Professional Documents
Culture Documents
1
Hep fesad işlerime,
Estağfirullah tövbe
Yaman teşvişlerime,
Estağfirullah tövbe
Gözümün baktığına,
Gönlümün aktığına
Kulağım duyduğuna,
Estağfirullah tövbe
Dilimin gıybetine,
Nefsimin lezzetine
Hep azam lezzetine,
Estağfirullah tövbe
2
Nefs bendine tutuldum,
Şeytana esir oldum
Her hata ki ben kıldım,
Estağfirullah tövbe
Eşrefoğlu Rumi’nin,
Şol çok günahlarının
Kefaretidir anın,
Estağfirullah tövbe
Arzu yılanlarının,
Canları soktuğunun
Tiryaki ol avunun,
Estağfirullah tövbe
İlacı ol avunun,
Estağfirullah tövbe
***
3
Ey hevasına tapan,
Tövbeye gel tövbeye
Hak’ka tap Hak’tan utan,
Tövbeye gel tövbeye
Gör bu müekkilleri,
Yazarlar hayr-u şerri
Günahdan olgıl beri,
Tövbeye gel tövbeye
Ey miskin âdemoğlu,
Usan tutma âlemi
Esmeden ölüm yeli,
Tövbeye gel tövbeye
4
Ölüm gelecek naçar,
Dilin tanını şaşar
Erken işini başar,
Tövbeye gel tövbeye
5
Eylemişiz bîhad günâh yâ Rabbi estağfîrullah
Derdime derman yâ İlâh yâ Rabbi estağfîrullah
6
Seherde açılan güller hürmetine
Zikrinle dönen diller hürmetine
Rükuya bükülen beller hürmetine
Hacalet narına yakma ya Rabbi!
Yolunda kaim kullara bağışla
Rızana giden yollara bağışla
Arşına açılan ellere bağışla
Cahimin içine sokma ya Rabbi!
Secdeye kapanan başlar hürmetine
Aşkınla sızlayan döşler hürmetine
Gecelerde dökülen yaşlar hürmetine
Gazabınla bize bakma ya Rabbi!
Uhud’da yarılan yüze bağışla
Miraç’ta gören göze bağışla
O anda geçen söze bağışla
Sırat’tan aşağı dökme ya Rabbi!
Cemi peygamberlerin canı hürmetine
Ciharı yar-ı Güzin’in dini hürmetine
Uhud şehitlerinin kanı hürmetine
Suçlarımızı başa kakma ya Rabbi!
Muhammed Mustafa’nın (SAV) özüne bağışla
Fatımatüz Zehra adlı kızına bağışla
Yetim yetemanın yüzüne bağışla
Huzurunda boynumuzu bükme ya Rabbi!
Kur-an’ı kerimde geçen kelam hürmetine
Mekke Medine’deki âlem hürmetine
Arş kürs levhü kalem hürmetine
Sualde fazla sıkma ya Rabbi!
İsmi isminle bir yazılana bağışla
Din uğrunda kan döken gazilere bağışla
Kerbelada can veren kuzulara bağışla
Dinsizlerle nara sokma ya Rabbi!
***
7
Ey rahmeti bol pâdişâh
Cürmüm ile geldim sana
Ben eyledim hadsiz günah
Cürmüm ile geldim sana
8
Hiç sana kulluk etmedim
Rah-ı rızana gitmedim
Hem buyruğunu tutmadım,
Cürmüm ile geldim sana
9
Salihlerin yoldaşı,
La ilahe illallah
Âşıkların haldaşı,
La ilahe illallah
Mü’mine veren iman,
İmanda sabit kılan
Günahlarını yuyan,
La ilahe illallah
Belaları def eden,
Masivadan kad eden
Hicapları ref eden,
La ilahe illallah
Cehennemden kurtaran,
Cennette sefa süren
Hak cemalini gören,
La ilahe illallah
Endişesi Hak ola,
Gönlü nur ile dola
Mahşerde diye gele,
La ilahe illallah
Şol demki göçe canı,
Lagaf durur nişanı
Çürümeye hiç teni,
La ilahe illallah
Abdulkadir sultana,
Yapış inan Kur-an’a
Yetiştirir yezdana,
La ilahe illallah
Ey Fuadı fikreyle,
Bu niğmete şükreyle
Daim Hak’kı zikreyle,
La ilahe illallah
***
10
Taştı rahmet deryası
Gark oldu cümle ası
Dört kitabın manası
La ilahe illallah
Kitaplarda yazılıdır
Gönüllerde gizlidir
Söylenecek söz budur
La ilahe illallah
Cennet’ten çıktı Adem
Dünyaya bastı kadem
Bunu der idi her dem
La ilahe illallah
Erenlerin kılıcı
Arşa çıkar bir ucu
Her dertlerin ilacı
La ilahe illallah
Budur esmanın hası
Siler kalplerden pası
İsmi azam duası
La ilahe illallah
Gönüllere yol eder
Dağı taşı kül eder
Sultanları kul eder
La ilahe illallah
Güneş burcundan doğar
Aleme rahmet yağar
Hak’kın birliğin över
La ilahe illallah
Yunus da bunu dedi
Yanar yürek aşk odu
Mevlanın güzel adı
La ilahe illallah
***
11
Ey derde derman isteyen
Gel halkayı tevhide gir
Sıdkıyle canan isteyen
Gel halkayı tevhide gir
Ko gafleti Kuddusiya
Zikri Huda et daima
İster isen vaslı lika
Gel halkayı tevhide gir
12
İnkârı ko ikrara gel
Ağyarı terket yâre gel
Bülbül gibi gülzara gel
Gel halkayı tevhide gir
13
Semadan sırrı tevhidi
Duyan gelsin bu meydane
Derun içre bu gün Allah
Diyen gelsin bu meydane
14
Her kim der ise daim
La ilahe illallah
Gönlünde dura kaim
La ilahe illallah
Aldatmaya şeytan
Munisi ola Rahman
Hem kurtariser iman
La ilahe illallah
15
Her imkânda bu kelam
Devam et sabah akşam
Eder sana da selam
La ilahe illallah
Hz. Muhammed’in
Cümle Nebi Mürselin
Ettiler bunu telkin
La ilahe illallah
16
Abdulkadir sultanım
Hayri Baba’dır Şahım
Affet beni Allah’ım
La ilahe illallah
17
Hak’ka aşık olanların
Daim işi tevhid olur
Terki siva kılanların
Daim işi tevhid olur
18
Görerek dost cemalini,
Göçer illallah diyenler
Kalbine tevhid nuru
Saçar illallah diyenler
19
Allah’ımın adıdır illallah
Sancağında asılıdır illallah
O Rab’bimin adıdır illallah
Mühüründe basılıdır illallah
20
Aşkınla çak olsa bu ten
Yine ben illallah direm
Yansa kül olsa bu beden
Yine ben illallah direm
21
Allah diye diye deryaya daldım
Aradım deryayı kalbimde buldum
Çok günah işledim ben pişman oldum
Gel Allah’a yürü yol kapanmadan
Gel Allah’a yalvar göz kapanmadan
Zikreyle Mevla’yı dilin durmadan
22
Mevlam bana ver aşkını
Hayranın olayım senin
Bülbül gibi gülşeninde
Nalanın olayım senin
23
Gel Hakkı çok zikredelim isimini hem vird edelim
Leyl-ü nehâr halvet edip aşkiyle tevhîd edelim
24
Aşkınla yak kül et beni
Tek bulayım Mevlam seni
Çiğnet yüzüm yol et beni
Tek bulayım Mevlam seni
25
Affet isyanım benim,
Halim yaman Allah’ım
Ref et nisyanım benim
Medet aman Allah’ım
Halim yaman Sultanım
Affına güvenirim
Kapında dilenirim
Kovsan yine gitmezem
Medet aman Allah’ım
Halim yaman Sultanım
Ümmet et Habibine
Gönüller tabibine
Rahmeyle garîbine
Medet aman Allah’ım
Halim yaman Sultanım
26
LA TAKNATU buyurdun
Rahmetinle doyurdun
Kullarına duyurdun
Medet aman Allah’ım
Halim yaman Sultanım
27
Aşıkı yezdan, der Allah Allah
Talibi irfan der Allah Allah
İnsi Cin daim, kullukta kaim
Vahşi behayim, der Allah Allah
28
Aşıkı didar,
Allah Allah de
Dağılsın keder,
Allah Allah de
Dünyaya dalma,
Ölmüyom sanma
Gece uyuma,
Allah Allah de
Artır vermeni,
Söyle derdini
Terket yurdunu,
Güven Allah de
Haksızlık etme,
Kem yola gitme
Allah’ı unutma,
Güven Allah de
Dilin durmadan,
Rab’bin sormadan
Kabre girmeden,
İnan, Allah de.
***
29
Bihamdilillah derim Allah
Alup aklımı fikrullah
Hamdilillah derem Allah
Alup aklımı fikrullah
Salâtullah, selâmullah
Aleyke ya Resulullah
Dilimde zatın esması
Bana üns oldu zikrullah
Salâtullah, selâmullah
Aleyke ya Resulullah
Ben ol pervaneyim
Cemalin şem’ine yandım
Yanuben küllü kül oldum
Beni mahvetti aşkullah
Salâtullah, selâmullah
Aleyke ya Resulullah
Bu tevhidden murad ancak
Cemali zata ermektir
Görünen kendi zatıdır
Değildir sanmaki gayrullah
Salâtullah, selâmullah
Aleyke ya Resulullah
Gönül ayinesin sofi
Eğer kılar isen safi
Açılır sana bir kapı
Ayan olur cemalullah
Salâtullah, selâmullah
Aleyke ya Resulullah
Şems-i Tebriz bunu bilir
Ehad kalmaz fena bulur
Bu alem küllü mahvolur
Hemen baki kalır Allah
Salâtullah, selâmullah
Aleyke ya Resulullah
30
Şol Cennetin ırmakları
Akar Allah deyu deyu
Çıkmış İslam bülbülleri
Öter Allah deyu deyu
Ol Allahın melekleri
Daim tesbihte dilleri
Cennet bağı çiçekleri
Kokar Allah deyu deyu
Altındandır direkleri
Gümüştendir yaprakları
Uzandıkça budakları
Biter Allah deyu deyu
31
Ne dilersen Hak’tan dile
Kılavuzla gir bu yola
Bülbül aşık olmuş güle
Öter Allah deyu deyu
32
Ey Allah’ım beni senden ayırma
Beni senin didarından ayırma
33
Ezelden aşkınla Allah
Ben yane geldim
Cemalin şem’ine Allah
Pervane geldim
34
Allah diyelim daim
Mevlam görelim neyler
Yolda duralım daim
Mevlam görelim neyler
35
Ne zaman anarsam seni
Kararım kalmaz Allah’ım.
Senden gayrı gözüm yaşın
Kimseler silmez Allah’ım.
36
Cana cefa kıl ya vefa,
Kahrın da hoş, lutfun da hoş
Ya dert gönder ya deva,
Kahrında hoş, lutfun da hoş.
Ey padişah-ı lemyezel
Ey kadir ü Hayyü ezel
Ey lutfu çok, kahrı güzel
Lutfun da hoş, kahrın da hoş!
37
Alma tenden canımı
Aman Allah’ım aman
Görmeden cananımı
Aman Allah’ım aman
Aşıkım Muhammed’e
Ol Râsûl-i emcede
Koyma beni hasrete
Aman Allah’ım aman
38
Yandım Yakıldım ben nar-ı aşka,
Andelib oldum gülzarı aşka
39
Hannan Allah Mennan Allah,
Her dertlere derman Allah
Salatullah Selamullah
Aleyke Ya Rasulallah
40
Can-ı gönülden seversen,
Yalvar kul Allah’a yalvar.
Maksuda ermek istersen,
Yalvar kul Allah’a yalvar
41
Bunca yıldır bir hiçliğe
Gittim sana geliyorum
Yeter artık döne döne
Bıktım sana geliyorum
42
Mevlam sana ersem diye,
Aşka düşen pervaneyim
Cemalini görsem diye
Aşka düşen pervaneyim
43
Durmaz yanar vücudum Allah,
Bizleri de mahrum eyleme Allah
Sensin benim maksudum Allah
Bizleri de mahrum eyleme Allah
44
Gelin Allah Diyelim,
Kalpten pası silelim
Alemler seyredelim
Allah Allah dedikçe
45
Bilirim bende sensin Allah’ım,
Can ile tende sensin Allah’ım
Ey dertlere derman, Ey Gani Sübhan
Geç günahımdan aman Allah’ım
46
Sarıçiçek hazan olur,
Allah! diyen güzel olur
Aşk ile Allah! diyenin
Günahları gazel olur.
