You are on page 1of 430

TASAVVUFUN ANA ESASLARI

(Misbhu'l-Hidye ve Mifthu'l-Kifye)

Kurtuba Kitap: 15
Tasavvuf: 10
Isbn: 978-975-6743-73-7

T.C. Kltr ve Turizm


Bakanl Sertifika No:
16221

Genel Yayn "Ynetmeni


Ahmet Sarmusak
Editr
Ersan Gngr

Kurtuba Kitap, 2010


Bu kitabn tm yayn
haklar, Kurtuba Kitap'a
aittir. Kitabn tamam
ya da bir blm izinsiz
olarak hibir biimde oaltlamaz, datlamaz.

Kapak Tasanm
Sercan Arslan
Tasanm
rfan Gngrr
Birind Basm
Mays 2010
(1.000 Adet)
Bask ve Cilt
A Ajans
Beysan San. Sit. No:32-4/G
Haramidere / stanbul
(0212 422 79 29)

lOMlba
K T A P

(Adillnaat Bsm Yayn kuruluudur.)

Adil naat Basm Yayn Dtm Krtasiye San. Tic. Ltd. ti.
Salhaflar ars No: 24-26 34450 - Bayezid / stanbul
Telefon: 0212 52819 78-512 62 63 Fala: 0212 512 9120 kurtuba@kurtubakitapoom

TASAVVUFUN ANA ESASLARI


(Misbhu'l-Hidye ve Mifthu'l-Kifye)

zzeddn Mahmd bin


Ali Kan Natanz

Farsadan eviren:
Hakk Uygur

stanbul 2010

iindekiler

nsz

11

zzeddn Kn ve Misbhu'l-Hidye

13

Bismillhirrahmnirrahm ve bihi neste'n


Rabbi temmim bi'l-hayr

15

Te'lif nedeni ve tasavvufun tarifi

17

Te'lifin sebebi, kitabn ve mellifin ad

18

BRNC BB
Sfilerin itikadlarn aklama hakkndadr ve
on fasldan ibarettir
Birinci Fasl: tikadn manas, kayna ve sahih akideye
tutunma hakknda

21

kinci Fasl: Ztn biriii ve sfadarn tenzihi hakknda

24

nc Fasl: simler ve sfatlarn tahkiki hakknda

31

Drdnc Fasl: Kullarn fiillerinin yaratlmas hakknda... 33


Beinci Fasl: lh kelm hakknda

36

Altnc Fasl: Ru'yet hakknda

38

Yedinci Fasl: Meleklere, kitaplara ve ilh peygamberiere


iman hakknda

40

Sekizinci Fasl: Muhammed'in (s.a.v.) nbvvetine


ehdet ve risletin onunla sona ermesi hakknda

42

Dokuzuncu Fasl: Resl'n ashabnn zikri hakknda

44

Onuncu Fasl: Uhrev iler hakknda

46

KNC BB
limlerin beyan hakkndadr ve on fasldan ibarettir
Birinci Fasl: lmin tarifi ve mertebeleri hakknda

53

kinci Fasl: lmin kayna hakknda

57

nc Fasl: Farz ve faziletlerin ilmine dair

59

Drdnc Fasl: Dirset ve veraset ilmi hakknda

62

Beinci Fasl: Kyam ilmi hakknda

66

Altnc Fasl: Hl ilmi hakknda

67

Yedinci Fasl: Zaruret ilmi hakknda

69

Sekizinci Fasl: Genilik ilmi hakknda

71

Dokuzuncu Fasl: Yakn ilmi hakknda

73

Onuncu Fasl: Lednn ilim hakknda

75

NC BB
Ma'rifeder hakknda olup on fasldan ibarettir
Birinci Fasl: Ma'rifetin tanm hakknda

79

kinci Fasl: Nefsi Tanma Hakknda

82

nc Fasl: Netsin baz sfatlarn tanma hakknda

84

Drdnc Fasl: Nefsi tanma ve ilh ma'rifet


arasndaki irtibatn keyfiyeti hakknda

88

Beinci Fasl: Ruhu tanma hakknda

92

Altnc Fasl: Kalbin ma'riieti hakknda

95

Yedinci Fasl: Srrn ve akln ma'rifeti hakknda

99

Sekizinci Fasl: Dncelerin (hatrlarn) ma'rifeti


hakknda

102

Dokuzuncu Fasl: Mrid, murad ve meczb sliki


tanma ve mridin murada ihtiyac hakknda

107

Onuncu Fasl: nsanlarn hallerinin ihtilfnn


(farkllnn) tannmas hakknda

114

DRDNC BB
Sfilerin baz slhlar hakknda olup on fasldan ibarettir
Birinci Fasl: Hl ve makamn beyan hakknda

127

kinci Fasl: Cem ve tefrika hakknda

130

nc Fasl: Tecell ve istitr (gizlenme, rtnme)


hakknda

132

Drdnc Fasl: Vecd ve vcd hakknda

136

Beinci Fasl: Sekr ve sahv (mestlik ve uyanklk)


hakknda

138

Altnc Fasl: Vakit ve nefis hakknda

140

Yedinci Fasl: uhd ve gaybet hakknda

144

Sekizinci Fasl: Tecrd ve tefrd hakknda

147

Dokuzuncu Fasl: Mahv ve isbt hakknda

l48

Onuncu Fasl: Telvn ve temkin hakknda

148

BENC BB
Mstehsint hakkndadr ve on fasldr
Birinci Fasl: stihsnn manas hakknda

151

kinci Fasl: Hrka giyme hakknda

153

nc Fasl: Renkli hrkann seilmesi hakknda

156

Drdnc Fasl: Dergh ve faydas hakknda

159

Beinci Fasl: Dergh ehlinin dederi ve hussiyederinin


beyan hakknda

160

Altnc Fasl: Halvetin beyan hakknda

165

Yedinci Fasl: Halvetin artlar hakknda

169

Sekizinci Fasl: Vakalarn beyan hakknda

177

Dokuzuncu Fasl: Semann beyan hakknda

185

Onuncu Fasl: Semann dab hakknda

193

ALTINCI BB
Edep hakknda olup on fasldr
Birinci Fasl: Edebin beyan hakknda

201

kinci Fasl: Hazreti Rubbiyetin dab hakknda

205

nc Fasl: Hazreti risletin dab hakknda

212

Drdnc Fasl: Mridin eyh ile dab hakknda

215

Beinci Fasl: eyhlik dab ve fazileti hakknda

224

Altnc Fasl: Sohbetin dab salh ve fesad hakknda

233

Yedinci Fasl: Geimin edepleri hakknda

246

Sekizinci Fasl: Bekrlk ve evlilik dab hakknda

251

Dokuzuncu Fasl: Seferin dab hakknda

259

Onuncu Fasl: Nefsin ihtiyalarnn karlanmasnn


dab hakknda

266

YEDNC BB
Ameller hakknda ve on fasldr
Birinci Fasl: Amelin beyan hakknda

281

kinci Fasl: Allhu Tel'nn vahdaniyetini ve Seyyidul


Murselihin risletini ikrar hakknda

284

nc Fasl: Temizlik hakknda

285

Drdnc fasl: Namazn annn ycelii ve onu


muhafaza hakknda

293

Beinci Fasl: Namazn edasnn keyfiyeti ve ekilleri


hakknda

299

Altnc Fasl: Namazn farzlar ve snnetleri hakknda

307

Yedinci Fasl: Vakitlerin virdlere taksim edilmesi

316

Sekizinci Fasl: Nebiden (s.a.v.) menkul dualar hakknda. 327


Dokuzuncu Fasl: Orucun fazileti ve orulularn
hallerinin farkll hakknda

329

Onuncu Fasl: Oru ve iftarn dab ve artlar hakknda. 332

SEKZNC BB
Ahlkn beyan hakkndadr ve on fasldr
Birinci Fasl: Yaratln (hilkat/huy) hakikatinin beyan
hakknda

337

kinci Fasl: Doruluk ve sadkat hakknda

341

nc Fasl: Balama ve yardmda bulunma hakknda 343


Drdnc Fasl: Kanat hakknda

346

Beinci Fasl: Tevazu hakknda

348

Altnc Fasl: Hilim ve yumuaklk hakknda

351

Yedinci Fasl: Af ve ihsan hakknda

354

Sekizinci Fasl: Mjdelemek ve gler yzllk hakknda.. 355


Dokuzuncu Fasl: Mizah ve tabiatlara inmek hakknda.... 356
Onuncu Fasl: Sevgi ve lfet hakknda

359

DOKUZUNCU BB
Makamlarn beyan hakknda ve on fasldr
Birinci Fasl: Tevbe hakknda

361

kinci Fasl: Vera hakknda

366

nc Fasl: Zhd hakknda

368

Drdnc Fasl: Fakirlik hakknda

370

Beinci Fasl: Sabr hakknda

373

Altnc Fasl: kr hakknda

378

Yedinci Fasl: Korku hakknda

382

Sekizinci Fasl: Reca hakknda

387

Dokuzuncu Fasl: Tevekkl hakknda

390

Onuncu Fasl: Rza hakknda

394

ONUNCU BB
Hallerin beyan hakknda olup on fasldan ibarettir
Birinci Fasl: Muhabbet Hakknda

399

kinci Fasd: evk hakknda

407

nc Fasl: Kskanlk hakknda

409

Drdnc Fasd: Yaknlk hakknda

4l4

Beinci Fasl: Haya hakknda

416

Altnc Fasl: ns ve heybet hakknda

417

Yedinci Fasl: Kabz ve bast (daralma ve genileme)


hakknda

420

Sekizinci Fasl: Fena ve beka hakknda

422

Dokuzuncu Fasd: ttisal Hakknda

425

Onuncu Fasd: Vasiyet ve hatemiyet hakknda

427

10

nsoz
Elinizde bulunan Misbhu'l-Hidye

ve Mifihu'l-Kifye

adl

eser, hicr 735 (mild 1334) ylnda vefat eden nl slm limi
ve mutasavvf zzeddn Mahmd bin Ali Kn Natanz'nin
en nemli eseridir Farsa kaleme alnan, tasavvuf klasikleri ara
snda hakl bir hrete sahip bulunan eser, kendisinden sonra
gelen birok Snn mutasavvf zerinde etkili olmutur.
Tasavvuf rf det ve stlahlarnn edeb bir ekilde ak
land bu eser, evvel 1946 ylnda ranl nl aratrmac
merhum Celleddn Humy tarafndan gn yzne kar
larak tenkitli basm gerekletirilmi ve o tarihten sonra ki
tap eidi defalar yaymlanmtr Celleddn Humy tenkidi
basmn hazrlarken farkl elyazmasn incelemise de a
lmasnda daha ok faydaland temel metin. Iran Meclis
Ktphanesi'nde yer alan ve mellifin lmnden yaklak krk
bir yl sonra yani mild 1375-hicr 776 ylnda Muin Abbse
ehristn tarafindan istinsah edilen nsha olmutur
Son olarak bu deerli eser, 2003 ylnda Dr Muhammed
Rza Berziger Hlk tarafndan iinde indeks, ayet, hadis ve
iir fihristi ile Arapa ibarelerin evirilerinin de yer ald kap
saml bir almayla birlikte tekrar yaymlanmtr

11

n Ana Esaslar
Yaklak on yl nce evirisini yapmz eser, bilgisayara
aktarlan evirilerin ve msveddelerinin nemli blmnn
kaybolmas sebebiyle uzun sre gn na kamad. Bu za
man iinde evirisi tarafimzca gerekletirilen Seyyid Ca'fer
Seccd nin telif ettii Tasavvuf Terimleri Sd iinde de eser
den oka alntlar yaplmas ve hemen her kavramn MisbhuHidye Acn ifadelerle aklanmas, sz konusu kitabn yeniden
evrilmesi konusunda bizde byk bir istek dourdu.
Getiimiz yl iinde kendisini Tahran'da ziyaret etme firsa bulduum muhterem Prof Dr. Mahmud Erol Kl ho
camla sohbet esnasnda kitabn yeniden gndeme gelmesi ve
kendilerinin iten teviki, kitab yeniden evirmeme sebep oldu.
phesiz kendisinin aracl ve destekleri olmasayd, bu na
dide eser bugn elinizde olmazd. Bu nedenle ahsm ve oku
yucular adna kendisine teekkr bir bor biliyorum. Dier
yandan kayp evirilerin bulunmas iin abalarn esirgeme
yen Marmara niversitesi lahiyat Fakltesi hocalarndan Do.
Dr. Saf Arpagu hocama da teekkr ederim. Yine eviri es
nasnda deerli katklarda bulunan aziz dosmm Dr. Turgay
afak'a teekkr etmezsem, hakszlk etmi olurum.
Son olarak kitabn asl dilinin youn belagat ve fesahatini
en az mdahale ile aktarma abamz, evirinin, zellikle baz
ksmlarnn arlamasna neden olmu olabilir. Hner ve edeb
ehlinin eviriyi inayet gzyle deerlendirmelerini ve olmas
muhakkak hatalar ho grmelerini diliyorum.
aba bizden Tevfik Allah'tandr.

Hakk Uygur
Temmuz 2009

12

izzeddn Kn ve Misbhu'l-Hidye

Hicr sekizinci yzyln byk lim ve mutasavvflarn


dan olan eyh izzeddn M a h m d b. Ali Kn Natanz ile
ilgili ne yazk ki gerek Farsa, gerek Trke kaynaklarda ol
duka az bilgi mevcdtur Bu sebeble olsa gerek, eserin ter
cmesi esnasnda faydalandmz Humy ve Hlk'nin
tenkitli basmlarnda da ad geen muhakkikler, melli
fin kendisinden ok iinde bulunduu tasavvuf akmyla il
gili bilgiler aktarmlardr 1334 ylnda vefat eden zzeddn
Kn kelm, hadis, fkh ve tasavvuf ilimlerini kendisinde
birletiren sekin bir fi' limidir. Kn dier nl hem
ehrisi Abdurrezzk ICn gibi ayn zamanda Suhreverd sil
silesinin nl eyhlerinden Nureddn Abdussamed bin Ali
Isfahn Natanz'nin rencilerindendir Humy'nin ver
dii bilgilere baklrsa. eyh Nureddn Abdussamed ikilinin
hrka ve irde eyhi. eyh Zhiruddn ise sohbet ve hizmet
eyhiydi. Kn, bu iki eyhin vastasyla eyh ihbeddn
Suhreverd'nin dolayl rencisiydi ve onun Avrifu-Ma

arif

adl nl kitabn naklediyordu. ICn'nin bilinen eserleri,


elinizde bulunan Misbhu'l-Hidye

ve Mifihu'l-Kifye

erh-i Kaside-i

Bunun yan sra baz-

Taiyye-i tbn Frizlt.

ile

13

n Ana Esaslar
lar, Aknme ve Aktinme

adndaki iki tasavvuf! mesneviyi

de zzeddn Kn'nin yazdn ileri srmlerdir.


Tarikat rf adet ve stlahlarn aklayan ve zaman za
man byk benzerlikler tad iin Suhreverd'nin Avrifu'lMa'rif2iX Arapa kitabnn Farsa evirisi sanlan bu kitap,
Kn'nin giri blmnde de belirttii zere, tam anlamyla
bir eviri deildir. Kn kitabnda, Suhreverd'nin konu ba
lklarna ve sralamasna bah kalmam, ieriinde de baz k
saltmalara ve eklemelere gitmitir. Kn, Suhreverd'nin hikye
ve kssalar anlatrken naklettii silsileleri zikretmeye de gerek
grmemi; ayrca eserine birok Arapa ve Farsa beyitler ilve
etmitir. Kn naklettii hadis, rivayet ve kssalarn tamam
nn kaynakl olmasna zen gstermitir. Yine de, Ktib e
lebi rneinde olduu gibi, kitap ou zaman Avrif'm terc
mesi gibi grlmekten kurtulamamr.
Kn, kitabn telifinde yukardaki temel kaynan yan
sra, Eb Tlib Mekk'nin Ktu'l-Kulb'u,

Eb Nasr Serrc'n

Lum as ve Kueyr Risalesi gibi kaynaklardan da faydalanmtr.


Cami'nin Nefeht-nsimAc

Kn'nin bu eserinden bahset

mesi, kitabn ksa sre iinde hakl bir ne kavutuunu gster


mektedir. Cami, kitabnn giriinde Misbhu'l-Hidye
ok ibare nakletmitir. Bununla birlikte eser

Acn bir

Avriful-Maarifm

glgesinde kaldndan olsa gerek, slm dnyasnn zellikle


batsnda fazla yaygnlaamamtr.
lim ve ma'rifet muhiblerine faydal olmas dileiyle...

14

Bismillhirrahmnirrahm ve bihi neste'n


Rabbi temmim bi'l-hayr

hls nesmlerinin ve sdk klarnn can gzn aydn


latt ve gnl daman kokulandrd hamd o Hazreti
Sultan'adr ki lemin varl, hatta varln lemi onun kerem
denizinden bir damladr ve zuhur nurunun uhdu onun
uhdunun nurunun zuhurundan bir andr. yle bir yara
tcdr ki tek bir "Ol!" emriyle binlerce hakikat kelimelerini
ztn mmu 1-Kitb'ndan fitrat levhasna tasvir etmi ve hem
cami kelime, hem de kmil sahife olan insann varln lem
kitabndan ladf bir ekilde semi, onda btn manalarn ve
kelimelerin suretlerini mufassal olarak gstermitir O Latif ki
temizliinin safl ve hlislii sebebiyle dem Sf'yi herkesin
iinden semi ve ona "Allah, dem'i kendi suretinde

yaratm

tr' hil'atinin suretiyle hilfet mhr ve keramet sanca ba


lamtr Onun zrriyetinin zerrelerinden enbiy ve evliyay
nimet faziletleri ve keramet stnlkleriyle mahss klm ve
ismet canibinde ve riyet kucaklarnda yetitirmitir Enbiy
cmlesinden gnderilmilerin efendisini ve habercilerin so
nuncusunu semi, ebed bahnn tahna oturtmutur. Bana

15

n Ana Esaslar
mahbb bir tc koymu, insanlar ve cinler zerinde, mlk ve
melektta tasarrufta bulunabilmesinin yoUarm amtr.
Evliyann iinden, hakikat limleri ve tarikat meyihi olan
O'nun mmetinin evliyasn semi ve davet hilfeti ve O'nun
nbvvetinin niyabeti gerei ird ve terbiye makamna oturt
mu, onlarn himmet eteini dnya ve hiret araz ve garazla
rna ynelme pisliinden temizlemitir. Onlarn hllerinin ve
makamlarnn bahesinden az bir nesm kokusunu sdk can
talihlerine ularm ve talep admlarn onlarn irde yolunda
asl tutmutur. Her nerede bir aciz, yakn nurunun talebiyle
hayret lnn karanlnda ayaa kalksa onu, temiz nefisleri
nin vecdlerinin kvlcmlarndan alabilmesi iin onlara yneltir.
Her nerede bir bare ifls derdinden ebed kimy-y saadete
ulamak iin talepte bulunursa ya da bir yolcu bir mkle taklrsa, onun hidyetini toplulukta ve mklnn hallini on
larn muhabbet nazarnn kabulnde gstermitir. nayetinin
ve riyetinin okluundan dolay, onlarn sr anlarndan ve
kalblerinin hatrlarndan ortaya kan her dnceye ve lah
zaya kendi heybetinin murkblarndan bir murkb klmtr.
Onlarn uzuvlarnn ve btnlarnn her hareket ve sknuna
kendi hametinin nakiblerinden bir nakibi grevlendirmitir
ki nefislerin tasfiye ve tezkiyesi yoluyla onlarn kalplerini kendi
sfadarnn elbiselerinden arndrsn ve onun yerine baki varlk
hil'ati giydirsin. Saylar ezelden ebede ulaan ard sra gelen
salvadar, btn peygamberlerin hakkyla nderi ve btn se
ilmilerin mutlak yol gstericisi olan Hazreti Seyyid'e olsun.
Selam, gkte yldz parlamaya

ve yerde tomurcuklar

vam ettike O'na, temiz line ve ashabna

16

olsun.

amaya de

Te'lif nedeni ve tasavvufun tarifi

Bu, sfilerin tarikat usl ve temellerinin zikrini ve onla


rn ve hakikat kbesinin yolcularnn seyr u slk esaslarnn
ve tasavvuf kaidesinin zerine kurulu olduu baz ma'rifet ve
ilimlerinin beyann ieren bir muhtasardr Sahih itikadlar ve
sarih hakikatler ilmi; kalbi ve kalb, srr ve ruh muamelt,
mnzilt ve muvasalt ilmi; nefsi, sfatlarn desiselerini, eh
vetlerin hasisliklerini tanma, ruh ve kalbi tanma ve dier
ma'rifeder gibi. Mutasavvflarn baz detlerinin hakikatlerine
ve anlaylarnn inceliklerine iareti; yolun merasiminin, iarederinin, merhalelerinin, menzillerinin, tehlikelerinin eideri
hakknda uyarmay; slikin menzilleri katettikten sonra murad kbesine ve hakikat haremine ulamasnn almetlerinin
bildirilmesini ierir Sflerden murd ise Kelm- Mecd'in
"mukarrebler ve sabklar" diye bahsettii erenler ve kmillerdir;
yalnzca grnt ve isimleriyle bakalarndan ayrlan ve ayr
an topluluk deil. Zira her kim Hazreti Cell'e yakn olma
derecesine ular ve keml saffnda ne geenlerden olursa,
tarikat bykleri onu sf olarak adlandrrlar; o kimse is
ter sfilerin detlerini paylasn, isterse de paylamasn. Ni-

17

n Ana Esaslar
tekim Cneyd (r.a.) yle demitir: "Tasavvuftum
azade olarak Allah ile olmaktr'
" Tasavvuf
mektir'

balardan

Ruveym ise yle demitir:

Hakk'n istedii ey karsnda

nefse boyun

Eb Muhammed Cerr yle demitir:

her iyi ahlka girmek

her kt ahlktan kmaktr"

Yine C

neyd yle demitir: " Tasavvuf Hakk'n seni kendinden


mesi ve kendisiyle

edir

"Tasavvuf
ldr

diriltmesidir."

Halk arasmda mehur olan; hakikat ehli olsun ya da olmasm, sfilerin detlerini benimseyen ve onlarn giysilerini
giyen kimselere sf denilmesidir Mutasavvflarn havass ise
byle grnen kimselerin ouna sf demezler, onlar "sfye
benzer" eklinde adlandrrlar.
Keml ehlinin bu isimle mahss olmalarnn sebebi u
dur ki; kadm meyihin ou, dnyadan yz evirmeyi ve azla
yetinmeyi sevdiklerinden ve enbiyya uymak istediklerinden
dolay yn giysi giymiler ve tevazu ve kendi hllerini rtmek
iin kendilerini elbiselerinin sfatyla aikr etmiler ve birbir
lerine "sf" diye seslenmilerdir Bu isim onlar arasnda me
hur ve ma'rf olmu, dillerde yaygnlamtr

Te'lifin sebebi, kitabn ve mellifin ad


Bu muhtasarn yazlmasna sebep olan ey udur ki;
Arapa sanandan fazla nasibi olmayan ve bu hususta yeter
siz olmakla birlikte, sf meyihin szlerini incelemeye tam
bir rabet ve itiyak gsteren dosdardan ve kardelerden bir
grup, bu saurlarn mellifi Mahmd bin Ali bin Kn'den
(Allah gnln slh etsin ve ona balarn yadrsn), srekli
olarak eyhlislm ihbeddn mer Suhreverd'nin (ra.), ta
savvuf yolunun shhati hakknda kaleme ald ve bu sanatn
hakkaderinin ve inceliklerinin en gzel ekilde ve en kmil

zzeddn Kn
tarzla kendisinde zikredildii Avrifu'l-Ma'rifzi

kitab ter

cme etmesini istiyorlard. Bu zayf, her ne kadar onlarn is


teklerini yerine getirmek istiyorsa da, bu kitabn manalarnn
ceridelerini, lafzlarnn feridelerinden ayrmann, tpk ruhu
bedenden ayrarak btl hle getirme misalindeki gibi onlar
tl duruma getirecei dncesi bu iten men ediyordu. Bir
sre bu ii yapp yapmama arasnda tereddtte kaldm. So
nunda bir gn, bu sanatta sfilerin meyihinin szlerinden
bazlarn ve gibden gelen fiitht' ve indiyytf ieren Farsa
bir muhtasar kaleme almaya karar verdim. yle ki bu muh
tasar Avrifii'l-Marif

kitabmm

btn usl ve firuna sahip

olaca ve onlar kapsayaca gibi baka faydalar ve nasibler de


onda yer alacakt. Bylece hem onlarn istekleri yerine gelmi
olacak, hem de bu iin (tercmenin) mahzurlarndan sakn
m olacaktm. Bu dnce hatrma gelince, gnl de onu
uygun buldu ve bu ie girdi. stihare ettikten sonra bu sayfa
lar kaleme almaya baladm. Kitap iinde hadis naslarndan
ve meyihin szlerinden nakledilenler teberrk amacyla nak
ledildii ve duyulduu ekliyle (Arapa) kaydedilmitir. Te
meli on bb zerine ina edilmi ve her bb on fasldan te
kil olmutur. Muhtevas, nbvvet kandilinden iktibas eden
meyih szlerinin nurlarndan olutuu ve mazmunu zaruret
ilminden yeteri kadarn ierdiinden, ad Misbhu'l-Hidye
Mifihu'l-Kifye
^

ve

konulmutur.

Rzk, ibdet, ilim, marifet, kef vs. gibi madd ve manev ni


metlerin slike almas, gayb kemal halleri ile ortaya kma
eklinde tanmlar getirilen futh; manev feyz, gnl akl
gibi manalar da ihtiva eder.
Birinin kendi inanna, kendi grne dayanan szler, d
nceler.
19

n Ana Esaslar
lh rahmetin fazima olan mit udur ki; sdk talihlerin
tarikat iarederini ortaya karmalarnda, hakikat nurlarn elde
etmelerinde, rabbani irfanlarn ve hakkan ma'rifederin kap
larn amalarnda faydal ve yeterli olsun.
lh inayet fazlndan istenen ise, mellifin bu te'lifteki ni
yetini nefis, hev, riya ve gsteri aibelerinden hlis ve saf kl
masdr Bu niyetin sureti, salh ve felah ehlinin makamlarnn
ve hllerinin iitilmesi ve zikredilmesi vastasyla ilh rahmet
ve sonsuz feyizlerin indirilmesidir Yine niyetimiz, bu vesileyle
kendimizi onlarn devletinin ipine balamak ve onlar seven
ler zmresine katlabilmektir Allah bizi onlarn
ereflendirsin

20

ve siretkrine

uymakla

rzklandrsn.

muhabbetiyle

BRNC BB
Sfilerin itikadlarn aklama hakkndadr
ve on fsldan ibarettir

Birinci Fasl: tikadn manas, kayna ve sahih


alddeye tutunma hakkmda
tikadn anlam, kalpte gayb eylerin varlna kar zann
ya da ilm bir suretin meydana gelmesidir. Bunun kayna, o
cuklarn sade nefislerinde balangta haberlerin duyulmasnn
tekrarlanmas ve eserlerin izinin kmasnn srdrlmesidir.
Zamann gemesi ve gnlerin ilerlemesi, zanlarn ve vehimle
rin olumasna ve avamn akidesinin takld edilmesine neden
olur. Bylece o akidelerin sureti onlarn kalbinde taa kazn
m nak gibi kalc ve salam hle gelir. Sonunda kalpleri
nin sayfalar ve havtrn' levhalar bu suretlerle ylesine iHavtr: Arapa, hatr kelimesinin ouludur. Hatra gelenler,
hatrlananlar manasna gelir. Kalbe gelen hitaba havtr ad ve
rilir. eytan, nefsn olduu gibi, Rahmani ve melek de olabi
lir. Haram ve helle dikkat etmeyen sfler, gelen hatrn eytan
mi, Rahmani mi olduunu ayrt edemez

21

n Ana Esaslar
lenmi ve dolu hle gelir ki baka bir suretin ona smas ve
onda mecal bulmas muhal olur. Kimi kendi akidesinin al
kanlklarndan ve mezhebinin dorularndan uzak ve kaym
grrse, onu dallet ve isyan ile itham eder Oysa kendi zanlarnca mezheblerinin burhanlarna ve delillerine mmnduklarn ve kendilerince taklit dairesinden ktklarn sananlar,
hakikate bakacak olurlarsa hl kendilerinin mezheb ulem ve
imamlarn taklid etme mertebesinde olduklarn grecekler
dir ki hsn- zan ve gr doruluu tasavvuruyla o delilleri
ve burhanlar onlardan kabul etmilerdir Onlarn vehim ve
anlaylar ondan dolmu ve yakn zannyla ve tahkik fevziyle
mutlu olmulardr Her hizip elindekiyle

sevinir.

Grlerin farkl olmasnn sebebi, beer nefislerin zerine


yaratld hevlarn farkl olmas, yine kalplerin ounun onla
rn talebi illeriyle m a l l olduu dnyev makam ve mansblar
zerindeki itime ve ekimenin varldr Bu ihtilf hli, ba
langcndan sonra gemiten gelecee ulam; zamanla insan
lar arasnda yaygnlam ve dalm; dmanla ve buza var
m; veraset yoluyla seleften halefe gemi ve karanl asrdan
asra younlam; cidal ve husmete ulam; lanet ve tekfire
varmtr O halde her kime ezel inayet sabkas taalluk eder
de kula sahih itikad balamak isterse, nce onu alkanlk
larn ve duyduklarnn eserlerinden ve izlerinden kurtarr; ilk
ftratn temizliine ulatrr; hev ve inat kkn onun kal
binden sker ki sahih itikadlar onda nakolabilsin ve mudak
hakk mahede etmek onun iin sarih olsun.
Reslullah'n (s.av.) sohbeti dneminde vahyin nzulnn
eserlerinin bereketi ve nbvvet nurlarnn sayesinde m
metin nefisleri alkanlklarn kisvesinin karanlndan syrlm
ve gnller tabiat kirinden ve hev aibesinden temizlenmi;
22

zzeddn Kn
dnya ve arazlarndan yz evirmi; hirete ynelmi; hakk
taleb etmi; iman nuruyla hicb arkasndan gaybn suretini
mahede etmitir. phesiz onlarn akideleri ihtilf kusurundan
ar ve gnlleri hev hastalndan salim ve beriydi. Hepsi bir
dil, bir gr ve bir gnldler. Daha sonra rislet gnei gayb
hicabnda rtld ve ismet nuru izzet nikahnda sakland
ve gizlendii iin, nbvvetin varlnn nuruyla aydnlanan ve
hev karanlklarnn nbvvet nda paraland mmetin
nefislerinin zemini onun gizlenmesi ve yokluuyla tekrar gl
gelenmi, hevsmn karanl yeniden gizlendii pusudan k
mtr. Kalplerin mizac istikamet itidalinden inhirafa ynelmi;
inhiraf miktar ihtilf meydana gelmi; eytann akidelerde ta
sarrufta bulunma yolu almtr. Rislet zamanndan ve ismet
nurunun rtlmesi dneminden uzaklama lnce, her ge
en gn nefislerin dnyaya rabet karanl artmakta ve daha
fazla ihtilf ortaya kmaktadr, u gne kadar.
O halde kim doru akideye tlib olursa, ilk merhalede
sahabeye uymal ve onlarn eserleriyle yetinmeli ve dnya mu
habbetinden yz evirmelidir ki basiret gz yakn nuruyla
alsn ve mudak hakikat ona kefolunsun. Bu mana ise Haz
reti Vehhb'a fakirlik sadkati ve iltica gzellii olmakszn
yine nefsin errinden feryd etmeden ve ilh fazl'a tutunma
dan gereklemez. Zira Hak Subhnehu, sadkat ve aresiz
lik ile yaplan her istee icabet eder. ''Kimdir ard

zaman

icabet eden". Hak Tel her kime de dnyaya rabetten yz


evirme nimeti balarsa ve onun gnlnden niza ve ihtilf
kkn kazrsa, onu kendi rahmet nazannn mahalli klar.
''Rabbinin

rahmet ettii kimse hari, her zaman ihtilf

iinde

dirler? Bunun almeti ise milletin mahcublarna kar rahmet


nazaryla bakmas ve inat yolunu tutmamasdr. ''Allah'tan bir
23

n Ana Esaslar
rahmet sebebiyle

onlara gzel davrandm'

Bu mana, sfilerin

hllerinin zelliklerindendir ki onlarm gnlleri ilh muhab


betin tadlm bulduundan dolay, dnya muhabbetinden
tam olarak yz evirmi ve onlardaki niza ve hilaf damarlar
tamamen ve kesin olarak kopmu ve paralanmtr Halkn
ummuna efkat ve rahmet nazaryla bakarlar; dmanlk ve
muhalefet azabndan kurtulmulardr ve firka-i nciye olarak
adlandrlmlardr

ikinci Fasl: Ztn birlii ve sfatlarn tenzihi


hakknda
Allah Tebrek ve Tel yle buyurmutur: "Allah on
dan baka bir ilh olmadna

ahitlik etti; melekler ve adaleti

ayakta tutarak ilim sahipleri

de'.' Megalelerden kopma se

bebiyle ilim madenine balanan ve ruhlarnn ve kalplerinin


adm onda yerleik, sabit ve kalc olan, basiret gzleri ezel
cemli mahede nuruyla srmelenen mutasavvf ulem; yakn
ilim ve mubn burhan yoluyla hatta kefi ayan, zevk ve vic
dan yoluyla biliyorlar, gryorlar, buluyorlar ve ahitlik edi
yorlar ki tek ve Samed olan; oul, baba ve yardmcdan m
nezzeh; benzer, vezir ve mavirden mukaddes Allah hari
hi kimse ve hibir ey ibdet edilmeye mstahak ve secde
edilmeye layk deildir. Ne hkmnn mukabilinde bir zt,
ne mlknn karsnda bir benzeri vardr Kadm zu daima
vahdaniyet vasfyla mevsf ferdniyet natyla ma'rftur Ya
ratlmlarn ekil ve misal benzerlii, birleme, ayrlma, yak
lama, hulul, hurc, duhl, deiim, zeval, dnm, inti
kal gibi sfatlar, O'nun kuds ve nezketinden uzaktr Onun
cemlinin kemlinde ve kemlinin cemlinde hibir noksan
yoktur. Tekliinin gzellii fikirlerin mlhazasnn kirinden

24

zzeddn Kn
ber, samediyetinin celli zikirlerin elbisesinin zahmetinden
ardr. Feshet meydannn erlerinin O'nu vasfettikleri iba
reler yetersiz kalr. Ma'rifet alannn nde gelenlerinin O'nu
tanmadaki iaretleri eksiktir. drkinin yceliinin payesi,
hislerin tesirinden ve kysn hilesinden ycedir. zzet ve
ma'rifetinin sahas, vehimlerin teredddnden ve anlayla
rn taarruzundan yoksundur.
Allah ne mnezzehtir ki akllarn sonunun O'nu tanma
nn balangcnda hayretten baka abas ve delili yoktur. Na
zar sahiplerinin basireti iin, O'nun azamet nurlarnn nda
krlk ve gece krlnden baka bir yol yoktur. Eer "Ne
rede?" desen, mekn O'nun mahlkudur; "Ne zaman?" desen,
zaman onun icaddr; eer "Nasl?" desen, benzerlik ve keyfi
yet O'nun fiilleridir; "Ka?" desen, miktar ve kemiyet O'nun
yaratdr. O'nun snrsz znn balangc, sonsuz sfadar
nn sonu yoktur. Ezel ve ebed O'nun kudreti altnda, varlk
ve mekn, O'nun yaygsnn iinde kvrlmr. Btn ilkler,
O'nun ilkliinde son; btn sonlar, O'nun sonluunda ilk
tirler. eylerin zhirlii, O'nun zhirlii karsnda btn; var
lktaki bnlar, O'nun btnl karsnda zahirdirler. Btn
ezeller, onun ezellii karsnda hadis; btn ebedler, O'nun
ebediyeti karsnda vristirler.
Hlsa akla, anlaya, vehme, hislere, kyasa san ne varsa,
Allah Subhnehu ondan mnezzeh ve mukaddestir Zira, bun
larn hepsi hadislerdir (yaratlm) ve yaralm, yaratlmtan
bakasn idrk edemez. O'nun varlnn delili de, kendi var
l ve uhdunun burhan da, uhdudur.
Yz kendiliinden
Gz kendiliinden

aydr
srmelidir

25

n Ana Esaslar
Ezel gzellii tayan ezel cellden bakas olamaz. "On
larn hediyelerini

kendi develerinden

bakas tayamaz". Bu ma

kamda idrkin sonu acziyettir "idrki derk etmekten ciz olmak


idrktir". Vhid'in^ dnda hibir muvahhid Vhid'in knhn
idrk edemez. drkin sona erdii her ey, idrkinin son nok
tasdr; Vhid'in sonu deil.
Daha ilerisine ulaamadn ey
Senin anlaynn sonudur, Allah deil
Allah bundan yce ve byktr. Her kim Vhid'i kendi
ma'rifetiyle snrl bilirse, hakikatte marur ve hilekrdr. "Allah'a
kar sizi gururlandrd."

Bu gurura iarettir

ibl'ye "Tevhd nedir?" diye sordular yle cevap verdi:


"Kim ondan ibare getirirse

kfir; kim ona iaret ederse

kim onu ima ederse putperesttir.


sarsa childir
yakn olduunu

mrik;

Km ondan konuursa gafili su

Kim ona ulan sanrsa, hsl yoktur; kim ona


sanrsa, uzaktr; kim bulduunu

mitir. Sizin akllarnza ve vehimlerinize


dan ve idrklerden

mnezzehtir

nnz ve mahslnzdr

sanrsa, kaybet

gelen en ince

Zira bunlarn

Sizin gibi yaratlm

manalar

hepsi, sizin zanve

retilmitir."

Bu sz, tevhidin tefrikay reddetmek olduu anlamndadr ve


cem'^ haddinde durmak demektir Bu vasf bundan sonra zikArapa, bir demektir. Kaan, bunu, tek olmas itibariyle Zt'n
ismidir, diye tarif eder.
Bir araya gelmek, toplamak, biriktirmek gibi manalar vardr.
Tasavvuf bir terim olarak yle aklanr: ncesiz (kadm) ile
sonradan olan (hadis) arasndaki ayrln ortadan kalkmas
dr. Zira, cem' halindeyken, ruh basireti, Allah'n zt cemlini
mahedeye doru ekilir. Eyalar ayrt edici akl, kadm olan
26

zzeddn Kn
redilecek hl tevhidin balangcnda gereklidir. Ancak sonda
bir kimsenin, tefrika hlinde cemde gark olmas da mmkn
dr ya da cemde tefrikaya nazr olmas. yle ki cem' ve tef
rika birbirlerine mani olmazlar. Tevhidin kemli de bundadr
ve tevhidin mertebeleri vardr: lki imn tevhd, ikincisi ilm
tevhd, ncs hl tevhd, drdncs ilh tevhd.
man tevhd udur ki; kul, ilhyet vasfn tekleyerek ve
ma'bdiyet istihkakn birleyerek ayetlerin ve hadislerin iare
tinin iktizas gerei kalp ile tasdik, dil ile ikrar eder. Bu tevhd,
haberi getireni dorulamann ve haberin doruluuna inan
mann neticesidir. lmin zahirinden elde edilmitir ve buna
tutunma, aikr irkten kurtarr ve slm yoluna girmeye
yarar. Mutasavvflar, iman zarureti hkmnce bu tevhdde
mminlerin u m m u y l a mterek, dier mertebelerde ise
mahss ve mnferiddirler.
lm tevhd ise ilm-i yakn olarak adlandrlan ilmin
btnndan elde edilir. Bu da yle olur ki; kul tasavvuf yolu
nun balangcnda yakn"^ olarak lim olan Allah Celle Celluhu
zt nurunun kendisine galip gelmesiyle rtl kahr. Hak gel
diinde btl kaybolduu iin, huds ile kdem arasn ayrt et
mekten uzaklar. Bu hle cem' ad verilir. Sonra, izzet perdesi
ztn vechi zerine rtlnce, ruh madde lemine dn ya
par. Bu hale de, tefrika haH denir. Cem'e, makam olarak yer
lememi balang durumundaki mridler, cem' ve tefrika
arasnda gelir giderler. Kn cem'i, "Halkn gzden silinip,
sadece Hakk' mahede etmesidir" diye tarif eder.
Arapa kesin, ak bilgiyi ifade eden bir kelime. Kueyr trl
yaknden bahseder: 1. lme'l-yakn: Bir ey hakknda habere da
yanan bil^. 2. Ayne'l-yakn: Bir ey hakknda, grmek suretiyle
elde edilen bilgi, 3. Hakka'l-yaMn: Bir eyi bizzat yaamak suretiyle
27

n Ana Esaslar
dnda hakik bir varhn ve mudak bir messirin var oknadn bilir Btn ztlar, ifadan ve fiilleri onun ztnda, sfadarnda ve fiillerinde mahvolmu ve deersiz grr. Her bir zt
mutlak zun nurunun ndan tanr ve her bir sfa mudak
sfatn nurunun aydrJndan bilir. Her nerede bir ilim, kudret,
irde, iitme, grme bulsa; onu ilh ilmin, kudretin, irdenin,
iitmenin ve grmenin bir eseri bilir Ayn ekilde btn sfat
lar ve fiillerde byledir Bu husus ehlinin ve mutasavvflarn
tevhd mertebelerinin balang merhalelerindendir ve bunun
mukaddimesi, ummun tevhidinin sonuna bitiiktir
Bu mertebenin bir benzeri, ksa grllerin ilm tevhd
olarak adlandrdklar bir mertebedir Oysa bu ilm tevhd ol
mayp ekilsel ve itibar derecesine sahip olmayan bir tevhddir
Bu yledir ki; bir kimse zek ve akl sebebiyle dinleme ya da
mtalaa yoluyla tevhidin manasndan bir tasavvurda bulu
nur ve onun kalbinde tevhd ilminin suretinden bir ekil e
killenir Bu yzden, tartma ve mnazara esnasnda zaman
zaman ieriksiz szler syler; yle ki onda tevhidin hlinden
hibir eser yoktur
lm tevhd, hli tevhdden aa olmasna ramen, onda
hli tevhdden bir karm vardr "Hakka yakn olanlar, kar
m, Tesnmderf

olan kaynaktan ieceklerdir. "Bu, tevhd arab

nn vasfdr Bu sebepten dolay, onun sahibi zevk ve nee iin-

'
28

elde eden bilgi. YaMnde pheye yer yoktur; kalp bir eyin ha
kikati konusunda tatmin durumundadr. Yine yaMn, delil ile de
il inan kuvveti ile apak grmeyi ifade eder. Tehnev, kiinin
yakn ile su ve ate zerinde yryebileceini; onlar katnda be
lann nimete, nimetin de belaya dnebileceini; ilmin, sfiyi
kullanrken, yaknin onu tadn kaydeder
Cennette bir rmak.

zzeddn Kn
dedir. Zira hl karmn etkisiyle, ondaki karanlk ve alkan
lklarn bazlar ortadan kalkar. yle ki baz tasarruflarda kendi
ilmince amel eder ve ilh fiillerin rabtalar olan sebepleri or
tada grmez. Ancak hllerin ounda, varln karanlklarnn
kalnlar nedeniyle kendi ilminin gerektirdiklerinden rtl
kalr ve bu tevhdle, gizli irkin bazs ortadan kalkar.
Hl tevhd ise udur ki; tevhd hli, muvahhidin ztnn
gerei hline gelir ve az bir ksm hari olmak zere, varlnn
alkanlklarnn btn karanlklar, tevhd nurunun irknn
galebesiyle paralanr ve yok olur. Tevhd ilminin nuru onun
hlinin nurunda gizlenir ve rtnr; pk yldzlarn nn
gne nda gizlenmesi gibi.
Sabah p ortaya knca
Yldzlarn ln kendinde grnmez klar
Bu makamda muvahhidin varl, Vhid'in varlnn
cemlini mahedede ylesine cem'e gark olur ki Vhid'in zt
ve sfatlar dndaki hibir ey uhd nazarna gelmez. yle ki
bu tevhidi, Vhid'in sfa grr, kendi sfa deil; bu grmeyi
de onun sfat grr. Bu yolla varl bir damla gibi tevhd de
nizinin dalgalarnn iine der ve cem'e gark olur Cneyd'in
(r.a.) sz de bu manadadr: ''Tevhidin

manas,

alkanlklarn

kendisinde yok olmas, ilimlerin kendisinde gizlenmesi


ezelde olduu, ^bi olmasdr'

ve Allah'n

bn At (ra.) ise yle sylemitir:

"Tevhd, Vhid'in cellinin mahedesinde

tevhidi

yle ki kul Vhid'in ztyla kaim olur, tevhidin

unutmaktr;

deil"

Bu tevhdin kayna mahede nuru, ilm tevhdin kay


na ise murakabe nurudur. Bu tevhdle beeriyet alkanlkla
rn ou ortadan kalkar; tpk gne nn ortaya kmasyla
29

n Ana Esaslar
dnya zerindeki karanlklarn ounun ortadan kalkmas gibi.
lm tevhdle bu alkanlklardan bazlar ortadan kalkar; tpk
ay nn ortaya kmasyla baz karanlklarn ortadan kalk
mas, ancak ounun varln srdrmesi gibi. Hli tevhdde
baz karanlklarn hl varlklarn srdrmesinin sebebi ise, he
nz muvahhidin fiillerin tertibinin sudrunun ve szlerinin
slhnn mmkn olmasndandr Bu yzden muvahhid ha
yatta olduu mddete tevhidin hakk eda edilemez. Bu yz
den stadEb Ali Dakkak (ra.) yle demitir:
memi bor, hakk eda edilmemi

"Tevhdden

gariptir'

Bu tevhdle, gizli irkin ou kalkar. Muvahhidlerin ha


vass, hayadan esnasnda, zaman zaman varlklarnn tm ekil
lerinin ve akkanlklarnn toptan yok olduu mudak tevhidin
hakikatinden bir an akan imek gibi aydnlanabilirler An
cak bu hl, derhal sona erer ve alkanlklarn kaknular tek
rar geri dner Bu hlde gizli irkin kalntlar tamamen yok
olur ve tevhddeki bu merhalenin tesinde insan iin bir mer
tebe mmkn deildir
lh tevhd ise, H a k Subhnehu ve Tel'nn, ezelle
rin ezelnde bakasnn tevhdiyle deil, kendi nefsiyle daima
vahdaniyet vasfi ve ferdniyet na't ile mevsf ve vlm ol
masdr Allah vard ve O'nunla birlikte hibir ey yoktu. Ebedlerin ebedine kadar da bu vasf zerinedir "O'nun
baka her ey yok olucudur'.'

yznden

"Yok olacaktr" demedi ki btn

eylerin varlnn O'nun varlnda imdiden yok olduu belli


olsun. Bu hlin mahedesinin yarna havale edilmesi, rtl
ler iindir; yoksa zaman ve mekn darlndan kurtulmu olan
basiret erbab ve mahede ashab iin bu vaad peindir "On
lar onu uzak gryorlar,

oysa biz onu yakn gryoruz'.'

Onun

ferdniyet izzeti ve vahdaniyet kahr, bakasna varlk mecali


30

zzeddn Kn
vermemitir ve tevhdin hakk da budur. Noksan kirinden ber
olan tevhd budur. Meleklerin ve insann tevhidi ise, varlk
larnn noksanlndan dolay eksiktir. eyh Abdullah Ensr
bu manada yle demitir:
Hi kimse Vhid'in ztn birleyemez
Zira her muvahhid inkradr, her tevhdde inkr vardr
Onu venlerin tevhidi, Vhid'in btl ettii ariyettir
Gerek tevhd, Hakk'm kendini tevhididir
Gerek vg, O'nun kendini vmesidir

nc Fasl: simler ve sfatlarm tahldki


hakkmda
Allhu Tel yle buyurmutur: "Gzel isimler O'nundur."
Sfiye cematinin inanc udur ki; lemlerin Rabbi olan Allah'n
(Celle Celluhu ve Amme Nevlehu) gzel isimleri snrsz ve
yce sfatlar sonsuzdur. Her bir isim bir sfatn delili, her bir
sfat bir ma'rifetin yolu, her ma'rifet bir rubbiyetin tancs
ve her bir rubbiyet bir ubudiyetin talibidir. lh irde sonsuz
isimler iinden beer takat, istidat ve anlay lnce doksan
dokuz ya da bin bir tanesini gayb perdesinden zuhur lne
indirmitir. Sfatlarn gzelliini o mazharlarda kendi bekas
nn likas ve likasnn bekas zleyenlerine gstermitir ki her
bir lahza o tecellyle onlar teselli etsin ve her an, her bir ismin
penceresinden bir sfan gzelliini onlarn baklarna sunsun
ve zevklerine, zevk evklerine evk katsn. Zira ne zaman yeni
bir sfatn yz onlara kefolunursa, gnllerine yeni bir zevk
katlr ve ztn cemlini mahede iin onlarda yeni bir evk
oluur. Gaybden onlara bir iaret gelir ve "kavuma gnne
kadar bunlarla oylanann" der ve srlarnn kular intizr dal
lar zerinde u iki beyti terennm ederler:

31

n Ana Esaslar
Ne zaman aznn suyuna susasam
Onun yerine arab koyarm.
Ama arap nerede, onun aznn suyu nerede
Yalnzca hasta kalbimi avuturum.
Hak Subhnehu nun doksan dokuz ve bin birden baka
birok ismi daha vardr Sakn ilh isimlerin sana ulaan ve
duyduun isimlerle snrh olduunu sanma. Birok isim vardr
ki izzet ve gayret hazinesinde gizli ve sakldr ve gayb bilenden
bakasnn ondan haberi yoktur. Ezel ilim, O'nun bilgisinde tek
ve gzidedir Onun isimleri saylarn snrnn tesinde ve sfat
lar snrlarn saysndan akndr lh isimlerden ve sfadardan
sana ulaanlar ve erian kendileriyle ahlklanmay ve sfadanmay tevik ettii isim ve sfatlarn manalarnn yalnzca senin
anladn kadar olduunu ya da yalnzca senin ahlklandn
kadar olduunu ve hi kimsenin bunun stnde bir merte
besi olduunu sanma ki, bu senin o ilme olan idrkinin ve o
sfattan olan nasibinin sonudur. Oysa bunun tesinde, son
suz mertebeler ve nihayetsiz dereceler vardr Her ilim
nin stnde bir bilen vardr
bazlarndan

Onlardan

bazlarnn

sahibi

derecelerini

stn kldk.

isimlerin sonu olmad gibi, her bir ismin bunlarmn


ve manalarnn da sonu yoktur. Her bir idrk edenin ondan
idrki belli bir mana ve her talibin ondan nasibi mahss bir
bundr Ayn ekilde, Hakk'n o ifada sfadanmasn, yaralmlarn sfadanmasyla kyas etmemelisin. Zira O'nun zu yce
ve mukaddes olduu ve hibir zta benzemedii gibi, O'nun
sfatlar da hibir sfata benzemez. Sana ulaan isim ve sfadar
izhr etmekten maksat ilk olarak udur ki; ilh kerem ve ezel
ltuf insanolunun istidadna, o sfadar kabul hususunda bi
razck nasip vermi ve daha sonra isimlerin giysisinde sfadar
32

zzeddn Kn
tecell ettirmitir ki herkes kendi istidad lnce o sfadardan nasibi olan anlasn. kinci olarak kulu edeblendirmek ve
eitmek iindir ki Hak Tel iin kendi nefsinden isim ve sfat
uydurmasn; aksine O'nu kendisini adlandrd isimle adlan
drsn ve kendisini sfadandrd sfatla sfatlandrsn.
Mutasavvflar, Muattla'nn "Sfatlarn manalar yalnzca
ztlarn nefyidir, yani ilmin manas ondan cehaleti uzaklatr
mak, kudretin manas O'ndan aczi selbetmektir vs." demesi
nin aksine unun zerinde icma etmilerdir ki; ilh sfadardan her biri, sfat olma bakmndan dier sfattan farkl, zt
olma bakmndan ayn olan sabit bir hakkat ve muhakkak bir
manadr. Zira bu vasfta canszlar da mterektirler O halde,
lim ve kadir olmalar gerekirdi. Yce Allah zalimlerin
lerinden

syledik

byk ve ycedir.

Sfatlarla ilgili ayet ve hadislerde yer alan istiva, nzul, el,


ayak, glme, arma gibi eylerin hepsi, vahdaniyetin ayederi ve
ferdniyetin delilleridir. Akleden etmi, bilmeyen

bilmemitir.

Bunlar hususunda tebih ve ibtle gidilmemelidir; zira in


sanlar bunlarn varlna imanla mkelleftirler, keyfiyetini bil
mekle deil. Nitekim Enes bin Mlik, istivann manasn so
rana cevap verirken yle demitir: "stiva malmdur,
bilinmez; ona iman vcib, soru sormak

keyfiyeti

bidattir."

Drdnc Fasd: Kullarm fiillerinin yaratdmas


hakknda
Allhu Tel yle buyurmutur: "phesiz Allah sizi ya
ratt ve siz bilmiyorsunuz

Mutasavvf cematin itikad udur

ki; Hak Subhnehu, ayann yaratcs olduu gibi kullarn fi


illerinin de yaratcsdr. Onun balamas olmakszn hibir
mahlkun fiil icd etmeye kudreti yoktur. Hibir irde sahibi.
33

n Ana Esaslar
o irde etmeden bir ey irde edemez. "Allah istemedike
mezsiniz"

isteye

Zkii asl olan failin varl dahi kendisinden deil

ken, varln fer'i olan M i kendisinden hi olamaz. O hlde,


varlkta ortaya kan hayr, er, iman, kflir, itaat, isyan hepsi,
hi kimsenin ona kar bir delili olmadan ilh kaza ve kade
rin neticesidir Aksine onun kesin delili (huccet-i blia) her
kese sabit ve zarurdir "O yapttkIarmdan

sorulmaz,

onlar so

rulurlar."
Eer "fiil onun mahlku ise, kulun cezalandrlmas
onun keremine yakmaz" dersen, deriz ki; hatann yeri ve
seklerin kayna, daha ok insanlarn Allah'n ilerini kulla
rn ileriyle kyaslamas ve "bu fiilin benzerini kul yapsayd,
ona zlim ve haddi am derlerdi" demesindendir Bu mana,
lemin Allah'ndan beridir Eer bu ek hicblar nnden
kalksn istersen, bu kystan uzak dur ve bil ki kulun varl
Allah'n mlkdr ve mlikin, mlknde yapt her tasar
ruf sahihtir Hak Azze ve A'l, ltif ve fazi sahibi olduu gibi,
kahhr ve dildir de. Ezel zta ltuf ve kahr birdir Ltuf
zuhur iktizsnda bulunduu gibi, kahr da zuhur iktizsnda
bulunur ve phesiz her biri iin bir mazhar gereklidir ki bu
da mminlerin ve kfirlerin, cennetin ve atein varldr. O
halde ilh hikmet-i blia, her bir sfat kendi irdesinin bir
mazhar olarak yokluktan varla karmtr "stediini
par ve istediine

hkmeder."

ya

Ltuf mazhar kld kimseye

fzl sfatyla yaklar; kahr mazhar kld kimseye adaleti


uygular. Fazh illetlerden ar, adaleti kusurlardan beridir Bu
radan belli olur ki kullarn fiilleri saadet ve ekvetin sebebi
deildir Sevap Hakk'n fazl, azb onun adaletidir. Rza ve
gazb iki kadm sfattrlar ve kullarn fiilleriyle deimez ve
dnmezler. Hak Subhnehu kimi rza nazarndan nasib-

34

zzeddn Kn
lendirmise, ona cennet ehlinin amelini balar. Kimi de gazab nazarnn mahalli klarsa, onu cehennem ehlinin ame
line sevk eder. Bu szden maksat, insann mutlak anlamda
mecbur olduu ve hibir ekilde irdesinin olmad deil
dir. Aksine, fiilleri onun irdesine tabidir; ancak irdesi kendi
irdesine bal deildir. Bunun manas udur ki fil-i muh
tar, fiillerinin ilmine, kudretine ve irdesine bal olduu
kimsedir. Her neyi bilirse, her neye irdesi taalluk ederse ve
her ne ile kudreti buluursa, o ey mecburen var olur. Muh
tar bu ihtiyarda (irde) mecburdur. Zira ilmin, kudretin ve
irdenin kuldaki varl ve bunlarn bir hl zerinde birle
mesinin tevfiki ne kulun fiilidir, ne de onun irdesiyledir. O
halde hem muhtar (irde sahibi) hem de mecburdur. Nite
kim Hasan bin Ali'den (r.a.) yle nakledilmitir: "itaat
ikrah ile ederse muti've
dir'

isyan eden zorlamayla

eden

ederse asi deil

Bununla birlikte Hak Tel, kulu kendi memleketine

istediini yapmas iin indirmemitir. Bu manaya uygun bir


sz, mam Ca'fer Sdk'tan nakledilmitir: "Ne cebir ne de
tefviz, ikisi arasnda
"Bizim kullandmz

bir itir." Yine Hazreti Rislet'e (s.a.v.),


ilalar, Allah'n takdirini

engeller

diye sorduklarnda yle cevap vermitir: " Takdirin


mesi de

mi?'
engellen

takdirdir'

Bu yolun slikleri ve sabklar nden gitmiler ve yakn


yollarn ek ve phe dikenlerinden temizlemilerdir ki ta
lep lnden geri kalanlar vardklarnda, ak bir yol ve gi
dilmi bir iz bulsunlar ve onlarn iaretlerine ihtida etsinler
ve onlarn eserleriyle yerinsinler. Oysa onlar kendi vehimle
rine ve hayllerine saplanp kalmlardr. Hlin hakkati u
dur ki; kaderin srr tartma ve mnazara, yazma ve takrir
ile almaz, yalnzca hatr sefas ve gnl aynasnn tabiatn
35

n Ana Esaslar
ve hevnn kir pasndan temizlenmesi, masivdan yz e
virmesi ve Allah'a tam bir ikbl ile cillanmasyla mmkn
olur Meselenin mkl olmasndan dolay eriat buna dal
may yasaklamtr: "Sz kadere gelince

susun"

Zira avamn

anlay onu anlamaktan acizdir ve rasih ulem, ilh tevfk


ile mkefe yoluyla onun suretini olduu gibi mahede
ve muayene etmilerdir Bu Allah'n dilediine
dr Allah byk birfazi

verdii

fazl

sahibidir.

Beinci Fasl: lh kelm hakkmda


Allhu Tel yle buyurmutur: "De ki: nsanlar ve cin
ler birbirlerine
rini getiremezler'

yardmc

olsalar dahi, bu Kurann

bir

benze

Hi phe yoktur ki her szn deeri ve

kymeti, sz syleyenin kymeti lsncedir. Mtekellim ne kadar yce olursa, kelm da o kadar yce olacaktr
Zt- kadm cell ve azamette benzersiz olduu iin, O'nun
kelmnn da azamet ve celli benzersiz olacaktr. fade ve
insanlara fayda asndan iyi insanlarn szne benzese de,
mertebesinin ycelii ve menzilinin ykseklii ile ondan ok
uzaktr Tpk cismiyle insanlardan uzak olan ancak s ve
yla onlara yakn olan gne gibi. Eer faydalarnn eserle
rine bakacak olursan, onu son derece yakn ve zahir grr
sn. Hakikatinin knhne bakacak olursan, son derece uzak
ve btn grrsn. Hem yakndr, hem uzak; hem zahirdir,
hem btn. Bazlar yaknlna ve zhirliine bakarak, uzak
lktan ve btndan kanmak iin "Harf ve sestir" dediler
Bazlar btnhna ve uzaklna bakarak, yaknhndan ve
zhirliinden kanarak "Ne sestir, ne de harftir" dediler.
"Harf ve sestir" diyen ilk gruptan bazlar, kabn iindekine
bakarak ve harflerin kabn ieriin renginde rtl ve gizli

36

zzeddn Kn
grerek "kadm" dediler ve tefrika suretini ayn- cem'de par
alanm bulup ve yle dediler:
arabn inceliinden ve kadehin zarafetinden
Kadeh ve arabn rengi birbirine girdi.
Sanki kadehtir de arap yoktur
Ya da srf araptr da kadeh yoktur
Bazlar da kabn rengine bakarak, ierii kabn renginde
grdler ve "muhdestir" (yaratlm) dediler Cem'den tefrikaya
geldiler ve yle dediler: "Su kabn rengini aidi' Bu iki gr
arasnda ok fazla fark ve mesafe

vardr.

Her syleyenin kendi yoluna gre hangi kaide zerine ol


duu ve neden kand belli olduuna gre, her birinin zr
aktr ve slm frkalar arasnda kavga ve tarma faydaszdr.
Eer kul, dinin uslnn gereklerini yerine getirmeye alsa
ve kendi vazifesiyle urasayd, asla byle bo eylere mbtel
olmazd. Zira bo eylere dalmak, usln ziyan olmasna ne
den olur. Sahabe ve tabin, usln gereklerini yerine getir
diklerinden dolay asla byle bo ilere dalmamlardr Vcib
olan usl; Kur'n'a iman etmek, emirlerini ve yasaklarn ye
rine getirmek, haram ve helllerine riyet etmek, hukuk ve
hudduyla gerektii gibi amel etmektir. Bu kadar gereklilik
lerden ve usldendir ve huds ve kdem gibi fazlalklara giri
mek bidat ve fuzlliktir. Bunun misali, bir padiahn kendi
memleketinde emir ve yasaklar belirleyen bir ferman yazmas
gibidir Reayadan bu hkmleri yerine getirmesini ister ve on
lara beli bir dille hitb eder Onlar ise yaznn, belgatin ve
ibarelerin keyfiyeti hakknda tarrlar ve aralarnda dmanlk
meydana gelir ve hkmleri yerine getirmezler. Gaflet iinde
meguliyetlerini srdrrler ve sonunda i iten geer

37

n Ana Esaslar

Altna Fasl: Ru'yet hakknda


Allhu Tel yle buyurmutur: "Kim Allah'a
may umarsa,

o ecel yaklaarak

gelmektedir'

kavu

Ayan ru'yet bu

dnyada mmkn deildir. Zira bak, fniye smaz. An


cak hirette mminlere vaad edilmitir: "O gn yzler
dr, rablerine

bakarlar'

var

Kfirlere ise yasaklanmtr: "Ha

yr onlar, o gn rablerinden

rtl olacaklardr'

Mminler

dnyada Hakk' iman ve basiret gzyle grrler ve hirette


ise ayan ve basar gzyle. Nitekim hadislerde yle gelmi
tir: "Kyamet

gnnde

rabbinizi

nz gibi greceksiniz."

dolunay

gecesinde

ay

grd

Bu tebihten maksat uhrev bak

ayan olma asndan dnyadaki gzn bakna benzetmek


tir; Allah Subhnehu ve Tel'y aya benzetmek deil. Zira
bu hibir ekilde mmkn deildir. Sahih imann hakikati,
m m i n i n itikadndan yakn derecesine ulamasdr ve bu da
farkldr. Bazlar bu dnyada ilmu'l-yakn ile bilirler; onla
rn aynu'l-yakn vaadi hirettedir Bazlar aynu'l-yakn bilir
ler ve onlarn hiretteki vaadi hakku'l-yakndir "Kalbim
bimigrd"

rab-

diyen, bu sebepten demitir Bu, Mu'z'n (ra.),

ashabn evlerini dolaarak "Gelin bir an iman edelim"

deme

sine sebep olan imandr Bu iman, Hrise'nin ondan haber


verdii ve Reslullah'n (s.a.v) "Doru syledin, gereini

yap"

dedii imandr Aynu'l-yakn kemle erince gz hissi derece


sine ular ve artk onda bir fazlalk olmaz. Nitekim Emre'lm'minn Ali (ra.) bu makam haber vermitir:
kalksa, yaknim

"Perdeler

artmaz

hirette ru'yeti reddeden taife, iki yerde hata etmitir:


Birincisi, Allhu Tel'nn "Gzler O'nu idrk etmez

szne

tutunmulardr ve ikincisi de, hireti dnya ile kyaslamlardr. lkinin cevab udur ki, ru'yet baka eydir, idrk baka
38

zzeddn Kn
bir ey; ru'yet mmkn, idrk gayri mmkndr. Zira g
nein cismini grebilirsin, ama idrk edemezsin. kincisinin
cevab da udur ki; uhrev gr ile dnyev grn hibir
alkas yoktur. Baknin fni ile ne alkas olur. O hlde hata
mahalli udur ki; o grup hirette yn, konum, keyfiyet, hava,
k bulunduunu ve gzn nn grleni ihata etmesi ge
rektiini sanmlardr. Tpk dnyada grlen eylerin grn
mesinde olduu gibi. Bu tasavvurlarn hepsi btl hayllerdir.
Bir kimsenin kendi hli ve makamnn stndeki bir mer
tebeyi, kendi hl ve makam ile kyaslamas byk bir hata
dr. Uhrev ileri bugn yalnzca dnyadan ve zevklerinden
tamamen yz evirmi, hirete gnl balam; bedeniyle
dnyada, gnlyle hirette ve kalbiyle gayb leminde, kahbyla ehdet leminde sakin olan kimse anlayabilir. Bun
lar pein muamelede bulunan ve veresiyeye raz olmayan
kimselerdir. Bakalar iin yarn ve vade/vaad olan kavuma
bunlar iin bugn ve peindir. Bununla birlikte bakalarnn
vadesi bunlarn peini olduu gibi bunlarn vadeleri de ba
kalarnn peinleridir. Bylece onun nakdinin bakas iin
vade olmad mutlak peinciye kadar gider ki o Resl'dr
(s.a.v.). Dier peygamberlerin vaadleri O'nda peine dn
mtr; tpk evliyaya vade gelen eyin enbiyya pein ol
mas, mminlere vade olan eyin evliyaya pein olmas gibi.
Resl'n (s.a.v.) kendi hline gre vaad edilmi bir makam
da vardr ki o da vlm makamdr ve hi kimse onda or
tak deildir. Dualarda yer alan, "Onu vaad ettiin
makama

vlm

ulattr' lafz bu manaya iaret eder. Kelm- Mecd

de bu manay buyurur: " Umulur ki Allah seni vlm


makama

bir

ulattnr'

39

n Ana Esaslar

Yedinci Fasd: Meleklere, kitaplara ve ilh


peygamberlere iman hakkmda
Allah Subhnehu ve Tel yle buyurmutur: "Eli kendi
sine rabbinden
melekelere,

indirilene

kitaplarna

iman etti; mminlerin


ve elilerine

hepsi de Allah'a

iman ettiler'

Mminlerin

hepsi, Hak Subhnehu nun vahdaniyetine iman ettikten, ztn


tenzih, sfadarn takdis ettikten sonra kuds mahfillerinin ve ns
camialarnn sakinleri olan meleklerin varlna ve lemlerin
rabbinin melek vastasyla nebilere ve resuller indirdii mnzel
kitaplara ve ilh mesajn taycs neblerin ve resullerin var
lna inanmlardr Muhakkik ulem arasnda, peygamber
lerin meleklerden stn olduu hususunda icm, meleklerin
mminlere stnl hususunda ihtilf vardr Meleklerin ba
zlarnn derecesi bazlarndan stn ve bazlarnnki bazlarn
dan eksiktir Onlarn makamlar farkl, saflar eitlidir "Saf
dizilenlere"

saf

bunun beyandr Bazlar Hazreti Cell'in yakn

lar, bazlar keml meknlarnn mu'tekifldir'' " ne

geenler"

bunlara iarettir Bazlar ileri grrler "leri grenler"

onhsm

vasfidr Bazlar izzet derghnn hacibleridir "Engelledike


gelleyenler"

en

orAmn vgsdr Bazlar Hazreti Sultan'n v

cleri ve ilh kitaplarn okuyucusudurlar. "Zikri

okuyanlar"

onlarn vasfn anlatr Bazlar hadislerin nakilcileri ve zikirle


rin taycsdrlar. "Zikri tayanlar" onlarn hakknda sdkur
Onlarn saflarnn mertebeleri ok fazladr. Her bir saf belli
bir ile megul, her birinin belli bir makam vardr

"Bizden

herkesin belli bir makam vardr " Ayn ekilde peygamberler


arasnda stnlk olduu hususunda icma etmilerdir; baz
lar bazlarndan stndr. " Bunlar peygamberlerdir;
^

40

bazlarn

Mu'tekif: Bir ibadethaneye ekilip namaz, niyaz ve ibdetle


megul olan.

zzeddn Kn
bazlarndan

stn kldk. "Ancak hangisinin stn olduunu

belirlemeye almak caiz deildir. Zira Resul (a.s.) yle bu


yurmutur: "Peygamberlerin

arasnda tercih yapmayn

Yalnzca

Resl'n dier peygamberlerden stn olduu hadis nassyla


belli olmutur: "Ben Ademoullarnn

efendisiyim,

iftihar

yorum, Adem ve oullar kyamet gn benim sancam


toplanacaklardr,

iftihar etmiyorum^

etmi
altnda

Peygamberlerin btn

beerden daha stn olduu hususunda icma etmilerdir. Ne


kadar yce ve stn de olsa, evliya ve sddklardan hibirisi
onlarn derecesine ulaamaz. Eb Ifezd Bestm yle demi
tir: "Sddklarn
balangcdr'

derecelerinin

en d, nebilerin

derecelerinin

lerinin en d, sddklarn
rn derecelerinin
ehidlerin

sonu, peygamberlerin

derecelerinin

bn At yle demitir: "Resullerin


en yksei; nebilerin

derecelerinin

en d, ehidlerin

mertebelerinin

en d,

yksei; slihlerin mertebelerinin

derecelerinin
merhale

en yksei;

derecelerinin
slihlerin

sddkla

en yksei;

derecelerinin

en d, mminlerin

en
derece

lerinin en ykseidir." Peygamberlerin (a.s.) byk gnahlardan


masum olduklar hususunda da icm etmilerdir. Kklerde
ise ihtilf vardr. Evliyann, Peygamber (s.a.v.) dneminde ve
daha sonra olaanst iler, gzleri artmak, kalplerden ha
berdar olmak, gaibden sesler duymak, dualara icabet etmek,
zaman ve meknda hareket (tay) etmek gibi kermeder gs
terebilmesinin mmkn olduu hususunda icm etmilerdir.
Bunu inkr edenler, evliya ile enbiy arasndaki tek farkn,
enbiynn bakalar tarafndan gerekletirilmesi mmkn ol
mayan mucize fiilleri gerekletirmesi olduunu sanmlar ve
"Eer bunu evliya iin de mmkn bilirsek, nebi ve vel ara
snda fark kalmaz" demilerdir. Bunun cevab udur ki; pey
gamberlerin peygamberlii mucize ile deil ilh vahiyledir.

41

n Ana Esaslar
O halde Hak Tel kime vahiy gnderirse, mucizesi olsun ya
da olmasm o peygamberdir Evliynm hli ise byle deildir
Mucize enbiynm, keramet evliynm M i d i r Mucize nceki
iddiay desteklemek iin izhr edilir; keramet isei bu iki sfat
tan da yoksundur. Evliya enbiyya tabi olmalarnn bereketi
sayesinde keramet hsl ederler ve bunun varl, onun varl
nn iindedir

Sekizinci Fasl: Muhammed'in (s.a.v.)


nbvvetine ehdet ve risletin onunla sona
ermesi hakkmda
Allhu Tel yle buyurmutur: "Hak dinini herkese izhr
etsin diye Resuln
"Muhammed

hidyet ve hak dinle gnderen

Allah'n elisidir" ve "Muhammed

Odur'
sizin

Yine
adamla

rnzn birisinin babas deil Allah'n elisi ve peygamberlerin


nuncusudur."

so

buyrulmutur. man ehli ilh ehdet gerei ve

sonsuz mucizeler delaletiyle Muhammed'in (s.a.v.) risletine


iman etmi ve Kelm- Mecd iktizsnca btn dinlerin ve eriadarn onun dininin zuhruyla neshedildiine ve dier indi
rilmi kitaplarn hkmnn ona inen Kur'n'n varlyla zail
ve btl olduuna, O'nun nbvvetinin ve risletinin kemlinin
nbvvet ve rislet kapsna zeval ve nihayet mhr vurdu
una inanmlardr Ondan sonra nbvvet yolu kapal ve
O'nunkinden baka btn davetler merduddur Kim O'na
uyma yolundan yz evirir, O'nun eriaumn hkmlerini ken
disine vcib ve lzm bilmezse eytann dostu ve Rahmn'n
dmandr O kimse zndklar ve mlhidler zmresinden (Al
lah kklerini kurutsun) olur. Eer byle bir kimsede olaa
nst bir hl zahir olursa, onu keramet deil istidrc ve mekr
olarak adlandrmak gerekir

42

zzeddn Kn
Firavun ne zaman Nil kenarma gitse, hareket ettiinde
Nil de onunla hareket eder, durduunda Nil de onunla du
rurdu. Oysa phe yoktur ki bu keramet deildi. Her ne kadar
ona ve kavmine bu mudak kudret ve mucize gibi grnse de,
hakikatte kfrnde her geen gn daha kalc olsun ve iman
kabulden uzaklasn diye ilh bir hile idi.
Ancak Resl'e uyma bereketiyle sddklar ve evliya iin
baz olaanst hller ortaya kabilir. Bu, onlara yaknleri art
sn diye balanan ilh bir keramettir. Vel ve sddk olan her
kesin hlinin shhati iin keramet izhr etmesi gerekmez; zira
keramet sahibinin derecesi, keramet sahibi olmayan kimsenin
derecesinden dk ve bunun hli onun hlinden daha kmil
olabilir. Bu manann srr udur ki; keramet zuhurunun sebebi,
daha ok keramet sahibinin imannn teyidi ve yakninin tak
viyesi iindir. Yaknlerinin kuvveti keml derecesinde olan ta
ife iin, hikmetin mcerred kudretinin eserlerini mahede
etmeye lzum yoktur. Bu yzden dolaydr ki Reslullah'n
(s.a.v.) sahabesinden ok az keramet ve olaanst hl nakle
dilmiken, sonraki meyihten ok fazla nakledilmitir. Oysa
sahabenin hli onlarn hlinden daha yceydi. lleti de daha
nce nakledilmitir. Onlarn basiret nazarlar hikmet ve kudret
nurlarnn mhedesiyle yle doludur ki, hikmetin mcerred
kudretinin ayederini ortaya koymak onlar iin acayip ve ga
rip bir i deildi ve onlarn yaknlerini takviye etmede de et
kili deildi. Bakalar ise bu mahedede srekli olmadklarn
dan dolay, onlar iin o manadan bir ey aa k zaman
istirak ve acz sebebiyle ondan etkileniyor ve yaknlerinin kuv
veden aryordu. Enbiy vahiyle mahss olduklar gibi, evliya da
rabbani ilhamlarla dier mminlerden ayrlrlar ve Hak Tel
onlara vakalarda, uykuda veya uyanklkta doru ilham ba
lar. Doru rya nbvvetin cz olan vahyin cz'dr.

43

n Ana Esaslar

Dokuzuncu Fasl: Resl'n ashabnn zikri


hakknda
Allhu Tel yle demitir: "Onunla birlikte olanlar kfirlere
kar iddetli, aralarnda efkatlidirler'.

Hi phe yoktur ki her

bir sevgilinin sevgisi, O'na yakn olanlar da sevmeyi gerektirir


Resl'n ev halk ve sahabelerinin bazlarnn, O'nunla hem
suret hem de mana balar varken, bazlarnn yalnzca mana
balar vardr Bu imn bir nisbettir ve Reslullah'n sohbe
tinde bulunmann erefi ve O'na muhabbetin vastasyla ortaya
kmtr: "Ben Allah'tanm ve mminler

bendendir'.

Manev

nisbet, suret nisbetinden daha kmildir Bu nedendir ki pey


gamberler (a.s.) ilim olan manev mirastan bakasn brakma
mlardr Nitekim sahh hadiste yle gelmitir:
dinar ve dirhem miras brakmazlar
onu alrsa, oka nasiblenmitir".

"Peygamberler

Onlarn miras ilimdir; kim


O halde Peygamber sevgisi,

O'nun ilminin vrisi olan ve ilmin, ilkin kendilerine, sonra


onlardan dier mminlere ula aile halk ve sahabelere de
muhabbeti gerektirir Bir gnlde iman ve Reslullah'n sevgisi
varken, O'nun Ehl-i Beyt muhabbetiyle dolu olmamas nasl
mmkn olur? Eer yalnzca yaknlk nisbeti olsa bile, onlara
muhabbet gerekirdi. O halde hem suret hem de mana yakn
l ve nisbeti varken nasl olur? Hakik bir m'min, Resl'n
ashabn nasl ktleyebilir ki? Onlar, O'nun sevgisi yznden
vatanlarn ve topraklarn terk ettiler; yaknlarndan ve dosdarndan ayrldlar; mallarn ve canlarn O'nun mbarek ayana
baladlar. Eer onlar knayan kimse insafla bakar, tahkk ve
tetkik ile kin ve nefi-etin kaynan ararsa, bilir ki baz slm
firkalarnda Resl'n ashabna kar kin, nefi-et, flie ve hase
din ortaya kmasnn nedeni, onlar arasnda beeriyet hkm
gerei zaman zaman meydana gelen muhlefeder ve tartma-

44

zzeddn Kn
1ar hakknda kimi nefis ve zahir ehlinden baz eyleri duymas
ve tekrar tekrar duyduu bu eylerde nefsn sfatlarla tasar
rufta bulunmas ve onlarn durumunu kendi haliyle kyasla
yarak bu arzlarn onlar iin srekli bir hkm ve kalc bir
makam olduunu sanmasdr. Bu zan, onlarn btnnda hev
ve asabiyet tohumu ekmi ve kklenerek dallanm ve halef
ten selefe gemitir Bilmemilerdir ki onlarn nefislerinin ha
reketleri ve beer sfadarnn kalbi sfadarna galebe etmesi na
diren ve ounlukla imtihan ve bel yoluyla gereklemi ve
ksa srede onlarn nefisleri hareketini durdurarak yatm ve
gnller beer ve nefsn sfatlarn karanlndan kurtulmu
ve kendi sfadarnn sef mahallerine dnmlerdir. Orada in
saf, itiraf, tevbe, istifar merkezine yerlemi ve dereceleri daha
da artmtr. "Sen bir eyi korudun, senden ok eyler

korundu'.

Beer balar bak kaldka nefislerin sfadarnn zuhurundan


tamamen kurtulmak mmkn deildir. Bu srlarn iinde sa
ysz ilh hikmet vardr. Rubbiyet hkm ubudiyet mahal
linde vellerin kalplerini tasfiye ve saflarn nefislerini tezkiye
etmek iin kimi zaman ibtily gerekli klar. Peygamberin
sahabelerinin kalpleri, her ne kadar semav vahyin eserlerini
kabul ve nebevi nurlar mahede etmelerinin bereketiyle saflam ve nefisleri temizlenmi, basiret gzleri yakn nuruyla
aydnlanm ve dnya ve zevklerinden yz evirerek hirete ynelmilerse de, beeriyet hkm gerei zaman zaman nefisleri
nin sfadarnn zuhurundan masun kalmamlardr O halde,
onlarn kalplerinin ou zaman zerinde bulunduklar sfadara
bakmak lazmdr; zaman zaman onlarda ortaya kan beer
ve nefsn sfatlara deil. Zira onlarn girdikleri ve yerletikleri
yer btn sefas ve mutlak rahmettir, nitekim Kelm- Mecd
bunu yle haber vermektedir: "Aralarnda

merhametlidirler'.

45

n Ana Esaslar
yleyse kin sahibinin bu husmet faslnda ilh hkmle ye
tinmesi ve nefretini Cennetu 1-me'v'nn yolu olan muhabbete
dntrmesi evldr Her kime onlarn eserlerinden, fiillerin
den ve szlerinden kt ve irkin bir ey ularsa, o esere d
man olmaldr, onun sahibine deil. Nitekim Kelm- ilh bu
edebi retmitir: "Ben sizin yaptklarnza

dpnanm

. Bu id

diann doruluunun almeti, o ameli gerekletirmemektir


Muhabbetin shhatinin almeti, slih amellere ve raz olunmu
ve beenilmi ahlka uymaktr; aksi takdirde, onun sahifesine
yalan izleri yazlacak ve ilenecektir
O halde selm ve sahh akide, herkesi sevmesi ve bazla
rn tercih etmekten ve stn grmekten kanmasdr Eer
gnlnde fazilet ve muhabbet cihetinden birisini tercih edi
yorsa bile, onu gizlemelidir; zira onu aklamak vcib deildir
Amma Emre'l-m'minn Ali (ra) ile Muviye arasnda mey
dana gelen ekime hususunda ise Emre'l-m'minn Ali'nin
(ra.) hilfet itihadnda hakl ve isabetli olduuna ve hilfeti
sdenmeye mstehak ve layk olduuna; Muviye'nin ise ha
tal, btl ve gnahkr olduuna ve lyk olmadna itikad
edelim. "Allah kime hidyet ederse, o doru yoldadr;
saptrma

ona yol gsterici

bir dost bulamazsn

kimi de

Onuncu Fasl: Uhrev iler hakknda


Allah Azze ve Celle yle buyurmutur: "Kim Allah'a
iman ederse, Allah onun kalbine hidyet eder'.

Bil ki sarh il

min mukaddimesi sahh imandr lkin iman ncs kalple


rin menzillerine inmeyinceye kadar, ilmu'l-yakn kafilesi g
nllerin sahalarnda ikamet etmez. Tahkk yolunda ilerlemek
ve enbiynn eserlerinde tefekkr etmek, iman ve teslim adm
ve muhabbet ve ta'zm birliktelii olmadan imknszdr lh
46

zzeddn Kn
pe ve nebevi snnete tutunmadan terakki abas dalletten ve
vebalden baka bir ey deildir. Eer bir kimse ksa akl ve ku
surlu anlayyla cehalet ve noksan ukurundan ilim ve keml
zirvesine ykselmek isterse, ne kadar fazla aba gsterirse gs
tersin, sonunda balad yerde olduunu grr. Hatta her
an ve her nefes, hsran ve noksan kuyularnda daha da de
rine iner. Zira illiyyn derecelerinde terakki yolu kapannca,
hareket istei de henz devam ettii iin nefis srekli olarak
aa doru ilerler ve esfel-i sflne varana kadar siccn kuyu
larnda yuvarlanr.
O halde Kur'n- Mecd'in nassyla ve nebevi hadislerle
haber verilen kabir azab, mnker nekir sorular, ner ve har,
hesap, mizan, srat, cennet, cehennem, mmetlerin enbiy ve
evliyann efaatiyle ateten kacaklar gibi hiret hllerine ve
gayb lemine iman etmek; zayf aklyla ve yetersiz anlayyla
onlar tefsir ve tevil etmeye kalkmamak; onun keyfiyeti ve
kemmiyeti etrafnda dolamamak herkese gerekli ve vcibdir.
Zira imn ilimleri ihata etmek beer aklnn ulaabilecei bir
derece deildir. Enbiy nbvvet kemline ramen, onda bir
tasarrufta bulunmamlardr Vahiyden ne telakki etmilerse,
ona yakn ile iman etmilerdir Onlardan tynederinin temiz
lii mnsebetiyle mmederin kalplerine erimitir. Nasl zahir
hislerin, hayl ve vehmin sahh idrk iin belirli snrlar varsa
ve bu snrlar aklarnda hataya derlerse, akln da anda
hataya decei bir snr vardr.
Zahir hissin snr, hissettii eyin zahir, mevcd ve hissedilebilir olmasdr; tpk grlenler, duyulanlar, koklananlar,
tadlanlar ve dokunulanlar gibi. Ne zaman bu nevilerden bir
ey kavrarsa ve idrk edilen, mevcd ve hazr olursa ve his de
sahh ve salim olursa, onun idrki doru olacaktr. Ne zaman
47

n Ana Esaslar
da gizli, rtl ve sr eyler gibi mevcd olmayan ya da hazr
olmayan bir eyi hissetse, idrki doru olmayacakr
Haylin snr ise, zahir hislerin idrk ettiklerini yok veya
gib olduktan sonra mlhaza etmesidir Kendi haddini a
tnda ve hissedilmeyen eylere getiinde o hayl bl ola
caktr Tpk bir kimsenin adn duyduu, ancak kendisini hi
grmedii bir kimsenin suretini hayl etmesi gibi. Gib hazr
olduunda, haylin sureti onun suretiyle ayn olacaktr
Vehmin haddi ise, mahssun suretinden hissedilmeyenin
cz' manasn kavramasdr Mesela koyun kurdun suretini
grdnde, hissedilmeyen dmanln manasn idrk eder
Kendi haddini at ve ma'kultta ve rhniytta tasarrufta
bulunduu zaman hataya der Tpk mcerred ruhun girme,
kma, balanma, ayrlma, yaknlk, uzaklk gibi cismn e
killerle tasavvur edilememesi gibi. Cisimler leminin sonu
oraya bal olunmadan anlalamaz. Ne zaman bu alana girse
hata yapar.
Akln haddi ise, hikmet lemini idrk etmektir ve onun
kudret lemine bir yolu yoktur Hikmet leminden mak
sat sebeplerin varldr ki Mutlak Hkim mlk ve ehdet
alemindeki her bir varl bir sebebe bah klm; o varln o
sebeple ortaya kmasn sregelen bir det (snnet-i criye)
klmtr Bunun nedeni, o varln o sebep olmakszn ya
ratlmasnn Hak Tel'nn kudretinin dnda olmas deil,
hikmet leminin nizamnn ona bal olmasdr Akl, hikmet
lemine vekil klnmtr Onun kudret leminde yani sebep
lerin vstas olmadan eylerin yaratlmasnda tasarrufta bu
lunmas sahh deildir Ne zaman kudret leminden bir ey
duyacak olursa, m a k u l deildir der ve onun imknszlna
hkmeder Bilmez ki "makul olmayan her ey makdur da
48

zzeddn Kn
deildir" diye bir ey yoktur. Babann nutfesi annenin kabu
lyle rahme yerlemeden, belli bir zaman gemeden ve dier
sebepler olmadan bir ocuun meydana gelmesi m a k u l deil
dir ve hikmet leminde byle bir mevcd yoktur; ancak makdurdur ve kudret leminde mmkndr, olmutur da; tpk
Adem'in, Havva'nn ve sa'nn varl gibi. Akl bu leme yol
bulamad hlde, onda tasarrufta bulunmak istedii iin ha
taya der Hemen te'vl ve tahrif yoluna bavurur ve "Bun
dan maksat, falan eye iaret etmektir" der, kendisine cehalet
nisbet etmez ve bu hatann kaynann ne olduunu bilmez.
Eer haddi olan hikmet leminde dursayd ve cehaletini itiraf
etseydi, asla bu hataya dmezdi.
O halde kudret lemini, hikmet giysisinden mcerred ola
rak imandan baka bir yolla derk etmenin mmkn olmad
anlalm oldu. "Allah'n irde ettiini syledii eye iman ettik
ve Peygamberin

irde ettiini syledii eyi doruladk'.

Selmet

yolu budur Kalan her ey zndklar ve mlhidlerin yoludur.


" Onlardan Allah'a snrz

. Baz zndklarn buna benzer sz

ler duyduklarnda glmeleri ve onu syleyenin aklyla alay et


meleri ve bunlar hezeyan ve samalk olarak adlandrmalar
mmkndr. " O sulular mminlere

glerlerdi'.

Zavalllar bil

mezler ki basiret ehli ve mkefe erbab onlara acma nazaryla


bakar ve akllarnn zayflna ve anlaylarnn yetersizliine
glerler. "Bugn iman edenler kfirlere glerler".

Onlarn hik

met alemindeki tutsaklklar ve kudret leminden rtl olu


lar, ceninin anne karnndaki hapis durumuna benzer Eer
farz- misl, bir kimse cenine, "Anne karnnn tesinde baka
bir lem, feza, k, yer, gk, gne ve ay var" dese, o iman
yolu dnda asla onu tasavvur edemez ve akl edemez. Ayn
ekilde, hikmet leminin darlnda yaayanlar, ruh ceninleri.
49

n Ana Esaslar
mlk ve hikmet leminin rahim darlndan gayb ve kudret
leminin fezasna gelmedike veya tabi lm veya ikinci do
um olarak da adlandrlan ve sa'nn (a.s.) "iki kez
kimse, asla gklerin

mekktuna

ulaamaz

domayan

kuyruundaki gibi

irad lm ile lmedike, kudret leminin hllerini -iman d


nda- anlayamazlar. Bylece daha nce imanla kabul ettii ey
leri a yn ile mahede ederler " Gznden perdeleri

kaldrdk,

bugn gzn daha keskindir'. Beeriyet hicab ortadan kalkma


dka, haber ortaya kmaz. Bugn enbiynn iaret zevkini,
iman lafznn kendisinden ibaret olduu bun tat kuvvetin
den baka bir eyle anlamak mmkn deildir Bazlar ken
dilerinde asla byle bir kuvvetin bulunmadna inanrlar ki
bunlar ird etmek muhaldir Bazlar da bu kuvvetin kendi
lerinde olduunu, ancak hev hastalnn galebesi nedeniyle
mahvolduunu ve hakkaderin tadn farkl bulduklarn sy
lerler ve iman ilimlerin tathh onlara ac gelir
Az ac olan hasta
Temiz ve tatl suyu ac sanr
Ek: Allhu Tel yle buyurmutur: "Ey iman

edenleri

Allah'a yardm edin!' Btn iman ehline, Mustafav dinin san


can ykselterek ve Muhammedi mmeti izhr ederek bidat
ve dallet ehlinin hilelerinin errini def ve insan suretindeki
eytanlarn tasarrufunu men etmek ve bu ekilde bl yok et
mek suretiyle Hakk'a yardmc olmak vcib ve lzmdr Sahh
bir hadiste kinatn efendisinden (salvatlarn en faziletlisi
O'na olsun) yle nakledilmitir: "ilerin en hayrls,
kitab; hidyetlerin

gzeli, Muhammed'in

Allah'n

yol gstericilii;

ile

rin en kts, ise bidatlerdir Bidatlere dikkat edin! Her yeni i


bidat, her bidat dallettir". Yine nebev bir hadiste yle buy50

zzeddn Kn
rulmutur: "Kim bizim iimize bir bidat sokarsa bizden
dir ve reddedilmitir'.

deil

Muhammedi eriat ve Ahmed mmet,

mstakim bir yol ve urak bir caddedir. Peygamberlerin so


nuncusu ve lemlerin rabbinin emini mmet dalgalarndan
binlerce evliya, esfy, hed, suleh ile bu yolda gitmi ve
onu ek dikenlerinden ve phe pisliklerinden temizlemi; bay
raklarn ve menzillerini belirlemi ve aklam; her bir adm
gstermi; her bir menzile iaret koymu; yol kesicileri def et
mi; himmetiyle onlar gndermitir Eer bidat sahibi bir id
diac, "Doru yol budur!" diye insanlar baka bir yola davet
ederse, aklllarn nezdinde onun sz kabul edilmemeli ve iitilmemelidir. Hakk'n dinine yardm iin onun def edilmesi
farzlardan ve gerekliliklerdendir Bidat ve dallet ehli, kendi
lerini slm kisvesi alnda zahir eden bir taifedir. slm'a olan
dmanlklarn ve kfrlerini bnlarnda gizlerler ve zahirde
slm halkyla karrlar ve kendilerini insanlara muhakkik
ulem ve mdekkik hkem gibi gsterirler. nsanlara lemin
kadm olduu ve har ve nerin olmad hususunda deliller
ve kantlar sunmaya alrlar. slm limlerini ve meyihini
dman sayarlar ve srekli olarak onlar ktlerler. Zira onla
rn ilminin nuruyla bu tabakann ktlkleri ve irkinlikleri
aa kar. Rabbani limler eriat gnn yldzlardrlar; da
ima onlar insan eytanlarnn tasarrufundan korurlar. Onla
rn nrn nefesleri, delici gktalar gibi srekli eriat srlarn
alanlar ve dinleyenleri yani insan asi eytanlar recmederler
ve talarlar. Onlar her ynden datr ve perian ederler, hi
lelerini halktan uzaklarrlar. Bu taife nerede tasarruf mecali
bulursa, halk ulem ile sohbetten ve onlara yaknlktan cay
drrlar. Uygun olan nefislerde eytan tasarruflarda bulunur
lar ve akdeleri bozarak imn kaideleri tahrip ederler; slm
yularn boyunlarndan karrlar. Temiz sade kalpleri ftrat te-

51

n Ana Esaslar
mizliinden uzaklatrriar ve kendilerini slm kalkanmm arkasma saklarlar ve saprma ve kandrma okunu din ve m
met hedefine dorulturlar. nsanlarn gznden gizli ekilde
halk, dallete ve helake arrlar. "O sizi sizin onu
iniz yerden grmektedif.

grmeyece

Din dman, eytann kardei, din

limlerinin chili ve saptrc olan bu cemattir Sahh bir ha


diste yle geknitir: "Allah ilmi insanlarn arasndan almaz; an
cak limlerin
kalmaynca,

lmyle

ilim de lr ve insanlarn

arasnda

onlar chilleri nder seerler ve onlardan

sorarlar; chiller de bilmeden fetva verirler. Kendileri

lim

meseleleri
dallette ol

duklar gibi, insanlar da dallete iterle f.


Hazreti Rabbu 1-lemn'in indinde hibir ibdet bu cemati
def etmek, onlarn bidat ve zndklklarnn temellerini yok et
mek ve nebev dine ve Mustafav mmete yardm etmek ka
dar makbul ve deerli deildir Yardm ehli iki ksmdr: kud
ret ve ilim ehli. Kudret ehli ldrme, idam etme, eziyet etme,
srme, kovma gibi yollarla; ilim ehli ise, onlarn kusurlarn
ortaya koyma ve zndklklarn aklama gibi yollarla bu ii
grrler Kim bu iki yoldan birisine g yetirirse, onunla g
revlidir ve bunu yapanlar ecirlendirilecek, terk edenler ise ce
zalandrlacaklardr. Emre'l-m'minn Ali (r.a.) yle demi
tir: "hir zamanda

bir kavim kar ve slm ehlinin

bir dille konuurlar, insanlar szlerine davet ederler. Kim


ularsa, onlar ldrsn.
dinde ecirlidir"
dostluklarndan

52

onlara

Onlar ldren Allah (azze ve celle) in

Allah'm bizi onlarn sohbetinden


kurtar

bilmedii

uzaklatr ve

KNC BB
limlerin beyan hakkndadr ve
on fsldan ibarettir

Birinci Fasd: hnin tarifi ve mertebeleri


hakkmda
limden maksat, nbvvet eramdan mmin kulun kal
bine gelen ve kendisiyle Allah'a ya da O'nun iine ya da O'nun
hkmne yol bulunan bir nurdur. Bu ilim insana has bir sfat
tr ve onun hissi ve akl idrkleri ondan dardadr Akl ve bu
ilim arasndaki fark udur ki; akl kendisiyle salhn fesddan,
hayrn serden ayrld ftr bir nurdur ve o m'min ile kfir
arasnda ortaktr. lim ise mminlere hasr M'min ile kfir
arasnda ortak olan ilim, dnyev ilerde salh ve fesad ayran
akldr Zira bu akl, hem m'min iin, hem de kfir iin olabi
lir Ancak uhrev ilerdeki salh ve fesad ayran akl, mminlere
hastr. Onunla ilim arasnda karlkl gereklilik vardr. Bu ak
ln gz, hidyet nuruyla aydn ve eriat srmesiyle ssldr.
Akl kendi ztnda tek eydir, ancak iki yz vardr. Biri yara-

53

n Ana Esaslar
tcdadr ki ondan m'minlere has olan hidyet akl diye bah
sedilir. Dieri yaralmlardadr ki bu akl mterektir ve buna
geim akh denir man ehli, Hak ve hiret talipleri iin geim
akl, hidyet aklna tbidir Nerede geim akl hidyet aklna
uygun olursa, onu muteber bilirler ve gereini yerine getirir
ler; nerede de geim akl hidyet akh ile muhalif olursa, onu
itibar derecesinden drrler ve onunla amel etmezler Bu
yzden dnya ehli onlar zayf akU olmakla sular. Biknezler
ki onlar iin onlarn aklndan te bir akl vardr
lim eittir: Birincisi, tevhd ilmidir Nitekim yle
buyrulmumr: "Bil ki Allah'tan baka ilh yoktur". kincisi;
Allah'n yok etme, var etme, yaknlarma, uzaklaurma, l
drme, yaatma, har ve ner, dllendirme ve cezalandrma
gibi ilerini bilme ilmi. ncs; emirler ve yasaklardan olu
an eriat hkmleri ikni. Bu yolun her birinin ayr yolcu
lar vardr lk yolun yolcular Rabbn lim olarak adlandrlr
lar ve onun ilminde dier iki ilim de mevcddur. ikinci yolun
yolcusu, uhrev lim olarak adlandrlr ve onun ilminde eriat
ikninden kifayet kadar da vardr. nc yolun yolcusuna ise,
dnyev lim denir ve onun dier iki ilminden haberi yoktur.
"Dnya hayatndan

zahiri bilirler ve hiretten gafildirler'.

Zkii

haberi olsayd, bildiiyle amel ederdi; nk amellerdeki ek


siklik, imandaki kusurdan kaynaklanr Eer gnlyle Allah'a
ve hiret iine iman etseydi, hayr amelden hi geri kalmazd.
Rabbn limler Hak Tel'nn vahdaniyetine yakn olarak iman
etmelerinin yan sra, hirete ve Allah'n iine de iman eder
ler Onlar slm hkmlerine de boyun emi ve itaat etmi
lerdir Onlar ne geenlerdir Tasavvuf ehli ve uhrev Hmler,
hiret hllerine iman etmelerinin yan sra, Islm ilimlerden
de kendilerine gerektii kadaryla nasibleri vardr ve onunla

54

zzeddn Kn
amel ederler, iyiler ve sa ehli onlardr. Dnyev limlerin
ise, renme yoluyla elde ettikleri Islm ilimlerin zahirinden
baka bir nasibleri yoktur. manlarnn zayfl sebebiyle bildikleriyle amel etmezler. Haram ve mekruh yerlere girmek
ten ekinmezler ve onlarn erri bakalarna da ular. imal
ashab, insanlarn erlisi ve kt limler onlardr ki onlarn hak
knda ceza vaadi ve uyar gelmitir. Mi'rc hadisinde Hazreti
Rislet'ten gelmitir ki; "O gece bir cematin yanndan
Dudaklarn
siniz?' dedim.

ateten makaslarla kesiyorlard.


'Biz iyilii emrederdik,

dk Ktl yasaklardk,

getim.

'Siz hangi

ancak kendimiz

kavim
yapmaz

ancak kendimiz kanmazdk'

ler' Yine bir hadiste yle gelmitir: "Kyamet gnnde


en iddetlisi,

ilminin gereini yapmayan

kimseye olacaktr'.

dedi
azabn
Hi

kimse Rabbani ve uhrev limlerden daha iyi olmad gibi, hi


kimse de dnyev limlerden daha kt deildir. Nitekim ha
diste yle buyrulmutur: "Hayrllarn
yrls; erlilerin erlisi, ulemnn

hayrls, ulemnn

erlisidir".

ha

Bunun sebebi, Al

lah iin talep edilmesi durumunda hibir eyin ilimden daha


faydal, dnya iin istendiinde ise hibir eyin ondan daha
zararl olmamasndandr. Zira faydas ok olan eyin, zarar
da oktur. lim gda gibidir ve iinde yetitirme salhiyeti ta
r Ancak mizalar mstakm ve mideleri ve bedenlerinin et
raf bozuk karmlardan temiz shhatli kimseler iin byledir.
Mizalar mnharif olan ve bedenleri reddedilmi karmlarla
dolu olan hastalar iin ise, hastaln yardmcs ve artrcs
olur ve helake yol aar. Ayn ekilde ilim, kendi nefsinde fay
dal bir gdadr ki nefislerin ahlknn ve kalplerin hllerinin
terbiye ve gzelliine sebep olur Ancak gday alan yani
renen kimsenin tabiat hevs ve dnya muhabbeti ile m a l l
olmamas ve mizacnn Hazreti lhye ynelmekten mnha-

55

n Ana Esaslar
rif olmamas artyla. Ne zaman gnln mizac dnyaya meyil
ve muhabbete saparsa ve vcdun czleri reddedilmi ahlk
ile dolarsa, iHm hev hastalnn artmasna neden olur ve ki
bir, ucub, kin, hased ve benzeri gibi yerilmi ahlk karmlar
kuvvedenir ve helake yol aar. u byk ziyana bak ki kurtu
luun sebebi olan amel helake de sebep olmakta, hev cehen
nemine tutsak olanlarn kendisiyle tabiat siccninden kurtul
duklar Hm hev tuzana dmektedir
Boazna yiyecek kaan suyla giderir
Su kaarsa boaza elden ne gelir?
Faydal ilmin almeti nefiste takva, tevazu ve yokluu
artrmas, evk ve talep ateini daha da alevlendirmesidir Zarark ilmin almeti, nefiste kibir, gurur, tefhur ve dnya tale
bini artrmasdr Bu szn mhr, eriatn fetvas ve nebev
hadisin nassdr O (s.a.v.) yle buyurmutur: "Kim ilmi Al
lah iin isterse, bu ilimle birlikte nefsindeki
kar alakgnlll,
artar, ilmin faydas

byledir, o halde faydalann.

dnya ve insanlarn yannda


Allah'a kar gururu

min faydas yoktur'.

insanlara
itihad

Kim de ibni

bir makam, sultann yannda

konum iin isterse; insanlar karsndaki


yklenme,

tevazusu,

Allah'a kar korkusu ve dindeki

kibri, nefsindeki

ve dnyadaki

bir
b-

cefas artar Bu il

lmin faydas, ruhsatlarn peinden gi

den deil, azmetin gereini yapanlar iin mmkndr Eb


Yezd Bestm yle demitir: "Allah kullar iinde dilediini se
er, hidyetinin
onu aydnlatr
diklerinden

nuruyla

ve orada muhabbetinin

azamet ile amel edenin

Bu kimse kendisindeki
inden giden

56

kalbini geniletir,

emaneti

marifetinin

uasyla

tahtn kurar Sonra bil


ilmini ve hikmetini

artrr

korumu olur Ruhsatlarn

pe

ise, onu zayi etmi ve korumakta ve gereini

ye-

zzeddn Kn
rine getirmekte

geveklik gstermitir'.

Faydal ilim, kalbin ha

yatnn yardmcsdr ve kalpten ayrlmas, onun lm olur.


Feth Musl'nin dedii gibi: "insan yemekten

ve imekten

men

edildii zaman lmez mi? lr, dediler, ite kalpler de byledir;


ilimden

ve hikmetten

men edildii zaman, gn iinde

lr'.

Mminlerin Emri Ali de (r.a) yle demitir: "limler zama


nn eradr

ve her bir lim, kendi zamannn

sanlar onlarn sayesinde aydnlanr'.

kandilidir,

in

Buradan da belli olur ki

Rabbani limlerin insanlar arasndaki varl, ilh nimetlerin


en iyisidir ve onlarn yokluu Hakk'n cezalandrmas ve k
fr ve dallet karanlnn sebebidir.
lmin kayna kalptir. Onun zuhur etmesi ise, Hazreti
zzet'in dabna riayet etmeye bahdr. Nitekim baz semav
kitaplarda, Hak Tel yle vahyetmitir: "Ey IsrilouUar!
gktedir demeyin;
dir demeyin;

kimdir onu indiren? Yerlerin

kimdir onu karan? Denizlerin

yin; kimdir onu getiren?


altnda

ruhanlerin

ahlklann
tan aa

ilim kalplerinizdedir

dbyla

ki ibni kalbinizden

dblann,

ardndadr

deme

Benim

elimin

sddklarn

izhr edeyim.

ilim

derinlikkrinde-

ahlakyla

yle ki sizi ba

kuatsn".

kinci Fasl: lmin kayna hakkmda


Bil ki btn ilimlerin k yeri ve kayna Hazreti lh'dir
Ezel ilmin kendisine geldii ve ak ilk yer, ilh tezkiye ve
rabbani tasfiye ile hev karanlklarnn aibelerinden ve tabia
tn pisliklerinden temizlenen ve saflaan musaffa.' Mustafav
kalp ve mzekk^ nebevi nefistir. Bu sef ve temizlik nede
niyle, onda ilmi kabul imkn domutur. Allah'tan baka'
^

Tasfiye edilmi, szlm, yabanc maddelerden ayrlm.


Tezkiye edilmi, paklanm, aklanm.
57

n Ana Esaslar
sndan boald ve feragat ettii iin, onun gnl genilemi
ve ezel denizin dolabilecei kadar bymtr Cokun de
niz, ilimlerin pe pee gelen sularndan dalgalanmaya balad
nda, ondan gzel hller gelmeye ve akmaya balad. Ondan
bir ube, nefsin sfatlar yatanda akt ve ilh ahlk nehirle
rine ayrld. Ondan kalbe bir nehir ulat ve slih ameller de
relerine ayrld. O datcdan her bir dere, saader ve vakit
ler sularna blnd ve zuhur mahalH buldu. Nebev zahir ve
btn iHm ve amel feyziyle yenilendi ve suya kand. Ifenilenmenin ve suya kanmann sona ermesinden sonra, ilimlerin
akmas devam ettii iin ve bunlar onun ihtiyacndan fazla
olduu iin Hak Tel, o fazlaln kabul iin mmetin ne
fisleri ve kalpleri iinde sef ve temizHk sebebiyle binlerce is
tidat deresi hazrlad. Nebev mutahhar nefisten ve mnevver
kalpten ilimler, hller, ahlk, ameller feyzi mmetin kalplerine
ve nefislerine ak. Onlarn kalpleri ve nefisleri, inen feyizleri
alma hususunda birbirlerinden farkklk gsterdi. Bazlar yal
nzca amelleri kabul etti ki bunlar bidlerdir Bazlar ahlk
ve amelleri kabul etti ki bunlar zhidlerdir Bazlar amelleri,
ahlk ve hlleri aldlar ki bunlar sflerdir Resl'e tam olarak
uyduklarndan dolay kmil bir istidat elde etmilerdir yleyse
bilindi ki btn ilimlerin kayna, Kinaun Efendisi'nin (en
stn salvadar O'na olsun) varldr Zahir ve bun btn
ilimlerin nurlar da O'nun hllerinin, ahlknn ve amelleri
nin erandan ve keml kelimelerinin kandilindendir Onun
nbvvet erandan alnmayan hibir kvlcm, ilim olarak
adlandrlmaz. Btn limlerin ilimlerinin hepsi onun ilmin
den az bir paradr Herkes kendi istidadnca ondan bir na
sip elde etmitir "Gkten suyu indirmitir

ve her vadi

kendisine

yetecek kadarn alr'. Zahir ulems o kelimelerin zahirinden

58

zzeddn Kn
nasiplenmitir ve btn ulems btnndan. Zira Kur'n'n ve
nebevi hadisin szlerinin her bir kelimesinin zahiri ve btn
vardr. Ak taraf zahir ulemsnn nasibi, gizli taraf btn
ulemsnn nasibidir.
Zahir ulems ksmdr: Mfessirler, hadis ehli ve fakih1er Mfessirler lgat, nahiv, sarf ve Kur'n'n okunuu, ayederin nzul sebebi ve ksas usl ilimlerine mensupturlar. Ha
dis ehli ise rivayet, dinleme, ravilerin isimleri, lp tartma ve
dorulama ilimleriyle ma'rufturlar. Fakihler onlarn ilimlerini
ihata ettikten sonra anlay incelii ve nazar derinlii ile, naslarn aslndan nas olmayan yeni hkmler karma ve istinbt
etme, nasih ve mensuh, mudak ve mukayyed, mcmel ve mu
fassal, umm ve husus, muhkem ve mtebihler arasndaki
farklar da bilirler ve bununla mahssturlar.
Btn ulems ve mutasavvflar ise, zahir ilimlerde bu ilim
lerin limleriyle mttefik, ancak aziz ilimler ve erif hallerin
fazlal ile mahssturlar ki ilerleyen sayfalarda bunlardan ba
zlar zikredilecektir, inallah. Hak Tel bu limlerin varlyla
nebevi dini himaye ve Mustafav mmeti muhafaza etmekte
dir. eriat gn insan sredi eytanlarn tasarrufundan ko
rumaktadr ki kim kendi nefsinden eriata iftira etmek istese,
eriat gnn ihblar olan mmetin limleri onu talasn ve
recm etsin. lh kitaptan ve nebevi snnetten alnmayan her
bir ilim merdd ve nmakbuldr ve itibar derecesinden yok
sundur; onu anlamak iin gerekli olan ilim hari.

nc Fasl: Farz ve faziletlerin ilmine dair


Peygamber (s.a.v.) yle buyurmutur: "ilim talebi her ka
dn ve erkek Mslmana farzdr'.

