Professional Documents
Culture Documents
y/
vakfi
Alevi lAmtivy
Tarih Vakf Yvrt Yaynlar
Bu eviri, stanbul sve Aratrma Enstits ile yaplan anlama erevesinde yaymlanmtr.
%,
'r 'V
JS^ I'L
g
P
/N ^
Kapak Resmi
mam Ali, cam boyama, mer Bortaina Koleksiyonu,
Cam Altmda-Yir Bin Fersah, Yap Kredi Kltr Sanat Yaynclk,
stanbul, 1998.
Yayma Hazrlayan
Tansel Demirci
Ali Berktav
Kitap Tasarm
Halk Tunay
Kitap Uygulama
Tarkan l ogo
Kapak Uygulama
Harun Ylmaz (MYRA)
Bask
Yenigiiven Matbaaclk San. Tic. Ltd. ti.
Tel: (0 2 1 2 ) 567 69 20
Birinci Basm: Mart 1999
kinci Basm: Haziran 2003
nc Basm: Eyll 2010
ISBN 9 7 8 -9 7 5 -3 3 3 -0 9 3 -0
ALEV KML
EDTRLER
T. OLSSON, E. ZDALGA, C. RAUDVERE
EVR
BLGE KURT TORUN
HAYAT TORUN
N D EK LER
NSZ
I.
13
21
34
73
86
91
II.
SABETAYCILIK, EH L- HAK, DRZLK, NUSAYRLK
Osmanl Modernlemesi ve Sabetayclk 127
lber Ortayl
Avrupa ve randaki Ehl-i Hak Aratrmalarnn 138
Eletirel Bir Deerlendirmesi
Jean During
Takyye mi, Yoksa Sivil Din mi? Lbnandaki Mezhep Esasna 175
Dayanan Devlet erevesinde Drzi Din Uzmanlar
Jakop Sko vgaa rd-Petersen
Politik Bir Ara Olarak Dtirzilerin Dini Vasiyetnameleri 190
Aharon Layish
Trkiye Alevileri - Suriye Alevileri: Benzerlikler ve Farkllklar 2 1 2
M arianne Arhgberjj-Laanatza
Dallarn ve ehirlilerin rfan Suriyeli Alevilerin ya da 2 3 4
Nsayrilerin Mezhebi
Tord Olsson
BLM:
NSZ
(etic) bak alar sunulmu olsa da, zellikle Bat Asyadaki Ali odakl ce
maatlerin dini ynleri zerinde durulmutur. Konferansa katlanlarn bazlar
Alevi topluluklar iinde etkin olarak yer ald iin, politik ve ideolojik ko
nular konferansta srekli gndeme gelmitir.
Alevilii tartmak, milliyetilik, seklerleme ynndeki politikalar,
kentleme ve g gibi, modern Trkiye tarihinin en nemli konularna da
temas etmek anlamna gelmektedir: Sonu olarak, bu kitapta srekli tek
rarlanan bir tema da, kimliin ve toplumsal bellein, efsanevi tarihte yer
alan nemli olaylarn seimine gre nasl kurgulandn ele almaktadr. Bu
tr Alevi anlatlar, baka ecereler ve baka kimlikleri vurgulayarak, pek ok
adan, resmi Trk tarih yazmyla elimektedir. Tarih yoluyla trde ve
gl bir Alevi kimlii oluturmak iin gsterilen eitli abalar, efsanevi
olsun ya da olmasn tarihsel olaylarn kullanm analiz edilirken, Benedict
Andersonn hayali cemaatler konusundaki irdelemesinin bir rnei olarak
ele alnabilir.
eidi Alevi topluluklar, kendilerini farkl biimlerde tanmlamak
ta ve kimliklerinin toplumsal, siyasi ya da dini ynlerini vurgulamaktadr.
1970lerden itibaren yaplan sol vurgu, gittike artan oranda, kltrel ve dini
gelenein bilincine varmaya ve bu gelenekten vn duymaya dnrken,
eskiden Alevileri Anadolulu kyller olarak kabul eden nyargl gr de
imektedir. 1980li ve 1990l yllarda ayr bir Alevi toplumsal ve entelek
tel elit tabakas ortaya karken, Aleviliin ok eitli ynlerini ele alan bir
yn kitap ve dergi yaymlanmtr. Baz yazarlara gre, Aleviliin slamiyet
iinde bir gelenek olduunu vurgulamak nemlidir. Baka yazarlarsa Ale
vilii, kendilerini mutlaka dini adan tanmlamalar gerekmeyen, daha ok
alternatif yaam biimlerinin formle edilmesi iin bir temel olarak gren
topluluklarn oluturduu bir kme olarak dnebilmektedir. Baz kesimler
Aleviliin teolojik kkenlerinin iilie dayandn vurgularken, baz grup
lar ise tam aksine, yaptklar dini yorumlar iin liberal gelenekleri ne sr
mektedir. Aleviler, Diyanet leri Bakanl (D B) taralndan hibir zaman
ayr bir topluluk ya da dernek olarak tannmamtr. Bu nedenle, byle bir
tannmann salanmas Cem dergisi evresindekiler iin hayati nem tayan
bir ama olutururken, baka Aleviler, byle kalabalk bir topluluu kamusal
alann dnda tutan devler stratejisinin sonucunda ortaya km olan gizli
muhalefet imgesine sarlmaktadr.
Bu kitap Aleviler konusunda younlamakla birlikte, daha geni bir ba
lamda kimlik sorununu da tartmay hedeflemektedir. Trk Alevilerinin son
numda olan dini gruplar arasndaki karmak ilikiye iaret etmektedir. lber
Ortaylnn Yahudi dnmesi, karizmatik lider Sabetay Sevinin (l. 1666) ta
kipileri olan Dnmeler hakkndaki makalesi, uzun yllar boyunca kamusal
sylemin iinde yer almayan, fakat popler kltrde kendisinden oka sz
edilme konusunda Alevilerle ayn konumu paylaan, aznlklar iindeki bir
aznl tantmaktadr.
Jean During, Kiirdistan ve Luristandaki Ehl-i Haklar konusunda yap
t tarihyazcl niteliindeki aratrmasnda, yerel toplumlardaki marjinal
statnn, bu cemaatlerin tarihinin ve mirasnn akademik adan irdelenmesi
zerinde nasl bir etki yarattn tartmaktadr. Ehl-i Haklarn kendileri
ni farkl tanmlay biimlerinin ana hatlarn vermeye alan During, Ehl-i
Haklar arasnda, Trkiyedeki Alevilere benzediini dnd ak fikirli
bir ideoloji de tespit etmektedir.
Bundan sonraki iki makale, Lbnandaki ve sraildeki Drzi cemaatle
rini ele almaktadr. Jakob Skovgaard-Petersen, takiyye (gizleme) kavramyla
yakn zamanda ortaya kan modern sivil toplum anlay arasndaki ilikiyi
incelerken, Aharon Layish, eyh Aminin vasiyetnamesinin sonularn irde
lemektedir. srailli Dtirzilerin bu ruhani liderinin lm, otoritenin hangi
koullarda muhafaza edildii ve iktidar pazarlklarnn aralar hakknda bir
tartma balatmtr.
Marianne Aringberg-Laanatza ise makalesinde Suriye Alevileri (Nusayriler) ile Trkiye Alevilerini ada bir perspektiften karlatrmaktadr.
Tord Olsson, Bat Asyadaki Ali odakl cemaatlerin ortak zelliklerini
irdelemektedir. Olsson, Suriyeli Alevilerin evresel ve kltrel koullarn or
taya koymakta ve metinsel zmleme yoluyla, bu cemaatin karmak koz
molojik retilerini izah etmektedir.
Kitabn sonsz blmnde Catharina Raudvere, kent aratrmalaryla dini
aratrmalarn kesime noktasyla ilikili sorunlar tartmaktadr. slamiyetin
noderniteyle daha etkin bir biimde karlamas, yeni politik forumlarn
ortaya kmasna ve slami kltrn yeni bir grnrlk kazanmasna yol
amtr. Bu nedenle, kendi laik elit kesimin kltrel egemenlii ciddi bir
meydan okumayla kar karyadr. Tord Olsson ise Sonsz makalesinde,
modernleme koullar altndaki Ali odakl topluluklarn yazya aktarma s
reciyle nasl derinden bir deiim yaadklarn gstermektedir.
Bu kitabn editrleri olarak, konferansa katlan herkese ve byk bir c
mertlik gstererek konferansa ev sahiplii yapan stanbuldaki sve Aratr
ma Enstitsnn mdr Bengt Knutssona ve ok deerli sekreteri Kari
a lev
KML z e r i n e
BEKTALK/KIZILBALIK:
TARHSEL BLNME VE SONULARI
IR N E M ELK O FF
5
6
Hac Bekta, kendini bir Babai isyannn iinde buldu ve bu isyan srasn
da erkek kardei Mente, Baba lyas iin savarken ldrld/ Fakat Hac
Bekta, Malya Ovasnda (Krehir) genel bir katliamla sona eren isyann son
aamasna katlmamt.8 Birka yl saklandktan sonra, bugn kendi adn ta
yan, fakat o zamanlar Sulucakarahyk ya da Karayol diye anlan kyde ortaya
kt. O sralarda bu kyde Ouzlarn epni boyu yayordu. Hac Bekta,
epni boyuna mensup olmad halde kydeki yedi evden birinde, Kadnck
Ana ve kocas drisin evinde misafir edildi.9 Hac Bekta burada mnzevi bir
ermi hayat yaad. Kendisi bir tarikat kurmad ve hibir mridi de olmad.10
kpaazadeye gre, adn tayan tarikat, Hac Bektan lmnden sonra
bir kadn tarafndan kuruldu: Bu kadn, ayn tarihiye gre Hac Bektam ev
lat edindii kz, Hac Bektan hayatnn anlatld menkbe Vilayetnme'ye
greyse manevi kars olan ve daha nce ad geen Kadnck Anadan bakas
deildi. Kadnck Ana, tarikat mridi Abdal Musann yardmyla kurdu.
Rivayete gre 1270 ylnda, 63 yanda11 len Hac Bekta Trkmen
boylarndan geliyordu. Bu boylardan biroi, 1167/1168 yllarnda Yeside
(imdiki Trkistanda) len Orta Asval Trk velisi Ahmed Yesevinin dinsel
retilerini izliyordu.12 Bununla birlikte, henz bu boylarn hepsi Mslman
olmamt ve slamiyeti kabul eden boylarn hepsi de slam kltrn tama
men zmsememiti. rnein, epni airetleri olduka heterodoks olarak
tannyordu. Bu airetler, daha sonralar Safevi hareketine katlacaklard.1'"
Hac Bekta kelmc deildi. ada Mevlana Celaleddin Ruminin aksi
ne medrese eitimi almamt. O, halkn iinden kan ve halka yakn olarak
7
8
9
s. 139-150.
13 epniler hakknda, bkz. Faruk Smer, Ouzlar (Trkmen 1er)- Tarihleri-Boy
Tekilt-Destanlar, stanbul, 1992 (4. basm), s. 2 4 1 -2 4 8 , 3 1 7 ; Faruk Smer,
Safevi Devletinin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Trkmenlerinin Kolit., TTK,
Ankara, 1992, s. 50 , 104.
olan Kalender27 adyla bilinen gruplar. Bu gruplarn kendi dini liderleri, yerel
evliyalar vard. Fakat, ksa bir zaman sonra, Osmanl hkmdarlarnn aba
lar sonucu bu evliyalarn hepsi tek bir ahsiyetin ad altnda topland: Halkn
dinsel yaamna hkim olan Hac Bekta Veli.
Bununla birlikte, iki farkl grup ortaya kmaktadr: Tekkelerde yerleik bir
hayat sren Bektailer ve hl gebe ya da yar gebe olan Kzlbalar. Kzlbalara uzun sre belli bir ad verilmemitir. Osmanl belgelerinde, Kzlbalardan. zndk, rfzi, ii ve mlhid olarak sz edilmektedir. Kzlbalar daha son
ralar Alevi adyla anlmtr.28 Kzlba, bu topluluun tarihsel addr. Bu ad,
ilk Safevilerin takipisi olan ky topluluklarn ve airetleri ifade eder. Kzlba
ad ah smailin babas eyh Haydar (1460-1488) zamannda ortaya km
tr. Kzlba kzl balkl anlamna gelmektedir. Kzlbalara bu ad, taktklar
balk nedeniyle verilmitir: Kzlbalar, on iki yz olan krmz bir serpu
takard. Bu bala Tac-i Haydar, yani Haydarn tac da denirdi. Osmanl
belgelerinde Kzlba, zndk ve zndk asi anlamnda kullanlmtr. Bu
aalayc anlam yznden, Alevi ad, Kzlban yerini alm ve Trkiyedeki
heterodoks gruplarn ad haline gelmitir. Alevi szc, bu topluluklarn ila
hi bir kimlik atfettikleri Aliye ibadet etmelerine iaret etmektedir. Ne var ki,
randa Aliye ibadet edenlere A li ilahi denmektedir. randa Alevi szc,
Alinin soyundan gelen kii, yani Seyyid anlamna gelmektedir.29
Bununla birlikte, Alevi szc Trkiyede gnmzde de Kzlba
szcyle ayn aalayc anlam tamaya balamtr. Kzlba-Alevilerin
inanlar, Bektailerin inanlaryla zdetir. Her iki topluluk da Hac Bekta
referans olarak kabul ederler. Ancak, Bektailer rgtl bir topluluk olu
tururken, kylerde yaayan Kzlba-Aleviler az ok rgtsz kalmlardr.
Bektailer deimez bir ritel uygularken, Kzlba-Aleviler, efsanelerin yerel
folklorla kart mitlere inanrlar. Her iki grubun da inanc da senkretik
zellik gstermektedir.'Bu inanlar, Trklerin temas halinde olduu Bu
dizm, Manikeizm, Nasturilik ya da yerel Hristiyanlk dinlerine ait farkl kay
naklardan gelen eler ierir.30
2 7 Bkz. Fuat Kprl, Les origines de lEmpire Ottoman, Porcupine Press, Philadelphia,
1978 (yeni basm); A. Yaar Ocak, Osmanl mparatorluunda Marjinal Safilik:
Kalenderler (X IV-XVII. yzyllar), TTK, Ankara, 1992.
2 8 Bkz. I. MlikofF, Le problme Kzlba, TU R C IC A , VI, 1975, s. 4 9 -6 7 ( Sur les
traces du Soufisme turc iinde yeniden basm yaplmtr, s. 2 9 -4 3 ).
2 9 Bkz. I. MlikofF, Le problme Kzlba .
3 0 Bkz. agy., dipnot 1.
10
kan gizli retiler, tarikat dndan olanlarn yola kabul trenleri, geceleri
gizli yerlerde dzenlenen ayinler, mridlerin kendilerini ifade ettikleri ifreli
dil.34
Anadolu, her zaman mistik ve sava cokunun lkesi olagelmitir. Bu
durum, Osmanl mparatorluunun ilk yzyllarnda da grlebilir. lk Osmanllar, askeri baarlarn sava mistikliin harekete geirilmesine borlu
durlar. Sava ve din btnletirilmitir. Derviler gazi ilan edilmi, yenieriler
ise Bektailere balanmtr. Fakat, bu durum 16. yzyldaki Osmanl-Safevi
savalaryla deiiklie uramtr.
Dou Anadoludaki Kzlba hareketi geliimini Safevilerin itici gcne
borludur. Mistik Kzlba ideolojisi sava cokuyla birletirilmitir. Kzl
balk ideolojisi, Osmanl tarihinde, ilk isyanclardan birinin adndan dolay
Celali syanlar33 olarak bilinen bir dizi dini isyana kaynaklk etmitir. Bu is
yanlar dini motiflerden ilham alm olsa da, ounlukla toplumsal ve ekono
mik amalar tayordu. Celali isyanlar genellikle Kzlbalara atfedilir; fakat,
manevi ve entelektel etkileri araclyla harekete ilham veren Bektailerin
moral adan katlmlar da gz ard edilmemelidir.
Daha sonralar, Osmanl tarihinde Bektailik kavram, dini konular
da, yerleik dini kurallara uymay reddetmekle e anlaml hale gelmitir.
1826 ylnda Yenieri Ocamn ortadan kaldrlmas ve Bektai tekkele
rinin kapatlmasndan sonra, yerleik dini kurallara uymay reddeden Bektailer 19. yzylda serbest grl olmular, daha sonra 20. yzylda ise
ilerici grler tamlardr. Yerleik dini kurallara uymay reddetme ve
hr dnce gibi ortak idealleri paylatklar iin pek ok Bektai, Mason
olmutur.36 Bektailer Jn Trklere de katlmlardr. Daha sonra ise, Osmanl mparatorluunun yerini Trkiye Cumhuriyeti alnca, Atatrkn
amalarna cokuyla sarlm ve onun laik bir. devlet kurmak iin gsterdii
abalar desteklemilerdir. Aleviler daha da ileri giderek, Atatrk Hazreti
Ali ile karlatrmlardr.
Bektailerle Alevilerin kk ayn kaynaa dayansa da, birbirine para
lel iki topluluk oluturmulardr. Bu topluluklar, farkl etnik etkilere ma
11
12
3
4
13
tailik, ateist ynetim dneminde dier btn dini gruplar gibi bask altnda
tutuldu. Fakat, varln gizlice devam ettirdi ve 1991 ylnda Arnavutluktan
gelen bir topluluk, Kapadokyada Hacbekta hac ziyaretine yeniden katld.
Bosna
Bosna ve Balkanlardaki slam tarihi hakknda yazlan eserlere gz atacak
olursak, Bektaliin aslnda bu lkede hi yaylmad izlenimini edinebili
riz. Tarikatlarn rol kabul edilmekle birlikte, Bosnada, her nedense, halk
nezdinde hibir zaman pek kabul grmeyen tek tarikat, yenierilerin Bektai
tarikatyd: Bu lkede birka tekkeleri olsa da, bu tekkeler esas olarak lkeye
misafir olarak gelen Arnavutlar ve Trkler tarafndan ayakta tutulmutur.
Grld kadaryla, Bektai tarikatnn zerinde dolaan heterodoks hava,
Bosnada tasvip edilmiyordu.5 1996 ylnda Saraybosnada din bilginleri
ve ehrin ileri gelenleriyle yaplan syleiler de bu dnceyi dorulamak
tadr. Bosnada Bektaliin, gemite de gnmzde de, yle ya da byle
var olmad kabul edilmektedir. Aslnda bu artc bir durumdur; nk,
Ortaa Bosna uygarl, Osmanllarn Bosnay fethi srasnda mevcut olan
koullar ve gnmzde Bosnal Mslmanlarn hkim davran biimleriy
le ilgili ilk izlenimler, burada Bektailik iin uygun bir ortam olduuna ve
Bektalie bir dereceye kadar eilim duyulduuna iaret edebilirdi. Yalnzca
tek bir yazar, Balkanlarn Mslmanlatrlmasnda Bektailiin neminden
bahsetmektedir.6
Bu aamada, iki hususun belirtilmesi gerekiyor. lk olarak, yukarda bah
sedilen, Saraybosnada kendilerinden bilgi alnan kiiler, esas olarak son iki
yzyln koullar hakknda bilgi sahibidirler; yani, bu kiilerin bilgileri, 19.
yzyln balarnda gneyli Slavlarn bamszlk savalarndan itibaren, mil
liyetiliin dinsel farkllklara damgasn vurduu zamandan balamaktadr.
kinci olarak, Mevlevi tarikatnn varl, zellikle ehirlerde, ayrntl bir e
kilde belgelenmektedir ve ehirlerdeki yaam tarzyla krsal kesimdeki yaam
tarz arasndaki farkllk Bosnann karakteristik bir zelliidir. Bununla bir
likte, gnmze kadar varln devam ettiren en gl tarikat Nakibendilik
olmutur. Bu durum, bir aratrmacnn u sonuca varmasna yol amtr:
Bosnal Miislmanlar, Snniydiler... byk olaslkla, Bosnal Msliimanla-
5
6
14
Bosna Kilisesi
Gneyli Slavlar arasnda Srplar Ortodoks Hristiyanl kabul ederken,
Hrvatlar ksmen de olsa Franklarn etkisine girmi ve Katolik Kilisesine
balanmlar ve bu kilisenin etkisi Bosnann ilerine kadar uzanmt. 1054
ylndaki blnmeden sonra, Bosna kt zerinde Romann egemenlii
ne girmiti. Eriilmesi g Bosna topraklar hi durmadan el deitirdi ve
istikrarl bir dnyevi idarenin yokluunda hibir gl kilise rgtlenmesi
de ortaya kamad. Grld kadaryla Bosnada, Basileios manastrlarna
dayanan bir Dou Hristiyanl gelenei kurulmutu ve bu gelenek Katolik
lie yzeysel bir uyarlamayla varln srdrrken; Katolik etkisi esas olarak
Fransisken keiler tarafndan yaylmaya allyordu. Her iki mezhebin de,
rahipleri ve cemaatiyle blgesel bir rgtlenmesi yoktu ya da varsa bile ok
zayft. Sonu olarak, Bosna kilisesi gitgide kendi yolunda srklenerek her
iki mezhepten de uzaklat. Romayla resmi bir blnme olmad; fakat, baz
Katolik yneticilerin varlna ramen,8 sapkn olarak kabul edilen Bosna
kilisesi, Katolikliin etki alanndan tecrit edildi.
Bogomilizm Sorunu
Bosna kilisesinin sapkn karakteri, bu kilisenin ilk zamanlarnda Bogomilizmin etkisi altnda kald teorisinin ortaya atlmasna neden olmutur.
Bu teorinin, bugnlerde rtlm olsa da,9 hl savunucular da vardr.10
Bosnada yaayan halkn karakteristik bir zellii olan dinsel bilin dzeyi
nin dkln gz nne aldmzda, sert disiplini ve kat tutarllyla
R. J. Donia, Islam under the Double Eagle: The Muslims o f Bosnia and Herzegovina,
1878-1914, New York, 1981, s. 1.
8 J. V. A. Fine, The Medieval and Ottoman Roots of Modern Bosnian society,
Muslims o f Bosnia-Herzogovina, M. Pinson (ed.), Harvard, 1994, s.7.
9 Malcolm, Bosnia, s. 2 9 ; R. J. Donia ve J. V. A. Fine, Bosnia and Herzegovina. A
Tradition Betrayed, Hurst, Londra, 1 994, s. 35; Fine The Medieval , The Muslims
of Bosnia-Herzegovina, s. 6.
1 0 Jasna Samic, Bosnie Pont des Deux Mondes, s. 3 ve 4 8 ; C. Bennett, Yugoslavia's Bloody
Collapse: Causes, Course and Consequences, Hurst, Londra, 1995, s. 17; Christopher
Cviic, Remaking the Balkans, Chatham House, Londra, 1995, s. 76.
7
15
tannan, kat bir dalizm ieren ve Mslmanla gei iin uygun bir or
tam yaratmaktan uzak olan bu mezhebe girmi olmalar imknsz gibi g
rnmektedir. Uzlama teorisi olarak adlandrabileceimiz yaklama gre,
Osmanl dnemi ncesi Mslmanlar 10. yzylda Karadenizin kuzeyin
deki ovalardan Tuna blgesine, Macaristana ve Bosnaya yaylmlard; belli
bir derecede Bogomil etkisi olsa da, bu etki abartlmtr. K rstjaniicr, yani
o zamanki Bosnal Hristiyanlar, Paulicien ier ve Messelien\crden (dalist
mezhepler) etkilenmilerdi ve bj mezheplerin retileri, slamla baz ben
zerlikler tayordu.11 Patarenler]olarak da adlandrlan sapkn Bosnallar, ta
raftarlarn belli bir dereceye kadar Sufi tarikatlarnn, rnein Bektailerin
organizasyonunu hatrlatan aamalar halinde snflandryorlard.12
Bu koullar altnda papazlarn, lke boyunca dank bir halde yaayan,
pagan veya batl inanlara dayaran ibadetlerine devam eden ya da belli bir
dereceye kadar sapkn inanlara bal olan inananlar ynlendirdii, herhangi
bir yerleik kilise kurumunun olmad sonucuna varlabilir. Sonu olarak,
Bosnadaki Hristiyanlk, zellikle uzak blgelerde, hem derinlikten hem
de rgdenmeden yoksun olduu ya da Roma dogmasndan ok tasavvu
fa yakn bir fikirler karm niteliini tad iin, Bosnada Mslmanln
ilerlemesi, byk olaslkla, gl ve bilinli bir direnile karlamamtr.
Sapkn Bonaklarn, Katoliklikten ok Sufilie yakn bir mistisizme duyduk
lar eilim, Roma dogmasna kar direnilerini devam ettirme amalaryla da
birleerek, Patarenleri dervilerin etkisine daha ak hale getirmi olmaldr.
Die Islamisiermjj drfte tmter diesen Umstnden keinen radikalen Bruch
mit der Vergangenheit bedeutet haben.
Yenieri Etkeni
Bosna, 1463 ylnda Osmanllar tarafndan fethedildi ve 1878 yln
daki Berlin Kongresine kadar da Osmanl ynetimi altnda kald; Berlin
Kongresiyle Avusturya ynetimine geen Bosna, 1908 ylnda ilhak edildi.
Osmanl ynetimi, Bektai tarikatna bal olan belirgin bir yenieri varln
da beraberinde getirmi olmaldr. Bu yenierilerin belli bir ksm da, b
yk bir olaslkla, devirme sistemi araclyla Bosna ve Srbistandan orduya
16
1 4 Age., s. 101.
1 5 C. Heywood, Bosnia under Ottoman Rule, 1 4 6 3 -1 8 0 0 , The Muslims of BosniaHerzejjovina, s. 40 .
1 6 Age., s. 33 , not 31 ve s. 37 , not 43.
1 7 J. McCarthy., Ottoman Bosnia 1800-1878, The Muslims of Bosnia-Herzegovina, s. 75.
17
18
Sonular
Bektaliin Bosnadaki etkisi konusunda, aadaki hususlarn gz n
ne alnmas gerekir:
1- Hristiyanlk dogmasnn Bosna kilisesi zerindeki zayf etkisi ve hal
kn dinsel bilin dzeyinin dkl;
2- Bektai yenierilerin lkedeki varl ve kkeni;
3- Hristiyanlk ve Bektailik arasndaki bilinen fakat yzeysel olan ben
zerlikler;
4- Bosnal Mslmanlarn yzylmza kadar varln srdren gelenek
sel hogrl tavrlar.
Bu ifadelerin dayand arka planla, Bosnada gl bir Bektai gelenei
nin olmas beklenirdi; ama durum hi de byle deildir.
Osmanl ynetiminin ilk yzyllarnda, Bektaliin Bosnadaki varlna
dair mevcut baz kantlara yukarda deinilmiti; fakat, bu kantlar ok ye
tersizdir. 1826 ylnda yenierilerin ortadan kaldrlmas sonrasnda Bektai
tarikatnn ezilmesinin, her izi yok edecek kadar kapsaml olduu ve bunun
sonucunda da, Osmanlnn egemen dini sisteminin ve daha sonralar da,
idarenin dinsel/eitsel/hukuksal kolunun lideri olarak Reisl-ulemann
(eyhiilislamn Bosnadaki karl) bu lkede kesin bir hkimiyet kazan
d anlalyor. Nakibendi tarikatnn Trkiyede olduu kadar Bosnada
da yaygn olmas, bu olgunun bir gstergesi olarak kabul edilebilir. Ne var
ki, Trkiyede Bektailik yarm yzyldan daha ksa bir sre iinde yeniden
ortaya km ve 1908 ylnda tarikatn faaliyet gstermesine tekrar izin ve
rilmitir. Bu durum, Bektaliin byk olaslkla, yenieri askerlerinin yok
19
20
ANTROPOLOJ VE ETNSTE:
YEN ALEV HAREKETNDE
ETNOGRAFYANIN YER
DAVID SHANKLAND
22
2
3
23
snn ortaya kmasna kadar, Aleviler byk oranda krsal kesimde yaayan
bir topluluktu. Pek ok Alevinin manevi liderleri olarak Bektaileri kabul et
tii ve bu durumun, asgari dzeyde bir liderlik ve retilerin bir sisteme gre
dzenlenmesini salad dorudur.4 Bununla birlikte, pratikte, birbirlerine
tutkun fakat ok geni bir corafyaya dalm cemaatlerin trenleri olan
Anadolu Alevilerinin ritelleri ve ibadet biimleri, civardaki Snni kyleriyle
yle karmak ve eitli modus opemndi (hareket/ileme tarzlar) gelitirmi
lerdir ki, bu nedenle Aleviliin nerede bittiini ve ortodoks slamn nerede
baladn kesin olarak saptamak bile her zaman mmkn olmamaktadr ve
bireyler de aslnda, tam da bu noktada farkl eilimler benimseyebilmektedir.
Bu durum, Alevi olmann herhangi bir anlam olmadn ifade etmez. Alevi
olmann bir anlam, hem de ok gl bir anlam vardr; fakat, gndelik ya
amda Alevilik-Siinnilik arasndaki snrlar kesin olarak belirgin deildir.
Bu durumu, gnmzle karlatralm. G, modernleme, sanayileme;
hepsi ayn hzla devam ediyor. Gemite byk oranda birbirlerinden tecrit
edilmi cemaatler artk hi de byle deil. Bir zamanlar kyllerin birou
iin, iinde yer aldklar cemaat ve yakn komularyla snrl olan toplumsal
balar, artk lke apna ve hatta uluslararas apa yaylmtr.5 Cemaatten ay
rlm, fakat kltrel kkleriyle yeniden ba kurmak isteyen insanlar Aleviler
hakknda bilgi edinmeye ynelik byk bir alk duyuyor. Artk retilerini,
yerel ve esas olarak szl aralar kullanarak birbirlerine aktaran, sk skya
bal krsal cemaatlerde yaamayan Aleviler, yazmaya ve hem bilimsel hem
de dier trlerdeki yaynlardan renmeye yneliyor. Bunu yaparken de,
bildiim kadaryla ky ortamnda kesinlikle olmayan, bir reti kesinlii
ne ulama, bir sistemletirme sreci ortaya kyor. Gemite belirsiz olan
snrlar,6 belirginletirilme srecine girmitir; bu nedenle de gemi, gereksiz
bir basitletirme sreciyle kar karya kalabilir.
Alan almas
Artk daha spesifik olmann zaman geldi. 1988 ile 1990 yllar arasnda
belirli bir ilede, bir Alevi kynde yaayarak, fakat ayn zamanda civardaki
4
5
24
Bkz. J. Birge, The Bektashi Order of Dervishes, Luzac 8c C o., Londra, 1937, s. 211.
Bkz. D. Shankland, Alevi and Sunni in Rural Turkey: Diverse Paths o f Change,
P. Stirling (haz.), Culture and Economy: Changes in Turkish Village, Eothen Press,
Huntingdon, 1993, s. 4 6 -6 4 .
Bu ifadeyi, Prof. Paul Stirlingten aldm.
ailedir. Blgede byk toprak sahipleri yoktur ve ortalama bir ailenin topra
yaklak otuz dnmdr. lenin byk bir blmnde toprak verimsizdir,
tarlalar en iyi ihtimalle l e 12 ya da 13 orannda verim verir ve birok tar
lann verimi bundan ok daha dktr. lenin tmnde, on kiiden fazla
altran bir tek zel iyeri vardr ve turizm bulunmamaktadr. Pratikte, il
ede yaayan insanlarn birou tanmla urasa da, Alevi olsun, Snni olsun,
ou kii, Almanyaya ya da Trkiyedeki kent merkezlerine g etmi olan
ve artk kendilerine dzenli olarak para gnderebilen akrabalar sayesinde
geinebilmektedir.
ki mezhep arasnda toplumsal rgtlenme ve ideoloji asndan da b
yk ve nemli farkllklar grlmektedir.7 Bu farkllklarn en ok gze ar
panlarndan birisi, yerleim yapsdr: Snni kyler, birbirinden ayr ekirdek
ler etrafnda gelimi yerleimler halinde bir araya toplanmtr. Her Snni
kyn merkezinde bir cami vardr. Ky geniledike, eski yerleim yerine
bitiik yeni bir mahalle kurulur ve bu durumda da yeni mahallenin merkezi
ne yeni bir cami ina edilir. Alevi kyleri, Snni kylerine gre, daha dank
bir yapdadr ve bazen her birinin ayr tarlalar, mera ve koruluk haklar olan
ve birbirinden ayr yirmi kadar mahalleden oluabilir. Alevi kylerinde ge
nellikle bir cami olsa da, bu camiler ounlukla, kubbeli, minareli yeni stil
bir cami deildir ve ka tane mahallesi olursa olsun, bir kyde birden fazla
camiye pek rastlanmaz.
Babasoylar
Stirling, Kayseride zerinde aratrma yapt Snni kynde babasoylar olduunu iddia ettiinden beri, babasoylar konusu, Anadoluda ara
trma yapan kiiler arasnda ihtilafl bir konu olagelmitir.8 Gerekten de,
alma yaptm kylerde, Alevi ya da Snni ky olsun, bu soy mevcuttur
ve Stirlingin aklad ana hatlara olduka uygun bir biimde ilemektedir;
ok sayda aile, erkek atalardan oluan ortak bir soyla birbirine baldr. Be
lirli durumlarda, ortak savunma ve dier toplumsal dayanma amalaryla
birleip ibirlii yapan bu soylar, bunun dnda bir korporasyon zellii gs
termemekte ve pek nadiren yaklak elliden fazla aileyi kapsamaktadr.
7
8
26
Snni cemaatlerde, erkekler arasnda gevek bir eidik anlay vardr; servet
leri, yalan ve soydaki konumlan nedeniyle birbirlerinden ayrlrlar; fakat, hibir
erkek, niteliksel olarak stn ya da Allaha dierlerinden daha yakn olarak ka
bul edilmez. Bu durum, cemaaderinde birbirinden olduka farkl mertebe
bulunan Alevilerde olduka farkldr. Yaklak olarak her on Alevi soyundan biri,
keramet sahibi olarak Allahn gznde ayncalkl bir konuma sahip olan bir
ocak'tan geldiklerini kabul eder ve bu durum talipleri tarafndan da kabul edilir.
Alevilerin kulland balamda, genel olarak tasavvufta olduu gibi keramet sa
hipleri doast glere sahip Allahn zel kullan anlamna gelmektedir. Dede
soylarnn szl tarihleri, erkek bir kahramann bu tr bir marifet gsterdii bir
ya da daha fazla hikyeyi mudaka ierir. Bu soylann dalm farkllk gsterir;
bazen kyn bir mahallesi yalnzca dede soylanndan oluurken, bazen de dede
soylan, sakinlerinin dede olmad bir mahallede oturur. ounlukla, belli bir
dede soyu, o blgedeki baka benzer dede soylarna dayandn iddia eder ve
birbiriyle ilikili soylar, krsal kesim boyunca uzanan bir a oluturur.
Dede soyu olsun ya da olmasn, her soyun ilikide bulunduu ve kendile
rini talip olarak tanmladklar bir dede soyu vardr. Bir mertebede talip
olmak, ballk ve sayg ilikisi iinde olmay ifade etmektedir. Pratikte bir talip
soyu, kendi aralarndaki ya da baka bir soyla aralarndaki kavgalarda arabulu
culuk etmesi iin bir dedeyi arabilir. Bir dededen, kz isteme srelerinde de
araclk yapmas istenebilir ve ok saygn birisi ise, kendisinden cemaatin b
tn asndan nem tayan konularda yorumlarda bulunmas da istenebilir.