47
Dağlar ile taşlar ile
Çağırayım Mevlam seni
Seherlerde kuşlar ile
Çağırayım Mevlam seni
48
Ömrün bitirmiş viranemiyem
Aklın yitirmiş divanemiyem
49
Aşık oldum ben Allah’ın adına
Doyamadım lezzetine tadına
Şimdi girdim erenler meydanına
Bana Allah gerek cihan kâretmez
Benim gönlüm didar ister, eylenmez
50
Cümle âlemi Yaradan
Kaldır perdeyi aradan
Binbir ismin hürmetine
Göster cemalin Yaradan
51
Ya Rab haberin nerden alayım,
Bir kamil mürşide varayım
Hak’kın yoluna kurban olayım
Bir anda sabah olmaz ebeda
Gözüme uyku girmez ebeda
Gönlüm teselli bulmaz ebeda
52
Tecelli-i cemal ister,
Gönül eğlenmez aldanmaz,
Teselli-i visal ister,
Gönül eğlenmez aldanmaz.
Ne dünyada, ne ukbada,
Gönül bir özge sevdada,
Dem be dem fikri Mevla’da,
Gönül eğlenmez aldanmaz.
***
53
Sabahtan yüzümü yere,
Sürem Allah Allah deyu
El bağlayıp divanına
Duram Allah Allah deyu
Aşıkların yollarını
Severem hep dillerini
Aşk bağının güllerini
Derem Allah Allah deyu
54
Hemen Allah diyor âşık kulların,
Gayet ince gider senin yolların
Kırıldı kanadım kaldı kollarım
İlle cemalini göster ya Rabbi
Aman cemalini göster Allah’ım
Hu diyen canlar
Canda cananlar
Aşkla yananlar
Mevlayı özler.
Pervane nare
Deme ağyare
Mest olan yare
Mevlayı özler
Zikreden zakir
Şükreden şakir
Aşkı bu fakir
Mevlayı özler
***
56
Deyyan Allah!, Mennan Allah!
Settar Allah!, Gaffar Allah!
Allah Allah!, Halim Allah!
Affeyle Ya Kerim Allah!
Anmayan günahkârım
Cürmü hata oldu kârım
Bağışlar elbet hünkârım
Affıyla Ya Halim Allah!
57
Bu aklı fikriyle Mevla bulunmaz
Bu ne yâredir ki merhem bulunmaz
58
Kulların oda yakma,
Kerem eyle Ya Mevla!
Noksanımıza bakma,
Kerem eyle Ya Mevla!
59
Hâlimize alimsin,
Afv edersin ekremsin
Anamızdan erhamsın,
Kerem eyle yâ Mevlâ
İhsânını tesnîm et
Gufranını ta'mîm et
Yollarını ta'lim et
Kerem eyle yâ Mevlâ
60
İlahi cennet evine
Girenlerden eyle bizi
Yarın anda cemalini
Görenlerden eyle bizi
Mahşerde halk ola hayran,
Çok yürekler ola püryan,
Arşın gölgesinde seyran,
Edenlerden eyle bizi.
Bu dünyanın bekası yok
Ya aç olmuş, ya da tok;
Terazide sevabı çok,
Gelenlerden eyle bizi.
Bakma dünyanın varına,
Sarfet varın Hak yoluna,
Beratını sağ eline
Alanlardan eyle bizi.
Ya Vahidü ferd-üs Samed,
İhsanına yoktur aded
Firedevs bahçesinde ebed
Kalanlardan eyle bizi
Emanetler aman ile
Kalır gider zaman ile
Ahir demde iman ile
Gidenlerden eyle bizi.
Şu dünyanın cefası çok,
Kimi aç gezer, kimi tok
Ol mizanda sevabı çok
Gelenlerden eyle bizi
Müminlere rahmet ola,
Münafıklar mahrum kala
Yunus der ki doğru yola
Gidenlerden eyle bizi
***
61
Al bak sana bir dua
Oku soluk soluğa
Doysun kalbin huzura
Daim Allah de Allah
Okurken ve yazarken
Sağa sola bakarken
Güzel ömür akarken
Daim Allah de Allah
Ahmetsani Allah de
Gecede ve gündüzde
Kış, bahar, yaz ve güzde
Daim Allah de Allah
***
62
Mâsivâdan el çeküp
Sana gelmişem Ya Rab
Terk-i dünya eyleyüp
Sana gelmişem Ya Rab
Lütfunla mağfiret et
Cürm-ü isyanım affet
Settâr isminle setr et
Sana gelmişem Ya Rab
***
63
Seher vakti bülbüller
Ne de güzel öterler
Açınca tüm çiçekler
Birlikte zikrederler
64
Ey âşık-ı sadıklar
Gelin Allah diyelim
Bezm-i Hak’ka layıklar
Gelin Allah diyelim.
Subhanallah, sultân Allah
Her dertlere derman Allah
Varalım doğru râha
Yüz sürelim dergâha
Yalvaralım Allah'a
Gelin Allah diyelim
Subhanallah, sultân Allah
Her dertlere derman Allah
Yolunda can verelim
Lûtfü Hak’ka erelim
Cemâlini görelim
Gelin Allah diyelim
Subhanallah, sultân Allah
Her dertlere derman Allah
Bu gözlere nur verir
Gönüle sürûr verir
Ne dilersen er görür
Gelin Allah diyelim
Subhanallah, sultân Allah
Her dertlere derman Allah
Dinle derviş hikmeti
Tutun farzı sünneti
Ey Muhammed ümmeti
Gelin Allah diyelim.
***
65
Ey aşıkı dildare
Gel nuş edelim bade
Bir bade gerek amma
Kim içile me' vade
İşit bu Sezai’den
Ne gördü fenaiden
Dost vechini gösterdi
Mir’at-ı mücellada
***
66
Maksut cihana gelmekten
Kişi Rab’bin bilmek imiş
Rabbini bilmekten murat
Evliyasın bulmak imiş
67
Neyleyeyim dünyayı,
Bana Allah’ım gerek,
Gerekmez masivayı,
Bana Allah’ım gerek,
68
Gönül birden karar etmez,
Mevlamı arar gezerim
Ona teselli kar etmez
Mevlamı arar gezerim
69
Âdem'i topraktan icadeyleyen Allah’ım meded
Nârı İbrahim'e gülzâr eyleyen Allah’ım meded
70
Koma bu zulmet içinde gönlümü Mevlâ meded
Lütf-u fazlınla küşâdet gönlümü Mevlâ meded
72
Bir muradım var sana ey Girdigâr
Kıl anı nasip bana Perverdigâr
73
Lütfuna çok ümidim var
Senin gibi Müridim var
Dünya kederinden ne gam
Benim bir şehr-i yârim var
Sana çok ümidetmişem
Hidâyet yolun tutmuşam
Aşkın bahrine düşmüşem
Dalmağa iftiharım var
Lütfü çoktur etmez sitem
Ana ne vakt gider isem
Verir çok her ne istersem
Benim bir perverdigârım var
Zikrin edip durmam geru
Etmişem sana serfürû
Hemîşe eylerem arzu
Affına intizarım var
Vücutta hiç takatim yok
Elimde bir tutarım yok
Benim bir itibarım yok
Seninle bir pazarım var
Ettim bî-had cürm-ü günâh
Destim tehî yüzüm siyah
Geldim sana ey Pâdişâh
Bu kadar ihtiyarım var
Bîçâre Hüdâyî senden
Diler lütfûnu fazlından
Der ümidim yok kimseden
Benim bir girdigârım var
***
74
İhtilât-ı nâsla çok oldu bizim noksanımız
Gün begün artmaktadır hem cürm ile isyanımız
75
Kapuna gelmişem lütfet ya Latif
Durmuşam tapuna affet ya Latîf
76
Dû cihanda her kazadan sakla bizi yâ Kerîm
Her belâdan hem sıyânet eyle bizi yâ Kerîm
77
Bir günahkâr mücrimem ey sâhib-i fazl-ü kerem
Destimi açıp daima lütfü fazlın isterem
78
Et terahhüm yâ Gafur bakma benim isyanıma
İtirâf-ı cürm ile ben gelmişem Subhânıma
79
Günlerim gafletle geçti sana ma'lûm yâ İlâh
Nevm-i gafletten ikaz et gönlümü ey Pâdişâh
80
Allah emrin tutalım
Rahmetine batalım
Bülbül gibi ötelim
Allah Allah Kerim Allah
Rahim Allah Aman Allah
Diyelim Ya Hu
81
Hu diye Hu diye içtim şerbeti,
Hiç bir tatta bilmem böyle lezzeti
Hu diyen kullara verir cenneti
Ne güzel makamdır HU’nun makamı
Ne güzel safadır HU’nun safası.
82
Mesti hayranım,
Zâri giryanım
Her dem lisanım,
Hu demek ister
Gözümden yaşlar,
Akmaya başlar
Cümle kurt kuşlar,
Hu demek ister
Gece ol kaim,
Gündüz ol saim
Ehli Hak daim,
Hu demek ister
Gezme yabanda,
Böyle zamanda
Olmaya ben de,
Hu demek ister
İrfan isteyen,
İhsan isteyen
Canan isteyen,
Hu demek ister
İnsu melekler,
Yerler felekler
Suda samekler,
Hu demek ister
83
Gayriyi koyan,
Kalbini yuyan
Aşıkım diyen,
Hu demek ister
Terket sivayı,
Olma mürayi
Seven Huda’yı,
Hu demek ister
Ol nefse malik,
Olma gıl halık
Sıdkıyla salik,
Hu demek ister.
Hu ismi azam,
Hu Hu de hocam
Kuddusî her dem,
Hu demek ister
***
84
Gelin ey âşıklar gelin, Hu Mevlam Hu!
Bu menzil bir uzağa benzer, Hu Mevlam Hu!
85
Gir sema’a zikr ile gel
Yana yane Hu deyu
Er safaya aşka Hak’la
Yana yane Hu deyu
Gördüler Hu kaplamış
Hep onsekiz bin âlemi
Feyz alırlar cümle Hu’dan
Yana yane Hu deyu
Ey Niyazı gönlüne
Aşıkların hikmet dolar
Küntü Kenzin haznesinden
Yana yane Hu deyu
***
86
Göster cemalin şem-ini
Yansın od-a pervaneler
Devlet değil mi aşığa
Şem-ine karşı yaneler
(Hu Can Allah, Hu Can Allah
Canlar sana kurban Allah)
Mescid ile medreseyi
Ismarladık zahidlere
Hak’ka ibadet etmeye
Yeter bize viraneler
Ey hali pek Rana güzel
Yağmaladın dil mülkini
Pek bağla aşk zincirini
Boşalmasın divaneler
Biz meye tövbe etmişiz
Ağyar elinden içmeye
Kudret yedinle sun bize
Dolu dolu peymaneler
Cevri cefa etmeğile
Şemsi seni terkeylemez
Seni seven aşıkların
Haşa senden usaneler
Derviş olan neyler silah
Hemen daim der zikrullah
Nerde akşam orda sabah
Ya Hay! Ya Hu! der gezerim
Daldı gönül bahri gamım
Dembe dem artar kederim
Elde teber başta külah
Nefsim ile cenk ederim
***
87
Ben bu meclislerde hayretler gördüm,
Uyudum uyandım hep ayan gördüm
Habib’in nurunu yanarken gördüm
Ben Hu! demeyince, eylenemem Hu Hu
Allah! demeyince, sabredemem Hu
88
Bağı cemale çün erem
Vuslat gülün anda derem
Hak’kın tecellisin görem
Ben Hu derim Ya Hu derim
Gecede de gündüzde de
Kasrette de vahdette de
Mahşerde de cennette de
Ben Hu derim Ya Hu derim
Cümle vücudun bu mu
Hu ile dolmuştur kamu
Mülk oldu bize çünkü Hu
Ben Hu derim Ya Hu derim
89
Tende canım Canda cananımdır, Allah Hu diyen
Dilde sırrım serde subhanımdır, Allah Hu diyen
90
Gece gündüz döne döne
İstediğim Hak’tır benim
Allah deyup yane yane
İstediğim Hak’tır benim
91
Be hey kardaş Hak’kı bulam mı dersin,
Hak’ka yarar amel işlemeyince
Tarikat sırrına erem mi dersin,
Kamil mürşid sana söylemeyince.
92
Bilmem nideyim, Allah! Allah!
Aşkın elinden, Hay! Hay!
Kande gideyim, aşkın elinden.
Sallallahu alâ Muhammed!
Sallallahu aleyke Ahmed!
