Professional Documents
Culture Documents
Balkanlarda Sava
Orion Books
211
....-.
.
yaytnlan
John
Reed
Balkanlarda Sava
eviren:
F.
NDEKLER
nsz
zgn Metne Yayncnn Notu
1 Gz Dikilen ehir
2 Saan Dou Kaps
3 ller lkesi
4 Savan Bakenti Ni
5 Cepheye Doru
6 Belgrad Avusturya Atei Altnda
7 Sava Hattnda
8 Yok Edilmi Bir Ulus
9 Gucotchevo e Cesetler Vadisi
lO Rusya'nn Arka Kaps
1 1 Novosielitsa'da Yaam
1 2 Bukovina Srtlarnda
3 Korkun Zalechik
14 Ruslar Geri ekiliyor
1 5 Almanlar Gelmeden nceki Lemberg
1 4 iyimser Bir Hac Yolculuu
7 Rus Usul Tutuklama
18 Cholm'da Tutukianma
9 Tutsaklk Servenimizin Devam
20 Rusya'nn ehresi
2 1 Ulusal Sanayi
22 Yurtsever Bir Devrim
23 Yahudilerin "haneti"
24 Petrograd ve Moskova
25 imparatorlar ehrine Doru: stanbul
26 Almaniann Ynetimindeki stanbul
27 stanbul'un Kalbi
28 Sultanla Tanma
29 Zorluklar erisindeki Romanya
30 Bulgaristan Savaa Giriyor
3 l Srhistan 'a Dn ve Yunanistan
32 Sondeyi: Yitirilmi Dnya
7
39
42
52
60
70
76
86
94
1 04
o
9
129
135
142
1 47
1 59
1 65
72
so
187
1 94
202
207
213
216
223
229
239
250
256
267
282
287
5
N SZ
John Reed sarn, mavi gzl, iri yapl, gl kuvvetli bir
adamd. Uzak Bat'nn en uzak snrnda, Pasifik Okyanusunun
kysnda, Kayalk Dalarn te yannda domutu. Ozan ruhlu
ve ok duyarlyd. New England' n en iyi niversitesi Har
vard'n disiplinsiz rencisiydi.
"Beyaz, Angio-Sakson ve Protestan" olan bu burjuva kkenli
yazar, 1920'de, Azerbaycan'da Dou Halklar Kurultaynda l
kesini temsil ederken yakaland tifsten ld. Henz otuz
yandayd. rnek bir Bolevik olarak, Kremlin'e gmld.
Otuz yllk, tutku dolu yaamnda, insanlar ve nesneler
hakknda her eyi bilmek istedi. Kadnlan severdi, erkeklerin s
cak dostluundan, sert ikilerden, dnyann yeniden yapland
rlmasyla ilgili sohbetlerden, sabahn erken saatlerinde yaplan
tartmalardan, Walt Whitman'n iirlerinden holanrd. lkesi
nin devasa boyutlarna ve muazzam zgrlk potansiyeline hay
rand. Amerika /918 adl iiri, kendisi gibi gezgin olan ada
Blaise Cendars'n nesir yazlarna nazire niteliindedir:
Usuz bucaksz Batdaki gamsz ocukluumdan,
Gl ve aldayan byk nehirlerden,
Deirmen ve sallardan,
Kozmopolit tayfalaryla
Denizar diyariardan gelen gemilerden,
Garip gonklarn nlad Chinatown'dan,
Dalgalan kylaravuran Mavi Pasifik'ten
Gnbatmnn insan sarp sarmalamasndan
7
..
iir yazmak -bunu lene kadar yapm, sular seller gibi iirler
yazmt-, renkli kaleminin ona n kazandrd gazete ve dergi
lere yazlar gndermek, Manhattan sokaklannda dolamak, yol
culuk yapmak, New York doklarnda ve batakhanelerinde gezin
mek, son moda partilere katlmak, hem Ritz gibi kocaman bir el
mas hem de dnyay deitirmeyi hayal etmek ve zaman zaman
"dncelerini deitirmek". Bu, onun gibi yetenekli genler
iin iyi bir programd. O yllarda ok vard bu gen insanlardan
ve amzn en byk yazarlar bunlar arasndan kmt.
1913'te, New York'a birka saat uzaklktaki, Paterson ipek
dokuma fabrikas alanlarndan yirmi be bin iinin grevi
onun hayatnda dnm noktas oldu. I.W.W. radikal sendikasnn
bakan, onu grev hakknda rapor yazmakla grevlendirmiti. ki
gn sonra, John greveilerde grd dayanma ve cmertlikten
sarho, kendiliinden ortaya kan sempati taknlklarndan a
kna dnmken, gstericilerin yry srasnda tutukland ve
hapse kondu. Hapistekilerin ou, Avrupa'nn drt bir yanndan
gelmi gmenlerdi, bunlar arasnda konumalar yapt. Hapisten
ktnda, unlar yazyordu:
"Paterson'da (New Jersey) sava var. Ama tuhaf bir sava
bu . iddet kullanan yalnzca savaan taraflardan biri, fabrika
patronlar. Yardmclan polisler, hi kimseye zarar vermeyen
insanlar coplad, yasalla kesinlikle uyan kalabalklarn
zerine atlar srd. Parayla tuttuklar zel dedektifler, su
suz insanlan tfekle ldrd. Bu kapitalistlerin gazeteleri, in
sanlar sendika liderlerine kar katliam ve iddete itiyor. [ ... ]
Patronlar, polis, basn ve mahkemeler zerinde mutlak bir
kontrole sahip."
Bir anda, Viiiage grevi desteklemek iin harekete geti. John
Reed, La Marsei/laise ve Enternasyonal marlarn syleyen bir
koroyu ynetiyordu. Sonra, kitleleri galeyana getirecek bir gs
teri dzenledi. yi niyetli ajitasyonun can damaryd, arkadalar
bir kargaalk ktnda onun kalabaln ortasna atldn,
kavgaya kartn anlatrlard. Amac, tm dnyay birlemeye
ikna etmekti. Ama grev baarszlkla bitti ve Amerikan sendikalO
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
35
36
37
gibi, her eye ramen ve her eye kar, "hayatna anlam kazan
dran hareketin iinde kalmak" m istiyordu? Bu soru da cevap
sz kald, nk yazar hastanede, yolculuu srasnda yakaland
tifsten ld. B irka ay nce u iiri yazmt:
Bilirim, lm byle gelir:
Yumuak ve souk, kar gibidir.
Elle tutulmaz sis tabakalan ier birer birer, yavaa
Grltleri yutar ar ar, bouklatrr.
Eskiden efkatliydi sesin, gm gibi berrak,
Ocak 1 996
38
39
40
llgn demokrasisi
1916
41
I
GZ DKiLEN EHR
ngiliz gizli ajan kfrederek parasn sayarken, talyan host
signore!
42
Torino
43
44
asl byk bir sandal bodoslamasna stroze geldi; iri yar bir
45
(.N. )
46
yerlemiti.
ler, salann gizlemek iin kenarlar inci ili, yeil ipek boneler
anmsatyorlard.
antz
47
48
geiyorlard.
Pazara alan kk bir Yunan tavemasnda kahve itik. B ir
dneceim, Amerika'ya!"
"Bizimle bir eyler iin."
Kafasn sallad:
49
Gld:
"Venizelos sava istiyor. Yenizelos ' tan yana olsaydm imdi
50
"Nerelisiniz?"
"S partal ! "
rika 'nn tadn almlard; orada yeni bir dnya geleceinin, her
zaman yaanacak yeni bir servenin bulunaca bir uygarln
deneyini yaamlard.
51
Il
SAVAIN DOGU KAPISI
Arnerikan Kzl-Ha, yabanc tp grevlileri: tehlikeye glp
mektir."
Kesinlikle her be dakikada bir yeni bir sylenti dolayordu.
Bir gnlk gazeteler cafcafl balklaryla gece gndz sokaklar
ve kafeteryalar dolduruyorlard:
KONSTANTNOPOLS ALINDI !
YARIMADADA KIRK BR NGLZ LDRLD!
52
53
Burnunda et beni bulunan, kel kafal, ufak tefek bir adam eli
mizi brakmyor, eitli dillerden oluan szckleri aznda yuta
rak konuuyordu:
"iki ! iki ! Size ne ikram edeyim dostlanm?"
"Ama biz sizi davet ediyoruz. . . " deyiverdim.
54
sorduk.
"Hayr! " diye bard biri.
tekiler skntl bir tavrla balann salladlar.
55
ceiz! "
Body'yi
ko/o
Bunu bir Arap dans izledi, btn bedenler sallanyor, ksa ara2 Yaasn uluslararas Konstantinopolis. (.N.)
56
57
nce iki tahta sandalye getirdi. Onu ancak gitmek zere ayaa
kalktmzda yeniden grdk: izbesinden kt, bizi selamlad
ve sandalyelerini toplad. Ona birka kuru vermek istedim; o
syledi...
Gne ayrlar ve bulutsuz gkyzn altn renkli klara
58
59
III
LLER LKESi
Bedenimizi tepeden tmaa kafurlu yala ovalam, salan
mza gazya srm, ceplerimizi naftalin toplanyla doldurmu
60
61
62
63
64
Gizli tekilat alan o taraf iaret ederek, "S rbistan ' daki
,.
fekte edilmi beyaz tek katl binalarn olduu geni bir sokaa
dar indirmi, bykl, iri kym bir adam etrafn eviren askerler
le peronda bekliyordu. Elinde kk bir iek vard. Heyecanl
65
sen
yeni trde bir orkide! Botanik biliminin bile haberi yoktur -"
"Evet,
66
67
rak yaplm tek telli bir algyd bu. Etrafnda askerler uzanm,
Avusturya bozgununun en yeni baladn sylyorlard:
..