Dedeler kendi grevlerini, cemaatin yolu, ve ilham kayna olmak olarak
nitelendirir. Dedeler, kendilerinden bazen rehber olarak bahsederler; talipleri
ise, ocaklanndan, bir ailenin k ve scaklk kayna imalanyla bahsedebilirler.
Bu iki mertebenin yannda nc bir mertebe daha vardr: Efendiler.
Efendilerin, Hac Bekta Velinin soyundan geldii sylenir. Efendiler genel
likle Hacbekta kasabasnda yaar ve ylda yaklak bir defa olarak geldikleri
kylerde hak kdak ad verilen bir aidat toplayabilirler. Halledilmesi gereken an
lamazlklar olduunda, efendilerin en son bavurulacak bir temyiz mahkemesi
ilevini de grebildikleri sylenmektedir. Efendilerin byle bir ilevlerine tank
olmadm; ama, kyllerin birou efendilere hrmet etmektedir ve bazlannn
da efendilerin byle bir rol oynamasn kabul edebileceini dnyorum.9
Kydeki iktidar dalm iin bkz. D. Shankland, Social Change and Culture:
Responses to Modernization in an Alevi Village in Anatolia , C. Hann (haz.), When
History Accelerates, Athlone Press, Londra, s. 2 3 8 -2 5 4 .
27
Alevilik ve Snnilik
Dedeler, doru bir deerlendirmeyle Alevi cemaatini anlamann kilit
talarndan biri kabul edilir: Dedeler, Alevi cemaatinin oda, retmeni,
dnyevi yarglar ve cemaatin dini mirasyla balantlardr. Oysa bireyler
asndan bakarak, Alevilii daha iyi anlayabiliriz. Konutuum btn ky
ller, Alevi olmann Eline, diline, beline sahip ol! deyiinde zetlendii
konusunda olduka netti. Bu deyile ilgili aklamalar farkl farkl da olsa,
en yaygn olan udur: Sana ait olmayan eyleri alma, yalan syleme ve zina
yapma! Bu sz tasavvufta yaygn olarak kullanlr ve buna edep denir; Alevi
lerin fark ise, bu sz dini inanlarnn merkezine yerletirmeleridir.
Aleviler ayrca, evrelerini kuatan Snni cemaatlerle kendilerini bir
dizi konuda karlatrarak da kendi yaam tarzlarn tanmlarlar. Alevilerin
en nemli dinsel treni, erkeklerle kadnlarn birlikte ibadet ettikleri Cem
ayinidir. Cem ayininde ayn anda pek ok olay kutlanr: Cem ayininin ana
riteli Hseyinin Kerbelada ehit dmesini simgeler, ancak edep felsefesi
gibi, Alevi doktrininin kilit temalar zerinde yaplan sohbetler ve mzik de
trende yer alr. Saatlerce srebilen ayinin zelliklerinden birisi de ibadete
balamadan nce, katlan herkesin birbiriyle bark olmas zorunluluudur.
Birbirleriyle kavgal olan kiiler varsa, olayn kahramanlar ya aralarndaki g
28
slamn D rt Kaps
Bununla birlikte, Aleviliin snrlar sadece Alevilikle Snniliin olaylar
ele al biimini basite karlatrmaktan ibaret deildir. Tek tek kyllerin
bu konular izah edebilme derecelerinin farkl olduunu anlamak gerekir; de
deler, Allaha ulamann drt yolu olduunu retir: eriat, Tarikat, M arifet
ve Hakikat. Bir insan, Allaha kendi kiisel abasyla yaklaarak bir aamadan
bir sonraki aamaya geebilir, yani eriattan Tarikat aamasna (birok Ale
vinin bunu gerekletirdii sylenmektedir), oradan Marifet aamasna ve en
son olarak da insann Allahla bir olduu Hakikat aamasna geebilir. Bu son
aamada bu dnyann fiziksel zellikleri artk bir engel olmaktan kar. Dede
soylarnn, ideal olarak, bu son aamada olduu kabul edilir.
Kategoriler daha geni anlamdaki slam iin de geerlidir. Dedelerin
rettii ritiiel ve dualara kabaca Tarikat dendii konusunda fikir birlii vardr.
1 0 Bkz. Shankland, Alevi and Snni. Ky ortamndaki Alevi ritelleri iin ayrca bkz.
A. Gkalpin yrtt nc alan almas: Ttes Rouges et Bouches Noires, Socit
dethnographie, Paris, 1980.
29
11 E. Gellner, Saints oftbe Atlas, Weidenfeld and Nicholson, Londra, 1969; Gellner,
Atlas Dalarnm tepelerinde yaayan Berberiler arasnda yapt bu almasnda
da byle bir kard vurgulamaktadr; devletin ve devletin dzenledii, ortodoks
Kurana dayanan ynetimin kontrol altndaki alan olan mahzen ve devletin otoritesi
dndaki, Berberilerin kendi slam ibadetlerini ok daha serbeste tanmladklar alan
olan siba.
30
gstermektedir. Kyde, tek bir cami vardr ve cami binas, biraz daha byk
olmasnn dnda, geleneksel ky evlerinden ok da farkl grnmemekte
dir. Bununla birlikte, kyller devletin atad Snni bir erkek olmasna ra
men, caminin imamna, ibadetlerin resmi yneticisi olarak sayg gsteriyor.
Kyller imama bir ev, odun tamakta kullanabilecei bir eek ve buday
yetitirebilecei bir tarlann kullanm hakkm da, hibir icar talep etmeden,
vermi. Bu arada, be vakit namaz klmak iin dzenli olarak camiye giden
ok az erkek varken (bildiim kadaryla iki kii), cuma namazlarna daha fazla
erkek gitmekte (bir dzine kadar), Ramazan ve Kurban bayram namazlarn
da ise, cami tamamen dolmaktadr.
Cenaze trenlerinde izlenen sra da bu ezamanlln bir rneidir. Er
kek ya da kadn, bir kii ldkten sonra ykanr, bir kefene sarlr ve ak hava
da toplanm srf erkeklerden oluan bir cemaatin nne getirilir; bu ilem
ler, Snni kylerinde yaplanlarn aynsdr. Bundan sonra, caminin imam
ya da kyn hocas, Alevilerle Siinnilerde ortak olan ve kyllerin ortodoks
slamn bir paras olarak grdkleri bir dua okuyarak namaz ynetir. Bu
iddiann doru olup olmadm tam olarak bilemesem de, devletin eittii
cami imamnn treni ynetebildii gerei, bu gr desteklemektedir.
Mevta daha sonra mezarla gtrlr ve hocann okuduu Arapa ilahiler
eliinde gmlr.
Fakat, cenaze treninden gn sonra, dra pekme ad verilen, ok farkl
bir tren daha yaplr. Bu tren srasnda, len kiinin komular ve akrabalar,
lenin evinde toplanr. Evin salonunda alt erkek, alt kadndan oluan on iki
kii, at nah biiminde dizilir. Karlarnda da yan yana sralanm birka dede
ve len kiinin ei ya da yakn bir akrabas yer alr. Sol taraflarnda duran hoca
bir dua okur; sonra Kurandan bir ayet okunur. Bu ksa trene katlma ola
na bulamadm; fakat, bana dua metnini verme nezaketini gsterdiler. Dua
metni esas olarak, merhamet ve af dilemek iin Tanrya yaplan yakarlarn
yinelenmesinden olumaktadr. Trenden sonra, cemaate kurban etinden
hazrlanm yemek verilir. Siinnilerde buna benzer bir trene rastlanmaz.
Aslnda, tren eitli unsurlar ierir; adaa hayr duas eden dedelerle, zel
bir tren iin kadnlarla erkeklerin bir araya gelmesi Alevi retisinin ayrt
edici zellikleri olmasna karn, hocann okuduu dua, ortodoks slamn
ibadet biimleriyle ilikilidir.
Ksacas Aleviler, komularnn ibadet biimlerinin farkl olduunu bili
yor, ancak zel hayatlarnda ve ritellerinde kendilerini bu uygulamalardan
tamamen koparamyor; devletin almalar ile kendi cemaatlerinin alma
31
Sonu
Sonu olarak, ana savm yineleyeceim. Yaanan Alevi kltrnn ve
mirasnn yeniden deerlendirilmesi sreci, herbirinin kendine ait kutsal
metinleri ve ahlaki kodlan bulunan farkl Alevilik ekollerinin sistematik b
tnlne yol aabilir. Bu farkl dnce alanlarnn yaratlmas, kanlmaz
olarak, Alevilik inancnn gerek ve nihai biiminin hangisi olduuna dair
speklasyonlarn ortaya kmasna neden olacaktr. Bununla birlikte, gerek
Alevilik iddiasndaki hibir sav pratikte, ampirik adan doru olmayacak
tr; nk, yzyllar boyunca yeni koullara uyum salamak iin, Alevilik
ok karmak biimler almtr. Daha da nemlisi, egemen gelenekle birlik
te yaamay renme durumu, tasavvufi bir felsefeyle barl ve cinsiyetler
arasnda eitlie dayanan bir reti bileiminin ortaya kmasna yol am
ve bu zellii Alevilie kayda deer bir ekicilik kazandrmtr. Bizler, ara
trmaclar olarak, Alevi cemaatlerinin doasnda mevcut olan bu esnekliin,
kltrel yeniden canlanma srecinde yok olmasna gz yumarsak, yararl ola
32
33
TRKYEDE ALEVLK VE
BEKTALKLE LG L AKADEMK VE
GAZETECLK NTELKL YAYINLAR*
KAKIN VORHO FF
*
1
34
ncelemeler
Alevi-Bektai incelemeleri, son zamanlara kadar, byk oranda Osmanl
aratrmaclarnn alanyd. Bu aratrmaclar, gemii 13. yzyla kadar giden
Bektai tarikat ile Babai4 ve Kzlba hareketlerinin tarihi zerinde younla
mt. 13. ve 16. yzyllarda krsal kesimlerde byk bir olaslkla ou Trk
kkenli olan airet ve gruplar; nce gezgin dervi ve heterodoks Sufi liderler
35
5
6
7
8
9
36
rnein, 1958, 1978, 1979, 1989. Glpnarl, nce tasavvufa, arkasndan da iilie
ynelmitir, bu bakmdan Trkiye akademik ortamnda ilgin bir kiiliktir.
MelikofFun seilmi makaleleri iin bkz. Melikoff 1 992, 1995a. Melikoff en son
olarak Bektailik konusunda btn bir mrn bilgi birikimini monografk bir alma
biiminde yaymlad, bkz. 1998.
lgin bir makalesi iin bkz. Beldiceanu-Steinherr 1991.
Bu konudaki bir inceleme ve kaynaka iin bkz. Roemer 1989; daha yakn tarihli
kaynaklar iin bkz. Calmard 1993; Gronke 1991.
Glpnarl 1958. Popler yaynlar iin bkz. dipnot 53. Hac Bekta Veli efsanesinin
10
11
12
13
Almanca yorumu ve zeti iin bkz. Gross 1927. Baka bir Bektai efsanesi iin bkz.
Tschudi 1914. Yazmalarn bir listesi iin bkz. M. ztrk 1991: s. 2 6 -36.
Osmanl tarihindeki bu dnm noktalarnn (Tanzimatla getirilen yenilikler, Jn
Trk devrimi, Cumhuriyetin kuruluu) meydana geldii tarihlerde, savunmaya
ynelik Bektai literatrnde bir patlama gzlemlenir; bkz. Ahmed Cemaleddin
elebi 1 9 9 2 /1 9 0 9 ; Ahmed Rtk 1 9 0 9 -1 9 1 2 ; B. Atalay 1 9 9 1 /1 9 2 4 ; Mehmet
Sreyya [Mnci Baba] 1 9 9 5 /1 9 1 4 -1 9 1 5 .
Buyruk''un az ok popler basmlar mevcuttur; bkz. Aytekin 1 9 8 2 /1 9 5 8 ; B.
Ayyldz 1984; Bozkurt 1982; Erbay 1 994; Tam ve Hakiki mam, 1989.
Bkz. Arslanolu 1 984, 1 9 9 2 ; Bezirci 1996; Bayrak 1986; rakman 1992; Koca
1990; zmen 1995; imek 1995.
Bu alandaki nyargl ve yetersiz almalara rnek: Eyubolu 1991; zkrml 1985.
Bir tarihinin yapt baka bir alma iin de bkz. Jansky 1964. Dilbilimsel bir
sylem analizi iin bkz. Trix 1993.
37
38
39
18 Bu konuda yakn zamanda yaymlanm, ama son derece betimsel ve ksa bir yaz'
iin bkz. Dank 1996. Aleviler aras etnisite konusunda baka bir makale daha
bulunmaktadr, fakat ne yazk ki bu makaleyi henz edinemedim. Bkz. P. White 1995.
1 9 Bkz. Ylmaz 1948; Yetien 1986; Yrkkan 1928, 1 9 2 9 -1 9 3 1 , 1931. Bu yazarlarn
hepsi Tahtaclar hakknda bilgiler vermektedir.
2 0 Alevi nefesleri derlemeleri iin, bkz. Arslanolu 1984, 1992; Erdal 1995; imek,
Yrkolu 1993. Miralama tr iin bkz. Yrr 1989. Alevi mziinin modern
Trkiyedeki rol konusunda bkz. Markoff 1986.
2 1 Bkz. VorhofF 1995, 1998; daha ksa yazlar iin: Vaeth 1993; Vergin 1 9 9 1 /1 9 8 1 ve
Birikim no. 8 8 de (1 9 9 6 ) yaymlanan eitli makaleler.
2 2 Tahtaclar ve Abdallar ve bu topluluklarn Alevi olmayan komularyla etkileimi
hakkndaki u sosyolojik almalar da belirtmek gerekir: Grcnhaug 1974; bkz. KehlBodrogi 1988b ; I. Akdeniz Yresi... 1995. Bir Alevinin bu konudaki yazs iin bkz.
Kk 1995.
2 3 Avrupadaki Alevi cemaatleri hakknda elimizde az sayda alma bulunmaktadr;
fakat, bu almalarn esas konusu Alevilik ya da Alevilerin cemaat hayat deildir;
41
bkz. Gitmez/YVilpert 1987; MandcI 1987, Kaya, 1988; 1989, 1990; Naess 1988;
Pfluger-Schindlbeck 1989.
2 4 Daha geni kaynaka referanslar iin bkz. Hamzehee 1990.
2 5 Bkz. Clayer 1990; Georgieva 1991; Milkov 1994.
42
43.
Keifler
1980lerin sonunda, Trkiye kamuoyu, ortak bir hedef tayan kitaplar,
kitapklar ve dergiler ynyla karlat: Bu hedef, Bektailerin ve Alevile
rin tarihini, dinsel ve toplumsal gereklerini -yzylmzn balarndan beri
gerekletirilen akademik almalarn yapmay denedii kadar nesnel bir e
kilde- anlamaya ve anlatmaya almakt. Fakat daha yakndan inceleyince,
bu metinlerin bilimd etkenlerden ok fazla etkilendiini grrz. znel
liin, siyasi nyarglarn ve yeni ortaya kan bilimsel modalarn akademik
almalar zerinde etkili olduunu hi kimse inkr etmese de, sz konusu
Trke eserler, toplumsal ve siyasi srecin ok daha dolaysz bir parasn
oluturmaktadr. Daha da ileri giderek, bu yaynlarn toplumsal gerekliin
kendisinin oluturulmasn ve alglanmasn etkilediini syleyeceim.'Fakat,
sz konusu literatr hakknda daha sonra yapacamz yorumlara dayanan
ayrntl bir tez ortaya koymadan nce, baz somut olgulara gz atalm. Bu
noktada, her eyden nce byk bir yaynlar ktlesiyle kar karya bulun
44
45
1990, zkrml 1990) yer almaktadr. Bu gruplarn her ikisi de, ister sosya
lizm kavgasnda yoldalar olarak, ister laik devletin, demokrasinin ve ilerici
ideallerin savunucusu olarak grsnler, Alevilerin esas olarak siyasi ynyle
ilgilenmektedirler.
Dindar Snni yazarlar, esas olarak, stanbul niversitesinden Yaar Nuri
ztrk (1990) ve Mula niversitesinden Ruhi Flau (1990) gibi akade
mik konumlan olan ilahiyatlardan ve tarihilerden ya da Abdlkadir Sezgin
(1990) gibi Diyanet leri Bakanlnda34 alan kiilerden olumaktadr.
Ayrca, Kltr Bakanl da Bektailik hakknda baz kitaplar yaymlamtr.35
Bata skender Paa cemaatinin lideri Nakibendi Esad Coan (tarihsiz); Ab
dlkadir Sezgin (1990); Mfid Yksel36 (1995); Nurcu hareketin kollarn
dan birisinin lideri olan Mehmed Krknc (1987) olmak zere, baz Snni
yazarlarn gemiinin Sufi tarikatlara dayand anlalmaktadr. Abdlkadir
Duru (1984), materyalist ve idealist dnme tarzlar arasndaki tezatlar
amay amalayan bir dnce disiplini kurmutur. Duru ve mritleri bir
tarikatla herhangi bir ilikileri olduunu reddetseler de, rgtlenme biim
leri tarikat hayatna ok benzemektedir. ounlukla kendi memleketi olan
Erzincandan toplanm bir mritler ana sahip olan Duru, eitim merkez
leri ve baka teebbsler kurmutur ve (1989da lmesine ramen) hl bir
eyh gibi byk sayg grmektedir. ahin (1995) Bektai tarikatyla ilgili
eletirisinde ar noktalara giderek, Snni yazarlar iinde bir istisna olu
turmaktadr. ahin, merkezleri orumda bulunan ve Alevileri gnmzde
randa geerli olan iilie ekmeyi amalayan bir proje yrten marjinal bjr
grubun mensubudur. Ayrca teolojik argmanlardan ok milliyeti politi
kayla ilgilenen Snni yazarlarn da bu konuda eserleri vardr. Bu yazarlarn
iddias, Alevilerin z Trk olduu, Aleviliin ise bir tr slamiyet ncesi tektanrclk inanc olduu eklindedir.37 Biimsel adan bakldnda, Snni
34
35
36
37
46
3 8 zellikle bkz. Flal 1990; Gnmzde Alevilik... 1995; Sezgin 1990; Trk Kltr
ve Hac Bekta Veli... 1988.
3 9 Bkz. Mehmed Sreyya ( 1 9 9 5 /1 9 1 4 -1 5 ); zbay/Coan 1 990; arda 1985.
4 0 Yanl anlalmalan nlemek iin: Aleviliin gerekte ne olduu ve dinsel
gereklerinin neler olduu (ya da olmas gerektii) konumuzla ilgili deildir. Benim
argmanm asndan nem tayan, sz konusu bireylerin inan ve ibadet hakknda
47
48
49
50
4 8 Son zamanlarda yaymlanan ve Alevilik hakknda genel bilgi veren eserler iin bkz.
Kaleli 1995 a, b; Kaygusuz 1 9 9 5 ; ktem 1995.
4 9 Bu arada, aka Alevilikten yana tavr alm birok radyo istasyonu da almtr.
Bugn, Snni muhafazakr eilimli radyolarn yannda, bu radyolar da iyice
yerlemitir. Televizyon kanallarnn kurulmas fikri, Aleviler arasnda yllardr
taralan ve cokuyla kabul edilen bir konudur; fakat yayna balayan Alevi arlkl
kanallar (rnein, bu makale hazrlandnda henz Alevi deyileri arlkl yaynlar
srdren stanbuldaki Kartal-Maltepe-Pendik TV), henz Snni zel kanallarn
profesyonellik ve kalite dzeyine eriememitir.
5 0 Bu tespitimin, Alevi dergisi Cem,dc (daha fazla bilgi iin aaya baknz) alan
bir editrn, derginin sat rakamlar ykselirken, okuyuculardan bu rakamlara gre
ok az tepki gelmesinden ikyet etmesiyle de dorulandn belirtmeliyim. Editr,
yle diyordu: ... yani, bu durum, bizi okumadklan anlamna m geliyor? (kiisel
grme, Ocak 1997).
51
52
54
6 3 Bkz. Cem cilt 6, no. 60 (1 9 9 6 ): s. 64-65. Haziran 1966 ile Eyll 1967 tarihleri
arasnda kmtr. Derginin bal (Cem ve alt balk olarak da Alevilerin ana
ahlak kural eline diline beline) ve tasarm (krmz ve beyaz, yani Trk bayrann
renkleri, hkim renklerdir), derginin genel izgisi hakknda fikir vermektedir: Dergi,
Kemalist, laik cumhuriyeti savunmakta ve Alevi davasn desteklemektedir, ayn
zamanda da anti-slamc bir propaganda yrtmekte ve Trk milliyetiliine bir hayli
yer vermektedir. 1 9 6 0 h yllann sonunda, Trkiyede ilk defa Alevi bilincinin n
plana kartld ksa bir sre yaand. Ehl-i Beyt gibi Alevi eilimli baka dergiler
de piyasaya kt ve sembolleriyle ve retoriiyle aka Alevi semenlerine hitap
eden bir parti olan Birlik Partisi kuruldu. O dnem Trk Grg Dernei gibi Alevi
eilimli dernekler kuruldu ve bu dernekler, paneller, semah gsterileri ve konserler
dzenledi. 1 9 6 0 lann sonundaki bu srecin, gnmzdeki Alevi hareketinin
ksa mrl bir nceli olduu dnlebilir. Bu sre, siyasi liberalleme (1961
Anayasas) ve kitlesel gn bir sonucu olarak hzl toplumsal deiimlerle belirlenen
bir zamanda ortaya kt. 1 9 8 0 lerin sonunda, Trkiye 1980 darbesi sonras askeri
ynetim yllarnn ardndan kendini yeniden toparlarken ve dou blgelerinden gelen
yeni gmen dalgalan metropollere ularken, 1960lardakine benzer olaylar daha
youn bir ekilde yaand. Ayn zamanda, Trk toplumunun belli kesimleri, Trkiye
Cumhuriyetinin laiklik ilkesinin ykselen slamc bilincin tehdidi altna girdiini
hissetmeye balad. lk Alevi uyan hakknda ksa bir bilgi iin, bkz.
^
Dumont 1991; bu tartmalar hakknda o zamann tarihini tayan bir
zbey 1963.
6 4 Derginin u anki alt balna dikkat ediniz: Alevi inan ve ttits^efySffi'organ.
6 5 Vakfn ad, Cumhuriyeti Eitim ve Kltr Merkezinin ksaltmasdr. Vakfn izgisi
iin bkz. Cem.Vakf almalar... 1998.
bir tarzda hazrlanan derginin geni bir Alevi okur kitlesinin yayn organ
haline gelmesi ihtimalinin yksek olduu dnlebilir. Nefes de benzer
amalarla kurulmu ve Kasm 1993te piyasaya km olan bir dergidir. Bu
derginin basks eski Cemden daha iyiydi, renkli fotoraflar yaymlyordu
ve daha geni bir konu yelpazesi ieriyordu. Fakat, bu durum uzun srmedi.
Yayn kurulu ve yazarlar arasndaki blnmeler ve maddi ksdamalar, kalite
nin dmesine ve sol bir konuma doru daralmaya yol at. Nihayet Aralk
1996da Nefes dergisi Demir Yayn Gmbuna satld. Ancak say sonra
yaynna son verildi.
Pir Sultan Abdal Kltr ve Sanat Dergisi, byk Alevi derneklerinden
biri olan ve 1988 ylnda Ankarada kurulan Pir Sultan Abdal Kltr ve Ta
ntma Derneinin kard bir dergi olarak, 1992 ylndan beri iki ayda bir
yaymlanmaktadr. Aleviler, stanbuldaki iki geleneksel Bektai merkezinin
restorasyonunda ve yeniden canlandrlmasnda ok etkin bir rol oynam
lardr: Bu iki dini merkez, Karacaahmet Sultan trbesi ile eski bir Bektai
tekkesi olan ahkulu Derghdr.66 Bu merkezlerin her ikisi de, yazl bilgi
datmyla da uraan dernekler tarafndan desteklenmektedir.
Gnllerin Sesiy Karacaahmet Sultan Derneinin aylk dergisi olarak
birka yldan beri yaymlanmaktadr. ahkulu tekkesine gelen ziyaretiler,
tekkenin tam giriinde, yeni Alevi dergileri ve kitaplar satan bir kitap
dkkanyla karlamaktadr. Yukarda belirtilen dergilerin yan sra, pek
ok dergi de yayma baladktan ksa sre sonra kapanmtr. 1980lerin
sonundan itibaren, Avrupada ve zellikle Almanyada da az sayda Ale
vi dergisi yaymlanmtr.67 Alevi diasporasndald dernek etkinlikleri ve
yaynlar, Trkiyedekinden biraz daha nce balad iin, Avrupadaki
gmenlerin, belli bir oranda, anavatanlarndaki Alevi uyann harekete
geirdikleri varsaylabilir. Bununla birlikte, bu konu ayr bir aratrmay
gerektirmektedir.68
56
Sonu
zet olarak, Alevilik ve Bektai tarikat hakkndaki bilimsel yazlarla po
pler yazlar arasnda nitelik asndan byk bir fark olduu belirtilebilir.
Ahmet Yaar Ocakn (1991), bu konuda 1990dan nce km Trke ya
ynlar hakknda gstermi olduu gibi, geni bir okuyucu kitlesine hitap eden
kitaplar, bilimsel almalardan elde edilen bulgular pek sunmamakta ya da
bu bulgular sadece seici bir ekilde sunmay tercih etmektedir. Son zaman
57
58
Kaynaka
Ahmed Cemaleddin elebi 1992 (ilk basm 1909): Mdaf, Nazm Hoca (evrimyaz), stanbul.
Ahmed Refik [Altnay] 1932: On Altnc Asrda Trkiyede Rafizilik ve Bek
talie Dair Hazine-i Evrak Vesikalarn Havidir (1558-1591), stanbul
Edebiyat Fakltesi Mecmuas 9/2.
Ahmed Rfk 1909-1912: Bektai Srr, 4 c., stanbul.
I. Akdeniz Tresi Trk Topluluklar Sosyo-Kltrel Taps (Tahtaclar) Sempoz
yumu Bildirileri, April 26-27th, 1993 Antalya, Kltr Bakanl Yaynlan
no. 1628, Ankara, 1995.
Anadolu Moderna c. II, 1991: Derviches et cimetires ottomans, Biblioth
que de linstitut Franais dtudes Anatoliennes dIstanbul, c. 34, Paris.
Arslanolu, brahim 1984: Pir Sultan Abdallar, stanbul.
--------- 1992: ah smail Hatay. Divan, Dehnme, Nasihatnme ve Anadolu
H at ayileri, stanbul.
Atalay, Adil Ali (Vaktidolu) (ed.) 1992: Kumru. Kenzl-Mesaib, stanbul.
---------(ed.) 1994: mam Cafer-i Sadk Buyruu, stanbul.
Atalay, Besim 1991 (ilk basm 1924): Bektailik ve Edebiyat, Vedat Atila (evrimyaz), Cemal ener (nsz), stanbul.
Ataseven, lhan 1997: The Alevi-Bektai Legacy: Problems o f Acquisition and Explanation, Lund Studies in History of Religious, c. 7, Lund.
Aytekin, Sefer (ed.) 1954: Makalat- Hac Bekta el-Horasani, Ankara.
---------(ed.) 1982 (ilk basm 1958): Buyruk [mam Cafer Buyruu], 2. Bask,
Ankara.
Ayyldz, Bekta (ed.) tarihsiz: [Hac Bekta Veli]: Makalt, Ankara.
---------(ed.) 1984: mam- Cafer Buyruu. Dinin Hakiki Tolu, Ankara.
-------- (ed.) 1990: Basnda Alevilik, 10 c., Ankara.
Ayyldz, Haan 1970: Tam Hakiki Hsniye, Ankara.
Backhausen, Manfred 1992: Alevismus. Eine Alternative zum orthodoxen slam.
Geschichte, Hintergrund und Geisteswelt des Alevismus-Bektaschismus, Ahlen.
Baha Said 1926a: Anadoluda Alevi Zmreleri, Trk Turdu 4/24, 482-492.
-------- 1926b: Sofiyan Srei (Kzlba Meydan), Trk Turdu 4/22-23,
324-260, 404-421.
---------1926c: Trkiyede Alevi Zmreleri, Trk Turdu 4/21,193-210.
-------- 1927: Gizli Mabedlerden. Bektailer, Trk Turdu 5/26-28, 19281950,196-216, 305-341.
Baldemir, Hamit 1994: Din ve Alevilik zerine, stanbul.
Balkz, Ali 1994: Sivastan Sydneye Pir Sultan. Aleviliin Gncel Sorunlar ve
zm nerileri, Ankara.
59
-------- 1991: Hadji Bektash, Sultan Sahak, Shah Mina Sahib and Various Ava
tars of a Running Wall, Turcica 21-23, 55-69 ve resimler.
-------- 1994: Nationalisme kurde et ethnicits intra-kurde, Peuples mditer
ranens (Les Kurdes et les Etats) 68-69, 11-37.
-------- 1996: Kurds, Turks and the Alevi Revival in Turkey, Middle East Re
port, Temmuz-Eyliil, 7-10.
-------- 1997: Asln nkr Eden Haramzadedir! The Debate on the Eth
nie Identity of the Kurdish Alevis, Syncretistic Religions Communities in
the Near East. Collected Papers o f the International Symposium Alevism
in Turkey and Comparable Syncretistic Religions Communities in the Near
East in the Past and Present iinde, Berlin, 14-17 Nisan 1995, Krisztina
Kehl-Bodrogi, Barbara Kellner-Heinkele, Anke Otter-Beaujean (ed.), Le
iden, s. 1-24.
Bumke, Peter J. 1979: Kzlba-Kurden in Dersim (Tunceli, Trkei). Marginalitt und Hresie, Anthropos74.:, 530-548.
-------- 1989: The Kurdish Alevis. Boundaries and Perceptions, Ethnie Groups
in the Republic o f Turkey, Peter Alford Andrews (ed.), Rdiger Benninghaus (coop.). Wiesbaden, s. 510-518.
Calmard, Jean (ed.) 1993: Etudes Safavides, Institut Franais de Recherches en
Iran yay., Paris-Tahran.
Celasun Dede, Ali Haydar 1993: Alevilik Bir Sr Deildir, stanbul.
Cem Vakf almalar ve Vakf Genel Bakan Prof Dr. zzettin Doanhn Gr
ve Dnceleri, stanbul 1998, Cem Vakf Yaynlan, c. 3.
Clayer, Nathalie 1990: LAlbanie, pays de derviches. Les ordres mystiques musdmans en Albanie Ppoque post-ottomane (1912-1967), Wiesbaden Balkanologische VerfFendichungen des Osteuropa-Instituts der Freien Univer
sitt Berlin, c. 17.
Coan, Esad (ed.) tarihsiz [1982 civarnda]: Hac Bekta- Veli. MakAlt, Seha
Neriyat lmi Eserler Serisi, c. 7, Ankara-stanbul.
Cokun, Zeki 1995: Aleviler... Snniler ve... teki Sivas, stanbul.
amurolu, Reha 1992a: Sabah Rzgr. Enel-Hakk Demiti Nesimi, stanbul.
-------- 1992b: Gnmz Aleviliinin Sorunlar, Cemal ener (nsz.), stan
bul.
-------- 1993: Dnyordu. Bektalikte Zaman Kavray, stanbul.
amurolu, Reha, Cemal ener, Fuat Bozkurt tarihsiz: Yz Soruda Alevilik.
Aleviliin Temelleri. Hamburg Anadolu Aleviieri Kltr Birlii (HAAKBR) yay., n. 1, Alevilik Aratrmalar 1.
avdarl, Rza 1944: Bektai Srr zld. Hac Bektai VeWnin Hayat, Faali
yeti, Siyaseti, Trkl, stanbul.
61
Sleyman Dede tarihsiz [1990 civarnda]: mam Ali Mevld. Tam ve Hakiki
mam Ali Mevld-i erif, Ankara.
Sunar, Cavit 1975: Melmlik ve Bektalik, Ankara niversitesi lhiyat Fakl
tesi Yaynlan, c. 125.
Tam ve Hakiki mam Cafer-i Sadk Buyruu, Ehl-i Beyt Bir Heyet (ed.),
stanbul, 1989.
Tanrkulu, Rait tarihsiz: Cemde Makamlar ve 12 Hizmet Bilgisi, [slam Dini ve
12 Hizmetler Makam Cem Kltr Bilgisi], Ankara.
-------- tarihsiz2: Patma Anamzn Fazileti ve Kimlii, Ankara.
-------- tarihsiz3: Nur}u Hakkn Tecelliyat Ahmet Yesevi, Hac Bekta Veli ve
Haydard Sultan3da Grlr, Ankara.
-------- , 1994: Hz. Ali}ye Kar Gelenler AUah}a Kar Gelenlerdir, Ankara.
Tadelen, Abdullah (ed.) 1986: Hac Bekta Vel Anma Treni 16-18 Austos
1984, Ankara.
Temren, Belkis 1994: Bektaliin Eitsel ve Kltrel Boyutu, Ankara, Kltr
Bakanl Yaynlan, c. 1678.
Trix, Frances 1993: Spiritual Discourse. Learning with an Islamic Master,
Doktora tezi, University of Michigan, Philadelphia.
-------- 1995: The Ashur Lament of Baba Rexheb and the Albanian Bektashi
Community in America, Bektachiyya. Etudes sur Vordre mystique des Bektachis et les groupes relevant de Hadji Bektach iinde, Alexandre Popovic,
Gilles Veinstein (d.), Istanbul, s. 413-425.
Tschudi, Rudolf 1914: Das Vilyetnme des Hdschim Sultan. Eine trkische
Heiligenlegende, Berlin, Trkische Bibliothek, c. 17.
Tuttum Aynay Tzme Ali Grnd Gzme. Tabanc Aratrmaclar Gzyle
Alevilik, lhan Cem Erseven (ev.), stanbul, 1997.
Trk Kltr ve Hac Bekta Veli, Kadri Erdoan (nsz), Ankara, 1988, Trk
Kltr ve Hac Bekta Veli Vakfi Yaynlan, c. 1.
Trkdoan, Orhan 1995: Alevi-Bektai Kimlii. Sosyo-Antropolojik Aratrma,
stanbul.
Trkmani, Rutbeddin 1948: Alevilik. Douu, Yayl ve Hususiyetleri, Ankara.
Turul, Mustafa Nazmi 1979: Alevi nanlar ve Hsniyenin yks, stanbul.
Uurlu, Ahmet 1991: Alevilikte Cem ve Mushiblik, stanbul.
Uluay, mer 1992: Glbang. Alevilikte Dua, Adana.
-------- (ed.) 1993a: Alevilik Budur. Aratrma-nceleme, Adana.
-------- 1993b: Alevilikte Toplu badet. Cem Erkn. Aratrma-nceleme, Adana.
Ulusoy, Cellettin A. 1986 (ilk basm 1980): Hnkr Hac Bekta Vel ve AlevBekta Tolu, 2. bask, Hacbekta.
Vaeth, Gerhard 1993: Zur Diskussion um das Alevitum, Zeitschrift f r Trkeistudien 6/ 2, 211-222.
70
Yergin, Nur 1991 (ilk basm 1981): Din ve Muhalif Olmak. Bir Halk Dini Ola
rak Alevlik, Trkiye Gnl 17, 11-21.
VorhofF, Karin 1995: Zwischen Glaube, Nation und neuer Gemeinschaft. Alevitische Identitt in der Trkei der Gegenwart, Berlin Islamkundliche Unter
suchungen, c. 184.