Her Mslmann talep etmesi

gereken ilim, farz ilmidir. Ulem arasnda bu ilmin hangisi ol59

n Ana Esaslar
duu hususunda ihtilf vardr. Bazlar ihls ilmi olduunu sy
lemilerdir Zira Hak Tel'ya ibdet etmek farz olduu gibi,
ibdetlerde ihlsl olmak da farzdr Nitekim Allah Azze yle
buyurmutur: "thlsla, dini ona has klarak ibdetten baka bir
eyle emrolunmadm

. O halde ameHn ilmi farz olduu gibi,

ameldeki hlasn ikni de farzdr Bazlar iknin, hlasn afeti ol


duunu sylemilerdir Yani zuhuru, ihls kaidesini harb eden
nefislerin sfatlarnn ilmi. O halde ihls ilmi, nefislerin sfat
larnn ilmine bakdr ve onun iin vcib olan her ey, onun
iin de vcibdir Bazlar bunun vakit ikni olduunu sylemi
lerdir Yani hangi vakitte hangi amel ve szle megul olmann
gerekli, nemH ve evl olduunu biknek demilerdir Bazlar
hl ilmi olduunu sylemilerdir Yani Allah ile kul arasnda
olan ve hl ve o hle mahss edebin ve her vakitte onun faz
lalklarn ve eksikliklerini bilme ilmi. Bazlar hurlarn (d
ncelerin) ve onlar ayrmann ilmi olduunu sylemilerdir;
zira fiillerin kayna hatrlardr^ ve amellerin salh ve fesad
Arapa, akla gelen, hra gelen, hatrlayan gibi manalar olan
bir kelimedir. Kn'ye gre, kulun katks olmadan gelen, hitabdan kalbe doan eye hatr denir. Hitb olarak gelenler
drt ksma ayrhr:
Rabbani hatr; sebebi kolayca anlalacak olan ve asla hatal ol
mayan hatrdr. Bu, hatratn ilkidir. Bu, kuvvet ve tasallut (ege
men olma) ile bilinir. Def ile indifa (itmekle itilme) sz ko
nusu deildir.
Melek hr; grevli veya mefrz olmak zere gelir. Ksaca,
melek hatrda olan her ey, salh (doru, iyi)dr. Ve buna ilham
ad verilir.
Nefsn hatr; bunda, nefsin pay bulunur. Ve "hcis" ad verilir.
eytan hatr; Hakk'a muhalefet etmeye, kar koymaya a
ran hatrdr. Bakara/268'de yle buyurulur: "eytan size fakir60

zzeddn Kn
ona baldr. Bu saylanlarn hepsi fazilettirler, farz deil. Zira
farz olann terk edilmesi caiz deildir. Eer farz ilim bunlar
dan birisi olsayd, hibir Mslmana bunlar tek etmek caiz
olmazd. Zira Resul (s.a.v) "Herkes iin farzdr" buyurmutur.
Bunlarn bilinmesinin btn Mslmanlar iin mmkn ol
mad da aikrdr. Zira her ftran bunlar almaya istidad
yoktur ve g yetirilemeyen eyi istemek meru deildir. Es
kilerin arasnda bu manadaki en shhatli sz eyh Eb Tlib
el-Mekk sylemitir. O farz olan ilmin, slm'n temellerinin
ilmi olduunu sylemitir, yani be art ki bunlar; kelime-i
ehdeteyn, namaz, zekt, oru, hacdr. Yine al, sat, nikh
ve boanma ilimlerinin de farz olduu sylenmitir ki bun
lar bilmek avam-havas herkese gereklidir. Zira bunlar bil
mek btn akl sahipleri iin mmkndr Bu manada b
tn szleri ieren kapsaml sz. eyhlislm ihbuddn mer
ligi vdeder, ve size ktlk (iletmek)le emreder". Bir hadis-i
erifte "eytann dostu, Hakk' yalanlamak, erri vdetmektir'.
buyurulur (Suyt, el-Cmi'u's-Sar, ss. 90-1). Buna da "visvs"
ad verilir.
Bu drt hatr, baz kaynaklarda u ekilde aklanr:
1. Htr- Rahmani: Slikin kalbinde, ceml-i vahdetin tecel
lisi ile, tam bir sknet halinin meydana gelmesine denir. Ayn
zamanda muhabbetuUah ifde eder.
2. Htr- Melek: Ahiret sevgisi ve ruhan kuvvetlerin gelme
siyle, tata ynelmenin ortaya kmas yerinde kullanlan bir
tbirdir.
3. Htr- Nefsn: Nefis ve dnya sevgisinin, ruhan kuvvet
lere stn gelmesine denir.
4. Htr- eytan: Nefse sevgi beslemek yznden, ktlk i
lemek arzusu yerinde kullanlr bir tbirdir. ehvet ve msiyet
demektir
61

n Ana Esaslar
Suhreverd'nin (ra.) szdr O yle demitir: "Farz olunun
ilim emirlerin ve yasaklarm ilmidir". Zira kula, yapmakla veya
kammakla emredildii her eyin ilmini bilmesi de vcibdir
Emredilenler ve yasaklananlar hakkndaki er' hkmler iki
ksmdr: Bir ksm btn mkellefleri kapsar; slm'n temelle
rinin ilmi, al, sat, evlenme ve boanma gibi ki btn Ms
lmanlar gereklilik hkmnce bunlar bilmeHdir ikinci ksm
ise, bunlar bilme istidadna sahip havastan olan kimseler iin
farzdr ve buna takat yetiremeyen avam iin farz deildir Bu
ksmda daha nce zikredilen ihls, dnceler, hl ve benzeri
ilimler, istidadan mevcd olan baz havas iin farzdr ve on
lar yapmakla emredilmi ve muhalefetten men edilmilerdir
"inizdekini

aa vursanz da gizleseniz

de Allah sizi

onunla

hesaba eker' ayeti geldii zaman, baz sahabeler zldler ve


yle dediler: "Biz akkma gelen baz merdd dnceleri flile
dkmemeyi baarabiliriz; ancak bu dnceleri hapsedemeyiz"
dediler "Bundan hesaba ekiHrsek iimiz zor olur" diye yakn
dlar. Bunun zerine u ayet indi: "Allah bir nefse gcnn
meyeceini

yklemez

yet

. Yani kim terk edemezse, buna mecbur

deildir ve cezalandrlmaz. Ancak kim de g yetirirse kt


dnceleri hapsetmek ona vcibdir Her biri bir ey belirle
yen ve "farzdr" diyen meyih, bunlar kendi hallerine gre
sylemilerdir O hlde bu had, dierlerinin dirset ve veraset
dedikleri dier ilimleri de kapsar.

Drdnc Fasl: Dirset ve veraset ilmi hakkmda


Dirset ikni okunmadka ve bilinmedike amel edileme
yen iHmdir Veraset ilmi ise, dirset ilminin gerektirdikleriyle
amel edilmeden bilinmeyen ve bulunmayan ilimdir Bu mana
u hadisten alnmr: "Kim bildiiyle amel ederse, Allah onu
62

zzeddn Kn
bilmediine miras klar". u ayet de bu manaya mutbkr:
"mmlere

ilerinden

peygamber

rini okur ve onlar arndrr,


"Onlara ayetlerini

gnderen

odur. Onlara

onlara kitab ve hikmeti

ayetle
retir'

okur" yani "tilavetle hsl olan dirset ilmini

onlara okur" demektir "Onlar arndrr"

yani o ilmin gerek-

tiiyle amel ederek onlarn nefislerini arndrr. "Kitap ve hik


meti retir" yani onlar arndrdktan sonra veraset ilmi olan
Kur'n'n hakkat ve hkmleri ilmini retir. O halde dirset
ilmi, amelin mukaddimesi olan ilimdir. Veraset ilmi ise onun
sonucudur. Amelsiz ilim akim, ilimsiz amel hastalkldr Veraset
ilmine yol aan ilim ve amelin izdivac, imann shhatinin ne
ticesidir. Amelsiz ilim ise, onun zayflnn almetidir. Zira
amellerin ksal imann kusurundandr. Amelden maksad
zhd ve takvadr. Kul zahir ve btnn takva ve zhd aracyla
temizler ve hev ve tabiat pisliinden ve pasndan arndrr ki
iman hakkaderinin sureti onda tecell edebilsin. Allhu Tel
yle buyurmutur: "Allah'tan korkun, Allah size retir". nce
takvay buyurdu ve daha sonra retmeyi sralad ki takvann
mukaddimesi olmadan veraset ilminin hsl olmayaca bilin
sin. Bu ilmi elde etmek iin yalnzca zahir ameli yeterli deil
dir; zhd ve takvann hakkatinin kendisinden ibaret olduu
btn ameli de onunla birlikte olmaldr. Peygamberlerin va
risleri olan ulem, manev mirasa sebep olan manev nisbeti
koruduklar iin iman hakkaderinin ilmine miras olabilmi
lerdir. O manev nisbet, babalk ve oulluktur. Zira peygam
berler manev babalardr. Rabbani ulem ise, onlarn manev
oullar ve halefleridir.
Doum, sureti ve manev olmak zere iki ksmdr. Sureti
doum, beer ruhlarn ceninlerinin, sureti babalarnn vas
tasyla gayb leminin rahminden ehdet leminin fezasna
63

n Ana Esaslar
kmasdr. Bu doumda sret neseb gereklidir Mallarn ve
mlklerin sret miras iin bu gereklidir Manev doum,
bunun aksine, mminlerin ruhlarnn ceninlerinin ehdet
leminin rahminden manev babalar araclyla gayb leminin
fezasna kmasdr. Bu doumda manev neseb gereklidir.
Hllerin ve ilimlerin manev miras da bunun peinden ge
lir Bu doumun balangc o zaman olur ki; ruh dnyev
alkalarn bandan ve dnyaya ve ehline muhabbet naza
ryla bakmaktan tamamen yz evirir ve hiret hllerinin
mtlas ve gayb leminin sureti onun gzne gelir. Bu
sa'nn (a.s.) haber verdii doumdur. "ki kez
kimse, gklerin

melektuna

ulaamayacaktr'.

domayan

Sret doum,

nutfenin varlna, onun rahimde yerlemesine, uzuvlarn


olumasna, ona ruh flenmesine bak olduu gibi; manev
doum da, iman kemesinin varlna, onun kalpte yerle
mesine, tevbe, zhd, tevekkl, sabr, kr, rza, muhabbet,
evk, tefvz, teslim, fena, bek, aynu'l-yakn, hakku'l-yakn
gibi iman hakikatlerin olumasna ve iman olarak tesviye
olmu surete, tevhd ruhunun flenmesine baldr. yleyse
mlk ve ehdet leminden k ve melekt ve gayb lemine
giri gaybe iman olmakszn gereklemez. Zira, btn iman
ve yakn nuruyla aydnlandnda ve gayb ileri mtalaa
nn srmesiyle gayb ile nsiyet bulduunda ve dnyaya ve
hallerine rabetten yz evirdiinde gayb ehdet, ehdeti
gayb olur Zira kalbi srekli olarak gayb leminin hzr olur
ve daha sonra can ve gnlyle srekli olarak gaybe yerleir,
bedeni ise ehdet leminde kalr. Gaybe iman, manev do
umun sebebi olduu iin, ncelikle enbiynn ve sonra da
evliyann varlnn mminler iin babalar mesabesinde ol
duu isbatlanm olur ve bu bala da imn iHmlerin mi-

64

zzeddn Kn
ras elde edilir. Her kim de dnya ve garazlarndan tama
men yz evirmez ve hirete ynelmezse, bu henz, imann
hakkatinin onun gnlnde yerlemediinin almetidir; bu
kimse zahiriyle slm hkmlerini taklit etse bile. Nitekim
Kelm- Mecd bundan yle bahsetmektedir: "Bedeviler
diler ki iman ettik. De ki iman ettnediniz,
deyin,

iman

kalplerinizde

yerlepnemitif.

ancak islm

de
ettik

slm imann be

deni, iman ise slm'n ruhu mesabesindedir. slm ilim


ler de imn ilimlerin kabuu gibidir. Bu amellerin mukad
dimesi olan, dirset ilmidir. mn ilimler ise onun z ve
hlsasdr ve bu rabbani limlerin ve mutasavvflarn manev
dou yoluyla Resl'e (s.a.v.) miras olduklar veraset ilim
leridir. Tpk dem'in (a.s). suret leminde sr baba olmas
ve lemin varlnn yok oluuna kadar evlatlarnn ve o
cuklarnn oalma ve doum yoluyla birbirlerine miras ol
malar ve dnyev mallar nesilden nesle, seleften halefe ak
tarmalar gibi. Resul de (s.a.v.) mana leminde manev bir
babadr ve varln yok oluuna kadar, ocuklar ve evlatlar
manev doum ve oalma yoluyla ilimleri birbirlerine miras
brakrlar ve nebevi ahlk, ahvl ve ulm miraslar, seleften
halefe, nesilden nesle aktarlr. Veld bin Mure, bu doum
dan haberdar olmad iin, cehalet sebebiyle Resl' (s.a.v.)
ebter (soyu kesik) olarak adlandrd. Onun neslinin sr ve
manev olarak kyamete kadar bak kalacan ve hakikatte
kesilmesinin zorunlu olduu sr evlatlardan bakasna sahip
olmad iin ebterin aslnda kendisi olduunu bilmedi. Ni
tekim Kur'n- Mecd, onun hakknda yle buyurmutur:
"Asl soyu kesik olan, sana kin besleyendir'.
sz de bu anlamdadr: "Benimkinden
ve balar yok

Resl'n (s.a.v.)

baka btn

nesebler

olacakttf.

65

n Ana Esaslar

Beinci Fasl: Kyam ilmi hakkmda


Mutasavvflarn indinde, kyam ilminden maksat; kulun,
zahir olsun bun olsun btn hareket ve sknlarnda Hak
Tel'y kendisine kaim ve muttaH biknesi; btn hllerde, sz
lerde ve fiillerde onun kendisinin grdn kmesidir Bu
slh u ayetten alnmtr: "Btn nefislerin
kaim ve nazr olan kimdir'.

kazandklarna

Bu ilmin almeti, kulun srekli

olarak zahirini ve btnn ilh hkmlere uyma dabnn ssyle sslemesi ve muhalefet kisvesinden syrlmasdr Tpk
gl ve heybedi efendisinin kendisine zel bir grev verdii
ve yasaklar buyurduu bir klenin, efendisinin srekH banda
bulunduunu ve davranlarn izlediini bilmesi gibi. phe
siz byle bir kle, efendisinin grlerini yerine getirmede ve
onun hkmlerine uymada elinden geldii lde inceliklere
riayet eder Kendisini, emirlerine aykr bir i yaparken gr
mesini istemez; yalnzca muvafakatini grmesini diler Bu aziz
ve son derece faydal bir ilimdir ve mutasavvflarn slhnda
buna murakabe ikni de denir Kim onu bnmn iar edi
nirse, deerH makamlardan ve aziz hllerden nasiblenir ve ilh
heybetin ta'zmi tm arzalarda ve hdiselerde mualHmi ve ter
biye edicisi olur. Nitekim Resul (s.a.v.) bunu haber vermi ve
yle demitir: "Rabbim beni en gzel ekiMe terbiye etti'. Sehl
bin Abdullah Tuster (ra.), mridlerine daha ok bu ilmi va
siyet eder ve yle derdi: "Drt eyden yoksun kaknayn: Bi
rincisi kyam ilmidir; Hak Tel'y her hlde kendinize hid
ve muttali biHn. ikincisi, ubudiyetin gereidir ki srekli ola
rak kendinizi onun ubudiyet duraklarnda durdurun. n
cs, Hazreti Vehhb'dan bu iki manada yardm istemeyi sr
drmektir Drdncs ise, lm vaktine kadar bu nde
sabr ve sebat gstermektir. Zira dnya ve hiretin hayr ve

66

zzeddn Kn
srrn ve aikrn saadeti bu drt eydedir." Yine yle demi
tir: "Kyam ilmi, uzuvlarn hareketi, kalplerin ve himmederin azimleri esnasnda kalbin, Hakk'n kyamn ve uhdunu
zikretmesidir ki bu hareket ve azimet emredildii ekle uygun
ve yasaklandna muhalif olsun. Bu zikri farz zikir, dil zikrini
ise fazilet zikir olarak adlandrmlardr" Yine yle demitir:
"Dn lmtr, yarn domamtr, bugn ise can ekilmek
tedir. Kim mz ve tinin zikriyle megulse helaktedir. Kurtu
lu ve selmet, vaktin farzn yerine getirmektir ki bu kendi
sinden raz olunan fiilin ameliyle birlikte kyam ilmidir. Zira
bu hlde onlara dinlenme, rahadk, nimet ve keyif gelir. Bu
ilim, dier ilimlerden daha faydal, daha deerli ve daha na
dirdir. Onun gerekliliklerini yerine getirin ki daim mlk ve
yerleik nimet onun iindedir Kim bu devletin devamn ta
lep ederse bilmelidir ki alkalar kesmeden, nefse muhalefete
sabretmeden ve gayr ile dostluktan kanmadan bu ilim hsl
olmaz". Buraya kadar olan, onun szlerinin tercmesidir. Bu
ilim, mutasavvflarn ilimlerinin hussiyetlerindendir. Tevfik
Allah'tandr

Altna Fasl: Hl ilmi hakkmda


Mutasavvflara has ilimlerden birisi de hl ilmidir. Yani kal
bin mlhazasna devam ve kul ile Allah arasndaki hlin srrn
ve suretini mtalaa etmek, btn vakiderde fazlalk, noksanlk
ve eidik terazisi ile kuvvet ve zaafn sadkat miyar ile le
rek keyfiyeti ve kemmiyetine vkf olmak ve bylece her vak
tin gerei olan hukukunun iktizsn ve dabnn muhafazasn
yerine getirmektir. Zira her bir hlin kendi iinde bir edebi
vardr. Her bir vaktin ve her bir makamn da bir edebi vardr.
Mesela rzann kendi iinde bir edebi vardr ve o ilh hkm67

n Ana Esaslar
lerin arpmas karsnda nefsin itminan iinde bulunmasdr;
yine rza artka vaktinin edebi de deiir Bu da krdr ki
hkn artmasnn yolu kapanmasn. Yine nefsin krklk ve fa
kirlik iinde hareket etmesidir ki istina, tuyan, kibir ve ucb
sfatyla ortaya kmasn. Azald zaman veya durduu za
man da bir edebi vardr Bu da Hazreti Fetth'tan yardm is
temektir ki terakki ve artma kapsn asn ve nefsi hareketten
durdursun ve kulun bumnda artma talebiyle evk artrc bir
azim ve hzn verici bir evk meydana gelsin. Ayn ekilde
ilh hkmlere muvafakat makamnda rza hlinin artmas
nn bir hkm ve edebi vardr O da rzaya rza ve sevintir
Muhalefet makamnda da baka bir hkm ve edeb vardr O
da rzann varkna hzn ve inkrdr Onun noksannn da,
bu her iki makamda fazlalk edebinin aksine bir edebi vardr
O hlde kim srekli kendisi ile Allah arasndaki hli srekli
mlhaza ederse ve her vaktin ve makamn gerei dab ko
rursa, keml mahalHne ve erler makamna ular Kim de bun
dan gafil kakrsa, yolun kesilmesinden gvende olmaz. Bu yle
bir megaledir ki btn mr boyu onun hakk yerine getiril
meye allsa bile eda edilmi olmaz. Bu yolun yolcular isti
datlar, kuvvetleri ve zaaflar lnce farklkk gsterirler Ba
zlar hllerin bu farklkn ve onlarn nefeslerde azalmasn ve
artmasn ayrt edebilirler Her bir nefeste, hllerinin nceki
nefesteki ile olan farkklm bilirler Bazlar vakitlerde, bazlar
saaderde, bazlar gnlerde bilirler Sehl bin Abdullah Tuster
yle demitir: "Kul kendi hHne lim oluncaya, onu unutmayncaya ve onunla Hakk'a boyun einceye kadar selmet bul
maz". Ona "Hl ilmi nedir? deyince yle dedi: " Tedbiri terk
etmektir; kim byle bir makama
rindendif.

ularsa, yeryznn

direkk-

Yani kimin Hak Tel ile olan hli irdeyi terk et

mek ise, bu hkn mlhazasnn devam tedbiri terki gerektirir

68

zzeddn Kn
Ne zaman kendisinde bir tedbire rabet grrse, onu redde
der. Zira bilir ki bu hline zitr Hli irdeyi terk ile mahss
klmasmm sebebi, hibir durumun ondan daha deerli olmamasmdan dolaydr.

Yedinci Fasd: Zaruret ilmi hakkmda


Zaruretin manas gerekliliktir. nsann yapmaktan baka
aresi olmad her ey, onun zaruretidir. nsann hem ruhu
ve kalbi gerei zarureti, hem de nefsi ve cismi gerei zarureti
vardr. Ruh ve kalbin zarureti, Allah Tel'nn uhdu ve her
ikisinin hayatlarnn devamnn ve kvamnn onlara bal ol
duu asl sfadarnn ve fiillerinin mtalaasdr Nefsin ve cis
min zarureti ise, insann dzeninin sebebi olan yemek ve i
mektir. Sehl bin Abdullah Tuster, ruh ve kalbin zaruretini gz
nne alarak; "ZaruretAllah'tandr'

demitir. Bu yzdendir ki

Hz. zzet, Musa'ya yle hitb etmitir. "Ey Ms! Ben senin
zaruretinim,

o halde zaruretinin

gereini yerine

getir'.'

Mutasavvflarn stlahnda zaruret ilmi nefsin hareketleri


ve sknlarnda, sz ve fiillerinde gereklilik haddini idrk et
mek ve nefsi bu makamda tutmann zamann bilmektir Ge
rekliliin snr, nefsin ondan men edilemeyecei eydir. Zira
onun hakkdr ve nefsi hukukundan men etmek doru de
ildir. Nefsin hakk, men edilmesiyle din veya dnyev bir
mkln kaca eydir. Hz. Peygamberin hadisi bu hakka
iarettir: "Nefsinin senin zerinde

hakk vardr". yleyse nef

sin yeme, ime, istirahat ve uykudaki hakk ruhun yetine


cei, akln korunaca, hislerin yorgunluunun engellene
cei kadardr. Bu kadar zaruret ve gereklilik hli olup ondan
men etmek mizc bozukluuna, ibdet eksikliine, akl yok
luuna ve itaatin terk edilmesine sebep olur Bu snr ne ka69

n Ana Esaslar
dar alrsa, nefis o kadar zevk alr ve zaruret snrna dikkat et
mek azimettir lim artyla bu haddi amak ruhsatr Azimet
ehli olanlar, mminlerin havass ve sflerdir Ruhsat ehli ise,
mminlerin avamdr Nefsin, tabiaun erilik ve bozukluklar
dan korunarak istikametten ayrlmamas, bu zaruret haddine
riayet etmeye ve ona dayanmaya baldr Her konuda zaruret
haddini bilmek zor bir ilim, nefsi o halde tutmak ise mkl
bir ameldir Bu yola yeni girenlerin ird olmakszn bu halleri
bilmeleri imknsz ve yardmclar olmadan bu hadlerde dur
malar ok gtr. Zira yeni sHk, henz nefsinin sfatlarndan
tam olarak arnmamur ve kendi nefsine olan muhabbetinden
baz kalnular henz onda mevcd olabilir Bylece zevklerin
ounu kendi hakk zanneder ve hakk zannettii hususta da
istikamet ve direni gsteremez. O hlde onun, eyhin tebi
hinden ve himmetinin mededinden baka aresi yoktur. Hkn
balangcnda zaruret haddini ve haklarn amak phesiz caiz
deildir Zira bu zevkleri almak onu maksadna ulamaktan
alkoyar. Nefsin her eyde bir hakk ve hazz vardr Hazz terk
etmenin haz verdii yere kadar bu durum byledir Hakk' ta
nmak farz ve onu vermek zarurdir Ayn ekilde bazlarn ve
ondan kanmay tanmak da byledir
Kim bir eyde nefsini zaruret haddinde tutarsa, onun et
kisi baka bir eyde kendisini gsterir; zellikle yemekte, zira
btn ehvetlerin esas yemek arzusudur. Kim nefsini bu hu
susta zaruret haddinde tutarsa, dier ilerde zaruret haddine
riayet etmek kolay olur. Nefis kendisinden birok dal ayrlan
yeil bir aaca benzer ki onun dallar arzulardr; tm arzula
rn kk ise, yemek ehvetidir Bu aacn ve dallarnn taze
liinin yardmcs yemektir ve hell, haram, mekruh, zaruret
ve fazlakk gibi yemein hllerinin etkisi, kulun btn sz ve
70

zzeddn Kn
fiillerinde ortaya kar. Eer fazla yerse fazla konuur ve fazla
hareket eder; eer mekruh veya haram yerse, bu durum onun
sz ve fiillerinde mekruh veya haram iler eklinde kendisini
gsterir. Eer hell, temiz ve zaruret miktar yemekle yetinirse,
ondan gerekli ve temiz szler ve hareketler sdr olur. Bu genel
bir kaide olup bu durumu korumak nefis tezkiyesinde mute
ber bir ilkedir. hmal etmekse, hsran ve uzakla sebep olur
ve nefis uzun bir mddet zaruret ile yetinecek duruma gele
mez ve kt ahlk ve irkin sfatlar, gzel ahlk ve sfatlara d
nmez. Eer bir kimse zaruret haddinde bir mddet durur
ve sebat ve sabr gsterirse, muratszlk ateinin hararetinden
onun merdd ahlk erir ve tabiat kirlerinden arnm ve saflam hle gelir ve ktlkleri iyiliklere evrilir. Karanl sefaya,
pislii letafete, deti ibdete, ehveti muhabbete, gazab gay
rete, cefs vefaya, tekebbr izzete, horluu tevazuya, cimrilii
emaneti korumaya, israf balamaya, kibri himmete dnr
ve yine bunun gibi btn sfadarnda dnm meydana gelir
ve sfiler zmresine girer. "Yer baka bir yere dnt
ler tek ve kahhr olan Allah iin hazr hk geldii

ve gk

gn".

Sekizinci Fasl: Genilik ilmi hakkmda


Nefsin ahlk deitii, tabiat devi mslman olduu ve
nefis hev ve hevese itaat yerine Allhu Tel'ya itaat eder du
ruma geldii zaman, baz hazlar nefsin hakk olur. O zaman
zaruret darlndan genilik fezasna kabilir Mutasavvflar bu
makama genilik makam derler. Cneyd (ra.) bu makamla il
gili yle demitir: "Ben imdi yemee
tacm".

olduu gibi nikha

muh

Yani balangta nefis iin haz olan ey, artk onun

hakk olmutur. eyhler iin sonlarda olan genilik ve ferahlk


bu makama ulamaya iarettir.
71

n Ana Esaslar
Genilik ikni zor bir ilim olup makam aziz bir makam
dr: Herkes bu makama sahip olamaz. Bu makam, sliklerin
ayaklarnn kayd makamdr Binlerce yolcunun aya bu
makama ulaklar zannyla kaymtr Tabiat sebeplerinin kalnularmn etkisiyle dm ve bu elbisenin sureti onlar iin
rtl kalm, irde ve ictihd yolu onlara kapanm, dn
yoluna dnerek baladklar noktaya dnmlerdir Fazlalk
tan sonra azla dmekten Allah'a snrz.
Bu hl y a ihtiyarn terki ve irdenin fenas m a k a m
nin banda veya kendi varlnn fenasndan sonra Hak ile
bek makamnda meydana gelir rdenin fenas makamnda
irdenin ve ihtiyarnn varlndan baka zaruret haddinde
durmak gerekmedii iin. irdenin fenas makamnda sHk,
kendi g ve kuvvetinden arndndan ve arzu ve seimini
terk ettiinden dolay vakte mahkm olur; fazlalklar terk et
mek ve zaruret haddinde durmakla mukayyed deildir Eer
nefsinin haberi olmadan haklarnn arurldm ve kendisine
hazlar verildiini grrse, vakit hkm gereince onu alr ve
o hazla hazlanr ve bu ak onun iin terk etmekten daha faziledidir Zira ak Hak ileyken, terki kendi irdesiyledir An
cak Hak ile bek makamnda hller onun tasarrufunda oldu
undan ve kendisi hllerin tasarrufundan dar ku iin ne
almakla mkelleftir ve ne de terk etmekle. lh hkmlerin
tasarrufunun kabzasnda itaatkr ve tesHm olarak yk men
zile tad ve vaktin sefasnda onda karanlktan eser kalma
d iin, ar mchadeler ve riyazetler alnda kendisine rm
olduu nefsiyle bazen dosduk etmek ve ona yumuak davran
mak niyetiyle o bazlar alr Ya da bazen dierleri iin rahmet
ve efkat niyetiyle zayflar rahadatan, onlara nefes aldran ruh
sat yolu talep ehHne kapanmasn diye bu ii yapar. Bazen de

72

zzeddn Kn
enbiyya uymak, dnyadan yz evirmek, mridleri terbiye
etmek ve onlar M diliyle zaruret haddine davet etmek iin
haklar ve gereklilikler ile yetinir. Zira M dilinin nefslerdeki
etkisi sz dilinden daha fazladr. Kimin M i szyle uygun ol
mazsa, onun sznn faydas olmaz. Nitekim yle demiler
dir: "Hlinin sana faydas olmayan kimsenin sznn de faydas
olmaz" Onun bazlar almay semesi veya hukuk ile yetinmesi
kendiliinden deil, Hakk'n iradesiyle olup o bundan rtl
deildir. Binaenaleyh genilik yolu korkun ve afetlerle dolu
bir yoldur. Gvenlik ve selmet, zaruret yolundadr Zira nef
sin isteine uygun olan her eyde birok yanl meydana gelir
ve onunla muhalefette ise daha az hata ortaya kar.

Dokuzuncu Fasl: Yakn ilmi hakkmda


Yakn, akl ve nakli delillerle deil, vecdin ve zevkin
ehdetiyle, beeriyet rtlerinin kaldrlmas srasnda hakkat
nurunun zuhur etmesinden ibarettir. Bu nr, hicb ardnda
kald mddete imn nuru, hicb aldnda ise yakn nuru
alarak adlandrlr. Aslnda bu ikisi de ayn nurdur. Bu imn
nuru beeriyet hicblar olmakszn kalbe dolduunda yakn
nuru olur. Varlk bak olduu mddete beeriyet arzndan
beer sfatlar bulutlar ykselir ve hakkat gneinin klarn
rter. Bazen kalbin vecdiyle bu buludar dalr ve o nurun
klarndan faydalanr. Tpk souk algnlna yakalanm bir
kimsenin, anszn zerine den gne nn scaklndan
rahadk hissetmesi ve zevk ve rahatlk almas gibi.
Gne n, hakikatlerin hakkati bil; onun hicb ar
dndan yansmas imn nuru, hicbsz hli ise yakn nurudur.
O souk alan kimse ise, beer sfadarn hicabnda olan kim
senin misalidir. O halde imn nuru daima sabittir ve yakn
73

n Ana Esaslar
nuru ise arada srada, parlaklk ve aydnlk verir Hadiste gel
dii zere; "iman sabit, yakn ise anlktr".
Yaknin hli vardr Birincisi ilmu'l-yakn. Bunun r
nei, bir kimsenin grmesi ve scakl idrk etmesiyle
gnein varlndan phe duymamasdr kincisi aynu'lyakndir Bunun rnei, bir kimsenin gnein cismini gr
mesi ve onun varlndan phe duymamasdr ncs
ise, hakku'l-yakndir ve bunun rnei bir kimsenin gznn
nurunun gnein nurunda kaybolmas ve onun varkndan
phe duymamasdr yleyse ilmu'l-yaknde ma'lm, muhak
kak ve mbeyyendir. Aynu'l-yaknde hid olunan ve grnen,
hakku'l-yaknde ise hid olan ve olunan, gren ve grlen or
tadan kalkar. Gren grlr, grlen gren olur. Terkibin be
kas hlinde, bu mana ani bir k parlamas gibi bir an gelip
gitmesi hari, kmil ve vsl insanlar iin bile gereklemez.
Tpk bir an akan ve geldikten sonra nnda yok olan
bir imek gibi. Zira eer bir saat devam etseydi, terkib ve tertib yolu yok olur ve ekil ve varkk ortadan kalkard. "Benim
iin Allah ile bir vakit vardr'

bu na iarettir

yleyse imn, yaknin kkdr lmu'l-yakn, aynu'lyakn ve hakku'l-yakn onun dallardr Bazs bazsndan s
tndr. Bu yzden Hak Tel, m'minlere imn emretmitir
"Ey imn edenler, iman edin!' Zira imnn birok merhalesi var
dr: "tmnlaryla

birlikte imnlar artsn diye, mminlerin

bine teskinlik indirdi'.

kal

Sekine keHmesi burada, kalpten phe

zdrabm gideren, onu sakinletiren ve erian imn olarak


adlandrd yakndir Hadiste yle gelmitir "imn
men yakndir".

tama

Akl istidlal ile bilinen ey, ilmu'l-yaknden

uzaktr Zira o istidlal ilmi, bu ise hl ilmidir phe karanl


akl erayla kesin olarak yok oknaz, hakikat gneinin do74

zzeddn Kn
mas hari. "Sabah doduunda

eraa ihtiya kalmaz . Tev

fik Allah'tandr.

Onuncu Fasl: Lednn ilim hakkmda


lm-i lednn yaknlk ehline akl ve nakli delillerle deil,
ilh ta'lm ve rabbani tefhim ile m a l m ve mefhm olan ilim
dir. Kelm- Kadm'in Hzr (a.s.) hakknda buyurduu gibi:
"Biz onu kamtzdan bir ilimle bilgilendirdik."

lmu'l-yakn ve

ilm-i lednn arasndaki fark, ilmu'l-yaknin, ztn nurunu ve


ilh sfadarn idrk etmek olmas; ilm-i lednnnin ise, Hakk'n
beer vastas olmakszn szleri ve manalar idrk ettirmesi olup
vahiy, ilham ve feraset olmak zere ksmdr.
Vahiy enbiyya hastr ve iki ksmdr. lh kelm ve
nebevi hadis; zira O'nun (s.a.v.) tm szleri vahiydendir. "O
hevdan

konapnaz,

o yalnzca

vahyedilen

bir vahiydir".

lh

kelm Cebrail vastasyla Hz. Peygamberin (s.a.v.) kalbine


inen cmledir. "Onu kalbine Rhu'l-emn

indirdi" Nebevi ha

dis ise, bazen Cebrail'in vastas olmakszn uhd mahalline


inerken -"Kuluna

vahyettiini

vahyett'

ayeti bu duruma ia

rettir-, bazen Cebrail'in nzul vastasyla ve bazen de O'nun,


Peygamberin (s.a.v.) kalbine flemesiyledir Hadiste bytl
d gibi: "Rhu-emtn

kalbime fledi'.

Cebrail'in nazil ol

masndan maksat, O'nun melek suretten beer ekle inmesi


dir. flemesinden maksat ise, ilh vahyin manasn. Nebi'nin
(s.a.v.) kalbine cismi ekil olmakszn gayb perdesinin arkasn
dan ilka etmesidir.
Eer bir kimse, "Hem ilh kelm, hem de nebevi hadis
vahiy ise. Kur'n ve hadis arasnda ne fark vardr?" diye sora
cak olursa, cevaben deriz ki: Kur'n'n sureti ve manas bir
likte vahiy eklinde inmi; ancak hadisin manas vahyin neti75

n Ana Esaslar
cesi iken, sureti Resl'n (s.a.v.) kelmdr Daha ince bir fark
da. Kur'n vahyinin edasnda mtekellimin Hak Subhnehu
ve Tel olmasdr Bunun delili, vicdan delillerin yan sra
"Kul (De)" lafznn bu ayetlerde baz srelerin banda yer al
masdr: "De ki bana vahyolunur..."
ki Allah birdir'.

"De ki ey kfirler..."

"De

lk hitb hknde bakdir ve ve ayn ekilde

Hz. Peygambere hitapur: "Onu sana okuduumuz

zaman'Adi

kraat izafesi her ne kadar Cebrail vastasyla da olsa kendisinedir Yani mtekellim ve hitb eden, O Tel ve Tekaddes'tir
lk nce, Cebrail suretinin vastasyla Muhammed (s.a.v.) ve
insanlar ile; ikinci olarak, Muhammed (s.a.v.) suretinin vas
tas ile insanlar ile; nc olarak ise, baz insanlar vastasyla
dier insanlarla konuur. Her durumda mtekelHm ve hatib
O'ndan bakas deildir; Cebrail vastasyla nazil olan hadisin
aksine. Zira bu durumda Muhammed (s.a.v.) Cebrail'in sz
nn anlatcs ve Cebrail, Allah'n sznn anlacsdr Anla
tmdaki beyan ve eklemeler anlacnn szdr, kendisinden
anlatlann deil. Kur'n- Mecd'in peygamberler, mmetler,
firavunlar ve ibHslerin szlerini anlatum grmyor musun;
oysa bu szleri Hakk Tel ve Tekaddes sylemektedir, onlar
deil. Hak Subhhenu ve Tel'nn Cebrail'i kendi kelm iin
vsta klmasnn hikmeti, ilhiyetin beeriyet ile hibir nisbetinin bulunmamas ve nisbet ve cins benzerlii bulunmayan iki
kimse arasnda konumann yaplmamasdr yleyse rabbn
hikmet Cebrail'i kudret leminde yaratm ve hikmet leminde
kendisi ve Peygamberin (s.a.v.) beeriyeti arasnda arac klm
tr ki kudret leminde yaratu ekliyle vahyi alabilsin ve hik
met leminde yaratt ekliyle beer suret grnts alsn ve
cins benzerlii meydana gelsin; bylece konuma gereklesin.
Bu yzdendir ki Cebrail (a.s.) ne zaman gelse, beer suretinde

76

zzeddn Kn
olurdu. Bu durumun suret alemindeki misali, bir kiinin pa
paana konumay retmek istemesine benzer; oysa papaan
ve insan arasnda hibir benzerlik yoktur. Bu yzden aynay
papaann karsna tutar ve aynann arkasndan gizlice papa
anla konuur. Bir benzerinin karsnda konutuunu gren
papaan, duyduu szleri tekrarlamaya balar ve bylece konu
may renir. Ayn ekilde Hak Tel, Cebrail'in beer sureti
vastasyla Muhammed (s.a.v.) ile ve Eli'nin beer sureti va
stasyla insanlarla konumutur. Zira, beer beeri duyabilir.
Peygamberin (s.a.v.) beeriyet suretini varlk aynasnda ken
disi ve insanlar arasnda vasta kld; aslnda hicb arkasndan
konuan kendisiydi. "De ki: Ben yalnzca
bana vahyediliyof
kendisiyle

sizin gibi bir beerim,

bu manann delilidir "Bir beer iin Allah'n

konumas mmkn deildir, yalnzca

hicb arkasndan

konumas veya istediini

eliye izin vermesi durumu

vahyetmesi,

vahyetmesi

bir

iin bir

hari". Zikredilen vahiy mertebele

rini tatbik etmek olduka mnsib olacakr. Cebrail'in vstas


olmadan gelen hadisler, mudak vahiyle mutabk; Cebrail'in
nefesi vastasyla Reslullah'n (s.a.v.) kalbine gelen hadisler,
perde arkasndan gelen szle mnsibdir. Cebrail'in nazil ol
mas vastasyla Peygambere gelen Kur'n ve hadisler, eli gn
derilmesi (Cebrail) yoluyla vahyedilmesiyle muvfkr. Bu ma
nalarn ima ve iaret yolu dnda ayrntl olarak aklanmas
-zellikle de bu muhtasar eserde- mmkn deildir.
lham ise, evliyann sekinlerine mahsstur ve bu, Hak
Azze ve Tel'nn gayb leminden sekin vellerinin kalplerine
indirdii doru ve sabit bir ilimdir. "De ki: Benim
hakk ortaya koyacaktr ve O gaybkri

bilendir".

Rabbim

Sfiler bunu

hakkan ilham olarak adlandrmtr ki bundan sonra dnce


ve haylleri ayrma babnda sz konusu edilecektir inallah.
77

n Ana Esaslar
Feraset ise, suret eserlerini dikkatlice incelemek sonu
cunda gaybden alan bir iHmdir Bu, mminlerin havass ara
snda mterektir Nitekim hadiste yle gelmitir:
ferasetinden

"Mminin

ekinin; zira o, Allah'n nuruyla bakar'. Feraset ile

ilham arasndaki fark ise udur: Feraset, suretin eserlerini dikkatkce inceleme araclyla meydana gelen gayb ilerin kefi
iken, ilham vastasz ortaya kar. Vahiy ve ilham arasndaki
fark ise, ilhamn vahye tbi oknas ve vahyin ilhama tbi olma
masdr Yani evliyann ilham mertebesine ulamas, enbiyya
uyma vastasyla gerekleir. Enbiynn vahyi ise, bir baka eye
tabii deildir Tevfk Allah'tandr

78

NC BB
Ma'rifeder hakknda olup
on fsldan ibarettir

Birinci Fasl: Ma'rifetin tanm hakkmda


Ma'rifet, icmali olarak bilinen eyleri tafsiltl ekilde ye
niden tanmaktr Mesela Nahv ilmi. Lafz ve manev tm
millerin ne grev yapklarn genel olarak bilmek nahv il
midir. Arapa okurken, her milin nerede ne grev yapt
n ve kullanm ekillerini ayrntk olarak bilmek ise nahvin
ma'rifetidir Dnce ve grle yeniden tanmak, nahvin tantcsdr lme ramen ondan gafil kalmak, yank ve hata
dr O halde rubbiyetin marifeti, nefsin marifetine merut^
ve merbuttur.^ Hadiste geldii zre, "Nefsini

tanyan

rab-

bini tanr \ Bunun anlam, hakk varln ve mutlak failin


O Subhnehu olduunu icmk olarak bildikten sonra, fiiller.
^
^

art koulmu, arta bal.


Balanm, bal, bitiik.
79

n Ana Esaslar
havadis ve inenlerin tafsld suretlerinde ilh sfadar ve zt
yeniden tanmaktr
cmali ve ilm tevhdin sureti mufassal ve aynye dn
medii mddete, yani tevhd ilminin sahibi zarar, fayda,
men, ba, daraltmak, geniletmek gibi yeni ve birbirine
zt hllerin ve durumlarn tafsili suretlerinde zarar veren,
fayda veren, men eden, balayan, daraltan ve geniletenin
Hak olduunu tereddt etmeden ve dnmeden grp ta
nmad mddete, o kimseye arif demezler. Eer ilk anda
bu durumdan gafil olur ve daha sonra eitli tasarruflar
nn suretlerinde mutlak faili yeniden tanrsa, ona arif deil
mte'arrif derler. Eer ilme ramen mudak Hakk', vstalarn
ve rabtalarn suretlerinde tanmaz ve fiillerin etkisini vesile
lere havale ederse, ona gafil (sh), oyun ehli (lh) ve gizli
mrik denir. Eer bir kimse, tevhdin manas hakknda sz
ler syler ve kendisini tevhd denizinde gark olmu gibi gs
terirse ve buna karn bir bakas onu inkr ederek szlerinin
hl neticesi deil, fikir ve dnce neticesi olduunu sylerse
ve birinci kii de hemen onun sznden incinir ve ona f
kelenirse; bu incinmesinin, inkarcnn sznn tasdiki oldu
unu bilmelidir. Aksi takdirde, bu inkrn suretinde mutlak
faili tanr ve ona sinirlenmezdi.
Ayn ekilde nefsi tanma hususunda icmali ilimle bili
nen her kt sfat, nefsinde ortaya kt ilk anda tafslth
ve ayn ekilde tanr ve ondan kanrsa o kimseyi arif de
ilse mte'arrif veya gafil adlandrrlar. Mesel ilimle nefis
teki kibir ve ucb sfatnn kt bir sfat olduunu bilir ve
bu sfat nefiste olutuu an derhal onu tanr ve bu kt s
fat nefsinde tekrar ortaya kmasn diye tevazu ve alakg
nlllk perdesine kaarsa, bu sureti nefsi tanmak olarak
80

zzeddn Kn
adlandrrlar. Eer ilk anda deil de, ikinci seferde bu sfat
tanrsa, mte'arrif adlandrlr. Eer icmali ilmi tafsili olarak
hi tanyamazsa, ona gafil derler Bu (icmali) ilmin ona fay
das olmaz; hatta zarar olur Arifin vazifesi, kazaya rza gs
termek; mte'arrifn vazifesi ise, ona sabretmektir Gafilin
vazifesi ise, kerhat ve zdrabdr
lh ma'rifetin mertebeleri vardr Birincisi, daha nce zikredildii gibi her eseri mutlak failden bilmeHdir ikinci olarak,
mutlak failden olan her eserin onun sfadarndan hangisinin
neticesi olduunu bilmelidir nc olarak, Hakk'n her sfaunn tecellsinden maksadn tanmaldr Drdncs, ilh
ilim sfan kendi ma'rifetinin suretinde tanmal ve kendisini
ilim, ma'rifet ve hatta varkk dairesinden karmakdr Nitekim
Cneyd'e (ra.) ma'rifetin ne olduunu sorduklarnda yle
dedi: "Marifet,
dr'.

onun ilminin kyamnda

" Daha fazlasn

len ve bilinendir".
"Marifet,

senin cehlinin

varl

syle" dediklerinde ise yle dedi: "O bi

Sehl bin Abdullah (ra.) ise yle demitir:

cehaletle

tanmakttr"

Yaknlk mertebeleri arttka, ilh azametin eserleri daha


zahir olduka, cehalete olan iHm daha ok olur; beUrsizHin ma'rifeti oalr ve hayret stne hayret eklenir ve arifin
kalbinden "Rabbim

sendeki hayretimi

arttr" feryad ykseUr

Bu zikredilen manalarn hepsi ma'rifet ilmidir, ma'rifet de


il. Zira ma'rifet vicdan bir i olup onu aklamak zordur
lim onun mukaddimesidir; yleyse ilimsiz ma'rifet imknsz,
marifetsiz ilim ise vebaldir. Ma'rifet ve ilmin birka ekli
olabilir: Ma'rifet ilmi, ilmin ma'rifeti, ilmin ilmi, ma'rifetin
ma'rifeti gibi. Bu suret, suretlerin en kmiHdir Bu ksmla
rn her biri zikrettiimiz beyanlarla anlay sahibi talihler iin
aydnlanm oldu.

n Ana Esaslar

kinci Fasl: Ne6i Tanma Hakkmda


Nefis kelimesi iki manada kullanlr. Bazen nefs'-ey
derler ki onunla o eyin hakikatini ve zn kastederler. Ni
tekim "falan ey kendi nefsiyle kaimdir" derler. Bazen de ne
fis lafzndan insann nak nefsini kastederler ki, hayvani ve
tabi ruh olarak adlandrlan bedenin eczalarnn incelikleri
nin hlsas ile insan ve ulv ruhtan ona inen nurun birle
mesinden ibarettir ki, bu nurla takva ve fcur ona ilham edi
lir. Kelm- Mecd'in buyurduu gibi: "Nefse ve ona bir dzen
iinde biim verene, sonra ona fcurunu
edene'.

ve ve takvasn

ilham

Bizim tarifimizden maksat da bu nefistir; her ne ka

dar onu tm sfatlaryla tanmak mmkn olmasa bile. Zira


o bukalemun sfana sahiptir ve her an yeni bir renk alr ve
her saat baka bir ekle girer. Varlk Babil'inin Hrt'udur.
Her lahza bir ii bozar ve her nefes yeni bir kurnazla balar.
lh ma'rifetle onu tanmak ve knhne vkf olmak hibir
mahlk iin mmkn deildir; tpk ilh ma'rifetin knhne
vkf olmann mmkn olmad gibi. Onu olduu gibi tan
mak imknsz, lyyla hllerini zabt etmek ise zordur. Emru'lm'minn Ali'nin (r.a.) dedii gibi: "Benim ve nefsimin

misali,

oban ve srnn durumu gibidir

yann

oban srsnn

toplayp kontrol etse, sr dier yandan

bir

dalr".

Nefs-i emmre, nefs-i levvme ve nefs-i mutmainne farkl


mertebeler ve sfadar cihetinden onun isimleridirler. Her mer
tebede vasfndan dolay baka bir isim almtr. Balangta
varln velayeti henz onun galebesi, istils ve tasarrufu al
tndayken, nefs-i emmre olarak adlandrlr. Ortalarda, ted
bir sayesinde varln velayeti kalbe getiinde, nefis kalbe
itaat eder, onun mukallidi hline gelir; ancak dier taraftan
baz sfadar ve isyankr huyu baki kaldndan ve bu yzden
82

zzeddn Kn
kendini knad iin nefs-i levvme denir. Sonunda niza ve
kerhat damarlar tam olarak kesildii ve kalple nizadan vaz
geip huzur bulduu, ilh hkmlerin cereyan altnda rm
olduu ve kerhati rzaya dnt iin, nefs-i mutmainne
olarak adlandrlr Balangta nefis, henz tabiat mstakarrnda yerleik iken; srekli olarak ruh ve kalbi, yce lemden
kendi yerleik olduu aalara ekmeye akr ve daima ss
lenmi bir ekilde insann nazarn celb etmeye alr ey
tan da ortada tellallik rolne soyunarak onun iren grn
tsn gzel gstermeye abalar ve onu kalplerin ve ruhlarn
tuzak yerine dntrr ki yce ruhu aalk ve mutahhar
kalbi kirk hle getirsin.
Sehl bin Abdullah yle demitir: "Nefiin bir srr var
dr ki bu Firavundan

bakasna zahir olmamr

o, "Ben sizin yce rabbinizim"

Bu

yzden

dedi. Nefsin yedi semav

hicab

ve yedi zemini hicab vardr Kul nefsini yerin tabakalarnda


kadar aa gmerse,

sini yerin altna gmerse,

kalbi ara ykselir'.

ise yle demitir: "Kim nefini


rlr ve keramet zemininde

ldrrse,

defnedilir;

lanet kefenine sarlr ve ceza toprana

Eb Ifezd (ra.)

rahmet kefenine sa

kim de kalbini

srkleyen,

isi, bellara mbtel

dmanlarn

yardmcs,

hevlarn

ve eitli ktlklerle itham olan

Hadis-i erifte yle gelmitir: "Glib, insanlara deil


galebe eden

ldrrse,

defnedilir'.

Cneyd (r.a.) ise yle demitir: "Nef-i emmre,


felkete

ne

kalbi o miktarda gklere ykselir Eer nef

insan
takip
nefistir'.
nefine

kimsedir'.

Nefs-i natka ve kalbi ayn ey sananlarn bu tasavvurla


rnn sebebi, nefsi kalbin zelliklerinden olan rza ve itminanlk vasfiyla son derece dolu bir ekilde bulmu olmalardr Bu
yzden onunla kalp arasnda hibir fark olmadn ve nefs-i
83

n Ana Esaslar
emmrenin baka bir nefis olduunu sanmlardr. Onun,
emmrelik giysisinden karak rza ve itminanlk hil'ati giyen
ve kalbin rengini alan ayn nefs-i emmre olduunu bilmemi
lerdir Nefis ne zaman kalbin rengini alrsa, kalp de ruhun ren
gini alr Fark bylece aklanm oldu. Tevfik Allah'tandr.

nc Fasl: Nefein baz sfatlarn tanma


hakkmda
Bil ki insandaki kt ahlkn kayna ve yerilmi sfat
larn madeni nefistir; pk ruhun vlm sfadarn ve gzel
ahlkn kayna olmas gibi.
Nefsin kt ahlk ve yerilmi sfatlarndan biri, hevya
tapmakr. Nefis her zaman hissi lezzetler ve ehvetlere ula
may arzular; tabiat isteklerini onun yanna eker; hevya itaat
ve ballk kemeri balar ve ma'budlukta Allah'a irk koar.
Kelm- Mecd'in buyurduu gibi: "Hevsmt ilh edineni

gr

dn m?' lh zhd ve muhabbet olmakszn, bu sfan ne


fisten ayrlmas mmkn deildir.
Dier sfat nifkr. ou hallerde nefsin zahiri, bmyla
farkldr. nsanlarn yannda bulunup bulunmamas onun iin
bir deildir. nsanlarn yannda onlar metheder ve onlarla karlanda sadkat izhr eder; ancak onlarn yokluunda baka
trl davranr. Bu sfat, sdk olmadan nefisten temizlenmez.
Dier bir sfat riyadr. Nefis her zaman insanlarn ya
nnda Hak Subhnehu'nun kanda yerilmi olsa dahi, insan
larn vd eylerle kendini bezemeye alr. Mal biriktir
mek ve onunla iftihar etmek, kibir, zorbalk ve kendini gani
grmek gibi. Yine insanlarn yannda yerilmi eylerden Hak
Tel indinde vlm eyler olsalar dahi kanr; fakr u acz ve
84

zzeddn Kn
miskinlik gibi. Bu sfat, nefsin hakirHi tannmadan nefisten
ayrlmaz. Nitekim Reslullah (s.a.v.) bu durumu haber ver
mitir: "nsann iman, insanlar onun yannda
yncaya

kei gibi

kadar, (yani olup olmamas fark etmeyinceye

olma-

dek) kmil

olmaz . Eb Bekr Varrk (ra.) yle demitir: "Nefis her zaman


riyakr, ou zaman mnafk

ve bazen de mriktir'.

Riyakr

nefsin misali, atee benzer ki iyi bir sfat olan nurun grn
ts alnda irkin bir sfat olan yakcl gizler Geri onla
rn hk, basiret gzllerin baklarndan gizH kalmaz. Bazlar
bu anlamda yle demilerdir: "Nefsin misali durgun
benzer; hareket ettirip karttrdnda,

bir suya

alttndaki kir ve pislik or

taya kar". Nefis her zaman gzeUik iddiasnda bulunarak ir


kinliini rtmeye aksa da, onun irkinlii ksa grller ve
ocuk sfatkIardan bakasna gizH kalmaz. Nazar sahiplerinin
nezdinde nefsin mrHi onun irkinHini gidermedii gibi,
aksine irkinliine irkinlik katar. Bu durumun misali, tpk
yal ve irkin bir kadnn, kendini gzel ve renkli elbiselerle
ssleyerek makyaj yapmasna benzer ocuklar onu gzel sansa
da, akl sahipleri ve bykler iin daha da irkin grnr.
Dier bir sfat, ulhiyet davas ve Hak Subhnehu ve
Tel'yla zddiyet iinde olmaktr Zira nefis, srekli olarak
insanlarn kendisini vmeleri ve methetmelerini, emir ve ya
saklarna uymalarn, herkesin kendisini sevmesini, kendinden
korkmasn ve rahmetine muhta olmasn ister; pk Allhu
Tel'nn kullarndan bu hlleri istemesi gibi. Bunun manas,
ilhkk davasnda ve rubbiyet iddiasnda bulunmak demektir
ve bu sfat ilh sfatlar tecell etmeksizin nefisten ayrlmaz.
Dier bir sfat, ucb ve kendini beenmiliktir Nefis s
rekli olarak kendi sfatlarnn gzelHine bakar ve kendi hal
lerini rza ve ta'zm gzyle inceler Eer bakasna kck
85

n Ana Esaslar
bir hayr dokunsa onu bytr, yllarca unutmaz ve karsn
daki kiinin kendisine medyun olmas gerektiini dnr.
Eer bakasndan kendine birok iyilik gelecek olsa bile, onlar
fazla nemsemez ve ksa bir sre sonra da unutur
Bu sfat, ldrc sfatlardan olup Reslullah (s.a.v.)
yle buyurmutur: " ey insan helak eder: Itat edilen

cim

rilik, tbi olunan hev ve kiinin nefsini byk grmesi."

Yine

hadiste yle buyrulmutur: "Kiinin helaki nefsini byk,


amelini ok ve gnahn az grmesindedir." Eb Bekr Vsd
yle demitir: "Nefis put gibidir; ona bakmak irk, ondan
ret almak ibdettir'.

ib

Ucb sfat, nefsin hakirliini tanmadan

ortadan kalkmaz.
Dier sfat, cimriliktir. Mal, mlk ve kazantan ne ele ge
irirse ona balanr ve brakmaz. Bu, mal sevgisi ve gurur y
znden ya da fakirlik korkusu ve ihtiya yznden olabilir Bu
sfat nefiste glendiinde kskanlk doar. Zira hasd, baka
larnn maln kskanmaktr. Birisinin bakasna hayrnn do
kunmasn istemez. Eer birisinin bir nimet elde ettiini gre
cek olsa, o nimetin yok olmasn ister. Bu his iyice glendii
zaman kin oluur. Bir kimseyi bir nimette kendisiyle ortak
veya benzer grse, yahut bakasn bir fazilet ayrcalna sa
hip bulsa ya da onun kendisine bir nimetin ulamasn engel
lediini sansa, onun helak ve yok olmasn ister. Yakn nuru
galebe almadka, cimrilik sfa nefisten kmaz.
Dier bir sfat hrs ve tamahtr. Nefis srekli olarak eidi
ve daim ehvet ve lezzetleri arzular ve i'tidl ve iktisd had
dine riyet etmez. Onun ihtiyac hibir zaman sona ermez.
Bu hrsn mislini, pervanenin atee olan isteine benzetmi
lerdir. Pervane m u m yla yetinmez ve atein zararndan e
kinmeden ve korkmadan kendisini atein iine atar ve yanar.
86

zzeddn Kn
Ayn ekilde nefis de lezzeder hususunda yle tamahkrdr ki
yok oluncaya dek lezzeder peinde komaya devam eder Bu
sfat, takva ve vera' olmadan ortadan kalkmaz.
Dier sfat, hafifliktir Nefis hibir eyde sabit kalmaz, eh
vet dnceleri, kavH ve fH arzular geldiinde hibir diren ve
sebat gstermez ve annda o ileri grmek ister Sebat ve ha
reketi kendi yerlerinde ortaya kmaz; arzularn elde etmede
sradi olur. Baz limler, nefsin bu hkni kaygan ve eik bir
zeminde bulunan topa benzetmilerdir ki phesiz bu top s
rekli olarak hareket hknde olacakr Sabr olmakszn bu s
fat nefisten kmaz.
Dier bir sfat abuk yorulmakr; nefis her eyden hemen
yorulur. Yalanc zan hlin emrinden uzaklarsa ve tali ilerle
urarsa sakinleeceini, toparlanacan ve dzeleceini syler
Bu ileri yapmas durumunda dahi hedefine asla ulaamayaca
n bilmez. ou durumda gerek suret onun arzularnn ak
sinedir Eer bir kez arzusuna galebe alacak olursa, daha nce
kendi nezdinde sevgiH olan eyden kaacakur nceki haliyle
sonrakini kyaslayacak ve nefsini sebata zorlayacaktr Bu bela
dan kurtuknann yolu, kr vazifesini ed etmektir
Dier sfat, bitkinliktir Nefis ehvet ve arzularna ulama
hususunda hareketH ve aceleci olduu hlde, itaat etme ve g
nahlardan kanma noktasnda yorgun ve tehircidir Bu illet,
ar riyazet ve mchedeler oknakszn nefisten ayrlmaz. Bu
nun sayesindedir ki isyan ve muhalefetin merkezi olan tabii
soukluk ondan ayrlr ve nefis, emirleri kabul etme ve h
kmlere uyma hususunda yumuak hle gelir; tpk tabak
hanedeki deriler gibi. Nitekim Kur'n- Mecd yle buyur
maktadr "Onlarm derileri ve kalpleri Allah'n
muar,

zikrine,

yattr".
87

n Ana Esaslar
Bu sfadarn her biri nefse ait marazlardr Nefis tabibleri
olan enbiy ve onlarn takipileri evliya, bunlarn her biri iin
zel ilalar hazrlanmlardr Nefsin yerilmi sfadar yazlara
smayacak kadar oktur ve bu aklanan on sfat, dier sfat
larn analar olup dierleri ounlukla bunlardan tremektedirler. Nefsn sfadarn kkleri ve dallarnn hepsi, nefsin yara
tld drt tabiat unsurundan yani scaklk, soukluk, rutubet
ve kuruluktan ortaya kmaktadr. Kim bunlar iyice inceler
ve tetkk ederse, her sfan kendine has kaynan bulabilir.
Allah en iyi

bilendir.

Drdnc Fasl: Nefei tanma ve ilh ma'rifet


arasmdaki irtibtm keyfiyeti hakkmda
Bil ki ilh ma'rifetten sonra hibir ma'rifet, insan nef
sini tanmaktan daha yararl ve erefli deildir. zellikle ilh
ma'rifetin onunla irtibad ve ona bal olduu gz nne al
nacak olursa:
"Kim nefiini tanrsa rabbini

tanr'.

Nefls lafz bu rivayette, eer zt ve hakkat manasna hamlolunursa -Allah en iyisini bilir- maksat u olur: Kim kendi zt
ve hakikatini varlnn tm czlerine stnlk ve ihata sfat
yoluyla tanrsa ve btn melek ve eytan ordular, cismn ve
rhn hakkatlar, kendi znn ihatas alnda lem-i sarde^
mahede ederse, Mudak Zt' ayn nisbetle -rhn, cism,
melek, eytan, cinn, insan varlklarn varlnn btn czleriyle- lem-i kebrde'' tasavvur eder. Cz ruhu, cz' kalbi,
cz' nefsi ve cz' akl kendi znn ihatas alnda grd
^
^

Kk lem anlamndadr. Kk lem, insandr.


Arapa, byk lem demektir. Zahiren byk lem,
kinattr.

zzeddn Kn
gibi; ar- a'zm olan rh-u a'zm' ve kalb-i a'zm ile nefs-i
kll^ ve akl- klHyi'' de, Vhid'in znn ihatas altnda kualm ve evrilmi grr. nsann zndan baka kinattaki
hibir zt bu sfadara sahip deildir O hlde onu tanmak,
ilh ma'rifete ulamaktr
Eer hadisteki nefisten maksat nefs-i natka* ise -Allah
en iyisini bilir- u anlama geHr ki: Kim nefsini ubudiyet sfa
tyla tanrsa, Rabbini rubbiyet sfayla tanr yle ki; nefis
srekli bl olarak ilhkk iddiasnda bulunur. Azamet, kibriy,
cebbrkk, izzet, istina ve kudret gibi Zt- Ilhfye mahss olan
'

*
^

En byk ruh demektir. Rubbiyyeti bakmndan, lh Zt'n


zuhur yeri (mazhar) olan rh- insanden ibarettir. Onun kn
hn, Allah'tan bakas bilemez. Rh- a'zm'a, akl- evvel,
hakkat- Muhammediyye, nefs-i vahide, hakkat- esmiyye
gibi isimler de verilir. Allah'n, kendi sureti zere yaratt ilk
varlk (mevcd) budur. Bu, en byk halifedir.
niversal nefs, lemin can, kinatn ruhu. Alem bir insan gibi
kabul edilir ve onun da bir can olduuna inanlr.
Allhu Tel'nn ilk yaratt ey akldr. Hadis-i erifiyle iaret
edilen akl, Akl- Evvel'dir. Allhu Tel her eyi, bu ilk akl
vasta klarak yaratmtr. Akl- Klli, Akl- Evvel'den sonra ge
len bir derecedir ve Akl- Evvel'in mazhardr. Akl- Kll her
eyi ortaya koyan, bulan, meydana getirendir. Cz- Akl, her
zaman renmeye muhtatr, KUi Akl ise retmendir Pey
gamberler Akl- Kll'dn KU Akl, Rh- Muhammediyye
mertebesinin sfa, tm cz' ruh ve akllarn asldr ehdet
mertebesinde bizim suretlerimizi aydnlatan, cz' akllarmzdr Cz' akllarmz aydnlatansa, klli akldr
Konuan nefis anlamna gelir Ztnda maddeden syrlm; an
cak, yapt ite maddeye bitiik olan bir cevherdir Feleklerin
nefisleri de byledir Akla da, nefs-i natka denir
89

n Ana Esaslar
rubbiyet sfatlarnda ise hi kimse Hak Tel ile ortak olma
d hlde, zorla ve bhtanla bunlar kendisine nisbet verir ve
bu sfatlarn ve hussiyederin kendine ait olduunu tasavvur
eder. Bu btl iddiann karanlklar, ilh tecellnin nurlar ol
makszn ondan ayrlmaz. "De ki Hak geldi, btl zail oldu

ve

"Nur zahir oldu, karanlk btl oldu? Zira Hak Tel, ne zaman
kendi sfadarndan birisiyle nefse tecell etse, nefsin btl olarak
kendisine nisbet ettii o sfat ondan ayrlr ve tevazu, huzu',
huu', acz, fakr, miskinlik, zillet ve cehlini itiraf gibi zti sfat
lar ortaya kar. Mesela azamet sfatyla tecell ederse, nefsin o
iddia iftiras yok olur ve tevazu sfa zahir olur Eer izzet sfa
tyla tecell ederse, nefsin o btl iddias yok olur ve zillet sfat
ortaya kar. Eer mlk ve saltanat sfayla tecell ederse, nef
sin bu iddias yok olur ve onda huzu' ve huu' sfadar mey
dana gelir. Eer kudret sfayla tecell ederse, nefsin bu bl
iddias yok olur ve onda acz ve teslim olma sfatlar ortaya
kar. Nitekim Reslullah'tan (s.a.v.) gelen baz hadislerde yle
buyurulmutur: "Hamd, azameti karsnda her eyin tevazu et
tii, izzetinin karsnda her eyin zelil olduu, saltanatt
her eyin boyun edii, kudretinin

karsnda

karsnda her eyin teslim ol

duu Allah'adr? Nefsin hak ettii her sfatta arif insan, kendi
nefsinde tand bu sfatn ortaya kmasyla onun kayna
ve sebebi olan ilh sfat da tanmaldr Bu yolla tannmayan
ve ilm suretten hali sfata ulamayan ve haberden aynye var
mayan her sfat, gerekte tannmam demektir
Znnn-u Msr'ye (r.a.) "Rabbini neyle tandn?" diye
sorduklarnda yle cevap verdi: "Ne zaman gnah ilemek
istediysem, ilh cell ve azameti hatrladm ve bende haya
meydana geldi; bylece ondan utandm ve o ii yapmadm."
yleyse Znnn, ilh azamet ve cell sfatnn nefisteki et90

zzeddn Kn
kiini ve kendisindeki hayay, ilh ma'rifet ve yaknkk sebebi
bilmektedir Bu ma'rifet doru bir kanun olup onda hatann
olumas mmkn deildir Zira bu, hl ve zevkin neticesidir;
ilmin tasavvurunun hsk deil ve kef ve ayan yoluyla elde
edilir; haber ve burhan yoluyla deil.
Dier yandan nefsin kendisiyle sfatlanmasnn ibdetin
ayns olduu ve Zt- lhye ait her sfatn varkn, kendi
nefsinde yeniden bulmas ve tanmas, rubbiyet nazarnn o
sfatla onun hakknda nazar etmesinin deHHdir Mesela nef
sinde Allhu Tel'nn (c.c.) hkmyle rza sfan bulsa, bu
sfatn Hakk'n kendisinden raz oknasnn neticesi olduunu
bilir Nitekim, "Allah onlardan,

onlar da ondan razdr'

buna

iarettir Eer kendinde ilh muhabbet sfa bulsa, ilh mu


habbetin kendisine sabk ve mukaddim olduunu bilmelidir
"O onlar, onlar da onu sever" bu manaya iaret etmektedir
Eer kendinde Hazreti Rubbiyet'e kar bir evk bulursa, bu
nun Hak Tel'nn kendisine evkinin neticesi olduunu bil
melidir "yi olanlarn
onlarla grmeye

benim likama olan evkleri oktur,

olan evkim ise ok daha fazladr'

benim

buna de

lildir Eer kendinde Hak Tel'nn zikrini bulursa, o lde


Hakk'n indinde zikredildiini bilmelidir "Beni zikredin, sizi
zikredeyim'

bunun ifadesidir Kelm- Mecd'in, kulun zikrine

balad bu zikir, her ne kadar daha sonra ve lahika olsa da,


baka bir ilh zikir ona mukaddem ve sbkr Zira nce Hak
Subhnehu kulu zikretmez ise, kul Hakk' zikretme tevfkine
eriemez. Sonraki zikir, kulun sevap kesbetmesi ve nceki zikir
tam bir batr Emru'l-M'minn Ali (ra.), kulun bu zikrini
"ki zikir aras zikir' olarak nitelendirmitir Ksaca, kim Allah
katnda kendi deerini bilmek ve yerini tanmak isterse, nce
kendi nezdinde Hakk'n sahip olduu konuma bakmal ve o

91

n Ana Esaslar
lde kendi konumunu kyaslamaldr. Hadiste buyrulduu
gibi: "Kim Allah katndaki konumunu
kendi nezdindeki

konumuna

bilmek isterse, Allah'n

baksn. Allhu Tel, kulun ken

disine verdii deer kadar kuluna deer

verir'

Beinci Fasl: Ruhu tanma hakkmda


Allhu Tel (c.c.) yle buyurmutur: "Sana Ruh'tan soru
yorlar De ki: Ruh rabbimin

irindendir'.

Bil ki ruhu tanmann

temeli ve idrkinin zirvesi son derece yksek ve ref'dir. Akl ve


vusul kemendi ona ulamaz. zzet Kaf'm mesken edinmi bir
simurgdur.'' Hibir ibarenin, anlayn ve vehmin ana yakalan
maz; azamet denizinin dibinden km bir incidir Onun sfat
lar kyas lsyle deerlendirilemez. Gayb srlarnn eminleri
olan ve hevperestlikten ve nefse kulluktan kurtulan mukayese
ehli ve kalp ehli olanlar, onu kefetmeye alm ve iaret dili
hari ondan bahsetmemilerdir "Hr olana iaret yeter'.
Bil ki Hazreti zzet iin en erefli mevcd ve en yakn
mehd, Rh-u a'zmdr ki Hak Subhnehu ve Tel, onu
kendine nisbet ederek "ruhumdan'

ve "ruhumuzdan'

lafzyla

snflandrmtr. Adem-i Kebr, ilk hlife, ilh tercman, var


ln anahtar, icadn kalemi ve ruhlarn cenneti hepsi onun
isimlerindendir. Varlk oltasna den ilk av, onun ztdr.
'

92

Farsa. Otuz ku demektir. Efsanev Kf Dann ardnda ya


ayan, ad var kendi yok bir ku. Allhu Te'l, furd insan
(ilh) ruhu, geldii asl vatanna (Kaf Dann ardna) dne
cek, oray aacak otuz kabiliyede donatmr. Ku, ykseliin
semboldr. Ruh, bu otuz ku (yani otuz olumlu yetenek) ile
geldii yere dner. Simurg'a u anlam da verilmitir: nsan-
Kmil. Mantku't-Tayrd, otuz kuun yedi vadiyi getikten
sonra ulatklar padiah, Allah.

zzeddn Kn
Kadm irde, onu kendi isteinin aksine halk lemine atad;
varlk leminin esrar hazinelerinin anahtarlarn ona verdi ve
onun onda tasarrufta bulunmasna izin verdi. Ona hayat de
nizinden byk bir nehir at ki srekli olarak hayat feyzin
den istimdd ile varln czlerini feyzlendirsin. lh keHmelerin srederini cem' yerinden yani Zt- mukaddesten tefrika
mahalline yani halk lemine ulatrmakta ve icmal aynndan
tafsl ayanna cilvelendirmektedir. lh keramet ona iki na
zar bahsetmitir Biri ezel kudretin cellini mahedesi iin
ve ikincisi ebed hikmetin cemlinin mlhazas iin.
Birinci nazarn ibaresi kabul edilmi ve ftr akldr ve
neticesi de ilh muhabbettir ikinci nazarn ibaresi, hulk ve
mdebbir akldr, hadiste geldii gibi: "Sonra ona, 'One gel!'
dedi ve geldi; sonra 'Dn!' dedi ve dnd'.'

Bunun neticesi ise,

nefs-i klldir
Rh-u izafnin

ayn-i cemden talep ettii her feyzi,

kll nefis kabul eder ve onun tafsl mahalli olur. Rh-u izaf
ve nefs-i klH arasnda fiil ve infial, kuvvet ve zaaf sebebiyle
erkeklik-diilik ilikisi meydana gelmi ve klk ve kavuma
ekli sabit hle gelmitir Onlarn imtiza ilikisi ve izdiva va
stasyla varlklar vcda gelmilerdir lh takdirin eHyle gayb
leminin karanlndan zuhur lemine gelmilerdir yleyse
her mahlk nefis ve ruhun neticesidir ve nefis ise ruhun, ruh
ise emrin (iin) neticesidir Nitekim Hak Tel kendi kendine
ruhu hibir sebep olmakszn yaratmtr ki "emr" buna afr
Tm mahlkatlar yaratmann kendisinden ibaret olduu ruh
vastasyla yaratmr "Haberiniz
dur lemlerin

olsun yaratmak

Rabbi Allah ycedir".

ve i onun

phesiz her hlifenin,

muhllifnin sfatlarn kendisinde barndrmas gerektiinden.


Yaratlm ruhlar meydana getiren esas Ruhtur.
93

n Ana Esaslar
fazl- ilh ve kerem-i namtenahi, ruhu, yaratma hilfetinde
kendi cemli ve celli isim ve sfadarnn tamamyla giydir
mi ve yaratl mesnedinde mkerrem ve muhterem klm
tr. Tekvin devresi son noktaya ula ve balang noktasna
vardnda, ruhun sureti toprak dem'in varlk aynasna yan
sd ve btn ilh ilimler ve sfatlar onda tecell etti. Sonra
"Yeryznde

hlife klacam'

hitab geldi ve dem'in hilfet

nm mele-i a'l'da yayld. Onun hilfet menuruna,


siz Allah, dem'i kendi suretinde yaratmttr"

"phe

mhr vuruldu

ve onun keramet sancana u ayet zahir oldu: "Adem'e isim


lerin hepsini retti'.

Hkimiyet ve takdir yularn onun eline

vermilerdir Meleklere ona secde etmeleri emredildi; zira me


lekler onun sahip olduu kemle sahip deillerdi. nk on
larn bazlar, yalnzca ceml sfatnn mahzarlardr ki bunlar
ltuf ve rahmet melekleridir. Bazlar ise yalnzca cell sfamn
mahzardr ve bunlar da kahr ve azab melekleridir dem ise,
ceml ve cell sfadarna sahip olup ltuf ve kahr, rahmet ve
gazab mahalli klnmtr. Bu yzden u beyan geldi: "Elimle
yaratttm".

O Hakk' tm isimleriyle eksiksiz tand; oysa me

lekler mazhar olduklar isim hari, O'nu tanyamadlar. "Bi


zim, Senin rettiinden

baka bir ilmimiz yoM' bu duruma

iaret etmektedir. dem'in ehdet alemindeki varlnn,


gayb alemindeki ruhun suretinin mazhar hline gelmesi gibi,
Havva'nn ehdet alemindeki varl da gayb alemindeki nef
sin suretinin mazhar oldu. Onun dem'den douu da nefsin
ruhtan douu misalidir "Ve ondan eini

yaratt'.

Nefis ve ruhun izdivacnn tesiri ve onlarn mennes" ve


mzekkerlikleri'^ dem ve Havva'nn suretine intikal etti. Ruh
"
12
94

Diil.
Eril.

zzeddn Kn
ve nefisten eylerin sdr olmas gibi, dem'in iinde zerreler
eklinde yerletirilmi olan zrriyeti, dem ve Havva'nn izdivac
vastasyla ortaya kmtr. O halde dem ve Havva'nn varl,
ruhun ve nefsin varlnn bir nshasdr ve her bir insan da,
dem ve Havva'nn varlndandr. Baka bir nsha da, cz'
ruh ve cz' nefsin izdivacnn varlndan ortaya kmtr ki
bu da kalptir. demouUan'nn mzekker surette domas,
Rh-u kll'nin suretinden ortaya kmakla birlikte nefis sfa
tna da sahiptir. Mennes suretin douu da Nefs-i kll'nin
suretinden meydana gelmekle birlikte, ruhun sfana da sa
hiptir. Bu yzden hibir nebi, kadn suretinde peygamber
lie seilmemitir. Zira nbvvet, demoullar'nn nefisle
rinde tasarrufta bulunduundan ve yaralmlar lemine tesir
ettiinden mzekkerlik ile ilikilidir. Ayn ekilde, enbiynn
zuhur vstas da ruhtur ve ruh mzekker surettedir. Allah en
iyi bilendir.

Altna Fasl: Kalbin ma'rifeti hakkmda


Kalbi olduu gibi vasfetmek imknsz, ondan bahsetmek
zordur; zira srekli hli ve hareketi deimekte ve keml yo
lunda ykselmektedir. Bu yzden kalp olarak adlandrlm
tr. Hller ilh balar olduundan ve O'nun balar son
suz olduundan dolay, kalbin keml yolunda ve ezel cell
ve ceml mi'rcnda deimesi ve ykselmesi de sonsuzdur.
phesiz O'nun sfadar ve hlleri, say snrlarna ve had sa
ylarna smaz. O'na say ve snrlama getirmeye alan her
kes, dikkade bakarsa, kendi istidadnn nasibini ortaya koy
duunu ve idrk haddini tayin ettiini anlayacaktr. Ma'rifet
denizlerinin binlerce dalgc, kalbin ma'rifet denizine dalm
lar; ancak hibiri onun dibine varamam ve acaibliklerinin
95

n Ana Esaslar
ve garipliklerinin knhne vkf olamamr Ondan bir eser
bulan kimse, bu eserden bir haber vermemi; ondan deerli
bir cevher ele geiren kimse, onu ortaya sunmamr Ali bin
Sehl es-Sfi (ra.) yle buyurmutur: "demden
dar kalbi sorarlar. Keke onun ne olduunu
layan birisini grseydim,

ama grmedim".

kyamete

ve keyfiyetini

ka
ak

mdi bil ki iaret di

liyle kalpten maksat, varkk dairesinin kendisinden balayarak


onda keml bulduu ve ezel ve ebed srrnn onda birletii;
nazar balangcnn onda basar sonuna ulat ve hki vechin
ceml ve celHnin onda tecell ettii noktadr Rahmn'n ar,
Kur'n ve Furkan'n menziH, gayb ve ehdet arasndaki ber
zah, ruh ve nefis, iki denizin birletii yer, mlk ve melekt,
sultann nazr ve menzru, seven ve sevilen, ilh emanet ve
lmf srrnn taycs onun sfadanndandr Ruh ve nefsin
izdivacndan maksat ise, onun varlnn neticesidir Mlk ve
melektun irtibundan murad, onun uhdunun matrah ve
nazarnn celb olmasdr Onun sureti akn ta kendisinden
tasvir olunmu, basireti mahede nuruyla nurlanmtr Ne
fis ruhtan ayrldnda, iki taraf arasnda ak ve niza meydana
geldi ve izdivalarndan kalbin sureti olan ak dodu. Tpk
berzah gibi ruh denizi ve nefis denizi arasnda vsta oldu ve
ikisinin buluaca yerde durdu ki ikisi arasnda fke ve d
manlk ortaya karsa engel olsun. "Aralarnda perde

vardr

geemezler'.
Kalbin suretinin akn znden meydana geldiinin deHH,
nerede bir ceml grrse ona ynelmesi, nerede bir gzellik
bulsa ona asknasdr. Asla sebepsiz olarak sevgiHsiz ve ma ksuz
kalmaz. Varl ak ile kaimdir ve akn vark onunla. nsa
nn vcdunda kalbin durumu, Rahmn'n ar gibidir Ar,
lem-i ekberde kalb-i ekberdir ve lem-i asgarda kalp ar- as96

zzeddn Kn
gardr. Btn kalpler, arn ihatas altnda bulunurlar; cz'
ruhlarn byk ruhun alnda olmas ve nefislerin kll nef
sin alnda olmas gibi. Arn olduu gibi kalbin de sureti ve
hakka vardr Onun sre, bedenin sol tarafnda emanet ola
rak braklm bir aa kkdr. Hakikati ise, daha nce zik
rettiimiz rabbani bir latifedir. Bu hakkat ve sureti arasnda
nefs-i nka ve hayvani ruh'^ bulunur. Zira kalbin hakkati
mutlak letafet ve sureti saf kesafettir. Mudak kesif ve mudak
latif arasnda hibir ekilde uyum olmadndan, ikisinin de
hem letafet leminde hem de kesafet leminde yz bulunan
nefs-i nka ve hayvani ruhu, kalbin sureti ve hakkati arasnda
vsta olmulardr ki kalbin hakikatinden sdr olan her eser,
nce nefse ulasn ve o latif tarafyla onu kabul etsin ve kesif
tarafiyla hayvani ruha ularsn. Ayn ekilde hayvani ruh, latif
tarafiyla onu alsn ve kesif tarafiyla kalbin suretine gndersin
ve ondan da bedenin dier blgelerine yaylsn. Ayn ekilde,
nce rahmet feyzi Hazreti lhyet'ten ar hakikatine iner ve
ondan arn taycsna ve onlar vastasyla arn suretine ek
lenir ve oradan da ehdet leminin dier blgelerine dalr.
Arn suretinin hakkati ile olan nisbeti, o hakikatten ehdet
lemine ulaan her feyzin nce onun suretine ulamasna ve
daha sonra ondan dier cisimlere sirayet etmesine sebep olur.
Ayn ekilde, kalbin suretinin hakikatine olan nisbeti de bu e
kildedir. Btn kalpler artan feyz alrlar; onun hakkati arn
hakikatinden ve sureti arn sretindendir Hak Tel'ya ikbl
vastasyla kalp ve ar arasnda tekabl ve benzerlik meydana
Hayat, his ve iradeli hareket kuvvetini tayan, kalb ve ruh gibi
latif bir cevherdir. nsanlarn yaamasn, remesini, dnya iin
almasn temin eden kuvvettir. Buna hayvani ruh da denil
mitir. O, bedeni aydnlatan bir cevherdir.
97

n Ana Esaslar
geldiinde bu durum oluur. Hibir mahlkat artan daha b
yk deildir lh Kelm, onun azametini yle bildkmektedir
"O, azametli arn da Rabbidir'.

Peygamber ise (s.a.v.) "kalp

drttr" buyurmutur.
Birinci kalp pak ve aydnlk olup onda bir nr vardr
Bu kalp mminin kalbidir ikinci kalp siyah ve karanlk olup
kfirin kalbidir, nc kalp muallk ve imanla kfiir arasnda
tereddddr ki o mnafikn kalbidir Drdnc kalp ikiyzl
olup bir yz iman mahalH iken ikinci yz nifak mahallidir
Onun imanla kurtuluu lem-i kuds ve taharettendir upk bir
bitkinin temiz suyla kurtulmas gibi. Nifakn onda galip gel
mesi ise habaset ve pisHk lemindendir Nitekim hadis-i e
rif buna iaret etmektedir: "Kalp drt eittir; iinde bir sracn
yand

saf ve effaf kalp ki bu miminin

kalp ki kfirin kalbidir


fikn kalbidir
lunduu

kalbidir. Siyah ve hasta

Muallk ve tereddtl

Bu zrh giyinmi

kalp ki

mna-

ve iinde iman ve nifakn bu

kalptir Ondaki imann misali temiz suyun

yardm

ettii hububat gibidir

gibidir

ve iltihap ve kan ona yardm

yetimesine

Nifakn misali ise vcuttaki

galip gelirse kalp onun hkmne

eder Bu ikisinden

yara
hangisi

tabi olur'

Bu drt ksm arasndaki ihtilfn sebebi, kalbin ruh ve


nefsin neticesi olmas ve ruh ve nefis arasndan karkki ekme
ve itmenin bulunmasdr Ruh nefsi kendi lemine ekmek is
ter ve nefis, ruhu kendisine ekmek ister SrekH olarak karHkl ekme ve itme halindedirler. Bazen ruh gaHb gelir ve
nefsi aa merkezden yukar makama eker ve bazen nefis ga
lip olur ve ruhu keml doruundan noksan ukuruna eker
ve kalp, dima gaHb olan tarafa tbi olur. Saadet ve ekavet bu
iki ekimeye baldr Eer ebed saadet ve ezeH inayet yetiir
ve ruha nefsi ve ordusunu malub etme tevfiki verirse, yara98

zzeddn Kn
tl aalndan kdem zirvesine ykselir ve tamamen nefis
ve kalpten yz evirerek Hazreti Cell'in mahedesine ko
yulur. Kalp de ona uyarak, dnmn gerei olduu kalbi
makamdan ruh makama ykselir, ycelir ve ruhun karar kl
d yerde yerleir; pk babasn takip eden ve ona tbi olan
evlat gibi. O zaman nefis de tabiat lemi olan mahal ve makarrndan karak, evld olduu kalbin peinden kalp maka
mna ular. Byle kalp mminin kalbidir ki onda bir zerre
irk ve kfiir dahi bulunmaz. Eer nezbillah durum bu
nun tersi olur ve ezel gazb ve ekvetin eserleri gelir ve ruhu
zell ve nefsi mansr klar, ve kalp ve ruhu kendi lemine ek
mesi iin ona kuvvet verirse, ruh kendi makamndan kalbin
mahalline iner. Kalp de kendi makamndan nefis makamna
gelir ve nefis tabiat zemininde kkleir ve sabideir. Kfirin
kalbi ite byledir; zell ve kfiir karanl her yerini kapla
mtr. Eer nusret-i kll hibir taraftan erimez ve karlkl
ekme ve itme bak kalr, ancak nefis tarafi gl olursa, kalp
ortada tereddtte kalr ve daha ok nefse doru meyleder; bu
mnafn kalbidir. Eer ruh tarafi daha gl olursa ve iki
taraf eit gte olursa, kalbin meyli ruha daha fazla olur veya
iki tarafa eit uzaklkta olur ve onda hem iman, hem de k
fr mevcd olursa, bu iki yzl kalptir ki bir yznde iman
ve dier yznde nifak vardr

Yedinci Fasl: Snrn ve akln ma'rifeti hakkmda


Mutasavvflardan bir grup, srrn rhn latifelerden bir
latife olduuna ve mahede mahalli olduuna inanrlar; pk
ruhun muhabbet mahalli bir latife olmas gibi. Kalp de ma'rifet
mahalli olan bir latifedir. Bir grup ise, srrn ayan cmlesin
den deil, manlar cmlesinden olduuna inanrlar. Bundan
99

n Ana Esaslar
murad, onun kul ile Allah'm arasmda meydana gelen rtl
hl olduu ve bakasmm ondan haberi ve bilgisi olmaddr
Kulun Allah'la srrnn ve ehf (gizli) olarak adlandrdklar sr
rn srrnn olduunu sylerler Kelm- Mecd'de buyurulduu
gibi: "Sz ister gizle, ister aa vur O insann gizli

dnce

lerini de bilir, gizlinin gizlisini de'. Sr, Allah ve kuldan baka


kimsenin biknedii eydir Srrn srr ise, kulun da ondan ha
berdar olmad srlar ve gizlileri bilenden baka hi kimsenin
muttali olmad eydir
Srr, ayn- mahss bilen birinci taife,, srrn ruh ve kalp
ten yukarda olduuna inanr eyhlislm ihbuddn mer
Suhreverd'nin (ra.) grne gre sr, kalp ve ruhtan baka
bir ayn deildir O yle der: "Srr ruhun stnde sanan
cematin bu tasavvurunun sebebi, kalb ve nefsn taallukla
rn kulluundan tamamen kurtulduktan sonra, ruhu ma'rfa
zid bir vasf olarak grmeleri ve ruhun tesinde baka bir
ayn olduunu sanmalardr Onlar, onun baka vasfla vasf
lanm ruh olduunu anlamadlar". Srrn, ruhun altnda ve
kalbin stnde olduunu syleyen taifenin yanknn nedeni
ise; kalbi, hllerin sonunda tamamen nefse kulluk zilletinden
kurtulmu ve nefsn hevlarn balarndan ve eytan vesve
selerin kirlerinden arnm grdklerinde, onda kendilerine
yabanc gelen bir vasf bulmalardr Bunun, kalbin tesinde
baka bir ayn varkk olduunu sandlar. Onun, kalbin kendisi
olduunu ve farkk bir vasf aldn bilmediler
Bazlar srr, farkl bir ekilde tefsr ederek yle demi
lerdir: "Sr, ruhun znde gizH ladf bir mana olup akl, onun
tefsrinden aciz ve dil, onu tabirden uzakur Dil, kalbin ter
cman ve mfessiri olduu gibi, akl da ruhun tercman ve
mfessiridir Ruha gaybden kefolunan ve ruhun ayan naza100

zzeddn Kn
ryla mahede ettii her mana ile, karlkl konuma yoluyla
anlatmak istedii her manada tercman olan akl vasta olur
ve kalp iin tefsr ve takrr eder Ancak ruhun idrk ettii ma
nalarn ounu akl, kalbe anlatmaktan aciz kalr Tpk dilin,
kalbin manalarnn ounu anlatmaktan aciz kalmas gibi. O
halde ruhta bak kalan ve akln tefsirini yapamadn manalar
ruhun esrar olup, kalbin ondan nasibi yoktur. Kalpte kalan
ve dilin ifade etmekten aciz kald manalar ise, kalbin srlar
olup muhtab ondan haberdr olmaz. Bu yzden mcerred
akln tbilerinden olan felsefeciler ve dierleri, enbiynn ruhla
rnn idrk ettii eylerin oundan mahrum kaldlar ve onlar
inkr ettiler Zira ruhun idrk ettii her ey, akln ihatas aluna
smaz. Akl yaraklarn en ereflisi ve en keremlisi olmasna
ve yaraltan stn ve sekin olmasna ramen, bu byledir
Hadiste yle gelmitir: "Allhu Tel'nn ilk yaratt ey akl
dr Ona 'Gel!' dedi ve o geldi; daha sonra 'Geri dn!' dedi,
dnd.

Ona 'Ottr!'dedi

ve ottrdu.

dedi sustt. Daha sonra yle buyurdu:


riy, saltanat ve ceberutuma

geri

'Konu!' dedi konutt. 'Sus!'


'zzet, cell, azamet,

and olsun ki yaralmlarn

senden bana daha deerlisini ve sevgilisini yaratmadm.

kib
iinde

Senin ve

silenle tannr, vlr ve itaat edilirim; senin vesilenle alr ve ba


larm.

Yalnzca seni knarm. dl de senin, ceza da senindir.

Seni sabrdan

daha efdal bir eyle deerlendirmedim''

Ruhun

mertebesi, onun mertebesinden ycedir Zira akln nceHi ve


stnl yaratlmlar lemindedir; oysa ruh, lem-i emirden
dir, lem-i halktan deil. Akl ruhla kaimdir, ruh aklla deil.
Akkn ruhla olan misali, gne nn gnein cismiyle olan
durumu gibidir Gne deerH olmasna ramen, varl
gnein cismine baldr Gne nn sayesinde dnyadaki
varlklarn ekilleri grlebildii gibi, akl nurunun sayesinde
de malmat ve ma'kultn srederi kalpte aydnlanr

101

n Ana Esaslar
Eer birisi, "Allah'n ilk yaratt ey akldr" veya "Allah'n
ilk yaratt
ey kalem'dit

ey benim nrumdur"

veya "Allah'n ilk

yaratt

hadis-i erifleri arasnda nasl bir iliki ve uyu

mun bulunduunu soracak olursa, hadisin de bir mana


nn ifadesi olduunu syleriz. Zira Seyyid-i Kinat'n (s.a.v.)
ehdet alemindeki varl, gayb alemindeki rh-i izafnin
suretinin mahzardr Akl- EvveP'' ise Rh-u zf'den gelen
nurdur; Kalem de hem ilh kelimelerin ve suretlerin izhr
vstas olan lk Akl anlamndadr, hem de onlarn cem ma
hallinden tafsil makamna k rabtasna aftr. Dolaysyla
bu hadis arasnda hibir tezat yoktur. Vehb bin Mnebbih
yle demitir. "Yetmi semav kitapta yle buldum: Dnya
nn balangcndan sonuna kadar btn yaralmlarn akl
lar, Reslulah'n (s.a.v.) aklnn yannda bir kum tanesinin,
dnyann btn kumlarna olan nisbeti seviyesindedir". Al
lah en iyisini

bilendir.

Sekizinci Fasl: Dncelerin (hatrlarn)


ma'rifeti hakkmda
Bil ki dncelerin ma'rifeti, tafsilt ve temyizi, ilimle
rin incelikleri cmlesindendir. Faydalarnn ve aidiyederinin
idrki ise, anlayn dakikliindendir ve ona dikkat etmenin
ve ihtimam gstermenin azl, menfaatlarini anlama azln
dan doar. evkin artmas, himmetin terakkisi ve mertebenin
ycelmesi yoluyla mutluluun oalmas, onun ma'rifetinin
tahsiline baldr. Himmet ne kadar yce olursa, bu manann
Akln en yksek mertebesine AM- Evvel denir. Balangtan
sonu, sondan balangc, evvelden hiri, hirden evveli tam bir
olgunluk ve gerek ile gren bu AM- Evvel, Hz. Muhammed'in
nurudur.
102

zzeddn Kn
talebi de insann bmnda o kadar fazla olur. Nasl olur da
sdk bir tlib, dncelerin marifetine itiyakk ve tene oknaz
ki amellerin salh ve fesad ona bakdr ve saadet ve ekavet
ona merbut ve meruttur. Zira bazs melek yaknln neti
cesi ve bazs eytan yaknlamann neticesidir Hadiste buyu
rulduu gibi: "eytann
lar vardr

eytann

da, meleklerin

de Ademolu

dostlar ktle dnmek

saymak; melein dostlar ise, iyilie dnmek


mektir. Km bunu bulursa bilsin ki, bu Allah

iin dost

ve Hakk' yalan

ve Hakk' tasdik et
Subhnehdandr

O halde Allah'a hamd etsin. Kim bakasn bulursa

eytandan

Allah'a snsn. Sonra unu okudu: eytan sizi fakirlikle


tur ve ktl,

korku

emreder'

Hatrdan (dnceden) maksat; hitb, tarif ya da talep


eklinde kalbe gelen vriddir^'
Vrid (gelen, ulaan), hatrdan daha geneldir Zira her
hur, vriddir; ancak vrid hur deildir Hzn, nee, kabz
ve bast vridleri gibi.
Sfilerin ou, hurlarn drt eitten fazla olmadna ina
nrlar. Hakkan, melek, nefsi ve eytan. Hakkan hatr, Hak
Tel tarafindan gayb bnlarndan vastasz olarak yaknlk
ve huzur ehHnin kalbine konan iHmdir Kelm- Mecd'de bu
yurulduu zere: "De ki benim Rabbim hakk dilediinin

kal-

Arapa, gelen demektir Kul, irade etmeden, kendi katks bu


lunmadan, eer kalbine bir mana gelirse, buna vrid denir
Allah'tan gelen varide vrid-i Hak, ilimden (eriattan) gelen
varide de vrid-i ilim denir Gelen vrid, kulu etki altna alr
onu sevindirir ve hznlendirir; o zaman gelen bu vridler
psikolojik olarak kard duruma gre, vrid-i hzn, vrid-i
srr gibi isimler alr Allah'tan gelen feyz veya ilhama, vrid
ad verilir
103

n Ana Esaslar
bine koyar'. Melek hr ise, hayrlara ve itaata rabetli klar ve
gnah ve hilelerden kandrr ve muhalif ileri ve gerekleti
rilmesi gerekli ileri yapmamay knar. Nefsn hr ise, acele
zevkler isteme ve btl davalar izhr etme hususunda kusurlu
dur eytan hatr ise, nehy edilmi ve mekruh kknm ey
lerde iddiada bulunur Zira eytan, balang hlinde ma'siyeti
emreder ve bu ekilde sapkkk ve dallete dremezse, kalbi
ar itaat ve er'an mekruh olan ifrd yoluyla yoldan kar
maya alr ve bu hususta vesvese verir Nitekim namaz ak
dinde, namaz klnan yerin ve elbisenin temizHinde, abdest
suyunun kullanmnda, israf meselelerinde ilmin haddini aa
cak ekilde mbalaada bulunur Hadiste yle buyurulmutur: "Abdestte eytan vardr; ona velehan

denir".

Hakkan ve melek hr arasndaki fark udur ki: Hakkn


hrna baka hibir hr kar kamaz. Onur saltanatnn
zuhruyla, varlk czlerinin hepsi itaatkr ve tesHm olur. B
tn dier hrlar, izmihlale urar ve paralanp dalr H
seyin Mansr'un (ra.), kendisine sorulan "Hakkn burhan
nedir?" sorusuna verdii cevap gibi: "Vridler kalplere girer ve
nefisler onu yalanlamaktan

aciz kalrlar'.

Nefsn hatrlarn

melek hatrlara kar kmas mmkndr Nefsn ve eytan


hr arasndaki farka geHnce; nefsn hatr zikir nuruyla kesiknez, yllar gese dahi isteine kavuuncaya kadar kendi is
teinde srarc olur, ilh tevfikin gelmesi ve o arzusunun k
kn nefisten skmesi durumu hari. Ancak eytan hatr,
zikir nuruyla kesilir; ancak baka ekilde ortaya kmas ve
kulu gafil avlamaya ve yoldan karmaya akmas mmkn
dr Hadiste buyurulduu zere: "eytan insann kalbi ze
rinde oturmutur.

Kul ne zaman Allah' anarsa, eytan

gizlenir

ve ne zaman gafilet ederse, eytan onun kalbini yutar, onunla ko


nuur ve onu
104

arzulandrr'

zzeddn Kn
eytann amac, herhangi bir ekilde insan yoldan kar
maktr Baka zel bir arzusu yoktur. Hakkan, melek ve nefsn
hatrlarn hibiri, fen'^ hli hari kesilmezler ve bu mana bir imArapa, fn olmak, yok olmak mnsna gelir. Nesnelerin,
sfnin gznden silinmesine fena denir. Zdd bekadr. Hind
Nirvans farkl bir muhtevaya sahiptir. Hind mistisizminde
hilik, fenay ifde etmesine ramen, slm tasavvufunda kul hi
olmaz; hiin yerine Allah'n sfadar geer. Bu, u mndadr:
Kul, insan olarak tad sfatlar ve huylar terk eder; fenaya
ererek, tam hale gelir, olgunlar. Ancak, bu giden kt sfatla
rn ve ahlkn yerini, Allah'ta mkemmel olarak bulunan ilh
sfatlar veya ilh huylar ahr. Yani Hind mistisizmindeki gibi,
yoklua gidi, yokluk, hilik sz konusu deil; aksine mkem
mel olan Allah'n sfat ve ahlknda yenilenme, ykselme hu
susu gndemdedir. Kueyr, fenay e ayrr: 1. lk fena, ku
lun kendinden ve kt sfatlarndan fn olmas, 2. kinci fena,
Hakk' temaa eden kulun, Hakk'n sfatlarndan da fn ol
mas, 3. nc fena, Hakk'n varlnda yok olan kulun, kendi
fenasn grmesinden de fn olmasdr. bn Arabi'ye gre fena,
kulu Allah'a ulatrr. Bu durumda kul, btn nefsi arzularn
terk eder ve kendini Allah'n irdesine teslim eder.
Fena hli, kulun benliinin kaybolmas ile, tevhdin gerekle
mesi demektir. Bu hl, tevhdin en yksek derecesidir. Kul, Al
lah tefekkrnde o derece boulur ki, benlik bilincini de kay
beder hale gelir. Buna fena fi't-tevhid denilir.
Fena halinde kulun niyetleri, davranlar, ahlk planda d
zelme gsterir. Tefekkr plannda grlen bu durum, fiillere
de yansr.
FenafiUahtbiri de u ekilde aklanr: Kulun zt ve sfatnn,
Hakk'n zt ve sfatnda fn olmas. Kul, bu durumda btn
dnyev ilgilerinden uzaklar, Allah'n birlik derghna tam bir
tevecchle ynelir.
105

n Ana Esaslar
sekten daha uzun srmez. Yeniden varlnn ekliyle fena sn
rndan uhda dnd zaman, bu hr da geri dnerler.
eyh Mecdddn Badad (r.a.), bu drt ksm htra
ksm daha eklemitir ki bunlar ruh, kalp ve eyh hatrdr Ba
zlar drdnc olarak akl hrn, bazlar da yakn hatrn
eklemilerdir. Aslnda bu be hatr ilk drt hatrn iinde bu
lunmaktadrlar. Zira ruh ve kalp hatr melek hatrnn altn
dadrlar. Akl hatr ise, eer ruh ve akln yardmcsysa, melek
hr cmlesinden; ve eer nefis ve eytann yardmcsysa, ey
tan hatr cmlesindendir. eyh hrnda ise -ki manas ey
hin himmet mededinin tlib mridin kalbine balanmas ve
bylece bir engelin almas ve mkln hallolmas demek
tir- mrid, mklnn almas iin eyhinin kalbinden yar
dm talep eder ve ondaki mkl, mride alr ve kefolunur.
Bunu Hakkan hrn iine dhil edebiliriz. Zira eyhin varl,
gayb lemine alan bir kap mesabesinde olup her an mridin
kalbine yardm ularmaktadr. Yolun hr ise, mcerred sek
ler karn vrid olup o da hakkan hrn iindedir. Bu drt
hrn ash, eytan ve melek hardr; zira Hak Tel, bir ku
luna kendine yaknlk hil'ati giydirmek isterse, ilk nce te'yid
etmek ve nusret vermek iin kalp ve ruh askerleri olan mlk
cematini inzal eder ki ruhu ve kalbi tasdik edilmi ve yardm
edilmi olsun. Eer bir kulu azaba mbtel klarsa, eytann as
kerlerini nefsine yardmc olmalar iin gnderir ki nefsi kuv
vetlensin ve aa himmede sfl merkeze ve tabiat mahalline
dsn ve ondan nefsn hatrlar vcda gelsin. Hatrlarn ge
rektii gibi ayrt edilebilmesi imknszdr; ancak kalp aynasn
hev ve tabiattan kurtarp zhd ve takva ile cilalayan, bylece
hrlarn hakkat srederinin kendisine olduu gibi kefolunan kimse hari. Bir kimse zhd ve takvada bu dereceye ula-

106

zzeddn Kn
mam olduu hlde, htriar ayrt etmek isterse yolu udur
ki; nce hatr eriat lsne tutmak, eer farz ve fazilet cin
sinden ise onu kabul etmek, haram ya da mekruhlardan ise
reddetmekdir Eer mubahlardan ise, nefse muhalefete hangisi
daha yaknsa onu semeHdir Zira genellikle nefis kt eylere
eilimlidir ve bilmelidir ki nefsin arzular iki ksmdr Bazs
hazlar ve bazs haklardr Haklar zaruret olup bedenin kvam
ve hayatn bekas onlara merbut ve meruttur. Hazlar ise, bu
snrdan fazla olan her eydir yleyse haklar ve bazlar ayr
mak onun hknin gereklerindendir Haklar almal ve bazlar
nefyetmekdir Balang ehli iin zaruret haddinde ve haklarda
durmak lazm ve onu amak gnahtr. Ancak sonlardakiler iin
genikk yolunun alm oknas mmkndr ve byle bir kime
zaruret darlndan msamaha ve kolaykk geniHine gemi
olabilir O zaman Hak Tel'nn izniyle ve daha nce zikredi
len genilik ilmini tahkk artyla haz hurlarm alabilir

Dokuzuncu Fasl: Mrid, mutad ve meczb sliki


teuna ve mridin mutada ihtiyaa hakkmda
Tasavvuf etJi, mrid ve murad lafzlarn iki anlamda kul
lanmaktadrlar. Biri mukted (uyan) ve mukted (uyulan) ve
dieri muhib (seven) ve mahbb (sevilen). Mukted manasndaki mrid o kimsedir ki; basiret gz hidyet nuruyla grr
olur, kendi eksikliine bakar ve keml talebinin atei ztnda
alevlenir ve muradna ulamayncaya ve Hak Tel'ya yakn olmayncaya kadar da yatmaz. Ehl-i irde olarak adlandrlan
kimsenin, iki lemde Hak'tan baka bir murad var ise veya
bir an bile olsa murdn talepten geri kalyorsa, o kimse irde
ismine lyk deildir eyh Eb Abdullah Hafif (ra.) yle de
mitir: "rde, kalbin murad talep etmek iin yukar

kmasdr;
107

n Ana Esaslar
hakkati ise, ciddiyetin

devam ve rahatt terk etmektir'.

Eb Os

man Hir yle demitir: "Mrid, kalbini Allah'tan baka her


eyden ldrendir

Yalnzca Allah', O'na yaknl

zn ister, O'nun mtakdr. Rabbine olan evkinin


dnya ehvetlerini

iddetinden

kalbinden karmttr". Yine o yle demitir:

"Mridin kalbinin cezas amellerin ve makamlarn


bunlarn

ve O'nun y

zddyla mahcb

hakikatinden

kalmasdr".

Mukted anlamndaki murd ise, tasarruftaki velayeti ek


sikleri tamamlama mertebesine ulam ve eidi istidadarn
ihtilfim ve ird ve terbiye yollarn ayan nazaryla gren kim
sedir Byle bir ahs, ya meczub sliktir ki ilk nce nefsn s
fatlarn helket mahallerini belirlemi ve sonra ilh cezbelerin
yardmyla kalbi aamalardan ve ruh miralardan geerek kef
ve yakn lemine ulam ve mahede ve muayeneye dalm
tr. Ya da slik meczubdur ki nce cezbelerin yardmnn g
cyle makamt meydanlarn katetmi, keif ve ayan lemine
ulam ve daha sonra yolun merhale ve menzillerini daha yo
lun banda grm ve hlin hakkatini ilim suretinde bulmu
tur. Bu iki ahsn da eyhlik ve muktedlk mertebesi kesindir.
Ancak henz mchede darlndan mahede fazlasna ula
mam ebter; slik ve seyr u slkn inceliklerine, makam ve
menzillerin ve korkun yerlerin hakkaderine henz vkf ol
mayan ebter, meczb eyhlik makamna layk deillerdir ve
onlara mridin istidadnda tasarruf velayeti ve tarikat kanu
nuna uygun terbiye yetkisi verilmemitir. Bu yzden onlarn
yapt her tasarrufun fesad, salhndan ok olacaktr.
Mridin varlnn ve ondaki keml istidadnn misali, ku
olma istidadna sahip yumurta gibidir. Eer yetikin bir ku ta
rafndan himaye edilir ve himmet grrse, doum ve yumur
tadan kma heyecan gl bir ekilde ona hkim olur. Bir
108

zzeddn Kn
mddet sonra ruhniyet hayamn tasarrufu ve ku oknanm
keml hususiyetleri onda vcda gelir ve sonunda yumurta
suretindeki elbisesini kararak kuluk sureti hil'atini giyer ve
istidadnn kemline ular Eer yumurta, uma kuvveti ol
mayan ve henz bula ulamayan bir kuun altna konulur
ve bu durumda bir mddet zaman geerse, yumurtadaki ku
olma istidad fsid olur ve bir daha slh olmaz. Ayn ekilde,
eer sdk mrid kendi varln tekmil mertebelerine ulam
kmil bir eyhin tasarrufu aluna brakrsa; seyir, uma, slk
ve cezbe onda bir araya gelir ve itaatkr ve teslim olur. Varlk
yumurtasndan hakikat kuu ortaya kar: "Allah Adem'i kendi
suretinde yaratmr".

Hviyyet havasnda uar, retme ve do

urma mertebesine ular Oysa acemi bir slik veya acemi bir
meczubun tasarrufu aluna girerse, ondaki insaniyet kemli is
tidad fsid olur, keml makamna ulaamaz ve kmillerden
olamaz. lh hikmet-i blia^'' ve snnet-i cariyenin suret
alemindeki muktezs gerei, doum, reme ve insan nevinin
bekas; iftlerin arasnda ehvet ba, fiil ve infial, tesir ve te
essr vstas ile iki cinsin izdivac oknakszn gereklemedii
gibi, mana leminde de tam ve mutlak ubudiyet olan insan
hakkan srr, mrid ve muradn muhabbet bayla izdivac
olmakszn ve mrid muradn tasarruflarn kabul etmeden or
taya kmaz; daha nce zikrettiimiz ikinci doum budur.
Babasz ocuun varknn ilh kudrette mmkn oknas
sa'nn (a.s.) varl gibi ancak hikmette imknsz olmas gibi;
mrid ve muradn izdivac oknakszn manev doum da kud
ret leminde mmkn - k i nitekim baz meczublarn durumu
byledir-, lkin hikmet leminde imknszdr Dier taraftan.
Hedefe ulamann en yksek ve son snrna varm, olgunlua,
mkemmele ulam hikmet.

109

n Ana Esaslar
babasz doum baz afederi de beraberinde getirir sann (a.s.)
doumunun baz Hristiyanlarn dallete dmesine sebep ol
duu gibi ki onlar, lht'* ve nstta''' onu Allah'n olu ola
rak adlandrdlar. Ayn ekilde bir meczub, kmil ve mkemmil bir eyhin irad yoluyla deil de, kendiliinden keif sahibi
olursa, dierleri onun yol aaca afetten emin olmazlar.
Muhib manasndaki mrid, meczub sliktir. Mahbub
manasndaki murad ise, eyhlik manas kendisinde mnhasr
olan slik meczubdur. Zira muhibbin mchede ve meakkati,
mkefe ve mahedesinden ncedir. Mahbub ise, kefinin
hakkati itihadnn suretinden nce olan kimsedir. O halde
bu anlamda mrid ve muradn manas, ilk ekildeki muradn
manasnn aynsdr. Allhu Tel yle buyurmutur: "Allah
dilediini

ona seer ve kendisine yneleni

hidyete

erdirir'.

Bu

yet, muhib ve mahbubun durumuna iarettir Zira seme


nin illeti, ilh takdirdir; kulun elde etmesi deil. Hidyet ar
ise, ynelme mukaddimesidir ki bu kulun fiilidir. O halde bu
surette seme mahbubun hli, hidyet muhibbin hlidir.
Muhibler makamt yollarnda tertib ve tedrice uymadan
ilerleyemezler lk nce makam- edn'mn gereklerini yerine
getirmeden makam- a l a y a ulaamazlar. Bu ekilde birinci
mertebeden ikinci mertebeye, ikinciden ncye, ncden
drdncye ve tedricen btn makamlar bu tertiple ve seyr u
slk admyla katederler O zaman yollar onlar iin cezbeye
dnr ve seyir tayr'a dnr, mchede mahedeye ular
Muyebe (kaybolma), muayeneye (gzden geirme) varr Bu
makamda muhiblere hilfet menuru yazlr, eyhlik hil'ati giy
dirilir ve tasarrufta bulunma izni verilir. Zira bu mertebe, gayb

''
110

Ulhiyyet lemi.
nsanlk lemi.

zzeddn Kn
ve ehdet, Allah ve yaratdmlar arasndaki orta makamdr. Bu
makamda, kulun vark Rahmn'n ar olur ki bir yz gayb
leminde, dier yz ehdet lemindedir yle ki bu ekilde
birinci yzyle gayb leminden rahmet feyzlerini alr ve ikinci
yzyle ehdet lemine ve insanlara ulatrr
Mahbuplar ise, hkn balangcnda cezbe yardmyla y
rdkleri iin, bir cezbeyle makamt dairelerinin meydanla
rn katederler ve muhiblerin btn amellerinin hsl bir cez
bede ortaya kar. "Hakk'n cezbelerinden

biri, btn

insanlarn

ve cinin ameline eittir'. Zkii btn makamlarn sefas, onlarn


hknin sefasnda ortaya km ve onlarn rhniyeti, keif ve
vicdan fezasnda makamt balarndan kurtulmutur
Makamlarn kaydarna bak kalmak, henz keif lemine
varmam muhiblerin avam iindir ki onlarn seyri, nefisleri
nin sfatlarnn karanlklarn yok etmek iindir Her bir ma
kamda onlara mahss zulmet sfatlarndan biri yok olur; yle
ki nefislerinin zemini rubbiyet nuruyla tamamen aydnlk
hle gelir: "Yer rabbinin

nuruyla aydnland."

Mesela masiyete

olan meyil, nefsin zulmederinden biri olup nasuh tevbe ma


kamnda zail olur. Dnyaya rabet bir zuknet olup zhd ma
kamnda zail olur. Hakk'n rzka kefaletine itimadn azl bir
zulmet olup rrza makamnda yok olur Bu ekilde her ma
kamda bir zulmet zail olur; yle ki nefislerin btn zulmet
leri makamlarn cmlesinin seyrinde ortadan kalkar ve yakn
ehresinin cemk, zulmn hicblar arkasndan kefolur. Keif
lerinin slke olan takaddmnden dolay, mahbublarn var
lklarnn btn czleri ve bunlarmn her tarafi, menzilleri ve
makamlar seyir ve ictihd kademiyle katetmeden nce yakn
nuruyla aydnland ve nefislerinin sfadarmn karankkIar yok
olduu iin btn makamlarn hlsas onlarda var olmu ve
111

n Ana Esaslar
onlar bu hususta herkesten ayr olmulardr Rabet etmele
rine ramen zhid, sebeplere yapmalarna ramen mtevek
kil ve holanmaz grnmelerine ramen raz olabilirler. Zira
onlarn varl kendileriyle deil, Hak iledir.
Cneyd'e (r.a.): "Mrid ve muradn

manas nedir?'

sordular, yle dedi: "Mrid, ilim yularnn

kendisini

kontrol

ettii; murad ise. Hakkin riayeti altnda olan kimsedir.


seyir ve hareket sahibi, murad ise uu sahibidir
uana yetiemez?

diye
Mrid

Hareket

eden,

Znnn (r.a.) Byezd'in yanna eli gnder

diinde yle dedi: "Ona de ki: Ne zamana kadar uyur ve ra


hat eder? Kafk ilerlemekte?
"Kardeime

Byezd eliye yle cevap verdi:

de ki: Bu adam btn gece uyuyor ve kafileden

ile

ride sabahlyor. "Znnn bu cevab iittiinde yle dedi: "Ma


allah! Bu onun szdr

Bizim hlimize

layk deildir " Eb

Sad Harrz ise yle demitir: "Allah'n has kullar, Allah'n


mes'uliyetlerini

stlendii

ve nimetini

d, onlar iin kerametini


ketlerinden

hazrlad

kimselerdir

onlar sakt etmi ve hareketleri muhabbet

bir arada olan amele ve hizmete


mncttan

onlar zerine

faydalanr

dnmtr.

ve O'na yakn

tamamla
Talep hare
ve zikirle

Onlar Allah'la

olurlar".

