You are on page 1of 194

.

KK PAA
EBUBEKR HAZIM TEPEYRAN

yeni dizi: 23
roman: 4
eyll: 1984
nc basm

1.
Il.

basm:
basm:

1910
1946

de yaynevi: vilayet han, caalolu - istanbul O dizgi-bask:


O kapak dzeni: ferit erkman O
kapak basks: reyo basmevi, 520 55 42 O cilt: ayta ciltevi.

kent basmevi, 528 08 15

EBUBEKR HAZIM TEPEYRAN

KK PASA.
ROMAN

DE YAYINEV

SUNU
Gnmzn e.debiyat ve kltr deerlerinin oluma
snda, gemiin birikiminin de muhakkak, bir pay
var. Bu gerek, yaynclara, gen kuaklarca yeteri
kadar tannmayan, ama belli bir klasik deeri olan
eserleri okura ulatrma sorumluluunu yklyor. Bu
anlaytan yola karak Kk Paa'nn 38 yl sonra
yaptmz nc basm, gerek yazarna ve eserine
saygnn, gerekse belirtilen ilevi yerine getirme a
basnn bir sonucu olarak, umarz, ilgiyle karlana
caktr.
DE

YAYINEV

KK PAA
ANILARI

Oktay Akbal
Sadri Ertem'in Unutulmu Bir Eser: Kk Paa ad
l yazsyd beni ilk uyaran. Yl, sannn 1938 ya da 1939.
Son Posta gazetesinde kmt. Bir yerlerde saklamtm,
aradm bulamadm ne yazk ki!. Ertem'in bu yazs Kk
Paa'nn gerek deeini bana anlatvermiti. Biliyordum,
duyuyordum, Mustafa Nihat zn'n kitabnda vgyle
ad geiyordu bu romann. Ama yeni harflerle baslmam
t. Kulaktan dolmayd bildiklerim. Bir de kitabn yazar
bykbabam Hazm Bey'den bu roman stne dinledikle
rim . . . Bir akam kitabn nszn, sonra da bir blm
n okumutu yazhanesinin banda. Adal bir dili vard,
kolay anlalmyordu. Bugnk Trkeye evirmek gerek
liydi. Bunu syledim, kar kt. Kendisine Halit Ziya'nn
bu 'sadeletirme' iini yaptn anmsatmtm. Konu ora
da kapanmt.
Yllar geti. Feridun Ankara' dan bir paket geldi bir
gn. Ankara Halkevi'nde grevli bu gen retmen otur- "

mu Kk Paa'y ksaltarak sadeletirmi, in'celesin diye


Hazm Bey' e gndermi. O yllarda yaz tatillerini byk
babamn yannda geirirdim. 1939'dan 1946'ya kadar by
le srp gitti. Ap inceledik birlikte gnderilen dosyay,
yer yer okuduk. Bykbabam pek beenmedi. Ben de "Biz
bu ii yapsak daha iyi olmaz m, yer yer Ankara'nnkinden
de yararlanrz" dedim. Bu gr benimsedi. O yllarda
Nide Milletvekiliydi. Arada bir Ankara'ya Meclis'e gidip
geliyordu. "Ben sylerim sen daktiloda yazarsn" dedi. Ne
var ki eski Remington yaz makinesi acayip bir eydi. Krk
yl nce Londra'dan getirmi, Badat Valisi iken ... "yi
bir makinedir" diyordu zamann geiini unutmak isteye
rek ... "imdi daha kk yaz makineleri var, bir tane
alsak" dedim. Bana yz lira verdi, Babali'ye indiim bir
gn sanrm 90 liraya bir Hermes Baby aldm. Yl 1944
olmal ... Ki bu makine, gazetedeki masamda duruyor, ha
la iime yaryor.
Baladk almaya. O, kitaptan bir cmle okuyor, An
kara'nn evirisine bakyor, ounlukla beenmiyor, ken
disi sylyordu karln. Kiminde de ben ie karyor,
"byle olsa daha iyi" diyordum, kabul ediyordu. Gnler
ce altk. ki kopya olarak Kk Paa'y bitirdik. Birok
blm att, 'gereksiz' bularak. Oysa o paralar da ilgin
ti. Belki romann akn bozuyordu, ama belgesel bir de
er tayordu. Yzyl banda Anadolu kylerinin' gerek
leriydi hepsi. Askere almalar, askere giden delikanlnn
ailesinin durumu, bunlar gibi bir eyler ...
Kitap bitti. Bir bastrmas kald. 1945'e gelmitik. O
i de bana dt. O sralarda Selahattin Hakk Esatolu
7

birka yl nce kazada len CHP milletvekili


o
gnlerde Hukuk'ta renciydi. Yoksul bir ocuktu, ne
yapm etmi bir dizgiyeri am. Ona gittim, Esatolu'nun
yerinde dizgiye baland. Bykbabamn Trkiye Yayn
evi'nde bulunan birka top kadn da Esatolu kendi ye
rine gtrd. Ne var ki dizgi bitmeden Esatolu'nun i
yeri topu att, baslan formalar glkle ele geirebildik.
Ne katlar vard, ne de Esatolu... Bu kez baka bir ba
smevine gtrdm kitab. Kk Paa mutsuz bir ocu
un yksyd. Kitap da anszlklar iinde hazrlanyor
du. Esatolu'ndan nce Avedis adl bir basmevciyle an
lam, msveddeleri ona teslim etmitim. Yeni Dnya ga
zetesinin iindeydi bu dizgi yeri. 4 Aralk 1945'te 'Yeni
Trkiye' basmevi baskna uraynca Kk Paa'nn ms
veddeleri de yok olmutu. Esatolu'nun iflas da ikinci ac
olay oldu. Kendimi sulu sayyordum; hem para, hem ka
tlar, hem de msvedde yok olmutu. Neyse romann son
blmn yeniden hazrladk, bu kez Milli Mecmua ba
smevine verdik, kitap orada tamamland. Yans baka
punto ile, yans daha baka bir puntoyla kmt. Ama so
nunda kitap ortadayd. Ne var ki bu olaylar canm sk
m, beni de g duruma drm, bykbabam da zmt.
te Kk Paa'nn sadeletirilmi ikinci basmnn
yks byle. Ortaya kan kitab bykbabam hi been. medi, bir datcya verdik, parasn da alamadk. Neyse
birka eletirmeci arkada gzel yazlar yazdlar, kitabn
yaznmzdaki yerini, nemini belirttiler. Bykbabam . da
son yllarnda 'kalc' bir yapt vermenin huzurunu duya

bildi az da olsa... Ne var ki o, Kk Paa'y 'edebi' bir


yapt saymyordu, ky gereklerinin, aclarnn sergilenme
si iin yazmt bu roman; dikkatleri kylere, kyllere
ekmek iin... nszde de bunu aka belirtiyordu: "Bu
kitapta Anadolu facialarnn hepsi deil, en nce sylen
mesi gerekenlerden bazlar sylenmi oldu"...
imdi Kk Paa'nn -ilk kez 19 10'da, ikinci kez'
1945'te yaynlanm bu romann- nc basks elinizde.
l 945'teki metni bugnn Tf!!kesine evirdik yine... Bel
ki bir gn bir inceleyici kar, 19IO'daki esas metni oldu
duu gibi bugnn Trkesine evirir, bir 'edition critique'
halinde yaynlar. imdilik size sunduumu{, 1945'te Ha
zm Bey'in yapt sadeletirilmi Kk Paa'dr.
Mustafa Nihat zn'n yazd gibi "Kyllerin ha
yatn adet ve duygularn yakndan bilen bir kimse kud
retiyle dar ve neesiz bir hayat, debiyatmzda benzeri az
bulunan bir mahede ve tahlil ile tasvir" eden Kk Pa
a, ilk yaynlanmasndan 75, ikinci basmndan 38 yl son
ra Trk okurunun karsna yeniden kyor. Yarg bug
nn okurlarnn...
3 Eyll 1984

BRNC KISIM

"

.1.

Anadolu'da bir ky ...


Bir buuk yl evveline kadar mstebit hkumetin
asker almak, vergi tarh ve tahsil etmek lazm geldike
hatrlad kylerden biri.
Anadolu'yu grmeyenlerin, byk ehirlere mah
sus her trl grltlerden skldka birer skun ve
huzur yeri olmalar tasavvuru ile sakinlerine gpta
ettikleri fakir ve sefalet yuvalarndan biri olan bu
kyn mevkii, bir airi, bir ressam
yazmak,

bir

tablo

krokisi

izip

yalnz bir iir

gemek

iin

belki

memnun edebilirdi.
Bu kk ky, drt taraftan yksek, alak, ou
plak dalarla evrilmi, enine boyuna birer ikier
saat uzayan ve topraklarnn kuvvetiyle nlenen bir
ovann kuzey batsna doru keman_sap eklinde kv
rlarak iki da silsilesinii arasna girdii yerde ku
rulmutur.
Bir saat kadar yan yana uzayan bu iki dan etek
lerinde sadan, soldan hi umulmaz yaln kayalar
arasndan szlp kan berrak sular toplaya topla11

ya, gittike oalarak, tatan taa arpla arpla k


prerek bir ay halinde akyor; tede beride etraf
yeil imenli ukurlarda biraz durarak, gzel bulut
akisleriyle yere dm birer gk paras gibi parla
yarak ve sanki her eye can veren kudretini bilir gi
bi mai?;rurane bkntlerle iki yann selamlayarak,
kah billri mrltlarla, kah velveleli altlarla hayli
aktkt.an sonra yksek bir kaya stnden cam gibi
effaf bir elale eklinde dkld mevki de bu ky
civarnn gzel manzaralarndan biridir.
ayn sol tarafnda ykselen dan krmz top
raklar stnde ksmen grnen. ve bazlar kyn ar
kasna dm .olan ok byk talar gibi kim bilir, ne
kadar korkun bir grlt ile yuvarlanarak bir veya
birok insan, hayvanlar ezmek iin hafif bir yer dep
remi veya iddetli bir yamur bekleyen talar, kaya
lar altnda ev, ky yaparak yaamaya bu ky ahali
sinin nasl bir tehdit ile mecbur olduklar birdenbire
anlalamaz.
Yaayanlara yurt olmak deil, llere mezarlk
yaplmak iin de hi elverili olmayan bu mevkide,.
krk kadar sefil evle bunlar iinde azapl bir hayat
uzatmaya alanlarn hal ve klklar grlnce, bu
ralarda pek iddetli olan ve uzun sren kn errin
den bir dereceye kadar sakp.mak iin bu mthi uu
rumun dibine sokulduklar anlalr.
nsan sna.1<lar olduklar, ancak kaplar nn
de kn karlar, yazn gbreli amurlar iinde gr
len plak insan ayaklan izlerinin yardmyle anla
lan bu pek miskin ta, toprak, al, rp ynlarndan
hane diye vergi almak, bu ackl manzaralar grp
de bir iyiletirme aresi dnmemek, asrlar da ge
se hi affolunmaz bir crmdr.
12

Bu uurumdan ara sra mthi grltlerle kyn


arkasna yuvarlanan ok byk talar paralayarak
faydalanmak zahmetine katlanmadan, dtkleri yer
de nne, iki yanna birer duvar yaparak onu drdn
c bir duvar gibi kullanmak suretiyle vcuda getir
dikleri evcikler iinde gnl rahathiyle yaayanlar
da vardr.
Her eye, her hale pek abuk alan insanlarn en
korkun bir tehlike ile de iki karde gibi yan yana ya
ayabileceklerini, koca .Anadolu'da yer bulamam gi
bi bu ky ahalisinin korkun uurumun altnda yer
lemeleri, isbata kafidir.

13

il

t'Mt)

1312 yl ubatnn son gnlerinden biri idi;

id-

detle hkm sren k, bu gne mahsus mstesna bir


ltuf olmak zere birka saat,

umulmaz bir lklk

gstermi, hava alp gne grnmt. Byle uzun


bir k karanlk evlerinde, ahrlarnda geirmekten
pek bkm olan kadn - erkek insanlarla, btn hay
vanlar sokaklara,

kap nlerine

kmlard.

Kyn

nndeki, arkasndaki dalarn aylardan beri karla


rtl tepelerine kme

kme ak bulutlar ylm;

yaln kayalar arasnda mucize kabilinden yetimi


ve yanlarna yaklamak mmkn olmamasndan do
lay ky baltalarnn tecavznden masun kalm bir
ka mee, ard aacnn stlerine ince tller gibi sa
aklar salvermilerdi. Gne hafif bir hararetle e
me nndeki gbreli amurlar iinde hayvan izleri
ni rten ince, effaf buzlan tr tr eritiyor, stlerin
deki karlar kryp atlarak sprlm olan damla
rn ve cami nndeki meydann ya topraklan buu
lanarak bir bahar kokusu dalyordu.
Kyn btn tavuklar, kazlar, rdekleri ve bun
lara karan sr sr sereler tede beride donmu
14

gbrelerin biraz yumuam gneli taraflarnda, bir


birlerini ite kaka gbreleri didikleyerek tabiatn bu
bir - iki saat sren ziyafetinden mmkn olduu ka
dar ziyade faydalanma.ya alyorlard. Vcutlarnn
kllar dklm, bazi yerleri yal kara sahtiyan gi
bi parlayan iki manda, gnee kar yan yatarak bir
ey dnyor gibi grnen gzleriyle etraf temaa
ediyordu. eme nnde toplnan inekler, idi kz
ler; zerlerine yattklar

iin

tyleri

karm,

kir

lenmi olan brlerini yalaya yalaya dzelterek te


mizliyor; Kuran'da tavsif edildii vehiyle, renkleriy
le bakanlar sevindiren ineklerin nesillerinden olduk
larn ispat eden altn renkli danalar, kuyruklarn
dikerek kouuyorlar; boz, kara ve demiri kr renkte
ve ekseriyetle kulaklar dk, zayf eekler kuyruk
larn

oynatarak,

st

dudaklarn bzerek kaldrp,

donmu gbreler:den bir koku almak iin urayor


lard. Turuncu. krmz ve siyah dizlikli nlkleri ile
kap nlerinde melen, duvar diplerine dizilen, ko

yu mor, gez ve yeil yazma yemenilerle -yalnz


burunlaryla gzlerini ak brakmak suretiyle- ba
larn rten, yanlarndan geerken ttn bal gibi
is, kekik, nadiren tnahi kokular hissedilen kadn
lar yn orap ryor, yahut ile, kermenle iplik b
kyorlard. Ekseriyetle karnlar iik, benizleri soluk
birka donsuz ocuk, amurla evcik yapmakla ele
niyor; birka delikanl, iki elle birer ikier okkalk ta
atarak kuvvet msabakas yapyor, yahut adm atl
yorlard.
Kenar byk talarla evrilerek bunlarn i ta
raflarna. birka st, kavak dikilmi olan namazga
hn, daha dorusu kyllerin yaz gnlerine mahsus
uyku ve umumi konuma mahallinin mihrap mevkiin15

deki byk tan yannda, iki adam konuuyordu. Ge


rek insan, gerek hayvan derneklerinin bazlarna kuy
ruu, kula veya yalnz kuyruu kesik muhtelif renk
te a, yaltak kpekler karyordu. Bu derneklerden
hibirine, karmak deil, yaklamak bile istemeyen,
kendi bana gezinen tuhaf kyafetli biri daha vard
ki, alt st birbirine uymayan eitli esvap eskilerine
nazaran ocuk mu, yal bir cce mi, kz m, olan m?
ne olduu kestirilemiyordu. stndeki eski ceket, bir
kolunda ksmen mevcut srma eritlere gre bir ge
neral ceketi idi. Buna baklnca ya emekli, yahut sr
gn bir asker paas zannedilirse de, ancak sekiz .
dokuz yalarnda bir ocuk cssesinde grnen bu
sefil mahlkun byle kk admlarla ykselme yolun
da bu rtbeye kadar ilerlemesine imkan tasavvur olu
namazd; alelade bir general ceketinin eskisi kltle
rek giydirilmi olmas ihtimalini de, hibir yerinde bir
buruukluk, bir bolluk bulunmamas gideriyordu. Sa
r maden gs dmelerinden bazlarnn kvrlarak
zorla koparldklar anlalan bu ceket, ayni yata bir
paa ocuu zerinde aziz mrn geirdikten sonra.
fakir bir kyl ocuk srtnda ezeli mrn yayor
denebilirdi. Fakat bununla muamma zlm olmaz
d.
Ceketin. altndaki koyu yeil zemin zerine, kk
mor iekli, her taraf sar lekeli bir basmadan ya
plm ve ipten bir ukur taklm olan don ve ban
da yine bu sar lekeli basmadan geliigzel yrtlm
bir sarg grlnce, bunun kz m, olan m olduu
pheli kalyordu. Ayaklarndaki potin eskileri yama- l oraplarla giyilemedii iin boazlar ve arkalar
kesilerek tahta pabucu ekline sokulmutu. Ellerinden
birini donun altndan gbei ustne sokmu olan bu
16

kk kyly yakndan grmek, nevini, yani kz m,


olan m olduunu kstirmeyi kalaylatramazd.
Kulaklarnn altna kadar uzayp gne tesiriyle
ulan solarak bozarm salarna ve paalar torba
az gibi bzlm olan donunun ekil ve rengine na
zaran kz, ceketine baknca olan olmas lazm gelir. di. Ceket altnda rengini muhafaza etmi olan kk,
sar maden dmeli krmz uha yelekten baka ge
rek esvabnda, gerek simasnda solmam, bozulma
m bir renk, bir ey kalmap.t. Ak mavi gzlerinin
altlan morarm, rmeye balam bir ayva rengi
alm simasnn tesi berisi deimi; mini mini bur
nunun ucu kzarm; enesi, henz kapanm bir

ban yerinin morluu, krmzlyle rk bir kan por


takal iine benzemiti.
Namazgahn mihrap ta yannda konuan iki
adamdan biri zaptiye svarisi idi. Tellerinin yardan
ziyadesi dklm asker pskl, hi kalplanmad
iin kulann yansna kadar inen krmz eski fe
si, bacak arasyle dizleri a!k iplikle dikilen yamalarla
tamir olunan pantalonu, tesinden berisiriden defalar
la skle - dikile garip bir ekil alan izmeleri, rengi
umu turuncu ve siyah kaytanlarndan yainz arka
da birer miktar kalm olan lacivert ayaktan eski
ceketi ile bir dilenci olmad, ancak mihrap tana da
yad kapakl denilen tfekten anlalyordu.
Ular arkasndan da grlen uzun bynn ka
balna ramen clz ve rengine ramen ihtiyar bir
adamd. Be alt saatlik mesafedeki liva merkezinden

iki gnde bu sabah gelebilmiti. Bu geceyi de burada


geirecekti; en . ok senede yedi, nadiren sekiz ay ala
bildii maa, oluk ocuunun iaesine yetimedii

iin arpa ve saman parasn yedii atn alktan kur17

tarmak, ancak byle ksa mesafelerle meccanen yem,


yiyecek veren kylerde geirmekle mmkn olurdu
vilayet mlhakatndan -her nerede arpa saman en
ucuz ise vilayetin her tarafnda o fiyat zerinden- ta
yin bedelleri verilen zaptiye hayvanlarnn asabnda
ne kadar kuvvet bulunur? Mmkn olsa atlar yor
mamak ve bedava beslemek iin birbirine yakn ky
lerin her birinde birer gn, birer gece geirmek iste
yen zaptiyeler mazur grlebilirdi.
Bu suvari, boya tutan byn bir velinimet gibi
sever, ona yle hizmet ederdi. Alay merkezinden ara
sra bir zaptiye subay geldike ihtiyar svari, boyal
bynn rengine uyan bir genlik tavr gstermek iin
hayli sklrd; nk bir aralk ak sali, sakall zapti
yelere yol verilecei ayi olmutu. Zavall svari, zapti
ye alay komutannn albay niformasnn skntsna
ve asker klcnn arlna dayanamayacak kadar
ihtiyarlamasndan dolay, mlkiye rtbesi olan Miri

miranlk CSaadetlu paa> nvan verilerek sivil giydi


rilip yk hafifletildii iin, artk tabii rengini alma
snda bir mahzur kalmayan ve dipleri beyaz, ular
siyaha yakn sinc;abi byklarnn altnda kar gibi ak
bir sakaln alabildiine uzamakta olduunu bilmezdi.
Zaptiyenin yannda oturan kyl, bir zaptiye ile ah
bapa konumak erefine mazhar oluundan da anla
laca vehiyle bu kyn muhtaryd.
Bu adamn bana geirdii ve stne mavi, g
ez yazma yemenileri birbirine dolayarak sard ke

e klah, bindii kulaklar yarlarna kadar bkp


altna almt. st dudan tamamyla gsterecek ka

dar ksa kesilen b n ular, hemen az kelerin


den aa inmekte acele ederek, birer tirbon gibi
kvrlan sakaln stne yatmt; bu sakaln zerinde
18

kzaran buruna gre pek kk grnen ve nlerine


ak - kara ka telleri gerilen gzlerinin rengi anlala
myor, yalnz kuru otlar arasnda kalm kk birer
kaynak gibi ziya grdke ara sra parlyorlard. n
ce mor izgili pamuk alacadan yaplm mintan ak
sakala uygun bir zemin olduu gibi; en ziyade omuz
lar soluk mavi uhadan fermane dahi, mmkn mer
tebe yakmak istedii halde, kaln bir kuak stne
silahlk diye beline bald katmerli krrmz sah
tiyan altnda balayarak ak orapl ayaklarndaki kr
mz yemeniler stnde nihayet bulan siyah kei k
lndan dokunmu potur sakaln maharetini bozarak
gln 'bir klk tekil ediyordu.
Bir siyah kl kaytanla silahla balanm beyaz
boynuz sapl akdan baka silah nevinden hibir ey
bulunmayan bu katmer silahlk, muhtarn her zaman
yarinda bulunmas lazm gelen her eyi, uzunca si
gara azl, ttn kutusu, kav ve akma hep bu
nun iindedir; mhim katlarnn czdan da, kena
r kara kaytan geirilmi gibi kirlenmi olan klah
ile bunun altndaki daha kk klahn arasdr, hat
ta

kat

paralar getii zamanlardan kalma mavi

renkli be kuruluk bir kaymeyi de senelerden beri


yal paavraya dnm olduu halde orada saklyor;
eski devrin evrak muzurtas,. gibi bulunduu her ye
ri mutlaka zararlandrm olan bu uucu parann tek
rar gemesi mmkn olmadn syleyenlere: Sahla
saan, gelir zaman diye cevap veriyordu.
Muhtar, bir aralk, bu ifte klahnt karp dizi
stne koyarak ve mmkn olduu derecede dudak
larn ap srtarak ayn ihtiyac hissedenleri imren
direcek surette tatl tatl ban kayor. Zaptiye, b"ir
kyl ocuk tarafnd!J gezdirilen terli atn gzle ta19

kip ederek atlak dudana sigara kad yaptrrken


yanlarndan geen bu general ceketli basma donlu
sefil mahliku grnce, muhtarn yznde -kan
madan doan holnma izgileri deierek- merha
met eserleri peyda oldu. Zaptiye sordu:
- Bu, iki yl nce stanbul'dan gelen ocuk de
il mi?
- Belii o, u Kelelerin Ali'nin olu.
- stanbul'dan geldii zaman grdmd,

bizim

Mutasarrf paadan daha kurumlu idi; imdi ne ol


mu. Ty toza dklm, bayku yavrusuna dn
m. Hey gidi dnya hey!
- Belii yle oldu, allalem biraz ahln da bozdu.
oynamaz, glmez, yalnz bana gezer, kendi kendi
ne sylenir, yahut zerinde ngll (aylak) dolaan
tavuk cl CpiliJ gibi bir kede durur bzlr;
yediini itiini gren yoh, yiyeceh de yoh ya .. Gne
ksen (kahkaha)

ieine dnd sanki, her solukta

biraz daha sararp soluyor1 buruuyor. nce hastala


yakalanm olmal .. Yzne bal hele, kra vurmu
pancar yaprana dnm, J:er eit boya var; bu,
baz geceleri ky sokaklarnda dolar, karanlkta insann yanndan hayalet gibi geer, kt kt ksrr.
u konumaya gre basma donunun delaletine ra
men kz deil ceket eskisinin ahad.eti vehiyle erkek,
cssesine ramen cce deil ocuk olduu anlalan
bu bahtsz mahllik, yalnz bu kye deil, btn dn
yaya yabanc, her eyden, hatta kendi mevcudiyetin
den de nefret etmi gibi geziniyordu.

20

llI

Dokuz yl nce bu kyn bal olduu livann mu


tasarrf, bir geceyars Nianta'nda sadrazam kona
ndan acele iaretli bili ifre telgraf almt1 Muta
sarrfa dorudan doruya sadrazamdan ifre deil,
ak bir telgraf gelmesi grlm ey deildi. Gaze
te, kitap yasana dair hi eksik olmayan ifre, ak
telgraflar, hep villyet vastasyle gelirdi. ifrelikten
baka acele iareti de aynca dikkati eken bu olaan
st telgraf, mutasarrf paa hemen zerek okudu:
Elyevm stanbul'daki asa.kiri ahane efradndan ve

C.. J kazasna bal < . . J kariyesi ahalisinden Kele

olu Ali'nin zevcesi olup mezkur kariyede sakine Se

lime adndaki hatunun st anal etmek zere bu


raya gelmesine zevci tarafndan muvafakat edildiin
den belediye

tabibi serian mahalline

gnderilerek

mezbure dikkatle muayene ettirilip ileri ve emrazdan


salime ve st evsaf lazmeyi haiz olduu tahakkuk
ederse ocuu ile beraber hemen buraya gnderilme1)

ifre telgraftan sadrazamlar imzalamazlard. Yalnz,


zerine, telgrafnam.e-i sami cmlesi yazlrd.
21

si ve hareketinin bildirilmesi muntazardr.,.


Acele iaretli bir ifre telgrafla stanas istenesi
ve bunun iin gece yarsnda uykudan uyandrlmas
mutasamf kzdracak gibi olmusa da Suat Paa gibi
byk bir zat ile tanmaya hususi bir vesile tekil
eden bu frsattan istifade edilecei kars tarafndan
hatrlatldndan,

mutasarrf,

sabah de beklemeye

rek, belediye hekimi ile bir zaptiye zabitini be alt


saat mesafede bulunan mezklir kye gnderdi ve va

zifesini tamam le ifa edenlere mahsus bir kalp isti


'
rahatyle yatp uyudu. Selime nin her suretle iyi bir

stanas olaca anlaldndan liva merkezine geti


rildi, bir gece mutasamfn konanda misafir edilerek
daha byn tasavvur edemedii bir hanm tarafn
dan kyafeti biraz dzeltilerek, yerli dokumadan bir de
araf verilmekle beraber:

Ne yapalm aceleye gel

di, kusura bakma diyerek bir de zr dilendi. imdi

ye kadar kyden hi kmam olan Selime, bu kasa


bay ve mutasarrfn kars gibi bir hanm ilk defa
gryordu. Eer uzak, yakn kylerden yazn - kn
tavuk, yumurta satan ve birer ikier kile zahire sat
mak iin pabular koltuklar altnda sr sr eh
re gelip giden kimsesiz asker analarndan, asker ka
rlarndan, asker nianllarndan biri olsayd, u iyi
tecellinin,

yani sadrazam

kymetini,

ehemmiyetini takdir ederdi. Selime,

stanal

memuriyetinin
ihti

yar bir :golisle yk arabasna bindirilerek yola ka


rld ve sadrazama malumat verildi. Bunlarn yol mas
raflar, mcrimler sevkine mahsus tahsisattan veril
mesine muhasebeci muvafakat etmediinden, beledi
yece verildi.
Ali, asker olarak kyden ayrld zaman, Selime
a ylk iki canl Chamile) idi. Ali, birka ay bir k22

lada kaldktan

sonra

mensup

olduu

onba

tak

myle Nianta karakoluna memur olmutu. Suat Pa


.a'nn kona bu karakola pek yaknd. Paann emek
tar uaklarndan Kamil, Ali'nin kynden olduu iin
ara sra melmeket, yani ky yarenlii ederlerdi.
Ali stanbul'a geldiktan alt ay kadar .sonra ka
ynbiraderi brahim'den ald bir mektupta. bir ay
nce bir olu doduu, dedesinin ad konarak Salih
denildii mjdelenmiti. Ali pek sevinmi, ilk gr
mede baba olduunu Kamil aaya da sylemiti; Ka
mil, Uurlu kademli olsun" diye tebrik ettikten son
ra dnd: Bu doumun kendileri iin hi hatr ve
hayalden gemeyecek derecede byk bir nimet ge
tirmesi ihtimalini syledi. Ali sorunca, Kamil maksa
dn yle anlatt: Bizim konakta yaknlarda bir sta
nas lazm olacak; kadn erkek birka kii yirmi gn

dr bunu aryor, fakat her nedense en ziyade gnde


bir okkalk bir st iini byttke byttler: pek
ince eleyip sk dokudular; her bulunan karda bir tr
l, drt trl kusur bularak hibirini beenmediler;
Salihin anas, senin kldken* gibi soyu sopu belli,
st sm temiz bir yayla inei ararlar. Ayda en
aa yz kuru maa verecekler, senede ne kadar
eder bilir misin? Hele bir dn, tam bin alt yz
kuru, Paa'nn, Dilaver Bey'in, byk hanmefendinin,
kk hanmn verecekleri bahiler caba; hasl, pa
ra gkten yaacak, yerden kacak, ver Allahm ver ...
Bu stanal, sizin iin krk ylda bir deil, yz yl
da bile domaz bir kuyruklu yldzdr.
Bu hav'alide gece gndz her kyafetle dolaan si
vil memurlardan birisinin kulana yldz sz arpt,

zevce demektir. Yalnz kylerde deil, ehir


lerde de kullanlr. Bu szn manasn renemedim.

* Kldhen,

23

fakat

.
bunun saysz emsalini' bilen, gren fl.mil ehem

miyet vermedi, ksrerek biraz daha yksek sesle s


zne devam etti: ine gelirse bugn hareme haber
verdireyim, mutlaka isterler sannn, nk dn kah

ya kadn 'stanbullu stninelerin kahr ekilmez, yle


leri var ki, st kesilir, memesi kurur da, aylm ke
silir diye haber vermez, gece kandilinin zeytinyan
yedirmeye balar; Allah kahretsin, ben ne insafsz st
nineler bilirim. Bunlarn en iyisi kyl stninelerdir,
bir kyl bulabilirsek ok iyi olur, nk onlar az
eyle ok memnun olurlar; insan, uslu bir inek gibi
istedii kadar saar' diyordu.
Bir elini mavzer tfei zerine koyarak, dierinin
, baparmak trnan kemiren, a bak alan gzle
riyle sivil polisi takip etmekte olan Ali; kansn her
istedii zaman grmek, ilk ocuu Salih'i drt ya
nda ancak grebilecekken imdiden onu pp ok
amak mmkn olacak, fazla olarak ayda yz ku
ru para alacak ... Bunun hakikaten bir nimet olduu
nu takdir etti: Kamil aam, sen bilin, ben ne diyebi
lirim diyerek reyini Kamil aaya brakt.
Kamil:
- Mademki ii benim bildiime brakyon, bu iyi
bir detir, her zaman dmez.
Deyince, Ali:
- yle ama konahta sen olmasan ben bu ii tutmam, anlan sana emanet ediyon,

ldedil.

Kamil:
- Evvela Allaha, sonra bana, [dedil.
- Eh imdi ne greceksin?
- Ne yapacam ben bilirim, ne yaptm yaptktan sonra sylerim.
24

Kamil iin

memnunluk verici bir muvaffakiyet

demek olan bu ibirlii, derhal hareme haber verilmi


ve hemen o gece paa tarafndan yukardaki ifre ek
tirilmiti. Bu kadar itina ile stninesi aranan ocuu
douracak Nzhet Hanm, Suat Paa'mn kk kar
dei Albay Dilaver'in kans idi. Her suretle mesut bir
evlenmenin ilk mahsul olan bu ocuk iin Anadolu'
dan stnine getirilmesi skdar'dan bir inek getirt
mek kadar kolay bir iti.
Selime'nin gelecei gn, karlamak iin kocas
Ali, Haydarpaa'ya kotuu gibi Kamil de birlikte git
miti. Ali beraber geliten memnun olmad ise de bir
ey de diyemedi. Kamil, Ali'nin kansn karlamak
iin deil, kendi igzarli. ile ilgili bulunan bir yay
la inei ile buzasn selametle konaa getirmek iin
gitmiti.
Vapurda, kprde her taraftaki kalabalk, bin tr
l grlt, hele havagazlarnn keskin ziyalan Seli
me'yi artmt; sakin bir kyde yasz bir bezir e
ra ile aydnlatlan evlerde yaam olan kadnca
z, bu aydnlk iinde maaradaki yuvasndan tutup
gne altnda bir sr karga arasna atlm yarasa
ya dnmt.
Kprden konaa kadar araba arkadalna ka
naat eden kocasn bu aknlktan dolay pek az sz
bulabilen Selime, konan kaps nne iner inmez
Paa'nn,

hanmefendinin

huzurlarna knca

nasl

etek peceine dair mutasarrfn kars tarafndan va

ki olan tembihleri hatrlad. Kapc Abdi aa bykla


rn bkerek, stnineye, her yerde bulunmaz bir Van
kedisi gibi ta Anadolu'dan getirilen bu inee, dikkat
lice b:..kt, batan aa szd; boyal byna ramen

pek mecalsiz bir ihtiyar olduunu bilmese, bu bak


25

Ali'yi kskandrabilirdi. Selime, hi grmedii srma


l krnnz cepken ve poturuna bakarak, kyde kapla

n nnde gezinen veya melenlerin o evin . by


-Olduunu dnerek Paa olmaldr diye kimsenin de. laletine bakmadan, bilgilik gstermek iin Abdi aa
nn cepken yenini pmek istediinde, Ali men ederek
yavaa: Klna bahma, o da bencileyin bir klkuy
ruh, bir hizmetkardr dedi.
Abdi aa, kapnn yanndaki elektrik dmesine
basarak hareme haber verdi.
Soluyan bir boha gibi, birok beze sarlm ol.

duu halde babasnn kollan stnde uyuyan ocuk,


anasnn kucana konularak ieriye itildi ve kap ka
pand. Cariyeler, hizmetiler yemekte idiler, Selime'
yi karlyan olmad; bir iki dakika aknlk geirdi;
aaya kendisini davet ediyormu gibi duran ak
kapl odalardan birine mi girecek, yoksa ortasndaki
krmz hals ile pek muhteem grnen geni mer
mer merdivenden yukarya m kacak, ne yapacak,
bir trl kestiremiyordu.
Srmal esvapl adama da klkuyruk denilen bir
konakta aldanmamak iin pek dikkatli davranmak l
zumunu takdir ediyordu. Bereket versin, beyaz esvaby
la sahanlkta grnen Nazikter kalfa, gle bir sima ve
tatl bir sesle buraya geliniz,, diye imdada yetiti. Se
lime, merdivenin halsna basmamaa dikkat ederek
kenardan yukarya kt. Mutasarrfn kansndan da
ha ssl, daha gzel olan Nazikter'in hanmefendilii
ni kabulde tereddt etmeyerek etek pmek istedi, 30
yanda olduu halde 20 yanda gibi taze grnen Na
zikter, nazik bir tavr ile Estafurullah, kap yolda
yz; ho geldiniz,, diyerek nne dt ve yrrken:
Kk hannnefendinin iki gnden beri sren sanc26

lan bugn artt; inallah ayanz uurlu gelir de im


di kurtulur.,.

dedi. Selime:

Alla.an izin ile

cevabn

verdi.
Kucandaki ocuk ve alk olmad iin bir tara

:fa sarkp yerde srndnn farkna varmad ar


!afnn hali ve aknlndan doruca yryemeye
:rek, saa sola. sallanarak yrmesi, koridorda tesadf
(ettii gen cariyeleri hayli gldryordu. Kendisine
;ayrlan odaya gtrlp de buras senindir denilin1t<ee, dnya. stndeki her ey senindir denilmi ka
rlar sevindi. Yalnz" ana ve babann deil, btn ko
nak halknn bekledii aziz bir ocuk iin hazrlanan
hu oda, Selime gibi kt bir kyden gelen bir kadnn
,,ennet denilince tasavvura alt bir yerden daha.
:ziynetli idi. Selime, odann her tarafn, iindekileri
hayretli baklarla temaa ediyordu. Salih, Selime'nin
"kucana yan yatp paavralar arasndan kard
.plak ayaklarnn pembe parmaklarn oynata oyna.ta

hrsla

meme

emiyordu;

sanki,

bu

iki

abhayat

:\kaynan elinden alacak bit ortak ktn anlaya


rak, kapa nadiren kmldayan bir gzn anasnn
enesine dikmi, kendisine kalmazsa ortana da ya
ramamas

iin kaynan kurutmak istercesine

a-

zn kprte kprte meme emmesi Selime'nin dikka


tinden kamamt. Salih btn stlerini emip bitir
'dikten sonra, hann, memelerini muayene ettirerek
Bu bo daarckla m st anal etmeye geldin,. diye
"Sorarsa ne cevap verecekti. Bu korkuyla Dibi delik
zlk Ckk mlek}

msn, dolman m; eynhan

msn be ocuk, doymal bilmen mi?,. diyerek Salih'in


'burnunu skp memeyi azndan ekti kard. Salih
-tepindi, yzn buruturarak rremeyi arad. Selime
40kad, pt; ocuk, gzlerini yumup uyudu.
27

Selime'nin geldii, konakta ayi olduktan birka


dakika sonra, Nzhet hanmn nurtopu gibi bir o
lan dourduu haberi herkesi sevindirdi.. Selime bun
dan byle cennet gibi bir odada, yayacan dn
mekte iken, Nazikter kalfann ocuk doduunu ha
ber vermesi ve dedii gibi ayann uurlu gelmi ol
masna ok sevindi. Rahmetli babasnn Sen topraa
hor bakma, toprakt'a neler yatar,, dediini hatrlad.
Selime gen ve ihtiyar be alt cariye tarafndan ev
rildi, her biri bir ey sylyor, bir ey soruyordu.
Kadncaz,

birinin sualine cevap hazrlarken

ikisi

.baka eyler soruyor, hangisine cevap vereceini a


ryordu; zenci irin dad bile, beyaz cariyeler arasndan
ban uzatarak srtyordu. Selime mahcup mahcup
glmseyerek:

trafm

- Sorgu melekleri gibi e

sardnz, mezar

sorgular soruyorsunuz, ben hanginize karlk vere


yin? Maa.Hah dilinize kl dolamyor, ku gibi vcr
vcr tyorsunuz,

demeye

mecbur oldu.