-------- 1998: Lets Reclaim our History and Culture! Imagining Alevi Com
munity in Contemporary Turkey, Die Welt des Islams iinde, 38/2, 222252.
White, George E. 1913: The Alevi Turks of Asia Minor, Contemporary Revi
ew 104, 690-698.
-------- 1919: Saint Worship in Turkey, The Moslem W orld9/1, 8-18.
White, P. 1995: Ethnie Differentiation Among the Kurds. Kurmanci, Kzlba
and Zaza, Journal o f Arabic, Islamic and Middle Eastern Studies 2/2,
67-90.
Wulzinger, Karl 1913: Drei Bektaschi-Klster Phrygiens, Doktora tezi, Hum
boldt-Universitt Berlin, Beitrge zur Bauwissenschaft, c. 21.
Xemgin, E. 1995: Aleviliin Kkenindeki Mazda nanc ve Zerdt retisi, s
tanbul.
Yaz, Sleyman 1994: Alevi Aydnlan. Alevi Dedeleri, stanbul.
Yalman, Nur 1969: Islamic Reform and the Mystic Tradition in Eastern Tur
key, Archives Europeennes de Sociologie 10/1, 41-60.
Yaman, Ali 1998: Alevilik-Bektailik Bibliyografyas, Mannheim Alevi Bektai
Kltr Enstits Yaynlar, c. 1.
Yaman, Mehmet 1984: Karaca Ahmet Sultan Hazretleri, stanbul.
-------- 1993: Alevlik. nan, Edeb, Erkn, stanbul.
Yetien, Rza 1986: Tahtac Airetleri. Adet, Gelenek ve Grenekleri, zmir.
Yldrm, Hdr 1996: Mslmanlk-Alevilik. nsan Haklar ve Gelenekler, s
tanbul.
Ylmaz, Abdurrahman 1948: Tahtaclarda Gelenekler, Ankara, Cumhuriyet Halk
Partisi Halkevleri Yaynlan Mill Kltr Aratrmalar, c. 10.
[Yrkn], Yusuf Ziya 1928: Anadolu Alevileri ve Tahtaclar, stanbul Darl
fnunu lahiyat Fakltesi Mecmuas 2/8, 109-150.
-------- 1929-1931: Tahtaclar, stanbul Darlfnunu lahiyat Fakltesi Mec
muas 3/12, 61-80; 3/13, 55-88; 4/14, 73-80; 4/15, 66-80; 4/17, 7280; 5/20, 57-80.
-------- 1931: Tahtaclar. Din ve Sihri Hayat. Ayine Hazrlk, stanbul Darl
fnunu lahiyat Fakltesi Mecmuas 5/19, 66-88.
Yksel, Miifid 1995 (yaknda baslacak): Ana Hatlaryla Alevilik-Bektailik, s
tanbul.
71
Yrr, Ahmet 1989: Miralama in the Liturgy of the Alevi of Turkey. Structu
ral and Gnostic Analysis, Doktora tezi, University of Michigan.
Yrkolu, Rza [smail Nihat Akseymen] 1990: Okunacak En Byk Kitap n
sandr. Tarihte ve Gnmzde Alevilik, stanbul.
-------- (ed.) 1991: Ali zsoy Dede. Grleri ve iirleri, Ali Yldrm (coop.),
stanbul.
-------- (ed.) 1993: Deirmenin Bendine. A rif Sa3la Mzik, Alevilik ve Siyaset
zerine Sohbet, stanbul.
Yrkolu, Rza ve Mercan Kkl (ed.) 1992: Posttan Dosta. Ali Haydar Celasun Dede. Konumalar, stanbul.
Zarcone, Thierry 1993: Mystiques, philosophes et Francs-Macons en Islam. Rza
Tevfk, penseur ottoman (1868-1949), du soufisme la confrrie, Paris, Bib
liothque de linstitut Franais dtudes Anatoliennes dIstanbul, c. 38.
Zelyut, Rza 1990: z Kaynaklarna Gre Alevilik, stanbul.
-------- 1993: Aleviler Ne Yapmal? ehirlerdeki Alevilerin Sormlar-zmleri,
stanbul.
-------- 1996: Siyaset ve Din. Muaviye3den Erbakan3a, stanbul.
72
ALEV-BEKTA LAHYATININ
GNMZ TRKYESNDEK LEV
FARUK BLC
74
Bu derneklerin, 15i stanbulda olmak zere, Trkiye apnda 40 ubesi var (Pir
Sultan Abdal Dernekleri Genel Merkezi Ynetim Kurulu yesi Hikmet Yldrmla
Temmuz I9 9 6 da yapamz sylei kayd).
Avhk olan bu derginin Kasm 1996da 63. says kt.
ber, bu gruplarn birletii ortak nokta bu teolojinin bir sentez, bir mozaik
oluudur. Bu anlamda Alevilii slam olarak nitelendirmek yanl bir tahlil
dir. Hatta Alevilik kendi bana da bir din deil, eidi dinlerin etkisi altnda
kalm bir yaam biimidir.
Trkiyedeki Alevilerin bu yaam, hibir slam lkesine benzemez. Ne
Arapa, ne ran iasna, ne Libyaya, ne Msra benzer. Anadolu Alevilii
ok farkl bir yapya sahip: Oradan geen btn kltrlerden etkilenerek,
Alevilik haline gelebilmitir. Bu dinler arasnda Zerdtlk, Hristiyanlk,
Mslmanlk saylabilir. Ancak hibiri ile bir btnlk tekil etmez. Ezenle
ezilenler arasndaki kavgada her zaman ezilenden yana tavr alm bir hare
kettir... Alevilik tamamen slam dininin iinde de deildir, tamamen dnda
da deildir.3
Bu sylemin bir benzerini Krdistan Aleviler Birliinin Programnda
buluyoruz:
Alevilik, Ortadou, Mezopotamya ve Anadoluda yaayan halklar arasnda
slamiyetin geliimi srecinde olumu ve yaygnlam bir dini inantr.
En fazla da gebe ve yar-gebe yoksul Krt ve Trkmen halklar ara
snda yaylmtr. slamiyetin egemen sac yorum ve evrimlemesi demek
olan Snnilik, egemen feodal snflarn ve devletlerin tercihi olurken, Ale
vilik bu egemen snf ve devletle karlar taban tabana zt olan ve ona kar
savaan ezilen haklarn dini inanc olmutur. Aslnda sz konusu olan sosyal
bir snfsal mcadeledir. Ama bu mcadele dini bir form iinde gerekle
mi, farkl dinler ve inanlar sava olarak ekillenip srdrlmtr. Ege
men slam olan Snnilikle feodalleen, merkezi devlet ve imparatorluklar
kuran egemen snflara kar Alevilik bir isyan, bir direni, bir kurtulu bay
ra olmutur.4
Ancak en kat sentezci sylemde bile slam dininin eitliki, devrimci
ve insan n plana karan ynlerini benimseyen bu teolojik ailenin tdmel
ideolojisi, Aleviliin temel kavramlarna daha toplumsal anlamlar yklemek,
bireysellikle mcadele etmek, slamclarn savunduu ideal ehir rnei
ne kar, her eyin paylald, maln ortak olduu bir Rza ehir5 kurmak
olarak grnmektedir.
3
4
5
H. Yldrm kavd.
Zlfikcr, say 9/Kasm 1995, s. 21.
smail Kaygusuz, Aleviliin topyas : Rza Kentinde Can Cana Mal Mala
Katmak, Kervan, No 55/Aralk 1995, s. 8-9
75.
Bu yelpazede Tanr insann kendisi veya onun bir paras, bir tecellidir.
Bu Alevilikte Kbe Mekkede deil, insann kendisindedir. Bunun iin de
Alevilik bir sr deildir.6
Kuran onlar iin fazla bir ey ifade etmiyor. eitli ibadet ekilleri ieren,
1400 yl nce oluturulmu bir kitap bugn hareket noktas olamaz. Onlara
gre Kuran sonradan mer, Osman ve genel olarak Muaviye taraftarlarnn
organize ettii bir metindir. Ehlibeytten bir ksm insanlar katleden insanla
rn, o aile hakknda iyi eyler yazmas mmkn deildir.' Snni Mslman
larla aralarndaki fark ak bir ekilde belirlemek iin bu alcma bal bir dede
yle sylyor:
Biz
Cem eyleriz,
Semah yrrz,
Saz alarz,
Trk, deyi, nefes syleriz,
Dem ieriz.
On ki mam yas,
Muharrem orucu,
Hzr orucu tutarz.
Yl kurban,
Adak kurban,
Musahip kurban,
Dkn kurban keseriz.
Biz kad bilmeyiz,
Sorma sofi bize mezhebimizi,
Biz mezhep bilmeyiz
Yolumuz vardr deriz.8
6
7
8
76
Ali Haydar Ceiasun, Alevilik Bir Sr Deildir, (basn yeri yok), Ceylan Ofset, 1995.
H. Yldrm kayd.
A. H. Celasu, age., s. 19.
77
ceimiz kesimde olduu gibi genel olarak btn Alevilerde hkimdir. Bylece slam bozma ile sulanan ilk halife ve onlarn takipisi olan Snnilere
ciddi bir phe ile baklmaktadr.12
Klasik teoloji anlamnda fkh ve kelam 11 sorgulayan bu akmn bir nevi
Alevi fikh teorisi de vardr. Buna gre birey ve toplum hayatnn her y
nnn iman-akl-yaam birlikteliiyle dzenlenmi hkmlere dayanmas ve
kyasa ynelmeden bamsz iradeye dayal rey ile hareket edilmesi gerekir.
Dolaysyla bu teolojide insana ait sorunlar, eriatn tersine, dnya ile ilgilidir
ve onunla ilgili hkmler hayattan doar. Baka bir deyile slam dnyasnn
asrlar nce kapatm olduu itihat kaps, burada tamamen aktr. Onlara
gre resmi din sylemindeki fkh, ilahi meneli, zaman, corafya ve toplum
sal zellikler tanmayan bir dayatmalar sistemidir.13
12 Bu konularda ayrnt iin bkz. Baki z, Alevilie ftiralara Cevaplar, stanbul, Can
Yaynlar, 1996, s. 102-105.
13 Abidin zgnay, Alevi Fkh, Cem, No: 52/Eyll 1995, s. 4-5.
1 4 Bu kk bror orumda Teoman ahinin sorumluluunda kyor.
15 Teoman ahin, Alevilere Sylenen Talanlar, Bektailik Soruturmas, Ankara,
Armaan yaynevi, 1995, s. 20.
16 age., s. 13.
78
17 Btn bu fikirlerin zetlendii yer iin bkz., Ondrt Masum, yl 4, say 44/Tem m uzAustos 1995.
18 Bu liste iin bkz. Teoman ahin, age., s. 187-188.
79 .
80
81
82
83
84
85
POLTK ALEVLK LE
POLTK SNNLK:
BENZERLKLER VE ZITLIKLAR
RUEN AKIR
Benzerlikler
Ztlklarn yansra Alevi ve Snni slamc hareketlerin benzerlikleri de
vardr. rnein daha nce deindiimiz gibi Alevi hareketi Snni slamcl
a bir tepki ve onun bir nevi taklidi olarak domutur. 1970li yllarda Ale
viler her trden dernekte, sendikalarda ve profesyonel meslek rgtlerinde
faaliyet gsterirken, Snni slamclar bu tr kitle rgtlerinden ziyade elitist
vakflar etrafnda rgtleniyordu. Bugn Alevilerin, neredeyse tarihlerinde
ilk defa vakflar kurduklar, bunlar araclyla eitim, salk, haberleme gibi
alanlarda cemaat faaliyetleri yrttkleri; Snni slamclarn da birok alanda
derneklemelere gittikleri ve profesyonel meslek rgtlerinde daha etkili bir
ekilde varlk gsterdikleri gzleniyor.
Bir zamanlar Birlik Partisiyle tek bir cemaate bal particilii denemi
olan Aleviler bugn de Siinnilerin kendi partileri var, neden bizim de ol
masn? eklinde tartyorlar. Nitekim bu tartmalarn sonucunda, Domakratik Bar Hareketi bir Alevi partisi olarak kurulmu durumda. Bu partinin
kurucular, kaplarnn Snnilere de ak olduunu sylyor, tpk RP yne
ticilerinin kaplarnn Alevilere de ak olduunu sylemesi gibi.
Bu iki kart hareketin bir dier benzer noktas, ikisinin de nonolitik
grnmekle birlikte bir dizi grup, eilim, evre ve ahsn aritmetik toplam
olmaktan teye gidememeleridir. Btn bu farkl fraksiyonlar birbirleriyle
de kyasya mcadele etmektedirler. Bu iki akmn da iinde sistem kart
unsurlar bulunmaktadr, ancak ikisinin de devrimci ya da radikallerin ege
menliinde olduunu dnmyorum. Dier bir deyile her iki hareket de
sistem kart deildir.
Nitekim her iki hareket de arlkla orta snf tarafndan ynlendirilmekte
(mhendis, doktor, avukat ve dier serbest meslek sahipleri) ve geni lde
iadamlarndan destek grmektedir. Bununla birlikte her iki hareket de esas
Sonu
Alevilik ve Snnilik hasnane, hatta uzlamaz elikileri olan hareketler
olarak grlr. Ama bu, sz konusu her iki hareketin birbirlerini glendir
dikleri olgusunu gz ard ettiremez. Her iki hareketin de siyasi ynlerinin
belirleyici olmadklarn akldan karmamakta yarar var. Baka bir deyile, bu
makalede olduu gibi siyasi ynler kolaylkla dini ynlerin nne geebil
mektedir; ama yine de Aleviler ve Siinniler arasndaki dini canlanmay sadece
siyasetle aklamaya almak bir hata olacaktr.
90
ALMANCI KMLNN
ALEV KMLNE DNTRLMES
HELGA RITTERSBERGER-TILI
iin, g srecine (hem krsal, hem de uluslararas dzeyde) daha fazla katl
dklar varsaylabilir.1
Asl aratrmann yrtld sralarda, bu kasabada yaklak 29.000 kii
yayordu. 1990l yllarda kasaba nfusu 35.000e eriti. Kasaba, esas olarak
ile nfusunun (102 ky de dahil olmak zere) ynetim ve eitim merkezi
ilevini grmektedir. Tarm ve hayvanclk balca geim kaynaklardr.
92
93
6
7
94
95
96
5. G etme karar da, geri dnme karar da, bir zincirleme g sreci
olarak grlmelidir; bu srete, geri dnenlerin ounluunun (ilk kuak
gmenlerin) kar-koca olarak dnd ve genellikle ocuklarn ve torunla
rn Almanyada braktklar anlalmaktadr.
6. Almanclar, hem meknsal, hem de toplumsal olarak ayr bir hayat sr
mektedir. likilerin byk bir blmnn, geri dn yapm kiilerden ve/
veya aile yelerinden ve/veya kendi kyllerinden oluan komularla snrl
olduu aka grlmektedir. Bu aile yeleri, byk oranda, Almanyada da
bir ortak yaam deneyimine sahiptir (rnein, ayn kasabada, ayn mahallede
ya da ayn iyerinde bulunmu olmak gibi).
7. Komuluk ilikilerini incelerken, geri dn yapm kadnlara arlk
verilmitir. Geleneksel Trk kasabas balamnda, kadnlarn hareket alan
daha ok zel alanla (komu, aile) tanmlanr. Burada kadnlarn belli aralk
larla yaptklar toplantlar da (kcbtlgnleri) incelenmitir. Fakat, geri dn
yapm kadnlarn, bu toplantlara kabul edilmedikleri gzlenmitir. Onlarn
katlmnn reddedilmesi, aranan stat ve saygnlk ltlerine uygun grl
memelerinden, ayn zamanda Alevi cemaati yesi olmalarndan kaynaklan
yor olabilir.
8. Kadnlar asndan, yurtdnda kalmalarnn ve zellikle de alma
deneyimlerinin, aile iindeki konumlarn ve bilin dzeylerini ykselttii
sylenebilir.
9. Geri dn yapm kadnlarn sosyal etkinlikleri, yakn komularyla s
nrldr ve bu etkinlikler, ky yaamn artrmaktadr (evlerin kaplar ak
tr, kadnlar evlerinin nnde rg rer, yemek hazrlar ve sohbet eder).
10. Bu noktada, erkeklerle kadnlarn ve farkl kuaklardan kiilerin ya
am tarzlarnn ve hareket biimlerinin nemli farkllklar gsterdiini de be
lirtmemiz gerekir.
11. Bu insanlarn ibadet biimleriyle ilgili ok az bilgi edinilmitir. Al
manclar, cem ayinlerinin yaplmadn ifade ettiler. Bununla birlikte, ge
ri dnte ekonomik durumlarnn iyilemesi, g etmeden nce yapmalar
mmkn olmayan ileri yapmalarna, zekt vermelerine ve kurban kesmele
rine olanak salamtr.
Bu noktada, birok baka sonucu zetleyebilirdik; fakat, incelenen insan
larn Almanc stats, bu makalenin odak noktalarndan sadece birini olu
turmaktadr. Kimlikleri hakknda sorular sorduumuzda, geri dn yapm
kiiler, Almanc kimliiyle kendilerini aalanm hissettiklerini vurguladlar.
Bu kimlik Almanyada teki olarak grlmelerim ifade ederken, lkelerine
97
leri (esas olarak d evre tarafndan tanmlansa da) Almanc kimlii bu kii
lerin yaamlarm igal ederken, 1990lardan sonra, Almanc kimliinin yerini
esas olarak kendilerinin tanmladklar bir Alevi kimlii almtr.
Alann yeniden ziyaret edilmesi srasnda anket yaplmam, fakat, 6s
daha nce grme yaplm kiilerle 3ii de yeni kiilerle olmak zere, 9
derinlemesine grme yaplmtr. Bu grmelerin sonularn, u ekilde
zetleyebiliriz:
Gen kuaklar, kasabada meslek ve/veya eitim asndan bir gelecek
mitleri olmadn belirtmilerdir (bu mitsizlik ounlukla ulusal dzeye
de yaygnlatrlmaktadr). Kasabaya geri dnen gen insanlardan birou, u
anda isiz olduklarn ya da ailelerinin kendilerine baktm ve bu durumdan
kurtulmann tek yolu olarak bir Almancyla evlenmeyi grdklerini vurgu
lamlardr.
Daha yal kuaklar ise emeklilik hayat srmekte, hafta sonlan ve tatil
lerde kylerine gitmektedir. Bununla birlikte, ilk kuak Almanclardan pek
ounun artk dalk arazide bir kr evinin olmas da, yeni bir gelimenin
gstergesidir. in ilgin taraf, bu blgede de Almanclar kendi gruplarn
oluturarak bir araya geldiinden, yine meknsal bir ayrm ortaya kmtr.
Bu balamda, gen insanlarn Trkiyenin ky blgelerinde yazlk ev tercih
ettii de belirtilmelidir.
Bu konumalar srasnda, zellikle yal kuaktan gelen gmenlerin b
yk bir blmnn, oradan oraya mekik dokuyarak yaadklar ortaya km
tr; kasabadaki evleri, hafta sonu evi, yazlk ev, ky evi ve Almanyaya sk sk
yaplan ziyaretler arasnda gidip gelmektedirler. G ettikleri lkeye yaptk
lar ziyaret, ounlukla, aile yelerini ziyaret etme ve salk hizmetlerinden
yararlanmayla birletirilmektedir. Bylece, bir kimlikle btnletirilmesi zor
grnen bir geicilik durumuyla kar karya olduumuzu gryoruz.
Geri dn yapm kiilerin younlukla yaad mahallelerde de baz de
iiklikler olmutur. Dkkn, lokanta ve kahvehanelerin says artm ve yaz
aylarnda kasabay ziyarete gelen gurbetilerin (altna yatrm yapma) talebiy
le balantl olarak, kuyumcu dkknlar da almtr.
Derinlemesine grmeler, kasaba balamnda eski Almanclar iin Ale
vilik bilincinin gittike daha nem kazandn ortaya karmtr. Bu durum,
baka rneklerin yan sra, Alevilerin dini ve kltrel merkezi olan bir Hac
Bekta Vakfnn kurulmasyla da kendini gstermitir.
Byle bir kurumlamann nedenlerini ve bu vakfn amalarn ele alma
dan nce, 1980lerin sonu ve 1^90larda yaanan ve tm Trkiyede Alevilik
99
uyanna yol aan belli bal olaylarn en azndan kabaca bir kronolojik ze
tini vermek gerekli grnmektedir. Ulusal dzeyde yaanan olaylar, Alevi
kimliinin yerel dzeyde de canlanmasna neden olmutur.
Bu genel canlanmann iaretlerinden biri, Alevilik konusundaki yaynlarda
ve genel olarak medyadaki tartmalarda grlen arpc arttr. Bu canlan
esas olarak, dini geleneklerin ve ibadet biimlerinin canlandrlmasnn yan
sra, dini uygulamalarda (rnein, dini trenlerde, cenaze merasimlerinde,
vb) eitlik taleplerine ynelmitir. Bununla birlikte, bu canlanma, en azndan
iki ana eilime ayrlabilir. Bir tarafta, dini kurumlan (rnein, dedelik) ve
dini ilkeleri (baz kimseler, Alevi ibadet biimlerini belli bir standarda bala
may, ayn bir Diyanet leri Bakanlnn kurulmasn, vb. amalamaktadr)
yeniden kurup hayata geirerek gerek bir Alevilik bilincinin canlandrlma
sn amalayan bir grup yer almaktadr. Dier tarafta ise, solcu ve de
mokrat olarak grlen Alevi nfusun siyasi potansiyelini harekete geirme
eilimi vardr. Akas, bu ikinci eilime gre, dini adan tanmlanm bir
Alevi kimlii pek az nem tamaktadr. Dini deerlere ve ilkelere yeniden
ynelme, son zamanlarda resmi yetkililerin giderek artan desteini alsa da,
bu tr bir dinsel ynelim tayan canlanmann bir nevi Alevi kktenciliine
yol ama tehlikesinin olduunu syleyen baka grler de vardr.
Bu tartmalar, ounluu Alevi olan 37 aydnn Sivasta, Snni slamc
kktendinciler tarafndan ldrlmesi ve 1990larda stanbulda Alevi ma
hallelerinde grlen kendiliinden ayaklanmalar, baz devlet yetkilileri tara
fndan, yeni etnik atmalarn potansiyel tehlikesini belirten iaretler olarak
yorumlanmaktadr.
Son olarak, 1995 ylnn sonlarnda, Alevilerin siyasi bir parti kurma ve
seimlerde Demokratik Bar Hareketi ad altnda bamsz adaylar karma
giriimi, ykselen Alevi bilincinin baka bir iareti olmutur. 1995 genel se
imlerinde adaylar geri ekilmi olsa da, bu hareketin lideri olan Ali Haydar
Vezirolu bir parti kurmaya kararlyd. Bu kararll, 1996 ylnda Ulusal
Basn Ajansn (UBA) satn ald zaman kendini iyice belli etti. Ayn yln
Eyll sonunda, parti nihayet kuruldu. Demokratik Bar Hareketi ad altn
da kurulan parti, programnda Diyanet leri Bakanlnn kaldrlmasn
hedefledii iin, Anayasa Mahkemesi tarafndan kapatld. Bunun yerine, he
men Bar Partisi adnda yeni bir parti kuruldu.
Ulusal dzeydeki bu gelimeleri incelemeden, zerinde allan kasa
bada ortaya kan Alevi uyann anlamak g olabilir. rnein, zerinde
aratrma yaplan yal kuaktan geri dn yapm kiilerin/Alevilerin, dier
100
102
... vakfn etkinlikleri tamamen devletin Alevi nfus iin sunduu ereveye
uyuyor. Vakf, Alevilerin kurtuluuna ynelik bir yol olarak dnlemez.
DPyi kuran Hac Bekta Vakfi kart Alevi grubun baka bir temsilcisi
de unlar sylemitir:
Vakf, sa eilimli ve nispeten zengin Alevi-Almanclarn bir araya geldii bir
yer. Bu insanlar vakfi gelir kayna olarak gryor. Ksa bir zaman nce Al
manyaya gidip vakf adna 50.000 mark topladlar. u anda bile Almanyaya
bu tr geziler yaplyor. Vakf, ulusal apta rgtlenmi Alevi derneklerine
balanmyor; nk, bylece Almanyada topladklar balar paylamalar
gerekmiyor ve maddi adan daha serbest hareket edebiliyorlar.
Dier taraftan, ulusal aptaki Alevi derneklerine neden balanmadklarn
sorduumuzda, vakf kurucularndan biri u yant verdi: Alevi hizipleri ve
yorumlar kalabalnda kaybolup gitmek istemedik.
Sonu
Sonu olarak, ulusal dzeydeki Alevi rnesansna kout olarak, sz ko
nusu kasabann da byle bir canlanma yaadn syleyebiliriz. Bir tarafta,
Alevi kltrne, ibadet biimlerine dn ve bir karlkl yardmlama a
nn kurumsallatrlmas eilimi yer alrken, dier tarafta, dini deerleri de
il, Alevi nfusun aznlk konumunu vurgulayan, daha radikal ve politik bir
Alevi bilinci canlanmas grmekteyiz.
lgin olan baka bir nokta da, Almanyayla ilikilerini srdren geri
dn yapm nfusun, yakn akrabalarnn hl yurt dnda yaamasndan
yararlanarak, bir Alevi canlanmasna nayak olmalardr. Baka bir ynden
bakldnda bu durum, bu insanlarn kendilerini kamuoyu nnde ifade
etmelerinin ve bir bask grubu olarak ortaya kmalarnn bir yolu olarak
da yorumlanabilir. Bunun gerekletirilebilmesi iin, baka koullarn yan
sra, maddi durumlar da gerekli temeli salamtr. Bylece, daha nceleri
bozulmu ya da kirlenmi Tiirkler olarak alglanan Almanclar, giderek
artan bir oranda kendilerini Alevi olarak tanmlamaktadr. Bu insanlar artk,
Aleviler ayrmcla maruz kalm da olsalar, bir kimlik olarak lke apnda
bir canlanma sreci yaayan, daha byk ve temiz bir cemaatin yesi ol
duklarn dnmektedir.
103
104
Bu makale, yazarn, Syncretistic Communities in the Near East (Krisztina KehlBodgori, Barbara Kellner-Heinkele (ed.), Brill, Leiden, 1997) iindeki Some Notes
on the Contemporary Process of Restructuring Alevilik in Turkey adl yazsnn
gzden geirilmi bir versiyonudur.
Alevilik* terimi, mensuplan esas olarak Trkiyede ve daha az sayda Irakta,
randa, Suriyede, Bulgaristanda, Yunanistanda, Romanyada ve Arnavutlukta
bulunabilen yaygn bir dini cemaati anlatmaktadr. Gl gnostisizm izleri tayan
senkretik inan yapsna ramen, bu cemaat, kendisini genel slam erevesi iinde
tanmlamaktadr. yeliin soy yoluyla tanmland ve gl, kapal bir kolektif
kimlie sahip bir cemaat olarak, Alevilik, Frederik Barthn (Enduring and
Emerging Issues in the Analysis of Ethnicity, H. Vermeulen ve C. Govers (ed.),
The Anthropology of Ethnicity, Amsterdam, 1994) ve takipilerinin biimselci bak
asna gre, baz ynlerden bir etnik grup zellii gstermektedir.
106
Bkz. Carsten Colpe, The Phenomenon of Syncretism and the Impact of Islam,
Syncretistic Religious Communities in the Near East, Krisztina Kehl-Bodrogi, Barbara
Kellner-Heinkele, Anke Otter-Beaujean (ed.), Brill, Leiden, 1997.
107
110
Burada, Muhyiddin ibn Arabinin (lm 1240) tanmlad biimiyle, bir tasavvuf
kavram olan velayete deiniyorum. bn Arabiye gre, bir kii, bireysel abalaryla
mkemmellie eriebilir ve bylece, Allahn bilgisine dorudan sahip olan bir
veli ya da insan- kmil olabilir. Bu velayet anlayna gre, soydan geme sz
konusu deildir.
112
nsan gibi inan da canldr. nancn yaam evre ve ortama ayak uydur
masna baldr. Zaman ve uzama bal olarak inanlar da kendilerini yenile
mek durumunda kalrlar. nanlar iin devrim ve evrim gibi uyum koullar
geerlidir.
Alevilikte patlamalara neden olacak byk birikimler olmamtr. Alevilik
zaman ve uzama uyum konusunda evrimci bir nitelik tar. Gebe dini ola
rak domu, ky dini biiminde evrimini srdrmtr. Koullara uymakta
direnmez. Sonuta 20. yzyl bana dek, byk deiimlere uramakszn
yaamn srdrr. Bu yaam biimi birey olarak da toplum olarak da Alevi
kesimde kimi zgllkler yaratr.
Prof. Dr. . Melikoffun ok tutarl biimde vurgulad gibi, Aleviliin
gerek ad Kzlbalktr. Alevilik slama gei srecinde Kzlbalarn benim
sedikleri ya da onlara verilen ad olmaldr. Her ne kadar Aleviler, Kzlba
adnn slamdan kaynaklandn sylerlerse de bu adn slamla bir ilgisi bu
lunmaz. Her eyden nce bu ad Tiirkedir. kinci nemli neden ise Alevi
liin hi bulunmad blgelerde bile Trkler arasnda kullanlr. Genellikle
sapkn inan anlamna gelir.
Alevi kimliinin kimi zellikleri var. Bu kimlik zellikle pasif direni ze
rine kurulmu. Alevi gemii zor yolu semi. Hemen hi dzenle uyuma
m. Buna karlk, kendini yadsmadan soyunu srdrme abas gstermi.
Kymlar yaam. Umutsuz bir direnie dnm. Dnyevi yaam n plana
getirmi. Dinin yaam iin gerekli olduu dncesini gelitirmi. Doa ile i
ie, uyumlu bir inan dzeni gelitirmi.
1. Soydan Gelme
Bir yaam biimi, bir kltr, bir felsefe olarak bak, Snni aydn ve yar
aydn evre bak artmaktadr. Alevilii yaam biimi, felsefe olarak yrekten
onaylayan bu kesimi Snni bir ana-babadan doduu iin dlamak olanak
szdr. Gnmzde doutan Alevilik ilkesi almtr, almak zorundadr.
nmzdeki yzylda bu iki kesiti birletiren eler dinsel bir ban ok
stnde olacaktr.
Bylece Alevilik kesinlikle doutan Alevilik ilkesini amak durumu ile
yz yzedir. Hzl evlilikler, dostluklar belli dnya gr, yaam anlay ile
perinlenince bu ilke deimek zorundadr.
Aleviliin kltrel yan ve yaam biimi olgusu en ok bu noktada ortaya
kmaktadr. Alevilik ayr kesimlerden gelen insanlar demokrat laik bir izgi
de birletirmektedir. Kltr kimlii denen olgu da budur zaten. Bireyleri
ayn kandan, ayn inantan 'gelmeleri ile bir arada tutmak deil, ayn dnya
gr, benzer kltr kimlii ile birliktelii salamay amalar.
2. Dedelik
Alevilikteki dedelik kurumu amanln zgn bir uzantsdr kanmzca.
Dedelerin yaam biimleri ve ilev leri ile amanlar arasnda byk koutluk
vardr. Dedelik yakn dneme dek bu zelliklerini giderek azalarak da olsa
srdrmtr.
Bilindii gibi dedeliin ilevini yitirmesi 60-70li yllara rastlar. Alevi
genliinin sol grleri benimsemesi ile dedelik kurumu smrnn bir
uzants olarak grlmeye balanr. Dedelik de kendini yenileyip an koul
larna gre bilgi ile donatamaz. Kentlilemeye balayan yeni kuan gereksi
nimlerine karlk veremezler. Eski sylence ve ykler Alevi genlik arasnda
ilgi uyandrmaz. Bo inan, uydurma eyler olarak karlanr.
Dedelik kurununun silinii byle bir ortamda gerekleir. Yal dedeler
birer birer lrken, yerlerine yenileri yetimez. Dede ocandan gelen gen
ler, dedelie ilgi duymazlar. Kendilerine kkl meslek seerler. Yaamlarm
bylece kazanmaya balarlar. Baka meslei semi dedeler de ok kez dede
lik kurumuna kar kar, eletirir. Sonuta 80li yllara gelindiinde gelenek
sel Alevilii bilen dedeler tmden silinir. Dedeler kda yazdklar, nlerin
de duran bilgiler erevesinde cem trenlerini yrtmek zorunda kalrlar.
114
3. Cem
Kent yaamna uymas gereken Alevilikte, artk k akamlarn dolduran
uzun sreli cemlerin yerini hafta sonu cemleri almtr. Bu cemlerin yeni
biim ve ilev kazanmas gerekir. Srekli ayn eylerin yinelendii tekdze
toplantlar amas, gelenlerin her gelite bilgisini yeniledii, sorunlar z
d bir kurum olmas ancak eitimli toplumla olabilir. Henz kent yaam
115
4. Yol Kardelii
Yol kardelii ya da Musahiplik de gnmzde kendini yenilemesi ge
rekli kumullardandr. Bilindii gibi, yol kardelii sk bir dayanma rg
tdr. Kzlba Aleviliin direi saylr. Gerekte yol kardelii, Prof. lhan
Bagziin de belirttii gibi, yetikinler toplumuna katlmdr. Yoksa, Alevi
bir aileden gelen herkes Alevidir. Musahiplik, Anadoluda tarikata katlm
iin zorunludur. ki erkein, iki ailenin kardeliidir. nancn ilkelerine gre,
kardeler mal mala can cana katacaklardr.
Ancak amzda yol kardeliinin gereklerini yerine getirmek olanaksz
dr. Bu durumda Alevilik ya bu kurumu tmden brakacak, ya da sembolik
biimde uygulayacaktr. Tmden kaldrmak da sakncaldr. Bu kurum kii
alkanlklarnn rndr. Krsal kesimden gelen Aleviler kendi trelerini ya
atmak isteyecekler, kolay kolay bu tre ve gelenekleri brakmayacaklardr. Bu
durumda Alevi toplumunda da esneklik zorunludur. ounluu oluturan
Kzlba Aleviler, kardelik andn srdrmek isteyeceklerdir. Bylece karde
lik and, gemiin dsel, tatl bir ans olarak sembolik biimde yaayabilir.
5. Grm
Kent yaamnn kurallarna uymayan nemli bir ilke de Grm olaydr.
Bilindii gibi cemler ikiye ayrlr. Toplumu birliktelie aran Abdal Musa
Cemleri ile Grg Cemleri ilke ve amalar bakmndan birbirinden ayrlrlar.
Abdal Musa Cemlerine yol dkn olmayan herkes katlabilir. nanca gre
Abdal Musa balaycdr. Onun tvbe kaplar daha aktr. Bu yzden top
lumda kk su ilemi dknler bu cemlere katlabilirler.
