You are on page 1of 301

T Ü R K ÇE İ NSA N A DL A R I

ve
A NL A M -K Ö K ENL ER İ

‫ﺗﻮﺭﻛﺠﻪ ﺍﻳﻨﺴﺎﻥ ﺁﺩﻻﺭﻯ‬


‫ﻭ‬
‫ﻛﺆﻛﻨﻠﺮﻯ‬-‫ﺁﻧﻼﻡ‬

Qaynaq: Orhan Güdül Kutalmış- Öztürkler- İstanbul Ocak 2003


PDFləşdirən: Mehran Bahari – 2003
٢٠٠٣ ،‫ اوﺟﺎق‬،‫ اﯾﺴﺘﺎﻧﺒﻮل‬-‫ اورﺧﺎن ﮔﻮدول ﻗﻮت آﻟﻤﯿﺶ‬:‫ﻗﺎﯾﻨﺎق‬
٢٠٠٣-‫ ﻣﺌﮭﺮان ﺑﺎھﺎرى‬:‫ﭘﺌﺪﺋﻔﺌﻠﮫ ﺷﺪﯾﺮه ن‬

‫ﺳﺆزوﻣﻮز وﺋﺒﻼﮔﻰ‬
SÖZÜMÜZ VEBLAQI
http://mehran1.persianblog.com
http://sozumuz.blogspot.com/

1
Türk beyler, Türk adını bıraktı. Çin adını aldı. Çin kağanının buyruğuna girdi. Beylik
erleri kul oldu. Hanımlık kızları odalık (cariye) oldu. İçte aşsız, dışta donsuz kaldı.
Düşkünleşti. Türk budunu, il yaptığı il`ini elden çıkarmış. Kağanını kaybedivermiş...

Budunumun ADI-SANI yok olmasın diye, Töre bozulmasın diye, İli, Kut`u
bozulmasın diye öle yite savaştım. Türk budunu için gece uyumadım, gündüz
oturmadım, çalıştım. Aç olanı doyurdum. Çıplak olanı donattım. Kızları hanım yaptım.
Erleri bey yaptım. Yağılarımız çoktu. Başlıya baş eğdirdim. Dizliye diz çöktürdüm.
Dağılmış olan budunu toparladım. Az budunumu çoğalttım...

Ey Türk
Yukarıda gök çökmedikçe
Aşağıda yağız yer delinmedikçe
Senin İl`ini, Töreni
Kim bozabilir....?

BİLGE KAĞAN

2
- İÇİNDEKİLER 3

- ÖNSÖZ 4

- YARARLANILAN KAYNAKLAR 6

-A- 7

-B- 51

-C-Ç- 91

-D- 105

-E- 114

-G- 134

-H- 106

-I-İ- 148

-K- 159

-M- 200

-N- 204

-O- 205

-Ö- 214

-P- 221

-S- 222

-Ş- 239

-T- 240

-U- 271

-Ü- 280

-V- 283

-Y- 284

3
ÖNSÖZ

Bu çalışma, en küçük bir profesyonel kaygıyı dahi içinde barındırmayan, yalnızca


Türk dili ve kültürüne karşı duyulan, içten saygı, sevgi ve hayranlığın doğal bir
ürünüdür. Ve Türk kültür denizine bir damlacıkta alabilse katkıda bulunup, bu görkemli
bütünün içine karışabilmenin heyecanını taşımaktadır.

Ne farklı kültürleri aşağılamak ya da yok saymak ne de kendinden başkasına yaşam


hakkı tanımamak iddiasında olmayıp, dünyanın bu en geniş coğrafyasına yayılmış, en
köklü, en özgün, en zengin kültür ve tarihine sahip, gerçekten en eski ve özel milleti
olan Türklerin, en özgün oluşum ve birikimlerinden olan, kendi dilinden
türetip,yaşattıkları adları, ortaya çıkarıp, bu biçimiyle varlığını duyurmak ve en azından
kıyaslanmasını sağlamak amacını taşımaktadır.

Geçmiş dönemlerde de, değişik biçimlerini yaşadığımız, globalist, emperyalist kültür


dayatmaları,milleti ve milli kültürü yok sayıp, kişi ve toplumları sersemleterek yutma
oyunlarına karşı da bir “duruş”niteliği taşımaktadır.

İlk gençlik yıllarımda, H. Nihal Atsız bey` in “ Bozkurt’tan adlı tarihsel romanını
okuyup çok etkilenmiştim. Tepeden tırnağa, buram buram özgürlük kokuyordu. Roman
Kahramanlarının kılık kıyafetlerinden, konuşma biçimleri, yaşam tarzları, felsefeleri,
yaşama bakış ve yorumlayışlarından etkilenmemek çok güçtü. Ancak yinede, kendi
adıma, en etkilendiğim yanı, kişilerin,son derece ilgi çekici, çarpıcı, olağanüstü güzel
adlarıydı. Onları tek, tek kaydedip özel bir liste yapmıştım kendime ve böyle başladı da
denebilir çalışmalarım. Zaman içinde, duyup gördüğüm adları da listeme almaya
başlamış bir yerde, bazı yakın dostlarımın çocuklarına ad verir duruma gelmiştim. Bu
durum ise, bana ayrı bir tat ve özel mutluluk veriyordu.

90’lı yılların başındaki, Sovyet İmparatorluğunun dağılımı süresince ortaya çıkan


Türk Cumhuriyetleri ve oralara gidebilme imkanların da doğması içimde yıllardır bir
potansiyel enerji biçiminde duran araştırma isteğini kinetik enerjiye çevirerek,yeniden
gün yüzüne çıkardı. Her şeye rağmen,Türk kültürünün en özgün biçim ve izlerinin
oralarda olduğunu düşünüyordum. Çeşitli yollar denememe rağmen,sonunda büyük bir
inşaat firmasının (adını zikretmekten çekinmeyip,ayrıca da teşekkürü borç bildiğim
ENKA İnşaat AŞ’nin) bir elemanı olarak önce Rusya’ya daha sonrada,öteki Türk
bölgelerine gitme fırsatı buldum. Boş zamanlarımın çoğunu, gerek kütüphaneler,
gerekse halk arasında yaptığım araştırmalara ayırdım. Bu araştırmalar, çeşitli konuları
kapsıyor olsa da, konuya daha yakın oluşum nedeniyle “Adlar, üzerine daha çok
eğildim. Derlemeler yapıp, listemi çoğalttım. Türkiye’ye döndüğümde, yakın
çevremdeki bazı hocalarımın da, teşvik ve yönlendirmeleriyle, bunları bir kitapçık
halinde toplamaya karar verdim.

Bu karardan sonra,daha sıkı ve ciddi bir çalışma temposu içine girdim. Tarih
kitapları arşivler, sözlükler, bu çalışmanın içine çöreklendi. Önceleri, yalnızca bir
“derleme”yapmayı düşünürken, sonra, bazı adların,yabancı yada yabancı eklerle
oluşmuş olduğunu görüp,onları ayıklamaya uğraşırken,ister istemez “etimolojik” bir
kimliğe büründü çalışmalarım. Böylece karşılıklarını da yazma gereği doğdu
kendiliğinden. Tarihin derinliklerinde süzülen bir yapıyı da içinde barındırdığından,
Tarihsel örneklerin verilmesi de son bir zorunluluk haline geldi. Böylece, üç farklı biçimi
içinde barındıran (derleme, sözlük tarihsel örnekler) bir çalışma çıktı ortaya.

4
Çalışmalarım boyunca bana gayret, teşvik ve destek veren,uzak yakın dostlarıma,
görüş ve bilgilerine başvurduğum değerli hocalarıma,sıcak ilgi,yardım ve gösterdikleri
kolaylıklardan dolayı, Kadıköy,Kartal, Şenesenevler ve İstanbul Üniversitesi
Kütüphaneleri görevlilerine Rusya ve Türk Cumhuriyetlerinde çalışmamı sağlayıp bir
anlamda bana maddi, fakat daha çok manevi destek sağladığına inandığım ENKA A.Ş’,
ye basım ve yayında emeği geçen tüm dostlarıma içten teşekkürlerimi sunarım.

Orhan Güdül Kutalmış


İstanbul Ocak 2003

5
YARARLANILAN KAYNAKLAR

ABIŞKA LUGATI-ÇAĞATAY SÖZLÜĞÜ : Türk Dil Kurumu – 1970


BABÜRNAME (Babür’ün hatıratı) I.II.III. cilt. Çeviri: Reşit Rahmeti ARAT Türk Tarih Kurumu. -1970
BOZKURTLAR (Roman, II Cilt) : H. Nihal ATSIZ
BÜYÜK TÜRK KLASİKLERİ : Hazırlayan:A. Bican ERCİLASUN, Fahir İZ, Günay KUT,
Nevzat KÖSEOĞLU – 1985
BÜYÜK TÜRK LUGATI : H. Kazım KADRİ – 1928
BİLİM KÜLTÜR VE ÖĞRETİM DİLİ OLARAK TÜRKÇE : Semih TEZCAN – 1978
TÜM ESERLERİ : Cengiz AYTMATOV – 1974
ÇİN’İN ŞİMAL KOMŞULARI: W. EBERHARD. Çeviri: Nimet ULUĞTUĞ – 1942
ÇUVAŞ SÖZLÜĞÜ : H. PASSONEN – 1950
DEDEM KORKUT : Adnan BİNYAZAR – 1976
DİN – DİL İLİŞKİLERİ : Cengiz ÖZAKINCI
DİVAN-I LUGAT-İ TÜRK : Ali ÇİLEKLİ – 1970
ESKİ TÜRK DEVLETLERİNDE İDARİ-ASKERİ UNVAN VE TERİMLER : Abdülkadir DONUK – 1987
ESKİ TÜRK HUKUKU VESİKALARI ( Makaleler ) : Reşit Rahmeti ARAT.
Derleyen: O.Fikri SERTKAYA – 1987
ESKİ TÜRK YAZITLARI : Hüseyin Namık ORKUN – 1987
ESKİ UYGUR TÜRKÇESİ SÖZLÜĞÜ : Ahmet CAFEROĞLU – 1968
HARZEMŞAHLAR DEVLETİ TARİHİ : İbrahim KAFESOĞLU Türk Tarih Kurumu – 1956
İBN-İ FAZLAN SEYAHATNAMESİ : Çeviri: Ramazan ŞEŞEN – 1975
İSLAMİYETTEN ÖNCEKİ TÜRK KÜLTÜR TARİHİ VE İSLAMA GİRİŞ : Emel ESİN – 1973
İSLAM MEDENİYETİ TARİHİ : W. BARTHOLD: Çeviri: Fuat KÖPRÜLÜ – 1963
KARADENİZİN KUZEYİNDEKİ TÜRK DEVLET VE KAVİMLERİ : Akdes Nimet KURAL – 1972
KAZAKÇA-TÜRKÇE SÖZLÜK : Zeyneş İSMAİL – 1994
KIZILELMA : Ziya GÖKALP (Kültür Bakanlığı – 1976 )
KUTADGU BİLİG : YUSUF HAS HACİP : Çeviri: Reşit Rahmeti ARAT – 1988
OĞUZLAR (Türkmenler ) : Faruk SÜMER – 1992
ORHUN ABİDELERİ : Muharrem ERGİN – 1975
ŞAMAN EFSANELERİ VE SÖYLEMELERİ : Fuzuli GÜZELOV – Celal MEMEDOV – 1993
TARAMA SÖZLÜĞÜ : Türk Dil Kurumu – 1969
TARİH ANSİKLOPEDİSİ : M. ÇAĞATAY– 1967
TARİHTE TÜRKLÜK : Lazio RASONIY – Çeviri: Türk kültürünü araştırma enstitüsü – 1988
TARİHTE VE BUGÜN ŞAMANİZM: Abdülkadir İNAN – 1972
TÜRK BÜYÜKLERİ VE ADLARI : Besim ATALAY – 1935
TÜRK CİHAN HAKİMİYETİ MEFKURESİ TARİHİ : Osman TURAN – 1981
TÜRK DİLBİLGİSİ : Muharrem ERGİN – 1972
TÜRKÇENİN EKLERİ : Vecihe HATİPOĞLU – 1974
TÜRKÇE KÖKLER ( İsim, Sıfat, Fiil ) : Besim ATALAY – 1937
TÜRK DİLİNDE ARA KELİMELER VE TÜRETME SÖZLÜĞÜ : Besin ATALAY – 1967
TÜRKÇE SÖZLÜK : Türk Dil Kurumu – 1967
TÜRK DİLİ TARİHİ : A. CAFEROĞLU – 1964
TÜRK DİLİNİN ETİMOLOJİ SÖZLÜĞÜ : İsmet Zeki EYÜBOĞLU – 1988
TÜRK KLASİKLERİ DİZİSİ (12 cilt ) : Milliyet yayınları – 1976
TÜRK KOZMOLOJİSİ ( İlk devir üzerine araştırmalar ) : Emel ESİN – 1979
TÜRK KÜLTÜRÜNÜN GELİŞME ÇAĞLARI : Bahaeddin ÖGEL – 1988
TÜRKLERİN TARİHİ : I.II.Cilt. Doğan AVCIOĞLU – 1978
TÜRK MEDENİYETİ TARİHİ : Ziya GÖKALP (Hazırlayan : Kazım YAŞAR – İsmail AKA ) – 1976
TÜRK MİLLİ KÜLTÜRÜ : İbrahim KAFESOĞLU – 1977
TÜRK MİTOLOJİSİ : Murat URAZ
TÜRK TARİHİ (12 cilt ) : Rıza NUR – Toker yayınları – 1981
TÜRK TÖRESİ : Ziya GÖKALP – Kültür Bakanlığı – 1976
TÜRK VE MOĞOLLARIN ESKİ DİNİ : Jean Paul ROUX – Hazırlayan: Aykut KAZANCIGİL – 1994
UMUMİ TÜRK TARİHİNE GİRİŞ : Zeki Velidi TOGAN – 1981
ÜÇ BOZKIRLI ( Atila, Cengiz, Timur ) : Manole NEAGOE – 1976
YENİ KELİMELER SÖZLÜĞÜ : E. K. PEKARSKY – 1945
YAZIM KILAVUZU ( Türkçenin Sesleri ve Ses Uyumları ) : Türk Dil Kurumu – 1980
TÜRK İLLERİNDEN GEZİ NOTLARIM : O. G .KUTALMIŞ : Kuzey Dergisi – 1998

6
-A-
ABA : Saygıdeğer, saygıya layık kişi bazı Türk boylarında “ ana. Abla. Bazılarında ise baba anlamında
da kullanılmaktadır.
T.Harzemşahlar dönemi, bey ve komutanlarından
ABADAN: 1- Cömert, verici 2- Bağışlayıcı, gönül yapıcı
T. 1- Böriler hanedanından “Tuğ Tiğin “ beyin torunu 2- Kırgızların bir oymağı ve ilk beylerinden
ABAK: Temiz, iffetli, namuslu kişi
T.Şam Selçukluları dönemi beylerinden
ABAKA: Yakın akraba, amca çocuğu
T. (Abaka Han) İlhanlı hanlarından Cengiz Kaan’ın torunu ve Kulagu Han’ın oğlu
ABAKAN: Alicenap
T.Çağatay hanlarından “Düve Han’ın “oğlu
ABAKAY: 1- Yakın akraba, yeğen, amca çocuğu 2- Sibirya’da saygın ve sözü geçen hanımlara verilen
bir unvan
ABAKBEGÜM: birl. Apak/Begüm
ABAKIR: birl. Aba/Kır T. Kırgızların eski oymak beylerinden
ABAKLI:T. Özbeklerin Kengeş oymağının dip dedelerinden
ABALA: (Abla)
ABAR: (Avar): 1- Gösteriş, heybetlilik 2- Başeğmez, dirençli
ABAŞ- (Abaş hatun) Hanım yürüyüşü (Küçük narin adım)
T.Kulagu Han’ın gelini, Mengü Timur Han’ın evdeşi
ABATAY: birl. Aba/Tay
ABAY: 1- Aydınlık, aydınlık verici 2- Hayret uyandıran, hayret verici
T.3- Cuci Han’ın torunu, Batu Han’ın oğlu 4- kazak asıllı dünyaca ünlü şair (19.yz)
ABAKIYMIŞ: Gönül kırıcı, can yakıcı T.Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından (Kürşad’ın
kırklarından)
ABÇAR-(Avşar): 1- İşin ehli kişi, işbitirici 2- Uyumlu, itaatkar
T.Oğuz Kağan’ın torunu, Yıldız Han’ın oğlu
ABI: 1- Can, ruh 2- Soyluluk
T...Göktürkler dönemi beylerinden.Kürşad’ın kırklarından
ABIÇ: Gönüllü
T.Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ABIDAL: (Abadal) birl. Abı/Dal T. Türkmenlerin, Çavdur oymağına bağlı obanın dip dedelerinden
ABIDAN: İçli, gönül insanı
T.Kırgız oymak beylerinden
ABIK: İçli, gönüllü
ABIKAN: birl. Abı/ Kan Mec.Soylu
T.Düve Han’ın oğullarından
ABIKAY: birl. Abık/Ay
ABIL: Gönüllü, İstekli
T.Harzem hanlarından Muhammed Han’ın oğlu
ABILAK(Ablak): birl. Abıl/Ak
T.Kıpçak hanlarından Yadigar Han’ın oğlu
ABILAYHAN: birl. Abılay Han Kazak Hanlarından (18.Yüzyıl)
ABINAK: Sakinleşmiş gönül rahatlığı içinde olan
ABINÇ(Avunç): Avunç, teselli
ABINÇU: (Abınç)
ABIŞ(Apış): Bacağın diz kapağından yukarısı
T.Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ABIŞKA : İçten, içtenlikle çalışan

7
T.Gazan Han’ın komutanlarından
ABITAY: birl. Abı/ Tay
ABIZ: Ruhsal, ruhlarla ilgili
T.Altay destanlarında adı geçen ünlü bir kam.
ABİKE: Alicenap, yüksek gönüllü
ABİN: Mutlu, memnun, hoşnut
T.Alt.Türkleri, Çur oymağının ilk beylerinden
ABŞARAY: birl. Avşar/Ay
ACABAY: birl. Aça/Bay
T.Akkoyunlular dönemi bey ve komutanlarından
ACABOĞA: birl. Aça/Boğa
T.Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
ACAHAN: birl. Aça/han
T.Akkoyunlular dönemi bey ve komutanlarından
ACAR: 1-Gayretli,Hareketli
2- Gözüpek, yırtıcı
T.Karakıtaylar dönemi beylerinden (Barak Hacip beğ’in oğlu)
ACARALP: birl. Acar/Alp
ACARAY: birl. Acar/Ay
ACARBAY: birl. Acar/Bay
ACARBEK: birl. Acar/bey
ACARHAN: birl. Acar/Han
ACARKAN: birl. Acar/Kan
ACARÖZ: birl. Avar/Öz
ACARSOY: birl. Acar/Soy
ACARTAN: birl. Acar/Tan
ACARTAY: birl. Acar/Tay
ACARUZ: birl. Acar/Uz
ACATAY: birl. Aça/Tay
ACAY: birl. Aça/Ay
T.Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ACIBAY: birl. Acı/bay
ACIBUĞU: birl. Acı/buğu
T.Yakut destanlarında adı geçen bir bey
ACLAN: Açık,Açılan
T.Karesi oğulları dönemi beylerinden
ACU-(Acı,Açığ): 1- Açık 2-Keskin, sert 3- Açı,aralık
T.Manas destanında adı geçen bir bey
ACUBAY: birl. Acu/Bay
ACUHAN:.birl. Acu/Han
ACUN: Dünya, yeryüzü
ACUNAPA: birl. Acun/Apa
ACUNAKA: birl. Acun/Aka
ACUNAL: birl. Acun/Al (Almak’tan)
ACUNALP: birl. Acun/Alp
ACUNATA: birl. Acun/Ata
ACUNAY: birl. Acun/Ay/Mec.”Dünya güzeli”
ACUNBAY: birl. Acun/Bay
ACUNBEK: birl. Acun/Bey
ACUNBOY: birl. Acun/Boy
ACUNBÖRİ: birl. Acun/Böri
ACUNBUĞA: birl. Acun/Boğa
ACUNDAĞ: birl. Acun/Dağ

8
ACUNDOĞDU: birl. Acun/Doğdu
ACUNER: birl. Acun/Er
ACUNGÖL : birl. Acun/Göl
ACUNGÜN: birl. Acun/Gün
ACUNHAN: birl. Acun/Han
ACUNKUL: birl. Acun/Kul
ACUNKULİ: birl. Acun/Kulu
ACUNKUT: birl. Acun/Kut
ACUNLUK: Dünya malı,dünyalık
ACUNOĞUL: birl. Acun/Oğul
ACUNOK: birl. Acun/Ok
ACUNSOY: birl. Acun/Soy
ACUNSU: birl. Acun/Su
ACUNSUZ: Dünya malında gözü olmayan
ACUNŞAD: birl. Acun/Şad
ACUNTAN: birl. Acun/Tan
ACUNTAŞ: birl. Acun/Tan
ACUNTAY: birl. Acun/Tay
ACUNTİGİN: birl. Acun/Tigin
ACUNTOY: birl. Acun/Toy
ACUNTUĞ: birl. Acun/Tuğ
ACUNVERDİ: birl. Acun/Verdi
AÇA: 1- Toplum içinde saygınlığı olan kişi
2-Analık derecesinde saygıya layık hanım
T. Karesi oğulları dönemi beylerinden Aclan bey ve Evrenuz beyin yoldaşlarından
AÇABÖRİ: birl. Aça/Böri
AÇABUĞA: birl. Aça/Boğa
AÇAGÜN: birl. Aça/Gün
AÇAMAY: birl. Açam/Ay
T.Özbeklerin, Karakalpak oymağı il dönem beylerinden
AÇAN: Açma eylemi içinde olan (Çiçek gibi)
AÇIĞ: 1-Açık,dürüst 2- Bahşiş bey yada hanların verdiği bahşiş
T.Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
AÇIK: (Açığ) 2.büyük kardeş
AÇIL: Açık, açılmış
T.Harzem hanlarından Gayur Hanın üç adından biri (Diğer adı da “İnalcık’dır)
AÇILAY: birl. Açıl/Ay
AÇUK: (Açık) İyi huylu,mülayim
ADAK: 1-Söz,nişan 2-Bağış,sungu
ADAL: Sadık, güvenilir
ADALAN: Ünlü, şöhretli
ADALDI: Ünlü
ADALIR: Ünlü
ADALMIŞ: Ünlü
ADAN: Uygunluk, liyakat
T.Gur’lar döneminde, Afganistan civarında beylik kurmuş bir Türk beyi
ADANIR: Ünlü
ADANMIŞ: Adaklı,adak olmuş
ADAR: Adama eyleminde bulunan
ADAY: Memnunluk,hoşnutluk
T.Kazak, Kiçiyüz, Bayoğlu oymağı, ilk beylerinden
ABDAN: Ünlü
T.Kazak,Uluyüz oymağı ilk beylerinden

9
ADBERİLGEN: Adına layık ve ününü haketmiş kişi
ADIAY: birl. Adı/Ay
ADIBAY: birl. Adı/Bay
ADIGÜN: Adı/Gün
ADIGÜZEL: birl. Adı/Güzel
ADIKTI: Ünlü
T.Kazak,Kiçiyüz grubu oymak beylerinden
ADIKUT: birl. Adı/Kut
ADIKUTLUĞ: birl. Adı/Kutlu
ADIN: Ünlü,adı anılan
ADINBAY: birl. Adın/Bay
ADINÇIĞ: 1-Seçkin,mümtaz 2- Olağanüstü, fevkalade, bambaşka
ADINER: birl. Adın/Er
ADIÖTE: birl. Adı/Öte Mec. Temiz bir üne sahip
ADIVAR: Ünlü,tanınmış
ADIYAKŞI: birl. Adı/Yakşı(Adı güzel)
ADIYAMAN: birl. Adı/Yaman Mec. Ürkütücü bir üne sahip kişi
ADIYEKE: birl. Adı/Yeke(yeğ) Mec. Saygıyla anılan kişi, adı yeğlenen kişi
T.Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ADKIR: Aygır,erkek at
ADMIŞ: Ün almış, tanınmış
T.Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ADSAY: birl. Ad/Say Mec. Adına saygı duyulan kişi
T.Türkistan hanlarından Togan Timur Han’ın torunu
ADSIZ: 1- Fakir,kimsesiz 2- Ünsüz,tanınmayan
AFŞAR (Abçar)
AFŞIN: Apçın,(Opçın) Zırh,demir örgülü savaş giysisi
T. 1.B.Selçuklular döneminde ünlü komutanlarından Anadolu’nun Türkleştirilmesinde önemli pay
sahibi kişilerden 2- Abbasiler (Mutasım) dönemi Türk kökenli bey ve komutanlarından 3- Hazar
kağanlığı dönemi Musevi Türklerin ünlü komutanlarından
AFTABA: Su ibriği
T.Hokand Hanlığı hanlarından
AGA (Ağa,Aka): 1-Saygıdeğer, ulu kişi
2- Cömert,koruyucu
3-Büyük erkek kardeş,ağabey
AGAMAYLI: birl. Agam/Ay’lı
T.Özbeklerin Konrat oymağı dip dedelerinden
AGOLA: Yönetici,amir
AGUN: Tatmin,avuntu
AGUNMUŞ: Avunmuş,sakin
AĞA (Aga-Aka)
AĞABACI: birl. Ağa/Bacı
AĞABACIBEGÜM: birl. Ağa/Bacı/Begüm
T.Kaşgar Çağataylarından,İlyas Koca Han’ın evdeşi
AĞABAY: birl. Aga/Bay
AĞABEGÜM: birl. Ağa/Begüm
AĞAÇ: Ağaç
T.Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
AĞAÇA: 1-Melike han evdeşi 2-Akça, beyazca, alımlı
AĞAÇERİ: birl. Ağaç/Eri
T.Azeri Türklerinin bağlı olduğu Oğuz oymağının dip dedesi
AĞAÇHAN: bir. Ağaç/Han
AĞAHAN: birl. Ağa/Han

10
AĞALAK: (Oğlak)
AĞALBAY: Muhterem,saygıdeğer
T.Manas destanında adı geçen bir bey
AĞAN: 1-Yüksek,yukarıda,yukarılara çıkan 2- Geceleri gökten hızla geçen, ışıklı nokta
AĞANAK: birl. Ağan/Ak
AĞANALP: birl. Ağan/Alp
AĞANAY: birl. Ağan/Ay
AĞANBAY: birl. Ağan/Bay
AĞANER: birl. Ağan/Er
AĞANSAY: birl. Ağan/Say
AĞAR: 1- Ağı ağırbaşlı, oturaklı 2- Gönül ferahlığı 3- Göğe yükseliş
AĞARBAY: birl. Ağar/Bay
AĞARTMIŞ: 1- Namuslu,dürüst 2- Alçak gönüllü, mütevazi
AĞAT (Akat): Namuslu, gönüllü, iffetli
T.Kıpçak hanlarından Uzbek Han’ın evdeşi
AĞATAY: birl. Ağa/Tay
AĞAYA: Makul,geçerli,uygun
AĞCA (Ağaça)
AĞDUK: Kutsal,muhterem
AĞICI: Ağcı, Akçı, Akıcı, Hazinedar, Hazine sorumlusu
AĞIÇ: Varlık, hazine,servet
T.Manas destanında adı geçen bir bey
AĞILGAT: 1-Saygıdeğer 2- Yıldız,gezegen
AĞIM: Yükseliş
AĞINBAY: birl. Ağın/Bay
AĞIR: 1- Ağırbaşlı,olgun 2- Ünlü,saygın
T.Türkmenlerin Ersaru oymağı dip dedelerinden

AĞIRBAŞ: birl. Ağır/baş, olgun, alçak gönüllü


T.1.Türkmenlerin Ersaru oymağı dip dedelerinden
2-Türkmen, Tekeli oymağı büyüklerinden
AĞIRBAY: birl. Ağır/Bay
AĞIŞ: (Ağıç) Hazine, servet
T.Kazakların, Ortayüz oymağı dip dedelerinden
AĞIT: Mersiye,ölüm türküsü,göğe yükselen feryat
AĞITAY: birl. Akı/Tay
AĞITBAY: birl. Ağıt/Bay
AĞLAMIŞ: Çileli,çile çeken
T.Selçuklular dönemi atabeylerinden
AĞMIK: 1- Ünlü,tanınmış 2- Yüksek rütbeli
AĞRAK: Yükselen,ilerleyen
T.Harzem hanlarından Celaleddin’in komutanlarından
AĞRITMIŞ: Mec. Acı kuvvete sahip kişi
T.Abbasi halifesi,Elmutemed Alallah döneminde valilik yapan bir Türk beyi
AĞUL: 1- Ay’ın halesi 2- Oba, köy
AĞUTUR: Yükselten,yukarı çıkaran
AĞZUKARA: birl. Ağzı/Kara. Mec. Sert konuşan, acımasız ve hükmedici konuşan kişi
T.Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
AK: 1- Beyaz 2- Doğuş, doğum 3- Yükseliş 4-Parlaklık 5-Devinim,hareketlilik 6- Mec.Namusluluk,
iffet ve güvenirliğin sembolü
AKA: Büyük,ulu kişi,saygıdeğer kişi
T.Havarezm han’ın Muhammedin oğullarından