Ciğerim dağladıklarım
Su gibi çağladıklarım
Her seher ağladıklarım
Muhammed’in aşkındandır
Dahledenler devranıma
Ermediler seyranıma
Kıydığım kendi canıma
Muhammed’in aşkındandır
94
Ey benim fahri cihanım
Kıblegahım Mustafa
Alem içre pek güzelsin
Padişahım Mustafa
95
Ey enbiyalar serveri
Ey evliyalar rehberi
Ey ins ü can peygamberi
Ehlen ve sehlen merhaba
Ya Mustafa! Ya Mücteba!
Ehlen ve Sehlen merhaba
Ahmet Muhammed Mustafa
Ehlen ve Sehlen Merhaba
96
Gül yüzünü rüyamızda
Görelim Ya Resulallah
Gül bahçene dünyamızda
Girelim Ya Resulallah
97
Ey Huda’dan lûtfu ihsan isteyen
Mevlid-i pâki Resulullah’a gel
Cennet içre Huri Gılman isteyen
Mevlid-i pâki Resulullah’a gel
98
Ezelden aşkına canım
Yanıp büryana gelmiştir
Nebiler şahı sultanım
Sana kurbana gelmiştir
99
Babu Selam’dan gireyim
Ravzana yüzüm süreyim
İste canımı vereyim
Ben Muhammed’i arıyom
Ebubekir var sağ yanında
Bülbüller öter bağında
Güzel Arafat dağında
Ben Muhammed’i arıyom
Ebubekir aslan Ali
Hep gittiler dünya fani
Şanı yüce Sevir dağı
Ben Muhammed’i arıyom
Cariyâri Ömer Osman
Gönül ayrılmıyor dosttan
Ne güzeldir Arabistan
Ben Muhammed’i arıyom
Aciz kulun düştü derde
Kalksın ara yerden perde
Kur-an’ın indiği yerde
Ben Muhammed’i arıyom
Her dağlarda vardır izi
Anadan sürmeli gözü
Baldan tatlı anın sözü
Ben Muhammed’i arıyom
Ne yorganım ne hasırım
Nefs elinde ben esirim
Sekiz on gün misafirim
Ben Muhammed’i arıyom
Doğduğu evine vardım
Eşiğine yüzüm sürdüm
Çok şükür nurunu gördüm
Sonsuz selam Hazretine
***
100
Varıp dergâhına selam vereyim
Kabul eder ise ben de gireyim
Manevi murada anda ereyim
Varıp dergâhına olayım direk
Aşk-ı peyman edip ikrarın verek
Şu benim derdime sultanım gerek
Varıp dergâhına olayım maşa
Dilerim mevladan uzunca yaşa
Himmetini kesme ihvan kardaşa
Varıp dergâhına edeyim hizmet
Sohbeti himmettir, himmeti izzet
Cümle alemlere ola kim rahmet
Varıp dergâhına yüzler süreyim
Perdesin kaldırsa nurun göreyim
Şehadet şerbetin anda içeyim
Varıp dergâhına dönsem pervane
Pervane gibi ben de yansam yare
Ya Rab koma bizi dareynde nare
Varıp dergâhına olayım türab
Ayrı düşenlerin halleri harab
Ayırma bizleri o dosttan Ya Rab
Varıp dergâhına olsam bülbülü
Gönüller bağının gülüsün gülü
Mevlam uzun etsin senin ömrünü
Varıp dergâhına eyleyin ahid
Halimize cümle melekler şahid
Şu benim derdimin dermanı Zahid
Dergâhın uludur Mevla katında
Âlemlere rahmet yazar tacında
Bu fakir dervişler cümle yanında
Sultanlar sultanı benim efendim
Gidemem gayriye bağlandı bendim
***
101
Esti yine dost yelleri
İhya etti gönülleri
Taze açılmış gülleri
Canım Muhammed Mustafa (S.A.V.)
(Olsun sana canlar feda)
Ta ezellerden berisin
Resullerin serverisin
Dehşet günün seyyidisin
Ruhum Muhammed Mustafa (S.A.V.)
(Olsun sana canlar feda)
102
Muhammed’in sağ yanında yarenler
El kavuşup huzurunda duranlar
Muhammed’i ravzasında görenler
Muhammed’in o gözleri sürmeli
Aşık olan rüyasında görmeli
103
Canı dilden aşık oldum,
Muhammed’e Muhammed’e
Mevlam ümmet eyle bizi
Muhammed’e Muhammed’e
Hak dergahına girelim
Biz de murada erelim
Her dem salavat verelim
Muhammed’e Muhammed’e
Murada eriştir bizi
Rüyada görüştür bizi
Mevlam sen kavuştur bizi
Muhammed’e Muhammed’e
Aklı olan irfan olsun
Ciğer yansın püryan olsun
Bir canım var kurban olsun
Muhammed’e Muhammed’e
Gökten burak inmedi mi
Taç başına konmadı mı
Mevlam dostum demedi mi
Muhammed’e Muhammed’e
Ebu Bekir sağ yanında
Hazreti Ömer sol yanında
Osman Ali divanında
Muhammed’in Muhammed’in
Hak’kın emrin tutmadı mı?
Muradına yetmedi mi?
Kabe secde etmedi mi
Muhammed’e Muhammed’e
Kırka sancak gelmedi mi
Hak’ka vasıl olmadı mı
Hak Habib’im demedi mi
Muhammed’e Muhammed’e
***
104
Canım kurban olsun senin yoluna
Adı güzel kendi güzel Muhammed
Gel şefaat eyle kemter kuluna
Adı güzel kendi güzel Muhammed
105
Halimiz nola mahşerde,
Cümle alem düşer derde,
O dar günde seni nerde
Bulayım Ya Resulallah
(Bulayım Ya Habiballah)
Salatullah Selamullah
Aleyka Ya Resulallah
Salatullah Selamullah
Aleyka Ya Habiballah
***
106
Yüzdört kitapta zikretmiş,
Hay! Muhammed Mustafa’yı
Tüm peygamberler fikretmiş,
Hay Muhammed Mustafa’yı
107
Seyrettim Muhammed’i
Doğmuş nurlar içinde
Yerle gök ruşen olmuş
Söyler kundak içinde
Bağlamışlar elini
Kimse bilmez halini
Zikre vermiş dilini
Söyler kundak içinde
Sürmelemiş gözünü
Hak’ka vermiş özünü
Muhammed’in yüzünü
Göster mahşer yerinde
108
İlham ile dün gece
Seyrettim Muhammed’i
Ayineyi kalbimde
Seyrettim Muhammed’i
Emamesi başında
Yeşil hulle eğninde
Dört yanında yariyle
Seyrettim Muhammed’i
Pervaneyim şem-ine
Şeyhim azizim bile
Cümle aşıklar ile
Seyrettim Muhammed’i
109
Kudümün Rahmeti zevki
Safadır Ya Resulallah
Zuhurun derdi Uşşaka
Devadır ya Resulallah
110
Arayı arayı bulsam izini
İzinin tozuna sürsem yüzümü
Hak nasib eylese görsem yüzünü
Ya Muhammed canım arzular seni
111
Talea’l-Bedru Aleyna
Min seniyyat’il-veda
Vecebeş şükrü aleyna
Ma dea lillahi de’a
Ente şemsün ente bedrun
Ente nurun ala nur
Ente burhanus Süreyya
Ente misbahus Süreyya
Merhaban ya hayra da
Kad lebisne sevbe izzin
Ba’de esvabir rika
Ve rada’na sedye mecdin
Ba de eyyamid daya
Eyyühel mebusü fiyna
Ci’te bil emril muta
Ci’te şerraftel Medine
Merhaban ya hayra da
Kalet ehmarüd deyaci
Kul li erbabil islam
Küllü men yetba Muhammed
Yenbeğiy ella yüdam
Ve teahedna cemian
Yevme aksemmel yemin
Len nehunel abde yevmen
Vet tehazna sıdka din
Lestü vallahi neziyyen
Ma yükasihil ibad
Meşheden ya necme emnin
Zü ve bain ve vidad
Sallalahu ala Muhammed
Sallalahu aleyhi vesselem
***
112
Hey arifler hey sadıklar
Gel Muhammed’i bulalım
Ey dost yolunda sadıklar
Gel Muhammed’i bulalım
113
Aç gözünü gafil insan
Muhammed meclise geldi
O sultan devrana geldi
O sultan devrana geldi
Selam verdi sağa sola
Kıyam etti güle güle
Cümle ashabı ile bile
Muhammed meclise geldi
Siyah nurdandır saçları
Kabi Kavseyndir kaşları
Görmek ister aşıkları
Muhammed meclise geldi
O sultan devrana geldi
***
114
Senin aşkın kamu derde
Devadır Ya Resulallah
Senin yanında hacetler
Revadır Ya Resulallah
Yüzünden şad olur kullar
Terinden açılır güller
Seninle dertli gönüller
Şifadır Ya Resulallah
Senin yüzün gören gözler
Ne ay görür ne yıldızlar
Seninle gece gündüzler
Ziyadır Ya Resulallah
Sultansın cümle şahlara
Muzaffersin sabahlara
Şefaatin günahlara
Şifadır Ya Resulallah
Ezeldendir sana izzet
Mevladan hem devlet
Sana bu fethiyle nusret
Atadır Ya Resulallah
Mazağal basar çeşmisin
Yüzün vedduhadır
Cemalin ay güneşten
Ziyadır Ya Resulallah
Kabilendir Beni Haşim
Neslin Hazreti İbrahim
Seni sevmez ise her kim
Hatadır Ya Resulallah
Sana aşık olup eflak
Okundu şanına levlak
Fedadır yoluna emlak
Hebadır Ya Resulallah
***
115
Gafil uyan aç gözünü,
Muhammed geldi meclise
Allah’ın nuruna dalan
Can Ahmed geldi meclise
116
Ay ve güneş kıskanır
Nurunu Muhammed’in
Hiç bir şeker andırmaz
Tadını Muhammed’in
Çulhalar dokumadı
Terziler biçemedi
Kimseler dikemedi
Donunu Muhammed’in
Evliyalar geldiler
Saf saf olup durdular
Canlar feda kıldılar
Yoluna Muhammed’in
117
Ne derviş, ne de pirim,
Ne vezir, ne emirim
Kapısında kıtmirim,
Billahi Muhammed’in
Nur-i çeşmi Ahmed’in
118
Cebrail kanat serdi,
Bassın diye yol verdi
Gök ehli selam durdu,
Önünde Muhammed’in
Nur-i çeşmi Ahmed’in
119
Aşkın ile aşıklar
Yansın ya Rasûlallah
İçip aşkın şerabın
Kansın ya Rasûlallah
120
Alemler nura gark oldu
Muhammed doğduğu gece
Mü’min münafık fark oldu
Muhammed doğduğu gece
121
Ali almış sancağını eline,
Çekilip giderler mahşer yerine
Hasan’la Hüseyin’i almış yanına
Ah ümmetim deyü ağlar Muhammed
122
Cebrail’im selam söyle dostuma
Benim Muhammed’im nurdan Ahmed’im
Söyle gelsin çıksın arşım üstüne
Benim Muhammed’im nurdan Ahmed’im
123
Muhammed dünyaya geldi,
Melekler tebliğe indi,
Cihan muradına erdi,
Can Muhammed nurdan Ahmet
Abdülmüttalip dedesi,
Hem Abdullah’tır babası,
Amine hatun annesi,
Can Muhammed nurdan Ahmet
124
Ruhum sana aşık, sana hayrandır Efendim,
Bir ben değil alem sana kurbandır Efendim
125
Sevdim seni Mabuduma, canan diye sevdim
Bir ben değil alem sana, hayran diye sevdim
126
Sadrı cem-i mürseliyn,
Sensin Ya Rasulullah,
Bedri eflaki yakiyn
Sensin Ya Rasulullah,
Ayine-i Rahmani
Nuri paki Sübhani,
Sırrı seb ül mesani
Sensin Ya Rasulullah,
127
Medine yoluna vardım,
Can Muhammed’i aradım
Ona varmakmış muradım
Medine’nin yollarında
Yollarında yollarında
Güller açmış ravzasında
Medine bakar Mekke’ye
Gönül onun sevdasında
Rasulullah çağırıyor
Gönül sanki çıldırıyor
Bastığım toprak yanıyor
Medine’nin yollarında
128
Ey ihvanlar ey kardeşler,
Yol Muhammed’in yoludur.
On parmağı pınar olan
El Muhammed’in elidir.
129
Muhammed’im hoş geldin
Can Ahmed’im hoş geldin
Aşık idim yüzüne
Muhammed’im hoş geldin
Can Ahmed’im hoş geldin
Yükseldikçe yükseldin
Gabi kavseyne kadar
Bu yüceye ermedi
Senden evvel gelenler
Yoluma önderimsin,
Hasta kalbime şifa,
Huzursuz gönle deva,
Kur’an ile hoş geldin.