Cariyeler

uzun kahkahaJarla gldler, bereket versin Nevnihal


kalfa imdada yetiti. Bu pek geveze, muhtelif renkli
kular datt. Bir saat sonra Selime, knan hama
mnda

idi. Kyde, ayn kenarnda, st ak kalmak

artyle drt kuru duvar yaplp yunak denilen ky

kadnlarna mahsus yerde hem toka ile ama

kamaya; hem de ykanmaya alm olan Selime bu


ray yadrgamt. Kurnann gm gibi beyaz, parlak

iki musluunun birinden scak, dierinden souk su


aktn grnce, st bal akan ennet emeleri gibi,
kardaki kurnann musluklarndan da bal pekmez
erbetleri akacan zannedecek kadar at. Her ta
raf beyaz mermerle yaplm olan bu hamam iinde
ki, imdiye kadar grmedii gzel eyleri seyreder28

ken, irin dadnn, bir ocuun saf yreine ilk defa


giren kookucu

(umac>

korkusu gibi anszn ieriye

girmesi, Slime'yi hayli korkuttu; er birka sene


nce kye gelen zenci bir zaptiyeyi grmemi, bu renk
te de insanlar bulunduunu renmemi

lolsaJ, be

on dakika evve,l etrafm sual melekleri sard srada,


irin dad da onlarn arasnda karanlk bir mezar de
lii gibi grnmese, dady bu ekilde tecessm etmi
bir karakoncolos Ckabus} sanarak aman 'anam" di
ye bara bara rlplak hamamdan kamas muh
temeldi. irin dad, ince sesiyle:
- Yalnz bana ykanamazsn deye sana yard
ma geldim, dedi.
Selime:
- Kyde yhanrdm emme, burada garip ite dn
dm,

eline salk abla

kadn,

yka;

keik

yapark,

ben de seni yurum.


irin dad:
- Benim sam 'yok ki, iki tas su ile tertemiz
olurum, diyerek kurnann nne meldi, souk su
musluunu kapatt, kurnay boaltt, yeniden doldur
du, sabunu ald ie giriti.

Kyl kiri kolay kolay

kmaz diye sylene sylene stnineyi ok scak su


ile yle bir ykad ki, zavall Selime:
- Yeter kara abla, yeter, kir kacak diye beni
haladn,

kir

deil

canm kacak,

demek

zorunda

kald. Selime lzm kadar halandktan sonra lk


su ile Salih de ykand. Suklua ktlar, Nevnihal
kalfa orada idL irin, Nevnihal kalfaya:
- Akrur kokar, vesvese edecek hibir eyi, bir
sivilcesi bile yok, gm gibi tertemiz bir st ninesidir,
ldedi.1
Selime, irin'in szn keserek:
29

- Bunu da Allah ya:ratt demeden bama dk


tn kaynar sularla ben de seni halsam, gzle
rinin ak gibi arn.an da ne yapa.n? dedi. Selime ve
Salih' e yeni amarlar giydirdikten sonra N evnihal'in
tabiriyle, kuyruklu ky bitlerinin kona sarmamalar
iin kadnn bana bir haylice srur srlmesi unu
tulmad. Btn bu iler bittikten sonra Nevnihal kalfa,.
Selime'yi byk hanmefendinin eteini pmeye g
trd, bir a:ralk lohusaya da gsterildi. Selime'yi kp
krmz gren ebe hekim, byle bir kadnn st ile:
byyecek ocuk en az yz yl yaar diyerek st
nineyi sevindirmiti. Selime'nin sb birer kavun gibi
sarkan memeleri, iki ocuu mkemmelen beslemeye
yeter grlmekle beraber, Nzhet Hanm'n emri ze
rine Nazikter kalfa Selime ile konuarak ilerde bs
btn kesilmek artyle, imdilik, Salih'in yi-mi drt
saatte iki defa emzirilmesine dier Zamanlarda inek.
kei style doyurulmasna Selime'nin muvafakatini,.
tahmininden ziyade kolaylkla ald.
Konan ihtiam, ifte kurnal,

ifte musluklu.

kaynar sulu hamam, byk hanmefendinin gzel


lii, heybetli tavr, zaten artt [srada] Nzhet Ha
nm'n :;)ek muhteem yata, mavi atlas yorgan, yas
t, ba tarafna taklan el kadar byk elmas ma
allah ile ince bulutlu bir seher semas gibi grn
mesi, Selime'yi bsbtn bylemiti. [Hanmn] Bu
muvaffakiyeti bir serho cmertlii ka:bilinden olmak
la beraber, byle eitli tesirler altnda bulunmasa bile,
lSelime'ninl daha ar bir teklife de evet diyeceinde.
phe yoktu.

30

iV

Her halini yakndan incelemek, vazifesine uyma


yacak adetleri varsa dzeltmek iin Nevnihal kalfa
Selime'nin odasnda yatmaya memur edildi. Selime'nin.
saf, temiz ahlak, tuhaf tuhaf szle'I'i ihtiyar cariyenin
houna gidiyordu, iki gn iinde stnineyi ,deta
bir ana duygusuyla sevmeye, onu korumaktan lezzet:
almaya balad, Selime de bu iyi yrekli kadn

on

sene evvel len anas kadar seviyordu. Ona btn


ky hayatn, imendiferde, vapurdaki, ilk duygula
rn ve imdiki halinden pek memnun olduunu gl
rc tabirlerle hikaye ediyor, Nevnihal'in anlaya
mad szleri daha

garip,

daha kark tabirlerle

anlatmaya alyordu.

Nevnihal dokuz yandan beri stanbul'da bulu

nuyordu; ihtiyarlna ramen din ve hayli semizdi.


effaf denilecek kadar parlak cildi altnda en ince
damarlar bile grnen beyaz simas, ksa seyrek kir
pikleri, biraz kanl ve dalna yal gibi duran ak
mavi gzleri, ince dudaklar, seyrek dileri arasndan
tane tane kan szleri ile Selime'ye pek sevimli g
rnmt.
31

Nevnihal ilk gecede Selinie'nin uykusunu pek ar


buldu. Bunu yol yorgunluuna ve en

ziyade

dadnn

verdi.

kaynar

sularla

halamasna

arl bir st anas iin tabii bir kusurdu,

irin
Uyku
fakat

dier meziyetlerine bilhassa uzak bir yerden getiril


diine gre bu kusuru grmemek hale de uygun olur
du. ki gn sonra da aralarnda krk yllk kap
yolda imi gibi samimilik hasl olunoa Selime'nin
byle bir kusuru olduunu kimseye sylemedi. Seli
me'yi yalnz NE'.vnihal deil, bata Nazikter kalfa
olmak zere cariyelerin hepsi pek seviyor, tuhaf sz
leri, oturuu, kalk, yry byk kk hanm
efendilerin .de holarna gidiyordu. Hazrcevapl ile,
btn kap yoldalar tarafndan sevilen ve Suat Paa
tarafndan Nzhet Hanm'a verilmi olan gen bir
oariye; Selime'nin ne arkaya, saa sola saianarak
yryne, sandalyelerin stne deil nlerine diz
kp oturuuna dikkat ederek: Stnine deil, Allahn
bir devesi

dediinde, Selime derhal

Allah devesi*

iplik gibi ayahlaryle ince alar rer,

brmckler

dohur; benimse elimden, ayama bir orap rmek bile


gelmez,

Allahn

pek

avere

bir

kuluyum

cevabn

vermiti.
Konak iinde btn oariyeler iin Selime'nin odas
bir mahalle kahvesi olmutu. Hanmefendi hangi cari

yeyi aradysa bulamayarak Seli me'nin odasnda ol


duklarn anlaynca hepsini azarlad gibi, Selime'ye
de: Onlar bana toplayp da Karagz m oynat
yorsun, ne yapyorsun, hangisini ararsan Stninenin
yannda diyorlar,

bu i kaknlarn odana sokma

'deyinoe, Karagz'n ne olduunu bilmeyen stninesi:


* Bir nevi rmcek.
32

- Val1a hanmefendi; cierimden vurulaym, ben


ne gzmn ahrn, ne de karasn oynatyorum; lakin
bu drtlesiceler dururlar m, birer ikier kapy kahan
ieri dhlyor, ben ne greyin, bir bahan yanmda
kimse in cin yoh, bir de bahan pekmez kokusu alm
sinekler gibi yanma toplanp bana tebelle oluyorlar.
Selime her gece yataa girince: Yattm sama,
dndm soluma, melekler gelsin yanma ahat olsun
dinime, imanma diye bi:- uyku duas okuyup fle
dikten sonra gzlerini yumduu dakikadan itibaren
cehaleti kadar derin

bir uykuya dalard. Nevnihal

kalfa icap ettii zaman Selime'yi uyandrmaya al


maktansa, Salih alarsa azna emzikli bir st iesi
sokmay, Haldun ad verilen st kardei alarsa ka
dnn memelerinden birini Haldun'un azna daya
may daha kolay bulurdu. Bu i, bir emenin muslu
unu ap altna bir testi koymak gibi bir eydi.
Selime'nin yatak duasn hanmefendinin, hatta
Paann da duymalar

iin

ok zaman gemedi. Birka

gn iinde bu duay konakta iitmemi deil, ezber


lememi kimse kalmamt. Pek saf olduu anlalan
Selime'nin, melekle.rt ahit gstererek rahata uyu
duu, din ve iman hakkndaki bilgilerinin garip eyler
olaca tahmin edilerek, Paa tarafndan, bu husustaki
malumat renmeye Nazik.ter kalfa memur edildi;
Nazikter bir srasn getirip Selime'yi sorguya ekti:
- Her gece yatarken melekleri ahit getirdiin
din ve imann ne olduunu bilir misin?
...,.- Onu sorgu melekleri mezarda sorarlar, imdi
.sorulmaz, hem de o sorgunun karl diri iken veril
mez, lnce verilir.
- nsan saken bilmezse lnce hi bilmez.
- Mezara gmlnce imam talkn verir, retir.
33

- Demek sen hi bilmiyorsun?


- Dmi dm, iman iman bilirin, ite bu gadar.
- Allah nasl bilirsin?
- yi bilirim, lakin grmedim.
Nazikter, Selime'nin Yzne bakp latifeye benzer
bir eser gremeyince, kukulandrmayarak btn ma
lumatn anlamak. iin szlerine devam etti:
- Pekala, Peygamber kimdir?

- Allahn torunu.
- Babas kimdir?
- Adem babamz.
- Anas da Havva anamz olduunu tab bilirsin. Sormaya hacet yok; namaz nedir?
- Kyde erkeklerden bazlar bo kaldka klar;
dii ehliler klmaz se
, vapl bir itir.
- Devlet nedir?
Selime, byle baya bir sorguya nazaran kendi
sinin pek ahmak zannedilme,sine kzm gibi bir tavr

ald:
_...

Bunu herkes bilir: Kylerden vergi, asker alr;

fakat kendisi gelmez; kuduz gibi zaptiyeleri saldrr.


zift gibi yapkan tahsildarlar gnderir.
- Padiah kimdir?
- Devlet Efendimizin altn kafes iinde oturan
byk olu.
- Sizin kyde mektep yok mu?
- Var, caminin yannda gk bir dam, yazn
taput, teneir korlar, kn imam ocuhlardan baz
larna namazlhlann retir.
- Yaz gnlerinde retmez mi?
- Yaz gnlerinde oluh ocuh herkes krda bulunur; kyde yalnz hastalar, ktrmler, dkn ihti
arlar kalrlar. Zaten imamn da bir oh oluu ocuu
34

bir dam dolusu ekmek dmanlar vru-; o da yazda,


yabanda gezer, ift ubuh &kasnda koar. mam, k
gnleri de ocuhlarn hepsini okutmal ister emme,

her hafta perembelik Cparembe gnleri hocaya ve


rilen on para) vermek, kyde hangi yiidin kardr?
Mektebe be ocuk ya kider, ya kitmez.
Nazikter kalfa bu muhavereyi harfiyyen Paaya
arz etti.
Paa

mteessir oldu.

O hafta iinde:

btn

kylerimizde mektepler tesis ve kadile nimeti maa


rifin tamimi, islam akidelerinin halelden masun ola
rak muhafazas esbabnn istihsali. .
.

diyerek her ta

rafa emirler verilmi ve o zamann gazeteleri bu vesi


leyle uzun makalelerle u diyanet ve maarifseverlii,
sesleri kt kadar alklam.lrd.
Vilayetlerimizden birkann merkezi ile bunlar
dahilinde bulunan ve nisbeten mterakki saylan be
on kaza, liva. merkezleri istisna edilince, dierlerinde,
Selime'nin

kyndeki

gibi

tabut,

teneir

koymaya

mahsus mahallere veya teden beri mevcut ahr bo


zuntusu damlara trl trl yeni adlar takarak vila
yet dahilinde er beer bin mektep kad edildii
resmen ilan olunan ve temelsiz binalar abilinden
dadi mektepleri bile yaplm olan baz vilayet mek
teplerinde bile hala iptidai mektebi denmeye layk
bir tek mektep bulunmadn hznle itiraf edelim.
Naime CByk Hanmefendi) 'nin katibi olan Na
zikter'in sorular btn Osmanl lkesindeki kyl
lerin hangisine sorulsa, binde biri, yani madlm hk
mndeki nadirleri istisna edilince, Selime'nin cevap

lar gibi, belki daha garip cevaplru- alnacandan


phe yoktur.
35

Geen devirlerde cGzar maarif kesildiini yaz


madk kalem kalmam olan mparatorluun -hazr
haline nazaran, birka byk ehirden, be on kk
kasabadan baka yerleirinde- Maarif glnn henz
bir tek filizi bile yeillenmeye balamamt.
Memleketimiz

yle

bir

haldedir ki,

hkfunete

teden beri mslman tanndklar, nfus defterlerine


mslman adlanyle yazldklar halde kendileri Orto
dokslukla Katoliklik arasnda mtereddit hristiyan
larla meskun

nahiyeler;

tpk Avrupa'da. Orta.an

Derebeyleri devri gibi kabile halknn evlenmelerinde


gelinlerin ilk geceyi reisin. ikametgahnda geirmele
rinde uur uman, okuyup azmay ayp sayan kabi
leler, Muvakkat nikah adyle mrlerinin sonlairIDa
kadar nikahlar altnda saysz kadnlar bulunduran
airetler, Cebrail'i alelade bir posta mvezzii kadar
olsun dikkatten tecrit ederek Peygamberlik beratn
All'ye gtrecek iken yanlarak Hazreti Muhammed'e
verdiine [inanan yz binlerce insan bulunduu gibi,
:vaktiyle Hindistan'n Lengam mabedinde her sene bir
geceye mahsus olan kt ayini taklit ile kadn erkek
bir yere toplanarak era sndren kyler de var
diyenler eksik deildirler!
u pek kt haller meydanda iken ma:arife,
diyanete ne kadar hizmet edildii iddia edilebilir?

36

Salih,

krk

g nlk

olduu halde

geldii

bu

konakta, stkardei Haldun ile beraber bymekte,


Haldun'a mahsus iltifatlara tam msavat derecesine
varmamak artyle itirak etmekte idi. ,.
Haldun, 2 0 aylk olduu gn, babas Dilaver Bey
mirliva

rtbesiyle

taltif

olundu.

Konakta bir

paa

daha peyda olmasndan doan iltibas kaldrmak iin


Suat Paa' ya Byk Paa , Byk Paa Efendimiz,,
denmeye baland. Suat Paa'ya kk kardeine kar
iltibas def iin deil, ilmini, ahlakn takdiren her
zaman Byk Paa denebilirdi. Selime Paa Efen
dimiz,, demeye bir trl alamad. Paa efendi der
ve u kadar ki, buna Anadolu adeti vehiyle bir de
Aa

ilavesiyle

Paa Efendi Aa

denmediinden

hrmetin noksan kaldna can sklrd. Haldun Suat


Paa'ya: Paa Baba dedii iin hitap inhisarna akl
ermeyen . Neferzade Salih de

Paa Baba

diyordu.

Buna, Hanmefendi'yle Dilber'den baka kimse iliik


etmiyordu.
Hanmefendi, kyl ocuun aznn toplanmasn
Nevnihal'e hatrlatt gibi, Dilber de Selime'ye 'B37

yk Paa Efendimize Salih'in Paa Baba,. demesi


irkin oluyor,' demise de Selime:
- Ne greyim, ben retmiyorum ya, Haldun
bee baharak o da yle aryor; uysal it inei, onun
arhasmdan gidiyor, gprtye (grltye) ryor,
diye cevap verdi.
Suat Paa'nn len karsndan da, imdiki Naime
Hanun'dan da ocuu olmadndan, Haldun'un Paa
Baba demesi, baba olmak itiyakn okuyordu. Hal
dun, iki yanda memeden kesilmise de stninesine
pek ziyade alm olduu iin, Selime, hudutsuz md
detle al.konmakta idi. Suat Paa'nn iki kadeh konyak
la biraz keyiflendii bir akam, byk kk hanmlar
la Dilaver Paa da hazrken, Haldun'u takiben ieriye
giren Salih btn hareketlerini taklit ettii stkar
deinin Paa Baba diyerek Paa'nn kucana atl
dn grnce, o da Paa Baba diye Paa'nn dizi
stne kmakta gecikmedi.
Salih'in u creti orada bulunanlarn hemen hep
sine farkl derecelerde tesir etti. En ziyade Haldun'un
dads Dilber'in gayretine dokunduundan, zavall o
cuu mehut bir crm ilemi gibi kolundan tutup
iddetle ekti, indirdi; adeta srkleyerek kapdan
karmakta ilren ocuun gitmek istemeyerek alamas
Paa'nn hassas kalbine dokundu; Dilber'i tekdir etti.
Dier cariyeleri, hatta Selime'yi de artarak:
- Kyl-ehirli, insanlar birdir, dedi. Allahn in
dinde bir Mir Paa ile bir asker neferinin deil,
-nk askerlik byk eydir- bir dilencinin fark
yoktur. ocuk, Haldun'u takliden bana Cbaba) de
mekle kyam.et kopmaz deil, hibir ey olmaz. Bak
sanza, bundan daha irkin olsun, bu yama kadar
38

bir ocuk babas olamadm. Bundan byle ocuun


yanma gelip gitmesine, Paa Baba demesine sakn
iliik etmeyiniz; hatta cmleniz ahit olunuz, ben onu
evlatla kabul ettim; hakknda z evladm gibi mua
mele ediniz.
Selime ile Nazikter, Nevnihal, pek memnun oldu
lar; dierleri muhtelif derecelerde teaccp ettiler. Nai
me Hanm, bana souk su dklme dnd, bo
zuldu . Pek ak olan ibirarn belli etmemek iin
sahte bir sevinle dudaklar titreyerek: Madem ki siz
evlatla kabul ediyorsunuz, benim de evladm olmu
demektir diyebildi.
Nazikter'in iaretle ihtar zerine, Selime, Paa'nm,
hanmlarn eteklerini dini bir vazife ifa ediyor gibi
samimi hrmetle pt ve arka arka yryerek kapya
arpp hayli grlt ile Paa'y gldrd ve kt. Bu
geceden

itibaren

cariyeler,

uaklar,

Salih'e

Salih

Bey,, demeyi edep ve terbiye icab saydlar; Selime


bile yle diyordu. Anadolu'nun en kt,

en kk

bir kynde SeHme gibi bir kadndan doup da byle


byk bir konan 'kk bey'i olmak, Rumeli'nin
kk bir kasabasnda dnyaya gelip de Msr'a Hidiv
olmak kadar nadir bir talih ltfu idi. Garip tesadf
lerden olarak Salih Bey, burnunun ve enesinin biimi,
sz sylerkep dudaklarnn hareket tarzlar ile Byk
Paa'y andrr, gzlerinin renk ve ekli, kalarnn
kurumu ile de biraz Naime Hanm'a benzerdi .
Bu andrtan, benzeyiten bahse evvelce kimsenin
dili varmaz, varamaz idiyse de Salih'in evlatla ka
bulnden sonra Nevnihal bunu hanma sylemek say
gszlnda bulundu. Her neresiyle olursa olsun Sa
lih'in az ok paay andrmasnda, hatta tam ma
hebetle benzemesinde bile hibir nem yoksa da pek
39

dzgn boyu, azasnn tenasb, gne ziyas gibi


parlak, ipek kadar yumuak salar, gl renginde du
daldan arasnda tebellr etmi birer glmseme gibi
dizilen beyaz, muntazam dileri, siyah kirpildi, sema
renkli gzleri, alelhusus btn simasnn gzellik na
zm gibi ykselen burnu, Havva kzlarnn pek azna
nasip olduuna kanaatten hasl olan gurur hisleri bu
gzel burnun ucunda toplanm gibi grnen Naime
Hanm'a, emsalsiz gzelliinin en mhim imtiyaz, da
ha dorusu grenleri teshir iin pek fsnkar iki te
celligah olan gzlerinin hemen aynna bir kyl o
cuunun da malik olmas, pek fena tesir etti.
Paa'nn evlatla kabul ettiini syledii anda
herkese daha gzel grnmeye balayan bu kyl o
cuk, hanmefendiye her zamankinden daha msteh
rek grnmt.
Hanm'n gzel szleri Salih'in her yerinde bir
baka trl irkinlik buluyor, her halinde sinire doku
nur bir kabalk gryordu.
Zavall ocuun biricik kabahati hanmefendinin
rahminde tekevvn etmek artyle Paa'nn sulbnden
gelmemek, onun kucanda bymemekti. Naime Ha-
mm yle dnyordu: len ilk karsndan da ocuu
olmadna nazaran ksrlk kusuru, kendisinde deil,
Paa'da idi; fakat, bunu herkes bilir mi? Paa kim bilir
ne kadar iddetle baba olmak istiyordu ki, byle bir
kyl ocuun

'Paa Baba' demesinden

lezzet alp

avunmaya aliyor; er ge ocuu olmayacandan


katiyen emin olmasa, byle kyl bir . stninenin o
cuunu evlatla kabul ile yksek anna halel verir
miydi? Ksrlk kusuru Paa'dadr diye konan kap
sna bir levha aslamayacana gre, bu uursuz ocuk:
'Hanmefendi ksrdr, Hanmefendi ksrdr' diye m40

cessem bir ilan gibi daima ieide,

darda dolap

duracak.
Hanm'n dnd belalarn en by atiye ait.
Paa'nn adeta z evlad gibi sevmeye balad Sa:
lih'i kendisine varis tanmas, yle vasiyet etme,si ihti
mali ne kadar kt bir ihtimal?
Bu ihtimal, pek kymetli bir yn kuma iine soku
lan gve gibi Hanm'n kalbini kemirmeye balad
ndan, Salih'in koca konak iindeki varl ne kadar
kk olursa olsun, Hanm', naslsa gzne girmi bir
sinek, kulana kam bir pire gibi iza ediyordu.

41

VI

Salih, Haldun'dan ancak 42

gn byk

olduu hal

de cssesine nazaran bir yl daha byk zannolunur


du. Haldun, Salih'in tabii hakk olan ana stn gas
petmekle onun bymesine mani olamamt.
Hilkatin her eyle gdalanmaya mecbur bir kyl
midesiyle tehiz ettii Salih, souk-scak, bazan bozuk
stler de iirilmi olduu halde,

Haldun'dan daha

kuvvetli, shhati daha mkemmeldi.


Salih'in, pek kkken Selime'nin ineyerek i
ren bir merhem haline getirdikten sonra bir tlbent
paras iine koyup (Sormuk) adyla azna soktuu,
saatlerce emdirip avuttuu kuru zm usaresinden
faydalanm olmas muhtemeldir.
Salih'in, anas gibi her trl illetten masun ol
duu, hekim muayenesi ve Babali'nin muhaberesi ile
mspet bir kadn iin de meni elzem olan bu iren
adet, Anadolu'da yalnz kylerde deil, kasabalarda
da devam etmekte olduu gibi, ocuuna baka az
larda inenmi

eyler emdiren analar bugn de,

byk ehirlerimizde bile nadir deildir.


42

Haldun yana bast bir srada babas ikinci


orduya memur oldu. Nzhet Hanm, kocasndan ayrl
mak istemedii kadar, Naime Hanm gibi biraz da
kendisi bir konan byk hanml hkmetini sr
mek istediinden, Dilaver Paa, Edirne'ye ailesiyle bir
likte gitti. Selime Haldun'u emzirdii zaman Salih'in
de anas olduu hi hatra gelmez, bu sfatna hi
hrmet edilmez idiyse de, imdi Suat Paann evlatl
olan Salih Bey'in anas olduu iin, Nzhet Hanm,
Edirne'ye gitmesi arzusunda bulunamad.
Haldun yrmee balad gnden itibaren baba
snn rtbesine mahsus Miralay niformas giydii
gibi, Salih'in koluna da bir avu nian taklarak
yldr bir onba bile olmayan babasn rtbece ge
mi olduundan, Selime: Dnya bu, demiti, buynuz
kula geer.
Dilaver Paa ile olu Haldun Paa Edirne'ye gi
dince, konakta kk paalk makamnn bo kalmas
Byk Paa'nn by.kl iin bir nakysa gibi g
rndnden, umumi arzuya binaen Kk Paa'lk
Salih Bey'e tevcih olundu; Salih'e avu nian takl
d gece Selime tarafndan niann altna mavi bir
boncuk ilitirildiini grp: Konakta Miralay Haldun
Bey dururken Salih avua kim bakar ki. .. diyerek
o kt gz yldrm siperini skp Selime'nin yzne
atan, Paa Baba diye Suat Paa'nn kucana kan
Salih'i naslsa afii mescidine girmi bir it enii gibi
srkleyip odadan karmaya teebbs eden Dilber,
Nzhet Hanm'la Edirne'ye gitmeyip de Salih'in kk
Paa olduunu grse, bu unvan tevcihi Selime'yi daha
ziyade memnun ederdi .
Bu unvandan kimlere, niin ve kimler tarafndan
verildiini bilmeyen Selime, birok hanmn kocalar
43

Paa olduklarndan dolay Hanmefendi'ye teekkre


geldiklerini her zaman grmekte bulunduuidan, Sa
lih'in de gerekten Paa olduu zannyle pek mesrur
oldu. Paa'nn, Hanmefendi'nin eteklerini pt,

te

ekkr etti.
nsanlara her zaman saf bir surur nasip olmaz;
her tatl, mutlaka az ok bir aclkla karr. Dima
mda tahayyl kudreti bulunsa, hayalinin havsalasna
sabilecek refahiyet sebeplerinin bu konak kapcs
nn veya a yamann maietleri derecelerine kadar
bile

ykselemeyen

SeUme'nin,

yandaki

olu

Kk Paalklao hkmran olduu lhalde1 , bu ka'a


ne

iinde

her

trl

huzur ve refah

arasnda

bir

honutsuzluk rahatszl vard.


Selime, Haldun'u emzirdii iki sene mddetle mah
kum olduu perhizden hayli zlmt; ik st
bozulup Haldun'un shhatine dokunacak mukarenet
lere imkan verm.emek iin Selime kocasyla ayda bir
kere Nevnihal Kalfa ve irin dadnn nezaretleri al
tnda grtrlrd. irin dad da, Nevnihal de iste
meyerek ifa ettikleri 'htilat men' memurluundan

dolay girdikleri gnah Nzhet Hanm'a ykseltiyor,


alelhusus Nevnihal, Selime'nin himayecisi olmak sai
kasyla bu yasakln pek zalimane bir ikence oldu
unu da sylyor ve: Grmeyorlar m fukara ocuk
lar bir dzye doar, biti kucakta tepinirken dieri
kanunda kmldanr; biri yeryznde emeklerl_rnn teki
rahimde kulaklanr; memeyi biri brakr, teki eki
tirir, ne yasak var, ne karantena; ne st bozulur, ne
ocuklarn krmz yanaklar solar; bunlar seme, fakat
ne yapalm? Vebali yaptranlarn boynuna, biz emir
kuluyuz,,, szlerini de ekledi.
44

Haldun memeden kesilmedike, Ali askerliini bi


tirip istipdal tezkeresini almadka kye gitmek mm
.kn olamayacan Ali de, Selime de bildiklerinden,
birbirleriyle byle iki karde gibi masumane gr
meye ister istemez tahamml ediyorlard.
Siyasi crmler sulular gibi pek iddetli nezaret
altnda grmeye Ali, Selime'den ziyade kzyordu;
bu mahrumiyetin de tesiriyle Ali kansn pek ziyade
kskanmaya balamt. Selime kyde iken byle de
.ildi. Orada ky kadnlarnn maiet tarzlar ve i
nevileri gibi, kyafetleri ve el ayak renkleri hemen

birbirinin ayn olduklarndan Selime kimsenin dikka


tini ekemezdi. Gne yakmas, daima ak havaya
maruz olmas, k yaz ar ilerle uramasnn neti
cesi olarak yz pek esmer, vcudu ancak kemiklerini
rteoek kadar semiz, eli aya siyah ve przl, kendi
tabirleri vehiyle biirge (sa stnde yufka ekmek
piirirken kullandklar yank denek) gibiyken, imdi
yle deil; eli yz aarp tombullam, yanaklar,
dudaklar kiraz gibi kzarm ; gzleri, atk, kaln ve
mahut 'keman' tebihini istimalde zaruret hasl ede
cek kadar kavisli, gz u}arna kadar inen uzun ka

lar daha ziyade koyulam gibi grnyordu. Yiye


cek eylerin okluundan, uyku ve rahatn tasavvu
rundan ziyade, mkemmeliyetten faydalanarak semir
dike semirip adeta tannmaz bir hale gelmiti. Vak
tiyle belli belirsiz olan ene ukuru,

imdi Ali'nin

aznn suyunu aktacak kadar derinlemi; ky yadi


gar er tane mavi sra bilezik evvelce en hafif bir
hareketle de ngr ngr terken, imdi birer birer
atlayarak krlm;

yalnz vaktiyle pek geni

olan

ikisi, Araplarn etine dolgun kadnlar iin ' bacak ya


hut kol bilezikleri samit kadn' dedikleri gibi boum
45

boum halkalanan etler arasna gmlp susmular


d. ene altnda iki sra katmerlenen ve kala zerine
ylan et taknlklarna, btn mesamlarndan f
kracak gibi kan feye zanlarna gpta eden Dilber: Pek
eyi kalpli bir kadn, fakat bir hayvan gibi saygsz,
besiye ekilmi kazlar gibi kaygsz,, diye kskanlkla
bir hakikati . sylerdi. Fakat bu szler, bir stnine iin
aranan en iyi vasflarn en mhimlerinden oldukla
rndan, Selime'nin haysiye.tine dok_unmazd.

46

Vll

Haldun memeden kesildikten sonra kocasyla Seli


me'nin aa kattaki odalardan birinde -irin dad
nn,

Nevnihal

kalfann

mterek

nezaretlerinden

masun olarak- uzun konumalarna msaade olun


mutu.
Bunlarn her mlakat kapc Abdi Aa'ya boyal
byn kvrp ban evirerek Hasbinallah . .
.

de

dirttii gibi gen cariyeleri de tecessse altryordu.


Artk bu suretiyle hayatn memnun olmayacak, ika
yet edilecek bir yeri, bir mahrumiyeti bulunmamakla
beraber pek ok devam edemedi.
Yemen' de sene yerine sekiz

yl hizmetten sonra .

seksen ayla mukabil, ellerine sekizer Mecidiye bile


verilmeyerek, Karadeniz kylarn a karlacak tabur
lar mahza stanbul'dan gemeyerek, memleketlerine
karadan gitmek zere vapurlardan fazla safra atmak
kabilinden bir teessrszlkle kn en ziyade iddetle
hkm srd bir srada Akdeniz sahillerine d
kldkleri halde, stanbul'da askerlerin 'Rzai aliye
mugayir' hareketlerine mahal kalmamak iin yine
herhalde birok esefi mucip olaylardan sonra istibdal
47

miadna bizzarure dikkat edildiinden Ali tezkeresini


almak ze re idi.
Selime ile son mlakatnda Ali dedi ki:
- Bu hafta tezkiremi verecekler, her ne g!Ufar
bana da Konahda kal, sana da i bulunur,. deyorlarsa
da ben galamam; ky kohusu sgrme Cklbasb) du
man gibi burnumda ttyor.
Selime yle cevap verdi:
- Benim burnumda da yle ttyor. Bana da
Nevnihal Kalfa: Kyde ne yapacahsn, olunun ya
nndan ayrlma diyor emme burada ben de edemem.
- Kulak asma Selme, dedi Ali, kulak asma, bun-

1ar yrekten deildir. Stanas bir evde ne gadar galr?


Emzirdiin ocuk byd getdi; sen ne gne dura
<:ahsn? Koulduktan sonra getmektense indiden ge
<lip kii delim; ben ne olsa durmam. Birok paramz

da birikti; melmekate gedelim, bu gadar yeter; yurdu


muzu,

yuvamz onarp baba rasn yahalm;

ata

yuvasn enlendirelim. Paa, Salih'le beraber bizi de


evlatla almad ya; biz niin ocua marda olup du
ralm? Paa da, Salih de burada sa olsunlar, selam
lar gelsin; sen ne dersin?
Memleket, yurt, yuva szleri karan u mlaha
zalara kar SeHme ne diyebilir? Yurt,

vee\I' Seli

me'nin, Ali'nin ky gibi kt bir ye;r olsun, yine


yurttur. Yurt sevgisinden bo gnl, vatan derdinden
mstesna insan m olur? Alelhusus Selime gibi bir
kadna gre Karun hazinesinin btn mahfuzatna
muac:lil bir iki avu dolusu altn kazandktan, olunu
;anl bir paann konana evlatlk sfatyla yerletirip
dnyaln da temin ettikten sonra doduklar ma..
halle dnmek ne byk saadet ! Selime'nin gnlnde
48

kye

dnmek i,in yurt sevgisinden

baka

cazibeli

bir sebep daha vard.


lk sahiplerinin ve onlar zederinde bakalarnn
gzlerini

artk

holandramamaya . baladklarndan

tr Selime'ye verileTek onun sandnda inzivaya


mecbur , olan kurdelalar, grepler, araflar, esvaplar
ne zamana kadar sandkta mahpus kalacaklar; bu renk
renk esvap ve sslerle btn iek renklerini toplam
daimi bir bahar timsali gibi heT mevsimde ky erkek
lerinin ,itihal ve kadnlarnn gptal baklarna he
def olmak hangi kadnn istemeyecei bir ey? Seli
me, tezkireyi alr almaz hemen yola kalm ceva
bn verdi.

49

Bizim yurt hastalar, Selime'nin stanbul'a geldi


inden yl sonra kye dndler. Ayrlk Salih'e
de, ana ve babasnca da tahmin edeceimiz gibi tees
sr mucip olmad. Pek kaytszca ayrldlar.
Ali'nin kaytszlna, Salih'in daima gz nnde
bytlp plerek, okanarak oul-baba balar kuv
vetlendirilmemi olmas; Selime'nin tee.ssrszlne
Salih'i zahmetsizce bytmesi makll bir sebep ola
mazsa, mutlaka onu halen mesut ve istikbalini emin
grmekten hasl olmu bir gnl rahat o trl tee.s
srlere mahal brakmam1 demek lazm gelir. Salih'e
gelince, he.r gn grd saysz askerlerden Ali'nin
fark, tesadf ettike sert parmaklaryle yzn skp
incitmesinden ibaretti. Dilinin ivesi gib i her haliyle
Salih'e pek kaba grnen Selime'yi, ona kyas etmek
kabil olmayacak kadar nazik, gzel kadnlar arasnda,
ayrlndan kederlenecek derecede sevmeye bir sebep
bulunmamakla beraber, Selime'nin daima Haldun'la

itigal etmesi haset saikasyla bir soukluk peyda ede


bilirdi.
50

Alaca denilen muhtelif renkli bir bezle yaplan


seyyar siperlerle kolayca avlanan baz ahmak kular
gibi kyde herdemtaze bir bahar olmak hevesine den
Selime,

komu

kmesindeki follua

yumurtlayarak

strabn def eden bir tavuk ve kocas bu tavuu


takip eden bir horoz teessrszlyle ayrldlar! Bi
naenaleyh Salih, Selime'ye baka bir follua braklan
yumurtadan baka bir tavuk altnda kan pilicin asl
yumurta sahibine biganelii kadar yabanc ve baba
sna da byle bir tavuk yannda kanat sryen horoza
kar hissedilecek akrabalk kadar yaknd.

Kadn

larn en akllsnda ancak iki tavuk akl kadar akl


vardr diyen Konfys bu Ali'yi grse: Ancak bir
horoz akl kadar akll erkekler de vardr demekte
tereddt etmezdi.
Hep kendi nefislerine kyas ile ana baba ayrlk
larndan kederli sanan btn konak halk teselli iin
ona kar daha efkatli grnmeye gayret ettikleri
gibi, baba acsna dayanamayarak hasta olmasn , l
mesini temenni eden Naime Hanm bile Zavall ocuk
bugn ne kadar mahzun duruyor diye bir iftirada
bulundu. Suat Paa'nm Bonmare'den, Pazar Alman'
dan

yeni

oyuncakla.r almaya

memur

ettii

Kamil,

oyuncaklarn ucuzlarn aramakla beraber kendi ky-'


l zevkine kyasen Salih'in memnun olacan kuv
vetle

umarak bir kere dokunulunca balar birka

dakika sallanan bir sar inek, kvrk boynuzlu kara bir


kz oyunca getirmiti. . . Suat Paa, Salih'i z ev
lad gibi terbiye ve talim ettirmek azminde idi; fakat
alt yam gemeden okutup yazdrmak iin ocuun
tazip edilmesini istemiyordu. Salih alt yana yakla
t esnada, pratik suretiyle Franszca renmesi ve
yedi yana gelince okutulmas, yazdrlmas ke.rarla51

trlarak Matmazel Aleksandrin Bujiye adnda yirmi


yalarnda bir mrebbiye bulundu; ve Salih, Nazikter
ve Nevnihal'den ayrlarak mrebbiye ile bir odada
yatmaya

memur

olduu

gece

alaya

alaya

uyu

mutu.
Esmer benzi, siyah gzleri, ince uzun burnu, ka
lnca dudaklar, yumurta biiminde simas, kk az
ile olduka sevimli bir Fransz olan Aleksandrin, her
suretle hoa giden hal ve hareketleriyle birka gn
iinde kendisini Salih'e sevdirerek gnde bir iki Fran
szca retmeye alyordu. Bir mddet sonra Paa
stanbul'dan uzaklatrlmak maksadyla kendisi iin
ioat olunan bir '\lazife
gidince

Hanmefendi

ile taraya gnderildi. Paa


mrebbiyeyi Salih'ten ziyade

kendi ileriyle igal etmeye baladndan, talim ve


terbiyesi Aleksandrin'in arzu ettii kadar deil, o
cuun, okumak-yazmak iin pek az olan kabiliyeti
nisbetinde olsun Franszca renmesi mmkn olama:

d. Bir ylda ancak yze kadar say le aylar, gnler,

yiyecee iecee dair be on kelime renebildi. O


zamann ileri gelen memurlar gibi mrebbiyenin en
az megul olduu ey asi vazifesiydi. Hatta istibdat

devrinin Maarif memurlar, bilhas a mektep hocalar


gibi,

vazifelerinde gsterdikleri mbalatszlk nisbe

tinde Hanmefendinin taltiflerine mazhar

oluyordu.

