. Seimi
kazanmak iin saygdeer insanlara, st tabakalara gveniyorsun. Onlar da ekiniyorlar. Senin
adaylarn da byk bir numara ekip seni adam ldrmek suundan tutuklayacaklar ve
saygdeer vatandalar -yasalara kar kt zaman patronlarn bile tutuklamaktan
ekinmeyen soylu yetkililere hayran kalarak- bir an nce sandk banagidip bu kahramanlar
drt yllna daha semek iin birbirlerini yiyecekler. ocuklar sulamana da hi gerek yok.
Byle yaparlarsa keyi dneceklerini, yapmazlarsa da isiz kalacaklarn biliyorlar."
Madvig elini enesinden ekip sordu: "Bana ballklarna pek gvenmiyorsun galiba, yle
mi, Ned?"
Ned Beaumont glmsedi. "Sen ne kadar gveniyorsan, ben de o kadar gveniyorum," dedi.
Glmseyiiyok oldu. "Bunlar varsaym deil, Paul. Farr' grmeye gittim bugn leden
sonra. Kapy krp girmem gerekti yanna. Cinayeti kurcalamadn sylemeye altbana.
Bulduklarn benden gizlemeye alt. Sonra da sustu." Aalayc bir biimde bzd azn.
"Farr: Sustal maymun gibi oynattm adam."
"Ama bir tek Farr," diye sze balad Madvig.
Ned Beaumont szn kesti. "Yalnz Farr'sa, durum kt. Rutledge, Brody, hatta Rainey
bile tekbana seni kazklamaya alabilirler, ama Farr yapyorsa, brlerinin de onu
desteklediinden emin olabilirsin." Sarn adamn kmltsz yzne bakarak alnn krtrd.
"Bana inanmaktan ne zaman istersen vazgeebilirsin, Paul."
Madvig, enesine gtrd eliyle umursamaz bir hareket yapt. "Vazgeince haber veririm
sana," dedi. "Nasl oldu da Farr'a uradn?"
"Harry Sloss arad beni bugn. Anladm kadaryla Ben Ferris'le birlikte seni in
Sokanda Taylor Henry'yle tartrken grmler - ya da grdklerini sylyorlar." Ned
Beaumont sarn adama hibir ey belli etmeyen gzlerle bakyordu ve sesi de kaytszd.
"Ferris bunu Farr'a anlatm. Harry de Farr'a gitmemek iin para istedi. Bak ite, kulbnn
iki yesine daha malm olmu. Farr'n sinirlerinin bozulduunun oktandr farkndaydm, bir
kenarna vurdu."
Ned Beaumont bayla onaylad. Yz birdenbire duygusuzlavermiti, yalnz byk bir
dikkatle Madvig'in dediklerini dinliyordu. Yznn duruunauyan keskin bir sesle sordu:
"Bastona ne oldu?"
"Paltoma sarp gtrdm, sonra da yaktm. ldn fark ettikten sonra, kulbe giderken,
bir de baktm baston elimde, ben de paltomun iine gizledim, sonra da yaktm."
"Nasl bir bastondu?"
"Kaba, kahverengi, ar bir baston."
"Ya apkas?"
"Bilmiyorum, Ned. Herhalde bandan utu, sonra da birisi ald."
"apkas vard, deil mi?"
"Evet, tabii."
Ned Beaumont bynn bir yann trnayla okad. "Sloss'la Ferris'in arabasnn
yannzdan getiini fark ettin mi?"
Madvig bansallad. "Hayr, ama gemi olabilirler."
Ned Beaumont sarn adama bakarak alnn krtrd. "Bastonu alp yakmakla ve bunu
imdiye dek gizli tutmakla, sonra da kamakla iyice batrdn ileri," diye mrldand. "Oysa
kendini savunduun apakt."
"Biliyorum, ama yle olmasn istemiyordum, Ned," dedi Madvig bouk bir sesle. "Janet
Henry'yi mrmde hibir eyi istemediim kadar ok istiyorum; ama bu bilinirse -kaza bile
olsa- nasl elde edebilirim onu?"
Ned Beaumont, Madvig'in yzne gld. Ksk, ac bir glt bu. "imdikinden daha
ansl olurdun," dedi.
Madvig gzlerini dikti, ama bir ey demedi.
Ned Beaumont, "Bandan beri onu senin ldrdn dnyor," dedi. "Senden nefret
ediyor. Seni elektrikli sandalyeye gndermek iin urayor. Saa sola imzasz mektuplar
gndererek kukularn senin zerinde toplanmasna ilk neden olan o. Opal' sana dman eden
de o. Evime gelip kendisi anlatt bunlar bana, nk beni de sana dman etmeye alyor."
Madvig, "Yeter," dedi. Gzleri souk birer halka gibi, dimdik, irikym, sarn bir adamd.
"Nedir, Ned? Sen de mi onu istiyorsun, yoksa-" Aalayc bir hareketle szn yarm
brakt. "Fark etmez." Baparmayla kapy gsterdi. "k dar, aalk herif. Yollarmz
burada ayrlyor."
Ned Beaumont, "Szm bitirince karm," dedi.
Madvig, "Ben sana k dediim zaman karsn," dedi. "Beni inandracak hibir ey
syleyemezsin. nandm hibir ey sylemedin. Bundan sonra da syleyemeyeceksin."
Ned Beaumont, "Peki," dedi. apkasyla paltosunu alp dar kt.
K
Ned Beaumont evine gitti. Yz solgun ve askt. Yanndaki masaya bir bardakla bir i
e
Bourbon viskisi alarak geni krmz koltuklardan birine oturdu, ama imedi. Kara
ayakkablarna kt kt bakarak trnaklarn kemirdi. Telefonu ald. Gidip amad, ikindi
ilerledike, odadaki gndz dalmaya balad. Kalkp telefona gittiinde oda
alacakaranlkt.
Bir numara evirdi. Sonra: "Alo, Bayan Henry'le grmek istiyorum, ltfen." Sessizce slk
alarak geirdii ksa bir sreden sonra, "Alo," dedi, "Bayan Henry?.. Evet... Az nce Paul'a
her eyi anlattm sizinle ilgili... Evet, haklymsnz. Yapacan sylediiniz eyi yapt..."
Gld. "Biliyordunuz. Bana yalanc diyeceini, beni dinlemek istemeyeceini, beni kap
dar edeceini sylemitiniz, hepsini de yapt... Yok, yok, nemli deil. Olaca vard...
Yok, gerekten... Evet, olduka kesin. Geri alnmas olanaksz szler harcand... Evet, btn
gece evdeyim galiba... iyidir... Peki. Allahasmarladk."
Kendine bir bardak viski koyup iti. Sonra karanlk yatak odasna girdi, alar saatini saat
sekize kurdu ve soyunmadan srtst yatana uzand. Bir sre tavan seyretti. Sonra, saat
alana dek, dzensiz soluklar alp vererek uyudu.