68
(goosslari)
yerini ingeneler al
"Fa/a,"
dediler.
"Fala lepo!
IV
SAVAIN BAKENTi
Ni. lmek zere olan iki atn ektii ve kafasnda krkten
dinar
demek suretiyle,
70
"
71
yorduk. Bu yol, heybetli arabesk bir kaps olan eski bir Trk ka
lesine alyordu. Kale Trklerin eline gemeden nce Romalla
rn elindeymi. Ayn ekilde Byk Konstantin ' in doum yeri de
72
karargahnda kabul edildik. Bize Srbistan 'da her eit tbbi mal
zeme eksikliinin duyulduundan bahsetti. Ayrca ok deil bir
ay nce Ni sokaklarnda hayatlarn kaybeden insaniann duru
73
74
yok."
Ar kokularn dar kadar yayld koulan srasyla do
latk. Bumumuza rm ceset ve l kokular geliyordu. Bu
nun etkisiyle boazmz acmt.
V
CEPHEYE DOGRU
Ertesi sabah erkenden ordu karargah Kruevac ' a doru yolu
76
kin cevap yetitirirdi. "B iraz sabrl olun, rica ederim. Malumu
77
rece bamsz.
Fakat Srp "entelektelleri"nin birou Belgrad ehrine ben
zer - o Belgrad ki kyller daha yl nce, amura batm as
faltsz yollarnda gcrdayan kz arabalarn srerken, N i 'teki
gibi tek katl evler ykselirken; imdilerde Paris ve Viyana'nn
binalarn, kaldnmlarn, debdebesini ve ahlakszln barnd
lesine pasoral ki, yle deil mi? Ne zaman buralara gelsem Beet
78
79
diye balar,
"Ben bir Srp' m, asker olmak iin domuum,
liya ' nn, Milo ' un, Yasa' nn, Marko'nun evladym."
(B urada uzun uzadya ulusal kahramanlarn kahramanlklar
anlatlyor)
kullanmay renmeliyim,
renmeliyim ki, beni bekleyenlere yardm elini uzatabi
leyim ! "
verilir;
80
81
budur. Sol kanat bir mddet Belgrad ' elinde tutmaya altysa
da, perian halde ama cokulu S rplar kelimenin gerek anlamy
la Avusturyallan Save Irmana dkmler ve karya gemeye
alanlan teker teker vurmular.
82
miti, halkmz bunu iyi hatrlar. B izler Srp'z ve ilk nce insa
"Evet," dedi Bay Duchitch, "Srbistan 'da biz Tanr 'ya pek
gvenmeyiz. Be yzyl boyunca bizi Trklerden kurtarmas iin
Tann 'ya yakardk ama nafile. En sonunda baktk ki olmuyor, si
lahlara sanlp kendi iimizi kendimiz kotardk! "
Belgrad'a gitmek zere trene bindiimizde gece yansn ge
miti. Yz kilometreden daha az yolumuz kalmt, ama sabah ol
duunda haia daha ehre yaklamamtk. Asker ve erzak tayan
kuzey istikametindeki trenler ile gneye yol alan bo trenlerin ge
mesi iin kr hatlarda saatlerce beklediimizden ok yava ilerli
83
84
bu tutsaklar sorguluyorlard.
"Hangi millettensiniz?"
s n tarak.
gospodine,"
"Ya sen?"
"Dalarn Kratti'si Hrvat '."
"Peki, ocuklar," dedi subay, "Swabo 'lar iin savayor ol
mak sizin iin ho bir ey olmal."
"Ah ! " diye yantlad Hrvat. "Sizinle birlikte savamak iin
msaade istedik, fakat izin vermeyeceklerini sylediler. " Herkes
gld.
"Ya sen hangi millettensin?"
"Trieste 'den bir talyan."
"ek yan i ! "
Rumaniassi'yim"
rurla.
Birka yz metre tede ordu iin her trl erzak, yem, saman
i, tutsaklarn balarnda bir ileri bir geri volta atyor, bir yandan
da tilavetle dua ediyordu:
"Tanrm, sen krk yl nce Srhistan 'a yerlemi olan byk
85
VI
BELGRAD AVUSTURYA ATEi ALTINDA
Belgrad 'n lm sessizlii km sokaklannda tngr mngr
yolumuza devam ediyorduk. Alt aydr stnden tek bir araba
gemeyen kaldnn talannn arasnda imenter ve yaban otlan
bitmiti. Silah sesleri tamamyla susmutu. Evlerin beyaz duvar
86
87
Dedi ki, ' imdi Belgrad ', o Beyaz ehri havaya uuraca
m ' ;
Fakat bakt ki bizim R'ye arpacak Bumunu tuttu ve ' Pff! ' deyip ynn deitirdi ! "
88
89
90
diretnot
anlamna gelen)
Neboysha,
yaz
91
il ! "
apkalarmz kartarak tfekler iin yaplm deliklerden
irtir."
Hantal, ar aksak giden tekne tamamen aktayd. Dmenci
92
93
VII
SAVA HATTlNDA
ki bin feet ykseklikte iki Fransz ua bat ynnde yava
a ilerliyordu. Sabahn ilk klan altnda pnl pnl gkyznde
szlen uaklan grebiliyorduk. Uan sol alt tarafnda bir a
94
95
yarasn gsterdi.
"Tif s ! " Johnson yolun her iki tarafndaki evlerin nnde
uzanan itleri iaret ediyordu. Evlerin hemen hemen hepsinin s
kinde iki veya tane vard. "Her ha o evde bir kiinin tifsl
olduunu gsteriyor." Yaklak bir kilometrelik bir mesafede
yzden fazla iaretli ev saydm. Grnd kadaryla, bu kayg
96
du.
97
kalnanz iin yeterli bir yer deil mi? B ir eksiimiz mi oldu ki?"
laf oldu
98
tim
tim' izdir.
En sonunda arabalannza dolutuk, srcler krbalarn
aklattlar ve "S Bogom ! Gle Gle! Laku Noch! Mutlu geceler! "
banlar ierisinde yola koyulduk.
Ay l l parlyordu. Ky civarnda yol alrken, at stnde
iki silahl ahs bize tehlikeli blgenin kna kadar elik etti.
yordu.
Ay yava yava gzden kaybolup gecenin derinliine doru
yol ald. Atl muhafzlar da tpk geldikleri gibi esrarengiz bir e
kilde gzden kayboldular. Hala yolumuza devam ediyorduk. Yl
99
sakaklanna daldk.
Soluu ak bulduumuz bir kafede aldk ve hemen scak bi
rer kahve syledik. Yiyecek bir eyler var myd acaba? Kurt gi
1 00
kornitaclar
yoktu.
Bir zamanlar l l olan bu gzel ehirde artk iki yz insan
bile yaamyordu. Enkaz halindeki evlerinde ok kt koullar
altnda ve yiyecek sknts iinde barnmaya alyorlard.
leye doru kavurucu gne altnda kimseciklerin olmad so
kaklarda dolamaya ktk. Yolumuz bir zamanlar kuzeybat Sr
histan ' n en byk pazanna ev sahiplii yapm olan meydana
dt. Meydanda toplanm parlak giysileri iindeki kyller,
yzlerce kilometre uzaktaki zengin vadilerinden ve verimli top
raklarndan geliyorlard. Kentin pazar gnne denk gelmitik.
1 02
VIII
YOK EDLM BR ULUS
Ertesi sabah, Machva 'nn en bereketli blgesini kat eden ve
renk bir hava verdii geni verimli bir ovaya paralel olarak yolu
muza ar ar devam ediy9rduk. Yabani otlarla tka basa dolu
ilennemi tarlalarn arasndan ve dumandan kapkara olmu be
yaz evlerin yanndan getik. Tm lke yaklm, yamalanmt;
insanlar ldrlmt. Ortalkta tek bir kz bile yoktu, brak
tm kz kilometrelerce yol gidiyorduk da, tek bir insana bile
rastlamyorduk. Sokaklarnda ot bitmi ve tek bir insann bile
yaamad kk kasabalardan getik. Tren baz baz mltecile
rin inmesi iin duruyordu; yolun kenarnda durup, tm ykleri
omuzlarnda, harap olmu evlerine bakyorlard ...
1 04
1 05
1 06
kaymak
(yani
kulak trmalayc bir sesle bard: "Ne diye orada yle duruyor
sunuz? Buraya gelip masamza oturmak istemez misiniz? Her
eit kaliteli arap, bira ve konyak bulunur ! " Sessizce arya
u yduk.
"Biz Amerikalyz," diye akladm elimden geldiince, "ve
sizin dilinizi bilmiyoruz."
"Bu iki imemeniz iin geerli bir mazeret deil ! " diye ba
rd pikin pikin ve srtma bir aplak patlatt. "Hangi dilde i
ki i tiiniz beni pek rgalamyor ! "
Ieri girdiimizde iki ingene yan yana oturmu, biri keman
br de kornet alyordu. Kyllerden birisi kafasn geriye
1 07
Her yerde ocuklann ve sakatiann lklarHer yerde yal kadniann ve yal erkeklerin fganlar !
Sanki o son korkun Kyamet Gn
Belgrad' a gelmi gibi !
1 08
"
109
IX
GUOUTCHEVO VE CESETLER VADS
Ertesi sabah afak skerken, Loznitza'dan, birka bin metre
kornita
"Komitaclar
1 10
grlebiliyordu.
duk- bir kadn sesi isterik klarla, tek dze ve tiz bir sesle l
eden itik.
"Buras neresi?"
