Professional Documents
Culture Documents
NDEKLER
inasi ztrk
Giri
SOSYOLOGCA / 9
Bu tanma uyan kilit bir ahsiyet aryorsak mek zincirinin son halkas stad Aleddin Yavacadan daha iyi bir rnek bulmak zordur. Aleddin Yavaca
Osmanl mzik geleneini sadece en st dzeydeki bestekrlk ve icraclk kudretiyle bugne tamakla kalmamtr. Bu gelenein kendine zg nazariyatn ve
ancak bir stattan geilerek renilebilecek inceliklerini de sabrla talebelerine
nakletmi, daha da nemlisi sadece mzisyen deil kmil insan yetitirmeyi
amalayan mek usulnn dayand yksek ahlak da kendi ahsnda cisimletirmitir. Byk stad deerlendirmek haddimiz olmamakla birlikte, bu
mtevaz makalede Aleddin Yavacay mek ahlakn gnmze aktaran son
halka olarak analiz etmeye alacaz. Bunu yapabilmek iin nce mekin ne
olduunu ksaca hatrlayalm.
Osmanl Mzik Geleneinde Mek Usul
Mek, mzik dnyasnn hat sanatndan dn ald bir terimdir. Hat sanatnda mek hattatn talebesine ders olarak verdii yaz altrmas anlamna gelir. Talebe ustasnn yazd rnei dikkatle inceler ve taklit etmeye alr, taklit
ve tekrar yoluyla tekniini mkemmelletirir, uzunca bir sre altktan sonra
kendi slubunu kazanr. Mek szc zamanla sadece hat sanat iin deil ustadan raa nakledilen btn sanatlar iin kullanlmaya balamtr. Bunlarn
en nde geleni mziktir. yle ki mekhane terimi sadece mzik mek edilen
yerler iin kullanlmtr (Behar, 2006: 13). Mekin olmazsa olmaz iki unsuru usta
ve raktr. Mzik, insani temasn sz konusu olmad gayriahsi yollarla, rnein notadan veya kitaptan okuyarak deil, kmil bir stattan mek edilerek
renilir. Eskilerin deyiiyle ilim satrda deil sudrdadr. Ancak bir sadr
sahibinden, yani staddan renilir. Ak Paann dedii gibi: Okumakla yazmakla olmaz, ta staddan grmeyince II. Murad devrinde yaam olan Hzr
bin Abdullah, Edvarnda bu durumu yle ifade eder: imdi sen dahi dilersen
kim bu ilimden haberdar olasn, bir stada hizmet eyle kim sen dahi stad olasn. (29). On sekizinci yzyla ait anonim bir musiki risalesinde ayn gr bu
kez daha kesin bir ekilde tekrar edilir: Bu ilmi stada mukarenetsiz kemaliyle
bilmek emr-i muhaldir. (30). Batdaysa 11. yzylda Guido dArezzo tarafndan
gelitirilen notasyon, bunun aksine, reticiyle renci arasndaki bu dorudan
temas zorunlu olmaktan kararak kiinin hi duymad bir eseri kendi bana renebilmesini salamay amalayan bir yeniliktir. (Karakayal, 2010: 350).
Max Weber (1958) mzikteki bu rasyonelleme ve standartlama srecinin mzik
uran nasl gayri-ahsi hale getirip bysnden arndrdn arpc bir ekilde analiz etmitir. Mek srecinin bys byk lde ritellemi bir etkinlik
olmasndan kaynaklanr. ran ustasnn elini perek meke balamasndan
mtevaz ve mahviyetkar bir kiiliin kazandrlmasyla ilikilendirilen eitli
dil ve ifade kalplarnn tekrarlanmasna kadar mekin her annda bu ritelistik
yap kendini gsterir. Halbuki bir eseri notadan veya ses kaydndan renen bir
82
SOSYOLOGCA / 9
zik deil edeb ve ahlak mek eder. Bugn bile pek ok rak ustalaryla provalara,
kayt stdyolarna, sohbet meclislerine gidip her ortamda nasl davranlacan,
hatta hangi sorulara hangi kalplarla cevap vereceini ustalarndan mek ederek
renmektedir (Gill-Grtan, 2011: 620). Osmanlnn zarif stanbul Trkesinin
en ok musiki mntesipleri arasnda yaamas muhtemelen bununla ilgilidir.