Uykulu uykulu yatandan kalkarak klar yakt, banyoya girip elini yzn ykad, temiz
bir gmlek giydi, sonra da oturma odasndaki minede bir ateyakt. Janet Henry gelene dek
gazete okudu.
Kz geldiinde ok heyecanlyd. Gelir gelmez, grmelerinden Paul'a sz edeceini
nceden bilmediini, niyetinin byle bir durum yaratmak olmadn syledi, ama
gzlerindeki heyecan apakt ve zr dilemek iin ne zaman bir ey sylemeye kalksa,
dudaklarn glcklerin sarmasna engel olamyordu.
"nemli deil," dedi Ned Beaumont. "Nasl sonulanacan nceden bilseydim de byle
davranmak zorunda kalrdm. Aslnda, kendim de, iin iin byle olacan biliyordum,
galiba. yle bir ey, ite. Siz bana byle olacan sylemiolsaydnz, aksini kantlamak iin
atlrdm hemen."
Kz ellerini uzatt. "ok sevindim," dedi. "Duygularm gizlemeye almayacam."
"Kusura bakmayn," dedi Ned Beaumont kzn ellerini tutarak, "Ama bu iin bam
a
gelmemesi iin hibir aba harcamazdm zaten."
Kz, "Hakl olduumu biliyorsunuz imdi," dedi. "Taylor'u o ldrd." Gzlerinde sorular
vard.
"Olanaksz," dedi. "Btn eyalarn geenlerde elden kardk, zaten ka apkas olduunu
kimsenin kesinlikle bildiini sanmyorum."
Ned Beaumont omuz silkti. "Bunun pek bir iimize yarayacan zaten sanmyordum," dedi.
"br de bir baston. Evden kayp bir baston -kardeinizin ya da babanzn- var m? zellikle
ar, kaba bir baston..."
"Babamn olacak," dedi kz heyecanla, "Ve sanyorum hl orada."
"Bir bakn bakalm." Baparmann trnan srd. "Yarna dek bu kadar iyeter size;
belki bir de Paulla aranzn nasl olduunu renebilirseniz..."
"Nedir?" diye sordu kz. "Yani baston konusu, demek istiyorum." Heyecanla ayaa kalkt.
"Paul kardeinizin ona o bastonla saldrdn, elinden alrken de bastonun kafasna
arptn anlatt. Bastonu sonradan da gtrp yakm."
"Babamn bastonlarnn hepsinin yerinde olduundan eminim," diye bard kz. Yz
bembeyazd, gzleri kocaman almt.
"Taylor'un bastonu yok muydu"
"Yalnz gmsapl, siyah bir bastonu vard." Elini Ned Beaumont'un bileine koydu.
"Bastonlarn hepsi oradaysa, demek olacak ki-"
"Bir ey demek olabilir," dedi Ned Beaumont, elini kzn elinin stne koyarak. "Ama
aldatmaca yok."
"Bana gvenebilirsiniz," diye sz verdi kz. "Sizin yardmnz ne kadar istediimi, elde
ettiime de ne kadar sevindiimi bir bilseydiniz, bana gvenebileceinizi anlardnz."
"Umarm yledir." Elini kzn elinden ekti.
Evinde yalnz kalnca, Ned Beaumont, yz gergin, gzleri parlak, bir sre odada volta att.
Ona yirmi kala kol saatine bakt. Sonra paltosunu giyip Majestik Oteline gitti, ama Harry
Sloss'un ktn sylediler. Otelden ayrld, bir taksi evirip bindi, "Bat Yolu Lokantas,"
dedi.
Bat Yolu Lokantas drt kebeyaz bir yapyd -karanlkta gri grnyordu- ve belediye
snrlarnn be kilometre kadar dnda,yoldan biraz uzakta, aalarn arasndayd. Zemin
katnda l llambalar yanyordu ve yapnn nnde yarm dzine kadar araba duruyordu.
Yapnn solundaki uzun bir sundurmann altnda baka arabalar vard.
Kapcy dosta selamlayan Ned Beaumont kiilik bir orkestrann grltyle ald ve
sekiz-on kiinin dans ettii geni bir yemek odasna girdi. Masalarn arasndaki yoldan geti,
dans pistinin evresini dolatve odann bir kesindeki barn nnde durdu. Barn
DRT
Kapnn zili uyandrd Ned Beaumont'u. Hafife ksrerek uykulu uykulu yataktan kalkt,
sabahln ve terliklerini giydi. alar saatine gre dokuzu biraz geiyordu. Kapya gitti.
Janet Henry zr dileyerek ieri girdi. "ok erken olduunu biliyorum, ama bir dakika daha
sabredemezdim. Dn gece durmadan telefonla aradm sizi, bulamaynca da gzme uyku
girmedi. Babamn btn bastonlar yerinde. Bakn, demek yalan sylemi."
"O ar, kaba, kahverengi olan da orada m?"
"Evet. Binba Sawbridge'in skoya'dan getirdii baston o. Babam hi kullanmaz, ama
orada duruyor." Sevinle glmsedi Ned Beaumont'a.
Adam gzlerini uykulu uykulu krptrp parmaklarn salarnn arasnda gezdirdi.
"yleyse doru, yalan sylemi,"dedi.
"Dn akam eve dndmde de oradayd," dedi kz.
'Paul mu?"
"Evet. Ve evlenmemizi nerdi."
Ned Beaumont'un gzlerindeki uyku yok oldu. "Onunla olan kavgamdan sz etti mi?"
"Tek sz etmedi."
"Siz ne dediniz?"
"Taylor'un lmnn zerinden henz nianlanacak kadar zaman gemediini, ama ret de
etmediimi syledim; 'szletik' dedikleri durumdayz galiba."
Ned Beaumont kza merakla bakt.
Kzn yzndeki neeyok oldu. Elini adamn koluna koydu. Sesi biraz atlad. "Ltfen,
tmden yreksiz olduumu dnmeyin," dedi, "Ama -ama yle ok istiyorum ki o- o
kararlatrdmz yapmay, baka her ey -nasl diyeyim- ok nemsiz geliyor."
Adam dudaklarn slatp ar, usul bir sesle, "Nefret ettiiniz kadar sevseydiniz onu,
kimbilir ne durumda olurdu," dedi.
Kz ayan yere vurup bard: "yle demeyin! Bir daha hi yle konumayn!"
Ned Beaumont'un alnnda sinirli kk krklklar belirdi ve dudaklar bzld.
"Ltfen," dedi kz piman bir sesle. "Dayanamyorum."
"Balayn. Kahvalt ettiniz mi?"
"Hayr. Haberi bir an nce vermek istedim."
"Gzel. Birlikte ederiz. Ne istersiniz?" Telefona yrd.
Kahvalty smarladktan sonra banyoya gidip dilerini fralad, ellerini yzn ykayp
salarn tarad. Oturma odasna dndnde kz apkasyla mantosunu karm,
minenin
banda sigara iiyordu. Bir ey syleyecek oldu kz, ama telefon alnca sustu.