Muhammed’im hoş geldin,
***
130
Bütün emraz bulur şifa
Onu seven görmez cefa
Sen de Muhammed Mustafa
Düştü arzum Medine’ye
131
Seyreyleyip yandım mah cemaline
Nur kundak içinde yatar Muhammed
Mis kokusu benzer Cennet gülüne
Nur kundak içinde yatar Muhammed
Canımın cananısın Ya Muhammed
132
Yalvarırız Muhammed
Bir gün kopar kıyamet
Kabul et bizi ümmet
Şefaat Ya Muhammed
Enbiyalar cümlesi
Diyecek nefsi nefsi
Enbiyalar reisi
Şefaat Ya Muhammed
Cehennem kaynayacak
Yerinden oynayacak
Halimiz ne olacak
Şefaat Ya Muhammed
***
133
Hak yarattı alemi
Aşkına Muhammed’in
Ay ve günü yarattı
Şevkine Muhammed’in
İmansızlar geldiler
Ondan iman aldılar
Beş vakit namaz kıldılar
Aşkına Muhammed’in
134
Ya Resulallah seni çok özledim
Bunca yıldır senden haber bekledim
Gelir diye günü güne ekledim
Gelmek istiyorum medet Ya Nebi
135
Uçun kuşlar Medine’ye,
Ya Muhammed diye diye
Selam götürün hediye
Ya Muhammed diye diye
136
Peygamberim uludur,
Abdullah’ın oğludur,
Güzel adı, Muhammed,
Yolu, Allah yoludur.
Annesidir Âmine,
Nur yağdı çok evine,
Gördü tatlı rüyalar,
İmrendi gök zemine,
137
Sürü sürü günaha,
Karşı duran O oldu,
İnsanları felaha,
Kavuşturan O oldu.
138
Dün gece kardeşler bana düşümde,
Bir yeşil sancaklı sultan göründü.
Gözümün gördüğünü söylerim size,
Bir yeşil sancaklı sultan göründü.
139
Ravzanın önünde bir yeşil türbe
Otursam önüne eylesem tövbe
Allah tövbemizi sen kabul eyle
Aç Muhammed ravzanı
Ben sana geldim
Boynumu büküp de
Niyaza geldim
140
Muhammed’im Muhammed’im
Sana layık ümmet miyim?
İçtim aşkın şarabını
Ne gecem var ne gündüzüm
Kaşlarının karasına
Gözlerinin sürmesine
O Muhammed’in sözüne
Doyamadım cemaline
***
141
Senin bir ismin de Ta Ha
Yalvarıyorum Allah’a
Çağır bizi Beytullah’a
Çağır ya Muhammed çağır
Ne goncayım ne de gülüm
Çile çeken bir bülbülüm
Sen peygamber bense kulum
Çağır ya Muhammed çağır
142
Ya Muhammed ben seni
Seni göresim geldi
Bir canım var yoluna
Hemen veresim geldi
143
Kadir mevlam gel eyledi
Geliyoruz ya Muhammed
Aşkın beni kül eyledi
Geliyoruz ya Muhammed
144
Kâh ağlarım acı acı
Var mı derdimin ilacı
Söyle bana canım bacı
Muhammed’i arar gezerim
145
Aşkın sardı ben neyleyim,
Bu sırrı kime söyleyim
İçimdeki bu yarayı
Muhammed’e arzedeyim
Muhammed’e Muhammed’e
Canlar kurban can Ahmed’e
Nideceğim nideceğim
Bu diyardan gideceğim
Kalbimdeki bu yarayı
Muhammed’e diyeceğim
146
Ağlayalım hep kardeşler,
Muhammed gitti dünyadan
Akıtalım kanlı yaşlar
Muhammed gitti dünyadan
147
Yaklaştıkça yeşil kubbe görünür,
Kubbeyi görenler yere serilir
Çağrışarak salât selam verilir
Merhem sürülmedi kardeş yaram sızılar
Hasta gönlüm Muhammed’i arzular
148
Medine’ye varamadım
Gül kokusun alamadım
Ben Resul’e doyamadım
Yaralıyam yaralıyam yaralı
Kâbe’nin örtüsü kara
Açtı yüreğimde yara
Bulunmaz derdime çare
Yaralıyam yaralıyam yaralı
Hacerül Esvedin taşı
Akıttı gözümden yaşı
Bulunmaz Resul’ün eşi
Yaralıyam yaralıyam yaralı
Elimden tut kaldır beni
Ya vuslata erdir beni
Çok ağlattın güldür beni
Yaralıyam yaralıyam yaralı
Şeyhim giyer allar beyaz
Hak’ka karşı eyler niyaz
Şeyhim beni deftere yaz
Yaralıyam yaralıyam yaralı
Seviyorum Rab’bim seni
Beytullah’a çağır beni
Zemzemine daldır beni
Yaralıyam yaralıyam yaralı
Nurdandır şeyhimin dili
Sevdim seni oldum deli
Kabe diye deli gibi
Yanıyorum yanıyorum yaralı
Medine’nin yollarına
Aşık oldum Ravzasına
Muhammed’in makamına
Doyamadım doyamadım yaralı
***
149
Ben Resulden çok memnunum
O da benden memnun mu ki
Tekrar nasip eyle Ya Rab
Ben Resule doyamadım ki.
150
Gözyaşımla Safa’ya düştüm
Yalınayak Merve’ye koştum
Zemzeminden aşkla içtim
İçtim ama doyamadım ki
(Nakarat 2)
151
Açan çiçeklere meyva,
Verilmiyor Muhammed’siz
Hak’tan gelen derde deva
Bulunmuyor Muhammed’siz
152
Düşmüşüm dermansız derde
Yalan hile nefsim sende
Nasıl bakacağım ben de
Can Ahmed'in Nur yüzüne
153
Bir çift turna gördüm uçar havada
Kimi önde gider kimi arkada
Yolunu kaybetmiş ağlar ovada
Doğrudan Medine’ye varın turnalar
Peygambere selam sunun turnalar
154
Kara yüzüm süregelsem
Sana canım verebilsem
Nur Cemalin görebilsem
Ya Muhammed ey can Ahmet
155
Bir gönül var bende Resulü özler
Gece gündüz demez yolunu gözler
Yıllardır bu gönül aşkını gizler
Seviyorum canlar ben Muhammed'i (s.a.v)
156
Topladın gülleri düştün yollara
Yolun yine uzar patikalara
Bizi de yanında götür Sultanım
O yüce Resul’e sen gidiyorsun
157
Ona âşık olan yanar kül olur
Deryasına dalan erir kaybolur
Muhammed’e giden Mevla’yı bulur
Özledim Rasulü gönül yanıyor
158
Muhammed’dir canlar canı,
İki cihanın sultanı
Hem âşıkların lokmanı
159
Dün gece seyrim içinde
Ben dedem Ali'yi gördüm
Eğildim niyaz eyledim
Düldül'ün nalını gördüm
160
Bana himmet eyle ya pirim Ali
Sen sultansın beni kul kabul eyle
Ne yalan söylerim ne de mürai
Sen dünyasın beni yer kabul eyle
161
Medet senden medet mürşidim Ali
Dermanım Muhammet tabibim Ali
Hitabı ezelde ikrarım Ali
Medet ya Muhammed mürşidim Ali
162
Muhammet bağının gülüdür Ali
Bülbüller ötüşür dilidir Ali
Aşıklar yar için düşmüş yollara
Hakikat ehlinin yoludur Ali
163
Şehitlerin ser çeşmesi
Enbiyanın bağrı başı
Evliyanın gözü yaşı,
Hasan ile Hüseyin’dir.
Kerbelanın yazıları
Şehit düşmüş gazileri
Fatma Ana kuzuları
Hasan ile Hüseyin’dir.
Kerbelanın ta içinde
Nur parlar siyah saçından
Yatar alkanlar içinde
Hasan ile Hüseyin’dir.
164
Kerbela çölüne gelip de duran
Toprağı koklayıp çadırın kuran
İnsanlık uğruna serini veren
Ehli Beyt’in nuru İmam Hüseyin
165
Matem ayı geldi canlar
Matem tutalım tutalım
Kerbela’da aktı kanlar
Matem tutalım tutalım
166
Matem ayı geldi çattı
İmam Hüseyin, Hüseyin
Seni seven matem tuttu
İmam Hüseyin, Hüseyin
Su vermediler içesin
Âleme rahmet saçarsın
Cennet kapusun açarsın
İmam Hüseyin, Hüseyin
167
Ya İmam Hüseyn selam olsun sana
Dahi nice şühedayı Kerbela’ya
Hürmet dahi sana muhabbet sana
Ya İmam Hüseyn selam olsun sana
Dahi nice Ehli Beyti Resullullah’a
168
İmam Hüseyin’i vurdular
Kolun kanadın kırdılar
Al kanlara boyadılar
Kerbelada Kerbelada
169
Aklımı başımdan alıp götüren
Ehl-i Beyt’tir, Ehl-i Beyt’tir, Ehl-i Beyt
Gönlümün köşküne varıp oturan
Ehl-i Beyt’tir, Ehl-i Beyt’tir, Ehl-i Beyt
170
Bağdat illerinde bir gül açılmış
Bakın burcu burcu kokar Geylani
Basamak basamak sır yolu açmış
Yürür gider mevlasına Geylani
171
Kutbullahul ekberdir
Gavsullahul azamdır
Sultan Sultan Şeyh Abdulkadir
Medet Himmet Ya Sultan Abdulkadir
Medet Himmet Ya Sultan Hayri Baba
Geylan’dan gelir aslı
Ebul Kasım’ın nesli
Allah Muhammed dostu
Aşık olan üftade
Durmaz gider Bağdad’a
Ol dem erer murada
Devlet istersen devlet
İzzet istersen izzet
Kapısında kıl hizmet
Tarıkında Kıl hizmet
Müridinin her biri
İrşad eder münkiri
Daim budur hüneri
İnkâr eden ol eri
Mürşid eder Şeytan’ı
Var seyreyle sultanı
Bil Muhammed alidir
Cezbe ile doludur
Dervişleri uludur
Eşrefoğlu Rumi der
Dervişler mahremidir
Şüphemiz yok velidir
***
172
Mevlamızın has kulu
Tutmuş güzel bir yolu
Ululardan bir ulu
Abdulkadir Geylani
173
Cem olmuş dervişleri
Sultan Abdulkadir’in
Yolunda sadıkları
Sultan Abdulkadir’in
Evliyalar geldiler,
Payine yüz sürdüler,
Hep semi’na dediler
Pirim Abdulkadir’in
Evliyalar rehberi
Hak sırrının mazharı
Ehl-i tarik serveri
Pirim Abdulkadir’in
Arısının balıyım
Bahçesinin gülüyüm
Bağının bülbülüyüm
Pirim Abdulkadir’in
174
İnkar eden ol eri
Mürşid sürer Şeytanı
Aslı durur Geylani
Pirim Abdulkadir’in
175
Ali Abadır ceddin
Hem Hasani-Hüseyin
Bazul eşhep Muhyiddin
Abdulkadir Geylani
Ümmeti Muhammed’den
Ben de bir ferdim diyen
Ölüleri dirilten
Abdulkadir Geylani
176
Evlatların çok seven
Çağırana tez yeten
Ağlayanı güldüren
Abdulkadir Geylani
177
Cemalin seyredip ismin andığım
Bize himmet eyle şeyh Abdulkadir
Aşkın ile gönlüm pasın sildiğim
Bize himmet eyle şeyh Abdulkadir
178
Bir güzeldir yatıyor
Bağdat’ın illerinde
Sönmeyen nur yanıyor
Bağdat’ın illerinde
Geylani’dir Geylani
Âşıkların seyrani
Evliyalar sultanı
Abdulkadir Geylani
179
Hiç bulunmaz akranı
Mahzı lütfi yezdani
Gavsul Azam Geylani
Sultan Abdulkadir’in
Kutuplar hep hadimi
Yerde gökte var namı
Pek büyüktür makamı
Sultan Abdulkadir’in
Evliya derbanidir
Asfiya hayranıdır
Arşı kürs meydanıdır
Sultan Abdulkadir’in
Dergâhında himmet var,
Devranında hikmet var,
Kapısında rahmet var,
Sultan Abdulkadir’in
Talibi matlub olur
Matlubu mahbub olur
Dervişi meczub olur
Sultan Abdulkadir’in
Bahçesinde gül olsam
Ocağında kül olsam
Kapusunda kul olsam
Sultan Abdulkadir’in
Bağdat yolun gözlerim
Geylani’yi özlerim
Himmetidir sözlerim
Sultan Abdulkadir’in
Hüsnü terket teşvişi
Hakka bırak her işi
Dervişi ol dervişi
Sultan Abdulkadir’in
***
180
Seyyah olup şol alemi ararsan
Abdulkadir gibi bir er bulunmaz
Ceddi Muhammeddir eğer sorarsan
Abdulkadir gibi bir er bulunmaz