Tm bunlar ustayla rak arasnda son derece yakn, derinlikli, ahsi bir iliki
meydana getirir. Ustayla rak arasnda adeta bir baba-oul ilikisi doar, ki genellikle ustalar raklarna evladm veya olum/kzm diye seslenirler. Bu
da tasavvuftaki peder-i manevi kavramna tekabl eder. Nitekim Aleddin Yavacann mek zincirini devam ettirmesi iin talebeleri arasndan seip el verdii
Doan Dikmene gre kirdi olmaya tenezzlen kabul buyurduu talebelerinin en byk arzusu ondan mr boyunca olum naslsn szn duymaktr
(2011: 149).
Bu iliki iinde her iki tarafn sorumluluklar vardr. Mek mzik yeteneinin
zekt olarak grldnden ustalar ok yakn zamana kadar raklarndan cret
talep etmemilerdir. Bununla birlikte Karakayalnn Bourdieunn kavramlarndan yola karak ran zel bir habitus iine kabul edildii yar-ritelistik bir
etkinlik olarak tanmlad mekin ustann sembolik sermaye biriktirmesine ve
bu yolla sosyal statsn korumasna hizmet ettii de inkr edilemez (2010: 347,
359). Ne var ki burada maddi kardan ziyade eref ve itibar gibi manevi kymetler n plandadr. Ayrca ustalarn hafzalarndaki eserleri talep edenlerden gizlemesi ve sahip olduklar birikimi kar amacyla kullanarak ihtiyac olanlardan
saknmas hibir ekilde ho grlmez. yle ki mahfuzatn saklayp retmeyen, talebelerine intikal ettirmeyene musiki stad olarak bile baklmaz (Behar,
2006: 103). Bu, modern sanat anlaynn bireyi her eyin zerinde tutan bana
buyruk ve ie kapank sanat kalbna taban tabana zttr. yi sanat olmak kiiyi
sorumluluktan kurtarmaz, aksine ona daha byk sorumluluklar ykler.
Mek cretsiz olmakla beraber meke kabul edilmek iin belli liyakat llerini karlamak gerekir. Herkes talebe olarak kabul edilmez. Ancak burada lt
sosyal snf veya ahbap-avu ilikileri deil liyakattir. naln ifadesiyle ilimde
hatra riayet yoktur. lim keyfe hizmet etmez. Keyif ilme hizmet etmeye mecburdur. (1958: 10). Ancak sadece liyakat de yeterli deildir. Mekin gerektirdii
meakkate de katlanmak gerekir. Mesela vaktiyle musiki tahsiline talip ve ragp olanlarn musiki statlarna mracaatta ekmedikleri ile kalmazd. Bir ark
gemek iin bilfarz stanbulun Edirnekapsndan Boaziinin Rumelikavana
gidip gelmeleri ahval-i adiyeden idi. (nal, 1958: 7). Tannm neyzenlerden
Burhaneddin kte Yenikap Mevlevihanesi Neyzanba Hilmi Dededen mek
almak iin Kadkyden Topkapya gittiinde, baz gnler Dedenin bugn fazla yemek yedim, bugn git yarn gel dediinden bahseder (Behar, 2006: 72).1
Aleddin Yavaca da hocas Suphi Ezginin evine mek almaya gittii sralarda, baz gnler
85
SOSYOLOGCA / 9
hocasnn alt karlama tarznn aksine, evladm bugn nmizacm. Onun iin kahvelerimizi ielim, sonra gidersin, deyip kendisini geri gnderdiini nakleder (Sipahi, 2011: 40)
86
tespit ettii gibi bugnn klasik-geleneksel slubu Aleddin Yavaca merkezinde olumu olduu gibi, bu slup da dorudan son dnem Osmanl mzik geleneinin bir devamdr. nk III. Selim ekol diye de adlandrlan Osmanlnn
son dnem mzik gelenei esasen III. Selimin hocas Tanburi saktan kaynan
alan silsileye dayanmaktadr. Bu silsile gnmze kadar hi kopmayan mek
halkalaryla ulamtr ve bu halkalar tarihsel kantlarla da kesin olarak tespit
etmek mmkndr. te Yavacann silsilesi birka koldan bu ana kaynaa ulatndan, bugn Yavacann temsil ettii slup ve tavrn otantikliinden emin
olabiliriz. Yavacann (1982) ifadesiyle tavr denilen faktr arda, pazarda
satlan bir meta deildir. Ancak ustadan, kabiliyetli raklara intikal edebilecek
nemli bir meziyettir. Bu adan Yavacann bu kamil statlara, bu kamil statlarn da Yavaca gibi kabiliyetli bir raa rastlamalar mzik geleneimiz iin
tarif edilmez derecede byk bir ltuftur.