Mudak murad ve mahbub Kinan Efendisi'dir (aleyhi


efdalussalavt). Zira yaratln maksad, O'nun varldr ve
kinat, O'nun kk ocuudur: "Sen olmasaydn,
ratmazdm".

varl ya

Hibir enbiy ve evliyaya bu hil'ati (mahbubluk)

balamamlardr. Zira muhiblik makamndan mahbubluk


makamna ykselme, O'na kmil bir ekilde tbi olmadan
gereklemez. "De ki: Allah' seviyorsanz

bana uyun ki Allah

da sizi sevsin .
Hazreti Rislet'in, habipblik makamna sahip olan ve
mahbubluk makamna ulamak isteyen Hz. Ms (a.s.) ile il112

zzeddn Kn
gili sz de bu anlamdadr: "Eer Ms bin mran
bana uymaktan

baka bir ey yapmazdk

yaasayd,

Is (a.s.) bu merte

beyi istedii iin, onu yllardr gklerde mevkuf tutmaktadr


lar ki Resl'n (s.a.v.) bi'setinden sonra ona ihtiya duyuldu
unda, emrin iaretiyle nzul edecek ve Mustafav dini ihya
ederek ve snnet-i nebevye tbi olarak mahbubluk makamna
ulaacakur Hi kimse mahbubluk olmadan muhibHin hak
kna eriemez. Zira Allhu Tel'ya Allah'tan bakasyla uladmaz. Eb Ak Dekkak yle demitir: "Ms, mrid olduu
iin yle dedi:' Rabbim gm

genilet'

Muhammed (s.a.v.)

ise murad olduundan, ona yle dediler:'Senin gsn


letmedik

miV Ayn ekilde Ms, 'Bana gster

geldi: ' Beni gremezsin'


medin mi Rabbini?

geni

dedi ve cevap

Muhammed'e ise yle dediler: 'Gr

".

Bil ki Hakikat-i Mustafav'nin cezbinde kadm muhab


betin misali, mknatsn demiri ekmesindeki hususiyet gi
bidir O halde mknatsn baka demiri ekme hususiyetini
kendi meczubu ve mahbubuna balamas gibi, her cazibin
hususiyeti kendi meczubuna sirayet eder Nitekim ilk mah
bb ve meczub olan Muhammedi ruh, mminlerin ruhlarn
cezbetme zelHini muhabbet-i kadme mknatsndan alm
ve binlerce sahabe, ruhunu lemin ke bucandan kendine
ekmi ve her biri istidat lsnde o zellikten nasiblenmiler ve tabiinin ruhlarn kendilerine ekmilerdir; ayn e
kilde tabiin ruhlar da rasih ulem ve meyihin ruhlarna. Bu
hususiyet asrdan ara, bndan bna intikal etmi, mricUikmuradlk silsilesi dzenlenmi ve her mrid murad olmu
tur. Bu mana Reslullah'a (s.a.v) tbi olmann bereketindendir yleyse, kim meyihe uyma kemk vastas ve onlarn
ruhlarna ittisal rbtasyla Peygamberin (s.a.v.) ruhuna mut113

n Ana Esaslar
tal oldu ise, onda ilh muhabbet hususiyeti meydana gel
mi ve mahbubluk ve muradlk mertebesine erimitir Zira
meyihin ruhlar muhabbet ve tbi olma yoluyla tertipli e
kilde Peygamberin ruhuna balanm ve bu vastayla ilh
muhabbet hususiyeti hepsine sirayet etmitir. yleyse ilh
muhabbeti baka bir eyhten miras alan ve kendi irdesinden
tamamen arnm kmil ve mkemmil bir eyhin ruhuna ba
lanmayan bir mrid, asla mahbubluk ve muradlk makamna
ulaamayacak ve bir bakasnda tasarruf ve velayet makamn
elde edemeyecektir. te mridin murada olan ihtiyacnn erhi
budur. Allah en iyi bilendir.

Onuncu Fasl: nsanlarn hallerinin ihtilfinn


(farklhnn) tannmas hakkmda
Bil ki insanlarn tabakalarnn mertebeleri, derecelerinin
farkllna binaen ksmdr: Birinci ksm vsl ve kmillerin
mertebesi olup uly (yce) tabakadr. kinci ksm keml yo
lunun sliklerinin mertebesi olup vust (orta) tabakadr ve
nc ksm ise noksan meknnn mukimlerinin mertebesi
olan sufl (aa) tabakadr. Vsllar mukkarreb ve sabklardr,
slikler ebrr ve ashb- yemindir; mukimler ise erli kimseler
olup ashb- imaldir.
Vusul ehli taifedir. Birinci grup kemle vusullerinden
sonra Hakk'n kendilerini, nakslar tamamlamak iin insanlara
geri gnderdii enbiydr Onlarn varln gayb ve ehdet
rabtas klmtr ki halk Hakk'a davet etsinler ve mlk ve
melektu mamur hle getirsinler.
kinci grup sf meyihi olup Reslullah'a (s.a.v.) tbi
olma kemli vastasyla vusul mertebesine ulamlar. Daha
sonra da yine O'na uyma yoluyla halk davet etmek iin dn114

zzeddn Kn
meye mezun ve memur olmulardr Nitekim Kelm- Mecd
bu hususta yle buyurmaktadr: "De ki: Bu benim

yolumdur.

Bir basiret zere Allah'a davet ederim ben ve bana uyanlar da".
Bu taife kmiller ve mkemmiUer olup, ezel inayetin fazk on
lar cemde ve tevhd denizinin diplerinde gark olduktan sonra
fena balnn karnndan ayrlk sahiHne ve bek meydanna
ulararak kurtarm ve hals etmitir ki halk necata ve dere
celere ynlendirsinler
nc taife ise, keml derecesine vsl olduktan sonra
onlara halk davet etmek iin dn ilan gelmemi ve cem
denizinde gark olmu, fena balnn karnnda ylesine niz
ve yok olmulardr ki ayrlk sahiHne ve bek nahiyesine on
lardan asla bir haber veya eser ulamamtr Gaybet kubbele
rinin sakinlerinin yoluna ulam ve hayret diyarnn mukim
lerinden olmular; keml ve vusldan sonra tekmil velyetiyle
grevlendirilmemilerdir
Slk ehlinin ktstmlart
Seyr-i slk ehli iki ksmdr: Birinci ksm, maksad- a'l
talihleri olup Allah'n yznn mridleridirler:

"Onunyzn

isterler', ikinci ksm ise, cennet talihleri ve hiret tkbleridirler:


"Ve sizden kim hireti

isterse".

Hak talihleri de iki ksmdr: Mutasavvfa ve melmetiyye.


Mutasavvflar nefsin baz sfatlarndan kurtulmu, sfilerin
baz sfat ve halleriyle sfadanmlar ve onlarn hallerinin so
nundan haberdar oknulardr Lkin henz baz nefsn sfat
lar hki kald iin yaknkk ehHnin ve sfilerin hedef ve ga
yelerine ulamaktan aciz kalmlardr
Melmetler ise, ihlsn manasna riayet ve sdk kaidesini
muhafaza hususunda son derece aba gsteren, gizli olarak
115

n Ana Esaslar
ibdette bulunan ve hayr ilerini insanlarn gzlerinden ko
rumakta ar dikkatli olmay vcib bilen, bir dakika bile slih
ameller ilemekten geri kalmayan ve btn mstehab ve faziledere smsk sarlmay lzumlu gren cematr. Btn vakit
lerini hlasn manasn tahkike ayrmak onlarn merebleridir.
Zevkleri ise yalnzca Hak Tel'nn nazarnn onlarn amel ve
hallerini seyretmesidir. Gnahkr bir kimsenin gnahn belli
etmekten ekindii kadar, onlar da riyaya yol amas muh
temel olduu iin hayr amellerini gizlerler ki ihls kaidesine
bir halel gelmesin. Bazlar onlar hakknda yle demilerdir:
"Melmet,

hayrn

izhr etmeyen

ve er ilemeyen

kimsedir'.

Bu cemat her ne kadar azz'l-vcd ve erfi'l-hl olsalar


da yaralmlk varlnn hicab onlarn nazarlarndan henz
tam olarak ekilmemitir. Bu yzdendir ki tevhd cemlinin
mahedesinden ve tefrdin muayenesinden mahcb (rtl)
kalmlardr. Zira halkn gznden amelleri gizlemek ve halleri
rtmek kendi nefsini ve halkn varln grmenin almetidir ki
bu da tevhdin manasna manidir. Ve nefis de bakalar cm
lesindendir; bu yzden kendisi kendi hlini grd srece,
bakalarndan amel ve hallerini saklayamam demektir.
Bunlar ve sfler arasndaki fark, kadm inayetin cezbesi
nin, sfilerin varln kendilerinden tam olarak arndrm ve
halk ve enniyet hicabn onlarn uhd nazarndan kaldrm
olmasdr. badetleri yerine getirirken ve hayrlar ilerken ken
dilerini ve insanlar grmezler nsanlarn hllerini bilmelerine
mezundurlar ve amellerini gizlemek ve hllerini rtmekle mu
kayyed deillerdir. Eer zamann maslahan ibdeti izhrda
grrlerse onu izhr ederler; eer gizlemekte grrlerse gizler
ler. O halde melmetiler muhlisler, sfiler ise "phesiz biz on
lar hlis bir ekilde hiret yurdunu
dk' vasfedilen ihls sahipleridirler.
116

zikreden ihls sahipleri kl

zzeddn Kn
hiret talihlerinin kutmlart
hiret talihleri ise drt ksmdr. Zhidler, fakirler, hadimler
ve bidler
Zhidler iman ve yakn nuruyla hiret cemlini mahede
eden ve dnyay pis ve irkin olarak ak surette gren ve onun
rezil fni suretine iltifattan yz eviren ve hakk hki cemle
rabet eden cemattir Bu cematin sflerden fark, zahidin
kendi nefsinin hazz ile Hak'tan mahcub oknasdr ki cennet
nefsin haz makamdr: "Orada nefislerin arzu ettii ve

gzlerin

haz ald her ey var'. Sf ise, ezel cemlin mahedesi ve


ebed zun muhabbeti ile iki lemden mahcubdur. Dnya
dan yz evirdikleri gibi hirete de rabederi yoktur. Sahh bir
hadiste buyurulduu gibi: "Dnya hiret ehline, hiret
ehline haramdr

ve Allah ehline ise ikisi de haramdr".

dnya

yleyse

sfnin mertebesi, zahidin mertebesinden ileri olup o nefsin


hazzndan da uzakur
Fakirler ise, dnya mal ve esbabndan hibir eye sahip
olmayan kimselerdir ve ilh fazi ve rzay talep ederek vatan
larndan hicret etmi ve altklar eyleri ve yerleri terk etmi
lerdir "Hicret eden fakirler

ki onlar Allah'tan bir fazi ve rz-

van arayp, Allah'a ve resulne yardm


mlklerinden

karlmlardr'.

ederken yurtlarndan

ve

Bu taifenin mallarn ve yurt

larn terk etmelerinin sebebi vardr: Birincisi, hesabn ha


fif tutuknasna dair mit veya cezadan korkudur; zira hell
iin hesap vermek, haram iin cezalandrlmak gerekir kin
cisi fazi ve sevap beklentisi ve cennete girmede yarma. Ni
tekim bir gn Cebrail (a.s.) Hz. Rislet'e (s.a.v.) nazil olarak
yle mjde vermitir: " mmetinin

fakirleri

cennete

den yarm gn nce girerler ki bu sizin zamannzla

zenginler
be yz yl

lk bir sredir'. nc olarak ibdetleri oaltmak iin hr

117

n Ana Esaslar
cem etmek, derndan feragat etmek ve kalbin huzur bulmas
amacyladr.
Fakirin melmetlerden ve sfilerden fark, onun cennet
talibi ve nefsinin hazznn isteklisi olmasdr; oysa tekiler Hak
ve yaknlk talibidirler. Fakirlikte bu mertebeden ileri bir ma
kam vardr ki o melmed ve mutasavvf makamndan stn
olup sfnin has vasfdr. Zira sfnin mertebesi, fakirin mer
tebesinden ileri olmakla birlikte fakirlik makamnn hlsas
onun makamnda mevcddur. Sfnin fakirlik makamndan
gemesi, onun iin art ve gereklidir. Getii her makamn sef
ve zn szp kendi makamnn rengini verir. yleyse fa
kirliin sfnin makamnda ilve bir sfat mevcddur ki o da
kendisinin btn amel, hl ve makamlarna olan nisbetini kes
mesi ve onlar sahiplenmemesidir yle ki hibir amel, hl ve
makam kendinden grmez ve kendine mahss bilmez. Hatta
kendini bile kendinden bilmez. O hlde, onun ne varl, ne
zt ve ne de sfa vardr Mahvda mahv ve fenada fena ol
mutur. Bu, meyihin fazileti hakknda szler syledii fakir
liin hakikatidir. Bundan nce fakirlik manasnda zikredilen
eyler, fakirliin sureti ve eklidir. eyh Eb Abdullah Hafif
yle demitir: "Fakirlik sahiplenmenin
ahkmndan

kmakf.

olmamas

ve sfatlarn

Bu kapsaml bir had olup fakirliin

eklini ve hakkatini iermektedir. Bazlar ise yle demitir:


"Fakirlik sahip olmamak

ve sahip

olunmamakf.

Sfnin makamnn fakirin makamna olan stnlnn


sebebi, fakirin fakirlik makamn istemesi ve nefsinin hazz illetiyle mahcb olmasdr Oysa sfnin hibir irdesi yoktur.
Fakirlik ve zenginlik suretinde onun irdesi Hakk'n irdesinde
mahvolmu; hatta irdesi Hakk'n irdesinin kendisi olmutur.
Bu sebeple, eer fakirlik suretini ve eklini irde ederse, kendi
118

zzeddn Kn
rde ve ihtiyar yznden mahcub olmaz. Zira onun irdesi,
Hakk'n irdesi olur. Eb Abdullah Hafif yle demitir "Sft,
Allah'm muhabbet

sebebiyle kendisi iin setii kimsedir; fakir ise,

Allah'a yakn olmak iin kendi isteiyle fakirlii seen


Bazlar da yle demitir: "Sfi, sfat ve detlerden
kir ise, hibir eyi olmayan

bakngcdr".

"Sadk fakir, zenginlikten

fa

kimsedir'.

Eb Abbs Nehvend (ra.) ise yle demitir


sonu, tasavvufun

kimsedir'.
ayrlan;

"Fakirliin

Baz meyih ise yle demitir:

zenginin fakirlikten kakt gibi

kaar'.

Zira zenginliin kendisine gelmesiyle, fakirHin fsid olacan


dan korkar. Zenginin, fakirliin gelmesiyle zenginHinin yok
olacandan korkmas gibi. Nitekim bir gn zenginin birisi,
on bin dirhemi ibrahim Edhem'e getirip kabul etmesini iste
yince, brahim reddetmi ve "On bin dirhemle admz fakir
ler defterinden silmek mi istiyorsun?" demitir
Fakirlik ve zhd arasndaki fark udur ki, fakirlik zhd
olmadan da m m k n olabilir. Nitekim bir kimse, henz
bumnda dnyaya rabet olduu hlde, yakn sebebiyle gl
bir irdeyle dnyay terk edebilir Ayn ekilde, fakirlik olma
dan zhd de olabiHr Nitekim birisi dnyev mlk ve esbaba
sahip olduu halde, onlara rabeti olmayabilir
FakirHin ekli ve hakikati vardr ekli mHkiyetin olma
masdr Hakikati ise, sfadarn ahkmndan kmak ve bir eyi
kendisine mahss klmamaktr Fakirliin ekH zhdn sureti
ve onun emareleridir Zhdn manas ise, dnyaya rabetten
sarf- nazar etmektir. Hak Tel, baz vellerini izzet kubbe
leri altnda bakalarnn nazarndan korumak isterse, onlarn
zahirlerine, rabetin sureti olan zenginHk libas giydirir yle
ki zahir ehli onlar dnyaya rabetH kimselerden sanarlar ve
hUerinin gzelHi mahremlerin gzlerinden rtl kakr Fa119

n Ana Esaslar
kirlik ve zhdn hakkatinin asl, hassn vasfi ve sfnin hlinin
gereidir. Ancak fakirliin ekli, baz sf eyhlerinin ihtiyarndadr Bundan amalar enbiyya uymak, dnyadan az bir eyle
yetinmek ve talihleri fakirlik suretiyle, hl diliyle davet ve celb
etmektir. Onlarn bu manadaki ihtiyarlar, Hakk'n ihtiyarna
dayanr, uhrev lezzederin talebine deil.
Hadimler ise, fakirlere ve Hak talihlerine hizmeti ihti
yar edinmi cemattir. Davud'a (a.s.) yle hitb gelmitir:
"Ey Dvd! Beni taleb eden birini grdnde

ona hizmetkr

ot'. Zamanlarn farzlar eda ettikten sonra onlarn ihtiya


larn gidermek ve rahatlarn salamak amacyla almakla
geirirler ve bunu nafile ibdetlere stn tutarlar. Onla
rn ihtiyalarn karlamak iin er'an gnah olmayan her
ii yaparlar; bazlar alr, bazlar dilenir ve bazlar fetih
lere kardrlar. Alma ve vermedeki nazarlar Hak zeredir ve
halk, almada Hakk'n vermesinin rabtas ve vermede kabu
ln vastas bilirler. Bu makamn izzetinden dolay bir grup,
hadim ve eyhin hlini birbirine benzetmiler ve hadimle
eyh arasnda fark grmemilerdir. Fark udur ki; hadim
ebrr (iyiler) makamnda, eyh ise mukarrabler (yaknlar)
makamndadr. Zira hadimin hizmeti ihtiyar etmesinden
kast, hiret sevabna ulamaktr; aksi takdirde bu ii gr
mezdi. Oysa eyh Hakk'n muradyla kaimdir; kendi nefsi
nin murad ile deil.
Abidler ise uhrev sevaba nail olmak iin srekli ibdet
eden, nafileler hususunda ok fazla titizlik gsteren ve gerek
lerini yerine getirmeye dikkat eden cemattir. Bu vasf sfde
de mevcddur; ancak onlar illetler ve garazlarn bulankln
dan arnm ve aklanmlardr. Zira onlar, Hakk'a Hak iin
ibdet ederler, uhrev sevap iin deil. Zhidler ve bidler ara120

zzeddn Kn
sndaki fark ise, dnyaya rabet ile birlikte ibdetin suretinin
mmkn, zhdn manasnn ise gayri mmkn olmasdr.
Abidlerle fakirler arasndaki fark ise, zenginlik ile birlikte bir
kimsenin bid olabilmesinin bazen mmkn olmas, bazen
olmamasdr.
O hlde vsllarn ve sliklerin al taife olduklar ma
lum oldu ve bu dokuz taifeden her biri; biri hak, biri btl ol
mak zere iki benzere sahiptir.
Enbiynn hak benzerleri Reslullah'a (s.a.v.) tbi olma
yoluyla ve basiret srryla halk Hakk'a davet eden sf ulems
ve tarikat meyihidir Bl benzer ise, iftira ve bhtan yoluyla
nbvvet iddiasnda bulunan ve yalan ve iftirayla kendilerine
vahiy nisbet eden kimsedir. "Allah'a kar yalan
tira dzenden

ve kendisine

da vahiy geldi diyenden

uydurup

hibir ey vahyolunmamken

if
bana

daha zalim kimdir'. Bu kimseye m-

tenebbi (yalanc peygamber) derler. Tpk Reslullah (s.a.v.)


dnemindeki Mseylemetu 1-Kezzb gibi. Rislet dneminin
sona ermesinden sonra bu heves kuu, kimin bana yumur
tasn koymak istediyse, hepsinin kbederi harb oldu ve ce
hennem ukurunun dibine yuvarlandlar.
Sfilerin hak benzerleri mutasavvflar olup sfilerin hllerinin
sonundan haberdar ve ona kavumaya isteklidirler; ancak ne
fislerinin sfatlarnn balar, onlar maksatlarna erimekten
alkoyar ve asl tutar. Onlarn btl benzerleri ise, kendilerini
sfilere benzeten; ancak onlarn akide ve amellerinden uzak
ve bo olan, itaat halkasn boyundan karak mbahlk me
rasnda otlanan ve "eriat hkmlerine ballk, avamn vazi
fesidir; zira onlarn nazar eyann zahiriyle snrldr. Oysa ha
vas ve hakkat ehli bu hlden yce olduundan, zahir ekline
uymamalarnda bir saknca yoktur ve onlarn ihtimam btn
121

n Ana Esaslar
huzura riayet etmektir" diyen kimsekrdir Bu taife Bniye ve
Mbhiye olarak adlandnlrlar.
Vsd meczublarm hak benzerleri ise, slk ehlinden olan
ve seyirleri henz nefis sfatlarmn menzillerini katetme mer
halesinde bulunan ve taleb hararetinin yakckmdan varkkIar
endie ve zdrab iinde olan ve Zt'm kefi sabahmn klarmn zuhur etmesinden ve fena makamma yerlemeden nce,
bazen o kefin imeklerinden bir imein uhd nazarlarmda
parlayp aydnland ve fena makamna vsd olan nesmlerden
bir ksmnn kalp meamna (burnuna) ulat kimselerdir
yle ki onlarn sfadarmn karanlklar, o imein nurunun
parlakk ile yok olup dakr ve bu esinti, btnlarndaki ta
leb ateinin yakcln ve evk zdrabm giderir ve huzur ba
lar. Ancak bu imek gidince ve nesm kesilince nefis sfat
larnn talep harareti ve evk zdrab tekrar geri dner Slik
varlk sfatlarnn elbisesinden tamamen arnmak, soyunmak
ve fena denizinde gark olmak ister ki bir defa ve kesin olarak
varkk yorgunluundan kurtulsun. Bu hl henz onun makam
hkne gelmediinden ve zaman zaman ona nazil olduundan
ve btn tamamen bu makam arzuladndan, byle kimseyi
vsl meczubun hak benzeri olarak adlandrmlardr
Vsd meczublarn btd benzerleri ise, fena denizinde gark
ve tevhdde yok olduklar iddiasnda bulunan taifedir Bun
lar, hareket ve durmalarn kendilerine nisbet vermezler ve
"Bizim harekederimiz, hareket ettiren birisi olmadan hareketi
imknsz olan kapya benzer" derler Bu mana doru oknasna ramen, bu cematin hk iin doru deildir Zira, on
larn bu szden amalar gnah ve isyanlar iin zr getir
mek ve halkn knanmasndan kurtulmak iin onu Hakk'n
irdesine havale etmektir Bu taifeyi zndklar olarak adlan122

zzeddn Kn
drrlar. Sehl bin Abdullah'a (r.a.): "Bir kimse, 'Benim fii
lim Hakk'n irdesiyledir, tpk bir kapnn muharriki ile olan
ilikisi gibi' diyor" dediklerinde yle cevap vermitir: "Eer
bunu syleyen kimse eriat uslne riayet ediyor ve ubudiyet
ahkmn muhafaza ediyorsa, sddklar cmlesindendir Eer
eriat hkmlerine muhalefet etmekten ekinmeyen ve kork
mayan bir insan ise, bu szleri fiillerini Hak Tel'ya havale et
mek ve kendi nefsinin ve insanlarn knamasndan kurtulmak
iin sylemektedir ve zndklar cmlesindendir".
Melmedlerin hak benzerleri ise, halkn nazarlarnn msbet veya menfi oknasnn zerinde pek durmayan cemattir ve
abalarnn ou, btl rf ve adetleri tahrip etmek ve onlar
dan kurtuknaya almak hususundadr Hallerinin rahat fikirH
ve temiz kalpH olmaktan baka bir sermayesi yoktur Zhid
ve bidlerin merasimlerini yapmazlar ve nafile ibdedere fazla
nem vermez, azmedere sarlmazlar; yalnzca farzlarla yeti
nirler Dnyev mal ve mlk peinde de deildirler Kalp temizkiyle kndirler ki fazla bir hal de talep etmezler Bunlar
Kalenderiye olarak adlandrlrlar. Bu taife riyszlklar ynn
den melmetlere benzer; ancak farklar, melmedlerin btn
fazilet ve nafilelere sarlmalar ve onu halkn gznden sakla
malardr Lakin Kalenderler farz haddini amazlar ve amelle
rini gizleme veya aa vurma hususunda herhangi bir kayda
sahip deillerdir Ancak bugn Kalender adyla tannan ta
ife slm ipini boyunlarndan karm olup saydmz sfat
lardan yoksundurlar ve bu isme lyk deillerdir; onlara Haeviye demek daha doru olur.
Melmedlerin bl benzerleri ise, ihls iddiasnda bulunan
ve fsk ve fcurda arya giden zndklardr "Bizim bu yapt
mzdan amacmz, halkn bizi knamas ve yz evirmesidir
123

n Ana Esaslar
Hak Tel'nn insanlarn ibdetine ihtiyac yoktur ve gnahlar
ona bir zarar vermez" derler. Gnah yalnzca insanlara eziyet
etmek ve ibdeti yalnzca iyilik ve ihsanda bilirler.
Zhidlerin hak benzerleri ise henz dnyaya rabetleri
tam olarak kesilmemi ancak bu rabetten kurtulmak isteyen
taifedir ki bunlara mtazahhit denir. Zhidlerin btl benzer
leri ise, insanlar kendilerini kabul etsin ve beensin diye dnya
zinederini terk eden ve dnya maln toplamaktan kanan,
bylece insanlar arasnda mevki edinmek isteyen taifedir. Ba
zen onlarn hllerini grenler, dnyadan tam olarak yz e
virdiklerini sanabilirler; oysa onlar mal terk ederek makamt
almlardr. "Dnyay dnya iin terk ettik f. Bazen kendileri
nin bile kendilerinden haberi olmayabilir ve dnyev mal ve
mlkle megul olmadklar iin, gerekten de dnyadan ta
mamen yz evirmi olduklarn sanabilirler Bu taife Muriye
olarak adlandrlr.
Fakirlerin hak benzerleri ise, zahirini fakirlere benzeten ve
bnlaryla fakirliin hakkam isteyen kimselerdir. Ancak hl
zenginlie meyilleri olup fakirlie zorla tahamml etmektedir
ler Oysa hakk fakir, fakirlii Hak Tel'nn has bir nimeti
bilip bu nimete karlk srekli olarak kr vazifesini yerine
getirir Fakirlerin bl benzeri ise, zahirini fakirlere benzeten
ve bn onun hakikatinden habersiz kimsedir. Tek amac id
dia izhrnda bulunmak ve halkn kabul ve ihtiramn kazanmakr. Bu taife de Muriye olarak adlandrlr.
Hadimin hak benzeri, her zaman Hakk'n kullarna hiz
met eden ve btnen onlara yapt bu hizmeti dnyev ama
ve menfaat uruna yapmam olmaya dikkat eden ve niyetini
hev ve riyadan temizlemeye alan kimsedir. Ancak henz
zhdn hakikatine ulamamr. Bazen iman nurunun gale-

124

zzeddn Kn
besi ve nefsin gizlenmesi hkmnce baz tasarruf ve hizmetleri
kabul edilir; bazen ise nefis galebe alar ve hizmetine hev ve
riy karr Hizmete lyk olmayan kimselere vg ve teek
kr beklentisinden dolay hizmet eder ve hizmete gerekten
lyk olan dierlerini hizmetten mahrum eder Byle kimseye
mtehdim derler Hadimin btl benzeri ise, hizmetten mak
sad uhrev niyet oknayan kimse olup halka hizmetle dnyev
karlar hedef edinir Bu ekilde mal ve mlk toplar. Bu iin
istedii amaca ulatrmadn grrse onu terk eder O halde
onun hizmeti mal ve makam sevgisinden kaynaklanmaktadr
ve dnyalk toplamak ve bunlarla gururlanmak iindir Onun
hizmetten btn hedefi nefsn lezzetlere kavumaktr Byle
sine mstahdem denir
bidlerin hak benzeri ise, vakitlerini ibdede geiren, an
cak tabiat kakntdarnn vark ve nefis tezkiyesinin kemle er
memesi sebebiyle ibdet, amel ve zikirleri kesintiye ve tehire
dr olan veya henz ibdet lezzetini almadndan glkle
ibdet eden kimsedir ki bylesine mteabbid denir bidlerin
bl benzeri ise, Muriye cmlesinden bir ahs olup ibdetteki
amac insanlann kendisini beenmesidir ve kalbinde hiret
sevabna iman yoktur Bakasnn kendisini grdn bil
mezse ibdet etmez. Riya ve gsteriten

Allah'a snrz.

Tev

fk ondandr

125

DRDNC BB
Sfilerin baz stlahlar hakknda olup
on fsldan ibarettir

Birinci Fasl: Hl ve makamn beyam hakkmda


Sfilerin nezdinde hlden maksat, dv lemden zaman
zaman slikin kalbine inen gayb vriddir. Bu hl devam
eder; yle ki sonunda ilh cezbe kemendi ile onu makam-
edndan makam- a'l'ya eker Tarikan burhan olan C
neyd (ra.) yle buyurmutur: "Hl, kalbe nazil olan ve devam
etmeyen inmedir'.

Makamdan maksat ise, slikin admnn al

tnda yer alan, onun istikamet mahalH olan ve zeval buknayan slk mertebelerinden bir mertebedir O hlde stnlk
nisbeti olan hl, slikin tasarrufu aluna girmez; tersine, slikin
varl onun tasarruf mahallidir Oysa aa nisbeti olan ma
kam, slikin tasarruf mahaIHdir Bu yzden sfiler yle de
milerdir: "Haller ba, makamlar kazantr'.

Hibir makam

hkn mdahelelerinden masun dedir ve her hl, bir maka


mn karl ve dengidir

127

n Ana Esaslar
Meyihin (r.a.) hl ve makamlar hakkndaki szlerinin
farkllnn kayna, bazlarnn bir eyi hl olarak adlandrr
ken, dierlerinin onun makam olduunu sylemeleridir. Zira
tm makamlar, balangta hldirler ve sonra makama dn
rler. Tevbe, muhasebe ve murakabe balangta hl, dei
ken ve yok olucu iken, daha sonra makam hline gelirler. O
hlde btn hller kesbedilebilir ve btn makamlar bar.
Fark udur ki; hllerde vergiler zahir kazanlar gizli, makam
larda kazanlar zahir vergiler gizlidir. Baz Horasan eyhleri
yle demilerdir: "Haller amellerin

varisleridir".

Ali bin Eb

Tlib'in (r.a.) sz de bu anlamdadr: " Gklerin yollarn


sorun; zira ben onlar yerin yollarndan

daha iyi

bana

tanrm"

"stnlk konumundan gklere benzeyen hllere erime yolla


rn bana sorun" demektir. Bunlar tevbe, zhd, sabr gibi ma
kamlardr ki hllerin nazil olmasnn vastasdrlar. Baz eyh
lere gre, hlin seb ve istikrar olmamaldr; imek gibi bir
an grnp sonra yok olmaldr. Eer hki ve sabit kalrsa,
"hadis'n-nefs"' olur.

Eer deinmezsen hl deildir adn


Btn hller zeval bulur
Bazlarna greyse sabit ve hki kalmad mddete hl
olarak adlandrlmaz. "Hl olmasnn gerei sabit olmasdr;
imek gibi bir an yanp snen eye hl demek doru deildir"
derler. Bu gr. eyh ihbeddn Suhreverd'nin grdr
ki yle demitir: "Hlin kalc olmas hadisu n-nefs olmasn
gerektirmez; yalnz hl zayf olur ve nefis de gl olursa, onu
ten geirilen ey, iten sylenen sz. Nefsin fsk ve vesve
sesi.

128

zzeddn Kn
yollar ve lem'alar (parltlar) vaktinde yok eder Ancak gl
hller hibir zaman nefisle karmaz; tpk yan suyla kar
mad gibi. imek klarnn bir an parlayp yok olduu
her varide mutasavvflar lyih (bir anda parlayan, ie doan),
lmih (parlayan), tk' (doan), trik (ite parlayan k) ve bd
(kalpte ortaya kan tecelH) derler Zuhuru gizlemeyi, kefi rt
meyi gerektirir Nitekim yle demilerdir:
Sanki komudan ate almaya geldin
Beni grdn ama benle grnmedin
Kapdan aceleyle geri dndn
Ve evin iine girmedin.
Eb Osman Hr yle demitir: "Krk yldr Allah
holanmadm

bir hl vermedi'.

benim

Bu sz, rzann devamna ia

rettir Rzann da hl olduunda phe yoktur; yleyse hlin


srekklii hadisu n-nefs olmay gerektirmez.
Ayn ekilde, slikin iinde bulunduu makam katetme
den st bir makama ykselmesinin mmkn olup olmad
hususunda ihtilf ettiler Cneyd (ra.) yle demitir: "Kulun
nceki hli bitmeden daha yksek bir hle ykseknesi mm
kndr. Ancak yine de ilk hlden baz ksmlar onun iin eksik
kalmtr. st hle ykseldiinde, nceki hkni mahede eder
ve onu tashih eder". Abdullah Ensr (ra.) ise hibir makamn
st bir makama kmadan tashih edilemeyeceine inanr Ancak
skk, yce makamdan aa makama bakar, ondan haberdr
olur ve onu tashih eder eyh ihbeddn Suhreverd'ye gre
ise, skk iinde bulunduu makam tashih etmeden st bir ma
kama ykselemez. Ancak yksekneden nce makam- aladan
ona bir hl nz olur ve onun nzulnn vastasyla makam
mstakim olur ve bylece bir makamdan baka bir makama
129

n Ana Esaslar

ykselmesi kendi kesbiyle deil, Hakk'n tasarrufu ve ilh ba


la olur. Aadan yukarya terakki yaknlamadka, yuka
rdan aaya hl nazil olmaz. Kulun Allah'a yaknlamasnn,
Allah'n kula yaknlamasyla balans hadiste de getii zere
bu ekildedir: "Kim bana bir kar yaklarsa, ben ona bir
yaklarm'.

zira

Bu hadisin manas, makam ve hller ile muvafk

ve mutabktr. Zira kulun makam ve slkteki yaknl kesb,


hlin nzul suretinde ise ilh cezbe vastasyladr.

ikinci Fasl: Cem ve tefrika hakkmda


Cem'^ lafe, sfilerin slhnda ayrlklarn bertarafndan,
izafelerin drlmesinden ve Hak Tel'nn uhdunun teklenmesinden ibarettir. Tefrika-' lafz ise, farkllklarn varlna,
2

Bir araya gelmek, toplamak, biriktirmek gibi manalar vardr.


Tasavvuf bir terim olarak yle aklanr: ncesiz (kadm) ile
sonradan olan (hadis) arasndaki ayrln ortadan kalkmas
dr. Zira, cem' halindeyken, ruh basireti, Allah'n zt cemlini
mahedeye doru ekilir. Eyalar ayrt edici akl, kadm olan
zt nurunun kendisine galip gelmesiyle rtl kalr. Hak gel
diinde btl kaybolduu iin, huds ile kdem arasn ayrt et
mekten uzaklar. Bu hle cem' ad verilir. Sonra, izzet perdesi
ztn vechi zerine rtlnce, ruh madde lemine dn ya
par. Bu hle de, tefrika hH denir. Cem'e, makam olarak yer
lememi balang durumundaki mridler, cem' ve tefrika ara
snda gelir giderler. Kn cem'i, halkn gzden silinip, sadece
Hakk' mahede etmesidir, diye tarif eder.

Arapa, ayrlk demektir. Dnyaya, masivaya dalmak, cem'den


uzak kalmak. Meguliyet sebebiyle, hatrn gayb leminden uzak
kalmas. Tefrika, cem'in akabindedir. Cem asl, tefrika ferdir.
Fer' olmadan asi olmaz. Tefrikasz cem zndklktr; cemsiz tef
rika inkarclktr. Cem'i gz nnde tutmadan tefrikaya iaret

130

zzeddn Kn
ubudiyetin ve rubbiyetin isbna, Hakk'n halktan farkna
iarettir O halde tefrikasz cem' zndklk, cemsiz tefrika ise ip
taldir Tefrika ile cem'in birlikte olmas sarh hak ve sahh itikatur Zira cem' hkm ruha ait olup, tefrika hkm kalbe
aittir Ruh ve cisim arasndaki birHkteHk devam ettii md
dete, cem' ve tefrikann birliktelii varkn gerekliliklerinden
olacaktr. O halde muhakkik arif mahede mahaUi olan ruhla
cem', mchede arac olan cisimle tefrika makamnda olmal
dr Cneyd'e (ra.) ait bu iki beyt bu anlamdadr
Seni hakkaten btnmda buldum ve dilim senle srlat
Birletik bir yandan ve ayrldk bir yandan
Eer azametinle benim gzmden gizli olsan bile
Vecd ve evkle btnma yaknsn.
Vst yle demitir: "Nefsine baktnda
bakttnda
szfni

birle; bakasyla kaim olduunda

olursun'.

ayrl;
cemsiz ve

rabbine
tefika-

Bu hle sfler, cem'in cem'i (cem'u'l-cem')

derler O halde her kim ibdette kendi keskine bakarsa, tef


rika makamnda kim Hakk'n fazlna bakarsa, cem' makamndadr Kim de kendinden ve amellerinden tamamen fni
olursa, cem'u'l-cem' makamndadr Eb Ak Dekkak yle de
mitir: "Sana nasib edilen her ey tef ika, senden alnan her ey
cemdir".

Cneyd (ra.) ise yle demitir "Vecdeyaknlk

ve onun beeriyette yokluu tefrikadr".

cem'

Hlsa-y kelm udur

ki: Hakk'n uhdunun ists ve zuhurun galebesinde halkn


gayb ve setrde olmas cem'; ve halkn varlnn uhdunda,
Hakk'n gaybeti tefrikadr Eb Sad Harrz yle demitir:
"Cem'in

manas, Allah Subhnehnun

kendini

onlarn

varl-

eden kii, yaratcy reddetmi; tefrikay dikkate almadan cem'e


iaret eden de, Hakk'n kudretini inkr etmi olur

131

n Ana Esaslar
tnda klmasdr. Tpk kendilerinin
varlklarn

kendileri

iin olmas

kendileri iin yok eder ki varlklar Allah iin olsun.

Allhu Tel'nn, 'Ben onun kula gz ve eli olurum:


benim vesilemle

yle ki

duyar, grr ve tutar' sznn manas da bu

dur Zira onlar, nceden


lunurlard;

gibi,

kendileri iin kendileri tasarrufla

bu

oysa artk Hakk'n vesilesiyle Hak iin tasarrufta

bu

lunurlar'.

nc Fasl: Tecell ve istitr


(gizlenme, rtnme) hakkmda
Tecellden maksat, Hak Tel ve Tekaddes'in hakkat g
neinin, beer sfadar buludarnn yok olmasyla kefolunmasdr. stitr ise, hakkat nurunun beer sfadarn zuhuru ve
zulmetlerin skl sebebiyle rtlmesidir. Bazlar bu hususta
yle demitir. "Tecell, Hak Azze ve Celle'nin zt
beer hicabn

kalkmasdr; istitr ise, beeriyetin

uhdu arasnda mani

boyanmadan

seninle

gaybn

olmasdr'.

Tecell ksmdr. Birincisi, ztn tecellsidir ve almeti,


eer slikin varlndan bir ey kalmsa, onun nurlarnn gale
besiyle znn fena bulmas ve sfadarnn paralanmasdr ve
buna "sa'ka" (baygnlk) derler Nitekim Musa'nn (a.s.) hli de
byle olup bu tecellyle onu kendinden alm ve fn klmlar
dr: "Rabbi daa tecell edince, onu parampara

etti; Ms bay

larak yere dt". HakTely grmeyi ve zn mahedesini


talep etmi, ancak henz fena sonras bekaya ulamad ve
varlnn sfadarnn kalntlar mevcd olduu iin, "Bana
gster" iaretiyle ztn nurunun nefse tecell vaktinde varl
paralanm ve dalmr. Grme ve mahede talihlisi olan
bakiye de ortadan kalkmr Eer fn varln kalnlarndan tamamen arnm ve hakkati varln fenasndan sonra
132

zzeddn Kn
mutlak bekaya ulam olsayd, eze nurla eze zt mahede
ederdi. Bu, Reslullah'a (s.a.v.) balanan husus bir hil'at ve
yalnzca ona tatrdan bir erbettir. Bu kadehin dibinde ka
lan erbeti ise, onun tbilerinin havaslarnn canna iirdiler
ki sonunda yle buyurdu: "Allah'a gryormusun

gibi

ibdet

eti" Bu man, nebnin velye olan stnlnn gerei de


dir; zira vek kendiliinden de, Reslullah'a (s.a.v.) uyma
nn kemli sebebiyle bu mertebeye eriebir AbduUah bin
mer (ra.) bir gn tavaf hlindeykeni bir kimse ona selam
verdi; ancak o selam almad. Daha sonra bu durumu ken
disine ikyet ettiinde, Abdullah yle dedi: "Biz o meknda
Allah'

gryorduk".

Tecelknin ikinci ksm, sfatlarn tecellsidir ve almeti ise


Zt- Kadm azamet, kudret, kibriy, ceberut gibi cell sfat
laryla tecell ederse, huu' ve huzu' vermesidir "Allah bir eye
tecell ettiinde

ona huu' ettirir'.

Eer efkat, rahmet, ltuf ve

keramet gibi ceml sfadaryla tecell ederse, nee ve nstr''


Bunun manas; EzeH Zt Tel ve Tekaddes'in, dnm ve de
iim sfana sahip olduu iin, bazen cell ve bazen de ceml
sfatyla mtecelH olmas deildir; lkin istidatlarn ve yarat
ln farkll mucibince, bazen cell sfa zahir olur ve ceml
sfat gizli kalr ve bazen de bunun tersi olur.
Tecellnin nc ksm filerin tecellsidir ve almeti,
insanlarn fiillerinden kat-i nazar etmek; hayr ve erri, fayda
ve zarar onlara nisbet etmeyi terk etmek ve insanlarn vg
ve yergisinin, kabul ve reddinin kii iin ayn olmasdr Zira
h fiikn mcerred mahedesi, insanlarn fiilleri kendilerine
nisbet etmelerini engellemektedir
ns: Kalbde, Ceml-i Hazreti lhiyye mahedesinin eseri;
Allah'n insan kalbinde grnmesi.

133

n Ana Esaslar
Slike slk makamlarnda gelen ilk tecell, fiillerin
tecellsidir; daha sonra sfatlarn tecellsi ve ondan sonra Zt'n
tecellsi gelir. Zira fiiller sfadarn eserleridir ve sfatlar Zt'tan
kaynaklanr. O hlde fiiller insanlara sfatlardan daha yakn,
sfatlar ise Zt'tan daha yakndr. Fiillerin tecellsini uhda
"muhzara",' sfatlarn tecellsinin uhduna "mkefe"'' ve
Zt'n tecellsinin uhduna "mahede"'' denir Mahede ruh
larn, mkefe srlarn ve muhzara kalplerin hlidir. Bazlar
bu hususta yle sylemilerdir: "Hakk'n srlar iin
almeti,

srrn tabirin hkim olduu, eyi mahede

dir yleyse tabir eden veya anlayan

kimsenin

tecellsinin
etmemesi

ii ise delil

getir

mektir. Hakk'n Cellinin uhdu deil'. Mahede mehudun


varlyla kaim olan kimsede gerekleebilir; kendisiyle kaim
olanlarda deil. Zira hadisler (yaralmlar), kdem nurunun
tecellsine takat getiremezler.
Onun cilvesine bakmak istedi
Takat getiremedi ve kederi onu kubatt.
hid mehdda fn olmadka ve onunla hki olmadka
onu mahede edemez. Rivayet ederler ki; Mecnn'un kabile
sinden bir grup ayrlk iddetinin Mecnn'u nasl perian etti
ini grdklerinden, efaati olarak Leyl'nn kabilesinin ya
nna giderler ve yle derler: "Ne olur, bir an olsun Mecnn'un
'
*

134

Kalbin daima burhan aknn huzurunda oluu.


Kahr sonucu tevbenin tahakkuk ediinin karldr. Halin
fazlasyla tahakkuk ediinin karl anlamnda ya da iaretin
tahakkuk ediinin karl olarak da kullanlr.
Eyay tevhd delilleriyle grmek demektir. Hakk' eyada gr
meye de denir. pheden uzak bir ekilde gerekleen yakn
hakikati anlamnda da kullanlr.

zzeddn Kn
gz Leyl'nn cemlinin mhedesiyle nurlansn ve enlensin".
Leyl'nn kabilesi, "Bu kadarna bir beis yoktur" derler Lakin
Mecnn'un, Leyl'y grmeye takati yoktu. Sonunda onu hazr
ettiler ve Leyl'nn peesini kaldrddar. Mecnn'un Leyl'ya gz
ucuyla bakmasyla baykp yere dmesi bir oldu.
Hak Subhnehu ve Tel'nn teceUsi insanlann rtlmesine
(grknemesine) ve Hakkn rtl oknas insanlarn zuhuruna
sebep olur. Nitekim yle demilerdk. "Ben kendimden

gib ol

duumda

yleyse

o zahir olur ve o zahir olduunda beni gizler'

ne zaman Hak Tel fiUeriyle teceU ederse, halkn ileri onda


gizlenip rtlr ve ne zaman sfadaryla mtecelH olsa, halkn
sfadar ve fiilleri onda rtlr gizlenir Ne zaman Zyla teceU
etse insanlarn zu, sfadar ve filleri onda rtl ve grzH hle ge
Hr Hakm-i Mudak, hikmet leminin maslaha ve kendi hu
zurunun havassna rahmet eserlerini yaymak iin istitrn kay
na olan nefislerin sfadarmn kaknularm hki brakr ki hem
onlara hem de dierlerine rahmet olsun. Onlara olan rahmeti,
nefislerin maslahauna kyam etmeleri ve onun kalntlaryla ya
knkk derecelerini elde etmelericHr. Dierlerine olan rahmeti ise,
fenada ve cem' denizinde onlar yok etmekten ve zevk aknaktan
korumas sayesinde, onlarn varkndan dierlerinin istifade etmesicHr. Bu sebeple eyh (ra.) yle buyurmutur: "Hak Tel
istitryerini

havassnda bak brakr ki O'nun tarafndan onlar ve

dierleri iin bir rahmet olsun. Havas iin nefislerinin

maslahatla-

ryla kyam etsinler diye, dierleri iin ise istitr yeri olmazsa
cem'in cem'inde gark olduklar iin onlardan

havas

faydalanamazlard

diye. Onlarn zuhuru, Vhid ve Kahhr olan Allah

iindir'

Baz kalp sahibi ulem da yle demilerdir "Hz Peygamberin


(s.a.v.) istifar etmesi bu setirden dolayyd ki uhdda gark ol
masn ve onun beer vark vastasyla insanlar ondan faydalan135

n Ana Esaslar
sn. Hak Tel, Hz. Resl'n (s.a.v.) nefsinin cinsiyle mmeti
minnette brakm ve yle buyurmutur: "Size kendi
den bir eli gelmitir. Sizin skntya dpmniz
size pek dkn, mminlere

efkatli ve

nefsiniz

onun gcne

gider;

merhametlidir'.

Drdnc Fasl: Vecd ve vcd hakknda


Vecdden murad, Hak Tel'dan kalbe gelen ve btn bu
lunduu ekilden deitirerek hzn veya nee gibi yeni vasfa
eviren vriddir. Cneyd (r.a.) yle demitir: "Vecd,
cmle sfatlarn kesen ve Ztim neeli klan eydir'.
At ise yle demitir: "Vecd, vcidin

vcidin

Ebu'l-Abbs

btn sfatlarn

kesen ve

ztn hznl klan eydir'. Vecd sahibi, henz nefsn sfada


rn hicblarndan syrlmam ve kendi varl sebebiyle Hakk'n
varlndan mahrum kalmr Bazen onun varlk hicabnda bir
delik meydana gelir ve oradan Hakk'n varlnn nurlar ona
ular ve onu aydnlar. Daha sonra tekrar hicb oluur ve o
mevcd yok olur. O hlde vecd, nceki ve sonraki yokluun
ortasndaki aradr. Vcd'dan kast ise, vcidin vcdunun,
mevcudun uhdunun nurunun galebesiyle gib ve niz ol
masdr Cneyd'in (r.a.) buyurduu gibi:
Vcdum vcdumu sakladmdr
Bana uhddan ortaya kan eyle.
O halde vecd muhdesin sfat, vcd kadmin sfatdr.
Znnn'm sz de bu manaya iarettir: " Vctd mevcd
kaim olan ve vecd, vcid ik kaim olandr'.

ik

Bu szn anlam u

dur ki: \fecd sahibi henz kendi vcdundan fn olmamr O halde onun vddidir ve vecd onunla kaimdir. Vcdun
sahibi kendi vcdundan tamamen fn olmu ve mevcudun
yani Hak Tel'nn vcuduyla kaim ve hki olmutur. yleyse
136

zzeddn Kn
vcdun sahibi vcidin z yani kulun z d^il, Mevcd'un zu
yani Allhu Tel'nn Zdr ve vcd onunla kaimdk. Dolay
syla vcidin manas hakikatte vcdunun olmamas, vcdun
vddinin olmamasdr. ibknin (ra.) dedii gibi: "Ne zaman
kaybettim

zannetiysem

buldum ve bulduumu

zannettiysem

kay

bettim". Kim kendi vecdini grd iin mevcudun vecdinin


uhdundan mahcub kakrsa, onda nee meydana gelir ve kim
mevcudun vecdidin uhdu ile kendi vecdini grmezse, nee on
dan gider Nitekim Cneyd'in (ra.) sz de bu manadadr.
Vecd bende nee meydana
Vecdde mevcd olan beni
Vecd, rahat vecdde olan
Vecd Hakk'n huzurunda

getirir
vecdi grmekten yoksun klar
kimseyi neeli klar
yok ve hitir

\ e c d vcdun mukaddimesidir Zira her vecd, beer varlk


kalesinin fethinde ilh cezbe leminden gelen mancnk me
sabesindedir Varkk kalesi teslim olunca, vecd vcd olur O
halde vecdin sonu, vcdun balangcdr. Yani vecdin vcdu,
vcidin vcdunun yokluunun sebebi ve vcidin vcdunun
yokluu, mevcudun vcdunun arudr. Ebu'l-Huseyn Nrf nin
sz de bu manaya iarettir: "Vecd, vcdun
masdr".

mevcddayok

ibk ise yle demitir: "Vecd, mevcudun

ol

izhrdr".

Vecdin kendi izafelerini atmas tevhd, o izafeleri kendisine


nisbet vermesi ise kfrdr Byezd'in dedii gibi: "Vecdimin
zikri, tevhidimin

kfrdr".

demitir: "Vecd benim indimde

Bu manada ibl de (ra.) yle


in

Vecd eer uhddan ,


Benim indimde kfilrdr
Hakk'n ahidi olann
Varlnn ahidi yoktur
137

n Ana Esaslar
Vecd, vcdun mukaddimesi olduu gibi, tevcd de
vecdin mukaddimesidir. Tevcdn manas, vecdi armak
ve celb etmektir. Her ne kadar tevcd, sreten tekellf olsa
ve tekellf sdkn muhalifi olsa dahi. Lkin mtevcidin ni
yeti, tevcd suretinde rabbani esintileri hissetmek cihetinden
Rahmani feyz yardmlarn kabul ynnde kll tevecch ol
duu iin, sdk ile tezat deildir. eriat bu babda izin vermi,
hatta emretmi ve yle buyurmutur. "Alayn,
alar gibi yapn

alamazsanz

. Tevcd, hidyet ehlinin vasf; vecd, slk

ehlinin hli ve vcd, vusul ehlinin hlidir

Beinci Fasl: Sekr ve sahv (mestlik ve uyanklk)


hakkmda
Sfilerin rfnde sekr, akln nurunun, zn nurunun
nda kaybolmas sebebiyle zahir ve bn ahkm arasnda ay
rm yapma gcnn kaybolmasdr. Bu szn anlam udur
ki; vecd ehli iki ksmdr: Ztn muhibleri ki onlarn vecdinin
kayna ztr ve sfadarn muhibleri ki onlarn vecdinin kay
na sfadar lemidir. Ztn umm ve sfadarn husus olmas
sebebiyle, sfadarn muhiblerinin vecdinde, ztn muhiblerinin vecdindekinin aksine birok fetret ve duraksama meydana
gelir. Ayn ekilde sfadar leminden olan vecd, ztn nurla
rnn eserlerinden olan vecd kadar kuvvetli deildir. O halde
ztn vcidi, vecdin balangcnda varidin gc ve galebesi y
znden hlin saltanatna malup olur ve kalbi gz ve temyiz
rabtas olan akl, ztn nurlarnn ard ardna gelmesi ve gale
besi neticesinde gizlenir ve kaybolur. Temyizin ipi, onun ta
sarruf ve ihtiyarndan kar; yle ki tefrika olan zahir hk
mnn mahallini, cem' olan btn hkmnn mahallinden
ayramaz. Gayret hazinesinin sakllar olan rubbiyet srlarn

138

zzeddn Kn
gizlemeye gerekli ihtimam gstermez ve ifaatta bulunur ve
"Subhn" ve "Ene'l-Hak" gibi misaUerde bulunur Sfiler bu
vecdi, galebe gc ve younluu sebebiyle hl, temyiz gc
nn gitmesi sebebiyle sekr olarak adlandrrlar.
Sahv ise, temyiz gcnn geri gelmesi ve cem' ve tefrika
hkmlerinin ait olduklar mahal ve mekna geri dnmele
ridir Bunun beyan yledir ki; slikin vcdu ztn nurlar
nn galebesi hlinin nihyetinde fni ve helak olduu iin Hak
Tel ikinci kez ona hki bir vcud balar ki zun nurlar
nn parlaklnda dakp paralanmasn ve onun fni olan her
vasf geri dnsn. Bylece temyiz rabtas olan akl da Hak
Tel'nn bekasyla hki olarak huds kirinden mutahhar ola
rak geri dner Ruh ve nefis arasnda berzah olur ki hibirisi
kendi haddini amasn ve dierine isyan etmesin. Cem' hk
mn istikrar mahalk olan ruh lemine irca eder ve tefrika b
kmn kendi mahalli olan nefis lemine gnderir Fiillerin
tertibi, szlerin tehzibi, edeblerin hfz ve srlarn gizlenmesi
hepsi tekrar geri dner; yle ki zeval afetinden gvende olur
lar. Vsti (ra.) yle demektedir "Vcidin drt makam
dr: Birincisi gaflet,
dncs

ikisincisi hayret, ncs

var

mestlik ve dr

uyanklktr. Misali ise yledir ki birisi denizin

duyar, sonra denize yaklar, sonra denize girer ve sonra

ismini
dalgalar

onu kaplar'. Tevcd vecdin mukaddimesi olduu gibi, teksr


de sekrin mukaddemesidir Sdk mteskir henz sekr maka
mna ulamam, onun mtak ve muntazrdr ki hlin gale
besinin tasarrufu bir anda onu tefrikann elinden karsn ve
cem'de gark etsin. O halde mteskir vecd ehH, sekran vecdin
galebesinin ehli ve sahi (uyank) vcud ehlidir Dier bir ta
birle mteskire zevk ehH, mesdere ime ehli ve shiye rey ehli
denir Zevk sahibi, vecd atei abuk snen vciddir Tpk bir

139

n Ana Esaslar

kimsenin su karrilm arab tatmas gibi. me ehli ise ise,


vecdi srekli ve pe pee olan ve bu vecdin galebesi akl kuv
vetini malub ettii vciddir. Bunun misali, pe pee iki ka
dehlerini ien ve temyiz kuvvetini kaybeden birisine benzer.
Reyyn ise, hlinin kuvvet ve temekknnn okluundan
dolay, vecdin sreklilii ve younluu karsnda deimeyen
ve etkilenmeyen vciddir. Tpk srekli ien ve arabn tabiat
kendi vcdunun bir paras olan ve ne kadar ierse isin sar
ho olmayan ve temyiz gcn kaybetmeyen birisi gibi.
Hak arab kadehlerini birbiri ardna itim
Ne arap bitti ve ne ben doydum.

Altna Fasl: Vakit ve nefis hakknda


Sfler vakit lafzn anlamda kullanrlar. Bazen va
kit diyerek kula glib olan kabz ve bast* veya hzn ve nee
^

Kabz ve bast, slikte bulunan iki zt hali anlatr. Biri emin olu
nan eyden korkmak, dieri de korkulan eyden feraha kmak
ve ondan emin olmak anlamlarn ihtiva eder. Sfiler kabz ile
korkuyu, bast ile de midi kastederler. Allah'n tehdidinden kor
kan sf, kabz hlinde olur. Allah'n mjdesi ile sf, bast duru
muna geer. Sfilerden bazdan, "AUah ceml sfat e tecell et
tiinde kulu bast, cell e tecell ettiinde kabz halindedir" diye
yorum yapmlardr. Sfilere gre Kbz ve Bst olan, Allah'tr.
Kabza; nimetin elden gitmesi, sevgiliyi kaybetme ve mahzurlu
olann hcumundan kaynaklanan korku gibi anlamlar ykleyen
sfiler, bast', mridin gven ve mit hali olarak tanmlamlar
dr. Ancak bast'ta sevgiliye yakuhk dncesi, mahzurlu olann
yok olmasnn uuru sz konusudur. Havf ve reca e kabz ve
bast arasndaki fark udur: Havf ve reca, iyi olsun, kt olsun,
istikblde vukuu dnlen bir eye aittir. Kabz ve bast ise, ge
lecee de, iinde bulunduumuz zaman ve hle aittir.

140

zzeddn Kn
gibi vasflar kastederler Bu vaktin sahibi bu hkn galebesi
nin okluundan ve onunla dolu olduundan baka bir hli
idrk edemez. Mesela kabz (daralma) sahibi bu hlin galebe
sinden o kadar messir ve doludur ki ne gemi kasttan (ge
nileme, akna) bir eser bulur, ne de gelecek kasttan bir haber
Btn vakideri o anki vaktinin renginde grr. Dierlerinin
hUerindeki tasarrufu da kendi hlinin vasfna gredir Baka
larn hllerini tanma hususundaki yanlnn kayna da bu
dur ki; kendi haliyle muvafk bulduunu doru ve ona aykr
olan her hli yanl biHr Vaktin bu manas genel bir tefsr olup
hem skk hem de slik olmayan iin geerlidir
Bazen de vakit lafzndan maksat aniden ve birdenbire gayb
den gelerek skkin tasarrufuna galebe akp onu kendi hknden
alan, hkmne tesHm alan ve boyun ediren hldir Bu vakit
sliklerin hussiyetidk ve "Sft vaktinin oludur' sz bu manaya
iarettir "Falan, vaktin hkmndedir"

sz de bu anlamdadr

Yani Hakk'n murdyla kendi murdn terk etmi, onun ihti


yaryla kendi ihtiyarn atmr, onun hknin vasf yledir:
Ben senin ztnda kendi ztmdan mahcubum
Sfatlarnda kendi vasfimdan meslbum
Ztm ve sfatlarm, senin zt ve sfatlarnda fni oldu
Benden bir ey kalmad ne varsa senindir
Yine yle demilerdir:
Ak beni senin olduun yerde durdurdu
Artk ne geri, ne ileri gidebilirim.
Eer bir kimse, gayb hkmne tesHm ve raz olmazsa a
tma meydana geHr ve onun kahr galebe alar. Bu yzden
141

n Ana Esaslar
yle demilerdir. "Vakit bir ktltf.

Klcm iki zellii vardr:

Birincisi yumuaklk ve uysallk, ikincisi ise hiddet ve keskin


lik. Kim ona yumuak davranr ve yavaa dokunursa, onu yu
muak ve uysal bulur ve her kim ona byklk taslarsa, onun
hiddetinden yaralanr. Bunun gibi, vaktin de iki vasfi vardr:
ltuf ve kahr. Her kim ona uyar ve hkmne teslim olursa,
ltfindan faydalanrken ona muhalefet eden, kendi gc ve
kuvvetiyle onu savmak isteyen kimse onun kahrna malup
olur. Nitekim bu hususta yle demilerdir:
Tpk kl gibi, yumuak davranman
Sert davranman sert bulursun.

yumuak

Vaktin klca benzetilmesinin baka bir manasda udur ki;


vakit Hak Tel'nn emri ve iradesiyle tm hallere ve irdelere
galip gelir ve kendi hkm gereince onlar keser; pk klc
nn kesmesi gibi. u iki beyit bu anlamdadr:
Vakit kl gibi idleri keser
Cihann hkiminin kabzasnda
Onun emriyle idleri keser
Hak bu klc knndan karp sallar
Ortaya ktnda tekrar gizler
Vaktin nc anlam ise, mz ve istikbl arasnda bu
lunan imdiki zamandr. "Falan vakit sahibidir'

dediklerinde,

"yani u anki vazifelerini eda etmekle megul ve u anda nemli


ve evl olan sebebe ihtimam gsteriyor" demektir. Bu durum,
onu srekli gemii hatrlamaktan ve gelecei dnmekten
alkoyar ve vakideri zayi olmaz. u sz bu manaya iaret et
mektedir:
142

zzeddn Kn
Kim vaktini idrk ederse vakti vakit
Kim onu zayi ederse vakti

dmandr

Cneyd (r.a.) yle demitir: "Gemite


san gelecekten

alkoyar Kim vaktini tanmazsa

kit azizdir, lrse idrk edilemez"

oyalanmak

in

vakti lr. Va

Fakirlerden birine "Vakitne

dir?' diye sorddar; yle dedi: "Ezelde senin iin ayrlanla


ebedde sana ulaacak olanla megul olmaman
snda Allah'n senin zerindeki

muradn

ve

ve iki nefes ara

korumandr'

Fetret

ve zeval bu vakte yol bdamaz; ancak hlle boyandklar iin


bu vakit kendilerinde bazen mevcd olan ve bazen oknayan
skklere nisbet edilmeleri durumu hari. Onlar vaktin mevcd
olduu zamanlar dnda, mrlerinin hesabna itibar etmez
ler (Kendilerini yaam kabul etmezler)
Eer zamanndan bir teki safa ile getiyse
Murad olan ite odur ve nerede o tek an.
Vsllar ve temkin etJi iin ise bu vakit daim ve srekHdir
Zeval ve fesd ona yol bulamaz. Nitekim ibk yle demitir:
"Vakit sonsuz ve sahihiz bir denizdir'

u sz de ona aittir:

Vaktin sende fani olduundan, sonsuz ve ebeddir


Bana kendimi unutturdun mcerred hle geldim
imde garib, kendimde garib
nsanlarn iinde yalnz ve garib dtm.
Bu vaktin sahibi, hlin tasarrufundan kmtr ve ikinci
manasyla vakit onda mutasarrf deil, tersine o vakitte tasar
ruf sahibidir Yani her vakti nemH ve evl olduu yerde kulla
nr Bu kimseye baz mutasavvflar "bnu 1-vakt" deil, "Ebu 1vakt" derler
143

n Ana Esaslar
Nefes ise, mahede hlinin devam ve muhabbet ehli
nin kalplerinin hayann ona bah olduu medederin birbiri
ardna ve pe pee gelmesidir. Tpk cismni hayan bekasnn
devamna ve srekliliine bal olduu nefeslerin ard sra gel
mesi gibi. Eer bir saat yeni nefeslerin yardm ve onun yayl
masnn tesiri kalpten kesilecek olursa, bedenin tabi hararetinin
iddetinden yanar; eer bir an bile mtak muhibbin kalbinin
hakikatinden uhd mededi kesilecek olursa, susuzluktan ve ev
kin iddetinden kavrulur. Nefes ve ikinci manasyla vaktin fark
odur ki; vakit, fetret ve durgunluk meknnda bir hl ve zahiri
ve gizlisi, gelmesi ve kesilmesi olan vrid iken; nefes ise, fetret
ve zevalden mcerred daim bir haldir Bu yzden yle demi
lerdir: "Vakit balang ehli iin nefes ise, sondaki

iindir?

Yedinci Fasl: uhd ve gaybet hakknda


uhddan'' murd huzurdur (hzr olmak). Kalp hzr oldu
una hiddir' ve o ey onun (kalbin) mehududur. Eer halkn
hzrysa, onun ahididir. Sfiler mehuda hid derler nk
'

'"

144

Arapa, grmek, mahede etmek demektir. Kn uhdu,


"Hakk', Hak vastasyla grmektir" diye tanmlar. Zdd gaybettir. Ve bu gaybet, nefsin nazlarndan uzaklap grmemek
anlamndadr.
Arapa gren, hid olan, ehdet eden demektir. Slikin kal
binde hazr ve mevcd olan, kalbin itigal ettii dnceye de
nir. Kalbi istil eden ilim ise, hid-i ilm, vecd ise hid-i vecd
olarak anlr. Bir kimse bir bakasna kalbden ilgi duyar ve ona
balanrsa, bu sevdii ahs, o kimsenin ahididir. Akln, fik
rin megul olduu eye hid denmesi, sanki zihnen megul
olunan eyin gznnde imi gibi bulunmasndandr. hid,
tem edilen zuhurlar, feyz ve tecell manalarnda da kullanlmr.

zzeddn Kn
kalbin bzn olduu her ey, ayn zamanda kalbin hzrdr Ne
zaman hid lafzn vakit siasyla mudak olarak kullanrlarsa,
muradlar Hak Tel ve Tekaddes'dk. Eer "evhid" (cem sia
syla) derlerse, maksadar halkr Hakk'n vahdeti ve halkn kes
reti sebebiyle bu durum byledir uhd lafzn mcerred olarak
kullanrlarsa muradlar Allah'n huzurudur. Zira onlarn kalpleri,
daima Hakk'n ahidi ve hzrdr ve uhd etJi iki ksm olup
bunlar murakabe ashab ve mahede erbabdr.
Gaybet" ise, uhdun karsndaki vasftr ve iki ksmdr:
Iferilmi gaybet. Hakkn uhdunun mukabelesindeki gaybet ve
vlm gaybet halkn uhdunun mukabelesindeki gaybettir
Bu da iki ksmdr: Mbtedlerin'^ gaybeti, hakkn uhdunun
galebesi sebebiyle mahssttan (gzle grlr eyler) olan gay
bettir. Mutavassdarn'^ gaybeti. Hakkn uhdunun galebesiyle
kendi varkndan gaybet olup bu gaybetin sonu ve fenann ba
langcdr. Mntehilerin^'' makam ise gaybet hknden ileridir
Zira gaybet kendi varknn darkndan tamamen kurtulama
m, genilik makamna ve mudak varka ulaamam ve gayb
ve ehdeti ihata edememi kimsenin hHdk. Mezmum (yeril
mi) olan gaybet etJi, halkn hidkiyle Hakk'n uhdundan

13
14

Arapa, bir eyin baka bir eyde kaybolmas hH. Kalbin, madd
lem ile ilgisini kesmesi. Hissin kendisine vrid olan eyle me
gul olmasndan dolay kalbin, halkn halleriyle ilgili olarak ge
lien olaylara dair bilgiden uzaklamas.
Arapa, yeni balayan, acemi demektir. Bir eyi yeni renmeye
balayan rencilere, mbted (iin banda) denir Tasavvuf
olarak, tam anlamyla kendini Allah'a vererek, tasavvuf sulke
azm kuvveti ile balayan kii anlamna gelir
in ortasnda olan Hak yolcusu.
Mntehi demek, sona varm, (Fn-fillah) ve (Bk-biUah) ol
mu demektir
145

n Ana Esaslar
gibdirler. vlm gaybet ehli ise, Hakk'n hidliiyle hal
kn uhdundan gibdir. Keml ehlini ise ne Hakk'n uhdu
halkn uhdundan gib klar, ne de halkn uhdu Hak'tan.
uhd ve vlm (mahmd) gaybetin pe pee ve birbiri ar
dna gelmesi slikler ve telvn ehli iindir. Vsl ve mtemekkin1er (istikamette derinleenler ve yerleenler) iin Hak Tel'nn
uhdunun devamndan baka bir hl yoktur ve onlar iin ne
vlm, ne de yerilmi gaybet vardr
ibl (r.a.) hlin galebesinin balangcnda ve keif sabah
nn klarnn zuhuru esnasnda, bir gn Cneyd'in (r.a.) ya
nna gitti. Cneyd'in zevcesi orada bulunmaktayd ve tesettre
girmek istedi. Cneyd, "ibl gibdir, sen kendi iinle megul
ol dedi" ve ibl'yle konumaya devam etti bir mddet sonra
ibl aniden alamaya balad. Cneyd hanmna "imdi giz
lenmenin vaktidir, ibl kendine geldi" dedi.
Mahbubun uhdunda halktan gaybetin mbtedlerin hli
olduunun ve mntehilerin ondan gemi olduklarnn delili,
Ysuf'un (a.s.) muhabbetinde temkin (sabit) derecesine sahip
olan ve onun uhdunun kendisini hislerden gib klmad
Zleyh'mn kssasdr Oysa Ysuf'un muhabbetinde ve onun
cemlinin uhdunda mbted olan dosdar ve kendisini kna
yanlar, Ysuf un uhdunun hlinin galebesiyle hislerden gib
oldular ve ellerini kestiklerinin farknda olmadlar.
Ellerini kesenler onun cemlinin mahedesinde
Kendilerinden getiler ve sfatlar kayboldu
Kendilerini yle kaybettikler ki
Zevki ve derdi hissetmez oldular
Azizin kans ise Ysuf'la kaim olduundan
Kendini kaybetmedi ve elini kesmedi
Zira Ysuf kendi elini
146

kesmezdi.

zzeddn Kn

Sekizinci Fasl: Tecrd ve tefrd hakknda


Tecrdden maksat zahir olarak dnya arazlarn, btn
olarak ise hem dnyev hem de uhrev karlklar terk etmek
tir Bu cmlenin aklamas yledir ki; hakk mcerred, dn
yadan (el ekmesinden) dolay bir karkk beklemez; yakzca
Hazreti lh'a yaknlk fikrindedir Her kim zahiren dnya
arazn terk eder ve btnnda bunun karln dnyada veya
hirette bekler ve umarsa, hakikatte mcerred olmu olmaz;
aksine takas ve ticaret yapm olur Ayn ekilde tm ibdet
ve itaadarda nazar rubbiyetin hakkn eda etmek olmakdr,
baka bir karkk veya garaz deil. Tefrd ise, amelleri kendi
nefsine nisbet etmekten kanmak, onlar grmezden gelmek
ve Hak Tel'nn kendine olan nimet ve minnetini gz nnde
tutmaktr Nitekim bu hususta yle sylemilerdir
Sahip olduun her hidyeti ey dervi
Hakk'n hediyesi bil, kendi aban deil
Cann secdesini de ondan bil ki
Bulut bik gneten
faydalanr.
O halde tecrdin hakkati olan karkk beklentisinin terki,
tefrd hlinin gereidir Zira tecrd, itaat ve ibdet tevfkini
kendi fiiH ve keski de de, ilh nimet bilen kimse, ondan
bir karlk beklemez; aksine kendi varln minnete gark ol
mu grr Tecrdin sureti (zahiri) onda dh olduu iin,
tecrdin hakka iin gereklidir; ancak tefrdin gerei deildir
Zira tefrdin sebeplerinin var olmasyla hs olabir ve tecrdin
hakkati tecrdin suretinin gerei deildir nk karl terk
etmeyle birHkte beklenti olabilir, ayn ekilde tefrd tecrdin
gerei deildir Zira karlk beklentisini terk etmeye ramen,
kendisini kesbetmede pay sahibi grebiHr
147

n Ana Esaslar

Dokuzuncu Fasl: Mahv ve isbt hakknda


Sfilerin nezdinde mahv, kulun varlnn yok olmasndan
ibaret olup; isbt ise, mahvdan sonra yeniden tahakkukuna ia
rettir Mahv ve isbt, ezele bal ve sonsuz irdeye aittir. "Allah
dilediini mahveder

ve dilediini sabit klar? Mahvn derecesi

vardr: Aa derece yerilmi sfadarn ve kt amellerin mahv


dr ikinci derece, vlm ve yerilmi btn sfadarn mudak
olarak mahvolmasdr Yksek derece ise, zn mahvdr. Her
mahvn mukabilinde bir isbt vardr Fena ve beka ile mahv
ve isbtn manas birbirine yakndr. Mahv ve fena ile isbt ve
bek arasndaki fark, dakik bir iaret ve latif iman olmakszn
idrk edilemez. Bu fark udur ki; bek zn fenasndan sonra
ortaya kar; oysa isbn zn fenasndan sonra ortaya kmas
art deildir Nitekim tezkiye ashab ve tahliye erbab iin raz
olunmu ahlk ve gzel ameller, yerilmi ahlk ve kt amelle
rin mahvolmasndan sonra ortaya kar. Ayn ekilde, fiillerin ve
sfadarn tam olarak fenas, zn fenasndan nce olmaz; oysa
onun mahv ztn mahvna bal deildir. O halde mahv ve
isbt, fena ve bekadan daha geneldir Zira beeriyetin mahv ve
rubbiyetin isb hari, fena ve bek stlahlarn kullanmazlar.
Mahv manasnda baka birka lafiz daha kullanlr Sahk, mahk
ve tams gibi. Bunlar arasnda fark olduu da sylenebilir; yle
ki; "sahk" sfatlarn ayanlarnn, "mahk" zn aynnn mahv,
"tams" ise sfadarn ve ztn eserlerinin mahvdr.

Onuncu Fasl: Telvn 15 ve temkin hakkmda


Temkin kalbin kurb (yaknlk) mahallinde yerleip karar
klmas sebebiyle hakikatin kefinin srekli ve devaml olma''

Telvn renkten renge girme; temkin ise mekn tutma anlam


larna gelir. Telvn, bir hlden dier hle gemeyi veya bir ma-

148

zzeddn Kn
Sidir. Telvn ise kalbin, nefsin sfadarmn ard ardna bir gelip
bir gitmesi sebebiyle keif ve rtnme arasnda deimesinden
ibarettir Bir kimse nefsin sfatlarnn haddinden geip kalbin
sfadarmn lemine ulamad mddete, ona telvn ashab
demezler Zira telvn, muhtelif hallerin ard ardna gelmesin
den ibarettir Nefsin sfadaryla mukayyed olana hl sahibi de
mezler yleyse telvn henz sfatlar lemini amam ve zta
ulamam kalp erbabna denilebilir Zira sfatlar biroktur ve
telvn, okluun olduu yerde olur Zun kefinin erbab ise,
telvn haddinden gemi ve temkin makamna ulamlardr
Zira Zt'ta vahdet sebebiyle deime meydana gelmez. Telvnden
ancak kalbi, kalb makamdan ruh makama ykselen ve sfat
larn okluunun tasarrufundan kan ve zta yaknkk fezasna
yerleen kii kurtulabiHr Burada bir ladfe vardr ve o da udur
ki; kalp, kalb makamdan ruh makama ulatnda, nefis de
nefs makamdan kalb makama intikal olur Daha nce kalbe
ait olan daralma, genileme, hzn, nee, korku ve mit gibi,
telvn de bu makamda nefsin arz olur ve nefis, kalbin naibi
olarak telvn sahibi olur Bu telvn, varknda yakn ve keif
nuru rtlmedii iin temknin hakikatini rtmez. Beeri
yet ekli ve adederi kaldka, tabiadarn deiimi tam olarak
yok olmaz; ancak bu deiim, temkin sahibini temkin maka
mndan karmaz.

kamdan dier bir makama atlamay ifade eder Temkin ise,


istikamette derinlemek ve sabitlemek anlamna gelir kisi
birbirinin mukabili gibidir Telvn hal ehlinde, temkin ise ma
kam sahiplerinde olur.
149

BENC BB
Mstehsint hakkndadr ve on fasddr

Birinci Fasd: istihsnn manas hakkmda


stihsndan maksat, snnette aikr bir delil ve kesin bir
kant olmad hlde mutasavvflarn, talihlerin hlinin salh
iin kendi ictihdlaryla koyduklar bir iin beenilmesi ve bir
eklin kabul edilmesidir. Hrka giymek, dergh ina etmek,
sema' iin toplanmak, krk gn inzivada oturmak vs. gibi.
Geri bunlarn seimi ve icras snnetten tamamen bam
sz deildir Onlarn, mridlerin ve ird talihlerinin zahirine
nem vermeleri ve bu rf, adet ve ekillere riayet edip dab
muhafaza etmeleri, bnlarn huzurunun elde edilmesi, federin
men edilmesi, vakiderin korunmas ve muhabbet ve lfet ili
kisinin vurgulanmas sebebiyledir. Tekellf riya, hret talebi,
kendilerini bakalarndan ayrmak veya stn tutmak bu hu
susta ve dier tm hususlarda onlarn maksatlarndan uzak
tr. Onlar inkr eden perian taife, bu cematin, bu adeder ve
halleri semelerinin ve benimsemelerinin yalnzca isim ve e151

n Ana Esaslar
kilden ibaret olduumu zannederler ve zayf akllarna ve pis
tabiatlarna, onlann hlleri irkin ve kt grnr Onlara
dil uzatklar ve knadklar da olur ve "Bu tarikat bid'atur ve
bidat dalletin ta kendisidir" derler ve u hadise sarlrlar: " ^ lerin kts sonradan ortaya kanlardr

ve her sonradan

ortaya

kan ey bid'at ve her bid'at dallettir'.

Bunlarn cevab udur

ki; yerilmi bid'attan maksat snnete muhHf olan eydir An


cak snnete muhalif ve aykr olmayan her yenilik, maslahat
ierirse yerilmi oknaz, tersine vlm olur; tpk birisi ieri
girdiinde ayaa kalkmak gibi. Zira bu adet Reslullah (s.a.v)
dneminde snnet deildi; nitekim O'nun yannda ayaa kalk
mazlard. Ancak sonradan mslmanlar arasnda yaygn bir
adet oldu ve bundan maksat, karlkk ns olumas ve souk
luun gideriknesidir Bu mana maslahaun ta kendisi olup mas
lahat, eriatta muteber ve uyuknas gereken bir ilkedir Ayn
ekilde kitap yazmak ve istinbat ilimlerinden ders vermek
Peygamberin (s.a.v.) zamannda snnet olmayan ilerdendi.
Ancak zamanla slm ulems Islm ilimlerde birok kitap
yazm ve baz iHmleri de kendilerinden karm ve istinbat
etmilerdir Tpk fikh usl, kelm usl ve fkhtaki ictihd
meseleler gibi. Hi phe yoktur ki bu ilimleri karmak ve
okutmak beenilmi bir itir Zira snnetin korunmas, ahkm
ilmi ve slm dininin kaidelerinin muhkem olmas bu ilimlere
bal ve onlarla irtibatldr yleyse her yenilik dallet olsayd,
bu ilerin hepsinin de dallet oknas gerekirdi. Hl byleyken,
bu cematin baz detler ve ekiller benimsemesi neden kt
olsun? Kald ki amalar, bunlarla talihlerin nefislerini tezkiye
etmek ve hakikat yolunun rabedilerinin kalplerini tasfiye et
mek, yakn nurlarna ulamak ve din kaidelerini korumakur
Bu yzden bu detler mstehb ve mstahsendir

152

zzeddn Kn

kinci Fasl: Hrka giyme hakkmda


Sfilerin rf ve adetlerinden birisi de, eski giysiyi dei
tirerek hrka giymektir. Meyih, mridlerin hallerinde tasar
rufta bulunmaya balarken, bunu mstehab kabul etmiler
dir. mm Hlid hadisi hari, bu hususta snnette bir delil
yoktur Bu rivayete gre, birka giysiyi Hazreti Peygamberin
(s.a.v.) huzuruna getirdiklerinde, Reslullah ilerinden siyah ve
kk birini alarak cemaata dnd ve yle dedi: "Bunu kime
giydireyim?'

Herkes sustu. Hazret buyurdu: "mm

benim yanma getirin!'

Hlid'i

mm Hlid'i getirdiler ve yn giysiyi

ona giydirdiler. Peygamber yle dedi: "Bunu eskit ve yprat''


Bu sz iki kez tekrar etti. Bu giyside sar ve krmz birka
nak vard. Oraya bakp yle diyordu: "Ey mm Hlid! Bu
senadr." Habe dilinde "sena" gzel demekti. Sfilerin deti
olan hrka giymeyi hakl gstermek hususunda bu hadise tu
tunmak doru deildir. Bu nedenle snnette bu hususta sarih
bir delil olmamakla birlikte, baz faydalar ierdii ve snnete
muhalif olmad iin gzel ve beenilen bir hareket kabul
edilmitir. Zira gzel eylere uymak meru bir yoldur Bu yz
dendir ki Mlik'in (bin Enes) nezdinde snnette delili olma
yan meslih-i mrsele' muteberdir.
Bunun faydalarndan biri, detlerin deimesi, tabi lfet
lerin ve nefsn bazlarn kesilmesidir. Zira nefis yiyecek, ie'

Bir ksm maslahat ve menfaatler de vardr ki, bunlara dinen iti


bar edilip edilmeyeceine dair herhangi bir nas yoktur. te bu
tr mahlahadara serbest braklan maslahadar anlamna gelen
"Meslih-i Mrsele" ad verilmitir. Mesela: Kur'n- Kerim'i,
yazld deri, ta ve benzeri eylerden toplayarak tek kitap ha
line getirmek; para basmak ve buna benzer iler "Meslih-i
Mrsele"ye dayanlarak yaplan hususlardr.
153

n Ana Esaslar
cek ve cins yaknkktan zevk ve lezzet ald gibi, giyinme hu
susunda da haz ve zevk sahibidir. Nefis giymeye al her
giysiden haz akr ve tatkkk bulur O halde sred giysinin de
imesi, detin deimesi, detin deimesi ise ibdetin ta ken
disidir Bu yzden hadiste yle buyurulmutur: "Ben detleri
kaldrmak

iin gnderildim^

Giysi hususundaki detin dei

mesi, dier detleri de tesir alnda brakr


Baka bir faydas da, kt akranlarn ve insan eytan
larn yaknkk kurmalarna mani olur ki; onlar benzer k
yafet ve ekle sahip olan insanlarla sohbet etmeye meyilli
olurlar. yleyse mridin zahir eklinde ve kyafetinde de
iiklik ortaya ktnda, nefsn zevkler sebebiyle onunla
sohbet etmeye ve yaknlk kurmaya meyii olan akran ve
dostlar ondan ayrlr Zira hrka, eyhin, mridin varlna
den velayetinin glgesidir ve eytan ehl-i velayetin glge
sinden kaar. Hadiste buyurulduu zere, "eytan
glgesinden

kaar'.

mer'in

Ayn ekilde mridin, iyilerle ve hayr

sahipleriyle sohbet etmesi vcibdir ki onlarn rengini ala


bilsin. Bunun gereklemesi iin de serlerden ayrlmak ve
kopmak arttr ve bu sayede iyerin sohbetini kabul et
mek mridde mmkn hle gelir Tpk yaa bulanm bir
giysi gibi, o ya temizlenmedike boyanmas ve renklen
mesi mmkn hle gelmez.
Baka bir faydas da, zhirindeki tasarruf yoluyla eyhin,
mridin btnndaki tasarrufunu izhr etmektir Zira zahirin
tasarrufu, btnn tasarrufunun almetidir Mridin btn, nce
eyhin velayetinin tasarrufu aluna girmez ve onu kmil ve mkemm olarak tanmazsa, zahiren de ona teslim olmaz, itaat
etmez ve irde peremini onun tasarruf eHne vermez. Mridlerin peremini tutmak bu manann suretidir
154

zzeddn Kn
Dier bir fayda da, mridin, HakTelamn murdn ka
bul hususunda mjdelenmesidir. Zira hrka giymek, eyhin
mridi kabul ettiinin almetidir ve eyhin kabul de Hakk'n
kabulnn iaretidir. O halde velayet sahibi bir eyhin elinden
hrka giyen mrid, Hak Tel'nn kendisini kabul ettiini bil
melidir Onun eyh ile sdk- irde ve hsn- kabul rbtasyla
oluturduu karlkl lfet ve itima, srr- sabka ve hsn-
hatimeyi kendisinde mahede ettii bir ayna olur. Zira beden
lerin lfeti, ruhlarn tanklklarnn neticesidir. Tanklk ise
gayb leminde birlikteliin ve cinsdaln almetidir. Hadiste
geldii zere: "Ruhlar ok byk ve mcehhez
birlerini tanyanlar,
lar, ayrlrlar?

ordulardr

birbiriyle dost olur; birbirlerini

Bir

tanmayan

Ayn ekilde feraset sahibi eyhin elinden hrka

giymek, mridin eyhine olan srr- irdetinin ve eyhin m


ride olan muhabbetinin suretidir ve btn yce hller bu iki
manann izdivacnn neticesidirler.
rde htrkmt, teberrk htrkast ve velayet htrkast
Hrka iki eittir: rde hrkas ve teberrk hrkas. rde
hrkas odur ki; eyh basiret nurunun nfzuyla ve hsn-
feraset ile mridin bni hllerine bakar ve onda hsn- sabka
eserlerini grr. Onun Hak Tel'y talepte ve irde etmede
sdk olduunu mahede eder ve Hakk'n ondaki hsn-
inayetini gstermek ve onu mjdelemek iin ona hrka giydi
rir. Kalp gz hrkann tad rabbani hidyet nesminin ko
kusuyla aydnlanr; pk Ya'kb'un gznn Ysuf'un gm
leinin nesmi ile grmeye balamas gibi.
Teberrk hrkas ise odur ki; bir kimse hsn- zan sebebi
ve teberrk niyetiyle eyhlerin hrkasn giymeyi arzu eder.
Byle bir tlib kendi irdesinden arnan ve eyhin iradesiyle
155

n Ana Esaslar
irdelenmi irde ehlinin ardarna sahip dedir O mride
iki ey tavsiye ederler: Birincisi, eriat ahkmma riayet etmek
ve ikincisi, tarikat ehline karmak. Zira onlarla karma sebe
biyle baka bir hemcinsHin hsl olmas ve irde hrkas giy
mesi mmkndr. O hlde irde ehli ve sdk- azamet erbab
hari, irde hrkas dierlerine yasaktr Teberrk hrkas ise,
eyhlere hsn- zann olan herkes hakknda uygundur.
Bazdar bu iki hrkaya velayet hrkasn da ilve etmi
lerdir Ve o udur ki; eyh mridde velayet eserlerini ve vusul
almetini tekmil ve terbiye derecesinde mahede ederse, onu
kendi niyabetine ve hlifeHine nasb ederek bir yere gnderirse,
halkn terbiye ve tasarrufu hususunda ona icazet verirse, ona
velayet hil'atini ve kendi inayet terifini giydirir ki iini kolaylatrsn ve insanlarn ona itaat etmesini hzlandrsn.

nc Fasl: Renkli hrkann seilmesi hakkmda


Muamele ve murakabe ehlinin dncesini, beyaz elbise
nin muhafazasna ihtimamdan ve onu ykamayla megul ol
maktan kurtarmas ve kirleri gstermeme salhiyeti sebebiyle
renkk hrka giymek, meyihin istihsanlarndandr Geri sn
nette beyaz giyinmenin faziletli olduu bildirilmitir: "Giysi
nizin hayrls

beyazdr'

Sfilerin indinde bunun (beyazn)

mstehb olduu, hadd-i ztnda kesin ve sabittir Ancak va


kitleri ibdetle ve saatleri virdle dolu olan taifenin beyaz giy
mesi ve onun temizliiyle megul olmas, vakitleri ve virdleri
muhafaza hususunda onlara mani olaca iin renkli elbise
daha iyidir Zira, phesiz nafile ibdetlerin fazileti, elbise
lerin hayrksnn faziletinden daha fazladr Ne zaman fazi
letli bir ile megul olmak daha faziletli bir ie mani olursa,
o fazetk ii terk etmek fazettir Mavi renk sfilerin setii
156

zzeddn Kn
renktir. Geri siyah renk kirleri gstermemede maviden daha
kmildir. Bu durumun sebebi u olabilir ki; bu detin ka
rcs olan veya tarikat nderlerinden birisi mavi giyindiyse,
dierleri de ona olan ihtiram ve muhabbetlerinden dolay
ve teberrk maksadyla kendilerini ona benzetmek iin bu
rengi semi olabilirler ve bylece seleften halefe bu uygu
lanan bir rf olmutur. Mutasavvflardan bir taife, renk se
imi hususunda ok titiz davranmlardr. Bazlar, "Sfler
hllerine mnasib olan rengi giyinmelidirler" demilerdir.
Siyah renk, nefsin sfatlarnn karanlna dalm ve gark ol
mu kimsenin hline mnsibdir. Bu renk ona mil ve onu
ihata edicidir. rde ehlinin hli ise byle deildir. Zira, on
larn ztndaki Hak talebi ve irde nurunun nn bereke
tiyle, varlk karanlnn bir ksm yok olur. O halde siyah
elbise, onun hline uygun deildir. Nefislerin sfatlarnn karanhklarndan tamamen kurtulup mutlak sefaya henz ula
madklar iin de beyaz elbise, halleri iin mnasib deildir.
Onlarn hlleri iin en uygun olan mavidir; zira mavi renk,
nr ve karanhn, sef ve bulankln karmndan mrekkebdir. Bu manann suretini mumun alevinde grmek mm
kndr. nk alevin iki taraf vardr; bir taraf mutlak nr
ve dier taraf srf karanlk. ki taraf arasnda, nurla karanln
birbirine kavutuu yerde mavi renk oluur. Beyaz elbise ise,
meyihin hline mnsibdir ki nefis sfatlarnn pisliinden
ve bulanklndan tamamen kurtulmulardr.
Bu ekil ve misaller doru olmalarna ramen, zahmet ve
zorluklarla i ie girmi olup bunlara uymann fazla fazileti
yoktur. Zira tark ehli frkadr: Birinci frka mbtedlerdir.
Onlarn ii, eyhin yannda ihtiyar ve irdelerini terk etmek
tir ve giyecek, yiyecek ve benzeri hususlarda eyhin irde et157

n Ana Esaslar
meinin dmda hibir ey onlara caiz deildir kinci frka,
mutavasstlardr Onlarn hli, Hak ile ihtiyar ve irdenin
terkidir ve mahss bir elbise seme irdeleri yoktur Vaktin
gerektirdii ne ise onun hkmne uyarlar. nc frka ise,
mntehilerdir Onlar Hakk'n ihtiyar ile muhtardrlar. Di
leyip setikleri her eyde zddrlar. Hakik mrd, irde ve
ihtiyarn, basiret sahibi kmil eyhin tasarruf eline brakt
ndan ve ona teslim olup itaat ettiinden; eyh, onu tabi
detlerden ve nefsn sevgilerden ayrr ve onun btn din
ve dnyev ilerinde tasarrufta bulunur. O hlde onun zel
bir elbiseden holandn ve zevk aldn grecek olursa,
onu karttrr ve baka bir elbise giydirir Mesela, eer onun
yumuak ve latf bir elbiseden holandn grrse, onu
kartarak sert ve kaba bir hrka giyindirir Riy ve kendini be
enme sebebiyle bu elbiseden holandn grrse, gzel bir
elbise giyindirir Ayn ekilde, elbisenin rengi ve ekli husu
sunda da eer mahss bir renk ya da ekle meyk olduunu
grrse, ondan men eder Cmle hllerinde durum bu ekil
dedir yleyse, mridin elbisesinin ekli ve renginin seimi,
eyhin nazarna ve eyhin nazar ise vaktin maslahatna ba
ldr Byle olduu iin de siyah, mavi ve beyazn fazla bir
nemi yoktur eyh belki de farkl vakitlerde mridin o an
daki hline mnasib farkl elbiseler giyindirir Baz eyhler
ise, mridlerinin elbiselerini deitirmemi ve daha nceki
ekillerini ve elbiselerini korumalarn buyurmulardr Zira
onlarn nazar, hlin gizlenmesine ve gsteriin terkine ma
tuf idi. eyhler, tabibler gibi ve mridler de farkl hastalar
gibidir Hangi eklin faydal olduunu grrlerse, o ekilde
tedavide bulunurlar. O hlde onlarn cmle tasarruflar, se
vap ve salha dayal olup felah ve tevfke ulatrr

158

zzeddn Kn

Drdnc Fasd: Dergh ve faydas hakknda


Dergh inas ve bu mahallin sfilerin toplanma ve sknet
yeri oknas sonradan ortaya km oknasna ramen, sfilerin
gzel ve mstehb ilerinden biridir Bununla birlikte Hazreti
Peygamber (s.a.v.) zamannda fakir sahabelerin meskeni olan
suffa ve dergh arasnda benzerHk ve alka vardr Zira suffa,
Medine'de Hz. Peygamberin fakir sahabelerinin sknet ve
toplanma mahalli idi. Meskeni olmayan kimse orada ikamet
ederdi. Eer birisi Medine'ye gelir ve yannda kalaca tand
olmazsa, suffada kalrd. Talha'dan (ra.) rivayet edildii gibi:
"Eer birisi Medine'ye geHr ve yannda kalaca tand ol
mazsa suffada kalrd. Ben de suffada kalanlardan birisiyim."
Hi phesiz bu sfattaki bir derghn ina ediknesi, slm m
metinin ziynetlerinden birisidir Zamanmzda sf ilimlerinin
eskimesi ve detlerinin ortadan kalkmas sonucunda bu ka
ide de oluan eksiklik, onun aslnn shhatine ve faydasna bir
halel meydana getirmez.
Dergh kurmantn faydas hakkmda
Dergh ina etmenin birok faydas vardr Bunlardan
biri, kalacak yeri olmayan fakir ve kimsesizlerin snaca bir
yer olmasdr Herkesin bir evi ve meskeni olduu gibi, dergh
da onlarn evi ve meskenidir kinci olarak, orada kalma sebe
biyle sfilerin birbirleriyle bir araya gelmesi ve sohbeti oakr
Bir arada ibdet edip, yemek yiyip, oturup, sohbet ettiklerin
den dolay zahir ve bnlar birleir ve mttehid ve mttefik
olur. Bu vastayla aralarndaki lfet, muhabbet ve sef artar,
glenir ve kalpleri, nefisleri, ruhlar ve cisimleri birbirleri
nin nurlarnn yaylmasndan faydalanr ve feyizlenir Zahir
ve bunlarmn birlemesinin bereketi ve dua ve namazlarnn
159

n Ana Esaslar
eseriyle, yaknlarnn ve etraftakilerin ehresine nr yansr ve
bela ve azap inmesinden kurtulurlar. Rivayette geldii zere,
Reslullah (s.a.v.) yle buyurmutur: "phesiz Allhu Tel
slih bir Mslman

vastasyla aile efrad ve komularndan

kiiden belalar defeder?

bir kimsenin salh ve doruluu


ev halkn ve komularn
mddete

ilh himayeden

yz

Ve yine yle buyrulmutur: "Allah


sebebiyle evldn,

torunlarn,

slh eder. O, onlarn arasnda


faydalanrlar'.

olduu,

Baz hakimler yle

demilerdir: "badet mahallerinde iyi niyetle ve temiz kalple


seslerin ykselmesi, feleklerin icad ettii dmleri aar".
nc fayda ise, ayn yerde kaldklarndan dolay birbir
lerinin hllerinden haberdar olur ve birbirlerine murkb olur
lar, her birinin nazar deerinin zerinde olur ki muhalif bir
amelde bulunmasnlar. Srekli olarak yeni ve korunmu olur
lar; ahlk, ameller, szler ve fiillerin tehzbine (slhna) riayet
hususunda son derece gayret gsterirler; birbirlerinin yanl
larn ve eksikliklerini sylerler ve uyarrlar:
Sanki senin bir muhafizm dncemi
Dieri bakm ve dilimi koruyor

Beinci Fasl: Dergh ehlinin dederi ve


hussiyederinin beyan hakknda
Bil ki dergh ehli iki taifedir: Misafirler (yolcular) ve ika
met edenler. Sfilerin yolculuktaki dederi udur ki; eer bir
dergha gitmek isterlerse akamdan nce oraya varmaya al
rlar. Eer yolda herhangi bir zrden dolay gecikirlerse ve
akam olduysa, o geceyi bir camide veya bir kede geirirler
ve ertesi gn gne ykselirken dergha giderler. Derghta tahiyyat namaz klmak detten olduu iin, nce iki rekt na160

zzeddn Kn
maz klarlar ve daha sonra orada hazr bulunanlarla selamlar,
musfaha ederler ve birbirlerine sarlrlar. Adet olduu zere,
orada ikamet edenler yeni gelen misafire bir miktar yiyecek su
narlar; misafir fazla konumaz ve soru sorulmad takdirde bir
ey sylemez. gn boyunca dirileri ve lleri ziyaret etmek
gibi nemH iler hricinde derghtan dar kmazlar ki yol
culuun sebeb olduu bun deiiklikler nceki hline dn
sn, toparlansn ve eyhler ve ihvan ile grmeye hazr hle
gelsin. Zira sohbetten daha hayrk olan haz, btnn birleme
sinin nurundan meydana gelir Kelmn ve dinlemenin nuru,
kalbin nrniyeti miktarnca olur. Derghtan dar kmak is
teinde, dergh ehHnin izni olmadan bu ie kalkmamaldr
Ayn ekilde, her ite onlarn iznini, onayn ve grn almakdr gn getikten sonra, eer orada kalma niyeti varsa
ve bo vakti bulunuyorsa, kendisine sylenen hizmederi ye
rine getirmekdir; eer vakti ibdede doluysa baka,
yet olarak ibdet

"meguli

yeter'

Dergh ehli misafirlerin geliini aziz ve deerli bilmeli,


onlara gzel yz ve sevecenlikle yaklamakdr Hadim onlara
hafif bir yemek getirmek, gzel yz ve ho dille konumaldr
Eer sfilerin dederi ile bezenmemi bir yolcu dergha gelirse,
ona hakaret gzyle bakmamal, onu derghtan karmamal
ve geri evirmemeHdir Zira birok veH ve sHh, bu cematin
dederine sahip deildir Eer onlara eziyet eder ve incitirlerse,
btnlarnn mteessir ve perian olma ihtimali vardr ve bu
i, bu kimsenin dinine ve dnyasna zarar verebiHr En gzel
ahlk, insanlarla gzel geinmek ve onlara iyi davranmakur
Sz ve fi olarak byklenmek, habis nefsin neticesidir
Rivayette gelmitir ki bir gn bir bedev, Hz. Peygamberin
(s.a.v.) mescidine bevletmitir Sahabelerden bazlar ona eziyet
161

n Ana Esaslar

etmek isteyince, Hz. Reslullah (s.a.v.) onlara mani oldu ve


bir kova su getirerek oray temizlemelerini istedi ve o bedeviye,
dinin hrmeti gerei iyi davrandlar. Eer bir kimse dergha
gelir ve orada kalma salhiyetinin olmad anlalrsa, yemek
verdikten sonra gzel yz ve tatl dille o kimseyi geri evir
melidirler

Hizmet ehli, sohbet ehli ve halvet ehli


Dergh mukimleri taifedir: Hizmet ehli, sohbet ehli
ve halvet ehli. Hizmet ehli, dergha yeni gelmi mbtediler^
taifesidir Onlara hizmet etmelerinin buyrulmasnn sebebi, bu
vesileyle muamelt ve mnzelt^ ehlinin kalplerinin makbul
ve manzuru olmalar, onlarn rahmet ve efkat nazarndan fay
dalanp, onlarla yaknlk ve ns bulmalar, yabanclk ve uzak
lk libasndan syrlmalardr Bylece sohbet ehliyetini ve onun
2

Arapa, yeni balayan, acemi demektir. Bir eyi yeni renmeye


balayan rencilere, mbted (iin banda) denir. Tasavvuf
olarak, tam anlamyla kendini Allah'a vererek, tasavvuf sulke
azm kuvveti ile balayan kii anlamna gelir. Bu kii, tarikat
edeblerini vazife edinir. Salam bir irde e hizmete sarlr.
MevlevHk'te 1001 gnlk ileye giren canlar, mbted olarak
deerlendirilirler. Balangta verilenleri tam anlamyla yapan
lar, maneviyat yoluna kabul edilirler.

Mnazele: Arapa, menziUerde yol alma, mesafe alma, biri ini,


biri k durumunda bulunan ki kiinin yzyze gelmesi.
Hakk'n, kulun kalbinde kendine doru gelme isteini yarat
mas ve bu mnasebede karama halinin meydana gelmesi.
k (suud, uruc), Allah'a gidi, ini (nzul), Allah'n kula ge
liidir. Bu gidi ve geliin birbirlerine yaklamasna mnazele
denir. Bir hadis-i kudsde, bu hususa yle iaret edilir: "Bana
yryerek gelene, koarak giderim".

162

zzeddn Kn
faydalarm elde ederler, sohbetin bereketiyle szleri ve fiilleri
hrmet ve edeple bezenir ve daha sonra da halvet ehli olurlar.
Halvetteki vakideri ibdede dolu olan yaklar iin halvette ol
mak daha iyidir Genlerin ise sohbet cematinde bulunma
lar daha iyidir ki nefisleri orada bulunanlara kendi hl, sz ve
fillerinin suretini aacandan dabn muhafazas ve hrmetin
riayeti ile ilmin kaytlarna bak kalrlar. Ebu Yakub Susi (ra.)
yle demitir: "Yalnzlayalnzca
edebilirler.

Bizim gibiler

daha faydaldr

kuvvetli kimseler

tahamml

iinse cemde olmak daha mnasip

Herkes kendi gr ve ma'rifetiyle

amel

ve

eder"

Dergh ehHnin ibdetten nasipleri olduu gibi hizmet


ten de nasipleri olmaldr ve din ve dnyev nemli husus
larda birbirleriyle yardmlamay lazm bilmeHdirler Hizmete
layk kimse, zahirini mutasavvflara benzeten ve bumnda on
lara hrmet eden, ya da yalnzca hrmet eden kimsedir Bu
iki cihetten de mutasavvflara benzemeyen kimseye hizmet et
tirilmesi ve kendisiyle bir arada bulunulmas doru deildir
Bu kendini byk ve yksek grme yznden deil ona ef
kat cihetiyledir Zira bazen onlardan beer olmann gerei baz
haUer vaki olur ve ihtiram ve muhabbet nazar olmazsa bunlar
o kimseye irkin grlr Bu yzden onlar inkr eder ve za
rar faydasndan ok olur. Eer yemekler derghtan olursa ve
dergh vakfeden yalnzca irde ehli ve tarkat sliklerinin kul
lanmas iin art koymusa kendilerini vasUara benzeten, onla
rn ekilleriyle ekillenen ve kalplar muamelelerinden kalpler
menzillerine ulaamayanlara caiz deildir Dergh vkf de ve
orada basiret sahibi bir eyh olursa mritleri vaktin maslahat
gerei ve istidat lnce terbiye eder Eer maslaha keski
terk ve dervilikte grrse onlara tevekkl ve sebepleri terk
etmeyi buyurur Eer keski layk grrse onu buyur Dergh

163

n Ana Esaslar
ehli ihvan olur ve bir eyh bulunmazsa, vaktin iktizasna gre
bu yoldan birini seerler: Eer kaviy sliklerden ve tevekkl
ve sabr ehlinden iseler oturmalar ve sabretmeleri daha iyidir
yoksa kesp veya dilencilikten birisini seebilirler.
Dergh ehli mmkn olduunca birbirlerinin zahir ve
btnlarna riayet etmelidirler, yemek zaman bir sofraya otur
maldrlar ki zahiren ayrlmasnlar ve zahir birliin bereketi
nin eseri bnlarna sirayet etsin. Birbirleriyle muhabbet ve
sefa iinde yaamal ve kin ve nefreti harlarna dahi getirme
melidirler Eer birisi dierine kzarsa nce onu yok etmeli
dir, riya ve nifak ile onunla yaamamaldr. Zira nifak zerine
kurulu hibir sohbetin dosdua hayr yoktur. Ebu Muham
med Ruveym'in (r.a.) sz bu manadadr: "Sfiler
nin btnlarndan

karanl uzaklatrmadka

birbirleri-

iyilie ulapTiazlar

Eer karanlkla uzlarlarsa yok olurlar? Zira buradaki uzaklarmadan maksat gsleri temizleyerek ve kalpleri insaf ve ada
let vastasyla kin ve nefretten saflatrarak muhalefet kkn
kalpten skmektir. Ne zaman zahiren birbirleriyle iyi ve dost
geinir de bnlar birbirine kar kinli ve nefredi olursa on
lardan hayr beklenmez ve helak olmalar gzlenir. Eer birisi
bir yanl yapar ve gnah ilerse onda srar edip durmamal
ve hemen istifar ederek o hlini terk etmelidir. Ktle ma
ruz kalan da o kimsenin pimanln ve tevbesini geri evirmemelidir. Zira bu hususta vaat vardr. Srekli olarak zahir
ve bnla birbiri ile mttefik ve mtekabil olmaya almal
dr. Tm insanlarla ve hususen birbirleriyle olan btn kin
lerden saf ve mcerred hle gelmelidirler ki bakalar iin er
telenmi olan cennet, abuklatrlm olan cennet olsun ve
deerlerinin vaadi onlarn nakdi olsun. " Gskrindeki
kip kardk, kardeler olarak karlkl divanlarda

164

kini

otururlar'

zzeddn Kn
ayeti onlarn hline iaret etmektedir Sf ve fakirin kalbinde
kine ve nefrete nasl yer olabiHr ki onun kayna dnya sevgisidir ve onlar ise dnyay terk etmek ve ona iltifattan yz e
virmek ile mahss ve mmtazdrlar. stifardan sonra snnet
olan ortaya yiyecek bir eyin getirilmesidir, upk seferden bi
risinin geldiinde olduu gibi. Zira ktlk ve cinayet sebe
biyle cemiyetin huzur dairesinden kan bir cani tefrika ve gay
bet seferine km demektir O halde yeniden huzur dairesine
dndnde "yol hakk" olarak yiyecek getiriknekdir ki sfler
buna "garamet" derler art ise udur ki; bir kimse nefsi ile
zahir olduunda ona misHyle karlk verirler ki nefsin karan
lnn eseri kalbin nuru ile giderilsin. yleyse hem cani hem
de cinayete (ktle) maruz kalan kimse cinayette ortakr1ar. Zira eer ktlk yaplan kimse ona nefisle ya da kalple
kar koysayd nefsn zulmet kalb sfatn nurunda yok olur
ve kin ve vahet dncelere hkim oknazd. Gerek sf s
rekli kalbini temiz tutmaya ve onda kin ve dmanln mey
dana gelmesine mani olmaya alan kimsedir "Allah fazh ve
keremiyk

bu halk bizi

rzklandrsn

Altna Fasl: Halvetin beyan hakknda


phesiz sfilerin deti olan halvete ekiknek sonradan
ortaya km bir i olup onlarn gzel amellerindendir Zira
Hz. Peygamber (s.a.v.) dneminde snnet olan yalnzca soh
bet etmek idi ve bunun fazileti dierlerinden daha fazladr Bu
sebepledir ki sahabeyi baka bir sfata de sohbete nispet et
milerdir Zira onlar iin hibir vasf Hz. Reslullah ile soh
bet etmekten daha stn deildi. nk bu sayede nbvvet
azametinin bereketiyle onlarn nefisleri itminana ulam, is
met nurunun aydnlyla nezahat ve taharete kavumu, kalp165

n Ana Esaslar
1er nifak, ekavet ve dmanln menei olan dnya sevgisin
den yakin cemlin mhedesiyle arnm ve ilhi muhabbet
ve teslimiyede birbirlerine kar sefa ve sevgi dolu hle gelmi
lerdir. phe yoktur ki sohbet onlar iin her eyden daha faziledi ve btn ibdederden daha kmil idi. Daha sonra rislet
gnei gayb rtsyle rtld iin sahabelerin nefisleri it
minan hlinden yava yava ayrlmaya balam ve gr ay
rlklar, cidal ve muhalefet ortaya kmtr. Zamann ilerle
mesiyle i yle bir hadde varmtr ki sohbet buzedilen ve
kendisinden kalan bir ey hline gelmi, halvet ise beeni
len ve sevilen bir ey olmutur. Bu yzden Hak talipleri di
nin selmeti iin halvet ve uzleti semilerdir. Bu cematin
reisi Cneyd'in (ra.) buyurduu gibi: "Kim dininin salim kal
masn ve cismi ve kalbinin mutlu olmasn
uzaklamaldr
bu zamanda

isterse

Zira bu zaman vahet zamandr

insanlardan
ve akll kii

halveti seendir " Halvet rislet dneminde sn

net olmamakla birlikte ondan nce Reslullah (s.a.v.) ilh


muhabbetin galebe almas iin Hakk'a itiyak sebebiyle hal
veti severdi. Bazen Hira maarasna gider ve orada gecelerini
zikir ve ibdet ile geirirdi yle ki sonunda Kurey onun hak
knda yle dedi: "Muhammed

(s.a.v.) rabbine k oldu'

Hz.

Aie'den (r.anha) gelen bir rivayette yle zikrolunmaktadr.


