You are on page 1of 134

KiTLE

PSiKOLOJISI

BOZAK YAYIN LARI


PSiKOLOJi DiZiSi

1. Bask

13
9

EYLL
1 975
: Cavit Bozak
Dizgi ve Bask: B o z a k Matbaas
:

Kapak Dzeni

SI G M U N D FRE U D

KTLE PSKOLOJiS

Trkesi

Kamuran ipal

bozak yaynlar

ISTAN B UL
BOZAK Matbaas Koll.

ti.

NDEKLER
!.

BLM
Giri

11: BLM
5

Le Bon'un kitle ruhu tanm

BLM

ili.

Kollektif ruh yaamna i likin dier baz grler

BLM

iV.

25

Telkin ve libido

V.

BLM
ki yapay kitle:

Kil ise ve ordu

...

............ .

33

BLM

V!.

Daha baka devler ve a l ma dorultular

43

BLM

VI/.

49

zdeleme

Vlll.

BLM
Tutkunluk

ve

ipnoz

60

BLM

IX.

Sr igds

X.

17

69

BLM
Sr ve ilk insan topluluu

XI.

BLM
Ben'de bir basamak

Xll.

77

85

BLM
Ekler
Dip notlar

93
109

I.

BLM

G R
Bireysel psikolojiyle toplum. ya da kitle psikolOjisi

arasnda varolup, ilk bakta bize pek nemli gr

rebilecek ik.artlk, konuyu biraz derinliine ele al


d mi z

zaman,

enikonu yitirir sivriliini. Geri bi

reysel psikoloji tek insan zerine eilir ve onun i

gdsel gereksinmelerine

hangi yollardan doyum


salamaya altn aratini. Ama btinu y aparken ,

bireJ>in br bireylerle ilikilerini

nt

ancak

seyrek, .ya

ayrk kouHada gzden 'lizak tutar. Bireyin ruh

sal y aamnda ba kala r'nn

m odel,

obj e ,

yardmc

dst ya da 'dman kiiler olarak her vakit rol oy

n ad

grlr.

geni., ama

Dolaysyla, bireysel psikoloji hu

dpedz ha:kl nedenlere

ge niletilmi. anlamda daha b andan

dayanfa:rak

beri toplum

kiiiliini tar.
Bireyin anne v babasna,

katdelerine. sevi

imdiye kadar

arati'tilarmi'

psikolojisi

sine, retmenfne ve hekimine kar tutumu,

psikanaliz

f:erine eildii ilikiler,

obje

k1Mta

ooellikle

kendilerine tofjlUmsal fe

n om enler olarak b'ir yiklam

gerektirir ve

bu ba

knndan, bizim be'nsevisel (tarSistik) diye adlandir

dmi.z olaylara kart bir nitelik' tar; nk ad

gen olaylarda igdsel doyum, bakalarnn etki

sinden bathszlk ietisinde getekltitilir. ya da

bu etk i de yoksunlua

yor 'ki.. toplumsal

katlanlabilir.

ve bensevisel,

Buradan grl
belki Bleutein

kullanaca bir deyimle (otistik) benyneliK. 'Uhsal


1

eylemler arasndaki kartlk, bireysel

psikolojiyi

toplumsal- ya da kitle psikolojisinden ayrmak iin


bir lt olarak kullanlmaya elverili deildir.
Anne-babaya, kardelere, bir kz ya da kadn sevgi
liye ya da bir dosta kar beslenecek

yukarda sz

edilen ilikilerde, birey, tek kiinin

ya da kendisi

iin alabildiine nem kazanm

kiilerden oluan

kk bir topluluun etkisi altndadr. Oysa, bilin


dii gibi, toplum-ya da kitle psikolojisi deyince te
den beri dikkate alnmaz bu ilikiler

ve aralarnda

bir ortakln bulunduu ok say.da kii tarafndan


bireyin etkilenii, bu psikolojinin

inceleme konusu

diye gsterilir. Yani kitle psikolojisi tek insan, bir


kabilenin, bir ulusun, bir kast'n, bir snfn, bir ku
rumun yesi ya da belli bir zamanda bir arc.ya gelip
bir ama iin kitlesel rgtlenmeye giden bir insan

ynnn

paras olarak

ele alr. Doal bir ba

sz

konusu edilemeyeceine gre, . bu zel koullar al


tnda kendini aa vuran olaylar,
baka kaynaklara

dayandramayacamz

igdnn, yani baka durumlarda


cak toplum

gtrp daha

igdsnn

ayr bir

karlalmaya

-herd istinct,

group

mind-, davurumlar diye grmek akla yakn bir


davrantr. Ancak, burada, say. faktrne fazla
nem verip, bu

faktrn insann

genellikle etkinlik

ruhsal yaamnda

gstermeyen yeni bir igdy

tek bana uyandrabileceini dorusu kolay benim


seyemeyeceiz. Bu da bizi daha baka iki olasl
dikkate almak, ayn ii bu olaslklardan beklemek
gibi bir davrana gtrr. Olaslklardan biri, kitle
igdsnn daha baka elere ayrlmaz ilksel bir
karakter tamad, ikincisi ad geen igdnn
douunu hazrlayan ilk admlara daha dar bir ev-

rede, rnein bir aile ortamnda

rastlayabilecei

mizdir.
Ancak geliiminin balang evresinde bulunmasna
ramen kitle psikolojisi henz ba sonu grlmedik
bir sorunlar kalabaln iermekte,

aratrclarn

karsna yle doru drst bir ayrm

ileminden

bile geirilmemi devler karmaktadr. Kitle olu


umunda

karlalan deiik

biimlerin

yalnz

gruplandrlmas ve bu:rlarda kendilerini ar;<t

ran

vu

ruhsal fenornenJern tanmlanmas bile enikonu

bir gzlem ve

anlatm abasn

gerel:tirmekte ve

imdiden bu konuda zengin bir literatrn domas


n salam bulunmaktadr. Kendisine

bu incecik kitab

kitle psikolojisinin

undcumuz
geniliiyle

karlatran her okuyucu, kitle psikolojisini ilgilen


diren noktalardan ancak bazlarnn burad2 ele al
nacan hi duraksamadan

kestirebifocektir. Ger

ekten. kitapta, kitle psikolojisinin ancak birka so


runu derinlik psikolojisi asndan

zellikle incele

me konusu yaplacaktr, o kadar.

II.

:LM

LE BON'UN K.'rLE. Rl'.JHU TANIMI

e bir tanmla balamaktainsa, ki:fle ruhunu yat:s


ta:n: olay.fara bir ka soz deinerek, bunfarda:n in
celememize k noktas yapabile ceimiz pek dik
kati ekici: ve karakteristik bazlarm seip zerle
rincle durmak bana dahai uygun bir davran gr
nyor. Le Bon'unt kendisine: hakl bir n salam
Kitle Psikolojisi2 adndaki kitabnclan karaeamz
bir zet yu k arda: saptadmz iki amaca. da sanrm
ul atrncaktr bizi.
Du"Umu bir kez daha gzlerimizin nnde canland
ralm. Tek kiinin ya:tknlklarn Cdispazisyoh), i
tepierini, drtlerini ve eilinilerini o kiinin dav
ran lar). ve he'.'neinsleriyle Hiki1e'rine v arn caya

kadar aratran ruhbilim, diyelim stlendii grevi


eksiksiz yerine getirdi de, ad geen srtnlara bil
arkhk ve berraJHik kaza'ridrd:; o zaman kendini an
szn yehi bir devkarsh1da bulacak, im i steyen
bu devin birdn nnde be lii'diini grecektir. Ta
nd bireyin duygu;. dnce ve davranlan, belli
bi:r' koul gerekletii. yani birey psikolojik kitle
zellii k azanm bir topluluk ierisine: kart va
kiti nasl olup beklenilene uymayan bir d ortltu iz
li-yor? Buna'. gre; ne anlam ta:iyor kitle ve bireyin
ruh yaamm bu kad ar derinliine et.kil.eme gcn
nerder: alyor? Ayrca, kitlen in zorla- bireyde sala
d.' ruhsal deiimin iy.z nedir.
5

Yukardaki soruyu cevaplandrmak bir kitle psi


kolojisinin grevini oluturuyor.
baarmann aresi,

Bu grevi en iyi

hi kukusuz nc

sorudan

balamaktr ie. Kitle psikolojisine gerekli malzeme


yi salayacak yol da, bireydeki tepkisel deiiklikle

ri gzlemlemektir; nk bir aklamada bulunmak


isteniyorsa, ilkin aklanacak

eyin tanm yaplr.

Bu yzden, imdi sz Le Bon'a brakyorum: Psi


kolojik kitlede en tipik zellik udur: kitleyi yara
tan bireyler, ne trden olursa

olsun. ya:lylar,

ileri, karakterleri ya da zekalar birbirine ne denli


benzerse benzesin, ya da birbirinden ne denli ayr
lk gsterirse gstersin, kitlede

geirdikleri biim

deikliinden, yalnz ve yalnz bu nedenden tr


k.ollektif bir ruh kazanr; dolaysyla, her biri tek
banayken hissedecei, dnecei

ve davirmaca

ndan bir baka trl hisseder, dnr ve davra


nr. yle duygu ve dnceler vardr ki. 'birbiriyle
kaynaarak bir kitle yaratm

bireylerde rastlanr

ancak ya da bu bireylerde eylemlere

dniis.r. Bir

organizmadaki hcreler nasl bir araya gelerek tek


tE:k hcrelerdekinden apayr zellikler tavan yeni
bir varlk oluturursa, psikolojik kitle de hfr an iin
birbiriyle kaynam ayrtr (heterojen)
oluturduu geici bir varlktr (s.
Tc

Bon u n nlatmn yarda kesip,


'

elerin

13) .
okuyucuya bi

zim bu konuya ilikin aklamalarmz

c:tnmadan,

bir noktay belirtmek isteriz: Bireyler kendi arala


rnda kaynap bir kitle yaratmsa, elbette onlar
birbirine balayan bir ban varl gerekir ve bu
ba da kitlenin karakteristik

zelliinde!1 bakas

olamaz. Ne var ki, bu soruya deinmez Le Bo; bi


reyin kitle ierisinde geirdii deiikli ele alarak.

onu bizim derinlik psikolojisinin ana varsaymlarna


pek uygun deyimlerle anlatmaya alr:
Bir kitleye mensup bireyle

yaltk <tek bana)

birey arasndaki ayrmn derecesini saptamak kolay,


ancak bu

ayrmm nedenlerini

bulgulamak biraz

gtr.
Bu nedenleri hi deilse bir lde ele geirebilmek
iin ilk yaplacak ey, yalnz organik yaamda deil,
entellektiiel <dnsel) fonksiyonlarda da bilinsiz
fenomenlerin baskn rol oynadna ilikin modern
psikolojinin saptamasn anmsamak gerekir. Bilin
siz dnsel yaam, bilinsiz ruhsal

yaamn ancak

ufak bir paras:dr. En dakik zmleme ve en kes


kin g:.:lenlemeler bile ruhsal yaamda ancak says
az bilinli3 nedenlerin varln

tantlamaktan te

ye geememektedir. Bizim bilinli dediimiz eylem


ler, zellikle kaltmsal etkenlerden oluan bilinsiz
bir zden alr kaynan. Bu z atalara ilikindir ve
rksal ruhu yapan saysz soyaekimsel yatknlklar
barndrr bnyesinde. Eylemlerimizin tarafmzdan
itiraf edilen nedenleri gerisinde, hi kukusuz var
ln itirafa yanamayacamz

gizli birtakm ne

denler bulunur, ama onlarn da ger isinde bizim bile


farketmediimiz

daha gizli nedenler

sakl yatar.

Gnlk yaamdaki eylemlerimizin ounluu, dik


katimizden kaan gizli nedenlerin rnnden baka
bir ey deildir (s. 14).

Le Bon'un belirttiine gre, tek

kiinin bireysel

yoldan edindii zellikler kitle ierisinde silinir, do


laysyla bireyin kendine zg karakteri kaybolur.
Irksal bilind kendini aa vurup, ayn trdenlik
<heterojenite) ayn trdenlik <homojenite) ierisin
de eriyip gider. Diyebiliriz ki, bireyden bireye pek

d.e}, ruls;l s;t y kald,r-lp bi:: ena,ra. a


tlr, gsz clu.run.a- getil'.lir; bireyler:in tmnde
hqqn. qzelUk gste:;en bilin. siz alt yap ise gn
.:a. k;,rJr (e*i: d..ru;n.a sokJ;ur).
Le uon' gre, u yold.m. ,t bixeylrind.eki Qrta
.
lama karakter doup kar ortaya. Ancak, L on,
kitleyi, yaratan bireylerin, daha nce kendilerinde
bulnmayan kimi zellikler de kazand kansnda
dlr ve bunu _ ayr nedene balar.
'Nedenlerden biri, bir kalabalk ortasnda yaama
snd,a,:Q t,r, kitle irisinde bireyin kar durulmaz
bir gj.ie sahip olduu yolunda bir duyguya kaplma
s ve bu duyguyla kendini birtakm i_gdsel istek
le_rin eHne. telim etmesidir; oysa I).ormalde aresiz
diz. ginleyip frenleyecei igUdlerdir bunlar. Ano
nirn1ikt, dolysy.la itlesel sorumsuzlukta birey
le_ri b,k valtit ei'ide. tl..\tan sorumfluk tmyle
kaY,bplup gider. <s . 15)_.
Doru_q biz kendi amz.dan yeni zelliklerin or
taya kn; pek deer ve:mez, kitle ierisinde bi
reyin bilinsiz geriye itimleri zerinden atmasn
.
s,zlayE!::,k koullar bulduunu belirtmekle yetinir
d,i . ixe,:r;tnde bireyin kazand szde yeni
lJJJ{lr_geli: e,,:bHnla,r da iIJ.san ruhunda tm.k:
,
tll'.u niha:yet dt P..Iir4e. bn$esinde barndra,n
bj1_fr._aJfrp.JJ.1. d,vrli1}Jaiqr.. Kitle. Y,aanda.. vic
dan ve sorumluun yftimi1Jt .anlmak "Qizin:j. iin
h,i9 e r dJdir nkij soy-al korkunun v.i'cdan
.
dnilen . nesenh ekirdeinj . oluturduunu: daha

epy nce. lri i.lerC$i.frmii' blutrqyonii.


.
.
r..
, /ulasiP; <sirayet) diyebildeJfuiz.ikip.d neden d.
' d t>reylrin yeni birtakm zel
kitl yaait:ri
kazanfusri "ve, -u, zellikle_rf kendilerini u
ya' d bu doriltuda aa vurmasna yardni eder.
.

.,

ne.
tiker
8

Buaun, kolay saptanabilen, ama

nedeni aklana

maya.. b.tr olaydr ve tarafmzdan: az sonra ele :,..


nacak ipnotik fenomenler kapsamna. sokulmlil. g.e
rekir. Kalabalkta her duygu, her davran. sari tbu.

lac), hem de. ileri! derecede saridir; yle ki, bire


yin kendi ki,isel karn kitle karna feda ettii

g'"ri.ilr. Bu ise; ancak kitlenin bir p aras duru


munda ele geirilebili'p, onun doasna d'pecf'z ay
kr duen bir yetenelHir. (s.

16) .

Son cmleyi ilerde nemli bir varsayma temel ala


cam,z belirtelim.
unc neden nedenlerden en nemlisi olup, kitle
yi yaratan bireylerde, yaltk <tek bana) bireydeki
lere bsbtn kart birtakm zelliklerin domasna
yol; agr. Bu neden telkinsel yatknlktr <suggestibi,..

lite)-; zaten daha nce szn ettiim. pulam,.telkin


sel yatkmlin sonucundan baka bir ey deildir.
Bu olay anlamak iin fizyolojideki kimi yeni buJ...
gulan gz nnde tutmak gerekmektecUr. Baz; iem
ler sonucu bir insann. tm bilinli kiiliini kaybede
rek, kedisinden bu bilinci koparp alann tm tel
kip.leri:ni benimseyebileceini ve karakteriyle al:
kal*la,rma dpedz aykr davranlarda bulunabi
le:rei
m.? bibne].{.tej,iz. Pe,k titiz gzlemlerin or

taya..:kd.uP.f,a,gpr. tif ii kitlenin sinesinde bir


s. dnle?er-: birey .pk ger$.ekiz;in ya kitleden kc:y
nn alan. birtakm esin!iler sonucu ya bilinmedik
l; P?,f.l;pe;dn.,rtii l, dqrum kazanmakta ve
bt. dur,um ipqotize eq.Jleni imotizri.in etkisi.altnda
.

'

(\,

' '

sar .o. bl avaya. pek benq;eme.epjf . . i.b.ai


ip.:wi:a9a. da bJ;yi:o.. PHV1 . w.i t bitn.
f1pplu;11i ,ve: .%'f? :in. ?nd:.: . ka, ,:W.
ctmrgp. vrd .neri,,{W:Oti,J1.;t.ataf1??g a :. belir.!ren
bir dorultuya ynelir.
.

. ,

. .

;.,

'

._

. .

Psikolojik kitle ierisindeki bireyin de duru


mu aa yukar bunun gibidir: Artk davranlarnn
bilincinde deildir birey; ipnotize edilen kiideki
gibi, baz yeteneklerinin silinip gitmesine karlk,
bazlar alabildiine gllk kazanr.
pnotize edilen kii, telkinin etkisiyle belli eylemleri
yapmak iin kar durulmaz bir igd zorlamasyla
harekete geer. Bu igd zorlamas, kitlelerde ipno
tize edilen tek kiiye gre ok daha kar durulmaz
bir nitelik tar; nk kitlede btn bireyleri ayn
ekilde egemenlii altnda tutan telkin, etkileim
sonucu glenip byr. (s. 16)
Buna gre, kitle bireyinin ana zellikleri unlardr:
bilinli kiiliin yiterek bilinsiz kiiliin egemen
lii ele geirii, duygu ve dncelerin telkin ve bula
. m (sirayet) sonucu ayn dorultuya ynelii. telkinle alnan direktifleri geciktirmeden gerekletir.. me eilimi. yani bireyin artk kendisi olmaktan kp
iradeden yoksun bir otomat durumuna girii (s. 17)
Le Bon'dan yukardaki uzun alnty okuyucuya sun
dumsa, onun kitledeki bireyin durumunu ipnotik du
ruma benzetmekle kalmayp, buna gerekten ipnotik
bir gzle bakmasdr. Hani burada amacmz Le Bon'a
bir itiraz yneltmek deil, kitle yaamnda bireyin
geirdii deiim iin ileri srlen son iki nedenin,
yani bulamla ar derecedeki telkin yatknlnn
ayn trden eyler saylamayacan belirtmektir;
nk Le Bon'a gre bulam da telkin yatkwlnn
bir davurumudur. te yandan, her iki nedenin yol
at sonular yine Le Bon'un yazsnda kesin snr
larla birbirinden ayrlm deildir. Belki Le Bon'uu
szlerini en iyi deerlendirmenin yolu, bulam ola10

yn kitledeki tek tek bireyler arasndaki etkileime


balamak,

kitledeki ipnotik

durumlarla Le Ilon'un

e tuttuu telkinsel olaylarn nedenini ise bir baka


kaynakta aramaktr. Ama hangi kaynakta? Denklem
deki ana elerin birinden, yani kitle iin ipnotizr
rol ;>ynayan kiiden Le Bon'un

anlatmnda sz

almamas, bize can alc bir eksiklik gibi gelmekte


dir. Ama yine de Le Bon, karanlkta brakarak ay
dnla karmad bu byleyici etkiyi, bireylerin
birbiri zerinde yapt ve balangtaki ilk telkinin
pekitirilmesini salayan bulac (sari) etkiden ay
rr.
Kitle bireyinin deerlendirilmesinde Le Bon'un ne
srd nemli bir baka gr as da udur: Ay
rca, rgtlenmi kitleye srf katl

bile, insann

uygarlk merdiveninde birden ok basama geri


sin geri inmesine

yol aar. Yaltk

durumdayken

belki stn bir aamada bulunan birey, kitle ieri


sinde bir barbara dnr, yani igdleriyle dav
ranan bir varlk olup kar. lkeller gibi iinden gel
dii gibi hareket eder, anszn parlar,

vahice ey

lemlere giriir, cokulara ve kahramanlk hevesleri,


ne kaptrr kendini. (s.

17)

Bundan sonra, Le Bon,

kitle ierisinde eriyip yokoluuyla, bireyin dnsel


yetenek bakmndan urad kayp zerinde durur
daha ok5
imdi bireyi bir yana brakarak biraz

da Le Bon'un

kitle ruhuyla igili tanmna geelim. Bu tanmda,


psikanalistlerin kaynan bulgulayp, belli bir yere
yerletirmekte glk ekecei hi bir nokta yok
tur. Zaten ilkellerin ruh yaamyla
yaam

ocuklarn ruh

arasndaki paralelliklere dikkati eken Le

11

Bon'un kendisi , izl(:!yecejmiz yol

bize

gpsterh.

(;>. }

Kitle, davran.nda patlamal,. deiken .ve an has

sastr; bemen yalnlfZ bilinltnn y@etimi altnda


.Kitley, egemen itepiler, duruma gre
soylw y a da gadd ar, afgan ya a korkak nitelik
ta.,yabilir; ama hepsinde. de dediini yap trtan zor
layc bir karakte r saklcl.r;. y:Ie ki,: bazan kiisel

bulu.;.u6

k11rlar,. hatta zyaam srdrme kaygusu bireyin


gzne g::nm.ez olu r . s. 20) Hi bir eylem kitle de
nceden dn konusu yaplp

t.asarlanmaz. Kimi

eyleri ele geirmek iin tutkuyla davrand zaman

bile uzun srmez tutkusu, bir i st ekte

srekli karar

klmak gcnden yoksundur. Gnlnde uy anan id

detli arzularn ertelenmesine

katlanamaz, hereye

gcuyeterlik gibi bir duygU' ierisinde yaar Kitle

bireyi, olmaz diye bir ey bilmez'.


Kitle etkil'ertelere labilCliine ak ve -safdildir;
eletirilere yer vermez davrah'lnda,. imkansz diye
bfr ey tanmaz. arm yd1iyla birbirini srukle'
yip. getiren ve yaltk Cy'ek baina) bireylerin ser
best dui'emlerinde (fantazya) ras tlanp; ussal hi
bir mekanizma t:rafmdan geree uygunluu ll
m-eyeh imgelerle <imaj) d n r. Duygular her va
kit pek yal'n ve pek cokun bir zellik gsterir. Ya
ni kitli:! iin ne kuku, ne kesinsizlik diye bir ey
vard r'.
Bir,.andQ reJl! son. keJ.Tteye dek v.acdr.r. ii;, a1t taraf
bir._k:u.ku. g6z.a;.p. kapamadan kay.a gibi bil" kesin
lie dnr; hafif bit antipatiden azgn bir nefret
doip k ar. (s. 32)9
Kitlenin kendis i t'm

arlklara eilim gsterdii

gibi, on u kamlamak da yine ancak ar u y armalr-

12

la gerekleir. Kitleyi etkileyecek kimsenin, elindeki


tamtlar mantk asndan .lp tartmasnn gerei
yoktur; ii alabildiine gl imajlara dkmek, a
bartmaya kamak ve boyuna ayn eyi tekrarlamak
amaca

u:l.alli.asn salar:

Kitle Gerek ve Dzinece bakmndan kuku nedir

bilmedii, te yandan kendisinde byk bir gcn


varl bilinci iinde yaad iin, otoriteye inanla
bal olduu gibi hogrszdr de. Gce sayg du
yar, bir eit zayflk belirtisi diye bakt iyiliin
pek fazla etkisinde kalmaz. Kendi kahramanlarn
dan bekledii gllk, hatta zorbalktr. Egemenlik
ve bask altnda tutulmay, efendisinden korkmay
ister. Gerekte dpedz

tm

tutueu bir

karakter tar,

yeniliklere ve ilerlemelere kar derin bir nef


ret duyar, gelenee kar. ise snrsz bir sayg bes
ler (s. 37.).
Kitle ahlak konusunda doru bir yargya varabil
iin kitle bireylerinin bir araya gelmesiyle b
tlin kiisel engellemelerin ortadan kalktn ve ok
eski zamanlardan bir kalnt olarak hl.reyin ruhunda
uyuklaya.o ti.im gaddar, hoyrat ve ykc igdlerin

mek

kendilerine sefpeste doyum salamak

zere aktif

duruma geirildiini dnmek gerekir."_,Ancak, kit


leler de telkinin etkisi altnda yoksunluk, zgecillik
ve kendini bir ideale veri gibi yce iler grebilme
gcn de elde eder. Yaltk bireyde kiisel kar

davrann hemen tek neden:iyken, ayn karn kit


lelerde n planda seyrek yer ald grlr. Tek kii
nin kitle tarafmdan ahH'iklatrlmasndan sz aabi
liriz adeta (s. 39). Kitlenin dnsel baansi her va
ki'.t bireyinkinih epey altnda bulunmasna karlk,
13

ahlaksal davran bakmndan bu dzeyin hayli s


tne kabilecei gibi, onw bir hayli de altna de

bilir.
Le Bon'un tanmlamasnda birka nokta daha var ki,

kitle ruhunu ilkellerin ruhuyla

zde tutmann hakl


bir davra olduunu enikonu aydnla kavuturur.
Kitlelerde en aykr dnceler yan y ana varln
srdrr, bir arada gzel gzel ge inebil i ve mantk
asndan aralarnda gzlemlenebilen eliki hi de
bir atmaya yol amaz; gelgelelim, psikanalizin ok
tan tantlad gibi, bireylerin, ocuklarn ve nevroz
l ular n bilinsiz ruhsal yaaml arnda da durum baka
trl deildir10
-

Ayrca kitle szlerde sakl1 yatan

gerekten majik
(sihirsel) gcn egemenlii altndadr; bu majik gU

kitle ruhunda en korkun frtnalar estirebildii gi


bi, en korkun frtnalar dindirebilir fs.
sal neden ve tamtlarla baz sz ve

74). Mantk

sloganlara kar

klamaz. Bu sz ve sloganlar bir huu


kitleler nnde

dile getirilir getirilmez,

havasyla
bireylerin

yzlerine bir sayg ifadesi gelip oturur, balar eilir.


oklar tarafndan doa gleri ya da doast g
ler diye baklr sz ve sologanlara (s.

75).

Bunu anla

mak iin ilkellerin isimleri tabu saydklarn, isim ve


szlerde majik glerin etkinliini

grdklerini a

nmsamak yetecektir11
Ve k itlenin

zerinde durulacak son bir zellii varsa,


gerek'e susamlk diye bir eyi asla tanmamasdr.
Hep illzyonlara <hayal) kucak aar kitle, bir trl
-illzyonlardan yoksun kalamaz. rreel'e her vakit
Reel'den nde yer verir. Gerekd'nn da Gerek
k a d ar etkisine aktr, her ikisini birbirinden ayrma
ya eili m duymaz <s. 47).