Yavacann hocalaryla karlama ekilleri ve mek ald meknlar mzik
geleneimizin sivil niteliine iaret etmektedir. Kulan geleneksel mziimizin
perdeleriyle ilk dolduran sabah namazlarndan sonra ona makamla Kuran- Kerim okuyan ve ocukluk yllarnda bir gramofon alarak Cemil Bey ve Mnir Nurettin dinleten babasdr. Demek ki ilk mzik eitimi aile ocanda balamtr.
Bununla birlikte gelenein yaygnlamasna ve srekliliine aile gibi geleneksel
kurumlar yannda radyo ve gramofon gibi modern kitle iletiim aralarnn da
hizmet ettiini nemle kaydetmek gerekir. Sz gelimi Yavaca Mnir Nurettinle
meklerine nce gramofondan balar, sonra stanbulda evine giderek bizzat
kendisinden mek eder. Yani bir bakma mekin ritelistik, ahsi ve yz yze
ilikilere dayanan geleneksel ortamna modern teknolojilerin gayri-ahsi ilikiler
kalbndan geerek ular.
Yavaca mzik eitimine ilk olarak Kiliste mzik hocas Zihni akralpden
ald Bat usulnde keman dersleriyle balar (Sipahi, 2011: 36-37), ancak hayatndaki asl dnm noktas, stanbul Erkek Lisesinde Neyzen Emin Dedenin
talebesi yazar ve edebiyat retmeni Hakk Sha Gezginle karlamasdr.
Kusursuz stanbul ivesiyle konuan tam bir stanbul beyefendisi (38) olan
Edebiyat Hocas Gezgin onun yeteneini fark ederek evindeki fasl meklerine
davet eder ve Emin Dede bata olmak zere birok statla tantrr. Hakk Sha
Gezginin evinde Sal ve Cuma gnleri iki veya fasl geilmektedir. Bir faslda bir makamn perevinden balamak zere, varsa kr ve besteleri, semaileri,
arklar ve saz semailerine kadar krk civarnda eser mek edilmektedir. Burada mek edilen eserler erp Sami Beyin evinde konser olarak icra edilmekte, konser sonrasnda hazr bulunanlar eletirilerini bildirmektedir. Katlanlar
arasnda devrin byk musiki statlar ve gencecik talebelerin yan sra eitli
kltr, sanat adamlar ve yazarlar da vardr. Sz gelimi Yahya Kemal ve Tanpnar bu meclislerde bulunmulardr (Sipahi, 2011: 52-58). Yavaca stanbulda
bu tip mzik toplantlarnn yapld meknlar arasnda Beiktata Hakk Sha
Gezginin, Kabata Set stnde Dr. erp Sami Beyin, Makada pekilerin
87
SOSYOLOGCA / 9
(Lale ve Nergis Hanmlar), Bomontide Dr. Selahattin Tanurun, ilide H. Sadeddin Arelin, Bakrclarda bnl Emin Mahmut Kemal nalin, Caalolunda
Mildan Niyzi Beyin, Fatihte Mkerrem Akncnn, aramba Abakyunusta
Sleyman Ergunerin, Cerrahpaada Abdlkadir Trenin, Cerrahpaada Cahit
Gzknn, Ayazpaada Zeki Torosun, Yenikyde Rasim Ferit Talayn evlerini
ve zbekler Tekkesini saymaktadr (Sipahi, 2011: 54 ve Yavaca, 1981).
Bu ortamlar hem ustalarla raklarn bir araya geldii hem de farkl alanlarda
uzmanlam ustalarla tanma frsatnn yakaland yerlerdir. rnein Yavaca
Suphi Ezgiyle erp Sami Beyin evinde tanr. Suphi Ezgi fasllara devam et
repertuar, makamat ve usuller hakknda ok faydalanrsn, gelimene yardmc
olur, ama musikinin bir de ilm yn vardr, bunlar sana aktarmam lzm, Pazar
gnleri ben msaitim bana gelirsin, diyerek onu evine davet eder. Nazariyat
bilgisini bilhassa Suphi Ezginin derslerinde ilerletir. Bestekrlkta en ok etkilendii ustalarysa Zeki Arif Ataergin ve Sadettin Kaynaktr. Sadettin Kaynakla
onu tantran zbekler tekkesinden Sleyman Ergunerdir. Bir gn Yavacay
Beyazt Camiine gtrr ve orada ikindi namazndan sonra mukabele okumakta olan Sadettin Kaynaka elini psn feyz alsn diye tantrr. ki byk ustasyla da meklerine onlarn ellerini perek balar ve geleneksel mek ahlaknn
ritelistik kalplar iinde devam eder.