11
AKABA: 1- Yokuş,meyil 2- birl. Ak/Aba
T.Türkmenlerin, Yavmut, Küçüktatar oymağının dip dedelerinden
AKABAY: birl. Aka/Bay
AKABEĞ: birl. Aka/Bey
AKABİKE: birl. Aka/Bike
T.Timur Kürkan Han’ın kızlarından
AKABİR: birl. Aka/Bir
T.Kırgız oymağı ve bu oymağın ilk beyi
AKACAR: birl. Ak/Açar
AKAÇ: Akıcı
AKAÇERİ: birl. Aka/Çeri
AKAÇUR: birl. Aka/Çur
AKAHAN: birl. Aka/Han
AKALIM: birl. Ak/Alım
AKALIN: bir. Ak/Alın mec. Dürüst,namuslu
AKALP: birl. Ak/Alp
AKAN: 1- Akıcı 2- Yükselen
AKANAY: birl. Akan/Ay
AKARCA: Dere,ırmak
AKAR: Dere,akarsu
AKARSOY: birl. Akar/Soy
AKARSU: Dere,ırmak
AKAŞ: birl. Ak/Aş mec.Helal rızk
T.Türkmenlerin Yavmut oymağı dip dedelerinden
AKATABAY: birl. Ak/Atabay
T.Türkmenlerin Yavmut oymağı beylerinden
AKATAY: birl. Aka/Tay
T. 1-Kıpçak hanlarından (Amanok Han’ın oğlu) 2- Harzem hanlarından
AKAY: birl. Ak/Ay 1- Ayın en güzel anı 2- Yenisey Türklerinde “hanımefendi”anlamında kullanılır.
AKBACI: birl. Ak/Bacı
AKBAĞA: birl. Ak/Boğa
AKBALA: birl. Ak/Bala
AKBALIK: birl. Ak/Balık
T.Akkoyunlular dönemi bey ve komutanlarından
AKBARS: birl. Ak/Bars

AKBAŞ: birl. Ak/Baş mec. Dürüst,namuslu


T. 1-Nogay hanlarından 2- Kazakların,Keçiyüz oymağı dip dedelerinden
AKBATU: birl. Ak/Batu
AKBATUR: birl. Ak/Batur
AKBAY: birl. Ak/Bay
AKBEGÜM: birl. Ak/begüm
T.Babür Han’ın teyzesi
AKBEK: birl. Ak/Bey
AKBEL: Dürüst,sözüne güvenilir kişi
AKBENGÜ: birl. Ak/bengü
AKBERGÜ: birl. Ak/Vergi fıtrat,huy mec.iyi huylu
AKBEY: birl. Ak/Bey
AKBIYIK: birl. Ak/Bıyık
T.Fatih Sultan Mehmet dönemi akıncı beylerinden
AKBİKE: birl. Ak/Bike
AKBİLEK: birl. Ak/Bilek
T.Türkmenlerin Çavdur oymağı dip dedelerinden

12
AKBİLEKBAKŞI: birl. Akbilek/Baksı
T.Timurlular dönemi bilginlerinden
AKBİLGE: birl. Ak/Bilge
AKBOĞA: birl. Ak/Boğa
T.Toktamış Han’ın komutanlarından
AKBORA: birl. Ak/Bora
T.Kazakların,Ortayüz grubu,Nayman oymağının dip dedelerinden
AKBOY: birl. Ak/Boy
AKBÖRİ: birl. Ak/Böri
T.Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından(Porsuk beyin oğlu)
AKBÖRÜ (Akböri)
AKBUDAK: birl. Ak/Budak
T.Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
AKBUĞA: birl. Ak/Boğa
T.Keykatu Han’ın bey ve komutanlarından (İlkan beyin oğlu)
AKBUĞRA: birl. Ak/Buğra
T.Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
AKBUKA (Akbuğa)
AKBULAK: birl. Ak/Bulak
AKBULUT: birl. Ak/Bulut
AKCEBE: birl. Ak/Cebe Baybars Han dönemi komutanlarından
AKCOLAY: birl. Ak/Colay
AKÇA: 1-Beyaza kaçan 2-İpekli dokuma 3-Para,maliye,hazine
AKÇAALP: birl. Akça/Alp
AKÇABAĞ: birl. Akça/bağ
AKÇABARS: birl. Akça/Pars
AKÇABAY: birl. Akça/Bay
AKÇABEK: birl. Akça/Bey
AKÇABOĞA: birl. Akça/Boğa
AKÇABÖRİ: birl. Akça/Böri
AKÇABUĞRA: birl. Akça/Buğra
AKÇAER: birl. Akça/Er
AKÇAKOCA: birl. Akça/Koca
T.Osmanlıların ilk döneminde bey ve komutanlarından. Kocaeli ve Akçakoca kentleri,onun adına
atfedilmiştir.
AKÇAKUL: birl.Akça/Kul
AKÇALAR: birl.Ak/çalar mec.Ak tenli hanım
AKÇALI: Zengin,mal sahibi
AKÇALMAZ: birl. Ak/Çalmaz mec.Yanık tenli hanım
AKÇAY: birl. Ak/Çay
AKÇIL: 1-Ak tenli, akça yüzlü 2- Ağarmış, aklaşmış
AKÇIN: Sözüne güvenilen,sağlam kişilikli
AKÇOMAK: birl. Ak/Çomak
AKÇORA: birl. Ak/Çura
T.1- Şamanist gelenekte iyi ruh ve iyilik perisi 2- Manas destanında adı geçen bir bey
AKÇUR: birl. Ak/Çur
AKÇURA: birl. Ak/Çura
T.Otmanlıların son dönemlerinde Doğu Türk illerinden İstanbul’a gelen ve Türkiye’deki
“Türkçülük”akımını başlatan yazar ve düşünürlerden
AKŞUR (Akçur)
T.Türkmenlerin Göklen oymağı,dip dedelerinden
AKDAĞ: birl. Ak/Dağ
AKDEMİR: birl. Ak/Demir

13
AKDENİZ: birl. Ak/Deniz
AKDİLEK: Ak/Dilek
AKDOĞAN: birl. Ak/Doğan
AKDOĞDU: birl. Ak/Doğdu
AKDOĞU: birl. Ak/Doğu
AKDORA: birl. Ak/Doru
AKDORU: birl. Ak/Doru
AKDORUK: Ak/Doruk
AKDURA: birl. Ak/Dura
AKDURAN: birl. Ak/Turan,Duran
AKDURU: birl. Ak/Duru
AKDÜZ: birl. Ak/Düz
T.Türkmenlerin Yavmut oymağı
AKEL: birl. Ak/El mec.Dürüst,namuslu
AKER: birl. Ak/Er
AKERKE: birl. Ak/Erke
AKGÖKÇE: birl. Ak/Gökçe
T.Türkmenlerin,Teke ve Toktamış oymaklarının dip dedelerinden
AKGÖNÜL: birl. Ak/Gönül
AKGÖZE: birl. Ak/Göze
AKGÜÇ: birl. Ak/Güç
AKGÜN: birl. Ak/Gün mec. Gelecek,istikbal
AKHAN: birl. Ak/Han
T.Şamanist gelenekte “iyilik Tanrısı” 2- Altay destanlarında adı geçen bir bey
AKHANIM: birl. Ak/Hanım
T.Manas destanında adı geçen bir kız
AKHUN: birl. Ak/Hun
AKI: Eli açık,cömert,zengin gönüllü
T.Altay Türkleri,Kızıl oymağı dip dedelerinden
AKIALP: birl. Akı/Alp
AKIBAY: birl. Akı/Bay
AKIBEĞ: birl. Akı/Bey
AKIEVREN:birl. Akı/Evren
T.Anadolu Selçukluları döneminde “Akı’lık” örgütünü kuran bektaşi bilgin
AKIHAN: birl. Akı/Han
AKIM: 1-Yönelim,yükseliş 2- Akmaktan, akıcı,yayılıcı
AKIN: 1-Saldırı,hücüm 2-Kazak ve Kırgızlarda, ozanve müzisyenlere verilen ad
AKINAL: birl. Akın/Al (Akıncı)
AKINALP: birl. Akın/Alp
AKINAY: birl. Akın/Ay Türkistan’da hanım ozanlara verilen ad
AKINBAY: birl. Akın/Bay
AKINBEK: birl. Akın/Bey
AKINCI: Akın eden,saldıran
T.Osmanlılar dönemindeki, öncü birliklere ve bu birliklere dahil olan kişilere verilen unvan
AKINER: birl. Akın/Er
AKINERİ: birl. Akın/eri
AKINHAN: birl. Akın/Han
AKINOL: birl. Akın/Ol(Olmaktan)
AKINSU: birl. Akın/Su
AKIŞ: 1-Yükseliş2-Akmaktan akış3-Servet,hazine
AKİL: birl. Ak/İl
AKKAN: birl. Ak/Kan
T.Türkmenlerin Yumut oymağı dip dedelerinden

14
AKKANIŞ: birl. Ak/Kanış
AKKARA: birl. Ak/Kara mec.Zıtların bütünlüğü
AKKAŞ: birl. Ak/Kaş
T.Suriye Selçukluları dönemi beylerinden
AKKATUN: birl. Ak/Koçak
T.Türkmenlerin Yamut oymağı dip dedelerinden
AKKILIÇ: birl. Ak/Kılıç
AKKIR: birl. Ak/Kır
T.Altay destanlarında adı geçen bir bey(Ak Han’ın oğlu)
AKKIRAN: birl. Ak/Kırın
T.Türkmenlerin Yavmut oymağı,küçük tatar obası dip dedelerinden
AKKIYAL: birl. Ak/Kıyal
T.Altay destanlarında adı geçen bir kız
AKKOCA: birl. Ak/Koca
AKKOÇAK: birl. Ak/Koçak
T.Türkmenlerin Yamut oymağı dip dedelerinden
AKKONGAR: birl. Ak/Kongar
T.Türkmenlerin,Tekeli ve Toktamış oymaklarının dip dedelerinden
AKKOR: birl. Ak/Kor
AKKÖL(Akgöl) birl. Ak/Göl
AKKUL: birl. Ak/Kul
AKKURT: birl. Ak/Kurt
AKKUŞ: birl. Ak/Kuş
T.Mısır kölemenleri döneminin vali ve komutanlarından
AKMAN: birl. 1-Temiz,iffetli 2-Apak,bembeyaz
T.Kazakların,Keçiyüz bölüğü, Aday ve Bayoğlu oymaklarının ilk dönem beylerinden
AKMANGU: birl. Ak/Mangu
T.Özbeklerin,Mangut oymağı,dip dedelerinden
AKMARAL: birl. Ak/Maral
AKMİNG: birl. Ak/Ben
AKOBA: birl. Ak/Oba mec.soylu
AKORDU: birl. Ak/Ordu
AKOYA: birl. Ak/Oya
AKOZAN: birl. Ak/Ozan
AKÖZ: birl. Ak/Öz
AKPINAR: birl. Ak/Pınar
AKSAK: 1-Aksayan,seken 2-Yükselen,çıkan
T.Timur Kürkan Han’ın ünvanlarından
AKSAY: birl. Ak/Say(Saygı)
T.Kazak hanlığı dönemi beylerinden
AKSOY: birl. Ak/Soy mec.Soylu
AKSU: birl. Ak/Su
AKSUNA: birl. Ak/Suna
AKSUNGUR: birl. Ak/Sungur
T.1-Selçuklular dönemi komutanlarından 2- Orhan Bey dönemi Otmanlı beylerinden 3-Akhunlar
devleti hanlarından
AKSUNGUR PORSUK: birl.Aksungur/Porsuk
T.Selçuklular dönemi Şam valiliği yapmış ve daha sonra “Atabeyler”devletini kuran bey
AKSÜYEK: birl.Ak/Süyek
AKSÜYRÜK: (Aksüyek)
T.Küçük Han’ın evdeşi
AKŞAMAN: birl. Ak/Şaman Şamanist gelenekte,iyi ruhlarla ilgilenen ve ilişkiye giren kam
AKŞİRAY: birl. Ak/Şoray(Çuray)

15
AKŞİT: Yürekli,gözükara
AKŞORAY (Akçuray)
AKTAN: birl. Ak/Tan seher vakti,şafak

AKTANA: birl. Ak/Dana


T.Özbeklerin Konrat bölüğü,Oyunlu oymağı dip dedelerinden
AKTAŞ: birl. Ak/Taş mermer
T.1-Mısır kölemenleri dönemi vali ve komutanlarından 2- Türkmenlerin Teke,Ödemiş ve Daşayak
oymaklarının dip dedelerinden
AKTAY: birl. Ak/Tay
T.1.Toktamış Han’ın komutanlarından 2-Havarezmler devleti dönemi bey ve komutanlarından
AKTEMİR: birl. Ak/Demir
T.Osman beyin yeğeni,Ertuğrul beyin torunu
AKTİMUR: birl. Ak/Timur
T.Timur Kürkan Han’ın bey ve komutanlarından
AKTOGAN: birl. Ak/Togan
AKTOLGA: birl. Ak/Tolga
AKTOLU: birl. Ak/Dolu
AKTOLUN: birl. Ak/Tolun
T.Küçüm Han’ın kızlarından
AKTON: birl. Ak/Don
T.Kırgızların,Karatal ve Kutay oymakları dip dedelerinden
AKTUGAN: birl. Ak/Doğan
AKTUĞ: birl. Ak/Tuğ
AKTULGA: birl. Ak/Tulga
AKTUMAN: birl. Ak/Duman
AKTURAN: birl. Ak/Duran
AKTÜBE: birl. Ak/Tübe
AKTÜZ: birl. Ak/Düz
AKUZ: birl. Ak/Uz (Uzman,usta)
T.Baybars Han’ın bey ve komutanlarından
AKÜN: birl. Ak/Ün mec.Temiz,şöhretli
AKÜNAL: birl. Ak/Ünal
AKYAPA (Akyaba): birl. Ak/Apa
T.Karayetler devleti beylerinden ve Tulay Han’ın kayın atası
AKYEL: birl. Ak/Yel
AKYİĞİT: birl. Ak/Yiğit
AKYOL: birl. Ak/Yol mec.Dürüst,namuslu
T.Kırgızların Argınç oymağının kurucusu ve ilk beyi
AKYÖN: birl. Ak/Yön mec.Dürüst,namuslu
AKYURT: birl. Ak/Yurt
AKYÜZ: birl. Ak/yüz mec.Dürüst
AL: 1-Bayrak kumaşı 2-Kızarmış,kızarık 3-El,kolun bilekten aşağı kısmı 4- Ala,alaca 5-Almaktan al
“...Bu sözcüğün Farsça olduğunu söyleyen dilciler varsa da,Türkçe’den Farsça’ya geçmiş birçok
sözcükten biridir.”
ALA: Karışık renkli,benekli
ALABAN (Alban)Timsah
ALABAY: birl. Ala/Bay
ALABÖRİ: birl. Ala/Böri
ALABUĞA: birl. Ala/Boğa
ALACA: Karışık renkli
T.Türkmenlerin,Tekeli ve Ödemiş oymaklarının dip dedelerinden
ALACABAY: birl. Alaca/Bay

16
ALACABEK: birl. Alaca/Bey
ALACAT: birl. Alaca/At
ALAÇ: birl. Al/Aç
T.Türkmenlerin Ersaru oymağı beylerinden
ALAÇA: birl. Al/Aça
T.Türkmenlerin Sarık oymağı beylerinden
ALAÇUK: Kulübe,baraka,Altay Türklerinde,oda,(Çadırın iç bölmesi)
ALADAĞ: birl. Ala/Dağ
ALADER (Aladır)
ALADIR: Atilay Han’ın oğlu
ALADOĞAN: birl. Ala/Doğan Bir doğan türü
ALAGAN: (Algan)Fatih
ALAGAŞ: Ender rastlanan,nadir
ALAGUMA (Alanguva)
ALAGÜN: birl. Ala/Gün Gün ortası
ALAHAN: birl. Ala/Han
T.Altınordu Hanlarından
ALAK: Yokedici,öldürücü,alıcı,avlayıcı
T.1-Atilay Hanın torunlarından 2-Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ALAKÇIN: birl. Al/Akçın
T.Kırgızların “Murat ali”oymağı dip dedelerinden
ALAKNOYAN: birl. Alak/Noyan
T.Cengiz Kaan’ın ünlü komutanı “Cebe”nin diğer adı
ALAKURT: birl. Ala/Kurt
ALAKUŞ: birl. Ala/Kuş
T.Cengiz Kaan’ın bey ve komutanlarından (Angıt Türklerinden)
ALAKUŞTİGİN: birl. Alakuş/Tigin(Tekin)
T.1-Karakıtaylar dönemi,Kırgız beylerinden 2-Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ALAN: 1-Işık,nur 2-Orman içindeki açık ve düzlük bölge 3- algan
T.Türkmenlerin Salur ve Karaman oymakları dip dedelerinden
ALANALP: birl. Alan/Alp
ALANBAY: birl. Alan/Bay
ALANBEK: birl. Alan/Bey
ALANÇA: Bahçelerdeki ağaç aralarında bulunan çimenlik bölge
ALANER: birl. Alan/Er
ALANGUVA: birl. Ala/Geyik
T.Cengiz Kaan’ın onuncu göbekten büyük anası 2- Ergenekon destanında adı geçen Uldız Han’ın kızı
3-Türk mitolojisinde yer alan ünlü kadın ki, efsaneye göre, bir nevi “Türklerin meryem anası”gibidir.
ALANTAŞ: birl. Alan/Taş
ALANTOR: birl. Alan/Tor
ALAR: Yalancı karanlık(Gündüz vaktinde)
ALAS (Alaz)
T.Şamanist gelenekte “Ateş Tanrısı)
ALASAYVAN: Şafak vakti,Güneşin doğuşu
ALASI: Erek,amaç,sahip olunması istenen nesne
ALAŞ (Alas)
T.Kırgız oymaklarından ve bu oymağın ilk beylerinden
ALAŞA: (Alas)
T.Kırgız hanlarından
ALAT: birl. Al/At
ALATAN: birl. Ala/Tan
ALATAŞ: birl. Ala/Taş Köz,ateş parçası
ALATAV: birl. Ala/Dağ

17
ALATAY: birl. Ala/Tay(Altay)
ALATLI: birl. Al/Atlı
ALATON: birl. Ala/Ton(Giysi)
ALATONGA: birl. Ala/Tonga
ALATUĞ: birl. Ala/Tuğ
ALAY: birl. Al/Ay (Farsçadaki” Alayiş ve Latincedeki”Alay”ile yalnızca ad benzerliği vardır.
T.Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ALAYUNT: birl. Ala/Yunt Altay Türklerinde “kısrak” anlamında da kullanılmaktadır.
ALAYUNTLU: birl. Ala/Yuntlu
T.Oğuz Kaan’ın torunlarından ve 24 Oğuz boyundaki biri
ALBA: Yükümlülük,hizmet yükümlülüğü
ALAYURT: birl.Ala/Yurt
ALBAGA: Hasılat,savaş yada av ganimeti
ALBAN: Haraç,ganimet
T.Kara Han’ın bey ve komutanlarından
ALBATU: Bürokrat Hizmetle yükümlü kişi
ALBAY: birl. Al/Bay
ALBENİ: Çekim,cazibe,sempati
ALCU (Alçu)Alıcı,avcı
ALÇİÇEK: birl. Al/Çiçek (Gül’ün Türkçesi karşılığı)
ALÇİN: Kızıl renkli bir çalı kuşu
ALÇİNALP: birl. Alçin/Alp
ALÇİNBAY: birl. Alçin/Bay
ALÇİNER: birl. Alçin/Er
ALÇU (Alcu)1-Algan,Fatih,2-Alcı,Avcı
ALÇUBAY: birl. Alçu/bay
ALÇUBEK: birl. Alçu/bey
ALÇUNOYAN: birl. Alçu/Noyan
T.Cengiz Kaan dönemi beylerinden
ALDEMİR: birl. Al/Demir
ALDI: 1-öncü,öndeki,selef 2-Algan,Fatih
T.Kazak hanlığı dönemi beylerinden
ALDIBAY: birl. Aldı/Bay
ALDIBEK: birl. Aldı/Bey
ALDIKAY: birl. Aldı(k)/Ay
T.Kırgız oymak beylerinden
ALDOĞAN: birl. Al/Doğan bir doğan türü
ALDUR: Ok atışı,oklayış
ALEV (Yalav...Yal kökünden)Ateşten çıkan ışıklı gaz
ALGAN: Fatih,Fetheden
ALGANAY: birl. Algan/Ay
ALGANER: birl. Algan/Er
ALGAZIN: Yabani vahşi hayvan
ALGI: 1-Fetih,Almaktan... alım 2- Fehim,algılama
ALGIN: 1- Serap 2-Yüksek yer 3- Bitiricilik,bitiriş
ALGIŞ (Alkış): Dua,yakarış,niyaz
ALGIŞAY: birl. Algış/Ay
ALGU: 1-Tüm,hepsi 2-Toplum,topluluk 3-Silah 4-Alıcı,avcı
ALGUALP: birl. Algu/Alp
ALGUBAY: birl. Algu/Bay
ALGUBEK: birl. Algu/Bey
ALGUHAN: birl. Algu/Han
T.1-Çağatay Han’ın torunu ve Çağatay hanlarının beşincisi 2- Altınordu hanlarından Mengü Timur

18
Han’ın oğullarından
ALGUN (Algın)
ALGUNAY: birl. Algun/Ay
ALGUNOYAN: birl. Algu/Noyan
ALGUR: Sakin,kendi halinde,kendinden emin
ALGURAY: birl. Algur/Ay
ALGUT: birl, Al/Kut
ALGÜN: birl. Al/Gün”...Kazak ve Kırgızlarda,doğum sırasında yaşanan dikkat çekici,unutulmaz günleri
meczeder.
ALHAN: birl. Al/Han
ALICI: Alcu,Avcı
ALIK: Alıngan,Kırgın
ALIM: 1-Çekim,Cazibe 2-Vergi,Haraç
ALIMALP: birl. Alım/Alp
ALIMAY: birl. Alım/Ay
ALIMBAY: birl. Alım/Bay
ALIMBEK: birl. Alım/Bek
ALIMER: birl. Alım/Er
ALIMGA: Yazıcı,(Han ve Kaanların buyruk ve fermanlarını yazan görevli kişi)
ALIMHAN: birl. Alım/Han
ALIMLI: Çekici,Cazibeli
ALINAK: birl. Alın/Ak mec.dürüst,namuslu
T.İlhanlılar dönemi beylerinden

ALINCAHAN (Alınçak Han)


T.Oğuzname’ye göre,Türk’ün oğullarından
ALINÇAK: 1-Çekici,cazip 2- Alıngan,nazik
T.Akyurtlar devleti,Timur Melik dönemi vezirlerinden
ALINÇAKHAN: birl. Alınçak/Han
T.Geyük Han’ın oğullarından.
ALINGAN: Alınan,incinen,gücenen
ALK: Bitirmek,yok etmek,sona erdirmek,bitiricilik
ALKA: 1-Bitirici,yok edici 2-İleri,ilerici
ALKABÖLÜK: birl. Alka/Bölük..Vurucu Tim
ALKAEVLİ: birl. Alka/Evli
T.Oğuz Kaan’ın torunlarından ve 24 Oğuz boyundan biri
ALKAN: 1-Alkan,Fatih 2-birl. Al/Kan
T.Selçuklular (Tuğrul bey)dönemi bey ve komutanlarından
ALKAR: Bitirici,yok edici
ALKAŞ: Bitirici,yok edici
T.Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ALKI: Pervasız,vurdumduymaz
ALKIM: 1-Gökkuşağı 2-Gerdan
ALKIMAY: birl. Alkım/Ay
ALKIN (Algın)
ALKINAY: birl. Alkın/Ay
ALKIR: Tamamlayıcı,bitirici
ALKIŞ: Algış,dua,öğme,yüceltme
ALGUN (Algın)
ALMA: Elma
ALMAKAY: Elma yanaklı
ALMALUK: 1-Alınması gerekli olan 2-Elma bahçesi
ALMALUKHAN: birl. Almaluk/Han

19
T.Naymanlar devleti hanlarından
ALMAS: Almaz,nazlı
ALMILA: Elma
ALMIŞ: Algan,Fatih
T.1-Arpad’ın babası,2-Hazar kaanlığı dönemi bey ve komutanlarından
ALMUS: (Almış)
ALNIAK (Alınak)
ALP: Bu sözcük birçok erdemi içinde barındırır. Bilgelik, yiğitlik, fedakarlık, Kahraman lık,
gözükaralık, toplumculuk, vb. ile birlikte tüm bunlar arasındaki uyumu da içerir.
T...Hazar Kaanlığı dönemi komutanlarından
ALPACAR: birl. Alp/Acar
ALPACUN: birl. Alp/Acun
ALPAÇAN: birl. Alp/Açan
ALPADAN: birl. Alp/Adan
ALPAGI: birl. Alp/Akı
T.Saruhan beğin babası
ALPAGU: Düşmanına tek başına saldıran kişi
ALPAGUT: 1-Alplik gösteren kişi 2-Kurt soyundan 3- Seçkin ve saygın kişi
T.Göktürkler dönemi ,Dokuz Oğuz bey ve komutanlarından
ALPAĞAN: birl. Alp/Ağan
ALPAKA: birl. Alp/Aka
ALPAKI: (Alpagı)
ALPALA: birl. Alp/Ala
ALPALACA: birl. Alp/Alaca
T.Dedekorkut destanlarında adı geçen bir bey
ALPALTUN: birl. Alp/Altın
ALPANDA: birl. Alp/Anda
ALPARGUN: birl. Alp/Argun
T...Kulagu Han’ın atabeylerinden
ALPARIK: birl. Alp/Arık

ALPARSLAN: birl. Alp/Arslan


T.1-Büyük Selçukluların ikinci kaağanı.Çağrı beyin oğlu.Türk tarihçilerince“Anadolu Fatih”i olarak
anılır.2-Kirman Selçukluları devletinin üçüncü hanı
ALPATA: birl. Alp/Ata
ALPATSIZ: birl. Alp/Atsız
ALPATUĞ: birl. Alp/Atlığ
ALPAY: birl. Alp/Ay
ALPAYA: birl. Alp/Ayağ
T.Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından
ALPAYKAĞAN: birl. Alpay/Kağan
ALPBAY: birl. Alp/Bay
ALPBALA: birl. Alp/Bala
ALPBAMSI: birl. Alp/Bamsı
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
ALPBARS: birl. Alp/Bars
ALPBATU: birl. Alp/Batu
ALPBATUR: birl. Alp/Batur
ALPBEGÜM: birl. Alp/Begüm
ALPBEK: birl. Alp/Bey
ALPBİGE: birl. Alp/Bike
ALPBİLGE: birl. Alp/Bilge
ALPBİLGEHATUN: birl. Alp/Bilge/Hatun

20
T.Uygur kağanlarından Böğü Kağan’ın evdeşi
ALPBİLGEN: birl. Alp/Bilgen
T.Uygur kağanlarının ünvanlarından
ALPBOĞA: birl. Alp/Boğa
ALPBORA: birl. Alp/Bora
ALPBÖRÜ: birl. Alp/Böri
ALPBUGAY: birl. Alp/Bugay
ALPBUKA (Alpboğa)
ALPBUYRUK: birl. Alp/Buyruk
ALPCEBE: birl. Alp/Cebe
ALPÇAĞ: birl. Alp/Çağ
ALPÇAĞAN: birl. Alp/Çağan
ALPÇAĞRI: birl. Alp/Çağrı
ALPÇAKA: birl. Alp/Çaka
ALPÇAKAN: birl. Alp/Çakan
ALPÇAKIN: birl. Alp/Çakın
ALPÇAVLI: birl. Alp/Çavlı
T.Batı Göktürk devleti bey ve komutanlarından
ALPÇERİ: birl. Alp/Çeri
ALPÇUR: birl. Alp/Çur
ALPDAĞ: birl. Alp/Dağ
ALPDENİZ: birl. Alp/Deniz
ALPDİREK: birl. Alp/Direk
T...Kıpçak hanlığı dönemi bey ve komutanlarından
ALPDİRLİK: birl. Alp/Dirlik
ALPDOĞAN: birl. Alp/Doğan
ALPDOĞDU: birl. Alp/Doğdu
ALPDOĞU: birl. Alp/Doğu
ALPDOLU: birl. Alp/Dolu
ALPDORU: birl. Alp/Doru
ALPDORUK: birl. Alp/Doruk
ALPDUR: birl. Alp/Dur
ALPDURA: birl. Alp/Dura
ALPDURAK: birl. Alp/Durak
ALPDURU: birl. Alp/Duru
ALPDÜZ: birl. Alp/Düz
ALPDÜZEN: birl. Alp/Düzen
ALPEKE: birl. Alp/Eke
ALPELÇİ: birl. Alp/Elçi
ALPELÇİN: birl. Alp/Elçin
ALPER: bir. Alp/Er
ALPERBAY: birl. Alp/Erbay
ALPERBİÇEN: birl. Alp/Erbiçen
ALPERDEM: birl. Alp/Erdem
ALPERDEN: Alp Er’den olma..
ALPEREN: birl.Alp/Eren (Gazi, Derviş) Anadolu’nun Türkleştirilmesinde önemli rol oynayan, savaşçılık
ve dervişliği kişiliğinde birleştiren, toplumun sayıp sevdiği, örnek aldığı kişilerin genel adı
ALPERGEN: birl. Alp/Ergen
ALPERGİN: birl. Alp/Ergin
ALPERK: birl. Alp/Erk
ALPERKE: birl. Alp/Erke
ALPERKİN: birl. Alp/Erkin
ALPERSAY: birl. Alper/Say