Ned Beaumont telefona gitti. "Alo... Evet, Harry, uradm ama yoktun... Sana -biliyorsun- o
akam Paulla grdn adamdan sz etmek istiyordum. Banda
apka var myd?.. Vard,
yle mi? Emin misin?.. Elinde bir de baston var myd?.. Tamam... Hayr, Harry, o konuda
Paul'dan bir ey karamadm. Kendin grsen daha iyi olur... Evet... Eyvallah."
Telefonun bandan kalktnda Janet Henry ona merakl gzlerle bakyordu.
"O gece kardeiniPaulla konuurken grdn syleyen iki kiiden biriydi bu," dedi Ned
Beaumont. "apkay grm,ama baston grmemi. Amakaranlkm, bu ki i adam da
arabayla geiyorlarm.Her eyi apak grdklerini sylemek g."
"apkayla niin byle ilgileniyorsunuz? ok mu nemli?"
Ned Beaumont omuz silkti. "Bilmiyorum. Ben yalnzca amatr bir hafiyeyim, ama yle ya
da byle bir anlam olabilir gibi geliyor bana."
"Dnden beri yeni bir ey renebildiniz mi?"
"Hayr. Gecenin bir blmn Taylor'un eski oynalarndan birine iki smarlamakla
geirdim, ama yeni hibir ey kmad."
"Tandm biri mi?" diye sordu kz.
Ned Beaumont bansallad, sonra birden kza bakarak, "Opal deildi," dedi, "Demek
istediiniz oysa."
"Ondan baz - baz bilgiler alamaz myz acaba?"
"Opal'den mi? Hayr. Babasnn Taylor'u ldrdn sanyor, ama bunun kendi yznden
olduuna inanyor. Belli bir bilgiyle -yani gerek bilgilerle- varmad bu kanya- yalnz sizin
mektuplarnzdan, Observer'den, falan."
Janet Henry banevet anlamna sallad, ama pek inanmgrnmyordu.
Kahvaltlar geldi.
Kahvalt ederlerken telefon ald. Ned Beaumont telefona gidip, "Alo," dedi. "Evet, Ana...
Ne?" Birka saniye sreyle alnn krtrarak dinledi, sonra, "Yapabilecein pek bir ey yok,"
dedi, "Brak yapsnlar, bir zarar olacan sanmyorum... Hayr, nerde olduunu
bilmiyorum... Hayr, yapacam sanmyorum... Endielenme, Ana, bir ey olmaz... Tabii,
tamam... Eyvallah." Glmseyerek masaya dnd. "Farr'n aklna da sizin aklnza gelen ey
gelmi,"dedi otururken. "Paul'un anasyd arayan. Savclktan bir adam Opal'i sorguya
ekmeye gelmi."Gzlerinde bir parlt belirdi. "Pek ilerine yaramayacak, ama kstryorlar
Paul'u."
"Sizi niin aram?" diye sordu kz.
"Paul dar km, nerde olduunu da bilemiyormu."
"Sizin Paul'la kavga ettiinizi bilmiyor mu?"
"Bilmiyor anlalan." ataln brakt. "Bakn, bu iisonuna dek srdrmek istediinizden
emin misiniz?"
"mrmde hibir eyi bylesine istemedim," dedi kz.
Ned Beaumont ac ac gld: "Paul da sizden sz ederken hemen hemen ayn szleri
kullanmt."
Kz titredi, yz katlat ve souk souk bakt adama.
Ned Beaumont, "Sizi tanmyorum," dedi. "Size gvenemiyorum. Pek houma gitmeyen bir
d grdm."
Kz glmsedi. "Dlere inanmyorsunuz, herhalde, deil mi?"
Ned Beaumont glmsedi. "Hibir eye inanmyorum, ama birok eyin etkisine nem
verecek kadar da kumarbazm."
Kzn glmseyiindeki alayclk azald. Sordu: "Bana olan gveninizi sarsan bu d nedir?"
Ciddiymigibi grnmeye alarak parman kaldrd. "Sonra da ben sizinle ilgili grdm
bir d anlatacam."
"Balk tutuyordum," dedi Ned Beaumont, "Ve kocaman bir balk yakaladm -bir alabalk,
ama ok byk- siz de bala bakmak istediinizi sylediniz, sonra bal alp ben engel
olamadan gene suya attnz."
Neeli neeli gld kz. "Siz ne yaptnz?"
"D orada bitti."
"Dnzyalanm," dedi kz. "Sizin alabalnz atmazdm suya. imdi benimkini
anlataym. Ben-" Gzleri irileti. "Ne zaman grdnz bu d? Bize yemee geldiiniz
akam m?"
"Hayr. Dn gece."
"ok yazk, ikimiz de dlerimizi ayn gece, ayn saat, ayn dakikada grm olsaydk, ok
daha etkileyici olurdu. Benimki bize geldiiniz geceydi, ikimiz -dte oluyor bu bir
ormanda yolumuzu yitirmitik, bitkin ve atk. Yrdk, yrdk, sonra kk bir eve gelip
kapsn aldk, ama kimse karlk vermedi. Kapy yokladk. Kilitliydi. Sonra pencerelerden
birinden ieri bir gz attk ve koskoca bir masa grdk, akla gelebilecek btn yemekler
tepeleme ylm zerine; ama ieri giremiyorduk, nk pencerelerin zerinde kaim
demirler vard. Bir de kapya dnp gene vurduk, ama kimse amyordu. Sonra bazan
insanlarn anahtarlarn paspasn altna braktn dnp oraya baktk ve anahtar bulduk.
Ama kapy anca, yerlerde, pencereden gremediimiz yzlerce, yzlerce ylan olduunu
grdk; kayarak, kvrlarak bize doru geliyorlard.
"Kapy hzla rtp kilitledik, kapnn ardndan gelen tslamalar dmz patlayarak
dinledik. Sonra siz, kapy ap ylanlardan gizlenirsek, kp gidebileceklerini sylediniz, biz
de yle yaptk. Benim dama kmama yardm ettiniz -dn bu blmnde dam alakt;
nceden nasl olduunu hatrlamyorum- ve arkamdan ktnz, aa doru eilip kapy
atnz, btn ylanlar da kvrla kvrla ormann iinde yitene dek damda yatp soluumuzu
tuttuk. Sonra damdan atlayp ieri girdik, kapy kilitledik ve yedik, yedik, yedik, ben de
sabah uyandmda yatamda oturmu, ellerimi rpp glyordum.
"Bunu uydurdunuz galiba," dedi Ned Beaumont, bir an sustuktan sonra.
"Niin?"
"nk karabasan gibi balyor, sonra baka bir ey oluyor; hem de benim yemekle ilgili
dlerim, yemee oturamadan biter hep."
Janet Henry gld. "Hepsini uydurmadm," dedi, "Ama neresinin doru olduunu
sormanza gerek yok. Beni yalanclkla suladnz, ben de size hibir ey sylemem artk."