Aleksandrin, sanki Salih'e mrebbiye deil, Hanma


nedime olmak iin bulunmutu.
Hanm,

Aleksandrin'in

Salih'le

daha az megul

olmas maksadyla Franszca renmeye bile bala


mt; mrebbiye, vaktiyle en ziyade Vanl bir ermeni
adan rendii pek ou galat, pek kaba Trke
sini, Naime Hanm'n azndan pek ahenkli kan keli
melerle tebdil ve slah ediyordu. stanbul'a ne zaman
52

dnecei mehul olan Paa gelince Salih'i imtihan ile


malumatn umduundan az bulup da Aleksandrin'i
muahezeye kalkrsa, Hanm, mrebbiyenin mdafaa
vekilliini deruhte ederek: Allah' eyi bildiini, fakat
grmediini

syleyen,

Peygamber'i

Allah'n

torunu

bilen ahmak Selime'nin ocuu ancak bu kadar re


nebilir. diyecekti. Salih'in de Fransz dilini renmek
kabiliyeti pek az olmakla beraber,

imdilik okutup

yazdrmaya memur deilse de, bir srpriz olmak zere


mrebbiye gizlice ocuu' okutmaya ve yaz retmeye
hayli alt halde, Salih'in diline, gzlerine, parmak
lanna rettim diyecek kadar hkmedemedi.
Salih, okumaktan, yazmaktan pek sklyor, sk

trldka: Ben yurt snrlarnda kan, ky tarlalannda


ter dkmek iin yaratldm,,. demek ister gibi hazin
bir durumla kitap, kat stne sakitane gz yalar
dkyordu.

Okumakta,

yazmakta

kabiliyetsizliiyle

beraber hevessizliine bakan mrebbiye,

(Atavizm)

denilen, yani irsi meyl ve kabiliyete Salih'i tam bir


misal gibi telakki ediyordu.

Aleksandrin, Salih'in anasn babasn grmemise


de, onlarn kyl olduklarn iitmemi olsayd bile,
Salih'in en ziyade toprakla, bahvan alat ve edeva
tyle

oynamaktan,

yazn bahede,

kn

limonluta

bahvanlara yardm etmekten, kendi kendine

Has

dur, selam dur,. diye askerlik talimlerine olanca ihti


mamyle devamndan, bunun en ziyade ifti ve asker
hislerinin tevars etmi olduunu hkmde tereddt
etmeyeceini iddia ediyordu.

53

Kye dndklerinden

alt

ay

sonra

Selime'den

Nazikter kalfaya gelen bir mektup, btn konak hal


knca te'accp ve teessf mucip oldu.
Zavall kadn anszn ba.na gelen boama musi
betini pek yank bir dille anlatyordu. Kye vardk
larndan biraz sonra stanbul'dan Ali'ye imzasz bir
mektup gnderilmi; bu mektupta, gya SeHme'nin
gayn meru mnasebette bulunduu arabac Kk
Osman'n ayrla dayanamayarak verem olup ld
ve heybesinde Selime tarafndan verilmi bir ipekli
mendil zuhur ettii bildirilmi; bu pek leimane iftira
zerine Ali derhal kadncaz boam. Kyde kendi
ailesini

iaeden aciz bir byk kardeinden baka

, .kimsesi olmad iin, yakn kylerden birinin muh


tar olan Kamber Aa'ya varm

olduunu hikaye

ettikten sonra, mektuba u suretle _nihayet veriyordu:


Vallahi billahi, cierimden vurulaym, bir tanecik
gcck paamn lsn greyim, iftiradr; sakn inan
mayn, ben yle kt bir arvat deilim ve yle bir
gnah ilemedim. Kocamla bile bekiler, engeller ara
snda buluabildiim bir konahda ba.ka birisiyle na54

sl birleebilirdim?
piman oldum.

stanbul'dan geri geldiime

oh

Ali'den bo olunca gine stanbul'a

gelmek istedim; lakin siz bu iftiraya inanarak beni


gerekten kt bir kar imi diye konaa dhmazsnz
da sokakta kalr, srnrm deye korhtum gelemedim.
Avu dolusu altnlarmdan bir tek mangr bile kal
mad. 'Kar parasyla alnan eek su yolunda lr'
derler. Arn

Calm) . terlemeyerek kazanlan parann

hayr m olur?

Ali altndan girdi,

stnden

kt;

'Olan yedi oyuna, oban yedi koyuna getdi' derler,


bu da yle oldu. Elimde birka ul, apttan baka
bir ey kalmad, ne yapacam bilmedim. Hele Allah
raz olsun, Kamber Aa hzr gibi yetiti de sefillikten
kurtuldum. Kimsesiz bir eksilt etekli kadn ne grr?
Hasl, dinim imanm gibi rzm da btndr. Sahn
gcck paaya orospu ocuu, kahpe dl demeyin;
derseniz ky dalar gadar byk gnaha girersiniz.
Bunun iftira olduunda kimse tereddt etmedi,
fakat

hangi

leimin

yapt

anlalamad.

Arabac

Kk Osman veremden deil, tifoya tutularak bir

hafta iinde lmt. Filhakika Osman'n eyas ara


snda ipekli gzel bir mendil km ise de bunun
Selime ile mnasebeti, Selime'ni Osman'la asla mm
kn olmayan gayrmeru mnasebetinden daha ziya
de inanlmaz bir eydi. Hanmefendi'ye ait olduuna
btn cariye.lerin ehadet ettikleri bu mendil, Naime'
nin kupa arabasna . sinen latif kokularn intiar kay
naklarndan biri idi. Hanni, naslsa araba iine d
rm, bir hayli zaman Kk Osman'a, ahr ke
lerinde tatl hlyalara, ryalara sermaye olmu idi.
Suat Paa'nn adsz ve mahalsiz tara memuriyeti
iki seneden ziyade srerek, stanbul'a bozulmu bir

55

shhatle dnd. Zaten bir mddettir onun shhi hali


aile hekiminin phesini mucip olmakta idi.
Paa'nn bu seyahatten faydalanaca, kahr y
znden ltuf grecei umulurken, bilakis phe edilen
hastalk tamamyle meydana km ve stanbul'a dn
dkten birka ay sonra yataa dmt.
Paa'nn derdi ne olduu anlalnca, Naime, Pa
a'ya, cariyelerin de pek abuk farkna vardklar bir
ihtiraz ve tehaffuz ile yaklamakta olduu gibi, Nev
nihal'den bakalar da mmkn olduu kadar hanma
imtisal ettiler. Bu tehaffuzlar, ihtirazlar, verem has
talna mahsus ince bir firasetle, her eyin farkna
varan Paa'nn dikkatinden uzak kalmyordu.
Konakta Paa'ya en ziyade ihtirazsz yaklaan, iki
kk mahlktu. Biri, Kk Paa olduunu sylemek
zaittir. Dieri karyolann etrafnda, renkleri, nak
lan, Paa'nn imdiki dnceleri kadar kark bir
ran hals zerinde

rzgar nne

dm pamuk

paras gibi yuvarlanan, kara gzleriyle burnundan


baka her taraf gibi beyaz olduu iin

Kartopu

ad taklm olan pek kk bir kpek idi. nsanlar


iin yllarca bir ltuf ve ihsan kayna kesilmi olan
zavall Paa'y, imdi yalnz, biri insan, dieri kpek
yavrusu olan bu iki vefakar kk mahlukun oyna
malan elendiriyor, bunlardan baka herkes, her ey
sinirlendiriyordu.
Salih, Kartopu'nun havlamalarn, ince-kaln her
trl mrlt'.l.larn mahirane taklit ediyordu. Kartopu
diiyle, trnayla Salih'in elini, yzn para para
edecek gibi hcumlarda bulunduu halde, hibir ye
rine

di

mezdi.
56

geirmez,

trnak

dokundurmaz,

hi

incit

Zalim hastalk son hamlelerine balad iki gn


den beri Paa, Salih'i de, Kartopu'nu da arayp sor
muyor, btn dnya ile beraber bu iki kk dostunu
da hatrlamyordu. Bu hastalkla yataa dt gn
den beri gece-gndz

yannda bulunarak kendisini

daha ziyade sevdikleri Paa'nn yanna arlmamak


tan Salih mkedder olduu kadar, daima onunla giden
Kartopu da mteessir gibiydi.
Kartopu, ara sra Salih'in odasna gelerek muttasl
darya, ieriye kp girmek ve mrldanmak suretiy
le: Ne duruyorsun, haydi Paa'nn yanna gidelim
demek ister gibi hareketlerde bulunur ve Salih'te ica
bet eseri grmeyince oyuncak kpeklerine. edilerine,
sra sra dizilmi askerlerine hcum ederek cmlesi
ni devirir, boynuzu krk kara kz kuyruundan tu
tup srklemek gibi tecavzlerden sonra, Salih yine
her zamanki gibi nne derek Paa'nn yatak oda
s yolunu tutmadndan kzar, odadan karak ba
n kapdan ieriye sokup havlar, hrlar ve nihayet
koridordaki ynl kuma paralarndan yaplm olan
minderine yatarak beyaz ve uzun tyleri arasna ha
kikate aykr sz syleyen bir insan dili gibi titreyen
pembe dili ile kara kehrbardan byk bir tesbih ta
nesini andran burnunu yalaya yalaya uyumaa al
rd. Mamafih orada da duram ayarak ksa bir mddet
sonra kalkp koridorda gezinip, her gelen-geenin etek
lerini diiyle ekerek h-lar; mnferiden, mctemian
gelip gidileri sklaan muhtelif kyafetli hekimlern
havlard.
Salih'le

Kartopu'nun

yatak

odasna

girmekten

men olunduklar gnden iki gn sonra Paa, hayat


azabna nihayet verdi. Konakta bir feryad figan kop
tu; herkes al.yor, Kartopu minderi stne melip
57

uluyarak vaveylaya itirak ediyor; cmleden ziyade


musap olan Salih, laykyle anlayamad bu musibetin
manasn Nazikter'in, Nevnihal'in

yal gzletinden

karmak, karanlk bir gecede mavi mavi kandillene


rek den ahaplar gibi havagazlar ziyasndan nur
lanarak irin dadnn kara yaJ?.aklarndan sratle yu
varlanp inen gzya damlalarndan anlamak istiyor
casma en ziyade bu kadna bakarak onlar takli
den alyor; Aleksandrin bile:

Ne kadar yazk, ne

kadar yazk ! diye diye ibraz ettii teessfn ciddi


liini ara sra gzyalaryle ispat ediyordu.
Ertesi gecenin yarlarna kadar konakta, fasla

lar gittike uzayan at nbetleri devam ettikten son


ra zavall Suat Paa'nn girmek zaferini uzun bir z
trap ile iktisap edebildii mezarn ebedi skutne ya
kn bir skut ve skun hkm srmeye balad.
Herkes yorgun, herkes uykusuzdu; birtakm, bi
rer vesileyle odalarna ekilip yataklar zerine uzan
dlar, bazlar oturduklar yerlerde kvrlarak uyudu
lar.

:58

Suat Paa konann- matemle bozulan intizam


dzelerek, her ey, evvelki eklini, gidiini almak iin
bir haftadan ziyade zamana muhta olmad. Konak,
Paa'nn ebedi zayiiyle mthi bir zelzele geirmi ka
dar sarslacak sanlrken, en hafif bir deprenme bile
hissolunmad; sanki zaten lzumsuz bir varln yok
luu gib oldu.
Durgun bir suya atlan bir tan yapt temevv
daireleri ne, kadar abuk zail olursa, bu musibetin di
malarda mucip olduu teessr ihtizazlar da o ka
dar sratle geti. Konan ruhu demek olan Suat Pa
a, elli bu kadar yl yaayarak bir ok eserler, hatra
' lar brakarak lm gibi deil, sanki vakit geirmek
iin okunmu muhayyel bir hikaye ahslarndan bi
rinin ziya kadar abuk unutuldu.
Daima

kendisini

dnen,

kk

bir

iltifatna

mazhar olmak iin areler arayan, bir ok emel ve


ihtkaslara onun vcudunu, ikbalini, alicenapln za
min ve mteahhit gibi telakki eden insanlar, ona ait
hatralar birer beyhude yk, ileri yenmi ceviz ka59

buklar gibi hafzalarndan karp attlar. Naime ha


nm bile ikide birde hayalinde, birer ani teressrnle
gelip geen o fani vcudu mmkn olduu kadar s
ratle unutmaya alr gibi grnyor ve benzinin bi
raz uukluu, hafife kzaran gzlerinin mahmur ba
kyla, btn vcudunun yorgun gibi duruuyle :qa
zin ve cazip baka bir gzellik peyda etmi, simasn
da ancak maceraya vukuf ile karlabilen matem ma
nasn Aleksandrin'in ihtaryla siyahlar giyerek renk
e izah ve temsil ediyordu.
Naime Hanm tavr ve mivarmdaki skna ra
men hi umulmaz bir zamanda zuhur eden Karadeniz
frtnalar gibi birdenbire konakta iddetli icraata ba
lad. lk irade, Kk Paa'nn. hemen kyne gnde
rilmesi hakknda sadr oldu. O taraflara gidecek bir
yolcu bulmaya, bulamaz ise bizzat kendisi gtrp ba
basna teslim etmeye Kamil memur edildi. Bu iddet
li emirde, Kamil'in 25 yldan beri gidemedii kyne
bu vesile ile gitmesi gibi bir ltuf da vard; fakat o,
bu memuriyetin Paa merhum hakknda vaki olduu
vehiyle gittii yerde kalmak memuriyetine mncer
olmas ihtimalini dnerek, o taraflara gidecek bir
yolcuyu -kefil bulmazsa azlini muhakkak bilen, da
ha ie balamakszn kefalet dilencilii ile izzeti nef
sini yaralayan bir Maliye Memuru kadar ihtimam ile
yolcu- arad; iki a sker neferi buldu; bunlardan biri
vaktiyle

babasnn

stanbul'dan

gtrp

salnda

kendisine balad frengi illetini geldii yere iade


iin stanbul'a getirerek kendisi gibi birk a asker eri
ni sirayetle zehirledikten ve burun direi Gmsuyu
hastanesinde ykldktan sonra re karlmt.
Dieri, kyden kan okluuyla gerekten delikanl
denecek bir halde gelmiken kan yoksulluuna mp60

la olarak kynde, o fakirlik diyarnda hava tebdi


li iin alt ay mddetle izinli idi. gn sonra gidecek
olan bu askerler, Salih'in kynden deilseler de ona
yakn kyler ahalisinden idiler.
O taraflara gidecek bir yolcu bulmas iin Kamil'e
emir verildii gn; Salih'in yata yorgan, esvab,
oyuncaklar, hasl her nesi varsa hepsi toplanp hazr
lanmas da Nazikter'e emrolunmutu .
Biare masum ocuk iin Musa Firavninin emirle
ri kadar zalimane olan bu emir, Nazikter'e dehet ver
diinden:
- Buraya 40 gnlk iken gelip yedi buuk yldr
sayenizde huzur ve rahatla byyen, hatta anasn,
babasn da tanmayan bu ocuk imdi hi bilmedii
bir kyde, hi almad bir sefalet iinde nasl yaa
yabilir? Merhamet ediniz Hanmefendiciim, demeye
ihtlyarsz cret ettiinde, Naime Hanm:

- Onu da ben mi dneceim? Hem de bana


yl akl retiyor, merhamet dersi veriyor gibi sz
sylemeye kalkma, sonra fena olur. Byle tnedii
aa dallarn kurutan, bacasna konduu oca sn
dren bayku gibi Paa'nn ban yiyen bu uursuz
pi kurusunu bundan sonra grmek istemem; sinirle
rime dokunuyor bir an nce def ediniz; ite bu kadar,
diyerek Nazikter'i tit:-etti.
Hanm'n ne kadar kindar, nasl inat olduunu,
hazan merhamet hissine hizmet eden asab bozula
rak keskin bir zehir olan gzel avret otu kadar his
siz bir zalim kesilen bu gzel Hanm'n kt kalbini
pek iyi bildiinden, fkesini tahrik ile ocuu imdiden
rlplak sokaa attrmaa sebep olmamak iin:
- Mademki byle arzu ediyorsunuz, pekala git
sin; annza, mrvvetinize deni, o gittikten sonra
61

da yaparsnz uzaktan da ltuf ve merhametinize maz

har buyurursunuz, diyerek odadan kt. Maceray


Nevnihal kalfaya syledi. O da bu konaktalti eskilii
ne dayanarak bir istirham iin deil, Hanm tevbih
edecek gibi bir fke ile, yerinden frlad; Nazikter: Dur
abla dedi, byle gidersen ka yapaym derken gz
karrsn; Hanm . pek fkeli, sylerken az kpr
yor; yaltaklanarak merhamete getirmekten baka are
yok.
Filhakika Nevnihal ieriye girerken maksadn an
layan Hanm'n derhal taknd korkun tavr, Nevni
hal'e, sze Nazikter'in tavsiye ettii surette balamak
lzumunu ihtar ettiinden, Hanm'n ayaklarna kapa
narak: Yazktr, Salih'i gndermeyiniz, acynz, pek
kktr, anasnn yannda kalsa ey baba, babas
nn yanna gitse ey ana var; anal babal bir ks:i
dr; gnahtr, Paa'nn ruhu da krlr diyebildi.
Hanm, hi tereddt eseri gstermeyerek sordu:
Bu szleri sana Nazikter mi ezberletti?
Nevnihal: Hayr,. dedi, kendiliimden sylyo
rum; yazktr; Hanmefendiciim, yazk. u kt ni
yetinden vazge. Ne olur, Kartopu gibi koca konan
bir kesinde de o dursun; pek kktr.
Naime hiddetle, evet,,, dedi,. kk, pek kk
tr. Tahta bitinin yavrular kabilinden bir kk, her
yere sokulur, her yerde gizlenir, insan byklerden
ziyade iza eder bir kktr. Pek kktr diye tahta
biti yavrularn hi affettiiniz, pp okadnz va r
m? Grr grmez hemen ezersiniz deil mi? te bu
da yle. Mutlaka gidecek; beyhude szlerle beni zme
yiniz, bir de bundan sonra siz byle eylere karmay
nz; Paa'n:m geveklii byle her eye burnunuzu sok62

maya altrd. Bundan sonra herkes haddini, vaze


sini bilecek bilmeyenlere bildirilecektir.

Hann'n bu pek zalimane szleri, drdnc ad

olmak zere 30 yl nce, 25 yanda iken ald Nev


nihal ismi, Kastomonu'da gz demesiyle bir afete u
rayp harap olmaktan syanet iin cephede bir odas
na tamam braklm olduu halde tamam da, nata
mam da b.arap olmu evler zerindeki Maallah lev
has gibi kendisini istihza eden ihtiyar cariyenin kal
bini krd, geirdi.
Nevnihal meysen kapdan karken, Hanm: t,
itin her yerde mirahurudur, kap yoldal gayreti,.
diyerek Salih'in Kk Beylik, Kk Paalk rtbe
leri, Paa'nn evlatl sfatlar yok edilerek bir kle,

bir uak derecesine indirildiini anlatt. Nevnihal de

kendi kendine nsan insann yardmcsdr, 'z ev


ladm gibidir,' deyip de bu sz el kadar bir kat ze
rine yazp brakmayan rahmetli Paa'ya bilmem ne
deyeyim?,. diye mrldand.
Adn daima hrmetle andracak surette vatanper
verane,

hamiyetkarane teberrular unutmam olan

merhum Paa'nn, Salih'in istikbalini hi dnmemi


olmas, hakikaten inanlmaz bir ihmal olacandan,
yazlm bir vasiyetnamenin Naime tarafndan al
narak yaklm olmas muhtemeldir.

63

XI

Nazikter'le Nevnihal, Matmazel Aleksandrin de


hazr olduu halde, stnine olu Salih'in kye gnde/

rilmesi mesele-sini mzakere ettiler. Mrebbiye, Hanm'


n

byle pek merhametsizce muamelede bu kadar

acele etmesine at. Paa'nin, sair her eyi dnp


de bu ocuk iin bir vasiyetname brakmam olma
sna teaccp etti ve belki. . . diyerek bir sz syle
mek istedii halde bir tefekkr tavn alarak sustu
una baklrsa,

bu zeki Fransz kz da vasiyetna

menin alnmas ihtimalini dnm olabilirdi.


Nazikter;
- Yalnz faydasz bir Kk Paalk ad taklarak
yedi buuk sene gerekten bir paa veya paa ocuu
gibi iyi yaamaya altrdktan sonra kye gndermek
belki seksen yl yaayacak bir ocuu ikence ile ldr
mek kabilindendir. Byle bir ocuk kyde ne yapar,
nasl yaar? l diyordu. 1
Nevnihal;
- Biz de yle dedik amma sen onu hamna anlat,
anlatabilirsen, [derken]
Mrebbiye;
64

- Kim bilir belki sonradan vazgeer, o kadar s

tne varmaynz [dedi. J

Bu konumadan sonra bu kadn, u srgnl


n SaJih'e nasl tesir edeceini tahmine baladlar,
nihayet bir tecrbeye karar verdiler.
Nazikter Salih'i ararak sordu:
- Kk Paa, sni kye gnderseler memnun
olur musun?

- Kathane kyn mi?


- Hayr stninenin/ kyne.
- Oraya gndermezler ki. . .
- Gnderseler?

- ok memnun olurum.
- Sen o kyden pek kk geldin, iyi mi, kt
m bilmezsin ki memnun olasn.

--: Ky kt olur mu? Geende Kamil Aa syl

yordu; orada bulutlara kadar yksek dalar, sr s


r koyunlar, kuzular, keiler, krmz kanatl kelebek
ler, git git tkenmez yeil krlar, ak kpkl aylar
varm.

- Orada anneni de, baban da greceksin.


- Benim annem, babam yok ki.

- Stnine ile kocasn deyecektim.


---,. Ben onlar sevmem, ky severim.

- stersen Hanmefendiye yarvaralm, sana zn

versin de biraz o dalarda, krlarda ko, elen, ister


sen hep oyuncaklarn filann da gtr, ayrlarn ya
nnda, aalarn altnda oynar, ky ocuklarn alk
alk baktrp elenirsin. Nasl, Hanm'a syleyelim mi
- Syleyin.
Hakikaten Salih dalan, krlar pek severdi; te
nezzh iin gittikleri Kathane'den dnlerinde ara
baya zorla bindirilir, ili'ye kadar alard. ocuun
65

bu sonsuz srgnden zannedildii gibi mteessir ol


mayacann bylece anlalmas, bu iyi yrekli
kadn biraz teselli etti. Salih'in gitmesiyle Aleksand
rin'e de yol verilmek lazm gelmeyeceini kendisi de,
Nazikter ve Nevnihal de biliyorlard. nk Mreb
biye, Salih'ten ziyade Hanm' terbiye ediyor, onun
en ince, en nemli ilerine yaryordu.
Naime sse, elbiseye mteallik her eyin moda
sn ondan rendiinden bir ok hanmlann gpta
lanna hedef oluyordu. Beyolu'ndan alnan her eyi o
arar, bulur, onun zevkiyle seilirdi. Hanm evvelce sa
larn ancak bir iki trl tanzim edebilirken, imdi bir
ok ekillerde dzeltmesini renmi, adeta bir Fran
sz kadn gibi "bezenmekte. maharet peyda etmiti.
Naime'nin, Salih'i niin sevmediini, neden bu de
recede can dman kesildiini Aleksandrin bilmez,
anlamaz, hatta yllarca kafa patlatp dnse yine
- bulamazd.
Nazikter, Hanm'n btn hislerine, dnceleri
ne ve emellerine vakf olmasa bu bilmeceyi o da
zemezdi. Nevnihal bile yllarca bu makule hanmlar
arasnda yaad halde Naime'nin Salih'e neden bu
kadar dman olduunu bir trl anlayamyordu. Ha
nmn yllardan beri dourmak istedii halde ,bir a
resini bulamad ocuun, konakta, baba . kucanda
ve bir sr cariyenin kollar stndeki makamlarn
Salih'in zaptetmesi ve fazla olarak yedi yldr lisa
n hal ile Hanmefendi ksrdr, Hanmefendi ksr
dr diye baran bir tellal gibi gz nnde dolama
snn ne kadar affedilmez bir su olduunu, makul ey
lerle uramaa, makul delillerle, makul muhakeme
ve hkmetmee alm ol8:<Il mrebbiye nasl anla
yabilirdi? Matmazel, Hanm'n husumetinin ne kadar
66

budalaca bir zan ve z ehaptan hasl olduunu bilme

mekle beraber, hi makul sebep bulunmak mutasav


ver olmayan bu gaddarane muamelesinden dolay Ha

nm'dan pek ziyade soudu. Salih'in gidecei gne ka

dar konakta kalp kalamayacan Nazikter vastasy


la Hanm'dan sordu.

Mrebbiyenin u hrriyti, alelhusus insaniyete,

vicdana mugayir bir hal ve hareket grd bir yer

neresi olursa olsun oradan uzklamakta serbest ol


masnn, bu iki esir kadnn yaral kalplerinde ne ka
dar yakc gptalar uyandrdn sylemee hacet

yoktur.

mrleri baharn iradesiz, ihtiyarsz ve tabii tat

sz, lezzetsiz, daha dorusu ac, zehirli hislerle yaln

bakalar

iin

yaam,

gzelliklerine,

shhatlerine

mahza bakalarnn zevki, menfaati iin dikkat edil

mi bahtsz mahhiklar! Hangi kirli eller dokunaca,

nasl mteaffin burunlarla koklanaca bilinmeyerek

daha tomurcuk halinde iken koparlp satlm, elden

ele, ieklikten ieklie. gee gee solmu, burumu


iekler!

Hakiki esaretten hayli zaman nce azad edilmi

olduklar halde kimsesi<Zl:rk zaruretinden ziyade ve

fakar olmak gayretiyle bu konaa grnmez zincir

lerle bal yine esir, daima esir biareler!

Ekseriyetle esir analardan esir olarak geldikleri

dnyada daima cariye, daima esir para.S denilerek


yaayacaklar; esir olarak lp gidecekler!

Naime, Aleksandrin'i yanna ararak Salih'in

mrebbiyesi deil, kendisinin sevgili muallimesi, ky

metli bir arkada olduunu syledi.

Aleksandrin geldikten bir mddet sonra Paa ta

raya gittii gibi, geldiinden lmne kadar geen


6.7

gnleri ise bu hastaln gtreceini muhakkak bil

dii, dier alemin hurileri, melekleri de gelseler yz

lerine ba:kmak istemeyecek, bakamayacak elemler, s


traplarla geirdiinden, Naime Hanm, Matmazel'ir.

sse ait eyler tedarikindeki meharetinden istedii gi

bi faydalanamamt. Mrebbiye bundan sonra ie ya

rayacakt. Hanma hangi renkte, hangi biimde esva

bn daha iyi yaktn o pek iyi tayin eder, onun in


tihabna kimse itiraz edemezdi ; hlasa Matmazel, Ha

nm'n canl ve syler bir aynas gibiydi.

Salih, austosun 28'inci gn Haydarpaa'dan ha

reket

edecek imendifer katarna bindirilecekti. Bu

trene yetiebilmek iin pek erken kalkmak lazm ge

leceinden, bir gn nce akamdan Kamil ve Alek

sandrin ile Haydarpaa'ya getiler. Kamil eski istas

yon gazinosunun Kadky cihetindeki kede bullinan


kahvenin stndeki me"Vve

ekilli kk odada,

Matmazel'le Salih, Haydarpaa'nn Hamam Soka'n

da Aleksandrin'in dostlarndan birinin evinde geceyi


geirdiler.

Salih, Kathane gezintilerine mahsus bir sevin

le konaktan kacakt. Yazk ki, .gya Salih'in ebedi

ayrln hissederek; beni de gtr demek ister gi

bi ocuu daha ziyade muhabbetle takibe balayan

Kartopu'nu gtrmek istedi. Hanm'n bu kpei Jdm

seye vermeyecei malum olmakla beraber, bunun ha


nm' a sylenmesini, bir y sylerken ilerisini gerisini
pek de saymayan irin dadya havale etmitiler. irin ,

isteyenin bir yz, ve.rmeyenin iki yz kara olur, de

miti. Gitti, Hanm'a syledi; dadnn yz, rengi ka

m, aarm gibi eldi. Hiddetinden gzled frl frl

dnyordu; kaln dudan bembeyaz dileriyle sr


yor gibi e miyordu.
68

Nazikter kalfa: Nasl dad, bir yz m, iki yz


m? diye sordu. irin - Kartopu ile beraber Salih'in
de arkasnda bulunduuna dikkat etmeyerek - Syledim; fakat yrek deil ha bir ta. bir de
mir paras: A, dedi, bu ne kadar mark pi, aklna
geleni istiyor. Konakta bir tanecik elencm var, o da

Kartopu'dur; onu b bam mezardan kalk1.p \ gelse ona


da vermem; hem de Salih kendisi iin ekmk bulsun
da kpei ondan sonra istesin ! Bu konakta ! ak kara,
hibirimiz, bir it eniinin yerini tutamyoruz da niin
burada duruyoruz bilmem.
Salih bu szleri iiterek mkedder olduu gibi,
veda iin Hanm'n etei ptrld srada: Haydi,
rabbim selamet versin, fakat ileride kyden usanp da
. eski arklarn sryerek sakn bir daha buraya ge
leyim deme; bu kona unut. Baban, anan gibi ky
l olmaa al diye pek zalimane bir ihtar ile gnl
btn btn krlmt. Kk kpek, kk Salih'ten
ok kymetli idi; nk birisi kpek yavrusu, para ile
alnr satlr; dieri hr bir insan olu, ka para eder?
Her ne kadar, Kartopu, ara sra Paa'nn kucana at
lamak suretiyle muhayyel ocuun makamn Salih'ten
ziyade telvis edegelmise de, onun konakta mevcudi
yeti hibir zaman Hanmefendi Ksrdr, Hanmefen
di ksrdr diye bir lisan hal tellallnda bulunma
mtr. Salih'in bir it enii kadar sevgiye layk grl
mediine Nevnihal de, Nazikter de am, hele irin
dad, Amann aklm oynayacak diye hayretten hay
rete dm ise de, mrebbiye, alktan can ekitiren
fakirlere be para vermeyecek kadar insaii hislerden
nasipsiz bir Avrupal kadnn len kpei iin bahe
si iinde mkellef bir mezar, tuntan bir heykel yap
trdn bildiinden, Naime Hanm' o yaradlta bir
69

mahlUk sayarak teaccbe mahal grmemi, yalnz su

rat gzellii ile ahlak irkinliinin bu derecede ta

mamlkla

birlemesindeki hHkat garabetini dikkate

ayan grmt.

70

K N C

K I S IM

Haydarpaa'da geceyi deniz kenarnda geirmek


ten gs nezlesine tutulmu gibi pek erken harhara
larla solumaa, ksrmee, aksrnaa balayan lD
komotin srklemee hazrland katarn nc
snf vagonlarndan birine bizim sabk Kk Paa
ile Bekir ve Mahmut adl iki . asker girmilerdi.
Salih'in eski bir frenk hal parasna sarlan ya
tak takm ile san ty renginde bir astar zerine
siyah demir emberler geirilip san pullar, san bal
ivilerle sslenmi olan sand eya vagOilluna teslim
edilmiti.
Matmazel Aleksandrin Bujiye, katar kondktr
n bulup Salih'i gzetmesini insaniyet namna rica. et
, miti.

1,

kinci andan s onra Kamil, vagonun penceresine


yanap Salih' e:
- Sakn bir mddet sonra buraya gelmeye kal
kma, Hanmefendi seni istemiyor, gelirsen sokak or
talarnda kalrsn; sen kye gitmeyi ben istedim di-

71

yorsun; halbuki yle deil, sen istesen de , istemesen


de Hanm seni savacaknn. Bu szlerimi sakn unut

ma e mi? demekle insani bir vazife ifa ettiine kana

atle msterih oldu.

Salih hazin ve masumane bir tavrla, Ben de gel

mem, Hanmefenqi'yi sevmem ki geleyim. cevabyle

iktifa ederek ieriye ekildi.

nc ann velvelesini takiben lokomotif dd

n ttrd; Salih pencereden ban kararak tak

lit etti. Vagonlar sarsld; Kamil srtt, Aleksandrin


mendilini sallad, Salih fes ile mukabele etti.

On be vagonun pencerelerinden birer ikier

kan balar, Salih'le Aleksandrin'in birbirini grebil

melerine mani oldu. Katar, Haydarpaa istasyonun

dan biraz uzaklatktan sonra Salih bu tarafa bir da


ha bakmad, Paa merhumu dnd. O sa olmayn
ca stanbul neye yarar? iri:di Salih'e gre stanbul

demek Hanmefendi demektir;

onu dndke u

Kartopu'nu bile seven kadnn kendisini niin sevme


diini bir trl anlayamyor, varsn sevmesin, ben

de onu sevmem diyordu.

Konaktan karken Nazikter, Nevnihal kalfalarla

irin dad, hatta kapc Abdi Aa bile alamlard.


Bunlar niin alyorlard? Bunu Salih nasl anlasn.

Konan Byk Paa's ld, mezara gitti, bir daha gel-

. mez, Kk Paa's kye gidiyor, bir daha gelmeyecek,


konak daima paasz kalacak. .

Salih, kona hatrlamasndan Naime Hanm ha

ber alacakm gibi onu dnmemeye altka, .yara

maz konak,

Hanmefendisiyle,

Kartopu'yla

beraber

gznn nne geliyordu. ocuUn yaral yreini


yakan

bu hatralarn atei,

Feneryolu

istasyonuna

kadar alevlenerek orada snd. Drdnc istasyona

72

varna Erenky, Erenky diye bir ses, Salih'in zihin meguliyetini deitirdi. Erenky, bu da bir ky,
kendisinin de bir ky var,. ite oraya gidiyor. Salih,
o kyn Ali ve stanasndan baka sahipleri, sakinl;:ri bulunduunu hi dnmyordu. Daima stninenin ky denildiine baklrsa, kendisi orada mstakil sahip, mnferit hikim gibi olacak, Kamil'in her
zaman

syledii vehiyle,

tepeleri ibulutlara erien

da.lann eteklerinde balayp gz gre bildii /kadar

"

uzayan yeil tarlalarn kylarnda, ulu aalarn al


tnda, beyaz kpkl, berrak sulu aylarn kenarla
rnda gezecek, zp zp srayan, arka ayaklar stie
kalkp birbirleriyle oynaan uzun kulakl kei yavru
larm temaa edecek, rktecek, iekten iee konup uan beyaz, krmz, san kelebekleri kovalayacak.
Vagon pencerelerinden ban kardka yznu
okayan serin rzgarlar, sanki mutlaka o dalardan
aarak, yeil tarlalar dalgalandrarak, kr ieklerini
sallayp kelebekleri uurarak, kei yavrularnn ty
lerini tersine yatrarak geliyorlar gibi mahzuz olu
yordu.
Stninenin ky gibi bir ky olan Erenky', Sa
lih, dikkatle temaa ederek, gitmekte olduu kyn
Kamil'in pek kaba taslak tarifleriyle dimanda pey
da olan kararsz ekilleriyle mukayese ediyrutiu. Eo:en
ky yle deil, ne Kamil'in dedii gibi tepeleri bulut
lara karm yksek dalan, ne ulu aalan, ne ye
in Chzh) akan aylan, ne karnca gibi kaynayan hay
van srleri var, bir ey yok.
imenifer seyahati, her ocuk gibi, Salih'i pek
memnun ediyordu. Vagonun bir tarafndan br ta
rafna, pencereden pencereye koa koa geilen da
lan, dereleri, demir kprleri temaa ede ede. Eski73

ehir istasyonuna vardlar. Kondktrp. himayesi ese


ri olmak zere, ocuk, olduka muntazam bir otele g
, trld, giydii mirliva niformasna layk bir hr
mete mazhar oldu. Vagonun sarsntsyle, hi hisset

meyerek pek yoruldu u iin daha sofra banda uyuk


lamaa, boynu bklerek lfesD;inl pskl n taraf
ta sallanmaa balayan Kk Paa, sabaha kar kal
drlp istasyona yan uyank bir halde, otel garsonlarn
dan birinin srtnda gtrld. Salih, bir yandan kye
yaklalm olmasndan mesrur, bir yandan pek sevdii
imendifer sayahatinin. nihayet bulacandan mked
der idi.

Bugn . geilecek

yerlerde

temaaya

ayan

manzaralar bulunmadn da birlikte geldii yolcu


lardan renmiti. Akamdan sonra vardklan ehir
den, Salih, yalnz istasyondan -otel adndan baka
bir yenilii olmayp her haliyle eski hanlardan biri
olan binaya kadar gzergah tayin eder bir nei sar
iaret gibi dikilen belediye fenerlerinin asrlar grm
karanlklan izale edemedikleri

tozlu

sokaklardan

baka bir ey grmediinden, biz de bahsetmeyeceiz.