21
ALPERSOY: birl. Alp/Er/Soy mec.Alp Er Tunga’nın soyundan
ALPERTAY: birl. Alp/Ertay
ALPERTUĞ: birl. Alp/Er/Tuğ
ALPERTUĞRUL: birl. Alp/Ertuğrul
ALPERTUNGA: birl. Alp/Er/Tunga
T.Sakalar imparatorluğunun efsanevi Kağan’ı, adına destan yazıları ve kendisinden 2000 küsur yıl
sonra gelen “Kaşgar’lı Mahmud’un ünlü eseri Kitab-ı Lugati-Türkde’de anlatılan ulu kişi. Ayrıca
İran’lıların,Firdevsi tarafından yazılan ünlü “Şehname”sine konu olan Türk büyüğü
ALPESEN: birl. Alp/Esen
ALPESİ: birl. Alp/Esi
ALPEŞKİN: birl. Alp/Eşkin
ALPEZEN: birl. Alp/Ezen
ALPEZGİ: birl. Alp/Ezgi
ALPGELDİ: birl. Alp/Geldi
ALPGERAY: birl. Alp/Geray
ALPGİRAY: (Alpgeray)
T...Kırım Hanlarından..(İslam Giray Han’ın oğlu)
ALPGÖKAY: birl. Alp/Gökay
ALPGÖKÇE: birl. Alp/Gökçe
ALPGÖKÇEK: birl. Alp/Gökçek
ALPGÖRKLÜĞ: birl. Alp/Görklü
ALPGÜN: birl. Alp/Gün
ALPGÜNAY: birl. Alp/Gün/Ay
ALPHAN: birl. Alp/Han
T.Hindistan’da devlet kuran “Gur” hanlığının ikinci hanı
ALPHUN: birl. Alp/Hun
ALPHUNAY: birl. Alphun/Ay
ALPHUNER: birl. Alphun/Er
ALPIŞIK: birl. Alp/Işık
ALPIŞIN: birl. Alp/Işın
ALPİÇLİĞ: birl. Alp/İçli
ALPİLAY: birl. Alp/İl/Ay
ALPİLCİ: birl. Alp/İlçi
ALPİLİG: birl. Alp/İliğ
T.A.Selçukluların kutsanmış beğ’in oğullarından
ALPİLTEBER: birl. Alp/İteber
T..Uygurlar (Bayan Çur Kağan)dönemi vezirlerinden
ALPİNANÇ: birl. Alp/İnanç
ALPİSEN: birl. Alp/İsen
ALPİŞ: birl. Alp/İş
ALPKAĞAN: birl. Alp/Kağan
ALPKAN: birl. Alp/Kan
ALPKARA: birl. Alp/Kara
ALPKAYA: birl. Alp/Kaya
ALPKERAY (Alpgiray)
ALPKILIÇ: birl. Alp/Kılıç
ALPKIYAN: birl. Alp/Kıyan
ALPKOCA: birl. Alp/Koca
ALPKOR: birl. Alp/Kor
ALPKORAY: birl. Alp/Koray
ALPKUL: birl. Alp/Kul
ALPKULİ: birl. Alp/Kulu
ALPKURT: birl. Alp/Kurt

22
ALPKUTLUĞ: birl. Alp/Kutlu
T.Uygur,kağan ünvanlarından
ALPKÜÇLÜKBİLGEKAĞAN: birl. Alp/Küçük/Bilge/Kağan
T.Uygur Kağanlarından Külüg Bilge Kağan’ın oğlu
ALPKÜLÜG: birl. Alp/Külüg
T.Uygur Kağanlarının ünvanlarından
ALPKÜLÜK (Alpkülüğ)
ALPKÜN (Alpgün)
ALPKÜR: birl. Alp/Kür
ALPMAN: Alp gibi Alpçe yaşayan
ALPMANGU: birl. Alp/Mangu
ALPMENGÜ: birl. Alp/Mengü
ALPNOYAN: birl Alp/Noyan
ALPOGAN: birl. Alp/Ogan
ALPOGUR: birl. Alp/Ogur
ALPOĞUZ: birl. Alp/Oğuz
ALPORAK: birl. Alp/Orak
ALPOZAN: birl. Alp/Ozan
ALPÖZ: birl. Alp/Öz
ALPÖZEN: birl. Alp/Özen
ALPSAĞNAK: birl. Alp/Sağnak
ALPSALÇI: birl. Alp/Salçı
T..Göktürkler (Bilge Kağan)dönemi bey ve komutanlarından
ALPSANÇAR: birl. Alp/Sançar
ALPSARU: birl. Alp/Sarı
ALPSATI: birl. Alp/Satı
ALPSAVÇI: birl. Alp/Savcı
ALPSAY: birl. Alp/Say(Saygı)
ALPSOY: birl. Alp/Soy
ALPSU: birl. Alp/Su
ALPSUNGUR: birl. Alp/Sungur
ALPTAN: birl. Alp/Tan
ALPTAŞ: birl. Alp/Taş
ALPTAY: birl. Alp/Tay
ALPTEKİN: birl. Alp/Tekin
T.1-Alptekinliler devletinin kurucusu ve ilk hanı 2- Gazneliler devletinin ilk dönem beylerinden
ALPTEMİR: birl. Alp/Demir
ALPTEMUR (Alpdemir)
ALPTENGİZ: birl. Alp/Tengiz
ALPTİGİN: birl. Alp/Tigin
T.Karakıtaylar dönemi,Buhare valilerinden
ALPTİLUN: birl. Alp/Tilun
ALPTİMUR: birl. Alp/Timur
ALPTOGAN (Alpdoğan)
ALPTOĞDI: birl. Alp/Doğdu
ALPTOLU: birl. Alp/Dolu
ALPTOLUN: birl. Alp/Tolun
ALPTOYGAR: birl. Alp/Toygar
ALPTÖRE: birl. Alp/Töre
ALPTUĞ: birl. Alp/Tuğ
ALPTUĞRUL: birl. Alp/Tuğrul
ALPTULİN: birl. Alp/Tulin
ALPTULU: birl. Alp/Tulu

23
ALPTULUĞ: birl. Alp/Tuluk
ALPTULUN: birl. Alp/Tulun
ALPTUMAN: birl. Alp/Duman
ALPTUNÇ: birl. Alp/Tunç
ALPTUNGA: birl. Alp/Tunga
ALPTURA: birl. Alp/Tura
ALPTURAN: birl. Alp/Duran
ALPTURMUŞ: birl. Alp/Durmuş
ALPTUTUK: birl. Alp/Tutuk
ALPTÜGE: birl. Alp/Tüge
ALPTÜRK: birl. Alp/Türk
ALPTÜZÜK: birl. Alp/Tüzük
ALPTÜZÜN: birl. Alp/Tüzün
ALPUĞUR: birl. Alp/Uğur
ALPULU(Ğ): birl. Alp/Uluğ
ALPURUNGUTUTUK: birl. Alp/Urungu/Tutuk
T..Göktürkler dönemi vali ve komutanlarından
ALPURUZ: birl. Alp/Urus
T.Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
ALPUSLU(Ğ): birl. Alp/Usluğ
ALPUYTUN: birl. Alp/Uytun
ALPUZ: birl. Alp/Uz
ALPUZAK: birl. Alp/Uzak
ALPUZAN: birl. Alp/Uzan
ALPUZUN: birl. Alp/Uzun
ALPÜN: birl. Alp/Ün
ALPÜREK: birl. Alp/Yürek
ALPYAĞAN: birl. Alp/Yağan
ALPYAĞIŞ: birl. Alp/Yağış
ALPYAKŞI: birl. Alp/Yakşı
ALPYALIM: birl. Alp/Yalım
ALPYALIN: birl. Alp/Yalın
ALPYAMAN: birl. Alp/Yaman
ALPYARGI: birl. Alp/Yargu
ALPYAY: birl. Alp/Yay
ALPYAZGAN: birl. Alp/Yazgan
ALPYAZGU: bir. Alp/Yazgı
ALPYETİK: birl. Alp/Yetik
ALPYOLDAŞ: birl. Alp/Yoldaş
ALPYULUĞ: birl. Alp/Yuluk
ALPYÜCE: birl. Alp/Yüce
ALPYÜRÜK: birl. Alp/Yürük
T...Anadolu Selçukluları dönemi, Kastamonu beylerinden
ALSAÇI: birl. Al/Saçı
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ALSU: birl. Al/Su
ALŞİRAY: birl. Al/Şoray
ALTAÇU (Altaç): Aldatıcı,Taktisyen
T...1-Kulagu Han’ın komutanlarından 2- Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ALTAMIŞ: Aldatıcı,hileci
T...Hint-Türk kölemenleri devleti dönemi, Delhi beylerinden
ALTAMIŞ HAN: birl. Aldamış/Han
T.Kıpçak hanlarından

24
ALTAN: 1-Altın 2-Güneşin doğuş anı,Şafak
ALTANALP: birl. Altan/Alp
ALTANAY: birl. Altan/Ay
ALTANHAN: birl. Altan/Han
T...1-Altunordu hanlarından 2-İlhanlı Hanlarından 3-Nayman Hanlarından

ALTANKAĞAN: birl. Altan/Kağan


T...Kıtaylar devleti kağanlarından
ALTANKAN: birl. Altan/Kan
ALTANURUG: (Altın Uruk)Altınsay,Kağan’ın soyundan
T..Cengiz Kaan ve oğullarının soyuna verilen ünvanlardan
ALTAY: 1-Al/Ala/Tay 2-Altın(Moğol şivesiyle)3-Ormanlarla kaplı yüksek dağ
ALTEMİR: birl. Al/Demir
ALTEMUR: (Aldemir)
ALTIN: Altın madeni
ALTINARIĞ: birl. Alyın/Arık
T..Altay destanlarında adı geçen bir kız
ALTINAY: birl. Altın/Ay
T...Kırgız yazıtlarında adı geçen bir genç kız
ALTINDAĞ: birl. Altın/Dağ/Altay dağlarının,diğer adı.
ALTINOK: birl. Altın/Ok
ALTINORDU: birl. Altın/Ordu
ALTINTARIM: birl. Altın/Tarım
ALTİMUR: birl. Al/Timur
ALTMIŞKARA: birl. Altmış/Kara
T...Uygurlar dönemi bey ve komutanlarından
ALTON: birl. Al/ton
ALTU (Aldu): 1-İlk,Birinci 2-Algan,Fatih
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
ALTUGA: birl. Al/Toka
ALTUĞ: birl. Al/Tuğ
ALTUN: Altın
T...1-Celayıroğulları dönemi komutanlarından 2- Kazakların kiçiyüz ve Bayoğlu oymaklarının dip
dedelerinden
ALTUN TAMGAN TARKAN: birl.Altun/Tamgan/Tarkan
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
ALTUNALP: birl. Altun/Alp
ALTUNAPA: birl. Altun/Apa
T...Kuman hanlarından
ALTUNARSLAN: birl. Altun/Arslan
ALTUNAY: birl. Altun/Ay
T...Manas destanında adı geçen bir kız
ALTUNBARS: birl. Altun/Bars
ALTUNBAŞ: birl. Altun/Baş
ALTUNBAŞAK: birl. Altun/Başak
ALTUNBAY: birl. Altun/Bay
ALTUNBEGÜM: birl. Altun/Begüm
ALTUNBEK: birl. Altun/Bey
ALTUNBİGE: birl. Altun/Bike
T..Cengiz Kaan’ın en küçük kızı
ALTUNBÖRİ: birl. Altun/Böri
ALTUNBUĞA: birl. Altun/Boğa
T...Mısır-Türk kölemenleri dönemi bey ve komutanlarından

25
ALTUNÇİÇEK: birl. Altun/Çiçek
ALTUNDAĞ: birl. Altun/Dağ
ALTUNEL: birl. Altun/İl
ALTUNER: birl. Altun/Er
ALTUNGÖL: birl. Altun/Göl
ALTUNHAN: birl. Altun/Han
T...1-Cengiz kaan dönemi Kıtay hanlarından 2- Tatar hanlarından
ALTUNHANIM: birl. Altun/Hanım
T...Abbasi halifelerinden, Müttefibillah’ın Türk asıllı anası
ALTUNKAĞAN: birl. Altun/Kağan
T...Oğuz destanında adı geçen bir kağan
ALTUNKAN : birl. Altun/Kan

ALTUNKARA: birl. Altun/Kara


T..Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ALTUNKOCA: birl. Altun/Koca
ALTUNOBA: birl. Altun/Oba
T...Avarlar dönemi bey ve komutanlarından
ALTUNORDA: birl. Altun/Orda(orta..merkez)
ALTUNSABAK: birl. Altun/Sabak(sopa,değnek)
T...Sogay destanlarında adı geçen bir kız
ALTUNSAY: birl. Altun/Say
ALTUNSAYIN: birl. Altun/sayın
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
ALTUNSOY: birl. Altun/Soy
ALTUNTAG: birl. Altun/Dağ
T...Büyük Selçuklular(Berkyaruk)dönem,Horasan valisi
ALTUNTAN: birl. Altun/Tan
ALTUNTARKAN: birl. Altun/Tarkan
T...Göktürkler dönemi valilerinden
ALTUNTAŞ: birl. Altun/Taş
T...Gazneli Mahmud dönemi komutanı ve Harezm valisi
ALTUNTAY: birl. Altun/Tay
ALTUNTAYÇI: birl. Altun/Tayçı
T...Altay destanında,Akhan’ın oğullarından
ALTUNTERİM: birl. Altun/Terim
T...Göktürk prenseslerinden ve Kürşad’ın evdeşi
ALTUNTÖRE: birl. Altun/Töre
ALTUNURUK: birl. Altun/Uruk
ALTUNYARUK: birl. Altun/Yaruk
ALTUNYAY: birl. Altun/Yay
ALTUNYURT: birl. Altun/Yurt
ALUÇ: 1-Alıcı(Alçu) 2-Kayın cinsi bir ağaç
ALUNGAN: Alıngan,nazlı
ALUNUR: Nazlı
ALYU: (Algu)
T..Çağatay Han’ın torunu
AMAÇ: (Umaç..Ummak kökünden)Gaye, hedef, beklenti (Fars’çadaki amaç ile ilgisi yok. Olsa, olsa
diğer bazı Türkçe sözcükler gibi Türk’çeden geçmiştir.)
AMAÇMENGÜ: birl. Amaç/Mengü
T...Seçuklular dönemi bey ve komutanlarından
AMAN: (YAMAN) Sertlik (Arapçadaki “E’man ile ilgisi yoktur. Türkçe’nin çeşitli ağızlarındaki sözcüğün
başına gelen “Y” harfinin çoğu kez düşürülerek söylenişinden, bazı ağızlarda yaman-aman-a

26
dönüşmüştür.
AMANBEK: birl. Aman/Bey
AMANKUL: birl. Aman/Kul
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı dip dedelerinden
AMANOK: birl. Aman/Ok
T...Kıpçak hanlarından (Yadigar Han’ın oğlu)
AMANTUR: birl. Aman/Dur
T...Kırgız beylerinden
AMGAK: Emek/Zahmet
ANAÇ: 1-Anacık 2-analık duygusu çok gelişmiş 3-Anaya çeken 4-Doğurgan, üretken
ANAGAY: Anaya çekmiş, anaya benzer
T...Avar hanlarından
ANAPA: birl. Ana/Apa
ANAR: Anmak’tan
ANARAY: birl. Ana/Ay
ANARBAY: birl. Anar/Bay
ANARBEK: birl. Anay/Bey
ANARKAY: birl. Anar/Kay(Kayan)
T...Kırgız beylerinden
ANASIOĞLU: birl. Anası(nın)Oğlu (Babası erken ölmüş ve özellikle anası tarafından binbir güçlüklerle
yetiştirilip büyütülmüş, yetim çocuklar için kullanılmış olduğu anlaşılan nefis Türk adlarından...)
T...Büyük Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından Irak, Musul, Kerkük yörelerindeki fetih
sürecinde, etkili olan beylerden.
ANAT: 1-Anı,Anılan 2- Yakın,hısım
ANAZ: Yeğrek, evla, eftal
ANBAZUK: birl. An/Basuk
T...Atilay Han dönemi Hun bey ve komutanlarından
AND (ANT) 1-Yemin,söz 2- Yakın akraba
ANDA: Birlikte and içmiş(kankardeşi) (Anda’lık Türklerin en eski geleneklerinden biridir. Ve Andalar
birbirlerini kardeşlerinden daha ileride korur, sayar ve kayırmaya çalışırlar.)
ANDABAY: birl. Anda/Bay
ANDABEK: birl. Anda/Bey
ANDAÇ: Hatıra, anı olsun diye verilip,alınan hediye
ANDAÇAY: birl. Andaç/Ay
T...Kazakların Kiçiyüz bölüğü Bayoğlu oymağı dip dedelerinden
ANDARIMAN: Anılara değer veren ve saygı gösteren kişi
T...Şehnamede de adı geçen bir Saka komutanı
ANDAY: birl. Ant/Ay
ANDI: Anmaktan..
ANDIBAY: birl. Andı/Bay
ANDIBEK: birl. Andı/Bey
ANDIÇ (Andaç)
ANDIR: Anısı ola hatıra
ANGAY: Anılarına bağlı olan kişi
T...Kırım’ı fetheden, On Ongurlar dönemi bey ve komutanı
ANGI: 1-Anı,hatıra,2-Yetki, yeterlilik
ANGIM: Mamur, hakim
ANGIN: Ünlü, anılan, adı duyulan
ANGIŞ: Ünlü, meşhur
T... Var Han’ın torunu Yabalak Han’ın oğlu
ANGIT: Yaban ördeği
ANIK: 1-Anlayış, yetenek, fehim 2- Hafıza, bellek 3- Hazır, mevcutlu
ANLI: 1-Sakin, ağırbaşlı 2- Bellek, hafıza

27
ANILAY: birl. Anıl/Ay
T...Kazan hanlarının sonuncusu
ANILBAY: birl. Anıl/Bay
ANILER: birl. Anıl/Er
ANILHAN: birl. Anıl/Han
ANIT: Anı olsun diye yapılan yapı
ANITBAY: birl. Anıt/Bay
ANITER: birl. Anıt/Er
ANITGAN: Anıt yapan
ANLI: Ünlü, tanınan
ANNAK: Yadigar, hatıra
ANSIN: Anmak dan..
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ANT: And, Yemin
ANTBAY: birl. Anat/Bay
ANTBEY: birl. Ant/Bey
ANTER: birl. Ant/Er
ANTİL: birl. Ant/İl
ANTKUL: birl. Ant/Kul
ANTKULU: birl. Ant/Kulu
ANTLIĞ: And içmiş, Yeminli
ANUÇUR: Öğülmüş, öğülmeye layık
T...Akşitler devleti hanlarından
ANUK: Yadigar, hatıra
T... Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ANUŞ: Anış, anma eylemi, anı
ANUŞTEKİN: birl. Anuş/Tekin
T...1-Harzemşahlar devletinin temellerini atan, Selçuklular (Melikşah) döneminin vezirlik ve valilik
yapmış, Kıpçak kökenli bey ve komutanlarından
ANYURT: birl. Ana/Yurt
APA: Ulu, büyük, saygıyı ve hürmeti haketmiş kişi (Bazı Türk bölgelerinde “baba” anlamına da
kullanılmaktadır.
APA IŞBARA YABGU: birl. Apa/Işbara/Yabgu
T... Işbara Kağan’ın oğlu ve Batı Göktürklerin genel valilerinden
APA TARKAN: birl. Apa/Tarkan
APA YARGAN TARKAN: birl. Apa/Yargan/Tarkan
T...Bilge Kağan dönemi Göktürk bey ve komutanlarından
APABAY: birl. Apa/Bay
APABEK: birl. Apa/Bey
APABERK: birl. Apa/Berk
APABİL: birl. Apa/Bil
APABİLGE: birl. Apa/Bilge
APABİLGEN: birl. Apa/Bilgen
APAÇERİ: birl. Apa/Çeriğ
APADAĞ: birl. Apa/Dağ
APADOĞAN: birl. Apa/Doğan
APADUR: birl. Apa/Dur
APADURAK: birl. Apa/Durak
APAGÜN: birl. Apa/Gün
APAGÜR: birl. Apa/Gür
APAĞ: Apak, temiz
APAHAN: birl. Apa/Han
APAK: Temiz, namuslu,iffetli

28
T. 1- Cengiz Kaan’ın torunlarından 2- Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
APAK BEGÜM: birl. Apak/Begüm
T.Timurlular dönemi ünlü bilgin ve devlet adamı, Hüseyin Baykara’nın evdeşi
APAKHAN: birl. Apak/Han
T...Çengiz Kaan’ın torunlarından
APAKAĞAN: birl. Apa/Kağan
T...Göktürk kağanlarından
APAKAN: birl. Apa/Kan
T..Kazakların Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu ve Karasakal oymaklarının dip dedelerinden
APAKARA: birl. Apa/kara
APAKAY: birl. Apak/Ay
APAKAYA: birl. Apa/Kaya
APAKIR: birl. Apa/Kır
APAKOCA: birl. Apa/Koca
APAKUL: birl. Apa/Kul
APAKULU: birl. Apa/Kulu
APAKURT: birl. Apa/Kurt
APAKUT: birl. Apa/Kut
APAKÜLÜG: birl. Apa/Külüğ
APAKÜR: birl. Apa/Kür
APAÖKE: birl. Apa/Öke
APAR (Avar)
APASAVCI: birl. Apa/Savcı
APASAY: birl. Apa/Say
APASOY: birl. Apa/Soy
APATAG: birl. Apa/Dağ
APATAN: birl. Apa/Tan
APATARKAN: birl. Apa/Tarkan
APATAŞ: birl. Apa/Taş
APATAY: birl. Apa/tay
APATEG: (Apatek)birl. Apa/Tegtek(gibi,benzer)
APATEKİN: birl. Apa/Tekin
APATİGİN: birl. Apa/Tigin
APATÖR: birl. Apa/Tör
APATÖRE: birl. Apa/Töre
APATUĞ: birl. Apa/Tuğ
APATULUKAĞAN: birl. Apa/Tulu/Kağan
T.Şato Türkleri dönemi kağanlarından, aynı zamanda, Çin kağanlığı’da yapmış bir kağan
APATUR: birl. Apa/Dur
APAÜREK: birl. Apa/Yürek
APAY (Abay )
APAYAKŞI: birl. Apa/Yakşı
APAYAZGAN: birl. Apa/Yazgan
APAYAZGI: birl. Apa/Yazgı
APAYEL: birl. Apa/Yel
APAYER: birl. Apa/Yer (Toprak)
APAYOL: birl. Apa/Yol
APAYÜRÜK: birl. Apa/Yürük
APÇIN: (Afşın)
ARA: Orta yer, ortalık, boşluk, orta
ARABUĞA: birl. Ara/Boğa
T..Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ARACUN: birl. Ar/Acun

29
ARAÇAN: birl. Ar/açan
ARAK: İçki, rakı,meşrubat
ARAL: 1-ada 2- aralık,orta, ortalık
ARAN: (Arın)
ARAS: 1- At kılı 2- Kalın yün 3- Talih,baht
ARASLAN: Arslan (Çuvaş Türklerince söylenişi)
ARAT: Cesaret, yüreklilik
ARATİMUR: birl. Ara/Timur
T..Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ARAYIŞ: 1-Aramak’dan 2- birl. Aral/Yış(orman)
ARAYIŞHAN: birl. Arayış/Han
T.Babür Han dönemi beylerinden, Koçbeyin oğlu
ARAZ (Araz)
ARBAŞ: birl. Ar/Baş
ARBAY: birl. Ar/Boy
ARBIŞ: Büyü,efsun
ARBUZ: 1-Karpuz 2- Büyü, sihir
T...Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından
ARCA: 1-Arıca, saf, temiz 2- Çam ağacı, çamdan yapılmış kutu
ARDA: 1-Uzun değnek 2- Ardçı, halife, ardı sıra giden
T..Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ARDALI: (Ardalu) Yönetici, amir
T..Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
ARDIÇ: 1- Halife, ardçı 2- Bir ağaç türü
ARGA: Zeki, akıllı
ARGAN : (Arkan) Kement, kement bağı
ARGANA: (Hatun) (Argan hatun)
T...Çağatay Han’ın torunu Mübarek Şah’ın anası
ARGATU: Yaban koyunu
ARGIÇ: 1- Kır, mera 2- Gurur
ARGIN: 1-Yavaş, sakin 2- Gelecek yıl
T..Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
ARGINDOĞAN: birl. Argın/Doğan
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ARGUÇ: (Argıç)

ARGUN: Pars cinsinden avcı bir hayvan (puma)


T...1- Altay Türkleri, Kızıl oymağı dip dedelerinden 2- Kazakların Ortayüz bölüğü dip dedelerinden
ARGUNAKA: birl. Argun/Aka
T..Çengiz Kaan dönemi,Horasan valisi, Ayrıca Çengiz ve Öketay Kaan dönemlerinin danışmanlarından
ARGUNALP: birl. Argun/Alp
ARGUNATA: birl. Argun/Ata
ARGUNAY: birl. Argun/Ay
ARGUNHAN: birl.Argun/Han
T...İlhanlı hanlarından (Kulagu Han’ın torunu, Abaka Han’ın oğlu)
ARGUNHATUN: birl. Argun/Hatun
T...Kara Kulagu Han’ın evdeşi
ARGUNKOCA: birl. Argun/Koca
T..Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
ARGUNOYAN: birl. Argun/Noyan

30
ARGUŞ: (Arkuş)1- Edepli, terbiyeli 2* Haberci, haber veren
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
ARGÜDEN: birl. Ar/Güden, Arlı, edepli
ARGÜDER (Argüden)
ARHAN: birl. Ar/Han
ARHUN: birl. Ar/Hun
ARI: (Arık) 1- Saf, arı, arınmış 2- Irmak, dere
ARIBASUN: birl. Arı/Basan
T...Hun imparatorluğu dönemi bey ve komutanlarından
ARIBUĞA: birl. Arı/Boğa
T..Çengiz Kaan’ın torunu, Tulay Han’ın oğlu
ARIBULAK: birl. Arı/Bulak
ARICA: Soylu, temiz, iyi huylu
ARIÇ: Barış, sulh
ARIĞ (Arı, Arık)
ARIK: 1- Arı, arınmış, temiz 2- Narin, ince yapılı
T..Kırgızların, Togay oymağı dip dedelerinden
ARIKAĞAN: birl. Arı/Kağan
ARIKALP: birl. Arık/Alp
ARIKAN: birl. Arı/Kan
T...Atilay Han’ın evdeşi
ARIKAY: birl. Arık/Ay
ARIKBAY: birl. Arık/Bay
ARIKBOĞA: birl. Arık/Boğa
ARIKBÖRİ: birl. Arık/Böri
ARIKBUKA: birl. Arık/Boğa
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
ARIKER: birl. Arık/Er
ARIKHAN: birl. Arık/Han
ARIKPARS: birl. Arık/Pars
ARIKSOY: birl. Arık/Soy
ARIKTAN: birl. Arık/Tan
ARIKTAY: birl. Arık/Tay
ARIKTEKİN: birl. Arık/Tekin
T...Uygurlar dönemi bey ve komutanlarından
ARIKTİGİN: birl. Arık/Tigin
ARIKTİMUR: birl. Arık/Timur
ARIL: Arınmış, temiz, pak
ARIN: Pakize, saf, arınmış
ARINAY: birl. Arın/Ay
ARINÇ: 1-Barış, kurtuluş 2- Temizlik, saflık, günahsızlık
ARINIK: Saf, şeffaf, billur
ARINMIŞ: Temiz, gönüllü
ARINTİGİN: birl. Arın/Tigin
T...Uygurlar (Bögü Kağan) dönemi vezirlerinden
ARIPINAR: birl. Arı/Pınar
ARIS: Saf, duru
ARISOY: birl. Arı/Soy
ARISU: birl. Arı/Su
ARITAY: birl.Arı/Tay
ARKIN: 1-Argın, yavaş, sakin 2- Halef, ardıç
ARKINAY: birl. Arkın/Ay
ARKINBAY: birl. Arkın/Bay

31
ARKINDOĞAN: birl. Arkın/Doğan
ARKIŞ: 1-Ulak, haberci 2- Kervan, kafile
T..Sakalar dönemi bey ve komutanlarından
ARKUN: Halef, geriden gelen, takipçi
ARKUY: Siper, mevzi
ARKUZ: (Arguz) Edepli, iyi huylu
T..Abbasiler dönemindeki, Türk asıllı komutanlardan
ARLAĞ: Arlı, edepli
T..Haverezm hanlarından
ARLAT: Biricik oğul, anaların en çok üstüne düştükleri oğul
ARLIĞ (Arlağ)
ARMAGUN: Armağan, hediye
ARMAĞAN (Yarmagun-Yarmagan)- Hediye
ARMAN: 1- Onurlu, arlı, edepli 2- Dilek, istek 3- Hayal, fantezi
ARPA: 1- Büyü, tılsım, Şamanist gelenekte, Kamların okuduğu dua 2- Tahıl
ARPAD (Arpa)
T...Macar hanlarından
ARPAĞ (Arpa)
T...İran Selçukluları dönemi komutanlarından
ARPAHAN: birl. Arpa/Han
T...İlhanlı hanlarından
ARPAİLHAN: birl. Arpa/İlhan
T...(Arpahan)
ARSAKAY: birl. Arı/Sagay
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ARSAL: birl. Ar/Sal- Salmak dan
ARSAN: birl. Ar/san
ARSARU (Ersoru)birl. Ar/Soru
T..8.Yüzyıl Balkan Oğuzları beylerinden
ARSAY: birl. Ar/Say
ARSİN: (Ersin) Kurtuluş, istiklal
T...Selçuklular dönemi komutanlarından
ARSUN: birl. Ar/Sun
ARSALAN: Arslan
ARSLAN: Yırtıcı hayvan Mec. Cesaret, atılganlık ve gözüpekliği sembolize eder.
T..Türk Tarihinde bu adla bir çok kişi vardır. En ünlüleri..1- Çağrı beğin amcası ve Kutalmış’ın babası
2- Alparslan Han’ın oğlu 3- Abbasi halifesi Kaim bi emrullah’a isyan eden bir Oğuz beyi
ARSLANALP: birl. Arslan/alp
T...Selçuklular dönemi beylerinden
ARSLANAPA: birl. Arslan/apa
T...Kuman hanlarından
ARSLANARGUN: birl. Arslan/Argun
T...Çağrı beğin oğullarından Alparslan han’ın kardeşi
ARSLANAY: birl. Arslan/Ay
T...Alparslan Han’ın oğullarından
ARSLANBALA: birl. Arslan/Bala..Arslan yavrusu
ARSLANBASAT: birl. Arslan/Basat
ARSLANBAY: birl. Arslan/Bay
ARSLANBUĞA: birl. Arslan/Boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ARSLANCIK: Küçük arslan..Arslan yavrusu
T...Selçuklular dönemi beylerinden
ARSLANÇA: Arslan gibi, arslan özelliklerine sahip