1 12
13
14
bir sesle seslendi. Orada yarm saat kalarak garson kzlar pt,
ocuklarn kafasn okad ve yapt her akaya kikirdeyen kz
lar arasnda arabn yudumlad. Kendimizi daha fazla tutama
yp, Johnson 'u sere azarlayarak arahacy armasn istedik.
"zr dilerim,
din. Savatayz ! "
sirs,
1 15
1 16
vard!
17
1 18
X
RUSYA'NIN ARKA KAPISI
Mays aynn sonunda Rus ordusu tm dnyay akna evi
ren bir hareketle, Karpatlardan yaklak 350 kilometrelik muaz
zam bir ricat gerekletirdi. B ukovina 'da Czemowitz ' i gl
Avusturya saldrsna ak halde terk ederek Prut Nehrinin geri
sine kadar ekildi. Biz de Romanya Moldova's, Avusturya Bu
kovina's ve Rus Besarabya'snn birletikleri nehrin kvrmnda
ki snn gemeye ve Rus cephesini hareket halinde "basmaya"
karar verdik.
Romanya demiryolunun kuzeydeki biti noktas olan Dorohoi
ile cephe aras, tepeterin zerindeki yoldan gidildiinde yirmi
mil mesafedeydi. Drt atl bir arabayla pazarla tututuk; fakat
Dorohoi polis efi glmseyerek, amaz anlamna kafasn salla
d:
"Yksek merciierin izni olmadan kati suretle snn geemez
siniz," dedi. "Romanya gmrk binas u anda kapal." Dn
eeli dneeli yzmze bakt. "Ancak, ben kendim bu akam
Rusya yolcusuyum ve dilerseniz siz de otomobilimde bana elik
edebil irsiniz. Sizi nc Ordu Karargah olan Nova Sielit
za'nn kumandamyla tantrabilirim . . . Kendisi yakn arkadam
olur, sk sk ziyaretine giderim. Ruslar misafirperver insanlardr.
Ha, bu arada unutmadan syleyeyim, eer onlara yannzda al
koll bir eyler gtrrseniz size minnettar kalacaklardr."
Nee ierisinde dar frlarlk ve bir ie konyak satn aldk.
Ardndan buraya kadar bizi getiren at arabasn yolladk. Gri
gkyz bir gnlk yamurun ardndan yzn gstermeye ba-
19
1 20
jal'st! "
121
1 23
tuttu ve bizi yle bir sallad. Ardndan Rusa bir eyler syledi
ve anlarnadrnz grnce kahkahalarla glrneye balad.
Yzba ikrarnda kusur olmamas iin rpnyordu: "Ale
xandra Alexandrovna, semaveri getir! "
Kadn bir kou frlad. Bizim grernediimiz hizmetkarlara
emirler yadryordu. "Antonina Feodorovna! Prinissitie samo
varou! " Ve demeye varmadan kafasna dolad sar renkli yeni
bir tlbent ve durnann havaya savurduu yeni bir sigara ile
kageldi .
Madji eliyle onu iaret ederek, "Mon mari! Kocam ! " dedi k
t Franszcasyla.
Erkek kardei kk yal bir ksrak gibi hoplayp zplyor,
bir yandan Madji 'nin yaptklann taklit ediyordu. "Kocam ! " de
di ve ardndan ekledi: "Tres jo/ie ! Tres jolie ! " Tekrar tekrar
"Tres jolie! " dedi, baka bir Franszca kelime hatrlyor olmann
verdii mutlulukla...
iman kza gelince, onun "koca"snn kim olduunu hibir
zaman renemedik ... Ve tabii bir de Alexandra Alexandrovna
vard. Rusya'daki tm kk kzlarda olduu gibi, yetikin bir
kadnda olan karmak gzlere sahip on yalannda kk, ha
nm hanmck bir kzd. Onun evdeki konumunun ne olduu da
bizim iin bir muamma olarak kald. Her neyse, bu tr eylerin
ok fazla nemi yok, nk buras byle eylerin pek bir anlam
ifade etmedii Rusya idi.
Yemek odasnda ay imeye baladk, fincann biri boalyor
biri doluyordu. Masa sigara paketleriyle doluydu. Bir kede
oturmu olan Alexandra Alexandrovna, bir sigaray sndrup bir
dierini yakyor, kahkahalaryla hem kendisini hem evi inietiyar
ve nne gelene, kim olursa olsun baryordu. Dier kede o
yal adam oturuyordu. Durup durup nee iinde glmseyerek,
"Voila! Comment! Tes jolie! " diye baryordu. Evin hizmetkar
Antonina bir ieri bir dar mekik dokurken muhabbetten de ge
ri kalmyordu. nanlmaz bir gayretle her seslenene, her ie yeti
iyordu. Semaverin suyunu tazeleme grevi de buna dahildi. s
telik bunlarn hepsini ayn kusursuzlukla yerine getiriyordu.
Robinson yal adama, kendisinin Gorki 'nin Kazak kahrama
n Taras Bulba'ya tpatp benzediini syledi. Adamcazn ok
1 24
1 25
! 26
1 27
XI
NOVOSELTSA'DA YAAM
Gece kalacamz bir yer bulundu, oraya bir askerin srd
bir evin nnde durduk, lam kokan bir birikintiyi atk. Asker
kapya vurdu, aralktan bir k szld, szianan bir kadn sesi
duyduk. Asker ona bir Yahudiye davranrcasna ard: "Ger
-"Yabanclar!"- diye seslendi. Zincirler, srgler ekil
di ve buram buram mide bulandrc kokular boald. Kahveren
manski!"
gi, kaba bir peruu kafasna ters takm kadn, zayf bedeniyle
iki kat eildi; koridorda geri ekilirken, yalak glmseyii di
siz, dietlerini aa kard. Bizi Paskalya'dan beri sprlme
mi bir merdivenden yukar karrken, bouk bir Yidiceyle ge
vezelik etmeye balad:
"Asil
Herren
"Wun-der-bar!
Ya
geldiniz?"
1 29
**
1 30
131
1 32
1 33
iiyordu, yirmi kez earp deitirdi. Taras Bulba ayn anda Fran
szcay, Alnaneay ve ngilizceyi renmek iin diretiyor, dil
baansndan byk gurur duyduu halde, en kk bir sonuca
ulaamyordu. Yzbaya gelince zmlenmesi gereken bir s
r olayla bunalm ve dalgnlamt; kurmaydaki subaylar to
mar tomar katla giriyorlar, hepsi ayn anda ve yksek sesle ko
nuarak brosunda ylyorlard. Grne baklrsa bir yntem
yoktu. Herkes odadan odaya dolaarak, ay iip, uradan bura
dan gevezelik ediyordu. Madj i almaya balayacakm gibi,
kararl bir tavrla kad, kalemi alyor, sonra da her eyi unuta
rak yemek odasna gidiyor ve byk tezahratlarla anlatlan g
ln bir yky dinliyordu. Akam karanlnda yemek yemek
iin yeni bir subay kalabal kartma yapt; yarm saat sonra
-bizim ok erken kalkmamz gerekiyordu- bu konuksever eller
den kopmak zorunda kaldk. Alexandra, yzba ve yal Taras
Bulba bizi kapya kadar geirdi. Madji btn yzne yaylan bir
glmsemeyle bize iyi yolculuklar diledi. Alexandra azck an
bir heyecanla elimizi skt ve sa salim gelmemiz iin yreklen
dirdi. Yal Taras Bulba'ya gelince, dzgn bir Franszca cmle
kurma abalannn altnda ezilmi gibiydi. Tam arabaya binece
imiz srada aradn buldu. Yz aydnland; bir hatip gibi dur
du, grkemli bir hareketle kolunu uzatt ve syleve younlam
bir tavrla:
"Sizi seviyorum! Size tapyorum!" dedi.
1 34
XII
BUKOVNA SIRTLARlNDA
Ertesi sabah erkenden, branice edilen serzenile kank du
alar eliinde gecelediimiz yerden ktk. kar kmaz da kar
mzda srlarak ellerini ovuturan bir Yahudi bulduk.
Daha fazla para szdracandan phelenerek, "Gideceimiz
araba neyin nesi?" diye sordum adama. Yahudi bize zerinde
bezgin-grnml bir mujik'in oturduu, artezyen kuyularn
kazmak iin kullanlan trde bir yap iskelesini iaret etti. Daha
yakndan incelediimizde kabiolarta ve iplerle balanm teker
lekleri olduunu grdk. Aynca gvdeye salam bir ekilde tut
turulmad anlalan iki yal ve meyus at birbirlerine yaslan
mlard.
Mujik, "B-r-r-r-r-r-r!" diye bard hayvanlara, byle yapma
sa kaacaklarm gibi sanki. "B-r-r-r-r!"
Biz arabaya binerken, mujik de arabacya kfrl bir azia
bizi Boyan ve Zastevna zerinden Zalezchik'e gtreceini bel
Ietmeye alyordu. Ayrca bizden ne kadar verirsek o kadar pa
ra almasn da sk kya tembih etti... Tiradnn sonunda, kyl
oturduu yerde diktendi ve bir sopann ucuna balad uzun ip
le atlan kaytszca karnlad: "Deh, deh ! " Atlar aplan etkisiy
le kendilerine geldiler ve nefes alp vererek ilerlemeye balad
lar. Tekerlekler kesinlikle bir mekanik mucize sayesinde dn
yordu. Dorusu iimizi bir rperti kaplamam deildi ama, yle
ya da byle, gidiyorduk ite.
*
1 35
1 36
nlarn tayorlard . . .