Vatan derdi denilen manevi marazlar vcutlar
n krp geiren cismani marazlarna galebe eden iki
asker neferinin stanbul'dan hareketlerinden aylarca
evvel yaptklar seyahat program vehiyle otele va
rr varmaz ilk i olmak zere kiraladklar

yk

ara

basna ertesi gn pek erken binip hareket ettiler. Tam


drt gn sren araba yolculuu, Salih'e drt yllk bir
krek mahkumluu kadar uzun grnd.
Akamlan indikleri kylerde bir nevi seyyar i
kence aleti demek olan arabalardaki rahatszla rah met okutacak kadar muazzep oluyordu. Senelerden
beri ocaklannda tezek ve

ot kkleri yakla yakla,

bunlarn dumanlarna mahsus kokular, ebediyen zail

74

olmayacak kadar tana, toprana, zerlerini rten


aa ve al rpya sinmi, btn tavan ziftlenmi gi
bi siyahlanm ky odalarnn yllanm sakinleri olan
bitler, pireler, yalnz byle yaysz, her taraf kaa
m yk arabas iinde bzlerek arpla arpla b'4:

tn vcutlar berelenerek kmldanmaya mecalleri kal


mayan yorgun yolcularn tahamml edebildikleri ka
dar iza ediyorlard. Bu yolda tesadf edilen zahmete,
meakkate ancak ocuklua mahsus kaytszlkla kat
lanmakta olan Salih, kurtlanmalanna mani olmak iin
ilerine katran dklen kuyularn ac sularn imeye
mecbur olduka, Nianta konann yatak odasn
daki kk srahi iinde bulunan Karakulak suyu
ile parlyor gibi tahayyl ederek, iini ekiyor; Kamil
. Aa'nn tavsifi vehiyle kydeki beyaz kpkl ayn
ak grltlerini iitir gibi oluyordu. Bu kuyularn
suyunu her itike: bir daha imem dedii halde b
tn gn ate gibi scak .tozlarla mebu bir havay te
neffs ede ede az boaz kuruyup dudaklar birbi
rine yapmaya balaynca yine bu katranl su ile ha.
rareti teskine mecbur oluyordu. Btn bu meakkat
lere kar zavall ocuun yegane sabr ve tahamml
sermayesi, kyn o bir trl yaklalamayan serap
gibi hayali idi. Drdnc gnfui akam liva merke
zi olan C. . .> kasabasnn kenarna vardlar. Uzaktan
grn gzel olan bu kasaba iinde, stnden azgn
sular gemi sel yataklar gibi bozuk kaldrmlar ze:
rinde tekerlekleri pek g dnen -hayr seken, s
rayan, atlayan- araba iinde bala, arabacnn srt

birbirine ve arabann yanlarna, kaba hasr rtlen


tavan emberlerine arpla arpla bir hana inip ge
ceyi geirdile.
Stninenin ky buraya be alt saatten ziyade
uzak olmadndan, iki asker, yalnz iki hayvan kira75

lamakta istical edip harekette ar davrandla:.r; ar


ya giderek, kylerine gtrmek zere baz hediye

lik eyler satn aldlar; leye iki saat kala beygirler


den birine Salih'le Mahmut bindiler, dierine Bekir'le
Salih'in yata, sand yklendi. Kara bir eee binen
kirac Recep de bunlar takip etti. Yalnz iki asker ne
feri deil, Salih de iki gndr rahatszd; fakat yol me
akkatleri, saadet saray gibi daha iddetli bir itiyak
la tasavvur edilen kyn her an birer gze l ekilde

teressm eden hayalleriyle uramaktan kendi vcu


dunu dinlemeye, rahatszln anlamaya vakit bula
myordu.

76

lI

Kk Paa'nn kk kervan, ekseriyetle, kara


tal d alarn, derelerin sarp ve baz mevkilerde teh
likeli uurumlara trmanan . rlarndan geerek ve
daima ykselerek drt saat kadar yol almt. o
u yangn, zelzele, muharnbe gibi ykc musibetler
geirip terk edilmi, bir daha iine insan girmemi,
tana, toprana insan eli dokunmam gibi harap,
1ssz birka kyden veya kenarndan getiler. Tehli
. keli yollardan gemek Kk Paa'y pek ziyade kor
kuttuundan: neceim, yryeceim, beni indiriniz,
bam dnyor; korkuyorum,. diye hayvan stnden

inmek istiyor; kirac Recep: Az gald Paam, korhma


bi ey yoh, doru beygir seni drmecz; yelesinden Csa

!arndan)

sh tut.,. diyerek avutuyordu. Salih srar

etti. Recep:
- istersen gle Ceee) bin, pek dlek Crahat)
yrr, ayaklan da salamdr, ne tkezlenir, ne gapa
mr; yalnz yarna drteyim deme, sen ona ku ye

lei Cty) gibi yeni C hafif) gelin Cgelirsin) , k atar


drr, dedi.
77

Salih bir mddet eee bindi. Recep, gln sa


rsna ara sra bir yumruk indirerek yenge gibi yan
yan yrtmeyi unutmamakla beraber, asker Mahmut'a
hitaben:
- Bu eski yollar, dedi, byle etin emme, yeni yol
lar da bi ey deil; hele biraz yamur yad m sen ol
da stne bas, azna m dm; ykl beygir kan
nna Ckarnna) kadar amura batar, . gmlr. Bence
bu. sarp, dar rlar, o geni yollardan, geilmez g
mklerden Cbatak) eyidir. Yol geni, ne faydas var?
stnde hora tepecek deiliz ya. Hayvan ancak avu
ii kadar yere basarak gider. Sen bana o kadar olsun
kuru, salam, dz bir yol yap; baka bir ey istemem.
Deyeceksin ki, araba da var, kan da var. Bu gmk
ler onlara hi yaramyor; tegn C teki gn, geen
gn) bir macir ( muhacir) arabas koca yolun orta
snda bataa gmlp kalmasn m? Sen olsan ne
yapan

(yaparsn) ? At, eek deil ki kuyruundan

ekip karan. Araba da hayvanlar da bir saat kadar


batahta kaldktan sonra arabay bir kyden getirilen
iki cam

C manda)

zor kardlar. Bahar gelir, gz

gelir, muhtar kapya dayanr; hadi babam,

ameli

mkellefe . . . Sr sr fakir fukara toplanr, yola d


er, ver babam avu avu bedel paras, bunlar nolu
yor? Cne oluyor?) bilinmez; ha bi Ali srr, ha bi ar
srr,

anayabilirsen

ana.

Fakire,

fukaraya yazk.

Onlar dada, krda, yazda-yabanda, scakta , soukta,


akta, yamur altnda yatar, da krar, toprak dar,
zab-zpyan Csabi sbyan) evde a esier, gine bir ey
olmayor. . ..
Asker Mahmut, Recep'in szn keserek:

- Recep Aa, dedi, burada demir ykl bir ara


ba, yahut bir saman kans amra batm ne olur,
78

kyamet kopmaz; er ge karrlar, lakin biz muhare


beye giderken Rumeli'de yle yollar, yle imendifer
ler grdk ki sylesem inanman.
Recep:
- Syle syle, inanrm, Halep orada ise arn
burada; syle bakaym onlar ne ekil imi.
Mahmut szne devamla:
- Oradaki yollarn bataklarna saman kans de
il, dedi, bizim top arabalar batyorlard. Bir kere as
ker ol, kumandan ol, ondan sonra utanmazsan dma
na yalvar ki sen top arabalarn batahdan karmann
yolunu buluncaya dein o beklesin, hududu gemesin;
hi olur mu? Muharebeye giderken bizi Tekirda'na
kardlar; Muratl'dan imendifere

bindirdiler.

Elli

kadar vagonu yalnz bir makina, dumanlarn savura


rak ekti gtrd. Ferecik'e vardk, ne bahan, oras

kk bir istasyon deil ha, bir ordugah, ha bir pa

nay1r. Her gelen tabur orada ylm kalm; sebebi


ni anayabilirsen ana. Orada demiryolunu bir yoku
a drmandrmlar; nden arhasndan zebella gibi
byk iki nikolatif (lokomotif)

koulduu halde on

be vagonu ekemeyorlard. Zorladkia yorgun camz


gibi

inleyor;

kt kt soluyarak;

ya yerinde

sa

yp yol almayor, yahut zencideri krarak daima arha


arha ahra kaan harn beygirler gibi gerisin geriye
istasyona geliyorlard. Kalabalk iinden bir Miralay
ht: Be canm, Dedeaa'n denizinde dman gemi
leri yoh; oradan geelim; burada beyhude bekleyip
durmayalm. Hayvanlarmz alktan birbirinin kuy
ruklarn yiyor; Bakumandan Etem Paa, asker, me
kare yetitirin deye telgraflar yadryor; imendifer
kumpanyas 5 yz kuruluk kavunlar kapal vagon
larda tad halde bizim semersiz, palansz, ulsuz
79

hayvanlar ak vagonlara doldurtuyor, srtlarna k


ra yaan hayvanlar hastalanp lyorlar deye bar
.bar baryor; fakat dinleyen, kulak asan kim? Orada
gn bekledik; bizi beer onar vagonla dadlar,
muharebeye byle mi gidilir?
Recep:
- Gidilmez emme

CAmmal

ne goreceksin? - Cne

yapacaksn?) Sebeplerinin gzleri kr olsun. Buralar


da yeni yaplan yollara aldanp gitmek pek oynah bir
kar arhasna dmeye benzer, insan emniyet etmez
ki, giden giden, bir bahan ki nne bir de:re kp yo
lunu kesmi ! Bir kpr ilazm; bunu muhendiz de an
lam, bir kprye balam; iki ba yaplm, ortas
nn tahtalar denmemi; yahut .ortas yaplp iki ba
bayrndan biri yaplmam, ne hlr, ne inilir. Bir
yerde yeni yol C osel var m, yolu bilmeyenlere stn
den deil sandan, solundan getmek artyla ok do
ladnr, emme er ge varr konal yerine, amaz bir
kulauzdur. Adem babamzn aya dohanm olan bu
eski yollar, talhdr emme, hayvann aya sa,lam
m, korhma sr, get; ne amr var, ne gmk.

i yol ile olduu iin yollara, kprlere dair sy


. !emee hakk tabii olan kirac Recep, baka vilayetle
rin yollarnda stnden deil, altndaki mecradan geildii halde yine geit resmi alan kprler, atyla,
arabasyla rmaktan geenlerden de para alan kayk

!J.m

lan bulunduunu bilse, byle z

kprler, kayk-

1ar bulunmayan bu vilayetin beenmedii yollarn


ho grr, yaplmalar bitmeden harap olan kprle
rinin gzlerini hrmetle perdi.
Bizim yolcularn bir iki saat nce te,sadf ettikle
ri bir sr mkellef amelenin, geen yl yaplp kefi
ne uygun olduu fen memurlar tarafndan tasdik
'80

edildikten sonra bedeli mteahhidine verilen bir kp


rnn sabit olan byk hatasndan dolay ykmak iin
gnderildikleri, kyllerin Baharn yapdh, indi yh
maa gidiyoruho deye gltklerinden anlalmt.
Kk Paa, stninesi Selime ile kocas Ali'yi an
cak bu kyde bulunmalar mnasebetiyle hatrlyord.
Bir ok defa gldrc szlerini Nevnihal, Nazikter
ve kin'den iittii anas iin ky hayali kadar olsun
bir ekil tahayyl etmemiti. Getii, grd mun
kanz, ssz kylere de ky denildiinden, Salih'in ken
di ky hakknda iyi zann, atlak bir testiye konmu
su gibi szp tkenmeli, er ge, yerini gece karanl
na terk edecek olan aaal bir gurup levhas gibi sn
meli, muhayyel kyn yksek dalan alalmal, ulu
aalan klmeli, Kamil'in dedii gibi gz alabildi
i kadar uzayan yeil tarlalar, kuru kasvetli bir l
manzaras almal, eit renkli kr iekleri deve diken
le,rine, gzel renkli kelebekleri mzi kara sineklere,
arka ayaklan zerine kalkarak birbiriyle oynaan
uzun kulakl minimini kuyruklu en, uh olaklar, yat
tklar yerde boynuzlaryla srtlarn kayan uyuz ke
ilere dnmeli idiler, dnmediler. Sabk Kk Paa,
her devirde ayn ikbal ile yayan Paalardan olma
makla beraber, istese btn kainat kendi oyuncakla
r farz edebilmekte bir mama tesadf etmeyen bir
ocuktu.
nkraz ve haraplk sergisi zannedilecek birer hal
de bulunan kylere bakarak edebi,lecek istidlalin st
ninenin ky hakkndaki tahayyllere mani olmaya
hakk yoktur. Grd kylerden hibirini beenmeye
rek geen Salih, kendi kyn dnnce, bir billur
menur arkasndan bakyor gibi gzel renkler arasn
da gryordu. Bu yalanc, zalim hayal, hakikatle kar81

karya gelmedike bozulmayacak, bu aldatc se


rap, mevkiine varlmadka zail olmayacakt.
Yolcular, saat ona doru, topra tama galip ve
birinci ksmn ilk faslnda tasvir edilmi olan ovaya
hakim kk bir dan tepesinde bulundular.
Ak , koyu ilenmi veya metruk toprak renkleri
nin her eidi, nadiren ak, koyu yeil, sar renklerde
byk kk muhtelif

ekilli tarlalaryle bakanlan

memnun eden havza, yeryznde nebati hayat bala


d devirlerden beri deilse bile, sakinleri ziraate ba
ladklar zamanlardan beri arpa, buday, avdar eki
le ekile bunlardan bkm, usanm gibi her gn bir
durumla serpilip yatyor, toprann her zerresinde bir
yenilik itiyak karncalanyor, her tarafnda bir adet
nefreti kmldanyor gibi grnyordu. Bu ovann or
talarnda

mabedleri marurane

ykselen

hayli b

yk kyler bulunduu gibi e'trafndaki dalarn etek


lerinde, brlerinde de bir ok kk ky vard.
Bu kyleri muhtelif renk ve ende birer erit gibi bir
birine balayan yollarn drd, bazan daha ziya
desi birleerek zerine baslm byk bir rmcee
benzeyen me:vkilerden bazlarndaki kuyularn uzun
direkleri grnyor, daha yaknlardakilerin kova zin
cirleri bir rmcek teli kadar ince seiliyordu. Kylerin
yaknlarndaki yollar zerinde sabit gibi grndkleri
halde, bir mddet sonra dat edilirse mevkilerini de
itirdikleri anlalan iki tekerlekli mahut kanlarn
dingi l gcrtlar, bu ekilmez belalar balangc me
hul zamanlardan beri srkleyen

zavall

kzlerin

strap feryadlar gibi iitiliyordu. Bu yollardan ayr


lp yksek dalarn plak brlerindeki rlar ze
rinde ve kyler etrafnda tekevvn eden toz kasrga lar, bu kanlara hareket ve srat retmek ister gi82

bi nlerinde arkalarnda dne dne, saa sola seyran"


lar yaptktan sonra kayboluyorlard.
Kasrgalar ilk defa gren Salih, bunlarn ne ol
duklarn sordu. Eei stnde yan oturan kirac Re
cep: eytanlar dn yapyorlar Paam dedi. Etra
f,

gdk minareli

camilerle

evrilmi,

o:rtalannda

hal mabetler ykselmi olan bu sahada pervaszca


dn yapmak deil, ilerinden gemek bile eytanla
rn haddine dmediini ihtar ile vukufuna marur

kiracnn bilgisini tashih eden bulunmal. Sabk K


k Paa kyn hayaliyle, kirac, arkadan yandan za
yf hayvanlarn muayene ile megul olduklar, asker
Bekir, harap evlerinde bekleyen nianlsna. direi y
klm mosmor burnu ile ne kadar irkin grnecei
ni; nefer Mahmut bu zayf kollaryle gen kans Zele
<Zeliha) 'y nasl kucaklayacan dndkleri; kara
e ein, ziyadece ilerleyen palann omzundaki kzl ya
ray mmkn mertebe daha az srtmesi iin ban zi
yade eerek; beygirlerin kapana kapana. derileri de
falarla yzlp beyaz tyler gelen -maruf tabiriyle
aynalan alan diz kapaklarnn zerine ihtiyatla va
rarak yava yava dadan indikleri u anda, ovann
ortalarndaki kylerin ak, kara, mavi dumanlan -ya ..
murlar ge kaldklar iin srlemeyen tarlalara kun1
bir hava iinde yzen- sarmtrak bulut ynlarn
dan biraz yamur isteyecek gibi ykseliyorlard. Bu
taraftaki da diplerine sokulan harap ve kk ky
lerin dumanlan ise, sanki kardaki dan arkasnda
btn bu ovay sulayacak, topraklarna altn gibi ky
met verecek byk bir su, talar, kayalar arasnda g
m gibi kpkler saarak, her sene, en ziyade lazm
olduu mevsimde ziraate mahsus bir ihsan mucizesi
zuhur ederek akp gittii halde kendisinden istifade
83

edilmeyerek gkyzndeki kuru bulutlardan su dam


lalan dilenenlerin yzlerine tkrerek akp gittiini
bilirmiesine, bulutlara kadar ykselmekten sakna
rak kylerin cce minareleri kadar kp bu zavall
kylerin karanlk kaderlerini temsil etmek istiyor gi
bi uzun ve kaln birer izgi eklinde onlarn stlerin
de birikiyorlard.

84

ili

Hayvanlar pek yava yryorlard. Salih'in ky


nereden greceiz? Ky ne zaman greceiz? Of, yo
ruldum; ne kadar uzakm gibi mrltlar, kafilenin
muttarit ayak seslerine, Recep'in slkla terennm et
tii Hey Gaziler trksne bir nakarat gibi tekerrr
edip duruyor; Recep: Biraz daha diini sh, ok rah
da deil Paam, ky indi grrk, gle, gle l
rk. diyordu.
Filhakika kye yaklalmt; iki dan ylankavi
bir gidile bir saat kadar uzadktan sonra ark tara
fndaki da silsilesinin zerine ylan, byk kaya
larn skletinden yorulan bir deve gibi ban eip dur
duu, dierinin bunun nne

geerek muzafferane

ykselip yine bir mnhani ile ileriledii yerde bulunan


ky, Salih'in bir an evvel grmek itiyakna ramen
mmkn olduu kadar ge grnmek iin gizleniyor
gibi hala grnmyordu; nihayet askerlerin yular sap
larn iki tarafa hzl hzl sallayp beygirlerin t&rli sa
rlarna ariJmalan; bunlardan geri kalmamak iin
kiracnn da bindii eein omzundaki yaraya elindeki
85

denein sivri ucuyla drtmesi suretiyle daha abuk


yol almaa baladlar.
Ezani saat on bire doru dan grmeye mani olan
bknts alr almaz Salih'in yzn nemli ve
serin bir yel okad.
Evvelce kardaki dan brlerine kadar trma
nan yeil bir saha iinde kpklenerek akan ay ile
beyaz tentene ynlar gibi kabaran kpkler zerine

dklen elale, daha sonra yandan ky grnd. Bat


mak zere bulunan gne, kyn arkasnda ykselen
kzl toprakl dan stnde uzaktan yere km p
lak develer gibi grnen deve ty renginde talara
kayalara yaldzlanyor; karki dan glgesi ky is
tila ederek hznl bir akam yapmaya balyor; b
tn muhitin renklerini koyulatran bu glge iinde
mavi ve ince bir duman, yava yava dalarn parlak
tepelerine doru ykseliyordu.
Yar plak ocuklar, gelenleri daha nce grmek
merakyla ve kpekler, iki yorgun beygir, mustarip bir
eek, ikisi hasta adamla bir ocuktan ibaret kk
kervandan ky iin bilmem nasl bir tecavz teveh
hm ederek, pek fkeli havlayarak koup yolcular
karlyorlard. Muhtelif renkli dizlik (nlk) , krm
z mavi fermeneli gen kzlar, kadnlar, toprak testi
lerle emeden su tayor; manda, kz, inek, eek, ko

n'. e

yun, kei, kpek karmakark be on clz hayva

meden, aydan su iiyor; aadan, yukardan omuz


larnda bel, kazma, balta bulunan be on kadn - erkek

krdan dnyc:>rlard. Yerden bir insan eli yetiebilecek


irtifaa kadar mayslar (hayvan medfualar) yaptrl
,
m duvarlarn dibinde melmi ihtiyar kadnlar,
ay kenarnda adm atlayan delikanllar, namazgahta

86

mam. Efendi ile konuan yal kyller hep kafileye


bakyorlard.

,
Asker Mahmut, kyn kenarndan beri Salih'in

yalnz bindii beygiri yularndan ekerek nden geli


yor; kirac, eekle dier beygiri sryor, ryp bo
zulmaa burnundan balayan hasta Asker, harap v
cudunu glkle srkleyerek en geriden geliyordu.
Salih'in en gzel bir ky olmak zere tasavvur et
tii kyn hayali bir serap gibi utu. Zavall Kk
Paa, bu ky be gndr geip hi beenmedii ky
lerin hepsinden daha harap, daha sefil daha kt bul
du.
Yalnz hakikaten yce dalarndan, beyaz kpk
l ayndan, yapra:klarnm tersi platin gibi ak ve par

lak birka kavak, gvdeleri oyulmu, rk tozlan


kavrulmu ve dlm kahverenginde diplerine y
lm, namazgah yanndakilerden iinde ate yaklp
kahve ocakl etmi, be on ihtiyar stten baka,
muhayyel kyn enkazndan bir ey kalmad.
Bugn ziyade yorulmu olan Salih'in yatp uyu
mak ihtiyacn nasl olsa def edebilecek olan bu ky
den daha iyisini dnmeye u anda iktidar da yok
tu diyerek gemek, zavall masumun, ky grdk
ten' sonraki meyusluk hislerinin derecesini tahmin et
meyi okuyanlara brakmak daha muvafk olur san
rm.
Kpekler, en ziyade kirac ile beygir stnde zi
faf akam btn eyizleriyle gelin odas yanm fa
kir, ksz bir kyl kz gibi meyus duran Kk Pa

a'ya havlyorlard; nk kpekler yalnz bunlar ya

l.anc sayyorlar; kiracnn att . talan bulup sra


rak tekrar hcum ediyorlard. Gerek nde giden, ge
rek arkadan gelen iki askere bir ey dedikleri yoktu .
87

nk onlar yabanc deillerdi; istibdal tezkerelerinin

yeil kaytanl teneke mahfazalar, hamayl gibi sol


koltuklar altnda asl ve yamal pantolonlarnn diz
leri, soluk ceketlerinin dirsekleri delik, vcutlar ar. tk kimseye zararlar dokunmayacak kadar alil olduk
lar halde askerlikten dnen bu delikanl harabeleri
ni kpekler de tanrlard; nk her sene nianllar
nn, gen karlarnn, hemirelerinin verdikleri evre
leri (keleri ipek ve klapdan ile ilenmi mendilleri)
balarna, boazlarna balayp -alnan davulun ahen
gine uydurduklar admlarla al bayraklar takip ede.:.
rek askere giden delikanllardan kye dnenlerinin
hep bu kyafette ve kuvvet ve shhatlerinden yaln'!
mrleri bakiyelerinin ztrablarn hissedecek kadar
eser kald halde gelip bir mddet sonra ky mezar
lklarna gmldklerini sanki kpekler de bilirlerdi.
Namazgaha yaklanca Mahmut ilerleyip cemaate se
lam vererek mam Efendi'ye Kele Saliholu Ali'nin
evinin nerede olduunu sordu.
mam, cemaat zerinde bir gz gezdirdikten son
ra, koyu mavi bezden poturlu, krmz yemenili, siyaha
yakn mor fesi zerine sar bir yazma yemerii sanl,
kumral bykl, uzun burunlu bir ahs gstererek :
te Ali geliyor. dedi.
mam sordu:
- Ali'yi evine inmek iin soruyorsanz

l\onuk ala

cak yeri ve ahr yoktur, ky odasna gidin.


Mahmut yle cevap verdi:
- Biz tabii ky odasna gideceiz; -Salih'i gs
tererek- Gk Paa'y babasna teslim edelim de.
Bizim kylerimiz rak deil emme vahit geti, yarn er
kenden giderik.
88

Gk Paa sozu, mamdan ocuklara varnca


ya kadar cmlenin dikkatli baklarn,. hala beygir
, stnde duran Salih zerinde toplad. '
Her yzde istirap eseri belirdi. Ali yaklanca:
Olun Gk Paa geldi, gzn aydn sesleri yk
seldi. Kk Paa hayvandan indirildi, Ali kucaklad,
pt ve mamn, dier ihtiyarlarn ellerini pmesini
ihtar etti. imdiye kadar Paa'nn, Hanmefendi'nin
eteklerinden baka kimsenin elini eteini pmemi
olan Salih, yalnz mamn elini pmekle iktifa ederek
plmee hazrlanan birka nasrl eli meyus brakt.
mam Efendi memnun oldu. Salih'in pek kzarm ya
naklarndan birini iki parmayla skarak:
- Elhamdllah sayei ahanede elimizin, kk
olsun, bir paa tarafndan pldn de grdk, de
di.
Nefer. Mahmut, beygir ze.rinden kendilerine ait
iki torbay ald1ktan sonra Ali'ye:
- Sandk, yatak, azk sepeti Kk Paa'nndr.
te sandn anahtar, bu da iindekilerin pusulas
imi, Haydarpaa'da bir kokana verdi. mam Efendi
ile bir bir bahar, sayar, yoklama edersiniz, dedi.
Bir anahtarla bir kat paras uzatt. Ali, ylfl
hayvan yularndan, Salih'i elinden tutarak eve doru
yrd. Ali'nin yrynde bir gururlanma hisset-.
mekte gecikmeyen birka kyl:
- nsan ne kadar alak gnll olsa, Paa ba
bas olunca yine koltuklan kabaryor, ba ge de
ecek kadar ykseliyor, ocuk bile her admda ker-
re ben paaym der gibi kurularak yryor, baksa-.
na imamn elini bile zorla pt, demekten kendileri
ni alamadlar.

Sabah ve akamlan be on sefil insan, be on a


hayvandan baka hayat ve hareket eseri grlmeyen
ssz kyn sessizliini ancak akan emenin daimi
rlts, kpek havlamalar, bayku ve horoz tmele
ri, yahut ara sra muhterem bir misafir gelmesinin
haberi bozard. Bunun iindir ki, Kk Paa'mn ge
lii, kyde Byk Aleksandr'n Babil ehrine girii, Na
polyon'un Elbe adasndan Paris'e dn kadar he
yecan uyandrd. Salih'in paal ana ve babasnn
stanbul'dan dnlerinden beri ky odasnda, namaz
gahta konuma sermayesi olmutu. Kendi gelince bu
mesele yeniden tazelendi, kyller namazgah kenar
na meldiler mnakaaya baladlar; birtakm, bu
paaln, hala hayatta sandklan Suat Paa tarafn
dan verilmi kuru bir nvandan, adeta ky ocukla
rnn be.iklerine analarn mavi boncuk balamalar
veya san clz ocu,klan babalarnn tosunum diye
analar gibi bir ey olduunu iddia etti. Dier ta
kmn sivri aklllarndan biri de ortaya karak:
- Paal Paalar del Padiah verir, dedi. Pa
diah vermi ise sahihdir. sterse horoza da, keiye
de nian takar; rtbe verir, kim karr. paalar ilayk
dediler, o da olsun buyurdu. Siz Padiahmz her rtbe
verileni, grr, bilir mi sanrsnz, o ne grr, ne bilir,
olan ilerin vebali Paalarn boynunda kalr. Hi Pa
diah grse hkmet kona meydannda bir testi
dikerek sabahtan akama kadar kurun atp nian
talimi yapan,

sokak

aralarnda

at koturup

ocuk

tepeleyen mutasarrflar gnderir mi? ehrin ayrl


nda eek dtren,
mutasarrflar,

kadlar,

daha bilmem neler ettiren


muhtar uzun Yuvan'a tokat

vurmak iin saldalyeden merdiven yaparak kulan


dan tutup omzuna kan ancah drt bucuk kar bo
!90

yunda, kambur, cce, soytar gibi maskara memurlar


gnderir mi? Estafurullah, tvbe ... Altn kafes iinde
bulunan Padiah efendimiz darda ne olup bittiini
bilir rii? Kele Salih'in torununu Padiah paa yapm
ise, kim bilir, belki elli yanda bir adam sanmtr.
Moskof muharebesinde bulundu, Pilevne'de sekiz ye
rinden kurun yedi, glleden kurundan gzn krp
maz atal yrekli bir kumandan, bir kahraman m
dediler, ne dediler, o da Paa olsun buyurmutur.
Cemaatin iyi bldun, byledir, byledir,, sada
laryla alkland.

91

iV

Ali'nin evi namazgaha ancak yz elli admlk ka


dar bir mesafedeydi. Yolda Ali, olu ile onumaya.
balad:
- Nasl oldu da seni buraya yolladlar?
- Paa Baba ld de . . .
- Ne . . . Paa ld m?
- ld.

- O aslan gibi Paa ld, yle mi?


- ld.
- Paa lnce sana yol grnd demek.
Salih, birok aziz ve zail emellerinin beii olduu
halde

yanm olan . biricik evinin ykk duvarlarn

meysane muayene eden bahtsz bir fakirin hazin


tavr ile ky evlerini, pis sokaklarn temaaya dald
iin babasnn son sualini iitmemi, veya anlamam
olduundan cevap vermedi.
Ali:
- Ky beenmedin mi? diye sordu.
Salih:
- Daha bir ey grmedim ki, diye mrldand.
92

Ali, Salih'in grmedii bir glmseme ile :


-

Belii bir ey grmedin, daha neler greceksin,

dedi.
Bir iki adm daha attktan sonra:
- te evimiz.
Diyerek, sanki Salih'in kt eyler arayan gzle
rine kar gediklerini, ykklarn byk yapraklar ile
rtmeye memur edilmi gibi zerine bir asma kaba
nn kolayca kp uzand alak ve harap duvara
dayanm olan bir kapy gsterdi. Evvelce bir ok
baka vazifeler ifa ettikleri her birinin zerindeki
ivi deliklerinden, kvrlp yatm pasl ivilerden an
lalan tahta paralarnn mmkn olduu derecede
uygun ekillerine gre yan yana getirilmelerinden
vcuda gelen bu kap, Salih'i pek zd. Salih'le ykl
beygirden kaan bir ok tavuk, bu kapnn altndan
girmeye alrken, ieriden ayak seslerini iiten ve
kap altndan srnerek darya kmaya alan ku
laklar kes:ik sar bir kpek, tavuklar rktt gibi
Salih'i de hayli korkuttu. Salih'e gre Ali mutlaka
aka ediyordu. Nianta konanda byyen Kk
Paa'nn bundan sonra evimiz diyecei bir binann
byle ykk duvarl, byle tahta krklarndan yaplm
kaps olur mu? Salih kendi kendini inandrmak iin:
- Stnine burada m? diye sordu.
- Hayr olum, burada deili; o bizi braht gitti.,
baka kocaya vard, baka ocuklar dourdu, imdi
onlarn anasdr. Zaten o seni sevmiyordu. Burada
analn var, bu daha ok sever seni. Sen de onu
seveceksin, deI m? dedi.
Koyu mor fesli, sar yazma yemenili, mavi bezden
poturlu bir kylnn mtemadiyen olum, olum
deyip durmas Salih'in hi houna gitmedi. Stnineye,
93

anas olduu iin deil, adn ok iittii bir kadn.


burada bulamamasndan can skld. Salih anasn hi

hatrlamad, duyduu eyler en de hatrnda hibir


ekil izilmedii iin vey anas stnine diye tantlsa.
idi kabulde tereddt etmezdi. Ali, sa omzu ile kapy:
itti, gcrdatarak at.
- Haca, Hca ! diye bard.
Kucanda meme emen bir ocuk ile Haca g
rnd, ancak yanda grnen plak ayakl bir
olan da arkasndan geliyordu. Ali, Salih'e, kendisini
karlayanlar tantt:
- Haca analn, kucandaki Gssn bacn, ar
hadan gelen Mevlut da biladerin !
Evlerine konuk gelmesi adet olmad iin Haca.
kocasnn gzlerine bir eyler sorar gibi bakt. Ali:
- Bu geici bir konuk del, Kck Paa, diye
izah etti.
Kk Paa'nn kim olduu Haca'ya mehul de
ildi,

bu

ocuk , ara

sra

onun kalbini

kurcalam,.

onu rahatsz etmiti, fakat bir gn gelip de Mevlut'le


Gssn' himaye eder midiyle, Salih'in bu koca dn
yann bir kesinde Kk Paa olarak yaamasna
gnl

raz oluyordu.

Salih'in

sand

sepeti,

yatak

takm hayvandan indirildi, ieriye tand. Bu srada


Kk Paa hayalen Nianta konana dnerek im
diye kadar yaad o konak ile bundan byle yaaya
ca bu sefil evcii karlatryordu. Haca, kmr
gibi siyah gzleri, ksa ve ince kalar, kanatlan ziya
dece kabark, ucu az bask burnu, i:rice ve ulan aa
ya kvrk dudaklar, kk az, yumru enesi, sey
rek ve biraz iri dileri, esmer benzi, dzgn boyu ile
irkin denecek dereceden hayli yksekti. Simasna na
zaran ancak yirmi , yirmi drt yalarnda grn94

yordu. Bu kadn, Salih'e ilk bakta pek kt grn


medi, fakat Mevllt, byk ba, kirli yapa kadar

kark salar, kara zm gibi kk gzleri,

pis,

yrtk esvab ve bilhassa kk delikli burnundan akan


yeil sm ile nefret ve irenme telkin ediyordu.

- Salih'in en ok dikkatini eken Haca'nn kyafeti idi;


bana rtt, kenar ve ortas iekli yazma yemeni,

kenar kesilip kltlm fesin tepesini kaplayan,

gm diye alnm olan kalay-bakr mahlutu tepe

liin yemeni yrtklar arasnda grn ve alnna


dizilen bir sra altn taklitlerinin konyak ieleri ze

rindeki madalya resimleri gibi birbiri zerine binerek


az ok parlay pek tuhaft. Hele ularna kei kln

dan bklm kara ipler eklenerek kalaya kadar


indirilmi olan on-on be sa rgsn bel zerinde
birbirine balayan zincirdeki onluk, yirmilik ve krk

paralklarla biraz daha beyaz grnen eski su taslar

gibi ukur yz paralklant ,Haca kmldadka ngr


ngr her biri bir trl ses karmas daha garipti.

Krmz ve beyaz ubuklu pamuk itariden yaplm


etekli entarinin n etekleri kaldrlp yandan ku
an altna sokulmu, mor krmz ve daha ince u

buklu, paalar torba az gibi bzmeli alvar kala

dan bir kar aaya inen amerikan bezinden gmle

inin iki taraftan grn, kei kulaJ:dar gibi gz

nn birer ksm ile kulaklarn rten preklerin e

neye kadar indikten sonra az kelerine doru kv


rlp halkalanmas, Kk Paa'nn hi grmedii ey

lerdendi. Bir duvar dan uurumu altna tesadf eden


ev, gzden ibaretti. Birbirine bitiik olan bu
parann

nihayeti,

hem

kendilerine,

hem

hayvan

larna yiyecek sakladklar ambard. Kendi oturduk


lar ve yattklar uzun odadan ahra ve ahrdan amba-

95

ra kap almt. Yattklan yerde bir ocakla bir pen


cere, ahrda ve ambarda yalnz birer kk pencere
vard. Bu ev, kyn en kullanl evlerinden saylrd.
Bu karanlk ahrda senenm alt-yedi ayn geirmeye
mahkm olan iki kz, bir inekle, altn gibi sar renkli,
siyah burunlu pek masumane bakan gzel yavrusuna
acmamak mmkn deildi. Bu kzler, Anadolu'nun
cinsi bozulmu, csseleri klm sr hayvanla
rndan bir numune idi, bunlan biraz uzaktan grenler
koyun, kei deseler byk, kz deseler kk grn
dkleri iin ne diyeceklerini bilemezler. Zamann ho
szl adamlarndan biri, bunlar insanlarnkinden ev
vel Anadolu'da zuhur eden kara sr ye'cc mecc

leridir diye alay etmiti.


Bu kyde de pek ok Anadolu kylerinde olduu
gibi, edeb ve shhate uygun bir aptesane yoktu. Yan
yana konulmu iki ta bu ihtiya iin kafi geliyordu.
Suat Paa konann hamam gibi beyaz mermerli,

geni aptesanelerine ha ran olan Selime, stanbul'dan


dndkten sonra hissettii lzuma binaen onun srar
zerine kocas Ali'ye avlunun kesine iki sra ta
dizdirmeye muvaffak olmu idi. Fakat hazr ellerinde
para varken bu damlarn . stne bir de oda yaplmas

iin Selime'nin ihta rn Ali dinlememiti, elindeki pa.


rann bir miktarn Selime ile evlenmelerinde Ana

dolu'nun zenginlerini, fakirlerini pek ziyade zrar eden


dn Metlerini yerine getirmek iin ald

yzde

yirmi faizli borca yatrm; bir ksm ile, vaktiyle ba


basnn satt tarlay, sattndan bir kat fazlasyla
geri almt.
Salih'in bir haftadr tatl bir rya gibi devam eden
ky hlyalar, iki nevesi kadar abucak zail olmu
tu. Zavall ocuk, hakikatin verdii ye'is ile ne yapa-

96

can, ne diyeceini armt. Sandk, sepet, yatak


takm ieriye tanrken dalgn dalgn baknyordu.
Kk Paa'nn dalgnln gren Haca, kocasna:
- Kck Paa galiba evimizi beenmedi. bak
sana st dkm kedi gibi duruyor, dedi.
Ali, yava sesle:
- Ne yapalm, Paa babasn mezardan geri ge
tirmek elimizden gelmez, yava yava alr. Bir kere
althdan sona, doduu yeri unutmayan kallenku*
yavrusu gibi kapy kapasan penceredn girer, dedi.
Ve Salih'in elinden tutup, tahta aralklarna ak,
kara . koyun postu paralan

ivilenmi

olan

k1

kapdan ieriye soktu. Arkasndaki dan tepesinde


gne varken ndeki dan glgesi altnda kara
ran kyde akam olmutu. Avluya alan ve ereve
sine bldr yaptrlp, tesine berisine bezir ya sr
lerek hem yamura, yaa dayanmas temin olunan,
hem de biraz effaflandrlan kaba katlar yrtlm
delinmi olan pencere, tamamyla ak olduu halde
odadan ieriye giren k yalnz pencere nn biraz
aydnlatyor, ayaa kalkm bir mezar gibi simsiyah
duran ocak iindeki kl stne bacadan den k,
oray, kar yam gibi aartyordu. Salih ieriye girin
ce gzleri yalnz pencerenin karsndaki duvarda asl
duran msr ve krmz bibeTlerden baka bir ey gre
memi, birbirine karan ya toprak, gbre, is, soan,
sarmsak, nane, kekik kokulan Salih'i artmt. Bi
raz sonra gzleri altka bu karanlk odann iin
dekileri birer birer semeye balad. Mstatil eklinde
olan bu odann iki byk kenarna birer sra ta
dizilmi, duvarla bu ta dizisi arasnda kalan boluun
* Krlang.
97

toprakla doldurulmas ile yerden bir kar kadar yk


sek iki ilte pay, yani sedir, yaplmt. Sonra zerine
kaba hasr ve siyah ul serilerek ocan iki tarafna
birer minder ls konulmu, er yastk dayanmt.
Gndz minder, gece yatak vazifelerini gren, bu, ko-.

yu mor, itari yzl, krmz astarl minder ve yas


tklar, kyn arazisi kadar arzalar peyda etmiti. Oca
n bir tarafna Ali'nin stanbul'dan getirdii kapsll
tektfek ile terhis teskeresinin yeil kaytanl teneke
mahfazas, dier tarafna iinde ne olduu anlalmaz
Haca'nn aa taraklar, inesi, iplii, snds (makas)
bulunan krmz bezden bir kese aslmt. Kardaki
uzun raf zerine birka bakr sahan, kenarlar yazl
drt lenger, ileri yeil srl kk byk birka
toprak anak dizilmi ve bunlarn arasna birka k
k kavun karpuz konmutu. Sekileri kap yannda
tahdit ederek bir miktar seki alt papuluk,, brakan
aa parmaiklk zerine kaba ilemeli iki pekir asl
m, nne yeil boyal bir sandk konarak stne
krmz astarl iki yorgan, iiki yastk ylmt.