"Vahiyden Reslullah'a
rin douunda

ilk gelen ey sadk ryayd.

sadk rya grrd

severdi. Hira maarasna

ondan sonra halvete

gidiyor ve geceleri

azk iin Hatice'nin yanna geri dnyordu.


arasnda

Yalnzca fec

orada ibdet

ediyor,

Bu durum Hira ma

anszn Hakk'n ona tecellli ettii ve vahiy

geldii ana kadar devam

ekilmeyi

meleinin

etti''

Bu sfilerin, halveti semeleri hakknda tutunduklan rivayet


tir Ancak bu halvetin krk gn olarak tayin edilmesi Reslullah
166

zzeddn Kn
(s.av.)n hadisine dayanmaktadr. "Kim Allah iin, krk gn ihlsla
sabahlarsa hikmet emeleri kalbinden diline

akar'

lh kelm Musa'nn (a.s.) halktan ayrlmas ve Allah (c.c)


ile mlakata gitmesi hususundaki ayet-i erifede yle buyur
maktadr: "Biz onunla otuz gece iin szktik ve on daha ekledik.
Bylece Rabbinin belirledii sre krk geceye tamamland'

AUhu

Tel Musa'ya konuma vaadinde bulundu ve onun lsn ve


yerini bildirdi. nce "otuz gn ve gece oru tut" dedi ve sonra
on gn daha ekledi ve krk gn tamamland. Ms bu md
det iinde bir ey yiyip imedi ve Hak Tel'ya ibdede megul
oldu ki sonunda ilh konumaya layk hle geldi. Eer Musa'nn
(a.s.) Hak ile konuma ve ona yaknkk istidad kazanmak iin
krk gn halvete ve oruca ihtiya varsa dierlerinin ihtiyac ok
daha fazladr Ayn ekilde Hz. Resl'n de (s.a.v.) genHinde
ve vahyin balang arefesinde Hak Tel'ya snmas ve insan
lardan ayrlarak az bir yiyecekle srekH zikirle megul oknas da
Hak takplerinin bu ameH yerine getirmesinin mstehap hatta
vcib ve lazm olduuna delalet etmektedk. Ancak eriatn vadeyi
krk gn olarak beHrlemesine gelince; bu hikmetin ne olduu
hususu gizH bir i olup enbiy ve evHynn haslar hari kimse
bunu bilmez. eyhul slm (ra.) Avarifiil Maarif 2ik kitabnda
bu hususa iaret ederek yle demitir: "Hak Tel cenneti
varhyh
nasbetmek

mamur ettikten sonra dem'i yeryznde

onun

hilfetine

ve onu bu dnyann da mimar klmak istediinde ona

bu leme uygun bir terkip balad. Onu topran


yaratt ve krk gn boyunca yourarak
aidiyetine

kendi

unsurlarndan

terbiye etti. Onun bu leme

sebep okn her gn ondaki bir sfattn varlna

iarettir"

Her bir aidiyet ve ba onun ezeH cemH mahedesinin nnde


bir perde oldu ve her bir hicb gayb leminden uzaklamasna
sebep oldu. Her bir uzakkk ehdet lemine bir yaknlamaya

167

n Ana Esaslar
sebep oldu. Hicblar sklap Hazret'ten uzaklk oalnca on
daki bu lemi imaret salhiyeti sona erdi. yleyse halvetin sh
hatinin ar olan krk gn ihlsla halvette bulunan kimse iin
krk hicb ortadan kalkar, yok olur ve insani latife uzaklk sey
rinden hsn ve cemlin cemi ve ulum ve maarifin kayna olan
Hazreti Ilah'n yaknlk vatanna dner Ezeli cemlin mahadesi
onun iin muhakkak ve musavver olur, himmet nazar iren
dnya ziynederine iltifat sapklndan masun ve mahfuz kalr,
hikmet emeleri kalbinden taar ve diline akar. O halde halve
tinin shhatinin ve ardarnn hfznn almeti hikmetin zuhur
etmesidir Hikmetin zuhuru ise hicabn kalkmasnn ve seksiz
mahedenin delilidir. Bu mevzuda hikmetten murat dnya
daki zhdn neticesi olan bir ilimdir Nitekim rivayette yle
gelmitir: "phesiz hkim dnyada zhid olandr?

phe yok

tur ki hicblar basiretin nnden kalknda ve ezel ceml or


taya knda dnya ziynederine olan rabet baki kalmaz Nefis
ve onun sfadarnn zulma hari slikin yolunda hicb yok
tur. yleyse halvet, nefsin riyazet ateiyle onda eridii ve tabiat
pisliklerinin kendisinde arnd bir pota gibidir Bu ekilde latf
ve ince olur, eflFaflar yle ki onun arkasndan gaybn sureti g
rnr. Riyazetten murat ise muradn terk edilmesi ve aba ve
gayret gsterilmemesidir
Halvetin sureti ise birka eit muhalefet ve riyazetlerin
birlemesinden olumaktadr. Bunlardan biri yemei azaltmak,
ikincisi uykuyu azaltmak, ncs kelm azaltmak, drdn
cs insanlarla karmay terk etmek, beincisi zikri devaml
hle getirmek, alncs dnceleri (havar) yok etmek, yedin
cisi murakabeye devam etmek. Bu ekilde bunlardan her bi
riyle onun karanl, pislii ve kirliliinin bir blm erir ve
saf hafif ve latif bir hle gelir.
168

zzeddn Kn

Yedinci Fasd: Halvetin artlan hakknda


Sfilerin nezdinde halvet krk gnle snrk ve mahss deil
dir Zira halktan kesilmek ve Hak ile megul olmak beenilen
bir i olup mr devam ettii mddete bu durum srmeHdk.
Birisi ibl'den bir nasihat isteyince o yle cevap verdi: "Yal
nzla riayet et, ad ve almetini yok et ve lene kadar uzlete e
kil." Krk gn tayin etmenin faydas o dur ki; genellikle kefin
balamas, art olan bu mddetin tamamlanmasyla ortaya
kar. Eer bir kimse bu devlete ularsa mrnn sonuna kadar
zamanlarn Hakk'a itaat ve halktan kopma ile doldurmaldr
ve bundan byk bir nimet yoktur. Eer baaramazsa ve bu
tevfike ulaamazsa arada srada bu halveti tekrarlamaldr En
az ylda bir defa halvete oturmaldr Krk gece gndz nefsi,
evka korumaya, evrada ikama ve daba riayet etmeye alrdnda mit ediHr ve beklenir ki onun hkm insanlarla soh
bet ve karma zamanlarna da sirayet etsin ve zuhuru halvetin
himayesinde olsun. Halveti de zuhur vakitlerinin imarna yar
dmc ve muavin olsun. Halvetin faydalar onun ardar eda
edilmezse gereklemez. yleyse kim halvete kesin bir ekilde
karar verirse ilk art; niyetini ihlsk hle getirmeli ve dnyev
araz ve uhrev garazlardan temizlemeHdir Zira amellerin sevab
niyedere gredir Maksat olan niyet amelden ne kadar stn
olursa sevab da o kadar stn ve kmil olur. phesiz hibir
maksut ve maksat Hazreti zzet'e yaknlktan efdal ve ekmel
dedir Zira ondan baka olan bir ey hudsla mevsum, fena
noksanlyla mevsftur. Bunn tahareti hususunda muhdese
iltifat etmek bid'at, onunla yaknkk uzakkn ta kendisidir, y
leyse kimin iki lemde Hak Subhnehu'dan baka bir murad
olursa hakikatte muhdes ve uzakur Onun Hak Tel ile mukaleme ve mnacat Hyakatna ve Hazreti Kuds'a yaknlk is-

169

n Ana Esaslar
tidatna ulaabilmesi iin bu eylerden temizlenmesi lazm ve
vcibtir. O halde niyeti ubudiyet makamnn tahkiki ile Haz
reti Rubbiyet'e yaknlk ile snrl olmal, makam, riya, gs
teri, keramet zuhuru ve kudret ayetlerinin kefi gibi talepleri
olmamaldr. Halvet ve riyazetten ama ve muradar Hz. zzet'e
yaknlk deil de keramet ve olaanst iler zuhuru olan ta
ife, istediklerinden bazlarna ulasalar dahi bu hile ve istidracn ta kendisi olup uzaklk, hamakat ve bo bir gurur sebebi
dir. Zira meguliyetlerden feragat etmek, yemei azaltmak ve
zikre devam etmek, btnn tasfiyesi, kalbin nrlanmas ve ne
fislere tesir hususunda olduka nemlidir. Eer keramet talibi
nin derunu halvet vastasyla saflar, aydnlanr ve onda baz
iktisab olmayan ilimlerin suretleri ortaya kar, gzel dn
celer oluur ve baz nefislerde tasarrufta ve tesirde bulunursa
halvetteki yce maksudun ve yksek maksadn bu olduunu
zanneder. eytann gururlandrmasyla marur olur ve baka
larna hakarede ve kmseyerek bakar. Nezbillah eriatn
hrmeti ve nbvvetin vakar kalbinden silinebilir Bu kimse
hudut ve ahkm terk etmek, helal ve haram amak husu
sunda da ihtimam gstermez ta ki eriat koyucusundan yz
evirir ve slm'n aikr yolundan merdut ve matrut olur.
Eer keramet, niyetinde muhlis ve azimetinde sadk bir kim
senin yolunda zuhur ederse onun yakininin kuvvedenmesine
ve azimetinin sebatna sebep olur. hls arna riayet edildik
ten sonra eer zulm defetmek, gybet iin helallik almak,
kin, fke ve hasetten uzaklamak gibi eri borlar varsa nce
bunlardan kurtulmal ve derununu herkese kar saf ve pak
klmaldr Eer kendinde dncesini alkoyan bir mlk g
rrse onu malikiyetinden karmal, ailesi varsa onu brakmahdr ki zahiri ve btn mcerred ve mfret olsun. Daha sonra

170

zzeddn Kn
kmil bir gusl almal, elbise ve namaz kld yerin temizli
ine dikkat etmeli ve halvet iin bir yer semelidir ki megu
liyet ve manilerden uzak olsun. Halvet yerinin giriine geldi
inde yle demelidir: "Rabbim

beni doruluk yerine dhil et

ve doruluk yerine kar Benim iin kattndan bir yardmc

kl"

Namaz klaca yere gittiinde sa ayan ne koyarak yle


demekdir: "Bismillahi

ve billahi velhamdlillahi,

vesselatu ves-

selamu al Rasulillah, Allah'm beni bala ve benim iin rah


metinin

kaplarn a." Daha sonra huu ve huzu ile iki rekt

namaz klmakdr Birinci rektta Fatiha'dan sonra unu oku


maldr: "Kim bir ktlk yapar ya da bir nefse zulmeder
sonra isticar

ederse Allah' balayan

rektta da "Rabbimiz
n sanadr'

ve

ve esirgeyen bulur'

ikinci

sana tevekkl ettik, sana dndk

ve d

demekdir Sdk ve tevazu ile btn gnahlarn

dan istifar etmeli ve derununda Hazreti zzet'ten bakasna


tifat etmekten kanmakdr
Edep kbleye doru oturmaktr, mmkn olduu md
dete teehhd eklinde oturmak ve Hazreti zzet'in huzurunda
olduunu ve Resl'n (s.a.v.) orada hazr olduunu tasavvur
etmekdir ki vakar, ihtiram ve edebe riayet edebilsin. Srekli
iinden zahir ve bmm ubudiyete ibdet etme, onu sena etme
ekknde ve ilh hkmlere uyma grntsnde HakTelmn
nazarna sunmay istemelidir ki bu sayede ilh esintilere ve
sonsuz feyzin nzluna layk ve mstehak olabilsin.
Halvette, niyeti ihlsk klp, tevbe edip ve Hak ile me
gul oknay devamk hle getirdikten sonra yedi arta daha ria
yet edilmesi gerekir Birincisi srekH abdesdi olmak, daima abdestk oknaya gayret gstermek lazmdr Ne zaman kendinde
bir yorgunluk veya halsizlik grse hemen abdest almakdr ki
taharet nuru zahir ve bmna yanssn ve kalp nurlarnn yar171

n Ana Esaslar
dmcs olsun. kincisi srekli orulu olmaktr. Daima oru
tutmaldr ki bu snnetin bereketi tm vakitlerine amil ol
sun. ncs az yemektir. Her seferinde bir ratldan'' fazla
yememelidir. Eer ekmek ve tuzla yetinirse daha iyidir. Eer
ekmekle beraber yemek de yerse yemek miktarn ekmekten
azaltmaldr. Her gece nceki miktardan bir miktar azaltmahdr. yle ki eer balangta bir ratl yiyorsa son on gnde
yarm ratla inmelidir ve eer kuvvet sahibiyse ve yarm ralla
balamsa son on gn azaltarak eyrek ratla inmelidir.
Halvet ehli gruptur. Gller, orta seviyedekiler ve za
yflar. Zayflar her akam iftar ederler. Orta seviyedekiler iki
akamda bir ve gller akamda bir. Eer isterse yemein
hepsini akamn evvelinde veya gecenin sonunda yiyebilir veya
birazn akamn banda birazn gecenin sonunda da yiyebi
lir ki bu daha iyidir. Zira hem ibdet gc hem de gece teheccde kalkma gc elde eder. Ifemei azaltmak kin, zulm
ve pisliin kayna olan huylar azaltma ve temizleme husu
sunda ok etkilidir.
Drdnc art ise uykuyu azaltmakr. Mmkn oldu
unca uyumamaldr. uyku bastrdnda abdest tazeleyerek
ve virde devam ederek uykuyu uzaklatrmaldr. Hibir e
kilde uykuyu uzaklaramaz ve irdesi olmadan dalarsa ken
dine geldiinde abdest almal ve vazifesiyle megul olmaldr.
Zaruret ve mecburiyet zere olan her uyku ibdettir Zira itaat
ruhunu ve ibdet zevkini yok eden hislerin yorgunluu ve nef
sin bitkinlii onun sayesinde ortadan kalkar ve itaat ruhunu
ve ibdet zevkini salayan hislerin sefas ve bnn alp ge
nilemesi onunla gelir yleyse vakideri ibdetle dolu olmaRad: Bir litre kadar olan bir sv lei.

172

zzeddn Kn
ldir. Srekli uyank kalmak vcuttaki rutubeti yok etmek ve
nisyn, isyan, cehalet ve gaflete yol aan unsurlar azaltmak
asndan son derece etkili ve nefsi ldrmek ve kalbi ihya
etmek iin ok faydaldr Sehl Abdullah'n buyurduu gibi:
"Kim

bu mertebeye

ulamak isterse birok eyle birlikte u drt

eyle amel etmelidir. Mptedi slik iin bu drt eyden ka yok


tur: Skt, uzlet ve nefsn istekleri terk ve iki yl boyunca
ibdeti. Bundan
maldr

Skt ile hli tannr, uzlet ve halvet ile zarar ve ziyan

ondan uzaklar, dnya iinde insanlarla


eker ve yalnzca
dan

gece

daha az olmaz ve Allah ile olan hli bir ol

kendiyle megul olur ehvetleri

kopar ve gece ibadetiyle

bini ameliyle

megul obna ondan el

kendindeki

terk ik

dnya

cehaleti ldrr ve kal

diriltir'

Beinci art ise konumay azaltmakr Srekli olarak dili


insanlarla konumaktan akkoymak lazmdr Zira szn afeti
okmr Nitekim hadiste geldii zere Mu'z Cebel Resl-
Ekrem'e: "Sylediimiz

szlerden soruya

ekilecek miyiz

sormu, Reslullah (s.a.v.) ise "nsanlar szlerinden


m yzst evirir ve hor klarlar'

diye

bakasyla

buyurmutur.

Akll kimse nasd olur da sktu kendisine iar ve destur


edinmez hlbuki onda hibir afet yoktur. Oysa kelam gzel
de irkin de olsa afetten uzak deildir Zira keml-i tezkiyeye
varmadka ve sfadarmn asl yok olmadka nefis iin gzel
kelamda bir km haz ve tat vardr ve bunun ucb sfan do
urmas ve hicblar kaknlatrmas mmkndr. Rivayederde
gelmitir ki; mer bin Abdulaziz (ra.) ne zaman bir ey yazar
ve ondaki lafiz ve ibarelere istihsn gzyle bakacak olursa he
men onu yrtar ve baka bir ibare yazard ki kelamn gzeUiinden dolay ucba kaplmasn. irkin szn cezalandrlmay
beraberinde getireceinde ise phe yoktur. O halde bu afetten
173

n Ana Esaslar
kurtulma ve selmet yolu skt ve konumamaktan baka bir
ey deildir. Tevbe makamnn shhati sktsuz mmkn de
ildir. Sehl Abdullah'n (r.a.) dedii gibi "Skt uzktsiz,

tevbe

sktsuz sahh olmaz." Hak Subhnehu Zekeriya ve Yahya'nn


(a.s.) kssasnda Zekeriya'nn sessizliini muradna ve talebine
ulamasnn delili ve iareti kld ve yle buyurdu: "Senin ia
retin, sapasalam iken, tam gece insanlarla

konumamandtr."

Meryem ve sa'nn (a.s.) kssasnda da Meryem'in konuma


masn sa'nn konumasnn mukaddimesi kld:
Meryem nce susmadka
sa dile gelmedi.
sa'nn nutku nasl Meryem'in sktundan sonra aldysa, talibin kalbinin sa's da nefsin Meryem'inin szden ke
sildii zaman dile gelecektir.
Altnc art ise dnceleri (havatr) nefyetmektir. Srekli
olarak btn dnceleri, zikir kuvvetiyle ve kalbi ilh naza
rn mtalaasyla megul ederek zahir ve btnndan uzak tut
maldr. Baz dnceler mstehap hatta farz amellerin teyit
edicisi olmasna ramen bu yola yeni balam talip dnce
leri ayrmaya muktedir deildir. O halde bununla megul ol
mak onun iin bir eit nefis sz olur ve mahzurludur:
yrtld

ki yama

tutmaz?

"yle

Nefsin sznden (hadisunnefs) ka

st udur: nsan nefis ilh tercman olan ruh-u natka ile ir


tibat iinde olduundan ve ondan feyz yardmlar aldndan
nutkiyet (konuma) sfayla donanmtr. Bu yzden srekli
olarak mahbubu ve mauku olan kalbi ile konuma ve sohbet
etme arzu ve firsandadr. Ne zaman kalbi kendisine ynel
mi grr ve bakasnn szn dinlemediini grrse hemen
onunla konumaya balar ve konuulan, duyulan, grnen, ta174

zzeddn Kn
dlan, hissedilen koklanan gibi gemie ait kondar tezkir yo
luyla kalbe iletmeye balar. Ya da arzu ve isteklere ait gelecekle
ilgik ileri dnceye getirir ve kendi szyle kalbin ilh ruh
ve kelamn szn duymasn engeller ki kalp srekH megul
olsun ve bakasndan yz evirsin. O halde halvet ehli ne za
man kalpten dnceleri uzaklatrmaya ve tevhd manasn
isbt etmeye dikkat ederse nefis sznn ask tedrcen yanar,
yok olur ve nefis sessiz hle gelir Kalp kula onun sznn
yanksndan kurtulur ve h kelm duymaya yatkn hle ge
lir ve "Bu mmette

konuturulanlar

vardr ve mer

onlardan

dr' szyle sslenir


Ifedinci art ise amelin devaml olmasdr Srekli ola
rak zahir ve btnn ibdet ve ubudiyet giysisiyle bezemeH ve
her zaman o vakitte evla ve daha nemH olan ibdetle me
gul oknaldr
Bu durumun tertibi yledir ki; yeni balayan mbted
namazn farzlar ve snnetleriyle yetinmek ve dier vakitlerini
zikirle geirmelidir eyhler btn zikirlerin iinden

"Lailahe

illallah" zikrini semilerdir zira o red ve isbttan oluan m


rekkep surettedir ve zakir bu kelime diline geldiinde kalp ve
dili arasndaki uyum ve mutabakat kontrol eder Red (nefis)
ksmnda btn yaratknlar fena gzyle grr ve isbt ks
mnda kadm varl (Allhu Tel) beka gzyle mahede
eder ki bu keHmeyi tekrar etmek suretiyle tevhidin sureti kalpte
yer etsin. ecere-yi tayyibe misali onun asl kalp yerinde sa
lam ve sabit ve dallar ruh gnde ykseknitir "Gzel sz,
gzel bir aa gibidir ki onun kk sabit, dal ise gktedir'

Bu

makamda sfaun zikri kalbin gerei hline geHr ve peinden


onun medetleri gelir Dil zikrinin kesildii anlarda bu medet
ler yok olmaz veya azalmaz. Bundan sonra yle bir yere varr
175

n Ana Esaslar
ki; zikrin sfat kalpte cevher hline gelir ve onun hakika kal
bin hakikatiyle bir hle gelir. Zahir zikirde, zikir kalpte ve kalp
zikrolunanda fani ve mahv olur. Bu makamda zikrin manas
olan tevhd kelimesinin sureti kalbin zahir vechinden yok ol
masna ramen, hakkati bn vechinde sabit hle gelir. "Zi
kir, zikreden ve zikredilen aslnda tek bir ey olurlar" denilen
ey bu halden ibarettir.
Orta seviyedekiler iin ise farz ve snnederi eda ettikten
sonra Kur'n tilavetine devam etmek evladr Balang ehlinin
zikre devam etmesiyle ortaya kan hususiyet onlarda Kur'n
okumakla hsl olur. Buna ilave olarak muhtelif ayetlerin ti
laveti vastasyla baz sfatlarn tecell etmesi, eidi manalarn,
anlay ve ilimlerin inceliklerinin ortaya kmas gibi eyler de
onlarda ortaya kar.
Zikrin nuru kendileri iin zati sfat hline gelmi olan ileri
derecedekiler (mntehiler) iin ise en faziletli vird ve en kmil
amel namazdr. Zira namaz yle bir kmil ibdettir ki onda
zikir, tilavet, uzuvlarn hususu, kalbin huzusu gibi ibdetlerin
hepsi mevcdtur. O halde nefis ona rabet ve itaat hususunda
kalple muvafk ve mutabk olduu mddete ve namazn ek
linden mnacat ve ns zevki, yaknlk ve mnadat ruhunun
medetleri musallinin varlna muttasl ve mtevatir olduu
mddete ona riayet ve onu korumak evla ve efdaldir. Eer
nefiste kerahat ve yorgunluk meydana gelirse vakit hkm
uyarnca namaz derecesinden tilavet derecesine inmek evladr.
Zira tilavet namaza nisbede daha kolay ve sadedir. Eer Kur'n
okumak da ar gelir ve yorgunlua sebep olursa ondan zikir
derecesine inmek evla olur. Zira yalnzca zikre dikkat etmek
ve tek cmleyi zikretmek nefis iin ok sayda elfaz ve farkl
manalar muhafazadan daha kolaydr. Eer dil ile zikirde de
176

zzeddn Kn
melalet nedeniyle mkl meydana geHrse murakabe olarak
adlandrdan HakTelmn kendi hknden haberdar olduunu
bilme hline devam etmek evladr Eer murakabede de ku
sur oluursa bu noktada bir saat istirahat ederek uzuv ve his
lerini amel yorgunluundan rahatkk uykusuna vermekdir ki
yorgunluk ve bitkinlik nefsinden ksn ve bir kez daha ra
bet ve irde ile amellere dnebilsin. Nefsi zorla ve ikrahla yap
maktan holanmad, yorulduu ve takatini aan ameH yap
trmaktan saknmaldr Zira rivayette yle geknitir:
Allhu Tel'y yormaz. Zira AUah yorulmaz
yorulursunuz

"badet

ve bkmaz ancak siz

ve bkarsnz." Yine baka bir rivayette yle nak

ledilmitir Allhu Tel Davud'a (a.s.) yle buyurmutur: "Ey


Dvd inhiraf ve kalp karanlndan
san balarm ancak yorgunluk

ekin zira ben ayp ve nok

ve bitkinlii

balamam."

O halde halvet ehH tm vakitlerini bu virdlerle doldurmakdr ki gayb varitlere yol alsn, nitekim yle demiler
dir: "Virdi olmayan gaybe

giremez."

Sekizinci Fasl: Vakalarn beyan hakknda


Halvet ehH bazen zikir esnasnda iken ve zikirde gark ol
mu haldeyken yle bir hle geHrler ki varlklardan gib olur ve
gayb ilerin hakkaderinden bazlar onlara kef olur, upk uyu
yan birisinin grmesi gibi. Mutasavvflar bunu "vaka' olarak
adlandrrlar. Bazen huzur hknde gib olmadan da bu mana
oluabikr ki bu duruma "mkefe" derler Vaka ou halde
uykuyla mabih ve mnasiptir Vakalarn bazlar sadk, ba
zlar kaziptir, upk ryalarn olduu gibi. Mkefe ise asla kazip dedir Zira mkefe ruhun beden zrhndan soyudanm olduu halde gaybe ait ileri mtalaa etmesinden dolay
teferrt hle gelmesinden ibarettir Birok vaka ve ryada ne177

n Ana Esaslar
fs ruh ile ortakr ve bazen de mstakil. Sdk ruhun sfat kizb
(yalanclk) ise nefsin sfadr. yleyse mkefelerin hepsi sa
dk ve vaka ve uykularn bazs sadk bazs kaziptir.
Bu szn aklamas yledir ki; vaka ve ryalarn her
biri e ayrlr: Birinci ksm mcerred keiftir ve bu yle
dir ki; bir kimse ruhun mcerred gzyle, suret haylinden
henz gayb hicabnda olan bir hli uykuda veya vakada g
rr. Ondan sonra ona grnd gibi ehdet lemindekilere
grnr veya gayb hicabndan ehdet lemine gelir ancak
gren kiinin zahir hissinden gib olmas sebebiyle onun
iin henz gayb hkmndedir. Mesela bir kimsenin rya
snda bir yerde belli zelliklerde bir define gizli olduunu
grmesi gibi. Aratrdnda ryada grd sfatta oldu
unu grr. Bu ksmn mcerred keif adlandrlmasnn
sebebi hayl gcnn bunda hibir tasarrufta bulunmam
olmas ve onun hayl elbisesi giymemi olmasdr. Eer bu
mana mahede yoluyla idrk edilirse idrk eden ruhun ba
sireti olacaktr. Eer gibten ses duyma yoluyla malum olursa
idrk vastas ruhun duymas olacaktr. Rivayet edilir ki, bir
vakit Badat'ta tevekklle geinen ve isteme yolunu kapatan
bir dervi varm. Bir gn ihtiyac son noktaya ulatnda
niyaz iin dilenmek istemi ancak piman olmu ve kendi
kendine yle demi: "Ka zamandr Hak Tel ile zerinde
geirdiim hli imdi de bozmayaym." Sabretmi ve o gece
ryasnda gibten bir ses duymu ki yle diyormu: "Falan
yerde mavi bir frka var, onda birka kese altn var, git onu
al ve ihtiyalarn iin kullan." Uykudan uyandnda ia
ret edilen yere gitmi ve sz konusu hrkay orada bulmu.
Bu ryay sadk rya olarak adlandrrlar ve bu rya nbv
vetten bir czdr. Zira Reslullah (s.a.v.) vahyin balang-

178

zzeddn Kn
nda ne zaman bir rya grse o rya daha sonra gerekle
irdi. Hz. Aieden gelen rivayette getii zere: "Reslullah'a
(s.a.v.) vahiyden gelek ilk ey uykudaki sadk ryayd.
Sabah
gereklemeyen hibir rya grmedi'' Vakann bu ksmnn mi
sali Kabe'nin yannda yaayan ve Badat'ta dostu olan der
viin misalidir. Bir gn dostunun vefat haberini iitti, m
teessir oldu, tahkiki olarak bilmek istedi bir an gib oldu ve
vakada grd ki o dostu Badat pazarnn ortasnda kat
rna oturmu olduu halde geliyor Kendine geldiinde dost
larn vakann suretinden ve dostunun shhatinden haber
dar etti. i iyice aratrnca o kiinin o srada derviin aynen
grd hal zere olduu anlald. Dervi o srada Badat
pazarnn demircilerinin kard sesleri dahi duyduunu
syledi. Bu ksmda asla kizb olmaz zira bu keifte ruh mteferridin mhedesindedir ve ondan yalan beklenemez. Bu
keif nebev haberlerin hidliinin delaletinin yannda ruh
larn, cesederden ayrddktan sonra bu lemin grlebilen duyulabilen ve benzeri czlerine uuru olduuna dekidir Zira
phesiz o dervi dostunun hlinin mahedesini ne zahir
hissini iptal etme yoluyla grd ne de btn hissi gzyle.
Yani hayl kuvveti grlen eylerin manasn rya ve vak
ada hayl giysisiyle ve tabire muhta olacak ekilde grmedi.
Ruhun cziyata uuru zahir ve btn hislere dayal deildir
Aksine hisleri kullanmadan dolay onda birka ekil oluur
ki bedenden ayrlma esnasnda o ekillerle mahssat derk
eder, mesela grme hissinden faydalanmasyla grme ekil
leri onda meydana gelir, duyma hissini kullanmayla duyma
ekilleri ve bunun gibi btn hislerde byledir Kim de bu
rada grlecek eyleri mahede etmediyse orada da gr
mekten mahrum kalacaktr: "Kim bu dnyada korse hirette
de krdr' Bu ayet bu manaya iarettir

179

n Ana Esaslar
Rya ve vakann ksmlarndan ikincisi kef-i muhayyeldir.'
Bu u ekildedir ki; insan ruhu rya ya da vakada gaybe ait
baz ileri derk eder ve nefis de ona asl ve bal olmas ha
sebiyle onunla o hususu derk etmede ortak ve mdahil olur.
Hayl kuvveti ona hayl hazinesindeki mahssattan mnasip
bir suret elbisesi giydirir ve o elbise iinde onu mahede eder
daha sonra tabir ehli ya da eyh o rya veya vakann tefsirinde
hayli suretten geerek ruhun derk ettii hakikati anlar ve be
yan eder. Nitekim bir mezzin Ramazan aynda bni irin e
(r.a.) gelerek yle demiti: "Ryamda insanlarn avrederini kapatm mubah maretlerini engellediimi grdm." bn-i
irin ona yle dedi: "Sen mezzinsin, zamanndan nce ezan
okuyor ve bu ekilde insanlarn mubah yaknlna mani olu
yorsun." bni irin, onun hayl kuvvetinin, ruhun derk ettii
mana olan mubah mbaerete mani olmay hayl suretinde
avret yerlerini rtmek olarak grdn anlad. Zira ehdet
leminde rtmenin tasarrufu engelleme anlamna geldiini gr
m ve bu suret hayl hazinesinde baki kalm. Ayn ekilde
mrit kendisini vahi hayvanlarla, ylan ve akreplerle kfir ve
mlhitlerle mcadele ve sava hlinde grrse eyh bilir ki o
nefsiyle cihat makamndadr Bazen gazap ve ehvet sfatnn
manasn yrc ve vahi hayvan olarak mahede eder, bazen
dmanlk ve habislii ylan ve akrep suretinde grr. Bazen
de isyankrln ve itaatsizliim kffar ve mlhider eklinde
grr. Eer lleri ve ovalar atn ya da nehirleri ve deniz
leri katettiini veya havaya ykseldiini ya da ateten geti
ini grrse eyh onun seyir hlinde olduunu ve nefsin s
fatlarnn menzillerini katetmekte olduunu, bunu asllarnn
'

Rya trnden hayal rn olarak ortaya kan ve tabiri ge


reken kefe kef-i muhayyel denir.

180

zzeddn Kn
srederi olan drt tabiat eklinde mahede ettiini biHr Eer
topram czlerinin lazm olan durgunluk, yorgunluk, cehalet,
kasavet, zulm ve kin gibi sfadardan getiini grrse, hayl
gc onu vaka ehHnin gznde ve hayl elbisesinde ovalar
ve Ueri geiyormu gibi gsterir Eer suyun czlerinin la
zm olan er nefislerle karma, onlarla bir arada olma, onla
rn renklerini alma ve sohbederinden etkilenme, unutkankk ve
uykuya meyil gibi sfadardan getiini grrse hayl gc onu
nehirlerden ve denizlerden geme grntsnde gsterir Eer
havann czlerinin lazm olan ehvete ve mal okluuna mey ve abucak hal deitirme gibi sfadardan getiini grrse
hayl gc onu havaya ykselmek, mesafeleri amak eklinde
cilvelendirir Eer gazab, kibir, makam ve ykselme hrs gibi
atein czlerinin lazm olan sfadardan getiini grrse hayl
elbisesinde bunu ateten gemek gibi mahede eder ve nef
sin getii sfat menzillerinin sonuncusu budur. Allhu lem
u szn manas da budur: "Stddtkknn
son ey makam sevgisidir'

bandan

karlan

Eer ruhun hakkati ona kefolunsa

onu gne eklinde mahede eder, eer kalbin hakkati ona


kef olunursa ay eklinde mahede eder Eer kalbin sfadar
onda tecelH bulursa yldzlar eklinde grr ve bu ekilde ona
kefolan her hakkati mnasip bir hayl giysisinde mahede
eder Bu yzden bu ksm kef-i muhayyel adlandrmlardr
Bu ksmda kizbin mdahele imkn vardr ancak srf yalan
gereklemez zira ruhun idrkinden yoksun deildir O halde
ruhun idrki srasnda nefsn dnceler rhn derk ile yap
k olmazsa ve ruhun hayl gc ruhun idrklerinin hakkaderi
hari hayl elbisesi giydirmezse o vaka veya ryann tamam
sadkur Eer baz nefsn dnceleri rhn idrk ile birle
ik olur ve hayl gc hepsine hayl elbisesi giydirirse onlarn

181

n Ana Esaslar
bazlar sadk, bazlar kazip olur. O halde tabirci ve te'vlci ta
bir ve te'vl ilminin kuvveti ile rhn idrklerin hakikatlerini
nefsn dncelerin pisliinden ayrmal ve temizlemeli, onu
tabir ve te'vl etmelidir.
Hayl-i mcerred ise nefsn dncelerin kalbe galebe
almas ve onun galebesiyle ruhun gayb lemini mtalaadan
hicbl kalmasdr. yleyse rya veya vaka hlinde o dnce
ler kuvvedenir, hayl gc hepsine hayl elbisesi giydirir ve on
lar mahede eder yle ki o dncelerin srederi olduu gibi
tasarrufsuz ve rtsz ekilde grnr ve mahede olur. Me
sela bir kimse srekli olarak define bulmak dncesinde olur,
bu dnce ona galip hle gelir ve ryasnda define bulduunu
grr. Ya da halkn kendisini beenmesini isteyen bir riyazet ehli
vakada insanlarn kendisine secde ettiini grr. Tabirci ve eyh
bu mahedelerin nefsin arzusunun neticesi olduunu bilmeli,
ona itibar etmemeli ve onu bl hayl olarak adlandrmaldrlar.
Bu hl eer uyku srasnda gerekleirse ona kark ryalar, eer
vakada olursa yalanc vaka denir. Bu blmde asla sdk olmaz.
Zira bu dncenin kayna ruhun hibir pay olmakszn ms
takil olarak nefistir ve sdk nefsin sfadarndan deildir
Vakalarn shhatinin iki art vardr: Biri zikirde gark ol
mak ve varlklardan gib olmak. kincisi ise ihlsn varl ve sr
rn bakalarnn mlhazasndan tecrd olmu olmasdr Muh
lisin hakknda ise mcerred haylin muhayyelin kefi olmas
mmkndr. Onun zikirde gark olmas ve Hazreti Vehhb'n
hazr olmas sebebiyle kefin ruhu nefsin hayli kalbna fle
nebilir Bu durumda vakann sureti doru olup te'vl edilebi
lir. Bu ekil dnda vaka ve rya btn hallerde birbirlerine
benzerdirler. Zira mcerred hayl ryada asla gereklemez ve
ancak vakada mmkndr
182

zzeddn Kn
u halde bindi ki vakalarda ve ryalarda hem sdk hem
de kizb olabikr Mkaefede sdk dnda bir hlin gereklemesi
imknszdr zira mcerred kefin bir paras deildir Mk
efe ve uykudaki kef-i mcerred arasndaki fark mkefenin
uyankkk hknde oknas uyku ve vakann ise varlklardan gib
halde olmasdr
Kulun mkefedeki idrki gayp alemindeki ya da ehdet
alemindeki bir eye aittir Gayb leminde olan birinci ksm
da ya ehdet leminde zuhuru mmkn deildir; cennet, ce
hennem, ar, krsi, levh, kalem vs gibi, ya zad surette mm
kn olan yani olmas mmkn olup da henz sureti gayb
leminden ehdet lemine gelmemi olan eyler veya arz ey
lerdir Mesela melekler ve mcerred ruhlar ki bunlarn ehdet
leminde zuhur etmeleri arz durum dnda gereklemez upk
Cebrail'in misalinde olduu gibi. Zira o Hz. Rislet'e (s.a.v.)
her nazil olduunda beer suretinde nazil olurdu, bazen Dihiye Kelb'nin bazen de bedev bir ahsn suretinde olurdu.
Sahh bir hadis-i erifte Hazreti mer'den yle rivayet edil
mitir "Bir gn son derece beyaz bir elbise ve simsiyah sal
bir bedev Hz. Resl'e (s.a.v.) geldi ve yanna oturarak dizini
dizine koydu. slm, iman ve ihsan hakknda peygambere so
rular sordu ve ald cevaplardan memnun oldu. O ahs git
tikten sonra Resul (s.a.v.) yle buyurdu: "O soru sorann kim
olduunu biliyor musunuz "Allah ve Resul daha iyi bilir' de
diler Peygamber (s.a.v.) "Cebrail idi ve Hazreti izzet'ten size
dininizi retmek iin geldi" dedi. Hz. mer onu bu surette
mahede ettii gibi mecliste hazr olan dier sahabeler de onu
bu ekilde grdler
O halde buradan malum oldu ki o suret onun hayl g
cnn tasarrufunun neticesi deildi. Aksi halde hallerin fark183

n Ana Esaslar
ll hasebince herkes onu farkl bir sfatta grmeliydi. Tpk
mcerred ruhlarn bedenden ayrlma veya beer sureti eklinde
olmas hlinde olduu gibi. phesiz melekler ve mcerred ruh
larn beer suretinde temsil olmalar arz bir surettir ve onlarn
zati srederinin zuhuru gayb lemi dnda muhaldir Bu tem
sil ruhaniyederinin sreder alemindeki tasarruf kuvvetindendir
ki istedikleri beer suretinde grnebilmektedirler. Rivayette
geldii zere "Cennette

alveriin yaplmad

Orada erkek ve kadnlarn


ehreye meylederse

ehreleri

o pazara girer?

bir pazar

vardr

vardr insan ne zaman

bir

Yine meyihin (Kaddesel-

lahu ervahehum) buyurduu "Slk mertebelerinden yle bir


mertebe vardr ki bu mertebe sahibi kendisini istedii yerde
gsterebilir" sz de bu kaideye dayanmaktadr.
Mkaefenin ikinci ksm, ruhun idrkinin ehdet
leminde bir eye bah olduu ekildedir, tpk Reslullah'n
(s.a.v.) Mekke'de Mescid-i Aksann suretini grmesi gibi.
Zira miratan dndnde ve kssay anlattnda Mekkeli
kfirler bu durumu inkr ettiler ve "eer doru sylyorsan
Mescidi Aksann ka tane stunu olduunu syle" dediler.
Derhal hicblar ald, mkefe gerekleti ve Hazret stun
lar saydktan sonra doru olarak cevap verdi. Ayn ekilde
am'dan gelen kafilenin durumunu sordular. Hicb kalkt
ve Reslullah kafilenin Mekke'ye bir menzil uzaklkta oldu
unu ve ertesi sabah Mekke'ye varacan syledi ve aynen
buyurduu gibi oldu. Dier bir mehur kssa da Hz. mer'in
Sriye'yi orduyla Nehavend'e gnderip Medine'de minberde
hutbe okumasdr. Hutbe srasnda anszn mkefe gerek
lemi ve dmann Mslmanlara tuzak kurduunu gr
mt. "Ya Sriye daa, daa

diye seslendi. Sriye duydu,

daa yneldi ve zafere ulatlar. Avariful Maarifte yle zik184

zzeddn Kn
redilmitir: Hemedan'daki bir eyhin olu Ceyhun yolculu
una gitmi. Bir gn eyh mkaefede olunun gemiden
Ceyhun'a dmek zere olduunu grm. Ona haber ver
mi ve dmemesi iin uyarm. Olu yolculuktan dnnce
yle demi: "Az kalsn Ceyhun'a decektim, babamn se
sini duydum ve kendimi korudum." eyhlislam bu hikyeyi
o eyhin kendisinden rivayet ediyor Buna benzer hikyeler
meyihten oka nakledilmitir
Sadk mridin halveti bunlara benzer keif ve kermederi
talep etmek iin olmamak ve himmet ve niyeti bunlarla s
nrk ve kstl olmamaldr Zira buna benzer keifler slm
detlerindi kabul etmeyen ve eriat yolunda olmayan Brahmanlar ve rahipler iin de mmkndr. Buna benzer eylerin
onlarda gereklemesinin hile ve istidractan baka bir ey ol
mad muhakkaktr Bu sebeple her geen gn daha da gu
rurlanrlar ve reat yolundan daha da uzaklarlar. Eer sadk ve
muhlislerin yolunda bu tr olaylar gerekleirse bu onlar iin
keramettir; zira bu, yaknlerinin takviyesine ve ibdetlerinin
artmasna sebep olur.

Dokuzuncu Fasl: Semann beyam hakkmda


Mutasavvflarn gzel ilerinden biri baz zahir ulemsnn
inkr ettii bir i olan gna' dinlemek iin toplanmak ve bu
i iin okuyucular getirmektir Onlarn inkrlarnn sebebi bu
detin bid'at olmasdr Zira rislet dneminde, sahabe ve ta
biin zamannda, selef ulem ve meyih dneminde bu i ol
mayp baz ge dnem meyihi bu ii karm ve gzel say
mlardr Bu itiraza cevap udur ki; bid'at olmasna ramen
bu i snnete aykr deildir Bu yzden knanm da deildir,
hususen faydalar olduu gz nne alnacak olursa.
185

n Ana Esaslar
Faydalarndan biri odur ki; bazen ibdet ve amel ok
luundan dolay riyazat ashabnn ve mchede ehlinin kalp
ve nefislerinde yorgunluk ve bitkinlik meydana gelir. Bu da
ralma ve bezginlik amellerin ve hallerin azalp bozulmasna
sebep olur. Bu sebeple sonraki eyhler bu arzay gidermek ve
bu hadiseyi def etmek maksadyla gzel ve ahenkli sesler ile
heyecan verici ve tevik edici meru iirlerden oluan rhn
bir tertip oluturmulardr ki onlarn hli dzelsin ve yeniden
evk ve heyecanla amellerine devam edebilsinler.
kinci fayda odur ki; seyr-i slk esnasnda nefislerin s
fadarnn zuhuru ve hkim olmas sebebiyle sliklerde ok kez
durgunluk ve hicblar meydana gelir ki bu yzden bir md
det haller yolu onlara kapal kalr Bu ayrln uzun srmesi
itiyak suretinin azalmasna sebep olur. O halde dinleyici, ca
nna lezzet veren gzel bir sema veya kendi hlini vasfeden
bir gazel dinlediinde, onda evkini ve muhabbet arzusunu
tahrik ve tevik eden gzel bir hal oluabilir ve durgunluk ve
hicblar ortadan kaldrarak mezid kapsnn almasna se
bep olabilir.
nc fayda ise udur ki; henz seyirden tayra, suluktan
cezbeye ve muhiplikten mahbuplua ulamam bir slk ehli
nin sema esnasnda ruh kula alabilir, ezel hitabn ve ilk ah
din lezzetini harlayabilir. Bylece ruh kuu silkinip harekete
geerek varlk tozunu ve huds pisliini zerinden atar, kalp ve
nefis elbisesinden ve btn lemlerden mcerred hle gelir.
Seni andmda varlm titreme sarar
Tpk yamurda slanan bir sere gibi.
O anda Zat'n yaknl fezasnda umaya balar ve slikin
seyri umaya, slku cezbeye, sevmesi sevilmeye dnr Bir
186

zzeddn Kn
anda seyr-i sulukla ydlar boyu katedemeyecei mesafeleri kateder Eer semay inkr eden birisi bu faydalara karlk se
mada ortaya kmas muhtemel afederi sz konusu ederse, deriz
ki: o afetleri defetmek vcibtir, yoksa afetin meydana gelmesi
mmkn olduu iin semay terk etmek lazm gelmez. Amel
lerin en hayrks olan namaz bile bazlar iin felah vesilesiyken: "Namazlarnda

huu iinde olan mminler felah

tur' bazlar iin ise hsran (veyl) vesilesidir:


yalanc

bulmu

"Namazlarnda

olanlara yazklar olsun." Hsrana sebep olan gaflet ve

sehvin muhtemel olmasna ramen bunlar yznden namaz


terk etmek caiz dedir Ancak insafen, bu zamandaki insan
larn ve mutasavvflarn deti olan sema ekli vebakn ta ken
disi olup inkr edmeHdir Zira bugn mahede edilen top
luluun ounun amac nefsn davalar ve tabu bazlardr, sdk,
ihls ve hk arurma talebi de ki, bu tarik asknda bunlar ze
rine kurulmutu. Bu cematin sema meclislerinde hazr bu
lunmalarnn sebebi bazdan iin orada ikram edilen yemein
arzusu, bir ksm iin raks, elence, iret, bazdan iin mnkerat ve mekruha seyretme arzusu, bir dier ksm iin dnyev
lezzeder, bazdan iin vecd ve hl izhr iken bir ksm iin ise
eyhkk pazarn cank tutmaktr Oysa bunlarn hepsi vebal ve
dalletin ta kendisi olup diyanet ehHnin inkr ettii eylerdir
Bu maksatlardan herhangi biri zerine meydana gelen toplu
lukta hli arurma ve bun sefa talebi mmkn olmaz ve bu
yoldan kanmak evladr Bu durum yalnz imdiki zamanda
deil, eyhlerin zuhur ve sfilerin itima zaman Kavmin Re
isi Cneyd'in (ra.) dneminde bile byleydi. Cneyt hlin so
nunda gna dinlemiyordu. "Aruk neden dinlemiyorsun" diye
sordular, "kim ile dinleyeyim'
"kimden dinleyeyim"

dedi. "Kendin iin dinle" dediler,

dedi. Bu sz una iarettir ki; sema hem-

187

n Ana Esaslar
dert yaranlar ile olmaldr ve dert sahibinden, sdk ve irdeyle
syleyen kimseden dinlemelidir, yalnzca cret almak amacyla
syleyenden deil. Bu iki mesele de o zaman deerli ve az bu
lunan eylerdi. yleyse bu zamanda nasl olur? O halde bir
kimse iin byle bir toplulukta bulunma imkn olursa bunu
ganimet bilmelidir Ancak onu terk etmeyi dinin selmeti iin
evla bilmesi durumu hari.
phe yoktur ki gzel ses ilh nimetlerden biridir. "Allah
insanlardan

dileinde

arrtf

ayetinin tefsirinde bu fazlalk ve

artrmann gzel ses olduunu sylemilerdir. nsann ruhu


nun gzel sesleri ve mnasip nameleri dinlemekle lezzet alp
rahadamas ok ilgintir ancak daha da ilginci baz hayvanla
rn ondan zevk almasdr. Mesela deve obann nameleriyle
ar ykleri kolaylkla tayabilir ve normal mesafenin birka
kat mesafeyi neeyle tayabilir.
Daki'den (r.a.) yle rivayet edilmitir: "Bir gn ldeki
Arap kabilelerinden birine gittim, onlardan biri beni evine mi
safir etti ve ziyafet verdi. Yemekten nce evde bah halde siyah
bir kle grdm, l birka deve de adrn kapsnn yannda
yayordu. O kle bana yle dedi: "Sen bu gece benim efendi
min yannda misafirsin ve o misafirlerine ok fazla deer verir,
zannedersem sen efaati olursan beni bu balarmdan kurta
rr." Ifemek hazr olunca ev sahibine yle dedim: "Bu kleyi
azat etmedike yemek yemeyeceim." Ev sahibi bana dne
rek: "Bu kle benim btn malm telef etti ve fakirlik top
rana oturttu" dedi. "Nasl" dedim. "Benim geimim bu de
velerin kazanc sayesindeydi. Bu klenin son derece gzel bir
sesi var. Bu develere ar yk ykledi ve o gzel sesiyle onlar
scak tuttu ve gnlk yolu bir gnde aldrd. Menzile varp
da ykleri boalttklarnda hepsi yere ykldlar ve can verdiler.

zzeddn Kn
imdi bu kleyi sana baladm" dedi. Ertesi gn onun sesini
duymak ve develerin ne tepki vereceini grmek istedim. Ev
sahibi kleye sylemesini emretti. Orada bak bir deve vard.
Sesi duyunca ban evirdi ve ipini kopard, ben ise onun se
sinin olaanst gzelliinden bayldm ve yere dtm. Daha
sonra ev sahibi kleye susmasn emretti."
Gzel sesten holanmamak kalbin ldnn veya bun
kulann sarlatnn almetidir: "Sen lye
ve sar ary iitmez

ve "Onlar duymaktan

duyuramazsm

acizdirler'

ayet

leri bu tarifenin vasfdr Bir gn afii bir yoldan geiyordu.


Birisi onunla yolda oldu ve bir kavaln name okuduu bir
yere vardlar. afii durdu ve yanndakine "bu eyi iitmekten
bir zevk duyuyor musun" dedi. Adam "hayr" deyince afii
"belk ki hsn- bun sahibi deilsin" dedi. Cneyd'e "sakin
ve vakark bir ahsn birden bire bir name duyunca yznde
ztrap ve endie izlerinin olumas ve beklenmeyen hareket
lerde bulunmann sebebi nedir?" diye sorunca yle cevap
verdi: "Hak Tel ezeH ahit ve ilk misakta ben demin zer
releri ve zrriyetine "Elest birabbikm"

buyurdu. Bu hitabn

tadl ve kelamn lezzeti onlarn ruh kulaklarnda baki kald.


Ne zaman gzel bir ses ve name duysalar o hitab harlyor
ve onun zevkiyle hareket ediyorlar." Znnn-i Msr'nin s
znn anlam da budur: " Gzel sesler Allah'n temiz

kadnlara

ve erkeklere emanet ettii ilh iaretler ve hitaplardr"

Semnun

Muhib de (ra.) yle demitir: "Sema ruhlar iin Hak'dan bir


nidadr

Vecd ise ruhlarn

bu nidaya cevaben

mesi, Hakk'a ulamas, mutluluk

kendilerinden

ge

ve visalin almeti olarak

ala-

masdr." Semnun un szn ettii alama ferahlama alamas


olarak biHnen alama eklidir Zira alamann sebebi korku,
evk, ferahlama veya vicdandr eyhul slm, Avarifte

vicdan

189

n Ana Esaslar
alamasnn ve ferahlama alamasnn farkh eyler olduunu
bildirmitir. Ferah alamas bir kimsenin ok fazla mutluluk
tan dolay alamasdr. Tpk aniden haber alamad olunun
veya sevdiinin yoldan dnn gren mtak birisinin ferah
okluundan alamas gibi. Bu hususta yle demilerdir:
Mutluluk ve sevincim doldu tat
yle ki bu sevin okluu beni alatt.
Vicdan alamas ise yledir ki; hakkul yakinin parlama
larndan birisi parladnda kdem ve huds arpr ve vci
din hadisler tarafnda olan varlnn bakiyesi huds ve kde
min arpmas sonucunda dalma yoluyla yok olur ve bu
hlin eseri gzya damlalarnn akmas eklinde zahir olur. Ni
tekim yle demilerdir. Sema, nefsi l ve kalbi canl olan
lardan bakasna fayda vermez. Ebu Ali Dakkak yle buyur
mutur: "Sema avama haramdr
dinlerler, zhidlere mubahttr
zim dostlarmza
dinlerler."

zira onlar nefin hayatlar ile

zira onlar mchede erbabdr

ise mstehapttr,

zira onlar kalbi hayatlar

Bi
ile

ibl'ye (r.a.) sema nedir diye sordular, yle cevap

verdi: "Zahirifitne

btn ibrettir. Kendisine ma'rifet iin iaret

ler gelen kimsenin

ibreti dinlemesi helaldir yoksa fitneye mptela

olur'

Cneyt (r.a.) ise yle buyurmutur: "Sema onu isteyen

iin fitne bulan iin rahatlamadr."

Semann zellii beeriyet

velayetine saltanat sren her eyi takviye etmesi ve glendir


mesidir yleyse srlar Hakk'n muhabbeti ve kulluuyla me
gul ve dolu olan kimseler iin sema yardmc ve yardr. Kapleri hevyla dolu olan bazlar iinse helak ve vebal sebebidir.
mamlarn semann helal ve haraml hususundaki szlerinin
farkllnn sebebi de ite budur. Znnn (r.a.) yle buyur
mutur: "Sema Hak'dan gelen bir varittir, gelir ve kalpleri Hakk'a

190

zzeddn Kn
yneltir. yleyse kim Hakkn vesilesiyle onu dinlerse hakikate ula
r kim de onu nefsiyle dinlerse zndk

olur?

Semada vecd balang ehli iin keml hl olmakla bir


likte son ehli iin noksan bir hldir Zira vecd, uhd hlini
yeniden buknak ve kaybettikten sonra elde etmektir yleyse
semadaki vacid hakikatte yoksundur uhd hlinin yokluu
nun sebebi vcd sfatlarnn zuhurudur. Varln sfadar ya
zulmandir, nefsn sfadar olan bl ehlinin hicblardr veya
kalb sfat olan nran sfatlardr ve hakikat ehlinin hicblardr
Semada vecdin sebebi ya yalnzca gzel nameler ve uyumlu
sesler olup ondan lezzet aknak yalnzca ruhun nasibidir veya
seslerin ve beyiderin manasnn birlemesinden oluup ondan
lezzet almak hakkat ehH iin ruhlar ve kalplerde, bl ehH iin
ise ruhlar ve nefislerde mterektir Ruhun zevk almada tek ol
duu saf namelerde, hakkat ehHnde kalp, bl ehlinde nefis
gizkce kulak asar. Son ehHnde varlk hicblarndan kurtulduk
lar, uhd hknde devaml olduklar ve srekH srr hitaplar
duyduklar iin sesleri duymak onlarn hknde deiildik mey
dana getirmez. Zira deiildik farkk bir hlin hcum etmesi ile
oluur. Daim uhd ve srekH dinleme ehH iin uhd hli
ve hitap duymak acaip ve ilgin deildir ki ondan dolay hal
leri deisin ve farkl davransnlar.
Sehl AbduUah Tusteri'nin (ra.) ashabndan birsi yle de
mektedir: "Uzun yllar Sehl'in sohbetinde bulundum ve hi
bir zaman zikir, Kur'n ve baka bir eyi duymaktan dolay
hlinin deitiini grmedim. Ancak mrnn sonlarnda
onun yannda "O gn sizden fidye

alnmaz

ayeti okununca

birden bire hli deiti, yle titremeye balad ki az kalsn d


ecekti. Daha sonra bu durumun sebebini sorduumda yle
dedi: "Evet zaaf bana galip geldi?

Ayn ekilde "O gn Mlk


191

n Ana Esaslar
Rahmanndr'

ayeti okunduunda hli deiti ve straba du

ar oldu. Daha sonra eski hline geldiinde ashabndan olan


bni Salim bu hlinin sebebini sorunca yle dedi: "O hal za
yflktan idi." "Eer zayflk buysa kuvvet nedir" dediler "Kuv
vet kiinin hlinin kuvveti ile yutmayaca, hazmetmeyecei
hibir varidin ahsa inmemesi ve bu varitten dolay deiik
lie uramamasdr" dedi.
Bir gn Memad Dineveri mbtedlerin sema hlinde
bulunduklar bir yerden geiyordu onu grnce semay terk
ettiler. "Kendi hlinize gidiniz. Eer dnyann btn elen
celeri kulamda toplansalar dahi bir zerre miktar beni mak
sadmdan ayramaz ve derdime ifa veremezler" dedi. Sehl
Abdullah'tan yle rivayet edilmitir "Namazdan nceki
namazdaki

hlim gibidir''

hlim

Bu, uhd hlinin srekliliinin

almetidir. Kim bu hle sahip olursa semadaki hli semadan


nceki hli gibi olacaktr. Srekli hazr olan ve sema bekle
yen kalp duyduu her sesi ilh bir hitap olarak anlayacakr,
o halde onun semas beer name ve szlere bah deildir.
Ebu Osman Maribi'nin dedii gibi: "Kim sema
bulunur
dinlemezse

da kularn sesini, kaplarn ve rzgrn

iddiasnda

kard

sesi

bil ki onun iddias ifiira ve btldr." Aksine sema

kendi iinden gelir ve dardan bir ses sahibine ihtiya duy


maz. Hsri'nin dedii gibi:
Sesi duyulunca kesilen kimsenin semasn ne yapaym
Senin seman kesilmeyen ve srekli bir semadr
Bir kimsenin semas srekli olursa kalbi daima gaybe ha
zr olur ve bn kula nefis sznden bo olur. Bazen ilh
hitap iitir ve bazen varhnn zerrelerinin tebihini. Bazen derunundan iitir ve bazen dardan.
192

zzeddn Kn
Bir gn ibl Badat pazarnda birinin "Hyar on dang''"
diye bardn duydu. Feryat ederek yle dedi: "Eer hyar
(iyiler) on dang ise ktlerin durumu nasl olur" Bir gn
bir kalp sahibi birisinin "l kekii" diye bardn duydu
kendisinden geerek bayld. Kendine geldiinde ne oldu
unu sordular yle dedi: "Ben Hak Tel'nn "Dinle ki iyi
liimi gresin" dediini duydum." Emirel M m i n i n Ali'den
yle rivayet ediHr: Bir gn an sesi duyduunda ashabna
yle dedi: "Ne dediini biliyormusunuz?" "Hayr" dediler
"Subhan

olan Allah hakiki Hak'tr, Baki olan Samed'dir

di

yor" dedi.
Ebu Abdurrahman Sulemi'den yle rivayet edilmitir: "Bir
gn Ebu Osman Maribi'nin yanna gitmitim. Bir ark kur
mu ve onunla kuyudan su ekiyordu. arktan ses geliyordu.
Ebu Osman bana "ey Eba Abdurrahman ne sylediini biHyor musun?" dedi. "Hayr" dedim. "Allah, Allah diyor" dedi.
Sema ehli tabakadr denmitir Bir grup hakkat ehli
olup onlar sema esnasnda kendileriyle Hakk'n muhataplar
dr Dier grup mnacat ehlidir ki semadan duyduklar beytlerin manalar vastasyla Hakk'a hitap ederler ve onlar hakka
iaret ettikleri eyde dorudurlar. nc grup ise mcerred
fakirler olup btn dnya alakalarndan ve afetlerden kop
mulardr ve onlarn semas kalp gzelliiyledir ve bu grup
selmete daha yakndr

Onuncu Fasl: Semann dab hakkmda


Semann edeplerinden birincisi, sema mecHsinde bulunma
niyetinin ihlsk olmasdr Bu meclise katdma sebebinin ne
olduunu aratrmaldr Eer nefsn bir istek ise ondan kaBir para birimi.

193

n Ana Esaslar
nmay vcib bilmelidir. Eer niyeti sdk ve kulluk, hli art
trma istei ve toplulukta bulunma bereketine nail olmak olur
ve hev pisliklerinden ve tabiat davasndan uzak olursa ve bu
toplulukta, hazr bulunmas firsat saylan bir eyh veya bir b
yk bulunursa veya sema ehli muvafik kardelerden ve sadk
taliplerden olursa byle bir sohbette bulunma tevfki ganimet
saylmaldr. Eer niyet hev aibesinden ve tabiat tesirinden
saf ve hlis deil ise onu ihlsh hle getirme ve saflarma hu
susunda ince nazarlar ve latf amellerden istifade edilmelidir.
Eer ilk sebep sdk iddias ve hli oaltma talebi olur da daha
sonra ona nefsn aibe eklendiyse, birinci niyete itibar edilme
lidir. Heva aibesini Hakk'a sadk tevbe, nefsin errinden ona
snmak ve istihare takdim etmek suretiyle yok etmeye al
maldr. Eer ilk niyet nefsn sebeplerden olur ve daha sonra
ruhsat bulma suretiyle slih bir niyet ilk niyete eklenirse bi
rinci niyeti muteber kabul etmelidir, eklenen niyeti deil ve
byle bir itimadan kanmay vcib bilmelidir. Eer toplu
lukta zalimlerin lokmas varsa, kadnlar ve yeni yetme genler
yer alrsa veya bu toplulukla yaknl bulunmayan birisi orada
hazr bulunursa ya da byle baz haram ve irkin ilerin ola
can bilirse o meclise katlmamaldr. Mesela sema zevkine
sahip olmayan ve bu ileri inkr eden szde zhid veya ma
kam sahibi dnya erbabndan birisi ya da yalan yere gsteri
iin vecd izhrnda bulunan ve yalan vecdiyle hazr bulunan
larn vaktini datanlarn bulunduu yerlerden sadk taliple
rin kanmas lazmdr.
Bir kii sema meclisinde hazr olduunda edeple omrmal, btn ve zahirinin skn, vakar ve iarna dikkat et
meli, beden uzuvlarn gereksiz hareket ve fuzuli fiil ve sz
lerden sakndrmaldr. Mmkn olduu mddete hareket
194

zzeddn Kn
etmemeli zellikle eyhin huzurunda kk bir vecd kvdcmyla mustarip olmamal, hl arabnn birka damlasyla sar
ho oknamak ve tekellf ve zorlamayla nara atmamak, barmamakdr Eer neuzubiUah vecd ve hl nzlatnn tesirleri
olmakszn vecd izhr ve hl iddiasnda bulunursa bu i ni
fak ve gnahn ta kendisi hatta daha irkin, daha rez ve daha
aalk bir haldir
Rivayet ediHr ki ibl'nin ashabndan olan Ebul Kasm
Nasrabad hadis ikni ve rivayetinin okluu ile mehur ve ma
ruf bir zat olup zamannda Horasan'n eyhi idi. Semaya kar
son derece alaka ve muhabbeti vard ve zamannn ounu
onunla geirirdi. Bir gn Ebu Osman Hri'nin dost ve akirt
lerinden olan ve Cneyd'in de sohbetinde bulunan Ebu Amr
bin Necid ile bir toplulukta tarumaya baladlar. Ebu Amr
semaya fazla gittii iin onu yeriyor ve knyordu. Nasrabad
yle cevap verdi: "Doru yledir ancak bir kiinin mubah sz
ler syledii ve dierlerinin
ettii yerden hayrldr?

sustuu, her topluluk herkesin

sun Ebul Kasm semada ayan kaymas bir yl gybetten


ktdr'

gybet

Bunun zerine Ebu Amr: "Yazklar ol


daha

dedi.

bni Amr'n cevabnn manas udur ki; semada ok sa


yda kayma vardr Bunlardan birisi AUhu Tel ve Tekaddes'e
iftira etmek ve yalan sylemektir Semada vecd izhr etmek
mtevcidin'' HakTelmn kendisine ba ikram ettiini ima
etmesidir Hak Subhnehu'ya yalan yere iftira etmek byk
gnahlardandr ikincisi sema mecHsinde hazr bulunanlardan
baz hl sahiplerinin hl izhryla gururlanmalardr Oysa gu
rurlanma ihanet ve ihanet red ve beraate sebep olur. Rivayette
Mtevcid: Sahte, yapma olarak vecde gelen kimse.

195

n Ana Esaslar
geldii zere; "Kim gururlanma

bizden deildir^

ncs iti

kat sahiplerinin slihlerin hakkndaki akidelerinin bozulmas


ve onlardan yardm alma yolunun kapanmasdr. Zira oradaki
bazlar o kimsenin gururlanmasyla marur olabilir ve onun
slihlerden olduuna inanabilirler. Bu kimseler daha sonra on
dan akideyi bozacak bir eyin sadr olmas durumunda slihler
hakkndaki dncelerini tamamen bl edebilirler zira baka
larnn hlini onun haliyle kyaslar. Bu yzden slihlerin me
dedi ondan kesilir ve bakalarna hayr kesmek errin ve g
nahn ta kendisidir ve buna benzer gnahlar oktur.
yleyse sadk vecdlerin yolu semann hararetinden var
lklar tamamen piinceye kadar hareketsiz kalmak olmaldr.
Hareket etmemelidir, yalnzca artk engelleyemedii surette
hareket gereklemelidir, titreyen birisinin kendini

titremek

ten alamamas gibi. Geri meyih bidayet ehli iin tevacide


ruhsat vermilerdir. Tevacidin manas; bir kimsenin vecdin ve
hlin manas yoluyla deil kalbin rahatlamas ve nefsin dinlen
mesi iin seslerle ahenkli bir ekilde harekederde bulunmasdr
Bylece nefis, amelleri yerine getirmenin verdii yorgunluktan
bir saat de olsa kurtulur ve kalp tedbir ve teklif klfetinden ra
hat olur ve bu btl iten Hakk' talep hususunda yardm is
ter. Zira raks seran mubah ilerden olmasna ramen hakikat
ehli ve ciddiyet erbabnca bl bir itir. Geri Hakk'n talebine
yardmc olan her btl ibdetin kendisidir. Ebu Derda'dan ri
vayet olunmutur ki "Ben nefsimi btl bir eyle
ki hak eyde bana yardmc

rahatlatyorum

olsun." O halde o bl, hakikatte

btl kisvetindeki hakr. Mtevcidin tevacidden niyeti baz


vecdlerin muvafakatim almak ve bu sayede onun hlinden na
siplenmek olabilir. Bu mana bidayet ehli iin ruhsat olmakla
beraber meyihin hline ve onlarn makamlarna uygun ve

196

zzeddn Kn
layk deildir. Zira onlarn zahir ve btn halleri hep tam bir
ciddiyet ve hakkaniyet iinde olup oyun ve elencenin onlar
indinde yeri yoktur.
Ayn ekilde bilinli bir ekilde feryat etmemeHdir Husu
sen meyihin huzurunda, ancak dayanma gcnn ve vakar
kudretinin sona ermesi hari. Tpk nefes olmazsa kalbi yana
cak birisinin mecburen nefes almas gibi olmakdr
Rivayet edilir ki; Cneyd'in sohbederine kalan bir gen
sema esnasnda sk sk feryat ederdi. Bir gn Cneyt onu bu
iten men etti ve "bir kez daha sema esnasnda feryat edersen
bizim sohbetimizden uzak ol" dedi. O gen ondan sonra bir
daha semada feryat etmedi. Bir sre sonra sann her bir te
linden ter damlar hle geldi nihayet bir gn bu duruma ta
hamml edemedi ve feryad ederek can verdi. Srr Sakati yle
demitir: "Vcidin feryat

etmesinin

duu, zaman bir ac hissetmemesidir"

art klla yzne

vurul

Bu szn manas ferya

dn shhati iin hislerden gib oknann art olmasdr eyh


lislam bazlar istisna olmak zere bu artn genelliini btn
vacitler iin kabul etmemektedir O yle demitir: "Bu i baz
vacidlerde

nadiren

ortaya kar Bazen vacid gaybten

beye ular Ancak sesi yava ve fslt halindedir


leik bir eit irdeyle

bu

ve ztrarla

merte
bir

beraberdir?

Semada isteyerek hareket ve feryat etmek reva olmad


gibi ne bilink ne de hkn galebesi ve irdesini yitirmesi so
nucu giysilerini yrtmak revadr Zira bu surette hem hlin
manas olmakszn iddias vardr hem de mal israf olur. Ayn
ekilde okuyucuya hrka atma hususunda niyet slih, arbesiz
ve riyasz olmakdr Vecdin ve evkin tahrikinin kark olmak
zere ve onun szlerinin tevikisi oknas iin okuyucuya bir
rahadk vermek niyetiyle oknakdr
197

n Ana Esaslar
Sema ehlinden okuyucuya giden hrka iki eittir; sahih
ve yrk. Sahih hrkann hkm udur ki; eer vacid hrkay
yalm2x;a okuyucuya balamak iin atarsa baka birisinin onda
hakk ve pay yoktur. Eer maksad okuyucuya has olmazsa
ve mecliste emir sahibi bir eyh hazr bulunursa kendi itiha
dna gre maslahat grrse ister okuyucuya, isterse de baka
birisine verir ve hi kimsenin itiraz etmeye hakk yoktur. Zira
onun tasarruflar basiret ve tecrbe sebebiyledir. Eer semada
hazr bulunanlarn hepsi ihvan olur ve eyh bulunmazsa hr
kay okuyucuya verirler. Zira vecde sebep olan ve hrkann
atlmasn salayan onun szdr: "Kim bir kimseyi
ganimeti

onundur'

ldrrse

Bazlar hrkann toplulua ait olduunu

sylemilerdir Zira vecde sebep olan ey yalnzca okuyucunun


sz deil szn ve o topluluun birlemesinin bereketidir Bu
grubun szlerine delilleri Bedir olaynn kyasdr. Bu savata
slm ordusundaki genler ganimetin hepsine sahip olabiknek
iin dmanlar ldrmede aceleci davranmlard. Yallar ise
"biz sizin destekiniz ve yardmcnz idik ganimeti bizsiz gtrmeyin" dediler. Bunun zerine tartma km. Bu hu
susta Hazreti Rislet'e (s.a.v.) mracaat edince u vahiy nazil
olmutur: " Sana sava ganimetleri
ve Resl'nndr."

sorarlar. De ki ganimet

Allah

Daha sonra Reslullah elde edilen ganimeti

eit olarak onlarn arasnda paylatrm. Bazlar "Okuyucu


eer cematten ise topluluk ile ortakr Yaksa nasibi yoktur"
demilerdir Bazlar ise "Eer cretle tutulduysa nasibi yoktur,
deilse pay sahibidir" demilerdir Eer muhiplerden birisi or
taya bir mal getirirse ve hazr bulunanlar buna raz olursa her
kesin hrkasyla gitmesi ve o mal okuyucuya vermeleri evladr.
Eer birisi hrkay atmakla kendi hrkasyla gitmemeye niyet
ettiyse onun hrkasn okuyucuya vermelidir.

198

zzeddn Kn
Vecd sahibinin galebe ve irdesi olmadan yrt yrtk
hrka ise ehil olsun veya olmasn mecliste hazr bulunanlara
paylatrknaldr "Zira ganimet

vakaya hid olanndr."

Ehil

olmayann pay almasnn art bu cemaata kar hsn- zan


beslemesi ve onlarn hrkalarnn teberrk olduuna inanmasdr Eer bir kimse daum zaman hazr olur ve sema za
man hazr bulunmazsa ona da bir pay vermekdir "Hsm, ak
raba, yetimler, yoksul ve aresizler de hazr bulunurlarsa
onlar da rzklandrn."

ondan

Eer alan hrkalarn bazlar sahh

ve bazlar yrtk olursa eyh hazr bulunur ve maslahat g


rrse sahh hrkay da yrtk hrkaya uyarak yrtmal ve ha
zr bulunanlar arasnda taksim etmelidir ve hi kimse ona iti
raz etmemekdir
Rivayet edilir ki Niabur'daki bir davette fakihler ve
sfler bir araya gelmilerdi. Fakihlerin eyhi Ebu Muham
med Cuveyni, sfilerin eyhi ise Ebul Kasm Kueyri idi. Bir
sf sema esnasnda vecdin galebesiyle hrkasn att ve sema
bitince sfiler hrkay paylardlar Ebu Muhammed Cuveyni
baz fakihlere dnerek yavaa: "Bu bir israf ve mal zayi etmek
tir" dedi. Ebul Kasm Kueyri bu sz duydu ancak taksim ii
bitene kadar bir ey sylemedi. Daha sonra hadimi ararak
"Bu toplulukta kimin renkli bir seccadesi var bir bak ve ge
tir" dedi. Seccadeyi getirince tecrbeli ve bilgili birini ara
rak "Bu seccadeyi mezatta kaa satn akrlar" dedi. O kii "bir
dinar" dedi. "Eer bir para olsayd kaa alrlar" dedi. O kii
"Yarm dinar" dedi. Daha sonra Muhammed Cuveyni'ye d
nerek; "Buna zayi etmek demezler" dedi.
Hrkay yrtmann ve bulunanlara datmann ask Enes
Malikten gelen u hadis-i eriftir: "Biz Reslullah'n
zurundaydk,

(s.a.v.) hu-

Cebrail (a.s.) ona nazil oldu ve "Ey Allah'n elisi


199

n Ana Esaslar
mmetinin

fakirleri cennete zenginlerden

ler ve bu be yz yldr" dedi. Reslullah


nizde bizim iin iir okuyacak

yarm ln nce

(s.a.v.) sevindi ve "i

birisi var m" dedi. Bir

"Evetya Reslullah" dedi. Reslullah oku buyuruma


maya

girecek
bedevi

bedevi oku

balad:

Ak ylan cierimi soktu


Bu derde ne bir tabip ne bir byc var
Yalnz vurulduum mauk hari ki
Derman ve panzehirim
onun
yanndadr.
Bunun zerine Reslullah
ona uyarak vecde geldiler.

(s.a.v.) vecde geldi ve dierleri

yle ki abas omuzlarndan

mt. Daha sonra kendilerine geldiler


geri dnd. Muviye

yere

ve her biri kendi

de
d

yerine

bin Ebu Sfyan "Vecdin ve neen ne g

zel ya Reslullah" deyince Hz. Peygamber ona "Sus ey


sema esnasnda mahbubun

zikriyle vecde gelmeyen

Muviye

kerim deil

dir" dedi. Daha sonra abasn drt yz paraya blerek orada ha


zr bulunanlara

dattlar'

Hadis ehli bu hadisin shhatinde ihtilf etmilerdir. Eer


bu hadis sahih ise mutasavvflar teanni dinlerken hareket et
mek, elbiseyi yrtmak ve hazr bulunanlara paylatrmak hu
susunda en iyi delile sahip saylr. Allah en iyi

200

bilendir.

ALTINCI BB
Edep hakknda olup on sldr

Birinci Fasl: Edebin beyan hakknda


Edep kelimesi ahlk gzelletirmek, szleri ve fiilleri
temizleyip saf hle getirme demektir. Fiiller iki ksmdr:
Kalplerin fiilleri niyet, kalplarn fiilleri ise amel olarak ad
landrdn Ahlk ve niyetler btna, sz ve ameller zahire ait
tir. O halde kmil edip, zahir ve btn ahlk, sz, niyet ve
amellerin gzellikleri ile sslenmi kimsedir. Ahlk szleri
ile mutabk, niyetleri amelleri ile muvafk olmaldr. G
rnd gibi olmal, olduu gibi grnmelidir. yleyse
her sadk talip srekli olarak zahir ve btnn muhalefet
ve ktlk irkinliklerinden temizlemelidir ki meddep
olabilsin. eyhul slm'n (kuddusallhu ruhehu) sz bu
manaya iaret etmektedir: "Edep zahir ve btn

arndrmak

tr" Kim zahir ve btnn tehzibinde srekli olarak hallerini


kontrol ederse ahlk ve ahvalinin szlerinden farkl olma
sn istemez ve eer bir hl, makam y a da ahlktan bahse201

n Ana Esaslar
der ve kendisini bunlarla sfatlanm grmezse o sz kt
edep bilir.
Rivayet ediHr ki Srri Sakati (ra.) sabrn anlam hakknda
konuurken bir akrep zerine kt ve onu sokmaya balad,
Srri ayn ekilde tavrn deitirmeden szlerine devam etti ve
bu ekilde akrep onu birka kez soktu. Yanndakiler: "Neden
onu kendinden uzaklatrmadn
utandm.

diye sorunca, "Allhu Tel'dan

Bir hl hakknda konuurken o hle muhalif

etmek istemedim'

hareket

dedi.

Bir gn bir dervie "Fakirlik nedir?" diye sordular. "Ben


gelinceye kadar biraz bekleyin" dedi ve birazdan geri geldi. Sor
duklar soruya cevap olarak, "Fakirlik tireye

malik

olmamak-

f dedi. Soruya neden ge cevap verdiini sorduklarnda, "Bir


dirhemim vard, szm ve fiiHm ayn olsun diye mlkmde
bir ey olduu halde fakirHkten bahsetmek istemedim" dedi.
Adabn bir cz de daima uzuvlar slih amellerle hallendirmektir Zira insan beeriyet suretinde olduu md
dete zahir edeplere riayet etmek hibir hl ve makamda on
dan dmez. Ebu Hseyin Nuri yle buyurmutur: "Allah'n
kulunda hibir makam, hl ve ma rifeti yoktur ki onlarla
tn dab sakt olsun. erian dab zahirin ziynetidir,
Tel uzuv ve organlarn
vermez''

eria
Allhu

gzel adaptan yoksun olmasna

izin

Bir kimsenin zahirinde dabn gzelliklerinin eseri

grnmedii mddete btn da henz meddep olmam


demektir Zira zahirin edeplenmesi bunn edepH olduunun
almet ve iaretidir Reslullah (s.a.v.) namazda sakakyla oy
nayan birisini grdnde: "Kalbi hayet iinde olsayd
lar da olurdu'

uzuv

buyurdu.

Rivayet edilmitir ki Ebu Hafs Niaburi (ra.) Badat'a


geldiinde Cneyt onu grmeye gitti. Dosdarnn onun ya202

zzeddn Kn
nnda ayakta durduklarn ve iaretini beklediklerini grd: "Ya
Eba Hafi ashabn meliklerin edebiyle edepkndirmisin
Ebu Hafs ona yle cevap verdi: "Ya EbalKasm
zahir edebin gzellii

bn edebin

deyince,
hayr, lakin

nianesidir."

bni Ata'ya "Edep nedir?" diye sordular, "yi ilerle birlikte


olmaktr'

dedi. "Bu szn manas nedir" diye sorunca, "Ma

nas Allah'a gizlice ve aka, edep ik ibdet etmendir,


olursan sen edeplisin yoksa deilsin'

eer byle

dedi ve u beyti okudu: "Ne

zaman konusa tatllk gelir, ne zaman sussa tatllk

gelir."

Srri Sakati (r.a.) yle buyurmutur: "Bir gece virderi ta


mamladktan sonra mihraba doru ayam uzatm ve yle
bir nida duydum: "Ey Srri melikler byle otururlar."

Hemen

ayam ektim ve "zzetine and olsun ki bundan sonra asla


ayam uzatmayacam" dedim. Cneyt buyurdu ki: "O ha
diseden sonra altm yl yaad ve ne gndz ne de gece aya
n bir daha asla uzatmad." Akl sahibi edip bir dakika dahi
zahir veya btn, srri veya aikar dabn inceliklerinden geri
kalmaz. Zira adap zahirde ihmal edilirse zahir, bnnda ihmal
edilirse bn cezaya duar olunur
Mutasavvflardan biri yle nakletmitir: Bir gn tavaftay
ken tek gzl bir adam grdm ki: "Allah'm senden sana s
nrm" diyordu. Bu sznn anlamn sordum. Bir gn gzel
bir gence ehvet nazaryla bakm, annda bama bela geldi ve
bir gzm kaybettim ve sonra yle bir ses duydum: "Bak
na bir ceza, devam edersen biz de devam ederiz

dedi.

Cneyt'ten yle nakledilmitir: Bir gn uniziyye cami


sinde cenaze namaz klmak iin bir cemade birlikte bekli
yordum. Bir derviin camiye geldiini ve orada bulunanlar
dan bir eyler istediini grdm. Bu dervi bir ile megul olsa
ve bakalarndan bir ey istemeseydi daha iyi olurdu diye d203

n Ana Esaslar
ndm. O gece uykuda bir ly yanma getirdiklerini ve
bunu " W dediklerini grdm. "l bir adamn etini nasl
yiyeyim?" dedim. "Dn yediin gibi" dediler O lnn dn
camide grdm dervi olduunu grdm. Dn onun hak
knda aklma gelen dncenin cezas olduunu anladm. "Ben
onun gybetini diHme getirmedim, yalnzca akkmdan geti"
dedim. "Biknez misin senin aklndan geirmen dierlerinin
dile getirmesi gibidir" dediler "Tvbe ettim" dedim. Hemen
onu nmden kaldrdlar.
Ebu Ubeyd Kasm bin Sellam yle nakletmitir: Mekke'de
kaldm dnemde bazen kazay hacet ederken Kabe'nin kar
snda dururdum, bazen uyurken Kabe'ye arkam dner, bazen
de ayam Kabe'ye doru uzardm. Bir gn hanm arifeler
den olan Aye Mekkiye (ra.) bana bu hususta nasihatte bu
lundu ve yle dedi: "Ey Eba Ubeyd, senin ilim ehlinden

oldu

un syleniyor, benden bir kelime duy ve edep dtp oturma

yoksa

ismin yaknlar divanndan

silinir? Abdullah bin Mbarek ise

yle sylemitir: "Edepte geveklik gsteren snnetlerden


kalmakla cezalandrlr
farzlardan

mahrum

Snnetleri eda etmekte geveklik

kalmakla cezalandrlr

tirmekte geveklik gsteren ise ma'rifetten


zalandrlr?

gsteren

Farzlar yerine g e

mahrum

kalmakla ce

Ebu Ali Dakkak: "Mrit edep dairesinden

nda geldii yere geri dner'

mahrum

kt

demitir Abdullah bin Mbarek

de yle demitir: "nsanlar edep hakknda ok ey sylemiler


dir Biz ise ne fi tanmaktr deriz?

Bu szn manas udur ki;

edebi terk etmenin sebebi cehalet, cehaletin kayna ise ne


fistir O halde kim onu ilimle dizginlerse meddep olur C
neyt (ra.) yle buyurmutur: "Kulluk edep dairesinde

olmak,

isyan ise edepsizlik yapmaktr"

Ebu Ak Dakkak (ra.) yle de

mitir: "Kul itaatiyle cennete,

itaatteki edebiyle Allhu Tel'ya

204

zzeddn Kn
ular." Abdullah bin Mbarek ise yle demitir: "Eckp hiz
metlerin

en stndr'

Enes Malik ise yle demitir: "Amel

deki edep amelin kabul olduunun

almetidir'

Ebu Nasr Sirac

Tusi yle demitir: "insanlar edebi muhafaza

hususunda

smdr Birinci ksm dnya ehli olup edepleri belagat ve fesahat,


ilimleri muhafaza,

padiahlarn

destanlar ve Arap

iirlerinden-

dir kinci ksm din ehli olup edepleri nefisleri riyazet,


edep hadlar muhafaza

ve ehvetleri

havas olup edepleri kalplerin temizliinde


lere vefa, vakitleri muhafaza,

ve srlara riayet, ahd-

dncelerdeki

ve sr ve aikrda ayn olmaktadr


huzur vakitleri ve yaknlk

uzuvlar

terk etmektir. nc ksm


iltifatlar

Gzel edep talep

azaltma
zamanlar,

makamlarndadr'.'

Bil ki btn edeplerin kayna nebevi ahval ve ahlk ile


Mustafav fiiller ve szlerdir. Ona uyan herkes uyduu mik
tarca onun edebinden nasiplenmitir. yleyse edebin kemli,
0 hazrete tbi olmann kemline bal olup, bu sfilerin
hussiyetlerindendir. Adabn Hazreti Rislet'ten (s.a.v.) olma
snn sebebi onun meddibinin Hazreti zzet olmasdr. Ni
tekim buyurduu zere: "Beni Rabbim edepkndirdi
zel edeplendirdi.
01 marufu

Sonra bana mekarim

emret ve chillerden

ve ne g

ahlk emretti ve affedici

yz evir" buyurdu.

kind Fasl: Hazreti Rubbiyetin dab hakknda


Bil ki edebi muhafaza etmek hem muhabbetin semeresi
hem de onun tohumudur. Muhabbet ne kadar kmil olursa
muhibbin Hazreti Mahbub'un dabna riayetine ihtimam da
o kadar fazla olur. Edebin sureti sevende ne kadar zahir olursa,
Hazreti Mahbubunun ona nazar daha fazla olur, bu sebep
ten Ebu Osman Hri yle demitir: "Muhabbet
unda,

muhibbin

edebe riayeti de glenir."

sahh

oldu

O halde ilh mu205

n Ana Esaslar
habbet bir kulun kalbinde ne kadar sabit ise Hazreti zzet'in
dabnn riayetine ihtimam da o kadar fazla olur. Onun zahir
ve btn tehzibi kendisini srekli olarak ilh muhabbet ve rzayet suretinde onun nazarna sunacak ekilde galip gelir, su
ve gnah suretinde deil. Hazreti zzet'e yaknl ne kadar
fazla olursa onun ahsnda dabn inceHklerine dikkat daha
kuvvedi olur. phe yoktur ki Hazreti MaHk'in yaknlarnn
ii, dnyev sultanlarn vezir, nedim ve bunlar gibi etrafndaki
kimselerin hata ve yank yapmalndan daha zor ve daha tehlikek olacak, onlardan ok daha fazla edep istenecektir
Hazreti Ulhiyet'in dabndan birisi Rubbiyetin cemlinin
mahedesinde nazardan baka bir eyle megul olmamak ve
gayrya iltifat etmemektir Rivayetlerde kulun namaza kalk
tnda hakikatte Hazreti lah'a hzr olduu nakledilmitir
O halde kul bakasna bakarsa Alemlerin Rabbi: "Ey kul,
kime bakyorsun? Senin iin benden daha iyi olana m ba
kyorsun? Ey demolu bana dn ki ben senin iin o bakt
ndan daha iyiyim." Rivayetin asl yledir: "Innel ahde iza
karne Has salati fe innehu

beyne yedeyyir

rahman fe iza ilte-

fete kak lehu rabbu ila men telteft? ila men huve hayrun

leke

minni? ibni Ademe ekbil ileyyefeene

tel-

teftte ileyhi?

hayrun leke mimmen

[Kul namaza durduunda Rahmn'n iki eH ara

sndadr Bakas ile megul olduunda Rabbi ona yle der:


"Kime yneldin? Senin iin benden daha hayrl olan biri
sine mi? Ey demolu bana ynel ki ben senin yneldiin
kimseden daha hayrlym."]
Benim bir haylim var ki daima gzmdedir
Srr kalplerde gizlidir
Onu zikrettiimde tm varlm kalp
Ve ona baktmda
206

tm varlm gz olur

zzeddn Kn
Dier bir edep padiaha yaknhk ve Hazreti zzet'te muhadese mecali ve onun indinde makam elde etmekle kendi
mertebesini unutmamak, ubudiyet haddini, fakirlik ve acziyet
izhrn amamaktr ki bu yzden tuyana dmesin. Mehur
bir hikyede yle anlalmaktadr: Bir gn (Gazneli) Mah
mut yalnz olarak Eyaz'n odasna gitmeye karar verdi. Vard
nda Eyaz'n karsnda yrlm bir post ve eski bir klahn
bir iviye aslm halde durduunu grd. "Bu ne?" diye so
runca Eyaz yle cevap verdi: "Sultana kulluk yolunda devlet
eli bana intizam baladndan zerimden bu iflas elbisesini
kard ve keramet hilatini giydirdi. Bunun iin ben de insan
nefsinin gerei olan unutkanl def ve isyan menetmek iin
onu gzmn nne astm. Ne zaman ona baksam kendi
gemi hallerimi harlyor ve mertebe ve deerimi unutmu
yorum, sultann ihsnyla elde ettiim ssl klah, kemer ve
aln ilemeli elbiseden dolay gururlanmyor ve haddi am
yorum. Biliyorum ki benim zat elbisem odur ve u anda sa
hip olduklarmn hepsi sultann fazlndandr." Kelm- Mecd
iki lemin efendisinin (salvadarn en faziletlisi ve tahyyadarn en temizi ona olsun) Hazreti Kurb'un bu iki edebine riayet
etmesi hakknda yle buyurmaktadr: "Gzamad
amadk

ve haddi

Ms da (a.s.) Hazreti lah'a ynelme hususunda gz

kaymasna uramamasna ramen hlinin doluluundan, ilh


kelm dinlemenin lezzetinden ve yaknlk bulmann zevki ve
tevhd kselerini imenin verdii kalp mestliinden dolay akl
gcn kaybetti. Kulluk haddinden karak genilik ve ferah
lk arzusu ile "Gster bana, greyim seni' nidasnda bulundu ki
maveradan izzet hitab gelerek onun talebini reddetti ve yle
buyurdu: "Beni gremezsin',

daha sonra mele-i ala'dan yle

bir ses geldi: "Toprak kim, Rablerin Rabbi kim."

207

n Ana Esaslar
Dier bir edep, h kelm dikkatlice dinlemek ve
emirleri ve yasaklar dinlemenin hsnyle nefis sznn
dinlemeyi terk etmektir lh kelm dinlemek demek, ne
zaman kendi diline veya bakasnn diline namazda veya na
maz dnda Kur'n- Mecd'den bir kelime gelirse o keli
meyi hakik mtekellimden iitmek ve kendi veya dierleri
nin dikni ortada yalnzca vasta bmektir ki Hak Tel onu
sebep klarak kendi kelamn onun kulana ulatrmaktadr
Tpk aa vastasyla kadm hitabn kendini "phesiz ben,
ben Allah'm" eklinde Hazreti Musa'nn kulana iletmesi
gibi. limlerin saf hle gelmesi ve Kur'n kekmelerinin an
lay inceliklerinin mbarek hle gelmesi nefsin sktu ve
onun szn dinlemeyi terk etmekle mmkn olur Bu aye
tin manas da bu hakkati iaret etmektedir: "Kur'n
duunda
met

hemen

onu dinleyin

ve skut edin, umulur

okun
ki rah

olunursunuz''
Baka bir edep ise dilek ve hitab gzelletirmek edebidir

yle ki eer dilek ve hitap emir, nehiy ve nefiy srederinden


ne kadar uzak olursa, edebe o kadar yakndr Nitekim bra
him (a.s.) asilere balanma ve rahmet dilerken emir cmlesi
kullanmaktan kand ve yle dedi: "Km bana isyan
phesiz sen balayansm,

esirgeyensin''

ederse

"Onlar bala ve esirge'

demedi. Ayn ekilde sa (a.s.) mmetten azabn kaldrdmasn


isterken ve Hazreti zzet'ten mafiret dilerken hitabn emir ve
nehiy ekHnden uzaklaurd ve yle dedi: "Eer onlara
edersen onlar senin kullarndr

azap

ve eer balarsan phesiz sen

azizsin, hekimsin'.' "Onlara azap etme ve onkr bak" demedi.


Yine Eyp (a.s.) ifa ve rahmet talebinde emir sas kullan
mad ve yle dedi: "Bu dert bana dokundu ve sen
lerin en merhametlisisin."
208

"Bana merhametef

merhametli

demedi. sa (a.s.)

zzeddn Kn
kendisine gelen "nsanlara

beni ve annemi Allah'tan baka iki

ilah olarak kabul edin diye sen mi syledinT


vaben yle dedi: "Ben bana rettiini
medim'

ilh hitabna ce

syledim'.' "Ben syle

demedi ki nefy suretinden uzak olsun ve Hazretin

edebini muhafaza etmi olsun.


Dier bir edep ise ilh nimetlerin eserlerinin zuhurunda
kendi varln ve nefsini yok grmektir Nitekim Reslullah
(s.a.v.) yle buyurmutur: "Arz bana gsterildi,
ve batsn grdm'.'

"Ben grdm'

onun

dousunu

demedi. Kendi varln fi

ile nispet etmeyerek gizledi ki edebe daha yakn olsun. "Sana


vgy sayamam,

sen kendini sena ettiin

gibisin''

Bir dier edep ilh srlar korumaktr. Rubbiyet srlarn


dan birine vkf olduunda o srrn emini ve koruyucusu ol
maldr. Hibir ekilde onu ifa etmek caiz deildir. Aksi tak
dirde yaknlk makamndan uzaklar ve gazaba urar. Hadiste
yle gelmitir: "Rubbiyet

srrn ija etmek

kfrdr'.'

Bana Leyldnm srrm sordular, reddettim


Onlan Leyla hakknda arttm ve hataya ittim
Bana sen onun eminisin, bize ondan haber ver diyorlar
Oysa onun haberini versem, emini olmam

ki.

Baka bir edep; dilek, dua, susma ve skt vakitlerinin


edebine riayettir Bu mana dua ve dilek iin ganimet ve fr
sat olan ltuf, rahmet ve genilik vakiderinin ve ayn ekilde
sktun ve dilekten kanmann gerektii kahr, gazap ve darlk vakitlerinin bilinmesine baldr Kim bu edebe riayet etmez
ve dua vaktinde skt, skt vaktinde dua ederse vakti boa
gitmitir Nitekim Ebul Hseyin Nuri yle demitir: "Kim
vaktin edebine

riayet etmezse vakti zayi

olmutur'.'
209

n Ana Esaslar
Bu iki edepten sonra dua vakitkrinde kendi hl ve maka
mna uygun dilekte bulunmas arttr Eer yaknlk makam
larnn balangcnda ve genilik ve ferahlk iin izinH de ise
genilik ve ferahlk dileinde bulunmamas gerekir ibl'nin
syledii: "Hak'dan szle genilik

dilemek

edebi terk

etmektir"

sz bu makamdadr Hazreti Cell'in hameti deersiz ey


leri istemeye manidir Bir gn ibk (ra.) dnya ehlinden bi
risine haberci gndererek ondan dnyev bir ey talep etti. O
kimse yle cevap verdi: "Dnyay da hireti talep ettiinden
talep et." ibk ise ona: "Sen hasissin, dnya da ve Allah deerkdir, hiret de. Hasisi hasisten, deerliyi deerkden diye cevap
verdi. Eer yaknln sonlarnda ve Hak'dan geniHk istemeye
izinli olsayd dua ve isteinde geniHk talep edebilirdi. Nite
kim Ms (a.s.) hlin balangcnda dnyann aalk ve de
ersiz oluu sebebiyle Hazreti zzet'ten uhrev haceder dnda
dnyev hacetler istemedi ve deersiz eyler istemeden ihtiam
ve istizam hicabnda kald. Nihayet Hak Tel yaknkkta onu
daha yukarda bulunan baka bir mertebeye ulatrd ve deer
siz eyler isteme hususunda ona izin verdi ve yle buyurdu:
"Ey Ms, ekmein

iin tuz olsa dahi dik benden'.'

Bu sebep

ten yiyecee ihtiyac olduunda yle dedi: "Rabbim, bana in


direcein

her hayra fakirim'.'

O halde her vaktin ve her hlin

bir edebi olduu malum oldu. Bu nedenle Ebi Hafs Haddad


(ra.) yle buyurmutur: "Tasavvufun

hepsi daptr

Har vakit

iin edep, her hlin iin edep, her makam iin edep vardr
vakitkrin

dabnn

gereini yerine getirirse

ir, kim de dab zayi ederse yakn olduunu


kabul edildiini

sansa da

erkrin deerine

Kim
eri

zannetse de uzak,

merduttur'.'

Hazreti Kurb'un dab oktur. Kim bu yedi edebi muhafaza


ederse umulur ki dier edeplerin inceliklerine riayetten nasip210

zzeddn Kn
SZ kalmaz. Hlasa, fena hli ve cemde gark olma hli hari
hibir hlde Hazret'in edebi kuldan dmez, zira edebe ria
yet varlk farklln iktiza eder ve ikilie yol aar, oysa fena
hlinde deime ve farklln sebebi olan kulun varl bertaraf
olur. Bu sebeple Hak Subhnehu yle buyurmutur:
lerim ve sfatlarm
zatmn

ile mesul tuttuklarm

hakikatini atklarm

sinden istediini

edeple mesul

"sim
tuttum,

ise helak ettim. yleyse bu iki

se. Edep ya da yok olma?

Bu szn manas

udur ki; zan tecellisi fenay iktiza eder ve fenada ise edep
sakt olur. simler ve sfatlarn tecellsi ise varl iktiza eder
ve varlkta dabn korunmas vcib olur. Ayn ekilde Reisul taife eyh Cneyd'in (r.a.) sz de bu manadadr: "Mu
habbet gerekletiinde

edebin artlar sakt olur? Zira muhab

betin nihayeti muhibbin mahbupta fani olmasdr ki bylece


ikilik ortadan kalkar. Edebin art varlktaki farkllktr. Oysa
byle bir halde edebe riayet edebi terk etmektir Ebul Abbas
bin Ata (r.a.) baz dostlarnn arasndayken ayan uzatt ve
yle dedi: "Edep ehli iinde edebi terk, edeptir?

Ayn ekilde

birgn Reslullah (s.a.v.) Ebubekir ve mer (r.a.) ile oturmu


ve mbarek bacann bir ksm grnmekteydi, birden Os
man ieriye girdi ve Reslullah (s.a.v.) bacan rtt ve: "Ben
meleklerin

kendisinden

utand

kimseden

utanrm'

dedi. Bu

hl Hz. Osman'n Reslullah (s.a.v.) indindeki azametine de


lalet etmesine ramen Reslullah (s.a.v.) ile Ebubekir ve mer
(r.a.) arasndaki hle nispetle daha aadr. Zira o hl bir ol
maya daha yakndr.
Bende tutulmutuk, fke ve haya var
Kerem ve vefa ehliyle karlatmda
Nefsimi kendi tabiatna ve hline brakrm
Dilime gelen her eyi pervaszca
sylerim
211

n Ana Esaslar

nc Fasl: Hazreti risletin dab hakknda


Hakikat ve muhabbet ehk arasmda malum ve muhak
kak bir gerek vardr ki mahbubun mahbubu

mahbuptur

Kim mahbubunun mahbubunu sevmezse bu onun muhab


betinin garazk olduunu gsterir Byle birisi asknda kendi
nefsinin muhibbidir, mahbubunun deil. Mahbubunu nef
sinin faydalanma vesilesi ve lezzet alma mahalli bildii iin
sevmektedir, zatn ve hakikatini deil. Sadk muhipler hev
illetinden ve nefis muradndan saf ve varlk aibesinden hlis
hle geldiklerinden kendilerini mahbup iin isterler, mah
bubu kendileri iin deil. Kendi varlklarn ona feda edenler,
onu kendilerine feda etmezler Onun muradn kendi mu
radna mukaddem bilirler ve hatta mahbubun murad hari
onlarn hibir murad yoktur Mahbubun mahbubu mah
bup olduu gibi Hazreti Mahbub'a erime vesesi de mah
buptur man ve yakn ehli iin apak ayan ve beyandr ki
Resul (s.a.v.) hem lah'n mahbubu ve hem de Hazreti Sultan
Tel ve Tekaddes'in vesilesidir O halde h muhabbetin ik
tizas Resl'n (s.a.v.) muhabbetini gerektirir Muhabbet olan
her yerde Hazreti mahbubun dabna riayetin vcib olduu
da malum olduundan btn iman ehline ve hususen keif
ve ayan erbabna Hazreti Nbvvet'in dabna riayet etmek
ve Cenab Rislet'in grkem ve ihtiamn muhafaza etmek
vcib ve lazmdr ResluUah (s.a.v.) suret ve cismniyet ola
rak yalnzca zahiri grenlerin gznden gib ve gizli olma
sna ramen, sfat ve ruhaniyeti basiret erbabnn nazarnda
ak ve ayandr Onun eriatnn sureti ruhaniyetinin kalb
dr O halde onun eriat lemde baki kaldka sureti mana
syla hazr olacak ve hayatnn medederi mmetin ruhlarnn
ve nefslerininki ile birleik ve bak olacaktr "Ey iman

212

eden-

zzeddn Kn
ler ne zaman sizi, size hayat verecek bir ie arrsa Allah'n ve
Resl'n

bu arsna

icabet edin'.' Bu ekilde eriatn sureti

hayat feyzinin rabtas olduu gibi dier taraftan hayatn ka


bulnn vastasdr. Resul (s.a.v.) snnetinin ihyasn kendi
ihyas olarak zikretmi ve bu manada "Kim benim
ihya ederse beni ihya etmitir'

snnetimi

buyurmutur. O halde onun

eriat ve snnetinin mmet ile olan nispeti hem hayat ve


rici hem de ihya olucudur.
in z ve edeplerin ash muhabbet ilikisini salamlatrdktan ve meveddet artlarn tekmil ettikten sonra nebinin
huzurunun mlhazasna ve Mustafev cemlin murakabesine
devam etmektir. yle ki; kul Hak Subhnehu ve Tel'y s
rekli olarak kendi zahir ve bn tm hallerine vkf ve agh
bildii gibi, Resl' de (s.a.v.) kendi zahir ve btnna agh
ve hazr bilmelidir ki onun vakar ve taziminin suretini gz
nnde bulundurmakla daima dabnn muhafazasn salar
ve ona gizli veya ak muhalefet etmekten utanr ve bir da
kika bile onun sohbetinin dabn terk etmez. Edeplerin mu
azzam, kendi dncesinde hibir yaratlmn menzil kemli
ve mertebe ycelii cihetinden ona denk olabileceine veya hi
bir slikin onun hidyetinin delaleti olmakszn Hazreti zzet'e
yol bulabileceine veya hibir velinin onun velayet nurlarn
dan iktibas etmeksizin bakasn ird velayetine kudret yetirebileceine veya mkellemiyet ve muhaddesiyet derecesinde
yaknlk makamna sahip olsa bile hibir erenin onun yard
mndan mstena bir ekilde bir makama erebileceine imkn
ve mecal vermemektir. Zira btn mevcudan feyiz dat
cs nebevi mutahhar ruh ve Mustafev mukaddes nefis olup
onun vastas olmakszn Hazreti Ulhiyet'ten hibir medet
ulamaz. Her kim eytann gururlandrmasyla marur olur

213

n Ana Esaslar
ve zamirinde istiklal ve istina' dncesi oluursa phesiz o
Cenab Ulhiyet'in merdudu ve rubbiyet derghnn mattutudu olur, aldanm ve hsrana uram ekilde yaknlk ma
kamndan "yzst bir ekilde' uzakkk ukuruna der "Faz
lalktan sonra azlktan Allah'a snrz'.'
Dier bir edep itikat kaidesini muhkemletirdikten sonra
onun snnet yolunu kmil bir ekilde izlemektir ve bu yolda
srekk aba gstermektir Resl'n (s.a.v.) snnetine uyma hu
susunda edepk bir ekilde son derece gayret gstermek, bu hu
susta ihmalde bulunmay caiz bilmemek ve yaknen bilmeHcr
ki snnedere ve nafilelere riayet etmeden mahbupluk derece
sine ulaamayacaktr. Hadiste buyurulduu zere: "Kul nafile
lerle bana yle bir yaknla ular ki onu severim'.' Kendi kendine
nafileleri oaltmann muhip ve mriderin derecesi olduunu,
mahbup ve muradn ondan mstani olup farzlar ve snnet
leri eda etmekle vazifesini yerine getirmi olduunu sanmamakdr Zira mahbupluun kendisi snnedere ve nafilelere uyuldu
unun almetidir Resl'n (s.av.) her snnetini nebev varkk
denizinden ayrlan bir kol bilmeHdir ki onun feyzi ve cereyan
ile mmetin kalp ve nefisleri zemininde, muhabbet tohumlar,
hakkat geHncikleri ve yakn reyhanlar yetiir Onunla sreten
veya manen nispeti olan sadat- kiram, hakkat ulems ve tarkat
meyihi gibi onun ekl veya manev evlad ve nebev iHmlerin
varisi olanlar da Resl'n (s. av.) muhabbeti hrmetine sevmeH
ve onlara hrmet ve tazimi vcib biknelidir
Zenginlik, ihtiyaszlk anlamnda Arapa bir kelime. Allah'a
vasl olann O'nunla yetinmesi hali. Bu durumda baka eye
ihtiya duyulmaz. Allah ile istina gzel, fakat Allah'tan istina
irkindir kfrdr. "Allah'a tevekkl et! Zira O vekil olarak
kuluna yeter!" (Ahzab / 48)
214

zzeddn Kn
Gz iin bin fidye verirler
Sevgili iin ise bin kiiye hrmet ederler
Hlasa itikat, sz ve fiiUerdeki tm hallerde Resl'n
(s.a.v.) tazim ve hrmetini ilh tazimle birlikte yerine getir
melidir "Ki siz Allah'a ve Resl'ne

inanasmtz,

takdir edesiniz, ona sayg gsteresiniz

ve ona itaati, Hakk'a ita

atin gerei bilmelidir. "De ki Allah'a ve Resl'ne

onun

izzetini

itaat

edin'.'

Hz.Muhammed'e (s.a.v.) iman ve onun risletini ikrar etme


den Allah'a ve onun birliine iman, sahh ve makbul deildir
ve snnetler olmakszm yalnzca farzlarn edas Hazreti zzet'e
ulamann yolu deildir. Onun Hak Telya yaknlk misali
olan "Kabe kavseyn" bu manaya gelmektedir Onun tazimini
tpk Hakk'n tazimi gibi ve ona itaati ayn Allah Subhnehu
Tel'ya itaat gibi grmelidir. "Kim Resule iman ederse Allah'a
itaat etmitir''

"Sana uyanlar Allah'a uymulardr."

Ve "Ev

Ednd' {Belki de daha yakn) lafzndan kast belki de bu ma


nadr Hakk'n ismini anarken ve yazarken takdis, tenzih ve
tazim ile yd ettii gibi Resl'n (s.a.v.) ismini de sylerken
ve yazarken salvat ve teslimat ile tazim ve hrmet etmelidir.
Vallhul Muvaffak.

Drdnc Fasl: Mridin eyh ile dab hakknda


Bil ki mridin eyhin sohbet dabna riayet etmesi en nemli
edeplerdendir Zira dab muhafaza kalplerin muhabbetine se
bep olur. Bu yzden ruhun cemli mahedesi ve akln kemli,
dabn gzellikleri ekli hari ortaya kmaz. O halde her ne za
man mrit eyhin sohbetinde meddep olursa eyhin kalbinde
muhabbet oluur ve ilh rahmetin nazar yeri olur. Zira Hak
Tel daima kendi dosdarmn kalbine rahmet, inayet ve ria
yet nazaryla bakmaktadr yleyse eyhin kalbinde yer etmek
215

n Ana Esaslar
ve orada mekn edinmekle ilh rahmetin eserlerinin bereketi
ve sonsuz feyzin nzulleri onun varkn kuatr. eyhin onu
kabul etmesi Hak Telmn, Resl'n (s.av.) ve eyh ile Resul
arasnda arac olan btn meyihin onu kabul ettiinin sahh
bir almeti ve sarh bir delikdk. eyhin terbiye haklarndan bazdarmn kark hsn- daba riayet dnda eda edilemez. O
halde manev baba nispetinde olan ulem ve meyihe ihtiram
ve tazim, haklarnn bykl karsnda eda edilen bir hak
tir ve onu ihmal etmek taksir ve isyandr Rivayette yle gel
mitir: "Bizim iimizde bymze
mze

efkatli davranmayan

ihtiram gstermeyen

ve limimizin

hakkn

ve k
bilmeyen

yoktur? Hakkn rubbiyet sebeplerinden en yakn sebep olan


eyhin haklarn eda etmeyen kimse ilh haklar eda etmekte de
eksik ve yetersiz kakr. "Kim yakn rabbini zayi ederse yce

rabbine

varamaz? eyhin mrideri arasndaki vark, nebnin sahabeler


arasnda varkn hatrlaur Zira eyh halk Resl'e uyma yoluna
davet etmekle Resl'n naibi olur. "eyh kavminde nebnin
metinde olduu gibidir?

Adabn cziyanda msahama mm

kn olduu halde klHya on be edep olup mriderin eyh


karsnda bunlara riayet etmesi vcibtir
Birincisi eyhin, mrideri terbiye, ird, tedip ve tehzib
hususunda yegne olduuna itikat etmektedir Zira eer ba
kasn onun karsnda veya ondan daha kmil olarak grrse
muhabbet ve lfet ilikisi zayflar ve bu yzden eyhin szleri
ve halleri onda fazla bir etki yaratmaz. Zira eyhin szlerinin
mritte nfuz etmesinin rabtas muhabbettir Muhabbet ne
kadar kmil olursa, mridin eyhin terbiyesinden faydalanma
istidad o kadar fazla olur.
ikinci edep eyhin sohbetinin gereklerinde azim ve sebat
gsteriknesidir Kendi kendine kaplarn almasnn yakzca
216

zzeddn Kn
ve yalni2x;a eyhin hizmetinde bulunmakla ve sohbetinin lzu
munu yerine getirmekle olacam tasavvur etmelidir "Ya onun
derghnda can veririm ya maksadma ularm" diye dnme
lidir. Alameti de udur ki; eyhin reddetmesi ve uzaklarmasyla dnmemelidir, zira meyih, mritlerinin hallerini anla
mak iin ok defa farkl ekillerde onlar imtihan ederler Ebu
Osman Hiri, ah Kirmani (r.a.) ile birlikte Ebu Hafs Haddad'
ziyaret maksadyla Niabur'a geldi. Ebu Hafs'n velayet nurunu
mahede edince, onun saadet verici nazar hallerinin cezbe
lerini kuvvetlice cezp etti ve kendi ballarnn halkasna bamh kld. Dnme vakti gelince ah Kirmani'den orada kal
mak iin izin istedi, bu srada henz ok genti. Ebu Hafs onu
yanndan uzaklard ve "bizim meclisimizde oturma" dedi.
Ebu Osman onun iaretine uyarak zahiren geri dnd, ancak
kendi kendine onun evinin nne bir ukur kazarak Ebu Hafs
izin verinceye ve yanna arncaya dek oradan kmamaya
azmetti. Ebu Hafs onun hlindeki sadkati ve ballndaki
samimiyetini grnce onu yanna ard, terbiye etti, kendi
yaknlarndan ve has ashabndan kld ve kzn ona nikahlad
ve kendinden sonra halifelie tayin etti. Ebu Osman onun l
mnden sonra otuz yl eyhinin halifeliini yapt.
nc edep eyhin tasarruflarna teslim olmakr. Onun
nefsi ve malnda tasarrufta bulunmasnn yolunu amal ve her
ne buyurursa itaat etmeli, teslim ve raz olmaldr. Zira onun
ball ve muhabbeti bu yol dnda belli olmaz ve sadkatinin
ls yalnzca bu lyle bilinir. Nitekim Kelm- Mecd bu
hususta yle buyurmutur: "Ama hayr Rabbine andohun
onlar aralarnda
yapmadka

anlamazla

ki

dtkleri her konuda seni hkim

ve sonra da senin kararna kalplerinde hibir burukluk

duymakszn tam bir teslimiyetle tabi olmadka, inanm

olmazlar?
217

n Ana Esaslar
Drdnc edep itiraz terk etmektir Hibir ekilde ken
dinde zahir ve btn olarak eyhin tasarruflarna itiraz hakk
grmemekdir Her ne zaman eyhin hallerinden bir ey ona
mkl gelirse ve onun askn anlamazsa Ms ve Hzr'n (a.s.)
kssasn harlamaldr Ms (a.s.) nbvvete, ilminin oklu
una ve Hzr (a.s.) ile birHkteke duyduu alakaya ramen
onun baz tasarruflarn inkr etti ve esrarn ortaya kmasn
dan ve hikmetinin beyan oknasndan sonra inkrdan ikrara
dnd. O halde eyhin tasarruflarndan ilminin almad her
eyi anlaynn ksakna ve ilminin azkna balamaldr, o
tasarrufun fesadna de. Bylece balln ve muhabbetin
azalma girdabndan abuk ekilde kurtulabiHr Cneyd'in ( r a )
mriderinden biri bir gn eyhe sual sordu ve daha sonra al
d cevaba itiraz etti. Cneyt (ra.) yle buyurdu: "Eer bana
inanmyorsanz

beni

brakn?