"yi, peki, peki." Gene ataln eline ald, ama bir ey yemedi. Aklna yeni gelmi gibi
sordu: "Babanz bir ey biliyor mu? Elimizdeki bilgilerle ona gitsek, acaba bize yeni bir eyler
syleyebilir mi?"
"Evet," dedi kz heyecanla. "Syleyebilir."
Ned Beaumont dnceli bir biimde yzn ekitti. "Tehlike, biz hazr olmadan patlayp
her eyi aklayvermesi. Atelibir adam, deil mi?"
Kzn yant biraz ekingendi: "Evet, ama-" gzleri yalvarrcasna parldad- "biz hazr
olanak dek beklemesinin niin nemli olduunu anlatrsak, eminim- Ama imdi de hazrz,
deil mi?"
Adam bansallad. "Daha deil."
Kz yzn ast.
"Belki yarn," dedi Ned Beaumont.
"Gerekten mi?"
"Sz vermiyorum," diye uyard, "Ama galiba hazr olacaz."
Kz masann zerinden uzanp adamn elini tuttu. "Ama hazr olduumuz anda, gecenin ya
da gndzn hangi saati olursa olsun, bana haber vereceksiniz, deil mi?"
"Tabii, sz." Yan gzle bakt kza. "lm annda ille de orada olmak istiyorsunuz, deil
mi?"
Szleri kzn yzn kzartt, ama baklarn karmad. "Biliyorum, benim bir canavar
olduumu dnyorsunuz," dedi. "Belki de yleyim."
Ned Beaumont tabana bakp mrldand: "stediiniz olunca, hounuza gider inallah."
9. RKEFLER
BR
Janet Henry gittikten sonra Ned Beaumont telefonun banageti, Jack Rumsen'i arad,
bulunca da, "Bana bir urar msn, Jack?" dedi. "Tamam. Eyvallah."
Jack gelene dek giyinmiti. Karlkl koltuklara oturdular; her birinin elinde birer bardak
sodal bourbon viskisi vard; Ned Beaumont puro, Jack da sigara iiyordu.
Ned Beaumont sordu: "Paulla aramzn aldn duydun mu?"
Jack, kaytsz bir sesle, "Evet," dedi.
"Ne dnyorsun bu konuda?"
"Hi. Son kez aranzn ald sylendiinde bunun Shad O'Rory'ye oynanm bir oyun
olduunu hatrlyorum."
Ned Beaumont bu karl bekliyormuasna glmsedi. "Herkes bu sefer de ayn eyi mi
dnyor?"
yi giyimli delikanl, "ou yle dnyor," dedi.
Ned Beaumont purosunun dumann ar ar iine ekip sordu: "Ya sana bu kez ciddi
olduunu syleseydim?"
Jack hibir ey demedi. Yz dncelerini belli etmiyordu.
Ned Beaumont, "yle," dedi. Bardandan bir yudum ald. "Sana borcum nedir?"
K
Ned Beaumont basavcnn brosuna gitti. Bu kez Farr'n yanna alnmas uzamad.
Farr oturduu yerden kalkmad, el skmaya davranmad. "Naslsn, Beaumont?" dedi.
"Otur." Sesinde souk bir kibarlk vard. Kavgac yz her zamanki kadar krmz deildi.
Gzleri dz ve sert bakyordu.
Ned Beaumont oturdu, rahata bacak bacak stne atp konutu: "Dn buradan ayrldktan
sonra Paul'u grmeye gittiimde neler olduunu anlatmak istiyordum sana."
Farr souk ve kibar bir sesle, "Evet?" dedi.
"Seni nasl bulduumu syledim - panik iinde." Ned Beaumont, en kibar glmseyiiyle,
elenceli, ama nemsiz bir olay anlatr gibiydi. "Taylor Henry cinayetini onun zerine
ykleyecek yrei kendinde aradn sandm syledim. nce inand bana, ama kendisini
kurtarmann tek yolunun gerek katili bulmak olduunu sylediimde kar kt. Gerek
katilin kendisi olduunu, ama onu kazara, ya da kendini savunurken ldrdn syledi."
Farr'n yz daha da solgunlam, aznn kenarlar katlamt, ama bir ey demedi.
Ned Beaumont kalarn kaldrd. "Cann skmyorum ya."
"Hadi, devam et," dedi savc souk bir sesle.
Ned Beaumont iskemlesini geriye doru yaslad. Glmseyiialaycyd. "Dalga geiyorum
sanyorsun, deil mi? Sana bir numara ektiimizi sanyorsun." Bansallayp mrldand:
"ok temkinli bir adamsn sen, Farr."
Farr, "Bana verecein bilgileri dinlemeye hazrm," dedi, "Ama ok iim var, onun iin rica
edeceim-"
Ned Beaumont gld, sonra, "Peki," dedi. "Belki bu anlattklarm zapta geirmek falan
istersin diye dnmtm."
"Pekl." Farr masasnn stndeki sedef dmelerden birine bast.
Yeiller giymi kr sal bir kadn ieri girdi.
"Bay Beaumont bir konuda ifade vermek istiyor," dedi Farr kadna.
Kadn, "Peki efendim," diyerek Farr'n masasnn karsna oturdu, defterini masaya koyup
gmkalemini hazr etti ve bo, kahverengi gzlerini Ned Beaumont'a evirdi.
Ned Beaumont konumaya balad:"Dn leden sonra Paul Madvig, Nebel Hanndaki
iyerinde, Taylor Henry'nin ldrld akam Senatr Henry'nin evine yemee gittiini,
orada kendisiyle Taylor Henry arasnda bir tartma ktn, evden ayrldktan sonra Taylor
Henry'nin peindengelip ona kaba, kaln, kahverengi bir bastonla vurmak istediini, bastonu
Taylor Henry'nin elinden almaya alrken kazara alnna vurup yere devrilmesine neden
olduunu bastonu da sonradan gtrp yaktn syledi. Taylor Henry'nin lmndeki payn
gizlemiolmasnn tek nedeninin bunu Janet Henry'nin bilmesini istememesi olduunu
syledi. Bu kadar."
Farr, stenocuya, "Bunu hemen temize ekin," dedi.
Kadn odadan kt.
Ned Beaumont, "Seni heyecanlandracak haberler getirdiimi sanmtm," dedi. ekti.
"Bunlar duyunca san banyolacan sanmtm."
Basavc gzlerini ayrmadan bakt Ned Beaumont'a.
Ned Beaumont hi aldrmakszn konumasn srdrd: "Hi deilse Paul'u yaka paa
buraya getirip bu," -elini kaldrd- '"nemli gelime'yle diyelim - yzletirmek isteyeceini
dnmtm."
Basavc kendini tutarak konutu: "zin ver ltfen de kendi iimi bildiim gibi yapaym."