14

Dlemlere <fantazya) ve gereklememi istekleri


bnyesinde barndran hayallere <illzyon) arlk
verilmesini, nevrozlar psikolojisinin karakteristik bir
zellii diye gsterebileceimizi ortaya koymu, nev
rozlular iin bildiimiz nesnel deil, ruhsal realite
nin gereklik tadn, bir isteri araznn gerek de
il, hayal bir yaantnn tekrarndan doiluunu,
saplant nevrozundaki sululuk bilincinin ise asla ey
leme dnmemi kt bir tasarmdan kaynan al
dn saptam, hatta hatta d ve ipnozdaki gibi
kitlenin ruhsal etkinliinde de gereklik kontrolii'
nn isteklerin duygu :ykl itepisel gc karsnda
gerilediini belirtmitik.
Le Bon un kitlelerdeki nderlere ilikin aklamala
'

r ise, pek o kadar doyurucu deildir ve bu konudaki


yasalar bir berraklk ierisinde sunmaz bize. Le Bon,
ister hayvan, ister insan, bir araya gelen belli say
da canl yaratn igdsel bir eilime uyarak he
men bir nder otoritesi altna girdiini syle <s. 86).
Kitle uysal bir sr gibidir, banda bir efendi olma
dan :yaayamaz. taate kar ylesine bir susamlk
ierisinde bulunur ki, kendisini kp efendi ilan e
decek herkese igdsel bir boyun eile cevap ve
rir.
Kitlenin gereksinmesi bir nderin ortaya kna
olumlu bir zemin hazrlamakla beraber, nderdeki
kiisel zelliklerin de hereye ramen kitlenil'l iste
ine uygun dmesi zorunludur. Kitleyi inandrabil
mek iin nderin kendisi gl bir inancn <bir d
ncenin) bysne kaplm, iradesiz kitleye benim
setecei gl ve etkileyici bir iradeyle donanm
olmaldr. Daha sonra, eitli nder tiplerine deinir

15

Le Bon, bunlarn kitleyi etkilerken bavurduklar


aralardan sz aar. nderlere arh k kazandtan e
yin , genellikle

nderlerin kendileri ve yoba:zca inan


dklar dnceler olduklarn belirtir.

nderlere prestij
adln verdii esrarengiz ve kar, durulmaz bir oto
rite mal eder. Prestij bir bireyin, bir eserin ya da
bir d nc enin zerimizde kurup srdrd bir
eit egemenliktir. Varl mzd aki eletiri mekaniz
masn felce uratarak, iimizi hayret ve saygyla
doldurur. T pk ipnozdakine benzer bir bylenmi
liin ruhumuzda domasna yol aar (s. 96).

Ayrca gerek dncelere, gerek

Le Bon, biri edinsel ya da yapay, tekisi kiisel ol


ma k zere ikiye ayrr prestiji. Sonradan kazanlm
ya .d;. yapay prestiji ki,ilere salayan, isim servet ve
saygnlktr. Dnya grlerinde, sanat .es.erlerinde
vb. ise gelenek yapar ayn ii. Bunlarn hepsinde de
kk gemie dayandnan, prestij, grd bil
mecemsi etkinin anlalmasnda bize pek yarar sa
,amaz. Kiil prestij az insanda .bulunur ve bulun
du insanlar nderlie yceltir, onlarn dnda ne
varsa, sanki miknatisi bir ekim gcne kaplarak
kendilerine itaat etmesini salar. Ancak her presti
jin varln koruyabilmesi baarya baldr; baa
rszlklar sonucu uup gider Cs. 103).
Bunlar okuyunca, Le Bo'un nderlerin rol konu
sundaki szleriyle prestije
verdii arln y1ne Le
Bon'un kitle ruhuna ilikin o pek parlak aklamala
ryla badamad izlenimine kaplmamak elde de
il dorusu.

16

III.

BLM

KOLLEKTF RUH YAAMINA LKN


DOER BAZI GRLER:

Dncelerini incelememizin bana giri yaptksa,


Le Bon' un ruh yaamna verdii nemin, bizim psi
kolojinin ayn yaama verdii nemle enikonu ak
yor olmasndandr. Ancak imdi, bu yazar tarafn
dan ileri srlen savlardan hi birinin

dorusu bir

yenilik getirmediini eklemeden duramayacaz. Kit

le ruhunun davurumlar konusunda Le Bon'un b

tn aalayc ve olumsuz aklamalar ke:disinden


nce bakalar tarafndan da yine

yle kararl ve

dmanca bir hava ierisinde sylenmi, aynca lita

ratrde teden beri dnrler, devlet adamlar ve


sanatlar tarafndan

hep birbirine uyan

tekrarlana gelmitir12 Le Bon'un en

szlerle

nemli gr

lerini ieren her iki kural, yani kitlede dnsel ye

tenein kollektif yoldan engellenmesi ve duygularda

grten gleni, daha geenlerde Sighele tarafndan

dile getirilmitir13 Dorusu Le Bon 'un 'kendi

mal

olarak geriye yalnz bilinaltyla ilgili gr ve kol


lektif ruh yaamn ilkellerdeki ruh yaamyla kar

latrmas kalmaktadr, ki bunlar da tabii ondan nce

sk sk ele alnmtr.

Ama i bu kadarla bitmiyor. Gerek Le Bon'un, gerek


dier aratrclarn kitle ruhuna ilikin kan ve d
nceleri asla eletiriden uzak kalm deildir. Kitle
ruhu konusunda daha nce anlattmz

olaylarn

17

gerektii gibi gzlemlendi ine phe yoktur. Ancak,


kitle ruhunun adeta kart bir etkiyi

ieren daha

baka kimi dav'Urumlar var ki, bu ruhu ok daha


yce bir yere oturtmak zorunluunu ortaya koymak
tadr.
Nihayet Le Bon'un kendisi de kitle ahlaknn, hazan

kitleyi yaratan bireylerdekinden

daha yksek bir

aama gsterebileceini, stn bir zgecillik ve tes


limiyetgcne ancak kitlele rde

rastla nab i l e ce ini

itirafa yanamazlk etmez: Yaltk

bireyde kiisel

kar, davrann hemen tek nedenini oluturmasna

karlk, kitlelerde ayn karn ar basmas pek sey


rek rastlanr durumdur

<s. 38) .

Kimi aratrclar ise bireyin uyaca

ahlak norm

larn dorudan doruya toplumun saptadn, bire


yin genellikle bu yksek normlara u ya da bu ne
denden tr ayak uyduramad grn savunur

veya kitle ierisinde ayrk durumlarda kend-ini co


kuya kaptrma fenomeninin doup,

bu fenomenin

alabildiine byk kitlesel baarlara olanak salad


kansn benimserler.
Dnsel baar bakmndan zihin almasna daya
nan byk kararlar ancak yalnzlkta i gren bire
yin alabil ecei, nemli sonulara yol aacak bulgula
malarn yaltk birey tarafndan ya p l p, sorunlarn

bu bireyce zmlenebilecei geri

dorudur. Ama

en bata dilin kendisinin, te yandan halk trkleri

nin, folklorun vb. tantlad gibi, kitle ruhu da da


hice kltrel eserler

ortaya koyabilecek

Tek tek dnr ve sanatlarn iinde

gtedir

yaadklar

kitleden gelen uyarlara ne ok ey borlu olduu,

bu dnr ve sanatlara bakalarnn

18

da katks

bulunan bir ruhsal almay btnleyici kiiler g


zyle bakmann daha yerinde sa:rlp saylmayaca
n da bir kenara brakalm.
Hani bu katksz elikiler gz nnde tutuldu mu,
kitle psikolojisi konusundaki uralar bir sonu ver
meyecee benzer.

Ne var

ki, bizim iin daha

mut verici bir k yolu bulmak g deildir. Kim


bilir, belki birbirinden ayr tutulmas gereken pek
deiik topluluklar kitle ad altnda bir araya top
lanm bulunuyor. Sighele'den, Le Bon'dan ve daha
baka kimi

aratnclardan rendiklerimiz,

geici

kar birliiyle deiik bireylerin bir araya sktrl


masndan arabuk doup ortaya km ksa mr
l kitleleri ilgilendiren bilgilerdir. Devrimci kitleler
deki, zellikle Frans:z devrimindeki karakteristik
zelliklerin, ad geen aratrclarn

aklamalarm

etkiledii gzden kaacak gibi dildir. Bu aratr


clarnkine kart grler ise, insanlarn
yaad ve toplumsal kurumlar

ierisinde

tarafndan temsil

edilen oturmu Cstabil) kitlelerin inceleme konusu


yaplmasndan kaynan almaktadr. lk gruba gi
ren kitleler, denizde uzun dalgalar ksa, ama yksek
dalgalarn kovalamas gibi ikinci

gruptaki kitleler

zerine oturtulmutur.

Thc Group Mind14 adl kitabnda yukarda belirtti


imiz elikiden yola koyulan Mc Dougall15, bu e
likinin zmn organizasyon

faktrnde bulur;

en yaln durumuyla-kitlenin <group) asla bir rgt


lenme gstermediini ya da bunun sz edilmege de
er bir rgtlenme saylamayacan

syler. Byle

bir kitleye de yn (croud) ismini verir. Ancak, bir


yn insann da hi deilse bir

rgtlenmenin ilk

admlarn iermesi gerektiini ve zellikle bu yaln

19

kitlelerde kolektif psikolojiye ilikin kimi temel ol


gularn kolaylkla gzlemlenebileceini belirtmekten
geri kalmaz <s.

22).

nsan ynnda rastlant rzga

rnn bir araya getirdii bireylerden psikolnjik an


lamda kitle gibi bir eyin doup ortaya kabilmesi
ni, o bireyler arasnda bir ortakln

bulunmasna,

diyelim bir meslee kar ortak bir ilgi beslenmesi


ne, belli bir durumda duygularn ayn dorultuyu iz
lemesine, dolaysyla belli lde bir etkileim yete
neinin varl kouluna balar. (Some degrec of re

ciprocal influence hetween the members of the gro


up. s.

23)

Bu ortaklklar <This mental honogenity)

ne denli glyse, bireylerden psikolojik bir kitlenin


ortaya k o denli kolay gerekleir

ve bir kitle

u hu na ilikin davurumlar o denli belirgin nitelik

'

tar. Bir kitlede en dikkati ekici, ayn zamanda en


nemli olay, teker teker bireylerin duygularnda bir
glenmenin bagsteriidir (exaltation or intensifi

cation of emotion) <s.

24).

Mc Dougall'a gre, duy

gularnn bir kitledeki kadar iddetlenmesine baka


koullar altnda pek rastlanmamakta, snrsz lde
kendilerini tutkularn1n eline brakmak, beri yandan
kitlede eriyerek ilerindeki kiisel snrllk duygu
sunu yitirmek bireyler iin bir haz kayna olutur
maktadr. Bireylerin bir tutkuya hep birden kendi
lerini kaptrmalarn principle of

direct induction

of emotion by way of the prinitive sympatetic res


ponse <s.

25)

adn verdii ilkeyle, yani

bildiimiz

duygusal bula1mla aklar Mc Dougall. Gerek olan


bir ey varsa, kitlede patlak veren bir heyecan duru
muna ilikin belirtilerin bireyler tarafndan alglan
mas ve bireylerde otomatik yoldan ayn

heyecan

dourmasdr. Belli bir heyecan ne kadar ok kiide

20

kendini aa vurursa, kitlenin br bireylerinde


ortaya kmasn salayan otomatik zorlama o kadar
glenir. Ruhundaki eletiri

mekanizmas alma

sn durduran birey, kendini ayn heyecan durumu

ierisine srklenmeye brakr. te yandan, bireyin

heyecan onu etkileyen br bireylerin heyecannda


bu kez artlara yol aar; bylece bireysel heyecan

karlkl endksiyon (ateleme) yoluyla iddetlenir.


Bakalar gibi yapmak, ounluk ile uzlama ieri
sinde bulunmak gibi isel bir zorlamann bu olayn

douunda rol oynad gzden kaacak gibi deil


dir. Kaba ve yalnkat duygularn ise, bu yoldan kitle

ierisinde yaylma ans daha da byktr C s.

Ayrca kitleden kaynan alan

39).

dier baz etkiler

ruhsal iddette art salayan bu mekanizmann a-

1 masn kolaylatrr. Kitle, bireyde snrsz bir oto

rite ve yenilmez bir tehlike izlenimi uyandrr; bir an


iin, cezalarndan korkulan ve hatr iin b kadar
ok kstlamalara gs gerilen otoritenin gerek sa

hibi tm insan

toplumunun yerini

alr. Ona ters

dmek besbelli netameli, oysa drt bir yanda ege


men durumu rnek alp onun izinden

gitmek, yani

hazan ktlerle kt olmak gven verici grlr.

Yeni otoriteye itaat dolaysyla, birey vicdan me

kanizmasnn faaliyetini tatil edip haz salama ayar


tsna kaplabilir ve bu duruma

da phesiz benli

indeki tutukluklar yenerek ular. Anlalyor ki,

kitle iinde bireyin normal yaam koullarnda ya

namayaca birtakm eylemlere girimesi ya da bu


eylemleri onaylamas o kadar acayip deildir; ayr

ca, bu bize o bilmecemsi telkin szcyle anlat

lagelen karanlk zerindeki rty hi deilse biraz


aralayabilme umudunu verir.
21

Kitle ierisinde bir kollektif zeka engellemesi yasas


nn

varlna Mc Dougall da kar

kmaz <s. 41).

Fazla zeki olmayanlarn stn zekallar

lcendi d

k dzeylerine ekip aldn syler. Duygusal id


detteki artn parlak dnsel almalar iin olum
suz koullar yaratmasndan tr, stn zekallarn
faaliyetjnde bir kstlanmaya rastlanr; aynca kitle
tarafndan sindirilmi durumda yaar birey, dn
sel abalar zgrlkten uzaktr,

yapt ie kar

sorumlu} uk bilincinde azalma grlr.

Mc Dougall n rgtlenmemi yaln kitlenin ruhsal


'

kapasitesine ilikin genel

yargs, Le Bon'unki.nden

daha yumuak deildir. Byle bir kitle, Mc Dougall'a


gre (s. 45), son derece abuk kprr, itepileriyle
davranr, tutkuludur,

bocalamalar iinde

alkanp

durur, bir tutarszlk ve kararszlk iinde yaar, beri


yandan eylemlerinde en arla dek vardrabilir ii,
ancak kaba ve yalnkat

duygulara aktr; telkine

olaanst yatkn,. dncelerinde hoppa, yarglarn


da acelecidir; en basit ve yzeysel sonularla tant..

lamalardan bakasna akl erdiremez; kolay yneti


lebilip, sarsntlara kolay uratJabilir; zgvenden,
zsaygdan ve sorumluk duygusundan

q_

ama g l olduu

bilinciyle kalkp,

mutlak ve sorumsuz bir otoriteden

yoksundur;
bizim ancak

bekleyebilecei

miz eylemlere giriebilir. Yani daha ziyade arsz bir


ocuk ya da banda bir gzeteni bulunmayp yaban
cs olduu bir durumla kar karya kalan tutkulu
bir ilkel gibidir hareketleri; hatta kimi iyiden iyiye
aztT, davran insanlarn deil de bir vahi sr
nnkine benzer daha ok.
ille

22

Dougall ileri

derecede rgtlenmi

kitlelerin

davranyla yukarda tanmlanan kitle davran


arasnda bir kartlk saptandndan, bu rgtlen
menn iyzn ve onu salayan etkenleri renmek
bizim iin zellikle ilgi ekici olacaktr. Mc Dougall,
kitlenin ruh yaamn yksek bir dzeye karmak
iin zorunlu bu etkenlerden beini principal condi
tions * ad altnda toplar
lk temel koul, kitlenin varlnda belli bir srek
liliin bulunuudur. Sz konusu koul, maddi ya da
biimsel bir nitelik tayabilir; ayn bireyler uzunca
bir zaman kitlede kalyorsa maddidir; ama hayr,
kitle ierisinde belli mevkiler domu da bunlar
birbirinin yerini alan bireylerce elde tutuluyorsa,
biimseldir..
kinci koul, kitlenin iyz, fonksiyonu, grd
iler ve kendilerine ynelttii istekler konusunda
bireylerde belli bir tasarmn gelimesi ve bunun
sonucu kitlenin btnne kar duygusal bir ilikinin
domasdr.
nc koul, bir kitleyle ona benzeyen, ama birok
noktalarda ondan sapma gsteren baka kitleler
arasnda bir ilikinin .kurulabilmesi, rnein baka
kitlelerle arada bir rekabet durumunun aptanabil
mesidir.
Drdnc koul, kitlenin birtakm gelenekleri. adete
leri ve kurumlar elinde bulundurmas, bunlarn da
daha ok bireylerin birbirlerine kar ili.kilerinden
kaynan almasdr.
Beinci koul, kitle bireylerinin ahslarna den
*

Temel koullar (. N.)


23

ide bir hiyerarinin olumas, bunun da bir uzman


lama ve farkllama biiminde kendini Etf;ga vur
masdr.
te bu koullarn gereklemesi, Mc DougaJl'a gre
kitle oluumunun ruhsal sakncalarn

ortadan kal

drr. Dnsel devlerin zmnden

kitleyi uzak

tutmak ve bu ii kitle ierisindeki bireylere sakla


makla ente1lektel baarlardaki dklk nlenme
ye allr.
Bize

gre, Mc Dou ga ll 'n kitlenin

diye niteledii koulu, bir baka

rgtlenmesi

trl tanmlamak

daha yerinde bir davrantr. Burada karJalan


dev, en bata, kitle yaamna katlma sonucu bireyin
yitirdii karakteristik zelliklerle kitleyi donatmak
tr. nk birey -ilkel kitle dnda- d3.ha nce
bir sreklilie,
dine zg

bir zgvene

sahip olmu,

birtakm gelenekleri

ken

ve alkanlklar,

kendine zg bir ii ve mevkiyi elinde tutmu, reka


bete giritii baka bireylerden kendisini ayrmhr.
Ancak, kendine zg bu durumu, rgtlenmemi.
kitle ierisine

giriiyle bir vakit

Kitlenin bireysel

iin yitirmitir.

zelliklerle donatm

ama diye

benimsendi mi, insann aklna kitle oluturma ei


limine btn yksek organizmalardaki ok hcrelili:
in biyolojik davurumu diye bakan W. Trotter'in18
veciz szleri gelecektir17

24

IV.

BLM

TELKN VE LBDO
Kitle ierisinde bireyin ruhsal etkinliinin kitlenin
etkisiyle geni apta bir deiiklik
gereinden yola

geirdii temel

koyulmutuk. Bireyin

olaanst gleniyor, dnsel

duygular

baarlarnda dik

kati eker bir kstlanma grlyor ve anlalan her


iki olay kitlenin br bireylerine benzeme dorultu
sunda gerekleiyordu:, yle bir sonu ki, ancak her
bireye zg igdsel kstlamalarn ortad::n kalk
ve bireysel eilimlerin bireye

zg karakterlerini

yitiriiyle kendini aa vuruyordu. Yine f!rmtk


ki, bu okluk istenmeyen sonular, kitlelerin yk
sek dzeyde rgtlenmesiyle hi deilse biraz engel
lenebilmekte, ama bu, kitle

psikolojisindeki temel

gerei, yani ilkel kitlenin duygusal


artn dnsel baarlar nledii

iddetindeki
gereini yad

smamz salayacak bir durum oluturmamaktayd.


imdi ise kitle ierisinde bireyin geirdii l:u ruhsal
deiiklie

yol aan

ruhbilimsel nedenleri

arayp

bulmaya alacaz.

Az nce szn ettiimiz bireyin kitle tarafnclan sin


dirilmesi gibi ussal faktrler, yani bireydeki zya
m srdrme igdsnn etkinlii, phesi z gzlem
lenen olaylar aklamaya yetmemektedir. C)osyoloji
ve kitle psikolojisi alannda alan

aratrclarn

bize sunduu aklamalar, deiik isimler tasa bile


her vakit belli bir nedene dayanmaktan teye gitme-

25

mektedir: o sihirli telkin olay. Ta rd e d e 18 ykn


'

me diye geer bu telkin; ancak, yknmenin telkin

kavram ierisine

girdiini, onun bir

baka ey saylamayacan
vermemek elde

hak

sonucundan

ileri sren bir yazara

deildir19 Le Bon, toplumsal

olaylardaki tm yadrgatc

zellii, bireylerin bir

birini karlkl telkin altnda tutmas ve nderlerin


prestiji olmak zere iki faktre indirger. Ancak pres
yeteneinde aa

tij de yine telkine yol aabilme

vurur kendini. Mc Dougall'a gelince, primer duygu


endksiyonu ilkesini ortaya atarak telkin varsay
kurtard

mn benimsemek zorunluundan bizleri

izlenimini bir an iin uyandrabilmitir zerimizde.


Ama bir az dnnce, bu ilkenin o bildiimiz y
knme ve bulam savlar dnda bir ey syle
mediini, ama bunu duygusal faktr kesinlikle vur
gulayarak yaptn grmezlikten

geleiyoruz. Bir
alglamaz

bakasnda bir heyecan blirtisi alglar

kendimizin de ayn heyecan a kaplmas gibi bir ei

limin iimizde yaad kesindir. Ancak bu eilime


ne kadar sk baaryla kar kor, heyecan ne kadar
sk yanmza yaklatrmaz, okluk ona taban tabana
kart bir dorultuda davranrz? Peki o halde kitle
hep teslim

ierisindeki bu bulamn eline ne diye

eder dururuz kendimizi? Burada yine, kitleden kay


nan alan telkinsel etkinin bizi iimizd eki ykn
me eilimine uymaya zorlad, i imizdeki heyecan
endkledii ( ateledii) gibi bir cevaba bavurula
caktr. te yandan, Mc Dougall'da da

yine telkin

szcne rastlamaktan kendimizi kurtaramaz, ba


ka aratrclar gibi ondan da byk bir telki n yat
knl na kitlelerin karakteristik zellii diye bak

laca szn iitiriz. Btin bunlar, telkinin, daha


yerinde bir de:y;me

26

telkine

akln

baka -

elere indirgenemeyecek bir ilk fenomen olduu ve


insann ruh yaamnn bir temel gerei diye grl
mesi gerektii yolunda bir sav iitmeye hazrlar bi
zi . a lacak hnerleine

1889

ylnda tanklk etti

im Bernheim'n gr byleydi ; ne var ki, anm


sadma gre, daha o zamanlar telkin

istibdadna

kar iten ie bir dmanlk da beslenmekteydi. Di


yeli m karsnda pek uysal davranmayan bir hasta
ya: u yapt!nz da i mi sanki? Vous vous cent
re suggestionnez!

diye kldn

ne zaman iit

sem, hep yle demitim kendi kendime: Bu besbelli


hakszlk ve zorbalktan baka bir ey deil. Telkine
bavurularak alt.edilmeye alldna gre, hastann
kar telkinde bulunmak elbette hakkydt. Bu konu
daki diretilerim sonunda, hereyi aklayan telkinin
kendisinin aklamadan uzak tutuluuna

kar bir

bakaldrya dnt. Telkinle ilgili olarak u eski


aka-soru':y-u tekrarlayp durdum boyuna:
Christoph20 sa'y\ tad
sa tm dnyay
Syle, Christoph'un
Nerdeydi aya.
Chris1ophorus Christus, sed Christus sustulit orbem :
Constiterit pedibus dic ubi Christophoru&?

Yaklak otuz yllk bir sre uzak kaldktan sonra yi


ne telkin bilmecesi zerine eildiim zam:m, gr
yorum ki, ortada deien bir ey yok. Ancak pskana
lizin etkisini tantlayan bir tek istisnay bu sav dn
da tutabilirim. yle anlalyor ki,

telkin

dE'yimini

Telkine kar kyorsunuz demek!

27

gerektii gibi tanmlamak, yani bu kavramn kulla


nmn kovensiyonel yoldan saptamak iin zellikle
aba harcanyo:r21 ve bu aba bouna deil; nk
szcn anlam gitike yumuatlarak uyeulanma
alan gittike geniletilmekte; yle ki, ok gemeden
ngilizce'deki gibi etkilemenin her eidini anlatan
bir deyime dnecee benzemektedir. ngilizce'de
de 10 suggest, suggestion bizim salk vermek ve
uyarda bulunmak anlamlar n karlar duruma
gelmitir. Ancak yukarda sz edilen <.baya ra
men, telkirn iyzi.i, yani gerekli mantksal neden
lerden yoksun etkilenmeleri douran kouilar bir
aklamaya kavuturulmamtr. ne srdm bu
sav son otuz yln literatrne bavurarak pekitir
mekten kanmak istemezdim; ancak, yak:nmda bi
rinin sz konusu devi yklenen ayrnbl bi r ara
tmy srdrdn bildiim iin byle l;>ir ie kal
kmak istemiyorum22
Kitle psikolojisine bir aydnlk getiimek iin, telkin
yerine psikonevrozlarn incelenmesinde bize yararl
hizmetlerde bulunan libido terimini kullc:n?:raya a
lacaim.
Libido, duygusallk affektivite) ref:i nde geen
bir terimdir. Libido deyince, sevgi ad altnda bir
araya toplayabildiimiz ne varsa hepsiyle ilikili
igdlerin henz llemeyen, ama nicel bi r byk
lk gzyle baklan enerjisini anlamaktayrn. Bizim
libido dedii mi z eyin ekirdeini, genellikle sevgi
diye nitelenen ve ozanlar tarafndan ilenip durulan
sevgi, yni cinsel birlemeyi amalayan erotik sevgi
oluturmaktad r. Ancak sevgi sznde pay sahibi
dier eleri, rnein bensevi'yi, anne - baba sevgi
sini, evlat sevgisini, dostluu, genel insanlk sevgisi-

28

ni, ayrca somut nesnelere ve soyut dncelere tes


limiyeti de libido'dan ayrmamaktayz. Byle davran
makta da hakl olduumuzu psikanalitik aratrlar

tantladna

ortaya koymaktadr; bu aratrlarn

gre btn yukarda saylan ynelimler ayr cinsler


arasnda cinsel birleme amacna ynelik ig Jlerin
bir davurumudur; geri bu igdler deiik koul
lar altnda cinsel amacmdan

saptrlmakta ya da

amalarna erimeleri nlenmektedir;

ama hereye

ramen balangtaki znden yeteri kadar bir mik


tar, kimliini

tantlayabilmek zere,

kerdisinde
feda edi,

saklayp alkoymaktadr (kendi kendini


yaklam abalar) .
Yani bizim kanmza gre, dil ok eitli
yerleri bulunan sevgi szcyle

kullanm

dpedz hakl

bir zetlemeye kamtr; bizim de yapabi leceimiz


en iyi ey, bu szc bilimsel irdeleme ve anlatla
rmza temel almaktr. Byle bir eye karar vermek
le psikanaliz, sanki canice bir yenilie kalkm gibi
bir gazap frtnasnn kopmasna yol amtr. Oysa,
alarak orijinal

sevgiyi byle yaygn anlamda ele


bir i yapm deildir psikanaliz.

Filozof Platon'un Eros'u, kt kaynak, grd i


ve cinsel sevgiyle ilikisi bakmndan,

Nachmans

sohn ve Pfister'in ayrntl biimde ortaya koyduu


gibi2, psikanalizin sevi enerjisiyle,

yani lib i do'yla

tam bir akma gsterir ve Korinth'lilere yazd o


nl mektubunda21 sevgiye hereyden

ok bir vg

denen Havari Paulus25 da bu duyguya

hi kuku

suz ayn geni anlamda bakmtr;20 btn bunlar


dan anlaldna gre, kendilerine pek byk hay
ranlk besledikleri dnrleri insanlarn her vakit
ciddiye aldklq.r sylenemez.

Sevi igd lerine psikanalizde a potiori ve ktklar


kaynak gz nnde tutularak cinsel igdler ad ve
rilmektedir. Aydnlardan ounluu bu niteleyite
bir horgr kokusu hissetmi, psikanalizin yzne
tiim cinsellik (panseksalizm) sulamasn savurarak
bunun cn almaya kalkmtr. Cinsellie insan
utandrc ve aalayc bir gzle bakanlar, buyurup
Eros ve erotik gibi daha nazik deyimlere bavurabi
lirler. Ben de nihayet iin bandan beri byle davra
nabilir, dolaysyla bir sr itiraza hedef olmaktan
esirgeyebilirdim kendimi. Ama bu yola sapmay is
temedim, nk psrk insanlara taviz vermeye pek
yanamayan biryim. Bir kez bu yola gidildi mi, so
luun nerede alnaca kestirilemez nk; ilkin sz
cklerde verilir taviz, derken sra ucun ucun n
zne gelir. Cinsellikten utanmann insana salaya
ca herhangi bir stnlk bilmiyorum dorusu ; yz
kzartc durumu yumuataca umulan Yunanca
Eros szc de bizim Almarta Li;:!be (sevgi) szc
nn karldr. Hem beklemesini bilen, taviz
vermek zorunluundan kurtanr kendini.
Yani sevisel ilikilerin, nesnel bir deyile d uygusal
balanmlarn kitle ruhunun da zn oluturduu
varsaymna bavuracak, bu varsaymla alaca z.
Anmsanaca zre, b u gibi ilikiler daha nce sz-:
n ettiimiz aratrclarda yer almamaktadr. Bun
lar besbelli bir perde, bir paravana arkasnda, tekin
gerisinde gizli tutulmaktadr. Balangta varsay
mmz geici iki dnceye dayand1racaz. Bunlar
dan birincisi, hi kukusuz kitleyi ayakta tutan bir
gcn varldr. Bylesine bir i de, dnyadaki tm
nesneleri canl tutan Eros'tan baka hangi gten
beklenebilir? kinci dnce de, kitle ierisinde birey
30

Qrijinalitisinden el ekiyor ve bakalannn telkinine


kendini kaptryorsa, bunu,

bakalaryla uzlamaz

lktan ok, onlarla bir uzlama

havasnda yaamay

gereksindii, belki gerekten kitle urunda, kitle


iin yaamak gereksinmesini duyduu iin yapmas
dr.