32
T...Selçuklular dönemi komutanlarından
ARSLANER: birl. Arslan/Er
ARSLANGİRAY: birl. Arslan/Giray
T...Kırım hanlarından (Devlet Giray han’ın oğlu)
ARSLANHAN: birl. Arslan/Han
T...1- Karahanlı hanlarından 2- Karluklular hanlarından
ARSLANHATUN: birl. Arslan/Hatun
T...Çağrı beğin kızı ve Alparslan han’ın bacısı
ARSLANİLİG: birl. Arslan/İlig
T...Karahanlı hanlarından Togan han’ın kardeşi
ARSLANKAĞAN: birl. Arslan/Kağan
T...Karahanlı’lar hanı (Arslanhan)
ARSLANKARA: birl. Arslan/Kara
ARSLANKARAHAN: birl. Arslan/Karahan
T...Karahanlıların ünvanlarından
ARSLANKIRAN: birl. Arslan/Kıran
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
ARSLANSAY: birl. Arslan/Say
ARSLANSOY: birl. Arslan/Soy
ARSLANTARKAN: birl. Arslan/Tarkan
T...Batı Göktürkleri dönemi bey ve komutanlarından
ARSLANTAŞ: birl. Arslan/Taş
T...Haçlı seferleri sırasında, Kılıçarslan ile birlikte savaşmış bir komutan
ARSLANTATAR: birl. Arslan/Tatar
T...Hint-Türk kölemenleri devleti dönemi bey ve komutanlarından
ARSLANTEKİN: birl. Arslan/Tekin
ARSLANTUĞ: birl. Arslan/Tuğ
ARSLANYABGU: birl. Arslan/Yabgu
T..1- Btı Göktürkleri dönemi valilerinden 2- Selçuk beğin oğlu ,Çağrı ve Tuğrul beğ’in amcası
ARSOY: birl. Ar/Soy mec. Safkan
ARSU: birl. Ar/Su mec. Namuslu, dürüst
ARSUN: 1- Efendi, ağırbaşlı 2- Rahata ermiş, huzurlu
ARŞİNBEK (Arsin bey)
ARTAGAN: Bereket, artuk, fazlalık, bolluk
ARTAM (Erdem)
ARTAY: birl. Ar/Tay
T...Kırgız oymak beylerinden
ARTIM: Bereket, bolluk
ARTIMBAY: birl. Artım/Bay
ARTUÇ: Mızrak, mızrak ucu
ARTUGAY: birl. Artuk/Ay
ARTUĞ (Artuk)
ARTUK: Fazlalık, üstünlük, bereket mec. Varlık, zenginlik
T...Melikşah döneminde Selçuklulara bağlı bir komutan iken, sonraları kendi (Artukoğulları) devletini
kuran bey
ARTUKALP: birl. Artuk/Alp
T...Artuk beğ
ARTUKARSLAN: birl. Artuk/Arslan
T...Artukoğullarından, Yoluk Arslan’ın oğlu
ARTUKBAY: birl. Artuk/Bay
ARTUKBEY: birl. Artuk/Bey
ARTUKBUĞA: birl. Artuk/Boğa
T...Kubilay Kaan’ın kardeşi, Çengiz Kaan’ın torunu

33
ARTUKDOĞAN: birl. Artuk/Doğan
T...Kırgızlar’da, olağanüstü vasıflara sahip kişilere verilen bir unvan
ARTUKER: birl. Artuk/Er
ARTUKİNAL: birl. Artuk/İnal
T...Uygur kağanlığı dönemi beylerinden
ARTUKTEKİN: birl. Artuk/Tekin
ARTUKTİMUR: birl. Artuk/Timur
ARTUN: Vakarlı, ölçülü
T...Altay destanlarında adı geçen bir kam
ARTUNALP: birl. Altun/Alp
ARTUNAY: birl. Altun/Ay
ARTUNÇ: birl. Ar/Tunç
ARTUR: Cazibeli, çekici, işveli, fettan
ARTURU: 1- Ekstrem, uç noktalarda 2- Bereket, bolluk
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
ARTUT: Armağan, hediye
ARUKHATUN: birl. Arık/Hatun
T...Olcaytu Han’ın anası
ARVIŞ: Sihir, büyü, tılsım
ARZIK: Fanatik, bağnaz, sofu
ASAN: 1- Sağlıklı, zinde 2- asma eyleminde olan
T...(Asanbek) Kazak hanlığı dönemi beylerinden
ASANATA: birl. Asan/Ata
T...Kırgız, Nogay destanlarında adı geçen bir bey
ASANTAY: birl. Asan/Tay
ASBARAK (Han): birl. Asığ/Barak Han (Asparak Han)
T...Bulgur Hanlarından(Türkleri bu günkü Bulgar topraklarına ilk yerleştiren han.
(Kurt Hanın oğlu)
ASENA: Efsanevi dişi kurtun adı. Yakın, Yakınlık duyulan
T...1-Topo Han’ın kız yeğeni 2- Türk mitolojisinde, Türklerin bir soykırım sonrası yeniden üreyip
çoğalmasını sağlayan kurt
ASENA TUĞÇI: birl. Asena/Tuğcu
T...Batı Göktürkleri dönemi valilerinden
ASENAKUT: birl. Asena/Kut
ASENAKUTLUĞ: birl. Asena/Kutluğ
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
ASIBULDU: birl. Asığ/Buldu
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ASIGLI: Faydalı,Gerekli
ASIĞ (Ası,Asık) 1- Fayda, Çıkar 2-Kar,temettü
T..Kırgızları Bağış oymağı dip dedelerinden
ASIĞTAY: birl. Asığ/Tay
T...Çengiz Kaan’ın torunu, Mangu Kaan’ın oğlu
ASIĞTEKİN: birl. Asığ/tekin
T...Abbasiler döneminde Musul valiliği yapmış bir Türk beyi
ASPAR (Asbar) faydalı, işe yarayan
T...Batı Hunları dönemi komutanlarından
ASITARHAN (Asığ Tarkan)
T...Hazar Kağanlığı dönemi bey ve komutanlarından
ASIKTEGİN: (Asıg Tegin)
T...Selçuklular (Tuğrul bey) dönemi, bey ve komutanlarından
ASPARAY: birl. Asbar/Ay
ASRAK: Himaye, Koruma

34
AŞAN: Aşmak’dan ...mec. Azimli, engel tanımaz
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
AŞANBAY: birl. Aşan/Bay
AŞANBUĞA: birl. Aşan/boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
AŞANTUĞRUL: birl. Aşan/Tuğrul
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
AŞGAN (Aşan)
AŞIT: 1- Aşılacak, aşılması gerekli olan 2- İşitmekten...İşit, kulak ver
AŞKAR: 1- Savaş atı 2- Kuyruk ve yelesi kara, vücudu kula renginde olan at
AŞKIN: 1- Aşmış, üstün, faik,akranlarından ileride olan 2- Melodi,nağme
AŞKINAY: birl. Aşkın/Ay
AŞKINER: birl. Aşkın/Er
AŞUK: 1-Aşık,aşmış, geçmiş 2- Tolga
T...1- Babür Han’ın komutanlarından 2- Göktürkler dönemi komutanı ve Çin elçisi
AŞULA: Yılmaz irade sahibi
T...Selçuklular dönemi beylerinden
AŞUR: Aşırmaktan... mec. Yılmaz, gayretli
AŞUT (Aşıt)
T...Selçuklular dönemi komutanlarından
ATA: 1- Ulu, saygıdeğer kişi 2- Baba, dede, ced 3- Adın ve soyun bağlı olduğu kök
ATABAY: birl. Ata/Bay lala, beybaba. Han, Kağan ve padişah çocuklarını eğitip yetiştiren kişilere
verilen bir unvan
ATABEK: (Atabay)
ATABERK: birl. Ata/Berk
ATABEY: (Atabay)
ATABÖRİ: birl. Ata/Böri
ATAÇ: 1- Atasına bağlı, Atasının yolunda 2- Atadan intikal eden 3- Büyüklük gösteren çocuk (kişi)
ATADAN: Miras, manevi miras
ATAER: birl. Ata/Er
ATAERİ: birl. Ata/Eri mec.Atalarına ve geçmişine saygılı
ATAGÜÇ: birl. Ata/Güç mec. Gücünü atalarından almış
ATAGÜN: birl. Ata/gün
ATAĞ: (Atak) 1- Ün, nam, şöhret 2- atılgan 3- dağ yolu 4- çağlayan 5- Bir şahin türü
ATAHAN: birl. Ata/Han mec. Devletin ilk kurucu büyüğü, devlete ad veren kişi
ATAKAĞAN: birl. Ata/Kağan
ATAKAL: birl. Ata/Kal
ATAKAM: birl. Ata/Kam
ATAKAN: birl. Ata/Kan
T...Atilay Han’ın akrabası olan bir Hun beyi ve komutanı
ATAKARA: birl. Ata/Kara
ATAKAY: birl. Atak/Ay
T...Kazakların Ortayüz bölüğü, Argın oymağı dip dedelerinden
ATAKAYA: birl. Ata/Kaya
ATAKILIÇ: birl.Ata/Kılıç
ATAKLI: Ünlü, meşhur
ATAKUL: birl. Ata/Kul
ATAKULİ: birl. Ata/Kulu
ATAKULU: birl.Ata/Kulu
ATAKURT: birl. Ata/Kurt
ATALA: Tanınmış, ünlü ve zengin
ATALAN: Ünlü, Meşhur
ATALAY: Ad almış, ün almış, meşhur kişi (Atila’nın asıl adının bu ve bundan bozulup çevrilmiş hali

35
olduğunu söyleyen bazı tarihçilerimiz de var.)
ATALIK: Miras
T...Doğu Türkistan’da bağımsızlık mücadelesi vermiş (19.Yz.) Uygur asıllı bir bey (Atalık Gazi)
ATALMIŞ: Ünlü, meşhur
T...1- Timur Kürkan Han’ın bey ve Komutanlarından 2- Kazan hanlarının ünvanlarından
ATAMAN: Ulu, Saygıdeğer kişi
T...Bir kısım tarihçilere göre, Osmanlının, kurucusu olan Osman bey’in asıl adı budur. Bir kısmı
Atman, bir kısmı Otman der. Benim kanımda bu yöndedir.
ATAMBAY: birl. Atam/Bay
ATAMBÖRİ: birl. Atam/Böri
ATAMBEK: birl. Atam/Bey
T...Kırgızların Uysun oymağının dip dedelerinden
ATAMER: birl. Atam/Er
ATAMERK: birl. Atam/Erk
ATAMOY: birl. Atam /Oy (düşünce)
T...Kırgız beylerinden
ATAOKAY: birl. Ata/Okay
T...1- Siyenpiler hanlarından 2- Kubilay Kaan’ın Japonya’nın fethi için yolladığı komutan
ATAOL: birl. Ata/Ol
ATARAR: birl Ad/Arar
ATASAGUN: birl. Ata/Sagun Hekimlerin en ulusu başhekim Şamanist gelenekte de aynı ad, en iyi
kamlar için kullanılmaktadır.
ATASAY: birl. Ata/Say
ATASOY: birl. Ata/Soy
ATASU: birl. Ata/Su
ATAVERDİ: birl. Ata/Verdi
ATAY: 1- Ünlü, tanınmış 2- Akın, hücum
ATAYURT: birl. Ata/Yurt
ATEKE: (ADI Yeke, Adı eke)
T...Babür han dönemi beylerinden
ATIBAR (Adıvar)
ATIGAY: Ünlü, tanınmış
ATIĞ: Adı sanı belli, ününü arttırmış kişi
ATIL: Ünlü, meşhur
ATILAY: (Atilay) birl. Atıl/Ay
ATILBAY: birl. Atıl/Bay
ATILGAN: Atak, gözüpek,cesur
ATILHAN: birl. Atıl/Han
ATILMIŞ: Atılgan, gözüpek
T...Timur Kürkan Han’ın komutanlarından
ATIŞ: Ünlü, meşhur
T...Karahanlılar dönemi beylerinden
ATİLA: (Atilay)
ATİLAY: Türk tarihinin en önemli kişilerinden,Batı Hun imparatoru, Bu kişinin adı üzerinde tarihçi ve
dilciler pek de anlaşamamışlardır. Benim görüşüm de göç sırasında İtil ırmağı kıyısında doğmuş
olmasından dolayı “İtil/Ay”dır. Ancak bununla birlikte bu kişi için bazı adlar söylenmekte
(Atila,Atilla,Atılay,Atilay,Atalay,Atlıhan vb.)ve herşeye rağmen bu adların tümünün de Türkçe
oluşundan dolayı tarafımdan kabul görmektedir.Anlamlar:1- Atacık,babacık 2- İtil ırmağı kenarında
doğduğundan ve Türklerdeki eski bir gelenekten dolayı “İtil” çocuğu anlamında verilen İtilay’ın
zamanla Atilay’a dönüşümü 3- Atlı/Ay 4- Atlı/Han 5- Macar dilinde çelik anlamına gelen “Atzel” den
6-Atıl/Ay
ATİLLA (Atilay)
ATLIAY: birl. Atlı/Ay

36
ATLIBAY: birl. Atlı/Bay
ATLIER: birl. Atlı/Er
ATLIĞ: Ünlü,zengin
ATLIĞAY: birl. Atlığ/Ay
ATLIHAN: birl. Atlı/Han
ATLIHANIM: birl. Atlı/Hanım
ATMACA: Yırtıcı bir avcı kuş
T...Selcuklular dönemi bey ve komutanlarından
ATMAN: Ünlü, saygın
ATMIŞ: Atma eyleminde bulunmuş (ok,kargı vb.)
T...Sibir hanlarından (Atmış Han)
ATSAK: Ünlü, adı duyulan
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ATSIZ: 1- Fakir, varlıksız 2- Adsız, adını elde edememiş
T...1- Seçuklular dönemi bey ve komutanlarından 2- Mısır’da Fatimiler dönemi bey ve
komutanlarından 3- Cumhuriyet sonrası Türkiye’deki Türkçülük hareketlerinde bulunmuş, tarihçi ve
edebiyatçı
ATSIZAY: birl. Atsız/Ay
ATSIZER: birl. Atsız/Er
ATSIZHAN: birl. Atsız/Han
T...1- Kuman hanlarından 2- Altınordu hanlarından 3- Haverzm hanlarından 4- Oğuznamede, Tatar
Han’ın oğullarından
ATUK: Bolluk, bereket
ATUKBAY: birl. Atık/Bay
AVA (Aba)
T...Sogay destanlarında adı geçen bir bey
AVAG (Ava)
AVAR (Abar) 1- Heybet, büyüklük(Abartı) 2- Dirençlilik, dayanıklılık
T...Türk tarihinin ilk devletlerinden ve bu devletin kurucu boyu
AVARALP: birl. Avar/Alp
AVARBAY: birl. Avar/Bay
AVARBEK: birl. Avar/Bey
AVARHAN: birl. Avar/Han
AVARTİGİN: birl. Avar/Tigin
AVARTUNGA: birl. Avar/Tunga
AVAZ: Nara, yüksek perdeli ses, çığlık
AVAZBAY: birl. Avaz/Bay
AVAZBEK: birl. Avaz/Bey
AVCI: Av yapan, avlayan
AVCIL: Avlayıcı, av işinin uzmanı
AVGAN: Avuntu
T...Haverezm hanı Mehmed beyin oğlu
AVINÇ: Avuntu, teselli
AVINÇA: Avunç
AVINGU: Avunç,teselli
AVLAK: Av yeri, av olanı
AVİNEBEK: birl. Avine (avunç) Bey
T...Selçuklular dönemi komutanlarından
AVKAR: Bozkır bıldırcını
AVŞAR: (Abçar-Afşın)
T...babür Han dönemi bey ve komutanlarından
AVŞARAY: birl. Avşar/Ay
AVTENGİZ: birl. Av/Tengiz

37
T...selçuklular dönemi komutanlarından
AVUL (Ağul) Oba,köy
AVULAY: birl. Avul/Ay
AVUNÇ: Teselli, avuntu
AVUNÇAY: birl. Avunç/Ay
AVUNÇBAY: birl. Avunç/Bay
AVUÇU: Avunç
AVUNDUK: Avuntu, teselli
AVUTMUŞ: Teselli eden
AY: Dünyamızın uydusu olan gezegen. Ancak Türk kültüründe bu ad güzellik, temizlik, ahlaklılık vb.
değerleride içeren birçok ögeyi içinde barındıran bir sembol ve mecaz olarak kullanılmıştır. Çok
önceleri erkeklerde kullanılmasına karşın, zamanla kız çocuklarına ad olarak verilmiş, gerek başta,
gerkse de son da, birleşik ad olarak değerlendirilmiştir. Bununla birlikte bazen geçmiş örneklerde de
görüleceği gibi hem erkeklerde hem de kızlarda kullanılmıştır. Ancak yine de ağırlık kız adlarındadır.
Ve kız adlarında önemli bir konumdadır.
AYABA: birl. Ay/Aba (Ayapa)
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
AYAÇA: birl. Ay/Eçe
AYAĞ (Ayak) 1-Uğur, şeref, şan 2- Devinim, hareket (ayaklanma sözü) buradan gelir.
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
AYALAN: birl. Ay/Alan
AYALIM: birl. Ay/Alım
AYALP: birl. Ay/Alp
AYAN: birl. Ay/An
T...Kazakların Togay oymağı dip dedelerinden
AYANA: birl. Ay/Ana
T...Altay Türklerinin eski tanrıçalarından
AYANAR: birl. Ay/Anar
AYAPA: birl. Ay/Apa
T...Selçuklular (Sançar Han) dönemi komutanlarından
AYARGUN: birl. Ay/Argun
AYARIĞ: birl. Ay/Arık
T...Altay destanlarından..(Ay Han’ın kızı)
AYARKIN: birl. Ay/Arkın
AYARSLAN: birl. Ay/Arslan
AYARTUN: birl. Ay/Artun
AYAS: Ay ışığı, mehtap, gece aydınlığı
T...Altay, Tuva, Çuvaş Türklerinde Tanrı sıfatı olarak kullanılan bir ad
AYASUN: birl. Aya/Sun
AYAŞ: 1- Ayas 2- Arkadaş
AYAŞAN: birl. Ay/Aşan
AYAŞBEK: birl. Ayaş/Bey
AYATA: birl. Ay/Ata
T...Şamanist gelenekte, göğün altıncı katına bakan Tanrı
AYATLIĞ: birl. Ay/Atlığ
AYATSIZ: birl. Ay/Atsız
AYAYDIN: birl. Ay/Aydın
AYAZ: 1- Ay ışığı 2- saf, berrak hava 3- Kuru soğuk
AYAZBAY: birl. Ayaz/bay
T...Sevük Tekin’in komutanlarından
AYBAKIM: birl. Ay/Bakım, bakmaktan, bakış
AYBAKTI: birl. Ay/Baktı
AYBALA: birl. Ay/Bala

38
AYBAN: birl. Ay/Ban mec. Debdebe, şaşa
AYBANDI: birl. Ay/Bandı (Banmak, bandırmak’dan)
AYBAR: 1-Ay gibi parlak 2- Heybet,heybetlilik
AYBARS: birl. Ay/Bars
T...Atilay Han’ın amcalarından
AYBASAT: birl. Ay/Basat
AYBASTI: birl. Ay/Bastı
T...Selçuklular dönemi komutanlarından
AYBAŞ: birl. Ay/Baş
AYBATMAZ: birl. Ay/Batmaz
AYBATU: birl. Ay/Batu
AYBATUR: birl. Ay/Batur
AYBAY. birl.Ay/Bay
AYBAYAN: birl. Ay/Bayan
AYBAYAR: birl. Ay/Bayar
AYBAYGU: birl. Ay/Baygu
AYBAYIN: birl. Ay/Bayın
AYBEGÜM: birl. Ay/Begüm
AYBEG: birl. Ay/Bey
T...Göktürkler dönemi beylerinden
AYBEK: birl. Ay/Bey
T...1- Mısır-Türk kölemenleri hanlarından 2- Hint-Türk kölemenleri hanlarından
AYBENGÜ: birl. Ay/Bengü
AYBERK: birl. Ay/Berk
AYBERKE: birl. Ay/Berke
AYBERKEN: birl.Ay/Berken
AYBERKER: birl.Ay/Berker
AYBERKİL: birl. Ay/Berkil
AYBERKİN: birl. Ay/berkin
AYBERKOL: birl. Ay/Berk/Ol
AYBEY: birl.Ay/Bey
T...Dede korkut ‘un çağdaşı olan Oğuz kökenli bir tarihçi ve bilim adamı
AYBI: İmdat, medet
AYBIN: Onur,şeref
AYBİÇEN: birl. Ay/Biçen
AYBİÇER: birl. Ay/Biçer
AYBİGE: birl. Ay/Bike
AYBİKE: birl. Ay/Bike
AYBİL: birl. Ay/Bil (Bilmek..den)
AYBİLGE: birl. Ay/Bilge
AYBİLGEN: birl. Ay/Bilgen
AYBİLGİ: birl. Ay/Bilgi
AYBİLİG: birl. Ay/Bilig
AYBİN: Debdebe, şaşa
AYBİRDİ: birl. Ay/Verdi
AYBİRGEN: birl. Ay/Birgen
AYBİTİG: birl. Ay/Bitig
T...Karahanlılar döneminde, ad ve azık istihkakının yazıldığı defter
AYBOĞA: birl. Ay/Boğa
AYBORA: birl. Ay/Bora
AYBÖGÜ: birl. Ay/Bögü
AYBÖRİ: birl.Ay/Böri
AYBÖRK: birl. Ay/Börk

39
AYBUDAK: birl. Ay/Budak
AYBUDUN: birl. Ay/Budun
AYBUĞU: birl. Ay/Buğu
AYBUKA: birl. Ay/Boğa
AYBULAK: birl. Ay/Bulak
AYBUN: birl. Ay/Bun
AYBURÇ: birl. Ay/Burç
AYBUSAT: birl. Ay/Pusat
AYBUYRUK: birl. Ay/Buyruk
AYBÜYGE: birl. Ay/Büyge
AYBÜYÜ: birl. Ay/Büyü
AYBÜYÜM: birl. Ay/Büyüm
AYCEBE: birl. Ay/Cebe
AYCEREN: birl. Ay/Ceren
AYÇA: Hilal
AYÇABA: birl. Ay/Çaba
AYÇABAY: birl. Ayça/Bay
AYÇAGÜN: birl. Ayça/Gün
AYÇAĞ: birl. Ay/Çağ
AYÇAĞAN: birl. Ay/Çağan
AYÇAĞANÇ: birl. Ay/Çağanç
AYÇAĞIR: birl. Ay/Çağır
AYÇAĞIT: birl. Ay/Çağıt
AYÇAĞLA: birl. Ay/Çağla
AYÇAĞRI: birl. Ay/Çağrı
AYÇAKA: birl. Ay/Çaka
AYÇAKAR: birl. Ay/Çakar
AYÇAKIM: birl. Ay/Çakım
AYÇAKIN: birl. Ay/Çakın
AYÇAKIŞ: birl. Ay/Çakış
AYÇAL: birl. Ay/Çal
AYÇALAN: birl. Ay/Çalan
AYÇALAR: birl. Ay/Çalar
AYÇALIŞ: birl. Ay/Çalış
AYÇALMAZ: birl. Ay/Çalmaz
AYÇAPIN: birl. Ay/Çapın
AYÇEKE: birl. Ay/Çeke (Çekmek..ten)
AYÇEKEN: birl. Ay/Çeken
AYÇEKER: birl. Ay/Çeker
AYÇEKİM: birl. Ay/Çekim
AYÇEKTİ: birl. Ay/Çekti
AYÇELEN: birl. Ay/Çelen
AYÇERİ: birl. Ay/Çeri
AYÇIL: Ay ışığı, ay pırıltısı
T...Timuroğullarından, Miran Şah’ın oğlu
AYÇİÇEK: birl. Ay/Çiçek
T...Haverzm hanı Celaleddinin anası
AYÇİZEN: birl. Ay/Çizen
AYÇİZGEN: birl. Ay/Çizgen
AYÇİZİM: birl. Ay/Çizim
AYÇORA: birl. Ay/Çura
AYÇUR: birl. Ay/Çur
AYÇURA: birl. Ay/Çura

40
AYDA: 1- Ay’a eş değer güzellikte 2- Dere kenarlarında yetişen hoş kokulu bir çiçek
AYDABOLDI: birl. Ayda/Oldu mec. Ay parçası
AYDABUL: birl. Ayda /Bul
T...Kazakların Ortayüz bölüğü, Argun ve Kıvanduk oymakları dip dedelerinden
AYDAGÜN: birl. Ayda/Gün
AYDAĞ: birl. Ay/Dağ
AYDAN: Ay parçası
AYDANAK: birl. Aydan/Ak
AYDANARIĞ: birl. Aydan/Arık
AYDANAY: birl. Aydan/Ay
AYDAR: (Aydar Han) saç perçemi, kakül
T...1- Volga Bulgarları hanlarından 2- Manas destanında adı geçen bir bey
AYDEĞDİ: birl. Ay/Değdi
AYDEĞEN: birl. Ay/Değen
AYDEĞER: birl. Ay/Değer
AYDEĞİŞ: birl. Ay/Değiş
AYDELEN: birl. Ay/Delen
AYDELER: birl. Ay/Deler
AYDEMİR: birl. Ay/Demir
T...Mısır-Türk kölemenleri dönemi, bey ve komutanlarından
AYDENİZ: birl. Ay/Deniz
AYDERİL: birl. Ay/Deril
AYDERİN: birl. Ay/Derin
AYDERİŞ: birl. Ay/Deriş (...Derlemek..ten)
AYDERLİ: birl. Ay/Derli
AYDEVİR: birl. Ay/Devir
AYDEVRİM: birl.Ay/Devrim
AYDEYİŞ: birl. Ay/Deyiş
AYDIN: 1- Aydınlık, ışık yoğunluğu 2- Açık, aşikar 3- Entelektüel , münevver
T...Selçuklular dönemi beylerinden ve Aydınoğulları beyliğinin kurucusu
AYDINALP: birl. Aydın/Alp
T...Konya Selçukluları neylerinden
AYDINAY: birl. Aydın/Ay
AYDINBAY: birl. Aydın/Bay
AYDINBEGÜM: birl. Aydın/Begüm
AYDİLEK: birl. Ay/Dilek
AYDİLER: birl Ay/Diler
AYDİNÇ: birl. Ay/Dinç
AYDİREK: birl. Ay/Direk
AYDİREN: birl. Ay/Diren
AYDİRENÇ: birl. Ay/Direnç
AYDİRGE: birl. Ay/Dirge
AYDİRGEN: birl. Ay/Dirgen
AYDİRİL: birl. Ay/Diril
AYDİRLİK: birl. Ay/Dirlik
AYDOĞ: birl. Ay/Doğ
AYDOĞA: birl. Ay/Doğa
AYDOĞAN: birl. Ay/Doğan
AYDOĞAR: birl. Ay/Doğar
AYDOĞDU. birl. Ay/Doğdu
T.1-Otman beğin şehit yeğeni (Gündüz Alp’in oğlu ) 2- Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
AYDOĞMUŞ: birl. Ay/Doğmuş
T...Selçuklular dönemi, Azerbaycan atabeylerinden

41
AYDOĞU: birl. Ay/Doğu
AYDOĞUŞ: birl. Ay/Doğuş
AYDOKUN: birl. Ay/Dokun
AYDOKUR: birl. Ay/Dokur
AYDOLAN: birl. Ay/Dolan
AYDOLAR: birl. Ay/Dolar
AYDOLSUN: birl. Ay/Dolsun
AYDOLU: birl. Ay/Dolu
AYDOLUM: birl. Ay/Dolum
AYDONAT : birl. Ay/Donat
AYDORU: birl. Ay/Doru
AYDORUK: birl. Ay/Doruk
AYDOYGUN: birl. Ay/Doygun
AYDÖNDÜ: birl. Ay/Döndü
AYDÖNE: birl. Ay/Döne
AYDÖNER: birl. Ay/Döner
AYDÖNÜM: birl. Ay/Dönüm
AYDURA: birl. Ay/Dura
AYDURAK: birl. Ay/Durak
AYDURAN: birl. Ay/Duran
AYDURDU: birl. Ay/Durdu
AYDURGUN: birl. Ay/Durgun
AYDURMUŞ: birl. Ay/Durmuş
AYDURSUN: birl. Ay/Dursun
AYDURU: birl.Ay/Duru
AYDURUL: birl. Ay/Durul
AYDURUM: birl.Ay/Durum
AYDUYAN: birl. Ay/Duyan
AYDUYAR: birl. Ay/Duyan
AYDÜREN: birl. Ay/Düren
AYDÜŞ: birl.Ay/Düş
AYDÜŞÜN: birl. Ay/Düşün
AYDÜZ: birl.Ay/Düz
AYDÜZEN: birl.Ay/Düzen
AYDÜZEY: birl.Ay/Düzey
AYDÜZÜM: birl. Ay/Düzüm
AYEKİN: birl Ay/Ekin
AYELÇİ: birl.Ay/Elçi
AYELÇİN: birl.Ay/Elçin
AYERDEM: birl. Ay/Erdem
AYEREN: birl.Ay/Eren
AYERGEN: birl.Ay/Ergen
AYERGİL: birl.Ay/Ergil
AYERGİN: birl.AY/Ergin
AYERKİN: birl. Ay/Erkin
AYERSEN: birl.AY/Ersen
AYERSİN: birl. AY/Ersin
AYESEN: birl. Ay/Esen
AYESİ: birl.Ay/Esi
AYESİM: birl. Ay/Esim
AYESİN: birl. Ay/Esin
AYGAN: İçten, samimi, yaren
AYGAY: Nara, bağırtı