Ned Beaumont gene gld, kr sal stenocu ifadesinin temize ekilmiiyle gelene dek
konumad. Sonra sordu: "Doruluuna yemin mi edeceim?"
"Hayr," dedi Farr, "imzalaman yeter."
Ned Beaumont kd imzalad. "Hie sandm kadar elenceli olmad bu i,"diye yaknd,
neeyle.
Farr'n enesi gerginleti. "Hayr," dedi, neesiz bir doyumla. "Herhalde olmamtr."
"ok temkinli bir adamsn sen, Farr," dedi gene Ned Beaumont. "Kardan karya geerken
arabalara dikkat et." Selam verdi. "Grrz."
Dar ktnda yzn fkeyle buruturdu.
O gece Ned Beaumont, Smith Sokandaki karanlk, katl bir evin kapsn ald. Ksa
boylu, ufak kafal, geni omuzlu bir adam kapy on be santimkadar aralayp, "Tamam,"
dedi, sonra kapy ardna kadar at.
Ned Beaumont, "N'aber," diyerek ieri girdi, karanlk bir koridor boyunca yedi sekiz metre
kadar yrd, sandaki iki kapal kapy geip soldaki kapy at, tahta basamaklardan
inerek bir radyonun usulca ald ve bir barn bulunduu bodruma indi.
Barn arkasnda, zerinde 'OO' yazl buzlu camdan bir kap vard. Bu kap ald ve dar
bir adam kt; geni omuzlarnn duruunda, kaln kollarnn uzunluunda, yznn
dzlnde, arpk bacaklarnn izdii eride maymunsu bir hava olan bir adam Jeff
Gardner.
Ned Beaumont'u grnce, kk kzl gzleri parldad. "Vay anam vay, kim gelmi:Gelbeni-dv Beaumont!" diye bard, harika dilerini gsteren bir glmseyile.
Oradaki herkes banevirip onlara bakarken, Ned Beaumont, "N'aber, Jeff?" dedi.
Jeff salnarak Ned Beaumont'un yanna geldi, sol kolunu omuzuna atarak sa eliyle Ned
Beaumont'un sa elini tuttu ve neeyle kalabala dnd: "ok adam marizledim, ama bundan
kyan marizlediimi bilmiyorum!" Ned Beaumont'u sryerek bara gtrd. "Hep birlikte
birer iki ieceiz, sonra size bu ii nasl yaptm gstereceim. Hem de yle bir
gstereceim ki!" Srtarak Ned Beaumont'un yzne bakt. "Ne dersin bu ie, aslanm?"
Ned Beaumont kendininkine ok yakn, ama biraz aada duran irkin surata hi istifini
bozmadan bakt. "Sko!" dedi.
"Size gre bir odam var yukarda," dedi, "iinde demeyecein kadar kk bir oda.
Duvarlardan yaylandracam seni. Bylece yerden kalkman beklemekle zaman
kaybetmeyiz."
Ned Beaumont, "Bir iki de ben smarlayaym," dedi.
"Kt fikir deil," diye onaylad Jeff.
Gene itiler.
Ned Beaumont ikilerin parasn verdikten sonra Jeff onu merdivenlere doru yneltti.
"Kusura bakmayn, baylar," dedi barda oturanlara, "ama bizim gidip bir prova yapmamz
gerekiyor." Ned Beaumont'un omuzunu okad. "Sevgilim benim."
ki kat merdivenden kp bir sedir, iki masa ve yarm dzine kadar iskemlenin tktrlm
olduu ufak bir odaya girdiler. Masalardan birinin stnde birka bo bardakla sandvi
artklaryla dolu tabaklar vard.
Jeff gzlerini ksp odaya bir gz att, "Nereye gitti o paoz?" diye sordu. Ned Beaumont'un
bileini brakt, kolunu omuzundan ekip sordu: "Burada kar falan grmyorsun, deil mi?"
"Hayr."
Jeff, banabarta abarta sallad. "Gitmi,"dedi. Geriye doru bir adm sendeleyip kapnn
yanndaki zilin dmesine kirli parman bast. Sonra da elini sallayarak gln bir biimde
eilip "k bakalm," dedi.
Ned Beaumont masalarn daha az dank olannn banaoturdu.
"Hangi iskemleyi beendiysen ona otur," dedi Jeff. "Onu beenmediysen bakasnaotur. Bu
gece benim konuumsun, hounagitmiyorsa da cann cehenneme."
Ned Beaumont dosta glmseyerek, "Peki," dedi, "Senin dediin gibi olsun."
Jeff maymunsu suratn uzatt. "Sen kendini ok akll sanyorsun, deil mi?"
Ned Beaumont bir ey demedi.
"Buraya gelip beni sarho edip sonra da gammazlamay ok akllca bir isanyorsun, deil
mi?"
"Evet," dedi Ned Beaumont, istifini bozmadan. "Francis West'i ldrmek suundan
aranyorsun, deil mi?"
Jeff, "Francis West'in can cehenneme," dedi.
Ned Beaumont omuz silkti. "Tanmazdm zaten onu."
Jeff, "irkefsin sen," dedi.
Ned Beaumont, "Bir iki smarlayaym," dedi.
Maymuna benzeyen adam bayla ciddi bir biimde onaylad, zilin dmesine uzanmak iin
iskemlesini geriye doru yaslad. Parman dmeye basarken, "Ama gene de irkefsin,"
dedi. skemle, arlnn altnda dnerek sallanmaya balad. Ayaklarn yere basp iskemleyi
devrilmeden drt ayann stne getirdi gene. "Dinine yandmn!" diye hrlad iskemlesini
masaya ekerek. Dirseklerini masaya koyup enesini yumruuna dayad. "Bana ne beni
gammazlayandan? Kzartma makinesinde oturtmayacaklar nasl olsa, deil mi?"
"Niin oturtmasnlar?"
"Niin mi? Allah Allah! Seim sonrasna dek nasl olsa mahkemeye kmam, o zamana
kadar da Shad ibanagemi olur."
"Belki."
"Bok belki!"
Garson geldi ve ikilerini smarladlar.
"Belki de Shad bir madik atar sana," dedi umursamazca Ned Beaumont, yalnz
kaldklarnda. "Byle eyler hep oluyor."
"Tam olacak i," diye gld Jeff. "Onun hakknda bildiklerime bakarsan..."
Ned Beaumont purosunun dumann fledi. "Ne biliyorsun ki?"
Maymuna benzeyen adam grltl, aalayc bir kahkaha att ve avucuyla masay dvd.
"Allah Allah!" diye gld. "Anlatacak kadar sarho olduumu sanyor."
Kapdan usul bir ses geldi -mzikli, hafif rlanda iveli, bariton bir ses: "Hadi, Jeff,
anlatsana." Kapda Shad O'Rory duruyordu. Gri-mavi gzleri biraz hznle bakyordu Jeff'e.