Sa

lih'in sand, araba iinde tesi berisi bir hayli sr


tlm, zedelenmi olmakla beraber, saysz sar pul
lar, sar bal ivileri ile bu karanlk oda iinde yldz
gmesi gibi parlyordu. Ocan bir tarafna Salih ile
babas, karlarna da kucandaki Gssn'le Haca
oturdular. Donsuz, smkl Mevlut, kirli parman
azna sokarak pencereye kar anasnn nne
melmiti.
Ali, ocuuna anszn kavumann tesiri ile heye
canl, Mevlut, Kk Paa'y batan ayaa, ayaktan
baa tekrar tekrar seyretmekle meguld. Haca gz
lerini parlak sar pullu sandk zerine dikmi, iin
dekileri tasavvura alyor, eski orta. Selime'nin ha98

yali ile mustarip grnyordu, Kk Paa ise aya .


kayp den bir adamn nereleri incindiini anlama
dan evvel, dtn gren var m diye etrafna bak
mas gibi,

sratle aaya yukarya gz gezdirerek

grd yoksulluk, sefalet eserlerinden arm du


ruyordu. Hibirisi syleyecek sz bulamyordu, niha
yet Gssn memeyi brakp, anasnn enesini trm a
layarak mrldand ve skut bozdu. Ali Salih'e d
nerek:
- Bacn sana ho geldin diyor, dedi.
Byle ce konumaya balam oldular. Ali sordu:
- Paa mefat edince buraya gelmeyi sen mi arzuladn, yoksa onlar m yolladlar.
- Ben istedim, istemesem de Hanmefendi gnde
recekmi. Geli:rken eteini pnce, Sakn ileride eski
arklarn srkleyerek bir daha gelme dedi.
- Anald batan savdlar.
- Kamil Aa da, sakn bir daha geJmeye kalkma dedi.
- Pekala, sen de gitmen, sen o konahta domadn
ya. te bu damda, hatta imdi oturduun yerde do
dun, bundan sonra da burada byrsn.
Bu arada kara bir bulutun karl bir ova zerinde
yryen glgesi kadar belli bir surette, Salih'in simas
zerinden geen hzn ve keder eseri, Ali'nin gzn
den kamad:
- Galiba sen tasalanyon, dedi.
Bu sz karsnda gzlerinde yalar toplanmaya
balayan Salih, vagonda Kamil Aa'ya verdii cevab
hatrlayarak:
- Hayr, hi acmyorum, dedi.
Bu cevabn nasl bir zorlama, zaruri bir teslimi
yetle verildiinin. farkma varan analk, ac bir istihza

ile:
99

- Ne yapacaksn, acsan da acmasan da savdu

lar, kovdular, dedi.


Bu szle Salih'in kalbini bsbtn kanatt.
Haca'ya gre Salih ancak stanbul'a gitmek ar
tiyle aileye hayr, faydas dokunmak ihtimaliyle sevi
lebilir bir ocuktu, burada kalacak, hi gitmeyecek
olunca, Selime'nin bir paras, gzel renkli bir ylan
yavrusu gibi evde dolap duracak, Mevlut'e, Gssn'e
mahsus baba sevgisine ortak olacak zararl bir mah

hik; yeni bir mstehlik, ehirlere, btn kylere mu


sallat olan paalarn yalnz bu eve saldrlm

bir

k, hlasa ocuk eklinde, Kk Paa isminde


bir byk bela . . .
Kyn mevkiinde ve manzarasnda Salih'in hou

<:I

na gidebilecek baz eyler yok deil, fakat bun an


byle

evimiz,, diyecei, bu karanlk evle, iindeki

lerin her hali hzn veriyordu.


Ali, kansna:
- Bir misafire

msn, susuz musun, uykusuz

musun? diye sormular, gelirken bir su kenarnda


uyudum demi, Kck Paa elbet atr. abuk bir ey
hazrla, dedi.
Salih' e dnerek:
- Biz erken yerik, erken yatark; biz yiyeli hayli
oldu, diye ilave etti.
Salih, le yemeini ge yedikleri iin hala ack
madn syledi, bu sz zerine Haca yerinden kpr
damad, fakat Ali, [steledi) :
- Kck Paa'y daha ilk gecede a uyutma
yalm, haydi hi olmazsa iki yumurta sdrver.
Haca, ocan sol tarafnda rakma zerinde du

ran toprak bezir ran yakp eline alarak snme


mesi iin ra camiye, ra camiye,. diyerek ambara
100

gitti. Kap alnca ieriye yeniden dolan ahr kokusu,


Salih'in burnunu trmalad. Kadn,

tahta bir kak

ucunda biraz ya ve iki yumurta ile dnd. Ocak


iine dayanm olan tavay alp, ka tk tk vurarak
iine ya drdkten ve iki siyah ta birbirine yak
latrdktan sonra bunlarn stne tavay koydu. Sa
'pn duvara dayad, altna bir para keven ile biraz
al rp soktu, bir kibritle ate verdi. Bir mddet
dumanlar iinde kalp grnmeyen tava, nnden ar
kasndan ykselen, dipleri krmz, ortalar turuncu,
ular sar iki alev arasnda tr tr kaynamaya,
kprmeye balad; biraz sonra alevler tavann altna
ekildi. Birbirini takiben iine iki yumurta dmes i ,
kzgn ya daha ziyade kprtt, yumurta kabard_,
'piti, tava indirildi; dantelal katlar arasna yerle
tirilmi kays ekerlemesine benzeyen iki yumurta,
_

bir bakr sahana aktarld, stne tuz, biber ekildi.


Taze ya kokusu ahr kokusunu bastrmt. Seki alt
nn etrafnda yeillenen arpalara 'hi durmadan dam
lalar szdran krmz topraktan su kp zerindeki
kaza taklm olan yuvarlak tahta sini, Salih'in n
ne getirilip sofra kuruldu. Bu sini yahut tabla zerine
Haca'nn her taraf nasrl aya ile hem-renk ve
enfiye mendili gibi katlanp bklm bir yufka ek
mei brakld. Salih, bu ekmei ilk defa grd iin
yemek pekiri zannerek elini dokundurmaya cesaret
-edemeyecek kadar kirli buldu, bir aralk parmak ucuy
la ve ekinerek dokundu, adeta slak olduunu da
hissedince irendiini belli etmekten kendini alamad .
Bunu gren Ali:
- Ha,

sen bu ekmei yeni gryo:i, buna ev

ekmei derler, eherde k iin - alt ayln birden


yaparlar, minare knhlar gibi direk direk yarlar;
101

kylerde ya her

gn

yaparlar, epe derler ya on be

gnl, bir ayl, iki ayl birden gevrek piirilir.


Lazm olduka su serpilerek byle yumuatp yerler,
diye izah etti.
Salih, pekir olmasna bile tahamml edemedii
bu kirli bezin nani aziz olduunu anlaynca taze
ya, taze yumurta kokularnn at itihas kat,
fakat aresiz, az ok yemee alacakt. Sahan ortaya
gelir gelmez, smkl Mevlut, burnunu elinin tersiyle
silip yzn salyangoz yoluna evirerek kara gzle
rini beyaz dantelal san yumurtalara diktii iin, Salih,
ocuk da yesin demeye mecbur oldu. Haca:
- Demin yedi, tohdur emme, ocuk karn delii
ak eme yalana benzer, dolmaz ki. . . ocuk deil
mi, yalnz aln bilir, tohluktan anlamaz. Burnun
dan gelinceye kadar yer, gene de doydum demez . . .
diyerek kakla yumurtalardan birini oyup kard,
yufka ekmein . zerine merhem gibi srd, kaln bir
cgara eklinde drdkten sonra Mevlut'e verdi.
ok yorulmu,

baldr bacaklar srtlm,

bel

kemikleri hayli arm olan Salih, uyuklayarak dier


yumurtay yedi, ocan sol cihetinde Haca'nn krmz
kesesinin asl olduu tarafa yaplan yatana yatt.

oa

Salih, pek yorgun olduu iin yatar yatmaz uyu


mutu. Erkenden kalkan Haca'nn

at kapad

kaplarn sinire dokunan gcrtlar, tkrtlar bile onu


bu derin uykusundan uyandramamt; fakat biraz
sonra daha evvel uyanp ba ucuna melerek mirliva
setresinin parlak dmelerini okamaya balayan kirli
MevlUt'un karmaya

balad

iren kokular niadr

ruhu gibi tesir ederek gzlerini at, derhal bir tehli


keden kaar gibi sol tarafna dnd; gzlerini tekrar
kapad, stanbul'u dnmek istedi, fakat hibir ey
hatrlayamad, hatta en gzel hlyalarna mezar olan
u karanlk kulbede geirdii ilk gecenin sabahnda
ye'isini unutturacak bir rya bile grp grmediini
hatrlamad. Her iyi eyden mahrum olmaya ebediyen
mahklim. olan bu kt evde, iyi bir d grmek bile
mmkn olamayacan anlamaktan mteessir gibi,
kederle doruldu , gerindi ve esnedi.
Daha nce uyanp yata iinde cgara ien Ali'nin
azndan burnundan kan mavi dumanlar, kvrla
kvrla ocaa doru gidiyor,

Gssn,

diye
103

tyor, Haca st sayor, anasn emmek iin titiz


leen ve kendisine st braklmayacandan korkuyor
gibi bal olduu yerde ipini zorlayarak bar bar ba
ran san buzann sedas kapdan geip geliyor, ocakta
kk bir al demetinin alevleri altnda ufak bir cezve
.fkr fkr kaynyor, kapdan giren gne klaryla
sandn sar pullar, Gssn'n beiine bal mavi
boncuklar Mevllt'un kirli krmz yznde siyah zm
taneleri gibi grnen gzlerini parlatyordu. Kk
Paa, bir mddet yatanda uyuuk uyuuk durdu.
bereket versin ocuk hisleri imdada yetiti. Mevhlt
ona Nazikter kalfann bir szn hatrlatt. Sandk
taki oyuncaklar ile ky ocuklarn nasl artaca
n. . .
Evvela Mevlut'tan balamaya kamr verdi, bu sra
da babas:
- Meraba Kck Paa; iyi uyudun mu? Ky uy
husu datl olur, dedi.
Zihnen oyuncaklaryle megul olan Salih,.. bu suale
Evet, yle,. cevabn vererek kalkt, giyindi ve baba-

sna:
- Sand asak olmaz m? diye sordu.
Ali ban sallayarak:
- Olmaz olur mu, aark, karln verdi. Bu
esnada elinde st kpkl stle kubbelenen bi:r: bakr
tas olduu halde ieriye giren Haca:
- Ne o, baba oul, zabah yarenlii mi ediyor
sunuz? diye sze kart.
Ali'nin:
'

- Kck Paa sand aalm, diyor cevab ze-

tine;
....:... Kyamete kadar kapal duracak deil ya, a
ver, dedi.
104

Ali, biraz tereddtle:


- Aalm, fakat mam bulunsa da puslas ile
karlatrsak daha yavuz olmaz m, bir haftadr el
uaklarnn yannda geldi, urada burada itin kurdun
elinde kald, bakalm ellenmeden geldi mi? dedi.
Haca ise:
- Madem ki Gck Paa aalm diyor, sora da
mamla, muhtarla yoklamasn yap, eksik gedik bir ey
varsa, iine san girmise, gine belli olur, ite maln
zabs da yannda, ldr ldr bahp durur, el alm,
yel alm bir ey varsa, o mamdan da, senden de
benden de iyi bilir, diye kesip att ve yle deiJ
mi?,. der gibi Salih'e bakt.
Salih bu sorgulu baka cevap olarak:
- Aalm, aalm, dedi.
Sandk ittifakla ald. nce beyaz bir rt altn
da krmz atlas bir boha karld, iinde bayramlk
bir mirliva niformas, trtll srma apoletler ve ince
katlara sanl bir ift beyaz eldiven vard. Bunlar
sreklice temaadan sonra pencere nne konulduk
ta t ekrar sanda dnld, srasyla eflatuni bir atlas
torba iinde srma kayl kl; kat ksa pan
tolonlu kostm, muhtelif renkli mendiller, oraplar,
gecelik entarileri, yatak yorgan araflan, kolal ko
lasz yakalk, kolluk; tenteneli, fistolu yastk klf
lan, yatak yorgan araflan, i amarlan, boynuzu
kvrk kara kzle sar inek, birer ikier lastik kedi,
kpek, koyun, kuzu, lokomotifleri krlp atlm si
mendiferden iki vagon karlarak ilte pay (sedir)
zerine dizildi, bylece bu yoksul evde gzel . bir eya
sergisi yaplmt. Selime ile Ali'nin stanbul'dan d
hlerinde daha kk iki sandk iinde getirdikleri
kullanlm kadn esvaplan, eit eit kurdela, trl
105

trl fisto, dantela paralanyle ayn odada daha bir


sergi meydana getirmiti. Fakat kardaki elalenin
kpklerinde grnp hemen kaybolan renkler kadar
mr sren bu krmz toprakl, boz tal ky iinde
geri kalan da Kamber Aa'nn kynde gezici renkler
gibi

grnm

idiler.

imendifer

vagonunu

gren

Haca:
- Ne Kele evcik, hem de tekerlekli. . . diye hayret
etti.
Salih:
- te biz iki gn iinde geldik, bunlar imendi
ferin arabalandr, diye izahat verdikten sonra, sar
inei pencere iine koyarak balarna dokundu, oyun
caklarn balan sallanmaya balaynca, Haca:
- yi oldu da sen dedin, ben dohununca byle
canlansalard cin midir, eytan mdr diye dm s
dard, korkardm, dedi.
Mevllt'un gzleri bir ok fare arasnda kalm kedi
yavrusu aknl ile oyuncaklar arasnda saysz de
virler yaptktan sonra yatanda tavan grm bir av
kpei gzleri gibi vagonlar stnde durdu. Elini bun
:tardan birisine uzatt, kirli parmayla ekinerek te
kerleine dokundu; Salih, Haca'ya:
- Bir iplik bala da, ocuk, araba gibi eksin,
dedi.
Ve yle' oldu. Haca'y en ok krmz renkli ve
parlak eyler, bilhassa niforma bohasnn atlas ile
klcn

srmal kaynn

pskll,

trtll

apoletleri

bylyordu. Pskll apoletleri okad, atlas birka


kerre okad. Bu parlak ipek kuma zerinde nasrl
elinin kaymadn grnce bohann bir kesini daha
az przl
gld:
106

olan yanana

srd. Bunu gren Ali,

- Bohadan

yuzune

kzllk

srmek

isten,

onun boyas hastr, kmaz, senin bildiin krmz as


tardan deil.
Haca bu hareketinden utanmt, atlasn boyas
km gibi bir an iin yana kzard, geti. Bu sandk
iinde Ali'yi de byleyen eyler yok deildi, niforma
bohas karlrken bunun atlasndan yaplm kk
bir kese iinden ser e yavrularnn cvltsn andran
bir sesle sandn dibine dklen bir avu kadar g
m krk paralklar dikkatini ekti; yaknda bir kmes
bulunduunu horoz sesinden anlayan tilki, tavuklar
hakknda ne fikirde bulunursa, Ali de seslerini iittii
bu bir avu mecidiye kurular hakknda o niyette

k_ad.

bulunmutu. Bunlar avulad ve o

Bu paralar bayramlarda Suat Paa tarafndan Sa


lih' e verilmi Nevnihal kalfa tarafndan biriktirilip
sandk iine konmutu. Ali paralar alnca, atlas keseyi
de

Gssn byynce

orta gce

Cyapma

bebek}

yaparh,. diyerek Haca alp kuann arasna soktu.


Alma sras,

sandn dibinde bulunan ve kapa

zerinde renkli ieklerden bir demet resmi yaplm


olan mukavva kutuya geldi, o da ald, her trl
ekerleme ile dolu olduu grld . Haca ile Mevlut'un
hi bilmedikleri, Ali'nin ise vaktiyle ancak stanbul'da
camekanlar iinde seyretmek suretiyle tand eyler;
Salih, herkese birer ikier verdi. nce Salih ve babas
yedikten sonra, MevlUt ve Haca, dil ucuyla korka
korka tattlar, fakat hrsla yediler. Kk kz bile
yumuandan yaplan sormukla bu ziyafete itirak
etti. Salih, kendi kendine sylenere: Bu ekerleme
leri sanda. acaba Nazikter kalfa m, yoksa Matmazel
Aleksandrin mi koydu? diye dnmeye balaynca,
Ali:
107

- Adam sen de dndn eye bah, nene ge


rek, zm ye, ban sorma . . . diyerek kutuyu tekrar
at, herkese, hatta Salih'e de birer ekerleme daha
ikram etti; yle ya, bu kyde, bu evde yaanacak,
soan sarmsak, msr demetleri altnda yatlacak, dai
ma ahrdan gelip ocaktan kacak kt bir hava te
neffs edilecek, kirli mendil eklinde slak avdar ek
mei yenecek olunca bu ekerleme kutusunun dibi
ne kadar abuk grnr, bu gzel esvap ve eya ne
kadar abuk eskiyip gz nnden kalkarsa phesiz
daha iyi olurdu. Bu kyde bu evde byle esvap giymek,
byle nefis ekerlemeler yemek, istibdat devrinin men
falarnda, zndanlarnda afv ryas grmeye, hrri
yet hlyalar kurmaya benzer, itiyad bozar, hale ta
hammln acln artrr.

108

VI

Kele Salih olu Ali'iin evinde peyda olan eya


sergisi pek abuk bozulmad, iki saatten fazla devam
etti; hasta, zayf olsun, iki Trk askerinin muhafazas
altnda gelen bir emanete hiyanet etmeye, bir sand
kantrmaya hangi el cesaret edebilirdi? Ali'nin p
hesi adeta kendinden phelenmek kabilinden kt bir
kuruntu idi, bunun iin imamn pusula ile karlatr
masna hacet grlmedi, yoklama zahmetine katlana
cak imama hi olmazsa ocuklan iin bu gzel ey
lerden bir ey verilmek lazm geleceini hatrlayan
Ali muayeneden vazgeti. Salih'in sandk iindeki e
yasnn imam ve muhtar taraflanndan muayenesi ve
bu suretle iinde ne varsa saysn, eitlerini btn
kylnn bilmesini hi istemeyen, bilhassa bir gn olup
da Selime'ye pusula ile hesap vermek ihtimalinden
saknan Haca pek memnun oldu. Haca, meydandaki
pusulay, bir aralk kazara derek ocakta yanmasn,
bacadan uup gitmesini kolaylatrmak maksadyla,
iki kat bkp ocak zerindeki kk rafa koydu.
B ylece liste ortadan kalknca bunlarn yava yava
arlmasna mani kalmad. Artk Haca'nn sandna
gemekte serbest braklnn demek olan bu eyann
gz nnde o kadar ok durmas, renkleri ve ekilleri
109

ile Ali'nin gzlerinde yerlemesi tabii mnasip deildi.


Mamafih Haca u andan itibaren Mevlt iin bunlar

dan bir hisse karmakta aceleye lzum grd, Mev


lt'un enesini skarak:

- Kmr gzn sevdiim Mevlt'um, bah Salih

Aa'n sana neler getirmi, dedi. Sonra sergi zerinde

bir devir icra ettirdii elini, alafranga kostmlerinden


lacivert renklisi zerine indirdi. Salih:

etti.

- Ben onun ua deilim, diye hiddetle itiraz


Ali glerek:
- Olum Caa) hizmetkar demek deil, burada

byk kardaa aa derler, diye dzeltti.

Haca, parmaklarn oynatarak kostm zerinde

tuttuu eli ile, lacivert ceketi yakalayp havaya kald

rnca, iinden ksa bir pantolon dt, bunu pek kk

grd iin ayakta duran Salih'e lt:

- Gk Paa bunlarn hepsi byle gdk m?

diye sordu.
Salih,

- Bu biimin pantolonlar byle ksa olur, ancak

dize '.kadar iner, cevabn verdi.


Haca ise:
- Bunlar

sana

pek

ksadr,

Mevlt giyer, sen enkesden

dedi.

uymaz,

C akadan)

kardam

sylyorsun,

Salih:

- Bunlar byle olur, yaknda alnd, ben ancak

birer ikier defa giydim, diye anlatmaya altysa

da Haca anlamyor, daha dorusu, anlamak istemi


yordu.

Salih, anlatmaktan aciz kalnca:


110

Yalnz ben deil, istanbul'da frenk ocuklar


da, Paa ocuklar da hep byle giyerler, dediyse de
Haca,

artk uzun ediyorsun,, manasn ifade eden

bir tavrla:
- istanbul'da olsa bile kyde olamaz, burada bal
'dr lbak Paa'y kimse dinlemez, ak bald; kpek
srr, kyller gler, ihtarn yapt.
Salih, aresiz boynunu bkt, bylece Beyolu'n
da:ki Vapillon maazasnn en gzel mallarndan olan
zavall kostm, pantalonun yere inen paalar ieriye
kvrlarak uzun alvar; ceket, uzun bir palto eklinde
Mevhit'e giydirildi. Haca bu ceketin kemeri yerine
muvakkaten kl da takmaya kalktysa da Salih'in
sabr tkendi:
- O daha nefer bile deil, Paa klc takabilir
mi?

diye

Ali'nin

yzne

bakt,

askeri malumatna

bavurdu; bereket Ali:


'
- Azna m dm? takamaz, diyerek imdada
yetiti ve daha ilk gnde Salih'i zmemek iin kl,
niforma ile beraber her eyi sanda koyup kitledi.
Bir mddet elinde anahtar evirip evirdikten sonra:
- Ben belki yitiririm, al, sen sahla, diyerek Ha
ca'ya verdi.

Haca da krmz kesesine

aralk dar knca, Ali, Salih'e:

koydu,

bir

- Anan hi arayp sormayan, dedi.


Salih anan sznn stnine demek olduunu
anlamt. Stninenin hi olmazsa ksa, uzun panto
lonlar ayracak kadar stanbul grm olmas, Salih'e
kendini arattrabilirdi:
- Nerede, diye sordu.
Ali, fsldar gibi:
- Dn akam da dedik ya, bir buuk saatlik bir
lkyde, istersen bir gn seni oraya gndereyim de gr,
111

ne olsa anadr, dedi.


Ali, Salih'in anas ile grtrlmesi meselesini
biraz tereddtten sonra kansna at. ocuu anas
nn yanna yollamakta acele edilirse sandk iindeki
lerden bir ksmnn gtrlmesi ihtimalini dnen
Haca:
ocuu Selime ile buluturmakta neden bu
kadar eviyon

Cacele ediyorsun) , dur bakalm, biraz

dn, Selime'nin buraya arlmas olmaz, gel, sen


-Olunu gr, ben de seni greyim, ok gresim geldi
demek olur. Oraya yollamakta da, cbiz besleyemeyo
ruh, siz bahn, diyorum demek har, bence pek ikin
(irkin)

olur; yine sen bilin, bana gre hava ho,

hem de ocuklarn kursana en zor gelen, iliklerini


kurutan, babalk ekmeidir, hele Gamber, ne pinti
domuzdur. Gck Paa oraya gidince Selime onu b
rakmamaya kalkar, bir ey yerken a it, insann az
na nasl bakarsa, Gamber de yle bahar, Paa'nn
:sohumlarn

Clokmalarn> sayar. . . dedi.

Haca'nn ne sinsi maksatlarla syledii bu laflar


.'.Ali'nin gayretini kkrttndan, kansnn fikrini pek
beenerek:
- Ahlna kurban olaym Hacam, ok doru sy
ledin, kanlarn krk sznden birini dinlemeli derler,
krknc szn bu dn olsun, dedi.
cvey babalar, vey ocuklarn yedii lokmalar
:Sayar,. derken kendisinin de Salih iin bir vey ana
olduunu Haca hatrlamasa bile, vey ocuklarnn
lokmasna gz dikmek deil, o lokmay hi vermek
istemeyen vey analardan birinin Haca olduunu d
:necek kadar zeka, Kk Paa'nn babas Ali'den
beklenemezdi.
:112

Kk Paa'nn kye geldii haberi bir gn sonra


Selime'nin kulana vard. Onun evvelki kocasndan
bir ocuunun kye gelmesi, Kamber'e, karsnn eski
bir dostundan, krndan haber gelmi kadar fena
tesir etti. Selime'nin olu ile grmek zere Ali'nin
kyne gitmesine ancak on be gn sonra msaade
etti. Yanna bir ihtiyar kyl katarak, bir eee bin
dirip gnderdi. Selime kardei brahim'in evine izdi
ve kardei, Salih'i oraya istedi. Salih niformasn,
hi olmazsa Alafranga kostmlerinden birini giymek
istedii halde, Haca Selime'yi memnun edecek her
eye engel olmak iin zaten vesile aramakta bulun
duundan:
- Sandn anahtarn yitirdim, dedi.
Salih, krmz keseye koyduunu sylediyse de,
Haca hiddetle oraya kotu, kesenin dibindeki anah
tar dndan tutup iindekileri yere dkt, sonra, ii
boalm keseyi hiddetle sallayarak:
- Grdn m, yok ite, dedi.
113

Bu suretle aldatm . olduu Salih'i anasna hayli


kirlenmi olan esvabyla gnderdi. Salih yannda
kadn daha bulunan Selime'yi yznden deil, renksiz.
yahut soluk renkli talar, kayalar arasnda alm
bir gelincik jei gibi kzaran stanbul kona yadi
garlarndan krmz entarisi ile krmz krebinden st
nine olacan tahmin ederek tand. Salih, stnineden
pek kk yata ayrlmam olsa bile tanyamazd,
nk Selime'de ok byk deiiklikler olmutu, im
di Nazikter kalfa bile gelse Selime'yi ancak zerindeki
kendi eski esvabnn rengiyle, biimiyle tanyabilirdi.
Zavall kadn, be sene iinde yine kyllne tama
men dnm, stanbul'a gitmeden evvelki halinden
ziyade

zayflam,

kararm,

bozulmutu.

Selime,

Kk Paa'y kollar arasna alp, defalarca, hrsla,


hararetle pt. Yzn gzn gururla temaa ederek,
bir daha kucaklad. Sevin gzyalar dkt. stan bul'dan ayrld zaman bu cokunluu gstermemiti,
o zaman ikisi de mesut idi, iki bahtiyar ile iki bedbahtn
karlkl hisleri arasnda byk farklar vardr. ki bed
baht, iki mesuttan ziyade birbirine daha samimi, daha
salam, daha hassas balarla balanilar. O zaman Se
lime'nin cepleri altn, iki sand her renkte, her biim
de esvapla dolu olduu halde kocas Ali ile kyne d
nyordu, Salih byk bir konan Kk Paa's olarak
stanbul'da kalmt. imdi ise tek meziyeti olan iffe
tinden haksz olarak phe edilip boanm; kalpsiz,
ahlaksz bir zevce dm;

Salih,

senelerce Kk

Paa's olduu muhteem bir konaktan ne olduu bi


linmeyen bir sebeple kovulmu ve insanlk hislerin
den bir akrep dima kadar bo bir vey anaya esir
olmu tu.
Selime, Salih'i pmek, okamak, koklamak, ku
caklamak itiyaiklarn biraz yattrdktan sonra, B114

yk Paa'dan kk kpee kadar btn konaktaki


lerin imdiki hallerini anlamak iin olunu sorguya
ekti.
- Byk Paa no goruyor, iyi mi?
- ld.
- Ha kye geliin imdi kafama tak dedi, anladm. Yazk yazk, koskoca Paa ulu kavak gibi devrildi
desene,

cigerimden

vurulmua

dndm,

vah _Paa,

vah .

Selime hakikaten kederlenmiti, pek scak gn


lerde fark edilen hava ihtizarlan gibi simasnda tit
reyen oluna kavuma sevinci birdenbire yok oldu.
Hele Salih, keesini sudan karacak bir aa gelme
den Paa'nn lmekte acele etmesi cann skt. Bu
lme sebep olan derde lanet ederek, sorgusuna devam
etti:
- E gzel Hanm no gorup bakr san preini
yolup, barn boazn trnaklayp duruyor mu?
Salih bu suallerden yalnz sa kelimesini anla
d iin cevap vermeyerek Selime"nin yzne bakt,
Selime szn ksaltt:
- ok alayp dingildeyor mu?
- ld gn alad.
- Nazikter Kalfa gine yle fidan gibi konakta
salnp batr m? Kalfa deil ha bi melek !
- Selam var.
:..._ Gnderip getiren

sa olsun ! Nevnihal Kalfa

nasl, Meyrem <Meryem) ana gibi dolap batr m?


- Pek ok selam var.
- Getiren gnderen sa olsun ! Kara Abla irin
dad no goruyor? Dolu selevir dolu selevir Chayvan
stnde gbre taman byk zembiD gibi iip ta
yor mu?
115

- Onun da ok selam var. - Gnderen getiren sa olsun. Senin uzun kll


barak Kartopu duruyor mu?
- DUruyor, gelirken istedim amma Hanm ver
medi.
- Varsn vermesin, damnn koskoca direi yk
lp ev bana ktkten sonra zerradar (zerre kadar)
it enii ile gnl elendirecek demek. Haldun Beygiller
daha gelmediler mi?
- Gelmediler.
- Kye gelmeyi sen mi istedin, yoksa Hanmefendi mi yollad?
- Hanmefendi gnderdi.
- Aman

Hanmefendi

ayann

altn

peyim,

ocana dtm, etme eyleme diye yalvarp yahar


madn m?
Salih btn teferruatyle maceray hikaye etti,
Naime Hanm'n sakn ilerde eski arklarn srk
leyerek gelme,. tembihi Selime'yi kzdrd:
- Hi tnma, hi tasalanma yavrum. Allah yarat
t kulu a brakmaz, Hanm ittii ktlkle kalsn,
bu gadar kelle bir avrattan bu kadar kemlik kimin
aklna gelir? Gze!, gze! ii bu gadar kt, bu gadar
mundar olunca, gzerin * deliinden gesin. D bu
kadar dmk Cdz) , ii keven gibi dikenli, karaal
kadar onurlu * * bir kan yere batsn.
Teessr gittike artan Selime konumay dei
tirmek iin:
- Mavi boncuk gibi gzlerine kurban olduum
Kk Paam, diye Salih'in enesini skt.
* Gzer: kalburun biraz daha geni deliklisi.
** onur: byk diken.
116

- Nasl kyden holandn m? Evde irahat msn?


diye sordu.
- Ky de kt, ev de.
- Ne gorelim aslanm, elden gelen n olmaz,
o da vaktinde gelmez. stanbul'da irahatn iyi idi, emme
el evinde; gnn birinde insan byle sokaa atve
rirler. Kylerin evleri hep byle, bizim ev de onun
gibi, uygunsuz bir verane; usul usul aln, zaten o
evde dodun, o kmesin lsn; lakin denelerin
irahlara salm, kanatlarn tlenmeden istanbul'a
gittin, burada palazlasan, imdi bu gadar hor bak
mazdn.
- Ali de byle dedi.
- Krk ylda bir do

sz sylemi,

el yurdu

baka kularn yuvasdr, sen ne gadar olsa onlara


yacln-gsn, bir gn olur atarlar. Ali seni ok seviyor
mu?
- Mevlt'u, Gssn' seviyor.
- Sen ilk gz arssn, seni iinden daha ok
sever emme, dndan gstermez. ngilli herif { Klbk)
Haca'dan korkar. Hi kz inekten korkar m.?
- Zaten ben Ali'nin sevdiini istemem ki, varsn
sevmesin.
- Yavrum senin kann yalnz kye deil, babana
da kaynamam. Hatta anana da, hala yabanc gibi
bakyon, pek souk duruyon.
- Haca'ya m?
- Hayr bana, Haca analndr, senin asl anan,
senin anlayacan annen, hani Haldun'un annesi yok
mu, ite onun gibi annen benim. yi bil, aklnda. tut,
kr . bit tuttuu gibi pek . tut, unutma,

ben Haldun

Bey'i emzirdiim iin konakta herkes gibi sen de bana


stnine deye ardn.

117

- yle.
- Avratla naslsn, sana nasl bahyor?
- Kim?
- Haca.
- Pek kt bakyor.
- Gz hsn, vey ana deil mi? En iyisi bu
kyn en byk talarnn altnda kalsn, stne camz
( manda) basm: kurbaaya dnsn, babalna dan
tktan sonra seni biraz da bizim kye gtrelim.
- Babalk kim, analn babas m?
- Hayr, Gamber Aa; babaln, senin anlayacan benim erim, ehlim, kocam. Asl baban Ali'dir,
o beni boad, yoh yere kanma girdi, nafile yere yur
dunu yuvasn bozdu datt, Haca'y ald, seni de
byle sa babann, sa anann ksz yavrusu etti, ne
diyeyim arada sen varsn, inkisara dilim varmaz ki,
Allah akl kursak versin, o beni boaynca Haca'y
ald,

bann dengini deil,

belasn buldu;

ben de

Gamber Aa'ya vardm, ne goreyim?


Salih, yava yava Selime'ye snyordu, kendisiyle
byle konuan bir kadnn u ssz kyde fena bir
yolda olmayacan sanyordu;

Salih,

biraz dn

dkten sonra:
- Babalk anal alsa da, sen yine Ali'nin evine
gelsen olmaz m? CdediJ .
- Olur, olmaz; ne Gamber beni brahr, ne Ali
Haca'nn, o am katrn payvantn zer, salverir;
ikimiz de birer ikier ocukla ayaklarmz kstekledik.
Salih bu defa, stninenin stanbul'da kye geli
inde olduu gibi, kaytsz ayrlmad; kendisini scak
gzyalar dkerek, barna basan, koklaya koklaya
okayan Canmn ii, gzmn yavrum
118

diye

seven, yzne gozune tekrar tekrar bakarak pen;


dnya gzyle sa salim tekrar grdnden dolay
dalar kadar memnun olduunu, hlasa ana duygu
larn pek cokun sevinlerini kaba diliyle anlatmaya
alan bu kadna kar,

bir muztarip ocuk kalbi

kaytsz kalabilir mi idi?


O evde Haca'nn yerine Selime'yi bulsa, ara sra
yzne

byle

bir ift

efkat

kaynandan

fkran

damlalarla slak yzler dokunsa, bu sefil ky haya


tndan belki bu derece abuk souyup nefret etme
yecekti. Korkun bir uurumun dibindeki bu kt
kyden, bu karanlk evden kamak, kurtulmak iste
dii zamanlar, Canm, cierim, yavrum diyen ana
kollaryla kucaklansa kendisini bu kadar yalnz bul
maz, yreini yeis ve ftra bu kadar abuk teslim
etmezdi.

119

VIII

Salih iin her gn bir istibdat yl kadar uzun


grnen birka ay geti, k geldi. Alafranga sofra
larda atal bakla yemee alm olan Salih, Ha
ca'nn ancak bir kar yksekliindeki kirli tahta sinisi
zerinde en nefis yemekler bile olsa yemekten ire

nirken, bir mddettir, hi deilse pikin ekmei de


bulamaz oldu. Tezek ile stlan toprak tandrn duvar
larna yaptrmak suretiyle piirilen, daha dorusu
mideye

dayanmaz

diye

lzumu

kadar piirilmeyip

kabuklanr kabuklanmaz karlan, bir gn sonra ade


ta ta kesilen bu yuvarlak rekleri hi yiyemiyordu.
Yutulmas, dilin ucuna gelmi bir doru sz syleye

kl

meyerek yutmak kadar m

olan kelei <Yasz

peynir> , nadiren ya kokusu hissolunan bulgur pila


vn, toprak mlek iinde sade su ile piirilmi ka
baklar, tatsz pancarlar ister istemez yemek zorunda
kalmak; babas olacak hissiz mahlukun bir bostan
korkuluu kadar olsun o yrtc kara kuun saldrla
rna kar kendisini koruyamayacak kadar kaytszl,
zavall ocuun kalbine bu ky eviren dalar kadar
byk aclar veriyordu.
120

Vaktiyle gzel hayali bir haftadan ziyade nee


sermayesi olan bu dalar, dereleri, imdi bir kuun
kafes parmaklklarn, bir mahpusun iinden kamaya,
kurtulmaya muvaffak olamad zindann duvarlarn
temaa ettii bir gzle gryordu. Bu ky ven Kamil
eline gese, dilini ekip dibinden koparacak, gzel
tasavvur ettirerek kendisini aldatan sahtekar hislerin
yerini bilse, onlar vcudundan trnaklar ile oyup
karacakt. imdi her eyi Haca'nn kirli elinden
bekleyecei yerde Hanmefendi'nin pamuk gibi yumu
ak, beyaz ayaklarn perek, Stnine'nin dedii gibi
tabann altn peyim, etm eyleme beni de bir kpek.
bir Kartopu say,. diye yalvarp stanbul'da kalmaya
almadna . piman oluyor, fakat o anda Naime
Hanm'n: Sakn ileride eski arklarn srkleyerek
. bir daha gelme,. tembihi, coan pimanlk duygular
nn stne souk sular gibi dklyordu.
Minder stne oturup bacan bkerek, kanarya.
sars yazma yemeni sarl mor fesini dizine geirip
yemeniyi dzelterek:
Her gn m kan alan kahrn ne bana?
Beni kabdan kaba kurtardn hey felek.
diye trk arrken, Gssn'e, Mevlut'a, mteallik
her sz iittii halde kendisine kar kr, sar gibi
duran Ali'ye, kalbini amay bir tenezzl sayyordu.
nk onun kendisine baktka burun kanatlar
kabarp delikleri byyerek bir dargnlk tavr ile
ban evirdiini birka kere grmt.
Kye geldikten bir gn sonra idi. Kap nnde
Haca ile kendisine da konumalarn iitmiti.