Yavaca bir yandan geleneksel usulde mek almaya devam ederken bir yandan da radyo ve niversite korosu gibi modern kurumlar iinde almalarn
srdrr. Bu modern kurumlarla geleneksel usullerin iie gemiliinin en gzel rneklerinden biri Zeki Arif Ataergin ve Mnir Nurettin Seluk gibi statlarn Yavacayla radyo araclyla tanmalardr. Bu iki byk stat Yavacann
radyo kaytlarn dinlerler ve bu gen yetenekle tanmak isterler. Demek ki ran ustalarn peinden komas gibi, ustalarn mek edecekleri raklar seip
armalar da mmkndr. Ancak bu durum bile usta-rak ilikisinin genel
kaidelerinin esnetilmesine gereke olamaz. rnein Yavaca Mnir Nurettin Selukla bir sre meklere devam ettikten sonra bir gn radyoda henz hocasnn
gemedii formda bir eser okur. Mnir Nurettin Seluk kendisinin retmedii bir formda eser okumasna kesinlikle izin vermediini syleyerek, aksi takdirde meki brakacan bildirir. Yavaca hocasnn szn dinler ve bir daha
onun retmedii formda bir eser icra etmez (Sipahi, 2011: 45). Halbuki Yavaca
bu dnemde sadece Trk halk tarafndan deil dnemin byk statlar tarafndan da radyoda programlar hayranlkla dinlenen kalburst bir ses sanatsdr.
Buna ramen, o bile usta-rak ilikilerinin geleneksel mecburiyetlerinden muaf
tutulmamtr.
Mnir Nurettin Seluk geleneksel hafz slubunun inceliklerini bozmadan
modern salon konseri rn aan kiidir. Zeki Arif Ataergin ise Yavacann ifadesiyle Hac Kerami Efendi tavrn bizzat kendisinden mek etmek suretiyle
zamanmza intikal ettiren kiidir. Yavaca her ikisinden de mek ettii iin bu
tavrlarn en gzel yanlarn sesine naketmitir. Dini eserleri ve bilhassa Mevle88
SOSYOLOGCA / 9
SOSYOLOGCA / 9
SOSYOLOGCA / 9
bir mek silsilesini bugne aktaran bir konserler dizisinde her ay birlikte grmek
gelenein sreklilii konusunda mit vericidir.
Yavacann piyasalamaya teslim olmayarak geleneksel mek ahlakn ve
tavrn srdrme ynndeki tercihinin mzik geleneimizin aktarm konusunda ne kadar hayati bir neme sahip olduunu daha iyi anlamak iin 1950lerde
Aleddin Yavaca da Zeki Mrenin yolunu izleseydi bugn nelerin farkl olacan yle bir hayal etmek yeterlidir. Yavaca gibi statlarn sorumluluk ve kararllkla gsterdii abalar olmasa yzlerce yllk bir kltrel birikim belki de sadece dar dost meclislerine hapsolup kalacakt. Yavacann sadece piyasalamann
tuzaklarna direnmekle kalmayp mnzevilemenin pratikteki olumsuz sonularn da grp esnek ama kararl bir pozisyon almay tercih etmesi Trk mzik
geleneini repertuar, slubu ve tavryla bugne tayan en nemli kararlardan
biridir. Bu esnek ama kararl pozisyon aslnda gelenein dinamik niteliine de
iaret etmektedir. Modernleme paradigmas gelenei duraanlkla modernlii
deiimle zdeletirmi, hzl toplumsal deiimin damgasn vurduu modernleen toplumlarda gelenein yaama imknnn olmadn ileri srmtr.
Halbuki gelenein kendisi varln kltrel sreklilikle kltrel deiim arasnda kurduu dengenin baarsna borludur ve varln srdrmek iin srekli
deimek mecburiyetindedir. Giddensn altn izdii gibi gelenek bireylerin
ayn eyleri sorgulamakszn yineledikleri mekanik bir tekrara indirgenemez.