Jeff gzlerini neeyle ksarak kapda duran adama bakt. "Naslsn, Shad? Gel, otur, bir
eyler i. Bay Beaumont'la tan. Kendileri irkeftirler."
O'Rory usulca konutu: "Sana ortalarda grnme demitim."
"Ama Shad, skntdan geberiyordum! Buras da salam yer, deil mi? Gizli bir meyhane
buras."
O'Rory, Jeff'e bir an daha bakt, sonra gzlerini Ned Beaumont'a evirdi. "yi akamlar,
Beaumont."
"N'aber, Shad?"
O'Rory, Jeff'i kk bir ba hareketiyle gstererek usulca sordu: "Bir eyler karabildin mi
bari?"
"Yeni bir ey yok," dedi Ned Beaumont. "amatas ok, ama dediklerinden bir anlam
kmyor."
Jeff, "kiniz de irkefsiniz, bana kalrsa," dedi.
Garson ikilerini getirdi. O'Rory garsonun nn kesti. "Bo ver. Yeteri kadar imiler."
Garson ikileri geri gtrd. Shad O'Rory odaya girip kapy rtt. Srtn kapya verdi. "ok
konuuyorsun, Jeff," dedi. "Uyarmtm seni."
Ned Beaumont belli ede ede Jeff e gz krpt.
Jeff ona fkeyle, "Ne oluyorsun sen, be?" dedi.
Ned Beaumont gld.
"Sana sylyorum, Jeff," dedi O'Rory.
"Farkndaym, yahu."
O'Rory, "Sana artk hibir ey sylemeyeceim noktaya yaklayoruz," dedi.
Jeff ayaa kalkt. "irkeflik etme, Shad," dedi. "Ne yani?" Masann evresini dolat. "Senle
ben uzun zamandr dostuz. Sen hep benim arkadam oldun, ben de hep senin arkadan
olacam." Sendeleyerek, sarlmak zere O'Rory'ye yaklat. "Tabii, dut gibiyim, ama-"
O'Rory beyaz elini maymuna benzeyen adamn gsne dayayp geriye doru itti. "Otur
yerine." Sesini ykseltmedi.
Jeff'in sol yumruu O'Rory'nin suratna doru utu.
O'Rory'nin ba,yumruun yanann kt ktna yanndan gemesine izin verecek kadar
saa kayd. O'Rory'nin uzun, biimli yz ok ciddiydi. Sa elini beline gtrd.
Ned Beaumont iskemlesinden frlayp O'Rory'nin sa koluna saldrd, iki eliyle kavrayp
dizst yere kt.
Boagiden sol yumruunun hzyla duvara arpan Jeff, dnp iki elini Shad O'Rory'nin
grtlana gtrd. Maymunsu surat sararm, burumu, irenlemiti. Sarholuktan iz
yoktu yznde.
"Makineyi alabildin mi?" dedi Jeff soluk solua.
"Evet." Ned Beaumont ayaa kalkt, bir adm geri att. O'Rory'ye doru ynelttii kara bir
tabanca vard elinde.
O'Rory'nin gzleri donuk ve frlak, yz ikin,kanlyd. Grtlana sarlan adama kar
direnmiyordu.
Jeff banevirip omuzunun stnde Ned Beaumont'a srtt. Glmseyii geni,gerek,
aptal bir hayvannki gibiydi. Jeff'in kk krmz gzleri neeyle parlyordu. Ksk, keyifli bir
sesle konutu:"Bak, imdi ne yapmak zorunda kalacaz. Adam temizlemek zorunda
kalacaz."
Ned Beaumont, "Ben hi karmam bu i
e," dedi. Sesi kaytszd. Burun delikleri titriyordu.
"yle mi?" diye srtt Jeff gene. "Shad'n yaptmz unutacak bir adam olduunu
sanyorsun galiba." Dilini dudaklarnn zerinde gezdirdi. "Unutacak ama. Ben
unutturacam."
Az kulaklarna vararak gzlerini Ned Beaumont'a evirmi,grtlan ellerinin arasnda
tuttuu adama bakmakszn, derin, ar soluklar almaya balamt. Ceketinin omuzlarnda,
srtnda, kollan boyunca i
kinlikler belirdi. irkin, esmer suratndan ter fkrmaya balad.
Ned Beaumont'un rengi atmt. O da derin derin soluyordu, akaklar slanmt. Jeff'in
omuzunun stnden O'Rory'nin yzne bakt.
O'Rory'nin yz cier rengindeydi. Gzleri oyuklarndan uram, bol
ua bakyorlard.
Mavimtrak dudaklarnn arasndan dili mosmor kt. nce gvdesi kvranyordu. Ellerinden
biri kendiliinden, gszce, arkasndaki duvar dvmeye balad.
Jeff, Ned Beaumont'a srtarak, grtlan skt adama bakmakszn, bacaklarn biraz
aralayp srtn edi. O'Rory'nin eli duvar dvmez oldu. Tok bir atrt iitildi, hemen
arkasndan bir atrt daha geldi. O'Rory artk kvranmyordu. Jeff'in ellerinin arasndan
sarkyordu gvdesi.
Jeff grtlandan gld. "Bu kadar," dedi. nndeki iskemleyi bir tekmeyle uzaklatrarak
O'Rory'nin lsn sedirin zerine att. O'Rory'nin gvdesi yzst, bir eliyle bir aya yere
sarkarak dt sedirin stne. Jeff ellerini kalalarna silerek Ned Beaumont'a dnd. "yi
yrekli aynn biriyimdir ben," dedi. "steyen istedii kadar iter kakar beni, klm bile
kprdamaz."
Ned Beaumont, "Korkuyordun ondan," dedi.
Jeff gld. "Hem de ne biim korkuyordum. Akl banda herkes de korkard. Sen
korkmuyor muydun, yani?" Gene gld, odaya bir gz att. "Kimseler dmeden tyelim."
Elini uzatt. "Ver makineyi bana. Ben yok ederim."
Ned Beaumont, "Hayr," dedi. Elindeki tabancay Jeff'in karnna dorulttu. "Kendini
savunduunu syleriz. Ben arkandaym. lk soruturmada kurtarrsn paay."
"Amma da akl sendeki!" dedi Jeff. "Hele o West denen herifin ldrlmesiyle ilgili olarak
arandm da dnrsen!" Kk krmz gzleri durmadan Ned Beaumont'un yznden
elindeki tabancaya kayyordu.
Ned Beaumont ince, solgun dudaklaryla glmsedi. "Ben de onu dnyordum," dedi
usulca.
"Eeklik etme," dedi Jeff, bir adm ileri atarak. "Sen-"
Ned Beaumont masalardan birini dolaarak geriledi. "Seni vurmak beni hi rahatsz etmez,
Jeff," dedi. "Unutma, sana bir de borcum var."
Jeff olduu yerde kalp kafasnn arkasn kad. "Ne biim irkefsin be sen?" diye sordu
akn bir sesle.
"Dostunum." Ned Beaumont birden tabancay ileriye doru uzatt. "Otur."