- Paann kars, Paann sal <Tabutu) evden


kar kmaz Salih'i rk bir kelik CPabu eskisi)
121

gitti sokaa frlatma;sndan sen ne anlayon, sualine


Ali:
- Kimbilir konahda ne arszlk, ne

argadalk

etti; Hanm'n sabn tak dedi; garip itin kuyruu ap


arasnda gerek. Besbelli bir hoyratlk, bir ziyankarlk
etmi olacak ki karnn fkesi kabard, kabna s
mad, tat, konahdan srd hard.
Bu konumadan sonra

Salih,

Ali'den

bsbtn

soumutu. Buraya geldii gn hanm beni brakmak


istemedi,

amma ben durmadm geldim

demeyerek

hakikati sylediine ok can skld. Syledii sz


Hanm alnna yazdrmamt ya, keke sylemeseydi.
Bundan byle ne Ali'ye, ne Haca'ya bir ey syle
memeye ahdetmiti. Ali, Salih'e kar hakikaten souk
davranyordu, imzasz bir iftira mektubu zerine bo
ad Selime'nin ocuuna yaknlk gsterirse, ana
snn iffetsizliini kabul etmi olacan, fakat byle
'Souk davranrsa namusun btn kalacan sanyor
du. Bu yzden vey anann Salih'e

reva grd

zulmlere gz yumuyordu. Haca her gn bir baka


zulm yapyordu. Salih, kn bile pirelerin hcumun
an pek bizar olduu yatanda tek bana yatmak
hakk da elinden alnarak, pek iren kokan Mevlut
. ile yatmaya mecbur edildi. Pis kokan Mevlt'tan; o
Ali'nin, Haca'nn kucaklannda okanp koklanan aziz
vcuttan Salih kime ikayet edebilirdi. Mevlut'un yal
nz kendisinden deil, btn adem oullanndan daha
kymetli, daha gzel oldtunu Haca her zaman, her
vesile ile syleyerek

MevlUt bir yana, dnya bir

yana,. demez miydi? Salih'in yatana yatmay Mevlut


arzu etmiti,
eeyler,

zaten Mevlut iin arzu tekil edecek

Salih geldilcten sonra peyda olmutu,

ne

isterse mutlaka yle olur. Hele Kk Paa'mn elbi122

sesine, oyuncaklarna ait istekleri hemen yerine geti


rilirdi.
Bereket versin Mevhlt eline verilen bir eyle oynar,
avunur ve ge usanrd, byle olmasa imdiye kadar
ne sandn iinde bir ey, ne dnda bir pul ka
lrd.
Her eye elini uzatan Mevllt, evvelce muhafaza
ettii ekerlemelerin tatl hatras iin ocak stndeki
rafta duran gzel kutuya da el uzatt. Bir ip takarak
avluda, sokakta araba gibi ekmeye balad. Aradan
bir saat gemeksizin zavall kutu ky ocuklarnn
ellerinde paralanarak rzgarlarn nne dt. Bu
uzun ktan artk usanmaya. balayan kylleri, yak
laan baharn renkleri ile avutmak ister gibi, kyn
tesinde berisinde uarak Salih'in ky hlyalar gibi
mahvoldu gitti.
Mevhlt, Salih'in ksa pantalonlannn hemen hep
sini iki ay iinde kirletince ykanp avludaki ta ve
al

rp

ynlarnn

zerine

defalarla

serildiler.

Kk Paa'nn pantalonlarn telvis eden musibetten


yalnz yata yorgan deil, yast bile kurtulama
mt. Salih'in yalnz mirliva niformasndan baka
btn esvaplar, sandk dnda kalan her ey orta
mal oldu.

123

Kk Paa'nn Stnine'sinden bekledii haber


gecikti, fakat ok kr gnn birinde Ali'nin bunca
zamandr uyumu olan babalk hissi, kimbilir ne eit.
mucizeli bir tesir ile uyanr gibi oldu. Bir uzvun ihti
yarsz serimesi kabilinden olan bu insan duygusu,
ze

rlnden

sa nefesi gemi bir l kalpi gibi dima

nda kmldannca,

Ali'nin btn vcudu rperdi.

Salih, Selime gm gibi pak iken domutu. Seli


ine'nin Kk Osman'la mnasebeti doru olsa bile,
bu hadiseden Salih' e bir hisse karmak, alt tarafta
iine tkrlm bir akar suyun kaynana kadar
kirletilmi saylmas gibi byk bir hakszlk, nerin
den evvel ilenmi crme ceza veren bir kanun kadar
garip olduunu anlar gibi oldu. Anasn grmesi iin
Kk Paa'y bizzat gtrmeye karar verdi. Bayram
lk niformasn giydirdi, klcn kuatt, komulardan
ariyet ald bir eee bindirdi. Mevlut da gitmek
istedi, alad. Ali biraz sert:
- Ss, kpolu kpek,

seni nereye gtreyim,

bunu anasna gtryon, ocuk panayrna gtrm


yon ki seni de alam, dedi.
124

Mevlut'un alamasna kulak asmadan Kamber


Aa'nn kyne yollandlar. Salih'in bu kyafetle Seli
me'ye gitmesi, bilhassa birdenbire Ali'nin bizzat g
trmek istemesi Haca'y kukulandrmt. stelik
Salih'in geliinden beri ilk defa olarak Mevlut'un bu
yzden alamas ve paylanmas da cann skt. Ko
casna bir uurlar olsun demeksizin ieriye girdi. Ken
di kendine orospu karya olunu gtrmek sanki bir
ey mi? Spasn seven eek de kulaklarn diker,
koklaya koklaya gelir, arar bulur. Bir kerre dnse
ki arayan yoh, soran yoh, dur bakalm sana noluyor,,.
diye homurdand. Sonra, cahlsz ban belasn ayah
eker, neme gerek, itin aya datan esirgenmez; yeldir
tazy, grsn yazy,. diyerek ilerine dald.
Yolcular Kamber Aa'nn kyne yaklanca Ali
parmayle yol kenarnda bir aac gstererek:
- u aac grdn m, ite ben seni orada bek
leyim, anan gr, gr; irahatndan sorarsa, Allah'a
ok kr iyiyim, hasm de, beni ok bekletme, dedi.
Eein arkasna birka yumruk indirip dahh"
diyerek yrmesini hzlandrd.
Kamber Aa'nn evi nne gelince ocuu indirip
san yemenili siyah fesini alnnn zerine eerek, iki
defa kuru kuru ksrdkten sonra eein zerine at
lad, birleme yeri olan aacn altna geldi.
Selime, Kk Paa'y byle aaal kyafeti ile
birdenbire karsnda grnce ard, sevincinden ne
yapacan bilemedi. Kucaklad, geriye ekilip Kk
Paa'sna bakt, tekrar kucaklad, pt. Kamber Aa
ile olu Memi -Kamber'in eski karsndan . domu
on iki yandaki olunu- Kk Paa'ya tantrken
gs gururla kabaryor, dudaklan titriyordu. Salih'in
srma apoletleri, parlak klc ile tkr tkr yryerek
125

muzaffer bir ordu kumandan tavnyle gezinii Seli


me'yi sevindirdii kadar, Memi'in kskanln uya,n
drd. Selime, bu Memi'e kar her ne kadar Haca'nn
Salih hakkndaki nefreti kadar dmanlk gstermi
yorsa da; ne olsa, kendisinin ddii gibi en iyisi kyn
en byk kayalar altnda kalmaya layk olan vey
analarn ouna mahsus hislerden tarnamyle syrlm
deildi. Her vesile ile Kk Paa'sn ver, Memi'i
kzdrrd. Bunun iin, ilk defa grd Salih'i ara
larnda yllanm bir dmanlk varm gibi asla se
vemezdi. imdi bu gz alc kyafeti ile karsnda
duran Salih'e iinden dilerini -gcrdatyordu. Hatta
Kamber'de bile bir ekemezlik tavr vard. Biraz u
radan buradan konutuktan sonra, Selime bir pekmez
erbeti, biraz dut kurusu ile kymetli misafirini ar

lad. Bir ara Selime:

- Gck bacn gde Fatime, diye iki buuk ya


larnda bir kz ocuu Salih'e tantt. Bir beiin rt
sn kaldrd:
- Bu da kzdr, Emetlak

CEmatuah)

drtlesi.

Flck klan C ivebaz klhani} bak burcu burcu ter


lemi, diyerek entarisinin yeni ile ocuun zerine i
dm bir krmz gl gibi grne n yanaklarn sildi.
Emetlak uyand, alamaya balad. Selime onu emzir
meye oturunca, sapanla nasl ta attn gstermek
bahanesiyle Memi,

Salih'i darya kard.

Selime

arkalarndan bard:
- Memi, Kk Paa'y uzahlara . gtrp ok
yeldirme. O senin gibi deil, nazihtir, azck seir
tince dilini sarhtr, solumaya balar, diye bard.
Darya knca Memi, Salih'in klcn apolet
lerini muayeneye koyuldu. Bu arada mahir bir yanke
sici kadar el abukluu ile apoletlerden birini anp
126

samanla att. Salih biraz sonra hrszln farkna


vard. Bundan kan ekime neticesinde Memi, Sa
lih' e mkemmel bir dayak att. Bu yzden Selime ile
Kamber Aa arasnda karlkl kt szler sylendi.
Nihayet Salih'in, apoletini babasnn evinde unutmu
yahut yolda drm olduu halde Memi'e iftira
ettiine; Memi'in, babasna kar gzm kr olsun,
ln greyim

diye byk andlar imesi zerine,

Kamber Aa tarafndan hkmedildi. Ve her gelite Me


mi'e byle iftiralarda bulunmamas iin Salih'in bir
daha buraya gelmemesi, Kk Paa'ln kendi k
ynde srmesi, kk maaln ,babasnn bu hayr
Cocak) banda etmesi, bu kk horozun kendi sprntlnde rpnp tmesi, Kamber'in kaba sakal,
kaba by kadar kaba bir lisanla Selime'ye anla
tld.
Selime, Salih'i sokaa kadar ileterek:
- Omuz pskln Memi'in aldn babandan
saklama, olduu gibi syle. Eek spas yle bir hrhz
ki, gzden srmeyi alar m alar, aklndan geeni
gznden kapar m kapar. Benim sandmdaki, sepe
timdeki eyleri ekti gtrd de bir kelle yakalaya
madm, habi san, yalnz kuyruu yok. Bunun banna
dokunmadk

yourt,

yz

bozulmadk

st

kalmaz,

grdn ya yavrum, dnyann hibir yerinde irahat,


dirlik yok; nereye varsan karna bir musibet kar;
ne grn, ne yapan, baban olacak sinsiz beni kuduz
gibi dalad brakt. Ben dtm, imdiden geri sen
bu kurt inine sakn geleyim deme, ben frsatn bul
duka gelir sana kavuurum, emi yavrum, diye a
lad.
Salih, babasn buldu , Memi'in apoletini nasl al
dn, nasl _ dvldn, evden nasl kovulduunu
hazin bir tavr ile anlatt.
127

Ali kzd:
- Sansar yuvasna, dedi, tavuk ' l yolladk
desene. fakat imdi ne desen olmaz. Kabahat bizde
kalr. Ne grelim, sol apoletin eksik olunca paaln
kenar kertilip yans dmez ya, ban sa olsun. Ben
amber keretasna kzarm; olan bir halttr etmi,
babas olacak kpek, eniinin kulandan tutup yere
alarak misafirden mal almay ona retmemeli miy
di, dedi.
Salih, Selime'nin de nasl aladn neler syle
diini mmkn olduu kadar hikaye etti. Ali, bu szlP-r
zerine dnd, yznde bir esef eseri belirdi. Gz
lerinde parlamaya balayan iri damlalar akmak zere
iken Salih'e gstermek istemeyerek elinin tersiyle
sildi.
- Olum, sen Haca'y m, yohsa Selime'yi mi
ok seven, hangisi daha iyi, diye sordu.
-:- ikisi de iyi, dedi.
- Korkma, dogrusunu sle.
- Stnine daha iyi, ben onu severim.
- Yazl!
Ali bu kelimeyi byk bir nedametle syledi ve ii
ni ekti. Gzyalarn artk zaptedemedi, hala Selime'yi
seviyordu. imzas bile bulunmayan bir ka.t paras
na inanp da zavally boamakta bu kadar acele et
meli miydi? Belki de bir iftira idi. Karakol nnde bir
kadna sarkntlk ettiinden dolay iki tokat vurduu
a yama Mengenli aban byle bir kat yazdrarak
almaya kalkamaz myd? Nikahl kans olduu
halde kendisi bile konakta iki lakrdy ifte gzcler
nnde syleyebilirken, Selime, arabac Osman' nere
de bulacak, nerede grecekti. Zavall kadnn soyunda
sopunda byle ktlk hi grlm, iitilmi deildi.
128

Birden boamayarak kad Kamil Aa'ya gnderip


gzelce aratrmalyd . Ne fayda, bir kere ok yaydan
kmt. Kendisi evlenmemi. Selime Kamber'e varm
olsayd yeniden alrd. Selime'yi o kadar sevdiinden
baka Kk Paa'nn da anas idi. Yazk yazk, artk
imdi ne yapabilir? Geit vermez dalar tepeler gibi
u Kamber ve iki ocuk araya girmemi olsalard, Ha
ca ne derse desin, Selime'yi Salih'in hatr iin tekrar
alrd. Fakat . . . Aklsz ban at yaray kapamak
arzusu ile Ali beyhude dnyordu. Nihayet anasna.
yapt zulmden zr diler gibi Salih'i hararetle ku
caklayp pt.
- _ Selime'yi bir daha grnce: Babam senin su
un, gnahn olmadn anlam, dnyada, ahrette
aln ak, yz paktr, rz btndr, diyor dersin, dedi.
Ve baba oul kylerinin yolunu tuttular.

129

Ali, Kamber'in kynden sevgilisinin me;zann zi,"'=yaretten dnenlere mahsus bir hisle ayrld. Yolda, d
lk Cdz) yerlerde eee kendisi de binerek Salih'i ku
cana alyor, Selime'ye dair sualler soruyordu. Yoku
lara geldike eekten iniyor, yalnz Salih'i bindiriyor
ve her zaman syledii:
Her gn m kan alan kahrn ne b an a
Beni kabdan kaba kurtardn ey felek trksn

bir Una manisi havasyla ve yksek sesle syleyerek


dalar, dereleri inletiyor, ara sra da dal, dal di
yerek eei sryordu. Salih'in harareti sanki Ali'nin
1

kann stm, Selime'ye ait soukluktan dolay don


mu uyumu olan baba hislerini uyandrm ve can
landrmt. Ali, Salih gibi bir ocuun, Byk Paa
babas bile olsa, yedi sekiz sene koca konakta hkm
srm bir Kk Paa'nn babas olmak erefiyle ky
de ululanmaya, herkese kar koltuk kabartmaya hak
l olduunu dnyor, olunu daha ziyade seviyor ve
bu sevgi ve efkat duygular kabardka kabaryor,
benim bir denecik Kk Paam diye ensesinden
pyordu.
130

Salih de bu kyde kalacan, kyller arasnda, ,


Haca, Mevhit bulunan bir evde yaayacan dne
rek, koyu mor fesli, kanarya sans yazma yemenili Ali'
ye baba demekte bir irkinlik bulmamaya balad;
Ali, ara sra byle gezdireceini, bahar gelince kulakla
r ngiliz makas gibi dzgn bir kr {spa) alacan
vaad edince, Salih'in babasna sevgisi artt. Ali de, Sa
lih'in yrynde, oturup kalknda bir kahbe na11, krkl avrat dll grmemeye balad. Kt zan,
yanl anlay, tamamen zail oldu.
Ali ve Salih'in eve gle bir yzle dn Haca'
nn gznden kamamt; Ali'nin dalgn dalgn dn
mesi Haca'nn phesini kuvvetlendiriyordu. Ali ni
in bu kadar dnceli, Salih niin byle sevinliydi?
Baba ile oulun dncelerini kalplerindekini gzlerin
deki prltdan anlamak ister gibi mtemadiyen yz
lerini, gzlerini tetkik ederek kendi kendine: Galiba
avrat Ali'ye grnd, herifin kendi kendine: Galiba
<lirdi, onun gl hatr iin dikenini okamaya balad.
diyordu.
Dnten bir gu sonra idi. Salih, babasyla yan
yana oturup tatl tatl konumakta iken, dardan bir
ses Ali, Ali diye bard,
Ali kt, biraz sonra geldi. Simasnn be on da
kika evvelki keyifli grn umu, yerine kederin
kt buruuklar gelmiti. Ali burnundan soluyordu,
seki altndaki trabzana ellerini koyarak Haca'ya:
- Dinle, sana ne tatl haber getirdim, o kadar tat
l ki, tadndan yenmez, dedi.
Haca yzdeki bozuklua bakarak gerekten tat
l bir habere inanmad, ilk aklna gelen ey Selime'nin
Kamber'in boatlmasna bir yol bulunarak Ali'nin
almas kararlatrlm da ne yapaym, arada ocuk
131

var. Allahn emridir, yine Selime'yi alyorum, sen de


iki ocuumun anas, dalna brumn tacsn deyecek
gibi geldi. i titredii h.alde:
- Hayrola, syle bakalm, diye karsna dikild! .

Ali , yine . ayni vaziyette:


- Redifler toplanacakm, kye Cesamel pusula
lar gelmi, beni de aryorlar. Hey gaziler, yol g
rnd yine garip serlne imdilik nereye gidilecei
belli deil, tabur gne kadar ehirde toplanacak
m, pek acele deyorlar, dedi.
Haca ne diyeceini

ard,

evvelce daha kt ih

timal tasavvur etmi olmasayd bu haberden daha zi


yade kederlenirdi; fakat bu evvelki tasavvura nisbetle
hafifti. Kansnn aknln gren Ali:
- Kara gzl Haca, pek bozuldun, korkma, ma
demki bir dmanla muharebe yoh, ya Rumeli'ye gi
deceiz, ya Yemen ellerinde Veyselkarani llerini
boylayacaz, oturup oturup geleceiz. Ne muharebe,
ne gazilik, ne de ehitlik var. Merak etme, tabur ehir
de toplandktan sonra belki datrlar, ka kere yle
oldu, dedi.
Salih, dnden beri snd Ali'nin askere gideceine zld, elini tutarak:
- Beni de gtr, dedi.
Ali zoraki glmseyerek:
--Olum, ne anann kyne gidiyorum , ne de s
tanbul'daki karagola, nereye gideceim belli deil ki;
belli olsa bile en byk zabit Binba olan bir taburda
hi Paa bulunur mu ki seni gtreyln, sen burada
kalacaksn, Haca zaten seni sever, bundan geri bH
nim hatrm iin daha ziyade sevgi ile akam sabah
yzn okar, srtn taplar (svar) ; babas askere
giden ocuu kim horlar ki, Haca Mevlut'un aasna
132

yan gzle baksn. Hem de Haca yle kt kanlardan


deildir. Eer senin kan altnda gzn var dese, y
le bir yan baksa, benim gurbette burnumun direinin
szlayacan, yreimin cz,. diyeceini, rpna r
pna kanayacan o bilir, dedi.
Sonra Haca'ya dnerek:
- Deil mi benim bal peteim? diye sordu.
- Delii drs, peesi CPenceresD olmayan karanlk yreimin dibini, bucan Allah bilir, yle ey
leri sahn aklna koyup da gurbet ellerinde yok yere
tasalanp durma; ben nne gelen kedi enii de olsa
dalayan bir kuduz it miyim ki Mevhlt'un aasn pa
tahlayp duraym, diye cevap verdi.

133

NC KISIM

Ali'nin tahmini pek doru idi. Yemen'e gnderil


mek zere sekiz on taburun acele silah altna alnma
sna karar verilmiti. O zamanlar Yemen seferlerinin
her trl ekilmez sefaleti malum olduundan, tabur
larn gitmek istememeleri gibi gemi baz kt hadi
selerin tekrarlanmasndan korkularak gidecekleri yer
gizli tutulmu, bu askerlerin Akdeniz iskelelerinde ta
yin olunan yerlerden vap:urlara bindirilmesi emrolun
mutu. Pusulalarn kye gelmesinden iki gn sonra
dier erlerle beraber Kk Paa'nn babas Ali de
. tabur merkezi olan C. . J kasabasna sevk olundu. Ta
burun toplanmasnda ve !J.areketinde acele edildii
iin askerlerin kylerinde J::nraktklar ailelerinden ba
zlarnn muinleri bulunmadna, yahut muin denilen
kimselerin yardm etmee iktidarlar olmadna dair
edilen itirazlarn incelenmesine tabur merkezinde va
kit bulunamad. Haca ile Mevlut ve Gssn'e, Ha
ca'nn babas kara mer; Salih'e ise days brahim
muin verilmiti. Kara mer, nfus ktnde altm
sekiz yanda grlyordu. Selime'nin kardei bra

135

him, iki beygirle kiraclk ediyor, ayda bir iki kerre.


o da birer ikier gn ka1.mak artyle geliyordu. Ali,
vaktiyle askere alnd zaman kans Selime'ye de bu
brahim muin gsterilmiti. O zamanki muamele ka
nuna uygundu, fakat bu defa yeeni Salih'e muin ol
mas doru deildi. Redif nizamnamesinin otuzuncu
maddesine gre, Ali'nin askere alnmamas lazm ge
liyordu, bu madde analar olmayan ocuklarn baba
lan askere alnmamasna dairdi. Redif binbas Meh
met Aa'ya ve tabur katibine muamelenin ak olan
yolsuzluu bir iki hayrsever tarafndan bo yere an
latlmaya alld. Fakat Katip, bu madde, validesi
vefat eden ocuklar hakkndadr, mutallakadan doan
ocuklardan bahsedilmedii iin kanunun saraJ:.atine
kar muamele edilemez,. dedi.
AHZI ASKER KANUNU'nu ayn maksad belirten
on yedinci maddesinde Mtevaffa hareminde veya
mutallakasndan mtevellit,. denildiine gre, red ni
zamnamesinde mutallaka (boanm) zikredilmesinde
bir yanllk olduunu ileri srenlere: Biz kanunlar
birbirlerine tatbik ederek eksiini temamlamaya me'
zun deiliz, elimizdeki kanun ahkamm icraya memu
ruz,. diye kesip at.

Salih, daha otuz drt gnlk iken stanbul'a g


trld iin nfus ktne yazlmam olduu gi
bi, bu lzum, imam ve muhtar tarafndan hatrlanma
mt, tabur katibi bu ciheti de incelemeye muhta bir
mesele diye ileri srm ve tehditli bir tavrla:
- Hkmete arzuhal veriniz, tahkik ederler, bu
ocuk hakikaten boanm kadndan domu ise ma
kama (Harbiye Nezaretine) bir mazbata gnderirler,
bu neferi terk etmek lazm gelirse alacamz emre g136

re muamele ederiz, o zamana kadar ocuk daysnn


evinde kalsa ne olur, dedi.
Muhtar, telal bir cesaretle:
- Katip efendi, sen ne diyon, daysnn evinde
drt ksz var, onlar da vey ana elinde can veriyor
lar alktan nefesleri kokuyor, dedi.
Binba kalarn atarak:
- Be on gn bunun da nefesi kokarsa ne olur.
kyn havas m bozulur? Artk uzun ediyorsunuz, ne
rede emir alrsam oradan salveririm diyorum, sz
uzatmayn, haydin bakaym, sadan geri, ar ! diye
kt.
Salih'in doumunda kye dnnde nfusa yaz
drlmamas kendi kusurlar olduu iin imam - muh
tar bu mesele zerinde daha fazla srarda bulunama
dlar, bu sefer Ali'nin kars ile iki ocuuna muin ve
rilen Kara mer'in ihtiyarlndan, kendisi muine
muhta olduundan bahsetmeyi uygun buldular. mam
darya kt, bir piri fani olan Kara mer'i ieriye
ararak binbaya:
_.:. Binba Be, Katip . Efendi; Gara mer budur.
Bunun nfus ktndeki gaydna deil, bi kere y
zne bahn ! Bu he muin olur mu? Birka sene evvel
amelei mkellefe,, arasnda bunu da yola gndermi
ler. Allah raz olsun, Mhendiz, bu ihtiyar da gra
maz, torbal dayamaz, bi ie yaramaz. Bana bunu da
amele mi sayacaklar,. diye bararak komudu. in
di bi sr horantaya CyiyicD muin veriyorsunuz. Bu
na Allah da, Padiah da kayil olmaz, diye bir hayli ile
ri gitti.

Tabur katibi:
- Nizam byledir. Nfusta ya altm sekiz g
rnyor, vaka yz burumu, sakal ziyade aarm
137

ise de srmlam bir ky kocasdr. Daha senelerce


alr. Bu da muin olmazsa kylerde kimi kime muin
verip de asker edelim? diye imamn yzne bakt.
Katibin bu szlerinden ve imamn mdafaalarn
dan cesaretlenen muhtar:
- Allah rzas iin, Padiah ba iin merhamet
edin. Bu adam benim ne hsmm, ne akrabamdr. Do
rusunu syleyorum, babali CvebalD boynuma, yazl
dr. Etneyin, eylemeyin, ky hep byle kimsesizlerle,
byle

onbe-,onalt

yahut

altm-yetmi

yalarnda

szm ona muinler verilmi a lbah, zabi-zbyan ile,


grmz (balarna kna koyduklar iin ak salar kr
mz olur) prekli (zlfl> kocakarlarla, kr kt
rm ihtiyarlar, hasta zabn (zebun) genlerle doludur.
Kyller bunlarn hangsna balsn, hangsn gorsun
gozetsin. Gayr bah geme dayand, can m
mze (grtlak) geldi, dedi.
Katip tavrn deitirerek:
- Baba, artk uzun ediyorsun. Nizam byledir,.
dedik ya. Siz devletin nizamn bozmak umuru aske
riyeye fesat kartrmak istiyorsunuz. Biraz nce bu
neferi sicilde kayd bulunmayan, belki de uydurma bir
ocuk iin kurtarmaa altnz, o olmad. imdi de
bu ihtiyardan bahsediyorsunuz. Byle yalan, dzme
sebeplerle askerden adam kurtarmann cezasnn ne
kadar ar olduunu biliyor musunuz? diye sylendi.

Ak bykl Binba Mehmet Aa da:


- Hakkat ( hakikat>

yledir, diye ban sallad,

Mecliste bulunan dier bir kyn muhtar zavall kylnn bir cezaya arplmas korkusu ile ne sy
leseniz beyhudedir,. der gibi muhtarn, imamn yz
ne bakarak gzle, parmakla susmalarn iaret etti.
Kara mer bir iki adm Binba'ya yaklaarak:
138

- Halime, ak sahalma mehremet

(merhamet>

edin. ki olum askerde ld. Bunlarn alt ocuu, iki


kars benim yanmdadr. Ben ne goreyim? nsan tek
bana olsa dilenir geinir, ben sekiz ba horantaya
nasl bahabilirim. Allah iin syleyin, diye yalvard ve
muhtarn yzne bakt.
Muhtar byk bir cesaretle tekrar sze girierek:
- Binba be,

elhamdlillah devletin nizamn

az oh biz de bilirik. Biz sa- sahal deirmende degul.


bu sarayn Chkmet kona) eiinde aartth. Dev
letin nizamn he bilmez deiliz. Eer bundan geri
kyler, kyller devlete ilazm deilse, ne isterseniz
yapn. Yoh, eer dmanla gavga var da ilazm oldu

..

u gadar asker bulunmayorsa, biz ne gne duruyoh?


Vaktile biz de asker ocanda bulunduh. Muharebele
re gittk. Ak sahalmzla, bkk belimizle indi de go
a goa giderik. Bu s efer dman ldremezsek biz
lruk; llerimizle yla yla evlatlarmzn n
de, topramzn snrnda kale- yaparh, siper oluruh,
dedi.
Katip, Binba'ya dnerek:
- Bu kurt masallar dinlenecekse akama kdar
tkenmez. Bir ok ilerimiz var, dedi.
Kyller darya karld.
Ali askere alndndan tr kendi nefsini dn
myordu. oluk ocuunun sefil olmasndan korku
yordu. O da silah altna arlan her Anadolu kyls
gibi ya gazi, ya ehit olmak emellerinden baka, ken
di ahs iin bir ey dnemezdi.
Ali, ailesini tki zavall muinin himayesine deil,
Allah'a emanet etmiti.

139

il

Ali kyden ayrlr ayrlmaz Haca'nn Salih'e kar


muamelesi , birdenbire deimiti. Ali gittikten he
men bir gn sonra ilk i olarak Haca Salih'in her ne
si varsa kendi yeil tahta sandna, kendi esvab na
nyle birka paavrasn Salih'in sandna tad. Ay
nca iki aa tarak, birka ine, bir uvaldz, bir pas. snd <makas) ve bir avu toprakla kark knasn
yine Salih'in sepetine yerletirdi. Bu . suretle birka&
tacir, birka bin asker sokmakla lngiltere'ye mal olan
koca Hindistan gibi, sand' da, sepet de Haca'nn ta
sarrufuna gemiti. Artk, Salih'in bu eya ve elbise
zerinde hibir hakk kalmamt. Bu deitirme ve
tama ii gece Salih uyuduktan sorira yaplm, her
istedii zaman deil, -imdiye kadar yalnz kye geldi
inin ertesi gn arzusu zerine alm olan bu san
dk, bundan byle ebediyen kapanmt.

140

111

Bu geceden bir gn sonra Haca'nn sand or


tadan kayboldu. Bu karanlk ev iinde papuluktaki
krmz mlek dibinde yeillenen arpa yapraklan gi
bi sade yeil grnmekten baka bir mevcudiyeti ol mayan ,sandn yok edilmesi Kk Paa'nn dikka
tini bile ekmedi.
Haca'nn bu hareketleri maksatsz deildi. a
yet Selime Salih'i gtrmee kalkrsa Salih'in ne
si var, nesi yoksa hepsini babas askere gitmeden e-v
vel benim sandmla ehre gtrp satt. Parasn ce
bine indirip gitti. Bu bo sand da benimkine bedel
olarak brakt diyerek sandn da stne oturmak
t.
Meydanda yalnz birka oyuncak brakarak, bun
lan da kara kzden beyaz kuzuya, kestane rengin"
deki kvrck tyl lastik kpee kadar cmlesini raf
lardaki lengerler, anaklar arasna dizmiti. imdi
yapacak yalnz bir ey kalmt: Btn eyasn baba
snn ehre gtrp sattn Salih'e sylemek.
Ali sa kalr da geri dnerse ankesten yle de
dim. Belki anas gelir gtrmeye kalhar. ocuun ne141

si var, nesi yoh telef eder; har vurup harman savur


masndan korhdum,

sahladm

diyecekti.

Sonradalil

bir ey daha dnd: araflarn, amar takmlar


nn, bohann hazmi kolay ise de herkesin bildii ni
forma ile klc beraber yutmak eritmek mmkn ola
mayacandan niforma parlar, gzleri eker, kl
her yerden ucunu gsterebilirdi. Bunun iin bu iki e
yi sanda tekrar koydu.
Salih,

babasnn arkasndan pek ok alamt.

Vaktiyle kara kz oyuncana benzettii Ali'nin yok


luu kadar, ilkbaharda alnacak bir ngiliz makas
gibi dzgn kulakl eek yavrusuna ait hlyalarn su
ya dmesi de kederlerini artryordu.
Eya deitirmesinin yapld, oyuncaklarn raf-
lara dizildii gecenin sabahnda Salih vey anasna:
- Yatak pek fena kokuyor, araflar deitirsen
olmaz m? dedi.
Haca sahte bir efkatle:
- Ben de, sana syleyecektim. Fakat baba acs
biraz yenilesin (hafiflesin) deye bahyordum. Senin
bu sandhta yalnz lak urbanla, klcndan baka
biey yoh,

diyerek, hemen yerinden kalkt, sand

at ve:
- Gel bah, ite urba, ite kl, tekileri benim
sandma koyarah baban ehre gtrd, satacah; pa
ras ile gelirken baka eyler alp gelecek. Bu oyun
cahlar bile ben Mevlut alar, zrlar diye elinden kur
tarncaya gadar gbeim dt. Hem yatan yorgann
o gadar killi CkirlD deil. Bu k gesin, baharda yay
harz, dedi.
Zavall ocuk dizlerinin ba zlm, btn asa
b birden gevemi gibi sandn dibine diz kerek:
142

- Formadan baka bir eyim kalmad m? Hepsi


ni mi gtrd? Klcn kesesini de, mendilleri de?
- Hepsini, hepsini, biey brahmad. Ben ne go:..
reyim? Etme eyleme, ocua yazhtr dedim. Emme
dinler mi? Bikere ahlna goymu. Dedm dedktr
dedi gitti.

Kolal yakalar da m?
Kolal yaha ne?
Hani u kat gibi kat ak eyleri?
o katlar yrtt yrtt, didik didik etti.
Onlar yrtlmaz ki. . .
- Ben o gadarn bilirin.
- Giderken yannda sandk yoktu.
- Dam gibi sand srtnda gtrecek deil ya,
gle (eek> , bilmem ne lln krne ykletmi.,.
daylnn dibine gtrm, soruh meleyi misin? Ben
daha bilmeyen . te bu gadar: Sora sora beynimin kur
dunu krp batma . . . diye mthi bir gz belertmesi ile
Salih'i susmaa mecbur etmiti.
Taburun L .J kasabasndan hareket ettii haberi
geldikten sonra Haca bsbtn zalimlemiti. Kk
Paa'ya ksa gnde krk trl i grdrmee balad.
Geliigzel, yahut ahvalin gsterdii lzum zerine
buyrulan bu ilerden birtakm daimi iler srasna
geti, her gn, her zaman sylemee hacet brakma
dan Salih o ileri grecekti. Bu ilerden bazlar bu
yataki ky ocuklar iin de tahammln stnde
idi. Bunlar kafi deilmi gibi, vazifeler, tayin olunan
hudut iinde durmuyor, kar yuvarla gibi gittike o
alyor, byyor, arlayordu. Evde sarf olunacak
sular emeden tamak, Gssn'n beiini salla
mak, kirli bezlerini ykamak, ya al rp, tezek ile
tutuuncaya kadar oca zayf cierleriyle krk143.

lk etmek, inei, kzleri sulamak, Mevhit'u gezdir


mek, pek amurlu yerlerde srtna bindirip plak
ayaklaryle yere bastrmamak . . .
Salih bu kadar hizmetine karlk bir gleryz
den bile mahrumdu. Haca bir eliyle Mevlut'un kirli
yapak gibi mlevves sal ban kar, dieriyle G:s
sn'n yzn okarken, Salih, bir kede mahzun
mahzun durur veya i grrd. Haca'nn kendi o
cuklarna efkatle bakan gzleri Salih' e evrilince bir
denbire baklarmn manas deiiyordu. Mevlut'a bir
,gne harareti gibi latif gelen gz nuru, Salih'e zehir
li bir i ucu gibi batyordu.
Zavall Kk Paa'nn vazifesi arlatka vcu
dunun arl eksiliyor, ileri oaldka rzk azal
yor, her gn vcuta, ruha bozuluyordu. Bununla be
raber strabn hissetmee kafi bir shhatle yayor,
.ac, meakkatli hayat mahkumiyetini ikmal ediyordu.
Btn zahmet ve meakkatten ibaret olan ky hayatna tamamyle alk olanlarn bile pek zor katla
nacaklar k meakkatlerine, pencereleri ifte cam
l, ini sobalarla snan, kadife gibi Uak, ran halla
r serilmi odalar iinde byyen Salih, bu alt st
'amur, her tarafndan ' rzgar iliyen karanlk dam
iinde nasl yaayabilirdi? ubata doru pek aikar bir
,derecede solmaa balayan Kk Paa, pek ok k
.sryordu. Salih ksrdke Haca'nn sinirine doku
nuyor, singil olan ! yle kt kt ksrp batma,.
diye tekdir ediyor, eer ksrk devam ederse kolun
dan tutup kap nne kararak burada iyice ksr,
tksr,. diyordu.
Salih stanbul'da iken nadiren ksrdke aile
hekiminin bir nevi ekerleme verdiini hatrlayarak:
Buraya hekim gelmez mi? diye sordu.
144

Haca:
- Ss <sus) , dedi. Hra <clz) olan, azn hay
ra a. Burada hekimin ne ii var'?
Zira hekim ad kyl kulana bir shhat muha
fz gibi deil; insan suretinde bir Azrail ismi gibi ge
liyord;u. Liva merkezlerinin bazlarnda bulunan bele
diye hekirrileri kylere ancak katil ve pek ar yarala. ma gibi hadiselerde mddeiumumi ve ,zabta memurla
ryla birlikte geldikleri iin kyller; hekimleri l hay'
van leleri zerine konan akbabalar gibi telakki eder
lerdi.

145

iV

stibdat devrinin vasflarndan olduu zere za


limlerde zulme hudut bulunmad, mazlumlarda i
kayete lisan kalmad gibi, Salih de Haca'dan grd
: zulmlere yava yava alyor, o sustuka Haca'
nn zulm\i artyord.
n

Zalimin zulm mazlumun sabrn, mazlumun sab


zalimin zulmn oaltr. Salih, kendisine emrolu,.

nan her eyi bir makine itaatyle yapmaa altka


anal daha baka zulmler icat ediyordu.
Salih, akam sabah ky hayvanlar su iin soka
a karlnca bunlarn teye beriye . braktklar ma
yslar Ckara sr medfuatl n ky ocuklar gibi top
lamaa da memur edildi. Bir gn Haca, ocuun eli
ne, bir tarafna ham deri geirilmi def gibi bir kas
nak vererek: cAl mays deir C topla} ,. dedi. Bu suretle
gnlk iler arasna bu mlevve vazife de karm
oluyordu.
Artk kimse tarafndan Kk Paa,, denilmeyen.
byle arlmaktan da ac duyan Salih, kime kar ki
mi ikayet ettiini ocukluunun en byk nimeti olan
saygszlkla dnemeyerek:
146

- A, ben

pis eye elimi nasl dolrindura"bilirim?


'

deyiverdi.

. Halbuki her gn emede ykad Gssn'n kir

li bezleri bunlardan daha iren deil miydi? te bu


nu hatrlayama:rt. Haca kzd, bir erkek hindi gi
bi kabard; Salih'in tylerini rperten bir sesle:
.

'

- Hele u pis pasahl CkirlD nn geveledii lafa


bal ! Bir kyl uann (olunun) eli aya her eye
ohanr. Onun elinin girmeyeci ey yalnz zaptiye
heybesidir, dohanmayaca ey de elerin <zahire y
n)

stn vurulan mltezi:;n damgasdr. Hele u

uyuz it enigine bal, elini maysa dohunduramazni!


ljer domuzluu bilin de bunu neden bilmen? Kyde
her eye dohunmayan el, aza ekmek de iletemez (g
tremez) , kerme1 tepmeyen ayal, kn garlar gapy
gapadp da ine delii gadar gk bir delikten deve
gibi poyraz sohulurken ocah banda_ ateten yana uza
tlp yatlamaz, bu yaz, donar.