31

V.

BLM

K YAPAY KTLE : KLSE VE ORDU

Morfoloji bakmndan pek deiik kitle eitleri gz


lemnebileceini ve kitlelerin oluumunda birbirine
kart dorultular saptanabileceini anmsayalm.
Pek gelip geici kitleler, te yandan alabildiine u
zun mrl kitleler vardr; birbirine benzer tarzda
bireylerin yaratt ayntr (homojen) kitleler, te
yandan ayrtr (heterojen) kitleler vardr. Doal
kitleler vardr; beri yandan yapay kitleler vardr,
ertaya k ve ayakta kallar bir d zorlamay ge
rektirir, nihayet ilkel kitleler, kendi ierisinde i b
lmne gitmi ve enikonu rgtlenmi kitleler var
<lr. Ama henz kavrama yolundaki abalarmzn
zerindeki rty henz kaldramaf kimi nedenler
dolaysyla dier aratrclarn da pek dikk:e alma
.d bir baka ayrm var ki, bizim iin zel bir deer
tayor, bu da nderli kitleler ve ndersiz kitleler
diye yaplacak bir blmlemedir. Alilagelmi yn
t"e me tam kart bir yol izleyeceimiz incelememizde
de kendimize k noktas olarak nisbeten yaln bir
kitleyi semeyerek, enikonu rgtlenmi ve kalc
nitelikte yapay kitlelerden yola koyulaca. Bu kit
lelerin en ilgin rnekleri de klise, dini cemaat ve
ordudur.
Kilise ve ordu yapay kitlelerdir, yani bunlar dal
maktan korumak27 ve yapsal deiikliklerden esir
gemek iin belli bir d zorlamaya bavurulur. Byle
33

bir kitleye katlp katlmayaca genellikle bireye


sorulmaz ya da byle bir katlma onun keyfine bra
klmaz; kitleden ayrlma yolundaki her giriim ise
kouturmaya urar ya da iddetle cezalandrlr, hi
deilse ak seik belirlenmi kimi koullara bal
dr. Bu yapay kitlelerin ne diye byle zel gvence
lere gereksinme gsterdii sorunu, imdilik ilgi ala
nmzn btnyle dnda kalmaktadr. Yapay kit
lelerin dikkatimizi eken bir yan, enikonu rgtlen
mi ve yukarda saylan tedbirlere bavurularak
dalmaktan esirgenmi bu kitlelerde, baz durumla
r byk bir aklkla gzlemleyebilmemizdir; oysa
ayn durumlar br kitlelerde ok daha st kapal
zellik tar.
Baka bakmdan birbirinden ne denli deiik bir du
rum gsterirse gstersip, gerek klise-ko_lay lk olsun
diye Katolik kilisesini rnek alabiliriz -ge:.c.k ordu
da ayn illzyon yaanir, ya i kitlenin btn birey
lerini ayrm gzetmeksizin seven bir ban bulundu
una inanlr, ki bu ba Katolik klisesinde sa, ordu
iinde bakomutandr. Herey bu illzyona bal bu
lunur; ondan el ekilir ekilmez, hem klise, hem or
du, d zorlamann msaadesi lsnde dalp d
klr hemen. sa tarafndan bu sevgi kesinlikle dile
getirilmitir: Benim alabi ldiine dkn bu karde
lerimden birine ne yaparsanz, bilin ki bana yapar
snz. Mminler cemaatinin bireylerine kar iyi y

rekli bir abey gibi davranr sa, onlar iin baba ye


rini tutan bir kii roln oynar. Dinsel cemaatin bi
reylerine ynelttii istekler ite bu sevgiden alr
kaynan. Klisede demokratik bir hava ese , ifnk
sa karsnda btn mminler eittir, hepsi onun
sevgisinde ayn lde pay sahibidir. Dolaysyla.
34

Hrstiyan cemaatircleki ayn trdenlii n (homojen


lik) hep bir aile rnek gsterilerek anlatlmasndaki
nedeni yle pek derinlerde aramamak gerekir; m
minler sa'da karde szn kullanrlar kendileri i
in, yani sa'nn onlara gsterdii sevgi aralarnda
bir kardelik yaratmtr. Mminlerin sa'ya bal
lnn, ayn zamanda onlarn birbirine ballnn
da nedenini oluturduu phesizdir. Benzer bir du
rum ordu iin de sz konusudur; bakomutan tm as
kerlerini eit bir sevgiyle seven bir babadr ve bu
yzden askerler kendi aralarnda da arkadatr.
Ordunun yap bakmndan kliseden ayrld bir nok
ta varsa, ayn tip kitlelerin oluturduu basamaklar
dan domu bir durum gstermesidir. Her yzba
kendi blnn, her gedikli erba kendi takmnn
bakomutan ve babasd r adeta. Geri benzer bir
hiyerar" klisede de gelimitir; ancak, bu hiyerari
klisede ordudaki ekonomik rol oynamaz; nk kit
lenin bireyleri konusunda sa'nn bir insan olan ba
komutandan daha ok bilgi ve ilgi sahibi olduunu
benimseyebiliriz.
Bir ordunun libido yapsna ilikin bu gre kar,
vatan dncesine, ulusal an ve erefe ve ordunun
ayakta tutulmas iin pek nemli daha baka kimi
etkenlere bu grte yer verilmedii itiraz hakl
olarak yneltilebilir. Byle bir itiraza verilecek
cevap, orduda artk pek o kadar yalnkat saylamaya
cak bir baka kitle balanmyla karlalddr.
Sezar, Wallenstein ve Napolyon gibi byk ordu ko
mutanlarnn gsterdiine gre, bu eit etkenler bir
ordunun varln srdrebilmesi iin zorunlu deil
dir. Eemen bir dncenin nderin yerini alabilece
i sorununu ve nderle eemen dnce arasndaki

35

ilikileri ilerde ksaca ele alacaz. Tek etkin faktr


olmasa bile ordu iinde libido faktrnn gzden u
zak tutuluu, yle grlyor ki, yalnz kuramsal bir
eksiklik deil, ayn zamanda pratik bakmdan bir
tehlikedir. Alman bilimi gibi psikolojiden 1Zak Prus
ya militarizmi de sanrm bunu byk dnya sava
nda kendi zerinde yaamak zorunda kalmtr.
Nihayet, Alman ordusunun zlp dalmasna yol
am sava nevrozlarn ortaya karan balca nede
nin, ordu iinde kendilerinden oynamalar bekle
nen role askerlerin yanamamasndan doduu anla
lmtr. Bu konuda E. Simmel'in28 aklamalarna
dayanarak, ordu iindeki astlara stleri tarafndan
sevgiden uzak bir muamele gsterilmesinin hastal
oluturan etkenler arasnda n planda yr tuttu
unu ileri srebiliriz. Bireylerdeki libido -ynelimi
daha iyi deerlendirilebilseydi, Amerika Bakannn
14 maddelik hayali vaatlerine29 kimse o kadar kolay
kanmaz, o devcileyin sava makinesi de Alman sa
va statlarnn elinde felce uramazd.
Unutulmamas gereken bir nokta, ad geen iki kit
lede de kitleyi oluturan bireylerin hem nderin ken
disine < sa ya da bakomutan) , hem kitledeki br
bireylere libido balaryla balldr. Bu her iki
yndeki balanmn birbiriyle ilikisini, eti.ir ya da
edeer bir nitelik tayp tamadklarn v0 ruhbi
limsel bakmdan bunlar nasl tanmlamak gerektii
ni sonradan inceleme konusu yapmak zere imdilik
aresiz bir yana brakacaz. Ama <ilal1a imdiden bu
alandaki aratrclara, kitle psikolojisinde nderin
nemini yeteri kadar vurgulamadklar, oysa sz ko
n usu nemin ilk inceleme objesinin seimi bakmn
dan bizim iin elverili bir zellik tad yolunda
36

hafif bir sulama ynel tilebilir. Bize yle geliyor ki,


tutumumuzla

kitle psikolojisinin

ana fenom enini,

yani kitle ierisinde bireyin zgrlkten yoksunluu


sorununu aydnla kavuturacak doru yolda bulu
nuyoruz. Eer her birey iin iki ayr ynde bu kadar
geni bir duygusal balanm sz konusuysa,

kitleye

katlan bireyin kiiliinde gzlemlenen deiiklik ve


kstlamalar bu durumdan yola koyularak aklama
mz glk dourmayacaktr.
Bir kitleyi kitle yapan enin, o kitle ierisindeki
libido balanmlar olduunu, en gzel ekliyle aske

ri kitlelerde inceleyebileceimiz panik fenomeni bi


ze gstermekte,

paniin domas,

liin dalp zlmesi halinde

askeri bir bir

gerekle:;mektedir.

Pani in karakteristik zellii ise, artk stlerin hi

bir buyruuna kulak aslmamas, bireylerden her bi


rinin tekileri umursamakszn kendi banm are
si ne bakmak istemesidir.
Karlkl balar ortadan kalkm, devcileyin sama
bir kork u gemi azya almtr. Tabii yine burada da
daha ok tersi bir d urumun sz konusu olduu, ilkin

korkunun alabildiine byyerek hi bir ey i umur


samaks zn ti.im balar ineyi p getii yol unda ak
la yakn bir itiraz y nel teb iliri z. Mc Dougall daha da
ileri gider (s. 24) , sava durumundaki pani i deilse
bile panik olaynn kendisini, zellikle zerinde dur
duu primary induction (priner ateleme) sonucu
duygusal enerjideki ykseliin modeli diye deer
lendirir. Ne var ki, sz konusu aklc aklama konu
ya hi de uygun dmemektedir. Bir kez, acaba kor
k un un byle devcileyin boyutlar kazanmasna yol a
an etken nedir? Sorusunu

cevaplandrma gereki
37

yor. Tehlikenin bykl bundan sorumlu tutula


cak gibi deildir, nk belli bir anda panie kap
lan bir ordu daha nce benzer byklkte, hatta da
ha da byk tehlikeleri bana msn demeden yenmi
olabilir; zaten, pusuda bekleyen tehlikeyle hi kyas
kabul etmeyii, okluk nemsiz nedenlerle patlak ve
riidir ki, panii panik yapar. Eer birey panik zel
lii tayan bir korkuya kaplarak kendi bann a
resine bakmaya yneliyorsa, o zamana kadar tehli
keyi kendisi iin azaltc rol oynayan duygusal bala
rn zldn anlayp sezmi ve imdi bunu dav
ranyla tantlyor demektir. Mademki tehlike kar
snda artk tek bana kalmtr, tabii onu eskisin
den daha byk grmekte hakldr. Buradan anlal
dna gre, panik tarzndaki korkunun bagster
mesi, kitlenin libido yapsnda bir gevemenin varl
na baldr ve hakl olarak bu gevemeye kar
gsterilen bir tepkidir, yoksa bunun tersi deildir
durum, yani k itledeki libido balar tehlike korku
suyla kopup paralanmamtr.
Bu szlerle kitledeki korkunun, endksiyon < bula
m) yol uyla ar boyutlara ulaabilecei sav yad
snmak istenmemektedir. Mc Dougall'in gr, or
tada reel byklkte bir tehlikenin varolduu ve
kitle ierisinde gl duygusal balarn bulunmad
durumlar iin dpedz isabetli bir grti.ir. rne
in, tiyatro ya da bir elence lokalinde bir yangn
kt zaman, yukarda ad geen iki koulun da ger
ekletii grlr. Bizim bu incelemede gttmz
amalar bakmndan ele aldmz retici olay, daha
nce deindiimiz olaydr, yani tehlike ok vakit
pekala katlanlabilecek lde kalmasna ramen
ordu komutannn kendini panie kaptrd durum38

dur. Pan ik szc kullanmnn kesin snrlarla ak


seik belirlenmesi herhalde beklenemez. Bazan k i t
lede patlak veren her trl korku anlatlr bu szck
le, bazan tm boyutlar aan bireysel korkuyu dile
getirmek iin bu szce bavurulur; ama daha ok
szck.. patlak veren korkunun ona yol aan neden
le balatlamayaca kadar byk olduu durumlar
iin sakl tutulur. Panik szcn kitlesel korku
diye alrsak, bu korkuyla bir baka korku arasnda
geni apta bir benzerliin bulunduunu ne sre
biliriz. Bireyde korkuya yol aan neden, ya onu teh
dit edici tehlikenin bykl ya da duygu balar
nn (libido yklemlerinin) zldr; bunlardan
ikincisi ise, nevrotik korkuda rastladmz durum
dur30. Panik de, kitledeki tm bireyleri bekleyen
tehlikenin artmas ya da kitleyi ayakta tutan duygu
sal balarn kopmas sonucu aa vurur kendini, ki
sonuncu durum nevrotik korkudaki duruma benzer
lik gstermektedir. < Kr. Bela v. Felszeghy'nin 1920
de lmago dergisinin VI. saysnda yaymlanm1 biraz
fantastik olmakla beraber zl yazs.)
Eer panii Mc Dougall'i.n daha nce adn ettiimiz
eserinde yapt gibi group mid 'm pek belirgin ey
lemlerinden biri diye grrsek, en dikkate arpan
davurumlarndan biriyle kitle ruhunun kendi ken
disini ortadan kaldrd gibi bir eliik durumla kar
karya kalrz. Panie kitlenip dalp k diye
baklmas gerektiinin kukuya yer brakacak yan
yoktur; kitle bi reylerinin normalde birbirlerine kar
gsterdikleri kollayp gzetiler panik durumunda
ortadan kalkar.
Bir paniin patlak vermesine yol aan tipik neden,

39

Hebbel'in31

Judith und

Holofernes dramna

kar

Nestroy'un32 yazd parodide anlatlana pek benzer.


Sz konusu

parodide

yle haykrr

bir sava:

Bakomutann kellesi gitti, bakomutann kellesi


gitti. Bunu iiten Asurlular soluu

kamakta alr.

Bataki nderin herhangi bir bakmdan

yi tirilii,

nderin ahsna kar gvende bir an bocalay, teh


likenin derecesi deimemesine ramen bir panik du
rumunun patlak vermesini salar. nderle aradaki
balarn kopmasyla genel olarak bireyler arasnda
ki karlkl balar da zlp dalr. Ba1 koparlan
bir Bologna iesi gibi tuz buz olur kitle.
Dinsel bir kitlenin dal ise o kadar kolay gzlem
lenecek bir olay deildir. Bu yaknlarda Katolik ya
zarlardan birinin kaleme ald

When it was dark*

adnda bir roman geti elime; Londra piskoposu oku


mam salk vermiti. Kitapta dinsel bir kitlenin da
lyla, bu daln yol aabilecei sonular isabet
li bir biimde dile getiriliyordu.

Sanki gnmzde

geen bir olaym gibi isa'ya ve onun kurduu dine


dman kiilerin hazrlad bir komplodan sz al
yor, komplocularn Kuds'te bir mezar odasn szde
ortaya kard ve bulunan kitabelerin birinde, bir
edep duygusuyla davranan Arimathaecal Josef'in g.
mlnden gn sonra sa'y mezarndan karp
bu odaya getirerek defnettiinin yazl olduu anla
tlyordu. Byle olunca, sa'nn dirilii ve Tanrsal
varl suya dmtr; sz konusu arkeolojik bulgu
Avrupa uygarlnda bir sarsnt
zorbalklarn olaanst artp

40

Karanlk kt zaman

dourur ve tm

oalmasna yol a-

<. N.) .

ar ve durum ancak kalpazanlar komplosunun iy


z oiaya karlnca son bul\lr.
Dinsel kitlenin romanda varsaymsal yoldan dile ge
tirilen dalnda kendini aa vuran
nedene dayanmayan korku

d urum, bir

deil, o z,J mana. kadar.

sa'nn herkese kar eit besledii sevgi

sayesinde

killere kar

kendini davuramadan kalp, baka


ite duyulmu amansz ve dmanca

itepilerdir::; .

...A..ncak. dini cemaat rinda bulunup sa'y sevmeyen


ve sa tarafndan da sevilmeyen bireyler s::.'.'.1n sal
tanat dneminde de bu sevgi bann dr n da tutulur;
bu yzden, bir din, kendisini sevgi dini di y e g1sterse
de, o dini benimseyenlere kar sert ve :: ev!::isiz dav
ranmak zorundadr.

Zaten gerekte her din kendi

kapsamna ald kiiler iin byle bir sevgi dinidir


ve yine her dinde, o dinin dnda

kalanlara kar

gaddarca ve hogrsz bir davrana bavurulmas,


en yakn bir olasalktr. Dolaysyla, kiisel bakmdan
her ne kadar byle bir yola sapmamak kolay deilse
bile, inananlara pek de ar bir sulama yneltilmesj
doru

karlanamaz; inanszlarn,

inan konusuna

ilgi duymayanlarn i leri bu noktada tabii ok daha


kolaydr. Ad geen hogrszln

bugn gemi

yzyllardaki

kadar zorba ve zalim

kendini aa

vurmadna

bakarak,

insanlarn

trelerinde bir

yumuamanrn gerekletii sonucu pek karlamaz;


bunun nedenini daha ok, dinsel

duygularda ve bu

duygulara bal libido ilikilerinde

bagsteren o

yadsnmaz gszlemede aramak gerekir. imdiler


de sosyalizmin stesinden geldii gibi, dinsel ban
yerini bir baka kitlesel ba
amanszlk kitle dnda

almaya grsn, ayn

kalanlara kar tpk din

savalar dnemindeki gibi kendini

aa vuracak,

41

te yandan bilimsel grlerdeki ayrlklar kitleler


iin benzeri bir nem kazand zamal'l yine ad ge
en nedenden tr ayn sonularla karlalacaktr.

42

VI.

B LM

DAHA BAKA DEVLER VE ALIMA DOGRULTULARI


imdiye kada r yapay iki kitleyi incelemi ve bu kit
lelerin iki eit duygusal balamnn egemenlii al
tnda bulunduunu, bunlardan biri olan ndere ba
lan mm -hi deilse kitle iin-

tekisinden, yani

bireyler arasndaki balanmdan daha

belirleyici

nitelik tadn saptamtk.


Ama kitlelerin morfolojisinde daha bir sr incele
necek ve tanmlanacak ey

bulunmaktadr. Salt bir

insan topluluunun, yukarda sz

edilen duygusal

balanmlar gereklemedii sre, bir kitle sayla


mayaca saptamas, yapacamz almalar iin bir
k noktas

saylabilir; ancak,

rasgele bir insan

topluluunda da psikolojik kitle oluturma eilimi


nin pek kolay etkinlik kazanabilecei itiraf edilme
li, kendiliinden doup kan ksa ya da uzun mr
l deiik tr kitleler zerine

dikkat yneltilerek,

bunlarn dou ve zl koullar aratrlmaldr.


zellikle bizi uratracak konu,

nderli kitlelerle

ndersiz kitleler arasndaki ayrmdr. Acaba nderli


kitleler en eski ve en olgun kitleler deil midir? n
dersiz kitlelerde. nderin yerine
baka soyut bir nesne gemi

bir dnce ya da

olamaz m? Nihayet,

balarndaki nderin saptanamad dinsel kitlelere,


nderli kitlelere geite ara kitleler gzyle bakamaz
myz? Acaba ortak bir eilim, ok sayda kimsenin
duyabilecei b"r istek de nderin yerini tutamaz m?

43

nderin yerini alan soyut nesne :.c adeta sekunder


< ikincil) bir nd eri n ahsnda yine bedl!nleebilir ve
dnceyle nder arasndaki ilikiden ilgin deiik
durumlar ortaya

kabilir. nder

ya da nderlii

yklenmi dnce nerdeyse olumsuz bir karakter


de gsterebilir hazan; belli bir kii ya da kuruma
kar duyulan kin ise birletirici rol oynayarak, tp

k olu ml u duygusal balanmlara

yol aabilir. Bu

d urumda bir kiilenin kitle kimliini kazanabilmesi


iin bir nderin gerekten gerekip gerekmedii ve
benzeri baka birok sorular sorulabilir.
Ksmen

kitle psikolojisi

literatrnde de imdiye

kadar ele alnm olabilecek btn bu konular, ilgi

mizi bir kitlenin yapsnda

karlatmz ana psi

kolojik sorunlardan bir baka

yne saptracak gc

bulamayacaktr. En bata bir dnce bizi tm ar

lyla kendine ekmekte, kitle)'; belirleyen zelliin

libido balanmlar olduunu tantlama imkann en


ksa yoldan bize balayacak grnmektedir.
Genellikle insanlarn birbirine kar
tutumla davrand n

dnelim.

nasl duygusal

Scho9ehauer'in

soukta yen kirpilere ilikin nl benzetisi ndeM


anlatti gibi, hi kimse bir bakasnn kendi mahre
miyet alanna fazla sokulmasn ho karlamaz.
Psikanalizin ortaya koyduuna gre, iki kii arasn
da rnein evlilik, dostluk, anne - babalk ve ocuk
luk gibi uzun mrl hemen hi bir

mahrem iliki

yoktur ki, d ipte yadsyc ve dmanca duygulardan


bir tortu tamasn. Ancak, bu tortu geriye i timler
dolaysyla alglamalara kapal kalr. Kendisine refa
kat edilen kiinin refakatisiyle

<lidinesinde, astn

stne kar homurdanmasnda durum daha belirgin

44

aa vurur kendini.

nsanlarn bir araya gelerek,

bycek topluluklar oluturduunda da yine ayn


durumla karlalr. Ne zaman

bi r evlilik akdi iki

aileyi bir araya getirse, bunlardan her biri kendini


tekinden stn ve soylu grr. Komu iki kent bir
birini ekemez, biri tekine kar rekabet duygular
besler iinde. Her kanton brsne yukardan bakar.
Pek akraba uluslar birbirini iter; Gney Almanyal'
nn Kuzey Almanya'lyla bar;maz yldz; bir n
giliz bir skoyaLin arkasndan sylemediini ko
maz; bir spanyol bir Portekizliyi hor grr. Aradaki
bycek farklarn rnein Galyallarda Cermenlere.
Aryal larda Semi tlere, beyazlarda

siyahlara karJ

bir nefretin domasna yol amas, art - k bizi artan


olaylar deildir.
Dmanlk duygularnn normalde

sevilen kiiler,e

kar ynelmesini duygusal iftdeerlik < ambivalens)


diye nitelemekte ve bu durumu phesiz

pek ussal

bir tutuma bavurarak, kar uyumazlkla rn dou


ran eitli nedenlere balamakta, bu uyumazlkla
rn zellikle gayet mahrem ilikilerde

kendini a

a vurduunu benimsemekteyiz. nsana fazla sokul


mu yabanclara kar aka beslenen
ve bunlar itip
bir narsizmin

antipatilei

uzaklatrmalar ise bir zsevinin,


belirtisi grmekteyiz;

varln korumaya almakta, sanki

bu bensevi,
bireysel zel

liklerinde bir sapma bu zelliklere kar bir eletiriyi


ve bunlar deitirmek yolunda bir ary da bera
berinde getirecekmi gibi

davranmaktadr. Nasl o

lup zellikle farkllamann sz

konusu ayrntlar

zerine bu kadar byk bir duyarln gelip yerle


tiini bilmiyoruz; ancak, insanlarn bu davrannda
kaynan bilmediimiz bir nefret yatknlnn, bir

45

agressivitenin ( saldrganlk) kendini


grlmeyecek gibi deildir; yle
ki. kkeni belli olup, bir ilkesellik

da vurduu

bir saldrganlk
zellii tayor

gibidir35
Ama btn bu hogrszln, kitle

oluumu ve

kitle ierisinde yaamakla bir zaman iin ya da bs


btn kaybolduu grlr. Kitle ayakta kald sre
ya da kitlenin etkililii lsnde bireyler kendileri
ni ayntr ( homojen ) varlklarm gibi hisseder, her
birey tekilerin zgnlne

(orijinalite) katlanr,

tekileri kendine eit tutar, tekileri kendisinqen itip


uzaklatrmak gibi bir duyguya kaplmaz. Bensevi'
deki bylesine bir kstlanma, bizim kurumsal gr
lere gre ancak tek bir etkenle aklanabilir ki, o da
bir bireyin baka bireylere olan libidosal balan
m:dr. Bensevi iin ancak yabanclara
objelere kar sevgi snrlandrc

kar sevgi ,

bir faktrdr36 .

Burada hemen yle bir soru uyanacaktr zihinlerde:


Acaba belli karlarn oluturduu bir kitlede yalnz
bana bu karlar, hi bir libido katksn gerektir
meden, kitledeki bireylerin birbirine katlanmasn ve
davranlarnda birbirini dikkate almasn salamaz
m ister istemez? Tarafmza yneltilecek byle bir
itiraz, sz konusu karlarn bensevi'de kalc bir k
stlama salayamayaca, nk byle bir hogr
nn ancak toplum yelerinden her birinin tekilerin
alma ortaklndan dolaysz bir kar salad s
re ayakta kalabileceini syleyerek cevaplandrabi
liriz. Ne var ki, bu konu zerinde

bir tartmann

praHkte salayaca yarar, umulduu

kadar byk

deildir ; nk tecrbelerin ortaya koydulJ gibi, bir


ibirli i durumunda ibirliine katlan yeler arasn
da her vakit libido balanmlar geliip ortaya k-

46

makta ve bu balanmlarn yeler arasndaki ilikiyi


karlar tesinde de srdrp pekitirdii grlmek
tedir. Psikanaliz aratrlarnn bireysel libido geli
iminde saptad gerekler, toplumsal ilikileide de
karmza kmaktadr. Libido, byk gereksinmele
rin doyuma kavuturulmasna yaslanmakta ve seti
i ilk objeler bu doyumu gerekletirecek kiiler ol
maktadr. Tek bireydeki gibi tm

insanln gelii

minde de yalnz svgidir ki, kltr

yaratcs etken

roln oynam ve bencillikten zgecillie dnm


srecini yaratmtr. Ve hem kadnn imdiye kadar
deer verdii hereyi korumay amalayan tm ge
rekleriyle kadna kar cinsel sevgi, hem ortak al
maya bal olarak baka bir erkee

kar beslenen

cinsellikten artlp yceltilmi (sublime) homosek


sel sevgi bu konuda ayn ii grmtr.
yle anlalyor ki, kitle yaamnda, narsistik sevgi
de, kitle dnda etkinlii grlmeyen

kstlamalara

gidilmesi, kitlenin zn bireyler aras yeni tr libi


do balanmlarnn oluturduunu gsteren yadsna
mayacak bir tanttr.
Ancak burada bir eyi merak edip srarla renmek
isteyeceksiniz sanrm: Acaba bireyler aras bu ba
lanmlar nasl bir nitelik tayor?

imdiye kadar

psikanalizin

hemen sadece,

nevrozlar retisinde

dorudan doruya cinsel ama gden sevi igdle


rinin obje balanmlar zerinde durduk. Kitle yaa
mnda besbelli bu tr cinsel amalar sz konusu de
ildir; bu yaamda balangtaki amalarndan sapt
rlm, ama saptrlma sonucu enerjilerinden bir ey
yitirmemi sevi igleri karsnda

bulunmaktayz.