1 37
1 38
1 39
1 40
XIII
KORKUN ZALEZCHIK
Avusturyal tutsaklarla ilk kez Zastevna'nn dier yakasnda
birka ykk evin yan banda bir eyler imek zere mola ver
diimizde karlatk. Yaklak otuz tutsak kavurucu scan al
tnda ar aksak bize doru yryorlard. Kendilerine gri nifor
malar toz ierisinde kalm, sakall suratlar yorgunluktan k
m iki Don Kazak' elik ediyordu. Tutsaklardan birinin yz
nn sol st taraf sarlyd ve bu blge kan toplamt. Bir dieri
nin kafas bandajlyd ve kimileri de uyduruk deneklere yasla
narak hareket edebiliyordu. Atlarndan inen Kazaklarn verdii
iaretle yolun kenanna doru yneldiler ve kendilerini sere serpe
glgenin koynuna braktlar. Ba yaral adam acyla inlerken,
kafas bandajl olansa titreye titreye gazl bezi skmeye giriti.
Kazaklar, sa olsunlar, onlarla konumamza izin verdiler. Biz
de elleriyle yaptklar arya uyarak, avu dolusu sigarayla yan
larna gittik. Tutsaklar bunlar uzun zamandr ttne hasret tirya
kilerin alyla elimizden kaptlar - ilerinde yalnzca kibirli bir
gen cebinden fltreli sigaralacia dolu gzel bir kutu kard ve
bizim uzattklanmz souk bir ekilde geri evirdi. inden bir
sigara ekip yakt ve kimseye ikram etmeden tttrmeye balad.
"Kendisi Kont," diye durumu aklad kyl suratl bir gen
korkuyla.
Kafas yaral adam en sonunda bandaj karmay baarnt
ve bytenmi bir ekilde kanl avularna bakyordu.
Kzl Ha paz band takm olan iri yan ve sornurkan gr
nml adama doru yzn dnerek, "Sannm tekrardan sarsak
1 42
1 43
144
145
1 46
XIV
RUSLAR GERi EKiLYOR
Sabahleyin nc snf trenin koltuklarnn azizliine ura
m bir halde uyandk: her yanmz tutulmutu. Pencereden kafa
mz dar doru uzattmzda, gzmz ineelikle srlm
buday zengini Galiya bozkrlanna takld. Denizde nasl gemi
lerin u ksm ufukta seilirse yel deirmenlerini de ayn ekilde
semek mmknd. Dokuz saat ierisinde otuz dokuz mil yol
gelmitik.
Tren ddn muzafferane bir ekilde alarak dik yokular
iniyar ve millerce mesafe boyunca uzanan da yamalann tr
manyordu. Tren bir araya geldiklerinde her zaman grgr amata
yapan Rus subaylarla doluydu. Aynca arkamzdan takip eden as
kerlerle dolu on marandizden akordeon eliinde sylenen ark
sesleri, ban ve tezahratlar duyuluyordu. Yass suratl, i bu
naltan kyafetler giyen Polonyal kyller ve onlarn ak renk
barts takan ve kocaman kalalar olan elerinin trenlere
duygusuzca bakt kk stasyonlarda, yzlerce asker ve subay
ellerinde demliklerle kipiatok (Rus tren istasyonlarnn istisnasz
hepsinde bulabileceiniz byk kaynar su deposu) iin itiip ka
kyordu. Dorusu Rusya'da ay hibir zaman eksik olmuyor
du. Emrinde bir er de bulunan yksek rtbeli bir subay yan korn
partmanda kk pirin bir semaver kurdurtmutu.
Omzunun zerinden geirdii kaynda altn sapl bir Kazak
klc aslyd. Bu kl gstermi olduu stn kahramanlktan
tr ar tarafndan kendisine bahedilmiti. Kl cn Vladimir
rtbesini simgeleyen saaklar da vard. Byk ihtimalle kendi
147
148
1 49
1 50
151
1 52
1 53
154
155
1 56
1 57
propaganda yaptklar gerekesiyle u anda hapis yatyorlar Duma temsilcilerini infaz edemezler. Askerler arasnda devrimci
propaganda yapanlarn hepsi ldrld. Ve bunlarn ounluu
nu da Yahudiler oluturuyordu."
Hepi topu altm be kilometrelik mesafeyi gitmek tam on drt
saatimizi ald. nk makasiara geldiimizde askeri trenlerin ve
iyodoform kokan uzun beyaz aralann gemesi iin saatlerce bek
liyorduk. evremizde yine millerce mesafe uzunluundaki sapsan
buday tarlalan vard - mthi bir hasat alnacakt. Blge askerler
le doluydu. Her istasyonda kalabalk gruplar halinde bunlan gr
mek mmknd. Yan silahl bir alay peronda boylu boyunca yayl
m, trenlerinin gelmesini bekliyordu. nmzde ve arkarruzda s
variler ve onlann atlann tayan trenler ile erzak dolu ak yk va
gonlan gidiyordu - veya dier ynden geliyorlard. Her yerde tam
bir dzensizlik, bir hercmer hakimdi. Mesela, bir tabur asker tm
gn boyunca a biita yan hatta beklemiti, ama, ok deil, biraz
ilerideki byk yemek kulbelerinde binlerce kap yemek birileri
gelip yemedii iin pe atlyordu. Lokomotifler yolun almas
iin sabrszca ddk alyorlard. .. nsan orada burada muazzam
kaynaklann dikkatsizce savrulduu, byk lekli bir adamsende
ciliin, ok byk bir arurun var olduu izlenimini alyordu.
Kuzey Fransa'da igalden drt ay sonra ibanda grdm
Almanlarn hatasz ileyen mekanizmasndan ne kadar da fark
lyd ! Fransa'da da milyonlarca insan oradan oraya tamak,
orada da insanlara silah, mhimmat, iae ve kyafet yetitirmek
nemli bir meseleydi. Fakat Galiya'nn aksine, kuzey Fransa
demiryollanyla kapl olmasna karn, Almanlar tm lkeyi ba
tanbaa dolaan ve ehir iinden geen salam yeni demir raylar
demilerdi, stelik on sekiz gn ierisinde. Alman Fransa'sn
da trenler hi ge kalmyordu ...
158
xv
159
1 60
Hikayemizi anlattk.
"Baylar, ltfen birka dakika bekleyin, sizin iinizi tez elden
halledeceim."
zin katlarmz ald ve kayboldu. Drt saat sonra bir emireri geldi ve gayet rahat katlar elime geri tututurdu.
"Albay Verchovsky nerede?" diye sorduk.
"Ne poriiemayor! "dedi, "Sizi anlamyorum!"
Kapya gittim ve emirerinden albay bulmasn istedim. Bir
ka dakika gememiti ki albay kardan grnd. Her zaman
kinden daha da kibar ama bizi hala burada grdne fevkalade
arm bir ifade vard yznde.
" zin kadnzda valilik makamna bavurmanz gerektiini
belirtiyor aka," diye syledi, "fakat ilgili blm bulma ala
larm sonusuz kald. Dorusunu sylemek gerekirse, bu sabah
gelen haberlerden tr muazzam bir tela ierisindeyiz. Size
tavsiyem Prens Bobrinski ' nin hususi karargahna gitmeniz ve
yaveri Prens Troubetskoi ile grme talebinde bulunmanzdr . . .
Fakat benim gnderdiimi sylemeyin !"
Val ilie giderken yolumuzun stnde, baka hi derdimiz
yokmu gibi, drt kukucu emirerine arptk! Katlarmz sun
duk ve hemen bir odaya alndk. Odada k giyimli subaylar si
gara iiyor, konuup glyor, gazete okuyorlard. zerinde eski
Macar niformas olan atlgan bir gen, etrafnda toplanm ne
eli bir kalabala Franszca olarak kendisi ve Nice'de bulutuu
bir Polonyal kontes hakkndaki hikayesini anlatyordu ... zerin
de uzun siyah ipek cppesi, boynunda gm gerdanlktan salla
nan byk gm hayla Rus kilisesinin kibar yzl, sakall pa
paz, ensesi kaln ve madalyas bol bir albayla kol kola volta at
yordu . . . Bu ehlikeyf, latif grup kadar. savatan uzakta hibir ey
yok gibiydi.
Parldayan dileri ve kaln byyla yakkl bir gen yakla
t ve elini uzatt.
"Bendeniz Troubetskoi," dedi ngilizce. "Nasl oldu da bura
lara gelebildiniz? Muhabirierin Lemberg'e gelmeleri mmkn
deildir!"
Generaller ve kurmay bakanlan tarafndan imzalanm bir
ton kad kendisine uzattk.
161
1 62
1 63
1 64
XVI
YMSER BR HAC YOLCULUGU
Cholm ile Lemberg aras normal artlar altnda yz kilometre
bile ekmiyordu, ama bu ikisini dorudan doruya birbirine ba
layan bir karayolu yoktu. Cholm'a gidebilmek iin nce uzun ve
dolambal bir yoldan Rusya'ya gemeniz ve oradan geri Polan
ya'ya gelmeniz gerekiyordu, ki bu toplarnda yz kilometre
den daha fazla yol kat edeceiniz anlamna geliyordu.
Drt kiilik bir kampartmanda seyahat ediyorduk. Yol arka
dalanmzdan biri ayanda izmeleri, aznda sigarasyla rana
snda yatan sessiz sakin bir temen, dieri de sakatlktan tr
evine geri dn yapan aksi, yal bir generaldi. General kap ve
pencerelerin sk skya kapal tututmasn istiyordu, nk tpk
dier kta halklan gibi Ruslann da temiz havaya kar ar bir
korkulan vard. Tm gece boyunca Amerikal cesur yiitler ile
ann niformal takipileri arasnda pencereyi kapatp kapatma
mak zerine kran krana bir muharebe yaanmt. Ancak, afak
skene yakn devreye demiryolu polisinin girmesiyle, pencereyi
ama hamlemiz baanszlkla sonulanmt.