(Benim şeyhim gibi kamil bulunmaz
Hayri Baba gibi Sultan bulunmaz)
Cuşa gelir dervişleri dirilir
Ayet ile ihyaları görülür
Kudretinden kısmetleri verilir
Abdulkadir gibi bir er bulunmaz
Hak Teala yeri göğü düzeli
Hoş nazar eylemiş ona ezeli
Evliyalar serçeşmesi güzeli
Abdulkadir gibi bir er bulunmaz
Benim şeyhim beni Hakka götürür
Nice müşküllerim anda bitirir
Muhammedin sancağını götürür
Abdulkadir gibi bir er bulunmaz
Giderler gazaya çalarlar satır
Daima yaparlar hoş gönül hatır
Bağdat’ta türbesi nur olmuş yatır
Abdulkadir gibi bir er bulunmaz
Cümle evladına yeşil yaraşır
Aşkı gelir bu canlara dolaşır
Ana derviş olan Hak’ka ulaşır
Abdulkadir gibi bir er bulunmaz
Aşığın yüreği yanar tutuşur
Çiğlerin var ise var anda pişir
Nerede çağırsam anda yetişir
Abdulkadir gibi bir er bulunmaz
Derviş Yunus biz çekelim zahmeti
Üstümüzde hazır durur himmeti
Oğlum demiş ana Resul Hazreti
Abdulkadir gibi bir er bulunmaz
***
181
Düştüm aşkın seline
Vardım Bağdat iline
Meftun oldum gülüne
Pirim Abdulkadir’in
Kıyamında Hu dedim
Aşk lokmasından yedim
Ezkarını belledim
Pirim Abdulkadir’in
182
Muhammed’in torunu
Arşa salmış nurunu
Seyrettim zuhurunu
Pirim Abdulkadir’in
183
Aşk ile oldum kulu
Sultan Abdulkadir’in
Hak’ka doğrudur yolu
Sultan Abdulkadir’in
Başımızın gülüdür
Rahımız Hak yoludur
Arif dahi kuludur
Sultan Abdulkadir’in
***
184
Nigara milki cismim kenzi aşkın için harap ettim
Anı canım yerine kalpden naip menabettim
185
Şahi iklimi velayettir güruhu kadiri
Rahi aşka Zülkeramettir güruhu kadiri
186
İstinâdım sânadır ya Hazret-i Abdülkadir
Destgîr ol sen bana ya Hazret-i Abdülkadir
187
Yaktı beni bacım Kadiri kolu,
Değmeyin acize içerim dolu
Yolumu sorarsan Muhammed yolu
Abdulkadir gibi pirim var benim
Mehmet Baba gibi şeyhim var benim
Çağırdılar beni şöyle bir baktım
Yaktın Mevlam beni ciğerden yaktın
Darda kalmış idim yoluma çıktın
Abdulkadir gibi pirim var benim
Mehmet Baba gibi şeyhim var benim
Resulullah demiş manen evladım
Ayşe anne demiş benim sultanım
Her zaman kurban bu benim canım
Abdulkadir gibi pirim var benim
Mehmet Baba gibi şeyhim var benim
Her an darda kalsam tutar elimden
Kimse bilmez bu acizin halinden
Koklamak istersen Cennet gülünden
Abdulkadir gibi pirim var benim
Mehmet Baba gibi şeyhim var benim
Her nereye gitsem seni ararım
Her aşık kulundan seni sorarım
Tutmazsan elimden nara yanarım
Abdulkadir gibi pirim var benim
Mehmet Baba gibi şeyhim var benim
Ben acizim böyle söylüyor dilim
Tutmazsan elimden ne olur halim
Bağdat’ta yatıyor ol yüce pirim
Abdulkadir gibi pirim var benim
Hayri Baba gibi şeyhim var benim
Mehmet Baba gibi şeyhim var benim
***
188
Abdulkadir cezbelendi
Arşı ala titredi
Hep müminler dinledi
Ya sakinel Bağdadi
Abdulkadir yürüdü,
Nur alemi bürüdü
Benim şeyhim Pir idi
Ya sakinel Bağdadi
Halkayı dolandırır
Cezbeyi bollandırır
Benim bir mürşidim var
Kalpleri uyandırır
Tekkemiz ziynetlidir
Pirimiz kuvvetlidir
Çalışalım kardeşler
Şeyhimiz himmetlidir
189
Meded Ya Gavsul azam
Pir sultan Abdulkadir
Mevhibei muazzam
Pir sultan Abdulkadir
Ol sultanül evliya
Nüktedanül asfiya
Hem bürhanül etkiya
Pir sultan Abdulkadir
Bergüzarı mürteza
Rehgüzarı mücteba
Gülzarı ali aba
Pir sultan Abdulkadir
190
Sen Bağdat’ın gülüsün
Yârı Geylani Geylani
Gözlerimin nurusun
Şahı Geylani Geylani
Mesteyledin kalpleri
Cümle ihvan erleri
Hak’ka verdin özleri
Yârı (Şahı) Geylani Geylani
Karaları silersin
Nazar ile süzersin
Gönüllerde gezersin
Yârı (Şahı) Geylani Geylani
Canımın cananesi
Bitmez feyizin çeşmesi
Evliyalar gözdesi (sultanı)
Yârı (Şahı) Geylani Geylani
191
Yedi iklimde sürülür,
İşit erkanı Geylani
Kamu buldanda kurulur,
Hemin meydani Geylani
192
Ki tablım çalınır her an,
Yeri göktedir ol sultan
İşit bu sırrı et izan,
Ki ol cananı Geylani
193
Mualla gavsi sübhani
Mukaddes kutbi rabbani
Emin-i sırrı yezdani
Abdülkadir-i Geylani
Alelya lel ya seyyide ayni
Alel ya lel ya seyyide ruhi
Zehi simai nurani
Zehi ferhunde pişani
Kemal-i hüsnü insani
Abdülkadir-i Geylani
Safa bahşı muhibbani
Ata bahşı fakirani
Hata puşi müridani
Abdülkadir-i Geylani
Bi-ma’na berkenani
Bi-sureti Yusuf sinani
Bi-behçeti şah merdani
Abdülkadir-i Geylani
Cihan sohbet-i bevet-bani
Her an ma’na bi-kurbani
Kerameş feyzi Rabbani
Abdülkadir-i Geylani
Medet ya şeyh-i Geylani
Kerem ya kutbu rabbani
Ki mahrumum ne gerdani
Tu muhyiddin-i Geylani
Beved birdir ki hendani
Bahaeddindir bani
Ya kutbuddini hakani
Abdülkadir-i Geylani
***
194
Resul "Bizim Hayri" demiş
Şahi merdanda pek sevmiş
Ceddi Ali Aba imiş
Sultan Hayri Baba’nın
Geylaninin temsilcisi
Asrının büyük velisi
Zikri cehrinin önderi
Sultan Hayri Baba imiş
195
Sana uyan Hak’ka gider
Hem masivayı terkeder
Budur şeyhi muteber
Esseyyid Hayri Baba
Gündüzlere şems olan
Gecelere mah olan
İşi gücü Hak olan
Esseyyid Hayri Baba
Sırrı Hak’ka aşina
Söz konuşmaz başuna
Akıl ermez işine
Esseyyid Hayri Baba
Bilmek gerek kıymetin
Cana minnet hizmetin
Esti yine himmetin
Esseyyid Hayri Baba
Durmaz Hak’kı anarsın
Ateşiyle yanarsın
Yaklaşanı yakarsın
Esseyyid Hayri Baba
Hacı Muhammed Baba
Çok rahmet olsun ona
Halini vermiş sana
Esseyyid Hayri Baba
Teşrifinde var hikmet
Bu ümmete bir rahmet
Nazarın bize yönelt
Esseyyid Hayri Baba
Mehmed’in ister medet
Aman canım himmet et
Ulu bir kişi gayet
Esseyyid Hayri Baba
***
196
Etrafa nurlar saçan
Hak’kı batıldan seçen
Aşk yollarını açan
Mustafa Hayri Baba
İhvanı aydınlatan
Aşkı Hak’la yandıran
Derya gibi çağlatan
Mustafa Hayri Baba
Seyreden ve ettiren
Hem eren hem erdiren
Sırla gören, gördüren
Mustafa Hayri Baba
197
Usül erkânın döner
Yönelip Allah’a gider
Hak katında sözün geçer
Selam sana Hayri Baba
Dervişlerin halka halka
Gönül bağlamışlar Hak’ka
Ağyarın şerrinden sakla
Selam sana Hayri Baba
Uzak yakın demez gelir
İhvanlara feyiz verir
Hem gafletimiz giderir
Selam sana Hayri Baba
Nazarların nurlar saçar
Neşe denizini açar
Salihlerin hemen coşar
Selam sana Hayri Baba
Bağlamış Hak’ka kalbini
Hem ederdi çok zikrini
Analım güzel ismini
Selam sana Hayri Baba
Gel girelim bahçesine
Yapışalım pekçesine
Kulak ver güzel sözüne
Selam sana Hayri Baba
Ölü değil hay duruyor
Gelen ihvanı görüyor
Tasarrufun sürdürüyor
Selam sana Hayri Baba
Bu fakir Mehmed’in neyler
Durmayıp aczini söyler
Daima yardımın gözler
Selam sana Hayri Baba
***
198
Sultan şeyhim Hayri Baba
Çok rahmetler olsun sana
Kavuşmak için Allah’a
Uçup gittin aramızdan
Hizmetini göremedik
Esrarına eremedik
Kıymetini bilemedik
Uçup gittin aramızdan
199
Sen Rab’bine kul olmuşsun
Habibine yar olmuşsun
İçerine kor doldurup
Yana yana kül olmuşsun
200
Ben bu aşkın mecnunuyum
Hay benim baba sultanım
Mah cemaline hayranım
Hay benim baba sultanım
201
Ben bu aşkın mecnunuyam ey benim kamil mürşidim
Hak cemalin meftunuyam ey benim kamil mürşidim
Aşkım seni arar bulur cemaline hayran olur
Nurlara kalbim boyanır ey benim kamil mürşidim
202
Mevlâmızın rahmet eli,
Sözlerinde hikmet seli
Kutb-u cihan Mehmet Veli
Sevenin olmak ne hoş
Rasulullâh’ın varisi
Mürşitlerin en halisi
Terk ettik senden gayrisi
Seninle olmak ne hoş
Dertlilerin ilacısın
Dervişler başın tacısın
Bu ümmetin muhtacısın
Bendesi olmak ne hoş
203
Babaların babası
Evliyaların hası
Tarikatın ustası
Sevgili Mehmet Baba
İlmi Ledün ustası
Sevgili Mehmet Baba
Bu dünyanın kutbudur
Resul’den de muştudur
Hak’kın bize lütfudur
Sevgili Mehmet Baba
Tarıkına girenler
Seni birden sevenler
Ne bahtiyar kişiler
Sevgili Mehmet Baba
Sevenler beri gelsin
Hemen murada ersin
Hep himmetin varolsun
Sevgili Mehmet Baba
Senin peşinden koşan
Ervahla doldu cihan
Bu ne şeref bu ne şan
Sevgili Mehmet Baba
Senin ile coşarız
Dağı taşı aşarız
Hep Allah’a koşarız
Sevgili Mehmet Baba
Ahmet Sani uyan
Seni adama koyan
Uyan ey gönül uyan
Seni adama koyan
Merhametkânı Sultan
Sevgili Mehmet Baba
***
204
Bazen Hayri Baba’yı
Bazen Ali Aba’yı
Görmek istersen eğer
Seyret Mehmet Baba’yı
O yüce Halisa’yı
Hem güneşi hem ayı
Muhammed Mustafa’yı
Seyret Mehmet Baba’yı
Ona verip özünü
Kaçırmadan sözünü
Ayırmadan gözünü
Seyret Mehmet Baba’yı
Hele gönülden bir bak
Göreceksin sen mutlak
İşte Mugan işte Hak
Seyret Mehmet Baba’yı
Bakın bakın Silsile
Oturmuş Resul ile
Gülümsüyor bizlere
Seyret Mehmet Baba’yı
Cemalinde Cemali
Yüce Hak’kın her hali
Görünür O’nda hemen
Seyret Mehmet Baba’yı
Ahmet Sani ayyaşsın
Farkına da varmazsın
Gönül sen ne ayyaşsın
Farkına da varmazsın
Seyret seyret doymazsın
Canım Mehmet Baba’yı
Seyret seyret doymazsın
Canım Mehmet Baba’yı
***
205
Arayıp da zor bulduğum
Aşkından feyiz aldığım
Himmetiyle var olduğum
Benim şeyhim gülüm var ya
Gezer gönül deryasında
206
Evliyaya eğri bakma
Kevn-i mekân elindedir
Mülke hüküm süren odur
İki cihan elindedir
207
Şeyhimin illeri,
Uzaktır yolları
Açılmış gülleri
Dermeye kim gelir Ya Hu!