Diyerek omzundan tutup sokak ka:;nsndan , da

n kard. Hayvanlar arasnda mays avlayan ocuk


, lan gstererek:

- Bunlara bal, onlar da Allahn gulu. Hadi' ba1

haym. Salm' talbay doldurmaynca gelme. Gelirsen


ayaklarn grar, talbay banda patlatrn, dedi.
Kk Paa, mtefekkir gibi me'yus . grnen za.
yf hayvanlar ve yoksulluk musibetleriyle imdiden
ihtiyarlam gibi ne'esiz, balan tablal, eIJeri mays1)

Btn k gnlerinde ahrda terakm eden muhtelif


hayvan medfualan kaldrlmayp stnden ta yuvak
geirilmek ve tepmek suretiyle sktrlarak, baharda
kerpi gibi kesilen ve kurutulup yakla gbreye kerme derler.

H7

'

l birka ocuk arasnda hayli dolat halde elinde - .


ki tablaya. bir ey koymaa muvaffak olamad.
Onun elini dokundurmaa cesaret edemedii ey
leri ky ocuklar yumuam birer altn klesi gibi
hrs ve itiyakla daha yere dmeksizin havada avla
yp kapyorlard.
Bu . ocuklarn daha ziyade gayretlileri hayvanla
rn . kuyruklar altn stn adeta zelilane etek ayak
pen bir dilenci tavryla kaya kaya onlarn bar

saklarn boaltmaya alyorlard.

Ky hayvanlar kendilerinin kayamadklar ve


teye beriye srtmesi en mkl yerlerini byle ky
ocuklarnn

uzun

trnakl

parmaklaryla

katmak

hazzna o kadar alktrlar ki, hzl hzl giden bir man


da, bir kz, bir inek kuyruuna bir ocuk eli dokunur
dokunmaz, derhal durur, aralk aralk ban arka ta
rafa evirip canl kaalarna mteekkirane bakar;
kanmak ihtiyac kalmaynca bir tefekkr tavr alr,
nefesi durur, temzilik itinasyla arka bacaklarn aar,
kuyruunu kaldrp bir cihete kvrr, .uzatlan . tablaya

. cretini tediye eder.

Borcunu veren kzler, ky dnlerinde kek .


alnna onluk altn yaptrm bir ky aas tavryla
kurula kurula; inekler, Anadolu ehirlerinden bazla
rnda

Giydii atlaz Catlasl ineler . batmaz


u gelen saray hanm
..

diye teganni ederek kendini istikbal eden defi kad


nn define koskoca bir Sultan Mahmut belii bahet
mi bir hanm gururuyla; mandalar

Oldu olacak, i meyini bak ruhi ale


Koy maziyi, mstakbeli, -kreyle. bu hale
148

diyen kalbleri msterih insanlara mahsus bir kayt


szlkla yollarna devam ederler.
Komusunun kmrlne anahtar uydurup k
mr almak kabilinden olan u marifeti gren Kk
. Paa, kyl octlklarn ne kadar ok eyler bildiine
hayran oldu.
Anadolu'da ay ve gne tutulmalarnda yaptk
lar gibi avdan bo dnenleri de tas, sahan alarak kar- .
lamak suretiyle elenirler. Salih u mays avndan eli
bo dnecek olursa tas - sahan alnmayp Haca'nn
-tehdidi zere- bo tablay banda patlatacandan
phe

yoktu.

Salih bu tehlikeden kurtulmak iin ce

ketinin dmelerinden ikisini kvrp, koparp ocuk


lardan birine vererek tablasna koydurduu iki avu
maysla eve geldi.
Haca evvela tablaya bakp, sonra Salih'in elleri
ni tutup muayene etti, koklad;

Yhadn m?,. diye

sordu. Salih sustu. ki dmenin koparld yerler


alm birer boboaz az kadar belagatle eytan
Haca'ya maceray anlatt,
- Dmeleri para glbi harcanyon demek, onlar
da dkenir, bahalm o zaman ne goreceksin? diyerek
meseleyi bytmedi.
Karl bir kuru ekmekten. ibaret olan bu iken
celerden kurtulmak iin Salih'in aklna gelen arele
rin birincisi ve sonuncusu bu kyden kamak idi. Fa
kat nereye? Koca dnyada o kuk vcudun snabi
lecei, zulmlerden uzak olarak rahat yaayabilecei
yer neresiydi?
Olsa olsa anasnn yan . idi. Evet biricik snak
orasyd. Fakat orada dvulm, kovulmutu. Babas
evinde ise vey anadan hayli sitemler, cefalar ekiyor
du.
149

Anasnn hazin durulann, yal gzleri, vey ba


basnn yznde beliren nefret eserlerini, pekmez er
beti, dutkurusu, Memi haydutunun her trl tecavz
lerinin aclann izale edeqilir miydi?

Anasn kuduz '";kpek gib'i nne her ne gelirse


dalayan kalbsiz, bir adam, babasn penesi nereye
rastgelirse gelsin trmalayan kedi gibi hain bir kadn
.ele geirdikten sonra kye gnderilmek ktln
.
ileyen Naime'nin Allah belfn versin.
imdi anas bu evde bulunsa, karde diye Mevld,
Gssn belalan trememi olsa, babas askere gitse
de anasyle birlikte a da, susuz da kalsalar yaamak
bu derecede zor olmazd.
Salih, babas askerden dnnceye kadar Haca'
nn zulmlerine ister istemez katlanacakt. Bu zaru
ret sanki hislerini iptal ediyordu. Vcut kuvveti gibi
zaten zayf olan ,nanevi kudreti de gnden gne azal
makta, snmekte olmakla beraber; talihin, tesadfn,
insanlarn, iklimin, hlasa her eyin ezmee, ldrme
e alt . bu bahtsz mahlliku, bu Kk Paa'y,
kk insan deil, kk eyi mutlaka yaatmak iin
tabiat her trl tecavze kar durarak, hislerini ip
tal etmek, zeka ve 'idrakini krletmek suretiyle ms
tesna bir ltufta bulunuyordu. Hi umulmaz bir me
tanetle her eye dayanyor, btn ldrc eyler ara
snda yaayp gidiyordu.

Salih, vey anasna artk hibir eyden ikayet


etmek deil. muztadp 9lduunu sezdirecek bir yz bu
ruukluu bile gstermemee katiyen azmetmi gibi
duruyordu. Fakat ne olsa her haliyle mcessem bir
ikayet; iitilmez, fakat grlr bir ikayetti.
'

ocuklarna kar gayet hassas ve efkatli olan


Haca'nn iki yz, birbirine zt iki mevcudiyeti var150

d. . Biri insan anas mevcudiyeti .ki, Mevlut'a ve Gs


sn' e mahsus; dieri, her ne olursa olsun -onun haliy
le, ekliyle 'hi megul olmayan a bir kaplan anal
ki, Salih'e karyd. Birincisinde ana , ikincisinde
vey ana idi. Haca vey analn btn vahetiy ..
le gsteriyordu. Ali'den ayrlmann acsn, Selime'ye
olan hncn Salih'ten karyor, fkelerini hep ondan
alyordu. Bu ikencelerle de kalmyor, dili ile de hr..
palyordu: Her gn bir baka ineli sz soylemei adet
edinmiti. Bir gn de yle barmt:
- Barna bir ikindi gnei avd. Pek az yldra
d, arabuk geti. Anann kynden geldiiniz akam
glmekten enelerin iii <mihveri) , gevemi .snd
Cmakas) gibi alyor, azn kulaklarna ulayordu.
Kzl anan Ali'ye all pullu gzkp eski ateini mi
alevlendirdi, ne gord? Sevda bs m yaptrd bil
mem? , Ehlimi tkocam) mismilla Cbismillah) sz cin
. derneine basma dpderdi. imdi ne oldu? te brak
t, gitti. Ne bana yarad, ne ona. Kzgn anan gelirse.
syle kn souk suya sohsun.

151

Salih'in vcudu sebepli sebepsiz yedii dayaklarin


brakt siyah berelerle kaplan postuna dnm ol
duu halde ikayet etmiyor, bir aman bile dememee
alyordu. Haca Salih'i dvmekten baka, onun fer
yadndan da baka zevk duyuyordu. Birinin tadn eli
karyor, dierinden kulaklar holanyordu. Salih
sanki bu iki zevki anlam gibi hi olmazsa birinin
eksik olmas iin nefsini zorluyor, ses karmyordu.
vey annesinin bu garip itiyad Salih'i artyor
du. Bir tokattan aman diye barmazsa ikincisi yeti
iyor, barr alarsa iki tokat indiriyordu. Tecrbe
lerle renmiti ki, tokatla alamak, bir yumruktan
ikayet etmek, bir imdikle of demek daha iki tokata
hak kazanmak, yumrua itah gstermek, bir tara
fnn derisi kvrla kvrla rtlmee mstehak ol
makt. Binaenaleyh susmak, her eye sabrla taham'
. mili etmek erlerin ehveni idi.
Kye son dnnde gittii sahilden birka por
takal ile bfrka boum eker kam getiren days b
rahim, velilik hakkn, muinlik vazifesini kullanarak
Haca'ya:
l.52

:.-- ocuk neden byle gunden gune gtleyip za


bnlayor? diye sordu.
Haca tereddt etmeden:
- ]3esbelli .. kyn havas uygun gelmiyor, ceva
bn verdi.
Halbuki Salih'e yarayan yalnz bir ey varsa o da
hava idi. Yeryznde cehennem azaplarnn uzamas
na yalnz o sebep oluyor, ondan baka her ey eziyor,
eritiyordu.
ekilmez . dertlerden, nihayeti gelmez belalardan
kurtulmann tek aresinin lm olduunu Salih a
nda bir ocuk dnemezdi. Fakat bir gn vaktiyle
vukua gelen bir hadise ile kendi akibeti arasnda bir
mnasebet . buldu. cabnda bu areye bavu:r:abilirdi.
Kye geldikten bir mddet sonra Selime, kyne
gitmeden nce, Gssn beikten ban kaldrdka,
Mevhlt yanna yaklatka; Ali'nin bunlara efkatle
baktna, fakat gzleri kendisine rastlaynca ban
te tarafa evirdiine dikkat ederek, Naime Hanm'n
yannda
Kartopu kadar bile sevgiye layk grlmedi.
\

ini dnerek her nerede olursa olsun kendisiyle .birlikte bulunan kedi, kpek, smkl Mevl.t, llulasa
her ey sevilerek yalnz kendisiin sevilm ceine
kanaat hasl ettii gnlerden birinde, a
enarnda
bir 'ta zerine uzanp kuyruk ucun
mldatarak,
mtemadiyen ban sallayarak, bir ift akut gibi kr
mz gzleriyle etraf seyre dalan bir k rtenkeleyi ky
ocuklar ldrmek istemilerdi.

fe

l!

Hayvanck kap kurtuJmaa. almt. Fakat


, bir denek, bir
mmkn m? Ne tarafa kasa bir
ayak, yolunu kesmi; vcudunu tesinde, berisinde
gzleri gibi kpkzl yaralar a t. Kertenkele ka
p kurtulmaktan midini kesi ce kendisini aya at-

is

mt, su zerinde bir iki kabarck yaptktan sonra


boulmutu. l hayvan, karn, ayaklar yukar gel
mi olduu halde su zerinde akp gide.rken ocuklar .
nne gemiler, sudan karmlar, bir aa dibine
gtrmuler; orada mehut crme gelen hekim ve ad
liye memurlan gibi etrafna toplanarak muayeneye
koyulmulard.
Bu hayvan, artk iki dakika evvelki ac, sanc du
yar, zalim ocuklardan korkar, kaar, byle su iin
de birka saniye durmakla zail olan bir hayat kur
tarmak ve uzatmak iin denek vurularna, ta ya
ralarna dayanmaa raz olur, zayf bir kertenkele de
ildir. Biraz eel korku ile rpnan minimini kalbi
durmutu.
, Bu msterih ly sudan karan en yaramaz o
cuk, plak ayann ucuyla kertenkelenin vaziyetini
deitirerek c:ylan ebesi douz keler (kertenkele) a
ya atlp gebermeyince elimizden kurtulamad1

de

miti.

O gn, Salih, tahamml edilemeyen belalardan


kurtaran tek arenin lm olduunu bizzat grm ve
iitmiti.
\

Son gnlerde bu vak'a hi hatrndan kmyordu.


.
En souk )Wnlerde emeden su tarken, ellerini ne

fesiyle st

. n tuttuka

estinin buz gibi Souk deil; buzlu saprlm, yahut kendini ldrm ker- .

tenkele gibi, v cudunun iten dtan hemen her tara


fndan szlad hissederdi. Sularnn akt kilde
buz tutup lm

ibi sessiz sedasz sarkan elale al

tndaki minimini

1n kenarnda imerken (ykanr

ken> naslsa ortasn gidip boulan bir ocuun defa


larca iittii lm e hatrna gelir; elt:ile tarafna
bakard.

154

Btn bunlan dnen Salih, muhta olduu en


mhi devay biliyordu. Fakat kullanmak istemiyordu. Daha dorusu, ancak yedi mesut bahar geirdikten sonra bu kyde uzun bir kn bitmez tkenmez
mamum gnlerini, uzun gecelenni krek cezasna
arplm mahkumlarn ay, yl saydklar gibi sayan bu
taze hayat, daha tamamiyle ye'se malup olmamt.
,

'

Onu, Haoa'nn kaplan penesi kadar ezici eli, poy


raz kadar dondurucu gzleri, muhitin her eit acla
n .ezdii, uyuturduu halde ocuka bir emel taltif
ediyordu.
S\ldan, topraktan mahrum olan yaln kayalar ara
snda grlen otlar aalar gibi hayat iin en ziyade
muhta olduu eylerden mahrumluuna ramen l
myor, ancak zelilane lmek yaraan bu kyde, bu
evde tatl bir mit ile yayordu. Ne Haca'nn yum
ruklan altnda ezilecek, ne alktan lecek, ne souk
tan donacakt. Bunlara dayanacak, byyecek, istan
bul'a asker olarak gidecek, muharebelerde }?.i kim-'
senin yapamayaca kadar byk , kahramanlklar gS
terecek; zabit, daha sonra gerekten paa olaca/Fa
kat paa oluncaya kadar beklemeyecek; zabit .m'ur ol
maz klc takt gn yeni ve parlak bir iz
giyerek
konaa gidecek. Naime Hanmefendi'yi. h
cak: Bak
geldim, eski arklarm deil, parlak iimeyle klc
srkleyerek.,. diyecekti.

Salih bu emelini herkesten, bil ssa Haca'dan


saklyordu. Sanki bu emeli, sand ..an alnp Mev
dan alnp Mev
lut'e verilen oyuncaklar gibi dima
lut'e verilecekmi gibi korkuyofd .

Artk Kk Paa'lnn
ru bir laftan ibaret
olduunu ktan anlam hat
Kk Paa,, diyen
lere kzmaa balamt. e eden su tayan sefil

155

bir saka yavrusa. oc\lk bezleri ykayan bir uaa,


ky meydannda mays toplayan bir kyl ocuuna,
yar a yan tok bir fakircie Kk 'Paa denilirken

.bir istihza ekli almayacak surette


mmkn deildi.

sylenebilmesi

Bilhassa ehirlilerden ziyade mstehzi olan kyl


lerin bozuk azlarnda, przl dudaklar arasnda en
samimi bf sz bile az ok istihzalanr.
Salih kyde kimse ile konumaz, yat ocuklara
bile yaklamazd. nk onlarn, arkasndan kendisi
ni mezeienerek Ctaklidini yaparak) gldklerini bili
yordu.
Salih, yalnz kyn tenha yerlerinde dolar, griden gne kuvveti azalan vcudu pek eski bir ift po
tin z.erinde, gbreli sokaklar arasnda srnr, s
rklenirken, fikri Nab:ne Hanm konanda, bir me
lek kadar masum iken eytan gibi kov.ulduu cennet
te geziyor, kyle kyllerle alakasn kesiyordu.

Salih'in byle dalgn dalgn dolatn gren ky


ller arasnda, kimbilir ne sebeple manevi bir belaya
urtn, tekin olmayan yerleie su dkm Ciemek)
cinlerin . hkmleri altna girmi olduunu syleyen
kadnlar 'adar, bu szleri dinleyen erkekler de gn
den gne Qalyordu.
Hatta dalgn dalgn gezinmele'
rinden, muz rip, me'yt.s baklarndan rkenler bile
bulunmaa ba lamt.
Zaten Hac , Ali'nin bulunduu taburun iskeleye
hareket ettii ha erini ald gf., vaktiyle Naime Ha
nm'n dedii gib uursuz pi lakabn vermiti.
Analk bu uursuz un delillerini sayp dkere}.<:

Kahbe dl, tanbul'a gittin, koskoca paann


ban yedin. Buraya leldin baban askere yolladn
Komunun san dvesih,e Cgen inek) bakp Cne go

156

zel!J dedin, o gece zabaha kar gozelim hayvan at


latp ldrdn; bu ne uursuz, krlas bir ayal? Gir
dii evin gapsna gara gilit astrr. Bu ne hasca bir
gz, bahtn devirir, demiti.

Bu lassalata Salih'in de inanaca gelmi gibi ha


zin ve akn bir tavrla Haca'nn yzne bakakalm
tL Halbuki Haca gibi ta yrekli, bak:arkr bir kadna
tesir edecek, hayvanlar devirecek bir hassas bu.lun
mayan bu semavi gzlerde, hassas insanlarn ruhlar
nn derinliklerine ileyecek sihfrli baklar, grnr
imekler, grnmez yldrmlar vard.

157

Osmanl lkesinde istibdat zul:ineri gibi bu ky


de de k musibetleri uzadka kyllrin sabn tken
. di. Bahar itiyak! hrriyet hasreti kadar artt.
Nefret edilen her muzr ey gibi . uzayan ve yle
sanlan k, ihtiyarlna ramen, bahann ortalarna
kadar iddetini devam ettirdi. nklap devri gibi ruh
okayan nisann sanlan, hafif hararetli sabah gyne
leri, devaml ikindi yamurlanyle geldi . K balan
gcmlan beri kat kat kar kefenleri altnda l gibi
uzanp yatan dalarn, derelerin, ovalann plak

aalan, '{.rl trl otlan, iekleri canland.


Btn k_ylfor eski, renksiz es\raplaryle, btn
ky hayvanla!IJ. kirli intizamsz tleriyle kap nleri
ne, ky meydana, eme etrafna, namazgaha, ay
.
kenanna toplan!vor, sr sr insanlar dalara tr
manyor, tarlalara, dalyorlard. Bu taze baharn l
tuflanndan en ok otlar, aalar, hayvanlar faydala
nyordu. Zavall ky\i\ simalan gne altnda da ke
sfetini muhafaza eden kaln, kara bulutlar gibi ma
mum ve almaa ha bir halde duruyorlard; sefa158

letin buruturduu yzlerinde grlen, bahar ne'esi


bir bulut glgesi gibi sratle geiyor, o buruuklukla
nn

eklini, mevve izgilerin manasn deitiremi

yordu.
Bunlar da btn Anadolu kyls gibi sefaletle
rinin, mahrumiyetlerinin izlerini, talihin, tabiatn, h
kfunetin elinden ektikleri skntlarn ekillerini yz
lerinde tayorlard. ektikleri btn dert, meakkat
ve belalar yzlerine sanki hatt mihi denilen eski
, yazyle kazlmt. Bu yzlerde her ne sebeple olursa
olsun, srekli bir kahkaha yle dursun, sessiz bir g
lmseme bile pek az grlrd. Bazan unutkanlk ve
gafletten istifade eden ekingen bir glmseme, bu
simalar zerinde effaf bir buhar t.abakas gibi .gelir
geer, arkasndan ibirar buruukluklar ince tller:..
Je rtlm bir aynann krk izgileri gibi fark olu
nurdu.
Btn gem:i: sefaletlerin, gelecek facialarn hi
kaye ve kehanet satrlar oyulmu, kabarm olan bu
buruuk

Yzlere

bakp da halden mkedder, gelecek

ten meyus olmamak mmkn deildi. Bu sefil halk


ne baharlar, :qe bayramlar gldrm, ne aclr, i
kenceler ldrebilmiti. Her biri ac ve yak.C birer ,
hatra ihya, birer macera ihtar ederek hzn artyor
du. Tuntan yaplm bir nevhager heyk

nasl dai

ma abus ise , bunlar da yle idiler.


Kt bir fikri ade iin bir arayfi( getirilen gzel
kelimeler gibi bu harap, sefil ky ter cihetten kua
tan bahar eserleri pis sokaklara liadar latif kokuJ..u,
. sprnt ynlarnda grnen otlb.ra, ieklere kadar

zmrt gibi ye il, yakut gibi krtuz, g}\ler gibi mavi


renkler veriyordu.

te bu gzel gnlerde Kk

Paa,

kirpik arala-:

rndan ekinerek szlp kan, sessizce akan gz


yalanyle gz ya
urlarndan sonraki san bir yap

ltt

rak gibi urada burada bzlp duruyor, srklenip


srnyordu. Eer shhati bozuk olmasa, ancak o
cuklua mahsus bir kaytszlkla u bahardan zevk
alabilirdi.
Yaz k ki her eye cmerte taze renk, taze hayat

eten

bahar gnei Salih'in so.luk simasna bir dam

kan rengi, sinirlerine biraz kuvvet vermedi. O yine


soluk ve bitkindi. Gsn trmalayan ksrklerin

silsilesi boazn skp bouyor, Haca'y fkelendJrip


duruyordu.
Bu latif bahar da her gzel zaman gibi abuk ge
ti. Yaz geldi, o da geti. Gz meviminin gelmesi ve
gemesi de ayn srate oldu. Fakat bu gzel mevsim
, ler; hain arkadalar kn, Kk Paa'nn cierlerine

dolayp canevine yd, boazna tak cehennem


zincirleri kadar ar 9ksrk silsilelerinden iki halka
koparp.aa muvaffak olamadlar. Bilakis yeni iler,
hatra, hayale gelmez yeni ikenceler icadna hizmet
ettiler.
Valqa Salih bu ilerden, ikencelerden . emenin
buzlu yalanda Gssn'n kirli bezlerini ykamak,
-elleriyle ma.ys toplamak, ayaklanyle yuurmak, son-
ra duvara yaptrmak kadar muztarip olmuyor; nef
ret etmiyordu.
Fakat Hac.. Salih'in vcuta ve ruha muztarip
olmasn istiyor, tztrap iniltilerini iitmek, ac ve san
clarla kvrand..rh grmek i-in yanp tutuuyordu.
Bunun iin Salih'e 'boland ileri bir daha. yaptr
mazd.

Pe

Mesela, Salih dv\n srmeyi


k sevdii, gne,
beyni
yakc klanyle
eritecek kadar tepesine dikil
160

dii bir zamanda bile dven tahtasndan inmek iste


medii iin bu ie yalnz bir defa memur edilmiti .

Mevlit'la Gssn'n bindii dvene, Galata'nn


meyus ak Polifem gibi hasretle bakard. Rafael'in
Galata'nn Zaferi adl mehur tablosunda tasvir ol
nan Yunan mitolojisinden Galata'nn iki yunus bal
koulu ve ak timsali plak bir ocuk tarafndan
srklenen sedef sandal gibi Haca'nn iki san k
z tarafndan srklenen dven tahtas, ve zerinde
timsal deil, yan plack iki CMevlit - Gssn) m
cessem aklarn temsil ediyordu.
Salih iin icat ve tatbik edilen ikencelerden biri
de tarlaya gidip gelirken Gssn' srtnda tamas
idi. Kk kzn Salih'in drmalanmasmda (balan
masnda> ilk bakta o kadar ikayet edilecek bir zu

lum yok gibi grnr; fakat bu i belli bir mesafeye


kadar temiz, sakin bir ocuk, bir ta tamaa benze
mezdi. Azab yalnz arlnda deildi. Hrn Gssn,

kah azn Kk Paa'nm kulana dayayp bara


bara kulak zarn patlatacak kadar tahri ile inletir,
kah tepine tepine Kk Paa'y yorduktan sonra s
cak bir su salvererek belinde:r: aasn srsklam s
latrd.
Bu son mnasebetsizlikten olsun ikayette kendi
ni naslsa hakl sanmak gafletinde bulunan Salih, o
cuk srtndan indirildikten sonra arkasn Haca'ya
evirerek:
- Bak arkam ne hale getirdi, o eyini. . . ediyor.
Benim paalarmdan akyor, diye mrldand.
Haca, alayl bir glmseme ile:
- Ne gorelim, el deil ya, kendi bacn, merak et
me indi kurur. Ne sohranyon? Pis pasahl, namaz
Jnlacah deilsin ya, diye cevap vermiti.
161

VII

Ali'nin taburu dier birka taburla beraber ga


liba Yemen'e sevk olunmutu. Aradan dokuz ay ge
mi olduu halde ne bir mektup, ne bir haber geldi.
Bu aileye kanuna ve vicdana aykr olarak verilen
iki fakir muinden yardm midine zaten mahal ol
madmdan evin geimi yetiebildii kadar Haca'nn

alma gayretine, ondan ilerisi de insaf sahibi kyl


lerin umumi yardmlarna kalmt. Salih'in days gi
bi kendi ailesini geindirmekten .aciz yoksullardan mu
.in gsterilerek velileri, babalar askere alnm olan
daha bir ok ailenin geimlerine de ellerinden geldii
kadar bu iyi kalbli ky ahalisi muavenet ediyordu.
Asker ailelerne muavenet etmek kylerde kimseye
. ar gelmez. Onlar bu yardm hissini atalarndan te
vars edegelmilerdir.
Hamiyet ve insanlktan en ok ve lzumsuz dem
vurulan byk ehirlerde alktan lenler ve. zaruret
sevkiyle intihar edenler n dir deildir Anadolu'da en
yoksul saylan bir kyde bile a lktan insan deil.
kpek bile ldii grlm, iitilmi deildir. Alk162

tan lm m var!? atalar sz ancak Trk kyl


snn diline yakan bir ifadedir.
ehirlerde bilhassa hkmet merkezlerinde bir
duvar, ince bir tahta perde iki bitiik komu arasnda
insan kardeliine mani olabildii halde, kylerde da
lar, dereler bile ainala, dert ortaklna ve insanca
yardmlara asla hail olamazlar. Byk ehirlerdeki
komuluklar ekseriya, birbirinin ahvalinden haber
siz olan llerin mezar komuluuna benzerler .
Haca, zalim bir vey ana olmakla beraber her
trl zahmet ve meakkate tahammllerinin derece
sine bir had tayin olunamayan ky kadnlarndan bi
riydi. Bir ky kadn iin iktiza eden btn iyi vasfla
r tayordu. Askere- gideri kocasnn brakt bolu
u. doldurmak, a kalmamak iin geceyi gndze ka
tarak alyordu.
Yurtseverlik hislerinin insanlar ne kadar byk
f.edalrarlklara. katlan drdn anlamak iin her yer
den nce kylere gitmeli, kyllerin oluk ocuu,
genci, ihtiyar, kadn - erkel ile nasl diditiklerini.
sefalete, ala, zulme nasl gs gerdiklerini gr
melidir.
Salam bedenli yaratlm, bytlm c olu
askerden dnmeyen ak sakall babann ve ak sal
anann kendilerine muin verilen drdnc alil oul
larn beslemek; ypranm vcutlar, bklm bel
leriyle takatlerinin stnde almak mecburiyetinde
kaldklar halde Allah, din ve devlete zaval verme
sin diye dua ettiklerini grp de vatan ve din sevgi
lerinin bu derecesine hayran olmamak mmkn m?
Evlat anas deil, asker anas olamayan bir kyl,
kendisini Havva kzlarna mahsus zevklerin en m
himinden mahrum yaratlm; kocas asker olmayan
163

veya askere kabul edilmeyen bir kadn ise, dengiyle


evlenemeyerek onuru krlm, kadnlk hissi kaybol
mu sanr. Kyl kadn bir ehirli hanm gibi yurt
severlik edebiyatn bilmez. Fakat yurtseverliin ta
kendisidir.
Tabiatn en ziyade semahat gsterdii gz mev
simi, Haca'nn ambarna, geen yllara nisbetle pek
az mahsul verdi. rn yedide ve drtte biri olan
Maarif, Nafia hisseleriyle beraber r verildikten son

ra birka kile arpa, avdar, be on okka soan, be


on avu nohut, mercimek, bir iki deste msr, birka
uval saman kalabildi.
Kn yaklatn haber vermek iin araplarn
Neziri ryan - plak Muhbir dedikleri musibet
muhbiri gibi aalar soyundu, yamurlar kara, serin
rzgarlar dondurucu poyrazlara dnd ve nihayet yi
ne k geldi.
Yalnz Ali'den deil, o taburdan bile hi kimse ha
ber alamamt. Bu taburu tekil eden erlerin mensup
olduklar en az be yz aile yas iinde idi. Vaktiyle Al
manya mparatoru kinci Vilhelm'e gzel grnmek
iin stanbul harabeleri boyatld gibi, bir ok sene
den beri fakr sefalet grnleri deitiremedii iin
btn dalan, dereleri, ovalan asker ve ahali kanyle
boyanan Yemen'in bilmem neresindeki bir arpma
da yans telef, geri kalan da alkla, hastalkla teki
dnyaya gerek ancak be on kii sa kalm olan ta
burlardan biri de bizim Ali'nin taburu idi. Hi kim
senin kurtulmad haberi umumu mahsun eden bu ta
bur erlerinin defterlerdeki knyeleri zerine CT> harf
lerini er beer santimetre uzatmak artyle ve kr
mz mrekkeple birer fevt ekilmiti.
Naslsa sa kalm olan birka er, bir md.det
164

sonra avdet edince, knyelerinde kzaran kanl fevt


ler stne tebdili havadan, sladan avdete kyasen
cfevtten avdet ! diye iaretler konmutu. Salih, babas
n bu sa dnenler arasnda bouna gzledi.
Haca, Ali'den haber alamamsa da grd r
yalardan kukulanyordu, kukulandka Salih'in bu
ev iinde her an gze batan mzi vcudu gibi, f!a
ca'nn dimanda kara bir endie kmldanmaa, kir
pi gibi dikenlerle rtl kinci bir Salih de canevinde
deprenmee balamt.
Bir sandktan dierine geirilmekle Salih'in mal
lndan :clm olan mirliva niformasn birka se
ne sonra Mevlt'a giydirmek bir emel olduu halde,
kalbinde ikinci bir Salih peyda olunca bu niyetten
vazgeerek, bir mterisi karsa satmaya karar verdi.
Karar vermese de gelecek daha kt gnlerin
birinde buna zaruret hasl olacana phe yoktu.
Geen muharebede len iki kardeinin karlanyle alt
ocuunu beslemekten aciz olduu halde bu defa da
kendisiyle Mevlt'a, Gssn'e muin gsterilen ihti
yar babas birtakm borlarndan dolay tazzik edi
liyordu. Son defalk tahsildar btn ailenin st
anas, yegane erzak kayna bir tek inei satmaa
kalkt. ksz ocuklardan her biri inein yularndan,
kuyruundan, kulandan tutup mani olmak istedi
ler; tahsildar ekti, bunlar brakmadlar. Ahrdan ka
p nne kadar ekilen bu inekle srklenen alt o
cuun vaveylas ky tutmutu.
Bu srada babas evinde bulunan Haca, babas
nn gzleri altnda ve burun etrafnda gzyalar aka
aka ukurlanm bir mecra gibi, dik, eri buruuklar
dan geerek beyaz sakal arasna yuvarlanan sessiz
165

gzyalarn grd. Salih'in niformas ile srma ka


yl klcnn bu tahsildar belasn gidermee kafi ge
leceini hatrlad.
Muhtara haber verildi. Haca evine gitti. Muhtar
la tahsildar da geldiler. niformann Memi tarafn
dan arlmayan dier apoleti de karlarak Gssn'
n takkesine pskl yaplmak zere alkondu. Bir ift
beyaz eldiven ile bir niforma, srma kayyle kl,
oyuncak kara kzle sar inek tahsildara drt mecidi
yeye satld. Altm be kuru borca mahsup edilerek
geri kalan mecidiye eyreini Haca ald, bir bez
parasna sarp dmleyerek sandn dibine att.
Salih, mesut gnlerinin yadigar olan niforma
sndan, bilhassa srma pskll klcndan mahrum
olunca klcn Prusyallara teslime mecbur olan n
c Napolyon kadar meyus oldu, alad. Beyaz klah
l, uzun sakall muhtar, ocuu teskin etmek iin:
--.. naallah,

baban gelirken stanbul'dan .d aha

yavuzlarn getirir. Sandhta durarak paslanacana


hazr mterisi varkan satmal iyidir. Bunlar be pa
raya versen kyde kimse almaz, de'tli.
Tahsildar niformay, kzle inei alp kapdan
karken Salih iddetle iini ekip hngrdemee ba
lad. Haca Salih'in kenarlar przlenmi kulandan
tutarak:
- Koca donuz, bu klnla glc mlc ne yapa
cahsn? Sana gl deil, oban denei yahr. u
ganl atlahl eline, u banl, irinli yzne bal, ka
nara (salhane) da domu it enii gibi mundar surat
na bahann yrei karr. O lah (parlak) esbap Ces
vab) 1 geyp de kyn neresinde salnacahsn? Klc
166

hangi gonan eiinde tahrdatacaksn? Bunlar gann


doyurmaz. Nen var, nen yoh giderken, baban derledi
toplad, sard sarmalad, hepsini ald gtrd. Satt,
paralarn cbine indirdi, brahd gitti. Ne goreceksin?
A clbah m duracaksn? Bahsana her tarafn p
gibi, inciklerin meydana hyor. Yattn yerde scah
bazlama1, mis gibi kohar tandr rei var. eynehan
<obur} gibi yer misin? Yama yo'h, yeyemen. Ben, eh
li askere gitmi bir kan ayahlyn. htiyar babasndan
baka kimi kimsesi yoh bir eksik etekliyin, ne gore
yim? Helbet, satarn da, savann da, dedi.
Artakalan paradan Salih iin bir ey bile alnma
d. Mevlut'un bir ok defa salverdii sidik ile hasl
olan byk sar lekeler arasnda, asl rengi olan yeil,
san deniz adalar gibi urada burada para para g
rnen kendi yatann basma yz karlarak en ok
lekeli taraflarndan Salih'e allah soyhanda kalr
<sayha = l zerinden karlan elbise} diyerek giydi
rildi. Son dereceye yaklaarak saysz yrtk dilleriyle
barmaya balayan plaklk, muvakkat bir tevkifle
hapsolundu, bir mddet iin ip ukurla boaz sklp
bouldu, susturuldu. Fakat umulmadk bir tarzda Sa1ih'in dili ald:
- Byle renkli eylerden donu kzlar giyerler.
Bu itiraz Haca'y kzdtrdysa da:
- nsan dediin kendine yahan bulamazsa ne
gorr? Ne gorecek, helbet bulduunu yahtrmaa ba
har. Biirik <Bisle> gibi kara kuru bacahlann rtsn
de ne olursa olsun; diye hale uygun bir nasihatle ye
tindi. Her eyden mahrum edildikten baka, nifor
mas, klc aktan aa tahsildara satlan Salih'in
1)

Scak yufka ekmei.


167

ky iinde rlplak dolatrlmas dedikoduyu mucip


olacandan lekeli basmadan yaplan bu ip ukurlu
don, Salih'in kuru bacaklar iin deil, kyllerin gz
lerini balamak, dilini tutmak iin yaplmt.

168

kinci k, olanca iddetiyle evvelkine kyasen ta


savvur edilebilecei kadar facialanyle hkm sr
yordu. Kardan, souktan dar klmayan kasvetli
gnleri trl trl kt dnceler, yeis ve keder ve
ren ryalarla uzadka uzayan karanlk geceleri mz'
i ksrklerle geirmek, hem Salih'i, hem Haca'y
pek skyordu. Zalimin mazlumla, yaralnn yaralayan
la bir yerde hapsedilmesi gibi kt bir arkadalk ta
hamml edilmez bir hal oluyordu. Zaten vey ana ile
vey evlat birbirleriyle hi koo.umuyorlard.
Haca, ocuklarn sever, per, okar, onlarla ko
nuur, . Salih'e bakmas ancak lzum zerine, hayr.
lzumundan ziyade eziyet etmek maksadyle bir emir
vermek olurdu. ocuklaryle pr, koklar, akala
r, Salih ise dnr, kanr ve ancak byle kimse
siz, bir dereceye kadar zekas mahdut, hissi uyuuk
bir ocuun tahamml edebilecei kadar gpta acla
n, her eye tahamml mecburiyetinin yree ait ince
szlaryle azap ekerdi. Fakat alamayarak, inleme
yerek, gzyalarn snger kad gibi przl, kirli
ellerinin tersiyle silerdi.
16

Bahar, yaz, gz ne kadar abuk, sratle gelip ge


ti! Fakat bu k bir trl gemiyordu. Sonunda mutla
ka bu azapl dnyann varlna nihayet verecek k
yamet gnnn arefesi olacak gibi, iddetine hi ara
vermeksizin devam ediyordu. Keskin poyrazlar, yk
sek dalarn .btn karlarn dereye yarak ay ya
tan, cereyan ekli ile donan elalesiyle birlikte ka
patyor, kyn rk meskenleri stne eri, br
kirli sokaklar arasna dolduruyordu. Sanki bu derme
atma evleri, Kk Paa's, zalim Haca's ve btn
sefil sakinleriyle beraber ebediyen gmmek istiyordu.
nsan meskenlerini hercmer eden, zayf insanlar
knp geiren bu iddetli k gya gnahlarn affettir
mek iin - camiin oluklarna, al rpdan mteekkil
dam saaklarna buz avizeleri takyordu.
Kann okluundan, gece gndz mtemadiyen
poyrazn iddetinden dolay ky sokaklarn<a gndz
leri bile nadiren ancak acele l;ir ihtiya iin tek tk
bir iki insan sratle gelip geiyor, grnp kayor
du.
Gndzleri ky etrafnda, geceleri sokaklarda hat
ta duvarlarda ykk avlularda keskin dilerini gcrda

tarak sr sr a kurtlar grnyorlard.

ki gndr, yalnz insanlarn deil, iki kz, bir


inek ve san buzann su ihtiyalarn da Salih'in za
yf kollan, clz, titrek bacaklar temin ediyordu. u
dondurucu havada kar tipili yollarda su testileri ile
gidip gelmek, Salih iin tahamml edilmez bir iti.
ocuun pak, saf kalbine tatl mitler yan, di
manda kaynayan ye'sin buhan tepesinden savrulur,
tekasf ederek gzlerinden fkrrken mesamlanndan
mitler zerk ile oynayan, dnme su ile deirmen dn
drerek elenen mehul kuvvet de biraz ihmale ba170

lar gibi olmutu. Avunacak, elenecek, mit ve tesel


li verecek hlyalar da tlfondi; yalnz, kimsenin elin
den alamad bir tek sermayesi vard. Btn bu z
traplara kar, muvakkat dahi olsa hisleri uyuturan
bii devaya, daha ziyade bir ihtiya ile mracaat edi
yordu: O deva, geen stanbul hayatn mmkn ol
duu kadar btn teferratyle hayalen tekrar ya
amak !
Bu hayali hayata, bu arzuya gre tertip edilen r
yaya ne Haca ne Mevhit mani olabilirdi.
ubat sonlarnda en souk gecelerden birinde Sa-
lih bir trl sndramad pis kokulu yata dinde,
kirli yorgan altnda btn vcut ve ruh ilac olan ta
hayyllerine balayarak, kah hatrlayabildii kadar
balangtan sona, kah acln hi unutamad son
dan baa doru Kk Paa'lk hayatn_ yaamaa
balad:
Konan selamlk kapsndan girdi. Krmz ep
kenli Abdi Aa'y boyal by ile megul buldu. Muh
teem mermer merdiven basamaklarn bacaklarnn
Bski kuvveti ve eviklii ile ikier ikier, sraya s
raya kt.
Kymetli eyalar ve ssleri ile gz alan byk sa
londa hzl bir devir yapt, merhum Paa Baba'nn ta
bii byklnde yaplmi tasviri nnde durdu. Re
sim, kendisine adeta canl gibi bakyordu. Salih'in sev
gi hisleri cotu. Kk yaldzl sandalyelerden birini
bu resmin altna yanatrarak stne kt. Dudakla
rnn yetiebildii yerlerini bir ok defa pt.
Kendisi de haremdedir. imdi yanna gidecek, kar
topuyla akalaarak kimbilir onu ne kadar gldre
cek. Salondan knca limonluu hatrlad. Hemen
oraya gitti. Termometrenin gsterdii on sekiz dere.