Jeff bir an kt kt bakarak duraklad, sonra oturdu.
Ned Beaumont sol elini uzatarak zile bast.
Jeff ayaa kalkt.
Ned Beaumont Otur," dedi.
Jeff oturdu.
Ned Beaumont, "Ellerini masann stnde tut," dedi.
Jeff zgn zgn ban sallad. "Amma da salak pezevenk ktn sen de," dedi. "Beni
buradan karmana izin vereceklerini sanmyorsun, deil mi?"
Ned Beaumont gene masay dolap Jeff'e ve kapya bakan bir iskemleye oturdu.
Jeff konutu: "Yapacan en iyi ey bana o pitovu verip bu sululuu yaptn unutmam
iin dua etmek. Deli misin, Ned, buras benim yerlerimden biri. Burada hibir halt
edemezsin."
Ned Beaumont, "Elini sala i
esinden uzak tut," dedi.
Garson kapy ap hayret ve dehetle bakt onlara.
"Tim'e syle, buraya ksn," dedi Ned Beaumont, sonra da konumak zere olan
Jeff, iskemlesinde rahata kaykld, ellerini tembel tembel masann kenarna dayayp polis
gelene dek Ned Beaumont'la konutu. Neeli bir biimde, Ned Beaumont'u eitli aalayc,
ak sak, ya da yalnzca svg dolu sfatlarla tanmlad ve onu birok kt alkanl
olmakla sulad.
Kibar bir ilgiyle dinledi Ned Beaumont.
eri giren ilk memur, komiser niformal, iri kemikli, zayf, ak sal bir adamd.
Arkasndan yarm dzine kadar daha polis geldi.
Ned Beaumont, "N'aber, Brett," dedi. "stnde silah var galiba."
"Nedir bu olanlar?" diye sordu Brett, sedirdeki lye bakarak. Polislerden ikisi yanndan
geip Jeff'i tuttular.
Ned Beaumont, Brett'e olanlar anlatt. Anlattklar doruydu, ama O'Rory'nin silah
alndktan sonra deil de, kavga srasnda ldrld izlenimini verdi.
Ned Beaumont konuurken bir doktor geldi, Shad O'Rory'nin sedirde yatan lsn evirip
ksaca bakt ve ayaa kalkt. Komiser doktora bakt. Doktor, "Gitmi,"dedi ve dar, kalabalk
odadan kt.
Jeff kendisini tutan iki polise keyifle svyordu. Her svdnde polislerden biri
yumruuyla yzne vuruyordu. Jeff glp svmesini srdryordu. Takma dileri azndan
frlamt. Az kanyordu.
Ned Beaumont l adamn tabancasn Brett'e verip ayaa kalkt. "Karakola imdi mi
geleyim istersin? Yoksa yarn gelsem olur mu?"
"imdi gelsen daha iyi olur," dedi Brett.
DRT
Ned Beaumont Emniyet Mdrlnden ayrldnda saat geceyarsn oktan gemiti.
Kendisiyle birlikte kan iki gazeteciye iyi geceler dileyip bir taksiye bindi. Srcye verdii
adres, Paul Madvig'inkiydi.
Madvig'in evinin zemin kat aydnlkt ve Ned Beaumont n merdivenleri trmanrken
Bayan Madvig kapy at. Karalar giymi, omuzuna bir al almt.
Ned Beaumont, "N'aber, Ana," dedi. "Ne yapyorsun bu saatte?"
Kadn, "Paul geldi sandm," dedi, ama Ned Beaumont' u grdne sevinmemi deildi.
"Evde deil mi? Ben de onunla konumak istiyordum." Birden daha dikkatli bakt kadna.
"Ne oldu?"
BR
Ned Beaumont evine gitti. Kahve, puro iti, bir gazete, bir dergi, bir kitabn da yansn
okudu. Arada srada okumasn kesip huzursuzca geziniyordu odasnda. Kapnn zili almad.
Telefonun zili almad.
Sabahn sekizinde ykand, tra oldu, temiz giysiler giydi. Sonra da smarlad kahvalty
yedi.
Saat dokuzda telefona gitti, Janet Henry'nin numarasn evirdi, kz istedi ve "Gnaydn,"
dedi. "Evet, iyiyim, saolun... Eh, ngar karabiliriz artk, hazrz... Evet... Babanz
oradaysa, isterseniz nce ona bir szn edelim... Gzel, ama ben gelmeden tek sz
sylemeyin ona bu konuda... Elimden geldii kadar abuk geleceim. imdi kyorum...
Tamam. Birka dakikaya kadar grrz."
Bolua bakarak telefonun bandankalkt, ellerini grltyle birbirine arpp avularn
ovuturdu. Bynn altnda ask bir izgiydi az, gzleriyse l l, kahverengi birer nokta.
Dolaba gidip abucak paltosuyla apkasn giydi. Dilerinin arasndan 'Little Lost Lady'
arksn slklayarak odasndan kp uzun admlar atarak sokakta yrmeye balad.
"Bayan Henry beni bekliyor," dedi, Henrylerin kapsn aan hizmetiye.
Hizmeti, "Buyurun, efendim," dedi ve Ned Beaumont'u senatrle kznn birlikte kahvalt
ettikleri, gne dolu, duvar ktlar prl prl bir odaya gtrd.
Janet Henry hemen ayaa frlad, iki elini uzatp yanna kotu ve heyecanla, "Gnaydn!"
dedi.
Senatr daha yavaa kalkt, kzna kibar bir aknl
kla bakt, sonra elini Ned Beaumont'a
uzatp, "Gnaydn, Bay Beaumont," dedi. "Hogeldiniz. Buyurmaz msnz?"
"Hayr, saolun, kahvalt ettim."
Janet Henry titriyordu. Heyecandan rengi atm, gzleri parlaklam,yzne uyuturucu
alm birisinin duruunuvermiti. "Sana syleyeceimiz bir ey var, baba," dedi gergin, titrek
bir sesle. "Syleyeceklerimiz-" Birden Ned Beaumont'a dnd. "Anlat ona! Anlat ona!"
Ned Beaumont kalarn atarak yan gzle kza bakt, sonra gzlerini senatre evirdi.
Senatr masann banda,iskemlesinin yannda ayakta duruyordu. Ned Beaumont konutu:
"Elimizde ok nemli kantlar var -bunlarn arasnda bir de itiraf var- ve Paul Madvig'in
olunuzu ldrdn ortaya koyuyor bu kantlar."
Senatrn gzleri ksld ve elini nndeki masaya dayad. "Nedir bu nemli kantlar?" diye
sordu.
"Efendim, en nemlisi kendi itiraf tabii. O gece olunuzun peinden kotu
unu, kaba,
kahverengi bir bastonla ona vurmaya altn, bastonu olunuzun elinden alrken de ona
kazara vurduunu sylyor. Dediine gre, bastonu gtrp yakm, oysa kznz" -Janet
Senatr, Ned Beaumont'a souk souk bakarak elini kap tokmana gtrd.