Beyaz Rusya. Saatlerce hu ve am aalar dolu el deme
mi bir blgenin iinden getik. Ne tek bir ev ne de tek bir insan
vard; ortalkta sessizlii bozan tek ey lokomotifn ddyd.
Kimi zaman orman iindeki bir boluktan, budaylarn arasnda
siyah aa ktklerinin belirdii geni sar dzlkler gzmze
iliiyordu. Hkmete ait ve imdi kapal olan votka dkkannn
evresinde hali perian kyler sralanmt. Domuz ve kaztarla
1 65
1 66
1 67
1 68
1 69
1 70
XVII
RUS USUL TUTUKLAMA
Martinev bumunu vagonun penceresine dayayarak: "Cholm!
dedi. Geliyoruz!"
Bir yerlerde dam ynlar ve klallar arasnda, neredeyse
grandk Nicolas Nicolaievitch' inki kadar byk gce sahip, b
tn Gney-Bat Rus ordulannn bakomutan general vanov'un
kurmay bulunuyordu. Her halkarda, cepheyi ziyaret etmemize
izin verecek yetkeye sahip insan oydu. Cholm 'un ylan gibi kv
rlan yollannda, kupa aramzda sarsla sarsla ilerlerken, Robin
son 'la ben grmek istediimiz arpma eidi stne iddetli bir
tartmaya girdik. Robinson bir piyade saldnsn grmekten ya
nayd, bense Kazak sotniasyla 13 bir baskndan vazgemek iste
miyordum.
Karargah nbetisi herkesin yatmaya gittiini syledi.
"Loutche gostinitza!" diye bardk arabacya.
Annda tepki vererek, seimimiz Bristol Oteli 'nden yana ol
du, nk btn kentlerde ve Eski Kta'nn btn yerleim yer
lerinde bir Bristol Oteli vard; buradaki de Bristol Otellerinin ge
nelindeki kalite dmesinden kurtulamamt. Belki Cholm 'un
en iyi gostinitza'syd ama alt st, ar kalabalk bir Yahudi
mahallesinin ortasnda, dik bir bayrda, ahap ve al sval iki
katl bir binayd, stnde Rusa: NG i LiZ OTELi yazl bir ta
bela vard. Elbette, orada ngilizce konuan kimse yoktu - ngi1 3 Sotnia. Kazk tmenlerini alt blmleri. 1 00-2500 asker arasnda oluur.
(. N. )
1 72
1 73
Biz koro halinde: "Ya da yarn ha! diye bardk. Ama bu iki
ya da saatlik bir iti ! . .. "
Subay gzlerini karyordu.
"Altesleri ok megul..."
"Altesleri sorunumuzu zmlernek iin birka kck da
kikay dinlenme tasarsndan karamaz m?"
Huzursuz olan subay, telal bir tavr taknd :
"Biraz sabr beyler. Bu yalnzca bir saat sorunu. Sizi geciktir
memek iin imkansz yerine getireceimize sz veriyorum . . . Ve
imdi , ayrm yapmadan btn katlarnz vermenizi isteyece
im."
Alman casusu olmamzdan m kukulanlyordu? Subay ra
hatsz bir ekilde gld ve belgeleri teslim alma tutanan verir
ken hayr dedi.
"imdi de, cevap gelmeden nce otelden ayrlmayacamza
dair bana eref sz vermenizi isteyeceim."
"Tutuklu muyuz?"
"Yapmayn sevgili dostlarm, tabii ki hayr. Kesinlikle ser
bestsiniz. Ama, anlarsnz ya, ok nemli bir askeri blgedesi.
nz ...
Anialmayan birka sz syledi ve cevap vermek zorunda
kalaca baka sorularla karlamamak iin ortadan kayboldu.
On be dakika sonra Hashein hibir incelik kuralna gerek
grmeden odamza Kazak ', krk balklar, sivri burunlu iz
meler ve gs ak uzun kaftanlar giymi, insan aznan sok
tu; Kazaklarn her biri kuann arasna dikey ekilde yerleti
rilmi, telkarl sslemeli uzun bir haner, onun yannda da, kab
zas gm kakmal kocaman bir kl tayordu. i fadesiz gzle
rini zerimize dikerek karmzda dikildiler.
"Ne istiyorlar?" diye Almanca sordum.
Hashein bizi rahatlatmak istercesine glmsedi.
"Yalnzca bu beylere bakmak istiyorlar. . . "
Daha sonra aaya inmek istediimde, kapmzn nnde gi
dip gelen bir Kazak bana yol vermek iin ekildi, ama hemen ar
dndan trabzandan sarkarak Rusa bir eyler bard; aada,
halde duran bir bakas karma kt; k kapsnda da nbet
tutan bir ncsn grdm.
"
1 74
1 75
1 76
177
1 78
"Chto? "
"Tchai"! diye cevap veriyorduk. Dva tchar.. . skorrie!"
XVIII
CHOLM'DA TUTUKLANMA
Bize bekilik etmesi iin, Cholm 'da yedek tutulan ve atlann
gezdirmekten baka bir i yapmayan Kuban Kazaklanndan bir
sotnia verildi. Tek sanat savalk olan, on be yandan altm
yana kadar ara hizmet eden bu ilgin Slav halknn ezelden
beri deimeyen giysileri: uzun krk balk, belden kemerli uuk
pembe, mavi ya da yeil uzun kaftan, gsnde apraz takl fi
eklikler, altn ve gm kakmal yataan, ilennemi deerli
talar monte edilmi haner ve sivri burunlu izmeleriyle yze
yakn, yar vahi dev. Balangta, tutuklulara gardiyanlk etmek
onlar asndan yepyeni bir elenceydi. Bizi tanyanlar gn bo
yunca arkadalarn getirip bizi gsteriyorlard; gndz geleme
yenler de gece, ara ara grltyle odamza dalyor, yakyor
ve knlarla vurarak bizi uyandryordu.
Kocaman ocuktan farklan yoktu. Bazlan nbet tutarken si
nirli bir ekilde kllarnn topuzlarn dvyor ve arkadan sal
drmamz korkusuyla tedbirli davranarak, odadan geri geri gide
rek kyordu. Bazlan utanga ve gvenir, arkadamz olmaya
hazrd; yaamlarn anlatmaya almak iin saatlerce Rusa
Franszca szle gmlyorlard. Bu dost Kazaklardan zellik
le biri, zamann Robinson 'la geiriyor, her ikisi de evini ve o
cuklarn amnsamay bitiremiyordu. Bu sekiz gn boyunca, b
tn sotniann geit resmi yaptn kezlerce grdk. Askerler
portrelerini yaptnyorlar, doymaz bir merakla eyalanmza bak
yorlar, giysilerimizin kuman yokluyorlar, sigaralarmz ii
yorlar, Robinson 'un izdii New-York 'un genel grnmne
so
181
1 82
1 83
1 84
1 85
1 86
XIX
TUTSAKLIK SERVENMZiN DEVAMI
Bir gn, ciyak renkli bir .iforma giymi postac, gsteriyi
merak eden dostlar grubuyla birlikte odamza girdi, topuklarn
birbirine arpp, eilerek selam verdi ve Birleik Devletler Eli
lii 'nden gelen telgraf verdi:
"zel izin olmadan arpma blgesine girdiiniz iin tutuk
lanmsnz. Dileri Bakanl elimize, Petrograd'a gnderil
meniz gerektiini bildirdi."
Hepsi buyda. Sonra yeniden sessizlik oldu ve d dnya bi
zim yazgmzla ilgilenmemeyi srdrd. Gnler, her biri, bir n
cekinden daha tekdze olarak gemeye balad. B izi unutmular
d.
Sonunda, daha sonraki gecelerden birinde, bir mahmuz kr
ts nlad ve kapmzda hafif bir trmalama sesi duyduk. ki su
bay grkemli bir tavrla ieriye girdi; birincisi, ksa boylu, i
man ter iinde olan kendini vanov, Gneybat ordusunun leva
zm subay ve generalin kuzeni olarak tantt; teki olak, kel ka
fal ve zayft, hastalkl bir grn vard, madalyalada kaply
d: temen Potemkine. Bedeni ve yz kaslar bir tr horon tepen
temen sze balad; Bir an sonra anlalmaz bir ngiliz azyla
konutuunu fark ettik. Yine de syledikleri akt .. zgrdk.
"Bkre 'e dnebiliyor muyuz?"
"Evet beyler."
"Peki cepheye gitmek iin ne yapmak gerekir?"
"Ne diyor? Ne diyor?" diye homurdanan bir sesle endiekndi
levazm subay.
1 87
1 88
1 89
1 90
191
1 92
193
xx
1 94
Rus halkna dardan dayatlan ayr bir ulus gibi. Genel olarak
sylemek gerekirse, bayraklarnn neye benzedii konusunda bir
fikre sahip deiller; bilenlerin gzndeyse bu bayrak Ruslarn
simgesi olarak grlmyor. Ayrca Ruslarn ulusal mar, bir
martan ziyade, yan-gizemli bir arky andrr. yle ki mar
duyduunda hi kimse ayaa kalkmak veya apkasn kartmak
ihtiyac hissetmez. Bir halk olarak Ruslarn emperyalizmle aras
hi iyi deildir - Rusya'nn fetihler sonucu byk bir lke olma
sn istemiyorlar. Aslnda Rusya'nn dnda herhangi bir lke
olduunun bile pek farknda deiller; dman bir lkenin toprak
lar igal edildiinde fevkalade kt savamalarnn nedeni tam
da budur. Fakat dman bir kez Rus topraklanna ayak basmaya
grsn, m ujikler vahi c anavarlar h a line dnrler, tpk
1 8 1 2 'de ve 1 9 1 5 'te olduu gibi. nk iftlikleri, evleri, orman
lar, topraklar ve kutsal ehirleri dman boyunduruu altna
girmitir; savunma sz konusu olduunda bu denli iyi savama
lann nedeni de budur.