Tekrar gelenein kendisini aklamaz, nk bizzat tekrarn kendisi aklanmaya muhtatr (1994: 62). stelik tekrar edilen ey ayn kalmaz, her yeni dnem ve
artta deien koullara ayak uydurmak iin gelenekle aktarlan z dnmden
geirilerek tekrar edilir. Bu dnm ancak gelenein mensuplarnn bilinli iradesiyle salanabilir ve aktif bir znenin eylemini gerektirir. Shilsin dedii gibi
bir gelenek ancak sahipleri onu temsil etmekten vazgetiklerinde sona erer. Yavaca mensup olduu gelenei ustalarndan devrald ze sadk kalarak temsil
etme kararln gstermekle kalmam, onu yeni zamanlarn meydan okumalarna direnebilecek yeni aralarla tahkim etmi, yenilemi, dntrmtr. Bu
abasnn baar kazanmasnn ardnda muazzam yetenekleri ve etkili aktarm
ve retim stratejileri yannda amaz bir mek ahlakna sahip olmasnn da ok
nemli bir pay vardr.
Kaynaka
AKSOY, Blent: Gemiin Musiki Mirasna Baklar, stanbul, Pan Yaynlar, 2008.
BARKN, Sava: Bir Edeb Yolu Olarak Musiki, Kadem, Say: 1, Ekim 2010, s. 14-22.
BEHAR, Cem: Ak Olmaynca Mek Olmaz Geleneksel Osmanl/Trk Mziinde retim ve ntikal,
stanbul, Yap Kredi, 2006.
DKMEN, Mustafa Doan, Olum Naslsn... zledik Ya Hu, Aleddin Yavaca, Sinan Sipahi
(ed.), Ankara, Kltr Bakanl, 2011.
ERGUR, Ali: Mzikli Akln Defteri, stanbul, Pan Yaynlar, 2009.
GENCER, Bedri: Hikmet Kavanda Edmund Burke ile Ahmet Cevdet, stanbul, Kap Yaynlar,
2011.
94
GEN, Mehmet: Osmanl mparatorluunda Devlet ve Ekonomi, stanbul, tken Yaynlar, 2010.
GIDDENS, Anthony: Living in a Post-Traditional Society, Ulrich Beck-Anthony Giddens-Scott Lash, Reflexive Modernization: Politics, Tradition and Aesthetics in the Modern Social
Order, London, Polity Press, 1994.
GILL-GURTAN, Denise: Performing Mek, Narrating History: Legacies of Transmission in
Contemporary Turkish Musical Practices, Comparative Studies of South Asia, Africa and the
Middle East, XXXI/3, s. 615-630, 2011
NAL, bnlemin Mahmud Kemal: Ho Sada: Son Asr Trk Musikiinaslar, stanbul, Bankas
Kltr Yaynlar, 1958
KARAKAYALI, Nedim: Two Assemblages of Cultural Transmission: Musicians, Political Actors and Educational Techniques in the Ottoman Empire and Western Europe, Journal of
Historical Sociology, cilt XXIII, say 3, 2010, s. 343-71.
SHILS, Edward: Gelenek, ev. Hsamettin Arslan, Dou Bat, say 25, 2003-2004
SPAH, Sinan (ed.): Aleddin Yavaca, Ankara, Kltr Bakanl, 2011.
EN, Hasan Oral, Yavaca Biyografisi, Aleddin Yavaca, Sinan Sipahi (ed.), Ankara, Kltr
Bakanl, 2011.
TANRIKORUR, Cinuen: Trk Mzik Kimlii, stanbul, Dergah Yaynlar, 2004.
LGENER, Sabri: ktisadi zlmenin Ahlak ve Zihniyet Dnyas, stanbul, Derin Yaynlar,
2006.
WEBER, Max: The Rational and Social Foundations of Music, ev. Ed. D. Martindale, J. Ridell ve G.
Neuwirth, Southern Illnois University Press, 1958.
YAVACA, Aleddin: Evlerdeki Musiki Toplantlar I-II, Sanat ve Kltrde Kk, C. I, say 3-4,
Nisan-Mays, 1981.
YAVACA, Aleddin: Trk Musikisinde Tavr, Mzrap, Ekim 1982.
95
SOSYOLOGCA / 9
96