Zaten daha nce bildiimiz cinsel obje donatmnda,

47

igdnn cinsel amacndan saptrlmasna uyan o


laylar saptamtk. Bu olaylar tutkunluun eitli a
amalar diye grm. Ben'de belli bir snrlandrl
maya yol atklarn bulgulamtk. imdi sz konusu
tutkunluk olaylar zerine daha bir dikkatle eilecek
ve bunu, ad geen olaylaraa kitlelerdeki balanm
lar zerine aktarlabilecek durumlarla karlaabile
ceimiz gibi hakl bir umutla yapacaz. Byle bir
yola gitmemizin bir nedeni de, cinsel yaamdan bil
diimiz gibi, bir obje donatm baka bir kiiye kar
biricik balanm eidini mi oluturuyor, yoksa daha
baka mekanizmalar da gz nnde tutmamz gere
kiyor mu, bunu merak etmemizdir. Gerekten de psi
kanaliz duygu balanmlarnda rol oynayan daha
baka mekanizmalarn varln da gstermitir ki,
bunlar da yeterince bilinmeyip anlatm glkler
douran, az sonra ele alacamuz, bizi kitle psikolo
j isi konusundan hayli bir sre uzak tutacak zde
_

lemelerdir.

48

'VII.

BLM

ZDELEME
zdeleme, bir baka kiiye

d uygusal balanmn

zaman bak m n dan ilk da'\furumu olarak psikanaliz

.ce tede beri bilinmektedir. Odipus

kompleksinin

ge li i m serveninde rol oynar; babasna kar zel bir

ilgi besleyen }tk ola n , ilerde babasna benzemek,


tpk babas gibi olmak, her bakmdan onun yer ine
gemek ister. Rahatlkla d i ye bi liri z ki, babasn ken
disine ideal alr. ocuktaki bu davrann babaya,
ksaca erkee kar pasif ya da feminin < kadns) bir
tutumla ilgisi yoktur ; hatta tersine, sz konusu dav
ra n belirgin
erkeksi b ir karakter tar, dipus
kompleksinin geliip oraya kmasna yard m eder
ve bu kompleksle pekala bir uzlama ierisinde bu
lunabilir.

Babasyla zdeleirken, hatta byle bir zdeleme


de nce, ol anlar, zyaamsal obje seim tipine uy
gunluk i inde annesine tastamam bir obje gzyle
bakmaya balar. Yani biri annesine dpedz cinsel
obj e gibi d avran , tekisi babasn kendisine ideal
alp onunla zde lemeye gidii olmak zere psikolo
jik bakmdan iki deiik balanm gsterir. Her iki
bal anm . birbirini etkilemeksizin ya da birbirinin

nne d urmakszn bir sre yan yana varln srd

rr, ruhsal yaamda gittike daha ok sesini duyuran

o nne geilmez btnleme ( entegrasyon ) srecin

d en tr sonunda bir araya gelir ve b u kaynama

49

dan da dipus kompleksi doar. Kk olan annesi


ne giden yolda babasnn bir engel gibi karsna di
kildiini farkeder, bu yzden babasyla zdelemesi
dmanca bir havaya brnerek annesinin yannda
babasnn yerini alma isteine dnr. Yani baba
syla zdelemesi ta bandan beri iftdeerli < am
bivalent) bir nitelik tar, sevecen bir yaklamla
kendini belli edebilecei gibi babasn ortadan kal
drmay amalayan bir istek klnda da aa vu
rabilir kendini. Ar zlenip deer verilen objenin
besiyle vcuda mal edilerek, sonra yok edildii ilk
libidosal rgtlenme evresinden, yani oral (azsal)
evreden fkran bir srgn nitelii tar. Yamyam
olan bilindii zre, bu noktadan ileri gemez; d
manlarn yeyip yutacak kadar sever; u ya da bu
nedenden sevemedii kimseleri ise yeyip yutma is
teini duymaz:". Baba zdelemesinin izdii bu
seyri ileride gzden karmak iten deildir. Haru
ileride yle olabilir ki, dipus kompleksi bir tersine
dnm geirir, ocuk feminin <kadns) bir tutum
la davranarak, babasn bje seer kendine ve ondan
dolaysz Cinsel igdlerine doyum salamasn bek
ler, yani baba zdelemesi babaya objesel balam
nn bir ncs kimliini kazanr. Ayn eyin J..lygun
baz deiikliklerle kk kzlar iin de geerlii
ni ne srebiliriz.
Bir baba zdelemesinin, babay obje semekten
ayrld noktay bir cmleyle kolaycack saptayabi
liriz: lk durumda baba kendisi gibi ol mak istenen,
ikinci durumda ise ele geiril mesi dilenen nesnedir.
Yani aradaki fark. balamnn, birinde zne, teki
sinde nesne (obje) zerinde etkisini gstermesidir.
Dolaysyla, birinci eit balanm, her trl cinsel

50

obje seiminden nce aa vurabilir kendini. Bu


ayrl metapsikolojik yoldan somut bi imde anlat
mak enikonu gtr. Ancak uras anlalaktadr
ki, zdelemenin amac model alnan baka bir
Ben'e benzeyecek biimi zben'e kazandrmaktr.
Bize gre, zdeleme karmak ilikiler rgsn
den zp ya.}. tabildiimiz nevrotik bir semptomdur.
rnein, kk bir kz alalm ele; kz annesi gibi
ayn hastalk belirtisini gstersin, diyelim fena fena
ksrmeye balasn. Byle bir durumun eitli yol
lardan geliip ortaya kt grlr. zdeleme ha
zan dipus kompleksindeki zdelemenin ayn bir
durum gsterir, annenin yerini almak iin duyulan
dmanca istek anlamn tar ve hastalk belirtisi
babaya kar beslenen obje sevgisini aa vurur;
sululuk bilincinin etkisi altnda annenin yerini al
ma isteini gerekletirir: Annen olmay dilemiyor
musun, bari imdi hastalan, al onun yeri ni ! Bu da
ite isterideki araz oluumunun tam bir mekanizma
sdr. Ama hazan da semptomun, sevilen kiideki
semptoma tpa tp uyduu grlr. rnein, steri
Analizinden Bir Para'da Dora'nn, b abasnn ks
rne ykn bu tr bir semptomdur; dolay
syla, durumu ancak, zdeleme obj eye yneliin
yerine gemi, objeye yneli

zdelemeye i ndir

diyerek tanmlayabiliriz. zdelemenin,


duygusal balanmm en eski ve en ilk biimi oldu
unu sylemitik. Semptomu douran koullarda,
yani geriye itimde ve bilinalt mekanizmalarn ee
genmitir

men dunma gemesinde sk sk karlalan bir du


rum var ki, o da objeye yneliin yeniden zde
lemeye dnmesi, yani Ben'in objedeki zellikleri
al p kendisine maletmesidir. Bu zdelemelerde
51

ben'in hazan sevilen, bazan da sevilmeyen kiiye


yknmesi dikkate deer bir noktadr. Her iki du
rumda da zdelemenin ksmi bir

zellik tayp

e nikonu snrl kalmas ve objenin yalnz tek bir zel


liini seip benimsemesi de yine gzden kaacak

gibi deildir.
Semptom oluumunda pek sk rastlanan nc ve
nemli bir yol, zdelemenin, yk nme konusu ki
iyle arada bir obje ilikisinin bulunup b nlunm ad

n hi dikkate almaydr. rnein,


bir pansi
yonda kalan kzlardan birinin herkesten gizli sev
dii yavukl us undan ald mektup, herhangi bir ne
denden tr kz n iinde kskanlk duygularnn
k abarmasna yol asa ve kz da buna bir isteri n
be tiyle tepki gsterse, arkadalar arasnda durum u
bilen bir ka psiik enfeksiyon < ruhsal bulam) di
yeceimiz bir yolla sz konusu isteri

nbetini on

dan kapacak, devralacaktr, Buiada sz konusu me


kanizma, kendini bir bakasyla ayn duruma koya
bilme ya da koymak isteme temeline dayanan zde
leme mekanizmasdr. Kendilerinin de gizli sakl

bir sevi Hikisinin bulunmas isteini ilerinde yaa


tan kzlar, sululuk bilincinin

etkisiyle byle bir

ilikinin douraca acy da benimser. Onlarn ad


geen isteri nbetine, bu nbeti yaayan arkadala
ryla duygudalktan tr kend ileri ni kaptrdklar
gibi bir sav ne srmek yanltr. Tersine, burada
duygudal douran zdele m edir; bazan iki tarai
arasnda ayn pansiyonda kalanlar arasnda normal
olarak rastlandndan daha az b ir yaknlk buluna
bilmesi, ama byle bir yaknln ayn ekilde bir
bulama ( enfe ksiyon ) ya da yknmeye kaynaklk
edebilmesi bunu dorulayan bir tanttr. Bir taraf

52

br tarafla arasnda bir noktada nemli bir ben


zerlik farketmi, bizim deminki rnek zerinde ko
nuursak, kendisinde ayn duygusal yatknln var
l n sezinlemi, derken sz konusu noktada bir z
deleme ortaya km ve zdeleme patojen l has
talandrc) durumun etkisiyle kayma gstererek
ben'lerden birinin rn olan araz dourmutur.
Bylece, semptom araclyla zdeleme, her iki
tarafn ben'inde basklanm durumda tutulmas ge
reken bir akmann simgesi anlamm tamakta
dr.
Bu kayn aktan rendiklerimizi ylece zetleye
biliriz. Birincisi: zdelik bir objeye duygusal ba
lamnn ilk biimidir. kincisi: zdeleme regressi
yonun yolunu izleyerek adeta objenin Ben ieri
sine yanstlmasyla (introjeksiyon) libidosal obje
balanmnn yerini tutan bir nitelik kazanabilmek
tedir. ncs: zdeliin cinsel igd ob.Jesi se
ilmemi bir kiiyle arada bir ortakln her algla
nnda doabileceidir. Bu ortaklk ne denli gly
se. doacak ksmi zdeleme o denli baaryla ger
ekleebilecek, dolaysyla yeni b ir balamnn te
melini oluturacaktr.
Daha iin burasnda kitleyi yaratan bireylerde sap

tadmz karlkl balammlarm bir duygu ortak


lyla salanan zdelik nitelii tadn sezmekte,
ortakln da ndere balanm biiminde sakl yat
tn tahmin etmekteyiz. imizdeki bir baka sezi,
zdeleme sorununu tm ayrntlaryla incelemek
ten ok uzak bulunduumuzu, ruhbilimce yaant
birlii diye nitelenen ve ben'imiz iin yabanc kii
lere gsterdi imiz anlayta en byk rol oyna-

53

yan olayla yz yze geldig ;mizi bize sylemekte


dir. Ancak, burada incelen emizi zdelemenin en
yakn duygusal sonularyla snrlandracak, hatta
bunlarn dnsel C entellektel) yaam iin tad
neme bile deinmeden geeceiz.
Bugne kadar psikozlarn ortaya kard hayli e
tin sorunlar zerine de zaman zaman eilen psika
naliz, tarafmzdan yle pek kolay kavranamayacak
dier baz vakalarda da bir zdelemenin varln
, tamtlamtr. lerde ne sreceimiz dncelere
malzeme oluturmalarndan tr bu vakalardan
ikisini imdi burada uzun boylu ele alacam.
Erkeklerdeki homosekselliir douu (genez) , va
kalarn byk ounluunda yledir. Olan nor
malin zerinde uzun sre ve sk skya Odipus
kompleksinin bir gf!rei olarak baml yar anne
sine, ama derken b lu dnemi kapanp annenin bir
baka objeyle deitirilecei zaman gelip atar. te
bu evrede olanda birden bir deiiklik bagste
rir; obje olarak annesinden el ekmeyip onunla z
deleme yoluna sapar, bir dnm geirerek anne
sinin yerini alr ve evresinde bu kez kendi ben'inin
yerini alacak, tpk annesinin kendisini sevdii gibi
imdi kendisinin sevebilecei objeler aramaya koyu
lur. Olanlarn cinsel geliiminde sk sk karla
lan ve sk sk doruland gzlemleilen bir olaydr
bu ve pek tabii o birden bagsteren deiiklikteki
organik itici gle bu deiikliin nedenlerine ili
kin tm varsaymlardan dpedz bamsz bir zel
lik tar. Sz konusu zdelemenin dikkati eken
yn, boyutlarndaki geniliktir; nk alabildiine
nemli bir konuda, yani cinsel karakter bakmndan,

54

o zamana kadar obje gzyle

akt

kiiyi rnek

alarak olann ben'inde bir deiiklie yol aar. B u


nun sonucu olan, anne objesinden yz eviri r; an
cak, bu yz eviriin btnyle mi, yoksa varln
bilinaltnda srdrecek gibi

mi gerekletii tar

tmasn bir yana brakalm. Elden karlan ya da


yitirilen objeyle bu obje eksikliini giderme amac
gden zdeleme, yani objenin Ben ierisine yans
tl

< introjeksiyon) , bizim iin phesiz yeni bir

ey olmaktan kmtr; bu gibi fenomenleri hazan


kk

ocuklarda dolaysz

gzlemleyebilmekteyiz.

Ksa bir zaman nce Uluslararas Psikanaliz Dergi


si'nde byle bir gzlem yaynlanmt ; orada belir
tildiine gre,

kediciini kaybederek

asla teselli

b ulamayan bir ocuk bir ara kendisinin bundan by


le ka,ybedilen

kedicik olduunu

aklam, yerde

emeklemeye koyulmu, yemeini masada yemek is


tememi vb. davranlara bavurmutu38
Objenin bu tr ieyanstmnn bir baka rneini
ise melankolinin analizi salamtr

bize; bilindii

gibi, sevilen objenin gereksel ya da duygusal yiti


rilii bu hastaln en gze arpan nedenleri arasn
da yer alr. Melankoli vakalarmn ana zelliklerin
den biri, hastann Ben'inin acmasz bir zeletiri
(otokritik) ve kyasya bir zsulamayla
yaparak kendisini insafszca alaltmas,

ibirlii
kltme

sidir. Bu gibi vakalar zerindeki psikanalitik ara


trlann

ottaya koyduuna gr:

bireYin kendi

Ben'ini alaltma ve sulama abalar gerekte obje


yi ama tutmakta, Ben'in objeden aln dile
getirmektedir. Bir yazmda, objenin glgesinin Ben
zerine dtnden
yanstm

sz amtm39

Objenin ie

(introjeksiyon) , melankoli

vakalarnda

yadsnamayacak bir aklk tar.

55

Ancak melankoli vakalar

incelememizin Herdeki

blm iin nem tayacak daha baka eler de


iermektedir. Bu vakalarda ikiye ayrlm, dalp
ikiye blnm bir Ben buluyoruz; Ben'in bir par
as tekisine ate pskrr. Ate pskrlen teki
para iyanstmla deiiklie urayan ve yitiril
mi objeyi kapsayan blmdr. Ancak bu paraya
yle zalimce davranan teki para da yine yabanc
mz deildir; bu da, Ben'deki eletiri mekanizmasn,
yani vicdan kendisinde barndran, normal zaman
larda da Ben karsna eletirisel tutumla kan, ama
imdiye kadar hi byle amansz ve adaletsiz dav
rand grlmeyen paradr. Zaten nceleri daha
baka yerlerde de

('Narzissmus', 'Trauer und Me

lancholie') benimsemek zorunda kaldmz bir var


saymda, Ben'imizde bir mekanizmann gelierek on
dan ayrldn ve zaman zaman onunla atmaya
girdiini belirtmi, bu mekanizmay ise Ben

ideali

diye nitelemi, igzlemi, ahlaksa_} vicdam. d san


srn bu mekanizmann fonksiyonlar diye gs
termi ve geriye itimi douran ana etken roln de
yine bu mekanizmann oynadn belirtmitik. Sz
konusu mekanizma iin, ocuksal Ben'in kendi ken
disine yeterlik ierisinde yaad o i:lksel C primer)
bensevi'den kalan bir mirastr demitik ayrca. Bu
mekanizma yava yava evrenin
istekleri alp

Ben'e ynelttii

benimsemekte, dolaysyla

Ben'inin

kendisinden memnun kalmad durumlarda bireyin


Ben'inden farkllaarak olumu Ben idealinde bir
doyum salayabilmekteydi. Ayrca unu
mtk ki, sz kornsu

da sapta

mekanizmann gzetlenme

hezeyannda zlp dal aka saptanabilmek


te, bata anne ve baba olmak zere otorite roln
oynayan kiilerin etkilerinden doup kt kendi-

56

ni aa vurmaktadr40 Ancak,

Ben ideali'nin gn'

cel (aktel) Ben'den uzaklama lsnn bireyden


bireye pek deitiine, Ben ierisinde

bu farklla

mann birok bireylerde ocuktakinden ileri bir d


zeye kamadna dikkati ekmeyi de unutmam-
tk.
Ne var ki, bu malzemeden libido temeline dayal
kitle rgtlenmesini kavramada yararlanmadan n
ce, obje'yle Ben

arasndaki karlkl

ilikilerder.

birka zerine daha eilmemiz gerekecektir41

57

VIII.

BLCM

TUTKUNLUK VE PNOZ

Dil, kaprislerinde bile geree sadakatten uzakla


maz. rnein, pek deiik duygusal ilikileri sevgi
szcyle niteler geri, ki biz de btn bu ilikileri
kuramsal bakmdan sevgi ad altnda

toplarz; ama

beri yandan bu sevgiye, asl, doru,

gerek sevgi

gzyle baklp baklamayaca konusunda yine ku


kuya kaplr; dolaysyla sevgi

grnmleri <fener

menleri) ierisinde akla gelebilecek olaslklarn o


uzun hiyerarik dizisine dikkati eker. N itekim biz
de ayn hiyerariyi kendi

gzlemlerimizde kolay

lkla saptayabilmekteyiz.
Birok durumda, tutkunluk, k endi leri ne

dorudan

doyum salamak iin cinsel i gdlerin belli bir ob

jeye yneltilmesinden baka bir ey deildir ve izle


nen amaca varlr varlmaz silinip gider, orta mal ve
maddi diye nitelenen sevgi de ite bu tr bi: tutkun
luktur. Ama bil in di i zere, libidonun byle bir ya
lmkatlktan i leri geemeyiine pek seyrek rastl an r.

Az nce snp giden cinsel gereksinmenin ilerde


yeniden organizmada uyanacana kesin bir gzle
baktr ki, libido objesine srekli bir ynelmeni n

zlenmedii anlar bile onu sevmenin ilk akla gelen


nedeni olsa gerektir.
nsann sevi yaamndaki pek tuhaf geliim serve
ninden kaynan alan ikinci bir neden de bu du
rumda rol oynar. ocuk be yandayken kapanan,

60

ilk yaam evresinde anne ve babasndan birini ken


disine ilk libido objesi yapar, hepsi de doyum pe
inde koan cinsel igdler bu obje zerine ynel
tilir. Bu ilk evreyi, geriye .i.timlerin yer ald ikinci
bir evre kovalar; ilk libido objelerinin oundan el
ekildii bu evre, ocuun anne ve babasyla ili
kisini de enikonu deitirir. Geri

ilerde de anne

ve babasna bamllm korur ocuk; nma artk


engellenmi diye

tanmlanmas

gereken igd

lerle yapar bunu.

ocuun bundan byle

sevdii

kimselere kar duygular sevecenlik diye nitele


nir. Ama bilindii gibi, eski ehevi ynelimler de
bilindnda az ok kaybolmadan

kalr, dolaysyla

balangtaki o tm libido gi.i.c bir b::>. kma gelecek


te de varln srdr.-12.
Bilindii zere, bulula beraber dorudan cinsel a
malara pek youn yeni ynelimler grlr. ehevi
bir sel karakteri tayan bu ynelimler teden beri
srp gelen sevecenlik duygularnn izledii do
rultuya aykr

ir

yola saparlar. Dolaysyla. her

iki yz baz edebi akmlarca idealize edilen bir tab


lo doup kar ortaya: Erkek toplumda pek saygn
tutulan, ama cinsel iliki kurmak i in kendisinde
bir istek uyandrmayan
sevgi besler;

ama

kadnlara kar romantik

sevmedii,

kmsedi;.

nefret ettii45 kadnla.r kar!isndadr

hatta

ki, ancak cin

sel iktidarna (potens) kavuur. Ne var ki. yetien


olan, sk sk, ehevilikten uzak ilahi sevgiyle ehe

vi bir nitelik tayan dnyevi sevgi arasnda bir


bireim t sentez) salamann stesinden gelir; by
lece cinsel obje karsnda taknd tavr, amacna
varmas engellenmemi dolaysz
cndan saptrlm

i gdlerle ama

igdlerin ortak etkinlii

ta61

rafndan belirlenen bir durum gsterir. Sz konusu


tutumda amacndan saptrlm cinsel igdler olan
sevecenlik i gdlerinin katksna baklarak srf e
hevi yaklamn ve tutkunluun deresi saptana
bilir.
Bu tutkunluk erevesi i erisinde ta bandan beri
dikkatimizi eken bir ey varsa, cinsellie verilen
ar deer, sevi le n objenin belli bir lde eletiri
den bamsz kalabilmesi, objedeki tm zelliklerin
sevilmeyen ya da sevilip de artk sevilmekten kan
kiilerdekilerden daha ok takdir konusu yaplmas

dr. Bir

dereceye kadar etkili geriye itimlerde ya da

ehevi ynelimlerin arka plana atlmasnda,


ruhsal stnlklerinden tr ehevi

obj eni n

bakmdan da

sevildii yolunda bir yanlgya dld gr l r ;


oysa durum bunun tersidir.

bir holanmadr ki, objeye sz ko


n usu stnl kleri ba la mtr.
Burada yarg yeteneimizi yanl yollara srkle
yen idealizasyon abasdr. Ancak bunun da k o nuya
ilikin bir fikir edinmemizi kolaylatr d gr l r;
birey objeye s anki z beniymi gibi davranmakta,
yani hayli byk lde bir bensevisel (narsistik)
libido, tutkunluk sonucu, objelere akp gitmektedir .
Baz sevi objesi ni n seiminde izlenen yol, sevilen ob
jenin, bireyi n benimseyip de eriemedii bir Ben
i d ea li 'ni n yerini tuttuunu ak a ortaya koymak
tadr. Bireyi n kendi B en ' i iin ele geirmeye al
t stnlklerinden tr
obj e sevilmekte, bu
Ancak eh e vi

dolambal

yolu izleyerek birey bensevisi'ne bir do

yum salamak istemektedir.


Cinsellie ne kadar deer verilir ve tutkunluk ne
kadar arla varrsa,

62

ortaya kacak tablonun yo-

rumu o kadar kesin bir aklk

kazanr. Dolaysz

cinsel doyum ardnda komalar, rnein ilk genlik


dnemini yaayan erkeklerin roman tik sevilerinde
karlald gibi bsbtn geriye
gittike daha

itilebilir; Ben

iddiasz ve alakgnll

alr; obje ise gittike grkemli ve

bir

durum

deerli bir aa

maya ulaarak, Ben'in kendine ynelik tm sevgi


sini ele geirir; bunun sonucunda da, Ben'e, bavu
raca en doal eylem olarak kendi kendini feda
e tmek kalr. Obje Ben'i yiyip tketmitir adeta. G
nl alakl bensevi'nin snrlanmas, bireyin kendi
kendine ynelttii ykmsal C destruktif)

aba her

tutkunluk durumunda karmza kar; ne var ki,


ar tutkunluklarda artar ve glenir bunlar, ehe
vi isteklerin gerilemesiyle eemenlii tek balarna
ellerine geirirler.
Karlk grmeyen mutsuz sevgilerde kendini pek
kolay aa vuran bir durumdur bu; nk sala
nan her cinsel doyum cinsellie
de her vakit

ir

verilen ar deer

dmeye yol aar.

Tutkunlukta

Ben'in objeye gsterdii ve soyut b i r dnceye kar


sublime bir teslimiyetten fark kalmam teslimi
yetle beraber, Ben ideali kendisinden beklenen i
levlerden hi birini yerine getirmez olur. Bu meka
nizma tarafndan yrtlen eletiri

faaliyeti susar,

dolaysyla objenin yapt ve istedii hereye

ku

sursuz bir gzle baklr. Objeyi gzetip kayran dav


ranlarn tm vicdann

denetim alan dna ka

yar; gzleri objeden baka ey grmeyen birey, obje


urunda ii cinayete bile vardrabilir ve bundan hi
de pimanlk duymaz. Ksaca,
tanmlamayla dile

durumu yle bir

getirebiliriz: Obje, Ben ideali'

nin yerini almtr.

63

Bylece zdelemenin, en ileri


dereceleri by
leni sevgiden kul kle kesili diye nitelenen tutkun
luktan ayrld nokt ay kol ay be lirleye bili. riz z
delemede, Ben, obj eden birtakm zellikler alarak
kendini zenginletirir, Ferenczis'in kulland
bir
-

deyimle objeyi ie yanstr (inrojekte

eder) . Tut

kunlukta ise, Ben'in yoksunlat grlr; kendini


obj enin eline teslim etmi, ruhsal aygtndaki en
nemli bir paray atarak objeyi onun yerine geir
mitir. Geri daha bir dikkatle bakldnda, byle
bir tanmlamann ba z k art durumlar ierdii gibi
. bir izlenim uyanabif; ama gerekte yanltc bir
izlen imdir bu. Ekonomik adan ortada ne bir yok
sullama. ne bir zen ginleme vardr; ar bir tutkunluk da, Ben'in objeyi ieyanstm lintroj eksi
yon) diye tanmlanabilir nihayet. Belki bir: baka
ayrma gitmek, sorunun zne bizi daha ok yak.:.
latracaktr
zdelemede - ilkin yitirilen ya da
"kendisinden el ekilen obje sonradan ve bu kez Ben
ierisinde yeniiden kur'ulur. Bu arada Ben. daha
nce yitirilen obj e rnek alnarak ksmen deiikli
e urar. Tutkunlukta ise, obje, va rl korunan Ben
tarafndan ve Ben'in aleyhine olarak ar bir duygu
ykyle don atlm tr Ama b yle bir ayrm d yine
iimizde bir teredddn domasn nleyememek
tedir: Peki ama, zdeleme mutlaka objenin duygu
sal donatmndan el ekmesini gerektirir mi? Bir
zdelemeni n gerekleip de buna ramen objenin
varlm koruduu durumlar yok mudur acaba? Bu
etin soruyu tartmaya girmeden nce, iimizde u
yanan bir sezgiyi aa vurmadan duramayacaz:
Belki sorunun z yle bir alternatifte sakl yat
mak tadr:
Obje'ni n Ben yerine ya da Ben ideali
.

nin yerine geirilmesi.

64

Belli ki, tutkunluktan ipnoza giden yol pek ksadr.