Beinci edep iradeyi terk etmektir Din, dnyev, kU,


cz, hibir ie eyhin irdesine ve grne bavurmakszn
balamamakdr eyhin izni olmakszn yememeli, imemek,
giymemek, balamamak, uyumamak, almamal, vermemekdir Ayn ekilde oru, iftar, nafileleri oalmak, farzlar ks
mak, zikir, tilavet ve murakabe gibi hibir ibdete eyhin izni
ve tayini olmadan balamamaldr Bir gece Reslullah (s.av.)
Hz. Ebu Bekir'in (ra.) evinin yanndan geiyordu, teheccd
namaznda Kur'n' hafif sesle okuduunu duydu, daha sonra
Hz. mer'in (ra.) evinin yanndan geerken onun namazda
Kur'n' yksek sesle okuduunu duydu. Sabah Hazreti Resl'n
(s.av.) yanna geldiklerinde Hz. Ebu Bekir'den neden teheccd
namaznda Kur'n' hafif sesle okuduunu sordu. Ebu Bekir:
"Kendisine

seslendiim

beni duyuyor"

dedi. mer'den neden

yksek sesle okuduunu sorunca: "eytan kovuyor ve uyuyan218

zzeddn Kn
lan uyandryorum'

dedi. Bunun zerine Hazret: "Ne bu ka

dar sessiz, ne de bu kadar yksek sesle, ikisinin ortasnda bir


sesle okuyun" buyurdu ve u ayet nazil oldu: "Namazda
ok fazla ykseltme,

ok fazla da alaltma,

sesini

ikisinin ortas bir yol

tut? Bu durum muktednn olduu yerde sahh de olsa kendi


gryle hareket edilemeyeceine iarettir
Altnc edep eyhin harna riayettir. eyhin mekruh bil
dii hibir ii yapmamaldr. eyhin affi, gzel geinmesi, hilminin kemli ve ahlknn gzelliine gvenme sebebiyle onu
kk ve deersiz saymamaldr. Zira meyih kerahet ve rza
hususunda mritlerin nefislerine olduka messirdirler
Ifedinci edep vakalarn kefinde eyhin ilmine mracaat
etmektir. Vakalarn kefinde ister ryada ister uyanklkta ol
sun eyhin ilmine mracaat etmeli ve istiklal ve istibdattan
kanmaldr. Zira o vakann mene ve kayna mridin nef
sinde gizli bir irde olabilir ve ilmi erimedii iin onun shha
tine hkmeder ve bu ekilde mkller ortaya kabilir. Oysa
eyhe arz ettiinde, eyh ilminin geniliiyle o vaziyete vkf
olur ve eer shhadi olursa eyhin hkmnden sonra yakn
ederek onu icra etmeye almaldr, aksi takdirde nne p
heler kacakr
Sekizinci edep eyhin kelamn can kulayla dinlemektir.
Daima eyhin szlerine dikkat etmeli ve onun dilini Hakk'n
kelamnn vastas bilmelidir. Yakn etmelidir ki o, Allah'n
szn sylemektedir, hevsmn deil ve "kendiliinden ko
numaz" mertebesine erimitir. Onun kalbini ulum incileri
ve maarif mcevherleriyle dolu dalgal bir deniz bilmelidir
ki baz vakitler ezel inayetin esintileri sayesinde dalgalan
makta ve baz inci ve mcevherleri dil sahiline atmaktadr.
O halde eyhin kelamnn faydalarndan ve kazanlarn219

n Ana Esaslar
dan nasipsiz kalmamak iin daima hazr ve dikkatli olmal
ve o sz ve kendisi arasnda uyum ve benzerlik aramaldr
Kendi kendine yle tasavvur etmekdir ki; sanki istidat di
liyle Hakk'n derghndan salh talebinde bulunmakta ve is
tidad ile mnasip ekilde gaybten bir hitap varit olmaktadr
eyh ile konuurken nefsinden ayr olmamaldr ki riyakr
olmasn ve ikm ve ma'rifet izhrnda bulunmaktan kan
mal, kelamn gzellii suretiyle kendini ceml ve keml s
fatnda arz etmemekdir Zira mridin kendi szn been
mesi ve onu sylemek iin frsat beklemesi, onu muhabbet
makamndan uzaklatrr ve kalbinde bir perde oluturarak
eyhin kelamn duymasna mani olur. Baz mfessirler "Ey
iman edenler, Allah'n ve elisinin

emrinin

nne

gemeyin''

ayetinin tefsirinde yle demilerdir: "ResluUah'n (s.a.v.)


meclisinde bulunan baz kimseler, ne zaman birisi bir soru
sorsa hemen ona cevap ve fetva vermeye alyorlard. Ni
tekim izzet hitab bu ayet ile onlar edeplendirdi ve bu ha
reketlerinden nehyetti."
Dokuzuncu edep sesi ksmaktr eyhin huzurunda sesini
ykseltmemekdir Zira byklerin huzurunda sesi ykseltmek
edebi terk etmek ve vakar elbisesini karmakr Bir gn Ebu
Bekir ve mer (ra.) arasnda Hazreti Peygamberin (s.a.v.)
huzurunda bir tenazu meydana geldi ve seslerini ykselttiler
Onlar tedip etmek iin u ayet nz oldu: "Ey iman
sesinizi peygamberin

sesinden fazla ykseltmeyin''

edenler,

Daha sonra

onlar seslerini o kadar kstlar ki anlaknalar zor hle geldi ve


onlarla ilgiH u ayet indi: "Reslullahn
tanlarn kalplerini Allah takva ile imtihan

indinde

seslerini

azal

etmitir'.'

Onuncu edep nefsi fazlalktan menetmektir eyhin hu


zurunda ne sz ne de fi ile fazlakk yapmamaldr Zira fazla220

zzeddn Kn
lk ihtiam hicbmn ve vakar giysisinin ortadan kalkmasna
ve feyiz yolunun kapanmasna sebep olur O halde kendi
siyle hitapta tazim ve ihtiram yolunu korumak ve "ya seyyid'
veya "ya mevlay'

demekdir lk nceleri sahabe ResluUah'a

(s.a.v.) hitap ederken tazim ve hrmet etmez, "Ya


med,

Ya Ahmed'

dibi hususunda nz oldu: " Bir birinizle


tuunuz gibi onunla
amelleriniz

Muham

derlerdi. Nihayet u ilh hitap onlarn te


konumayn

yksek sesle

yoksa siz farknda

konu
olmadan

btl olur? Bu ayetten sonra kendisine hitap eder

ken "Ya Reslallah,

Ya Nebiyallah"

demeye baladlar. Ayn

ekilde Beni Temim'den bir grup gelerek Reslullah'n (s.a.v.)


hcresinin nnde " Ya Muhammed,

yanmza

gel' diye ses

lendiler, bunun zerine Kelm- Mecd nazil olarak: "Ger


ek u ki seni hcrelerin
kullanmazlar,

eersen

arkasndan

aranlarn

onlarn yanna gelinceye

diler onlar iin daha hayrl olurdu'.'

ou

akllarn

kadar

sabretsey-

eyhin huzurunda sz

hususunda fazlalk ve kalabalk yapma yolu kapal olduu


gibi fiilde de onun hrmet ve vakarn korumay vcib bil
melidir O halde eyhin huzurunda namaz vakti hari sec
cade sermemek, semada mmkn olduu ve gc yettiince
kendini hareket ve feryattan alkoymal ve eyhin huzurunda
glmekten saknmaldr
On birinci edep kelam vakitlerini bilmektir Ne zaman
din veya dnyev nemli bir hususta eyhle konumak is
terse nce eyhin hlini aratrmal, kendisini dinleyecek vakti
olup olmadn bilmek ve acele etmekten kanmaldr Ko
numadan nce Hazreti zzet'e ynelmeli, eyhle sohbet hu
susunda edep tevfiki talep etmek ve o Hazretten yardm dile
melidir ki bu ulhiyete yaknlamada sadaka mesabesindedir
Nitekim Hz. Resl'n (s.a.v.) ashab o hazretle konuma221

n Ana Esaslar
dan nce sadaka vermekle memur edildiler. "Ey iman
bu konuma

eden

ler, Peygamber

(s.a.v.) ile konutuunuzda

sadaka verin."

bni Abbas bu ayetin nzul sebebi ile ilgili

iin

olarak yle demektedir: "nsanlar Reslullah (s.a.v.) ile soh


bette arya gidiyor ve ona soru sorma hususunda ok s
rar ediyorlard ve bu da Hazreti Peygamberi (s.a.v.) zyor
ve yoruyordu. Daha sonra bu ayet nazil olunca mnafk ve
muvafk birbirinden ayrld." Rivayet edilmitir ki bu ayet
ile Ali'den (r.a.) bakas amel etmemitir. Bir dinar vermi
ve Reslullah (s.a.v.) ile sohbet etmitir. Bu sebeple Ali bin
Ebi Talib'in (r.a.) yle buyurduu nakledilmitir: "Allah'n
kitabnda

bir ayet vardr ki benden

kimse onunla amel

nce ve benden

sonra hi

etmemitir'.'

On ikinci edep kendi mertebesinin haddine riayet etmek


tir. eyhe soru sorarken haddini korumal ve kendine kapal
olan halden baka bir hli amamal ve ne makam ne de hli
olan bir eyden bahsetmemelidir. Zira bunun bir faydas ol
mayp, tersine zarar vardr. O halde kendi hlinin zaruriyetlerinden bakasn sormamaldr. Kelam- Kadim u ayede bo
eyler sormay yasaklamr: "Akland takdirde sizi skntya
sokabilecek olan eyler hakknda soru sormayn''

Faydal sz ii

tenin anlay kadar olan sz, faydal soru ise dinleyenin mer
tebesi orannda olan sorudur.
On nc edep eyhin srlarnn sakl tutulmasdr. ey
hin gizledii keramet, vakat veya baka bir durumdan m
rit haberdar olduu takdirde onu aklamak iin ruhsat aramamahdr Zira eyh o hli saklamakla din veya dnyev bir
maslaha gz nnde tutmu olabilir ki mridin ona ilmi ol
maz ve o hlin aklanmas fesada yol aabilir. O halde eyhin
srlar onun yannda u iki beyte yer alan iir gibidir:
222

zzeddn Kn
Ben insanlarn srlarna sahibim
Onlarn srlarn birbirlerine sylemem
Herkesin kalbinde srlarn saklad bir yer var
Hi kimse buraya ulaamaz ve haberdar olamaz.
On drdnc edep kendi srlarn eyhin yannda aklamakr. Srlarn eyhten gizlememeli ve Hak Tel'nn ken
disine verdii her keramet ve ba aka veya iarede ey
hine bildirmelidir Zira sadece nefsinin kendi srlarndan bir
srdan haberdar olmas ve onun ilminde tek ve yalnz olmas,
btnnda bir ukdenin olumasna yol aar ki bu ukde eyhin
medet ve fiittf yolunu kapatr. Bu hli eyhe aar amaz o
ukde ve set annda yok olur.
On beinci edep, eyhten naklettii her eyin muhatabn
anlayaca kadar olmasna dikkat etmektir. Anlam ak ol
mayan ve dikkat gerektiren veya dinleyicinin hakikatini kavrayamayaca eyi sylememelidir. Zira muhatabn muradn
anlamad hibir szde fayda oknad gibi, zarar oknas mm
kndr. Ayn ekilde dinleyicinin eyh hakkndaki akidesinin
bozulmas da mmkndr.
Mrit bu edeplere dikkat ve riayet ettii takdirde mak
sut olan ilhi rahmetin nurlar ve sonsuz bereketin eserlerinin
nzul, eyhin sohbeti vastasyla onun srrnda ve aikrnda
zahir olur ve mukarribler cmlesinden olur.
Beklenmedik bireyin ele gemesi. Zahirdeki ftha "ftuhlibade", bandakine de "ftuhl-halve" denir. Bu iki fiithtan
baka, bir de "fthul-mkefe" vardr. Rzk, ibdet, ilim, ma
rifet, kef vs. gibi madd ve manev nimetlerin slike almas,
gayb kemal halleri ile ortaya kma eklinde tanmlar getirilen
fiith; manev feyz, gnl akl gibi manalar da ihtiva eder.
223

n Ana Esaslar

Beinci Fasl: eyhlik dab ve fazileti hakknda


Nbvvet derecesinden sonra Reslullah'a (s.a.v.) tabi
olma yoluyla halk Hakk'a davet etme hususunda hibir de
rece nbvvete niyabet derecesinden efdal deildir. eyhlik
ten murat da bu niyabettir. O halde eyhlik ve terbiye de
recesi derecelerin en faziletlisidir. u sahh hadis eyhliin
mertebesinin yceliine iaret etmektedir:

"Muhammed'in

nefsini

yemin

eder

Allah'

kulla

ve yeryznde

na

dim

elinde tutana andolsun,

ki Allah'n indinde

rna sevdiren

kullarn

eer isteseydiniz
en sevgilisi,

ve kullar Allah'a sevdiren

sihat vererek yreyen

kimsedir"

TAfA. bu mana meyihin

hlinin vasfdr. nk eyhin mridin kalbinde tasarrufta


bulunmasnn sebebi onun gnl aynasndan hev ve ta
biat pasn temizlemektir ki bu sayede ebediyet cemlinin
ve samediyet celknin nurlar orada yansr ve basiret onun
mahedesini ihata etmekle dolar ve cezbolur. Bu ekilde
ilh muhabbet onun kalbinin derinliklerine yerleir. O
halde Hak Subhnehu'ya kar kullarn kalbinde muhabbet
olumas meyihin iidir, ayn ekilde Hak Subhnehu'nun
kullarn sevmesi de Reslullah'a tabi olma tarikiyle eyhin
mridi terbiye etmesiyle oluur ki bu da ilh muhabbe
tin bir semeresi ve neticesidir. Nitekim Azze ve Celle yle
buyurmutur: "De ki eer Allah' seviyorsanz,

bana uyun ki

Allah da sizi sevsin'.'


eyhin mride kar olan vazifeleri ve dab
Mridin eyhe kar riayet etmesi gereken ve ihtiramn
hakk olan edebi olduu gibi eyhin de mride kar olan ter
biye hakk olan edebi vardr Anlayn ihata ettii kadaryla
eyhlik dab on betir
224

zzeddn Kn
Birincisi niyeti ihlsl klmak ve sebebi aratrmaktr.
nce kendine bakmal iddiasnn sebebi ne kmak, eyh
lik yapmak, insanlarn sevgisini kazanmak ve stnlk tasla
mak olmamaldr ki insanolunun nefisleri bunlarla kaimdir
Nefsinden emin olsa ve ondaki tabiat atelerinin snm ol
duunu grse bile phe etmelidir, zira belki de kalpleri celbetme ve halk kendisine yneltme arzusu ylesine ince ve
ladftir ki, gizH kalm ve kendisi bu durumdan habersizdir O
halde baz taliplerin ve mritlerin hrmet ve hsn- zan se
bebiyle kendine mracaat ettiklerini ve hidyet ve ird talep
ettiklerini grdnde aceleyle onlarda tasarrufta bulunmaya
kalkmamak, beklemek ve iten bir ekilde oka yalvararak
ve dua ederek Hazreti Ilah'tan hlinin hakikatini renme tale
binde bulunmaldr phe hicab kalkp ilh tantma ile yakn
olarak Hakk'n o cemati kendisine gndermesindeki mura
dn bilmeHdir Eer bunun iptila ve imtihan olduu malum
olursa ondan kamay vcib bilmeli ve gizli iUederi idrk et
mekle megul olmakdr Eer Hakk'n muradnn kendi vesi
lesiyle takpleri ve irada muhta olanlar terbiye etmek oldu
unu anlarsa Hakk'n iaretine boyun emek ve basiret ile o
ie koyulmaldr
ikinci edep istidad tanmaktr Tasarrufta bulunmadan
nce mridin istidadna bakmaldr Eer onda mukarriblerin
yolunda suluk etme istidadn grrse onu hikmede ve yakn
lk ehlinin haUeri anlatmak yoluyla davet etmekdir Eer iyi
lerin yolunun istidadndan fazlasna sahip oknadn grrse
onu gzel bir t, tevik, uyarma ve zikir ile cennete davet
etmek ve cehenneme kar korkutmaldr Yaknlk mertebesi
iin yeterk istidada sahip olanlar ise ekk amellere ve zahir
ibdetlere tevik ettikten sonra murakabe, srra riayet, dn225

n Ana Esaslar
eleri temyiz gibi kalbi amellerle vazifelendirmelidir. Yakn
lk derecesi msteidlerini hlis kullua ve ekli amellere y
neltmeli ve sevdirmelidir. Ayn ekilde eer mridin salhn
sebeplerden kopma ve kanmada veya onlar koruma ya da
kesp veya terk etmede grrse onun hline mnasip ve mu
vafik olan hli emretmelidir. in asl olan fitratlar ayramayan ve yetenek ve istidat eitlerinin marifetine sahip oknayan bir kimsenin mritte tasarrufta bulunmas caiz ve sahih
deildir. eyhul slm bu manada yle demitir: "l ehli top
raklan ve aalar tanr. Btn aalar ve zeminleri

bilir. Her

meslek erbab krn ve zararn bilir, hatta kadn eirdii

nn, kalnln

ve inceliini

bilir Hal byleyken eyhin

ridinin hlini ve onun salhna olacak eyi bilmemesi pek a


lacak bir itir?
nc edep mridin mahna tenezzl etmemektir. Hi
bir ekilde mridin malna veya hizmetine tamah etmemeli
ve beklentide olmamaldr. En iyi sadaka olan terbiye ve irad
bir ey karlnda bl etmemelidir. Rivayette yle gelmitir:
"Hibir sadaka verenin sadakas insanlara ilim retenin
sndan daha faziletli deildir?

sadaka

Ancak ilhi bir iaret veya sahih

bir ilimle maslahat icab onda tasarrufta bulunmas gerekti


ini veya ona sahip olmas gerektiini bilirse o zaman belki o
malda tasarrufta bulunabilir. Eer mrit bir defada btn ma
lndan ve mlknden kurtulmak isterse, eyh yalnzca mridin
bu amelden sonra dncesinin ve fikrinin teselli olacan ve
mallaryla megul olmayacan bildii takdirde buna izin ve
rebilir. Nitekim Reslullah (s.a.v.) Ebubekr'e (r.a.) btn ma
ln infak etmesi iin izin vermitir. Ancak eer mritte hl
endie ve tedirginlik kalacan hissederse bir miktar ayrmal
ve fazlal infak etmesine izin vermelidir. Nitekim Cneyd'in
226

zzeddn Kn
(r.a.) mritlerinden biri btn maln infak etmek istediinde
Cneyt ona izin vermedi ve kendisine gerekH kadarn ayr
masn, fazla geleni infak etmesini buyurdu ve "Zira ben b
tn makn infak ettikten sonra nefsinin bir ey talep etmeye
cei hususunda emin deiHm" dedi.
Drdnc edep iaradr eyhin bazlar terk etmesi ve
zahir balkkIardan kurtulmas gereklidir ki bu hkn eserle
rini gren mritte sdk ve yakn oalsn, dnyev bamllk
lardan kurtulmas kolay olsun ve inzivaya olan rabeti artsn.
Feyiz yollarna mani olan eyhin hkne thmet ukdesi ortadan
kalksn ve bun eyhin tasarruflarnn shhatine kesin olarak
inansn. Eer eyhe bir zenginlik gelirse ihtiya miktarndan
fazlasn fakirlere ve miskinlere datmaldr
Beinci edep davet esnasnda flil ve szn muvafik olma
sdr Ne zaman mridi bir fiile veya onun terkine davet ede
cek olsa nce onun manas kendi hlinde zahir olmakdr ki
mrit o daveti fiilin yardmyla, thmetsiz bir ekilde kolayca
kabul edebilsin. Zira yakzca dilin nefisler zerinde fazlaca bir
tesiri yoktur. Nitekim bu hususta yle demilerdir: "Bak
nn sana faydas olmayan kimsenin sznn de faydas

olmaz?

yleyse maslahat olan, fakirlii zenginlie tercih etmesidir ki


mritte tasavvufun ls ve slkun art olan fakirlii ko
layca kabul edebilsin. eyhin nezdinde fakirHk ve zenginHk bir
olsa dahi bunu yapmaldr Nitekim Hz. mer (ra.) yle de
mitir: "Fakirlik ve zenginlik, hangisine
diim iki
3

bindiime

nem

verme

binektirler?

Arapa, semek, stn saymak demektir Fayda ve zararda ba


kasnn krn, iyiliini kendi nnde tutmak. Bu, ar efkat
ve merhamet eseridir Buna dierkmlk da denir
227

n Ana Esaslar
Altnc edep zayflarla dost olmaktr ve onlara yumuak
davranmakr Ne zaman bir mritte irde ve azimet zaaf grse
ve nefse muhalefet ve dnyev lezzederi terk hususunda zayflk
hissetse ona yumuak davranmal ve izin verildii lde ruhsada davranmaldr ki o mrit yolun banda mtenefflr olma
sn, umulur ki zaman getike ve fakirlerle oturup kalkmas
artka hli dzelir. Zira bu ekilde belki de ruhsat ukurun
dan azimet doruuna ular. Bir gn birisi Ahmet Kalansi'nin
(r.a.) sohbetine kald ve dnyadan el etek ekti. Ahmet onda
bir zaaf gryordu. Ne zaman eline bir para gese onun iin
ekmek, helva ve et alyor ve: "Bu kimse dnya nimetlerinden
el ekmekle birlikte onlarla yaamaya alm, bu yzden yu
muaklk ve itidallikle davranmak ve lezzederden menetmemek gerek" diyordu.
Yedinci edep kelam saf hle getirmektir. Mrit szn
dnyev meselelerden arndrmaldr ki mride faydal tesir ede
bilsin. Zira szn kalpteki tesiri tohum gibidir, eer tohum fa
sit olursa meyve vermez. Szn bozukluu ve fesad ona hev
ve hevesin karmasdr. Sze hevnn karmas ya dinleyen
lerin kalbini celbetmek amacyla olur ki bu mana meyihin
hline yakmaz. Veya kendi sznn gzelliinden dolay nef
sin ucba kaplmasyla olur ki bu sfan nefiste zuhur etmesi
hakkat ehli indinde cinayetin ta kendisidir O halde mritle
konuma hususunda eyhin nce kelam tohumunu hevya ait
pisliklerden temizlemesi ve daha sonra mridin kalp toprana
saarak onu Hakk'a emanet etmesi gerekir ki onu nisyn ku
unun almasndan ve eytann tasarruf afetinden korusun ve
onun meyvesini salim bir ekilde yetitirsin. Kendi sznn
gzellii sebebiyle nefsinin ucba kaplmasndan kurmimak,
ilh fazln nurlarn grmek ve sonsuz nimetlerin eserlerini
228

zzeddn Kn
mlhaza ederek nefis gznn onun nurlarmm parlakl
karsnda kr olmas ve onun aydnlnda ucub sfatnn ka
ranlnn dalmas ve yalnz sznn de kendi varlnn
dahi ard ardna gelen nimet denizlerinin dalgalarnn iinde
bir damla olduunu anlamas haricinde yok oknaz.
Sekizinci edep kelam hknde kalbi Hazreti lah'a ykselt
mektir Mride bir sz syleyecei zaman nce kalbiyle Haz
reti lah'a ynelmek ve ondan zaman iin nemli, faydal ve
dinleyenin salhna olan sz talep etmelidir ki dik hak e
konusun ve sz ve ifadesi sadk olsun. Byle konuan birisi
kendi kelam karsnda dier dinleyenlerle eit durumdadr
Nitekim meyihten birisi kelam esnasnda mritlerine: "Bu
sz dinlemede ben de sizinle eitim" dedi. Bu sz orada ha
zr bulunanlardan bazlarna zor, mkl geldi. Zira "her ko
nuan dinleyenden daha nce ne diyeceini bilir ve dinleyen
kii ondan daha sonra haberdar olur. O halde nas olur da bu
ikisi eit olabikrier" diye dnd. Bu kimse o gece ryasnda
bu kimsenin kendisine yle dediini grd: "Dalg, sahildekilerden daha nce inci ve mercan toplamasna ramen, top
ladklarn sahile getirip aarken ve onlarn iini seyrederken
sahildeki seyredenlerle eit durumdadr" Uykudan uyandk
tan sonra tenbih oldu, phesi ortadan kalkt ve eyhin sz
nn maksadn anlam oldu.
Dokuzuncu edep iaret ve kinaye ile konumaktr M
ritte kt veya mekruh bir hal olduunu bilir ve onu uyar
mak, hlini slh etmek ve o kt sfat yok etmek isterse,
szn aka ve onu belli ederek deil, cematin iinde ki
naye ve iaret yoluyla sz bu hle ve fiile getirmekdir yle
bir ekilde konumaldr ki hatal mrit eyhinin maksadn
ve ne demek istediini anlamaldr Mesela eer onun nef229

n Ana Esaslar
sinde amel ve hallerinden dolay ucub veya kuvvet ve keml
iddias y a da istikamet yolundan sapma veya inhiraf g
rrse, toplulua ynelerek o sfatn yerilmiliiyle ilgili m
nasip bir hadis ya da eyhlerin sznden bir hikye nakle
derek, icmali bir surette o mekruha iaret etmelidir ki tm
bulunanlar ondan faydalanabilsinler ve dier yandan mak
sat hsl olsun. Bu ekilde nasihat etmek hikmet ve hogr
yoluna daha yakndr.
Onuncu edep mridin srlarn korumakr Mridin srla
rn saklamal ve mkefe ve kerametinden bildii eyleri izhr
ve ilan etmemelidir. Onunla halvette konuurken bu halleri
kmsemeli, deersiz gstermeli ve onlarn ilhi nimederden
olmasna ramen onlarda vukuf ve onlara nazar etmenin m
ridin yolunun kapanmasna sebep olacan belirtmelidir. Nimederin hakknn krle karlk vermek olduunu ve dikka
tini ondan uzaklarmas gerektiini, nimeti mlhaza yerine
nimet vereni grmek gerektiini, aksi takdirde noksan ve hs
randa kalacan sylemelidir.
On birinci edep mridin hatalarn balamaktr. Eer
mritte bir taksir veya hizmeti terk veya edebi ihmal grrse
onu affetmeli ve incelik, yumuaklk, ltuf ve afet ile onu o
hizmet ve edeplere yneltmeli ve tevik etmelidir bni mer
(r.a.) vastasyla Reslullah'dan (s.a.v.) gelen bir rivayette yle
denilmektedir: "Bir gn birisi Hazreti Risletin huzuruna ge
lerek, "Ya Reslullah, hizmetiyi
Hazret "gnde yetmi defa"

ka defa balayaym"

Acy'mcc,

buyurdu."

On ikinci edep kendi hakkndan gemektir. Mritten


tazim ve ihtiram beklentisinde olmamaldr. Geri bu onun
hakk olup, bu ii yerine getirmek mrit iin en nemli edep
lerdendir. Ancak eyhin bunu beklemesi beenilir bir i olma230

zzeddn Kn
yp bu hususta tevazu gstermek ve hakkndan gemek son
derece iyi ikrdendir Dukki (ra.) yk nakletmektedir: "M
srdayken bir gn bir camide fakirlerden oluan bir cematle
birkkte oturuyorduk ki ieriye Ebu Bekir Varrak girdi ve bir
stunun yannda durarak namaza balad. eyhin namaz bi
tince gidip selam verelim dedik. eyh namazn bitirir bitirmez
yerinden kalkt ve hzla yanmza gelerek bize selam verdi. Bi
zim selam vermemiz ve bu edebi yerine getirmemiz daha ev
layd deyince, eyh yle cevap verdi: "Ma azzeballhu
bi haza kattan

kalbi

yani; hibir zaman insanlarn bana hrmet

ve tazim gsterecekleri dncesine kaplmadm ve bu yz


den azaba uramadm."
O n nc edep mridin h u k u k u n a riayet etmek
tir Shhat ve hastalk zamannda mridin haklarn koru
maldr Onlarn muhabbetlerinin doruluuna itimat se
bebiyle ihmalde bulunmak caiz deildir Ebu Muhammed
Ceriri'den (ra.) yle rivayet edilmitir: "Hacdan dnd
mde Cneyd'in (ra.) ziyaretine gittim. nce ona selam
verip, eve sonra gideyim ki eyh bizi grmek iin eve gel
mek zahmetine katlanmasn dedim. Ertesi gn sabah nama
zn kldktan sonra Cneyd'in geldiini grdm. Efendim
ben siz zahmet ekmeyesiniz diye nce size selam verdim de
yince yle cevap verdi: "Ey Eba Muhammed,
tindi ve bu senin

o senin

fazile

hakkn."

On drdnc edep vakiderini halvet ve grmelere ayr


maktr Vakitlerini insanlarla grmeyle doldurmamaldr
Halinin kuvvetli ve temkin ve huzurunun kmil olduu id
dias bu duruma sebep olmamaldr Zira Reslullah (s.a.v.)
hlinin kemline ve temkininin kuvvetine ramen gnn
tamamn insanlarla sohbete ayrmazd. Aksine rahmet fey231

n Ana Esaslar
zine nail olmak iin bazen halveti seer ve bazen de o feyzi
insanlara ulatrmak iin onlarla sohbet ederdi. O halde ey
hin kendine has bir halveti olmal ve bu halvette ibdet vazi
fesiyle megul olmal ve kendi ve dierlerinin hlinin salh
iin iten bir ekilde Hazreti Zlcell'e yalvararak yardm is
temelidir ki cemat nne ktnda halvetin himayeti ile
insanlarla megul olma gailesinden gvende olsun. nsan cz
ve terkibindeki farklhklardan dolay yalnzca bir ile srekli
megul olmayacandan amellerde durgunluk meydana gel
mesi tabii hatta zorunlu olduundan amellerinin durduu
veya ruh bulamad bu fetret vakitlerinde insanlarla soh
bet etmelidir ki onun vastasyla bu yorgunluk ve bitkinlik
nefsinden ksn. Bylece yeniden evk ve istek ile halvete
ve ibdete dnsn ve insanlar onun fetret ksmndan fayda
lansnlar ve kendisi de durgunluk vadisinden kurtulabilsin.
Cneyt (r.a.) dostlarna yle demitir: "Eer benim iin iki
rekt namaz klmann daha faziletli olacan bilseydim asla
sohbete gelmezdim."
On beinci edep nafileleri oaltmaktr. Halin doluluu
nun galebesi onu vakitlerini slih amellerle geirmekten alkoymamaldr. Kendi kendine "benim bunlara ihtiyacm yok"
diye dnmemelidir. Zira Reslullah (s.a.v.) hlinin kemline
ramen nafile ibdedere dikkat etmi, teheccd, kuluk, ikindi
namaz nafilelerini ve nafile orular ve dier nafile ibdetleri
hibir zaman aksatmam ve kendini mstani grmemi
tir. Rivayette gelmitir ki bir gece namazn ylesine uzat ki
mbarek ayaklar iti. Hz. Aye (r.a.): "Allah senin nceki ve
sonraki gnahlarm

balamad

reden bir kul olmayaym


btn dab budur.
232

m?" diye sorduunda, "k

m?" diye cevap vermitir. eyhliin

zzeddn Kn

Altna Fasl: Sohbetin dab salh ve fesad


hakknda
Bil ki ebed kimy-y saadet de sonsuz ekavet tohumu
da sohbettir. Zira insanolunun nefsinde hibir ey, hayr ol
sun er olsun sohbet kadar messir dedir Sohbetin salh ve
faydasna kail olan Said bin Museyyeb ve Abdullah bin M
barek ve dierleri sohbeti tek kalmaktan daha faziletli bilmi
ler ve u rivayetlere dayanmlardr: "nsanlarla

bir arada

ve onlarn eziyetlerine

tahamml

eden mmin,

etmeyen ve eziyetlerine

tahamml

etmeyen kimseden daha

ldr? Ya da "Allah indinde


dost olunannzdr

onlarla

olan

muaeret
hayr

en sevgili olannz dost olannz ve

"Ayn ekilde u hadis de ayn manadadr:

"Mmin dost olan ve olunandr, dost olmayan ve olunmayan

kim

sede hayr yoktur " Bu manada baka rivayeder de mevcdtur.


Sohbetin fesadna ve zararlarna mutekit olan brahim Edhem,
Davud Tayi, Fazil bin lyad ve Sleyman Havvs gibileri tek
olmay sohbete tercih etmilerdir Zira dinlerinin selmetini
onda bulmulardr Hadis-i erifte buyurulduu zere: "Yakn
bir zamanda Mslman'n
silesiyle dalardaki

en iyi mal koyun olacak ki onun ve

otlaklara ve ya alan yerlere gidecek

nini fitnelerden koruyacaktr


"yle bir zaman gelecek

ve di

"Baka bir hadiste yle geknitir:

ki hibir dindarn

yacak, ancak diniyle kyden kye, dadan

dini salim

kalma

daa ve delikten de

lie kaan ve pk bir tilki gibi hilelere bavuran kimse

hari."

Ebu Bekir Varrak yle demitir: "demden gnmze

kadar

hibir fitne ortaya kmamtr


naklanmam

ki muaeret ve grmeden

kay

olsun. "Bazdar da yle demilerdir: "Selmet on

czdr Dokuzu susmak, biri ise uzlettir " Bazdar ise yle sy
lemitir: "Halvet asl, muaeret arzdr
zaruret miktar hari insanlarla

yleyse asla riayet et ve

bir arada olma. Muaeret

etti-

233

n Ana Esaslar
inde susmaldr zira skt asl, konumak arzdr, ihtiya
tar dnda konumamaldr

mik

"

Birinci taife, nebevi hadislerin iaretinden ve sohbetin de


erini tevik ve terib etmesinden sonra akl ve basiret gzyle
bakarak ilh hikmet-i baliann, ezel takdir iktizasnca ma
arif ahval, ahlk ve adaptan birok erif hussiyederi ve ladf
srlar demolunun nefis ve kalplerinde hazr halde yerletir
diini grmlerdir lh hikmet onlar kendi emanetlerinin
tevdi mahalli ve sohbeti ise ondan faydalanma yolu klmr
ki muaeret ve karma yoluyla o emaneder sahiplerine ulaa
bilsin. "phesizAllah size emanetleri

ehline vermenizi

ve hadiste yle gelmitir: "iki mmin,


lanmad

halde grmezler

biri dierinden

emreder"
fayda

"

kinci taife ise insanlarn ounun hev ve nefis ilikisi se


bebiyle birbirleriyle sohbet etmek istediklerini grdklerinden
ve ruh ilikisi sebebiyle sohbet eden cematin dahi hevnn
mdahalesinden ve nefsin teebbsnden ar ve saf oknadn
ve nefis ehlinin sohbetinin ise yakzca karanlklar artrmaktan baka bir netice vermedim ve afet ve fitne rzgrlarnn
bu yolla estiini ve dalarak oaldm bilmilerdir. Nitekim
Abdullah bin Abbas (r.a.) yle demitir: "Acaba insanlar bo
zan ve fesada

srkleyen

insanlardan

bakas mdr?" Y'mc bu

manada yle demilerdir:


Allah tanmadmz ve aramzda olmayan kiiye mkfat versin
Ki bizim ve onun arasnda dostluk ve ainalk yoktur
Zira bize insanlardan hangi zarar dokunduysa
Tandmz ve dost olduklarmzdan gelmitir
Bu sebepten bu cemat ktlerle sohbetten kandklar
gibi, iyilerin sohbetinden de kanmlardr. Bir gn Sleyman
234

zzeddn Kn
Havvs'a: "ibrahim Edhem geliyor, grmek ister misin?" de
nilince; "brahim Edhem'i grmektense, yetmi yrtc hayvan
grmeyi tercih ederim, zira ne zaman onu grsem mecburen
gzel szler sylenir ve nefsim kendisinin gzel olduunu d
nerek ucb gzyle bakar ve oradan limeler kar" demitir
Sarih hak ve sahh mezhep udur ki; artlar olmakszn ne
sohbet ne de teklik yalnz bana vlm veya yerilmi de
ildir O art da sohbet edilen kimsenin kendisine ve hline
nazar etmektir Eer hayr ve salh ehHnden ise onunla soh
bet etmek tek kalmaktan evladr Eer er ve fesd ehH ise tek
kalmak onunla sohbet etmekten daha iyidir Nitekim bu hu
susta yle demilerdir:
insann yalnz kalmas, kt birisi ile sohbet etmesinden hayrl
Ve hayrl birisiyle sohbet etmesi, yalnz kalmasndan hayrldr
Bunun sebebi udur ki; Hak yolunun sliklerinin kalp ve
ruhlar Hazreti Ilah'ta cezb ve nefsn balantlardan kopma
ve eytan hiziplerin hezimeti hususunda birbirleriyle sohbet
ve birkktekk yoluyla birbirlerini destekler ve yardm ederler
Rivayette geldii gibi: "Birbirleriyle gren
birbirlerini ykayan iki elin durumuna

mminlerin

misali

benzer "Melekler ordu

sunun cihad-i asgar mcahitlerine kfirleri hezimete uratma


hususunda yardmc olduklar gibi, nefis, hev ve eytann he
zimeti hususunda da ruh ordular cihad- ekber mcahiderine
medet ve nusret ederler Bu dayanma ve yardmlamann bi
nas ekk aidiyetlerden nce aralarnda mevcd olan cinsiyet-i
asl ve sohbet-i evvekdir Bunun bu lemdeki almeti, ruhlarn
birbirlerini sevmelerine sebep olan tankkdr. "Ruhlar byk
bir ordudurlar,
tanmayanlar

birbirlerini
birbirlerinden

tanyanlar,

birbirleriyle

dost olurlar,

ayrlrlar "Buradan anlaknaktadr

235

n Ana Esaslar
ki insan ruhu mebde ve mead olan Hazreti lah'a cezb olma ve
eytan ve nefse itaatten kamma yolunda iyi ruhlarm ordularmdan yardm ve kuvvet ald gibi, onun nefsi de menesi ve
ikamet yeri olan lem-i sfliyi mesken tutmak ve orada kalc
olmak ve ruh ve kalbi keml zirvesinden noksan ukuruna in
direbilmek iin er ruhlarn ordularndan yardm alr. O halde
iyilerle sohbet beenilir ve gzel bir i olduu gibi ktlerle
sohbet etmek gazaba uratacak ve korkulacak bir itir. Riva
yetlerde Allhu Tel'nn vahiy araclyla Davud'a (a.s.) yle
hitap ettii yer almaktadr: "Ey Dvd neden tek ve

yalnzsn?"

Dvd (a.s.): "EyAllah'm senin iin insanlar unuttum.

"zzet

hitab: "Uyan ve kendin iin kardeler se ve beni raz etmek hu


susunda seninle birlikte olmayan
kalbini katlatrr ve seni benden

kiiden uzak dur. Zira o senin


uzaklatrr."

O halde akl sahiplerinin nezdinde ilh muhabbetten


doan her sohbet vkn ve beenilmi, hevya ve fani lez
zetlere dayanan her sohbet yerilmi ve kanlmas gerekir.
Kelm- Mecd Allah dosdarmn akbetinin selmeti ve gzel
sonlarn, hev dosdarmn akbetinin vahametini ve kt son
larn yle haber vermektedir: "O gn dostlar birbirine

man olur, ancak muttakiler hari." Dier bir ayet-i erifede de


yle buyurulmaktadr: "O gn zalim ellerini srarak

diyecek

ki, ne olurdu, resulle birlikte bir yol tutsaydm. Ah ne olurdu


lancay dost edinmeseydim.

fa

"Temiz sohbetin faydalar dnyada

hsl olduu gibi hiretteki uzants da ebede ular Rivayet


lerde gelmitir ki birbirleriyle Allah iin dostluk ve kardelik
eden iki kiiden birisi yarn cennete davet edildiinde: "nce
benim kardeimin yeri nerededir?" diye soracaktr. Eer men
zili onunkinden aa ise onu da kendisiyle ayn menzile ge
tirinceye kadar cennete girmeyecektir. Eer onun ameli senin
236

zzeddn Kn
amelin gibi deil, derlerse: "Ben amelimi ikimiz iin iledim"
der ve amellerinden istediklerini kardeine verir ve onu da
kendi derecesine karr Sohbetin faydas ancak onun arda
rna uymakla olur.
Sohbetin dbt
Sohbetin edepleri oktur. Bu cmleden temel saylabile
cek yirmi tanesini bu muhtasarda zikredeceiz, umulur ki di
er edepler bunlardan anlalabikr
Birinci edep niyeti ihlsl klmak ve sohbet kardeinin h
kmlerine riayet etmektir Sohbet takpksi ilk nce niyetini fani
iUeder ve acil lezzeder piskinden temizlemekdir Zira bo ka
ide ve sonlu iUete dayak her sohbet o iUetin zeval buknasyla zail
olur ve sonu korku ve ayrlkla biter Cneyt (ra.) yle demi
tir: "Allah iin dostluk yapan iki kiiden birisi dierinden
ki birinin illetinden kaynaklanmam

ayrlmaz

olsun." Sohbetin semeresi

onun sonunda ortaya kar. Eer sonu kopma ve korkuyla so


nulanrsa, balangta gsterdii her aba ve tela zayi ve heba
olur. Eer hayatn son bulmasyla biterse o dosduktaki aba ve
telan kark verikr ve fayda ve menfaati ok olur. Resul (s.a.v.)
bu manaya iaret ederek yle buyurmutur: "Yedi ksm insan
vardr ki kyamet gn Allah onlar glgelendirir
Allah iin dostluk yapan,

Onlarn

iinde

dosta yaayan ve dost olarak len iki

kii de vardr "Bu szn manas udur ki, dosduk ve kardelik


ten sevap alabilmek iin gzel sonla bitmesi artr Gzel son
ise balangtaki ihlsa baldr O halde ilk nce niyeti iUederin piskinden temizlemek, istihare namaz klmak, tazarru ve
yakarma ile Hazreti Zlcell'den sohbet bereket tevfiki ve gzel
son istemek lazmdr ki onun errinden ve fesadndan masun
ve mahfuz kalsn ve tevfik nazarna mahzar olsun.
237

n Ana Esaslar
kinci edep cinsiyettir. Hak talipleri ve hiret yolcularn
dan baka kimseyle sohbet etmeyi istememelidir ki cinsiyet ve
tenasp olusun ve dini faydalarn semeresi mit edilebilsin ve
beklenebilsin. Kimin himmeti ve arzusu dnyev menfaatlerle
mahdut ve kalbi Hakk'n zikrinden ve hiret hallerinden gafil
ve uzak ise onunla sohbetten ekinmeyi vcib bilmek lazm
dr. Nitekim ilh hitap buna iaret etmektedir:
yz evirenden

ve yalnzca

dnya hayatim

"Zikrimizden

isteyenden yz evir "

Hadis-i erifte de yle gelmitir: "Dnya Allah'n gazabna


ramtr. Kim onun ipine yaprsa onu cehennem
Onun iplerinden

ateine eker.

biri evlad, talipleri ve dostlardr

yleyse kim

onlar tanrsa ister istemez dnyaya doru ekilir "


nc edep sr ve aleniliin eit olmasdr. Sohbet dos
tuyla zahir olarak sefa ve hrmet iinde olduu gibi, btn
olarak da sefa ve muhabbedi oknaldr ki zahiri ve bn mu
vafik ve mukabil olsun. Bu tekabl cennet ehlinin sfadarndandr. "Biz gslerinden

her kini kardk, divanlar

karlkl oturan kardelerdir."

zerinde

Cennet ehlinin zahir ve btn

sefa ve tekabllerinin sebebi, onlarn kalplerinden kin ve nef


retin karlmasdr Kin ve nefretin kayna dnya sevgisi ile
onun lezzetierini ve makamlarn talep etmekten baka bir
ey deildir. O halde sohbederinin rabtas mal ve makam ar
zusu deil, ilh muhabbet olan taifenin kalpleri kin ve buzdan temiz, zahirleri ve btnlar bir ve mnasip olmaldr. Ebu
Hafs Haddad yle demitir: "Nasl olur da Allah'la dost olan
ve onun muhabbetinde

ittifak eden ve onun sevgisinde

birleen

ve onun zikrine alm kalplerde kin ve buz bulunabilir


kalpler nefni
temizlenmi

isteklerden ve tabiat karanlklarndan


kalplerdir.

karde olmulardr

238

Tevfik nuruyla sslenmi ve

Zira o

arnm ve
birbirleriyle

" O halde ne zaman dostuyla ilgili kalbine

zzeddn Kn
kt bir dnce geke kendini knamal ve o dnceyi yok
etmeye almakdr ve eer kalbinde bir arkk ve kin bulursa
nefsini sulamak ve onlar ortadan kaldrmaya gayret gstermekdir Ebubekr Kettani'den (ra.) yle naklediknitir: "Bir
gn sohbetimize bir kii kalm ki ben kalbimde ona kar
bir arkk hissediyordum. Daha sonra bu ark yok etmek
niyetiyle ona bir ey baladm ancak o arlk yok oknad.
Bir gn kimsenin olmad halvet bir yerde ona ayan y
zme koymasn istedim. Hrmeti muhafaza cihetinden bu
iten kand ancak srar edince ayan yzme koydu ve o
arlk yok oldu."
Drdnc edep tasarruflar devretmektir Allah'n haram
kddndan baka her eyde dostlarn tasarrufu ve istifade
hakk ortak ve ak olmal ve onlar yalnzca kendisi kullan
mamal ve dostuyla eit olmaldr O halde "u benim, o be
nim" laflarn azna almamaldr Ahmed Kalansi'den (ra.)
yle nakledilmitir: "Bir gn Basra'ya gittim ve fakirlerden
oluan bir topluluun iine katldm. Bana ikram ve hrmet
hususunda mbalaada bulunduklarn grnce, "Abam ne
rede?" dedim. Onlarn gznden dtm ve bir daha bana
iltifat konusunda arya gitmediler" Kim ibrahim Edhem
(ra.) ile sohbet ve dostluk talebinde bulunursa art ne
srerdi: lk iki art ezan okuma ve dostlara hizmetin ken
disine ait olmas, nc art ise onlarn mallarnda tasar
rufta bulunma hakkna sahip olmakt. Bir gn bir talip ile
bu hususu konuuyordu ki o kimse: "Bu nc art
yerine getirmeye sz veremem" deyince, brahim:

"A'cebeni

sdkuk" yani "Bizim sohbetimize rabet ve muhabbet husu


sunda sadk olduunu iddia edip de bu kadarn yerine ge
tirememene aryorum" dedi.

239

n Ana Esaslar
Beinci edep klfeti terk etmektir. Klfetli bir ekilde ya
amamaldr. Zira klfet tasavvuf yolundan uzakr. Hadiste
yle gelmitir: "Ben ve mmetimin

muttakileri

tekellfien

be

riyiz. "Emire'l-muminin Ali (r.a.) yle demitir: "Dostlarn en


kts seni bakalarnn yannda muhta eden, zr dilemeye
bur brakan, ya da geimini

da (r.a.) yle demitir: "Dostlarmn

en ar benimle

ken beni zora sokan, en hafifi ise onun yanndayken


ma olduum gibi olduum

mec

zora sokan kimsedir." Cafer Sadk


birliktey
yalnz ba

kimsedir "Ebu Hafs Badat'a gel

diinde Cneyd'in (ra.), dostlar yznden her gn eitli ve


rengrenk yiyeceklerle dolu sofra kurduunu grd. Ebu Hafs
onu beenmedi ve yle syledi: "Dostlarm kadnlar gibi
lar, onlarn nlerine
dimizde ftvvet,

eitli yemekler sunuluyor

oldu

Oysa bizim nez-

klfeti terk etmek ve hazr olan

sunmaktr

Zira klfet dosttan ayrlmaya yol aar. Oysa klfeti terk

edince

misafir varlyla yokluu bir olur "


Altnc edep kardein hatalarm grmezden gelmektir. Eer
tesadfen kardeinin hatasndan haberdar olursa bilmezlikten
gelmeli, geerli bir zr olabileceini dnmeli ve hatann be
eriyetin gereini olduunu ve bundan tamamen kurtulma
nn mmkn olmadn harlamahdr Bir kimse bykler
den birine: "Kiminle sohbet edeyim?" diye sordu. "Sfilerle;
zira ne zaman senden irkin bir i grse, bir zrn olduunu
dnr ve ne zaman bir iyilik grse, seni ok fazla yceltmez
ki ucba kaplmayasn ve helak olmayasn" dedi.
Ifedinci edep gzellikleri izhr etmek, irkinlikleri rtmek
tir. nsanlarn yannda dostunun ayplarn rtmeli ve gzel
liklerini aa kartmaldr ki rabbani ahlkla ahlklanabilsin.
irkinlii rtmek ve gzellii izhr etmek ilh ahlktan olup
insann suretinde de bu mana sakl bulunmaktadr Zira ilh
240

zzeddn Kn
yaratc gzellik ve iyilik suretlerini ortaya koymu, irkinlik
ve ktlk kayna olan pislikleri ise gizk ve rtl klmur
sa (a.s.) bir gn ashab ile konuurken: "Sizden biri dostu
nuzu uyur halde grr ve rzgrn onun giysisini an ve
avret yerinin grndn fark etseniz, ne yaparsnz?" dedi.
"Onu tekrar rteriz" dediler "Hayr, byle yapmyorsunuz,
onu daha da ayorsunuz" dedi. "SubhanaUah, byle bir ii
kim yapar?" dediklerinde, sa (a.s.): "Sizden biri kardeinizle
ilgili bir gybet dinlediinizde ve ona baka bir aybn daha
eklediinizde veya duyduunuz gybeti mbalaa ederek nak
lettiinizde bu ii yapm olursunuz" dedi.
Sekizinci edep, tahamml ve iyi geinmedir Dostunun
ykn ekmeli ve ondan kaynaklanan zorluklara sabretmek,
nefsini ona ksmekten sakndrmal, ona yalnzca salh gzyle
bakmak ve hibir menfaate ulamak veya zarar defetmek bek
lentisi iinde oknamaldr Zira byle bir tahammle iyi ge
inme deil, yaclk ve dalkavukluk derler Tahamml kuv
vetin almetidir Kuvvet ne kadar ok olursa tahamml de o
kadar ok olur. O halde tahamml eden kimse tahammlnde
h nimeti grmek ve onun takviye ve teyidini gz nnde
tutmaldr ki bu meguliyeti onu mekruhlar ve zorluklar gr
mekten akkoysun. Bu nimetin elde ediknesinin sebebi dostun
verdii sknulara katlanmaktr, bu yzden ona kar son de
rece tevazulu olmaldr Bu sebeple Cneyt (ra.) yle buyur
mutur: "Sft toprak gibidir, iyi de kt de ona basar; bulut gi
bidir, herkese glge eder ve yamur gibidir, herkesin
giderir

susuzluunu

" Ksmek ve zor kullanmak gl nefislerden uzakur

Ebu Ak Rudbari (ra.) yle demitir: "Senden yukarda


l gstermek

olana

ahmaklk ve kstahlk, senin gibi olana kar edep

sizlik ve senden aa olana kar zayflktr "


241

n Ana Esaslar
Dokuzuncu edep nasihattir. Dostunda grd ve nasi
hatte bdunmann faydak olaca her ayp ve kt ite ona na
sihat etmek ve ikazda bulunmaldr ki o ii terk etmeye gayret
etsin. Muhabbetin almeti, kendi nefsi iin beenmedii ayb
dostunun nefsi iin de beenmemesidir O halde bu hususta
gz yummak caiz deildir Nasihat halvette olmaldr, yoksa
rezalet olur Emre'l-muminn Ali'nin (ra.) dedii gibi: "n
sanlarn nnde

nasihat, ktlemektir "

Onuncu edep nasihati kabul etmektir Eer dosm nasi


hatte bulunursa, bunu minnet bilmekdk. Zira hibir nimet in
sann yanknn sylenmesi kadar byk deildir, nk bu sa
yede ondan haberdar olur ve onu yok etmeye akr Hz. mer
(ra.) yle demitir: "Allah bana ayp ve hatalarm syleyene

rah

met etsin." Kim nasihati gzellikle ve severek kabul etmezse,


sadkatinde mkl var demektir ve onun hakknda u ayetin
knamas vardr: "Ancak nasihat verenleri

sevmiyorsunuz."

On birinci edep isar ve fedakrlktr Dostunu btn lezzederde kendinden evla bilmekdir Mmkn olduunca kendi
menfaati ve lezzederini ona vermekdir hatta o eye ihtiyac olsa
bile. Bylece umm olarak u ayetin methettii sahabeyi kiram
zmresinden olur. "Kendi ihtiyalarna

rarnen dierlerini

tercih

ederler. "Nefsinde bu sfat olutuunda cidal ve niza ondan kal


kar. Zira inadn menesi nefsin cimriki ve haz talebidir Ebu
Said Harrazi yle demitir: "Elk yl sfilerle sohbet ettim ve
aramzda asla bir ihtilf kmad." "Nasl?" dediler "Her za
man nefsime karydm, nefsime taraf deil" dedi.
On ikinci edep insaftr Her zaman kardelerine kar in
safl olmal, ancak insaf beklememekdir Daima acziyet, nok
san ve kusurunu itiraf etmek, dierlerinden bunu beklememe
kdir Ebu Osman Hri yle demitir: "Sohbetin hakk kendi
242

zzeddn Kn
malm kardeine vermen, onun malna heveslenmemen, in
safl olman, insaf beklememen, ona tabi olman ancak ondan
sana tabi olmasn beklememen, ondan gelen kk iyilii b
yk, kendi byk iyiliini kk grmendir."
On nc edep ahde vefadr. Verdii her vaadi yerine ge
tirmeli ve vefa gstermelidir, zira sz tutmamak bir eit ya
landr. Nebevi bir hadiste yle gelmitir: "Kardeinle
etme ve aka yapma ve yerine getirmeyecein

sz

mcadele

verme."

On drdnc edep fazilet sahiplerine hrmet etmektir.


Fazilet sahibi birisini grnce ona hrmet etmeyi vcib bilme
lidir. Reslullah (s.a.v.) bir gn ashb- suffa ile oturuyorken
Bedir ehlinden bir grup geldi ve Reslullah (s.a.v.) yannda
kilere: "Siz kalkn. Bedir ehli otursun" dedi ve bu sz onlara
ar gelince: "Size dadn deyince,

dadn"syc

nazil oldu. Ri

vayet edilir ki sf Ali bin Bendar, Abdullah bin Hafifi ziya


ret iin iraz'a gitmiti. Bir gn beraber bir yere gidiyorlard,
Ebu Abdullah ona: "Sen ne ge" dedi. Ali Bendar: "Ne iin?"
diye sorunca, "Zira sen Cneyd'i grdn ve sohbetine kaldn, ben ise byle deilim" dedi.
On beinci edep haklara riayet etmek ve onlarla amel et
mektir. Dostlarnn hukukunu, onlarla arasndaki muhabbet
ilikisinin kuvvedi olmasndan dolay hafife almamaldr. Ri
vayette gelmitir ki: "Birisini sevdiin

zaman, onun ve babas

nn adn ve evinin yerini sor, hastalandnda


ba sktnda yardmc

ziyaretine git ve

ol" bni Abbas (r.a.) yle demitir:

"Sebepsiz yere kez sohbetimizde hazr bulunmayana dn


yada bir karlk yoktur."
On alnc edep kklere efliatli ve yumuak davran
mak ve onlardan hizmet beklentisi iinde olmamaktr. Ri
vayet edilir ki brahim Edhem'in (r.a.) sohbetine katlan ve
243

n Ana Esaslar
onunla dosduk eden birka kii vard. brahim tarlada akarak veya bahvanlk yaparak elde ettii eyleri getirir ve ak
am birlikte iftar yaparlard. brahim bir gn le gitmi ve
gecikmiti, bunun zerine dostlar: "Gelin, biz iftar yapakm
ki bundan sonra erken gelsin." Bir eyler yediler ve yatular.
ibrahim geldiinde onlar uyuyor grnce acd ve: "Miskin
ler bir ey yemeden a bir ekilde yatmlar" dedi ve hemen
bir para undan hamur yapmaya balad. Ellerini ve dizlerini
yere koymu, atei fleyerek tututurmaya alyordu. Dost
lar uyandlar ve: "Biz iftar yaptk" dediler ibrahim: "A yatt
nz ve yemeye bir ey bulamadnz sandm" deyince, dost
lar kendi kendilerine: "Biz ona kar nasl davrandk, o bize
nasd davranyor" dediler
On yedinci edep sohbette itidale riayet etmektir Sohbet
srasnda hkni ok amaktan veya skmaktan korumal, ifrat
ve tefrde dmemelidir ki aka ve alma sebebiyle nefsi tu
yana dmesin ve topluluk kt topluluk olmasn. Skma ve
ciddiyet de o derece oknamaldr ki nefsin suskunluuna, yor
gunluuna sebep olsun ve toplulukta hazr bulunan hayrk ki
ilerin nefretini kazansn. afii (ra.) bu manada yle demitir:
"insanlarla kapal ve ciddi obnak onlarn dmanlklarna
olur, almak

ve aka yapmak

ise kt arkadalar

celbeder

sebep
y

leyse ciddiyet ve aka arasnda ol" Mizah hususunda itidalden


sonra dikkat edilmesi gereken dier bir husus, sadkat yolunu
korumaktr ResluUah'n (s.a.v.) buyurduu gibi: "Ben aka
yaparm,

ancak doru olmayan

bir ey

sylemem."

On sekizinci edep lzumlu eylere kar hrsl ve istekli


olmaktr Dostun sohbetinin gerektirdiklerine kar hrsk ol
mak ve ondan ayr kalmaktan kanmaldr, hususen eer or
tada renme ve retme mevzubahis ise. Hadiste geldii
244

zzeddn Kn
zere: "Kim bir kleye Allah'n kitabndan bir ayet retirse,
efendisi olur. Onu yalnz brakmamal
risini sememelidir,

onun

ve onun yerine baka bi

kim bu ii yaparsa elbiselerinden

birini

karmtr " Rivayet edilir ki bir kimse bir mddet bir ahsla
dosduk yapmt, ayrlmak istediinde bu i iin izin istedi.
Dostu: "Eer hli bizimkinden daha aada birisinin sohbe
tini aryorsan, bu reva deildir, eer hli bizim hlimizden yu
karda birisini aryorsan, bu doru deildir, zira nce bizimle
sohbet ettin ve baka birisini bize tercih etmen, bu sohbetin
hakkna muhaliftir" dedi. Bunun zerine o kimse: "Ayrlk is
tei kalbimden kt" dedi. Eer dostu bir gnaha ve isyana
duar olursa, hibir ekilde o gnahtan dnmeyeceini kesin
olarak bilinceye kadar ayrlmas dom deildir. Anlatlr ki
iki kii Allah iin kardelik akdi kurdular ve daha sonra biri
hevsna mptela olunca, dostuna: "Ben bir gnaha duar ol
dum, kardelik akdinden kmak ve dosduk akdini feshetmek
istersen, serbestsin" dedi. Dostu: "Hayr, Allah'a andolsun ki
bu yzden seninle akdettiimiz ahdi bozmayacam. Allah'a
ahdettim, sen bu gnahtan vazgeinceye kadar yemeyeceim,
imeyeceim" dedi. Bu szn yerine getirdi ve krk gn ye
medi ve imedi ve bu mddet ierisinde her gn dostuna bu
gnahtan vazgeip, vazgemediini soruyor ve dostu, "hayr"
diyordu. Nihayet krk gnden sonra dostu gnahtan vazge
tiini syledi.
On dokuzuncu edep mitsiz vaziyette terk etmektir Eer
dostu byk gnaha der ve dzelmesinden mit kesilirse,
onu terk etmek ve ondan ayrlmak zaruri olur. Ondan tama
men ayrlp gerekip gerekmedii hususunda ihtilf vardr. Ba
zlar Hak yolunda ona dman olunmas ve tamamen ondan
ve amelinden uzak durulmas gerektiini sylemektedirler Hz.
245

n Ana Esaslar
Ebuzer'in (r.a.) dedii gibi: "Olduu halden dnnce,
ceden sevdiin gibi ona dman

onu n

ol" Bazdar o kimsenin ken

disinden deil, amelinden uzak durulmas gerektiini syle


milerdir Hazreti izzet'in RasuluUah'a (s.a.v.) buyurduu gibi:
"Eer sana isyan edecek olurlarsa de ki: Ben, sizin
den uzam."

amelleriniz

Hak odur ki eer terk edilen byle bir kimse

nin itaate ve ibadete dnmesinden mit kesilirse, Ebuzer'in


(ra.) dedii gibi, Hak iin ona dman olunmal, eer dn
mesi ve tvbesi umuluyorsa, ayette zikredildii gibi fikne dmankk edilmekdir
Yirminci edep terk edilen kimsenin hayrla yd edilme
sidir Ayrlktan sonra terk ettii dostunu gemi sohbetleri
nin hakkna riayet cihetinden hayrdan bakasyla anmamaldr Anlalr ki evli bir adam bir gn karsndan iffet ve salha
muhkf irkin bir i grd. Ayrlmadan nce durumdan ha
berdar olan bir kimse olayn ne olduunu sorunca, adam: "n
san ehk hakknda hayrdan baka bir ey sylememelidir" dedi
ve daha sonra karsn boad. Ayn adam tekrar meseleyi so
runca: "Ben o kadndan ayrldm ve imdi bana yabanc bir
kadn, bu yzden onu hayrdan baka bir ekilde anmak doru
deil" dedi. Sohbetin edepleri hakknda riayet edilmesi gere
kenler bunlardr Tevfk Allah'tandr

Yedinci Fasd: Geimin edepleri hakkmda


Mutasavvflarn sebeplere yapma ve tevekkl hususun
daki halleri derecelerinin farkl nispetinde farkldr Baz
lar haUerinin zayfk veya vaktin salh nedeniyle rzk tale
binde sebeplere tevessl ederler, bazdar ise hallerinin kuvveti
ve irdeyi terk nedeniyle HakTelmn kefaletiyle yetinirler ve
ona tevekkl eder, taksim edilmi rzka ulamak iin hibir se246

zzeddn Kn
bep ve arac aramazlar. Birinci taife mtesebbipler olup bazlar
kazan, bazlar isteme yoluyla sebeplere tutunurlar, bazlar ise
vaktin maslahat nedeniyle kazan ve isteme yoluna giderler.
Nitekim brahim Edhem (r.a.) bazen dostlarnn nafakasn
temin etmek iin bahvanlk yaparak veya tarlada alarak
helal lokma kazamr ve bazen de yalnz iken ihtiya zamanla
rnda zaruret miktarnca isteme yoluna giderdi. Bir mddet
Basra camisinde itikfa girmiti ve her akamda bir iftar ya
pyordu. ftar akam darya kyor ve evlerden ald birka
lokmayla yetiniyordu. Cneyd'in hocas olan Ebu Cafer Had
dad her iki veya gecede bir akam ve yats namazlar ara
snda darya kyor ve ihtiyac kadarnca evlerden istiyordu.
Ebu Said Harraz hlinin balangcnda iyice muhta hle gel
diinde elini kaldrr ve "Allah iin bir ey' derdi. Bu taife tam
bir ihtiya ve zaruret oknakszn ve gayb iaretiyle vaktin mas
laha olduunu anlamakszn isteme yoluna gitmez, mmkn
olduunca bir ey talep etmez ve bu iten saknrlard, zira e
riat tevik ve korkutma yoluyla bu iten sakndrmtr. Tevik
ve zendirme hususunda Sevban (r.a.) yle nakletmitir: Bir
gn Reslullah (s.a.v.) ile birlikteydik. Hazret yle buyurdu:
"Kim bir eye sz verir ve garanti
ediyorum."

^tn:

"Ben, ya Reslullah" Acy'mcc,

ey isteme" huyudu.

vaat

"insanlardan

bir

Korkutma ise u hadisteki gibidir: "Sizden

birisi srekli insanlardan


runa yznde

ederse, ben ona cenneti

ister, sonunda Allhu Tel'nn

huzu

hibir et olmad halde kar."

O halde isteyenin edebi zorunlu kalmadka istememek ve


mmkn olduunca nefsini sabretmeye tevik etmek ve gaypten bir kap alncaya kadar bu hal zere devam etmektir Zira
nefis ihtiyalara sabretme hususunda sebat gsterince Allah'tan
hakiki bir zenginlik gelir ve bu hususta yle demilerdir:
247

n Ana Esaslar
Dara dtnde ve bor almak ve nefsine harcamak istediinde
Nefsinden kendindeki sabr hazinesinden sana balamasn iste
Eer byle yaparsa sen zenginsin
Yz evirirse bu durumdaki herkes gibi nasipsizsin.
Ancak mtevekkiUer olan ikinci taife Hak Telyla olan
kmil meguliyetlerinden, tevhd cemkni mahede ettikle
rinden ve yakn nurunu apak grdklerinden dolay rzk se
beplerinden hibirini aramaz ve hibir mahlktan yardm is
temezler ki sebeplerin msebbibi, en sonunda istedii yoldan
rzkn onlara ulaursn. Bir gn birisi Byezd'e: "Biz seni hi
akrken grmyoruz, geimin nerden geliyor?" diye sorunca,
Byezd: "Kpee ve domuza rzk veren mevlamn,
vermediini

mi sanyorsun?"

Ebu Yezid'e

dedi. Bu taifeden bazlar ne ister

lerse Hak'dan isterler, yle ki sonunda u halden biri veri


lir: Ya istediklerine ularlar, ya ona kar sabr verilir, ya da o
istek gnlnden siknir
Eer toprak istersen byk tepeden
Su istersen byk nehirden iste.
Bunlardan bazdan ise ne halk, ne de Hak'dan hibir ey
istemezler Zira kendi irdelerini, mudak irde ve ilimde mahv
etmilerdir Bikrier ki ezek ikm kendi ilimlerinden daha fazla
maslahat ve niyazlarn ihata etmekte ve kU irde kendi cz
ilimlerinden daha ok ve daha kmil uzuvlarnn ihtiyalarn
bilmektedir Bu yzden onun ilmine sual sormaz ve niyazsz
olurlar. Hz. brahim'in (a.s.) dedii gibi: "O'nun hlimi

bil

mesi sualime yeter." Bu yzden "Fakirin Allah'a ihtiyac

yok

tur" demilerdir
MtevekkiUeri, ashb- futuh olarak adlandrrlar. Zira on
larn yemeleri gayb fetihlerdendir htiyalar olmasa dahi ne248

zzeddn Kn
filerinin beklentisi ve haberi oknakszn gaypten her grdkle
rini kabul ederler. Nitekim Reslullah (s.a.v.) mer Hattab'a
(r.a.) ganimet malndan bir eyler balarken, Hz. mer: "Ya
Reslullah, benden daha fazla ihtiyac olan birisine ver" de
yince, Reslullah (s.a.v.): "Onu al ve sahip ol veya

bakalarna

bala. Ne zaman beklentin ve istein olmadan bir maldan


ularsa, onu kabul et ve eer bir ey ulamazsa, nefsine

sana
uyma."

Baka bir yerde ise yle buyurdu: "istemeksizin ve bilmeksizin


kardeinden

gzel bir ey gelirse onu kabul et, zira o, Allah'tan

gelen bir rzkttr "Futuh ehlinin bazlar alma ve balama hu


susunda izinleri yoktur, zira her iki halde de nefislerinde hev
bulunmas mmkndr. Bazlar almada izinsiz, balamada
serbesttirler, zira balamada nefsin haz almas daha azdr Ba
zlar ise balamada izinsiz, almakta serbesttirler, zira almada
yalnzca Hakk'n fiilini ve irdesini, vermede ise kendi fiil ve
ihtiyarlarn grikler. Bazlarna ise ne almada, ne de vermede
bir mani yoktur. Zira varlklar tevhd nurunda paralanm
ve eyadaki tasarruflarnda Hak ile ve hev pisliinden korun
muturlar. Bu taifenin lemdeki varl almn byklnden
daha aziz ve daha nadirdir O halde rzklar fituhtan olan, se
bepleri terk edecilerin ve mtevekkillerin edebi, zan tecellsi
veya tecellyatn balangc olan sfadar veya fiillerin tecellsi
derecesine ulamakszn fetihleri alma ve balamada ilim ve
izin aknadan acele etmemeleri ve hikriyet makam hkmle
rinden nce hiklerin menziline ayak basmamalardr.
Adm atmadan nce basacan yeri tan ve l
Zira gafletle ykselen herkes kayar ve der
Kendi hlini sahh bir delil ve sarih bir yakn olmadan
temkin ashab ve yakn ehliyle kyaslamamaldr Zira belki de
249

n Ana Esaslar
cahillik ve gaflet kalnlar sebebiyle o ahsn hknin hakkati
kendisine rtl ve mphem kakr, ancak imtihan vaktinde kna
yan kiiye malum olur ki hlinin knanmas merdut bir itir
Gzyalar yanaklardan
szldnde
'yan, alyor gibi yapandan ayrlr
Akkankk ve dederinin kaknularndan biraz bile mevcd
olduu mddete onun hrriyet makam kesin olarak gerek
lemi olmaz. "Mukatip klesi, son dirhemine

kadar denmi olan

kledir". zinin shhati ya uyku yoluyla ya da kef-i mcerred


yoluyla malum olur. Nakledikr ki eyh Hammad vakada ya
da ryada "bir miktar falan yiyecei falandan al" ekknde gr
memi olduu hibir yiyecei yemezdi. Veya bakalar ryada
grdkleri "falan yiyecei Hammad'a ver" desturunca ona yi
yecek getirir, eyh Hammad bunu alr ve kabul ederdi. Riva
yet edikr ki eyh Abdulkadir Cili (Geylani) (ra.) birini, m
ritlerinden olan bir ahsa yoUayarak, falann senin yannda bir
miktar paras var, ondan birka altn ve biraz yiyecek gnder,
diye haber gnderdi. Oysa mal sahibi ehirde deildi. O ahs
eyhin yanna gelerek: "Emanet bir malda nasl olur da tasar
rufta bulunabikrim? Sen caiz olmayan bir fetva m veriyorsun?"
dedi. eyh bu ii yapmasn emretti ve o kimse eyhe duyduu
hsn- zan gerei emrine itaat etti ve tayin ettii miktar a
mad. Birka gn sonra emanetin sahibinden o ahsa bir mek
tup ulat. Mektupta emanetten birka altn ve bir miktar yi
yecei eyh Abdulkadir'e gtrmesini sylyordu. Mektupta
bildirilen miktar, eyhin sylediinin aynsyd. Daha sonra
eyh mridi emrine kar teslim olmadndan ve duraklama
gsterdiinden dolay uyard ve: "Fakirlerin iaretinin ikm sh
hatinden yoksun olduunu mu zannettin?" dedi.

250

zzeddn Kn
Futuhun hakkati Hak'dan almaktr, halktan deil. s
ter insanlar vasta olsunlar, ister olmasnlar, ister sebebi ma
lum olsun, ister olmasn. Ancak nefsin onda bir beklentisi ve
tamah olmamas arttr. eyhul slm nakleder ki, bir gn
bir adam eyh Ebu Suud'un yanna gelerek: "Bir miktar ek
mek ayrarak her gn hizmetinize getirmek istiyorum, ancak
sfilerin "malum umdu/"

demelerini dnyorum." eyh:

"Biz byle demeyiz, zira Hak Tel'nn bize sunduu her ma


lumda biz onun fiilini mahede ederiz ve onu um ve kt
deil, mbarek biliriz" buyurdu. Bazlar: "Fakir sadakay ve
renden

alr, vastadan

deil, demilerdir

ederse fakir klndaki himmetsizdir

kim vastadan

kabul

"O halde sfinin vaktinin

vazifesi ister dileme, isterse futuhta olsun edebe riayet etmek


ve btn kabul ve tasarruflarnda Hak Tel'ya olan sadkati
muhafaza etmektir.

Sekizinci Fasl: Bekrlk ve evlilik dab


hakknda
Ahbar- nebevi ve ahadis-i Mustafavde bekrlk ve evli
liin fazileti hususunda ihtilf ve farkllklar mevcdtur. Ba
zlar bekrln faziletinden bahsetmektedir. Mesela u ha
dis gibi: "ki yz yl sonra sizin hayrllarnz

hafflerinizdir

Ya

Reslullah, "Hafiflik nedir?" denilince, "Hafif ehli ve ocuu,


olmayandr"

huymAu. "Ayn ekilde: "insanlara yle bir zaman

gelir ki erkek, karsnn ebeveyninin


olur Onu fakirlik dolaysyla

ve ocuklarnn

knar ve gcnn

elinde

yetmeyecei

leri ona yklerler ve o zaman bu adam dinini kaybedecei


zanlara girer "Yine: "Kendimden

sonra erkekler iin

helak
ey
ka

kadndan

daha zararl bir fitne brakmadm" huymAu. Dier taraftan baz


um: Som, uursuz.

251

n Ana Esaslar
hadisler nikhn faziletine hidlik etmektedir Mesela: "Nikh
benim snnetimdir,

kim snnetimle

dir. Evlenin, zira sizin varlnzla


Kimin imkn varsa evlenmelidir,

amel etmezse benden


mmetlere

kim de bu imkn

oru tutsun, zira oru onun dermandr


ve oaln,

iftihar

bulamazsa

"Ayn ekilde: "Evlenin

zira ben kyamet gn sizin varlnzla

iftihar edeceim,

deil
edeceim.

mmetlere

bir dk cenin bile olsa." Bu ihtilf ve teka

bln menei nefislerin hallerinin farkl olmasdr Ar arzu


larnn esiri ve ehvetinin malubu olanlar iin takvalarnn
zayfk ve ayrka ve nefsin isteklerine muhalefete sabrlar
nn azl nedeniyle zinaya ve fuhua dme korkusu bulun
duundan dolay nikh zaruri ve lazmdr Talep ve irdenin
henz balangcnda olan ve seyri sulukta muradarn talep
hususunda istekli ve heyecanl olan ve nefislerin sfatlarnn
kalntlarndan tam olarak kurtulmam ve kaymaya msait
olanlar iin tek kalmak ve bekrlk efdaldr Nefisleri hevnn
peinde komayan, muhalefet hafifliinden kurtularak eminlik bulan ve kalple ekime ve nizadan arnan ve kalbin iaret
ve almederine uyarak ona icabet eden taife iin ise nikh ve
evlilik efdal ve evladr
Derviin birine: "Neden kadn istemiyorsun?" diye sor
dular. "Kadn, ere yarar, ben henz erlik makamna ulama
dm, nasd kadn isteyebilirim?" dedi. Bir bakasna ayn sz
sylediler "Benim u anda nefsimi boamaya olan ihtiyacm,
nikh ve evkke olan ihtiyacmdan fazladr Nefsimi boadm
zaman baka bir kadn alabilirim." dedi. Bir Harise: "nsan
lar senin hakknda konuuyor" dediler "Ne diyorlar?" dedi.
"Nikh snnetini terk ediyor, diyorlar" deyince, "Gidin on
lara deyin ki, ben henz farzlarla megulm, snnete gelme
dim" diye cevap verdi.
252

zzeddn Kn
Malum ve muhakkakr ki, hakikat yolunun sliklerinin
slkun balangcmda dnyev alaka ve balar kesip yok et
mek ve ruhsattan kanarak azimet ipine sarlmaktan baka
areleri yoktur ki bunlar slkun art ve seyrin ldrler.
Evlilik, geim sebeplerine balanmaya ve azimet doruundan
ruhsat ukuruna inmeye sebep olur ve zhidlikten sonra dn
yaya rabete yol aar ve hevnn tabiat ve alkanlklara ynel
mesine sebep olur. zdiva ve evlattan kanmak ise dnce ve
fikri toplamaya, vaktin sefasna, ibdetin oalmasna ve him
metin ycelmesine yol aar. O halde bekr slik gcnn yet
tiince azimet ve mukavemete devam etmeli, bo vakti ve d
ncesinin toplu olmasn byk bir ganimet saymal, vaktin
sefasnn ve hlin lezzetinin kymetini bilmelidir ki kadna ih
timam ve ballk sebebiyle kederlenip hznlenmesin.
Sehl Abdullah'tan kadnlarla nikh hususunda yle ri
vayet edilmitir: "Onlarn yokluuna

sabr, kendilerine

mekten, onlara sabretmek ise atee sabretmekten

daha

sabret
hayrldr."

Kim bekrla gzel bir sabrla sabreder de nefsinde yumuak


lk ve taahht meydana gelir, niza ve muhalefet damarlar on
dan sklp kesilir, ilmin geminin tasarrufunda tabiat isyan ve
isteklerini terk eder ve kalbi kolayca ram ve teslim olursa Hak
Tel ona dininde yar ve yardmcs olacak, slih bir zevce ba
lar. Onun tertip ve tedbiri sayesinde ii kolaylar ve dn
yann afederinden ve skntlarndan mahfuz ve gvende ka
lr eyh Abdulkadir Cili (ra.) yle demitir: "Uzun zamandr
evlilik dncesindeydim, ancak vaktin kederinden korkmumdan cret edemiyordum ve harekete geip gememekte
karaszdm. Sonunda sabrm bitince kitabn sonuna gelmesini
bekledim ve Hak Tel bana drt kadn verdi ki onlarn her
biri fedakrca mallarn bana verdiler ve infak ettiler."

253

n Ana Esaslar
Rasih ulemnn nikh bekrla tercih etmelerinin se
bebi zel bir ilim olup, daha nce iaret ettiimiz gibi buna
genilik ilmi derler Bu ilim sayesinde nefse ne zaman hu
kukunun gereinin yaptrlmas ve ne zaman haz ve lezzet
leri almasna izin verilmesi gerektii malum olur. Hukuk
tan murat nefsin zaruretleri olup, bedenin kvam ve hayaun
muhafazas ona baldr ve onsuz nefsin varln srdrebil
mesi imknszdr Haz ve lezzetlerden maksat ise bu l
den fazla olan nefsin her trl istek ve ehvetidir O halde
rasih ulem ve byk mutasavvflar bilirler ki nefis hafiflik,
isynkrkk ve serden kurtuluncaya ve kalp ile dava ve niza
dan kesin olarak vazgeip, durulup, skna erinceye kadar
bazlar almaya ve yumuakla mstahak dedir Ne za
man ahkm mecralar ve kudret tasarruflar altnda sakin ve
mutmain hle gekr ve kalbe olan taalluk ve teebbsleri yok
olur, onunla kalp arasnda sulh ve muvafakat meydana gekrse, bazlara ve yumuakla mstahak ve layk olur ve haz
lar o zaman onun hukuku ve derdi ise derman hline gelir
Cneyd'den (ra.) nakledilmitir ki: "Bir gece detim olduu
zere teheccd virdini eda etmek iin kalktm, ancak amelle
rimde bir tatllk bulamyordum. Uyumak istedim, olmad,
oturmak istedim yapamadm. Kapy aarak darya ktm,
zerine bir kilim sararak yryen birisini grdm. Ayak se
simi duyunca ban kaldrarak bana bakt ve "Ya Ebal Ka
sm ilas saati" jdsi "imdiye kadar bekledin mi?" dedi. "Ya
Seyidi

min gayri

mev'idin"

yani "biz szlememitik"- de

dim. Yaklatmda yle dedi.' "Evet kalpleri harekete


Allah'tan senin kalbini bana ynlendirmesini

istedim. ""Ne is

tiyorsun, ihtiyacn nedir?" dedim. "Nefis hastalandnda


man nedir?" dedi.

254

"Onun isteine muhalefet

geiren
der

etmek onun der-

zzeddn Kn
dinin dermandr"

dedim.

Daha sonra nefsine dnd ve: "Bu

sz duy, yedi kez syledim ve Cneyt sylemezse bu sz


dinlemem dedin, ite imdi duydun" dedi. Bu sz syledi
ve arkasm dnerek gitti, onu tanmadm ve bir daha ondan
haber alamadm."
Byle bir nefsin bazlar onun hukuku olur ve istifade et
mek tuyan ve isyanna yol amaz. Tersine onun her hazz ya
knlnn ve itaatinin derecesini arrr. Zira nefis ne zaman
o lezzeti alsa kalbe de bir lezzet ve rahatlk ular ve onun
sknunu fazlalatrr. Mfik bir komunun,

komusunun

rahad ve ferahhyla mudu olmas gibi. Kalp ne zaman sekinet elbisesi giyse, nefis de mutmainlik giysisi giyer. Nitekim
yle demilerdir:
Gkyz bulut giydiinde
Yeryz de onun ssl yalanyla yeni bir giysi giyer
Her birinin hlinin artmas dierinin hlinin artmasna
sebep olduu iin nikh hazz byle bir nefis iin fazilettir.
Abdullah bin Abbas (ra.) yle demitir: "Bu mmetin

en ha

yrls, kadnlar ok olandr "Sfyan bin Ayine (ra.) ise yle


demitir: "Kadnn okluu yalnzca dnya iin deildir, zira
Reslullahn ashabnn en limi, en takvls ve en zahidi olan
Emire'l-mminn Ali'nin(r.a.) drt kars ve on yedi cariyesi
vard." Bu hal sondakilerin hli olup balang ve tevesst eh
linin kendilerini onlarla kyaslamas dom deildir. Birok
iddia sahibi bu makam vehmederek marur olmu, fitneye
kaplm ve ruhsat meydanna inerek kendilerini helak etmi
lerdir. "Her helak olan bir sebep zere helak olur ve her yaayan
bir sebep zere yaar "
255

n Ana Esaslar
Sabahyldz,
Sarho ve akll belli olur
O halde bekr skklerin edebi bu makama ulamadklar
mddete nikhtan uzak durmalar, evlikk fikrini zihinlerin
den karmalar ve onu hayl dahi etmemeleridir ki hayl ve
tefekkr kuvveti onda tasarrufta bulunmasn ve bu istei g
lendirmesin. Ne zaman bir dnceye kapkrsa Hazreti lah'a
tvbe ederek, ondan yardm ve medet talep ederek o dn
ceyi yok etmekdir Eer bu dnce kendisinden uzaklamazsa
bir mddet oru tutmal ve yiyeceini azaltmaldr "phesiz
oru derman

ve ilatr " Eer bunun hl srdn, devam

ettiini ve glendiini grrse, salam bir istihare, kmil bir


ilim ve tam bir dnp tartma oknadan acele etmemekdir
Yalvarma ve yakarma ile bir kez daha Hazreti Zlcell'e yne
lerek alak gnll ve alamakk bir ekilde yzn yere koy
mak ve u duay okumaldr: "Allhumme in kane hazel ha
tim ukubeten li ala zenbin eznebtuhu
ve atubu ileykefafrli

feinni

estafruke

ve tub aleyye inneke entet

minhu

tevaburrahim."

[Allah'm, bu dnce eer ilediim bir gnahn cezas ise o


gnahtan balanma dikyorum ve sana dnyorum, beni ba
la ve tvbemi kabul et. Zira sen, tvbeleri balayansn, esir
geyensin.] Eer hl bu dnce ortadan kalkmadysa cank ve
l eyh ve kardelere bavurarak yardm talep etmeli ve me
selesini halletmesini Hazreti Ilah'tan istemelidir Yine de ayn
ekilde bu dnce varkn srdrrse HakTelmn isteine
hsn- zan ederek gvenmek ve bu ie balamakdr Bu du
rumda kardelerin ona yardm etmeleri ve iini kolaylatrmak
iin ellerinden geleni yapmalar gerekir
Evliliin edebi ise kadn seiminde onun dinine bakmak
tr, dnyasna de. Nitekim bir hadiste yle geknitir: "Ka256

zzeddn Kn
din mal, gzellii

ve dini iin nikahlanr.

evlen ki hayrngresin.

Sen dindar

kadnla

"Onunla iyi geinmelidir. yi geinmek

onun haklarm ihmal etmemek, eri hududunu korumakr.


bni Abbas (r.a.): "Kendinizi

ve ehlinizi ateten koruyun"

tini yle tefsir etmiti: "Onlara anlayl ve edepli

syc-

davrann."

Evlilikte kendini afetten korumaldr; Birincisi ehliyle fazla


bir arada olmak ki bu nefsin afetidir kincisi rzk elde etmeye
ihtimam etmemek ki bu kalbin afetidir ncs bnn ka
dnn gzelliine balanmas ki bu ruhun afetidir
Fazlaca bir arada olmak ve birlikte yatmak eit m
kl kard iin nefsin afetidir. Birincisi amel ve virderin k
salmas ki bu hallerde kusura yol aar. Nitekim: "Virdi olma
yann

varidi (kazanc) yoktur" derler. kincisi uyuyan tabiat

ateinin alevlenmesi ve donuk nefsin canlanmasdr. Zira ne


fis ne zaman baka bir nefisle mahssen ehvetle bir araya ge
lir ve karrsa, ilikileri glenir ve takviye olur, ikisinde de
ate ve alev meydana gelir ve tabiat atei glenir. ncs
nefsin teslim olmasndan ve itaat etmesinden sonra bakal
drmas ve isyan etmesidir. Zira nefis hibir zaman tam ola
rak kalbe itaat etmez ve teslim olmaz, yalnzca kalp ilh cez
belerle glenip takviye edildii iin ona galebe alar ve tpk
kadir bir emirin elindeki aciz bir esir gibi nefsi itaati alna alr
Nefis kendini bu ekilde aciz mahede ettiinden kendinde
muhalefet gc grmez, mecburen ona itaat eder ve boyun
eer. Kalpten bir yumuaklk ve efliat grd zaman onu
itaatinin ve teslim olmasnn karlnda kalbin acmas ve
ltfii olarak grr, kalbin zayfl ve gszl olarak deil.
Ancak ne zaman ehvet hususunda itidal haddini aar ve kalp
tarafindan bir engelleme ve ceza grmezse bunu kalbin zayf
l, gszl ve kendi kuvveti olarak telakki eder ve tekrar

257

n Ana Esaslar
itaatten kmak ve bana buyruk oknak arzusuna kapkr Bu
yzden yk demilerdir: "Nefis heveskndirilirse

heves eder ve

kanat ettirilirse kani olur."


Rzka ihtimamn kalbin afeti olmasnn sebebi ise ekkin neticesi olmasdr ek yaknin afeti, yakn basiretin nuru
ve basiret kalbin gzdr O halde kulun kalbindeki yakn
nurunun ek karanlyla rtl kalmadnn almeti ilh
kefalet ve rabbani teminata itimat etmesi ve hayatn balang
cndan ecele kadar olan taksim edilmi, azalmayan ve oalmayan rzkn ulaacana kesin olarak inanmasdr Yine rzka
ihtimam gsterme dncesinin kendisine musaUat olmasnn
yakn zayflnn cezas ve ilh kefalete itimat azk olduunu
kmesidir Bir kimsenin kendi tedbirini vekil kknas rabbn
veklete raz olmamasnn neticesidir
Gzel kadnnn gzelliine olan baidn ruhun afeti
olmasnn sebebi ise onun ilh muhabbetteki saflna ve
hlisliine mani olmas ve Hazreti Kudds'e olan evkinin hid
detini ve onunla yaknkk lezzeti ve zevkini azaltmas ve zayflatmasdr Zira cz, hadis, mtegayyir ve fan gzelkk ipine
ask kalarak klH, ezel, sabit ve bak cemkn mahedesini bo
verir Bu afetin ve birleme afetini defetmenin yolu bir arada
olduunda ehline biri zahir dieri btn iki nazarla bakmas
dr Zahir bak hev yolunda ehkyle megul iken btn na
zar Hakk'a bakmakta, bu afeti defetmek iin ondan yardm
ve medet talep etmekte ve onunla megul olmaktadr Rabia
Adviye bu manada yle demitir:
Kalbimi sana mahss kldm
Cismimi ise benimle olmak isteyene verdim
Cismim benimle olann
Gnlmdeki maukum ise sensin.
258

zzeddn Kn
Buradan fitneye tutulan, mahlkun cemline bakmay
seven ve biz bu bakmzla ilh cemli gryoruz iddiasnda
bulunan taifenin iddiasnn yalan ve btn olduu malum ol
maktadr. Zira helale bakmak ruhun gevemesine ve ilh mu
habbet vazifesini eda etmede mkle yol ayorsa, gayri meru
baktan ne afetler doacan dn. Bu cematin yanlnn
kayna o bak esnasnda nefislerini ehvetten yoksun grdk
leri iin bu rabetin ehvetten kaynaklanmadn dnme
leri olup bu yanl bir zandr Zira eer ehvetin kalns ol
masayd bak rabeti yalnzca ehveti heyecana getiren surete
kar olmazd. Yalnzca o ehvet onlarda latif hle geldiinden
o letafetin suretini anlamamaktadrlar. Bak tekrarland za
man hayl ve derk kuvvetinin onda tasarruf etmesi ve o leta
fetin kirlenmesi ve eserinin surette belirgin hle gelmesi mm
kndr. Bu yzden kalp tabipleri ak heyecamm mauka kar
olmasa bile cima olarak zikretmilerdir. O halde kim bu hu
susta hlinin sahh olduunu iddia ederse szne itibar edil
memeli ve yalanc kabul edilmelidir.

Dokuzuncu Fasl: Seferin dab hakknda


phesiz yolculuk isyankr nefisleri ram etmek ve ka kalp
leri yumuatmak hususunda azim bir esere ve byk bir faydaya
sahiptir Zira vatan ve dosdardan ayrlmak alkanlk ve dederi
terk etmek, musibet ve zorluklara sabretmek nefisleri ve tabiat
lar alkanlk ve dedere balanmaktan kurtarr, azat hle geti
rir, gafil ve habersiz kalplerden gaflet kasavetinin eserlerini yok
eder Yolculuun nefisleri yumuatmaktaki etkisi om ve na
maz naflielerinden daha az deildir. llerin cildinde keseleme
ve ovalamamn tesiriyle temizlik ve yumuaklk meydana gelip,
kefen giymeye hazr hle geldii gibi insanlarn da cildi mesabe259

n Ana Esaslar
sinde olan nefisler de "Sonra ciltleriniz ve kalpleriniz Allah'n zikriyleyumuad"yoloAv^Mc

etkisiyle tabi kir ve paslardan ve zad

huunederden temizlenir. Tezkiye temizliinin, itaat ynmuakknm ve tuyan sfamn iman sfatna dnmesinin bekrtileri
ortaya kar. Bu sebepledk ki eriat sahibi (s.a.v.) yolculuu te
vik etmitir: "Yolculukyapn,

shhat bulun ve zenginlesin. "Geri

hakkat takplerinin ve tarkat skklerinin hedeflerinin hsl ol


mas ve maksadarna ulamas iin yolculuk art deildir Zira
meyihten bazlar ne balangta ne de nihayette asla yolcu
luk yapmadklar halde ilh tevfike nail olmular ve cezbe ke
mendi ile aa makamdan yksek makama ekilmi ve hem
eyhlik hem de terbiye makamna ulamlar, hallerinin tak
viyesi ile sz ve fiillerinin tesiri vatanlarnda oknutur. Ancak
meyihin birou yolculuk yapm olup, bazlar balangta
istifade etmek iin, bazlar ise sonda faydalandrmak iin, ba
zlar ise vakiderinin slh ve hallerinin shhatini onda grdk
leri iin hem bidayet hem de nihayette yolculuk yapmlardr
Mesela ibrahim Havvs (ra.) bir ehirde asla krk gnden fazla
kalmam, zira hlinin salhn ve tevekklnn shhatini onda
grmtr. ResluUah (aleyhi efdalus salvat) yle buyurmu
tur: "Allah indinde en sevgili kimseler gariplerdir

" "Garipler kim

lerdir?" diye sorulunca: "Dinleri ile kaanlar ve sa bin Meryem'in


huzurunda

bir araya gelenlerdir"

dedi. Onlarn sa (as.) ile bir

araya gelmelerinin sebebi onun mr boyu seferde oknu ol


mas ve dininin selmeti iin hibir yerde srekk ikamet etme
mi olmasdr
Sefere kmaya niyetlenen kimse on iki edebe riayet
etmelidir.
Birincisi slih bir niyeti oknak ve muteber bir hedef ta
yin etmekdir Muteber hedef ve maksatlardan biri ilim talep
260

zzeddn Kn
etmektir. Hadiste geldii zere: "in'de de oka ilim talep
Yine hadiste yle gelmitir: "Kim evinden
karsa o, Allah'n yolundadr

ilim renmek

iin

" Hz. Aie (r.a.) Reslullah'tan

(s.a.v.) yle rivayet etmitir: "Allhu Tel bana

vahyetmitir

ki kim ilim talep etmek iin bir yol kat ederse cennetin
onun iin

edin."

yolunu

kolaylatrrm."

Dier bir maksat meyih ve ihvan ile grmektir. Zira sa


dk talipler iin yalnzca salh ehliyle grmek ve felah erba
bm bulmakla bile birok faydalar ve menfaader hsl olur. Saa
det veren bir nazara mazhar olmas ve bu saadet sayesinde dini
ve dnyev semerelere kavumalan mmkndr. Bu mana havas
ehlinden uzak d^ildir. Zira Hak Tel baz ylanlarn baklarna
yle bir hususiyet vermitir ki bir kimseye baktklarnda o kimse
helak olur. O halde baz has kullarnn nazarlarna, talibe baknda ona saadet, keramet ve hayat bahedecek bir hususiyet ver
mesinde alacak ne olabilir? Rivayet edilir ki eyh Ziyaddin Ebu
Necip ( r a ) Mescid-i Haram'da minada tavaf ederken herkese ba
kyor ve bak ve nazarnda arya gidiyordu. "Ne yapmak isti
yorsun?" diye sorduklarnda, "Allhu Tel'nn yle kullar vardr
ki onlann baklar saadet vericidir, bu meknn bu insanlardan
yoksun olmadm biliyorum ve onlar aryorum" dedi.
Dier bir maksat allm ve aina olunan eyleri brak
mak, karde ve dost ayrlnn acsn tatmakr. Zira lezzetli
ve sevilen eylerden ayrlmaya sabredene ok fazla sevap veri
lir. Rivayette gelmitir ki bir gn Medine'de doan bir ahs
vefat etmiti, Reslullah (s.a.v.) cenaze namaz kldktan sonra:
"Keke doduun

yerden baka bir yerde lseydin" huymAu.

den?" diye sorduklarnda, Reslullah: "tnsan doduu


baka bir yerde lnce cennetten

"Ne
yerden

doduu yer ile ld yer ara

sn lerler ve ona verirler "


261

n Ana Esaslar
Dier bir hedef ise nefsin hallerinin definelerini kefet
mek ve iddia ve isyan ondan karmakr Zira birok yerilmi
sfat ve kt huy istedii eylerle birkkte ve beraber olduun
iin rtl kalmaktadr Ancak yolculukta sevdiklerinden ve
altklarndan uzakta olduun iin o sfatlar hicbtan kurtu
lur ve aa karlar. Sadk takpler bunlardan haberdar olunca
tedbir ve tedavi yoluna giderler Mesela bir yerde sabitken ve
arzu ettii eylerle birkkteyken nefsinde bir endie ve zdrap
grmeyince kendisinde sabr ve rza sfatlarnn mevcd oldu
unu zannederler Ancak yolculukta zorluklar ve mkUerle
karlap nefsinden hafiflik ve irkin bir i grd zaman
bu iki sfata sahip oknadn yakn olarak bilir O zaman bu
sfatlar talep ederek harekete geer ve bu sfadara ula id
diasndan vazgeer Bu yzden yle denmitir: "Sefer ahlkn
almasna yol att iin sefer olarak adlandrlmttr

"Birisi Hz.

mer'in (ra.) huzurunda bir bakasn vyordu. Hz. mer:


"Onunla yolculuk yaptn
"Senin onu tandn

m?" dedi. Adam: "Hayr" deyince,

sanmyorum"

dedi.

Dier bir ama ise kendini unutturmak ve insanlarn ala


kasndan kamaktr Zira bir yeri vatan edinen her hl sahibi
nin hl nesmi o diyardaki talip ve sadklara ular ve insanla
rn ikbal kblesi ve kabul dostu olur. Bu hal slikler iin bela,
vasllar iin ise temizkk ve sefann almetidir O halde bu fltneye mptela olan skklerin kendilerini unutturmak ve insan
larn alakasndan kamak iin sefere kmalar zaruriyattandr
Zira kabul makam sliklerin ayaklarn kaydrr Sliklerin o
unun bu noktada aya kayar ve Allah'tan yz evirerek in
sanlara ynekrier ki bu durumdan ezel inayetin elini tuttuu
ve o yerden kaldrarak baka yere gtrd ve bu afetten ko
ruduu kimseden bakas kurtulamaz.
262

zzeddn Kn
Dier bir maksat afak ve enfes sahifelerinden HakTelamn
ferdaniyet almederini ve vahdaniyet ayetlerini mtalaa etmek
ve onun kudretini, hikmetini ve yarattklarmdaki acayiplikleri
mahede etmek ve bylece tefekkr ve ibret geniliine ula
mak ve kudret ve hikmet kemline yeni hid ve deliller ekle
mektir. "Afakta ve nefslerindeki
Hak olduunu

ayetlerimizi

gstereceiz

ki onun

anlasnlar "

ikinci edep dosda yolculuk yapmaktr. Zira Reslullah


(s.a.v.) yalnz yolculuk yapmay yasaklamr "nce dost, sonra
yol" Bunun sebebi yolculuk esnasnda herkesin tek bana ta
hamml etmesinin mmkn olmad zorluk ve glklerin
ok fazla olmasdr yleyse yolculuk esnasnda olaylar kar
snda yardmc olacak bir dost gereklidir. Geri tahamml ve
sabr kuvveti fazla olan bazlar yalnz balarna yolculuk yap
mlardr, ancak bu mana herkes iin geerli deildir.
nc edep cematten birisini emir tayin etmektir. Yani
birlikte yolculuk yapanlarn arasnda birinin emir olmas ve
dierlerinin onun hkmne tbi olmalar arttr. Nitekim
hadiste yle gelmitir: "Seferde kii olduunuzda

birinizi

emir sein. "Emirlie en layk olan kimse zhd, takvas, c


mertlii ve efkati en kmil olan kimsedir. Rivayette yle
gelmitir: "Allah indinde
yrl olandr."

en hayrl dost, dostuna

en fazla

ha

Rivayet edilir ki Ebu Abdullah Mervezi (r.a.)

yolculua kmak istediinde Ebu Ali Ribati'den (r.a.) ken


disine yol arkada olmasn istedi. Ebu Abdullah: "kimiz
den birinin emir olmas gerek" deyince, Ebu Ali: "Sen emir
ol" dedi. Ebu Abdullah onun yol azn kendisininkinin s
tne koydu ve ikisini ald. Yolculuk esnasnda bir gece ya
mur yad. Ebu Abdullah ayaa kalkt, kilimini alarak b
tn gece boyu Ebu Ali'nin stne tutarak onu yamurdan
263

n Ana Esaslar
korudu. Ebu Ali her defasnda "bunu yapma" dediinde,
"Hayr, ben emirim ve bana itaat etmen lazm" diye cevap
veriyordu. Kim emirlikte kendisine tbi olanlarn okluuna
bakar, bakankk ve st olma talep eder veya nefsin garazla
rna ve lezzet ve ehvetlere kavuma arzusunda olursa onun
tasavvufta nasibi yoktur
Drdnc edep kardelerle vedalamaktr Kardelerle vedalamaldr Nitekim Reslullah (s.a.v.) yle buyurmutur:
"Sizden biriniz sefere kmak istediinde

kardeleriyle

vedalasn.

Zira Allhu Tel onlarn duasnda onun iin bereket klar "h
van ise ona dua etmek ve yle demekdirler: "Allah takvan ar
trsn, gnahn

balasn ve gittiin yerde seni hayrlara

ula

trsn. "Zkii ResluUah (s.a.v.) vedalat zaman yolcular iin


bu duay okurdu.
Beinci edep menzili ve eviyle vedalamaktr Evden
kaca zaman iki rekt namaz klmak ve bu ekilde evle vedalamaldr Zira Enes Makk'in rivayet ettiine gre Reslullah
iki rekt namaz klp, "Allah'm takvam artr, gnahm

bala

ve gittiim yerde beni hayra ulatr" diye dua etmeden hibir


yeri terk etmezdi.
Altnc edep bineine bindiinde, "Subhanellezi
lena haza ve ma kunna lehu mukrinin.
ekberu tevekkeltu

Bismillahi

ve vallhu

alallahi ve la havle ve la kuvvete illa

aliyyil azim. Allhumme

entel hamilu

sehhara

alazzahri vel

billahil
musteanu

alal umur" [Buna bizim iin boyun ediren AUah ycedir, biz
ona g yetiremezdik. BismiUah, AUahu Ekber, AUah'a tevekkl
ettim, ondan baka azamet ve kuvvet sahibi yoktur AUah'm
sen ileri yrten ve yardmc olansn] demektir
Yedinci edep perembe sabah erkenden menzden ayrdmakur Zira Kah Malik ResluUah'n (s.a.v.) ounlukla per264

zzeddn Kn
embe erkenden yolculuk yaptn ve ordu gndermek iste
diinde sabah erkenden gnderdiini rivayet etmitir.
Sekizinci edep menzile yaklatnda: "Allhumme

rabbes

semavati ve ma ezlelne ve rabbel arzeyne ve ma eklalne ve rabbe


eyatini ve ma ezlalne ve rabber riyahi ve ma zereyne ve rabbel
bihari ve ma cereyne eseluke hayra hazel menzili ve hayra

ehlihi

ve euzubike min erri hazel menzili ve erre ehlihi" [Gklerin ve


ona glge edenlerin Rabbi olan, iki yerin ve kuatt eylerin,
eytanlarn ve saprdklarnn, rzgrlarn ve savurduklarnn,
denizlerin ve srklediklerinin Rabbi olan Allah'm senden bu
menzilin ve ehlinin iyiliini diliyorum ve bu menzilin ve ehli
nin ktlklerinden sana snyorum] demektir
Dokuzuncu edep menzile selam vermek ve tahiyyettir. Bir menzile vard zaman tahiyyat olarak iki rekt na
maz klmaktr.
Onuncu edep sefer aralarn hazrlamaktr. Asa, matara,
ip gibi eyleri olmaldr. Zira bunlarla yolculuk snnettir. Ebu
Said Hudri (r.a.) Reslullah'n Mekke'den Medine'ye giderken
yryenlere: "allarnz bellerinize

skca balayn"

buyurdu

unu rivayet etmitir.


On birinci edep orada ikamet edecei bir ehre vard
nda uzaktan ehre bakarak o ehrin dini ve llerine se
lam vermeli, biraz Kur'n okumal, onlara hediye etmeli ve
daha sonra "AUhummecel lena biha kararen ve rzkan
nen."

hase-

[Allah'm onda bize yerleme ve gzel bir rzk nasip et]

duasn okumaldr
On ikinci edep ehre girmeden nce eer mmknse gusl almakr. Zira Reslullah (s.a.v.) Mekke'de ne zaman bir
yere gitmek isterse nce gusl alrd. "Allhumme inni

euzubike

min vasais seferi ve kabetil munkalebi ve suil menzarifil

mali vel
265

n Ana Esaslar
ehli vel veled" [Allah'm yolculuun vesveselerinden sana s
nyorum, dn sknularndan ve aileme, varlma ve evla
dma gelecek musibetten sana snyorum.]

Onuncu Fasl: Nefein ihtiyalarnn


karlanmasnn dab hakkmda
Hak yolu sliklerinin maksata ulama yolunda nefis bi
neinin zaruri ihtiyalarn kardamaktan baka areleri yok
tur. Aksi takdirde hareket kuvveti ve tahamml takati kalmaz
ve binici olan ruhu fituh menzikne ulatrmaz. Zaruri ihti
yalar eydir: Yemek, giymek, uyumak. Eer zaruret mik
tar ile yetinilirse bunlara nefsin hukuku, ar gidilirse haz
denir Slikin edebi, yolda olduu ve fena menziline ulama
d mddete nefsini hukukun hududunda durdurmas ve
fena menzikne varmadan haz kaynaklarna ve ayrlarna indirmemesidir
Nefsin ihtiyalar hususunda mutasavvflar taifedk: Muh
lisler, muhlesler ve muhles muhksleri. Muhkslerin her yaptk
lar Hak iindir Muhleslerin her yaptklar Hak iledir Muh
les muhlislerinin her yaptklar hem Hak ile hem Hak iindir
Muhksler mbtedler olup kendi iradeleriyle kaimdirler Muh
lesler mutavassdar' olup Hak ile birliktedirler ve kendi irde
ve ihtiyarlar yoktur Muhles muhlisler ise mntehiler^ olup
Hakk'n irde ve ihtiyar ile tasarrufta bulunurlar. Muhkslerin
edebi hukuku amamalar, muhleslerin edebi hak ve bazlardan
Yolu yarlayanlar.
Arapa, son, sona varan gibi anlamlara sahip bir kelime.
Mevlevilikte 1001 gnlk ileyi tamamlayan kii, yaplan me
rasimle "dede" olur. Dedelere, mntehi denir ileye yeni gi
rene, "mbted" ad verilir
266

zzeddn Kn
hibirini irde etmemeleri, muhles muhlislerin edebi Hakk'm
irdesi ve Hak iin nefsi bazen hukukunda tutmak ve bazen
de hazlar iin izin ve genilik vermektir. Ifemek nefsin hakk
dr dememizin sebebi rabbani hikmet-i balia iktizasnca be
denin kvam, mizacn itidali ve hayan devamnn yeme ve
imeye bal ve merut olmasdr. Gariz hayatn tesiriyle s
rekli olarak insan ve hayvanlarn vcudundaki baz czler yok
olur ve bu czlerin yerini yiyecekten alnan czler alr ve ha
yat irtibat glenir Ta ki ezeli takdir hkm insan bedenini
tahrip etme niyetiyle harekete geip mrekkep czleri birbi
rinden ayrana kadar. "Zalike takdimi azizil

alim?

Yemek yeme hakkmda


Yemek yemedeki edep yemekten nce ve sonra elleri ykamakr. Zira hadiste yle gelmitir: "Yemekten nce
almak fakirlii, yemekten

sonra abdest almak ise zihin

abdest

zayfln

giderir. "O nimet iin Allhu Tel'y zikretmeli ve samimi bir


kalp ile onun adn anmaldr. Zira ilhi kitabn nass: "Aahn adnn

zerinde

anlmad

eyi yemeyin"

buyurmaktadr.

Geri bu ayetin tefsiri zahiren kurban zamanna ait olup a


fii ve Ebu Hanife (r.a.) arasnda vciblii noktasnda ihtilf
mevcdtur. Lakin mutasavvflar ayetin zahirinin iktizasn ye
rine getirdikten sonra yemek yerken Allah'n adnn zikredil
mesinin gerekli olduunu anlamlardr. Zira helal olsa dahi
tabiat tozu cihetinden yemek yeme neticesinde kalpte mey
dana gelen kin ve zulmet zikir nuru ve kalp huzuru olmaks
zn ortadan kalkmaz. Yemek yeme esnasnda kalp huzuru ne
kadar fazla olursa o yemein czleri o kadar nurlu ve zarar o
kadar az olur. eyh Ziyaddin Ebul Necip bu hususta yle
demitir: "Yemekyiyor ve namaz klyorum. "Yani namazda sa267

n Ana Esaslar
hip olduum huzura, yemek yerken de sahibim. Yemek n
cesinde u duay okumakdr: "Allhumme sai ala
din ve ala li Muhammed

Muhamme-

ve ma rezektena mimma

nuhibbu

ecalhu avnen ala ma tuhibbu

ve ma zeveyte arna mimma

hibbu ecalhu feragen

tuhibbu."

lenafma

nu

[Muhammed ve Ehl-i

Beyt'ine selam olsun, sevdiimiz ve bize nasip ettiin eyleri


sevdiin eyler iin yardmc kl. Sevdiimiz ancak bizden esir
gediin eylere kar huzur vesilesi olarak sevdiin eyleri na
sip et] Sol ayak zerine oturmamal, sa ayakstne oturmal,
eline yaslanmamal ve yemekten nce ve sonra tuz yemeli
dir Zira ResluUah'tan (s.a.v.) yle bir hadis rivayet edilmi
tir: "Ya Ali, yemeine

tuz ile bala ve tuz ile bitir, zira tuz yet

mi hastaln ifasdr ki delilik, czam,


di ars onlardandr

baras, karn ars ve

" Ekmek getirildiinde baka bir yemek

beklememekdir, zira hadiste yle geknitir: "Ekmee


ediniz, zira Allah sizin iin gklerin, yerin,
Ademolunun

bereketlerini sizin emrinize

demirin,

hrmet

inein ve

vermitir "

Yalnz yememelidir Zira toplu yemek snnettir Hadiste


yle geknitir: "Allhu Tel'nn en sevdii yemek uzanan
ok olduu yemektir

ellerin

"Bazlar ResluUah'a (s.a.v): "Biz yemek

yiyoruz ama doymuyoruz, neden?" diye sorduklarnda. Haz


ret: "Siz yemeklerinizi
ann ki yemeiniz

ayryorsunuz,

bereketlensin"

birlein ve Allah'n

huyudu.

Yemek sofra banda

yenmekdir Zira Enes Makk yle rivayet etmitir:


(s.a.v.) tek bir sofrada deil

ismini

"Reslulah

birok sofada yemek yerdi." Mec

liste hazr bulunanlar balamadka yemee balamamaldr


Zira Huzeyfe'den yle naklediknitir: "Reslullah'n

(s.a.v.)ya

nnda yemek hazrladmz

balayn

caya kadar hibirimiz

elimizi

zaman Reslullah
uzatmazdk

(s.a.v.)

" Sa ekyle yemeli

dir, nk rivayette: "Sa elinizle yiyin, iin, aln ve verin, zira


268

zzeddn Kn
eytan sol eliyle yer, ier, alr ve verir " Ortadan yememelidir,
zira rivayette: "Yemek hazr olduu, zaman kenarlarndan
ve ortasn brakn, zira bereket yemein

aln

ortasna iner "Elinden

lokma dt zaman yerden almal, temizlemeli ve yemeli


dir. Zira hadiste yle gelmitir: "Sizden birisinin lokmas d
tnde

onu temizleyip yesin, eytana brakmasn."

"Yemee ne

fesini flememelidir. Zira Reslullah (s.a.v.) bunu nehyetmi


ve: "Yemee fkmek bereketini alr" buyurmutur.
Yemee ayp buknamaldr. tah varsa yemeli, yoksa b
rakmaldr. Nitekim Ebu Hureyre'den yle nakledilmitir:
"Reslullah (s.a.v.) yemekte

ayp bulmaz, itah varsa yer, yoksa

yemezdi. "Ifemekte acem ehlinin deti olduu gibi sessiz dur


mamal, byk lokma almamal, iyi inemeli, nne bak
mal, dierlerinin yzne ve lokmasna bakmamak ve kendi
nnden yemelidir. Zira hadiste: "nnden

ye"h\syVit\Am\^-

tur. Eer hizmeti cemade birlikte yemee oturmadysa, ona


birka lokma vermelidir. Zira hadiste yle buyurulmutur:
"Eer hizmetiniz

sizinle birlikte yemee oturmadysa,

ten verin, zira o yemein

ona yemek

kokusu ve tadyla birlikteydi."

dolacak kadar yememedir. Hadiste: "nsan midesinden


kt bir kap doldurmaz"

huyuAmutu.

Midesi
daha

Sofra kaldrlmadka

kimse yerinden kalkmamaldr. Herkes yemei brakmadka


doysa dahi elini ekmemelidir. Nitekim hadiste: "Sofra kurul
duundan

kaldrlncaya

bitirmeden

nce doysa dahi elini ekmemelidir."

kadar sofradan kalkmamal ve herkes


Dierleri biti

rene kadar oyalanmaldr.


Ekmek ve eti bakla kesmemelidir, zira bu hususta yasak
vardr. yice ackmadan yememelidir. Yemei yedikten sonra
kaplar kirli brakmamaldr. Zira kaplar ykamak ve parmak
lar yalayarak temizlemek hususunda Reslullah'tan emir gel269

n Ana Esaslar
mistir. Nitekim hadiste yle buyurdmutur: "Sizden biri ye
mek yediinde

parmaklarn

nerede olduunu

yalasn,

zira yemein

bereketinin

bilmez. "Yemek bittii zaman: "ElhamduliUa-

hiUezi etamna haza ve razeknahu min gayri havlin minna


kuvve. Elhamduliahilkzi
barekat. Allhumme
med. Allhumme

binimetihi

tetimmusslihatu

salli ala Muhammedin


etemtena

vela

ve tenzihi

ve ala li Muham

tayyiben festamilna

sliha."