Şeyhimin özünü
Severim sözünü
Mübarek yüzünü
Görmeye kim gelir! Ya Hu!
Şeyhimin ilinde
Asası elinde
Şeyhimin yolunda
Ölmeye kim gelir! Ya Hu!
Şeyhimin ilini
Sorarım yolunu
Mübarek elini
Öpmeye kim gelir Ya Hu!
Şeyhimin şemine
Bu canım pervane
Saladır âşıklar
Yanmaya kim gelir Ya Hu!
Ah ile gözyaşı,
Yunus’un haldaşı
Zehr ile şol aşı
Yemeye kim gelir! Ya Hu!
***
208
Yanında kalmaya geldim
Eylenip durmaya geldim
Sen doktorsun bense hasta
Tedavi olmaya geldim
209
Seherlerde çıktım yola
Hem rabıta ala ala
Cemali boyanmış nura
Şeyhim Mehmet Babamın da
210
Edelim cevlan
Kılalım seyran
Mest olup hayran
Şeyh eşiğinde
Aldım himmeti
Geçtim zulmatı
Buldum hayatı
Şeyh eşiğinde
Bıraktım arı
İstemem yari
Kestim zünnarı
Şeyh eşiğinde
Aşıkım Allah
Müştakım billah
Olmuşum vallah
Şeyh eşiğinde
Yunusum El Hak
Didarı müştak
Aşığım Uşşak
Şeyh eşiğinde
***
211
Erenlerin sohbeti
Ele giresi değil
İkrar ile gelenler
Mahrum kalası değil
212
Geçtiğiniz yollara
Bizden selam götürün
Hak dost diyen dillere
Bizden selam götürün
Yalvarıp Rabbimize
Dualar edin bize
Muazzam Kabe’mize
Bizden Selam götürün
Girersiniz ihrama
El sürmeden harama
Sahabe-i Kiram’a
Bizden selam götürün
213
Lebbeyk deyip boyuna
Koşun zemzem suyuna
Beni Haşim soyuna
Bizden selam götürün
214
Kâbe'nin yolları bölük bölüktür
Benim ciğerlerim delik deliktir
Dünya dedikleri bir gölgeliktir
215
Ağlayı ağlayı yollara düştüm
Şükür olsun sevdiğime kavuştum
Medine göründü yandım tutuştum
Ölüm ver Allah’ım verme ayrılık
216
Yurdumdan çıktım yürüdüm
Mum oldum sanki eridim
Beytullah’a yüzüm sürdüm
217
Arafat dağı da bir yüce dağdır
İnanın Muhammed ölmedi sağdır
Ravzasına vardım gülistan bağdır
Seni ziyarete geldim efendim
Bir feyiz almaya geldim efendim
218
Gani Mevlâm nasip etse
Varsam ağlayı ağlayı
Medine de Muhammed’i
Görsem ağlayı ağlayı
219
Başım açık yalın ayak
Düştüm Kabe yollarına
Günahıma ağlayarak
Düştüm Kabe yollarına.
220
Çıkıp hüccac ile gitmek,
Ne güzeldir, ne güzeldir
Yolunda canı terk etmek
Ne güzeldir, ne güzeldir
O yolların riyâzâtı
Eritir hep hatiatı
Visâlin haccı lezzâtı
Ne güzeldir ne güzeldir
O yolların muğeylânı
Âşıkların gülistânı
Hicazın yolu kârbânı
Ne güzeldir ne güzeldir
Nebilerin nazargahı
Velilerin karargahı
Görürsem Kabetullah’ı
Ne güzeldir ne güzeldir
221
Ravzanın önünde büküldü belim
Sordular suali tutuldu dilim
Evvel böyle değildim doğruldu yolum
Yanıyor Allah’ım içimiz yanıyor
Bizi böyle görenler deli sanıyor
222
Ravzaya bakmaya gözler mi doyar
Aşkın şarabını içen böyle mi yanar
Ebubekir Ömer Osman Ali de var
223
Zikrullah gökleri geçer
Lahun tellerine göçer
Vuslat kapıların açar
Yanalım zikrullah ile
Ölelim zikrullah ile.
Bilişelim görüşelim
Söyleşelim Allah ile
Allah ile Mevla ile
***
224
Dil beytini pak eden
Dervişi anka eden
Âlemi Lâhut’a giden
Mevla zikridir zikri
Aşıkların zikri Hu
Zikri Hu’dur fikri Hu
Vecde gelip diye Hu
Mevla zikridir zikri
225
Canu dili pak eden
Mevla zikridir zikri
Aşk ile Pazar eden
Mevla zikridir zikri
Şeriattır kapısı
Tarikattır yapısı
Hakikattır binası
Mevla zikridir zikri
Düşmüşleri kaldıran
Aşk bahrine daldıran
Maksuduna erdiren
Mevla zikridir zikri
Erenlerin yolunu
Sürerler hep demini
Dervişlerin muini
Mevla zikridir zikri
226
Hak’ka aşık olanlar
Zikrullah’tan kaçar mı?
Arif olan, cevherin
Boş yerlere saçar mı?
227
Daldım derin fikire,
Hamdeyledim şüküre
Aşk ile feyiz ile
Başlayalım zikire
228
Dilhanesi pür nur olur,
Envarı zikrullah ile
İklimi dil mamur olur
Mimarı zikrullah ile
229
Bu dünyaya verme gönül
Dünya sana kalır değil
Dünya seven dost katına
Yüz akıyla varır değil
Bu dünyanın muhabbeti
Şol ağulu bal gibidir
Ağusun bilen ol bala
Parmağını banar değil
230
Bu dünyaya gelen canlar
Gedai bayı Sultanlar
Turab oldu bütün onlar
Gelin zikredelim Ya Hu
231
Elinde var iken fırsat
Zikri Huda’ya et dikkat
Tutup durmaz seni sıhhat
Gelin zikredelim Ya Hu
232
Bu dünya dari gaflettir, rahatı hep yalandır ha
Bilir misin ahir fani, vefasız bir cihandır ha.
233
Biz dünyadan gider olduk
Kalanlara selam olsun
Bizim için hayır dua
Kılanlara selam olsun
234
Geldi geçti ömrüm benim
Şol yel esip geçmiş gibi
Hele bana şöyle gelir
Bir göz açıp yummuş gibi
Miskin ademoğulları
Ekinlere benzer gider
Kimi biter kimi yiter
Yere tohum saçmış gibi
235
Yalancı Dünya’ya konup göçenler
Ne söylerler, ne bir haber verirler
Üzerinde türlü otlar bitenler
Ne söylerler, ne bir haber verirler
236
Narı uşşağı hoş gör,
Atma taş ey zahida
Bir tecelli olsa kalbe,
İhtiyar elden gider
237
Varisi peygamberi,
Bir mürşide el vermeyen
Lal-ü zari görmeden,
O bir susuz çölden gider
Bu tarikat yolunu,
Baştan başa inkâr eden
Sağ cenahı terk eder,
Şeytanla soldan gider
238
Şem’a yanan pervaneler
Gelsün beraber yanalım
Aşka düşen divaneler
Gelsün beraber yanalım
Gelsin bir hoşça yanalım
239
Hak yoluna gidenlerin
Asa olsam ellerine
Her pir vasfın edenlerin
Kurban olsam dillerine
Vücudumu kavursalar
Yönüm Hak’ka çevirseler
Harman edip savursalar
Muhabbetin yellerine
240
Bakıp cemali yâre,
Çağırırım dost dost
Dil oldu pare pare,
Çağırırım dost dost
Aşkın ile dolmuşum,
Zühdümü yanılmışım
Mestü müdam olmuşum,
Çağırırım dost dost
Mescüdü meyhanede,
Hanede viranede
Kabe’de puthanede,
Çağırırım dost dost
Sular gibi çağ çağ,
Dolaşırım dağ dağ
Hayran bana sırr-u sağ,
Çağırırım dost dost
Dünya gamından geçip,
Yokluğa kanat açıp
Aşk ile daim uçup,
Çağırırım dost dost
Aradığım candadır,
Canda ve hem tendedir
Bilir iken bendedir,
Çağırırım dost dost
Gâh düşerim mutlaka,
Gah asıl ki mülhaka
Bakıp kamudan Hak’ka,
Çağırırım dost dost
241
Dolunmaz ol hal ü hat,
Minel ezel ta ebed
Onulmaz asla bu dert,
Çağırırım dost dost
Hep görünen dost yüzü,
Andan ayırmam gözü
Gitmez dilimden sözü,
Çağırırım dost dost
Derya olunca nefes,
Paralanınca kafes
Ta kesilince bu ses,
Çağırırım dost dost
Gökler gibi dönerim,
Gün gibi dolanırım
Devr ile elenirim,
Çağırırım dost dost
Ne yerdeyim ne gökte,
Ne mürdeyim ne zinde
Her zaman ve her yerde,
Çağırırım dost dost
Geldim ol dost ilinden,
Koka koka gülünden
Niyazi’nin dilinden,
Çağırırım dost dost
***
242
Bu aşk bir bahri ummandır
Buna haddi kenar olmaz
Delilim sırr-ı Kur’an’dır
Bunu bilende ar olmaz
243
İşte bu sırrı Kuran’dır
Küllü Men Aleyha Fan’dır
İki kapılı bir handır
Konan göçer karar olmaz
244
Seni seven âşıkların
Gözü yaşı dinmez imiş
Seni maksud edinenler
Dünya ahret anmaz imiş
245
Aşkın odu ciğerimi
Yaka geldi yaka gider
Garip başım bu sevdayı
Çeke geldi çeke gider
246
Ben yürürüm yane yane
Aşk boyadı beni kane
Ne âkılem ne divâne
Gel gör beni aşk neyledi
247
Mecnun oluben yürürüm
Ol yâri düşte görürüm
Uyanır melûl olurum
Gel gör beni aşk neyledi
248
Aşkın aldı benden beni
Bana seni gerek seni
Ben yanarım dün-ü günü
Bana seni gerek seni
Ne varlığa sevinirim
Ne yokluğa yerinirim
Aşkın ile avunurum
Bana seni gerek seni
Aşkın âşıklar öldürür
Aşk denizine daldırır
Tecelli ile doldurur
Bana seni gerek seni
Aşkın şarabından içem
Mecnun olup yola düşem
Sensin dünü gün endişem,
Bana seni gerek seni
Sufilere sohbet gerek
Ahilere ahret gerek
Mecnunlara Leyla gerek
Bana seni gerek seni
Eğer beni öldüreler
Külüm göğe savuralar
Toprağım anda çağırır
Bana seni gerek seni
Cennet dedikleri ne ki
Bir kaç köşkle birkaç huri
İsteyene ver onları
Bana seni gerek seni
Yunus durur benim adım
Gün geçtikce artar ödüm
İki cihanda maksudum
Bana seni gerek seni
***
249
Canı dilden hane kıldın akibet
Gönlümü virâne kıldın akibet
Ol cünün zincirini tahrik edip
Sen beni divane kıldın akibet
250
Güzel âşık cevrimizi,
Çekemezsin demedim mi?
Bu bir rıza lokmasıdır
Yiyemezsin demedim mi?