116
117
6. lm Treni
Ky Aleviliinden kent Aleviliine geite en nemli sorunlardan birini,
lm trenleri (cenaze namaz) oluturmutur. Gerekte slami lm t
reni Alevi tresine aykrdr. l gmme trenlerinin en eskisini -pek ok
konuda olduu gibi- Tahtaclarda saptyoruz. Tahtac l gmme treni
ok yalndr. Toplumdan lene razlk istemi ve Hatayinin Trke deyii ile
kaldrlr. Hatayinin deyiirle sm-i azam duas ad verilmitir. Anadoluda
kylerde dedeler l kaldrmay da yerine getirmilerdir. Kylerde kendine
gre dedeler aracl ile namaz klnp kaldrlan ller, ok kez kentlerde
ortada kalmtr. ok kez ya camilere kabul edilmemiler, ya da imamlar
Alevi llerini gnah saymlardr. Bu ortamda lm trenleri byk bir
sorun olmutur. zellikle son yllarda Alevi dernekleri aracl ile kaldrma
bir yerde bu zorluktan domutur. Camiye yaam boyu gitmeyen Alevi in
san bir lm trenine katlmay da pek istemez olmutur. Bunun yan sra
ounluu devrimci eylemlere katlm, kat dinsel buyruklara kar km
insanlar iin de, cami bir ablamda kendileri ile eliki olmutur. 90l yllarda
kent Alevilii buna zm bulmak durumunda kalmtr. Byk kentlerde
cemevleri aracl ile l kaldrma byle bir gereksinimden domutur.
Ne var ki, lm treni bir sorunun su yzne kmasna neden olmutur.
Arapa dualarla l kaldrmann gl ile Alevi halicin sylenenleri anlama
zlemi birlemitir. Yeniden yaplanma srecinde Alevilik Trke l kal
drma trenini de dzenlemek zorundadr. Bu trenlerde Trke okunacak
dua ve giilbenklerin yan sra byk Alevi ozanlarn deyilerine yer verilebilir.
Alevi federasyonlar aracl ile tm Alevi halka tek tip tren benimsetilebilir. Bunun retileri yaptrlabilir.
7. Anma Treni
l gmme treninin yan sra anma trenleri de Alevilik asndan bir
sorun olmaya balamtr. Geleneksel mezar klt, mezar balarnda Kuran
okuma yannda mevlit okutma gelenei ile de Snnilik Alevilikten ayrlr.
Kent yaam ile birlikte Aleviler Siinnilerin kimi gelenek ve trenlerinden
etkilenmilerdir. zellikle bu tr trenler sorun olmaktadr. Daha nce bir
kitabmzda anlattmz gibi mevlit okutma Alevilie yabancdr. Gerek
okunu biimi, gerekse ierii asndan Alevi dncesine uymaz. Hele bir
doum olayn anlatan mevlit iirinin, alg olmakszn okunmas Alevi ruhu
ile badamaz. Ancak lnn anlmas uygar insann bavurduu gzel bir
8. Bayram Namaz
Bayram namazlar da Alevilii yeni bir araya sokacaa benzer. rgtl
Snnilik toplu tapmmda her zaman Alevilikten daha dinamik durumdadr.
Cuma namaz, bayram namaz gibi toplu tapnmlar, kitlenin ruh birliini
salayan dinsel yaptrmlardr. Alevilik bu iki noktada da Snniliin gerisinde
kalmaktadr. Hele haftalk cuma namaz, zellikle son yllarda eriat dzeni
iin gvde gsterilerine dnmeye balamtr. Caminin dna taan namaz
dzeni, her defasnda bir bilin ykamaya varan uzun sylevleri ile kitleyi bir
anda sokaa dken trenler karsnda, Alevilik de kendi kitlesini srekli bir
likte tutma eilimine gitmek zorundadr.
Cuma namazlarna karlk, Alevilik hafta sonu cemlerini koymaya ba
lamtr. Geni kitlenin katlm ile bu cemler ilev ve etkinliini artracaktr.
Ancak hafta sonu cemleri her defasnda kendini yenilemek, kendini amak
zorundadr. Kendini srekli yeni bilgilerle donatacak dedelerin yeni yeni
sylemler, yeni dnsel bilgilerle kitleyi eitmeleri gerekmektedir. Alevi
toplumunda bu noktada kuaklar aras kopukluk ortaya kmtr. Kylerde
domu yal kuakla, kentlerde byyen, az ok eitimden gemi gen
kuak arasnda dnya gr, evreni alglama ayrmlar domutur. Yal ku
ak inanlar sarsacak dncelere yaklamaz. Hz. Ali, inancn orta direi
konumundadr. Onunla ilgili en kk tartmay bile benimseyemez. Onun
sylencesel, dsel yaam zerinde en kk bir kukuya ver vermez. Oysa
gen kuak iin bu tr anlatlar bir masaldan teye gitmez.
Aydnlanma, bo inanc ortadan kaldrrken, toplum dzeninin bozulma
sna da neden olmutur. Alevi ceminde, dedenin her sylediini onaylayan,
dorulayan bir kitle deil, dedenin her sylediini eletiren, eksik arayan bir
genlik vardr. yle ki, kk bir yanl, dil srmesi bir anda tm cemin
dalmasna neden olabilir. Zor bir kitle vardr dedenin karsnda. Byk
blm orta, lise eitimini tamamlam gen kuak kendisine sunulan her
bilgiyi ylesine kolay benimsemez. Onlarn bilin ve dzeyine uygun yeni
yorumlar, yeni dnsel grler ister. Her eyden nce, geleneksel cemler
119
120
121
yer verilmeye baland. Bylece bir tala iki ku vuruldu. Bir yandan Aleviler
dlanmayacak, te yandan da eritme kolaylaacakt. Ayrca bir de grnt
verilmek istendi: Din dersi Snni retiyi deil, tm slam kapsamaktadr.
Bu dersin amac tm dinleri ve gerek slam retmektir. Ders bu ama ve
kapsam ile eriat zlemi iindeki evrelerin akmlarna da duvar olacaktr.
Ne var ki, darda sylenenle, uygulanan birbirine uymaz. Trkiyenin
hemen her yerinde din dersleri din hocalarnca verilmektedir. Bunlarn b
yk ounluu imam-hatip liselerinden km, sonra dinsel eitimden ge
mi kiilerdir. Genliklerinde kesin biimde ynlenmi kiilerdir. Snflarnda
dini bir bask arac olarak kullanrlar.
Aleviliin eitimde eritme politikasna kar en nemli direni zorunlu
din dersi sorununda dmlenir. nmzdeki dnemde Aleviliin verecei
en byk sava bu Snni din dersinin kaldrlmas olacaktr. Gen kuak bu
dersler aracl ile byk lde ynlendirilmektedir. Somut rnekler bili
yorum. Kendi kymden tandm ailelerden birinin olu Sivas lisesinde
okuyordu ve youn biimde Snni retiye kendini kaptrmt. Ne sylesek
bir trl inanmyordu. Ancak Sivas kymndan sonra bu gen insan gr
deitirdi. Trkiyenin toplumsal yaps gerei, din dersinin zorunlu olmak
tan karlmas bile Alevilik asndan yeterli bir zm deildir. Alevilik ayr
din dersi olarak sunulmak zorundadr. Alevilik dersini ise kesinlikle Alevi bir
retmen stlenmelidir. retmen yokluu, ders izlencesi bulunmamas,
retiye hazr ders kitab gibi sorunlara kimi ncelikli zmler getirilebilir.
Her daldan Alevi retmenler belli bir kurstan geirilir. Akademik kadro
ya yeni izlence yazdrlr. Ders kitaplar hazrlatlr. Bu sunu Alevi genliin
kimlik ve kiilik kazanmas bakmndan da bir aama olacaktr. Devletin g
revi her retiye yansz davranmaktr. Bu yanszlk sarsld durumda konan
kurallar geerliliini yitirir, toplumsal patlamalara neden olur.
Toplumdaki deiim ve geliimler, ortam ve koullara baldr. Gn
mzde Trkiyede Avrupadaki uygar lkelerde grlen trde bir laildik or
tamn yazk ki gremiyorum.
Uygulamada nemli deiik politikalar Alevilii eritme abasn aka
yanstr. Alevi kylerine cami yapm, bu uygulamann en belirgin gsterge
sidir. Alevilik ilke olarak hemen her dnemde camiyi yadsmtr. imdi Alevi
kylerine cami ve ayl devlet kasasndan denen hoca yntemi ile Alevilik
silinmek istenmektedir.
Dnyada benzer politika izleyen bir devlet var mdr, bilmiyorum. z
kltrn yadsyan ve ulusuna yabanc bir kltr benimsetmek isteyen bu
122
123
II
TEKLER
SABETAYCILIK, EH L- HAK,
DRZLK, NUSAYRLK
OSMANLI MODERNLEMES VE
SABETAYCILIK
LBER ORTAYLI
Hem Yahudilik, hem de Trkiye tarihi iin 16 Eyll 1996da nemli bir
olay meydana geldi. Bir mddettir beklenen Mesih olduunu iddia eden ve
imparatorluun birok kesindeki, hatta Dou Avrupadaki Yahudilerin bile
bir kesimini ikna eden Sabetay Sevi Sultan IV. Mehmed tarafndan Edirneye
getirtildi ve divanda yargland. zmirde kazand etkiden dolay, haham
larn ikyeti ve huzursuzluk buna neden olmutu. Bizzat eyhlislam Vni
Mehmet Efendi yarglardand. Mamafih Osmanl Pilatuslar daha temkinli
idiler. S. Sevi idam edilirse bir mesih olabilirdi ve muhtemelen kalabalk sa
yda taraftar olacakt. Oysa onun szde slma dnmesi dahi bir atma ve
krizi nleyecekti. Sevi lme mahkm edileceini rendii son anda bir
tereddt geirdi ve ardndan bir telkinle Mslmanl kabul etti ve Aziz
Mehmed Efendi adn ald. Bunu kendisine telkin eden miihtedi (slama
dnm ) bir Yahudi olan hekimba Hayatizade idi.1 Sabetay Sevi balan
d, kendisine 150 ake yevmiye baland ve Kapucubalk memuriyetinden
emekli edildi. Maiyyetine de benzer rtbe ve armaanlar verildi. Kendisine
inananlarla birlikte zellikle hadiselere sebep olduu zmiri terk edecekti.
Bundan sonra Selanik ehri, cemaatin balca yerleme yeri oldu. Sabetay
bundan sonra Arnavutluka gemi ve orada lmtr. Kendisine inananlar
Mesihin tekrar dnmesini bekliyorlard. Sabetayn cemaatine Tiirkler dn
me veya avdeti, eski dindalar yani Yahudiler ise sazanikos (renkleri deien
bir balk olduundan) demekteydi. Cemaat ise kendini, inananlar anlamn
da m a3aminim diye adlandrr. Aslnda Sabetayclk bazlarnn sandnn
aksine basit bir gizli din deildir. Bir ksm Yahudiler Sevinin korktuunu
I
127
dnp zntye kapld. Mridlerin kimi eski inana dnd. Kimisi onu
izledi. Kavga Dou Avrupaya da srad. Polonyada ve Rus mntkasnda
Frankistler Yahudi toplumu iinde huzursuzluk yaratt. Fakat asl karklk
tarih yazclnda sryor, bu vakay Osmanl Yahudiliinin 17. yzyldan
sonraki gerilemesinin nedeni olarak gsterenler var.2 Esasen Trkiye tarih
iliinde de paralel bir yaklamla btn gerilemeyi slam din adamlarndan
bilenler vard. Laik tarihiler bazen dine gereinden ok nem verirler. Hi
kukusuz Sabetayalar spanyadaki Reconquista3 sonras Marranos (Gizli
Yahudiler) veya Moriscos}a (Gizli Mslmanlar) benzetemeyiz. Sabetayclar
Mesihi yeniden bekleyen, bu arada orijinal ritiieli yeni yorumla srdren ve
grnte Mslmanl da tatbik eden ve ksmen benimseyen bir cemaat
ti. Uzun mddet Mslmanla evlenmedikleri gibi ortodoks Yahudilerle de
evlenmediler. 20. yzylda istisnai olarak Mslman Trklerle balayan ev
lilikler, kark evlilikleri ve Sabetayclarn asimilasyonunu hzlandrd. nl
Trk gazetecisi Zekeriya Sertel (Mslman Trk) bir Sabetayc olan Sabiha
ile II. Merutiyet dneminde, devlet adamlarnn hazr bulunduu bir nikh
treniyle evlendi.4
Genelde resmi kaytlar Sabetayclara ait bilgi iermez. Bunlar Msl
man olduu (veya yle kabul edildii) iin gayrimslimlere ait vergiyi ver
mezler, askerlik yaparlar (zellikle 1909dan sonra nfusun btn kesim
leri zorunlu askerlik yapmaya balad) ve bundan dolay Osmanl nfus
saymlar, tahrirler gibi resmi kaynaklarda dnme veya Sabetayc gibi bir
topluluk ismi tabii ki yoktur. lgin olan, birka istisna dnda, anlarda
da onlardan bahsedilmez. Gene memleketin siyasi, sosyal durumuna ait
layihalarda da bu toplulua rastlanmaz. Esasen Osmanl brokrasisinin bir
zellii var. lkeyi tasvir eden raporlar ge devirde kaleme alnmaya bala
d. Daha nceleri 16. yzyldaki Mustafa Ali Gelibolulunun H alt- K a
hire1si veya Evliya elebinin Seyahatnamemi gibi eserler ok azd. Layiha
ve slahat projeleri daha ok 19. yzylda II. Abdlhamid devrine ait eser
2
3
128
lerdir. Yemende oka tketilen kat yapra (bitkisi) hakknda bilgiyi Osmanl idaresi ancak Tanzimat devrinde resmen ediniyor.5 Bunun yzyl
dr elde tutulan bir vilayetin en temel tketim maddesi iin ge uyanan bir
merak olduuna phe yok. Selanik Sabetayclar hakknda Mithat Paann
Selanik valiliinde baz ksa referanslar vardr, ama bunlar literatrde pek
ele alnmamtr. urasn syleyelim ki; Selanike ait konsolosluk raporlar,
mesela Avusturya-Macaristan bakonsl August von Kral gibilerin rapor
lar sistematik olarak deerlendirilmemitir.
Trkede Sabetayc cemaat; ne kendi mensuplar, ne Miislmanlar, ne
de Yahudiler tarafndan yeterli ve bilimsel bir nesnellikle henz deerlendi
rilememitir. Bu konuda kukusuz tarihi belge noksan vardr ve szl tarih
yapma imkn pek olmad gibi, meseleyi aydnlatacak malzeme de gittike
kaybolmaktadr. Sabetayclar zerindeki baz aratrmalarn corafi tespitleri
de yanltr. Mesela Yaar Kutluay Sabetayclarn zmirliler denen kolunun
srailde Ramlede yaadn sylyor.6 Bu doru deildir. srailde en fazla
birka Sabetayc olmaldr. Ramlede ortodoks Yahudiler ve Msrdan gelen
Kara cemaati yaar.
Sabetaycln Mslmanlkla srf grn olarak m ilgisi var, yoksa
muhteva olarak da baz ilikileri var m? Gizli bir inan olarak hakknda fazla
bilgi sahibi deiliz. Dier yandan o gnden bugne dolaan bir rivayet, 17.
yzylda tm dnya (kyamet bekleyen/millenarist) insanl iinde, bu ha
reketin Yahudi olmayanlar tarafndan da izlenip benimsendii ve Sabetayn
mesih olarak selamlanddr. Benzer ekilde 19. yzylda Yemende art arda
iki mezhep mesihi, ukr Kuheyl I (1861-68) ve ukr Kuheyl II (1868-75)
km. nc bir Yahudi sahte mesih ise 1888-93 yllarnda ortaya kan
Yosef Abdallahdr. Her nn de Miislmanlar arasnda taraftar ve miiridleri olmutur. Hatta II. ukr Kuheyli sahiplenme konusunda Musevilerle
Zeyd iiler arasnda bir ekime bile yaanmtr.7Trkiyede baz Sabetayclarn nesilden nesile kendi ilerinde tadklar bu bilgiyi belgelemek gtr.
Ancak Selanik yresiyle ailevi balar olan ve hayat hikyesinde o lkenin
kltrel kalp, rivayet ve grlerini nyargsz olarak nakleden Cahit Uuk
o dnemde Selanikte dolaan bu rivayete deiniyor:8
5
6
7
8
129
130
11 zcan Mert, Atatrkn ilk retmeni emsi Efendi, Atatrk Aratrma Merkezi
Dergisi, c. 7 (Mart 1991), no: 28, s. 330 ve devam; ayr. lgaz Zorlu, emsi Efendi
Hakknda Bilinmeyen Birka Nokta, Toplumsal Tarih, 1, Ocak 1994, s. 59-60.
12 . Ortayl, Tanzimat Dneminde Tanassur ve Din Deitirme Olaylar,
Tanzimatm 150. Yl Sempozyumu, Trk Tarih Kurumu, Ankara, 1989, s. 1-7; Girit
iin, BA, Ir. Mec. Mah., no: 357, 14 C 1 2 7 4 /30-1-1858; skp iin BA, Ir. Har.,
no: 8922, 25 L 1275/28-V I-1859; Arnavutluk iin Bardhvl Graceni; Le Crypto
christianisme dans la rgion du Shpat au cours de la dernire priode ottomane,
Studia Albanica, XX V I/2, 1989, s. 93-102.
131
13 lgaz Zorlu, Evet, Ben Selanikliyim. Trkiye Sabetnycl, Belge Yay., stanbul, 1998.
14 Martin Hartmann, der Islamische Orient, Leipzig, 1910, s. 18.
15 Gonca-i Edeb, H. 1 2 9 9 /1 8 8 2 , Milli Ktphane, Ankara, no: SA. 98.1956.
132
134
bir tefrikay 10-22 Ocak 1924 tarihleri arasnda neretti; bu yaz dizisinde
dnmelerin bu inantan vazgeen laik, ilerici, ulusalc, yurtsever bir kitle ol
duu yazld. Bu, Sabetayclarn kendilerini ilk defa anlattklar ve tanttklar
bir yaz dizisidir, bu bakmdan ilgintir. Ancak yazann ismi yoktur; bir ta
rih aratrcs diye imza atlmtr. Muhafazakr Sebil r-Read dergisi ba
yazar Ebuzziya Tevfik ise Ahmed Emine hcum eden yazlar yaymlad.
Hseyin Cahit (Yaln) ise Taninde hem Karaka Riidiyi tenkit ve itham
eden, hem de Sebil3r-Read itham eden yazlar yazd. Sabetayclarn Trk
olduunu, aksi grn rklk olacan ve Osmanl imparatorluk realitesi
ve Trkiye realitesi ile badamadn ileri sryordu. Bu nedenle, imdi
Trkiye snrlar dnda kalan Selanik Sabetayclannn ahali mbadelesi d
braklp Trkiyeye getirilmemeleri mnasebetsiz ve tehlikelidir diyordu.18
Karaka Riidi Beyin bu dilekesinin nedeni pek belli deil; cemaatine duy
duu bir kzgnlk ve ihbar m sz konusuydu, yoksa, gerekten mbadele
yznden Selanikte i ve glerini brakmak istemeyen Sabetayc cemaate
yardmc olmak amacn m tayordu? Zira o sralarda Selanikte Mustafa
Bey, Yunan hkmetine mracaatla kendilerinin Trk ve Mslman deil;
aslen Yahudi olduklarn bu yzden mbadele ile ev, i ve yurtlarndan s
rlerek gnderilmemelerini istemiti. Konortas bu fikre yatkn grnm ise
de, baz bakanlar Sabetayclarn Yunanistana Trkten daha zararl oldukla
rn ve bu yzden derhal Trkiyeye gnderilmelerini istemilerdi.19 Dn
meler yani Sabetayclar zerindeki mnakaann artt gnlerde baz gaze
teciler Trkiye Hahambas nl bilgin Haim Beceranoya da dnmelerle
Yahudiliin ne kadar ilgisi olduunu sormulardr. 12 Ocak 1924 tarihli bu
mlakatnda hahamba; Ben dinler konusunda ok tetkikat yaptm, ancak
bu Selanikliler konusunda bilgim yoktur. Herkes ne kadar biliyorsa ben de
o kadar biliyorum diyor. Ancak bir ara Sabetay Sevi kabilesinin Musevi
itikadna ksmen muhalif bir tarikat olduunu ilave ediyor.20 Bu mphem,
ekingen deme bile aslnda, Sabetay Sevi vakasndan sonraki iki yzyl iin
de; bir Osmanl ve Trkiye Yahudi dini liderinin Selanik dnmeleri21 hak18 Scbiliir-Read, c. 23, s. 175; Abdurrahman Kk, age., s. 232; Tann, 5 Ocak
1924 (H. 1340).
19 Vakit, 4 Ocak 1924 (H. 1340).
2 0 Vakit, 12 Ocak 1924 (H. 1340), Hahamba Haim Beceroo ile mlakat.
21 Bu kelime yabanc dillerde bile deunme veya donmeh diye yazlmakta, Scbbataistc
deyimi srarla kullanlmamaktadr.
135
136
mi yln laik gelimeleri ve yeni kent kltr iinde, Sabetayclk, laik ide
oloji, fakat daha, ok laik hayat tarz iinde erimitir. stelik bu laisizmin en
ateli ncs ve uygulaycs da bu grup olmutur. Bu grup zerinde halen
Lucette Valensinin bir aratrma yaptn duyuyoruz. Tabii Osmanl ariv
lerinde, sanlann aksine, bu konuda hibir ey yoktur. Onun iin aratr
mann mlakat ve baz kalnt belgeleri (yazl veya yazsz) aramak eklinde
olmas gerekir.
137
Bu makaleyle ilgili nazik nerileri ve iaret ettii noktalar nedeniyle, Dr. Martin van
Bruinessee teekkr etmek isterim.
Alevileri, Ehl-i Haklar, Nusavrileri vb tanmlarken, ar ii teriminin
kullanlmasndan kanmamz neriyorum. Takn ii ve takn iilik terimleri
(jjuliiv karl olarak), siyasi adan da, bilimsel adan da daha uygundur.
Sultan shakn mritlerinden biri olan Pir smail Kuhlai, bir kelamnda yle
demektedir: Bektailer arasnda, Bektailer arasnda/ahmn zerresinin muhafazas,
tecelli etti Bektailer arasnda/ahm Perdivardan yeni evine gitti/Hac Bektata
tecelli etti/Bektai yolunu kurdu, ilmini aa vurdu/vedilerin (bcftcn) pek ok
hayat (yurt) oldu. (Safzade, 1981, s. 96)
Hac Bektan hiyerarik mertebesi hakknda, baka rivayetlerde vardr (bkz. van
Bruinessen, 1995, s. 119-120, 134; Beik Baghba, s. 66, 256). Baz kaynaklar. Hac
Bektan yedi ba melekten biri olan Cebrail ya da Davud olduunu sylemektedir.
Baka kaynaklar ise, onun Hn Atein ya da ah Yeys Kolini bir tecellisi olduunu,
yani, bir zt- milmn (z barndrn ) olduunu, fakat Ali gibi bir zt- beer
(nsan eklinde bir z ) olmadn kabul etmektedir. Edmonds (s. 94), Irakl
kaynaklara dayanarak Hac Bektan yoldalarnn adn vermektedir ve bu isimlere
3
4
139
140
Kitabn yazar Nur Ali lahi, babas tarafndan derlenen kutsal kitap Serencdm'n
birok nshasna sahipti. almasnda ah Haydsinin halefi I. Ak Ahmedin elinden
km olan ve yaklak 1770 tarihli bir nshay kullanmtr. Bu eserin en eski Ehl-i
Hak yazmas olmas mmkndr.
Bu yazarn baka bir nemli bavuru kayna da, cem ayinleri srasnda yaplan gayri
resmi konumalarn annda yazya geirilmesinden olumu Asr,l-Hak\r (cilt I
1979, cilt II 1992, her biri yaklak 700 sayfa). Bu eser, ze! olarak Ehl-i Haka hitap
etmeyen genel manevi bir reti olsa da, Ehl-i Hak kltrne ve tabii ki tasavvuf!
ieriine daha ieriden bakan bir yaklam asndan, yorumlaryla birlikte ilgin
ipular ve anekdotlar sunmaktadr.
Aratrmaclar, bu stadn konumalarndan baz dervilerin ald nodar ieren ve
kendi yorumuyla birlikte M. Mokri tarafndan yaymlanan L Esoterime krde (1996)
adl eserden de yararlanabilirler. Bu kitap, Ehl-i Hak gelenekleri ve ritelleri hakknda
bir yn malzeme iermektedir; fakat kitabn yazar (kitabn editr kendisi deildir),
kitabn gzden geiremedii iin eserin yaymlanmasn onaylamamtr.
Kanonik Metinler
Ehl-i Hakn kanonik literatr sistematik bir ekilde derlenip aratrl
mamtr. Daha ayrntl aratrmalarn yolunu amak iin, bu grupta yer alan
literatrn genel bir tablosunu izmenin yararl olacan dnyorum. Bu
literatrn temel metni, Kelm Hazne ya da Defter-i Perdiver de denilen
Kelm Serencdmdr.
ah Hays Sni Ehl-i Hakndan Seyyid Nurinin (lm, yakl. 1970)
oaltm olduu metinler koleksiyonuna bavurdum. Seyyid Nurinin olu
Seyyid H.ye gre, bu koleksiyondaki en nemli kitap, Sultan ve selefleri ah
Hoin (10. yzyl) ve Baba Nus dnemleriyle ilgili eski metinleri ieren K e
lm Serencmdr. Seyyid H., baka birok kitapn (defter) da Serencdm1m
bir paras olarak kabul edilebileceini, nk, bunlarn da ayn dneme ait
hikyeler aktardn syledi. Bu metinler, daha sonralar, ayn kiilerin yeni
den zuhur etmi halleri olan ya da o zamanlara manevi olarak eriebilen ve
neler sylendiini ya da neler olduunu anlatabildikleri farz edilen evliyalar
tarafndan yazlm olabilirmi. Bunun tipik bir rnei, Kuuoludur. Bu
metinler, her zaman, Sultan dedi ki ( meremu) ve Benymin dedi ki gibi
ibareler kullanr.
kincil derecede neme sahip olan eserler ise, ikinci dnem (17.-18. yz
yl) denilebilecek dnemde ortaya kan, Hn Elms ya da l Beginin keha
netleri, ah Hays, Ak Abbs vbnin kelamlardr. Baka bir eser grubu da,
kutsal metinlere dayanan ya da onlara gnderme yapan tasavvuf iirlerdir ve
bu iirlerden en deerli saylan, eyh Amirin yazd iirlerdir. ki ya da
141
142
143
144
Akademik Yaklamlar
Bu balk altnda, altkategori ayrlabilir: a) Tarafsz bir tutum tak
nanlar, b) Bir ideolojiyi savunanlar, c) Dier dinlerle ilikiler erevesinde
ilgilenenler.
Metinsel kaynaklar araclyla akademik yaklamlar gsterenlere nadiren
rastlanlmaktadr. Makalelerini Farsa yaymlamayan Mokrinin yan sra, bu
konuda ilk katkda bulunan kii, Bzrgn-t Tristn (1964) kitab ile Safizade olmutur. Safzade daha sonra da, yararl eseri Mehir-i Ehl-i Hak\a
(1981-234 sayfa), byk Ehl-i Hak evliyalar ve dervileri hakknda yaklak
150 biyografik notla, bu katksn gelitirmitir. Bu portreler ve manevi kar
deliklerle ilgili derleme, Ehl-i Hak kltrnn, daha sonra irdeleyeceim,
yeni bir grnmn sunmaktadr. Ayn yaklam, iilik Ansiklopedisinde
D ciret:l-ma3rif-i teeyy, Tahran, 1993) ranl aratrmaclar tarafndan
yaymlanan Ehl-i Hak retilerinin iki sentezinde de kullanlmtr.
Ehl-i Hakla yakndan ilikili olan ihilten (Krklar) ile ilgili iki yayn
mevcuttur: Bir Azeri kynn corafi incelemesi olan lki ve Babazadenin
Hamse-yi prkuh-i Ehl-i Hak ihiltenn (1968) isimli eseri.
Hceddinin yazd Sersiprdejjn (1970, 188 s.), kendisini tarafsz bir
yaklam olarak sunsa da, belki de Ehl-i Hak retisini aka Caferi iiliiyle
ilikilendiren Burhn3l-HakJa bir yant olarak, Ehl-i Hakn slam d y
nn vurguluyor gibi grnmektedir. Bilimsel yaklamdan yoksun olmas
nedeniyle, bu kitap, gerekli akademik standartlara uygun deildir.
Yine bu trden olan baka bir eser de, M. Elksinin yazd A in-i Y
ri3dir (1979, 106 s.); bu kitabn fark, yazarn, aka Ehl-i Hak okuyuculara
hitap eden bir Gurn mridi olmasdr. Yazar bu nedenle, betimleyici olmak
tan ok kural koyucu olan bir yaklam benimsemitir ve Afarn (1977)
kulland klasik dogmatik yapy izlemektedir. Bu kitap, tanmlar ve kken
lerle balamas ve bayramlar, oru tutma, cem, hayr dualar, tarikata kabul
trenleri, abdest eitleri, byklar, vb gibi Ehl-i Hak geleneklerine deinme
si asndan, Burhn3l-Ha\Cxz.n esinlenmi olabilir. Kitabn ilgin noktala
145
rndan birisi de, deiik kelamlardan yapt pek ok alntdr. Yazar, iinde
birok alnt olan, fakat dizin iermeyen baka bir makale de (Andarz-i Yri,
1980, 94 s.) yaymlamtr.
Batl aratrmaclarn Ehl-i Hak konusuna duyduklar ilgiyi kaybetme
sinin nedeninin, Ehl-i Hak hakknda randa yaymlanan eserlerin artmas
olduu gibi bir tahmin de yrtlebilir. Btn bu yeni malzemelerle, bu
alan zgnln kaybetmekle kalmam, ayrca, zerinde allmas zor bir
konu haline de gelmitir. Batllarn bu alana yaptklar katk, van Bruinessenin yazd ya-da drt makaleden ibarettir. Bu aratrmacnn yaklam
doru ve konuyla ilgili olsa da, bak as ve hedefleri snrldr. H. Halmn
Encyclopaedia Iranicadz yaymlad ksa bir makalenin de, Minorskynin
Encyclopaedia o f slam'da yaymlad -her ne kadar artk biraz gncelliini
yitirmi gibi grnse de- makalesiyle boy lmesi mmkn deildir. Ben,
randa birok yl geirdim ve Ehl-i Hak kltrn, esas olarak ayin zikirleri
ve mzikleri araclyla tandm. Bu deneyimim, Ehl-i Hak hakknda, m
ziklerine zel gndermeler yapan genel bir deerlendirme yazs yazmam
salad (During, 1989: 293-520).14 Ehl-i Hak hakknda Batklarn yapt
en son akademik alma, mevcut durum hakknda bir yn ilgin ampirik
veri toplam olan, fakat, metodolojik adan ok fazla tutarl olamayan1-
Z. Mir Hseyninin yazd makalelerdir. Hassas gncel olgular ele alan
bu tr almalar, geleneksel kltr hakknda tam bir bilgi sahibi olmadan
yapldklarnda, daha ok gazetecilik yaklamna yaklar ve tartmal sonu
larn ortaya kmasna neden olurlar. Son yllardaki en nemli Batl yayn,
hl, Hamzeeenin, Ehl-i Hakn eski kltlerle ve dinlerle olan ilikilerine
byk nem veren, iyi belgelendirilmi bir Ehl-i Hak almas olan Yaresan (1990) adl eseridir. Bu aratrmac, Ehl-i Hak kkenli bir ranl olsa da,
aratrmalarn, szl kaynaklardan ok yazl kaynaklara dayandrmaktadr.
Ehl-i Hak almalar konusunda yaplacak bir inceleme, bu almalarn
bazen akademik tarzdan olduka uzak bir biimde yapldklar izlenimi do
uruyor. Pittman, bu metinlerin nereden, hangi dilden ya da hangi zaman
dan geldiklerini bile belirtmeden, ok ilgin bir Kelm- Serencm zeti1'1ya-
146
147
2 0 Bu kitap, II. Teymur, eyh Nazar Ali Cenb (II. Teymurun mridi, lmii 1915) ve
Ali Eref Hnn yaymlanmam baz son dnem yazmalarna deinmektedir. Yazar,
Ehl-i Haklar Mslman olarak grmekte ve Ali ilahi etiketini reddetmektedir.
148
lamlatrmay ve hatta slah etmeyi amalayan yeni bir eilim olduu fikrini
ortaya atmtr. Bu gr, neredeyse btn aratrmaclar tarafndan kesin
doru kabul edilmitir ve aratrmaclarn bu tutumu, konuya bir eki d
zen verilmesini gerektirmektedir. Bu eilim, kltrlerinin ve maneviyatlar
nn yerelliini vurgulamay ve Arap-slam kltr mirasn en aza indirgemeyi
seven Iranl entelektellerde de tipik olarak grlmektedir. Salam belgelere
dayandrlm almasnda Hamzeeenin, Ehl-i Hakla slam ncesi kltler
ve retiler arasnda birtakm balantlar bulabilmek iin din tarihinin btn
kaynaklarna bavurmas, olduka arpc bir durumdur. Fakat, Hamzeee,
Ehl-i Hakn Sufilikle balantsnn szn bile etmemektedir. Gurnla ya
kn balar olan Beik Baghban, Ehl-i Haka kar kendi tutumunu u ekilde
belirtmektedir:
Bilginlerin ve aratrmaclarn ou Ehl-i Hak slami, hatta ii mezhepler
arasnda snflandrmlardr; oysa ki biz, Hakikat dininin slamdan farkl bir
din olduunu kantlamaya alacaz (1975: 58).
Hceddin ise, bazlarnn Ehl-i Hak yolunu, takn ii (gulvv-iii) ka
rakterli bir cin-i irni, yani, bir ran dini (1980: 92) olarak tanmladn
bildirmektedir. Ehl-i Hakn zerinde gelitii antik kltrel tabakalar inkr
etmiyorum; fakat, bu tek boyutlu bak asnn tersine, Ehl-i Hak ile slam
ve tasavvuf arasndaki gl balantlar gsteren baz olgulara deineceim.
Bundan sonra da, Ehl-i Hak zerine gnmzde yazlan eserlerde yrtlen
polemii ele alacam.
Ehl-i Hak kart yaygn bir argman, Ehl-i Haklarn eytana taptdr.
Ne var ki, iki dize dnda, Ehl-i Hak metinlerinde eytana hi deinilmez
ve bu iki dizenin doruluu ve anlam da tartma konusudur.21 Van Bruinessen (yaymlanmam bir almasnda), bu inancn sadece 19. yzyln
sonunda, Yezidilerle temas halinde olan baz Gurn topluluklar arasnda
ortaya ktn ne srmektedir. Bu sylenceye son zamanlarda balanlmasnn psikolojik bir temeli de olabilir: Tanr, eytana (ba meleklerden
21 Bu msralar, Devre Baba CeliPde bulunmaktadr (Baba elil, Sultann daha nceki
tecellilerinden biridir). Bagtar, (eytann) sonsuzluk ncesindeki adnn eytan
olduunu ve ktlnn (errinin), yalnzca Allahn dmanlarna ynelik
olduunu sylemektedir (Elksi, 1979, s. 51; Beik Baghban, s. 251 ve sonras)
Elksi, eytann kutsallna olan inancn, Gurnla snrl olduunu belirtmektedir.
Hceddinin ya da Safizadenin kitaplarnda, bu konudan hi bahsedilmemektedir.