[Bunu

bize balayan Allah'a hamdolsun, o g yetiremeyeceimiz


eyle bizi rzklandrd. iyilikleri nimetiyle tamamlayan ve berekederi indiren Allah'a hamdolsun. Allhumme saik ala Mu
hammedin ve ala li Muhammed. Allah'm bizi temiz ekilde
rzklandrdn, salih amel ilemeyi nasip et.] demekdir Eer
yemekte phe varsa: "Allhumme sahi ala Muhammedin
li Muhammed"Acn

sonra "Ve la tecalhu avnen ah

ve ala
masiyetik"

[Onu bizim iin gnaha yardmc klma] demekdir phek


yemekten kamak, eer zaruret olursa bu yapndan dolay
zlmek ve hznlenmekdir Helal yemek, zahirinde haram
ve irkinkk olmayan ve zulm veya fisk bilinmeyen kimseden
gelen yemektir phek yemek ise haraml zahir olmayan an
cak fask ve zakmlerden gelen yemektir Haram yemek ise ha
raml aikr olandr Helal yemek vlm, phek-mekruh,
haram yemek ise yasaktr Eer hkm zahir esasnca olma
sayd helal yemek neredeyse imknsz hle gelirdi.
Yemekten sonra misvak kuUanmak snnettir, zira hadiste:
"Misvak kullann, zira o temizliktir ve temizlik iman arr ve
iman sahibiyle birlikte cennettedir."

Elleri ykamakdr, zira ha

diste: "Kim ellerinde ya ve pislik olduu halde ellerini

ykama

dan gecelerse,

nefsinden

bana gelen hastalk ve beladan dohy

baka kimseyi sulamasn"

hvcy\\t\Am\^xm. Eker ayn kapta y

kanrsa daha iyidir Nitekim hadiste: "Mecusilere


270

muhalefet

zzeddn Kn
edin ve leenlerinizi

ellerinizi ykamak iin doldurun."

Yemek

yerken yapmackl davranmamal, tekken nasl yiyorsa, toplu


lukta da yle yemelidir, yoksa riya olur. Yemek yerken insan
larn yanna gitmemeli, yemeklerini bitirmelerini beklemeli
dir. Zira hadiste yle buyurulmutur: "Kim davet

edilmedii

halde yemee giderse, fsk yoluna gitmi ve haram yemitir

" An

cak yemek yiyenlerin kendisinin gelmesinden mutlu olacak


larn kesin olarak bilirse, gidebilir. Ziyafette arya gitmeme
lidir. Ancak bundaki sebep haya deil de slih bir niyet olursa
sakncas yokmr. Hazr olan sofraya getirmeli, az olsa dahi
onu kk grmemelidir. Misafirleri evin kapsna kadar ge
irmek mstehapr Davete icabet etmek hususen dn ve
benzeri davetlere icabet etmek snnettir Tekebbr veya yap
mack davranmak ona mani olmamaldr. Rivayet edilir ki bir
gn Emire'l-mminn Hasan (r.a.) devesine binmi yolda gi
derken miskinlerden ve fakirlerden oluan bir topluluun bir
ka lokma etrafinda oturup ve yemek yediklerini grd. Hasan
(r.a.) onlara selam verince, cevap verdiler ve: "Ey
olu, yemek

Reslullah'n

ister misin?" dediler. Bunun zerine Hasan (r.a.)

davederine icabet ederek.- "Evet, phesiz Allah

mtekebbirleri

sevmez" dedi ve bineinden inerek onlarn yanna oturdu.


Elbise giymek dbt ve giyeceklerin eitleri hakkmda
Giyinmek de nefsin haklarndan biri olup hem souk ve
sca def etmek, hem de avret yerini rtmek iin gereklidir.
O halde elbisedeki edep maksad bu iki amala snrl tutmak
ve ilave eyleri fazlalk ve gereksiz bilmektir.
Elbisede iki art vcibtir Birincisi haller, ikincisi vakitlerle
ilgilidir. Ancak riayet etmenin srekli vcib olduu ey helal
lik artdr. Giysi helal yoldan elde edilmi oknaldr. Hadiste
971

n Ana Esaslar
yle gelmitir: "Kim on dirheme
dirhemi haramdan

bir elbise alr ve o parann

bir

olursa, Allah onun vcib olsun, mstehap ol

sun hibir amel ve ibdetini

kabul etmez." ikinci art olan ve

hususi vakitte riayet edilmesi vcib olan ey taharet ve temiz


lik olup namazm shhati buna baldr
nsanlarn elbise seim ve giyimlerindeki halleri muhtekf
olup, bu hususta farkk hareket ederler Genel olarak shhat er
bab ve bl mrtekipleri'' elbise giyme hususunda gruba
ayrlrlar. Mtekeifler^ mtenaimler'' ve irdeyi terk edenler
Tekef erbab ise iki taifedirler: Muhikler' ve mubtiUer'^
Muhikler sekiz taifedir: Birincisi hiret sevab isteyenler
dir Nitekim hadiste yle gelmitir: "Kim imkn olduu
gzel giysi giymeyi

halde

terk ederse Allah ona cennet giysileri giydirir "

kinci taife mtevaz ve alakgnll olmaya alan ve nefslerindeki tekebbr uzaklatrmaya akan kimselerdir Zira
nefis yumuak ve gzel elbise sebebiyle kendinde bir imtiyaz
ve ycelik tasavvur eder ki buna kibir denir Eski giysi giymek
ise krlganlk ve yumuakla sebep olur ki buna da tevazu
denir Bu taifeden bazlar yamallar olup, elbiselerinde bir
ok yama bulunur ve giysilerini plklerden alp ykadktan
sonra giyerler ki nefislerini daha fazla kltp krabilsinler
Ebu Sleyman Darani (ra.) byk ve eski bir elbise giymiti.
Onu bu ekilde gren dostu Ahmed bin Ehil Havari: "Bun
dan daha iyi bir giysi giyinsen ne olur?" diye sorunca, "Keke
^
^
'
'"
"
272

Mrtekip: rtikbeden, kt, yakksz i yapan. Rvet alan,


rvet yiyen.
Kef ehli olanlar.
Nimetlendirilenler
Hakk yerine getirenler
Batl olanlar.

zzeddn Kn
kalbim dier kalpler arasnda bu giysinin

dier giysiler

arasnda

olduu gibi olsa" dedi.


nc taife dinin selmetini isteyenlerdir. Bunlar ilh
emir ve nehiylere ihtiramlardan dolay pheli eylerden da
ima kanr, bu yzden helal ilerde de genilik ve rahadk yo
lunu semezler ve sade bir giysiyle yetinirler Zira helal haddinin sonu phe haddinin balangc ve phe haddinin sonu
haram haddinin balangcdr. Kim haramn etrafnda bulu
nursa, onun zararndan gvende olmaz. "Kim deirmen

tann

etrafnda dnerse ona dmesi artc deildir "Hadiste de yle


buyuruknutur: "Kul pheli eylerden
mayan eylerden

de kanmadka

kanmak

muttakilerden

iin phe ol
saylmaz."

Drdnc taife nefse muhalefet etme isteinde bulunan


lardr. Kt elbise giyinmelerindeki amalar nefis hevsna
muhalefettir. Zira nefsin arzusunu yumuak ve genilikte gr
dklerinden Allah'n rzasn ona kar gelmede grikler. Bu
yzden nefsi buna ikna eder ve genilik ve rahatlktan uzak
tutarlar.
Beinci taife himmetlerini ykseltmek ve oaltmak iste
yenlerdir. Kt elbise semelerindeki maksadar kalbi tamah
kirinden ve pasndan temizleyerek ince hle getirmek ve ni
yetlerini insanlarn baklarndan korumak arzusudur. Zira bi
lirler ki nimet yolunu srdikrlerse, insanlara olan ihtiyalar
artar ve insanlarn onlara olan nazarlar oalr.
Altnc taife vakit boluu ve ibdet frsat elde etmek
isteyenler ve bunu ganimet bilenlerdir ki sikekli olarak d
ncelerini ve vakiderini boaltmaya gayret eder ve Hak'dan
baka bir eyle megul olmay ve nefsin halleriyle uramay
istemezler. Bu yzden gereksiz eyleri ve fazlakkIar terk eder
ve zaruret miktaryla kanat ederler Anlamlar ki Ali bin Ebi
273

n Ana Esaslar
Talib (r.a.) dirheme bir gmlek alm ve kolu iyice yrulncaya kadar onu giymiti.
Ifedinci taife ihtiyalarn azaltmaya ve hafifletmeye akan,
bu sebeple zaruret miktaryla yetinen, kendilerine sade giysi di
kerek insanlara yk olmay istemeyen ve bu hususta enbiyya
iktida eden ve bylece onlarn muvafakatinden mahrum olma
may mit edenlerdir Emre'l-muminn Ak (ra.) Hz. mer'e
(ra.) bir gn yle dedi: "Eer dostuna ulamak istersen
ini yamalama,

arzularn

ksalt ve ackmadan

yemek

gmle
yeme."

Sekizinci taife fiil dikyle zht yoluna davet edenlerdk. Zht


ve azaltmadaki amalar takpleri faydalandrmak ve onlar fiil
diliyle dnyev fazlalklardan kanat yoluna davet etmektir ki
bylece hibir thmet olmakszn kendi rabederiyle onlara ihtida
etsinler Enbiya ve evliyann havassmn azla yetinme ve zhderi
ounlukla bu maslahata dayanmaktadr. Rivayet edilk ki Emke'lm'minn Ali ( r a ) bir gn bir gmlek giymiti ki kolunun uzun
luu ekne kadar ulamyordu. Hariciler onu aypladklarnda
onlara yle cevap verdi: "Beni kibirden uzak elbiseden dolay m
knyorsunuz? Mslman'n

bana iktida etmesi daha dorudur

"

Batl mtekaifler (kt elbise giyenler) iki ksmdr: Bi


rincisi yumuak ve gzel elbise almaya gleri yetmeyen acizler
dir ve sahh bir kast ve skklerin yoluna uyma arzusu olmaks
zn bu ekilde giyinirler kinci ksmn bu ekilde giyinmekten
maksatlar zht iddiasnda bulunmak ve insanlar kendilerine
cezp etmek arzusudur Bu taifenin tasavvuftan hatta Mslmankktan nasibi yoktur. Zira onlarn halleri daima yalan, ni
fak, riya, gsteri ve gurur zeridir
Nimet ehli de iki frkadr: Hak ehli ve btl ehk. Hak
ehli olanlar taifedir: Birincisi munsifler'^ olup yumuak elnsaf ehli olanlar.

274

zzeddn Kn
bise giymekte ve azimetten ruhsata inmekte, nefis hevsmm
kalmlarm grrler, irdeyi terk veya hazlarm gerekleme
sini deil. Kendi i ve d zaaf ve kusurlarndan haberdardrlar
ve bunu itiraf ederler Onlarn bu nefis bazlar sahip olduklar
insaf ve sadkatin bereketiyle balanr ve rtlr.
kinci taife sadklar ve muhlisler olup yumuak ve gzel
elbise semelerindeki maksat sdk ve ihlsa dayanr. Mesela
kt ve kaba elbise giyindiklerinde nefislerinde bir haz hisse
derlerse ona mani oknak iin yumuak ve gzel elbise giyerler.
Veya hallerini halkn gznden saklamak iin bu yola bavu
rurlar. Bylece insanlar onlar dnyaya dkn ve zevk merak
ls sanarlar. Bu ekilde zhtleri ve dnyadan yz evirmeleri
bu elbise sayesinde gizli kalr ve insanlarn kendilerine tevec
ch etmelerinden de korunurlar. Geri hli rtmek yalnzca
yumuak elbiseyle olmaz. Zira biroklar hallerini rtmek iin
baka elbiselerden faydalanmlardr. Mesela fakir avam halkn
ve kyllerin giysilerinden giymilerdir. Bylece hem murat
lar olan hallerini rtmeye nail olmular, hem de fakirliin fa
ziletini elde etmilerdir. Ancak yine de yumuak giysiyle hli
saklamak da bir nevi hli rtme yoludur.
nc taife vsllar'^ ve kmiller olup nefis tezkiyesi ve
kalp temizlii ve mahbupluk ve muradk derecesinin kemline
ulaktan sonra elbisenin incelii ve yumuakl hususunda
nefse hogrl ve yumuaklkla davranrlar. Zira bu merte
bede nefsin bazlar onun hukuku, derdi derman hline geVsl: Arapa, ulaan, varan anlamnda bir kelime, ism-i fail.
"Allah'n vasledilmek zere emrettiini, kat'ederler..." (Bakara/27)
yetinde bu terim, (en ysale) eklinde gemektedir. Bu du
rumda vsl, Allah' bilen, emirlerini yerine getiren ve yasakla
rndan kanan kii anlamna gelmektedir.
275

n Ana Esaslar
lir. Bu makama ulamadan nce ulatklar tasavvuru birok
slikin ayan kaydrmtr. Bu mertebede aya kayann ye
niden ayaa kalkmas mkldr. Btn zamanlar boyu bu
mertebeye ulam bir ahs bulabilmek ok zor bir itir. Yahya
Mu'z Razi hlinin balangcnda kaba ve eski elbise giyerdi,
sonlarda ise yumuak elbise giyindi. Bu haber Byezd'e ula
trdklarnda: "Miskin Yahya Razi dnceyi
tan masrafsz elbiseye sabredemedi
debilir'

ve fikri rahat tu

masrafl elbiseye nasl sabre

dedi.

Batl nimet ehli ise taifedir: Birincisi yanl iddia sa


hipleridir. Hata ederek kemle ulatklarn sanar ve nefislerini
ruhsat meydanna indirir ve haz ve zevk hususunda onlara ra
hadk ve genilik verirler. Bunlardan bir zarar gelmeyeceini
aksine fayda greceklerini zannederler
ikinci taife yalanc iddia sahipleri olup insanlara kendi
lerini ermilerden gsterir, ancak kendi ilerinde iddialarnn
bo ve manasz olduunu bilirler.
nc taife yumuak ve gsterili elbise giyinmekle if
tihar eder ve gumrlamrlar, ancak bununla birlikte hl veya
keml iddiasnda bulunmazlar.
rade ve ihtiyar terk edenler ne kaba, ne de yumuak el
biseyle snrh ve mahdutturlar. Zira kendi irde ve ihtiyarla
rndan arnm ve gayb ihtiyar ve irdeye tabi olmulardr.
Kendilerine ister yumuak, ister kaba elbise gelsin onu fazilet
bilirler. eyhul slm kendi eyhi Ziyaddin Ebul Necip'ten
bahsederken onun hlinin ihtiyar terk etmek olduunu sy
lemitir. Bazen fiyat bir dank bile etmeyen sark sarar bezen
on dinarlk bir sark balard. Ayn ekilde eyh Ebu Suud'un
hlinin de ihtiyar terk olduu sylemitir. Ne zaman kendi
sine pahal yumuak bir elbise gelse onu giyerdi. Kendisine iti276

zzeddn Kn
raz edenlere yle derdi: "tirazlar iki cihetten olabilir: Ya eri
atn zahiri cihetindendir ki bu geersizdir zira bizim elbisemiz
merudur Ya da hlin shhati cihetindendir ki buna cevaben
de deriz ki: bu hususta bizim hibir ihtiyarmz ve irdemiz
olmadn grmyor musunuz?" Bu durumda itiraz edenler
mecburen "hayr" diyorlard.
Bu cemat iki taifedir Birincisi hibir cihetten ne kU
ne de cz irdeye sahip olanlardr Ne zaman onlara gaypten
bir fituh gelse, gaypten vaka ya da uykuda izin gelinceye ka
dar onda tasarrufta bulunmazlard, ikinci taife ilerin klli
yatnda gayb hkmne mecbur olan ancak cziyatta muhtar
olan kimselerdir O halde bizim birinci taife hem elbiseyi elde
etme hem de onda tasarrufta bulunmada ihtiyar sahibi de
dir ikinci taife ise elde etmede mecbur kullanmda muhtar
drlar. Onlara gaypten bir kuma ulanca izinsiz onda tasar
rufta bulunmayan birinci taifenin aksine ister diker ve giyer,
isterse balarlar, ikinci taifedeki bu cz irde ya onlardaki
irdenin kalnusdr ki bu durumda birinci taifenin makam
daha ycedir Ya da fenadan sonra beka marndan Hak
Telmn ihtiyar ve irde ydzmn douundan kaynaklan
maktadr ki bu durumda ikinci taifenin makam birinci tai
feden yksektir
Uyumanm dbt ve uykuyu azaltmann tedbiri
hakknda
Uyku phesiz nefsin haklarndan birisidir zira eer nefis
uykudan tamamen men edikrse beyin kurular, miza itidal
den ayrlr, his ve kuvveder alamaz hle gekr ve insann ter
kibinde ihlal meydana gekr yleyse uyku nefsin zaruretinden
olup onun vastasyla bedende rutubet meydana gelir, miza
277

n Ana Esaslar
mutedil olur, his ve kuvveder yorgunluk ve bitkinlikten kur
udurlar. Uykunun mddeti hakknda gece ve gndzn te
biri yani sekiz saat demilerdir Gndzn ok uzun olduu
yaz dneminde bu sekiz saatin iki saati gndz, alt saati gece
uyunur. Gndzn ok ksa olduu kta ise sekiz saatin ta
mam gece uykusuna ayrlr Bu iki dnemin arasnda gn
dzn ksal uzunluu hesaplanarak iki saadik le uykusu
ayarlanr Bu miktar nefsin hakkdr Ondan daha az olmama
ldr ki insan mizacnda kuruluk ve scakkk olumasnda, on
dan ok da olmamakdr ki kalpte kasavet, gaflet, yorgunluk
ve rutubet olumasn.
Eer bir kimse mizac iin zaruri grmedii iin bu mik
tardan biraz ksaltmak isterse u iki yola mracaat edebilir:
Birincisi kesp edilen yol ikincisi balanan yoldur. Kesp edi
len dettir Eer bir kimse tedrcen uykusunu azaltrsa uyku
azl ona zarar vermez. Zira alkanlk ve det tabiatn na
ibidir "Adet beinci tabiattr'

Balanan ise itaatin ruhu ve

sohbetin arkadadr Kime itaat zevki ve sohbet dosduu ve


rilirse detinin aksine ve tedrcen olmasa bile uykuyu azalt
mak onun mizacna bir ziyan vermez. Bu mana hl erbab
nn indinde tecrbe yoluyla sabittir Zira baz azmet erbab
ve kalp ashab yllar boyu uyumamlar, iki rekt namaz veya
vird ile geceyi gndz etmiler ve ikindi namaznn abdesti
ile sabah namazlarn klmlardr da mizalarnda bir mkl
meydana gelmemitir Bu hl yle bir noktaya ular ki vus
lat sahibinin gznde uzun bir zaman ksa grnr Nitekim
yle demilerdir: "Vsln senesi uyuklama,
senedir"

uzan

uyuklamas

Bu iin ehli olan bir kalp sahibine "Geceki hlin na

sl" diye sordular. "Geceyi asla olduu gibi grmedim, bala


d an akyor" dedi.

278

zzeddn Kn
Uykudaki edep kbleye doru veya mezardaki gibi saa
doru ya da lm hlindeki gibi srt st yatmakr zira uyku
kk lmdr. " Uykuyu sizin iin dinlenme

(yani lm) kldk"

Yann yere koyduu zaman: "BismikeUahumme


ve bismike erfeuhu. Allhumme
erselteha fehfezha

vadatu

cenbi

in emsekte nejsi fafrkha

ve in

bima tahfezu bihi ibadekeslihin.

Allhumme

inni eskmtu nejsi ikyke ve veccehtu

vechi ikyke vefevveztu

ikyke vel satu zahri ikyke rehbeten

minke ve rabeten

mence vela mekee vela meferre

minke illa ikyke. Amentu

tabike elkzi enzelte nebyyike elkzi erselte. Allhumme


bekeyevme
hamduliUahi
kkefekadare

tebasu ibadeke elhamdulillahi


elkzi batane fehabera
velhamdulillahi

emri

ikyke la
biki-

kini aze-

elllezi alafekahere

velhamdulillahi

ellezi huve yuhyilmevta

vel

ellezi meve huve

ah

klli eyin kadir AUlahumme inni euzu bike ve erri gazabike ve


sui ikabike erri ibadike ve erri eytani ve irkih' [Allah'm se
nin adnla oturdum, senin adnla kalkarm. Allah'm canm
alrsan beni bala, eer brakrsan salih kullar koruduunla
beni bala ve koru. Allah'm nefsimi sana teslim ettim, y
zm sana evirdim, iimi korkundan ve midinden sana brakm, senden baka snam ve korunam yok. indirdiin
kitabn, gnderdiin peygamberine inandm. Kullarn kaldr
dn gnk azaptan beni koru. Hamd yce ve kuvvet sahibi
olan Allah'adr. Hamd lleri dirilten, mlk sahibine ve her
eye gc yetenedir. Allah'm ben senin cezalandrmandan ve
fkenden, kullarnn ve eytann errinden ve irkinden sana
snyorum.] demelidir. Daha sonra virdler blmnde zik
redilecek olan Kelm- Mecd'in ayetlerini okumal ve omz
defa "Allhu Ekbef

demeli ve "la ilahe illallhu

ekber ve la havk vela kuvvete illa biUahilazliyyilazim'

vallhu
diye

rek yze tamamlamaldr Sonunda da u duay okumaldr:

279

n Ana Esaslar
"Allhummeeykzni

f ahabbissaati

ileyke vesta milni bieh ab-

dil amal ileyke tukarribuni

ileyke zulfa ve tube aduni min sa-

hatke buden eseluke fetutini

vestafiruke fetaftrli

tecibuli Allhumme

la tuminni

ve eduke fes-

mekreke vela tuvellini

ve la terfa anni setrake ve la tunsi zikrake vela tecaki


filin

gayrake
minelga

[Allah'm beni saaderin en sevimlisinde uyandr, en iyi

amelleri ilet ki sana yaknlamama sebep olsunlar ve beni se


nin fkenden uzaklaursnlar. Beni balaman ve affetmeni
diliyorum, affediyorsun, seni aryorum icabet ediyorsun.
AUah'm beni hilene duar etme ve beni bakasna brakma.
Gnahlar rten perdeni zerimden kaldrma ve seni anmay
unutturma ve beni gafillerden kma.] Hadis-i erifte yle
buyrulmutur: "Kim bu kelimeleri

sylerse Allah ona melek

gnderir,

eer namaz klarsa ve dua

onu namaza

uyandrrlar,

ederse ona min derler Eer kalkmazsa melekler havada


ederler ve ibdetlerinin
yet AUah'tandr

280

sevab onun iin yazlr?

ibdet

Tevfk ve ina

YEDNC BAB
Ameller hakknda ve on sldr

Birinci Fasl: Amelin beyam hakkmda


Burada amelden maksat slm'm temel hkmleridir
Islm'm temelleri betir ehdeteyn kekmesini eda etmek, na
maz, zekt, oru ve hac. Nitekim hadiste yle buyrdmutur:
"slm be ey zerine kurulmutur: Allah'tan baka ilah
na ve Muhammed'in

(s.a.v.) Allah'n elisi olduuna ehdet et

mek, be vakit namaz klmak, oru tutmak ve bir yol


iin hacca gitmek''

olmad
bulabilen

slm'm manas ise nefse h hkmleri

kabul ettirmek olup nefsin boyun emesinin iareti ulhiyet


iddiasndan vazgemesi ve ubudiyet sfatyla sfadanmasdr
Bunun anlam udur ki; emirkk irdesi ve istei nefsin ftt s
fadanndandr, o her zaman emir vermek ister almak deil. Bu
uzakkk sfat Hak Tel ile ulhiyet ve mabudiyet husususunda
ekime ve nizann ta kendisidir ki hibir mahlk buna hak
sahibi olmayp Zat- Kadm bu hususta tek ve mahsstur. O
halde nefiste h ahkma boyun eme ve teskm olma sfat
281

n Ana Esaslar
meydana gelir ve emirlii memurlua dnrse ondaki bu
niza yok olur ve Allah'm kullarmm yoluna girmi olur.
slm imanm kalp ve suretidir, iman ise slm'n ruhu ve
manasdr. O halde slm'n hayat imanla ve imann kemli
slm'la olur. man vasflarnn kemlinin slm'n suretinden
mcerred imandaki varl meyvenin tohumdaki varl gibi
dir. phesiz ziraat ve yetitirme olmadan tohumun kemli
olan meyveye dnmesi imknszdr. Toprak hazr olmadan,
yarhp, alt st olup dzeltilmeden, hazr hle getirilmeden
ve hakkyla sulanp temizlenmeden tohumdaki meyve olma
istidadnn kuvveden fiile dnmeyecei ve onun faydala
rndan istifade edilemeyecei gibi ilkin nefis hazrlanmadan
ve ondaki detler terk edilip ibdetler hazr olmadan, iman
tohumu hazrlanp, ilimle sulanp Hak korkusuyla temizlen
meden ve riya ve ucb afetinden korunmadan onun sabr, tes
lim ve itaat gibi hakikatlerinden istifade etmek de mmkn
olmaz. Dnyaya gelmekten maksat bu ziraattr. Bugn amel
ziraatyla iman hakikatlerinin meyvelerini toplar, hiret am
barna gnderir ve yarn ebediyetteki Darul Selam'da onun
faydalarndan istifade eder. "Dnya

hiretin

tarlastdtf

bu

manaya iaret eder.


Dier taraftan iman kandil amel ise ya mesabesin
dedir. O halde kandilin nn yann okluuyla oalp
aydnlk vermesi gibi iman nuru da amel yann yardmyla
aydnlanr ve oalr. Amel yann iman kandiline ulama
syla semav kalp iesi ve nefis era srekli olarak aydnlk
olur. "Allah gklerin ve yerin nurudur?

Ya mesabesinde olan

amel sefasnn ve aydnlk istidadnn fevkalade olmas sebe


biyle kendi kendine k ve aydnlk verir. Hatta iman nuru
ona ulamasa bile kendi kendine k vermek ister. "Bu aacn
282

zzeddn Kn
ya neredeyse ate dokunmua

bile k saar? Eer bu ikisi bir

birine ularsa "Nur stne nr' olur


Amekn nuru iki eittir: Biri zat ve mminlere has iken
dieri ise rrz ve mnafklara aittir Zat olan imann neti
cesi ve nr kaynana bal olup asla mminden ayrdmaz.
"Nurlar nlerinde

ve salarnda

koar' Arz ise nifak ve k

fr ateinin aydnlnn eseri olup nr kaynandan kopuk


tur. Dnyev hayaun sona ermesiyle yok olur ve sahibi n
gitmesiyle kfr karanknda ve atein scanda kakr "k et
rafn aydnlattnda

Allah onlarn n giderdi ve onlar ka

ranlklar iinde brakt, artk grmezler'

Mnafklar kyamet

gn mminlerin nurunu grdklerinde onlardan nr iste


yerek yle derler: "Bize bakn da nurunuzdan

bir para

lm. "O anda aralarnda bir set meydana gekr "Nihayet

ala
arala

rna kaps olan bir sur ekilir inde rahmet vardr dnda ise
azap''

O zaman "Biz sizinle deil miydik" diye feryat ederler

"Amellerimiz ayn deil miydi neden bugn sizin nurunuz


var ama bizim yok" derler Mminler ise "Evet
ancak siz kendinizi yaknz, bekleyip durdunuz,
hayl ve kuruntular sizi aldatt'

bizimleydiniz
phe

ettiniz,

diye cevap verirler "Sizin amel

nurunuz iman nurundan yoksun olduu iin bugn nurdan


uzaksnz" derler Bu taife yalnzca amelde bulunup slm'n
zahirinden bakasna sahip olmadklar ve bununla birlikte
iman iddiasnda bulunduklar iin onlara cevap olarak "Bede
viler iman ettik dediler. De ki iman etmediniz.
tirdik deyin, iman kalbinize girmemitir'

Ancak slm ge

ayeti geknitir y

leyse amekn nr olduu malum oldu. Bu nr mminler iin


zat mnafklar iin ariyettir Umumi olarak insanlar iman
ve amel cihetinden drt ksmdrlar: Birincisi slihler olup
hem iman hem amel sahibidirler kincisi fasklar olup bun-

283

n Ana Esaslar
1ar iman sahibi ancak slih amel sahibi deillerdir. nc k
sm ise mnafklar olup amel sahibi ancak imandan yoksun
durlar. Drdnc grup ise kfirler olup bunlarn ne imanlar
ne de amelleri vardr.

ikinci Fasl: Allhu Tel'nn vahdaniyetini ve


Seyyidul Murselin'in risletini ikrar hakknda
Bunun keyfiyeti kulun ehdeteyni diline getirerek "Ehedu
en la ilahe illallah ve ehedu enne Muhammeden

reslullah" deme-

sidir. Bylece kalbindeki tasdike hidlik eder. krar ehdetten


daha mahsstur zira her ikrar ehdet oknasna ramen her
ehdet kendi bana bir ikrar deildir. Her yerleen kendisini
yerletirenden sorulduu gibi ikrar eden kimse de imanndan
sorumlu ve eriatn hududunun gereklilerini yerine getirmekle
mesuldr. Bu yzden ehdet inkr ve thmet mahalli deildir
krar sz cmlesinden olmasna ramen amellerin en mute
ber rknlerinden birisidir. Zira amelden maksat uzuvlar e
riat ahkm iktizasnca kullanmak, ikrar ise herkesin kendisiyle
emredilmi ve hkmedilmi olduu ehdet kelimesini eda et
mek iin dili kullanmaktr. Dilin kalbin tercman ve ahidi
olmas ve onun srrn anlap imanna hidlik etmesi gibi di
er uzuvlar da kalbin tercman ve hidleri olup onun srrn
dan haber verir, onun hline hidlik ederler ve bu hidlii
fiil diliyle yerine getirirler. Dil bn amelin zahir szcs ol
duu gibi dier rknler de zahir amelin btn szcsdr.
Zira insann eriat hkmne uygun olarak istifade ettii her
bir uzuv o kimsenin kalbindeki imann varlna hidlik et
mektedir. O halde ikrar ve amelin her biri imann varhna
ahittir, bir czne deil. Bu yzden hadiste yle gelmitir:
"tman kalp ile tasdik, dil ile itiraf ve uzuvlarla

284

ameldir " Bun-

zzeddn Kn
dan kast imann ikrarn ve amekn kendisi olduu de, ima
nn kalbin tasdiki olduu ve ikrar ve amelin onun almet ve
kant olduudur. Yine de bu iki ahidin ehdeti zorla olabi
lir, nitekim mnafklar ikrar ve amele sahip olmalarna ra
men imana sahip deildirler Ancak ahkm binas zahirler ze
rine bina olduundan bu iki ahidin hidlii ile hidkk eden
kimsenin imanna hkmetmek lazmdr ve bu kimseden k
l der Tpk kadnn yalan hidkk ihtimak bulunmasna
ramen hidkk esasnca hkm vermesi gibi.
Bal ( r a ) bir sava esnasmda kfklerden birisini yere devirdi
ve o ahs ehdet getirmesine ramen onun szn dikkate
almad ve ban gvdesinden ayrd. Bu durum Hz. Rislet'e
ularknca Hazret onu knad. Bilal "Ey AUah'n elisi onun
ikrar imandan deil korkudan dolayyd" diyince Reslullah
(s.a.v.) "Neden kalbini yarmadn'

buyurdu. Yani "Sen onun

kalbinde iman bulunmadn nerden biliyorsun" demek is


tedi. Hz. mer'in (ra.) sz de bu manadadr: "Reslullah
(s.a.v.) zamannda insanlara vahiy geliyordu. Oysa bugn va
hiy kesildi. Sizi aikr olarak yaptnz ilerden sorumlu tuta
rz. O halde kim bize gzel bir zahir gsterirse ona eman ve
rir ve yaknlardan sayarz, onun btnndan haberimiz yoktur.
inde olandan ise AUhu Tel hesaba ekecektir Kim bize
bundan baka bir zahir gsterirse "Benim bmm iyidir" dese
dahi ona eman vermeyiz."

nc Fasl: Temizlik hakkmda


Taharet ve temizlik namazn shhatinin ardr "Taharetsiz namaz olmaz. "Nasl art olmaz ki namazn hakkati Al
lah ve kul arasnda balandr, oysa kirli olan ve temiz olma
yan kimse Hazreti Kuds'a layk dedir eytan hibir halde
285

n Ana Esaslar
kulun namazdayken Allhu Tel'ya yaknlk ve mnacat za
mannda olduu kadar mmine fkelenmez ve btn dost
ve yandalarn bu vakitte onunla savamalar ve ona mani ol
malar iin seferber eder. Namaz klan m'min iman hizipler
ve rahmani ordularla ona kar koymaya ve savamaya alr
ve bu esnada silaha muhta vaziyettedir. Taharet iman nurla
rndan bir nr ve eriat eserlerinden bir eser olup eytan de
fetme hususunda m'min iin silah mesabesindedir. "Abdest
mminin

silahdr." Amel ehli iin abdestin fazileti rtl ve

mehul deildir. Zira hangi fazilet Allhu Tel'nn muhiplii derecesinden daha fazladr: "phesiz Allah tvbe
ve temizlenenleri

edenleri

sever "

Taharet ehli ksmdr: Mminlerin avam taifesinin taharederi zahir ile beden, elbise ve mekm temizlemeyle smrldr. Sfilerin avam ve mminlerin havass taifesinin taharet
leri ise hem birinci taifedeki gibi zahir, hem nc taifedeki
gibi btn temizlii kapsar ve o nefsin yerilmi ahlktan tez
kiye edilmesi ve kalbin dnya sevgisi pisliinden temizlenmesi
dir. Sfilerin havass ve mminlerin havassmn haslarndan olu
an taife ise zahir ve btnn tahareti hususunda birinci ve ikinci
taife ile mterek olup srrn gayrinin mlhazas kirinden ta
hareti hususunda tektirler. Mutasavvflar btnn tahareti nok
tasnda ok dikkat ve ihtimam gsterirler Kendilerini zhidlere
ve sfilere benzetmeye alan bazlar ise zahir temizlik konu
sunda artitizlikgsterirken kin, nefret, buz, haset ve benzeri
gibi btn necasedere kar hogrl ve msamahal davramr1ar. Bu Reslullah'n (s.a.v.) ashabnn siretine muhaliftir Zira
Reslullah'n (s.a.v.) ashbmn arasnda plak ayakla yryen
ler, seccadesiz yerde namaz klanlar ve bazen yalnzca tala istinca edenler mevcd olmasna ramen onlarn hepsi bmn
286

zzeddn Kn
tahareti hususunda son derece gayret gstermilerdir. "Ben hanif, kolaylk ve rahatlk dini iin gnderildim"

buyuran kolaylk

ve msamaha dini, vakit namazlarnda insanlarn ummunun


zahir temizlikle yetinmelerine izin vermitir. Hususilerden ise
"Onlar namazlarnda

sreklidirler" desturuyla azmetin iktizas

gerei bunn temizkini talep etmitir.


Vakit namazlarn shhatinin aru olan zahir taharet iki k
smdr: Habasetten ve necasetten temizkk. Habasetten temizlik
eyde lazmdr; bedende, elbisede ve namaz kknan yerde.
Bedenin taharetinde ise iki ey farzdr: Piskin su veya tala te
mizlenmesi ve temizlenilen eyin tahareti yani hayvan pislii,
l kemii veya kuUanlm su veya ta olmamaldr
Be ey

snnettir:

Birincisi, istikra ve istincada kullanlan temizlik arac is


ter su, ister ta olsun sol el ile kuUanmak.
ikincisi, istincada necaset temizleninceye kadar ne kadar
gerekiyorsa o kadar ta kullanmak.
ncs, istikrada biknen kadar ile yetinmekdk, yani id
rar kesdikten sonra kez veya daha fazla sert olmamak ar
tyla yumuak olarak zeker ekilerek boaltlmaldr ki eer id
rar yolunda kalnu varsa darya atlabilsin. ekme ve derisini
ama hususunda arya gidilmemekdk ki vesveseye dlmesin
ve sinirlerin gevemesine yol amasn. Rutubet geldii md
dete istibra yapmas art deildir Zira zekeri memeye benzet
milerdir, ne kadar ekikrse o kadar rutubet ortaya kar.
Drdncs, istinca ve istikradan sonra ekerini temiz bir
topraa veya taa srmelidir
Beincisi, istinca ve istikradan sonra su kullanmaktr Tu
valete gidecei zaman: "Bismillahi euzu billahi minel habesi vel
287

n Ana Esaslar
habais'

[Bismillah, pisliklerden ve irkinliklerden Allah'a s

nrm] demek snnettir. zerinde Allah'n ismi yazl bulunan


eyleri brakmal, sol ayakla girmeli ve ba ak olmamaldr.
Kbleye, gnee ve aya kar oturmamal ve onlara arkasn da
dnmemelidir. Sol ayan stne fazla oturmamal ve ihti
yatan fazla avret yerine bakmamak ve konumamaldr. D
ar karken nce sa ayan atmal, dar knca eliyle kar
nn svazlamal ve "ElhamduliUahiezi
ve ebka aleyye ma yenfeuni"

ezhebe anni ma yuzini

[Ziyan verici eyleri gideren, fay

dal eyleri brakan Allah'a hamdolsun] demelidir


Taharet iki eittir: Birincisi gusl olarak adlandrlan b
yk taharet ikincisi ise abdest denilen kk taharettir. Gus1n vcib olma ar ikidir: Meninin inzali ve snnet yerlerinin
birlemesi. Gusln farzlar da ikidir: Niyet etmek ve suyu be
deninin her yerine ularmak. Snnederi ise betir: Eer varsa
pislii temizlemek, nce abdest almak, salar sollardan nce
ykamak, bedenin btn uzuvlarn ovmak ve abdesde bitir
mek. Bu abdestte nakledilen dualar okumak lazmdr. Birinci
abdestte gerekli deildir. Abdest iki ey iin gereklidir: Namaz
klmak ve Mushaf'a dokunmak. Bozan eyler ise drttik: Bayl
mak veya sarho olmak yoluyla akln gitmesi, kendinde olma
yacak ekilde uyumak, iki yoldan birisinden bir eyin kmas,
ecnebinin yzne dokunmak veya avret yerini ellemek.
Abdestin amelleri farzlar ve snnetler olarak ikiye ayr
lr. Farzlar alt tanedir. Birincisi niyet, ikincisi uzunluk asn
dan alndan enenin sonuna ve genilik olarak iki kulak ara
sm kapsayacak ekilde yz ykmak, sakaln yzdeki ksm ve
alnda san balad yer de ykanmaldr ncs iki e de
dirsekler de iinde olacak ekilde ykamak, drdncs ban
bir blmn meshetmektir. Mesh oldu denilebilecek kadar
288

zzeddn Kn
bir blm yeterlidir Beincisi topuklarla birlikte iki aya y
kamak, aluncs ise bu ileri srasyla yapmaktr
Abdestin snnederi ise on betir Misvak kuUanmak, kb
leye kar durmak, "Bismiahirrahmanirrahim
min hemezatieytan

Rabbi

ve euzu bike rabbi en yahdurun

euzubike
[Bismil-

lahirrahmanirrahim, Rabbim eytann vesveselerinden ve ya


nmda hazr bulunanlardan sana snyorum] diyerek bala
mak, avu ilerini ykamak, az alkalamak, burna su vermek,
sk sakak ekyle aralayp su girmesini salamak, salar sokardan
nce ykamak, ban tamamn meshetmek, kula ve boynu
meshetmek, her uzvu kere st ste ykamak, az suyla ab
dest almak, nakledilmi dualar okumak. Eli ykarken yle
demelidir: "Allhumme
hammed.

Allhumme

salli ala muhammedin


inni eseluke yumne

ve ala ali Mu

vel berekete ve euzu

bike min umi vel heleketi" [AUhumme saki ala muhamme


din ve ala li Muhammed. Allah'm senden bereket dikyor,
uursuzluktan ve sunduktan sana snyorum] Az alkalar
ken suyu aldktan sonra "Allhumme
ala ali Muhammed

salli ala Muhammed

ve

ve inni telavete kitabeke ve kesreti zikrike'

[Allhumme saki ala Muhammed ve ala li Muhammed ve kitabm okumada senin zikrini arurmada yardmc ol] demekdir
Burna su akrken "Allhumme
Muhammed

ve evcedni

salli ala muhammedin

ve ala ali

raihtal cenne maal ebrar ve ente

anni

rad" [Akhumme saik ala muhammedin ve ala k Muham


med, kendinden honut olduun halde iyilerle birkkte cen
net rayihalarna kavutur.] demekdk. Burundan suyu verdikten
sonra "Allhumme

salli ala muahmmedin

ve euzu bike min revaihilnar

ala ali

Muhammed

ve min suiddar" [Akhumme saki

ala muahmmedin ala li Muhammed ve atein kt kokusun


dan ve kt yerden sana snrm] demek ve yzn ykar-

289

n Ana Esaslar
ken "Allhumme

sall ala Muhammed

beyyid vechi yevme

ve ala ali Muhammed

tebyedu vucuhu evliyike vela

ve

tusevvidyevme

tesveddu vucuhu adaike" [Allhumme salli ala Muhammed ve


ala li Muhammed, dosdarmn yznn beyazlad gn nu
runla benim yzm beyazlat ve dmanlarnn yznn ka
rard gn yzm kara karma] demelidir. Sa eli ykarken
"Allhumme

salli ala muhammedin

kitabi bi yemini

ve ala ali Muhammed

atini

ve hasibni hisaben yesira" [Allhumme salli ala

muhammedin ve ala li Muhammed, kitabm sa elime ver,


hesab kolayca al] sol eli ykarken "Allhumme
hammed

ve ala ali Muhammed

salli ala Mu

euzu bike en tutineni kitabi bi-

imali ev men verai zahri" [Allhumme salli ala Muhammed


ve ala li Muhammed, kitabmn sol elimden ya da arkam
dan verilmesinden sana snrm] demelidir. Ba meshederken "Allhumme

salli ala Muhammed

gaini birahmetike
zilli arike yevme

ve ala ali Muhammed

ve enzil aleyye min berakatike ev ezilni

ve
tahte

la zille illa zUu arike" [Allhumme salli ala

Muhammed ve ala li Muhammed, rahmetinle beni kuat,


bereketlerinden zerime indir ve onun glgesinden baka bir
glgenin olmayaca gn arnn glgesine yerletir] demeli
dir. Kula meshederken "Allhumme
ala li Muhammed
une ahsenehu.

vecaki mimmen

Allhumme

salli ala Muhammed


yestemiunel

emsini munadiyel

ve

kavifeyettebi-

cenneti

maal eb

rr" [Allhumme salli ala Muhammed ve ala li Muhammed,


beni sz iiten ve en gzeline uyanlardan eyle. Kulaklarma
iyilerin ve cennet mnadilerinin seslerini ulatr] demelidir.
Boynu meshederken "Allhumme
li Muhammed
selasi velaM"

sai ala Muhammed

ve fekki rekabeti minennari

ve ala

ve euzu bike mines-

[Allhumme salli ala Muhammed ve ala li Mu

hammed, boynumu cehennem ateinden kurtar, zincirlerden

290

zzeddn Kn
ve topuzlardan sana snyorum] demelidir Sa aya ykarken
"Allhumme

salli ala Muhammed

ve ala li Muhammed

bit kademi alas strati maal ekdamilmuminin"

ve seb-

[Akhumme saki

ala Muhammed ve ala li Muhammed, srat kprsnde ayak


larm mminlerinkiyle birlikte sabit kl] demelidir Sol aya
ykarken "Allhumme

sai ala Muhammed

ve ala li

med ve euzu bike en tezillu kademi ala strati yevme


ekdamul munaftkin"

Muham
teztIlufthi

[Allhumme saki ala Muhammed ve ala

li Muhammed, mnafklarn ayaklarnn kayaca gn aya


mn kaymasndan sana snrm] demelidir
Hadiste Hak Telmn yz ykandnda onunla yapdan
her gnah balad rivayet ediknitir Ayn ekilde iki el ve
ayan ykanmas da byledir yle ki kul namaza geldiinde
onda hibir gnah kalmam olur. Abdesti bittikten sonra ba
n kaldrarak "Ehedu en la ilahe illAllhu vahdehu
leh ve ehedu enne muhammeden
neke Allhumme
estafruke

abduhu

ve reduluhu.

Subha-

la ilahe illa ente amiltu suen ve zalemtu

ve etubu ileyke fafrli

vetub aleyye inneke

vaburrahim.

Allhumme

mutahhirine

vecaini saburan ekuran vecaini

ve asebbihuke

la erike

ecaini minettevvabine

vecaini

nefsi

entettevminel

ezkuruke kesiran

bukraten ve asila" [Ehedu en la ilahe iUaUhu

vahdehu la erike leh ve ehedu enne muhammeden abduhu


ve resuluhu. Subhaneke Akhumme la ilahe illa ent, yanl
yaptm, nefsime zulmettim, senden balanma diliyorum ve
sana tevbe ediyorum, sen tevbeleri kabul eden ve esirgeyen
sin. Allah'm beni tevbe edenlerden kl, temizlenenlerden kl,
sabrk ve kredenlerden kl, oka zikredenlerden ve sabah
akam tebih edenlerden kd] demelidir Bu dualar Hazreti
Rislet'ten (s.a.v.) nakledilmitir O halde abdest alan kimse
bunlarn manalarn ve abdestin her uzuvdaki srlarn tefek-

291

n Ana Esaslar
kr etmek ve abdest uzuvlarm yava ve huzurlu bir ekilde
ykamakdr ki huzur nurunun bereketi namaz vakitlerinde tesirk olsun. Amel erbab ve murakabe ashab namazdaki kalp
huzurunun abdestteki huzur miktarnca olduunu sylemi
lerdir Namazdaki vesvese de abdestteki gaflet ve sehv kadar
dr Abdestte haddi korumal, suyu kuUanrken israf etmemeli
ve kendisine eytann yolunu amamaldr Zira hadiste "Ab
destte velhan ad verilen bir eytan vardr
sesinden kann

yleyse suyun

vesve

buyrulmutur. Ahmed bin Ata Rudbari'den

yle nakledilmitir: "Taharette byk bir zorluk ekiyordum.


Bir gece taharet alyordum ancak rahadayamyordum bu e
kilde gecenin te biri geti. Sonunda bende byk bir ac ve
sanc meydana geldi ve alamaya balayarak "Ya Rab beni affef

dedim. Anszn yle bir ses duydum: "Ya Eba Abdullah

af ilimdedir'

Ondan sonra bendeki vesvese yok oldu."

Abdest aldktan sonra havluyla abdest suyunu kurumaldr Zira Hz. Aie'den yle nakledilmitir: "ResluUah'n bir
hrkas vard ve onunla abdest suyunu kurulard''
mekruh bilmi ve "Abdest suyu tarttlacakttr"

Bazlar bunu
demilerdir S

rekli abdesdi olmak snnettir Enes bin Malikten yle ri


vayet edilmitir: "Reslullah
diinde

ben sekiz yandaydm.

(s.a.v.) Mekke'den Medine'ye


Bir gn bana

"Evladm

gel
gcn

yettii kadar taharet zere ol Byle yap nk kim abdestli ol


duu halde lrse ona ehdet verilir'

buyurdu. Abdest aldk

tan sonra iki rekt abdest tahiyyat namaz klmak mstehaptr Ebu Hureyre'den nakledildiine gre ResluUah (s.a.v.) bir
gn sabah namazna doru Bal'a "Syle bana slm'da

ilediin

hangi ameli daha hayrl ve faydal biliyorsun ve ona midin


nk ben dn g e c e cennette nmden
geldiini
292

duydum'

ayakkablarnn

var.
sesinin

dedi. Bilal (ra.) yle cevap verdi: "slm'da

zzeddn Kn
amel ettiim en hayrl ve faydal

amel g e c e gndz

miz ve abdestli tutmam ve zerime farz olmad


klmamdr."

kendimi te
halde

namaz

Tevfik Allah'tandr.

Drdnc fasl: Namazn anmm ycelii ve


onu muhafaza hakkmda
Namaz szlkte dua manasndadr eriatta ise kalbi, kavli
ve fiil ekillerden ve zikirlerden oluan bir btndr. Yani
duann tam olarak hakkati kulun varlnn btn czleriyle
sz, fiil, ilim ve hl ile efendisi olan Subhnehu ve Tel'y al
ak gnll ve iten gelen bir ekilde anmas ve her eyiyle
ona yalvarmasdr. yle ki varlnn zerrelerinden bn veya
zahir bir teki bile duann dnda kalmaz. Bazlar salt (na
maz) kelimesinin "sali'den trediini sylemilerdir, "sali" ise
atete yrmek demektir. Yani namaz klann namazdaki var
l hudu, huu, yanma ve erimenin ok fazla olmas sebebiyle
sfatlarn tecellsinin nurlarn ald iin pk ate gibi olur.
Bu tecellnin almeti kalbin hudu iinde ve tevazulu olmas
dr. "Allhu Tel bir eye tecelli ederse onu mtevaz

hk

geti

rir? Kalbin tevazusunun almeti ise kalbn hususudur. "Eer


kalbi mtevaz

olsayd uzuvlar da olurdu?

Huu ise varln

sfat kaydndan felah bulmasdr. "Namazlarnda


olan mminkr felaha

huu

iinde

ermikrdir?

Bazlar onun (salt) kknn sla (kavuma) olduunu


sylemilerdir. Yani hakk namaz klan namaz hlinde ma
budun uhdunun nurunun galebesiyle insanlardan koparak
Hakk'a balanr. Kinan Efendisi (s.a.v.) mira vakitlerinde
kalp ve kalpla Hazreti Rubbiyet'e vasl olduu gibi mme
tinin havassna da namaz mira ve medaricinde ilerleme ve
Hazreti Zulcell'in celline vuslat yolunu amtr.

"Namaz
293

n Ana Esaslar
mminin

miracdr.'"

Ifedi ekil namazn suretinin rkn

leri olup ikisi kyam, biri rk, ikisi secde ve ikisi oturmadr.
Yedi gk tabakas misak bunlar namaz klan ahsn merdiven
ve merhaleleri olup mira bunlar sayesinde gerekleir. Teeh
ht zamanndaki son omrma ise uhd gneinin domas
ve varln hareketinin sonudur. Teehhdn bandaki "ettahiyyat", musallinin Hazreti Ulhiyet'e, Nebi'nin (s.a.v.) ru
huna ve Cenab Kuds'n mutekifleri ve Hazreti ns'n sakin
leri olan dier skh kullarn ruhlarna selam ve tahiyyattr. Bu
Seyyidul Mikselin'in (s.a.v.) "Yaklatka yaklat' sabahnda ve
" Grdn gnl yalanlamad"

gneinin douu zamannda

lemlerin rabbine tahiyyandaki kelamnn misalidk. "Ettahiyyatu mubareketu


hennebiyyu

vessalatu tayyibatu liUahi selamun akyke eyyu-

ve rahmetullahi

ah ibsadillahisslihin."

ve berakatuhu

ve selamun akyna ve

Miracn srrnn namazn suretinde giz

lenmesinin sebebi udur: Reslullah'n mmete olan efkat ve


rahmeti fevkalade olduundan dolay onlar kendi yksek ma
kamlarndan ve deerli hazinelerinden yararlandrmak ve na
siplendirmek istemitir. Onu gklerin miralarndan geirip
ona yaknlk, konuma ve seslenme genilii verdiklerinde bu
kerametten bir hediye ve bu sofradan bir nevaleyi mmetine
getirmek istemitir Onun hlinin sureti olan namaz onunla
beraber klmlardr ki mira seferinden dndnde hediye
olarak mmetine versin.
Buradan malum olur ki namazn annn ycelii herke
sin onun kemkne ulaabileceinden daha fazladr. Zira onun
kemline ulamak nce Rislet (s.a.v.) gsne ait olup daha
soma ise yaknlarnn ve ona tabi olanlarn havassmn her biri
kendi istidadarnca ve yaknlklarnca ondan mahss bir nasip
alrlar. Hadiste yle geknitir: "Sizden bazhr
294

namaz

kmil

zzeddn Kn
bazlar yarm klar Bazlar te bir, drtte bir hatta onda
klarlar?

birini

Bu nedenle Hz. mer (ra.) yle demitir: "ylesi

vardr ki yzn slm'da aartr da namaz kmil olmaz''

"O

kimdir' diye sordddarmda: "Namazda huu, tevazu ve Allah'a


ynelmesi

tam olmayandr'

dedi.

Namazm suretinde btn meleklerin ibdetlerinin srr


sakldr Zira baz melekler vardr ki srekk rk halindedirler
Bazdar srekli secdede, bazdar srekli kyam hlinde, bazlar
da oturmaktadrlar. Bazlar dua, bazlar istifar, bazlar tila
vet, bazlar tespih, bazlar hamd etme, bazlar Nebiye (s.a.v.)
salvat getirmektedirler yleyse namaz klan kimse namaz va
stasyla kuds mahalknin sakinleri ve ns derghmm mukimleri
olan meleklerin yoluna girer ve onlarn hepsinin sevaplarmdan
elde eder Kmil aklk btn himmet ve murad namazn tek
mil etmek olan ve onu hakkyla eda etmeye akan kimsedir
Bunlardan birisi de uzatmas caiz olmayan farzlar hari nama
zn her ekline mahss olan zevk ve huu ruhuna gelmedike
dier bir ekle gememeye almaktr Zira ilh nesmlerin
esme yeri olan namazn ekiUerinde sknet ve itminana riayet
etmez ve beer tabiat gerei bir ekilden dier bir ekle ge
mede aceleci ve sratli davranrsa futuh kaplar ona almaz
ve ilh arabn zevki onun ruh damana ulamaz.
Bir gn Hazreti Rislet'in (s.a.v.) huzurunda hrszlktan
bahsedikyordu. "Hangi hrszln daha irkin olduunu
musunuz

biliyor

buyurdu. Ashap, "Allah ve Resul daha iyi bilir' de

yince: "nsann namazdan

almasdr'

buyurdu. "Bu nasl olur'

diye sorduklarnda ise "Rksunu, secdelerini,


raatini gerektii gibi yerine getirmez

hususunu

ve k

dedi.

Dieri, namaz zikirlerinde baz zikirlerin manasyla sfatlanmasdr yle ki o zikrin sureti onun hli oknaldr Mesela
295

n Ana Esaslar
rkda "Subhane rabbiyelazm

dediinde kalbi ilh azametin

tecelksinde gark olmaldr Dieri ise tilavette gzel dinleme


veya dinletme sfana sahip oknakdr Ya Hak ile Hak'dan din
lenmek veya Hak ile Hakk'a okumakdr Namazda Fatiha oku
masnn ve "Fatihasz namaz olmaz

buyrulmasnm sebebi na

mazn manasnn Hazreti Rubbiyet'e ihls ve edep natyla ve


ubudiyet ksanyla dua etmek oknasdr Fatihann muhtevas
da bu manaya amildir Zira srat- mstakime hidyet okna
istei Hazreti Ulhiyet'i sena ve ubudiyet ihlsndan kaynak
lanan bir duadr hlsla ubudiyet senas ile dua etmek edebin
kemk ve edep ile dua niyazlarn kardanmasnn sebebidir
Zevk erbab namaz iki kaps olan ilh haremlerden
bir harem bikrier Birincisi giri kaps olan ihram tekbiri ka
ps, ikincisi ise k kaps olan selam kapsdr Bu haremde
lemin sultannn birka menz ve dura vardr Her menzde ayr bir cilve gsterir ve her bir durakta baka bir nzul
koymutur ki dostlar ve ainalar tekbir kapsndan girdikle
rinde nce kyam menzilinde sultann kibriy cilvesinden haz
alsnlar ve mkleme ve mahede nzuln alsnlar. Daha
sonra rk menziline gekr, azmet cilvesini grr ve tevazu
ve hudu nzuln alrlar. Bu ekdde btn ekiUerden ge
erek selam kapsndan dar karlar. O halde bir kimsenin
byle bir hareme gaflet sarhou olduu halde girip de sultan
mahede etmeden, onunla konumadan, menzilini grme
den ve nzulnden nasiplenmeden dar kmas byk bir
hsrandr Hadiste yle gelmitir: "Kul namaza

durduunda

Allah onunla kendisi arasndaki perdeyi kaldrr ve yzn


yzne dner ve melekler onu omuzlarndan
namazna

selam gnderir

suzluklarndan
296

ve duasna

havaya

onun

kaldrrlar,

min derler. Gn

son

bana bereket ve hayr yaar Bu esnada bir m-

zzeddn Kn
nadi pyle seslenir: Eer namaz klan kendisiyle kimin
unu bilseydi namazdan yz evirmez

ve namazn

konutu
bitirmezdi."

Baka bir hadiste yle gelmitir: "Kul gzel bir ekilde


alp namaz vaktinde kldnda
kitlerini muhafaza

abdest

ve rk, secdeler ve namaz va

ettiinde namaz ona yle der: Senin beni ko

ruduun gibi AUah da seni korusun. O zaman nuru okluu

halde

yukarya kar, gkkri kat eder ve Allah'a ular. Daha sonra na


maz klan iin efaat dikr. Kul namazn

zayi ettiinde

ise na

maz ona yk der: Senin beni zayi ettiin gibi Allah da seni zayi
etsin. Daha sonra kendisiyk
yukar kar gn
yzne

kapanr

kaplarna

birlikte bir karanlk olduu,

halde

ular ve aniden gn

kaplar

Sonra tpk eski bir giysi gibi namaz

burutu

rulur ve klann yzne

attir." Namaz korumann en nemli

yollarndan biri namaza balamadan nce kalbi dnyev ilerle


megul olmaktan korumak ve dncesini bnm ve him
metini blp megul eden ve datan her eyden kurtulmak
ve dikkatini toplamak ve bylece namazda ne yaptn ve ne
olduunu bilir halde oknakr Gaflet sarhou oknamahdr ki
u ayet onun hakknda olmasn: "Ne dediinizi
dar sarhoken namaza yaklamayn."

bilinceye

ka

Bu yzden hadiste: "Ak

am yemei

ve akam namaz ayn ana denk geldiinde

nce ye

mei yiyin

buyrulmutur. Hlasa bn mizacn deitiren ve

namazda itidalden karan her ne varsa namazdan nce onu


zayi etmelidir. Hadis-i erifte yle buyrulmutur: "Sinirli ve
fkeliyken namaz klmayn''

Bir dieri namaz vaktinden nce

abdest almal ve namaza hazrlanmaldr Bir bakas farzlardan


nce snnet takdim etmeyi ihmal etmemelidir ki eer insan
larla bir arada olma ve baz vakitlerini zaruri olarak detlerine
harcadndan dolay btnnda karanlk ve tefrika olutuysa
bunlar snnetinin nurunun bereketiyle ortadan kalksn, btn

297

n Ana Esaslar
namaz salhiyetini ve mnacat liyakatini elde etsin, farzm eda
snda ilh nesmler esintisi ve sonsuz bereketler nzulnn
yolu genilesin. Bir dieri cemati terk etmemektir Zira ha
diste "Cemat namaz tek klnan namazdan yirmi yedi de
rece daha stndr" denilmitir Bunun sebebi nefislerin i
tima vastasyla birbirleriyle karmas ve bir araya gelmesidir
Bylece eer bu cemiyetin ilikisi glenirse ittihada ve birlie
yol aar ve nefisler birbirinden yardm ve kuvvet alr, bir a
hs gibi olurlar. Yani herkes birisi ve birisi herkes olur Bu yz
den eer onlardan biri namazn herhangi bir eklinde gaflet
ve kusur eder ve bir bakas bu hususta kmil olursa kmilin
huzurunun etkisi gafilin gafletini zayi eder ve onun eksik na
maz keml hkmnde olur. Namazn tekmil ve hazrkna
riayette ne kadar ok ihtimam gsterilirse namazn kalpteki
annn yceki ve azameti o kadar fazla olur yleyse az bir
ihtimam ve nemle namaz balamamak, hangi hazretin hu
zuruna kacan ve hangi sultann yanna gideceini bilmeli
dir Zeynelabidin Ali bin Hseyin (ra.) namaz klaca zaman
rengi ylesine deiirdi ki onu tanyamazlard. Bunun sebe
bini sorduklarnda: "Kimin karsna kacam
nuz

derdi. Hasan Basri (ra.), "Namazn

hangi emri sana zor gelebilir'

biliyor

musu

kolay olursa

dinin

demitir

B ki namazn sureti ve manas haUerin sfatlar, amel


lerin hlasas, dinin temeli, yaknin z, hatalarn kefareti ve
ktidklerin gidericisidir "Namaz ktlklerin
halde istediiniz
giderir

kefaretidir

zaman namaz kln' ve "yilikler

Bu zikredenler

ktlkleri

iin bir zikirdir." Gurur ehlinden bir

taife onda hataya dmler ve namazdan kasdn yalnzca


murakabe ve huzur olduunu ve bunun elde edilmesinin na
mazn suretiyle bir alakasnn olmadn sanmlardr Bu ne298

zzeddn Kn
denle hkm ve dederin yok oldumu helal ve haramm bir
oldumu hayl etmilerdir. "Dallette olanlardan

Allah'a s

nrz." Ksa grl ve kusur sahibi dier bir taife ise farzlar
eda ettikten sonra nafilelerin faziletini inkr etmi ve haller
den elde ettikleri azck bir ruh ile nafileleri ihmal etmeyi reva
bilmilerdir. Bu taife her ne kadar dallet suretinden emin ve
salim iseler de hallerinin zayfl sebebiyle kusurlu olup amel
lerin hallerin suretleri ve kalplar, hallerin onlarn ruhlar ve
manalar ve her birinin varlnn kemlinin dierine bal ve
merut olduunu bilmemilerdir. Beeriyet alakas ve suret ra
btas ortada olduu mddete kulun surete riayet etmekten
baka aresi yoktur.
Bedendeki uzuvlarn her birinin kendisine has ve dierle
rinde bulunmayan bir hasiyeti olduu gibi namazn suretinde
de dier zikirlerde bulunmayan bir hasiyet vardr. Namazn
ekillerinden her birinde Allhu Tel'nn bir srr ve hikmeti
mevcd olup bu sr ve hikmet ondan bakasnda bulunmaz.
Vicdan ehli hl zevki yoluyla onun lezzetini derk ederler. Tev
fik Allah'tandr.

Beinci Fasl: Namazn edasnn keyfiyeti ve


ekilleri hakkmda
Bir kimse namaza balamak istediinde eer farz namaz
ise nce kamet getirmesi snnettir Yolculuktaki nafile namaz
lar hari btn namazlarda cismiyle kbleye, kalbiyle kblenin
sahibine ynelmeli, eytani vesveselerin ve nefsin hevlarnn er
rinden Hazreti Rabbniyet'e snmak ve yavaa Nas Sresi'ni
okumaldr. ki elin avu ileri omuzlarn hizasnda ve bapar
maklar kulak memesine yakn ve parmak ular iki kulan hi
zasnda olmaldr. Belirledii namaz eda etmeyi kalbine getir299

n Ana Esaslar
melidir. Eer diliyle lafzn sylerse daha kmil olur. Mesela
sabah namaznda "Bu sabahn farzn

klyorum'

demek, ni

yet ettikten sonra ellerini aa indirmeli ve "Allhu Ekber' de


melidir yle ki tekbirin balangcyla ekerin inmesinin bala
mas ve sonuyla sonu bir olmal ve niyet tekbirle bir olmakdr
Akah derken medde riayet etmeli, "Allhu" kelimesinde "h"
harfinin zammesinde mbalaa etmemeli, "ekber'deki "ba"
ve "r'nn arasn fazla birletirmemeli, "r'y meczum oku
mak ve sabit ve huu hline gelinceye kadar ekerini indirir
ken bir ey okumamakdr Tekbir hknde Hakk'n kibriyasn
mahede etmekdir Bunun almeti onun gznde insanlarn
hakir ve kk grnmesi ve insanlarn kendi hkni biknelerini istememesidir Bylece sadklar zmresine girer ve yalancdardan uzak olur Zira hadiste yle gelmitir: "Mmin
maz iin abdest aldnda

eytan onun korkusundan

zira mmin Allhu Tel'nn mlkne girmeye


dr hram tekbiri getirdiinde

na

uzaklar

hazrlanmakta

eytan ondan gizlenir

ve onunla

eytan arasna perde ekilir ve eytan ona bakamaz. Cebbar olan


Allah yzn

ona evirir Kul Allhu Ekber" dediinde

bir me

lek kalbine bakar ve onun kalbinde Allah'tan (azze ve celle) daha


byk bir kimse bulunmadn

grrse

"Doru syledin,

dedi

in gibi Allhu Tel senin kalbinde her eyden daha byk" der.
O zaman kalbinden

bir nr parlar ve arn melektuna

ykse

lir ve bu nurun vesilesiyle yerin ve gklerin melektu ona aikr


olur ve ona ok fazla sevap ve hayrlar yazlr
maza hazrlandnda
onu ortalarna

sineklerin

Gafil ve chil na

bal evreledii

alrlar hram tekbiri getirdiinde

gibi
melek

bakar eer kalbinde Allhu Tel'dan daha byk bir ey

eytanlar
kalbine
grrse

ona "Yalan syledin, Allhu Tel senin kalbinde her eyden


yk deil" der Kalbinden

300

bir duman ykselir ve gn

etrafna

zzeddn Kn
ular. O zaman kalbi iin melekttan

bir perde gelir ve bu per

denin kalnl artar, eytan kalbini ele geirir.

Srekli ona f-

1er, vesvese verir ve ssler yle ki onu namazndan


o kimse ne halde olduunu

vazgeirir

ve

dnmez?

Namazdaki amellerin birincisi ve en faziletlisi ihram tek


biridir. Cneyt bu hususta yle demitir: "Her eyin bir z
vardr ve namazn z de ilk tekbirdir?

Bunun sebebi tekbirin

niyede birlikte olmas ve niyetin amelin can olmasdr. Niyet


Allah olur ve illeder pisliinden saf ve hlis olursa onun hkm
amelin btn czlerine amil olur ve eer amelde eytann li
kas, sehv ve nisyn sebebiyle bir mkl meydana gelse dahi
fazla tesiri olmaz. bni Salim'in Ebu Nasr'dan naklettii u sz
buna iaret etmektedir: "Niyet Allah ile Allah iin ve Allah'tandr
Niyetten sonra kulun namazna
dmann

nasibidir

giren afetler dmandandr

ve

Ne kadar ok olursa olsun Allah iin ve Al

lah ik olan niyete eit olmaz, hatta o niyet az olsa

bik?

Tekbir getirip elleri indirdikten sonra elleri gs ve g


bek arasnda sa eli sol elin stne gelecek ekilde birletirmeli
ve sa elin iaret ve orta parman sol elin stne uzatmal ve
kalan parmakla sol bilei kavramaldr. Ban ne emeli,
secde yerine bakmaldr. Boyu dz ve dik duracak ekilde ol
mal, dizleri kvrlmamak, iki ayann aras drt parmak mik
tar olmal, iki ayana eit oranda dayanmal, bir ayana yas
lanmamak, ayaklarn birbiri stne koymamakdr Zira eriat
safen'i (bir aya kaldrmay) ve safed'i (yani iki aya birle
tirmeyi) men etmitir. Bu ekilde durduktan sonra u duay
okumakdr: "Veccehtu vechiye liUezi fetarassemavati
nifen, mslimen
meyhaye

vel arda ha-

ev ma enel mrikin. nne salati ve nusuki ve

ve memati

lillahi rabbil lemin.

like umirtu ene evvelul mslimin"

La erike kh. Bi za-

[Yzm hanif olarak, Ms301

n Ana Esaslar
lman olarak gklerin ve yerin yaratcsna evirdim ve ben
mriklerden deikm. Namazm, kurbanm, hayaum ve l
m m lemlerin rabbi Allah iindir Onun eriki yoktur. Bu
nunla emredildim, ben Mslmanlarn ilkiyim]
Farz namazlarda eer uzatmaya mecak olmazsa tilavetin
mukadmesinde bu kadarla yetinmeli, eer mecak olursa te
vecch ayetinden sonra u istiftah duasn okumakdr: "Sub
haneke Allhumme

ve bihamdike

duke ve la ilahe gayruk

ve tebarekesmuke

Allhumme

ve teala ced-

entel meliku la ilahe illa ent.

Ente rabbi ve ene abduke zalemtu nefii veteraftu bizenb i fafrli


zunubi la yafruzzunbe
nehu la yehdini

illa ente. Vehdini liahsentil ahlk fe in

liahseniha

ille ente vasrif anni seyyieha illa ent

Lebbeyke ve sadeyke vel hayru kulluhu bi yedeyke veerru


ileyke enabike ve ileyke tebarekte ve teakyte estafruke
ileyke euzu billahimineeytanirracim"

leyse

ve etubu

[Yce olan Allah'm sana

hamd ederim, ismin mbarek, gcn ycedir, senden baka


ilah yoktur. Akahm sen meliksin senden baka ilah yoktur.
Sen rabbimsin ve ben senin kulunum. Nefsime zulmettim,
gnahm itiraf ettim. Gnahlarm bala, senden baka ba
layc yoktur ve beni en gzel ahlaka ynelt. Zira senden
baka kimse beni gzel ahlakaya ynlendiremez. Kt ahlak
benden uzaklaur zira senden baka kimse kt ahlak ben
den uzaklatramaz. cabet ediyor ve yardm ediyorum. Btn
iyilikler sendendir ve er senden dedir Sana dnyorum,
sen mnezzeh ve pak olansn. Senden balanma diliyorum
ve sana dnyorum. Talanm eytandan sana snrm.]
Bundan sonra Fatihay ve okuyaca sureyi okumakdr Eer
imamsa Fatiha'dan sonra biraz beklemek ve yavaa u duay
okumakdr: "Allhumme

baid beyni ve beyne hatayaye kema ba-

adte beynel marik vel marib.


yunakki sevbul ebyadu

302

Ve nakkni minel hataya

mineddensi.

Allhumme

ail

kema
hatayaye

zzeddn Kn
bilmai vessulc velbered'

[Allah'm benim ve hatalarm arasna

uzaklk koy pk dou ve bat arasn ayrdn gibi. Hatala


rm temizle tpk beyaz elbise zerindeki kirleri temizlediin
gibi. Allah'm benim hatalarm su, kar ve dolu ile yka.] Eer
yalnz namaz klyorsa bu duay Fatihadan nce okumaldr.
Tilavet vaktinde ve dier vakiderde kalbi tam olarak hazr ol
mal ve okuduu Kur'n lafizlarnn manasn kalp huzuruyla
tefekkr ve tedebbr etmelidir ki kalbin tercman olan lisa
nn nutku kalbin nutkundan kaynaklanm olsun, zira itibar
kalbin nutkunadr, dilin deil.
Sz kalptendir dil ise
Onun iin bir delildir sadece.
O halde dilin konumas kalbin konumasndan kaynak
lanmaz ve onun tercman olmazsa namaz klan ne mnacat
yoluyla Hak Tel ile konuabilir ne de anlay yoluyla ondan
bir ey duyabilir.
Tam huzur ehli ve yaknlk erbab ilhi kelm dinlemede
halde olup bu hususiyet dierlerinde ayr, onlarda ise bir
aradadr. Biri mlk leminden zahir manalar grmektir. Bu nef
sin kuvvetinin hususiyeti olup kendi sznn yerine geer kin
cisi melekt leminden btn manalar mlhaza etmek olup
bu kalp kuvvetinin hususiyetidir ve onun mlk lemine alaka
gstermesine mani olur. ncs ceberut leminden mtekellimin azametini mahede etmek olup bu ruh kuvvetinin
hususiyetidir ve onu Allah'tan bakasna yneltmekten ve iltifat
etmekten engeller ve yle bir yere ular ki ruh uhd denizinde
gark olur. Bu halde namaz klan kimse btn hislerinden kur
tulur ve habersiz hle gelir. Rivayet edilir ki Mslim bin Yesar
Basra Cam'nde namaz klarken anszn caminin stunlarndan
303

n Ana Esaslar
birisi ykld ve btn pazar ehk stunun ykddn duydu. An
cak o camide olmasna ramen bu olaydan haberi olmad. Ayn
ekilde eyh Ak bin Sehl Isfahan (ra.) bir gn evde namaz k
larken cariyelerinden biri kuyuya dt. Evdekiler feryat edip
barmaya baladlar, komular toplanddar ve cariyeyi kuyudan
karddar. Namaz bitinceye kadar eyhin olaydan haberi olmad.
Kraati bitirdii zaman biraz beklemek daha sonra rkuya
gitmekdir Rkuya dik olarak eilmeli, boynunu ve srun dz
tutmak, iki eknin iini parmaklarn aarak iki dizine koymakdr.
Dizi eik olmamal ve ayaklarnn nne bakmaldr Rkda
iken defa "Subhane rabbiyelazimi
eer on defa derse daha iyidir Daha

ve bihamdihi"
somdi

Acmc^it,

Allhumme

leke ra

ketti ve leke haatt ve bike amentu ve leke eskmtt haa leke semi
ve basari ve azmi ve muhhi ve asabi" [Akah'm sana rku et
tim, sana eildim, sana iman edip sana teskm oldum. Gzm,
kulam, kemiim, beynim, asabm senin iin edi.] deme
lidir Bu manalarn zad sfadar olmas iin btn himmetini
gstermekdir Rkdan ba kaldrnca "Semiallhu limen hamideh" demek, tam ayaa kalknda "Rabbena
mikssemavati

ve miklardi

sema velmecd,

vemik

kkel

hamdu

ma sitemin eyin bad. Ehks-

hakkun ma kaklabd.

Kulkna kke abd. La ma-

niun Uma ateyte ve la mutiye Uma menate ve la radde Uma kadeyte ve layenfeu

zal ceddi ninkelced'

[Rabbim gkler ve yerler

kadar ve senin istediin kadar sana hamd olsun. Ey vgye ve


bykle layk olan kulun sana senin kulunum demesi hak
ve dorudur. Senin baladn engelleyecek yoktur ve senin
engeUediini verecek yoktur. Senin zengin ve mstani kld
na bakalarnn metalar fayda vermez] demelidir
Bundan sonra eer sabah namaznn farznn veya Rama
zan aynn ikinci yarsnn vitir namaznn ikinci reku ise u
kunut duasn okumakdr: "Allhumme
304

ihdina fmen

hedeyte

zzeddn Kn
ve afina fimen afeyte ve tevellena
fma

fimen

tevelleyte

ve

bariklena

ateyte ve kna erre ma kadeyte inneke takdi vela

akyke innehu

yukda

la yezillu men vekyte vela yeizzu men adeyte te-

barekte Rabbena ve teakyte sai ala Muhammedin

erefil enbiyi

kdeyke, rabbifr verham ve ente hayrurrahimin."

[Allah'm hi

dayet ettiklerin gibi bize hidayet et, afiyet verdiklerin gibi bize
afiyet ver. Sevdiklerin ve tevecch ettiklerin zmresinden kl,
bize baladklarn berekedendir. Takdir olarak bize yazdk
larnn errinden bizi koru. Sen hkm sahibisin ve sana hk
medilmez. Senin yardm ettiine zillet yoktur ve senin d
man olduunun deeri yoktur. Ey Rabbim yce ve azizsin.
Peygamberlerinin en stn olan Muhammede salat ve se
lam gnder. Allah'm bala ki, sen balayanalarn en hayrhssn.] Kyamda tam olarak durmadan secdelere gitmemelidir.
Zira hadiste "Allhu Tel rk ve secdekr arasnda
rak durmayan

tam ola

kimseye nazar etmez" huyuknutuL Daha sonra

secdeye gitmeli, giderken tekbir getirmeli, nce alt uzuvlarn,


daha sonra st uzuvlarm yere koymaldr. Yani nce diz kapa
n, daha soma alnn ve burnunu yere koymaldr. Secdelerde
gzler ak ve burnunun ucuna bakyor olmaldr ki elin iini
yere koymal ve ban iki eli arasna koymal ve ellerini omuz
larnn hizasnda yere koymal, dirseklerini yan tarafa ama
mal, parmaklarn birleik olarak kbleye doru tutmal, kol
larn yere yaprmamaldr U kere "Subhane
bihamdih'

rabbiyelala ve

demelidir eer on defa derse daha hayrhdr. Daha

soma "Allhumme

kke secedtu ve bike amentu

secede vechi liUezi hlkahu ve savverehu


sarahu fetebarekAUhu

ahsenul hlikin."

ve kke

eskmtu

ve ekka semahu ve ba[Allah'm sana secde

ettim, sana iman edip teslim oldum, yzm beni yaratan ve


ekil verene, kulak ve gzm yaratana secde etti. Yce Allah
yaratanlarn en hayrhsdr.] demelidir. Secde hlinde bazlar

305

n Ana Esaslar
kendi nefiskrini Hazreti zzet'te ziUet toprana dm ola
rak grrler Keif ve ayan ehlinden bir grup ise secde hlinde
fenann hakkatiyle sfatlanr ve ulv ya da sufl btn kinat
vahit zan uhdunun nurunda mahvolmu halde grrler
Tpk glgenin gne nda mahvolmas gibi. Kendilerini
fena fezasnda h azametin kenarnda secdeye kapanm g
rrler Bu taife fena sebebiyle zan azametinin heybetinden
mteessir oknazlar. nsn tam iindedirler, tezelli' ve tevazu
giysisinden arnmlardr Birinci taife varlk kaknts sebebiyle
azamet heybetinden mteessir olurlar bu yzden tezeUi ve te
vazu onlarn iarlarndandr
Bu iki taifeden te secde srrnn mkaiflerinden bir ta
ife vardr ki zarfyederinin geniliinden ve fenadan sonra beka
ile sfatlandklarndan ns ve heybet onlarda birlemitir Kalp
ve nefisleri ile mtevaz ve mtezelkldirler Bunun sebebi yce
ve aziz ruh ve sr ile cell heybetinin narn mahede etmek,
bunun sebebi ise ceml nsnn nurunu mtalaa etmektir
Daha sonra ban secdeden kaldrarak tekbir getirmek, sol
aya zerine dik bir ekilde oturmak ve sa ayam parmaklar
kbleye gelecek ekilde emekdir Ellerini fazla ak veya kapal
tutmadan dizleri zerine koymal ve "Rabbiftrli verhamni
dini vecbumi

veh

ve afini vafiu anni" [Rabbim beni bala, esirge,

bana hidayet et, affet ve afiyet ver] demek ve anlatld gibi


tekrar secdeye gitmelidir Secdeden kalkktan sonra yeniden
ayaa kalkmak isterse hafif oturmal sonra yavaa kalkmal
dr Son teehhtte ise sol ayann stne de yere oturmakdr Ekerini dizinin yannda bacann stne koymak, iaret
parma hari sa parmaklarn avu iine almakdr Sol elinin
parmaklarn ise normal tutmakdr Daha sonra
'

306

"Ettehiyyatul

Tezelll: Kendini hor ve hakir gsterme. Alalma, klme.

zzeddn Kn
mbarekatu
hennebiyyu

vesakvatut

tayyibatu

ve rahmetullahi

liikhi sekmun

ve berakatuh.

lahi slihin. Ehedu en la ilahe ilkllhu


ve ehedu enne Muhammeden
salli ak Muhammedin

Selamun
vahdehu

Inneke

ve ma ahhertu

rertu ve ma akntu ve ma ente alim bihi minifeente


ve entel muahhir

k erike

kh

Allhumme

kema salkyte ve ra-

ve li ibrahim.

ma kaddemtu

eyyu-

ala ibdail-

ve resluh.

ve li Muhammed

himte ve barekte ak Ibrahime


mecid. Allhumaftrli

abduhu

akyke

hamidun
ve ma esmukaddim

La ikhe ilk enf demelidir.

Teehhdn sonunda ihram akdinden kmak iin se


lam vermelidir. Yzn sa taraftakiler tam olarak grebile
cek ekilde saa dndrmeli ve bu halde namazdan kmaya
niyet etmeli, meleklere, mmin insanlara ve cinlere selam ver
diini dnmelidir. Bir an durduktan sonra yzn yavaa
sola dndrmeli ve tekrar selam vermelidir. Namazn sureti
olarak adlandrlan bu ekiller, harekeder, sknlar ve szle
rin bazlar farz, bazlar snnet olup gelecek faslda tafsldar
zikredilecektir.

Altna Fasl: Namazn farzlar ve snnetleri


hakkmda
Namazn farz, shhatinin ona bah olduu, snneti ise
kemlinin ona bah olduu eydir. Farzlar iki eittir: ardar
ve rknler. ardar namazn suretinden baka iken rknleri
ise onun iindedir. ardar drt tanedir: Birincisi beden, elbise
ve namaz klnan yerin temizlii, ikincisi setr-i avret, ncs
namaz vaktinin girdiinin malum olmas, drdncs iddedi
korku, sava vaziyeti veya yolculuktaki nafile namazlar hari
olmak zere kbleye ynelmektir. Rknler ise on al tane
dir: Niyet, ihram tekbiri, farzlarda eer mmkn ise kyam.
307

n Ana Esaslar
Fatiha okumak, rk ve rkda sabit oknak, rkdan yavaa
dordmak, secde ve secdede sabit olmak, iki secde arasmda
oturmak, bu oturmalarda sabit kaknak, son oturma ve teeh
ht, nebiye selam vermek. Bunlardan baka geen fasdda zik
redilen ekiller, szler ve dikerin hepsi snnettir
Farz ve mstehap namazlar
Namazlarm bazdan farz olup kdm bmlar terk etmesi
gnah, yerine getirmesi ise sevaptr Bazlar snnet olup ter
kinin gnah yoktur; ancak amel edilmesiyle sevap kazamkr
Farz namazlar ya vakit namazlar ya da dier namazlardr Va
kit namazlar betir: Birincisi sabah namaz olup vakti ikinci
fecrin douundan gnein douuna kadardr kincisi le
namaz olup vakti gnein en tepe noktaya gelmesinden her
eyin glgesinin kendi boyuna ulat ana kadardr ncs
ikindi namaz olup vakti lenin sonundan gne batana ka
dardr Drdncs akam namaz olup vakti gnein batma
sndan afaktaki kzUn yok oluuna kadardr Beincisi yats
namaz olup vakti akamn sonundan sabahn balamasna ka
dardr Vakit namaz oknayanlar ise tr: Kimmam farz na
mazn kazas, nezir namaz ve cenaze namaz.
Snnet namazlar da iki eittir: Vakit namazlar ve vakit
namaz olmayan namazlar ki bunlar ok fazladr Vakit na
mazlar ya ratibe ya da ratibe olmayandr Ratibe bir farzla
irtibad olan gayri ratibe ise irtibad olmayandr Ratibe farz
namazlar gibi be tanedir Sabah namaznn ratibesi farzdan
nce iki rektur le namaznn ratibesi alt rekt olup drd
farzdan nce ikisi farzdan sonradr kindi namaznn ratibesi
drt rekttr ve farzdan ncedir Akamn ratibesi iki rekt olup
farzdan sonradr Yats namazn ratibesi ise farzdan sonra ikisi
308

zzeddn Kn
efi biri vitir olmak zere rekttr yleyse ratibelerin sa
ys farzlarn saysyla mutabk ve muvafiktr
Tehecct namazmtn keyfiyeti
Gayri ratibe drt tanedir: Tehecct, irak, duha ve zeval
namaz. Tehecct namaz gecenin ortasnda ne zaman kalk
lrsa kknr ve sekiz rekttr Edebi, uykudan uyandnda d
nce levhi Hak'dan bakas ile ilgik bir fikir veya zikir ile nakoknadan ve resmolmadan nce ilh zikir ve fikir suretinin
onun kalbinde gzel ve kymedi bir ta gibi ilenmesidir Zira
kulun derunu uykudan uyand zaman naklardan saf ve ar
olur ve ilk ftraumn temizliine dnm olur. O halde ne za
man HakTelmn zikriyle musavvar olursa ftrat nuru ortaya
kar. Tehecct namaznda ilh esintiler yoUar ak ve temiz
olur. Uykudan kalknca "Elhamdulillahillezi
ematena

ve ileyhin nuur'

ehyana bade ma

demelidir Ali mran suresinin son

on ayetini okumal ve abdest aknaldr ki zikir, tavet ve ab


dest nuruyla uyumaktan doan ve tabi olan uyku karanknn eserini yok etsin. Abdestten sonra nce iki rekt tahiyyat
namaz klmal, tekbirden soma gayb futuh kaplarn amada
fevkalade messir olan istiftah duasn okumakdr Tekbirden
nce kyam hlinde yle demekdir: "Allhu ekber kebiran, vel
hamdlillahi

kesiran ve subhanallahi

nallahi vel hamduliUahi

bukratan ve asila.

Subha-

vela ilahe iUallhu vallahu ekber? Bu

kekmeleri drt defa tekrar ettikten sonra "Ahu ekber, zulmulki velmekkuti
kudret Allhumme

velceberuti

vel kibriy vel azameti vekelli vel

kkel hamdu ente nrussemavati

kkel hamdu ente bahaussemavati

velardi

aleyhine entel hakku ve minkelhakku


biyyune hakkun ve Muhammedun

velardi ve

ve menfhinne

ve men

ve vaduke hakkun
(s.a.v.) hakkun.

venne-

Allhumme

309

n Ana Esaslar
leke eslemtu ve bike amentu
ve ileyke hakemtu fafrli

ve aleyke tevekkeltu ve bike


ma kaddemtu

ve ma ahhartu

esrertu ve ma akntu ve ma ente akmu bihi minifeentel


dimu ve entel muahhiru

hasemtu
ve ma
mukad-

la ilahe iUa ent. AUhumme ati nefsi

takvha ve zekkiha. Ente hayru men zekkeha ente velyyuha ve


mevlaha.

Allhumme

ihdini li ahsenil ahlki la yehdini

li ah-

seniha ilk ent Vasrif anni seyyieha la yasrifu anni seyyieha


ent Eseluke mesektel baisil miskini ve eduke duaelfakiril
Fela tecaini biduaike
hayretel mesulin

illa
zelil

rabbi ekiyyen ve kunli raufen rahima ya

ve ya ekremel mutin

veya

erharemerrahimin'

[Allah en byktr. Mlk ve melekt, ceberut, kibriy, aza


met, celal ve kudret ona mahsustur. Akah'm hamd sanadr
Sen gklerin ve yerin nurusun. Hamd sanadr Sen gklerin
ve yerin, onda bulunanlarn nurusun. Sen haksin, hak senden
dir ve vaadin haktr, nebiler haktr, Muhammed (sav) hakr
Akah'm sana teslim oldum, sana iman ettim ve sana tevekkid ettim. Senin iin dmanlk ettim, senin hkmne bo
yun edim, ncelediim ve ertelediim, gizlediim ve aikar
ettiimi bala. Sen ilksin ve sonsun. Akah'm nefsime takva
ve tezkiye nasip et. Sen temizlenenleri seversin onlarn dostu
ve mevlassn. Allah'm gzel ahlaka ynelt ki senden bakas
gzel ahlaka yneltemez. Ktid benden gider ki senden
bakas onu gideremez.] demelidir Birinci rektta Fatiha'dan
sonra u ayeti okumaldr: "Ve kvennehum

iz zalemun

hum cauke festaferullahe

reslu

tevvaben

rahima'

vestaferekhumur

enfuse-

leveceduahe

[Eer onlar nefislerine zulmettikleri zaman

sana gelip balanma dikselerdi Allah' balayan olarark bu


lurlard.] ikinci rektta ise "Ve men yamel suen evyazlim
sehu summeyestafllaheyecidllahegafiren

rahima'

nef

[Kim k-

tidk eder ve nefsine zulmederse sonra istifar ederse Allah'


balayan ve esirgeyen bulur] y okumakdr Selam verdikten

310

zzeddn Kn
sonra yz kez istifar etmelidir Daha soma tehecct namazna
kalkmal, iki rek ayetel krsi ve amenerreslu ile ksa klmal,
daha sonraki iki rekt uzatmal, daha sonraki iki rektlar se
kiz rekt tamamlanncaya kadar tedrici olarak ksaltmamldr.
Eer gece kalkmaya alk olur ve tehecct vaktinde uyanaca
n bilirse vitri gecenin banda klmasndansa tehecct namazdndan soma klmas evladr. Gecenin yarsnda veya te
birinde veya te ikisinde teheccde kalkmak mstehaptr.
Tpk Rislet sadrna (s.a.v.) hitap olan izzet hitab gibi: "Ey
rtsne brnen geceleyin
snda ya da bundan

kalk, ksa bir sre hari gecenin

yan

biraz eksilt veya buna biraz ekle." yleyse

gecenin ilk te birinde uyumak, yarsnda kalkmak ve gece


nin son alda birinde uyumak evladr. Ya da gecenin yarsn
uyumal, te birinde kalkmal, son altda birinde uyumaldr.
Ya da ilk alda birinde uyumal son altda birinde ve gece ya
rsnn te ikisinde uyanmaldr. Davud'un (a.s.) yle dedii
rivayet edilmitir: "Ey Rabbim ben sana ibdet etmeyi

seviyo

rum o halde hangi vakitte kalkaym. Allah ona vahyetti ve yle


dedi: "Ey Dvd gecenin
cenin sonunda

evveli ve sonunda kalkma zira kim ge

kalkarsa onun evvelinde

nda uyanrsa sonunda

uyur Kim gecenin

uyur Gecenin yarsnda

nimle halvet et ve ben seninle halvet edeyim ve hacetlerini


gnder.

ba

kalk ki sen be

O halde kyam iki uyku arasnda olmaldr?

bana

Baz m

tak^ ve teneler^ evk ve susuzluklarnn fevkalade olmasn


dan dolay gecenin btn vakitlerini kyamda geirmilerdir.
2

Mtak: Arapa, zleyen, itiyak duyan, demektir. Sevginin


ulat en st snra, itiyak; bu durumdaki kiiye de mtak
denir.
Tene: Farsa, susam demektir. Hakk'n cemalinin zlemiyle
yanp tutuanlara, tene denir.
311

n Ana Esaslar
eyh Ebu Talip Mekki (r.a.) "Kut'ulKulub"

adl kitabnda bu

taifeden olan tabiinden krk kiinin ismini zikretmitir ki on


lar sabah namazlarn gece aldklar abdesde klarlard. Bu hal,
nefsindeki zevk, nee ve lezzet sebebiyle btn geceyi ibdet
ile ihya etmeye gc yeten ve bundan bir zarar grmeyenler
iindir. Yoksa klfet ve zorlukla sonulamr ve nefiste ibdet
lezzeti kalmaz, tersine nefiste gazap ve kerahet meydana gelir.
Nitekim hadiste "Bu dini zorlamayn

zira bu salam bir din

dir. Kim ona bir ey ekler ve zorlatrma

din ona zor gelir. Allah'a

ibdette kendine zorluk karma'

buyrulmutur. Reslullah d

neminde bir kadn gecenin hepsini namazla geirirdi. Ne za


man uykusu basrsa boynuna yukardan bir ip balar ve uy
kunun galebe almasna mani olurdu. Bu haberi Reslullah'a
ulardklarnda bu iten nehyetti ve " Gece gcnzn
kadar ibdet edin ve uykunuz geldiinde

uyuyun'

yettii

buyurdu.

Hlasa az olsun ok olsun gece namaz klmann ok fa


zileti vardr. Zira hadiste "Gece namaz kln zira o
rzasnn sebebi, sizden nceki slihlerin
gidericisidir

edebi ve

Rabbinizin
ktlklerin

O eytann hilesini uzaklatrr ve cismin

hastalan

masna mani olur" buyrulmutur. Yine hadiste "Kim gece na


maz klarsa gndz yz gzelleir"

buyrulmutur. Msteha-

bn en az namazn gecenin alda birinden az olmamasdr.


Gece namazna yardmc olan vesilelerden birisi gnein bat
na yakn bir zamanda abdest yenileyerek akam karlamak,
kbleye kar oturmak ve bata tebih ve istifar olmak zere
eitH zikirlerle megul olarak namaz beklemektir. Bir dieri
ise akam ve yats namazlarnn arasn namaz, tilavet ve zi
kirler doldurmakr. Bylece insanlarla bir arada olmaktan ve
onlarn hlini grmekten kaynaklanan btndaki karanhklar
yok olur. Zira hadiste "Akam ve yats namaz arasnda
312

namaz

zzeddn Kn
kln zira o gndzki beyhudelikleri
temizler'

ortadan kaldrr ve sonunu

buyrulmutur. Reslullah (s.a.v.)

"Yanlarnyatakla

rndan uzaklarrlar"

ayetini tefsir ederken "O akam ve yats

arasndaki namazdr"

buyurmutur. Bir dieri yats namazn

dan sonra hususen gafletle ve bo konumamakr ki akam


ve yats namazlarnn birletirilmesinden elde edilen nr zayi
olmasn. Bir dieri yatsdan sonra abdesti tazelemektir. Zira
bu andaki abdest gece kalkmay kolaylatrma hususunda ok
etkiHdir Dieri midenin hafif tutulmas ve yemek yemenin
Hak Tel'nn zikriyle birlikte olmasdr ki bu sayede yemein
arl ve karanl gece kalkmaya mani olmaz. Dieri uyku
vaktinde taharet olmak ve abdest suyunu hazr tutmakr ki
nefsin uykudan kalkmas kolay olsun. Dieri sabah namazn
dan sonra uyumaktr. Bylece nefsin kuvvetlerinin yorgun
luu ahr ve gece kalkmak kolay olur.
Ip-ak namaztntn keyfiyeti
rak namaznda ncelikle huzu ve huu ile o gn ve
gece kendisine ulaan nimetler iin Hak Tel'ya kr ni
yetiyle iki rekt namaz klmaldr. Birinci rekatta Fatiha'dan
soma Ayetelkrsi'yi okumal, ikinci rekatta Amenerreslu'yu
ve "vallhu nmssemavati velard"dan "vallhu bi klli e
yin alim"e kadar okumaldr Selam verdikten sonra u duay
okumaldr: "Allhumme

inni esbahtu liestetiu defe ama ak-

rehu vela emliku nefa ma ercu ve esbahakmru


esbahtu murtahinen

biamelifelafakira

bi yedi gayri ve

efkaru mini.

Allhumme

la tumit bi aduvvi vela tesubi sadki vela tecal musibeti f dini


vela tecaliddunya

ekbera hemmi

lit aleyye men layerhamuni.


nubi elleti tucibinni

ve la meblaa

Allhumme

kema ve minelzunubi

ibni vela tusel-

inni euzubike min zuekti tuzilun

niam."
313

n Ana Esaslar
[Allah'm sevmediim eyi def edecek gcm olmad halde
sabahladm. mit ettiim eyin faydasna sahip deilim. im
kendi ekmde olmad halde sabahlyorum. Kendi amekmin
rehini olarak sabahlyorum. Hibir fakir benden daha muh
ta deildir Allah'm dmanm bana gakp klma. Dotumu
bana kt klma, din vadisinde duar etme, dnyay istekle
rimin, abamn, bilgimin sonu klma. Bana acmas olmayan
bana hkim klma. Allah'm kin ve dmanlklara sebep olan
ve nimederin kaybolmasna neden olan gnahlardan sana s
nrm.] Bundan sonra o gece ve gndzn errinden kur
tulmak iin iki rekt daha kdmal ve birinci rektta Felak'
ikinci rektta ise Nas' okumakdr Selam verdikten sonra u
duay okumaldr: "Allhumme

inni euzu bismike ve kelimeti-

ket tammeti

vel hammeti.

mineerri

kelimetikel tammeti

sammeti

bismike

min azabike ve min erri ibadike ve euzu

bismike ve kelimetiketamme

min erri eytanirracim.

inni euzu bismike ve kelimetikettamme


leylu ven neharu

Ve euzu

inne rabbiyallhullezi

tevekkeltu ve huve rabbularilazim."

Allhumme

min erri ma yerci

bihil

la ilahe iUahuve

aleyhi

[Akah'm zehirlilerin er

rinden ismine ve kmil szne snyorum. Azabndan ve


kullarnn errinden ismine ve kmil szne snyorum. Ta
lanm eytannn errinden ismine ve kmil szne snyo
rum. Gece gndz olan serlerin hepsinden ismine ve kmil
szne snyorum. Rabbim olan Akah'tan baka ilah yoktur
ve ona tevekkl ettim, o azim arn sahibidir] Daha sonra
btn sz ve fillerinde hayr talebinde bulunmak iin istihare
niyetiyle iki rekt daha klmaldr Birinci rektta "kul ya eyyuhel kafrun'u, ikinci rektta "kul huvallhu ehed"i okuma
ldr Selam verdikten sonra yle demelidir: "Allhumme
estehiruke bi ilmike vestakdiruke

314

bi kudretike ve eseluke

inni
bifaz-

zzeddn Kn
ilkel azim feinneke

takdim vela akdim vela takmu vela

ve ente aamul guyub. Allhumme


lin uriduhuf

ecalf

hazel yevmi hayran lifini

akmu

klli kavlin ve ame


ve mesai ve meadi ve

akbete emri vasrif anni erre hazel yevmi vakdur lilhayra

haysu

kane? [Allah'm senden ilim ve hayr diliyorum, azim fazln


dan diliyorum, zira sen g sahibisin ve ben g sahibi dei
lim. Sen bilirsin ben biknem, sen gaybleri bilensin. Allah'm
istediim tm amelleri ve szleri benim iin ve dinim iin ve
dnyam iin ve ahretim iin bugn hayr kl. Beni bugnn
errinden koru bana laykyla hayrda bulunma gc ver.]
Daha sonra ilh muhabbeti talep etmek iin iki rekt daha
kknal, birinci rektta "iza vakaat" ikinci rektta "sebbih isme
rabbike'yi okumal selam verdikten sonra ise u duay oku
maldr: "Allhumme

salli ala muhammedin

med. Vecal hubbeke ehabbukyai


indi. Vakta anni hacatiddunya
ayune ehliddunya

bi dunyahum.

ve ala li

muham

ikyye ve haeyteke ehvefel eyai


bievki ila likaike ve izakrarte
Feakrir ayni bi ibdetike

taateke flkulli eyin mini ya erhamerrahimin?{Scnm

vecal

muhab

betini benim iin en deerli muhabbet, hayetini en korkulu


hayet kl. Dnya hacederini senin likana ulama evkiyle ben
den uzaklatr. Dnya ehlini dnyalaryla nurlandrdn gibi
benim gzm sana ibadetle nurlandr ve beni sana kar her
eyde itatkar kl. Ey balayanlarn balayan]
Duha ve zeval namaz
Duba namaz sekiz rekt olup ar bir ekilde klnr ve
her iki rekt arasnda bir mddet beklenir ve yirmi be defa
"SubhanaUahi

velhamdulillahi

vela ikhe illallhu vallhu

ek

ber' denir. ki rektta "Eemsi ve duhaha" ve "Edduha" su


releri okunur.
315

n Ana Esaslar
Zeval namaz ise gne istivadan zevale kaymaya bala
dnda klnr. Drt rekt namaz bir selam ile klnr Bir cz
veya iki cz Kur'n okunur. Tevfk Allah'tandr

Yedinci Fasd: Vakiderin virdlere taksim edilmesi


aba sahibi talip fecir domadan nce abdest almak ve
kbleye doru oturarak namaz beklemekdir Ezan sesini iit
tiinde mezzine elik etmek "Hayya al'lar hari onun dedi
ini tekrar etmelidir "Hayya al'larn yerine ise "la havle
kuvvete

illa billahil aliyyil azim

"Allhumme
muhammeden
mahmd

rabbi hazeddavetit
vesilete vel fazilete

eezi vaadtehu

vela

demekdir Sona geldiinde


tammeti

vesasalatil kaimeti ati

vel dereceterefiate

vel mekamel

inneke la tuhliful miad'

[Allah'm bu

senin Muhammed'e verdiin tam bir davet ve kamu bir na


mazdr Onu vaad ettiin fazilete, yce dereceye ve vidm
makama ulatr phesiz ki sen vaadini yerine getirirsin.] de
melidir Her ezanda bu edebe riayet etmeli ve sabah ezannda
buna ilave olarak "Allhumme
leylike ve esvatu duatike fafrli
nine velmuminati

haze ikbalu neharike ve idbaru


vel valideye

velcemiil

bi rahmetike ya erhamerrahimin

mmi
[Akah'm

bu gndze yzm eviriyor ve gecene arkam dnyorum,


sana dua ediyorum. Beni ana babam, btn erkek ve kadn
mminleri rahmetinle bala. Ey balayanlarn en merhamedisi.] demelidir Sabah admaya baladnda
bil melekeynil

kerimeynil

katibeyni

"Merhaben

uktuba yerhamukaUhu

sahifeti enni ehedu en la ilahe iallhu ve ehedu enne

muham

meden reslullahi ve ehedu ennel cennete hakkun vennare


kun velhisabe hakkun velkitabe hakkun velhavze
faate

hakkun

enneahe

316

ve ehedu

ennessaate

atiyetun

yebasu men fil kubur Allhumme

hak

hakkun vel e
la reybe fha

inni udiuke

ve

hazi-

zzeddn Kn
hil ehdete

li yevmi

haceti ileyha. AUhummehtut

biha

vizra

veftr biha zenbi ve sakil biha mizani ve evcib biha emani ve


tecavezanni

bi rahmetikeya

erhamerrahimin"

[Merhaba kerim

katip melekler benim sayfama Allah'm rahmetini yazm. Ben


ehdet ederm ki Allah'tan baka ilah yoktur ve Muhammed
onun elisidir. Cennetin hak olduuna, atein hak olduuna,
hesaba ekilmenin hak olduuna, kitabm hak olduuna, havzm hak olduuna, efaatin hak olduuna ehdet ederim. Sa
atin yaklatma, onda phe olmadma ehdet ederim. Al
lah kabirdekileri yeniden diriltecektir. Allah'm y k m
hafiflet, gnahm bala, mizanm hafiflet, emniyetimi sala,
rahmetinle ondan ge ey balayanlarn en merhametlisi] demehdir Daha sonra iki rekt fecir snneti klmak ve "kul ya
eyyuhel kafirun" ile "kul huvallhu ehed"i okumaldr. Birka
kez istifar ve tebih etmeli ve "estaftrullahe
lahi ve bihamdi
muhammedin
rahmetin

lizenbi

subhanal-

rabbi' deme daha sonra "Allhumme


ve ala li Muhammed.

Allhumme

salli ala

inni eseluke

min indike tehdi biha kalbi ve tecma biha emli ve te-

lemmu biha asi ve tereddul bihafeta

ve tuslihu biha dini ve teh-

fazu biha gaibi ve terfeu biha ahidi ve tuzekki biha ameli ve


tubeyyidu

biha vechi ve tulakknuni biha rudi ve tasimuni

min klli suin. Allhumme

atini imamen

leyse badehu kufrun ve rahmeten


fddunya

vel ahire. Allhumme

menzileuhedai

sadikan

ve

enalu biha erefe

yaknen

kermetike

inni eselukelfevze indel kadai ve

ve ayyeelsudai vel murafekatel

alal adai. AUhummed inni euzubike

enbiyi

vennasra

haceti ve in kasure reyi ve

zaufe ameli veftekartu ila rahmetike feeselukeya

kadilumuri

ifyel suduri kema tuciru beynel buhur. In tucureni min


seiri ve min davetissuburi

biha

ve min ftnetil

kubur.

veya
azabis

Mlhummed

ma kasure anhu reyi ve zaufe fhi ameli ve lem teluhu niyeti ev

317

n Ana Esaslar
umniyyeti

min hayrin vaadtehu

eheden

ente mutihi eheden min halkikefe


lukehu ya rabbel lemin.

hadeyne

ve nuadi
hazedduau

zel cehdu ve aleykettuklanu

biadavetike

men

neselukelemne

yevmel

ve innallahi

rahimun

vaidi

vel cennete

ve rukkeisucudi

ve inna ileyhi

niam.

yevmel

men la yenbeil

bililmih.

huludi

vedud ve ente tefalu ma turid. Subhane

Subhane

maal
inneke

men

teattefe

ve tekerreme

tesbihul ilk leh. Subhane

zikudi vel kerem. Subhanellezi

Allhummecalli

raciun.

velemrirreidi

vel mufne biluhudi

bilizzi ve kale bihi subhane men lebiselmecde


subhane

halefeke

ve minkel icap et u ve ha

Ve la havle vela kuvvete illa billahi zilhabliedidi


mukarrebineuhtidi

mehdiyne

harben liadaik ve silmen li evliyike

bi hubbekennase

min halkike. Allhumme

ev Hayri

inni erabu ileyke fihi ve ese-

AUhummecalna

gayre dalline vela mudilline


nuhibbu

min ibadike

zilfadli

biihi
vel

ehsa kuk eyin

Nuran fi kalbi ve nren fit semi ev

nren bi basari ve nren fit ari ve nren fiti beeri ve nren fit
khmi ve nren fiti demi ve nren fitlizami ve nren min
yedeyye

ve nren min halfit ve nren an yemini

ve nren an i

mali ve nren an fievki ve nren min tahti. Allhumme


Nuran ve attni nren ve calni nren bi rahmetike ya
rahimin

beyni
zidni

erramer-

[Allah'm senin indinden kendisiyle kalbimi hida

yete erdirecein ve gnlm rahadatacan bir rahmet diliyo


rum. Onunla periankm huzura evirir, dinimi slah eder,
gaipten beni korur, ahit olana ykseltirsin. Onunla amekmi
temizler, yzm beyazlatrsn, rdm telkin eder, btn
ktlklerden uzak tutarsn. Allah'm bana kendisinden sonra
kfr olmayan sadk ve yakin bir iman bala. Dnyada ve
hirette kerametinin erefine nail olacam bir rahmet ver
Akah'm senden kaza annda, ehiderin menzillerinde, mutlu
luk sevinlerinde fevz diliyorum. Enbiyann dostluunu ve

318

zzeddn Kn
dmanlara kar nusret diliyorum. Allah'm hacetimi sana su
nuyorum, benim reyim ksa, amelim zayftr ve rahmetinden
uzak dtm. yleyse senden diliyorum ey ilerin hkimi, ey
gnllere ifa veren, beni kabir azabndan koru. Allahm bizi
hidayet verdiklerinden kl. Dalalete uratklarndan deil, d
manlarnla savatr, dosdannla bantr. Seni sevenleri sevdir
sana dman olanlara dman kl. Allah'm duamz budur ica
bet sendendir. abamz budur itimat sendendir. Biz sendeniz
sana dncyz. Senden baka g ve kuvvet sahibi yoktur.
Salam ip ve reit i sahibisin. Vaad etiin gnde senden em
niyet diliyoruz, sonsuzluk gnnde senden yaknlarla birlikte
cenneti diliyoruz. Sen dilediini yaparsn. Sen izzetinle iyilik
edersin. Allah'm kalbime nur, kulama nur, gzme nur, sa
ma nur, etime, kemiime, kanma nur, nmden ve arkam
dan nur, samdan ve solumdan nur, altmdan ve stmden
nur ver. Allah'm nurumu artr, nur bala beni rahmetinle
nur kl, ey balayanlarn en merhamedisi.] demedir Daha
soma cemat namazna katlmak iin evden karken "Rabbi
edhini mudhale stdkin ve ehricni muhrece stdkin vecaini min ledunke sultanen nasird'

[Allah'm beni dorulukla girdir, do

rulukla kar, indinden yardm ve g bala] demelidir. Yolda


ise u duay okumaldr: "Allhumme

inni eseulke bi hakkira-

bine ikyke fe inni km ehruc eran vela bataran vela riyaen ve


sumaten ve harectu ittikae sehatike vebtiae
zeni minennari

merdatike en tunk-

ve en tafireli zunubi innehu la

yafiruzzunube

illa ent." [Allah'm sana rabedilerin hakk iin ben kibir, er,
riya iin kmadm. Senin fkenden kamak ve senin rzan
kazanmak iin ktm. Beni ateten koru ve gnahlarm ba
la. Senden baka gnhalar balayacak yoktur.] Camiye
vardnda veya seccadenin zerine sa ayan koyduunda

319

n Ana Esaslar
"Bismillahi

velhamdlillahi

Allhummefirli

vessalatu vesselamu

veftehli ebvabe

rahmetike'

ala reslillah.

[Allah'n adyla,

hamd Allah'a, salt ve selam Allah'n elisinedir.] demelidir.


Farz cematle kldktan ve selam verdikten sonra on defa "La
ilahe iallhu vehdehu la erike leh ve khubnulku vekhul
yuhyi ve yumitu

ve huve hayyun la yemutu

hamdu

biyedihil hayr ve

huve ala klli eyin kadir' [Akah'tan baka ilah yoktur, o tek
tir ve onun eriki yoktur Midk ve hamd onundur, o yaaur
ve ldrr, o diridir, lmez. Hayr onun elindedir, o her eye
kadirdir] demelidir Daha sonra "La ilahe illahu

vahdehu

sadeka vadehu ve nasara abdehu ve azze cundehu ve

hezemelah-

zabe vahdehu la ilahe iallhu ehlunimeti

vessenailha-

seni la ilahe ialahu vela nabudu


dine ve lev kerihel kafirun"

velfadli

ia iyyahu muhlisine

khud-

[Tek olan Allah'tan baka ah

yoktur Vadeni tuttu, kuluna yardm etti, ordusunu aziz kld,


dmanlar hezimete uram. O tektir ondan baka ah yok
tur. Nimet, fazilet, sena ve gzellik ehkdir Ondan baka ilah
yoktur, ondan bakasna ibadet etmeyiz, din onundur, kfirler
irkin kardasa bile.] demekdir Daha sonra "HuvaUhuUezi la
ilahe illahu el mekkil kuddusus selamul muminul muheyminul aziz.. ."i sonuna kadar okumak ve bitirdiinde "AUhumme
sai ala muhammeden
ummiyyi

abdike vennebiyyike

essadk ve ala li muhammedin

ve

reslikennebiyyil

sahten tekunu kke ri-

den ve khkt edaen ve ethil vesikte vel makamul

mahmudel-

kzi vaadtehu ve eczihi anna ma huve ehluhu ve eczihi anna efdak ma cezeyte nebyyen an ummetihi
minel nebyyine

vessddkne

sai ala muhammedin


yevmiddin.