Ruslann topraa kar, geni dz ovalara, engin ormanlara,
gl rmaklara, Rusya'nn zerinde uzanan muazzam semaya,
atalannn fi tarihinden beri ikonlara dokunduklan altn ve m
cevherlerle kapl kiliselerine kar, btn kyleri kutsal bir rmak
arayna srkleyen muazzam ikilere kar, kuzey knn vahi
souuna kar, iddetli sevgiye ve vahi neeye ve korkutucu
kasvete ve sylencelere ve efsanelere kar - Rusya'y Rusya ya
pan tm bunlara kar bir Yunan hissiyatma sahip olduklarn
syleyebilirim. B ir keresinde gen bir subayla ayn kampart
manda seyahat etmitik ve tm gn boyunca pencereden dan
bakp karanlk aalklar, geni tarlalar ve kk kasabalar
seyretmi, seyrederken de alayp durmutu. "Rusya kudretli bir
annedir; Rusya kudretli bir annedir," diye tekrarlayp duruyor
du ...
Bir baka seferinde orta yal bir sivilde de benzer bir duru
ma ahit olmutuk. Yass kafasndaki salar ksa kesilmi, geni,
sabit ve ak mavi gzleri kendisine bir mistik grnts veren
bir adamd .
"Biz Ruslar ne kadar byk olduumuzu bilmiyoruz," demi
ti. "Milyonlarca insann bir arada yaadndan haberdar deiliz.
1 96
1 97
1 98
1 99
du! Yetkili bir azdan yle bir olay duymutum. ki Dou Dil
leri profesr Morskaia'da yrrken birbirleriyle eski Ermenice
konutuklar iin tutuklanmlar. Fakat polis konutuklan dilin
Almanca olduuna dair yernin billah edince, o gnden bugne
bir daha kendilerinden haber alnamam.
Ancak, buna ramen, paras olan her Alman Petrograd 'da ve
ya Moskova'da gayet rahat yaamn srdrebilir ve yurtseverli
ini diledii tarzda belli edebilir. rnein, Moskova'da yaayan
geni bir Alman topluluu Kasm 1 9 1 4 'te ehrin en k otelinde
bir yemek dzenlemiti. Bu yemekte Almanca arklar sylen
mi, ar ve mttefiklerinin "canlarnn cehennemde" tecelli et
mesine ynelik zehir zemberek konumalar yaplm ve sk sk
"H och der K ai ser ! " tezahratlar duyulrnu. Yine de tm bu
olaylara ilikin hibir yaptrm uygulanrnam; fakat polis alt ay
sonra, ok da fazla gze batnamaya dikkat ederek, bir ders ver
mek istemi olacak ki, bunlar Alman iradndan mahrum braka
cak bir nlem alm. Yeraltndan bol miktarda votka kartlm,
kiliselerin ikonlar alnm ve polisin kkrtmasyla, ehrin
ayaktakm Almanlara ait evleri, dkkaniar ve otelleri yamala
m. Bunlardan ilk birka yerle bir edildikten sonra, halk bu kez
dikkatini Franszlara, ngilizlere ve Ruslara ait binalara evir
mi: "Zenginlere lm ! " diye banyorlarrn . "Yeter bizim pa
ramzla sernirdiiniz!" isyan bittiinde Moskova'daki hemen he
men her byk dkkan alaa edilmi ve yamalanm vaziyet
teymi. Ayrca birok zengin Rus da kadn erkek demeden oto
mobillerinden, arabalarndan indirilip kanala atlm. Ancak,
Rusya'daki st snflar da kendi alarndan bakldnda bu du
rumdan yararlanmak hususunda bir beis grmemiler. Yamaya
ortak olmak adna uaklarn ve hizmetilerini seferber etmiler
ve artk ne kapabildilerse -ipekliler, parnuklular, krkler- cebe
indirmiler . . . Sonuta vali, eyalet valisi ve polis efi bu yurtse
ver nmayiten tr grevlerinden uzaklatrlmlar.
Almaniann Moskova'dan nasl karttidklar da Rus yntem
lerine ilikin bir dier karakteristik olaydr kanaatindeyim: Nasl
yaptlar bu ii? Srgn m ettiler? Tutsak kamplarna m tktlar?
Hayr. Polis el altndan, Moskova'daki Almanlarn isterlerse
kentten ayrlabilmelerinin bir yolunun bulunduu eklinde bir
200
XXI
ULUSAL SANAY
Zalestchiki ile Tarnopol arasndayd : kompartmanmzda
yalnzdk, yandakindeyse drt ya da be albay, kafas tralan
m, izmeleri iyice cilalanm ve ceketi madalyalarla dolu bir
binba vard. Pencereler kapalyd, kemerler gevetilmi, kl
lar bir yana braklmt. Kk, yuvarlak bir masann stnde
kocaman bakr semaverden buharlar fknyordu ve tahta masa
nn st sigarayla doluydu. Sigara ve ay ierierken kendilerin
den sz ediyorlard.
Rus meraknn ve konukseverliinin harekete geirdii, kt
bir Franszcayla konuan binba kompartmanmza girdi, ken
dini tantt ve hemen bize bildii btn askeri srlar vermeye
balad: alaynn nerede bulunduunu, ka adamdan olutuunu,
Avusturya bataryalarn hazrlksz yakalamak iin karanlktan
yararlanarak ertesi gece Prut'u nasl geirmeyi ngrdn.
Bu, onun asndan hi boboazlk yoktu: yalnzca, bunlar za
ten bilen insanlarla konumay skc buluyordu ve grnre ba
klrsa, ilgilenen yabanclar bulmaktan kesinlikle honuttu. Bizi
kompartmanna gtrd, orada, tekiler bize yer verdiler ve bizi
aya, sigaraya boarak bir alay soru sordular: ne i yaptmz,
cretimizi nasl aldmz, Amerika'da ok viski iiJip iilmedi
ini, Newport'un Riviera kadar gzel olup olmadn ve sava
hakknda ne dndmz. Ardndan gelen, gittike daha k
t, her ikisi de iren olan Franszcayla ya da Almancayla yap
lan, tartmay kendimizi gre ksa kestik. Sonra her biri ilk duy
gusal deneyimini anlatmaya koyuldu; oradan ak psikolojisinde,
202
'l03
204
205
206
XXII
YURTSEVER BR DEVRM
Bu sava zamanlarnda lkeyi Almanya 'ya balayan ticari
bamllk durumu, Rusya'dan geen bir yolcunun hemen dikka
tini eker. Petrograd 'da antiseptik bir gargara almak istedim.
"Ah! dedi satc -zaten kendisi de Almand- bu tr nesneler Al
manya'dan geliyor ve artk bulunamyor." Ayn durum fotoraf
makineleri, film, stl ikolata, giysi, otomobil, yaz makinesi
iin de geerliydi. Petrograd'da tek bir iyi cerrah olmad gibi,
mide hastalklar uzman da yoktu; cevap hi deimez olarak:
"Bu tr vakalarda hep Berlin 'e bavuruyoruz" oluyordu.
Bu son on yl boyunca Rusya bir Alman smrgesi olma du
rumuna gelmiti. mparatorluun her yeni zorda kal, Almanya
asndan oradaki ticari varln arttracak bir frsatt; gerekten
de I 905 'te Alman karlar, aktan aa devrimcilere yardm
etme tehdidinde bulunarak ok byk kazanmlar elde etmiti.
Almanlar ynetime, hatta ordu hizmetlerine de szmlard. Al
man snrndaki stratejik Rus demiryollarnn planlarn onlar ha
zrlamt. Ve Almanlar arienin -kendisi de Almand- evresi
nin bulunduu imparatorluk saraynda gl ve zarar verici bir
nfuz uyguladlar.
Rus tccarlar, sanayiciler ve bankaclar, lkelerindeki Al
man gcne kar uzun ve zorlu bir mcadele srdrdler; bu
nedenle Rus ynetiminin -Almanlarda dolu- yozlamasnn ve
zorbalnn dman, devrimcilerin mttefki oldular. Bu sava
ta, her ikisi de alabildiine yurtsever ve her ikisi de lkesinin h
kmetine kar birlik kuran bir orta snfla, proletaryadan oluan
207
208
209
210
21
212
XXIII
YAHUDLERN "HANETi"
Savan balangcnda ngiliz, Fransz ve Amerikan gazetele
ri ann ve grandkn "sadk Yahudi tebalarna" ilanlann akla
d. lanlar btn Rusya'da ikamet zgrl, yurttalk haklan,
ibadet zgrl ve hepsinden de te, ordunun st kademelerine
alnma ve soyluluk unvanianna erime sz veriyordu.
Byk ve derin bir deiiklik anlamna gelen bu haberlerin
ilan edilmesiyle, yzlerce Yahudi ar ordulannda hizmet etmek
amacyla srgnden dnd, Yahudi kadnlan da Rus Kzl-Ha
na hizmet sundu. dl olarak tek elde ettikleri erkekler asn
dan d knkl ve ac iinde, kendilerini ezenlerin siperlerinde
can vermek, hastanelerde hemirelik yapan kadnlar asndan
da, baktklan askerler tarafndan aalanmalarla karlamak ol
du. nk iin dorusu Rusya'nn kendisinde bu tr ilanlarn hi
olmadyd. Hepsi uluslararas liberal dncelerin sevgisini ka
zanmak isteyen Rus hkmetinin ajanlan tarafndan Paris 'te ve
Londra'da uydurulmutu.
S nra yakn Besarabia'nn kk bir kynde, Ataman Ka
zaklannn karargahnda bir yzbayla le yemei yiyordum.