14M
150
151
152
154
ilk nce herhangi bir destan gibi, kelamhanlar tarafndan szl olarak nakle
dilmi; ya da elde bulunan versiyonlar arasnda byk bir farkllk olmadna
gre, hem ezberleme yoluyla hem de yazyla yaylm olabilir. Sultann ailesi
ve evresindeki byk eyhlerin herhangi bir ekilde klasik retisel Farsa na
zm yazmna ynelmemeleri ve bunun yerine szl aktarma ve Krte iirlere
dayanmalar kayda deer bir olgudur. Bu durum, Batni retilerin, zulm
grme riski olmadan ak bir dille ya da akademik risalelerde dile getirilmesi
nin mmkn olmamasyla aklanabilir. Buna ek olarak, taradaki Krt kltr
gz nne alndnda, efsun slubunda yazlm olan manzum bir eser,
retinin sradan insanlar arasnda yaylmas iin en uygun biimdi. Bu metinle
rin, dzenli olarak toplumsal-dini hadiselerde tanbur eliinde sylenmesi de,
retinin yaylmasna yardmc olmutur. Sultan, fikirlerini yaymak iin Krt
kltrnden yararlanm ve yalnzca ranl Krtlere erimekle kalmam, ayr
ca, Iraktaki Krtlere ve randa yaayan Trklere de ulamtr.
Kelamlarn slubu bir yana, manevi sultanla yaplan gl vurgu da, ar
kaik izlenimler vermektedir. Bu manevi sultanlkla; yalnzca Tanrnn temsil
cisi deil, ayn zamanda ilahi tecellinin veya bazlar iin de Tanrnn kendisi
olan bir aha tamamen tabi ve kendini adam olan vezir (Pir Ms vezirdir),
ktipler, halife, reisler ve uaklaryla, rtbelere ve grevlere gre hiyerarik
olarak dzenlenmi bir saray tablosu tasvir edilmektedir. Bu ikili mutlak g
(manevi g ve dnyevi g) imgesi, randa, bir yandan Ehl-i Haklar ara
snda, dier yandan da Safevi hkmdar ah smailde, belki de tarihsel ola
rak son kez tezahr etmitir. ah smailin, dorudan Sultan tarafndan yola
kabul edilen ve Ehl-i Hakla yakn balantlar olan Kzlbalarn destekisi
olan eyh Safiyeddin Erdebilnin30 soyundan gelmesi rastlant deildir. Bu
tr bir balant, Ehl-i Hak geleneklerinin ve inanlarnn izlerini antik d
nemlerin dinsel arka plannda aramaktansa, doal olarak baz tarihsel eleri
de ierebilen, Sufi ve ii kkenlerine bakmann belki de daha uygun olaca
n gstermektedir. Bu konuda baz rnekler vereceim.
Pek ok dier aratrmac gibi, Hceddin de, Ehl-i Hak inancnn senkretik ynleriyle ilgili argmanlar ortaya atmtr; fakat, argman inandrc
olmaktan uzaktr. rnein, by (reb), Zerdtln birikatrifr.jgfciik'
grmekte ve byn tm ii tarikatlarnda grlen ortak bi^ ^life! oldm
30 eyh Safiyeddin Erdebili, odun toplama grevini (hizum ke) yrtmekteydi ve
Sultan ona hem manevi bir mertebe, hem de yedi gbek soyuna ahlk bahetmiti.
(lhi, 1979, no. 1765).
155
31 Bir Nimetullahi bana unu sylemiti; eyhine gre, bir dervi bynn tek bir telini
bile keserse, bunu telafi etmesi iin bir dana kurban etmesi gerekirmi.
32 Ehl-i Haklar, Ademin cennetten kovulduu gn, Yunusun balinann karnnda
geirdii gn, Hseyinin Kerbeldaki gnn, vb ile nihayet Sultanm
maarada geirdii gn anmsatarak, bu gnlk orucun her zaman var
olduunu ne srmektedirler.
156
nsann, Sflerin gerek tanrsnn Ali olduuna inanas geliyor. Ali, Sufiler
iin bir Tanr grevi grmektedir. Onu tanrlar, severler ve Onun araclyla,
Onun ortaya kard Bilinmeyen Tanr hakknda bilgi edinebileceklerini
mit ederler.
Ne olursa olsun, Hristiyanlar ile Ali ilahiler ya da Nusayriler arasnda
kesin bir ayrm yaratan nemli bir aynnt vardr:34 Hristiyanlara gre, Tanr
yalnzca bir defa insan biiminde tecelli etmitir; fakat, Ehl-i Haklara gre
Tanr en az yedi defa tecelli etmitir.30
Olaan Ehl-i Hak dindarlnda, Ali o kadar gltidr ki, Sultan bile
glgede brakmaktadr; fakat, ikisi de ayn kii olarak kabul edildikleri iin,
bu durum sorun yaratmamaktadr. Baz Ehl-i Hak topluluklarnn Ali ilahi
olduklarn iddia etme konusunda gnlsz olmamasnn nedeni de budur.
Aslnda, bir insann kuttb, veli ya da mazhardlh saylp yceltilmesi kla
sik Sufilikte ok sk rastlanan bir durumdur. eyhin yceltilmesi ya da yar
tanrlatrlmas durumuna Araplar arasnda nadiren rastlansa da, bu durum,
geni anlamda ran kltrnn tipik bir zelliidir. Hamzeee,36 erken slam
dnemindeki heretik Hiirremdin hareketine gnderme yaparak, bu noktay
gelitirmitir. Ayn nedenlerle, Hceddin, Ehl-i Hakta Hinduizm etkileri
grmektedir: Hz. Ali ve Sultan, Brahmann insan ekline brnm halle
ri gibidir ve heften, Krina, Sarasvati, Kli, vbye benzemektedir.37 Aslnda,
bana yle geliyor ki, eyhin derviler tarafndan yceltilmesi, ran Krdistannda, Orta Asyann baka yerlerinde olduundan ok daha gl bir
olgudur; bu davrana Kadiriler arasnda da ahit oldum. Bu insanlarn slam
retisine sk sadakatleri, zt ve don olarak yeniden vcut bulma hakknda
konumalarn engelleyen tek nedendir.
Ehl-i Hak inancnn ilk temel ta, kozmik hiyerariyi ve bu hiyerarinin
insan soyu iinde tecelli etmesini bilmekse, kincisi, eskiden bir sr olarak
kabul edilen ve bu srr aklayanlarn lme kadar gidebildii birbirini ta
33
34
35
36
37
1923, s. 363.
Aleviler bile sadece iki tecelli tanmaktadr: Hz. Ali ve Hac Bekta.
Hceddin: 94, lhi, 1975, s. 635.
s. 47 ve devam.
Bir Ehl-i Hak piri bir defasnda bana, (tanmad bir din olan) Hinduizmin
ne olduunu sormutu; sonra, Hinduizmin tanrlar ve bu tanrlarn ruh g
hakkndaki birka aklamam dinledikten sonra, yleyse, onlar da aynen bizim
sylediklerimizi sylyor dedi.
157
kip eden hayatlar (dn be dn) retisidir.38 Heften\ Zerdtlkteki ameshspandfm39 (bir tanesi de kadn cinsiyetinde olan) insan suretinde ortaya
km halleri olarak grmek gerekten ekici grnmektedir, fakat retinin
dier yz, yani, bunlarn ruhlarnn insan bedenlerine g etmesi durumu
nun, eski rani dinlerin ounda izine bile rastlanmamaktadr. Bu konuda
da, Ehl-i Hakln, kendi kkenleriyle, yani bu inanlar paylaan slam heterodoksluuyla ilikilendirilmesi gerekir. Budizm ya da Hinduizm etkileri
aramaya gerek yoktur. Erken dnem ii marifet anlaynda imamlar, Al
lahn nurundan sudr eden sonsuzluk ncesi varlklardr, peygamberlerden
daha stndrler, fakat her peygamberin iinde de mevcutturlar.40 Bunun
yannda, mamlarn eski eserlerinde bir eit ruh g inan ilkel bir ek
liyle bulunmaktadr. (age: s. 110) Ne olursa olsun, ilkel iilikte, Hristi
yan, Yahudi ve Mazdeki gelenekle bir sreklilik olduu hissedilmektedir.41
Ehl-i Hak inanc da ayn izlenimi veriyorsa, bunun tek nedeni iilik ve Sufilikten etkilenmi olmasdr.
38 Bu dogmann nemi, Kelamda bir anlat arac olarak kayda deer bir yer kaplamasyla
da teyit edilmektedir. rnein, (nl bir hurufi olan) Nesiminin, Ehl-i Hakn srnn
alenen aklad ve bir mollayla tartt iin piri tarafndan ehadete gnderildii
anlatlmaktadr.
3 9 Safizade, 1982, s. 23; Hazmeee, s. 113.
4 0 Amir Moezzi, s. 41, 82.
4 1 age., s. 232.
158
159
4 4 Ehl-i Haklarn Nusayri cemaati hakknda hemen hemen hi bilgisi yoktur; fakat,
Nusayr figr, mitolojilerinin bir parasdr. Nusayr (Kelm'da belirtildiine gre),
ah Hoin zamannda, Abidin adyla ortaya kt. Nusayr, Alinin tanrln ilan
etti ve bu gnah nedeniyle Ali onu ldrmek zorunda kald. Fakat Ali, merhamete
gelerek onu yeniden hayata dndrd. Nusayr inancn yine ilan etti ve Ali yine onu
infaz etti. Bu durum drt defa tekrarland. Ehl-i Haklar, kendilerini Ali ilahilerden
ayrmak iin, bu hikyeyi anarlar ve Nusayrn hatasnn hull inanc olduunu
sylerler. Hceddin, ii gulvvn byk ihtimalle, bir dini liderin takipilerinin
inancm reddettii tek din veya mezhep olduuna iaret etmektedir (s. 95). Bu
durumun daha incelikli bir yorumu, bunun ilk takyye dersi olduudur.
Ne olursa olsun, Nusayrilerin manevi hayat ve dini slubu, Ehl-i Haklardan ok
farkldr. Karlatrmal din aratrmalarnda antropolojik bir yaklam, doktriner bir
yaklamdan ok daha fazla yarar salamaktadr. Bu durumda, Ehl-i Hak ile Alevileri
karlatrrken, genel izlenim, bu iki cemaatin ayn hassasiyeti ve dinsel deneyimi,
ayn deerleri ve ayn evliyalk imgelerini paylatklardr. phesiz, herhangi bir
Ehl-i Hak, Aleviler arasnda kendisini rahat hissedecektir ve Ehl-i Haklar arasndaki
herhangi bir Alevi iin de bu durum geerlidir. Bu iki topluluk arasndaki ana
farkllk, Alevilerde On ki mama yaplan vurgu ve Ehl-i Hak dnya grne kyasla
ok daha slami grnen, Hz.Muhammede ayrlan yerdir. Dier yandan, Ehl-i Hak
inancnda Alevilere yabanc gelebilecek noktalar ise, kozmik hiyerariye ve kutsal
tarihin dngselliine srekli olarak yaplan gndermelerdir.
160
dir. Belki de, bu lkelerde ok sayda bulunan smaililerin Ehl-i Hak olduu
farz edilmitir. Btn bildiimiz, Baba Ydigrn, inancn yaymak zere bu
lkelere gnderildiidir. Bu balantlar, Balui Zikrinin Ehl-i Hakn bir
tr olduunu syleyen Elksi dnda, hi kimse tarafndan rneklendirilmemitir. Sz konusu iddiann daha titiz bir ekilde incelenmesi gereklidir;
ancak biimsel adan benzerlikler olsa da, bu durum, bu iki grup arasnda
herhangi bir balant olduu anlamna gelmez.
iilik Ansiklopedisi1nde yakn zamanda yaymlanan bir makalede, Ehl-i
Hak, gruba ayrlmtr: Mslman Ehl-i Hak, Ali ilahiler ve eytanperestler (eytana tapanlar). Bu olduka kkrtc makale, Gurn Ehl-i Haklarn
1979 Devriminden nceki43 iddialarna dayanmaktadr. Bununla birlikte,
yakn zamanda birok grup, eytana ballklarn ikrar ederek, ok sayda
seyyidin imzalad bir manifesto yazmtr. pi boyunlarna kendi elleriyle
doladklarn son anda fark etmi ve ktphanelere ulamadan brorn da
tmn durdurmulardr. Baz normal Ehl-i Haklar, bana, bu brorn
gerekte bir tr antoloji olduunu syledi.46 Fakat iin eri ilgin yan, sz
edilen bu grubun, Halmn Encyclopedia Iranica tia yaymlanan makalesine,
ek bir brorle47 ve ayrca, Ehl-i Hak f i mijjuyed (Ehl-i Hak Ne diyor?) balk
l bir kitapla karlk vermi olmalardr. Kitabn nsznde yazar M. Vali,
ad geen makalenin yazarlarna seslenmekte ve Ehl-i Hakn, slam Devrimi
iin pek ok ehit bile veren inanm Miislmanlardan baka bir ey olmad
n kantlamak iin elindeki btn argmanlar sralamaktadr.48
Bu kitabn yalnzca takyye olduunu syleyerek itiraz edebiliriz; fakat,
bu kitabn, baz aratrmaclarn aksi dncelerine ramen Ehl-i Haklk
iinde her zaman mevcut olmu bir slami eilimin ifadesi olmas da mm
kndr. Baz aratrmaclarn ne srd gibi, Ehl-i Hak hakkndaki btn
4 5 O zamanlar, pek ok Ehl-i Hak, kendini aka Ali ilahi olarak tanmlyordu
(Hcedcin, s. 97) ve Kirmanah ehrinde Ehl-i Haklarn propaganda merkezleri
vard. slami rejimle birlikte, Ali ilahi etiketi olduka phe eker bir hale geldi.
4 6 eytann itibarnn iade edilmesiyle ilgili argmanlar, Elksinin kitabnda verilmitir
(1979, s. 51).
4 7 Bu makale, savunma amal deildir ve sadece Ehl-i Haklm dogmatik ve ritel
temelini ortaya koymaktadr.
4 8 M. Vali, ansildopedide yaymlanan bu makalenin Ehl-i Haklara kar yaplm
tarihsel bir saldn olduunu sylemekte ve bu saldry, rklkla e tutmakta ve sonu
olarak, Kurana ve slamn artlarna kar olan herhangi bir kitab, gerek Ehl-i
Haklarn reddedeceini sylemektedir (s. 13).
161
almalarda eserlerinden alnt yaplan bir yazar olan H. Nimetullah Ceyhunbdinin (l. 1921), reformcu bir slami hareket balatt ifadesini
kabul etmek iin hibir neden yoktur.49 Edmondsn yaymlad bilimsel
aratrmaya ksaca gz atmak, 1870 civarnda doan Irakl bir Kkinin,
stad lahinin 1963 ylnda yaymlanan Burhnl-Hak adl kitabndaki
kendini tammlama eklini ve grleri paylatn gstermektedir. Bununla
birlikte, baz oryantalistler (r. Mir Hseyni), bu kitab Ehl-i Hak reform
culuunun bir manifestosu olarak grse de, Ehl-i Haklarn ve aratrmac
larn ou (Mir Husseini de dahil), Ehl-i Hak retileri ve ibadet ekilleri
hakknda kesin bilgilere ihtiya duyunca, her zaman bu kitaba bavurmakta
dr. Hamzeeenin eserlerindeki gndermelerin yans, lahinin ve babasnn
eserlerinden alnmtr.
162
163
164
54 Bir tecelli olarak kabul gren en son kiiler Seyyid Brke, Teymur ve Hac Nimetullah olmutur. Sehne-Kirmanah geleneinde, baka bir kavramn (aydnlanma)
hkim olduu grlmektedir (Bkz. aas).
55 Buna zt- mihman (bkz. not 1) ya da h- mihmn denmektedir; ayrca, tecelli-i
zt (ya da Hak), yani, z (ya da ilahi g) tarafndan aydnlatlm ifadesi de
kullanlmaktadr.
56 Baz rivayetlere gre, Cemid, Kirmanahl mollalar tarafndan lme mahkm
edilmitir. Beik Baghban, referans gstermeden Cemidin ksa bir menkbesini
vermektedir (s. 216).
165
Tecelli ve Tarih
Yukarda anlatlanlarla ayn izgide yer alan baka bir kavram da, tecelli
ve hatta yeniden dnyaya gelme anlamna gelen zuhur1dur.57 Zuhurun fark
l dzeyleri vardr: Evrensel ve zahir ya da ksd ve batini (hs). Bylece,
byk bir evliya mriderine gre yeniden dnyaya gelmi olabilir; fakat, bu
durum, onun tarihe son verecei ve dnyada Allahn hkimiyetini kuraca
anlamna gelmez. Evliyalarn bu iki dzeyle oynad izlenimini veren birok
zuhur hikyesi vardr.58 Bu mesihlerden en sonuncusu, hkmdar elbise
leri, alemleri vb ile bir ah imaj veren Seyyid Muhammed Kelrdati (Alemgir) olmutur.59 Bir halk ayaklanmas kmasndan korkan ah, Kelrdatiyi
tutuklatm, ancak emellerinin sadece tasavvufi olduunu anlaynca serbest
brakmtr. Onun kadar ansl olmayan Teymur, 1865 ylnda Kirmanahta
idam edilmitir.6 Teymurun balatt hareket, her ne kadar Teymur ken
dini iirlerinde bir ajitatr olarak gsterse de, gnmzde Ehl-i Haklar ta
rafndan, tpk dier hareketler gibi, tamamen manevi bir hareket olarak yo
rumlanmaktadr; fakat Teymurun birok mridinin kyamet gnnn ger
ekten yaklatna inanm'olmalan daha byk bir olaslktr. Bu noktada,
btn bu karizmatik figrlerin bin yllk bar ve saadet devrinin geleceine
inanan yceltilmi kiiler olduu dncesi uygun bir aklama olabilirdi;
fakat, gerekten byleyse, bu hikye ve trajik baarszl neden kuaktan
kuaa tekrarlanp durmutur? Bin yllk bar devrinin gelecei beklentisi,
sradan insanlarn bir yanl anlamas ya da evliyalarn insanlar motive etmek
iin kullandklar en iyi yntem, manevi bir pedagoji ya da edebi bir mo
tif olabilir.61 Akll bir Ehl-i Hak dervii, byk btendr ad verilen Ehl-i
5 7 Bu kavram iin kullanlan baka bir terim de (Aevran- bki), yani, yeniden dirilme
emberidir; bu ibare yok olma ifna) devresinden sonra gelen tasavvufi varolu
(baka) devresi olarak anlalabilir.
58 Bu oynama, belki de, Kudse bu dnyann kral olduu ilan edilerek giren Hazreti
sann yaratt belirsizlik durumuna benzemektedir. Ferisilere hitap eden sa,
zuhur'un ift anlamlln ak bir biimde anlatmaktadr: Tanrnn lkesi,
grebileceimiz bir gerek gibi ortaya kmaz. Bu lke uradadr ya da buradadr
diyemeyiz; nk, Tanrnn lkesi sizin iinizdedir.
5 9 ehrdehinin 1978 tarihli eserinde, Seyyid Muhammed Kelrdainin resimleri
mevcuttur. Resimler dnda, tpk bu yazann yaynlanan tm dier eserleri gibi, bu
kitab da ihtiyatla ele almak gerekir.
6 0 Hamzeee, s. 140-141.
61 Bin yllk barn gelecei beklentisine, eyh Amirin ve Nevruzun iirlerinde
166
Hak nebilerinin, ilahi grevlerini beyan etmek, otorite kurmak, insanlara bir
uyarda bulunmak ve tvbe etme ans vermek amacyla, kariyerlerine her
zaman, genellikle bir tiyatro oyunu gibi, byk, amatal bir gsteriyle ya
da ajitasyonla {suluk) baladklar konusuna dikkatimi ekti. Bu yaklama,
direni ve denemeler olmadan ilerlemenin, dmanlar olmadan evliyalarn,
karanlk olmadan aydnln,62 bedel denmeden ltuflarn olamayaca ek
lindeki dualist bir dnya anlay elik etmektedir. Bunun zgn rnei, e
hit olmak genel bir kural olmasa da, mam Hseyindir. Bu ilke, resmi Sufi
eyhlerinden tamamen farkl bir tarzda evliyalar yaratmaktadr.
G
Ehl-i Hak dncesinin baka bir ayrt edici zellii de, iddetin en yk
sek tasavvufi mertebede bu dnceyle btnlemi olmasdr. ah Hoinin
uykudan uyandrldnda yapt gibi, kmil bir evliya bile ldrebilir ve
tahrip edebilir. zn bir tecellisi olan Baba Nusun ilahi gazab temsil
ettii sylenmektedir: Nus, basit bir bahane yznden kyleri tamamen
yerle bir edebiliyordu. Tabii ki, masum ocuu ldren Hzr hikyesinde
olduu gibi, bu durumun da her zaman bir hikmeti vardr. Pek ok slam
dmann ldren mam Alide olduu gibi, lyas gibi ncilde ad geen
bir peygamberde de iddet vardr; fakat, Sufi geleneklerinde byle bir ey
mevcut deildir. Gemite grdkleri zulmler nedeniyle, Ehl-i Haka ina
nanlar, dmanlarna yant olarak ilahi imha fikrini gelitirmi olabilir. Bu
yzyln banda, hl dmanlarna kar ldrc arklar sylemek iin
pirleri Hac Nimetullahtan izin isteyen dervilere rastlanyordu.63
Daha lml bir yaklamla, rekabet ya da yarma, dinamik bir unsur ola
rak manevi ilerlemeyle tamamen btnlemi, nemli bir etkendir. Karaca
rastlanmaktadr (Elksi, 1980, s. 46). Bununla yakndan ilgili olan baka bir tema da,
dnyann sonu geldiinde zuhurun ilan edileceidir.
6 2 ahnme, aydnln reislerinin negatif yansmas olarak yedi karanln reisinden
(serdr-t zlmm] bahsetmektedir. Aydnlk ile karanln kozmik dualizmi,
Zerdtlk felsefesinin bir miras olabilir; fakat, Ehl-i Hak teolojisinde, ran
dualizminin aksine, ruh ile beden arasnda bir ztlk sz konusu deildir. lkel
iilikte, Allah 75 tane Aydnlk ordusu yaratmtr; fakat Cehalet de kendi ordularnn
olmasn istemitir ve bunun zerine Allah onun iin de 75 tane ordu yaratmtr.
6 3 Dny fnian adndaki bu ark, cenaze trenlerinde sylenirdi; fakat, cenaze
balam dnda, ldrc etkilere sahipti (bkz. During, 1989, s. 349). Pirleri,
dervilerin bu arky zarar vermek amacyla kullanmalanna izin vermemitir.
167
6 4 eyh si ile Htn Razbarm evlenmesi iini dzenleyerek, Sultann doast doumunu
hazrlayan heften ile ilgili hikyeye baknz (Safizade, 1981, s. 51 ve devam).
6 5 Szl geleneklere gre, byk bir evliya, aydnlanm dervilerin (didedr) nurunu
alar. Yani, bir evliya, aydnlanm dervilerle karlanca, bu dervilerin nuru
ortadan kaybolmakta ve bu derviler etkilerini yitirmektedir. Sradan insanlar,
byk evliyalarn nur hrsz olduunu dnmektedir. Aslnda, gerek udur ki,
aydnlanm dervilerin nuru, pk mumlar gibi sadece geceleri grlebilmektedir;
fakat, gne ykselince, bu dervilerin nuru artk alglanamamaktadr.
6 6 Heften'n soyundan gelen hi kimse olmad iin, hanedan Heftavne'nm yelerine
verilmi ya da aktarlmtr: Bazlar, Heftavne'nin tek amacnn, iktidarlarn
pekitirmek iin yanlarna mritler ekmek olduunu sylemektedir. Bu gr
dogmayla elise de, Gurnlar arasnda, heften'm aksine, Heftavne'nin karanlk
varlklar olarak kabul edilmesinin nedeni de bu dnce olabilir.
168
67 Trbe yeniden ina edilmitir ve Nur Ali lahinin naa bulunamad iin, buras
gnmzde, blgedeki Ehl-i Hak olmayan nfusun bile sayg gsterdii kutsal bir
mekn haline gelmitir. Bu olaylarn meydana gelmesinden yaklak on yl sonra,
bazen Hac Nimetin hanedan1'' olarak adlandrlan Ehl-i Hak mritlerinin hepsi,
Ehl-i Hak cemaatiyle ilikilerini koparmak amacyla byklarn kesmitir. Mir Hseyni
tarafndan bildirilen bu olay, bir reformizm olarak yorumlanmamaldr.
169
dir. Btn niyaz yemekleri mkemmel bir eitlik iinde datld iin, bu
olgu, lene, hayrseverlie ve eitlie verilen nemi gstermektedir.
- D kaynakl biimsel ritellerin karsnda ipsel kltrn tevik edilmesi:
Ehl-i Hak mritleri, Arapa dua etmez; nk, Allah Arapa konumuyor
derler. Ehl-i Haklarn inanmlklar kalpten, duygulardan ve iten gelir.
- Bu durum, iir ve mzikte ifade edilen sanatsal zevkleriyle de koutluk
gstermektedir. Tpk Ali gibi, Ehl-i Haklar da cem srasnda kutsal tanburlarm alar.68
- Dier dinlere kar hogr ve aklk: Tecelliler sistemi (dn be dn)
sayesinde, birok din, Ehl-i Hak dnya gryle btnlemitir: Benymin;
Mehdi, Cfer-i Sadk, sa, Zerdt, brahim ve Buda olarak tecelli etti. Yu
nan filozoflar bile, bu zlerin tecellisidir.
- Hogr, kltre kadar genilemektedir. Kadnlar, dier Mslman ce
maatlere kyasla toplumda yksek bir konumda bulunmaktadr. Kutsal kitap
larnda pek ok kadnn ad gemekte; yedi melekten ve heftavneden birisi
her zaman kadn libasyla (don) grnmektedir.69
Ehl-i Haklk, sadece cra blgelerde yaayan Krtlerle snrl bir inan
deildir ve evrensel bir boyutu da vardr: Kelm, bu nedenle Trkeye uyar
lanm ve Farsa yazlan ahnme-i H akik ati esin kayna olmutur. Baka
lkelerde yaayan baka cemaatlerle balantlar, Ehl-i Hak sylencesinin bir
parasn oluturur. Bu durum, Fransa (fereng) da dahil olmak zere, ok
tuhaf yerlerden gelen ve tuhaf isimler tayan ihilten'm (Krklarn) hikye
sinde de grlebilir. Ayrca, bu gerek, Ehl-i Haklarn aslnda dier ranl
Mslmanlardan daha scak bir ekilde karladklar yabanclara kar sergi
ledikleri aklkta daha somut bir biimde ortaya kmaktadr.
- lericilik: Mtikemmelliyetilik (tekml), btn Ehl-i Hak literatrnn
ve dogmalarnn anahtar kelimesidir. Her varlk (ister madeni, ister bitkisel
vb olsun), doruk noktasna (sadece insanlar iin) Tanrda ulaan kozmik bir
akntyla yukarya doru tanr. Bu felsefe, varln ze gre stnln ve
68 Tanbuf un iki teli vardr ve bu tellerden stteki genellikle ifttir. Tan bur, mzrapla
deil, sa elin btn parmaklaryla alnr. Bu karakteristik zellikler batda,
Anadoludaki eski Alevi saznn da zellikleridir ve bu benzerlik, Ehl-i Hakla Aleviler
arasnda, belki de Krt kkenleri nedeniyle, mevcut olan kltrel balantlar teyit
etmektedir.
6 9 Bununla birlikte, hiyerarinin dier mertebelerinde, herhangi bir kadn zden hi
bahsedil memektedir.
170
madde tesi hareketi (hareket-i cevheri) ne sren Molla Sadr ekolne bal
byk Safevi teosoflarnn felsefesinin bir yanksdr. Bu felsefe, (kutsal tari
hin, kendini devirden devire tekrarlayan duraan yapsyla dengeye kavuan)
dinamik bir dnya gr sunmaktadr. Ehl-i Haklar, slamclarn aksine,
kendilerini gemie bal hissetmezler; nk kutsal balang, yeni tecel
lilerle ve yeni kiiliklerle kendini her zaman yeniden gerekletirebilir.
- Elitizm, Ehl-i Hak kltrnn bir parasdr: Ehl-i Haklar, kendileri
nin standart slamn zerinde yer aldna ve bir tr nc snfa mensup ol
duklarna inanmaktadr. Ehl-i Haklar, tarihsel olaylar anlamann anahtarna
sahiptirler ve bylece, btn gncel olaylar, bazen paradoksal bir ekilde
olsa da, yorumlamalar mmkndr. Ehl-i Haklara gre, grnenlerin ar
kasnda her zaman gizli bir anlam vardr.
- Bu inanlar, Ehl-i Haklar bozgunculua gtrmektedir. Ehl-i Haklar
kanunlardan ya da sulamalardan hibir zaman korkmazlar: eyh Amir, cem
ayininin alnda okunan nl dizelerinde insanlarn sulamasn destekle
yin; sulamay desteklemek iyidir (tana ki hsa, bekini ta}ne) demektedir.
Ehl-i Haklar, insanlar derinden artan inanlar ne srerek ya da genel
slam kurallarna uymayan hareket tarzlaryla, genellikle kendilerini tahriki
olarak gstermekten holanrlar. Ne var ki, zulm grseler bile, bu boz
gunculuk hibir zaman gerekten siyasi ya da dnyevi bir hal almaz. Ehl-i
Haklarn devrim cokularn tevik eden dzen kart eilimlerine ra
men,70 Kaar ynetimi birtakm ayaklanmalarn padak vermesinden korkmu
olsa da, Ehl-i Haklar, Alevilerin aksine, hibir zaman otoriteye kar isyan
etmemitir. Ehl-i Haklar gnmz rannda, Alevilerin Trkiyede sergi
ledikleri gibi bir siyasi tavr taknmamtr. Sadece, slam Cumhuriyetiyle
aralannn iyi olmaya devam etmesi iin aba gstermektedirler.
171
Kaynaka
Afr, J. 1356/ 1977: Burhn}l-hakikat, Tahran.
--------- y. 1981: Ehl-i Hak y Divn-i Kucuoglu, Tahran.
Afzali [Efdal], S. K. .-E. y. 1975: Defter-i Rumuz-yristn. Gencine-yi Sultan
Sohk, Tahran, (Rsti),
Bbzde, P. 1347/1968: Hamsc-yi pr-iikuh- Ehl-i Hak ihiltenn, Tah
ran, (Derakn).
Beik-Baghban, H. 1975: Religion de vrit. Enqute de sociologie religieuse
chez les Ahl-e Hakk dIran, Tez, daktilo edilmi niisha, Strasbourg.
Ceyhunbdi, Hac Nimetullah 1966: ahnme-i hakikat (Le Livre des Rois de
Vrit), M. Mokri (ed.), Tahran, (Bibliothque Iranienne).
-------- 1363/1984: Hakkl-Hakik (ahnme-i hakikat) , N. A. lahi tara
fndan geniletilmi bask, Haiye ber-Hakkl-Hakik, B. lahi (ed.), Tah
ran.
ehrdih, N. y. 1978: Haksr ve Ehl-i Hak, Tahran.
-------- 1369/1990: Esrr- firk- Haksr, Ehl-i Hak ve Melek-Ts, Tahran,
(Bek Farhang).
During, J. 1997: Ahl-e haqq, Hirarchie cosmique et typologie spirituelle, P.
Lory (ed.), Dictionnaire de Fsotrisme, Paris.
-------- 1997: Le systme des offrandes dans la tradition Ahl-e Haqq, B. Kellner-Heinkele (ed.), Alevism in Turkey and Comparable Syncretistic Religi
ons Communities in the Near East in the Past and Present iinde, Berlin.
-------- 1992: Les dastghs sacrs des Ahl-e haqq du Kurdistan. Approche com
parative et procds de transformation, J. Elsner ve G. Jhnichen (ed.),
Regionale maqm-Traditionen in Geschichte und Gegenwart, Berlin.
-------- 1989: Musique et Mystique dans les traditions de Viran, Paris.
Edmonds, C. J. 1957: Kurds, Turks and. Arabs, Londra.
-------- 1969: The Beliefs and Practices of the Ahl-i Haqq of Iraq, Iran 7,
89-106.
Elksi, M. 1358/1979: eA3in-i Yri, Tahran.
-------- 1359/1980: Endarz-iyri (Ehl-i Hak), Tahran.
Emir Hayati A-Q. tarihsiz: Nd ul-hak, Tahran, (Firdevs).
Evreng, M. ve A. Hadimi 1357/1978: Kelm- ihiltenn, Tahran.
Gobineau, A. de 1922: Trois ans en Asie, 2 c., Paris.
Grmlich, R. 1965, 1976, 1981: Die schiitischen Dervishorden Persiens, 3. 1.
eilt: Die Affiliationen. 2. eilt: Glaube und Lehre. 3. eilt: Brauchtum und
Riten, Wiesbaden.
Hceddin, S. M-A. 1359/1980: Sersiprdegn. Tarih ve erh-i Akid-i Dn ve
db ve Rsm-i Ehl-i Hak, Tahran (1. bas. 1349/1970).
172
174
Takyye ilkesinin Drzi inancnda kkleip kklemedii sorusu, yakn zam anda, Qais
Firronun T he Druze in and between Syria, Lebanon and Israel adl makalesinde
ele alnmtr; M ilton Esman ve Itam ar Rabinovich (e d .), Ethnicity, Pluralism, and
176
177
larda ok semeci olduu kabul edilse de, kitap yayn, bir bireyin baka bir
dine mensup olduunu iddia ederek gerek dini inancn saklad geleneksel
takyye tanmndan elbette ok uzak bir durumdur. Bu kadar geni kapsaml
bir literatrn, Drzilerin yrtt maksatl ve rgtl bir stratejinin r
n olduuna inanmak gtr -zellikle, en azndan Lbnanda, bu kitapla
rn bir ksmnn Drzi okullarnda mfredatn bir parasn oluturmalar ve
de bariz bir ekilde Drzi okurlar hedeflemeleri, bu kitaplarn yazarlarnn
gerek inanlarn yanstmadna ve okurlarnn inanlarn etkilemediine
inanmay gletirmektedir.
1970lerde bu kitaplar irdeleyen Werner Schmucker, bu kitaplarn ti
pik k noktasnn Drzi kutsal metinlerinde anahtar bir kavram olan, fa
kat ayn zamanda 20. yzyl slam yorumlarnda da merkezi bir yer igal
eden tevhid kavram olduuna iaret etmitir/ Drzi inanc bu tr kitaplarda
mantkl, esnek, bilimsel, ahlaki adan stn ve dier hususlarn yan sra
kadnlarla erkeklerin yasalar nnde eitliini de destekleyen bir inan ola
rak betimlenmitir. Ayrca Drzilerin, Araplar ve Mslmanlar Hallara ve
emperyalistlere kar baaryla koruma konusunda uzun bir gemii olduu
belirtilmekte, Arap diline ve toplumsal trelerine ilikin muhafazakr tutum
lar ne kartlmaktadr. Drziler bu kitaplarda, rnek Araplar olarak tasvir
edilmektedir. Son olarak da, siyasi lider Kemal Canbulat ve Beyrut Amerikan
niversitesi (AUB) profesr Sami Mekarim gibi ahslar tarafndan yaplan
etkili Drzi inanc yorumlarna gre, Drzi dini retisi, ileri ve sekinci bir
tasavvuf trdr ve btn Mslmanlarn Drzilii anlayamamalar bundan
kaynaklanyor olabilir.4
Takyye merkezli yoruma gre bu yaklamn, artk kolektif ve kamusal
teebbslerde yer alan Drzilerin, evrelerindeki dinler gibi grnp, Arap
ve slami kimliklerini kantlama abasndan baka bir ey olmad syle
nebilir. Ama bir dier seenek olarak, ayn olgunun Peter Berger, Ernest
Gellner ve dierlerinin dncelerini dorulad da ileri srlebilir -ve sa
nrm bu ok daha inandrcdr-; bu dncelere gre, modern bir ortamda
178
Benim bak ama gre, Drzi cemaati Lbnan, Suriye ve srail gibi bir
birinden ok farkl aznlk politikalar gden devlet arasnda paralanm
olduu iin, Drzi aratrmalaryla ilgili tartmalarn cemaatin bu benzersiz
blnmlyle de ilgisi vardr. En azndan, Drzilerle Alevilerin durumu
arasndaki baz benzerlikler -ya da belki de sadece grnteki benzerlik
ler- saptadm; bu benzerlikler, din konusundaki yeni literatrde yaygn bir
ekilde yaymlanan yeni yorumlarla eski sliklere ve soylara meydan okuyan
kentlemi, eitimli yeni bir tabaka gibi baz sosyolojik noktalarda ortaya
kmaktadr; ulus-devlet iinde yurtsever ve rnek vatanda olunduuna ve
bazen ileri bir tasavvuf tr olarak grlen inancn slami niteliine yaplan
vurgular gibi ideolojik noktalarda da benzerlikler grlmektedir. Gemite
heterodoks kabul edilen dini hareketlerin slama ve slamc uyana kar
bugn, din zgrln tandm aklayan modern bir devlet erevesin
de, izledikleri tutumlar ve stratejileri incelerken, bu ve buna benzer zellik
ler karlatrmal olarak ele alnmaldr. Fakat, yukarda sz edilen baka bir
konuyu da gzden karmamak gerekir: Dini cemaatin kendi iinde, temel
kimlii konusunda yaanan esasa ilikin blnme ve modern devletin daha
geni erevesi iinde cemaatin konumunu tanmlama hakk zerinde cema
atin siyasi ve dini liderleri arasnda sren iddetli mcadele.