Allhumme

fil

ve sai ala cemi


vesaslihin.

ihvanihi

AUhumme

ahirine ve sai ala muhammedin

ila

sai ala ruhi muhammedin fiil ervahi ve

sai ala cesedi muhammedin

320

veehedai

fikcsadi

vecalerayifie

salavatike ve

zzeddn Kn
nevamiye

berekatike verafetike ve rahmetike ve tahiyyetike ve rd-

vanike ala muhammedin

abdike ve nebyyike ve reslike' [Allah'm

kulun, nebin ve resuln olan mmi, sadk Muhammed'e se


lam olsun ve onun ehline de. Peygamberlerden olan btn
kardelerine, sddklara, ehitlere ve salihlere de selam olsun.
Bata ve sonda Muhamme'e selam olsun. Kyamet gnnde
ona selam olsun. Allah'm ruhlar arasnda onun ruhuna be
denler arasnda onun bedenine salt et. Salvatlarmn deer
lisini, berekederinin, rahmetinin, rafetinin ve selamnn yce
sini kulun, nebin ve resuln olan Muhammed'e gnder.]
demehdir. Daha sonra elini kaldrarak Nebi'den (s.a.v.) nakle
dilen ve rivayet edilen ve bundan sonraki faslda zikredilecek
olan dulardan istediini okumaldr. Amel erbab ve mnazele
ashab bu vakti son derece aziz ve deer bilmiler, gndz sa
atlerinin ve vakiderinin imaret binasn buna riayet ve bunu
muhafaza etmenin stne kurmulardr Bu muteber kaideyle
amel etmek iin bu vakitte uyuklamay nehyetmi ve kelam
terk etmiler, zikre devam, doru ve srekli bir tilavet, kbleye
doru oturmaya dikkat etmek hususlarnda gayet gayret ve
aba gstermilerdir. Talip ve sadklara da bunlar tavsiye ve
vasiyet etmilerdir. Dua vazifesini yerine getirdikten sonra evla
olan camide kbleye kar oturarak eidi zikirlere ve tilavete
devam etmek ve irak namaznn vakti gelinceye kadar konu
mamakr. Ancak bu oturmann art orada herhangi bir afete,
karkla veya amellerin azalmasna ve hallerin kusuruna se
bep olabilecek bir durum ihtimalinin bulunmamasdr. Aksi
takdirde kendi halvetgahna geri dnmeli ve gne douncaya
kadar i huzuruyla sahip olduu virdler ile zikredilen ifada
megul olmaya devam etmelidir Reslullah'tan (s.a.v.) yle
rivayet edilmitir: "Sabah namazndan

sonra bir yerde

oturarak

321

n Ana Esaslar
gnein douuna

kadar Allhu Tel'y zikirle megul obnak be

nim iin drt kleyi azat etmekten daha sevimlidir." nce Kelm-
Mecd'in ayederiyle balamal, ilkin Fatihay saha sonra "humul muflihun'di

kadar Bakara Sresi'nin balangcn ve "ila-

hukum ilahun vhidun'an

"li kavminyakiluri'^

kadar olan

blm okumaldr Daha sonra "hum fha hliduri'^


Ayetel Krsi'yi ve "lillahi ma fssemavati"Acn
nuna kadar okumakdr "ehidaUhan

sonuna kadar, "nnellezine


tumsun'an

"minelmuhsiniri'c

sonuna kadar, "Kul


amen'dm

hayrulvarisin'e

edullahe"den

El Kehf'in sonuna ka

kadar,

sonuna kadar, "Subhane

nuna kadar, "Ve lekadsadakallhu"dm


Sresi'nin bandan "zatissudur'a.

in-

malikul mulM'X.&CL "bi

"Innerabbikumullah"6an

kadar, "Lekad caekum"dn


dar, "Zannun'dm

Bakarann so

sonra "inneddine

dallahil Islani'A\.3idi, "Kul Allhumme


gayrihisab"2ik2i6a:,

kadar

"Fesubhanallahihine

rabbike izzeti"den

so

sonuna kadar, Hadid


kadar, Har Sresi'ni so

nunda "Lev enzelna'dm

sonuna kadar okumal, daha sonra

otuz defa SubhanaUah,

otuz defa Elhamdlillah,

otuz

defa AUhu Ekber demek ve "La ilahe iUallhu vahdehu la e


rike leh khubnulku

vekhul

hamdu

ve huve ala klli eyin ka

dir" diyerek yze tamamlamaldr Daha sonra gne doana


kadar tilavet ve eidi zikirlere devam etmek daha sonra on
yedilere balamaldr Bunlar her biri yedi kez tekrarlanan on
adet zikirdir: Fatiha, Felak ve Nas, KulhuvaUhu ehad. Kul ya
eyyuhel kafirun, Ayetel Krsi, ve Subhanallahi

velahamdulil-

lahi vela ilahe iUallhu vallhu ekber, AUhumme salli ala mu


hammedin
velcemiil

ve ala li muhammed,
mminine

vel muminat,

him acikn ve acikn fddini

velvalideyye

AUhumme efal bina ve bi-

veddunya

ehlun vela tefal bina ya Mevlana

322

Allhummefirli

ve hireti ma ente

ma nahnu

khu ehlu

khu
inneke

zzeddn Kn
gafurun

hlimun

cevadun

kerimun

raufun

rahim.

[Allah'm

beni ana babam, kadn erkek tm mminleri bala. Allah'm


bize ve onlara dnyada ve hirette gzellikler ver. Sen bala
yan, esirgeyen, cmertsin.]
Bunlar bitirdikten sonra gne bir mzrak boyuna yk
selene kadar tebih, istifar ve tilavetle megul olmaya devam
etmelidir. Daha sonra getii ekilde irak namazn klmal,
soma eer kendisi veya ailesi iin nemli bir dnyev ii varsa
onunla megul olmal, yoksa ve Hak Tel ona boluk ve fe
ragat nimetini baladysa o nimetin kr olarak ibdete de
vam etmeli ve Hakk'a itaat ve ibdeti byk bir ganimet say
maldr. Bylece kuluk namaznn vakti girinceye kadar ara
vermeden amel ve ibdete devam etme ve namaz klmal
dr. Daha sonra hl amel gc varsa ve nefsinde yorgunluk
yoksa amellerine ciddiyetle devam etmeli aksi takdirde bir
saat uyumaldr
Ameller namaz, tilavet, zikir gibi zahir ve muhadare,
murakabe ve muhasebe gibi bn olmak zere iki ksmdr.
Amellerin tertibi mmkn olduunca zahir ve btn amelleri
birletirmektir lk nce namaz, daha sonra tilavet ve sonra da
zikir kalp huzuru ve btn murkabesiyle birlikte olmaldr.
Eer zahir amelden dolay yorgunluk ve bitkinlik sebebiyle
birletirmek mmkn olmazsa btn ameli olan murakabe
ve muhadare ile yetinmelidir Murakabe Hak Tel'y kendi
sine hid ve haberdar bilmektir. Bu mana zikrin ayns hatta
hakikatidir. Eer murakabeden aciz olursa ve vesvese ve d
nceler galebe alarsa nefse bir saat istirahat vermelidir ki
yorgunluk ve birkinlikten kurmlsun ve yeniden canllk ve
rabet ile amele dnsn. Aksi takdirde yorgunluk ve bitkin
lik yznden nefis kalple konumaya ve ikyette bulunmaya
323

n Ana Esaslar
balar, ona galebe ederek onda kasavet meydana getirir. Ze
valden bir saat nce uyank olmal ve temizlenmelidir. yle
ki istiva vaktinde abdestli, kbleye doru oturmu ve zikir ve
tilavetiyle megul bir halde olmaldr. Zeval vakti geldiinde
ve gne istiva haddinden getiinde drt rekt zeval nama
zn bir selam ile klmal ve bylece le namazna hazr hle
gelmelidir. Daha sonra lenin snnetini klmal ve farz iin
cemati beklerken tebih ve istifar ile megul olmaldr. Sa
bah namaznn snneti ve farz arasnda zikredilen duay oku
mak beenilen bir itir le namazm bitirdikten sonra Fatiha
ve Ayetel Krsi okumal daha sonra tebih, tahmid ve tekbiri
zikredildii ekilde okumaldr. Eer daha nce belirtilen ve
sabah nazndan sonra okunan dualar burada da okursa b
yk fazilete ve hayra ular. le ve ikindi arasn daha nce
dediimiz gibi ihya etmelidir. Bu, dnyada hibir ii olma
yan ve vektinin hepsini Hakk'a ibdetle dolduran kimsenin
iidir. kindi vakti geldiinde nce drt rekt snnet klmal,
ilkinde "iza zulzilefi
karid'j

ikincisinde "eladiyaf,

ve drdndcsnde "elhakum'u

ncsnde "el
okumaldr. kindi

namazn kldktan sonra nafile namazlar iin vakit kalmazsa


zikir ve tilavetle megul olmaldr. Bu vakitte yaayan zhid
bir lim varsa ve onun nefes eralarndan faydal nurlar alma
yoluyla dnyay terk edecek, ibdete devam edecek ve rabet
ve azimetini artracaksa byle bir sohbet nafile amellerden
daha faziledidir. Evden kaca zaman "Bismillahi

maaUhu

hasbiyaUhu la havle vela kuvvete illa billh. Allhumme


harectu ve ente ehrectin'

ileyke

[Bismillah, Allah'n diledii olur, Al

lah yeter, Allah'tan baka g ve kuvvet sahibi yoktur. Allah'm


senin iin km sen beni kardn] demeli ve Fatiha, Felak ve
Nas okumaldr. Ayrca her gn ikindi ve akam arasnda yz

324

zzeddn Kn
kere "La ilahe illallhu vahdehu
hul hamdu

vek

ve huve ala kui eyin kadir' ve yz kere "Subha

nallahi vel hamduliUahi


yz kez "Subhanallahi
hamdihi

la erike leh lehul mulku

estafrullahe'

hakkul mubin"

ve la ilahe illahu vallhu ekber' ve


ve bi hamdihi subhanallahil

ve yz kez "La ilahe illallhul

ve yz kez "Allhumme

din ve li Muhammed'

salli ala

melikul

Muhamme

ve yz kez "EstafiruUahel azim elkzi

la ilahe iUahuvel hayyul kayyum ve eseluhuttevbe"


"Maaallhu

azimi ve bi-

ve yz defa

la havk vela kuvvete illa biUh" demekdir Ayrca

her gnn banda ve sonunda yk demekdir:


ente hedeyteni

ve ente tutimuni

"Allhumme

ve ente teskini ve ente

tumituni

ve ente tuhyini ente rabbi la rabbeli sevaike ve la ilahe ia ente


vehdeke la erike kh." [Akah'm sen bana hidayet ettin, itmi
nan veren ve teskin eden sensin. Sen ldrr sen dirdirsin.
Bir defa "Maaah
fussue

iaah"

la kuvvete ia biahi maaallhu

la yasri-

[Maallah, Akah'tan baka kuvvet sahibi yok

tur. Ktid ondan bakas gideremez.] demek, bir defa da


"Hasbiyahu
arilazim'

k ikhe illahu akyhi tevekkeltu ve huve

rabbul

[Allah yeter, ondan baka ah yoktur, ona tevek-

kid ettim ve o azim arn rabbidir] demekdir Gne batma


dan nce abdest almal, akam karlamaya hazrlanmak ve
kbleye doru oturmaldr Akamdan nce on yedileri oku
mak ve ge batana kadar tebih ve istifar etmelidir Daha
sonra "Veemsu velleyl" ve Felak ve Nas' okumakdr Akam
ezann duyunca icabet etmek ve mezkr duay okumaldr
"kbalu neharike ve idbaru kylike" [Yzm gndze arkam
geceye dndm] yerine "AUhumme haza ikbalu kykke ve id
baru neharike'

[Allah'm bu geceni karlyorum, gndzne

arkam dnyorum] demelidir Ezan ve kamet arasnda iki


rekt ksa namaz klmal, akam namaznn farzndan sonra

325

n Ana Esaslar
yine ksa iki rekt klmaldr. Zira akam namaznn vakti dar
dr Birinci rektta "Kulya eyyuhel kafirun u ikinci rektta "Kul
huvallhju

okumaldr. Daha sonra ehdeti yenileme ve

daha nce zikredilen "Merhaben


bibnelekeynil

kerimeyen...

bima laiketil leyli

merhaben

'i sonuna kadar okumaldr. Daha

soma akam ve yats arasn camide cematle geirmelidir ki


itikf ve birletirme bir olsun. Eer dinin selmetini, ihlsn
kemlini ve dncenin bir arada olmasn orada daha fazla
grrse kendi zaviyesine gitmesi caizdir.
Akam ve yats namazlar arasnda klnan namazlardan
birisi Buruc ve Ettark'n okunduu iki rekt namazdr. Di
er iki rektta ise birinci rektta Bakara Sresi'nin bandan
"Vema kanu muhtedint
minyakilun\kadar
ehad'

ve "ilahukum ilahun vhid'Acn


okumal ve on be defa da

"likav-

"KulhuvaUhu

okumaldr. Eer bu iki rek uzun tutarsa daha iyidir.

Yatsnn farzn kldktan sonra iki rekt snneti klmak ve evine


ve halvetgahna gitmelidir. Oturmadan nce drt rekt namaz
Lokman, Yasin, Hamim, Duban ve Tebrekelmulk sreleriyle
klmaldr Eer hafifletmek isterse onun yerine Ayetel Krsi,
Amenerreslu, Hadid Sresi'nin ban ve Har Sresi'nin so
nunu okumaldr Ondan sonra on bir rekt klmal ve bu na
mazda Tark Sresi'nden Kur'n'n sonuna kadar okumaldr.
Eer uyanma detine sahip deilse ve uyanacandan emin de
ilse vitri tehir etmemedir. Eer eminse tehir edebilir zira bu
hal daha efdaldir. Eer uyumak isterse abdestli ve daha nce
zikredilen zikirlerle megul olmaldr. Uykudan uyanr ve te
hecct klmak isterse mezkr vasflarla amel etmedir. Basiretieri edep kemlinin cemlinin mtalaasyla sslenmemi
baz ksa grller vakideri imar ve dab muhafaza etmeyi
ahit ve zhidlerin vazifesi sayabilir ve mnzilat ve muvasilat

326

zzeddn Kn
erbabnn buna fazla ihtiyac oknadn sanabilirler. Hakk'n
muhabbetinde sadk olanlarn almetinin vakitlerini amel ve
ibdetle doldurmak ve onda gark olmak, bunu fazla sayma
mak ve bundan ikyeti olmamak olduunu bilmezler. Zira
sadk muhip ne zaman kendi mahbubuyla mlakat saadeti
frsat ve mnacat devleti imkn bulsa ve onun huzurunda
yalvarp yakarma ve hizmette bulunma mecali elde etse bunu
kendi imannn gayesi ve nimetin sonu bilir "Onu
bakas

klardan

tanmaz."

Sekizinci Fasl: Nebiden (s.a.v.) menkul dualar


hakkmda
Ulema duann hakkati ile isteme, skt ve duadan ka
nma ve bunlarn birbirine kar olan fazileti hususunda ihtilf
etmilerdir. Bazlar "Dua ibdetin

zdr" hadisinin nassna

ve "Bana dua edin size icabet edeyim" kadm fermamna binaen


duamn skttan daha faziledi olduuna hkmetmilerdir Ba
zlar ise sktu duaya tercih etmi ve duada bir nevi ikyet ve
kazaya rza yokluu bulunduunu ve kendi irdesini Hakk'n
irdesine tercih olduunu grdklerinden duay terk etmeyi
edep bilmilerdir. Sarih hak ve sahh mezhep mudak olarak
hibirinin dierinden efdal olmad ve ardarla mukayyet ol
duudur. Duann has bir zaman olup bu vakitte dua etmek
daha efdaldir Bu vakit kulun kalbinde duaya kar sadk bir
rabet, aklk ve genilik mahede ettii vakittir. Sktun da
muayyen bir vakti olup bu vakit kulun duaya kar kalbinde
ekinme, saknma, utanma ve daralma hissettii zamandr.
Hazreti Rislet'ten (s.a.v.) nakledildii konusunda phe ol
mayan muteber baz faziletli dualar eyh Ebu Talip Mekki
(r.a.) "Kut'ul Kulub"

adl kitabnda zikretmi ve eyhlislam

327

n Ana Esaslar
"Avarif kitabnda bunlardan bazlarn nakletmitir Bu muh
tasar eserde bunlardan az bir ksm seilmi ve nakledilmitir
ki ahit ve zhidler bata sabah namaz olmak zere namazlar
dan sonra bunlara tutunsunlar.
Bu dualardan bir ksm yledir: "Allhumme
ve minkesselamu

ve ileyke yeudusselam.

selam ve edhtina

daressekmi

Fe hayyina Rabbena bis-

tebarekte ya zekekli

AUhumme haze halkun cedidun fefiehhu


li bi mafiretike

entesselamu

ve rdvanike verzuknifhi

vel ikram.

ak bitaatike

vehtimhu

haseneten

takbeluha

minni ve zekkiha ve daijhani ve ma amiltu fihi men

seyyitinfia-

fitrhuli inneke gafurun


yevmina

vedud. AUhumme ecal

evvele

hazelena sakhan ve evsatahu fiakhen, ve ahirehu

rahimun

neca-

hen. AUhumme ecal evvekhu


ahirehu tekrimeten
vel kibriyailiUahi
venneharu

rahmeten

ve evsatahu nimeten

vessultanu

liUahi vel ceberutu

liUahi,

ve ma sekene fithima liikhil vhidil kahhari

akfittratiliskm

ve kelimetil ihks ve ak dini nebyyina

velleyli
esbahna
muham

medin saUAUhu akyhi ve seUem ve miUeti enbiy ibrahime


nifien muslimen

ve

esbahna ve esbahal mulk liUahi vel azametu

ve ma kane minel mrikin...

ha-

"[Akah'm selam

sensin, sendendir ve sana dner yleyse rabbimiz bizi selamla


dkt, selam yurduna sok ey celal ve ikram sahibi yce AUah'm.
Akah'm bu yeni bir yaraltr onu itaatinle ar mafiretin
ve rzanla kapatr Onda bize temiz rzk nasip et, benden ka
bul et. Onda bir ktidiUi ilersem beni bala. Sen baayan,
esirgeyen ve sevensin. Allah'm bugnn ban salah, ortasn
felah ve sonunu kurtulu kl. Evvekni rahmet, ortasn nimet,
sonunu tektim kl. Midk Allah'ndr azamaet ve kibriy ona
mahsustur, sulta ve ceberut Akah iindir Gece ve gndz ve
ikisi iinde olanlar vahid ve kahhar olan Allah iindir slam
fttat ve ihlas kelimesi zeri, peygamberimiz Muhammed'in

328

zzeddn Kn
(sav) dini ve hanif brahim'in milleti zere sabahladk ve biz
mriklerden deiliz...]
Bu dualar cemat namaznda okunurken oul zamirler
kullanlmal hepsi okunmazsa bile bir ksm okunmaldr.

Dokuzuncu Fasl: Orucun fazileti ve orulularn


hallerinin farklh hakknda
Btn gzel amellerin yedi yz kata kadar olmak zere
belirli bir sevab vardr Ancak orucun sevab belli deildir. Hak
Tel onu kendisine nispet etmi ve onun mkfa iin kendisi
kefil olmutur Nitekim rabbani bir hadiste yle denilmitir:
"Her hayr iin on katndan yetmi katna kadar sevab

vardr.

Yalnz om byle deildir. Oru bana aittir ve karln ben ve


ririm?

Ecrinin hesab oknayan sabr, oruca mahss bir nimet

ve dl olup oru kalbna girmi bir nimettir. Bu sebeptendir


ki "Allah sabredenlere

hesapsz ecir verir' ayetinin tefsirinde bu

"sabredenler" oru tutanlardr denilmitir. Hadiste de "Sabr


imann yars, oru ise sabrn yarsdr"

buyrulmutur.

Savm kelimesi aslnda lugatta mudak ekinmek ve ka


nmak anlamndadr er' rfte ise belir bir niyet ile fecrin
douundan gne harmna kadar olan sre iinde yemek,
imek ve cinsel ilikiden kanmak demektir. Ifemekten ka
nmak husussen eriat hkmyle olursa byk bir fazilettir.
nk btn ehvederin ve muhlefederin kk yemekle dolu
olmaktr. Znnn Msri yle demitir: "Ackp susayp da do
yunca Allah'a isyan etmediim ya da isyana kalkmadm

hi

bir zaman yoktur." Yemei azalnca kalp saflar, hev lr ve


ilim nuru oalr Bir-i Haf'nin dedii gibi. "Alk kalbi te
mizler, hev ve hevesi ldrr ve ince ilmin varisi olur." Hadiste
yle buyrulmutur: "nsanolu

midesinden

daha kt bir kap

329

n Ana Esaslar
doldurmamtr?

Feth Musuli (r.a.) ise yle demitir: "Otuz

eyhle sohbet ettim hepsi bana ayrlk zaman yemei

azaltmam

ve genlerle

Lokman

oturup kalkmay terk etmemi tavsiye etti?

Hakim oluna yemei azaltmasn buyurmu ve yle demi


tir: "Mide dolu olduu, zaman fikir uyur, hikmet harap olur ve
uzuvlar ibdetten geri kalr? Hz. Aie (ranha) ise yle demitir:
"Melekt kaplarn almaya

devam edin?

"Nasd devam ede

lim" diye sorduklarnda "Alk ve susuzlukla'

dedi. Yahya bin

Zekeriya (a.s.) eytann baz tuzaklarla geldiini grd. "Bun


lar nedir" diye sorunca: "Bunlar kendileriyle insanlar avlad
m ehvetlerdir" dedi. "O ehvederden bana ait olan var m"
dedi. "Hayr, ancak bir gece doydun ve bu yzden seni na
maz ve zikir konusunda arlaurdm ve tembelletirdim" dedi.
Yahya (a.s.) "Bundan
"Bundan

sonra asla doymayam"

deyince eytan

sonra hi kimseye nasihat etmeyeceim"

dedi. Yahya

Mu'z Razi yle demitir: " Tokluk nefiste bir nehirdir

ve on

dan eytan geer, alk ruhta bir nehirdir ve melekler ondan ge


er ve eytan a halde uyuyan kimseden kaar. O halde
olduu zaman ne yapar
uyuduu

uyank

eytan uyan kucana eker o halde

zaman ne yapar "

O halde sadk talipler azmet urvetul vuska'sna sark


mak, ruhsat haddiyle yetinmemeli ve nafile orulardan tam
fayda salamaya almakdrlar. "Kim srekli orulu olursa ce
hennem

ona dar gelir? Yani onu cehenneme koymazlar. Baz

lar ise u hadise dayanarak bunu beenmemilerdir: "Bir gn


ResluUah'a (s.a.v.) "Her gn oru tutan kimsenin durumu
nasldr" diye sorulunca "Ne oru tutmu ne de ifiar

etmitir'

buyurdu. Birinci taife bu mekruh olan orucu iki bayram ve


terik gnlerinde tutulan oru olarak te'vl etmilerdir Bir ta
ife ise "Orularn
330

en fiaziletlisi kardeim Davud'un

orucudur

zzeddn Kn
birgn

oru tutard birgn

iftar ederdi'

hadisiyle faziletine te

kit edilen Dvd orucunu semilerdir. Bu orucun fazileti u


nedenledir ki; orutan maksat nefse muhalefet etmek ve onu
detlerinden ve sevdii eylerden uzaklatrmaktr. Eer ne
fis oru tutmaya alrsa oru onun deti olur. Oysa bir gn
tutup bir gn tutmamak byle deildir. Bir taife ise yalnzca
deerli gnlerde oru tutmakla yetinmilerdir ki bunlar arife,
aura. Zilhicce'nin birinci, Muharrem'in ilk on gn ve Re
cep, aban aylar, her ayn ba, ortas ve sonu, her ayn on ,
on drt ve on beinci gn ve haftann pazartesi ve perembe
gnleridir. Bazlar ise gndzleri yemek yememi ancak ak
amdan nce iftar etmilerdir. Bylece hem maksat olan nef
sin a braklmas hsl oknu hem de orucun afeti olan ucb
ortadan kalkm olur. Ancak eyhlislam (r.a.) bu yolun se
ilmesine kar km ve "Eer bu iin sahibi bu yolla oru
cun karln almamak ve ucbdan komnmak istiyorsa da
omcun karln almad iin kendini beenebilir ve ucb
ayn ekilde onda baki kalabilir" demitir. O halde bu afet
ten kurtulma istei yznden ve onun ortaya kma ihtimali
sebebiyle ilme muhalefet etmek caiz deildir. Meyih oru
tutmada genel olarak frkadr: Bir frka ilimleri hle galip
olan ve hallerin getirdiine ihtimam gstermeyen ve sahip ol
duklar niyet zerinde orularnda sabitkadem olanlardr. Di
er frka halleri ilme galip olan ve baladklar her gn ilmin
iareti gerei kalplerinde oru seen ve bu esnada gaypten ye
mek hazrlamak, birlikte olmay fazilet bildii bir cematle bir
likte olmak gibi bir sebep gelmesi durumunda hlin saltana
tnn iktizas gerei kendi irde ve ihtiyarn brakan ve Hak
Subhnehu'nun irdesine ve ihtiyarna teslim olanlardr Ni
tekim Cneyt (r.a.) her zaman oru niyetiyle kalkar, karde-

331

n Ana Esaslar
lerinden bazlarnn geldiini grnce onlarla yemek yer ve
"Dostlar ve kardelerle birlikte olmann fazileti orutan daha az
deildir'

derdi. eyhlislam eyh Ebussuud'dan'' yle nakle

derdi: "Her gn benim iin en sevgili ey oru olduu halde


nyorum.

Hak Tel fiiliyle oruca kar muhabbetimi

ben Hakk'n bufiiline

muvafkm."

uya

alyor ve

nc taifenin halleri ve

ilimleri mutedil olup bunlar ikisini semekte serbesttirler. Yani


sonradan meydana gelen hadiselere bakmayarak siyaset ve ted
bir gerei ya da dierleri iin bazen orucu seerler. Nitekim
bir ahs kendisiyle dosduk yapan bir genci terbiye etmek ve
nefsini gemlemek iin yllarca oru tutmutur ki o gen ken
disine baksn ve onun siretinden misal olarak edeplensin. Ba
zen de kendi nefsine yumuaklk yapmak veya dosdaryla mu
vafakat etmek iin yemek yer. Onlarn her iki hli semesi de
hakkn semesi ve irdesiyledir. yleyse bu frkann her bi
rinin kendi hallerine uygun bir yollar vardr. "Herkesin
d bir yn

dn

vardr."

Onuncu Fasl: Oru ve iftarn dab ve artlar


hakknda
Omcun muazzam art binasnn ihls temeline dayan
mas ve riya ve heves aibesiyle karmam olmasdr. Oru sa
hibi ihls makamnda yerleip kalc olmadka onu saklayamaz ve hlini insanlarn gznden gizleyemez. Dieri uzuv ve
organlarm ilim ve hli korumak kaydyla gzetmeli ve koru
maldr Karmm ve avret yerini yemeden, imeden ve elmadan
koruduu gibi gz haram, mekruh ve bo baklardan koru^

332

eyh Ebussuud bin ebel Badadi Endlsi, eyh Abdulkadir


Gilani'nin talebelerinden olup 14. yzylda yaam nl tari
kat meayihindendir.

zzeddn Kn
maya riayet etmelidir Kula haram seslerden, gybet ve bo sz
lerden, ddi yalan, gybet, dedikodu, kfiir ve kt szden, el ve
aya fasit harekeder ve gayri meru abalardan akkoymal ve
men etmekdk ki orucun faydas olan lezzederi ve evkleri terk
etmek ve nefsin alkaniddarndan ve sevdiklerinden ayrdmak
muhalefet yolunda geni ve rahat olmas sebebiyle bl olma
sn. Yine "yle orulular vardr ki orutan nasipleri alk ve su
suzluktan bakas deildif

hadisi onun hakkmda doru olma

sn. Hadiste yle buyrdmutur: "Be ey orucu ifiar (bl) eder.


Yalan, dedikodu, gybet, yalan yere yemin ve ehvetli bak? Yine
baka bir hadiste yle geknitir: "Oru kalkandr O halde siz
den biri orulu olduunda

kt sz sylemesin,

birisi ona kt sz sylediinde

cahillik etmesin ve

"ben oruluyum"desin."

Oru ku

lun yannda ilh bir emanettir Nitekim bir hadiste yle buy
rulmutur: "Oru emanettir yleyse her biriniz emaneti

koruyun."

Onu korumak ise zahir ve bna riayet etmeden ve uzuvlar sa


kndrmadan olmaz. Zira bazen uzuvlardan birisi ilmin iaretine
muhkf bir tasarrufta bulunarak o emanete anet edebilir. "O
gzlerin ihanetlerini

ve gslerin

sakladklarn bilir."

Dieri oruluyken iftarda yiyecei yemei dnmemek,


iftar vaktinden nce ekne gaypten bir yiyecek geerse onu if
tar iin saklamamal ve o anda ihtiyac olan birisine vermek
dir Zira malum ve bilinen bir eyi biriktirmek ve saklamak
yaknin zaafndan ve Rezzak' ithamdan doar Bu yzden
"Malum umdur"

demilerdir Bir kimsenin gndz gaypten

futuh olan bir yemei yemesi oruluyken iftar iin malum bir
ey hazrlamasndan daha iyidir O halde tevekkl ve malumu
terk ile oru tutarsa nr stne nr olur.
Dier art eer mtevekkillerden oluan bir cemat ara
snda olursa onlarn izniyle olmaldr ki dnceleri onun ifta333

n Ana Esaslar
ryla megul olmasm ve eer gaypten bir ey alrsa onun iin
saklamasnlar meerki hli veya bnyesi zayf olsun.
iftarda helalden yemek art olup fazla yememelidir. Zira
eer oruluyken iftar vaktinde dier zamanlarda birka kerede
yedii yemei bir defada yerse orucun faydas olan nefsi kah
retmek ve lezzetlerden men etmek imknsz olaca gibi buna
ilaveten arlk ve karanlk fazlalar. Nefsi en ok sevilen ey
olan yemekten zaruret miktar dnda engellemenin ve fazla
yemesine mani olmann tesiri sz, uyku ve benzeri dier hal
lere de sirayet eder ve btn sz ve fiillerde zaruret miktaryla
yetinir. Sahura kalkmaya ve onu geciktirmeye ve iftarda acele
etmeye almaldr. Zira hadiste "Sahur yapn
bereket vardr'

zira

sahurda

buyruknutur. Yine hadiste "Benim iin kulla

rn en hayrls iftarda en ok acele edendir" buyulmutur. Na


mazda nce su veya tadyla iftar etmelidir. Yemekten sonra
snnet olan namaz, tilavet veya zikirle zaman geirmektir. Ni
tekim hadiste: "Yemei zikirle eritiri' buyrulmutur Ne zaman
bir kimse bu artlarn gereini yerine getirirse onun iin oru
cun faydas hsl olur.
Om slm'n en byk rknlerindendir. Hkm ve
hikmet gerei btn mkelliflerin Ramazan orucu tutmalar
farzdr. Ancak husus ehli ve mutasavvflarn btn gnlerde
oruca devam etmesi hlin lzumudur, meerki hl bir mani
olsun. Ruveym'den yle rivayet edilmitir: "Birgn Badat'n
sokaklarndan birinde giderken ok susadm ve bir evin kapm
alarak su istedim. Kk bir kz elinde yeni ve souk su dolu
bir testiyle kapya geldi. Benim mutasavvf elbisesinde oldu
umu grnce "Sf gndz vakti su ier mi" dedi ve elindeki
testiyi kzgnlkla yere att ve krd. Bu halden ok utandm ve
bir daha gndze vakti bir ey yememeye ahdettim."
334

zzeddn Kn
Zekt ve hac
Zekt ve hac slm'n rknlerinden olup vciblii mala
ve g yetirmeye meruttur Bu muhtasardan maksat halleri
nin zikrediknesi olan Hak yolunun takpleri ve slikleri terk ve
tecrd ehli olduklarndan bu arttan yoksun ve pakurlar. Bu
yzden nefse ait olan ikrar, namaz ve orucun aksine zekttan,
hacdan ve keyfiyetlerinden bahsetmedik. Eer herhangi bir
yoka hacca gitmek isterlerse haccn menasikini renmek iin
dier kitaplara mracaat etsinler Tevfk Akah'tandr

335

SEKZNC BB
Ahlkn beyan hakkndadr ve on fasldr

Birinci Fasl: Yaratln (hilkat/huy) hakikatinin


beyan hakknda
Hilkat nefiste sabit bir ekilden ibaret olup hayr ve er
fiillerin k kaynadr Hayr fiillerin k kaynan gzel
ahlk, er fiiUerin kaynan ise kt ahlk olarak adlandrr
lar. Gzel ahlkn kayna huy temizlii, gzel det, akl, iman
veya tevhdtir Temizliin gzel ahlk sebebiyle olmas yle
dir ki; nefis yaraln asknda tabiat habasetinden temizlenmi
olur ve ocukluun balangcndan itibaren onda zahmetsizce
sadkat, emanet, fedakrlk, efkat ve benzeri gzel ahlk eser
leri zahir ve aikr olur, her gn oakr ve fazlalar Bu sebe
bin tesiri ya baba nutfesinin ve annenin, yemein, stn ve
stannesinin ahlknn gzeUiinin birlemesinden ya da bun
lardan bazlarndan oluur.
Gzel detin sebep olmas u yokadr ki; nefis iyilerin g
zel terbiye etmesi ve hayrklarn sohbeti vastasyla hayr eserle337

n Ana Esaslar
riyle nakolur ve gzel ahlk ekli srekli mahedenin tekrar
vastasyla onda ekillenir ve sabit hle gelir. Yerilmi sfatlar ve
kt ahlk damarlar kopar ve kesilir.
Akln sebebiyeti ise bir kimsenin akl nuruyla hayrn ve
errin arasn ayrmas, gzel ahlka ynelmesi, kalbinde ona
kar bir istek ve sevgi meydana gelmesi ve onun tasavvuru
nun tekraryla birka beenilmi eklin onun nefsinde ekil
lenmesi ve resmedilmesidir.
mann sebebiyeti ise yledir ki; bir kimse hirete iman
cihetinden gzel ahlk ile sevap amel ilemek ister ve kt
ahlkta ceza olduunu tasdik eder, hayra kar istekli ve ser
den kaar olur.
Tevhidin sebep olmas ise yledir: Zat'n tecellisi sliki
kendisinden fani ve Hak ile baki hle getirdikten sonra slikin
kalbi Zat'n ar olur ve nefsi sfadarn mazhar olur Zat de
nizinden sfatlar ve vasflar dereleri nefsin sfatlar mecrasna
akmaya balar ve ilh ahlk ile ahlklanma tahakkuk eder.
Bunun tesinde hibir yarah ve ahlk yoktur. Kim bu ma
kama ularsa zerinde bir makam bulunmayan bir menzile
ulam olur ve bu menzilin kemli Reslullah'n menziHdir.
"Sen azim bir yaratl ve ahlk zeresin

hitab ona gelmitir.

Ondan sonra mnasebet miktar ve yaknlk lnce m


metin havass da bu kerametten bir ba almlardr. Hazreti
Rislet'ten bu manada u hadis geknitir: "Allah'n
ahlklann''

ahlakyla

Bu ekilde ahlklanan ve dier ahlkllar arasn

daki fark ikinci grubun ahlk hakkaderinden baz eserler ve


ekiller hari nasiplenmemi ve ahlklanmam olmalardr.
Ahlklanan muvahhit ahlkn btn hakkaderiyle ahlklanm
ve sfadanmr. Gzel ahlkn her biri ahlklanan kiiyi cen
nete gtiken bir kapdr. Nitekim hadiste yle buyruknutur:

338

zzeddn Kn
"Allah'n yz on yedi ahlk vardr ve onlardan birisine sahip olan
kimse cennete girer'

Btn ahlkn mecme ve mahzeni lh

Zat'tr. Kime ondan bir ahlk balanrsa ona byk bir ha


yr ve saadet verilmitir "Ahlk Allah'n indinde bir
kul iin bir hayr dilediinde

ona bir ahlk

mahzendir,

balar'

Kt ahlkn kayna ise ya huy ktid, tabiaun fasit


oknas, kt alkaniddar ya da kt sohbette srekkkk ve ona
akmaktr. nsanlarn beeriyet olarak adlandrlan bir zahirleri
ve ademiyet olarak adlandrlan bir btmlar vardr Beeriyetin
bir suretine halk (insanlar) bir suretine ise hulk (yaratk/ahlk)
derler Yarn insanlan maherde bir araya topladklannda ve
hakkader hicblardan kurtulduunda ve btnlar zahir oldu
unda onlar ahlk ekknde hasrederler O halde nez blh
sfadarda bir hayvankk ve ahlkta bir vahilik kaldysa onu hay
van ve vahi sdanda hasrederler Mu'z bin Cebel (ra.) Hz.
Rislet'e "Ognsura

flmir ve dalgalar hlinde gelirler'

tefskini sorduunda ResluUah yle dedi: "Ey Muz


tim yirmi sfat zerine harolurlar..."

ayetinin
mme

hadis uzundur. "Bu sfat

lardan olmak zere bazlarm ylanlar, akrepler, domuzlar, may


munlar, kpekler ve srdanlar olarak hasrederler" buyurdu. Bir
taife "Allah'n yaratnda

deiiklik yoktur' ayetine atfen ahlkta

da deiiklik olmayacan sylemitir Nitekim hadiste yle


buyrdmutur: "Rabbinizyaratmaktan,
den el ekmitir'

ahlktan, nzktan ve ecel

Dier bir taife ise ahlkta deiim olabilece

ine inanmaktadr ve "aksi takdirde eriat "ahlknz gzeUetirin" buyurmazd" demektedirler Sahh olan yol budur yoksa
aba ve mchedenin hibir faydas oknazd. Gzel ahlkm ne
fisteki vark hurma aacnn ve hurmarun tatlknn hurmanm
ekirdeinde olmas gibidk. phesiz bu hususiyet ona verilmi
tir ve onda mesela kmon gibi eki okna istidad yoktur. Ancak

339

n Ana Esaslar
onda bilfiil olarak bulunan hususiyet bilkuvve hususiyetten fark
ldr ve aba ve gayret vastasyla bilfiilin bilkuvveye dnmesi
mmkndr. Reslullah'a "En ok hangi ey insanlarn cennete
gitmesine vesile olur" diye sorduklarnda "Allah'tan ekinmek

ve

gzel ahlk" huymAu. Ebi Derda, Reslullah'tan (s. av.) yle ri


vayet etmitir: "Kyamet gn teraziye gzel ahlktan daha ar
bir ey konmaz

Gzel ahlk sahibi namaz tutanlarn ve oru tu

tanlarn sevabna eriir' Abdullah bin Mbarek ise gzel ahlkn


tefsirinde yle demitir: " Gzel ahlk yzn genilemesi,

gzel

balama ve insanlara eziyetten kanmaktr." Hz. Aie ( r a ) va


stasyla Reslullah'tan (s.av.) gelen bir hadiste yle buyruknumr: "Gzel ahlk ondur
oulda bulunur
bulunmaz.

Erkekte bulunur

babada bulunmaz.

olunda

bulunmaz,

Klede bulunur

efendisinde

Allhu Tel kime saadet irde ederse bu ahlk onlar

arasnda paylattrr
iken tok olmamak,

Sz doruluu,

cesaret, komusu ve dostu a

isteyene vermek, yaplan ie mkfat

emaneti korumak, sla-i rahim yapmak,

vermek,

misafir arlamak,

tuna hrmet etmek ve hepsinin ba ise hayadr'

dos

Ebi Derda'dan az

nce nakledilen hadisin tamam ise u ekildedir: "Reslullah'n


ahlk yleydi: O insanlarn en cmerdi ve balaymsyd.
yannda

bir dirhem ve dinar bik tutmazd.

Gece

Eer eline fazla

bir

miktar geerse ve balayacak birisini bulmazsa akam oka

bik

evine gitmez, elindekikrden

kurtulmaya

alrd. Dnya

dan eline geen ey yk azn temin etmesine yetecek


en ucuzundan

maln
miktarda

hurma ve arpayd. Fazla gekni AUah yolunda

har

car ve onun balamas hari bir ey istemezdi. Sonra yk

his

sesine gider ondan bir ey alrd. ou zaman yl bitmeden

nce

muhta duruma gelirdi. Ayakkab yerine pamuk

koyar, elbisesini

yamard.

Ev halknn hizmetini grrd ve eti onlarla keserdi. In-

sanknn

en hayrls ve

340

mtevazsyd."

zzeddn Kn

kinci Fasl: Doruluk ve sadkat hakknda


Bil ki doruluk ve sadkat ssyle sslenmek ve bu ifada
ahlklanmak mekarim ahlktandr Reslullah (s.a.v.) insan
lar buna tevik etmi ve "Sdk sahibi olun, phesiz o
gtrr'

cennete

demitir Sdktan murat insan nefsinde sabit ve ka

lc bir fazilet olup zahir ve bunn tevafukunu, sr ve aikrn


tetabukunu iktiza eder Szleri niyetleriyle muvafk, filleri hal
leriyle mutabk olmaldr Grnd gibi olmak ki olduu
gibi grnmesi gerekmesin. Zira ihlsn hakkati baz hallerin
rtid kalmasn gerektirebikr Sdkta riya mmkndr zira
riya bakasnn gz nnde hayr izhrnda bulunmakr Bu
izhrn da sadk olmas mmkn olmakla birlikte muhks de
ildir Sadkn almeti takdir gerei srr aikr olursa ve insan
lar hlinden haberdar olursa deimemesi ve utanmamasdr
Muhabbetinde sadk olmasnn almeti muhabbet iddiasnda
bulunmann kendisine zor gelmesi ve muradn hafna g
rnmenin kolay gelmesidir Yalann almeti bunun tersidir
Znnn'un (ra.) dedii gibi:
ve hayretler iinde kaldk
Sdk talep ediyor ama yol bulamyoruz
Heva ve hevese uymak bize kolay ve rahat
Hevanm hilafna hareket ise,
Sdk nbvvetin ikinci derecesidir, din ve dnyev b
tn sadeder sdk ve nbvvetin neticesidirler Eer nbvvet
nutfesinin hamik olan sdk olmasayd neticede gaybn oul
lar ortaya kmazlard. O halde btn hayrlarn binas sdk
zerine olup sdkn hakkati btn beenilmi ahlk ve ahva
lin kendisinden kaynakland bir asddr Nitekim Ebu Ca
fer Huldi (ra.) Cneyd'e "Sdk ve ihls arasnda bir fark var
341

n Ana Esaslar
mdr" diye sorduunda Cneyt "Evet, sdk asl ve
ihls ise feri ve ona tabidir'

evveldir,

dedi. yleyse nefis ne zaman sdk

kemkyle ahlklanr ve zahir ve btn birbiriyle eit o olursa


ona "sddk" ismi verikr Gzel ahlk kollar ondan ayrlr ve
yerilmi sfatlar ondan kopar, sz doruluu ortaya kar. Ya
lan, iftira, bhtan ortadan kalkar. nsaf ortaya kar, davalar
kaybolur, szde durmamann yerini vefa, nifakn yerini vifak
akr Nefret sefaya, ihanet emanete dnr. Hrriyet sabit hle
gelir ve tekeUf yok olur. Sdk ile tekellf arasnda tezat olmas
nn sebebi udur ki; tekeUf ya sz ile olup yackk, vg veya
kalpte bulunandan fazla muhabbet izhr ekknde olur veya fi
ile abartk ekilde tevazu gsterisi ve infak eklinde olur ki bu
manalar sdka muhkftir Tekellf ister sz isterse de fiille ol
sun her durumda yerilmi ve ktidenmitir Nitekim hadiste:
"Allah'm mmetin
mayanlar

lleri iin dua edenleri ve tekellfie

bala. Haberiniz olsun ben ve mmetim

bulun
tekellfien

beriyiz' buyruknutur. Baz sahabeler bir gn Selman'n ziya


retine gittiler Selman arpa ekmei ve tuz getirdi. Sahabeler
den birisi eer bu tuzun yannda biraz kekik otu olsayd ne iyi
olurdu dedi. Selman hemen kalku ve ibriini alp dar ku.
Biraz sonra kekik ile geri dnd. Ifemei yedikten sonra ke
kik isteyen adam ekni duaya aarak "Bizi bu rzka kanat et
tiren Akah'a hamdolsun" dedi. Bunun zerine Selman "Sende
kanat olsayd ibrik rehinde olmazd" dedi. Burada Selman'n
hazr olan getirmek ve iindekini sylemek gibi szleri ve ha
rekeden tekellfii terk etmek ve sdkn kendisiydi. Hadiste gel
mitir ki bir gn kardelerden bir cemat Yunus'u (a.s.) ziya
rete gitmilerdi. Yunus bir miktar arpa ve arpa ve ektii tere
otundan getirerek "Allhu Tel tekellfie bulunanlara
meseydi size tekellfiederdim"

342

lanet et

dedi. Yine bu hususta yle de-

zzeddn Kn
mislerdir: "Birisi seni ziyaret ettiinde
din birisini grmeye

gittiinde

hazr olan getir ve ken

orada kalma ve yaylma?

Enes

bin Malik de "Reslullah'm davetlerinden birisine gittiimde


ne et ne de ekmek vard" demitir. O halde tekellfn sdkn
hakikatine hilaf olduu malum oknutur. Yine yle demi
lerdir: "Tasavvuf tekellju terk etmektir '

nc Fasl: Balama ve yardmda bultmma


hakkmda
Mekarim ahlktan birisi de balamak yani bir ey ver
mek olup bu da birka eittir. Birincisi baka bir balama
nn karl olup buna hayr mkfat denir, ikincisi ise bir
mkfat beklentisiyle olmakla birlikte ilkin ve balangta ya
plan balamadr ve buna mtacere denir. Bu iki ksm ba
lama avamn mertebesidir. ncs ise balangta ve
beklenti karl olmakszn yaplan balama olup buna isar
denir. Bu ksm havassn mertebesidir Drdncs ise kt
lk karl yaplan ba olup buna ihsan denir ve bu ksm
havassn havassmn mertebesidir.
sar ehli birka taifedir. Bir taife mal ile iarda bulunurlar.
Nitekim Beni Nadir gn Reslullah Ensar'a dnerek "Eer
ganimet hususunda Muhacirler ile ortak olmak isterseniz kendi
mal ve diyarlarnz onlarla taksim edin aksi takdirde ganimet
Muhacirlere mal ve dier varlklar ise size aittir" buyurunca
Ensar "Mal ve varlklarmz onlarla paylaacaz ve ganimet
hakkndan onlardan pay istemeyeceiz" dediler. Bunun ze
rine "Kendilerinin
lerine tercih ederler'

ihtiyac olmasna

ramen bakalarn

kendi

ayeti nazil oldu.

Bir taife ise makam ile iarda bulunurlar. Rivayet edilir


ki bir zamanlar meyihten birisinin ehrin valisinin yannda
343

n Ana Esaslar
muteber bir yeri ve makam vard. Bazen ihtiya sahipleri ihti
yalarn gidermesi iin bu eyhe tevesslde bulunur ve kendi
leri ile vali arasnda onu eli klarlard. eyh de onlarn istekle
rini valiye iletirdi. Sonunda bu durumdan bkan vali "Bundan
soma eyhin isteini kabul etmeyeceim" diye kendi kendine
sz verdi. Bir gn det olduu zere eyh yine insanlarn is
teklerini iletmek iin valinin yanna gitti ancak vali onu dinle
medi. eyh saraydan dnerken baka bir ihtiya sahibi grd
ve valinin yanna geri dnerek onun isteini de iletti ancak
vali yine onu dinlemedi. Bu durum birka defa tekrar edince
vali sinirlendi ve "Ka defa bana geldin, efaatte bulundun an
cak kabul edilmemesine ramen hl geliyorsun" dedi. Bunun
zerine eyh "Bizden sylemesi, senden duymas, biz kendi ii
mizi yapyoruz eer sen de istersen kendi iini yap ve istemez
sen yapma" dedi. Bu szler valiye tesir etti, hlinden piman
lk duydu ve daha nce dinlemedii btn ihtiyalar giderdi.
Hadiste yle gelmitir: "Kim kardeine mal, makam veya sz
ile iyilik yaparsa kyamet gn peygamberler,
ile harolacaktr'

sddklar ve ehitler

Nitekim u mehur hadise bu duruma ia

ret etmektedir: Bir gn bir grup mnkir hlifenin huzuruna


giderek mutasavvflarn hlini ktlemi onlar kfr ve zn
dklkla itham etmi ve ii yle bir noktaya vardrmlard ki
hlife onlarn ldrlmesine izin vermiti. Bunun zerine f
kh bilgisi ve diyanetiyle dierlerinden ayrlan Cneyt hari
btn mehur sfleri boyunlarn vurmak iin bir araya top
lamlard. Ebu Hseyin Nuri (r.a.) onlarn iinden ne k.
"Neden byle yapyorsun" dediklerinde "Kardelerimi
atlik hayat iin kendime tercih ediyorum'

bir sa

dedi. Bu sz hemen

hilfet merkezine ulatrdlar ve onlar ldrmediler. Halife bu


manaya hayret etti ve onlarn braklmasn emretti.

344

zzeddn Kn
Bir taife ise uhrev hazlarda isar ederler ve dnyay kendi
sinde iarda bulunacak bir yer grmezler Nitekim rivayet edi
lir ki iki dostun arasnda muhkem bir dostluk akdi ve gl
bir sefa vard. Bir gn birbirleriyle buluunca bir tanesi det
olduu zere gider yz ve tad dil gstermedi. Dostu bu iini
knaynca yle dedi: "iittim ki Reslullah "Birbirleriyle gr
en iki Mslman'a yz cz rahmet iner Bunun doksan cz
daha gler yzl olan ona cz ise daha az gider yzl olana
verilir" buyurmutur. Bu yzden senin daha gider yzl ol
man ve daha fazla rahmet alman istedim" dedi.
Rivayet edikr ki bir gn Hz. Hasan ve Hz. Hseyin (ra.)
arasnda szl bir ihtf meydana geldi. Birbirlerinden ayrknca
o ihtf ortadan kalk ve btnlar eski sefalarna geri dnd.
Hz. Hseyin'e "Senin Hasan'n yanna gitmen daha doru
dur zira o senden byiitr dediler gitmedi. Hasan onun ya
nna geldiinde Hseyin: "Ey kardeim ben tekebbr
senden uzaklamadm
kii birbirinden
dierinden

ancak Reslullah'n (s.a.v.) "Ne zaman iki

ihtilf yznden

nce davranrsa

unu duydum.

yznden

Bu yzden

ayrlma

o kii cennette
senin cennette

ve biri barmak
ne geer"
benden ileride

iin

buyurdu
olman

istedim" dedi. Ysuf bin Hseyin Razi (ra.) ise yle demi
tir: "Kim nefisini bir eyin maliki bilirse ondan isar
zira kendi malikiyetini

grmekle nefini

Oysa her eyi Allah'tan bilen kimse iarda bulunabilir


kim o mlke ularsa o daha mstahaktr

beklenmez

o eye daha layk bilir.


yleyse

Ne zaman ona on

dan bir ey eriirse kendini ve elini onu sahibine ulatracak bir


emaneti

bilir'

Hibir huy ve ahlk cmertkin ve iarn nuruna sahip


deildir O halde hibir huy ve ahlk da cimriliin karanlna
sahip deildir yle ki bir kimsede btn kt ve yermi huy345

n Ana Esaslar
1ar toplanm olsa ancak o kimse cmert olsa cmertlik sfat
nn nuru btn kt sfatlarnn karanln rter. Eer btn
iyi sfatlara sahip olsa ancak cimri olsa cimriliin karanl b
tn vlm sfatlarn nurunu kapar Tasavvuf yolunda ha
reket ancak znde cmerdik bulunan ve istidat levhinde isar
ayeti yazlm kimse iin kolay olur. Aya tevhid ilminde sa
bit olan hakiki sf ve dikkadi arif kendi elinin vasta olduu
bata kendini ortada grmemeli ancak bakasnn elinin va
sta olduu balamada kr vcib olan mudak nimet verici
msebbibi mahede ettikten sonra onun sebebi olan vastay
da grmeli ve ona minnet etmelidir. Vastay grmek onun
tevhidinde ayp ya da noksanlk deildir. Bu manada Haz
reti Rislet'e iktida etmedir ki Hz. Ebubekir'den (r.a.) mal
ba nimetini kabul etmi ve "insanlarn

hibirisi dostluk ve

mal banda ibni Ebi Kuhafe (Hz. Ebubekir) kadar bize min
net vermemitir
seerdim"

Eer insanlardan

hviy\am\^xm.

Ebubekir'in

bir dost seseydim

Ebubekir'i

Yine yle buyurmutur: "Hibir mal

mal kadar bana faydal

olmamtr?

Drdnc Fasl: Kanat hakknda


Kanat, nefsi azlk ve kifayet haddinde tutmak ve fazlalk
ve kesrete ulamasna mani olmaktr. Hangi nefis bu ifada sfadamrsa ve bu ahlkla ahlklamrsa ona dnya ve hiret hayr
ve zenginlik ve feragat hazinesi verilmi, rahadk ve izzet onun
nasibi olmutur. Hz. Cabir (ra.) Reslullah'tan yle rivayet et
mitir: "Kanat bitmeyen bir maldr? Yine bir hadiste yle buy
rulmutur: "Az ve kfi olan ok ve gereksiz olandan hayrldr? h
tiya yokluu demek olan gna kanatin boyuna gre dikilmi
bir elbise gibidir Zira kanat sahibi mevcuda tamah ksa ve ol
mayana nazar kesik olduu iin bir eye ihtiya duymaz.
346

zzeddn Kn
Ne zaman skp bor almak istersen
Nefsin ehvetlerine harcamak iin
Nefsin sabr hazinesinden balama dile
Yumuak davransn sana rahatlaymcaya kadar
Eer nefsin byle yaparsa sen zenginsin
Kar karsa men olan bundan mazurdur
Znnn Msr yle demitir: "Kni olan zamann

ehlin

den rahat eder ve akranna stnlk salar? Bir bin Haris de


yle demitir: "Eer kanaatte izzetten baka bir ey olmasa
sahibi iin yeterlidir?

"Onu tertemiz bir hayatla yaatrz

bile
aye

tinin tefsinde "Temiz hayattan maksat kanaattir" demiler


dir Kanaatkar nasl temiz bir hayata sahip olmasn ki hayatn
acl ve mrn kederi yalnzca srekli olarak fazlalk ve ok
luu talep etmek ve onu geirmek iin aba gstermekten or
taya kar. Bu mana ise kanaat ehknden uzakur Kanaat haya
tn kolayca akmasna sebep olduu iin Emre'l-muminn Ali
(ra.) onu keskin bir kkca benzetmi ve "Kanaat krelmeyen
kltr'

bir

demitir Kanat rzann mukaddimesidir Kim kni

olursa rza hknin nzulne hazr hle gelir Ebu Sideyman


Darani yle demitir: "Kanaat rzadandr
ten olmas gibi?

tpk verann

zht

Kanaatin fazileti konusunda u kadar yeterk-

dir ki ahs tamah ve beklentiden azat eder Benan Hammal'in


dedii gibi "Kul kanaati olmayan hr, hr ise tamah

olmayan

kuldur? Bir dieri ise yle demitir:

Arzulanma itaat ettim beni klesi kld


Kanaat etseydim hr yaardm.
Kanaat dnya ilerinde beenilmi bir itir, uhrev i
lerde de. Nitekim Ebubekir Merai bu hususta yle de347

n Ana Esaslar
mistir: "Akll kimse dnya

ilerinde kanaat ve tehir ile tedbir

alan hiret iinde ise hrsl ve aceleyle

davranandr?

Beinci Fasl: Tevazu hakknda


Tevazu insanm nefsini Hak karsmda ubudiyet ma
kamna, insanlar karsnda ise insaf makamna koymasdr.
Nefsi Hak karsnda ubudiyet makamna koymak ya emir
ne nehiylere itaat etmek ya sfadarn tecelllerini kabul etmek
ya da zan tecellsinde varln fenas ile olur. Nefsin emir ve
nehiylere itaat etmesi mbtedlerin tevazusu, kendi takdirini
yok ederek Hakk'n takdiri ile sfatlarn tecellsini kabul etmek
mutavassdarn tevazusu, kendi varln mudak varlkta yok
ederek ruhta zatn tecellsini kabul etmek ise mntehilerin tevazusudur.
Nefsi insanlarn karsnda insaf makamna koymak ise
hakkn kabul, hukuka riayet ya da kendini yksek grmeyi
ve beklentiyi terk etmek ile olur. Hakk'n kabulnden murat
udur ki; konuma ve mnazaralarnda ne zaman hakk kar
tarafta grrse ona kar kibirlenmemeli, insafl bir ekilde
o hakka tesHm olmaldr. Her ne kadar bu halde zahiren in
sanlara kar tevazu gsteriyorsa da btnen hakikatte Allah'a
kar tevazu gstermitir. Fazl (bin) yaz'n sz de bu ma
nadadr: "Tevazu hakkn karsnda
lim olmaktr

Onu syleyenden

boyun emek ve ona tes

ve duyduun

kiiden kabul et."

Sahh bir hadiste ise bu hususta yle buyrulmutur: "Allhu


Tel bana
vahyetti?

"tevazulu

olun ve birbirinize

isyan etmeyin"

diye

Hukuka riayetten maksat ise onlarn hukukunu

inememek aksine onu kendi hukukuna tercih etmektir.


Nitekim hadis-i erifte: " Tevaznn
nce selam vermen,
348

ba grtn

meclisin aa blmne

oturmaya

kimseye
raz ol-

zzeddn Kn
man,
dir'

vgy,

temize karlmay

ve emir vermeyi

sevmemen-

buyrulmutur. Kendini yksek grmeyi ve beklentiyi

terk etmekten maksat kendisini halkn karsnda mstahak


ve layk olduu yksek mertebeye karmamak ve onlardan
kendi hakkna riayet etmelerini beklememektir Tevaznn
hakkati kibir ve zillet arasnda olmaktr Kibir nefsin layk
olduu dereceden stn ve yce olduunu tasavvur etmesi,
zillet ise nefsin hakknn zayi olmas ve hakk olan mertebe
den aa konulmasdr Bu itidal hlinde vukufa riayet son
derece aziz bir makam olmakla birkkte bunun tasavvuru ayak
lar kaydrr Zira nefiste varln kalnularndan ve onu sfat
larndan bir eser olduu mddete o kibir tarafna mail olur
ve kadrini mstahak olduu mertebenin stnde bikr Bu
nedenle tarkat meyihi bu illeti nefiste rtl grdklerin
den dolay hastal tedavi etmek ve mevcd halden kmak
istedikleri iin tevazuyla ilgik szlerinin ou aslnda zillete
delalet eder Eer nefiste itidal haddini amak ve kibir tara
fna meyletmek hususiyeti olmasayd tedaviye ihtiya olmaz
ve kendi mertebesine raz olurdu, meyih de mritleri zil
let tarafna ynlendirmezlerdi. Slk erbabnn ou hlin
zuhurunun balangcnda mestlikle dolu olur ve nefisleri ku
lak hrszl cihetinden kibir ve ucb sfatnda zahir olur ve
onlardan "Benden

bakas yok" ve "Kimdir benim gibisi"

gibi

feryatlar duyulur O halde meyihin tevazu hususunda zil


let haddinde mbalaa etmelerinin sebebi bu illeti def ve bu
afeti yok etmektir ki itidal haddine yakn olsunlar. Bu itidale
riayet mtevaz olan ahs ve onun kendindeki tasavvuru hu
susunda olabilir yoksa insanlara nispetle ve onlarn kendisi ve
kendileri hakkndaki tasavvurlar hususunda insanlar kendi
karsnda ve kendisini insanlar karsnda onlarn tasavvur
ettii mertebeye yerletirmekdir ki insanlar ondan o insanlar-

349

n Ana Esaslar
dan rahat olsun. eyhlislam'n sz de bu manadadr: "Kim
tevazu ve hikmet hazinesine
nnda

ularsa kendisi iin herkesin

bir deere kail olur ve bu deerleri

O da kendi varlna
yet verir Kim bundan
ve onu limlerden

koruduklarn

olduu gibi herkesin varlna


nasiplenirse

ya
bilir.

ehemmi

huzura ve saadete

kavuur

bakas akletmez." Tevazu izzetin ta kendi

sidir. Zira izzet kibir ateine ve tevaznn kendisinden iba


ret olduu zillete uzanan bir kprdr. Ksa grllerin na
zarnda izzet ve kibir birbirine benzer oysa onlarn arasnda
ok byk bir fark vardr. Birisi Hasan Basri'ye "Ne
lisin'

azamet

dediinde "Azim deil azizim" dedi. Kibir ve azamet

Hakk'a mahss sfatlardr ve kim onunla niza ederse krlr.


Nitekim bir hadis-i kutsi de "Kibir ve azamet benim
dir, kim bu ikisi hususunda

benimle

elbisem-

ekiirse onu helak

ede

rim" buyrulmutur. Emre'l-m'minn Ali'nin (r.a.) bir mtekebbire yle dedii nakledilmitir: "Senin evvelin pis bir
nutfe ve sonun iren bir letir Sen, bu ikisi arasnda
nnda pislik tayorsun.

O halde neyinle

ise kar

kibirleniyorsun''

Bu

mana da yle demilerdir:


Sreklipisliiyleyatan
kimse
Nasl kibirlenebilir ki.
Bazlar da yle demitir: "Nejsinin gizliliklerini
celik ve erefe tamah etmez ve alak gnll
nayana dmanlk
kreder'

bilen y

olur, kendisini

etmez ve bir kimse kendisini vnce Allah'a

Fazil yaz yle demitir: "Nefini deerli grenin

vazudan nasibi yoktur'

te-

insanlar karsnda tevazu yalnzca Al

lah iin olduunda beenilmitir. Yani onlar ilhi kudret ve


hikmetin eserleri olarak grmelidir. Yoksa onlara ihtiyac oldu
undan veya fakirlik ve miskinlik yznden onlarn karsnda
350

zzeddn Kn
klmemelidir. Zira bu mana tevazu deil zillettir Hadis-i
erifte yle buyrdmutur: "Ne mutlu o kimseye ki eksiksiz e
kilde tevazu sahibidir ve fakirlii olmad halde insanlara
ak ve alak gnll davranr?
zenginliinden

Yine bir hadiste "Kim

dolay tevazu gsterirse

dininin

yumu
zengine

te ikisi gider'

buyrulmutur. Bu hususta fakirlerin zenginlerin zenginliine


nem vermediklerini gstermeleri iin kibirli davranmalar
tevazudan daha iyidir Nitekim yle demilerdir:

"Zenginle

rin fakirlere

da gzel

iyilikte bulunmalar

olan fakirlerin

zenginlere

ne gzeldir,

hadiste yle buyruknutur: " mmetimin


dnzde

mtevaz,

bundan

kar Allah'a gvenmeleridir'

kibirlilerini

Yine bir

mtevazlarn

grdnzde

gr

kibirli

olun."

Tevazu hi kimsenin kskanmayaca bir nimet, kibir ise hi


kimsenin sahibine acmayaca bir beladr Nitekim Lokman
Hekim yle demitir: " Tevazu hi kimsenin kskanmayaca
nimet, kibir hi kimsenin sahibine acmayaca
tevazudadr,

kibirde izzet arayan onu

bir beladr

bir
zzet

bulamaz''

Altna Fasl: Hilim ve yumuaklk hakkmda


H d i m fkeyi yattrmak ve gc yetmesine ramen
Akah'n kullarna eziyet etmekten saknmaktan ibarettir Ha
diste yle gelmitir: "Kim gc yeterken fkesini yenerse
Tel onu kyamet gn insanlarn
riyi semede

Allhu

bana arr ve istedii hu

onu serbest brakr' Yine hadiste yle gelmitir:

"Bir gn ResluUah (s.av.) ashabna dnerek "Sizler Ebu Damdam gibi olmaktan

aciz misiniz" dedi. Ashab "Ebu Damdam

ne yapt?" diye sorunca Hazreti Peygamber "O her sabah ol


duunda Allah'm ben bugn bana zulmedeni
vurana vurmayacam,
meden zulmetmeyeceim

baladm,

beni knayan knamayacam,

bana

bana zul

derdi' buyurdu. Nefis daima kendi is

teinin aksine olan kimseden rahatsz olur, onda nefret ve fke


351

n Ana Esaslar
uyanr ve o kimseyi fke ve kinle kendisinden uzaklatrmak
ister, bu yzden gzn kan brr. Eer gazapland kim
seyi kendisinden yukarda grrse ve gazabn boaltamazsa
kalbindeki nefret zahirden btna geer, kalpte birikir, hzn
ve gama yol aar ve yzn sararmas bunun almetidir. Eer
onu kendisinden aada grrse ve gazabn boaltabileceim
anlarsa kalbindeki kin kaynar, damarlar ier, yznde kr
mzlk meydana gelir ve kavga dv gibi eyler ortaya kar.
Eer onu kendisiyle eit grrse kalpteki kan daralp geni
leme arasnda tereddt eder ve bundan dmanlk ve kin or
taya kar. Bu gibi haller sfinin nefsinden uzaktr. Zira yakin
sahibi sfi tevhid nuruyla btn hadiseleri Hak Tel'dan bilir
ona raz olur. Bn gazaba esir olmaz ve hzn, gam, kin ve
nefret ondan uzakr. Reslullah (s.a.v.) ferahlk, rahadk, h
zn ve gamn kaynan yle haber vermitir: "Allhu Tel
ferahlk

ve rahat rza ve yaknde,

klmr?

hzn ise ek ve rzaszlkta

Sfinin kalbinde kin ve dmanlk nasl bulunabilir

ki bunlarn kayna olan dnya sevgisi ondan uzaktr. Onun


gazab yalnzca ilhi hrmete kar edepsizlik mahede ettii
zaman ortaya kar. Ms (a.s.) Hazreti izzet'e "ilh senin ya
knlarn kimlerdir'

mnacatnda bulunduunda u cevab al

mt: "Ey Ms onlar din iin birbirlerini


imar ederler ve seherlerde
redildiimde
rimin yolunda

isticar

severler,

beni tespih ve tenzih ederler. eriatmn


istikamet gsterirler

sayanlara gazaplanrlar'

mescitleri

ederler. Onlarn yannda

zik-

ve emirle

ve benim haramlarm

helal

Sfinin btn szleri ve fiilleri eriat

mizanna mnasip olup hibir zaman azlarndan kfiir veya


pis sz kmaz, bunu necaset ve habaset bilirler bni Abbas
yle demitir: "Pislik iki eittir: Avret yerinden

kan pislik ve

azdan kan pislik? Bazlar da yle demilerdir: "Pis birke-

352

zzeddn Kn
limeden temizlenmeyi

lzel bir yemekten

daha ok severim?

Ga

zap cehennem ateinden bir ubedir Kimde gazap atei tututurdursa azaba acele etmi olur Hadiste yle buyrdmutur:
"Gazap ateten bir paradr
marlarndaki

Gzndeki krmzl ve boyun da

iiklii grmyor

nrsa ayaktaysa

otursun,

musun?

O halde kim

oturuyorsa yatsn?

gazapla-

Gerek kuvvet sa

hibi gazap halindeyken nefsini yanl iten koruyan ve Allah'


harlayandr ncil'de yle yazkdr: "Ey Ademolu
landnda

hatrla

nim yardmma
dmndan

ki gazaplandmda

seni hatrlayaym.

raz ol, zira benim yardmm

daha hayrldr?

benigazapBe

senin nefsine

yar

Rivayet edikr ki bir gn Reslullah

ar talar kaldrmakta olan bir grup gencin yanndan geer


ken "Bu yaptnz nedir" dedi. "Ar talar" dediler Bunun
zerine RasuluUah "Size bu iten daha zorunu haber

vereyim

mi? Kardeine gazaplanan

ve kar

deinin eytanna

bir kimsenin kendi eytanna

galip gelmesi

daha zordur'

buyurdu. Gazap

ve ekime eytann, hilim ve yumuaklk Rahmn'n sfat


dr Hadis-i erifte ResluUah'n (s.a.v.) Ebu Hureyre'ye yle
dedii nakledilmitir: "Senden byk ve kk kimsenin
tine tahamml

et, byle yaparsan Allhu Tel senin

meleklere iftihar eder "sa'nn (a.s.) sz ise yledir:


bir ameline tahamml

edin ki on fayda elde edesiniz?

(ra.) yle demitir: "Senin iyi geinmen


grnse
dnya

de hakikatte kendinle
ve hiret maslahaun

varlnla
"Chilin
Fazil yaz

zahiren bakasyla

iyi geinmendir

iindir?

eziye

gibi

Zira bu senin

Yumuak davranmak ve

yaclk zahiren birbirine benzese de btnen aralarndaki fark


udur ki; yaclk insanlarn din hususundaki eziyetleri ihtimakne, yumuak davranmak ise bunun dnyev ilerdeki ihtimakne kar yapkr Sehl Abdullah Tusteri'nin dedii gibi:
"yi geinme

dnya

ilerinde, yaclk

ise din ilerinde

olandr?

353

n Ana Esaslar

Yedinci Fasl: Af ve ihsan hakknda


Af ktlkten gemendir. hsan ise ktlk karsnda iyilik
yapmandr. Mekarim ahlktan birisi de af ve ihsandr Nitekim
hadiste yle buyrulmutur: "Sana ktlk yapan

balaman,

senden aynlanla birlemen, seni mahrum edeni nasiplendirmen

me

karim ahlktandr'

zul

medildikten

Yine hadiste yle gelmitir: "Kendisine

sonra bundan geen hibir kul yoktur ki Allah onu yar

dmyla ykseltmesin?

Sfinin bu ahlkla ahlklanmas hallerin

gerekliliklerindendir. Zira Hak Tel ile sermayesi olan tevhid


manasnn hakikati insanlar hibir halde kendi balarna fail ve
messir bilmemeyi iktiza eder. nsanlar Hakk'n takdiri ve kud
retinin aralar ve vesileleri bilirler Hakiki affin menei de bu
dur. Zira kendiliinden fiil ve eseri olmayana ktlk yaplmaz.
Baz mutasavvflar vastalarn varlm af sfayla ahlklanmamn
sebebi grdklerinden onlara minnet koymadklar gibi kendi
lerine minnet kabul eder ve yaptklannn karlnda onlara
ihsanda bulunurlar. Nitekim Ysuf bin Hseyin (r.a.) syle de
mitir: "Znnn'a (r.a.) "Kiminle sohbet edeyim?" diye sordu
umda "Hastalandnda ziyaretine gelen ve kusur ilediinde
seni balayan kimseyle" dedi ve u beyti okudu:
Hastalandmzda

biz sizi ziyarete geliriz

Siz kusur ilediinizde biz zr dileriz.


Gnah ilediklerinde zr dilediklerinden dolay onlarn
zrleri en gzel ekilde kabul edilir ve gnahlar hamlatlarak
utandrlp knanmazlar. Bu manada yle denilmitir:
Sana zr iin gelenin zrn kabul et
Sz senin yannda ister iyi ister kt olsun
Zahiren seni raz eden sana itaat etmi
Gizlice sana isyan eden seni byk saymtr
354

zzeddn Kn
Onlarn fiilleri garaz illetleri sebebiyle olmad iin ce
faya kardk vefal davranr, ktle kardk iyilik yapar
lar. Hadiste yle buyrulmutur: "Sana ktlk yapana
yap." Sfyan Sevri yle demitir: "Ihsn sana ktlk
iyilik yapmandtr.

Sana iyilik yapana

iyilik
yapana

iyilik yapmansa

mtacere-

dir. Tpk pazardaki alveri gibi bir ey al bir ey ver." Huzeyfe


ResluUah'tan (s.a.v.) yle rivayet etmitir: "nsanlar bize iyi
lik yaparsa iyilik yaparz,
diyen frsatlar
lik yapmak,

ktlk yaparlarsa

ktlk

yaparz

gibi olmayn. Nefsinizi size iyilik yapanlara

ktlk yapanlara

zulmetmemek

iin

iyi

hazrlayn?

Yine bir hadiste yle buyrulmutur: "Sla-i rahim yapan kii


bir eyler veren ve datan deil ona gidi gelii kestiin
senin yanna

zaman

gelendir?

Sekizinci Fasl: Mjdelemek ve gler yzllk


hakkmda
Kinatn efendisinden (salvadarn en faziletlisi ona ol
sun) rivayet edilmitir ki: "Btn iyilik ve gzellikler
dr Kardeinle grtn
bndan

sadaka

zaman gler yzl olman kendi ka

onun kabna boalan sadakadr'

Mekarim ahlktan

birisi de ho ve gider yzl olmaktr Sfi daima neek ve g


ler yzl olmakdr Zira basiretinin srekli ezek cemli gr
mesi ve ebed kemk midhazas sebebiyle kuds feyiz yardm
lar daima onun kalbine ve canna dolar, vicdannn parlakl
simasnda zahir olur. Yarn kyamet gnnde nimeder aydnl
nn ehrelerinde parlad cemat -yzlerinde
ve parltsn

tanrsn-

nimetin

sevin

bugn tasavvuf ehlidir " Yzler vardr

o gn sevinli mjdeler iindedirler"

ayeti onlarn anlar hak

knda nz olmutur " Yzler vardr o gn prl prl

Rablerine

bakar" nass onlarn has vasfdr Onlarn ehrelerinin ve si355

n Ana Esaslar
malarnn parlakl irfan nazarn eserlerinden bir eser, neeli
ve gler yzl olmalar ise vicdan nurlarndan bir nurdur Bu
ahlk havas, avam, ehil olan, olmayan herkese kar gsterir
ler ve bunu riya ve nifak sebebiyle deil namus ve erefi koru
mak ve salim kalmak iin yaparlar. er nefislere de muhabbet
yznden olmamakla birlikte gzel yz gsterirler. Nitekim
Hz. Aie (ra.) yle rivayet etmitir: "Bir gn Reslullah'n ya
nndayken kapya bir adam geldi ve ieri girmek iin izin is
tedi. Reslullah "Ne kt bir kabile ocuu, ve ne kt bir kabile
kardei' dedi. Adam ieri gelince ona kar gler yzl ve yu
muak szl davrand. Ben bu ie ardm. O kimse gidince
bunun sebebini sordum, bana " Ya Aie insanlarn
insanlarn

dilinin

davrandklar

ktlklerinden

korunmak

en kts

iin kendisine

iyi

kimsedir' buyurdu." Bu manada mam afi (r.a.)

u beyitleri nakletmitir:
Affettiimde ve birisine kin beslemediimde
Nefsimi dmanlklarn zntsnden korumu olurum
Dmanm grdmde ona selam veririm
nk bu selamla errini kendimden uzaklatrrm
Dman olduum kiiyle zahire yle konuurum ki
Sanki kalbim onun sevgisiyle,

Dokuzuncu Fasl: Mizah ve tabiatlara inmek


hakkmda
Vakitlerinin ekserisini ve zamanlarnn ounu tam bir
azimet ve ciddiyede geiren azimet erbab bazen kalpleri rahadatmak amacyla nefisleri ruhsat otlanda serbest brakr
lar ki mizah, aka ve latife yoluyla yorgunluk ve bitkinlikten
kurtulsunlar. Bu hususta itidale riayet etmek ve ihtiya mikta356

zzeddn Kn
rn muhafaza etmek erefli bir ahlktr Hrriyet makamnda
yerlememi, aa mertebeden ykselmemi ve aka ve mi
zah maslahamn vakitlerini, haddini ve miktarn bilmeyen ve
buna riayet etmeye g yetiremeyen kimsenin bunlar yapmas
doru deildir Nefisleri isyan ve inhiraf kalnularndan tama
men arnmayan ve kalpleri nefislerin inceliklerine tam olarak
vkf olmayan bidayet ehli ve mrider bata olmak zere bir
oklar iin bu mekruhtur. Nefisleri ilim yular alnda gem
lenmi ve itaat aluna aimm, hev kakntdar nefislerden temiz
lenmi olan sfilerin kalplerini rahatlatmak veya dierlerinin
kalplerine tesir etmek iin kendi vaktinde ve ihtiya kadarnca
azmet doruundan ruhsat ukuruna inmeleri ve dostlar,
ehiUeri veya ocuklaryla akalamalar caiz olup bu hususta
ResluUah'n (s.a.v.) ashab, ehli ve ocuklaryla olan ahlkna
iktida edebilirler Emre'l-m'minn Ali (ra.) yle buyurmu
tur: "Reslullah

ashabndan

yapar ve onu rahatlatrd?


iken nasld'
mtebessimi

birisi zntl olduu zaman aka


Hz. Aie'ye (ra.) "Peygamber

diye sorulunca "nsanlarn


ve gler yzlsyd'

en yumuak

evde

huylusu,

dedi. Yine Hz. Aie yle riva

yet etmektedk: "Bir gn evde beraberken Reslullah (s.av.) gel


beraber yaralm dedi. Birincisinde ben nde bitirdim. Sonra
bir kez daha kotuk ve o nde bitirince "Bu birincinin
yd'

karl

dedi." Ayn ekilde bir gn yal bir kadn Reslullah'a

"Kyamet gnnde yaklarn durumu nasl olacak" diye sor


duunda Hazret "Hibir yak cennete gitmeyecek" buyurdu.
Yak kadn bu cevaba zlnce ResluUah (s.av.) "Uzidme,
kyamette yallar genletirip sonra cennete koyacaklar" dedi
ve "Biz kadnlar da gzel bir biimde yeniden yaratp
bakireler yapmz,

yat cilveli dilberler hlinde'

hepsini

ayetini okudu.

Yak kadn bunu duyunca ok sevindi. Enes Malik de (ra.)

357

n Ana Esaslar
yle demitir: "Bir gn Reslullah bana aka olsun diye "Ey
iki kulakl" diye hitap etmiti." Zahir bin Hiram adnda bir
bedevi vard ve bazen Reslullah'n (s.a.v.) huzuruna gelir ve
her geldiinde bir hediye getirirdi. Bir gn Peygamber Medine
pazarndan geerken onun bir ey sattn grd, arkasndan
geldi ve kollarn tuttu. Zahir arkasna baknca onu grd ve
ellerini pt. Reslullah (s.a.v.) "Kim bu kleyi alr' deyince
Zahir "Bu zamanda

benim

mterim

az olur" dedi. Bunun

zerine Peygamber "Ancak sen Allah indinde

revatasn

bu

yurdu. Suheyb'den yle nakledilmitir: "Bir gn gzmn biri


ard halde Peygamberin yanna gittim. Reslullah (s.a.v.)
hurma yiyordu. Bana "Sen de ye" dedi. Biraz yiyince "Gzn
ard

halde hurma

yiyorum ya Reslullah"

m yiyorsun

dedi. "Armayan

gzmle

deyince gld.

Sfilerin mizahtaki edebi, yalan sebebiyle cezalandrlma


mak iin sdk yolunda kmamalardr. Nitekim bir hadiste
"Allhu Tel mizahnda

doru olan akacy

buyrulmutur. Yine bir hadiste "Ben aka yapyorum


tan baka bir ey sylemiyorum'

cezalandrmaz
ancak hak

buyruknutur. Korkutucu ve

zc szler sylememek, gybet ve hikmetsizlik yapmamal,


akl zayflna delalet edecek eylerden kanmay vcib bilme
lidir Mizah ve aka bu daba mebni olursa zararl deil faydal
bile olur. Nitekim bazlar " Szdeki aka yemekteki tuz

gibidir'

demilerdir Bu fayda itidale ve iktisada riayet edildiinde olur


aksi takdirde ise zararl ve fasit olur. Nitekim ulemdan birisi
oluna yle demiti: "akada ortayou

ol zira ondaki

lk azamet ve heybeti alr ve chili sana kar kstahlanr


kay terk etmek ise tandklar
ninle grenleri

ve etrafiakileri

sinirlendirir

fazla
a
ve se

korkutur ve uzaklatrr." Bir bakas ise yle

demitir: "Mizah heybeti alr ve kardelii yok eder." Bazlar mi358

zzeddn Kn
zah ve aka arasnda fark gzetmikr ve "Mizah ciddisi
dirmeyen aka ise ciddisi fkelendiren

fkelen

eydir' demikrdir Mizah

ve akada itidal, hli korku ve mit, genikk ve darkk arasnda


olan orta yoku ve mutavasst kimse iin daha kolaydr

Onuncu Fasl: Sevgi ve lfet hakknda


Mekarim ahlktan ve erif sfadardan birisi de sevgi ve
kettir nsanlarn znde bu ahlk ne kadar fazlaysa hayr ve
sadederi de o kadar fazladr Nitekim hadiste "Mmin
ve sevilendir, sevmeyen ve sevilmeyen

seven

kimsede hayr yoktur" buy

ruknutur. Tekkk ve uzlet kt insanlara nispetle vkntr


yoksa iyiler ve ereflilerle sohbet madup olup ihtiyalarn en
ycesidir Zira her dost dostuyla sohbet yoluyla onda hayr ve
serden galip olan her eyi alr O halde hayr ve salh ehk ruh
lar ve nefisler grp bir arada olma vastasyla birbirlerinden
hayr sfadar alrlar. Nasl olur da canszlar, bitkiler ve hayvan
lar bile sohbetten ve bir arada bulunmaktan etkilenir iken eref
ve eltaf-i mahlkat olan insan sohbet etmek ve dosduk kur
mak yoluyla bakasndan etkilenmez. Nitekim su ve hava, pis
yer ve kt kokulu le sebebiyle bozulup kt kokarken, temiz
yer ve gzel esintiler sebebiyle onlarn hussiyederini alrlar.
Bitkiler ve ekinler de kt kk ve damarlarla bir arada olunca
bozulur, onlardan temizlenip uzaklanca iyileir ve salamlarlar. Ayn ekilde hayvanlar da bir arada kaknca birbirlerinin
huylarn akrlar. Bazen ehil vahinin yannda kalnca vahileir,
bazen de asi hayvan ehil hayvann yannda ehiUeir Mahede
ve grme yoluyla insanlarn birbirlerinden etkilenmelerini be
yana bile gerek yoktur zira tecrbe yoluyla malumdur ki h
znl bir eye bakmak hzn, mudu ve sevink bir eye bak
mak muduluk ve sevin verir Nitekim "Kardelerin

grmesi

359

n Ana Esaslar
meyve verir' demilerdir. Yani sohbet ehli birbirlerinin sfadarm kesp etme ile semerelenirler ve ortaya vahdet kar. Zira
zati muhabbet ve ilhi lfete dayanan her sohbet "Allah ara
larna sevgi ve lfet koymutur'

ayeti gerei muvafakatin var

l, muhalefetin yokluu ve birbirlerinin sfatlarn alma yo


luyla kesreti vahdete dntrr ve ahslarn okluu vahdet
suretinde bir insann uzuvlar mesabesine gelir. Nitekim ha
diste "Dikkat edin, mminlerin
luklarnn

ve efkatlerinin

birbirlerini

misali vcdun

sevmelerinin,
misaline

dost

benzer

Ne

zaman uzuvlardan

birisi hastalanrsa

tamaz ve atelenir'

buyrulmutur. Yine baka bir hadiste yle

buyrulmutur: "Mminler

birbirlerini

dier uzuvlar da gece yaglendiren

binalar gi

bidir' Tohumu zati muhabbet olan her sohbet ve dostluun


meyvesi hayr ve salh olup zulm ondan uzakr Bu manann
ycelii almn bykl gibidir. Eer btn insanlarn bu
sfatla sfadanmalar mmkn olsayd itidale ihtiya olmazd.
Bu yzden yle demilerdir: "Eer insanlar birbirlerini
1er ve dost olsalard adalete ihtiya kabnazd'
demitir: "Adalet muhabbetin

hlifesidir'

sevse-

Bir bakas yle

Muhabbet ehli ara

sndaki birletirici Hakk'n rabtas olduu iin onlarn mu


habbeti ilhi muhabbetin kendisi ve birbirleriyle dosduklar
Hak ile dostluun aynsdr. Oysa fesd ve er ehlinin dost
luk ve sevgisi bunun tersinedir. Zira onlar arasndaki birle
tirici hev ve heves rabtas ve dosduklarnn neticesi ise hep
vahet ve muhalefettir. "O gn muttakiler hari dostlar
lerinin dmandr."

birbir

Sfinin kendi cinsiyle sohbet ve dosduu

zahir ve btnla kendi cinsinden olmayanla sohbet ve dosduu


ise yalnzca zahir iledir Nitekim yle demilerdir: "Sfi kendi
cinsiyle yakn, kendisinden

360

olmayandan

uzaktr."

DOKUZUNCU BB
Makamlarn beyam hakkmda ve on sldr

Birinci Fasl: Tevbe hakknda


Btn makamlarn esas, btn hayrlarn anahtar, b
tn menziUerin, kalb ve ekl ameUerin ask tvbedir Gnah
piskklerinin kirini onun temizleyici kabndan bakas temizleyemez ve isyan denizinde batm olanlar onun gemisinden
bakas necat sahiUerine karamaz. Emirkn'minin Ali (ra.)
syle demitir "Kurtuluu
arm?

elinde olduu halde mitsiz olana a

"Kurtulu nedirV diye sordular, "Tvbe ve istifar'

bu

yurdu. Nefsin gnah helkndan kurtulma sebebi tvbe ol


duundan, onda kusur ve taksir kendi nefsine zulmetmektir
" Tvbe etmeyenler, onlar nefislerine zulmederler'

Tvbe er' ola

rak Allhu Telya tuyandan O'na itaate dnmektir. Ebu Ya


kub Susi yle demitir " Tvbe ilmin yerdii eyden ilmin v
d, eye

dnmektir'

Nasuh tvbenin husul hkn mukaddimesi, drt hkn


birkkteki ve be rkunun mdahalesiyle olur Tvbeye mu361

n Ana Esaslar
kaddim olan halden biri tenbih (uyandrma), ikincisi zecr
(men etme) ve ncs hidyettir Tenbih tvbenin banda
kalbe inen ve kiiyi gaflet uykusundan uyandrarak kendi yo
lunun dallet ve sapklk olduunu gsteren haldir Bu hle
teyakkuz (uyanklk) da denir Zecr onu dallet ve sapklk yo
lunda oturmaktan alkoyan ve doru yolu talep etmesini sa
layan haldir Hidayet ise insana doru yolu gsteren vicdan
bir haldir Tpk bir iaretin yolunu kaybetmi bir yolcunun
imdadna yetierek onu uyarmas ve yank yoldan kurtararak
doru yolu gstermesi gibi.
Tvbe makamyla birkkte olan ve yardmc olan drt ma
kam ise dikerdeki irkinlii ve ayplar grmek, ikincisi riayet,
ncs muhasebe ve drdncs ise murakabedir Fiillerin
ayplarn grmek hibir fikne gzel gzle bakmamak ve on
lar eksik ve noksan grmektir Mbtedilerin dilleri nasd eksik
ve noksan olmasn ki bazlarn kirlerinden temizlenmi delerdir Ebu AbduUah Secezi yle demitir: "Kim irde
hallerinden
balangca

birini gzel grrse derhal irdesi yok olur


dnsn ve nefsini yeniden

mizan ile tartmayan

Meerki

terbiye etsin. Nefini

hi kimse erlik derecesine

Sleyman Darani ise yle demitir: "Nefimin


gzel grmedim

hlinde

ki onu hesap edeyim."

ulaamaz?
hibir

sdk
Ebu
amelini

Riayet ise srekli ola

rak zahir ve btnn muhalefet kastndan ve ona meyilden


muhafaza etmektir Zira isyan zahir gnah olduu gibi onu
terk ettikten sonra anmaktan zevk almak btnn gnahdr
O halde daima zahirine ve bmna riayet etmek ve terk edil
mi gnah anmaktan ald zevki yok etmeye uramaldr
Eer tamamen ortadan kalkmasa bile onu kalbinde inkr et
melidir Zira inkr bu hususta gnaha kefarette messirdir
Sehl Abdullah'a "Bir eyden tvbe eden ve daha sonra o ey
362

zzeddn Kn
kalbine geldiinde veya onun zikrini duyduunda zevk alan
kimse hakknda ne dersin?" diye sorduklarnda yle cevap
verdi: "Baz eylerden

zevk almak insann ftrattnda

vardr ve

bundan kurtulmak mmkn deildir. Ancak insan kalbini mevlasna evirmeli

ve bu durumu ikyet etmeli, kalbini bu lezzeti

almaktan sakndrmak

ve nefsini bu tad almay inkr

ettirmek

gerekir Bu durum zerine sabit kalmal ve Allhu Tel'dan bu


tatll hatrndan

karmasn

ve onu zikir ve ibdet gibi baka

eylerle megul etmesini istemelidir

Eer bu lezzeti inkrdan

an bile gaflet etse o kimsenin salim kalmayacandan


kalbine nfuz edeceinden
bini inkr ve unutmaya
maldr

bir

ve o tadn

korkarm. Lezzet almakla beraber kal


zorlamal ve bu durumdan

Byle olursa bu lezzetin ona bir ziyan

hzn

duy

olmaz'.'

Muhasebe ise daima nefsinin M ve hallerini kontrol ve


gzetim alnda tutmak ve ondan kan muvafik ve muhalefet
hareketleri gn gn, hatta saat saat saymak ve fazlalk ve ek
sikliklerine ve hlinin keyfiyetine daima vkf olmakr Hz.
mer'den (r.a.) yle nakledilmitir: "Bakakr sizi hesaba ek
meden nce nefsinizi hesaba ekin, bakalar lmeden
siz ln ve amellerinizi

Allah'a sunacakkr gn iin

nce onu
hazrknn.

O gn sizin hibir eyiniz gizli kalmaz'' Murakabe ise zahirin


btn hareket ve sknlarnda ve btnn btn dnce ve
niyederinde Hak Tel'y kendisine hid ve nazr bilmektir.
yle ki zahirde gnah fillerinden saknd ve utand gibi
btnda da yerilmi dncelerden kamak ve utanmakdr ki
zahiri ve btn tvbede doru olsunlar ve "Her nefsin
dnn

banda duran o deilmP."

kazan

iaretindeki maksatla amel

etmi olsun.
Tvbe binasnn zerine kurulduu ve tahakkukunun
ona bah olduu be rkundan birincisi farzlar eda etmek.
363

n Ana Esaslar
ikincisi gemi fazlarm kazasm yerine getirmek, ncs he
lal talep etmek, drdncs zulmleri reddetmek ve beincisi
nefisle mchede ve mdahale etmektir Farzlar eda etmek,
er emir ve nehiylerden kendisine ait olanlar vaktinde yerine
getirmektir Gemilerin kazas ise gemite yerine getireme
dii farzlar kaza etmektir Helal talep etmek ise yedii, itii
ve giydii eylerden haram ve phe piskini temizlemektir
Zira bunlar temizlemek btn temizleme hususunda byk
bir tesire sahip olup eriat bununla amel etmeyi emretmitir
"Helal talep etmek namazdan

sonraki farzdr?

Zulmleri red

detmek ise zimmetini bakalarnn hakkndan temizlemektir


Zulmle elde edilen ey mal ise onu geri vermeli, eer kati,
yaralama, dvme vurma veya gybet, dedikodu gibi bir cina
yet ise ksas, diyet veya istihlas yoluyla zimmetini ve gemi
ini o eylerden temizlemelidir Mchede ise nefisle muhalefet
edip onu sevdiklerinden ayrmak, ehvetlerden uzaklatrmak
ve bylece tabi lezzetleri terk etmeye akrmak yoluyla onu
terbiye etmek, zahiren terk ettii ve tvbe ettii gnahlar an
maktan zevk almamasn salamaktr. Bu ekilde tvbede zahir
ve btn sabit olmak, emirleri eda ve nehiyleri terke sabret
mek ve bundan raz olmakdr
Tvbenin neticesi drt eydir: Birincisi h muhabbet;
" phesiz Allah tvbe edenleri sever'; ikincisi gnahlarn yok ol
mas "Gnahtan

tvbe eden hi gnah ilememi gibidir";

cs ktlklerin iyikklere dnmesi "AUah onlarn

n
ktlk

lerini iyiliklere evirir" ve drdncs de u cmleye davettir:


"Tvbe edenleri

bala."

Tvbenin almeti d eydk: Gemiten pimanlJi duyma


ve tvbe etmeye acele etmek. Nitekim hadiste yle buyrulmu
tur: "AUahn indindeki gnahlar, gnahlar
364

kk grmek ve tv-

zzeddn Kn
beyi ertelemektin'
gnahlardandr

ibl yle demitir: " Tvbeyi ertelemek en byk


Zira gnahkrn

gelecek yl tvbe edeceim

sinin manas bir yl daha Allah'a isyan edeceim

deme

demektir'.'

Daha nce iaret ettiimiz "Tvbe isyandan itaate dnmek


tir" sz ummi ve icmaldir. Tvbenin tafsltmda ise muhte
lif dereceler vardr Birinci derece amel edenlerin tvbesi olup
bozuk ve fasit amellerden slih amellere rcu ederler, ikinci
derece tvbe zhidlerin tvbesi olup dnyaya bn rabet
ten ona btn rabetsizlie dnmektir nc derece huzur
ehlinin tvbesi olup gafletten huzura rcu ederler. Drdnc
derece ahlkllarn tvbesi olup kt ahlktan gzel ahlka
dnmektir. Beinci derece ariflerin derecesi olup kendi iyilik
lerini grmekten Hakk'a rcu etmektir. Ma'rifet ehli ne zaman
kendilerine bir gzellik ve iyilik nispet etseler ondan tvbe et
meyi vcib bilirler ve kendi fliUerinden Hakk'n fiiline dner
ler. Ruveym'in sz bu manadadr: " Tvbe, tvbe etmekten

tv

bedir'.' Yani gzel bir ey olan tvbeyi kendinden grrsen o


tvbeden tvbe etmek ve Hakk'n tvbesiyle olmak ve kendi
tvbeni onun tvbesinin eseri olarak grmek lazmdr "Sonra
Allah onlarn tvbelerini

kabul etti'' Altnc derece muvahhit-

lerin tvbesi olup Hak'dan bakasndan Hakk'a dnmektir.


Ebu Hseyin Nuri'nin dedii gibi: "Tvbe Allah'tan baka her
eyden tvbe etmendir'.'

Tevhd ehli ne zaman gayrya baksalar

bunu gnah bilir ve ondan tvbeyi vcib sayarlar ve bunun


yannda kendi varlklarnn fenasn lazm bilirler.
Dedim, gnah ilemedim, dedi senin vadm
Hibir gnahla kyaslanamayacak kadar byk.
Bu makamda tvbe edenin varh mahvolur ve unutulur
ken nasl olur da varhna tbi olan gnah baki kalabilir C365

n Ana Esaslar
neyd yle demitir: Srri'nin yanna gitmitim, onu farkl gr
dm, sebebini sorduumda: Bugn bir gen geldi ve "Tvbe
nedir'?

diye sordu. "Tvbe, gnahn

unutmamandf

dedim.

Gen, "Hayr, yle dedk" dedi. "O halde nedir?" dedim.


"Tvbegnahn

unutmandf

dedi. Cneyd "Bizim indimizde

de gencin dedii gibidk" dedi. "Neden?" diye sordu. "Zira sefa


hlinde

cefay harlamak

cefadr' dedi. nabet tvbe derecele

rinden biri olup birinci derecenin stndedir ibrahim Edhem


yle demitir: "Kul tvbesinde sadk olduunda o mnib

(gerek

ten tvbe eden) olur Zira inabet tvbenin ikinci derecesidir'

Ebu

Said Kurei yle demitir: "Mnib kendisini Allah'tan alkoyan


her eyden Allah'a dnendir." Bazdan da "inabet ondan ona dn
mektir, baka bir eyden deil kim baka bir eyden ona dnerse
tvbenin

bir tarafn zayi etmi olur" demilerdir eyhidislam

ise yle demitir: "Mnib, Allah'tan baka sna


Eer kendi dalletinden

olmayandr

ona tvbe ederse o zaman tekrar tvbesin

den tvbe etmesi gerekir Bu takdirde ondan hibir sfat

olmadan

Hakk'n karsnda duran ve cemde gark olmu bir kalp kalr' Bu


tefskdeki inabet tvbenin yce derecesinden ibarettir.

ikinci Fasl: Vera hakknda


B ki dinin ask ve slm'n temek veradr Nitekim ha
diste yle buyurmutur: "Dininizin

ls veradr'

Verann

ask nefsin nehyedikni eylerden kanmas ve ekinmesidir


Hadiste yle buyrulmutur: "Allhu Tel sana

emrettiim

eyde insanlarn

insanlarn

en abidi ol seni nehyettiim

eylerde

en verals ol ve sana verdiim rzka kanatle insanlarn


gini ol

en zen

buyurmutur'

Vera bu yzden tvbenin ikinci makamdr zira tvbe mu


kaddimesi olmadan nefsin nehiyleri terk ettikten sonra dahi
366

zzeddn Kn
onlardan uzak kalmas mmkn olmaz. Eer vera bu nehyi
ilemeden olursa phesiz bu makam o nehiyden tvbe ma
kamndan da stimAT."phesiz salam olan krlandan

hayr

ldr? Bazlar ihtiyat cihetinden "Szle, fiille, zahir ve bnla


erian zahiri ona ruhsat verse dahi vera pheli ve fazlalk ey
leri terk etmektir" demilerdir Nitekim Ebubekr ibli yle
demitir: "Vera tr; dille vera, faydasz
mak ve fazla konumay

ve manasz eyde sus

terk etmektir. Uzuvlarla vera,

pheli

eyleri terk etmek, seni pheye dren eyden uzaklamak ve seni


almakr

Kalpteki vera ise

deersiz eyleri terk etmek ve merdut meyillerden

tereddde

drmeyene

yaklamaya

uzaklamaktr?

yleyse nehyedilmi eylerden vera, pheli eyleri terketmeden elde edilemez. "Kim kt bir eyin etrafnda

dnerse

hesiz ona der? Bazlar bu ihtiyatla fazla mblaada bulun


dular ve "Vera her eyi terk etmek dediler" dediler. Zira bir
eyde zahiren phe olmamasna ramen kark ve bulam
olabilir. O halde onlardan tamamen kanmak ve korunmak
yalnzca her eyi terk etmekle olabilir.
ve komularndan kurtulmann yolu
Hibir halde onun vadilerine inmemektedir
Cneyd'in sz de bu manadadr: " Vera her eyi terk et
mektir zira iler karktr? Baz meyih ilimleriyle deil ilhi
tarif ve talim ile eyann helal ve haramkn bilmilerdir. Nite
kim Harun bin Esed Muhasibi ile ilgili naklediknitir ki onun
orta parmann yannda bir damar bulunur ve pheli bir yi
yecee elini uzatt zaman bu damar ier, bylece o yiyece
in haram olduunu bilir ve onu yemezdi. Sehl Abdullah ise
yle demitir: "Vera zhdn,

zhd tevekkln,

atin ve kanaat ise rzann balangcdr?

tevekkl kana

brahim Havvs yle


367

n Ana Esaslar
demitir: "Vera korkunun, korku ma'rifetin
n delilidir?

ve ma'rifet

yaknl

Tvbe makamnda insanlarn admlarnn fark

llna gre baz dereceler bazsndan stn olduu gibi vera


ve dier makamlarda da bu kyas geerkdir, zira her makamda
hkn galebesi miktarnca her taife iin baka bir menz vardr
Bu yzden ibl yle demitir: "Veragzn
bir an kadar bile Allah'tan uzak

ap

kapayacan

kabnamandr'.'

nc Fasl: Zhd hakknda


B ki zhd gzel makamlar ve yce mertebelerden olup
hadis-i erifte yle buyruknutur: "Kime dnyada
mise ona ok fazla hayr verilmitir'.'

zhd

veril

Zhdten murat dnya

makna rabet etmemek ve kalbin ona ait eylerden yz evir


mesidir Zhd makam tvbe ve veradan sonra nc ma
kamdr Zira Hak yolunun sliki nce nasuh tvbesiyle nef
sini haram ve yasak ilerde helak olmaktan ve srar etmekten
men eder ve onda haz ve ehveder iin mecal brakmaz. Daha
sonra vera ve takva yoluyla hev pasn ve tabiat pislderini kalp
aynasndan temizler, parlak ve saf bir hle getirir ki dnya ve
hiretin hakkatinin suretini olduu gibi gstersin. Dnyay
irkin ve fena eklinde mahede etsin ve ondan yz evirsin
ve hireti gzel ve beka ekknde grsn, ona rabet etsin ve
zhdn hakkati muhakkak olsun. Aslnda her ne kadar terk
ve tecerrt sureti mntehiler iin zhdn hakkatinin gerei ol
mamasna ramen mbtedler iin terk ve tecerrt sureti zh
dn gereklerinden ve almetlerinden olduu iin meyihin
ou zhd tarif ederken iddia sahipleri ve sadklar ayrmak
iin mlkleri ve bazlar terkin vcib olduunu sylemileri
dir Nitekim Cneyt: "Zhd ellerin emlaktan,
ve hevesten boalmasdr'

368

kalplerin

hev

demitir Srr Sakati ise yle demi-

zzeddn Kn
tir: "Zhd nefiin dnyadaki

btn hazlann

terk etmektir?

Bu

avamn zhd olup zhdn ilk derecesidir. Havassn zhd


ise zhdn ikinci derecesi olup manas zhd elde etmeye ra
betten vazgemektir, zira bunun dayana kulun uhrevi baz
lara rabeti ve irdesi ile nefsinin bunlara olan beklentisidir. Bu
mana kulun irde ve ihtiyarnn Hakk'n irde ve ihtiyatnda
fena buknasna uygundur. Havassn haslarnn zhd ise Allah
ile zhd olup zhdn nc derecesidir. Bu, kendi ihtiyar
nn fani olmasndan sonra Hakk'n ihtiyar ile dnyada olan
zhttr. Bu zhd enbiy ve evliyann havassna mahsstur. Ba
zlar yle demilerdir: zhtte zhd dnyay deersiz ve hakir
grmekten dolay zhde ehemmiyet vermemektir.
Bil ki zhd hikmetin neticesi, ilim ve hidyetin sonucu
dur. Nitekim hadis-i erifte: "Eer kendisine dnyada
manttk verilmi bir adam grrseniz
hikmet verilmektedir'

zhd ve

ona yakn olun, zira ona

buyrulmutur Zhdn karsnda dn

yaya rabet ise cehaletin neticesi ve kalp krlnn sonucu


dur. Nitekim hadisi erifte: "Kim dnyaya
emellere

rabet eder ve uzun

sahip olursa Allhu Tel o lde kalbini kr eder ve

kim dnyada

takva ve zhd sahibi olur ve arzularn

trsa Allhu Tel, ona renmeksizin


zn hidyet

ilim ve hidyet

ksal
olmaks

balar."

Zhdn hikmetin neticesi olmas, ilerinin binasn muh


kem temel zerine kuran kimseye hkim denilmesi yzn
dendir. phesiz zhid de fani dnyadan yz evirme ve baki
hirete rabet sebebiyle kendi iinin binasn muhkem bir te
mele oturtmutur. Hadiste yle buyrulmutur: "phesiz hkim
kimse dnyada
"Kim dnyadan

zhid olandr?

Ayn ekilde baka bir hadiste:

yz evirirse Allhu Tel onun kalbine

koyar ve hikmetle konuturur"

hikmet

buyrulmutur. Lokman Hekim


369

n Ana Esaslar
ise yle demitir: "Hikmetin faydas dnyay
hireti

unutturmas

hatrlatmasdr?

ibl ise yle demitir: "Zhd unutmak


dnya bir ey deildir. Bir ey olmayanda

ve gaflettir.

zhd gaflettir?

Zira

Yine o

"Hakikatte zhd yoktur Zira insan ya kendine ait olmayan


olmayan

ve

bir

bir eyde zhidlik yapar ki bu zhd deildir veya ken

dine ait bir eyde zhidlik yapar ve ekinir


da srekli onunla ve onun yolunda
nebilir Bu nefin yalnzca

O halde nasl olur

olan bir eyden kanp

eki

bo bir eyi ve kendini vmesidif

de

mitir Hakikatte o zhdn makamn ve faziletini inkr etmi


yor ve gayret ve aba gstermeyi bo saymyor ancak zhdn
derecesini kk gstermekten ve zhidlerin iini nemsiz
saymaktan murat ve maksudu onlardaki ucb ve gurur afetini
yok etmektir ki yapklarn byk sayarak marur olmasn
lar. Aksi halde zhd makamnn faziletini beyan etmeye dahi
gerek yoktur Nitekim yle demilerdir: "Kim dnyada
olarak adlandrlma,
dnyaya

bin vlm

rabetli diye adlandrlma

isimle adlandrlm

zhid
ve kim

bin yerilmi isim ile adlan

drlmtr?

Drdnc Fasd: Fakirlik hakknda


Hakikat yolunun sliki zhd makamndan gemeden
sebeplerde makkiyet yokluu demek olan fakirlik makamna
ulaamaz. Zira nce dnyaya rabetten yz evirmeden malikiyetten vazgeemez. Dnyaya rabeti olan ancak hibir eye
sahip olmayan kimselere de fakir denilebikr Zira fakirliin
bir ismi, bir ekli ve bir de hakkati vardr smi, rabet olma
sna ramen malikiyet imknnn olmamasdr Zira hakkat
ehli btn varlklar Malikidmidk'n makkiyetinde ve tasar
rufunda grdkleri iin malikiyetin bakasna havalesini caiz
370

zzeddn Kn
bilmezler. Fakirlik onlarm zati sfat olup bu sfat sebeplerin
varl ve yokluuyla deimez. Eer takdir icab btn lem
onlarn tasarruf havzasnda olsa bile kendilerini yine de malikiyetten beri bilirler. ekilciler ise fakirliin hakikatinden bir
eser ve almet bulamadklarndan ve onun manas zadarnda
cevher hline gelmemi olduundan onlarn fakirlik sfat arzi
olup sebeplerin ortaya kmasyla deiir ve kendilerini o eyin
maliki bilirler Bu taife fakirliin faziletini byk saydklarn
dan ve uhrevi sevap talep ettiklerinden dolay zenginlik ve malikiyetten, zenginlerin fakirlikten kaklarndan daha fazla ka
arlar. Mana ehli ise hem fakirliin zenginlie fazileti ve hem
de zenginlerin fakirlie fazileti hususunda szler sylemiler
dir. Sahih olan mezhep mbtediler ve mutavasstlar iin fa
kirliin zenginlikten daha faziletli olduu mntehiler iin iki
sinin de eit olduudur. Zira fakirliin sureti onlar fakirliin
manas ve hakikatinden alkoyamaz. Nitekim Abdullan Bin
Cella yle demitir: "Fakirlik senin iin hibir eyin
sdr Eer olursa senin olmamasdr?

olmama

Her ne kadar fakirlik ve

zenginliin sureti onun iin birse de balama ve cmerdik


sureti onda zenginlik sureti brakmaz. Nuri'nin dedii gibi: "Fa
kirin sfat olmadnda

skt etmesi, olduunda

Bir dieri yle demitir: "Istrap varlktadr?


"Gerek fakir kimdirT

balamasdr?
Sehl Abdullah'a

diye sorduklarnda: "istemeyen,

meyen ve saklamayandr'

reddet

dedi. Kendisinden mstani olduu

eyi neden saklasn ki! Zira fakirin Hak'dan bakasna ihtiyac


yoktur." Ebu Ali Rudabari yle demitir: "Ebu Bekir Zukkak
bir gn bana "Ey Ebu Mi fakirler neden ihtiya hlinde
lar eyi almay terkediyorlaf

diye sordu. "Zira onlar

Allah'n vesilesiyle balardan biniyazdrlar'

olduk
balaym

dedim." "Doru an

cak baka bir manada aklma geldi." dedi. Ben "Nedir?" diye
sorunca "Zira onlar varln kendilerine

fayda

salamad

bir

371

n Ana Esaslar
kavimdir. Zira Allah onlarm fakirlikleri(nde)dir
kendi varlklarnda

Allah

onlarm

olduu iin fakirlik onlara bir zarar

vermez

dedi. Ebubekir Kettani yk demitir: "Allah'a fakirlik


olduu, zaman, Allah'la zenginlik
risi olmadan dierinin

de sahh olur. Zira o ikisi bi

kmil olmad

iki haldirler'.' Yahya Bin

Mu'z yk demitir: "Fakirlik Allah'tan bakasnca


rnn karknmamasdr'

ihtiyala

ibkye "Fakirkin hakkati nedir?"

diye sorddar. "Hak'dan bakas tarafndan


rilmemesidir"

sahih

niyazkrnn

gide-

dedi.

Fakirkr birka taifedir Bir taife kendi tasarruflarnda oka


dahi dnya ve vesikkrini midk olarak grmeyenlerdir Ellerine
geen her eyi balar, bunun karlnda dnya ve hirette
bir ey beklemezler Bir taife bu vasf ile birlikte kendilerin
den sadr olsa bile amel ve ibdederini dahi kendilerinden ve
kendi midkleri olarak grmezler ve ondan bir karkk bekle
mezler Bir taife ise bu iki vasf ile birlikte hibir hl ve ma
kam kendilerinin bilmezler, her eyi onun fazk ve ltf g
rrler Bir taife ise bu vasf ve sfadarla birlikte kendi zat ve
varlklarn da kendilerinden bilmezler, kendi kendiklerini
dahi kendikklerinden bilmezler Onlarn ne za, ne sfat, ne
hk, ne makam, ne fiik ve ne de eseri vardr ki lemde de
hibir eyleri yoktur. Hibir eye sahip olmama vasfna dahi
sahip deiUerdir Mahvda

mahv, hite

hitirler.

Zamann gznden onun varlnn glgesine saklandm


Benim gzm zaman gryor ancak o beni grmyor
Eer ona ismimi sorsanz ismimi bilmez
Meknm sorsanz, meknm bilmez.
"Fakir Aikh'a ihtiya duymaz

sz de bu makam iin

dir Zira ihtiya muhtacn sfat ve onun zatyla kaimdir, bu372

zzeddn Kn
rada ise ne zat ne de sfat vardr. "Fakirlik benim

ifiihartmdtf

da bu manaya iarettir. Baz sfilerin tesinde hibir makam


bulunmadklarn iddia ettikleri fakirlik budur Bu fakirliin
sahibini iki cihanda Hak Tel'dan baka kimse tanmaz. Zira
Allah lim ve gayurdur. Kendi evliyasnn havassn bakalar
nn gznden saklar, yle ki kendi baklarndan da gizli kakr1ar. "Evliyam benim rtlerim
onlar tanmaz?

altndadr

ve benden baka kimse

Bu fakirlik sfilerin ve mntehilerin makam

dr, sliklerin deil. Zira ulalan her makam getikten sonra


slik iin kendi hlinin ilerisinde bir menzil ve kademgah var
dr. Mesela slikin ilk makamlarndan biri olan tvbe maka
mnda btn menzilleri kat ettikten ve btn makamlar ge
tikten soma ulalan bir kademgah bulunur. Ayn ekilde btn
makamlar da bu ekildedir. Her ne kadar makamlar zikret
mekten maksat sliklerin menzillerini tantmak ise de her ma
kamda ulalan mertebeye de iaret edilir

Beinci Fasl: Sabn hakknda


Sabrn rfteki manas mikidin nehyedildii eye olan is
teine veya emredildii eye ulamasnn nndeki mekruh ve
kkin olan eye mani olunmasdr Bu makamn fakirlik maka
mndan sonra gelmesinin sebebi sabr nevlerinden birinin fakir
lie sabr olmasdr Sabr imamn iki temelinden bkidk. Hadiste
buyrulduu gibi: "man iki paradan
yans da krdr?

oluur, yans sabr ve dier

Zira m'min bela ve nimetten bana gelen

her eyin Hakk'n ihtiyar ve kdesinin hsk ve ilhi kader ve ka


zann neticesi olduunu bilir Eer kkin ve kt bir ey gelkse
ona sabreder ve lezzedi ve gzel bk ey gelkse ona kreder
Sabr eittir. Nefsin sabr, kalbin sabr ve ruhun sab
rdr. Nefsin sabr ise iki eittir: Biri istenilen eye sabr, ikin373

n Ana Esaslar
cisi istenmeyen eye kar sabr stenikn eye kar sabr da iki
eittir Farz ve nafik. Farz olan sabr nefsin alaka duyduu ve
er haramlara kar olan sabrdr Nafile ise pheler ve sz ve
fiil fazlal gibi mekruhlara kar sabrdr Zira bunlar terk et
mek gzel ve iyi ilerdendir Nitekim hadiste yle denmitir:
"islm'n gzelliklerinden

biri bo eyleri terk etmektir."