Yzba bana alayn anlatyordu:
"ocuklar ate gibi, subaylar onlan her zaman dizginleyemi
yor: rnein Yahudilerin olduu bir kye girdiklerinde. Ah! yi
itler! ldrlecek Yahudi olduu zaman hi duramazlar! "
Masann br ucundaki b i r piyade yzbas sze kart :
"Yahudiler hakknda aklma elendirici bir hikaye geldi, bizim
blk Brest-Litovsk'ta konaklamt. Gen bir Yahudi asker ya-
213
2 14
XXIV
PETROGRAD VE MOSKOVA
Rusya'ya giden birok insan Moskova'y Rusya'nn kalbi di
ye nitelendirirken, dier Avrupa bakentlerinin kt bir kopyas
olarak grd Petrograd' ise hemen skartaya kartr. Hiilbuki
ben temel zellikleri bakmndan -hkmet binalannn ve kla
larn alabildiine geni n cepheleri, hacimli sokaklar ve ak
alanlar gibi- Petrograd ' n daha fazla Rus zellikler tadn
dnyorum. Neva kysndaki byk ta nhtmlarn, sarayla
rn, katedrallerin ve amavitkaldnml i mparatorluk caddelerinin
harcnda, bir zorba hkmdarn emriyle bataklkta zincirlenmi
saysz serfin emei ve kan bulunmaktadr. nk bugn kilo
metrelerce alana yaylan devierin ehri Petrograd, bir zamanlar
yani bundan bir yz elli yl kadar nce yalnzca bir batakl ktan
ibaretti. Ve Byk Petro paytahtn burada, hibir yerle balan
ts olmayan bu ssz bucaksz bataklkta, Rus mparatorluu 'nun
bu en korunmazsz ve herhangi bir doal merkezinden en uzak
noktasnda ina etmeye heves etmiti. On yl sreyle her yl yir
mi bin emeki Petrograd ' n inasnda telef olmutur. Saray soy
lular bu nefret edilen ehri mahvetmek iin tam dokuz kez
komplo giriiminde bulunmu ve Moskova'ya geri dn sa
lamaya almlar. Ayrca kez de kundaklama giriiminde
bulunulmu. ar da yine kez zorla ina ettirtt bu saraylarn
avlusunda bunlar astrtm. rticac cenahn gl bir kesimi
Moskova'nn tekrardan bakent olmas iin uzun bir mddet tan
tana yapmtr. yle ki unun urasnda yalnzca son yirmi yldr
Petrograd' n nfusu yapay yntemlerle desteklenmemektedir.
216
217
218
219
220
221
peten yksek bir noktasnda iki dirhem bir ekirdek giyinmi bir
adam ellerini arkasnda kenetlemi, aasndaki huzursuz kala
bala konuma yapyordu. Nasl syleyeyim, bir pervaszlk ve
kasvet havas vard, sanki her an her ey olabilirmi gibisinden...
Uzunca bir sre tepenin zirvesindeki kafede oturduk. Biz
nehrin byk bir eri izdii geni dzln zerinden seyredal
mken, gne de Moskova ' nn drt yz kilisesinin arpan
renkleri, altn sars, yeil, mavi, pembe kmbetleri ve klar
zerinden batya doru uzaklayordu. Ve orada oturduumuz
yerde, bu kadar uzakta bile Moskova'nn tm o derin arball
n ve lgn neesini tayan ritmi bastran saysz kilise an
nn sesini duyabiliyorduk.
XXV
iMPARATORLAR EHRNE DOGRU: STANBUL
Byk ve gsterili yatakl vagonlann zerinde Trk harfle
riyle yazl pirin levhalar aslyd ve Franszca "Dou Ekspresi"
yazyordu - savatan nceki tarihncesi gnlerde Paris 'ten direk
olarak stanbul'a uzanan dnyann en mehur treni yani. B ulgar
ca bir levhada "Tsarigrad" yazlyd. " imparatorlar ehri" anla
mna gelen bu szc, aslen kendilerine ait grdkleri dounun
bakentini nitelernek iin kullan yorlard . Ayrca Almanca bir
Ievhann zerinde "Berlin-Konstantinopolis" yazyordu -Kons
tantinopolis treninin bat ynnde Sofya'dan ileriye geemedii
ve Srhistan seferlerinin daha balamad o gnlerde, tabelada
yazanlar olduka cmert bir iddiayd dorusu.
Kafilemiz uluslararas bir karaktere sahipti: Dedeaa yolcu
su sivil kyafetli ngiliz subay; i grmesi iin Philipopo
lis'e (Filibe 'ye) giden bir Fransz mhendis; Trkiye ile bar
artlarn mzakere etmekle grevli bir Bulgar askeri komisyo
nu; Surgaz'daki evine dnen bir Rus retmen; Trkiye'de Ka
radeniz kylannda ttn alm seyahatine kacak olan Amerika
l bir ttnc; uzun etekleri kalasn kapatacak uzunlukta bir
frak giymi ve kafasnda fes olan siyahi bir haremaas; Pera'da
ki kafe konserlerinde sahne almak iin stanbul'a giden Viyanal
bir salon danss ve onun adam; iki Macar Hilal-i Ahmer (Kz
lay) temsilcisi; ve saylar yz bulan trl eit Alman. Bunun
dnda Trkiye'deki mhimmat fabrikalarnda alacak Krupp
ii leriyle dolu zel bir vagon ve Unterseeboot mrettebatna
tahsis edilmi iki kompartman daha vard. On yedi on sekiz ya-
223
224
dyordu.
Ate hatt iin uygun olmayan yal kyllere demiryolunda
nbet tutma grevi verilmiti. plak ayaklar, zerlerinde eski
psk kyafetleri, ellerinde pasianm eski tip tfekler ve belle
rinde daha da eski yapm kurunlarla bekliyorlard. Biz nlerin
den geerken, fiyakay bozmamak iin kendilerine askeri bir e
kidzen verdiler. . . Fakat dzenli Trk askerlerini grmek iin
mas giymiti, altn hilal ilemesi olan uzun kahverengi bir astra
gan apka takm, gsndeyse Hamidiye alaylar ve Demir Ha
225
227
228
XXVI
ALMANLARlN YNETiMiNDEKi STANBUL
Hicri bin utchyze otou utch, Temoosun yigirmi utch chi
harshenbi gn, Trkiye saatiyle tam drtte (veya a la franque
229
230
23 1
232
233
234
235
236
lah bereket versin beyim ! " dedi kibarca. Bizimle ayn masada
oturan bir Trk kafasyla selam verdi ve "Afiyet olsun! " diye
mnldand. "Yarasn."
Danda kaykiann bekledii iskelede kayklar boazlann
yrtarcasna banyorlard. Siyah paavralar iinde, gzleri gr
meyen yal bir kadn duvarn yanna melmi ve el amt.
Davud bakr paralardan verdi kadna. Kadn grmeyen gzlerini
bize doru kaldrd ve ho bir sesle: "Mekannz cennet olsun!"
dedi.
Davud, "Ka para?" diye sordu kaykya. Akas sar edi
ci bir grlt karmaasndan baka bir ey duyduumu syleye
mem.
"u yal adam olsun," dedi arkadam. Uzun beyaz sakallan,
turoneumsu renkte bir takkesi ve krmz kua vard. Pembe
gmleinin st dmeleri, yal tyl brn gsterecek kadar
akt.
"Ka lira efendim?" diye seslendi, snf veya mertebe fark
olmakszn her Trk'n birbirine kar kullandklan sayg belir
ten o szc kullanarak.
"Be kuru," dedi adam.
Davud, "Bir buuk kurutan fazla vermem," diye cevaplad,
bir yandan da kaya doru hamle yapmt. Kayk cevaplama
dan avara etti.
"Adn ne baba?" diye sordu D'avud.
"Adm Abdl, evlat," diye yantlad ihtiyar. Gnein altnda
krek ekrnekten kan ter iindeydi. "Trabzon ehrinden Ksaha
cakl Muhammed'in oluyum. Denizde dnyaya gelmiim. Elli
iki yldr stanbul l imannda, aha bu grdn kaymda krek
sallanm."
Sava hakknda ne dndn sormasn rica ettim Da
vud'dan.
"Hayrl bir sava," dedi Abdl. "Gavura kar verilen her sa
va hayrldr. Kuran'da yazmyor mu, her kim ki kafiri ldre
rek lr, Cennete girmeye hak kazanr diye?"
"Kuran ' hatim etmiliin var herhalde? Kimbilir belki de sen
bir eyhsin ve camide namaz kldrtyorsun?"
237
238
XXVII
STANBUL'UN KALBi
Kaymz barp aran kayklarn olduu blgeye
doru yanat. Abdl kayn iinde diklenmi, baryordu:
" Verdah! Yol an be hayvan olu hayvanlar! Yolculara yol verin
de gesinler Bir tane bile mteriniz yok, ne diye yolu tkyor
sunuz? Sizin yznzden millet inemiyor?" Bir buuk kuruu
kayknn oturduu tahtann zerine brakp, kyya adm attk.
Kavun ve dier sebzelerle tepeleme dolu, su flannn olduu
dar ve dolarnbal sokakta hamallarla, mollalarla, tacirlerle, ha
clarla ve seyyar satclarla arpa arpa ilerlemeye alyor
duk. nanlmaz bir kalabalkt ! Douya zg bir durum kabilince
hi kimse birbirine yol vermiyordu - biz de mecburen tasiaya
tasiaya ilerliyorduk.
Kar sokakta askerlerin yannda bir grup erkek ocuk ve
gen adam yryordu. Her birinin kucanda birer ekmek vard.