'

171

ce hararet ile nadir ieklerden dalan iyi kokulardan


holand. Fakat ok durmad. Harem tarafna geti.
Kartopu'nu salonda buldu, vefal kpek kotu; zeri
ne atld. Evvelki gibi akalamaa baladlar.
Sonra kendi yatak odasna gitti. Matmazel Alek
sandrin'in yata yanndan geerken meneke lavan
tasnn kokusunu hissetti. ini soba trdayarak ya
nyor, beyaz maden kapann bir ift turna gz gi
bi iki deliinden krmz u'leler grnyordu. Bu la
tif koku, bu ortalktaki hararet asabn bsbtn gev
etti.
Sobann yanndaki uzun sandalya zerine uzand.
- Kardaki konsol stnde pek gzel bir ekerleme ku
tusu gzne iliti. Kutunun pembe atlas ssleri buru
up kvrlmt. Anasna koan bir kzu gibi iki sra
yta kutunun yanna vard. Bu gzel kutunun alt
n, stn muayene ederek yapma bebeiyle oynayan
bir kz ocuu gibi her tarafn okayarak, koklayarak
at. Narin kat dantelalar arasna gzleri eken bir
intizamla dizilip yerletirilmi olan muhtelif renkli e
kerlemelerin her biri, zaten tand renkleri, lezzet
leri, ekilleri, kokulan, hlasa her trl hal lisanlariy
le beni al, ben daha tatlym, ben daha gzelim, ben
daha lezzetliyim diyorlar gibi, kmldayp fsldyor
lar gibi idi.
Kk, beyaz, temiz tombul bir elin, asabi parmak
lan tereddtle hareket ederek kutu stnde dolat.
Nihayet iki inc:;e parmak, pembe renkli bir ekerlemeyi
yavaa tuttu, ekti, kard. Kiraz renginde iki du
dak ald, st gibi beyaz, iki sra, minimini st dile
ri grnd. Gl renkli ene oynad. ki pembe beyaz
yanak kabard. Yzde haz alametleri belirdi, az dur
du ve yuttu.

172

te bu esnada sanki ekerieme deil, bir arayc


fiek, kestane fiei yutmu gibi oldu. Bir ksrk
bombardman gsn sarmaa, cierlerini yrtma
a balad, ayld. Kendine geldi. Asker Ali'nin bir
mezar kadar karanlk evinde, pis yatak iinde, kirli
yorgan altnda yine o akrep yuvasnda bulunduunu
.anlad .
Byle tatl hlyadan aylmak, byle arzuya, iti
yaka uygun bir ryadan uyanmak, bile bile mezara
gmlmek kadar fena tesir etti. Bu tatl hulyadan
uyanla zihni perian oldu. Her zamanki gibi ks
rkleri yorgan altnda boarak seslerini kartmamak
mecburiyetini hatrlayamad.
Bu ksrkler, biraz rahatsz olduu iin bu ge
ce pek ge uyumu olan Gssn', belalarn en k
n uyandrd. En by zaten uyumamt. Ca
nevine dhlan kara korhU> , ikinci manevi Salih, onu
uyutmamt.
Durdurulmas, kabil olmayan bu ksrkler Ha
ca'y mslman mahallesinde oturan ve vaktin kyme
tini pek iyi bilen bir museviyi sahur davulunun f
kelendirdii kadar kzdrd, yatandan:
- Patla donuz, kahpe dl, patla, cann hsn,
dene C tane> biraz gzm de mi yumdurma
yacaksn ! diye bard.
Ve yerinden frlad. Basma donunu karmadan
yatan Salih'i, aya sanarak kolundan tuttu, srkledi.
Kadro dnda kalm kt sicilli bir memur gibi kap
nne braktktan, belinin ortasna hain bir katir gi
bi teptikten sonra:
- Eek spas, burada has cannn istedii ka
dar ksr, thsr, sona kapy czrdatmahszn a,
kapat; sessizce yatana sohul, yat, geber, diyerek ie
ri girdi.
173

Bir mddettir gemekte olan hayat gibi, btn

mesamlarndan szan, yatan, yastn slatan so


uk terlerle slak olduu halde sprnt sepeti gibi
kapnn nne braklmas zavally pek ziyade meyus
etti.

Gc yetse analn, sevgili MevlC.t'u, nazl me

lei, kk epelei He beraber sryerek karlar ii

ne yuvarlayacak, kendisini srm, zehirlemi bir y


lan gibi

ineyip

ban ezmekte hi tereddt etmeye

cekti. Fakat ne yazk ki, vcudunu ar bir yk gibi,

inleyerek, zorlukla srklyor, iki gndr su testi

sini bile glkle tayordu.

Sabk Kk Paa'nn dimanda alevlenen hid

det atei karanlk mezarlar iinde rk l kemikle

rinde toplanm fosfor uleleri kabilinden bir ate idi.

Kimseye grnmez, kimseyi yakamaz, kimseyi tehdit


edemezdi.

Salih ne kadar ksrse dnya emelleri gibi ks

rk zincirinin ucu bulunmayacan biliyordu. Mel'un


kapnn ise yalnz Haca'nn deil, kendisinin de, hat

ta sar olmayan herkesin sinirine dokunmaa mah


sus can skc bir lisan gibi garip sadalar karmamas,

hele kapatlrken sveye temas eder etmez cgrr . di


.

ye barp, tk trak demeyince yerine yerlemesi


mmkn olmadn bir ok defalar tecrbe etmiti.

Haca'nn pek kt balayan ikencelerine kimbilir

ne trl grnecek baka bir cezasna arplmamak


iin evvelce bir kere daha yine byle gece yansnda

dar braklnca gidip hayvanlarla birlikte rahata


ksrp uyuduu imamn ahrn hatrlad

stanbul'daki konakta, matmazel Aleksandrin'in


meneke lavantasiyle daimi bir bahar gibi kokan oda

snda tr tr yanan beyaz ini sobann yannda, To

katlayan
174

ekerlemesini yerken

balayan

ksrkle-

rini sinirlerine dokunduundan ikayet etmeyen hay


vanlarn yannda rahat rahat boaltmak iin o ahra
gitmekten baka are yoktu.
Bu skn dolu snak uzakta deil; ev ary

d. Salih yerinden kalkmak istedi; Haca'nn pek fe

na teptii belini birden bire dorultamad. Biraz emek

leyerek duvara yaklat: elleriyle tutundu ve kalkt,

belkemii ziyadece incinmiti. Iztrapla kapya kadar


yrd . Ky ocuklarnn merhametsiz tecavzlerin

den kurtulamaynca kendini aya atarak kurtulan ker


tenkelenin hayali beyaz karlar zerinde kotu, sekti,

srad, nihayet su stnde srt zerine yatp durdu.

Salih birdenbire ha ! .. dedi. Elini krk paral ka:


pya dayad; dnd. aresizliin uyuukluundan

birdenbire ayld; evin, tesi berisi bezirli katlar ya


ptrlm olan penceresine, salkm salkm koyun ke
i post paralanyle ayaa kalkm bir ay ekli izen

kapsna bir mahkumun kap kurtulduu zindana son


defa bak gibi nefretle bakt. ho der gibi iini
ekti. Sa elini yumruk yaparak o tarafa doru sal
lad.

Yazk ki, o kertenkelenin imdadna Hzr gibi ye

tien ay donmu, elale altnda erimi zmrt gibi


dalgalanan minimini yeil gl imdi birok karlar, kat
kat buzlar altnda Hzr'n hayat suyu kadar grn
mez olmutu.

D kapy at. Kap alrken uzaklardan kula


na bir ses gelir gibi oldu; titredi. O anda merhum
Suat Paa'nn hayali hastalkl simasyle

gzlerinin

nne geldi. Ah, Paa Baba niin lm, kendisini de


ldrp birli'kte gtrmemiti !.. Ya o sa olsa, ya g

zel han'mefendi kara Haca gibi kt huylu, merha


metsiz olmasa, imdi byle geceyarlarnda, kar tipi175

leri arasnda plak ayaklanyle karlar stnde yr


yerek, zedelenmi beliyle srnerek, emekleyerek. kor
kusuzca ksrmek iin imamn ahrna gidecei yer
de stanbul konanda olacakt. Beyaz ini sobal s
cak yatak odasnda, beyaz boyal, iki balarnda bir
ift yumurta zerinde oturan, dieri iki yavrusuna yem
veren iki beyaz gvercin resimleri bulunan yanlan tel
kafesli; kar kokusu gibi tertemiz yatanda bulunacak,
ml ml uyumu olacakt. Yazk. . yazk..

176

IX

Salih'in her gn, her gece hayalen ziyaret ederek


taze kuvvet ald Nianta kona,

Suat Paa'nn

lmnden hasl olan skineti ancak birka gn mu


hafaza edebilmiti.
Paa'nn hayali, uzaklaan bir cisim gibi, saatler,
gnler getike klen, nihayet ufukta bir kara nok
ta halini almt. Bu lmden on gn sonra Naime

Hanm'da uyanan taze bir emel, evvelki her eyi ko


layca unutturmutu.

Hanm'n Zarif Bey adnda gzel bir delikanlyle


evlenmesi, her iki tarafa pek uzun grnen iki haf
ta nihayetinde kararlat.
Bitmek tkenmek bilmeyen iddet1 mddetinin son
gnn takib eden cuma gecesi hatralar uzun bir
mre srur sermayesi olabilecek kadar ho lezzetler
le dolu bir zifaf gecesi oldu.
Bu geceden nce her ey ebedi bir unutmayla 'unull

Kocasz kalan bir kadnn tekrar evlenmek iin er'an


beklemeye mecbur olduu mddet Cdrt ayl .
177

tuldu. Konakta, yeniye, yenilie mahsus bir evk ve


lezzetle, ikinci ve ok tath bir hayat devresi balad.
Naime Hanm, sapndan henz kopmu bir iek
gibi tertaze, ho kokulu taraveti ve sihirli gzleriyle
Zarif Bey'i defalarca mes'ut olduunu itirafa mecbur
etmi; daima gnl avlayan hareketleriyle kocasnn
hassas yreinde saltanat srmee balamt .
Naime Hanm, evlenmesinin beinci aynda pek
ehemmiyetsiz bir sebeple bir olan ocuu drd.
teden beri kadnlk gururunu ksrlk kusurundan be
raatini isbat eden bu hadise, dourmann verdii lez
zeti ald. gtrd. Fakat me'yus olmad. Bir an evvel
uzun mrl bir ocuk anas olmak gayretiyle yatak
tan pek abuk kalkt.
Kk Paa'nn bahtiyar arkada Kartopu, bu ko
naktaki mevkiini, Naime Hanm'n gl renkli, altn
sal bir ocuk itiyakyle btn asap ve adalat dai
ma seiriyor gibi duran kucan bir insan yavrusuna
terk etmek iin en az dokuz ay daha beklemek lutfu
na mazhar olmutu.
Pek az bir mddet sonra Naime Hanm bir ikin
ci bebek mayas kurulduuna delalet eden alametler
grnce pek sevindi. Fakat drdnc ayda muaye
ne eden bir hekim hanm da, tehis ettii baz hallerin
dourmay gletireceini takdir ederek ocuk daha
kkken alnmasn tavsiyeye lzum grmse1 de,
bu ihtara kulak aslmamt. ocuk alt aylk . . .
'
Kk Paa'nn kyde ksrmek iin vey anas
tarafndan avluya karld gece stanbul'da da de
vaml kar yayordu. Naime Hanm konanda her
kes uyuyordu.
Merhum Byk Paa'nn yrtk bir demirci kr
gibi delik deik cierleriyle gnden gne artan h
rltlarla ld yatak odas, hamamla banyo odasna
178

yaknl ve konan ark tarafndaki odalarn en elvo


rilisi olmak meziyetiyle btn mefruat deitirile
rek ikinci koca Zarif Beyefendi'ye gveyi odas olduu
gibi, daimi yatak odal erefini de muhafaza etmi
ti.
Odada, gece masas zerindeki toz pembe rengin
de gzel bir kandilden latif bir ziya, insan boyundan
daha yksek, muhteem beyaz ve yaldzl ini sobadan
hafif bir hararet dalyordu. Hi kmayacak kadar
sinmi olan Mke lavantas kokusu, bu latif ziya, bu
hafif hararetle samimi bir imtiza, ile birlemiti.
Ceviz aacndan yaplm alak bir karyolada iki
vcudun solumalaryle ak mavi ipek yorgann ka
barp

indii

alaturka

uzun

yastk

zerinde,

iki

ba grnyordu. Lacivert bir zemin zerine renkleri


naklar ok gzel bir hal, gl kurusu renginde ku
malardan yaplm perdeler, ve yine bu kumalardan
koltuklar, uzun sandalyalar, billur tuvalet takmlar,
srahiler, bardaklar, muhtelif ekilerde byk kk
aynalar bu oday sslyordu.
Tavandan sarkan avizenin etrafa datt pem
be renkli klar, bir gen kz kalbine ilk defa giren
mtereddit, titrek sevda duygusu kadar masum rnk
ler, akisler yaparak aynadan aynaya, billur ve cilal
eylerden birbirine geerek o odann her kesinde
daha parlak, daha donuk, daha ak, daha koyu renk
lerle her eyi tatl, fakat baygn; her eyi nefes alr,
fakat uyuyor gibi sessiz gsteriyordu.
Darda karanlk iinde kanatlanm kt ruh
lar gibi uuan kar pervanelerini poyraz korkun inil
tiler, slklarla kovalayp kamlayarak ilerindeki pek
zayf k ile ancak kendi mevcudiyetlerini gsterebi
len sokak fenerlerine arparak, kuytu mahallere sok
tuu, doldurup yd u anda Naime Hanm ve ko179

cas uyuyorlard. Bu odada konsol zerindeki saatin


nezleli ve pek yava bir sada ile bu iki bahtiyara nin
ni fsldyor gibi gelen sesinden baka bir ey iitilmi
yordu.
Zarif Bey'in yandan alnm, tabii cesamette by
tlm bir fotorafisi, -bu tatl uykuyu kim bozarsa,
srayp _ boazn skacak, ldrecek gibi- kapya do
ru bakyordu.
Bu iki velinimetin yatak odas nndeki minderin
de siyah kehribar g1bi parlak burnunu, . beyaz, kvr
ck ve uzun tyleri arasna sokarak Eshab Kehf'in
cennetlik Ktmir'i kadar kalb istirahatyle uyuyan Kar
topu da belki ryasnda eski arkada Kk Paa ile
akalayordu.
Geceyanlarna doru Naime Hamm'n ba bir
denbire birka defa ztrapla saa sola evrildi. Yzn
de korku alametleri belirdi. Gz kapaklan titredi. Bu
run delikleri ald; dudaklar aaya, yukarya e- .
kildi. Dileri kilitlenmi gibi grnd. Bir an iin soluk durdu. Benzi att. Korkulu bir heyecanla yatan
da doruldu, oturdu. Birka saniye sabit bir bakla
kapya doru bakt. Yataktan kamak ister gibi bir
tela ve acele ile ayaa kalkmaa alt. Fakat sinir
leri kendisine itaat etmediler. Sesi kt kadar ba
rarak kocasnn stne ykld, bayld.
Zarif Bey tarif olunmaz bir aknlkla uyanp ba
n kaldrd. Beyaz gecelik altnda rpnan kalbi s
tnde, beyaz bir bulut arasnda grnen gne gibi
duran altn renkte sal baa korkarak bakt. Bu ba
heyecanla biraz aa iterek ellerini destek yapp
oturdu. Korkuyla baygn karsnn yzn uykulu gz
lerle muayene etti. Titreyen elleriyle bu gzel ba ha
fife sararak:
180

- Ne var? Ne oluyorsunuz, neniz var? diye sua


lini gittike ykselen bir sesle defa tekrar etti.
Hanm cevap vermiyordu. Bayldn anlad. Ha
nm'ri ban yastna brakp hemen karyoladan in"
di. Yzne su serpti, kolonya suyu koklatt. Neden son
ra Hanm' ayltabildi. Zarif Bey suallerini tekrar etti.
. Naime Hanm titremee balad. Ne olmutu? Ne
si vard? Aryan yeri neresiydi? Iztrap veren ey ney
di? Bunu anlamak iin dnyor gibi dalgn dalgn
durdu. Akl bana gelir gibi oldu. Dudakar titredi.
gz kapya dikildi.
Zarif Bey:
- Canm ne var? Ne oldunuz, nn byle alk
alk duruyorsunuz? abuk syleyiniz, heyecandan sab
rm tkendi, ldracam, dedi.
Naime bir eyler sylemek istiyor, fakat dili tu
tulmu gibi duruyordu. Az, boaz kuruyor, pek ok
yutkunuyordu. Nihayet soluya soluya:
- Saklanacak bir ey deil, syleyeceim. Bir eyler, bir eyler oldu. Dilim kopsa, boazm tkansa. da
syleyeceim, dedi. Yine baygnlk alametleri gster
di.
Zarif Bey, yzne daha bolca su serpti, biraz iir
di. Kansnn ellerini avularna ald, haydi syle der
gibi yzne bakt. Kadn:

- Aman beni bu yataktan kaldrnz, u uzun san


dalyaya oturtunuz, yzm (pencereyi gstererek)
bu tarafa eviriniz, kap tarafn gzlerim grmesin . . .
dedi.
Zarif Bey, dediini yapt. Karsn kucaklayp uzun
sandalyaya oturttu ve:
'
- Haydi, syle, korkma elmasm. Korkacak bir ey
yok; anlyorum, korkun bir rya grm olacaksn.
181

Yahut kabusa tutuldun. Her ne ise, geti. Niin bu


kadar titriyor heyecana dyorsun? ldedi. l
- Yalnz korku ve heyecana deif, cehennemin
dibine dyorum. Grdklerimi hi sormaynz. m
rmde bye rya grmedim. Rya deil bu.. imdi
uyank myz? Yoksa . . .
- Uyanz. Her zamanki gibi konuuyoruz. Hi
bir fevkaladelik yok. Dn gece urada nasl oturup
tatl

tatl

konutuk,

koklatksa,

imdi

de

yleyiz.

Kendinizi bir kere rya teessrnden kurtarnz. im


di uyank olduumuzu biliniz. Ona gre rahata sy
leyiniz.

- Ah, rya deil, buna rya dernee insann di


li varmaz. u anda ikimiz birbirimizi nasl gryor,
nasl iitiyorsak, ben de yle grdm, yle iittim.
- Ne grdnz, ne iittiniz?
- Ne grdm, ne iittiimi bilseniz , korkmaa, titremee ne kadar hakl olduumu siz de teslim
edersiniz.
- Peki, syleyiniz bakaym, bir hakikatten ziya
de sizi korkutup titreten rya ne imi.
- Pek korkun bir rya, hakikat diyemediim
iin rya diyorum. Her eyden evvel rica ederim, bir
kere u kapy muayene ediniz. Srmesi ak m, ka
pal m?
Zarif Bey derhal gidip kapy muayene ederek:
- Srmeli, hatta ben kapatp srmelemitim. y
le duruyor. abuk syleyiniz, artk meraktan atlaya
cam,

ldedi . J

- nsan rya diyemez

amma,

kap d a kapal

olunca baka ne diyelim? u kap gerekten ve hz


lca alp arkaya dayannca nasl bir ses karsa yle
bir ses iittim ve galiba uyandm. Kapya baktm. Bu
182

grulty Kartopu da iitmi olmal ki, o da frlad sa ..


nyorum. Birdenbire Merhum Paa kapnn nne di
kildi. Son gndei simasyle, pek fkelendii zaman
lardaki sesiyle kap tarafn eliyle gstererek:

mel' .

un, merhametsiz ! bak, Salih'e ne yaptn grmyor


musun? dedi ve kayboldu . . . Paa'nn hali, tavn o ka
dar korkuntu ki, dilim tutuldu? Ne yaptm, ne ol
mu? diyemedim. Paa'nn bir defa ve bir an iin ol
sun bu kadar"mthi bir fkesini grmemitim, o gz
den kaybolur olmaz sanki bir tiyotronun perdesi kal
drlm gibi bu taraf duvan ortadan kalkt . Dal, de
reli, aal bir kyn k hali ve gecenin manzaras
grnd. iddetle rzgar esiyor ve kar yayordu. Bu
souk rzgar adeta hisseder gibi oldum. Kar tipile
ri arasnda kk bir insan eklini andran bir karal
t gidiyor, etrafta byk kpekler gibi bir ok siyah ha
yaller dolayordu. Bir aralk bu insan ve hayvan ka
raltlar birbirine kartlar. Kk insan kayboldu.
Korkun hayvanlar n taraflarnda dier birer

uyruk

peyda olmu gibi garib ekiller alarak daldlar. Her


ey bitti. Galiba bardm. Ondan sonrasn bilmiyo
rum. Bak hala yreim arpyor.
- Anlald bu kabuslu bir rya. Mide fesadn
dan baka bir ey deil; fakat Salih kimdir?
- Haldun iin Anadolu'da bir kyden getirilen
stninenin olu. Krk gnlkken geldi. Yedi buuk se
kiz yana kadar burada byd. Rahmetli Paa da
ben de ok severdik. Paa'nn vefatndan sonra anas,
babas istediler, srar ettiler, ben de kyne gnderdim.
imdi dokuz yanda olacak. Bunun kye gitmesinden
Paa'nm ruhu honut olmam demek.
- Madem ki seviyormusunuz, niin

gnderdi

niz? Gndermemeliydiniz.
l83

- yle, fakat bir kere gndermi bulunduk.


- isterseniz yine getirtelim .
- ok iyi olur, hemen gelsin.
- Ky nerede imi? .
-:-- Nazikter bilir.
- Pekala. Ondan renir icabna bakarm. Hatta
telgraf ekerim.
Naime Hanm ryann tesirinden bir trl kurtu
lamyordu. Aralk aralk btn vcudu sarslyor, di
leri birbirine arparak zangr zangr titriyor, ba d
nyor, midesi bulanyor, cierleri para para azna
gelecek gibi ryordu.
Zarif Bey yatan ba ucundaki elektrik zilinin
. dmesine bast. Nazikter ve Nevnihal ile, Hanm'n s
rar zerine konakta kalm olan matmazel Aleksand
rin'i uyandrd. Birka dakika sonra yatak odasnda.
bu kadnn telal hareketleri balad. Hanm tek
rar yatana yatrld .Aleksandrin'in hatrlatmasyla.
aile hekimine haber gnderildi. O gelinceye kadar ko
lonya suyu ile Hanm'n btn vcudu ouldu ve meli
sa ruhu iirildi.
Bir mddet sonra yetien hekim dahi sabaha ka
dar her trl tedavi tedbirlerine mracaat eyledii
halde. Naime Hanm'n fena halde sarslan asab bir
trl sknet bulamyordu.
Kah iddetle titriyor, kah baygnlkla kendinden
geiyordu. Sabaha kar belde, kaskta iddetli ar
lar, dayanlmaz sanclarla kvranmaa balad .
Hekim, Zarif Bey'e yavaa:
- Alametlere nazaran skt vaki olacak zann'ede
rim, dedi. . Bu kadar ztraplar arasnda yine merhum
Paa'nn

mel'un merhametsiz,

Salih'e ne yaptn

gryor musun? tekdiri, Naime Hanm'n kulaklarn


da nlyordu, ne tarafa baksa Paa'nn korkun ha-

yali, ky manzaras, korkun hayvanlarla bir ocuk


karalts gznn nnden gitmiyordu.
Zavall ocuu kye gndermekte neden bu ka
dar acele ettiine, onun da Kartopu gibi koca konan
bir kesinde kvrlp yatmasna msaade etmediine
piman oluyordu. Merhum Paa'nn Z evladn gi

bidir,. diye sevdii bir ocuu kye gndermek e ne


kadar kt bir harekette bulunmu olduunu anl
yordu.
Ayn hakikat gibi cereyan eden ryaya gre Nai
me Hanm:
Zavall ocua kimbilir ne olmu ki Paa'nn ru
hu mdahaleye mecbur kalm

diye dnyor ve

Salih'i evvelce bildii ve imdiki simasn tahmin ede


bilecei gibi deil, kendisinin dourmak isteyip de mu
vaffak olamad ocuunu dokuz yana gelmi ve
Salih ekline dnm gibi gzel, sevimli tasavvur edi
yor, bu hayali Salih'i, hakiki bir ana efkatiyle sevme
e baladn hissediyordu.
Salih artk Selime'nin ocuu, merhum Paa'nn
evlatl deil, Naime'nin

pek

sevgili olu idi .

185

Aradan yirdi drt saat getii halde tedavinin bir


tesiri grlmeyerek Naime'nin shhi vaziyeti gittike
arln artryordu: hekimin dedii gibi ocuk d
recei anlalmakla beraber, bu kadar sanclar ek
tii halde el'an kurtulamamt.
Naime sz sylemee muktedir olduka: Kuzum
Nazikter, kye telgraf abuk ekilsin. Salih'i hemen
getirsinler diye ve daima onu dnerek: Salih, K
k Paa, gel, abuk gel , rahmetli Paaya da, bana
da benzeyen gzel ocuk ! gel, gel,. diye saykyordu.
Zarif Bey, Nazikter Kalfa'dan kyn hangi liva
dahilinde bulunduunu renerek Serian ve stan
bul' a gnderilerek hareketinin telgrafla bildirilmesi,.
hakknda, tandklarndan Evkaf Mdr Behet Efen
di'ye bir telgraf ekti.
Otuz alt saat sren sanclardan ve aralk aralk
mutlaka Salih'e ait hezeyanlardan sonra yedi aylk l
bir ocuk kollar kesilip ba ezilmelr suretiyle alna
bildi.
Yegane aziz ve mcessem emelinin byle para
para kesilerek, ezilerek karldn gren Naime Ha186

nm'n gzleri byyp belerin.i, simas deimi ol


.duu gibi uuru da bozulmutu.
Bir tarafa, bir eye gz dikerek kendinden gei
-yor, bir mddet sonra birdenbire iitenlerin, mutlaka
tylerini rpertecek kadar hzl, vahi hayvanlarn
ulumalar kadar korkun lklarla yerinden sryor;
fitil fitil salarn yoluyor, dileriyle esvabn didikli
yor, kollarn kemirip, ellerini parmaklarn srarak
kanlar iinde brakyordu.
Ara sra delilik feveranlar muvakkat skun ile
durduka Kk Paa ! diye baryor, yastklar ku
caklyor, yorgan kelerini kvrp

Salih, minimini

-yavru !,. diye okuyor, pyordu.


nc gnn akamnda, Naime, yanndaki ka
dnlara hatta o kadar sevdii Aleksandrin'e bile sal
drmaa blad iin deli gmlei giydirilmek zama
n geldiini, hekim, Zarif Bey'e ihtar etmekte iken i
rin dadnn ii krmz kara eliyle Zarif Bey'e uzatlan
krmz katl tel yazs da mthi bir kara haber ver
mekte istical etmekten sklmi gibi kzaryordu.
Behet imzal telgraf yle idi:
C. Merhum sabi gn evvel geceleyin ky iin
de kurtlar tarafndan itlaf ve ekledilmi olduu ma
zurdur. ..
Elektrik kuvvetiyle gelen u feci haber, konakta
yine bir elektrik eraresi olan yldrm kadar, cmle
yi artt.
Zarif Bey telgrM mealini anlatnca, mrebbiye:
- Adaletin pek sabrszca hkmn icra ettii bir
konakta bulunuyoruz, Kamil Flamaryon'un Incon
namndaki kitabna ehemmiyetle ilave edilecek rya
lar, grnler arasnda yayoruz , diye mrldand.
Nevnihal Kalfa:
187

Hanmefendi de, .bir kyl ocuu da Allah'n ku


ludur. Hangisinin daha ziyade kymetli olduunu yal
nz o

bilir.

diyerek alad.

Zavall Kk Paa, Suat Paa konanda kk


bir kpek kadar olsun bir yer tutamad gibi, ky
me?:arlnda da iki arnlk bir ukur igal edemedi.

188

''KK PAA" N
NELER DEDLER. . .

Tahir Alangu:
Halk iin alan ve h alk arasnda yaayan bir insan
olarak,

bizde

ky

gereklerine

ynelen

ilk

roman

olan

Kk Paa ile n kazand. Aslnda kendi kendini yeti


tiren bir otodidakt olan Ebubekir Hazm, uzun sren idari
hayatnda, Anadolu insann ve sorunlarn yakndan tan
mak frsatlar bulmu, cemaat iinde kapal yaaylarn,
ilikilerini, ayrntlarna kadar tanm, kyl insann ive
zellikleriyle canlandrmt. Kye ve kylye 'bilim-sanat'
asndan ok, bir idare adam gryle bakmakla birlikte,
bizde kye ynelen gerekiler arasnda nemli nclerden
biri oldu.
Yazar, kitabnn banda asl amacnn bir roman yaz
mak deil, Anadolu kylerinin dert ve skntlarn roman
dzeni iinde sergilemek olduunu belirtmektedir. Bu kita
bn, bir kyl ocuunun serveni evresinde, kylnn
syleyi ve dnne balayarak yrtmek istemi, bir
idare adam perspektifinden derledii malzemeyi bir roman
yapsnda kullanmtr. Yazar bu eserinde kylerin

1910

yllarndaki durumunu anlatyor. Yer yer frsat dtke


de kyl sorunlar zerindeki dncelerini , olaylarn ara
sn!:!- sktrmakta, romanda yaanan hayatn, kyl tiple
rinin atmalarna

yansm

sonularyle

yetinmektedir.

Yazar bundan baka kyllerin hayatlarnda ve

kyn

kuruluunda tabiat artlarnn oynad hakim rol ara


trmtr, 'insan-tabiat' ilikilerini gsterebilmitir.
Ebubekir

Hazm'da

ok

gl

bir

gzlem

yetenei

olduu grlmektedir. Kyllerin kyafetleri, evlerinin bi


imi, iinde yaanan hayat, eyalar, yiy-eceklere varncaya
kadar

baar

ile

tasvir

edilmektedir.

Kydeki

gndelik
189

ileri de, Haca'nn Salih'e ykledii, onun da srkleyip


gtrmeye alt iler asndan vermektedir.
Yazar,
Anadolu'daki yolsuzluk sorununu da kyller arasnda
konuma konusu yaparak anlatmaktadr. te yandan ok
uzun sren askerlik hizmetinin ky hayatnda ve ailelerde
uyandrd tesirler zerinde durmaktadr. . . Kyn tresel
yapsndaki bakalk ile ehirli hayat arasndaki kart
l anlatan bu roman, gl gzlemleri, ortaya koyduu
sorunlar, kyl ehirli ilikilerinin kimleri, nerelerde bozup
rteceini baar ile anlatabilmektedir. "
. .

Mustafa Nihat zn:


Kyllerin hayatn, adet ve duygularn yakndan
bilen bir kimse kudretiyle dar ve neesiz bir hayat,
edebiyatmzda benzeri az bulunan bir mahede ve tahlil
ile tasvir etmitir. Romann bu kuvvetli inas yer yer
ve zainan zaman muharririn kendini tutamayarak bulun
duu uzun idare hayatndan alnma itiyatlarla layiha
tarznda kaydettii istibdat idaresi ktlkleri ve zulm
tasvirleri yznden ahengini kaybetmektedir. Eserin bu
zayf noktalan bir tarafa brakld takdirde tasvirlerdeki
kuvvet ve kahramanlarn hayat ve hadiseleri grlerini
anlatmaktaki gayriahsilik, o zamana kadar edebiyatmzda
grlmedik bir tarzdadr. "

Cevdet Kudret:
Kk Paa, edebiyatmzda Kara Bibik'ten sonra kye
ynelen ikinci eserdir. Orta Anadolu'nun -belki Nide'nin
yoksul kylerinden birinin yaama koullan bir ana ile
oulun bandan geenlerin evresinde verilmitir . . . Gerek
evrenin ve olaylarn anlatl, gerek kiilerin ruh halle
rinin zmlenmesi bakmlarndan, eserde yer yer gerekten
baarl noktalar vardr.
190

Mehmet Bayrak:
Roman

teknii

bakmndan

eksiine

karlk

eser,

evrenin ve olaylarn anlatl1?1, kiilerin ruh durumlarnn


zmlenmesi

ve

konu

bakmndan

ky

romanclnda

yeni ve sayl kilometre talarndan biridir. Ebubekir Ha


zm,

Anadolu

kylsnn ektiklerinin hi

olmazsa

ilk

azda sylenmesi gerekenleri vermek istemitir. Bylece


o, roman yazm olmaktan ok aydnlara, ky ve kyl
konusunda bir muhtra vermek ister.

Mehmet Ergn:
Kk Paa'ya gelinceye dein yaymlanan roman
larda genel olarak stanbul'da, zel olarak da stanbul'un
varsl evrelerinde geen olaylar konu edinilmi ve anla
tlmtr. lk kez bu romanda konan dna taldna.
Anadolu halknn yaam biiminin kaba ama kesin izgi
lerle yanstlmaya alldna tank oluyoruz. Ona gelin
ceye dein yaymlanan romanlarn insan kadrosu beyfen
lsnden oluuyordu. lk kez
'Kk Paa' ile Anadolu insan romanmza girmitir.

di-hanmefendi-hizmeti

Tepeyran yalnzca yaam biimleriyle deil, deer yarg


laryle de birbirinden uzak,

aralarnda derin uurumlar

bulunan iki toplumsal kesimle yz yze getiriyor bizi. Bir


yanda yazgsyla ba baa braklm ky, dier yanda bolluk
ierisinde yzen konak. Yazarnn amac gerei 'Kk Paa'
gereki

bir

roman.

Ancak

doalcln

snrlar iinde

kalan bir gerekilik bu."

Fethi Naci:
Kk Paa nn okunmaya deer klan tek yan, Ebu
'

bekir Hazm Tepeyran'n yirminci yzyln bandaki Trk


ky

ve

Trk

kyls

zerine

gzlemleridir.

Tepeyran

bu gzlemleri byk bir ak yreklilikle dile getirir. Bu


arada

brokrasiye

numalarn kyl

de

eletiriler yneltir.

Kyllerin

azyla vermek ilgin bir al:>a,

bu aba fazla bir ey

ko
ama

katmyor romana.
191

Sadri Ertem:
Kk Paa, devrinin gzel slubu ile yazlm bir
kitaptr. slubu devrine ait kald halde bugn kendi
sinden bahsettirecek kudrettedir. Muhtevann kudreti ken
disini derhal mevzuu ile hissettiriyor. Romann mahe
-0.eye, . tamamiyle halk hayatinda kylnn mantn an
latmaya tahsis edilen ksmlan zerinde orijinalitenin du
man tter. Tazeliini ve heyecann muhafaza etmektedir.
Mahede kudreti bu eserde bizim edebiyatmz mikyasnda
.emsalsiz bir ahikadr. Anadolu'nun, kyn, devletin, jan
darmann, tahsildarn, kati bir ekilde gsterili ky evinin
detaylan, ky mantnn erevesi, kadn zihniyeti hari
kulade denecek bir reel hissiyle kavranmtr. Realitenin
bu emsalsiz azameti, tazelii, orijinallii senelerin stn
den

gemi

olmasna ramen

eseri

ayakta

tutmaktadr.

Bu mahede kudretini gnl verilmi bir tez tamamla


maktadr. Tez bir hassasiyet ve ihtirasla muharririn ruhun
sarmtr.

smail Habip Sevk:

. . . E ubekir Hazp.'n bu roman, nev'i ahsna mn

hasr ok dokunakl, ok zl bir Anadolu romandr.


Kendi zaten orta Anadolu'daki Nide 'den olduu in
Anadolu'yu iinden biliyor. lk defa Anadolu kyllerini
kendi iveleriyle bu romanda konuur gryoruz, mevzuu
da ok iyi seilmi . . .

Fahir nger:
Ebubekir Hazm Bey'in Kk Paa's bizim bugn
anladmz manada, realist edebiyatn tipik bir rneidir . . .
Trk edebiyat iinde ilk defa bu Kk Paa'dr ki mem
leket meselelerine doru uzanarak gerek bir roman gru
nn temelini atmtr.
Gemi

nesiller arasnda ileri gr

sahibi

bir

ellifin varl, o edebiyat nesillerin kymetlendirilmesinde


bize yeni bir l kazandrmtr.
192

You might also like