Ned Beaumont eilip elini Senatrn elinin stne koydu. "Bakn, efendim," dedi saygyla.
"Bunu yapmanza izin veremem. Yalnzca karmak deil bu yaptm." Elini Senatrn
elinin zerinden ekti, ceketinin i cebini kartrp yrtk, erimi, drdekatlanm, pis bir
kt paras kard. "Geen ay Basavcla zel mfetti olarak atanm belgeleyen kt
bu." Senatre uzatt kd. "Bildiim kadaryla henz iptal edilmedi, dolaysyla da," -omuz
silkti- "kimseyi gidip vurmanza izin veremem."
Senatr kda bakmad. Aalayc bir sesle konutu: "Katil arkadanzn hayatn
kurtarmaya alyorsunuz."
"Bunun doru olmadm biliyorsunuz."
Senatr srtn dikletirdi. "Yeter bu kadar," deyip kapnn tokman evirdi.
Ned Beaumont, "Cebinizde o tabancayla kaldrma admnz atarsanz tutuklarm sizi,"
dedi.
Janet Henry bard: "Baba!"
Senatrle Ned Beaumont birbirlerinin gzlerinin iine bakyor, ikisi de grltyle
soluyordu.
lk konuan Senatr oldu. Kzyla konutu:"Bizi birka dakika yalnz brakr msn,
hayatm? Bay Beaumont'a sylemek istediim baz eyler var."
Kz, Ned Beaumont'a bakt. Ned Beaumont bayla onaylad. "Peki," dedi kz babasna.
"Ama dar kmadan grmek istiyorum seni."
Senatr glmseyerek, "Grrsn beni," dedi.
ki adam kzn uzaklan, sola dnerken omuzunun zerinden onlara bakp ak kapdan
yitiiniseyrettiler.
Senatr biraz piman bir sesle, "Korkarm gerei kadar iyi bir etkiniz olmad kzmn
stnde," dedi. "Genellikle byle -nasl diyeyim?- dik kafal deildir."
Ned Beaumont zr dilercesine glmsedi, ama bir ey demedi.
Senatr sordu: "Ne zamandan beri sryor bu?"
"Bu cinayeti kurcalamamz m demek istiyorsunuz? Ben yalnz bir-iki gndr urayorum.
Kznz bandan beri peinde. Bandan beri Paul'un sulu olduunu dnyor."
"Ne?" Senatrn az ak kald.
"Onun yaptna inanyordu hep. Bilmiyor muydunuz? Nefret ediyor ondan -hep de etti."
gld ve kendini koruyabilecek durumda olduunu syledi bana." Ellerini arkasndan ekip
mendille yzn sildi ve "te byle oldu," dedi.
Kz, bouk bir sesle bard: "Onu ylece brakver-diniz demek, sokan orta yerinde!"
Senatr yzn ekitti, ama bir ey elemedi.
Ned Beaumont bir an alnn krtrdktan sonra konutu: "Tam seim konumas - ok
ssl, ama gerek pay az." Yzn buruturdu. "Bir de ricanz olacakt."
Senatr yere bakt, sonra bankaldrp gzlerini Ned Beaumont'a evirdi. "Ama onu yalnz
size syleyeceim."
Ned Beaumont, "Hayr," dedi.
"zr dilerim, hayatm," dedi Senatr kzna, sonra Ned Beaumont'a dnd: "Size gerei
anlattm, ama iine dm olduum durumun da farkndaym. Sizden ricam, tabancam geri
vermeniz ve beni be dakika -hatta bir dakika- bu odada yalnz brakmanz."
Ned Beaumont, "Hayr," dedi.
Senatr, sarkan mendiliyle elini gsne gtrp sendeledi.
Ned Beaumont, "Cezanz ekeceksiniz," dedi.
K
Ned Beaumont, Farr, kr sal stenocusu, iki polis memuru ve Senatrle birlikte kapya gitti.
"Gelmiyor musun?" diye sordu Farr.
"Hayr, ama sonra grrz."
Farr, Ned Beaumont'un elini sevgi ve heyecanla skt. "Sk sk grelim, yaknda
grelim, Ned," dedi. "Bana numaralar ekiyorsun hep, ama sonularn grnce
kzamyorum."
Ned Beaumont Farr'a srtt, memurlarla esenleti, stenocuyu eilerek selamlad ve kapy
rtt. Piyanonun bulunduu, st kattaki beyaz duvarl odaya kt. eri girdiinde Janet
Henry sedirden kalkt.
"Gittiler," dedi Ned Beaumont, yksek, ama kaytsz bir sesle.
"Onlar-on-onlar-"
"Olduka ayrntl bir ifade verdi. Bize sylediinden ok ey syledi."
"Gerei anlatr msn bana?"
piyanonun bana oturupkz dnene dek usulca ald. Kz stne kara bir manto, banakara
bir apka giymitive elinde iki yol antas vard.
Bir taksiye binip Ned Beaumont'un evine gittiler. Yol boyunca pek konumadlar. Kz
birdenbire, "O dte," dedi, "sana sylememitim -anahtar srayd ve kapy aar amaz
elimizde krlyordu, nk kilit tutuktu ve zorlamamz gerekiyordu."
Ned Beaumont kza yan gzle bakp, "Eee?" dedi.
Kz titredi. "Ylanlar ieriye kilitleyemiyorduk ve kp her yanmz saryorlard; lklar
atarak uyandm."
"Dt o," dedi Ned Beaumont. "Unut artk." Neesizce glmsedi. "Sen de alabalm
suya attn -dte."
Taksi evin nnde durdu. Odasna ktlar. Kz antalarn hazrlamasna yardmc olmak
istedi, ama Ned Beaumont, "Hayr," dedi. "Ben yaparm. Sen otur dinlen. Trenin kalkmasna
daha bir saat var."
Kz krmz koltuklardan birine oturdu. "Nereye gidiyorsun -gidiyoruz yani?" diye sordu
ekingen bir sesle.
"New York'a -nceden, hi deilse."
antalarndan birini doldurduunda kap alnd. "Yatak odasna gitsen iyi olur," dedi ve
kzn antalarn ieri tad. karken ara kapy rtt.
D kapya gidip at.
Paul Madvig, "Sana hakl olduunu, bunu da ancak imdi anladm sylemeye geldim,"
dedi.
"Dn gece gelmedim"
"Hayr, dn gece bilmiyordum. Sen gittikten hemen sonra eve dnmtm oysa."
Ned Beaumont bansallad. "Gir," dedi kapdan ekilerek.
Madvig oturma odasna girdi. Bavullar hemen grd, ama nce odaya bir gz gezdirip yle
sordu. "Bir yere mi gidiyorsun?"
"Evet."
Madvig, Janet Henry'nin boaltm olduu koltua oturdu. Yz yanbelli ediyordu,
yorgundu.
SON