42
AYGEÇEN: birl. Ay/Geçen
AYGELDİ: birl. Ay/Geldi
AYGELİR: birl. Ay/Gelir
AYGEZEN: birl.Ay/Gezen
AYGEZİM: birl.Ay/Gezim
AYGIN: Sınırsız, uçsuz, geniş
AYGIR: Erkek at
AYGIRAG : 1-Dağ keçisi 2- Bir geyik türü
AYGİZ: birl. Ay/Giz
AYGİZEM: birl. Ay/Gizem
AYGİZGÜ: birl. Ay/Gizgü
AYGİZLEN: birl. Ay/Gizlen
AYGİZLER: birl. Ay/Gizler
AYGONCA: birl. Ay/Gonca
AYGÖÇEN: birl. Ay/Göçen
AYGÖÇER: birl.Ay/Göçer
AYGÖNE: birl. Ay/Göne
AYGÖNEN: birl.Ay/Gönen
AYGÖNENÇ: birl. Ay/Gönenç
AYGÖNÜL: birl. Ay/Gönül
AYGÖRE: birl. Ay/Göre
AYGÖREN: birl. Ay/Gören
AYGÖRGÜ: birl. Ay/Görgü
AYGÖRGÜN: birl. Ay/Görgün
AYGÖRÜM: birl. Ay/Görüm
AYGÖRÜN: birl. Ay/Görün
AYGÖZE: birl. Ay/Göze
AYGUÇI: Yönetici, devlet görevlisi, danışman, yarıcı
AYGÜLDÜ: birl. Ay/Güldü
AYGÜLEN: birl. Ay/Gülen
AYGÜLER: birl.Ay/Güler
AYGÜLGÜN: birl.Ay/Gülgün
AYGÜLSE: birl.Ay/Gülse
AYGÜLÜŞ: birl. Ay/Gülüş
AYGÜR: birl. Ay/Gür
AYGÜRÜL: birl. Ay/Gürül
AYGÜRÜM: birl. Ay/Gürüm
AYGÜVEN: birl. Ay/Güven
AYHAN: birl. Ay/Han
T..1-Oğuz Kağan’ın oğullarından 2- Altay destanlarında adı geçen bir bey
AYHANIM: birl. Ay/Hanım
T...Göktürkler dönemi, Dokuz Oğuz kağanlarından,Baz Kağan’ın kızı
AYHATUN: birl. Ay/hatun
T...Ünlü tarihçi Reşidüddin’in kızı
AYIM: Çekicilik, sempati
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
AYIMÇA: Ay parçası
AYINTAP: Mehtap, ay ışığı
AYIR: Değişik, farklı, başka, fark
AYIRBAŞ: birl. Ayır/Baş..Değişim, mübadele
AYIRT: Fark, farklılık, ayırım
AYITGU: Temyiz
AYISIG: birl. Ay/Isıg..Ay ısısı, sıcaklığı

43
AYIŞIK: birl. Ay/Işık
AYIŞIL: birl. Ay/Işıl
AYIŞIN: birl. Ay/Işın
AYIŞIT: birl. Ay/Işıt
AYIT: Söylemek, anlatmak
AYITMIŞ: Söyleyen, bildiren, uyaran
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Karasakal oymağı beylerinden
AYİÇİM: birl. Ay/İçim
AYİÇLEN: birl. Ay/İçlen
AYİÇLİ: birl. Ay/İçli
AYİÇMEN: birl. Ay/İçmen
AYİLÇİ: birl. Ay/İlçi
AYİLGİ: birl. Ay/İlgi
AYİNAN: birl. Ay/İnan
AYİNANÇ: birl. Ay/İnanç
AYİSEN: birl. Ay/İsen
AYİZGEN: birl. Ay/İzgen
AYİZGÜ: birl. Ay/İzgü
AYİZLER: birl. Ay/İzler
AYKAÇ: Konuşkan, Konuşmacı, Hatip
AYKAĞAN: birl. Ay/Kağan
AYKAN: birl. Ay/Kan
AYKANAT: birl. Ay/Kanat
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
AYKAPAN: birl. Ay/Kapan
AYKAPAR: birl. Ay/Kapar
AYKARA: birl. Ay/Kara
T...Kara Han’ın oğullarından
AYKAŞ: birl. Ay/Kaş
AYKAYA: birl. Ay/Kaya
AYKESİM: birl. Ay/Kesim
AYKILIÇ: birl. Ay/Kılıç
AYKIMIZ: birl. Ay/Kımız
AYKIN: Geniş, ferah, aydınlık
AYKIRIK: birl. Ay/Kırık
AYKIRIL: birl. Ay/Kırıl
AYKIVAN: birl. Ay/Kıvan
AYKIVANÇ: birl. Ay/Kıvanç
AYKIVIL: birl. Ay/Kıvıl (Kıvılcım)
AYKIZIL: birl. Ay/Kızıl
AYKOCA: birl. Ay/Koca
AYKOÇ: birl. Ay/Koç
AYKOÇUN: birl. Ay/Koçun
AYKONAK: birl. Ay/Konak
AYKONAR: birl. Ay/Konar
AYKONCA: birl. Ay/Konca
AYKONÇUY: birl. Ay/Konçuy
AYKONDU: birl. Ay/Kondu
AYKONUK: birl. Ay/Konuk
AYKONUR: birl. Ay/Konur
AYKOŞUM: birl. Ay/Koşum
AYKOYUN: birl. Ay/Koyun
T...Yakut destanlarında adı geçen, eski dönem güç tanrısı

44
AYKUL: birl. Ay/Kul
AYKULİ: birl. Ay/Kulu
T...Otmanoğullarının, 18. Göbek dip dedesi
AYKULU: birl. Ay/Kulu
AYKUMAN: birl. Ay/Kuman
AYKUN: birl. Ay/Hun
AYKURAN: birl. Ay/Kuran
AYKURGAN: birl. Ay/Kurgan
AYKURT: birl. Ay/Kurt
AYKURUL: birl. Ay/Kurul
AYKURUM: birl. Ay/Kurum
AYKUT: birl. Ay/Kut
AYKUTAL: birl. Ay/Kutal
AYKUTALP: birl. Ay/Kutalp
T...Ertuğrul Gazi’nin yakın yoldaşı, İnegöl fatihlerinden
AYKUTAL: birl. Ay/Kutal
AYKUTLUĞ: birl. Ay/Kutluğ
T...Göktürkler dönemi beylerinden, Kürşad’ın kırklarından
AYKUTUN: birl. Ay/Kutun
AYKUTUNÇ: birl. Ay/Kutalmış
AYKÜN: birl. Ay/Gün
AYLA: 1-Ayın çevresindeki ışık halesi 2- Devir, dönüşüm

AYLU (Aylı): Aydan


T...Başkut Türkleri, dip dedelerinden
AYMA: Duyarsız, başıboş vurdum duymaz
AYMAN: Aya eş değerde
AYMANGU: birl. Ay/Mengü
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
AYMANKUŞ: birl. Ayman/Kuş
T...Altay destanlarında adı geçen bir kız
AYMARAL: birl. Ay/Maral
AYMAZ: Vurdumduymaz, başına buyruk
AYMENGÜ: birl. Ay/Mengü
AYMENGÜÇ: birl. Ay/Mengüç
AYOBA: birl. Ay/Oba
AYOGAN: birl. Ay/Ogan
AYOGUR: birl. Ay/Ogur
AYOĞUL: birl. Ay/Oğul
AYOĞUR: birl. Ay/Oğur
AYOKAN: birl. Ay/Okan
AYOLTUN: birl. Ay/Oltun
AYONANÇ: birl. Ay/Onanç
AYONGAN: birl. Ay/Ongan
AYONGUN: birl. Ay/Ongun
AYONUK: birl. Ay/Onuk
AYORAN: birl. Ay/Oran
AYORDA: birl. Ay/Orta
AYORDU: birl. Ay/Ordu
AYORGU: birl. Ay/Orgu
AYORKUN: birl. Ay/Orkun
AYORUK: birl. Ay/Oruk
AYORUN: birl. Ay/Orun

45
AYOTAĞ: birl. Ay/Otağ
AYOTAR: birl. Ay/Otar
AYOTGUN: birl. Ay/Otgun
AYOYA: birl. Ay/Oya
AYOYTUN: birl. Ay/Oytun
AYOZAN: birl. Ay/Ozan
AYÖDEN: birl. Ay/Öden
AYÖDÜL: birl. Ay/Ödül
AYÖĞDÜ: birl. Ay/Öğdü
AYÖĞER: birl. Ay/Öğer
AYÖĞÜNÇ: birl. Ay/Öğünç
AYÖĞÜT: birl. Ay/Öğüt
AYÖKE: birl. Ay/Öke
T...Siyenpiler dönemi bey ve komutanlarından
AYÖREN: birl. Ay/Ören
AYÖZ: birl. Ay/Öz
AYÖZEN: birl. Ay/Özen
AYÖZENÇ: birl. Ay/Özenç
AYÖZGEN: birl. Ay7Özgen
AYÖZGÜN: birl. Ay/Özgün
AYÖZLEM: birl. Ay/Özlem
AYPARIL: birl. Ay/Parıl
AYPARIN: birl. Ay/Parın
AYPEK: birl. Ay/Pek
AYPIRIL: birl. Ay/Pırıl
AYRAL: Kuraldışı, istisna
AYRI: Başka, değişik, farklı
AYRIÇ: Bölüşüm, taksimat
AYRIKÇA (Ayıkşa): Derviş, mecnun
AYRUK: 1- Farklı, değişik 2- Varlıklı, zengin
AYSABAR: birl. Ay/Sabar
T...Sogay destanlarında adı geçen bir bey
AYSAKIN: birl. Ay/Sakın
AYSALA:birl. Ay/Sal
AYSALAN: birl. Ay/Salan
AYSALDI: birl. Ay/Saldı
AYSALIM: birl. Ay/Salım
AYSALIN: birl. Ay/Salın
AYSALUR: birl. Ay/Salur
AYSAN: birl. Ay/San (Sanmaktan)
AYSARAN: birl. Ay/Saran
AYSARIL: birl. Ay/Sarıl
AYSARU: birl. Ay/Sarı
AYSATI: birl. Ay/Satı
AYSAV: birl. Ay/sav
AYSAVA: birl. Ay/Sava
AYSAVÇI: birl. Ay/Savcı
AYSAVUL: birl. Ay/Savul
AYSAVUN: birl. Ay/Savun
AYSAY: birl. Ay/Say
AYSAYGI: birl. Ay/Saygı
AYSAYGIN: birl. Ay/Saygın
AYSAYIL: birl. Ay/Sayıl

46
AYSAYIM: birl. Ay/Sayım
AYSAYIN: birl. Ay/Sayın
AYSEÇİL: birl. Ay/Seçil
AYSELEN: birl. Ay/Selen
AYSELİG (Aysiliğ) birl. Ay/Silig, dürüst, namuslu
AYSELİN: birl. Ay/Selin
AYSEMİZ: birl. Ay/Semiz
AYSEREN: birl. Ay/Seren
AYSEV: birl. Ay/Sev
AYSEVEN: birl. Ay/Seven
AYSEVER: birl. Ay/Sever
AYSEVGİ: birl.Ay/Sevgi
AYSEVİ: birl. Ay/sevi
AYSEVİL: birl. Ay/Sevil
AYSEVİM: birl.Ay/Sevim
AYSEVİN: birl. Ay/Sevin
AYSEZEN: birl. Ay/Sezen
AYSEZGİ: birl. Ay/Sezgi
AYSEZGİN: birl. Ay/Sezgin
AYSEZİ: birl. Ay/Sezi
AYSEZİL: birl. Ay/Sezil
AYSEZİM: birl. Ay/Sezim
AYSEZİN: birl. Ay/Sezin
AYSIN: Uysal, munis
AYSOLUK: birl. Ay/Soluk
AYSOY: birl. Ay/Soy
AYSÖNMEZ: birl. Ay/Sönmez
AYSU: birl. Ay/Su
AYSULU: birl. Ay/Sulu
AYSUN: birl. Ay/Sun (Sunmaktan)
AYSUNA: birl. Ay/Suna
AYSUNDU: birl. Ay/Sundu
AYSUNGUN: birl. Ay/Sungun
AYSUNGUR: birl. Ay/Sungur
AYSÜREN: birl. Ay/Süren
AYSÜZEN: birl. Ay/Süzen
AYSÜZER: birl. Ay/Süzer
AYSÜZÜL: birl. Ay/Süzül
AYSÜZÜN: birl. Ay/Süzün
AYŞAT: birl. Ay/Şad
AYTAĞ: birl. Ay/Dağ
AYTAK: Konuşmacı, hatip
T...Selçuklular, (Sançar Han) dönemi komutanlarından
AYTAMIŞ: birl. Ay/Tamış
AYTAN: birl. Ay/Tan
T...Selçuklular dönemi, Musul atabeylerinden
AYTANIL: birl. Ay/Tanıl
AYTANIN: birl. Ay/Tanın
AYTAR: Haberci, muhbir
AYTARHAN: birl. Aytar/Han (Aydar Han)
T...Bulgar Hanlarından
AYTARIM: birl. Ay/Tarım
AYTAŞ: birl. Ay/Taş

47
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey. (Güntaş’ın kardeşı)
AYTEBER: birl. Ay/Teber
AYTEK: Konuşmacı, hatip
AYTEKİN: birl. Ay/Tekin (Ay Tegin)
T...Tuğrul bey döneminde önceleri Gazneli ordusundayken, sonradan Selçuklulara katılan bir bey
AYTEMUR: birl. Ay/Temur
T...İran’da hüküm süren, “Serabtarlar” hanedanının üçüncü Han’ı
AYTENGİZ: birl. Ay/Tengiz
AYTERİM: birl. Ay/Terim
AYTIN: Aydın, aydınlık
AYTIŞ: Nutuk, anlatım, hitabet
AYTIŞAN: Hatip, konuşmacı
AYTİGİN: birl. Ay/Tigin
AYTİL: birl. Ay/Dil
AYTİMURU: birl. Ay/Timur
T...Mısır-Türk kölemenleri dönemi komutanlarından
AYTOĞDI: birl. Ay/Doğdu
T...İlhanlılar dönemi, bey ve komutanlarından
AYTOLDI: birl. Ay/Toldı (Dolu)
AYTOLU: birl. Ay/Dolu
T...”Kutadgu Bilig”’in yazarı, Yusuf Has Hacib’in evdeşi
AYTOLUN: birl. Ay/Tolun
AYTONGA: birl. Ay/Tonga
AYTOR: birl. Ay/Tor
AYTÖRE: birl. Ay/Töre
AYTUDUN: birl. Ay/Tutun
AYTUĞ: birl. Ay/Tuğ
AYTUĞRUL: birl. Ay/Tuğrul
AYTUK: Hatip, konuşmacı
AYTULGA: birl. Ay/Tolga
AYTULİN: birl. Ay/Tulin
AYTUMAN: birl. Ay/Duman
AYTUNÇ: birl. Ay/Tunç
AYTUNGA: birl. Ay/Tunga
AYTURAN: birl. Ay/Duran
AYTUTAM: birl. Ay/Tutam
AYTUTAN: birl. Ay/Tutan
AYTUTAR: birl. Ay/Tutar
AYTUTGUN: birl. Ay/Tutgun
AYTUTKU: birl. Ay/Tutku
AYTUTU: birl. Ay/Tutu (Tutmaktan)
AYTUTUK: birl. Ay/Tutuk
AYTUTUN: birl. Ay/Tutun
AYTUTUNÇ: birl. Ay/Tutunç
AYTÜBE: birl. Ay/Tübe
AYTÜLUĞ: birl. Ay/Tüluğ
AYTÜN: birl. Ay/Tün (Gece)
AYTÜRE: birl. Ay/Töre
AYTÜRK: birl. Ay/Türk
AYTÜZÜK: birl. Ay/Tüzük
AYTÜZÜN: birl. Ay/Tüzün
AYUÇMAĞ: birl. Ay/Uçmak
AYUĞRAŞ: birl. Ay/Uğraş

48
AYUĞUR: birl. Ay/Uğur
AYUK: Söz söylenebilen ve sözün değer gördüğü yer
AYULAŞ: birl. Ay/Ulaş
AYULU: birl. Ay/Ulu
AYULUÇ: birl. Ay/Uluç
AYULUĞ: birl. Ay/Ulu
AYUMAN: birl. Ay/Uman
AYUMAR: birl. Ay/Umar
AYUMUT: birl. Ay/Umut
AYUR: Konu, bahis, bahse konu olan
AYURKAN: birl. Ay/Urgan
AYURKU: birl. Ay/Urku
AYUSLUĞ: birl. Ay/Uslu
AYUTKU: birl. Ay/Utku
AYÜLGEN: birl. Ay/Ülgen
AYÜLKEN: birl. Ay/Ülken
AYÜLKÜ: birl. Ay/Ülkü
AYÜN: birl. Ay/Ün
T...1-Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey 2- Karahanlılar ve Uygurlar döneminde, han ve kağanların
analarına verilen bir unvan
AYÜNAL: birl. Ay/Ünal
AYVARAN: birl. Ay/Varan
AYVARIŞ: birl. Ay/Varış
AYVERDİ: birl. Ay/Verdi
T...Çağatay Hanlığı dönemi komutanlarından
AYVEREN: birl. Ay/Veren
AYVERGİ: birl. Ay/Vergi
AYVERİL: birl. Ay/Veril
AYVERİM: birl. Ay/Verim
AYVURAN: birl. Ay/Vuran
AYVURGUN: birl. Ay/Vurgun
AYVURUL: birl. Ay/Vurul
AYVURUM: birl. Ay/Vurum
AYYALIN: birl. Ay/Yalın
AYYANAR: birl. Ay/Yanar
AYYANIK: birl. Ay/Yanık
AYYARKIN: birl. Ay/Yarkın T...Manas destanında adı geçen bir kız
AYYARUK: birl. Ay/Yaruk
T...Kaydu Han’ın kahramanlığıyla ün salmış kızı
AYYAZGAN: birl. Ay/Yazgan
AYYELEN: birl. Ay/Yelen
AYYILDIZ: birl. Ay/Yıldız mec. Türk bayrağı
AYYOL: birl. Ay/Yol
AYYOLDAŞ: birl. Ay/Yoldaş
AYYULA: birl. Ay/Yula
AYYUMUŞ: birl. Ay/Yumuş
AYYURT: birl. Ay/Yurt
AYZIT: Şamanist gelenekte “ Ay Tanrıçası”
AZBOY: Heyecan
AZGIN: Zaptedilmesi zor, sınırı aşmış, tahrik olmuş
AZLAĞ. Nadir, az rastlanır.
T...Harzem hanlarından Mehmed Han’ın oğullarından
AZRAK: Nadir, az rastlanır.

49
AZTEKİN: birl. Az/Tekin
T...Selçuklular dönemi, Musul valilerinden ve Çigermiş bey’in oğlu (Bazı kaynaklarda “ Uz Tekin”
olarak geçer
AZUK: (Azuka, Azık): Geçimlik, yiyecek
T...Selçuklular dönemi, bey ve komutanlarından

50
-B-
BABAT: Cins, Tür
BABRAK: Hızlı, çevik, atletik
BABÜR: Kaplan cinsi, yırtıcı bir hayvan (Farsçadaki “bağbur” ile ad benzerliği vardır. Böbürlenmek
sözü de bu sözcükten gelmektedir.)
BABÜRALP: birl. Babür/Alp
BABÜRAY: birl. Babür/Ay
BABÜRHAN: birl. Babür/Han
T...Türk tarihinin ünlü simalarından..Timur Kürkan Han’ın beşinci göbekten torunu. Hindistan fatihi.
Hint-Türk (Babür) imparatorluğunun kurucusu
BACI: Kızkardeş
BAÇAK: Bir çeşit zırh (Dize geçirilen bir zırh)
BAÇMAN: Başlık, Tolga
T...Kıpçak hanlığı beylerinden
BADAKUL: (Batakul- Batukul) birl. Batu/Kul
T...Kıpçak hanlarından (Mengğ Timur han’ın torunu)
BADAN: Batan (Batmaktan...Güneşin batışı)
T...Kırgızların Çantagay oymağının ünlü kızlarından
BADAY: (Batuay)
T...Çengiz Kaan’ın komutanlarından
BADUR: Batur, batagur, kahraman
BADURUK: (Badruk) 1- Sadık, güvenilir 2- Batur, kahraman
T...Göktürkler dönemi beylerinden ve Kürşad’ın kırklarından
BAGA: 1- Alt, küçük, küçük rütbeli yönetici 2- Boğa
BAGATUR: Khrman, Batur, Bahadır
BAGATUR GERAY: birl. Bagatur/Geray
T...Kırım hanlarından
BAGATUR TUDUN: birl. Bagatur/Tudun
T...Göktürkler dönemi komutanı ve Taşkent valisi
BAGAY: Afacan, yaramaz, ele avuca sığmaz
BAGRI: Kararlılık, azim
BAĞA : (Baga)
T...Türkmenlerin, Yavmut ve Şerif oymakları dip dedelerinden
BAĞABEK: birl. Bağa/Bey
T...Azeri asıllı bir kahraman bey (Adına destan yazılmış ve operası düzenlenmiş kişi)
BAĞA ALP: birl. Baga/Alp
BAĞAHAN: birl. Bağa/Han
T...Göktürkler dönemi Töles hanlarından
BAĞA IŞBARA: birl. Bağa/Işbara
T...Bumin Kağan’ın torunlarından
BAĞA TARKAN: birl. Bağa/Tarkan
T...1- Göktürkler dönemi komutanlarından
2- Türgişler devleti komutanlarından
BAĞAM: Destek,arka, kuvvet
BAĞAN: Anıt, abide
T...Bumin Kağan’ın oğullarından
BAĞANA : (Bağan)
BAĞATAŞ: (Bağtaş)
T...Artukoğulları dönemi beylerinden
BAĞATUR: Bagatur, batur, bahadır, kahraman

51
T...Siyenpiler dönemi bey ve komutanlarından
BAĞATUR APA: birl. Bagatur/Apa
T...Batı Göktürkleri hanlarından
BAĞATUR ŞAD: birl. Bağatur/Şad
T...Göktürk kağanlarından (Kürşad’ın amcası, Kara kağan’ın kağanlıktan önceki adı)
BAĞDAŞUK: Uyumlu, ahenkli, uzlaşmacı
BAĞDU: Işık, şua, ışın
BAĞI: Büyü, efsun, bağlılık
BAĞIM: Bağlı, bağlılık
BAĞIMSIZ: Bağlı olmayan, özgür
BAĞIR: 1- Sine, göğüs, kucak 2- kalp, gönül
BAĞIRLAK: İri bir kırlangıç türü
BAĞIŞ: 1- Veriş, ikram 2- Af, af ediş,3- Nezaret
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı dip dedelerinden
BAĞIŞ ALP: birl. Bağış/Alp
T...Artukoğulları dönemi, Yoluk Arslan’ın atabeylerinden
BAĞIŞ HAN: birl. Bağış/Han
BAĞLAN: 1- Demet, deste 2- Bağlılık 3- Kızıl renkli bir su kuşu
BAĞRI: Kararlı, azimli
BAĞŞI: (Baksı) Kam, doktor
T...Türkmenlerin, Teke, Ötemiş ve Taşayak oymaklarının dip dedelerinden
BAĞTAŞ: birl. Bağa/Taş
T...Artukoğulları dönemi beylerinden
BAHADIR: Bagatur, Batur, kahraman (Farsçadaki “Baha”dan (yüksek) türemiş olabileceğini
söyleyenler olmasına rağmen, Bagatur’un ağız farklılığı ve kayıtlarda Arap alfabesiyle yazılı
olduğundan,farklı ve yabancıymış sanısının olduğu açıkça ortadadır.)
BAHADIRHAN: birl. Bahadır/Han
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
BAHATUR GERAY: birl. Bahadır/Geray
T...Kırım hanlarından..(Mingli Giray han’ın oğlu)
BAHATURHAN: birl. Bahadır/Han
T...1- Hiyve hanlarından ve “Şecerei-Türk” adlı eserin yazarı 2- Babürlüler devletinin son hanı
BAHŞİ: Baksı, doktor, bilgin, büyücü, hoca
T...Babür Han dönemi, bey ve komutanlarından
BAKAÇ: Bakıcı, bakan, nazır
T...Dede korkut destanlarında adı geçen bir bey
BAKAĞUL: birl. Bak/Avul
BAKAL: birl. Bak/Al
T...Kırgızların Edigene oymağının kurucu beylerinden
BAKAN (Bağan): 1- Anıt, abide 2- Bağlayıcı, birleştirici 3- Haşarı, afacan
T...Batı Göktürkleri, (Tardu Şad) dönemi komutanlarından
BAKANAY: birl. Bakan /Ay
BAKARHAN: birl. Bakar/Han
T...Babür han dönemi beylerinden
BAKATA: birl. Bak/Ata
BAKAVUL: (Bakağul)
T...Babür dönemi komutanlarından
BAKAY: Haşarı, ele avuca sığmayan
T..1- Manas destanında adı geçen bir bey 2- Kazakların Ortayüz bölüğü,
Argın oymağı ilk dönem beylerinden
BAKDOĞAN: birl. Bak/Doğan
BAKIM: Bakma eylemi, nazar, bakış
BAKIR: Bakır madeni

52
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAKIR ALP:birl. Bakır/Alp
T...Türkmenlerin,Ersaru oymağı dip dedelerinden
BAKIRHAN:birl. Bakır/Han
BAKIRSOKUM:birl. Bakır/Sokum (Kuzey Türklerinde, Merih yıldızı
anlamına kullanılmaktadır.)
BAKIŞ:1- Bakış, nazar 2- İkram 3- af
BAKSI (Bakşı): Bahşı,doktor, bilgin, büyücü
T...Türkmenlerin Teke oymağı, dip dedelerinden, Otamış beğ’in oğlu
BAKTI: Bakan, nazır
T...Kırgızların Togay oymağı dip dedelerinden
BAKTIBERDİ (Baktıverdi): birl. Baktı/Verdi
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü oymağı ve bu oymağın kurucu beyi
BAKTİMUR: birl. Bak(a) Timur
T...Otmanoğullarının,dip dedelerinden
BAKUNDU: Gösterişli, heybetli, bakımlı
T...Mengü, Timur Han’ın oğullarından
BAKUY: Ulu, saygıdeğer kişi, tecrübeli, bilge kişi
BAKUYBALA: birl. Bakuy/Bala
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
BAL: 1- Yapışkan sıvı 2- Arı balı 3- Çamur, balçık
BALA: Yavru, çocuk, nevzad
BALAHATUN: birl. Bala/Hatun
BALANOYAN: birl. Bala/Noyan
T...Çengiz Kaan dönemi komutanlarından
BALATEKİN: birl. Bala/Tekin
BALA TİGİN: birl. Bala/Tigin
BALA TİMUR: birl. Bala/Timur
BALABAN (Balıban): 1-Bala bandırılmış 2- İri başlı bir doğan türü
...Ayrıca mecaz olarak “ mahzun ve baygın bakış” anlamını içerir.
T...Selçuklular dönemi, Ahlat atabeylerinden
BALABAN AKA: birl. Balıban/Aka
T...Otman bey dönemi bey ve komutanlarından
BALABAN ULUĞ: birl. Balıban/Uluğ
T...Babürler devleti hanlarından
BALABAY: birl. Bala/Begüm
BALABEK: birl. Bala/Bey
BALABİKE: birl. Bala/Bike
BALACA: Yavrucak, ufaklık
BALAK (Balak): manda yavrusu
T...1- sabar hanlarından 2- Şeyban Han’ın oğullarından 3- kazakların, Kiçiyüz
bölüğü Tagan ve Bugü oymaklarının dip dedelerinden
BALAKAN: birl. Bala/Kan
T...Uygur kağanlığı dönemi beylerinden
BALAKAY: birl. Bala/Akay
T...Özbeklerin, Konrat ve Kır oymağı dip dedelerinden
BALAKUN: birl. Bala/Hun
BALAMAN: Cesim, xüsseli, iri kıyım
T...Koço Uygurları dönemi Baksı’larından
BALAMİR HAN: birl. Balamır /Han
T...Rusya fatihlerinden Batı Hunları hanları
BALAMİR: (Balabir) Biricik yavru
BALANDI: İri yarı, gösterişli