Her ikisi arasnda ak seik benzerlikler bulunmak
tadr. Birinde ipnotizre, tekisinde sevilen objeye
kar ayn alakgnll szdinlerlie, uysalla ele
tiriden el ekie rastlanr, her iki durumda <la bire
yin kendi inisiyatifinin

(giriim ncelii} eriyip

gittii grlr. pnozda

Ben ideali'nin yerini hi

kukusuz ipnotizr alr. Ne var ki, ipnozda karla


lan durumlarn tm daha gze arpc ve daha
belirgindir. Dolaysyla, ipnozu tutkunlukla deil de,
tersi yola bavurup, tutkunluu ipnozla aklamak
daha uygun bir davran grnmektedir. pnoz du
rumuna sokulan kimse iin ipnotizr tek objedir,
onun yannda bir baka obje denek tarafndan dik
kate alnmaz. pnotizrn

yaamasn istedii ve

yaadn ileri srd eyleri denek'in sanki bir


dteymi gib i yaamas, gereklik kontrol'nn de
Ben - idealinin fonksiyonlar arasnda bulunduu
nu belirtmeyi unuttuumuzu

bize anmsatrnakta

dr4. Normal olarak gereklik kontrolyle grevlen


dirilmi ruhsal

fuekanizmann

gerekliini benimse

dii bir algya, Ben'in gerek gzyle


alacak yan yoktur.

bakmasnn

Engellenmemi cinsel yne

limlerin bsbtn yokluu da ipnotik olaylarn hayli


bir aklk

kazanmasna

yine

pnotik iliki cinsel doyum

katkda

bulunur.

abasnn yer almad

tutkunluk taan bir teslimiyettir; oysa, byle bir


cinsel doyum abas tutkunlukta ancak zaman za
man gelecein

muhtemel bir amac

olarak arka

planda kalr. Ama te yandan unu syleyebiliriz ki,


ipnotik iliki, deyim yerindeyse, iki

kii arasnda

bir kitle oluumudur. pnoz kitle oluumuyla kyas


lanmaya elverili

bir obje

deildir,

nk kitle

-0luumuyla zde bir d urum gsterir daha ok. Kit-

&5

lenin karmak yapsndan bir tek eyi, kitle bire


yinin ndere kar tutumunu yaltp

nmze kor

bizim. Bu saysal snrlama, ipnotizmay kitle olu


umundan, dolaysz cinsel ynelimlerin bulunmay
ise tutkunluktan ayrr. B u

bakmdan, kitl e oluu

muyla tutkunluk aras bir yeri elinde

bulundurur

ipnotizma.
zellikle amalarna ulamalar nlenmi cin;el a
kendi aralarnda

srekli balar

kurma olanan vermesi ilgin bir

balarn insanlara

noktadr. Ama

bu tr cinsel ynelimlerin kendilerine tam bir do


yum salamad, oysa engellenmemi cinsel yne
limlerin cinsel amalarna her ulata, boalmdan
C dearj ) tr glerinin alabildiine azald d
nlrse, kolayca anlalabilir bu durum. Doyum
da snp gitmek, cinsel sevginin bir yazgs dr; s
rekliliini koruyabilmesi iin bu sevginin kaynan
btnyle sevcenlikten alan, yani amacmdan sapt
rlm cinsel bileenlerle

(kompenent)

bandan

beri karmas ya da kendisinin bir deiim geire


rek byle bir sevecenlie dnmesi gerekir.
Eer imdiye kadar akl yoluyla yaplan aklamaya,
yani dolaysz cinsel ynelimleri darda tutan bir
tutkunluk olduu savna diretecek baka zellikler.
iermese, ipnoz, kitlenin libidoya dayanan yapsnda
sakl bilmeceyi bir zme ulatrabilirdi. Ancak, ip
nozun daha birok zellikleri var ki. henz anlal
mam olup, gizemsel < mistik) b ir adan ele aln
may gerektirmektedir. Ar gte birinin gcn
yitirmi bir kiiyle ilikisinden bir

felce uratm

olay doarak ipnoza gelip katlmakta, bu da bizi


hayvanlarda gzlemlenen korku ipnozuna gtrmek
tedir. Sz konusu fel durumunun nasl geliip k-

66

t ve uykuyla arasmdaki iliki saydamlktan uzak


tr. Ayrca baz kimselerin ipnotize edilmeye elveri
li bir durum gstermesi, oysa bazlarnn hi ipno
tize edilmemesinde sakl yatan bilmece de ipnoz ola
ynda rol oynayan, belki bireylerin libido ynelim
lerindeki safl zellikle salayan bir etkenin var
lna iaret etmektedir. Yine dikkate deer b ir nok

ta varsa, kendisi katksz bir uysallkla davranma.s


na ramen, denek'teki ahlaksal vicdann diren gs
terip, ipnotizre kar koyabileceidir. Ama bu sk
sk uygulanan durumuyla ipnotizmaya

yalnz bir

oyun gzyle baklaca, htn yaplann ok daha


hayati nemi bulunan bir baka

durumun repro

d ksiyonundan baka bir ey saylamayaca yolun


da

bir bilginin denek'te varln srdrmesinden

ileri gelebilir.
Buraya kadarki irdelemelerimizle, hi
zim imdiye dek zerine eildiimiz
bir nderi bulunup, pek
ikincil

deilse bi
trden, yani

ileri bir rgtlenme ile

(sekunder) o arak bireysel

zellikler kaza

nan bir kitlenin libidosal yaps konusunda bir tanma girimeye hazrland1k.

Byle

primer

(birincil)

ki tle tek ve ayn objeyi Ben ideali'nin yerine ge i


ren, dolaysyla kendi Ben'lerinde birbiriyle

zde

leen bir grup bireydir. Bu durumu bir grafikle de


gstere biliriz:

B en

Ben

e
... .... ...... D Obje

-='e:::

'------v
c-u--=:::x
::=-,
s:.---9m---- '''
'

,,

67

IX.

BLM

SR GDS
Bu tanmlamayla kitle bilmecesini zdmz ha
yali bizi ancak ksa bir sre

sevindirecek, derken

genel olarak ipnoza bavurma yolunu


mizi, oysa ipnozun da bir

benimsedii

bilmece nitelii tayp

henz aydnla kavuturulmam birok ynleri bu


lunduunu an!msamak iimizde bir rahatszlk duy
gusu uyandracaktr. Ve nihayet

bir baka itiraz,

ilerde izleyeceimiz dorultuyu bize gsterecektir.


Saptadmz

bol

lde duygusal

balanmlarn,

kitlenin karakteristik zelliklerinden

birini, yani

kendisini yaratm bireylerdeki bamszlk ve giri


im gcnden (inisiyatif)

yana yoksunluunu, kit

leyi yapan bireylerin tepkilerindeki ayn trdenlii,


bu bireylerin adeta kitle bireyleri
ini aklamaya hay1a i haydi

dzeyine indi

yeteceini belirtebi

liriz. Ama ie btn _ olarak b aktk m, kitlede daha


baka zelliklere rastlarz; kitle bireylerini dn
sel baarlarnda bir azalma, duygularnda bir ba
n alp gidi, bunlar yattrma ve erteleme konu
sunda bir gszlk,

duygularn davurumunda

btn snrlar ap, onlar eylemlere


eksiksiz boalma

dntrerek

kavuturma yolunda bir

bunlar ve Le Bon'un etkileyici biimde

eilim;
anlatt

benzeri daha birok durumlar, ilkellerde ve ocuk


larda grerek

armadmz

aamaya ruhsal faaliyetin

gerilerde

kalm bir

dnn < regressiyon)

69

yadsnamayacak bir kesinlikle gz nne kor. zel


likle yalnkat kitlelerin znde sakl yatan byle
bir geriye dn, daha nce sylediimiz gibi, hayli
rgtlenmi yapay kitlelerde enikonu bir engelle
meyle karlar.
Bylece kitledeki bireylerin duygularnn ve dn
sel alandaki kiisel abalarnn tek bana sz sa
hibi olacak kadar gl bir karakter tamad, b u
nun iin br bireylerin ayn eyleri ayn tarzda
tekrarlama zorunluu bulunduu gibi bir izlenim
domaktadr bizde. Dolaysyla, toplumun normal
yapsnn ne kadar ok bireysel bamll gerek
tirdii, ne kadar_ az orijinalitenin ve kiisel atlgan
ln toplumda yer alabilecei, her bireyin kitle ru
hu tarafndan ne kadar ok eemenlik altnda tu
tulduu, ve bu eemenliin rksal zellikler, snfsal
nyarglar, kamuoyu vb. kimliiyle kendini aa
vurduu dikkatimizi ekmektedir.. Telkinsel etkinin
yalnz nder tarafndan kitledeki bireyler zerinde
deil, tek tek bireylerce yine tek tek bireyler ze
rinde de gsterilebileceini itiraf edersek, byle bir
etkinin oluturduu bilmece daha da etinleir. Be
ri yandan, nderle birey ilikisine tek yanl arlk
verdiimiz, oysa bireyler aras karlkl telkin fak
trn uygun grlmeyecek gibi arka plana ittii
mizden tr kendi kendimize ister istemez sula
malar yneltmek gerekiyor.
Bylece ierisine itileceimiz alakgnllk, daha
yaln temellerden yola koyulup, bizi aydnla kar
may vadeden bir baka sese kulak kabartmak ei
limini uyandryor bizde. Byle bir sesi de, W. Trot
ter'in sr igds zerinde yazd ( 1916) o zekice
70

kitapta bulmaktaym; ancak, bu kitapta esefle kar


ladm bir ey

var ki, son byk

lerini zp ortaya

savan zincir

salverdii antipati

selinden

kendini btnyle uzak tutamaydr45


Trotter, bizim kitlede daha nce anlattmz ruh
sal olaylar, hayvanlar gibi insanlara da kaltm yo
luyla geen bir sr igds'ne ( gregariousness)
gtrp balar. Bu si.irsellik biyolojik bakmdan bir
benzeti, adeta ok

hcreliliin bir srdrl,

li

bido kuram asndan ise ayntr canllarn bir ara


ya gelerek kapsam gittike geni topluluklar olu
turma yolundaki libido kaynakl eilimin bir da
vurumudur46. Tek
lkten uzak

birey yalnzken

(incomplete)

kendini btn

hisseder. Daha ocuun

korkusuna bile bir sr i gdsnn belirtisi gzy


le baklmas gerektiini ileri srer Trotter. Srnn
istemine aykr d.avram ondan ayrlmakla bir tu
tulmakta. dolaysyla byle bir yola bavurmaktan
korkuyla kanlmaktadr. Ancak tm Yeni' ve Al
lmam' da yadsr sr her vakit. Sr igds
primer (birincil) bir zellik tar, yani daha baka
paralara ayrla rrt az (whicl can not be split up) .
Trotte, primer olarak benimsedii

igdleri < ya

da doal drtleri) yle sralar: zyaam srdr


me igds, beslenme igds, iftleme igds
ve sr igds. Sonuncu igdnn ise ok vakit
tekilerle uyumazlk durumuna dtn belirtir.
Sululuk bilinci ve grev duygusu

bir gregarious

ani m al'de (sr hayvan) rastladmz

karakteris

tik eJerdir. Psikanalizin Ben'de bulgulayp ortaya


koyduu geriye

itimi ( refoulment)

gerekletiren

gleri, dolaysyla hekimin psikanalitik

tedavide

71

karlat diretileri de yine sr igdsyle ak


lar Trotter. Dilin, nemini, sr ierisinde karlkl
anlamaya elverili ara olmasndan aldn, birey
lerin birbiriyle zdelemelerinin de

byk lde

bu elverilie dayadm aklar.

Le Bon'un karakteristik geici kitle oluumlar ze


rinde daha ok durmasna, Mc Dougall'm is stabil
(oturmu)

kitleler

Trotter insann,

zerine

eilmesine

bu politik hayvan 'n47

karlk,
ierisinde

yaad en geni kitleleri incelemesine temel alm


ve bunlarn domasn salayan ruhbilimsel neden
leri aklamtr. Ancak, Trotter sr igds iin
bir kaynak aramann yersizliini belirtir, bu ig
dye birincil (primer) , yani zlp dalarak baka elere ayrlamaz bir gzle

bakar. Bois Sidis'

in48 sr igdsnn kayna olarak telkine yatkn


l ne srmesini kendisi Allaha kr fuz_uli bir
aba saydn, bunun doyuruculu_ktan uzak malum
rnek'e uyan bir aklama karakteri tadn beli r
tir ve Boris Sidis'in aklamasnn tersini, yani tel
kine yatknln sr igdsnden

kt tezini

akla enikonu daha yakn bulduunu syler.


Ama Trotter'e,

aklamalarnda nderin

roln pek dikkate almad yolunda

kitledeki

bir itiraz y

neltilebilir ve bunda teki aratrclara kar ynelt


tiimiz itirazdakilerden daha hakl durumda olabili
riz; dorusu biz Trotter'inkine kart bir kanya ei
lim gstermekte, nderin nemini
mazsak kitlenin zn

gz nnde tut

kavrayamayacarr:.za inan

maktayz. Trotter'in sr igdsnde

ksaca yer

yoktur ndere, nder sonradan

bir rastlant eseri

gelip srye katlr; dolaysyla,

sr igdsnden

72

kalkarak Tanr gereksinmesine gtren bir yola rast


lanmaz, yani srye bir oban yoktur ortada. Ama,
sr igdsnn her vakit zyaam srdrme ya
da iftleme igds gibi paralara bF.inmez ve
primer bir nitelik tamadn tantlayarak, Trot
ter'in aklamasn ruhbilimsel bakmdan da r
tebiliriz.
Sr igdsnn geliim tarihesini (ontogenez)
izlemek pek tabii kolay deildir. Yalnz kaldklar
vakit kk ocuklarn duyduu korkuya, Trotter.
sr igdsnn bir davurumu diye sahip k
mak ister; oysa bu korkuyu baka trl yorumlamak
akla daha yatkndr: ocuun duyduu korku ilkin
annesi. sonralar kendisine aina baka kiilerle ilgi
lidir ve ocuun iinde hissedip, karsnda nasl
davranacam bilmeyerek korkuya dntrd
gereklememi bir zlemi dile getirir49 Aynca,
kk ocuun korkusu, sr ierisindeD rasge
le birinin kp geliiyle yattrlamamakta, tersine
byle bir yabancnn ortada belirii korkuya yol
amakta<lr. Zaten ocuklarda uzun zaman bir sr
igdsnn ya da' kitle duygusunun varlna d a
rastlamamaktayz. Byle bir igd ya d a duygu,
evlatlarnn says birin zerine kan ailelerde o
cuklarn anne ve babalaryla ilikisinden olumakta
ve temelinde byk ocuun kk kardeine ba
langta gsterdii kskanhkla bu kskanla bir
tepki sakl yatmaktadr. Byk ocuk phesiz ken
disinden sonra doan kk kardeini kskanarak
geri plana itmek, onu anne - babasndan uzak tut
mak ve btn haklarndan yoksun brakmak ister;
ama kardeinin de, ilerde doacak br kardeleri
gibi, anne ve babas tarafndan sevildiini grerek,
73

beri yandan kardeine kar dmanca tutumda ken


disine zarar gelmeksizin diretemeyeceini anlayarak
kardei ya da kardeleriyle zdeleme zorunluunu
duyar, b ylece ocuklar arasnda bir kitle ya da
topluluk duygusu belirir ve bu duygunun ilerdeki
okul yaamnda geliimini srdrd grlr. Bu
1 epkisel oluumun ilk gerei herkese adil ve eit
davranlmasdr. Sz konusu istein okulda ne den
li gr ve yolundan saptrlmaz biimde kendini a
a vurduu herkese bilinmektedir: Mademki ocu
un kendisi baka ocuklara stn tutulmamaktadr,
hi deilse bakalarna da kendisinden farkl davra
nlmamasn ister.

Ayn olay sonradan

daha ba

ka koullar altnda yeniden karmza kmasayd,


balangtaki kskanln ocuk odasnda ve okulda
byle bir dnm geirerek yerini bir kitle duygu
suna b:rakmasna pek ihtimal veremezdik. Okudu
u arkdan ya da ald paradan sonra bir arkc
ya da piyanistin evresini saran gnlleri romantik
sevgi dolu bir kme kz ya da kadn dnelim. El
bet her biri iin e n akla yakn

davran, tekileri

kskanmaktr; ne var ki, saylarnn okluu sevisel


amalarna i.lamay engelledii iin bu amalarn
dan el eker ve sevgileri yznden kalkp sa saa
ba baa geleceklerine btnlk iinde bir kitle gibi
davranr, ortak eylemlerle gzdelerine hayranlklar
.
n bildirirler; her biri gzdelerinin ban ssleyen
buklelerden biri olsa sevinecektir hani. Yani balan
gta birbirlerine rakip bu kz ve kadnlarn ayn
objeye kar d uyduklar ayn sevgi, aralarnda bir
zdelemenin domasn salamtr. Bir igdde
normal olduu zere deiik

sonulara ulaabilme

yetenei bulunduundan, rneimizde ortaya kan


sonucun belli lde doyum imkan salayan bir so-

74

nu nitelii tamas, oysa ok olas bir baka sonucun


realitedeki koullarn engellemesi sonucu gerekle
meden kalmas bizi artmayacaktr.

Ayrca top

lumda ortak zeka, esprit de corps vb. olarak etkinli


ini srdren gcn de :yine balangtaki kskan
lktan kaynan ald aka ortadadr. Toplumda
hi kimsenin tekilerden ne kmak istememesi,
herkesin ayn durumda olmas, ayn d urum u elinde
bulundurmas gerekmektedir. Sosyal adaletle anla
tlmak istenen, bireyin birok eyleri kendi kendisin
<len esirgemesi ve

bylelikle bakalarn

da ayn

eylerden el ekmeye ya da bir baka deyile ay


n eyleri ele geirmek istemeye zorlamasdr. Eit
lik koulu,

toplumsal vicdann ve grev duygusu

nun kkdr. Bu kkn, frengililerin

hastalklarn

bakalarna bulatrma bakmndan duyduklar kor


kuda

alacak

tarzda

aa vurduu

grlr

kendini. Psikanalizin tantlad gibi gerekte


zavalllarn ilerindeki korku, hastalklarn
kalarna bulatrma yolunda bilinaltnda
leri istee kar gsterdikleri iddetli

bu
ba

besledik

diretiten alr

kaynan, nk bu gibi kimseler ne diye

yalnz

kendileri frengiye yakalansnlar da bu kadar

ok

eyden yoksun
kalsnlar, oysa br insanlarn ba.
'

ma byle bir hal gelmesin diye kendi kendilerine


-sorup dururlar. Hazreti Sleyman'n adaletiyle il
gili o gzel anlatmda yine ayn z sakldr. Kadn
lardan biri. mademki kendi ocuu

lmtr, te

ki kadnn da ocuunun diri kalmamasn

ister,

bu istek de ocuun gerek sahibini aa karr.


Buna gre, toplumsal duygu, dmanca

duygunun

zdeleme karakteri tayan olumlu bir

balamna

-dnmdr. Geliim srecini grebildiimiz ka-

75

dar, bu dnm, kitle dndaki bir kiiye karr


ortak bir sevgi balantsyla gerekleiyorsa ben
zemektedir. zdelemeyle ilgili zmlememize
biz kendimiz de drt ba mamur gzle bakyor de
iliz; ancak, kitledeki bir zellie, yani kitle birey-
leri arasnda eitliin hi amakszn salanmas
isteine dnmemiz, incelememizde imdilik gtt-
mz ama bakmndan bize yetecektir.
Daha nce her iki yapay kitleyi, yani orduyla kli
seyi incelerken bu kitlelerin varlnn, tm kitle
bireylerini n bir kii, yani nder tarafndan ayn e
kilde sevildii kouluna d ayandn grmtk.
Ancak imd i urasn da unutmamak gerekiyor ki,.
kitlenin eitlik istei yalnz bireyler bakmndandr,
nderin kendisi bunun dnda bulunur. Btn bi
reyler birbirine eit olmay, ama hepsi de bir n
der tarafndan ynetilmeyi ister. Birbiriyle . zde
leebilen birbirine eit birok birey ve btn bu bi..
reylerin stnde bir kii; ite yaam gcne
sahip bir kitl'ede gereklemi grdmz durum
budur. Dolays yla Trotter'in nsan bir sr hay
vandr szlerini, insan daha ok insan srsnn
hayvan, nder tarafndan ynetilen srnn bire
yidir biiminde dzeltmek yrekliliini kendimizde
bulmaktayz.
,

76

X.

BLM

.SR VE LK NSAN TOPLULUCU

1912

ylnda ilk kitle

biimini gl bir

erkeke

mutlak egemenlik altnda tutulan insan srsnn


oluturduu yolunda daha nce Ch. Darwin'in orta
,ya att varsaym benimsemi, bu srnn zaman
ierisindeki serveninin kaltmda yokedilmez

iz

ler braktn, ama daha ok din, ahlak ve sosyal


rgtlenme yolunda ilk admlar ieren totemizmle,
insan srsnn bandaki kiinin zorla ldrlerek
baba- srsnn kardeler topluluuna dnm
.arasnda bir iliki bulunduunu aklamaya ahm
tm50. Benimkisi de tarih- ncesi bilginlerinin ta
rihncesinin karanln aydnlatmak iin bavurduk
lar varsaymlar gibi bir varsaymdr geri - sevim
li bir ngiliz eletirmeni espriy e kaarak Just sn
story adn takmt buna -, ancak hep yeni alan
lar arasndaki ilikilerin kavranp sorunlarn

:zmlenmesine elverili bir zellik tamas byle bir


varsaym iin sannn onurlandrc bir durumdur.
insan kitlelerinde de ainas
bulunduumuz bir
tabloyla karlamakta, birbirinin ayn

bireylerin

oluturduu kme ortasnda ar gc elinde tutan


tek bir kii grmekteyiz, ki ilk insan topluluuna
ilikin kafamzda yaattmz tasarm bu tabloyu da
kapsamaktadr. Daha nce sz edilen tanmlamalar
-Oan bildiimiz bu kitlenin psikolojisi, yani birey
lerde bilinli kiiliin yitimi, duygu ve dncele-

77

rin ayn dorultuya ynelii, duygusalln ve bi


linsiz ruhsalln n plana k, kendini aa
vuran istekleri geciktirmeksizin yerine getirme ei
limi, btn bunlar bizim zellikle ilk insan toplulu
una mal etmek istediimiz ilkel ruh etkinliine
gerisin geri dn yanstan durumlardr51
Bylece, kitleyi, ilk insan topluluunun yeniden bir
dirilii gibi grmekteyiz. Nasl ki kitleyi oluturan
her bireyde, ilk insan, potansiyel bakmdan varl
n sdryorsa, rasgele bir insan ynndan da ilk
insan topluluu yeniden doup ortaya kabilmekte
dir. Kitlenin, bireyleri biim ve davran asndan
etkileyiinde ilk insan
topluluunun varln
srdrdn grmekteyiz. Buradan
da, kitle
psikoloj isinin en eski insan psikolojisi olduu so
nucunu karmak gerekiyor; tm kitlesel artk
lar grmezlikten gelerek bireysel psikoloji ad altn
da yalttmz ey, ancak ge olarak, yava yava
ve nerdeyse hala ksmen kitle psikolojisinden doup
km bir zellik tayor. ncelememizde bu gelii
min balangl noktasn da belirlemeye
alaca
z.
Biraz dnnce, byle bir savn dzeltilmesi gere
ken yann grmekteyiz. Hani bireysel psikoloj inin
de daha ok kitle psikolojisi kadar eskilii gerekiyor;
nk ta iin bandan bu yana biri kitledeki birey
lerin, tekisi babann, topluluun bandaki kiinin,
yani nderin psikolojisi olmak zere iki eit psiko
loji vard. Kitlenin bireyleri bizim bugn grd
mz gibi baml, ilk insan topluluunun babas
ise zgrd. Dnsel eylemleri yaltk durumday
ken bile bir gllk ve bamszlk zellii tayor
du; iradesi bakalarnn iradesiyle glendirilmek

78

zorundayd. Bundan da, mantk yolunu

izleyerek,

baba'nm ,Ben'inde pek fazla bir libidosal


bulunmad gibi bir

sonu

ynelim

karmaktayz;

baba

gerekte kendisi dnda kimseyi sevmiyor, bakalan


na ancak kendi gereksinmelerinin giderilmesine hiz
met ettikleri lde sevgi gsteriyordu.

Kendisin

den objelere verdii fazla bir ey yoktu.


Baba, insanlk tarihinin balangcnda, Nietsche'nin
ancak gelecekten bekledii stn insan gibiydi. Bu
gn bile kitlenin

bireyleri nderlerince eit

ve

adil biimde sevildikleri gibi bir illzyonun varl


na (hayal) gereksinme duyar; ama nderin

kendisi

kimseyi sevmek zorunda deildir, diktatr mizata


bir kimse olabilir nder, mutlak bir

bensevi < nar

sizm) ardnda koabilir, ama bir kendine gven

ve

bamszlk iinde yaar. Bakalarna kar sevgi


nin narszm'i snrlandrdn biliyoruz ve ierdii
bu etkiyle nasl bir kltr yaratcs faktr durumu
na geldiini yine tantlayabilmekteyiz.
nsan topluluunun ilk atas henz lmsz deildi,
bu lmszle sonradan tanrlatrlma
yoluyla

ulat.
ldnde yerini birinin almas gerekiyor,
belki yerine geen kimse o zamana dek kitle bireyle
rinden herhangi, biri gibi yaam en kk

oul

oluyordu. Buradan anlalyor ki, kitle psikolojisini


bireysel psikolojiye dntrme bakmndan phe
siz bir imkan bulunmaktayd ortada;

dolaysyla,

darda kalan arlarn bir ii ar yerine srfE>den bir


kralie an karabilmeleri gibi, kitle psikolojinden
bireysel psikolojiye dnm kolaycack

gerek

letirecek bir koul vard ve imdi bizim de yapmak


istediimiz sz konusu koulu ele geirmektir.
noktada da aklmza gelen bir tek

Bu

dnce var ki,

79

o da ud_ur: lk insan topluluunun atas oullarn

direk cinsel i gdlilerine doyum salamaktan alkoy


mutur; onlar cinsel ynden bir perhiz hayat ya
amaya, dolaysyla onlarn gerek kendisine,

gerek

birbirlerine ancak engellenmi cinsel igdlerden


doup kabilen duygusal ynelimlerle balanmaya
zorlamtr. Adeta zorlayarak, bir kitle

psikolojisi

ierisine itmitir onlar: Kendi cinsel kskanlyla


hogrszl, ni hayet kitle

psikolojisini yaratan

etken rol oynamtr52


lk-babann yerine geen kimse

iin de bir cinsel

doyum olana varln srdrm, bylece o


kitle psikolojisinln dna

kmasn salayan

kap bulmutur kendine. Libidonun

da
bir

kadna taklp

kalmas < fiksasyon ) , cinsel isteklerin erteleme

ve

biriktirme yoluna bavurulmakszn annda doyuma


kavuturulmas, amacndan saptrlm cinsel yne
lilerin nemine son vermi ve bensevi'ye

ancak

belli bir dzeye kadar tnnanma olana tanmtr;


Sevgiyle karakter arasndaki bu ilikiyi, incelememizin ek blmnde yine ele alacaz.
Burada, gayet retici bir nitelik tad iin, zorla
yc tedbirleri bir yana brakrsak, yapay kitlenin
ayakta kalmasn salayan

seremoninin ilk insan

topluluunun yapsyla ilikisi konusunu da ele al


madan geemeyeceiz. Daha nce grdk ki,

ordu

ve klisede bu ayakta tutucu gc, nderin kendilerini


eit ve adil bir sevgiyle sevdii yolunda bir illzyo
nun kitle bireylerinde yaamasyd. Ama bu, btn
oullarn ilk-baba tarafndan takibe urayp, hepsi
nin de ayn ekilde ondan korktuu ilk insan top
luluundaki durumlarn dorudan

80

doruya

ideal

ynde geirdii biim deiikliinden baka bir ey


deildir. lk insan topluluunun bir sonraki biimin
de, yani totem temeline dayal klanlarda bile bu
d eiiklik, klann varlnn koulunu oluturur ve
tm sosyal ykmllklerin temelinde sakl yatar.
Doal bir kitle karakteri tayan ailedeki yokedil
mez gcn kayna da, bir kitlenin ortaya kabil
mesi iin zorunlu koulun ailedeki varl, yani baba
tarafndan tm aile bireylerinin eit sevgiyle sevil
mesidir.
Ancak kitleyi gtrp

ilk insan topluluuna daya

mann salayaca yararlar, bu kadarla bitmiyor.