Makalemin ikinci blmnde, bu konuyu gelitireceim. Lbnan ve ba
na Lbnana zg gibi grnen koullar; yani, mezhep esasna dayanan sis
temin durumu ve Drzilerin dini reisi olan eyhiil-Aklm bu sistem iindeki
rol zerinde younlaacam.
180
181
Lbnanl Drziler
Lbnandaki Drzilerin toplumsal ve siyasal yaamnn erevesi ite
byledir. Dier byk dini cemaatler gibi, Drzilerin de devlet iinde bel
li iistdiizey mevkilere -bunlar arasnda ounlukla iki ya da bakanlk ve
geleneksel olarak savunma bakanl yer almaktadr- ve ynetimle ordudaki
birka kilit konuma eriim haklarnn bulunduunu belirtmek gerekir. Lb
nandaki Drzi cemaati geleneksel olarak, Canbulatiye ve Yezbekiye ad ve
rilen iki rakip topluluun arasnda yaanan kyasya rekabetin etkisi altnda
kalmtr. 19. yzylda, bu rekabette olduka tarafsz bir konumda bulunan
Arslan ailesi, Osmanl ynetimi tarafndan Drzilerin resmi liderlii konu
muna ykseltilmitir; bu hareket sonucunda, Arslan ailesi de geleneksel hi
zipilik iinde yerini alm ve egemen Canbulat ailesine kar Yezbekiyeyi
temsil etmitir. 1920 ylnda Lbnan devleti kurulup, mezhep esasna daya
nan sistem yrrle konunca, bu iki aile, yani, Arslan ve Canbulat aileleri
derhal Drzi siyasi hayatna egemen oldu ve bu iki aile arasndaki geleneksel
rekabet devlet ve kurumlarnn oluturduu yeni ereve iinde de devam
etti. Bamszlktan sonraki iki egemen Drzi zt*ama?s olan Mecid Arslan
ve Kemal Canbulat, bamszlkla i sava arasndaki sre boyunca pek ok
hkmette yan yana yer alm olsalar da, birbirlerine iddetle muhalefet edi
yorlard. Lbnan siyasi kltrnde det olduu zere, her iki lider de ba
182
183
M uham m ed Ebu ekrann 1 9 6 0 lardaki siyasi giriimleri konusunda, bkz. Jo sef van
Ess, Zerstrittene Drusenzcheiche, Die Welt des Islams, N . S. 1 2 ( 1 9 6 9 ) , s. 9 9 - 1 2 5 ,
1 0 8 -1 0 9 .
184
185
esas olarak dini deil, daha ok kader birlii iindeki bir cemaat kimliiydi
ve bu kimlik, slik konumunda olmayan, Drzi inancnn ieriine de pek
az ilgi duyan, fakat savan genel mezhepi nitelii nedeniyle Drzi kimlii
byk oranda pekimi pek ok Diirzinin duygularna da ok uygun dm
olmaldr.
Bununla birlikte, Velid Canbulat Diirzilerin Drzi inancna ideolojik
ball asndan byk bir potansiyel nem tayan baka bir hareketi de
gerekletirmitir: Ulusal Beytddin Mzesinin bir blmn, babas ehit
Kemal Canbulatn ansna ayrmtr. Bugn, Lbnanda ve hatta Suriyede
yaayan Diirziler arasnda, gerek bir Kemal Canbulat klt mevcuttur; bu
kltn ortaya kmasnn ana nedeni Kemal Canbulatn siyasi alandaki ba
arlar olsa da, iirleri, ilecilii (ascetism) -Hindistanda ara sra arcn?nda
kald bir jjurusu bile vard- ve maneviyat sosyalist nc dnyaclnn
tannmas ve takdir edilmesi de bunda rol oynamaktadr. Bu nc dnya
c gre gre, Dounun manevi geleneklerinin gerek mirass Diirzilerdir ve gelecekte, Diirzilerin Bat materyalizmini maneviletirmede, adil bir
kresel demokrasiyi yerletirmede benzersiz grevleri olacaktr. Lbnanl
Diirzilerin ounluu asndan bu fikirlerin ar derecede abartl, hayali
ve gncel ilgi alanlarnn ok tesinde olduundan kuku duyulabilir, ama
bu fikirler yine de nemlidir, nk Drzi inancna modern ada bir yer
ve bir ilev salamaktadrlar - bu da Drzi inancnn gerekten ihdya duy
duu bir eydir. Bu fikirlerin kesinlikle takyye olarak grlp bir kenara
atlmamas gerekir.
Drzi cemaatinin iinde ve dnda yer alan pek ok g oda, Canbulata meydan okumas ve yeniden Diirziler arasndaki klasik hizipilik
durumuna dnlmesi iin, Mecid Arslann olu Talali ne karmaya
almlarsa da, bu abalan u ana kadar boa gitmitir. 1992 ve 1996
yllarnda karlan seim yasalarnda, Velid Canbulat Lbnan Dandaki
seim blgelerinin bykl konusunda zel muafiyetler elde etmeyi
baarm ve bylece uf, Aley ve Yukar Metn blgelerini kendi nfuz
alannn bir paras olarak korumutur. Bunun sonucunda, Talal Arslan
Austos 1996da yaplan seimlerde ok baarsz bir sonu elde etmi;
btn mttefikleri seimi kaybederken, kendisi de ancak parlamentoya
girmesine yetecek kadar oy alabilmitir. Talal Arslann Ekim 1996da
bakanla terfi ettirilmesi, Babakan Refik el-Haririnin mttefii Velid
Canbulatm gcn denetlemek iin uygulad bir strateji olarak grl
melidir. Drzi hizipilii yeniden domutur, fakat Velid Canbulat kendi
blgesinde hl meydan okunamayacak kadar gldr.
Muhammed Ebu ekra, 1991 ylnda lmnden bir gn nce, iadam
Behet Gays geici halefi olarak atad. Byle bir atama, eyhti3l-Akl vekillii
gibi bir grevin bulunmad ve eyh}l-Akrm atanmasnn deil, seilme
sinin ngrld 1962 tarihli yasaya aykr bir davrant. Velid Canbulat
yine de, seimler yaplana kadar bu atamay kabul etmitir ve Behet Gays
da o zamandan beri bu makamda bulunmaktadr. 1962 tarihli yasann gz
den geirilmesi, eyhl-Akl seimini dzenleyecek geici bir konseyin hangi
prosedre gre atanaca hakknda anlamaya varamayan Velid Canbulat ile
Talal Arslan arasndaki rekabet yznden tehlikeye dmtr.
Behet Gays sadece vekleten eyhl-Akl olsa da, bu mevkide baarl
bir grafik izmitir. Gays, basn-yayn organlarna aklamalar yapmakta ve
Drzilerin szcs olarak resmi grevini ok ciddiye almaktadr. Bu durum,
eidi vesilelerle Velid Canbulat ve en batan beri Behet Gaysn eyhlAkl mevkiine layk olmadn dnen baz nfuzlu ukkal rahatsz etmitir.
1995 yl sonbaharnda, Gays, Canbulatm Lbnan devlet bakanl seimi
iin destekledii bir adaya aka kar knca (en sonunda seimler erte
lendi) ve Canbulatm en gl siyasi rakibi Nebih Berrinin dzenledii bir
ii toplantsnda konuma yapnca, gerilim en st dzeye trmanmtr. Baaklindeki uf Kynde dzenlenen bir toplantda, Canbulat, Gaysn g
revden alnmas arsn ieren bir karar elde etmitir ve 25 Ekim tarihinde
Babakan Refik el-Hariri mttefikinin isteine uyarak, Selman Abdlhlik
adnda birisini daha vekleten eyhl-Akl olarak atamtr. Buna karlk,
187
188
Sonu
Lbnann kurulmasndan beri, Drzi cemaatinin kamusal alandaki var
l gittike artmakta ve Drzi inancna bal olanlar, tpk dier dinlere ina
nanlar gibi, Drzi tarihini ok semeci bir biimde yorumlasalar ve Drzi
kimlii konusunda, inanlarnn slami kimliini vurgulayan olduka yeni
formlasyonlar gelitirmi olsalar bile, herhangi bir biimde takyyedcn ok
uzak olduklar grlmektedir. Bu hareket ksmen, -ounluu slik olmayan- Drzi bireylerinin, Drzi inanc hakknda kitaplar ve makaleler yaym
lamaya karar vermesiyle balatlmtr. Bununla birlikte, Cemaat Konseyi ve
eyhl-Akl araclyla resmi bir Drzi cemaati kimliinin kurumsallat
rlmas ve bu kurumlarn Lbnan i sava srasnda izledikleri politikalarla
bu sre byk oranda g kazanmtr. Gnmzde, bu kamusal cemaat
kimlii iyice yerlemitir ve yeni kabul edilen anayasada ortaya konan izgi
dorultusunda mezhep esasna dayanan sistem tasfiye edilse de, bu cemaat
kimliinin varln srdrmesi beklenebilir.
10
189
sraildeki Drzi cemaatinin tartmasz ruhani lideri olan eyh Emin Terif, 2 Ekim 1993te vefat etti. eyh Emin, vasiyetnamesinde kznn olu
olan torunu eyh Muvaffak Terifi kendisine halef atad. Bu atama, Drzi
cemaati iinde gelenekilerle, ruhani liderin ve dier cemaat kuramlarnn
seilme srecinin demokratiklemesi iin aba gsteren entelekteller ara
snda ciddi bir blnmeye neden oldu. Yarg M. Cheshinin konuya ilikin
saptamas ok yerindedir: Byk bir liderin vefat geride byk bir boluk
brakr; len kiinin yerini alacak onay ve kabul gren bir halefin olmamas
durumunda ise bu boluk, farkl ynlerden gelen ak ve gizli g ve kar
odaklarnn hcumuyla doldurulur.1 htilafa den taraflar, 1996 ylnda
verilen nihai karara kadar, on defa Yksek Adalet Divamna (YAD) bavur
dular.2 Ne var ki, anlamazlk hl zlmemitir.3 Bu makalenin amac, po
litik bir ara ve zel olarak, incelenen bu rnekte de, Ruhani Liderlik ko
numunu gl Terif airetinin (hamule) denetimi altnda tutmann bir arac
olarak Diirzilerin dini vasiyetnamelerini incelemektir.
YAD 3 6 5 / 9 6 , 11 Eyll 1 9 9 6 , s. 1 4 .
YAD 8 0 4 / 9 4 , 3 1 8 7 / 9 5 , 4 7 7 9 / 9 5 , 7 3 5 1 / 9 5 , 7 5 2 3 / 9 5 , 7 6 4 9 / 9 5 , 7 7 6 5 / 9 5 ,
1 4 6 /9 6 , 3 6 5 /9 6 .
190
Cemaat rgtlenmesi
sraildeki Drzilerin cemaat rgtlenmesi, byk lde, ilkelerini az
sayda dini eyhin paylat bu dinin Batni yaps tarafndan ekillendirilmi
tir. Byle bir yapnn olumasnn nedeni, Drzi dininin ortaya kt 11.
yzylda geerli dini-siyasi varolu kayglarnda yatmaktadr.3
Drzi cemaati, temel olarak ukkal, hikmet sahipleri, yani dinin srlanna erimi slikler ve cuhhal, sradan kullar, yani, slik olmayanlar eklinde
iki gruba ayrlr. Kutsal kitaplarn el yazmalarna sadece ukkal serbeste erie
bilir ve kendilerinden ahlaki kurallara dikkatlice uymalar ve alakgnll bir
hayat srmeleri beklenir. ntisap ilemi ok sk kurallara baldr.6
Cemaatin byk bir ounluu, cuhhaldzn olumaktadr. Bu insanlarn
din konusundaki bilgileri ok azdr. Doal olarak da dinin gerektirdii bi
imsel grevleri yerine getirmeleri beklenmez. Cuhhalm dini kimlii, onlarn
Bu konuda daha ayrntl bilgi iin, bkz. A. Layish, Marriage, Divorce and Succession
191
192
Layish, Marriage, s. 1 2 -1 3 .
turduu kolektif bir ruhani liderlik kurumu geti: Culis airetinden Terif,
Yerka airetinden Muaddi ve Ebu Sinan airetinden Hayr. En son kolek
tif Ruhani Liderlik kurumu, Kemal Muaddi, Ahmed Hayr ve Emin Terif
adl eyhlerden oluuyordu. Bu ynetimin ilk iki yesi, uzun aralarla eyh
Eminden nce lnce, eyh Emin 1993 ylndaki lmne kadar tek Ru
hani Lider olarak kald.
Dtirzilerin dini bir cemaat olarak tannmasndan nce, yetkililer Ruhani
Liderlik kurumuna, pratikte Drzi cemaatini hemen her adan temsil eden
bir organ olarak yaklasa da, Ruhani Liderlik yasalarla dzenlenmi bir sta
tden yoksundu. Bu organn yelerinin seilme ilemi, cemaatin i meselesi
olarak grlyor ve seimle ilgili dzenlemeler eyhler tarafndan yaplyor
du. Ruhani Liderlik makam, ortaya kndan bu yana, Terif aireti iinde
miras yoluyla devrediliyordu. Ruhani Liderliin resmi stats sorunu ilk kez,
srailde cemaatin tannmasndan sonra, Drzi dini mahkemelerinin maddi
yasalar konusuyla balantl olarak ortaya kt. Sorun, Drzi din hakimleri
tarafndan uygulanan Drzi dini kanunlarnn yazya eirilip derlenmemi
olmas ve bu nedenle de cuhhctl tarafndan bilinmemesiydi. Din leri Bakan
1961 ylnda, bir Din Konseyi kuran ve maddeleri iinde Ruhani Liderlik
yelerini Din Konseyinin yeleri olarak tanmlayan 1957 Ynetmeliini
yaymlad.
Ynetmelikte Konseyin yetkileri ve ilevleri tanmlanmamtr. Konsey,
kendisini dini hukuk alanna giren konularda karar verebilecek ve Drzi va
kflarnn ynetilmesi hakknda kurallar koyabilecek tek yetkili merci ola
rak gryordu. Konsey, kuruluundan ksa bir sre sonra, 24 ubat 1948
tarihinde karlan Lbnandaki Drzi Cemaatinin Tzel Kiilii Yasasm
(1948 Lbnan Yasas) sraildeki Drzi dini mahkemelerinde uygulanacak
maddi yasa olarak kabul etti. Bu yasa, ok kapsaml reformlar iermekte, dini
ve laik, yerel ve yabanc pek ok kaynaktan bir sentez oluturmaktadr: slam
hukuku (esas olarak Hanefi biimiyle), Reformist slami kanunlar ve Drzi
dini hukuku. 1948 Lbnan yasas, bu yasay yeni siyasal duruma uygun hale
getirme amacyla, Hanefi ekolnn statsne ve Lbnan yasalanna ilikin
baz nemli deiiklikler yapldktan sonra kabul edilmitir.9 Buna ek olarak,
Konsey 1948 Lbnan kanununun birka maddesinde, Drzi din kurallarna
uymad gerekesiyle birtakm dzeltmeler de yapmtr.
193
1 0 Age., s. 6 -1 0 .
1 1 Age., s. 13.
1 2 eyh Em in T e rifin 2 0 M art 1 9 8 5 tarihli vasiyetnamesi, 1 7 . satr ve devam.
1 3 Ayn belge, satr 2 0 - 2 1 .
194
1 4 Layish, Marriage, s. 1 1 .
1 5 Daha ayrntl bilgi iin, bkz. age., s. 3 0 5 - 0 6 ; Drzi eyhlerinin 2 7 Aralk 1 9 9 4
tarihinde Y A D na sunduklar dilekenin 1 9 . satr; Bkz. D . F . Powers, Studies in
Quran and Hadith. The Formation of the Islamic Law of Inheritance, Berkeley ve
Los Angeles, 1 9 8 6 , s. 1 4 7 ve slam hadislerinde belirtilen kaynaklar.
1 6 eyh Em in T e rifin 2 0 M art 1 9 8 5 tarihli vasiyetnamesi, 7 .- 8 . satrlar.
1 7 N . J. C oulson, Succession in the Muslim Family, C am bridge, 1 9 7 1 , s. 2 3 5 ve devam.
1 8 Daha aynntl bilgi iin, bkz. Layish, Taqiyya , s. 2 6 9 - 7 1 .
1 9 Daha aynntl bilgi iin, bkz. Layish, Marriage, s. 3 1 8 - 4 4 ; kar. Layish, Bequests
as an instrum ent for accom m od atin g inheritance rules: Israel as case study , Islamic
G. Baer, T h e w aqf as a prop for the social system (sixteenth-tw entieth centuries) ,
195
2 2 Layish, Marriage, s. 2 3 0 - 3 5 .
2 3 eyh Em in TeriPin 2 0 M art 1 9 8 5 tarihli vasiyetnamesi, 6 .- 7 . satrlar.
2 4 H o d gson , D u ru z , s. 6 3 2 .
2 5 R . Strothm ann, Shia maddesi, The Encyclopedia of Islam, Leiden ve L ond ra,
1 9 1 3 - 3 8 , s. 3 5 1 .
196
197
2 9 Bkz, aada, s. 1 4 5 .
198
31
32
3 3 YAD 3 6 5 / 9 6 , s. 1 4 -1 5 .
199
30 suvvas (tekil hali: sa 3is), yani, halem i1larda (Drzilerin dini inziva mekn
larnda) hizmet veren dini liderler; Drzi mahalli ynetimlerin yelerince
seilecek 15 ye; Bakann [Drzi] mahalli ynetimler ve btn suvvas'\zx\z
istiareden sonra atayaca 15 ye.34
DDK, (Drzi dini mahkemesinin yetki alan iinde olmamas kouluyla),
btn dini konular ele alma, dinle ilgili meselelerde devlet yetkililerine kar
Drzi cemaatini temsil etme, eitim ve dier etkinlikleri dzenleme, kut
sal yerleri gelitirme ve ynetme ve dini kurumlar ile cemaata ait merkezler
kurma yetkisine sahiptir. DDK ayrca, Drzi cemaatine baz vergiler koyma
yetkisine de sahiptir. DDK Bakan, Drzi Kadlar Atama Komisyonunun
da yesi olmaldr.
u ana kadar YADna, DDKnun yaps ve seilme prosedryle ilgili
on dileke sunulmutur. Tasar olarak sunulan 1995 ynetmeliine yaplan
itirazlarda, bu ynetmeliin zamann ve meknn ruhuna uygun olmad,
demokratik seim ilkesini (seme ve seilme hakkn) ihlal ettii, (belli aileler
iinde miras yoluyla devredilen bir makam olan) suvvailarn bu kusurlu siya
si atanmalarn onaylayarak geerli hale getirdii, DDKnun yapsnn cema
ati tam olarak temsil etmedii, ynetmeliin cemaatin iilerine mdahale
ve bylece cemaatin bamszln ihlal ettii, son olarak da, bu ynetme
liin Drzi dininin yapsna uygun olmad ne srlmektedir. Drzi Din
Mahkemelerinin eski bakan Avukat Zeki Kemal, dilekeyi verenler adna,
DDKnun 45 yesinin ibadet amacyla halevaf\zxz devam eden Drziler ta
rafndan dorudan seilmesini nermitir.35
Dier yandan, eyhler ise, halevaAardaki suvvafhn semenin Drzi diniyle
aka elitii gerekesiyle, dini grevlilerin DDKna Din leri Bakam tarafn
dan atanmasna itiraz etmektedir. eyhler, demokrasi ve din zgrl ilkeleri
ne dayanarak, dini inanlarna ters ve (iddialarna gre) uygulanmas baanszla mahkm olan yntemlerin kendilerine dayatlmasna kar kmaktadr.36
Taraflar zerinde anlamaya varlan bir zmde birletirme ynnde
ki tm abalar baanszla uradktan sonra, YAD, bu meseleyi bir sonuca
balamann tek yolunun, YADn verecei yasal bir karar olduu sonucuna
vard. Yarg M. Cheshin aznlk gr olarak, dilekeyi verenlerin istei
ni kabul etti ve tasar olarak sunulan 1995 Ynetmeliini, Bakann yetkisini
3 4 Ayn. kayn., s. 7 -8 .
3 5 Ayn. kayn., s. 6 , 8 -9 .
3 6 Ayn. kayn., s. 9 - 1 0 .
200
aan bir kanun olarak, hkmsz ve geersiz ilan etti. Yarg Cheshinin
ana argman, bu ynetmeliin demokratik bir devletin temel ilkelerini, yani
eitlik ve temsil hakkn tamamen ihlal ettiiydi (nitekim, DDKnun ex officio [resmi] yesi olan suHs makam da, miras yoluyla babadan oula intikal
etmektedir).37'
Ne var ki, Yarg Cheshinin karar iki meslekta tarafndan bozulmu
tur. Yarg A. Goldberg, DDKnun yaps itibariyle cemaate dini hizmet
vermek zere kurulduunu ne srmtr. Dolaysyla bu kurulun yaps,
stlendii roln ilevini sergilemelidir; bu ise, byle bir kurulun dorudan
ve demokratik seimle belirlenmesinin gerekli olmadm gstermektedir.
Alternatifleri dnldnde, DDK ktnn iyisi bir yapdr. Goldberg,
tasar olarak sunulan ynetmeliin geerlilik sresinin be yl olmasn ve bu
sre sonunda da, uygulamada edinilen deneyimlerin nda ynetmeliin
gzden geirilmesi kararn vermitir.38
Yarg Y. Zamir de Goldbergin kararna katlmtr. Yarg Zamir, y
netmeliin demokratik ilkeleri yanstmamas gereinin, bu ynetmelii ge
ersiz klmak iin yeterli bir neden olmadn ne srmtr. Eitlik gibi de
mokratik ilkeler mutlak deildir. Pratik konulan da hesaba katmak gerekir.
Dahas, Zamire gre, ynetmelikte adlar aka belirtilen yenin oligar
isinden ibaret bir DDKnun kurulmasn ngren 1957 tarihli ynetmelikle
karlatrlnca, 1995 tarihli ynetmelik, DDKnun demokratikletirilmesi
yolunda atlm byk bir admdr.39
1995 tarihli ynetmelik, Mays 1996da yaplan genel seime kadar Res
mi Gazetemde yaymlanmamtr; bu da, bu ynetmeliin geerli ve uygu
lanabilir olmadna iaret etmektedir. Yeni hkmetin Din leri Bakan,
ynetmeliin ilk haliyle ya da herhangi bir deitirilmi ekliyle yaymlanma
s ynnde henz herhangi bir giriimde bulunmamtr. Baka bir deyile,
eyh Eminin Ruhani Lider olarak halefinin kim olaca konusundaki Drzi
cemaati iindeki ciddi blnme hl bir zme kavuturulmamtr.
Lbnan ve Suriye
Drzilerin bamszlktan nce dini bir cemaat olarak tannd Lb
nanda, ruhani ve dnyevi liderlerin seilmesi prosedr, yasal dzenleme-.
3 7 Ayn. k ay n .,s. 3 1 ,3 3 .
3 8 Ayn. kayn., s. 1 3 -1 4 , 5 3 .
3 9 Ayn. k ay n .,5. 6 0 , 6 2 .
201
lere skca baldr. Diirzilere din, vakf ve hayr ileri konusunda zerklik
tanyan 1962 tarihli eyhl-Akl Kanunu, Drzi cemaatinin, dier cemaatle
rin liderleri ile benzer statye sahip iki eybiVl-AkVmn olmasn salamak
tadr. Bu grevi hak edecek niteliklere sahip olabilmesi iin, adaylarn, baka
eylerin yan sra, cemaatin geleneklerine uyan ve bu gelenekleri iyi bilen
din adamlar olmas gerekmektedir. eyhl-Akl, Drzi cemaatinin Lbnan
Temsilciler Meclisi seimlerinde oy verme hakkna sahip olan btn erkek
mensuplar tarafndan gizli oylamayla seilir. eybl-AkPhr, bu grevlerine
hayatlar sresince seilir.40
Fakat, bu kanun hibir zaman uygulanmamtr. Bir eyhl-Akm yerine
baka birisinin gemesi konusundaki son rnek, geleneksel biimde gerek
letirilmitir. 1949 ylnda bu makama atanm olan eyh Muhammed Ebu
ekra, 1991 ylnn sonlarnda, salk sorunlar nedeniyle grevini srdre
meyeceini ilan etti. Daha sonra da, kendi yerine gemek zere eyh Behet
Gays seti. eyh Ebu ekra lnce, eyh Gays, kanunun ngrd prose
dre gre resmi olarak seilmeden, eyh Ebu ekrann yerine geti.41
1962
tarihli Lbnan kanununun uygulanmamasnn nedenleri, srailli
Diirziler iin de geerlidir:
(1) Yasal olarak kurumsallam bir cemaat rgtlenmesi yaamam ve
demokratik seim yntemlerini balayc bir yaam biimi ve bir esin kayna
olarak gremeyen geleneksel bir topluma, demokratik seim yntemlerini ve
zellikle de ruhani bir liderin bu yolla seimini dayatmak zordur.
(2) Cubhalm, dini/yasal yetki, din bilgisi, ahlak, alakgnlllk vb
alarndan, bir adayn bu makam iin uygun olup olmadn takdir ede
cek gerekli nitelikleri tamadklar kabul edilmektedir. Ayrca, cubhalm bu
seim prosedrne karmasnn, yzyllardr dikkatle saklanm dini srlarn
ifa edilmesine neden olabilecei dnlmektedir.
(3) eyhler, bu son bahsedilen konuda ar derecede hassastrlar. Bir
adayn bu makama uygun olup olmadna karar vermek iin gerekli nitelik
lerin sadece kendilerinde bulunduunu, bu yzden de, bu sorunu zmek
40
41
202
zet ve Sonular
Drzi cemaatinin Ruhani Lideri makamnn nemi, baz etkenlerin bir
lemesinden kaynaklanmaktadr:
1. Drzi cemaatinin Ruhani Lideri, DDKnun Bakan olarak, en yk
sek dini yetkilidir. Bu nedenle de, herhangi bir dini ve ahlaki konuda verdii
kararlar (bu konunun, Drzi dini mahkemesinin yarglama yetkisi iinde yer
almamas artyla), tm bireyler iin balaycdr.
2. Drzi Dini Temyiz Mahkemesinin Bakam olarak, kiisel stat ve va
kflara ilikin meselelerde, Drzi cemaati iindeki nihai adli makamdr.
3. Drzi Kadlar Atama Komitesinin kdemli bir yesi olarak, kendi
adaylarn destekleyip, dierlerini reddedebilecek bir konuma sahiptir. Res
203
men veto etme hakk olmasa da, Ruhani Liderin istemedii bir kadnn atan
mas dnlemez. Kadlar, hatr saylr bir toplumsal saygnla sahiptir:
Maalar nispeten yksektir; Devlet Bakan tarafndan atandklar iin y
rtme erkine tabi deildirler; bu makama hayadan boyunca ya da emekli
olana kadar bulunmak zere atanrlar; resmi protokole gre nemli devlet
olaylarna davet edilirler; en son, fakat en az dierleri kadar nemli olan bir
hususa gre de, Drzi dini ya da rfi hukukuna gre bir Drzi mahkemesi
iinde ya da dnda kurulmu olan bir vakfn kuruluuna ve i ynetimi
ne ilikin meselelerde, Drzi mahkemesinin mnhasran karar yetkisi var
dr. Doal olarak, bu kadar geni bir karar yetkisi, ounlukla hatr saylr
miktarlarda parann sz konusu olduu kylerdeki vakflarn fiili ynetimini
(yani, mtevellilerin atanmas, gelirlerin toplanmas, haklarn blm, mal
ve mlkle ilgili ilemler, vb) de etkilemektedir.44
4.
En nemlileri (Karney Hittin yaknlarndaki) Makamun-Nebi uayb ve (Kafr Yasif teki) Makam Sidnal-Hzr olan cemaate ait kutsal mekn
larn45 yneticisi olarak, Ruhani Lider, bu meknlardaki vakflar zerinde
etkin bir denetime sahiptir. Drzi cemaatinin Ruhani Lideri, din ve hayr
amalaryla yaplan para balarnn ve yardmlarnn {sadaka), kutsal me
knlarn bakm iin balanm olan vakf mlklerinden elde edilen gelirle
rin kullanmnn yan sra, eyhlere tahsis edilen paralar ve Drzi cemaatinin
menfaatleri dorultusunda yaplan baka harcamalar konusunda da, manevi
yetkisinden kaynaklanan mutlak bir takdir hakkna sahiptir. Anlalaca ze
re, dini grevliler, zellikle de kendilerinden dini vasiyetnameleri ekillendir
meleri istendiinde, din ve hayr amalaryla ba yaplmasn iddede tevik
etmektedirler.46 Dorusu, kutsal meknlarda ve zellikle Makamun-Nebi
uaybda, byk miktarlarda para toplandna dair baz deliller vardr. As
lnda, eyh Eminin lmnden beri Drzi mahkemesine, Teriflerin bu me
knlarn mlklerini ve paralarn kt bir ekilde idare ettiklerine dair birok
4 4 Daha ayrntl bilgi iin, bkz. A . Lavish, T he Druze testam entary waqf, Studia
Islmico. L X X I ( 1 9 9 0 ) , 1 4 7 -5 3 .
4 5 Bu meknlar, T e rif airetinin ruhani liderleri tarafndan 1 9 . yzyln ortalarndan
beri onarlmakta ve gelitirilmektedir. 1 9 6 0 l yllarda, hkm et, M akam un-Nebi
uayb yaknndaki yz dnmlk ihtilafl bir arazinin Drzilere ait olduunu kabul
etm itir ve o zam andan beri bu mekn Terifler tarafndan byk apta onarlm ve
gelitirilmitir. Bkz. Lavish, T he D ruze testam entar)' w aq f, 1 5 3 .
46
204
dileke verilmitir.47 Bu konuyla ilgili olarak, byk bir ihtimalle mezann bir
evliya trbesi ve bylece de byk apta bir hac ziyaretinin hedefi haline ge
tirmek amacyla, eyh Eminin Culisteki babasndan kalan arazinin avlusuna
gmldn belirtmek de ilgin olacaktr.
Beklenecei zere, bu etkenlerin bileimi, Drzi cemaatinde siyasi termi
nolojiye aktarlmaktadr ve bu durum da, Ruhani Liderin, grnte dinle
hibir ilgisi olmayan siyasi meselelere katlmasn aklamamza yardmc ola
bilir. Dolaysyla toplumsal, siyasal ve ekonomik hususlarn (cemaat vakfnn
kontrol), eyh Eminin vasiyetnamesinde, erkek ocuklar olmad iin,
kznn olu olan torunu eyh Muvaffak Terifi halefi olarak tayin etmesi
ne neden olduu anlalmaktadr. Bu amala, Drzi vasiyetnamelerinin dini
yaptrm boyutu da kullanlmtr. Din grevlilerinin byk ounluu, hl
dini bir vasiyetin kendilerini baladn dnmektedir. Bununla birlikte,
cemaat iindeki grevlerin miras yoluyla intikal etmesine, seim ilemlerinin
demokratikletirilmesini salamak isteyen Drzi entelekteller iddetle kar
kmaktadr. Tahmin edilebilecei gibi, bu gerekenin ardnda, Drzi cema
atinde siyasi iktidarn en gl mevkilerinden birisi iin yrtlen ve airet
lerle siyasi partileri aan bir mcadele bulunmaktadr. Grld kadaryla,
gnmzde srailde ortaya kmakta olan yeni toplumsal, kltrel ve siyasal
Drzi sekinleri, gemi kuaklarn aksine, dini yaptrmlardan etkilenme
mekte ve bu nedenle de modern toplum llerine daha uygun den bir
hareket tarzm izleyerek eyh Eminin halefi sorununu zmek iin YADna
bavurma konusunda herhangi bir ekince hissetmemektedir.
47
205
__________
_&
i
______
_*>-*.9
u-/
j*^ lwUn**
_
-/
C-ju'uJ.jjs^44i
^JM *
**.-<-U Jtil
'.
.-J
tVv*-iO
~li*w
v IikA*^
Lwl* Um i
Ak*-Ji
J-J>'-iJj -
u\f,r... i.l>Cr r -
&
rijtl<:
..9^ v * ;j
^. - k^/v , .^jLj--4 .
1*tij>-
T'"**T^ J
tU*
j rffV ^-VU n t J * 1 n_irf .P - il1 II | > -
-r.
.. . fj ^4
^_J-
,> ) * *.
- r 'a j j
t 1- < ii
- ' j - v a * .
.L^a^aj
j i -* V '
jl*k
t,^ t
**__!l^Ll.
- i rf - r , ;< :- - - r ! : {'-
n * .'
'*1*^~A
* '^*~r
j | -rf JJ L ^
V i
3A sJ
> W L ~ ^ r< J a l l w
La*o>aas^<uV^iVLy
J^tPi O *
J .. <I i U
u^.-Jr.*-
11-<l C r'.
f i l |J-J
0, -_j i l . I
>i>i.v;-,4|^ r<
-[ ^ V -.n -
. _,%>*Ai;vjsj L*.
*U
- :~*- ^ -'
' u. , ^
1-L\
iv->/r >'**<
i L l. U M
-^'^o 1
/gri-yV-
U. i ' wJ w, i .jo j, .
^UL^>ul>jA.<A^4 t*
206
* ^ 1 -'-!__
fi.j w
u
,- S .j.. .^_s-
,*_ -|~J-
**
i;
y *ji*-* j
**J
r1
^ C r ^ '- J !
j
1-iej--'.j
V
a _ > \ j { i j ^ t*^*~~*TU U . j ^ . ? -.AJSJ&,
.r ; ..
^-_PJ W-
* f
V U w af.p-1 I i
TL*1] w *'-
I**'*=
J 'l U h ) !
Vasiyetnamenin evirisi48
[1] Rahman ve Rahim olan Allahn adyla.
Miinhcstmn aada adlar anlan kzlarm lehine yaplm vasiyetnamemdir: Meyyase, Hina, Cevhere, Mnire ve Fatma
[2] Ey ilahi takdirin ve inancmn kefili, ilahi klavuzluunu diliyorum.