53
T...Altay destanlarında adı geçen bir kam
BALASAGUN: birl. Bala/Sagun
Özlenen, beklenen yavru (çocuk)
BALASAY: birl. Bala/Say
BALASU: birl. Bala/Su
BALATAĞ: birl. Bala/Dağ
BALATAN: birl. Bala/Tan
BALATAY: birl. Bala/Tay
BALAY: birl.Bal/Ay
BALBAL: 1- Heykel, anıt 2- mezar taşı (Eskiden mezarlara dikilen ve
üzerlerine öldürülen düşman sayılarının ve kimliklerinin yazıldığı mezar taşı)
BALBARS: birl. Bal/Bars
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BALBEGÜM: birl. Bal/Begüm
BALBEK: birl. Bal/Bey
BALBİKE: birl. Bal/Bike
BALÇAK: Kabza, kılıç kabzasındaki siperlik
BALÇAR: birl. Bal/Çur
T...Peçenekler dönemi beylerinden
BALÇAKALP: birl. Balçak/Alp
T...Otmanoğullarının dip dedelerinden
BALÇİÇEK: birl. Bal/Çiçek
BALDU: Balta
T...Macar kumanları beylerinden
BALDUK: Balta
T...Artukoğulları dönemi beylerinden
BALER: birl. Bal/Er
BALGAY: Ünlü, meşhur
T...Çengiz Kaan’ın torunu, Kulagu Han’ın kardeşi
BALGÜN: birl. Bal/Gün
BALHAN: birl. Bal/Han
BALHANIM: birl. Bal/Hanım
BALI: Değerli, yüksek, ulu kişi
T...Otmanlıların ilk dönem beylerinden
BALIK: (Baluk, Balak)
T...12.Yüz Kuman beylerinden
BALIM: T...Otmanlılar dönemi bektaşi babalarından (Balım baba)
BALIBANUZ: birl. Balıban/Uz
T...Kubilay Han’ın torunu
BALBAN AKA: (Balaban Aka)
BALIBAN ULUĞ: (Balaban uluğ)
BALIBEY: birl. Balı/Bey
T...Otmanlılar (Kanuni Süleyman) dönemi akıncı beylerinden
BALKAN: Ormanlarla kaplı, dağlık bölge
BALKAR: birl. Bal/Kar
BALKAŞ: birl. Bal/Kaş
BALKIN: Parlak, gözalıcı
BALKIR: 1- Yağmur arasında çıkan güneş 2- Yağmurun hemen ardından
çıkan güneş
BALKIZ: birl. Bal/Kız
BALTA: Ağaç ve odun kesmek için kullanılan alet
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Nayman oymağı dip dedelerinden
BALTABEK: birl. Balta/Bey

54
BALTAN: birl. Bal/tan
BALTAY: birl. Bal/Tay
BALTEG: Çamur, çamurlu
BALUG (Balık) 1- Balçık çamur 2- Ev, köy 3- Suda yaşayan balık
BAMSI: 1- Yüksek, ulu, ulaşılmaz 2- Baksı, kam
BAMSIBALA: birl. Bamsı/Bala
BAMSIBEYREK: birl. Bamsı/Beyrek
T...Dede korkut destanlarında adı geçen bir bey (Banıçiçek’in nişanlısı)
BANAR: Demet, tutam, deste
BANGU: (Mengü, Bengü) Sonsuz, sonsuzluk, ebedi
BANI: bandırılmış, bandırılan (Farsçadaki “banu” ile ilgisi yok)
BANIÇİÇEK: birl. Banı/Çiçek...çiçeğe bandırılmış
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir kız
BANLAK: Çağrı, davet, ezan
BAR TİGİN: birl. Var/Tigin
T...Selçuklular dönemi, bey ve komutanlarından
BARA (Bora)
T...Bulgar hanlarından
BARADAN: 1- Boradan, bora parçası 2- Nara, yüksek ses, bağırtı
BARAK: Türk mitolojisinde adı geçen çok tüylü, iri başlı köpek
T. 1- Otmanlılar (II.Murat) dönemi denizcilerinden (Barak reis) 2- Anadolu Selçukluları dönemi
bektaşi babalarından (Barok baba) 3- Babür Han dönemi Semerkant beylerinden Süyünçük Han’ın
oğlu
BARAK HAN: birl. Barak/Han
T...1- çağatay hanlarından 2- Özbek hanlarından
BARAK TÖRE: birl. Barak/Töre
T...Uygur kağanlığı dönemi beylerinden
BARBAK: birl. Var/bak
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BARBEĞ: birl. Bar/Bey
BARBOL: Varol
T...Babür han dönemi beylerinden
BARBUĞA: birl. Var/Boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BARÇA: 1- Parça 2- Tüm, tamam, eksiksiz
...Farsçadaki “parça” sözcüğü Türkçeden (Bar-var kökünden) geçmiştir.
BARCADURDU: birl. Barca/Durdu
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BARÇA DURMUŞ: birl. Barça/Durmuş
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BARÇA TOYUN: birl. Barça/Toyun
T...Uygur kağanlığı dönemi beylerinden
BARÇADOĞDU: birl. Barça/Doğdu
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BARÇAK (Barça)
BARÇIN: İpekli kumaş, kadife
T...Karahanlılar dönemi beylerinden
BARÇUK (Barçık) Tahta ve keçeden yapılan küçük heykel
T...1- Hazar Kağanlığı dönemi, komutanlarından 2- Karahanlılar dönemi beylerinden
BARÇUK ART TİGİN: birl. Barçuk/Art/Tigin (Art,ardçı,halef)
T...Koço uygurları dönemi tiginlerinden
BARDAM: Varlık, ganimet, bolluk
BARGAN: Varan

55
T...karahanlılar dönemi komutanlarından
BARDI: Vardı (Varmak...dan)
BARDIBAY: birl. Vardı/bay
T...Kırgız beylerinden
BARGAN: Varan, ulaşan
BARGI: Kadife
T...Kırgızların Edigene oymağı dip dedelerinden
BARGIT: Kadife
BARGU: Nimet, ganimet
BARGUŞ: Ganimet
T...Selçuklular dönemi, Şam valilerinden
BARI BEGÜM: birl. Barı/Begüm
BARIÇU HAN: birl. Varıcı/Han
BARIK(Barı) : Esas, esas olan, mahfuz
BARIM: Varım, servet, varlık
BARIMTAY: birl. Barım/Tay
T...Çengizliler dönemi beylerinden
BARIN: 1- Güç, kuvvet 2- Barınak
T...1- Babür han dönemi beylerinden 2- Özbek oymaklarından ve bu oymağın kurucusu 3- Başkurt
oymaklarından
BARUNDUK: Sığınılacak yer, barınak
T...Timur Kürkan Han’ın bey ve komutanlarından
BARIŞ: 1-varış, gidiş, gidişat 2- Sukunet, sulh 3- Servet, hazine
BARK: (Barka) baraka, ev çok önceleri saray anlamına kullanılan
bu sözcük, Uygurların kentleşmeye ağırlık vermesinden sonra,
“taştan yapılan ev” anlamında kullanılmıştır.
BARKA: (barka, baraka)
BARKA HAN: birl. Barka/han
T...Baybars Han’ın oğullarından
BARKAN: 1- Oynak toprak, bataklık 2- birl. Bar/Kan
T. 1- Kuman hanlarından 2- Çengiz kaan’ın dip dedelerinden
BARKAT: Heykel, büst
BARKAY: birl. Bark/Ay
BARKIN: 1- Gezgin, seyyah 2- kararlı, azimli
BARKTUTAR: birl. Bark/Tutar
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BARKUK: Servet, varlık
T...Mısır-Türk kölemenlerinin son hanı
BARLA: Parlak, göz alıcı
BARLAK: Parlak
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BARLAS: 1- Çekici, cazip 2- Varlık, servet 3- Temiz, temizlik
T..1- Timur Kürkan Han’ın bağlı bulunduğu oymak ve bu oymağın kurucusu olan bey
BARLI: Varlıklı, zengin
BARLIBAY: birl. Barlı/bay
BARLIBİGE: birl. Barlı/Bige
BARLIK: Varlık
BARMAK : (Varmak)
T...Özbeklerin Konrat oymağı dip dedelerinden
BARMAKLAK: 1- Varıcı, ulaşıcı 2- Eldiven 3- Varlık
T...Göktürkler dönemi beylerinden ve Kürşad2ın kırklarından
BARMAKLAK ÇUZUN BİLİG: birl. Barmaklak/Çuzun/Bilig
T...Bilge Kağan dönemi beylerinden

56
BARMAN: Varlıklılık, mevcudiyet
T...Alper Tunga’nın oğullarından
BARMANBEK: birl. Barman/Bey
BAROKAY: birl. Var/Ok/Ay
BARS: Pars, leopar
BARS ALP: birl. Bars/Alp
BARS HAN: birl. Bars/Han
BARS TOGAN: birl. BarsDoğan
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
BARS URUNGU: birl. Bars/Urungu
T...Göktürkler (Bilge Kağan) dönemi bey ve komutanlarından
BARSACAR: birl. Bars/Acar
T...Oğuznamede adı geçen, Türk’ün dört oğlundan biri
BARSAY: birl. Bars/Bay
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti hanlarından
BARSBEK: birl. Bars/Bey
T...Batı Göktürkleri dönemi, bey ve komutanlarından (Bilge Kağan ve Kül Tigin’in eniştesi)
BARSBUĞA: birl. Bars/Boğa
T...Bilge Kağan dönemi komutanlarından
BARSER: birl. Bars/Er
BARSGAN: birl. BarsKan
T...Alper Tunga’nın oğullarından
BARSGÜN: birl. Bars/Gün
BARSİL: birl. Bars/İl
T...Hazar imparatorluğu komutanlarından
BARSKAN: birl. Bars/Kan
BARSKAN SENGÜN: birl. Bars/Sengün
T...Bilge Kağan’ın komutanlarından
BARSUK: Porsuk
BARS URUNGU: birl. Bars/Urungu
T...Bilge Kağan dönemi bey ve komutanlarından
BARTAN: (Vartan) Var/Tan

BARTANBAHATUR: birl. Bartan/Bahadır


T...Çengiz Kaan’ın dedelerinden
BARTIK: Heykel, büst
BARTU:1- Varlık, servet 2- Menzil, varılacak yer
T...Gökordu devleti hanlarından
BARUG: Mesned, dayanak
BARULAY: birl. Barıl/Ay
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BASA TİMUR: birl. Basa/Timur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BASA TUĞRUL: birl.Basa/Tuğrul
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BASAGAR: Ağırbaşlı, mütevazi
T...Altay Türkleri, Kızıl oymağı dip dedelerinden
BASAK(Basa)1- Cesur, gözükara 2- Baskın 3- Farklılık, ayırım
T...Uygurlar döneminden maliyecilere de verilen bir ünvan
BASAN: 1- Baskın yapan 2- Ölünün ardından verilen yemek 3- Yayan, yayıcı
T...Uygurlar dönemi beylerinden
BASAN YALVAÇ:birl. Basan/Yalvaç
T...Uygur Kağanlığı dönemi beylerinden

57
BASAR: Baskın, baskıncı
T...Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
BASARAPA: birl. Basar/Apa
T...10.Yz. Kuman Kıpçak beylerinden bugünkü Romanya’nın kurucularından
ve “Başarabya” kentine adını veren bey
BASARHAN: (Basır Han) birl. Basar /Han
T...Karahanlı hanlarından “ Bilge Kül Katır” han’ın oğullarından
BASAT:1- Mühür, 2- Yardım, muavenet 3- Busat, pusat,silah 4- başat
BASGAN: Basan, baskıncı
T...Tuna Bulgarları hanlarından
BASIK: 1- Gece baskını 2- basınç, tazyik, baskı
BASILGAN: Baskıncı
T...Şeyban Han’ın oğullarından
BASIM: Enerji, güç
BASIR: Basar
BASIT: (Basut)
BASKAK: Basak, cesur, farklı, Çengiz Kaan döneminde askeri valiler için
kullanılan ünvanlardan
T...Otmanoğullarının dip dedelerinden
BASKIN:1- Galp, muzaffer 2- Ani yapılan saldırı 3- Basık, yaygın genişlemiş
BASMIL:1- Baskıncı 2- yardımcı, muavin
T...Oğuz boyuna bağlı bir oymak ve bu oymağın ilk beyi
BASRUK: Baskı, tazyik
BASSIZ: Başsız, başına buyruk
T...Kırgızların Togay oymağı dip dedeleirnden
BASTI: Bastıran, baskın yapan
T...Kumenler dönemi bey ve komutanlarından
BASTIK: Basdı, Baskıncı
BASU (Basut) Tokmak
BASUÇ: Baskı, tazyik
BASLIK: (Basık)
T...4.yz. Batı Hunluların ünlü başbuğularından
BASUT: 1-yardım, yardımcı 2- Demir tokmak 3- Baskın yapan
BAŞ: Oluş, doğuş, ortaya çıkış, uç nokta, doruk, birinci sıra gibi anlamların
hepsini içeren bir söz
BAŞACI: Reis, lider, öncü
BAŞAD(Başat)
BAŞAGUT:Önde gelen, önde bulunan, sevilen
BAŞAĞA:birl. Baş/Aga

BAŞAĞIMOĞOL: (Başağa Moğal)


T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
BAŞAK:1- Buğday başı 2- Ok ucu...okun ucuna takılan sivri demir 3- Sümbül çiçeği
BAŞAKBUĞ: birl. Başak/Buğu
BAŞALMIŞ:1- Öncü,önder 2- Düşmanını yenip, yoketmiş
BAŞAR: Başarı, kazanç
BAŞARAN: Başarılı, muvaffak
BAŞARI: Muvaffakıyet
BAŞAT:1- Emsalleri arasında en üstün ve en önde gelen 2- Hanlık yapan
bir soya mensup kişi
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
BAŞAY:birl. Baş/Ay
T...Türkmenlerin teke oymağı dip dedelerinden

58
BAŞA: (Paşa) Bazı tarihçilerimize göre ..Baş-ağa, bazılarına göre
ise Baş-şad sözcüklerinin değişime uğramasıyla bu biçime gelmiş ve sözcük,
bugünkü anlamıyla General ordu komutanı
BAŞAYOĞUL: birl. Başay/Oğul
T...Çağatay Han’ın torunlarından
BAŞBAĞ:1- Başı bağlı, özgürlüğü kısıtlı
2- Gözde, sevgili, en değerli
BAŞBAĞA: birl. Baş/Bağa
BAŞBAY: birl. Baş/bay
BAŞBOĞA: birl. Baş/Boğa
T...Otmanoğullarının 24. Göbekten dip dedeleri
BAŞBUĞ: Ordu komutanı, orgeneral
BAŞÇI: Şef,lider
t...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAŞÇIL: Şef, lider, önde gelen
BAŞDAŞ: Denk, akran
BAŞDU: Başta olan, önde giden
T...Kalmuk hanlarından
BAŞEL: birl. Baş/İl..yol gösterici,mihmandar
BAŞER: birl. Baş/Er
BAŞGAK: 1- Başkan,şef 2- Bir tatlı su balığı
BAŞGÖZ: birl. Baş/Göz 1-Birleşik, ayrılmaz 2- Mec. Evlilik
BAŞGU: Alnında beyaz lekesi olan at
BAŞHAN: birl. Baş/Han
BAŞIL: Önde giden, şef
BAŞKAL: Emir, ferman
BAŞKAN: Yönetici, şef, başta giden
BAŞKARA: birl. Baş/Kara...mec. Set, acımasız,bir kişiliğe sahip olan kişi
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAŞKAYA: birl. Baş/Kaya
BAŞKIR: Başarı, muvaffakıyet
BAŞKÖRÜL: birl. Baş/Görül
T...Kırgızların, Buğu ve Belek oymakları dip dedelerinden
BAŞKUL: birl. Baş/Kul
BAŞKULA: birl. Baş/Kula
BAŞKULİ: birl. Baş/Kulu
BAŞKURT: birl. Baş/Kurt
T...Halen Başkürdistan özerk cumhuriyeti adı altında Rusya federasyonuna
bağlı olarak yaşamlarını sürdüren bir Türk boyu
BAŞKUT: birl. Baş/Kut
BAŞLADAÇU: Başlatıcı, yönetici, hakem
BAŞLAG: Başlangıç, ilk
BAŞLAK:1- Başıboş, salınmış 2- başlangıç
BAŞLAMIŞ: 1- Kararlı, çalışkan 2-Lider, lider olmuş
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti bey ve komutanlarından
BAŞLIĞ: Başı dik gururlu
BAŞLIK: Yönetici, şef
BAŞNAK: Başlıksız, tulgasız
BAŞOL:birl. Baş/Ol
BAŞŞAD: (Paşa) Ordu komutanı, general
BAŞTAN:birl. Baş/Tan
BAŞTIN: Selef, önceki
BAŞTINKİ: Baştaki, öndeki, önder

59
BAŞTİMUR: birl. Baş/Timur
T...Toktamış Han’ın komutanlarından
BAŞTUGAN: birl. Baş/Doğan
BAŞTUĞ: birl. Baş/Tuğ
BAŞTUTAR: birl. Baş/Tutar ,yönetici
BAŞVEREN: Fedai sordum geçti
BAŞVERMİŞ: Kurban, fedai
T...Safeviler dönemi, Azeri beylerinden
BATAK:1- Çamur, bataklık 2- Gizli, gömülü
BATAN: (Batak)
T...Kazakların Kiçiyüz bölüğü, Alimoğlu obasının dip dedelerinden
BATAY: (Batu/Ay)
T...Çengiz Kaan dönemi, Karabudun kökenli komutanlardan
BATBAY: (Batubay) birl. Batu/Bay
T...Bulgar hanlarından
BATI: Batı yönü
BATIGAN: Batan
BATIBAY: birl. Batı/Bay
BATIŞAD: birl. Batı/Şad
T...Göktürk ve Uygur ordularında, batı kanadının komutanlarına verilen ünvan
BATIM:1- Batma boyu, boy, derinlik 2- Sivri bir aletin saplanması
BATIR: Batur’un şive farkıyla söylenmiş biçimi
T...Kırgız beylerinden
BATMAZ: 1-Diri, mücadeleci 2- Vücuduna sivri ve kesici aletler işlemez
BATMAZ NOYAN:birl. Batmaz/Noyan
T...Çengiz Kaan’ın komutanlarından
BATO: Batu
T...Kuman hanlarından
BATRAK: (Batırak) Mızrak, kargı
BATSIK: 1- Bastıran, yanaştıran 2- gün batısı, batı
BATU: 1-Güçlü, yenilmez, gücüne dayanılmaz 2- Dayanıklı, metin 3- gün batısı
BATU ALP: birl. Batu/Alp
Kulagu Han’ın torunu
BATU AY: birl. Batu/Ay
BATUBAYANHAN: birl. Batu/Bayan/Han
T...Bulgar hanlarından
BATU HAN: birl. Batu/Han
T...Çengiz Kaan’ın torunu, Cuci Han’ın oğlu ve Altınordu devletinin kurucusu,
Rusya, Macaristan, Ukrayna, Polonya’yı fetheden ve sınırlarını Almanya’ya
kadar götüren, Türk tarihinin ünlü simalarından olan kişi
BATU KAĞAN: birl. Batu/Kağan
BATU ŞAD: birl. Batu/Şad
BATUBAY: birl. Batu/Bay
T...Bulgar hanlarından
BATUBEĞ: birl. Batu/Bey
T...Nogay hanlarından Turgay han’ın oğlu
BATUBEK: birl. Batu/Bey
BATUER: birl. Batu/Er
BATUGA: 1- Batu, kahraman 2- Gizli, gizlenmiş
T...Öketay Kaan dönemi komutanlarından
BATUK: Batu
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BATUKAN: birl. Batu/Kan

60
BATUR: Bagatur, Kahraman
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BATUR HAN: birl. Batur/Han
BATURALP: birl. Batur/Alp
BATURAY: birl. Batur/Ay
BATURGAN: 1- Saklayan, gizleyen, gizli 2- Batıran,saplayan
BATUT: Gizli, saklı
BAVIRGAN: 1- Şefkatli, koruyucu 2- Bağıran, nara atan
BAY: Varlık, zenginlik, egemenlik, erklik, üstünlük, bolluk sözcüklerinin tümünü
içeren önemli bir ad. Türk adlarının önemli birleşiklerinden başka sözcüklerle
kullanılabilen, kullanılan sözcüğü bütünleyip, güçlendiren, hem başa gelerek hem de
sona gelerek kullanılabilen bir ad.
BAYA: Bay,baylanmış, zenginleşmiş
BAYATARKAN: birl. Bavya/Tarkan
T...sarı Türgişler devleti bey ve komutanlarından
BAY BAGATUR: birl. Bay/Bagatur
BAY DİRLİG: birl. Bay/Dirlik
BAY HAN: birl. Bay/Han
BAY HANIM: birl. Bay/Hanım
BAYABA: birl.Bay/Aba
BAYABI: birl. Bay/Abı
BAYACAR: birl. Bay/Acar
BAYACUN: birl.Bay/Acun
BAYAÇKI: birl. Bay/Açkı
BAYAGUN: birl. Bay/Avun
BAYAK: Selef, daha önceki
BAYAKBEK: birl. Bayak/Bek
T...Abbasiler (9.yz) dönemi Mısır askeri valilerinden
BAYAK TİMUR: birl. Bayak/Timur
T...1- Cuci Buğa Han’ın oğullarından 2- Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAYAKUL: birl. Bay’a/Kul
BAYALAN: birl. Bay/Alan
BAYALDI: birl. Bay/Aldı
BAYALMIŞ: birl. Bay/Almış
BAYALP: birl. Bay/Alp
BAYALTAN: birl. Bay/Altan
BAYALTAY: birl. Bay/Altay
BAYALTUN: birl. Bay/Altun
BAYAN: (Muyan, buyan) 1- Kalıcılık,sonsuzluk 2- Baht, mutluluk 3- Zenginlik,
güçlülük,erklik 4- eski dönem Tanrı sıfatlarından 5- Uygur kağanlarının ünvanlarından
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından (Bavyam Şeyh)
BAYAN BEGÜM: birl. Bayan/Begüm
BAYAN BİGE: birl. Bayan/Bige
BAYAN BUGA: birl. Bayan/Boğa
BAYAN ÇUR KAĞAN: birl. Bayan/Çur/J,Kağan
T...Uygur kağanlarından
BAYAN HAN: birl. Bayan/Han
T...1- Avar hanlarından 2- Bulgar hanlarından 3- Çengiz Kaan’ın torunu ve
Sabutay’ın yetiştirdiği komutan
BAYAN KAĞAN: birl. Bayan/Kağan
T..(Bayan han)Avar hanlarından
BAYAN KULİ: birl. Bayan/Kulu

61
BAYAN KULU HAN: birl. Bayan/Kulu/Han
T...Çağatay hanlarından
BAYAN SALUR: birl. Bayan/Salur
T...Çağatay Han dönemi komutanlarından
BAYANA: birl. Bay/Ana
T...Altay destanlarında adı geçen bir tanrıça
BAYANAY: birl. Bayan/Ay

BAYANÇAR: birl. Bayan/Çur


T...Şeyban Han’ın oğullarından
BAYANDUR: birl. Bayan/Dur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAYANIL: birl. Bay/Anıl
BAYANSAR: birl. Bayan/Sar sarmaktan..
T...Şeyban han’ın oğullarından
BAYANTURA: birl. Bayan/Dura
BAYAPA: birl. Bay/Apa
BAYAR: Ulu, yüce, kudretli, celil...Tanrı sıfatlarından
T.1- Türkiye Cumhuriyetinin, üçüncü Cumhurbaşkanı 2- Bulgar hanlığı dönemi,
soyluluk ve üstün vasıflı yöneticiler için verilen bir unvan
BAYARAL: birl. Bay/Aral
BAYARSLAN: birl. Bay/Arslan
BAYASIT: (Bayezit)
BAYAŞGIN: birl. Bay/Aşkın
BAYAT: Tanrı sıfatlarından ,..1- Devletli, kısmetli 2- Kadim, ezeli
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAYAT KARA: birl. Bayat/Kara
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAYATA: birl. Bay/Ata
BAYATLI: Devletli, bahtı açık, muktedir
BAYATLUĞ: (Bayatlı)
BAYAVUT (Bayagut) Varlıklı, muktedir
T...Moğol oymaklarından ve bu oymağın kurucu beyi
BAYAYDIN: birl. Bay/Aydın
BAYAZIT: (Bayezit)
T...Babür Han dönemi beylerinden
BAYBAKAN: birl. Bay/Bakan
BAYBAKTI: birl. Bay/Baktı
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü oymaklarından ve bu oymağın ilk beylerinden
BAYBAL: birl. Bay/Bal
BAYBALA: birl.Bay/Bala
BAYBARS: birl.Bay/Bars
T...Mısır-Türk kölemenleri hanlarından (Bu ad ile aynı sülalede iki kişi vardır.
Asıl ünlü ve ulu olanı 1. Baybars Han’dır.Kıpçak kökenli bir köle olarak Mısır’a
getirilmiş, ancak büyük mücadele ve kişilik özellikleriyle devletin başına geçmiştir.)
BAYBASAN: birl. Bay/Basan
BAYBASTI: birl. Bay/Bastı
BAYBAŞ: birl. Bay/Baş
BAYBAŞAT: birl. Bay/Başat
BAYBATU: birl. Bay/Batu
BAYBATUR: birl. Bay/Batur
BAYBAYIK: birl. Bay/Bayık
BAYBEK: birl. Bay/Bey

62
T...1- Tolunoğulları dönemi, Mısır valisi ve komutanı 2- Kazakların Kiçiyüz bölüğü,
Aday, Bayoğlu ve Karasakal oymakları dip dedelerindendir.
BAYBERK: birl. Bay/Berk
BAYBERKE: birl.Bay/Berke
BAYBIÇAK: birl. Bay/Bıçak
BAYBİÇE: birl. Bay/Biçe
BAYBİÇEN: birl. Bay/Biçen
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey (Banıçiçek’in babası)
BAYBİÇER: birl. Bay/Biçer
BAYBİGE: birl. Bay/Bike
BAYBİLEN: birl. Bay/Bilen
BAYBİLGE: birl. Bay/Bilge
BAYBİLGEN: birl. Bay/Bilgen
BAYBİLİG: birl. Bay/Bilig
BAYBİLİR: birl. Bay/Bilir
BAYBİRDİ: birl. Bay/Verdi
BAYBOĞA: birl. Bay/Boğa
BAYBORA: birl. Bay/Bora
BAYBOY: birl. Bay/Boy
BAYBÖRİ: birl. Bay/Böri
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey (Bayındır Han’ın babası)
BAYBÖRK: birl. Bay/Börk
BAYBUDAK: birl. Bay/Budak
BAYBUDAR: birl. Bay/Budar
BAYBUDUN: birl. Bay/Budun
BAYBUGA: birl. Bay/Boğa
BAYBUĞU: birl. Bay/Buğu
BAYBUKA: birl. Bay/Boğa
BAYBUKAY: birl. Bay/Bugay
BAYBUYRUK: birl. Bay/Buyruk
BAYBÜRE: (Bayböri)
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
BAYCEBE: birl. Bay/Cebe
BAYCOLAY: birl. Bay/Colay
BAYÇA: Varlıklı, muktedir
T...Peçenekler devleti komutanlarından
BAYÇAĞ: birl. Bay/Çağ
BAYÇAĞAN: birl. Bay/Çağan
BAYÇAĞIL: birl. Bay/Çağıl
BAYÇAĞRI: birl. Bay/Çağrı
BAYÇAKA: birl. Bay/Çaka
BAYÇAKIN: birl. Bay/Çakın
BAYÇAKTI: birl. Bay/Çaktı
BAYÇAVLI: birl. Bay/Çavlı
BAYÇEKEN: birl. Bay/Çeken
BAYÇELİK: birl.Bay/Çelik
BAYÇERİ: birl. Bay/Çeri
BAYÇİÇEK: birl. Bay/Çiçek
BAYÇU NOYAN: birl. Bayçu/Noyan
T...Öketay Kaan’ın komutanlarından
BAYÇU (Baycu): Varlıklı, devletli
T...İlhanlılar dönemi komutanlarından
BAYÇURA: birl. Bay/Çura

63
BAYDAK: 1- Bağımsız, hür 2- Bekar
BAYDAKI: (Baydak)
T...Kırgız beylerinden
BAYDAKUL: birl. Baydu/Kul
T...Kırgız beylerinden
BAYDAL: birl. Bay/Dal
BAYDALI: birl. Bay/dalı
BAYDAN: 1- Cömert, eli açık 2- Şık, yakışıklı
T...Yakut destanlarında adı geçen bir bey
BAYDAR: Varlıklı, muktedir, egemen
BAYDAR HAN: birl. Baydar/Han
T...Altınordu hanlarından (Batu Han’ın oğlu)
BAYDEĞER: birl. Bay/Değer
BAYDEMİR: birl. Bay/Demir
T...Uygur kağanlığı dönemi komutanlarından
BAYDENİZ: birl. Bay/Deniz
BAYDERİN: birl. Bay/Derin
BAYDEVİR: birl.Bay/Devir
BAYDİLEK: birl. Bay/Dilek
BAYDİLER: birl. Bay/Diler
BAYDİREK: birl. Bay/Direk
BAYDİREN: birl. Bay/Diren
BAYDİRGE: birl. Bay/Dirge
BARDİRLİG: birl. Bay/Dirlik
BAYDOĞA: birl. Bay/Doğa
BAYDOĞAN: birl. Bay/Doğan
BAYDOĞDU: birl.Bay/Doğdu
BAYDOĞMUŞ: birl.Bay/Doğmuş
BAYDOĞU: birl.Bay/Doğu
BAYDOLU: birl.Bay/Dolu
BAYDOLUN: birl. Bay/Dolun
BAYDÖNDÜ: birl.Bay/Döndü
BAYDÖNÜM: birl.Bay/Dönüm
BAYDU: Egemen, varlıklı, devletli
BAYDU HAN: birl. Baydu/Han
T...1- Çağatay hanlarından ve Çağatay Han’ın oğlu 2- Oğuznamede adı geçen, Tatar Han’ın oğlu
BAYDU İLHAN: birl. Baydu/İlhan
T...İlhanlı hanlarından
BAYDUMAN: birl. Bay/Duman
BAYDUR: birl. Bay/Dur
T...1- Çağatay Han’ın oğullarından 2- Dede Korkut dönemi İçoğuz beylerinden
BAYDURA: birl. Bay/Dura
BAYDURAK: birl. Bay/Durak
BAYDURAN: birl. Bay/Duran
BAYDURDU: birl. BayDurdu
BAYDURSUN: birl. Bay/Dursun
BAYDURUK: birl. Bay/Duruk
BAYDURUL: birl. Bay/Durul
BAYDURUM: birl. Bay/Durum
BAYDURUŞ: birl. Bay/Duruş
BAYDUY: birl.Bay/Duy
BAYDUYAR: birl.Bay/Duyar
BAYDUYUL: birl. Bay/Duyul