Byle bir giriimin ipnoz ve telkin gibi bilmecemsi
szckler gerisinde sakl yatan kitle oluumundaki
o henz anlalmadk esrarengiz yne de k tut
masn bekleyebiliriz. Ve yle sanyorum ki, bu umu
dumuz boa kmayacaktr. pnozda dorudan doru
ya tekinsiz bir taraf bulunduu anmsanacaktr; bu
tekinsizlik de, bir vakit insann kendisine pek aina
bulunup imdi geriye ittii eski bir nesnenin varl
n gsterir53 Bir ipnoz olaynn nasl baladn
dnelim. pnotizr, denek karsnda esrarengiz
bir gle donatldn ileri srer; yle bir gc ki.
denek'in istemini (irade) ortadan silip atmakta ya
da, bir baka ,syleyile, denek i pnotizrn bunu
yapabileceine inanmaktadr. Halk arasnda hayvansal manyetizma diye ad geen bu esrarengi z gcn,
ilkeller tarafndan tabu'nun kkeni diye baklan,
kral ve kabile reislerinden kaynan alp, bu kii
lere yaklaacak herkes iin tehlike yaratan gten
(mana) bakas olmamas gerekir. te kendi anlattna gre, bu gc elinde tutar ipnotizr. Peki, ad
geen gc sergilerken nasl bir yol izler? Kendi
81

gzlerinin iine bakmaya arr denek'i, onu bu


karakteristik yoldan ipnoz durumuna geirir. Ama
kabile reisinin grnm de kabile mensuplar iin
yine yle netameli ve katlanlmaz bir durumdur, ki
daha sonralar Tanr'nn grnmnn de lml
ler iin ayn zellii tadna tanklk etmekteyiz :
Tanr'y grmeye katlanamayaca

iin , Musa. bile

kavmiyle Yehova arasnda arac roln oynar: Tan


r'nn yanndan dnd vakit nurlanm yz l
l parlar, yani ilkellerdeki arac

kiilerde54 kar

lald gibi Mana'nn biraz Musa'ya gemitir.


Bir ki iyi ipnotize iin daha baka yollar da vardr;
ama bunlar yanltc olup, birtakm fizyolojik ku
ramlarn domasin hazrlamtr. Ad geen

yol

lara rnek vermek istersek, ipnoti zrn denek'i gz


lerini d i kip parlak bir nesneye baktrmasn ya da
monoton bir sese kulak kubarttrmasn syleyebi
liriz. Gerekte bir tek amac vardr bu yntemlerin :
Bilinli dikkatin oyalanmas v e denetim altma aln
mas. Sanki ipnotizr denek'e: Bundan byle ah
smdan baka bir _ey dnmeyeceksiniz, benim d
dnya artk ilginliini
yitirmitir

mda btn

sizin iin ! yollu bir direktif vermitir.


!pnotizrn kalkp denek karsnda byle konuma
s, teknik bakmdan uygun dmez elbet; byle

bir

konuma denek'i bilinsiz tutumundan syrp alr


ve ipnotizre kar

bilinli bir direni

durumuna

sokar. Ancak, ipnotizr, bir yandan denek'in bilin

li dnn kendi gtt amalar zerine y


neltmekten saknr; te yandan denek'i oyle bir et
kinlik ierisine daldrr ki, denek

dnyayla tm il

gisini yitirir ve bunun sonucu bilinli bir aba har-

82

camakszn . gerekten tm dikkatini ipnotizrn


ahsnda toplar, ipnotizr karsnda rapport denilen
aktarmsal bir tutum ierisine srklenir. pnotiz
mada izlenen dolayl yntemlerin tpk nktede
bavurulan teknikler gibi salad yarar, ruhsal
enerjide bilinsiz olaym akn sekteye .uratacak
dallar nlemektir ve gzlerini dikerek denek'i
belli bir nesneye baktrmak ya da elini onun v
cudunun baz yerlerinde gezdirmek gibi dolayl
yntemlerin hepsi de nihayet bu amaca ulatrr bi
ziss.
ok vakit ipnotizmann banda denek'e verdii
uyuma buyruuyla, ipnotizrn, anne ve babann
yerini aldn Fercnczi doru olarak bulgulamtr.
Biri anneyi model alan yze glc ve gnl oka
yc, tekisi babay model alan gzda verici diye
i pnotizmay ikiye ayrmak gerektii kansndadr
Ferenczi . Ancak, ipnotizmada, denek'e yneltilen
uyuma buyruu da, tm ilgisini dnyadan ekip ip
notizrn ahs zerinde toplamaya onu davetten
baka bir anlam tamaz; nitekim, denek de sz
konusu buyrua byle bir anlam verir: nk ilgi
nin d dnyadan ekilip alndr ki, uykuya psi
kolojik karakterini kazandrr ve uykunun ipnoz
d urumuyla akrabal yine buradan gelir.
Demek oluyor ki, ipnotizr baz arelere bavurarak
denek irisinde sakl yatan arkaik mirasn bir par
asn aktif duruma geirir. Bu miras ocuun an
ne ve babasyla ilikisinde de kendini aa vw-ur,
babayla ilikide bireysel bir dirilie konu edilir;
ocuk tarafndan babaya, karsnda ancak pasif masoist bir tutum taknlabi ldii , iradesi nnde

83

z iradenin yitirildii, tek bana gzne gzkme


nin tasalandrc bir cesaret rnei sayld ar
gl ve tehlike1i bir kii gzyle baklr. lk insan
topluluundaki bireylerin
ilk-baba'yla i likilerini
ancak bu tarzda tasarlayabilmekteyiz. Daha baka
tepkilerden bildiimiz kadar bireyler bu eski duru
mun diriltilmesine kar deiken lde kiisel bir
yatknl koruyagelmitir ilerinde. Ama, denek'te,
ipnotizmann hereye ramen bir oyun karakteri
tad, eski bireysel izlenimleri yalancktan dirilt
meye alt yolunda bir sezgi ipnoz durumunda
da varln srdrr ve onda ipnoza bavurularak
.
iradesinin aradan karlmasyla b agsterebilecek
ciddi sonular benimsemeye kar bir dayatn
domasna yol aar.
Yani kitledeki, kitlenin tel.kinsel davurumlarnda
gzlemlenen o tekinsiz, zorlayc karakter phesiz
hakl olarak kitlenin ilK insan topluluundan ky
la aklanabilir. Kitlenin

nderi hala o ilk insan


babadr, kitle hala s
ilk
korkulan
topluluundaki
nrsz bir gc tarafndan eemenlik altnda tutul
mak eilimindedir, otoriteye alabildiine dknl
vardr. Le Bon'un deyiiyle itaate bir susamlk
ierisinde yaar. lk-baba, Ben-ideali yerine Ben'i
eemenlii altnda tutan kitle idealidir. Bu bakm
dan, ipnotizmada ipnotizrle denek pekala ikili bir
kitle diye nitelendirilebilir; telkin iin ise, alg ve
dnsel abaya dayanmayp, cinsel balanm te
meline yaslanan bir inanmadr
biliriz57.

84

tanmn ileri sre

XI.

BLM

BEN'DE BR BASAMAK
Kitle psikolojisi zerinde alan aratrclarn bir
birini btnleyen tanmlarn dikkate alarak gn
mz bireyinin yaam ku bak gzden geirilmek
istendi mi, bunun ortaya karaca glkler kar
snda zetleyici bir anlatm a kalkmak cesaretini
yitirmemek elde deil. Bugn her birey birok kit
lelerin ayn zamanda bir parasdr, zdeleme so
nu ok yanl bir balanm ierisindedir, kendi Ben ideali'ni pek deiik modellere gre kurmutur. Dola
ysyla, her birey mensup olduu rk, meslek snf
ve dini cemaat ruhu, vatandalk ruhu vb. birden
ok kitle ruhunda pay sahibidir ve bunlar aarak
ulaaca zgrlk ve zgnlk (orijinalite)
yksek bir dzeye kamaz. Ancak,

h i de

aratrclarn

dikkatine kalc etkileriyle bu srekli ve dayankl


kitlelerden ok, bir anda douveren geici

kitleler

arpmaktadr, ki Le Bo da kitle

ruhuna ilikin o
parlak tanmlamalarn bu eit kitlelere dayan arak
yapmtr. Ve yine kalc kitlelerin adeta zerine o
turtulmu b ! grltc ve gelip geici kitlelerde bi
zim bireysel zellikler diye grdmz eyin ge
ici sre i in bile olsa geride iz brakmadan "Silinip
gi ttii,

byle mucizemsi

bir

olayn

gerekletii

grlmektedir.
Biz bu mucizeyi, bireyi kendi

Ben-ideali'nden bir

el ekii, bu ideali verip onun yerine nderde be-

85

denlemi kitle idealini ald biimde anladmz


belirtmitik. imdi sylediklerimizde bir dzeltmeye
giderek unu da ekleyelim ki, mucizenin bykl
her defasnda deimektedir. Ben ve Ben - ideali'n
den ayrl birok bireylerde ileri bir aamaya ula
m deildir. Ben ile Ben - ideali'nin henz bu bi
reylerde enikonu akt grlr. Ben, eski ben
sevisini okluk e1den karmaz. Bu ise ndere yne
lii pek kolaylatrr. okluk nderin bireylerdeki
tipik zellikleri gayet ak ve an bir belirgi nlikle
ahsnda toplamas, byk bir g ve libido zgr
lne sahip olduu izlenimini uyandrmas yeter;
byle bir kiilikle ortaya kt m, duyulan gl
nder gereksinesini karlayan insan olarak bireyler
tarafndan seilir, baka trl belki hi ulaama
yaca bir otoriteyle donatlr. Kendi Ben - idealle
rini nderin ahsnda belki btnyle bulama
yan bireyler karsa, bunlar da teJkinseh y-oldan,
yani zdeleme sonucu ayn eylem ierisine eki
lip alnr.
Bir kitlenin libido yapsn aydnla kavuturmak
iin yaptmz aklamalarn, Ben'ideali'nden el
ekii sonucu biri zdeleme, tekisi Bt!n-ideali'nin
yerine objeyi geirme olmak zere ikili bir balanm
imkannn douuna dayand grlmektedir. Ben'
de Ben analizinin ilk adm diye byle bir basama
benimsemenin

haksz bir davran saylamayaca


yava yava ruhbilimin alabildiine deiik
ke
simlerinde kendini aa vuracaktr. Zur Eifh
rung des Narzissmus56 adl yazmda Ben'in Ben-ide
ali'nden el ekii varsaymn desteklemek iin elde
ki patolojik malzemenin ilk planda ne kadarndan ya
rarlanlabileceini sayp dktm ancak unu syleye86

yim ki, psikozlarn ruhbilimine ne kadar

girilirse,

bu malzemenin sanldndan ok daha byk

bir

nem tad o lde anlalacaktr. Psikozlarda


Ben'in, kendisini douran

Ben-ideali karsnda bir

obje durumuna dntn

ve d objeyle tm

Ben arasnda nevrozlar retisinde grdmz b


tn

etkileimlerin Ben ierisindeki

yeni sahnede

tekrarlandn unutmamalyz.
imdi burada, yukardaki gr asndan bakld
zaman akla gelebilecek sonulardan yalnz

birini

ele alacak, dolaysyla daha nce incelemenin bir


baka yerinde zme ulatrmadan brakmak zorun
da kaldm bir sorunun irdelemesini srdreceim59
imdiye kadar bilip rendiimiz ruhsal farklla
malarn her biri, ruhsal fonksiyonun labilitesini ar
trmakta, fonksiyon yitimleri ya da hastalklar iin
k noktas oluturmaktadr. Dolaysyla,

bizler,

daha doar domaz kendi kendine yeter salt

bir

bensevi'den < narsizm) kalkp deiken bir d dn


yay alglamaya ve obje aramaya ynelik ilk adm
atmaktayz. Karmza kan yeni bir duruma srekli
katlanamayp, onu periyodik (dnemsel) olarak or
tadan kaldrmamz, uykuya yatp uyarsz ve objesiz
eski yaamamza dnmemiz de yine ad geen ola
yn bir sonucudur. phesiz bunu yaparken d dn
yann biz verdii bir iaretin peinden gitmekteyiz ;
gndz v e gecenin periyodik deiimiyle d dnya,
etkisini zerimizde

duyduumuz uyarlarn

byk

ounluundan belli sreler iin bizi esirger. imdi


sunacamz patolojik nemi daha byk ikinci r
nek iin benzeri bir kstlama sz

konusu deildir.

Geride braktmz geliim srecinde ruhsal varl


mz da, biri tutarl Ben, tekisi bu Ben dnda

87

br aklm bilinsiz geriye itimler diye bir ayrma


gitmi bulunuyor ve unu biliyoruz ki, yeni bir bul
gul amam z olan bu geriye itimlerin salaml s
rekli sarsntlarla kar
kary ad r. Dlerde ve
nevrozlarda Ben dnda braktmz bu esneler,
karkoyumlarn bekilik ettii kaplar dverek ie
ri girmeyi i sterler. Uyank s al kl y aammzda
zel baz hnerlere bavurarak ben'sel karkoym a
larn evre sini dolanr, geriye itilmi nesnelere ka
plar ap onlar Ben'imizden i e ri alarak bundan
kendimize birtakm hazlar salamaya bakarz. Nk

te, mizah ve biraz da komik pekala bu k altnda


le alnabilir. Nevrozlar psikoloj isi ne aina herke
sin aklna kk apta benzer rnekler gelecei
muhakkaktr; ancak, izin veri rseniz, daha nce ama
lad:::n uygulamaya bir an nce gemek istiyorum.
Ben-ideali 'nin Ben' den ayrl n a da srekli katlan
l am ad m , d olay s yl a bu ayrln zaman zaman
gerilemesi gerektiini pekala dnebiliriz. Ben'in
omuzlarna zorla yklenen btn vazgeiler ve
kstlamalar karsnda yasaklarn bir dnemsellik
(periyodite) gzetilerek ignenii, bayram ve en
liklerin de gsterdii gibi bir kuraldr; nihayet, ad
geen bayram ve enlikler b al angta yasalarn en
gelledii cmblerdir ve neeli bir kar akter ta
malar da her seferinde yeniden zgrlklerine ka
vuuyor olmalarndan ileri gel mektedi r.50 Romal
larn Saturnalien* leriyle bizim bugn kutladmz
karnaval, ad geen nemli zellik bakmndan, ge*

Romallar zamannda yer tanrs Satrn adna her y


k mevsimi gndzle gecenin birbirine eit olduu gn
dzenlenen enlik.

88

nel olarak alabildiine kutsal yasalarn gnenme


si ve her trl sefahate saplmasyla sonlanan ilkel
lerin lenlerinin bir eidir. Ben-ideali, Ben'in si
neye ekmesi gereken btn kstlamalar kapsar;
dolaysyla, bu idealin Ben tarafndan ie y::>.nstl
mas, Ben iin olaanst bir bayram anlam ta
yp, Ben iin yine kendi kendisiyle bir uzlama ola
na salar61
Ben'de Ben-ideali'yle akacak bir nesnenin

varl

her vakit Ben'in bir zafer duygusuna kaplmas

na yol aar. Sululuk bilinciyle aalk duygusunu


da Ben ve Ben-ideali arasndaki bir gerginliin be
lirtisi diye yorumlayabiliri z.
Bilindii zere yle insanlar vardr ki, bunlarn ruh
durum u periyodik bir dalgalanma gsterir.

Ar

bir bunalmay belli bir ara durum, onu da enikonu


bir rahatlk duygusu izler. Hem bu dalgalanmalar
da bykl pek deiebilen amplitdler halinde
aa vurur kendini, zor farkedilebilir bir lden
ar ulara dek varabilir, mani'yle melankoli kl
nda hastann yaamna kararak ona son derece
eza ya da rahatszlk verir. Bu periyodik depresyo
nun tipik vakalarnda d etkenler kesin bir rol oy
namyor gibidir; i nedenler bakmndan ise bu has
talarda tekilerden daha ok ya da deiik bir bul
guya rastl a'nmaz; dolaysyla bu vakalar psikojen
olarak gstermeye allmtr. Ancak, ruhsal trav
malara balanmalarnda glk ekilmeyecek pek
benzeri depresyonlar var ki, bunlardan ileride

sz.

aacaz.
Yani ruh durumundaki bu kendiliinden dalgalan
malarn nedeni bizce bilinmemektedir. Bir melan-

kolinin yerini bir maniye brakna yol aan me


kanizmay anlamaktan bugn uzak bulunmaktayz.
Dolaysyla, sz konusu hastalar iin belki yle bir
sany ileri srebiliriz: Bu hastalarda Ben-i-:ieali ga
yet sert bir ynetimin arkasndan bir sre Ben ieri
sine alnmakta ve burada dalp zlmesi salan
maktadr.
Durumun tam bir aklkla ortaya konulabilmesi
iin hi r noktann belirtilmesi gerekiyor. Yaptmz.
Ben analizlerinin kukuya yer brakmayacak gibi
tantladna gre, manililerde Ben ile Ben-ideali
birleip kaynamakta, bunun sonucu manili hasta
hi bir zeletirinin bulandrmad bir zafer
ve mutluluk .havasna kaplmakta, daha nce yklen
dii bir takm kstlamalarn, gzetilerin, zsula
malarn zerinden kalktn grerek, bundan bir
kvan duymaktadr. O kadar ak seik deilse bile
iersne
pek byk bir olaslkla mefankolilein
dt acnacak durum, Ben'deki iki ayr mekaniz
ma arasnda patlak vermi derin bir uyumazln
belirtisidir; bu uyumazlkta ar hassas Ben-ideali,
Ben'e kar sulayc tutumunu, onu bir kklk
hezayanna srkleyerek ve kendini
horlamasn
salayarak insafszca da vurur. Ben ile Ben-ideali
arasndaki ilikide bagsteren deiiklik yeni duru
ma kar yukarda varsaymsal yoldan ne srlm
bakaldrlardan m ileri geliyor, yoksa deiikliin
nedeni daha baka koullarda m . sakl yatmakta,
buras henz akla kavumu deildir.
Melankolinin mani 'ye dnm melankolik depres
yonun hastalk tablosunda mutlaka rastlanan bir
zellik deildir. Yaln, bir kezlik, ayrca dnemsel
90

tekrarlanan yle melankoliler vardr ki, asla byle


bir dnm gstermez; beri yandan yle melankoli
ler de vardr ki, d etkenler besbelli etiyolojilerin
de rol oynar. Bunlar ya objenin lm ya da koul
larn gereine uyularak libidonun objeden ekilip
alnma sonucu sevilen objenin yitirilmesiyle ortaya
kan melankolilerdir. Byle psikojen bir melankoli
tpk grnrde spontan b ir melankoli gibi mani'yle
sonulanabilir ve periyodik olarak ayn durum bir
ok kez tekrarlanabilir. Yani bu konuda aklktan
enikonu uzak durumlarla kar karya bulunmak
tayz. Zaten imdiye kadar fazla bir melankoli e
idi ve vakas da psikanalitik aratr konusu yapl
m deildir62 Halen
anlayabildiklerimiz, objenin
el ekildii ya da bir noktadan sonra objenin artk
evilmeye 18.yk olmaktan kt vakit bagsteren
melankoli vakalardr. Bu vakala:da, obje, zdele
me yoluyla Ben'de yeniden yaratlmakta ve Ben
'ideali tarafndan sert bir davrana konu edilmekte,
:::>b jeyi amalayan sulama ve .saldrlar melankolide
9zsulamalar klna brnerek kendini aa vur
maktadr63.
Bu tr melankoliyi de mani'ye bir dnm izleye
bilir, dolaysyla ad geen ihtimal br karakte
:ristik zellikler yannda hastalk tablosunun bir
baka ze11iini oluturur.
Buna ramen Ben'in Ben-ideali 'ne kar periyodik
bakaldrsnn gerek psikojen, gerek spontan olmak
zere her iki melankoli eidi iin de rol oynadn
glk ekmeden tantlayabileceimiz kansndaym.
Spontan melankoiilerde Ben-ideali'nin zamanla ga
yet sert bir davrana sapt!, bunun da ctomatik
91

olarak bir sre iin Ben-ideali'nin ortadan kaldrl


masna yol at grn benimseyebiliriz. Psiko
Jen melankolilerde ise, Ben-ideali tarafndan ken
disine kt davranlmas, baya bir objeyle zde
lemesi halinde urayaca trden kt bir davran
a konu edilmesi, Ben'i kkrtmakta, kendi Ben idealine kar bakaldrya srklemektedir.

92

XII

BLM

EKLER :

u anda geici bir sona ulam bu incelemizi yapar


ken karmzda eitli

yan sokaklarn

grdk, ilkin kandk, bu yollara

belirdiini

sapmadk, ama

-sada solda bu yollar zerinde baz yakn sezilerin


bize el salladn da grmezlikten

gelemedik. Do

laysyla, o zaman arka plana ittiimiz sorunlardan


kimini imdi burada ele alp telafi yoluna gidece
iz.
A) Ben'in zdelemesiyle objenin Ben-ideali yerine
geii arasndaki ayrm, incelememize balarken ele
-aldmz iki byk yapay kitle, yani ordu ve Hrsti
yan klisesine dayanarak ilgin bir aklamaya ka
vuturabiliriz.
Astn stn, yani gerekte ordu

komutann ken

disine ideal ald, te yandan kendi durumundaki


bireylerle bir zdelemeye gittii, bu ben ortakl
ndan da karlkl dayanma ve elindekini ba
kalaryla paylama gibi arkadalk ykmllkleri
n i n dodu

aktr. Ama bir

asker tutar

da bako

mutanla zdelemeye kalkarsa, gln bir i yapm


olur.
ksrd, tkrd baktnz alk alk
ykndnz, aman, stnze salk !
Katolik klisesinde ise bir baka durumla karla
maktayz. Her Hnstiyan sa'y ideal diye benimseyip
.sever ve zdeleme yoluyla br Hrstiyatilara ba-

93

l hisseder kendini. Ancak klisenin ondan bekledii


bu kadar deildir; ayrca, sa'yla da zdelemesi
ve kendi dndaki Hrstiyanlara sa gibi sevgi elini
uzatmas istenir. Yani klise her iki zorunluu kar
larna kararak, kitle yapsndaki libidonun roln
salamlatrmaya arr mminleri . Yani objesel
ynelie zdelemenin, .ztlelemeye ise obje sev
gisinin gelip katlmasn ister. Bireylere yneltilen
isteklerdeki bu arlk besbelli kitle yapsn aan
bir eydir. yi bir Hrstiyan olabilir bir kimse, ama
sa'nn yerini alma ve onun gibi tm insanlar sev
giyle kucaklama dncesinin pekala uzamda bu
lunabilir, gsz bir yaratk olarak Kurtarc sa'
nn ruh bykl ve sevgi yeteneini nihayet ken
disinde grmeyebilir.
Yce bir ahlak anlay getirdii yolunda Hrstiyan
lka ileri srlen sav, belki de kitledeki libido da
lmnn gsterdii bu ileri aamadan almaktadr kay
nan.
B) nsanln ruhsal geliim srecinde
rastlanan
ve bireyin de kitle psikolojisinden bireysel psikolo
j iye geiini sal:tyan ileri admn ne zaman ger
ekletiini saptayabileceimizi sylemitik
daha
nce64
Bunun iin yine ilk insan topluluunun babas ko
nusundaki bilimsel efsaneye ksaca dnecei z. Za
manla bu ilk-baba evrenin yaratcs durumuna y
celtilmi, bunda da hakl davranlmtr; nk ilk
insan kitlesini oluturan tm oullar nihayet onun
sulbnden dnyaya gelmiti; oullardan her biri
babalarna bir ideal gzyle bakyor, hem kendisin
den korkup, hem kendisine sayg gsteriyordu ki,
bu da ilerde Tabu kavramnn domasma yol at.
94

Derken oullar toplanp bir araya geldi, ilk-baba'y


ldrd, onu para para etti. Ama galip oullardan
hi biri ilk-baba'nn yerine geip oturamad ya da
bunu yapan birinin kmas zerine yeniden sava
lar balad, sonunda babalarnn mirasndan el ek
meleri gerektiine hepsinin akl yatt. Bunun zeri
ne totemistik kardeler topluluunu kurdular; her
birey ayn hakk elde bulunduruyor toplulukta, te
yandan iledikleri cinayetin ansn ayakta tutup,
bu cinayetin kefaretini demek iin konmu totem
yasaklarna uyma ykmll tayordu? Ama
kazanlan eyden bir honutsuzluk varln srdr
d ilerde ve yeni gelimelere kaynaklk etti. Bir
araya gelip kardeler topluluunu kuran oullar, es
ki d urumu ayr bir dzeyde tekrar egemen klmay
yava yava benimser oldular.
Yeniden aile bakanlna getirilen erkek, babasz
dnemde egemenliini srdrm k,ad n saltanatnn
ayrcalklarn ortadan kaldrd. Belki
kadnlarn
uradklar zarar telafi iin o zamanlar ana tanr
alar domu, erkekler tarafndan da bu tanralar
benimsenmi, ancak tanralarn hizmetine ayrlm
rahipler, anneyi gvence altna almak zere, ilk-ba
ba 'dan kalma rnee uyularak idi. edilmiti . Ne
var ki, yeni aile hereye ramen eski ailrnin bir
glgesi olmaktan ileri geememiti; nk birden
ok "taba vard imdi ortada ve her babann hakk
bir tekinin hakkyla snrlandrlmt.
O vaki tler iind_ yaanlan yoksunluk ve bunu or
tadan kaldrmak iin duyulan zlem bireyde kitle
den syrlp 1karak, baba roln oynamak gibi bir
dnceyi uyandrm olabilir. Bunu da ilk kez epik
ozan gerekletirmi, zorunlu adm bu ozan haya-

95

linde atm, kendi zlemi dorultusunda dzmece


bir gerek yaratp ortaya koymu, kahraman efsane
sini uydurmutu kafasndan. Kahraman, efsanenin
henz totemistik bir canavar klnda belirledii
babay tek bana ldrm kiiydi. Nasl ki baba
-o.llar iin ideal roln oynamsa, ozan da imdi
babann yerini almak isteyen kahramanla ilk Ben
idealini yaratyordu . Hani belki ozan, efsane kah
raman olarak, annenin en ok sevip babanm ks
kanlndan koruduu en kk olu semiti . Ba
baya kar savan dl ve itah ac ganimeti olan
kadn, tarih ncesi ilk zamann sanat tarafndan
-dzmece yanstlnda ihtimal batan
karcya
ve eylemin ele basna dnmt.
Efsanede, kahraman phesiz kitlenin btn olarak
gze alabilecei bir eylemi yapm gsterilir. Ama
Rank, masallarda, yadsnm gerek duruma fkin
ak seik izlere rastlandn aklar. nk ma
.sallarda sk sk karlaldna gre, etin biJ.: devin
stesinden gelmesi istenen kahraman - okluk oul
larn en kdr bu, seyrek olmayarak da baba
yeini tutan dman karsnda saf, yani kimseye
zarar dokunmaz grnen biridir - bu devi ancak
arlar ve karncalar gibi bir kme kk hayvann
yardmyla baarr. Bu hayvanlarla da Ra.a.k'a gre
ilk topluluktaki kardeler anlatlr, nitekim d
sembollerinde de bcekler ve haeratla kardeler
(kmser anlamda: kk kardeler)
belirtilir.
Ayrca, e fsane ve
masallardaki devlerden her
birinin, ilk insan topluluunda gerekletirilen baba
katli eyleminin yerini t uttuu kolaylkla grlr.
Demek oluyor ki, efsane (mitos) bireyin kitle psi
kolojisi dna kmasn salayan bir admc h r. lk
"96

efsane, kukusuz psikolojik bir karakter tayordu;


yani kahramanlar efsanesiydi; doa zerine akla
yc efsane herhalde ok daha sonralar dodu. Sz
geen

adm atarak

hayalinde kendisini

kitleden

koparan ozan, Rank'n yine bir aklamasnda b e


,
l i rttii gibi, gerekte ayrld kitleye gerisin geri
dnebiliyordu. nk kalkp kitleye varmakta, ona
kafasndan uydurduu kahramannn baard ile
ri anlatmaktayd. Bu kahraman da aslnda kendisin
den bakas deildi. Dolaysyla. ozan,

bulunduu

aamadan geree inerek dinleyicilerini kendi hayal


yaamna ekip almaktayd. Dinleyiciler ise ozann
ne dediini

anlyor, ilk - baba'ya kar

ortaklaa

besledikleri imrenie dayanarak ozann kahramany


la bir zdelemeye gidebiliyordu65
Kahraman efsanesindeki dzmecilik, onun tanrla
trlmas:nda doruuna ulamaktayd. Belki tanrla
trlm kahraman, baba - tann'dan

daha eskiydi

ilk - baba'nn Tanr olarak yeniden sahnede gr


nnn ncsyd. Buna gre tanrlar zaman bak
mndan yle

bir dizi

ierisinde

Ana - tanra, kahraman,

yer

almaktayd.

baba - tanr. Ama asla

unutulmam ilk - baba'nn zamanla yce b i r aa


maya karlmasylad r ki. tanr bugn bizim hala
kendisinde rastladmz zelliklere kavutu68

C) Bu i ncelememizde dolaysz (direkt) ve amacn


dan saptrlm igdlerden bol bol sz atk. yle
.,.u marz ki, cinsel igdler

bakmn<lan byle bir

ayrma gitmemiz bir direnile karlamaz. Ama b u


konuyu enine boyuna irdelemek, syleyecekierimiz
den pek ou daha nce baz yerlerde syledikleri
mizin bir tekrarndan ileri gemese bile, yine ya
rardan uzak kalmayacaktr.