251
Gel gel yanalım,
Ateşi aşka
Şule verelim,
Ateşi aşka
Aşk ehli ölmez,
Yerde çürümez
Yanmayan bilmez,
Ateşi aşka
Ey padişahım,
Sensin Penah’ım
Affet günahım
Ateşi aşka
Varın verenler,
Hak’ka ererler
Yandım erenler,
Ateşi aşka
Varımdan geçtim
Hak’ka eriştim
Yandım tutuştum
Ateşi aşka
Evvel aldandım,
Pek kolay sandım
Kat be kat yandım,
Ateşi aşka
Narım yitirdim,
Dosta getirdim
Geçtim oturdum,
Ateşi aşka
Seyyid Nesimi,
Terkeyle resmi
Yandı bu cismim,
Ateşi aşka
***
252
Yanmaktan usanmazam,
Pervanemiyim bilmem
Hiç sonunu sormazam
Divane miyim bilmem
253
Ağla gözüm ağla gülmezem gayrı
Gönül dosta gider gelmezem gayrı
254
Ben bu yolu bilmez idim
Aşk gönlüme düştü gider
Aşk elinden dertli yürek
Kaynaya ben taştı gider
255
Dinle sözümü sana derim özge edâdır
Derviş olana lâzım olan aşk-ı Hüdâ’dır
Aşıkın nesi var ise maşûka fedâdır
Semâ’ safâ câna şifa rûha gıdâdır
256
Severim ben seni candan içeri,
Yolum vardır bu erkândan içeru
257
Gururlanma insanoğlu
Ölmemeye çaren mi var
Hazan görmüş bir gül gibi
Solmamaya çaren mi var
258
Kalkacaktır gözden perde
Göreceksin yarın, nerde
Ev kazılmış kara yerde
Yatmamaya çaren mi var
259
Ey kardeş yolcuyuz hazırlansana,
Bu fani Dünya’dan göçeriz bir gün
Ölümden kurtuluş yoktur insana
Omuzlar üstünde geçeriz birgün
260
Müminin makamı Cennetünna’im
Münkirin makamı Berzahul Cahim
Son nefes bizlere lûtfeder Rahim
Eceli bal gibi içeriz bir gün
261
Ömür bahçesinin gülü solmadan,
Uyan gel gözlerim gafletten uyan
Ecel bize bir gün devran dönmeden
Uyan gel gözlerim gafletten uyan
262
Bak şu Dünya’nın türlü türlü haline,
Hiç kimseler çare bulmaz ölüme
Ne gelir kuluna Allah’tan gelir
Sabredelim gönül elden ne gelir
Ne gelirse kuluna Allah’tan gelir
263
Hor görmeyin toprağı, toprakta kimler yatar
Kani bunca evliya, yüzbin peygamber yatar
264
İğnesin denize atan, balıklara getirten
Tacı tahtı terk eden, İbrahim Ethem yatar
265
Bir garibsin şu dünyada,
Gülme gülme ağla gönül
Derdin dahi çoktur senin
Gülme gülme ağla gönül
266
Makamımız kuş misali
Daldan dala konabilir
İnsanoğlu yok misali
Birgün olur ölebilir
267
Bu dünya bir kuru dava
Medine şehri bir ova
Büyük validemiz Havva
Gelin oldu dua ile
268
Elveda ey mah-i taban elveda
Elveda ey mihr-i Yezdan elveda
Elveda ey afitab-ı şer’i din
Elveda ey mah-i taban elveda
269
Bu dervişlik yoluna
Sıdk ile gelen gelsin
Hak’tan özge ne ki var
Gönlünden silen gelsin
Dervişlik dedikleri
Nihayetsiz denizdir
Bu payansız denizin
Mevcini duyan gelsin
Dervişlik dedikleri
Bir tükenmez kan olur
Hass ü âmm kulu sultan
Bu kandan alan gelsin
270
Dervişler Hak’kın dostu
Canları ezel mesti
Aşk şem’ini yaktılar
Pervane olan gelsin
Bu Eşrefoğlu Rumi
Dervişliğe geleli
Nefsindendir çektiği
Nefsin öldüren gelsin
***
271
Ben dervişim diyene,
Bir ün edesim gelir
Tanıyuben şimdiden
Varup yetesim gelir
272
Ey gönül bir derde düş kim
Anda derman gizlidir
Gel karış bir Kadreye kim
Anda umman gizlidir.
273
Derviş olan aşık gerek
Yolunda hem sadık gerek
Bağrı anın yanık gerek
Can gözleri açık gerek
Dervişlerin en alçağı
Buğday içinde burçağı
Bu Mısri gibi balçığı
Her bir ayak basmak gerek
***
274
İster idim Allah’ı,
Buldum ise ne oldu?
Ağlar idim dünü gün,
Güldüm ise ne oldu?
Erenler meclisinde,
Ben bir pare gül idim,
Açıldım, ele geldim,
Soldum ise ne oldu?
Danışmentle âlimin,
Medresede bulduğun,
Ben harabat içinde
Buldum ise ne oldu?
Erenler meydanında
Yuvarlanır top idim,
Padişah çevganında
Kaldım ise ne oldu?
275
Derman aradım derdime,
Derdim bana derman imiş,
Bürhan (tanık) aradım aslıma,
Aslım bana bürhan imiş!
Sağı solu gözler idim,
Dost yüzün görsem deyu,
Ben taşrada arar idim,
Ol can içinde Can imiş!
Öyle sanırdım, ayrıyem;
Dost ayrıdır, ben gayriyem
Benden görüp işiteni,
Bildim ol canan imiş!
Savm-u salat hac ile
Sanma biter zahid işin,
İnsan-ı Kamil olmaya,
Lazım olan İrfan imiş.
Kanden gelir yolun senin
Ya kande varır menzilin
Nerden gelip gittiğini
Anlamayan hayvan imiş
Mürşid gerektir bildire,
Hak’kı sana hakkel yakin
Mürşidi olmayanların
Bildikleri güman imiş
Her mürşide dil verme
Kim yolunu sarpa uğratır
Mürşidi, kâmil olanın
Yolu gayet âsân imiş.
İşit Niyazi’nin sözün,
Bir nesne örtmez Hak yüzün
Hak’tan açık bir nesne yok,
Gözsüzlere pinhan imiş.
***
276
Şu benim divane gönlüm,
Gene hubdan huba düştü,
Mah cemalin şulesinden,
Çalkalanıp göle düştü.
277
Ey dervişler ey kardeşler,
Ne acep derdim var benim
Mecnun olmuş der görenler
Ne acep derdim var benim
278
Taştın yine deli gönül
Sular gibi çağlar mısın?
Aktın yine kanlı yaşım
Yollarını bağlar mısın?
279
Noldu bu gönlüm, noldu bu gönlüm
Derdi gamınla doldu bu gönlüm
Yandı bu gönlüm, Yandı bu gönlüm
Yanmada derman buldu bu gönlüm
Seyribillahtır, seyribillahtır
Lemiallahtır fena fillahtır
Ainesinde, ayinesinde
Gerdi sivayı buldu bu gönlüm
280
Uyan ey gözlerim gafletten uyan
Uyan uykusu çok gözlerim uyan
Azrail’in kastı canadır inan
Uyan ey gözlerim gafletten uyan
Uyan uykusu çok gözlerim uyan
281
Varını yağma eden
Talibi yezdan olur
Canı cihandan geçen
Vasılı canan olur
Dermeye bu simuzeri
Cifeden olgıl beri
Rahi Huda leşkeri
Dünyada üryan olur
Ardına ağyarı at
Eyleme hiç iltifat
Geceyi gündüze kat
Sayı eden insan olur
Ko keseli gafleti
Eyleme fevt fırsatı
Zikre eden gayreti
Sahibi irfan olur
Zakiri Mevla sever
Zikre çalış ey puser
Gafil olan bi hüner
Sonra çok pişman olur
Gaflet ile bitmez iş
Durma birader çalış
Ehli suluke karış
Yol sana âsân olur
Aç gözünü uykudan
Rengine aşkın boyan
Gafilan oluben yatan
Yolda kalagan olur
Tut sözü Kuddusiya
Etme sözü ömrü heba
Zakiri sanma geda
Çünkü o sultan olur
***
282
Seher yeli erken eser,
Çok uyuma gaflet basar,
Seni ibadetten keser,
Uyan ağla seherlerde.
283
Ah nice bir uyursun, uyanmaz mısın?
Göçtü kervan kaldık dağlar başında
284
Hak’tan inen şerbeti
İçtik Elhamdulillah
Şol kudret denizini
Geçtik Elhamdulillah
Vardığımız illere
Şol safa gönüllere
Halka Taptuk manisin
Saçtık Elhamdulillah
Taptuk’un tapusunda
Kul olduk kapusunda
Yunus miskin çiğ idik
Piştik Elhamdulillah
***
285
Işk ile Hak’ka giden suatı merdana bak
Yok iken bu alemi halkı icad eylemiş
Her birinde görünen esrarı mennana bak
Tut (Hudai)’nin sözün Hak’tır anı söyleten
286
(Hudai) Zakir olanlar visali Hak’ka naildir
Huda’yı sıdkı ile zikret kalbinde tutma bir garaz
Huzuru Hak’ka böyle git kalbinde tutma bir garaz
287
Rumda acemde söylenir adı
Yemen ellerinde Veysel Karani
Allah’ın, Habib’in, dostum dediği
Yemen ellerinde Veysel Karani
288
Yastığı taş idi döşeği postu
Cennetlik eylemek ümmeti kastı
Hak’kın sevgilisi Habib’in dostu
Yemen ellerinde Veysel Karani
289
Seyrimde bir şehre vardım
Gördüm sarayı güldür gül
Sultanımın tacı tahtı
Bağı, duvarı güldür gül
290
Evvel benem ahir benem,
Canlara can olan benem
Azıp yolda kalmışlara
Hazır medet eden benem
291
Diller damaklar şaşıran
Aşk kazanın taşıran
Hamza’yı Kaf’tan aşıran
O ağulu yılan benem
Yunus değil bunu diyen,
Kudret dilidir söyleyen
Kâfir olur inanmayan,
Evvel-âhir-heman benem
Bir niceye verdim emir
Devlet ile sürdü ömür
Yanan kömür kızan demir
Örse çekiç salan benem
Dahi acep âşıklara
İkraru din, iman oldum
Halkın gönlünde küfrile,
İslâm ile iman benem.
Hem bâtınem hem zâhirem,
Hem evvelem hem âhirem
Hem ben olum hem ol benem,
Hem ol kerim-i han benem.
Yoktur arada tercüman,
Andaki iş bana âyân
Oldur bana veren lisan,
Ol denize umman benem.
Geç tutarım illa kati
Ne er derim ne avreti
Çoktur azaplarım illa kati
Rüşvet almaz Sultan benem
Bu yeri-göğü yaratan,
Bu arş u kürsi durduran
Binbir adı vardı Yunus,
Ol sâhib-i Kur’ân benem.
***
292
Yan yüreğim yan,
Gör ki neler var
Bu halk içinde
Bize gülen var
Bu yol uzundur
Menzili çoktur
Geçidi yoktur
Derin sular var
293
Sordum sarıçiçeğe,
Annen baban var mıdır?
Çiçek der derviş baba,
Annem babam topraktır.
(Hak Lâ İlahe İllallah.
Allah Lâ İlahe İllallah.)
Sordum sarıçiçeğe,
Evlat kardeş var mıdır?
Çiçek der derviş baba,
Evlat kardeş yapraktır.
Sordum sarıçiçeğe,
Niçin boynun eğridir?
Çiçek der derviş baba,
Özüm Hak’kâ doğrudur.
Sordum sarıçiçeğe,
Niçin benzin sarıdır?
Çiçek der derviş baba,
Ölüm bize yakındır.
Sordum sarıçiçeğe,
Size ölüm var mıdır?
Çiçek der derviş baba,
Ölümsüz yer var mıdır?
Sordum sarıçiçeğe,
Sen kimin ümmetisin?
Çiçek der derviş baba,
Muhammed ümmetiyim.
Sordum sarıçiçeğe,
Sen beni bilir misin?
Çiçek der derviş baba,
Sen Yunus değil misin?
***
294
Canını terk etmeden, Cananı arzularsın
Zünnarını kesmeden, imanı arzularsın
295
Nâdânı terk etmeden, yârânı arzularsın,
Hayvanı sen geçmeden insanı arzularsın.
296
Tâc marifet tacıdır
Sanma gayri tâc ola,
Taklîd ile tok olan,
Hakikatte aç ola
Bu âdem meyvesinin
Çekirdeği özündür
Sonsuz bu âlem, âdem,
Bir anda târâc ola.
Bu sözlerin me’âli
Kişi kendin bilmekdir
Kendi kendin bilene
Hakikat miraç ola
297
Gaflet ile Hak’kı buldum diyenler,
Er yarın Hak divanında bellolur.
Ahret tedarikin gördüm diyenler,
Er yarın Hak divanında bellolur.
298
Aşık isen hak didarına
Yanma Cehennem narına
Yarın Hak’kın divanına
Elleri boş varılır mı?
300
Bizi kınamayın dostlar yarenler
Rüzgar esmeyince dal sallanır mı?
Küllü boş değildir aşka düşenler
Damla düşmeyince göl bulanır mı?