64
BAYDUYUM: birl. Bay/Duyum
BAYDÜREN: birl. Bay/Düren
BAYDÜZ: birl. Bay/Düz
BAYDÜZE: birl. Bay/Düze
BAYDÜZEN: birl. Bay/Düzen
BAYELÇİ: birl. Bay/Elçi
BAYELÇİN: birl.Bay/Elçin
BAYER: birl. Bay/Er
BAYERCE: birl. BayErce
BAYERDEM: birl. Bay/Erdem
BAYERDİ: birl. Bay/Erdi
BAYEREN: birl. Bay/Eren
BAYERGİ: birl. Bay/Ergi
BAYERGİN: birl. Bay/Ergin
BAYERKİN: birl. Bay/Erkin
BAYERMİŞ: birl. Bay/Ermiş
BAYERSİN: birl.Bay/Ersin
BAYERTİN: birl. Bay/Ertin
BAYERTİNGÜ: birl. Bay/Ertingü
BAYESEN: birl. Bay/Esen
BAYESİ: birl.Bay/Esi
BAYESİM: birl. Bay/Esim
BAYESİN: birl. Bay/Esin
BAYEŞKİN: birl. Bay/Eşkin
BAYETMİŞ: birl. Bay/Etmiş
BAYEZEN: birl. Bay/Ezen
BAYEZGİ: birl. Bay/Ezgi
BAYEZİT: birl. Bay/Ezit
T...Otmanlılar devletinde bu ad ile iki padişah vardır. 2- Babür Han’ın bey ve komutanlarından
BAYGEÇEN: birl. Bay/Geçen
BAYGEÇTİ: birl. Bay/Geçti
BAYGELDİ: birl. Bay/Geldi
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAYGELE : birl. Bay/Gele
BAYGEZ: birl. Bay/Gez
BAYGIN: Kendinden geçmiş
BAYGİZ: birl. Bay/Giz
BAYGİZER: birl. Bay/Gizer
BAYGÖÇEN: birl. Bay/Göçen
BAYGÖÇER: birl. Bay/Göçer
BAYGÖKÇE: birl. Bay/Gökçe
BAYGÖKÇEK: birl. Bay/Gökçek
BAYGÖKÇEN: birl. Bay/Gökçen
BAYGÖNE: birl. Bay/Göne
BAYGÖNENÇ: birl. Bay/Gönenç
BAYGÖNÜL: birl. Bay/Gönül
BAYGÖR: birl. Bay/Gör
BAYGÖREN: birl. Bay/Gören
BAYGÖRGEN: birl. Bay/Görgen
BAYGÖRGÜN: birl. Bay/Görgün
BAYGÖRÜN: birl. Bay/Görün
BAYGUN (Baygın)
BAYGUT: birl. Bay/Kut

65
BAYGUTALP: birl. Bay/Kut/Alp
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAYGÜÇ: birl. Bay/Güç
BAYGÜLEÇ: birl.Bay/Güleç
BAYGÜLEN: birl. Bay/Gülen
BAYGÜN: birl.Bay/Gün
BAYGÜR: birl. Bay/Gür
BAYGÜRÜL: birl.Bay/Gürül
BAYGÜVEN: birl. Bay/Güven
BAYHAN: birl. Bay/Han
BAYHUN: birl. Bay/Hun
BAYIK: 1- Varlıklı, egemen 2- Usta, eli yatkın 3- Doğru sözlü, saygılı, güvenilir
BAYIN: Çekici, güzel, yakışıklı
T...Kotun Türklerinin dip dedelerinden
BAYINDIR: Güçlü,varlıklı, egemen
T...Türkmenlerin, Göklen oymağı dip dedelerinden
BAYINDUR HAN: birl.Bayındır/Han
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir Oğuz beyi
BAYINDUR (Bayındır)
T...1-Oğuz Kağan’ın torunlarından ve 24 Oğuz boyundan biri 2- Akkoyunlular devleti
komutanlarından
BAYIR: Yamaç
BAYIRKAN: birl. Bayır/Kan
T...Altay destanlarında adı geçen bir hanım
BAYIRLI:..T..Oğuz Kağan’ın torunlarından ve 24 Oğuz boyundan biri
BAYIŞIK: birl. Bay/Işık
BAYITMIŞ: Zengin, kudret sahibi
BAYİLÇİ: birl. Bay/İlçi
BAYİLER: birl. Bay/İler
BAYİLHAN: birl. Bay/İlhan
BAYİLKİN: birl. Bay/İlkin
BAYİNAL: birl. Bay/İnal
T...Kıpçak hanlarından Şeyban Han’ın oğlu
BAYİNAN: birl. Bay/İnan
BAYİNANÇ: birl. Bay/İnanç
BAYİZGEN: birl. Bay/İzgen
BAYİZLER: birl. Bay/İzler
BAYKA: Toy, şölen, şenlik
BAYKAÇMAS: birl. Bay/Kaçmaz
BAYKAĞAN: birl. Bay/Kağan
BAYKAL: 1-birl. Bay/Kal kalmak olan 2- Bay/Köl (Göl)
BAYKAM: birl. Bay/Kam
BAYKAN: birl. Bay/Kan
BAYKARA: birl. Bay/Kara
T...Ünlü bilgin, astronom, filozof, Timur Kürkan Han’ın torunlarından
BAYKESEN: birl. Bay/Kesen
BAYKIN: birl. Bay/Kın
BAYKINALP: birl. Baykın/Alp
BAYKIR: birl. Bay/Kır
BAYKIRAN: birl. Bay/Kıran
BAYKIVAN: birl. Bay/Kıvan
BAYKIZ: birl. Bay/Kız
BAYKIZIL: birl. Bay/Kızıl

66
BAYKOCA: birl. Bay/Koca
T...Otman Bey’in yeğenlerinden
BAYKOÇ: birl. Bay/Koç
BAYKON: birl. Bay/Kon..Konmaktan...
BAYKONAK: birl. Bay/Konak
BAYKONAR: birl. Bay/Konar
BAYKONDU: birl. Bay/Kondu
BAYKONUR: birl. Bay/Konur
T...Kazak hanlığı dönemi, bilgin ve astronomlardan
BAYKÖL: birl. Bay/Göl
BAYKÖMEN: birl. Bay/Kömen
BAYKUL: birl. Bay/Kul
BAYKULA: birl.Bay/Kula
BAYKULU: birl. Bay/Kulu
BAYKUMAN: birl. Bay/Kuman
BAYKURGAN: birl. Bay/Kurgan
BAYKURT: birl. Bay/Kurt
BAYKUT: birl. Bay/Kut
BAYKUTAL: birl. Bay/Kutal
BAYKUTAN: birl. Bay/Kutan
BAYKÜL: birl. Bay/Kül
BAYLA: Varlıklı, refah içinde olan
BAYLA BAĞA TARKAN: birl. Bayla/Bağa/Tarkan
T...İlteriş Kutluk Kağan’ın yakın yoldaşı ve komutanlarından
BAYLAK: Rahat, refah içinde
BAYLAM: 1- Azim, kararlılık 2- Demet, bağ
BAYLAMIŞ: Varlıklı, güçlü olmuş
BAYLAN: Nazlı, şımarık
BAYLANIŞ: İlişki, münasebet
BAYLIK: 1- Varlık, Varlıklılık, güçlülük 2- Ganimet
BAYMAZ: Mala mülke ilgi duymayan kişi
T...Öketay Kaan dönemi bey ve komutanlarından
BAYMUŞTU: birl. Bay/Muştu
BAYNOYAN: birl. Bay/Noyan
BAYOBA: birl. Bay/Oba
BAYOGAN: birl. Bay/Ogan
BAYOGUR: birl. BAY/Oğur
BAYOGUT: birl. Bay/Ogut
BAYOĞLU: birl. Bay/Oğlu
T...Kazak oymaklarından ve bu oymağın kurucu beylerinden
BAYOĞUL: birl. Bay/Oğul
BAYOĞUZ: birl. Bay/Oğuz
BAYOK: birl. Bay/Ok
BAYOKAN: birl. Bay/Okan
BAYOLCAŞ: birl. Bay/Olcaş
BAYOLCAY: birl. Bay/Olcay
BAYONUK: birl. Bay/Onuk
BAYOR: birl. Bay/Or
BAYORALP:birl. Bay/Oralp
BAYORAN: birl. Bay/Oran
BAYORDA: birl. Bay/Orda
BAYORUL: birl.Bay/Orul
BAYOTAĞ: birl. Bay/Otağ

67
BAYOZAN: birl. Bay/Ozan
BAYÖĞDÜ: birl. Bay/Öğdü
BAYÖĞER: birl. Bay/Öğer
BAYÖĞÜT: birl.Bay/Öğüt
BAYÖLMEZ: birl. Bay/Ölmez
BAYÖRGEN: birl.Bay/Örgen
BAYÖZ: birl. Bay/Öz
BAYÖZBEK: birl.Bay/Özbek
BAYÖZEN: birl. Bay/Özen
BAYÖZER: birl.Bay/Özer
BAYÖZLÜ: birl.Bay/Özlü
BAYÖZMEN: birl.Bay/Özmen
BAYPUSAT: birl.Bay/Pusat
BAYRAÇ: Varlıklı, zengin
T...Türkmenlerin Sarık oymağı dip dedelerinden
BAYRAK: Varlık, varoluş, erklik, güç, ve bağımsızlık
BAYRAM: Güzellik, mutluluk, sevinç, bolluk
T...Türkmenlerin, Yavmut oymağı dip dedelerinden
BAYRAM BEGÜM: birl. Bayram/Begüm
T...Harzemşahlar dönemi,saray hanımlarından
BAYRAMHAN: birl. Bayram/Han
T..Babür Han dönemi beylerinden
BAYRI: 1- Ezeli, kadim 2- emektar, tecrübe sahibi 3- Sonradan zaptedilip, yurda dahil edilen toprak
BAYRIHAN: birl. Bayrı/Han
T...1- Gazneliler devleti hanlarından 2- Alptekinliler devcleti hanlarından
BAYRIK: Kısmet, baht, talih
BAYRIN: Kadim, ezeli, eskiye dayalı
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAYRUK: (Bayrık)
BAYSA: Madalya
BAYSADAK: birl. Bay/Sadak
BAYSAGUN: birl. Bay/Sagun
BAYSAKIK: birl. Bay/Sakık
BAYSAKIN: birl. Bay/Sakın
BAYSAL:1- birl.Bay/Sal 2- Bolluk, rahatlık 3- Asayiş, sükunet
BAYSALLAR: birl. Bay/Salar
BAYSALDI: birl. Bay/Saldı
BAYSALUR: birl.Bay/Salur
BAYSAN: Yakışıklı, levent, gösterişli
BAYSANÇAR: birl. Bay/Sançar
BAYSARU: birl. Bay/Sarı
BAYSATI: birl. Bay/Satı
BAYSAVUL: birl. Bay/Savul
BAYSAVUN: birl. Bay/Savun
BAYSAY: birl. Bay/Say
BAYSAYAN: birl. Bay/Sayan
BAYSAYAR: birl. Bay/Sayar
BAYSAYIL: birl. Bay/Sayıl
BAYSAYIN: birl.Bay/Sayın
BAYSEVÜK: birl. Bay/Sevük
BAYSEZEN: birl. Bay/Sezen
BAYSEZİL: birl.Bay/Sezil
BAYSEZİM: birl. Bay/Sezim

68
BAYSIYIK: birl. Bay/Sıyık
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Kara Giray oymağı dip dedelerinden
BAYSİN: Zengillik, kudret
BAYSONER: birl. Bay/Soner
BAYSOY: birl. Bay/Soy
BAYSOYAT: birl. Baysoy/At
T...Altay Türkleri Şor oymağı dip dedelerinden
BAYSOYLU: birl. Bay/Soylu
BAYSU: birl. Bay/Su
BAYSUN: birl. Bay/Sun
BAYSUNALP: birl. Baysun/Alp
T...Otmanoğullarının dip dedelerinden
BAYSUNDU: birl. Bay/Sundu
BAYSUNGUR: birl. Bay/Sungur
T...Çengiz Kaan’ın dip dedelerinden, Kurlas oymağı beylerinden
BAYSUNGUR HAN: birl. Baysungur/Han
T...1- Akkoyunlular devleti hanlarından 2- Timur Kürkan Han’ın torunlarından (Şahruk’un oğlu)
BAYŞAD: birl. Bay/Şad
BAYŞIRAY: birl. Bay/Şıray
BAYTAG: Bolluk, çokluk, kalabalık
T...Kırgız oymaklarından ve bu oymağın ilk beylerinden
BAYTAN: birl.Bay/Tan
BAYTANER: birl. Bay/Taner
BAYTANIL: birl. Bay/Tanıl
BAYTANIR: birl. Bay/Tanır
BAYTANIŞ: birl.Bay/Tanış
BAYTANUK: birl. Bay/Tanık
BAYTAPAN: birl. Bay/Tapan
BAYTARIM: birl. Bay/Tarım
BAYTAŞ: birl. Bay/Taş
T...1- Karahanlılar devleti Hanlarından (Satuk Buğra Han’ın oğlu) 2- Kaşgarlı Mahmud beyin dedesi
BAYTEBER: birl.Bay/Teber
BAYTEKİN: birl. Bay/Tekin
T...Selçuklular dönemi, Erbil atabeylerinden
BAYTEMİR: birl. Bay/Demir
BAYTERİM: birl. Bay/Terim
BAYTİGİN: birl. Bay/Tigin
BAYTİLUN: birl. Bay/Tilun
BAYTİMUR: birl. Bay/Timur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BAYTOGAN: birl. Bay/Doğan
BAYTOK: birl. Bay/Tok
T...Kırgızların Argın oymağı dip dedelerinden
BAYTOKUZ: birl. Bay/Dokuz
BAYTOLUN: birl. Bay/Tolun
BAYTORUL: birl. Bay/Torul
BAYTOSUN: birl. Bay/Tosun
T...Uygur kağanlığı dönemi bilginlerinden
BAYTÖRE: birl. Bay/Töre
BAYTUĞ: birl. Bay/Tuğ
BAYTUĞÇU: birl. Bay/Tuğcu
BAYTUĞRUL: birl. Bay/Tuğrul
BAYTULGA: birl. Bay/Tulga

69
BAYTUMAN: birl. Bay/Duman
BAYTUNÇ: birl. Bay/Tunç
BAYTUR: birl. Bay/Tur
BAYTURA: birl. Bay/Dura
BAYTURAN: birl. Bay/Duran
BAYTURSUN: birl. Bay/Dursun
T...Kazak hanlığı dönemi ozanlarından
BAYTURU: birl. Bay/Turu
BAYTUTAR: birl. Bay/Tutar
BAYTUTAY: birl. Bay/Tutay
BAYTUTUN: birl. Bay/Tutun
BAYTUTUŞ: birl. Bay/Tutuş
BAYTÜZ: birl. Bay/Düz
T...Sevük Tekin’in komutanlarından
BAYUÇUR: birl. Bay/Uçur
BAYUĞUR: birl. Bay/Uğur
BAYUK: Hazır, amade
BAYULAK: birl. Bay/Ulak
BAYULAN: birl. Bay/Ulan (İlun)
BAYULAŞ: birl. Bay/Ulaş
BAYULUÇ: birl. Bay/Uluç
BAYULUĞ: birl. Bay/Ulu
BAYUMAN: birl. Bay/Uman
BAYUMAR: birl. Bay/Umar
BAYUR: Cesur, gözükara
BAYURAN: birl. Bay/Uran
BAYURKU: birl. Bay/Urku
T...Uygur oymaklarından ve bu oymağın ilk beylerinden
BAYUSLUĞ: birl. Bay/Uslu
BAYUTKU: birl. Bay/Utku
BAYUTMUŞ: birl. Bay/Utmuş (yenmiş, muzaffer)
T...Uygur, yazıtlarında adı geçen bir bey
BAYUTUM: birl. Bay/Utum
BAYUZ: birl. Bay/Uz
BAYÜLGEN: birl. Bay/Ülgen
T...Şamanist gelenekte insanlar arası ilişkilerle ilgilenen “mükafat tanrısı”
BAYÜLKEN: (Bayülgen)
BAYÜN: birl. Bay/Ün
BAYÜNAL: birl. Bay/Ünal
BAYÜRKÜT: birl. Bay/Ürküt
BAYVERDİ: birl. Bay/Verdi
BAYVERİM: birl. Bay/Verim
BAYVURAN: birl. Bay/Vuran
BAYYİĞİT: birl. Bay/Yiğit
T...Bir kırgız oymağı ve bu oymağın kurucu beylerinden
BAYYURT: birl. Bay/Yurt
BAZ: 1- Emin, güvenilir 2- Merkeze bağlanmış, sonradan katılmış
BAZ KAĞAN: birl. Baz/Kağan
T...Dokuz Oğuzlar devleti kağanlarından
BAZBAY: birl. Baz/Bay
BAZDA: Hoş, latif, çekici
BAZIR: Basar, baskıncı
T...Karahanlı, Satuk Buğra Han’ın babası

70
BAZMAN: Tabi, bağlı, muti
T...Tolunoğulları dönemi bey ve komutanlarından
BECERİ: (Beceriklik) Hüner, marifet, yeterlilik
BECET: süs, makyaj, tezniyat
BEÇİRİK: Becerik, beceri, marifet
BEÇKAN: İpekten yapılmış sancak
BEDER: Ziynet, mücevher
BEDİZ: 1- Resim, heykel, nakış, bezek 2- Taşlara yontularak yapılan süsleme
BEDİZCİ: Ressam , heykeltraş, nakışçı
BEDÜK: Büyük, iri, cesim, ulu
BEGEÇ: Beyliğe uygun olan
BEGEÇ ARSLAN: birl. Begeç/Arslan
T... Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BEGEÇ ARSLAN TİGİN:birl. Begeç/Arslan/Tigin
T...Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
BEGEÇHANIM: birl. Begeç/Hanım
BEGEN: 1- beğeni, hoşluk 2- Şehzade, prens
BEGENÇE: Şehzade, prens
BEGESİN: Doğruluk, sevap, hayr
BEGİ: 1- Yiğit, güçlü, 2- Eş- koca
BEGİL: birl. Beğ/İl
BEGİSİ:1- Doğru, sevap 2- Beğenilen, imrenilen
T...Timur Kürkan Han’ın kızlarından

BEGÜM: Hanımefendi, bayan, saygı duyulan hanım, eski Türkçe’de “beğ”’in


tam olarak dişi karşılığı
T...Babür Han’ın hala kızlarından
BEGÜMTAY: birl. Begüm/Tay
BEĞ: Bey, varlık, erklik, güç, yöneticili toparlayıcılık, liderlik, soyluluk vb. anlamları içerir
BEĞARSLAN: birl. Bey/Arslan
BEĞATA: birl. Bey/Ata
BEĞBARS: birl. Bey/Bars
BEĞBERİK: birl. Beğ/Berik
BEĞBERİKMOĞOL: birl. Beğberik/Moğol
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
BEĞBOĞA: birl. Bey/Boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BEĞBORA: birl. Bey/Bora
BEĞBÖRİ: birl. Bey/Böri
BEĞCEĞİZ: Beycik, Küçük bey
BEĞÇE: Küçük bey
BEĞÇEK: Küçük bey
BEĞÇUR: birl. Bey/Çur
T...Göktürkler kapanı Kapgan Kağan’ın ünvanlarından
BEĞDAŞ: Akran,eş,denk
BEĞDE:1- Azia, saygıdeğer 2- Adil, adaletli
BEĞDEMİR: birl. Bey/Demir
T...Selçuklular dönemi Ahlat atabeylerinden
BEĞDEŞ: Nazir,benzer
BEĞDİ: Aziz,muterem, saygıdeğer
T...Oğuz kağan’ın torunu, Yıldız Han’ın oğlu
BEĞDİLİ: Beğdi Han’a bağlı...24 Oğuz boyundan biri
BEĞDOĞAN: birl. Bey/Doğan

71
T...İdil Bulgarları hanlarından
BEĞDOĞDU: birl. Bey/Doğdu
T...Gazneli Mahmud’un bey ve komutanlarından
BEĞDURDU: birl. Bey/Durdu
BEĞDÜZ: birl. Bey/Düz
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
BEĞDÜZ EMEN: birl. Beğdüz/Emen (ruh,can)
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BEĞEÇ:1- Beğliğe layık 2- Beğ çocuğu, küçük bey
BEĞENDİK: Beğenilen
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü Argın oymağı dip dedelerinden
BEĞENİ: Hoşa giden, beğenilen
BEĞENMİŞ: Hoşuna gitmiş
BEĞER: Bayoğlu, prens, şehzade
BEĞHAN: birl. Bey/Han
BEĞKONDU: birl. Bey/Kondu
T...Çengiz Kaan’ın torunlarından, Sibir Hanlarından

BEĞKULU: birl. Bey/Kulu


T...Çağatay hanlarından
BEĞKUT: birl. Bey/Kut
BEĞLEN: Bey soyundan olan
BEĞLİK: Beylik, beyliğe uygun olan
BEĞMOĞOL: birl. Beğ/Moğol
T...Babür Han’ın komutanlarından
BEĞREK: Beyrek, bey çocuğu, küçük bey
BEĞSARI: birl. Beğ/Sarı
T...Babür Han’ın komutanlarından
BEĞSÜLEN: birl. Beğ/Sülün, selen, selin
T...Çağatay Han’ın ilk hanımı
BEĞŞAD: birl. Bey/Şad
BEĞTAŞ: birl. Beğ/Taş
T...Selçuklular dönemi beylerinden
BEĞTEMİR: birl. Bey/Demir
BEĞTİGİN: birk,l. Bey/Tigin
BEĞTİMUR: birl. Bey/Timur
BEĞTÖRE: birl. Bey/Töre
BEĞTUR: birl. Bey/Dur
T...Karahanlılar dönem komutanlarından
BEĞTURMUŞ: birl. Bey/Durmuş
BEĞTÜZÜN: birl. Bey/Tüzün
BEĞYİĞİT: birl. Bey/Yiğit
BEK: 1- Bey, beğ 2- Pek, sıkı
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
BEKAĞUL: birl. Bek/Avul
T...Babür Han’ın komutanlarından
BEKBEGEÇ: birl. Bek/Begeç
T...Uygur kağanlığı dönemi beylerinden
BEK GAZAN: birl. Bek/Kazan
T...Türkmenlerin Salur ve Karaman oymakları dip dedelerinden
BEK SAKAR: birl. Bek/Sakar
T...Türkmenlerin, Salur ve Yalvaç oymakları dip dedelerinden
BEKDOĞMUŞ: birl. Bek/Doğmuş

72
BEKEÇ: (Beğeç)
BEKEM: Bey, beyim
BEKEÇTEKİN: birl. Bekeç/Tekin
T...Harzemşahlar dönemi beylerinden
BEKEN: Dayanıklı, metin
BEKER: birl. Bek/Er
BEKET: Kuvvet, dayanıklılık
BEKİ: 1- Yiğit,güçlü 2- Eş, koca 3- Şaman, baş şaman
BEKİK: Güvenli, iyi korunan
BEKİL: birl. Bek/İl
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
BEKİM: Azimli, kararlılık
BEKİZ: birl. Bek/İz
T...Timur Kürkan Han’ın torunu, Miran Şah’ın oğlu
BEKİZ AKA: birl. Bekiz/Aka Timur Kürkan Han’ın kız torunu, Şahruk’un kızı
BEKSARU: birl. Bek/Sarı
T...Baybars Han dönemi bey ve komutanlarından
BEKTAN: birl. Bek/Tan
BEKTEMİR: birl. Bek/Demir
T...Türkmenlerin Çavdur oymağı dip dedelerinden
BEKTOĞAN: birl. Bek/Doğan
BEKTUR: (Bektura) birl. Bek/Tur. Tura
T...Çengiz Kaan’ın babası bir, anası ayrı olan kardeşlerinden
BEKTOĞDI: birl. Bek/Doğdu

BEKTURSUN: birl. Bek/Dursun


T...Kırgız oymak beylerinden
BEL: 1- Bilgi, bilim 2- Belirti,iz, damga 3- Tarlanın orta yeri 4- l,iki dağın arasındaki geçit
T...Eski dönem Tanrı sıfatlarından
BELÇİN: Belirti, iz, damga
BELÇİR: birl. Bel/Çur
T...Kuman hanlığı dönemi komutanlarından
BELDEK: İz, işaret, emare
BELEK:1- Kılavuz, rehber 2- hediye, 3-Kundak bezi
T...1- Artukoğulları dönemi Diyarbakır valisi 2- Kırgızların, Togay, Bugu oymakları dip dedelerinden
BELEN:1- Bilen, alim 2- Geçit 3- Sırt, tepe, dağ yolu
BELER:birl. Bel/Er
T...Atilay Han’ın dip dedelerinden
BELET: Belge, delil
BELGE: Belge, doküman, delil
BELGE TEKİN: birl. Belge/Tekin
T...Gazneliler dönemi komutanlarından
BELGE TİGİN: birl. Belge/Tigin
BELGİ:1- Belge 2- Bilgi 3- Fark, farklılık, ayırt, alamet
BELGİN: Belirgin, net, açık
BELGİTAY: birl. Belgi/Tay
T...Çengiz Kaan’ın yakın yoldaşlarından
BELGÜ:1- Belge 2- Sınır taşı, sınır toprağı 3- Yüzük taşı, nişane
BELGÜNAY: birl. Belgin/Ay
BELGÜTAY: birl. Belgü/Tay
T...Çengiz Kaan’ın baba bir ana ayrı, kardeşlerinden
BELİK:1- Doruk, zirve, şahika 2- Saç örgüsü
BELLEK: Hafıza

73
BELTEKİN: birl. Bel/Tekin
T...Batı Hunları dönemi komutanlarından
BELTİR: (beltiri)
BELTİRİ: birl. Bel/Diri
T...Altay Türkleri eski oymak beylerinden
BENEK: 1- Armağan, hediye 2- Bakır para 3- İşlemeli kumaş
...Farsçadaki benek ile ad benzerliği var. Anlamları farklı
BENGİ: Bengü, mengü sonsuz, sonsuzluk, ebediyet, ebedi
BENGİAY: birl. Bengi/Ay
BENGİBAY: birl. Bengi/Bay
BENGİLİK: Sonsuzluk
BENGİSAN: birl. Bengi/San
BENGİSU: birl. Bengi/Su
BENGÜ: Bengi, mengü
BENGÜ ÇİÇEK: birl. Bengü/Çiçek
BENGÜ HAN: birl. Bengü/Han
BENGÜ KAYA: birl. Bengü/Kaya
BENGÜTAŞ: birl. Bengü/Taş
BENGÜTÖRE: birl. Bengü/Töre
BENGÜER: birl. Bengü/Er
BENGÜTUĞ: birl. Bengü/Tuğ
BENİCE: Sonsuzluk, sonsuzluğa giden
BENK: Muhkem, iyi korunan
BENLİ: Yüzünde bei olan
BENLİ TİMUR: birl. Benli/Timur
T...Kulagu Han’ın kardeşi
BERDİ: Verdi,Kutsal güçler tarafından yollanan..
BERDİBEK: birl. Berdi/Bek
BERDİHAN: birl. Berdi/Han
T...Altınordu hanlarından
BERDİSU: birl. Berdi/Su
BEREGEN: Eli açık, cömert, verici
BERENDEY: (berentay) birl. Beren/Tay
BERGE: 1- Vergi 2- Berke, kamçı, değnek
T...Kıpçak hanlarından (Yadigar Han’ın oğlu)
BERGİ: 1- Vergi 2- Eli açık, cömert
BERGİLİK: Doğal, tabi
BERGÜ: (Bergi)
BERİK: 1-Berk, sağlam, gürbüz, dayanıklı 2- Cömert, eli açık
BERİL: Verici, cömert, eli açık, fedakar
BERİN: Veren, cömert
T...Türkmenlerin, Teke, Ötemiş ve Saçmaz oymaklarının dip dedelerinden
BERİŞ: Veriş, hibe
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü Bayoğlu oymağı dip dedelerinden
BERİŞBEK: birl. Beriş/Bek
BERK: 1- Katı, sıkı, sağlam, dayanıklı 2- Şiddet, şiddetlilik 3- Korunan, muhkem 4- Yıldırım
BERKANT: birl. Berk/Ant
T...Altay dağları cıvarında bir başka dağın adı
BERKAY: birl. Berk/Ay
T...Altınordu Hanlarından
BERKBEĞ: birl. Berk/Bey
BERKBOĞA: birl. Berk/Boğa
BERKÇUR: birl. Berk/Çur