97

nsan yaamnda engellenmemi igd bakmndan


ilk ve en gzel rnei, ocuun libido geliiminde
bulmaktayz. Anne ve babasyla bakclarna kar
besledii btn duygular cinsel ynelimine davu
rum salayan isteklere dnerek hi bir engelle
karlamakszn ocukta varln srdrr. ocuk
sevdii bu kiilerden daha nce grd tm sevisel
yaklamlar bekler; onlar pmek. onlara dokunmak,
oralarn buralarn seyretmek, cinsel orJanlarna
bakmak, mahrem kart eylemlerinde bulunurken
onlarn yanlarnda olmak ister. Annesine ya da bak
csna ilerde kendisiyle evleneceine sz verir; ama
evlenmek deyince kafasnda ne tasarlad bilin
mez. Babas iin bir ocuk dourmay kor aklna
vb. eyler yapar. Gerek dolaysz gzlemler , gerek
sonradan ocukluk kalntlar zerindeki aydnlatc
psikanaliz almalar sevecen-kskan duygularn
ve cinsel amalarn dorudan doruya birbirleriyle
kaynatn kukuya yer brakmayacak gibi gz
nne serer ve ocuun sevdii kiiyi henz gerek
tii gibi bir merkezde toplanmam tm cinsel yne
limlerine ne kadar kkl bir obje yaptn ortaya
kor. <Kr. Cinsel Kuram.)
Tad tipik zellikler bakmndan Odipus komp
leksi ierisine sokulan bu ilk ocuksa! sevi etkinlii,
bilindii zere uyuklama evresi <latent evre) ba
lar balamaz, bir geriye itim saldrs karsnda si
linip gider. Bu etkinlikten artakalan, ayn kiilere
ynelmekle beraber artk seksel diye nitelene
meyecek katksz sevecen duygulara dayal bir ba
'
lanmdr. Ne var ki, ruh y aamnn deri:liklerine
k tutan psikanaliz iin, ilk ocukluk yllarndaki
cinsel balammlarn bu yeni evrede de varln sr98

drdn, ancak imdi bunlarn geriye itilmi ve


bilinsiz bit karakter tadklarn bulgulamak zor
qeildir. Sevecen bir duyguyla nerede karlayor
sak, orada bu duygunun ilgili kii ya da rnee
(mago) kar bir vakit gsterilmi dpedz cinsel
bir ynelimin yerini ald savn ileri srme cesa
retini psikanaliz bize vermektedir. Ne var ki, nce
lerde kalan cinsel bir balanm hala geriyl' itilmi
olarak varln srdryor mu, yoksa artk ortadan
silinip gitmi midir, burasn tek tek somut vakalar
zerinde zel bir aratrmaya bavurmakszn ak
layacak durumda deildir Psikanaliz. Daha yaln
bir dille sylemek istersek, yle diyebiliriz: Geride
kalm cinsel balanm biim ve olaslk ynnden
bireyde varln srdrerek, her vakit bir geriye
dne (regressiyon} konu yaplabilmekte. bu ge
riye dnle etkin duruma geiilebilmektedir; an
cak cinsel balamnn artk bir yklem ve etki gc
ierip iermedii sorusunu ortaya atabiliriz ve bu
sorunun cevaplandrlmas da her zaman kolay de
ildir. Bunu yaparken, biri geriye itilmi bilinsiz
eleri kmseme, br Normali dpedz pato
lojik ltlerle belirleme eilimi olmak zere iki ya
nlg kaynandan ayn lde saknmaz gerek
mektedir.
Geriye itim alannn derinliklerine sokulmak iste
meyen ya da sokulmayan bir psikoloji muhakkak ki
sevecen duygulara cinsellikten uzak yne.limlerin
davurumlar diye bakacaktr; oysa sz konusu y
nelimler gerekte cinsel amalar ardnda koan y
nelimlerden doup kar.65
Bunlarn cinsel amalardan saptrlm ynelimler
olduunu, byle bir saptrlmann aklanmasnda
99

metapsikolojik gereklere uymak karmza birtakm


glkler karmasna ramen, ileri srmekte hak
szlk etmeyiz. Kald ki, amacndan saptrlm ig
dler balangtaki seksel amalarndan bazsn
ilerde de kendilerinde alkor; sevecen bir ballk
gsteren kimsede, bir dost, bir hayrankar da bun
dan byle ancak Paulus sevgisiyle sevdii kiinin
bedensel yaknlklarn arar nihayet, onu grmeyi
diler. stersek, bu amatan saptrla cinsel igd
lerdeki yceltmenin < sublimasyo) bir ilk adm di
ye bakabilir, ama bu baslang noktan daha ileri
bir tarihe de kaydrabiliriz.
Amacna varmas engellenmi igdlerin amacn
dan saptrlmam igdlere gre fonksiyon ynn
den byk stnl vardr. Amacndan saptrln
igdlerin, kendilerine aslnda tam bir doyum sa
lama g cn gsteremediklerinden, srekli balanm
lar kurma konusunda zel bir elverilii vardr.
Oysa, dolaysz igdler, her doyuma ulalarnda
tadklar enerj iyi yitirir, bu yzden cinsel libido
daki birikim sonucu enerji yknn yenilenmesin.i
beklemek zor.unda kalrlar. Tabii bu arada da cinsel
obje deitirilip, yerine bir bakas konulmu olabi
lir. Engellenmi igdlerde, engellenmemi ig
dlerle her oranda bir karma gitme yetenei bulu
nur; engellenmemi igdlerden doduklar gibi,
yeniden onlara dnebilirler. Takdir ve hayranlk
temeli zerine kurulmu dostane duygusal iliki
lerden erotik isteklerin ne kolay geliip kt bi
linmektedir. Moliere yle der bir yerde: Emhras
sez-moi pour l'amour du Grec*. retmenle kz *

Grek akna beni kucaklaynz! C . N.)

100

rencisi. sanat1yla kendinden gemi bir hamn din


leyicisi arasnda, zellikle kadnlarda bu tr ikile
rin kolaylkla olutuu grl r. Hatta denebiir ki,
cinsel obje seiminde okluk izlenen yolu doruca
b irey karsna karan, balangta amalanmam
bu tr duygusal balanmlardr. Die Frmnigkeit

des Grafen von

Zizendorf ( Kont

Zindemdorfun

Dindarl ) adl yazsnda Pfister derin


balamnn da bir regress iyon sonucu

bir dinsel
ateli cinsel

uyarlmla dnebilmesinin ne byk

olaslk

tadn gsteren bir rnek sunar bize ve bunun da


tek rnek olmadna hi kuku yoktur. Beri yandan,
gerekte ksa mrl dolaysz cinsel ynelimlerin d e
yalnz sevecen karakterde srekli b i r balamna d
nf;mesi her vakit gzlemlenegelen

bir rlurumdur.

Kimi ateli ak izdivalar dalmyor, bir oturmu


lua (istikrar) kavuuyorsa, bu da yine

daha ok

sz konusu olaydan dolaydr.


Cinsel amalara ulamalarn ancak i ya da d en
geller nledii zaman, amacndan saptrlm ig
d leri n dolaysz cinsel igdlerden doup kaca
n iitmek tabii bizi artmayacaktr. te uyuklama
evresinin geriye itimsel etkinlii de byle bir i, da
ha dorusu ilemi bir engelden baka bir ey de
ildir. nsan topluluunun ilk - babasyla ilgili var
saymmza gre, bu baba seksel hogrszlyle
oullarn cinsel

perhize (abstinenz)

zorlamakta,

dolaysyla onlar engellenmi igd balanmlar


ierisine itmekte, cinsel hazlar tatma zgrln
ise ahs i in sakl tutmakta ve bylece kendisi bir
balanmdan uzak kalmaktadr. Kitle oluumunun
temelinde sakl yatan bti.in balanmlar, engellen
mi igi.id balanmlar grubu eidi ierisine gi -

rer. Bylece, dolaysz c insel igdle rin kitle oluu


m uyl a i li kisi gibi yeni bir konunun incelenmesine

yaklam bulunuyoruz.

D) Son iki cmle, dolaysz cinsel ynelimlerin kitle


oluumu iin elverisi z bir zellik tad sonucunu
k a rmaya bizi nceden hazrlad . Geri ailenin ge
liim tarihesinde de cinsel sevi bakmndan kitlesel
ilikilere rastlamaktayz Cgrup evlilii) ; ama cin
sel sevginin Ben iin tad nem ne kadar by
m, bu s evgi zamanla ne kaqar byk bir tutkun
luu ierir d uruma gelmise onu iki kiiyle snrlan
drma
una cum uno- zorunluu da o kadar g
l e n miti r Zaten cinsel .organlarn doasnda da bu
zorunluu gste ren bir durum vardr. ok evlilie
( poligami) ynelik eilimler ise, sz konusu gelii m
sonucu, cinsel objenin deiti rilmes iyle kendine bir
doy um sal am ay a itil m i tir
,

Cinsel doyum salama amacyla birbirini gereksinen


iki kii, cinsel birleme iin yalnzl arar, dolay
s yla bu davranlar sr igdsne ve kitle duy
gusuna kar bir protesto zellii tar. B irbirlerine
tutkunluklar l snde birbirlerine yeterlikleri
drt ba mamur bir dzeye ulamtr. Aralarndaki
,

ilikide kitlenin etkisinin yadsn utan d uygusu


k l nda kendini aa vurmu, seilen cinsel obje
yi kitlesel balanmla herhangi bir kstlamaya kar
korumak iin son derece iddetli kskanlk duy
gular savaa sokulmutur. Erotik ilikide ki seve
cen, yani kiisel etkeni n cinsel etken k ar s nd a bs
btn geri plana itildii zaman, bir iftin baka iftler n nde cinsel birleimi ya da sefahat alemlerin
de (orgie) grld gibi bir t oplulukta birden ok

102

-iftin cinsel birleim eylem.ine kalkmas mmkn

olmaktadr Bu ise cinsel ili kilerde tutkunluun


henz rol oynamad, cinsel obj eleri n birbirlerine
henz edeer grld, rnein Tutkunluk, bir
.

kadnla bir bakas arasndaki fark yakk almaya

diyen Bernard Shaw'un bu


sevimsiz szne uygun davranld eski duruma bir

cak gibi abartmaktr

dntr.
Tutkunluun erkekle kadn arasndaki cinsel i li ki
lere ancak sonradan girdiini, dolaysyla cinsel sev
giyle kitle balanm arasndai dmanln da son
radan geliip ortaya ktn gsteren
kant bulWluyor elimizde.

bol sayda

Ancak byle bir eyi var


b a

saymz, ilk aileye ili kin efsanemizle (mitos)


damaz bir izlenim uyandrabilir.

Nihayet karde

ler topluluunu baba katline iten, annelerine ve kz


kardelerine kar duyd uklar sevgi deil midir ef
sanede. Bu se vgiyi de doal ve ilkel olmaktan, yani
sevece nli k ve ci nselliin smsk bir karmndan
b aka trl tasarlamak dorusu gtr.

Ancak zerinde biraz dnnce, bu itirazn itiraz


ze lliini yitirip bi r onaylamaya dnt gr l r
Nihayet baba k atli nin yol at tepkilerden biri, to
temistik d e vli li i n (eksogami) kuruluu, oullarn
aile iinde ocukluktan beri kendilerine sevecenlik
d uygusuy la bal bulunulan kadnlarla tm cinsel

ilikilerinin yasaklanmasyd. Bylece, erkein seve


cen ve cinsel

d uygular , aralarna bugn bile onun


olduu gibi duran bir kama a

seksel yaamnda

k la r a k birbirinden aynlm, devlilik erkei cinsel


gereksinmelerine yabanc ve sevmedii
salayaca duyumlarla
t .

kadnlarn

yetinmek zorunda b rakm

103

Byk yapay kitleler gzyle baklacak kliseyle


orduda cinsel obje olarak kadna yer bulunmaz. Er
kekle kadn arasndaki sevi ilikileri bu rgtlerin
dnda kalr. Ayrca, nerede kadn ve erkek kar
m kitleler oluuyorsa, bu kitlelerde de yine cinsi
yet ayrm hi bir rol oynamamaktadr. Kitleleri
-ayakta tutan libido'nun homoseksel mi, yoksa he
teroseksel karakter mi tad1n sormann pek bir
anlam yoktur; nk libido cinsiyete gre l:.i;r farkl
lama geirmi deildir ve zellikle genital rgtlen
me evresindeki amalarn pek umursamaz.
Dolaysz cinsel ynelimler, genel olarak kitlede eri
yip giden birey iin de biraz kiisel etkinlii kendi
sinde barndrr. Ar glenmelei halinde, bu y
nelimlerin her trl kitleyi datp paralad g
rlr. Kendi mminlerine evlilikten uzak dur:nay
tleyen ve rahiplerine evlilii yasaklayan Katolik
klisesinin bu davran gayet hakl nedenlere daya
nyordu; _gelgelelim, kar cinsiyettekilere tutkun
luk, din adamlarmn da sk sk kliseden atlmasna
yol aan bir .etken olmutur. Ve yine rk, ulus ve
sosyal snf gibi kaynaklardan gelen kitle balarn
sevgi koparp atmakta, dolaysyla uygarlk gelii
mine nemli katklarda bulunmaktadr.
yle grlyor ki, engellenmemi cinsel ynelimler
klnda kendini aa vursa bile, homoseksel sev
ginin kitlesel balarla ok daha iyi uzlaabildiine
kuku yoJur; dorusu akla kavuturulmas uzun
boylu aratrlan gerektirecek dikkate deer bir du
rumdur bu.
Psikonevrozlar zerinde yrtlen psikanalitik ara
trlar, bu hastalardaki arazlarn, geriye itilmekle

104

beraber etkinliini yitirmemi dolaysz cinsel yne


limlerden kaynan aldn ortaya koymutur. An
cak bu tanma, engellenmi cinsel

ynelimlerin de

ayn arazlara yol aabileceini ekleyerek bir btn


lk kazandrabiliriz. Engellenen cinsel ynelimlerde
srekli baar salanamam

ya da bu ynelimler

geriye itilen seksel objeye bir dn eylemine b


rakmtr yerini. Nevrozun nevrozlu
< toplumd)

kiiyi asosyal

bir duruma sokmas, onu

kitlelerden karp almas da sz

bildiimiz

edilen duruma

uygun dmektedir. Hani nevrozun da tpk tutkun


luk gibi kitle zerinde datp paralayc bir etki
gsterdiini syleyebiliriz. te yandan, kitle olutur
ma yolunda nerde gl bir neden

bagsterirse,

orada nevrozlar gerilemekte, hi deilse bir sre or


tadan kaybolmaktadr. Nevrozla kitle arasndaki bu
kartl tedavi asndan deerlendirmeye hakl o
larak allm

bulunuluyor.

Bugnk

uygarlk

dnyasnda dinsel illzyonlarn elden kmasna aklanmayan kimseler bile, sz konusu illzyonlarn,.
bu illzyonlar

geerliini koruduu sre

onlara

inananlar iin nevroz tehlikesine kar alabildiine


gl kaleler saladn itiraf edecektir. Mistik dinsel ya da filozofik-mistik tarikat ve toplulukla
ra balanmlann tmnde de arpk iyilemelerin
davurumlarn bulmak g deildir. Btn bunlar,
dolaysz ve engellenmi cinsel ynelimler arasnda
ki kartlkla ilgili durumlardr.
Yalnz bana kalan nevrozlu kap

dar edildii

byk kitleler yerine kendi hastalk belirtilerini ge


irmek, bylece bir giderim salamak zorunda kalr.
Kendisi kendi hayal dnyasn, kendi dinini, kendi
hezeyan sistemini yaratr ve bylece

insanln bu

105

kurumlarn dolaysz cinsel ynelimlerin ar gte


ki katksn aka ortaya koyan bir eci bclk
ierisinde tekrarlar'39
E) ncelememizin sonunda zerine

eildii miz ko

nular, tutkunluu, ipnozu, kitle oluumunu ve nev


rozu libido kuram

asndan

karlatrmal

deerlendirmeye konu yapmak yerinde

Tutkunluk dolaysz ve engellenmi cinsel

bir

olacaktr.
ynelim

lerin bir arada varlndan alr kaynan, bensevi


sel (narsistik)

libidonun bir blmn

tutkunluk

durumunda obje kendi zerine eker. Bir tutkunluk


ta yalnz Ben ve objeye yer vardr.
ki kiiyle snrll tutkunluk gibi

ipnoz' un

da bir

zelliidir, ama ipnoz tmyle engellenmi c i nsel


ynelimlere dayanr ve objeyi alp Ben-ideali 'nin ye
rine kor.

Kitle bu olay bir oaltmdan geirir, kendini ayak


ta tutan igdlerin karakteri ve Ben - ideali'nin
yerine objelerin geirilmesi

bakmndan ipnoz'la

ortak bir yan vardr, ama br bireylerle


balangta

objeye

kar ayn

belki

ilikinin salad

bir zdeleme katar iin iine.


Gerek ipnoz, gerek kitle oluumu, her ikisi de in
san libidosunun soyyaamndan gelen kalt1msal
keltilerdir; ipnoz yalnz bir yatknlk olarak srd
rr insanda varln, kitlede ise bunun dnda do
laysz bir kalnt oluturur. Engellenmi cinsel y
nelimlerin yerine geirilmesi gerek kitle, gerek ip
nozda, Ben ile Ben - ideali arasnda gerekleen ve
ilk belirtilerine

tutkunlukta rastlanan

bir ayrm

ilemini kamlar.

Nevroz'a gelince, her nden de ayr bir karakter


gsterir. Geri o da insandaki libido geliiminin bir

106

zelliinden, yani dolaysz cinsel fonksiyonun uyuk


lama evresiyle kesintiye uram ikili bir balama
durumundan alr kaynan70 Bu bakmdan ipnoz
ve kitle oluumunda grlp tutkunlukta rastlan
mayan regressiyon Cgeriye dn) karakteri nevroz
da da vardr. Dolaysz cinsel igdlerden engellen
mi igdler ynnde bir ilerleyiin doru drst
baarlamad btn durumlarda karmza kar
bu regressiyon ve sz geen geliim srecini geride
brakarak Ben ierisine alnm igdlerle bunlarn
geriye itildii bilindndan kp, tm geriye itil
mi igdler gibi kendilerine dolaysz doyum
salamak isteyen paralar arasndaki atma'dan
doar. erik asndan alabildiine zengin bir tablo
gsterir; nk objenin Ben'de yeniden kurulduu
durumlar, yani Ben ile obje arasnda akla gelebi
lecek tm durum ve ilikileri kapsar.

1 07

NOTLARI

DP

1 ) Le Bon, Gustave ;

Fransz hekimi,

antrop0logu ve

sosyologu; kendisine zellikle Psyclolog!e ele foules


( Kitle
2 l Dr.

Psikoloj i )

adl eseriyle n salad. ( . N

Rudolf Eisler'in Almanca

19H.!.

[ Es erin

ikinci b askt

evirisi,

Franszca orijinali 1895 'de y aynlanm

olup, Psychologie dE's


Freud gerek Le Bon'un

foules

tamaktadr.

adn

Foule'ini,

gerek Mc Da11gall'n

group'unu Almancada Masse < kit.le) ter miyle ka-

lamaktadr

(bkz. bir sonraki blm . Y anl anla

malar nlemek iin urasn da

belirt.elim ki, Mc

Dougall'n kendisi de Le Bon'un

foues' ini crow<l

szcyle ka rlam akta , do).aysyla crowd ile kap

sam onun kadar geni olmayan group arasnda bi<


3>

ayrma

gitmektedir.]

[Toplu

Eserlerin Yaymlaycllar (1940) bir dip no

tunda Franszca orijinalde bilinli yerinde inconsci


et

( bil insiz

ekmilerdir. ]

szcnn

bulunduuna

dikkati

4 ) Le Bon'un gn1yle bizim grmz arasnJa,

Le

Bon ' un bilin altnn psikanalizin benimsedii bilin

a!.tyla pek akmamas gibi bir aynn bulunmak


tadr. Le Bon'un b ili n alt, rksal ruhun

en derin

zelliklerini ierir; oysa bireysel psikanaliz, bu zel

likler zerinde pek durmaz.

Geri

biz d,e insan

ruhundaki arkaik miras bnyesinde barndran Z


ben'in daha sonrala r verdiim bir isimle Es'in bi
linsizliini yadsyo r deiliz ; ancak, biz sz konust
mirasn bir blmnden geliip kan billn<;siz geri
ye itimleri'n varln benimseriz;

oysa Le B on 'da

byle bir deyime rastlanmaz.


5) Kr.: Schiller'in aadaki beyti:
Herkes tek bana hayli zeki ve akll
Bakalaryla oysa, hemen bir kazkafal.

6l Bilinsiz deyiminde Le Bon tarafndan

bilinsiz'in

ya.!nz geriye itilmi anlamna gelmedii bir tam


na uygun olarak yerli yerinde kullanld grl

mektedir.

109

ve Tabu, 3. blm ; Animizm, Maji ve


Dnsel Hereyegcyeterlik.

7) Kr. : Totem
8l

Bilinsiz ruhsal yaama ilikin bilgilerimizin en


sekin bir blmn kendisine borlu bulunduumuz
d yorumunda izlenen bir kural vardr ; buna gre,
d anlaturundaki phe ve kesinsizlikler dikkate
alnmaz, manifest < ak) dn btn lerine ay
n derecede kesin bir gzle baklr ; d yorumu, d
anlatmnda d grenin phe ve tereddtlere ka
pld yerlerin v arln, dsel ura'n :aresiz si
neye ektii sansrn etkisine balar ; primer d
dncelerinin phe ve tereddt diye bir ey bil
medii, byle eletirisel bir abay gstermedii ka
nsn benimser. Dier eyler gibi, bu phe ve tered
dtlere de gnlk y aamm d oluumuna yol aan
kalntlarnda muhteva olarak rastlayabiliriz tabii.
< Bkz. : D Yorumu, 7. bask, 1922, s. 386 i .

9 ) Tm duygularn arlk ve lszlk dorultusun


da bir iddetlenme kaydediine ocuklarn duygusal
yaamnda da rastlar, d yaamnda yine. ayn:
olayla . karlarz ; d yaamnda bilinaltnda ege
menliini srdren duy gular yaltma ( tecrit) kura
1 gereince bilinaltnda hafi f bir fke, i)fkeye ko
nu yaplan sulu kiinin lmesini dileyi klnda
aa vurur kendini ya da ufak bir eytana uym::f
eilimi d.te s ahnelenen canice bir eyleme kaynak
lk edebilir. Bu gerekle ilgili olarak Dr. Hans Sach..<t
u sevimli a.kJ amada bulunmutur: Dn hal ( re
alite) ile ilikisi konusunda bize sunduu ierii son
radan da aramaya kalkar ve analizin < z..nleme)
byteci altnda grdmz canavar bu kez ha
lamllar < infusorien ) klnda .karmzda bulursak.
bu bizi artmamaldr. Bkz. D Yorumu, 7. bas
k , 1922, s. 457 . )

1 0 ) rnein kk ocuklarda kendilerine e n yakn ki

ilere kar i ftdeerli t ambivalent )


duygusal tu
tumlar uzun zaman bir arada varln srdrr,
bunlardan biri kendisine kart br tutumu asla.

110

davurum.dan alkoymaya - alnaz.

Ama yine de

ikisi arasnda bir uzlamazln domas nleneme


di mi, ocuk obje deiikliine bavurarak iftdeer
li duygulardan birini bir yerde objeye kaydnr ve
uzlamazlk da

bylece zme

kavuturulur. te

yandan, yetikinlerde bir nevrozun geliim serve


ninden reniyoruz ki, basklanm bir itepi, muh
tevalar ben'de hakim eilim'e dpedz kart bilin
siz, hatta bilinli dlemlerde ( fantazyalarda l uzun
zaman varln srdrmesine ram.en, bu kartlk.
aalayp kap dar ettii itepiye

k.r Ben'in

harekete gemesine yol amamaktadr. Dleme < fan


tazya) kar Ben tarafndan hayli vakit r.r hog
ryle davranlmakta, nihayet normal olarak

duy

ykndeki bir art sonucu bir itepiyle Ben arasn


da btn komplikasyonlaryla bir

atma durumu

birden doup ortaya kmaktadr.


Geliim sreci ocuktan

olgun yetikine doru iler

ledike bireyin kiiliinde yava yava daha geni

blgeleri ierisine alan bir btnleme

C entegras

yon) gerekleir ; birbirinden bamsz yeerip by


m ayn

igdsel isteklerin ve ynelimlerin bu ki


grlr. Cinsel y aamda
da bunun benzeri bir olayla karlayor, btn cin
sel ig d leri n zamanla bir araya gelerek niha.l bir
genital rgtlenmeye gittiklerini hanidir renmi

ilikte bir araya topland

bulun.uyoruz. Cinsellik Kuranu zerine

c:-

Deneme

( 1 905 ) . te yandan, Ben'deki btnlemede de tpk

btnlemesindeki bozukluklara rastlanabile


herkese bilinen pek ok rnek ortaya koy
maktadr; szgelii Kitab- Mukaddes'e inanJ arn
yitirmeyen doabilimciler bu rneklerden birid ir ve
bu konuda daha baka rnekler
verebiliriz. Ben'
d e daha sonralan kendini aa vuracak ykm ba
kmndan eitli ih tim al l er psikopato lo j in in zel bil"
libido

ceini,

blmn oluturmaktadr.

11)

Bkz. :

121

Kr. : B.

Totem ve Tabm>.

Kraskovic jun. 'un

Die

Pysclologie der Kol-

111

lektivitaeten adl kitabyla sonundaki literatr. Hr

vata'dan evi ren : Siegmund von


1915.

Posavec, Vukuvor,

13) Bkz. Walter Moecle, Die Massen-und Sozialpsycholo


gie im kritischen berblick. Zeitschrift ffu paedagogische Pyschologie und experimentelle Padagogil<!
von Neuman und Schcihner, XVI , 1915 . .
14 l Cambridge, 19 20.
1 5 ) Mc Dougall, Will iam ( 1871 - 1936) ; Kuzey Amerika
l sosyolog ve psikolog ( . N.)
16)

Ins tincts of

the

Herd in Peace

and War,

London,

1916.
17) Ben Hans Kelsen'in < Imago VII/2,
1922 1 P..O rmal
ol.arak ince bir anlay ve keskin bir zeka eseri
eletirisinde savunduu gre karym, yani r
gtlenmi kitle ruhunu bu eit zelliklerle donat
mann. bu ruhun hipoztazlamas, yani birey deki
ruhsal olaylardan bir ba'mszln bu ruha mal
edilii anlamn tayaca kansnda deilim.
s Brngeilles, L'essence clu phenomene sacial : La sugges

tion Revue philosophique, XXV, 1913.


19) Tarda. Gabriel ( 1843 - 1904 ) ; Fransz syolou;
toplumda yknmein roln i nceleyen Le lois
L'imita.tion> ( yknme yasalar adl Ps-eriyle ta
nnd. ( . N.)
20

Hrstiyan d i n ehitlerinden; bir efsaneve gre sa


ocukken onu bir rman azgn sularndan kur
tarmtr.