[3] Yce (el-li) ve Ulu (el-azm) olan Allah dnda hibir kuvvet ve
g yoktur. O [yani, Allah] benim iin yeterlidir49 ve ben yardm iin Ona
bavururum. O evvel ve ahir olandr. ncesi ve sonras olmayan [4] [Allaha]
hamdolsun.
Her ruh, nne geilmez ve kanlmaz olan lm yaar. Asla lmeye
cek olan, Daimi (ed-dayim), Baki, Yaayan (el-hayy), [Allaha] hamdolsun ve
Allahn selam Resulnn (s a fif [Hz.Muhammed Peygamberin] zerinde
olsun,51 [5] En Yce lah (ilahiil-liyin), insanlarn en sonunda snaa
dnd gne kadar (yevml-m ercf2 [Kyamet Gn] ve din iin.
bu benim olan vasiyetname eski bir vasiyetnamenin [yerine gemekte
dir],33 kendi arzumla [yazlmtr] ve Allaha hamdolsun ve Resulne [Pey
gambere] krler olsun, [bedensel olarak] salkl bir durumda, zihinsel
olarak shhatli [6] ve zihinsel melekelerim yerindeyken [yazlmtr]. Zaafm
ve acizliimi kabul eden ben, hakir, itaatkr [Allahn kulu] Culisli Emin
Terif, iburada kendi arzumla paralarm Yce Allah iin, soylu peygamber
lerin54 [trbelerine], inziva meknlarna (halevat),5:> [7] [dini] byklere
4 8 Vasiyetnamenin evirisi, vasiyetnamenin zgn biiminin korunmas g z nnde
tutularak, metnin anlalmasnda herhangi bir zorluk karmayacak oranda, mmkn
olduunca, kelimesi kelimesine yaplmaya allmtr. eviri metinde keli parentez
iinde ksa aklamalar yaplm, daha uzun aklamalarsa, dipnotlara braklmtr.
49
5 0 Bkz. age., s. 1 7 0 4 .
51
Burada H z.M uh am m ede yaplan gnderm enin takyyeyle bir ilgisi yoktur. Drziler,
tpk smaililer gibi, H z.M uh am m ede H z.A liden daha fazla nem vermektedir. Bkz.
Bryer, T he Origins ( 1 9 7 5 ) , 2 6 0 .
207
208
6 3 L an e, Lexicon, s. 2 9 6 9 .
6 4 Bkz. Layish, Marriage, s. 3 3 1 .
65
Bu deyim, aslnda, kzlarnn aada belirtilen amalar iin braklan belli mallar
zerindeki haklarndan m ahrum edildiini ima etmektedir.
6 6 Bkz. Baer, W a q f\ 2 7 3 - 7 4 .
209
yihu}d-dini}r-ruhiyin), ve hl baki olan fani byklere (meyihuz-zamaniyin [metinde aynen byle gemektedir] gelmek istiyorum; Allaha ve Resul
ne [Peygambere] (s.a.v) bavururken, hepsi iin, ereflerini diliyorum; hep
sinden, Allahn hakir, itaatkr [kulunun] [yani, eyh Emin Terifin] halefi
olarak, [19] eyh Muvaffak Muhammed Ali Terifi, Drzi cemaatinin Ru
hani Lideri (reHs ruhi) olarak tayin etmelerini istiyorum; bylece, ad geen
[eyh Muvaffak Muhammed Ali Terif], cemaatin nde gelen byklerinin
yardmyla, Yce Allah adna, bu boluu dolduracak ve dine ve bu dnyaya
hizmet edecektir. burada ahitlik ederim ki, [20] kendisi nurlu Halevatl-Beyazeden mezun olmutur. [Bu makam iin gerekli olan] nitelikle
re ve yetkiye sahiptir. Bu nedenle [bu makam iin] onu setim (ahtaruhu)
ve slalemin [airet] mensuplarndan ve toplanacak olan efendilerden [eyh
Eminin vasiyetnamesinin okunmas iin dzenlenecek olan trende, eyh
Muvaffak] ayn ekilde, onun [seilmesinden] nce olduu gibi, Makam
Seyyiduna Nebiyullah uayb ve Kafr Yasif teki Makam Seyyiduna el-Hzrda,
her ikisine de selam olsun, verilen hizmetlerden sorumlu ve Halevat Culiste
verilen hizmetten sorumlu mtevelli olarak [onaylamalarn] istiyorum. Culisin muhterem sakinlerinden olan erkek kardelerimin, [22], Yce Allah
adna, yukarda belirtilen [tayini] desteklemelerini bekliyorum ve btn ce
maatin, gerei (hak) ve yukarda ad geen kiiyi [eyh Muvaffak] daha
nce ad geen kiinin [sorumlu=mtevelli] halefi ve Allahn ve Drzi ce
maatinin hizmetkr olarak ibana gemesi iin desteklemeleri karlnda,
ihsanlarn datandan (el-vehhab) [yani, Allahtan], Melikten mkfat ve
dller [almay hak etmelerini] diliyorum.
burada, bu vasiyetnamenin tamamlanabilmesi iin [23] beyan ederim
ki, Yce Allahn bana ihsan eyledii btn mallardan, b vasiyetnamede ya
da kzm Hina Emin Terifin [lehine olan] vasiyetnamede anlmam olan
ve binalardan [?], dzlk ya da tal arazilerden ya da zeytinlik [trnde
ki] mallardan oluan mallar, yukarda belirtilenler, her iki vasiyetnamede de
[24] belirtilenlerin aksine, kzm Meyyase Emin Terif ve kzkardeleri Hina,
Cevhere, Miinire ve Fatmann67 lehine olarak, hepsinin arasnda eit olarak
6 7 Gayrimekullerin kiinin kzlarna ya da dier kadnlara miras yoluyla braklmas
Drziler arasnda sk rastlanan bir uygulama deildir. Kural olarak, ltra vires
retisine bal olmayan Drzi vasiyetnameleri, babadan kalan miras oullarn
ve oullarn olmamas durum unda erkek tarafndan akraba olan torunlarn
elinde toplam a dncesiyle, kadnlarn ve kadn tarafndan akraba olan kiilerin,
210
vasiyetname brakmadan len bir kiinin mirass olmasn engelleme arac olarak
kullanlmaktadr (daha ayrntl bilgi iin, bkz. Layish, Marriage, s. 3 3 7 - 5 2 ) . Bu
rnekte, eyh E m inin olu yoktur.
211
2
3
age., s. 3 0 4 .
age., s. 3 0 4 .
213
4
5
6
age., s. 3 0 5 .
age., s. 3 0 8 - 3 0 9 .
M oshe M ao z , Asad, The Sphinx of Damascus, New York, 1 9 8 8 , s. 19. (M ao z,
Nusayri adyla ilgili olarak, bu adn, 9 . yzylda Irakm Basra kentinde yaam olan
ii din alimi Ebu uavip bni Nusayriden geldiini, Alevi adnn ise Aliye ibadet
edenlere iaret edebileceini belirtmektedir.
214
lerle ilikili olan Bektai tarikatnn temsilcileri araclyla belli bir nfuz sz
konusu olsa da, 16. yzyldan itibaren, Alevilerin belirli aralklarla kadedildiine dair11 kaytlara rastlanmaktadr. Aleviler, ne askeri rgtlenmeye, ne de
ynetimle ilgili grevlere kabul ediliyorlard.
kyor ve askerlere sava srasnda manevi bir koruma salyordu. Bkz. Lapidus, age.,
s. 3 2 6 .
11
Philip Robins, Turkey and The Middle East, T he Royal Institute o f International
Affairs, Londra, 1 9 9 1 , s. 8.
1 2 Robins, age., s. 9 .
1 3 Robins, age., s. 8. Ayrca bkz. Frederick W . Frey, The Turkish Political Elite, T he
Massachusetts Institute ofT ech n o lo g y , Cam bridge and Massachusetts, 1 9 6 5 , s. 1 4 7 .
14
15
David M cD ou all, A Modern History of the Kurds, I.B . Tauris, Londra, 1 9 9 7 , s. 10.
16
216
zulmlerle baa kabilmek iin kendilerini zorla kabul ettirm e yolunu deil, takyye;
yani, taktik olarak inanlarn inkr etm e yolunu tercih etmilerdir.
1 8 M ao z , age., s. ix; ve Alasdair Drysdale ve General H . Blake, The Middle East and
217
218
Country Study, s. 4 8 - 5 0 ve s. 1 2 7 -1 2 8 .
2 3 McDovvall, age., s. 1 2 8 .
2 4 Erik Van Z rch er, Turkey, A Modern History, I.B . Tauris, Londra, 1 9 9 3 , s. 1 7 8 .
2 5 rvin Cemil Schick ve Erturul A h m et T onak , Turkey in Transition: Nev Perspectives,
O xford Uniyersity Press, 1 9 8 7 , s. 2 0 - 2 1 .
219
Trk ordu komuta heyetinin rol, 1961 ylnda anayasann 111. mad
desine dayanarak Milli Gvenlik Kurulunun26 kurulmasyla 1961 ylndan
beri merulatrlmtr. Generaller ideolojik olarak, geleneksel muhafaza
kr gruplarn muhalefetine ramen, Trkiyede kapitalist gelimeyi destek
leyen parti programna sahip olan merkez-sa partilere (DemirePin ba
kanlndaki Adalet Partisi gibi) genel olarak daha sempatik bakarken; Alevilerin sempati duyduu sosyalist gruplara ve partilere (Trkiye i Parti
si gibi) daha dmanca davranmlardr. Generaller gemite Atatrkn
kurduu Cumhuriyet Halk Partisini (CHP) destekliyorlard; fakat 1972
ylnda CHP, sosyal demokrasiyi benimseyip generallerin ve NATOnun
karlarna uymayan daha bamsz bir d politikaya ynelince, general
ler kararszla dt. Atatrkn bavekili olan nnnn liderliindeki
CHPnin imaj, 1970lerin sonunda, bir bakma, Alevi solcular ve Krt ay
rlklyla zde hale gelmiti. Ayn zamanda, Demirelin APsi de, sac
ii, retmen ve polis sendikalar ya da derneklerinin yan sra, militan
Snni kktendinciliiyle27 gittike daha ok balant kuruyordu.
1970lerde, Trkiyede<terrizmde byk art oldu. Alevi cemaatine
ynelik ok sayda saldr dzenlendi. Genellikle laiklii destekleyen Alevi
ler, daha nce de belirtildii gibi, byk oranda Cumhuriyet Halk Partisine oy verdi. Aleviler, Milliyeti Hareket Partisinin kendilerini komnist
olarak gren ar milliyeti yelerinin hedefi haline geldi. Alevilere ynelik
en nemli saldrlar, 1978 ylnda Kahramanmara, Malatya, Sivas ve Bin
glde meydana geldi.28 O zamanlar babakan olan Blent Ecevit, Alevileri
destekliyordu29 ve hl da desteklemektedir. Alevilere kar uygulanan top
220
lumsal iddet devam etti ve orumda Temmuz 1980de byk bir saldr
gerekletirildi. Eyll aynda ise ordu yeniden ynetime el koydu.30
Neo-faist Milliyeti Hareket Partisinin (MHP) 1970lerde elde ettii
baardaki en nemli etken, szde i dmanlar olan komnistlere, Alevilere ve Krtlere kar kulland saldrgan ve fanatik bir dinci ideoloji olmu
tur. Partinin yayn organlarnda, Yeniden tm dnyaya hkim olacak Byk
Trk Devletinin kurulmasndan ve MHPnin milli devleti tm aznlklar
dan temizleyeceinden sz edilmekteydi. Partinin Trkl ve aznlklara
dmanl esasnda taktik olarak kullanlan bir meseleydi; bylece, Kiirtler
ve Alevilerin yaad blgeler gibi ulusal ve mezhepsel farkllklarn olduu
yerlerde, bu topluluklar komlinisderden sonra en byk dman olarak g
rlrken, Snni Trk cemaati iindeki yoksul ve ezilen topluluklar, imtiyazl
kiilere kar kkrtlyordu.'"1
221
1950lerde Krt krsal kesimi, bir kez daha, laik soldaki radikallere d
man ve hatta bu kiiler iin tehlikeli olan bir alan olarak, slamn kalesine
dnt. Snni Krtlerin ounluu, kendilerini Alevi Krtlerden ok Sn
ni Tiirklere yakn hissediyorlard.34
1940larn sonlarnda ve 1950lerin balarnda, Trk toplumunda ok
sayda kii, geleneksel uygulamalara dnlmesini savunmaya balad. Halk
arasnda dini duygularn hibir zaman zayflamad, fakat, kamu pratiinde
ve zellikle de metropollerde dinin etkisinin azald ortaya kt. slamn
yeniden canlanmasndaki nemli bir konu, 1940larn sonunda okullara ye
niden din eitiminin konulmas olmutur. 1950den sonra, tarikatlarn yeni
den etkinliklerine balamalarna izin verilmitir.35
1961 ylnda Trk anayasas, ilk defa olarak sosyalist bir partinin kurul
masna izin verince, Trkiye i Partisi (TP) kuruldu. Kiirtler ve Aleviler,
1960larn sonunda TPin belkemiini oluturdu. Bu insanlarn pek ou
partiye, toprak mlkiyeti sorunu ve aa snfnn tahakkm nedeniyle kat
lrken, dierleri de partinin solcu fikirlerinden etkilenmiti. TP, Krt soru
nunu da gndeme getirmitir. 1971 ylnda TP kapatld.36
1970lerin sonunda ve 1980lerin ilk yarsnda Trk toplumunda grlen
iddetli atmalar; saclarn solculara, Trklerin Krtlere, hem Krt hem de
Trk Siinnilerin Alevilere dzenledii saldrlardan kaynakland. Abdullah
calan byle bir ortamda, 1974 ylnda, Marksizm-Leninizmi temel alan ve
zellikle Krt ulusal bamszln amalayan bir hareket balatt. Abdullah
calan da, evresindeki insanlar da, daha nce Ankaradaki deiik sol grup
lara mensup olan niversite rencileriydi. Bu insanlar arasnda, Alevi-Kiirt
kkenliler yaygnd. Bu grup, 1975 ylnda Trkiyedeki sol gruplarla btn
balantlarn kopard ve Urfa, Elaz, Mara ve baka baz yerlerde mevziler
elde etmek iin Krtlerin youn olduu blgelere ekildi. Bu olay Krdistan
i Partisinin de (PKK) balangc oldu. PKKnn dmanlar, faistler,
devlet ajanlar ve onlar destekleyenler; Krt sorununu sol bir devrime tabi
klan Trk solu ile smrc Krt toprak aalar snfyd. 1984 ylnda,
Krt blgesindeki Trk askeri kuvvetlerine kar ilk saldr dizisi balatld.37
1984 ylndan beri atmalar iddeti artarak devam etmektedir.
3 4 age., s. 3 9 7 .
35
36
McDo\va!l, age., s. 4 0 6 - 4 0 7 .
3 7 age., s. 4 1 8 - 4 1 9 .
222
Baz Krt Aleviler, Sosyal Demokrat Halk Partiden (SHP) ihra edi
len eski Krt milletvekillerinin kurduu Krt yanls Halkn Emek Partisini
(HEP) destekliyordu. HEPin 1993 ylnda kapatlmasnn ardndan baz es
ki HEP milletvekilleri, Demokrasi Partisi (DEP) adnda yeni bir parti kur
du. Mart 1994te yaplan yerel seimler ncesinde, parti yelerinin suikasta
kurban gitmesi, parti merkezine ve tekilatlarna bombal saldrlarn dzen
lenmesi ve pek ok parti yesinin tutuklanmas zerine, DEP resmen seim
lerden ekildi. Sonra yeni bir Krt partisi daha, Halkn Demokrasi Partisi
(HADEP) kuruldu/8
Bu gelimeler dizisi, 1990larda Krt Alevilerin, Trk Alevilerden ve on
larn parti ve rgtlerinden, 1960lara ve 1970lere oranla ok daha uzak
olduklarn gstermektedir.
Neo-slamc Eilim
1980lerde slamn kamu gndemine yeniden girdii ve g kazan
d ok aktr. 1982 Anayasasnda ilk ve ortaretim rencileri iin din
dersi zorunlu hale getirildi. Bu on yl iinde, Kuran kurslarna giden renci
says, yaklak 68.500den 155.000in zerine kt. Diyanet leri Bakanl
tarafndan dzenlenen ve finanse edilen bu kurslar tamamen dini bir mf
redata sahipti ve ilkokulu bitiren rencilere akt. Diyanet leri Bakanl
nn 1980de yurtdmda alan 20 grevlisi varken, 1980lerin sonunda
bu say 628e ykseldi. 1980lerde ve 1990larn banda -1979dan 1989a
kadar- her yl yaklak 1.500 yeni cami ina edildi ve Diyanet leri Bakan
lnda alan personel says ise 50.000den neredeyse 80.000e ykseldi.
Cami inaat, kark bir ekilde kamu ve zel sektr tarafndan 1980lerin
sonlan ile 1990larda da devam ettirildi.'9
Milli Gvenlik Kurulu (MGK), slamn solu baltalayarak ve Trklerle
Kiirtler arasnda bir kpr grevi grerek, birlik ve beraberlii salayacak bir
etken olabileceini dnyordu. Bu slamc yaklam, zaln liderliin
deki Anavatan Partisi (ANAP) hkmeti tarafndan da benimsendi. Byle
bir politika ters etki yaratt ve Aleviler arasndaki hareketlilik daha nce hi
olmad kadar gl ve aka ifade edilir bir hale geldi.
1990larda, militan Snni Mslmanlarla Aleviler arasnda kk ap
l gerginlik ve olaylar yaand. Bu olaylar arasnda zellikle bir tanesi, mi-
38 flflrf., s. 438-439.
3 9 Ahmad, ate., s. 2 1 9 - 2 2 1 ; ve Turkey, A Country Study, s. 1 3 0 -1 3 1 .
223
40
Erturul Krk, T he Crisis o f the Turkish State , Middle East Report, Nisan Haziran 1 9 9 6 , W ashington, s. 3 -4 .
41
224
4 2 Schick, age., s. 5 6 - 5 7 , 1 9 6 -2 0 5 .
4 3 Sami Zubaida, Turkish slam and National Identity , Middle East Repon, NisanHaziran 1 9 9 6 , W ashington, s. 1 0 -1 5 .
225
Aleviler ve Baas
1940lardan itibaren, pek ok hrsl Alevi genci orduya ya da Humus As
keri Akademisine girdi. 1960larn bana gelindiinde ordudaki astsubay
ve kk rtbeli subaylarn birou Alevilerden oluuyordu. 1963 ylnda,
226
Alevi bir subay olan Salah Cedid askeri atamalar ve rtbe ykseltmeler ko
nusundaki hkimiyeti ele geirdi ve yedi yz kadar subay grevden alarak,
ounun yerine Alev'i subaylar getirdi. Cedid, yl sonra da, Aleviler ara
sndaki ilikiler ana dayanarak bir askeri darbe gerekletirdi. 1970 ylnda,
Hafz el-Esad da bir darbe yaparak ok daha fazla Aleviyi, Baas Partisinin,
gvenlik birimlerinin en st mevkilerine ve ordunun kilit noktalarna getirdi.
O zamanlar, her askeri akademi rencisinden ikisi ve ordudaki yksek
rtbeli subaylarn yansndan fazlas Alevi kkenliydi. Baas Partisi iindeki
Alevi saysnda da art grld.48
Baas Pardsine ye olarak kaydedilenlerin ayrt edici zellii, eski rejimin
dayand balantlar sisteminin, himaye ya da akrabalk ilikilerinin dnda
kalm olmalaryd. Aznlklar ve krsal orta snfin alt kesimlerinin yan sra,
kyllerin eitim grm oullar ve zellikle de Aleviler, yeni Suriye toplumunun nemli kesimlerini oluturdular. Devlet Bakan Hafiz el-Esad im
di belli bir oranda Snnilere de elini uzatrken, Stinnilerin Baas Partisi iinde
ki varlnda art grlmektedir. Devrimci bir hareketten partiye dnm
olsa da, Baas Partisi hl Hafiz el-Esad, ordu ve brokrasi iin bir platform
olmay srdrmektedir.49 Hafiz el-Esad ve takipisi Alevi subaylar, devletin ve
partinin gerek iktidar elinde tutan elit kesimini oluturmaktadr.
Baas Partisini Aleviler iin ekici klan, sadece toprak reformlarnn getir
dii avantajlar trnden ekonomik nedenler deildir; Aleviler, ayrca kendi
toplumsal yaplarnn ve zellikle de airetlerinin ilikiler ann parti iinde
bir ekilde kullanlabilecei dncesini tarlar.50
Bununla birlikte, rejimi sert bir dille eletiren pek ok Alevi de vardr.
Pek ok entelektel Alevi, laik muhalefet partilerinde, zellikle de Alevilerin
hkimiyetinde olan Komnist Eylem Partisinde aktif olarak almaktadr.31
227
le bete drd arasnda bir blmn oluturan ve esas olarak ortaklar tara
fndan ilenen byk araziler; genellikle pek ok paraya blnm ok sayda
kk retici kylye ait topraklar; ksa sreli ve rizikolu icar anlamalar; yk
sek icar oranlar, byk miktarda bor, artan arazi fiyatlar; ok dk crede
alan ve saylar gittike artan topraksz bir proletarya ile tanmlanabilir. Tm
blgede uygulanan toprak reformlarnn arkasnda toprak aalarnn siyasi ve
ekonomik gcne kar bir saldr yatyordu; bylece, reformcular dmanla
rnn topraklarn msadere edebildiler ve Alevilerin (ve bir dereceye kadar da
Drzilerin) liderliindeki Suriyeli Baaslar, kentli ve ounlukla Snni olan
tccar toprak aalarnn yokluunda, topraklara el koydu.32 Lazkiye blge
sinde nfusun yzde 60tan fazlas, ky kentlerinin gerisindeki dalarda ve
ovalarda yaayan yoksul Alevi kyllerden oluuyordu. Alevilerin iledii top
ran nemli bir ksm, eskiden Lazkiye ve Hamada oturan Siinnilere aitti.
Servetteki blnmenin dini blnmeleri de iddedendirdii ok aktr.53
Alevilerden Bahsetmeyin...
Suriyedeki Baas rejimi Alevilerin statsn pek ok ynden ykseltmi
olsa da, bu durumu, tabii ki, hibir zaman bu ekilde ifade etmemitir. Sula
ma gibi devletin kontrolndeki iler, toplumsal snf yapsn pekitirmekten
ok yeniden dzenlemek amacyla kullanlmtr. Bu duruma, Gab blgesin
de yeni sulamaya alan alanlar rnek verilebilir. Suriyeli Baaslar, burada
devlet kooperatiflerini maddi adan desteklemi ve toprak reformunun bir
paras olarak baka blgelerde yaayan yoksul iftileri bu blgeye getir
mitir. Rejim, farkl etnik gruplar dikkatli bir ekilde birbirleriyle kartra
rak, artk Aleviler, Diirziler ya da Stinnilerden deil, devlete baml Suriyeli
kk toprak reticilerinden oluan yeni bir toplum kurma dncesini
gelitirmeye almtr.34
lkede hibir yayn ynetmeninin yaymlanmasna izin veremeyecei
konular var. Sadece Devlet Bakan Hafz el-Esad eletirmek deil, rejim
de Alevilerin roliinden bahsetmek de bu yasaklar arasnda. Hatta Alevilerden ya da herhangi bir dier aznlktan sz etmek bile bir tabudur. Or
dudan ve gvenlik kurulularndan eletirel bir dille bahsetmek de kesinlikle
yasaktr.53
5 2 Richards ve W aterbury, agre., s. 1 4 8 .
53
Khoury, age., s. 5 2 0 .
228
229
age., s. 1 9 8 .
Hisham M elhem , Syria between tw o transitions , Middle East Report, 1 9 9 7 Bahar,
W ashington.
230
man zaman PKKye destek vermitir.64 Byle bir hareket de, Alevi Trkler
iin, tabii ki kabul edilemez bir davrantr.
Sonu olarak, hem Trkiyede yaayan Aleviler hem de Suriyede yaa
yan Aleviler, laiklii ve ayn zamanda milliyetilii vurgulayan Kemalizm ve
Baaslk balamnda, konumlarn toplumsal ve ekonomik adan iyiletir
milerdir. Siyasi nfuzlar, zellikle de Suriyede belirgin bir hale gelmitir.
Yeni yzyln eiinde geri kalm olan kesimler, Alevi Krderle Trkiyede
yaayan Arap Alevileridir. Trkiyede PKKye kar yrtlen sava, yukarda
da belirtildii gibi, trajik bir Alevi-Krt boyutu iermektedir.
6 4 M cD ow all, age., s. 4 2 0 , 4 2 4 ve 4 3 6 .
DALILARIN VE EHRLLERN
RFANI SURYEL ALEVLERN YA DA
NUSAYRLERN MEZHEB
TORD OLSSON
234
2
3
4
235
237
\y& 'y ^
_*
' 't
t ! '
'>'-ra <<JxS A
sjr
l - ' J f i
J-* -.A-
7^
4 * **j
vJ
' iI
'M
cJVi
240
241
242
243
13 Trke metin, Bektai Gneri'nden alnmtr; (s. 35); kar. K. Kehl-Bodrogi, Dic '
Kzlba/Aleviten..., s. 130.
14 Buyruk, Sefer Aytekin (haz.), Ankara, 1958.
15 Trke metin Bektai Gnerinden alnmtr; (s. 21); kar. K. Kehl-Bodrogi, Die
Kzlba/Aleviten..., s. 130.
244
tamaya gelmi olan Alidir.16 Bu efsane, Trk Aleviler arasnda yaygn olarak
bilinmektedir. Nusayri dalarndaki kk kylerde yaayan Suriyeli Aleviler
arasnda geirdiim uzun gecelerde, bu hikyenin pek ok defalar byk bir
sevgiyle anlatldn duydum. Bu efsane, halk sanatnn sevilen bir motifi hali
ne gelmitir. Bu motifle ilgili bir rnek aada verilmitir.
Yeni Farsann erken dnemlerinde, yaklak Miladi 1200 yllarnda ya
zlm ve sadece Yukar Amu Deryada yaayan Bedehani cemaatleri arasn
da korunmu Nizr smaili bir metin olan, Heft Bbi Bb Seyyid-nada^
u satrlar grrz:
Ve-dger abd Allh- Abbs rivayet mkuned geh umkyat- insan bi-misl-i
Ali ibn Eb Tlib ngeh mgyed geh men ry-i Hudy-am ve-men pehl-ye
Hudy-am ve-men efrteh-am smnhr ve-men gusterndam zemnhr
ve-ez n semt suhunn bisyr est ve-ngeh mgyed geh men dest-i Hudyam ve-dest der te kunem ve-bendegn- hor ez te brn verem ve-diimenn r der te bi-giizrem pes te r bigyem nh mer ve-nh tur.
Sonra da: Abdullah ibn Abbas, rivayetlere gre, Ali ibn Ebi Tlib gibi derin
bilgili bir adamn unlar sylediini aktarr: Ben Allahn yzym ve Al
lahn yanym. Semalar ykselten ve karalar seren benim. Ve buna benzer
birok sz vardr. Ayrca, Ali ibn Ebi Tlib demitir ki: Ben Allahn eliyim
ve ben elimi Atee [yani, Cehenneme] sokarm ve kendi kullarm Ateten
karrm ve dmanlarm Atete biralarm. Sonra da Atee derim ki: Bunlar
bana, onlar sana.
Bu metindeki ry szcn, n deil, yz anlamyla evirdim;
nk, bu metinde beden sembolizmi uygulanmaktadr (pehl: yan; desP.
el). Bylece, tpk Kaiden aktarlan parada olduu gibi, Ali, Allahn yz
ve Allahn yan olduunu ne srmektedir. Alinin mucizelerine, Yazma Ki
el. arab. 19daki Nusayri ilmihalinde de rastlanmaktadr. Bu ilmihaldeki iki
motifi belirledim:
lk motif: Ali, semalar ykseltmi ve karalar sermitir.
fol 2, 6f en rfs-semavt... ve dhl-aradn
Semalar yksekte tutan benim ve karalar seren benim.
16 age., s. 131.
17 W. Ivanow (haz.), Two Early ismaili Treaties: Haft Babi Baba Sayyid-na and
Mathtbul-mu 'minin by Tusi, Persian Text, with an Introductory Note, Islamic
Research Association No. 2, Bombay, 1933.
245
atma. O zaman O da dedi ki: Siz bana isyan ettiniz. Eer Ey Rabbim,
senin bize rettiklerinden baka hibir ey bilmeyiz; elbette, Grnmeyen
eyleri Tamamen Bilen (el-allml-jjuyb [sic!] ) sensin deseydiniz, sizi
kurtarrdm. Sonra da, onlarn isyanlarndan iblisleri ve eytanlar yaratt ve
iblislerin gnahlarndan kadnlar yaratt. / Bu nedenle, Nusayriler kadnlara
dualarn retmezler; bu aklama ayrca KitbH-heft, Kitbd-delil ve
Kitbt-teyid?de de bulunur./ [Bu aklamann Sleyman tarafndan ek
lendii aktr.]
Bunun zerine, onlara gn 7 katnda (el-kubbs-seb) grnd: Gn
lk Katnn ad el-Hinn idi ve burada Mannn ad Fakat idi ve sim t idi
[Seth] ve Bb Ceddh idi ve Zdd Raub idi... [Metin, bu ekilde, Gn
btn kadarn, kutsal Anlam-Ad-Kap lemesi ve Hasmyla birlikte, art
c isimlerle tantarak devam etmektedir.] ... Bylece ad geen Gn btn
Katlarnda, Zdd, yani eytan (e-eytan), hepsi bir olan kiiden, yani, Ebu
Bekir, mer ve Osman lemesinden (el-eknm) olumaktadr. Bundan
sonra, O (Ali), onlara Gn 7 Katndaki Kiiler (kibbz-ztye) olarak g
rnd ve bunlar, Hbilden Ali ibn Ebi Tlibe kadar olan kiilerdi.18
Bu metinle, Nusayri-Alevi inancnn temel grleri, youn bir anlat bi
iminde sunulmaktadr ve nasl bir fenomenolojik inan tryle ilgilenmekte
olduumuz hakknda genel bir fikir edinebiliriz. Efsane, genel yaps, im
gelemi ve sembolik diliyle gnostik dinlerin selamet dramalaryla ortak baz
zellikler gstermektedir. Bylece bu efsane, ilk gnahtan nceki varolu
ncesi durum, ilk gnahn kendisi ve ilk duruma dn hakkndaki sylenti
ler biiminde ortaya kan katmanl bir yapya dayanmaktadr. Sz konusu
metin, bu kt, maddi varlk dnyasyla manevi ve iyi olan teki dnya ara
sndaki dalizme dayanan bir dnya grnn arpc bir ifadesidir. Bu iki
dnya, ilk gnahla gelen d ve selamete ulamayla elde edilen ykselile
birbirine balanr.
Bu boyutlarn hepsi mevcut olsa da, anlatnn asl konusu, ilk gnah
tan nce gelen aamalardr; olayn getii esas mekn cennettir. Bu adan
bakldnda, metnin byk bir ksm, gnostik mitolojik yazlarda sk rast
lanan bir alt trn ya da bir blm trnn, yani, Cennette Geen Giri
blmnn bir rneidir. Selamet dramasmn bu ilk perdesinde, insan var
lnn mutlak koullar ve selametin koullar ebediyete kadar belirlenir.
Genel anlamda ilk durum, selamet alandr ve mitolojik bir bak asndan
18 Kitbiil-bakm, s. 59-62.
249
eklik sistemine ilikin gizli, srrna erilen ve selamete erdirici bilgilerin oku
yucu tarafndan bilindii varsaylmaktadr.19
25
rin, genellikle, sadece eyhler tarafndan, yola kabul edilmek iin hazrlk yapan
gen erkeklerin kullanmas iin ve yalnzca bu srede kullanlmak zere, yazya
geirildiini sylemitir. Elle yazlan metin, yola kabul edilecek kiinin kendi
bana almas iin, bu kiiye tevdi edilirdi ve eyhi bu kiinin metni ezbere
rendiinden emin olduu zaman, bu metin yaklrd. Bununla birlikte, bu
yazmalardan bazlar Alevi cemaatinin dnda muhafaza edilmitir ve Suriye,
Trkiye, Msr ve Avrupadaki ktphanelerde bulunmaktadr.
Tevl ve Takyye
Alevilerin dinsel uygulamalarnda ilgin, fakat olduka ihmal edilen bir ol
gu da Kuranm ve slami ritellerin alegorik bir biimde yorumlanmas, tevl
ile siyasi ya da dini tehditler karsnda bir kiinin inancn saklama ya da inanc
hakknda yanl bir izlenim vermesi hakk anlamna gelen takyye arasndaki ili
kidir. Bu iki ilkeye dayanarak hareket etme, zellikle de Alevilerin iktidarda ol
masyla ortaya kan siyasi durum nedeniyle, gnmz Suriyesindeki Aleviler
arasnda tamamlayc bir uygulama gibi grnmektedir. Mezhebin iinde ve
mezhep mensuplar arasndaki iletiimde ite tevl, bakalaryla olan ilikiler
de de dta takyye uygulayarak, bir Alevinin resmi olarak, Kurana ve snnete
harfiyen riayet eden bir Snni ya da sradan bir ii gibi grnmesi mmkn
dr. Bu iki ilkeye bal olarak hareket etmenin, cemaatin biitnsellemesine
ve cemaat mensuplanmn bir Alevi kimlii hakkndaki deneyimlerine katkda
bulunmas muhtemeldir. Bunun yan sra, dier iilerle ya da Snni muhitle
ortaya kabilecek ak atmalar da bu yolla bertaraf edilebilir.
Suriyeli Alevi liderleri, mitolojik gnostisizmle ya da geleneksel iilikten
sapan herhangi baka bir muhalif inan ya da uygulamayla aralarnda her
hangi bir yaknlk olduunu iddetle reddetmektedir. rnein, 1973 y
lnda yaplan resmi bir aklamada seksen din grevlisi, kutsal kitaplarnn
Kuran olduunu, Mslman olduklarn ve iiliin ounluunu, yani On
ki mam temelli iileri takip ettiklerini ve bunlarn dnda kendileri iin
sylenen szlerin kendilerinin ve slamiyetin dmanlar tarafndan uydu
rulmu yalanlardan ibaret olduunu beyan etti. Ne var ki, Suriyedeki dier
gruplarn phelerini ortadan kaldrmak iin gizli kitaplarn yaymlamalar
istenince, bunu reddettiler.21 Bu durumu, siyasi adan mazur grlen takyye uygulamasndan farkl bir ey olarak grmek ok zordur. 1982 ve 1984
21 Hanna Batatu, Some observations on the social roots of Syrias ruling, military
group and the causes for its dominance, Middle East Journal, Yaz-Sonbahar 1981.
252
yllarnda, Suriye Alevilerinin ideolojik szcln yapan Mecelletl-ktisad, yani ktisat Dergisinin genel yayn ynetmeni Ali Hayr Bek gibi etkili
kiilerle yaptm grmelerde de buna benzer bir izlenim edindim. ne
srlen argmanlar, ounlukla din tarihine dayandrlyor ve genellikle
de Muavive ile Ali arasndaki atmayla balatlyordu:
Bu atmada gerek slam temsil eden tek kii Ali olduuna gre, gerek
slm gelenein, yani Siinetin gerek temsilcileri, Alinin takipileri, yani
Alevilerdir. Ayrca, biz de ayn Kurana inanyoruz ve ilk Sufi de Ali idi.