301
Canan ilinin güllerinin
Bağı göründü aman aman
Dost iklimin lalesinin
Dağı göründü
302
Mülki bekadan gelmişem
Fani cihanı neylerem
Ben dost cemalin görmüşem
Huri cihanı neylerem
İbrahim’in Cebrail’e
Hiç ihtiyacı kalmadı
Muhammed’im dosta giden
Ben tercümanı neylerim
303
Al eline kalemi,
Yaz Allah’ın adını
Şekerde bulamadım
Zikrullahın tadını
304
Mevlam bize Cuma’yı ihsan eylemiş
Allah bize bu günü bayram eylemiş
Nurdan taçlarını giysinler demiş
305
Adım adım ileri,
Beş alemden içeri,
On sekiz bin hicabı,
Geçtim bir dağ içinde.
306
Ayrılmadım pirimden,
Ayrılmadım şeyhimden,
Aşktan bir kadeh aldım,
İçtim bir dağ içinde.
307
Be yarenler be kardeşler,
Ben neyleyim ben nideyim
Hak benim kulum değilsin
Der olursa ben nideyim
308
Namaz kılan mü’minlere
Cennet’in kokusu gelir
Zikreyleyen o dillere
Cennet’in kokusu gelir
Ariflere velilere,
Dervişlere ululara
Cihad eden müminlere
Cennet’in kokusu gelir
Ey kardeşim bilirisen
Doğru yola gelirisen
Sen şeyhini bulurisen
Cennet’in kokusu gelir
***
309
Ben melamet hırkasını
Kendim giydim eğnime
Ar-ı namus şişesini
Taşa çaldım kime ne
Haydar Haydar taşa çaldım kime ne
310
Girdim kırklar meclisine
Gel beri Ya Hu dediler
Yanlarından yer verdiler
İşte şeyhin gör dediler
Yanlarından yer verdiler
İşte meydan dön dediler
311
Beni kundaklara sardın
Geceni gündüz eyledin
Ne tatlı ninni söylerdin
Benim güzel canım annem
312
Hergün halimi sorardın
Duanı her an yapardın
Nur yüzüne hiç doymadım
Hasret kaldım anam sana
313
Hak, şerleri hayr eyler,
Zannetme ki gayr eyler,
Ârif ânı seyr eyler,
Mevlâ görelim n'eyler,
N'eylerse, güzel eyler
Sen Hak’ka tevekkül kıl,
Tefvîz et ve râhat bul,
Sabreyle ve râzı ol,
Kalbin ana bend eyle,
Tedbîrini terk eyle,
Takdîrini derk eyle,
Hallâk u Rahîm oldur,
Rezzâk u Kerîm oldur,
Fa'âl ü Hakîm oldur,
Bir iş üstüne düşme,
Olduysa inâd etme,
Hak’tandır o, red etme,
Nâçâr kalacak yerde,
Nagâh açar, ol perde,
Derman eder ol derde,
Bil kâdî-yi'l hâcâtı,
Kıl ana münâcâtı,
Terk eyle mürâdâtı,
Hak’tandır bütün işler,
Boştur gam u teşvişler,
Ol, hikmetini işler,
Hep işleri fâyıktır,
Birbirine lâyıktır,
N'eylerse, muvâfıktır,
Her kuluna her ânda,
Geh kahr u geh ihsânda,
Her anda, o bir şânda,
314
Dilden gamı dûr eyle,
Rabbinle huzûr eyle,
Tefvîz-i umûr eyle,
Sen adli zulüm sanma,
Teslim ol nâra yanma,
Sabret, sakın usanma,
Deme şu niçin şöyle,
Bir nicedir ol öyle,
Bak sonuna, sabr eyle,
Hiç kimseye hor bakma,
İncitme, gönül yıkma,
Sen nefsine yan çıkma,
315
Az ye, az uyu, az iç,
Ten mezbelesinden geç,
Dil gülşenine gel göç,
Bu nâs ile yorulma,
Nefsinle dahı kalma,
Kalbinden ırak olma,
Geçmişle geri kalma,
Müstakbele hem dalma,
Hâl ile dahî olma,
Her dem onu zikreyle,
Zeyrekliği koy şöyle,
Hayrân-ı Hak ol, söyle,
Gel hayrete dal bir yol,
Kendin unut O'nu bul,
Koy gafleti hâzır ol,
Her sözde nasîhat var,
Her nesnede zîynet var,
Her işte ganîmet var,
Bil elsine-i halkı,
Aklâm-ı Hak ey Hakkî
Öğren edeb ü hulku
Vallahi güzel etmiş,
Billahi güzel etmiş,
Tallahi güzel etmiş,
Allah görelim n'etmiş,
Netmişse güzel etmiş
***
316
Varsam bir âlime sorsam halimi
Acep Allah bize kulum diye mi?
Nefs elinden yanılmışım yolumu
Acep Allah bize kulum diye mi?
317
Erler demine destur alalım
Parvaneye bak ibret alalım
Aşkın ateşine gel bir yanalım
Pervaneye bak ibret alalım
Dost dost dost dost
318
Süluk ahvalini salik,
Yola gidip gelenden sor,
Eğer dalgıç olam dersen,
Bu deryaya dalandan sor!
Bu Kuddusi’leyin cahil
Müdai çokturur zira,
Visalin tarzını, mürşid
Olup, vasıl olandan sor
***
319
Dolap niçin inilersin
Derdim vardır inilerim
Ben Mevlaya âşık oldum
Onun için inilerim
320
Ümmete Hak anları kıldı imam
Her kim anlara ederse iktidâ
Anlar olmaz Lütf-i Hâlıktan cüdâ
Çün Muhammed bu dînin serveridir
Dinde Bûbekr de yâr-i Ğârıdır
Bil Ömer’dir bu dini ilân eden
Oldu Osman da Kur-an’ı cem eden
Her bir ilmin kapusu oldu Alî
Bâkî ashâb-ı kirâm oldu velî
Cümlesinden râzı olsun ol Muîn
Rahmetullâhi aleyhim ecmaîn
Kıl cemâlinle müşerref yâ Samed
Dilerim lütfeyleyesin ya Ahad
Cümle ihvanımla ya Rab şâdı kıl
Affedip isyanımız âzâdı kıl
Eyle cümlemize lütfunla tevfîk
Tevfîkın her hususta ola refîk
***
321
Et tevbe cürme iptidâ
Sana gele bûy-i Hudâ
Olma huzurundan cüda
Gelmez mi gör feyz-i Huda
Ko bu dünyanın cengini
Bağla sivâdan kendini
Küşâdet kalbin bendini
Gelmez mi gör feyz-i Huda
322
Hubb-i sivadan firar et
Zikr-i Huda’ya devam et
Huzur-i Hak’ta karar et
Gelmez mi gör feyz-i Huda
323
Âlem-i aslını fikreyle ağla
Düş aşk-ı Hudâ’ya su gibi çağla
Günahına edip Tevbe gönülden
Yüreğin aşk ateşi ile dağla
324
Bu mâsivâdan el çeküp geldim kapına nihayet
Sana gelen doğru yolu göster bize et inâyet
325
Sâlikâ eyle münâcât, de Huda'ya el-ğiyâs
İtiraf et cürmünü söyle Huda'ya el-ğiyâs
327
Bil muhakkak âşıkan mâşûk ile olur ferah
Hücre-nişîn talebe ders ile olur ferah
328
Her seherde saçar Hak feyz eder "Oh!"
Kamu müznibânı tathîr eder oh
329
Perdeyi kaldır aradan alasın bir zevk-ı lezîz
Bak ne halk etmiş yaradan alasın bir zevk-ı lezîz
330
Sana âşık olan sâlik daim kapında sâildir
Olursa her neye mâlik fedây-i Hakk'a kaildir
331
Zâkir ol derûn-i dilden zahirde gel sesini kes
Râh-i Hakk'a olup salik gayri yola etme heves
332
Gel ey püser zikre çalış, devam et rûz-ü şeb alış
Terk eyle nefsin arzusun, izzet edip ruha barış
333
Gel etme sırr-ı Hak’kı fâş, dahi kimseye atma taş
Bir gün gidersin dünyâdan, işin olur uhrâda yaş
334
Çıkar mâsivâyı dilden huzur-i Hudâ'ya var sus
Zikreyle cân-ü gönülden huzur-i Hudâ'ya var sus
335
Tâlib-i dîdâr-i Hudâ halk ile etmez ihtilât
Sâlik-i râh-i Kibriya halk ile etmez ihtilât
336
Fikrederek olmadın aslâ îkaz
Şükrederek olmadın aslâ îkaz
337
Geç mâsivâdan azîzim eyle Hudâ'ya rücû
Sözümü tut iki gözüm eyle Hudâ'ya rücû
338
Sâlik-i Hakk'a yakın ol, ehl-i dünyadan ırak
Yâr-i sâdıka karîn ol, ehl-i dünyadan ırak
339
Aç basiret gözünü hikmet-i Yezdâna bak
Gör neler halk eylemiş Hâlik-ı ekvâna bak
340
Meyl edip bu mâsivâye yok yere çekme emek
Mâdâm ki yok bakası ana meyil ne demek
341
İlticâ ettim sana ben yâ Kerîm-ü Zülcelâl
Cürmümü affeyle yâ Rab çekmeyem asla melâl
342
Hak’ka yalvar gece gündüz et efğân
Ede kalbin münevver nûr-i irfan
343
Bir müznib-i günehkârım derdime dâd et yâ Ganî
Mahzun olan bu gönlümü fazlınla şâd et yâ Ganî
344
Bihamdillah tamam oldu divânım
Size armağanım olsun yaranım
345
Alalar lezzeti derûn-i dilden
Hakkı zâkir olalar hem gönülden
346
VASİYYETNÂME-İ HÜDÂYÎ (KUDDİSE SİRRU'L-ÂLÎ)
BİSMİLLÂHİRRAHMÂNİRRAHÎM
348
Bu da sana olmaz ise müyesser
Sakın terk edip olma hiç mükedder
İstimdâd et rûhâniyyetlerinden
Alasın feyzini himmetlerinden
349
Ederse aks sana şeyhin kemâli
Görürsün yüzünde nûr-i cemali
350
Bu kere "Allah Allah" deyu vird et
Dilinden hiç bırakma bunu zikret
351
Sinnin tamam olup rüşde erersen
Ben öldükten sonra himmet dilersen
352
Visâl-i Hak lisana gelmez asla
Kelâm ile takrirden de Müberrâ
353
Gel ey Sırrî murâdımı ayân et
Sâlikâne tarîkimi beyan et
354
Görürsen eger bir ehl-i kemâli
Mürşid-i kâmil olan ehl-i hali
355
Böyle mahmurum ki bilmem bade-i hamra nedir
Can nedir kendim neyim ibda ma inşa nedir
Taki medhuş olmuşam ben bilmezem uhra nedir
Böyle sermestim ki idrak itmezem dünya nedir
Ben kimim saki olan kimdir mey-i sahba nedir
356
Aşk olub rûz-i ezelden sâkî peymânemiz
Âlemi kavgaya salmış na'râ-ı mestânemiz
Âlem-i candan şarâb-ı vasldan mest olmuşuz
Sırr-ı vahdetdir hemîşe bâde-yi meyhanemiz
Mazhar-ı nûr-i cemâlin kıbledir aşıklara
Ol cemâlin pertevinden ka'bedir puthânemiz
Matla'ı her zerreden tâbân olubdur âftâb
Aşk çeşmiyle temaşa eyleriz cemhânemiz
Rind ü rüsvây-ı kalender-meşreb olduk aşkdan
Alemi baştan başa tutmuş bizim efsânemiz
Şem' ü gül çünki mazharlardır ol canâneye
Gönlümüz bülbül olub canlar olub pervanemiz
Dâm-ı zülfün dâne-yi hâlin olub zincirimiz
Yoksa yokdur âlem-i dünyada âb u dânemiz
Nice yıllardır ki Hâlis hicriyle zulmetdedir
Şimdi feyz-i gavsden rûşen olub kaşanemiz
Bu kimdir şevketiyle rahş-ı nâr üzre suvar olmuş
Sanursun cilvesinden kim kıyamet aşikâr olmuş
Külahın kec koyub perçemlerin ruhsâra dağıtmış
Gül üzre sünbülistandan aceb bir nev-bahâr olmuş
Kaddi bir servdir kim gülşen-i hüsne safa vermiş
Ana erbâb-ı aşkın gözyaşından cûy-bâr olmuş
Alub meydân-ı hüsnü tuğ-i sancağ-ı melâhetle
Sîpâh-ı hûbîler üzre emîr-i nâmdâr olmuş
Seni Hâlis ne tenhâ sûz-i aşkın kalbi dağ etmiş
Bu ateş içre çok erbâb-ı himmet dağdâr olmuş
***
357
Sâlik-i mülk-i bekadır sâlikân-ı Kadirî
Târik-i kûy-i fenadır sâdikân-ı Kadirî
358