21)

rnein Mc Dougall, Journal of Neuroiogy and


Psychopathology dergisindeki ( c. , say 1, mays
1920 ) A note on suggestion blkl y azd a bunu y ap
maye, alr.

22)

< Ek 1924) Ne yazk


kaln.tr.

112

ki, bu alma

bitirilemeden

23)

Nachmansohn,

Fr<'uds Libidotheorie vergliehen

mit
Zeitschr. f. Psychoanalyse . III,
1915 ; Pfister, ayn yerde VII, 1921.

der Eroslehre Pl atos

24)

Paulus < Saul) : Gney Anadolu'nun Tarsus kentinde


doup Bnyamin soyundan gelen ve balangta
Hnstiyanlarn amansz bir dmanyken, . . 33 y
lnda Kuds nlerinde bir vizyonla sa'run bir hava
risi durumuna yceltilerek Hrstiyanlarn safna ge
en Romal komutan. Hrstiyanla geiinden yak
lak 15 yl sonra hummal bir misyonerlik faaliye
tine koyuldu ve bu arada nasya ve Yunanistan'a
byk gezi yapt, ok sayda Hnstiyan cemaatinin
kurulmasn salad. 55 ylnda Romallar tarafn
dan yakaland ve 64 ylnda Roma'da ba kesilerek
idam edildi. Kendisine Hrstiyanln ilk tannbilim
cisi gzyle bakr. (. N . )

25)

Havari Paulus'un Korinth'teki Hrstiyan cemaatine


yazd ve ncil'de yer alan iki mektup. Birincisi . .
54 ya da 57 ylnda Efes'te, ikincisi 55 ya da 57 de
Makedonya'da kaleme alnd. ( . N.)

26l

Eer ben insan ve melek diliyle konusam da, bir


sevgiden yoksun bulunsaydm, n n ten bir ma
denden ya da ngr ngr bir zilden baka bir ey
olmazdm vd. Korinthlil.ere . mektup, bap 13 ( .N. >

. m

oturmu ( stabill ve yapay zellikleri kitlelerde bir


biriyle akyora benzemekte ya da sk bir iliki
ierisinde bulunuyo r gibi grnmektedir.

28>

Kriegsneurosen und Psychisches Trauma < Sava


Nevrozlular ve Psiik Travma) , Mnih 191 6. Bkz.
Vorlesungen, XXV.

30 > Amerika Birleik Devletleri'nin 27. bakan Thomas

Woodrow Wilson ( 1856 - 1924) Birinci Dnya Sava


'ru sona erdirmek ve eitli uluslar bir Birlemi
Milletler Topluluu ierisinde bir araya getirmekl
amacyla 14 maddelik bir bar plan hazrlad. Bu

113

maddeler zgrlk ve adalet ilkelerinden geri apta


kaynan alyordu. ( . N.
3 1 ) Avusturya oyun yazan ( 1813 - 1863 ; Judith adn
daki dram Nestroy tarafndan Judith uml Holofer

nes

ad ndaki bir parodiye konu yaplmtr. Holo fer

nes, Asur kral Nabukadnezar'n ba komutandr;


Tevrat' a gre, Bathulia'nn kuatlmasnda kentte,
yaa.yan Judith adndaki bir kz

tarafndan ka fas

kesilerek ldrlr. ( Q. N.)


32) Johann Ne stroy

Avusturyal oyun

( 1801 - 1862 ) ;

yazan ve oyuncusu ; eitli parodiler yazd.

33 l Kr. P.
1919)

Federn'in

< .

Die vaterlose Gf'sellschaft

N. )

< Viyana

adh eserinde lkenin babas roln o)nayan

otoritenin yk!nda."l. sonra ortaya

kan benzeri

ol aylara iJ.ikin aklamas.

34) Bir

yn kirpi souk bir k gn karlkl birbir

lerini starak, ayazda donup kalmamak iin birbir


lerine iyice sokulmutu. Gelgegelim,

ok gemeden.

biri tekilrin dikenlerini kendi vcudunda hi:::setti ;


bu da onla.n yine birbirlerinden uzaklatrd. Isnma
gereksinmesi onlar ne zaman birbirlerine yaklatr
sa, hep diken.erinin birbirlerinin vcuduna batma
snn oluturduu tatsz durumla

karayorlard.

Bylece bir sre musibetlerin biriyle tekisi arasn


da savrulup durdular, derken sonunda birbirlerinin
yaknlna en

bir uzaklk'.

ok katlanabilecekleri

kefettiler, bunun salad o\Z buuk


tind.D.er ister istemez. ( Parerga. ve

bir syla ye

Paralipomena, 2.

blm, XXXI. Benzetiler ve Pa.rabeller.)


Anneyle oUl arasndaki

kurulan

bensevi

( narsizm

zerine

ve daha sonra bagsterecek rekabetle sar

sntya uramayp cinsel obje seimine geile

bi

gllk kazanan iliki, belki burada aynca C istis

nal) bir

durum oluturabilir.

35) Bu yaknda < 1920) yaynlanan.

zips ( Haz
1 14

Jenseits des Lustprin

lkesinin tesinde ) adndaki bir yazmda

s evgi ve nefret kartln varsayunsal bir y a am ve

lm igds kartlna balamaya

ve cinsel i.,

gdleri yaam igdlerinin en saf temsilcileri ola


rak gstermeye altun.
36>

Bkz. Zur Einfhrung des Na!'Zissmus, 1924.

37> Bkz. Cin.sellik Kuram

Deneme ve

zerine

Abraham'n Libido'nun En Eski Preg enit al

Geliim.

Evresi zerinde Aratrlar t Uluslararas Psik ana


liz Dergisi, IV, 1916 ve yine ayn yazann Psikanali
ze Klinik Katklar (Uluslararas Psikanaliz Kitapl

c. 10, 1921.

38) Markuszewicz, Beltrag zum autistischen D enken bei


Kmder,

( ocuklard a Otistik Dn zerine) , U

luslararas Psikanaliz

D ergisi, VI., 19-20.

39) H zn ve :Melankoli, N evrozlar retisi zerinde Ya

z l ar Topluluu. v. Dizi, 1918.

401 Bkz. Zur Einfhrung des Narzissmus, 1924


41 ) Pat-0lojiden aldmz bu rnekle rle

zdelemenin

( identi fikasyonl i yzn tm boyutlaryla aydnl

a kavuturamadmz, dolaysyla kitleseJ

oluum

bilmecesinin bir parasn el srmeden br.ktmz


pekfila b ilmekteyiz. Bunun iin -Ok daha kkl ve
geni bir analize bavu rulmas gerekmektedir. z
delemeden kalk an bi r yol yknm e d en geerek.
bizi ya:.:r:.t b irli i ne , baka bir
dey ile dier bir
ruhsal yaam karsnd a ksaca bir tutum taknma
'

'

mz sa}.ayan mekanizmann

anlalmasna gtr

mektedir. Aynca, varolan bir zdelemenin .davu

rumlannda da aydnlatla c ak daha

bulunmaktadr. Bu tr

birok noktalar,

br zdelemenin sonucl a nn

dan biri de, zdeleilen kiiye kar saldry ( ag

ressiyon) amalay an davranlar snrlamas, zde

leen kiinin zdeleilen kiiyi kollayp ona yardm


elini uzatmasdr.

rnein,

Klan'larn

temelinde

sakl y atan bu e i t zdeiemeleri inceley en Robert


son S mi tl. bunlarn ortak bir nesnenin klan y ele -

115

rince benimsenmesinden ileri geldii ( Kinship a.nd


Marriage, 1885 ) , dolaysyla hep beraber

yenen bir.
yemekle de yaratlabilecei sonucuna varmtr. Bu
zellik, benim byle bir zdelemeyi Totem ve Ta
bu'da insan soyunun en eski tarihi konusunda orta
ya att lm konstrksiyon'a balamam mmkn kl

maktadr.
42 ) Bkz. Cinsellik Kuram zerine Deneme.
43 ) Sevi Yaamnn Genel Olarak Hor Grlmesi zei
ne; S ammlung, 4. Folge, 1918.
44) Bkz. D retisine likin 1\Ietafizik Ek, Sammlung
kleiner Schriften zur Neurosenlehre, vierte Folge,
1918. Ancak, enine boyuna bir tartmay gerektiren
byle bir eki d yorumuna eklemenin yerindelii
zerinde hakl olarak kukuya kaplabiliriz.
45) W. Tro tte r Instincts of the Herd in Peace and W ar.
,

Londra 1916, ikinci bask.


46l Bkz. benim Haz lkesinin tesiide

(Jenscits

des

Lustprinzips) adl yazm, 1920.


47 ) Aristoteles'in politik adl eserinde geen bir deyim.

48) Amerikal Psikolog; Freud'a

hararetle ka:

kt.

( . N. )
49 ) Bkz. Psikanalize Giri Dersleri, Korku zerine XXV.
ders.
50) Totem ve Tabu, 1912/ 1913, Imago dergisi ( lkeller
le Neurotiklerin Ruhsal Yaamnda Baz Pa.ralellik
ler , Kitap halinde 1923, 4. bask.
5 1 ) zellikle daha nce insann genel karakteristiine
ilikin yaptmz aklamalarn, ilk insan topluluU
iin de geerli olmas gerekiyor. Bireyin iradesi fazla
gszd, eyt,eme girimeyi gze alamadL Kolektif
drtler dnda hi bir drt doUp ortaya 1kam
yordu ; ortak bir irade vard yalnz, tek tek iradeler-

1 16

den sz alacak gibi deildi. Tasarlar kitle ieri


sinde genel bir yaygnlk gsterdiinin alglanmasy
la gllk kazanmad sre, isteme dnmeyi g
ze alamyordu ve tasarlardaki bu gszln me
deni, kitledeki ortak duygusal balanmn gcn
den ileri gelmekteydi ; ama, yaam koullannn ayn
oluu ve zel mlkiyet hakknn yokluu da birey
lerdeki ruhsal eylemlerin birmekliini belirleyen
faktrlerdi. - ocuklarla askerlerde
farkedilecei
zre, kartsal gei:eksinroelerde de bir ortaklk gz
lemlenebilmektedir. Bu bakmdan bir tek gl istis
na var ki, o da cins1 mnasebet eylemidir , ad geen
eylemde nc bir kiiye en azndan yer yoktur, en
iyi ihtimalle byle bir kii eza verici bir bekleyie
mahkm edilir. Cinsel gereksinmenin ( cinsel doyum)
srseUie kar tepkisi iin aaya baknz.
52 ) rnein, babalar tarafndan

kovulmu, babalarn
dan ayn yaayan oullarn birbileriyle zdeleme

den homoseksel obje sevgisine geerek,

babalarn:

ldrmek iin gerekli zgrle kavutuklarn kabul


edebiliriz.
53) Das Unheinliche.
.

Imago, V

( 1919l .

54) Bkz. Totem ve Tabu ve burada ad geen kaynaklar.

deimeden kalan
55) Denein kendisi bilinli olarak
ve ilgin bir yan bulunmayan al,glarla oyalanrken,
bilinaltnn tn dikkatini ipnotizr zerinde topla ...
masnn bir ei psikanalitik tedavi kapsamna giren
olaylarda karmza kmakta ve imdi burada ze
rinde durmamz hakl gsterecek kadar bir nem
tamaktadr. Her analiz srecinde hasta en azndan
bir kez, aklna gerekten artk bir ey gelmP.diini
ileri srer. Serbest armlar duraklar ve bunlar
harekete geirmek iin bavurulan teviklerin hi bir
yarar salamad anlalr. Arkas b1rak1lmaz, di
retilirse, hasta o anda aklnn, tedavinin yrtl
d salonun penceresinden grnen manzwada y a
da karsndaki duvar:. kapl.yan katta ya cta ta-

117

vandan sarkan gaz lambasnda o duunu itiraf eder.


Hemen buradan anlalr ki, hasta artk bir aktanm
( rapport) havas i erine girmitir;
henz bilinsiz
dnceler h astann dikkatini kendi zerinde top
lmt1 r ; kendisine ierisinde
bulunduu durumla.
ilgili bir aklama sunulur su.."1.ulnaz, akh gelimler
deki duraklayn ortadan kalkt grlr
56\ Ferenczi , eyanstm ve Aktarm { Introjektion und,

bertragun g i , Psikanalitik ve Psikopatolojik Ara


trlar yll, 1, 1909.
57 \ Bu bmdeki irdelemelerin bizi Bcrnheim'n gr

nden ipnotizma konusundaki o eski safdil gre


gtrdn belirtmeye deer bir nokta bulmak
tayz. Bernheim'n kansnca btn ipnotik olayla
rn kayna telkindir, ama telkinin kendisi Bemhe
im'da aklanmaz bir nitelik tar. Bizim vard mz
sonuca gre, telkin ipnotik durumun parasal bir
belirtisidir ve ipnotik durumun kendisi ise, insanlk
ailesinin Dk tarih ncesi yaamndan kalp, bireyle
rin bilinaltnda varhn srdren bir yatknlkla
c ctispozisyon > pekfila aklanabilir.
58\ Psikanaliz Ylh, IV, 1924, Sammlung kleiner Sch

ri ften zur Neurosenlehre, 4. Fol,ge.


59 ) Riiziin ve ;\lelankoli

Trauer und Melancholie ) , In


temationale Zeitschrift fr Psychoanalyse, IV, 1916/
1918, Sammlung der kleiner Schriften zur Neurosen
lehre, 4. Folge.

60) Totem ve Tabu.


61 ) Trotter geriye itimi sr igdsne balar. Zur Ein

fhrung des Narzismus adl yazmda ideal oluumu


nun Ben asndan geriye itimin kouludur demi
sem, bu bir elikiden ok, bir baka davu rtt m tar
zna yaplm bir eviridir.
62)

Kar: Abraham, Ansaetze


forschung und Behandlung des manisch - depressi-

118

ven Irreseins usw, 1912, in Klinische


Psychoanalyse 1921.

Beitrage

zur

63)

Daha yerinde bir deyile, 'ou sulama ve saldrlar


bireyin kendi Benine kar ynelttii sulamalar ge
risinde sakl yatmakta. bu sulamalar melanklikle
rin z sulamalarn karakterize eden bir salamlk,
dayanklk ve yadsnmazlkla donatmaktadr.

-64)

Aadaki satrlar Otto Rankl.a bir fikir alveriinin


< Rkz. Die
etkisi altnda domu bulunmaktadr.
Don Juan - Gestalt, Imago, VIII, 19Q2 ; daha sonra
kitap ha,linde kmtr, 1 924.

65)

Kr. Hans Sachs, Gemeinsame Tagtraume, Aut-Orafe


rat eines vortrages auf dem VI. Psychoanalitischen
Kongress im Havag, 1920. Internationale Zeitschrift
tr Psychoanalyse, VI, ( 1920) ; sonradan kit:.p ha
linde yaynlanmtr. (Imago - kitaplar, c. 3 l .

ti6 ) Bu ksa anlatmdaki dnceleri pekitirmek n


efsane, mit-0loji, masal, ahlak tarihi gibi malzemeye
bavurulmaktan btnyle vazgeilmitir.
67)

D manca duygular phesiz biraz


bir yap gstQrmektedir.

68)

Bkz. ber die allgemeins1e Ern.iedrigung ries Liebes


lebens, 1912.

daha aprak

ti9 ) Bkz. Totem ve Tabu ; Tabu ve iftdeerlilik adndaki


2. blmn sonu.
70)

Cinsel

Kuram, 5.

bask,

1922,

s. 96

1 19

K itapta gecen baz kavra m l a ra i l ik i n


aklama l a r
a potiori :

U}t. ou nlukla.

Ben - ideali :

Ben'in idealizasyonu

olan narsizm ve anne-baba,

onlarn yerini tutan kiiler ve kolek.tif ideallerle zdelemelerin


kaynamasndan doan bir kiilik mekanizmas; znenin ken
disine yaklamaya al t rnek. B en - ideali kavram Freud'da
eitli zamanlarda eitli anlam larda k u llanlmtr. 1 91 4'de ka
leme alna n Zur Einfohrung des Narsissmus"da ( N arsizme
G iri) bu kavram Freud tarafndan g ncel (aktel) ben'i ve
onun etkinl iklerini kiiliin geliimi srasnda domu bir i d eal

ben'i lt alp buna gre deerlendiren ruhsal bir mekanizma


d iye gsterilir. insann kendi ideal i olarak da yanstt ey,
ocuklukta kendisini kendisine ideal ald narsizmin zamanla
kaybolup gidiinin yerine geer. Das leh und das Es'te
( 1 923) ben ideali ile st-ben e anlaml kavramlar gibi k u l
lanlr. D i er baz inceleme ve aratrmalarda ben-ideali kav
ram st-ben ierisinde, st-ben fonksiyonlarnn bir paras
diye gsterilir. Massenpsychologie und leh Analyse adl
aratrmada ise ben - idea l i ben'den ak seik ayrlarak n
plana karlr.

D lem :

Fantazya; Freud pek somut b i r a n latmla dlemi tabii

park a

benzetir.

Yersel

(topolojik)

bakmdan

ilkel hazza

ynelik ben ile ilerdeki reel ben arasnda bir yere oturtur.
H azza ynelik ben'de alglama henz davranlardan ayrl
mamtr. Bu dnemde ho vt ho ol mayan> kartlna
gre yarglara varlr. Zamanla dn yeteneiyle donatlan

reel ben algyla davran arasna yeni bir ilke yerletirir;


bundan byle doru ve yanl > kartlna gre yarglara
varlr. Ancak bu gereklik ilkesinin al maya balamas, eski
haz ilkesine sunulan bir

taviz sonucu olur :

yetenein i n

ayrlarak

bir blm

haz

Yeni dnme

ilkesi nin

buyruuna

sunulur, yani gerekl ik i lkesinden karlr. B u ayrlan para


da dlemlerde bir davurum

salar kendine. Daha ocuklarn

oynadklar oyunlarla,

yani mantksal yarg gucunun geli

mesinden nce balar dlemleme ve sonradan g ndz dlerin


klnda varln srdrr.

Gereklik Kontrol

Ben'de varolup, bi reye d dnyadan gelen

uyarlar kendi i d nyasna ba l uyarlardan ayrma olana


veren, dolaysyla onun kendi tasarlad eyle alglad eyi
birbidne kartrmasn nleyen ve bylece onu hallsinasyon
durumlarna srklenmekten a l koyan bir mekanizma.

Heterogen : Ayn trden.


Homogen : Ayn trden.
ll zyon :

Duygu aldan; gerek bir nesnenin duyular zerindeki

izlenimlerinin yanl deerlendirilmesi; hallsinasyon, yalanc


hallsinasyon gibi bir duygu yanlsamas. Alglamada reali
tedeki fziksel olaylar salt bir nesnellik ierisinde kayda gei
rilmez, olaylar srekli deitirmelere konu yaplr, kimi dzeltim
ve btnlemelerden geiril i r, rnein

okunan

bir kitaptaki

kimi dizgi yanllarnn frna varlmamas bu yzdend ir. Ama


a lglamalarda bavurulan deitirmeler, rnein bir alln
yrtc hayvan olarak grlmesi gibi znede yanl bir bilgi
ya da yan l bir yarg n n domasna yol ayorsa. gerek
anlamda

bir illzyondan sz alr. Nedenleri znel ya da

nesnel olabilip, btn normal i nsanlarda . zaman zaman g

rlebilir. Ancak, d koullar bir dzeitme olanai salyor da,


biry daha nce kapld illzyonda bir dzeltmeye bavur
m uyorsa. il lzyon patolojik bir zellik kazanr. B u n u n sonucu
hallsyonlar ve hezeyanlar doabilir.
Kast :

Eskiden H i ndistan'da, ran'da, M sr'da ve Japonya'da g

rnen ve bugn de Afrika ' n n birok yerlerinde ve Kzlderi


li lerde rastlanp meslek temelinden ve dier baz nedenlerden
kayna n alan halk gruplar. Etnolojik, dinsel ve mesleksel
ayrlklarla says gn g etike artan kastlardan her birinin
yemek ve temizlik bakmndan kendine zg kurallar, evlenme
bakmndan ken d i n e zg yasalar vardr.

Kollektif : Lat. Ortak.


Majik : Yu nanca magela (by, sihir) szcnden gelmektedir.
Trke kar l :

sihirsel. Maji (sihir). doal c;oarelerin yar

dmna bavurmadan nesneler, insanlar, hatl! cinler ve ruhlar


zerinde etki yapabilmek iin bavurulan esrllrengiz g.

il

M ajik : Sihirsel.
Narsizm : Terim b i r Yunan efsa nesinde suda hayalini grerek
kend i kendisine ak olan ve aknn bir trl gereklemeyi
inden tr ca nna kyan Narkissos'tan kaynan almaktadr.
ocu u n yaamnn erken dneminde l ibidosuna kendi ben'
ini obje setii primer (birincil), ve bireyin d objelerden
l ibido yklemlerini gerin geri ekip alarak kendi B'nini libi
dosuna obje yapt sekunde (ikincil) narsizm olmak zere
ikiye ayrlr. Primer ve sekunder narsizm deyimleri gerek psi
kanaliz l iteratrnde, gerek Freud'un kendi eserlerinde de
iik anlamalara konu yaplm ve yap l maktadr. Freud bir
yazsnda (Zur Einfhrung

d es

Narsissmus, 1 91 4 ) se

kunder narzismi izofrenik narzism yerine kullanr, li bidosal


obje y<inelim leriyle doan narsizmi sekunder narsizm olarak
anlamak gerektiini bu narsizmin

deiik etkiler tarafndan

akln yitirmi bir primer narsizm temeli zerinde yksel


d i i n i belirtir. Freud iin sekunder narsizm yalnz ar geriye
don (reg resyon ) durumlarn deil, ayn zamanda znenin
srekli bir yapsn oluturur. Bir kez ekonomik adan obje
ynelimleri ben ynelimlerini ortadan kald rmaz, bu yoldan iki
ynelim eidi arasnda energetik bir denge salanr, topik a
dan ise ben ideali asla ortadan kaldrlamayan narsistik bir olu
umdur. Primer Narsizm'e verilen a n la m deii k yazarlarda
birbirinden hayli ayrlmaktadr. Burada ocuksa! ( infanti l ) l i
bidonun varsaymsal bir dnemi tan mlanmaya all makta,
eitli aratrclar arasndaki ayrlklara da byl; bir durumun
a n latm, zaman bakmndan belirlen mesi yol amakta, hatta
baz yazarlar tarafndan varl bile tanma konusu yaplmak
tadr.
Freud'da perimer narsizm'le genel

olarak ilk narsizm, yani

ocuun daha d objelere ynelmed ii ve kendi kend ini sevi


objesi yapt narsizm anlatlr.

Byle

bir durumun oluum

a n titizlikle belirlenmek isten i rse, Freud'da bile birbirinden


sapma gsteren aklamalara rastlanr.

1 91 0 - 1 91 5 alma

dneminde bu durumun oluu m u n u Freud ocuksa! yaamn


balangcndaki otoerotizmle sonraki obje sevgisi arasna yer
leti rir. Bir baka aklamada ise Freud yerel (topik) bakmdan
primer

Narsizm'i, yaamn

ben'in o l uumundan nceki bir

durumu ve rahim i yaa m da b u n u n modeli diye gsterir;


otoerotizmle (bensevi) narsizm arasndaki ayrm da bylelikle

ili

ortadan kalkar. Bugn psikanalitik dnde, primer narsizm'le


ilgili son gr daha ok benimsenmektedir. Ancak byle
bir gre kar iki itiraz yneltilebilir. Birincisi terimle i lgilidir.
Primer narsizm teriminde,

narsizm deyiminin etimolojisinin

gerektirdii ayna i l ikisi gozden rak tutulmaktadr. te yan


dan, primer narsizm terimi objesiz diye tanmlanan bir dnemi
a n latmaya elverili deildir. kinci itiraza gelince, gerek a
sndan ocukta byle bir dnemin varl pek phelidir;
kimi yazarlara gre st ocuunda daha batan beri obje
ynelimleri, yani

primer bir obje sevgisi bulun ur.

Melanie

Klein'a gre ocukta narsistik bir dnemden sz alamaz.


nk daha bandan beri ocukta obje ynelimlerine rast
lanr, dolaysyla ocukta ancak libidonun ie aktarlm ob
jelere dn diye tanmlanacak narsistik durumlar sz ko
nusudur.

Otistik ( benynelik) d n , otizm :

B ireyin evresi ni pek dik

kate almakszn kendi istekleri dorultusunda dnp dav


ranmas, u ya da bu tutumu benimsemesi.
ve

olaylaryla

evrenin

gz

Kart :

nnde tutulduu

Nesne

gereksel

dn' dr.
zdeleme :

dentifikasyon ; bilindnda kendi ahsn bir ba

kasnn ahsyla bir tutma, yabanc bir ki.yi dn, ve dav


ran biimleri bakmndan kendine bir model olarak benim
s:me.

Panseksalizm : T. tmci nsellik; insanlarn tm davranlarn cin


sellikle aklayan reti. G n m zde byle bir retiyi ben i m
seyen b i r psikanaliz ekolbulunm amaktadr. Freud,t mcinsellikle
psika naliz arasnda bir ilikinin varl n itenlikle yadsmtr.

Psikonevrozlar :
yaantlardan

Subli masyon :

Ru hsal nedenlere dayanan ve kayna n gemi


alan

bir

nevroz

eidi.

Ult. sublimo=yukar kaldrmak, yceltmek, T. y

celtme; Freud tarafndan psikanaliz diline sokulan bu terim,


uygarln bireyleri cinsel igd doyumlarndan vazgemelere
zorlamas karsnda cinsel igd amacnn cinsel olmayan
ve toplumsal bakmdan benimsenmeye elverili bulunan daha
yce bir a maca dntrlmesini anlatr. Freud'un varsay
mna gre, sanatn, bilimin, her trl ialin, yaratc ve d
nsel etkinliin kayna n yceltmede aramak gerekir.

iV

BOZAK YAY I N LA R l ' N DAN I KA N ESERLER

(2. Bask)

1 . ASA BYETTEN K U RTULU N


Yazan D . Harold Fink

2.

AG DA AVU STU RYA EDE BIYATI ANTO LOJ ISl1 5. TL


Hazrlyan B. Arpad

nsz H . E. Kasper

3. G E N T R LESS
Yazan Robert M usil

4.

1 5.

1 O. TL.

Trkesi Kamuran ipal

F R E U D ve PS KANALZ
Yazan Sigmund Freud

1 5. TL.
Trkesi Kamuran ipal

6. O C U KTA OY U N LA TEDAV
Yazan Hans Zulliger

7.

1 5. T L.

Trkesi Kamuran ipal

A M AT R PSi KANALZ
Yazan Signund Freud

TL.

Trkesi Kamuran ipal

P N OTZ M A ve TELK i N LE TEDAVi


Yazan Prof. Dr. Alfred Brauchle

5.

1 5. TL.

Trkesi Meh met Mahir

1 0. TL.
Trkesi Kamuran ipal

8. Di l imizde l<ullanlan FA R S A Szckler ve Anlamlar


6. T L

Hazrlayan Suat lsmail G R KAN

9.

PS KANALZ N ED i R
Yazan Sigmund Freud

25. T L .
Trkesi Kamuran ipal

1 0. O C U KLAR I M IZ I N KO R K U LA R !
Yazan H a ns Zulliger

1 5. TL.

Trkesi Kamuran ipal

1 1 . EVL L KTE C N S E L U Y U M S UZLU K


Yazan Michael Courtenay

1 2. EYU B
Yazan Joseph Roth

1 5. TL.
Trkesi Burhan Arpad

1 3. KTLE P S iK O LOJS
Yazan Sigmund Freud

25. TL.

Trkesi Mehmet Mahir

1 5. TL.
Trkesi Kamuran ipal

B O Z A K Y A Y I N E V
Divanyolu, B i kiyurdu Sk. 1 2 A, 8, C.
Kitap isteme adresi ;
P. K. 53 B EB EK - I STA N B U L
Genel Datm :
BATE - Bayi l i k Teki lSt

Caalolu - l stanbul

You might also like