Mekruh ve istenmeyen eye kar sabr da iki eittir: Farz


ve nafile. Farz olan; namaz, oru, zekt, hac gibi farz ibdederin
edasna sabr Nafile sabrlarn ise ok fazla eiti vardr badetlerdeki nafilelere sabr, iktisada riayete sabr, kerametleri ve
haUeri saklamaya sabr, mehuUe sabr, ktlenmeye sabr,
fakirke sabr, onu gizlemeye sabr, bela ve musibete sabr, ni
met ve afiyete sabr Zira haramlara harcamamak iin nimete
kar gsterilen sabr, belaya sabretmekten daha zordur Ayn
ekde fimeye dmemek iin afiyete olan sabr musibete sabr
dan daha gtr. Nitekim Sehl Abdullah yle demitir: "Afi
yete ve selmete

olan sabr belaya olan sabrdan

daha

zordur'

Baz sahabelerden yle rivayet eddmitir: "Zorluk ve ziyana u


radk, sabrettik, refah ve rahata kavutuumuzda

sabretmedik'.'

Nefsin sabrna Allah'ta sabr denir (Essabru FiUah)


Kalbin sabr da iki ksmdr stenmeyen ve istenen eye
kar sabr stenmeyen eye kar sabr, ya niyeti saf tutmaya
ve onu nefsin nasibi aibesinden temizlemeye devam etmektir
ki buna Akah iin sabr denir (Sabru kUah). Ya murakabeye
ve Akhu Tel'y zikre devam etmek olup buna Allah'a sabr
denir (Sabru alallah). Ya nefis lemine tifata ve tedbirle me
gul olmaya ve onu dizginlemeye sabr olup buna da Akah iin
sabr (Sabru kUah) denir Bu Allah iin sabrla ilk Akah iin
sabr arasnda ok byk fark vardr Zira birinci Allah iin
sabr ve ayn ekilde Allah'a sabr henz nefis lemine mey374

zzeddn Kn
letme aibesinden ve hevya uymadan kurtulmam ve temiz
lenmemi kalbe aittir kinci Allah iin sabr ise tamamen kuds
lemine ynelmi ve mahedeye devam etmesine mni olan
beeriyet perdesini ortadan kaldrmak istemeyen gnle aittir.
lim iareti, tekliflerin merkebi olan cisim hayann varhn
srdrmesine, onunla ilikiye ve nefsin maslahatna riayet et
meye sabr gsterilmesini buyurur. stenilen eye sabr ise bi
rinci ve ikinci sabreden iin, nefsin muvafakatine ve hevya
uymaya sabr olup buna da Allah iin sabr denir ve nc
sabreden iin ise muhadara ve mkaefenin devamna sabr
olup buna Allah'tan sabr (Sabru aniUah) denir.
Ruhun sabr da iki eittir. Biri istenmeyen eye kar sa
br olup ezeli cemlin mhedesindeki keskin nazar nedeniyle
basiret gzn kapamaya ve ruhun haya bohasnda kvrlma
sna ve Hazreti uhd'un edebine riayete kar olan sabrdr.
Onu grmek arzusundaym ama yzn atnda bam ne
eeceim
Korkusundan deil, heybetinden ve gzlerim gzelliini
kirletmesin diye.
Bu sabra Allah'la sabr (Sabru maallah) denir. kincisi is
tenilen eye sabr olup ebedi celldeki ezeli cemli mahede
nuruyla basiret gznn sslenmesine olan sabrdr ki bu sabra
Allah'tan sabr (Sabru aniUah) denir. Ve sabrlarn en zoru bu
dur. Zira bu sabrda ruh ile niza vardr ve ruh ile niza nefis ve
kalp ile olan nizadan ok daha zordur. Birisi ibli'ye "Hangi
sabr sabreden

iin daha zordurT

sabr' dedi. Soran kii "Hayf


dedi, soran kii yine "Hayf

diye sorunca ibli "Allah'ta


dedi. ibli "Allah iin

sabr'

dedi. Bu kez ibli "Allah ile sa

br" dedi. Soran kii tekrar "Hayf

deyince ibli sinirlendi ve


375

n Ana Esaslar
"Yazk sana, yleyse hangisiT

diye sordu. Bunun zerine o kii

"Allah'tan sabr' deyince ibk vecd i k yk haykrd ki hazr


bulunanlarn yreklerine ate dt.
Btn sabrlarn st Allah ile sabrdr (Sabru biUh). Zira
bunun elde edilmesi fenadan sonraki bekadan olur. Kul ken
dinden fani Hakk'ta baki olunca onun sabr, btn sfatlar ve
vasflar Allah ile olur Bu sabr nce zikredilen btn sabrla
rn varlnda bulunabikr mam Cafer Sadk (ra.) bu sabrn
fazileti hakknda yle demitir: Allhu Tel peygamberlerine
sabr emretmitir En ycesini Resul'ne verdi ve onun iin Al
lah ile sabr klmur Nefsi ile de. "Sabret, senin sabrn Al
lah iledir' buyurmutur Meyihin iaretleri ounlukla nef
sin sabrna aittir Bu sebeple "Sabr nefsin mekruh eylere kar
hapsedilmesidir"

demilerdir Ebu Abdullah Ensari: "Sabr, nef

sin gizli yorgunluunu

ikyet etmesine

mani olmaktr" demi

tir Sehl Abdullah ise yle demitir: "Sabr Allah'tan bir rahat
ln ve ferecin
hizmettir'.'

gelmesini

beklemektir. Bu en faziletli

ve en yce

Bir bakas ise yle demitir: "Sabr, sabrda

sab

retmektir'.' Yani sabrn hakkati sabrda sabretmektir, rahadamay beklemek de. Zira rahatkk beklentisi sabra muhaliftir
Bu manada ibl'den iki beyit naklediknitir:
k ak derdinden

ve ayrlk

korkusundan

alamaktan

mazurdur.
km sabr sabra galip geldi ve sabr onun ayana kapand.
k sabra haykrd: Ey sabr, sabrl ol!
Sabr akim cevheridk. Akk garize ne kadar kmil olursa sa
br da o kadar ok olur Onun sureti ilmin kalb ve ilim onun
ruhudur Onun haya ilimle, iknin kyam onunladr ve ikisi376

zzeddn Kn
nin k yeri de akli garizedir. nce akl olmazsa ilim ve sabr
da oknaz. Sabrn fazilet mahalline delalet eden ilim olmazsa
da sabr- cemil gereklemez. lmin iaret edebilecei bir sabr
olmazsa ilmin delaleti de faydal olmaz. O halde ilmin kemli
sabrla, sabrn cemli ilimle ve akln keml ve cemli ilim ve
sabrla olm. Bu hususta Cneyt (r.a.) yle demitir: "Allhu
Tel mminleri

imanla ykseltmi, iman aklla, akl sabrla y-

celtmitir. yleyse iman mminin


akln dinidir?

dini, akl imann dini ve sabr

mer Bin Abdlaziz (r.a.) yle demitir: "Al

lah kuluna bir nimet balam, sonra onu alm ve yerine


vermitir. Allah'n verdii karlk ald nimetten

daha

sabr
hayrl

dr'.' Sabrn ycelii sebebiyledir ki her eyin karlnn bir


hesapla oknasna ramen sabrn mkfat byle deildir "p
hesiz sabredenlerin

karl hesapsz olarak verilir'

Ebu Hse

yin bin Salim yle demitir: "Sabr ehli ksmdr.

Mtesab-

bir, sabir ve sabbar (ok sabreden).

sabreder,

Birinci ahs bazen

bazen feryat eder kincisi Allah yolunda

sabreder ve feryat

ancak buna ramen ikyet etmesi ve feryat etmesi


nc kii ise Allah yolunda
hakikatinden

mmkndr.

Allah iin ve Allah ile sabreder.

Eer bu kimseye btn belalar inse bile ylgnlk


lah yolundan,

etmez

ve hilkatinden

gstermez,

Al

dnmez?

Dostum eer istersen deirmen bamda dnsn


Kar kmam ve sz sylemem.
Hibir ey sabr kadar nefsi terbiye etmede messir de
ildir. Zira sabreden kimse srekli olarak nefsine muhalefet
ksesini imekte ve bunu imekle ondaki huunet, niza ve
isyan damarlar kopmaktadr. Akll kimse nefsine srekli ola
rak sabr iirmekle tedricen onu bu duruma akran kimse
dir. yle ki daha sonra zor bir mekruh ile karlasa bile on377

n Ana Esaslar
dan etkilenmez ve deimez. brahim Havvs'tan nakledilen
u beyitler de bu manadadr:
Btn belalara urama korkusuyla
Onlann bazlaryla yolda oldum
Nefsimden attm onlar ve glendi
Nef ime yudum yudum zorluu tattrd ve buna alt
Eer bunu yapmasaydm zorluklar ona galebe alard
Birok horluklar vardr ki izzete sebep olurlar
Bazen bir kimse horlukla aziz olur
Eer muhta olmamak iin elini Allah'tan bakasna uzatrsan
Elin

kumsun.

Altna Fasl: kr hakknda


Sabrn semeresi byidi bir sevap olduundan ve bu nime
tin elde edilmesine kr eda etmek lazm ve vcib olduun
dan idir makam sabr makamndan sonra gelmitir
idirn lgat manas keif ve izhrdr Ulemann rfnde
ise verilen nimetin kalp ve dilin itiraf vastasyla izhr edilme
sidir Cneyt (ra.) yle demitir: "kr, nimeti kalp ve dil
ile itiraf etmektir'

kredenin nefsi iin kalb itiraf ile nimeti

izhr etmek, bakalar iin ise bunu dil ile itiraf etmektir O
halde krn kemk her ikisinin bir araya gelmesiyle gerek
leir Kula eda etme tevfiki verilen muazzam h nimetlerden
birisi de kr nimetidir O halde ona kr de vcibtir Bu
krn edas kendi nefsi az ve gib oknadan, h nimetler
denizinde gark olmadan mmkn olmaz. Nitekim yle de
milerdir: "kr krden gib olmaktr'
yle demitir: "krettiin
nihayeti
378

hayrettir

mddete

Yahya Mu'z Razi

kretmiyorsun,

Zira kr Allhu Tel'dan bir nimet

krn
olup

zzeddn Kn
ona kr vcibtir ve sonu yoktur?

Dvd'tan (a.s.) yle riva

yet edilmitir: "Allah'm sana nasl kredeyim,


bir nimetin

olmazsa kredemem

ben senin

ikinci

kif Bmm zerine Hak Tel

ona vahyetmi ve "Bunu bilirsen bana kretmi

olursun'

bu

yurmutur. Kim kendiliinden Hakk'a krettiini veya onu


sena ettiini sanrsa onun kr irkin ve ikiciliin ta kendi
sidir. Bu sz tela etmenin gereksiz olduunu gstermez an
cak bundan kast aba gstermekle birlikte krn edas esna
snda kendi nefsini ortada grmemendir. Nitekim Ebu Hseyin
Avni (r.a.) yle demitir:
krediyorum ama verdiin nimet iin deil
kr sana mahss olduu iin
Sana ulamann gzelliini hatrlyorum ki
krn son mertebesi zikirdir.
krn balangc ve sonu vardr. Balangc nimetin var
lna, ona krn vcib olduuna ve her bir nimete krn
edasnn keyfiyetine olan ilimdir. Sonu ise ilmin delalet ettii
muktezaya amel etmektir. Mesela dnyevi mallarn ilhi ni
metlerden olduunu ve nimeti alan tarafindan onun kr
nn eda etmesi gerektiini bilmelidir. Ayn ekilde keyfiyetinin
onu zekt, sadaka, ba, hediye veya kefaret gibi eri yerlerde
harcamak olduunu ve haram ilerde harcanmamas gerekti
ini bilmehdir. Ayn ekilde zahiri ve bni btn kuvvederin, organlarn, uzuvlarn bir nimet olduunu bilmeli ve Allhu
Tel'ya kar her birinin krn yerine getirmeye memur ol
duunu biknelidir. Her birinin krnn ne olduunu biknelidir. Mesela dilin bir nimet olduunu, konumann bir nimet
olduunu biknek ve bunlarn krnn ilhi kelm tilavet ve
Hakk' zikretmek, nimeti izhr etmek, doru konumak ve na-

379

n Ana Esaslar
sihat etmek olduunu kmelidir. Kfrannn ise yalan, iftira,
gybet, dedikodu ve ona benzer eyler olduunu bilmelidir
Gzn ve grmenin nimet olduunu, krnn kudret ayet
lerini, yerler ve gkler levhlerinden ve sahifelerinden ilh hikmederi grmek ve sebepleri mahede etmek, faydak ehdette
bulunmak, fesd ve salh ayrmak olduunu, kfrann ise ha
ram ve mekruhlara, bo eylere bakmak olduunu bilmelidir
Bilmelidir ki kulak bir nimet ve duymas baka bir nimettir,
onun idir h kelm, nebev hadisi, hikmedi szleri dinle
mek, kfran gybet ve bo szler dinlemektir Akl bir nimet
tir, kr er ikmleri almak, hidyet yolunu tutmak, dnya ve
hiret salhn elde etmeye almak, kfran ise iman ilimleri
reddetmek, hile yapmak, aldatmak ve er ilerde fkretmektir
lim bir nimet iir ise skh ameller ilemek ve ehkne ret
mek, kfr hev ve gururlanma arac klmak, cidal yapmak
ve eh oknayana retmektir
Kim ehil olmayana ilim verirse ilmi zayi etmitir.
Kim ilmi layk olandan gizlerse zulmetmitir
Bu ekilde btn aza ve gler bu ekildedir O halde kul
ne zaman bu nimederi bikr ve her birinin iir malum olursa
idirn balangc olan ikne ulam olur. Ne zaman onun ikti
zsnca amel ederse krn sonu olan kr amekni yerine ge
tirmi olur. lm kr kolaykk cihetinden ok fazladr Amel
kr ise ycekin okluundan ok azdr Kelm- Mecd'in
nass da bu hususu tekit etmektedir: "Ey Dvd! Amelle k
redin. Kullarmdan

az

krederler?

Bil ki btn nimetler dnyev ve uhrev olmak zere ikiye


ayrdrlar Dnyevi nimetler zahir, uhrev nimetler btndr
Dnyevi nimetler salk, afiyet, rrzk, zenginli gibi eyler.
380

zzeddn Kn
uhrev nimetler ise iman, slih amel, fakirlik ve bela gibi ey
lerdir. kr ehli iki ksmdr. BaUar ve Haklar. Ballar ni
fak ehli olup dnyev zahir nimederden bakasna kretmez
ler ve bela, fakirlik gibi btn nimeder yznden Hak'dan yz
evirir ve bunlar nimet deil aksine nikmet sayarlar. Onlarn
hakknda nazil olan nas udur: "nsanlardan

bazlar

yalnzca

szle Allah'a ibdet ederler. Eer onlara bir hayr dokunursa

tat

min olur, yatr kendisine bir fitne, bela isabet ederse yzn

virir'

Hak olanlar mminler olup hirette belaya tahammle

ve fakirlie verilen sevapla ilgilenmezler ve bunlar byk ni


metlerden sayarlar. Bunlar taifedir. Zayflar, kuvvetliler ve
saflar. Zayflar hiret nimederine iman etmelerine ve ona k
retmelerine ramen hallerinin zayfl ve nefsn sfadarndan
kurtulmadklar iin dnyev nimetlere daha fazla meylederler
ve onlara daha fazla krederler. Bazlarnn dedii gibi:
olup kretmek benim iin
Belaya urayp sabretmekten daha irindir
Kuvvediler ise kuvvederi, azimet shhatleri ve evk ate
leri sebebiyle nefisle muhalif eye daha fazla meylederler Ne
fis sfadarnn bykleri onlardan kalkmasna ramen eserleri
nin kalnlar sebebiyle avdetten emin deillerdir. Bu yzden
uhrev nimetlere daha fazla meylederler, onlar iin daha fazla
krederler ve nefislerinin tezkiyesini ve kendi terbiyelerini onda
bilirler. Bu hususta hadis-i erifte yle buyrulmutur: "Allhu
Tel bela ve musibet annda kulunu efkatli bir babann
zorluklardan

koruduu.gibi

olunu

korur'.' Belamn has bir nimet ol

duunu ve Hak Tel'mn onu has kullarna verdiini bilirler.


Nitekim hadis-i erifte: "Allhu Tel belalar dostlar iin saklamr, tpk ehdeti sevdikleri iin saklad gibi''

Yine baka
381

n Ana Esaslar
bir hadiste yle buyrulmutur: "Biz enbiy daha fazla

belaya

maruz kalrz, bizden sonra evliya, daha sonra ise bize ve Allah'a
yakn ohnlar'.'

Saflar ise tamamen neflslerin balantdarndan

ve kalnularndan temiz ve pak hle gelmi, itidal srat ms


takimi zerinde mukim olan, kendilerinde hibir irde kal
mayan Hakk'n ihtiyar ile muhtar olan ve bela, afiyet, shhat,
hastakk, zenginkk, fakirkkten balarna ne gelirse onu istekle
kardayan ve hibir tarafa meyletmeyenlerdir Nitekim rivayet
edikr ki bir gn Emirkn'minin Hseyin'e ( r a ) , "Ebuzer, be
nim iin fakirlik zenginlikten

ve hastalk shhatten daha

sevim

lidir diyor" dediklerinde Hz. Hseyin yle demitir: "Aah


Ebuzer'e rahmet etsin ama ben yle diyorum.
zel seimine gvenir

ve dayanrsa

Kim Allah'n g

hibir zaman Allah'n kendisi

iin semi olduu halden bakasn arzu etmez'.'

Yedinci Fasd: Korku hakknda


hiret yolunun makam ve menzillerinden biri korkudur.
Yani kalbin oknas mmkn irkin ve mekruh bir iten ken
disini emniyette hissetmemesidir Bu makamn kr maka
mndan sonra gelmesinin sebebi udur ki; kredenin kr
makamndaki nazar ilh nimederi grmekle snrk olup bu
nun gerei kendini emniyette grmektir Bu vaziyet korku
makamnda nikmet ve gazap nzulnn inmesi ihtimalinin
kalbine gelmesi ve onu emniyet rahadndan kararak mm
kn olan gazab bekledii korku menziline ekene kadar de
vam eder Celk gren nazaryla cemk gren nazar birleir
ve hlinin zahirinin salhna bu makamda itimat etmez, s
rekli kahr ve gazap nzUerinin nazil olmasndan korkar. Ri
vayet edilir ki bir gn Cebrail yznde korku eseri zahir ol
duu halde Hazreti Rislet'in (s.av.) yanna geldi. Reslullah
382

zzeddn Kn
(s.a.v.) hlinin keyfiyetini sorunca Cebrail yle cevap verdi:
"Bu korku imdi ortaya km deildir Ezel kahr eknin or
taya ku ve o melekt mualkmini takdis ve tespih edenle
rin arasndan kararak akma ebed lanet mhrn vurduu
gnden beri bizim hibirimiz kuds derghlarnda emniyet ve
rahadk iinde oturmamzdr ve bu hlin benzerinin tekrar
lanmasndan korkuyoruz."
Bil ki korku gaybe imandan doar ve iki ksmdr Ceza
korkusu ve mekr korkusu. Ceza korkusu mminlerin avam
iindir ve iki sebebi vardr Vaadi tasdik etmek ve cinayeti
grmek. Alameti de iki eydir Bundan sonra cinayetten (g
nah ilemek) kanmak ve gemi gnahlar telafi etmeye a
lmak. Bu korkunun harareti mit veren vaatleri grmekle
teskin olur Hadiste buyrulduu gibi Allhu Tel yle bu
yurmutur: "Kulumda
Dnyada
gvende

benden

iki eminlik

korkana hirette

olan kyamet gn

ve iki korku
emniyet

korkuturum"

veririm.

birletirmem.
Dnyada

Bu korkunun sa

hibi gaybe iman etmesine ramen muhabbet ehknden deil


dir Zira onun nefsinin cezalandrlmasndan korkmas nefsini
sevdiinin dekkdir Nefis sevgisi olan kalpte ilh muhabbet
olmaz. Zira h muhabbet sultan bir yere inmek isterse
bakasnn orada bulunmaya mecali olmaz. Mekr korkusu
ceml sfatlara ait ise sfatlar sevenlerde olur, rafet, rahmet,
ltuf rza gibi. Eer ceza, kahr, gazap gibi cell sfatlardan
ise korkar ve ekinir, aikr ltuf suretinde bile gizli kahr
dan emin olmaz ve her zaman kt sondan korkar. Hadis
lerde geldii gibi: "blisin

bana gelenler

ve Mikail uzun sre aladlar


lara vahyederek
deyince

onlar:

geldiinde,

Daha sonra Allhu Tel on

"Siz ikinize ne oluyor ki byle


"Senin mekrinden

Cebrail
alyorsunuz"

emin deiliz Rabbimiz"

de-

383

n Ana Esaslar
diler. Bunun
rimden

zerine Allhu Tel: "Byle olun, benim

emin olmayn"

mek-

buyurdu?

Hadis-i erifte "Hikmetin ba Allah korkusudur'

buyrul

masnn sebebi, hikmet sahibi akll bir kimsenin asla mekrden emin olmayaca ve hlinin salhyla marur olmayaca
dr. Zira itibar akbetin gzel olmasnadr, hlin salhna
deil. Hatem Asam'n sz de bu manadadr: "nsana
mekna aldanmak yarapnaz zira cennetten

gzel

daha iyi ve daha g

zel bir mekn yoktur Hlbuki o cennete dem aldanmtt.


detlerin okluuna
ibdetinden

aldanmamaldr

Zira hibir ibdet

fazla deildir ve eytan greceini

luuna da aldanmamaldr

ba

eytann

grd, ilmin

ok

zira hibir ilim Belam bin Baura'nn

ilminden fazla deildir, o ism-i azam biliyordu ancak o da g


receini grd. Slih insanlar grmekle
hi kimse Hazreti Mustafa'dan

manlar ve akrabalar onu grdler


lar O halde ekin ki ekinmek

de aldanmamaldr

zira

(s.a.v.) daha slih deildir ve d


ancak bir fayda

zor bir i ve Allah ise

salamad
grendir?

Akl sahibi birisi ilhi gazabn anszn geleceinden nasl emin


olabilir ki ezeli sfadar kulun fiiline mebni deildir. Nitekim
yle demilerdir:

psiz gazaplanan ve gazabn sebebini bilmediimiz kiiyi


Raz etmek iin nasl bir yol olabilir
Bu korkunun sebebi iki eydir. lhi muhabbet ve mekri
mlhaza etmek. Alameti de ikidir. Biri herkesin ondan korkmasdr Zira onun korkmasyla ilhi heybet ve cellin eserler
den bir eser onda meydana gelir "Kim Allah'tan korkarsa her
ey ondan korkar? kincisi onun Allah'tan baka hibir eyden
korkmamasdr. Nitekim yle demilerdir: "Gerek
Allah'tan baka kimseden korkmayandr?
384

korkan

Sehl bin Abdullah'tan

zzeddn Kn
yle rivayet edilmitir: "Bir gn Badiye'de yolculdi yapar
ken birisini grdm ve iimi onun korkusu sard. Ona "Sen
cin misin, insan msn, beni korkuttun
mmin

dedim. O bana: "Sen

misin yoksa kfir misin, beni arttn

dedi. M m i n

olduumu syleyince: "Sus, zira mmin Allah'tan


korkmaz

bakasndan

dedi. Allah'tan korkmann hakkati budur, yoksa

cezadan korkmak deil. Zira mekrden korkmak Hakk'a mu


habbetin ve onu byk saymann neticesidir Ceza korkusu ise
nefis sevgisinin ve ona efkadi olmann neticesidir Mekir kor
kusu ilh muhabbetin neticesi olmasna ramen yakmkk hazz
talebi ve vasd olma tamahyla maluldr. Muhabbet fezas ise
illetten uzakur Hikyelerde yle rivayet edilmitir: "Bir gn
Ms (a.s.) Tur-u Sinya giderken blisle karla. Ms (a.s.)
ona: "Neden dem'e secde etmekten kandn ve lanet okuna
hedef oldun?" diye sorunca hks yle dedi: "Ben seni arifi sa
nrdm,

bilmez misin seven sevdiinden

bakasna secde

dedi. Bunun zerine Ms (a.s.): "Mahbubunun


kmadn

mT deyince blis: "Ben vcib okn bir ie

etmedim,

imtihan emrine kar geldim.

bir imtihand

etmez

emrine kar
muhalefet

Onun secde edin

demesi

ve maksad secde etmeyin demek idi'' Ms (a.s.)

"Eer i byleyse neden melek suretinden

eytan suretine

dn

tn?' deyince hks "Bilmez misin ki melek obnak veya eytan ol


mak arzi iki kisve olup bu kisvenin deimesiyle
Benim tabi zatm muhabbettir
tir. Benim muhabbetim
midiyle

imdiye

ahs

ve bunun zat sfiat

deimez.
deimemi

kadar visal arzusu ve yaknlk

kark idi oysa imdi bu karklktan arnm

halde

dir. Benim iin artk ayrlk ve birliktelik, yaknlk ve uzaklk


ayn eydir"Acl.

Geri mntehi iin sonunda korku kalmaz.

Salikler iin ise ham olduklar hlin balangcndan pitikleri


ana kadar korku hararetinden baka bir yol yoktur. Znnn'un
(ra.) dedii gibi: "k, korku kalbini piirmeden

muhabbet

ka-

385

n Ana Esaslar
dehini iemez?

Bu yledir ki; slikin kalbi nce ceza korkusu

potasnda onun hararetinin scaklndan yar pimi hle gelir,


maksada ulama arzusu, bazlar talep karanh gibi baz ham
lklar ondan kalkar, hicab incelir ve ince hicabn ardndan s
fatlarn cemlinin nuru parlamaya balar, aksi gznde yansr
ve onda sfadarn cemlinin muhabbeti oluur. Bu anda ceza
korkusu olduu halde bu korkunun scakhna der, tama
men pier ve onda kalan bazlar talep karanl ve tamah da
bu korkunun darhnda tamamen ortadan kalkar, mutlak sefa
oluur, kalan ince hicb da ortadan kalkar, zatn nuru kalbin
muhafiz hline gelir, keramet eli ona zan muhabbeti hila
tini giydirir. Birinci ve ikinci pime esnasnda arnm olduu
nefsni ve kalbi hazlar gibi zulmani ve nrani varlk kisvesini
tamamen soyunur ve himmet eteini kendi varhna alaka ve
ihtimamdan temizler.
Seni hatrladmda vikdum titremeye balar
Tpk yamurun slat bir sere gibi.
O zaman visal ve firak, yaknhk ve uzaklk onun gznde
bir hle gelir ve mahbubuna hl diliyle yle seslenir:
Nerede olursa ol develerimiz sana ular
Yer bir ve sen bir
Yine
Ey bana ok yakn yolcu, istediin gibi ol
Benden uzak olsan da bana yaknsn
Beni kendinle megul ettin, ak unutturdun
Artk senin visaline ve hicranna bakmyorum.
386

zzeddn Kn
Bu makamda, hakkaten ahsa velayet ismi verilir ve on
dan hzn ve korku kaldrlr. "Allah'm dostlarna
tur ve onlar mahzun olmazlar'

korku yok

Zira her ikisinin varhn do

uran sebep haz talebidir. Hzn douran gemi hazz alma


istei, korkuyu douran ise mevcd hazzn lm karsnda
srekli olmas isteidir. Bu taife ise haz talebinden gemi
lerdir. Bunlarn hlinin vazifesi srekli vaktin ve nefsin hazr
ve nazr olmalar gemi ve gelecekle uramamalardr. Kor
kuyu gelecek zaman, hzn gemi zaman dourur.
gemie,

korku gelmeyenedir'.'

"Hzn

Bu makamda korkunun yerini

hayet ve heybet alr ve ilh azametin hakkn eda etmek


zatn gerei olur ve korkunun aksine asla ayrlmaz. Bunun
nedeni korkunun rtllerin sfat olmas ve uhd hlinde
mahv olmasdr. Hayet ve heybet ise mkefe, mahede
ve muayene ehlinin sfat olup onlar korur ve onlarn zat
nn lazm hline ger.

Sekizinci Fasl: Reca hakknda


Recamn manas kalbin mit edilen keremi mlhaza et
mekle rahadamasdr Ebu Abdullah bin Hafif bu hususta yle
demitir: "Reca kalplerin mit edilen keremi mlhaza

sebebiyle

rahatlatmasdf'

Kerimin

balamasna

Cneyt (ra.) ise yle demitir: "Reca


gvenmektir'.'

ltfuna yaknlamasdf
zyle grlmesidir'

Bazlar ise: "Reca kalbin

Rabbin

demilerdir. Yine "Cellin ceml g

demilerdir.

Bu manalarn hepsi birbirine yakndr. Bu makamn


korku makamndan sonra gelmesinin sebebi ise reca rahat
lnn korku skntsndan sonra meydana gelmesi ve korku
scaklnn onun serinlii iin mukaddime olmasnn faydah oknasdr
387

n Ana Esaslar
Faydas serinlik ve rahatkk olduu iin reca cemle men
sup, korku ise faydas scaklk ve meakkat olduu iin celle
mensuptur. Eer korku ateinin alevleri btl ehknin donmu
kalplerini scakkyla piirmeseydi kasavet hamknda kalrlar
ve recann rahatk korkanlarn kalplerini rahadatmasayd kor
kunun scaklndan yanarlard. Bu yzden rubbiyet hikmeti
mminin kalbine korku ve midi birkkte koymutur ki ikisi
nin karmyla onda itidal meydana gelsin ve imanlarnn mi
zac doru olsun. Nitekim bu hususta yle demilerdir: "Eer
insandaki korku ve mit tartlsa ayn arlkta gelirler, iman
korku ve mit kutaki iki kanat gibidir

insan korktuu

mitli olur ve imann vastasyla mit oluur

iin

zaman

midin sebebi de

imandr ve korku imanl olmaktan kaynaklanr " Bu szn bir


benzerini Lokman Hekim oluna vasiyet etmitir: "Ey Olum,
Allah'tan kork, yk ki onun mekrinden
ok mitli ol'.' Olu: "Naslbyk

emin olma ve korkudan

olabilirim,

var?' deyince Lokman Hekim "Mminin


rinden mit olan iki kalbi olduunu

benim tek kalbim


birinde korku die

bilmiyor musun?' dedi. Ebu

Ak Rudbari bu hususta yle demitir: "Korku ve mit bir ku


un iki kanad gibidir Ancak beraber ve birlikte olduklarnda
gzel uabilir'
mit diidir'

ku

Sehl AbduUah ise yle demitir: "Korku erkek,


Yani imann hakikatleri ikisinin izdivacndan ve

her birinin faydas dieriyle birkkte olmaktan meydana gekr


Enes bin Makk'ten yle rivayet edilmitir: Bir gn Reslullah
(s.a.v.) ziyarete gittii bir hastaya: "Kendini

nasl

gryorsun?'

diye sordu. Hasta: "Allah'a mitli ve gnahlarmdan

korkar bir

hakk" deyince Peygamber (s.a.v.) "Bu ikisi byk bir

zamanda

kulun kabinde birkmezkr ancak Allah'n ondan korktuu, k


tl uzaklatrmas
lah kendi rahmeti

388

hari' buyurmutur. Hadis-i erifte "Al


ona yakn olduu

halde mitsizlie

den

zzeddn Kn
Ademoluna

hayret eder' denmitir. Yine yle nakledilmitir:

Bir gn bir Bedevi Hazreti Rislet'in (s.a.v.) yanna gelerek


"nsanlar

kim hesaba ekef." diye sordu. Reslullah "Allhu

Tel' dedi. Bedevi: "Kendisi mi?' diye sordu. Reslullah "Evef


dedi. Bunun zerine bedevi glnce Reslullah (s.a.v.) "Niye
glyorsun

ey bedevP." diye sordu. Bedevi ise yle cevap verdi:

"Kerim ne zaman lse balar, ne zaman hesap etse


gsterir'

iledii gnahn

cezasn dnyada

misliyle cezalandrmaktan
bir gnah

msamaha

Yine bir hadiste yle buyrulmutur: "Allhu Tel

ileyen kimsenin gnahn

ladn amaktan

eken kimseyi hirette

adildir. Allah Azze ve Celle


rterse rttn

birka
dnyada

ve ba

ycedir'

Hlasa recamn fazileti hakknda birok hadis ve rivayet


varit olup bunun faydas korkuyla kark ve mutedil olmasna
meruttur Ebu Abdullah Ensari'nin reca makamn zayflat
mak iin syledii: "Reca mridin

en zayf menzilidir

bir taraftan karlk almak dier taraftan itirazdr'

Zira o

sz mut

lak hkm deildir. Zira reca, kendi ameline deil mit veren
kereme nazardan kaynaklanabilir. Karhk beklemek ise kendi
ameline bakmaktan kaynaklanr. Ayn ekilde itiraz hususi bir
murat talep eden kimse iin mmkndr. Recasnn kayna
ceml sfamn tecellisinin galebesi olan kimse iin deil.
Reca ehli iki taifedir. Haz talipleri ve Hak talipleri. Kim
recay dnyevi veya uhrevi hazza ulamakla mahdut tutar ve
bunun aksini kt bilirse onun recas itiraza yakndr. Ancak
hak taliplerin onun likasna olan mitleri onun muradyla
muvafakatin ta kendisidir, itiraz deil. Zira itiraz onun mura
dna muhalif bir ey talep etmektir ve onun likasn talep onun
muradna muhalif deildir. Zira hadis-i erifte: "Kim Allah ile
grmeyi

severse Allah da onunla grmeyi

sever' buyrulmu389

n Ana Esaslar
tur. "Mridin

menzillerinin

en zayfdr'

sz bu kayda iaret

tir zira karkk beklentisi ve itiraz imkn bidayet ve irde ehli


iin olabir Recann sadkatinin almeti mit eden vusul
sebeplerinin hazrlanmasdr Bu iki eydir Birincisi ona tam
olarak yneknek ve buna mani olan balardan kurtulmak. Bu
hususta Kelm- Mecd'in nassnda irki reddetmek ve skh
amel ilemeye iaret edilmitir: "Kim rabbine kavumay
ediyorsa slih amel ilesin ve Rabbine ibdetinde
tak etmesin'.'

mit

hi kimseyi or

Kim bir eyi mit ettii halde ona ulamak iin

gereken amek yerine getirmeden acele etmezse ona temenni ve


iddia sahibi denir, reca ve mit sahibi deil. ah Kirmani'nin
(ra.) sz bu manaya iaret etmektedir "Recann almeti u.zel ibdettir " Havf ve reca yol sliklerinin onlarla menzilleri ve
merhaleleri kat ettikleri iki ayak mesabesindedir Bazen korku
ayayla vukuf, skn ve fetret tehlikelerinden geer ve bazen
reca ayayla mitsizlik ve yeis llerini aarlar. Ne talep su
suzluunu giderecek emniyet ve rahadk ne de visal arzusunu
yok edecek bir mitsizkktir "Ne senle huzurluyum
den ayrabilirim'.'

ne de sen

Havf ve reca, rabet ve korku arasnda ge

zerler ve yle derler:


zerimizde bir bulut glgeledi ve
imek parlad ve yamuru yavalatt.
Ne bulut alyor ki faydalansnlar,
Ne yamur yayor ki susuzlar doysunlar

Dokuzuncu Fasl: Tevekkl hakknda


Tevekkidden murat ii tamamen vekile brakmak ve rzk
kefknin (nimetleri ummi ve isimleri mukaddes olsun) kefa
letine itimat etmektir Bu makam recadan sonradr Zira tef390

zzeddn Kn
viz ve itimat ameli nce kereme ulam olan kimseden bek
lenebilir. Tevekkl aziz ve lim olann takdirinin ve tedbirinin
gzelliine imamn hakikatinin neticesidir. "yleyse

mminler

iseniz Allah'a tevekkl edin." Bu yakin derecesinde iman olup


bu imann sahibi btn ilerin kmil bir takdir ve adilane bir
taksim ile llp taksim edildiini ve onda bir fazlahk, eksik
lik, deiim ve dnm olmayacan bilir. Bunu ortaya k
masnn almeti tedbir yularn takdir eline vermek ve kendi
g ve kuvvetinden arnmakr Znnn'm dedii gibi: " Te
vekkl nefsin tedbirini

terk etmek ve g ve kuvvetten

tr'.' Cneyt ise yle demitir: " Tevekkl varln

arnmak
olmayacak

ekilde Allah'n olman ve her zaman olduu gibi Allah'n senin


olmasdr'.'
arnmaktr'.'

Srr ise yle demitir: "Tevekklg

ve

kuvvetten

Hamdm Kassar yle demitir: " Tevekkl Allah'a

sarlmakttr'.' Sehl Abdullah yle demitir: " Tevekkl makam


larnn balangc,
ycsnn

kulun Allah'n elinde ttpk lnn l yka

elinde olduu gibi olmasdr

Nasl isterse yle evirir ve

onun bir hareketi ve tedbiri olmaz'' Yine o yle demitir: "B


tn makamlarn

yz ve arkas vardr

Oysa tevekkl byle de

ildir. Onun yz ve arkas yoktur'.' Yani her makamn yz


mesabesinde bir balangc ve arkas mesabesinde olan bir soru
vardr. Ancak tevekkl yalnzca balangtr ve asla onun sonu
gelmez. Bu tevekklden maksadn inayet olduunu sylemi
lerdir, yani ezelin takdirinin iyilii ve gzelliine itimat. Ki
fayet tevekkl deil yani kefaletin doruluuna olan itimat.
Kifayet tevekkl inayet tevekklnn iindedir. Ancak tersi
doru deildir. Hakiki mtevekkil uhd nazarnda sebeple
rin msebbibinden bakasnn smad kimsedir. Onun te
vekkl sebeplerin varl ve yokluuyla deimez. Bu tevhid
makammn doruuna ulam kimsenin tevekkldr. Bu ma-

391

n Ana Esaslar
kama ulamcaya kadar mtevekkd kendi makammm sahh
olabilmesi iin sebepleri terke muhtatr. Zira onun vark
nn itibar tevekkidnde kusurdur ve daima sebepleri yok et
meye akr ibrahim Havvs'n (ra.) makam sahh hle ge
tirmek iin sebepleri terk etmesi ok mehurdur. Anlatrlar ki
hibir makamda krk gnden fazla kalmaz ve hlini insanla
rn gznden korumak iin ok fazla ihtiyat ederdi ki insan
larn tevekkidn bilmesi rzknn sebeplerinden biri olmasn.
ounlukla llerde ve sahralarda kimsenin haberi olmakszn
azksz yolculuk yapard. Bir gn tarkat byidderinden biri ya
nna gelerek yle dedi. " Tasavvuf seni nereye ekiyorT

" Tevek

kle" diye cevap verdi. O ahs daha sonra " Yazk sana
btnn

abad etmeye alyorsun

henz

o halde ne zaman vekili g

rp de tevekklde fena bulacaksn'

dedi. Sebeplerin varlnn

tevekkUerinde mesele karmad taife iin sebepler onlarn


hknin rts olup onu bakalarnn baklarndan korurlar.
Bylece onlar sebep kubbeleri altnda bakalarnn baklarn
dan rtid kalr ve insanlar onlar sebeplerle birkkte sanrken
onlar visal halvethanesinde sebeplerin msebbibi ile hemdem
bir halde mnazara ve muhazarann lezzet ve zevkini karr
ekemeyenlere ramen mey ve miskle kark
Ho sohbet bir gece geirdim
yle bir sohbet ki eer mezardaki l olsayd canlanrd
Elimi yastk yapp bamn altna koydum ve geceye
Uzun sr ki dolunay uyudu dedim
Sonra sabah oldu ve bizi ayrd
Zamann

kederlendirmedii

nimet

hangisidir.

eriatn sahibi (s.a.v.) hli kuvvetli olan mtevekkiller


iin u fetvay vermitir: "nsanlarn
392

en kuvvetlisi olmak

isteyen

zzeddn Kn
Allah'a tevekkl etsin'' Zira kim tevekklde yakn ve temkin
sahibi olursa hibir arz ve hadiseden mtezelzil ve perian ol
maz. Rivayet ediknitir ki bir gn Ebu Ms Deybdi Byezd'e
" Tevekkl nedir''' diye sordu. Byezd "Sen ne diyorsun?'
Ebu Ms, "Bizim ashabmza
sanda

ve ylanlar

olmamasdr'

gre tevekkl yrtm

hayvanlar

bile iinde bir titreme

bile

dedi. Byezd "Evet bu yakndr ancak eer

cen

net ehli cennette

solunda grsen

dedi.

nimet ve ate ehli atete azap gryorsa

onlar arasnda bir fark gryorsan mtevekkillerden

ve sen

deilsin de

mektir" diye cevap verdi.


Hatem Asam, Ebu Turab Nahebi (ra.) ile baz gazvelere
katlmt. O yle nakletmitir: Tam kfirlerle sava balaya
cakken ve iki taraf saf ekerken eyhim Ebu Turab' grdm.
ki saf arasnda ban kalkanna koyarak uyumutu. yle ki
horlama sesini duyuyordum. Uyanp kalktnda "Byle bir
zamanda dinlenmene ve uyumana hayret ediyorum, bunu
nasl yapabildin?" deyince eyh: "Eer bu an zifaf anndan
farkl grrsen mtevekkillerden saylmazsn" dedi. Hak Tel
tevekkl ehline ne byk keramet vermitir ki onlar him
metlerinin farklk azabndan peinen kurtarm ve onlarn
btn himmetlerini tek bir himmet klm ve maa ve ge
inme tedbiri fikrini onlarn kalbinden karmtr Bir gn
bir ahs ibl'ye gelerek ailesinin kalabakkkndan ikyet etti.
ibk ona "Evine dn ve rzk Allah'a ait olmayanlar

evinden

kar' dedi. Rivayet edilir ki bir gn Cneyd'in (ra.) yanna


gelen bir cemat "Rzk iin aba gsterirsek ne olur?" dedi
ler Cneyt onlara "Eer Rezzak'nzn sizi unuttuunu bikyorsanz rzk iin gayret gsterin" dedi. "yleyse evimizin
nnde oturup tevekkl m edelim?" dediler "Allah' tevekkidnz ile imtihan etmeyin ki haramlardan baka bir nasi-

393

n Ana Esaslar
biniz olmaz" dedi. O zaman "are nedir?" dediler. "areyi
terktir" dedi. ndide "Ey Ademolu,
lini istemiyorum,
iif

ben senden yarnn

senin benden yarnn

rzkn istemen

ame
adalet

yazddr.

Onuncu Fasl: Rza hakknda


Rza, kaza ve kader hkmlerinin kerahetinin yok oknas
ve achmn tadla dnmesidir. Bu tefsirden rza makam
nn tevekkl menzilini getikten sonra yer ald malum olur.
Zira taksim edeni vekil klmak ve ksmetin sabkasna olan
yakin mudaka kerahetin varln ortadan kaldrr ve hkm
lerin acln tadha dntrik diye bir ey yoktur Kinan
Efendisinden (salvatn efdali ve tahiyyatn kmili ona olsun)
gelen baz dualar bu farka iaret etmektedir: "Allah'm
srekli kalbimde

kalan bir iman ve kmil bir yakin

ki benim iin yazdn

istiyorum

eyden bakasnn bana ulamadn

leyim. Senden mmkn olduunca


yorum''

ksmetime

senden

raz olmam

bi
isti

Zira nce kendisi iin ezelde yazlan eyden bakas

nn ulamayacan bildiren bir yakin istemi daha sonra rza


isteini buna atfetmitir ki ksmete rzann ksmete yakinden
farkh bir ey olduu belli olsun. Rza makam skklerin maka
mnn sonudur. Bunun yce ayana ve yksek zirvesine ula
mak her yolcu iin makdur ve myesser deildir. Her kime bu
makamda keramet kademgah verilirse o kimseyi erken cen
nete kavuturmulardr demektir. Zira cennet ehlinin levaz
mndan olan rahadk ve ferahl rza ve yakine koymulardr.
Nitekim hadisi erifte yle buyrulmutur: "Allhu Tel ra
hatlk ve ferahl

hikmetiyk

rza ve yaknde klmtr'.' Cenne

tin koruyucunun Rdvan olarak adlandrlmasnn sebebi bu


manaya iaret etmektir.

394

zzeddn Kn
Rza yaknden doar. lk nce m m i n i n kalbi yakn
nuruyla genileyip rahatlamadka basiret gz h tedbi
rin gzelki ve iyiliini mahede ve muayene ile almaz ve
onda vakalar ve havadisleri alma zarfiyeti olumaz. Hatta or
taya ksa bile ferah ve mutluluk olumaz. Znnn (ra.) rza
nn tarifinde yle demitir: "Rza kazann aclna
bin mutlu olmasdr"

kar kal

Haris Muhasibi yle demitir: "Rza

kalbin hkmn icras alnda

sakin halde olmasdr?

ise yle demitir: "Rza hkmleri


Cneyd'in "Rza ihtiyarn

rahatlla

Ruveyn

karlamaktr?

terkidir" sz ise rzann askna ia

rettir Zira rza makamnn ask olan kerahatin terki ihtiyarn


terkinin sonucudur. bni Atann "Rza kalbin Allah'n kul iin
takdir ettii ezel ihtiyarna
iyisi olduunu

bilmesidir"

bakmas ve bu seimin onun iin en


sz ise ihtiyar terkin aslnda iaret

etmektir Zira kidk ihtiyar grmek ve efdakyetini mlhaza


etmek cz tiyarn terkini buyurur Rjzann menei yakn
olduu ve gs geniliinin bunun sonucu olmas gibi ke
rahatin menei de ek ve sonucu ise gsn skmasdr Bir
gn ibk Cneyd'in sohbeti esnasnda "La havle...
sini sylediinde Cneyt "Bu senin gs darlndandr
s darl kazaya rzay terktendir'
"Doru syledin

" cmle
ve g

dedi. Bunun zerine ibl

dedi.

Kerhat iki ksmdr: Kalbin kerahati ve nefsin kerahati.


Kalbin kerahati mudaka rzann zddnadr Nefsin kerahati
ise rza hlinin zddnadr, makamnn deil. Bir kimseye u
phenin gelmesi mmkndr ki hl, makamn mukaddi
mesi ve ask olduuna gre rza hlinin zdd nasd olabilir de
rzann makamyla bir arada bulunabilir? Bunun cevab udur
ki: Hl tamamen ba ve vergidir Son derece ladf ve nfuz
edici olduundan insann btn czlerine sirayet eder ve huy
395

n Ana Esaslar
ve tabiatn iddialar iin bir ihtimal kalmaz. Makam ise kesp
ile kark olduundan huy ve tabian karma iddiasnda bu
lunma ihtimali vardr. Rza yakinin neticesi olduu ve yakin
kalbin has vasf olduu iin rza sfa ona mahsstur ve onda
nefsin kerahati bulunmaz. Ancak yakin sahibinin kalbi bazen
sakin bazen frnah bir okyanus mesabesindedir. Ne zaman
ilhi inayetin tefsiriyle ahval rzgr esmeye balarsa kalp de
nizi dalgalanmaya balar, yksek dalgalar oradan nefis sahiline
vurur ve huy ve tabiat mecrasnda akmaya balar, bunun vas
tasyla nefiste rza ve itminann eseri meydana gelir ve kalbin
sfatyla sfatlanr. Bu rzgr ne zaman dursa, kalp denizinin
dalgalanma strab ve kerahati sakinleir ve durgunlar lmi
yakin feyzi ve itminan kendi yerlerine dnerler, srap ve kera
hat nefe geri dner, bu anda nefsin zati vasfi olan cehalet yakin
ilim suretinde gizlenir ve saklanr ve nefis dn olarak kalbin
hislerinin elbisesini giyer. Bu esnada kalp ona yle der:
Eer yaadmz mddete birbirimizden raz olmak istiyorsan,
Benim irdemin ve varlmn yular senin elinde olsun
Dnyay benim gzmle gr.
Benim kulamla duy ve benim dilimle konu.
Veya u beyti hl diliyle terennm eder:
Bizim yle bir arabmz var ki eer yryemeyen bir kimse onu ise
Ayaa kalkar ve yrmeye balar ve eer kr ve lal ierse
Grmeye ve konumaya

balar.

Nefsin rzas kalbin rzasnn eseri olduu gibi kalbin r


zas da Rabbin rzasnn eseridir. Ne zaman ilhi rzvan nazar
bir kula taalluk ederse onda rza sfat meydana gelir O halde
396

zzeddn Kn
ilh rzvann kulun kalbine ittisal olmasnn almeti kulun r
zasnn ona ittisal oknasdr Sehl'in (ra.) "Kulun rzas ilh nzvana muttasl olduunda,
onlara velzelakbetlerine'

ittninan da onunla birleir. Ne mutlu


demesi de bu manaya iaret iin

dir Kulun rzas ilh rzann gerei olduu iin rzvann ittisalsiz bir yere balanmas mmkn deddir Rabinn
bizden

"Rabbim

raz oV diye dua eden Sfyan- Sevri'ye dedii: "Rza

sn istediin

"Kimseden

raz olmamaya

haya etmiyor

musunT

sz de bu manadadr Rrza makam vasdlarn makamdr,


skklerin menzik ded. Biri Hafi'nin Fazd bin yad'n "Rza
m efdaldir zhd m?' sorusuna verdii "Rza efdaldir;
zhid yoldadr,

raz olan kimse ise ulamtr'

nk

sz de ayn e

kildedir Rahmn'n rzasna ulaan bir kimse iin daha byidi


hangi makam olabilir ki? "Her an postunun

iindedir'

nza. na

zarnn olduu yerde ktidkler iyike dnr


Rza gzyle bakan hibir ayb grmez
Gazap ve jkeyle bakan ise ayplar ortaya karr
Kendisine asla mekruh ve irkin bir eyin ulamad bir
kimsenin hlinden daha gzel ne olabilir? Emirlm'minin
Ali'nin (ra.) dedii gibi "Kim rza geniliine

oturursa

mek

ruh ve irkinlik ona ulamaz'.' Yahya bin Mu'z yle demi


tir: "Her i u iki asla dner, onun senin iin olan fiili ve senin
onun iin olan fiilin.
ilediinde

O halde onun ilediine raz ol ve kendi

hlis ol" bni Semum da yle demitir: "Rza Al

lah ile Allah'tan ve Allah iindir

Allah ile rza, o mdebbir

ve

muhtar olduu, iin, Allah'tan raz olmak o rzk taksim eden ve


balayan
iindir''

olduu iin ve Allah iin rza ise lah ve Rab olduu


Muhabbet hli rrza makamnn gereidir Zira fai

lin mahbup olmas hlinde btn fiillerine rza gsterilebikr:


397

n Ana Esaslar
"Mahbubun

her fiili mahbuptuf'

Rza ve muhabbet hirette

ayrlan havf ve recamn aksine ne dnyada ne de ahrette kul


dan ayrlrlar.
Cneyd'in sz de bu manadadr: "Rtza ve
havf ve reca gibi deildir. Zira o ikisi dnyada
dan ayrlmazlar.
tani deildir "

398

muhabbet

ve ahrette kul

nk o cennette de rza ve muhabbetten

ms

ONUNCU BB
Hallerin beyan hakknda olup
on fsldan ibarettir

Birinci Fasl: Muhabbet Hakknda


Bil ki btn k haUerin binas muhabbet zerinedir, upk
btn erif makamlarm binasnn tvbe zerine olmas gibi. Mu
habbet hks vergi ve ba olduu iin ona mebni olan btn
haUere mevahib (ba, vergi) denir. Muhabbet bunn ceml
lemine meyk olup iki ksmdr: Umumi muhabbet, kalbin s
fadarn cemkni mtalaa etmeye olan meyk, hususi muhabbet
ise ruhun zan cemk mahede etmeye olan meykdir Umumi
muhabbet cemk sfadarn merakinden ortaya kan bir ay, hu
susi muhabbet ise zat ufkundan doan bir gnetir. Umumi mu
habbet vark gzeUetiren bir nr, hususi muhabbet ise varl
arndran bir atetir Umumi muhabbette "Sefay al ve kedere
veda ef, hususi muhabbette ise "Bir ey brakmaz ve gzden
rmaz

ka-

vardr Umumi muhabbet mhrlenmi, karnd a

rap, hususi muhabbet ise tam hks bir tensimdir

399

n Ana Esaslar
arap eer hlis olmazsa
Bana imek haramdr, ate arab mstesna
Muhabbet eer pak olmazsa n kalbi
Sdk ve kizb arasnda azap grr
Umumi muhabbet garazlarla kark olduu iin sefa ve
karanlk, letafet ve kesafet, hafiflik ve arlk tar, hususi mu
habbet ise iUederin karmasndan ar olduu iin hepsi sefada
sefa, letafette letafet ve hafiflikte hafifliktir.
Bir kadeh hlis arap itik
Letafette sanki hava gibiydi
Kadehi bo ve doluyken tarttk
Ayn arlkta geldi.
phesiz bu arabn hafiflii ve letafeti kadehin hafifle
mesine ve latiflemesine sebep olur, kesafetini letafete, ar
ln hafiflie dntrr, tpk cisme letafet ve hafiflik ve
ren ruh gibi.
Bo kadehler elimizde arlat
Ta ki saf arapla doluncaya kadar
Kadeh neredeyse arapla uacakt
Cisimler de ruhlar ile byle hafifledir.
TJ3X

muhipleri bu arab mhlar kadehlerinde ierler ve

arabn fazlas ve ar kalplerine ve nefislerine szlr. "Yer


iin keramet ehlinin kadehinden

bir nasip vardr?

Ruhlara en

die hafiflii, kalplere evk haflflii ve nefislere itaat hafiflii


balar. Bu arabn lezzeti varhn btn czlerine tesir eder.
Ruha mahede lezzeti, kalbe mzakere lezzeti ve nefse mua
mele lezzeti verir yle ki neflsteki itaat lezzeti dier btn ta400

zzeddn Kn
biat lezzetlerine gib gelir Reslullah'n (s.a.v.) duas bu hle
iaret etmektedir: "Allah'm senin muhabbetini
nmdan,

kulamdan,

gzmden,

ailemden,

benim iin ca

malmdan

ve souk

sudan daha makbul kl"


Kadeh, iindeki arabn sefa ve letafetinden dolay ara
bn renginde ylesine yok olur ki birbirinden ayrlmazlar ve
vahdet sureti meydana gelir
Kadeh ve arap ylesine saf ve benzer oldular ki
Onlan birbirinden ayrmak zorlat
Sanki arap var kadeh yok
Veya kadeh var ama arap yok.
ibkye "Muhabbet nedk?" diye sordular. "Hislerde

yerle

tii ve nefislerde meskn olduu zaman ortadan kalkan suak bir


kadehtir" dedi. Yani btn vark yok eder ve ona kendi ren
gini balar. Ancak kalc bir hl olmak ve harika ve lamla gibi
hemen yok olmamaldr Ebu AbduUah Kurai yle demi
tir: "Muhabbet

btn varln sevdiine

den hibir eyin kalmamasdr'


"Kendi btnlnden

balaman

ve kendin

Ebu AU Rudbari yle demitir:

kmadka muhabbet snrndan

giremez

sin." Cneyd'm "Muhabbet n kendi sfatlar yerine

maukun

sfatlarna girmesidir"

sz ise bu manadaki en kmil szdr.

Zira muhabbetin hakkati, mauka balayan birkk Uikilerinden bir ikki, maukun kendine eken cezbelerinden
bir cezbedir Onu kendine ektii lde onun varlndan bir
eyleri yok etmektedir yle ki onun btn sdadarm ele geirir
ve daha sonra zatm kudret kabzasyla ondan akr ve onun kal
bine kendi sfayla sfadanmaya layk bir zat verir. Daha sonra
sfadar deitirUmi zata girer "Alal bedel' (yerine) demesi bu
manaya iarettir. "a' dememitir k mevcd olduu md-

401

n Ana Esaslar
dete onun za maukun sdadarmn girmesine layk olmayacak
r "Onlarn balarn onlarn develerinden
"Onu seversem kula gz olurum'
ve "Allah'n ahlakyla ahlklann"

bakas

tayamaz."

hadis-i kudsisinin hakkati


sznn manas burada ger

ekleir ve k hal dikyle yle der:


Ben k olduum kimseyim ve o benden bakas deil
Biz bir bedende iki ruhuz, eer beni grsen
Onu grm, eer onu grsen
Bizi grm
olursun.
Bu hl muhabbetin semeresi ve onun sonudur, sebebi or
tada olmasa dahi.
Muhabbet alacak bir eydir
Zira sebepsiz kalbine

gelir

Ancak onun almeti oktur Zira n bedeninin her


ty onun aknn sadkatine adil bir hid ve her hareket ve
sknu bir almettir Ancak o muhabbet gznden bakasyla
mahede edilemez. Biz sadklar ve mddeleri ayrmak iin
bazlarn zikredeceiz.
Bu almederden biri onun kalbinde dnya ve hiret sev
gisi olmamasdr Nitekim Hak Tel Isya (a.s.) vahiy gndere
rek: "Ey sa bir kulun kalbine bakmda dnya ve hiret sevgisi
grmezsem

onu kendi muhabbetimle

doldururum'

buyurmutur.

AUhu Tel Davud'a (a.s.) yle hitap etmitir: "Ey Dvd


lere benim sevgimin yannda

kalp

baka sevgileri haram kldm!' BeUd

ilh muhabbet ve insanlara efkat bir kalpte birleebikr ve baz


lar bu efkati muhabbet sanabiUrler Bunun almeti udur: Bu
iki sfaun sahibinin bir tarafi terk etmesi ve dier tarafi semesi
402

zzeddn Kn
stenirse insanlar terk etmeyi seer Nitekim yle nakledilmi
tir: Hseyin bin Ali ( r a ) bir gn babasna "Ey baba beni seviyor
musunT

diye sordu. Babas "Evef dedi. Hseyin "Allah' sevi

yor musun'''

dedi. Babas "Evef dedi. Bunun zerine Hseyin

"Heyhat bir kalpte iki muhabbet

birkpnez

deyince Ali (r.a.) a

lad. Daha sonra Hseyin "Ey baba, beni ldrmekk


etmek zorunda kalsan ne yaparsn?'
meyi imana tercih ederim'

iman terk

diye sordu. Ali "Seni ldr

deyince Hseyin: "Mjde baba, o mu

habbet bu ise efkattir' dedi.


Dier bir almet kendine herhangi bir gzellik sunuldu
unda hemen ona yneknemek ve mahbubundan yz evirmemektir Anlalr ki; bir gn birisi gzel bir kadna rasdar ve
muhabbet izhrnda bulunur. Kadn onu imtihan etmek iin
"Benim arkamda gkr yz ve gzellii benden daha kmil olan
kz kardeim var" der. Bunun zerine o adam o tarafa baknca
kadn onu knayarak "Ey yalanc, seni uzaktan grdmde
yanna gelip konutuumda

k sandm.

Oysa imdi

arif,

gryorum

ki ne arif ne de ksn''
Dier bir almet mahbuba ulamann vesilelerini sevmek,
ona teslim oknak ve itaat etmektir. Zira bu sevgi ve itaat mah
buba sevgi ve itaatin aynsdr. "De ki Aah' seviyorsanz

bana

tabi olun" ve "Kim Resk itaat ederse Allah'a itaat etmi

olur'

Bu yzdendir Mecnun yle sylemitir:


: olan akmdan
Kabilesine tevazu gsteriyor ve
Byne

ve kne

tahamml

ediyorum.

Dier bir almet kendi evlad olsa bile dahi mahbuba vi


sale mani olan eylerden kamaktr. Nitekim brahim Edhem
403

n Ana Esaslar
(r.a.) bir gn hac yolunda bir dostla sohbet ahdi yapt. ki ta
raf birbirinden bir mnker grdklerinde rtmemeyi art ko
tular. Mekke'ye vardklarnda gzel bir ev ve iinde gzel bir
adam grdider brahim ona bakt ve bakn uzatt. Dostu
"Ey brahim,

bizden hibiri dostundaki

diye ahdetmemi^

gnahkn

benim olum. Kkken ondan ayrlmtm


tandm"

rmeyecek

miydikT dedi. brahim'in gz yaard ve "Bu


imdi grnce

onu

dedi. Dostu "Ona haber vereyim mi?' deyince bra

him "Hayr, onu Allah'a terk etmitik ve imdi ona

dnemeyiz

dedi ve u iiri okudu:


Senin akndan her eyden ayrldm
Seni grmek iin ailemi yalnz braktm
Btn uzuvlarm tek tek kesseler
Kalbimde

seni grmenin

evkinden

baka bir ey yok

Dier bir almet mahbubu zikre kar istekli ve heye


canl olmaktr. Hadis-i erifte geldii gibi: "Kim bir eyi se
verse onu ok zikreder." Ondan asla yorulmamal, adn duy
duunda daha fazla evk ve heyecan gelmelidir. Nitekim
yle demilerdir:
Ey Saad bana mauktan sz ettin ve
Canma can kattn
yleyse szlerine devam

et

Mahbubun zikrini ylesine sevmekdir ki bu esnada ken


dinin knandn duysa bile bu knanmadan zevk aknaldr
Senin aknla knanmak benim iin hotur
yleyse knayclar
404

knasnlar

beni.

zzeddn Kn
Dier bir almet mahbubm btn emir ve yasaklarna
itaat etmek ve asla onun hkmne muhalefet etmemektir Ni
tekim Rabia yle demitir:
Ona k olduunu iddia ediyorsun da
Emirlerini yerine getirmiyorsun, mrme andolsun
Bu garip bir itir, sadk olsaydn her emrini yapardn
Zira k mauka mutidir
Dier bir almet setii her eyde nazarn muhbubun
rzasn kazanmayla snrk tutmakur, baka bir garazla deil.
Nitekim Ebubekir Kettani yle demitir: "Muhabbet
bup iin semektir?
kun sevdiini
madn

ibl ise yle demitir: "Muhabbet

semektir, kendin sevmesen

sememektir,

kendin sevsen

bile. Maukun

mah
mau
holan

bile."

Dier bir almet maukun kendisine kk bir tevec


chn byk saymak, kendi ok ibdetini az saymaktr
Byezd'in dedii gibi: "Muhabbet
mahbubun

kendi fazlan

az saymak ve

azn ok saymaktr ' Hak Tel zeyr'e (a.s.) yle

vahyetmitir: "Muhabbetin

art ok ibdetini az bilmendir

Zira

benim iin senin gibileri oktur Benim az ltfumu ok sayman


dr Zira senin iin benim gibisi

yoktur?

Senin az bir sevgin bana yeter ama


Senin az akna az

denmez.

Dier bir almet mahbubun cemknin mahedesinden


hayran ve vurgun halde olmaktr Zira klarn basiret na
zarlar mahbubun mahedesinin nurunun yansmas kar
snda zayf ve yorgun hle gelir ve bu hayret, vurgunluk
ve aknlk dourur Eer bu hlin sahibi temkn maka405

n Ana Esaslar
mnda olur ve hallere tahamml gcne sahip olursa hay
ret ve aknh ruhu amaz ve kalbi huzurdan ve szlerin
ve fiillerin tertibini muhafazdan alkoymaz. Aksine onun
ruhu mahedede daha hayran ve kalbi muhadarede daha
uyank olur. Onun talebi unun gibidir: "Rabbim
hayranlm

ve aknlm

arttr?

sana

olan

Eer gc ve temkini

fazla olmazsa bu hlin galebesiyle temyiz gcn kaybeder


ve yle feryat eder:
Sana hayran oldum, elimi tut
Ey hayran olanlarn

delil ve rehberi.

Dier bir almet mahbubun mahedesinin ve visalinin


evkinde eksiklie ve azalmaya yol amamasdr Tersine her an
mahedede ve her nefes visalde yeni bir evk almal ve onun
znde daha fazla bir susuzluk meydana gelmelidir. yle ki
yaknlk mertebeleri artka o mertebenin stne bakmal ve
vuslattaki evki ve endiesi daha da fazlalamahdr. Mahbu
bun cemlinin sonu olmad gibi muhabbet evkinin de sonu
yoktur Znnn yle demitir: "Hayret vadisinde
ile ilerleyen bir kadn grdm.
dum,

Muhabbetin

"Onun sonu yoktur" dedi. "Neden?" dedim

iin bir son yoktur"

muhabbet

sonu hakknda sor


"Ziramahbup

dedi."

Saydmrz bu on almet birok almetin iinde yal


nzca birazdr ki hepsini saymaya kalksak cildere smaz. Ala
metler ok olduu iin muhabbetin tarifinde de farkl szler
mevcddur. Herkes kendi vasf ve almetine uygun olarak
kendine gre bir tarif yapmtr. Dier tariflerde ihtilf oknasnn sebebi de budur.

406

zzeddn Kn

kinci Fasl: evk hakknda


evkten murat n bumnda mahbubun kkasna olan
istek ve arzudur ve bu muhabbetin sdkmn gereidir Ebu
Osman Hiri'nin dedii gibi: "evk muhabbetin
Kim

Allah' severse ona ulamaya

ve kavumaya

neticesidir.
mtak

olur'

evk de muhabbet gibi iki ksma ayrkr: Sfatlarn klarnn,


mahbubun ltuf rahmet ve ihsann idrk etme evkleri ve
zatn klarnn mahbuba yaknkk, visal ve kkaya olan evk
leri. Bu evk izzetinin ycekinden az bulunan aln gibidir
Zira ounluk ilh rahmetin takpleridir, lah'n talipleri de
il. Bir kalp sahibi yle demitir: "Binlerce rahman kulu, ra
him kulu ve kerim kulu grrsn de bir AUah'n kulu gre
mezsin." Yani rahmet takpleri oktur ama AUah takpleri azdr
Allah'n talipleri cehennemde olsalar dahi onun likas onlar
iin cennet, cennette olsalar bile Allah'tan uzakkk onlar iin
cehennemdir Byezd'in dedii gibi: "Allah'n yk kullar var
dr ki eer cennette

bir an bik onlar Hakk' grmekten

sakr onlarn feryat ve lkkr


feryat ve lkkr

iitilir Tpk cehennem

ehlinin

gibi."

Senden uzakta cennet benim iin


Senin yannda

alkoy-

cehennem

cehennem

benim iin

cennet.

evk hk murat kbesi yolcularm maksat ve maksudarma


ularan bir binek olup devam muhabbetin devamna bakdr
Muhabbet baki kaldka evk baki kakr Mutasavvflardan baz
lar huzur ve hud makammda evkin bekasm inkr etmiler ve
"evkgaibe

dairdir Hlbuki mauk ktan ne zaman gib olur ki

mauk ona mtak olsun

demilerdir Bu inkr, evk mahede

talebine mahss olduunda doru olup gerekk deildk. Zira hu


sus ehk iin mahbubun mahedesinin tesinde baka talepler
407

n Ana Esaslar
ve arzular da vardr ki uhd olmasna ramen yine de onun
mtakdrlar. Visal, yaknhk, terakki ve bunun devamh olmas
gibi. Mahbubun cemline ulaan herkes onun vuslat devletine
ulamam, her vasl olan yaknhk makamm bulmam ve her
yakn olan yaknhk derecelerinin sonuna varmam ve bu dere
ceye ulaan herkes onda baki ve devamh kalmamr Ebu H
seyin Nuri ( r a ) bu manada yle demitir:
Ey gzmn karsnda duran
Seni kendime yakn

gryorum

Oysa sana ulamak

zordur.

Bu hususlardaki evk derecelerinin ycelii nedeniyle


mahede evkinden ok daha zordur. Baz tarikat byk
lerinin dedii gibi: "Mahede
evkinden
kavumaya
gelen

ve lika evki uzaklk ve ayrlk

zordur, insan uzaklk ve ayrlk hlinde grmeye


mtak olur, lika ve mahede

dier balarn

ve nimetlerin

hlinde

mtakdr'.

ise dosttan

Allhu Tel

Davud'a (as.) yle buyurmutur: "Ey Dvd, bana


olanlarn

kalplerini kendi rzamdan yarattm.

Onlarn

rinde onunla bana bakacaklar ve bylece her an bana


evklerinin

ve

mtak
kalple
kavuma

artaca bir yol kldm." Bu rivayetin muhtevas bi

zim szmz glendirmektedir Zira mahbuba nazar edil


dii her an evk arttna gre hazr ve nazrlarn evkinin ok
fazla olduu malum olur.
adr dostun adrnn yanma

kurulduunda

Kavuma evki artar.


O halde k maukun yaknlnda ve mahedesinde,
bulduuna ve elde ettiine deil, kavuamadna mtakr.
408

zzeddn Kn
Mahedenin evki aynul yaknin varkyla olup bu dnyada
elde edilmesi mmkndr. Vuslat evki ise hakkd yakn ile
olup onun laykyla elde edilmesi bu dnyada mmkn de
ddir Bu yzden yle demilerdir: "evk lm admlarn
vaa saymakttr'

Ebu Osman (ra.) Allhu Telmn "Allah'n

eceli mtaklar iin yaklaarak gelmektedir"

ayeti ile ilgili yle

demitir: "Bunun manas: "Ben sizin bana kavuma


size galip geldiini

biliyorum.

demektir'

evkinizin

Ben sizinle mlakat iin

bir vakit tayin ettim. Mtak olduunuz


yakndr"

ya

kimseye

mahss

kavumanz

Her ne kadar bazen evk lmn arzu

lanmasna sebep olursa da bazen mahbuptan istenilen eyin


hayat rabtasna bak olduu durumlarda lm sebebi ded
nefyedicisi olur, zira bu halde hayat sevilebilir lm istei
nin sebebinin hakkul yakn evki ve visal makam olmas da
art deildir Zira bu evkin sebebi bu lemde elde ediknesi
g ve imknsz olan kimsenin mahede ve kkas da olabi
lir Znnn bu hususta yle demitir: "evk derecelerin
meknlarn

en ycesidir.

nsan bu derecelere

olan itiyak ve onu grmenin

eritiinde

ve ona bakmann

ve

Rabbine

mutluluu

ve

ferah sebebiyle lmn geliini yava ve ar grr'.' Bunun iki


ekilde geerii olmas da mmkndr. Zira "kk' lafz burada
mahede ve visal arasnda mterek ise de visale hamledilmesi daha evladr

nc Fasl: Kskanlk hakknda


Muhabbetin lzumundan birisi de gayret (kskanlk)
hkdir Gayur oknayan hibir k yoktur. Gayretten maksat
n, mahbubunun bakalar ile olan ilikisinin veya baka
larnn mahbubu ile olan ilikilerinin veya onunla olan ortak
lklarnn kesilmesini veya ona ait olan malumatlarnn yok
409

n Ana Esaslar
olmasn istemesidir. Kskanlk ksmdr: n gayreti,
maukun gayreti ve muhabbetin gayreti. Bu taksim asl gay
retin n gayreti olmas ile tezat muhteva etmez. Zira ma
uk da n kskanabilir. Ayn ekilde bundan sonra anlata
camz gibi muhabbetin gayreti de olabilir.
n gayreti iki eittir: Sevilmeyen n gayreti ve se
vilen n gayreti. Sevihneyen n gayreti, mahbubun ba
kas ile olan irtibn kesmesi hususunda faydah deildir ancak
mahbubundan bakas ile irtibn kesmesi hususunda faydal
olabilir. Nitekim IbHs'in mahbubunun dem'e olan nazarn
kesmeye ahmas hibir tesirde bulunmamtr. Tersine ken
disinin onunla olan irtibna bir kl darbesi etkisi yapm ve
mahbubundan tamamen ayrlm, hatta terk edilmi ve lanete
uramr. Sevilmeyen n mahbubundan iHkisini kesmesi
tesir etmi ve etmektedir. Sevilen n gayreti ya mahbubun
bakasyla khk ilikisine ya bakasnn mahbubuyla maukluk iHkisine veya bakasnn mahbubu ile mareketine veya
bakasnn mahbubuna muttali olmasnadr Mahbubun ba
kasyla khk ilikisine olan gayreti yledir ki; mahbubunun
bir kimseye olan muhabbetinin eserlerini grr ve bu kimse
nin baz edeplere riayet etmediini fark eder. Bu yzden mah
bubun muhabbet nazarnn o mahalle taalluk etmesinden gay
rete geHr ve eer kuvveti fazla ise gayretin cezbi ile o nazarn o
mahalle taallukunu keser ve bylece o mahalle o nazarn taal
luk etmesinin arzi olduu malum olur. Bu yzden muhak
kik ulem meyihe ihtiram gsterilmesini tavsiye etmiler
dir. Bakasnn mahbubu ile maukluk iHkisine olan gayreti
de bu gayretin iindedir. Bakasnn mahbubu ile mareke
tine gayreti ise yledir ki; bakasn mahbubuna muhabbet,
tazim ve zikir de ortak grr ve bu ortakl muhabbet, tazim

410

zzeddn Kn
ve zikirde ihlsla yok etmek ve sebeplerini ortadan kaldrmak
ister Gzel ve hzl adarla megul olmann Sideyman' (a.s.)
Hak Subhnehu ve Telmn zikrinden alkoymas gibi. Bu
nun zerine gayret atei tututu, keskin klc kahr klfndan
kard ve: "Ben bu atlarn sevgisini Rabbimi zikretmeye
ettim ve gne batt. O atlar bana getirin

rn ve boyunlarn kesmeye balad. "Sonra bacaklarn


yunlarn

tercih

dedi. Soma bacakla


ve bo

kesti? Bakasmn mahbubuna muttak olmasna gay

reti ise yledir: Onun mahbubuyla sr iinde bir muamelesi


vardr Onunla muhadere, hemhaUik ve mlatefeden bir tat
ve lezzet alr ve bakasnn bu hli ve muhabbetini bilmesini
ve bu durumu haber almasn istemez. Onu inkr ve thmeti
kesecek baka bir yoka rter ve bakasnn haber alma yolunu
kesmeye akr bni Ata bu hususta yle demitir: "Allah'n
dostkrna
zeldir'

gayret farzdr, muhabbet

ve hemhallikte

gayret ne g

Cneyt ise yle demitir: " zaman dnda

reva deildir. Zikir ve gaflet annda,


t anda ve tazim

dostuna muhabbetle

gayret
bak

annda'.'

Mahbubun gayreti ise ya n veya bakasnn taallu


kuna veya bakasnn muhibbin hline muttali olmasnadr
Bu gayret sevilen seven de olduu zaman mahbuptan sa
dr olur Zira gayret muhabbetin gerei ve muhabbet n
zat sfatdr ve mahbubun muhipkk hari mahbuplukta on
dan hibir nasibi yoktur Mahbubun muhibbin bakasyla
olan ilikisine olan gayreti onun bakas ile ilikisini kesme
sine sebep olur Bakas, dnya, hiret ve ikisinden muhib
bin kalbine giren ve btnna yerleen her eyden ibarettir
O halde muhibbin taalluku dnyaya ise dnyay ondan alr
Rabbn haberde buyrulduu gibi: "Tm vechimk
tevecch

ettiimde

ondan btn dnyay

uzaklatrrm?

kuluma
Eer
411

n Ana Esaslar
taalluku makam ve beenilerini kazanmak iin insanlara ise
o makam, onun hlinin suretini insanlarn gznde irkin
gstermek iin krar ve onu insanlarn keskin dilleriyle k
natarak taallukunu koparr. Eer taalluku kendi nefsine ise
nefsinin irkinhklerini ve ayplarn ona gsterir ki bu ba
kopsun. Eer taalluku cennete, hurilere ve saraylara ve e
itH uhrevi nimetlere ise onu sebeplerden bir sebeple keser.
dem'in (a.s.) kalbi cennet nimetlerine ve Havva ile soh
bete ve dostlua balanp onlarla skna erince gayret kl
cyla o ba kopard ve suunun karl olarak onu sevdii
ve alt vatanndan ve Havva'nn dostluundan uzakla
trd. Mahbubun muhibbin hlini bakasnn bilmesine olan
gayreti ise yledir, onun hlini bakalarnn nazarndan iz
zet hicab ve gayret abas ile rter ki kendi nazarndan ba
kas onu grmesin. "Evliyam benim abam altndadr.
bakas onlar tanmaz?

Benden

Bu gayret erkeklerin kadnlar ks

kanmas gibidir. Nitekim hadisi erifte: "Evliya Allah'n yer


yzndeki

gelinleridir'

buyrulmas bu manaya iarettir. Yine

hadiste: "Ben kskancm,


de kskantr"

Saad da kskantr Allah ise bizden

buyrulmutur.

Muhabbetin gayreti ise zevk erbab ve hakikat ehlinden


bakasnn nazarnn ona erimemesidir. Zira gayret muhiplerin havassndandr ve muhabbetin muhipliini anlamak
zor ilimlerdendir. Ve mahbubun muhipHinin aksine herkes
buna ulamaz. Bunun beyan yledir: Gayret muhibbin zati
vasf olmasna ramen bu vasfn onda bulunmas muhabbe
tin vastasyladr. Muhabbet olmasayd muhibin aka gayreti
olmazd. O halde gayretin kaimlii hem muhabbet hem de
muhipledir. Bir sfatn iki zatla kaim olmas muhaldir. y
leyse ya muhip zattr ve muhabbet onunla kaimdir veya bu412

zzeddn Kn
nun tersidir. Muhabbet asalet ve takaddm cihetinden muhipten evladr Zira onun kaimlii kendi zatyla, muhibbin
kaimlii ise onun zatyladr Muhipkk ve mahbubluk iki iti
bar olduklarndan muhabbetin zatna arz olmu ve onun
kblesine ynelmilerdir Muhabbet muhip ve mahbup ara
sndaki irtibatn rabtasdr ki muhibbi mahbubuna ulatr
sn ve ayrkndan kurtarsn. Muhip tamamen muhabbete
dnmedii ve mahbubu muhabbetten bakas olduu md
dete nasibine ulaamaz ve onunla mahbup arasndaki ayr
lk son bulmaz. Onu hakkaten muhip olarak bile adlandr
mazlar. Cneyd'in dedii gibi: "Muhabbet
muhabbettir?

seven muhip

iin

( El muhabbet muhabbet lilmuhibbil ha-

bip) Nuri ise yle demitir: "Muhabbet,

muhabbete

muhab

bettir? Tamamen muhabbet kblesine yneldiinde mahbup


ve muhip bir olur ve ikisi arasndaki yabanckk ve farklkk
kalkar. Bu hal muhabbetin gayretinin neticesidir ki onun
yzn her taraftan dndrr, kendi kblesine getirir, mah
bubun muhabbeti kaydndan kurtarr ve azat klar. Muhab
bet dilinde bu hle muhibbin mahbuptan ayrlmas denir
Bundan sonra muhabbet boaz muhibbin biganeliini yer
ve kendinde yok eder ki ittihat lafznn ibaret olduu mana
tahakkuk etsin. Zira muhabbetin zat, muhip ve mahbu
bun de bu makamda bir ey olur. Ne visal kalr, ne fi
rak, ne yaknlk, ne uzaklk, ne ret ne de kabul. Zira bu iti
barlar tek bir zatta ortaya kmaz. u sz bu makam iin
sylemilerdir:
Mauk, ak ve k, de birdir orada
Visalin olmad yerde hicran ne ie yarar.

413

n Ana Esaslar

Drdnc Fasl: Yaknlk hakknda


Kurb (yaknhk) lafe mutasavvflarn rfiinde slikin
varlnn kendi btn sfatlarndan gib olarak cem'de gark
olmasdr. yle ki yaknlk, gark olma, gayret sfatlarndan
dahi gib olur. Aksi takdirde kendi btn sfatlarndan gib
olmu olmaz. Ebu Yakup Susi yle demitir:
"Kul yaknlk hlinde olduu mddete

yakn olmaz. Me

erki yaknlktan gib olsun. O halde yaknlkla yaknl


meden ayrldnda

bu yaknlk

gr

olur?

Nuri (r.a.) de yle demitir:


'.i cemimi yaknlk gryorum
Oysa sana yakn olmak kendinden uzak olmadka zordur
Senden uzak olmaya dayanamam, sana bir yol da bulamyorum
Hlbuki sana ulamaktan baka bir arem de yok ve
Senden kamam da imknsz
Bir kavim rza yoluyla sana yakmlatlar ve sen onlar
Kendi visaline eritirdin
Benim sana uzak olmamn sebebi ne? Herkes helak olucuyken.
Ruveym'e "yaknlk nedir?" diye sordular. "Allah'n yo
lunda duran her eyi kaldrmaktr'
lk ona kar tevazulu

dedi. Bazlar ise " Yakn

olman ve onunla

teskin olmandr"

de

milerdir. Yani ruh ile cem mahalHnde olduun ve tevazu ve


ykselmek burada senin sfatn olduu gibi, nefisle tefrika
mahallinde olman ve tevazu ve kulluun burada senin sfa
tn olmasdr. Zira nefis ne zaman tefrika ve ubudiyet ma
kamnda bir rtbe elde ederse ruh cem ve rubbiyet maka
mnda baka bir rtbe elde eder, bu hlin sahibini grr ve
yle der:

414

zzeddn Kn
mda senin hakikatine ulatm ve
Dilim seninle srlat
Bu yzden hem birbirimizleyiz
Hem de ayryz.
HakTelmn kulun kalbine yaknl, kulun kalbinin ona
yaknl kadardr. Onun kalbi Allah'a ne kadar yakn olursa
Akah da ona o kadar yakn olur. Cneyd'in (ra.) dedii gibi
"Allhu Tel kullarn kalplerinin
onlarn

kendine olan yaknl

kadar

kalplerine yaklar O halde kalbinin Allah'a ne kadar

yakn olduuna

bak." Ebu Abdullah bin Hafif (ra.) yle de

mitir: "Allah'a yaknln


nun ve murakabenin

ondan korkun kadardr Sen korku

ne kadar olduunu

bilirsin'.' Yaknlk ehli

nin mahbuba yaknl ne kadar artarsa onun korku, ekinme,


ns ve heybeti de fazlalar. Znnn yle demektedir: "Bir gn
Kabe'de tavaf etmekte olan bir bedevi grdm.
rengi sararm ve kemikleri yumuamtt.
dedim,

Bedeni

Ona "Sen k msn?"

"Evet" dedi. "Maukun sana yakn m uzak m?"

"Yakn" dedi. "Maukun seninle muvafk m, muhalif


dim.

zayflam,
dedim.

mi?" de

"Muvafk" dedi. Ben "SubhanaUah, maukun sana hem

yakn hem de muvafk ama sen bu haldesin" deyince

"Ey Battal

bilmez misin ki yaknlk akbetinin azab uzaklk akbetinin aza


bndan daha iddetlidir
yaknln
olsum'

arttrd

"dedi'.' Yine o yle demitir: "Allah'n

hi kimse yoktur ki heybetini

arttrmam

Allhu Tel'ya muhabbet nafile, ibdederin edasyla

hsl olduu gibi ona yaknkk da farzlarn edasyla hsl olur.


Nasrabadi'nin dedii gibi: "Snnete tabi olmakla marifet
olur, farzlar yerine getirmekle
dikkat etmekle muhabbet

yaknlk elde edilir ve


hsl

hsl

mstehap-

olur'

415

n Ana Esaslar

Beinci Fasl: Haya hakknda


Haya, yaknlatrlmlarn hallerindendir. Yaknlk ne
kadar ok olursa haya da o kadar ok olur Haya hlinin he
nz kendisine inmemi olduu bir kimse yaknlk mertebele
rinden hibir ey elde etmemi demektir Sehl Abdullah (r.a.)
yle demitir: "Yaknlk makamlarnn

en aas

hayadr?

Haya kulun bnn Allhu Tel'nn hline haberdar olmas


nn heybetinden ezik olmasdr Bu iki eittir. Umumi haya,
hususi hay. Umumi haya murakabe ehHnin sfadr. Onla
rn kalbi Rakib-i Karib'in (Celle anuhu) hallerinden haberdar
olmasndan dolay ktlk ve taksiradar sebebiyle ezik olur.
Znnn'm (r.a.) dedii gibi: "Hay gemi amellerinden
mak ve Allhu Tel'nn heybetini

kork

kalbinde tutmaktr'.' Hususi

hay ise ruhlar Hak Tel'nn uhdunun azametinden ezik


olan mahede ehlinin sfatdr. eyhlislam'n (r.a.) dedii
gibi: "Hay ruhun azim ve celil olan tazim etmek iin
emesidir."

boyun

srafil'in (a.s.) hayas da byledir: " O Allah Azze ve

Celk'den hay ettii iin iki kanadyla

kendisini

rtmektedir?

Hz. Osman'n (r.a.) hayas da byledir "Ben karanlk evde y


kanyorum

ve Allah Azze ve Celle'nin hayasndan

kvrlyorum?

Bu hay haller cmlesindendir.


Ancak ummi hay murakabe makamnm alnda yer ahr
Bu zahir ve bn Hak Tel'nn nazarnn murakabesi sebe
biyle ilhi ahkma muhalefetten korumaktr. Hadiste buyrulan hay da budur. "Laykyla Allah'tan hay edin?

Sahabeler

"Biz Allah'tan hay ediyoruz ya reslullah" deyince Hazret "Hay


byle deildir

Hak'tan hay etmek isteyen ba kalbi ve ikisinde

bulunan eyleri korumal ve lm ve ilh imtihan


Kim ahreti istiyorsa dnya ziynetlerini

brakmaldr

yaparsa hayann hakkn eda etmi olur " buyurdu.


416

zikretmeli.
Kim

byle

Bu hay iki

zzeddn Kn
ksmdr. Birincisi gnahtan hay, demin hayas gibi. Nite
kim muhalefet zilletine mptela olduunda cennette her bir
keye saklanyor ve gizleniyordu. Bunun zerine "Ey Adem,
bizden mi kayorsun
yorum"

diye nida geldi. "Hayr, ancak hay edi

buyurdu. Hadiste yle buyrulmutur: Allhu Tel

yle buyurmutur: "Kulum

beni ardnda

ben icap

etme

mekten hay ederken onun benim karmda hay etmeden


nah ilemesi insafszlktr'

kincisi ibdetin kusurlu olmasn

dan olan hayadr. Ebubekir Varrak'n (r.a.) dedii gibi: "Bazen


AUah iin iki rekt namaz klmak isterim sonra
hrszlktan vazgeen bir hrsz gibi namazdan

utandndan

vazgeerim'.'

Sleyman Darani (ra.) ise yle demitir: "Kullarn

Ebu
amelleri

drt eittir Korku, mit, tazim veya hay sebebiyle amel

eder

ler. Onlarn menzil olarak en hayrls hay sebebiyle amel

eden

dir. Allah'n btn hallerini

bildiine yakn eden ve iyi amelle

rinden utanan kimsenin hayas gnahkrlarn


utanmasndan

daha faziletlidir'

lerdir. "Kim hayadan


meze o istidrac

kt

amellerinden

Baz hekimler ise yle demi

bahseder ancak Allhu Tel'dan hay et

mahaindedir."

Altna Fasl: ns ve heybet hakknda


ns bnn mahbubun cemlinin kemlini grmekten
zevk almasndan ibarettir. Heybet ise mahbubun cellinin
kemhni grmek neticesinde bnn kvrlmasdr ns ve hey
betin menei ya sfadarn cell ve cemlidir ki bu durumda
kalbin merebidir veya zan cell ve cemlidir ki bu durumda
ruhun merebidir. eyhlislam (r.a.) ruhun nsnn tarifinde
yle demitir: " ns ruhun cemlin kemlinden

zevk

almasdr'

Kalbin ns ve heybetinin istiklali, bir varlkla olduundan bu


ns ve heybet bazen fena hHnin nazil oknas ve telvinin varh417

n Ana Esaslar
ndan dolay, zeval ve fena bulabilir. Ruhun ns ve heybeti ise
varln bekas ve temkn mahallinde yerleik olduu iin fena
taarruzundan emin olur. Mahede hli, mstakim ve makam
oknad mddete ns ve heybet skkin btmmda srayla gakp
olurlar. Bazen ns hli galebe alar ve genilik dourur, bazen
heybet hli gakp gelir ve onda daralma meydana gekr Ma
hede makamnda yerletiinde sa gzyle cemli mahede
eder ve sol gzyle celli mahede ederse ns ve heybet hli
onda mstakim ve dengeli olur ve her biri dierini glendirir
ve dengeler Heybet ns glendirir Yani sahibinin mahbup
ile ok fazla genilememesine riayet eder ve ns heybeti denge
ler Yani sahibini fazla daralmadan korur ve hakk ns ve hey
bet budur. Cneyd'in (ra.) dedii gibi: "nsheybetin
beraber artmasdr?

korku ile

Znnn ise yle demitir: "ns n ma

uk ile genilik ve ferahlk

iinde olmasdr?

Bu heybet ve itidal

aruna bakdr ns hli makam olduunda muhibbin btn


srekk olarak mahbubun cemkni mtalaa ile megul olur ve
hibir hal onu makamndan karamaz. D hadiseler ve ar
zalar onu megul edip, deitirdii mddete ns hli henz
makam olmam demektir Znnn'un sz de bu manada
dr: " nsn en dk makam sahibinin
makam onu kendisiyle ns bulduundan

atee atlmasdr

Bu

ayrmaz?

ns ehlinin almetlerinden biri mahbubu ve menusun


dan bakasndan korkmalardr yle ki kendi nefislerinden
dahi korkarlar, nasl korkmasmlar ki hibir korkutucunun nefsi
kadar mdahale vakti yoktur. Bu yzden ibk (ra.) yle de
mitir: "ns kendinden

korkmandr?

ulemann byklerin

den biri mer bin Abdlaziz'e yle yazmr: " nsn Allah
ile ve inktan ona olmaldr
duu kullar vardr
418

Zira Allah'n kendileriyle

Kendi aralarnda

menus ol

yalnz olduklarnda

in-

zzeddn Kn
sanlarn en menusudurlar
menus

ve insanlarn

kat eylerle en fazla

olanlardr?

Dier bir almet udur; mahbubm zikriyle ylesine me


nus olurlar ki umm vakiderinde onun tefekkr ve tezekkr
ile gark olur ve bakalarn grmezler Bazlar yle demiler
dir: " ns Allah'n zikrini sevmen

ve bakasn

grmemendir?

Ruveym'den nakledilen u beyitler de zikir ile nse iarettir:


Kalbimi kendinle megul ettin yle ki
Tm hayatmdan fikrimden karamyorum
Beni kendi sevginle menus ve herkesten kaar kldn
Zikrin benimle hemhal ve bana zafer vaadi veriyor
Nerede olsan arzumun sonu sensin ve sen
Her zaman gzmn

nndeydin.

Bu iki almet kalbin nsne mahsstur.


Dier bir almet mahbupla konumaya devam etmektir
Bu almet ruh ve kalbin ns arasnda mterektir Ebu Said
Harraz bu manada yle demitir: " ns, ruhlarn
sinde mahbupla

konumasdr'.'

kurb

mecli

Bu ruhun nsne mahsstur.

Rabia Adeviye yle demitir:


Gnlm seninle konumaya mahss kldm
Cismimi ise benimle oturmak isteyene verdim
Cismim beraber olduunda menus
Kalbimin sevgilisi ise gnlmde
menus.
Bu kalbin nsne mahsstur.
Dier bir almet mahbuba taziminin ok olmasdr Ni
tekim Ebul Hasan Varak yle demitir: "Tazim

olmakszn

Allah'a kar ns yoktur Zira Allhu Tel'dan baka kimle ns


419

n Ana Esaslar
elde edersen onun kalbindeki bykl
kalbinde artmadka

azalr. Onun

azamati

ona kar nsn de asla artmayacaktr?

Bu

almet de mterektir. Zat ve sfadarm nsnn aasmda yer


alan dier bir ns mertebesi de mahbubun itaatine ns olarak
adlandrlan mertebedir Namaza, tilavete ve dil ile zikre olan
ns gibi. Bu ns abidlerin mertebesidir, sfatlarla ns sliklerin
zata ns ise vasllarn mertebesidir.

Yedinci Fasl: Kabz ve bast (daralma ve


genileme) hakkmda
Hakikat yolunun yolcusu ummi muhabbet makamn
dan getiinde ve hususi muhabbetin balangcna ulanda
kalp ashab ve hl erbab zmresine dhil olur. Bu noktada da
ralma ve genileme halleri ona inmeye balar. Kalpleri Dei
tiren (Tel anuhu) onun kalbini daima bu iki hal arasnda
srayla evirir. Sonunda onun huzurunu tamamen kendinden
kabzeder ve kendi nuruyla geniletir. Bazen de kendi kabza
snda yle daralr ki bazlarn varhklarmn kahnlar dalsn.
Bu dalan kalnlar gzya damlalar eklinde ortaya kabi
lir. Bazen de geniHk meydannda yularn brakr ki ubudiyet
ve ihls merasimini icra edebilsin. Vasti'nin (ra.) dedii gibi:
"Allhu Tel seni senin olan eyde daraltr ve kendisinin

olan

eyde geniletir. "Nuri (r.a.) ise yle demitir: "Allah seni ken
disiyle daralr ve kendi iin

geniletir?

Kabz'dan murat perhiz ve nee hlinin ondan ahnmas cihetiyle kalpten hazzn karlmasdr. Bast'tan murat ise nee
hhnin nurunun klar ile kalbin aydnlamasdr Kabzn var
lk sebebi ve k nedeni nefsin sfatlarnn zuhur etmesi ve
hicb hline gelmesidir ki bunun neticesi kalbin skmas ve
daralmasdr. Bastn sebebi ise udur ki; kalbin nnden nefis
420

zzeddn Kn
hicabnn kalkmas, nee varidinin inmesi hknde ve kalbin
bylece ferahlayp genilemesi esnasnda nefis kulak hrszl
yaparak bu halden haberdar olur ve nee ve ferahlkla hare
ket etmeye balar. Onun bu hareketinden bir karanlk yk
selir ve upk bir bulut gibi hl nurunun hicab olur ki kabz
bundan doar. Bu afeti defetmenin yolu udur: Kalp nee ve
surur varidinin nzul esnasnda nefis kulak hrszl yapma
dan nce Hazreti Allah'a snmal ve sdk ve ihlsla ona dn
melidir ki Hak onunla nefis arasnda bir ismet perdesi koy
sun ve onu nefsinin hareketinden ve tuyanndan korusun.
Cneyd'e (ra.) "Hangi vakitlerine
rulduunda "Peinden
getiren

kabz getiren

teessf ediyorsun?'
bast vaktine veya

diye so
uzaklk

ns vaktine" dedi ve u beyti okudu:

Seni grnce saf ve temiz bir nasip buldum


Ama zaman bu sefay

kederlendirdi.

Bazen mbtedilerin nefislerinde kabz ve basta benzeyen


bir gam veya nee meydana gelir ki bunu kalplerine inen kabz
veya bast zannederler ve bylece hataya duar olurlar. eyh
lislam (ra.) gam ve neeyi (neat) tarif etmi ve: "Gam nefis
frnnn

alevlenmesi,

neat ise huy ve tabiat denizinin

olduu, srada nefis dalgasnn

ykselmesidir'

tufanl

demitir Kabzn

sonu bast, bastn sonu fena ve fena da kabz ve bast muhal ol


duu iin Ebu Kasm Faris yle demitir: "nce kabz ortaya
kar sonra bast ve ondan sonra ne kabz kalr ne de bast." Kabz
ve bast, mbtedilerin ondan bir nasibi olmad ve mntehiler
hal tasarrufunun alundan ktklar iin mutavasstlara mahss
haUerdendir Mptedler kabz ve bast yerine havf ve recaya,
mntehiler ise fena ve bekaya sahiptirler Havf ve reca iman
hidannce mutavasstlar ve mbtedler arasnda ortaktr
421

n Ana Esaslar
Ayn ekilde gam ve nee, tabiat ve huy hkmnce ortakr.
Mntehiler ise varhktan arndklar iin ne kabz, ne bast, ne
havf, ne reca, ne gam ve ne de neeye sahiptirler. Yalnzca ne
fisleri kalp makamna ulatnda kalbin sfatlar onda zahir
olur, gam ve neesi kalbin kabz ve bastyla olur, kabz ve bas
tn yerine kalp nefiste baki kalr ve asla yok olmaz.

Sekizinci Fasl: Fena ve beka hakknda


Fena Allah'a hareketin sonu, beka Allah'ta hareketin ba
langcndan ibarettir. Zira Allah'a hareket varhk l sdk kademiyle bir defada kat edildiinde son bulur. Bununla lemde
ilhi sfatlarla sfatlanm ve rabbani ahlkla ahlklanm bir
halde terakki eder. Meyihin fena ve beka tarifindeki sz
lerinin muhtelif olmasnn sebebi soru soranlarn szlerinin
muhtelif olmasdr. Herkese salh ve anlay lsnde cevap
vermiler ve mudak fena ve bekadan, izzeti sebebiyle az bah
setmilerdir. Bazlar "Fenadan murat, muhalefetin yok olmas
ve bekadan murat muvafakatin baki olmasdr" demilerdir ki
bu mana nasuh tvbe makamnn gereklerindendir. Bazlar
"Fena dnyevi bazlarn son bulmasdr" demilerdir. Nitekim
byklerden birisi: "yle bir yere ulatm ki kadnla duvar

gr

mek benim iin ayn eydir' demitir Bazlar "Beka hirete ra


betin baki kalmasdr" demilerdir ki bu mana zhd makam
nn gereidir. Bazlar "Fena dnyevi ve uhrevi bazlarn kesin
olarak yok olmasdr ve beka Hak Tel'ya rabetin baki olma
sdr" dermilerdir. Nitekim Ebu Said Harraz yle demitir:
"Fena iddiasnda

bulunan

bir kimsenin

doruluunun

Allhu Tel'dan olan hari dnya ve hiret hazlarnn

almeti
yok ol

masdr'.' Bu mana zan muhabbetinin sadkatinin gereidir.


Bazlar "Fena yerilmi sfatlarn yok olmas ve beka gzel s-

422

zzeddn Kn
fatlarn baki kaknasdr" demikrdir. Bu mana nefsin tezkiye
ve tahkyesinin muktezasndandr Bazlar ise "Fena eylerden
gib olmak beka ise Hakk'n huzurunda olmakr" demiler
dir ve bu mana hlin sekrinin neticesidir eyhukslam yle
demitir: "Mutlak fena,
kula hkim olmasdr.

Hak Subhnehu

ve Tel'nn

yle ki Hakk'n varl kulun

emrinin
varlna

galebe alar'.' Mutlak fenann hakkati budur. Dier ksmla


rn her biri fenann bir blmdr.
Fena iki eittir Zahirin fenas ve btnn fenas. Zahirin
fenas dikerin fenas olup bu ilh fiiUerin tecelksinin neticesi
dir Bu fenann sahibi h fiiller denizinde ylesine gark olur
ki ne kendini ne de varkkIardan birini fiil, irde ve ihtiyar sa
hibi grr ve bilir Yalnzca Hak Subhnehu'yu onun fiikni,
irdesini ve ihtiyarn grr. htiyar ylesine selbolunur ki ken
disinde hibir fi ihtiyar kalmaz, hibir ey dnmez, hibir
ie dalmaz ve mcerred ilh fiili bakasnn fiili karmakszn mahede etmenin lezzetini alr Baz slikler bu makamda
kalm ve Hak Tel kendilerine birilerini gnderene kadar ne
yemek yemi ne de bir ey imilerdir Ancak bu ekilde nefis
lerinin gerei olan yeme ve imeye balayabilmilerdir
Btnn fenas ise sfadarn ve zatn fenasdr Bu hlin sa
hibi bazen kadm sfatlarn mukaefesinden kendi sfadarmn
fenasnda gark olur, bazen de Kadm Zat'n azametinin eser
lerini mahedede kendi zann fenasnda gark olur. Hakk'n
varl ona ylesine galip ve hkim hle gelir ki btn tm
vesvese ve pisliklerden fani olur. eyhukslam (ra.) yle an
latmaktadr: "Bir gn eyh Ebu Muhammed
(ra.)

"Srdaki tahayyllerin

ve vesveselerin

dir? Bana gre gizli irktir" dedim.


dadr "diye

cevaplad'.'

Abdullah

Basri'ye

varl gizli irk mi

"Bence bu fena

makamn

Bundan murat udur ki (Allah daha


423

n Ana Esaslar
iyi bilir) henz fena makamndan gememi olan iin bu
nun baki kalmas irk, fenadan sonra bu makama ulaan iin
ise irk deildir. Bazlar iin byle olur, bazlar iinse olmaz.
Hislerden gib olmamann sebebi zarfn geni ve kalbn hacimh olmasdr. Hem fena ona sar hem de huzur. Btn
fena denizi derinliklerinde gark iken zahiri geen sz ve fiil
lere hazr haldedir. Bu zat ve sfatlar mahede makamnda
yerleik hle geldiinde mmkn olabilir. Fena hlinin mest
liinden aylmr
Bu hlin henz balangcnda olan iin ise mesdii onu
hislerden yoksun klar. Nitekim Abdullah bin mer bir gn
tavaftayken bir ahs ona selam verdi. O bunu iitmedi ve se
lamna cevap vermedi. O kimse daha sonra bu durumu an
lap ikyette bulununca Abdullah: "Biz bu meknda
gryorduk"

Allah'

dedi. MsHm bin Ifesar Basra camisinde namaz

klarken caminin smnlarndan birisi devrildi. T m pazar


ehli bu durumu duymasna ramen o camide olduu halde
bunu hissetmedi.
Zahirin fenas karlnda olan beka, Hak Tel'mn kulu
nun irde ve ihyarn fani hle getirdikten sonra onu irde ve
ihtiyar sahibi yapmasdr ve tasarruflarnda mutlak hak sahibi
klmasdr. yle ki istedii her eyi Hakk'n ihtiyar ve irdesi
ile yapar. Mutlak olarak ihtiyar terk eden fena mertebelerin
den bir mertebede olduu gibi, ilerin klliyanda ihtiyar terk
eden ve cziyatta serbest olan kimse de bmyla Hak Tel'ya
rcu ettii mddete fena makamnda bir mertebededir.
Btnn fenas karlnda olan beka ise fani sfatlarn ve
zan, baki varhk elbisesinde zuhur maherindeki gizH kabirden
ortaya kmalar ve klli hicabn ortadan kalkmasdr. yle ki
ne Hak insanlarn hicab olur ne insanlar Hakk'n hicab, fena
424

zzeddn Kn
sahibi iin Hak insanlara hicb olur Tpk fena menzilinde
henz pimemi olanlar iin insanlarn Hakk'a hicb olmas
gibi. Fenadan sonra beka sahibi ise birbirlerine hicb okna
dan her birini kendi makamnda mahede eder Onda fena
ve beka birleik ve birbirinin iinde olur. Fenada baki, bekada
fani olur. Yalnzca bekann zuhuru srasnda, fena ikm yoluyla
onda mnderic olur ve fenann zuhuru esnasnda beka ikm
yoluyla ona dhil olur. Ebu Said Harraz'n dedii gibi: "Fena
ehlinin fena srasndaki selmetleri

beka ilminin yanlarnda

bekadaki shhatleri

beraber olmasdr?

Yine o: "Fena Hak ile yok olmak ve beka

Hakk'n huzurunda

olmaktr'

ise fena

ilminin

ol

mas, beka ehlinin

demitir Cneyt yle demi

tir: "Fena senin btn sfatlarnn yok olmas ve kllinin


kp Allah'n kUiyeti ile megul

onlarla

senden

olmasdr'

Bu zahir ve btnn fenasn tanma hususunda cami bir


szdr Zahirin fenas kalp erbab ve hal ashabnn nasibi,
btnn fenas ise hallerin tasarrufunun darlndan azat ol
mu hrlere hastr Onlar kalp hicabnn altndan km ve
kalbin dosduundan Kalbi evirenin (Mukalkbul kalb) dost
luuna ulamlardr

Dokuzuncu Fasl: ttisal Hakknda


Btn erif hallerin sonu muhibbin mahbuba kavumas
olup bu muhibbin varknn fenasndan ve onun mahbubu ile
bekasndan sonra gerekleir Zira fenadan nce vusul imkn
yoktur Kdem nurlarnn galebe ald yerde hadis zulmeti
nin ne mecak kalabilir? Ayn ekilde fena hlinde vusul tasav
vur edilemez. O halde ittisal, muhibbin varknn mahbupta
bekasndan sonra meydana gelebilir ki teceU nurunun gale
besiyle izmihlale uramasn ve yok oknasn, aksine kuvvetlen425

n Ana Esaslar
sin. Zira zt zddn sohbetinden zayflad gibi cins kendi cin
sinden olann sohbetiyle glenir:
Scakl hisseden kimse ateten yanar
Ancak kendisi ate olan ate nasl

yakabilir?

Bu yzden ittisal ehlinde mkefe ve mahede esna


snda hibir zayflk meydana gehnez ve kuvvetleri paralan
maktan ve izmihlalden mahfuz kalr. Ruveym'in dedii gibi:
"Vusul ehli Allah'n kalplerini
den kuvvetleri

birletirdii

korunur ve insanlardan

kimselerdir.

Bu yz

ebedi olarak men edilir

ler' Gleri paralanp yok ohnaktan korunduu gibi zadar


da insanlarla bir arada olma ve hidlerin seyretmesi sebebiyle
deimez ve etkilenmez. Zira eer vusulden sonra herhangi bir
sebepten dolay hallerinde bir deiildik ve geveme ortaya
karsa vusul makamndan kmlar demektir ki bu mmkn
deildir. Bu hususta Znnn yle demitir:
Dnen yalnzca yoldan dner, ona ulaan ise asla dnmez.
Yahya Mu'z Razi ise yle demitir: "Amel edenler
ksmdr: Tvbe eden, zhid, mtak ve vasl
besinden,

zhid zhdnden,

mtak hlinden

drt

Tvbe eden

tv

rtldr.

An

cak vasl hibir ey Hak'dan rtl klmaz." Hibir ey vasln


srrn ve himmetini mahbubu mahededen ve onunla me
gul olmaktan ahkoyamaz. Zira vasln rcuu her halde mah
bubu ile birliktedir. Ebu Ifezid'in syledii gibi: "Vasllarn
ii vardr: Allah iin himmetleri,
Allah'a

Allah ile megul olmalar

ve

dnmeleri''

ttisal iki ksmdr. uhdi ittisal ve vcdi ittisal. uhdi


ittisal muhibbin srnn mahede makamnda mahbuba vu426

zzeddn Kn
suludur. Nuri'nin dedii gibi: "ttisal kalplerin mkefesi
srlarn

mhedesidin

ve

"Yvic\xAi ittisal ise muhibbin zatnn

mahbubun sfadarna vusul ve onlarla sfatlanmasdr Bun


larn mertebelerinin sonu yoktur Bu hle " Seyru fllah"

der

ler Bunun menziUeri ne kadar kat edilirse edilsin sonuna ula


lamaz ve dnyada ulalan her ey vusul menziUerinin ilkidir
ve hiretteki ebed hayatta dahi onun sonuna eriilmez. eyhukslamn dedii gibi: "Hakikatler ortaya ktnda kul bu ah
vali erifler ile yolun banda olduunu
dedir? Heyhat vusul yolunun
dahi kat edilemez.
kn

bilir O halde vusul ner-

menzilleri

yleyse dnyev

hiretteki ebed

ksa hayatla bu nasl

mrle
mm

olabilir?'

Onuncu Fasl: Vasiyet ve hatemiyet hakknda


On babn tafslunm beyannda sz sona erdii, hakkat
yolunun sliklerinin makamlarnn ve hallerin zikri vusul de
recesine vard iin bu makamda aadaki szlerle yetinmek
gerekir "Abbadan'dan te bir ky yoktur'

Faydak bir vasiyet ve

son bir duayla kitab bitiriyorum. Bu telifin faydak olmasn


isteyenler ve bu tasnifin kazancn dileyenler, bunun ve dier
kitaplarn mtalaasnda drt eye dikkat etmelidirler
lk olarak mtalaann nedenini araurmakdrlar ki bo bir
sebep veya nefsn bir garaz olmasn. Mesela yorgunluk atmak,
nefsi kitap okumaya akrmak, konuma esnasnda anlatmak
ve bilgik olduunu gstermek amacyla hikye ve rivayetler ez
berlemek, phek yerlerden haberdar olmak, konuan birisine
itiraz etmek gibi. Zira bu arzularn kayna nefsin yerilmi s
fatlar ve kt ahlkndan bakas dedir ve bu amala m
talaadan hibir ey fayda edilmez. O halde talip bu eit kir ve
piskklerden temiz olmal ve mtalaadan amac yalnzca hakk
427

n Ana Esaslar
talep etmek ve mstakim yola uymak arzusu olmaldr Tpk
hasta olan ve ifa arayan ve bu yzden bbi kitaplara bavu
ran bir kimse gibi. Bylece Hak Tel onun talebinin sdk be
reketiyle meyihin kelimelerinin iaretlerini anlama yolunu,
fayda ve kazanlarndan yararlanma kapsn ona aar ve onun
talep susuzluunu giderir
ikinci olarak niyeti ihlsh hle getirdikten soma mtalaada
itidal yolunu semek ve yorgunluk ve bkknhk ortaya kma
dan nce mtalaay brakmakdr ki nefsin arh olan ifrata
dmesin ve anlama sefas karanla dnmesin.
nc olarak onun zahirini anlamakla kanat etmemek
ve nebevi hadislerin ve meyihin szlerinin her bir keHmesinin
bir zhki ve btn olduunu bilmeli ve her bk btnnda baka
bir btn olduunu unutmamahdr lk nce zahiri anlayn ik
tizas ile amel etmedii mddete birinci btn anlamaktan bk
nasip bulamaz. Birinci btn ile amel etmedike ikinci btn an
lamaktan bk nasibi oknaz ve her bir amel baka bk anlayn
yolu olmakdr Bu durum szn btn btnlarn anlayncaya
kadar devam etmeHdk. Buna erimek ise mtekellim makamna
ve ona iHm derecesine ulamakla mmkn olur. Buradan an
lalmaktadr ki ilhi kelmn ve nebevi hadislerin bnlarmn
sonuna ulamak kimse iin mmkim deildk. Meyihin keHmelerinde ise iarederine uyar ve onlarn her bkiyle amel ede
rek ilerlerse mtekelkmin makamna ulamak mmkndik ve
bylece onlarn szlerinin bnlarmn sonuna ulaabiHr
Drdnc olarak maksut ve muradn elde etmek iin
acele etmemekdir. Talep itiyakna ve zamannn uzamasna
tahamml etmeli, bu hususta sabit ve sabrl olmal, her an
layn iktizasnca amel etmehdir ki tedricen maksut ve mu
radna eriebilsin.
428

zzeddn Kn
Muradndan
Byklk ve
Onun misali
Yava yava

uzaklk sakn seni yoldan dndrmesin


mecd tedrcen elde edilen eylerdir
tpk uzun bir neye benzer ki
uzar, byr ve ykselir.

Allah'm bu muhtasar
kl ve nefsn pisliklerden

niyetimi

hlis

ve hev ve heves kalntlarndan

kitab telif etmedeki

ar

kl Bata kendim obnak zere btn


eyden faydalanmalarn

okuyucularn,

nasip et Onu yaknlm

yazdm

iin bir vesile

iin,
Bununla birlikte ben muhabbet ykn
Ve onunla hr olmaktan razym
Ne fayda ne de zarar istiyorum.
Beni sevdiklerinden
diliyorum.

kl Senden dostlarna

Kendi dostlarn zmresinden

hareyle ki saylar fazlalasn.


rahmet

omuzlamaktan

benzeme

kl ve onlarn

Allhu Tel min diyen

tevfiki
arasnda
kuluna

etsin.

Velhamdlillahi
hammedin

rabbil lemin.

Vessalatu vesselamu ala Mu

ve lihi ve sahbihi ecmain. Hicri 750ylnn

aynn 21. gn

Zilhicce

bitti.

429

You might also like