Suriyede iktidarn son yirmi yldaki dalm, am ve Lazkiyedeki kendi
Aleviler arasnda, entelektel bir tabaka da ieren, yeni bir orta snfn do
masna yol amtr. Ben alan aratrmam yrttm srada, Alevilerin dini
ve hukuki lideri olan (artk hayatta olmayan) eyh Abdurrahman el-Hayyir,
amda yayordu. eyh Abdurrahman el-Hayyir, Alevi geleneinde Caferiliin nemini zellikle vurgulad birtakm dini kitaplar yazmtr. eyhin
amdaki evinde yaptmz konumalarda da, bu tema sk sk tekrarlanm
t. lgin bir siyasi ve dini olgu da, Alevilerin tarihini popler ve bir mik
tar romantik bir biimde hikye eden Muhammed Emin Galib et-Tavilin
Ta rih 1-Aleviyn adl kitabnn (ilk basm 1924) 1979 ylnda, el-Hayyirin
yazd 60 sayfalk bir sunu blmyle ikinci basksn yapmas olmutur.
Bu kitap, Suriyedeki Alevi rejimi dneminde, sansr kurulunun bu konuda
yaymlanmasna izin verdii az sayda eserden biridir.
Dallar ve ehirliler
Sradan Alevilerin, zellikle de yola kabul ritelinden gememi kiilerin
byk ounluunun, dinsel retiler ve teoloji hakknda ok az bilgisi var
dr. Dalarda yaayan Suriye Alevileri arasnda, muska kullanm ve ziyre'lere, yani trbelere byk sayg gsterilmesi gibi, Ortadou folklorunun tipik
baz genel zelliklerine rastlanmaktadr. Alevi dalarnda ziyaret ettiim tr
belerden pek ou, ttsler, dilekte bulunanlarn fotoraflar ve basit adak
larla doluydu. nsanlar bu yerlerde, evliyalarn huzurunda, ounlukla uzun
zaman geirmektedirler.
zellikle dalarda yaayan insanlar arasndaki yaygn bir inan da, za
man zaman insan klna girip bir kurtarc olarak ortaya kan, su ve ta
rmn yeil tanrs Hzr ile ilgiliydi. Baz Aleviler bana, Alevi topraklarnda
365 tane Hzr trbesi olduunu sylediler. iftiler kadar biraz eitim
grm insanlar da, bu sevilen fgiir hakknda konumaktan ok holanyor
253
254
Kentli orta snf iinde de baz insanlar yola girmitir; fakat, bugne ka
dar, bu kiilerin dinsel grlerini ve tutumlarn daha yakndan incelemek
iin uygun bir frsat bulamadm. Yola kabul ritelleri hakkndaki ihtiyatl
sorularma, sadece Suflikte olduu gibiye benzer mulak cevaplar aldm.
Genel olarak entelekteller, tasavvufa ve zellikle de, bn Arabi ve bnlFrizin eserlerinde ve hvns-sef risalelerinde rastlananlara benzer, felsefi
adan incelikle ilenmi ve teosofik tasavvuf trlerine byk bir ilgi gsteri
yorlard. Entelektellerin pek ou, evrensel bir eilimi takip ederek, Jung
psikolojisi ve psikanalizinin modern yorumlarnn cazibesine kaplmt. Bu
entelekteller ounlukla kendine zg Nusayri retilerini bildiklerini gs
terseler de, bu retileri yorumlarken, referans erevesi olarak bu tr mal
zemeleri kullanyorlard.
iir
Teoloji, efsane ve folklorun szl ya da yazl kaynaklarndan alnm
olan sembolik, iirsel ve anlatsal eler, kltrel hayatta i ie gemekte,
bayramlar ve zengin edebiyat rnleri yoluyla nesilden nesile aktarlmakta
dr; bu edebiyatta zellikle Aliye yazlan kasideler gibi dinsel renk tayan
iirler nemli bir yer tutmaktadr. Bununla birlikte, byk ihtimalle metin
lerin ilk gze arpan nitelikleri nedeniyle, Suriye Alevi iirinin birok dinsel
boyutu genellikle gz ard edilmitir. Sz edilen sevgiliyi bir insan ya da
kutsal bir kii olarak anlamak suretiyle, bu iirler, dnyevi bir ak iiri ya da
tasavvufi bir iir olarak anlalabilir; fakat, yola girmi kiiler asndan bu i
irler, Alevilerin belli dinsel grlerini de ifade etmektedir. Tasavvuf iirleri
de dahil olmak zere birok mistik iir trnn tipik bir zellii olan ifreli
dilde, Suriye Alevileri, ilahi Aliye olan benzersiz ballklarn ve kendileri
ne zg gnostik retileri ifade etmektedir. Ne var ki, bu edebiyatla rn
lerini kamuya tantmak isteinde olan Alevi editrler ve yazarlar, Aleviliin
belli elerinin gizli tutulmas zorunluluu yznden tereddtte kalmlar
dr. rnein, Mahzun es-Sincarinin iirleri, Hamid Haan tarafndan (elMahzun es-Sincari, beynel-imme ve}-i}r ve tasavvuf ve felsefe, I-IV,,am,
1970-72) ve Esad Ahmed tarafndan (Marifetullh ve Mahzun es-Sincari,
I-II, 3. basm, Beyrut, 1979) byk ciltler halinde baskya hazrlanm ve
irdelenmitir. Belirtilen eserlerde ve bu konudaki dier kitaplarda, Mahzun
srekli olarak sanki Snni bir filozof ya da bir Sfiymi gibi okunmu ve
iirlerindeki Suriye Aleviliine zg boyut sessizce geitirilmitir. Bu tiir
256
Sonu ve neriler
zet olarak, Suriyeli Alevilerin, farkl sosyal ve tarihsel disiplinlerden
renciler tarafndan daha ayrntl bir biimde incelenmeyi hak ettiklerini be
lirtmek istiyorum.
- Sosyoloji ve siyaset biliminin bak asndan, eskiden toplumun dna
itilmi ve bask grm bir aznlk olan Aleviler, u anda Suriyede iktidarda
olduklar iin dikkate deer bir topluluktur. Bu durum, Snni Ortodokslu
undan gelebilecek ciddi dini/siyasi saldrlardan duyulan korku nedeniy
le, politik olarak gerekelendirilen takyye uygulamasna yol amtr. Suriye
Alevilerinin dinsel retilerinin ve pratiklerinin sapkn nitelii nedeniyle,
Alevilerin Mslman olarak statleri, devlet bakannn Mslman olmas
gerektiini ngren lke anayasasna atfta bulunan Alevilerin rakipleri tara
fndan srekli olarak sorgulanmaktadr.
- Suriye Alevilii edebiyat, iilikte siyasi ve dini lider figrne verilen
nemin ve ideolojinin canl bir tablosunu sunmaktadr. Bu paragraf ve bun
dan sonraki paragraflar, zellikle slamoloji ve din tarihi rencilerini ilgilendirebilir.
- Dini bir grup olarak Suriye Alevileri, slami gnostisizmin arkaik bir bi
imini muhafaza ettikleri lde, ok ilgi ekici bir topluluktur.
- Suriye Alevilerinin kutsal metinleri, slam dnyasnda ad en ok te
laffuz edilen Ali odakl topluluklarn hl byk lde bilinmeyen dinsel
retilerinin ve uygulamalarnn incelenmesi asndan ok nemli kaynak
malzemeler iermektedir. Bu topluluklarajjult ya da ar iiler denmitir
ve bu adlandrmalar sapkn mezhep tarihlerini yazan erken dnem ortodoks
Mslman tarihilerinin bak asn yanstsa da, aratrmaclar tarafndan
hl standart bir terminoloji olarak yaygn bir biimde kullanlmaktadr.23
Bu eitli topluluklarn ilk biimleriyle srdrdkleri hayat ve retileri, er
ken dnem slam Ortodoksluklarnn yava yava biimlendii ve yerletii
toplumsal ortamn bir parasn oluturuyordu. Bu nedenle bu toplulukla
23 rn. bkz. Matti Moosa, Extremist Shiites, The Ghulat Sects, Syracuse University
Press, New York, 1988, s. 171.
257
258
SONSZ
CATHABINA BAUDVERE
Kenneth Brown, on yl akn bir sre nce, ok az sayda aratrmann kent hayatnn
meknsal ya da toplumsal manzarasndaki dinsel boyutlarla ya da dinin temsilleriyle
zel olarak ilgilendiine iaret etmitir. (The Uses of a Concept: The Muslim
City, Middle East Cities in Comparative Perspectives, K. Brown ve dierleri (haz.),
Londra, 1986, s. 79). Bu saptama hl byk lde geerliliini korumaktadr.
261
Bkz. . Keyder ve A. nc, Istanbul and the Concept of World Cities, Istanbul,
1993; M. Snmez, Istanbul and the Effects of Globalization, Istanbul (ngilizce
basks) 1996, s. 101-111; A. Aksoy ve K. Robins, Istanbul between Civilization
and Discontent, New Perspectives on Turkey 10 (1994), s. 57-74.
Bkz. Keyder ve nc, age.; K. Robins Interrupting Identities: Turkey/Europe,
Questions of Cultural Identity, S. Hall ve P. du Gay (haz.), Londra, 1996; . Tekeli,
Istanbul: The Lost Paradigm for Understanding Turkish Society, New Perspectives
on Turkey 15 (1996), s. 119-126.
P. Werbner, The Making o f Muslim Dissent, American Ethnologist 23 (1996), s.
5
6
102 122
-
262
264
Byk Deiim
Kemalist modernleme, ilerleme ideolojisine dayanan bir zgrleme
projesiydi. Byk lekli sanayi kalknmas ve toplumsal reform umudu, pek
ok Avrupa lkesiyle koutluklar tayordu. Daha fazla ne kan piyasa eko
nomisi, pek ok lkede, sanayi sonras bir topluma doru geliime hz ka
zandrmtr. Trkiye iin ise bu kopu ve dnm, 70li yllarn sonlarnda
yaanan siyasi alkant ve Eyll 1980deki askeri darbeden sonra, arpc bir
aama kaydetmitir.
Trk toplumunda son on ylda yaanan deiimlerin arka plan, byk
bir oranda tek bir kii, merhum Turgut zal ve onun izledii politikalarn
ekonomik, toplumsal ve kltrel sonular zerinde odaklanabilir.12Yaad
dnemde, babakanl ve daha sonra cumhurbakanl srasnda onunla
ilgili yaplan deerlendirmeler deiiklik gstermi olsa da, 1983 ylnda sivil
ynetime yeniden geildikten sonra Trkiyenin geri dnlmez bir yola gir
diini hi kimse inkr etmemektedir. Bu dnmler ve almlar da, dier
etkenlerin yan sra, farkllamaya ve karmaklamaya ynelen yeni davran
biimlerinin ortaya kmasna yol amtr. Bir ideoloji olarak devlet merke
ziyetilii sk bir biimde sorgulanm ve Kemalist Trk kimlii dndaki,
rnein etnik, dinsel ve toplumsal kimlikler, daha ak bir ekilde ifade edil1992; ayn yazar, Exploring the City. Inquiries toward an Urban Anthropology, New
York, 1980; K. Gibson ve S. Watson, Post-modern Spaces, Cities and Politics, Post
Modern Cities and Spaces, S. Watson ve K. Gibson (ed.), Oxford, 1993; A. Rogers
ve S. Vertovec, Introduction, The Urban Context: Ethnicity, Social Networks and
Situational Analysis, A. Rogers ve S. Vertovec (ed.), Oxford, 1995.
11 U. Hannerz, Cultural Complexity. Studies in the Social Organization of Meaning,
New York, 1992.
12 F. Ahmad, The Making of Modern Turkey, Londra, 1993, s. 181 ve devam; E.
Zrcher, Turkey A Modern History, Londra, 1993, s. 292 ve devam; Keyder ve
nc, age., s. 19 ve devam; M. Snmez, age.; K. Robins, Interrupting Identities;
ayn yazar ve D. Morley, Almanc, yabanc, Cultural Studies 10, s. 248-254.
265
266
yan bir ilikinin bulunduu iddia edilmitir. Fransz Devriminden sonra Bat
Avrupada, laiklemenin ve modernlemenin nihai amac din ile politikann
birbirinden ayrlrhasyd. Modern ve aydnlanm insanlar asndan din, zel
alana ait bir konu olmalyd ve anayasadaki din zgrl, genel olarak li
beral zgrlk fikirlerinin simgesi haline gelmiti. Avrupa lkelerinin o
unda, dinin zel alana kaymas kurumsal farkllatrma ve dinin toplumun
belli alanlarnda rgtlenmesi yoluyla gerekletiriliyordu.13 Bu aba, yani,
modern bir toplumun dini dnceler tarafndan ynetilmediinin gsteril
mesi, modernleme projelerinin byk ounluunun en ayrt edici zellik
lerinden birisi olmutur.
Bugn Trkiyede gzlemlenenler, olduka paradoksal gibi gzkebilir.
Bir yandan din, hibir zaman olmad kadar zel alana ait bir konudur. Jos
Casanovann da zel ve kamusal dinler konusundaki bir tartmada belirttii
gibi, siyasallam dinci hareketlerin geliiminde son yirmi yl boyunca nemli
bir aama kaydedilmitir. Modernleme (kentleme, eitimin yaygnlamas,
kitle iletiim aralar, iletiim teknolojisi vb) sayesinde bireyler, ok daha farkl
dinsel yaam biimi seeneklerine eriebilmektedir. slamc bir kar elit gru
bun geliimi konusunda yapt incelemede, Nilfer Gle, bu karmakln
dini cemaatlerde bir tr laiklemeyi zorladn ne srmekten ekinmez:
Modern eitim yoluyla yetien slamc elit asndan, aklclk, bireysellik ve
eletirel dnme bamsz deer referanslar olarak ortaya kt lde, bir
laikleme sreci balamtr.16
Trkiyede krsal bir blgede dinsel yaam ile ayn Anadolu kynden
gelip Almanyada yaayan Alevi gmenlerin dinsel yaam arasnda bir kar
latrma yapan Werner SchifFauer, deiim sreleriyle ilgili nemli gz
lemlerde bulunmaktadr. Kiisel ifade ve kendini sunu konusu, ritiiel hayat
zerinde de derin etkiler yapan belli deerlerin ifadesi olarak gittike nem
kazanmaktadr. Batdaki gmen Mslmanlarn ise, dinle toplum arasn
da tamamlayc bir iliki olmasn talep etmeleri ok zordur; tersine, bunun
yerini dinin grnrln hayata geirmek iin benliini Miislmanlatrma biimi alr.17 Barbara Metcalf, diaspora topluluklarnda gnlk ritel ve
267
268
269
270
lar, devlete kar protesto ile bamlln i ie getii karmak bir tutum
sergilerler.24 Hangi grubun ve hangi simgenin kullanlacana ilikin bireysel
seimler, modern toplumun karmakln kontrol altna almann bir biimi
dir. Pek ok grupta, bir tarafta tercihler ve bireysel zgrlkler, dier tarafta
da ounlua uyma arasnda hassas bir iliki vardr. Bu ynelimlerin her ikisi
de dinin kiisellemesiyle ilikilidir.23
Grnr ve bazen rtkan da olsalar, bu topluluklarn elindeki do
rudan siyasi g snrldr. Bu topluluklar dikkatlerini, parti politikalarna
alternatif olarak, yerel cemaatlerdeki somut sorunlar zmeyi amalayan
etkinlikler ve seferberlikler zerinde toplamtr. STKlar, altyaps gittike
zayflayan bir lkede taban desteiyle sivil toplumu ina etme iddiasn ta
yor. STKlar, devletin ve belediyelerin ykmllklerini stlenmekte, da
ha dorusu yerine getirmektedir. Bu adan bakldnda, zellikle de kadn
gruplar konusunu tartrken, liberal bir romantizme dme tehlikesi vardr
ve dinsel gruplarn birounun olduka otoriter olabilecei unutulmamal
dr. slamc STKlar kendilerini, ebedi sorunlarn yan sra pratik sorunlarla
da ilgilenen kurulular olarak sunmay baarmlardr.
271
272
2 8 K. Robins, Istanbul between civilization and discontent, City 5-6 (1996), s. 6-33.
2 9 Topoloji: Aralarnda belirli bir iliki bulunan fiziksel ya da soyut elerden olumu
kmelerin belirli zelliklerini, zellikle de deformasyon altnda deimeden kalan
zelliklerini inceleyen matematik dal.
Toponomi: yer adlarnn etimolojik, tarihsel ve corafi verilere gre snflandrlarak
incelenmesi, -y.n.
30 H. de Mare ve A. Vos, Urban rituals in Italy and the Netherlands, Urban Rituals
in Italy and the Netherlands, H. de Mare ve A. Vos (ed.), Assen, 1993, s. 11.
273
274
33 Z. Gkalp, The Principles of Turkism, Leiden, 1968, s. 103 ve devam; ilk basm:
Trkln Esaslar, stanbul, 1923.
3 4 S. Zubaida, The city and its other in Islamic political ideas and movements,
Middle East Cities in Comparative Perspective, Kenneth Brown ve dierleri (ed.),
Londra, 1986, s. 333.
35 A. Rippin, Muslims, Their Religious Beliefs and Practices, The Formative Period,
Londra, 1993, s. 65 ve devam.
275
276
277
278
279
280
282
283
284
Balksz yazma arab.ta anlatld ekilde, Berlin, 4291, bkz. Strothmann 1952, s.
177 (Arapa metin), 183 (Almanca evirisi). Foucaultnun eserlerinden ilham alan ve
Fas zerinde younlaan Abdellah Hammoudi (1977), Sufi dedeyle talip arasndaki
temel diyalektiin toplumsal yaamn iine nasl girdiini ve otoriter iktidar yapsnda
politik dzeye nasl yansdn parlak bir ekilde gstermitir.
Bu kitaptaki makaleme baknz
birlikte, gnmze ulaan en eski metinler, hem 16. yzyldan kalan, Trke
yazlm Buyruk ilmihalleri, hem de 18. yzyldan kalan Arapa yazlm Nu
sayri ilmihalleri, kiisel eitimdeki diyalog biimini ve konuma dilinin zel
liklerinden birounu korumaktadr. Bu zellikler, 19. yzyln sonlarndan
kalma Nusayri yazmalarnda hl gze arpmaktadr. Aslinda, bu ilmihallerin
pek ou, szl metinle yazl metin arasnda yer alan bir biim olarak ta
nmlanabilir. Nusayrilerin yola giri metinleri, her bir eyhin yazarak talibine
verdii, eyh ile talip arasndaki diyaloglardan oluuyordu. Talip bu metni
kendi bana alyor ve eyh talibin metni ezberlediinden emin olunca,
gizliliin korunmas amacyla metin yaklyordu. 1980lerin ortalarnda Su
riyede yaptm son alan almas srasnda, Alevi arkadalarm bana, bu
yntemin yola kabul ritellerinde hl uygulandm sylemilerdi. Bununla
birlikte, bu yazmalardan bir ksm yaklmaktan kurtulmutur; ktphaneler
de ve zel koleksiyonlarda korunmaktadr.6 Genel olarak bakldnda, Trk
Alevileri ve Suriye Nusayrilerinde dini metinlerin bu ilk yazya geirilmi bi
imleri, dini aktarmn szl yapsn esas itibaryla deitirmemitir; nk,
ilmihaller hl dedelerin ve eyhlerin elindeydi ve yazmalar, dedeler ve eyh
ler tarafndan yalnzca tam anlamyla kiisel olarak yrtlen eitim srasnda
kullanlyordu.
Ayn ekilde, Ehl-i Haklar arasnda, 19. yzyla kadar yazya geirilme
yen zengin szl gelenekleri oluturan kelamlar yazya aktarldktan sonra da
szl niteliklerini korumulardr. Kelam yazmalar, seyyidler ve kelam-han\zx
tarafndan dikkatle korunmutur. Artk Ehl-i Hak srlarnn aklanmas za
mannn geldiine inanan Hac Nimetullahn (1873-1920) bu otoritelere
bakaldrd bir gerektir; yine de, Hac Nimetullahn kendi yazd ahnme-i H akikatin edebi slup ve tr zellikleri, esas olarak kelam anlatla
rna bal kalmtr. Hac Nimetullahm eseri, yazarn aklad srlar arg
manlar kullanarak savunmaya almad, bir iman metnidir. Ayrca, eserde
ortaya koyduu hakikatlerin genel bir ii arka planyla ilikilerini belli belirsiz
bir biimde kurar. Miras kalan hikmetin mritten talibe aktarlmas, bilginin
esas itibaryla kiiden kiiye aktarm zellii 1960h yllarn balarna kadar
korunmu gibi grnmektedir; bu yllara gelindiindeyse, Ehl-i Hak reti
lerini ii ortodoksluu ile uzlatrmaya ynelik ilk ciddi abalarla karlarz.
Buyruk metinleri iin, bkz. Otter-Beajean 1997; ayrca Almanca evirisi ve yorumlar
iin bkz. Bozkurt 1988. Nusayri yazmalar iin, bu kitaptaki makaleme baknz.
285
7
8
286
Mir-Hosseini, 1997, s. 186. Benim Ehl-i Hak konusunda anlattklarm, MirHosseininin ok bilgilendirici makalesinden alnmtr.
age., s. 188.
287
trlm bir doktrine dnr. Dini retilerin yazya dklmesi, yaanan bir
dini, sistematik ve nesnelletirilmi basl metinler topluluuna dntrebi
lir. Artk bilgi miras olarak kuaktan kuaa devredilmez, bu metinler kul
lanlarak edinilir, renilir. Dini bilgi aktarm artk farkl bir arala ve farkl
bir konumu olan bir toplumsal pratikle gereklemektedir. Dini bilgi artk
yeni dini tayclarn elinde bir sylemin paras haline gelmi ve burada ele
alnan rnekteki gibi, Yeni a ve slamn gl biimleri tarafndan temsil
edilen baka dini konumlarla rekabete girmitir.
Trkiyede, kamusal sylemin sz daar 1960lar ve 1970lerden beri
kkl deiikliklere urayan koullardan, 1980 askeri darbesinden ve zellik
le slamc hareketin baarsndan etkilenmi, yeniden kurulmutur. Bu olay
lar Aleviliin son zamanlardaki geliimini ve Alevilerin kendilerini ifade edi
biimlerini derinden etkilemitir. Alevi kimlii ve Alevilerin Snni slamn
karsndaki konumuyla ilgili sylemde, dinsel ve kltrel kavramlar yeniden
kullanlmaktadr. Bu gelimede, Alevilerin ve Ortadouda Alevilerle ilikili
topluluklarn yeni grnrl, yalnzca kresel modelin yerel bir rnei ya
da slamiyetin Snni biimlerine kartlk iinde deil, ayn zamanda ve daha
dar anlamda isel sreler olarak grlmelidir. Bu sreler, politik, toplumsal,
kltrel ve dinsel yaamn deiik ynleri Alevilerin kendi arasnda bilinli bir
dnme ve tartma nesnesi haline gelmitir. 1960larn ve 1970lerin radi
kal siyasi ortamnda, Alevilerin, yzyllardr bal olduklar isyankr ideolojinin
solcu kavramlarla biimlendirilmi yeni bir varyantn benimsedikleri grl
yordu. O yllarda ve 1980lerin ortalarna kadar, Alevi kimlii, kamuoyunda
dini deil, siyasi terimlerle tanmlanyordu. Aslnda, o zamanlar pek ok kii,
Alevilerin laikletirilmi Trk toplumuna asimile olacana ve artk dinsel bir
topluluk olarak varln srdrmeyeceine inanyordu. Aleviliin geleceine
ilikin bu beklentiler, byk olaslkla, politikann sadece karlar ve iktidar
ilikileri etrafnda gelitiini varsayan ve politikay kltr, ahlak ve din konu
sundaki kavramlar da dahil, halkn hayalleriyle ilgili bir mcadele12 olarak
tanmlamayan yaygn bir kanya dayanyordu. Bununla birlikte, Ortadou si
yaseti uzmanlarnn sk sk belirttii gibi sadece siyasi konularn dini dille ifade
edilmesi sz konusu deildir; bu durumun tam tersi de ortaya kmakta ve
temel kltrel, ahlaki ve dini deerler genel kabul grm siyasi terminolo
jilerle ifade edilmektedir. Bylece, dneme ve ortama gre farkl terminoloji-
288
289
290
291
betimlemeye altklar ve devam eden bir srecin paras olan din konu
sundaki Alevi eserleri, esas yaplar itibariyle dini eserlerdir ve bu nedenle de
bu eserlerin tad byk nem gz ard edilmemelidir. Bu eserler, byk
olaslkla, gnmzdeki kent Aleviliinin en nemli dini elerinden birini
oluturmaktadr. Ky yaamndan ayrl, Alevi kimliinin devam ettirilmesi
amacyla yazl biimlerin kullanlmasn kukusuz tevik etmitir.
Yeni Alevi eserlerinde, Alevilerin bugnk dini dnyalarnn mistik bir
krsal gemie gre hayali olarak kurulmas ok sk rasdanan bir zelliktir.18
18 Yeni ortaya kan Alevi kitaplarndan farkl olarak, Buyruk bu kutsal yazlarn iinde
oluturulduu, yukarda belirtilen szl aktarlan bilginin ve yaam modellerinin
hkim olduu, ikrar treninde ya da dier ritelletirilmi durumlarda yzyze
ilikilerle miras olarak aktarlan bir Anadolu Gemeinschaft (Cemaati) senaryosu
artrmaktadr. Bu genelletirilmi senaryoda bulmay umacamz bilgi tr,
Foucaultnun tasarlad pouvoir/savoir (iktidar/bilgi) terimlerindeki gndelik
bilgiler ve bilgeliktir (Foucault 1972; bu kitap, zgn Franszca balndan da
anlalabilecei gibi, savoir [bilgi] hakkndadr: LArchologie du savoir, Gallimard,
Paris, 1969. Foucault, Archologie du pouvoir konusunda hibir kitap yazmamtr;
kar. Spivak 1993, s. 36). Ayrca sz konusu olan, sistematik betimlemelerin kolay
kolay yakalayamayaca, esas itibaryla szle ifade edilmeyen, kiisel yaknlk ve
ilgi, temel deerler ve deneyimlerden oluan aa dnyadr ve Gayatri Spivak
bu dnyaya ontic [gerek bir varl olan] bilme adn verir (Spivak 1993, s. 37
ve devam; Spivak, ontic bilme ile ontologieal bilgiyi birbirinin kart, olarak
sunar, age., s. 39; Spivak, Foucaultnun terimlerini daha ayrntl bir biimde iler,
age., s. 34 ve devam; tabii ki bu terminolojinin arkasnda Heideggeri varoluu
analizi yatmaktadr). slamcln yeniden canlanmasnn yan sra, kitle iletiimi ve
yaygn eitim olgular da Aleviler arasndaki dini bilgilerin dzenlenmesini tamamen
yeniden biimlendirmi ve Alevilerin dindarlklarnda kapsaml bir dnm
yaratmtr. (slamc entelekteller, medya kltr ve Trkiyede slamn yeniden
canlanmas konusunda bkz. Meeker 1994; Meeker 1991). En son senaryo, dnyann
nasl tasvir edileceine ve nasl ynetileceine karar veren, kurumsallam iktidar
rejimleri ve bilgisiyle byk ehir Gesellschaft'dr (toplum). Foucaultnun puissance/
connaissance dedii ve Spivakn ontolojik bilgi adn verdii (Foucault 1969 ve
1972; Spivak 1993, s. 39) bu byk bilgi aygtlar, gazetecilik, akademi ve siyaset
dnyasnn tipik eleridir. Son moda dnceleri takip eden tabaka arasnda, bu
tr bir bilginin nesnel bir dnya tasviri aktard ve gnlk deneyimle uyutuu ve
uyumas gerektii yaygn bir varsaymdr. Trkiyede son zamanlarda ortaya kan
ve slamclklar, tasavvuf akmlarn ve Alevilii de kapsayan derinlemesine dinsel
dnm, kurumsallatrlm bilgi biimlerine doru bir srklenmeyle belirleniyor
gibi grnmektedir. Bu durum, dini bilgilerin, artan bir ekilde, yazl kaynaklar
ve kitle iletiim aralar araclyla elde edilebileceini, dinlerin kendi kendilerini
292
293
294
295
Kaynaka
Anderson, Benedict 1991: Imagined Communities, 2. bash, Verso, Londra.
Archetti, Eduardo P. (ed.) 1994: Exploring the Written. Anthropology and the
Mtdtiplicity o f Writing, Scandinavian University Press, Oslo, Stockholm
Kopenhag.
Bennett, Andrew (ed.) 1995: Readers and Reading, Longman Publishing, New
York.
Bilici, Faruk 1996: Alvisme et Bektachisme, allis naturels de la lacit en Tur
quie?, in Bozdmir 1996, pp. 281-298.
Bozdmir, Michel (ed.) 1996: Islam et la Lacit. Approchesglobales et rgionales,
LHarmattan, Paris.
Bozkurt, Mehmet F. 1988: Das Gebot. Mystischev Weg mit einem Freund, E.B.Verlag Rissen, Hamburg ( Buyruk, yorumlu Almanca eviri).
Derrida, Jacques 1995: Mal d !Archive, Ed. Galile, Paris.
Derrida, Jacques 1992: Acts of Literature, (ed. Derek Attridge), Routledge,
New York, Londra.
Derrida, Jaques 1974: Of Grammatology, The Johns Hopkins University Press,
Baltimore ve Londra.
Derrida, Jacques 1972a: La dissmination, Editions du Seuil, Paris.
Derrida, Jacques 1972b: Positions, Editions de Minuit, Paris.
Derrida, Jacques 1972c: Marges de la philosophie, Editions de Minuit, Paris.
During, Simon 1992 : Foucault and Literature. Towards a Genealogy of Writing,
Routledge, Londra ve New York.
Eagleton, Terry 1995 (1983): Literary Theory. An Introduction, Blackwell, Ox
ford.
Eickelman, Dale F. ve James Piscatori 1996: Muslim Politics, Princeton Univer
sity Press, Princeton, New Jersey.
Figlah, Ruhi 1991: Tiirkiyede Alevilik-Bektasilik (2. baski), Ankara.
Finnegan, Ruth 1992: Oral Traditions and the Verbal Arts. A Guide to Research
Practices, Routledge, Londra ve New York.
Foucault, Michel 1969: UArchologie du savoir, Gallimard, Paris.
Foucault, Michel 1972: The Archaeology of Knowledge and the Discourse on Lan
guage, Pantheon Books, New York.
Gerhardsson, Birger 1998: Memory and Manuscript: Oral Tradition and Writ
ten Transmission in Rabbinic Judaism and Early Christianity with Traditi
on and Transmission in Early Christianity, Eermans, Grand Rapids.
Goody, Jack 1993 (1987): The Interface between the Written and the Oral,
Cambridge University Press, Cambridge.
Halverson, John 1994: Oral and Written Gospel: A Critique of Werner Kelber, New Testament Studies40 (1994), 180-195.
Hammoudi, Abdellah 1997: Master and Disciple: The Cultural Foundations of
Moroccan Authoritarianism, The University of Chicago Press, Chicago.
Honko, Lauri (ed.) 1979: Science of Religion. Studies in Methodology, Proceedings
of the Study Conference o f the International Associationfor the History o f Re
ligions, held in Turku, Finland, August 27-31, 1973, Mouton Publishers,
Den Haag, Paris, New York.
Hylland Eriksen, Thomas 1992: Us and Them in Modern Societies, Scandinavian
University Press, Oslo.
Jeppesen, Knud ve Benedict Otzen (ed.) 1984: The Production of Time: Traditi
on History in Old Testament Scholarship, Almond Press, Sheffield.
Kehl-Bodrogi, Krisztina ve dig. (ed.) 1997: Syncretistic Religiotts Communities
in the Near East. Collected Papers of the International Symposium aAlevism
in Turkey and Comparable Synchretistic Religious Communities in the Ne
ar East in the Past and Present Berlin, 14-17 April 1995, Studies in the
History' of Religions (Numen Book Series), c. LXXVI, Brill, Londra, New
York, Kln.
Kelber, Werner H. 1997: The Oral and the Written Gospel, Indiana University
Press, Bloomington/Indianapolis.
Lambek, Michael 1993: Knowledge and Practice in Mayotte. Local Discourses of
Islam, Sorcery, and Spirit Possession, University of Toronto Press, Toronto,
Buffalo, Londra.
Lvi-Strauss, Claude 1955: Tristes Trapiques, Plon, Paris.
Loomba, Ania 1998: Colonialism/Postcolonialism, Routledge, Londra, New
York.
Meeker, Michael E. 1994: Oral Culture, Media Culture, and the Islamic Re
surgence in Turkey', Archetti 1994 iinde, s. 31-64.
Meeker, Michael E. 1991: The New Muslim Intellectuals in the Republic of
Turkey, Tapper 1991 iinde, s. 189-219.
Mills, Sara 1998: Discourse, Routledge, Londra ve New York.
Mir-Hosseini, Ziba 1997: Breaking the Seal: The New Face of the Ahl-e
Haqq, Kehl-Bodrogi ve dig. 1997 iinde, s. 175-194.
Olsson, Tord 1982: Religious Documents of the Maasai. Part III. The Oral Exp
ression of Religion, Lund.
Ong, Walter J. 1982: Orality and Literacy: The Technologizing of the Word, Met
huen, Londra ve New York.
298
299
KATILIMCILARIN LSTES
Editrler
Prof. Tord Olsson, Dinler Tarihi Blm, Lund niversitesi, sve.
Prof. Elisabeth zdalga, Sosyoloji Blm, Ortadou Teknik niversitesi,
Ankara.
Yrd. Prof. Catharina Raudvere, Dinler Tarihi Blm, Lund niversitesi,
sve.
Katlmclar
Prof. Faruk Bilici, Dou Dilleri ve Uygarlklar Ulusal Enstits, Paris, Fransa.
Prof. Fuat Bozkurt, Tarih Blm, Akdeniz niversitesi, Antalya.
Bykeli Eric Cornell, Dileri Bakanl, Stockholm, sve.
Ruen akr, Gazeteci, stanbul.
Reha amurolu, stanbul. '
Prof. zzettin Doan, Siyasi ve dari Bilimler Fakltesi, Galatasaray niver
sitesi, stanbul.
Prof. Altan Gkalp, Bilimsel Aratrma Ulusal Merkezi (CNRS), Paris.
Prof. Bengt Knutsson, stanbul sve Aratrma Enstits Mdr.
Dr. Marianne Laanatza, Asya ve Afrika Dilleri Blm, Uppsala niversi
tesi, sve.
Prof. Aharon Layish, slam ve Ortadou ncelemeleri Blm, Kuds bra
ni niversitesi, srail.
Prof. Irne Mlikoff, Strasbourg, Fransa.
Prof. lber Ortayl, Siyasal Bilgiler Fakltesi, Ankara niversitesi.
Dr. Helga Rittersberger-Tl, Sosyoloji Blm, Ortadou Teknik niver
sitesi, Ankara.
Dr. David Shankland, Antropoloji Birimi, Galler niversitesi, Lampeter,
Galler.
Dr. Jakob Skovgaard-Petersen, The Carsten Niebuhr Yakndou Aratrma
lar Enstits, Kopenhag niversitesi.
Aorhoff, Orient Institut der DMG, stanbul.
ajTrc^'SVfi|^^r, Mimar Sinan niversitesi, stanbul.
300