"Acemi askerler," diye aklad Davud Bey. Yannda iki si
lahl adamla kalabalm ortasnda yryen ve genlerin suratia
rna dikkatle bakan bir astsubaya rastlyorduk sk sk. Bunlar he
nz askere alnmarn, ama alnabilir trde erkekler anyorlard.
Ban ve ayak sesleri, kzgn haykrlar ve ac dolu lklar
dikkatimizi yan taraftaki bir ara sokaa younlatrmamza ne
den oldu. Bir dkkfuun nnde eitli milletlerden kadnl erkek
li yze yakn insan toplanmt; fes psklleri havada dans edi
yor, sanlm eller bir inip bir kalkyor, bouk ban sesleri rlu
yuluyor ve bunlarn etrafndaki polisler de ellerine kimi geirir
lerse srtna srtna vuruyarlard - ak ak!
239
240
24 1
242
243
244
245
246
247
248
XXVIII
SULTANLA TANIMA
O Pazar gn, Boaz'n kar kysndaki Kadky'e gitmek
iin irket-i Hayriye vapuruna bindik, amacmz Ahmet Efen
di' den gilme talep etmekti. Ahmet Efendi imparatorluk hane
danndan geliyordu, Abdlhamit'in oluydu ve tahta kacak va
ris aday listesinde yedinci sradayd. Trkiye'de, len padiahn
yerine, hanedann en yal yesi tahta kard; bu nedenle de tah
ta kan her sultann kuzenlerini, erkek kardelerini ve amcalar
n boduTtmas ve tac takacak ehzade dnda btn oullarn
zehirletecei -ehzade de halifelie eriinceye ve zehirteyerek
ya da bodurarak kardelerinden kurtuluncaya kadar- zaman
uzak deildi. Sultan Ahmet dneminde aile yelerinin ldi.il
mesi slalenin elencelik ii olmay kesmiti ama oullarn ze
hirlenmesi hala geerliydi. Dolaysyla Ahmet Efendinin kendisi
de, yirmi yln Boaz 'a bakan Dolma Bahe saraynn bir kana
dnda, duvarlar arasnda geirmiti - kadnlar ve klelerle, ziya
retiden, gazeteden, haremin iine kapanm ortamnn arln
azck azaltmak iin d dnyadan en kk bir yaam iaretin
den yoksun durumda. Jn Trklerin ihtilali babasn tahttan in
dirdii zaman, yal ve soluk benizli, okuma yazmay zar zor be
ceren sultan zgrlne kavutuunda ada yaamn korkun
girdabnda rkm ve kaybolmutu.
Ahmet Efendi sava ilannn ardndan kaan bir ngi liz'in
terk ettii malikanesinde oturuyordu. Kapdaki kk an al
nnca, eski, ypranm bir redingot giymi, surat oynayan Afri
kal bir harem aas gelip, Davut Paa'nn nnde eildi ve bizi
250
"Piyutifilde!"
252
253
254
XXIX
ZORLUKLAR ERSNDEK ROMANYA
Bkre 'teki Athenee Palace H oteli 'nin gz kamatnc neo
Fransz alnacnda st katlarda yer alan pencerem tropik aa ve
ieklere boulmu ufak bir parka bakyordu. Parkta nemsiz di
yebileceimiz nl Romanyallarn mermer stun zerine bst
leri vard, her biri de nlerinde eilmi takatsiz perinin sunduu
elengi ta kalplilik gstererek reddediyordu. Tm Fransa'da
bunlardan milyonlarcasn grmek mmkn. Sol tarafta Louvre,
Pantheon ve Trocadero'nun zelliklerini kendinde toplartu olan
ve Paris Operasnn mimarisini hatrlatan Atheneul vard. Barok
kubbesinde yaldzl lirlerden ve yine gemite yaam byk in
sanlarn yaldzl harflerle yazl isimlerinden oluan bir efriz var
d. Bu nller Shakespeare, Cervantes, Pukin, Camoens, Beet
hoven, Racine ve Batda pek bilinmeyen iki veya Romanyal
idi. Dou ynnde krmz kiremili atlar ve beyaz ta damla
lklar ile bunlar blp geen canl aa ktleleri vard - ada
Fransz tarznda ve ou zaman Oryantal bir kubbesi olan aal
saraylar, kianeler ve oteller. Buras sanki Franszlar tarafndan .
gneyde ina edilmi bir zevk ehri gibiydi. Nitekim bu kk
"Balkanlarn Paris'i"nin Romence ismi olan Bucureshti de sz
ck anlam olarak "Haz ehri" anlamna geliyor.
Gn batmyla beraber kent bulutsuz bir yaz gnnn kavuru
cu scandan yakasm syrmaya balyordu. Sa taraftaki High
Life Hoteli (Hig-Lif diye telaffuz ediliyordu) ile Jokey Kulb
binas (ki bu bina Haussmann Bulvanndan alnp buraya tan
m olabilir) arasnda kentin en k ve en nemli soka Calea
256
257
258
259
260
26 1
262
263
264
265
266
. xxx
267
268
269
270
27 1
272
273
274
275
277
278
279
280
28 1
XXXI
SIRBSTAN' A DN VE YUNANSTAN
Sofya'dan on be dakika uzaklatktan sonra, tren tekrardan
kocaman tepeterin arasndaki dar geitiere dalyor, tnel stne
tnelden geiyordu. zerinde hayvanlarn odad talk zirveler
krmz, gri ve kahverengiye boyanm gibiydi. Balkanlar gne
ye doru i lerledike iyice mavi gkyzne doru ykseliyordu.
Buraya sk adamlarn ve dvlerin beii demek yanl ol
maz. ki saat geiyor ve dan br tarafndayz. Kurak, bir o ka
dar da scak kk bir vadi alyor nmzde; etraf scaktan
atlam datarla evrili. Son B ulgar istasyonu olan Tsaribod bu
blgeye dyor. Ordu erzaklarnn dizili olduu istasyonda as
kerden geilmiyordu. Salam, byk evlerin, kamu binalarnn
ve iki fabrikann yan sra, batya ve kuzeye doru iyi yollarn,
okullarn, elektrik lambalarnn ve kanalizasyon sisteminin bu
lunduu nezih bir kentteyiz. Bu kk, temiz, beton deli istas
yonda drt ay nce durduumuzda bize ok scak davranm
olan bilei pencereden uzanyor ve el skyoruz. Tren bir t
nelden geiyor ve sarp tepeterin arasndan kvnlyoruz. Bu enge
li atlattktan sonra artk ilk Srp kenti Pirot'tayz.
Bu iki kuzen arasnda -Bulgarlar ve Srplar- ne byk bir
kartlk sz konusu ! Kent dzensiz bir tarzda kurulmu; Trk
tarz kiremitlerle kapl geni evlerin olduu bu kent iin, daha zi
yade geniletilmi bir ky demek yanl olmaz. Grnrde tek
bir okul yok. Ykk ahap istasyonun nndeki kirli peronda bir
gmrk grevlisi, altn eritH niformasnn altnda kl tayan
istasyon amiri, yine kl tayan bir polis memuru ve iki subay
282
283
284
285
286
XXXII
SONDEY: YTRLM DNYA
S rbistan'da, Obrenovatz'daydk. Yemek sona ermek zerey
di. Sofradakilerden biri, bir konyak iesi ve gerek Havana pu
rosu kutusu kard. Iovanovitch glerek, bize bunlar on be gn
nce Avusturyallardan aldn syledi. Ve bataryalar gezmek
zere dar ktk.
Bat ynnde Bosna dalannn zerinde, yeil turkuvaz gk
yznde lgn bir gne batmak zereydi. Kk bulut izgileri
akkor halinde, lal rengine krmzya, soluk pembeye, griye boya
nyordu. Kular uykuya dalnadan nce cvldap duruyorlard;
batdan hafif bir esinti geliyordu.
Iovanovitch bana doru dnd.
"Bir Srp sosyalistiyle karlamay istemitiniz. te! ans
nz var. B irazdan greceimiz batarya komutan Srp sosyalist
partilerinin nderidir -ya da yleydi, bar zamannda. Hayr
doktrinini bilmiyorum- gld ben gen bir radikalim. Biz byk
Srp imparatorluunu tutuyoruz"
"Btn sosyalistler Takits gibi olsayd, sosyalizme kar sy
leyecek hibir szm olmazd," diyen albay, purasundan honut
lukla bir nefes ekti.
Bir tarlann kesinde, yarm ay biiminde kazlm derin bir
hendekte, gen st aalarnn ardnda 1 50'1ik drt top gizlen
miti. Tam tarlann seviyesinde, bir at onlar rtyorrlu ve bu
topraktan at onlar uaklardan gizlemek iin otlarla, al rpy
la kaplanmt. Albay nbetinin ksa yoklamasn yantlad ve
bard: "Takits ! " snaktan dizleri amur iinde, ba ak bir
287
288
289
290
JOHNREED
Balkanlarda Sava
Kan ve soykrm, terr ve alk; bugnn Bosna'snn
korkun gerei. lenen bu sular 1915'de de aynyd
ve halklarn halklara kar uyguladklar zulm ve barbarlk
ayn ekildeydi.
Birinci Dnya Sava'nn scak gnlerinde arkada
Robinson ile birlikte sava ve sert ihtilaflardan ac eken
Balkanlar dolaan John Reed, Trkiye'ye de gelir.
Tifsten krlan askerleri, Avusturya birliklerinin altst
ettii ky ve kasabalar, Dou'dan gelen Kazakl an,
gettolardaki Yahudileri, Rus ordusunun subaylarn,
hayatta kalma mcadelesi veren her rktan kylleri, kent
halklarru ve bugn de ciddiyetini koruyan korkun etnik
blnmeleri aktaryor.
,\2.00