74
BERKE:1- Kamçı, değnek 2- Dövme 3- Naz, işve
T...Peçenekler dönemi bey ve komutanlarından
BERKE HAN: birl. Berke/Han
T...Çengiz Kaan’ın torunlarından Cuci han’ın oğlu ve Batu Han’ın kardeşi.
(Müslüman olduktan sonra adını “Bereket Han” olarak değiştirmiştir...!)
BERKEBAY: birl. Berke/Bay
BERKEM: Düşmana karşı iyi korunan yer, müstahkem mevki
BERKEY (Berke)
BERKHAN: birl. Berk/Han
T...Peçenekler devleti hanlarından
BERKİN: Güçlü, güçlendirilmiş
BERKİŞ: birl. Berk/İş
BERKİT: Güçlü, güçlendirilmiş, muhkem
T...Kıpçak hanlığı dönemi beylerinden
BERKKAN: birl. Berk/Kan
BERKLİĞ: Berkli, güçlü, dayanıklı
BERKOL: birl. Berk/Ol
BERKSAN: birl.Berk/San
BERKSOY: birl. Berk/Soy
BERKUK: Sert,cesur, dayanıklı
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti komutanlarından
BERKYARUK: birl. Berk/Yaruk
T...Selçuklular Hanlarından Alparslan Han’ın torunu, Sançar Han’ın oğlu (Bazı tarihçilerin kayıtlarında
“Börk Yaruk” olarak ta yazılmış bir ad olmasına rağmen her ikisi de çok güzel ve kabul görülen
adlardır.)
BERKYİR: birl. Berk/Yer (Toprak)
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BERMEK: Vermek, veriş
BERŞE: Odun kömürü, kül
BERTAY: birl. Ver/Tay
BESEN: Bezen,süs, makyaj, gösteriş
BESEN TEKİN: birl. Besen/Tekin
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
BETİK: (Bitiğ, bitik) Yazılı kağıt, mektup
BEY(Beğ)
BEY ARSLAN: birl. Bey/Arslan
T...Karahanlılar dönemi komutanlarından
BEY BEYREK: birl. Bey/Beyrek
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
BEYBOĞA: birl. Bey/Boğa
BEYDEMİR: birl. Bey/Demir
T...Selçuklular dönemi Ahlat beylerinden
BEYDOĞAN: birl. Bey/Doğan
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
BEYKULA: birl. Bey/Kula
BEYBUT: Barış, sulh
BEYÇUR: birl. Bey/Çur
T...Selçuklular dönemi Halep beylerinden
BEYDAŞ (Beytaş)
BEYDOĞMUŞ: birl. Bey/Doğmuş
BEYDUR: birl. Bey/Dur
BEYDÜZ: birl. Bey/Düz
T...Koço Uygurlarının, resmi yazışmalarında adı geçen bir bey

75
BEYGE: Bike, küçük hanım
BEYGU: Bir şahşn türü
T...Çağrı ve Tuğrul beylerin amcazadelerinden
BEYHAN: birl. Bey/Han
T...Uygur hanlarından (Gazneli Mahmud’un kaynatası)
BEYİZ: birl. Bey/İz
BEYKAN: birl. Bey/Kan
BEYKOCA: birl. Bey/Koca
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti komutanlarından
BEYKUL: birl. Bey/Kul
BEYKULU: birl. Bey/Kulu
T...Kırgız beylerinden
BEYLEM: Buket, demet, çiçek demeti
BEYLEN: Beyli, beye bağlı
T...Divanı Lugati Türk’de adı geçen bir Karahanlı beyi
BEYNEN: beğenen
T...Kırgız oymak beylerinden
BEYOĞUL: birl. Bey/Oğul
BEYREK: 1- Tim, müfreze 2- Merkez ordu, ordugah
BEYRU (Bayrı) 1- Ezeli, başlangıçsız 2- Emektar, tecrübeli
BEYSU: birl. Bey/Su
BEYSU MENGÜ: birl. Beysu/Mengü
T...Çağatay Han’ın torunlarından
BEYSUN: birl. Bey/Sun
T...Çağatay Han’ın kız torunlarından
BEYSUNGU: birl. Bey/Sungu
BEYTAN: birl. Bey/Tan
BEYTEKİN: birl. Bey/Tekin
T...Selçuklular dönemi Erbil atabeylerinden
BEYTEMİR: birl. Bey/Demir
T...Selçuklular dönemi komutanlarından
BEYTİMUR: birl. Bey/Timur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BEYTOSUN: birl. Bey/Tosun
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BEYTÖRE: birl. Bey/Töre
BEYTUT: birl. Bey/Tut
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BEYTÜZÜN: birl. Bey/Tüzün
T...Samanoğulları (Mansur Han) dönemi vezirlerinden
BEZEK: Süs, takı, piraye
BEZEN: Süs, makyaj
BEZENMİŞ: Süslü
BEZGİN: Bez...mekden. Sarsılmış, bıkmış
BIÇAK: Bıçma aracı
BIÇGIN: Kesen, biçen
BIÇKAS: Kağan ve Hanlara yapılan bağlılık andı
BIÇKI: Bıçak bileme aracı
BIÇKIN (Bıçgın)
BİBİ: Kibar, eğitimli, sayıdeğer hanım
(...Anadoluda birçok bölgemizde “hala” anlamında da kullanılır)
BİBİBEGÜM: birl. Bibi/Begüm
T...Babür Han dönemi saray hanımlarından

76
BİBİ TÜRKAN: birl. Bibi/Türkan
T...Selçuklular dönemi İran atabeylerinde Muzaffereddin’in annesi
BİÇEK: Bıçak, biçici
BİÇİK: Biçilmiş, biçimlenmiş
BİÇİM: Şekil, format, örnek, biçilmiş gibi
BİÇİN: 1- Biçilmiş,biçime girmiş 2- Ekin, tahıl 3- biçen, doğrayan
BİÇİN KIYAN: birl. Biçin/Kıyan
T...Oğuznamede adı geçen Kıyan Han’ın oğullarından
BİGE: 1- Bakire, temiz kız 2- Bey kız saygıdeğer kız
BİGE AĞAÇA: birl. Bige/Ağaca
T...Timur Kürkan Han döneminde yaşamış, sözü geçen bir hanım
BİGE KOÇUN: birl. Bige/Koçun
T...Timur Kürkan dönemi hanımlarından
BİGEM: Sevilen, el üstünde tutulan kız
BİGEN: Beğenilen
BİGENDİK: Beğenilen, ilgi duyulan
BİGİLA: birl. Bey/Ola
T...Batı Hun devleti komutanlarından
BİKBİL:birl. Bey/Bil
T...Sibir Türkleri, Turgay oymağı beylerinden
BİKE: Bige
BİKEM: Bigem
BİKET: Beylik, beyliğe uygun
T...Kırgızların Çigil oymağı dip dedelerinden
BİKYARUK: birl. Bey/Yaruk
T...Toktamış Han’ın komutanlarından
BİL: Bilgi, bilim
BİLTEKİN: birl. Bil/Tekin
T...Abbasiler dönemi, Türk asıllı komutanlardan
BİLBARS: birl. Bil/Bars
T...Harzem hanlarından (İlbars’ın kardeşi)
BİLBAY: birl. Bil/Bay
BİLBOĞA: birl. Bil/Boğa
T...Mısır-Türk kölemenler devleti hanlarından
BİLDİK: Bilinen, tanınan, ünlü
BİLECEN: Bilgiç,çok bilmiş
BİLEDA: Balta
T...Atilay Han’ın kardeşi
BİLGE: Bilgili, filozof, alim, bilgin, ulu kişi
BİLGE BOĞA: birl. Bilge/Boğa
T...Uygur kağanlığı dönemi vezirlerinden
BİLGE BUDUN: birl. Bilge/Budun
BİLGE BÜGÜ: birl. Bilge/Bügü
T...Karahanlı hanlarının ünvanlarından
BİLGE DÖNE HAN: birl. Bilge/Döne/Han
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
BİLGE HAN: birl. Bilge/Han
T...Son Uygur hanlarından
BİLGEHATUN: birl. Bilge/Hatun
T...İlteriş Kutluk Kağan’ın evdeşi, Bilge Kağan ve Tigin’in anası

77
BİLGEKAĞAN: Bilge/Kağan (Aslı, Türk Bilge Kağan’dır)
T...Türk tarihinin, bir çok nedenlerle en önde gelen kişilerinden. Türk Milliyetçiliğini devlet siyasetine
sokan, ona sosyal, ve siyasal bir kimlik vererek, devlet-millet bütünleşmesini sağlayan, milliyetçiliğe
“zaman boyutu”nu kazandırıp, onu çağlar ötesine götürebilmeyi amaçlayan ve ilk defa “ Birleşik Türk
Devletleri” fikrini ortaya çıkarıp bunu milli politika biçimine getiren, milli demokrasi düşüncesini
bizzat uygulayarak,yönetimi döneminde sık sık kurultaylar toplayarak milletine “hesap veren” ve tüm
bunları kardeşi Kül Tigin’in ölümünden sonra yazdırttığı “mengütaş’larda(Orkun anıtları) da bizzat
anlatan ve son olarak da gerek Türk dili, gerek de edebiyatı ve içeriği açısından, dünyada bir eşi
daha bulunmayan yazıları yazdırtan ulu kişi...İlteriş Kutluk Kağan’ın büyük oğlu, Kül Tigin’in ağabeyi.
BİLGEKAN: birl. Bilge/Kan
BİLGEKUTLUĞ: birl. Bilge/Kutluk
T...Göktürk kağanlarından
BİLGE KÜR ÇUL: birl. Bilge/Kül/Çur
T...Göktürkler dönemi Tarduş beylerinden
BİLGEKÜLKATIRHAN: birl. Bilge/Şad
T...Kapgan Kağan’ın yeğeni
BİLGE TAÇAM: birl. Bilge/Taçam
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
BİLGE TAMGAÇU: birl. Bilge/Tamgacı
T...Göktürkler ve Uygurlar döneminde yüksek dereceli memurlara verilen bir unvan
BİLGE TEKİN: birl. Bilge/Tekin
T...Gazneliler devletinin kurucularından
BİLGE TİGİN: birl. Bilge/Tigin
T...Selçuklular dönemi, Gürcistan valilerinden
BİLGE TONYUKUK: birl. Bilge/Tonyukuk
T...Göktürkler dönemi, ünlü, devlet adamı, siyaset bilimci ve tarihçisi...II Göktürk kağanlığının
kuruluşunda önemli rolü olan, hem İlteriş Kutluğ Kağan’ın yakın yoldaşı ve başkanlığını, hem de Bilge
Kağan’ın başbakanlığını yapan ve kendi adına da yazıtlara yazı yazdıran ulu kişi
BİLGE TUDUN: birl. Bilge/Tudun
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
BİLGEBEK: birl. Bilge/Bek
BİLGEBEY: birl. Bilge/Bey
BİLGELİ: Bilgilik, bilgili
T...Özbeklerin, Konrat ve Konçakalı oymağı dip dedelerinden
BİLGEN: Bilen, bilgin, alim
BİLGENAY: birl. Bilgen/Ay
BİLGENER: birl. Bilgen/Er
BİLGETAY: birl. Bilge/Tay
T...Çengiz Kaan’ın kardeşlerinden
BİLGİN: Bilim adamı
BİLGÜ: Bilgi
BİLGÜN: birl. Bil/Gün
BİLGÜNAY: birl. Bilgün/Ay
BİLGÜTAY: birl. Bilgü/Tay
BİLHAN: birl. Bil/Han
BİLİG: Bilgiler, bilim, bilim dalı (orj)
T...Baybars Han dönemi hazinedarlarından
BİLGİALP: birl. Bilgi/Alp
BİLİG BARS: birl. Bilig/Bars
T...Harzem hanlarından
BİLİG BÖRİ: birl. Bilig/Böri
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
BİLİGKÖNÜL: birl. Bilig/Gönül

78
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BİLİK: Bilen, bilgili
T...Kıpçak hanlığı dönemi bey ve komutanlarından
BİLKAN: birl. Bil/Kan
BİLSAY: birl. Bil/Say
BİLSEV: birl. Bil/Sev
BİLTAN: birl. Bil/Tan
BİLTAY: birl. Bil/Tay
BİLUN: Esir, tutsak, (gönül ve akıl esiri, aşık, derviş)
BİLUNHATUN: birl. Bilun/Hatun
T...Orhan Gazi’nin ikinci evdeşi
BİLUNAY: birl. Bilun/Ay
T...Çengiz kaan’ın kızlarından
BİNALP: birl. Bin/Alp
BİNAY: birl. Bin/Ay
BİNBAY: birl. Bin/Bay
BİNBEĞ: birl. Bin/Bey
BİNBOĞA: birl. Bin/Boğa
T...Anadolu Selçukluları dönemi bey ve komutanlarından
BİNBULAK: birl. Bin/Bulak
BİNGÜN: birl. Bin/Gün
BİNİT: Binilecek nitelikteki, soylu at
BİNTAN: birl. Bin/Tan
T...Şato Türkleri kağanlarından (Bintan Kağan)
BİNTAY: birl. Bin/Tay
BİRALP. birl. Bir/Alp
BİRAY: birl. Biy/Ay
BİRBEN: birl. Bir/Ben Ben mec. Kendini beğenmiş
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
BİRÇE: Biricik, yegane
BİRÇE BEGÜM: birl. Birçe/Begüm
BİRÇEBİKE: birl. Birçe/Bike
BİRÇEK: 1- Biricik 2- saçın ortadan ayrılıp yana dökülmüş hali
BİREBİN: Yegane, tek, biricik
BİRGE: 1- Beraber, birlikte 2- Biricik 3-Berke
BİRGEN: İçine kapanık, münzevi
BİRGÜL: birl. Bir/Gül Gülmekten gül
BİRGÜN: birl. Bir/Gün
BİRHAN: birl. Bir/Han
BİRİCİK: Tek, yegane, bir tane
BİRİÇİM: birl. Bir/İçim mec. İmrenilecek güzellik ve çekicilik
BİRİDİN: Güneyli, güney bölgesinden
BİRKAN: birl. Bir/Kan
BİRKİT: Birleşik, birleşmiş, müttehid
BİRLER: Birinciler
T...Türkmenlerin, Teke, Ötemiş ve Saçmaz oymakları dip dedelerinden
BİROĞUL: birl. Bir/Oğul biricik oğul
BİROL: birl. Bir/Ol
BİRSAY: birl. Bir/Say
BİRSEN: birl. Bir/Sen biricik
BİRSEV: birl. Bir/Sev
BİRSOY: birl. Bir/Soy
BİŞÜK: Nesil,so-sop, kavim, kardaş

79
BİTERGE: Gerek, hacet, ihtiyaç
BİTEV: (Bidev) 1- Soylu, soylu at 2- El değmemiş bakir
BİTİG: Yazı, yazıt
BİTİG BEG ARSLAN: birl. Bitig/Bey/Arslan
T...Uygur kağanlığı dönemi defterdarlarından
BİTİGÇİ: Katip, yazıcı
BİTİGEN: Anıt, yazıt, yazılı taş
BİTİM: Gaye, hedef, ülkü
BİTKİ (Bütkü) yerden biten, bebatad
BİYAN: (Bayan) (Buyan) Varlıklı, cömert
T...Eski Tanrı sıfatlarından
BİYAN KULİ: birl. Biyan/Kulu
T...Çağatay hanlarından

BİYUM: Cömert, eli açık


T...Kırgızların, Togay, Bugu ve Katık oymaklarının dip dedelerinden
BOD: Boy,uruk
BOGA: Boğa
BOGA TARKAN: birl. Boğz/Tarkan
BOGATUR GERAY: birl. Boğadur/Geray
T...Kırım hanlarından
BOĞ: Hediye, armağan
BOĞA: Boğa
BOĞAHAN: birl. Boğa/Han
T...Göktürkler dönemi, Töles hanlarından
BOĞA TİGİN: birl. Boğa/Tigin
BOĞA TİMUR: birl. Boğa/Timur
BOĞABEK: birl. Boğa/Bek
BOĞACA: Boğa gibi güçlü
T...Türkmenlerin, Teke ve Ötemiş oymakları dip dedelerinden
BOĞACI: Boğa deviren
BOĞAÇ: Boğucu, çok kuvvetli
BOĞAÇ HAN: birl. Boğaç/Han
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
BOĞAÇUK: Küçük boğa, genç boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BOĞANHAN: birl. Boğan/Han
T...Batı Göktürkleri devleti, Tardu Şad’ın komutanlarından
BOĞANOYAN: birl. Boğa/Noyan
T...Buryat efsanelerinde adı geçen ve Baykal gölünün egemeni olduğuna inanılan bey
BOĞAR: Boğucu, güçlü, kuvvetli
BOĞARHAN: birl. Boğar/Han
T...Bulgar hanlarından (Hıristiyan olduktan sonra, Mikail adını almış olan kişi...)
BOĞARCIK: Güçlü, boğucu
T...Göktürkler dönemi Dokuz beylerinden
BOĞARAK: (Hatun) birl. Boğar/Ak
T...Sabar hanlarından Balak Han’ın evdeşi
BOĞATAŞ: birl. Boğa/Taş
T...Kulagu Han’ın bey ve komutanlarından
BOĞAY: birl. Boğ/Ay
BOĞAYBİGE: birl. Boğay/Bike
BOĞTAG: Şapka, başlık, hanım başlığı
BOĞUTEKİN: birl. Boğu/Tekin

80
T...Türk mitolojisinde adı geçen bir bey
BOĞURCU: (Burcu,buğurcu)
T...Çengiz Kaan’ın gençlik yoldaşlarından andası ve komutanlarından
BOLCAL: Vade, müddet
BOLCA KAĞAN: birl. Bolçak/Kağan
T...Uygur kağanlarından
BOLÇAK: Gürz, topuz
BOLDAK (Bolçak)
BOLDUÇAĞ: Uygun zaman, olan çağ
BOLGAN: 1- Soylu at 2-Keşşaf, mucit 3- Olgun, olmuş, ermiş
BOLGU (Bolgi): Orijinal, özgün
BOLUN: (Bilun)
BONCUK: Mücevher, takı
BONGU: (Bengü, mengü)
BOR: Bora, fırtına
T...Atilay Han’ın dip dedelerinden
BORA: Fırtına
BORA GİRAY(Han) : birl. Bora/Giray
T...Kırım hanlarından
BORABAY: birl. Bora/Bay
BORADAN: birl. Bora parçası
BORADAĞ: birl. Bora/Dağ
BORAHAN: birl. Bora/Han
BORAKAM: birl. Bora/Kam
BORAKAN: birl. Bora/Kan
BORAKUL: birl. Bora/Kul
T...Çengiz Kaan’ın bey ve komutanlarından, Öketay Kaan’ın gençlik yoldaşlarından
BORAKULU (Borakuli) birl. Bora/Kulu
BORATAN: birl. Bora/Tan
BORDAK: Semiz, şişman, balık etli
BORDU: Üzüm, asma
BORDU HATUN: birl. Bordu/Hatun
T...Çengiz Kaan’ın anasının diğer adı
BORHAN: birl. Bor/Han
BORKA: Baraka,ev
BORLA: Burla, üzüm, üzüm salkımı
BOROKAY: birl. Bor/Kay
BORULTAY: birl. Bor/Altay
T...Çengiz Kaan dönemi Kazak beylerinden
BOSUM: Endam, zerafet
BOSUT (Basat) anlayış, izan, hidayet
BOŞGUR: Eğitmen, öğretmen, talimci
BOŞGUT: Öğrenci, şakirt
BOY: 1- Uruk, uyruk, oymaklar birliği 2- Eda, endam
BOYAKUL: birl. Boya/Kul
BOYALMIŞ: Boy başkanı, bey
BOYAN: (Bayan, buyan)
BOYAR: (Bayar)
T...Tuna Bulgarları hanlarının ünvanlarından
BOYDABİLGE: birl. Boyda/Bilge
T...Kazak hanlığı dönem, beylerinden
BOYDA(Ğ): Soyut, mücerred
BOYDAK (Baydak)

81
BOYDALI: birl. Boyda..lı
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Semiz oymağı dip dedelerinden
BOYDAŞ: Aynı boyun mensubu
BOYDAŞHAN: birl. Boydaş/Han
T...Kazak hanlarından
BOYKAL: birl. Boy/Kal
BOYKUL: birl. Boy/Kul
BOYLA: Unvan veren kişi
BOYLA BAĞA TARKAN: birl. Boyla/Bağa/Tarkan
T...İlteriş Kağan’ın yakın yoldaşı ve komutanlarından (Bilge Tonyukuk’un öteki adı)
BOYLA KUTLUK TARKAN: Boyla/Kutluk/Tarkan
BOYLAN: Adına vr soyuna layik
T...Batı Hunları hanlarından
BOYLUĞ: 1- Soylu 2- Yakışıklı
BOYSAL: birl. Boy/Sal
BOYSAN: Yakışıklı, heybetli
BOZ:1- Sert, şiddetli2- Alaca renk,füme rengi3- Toprak rengi
BOZAN: Bozmak...dan düşmanı yenip dağıtan
T...Selçuklular (Berkyaruk) dönemi bey ve komutanlarından
BOZANABA: birl. Bozan/Apa
T...Selçuklular dönemi Azerbaycan atabeylerinden
BOZAN ALP: birl. Bozan/Alp
BOZAN HAN: Bozan/Han
T...Çağatay hanlarından
BOZANÇUR. birl. Bozan/Çur
T...Timur Kürkan Han’ın dip dedelerinden
BOZANER: birl. Bozan/Er
BOZAT: birl. Boz/At
BOZAY: birl. Boz/Ay
BOZBALA: birl. Boz/Bala
BOZBAY: birl. Boz/Bay
BOZBÖRİ: birl. Boz/Böri
BOZBUĞA: birl. Boz/Boğa
BOZCA:1- Cesur, gözükara 2- Boz rengine kaçan
BOZCA ALP: birl. Bozca/Alp
BOZCABAY: birl. Bozca/Bay
BOZCABEK: birl. Bozca/Bey
BOZCAER: birl. Bozca/Er
BOZCAHAN: birl. Bozcz/Han
BOZCAK: Cesur
BOZÇİN: Dürüst, güvenilir
BOZDAĞ: birl. Boz/Dağ
BOZER: birl. Boz/Er
BOZDOĞAN: birl. Boz/Doğan Bir doğan türü
BOZERK: birl. Boz/Erk
BOZKIR: Step, çöl, vaha
BOZKURT: birl. Boz/Kurt
T...Oğuz Kağan destanında, Oğuz’a yol gösteren efsane kurt. Genel olarak Türk boylarının hemen
tamamında, Türklerin karakteristik özelliklerini üzerinde taşıdığına inanılan “Milli sembol”
pozisyonundaki hayvan (Önceleri “Gökbörü” olarak kullanılan bu ad, Selçuklular döneminden sonra,
daha yaygın olarak “Bozkurt” olmuştur.)
BOZKUŞ: birl. Boz/Kuş
T...Kirman Seçukluları beylerinden

82
BOZKUT: birl. Boz/Kut
BOZLAK: 1- Boz ve kül renginde olan 2- Otlak, mera
BOZOK: birl. Boz/Ok
T...Otmanlıların bağlı bulunduğu Oğuz boyu
BOZOKAN: birl. Boz/Okan
BOZOKAY: birl. Boz/Okay
BOZOKLU: Bozok boyuna mensup olan
T...1-Ertuğrul gazi’nin yakın yoldaşlarından 2- Akkoyunlular dönemi beylerinden
BOZTAŞ: birl. Boz/Taş
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
BOZTAY: birl. Boz/Tay
BOZTİMUR: birl. Boz/Timur
T...Anadolu Selçukluluaru dönemi komutanlarından
BOZULUS: Bozoklu
BOZYEL: birl. Boz/Yel
BOZYİĞİT: birl. Boz/Yiğit
T...Kırgız destanlarında adı geçen bir bey
BÖBÜLÜK: Koca, gül
BÖÇKE:1- Canavar 2- Böcek
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
BÖDGE: Çağ, zaman
BÖG(Bök): Kısmet, nasip
BÖGÜ:1- Filozof, hikmet sahibi kişi 2- Büyü, sihir 3- Ejderha, canavar 4- zehirli bir böcek
BÖGÜ ALP: birl. Bögü/Alp
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından. Kürşad’ın kırklarından
BÖGÜBİLGE: birl. Bögü/Bilge
BÖGÜKAĞAN: birl. Bögü/Kağan
T...Uygur kağanlarından,Bavyan Çur kağan’ın oğlu. Bu kağan döneminde, Türk tarihinin ilk, toplu din
değiştirme olayı yaşanıp manihaizme geçilmiştir.
BÖGÜSALÇIK: birl. Bögü/Salçık
BÖGÜ TİGİN: birl. Bögü/Tigin
BÖGÜİÇİ: Bögücü
T...Altay Türkleri, Koyubal oymağı dip dedelerinden
BÖGÜHAN: birl. Bögü/Han
BÖGÜR: 1- Ordunun kanatlarından her biri, cenah 2-Kaburga ile kalça arasındaki bölge
BÖĞDÜN: Bürokrat, yüksek dereceli memur
BÖĞREK: Ordugah, merkez ordu, merkez ordunun savaş pozisyonu
BÖĞÜRMÜŞ: Şamatacı, gürültücü
BÖĞÜRTAK: birl. Böğür/Dağ
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
BÖĞÜŞ: Zeka, daha
BÖKAY: birl. Bök/Ay
T...19.Yüzyıl Kazak bilginlerinden
BÖKE (Bögü, bökü)
BÖKE BUDRAÇ: birl. Böke/Budraç
T...Yabaka hanlığı dönemi komutanlarından
BÖKEHAN: birl. Böke/Han
T...Uygur hanlarından
BÖKEKAĞAN: birl. Böke/Kağan
T...Kapkan Kağan’ın oğlu. Bilge Kağan’ın amca çocuğu
BÖKEN: Ahu, ceylan
BÖKEVUL: Aşçı, iyi yemek yapan
BÖKLİ: Yakışıklı,Şık, iyi giyimli

83
BÖKLİCE: Şık giyimli
BÖLE: Pay, nasp, kısmet
BÖLEN: Bölüm, pay
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BÖLEK: Hediye, armağan
BÖLÜK: 1- Kısım, ekip, bölüm 2- Pay, nasip
BÖLÜKBAŞ: birl. Bölük/Baş
BÖLÜKBAY: birl. Bölük/Bay
T...Kırgızların, Togay ve Bugu oymakları dip dedelerinden
BÖLÜKDAĞ: birl. Bölük/Dağ
BÖLÜKTAY: birl. Bölük/Tay
BÖLÜN: Yönetici, şef
BÖNAK: birl. Bön/Ak Kumanlar dönemi beylerinden
BÖNGE: Tekme, şut
BÖNGER: Tekmeleyici, iyi tekme atan
BÖRÇE: Zülüf
BÖRÇEK: Zülüf
BÖRİ: Kurt
T...1- Göktürkler ve Uygurlar dönemlerinde Kağan muhafızlarına verilen genel bir ad. 2- Kırgızların,
Togay ve Bugu oymaklarının dip dedelerinden
BÖRİALP: birl. Böri/Alp
BÖRİ TAĞ TEKİN: birl. Böri/Dağ/Tekin
T...Selçuklular dönemi komutanlarından ve Tuğ Tekin’in oğlu. Böriler devletinin kurucusu
BÖRİ TARKAN: birl. Böri/Tarkan
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
BÖRİTEKİN: birl. Böri/Tekin
T...Gazneliler dönemi bey ve komutanlarından
BÖRİTİGİN: birl. Böri/Tigin
T...Batı Göktürkleri yabgularından
BÖRİTİMUR: birl. Böri/Timur
BÖRİBARS: birl. Böri/Bars
T...Alparslan Han’ın torunlarından Berk yaruk ve Sançar Han’ın kardeşi
BÖRİBÖGÜ: birl. Böri/Bögü
T...Çengiz Kaan dönemi beylerinden
BÖRİHAN: birl. Böri/Han
T...Çağatay hanlarından
BÖRİSOY: birl. Böri/Soy
BÖRİTEÇİNE (Börteçine) Benekli bozkurt
T...Ergenekon destanlarının çeşitli versiyonlarından birinde, Ergenekon’dan çıkışı gösteren dişi kurt,
bir diğerinde ise bu addaki demirci ustası olarak geçer.
BÖRK: Başlık, tüylü hayvan derilerinden yapılan başlık “ Türk Şapkası”
BÖRKAY: birl.Börk/Ay
BÖRKE (Börk)
T...Kırgızların , Murat Ali oymağı dip dedelerinden
BÖRKHAN: birl. Börk/Han
BÖRKLÜ(Ğ) Saygıdeğer
BÖRKLÜCE: Saygıdeğer, saygı gösterilen
T...Otmanlılar dönemi Türkmen beylerinden (Şeyh Bedrettin’in müridlerinden)
BÖRKÜYARUK: birl. Börk’ü/Yaruk
T...Selçuklu Hanlarından (Berkyaruk)
BÖRTE: Benek
BÖRTEBİGE: birl. Börte/Bike
BÖRTEÇİNE(Böriteçine) (Böri Tegin)

84
BÖRÜ: (Böri) Kurt
BÖYREK: (Böğrek, Beyrek)
BUBİK: Konca,gül
BUCAK: 1-gizli bölge 2- Uzak yer
BUCUGA: (Buğucu, ceylan avcısı)
T...Çengiz Kaan dönemi beylerinden
BUDAK: Sert dal parçası mec. Güç, sertlik, dayanıklılığı sembolize eder.
BUDAKALP: birl. Budak/Alp
BUDAKBAY: birl. Budak/Bay
BUDAKBEĞ: birl.Budak/Bey
T...Dulkatır oğulları dönemi beylerinden
BUDAKHAN: birl. Budak/Han
T...Şeyban oğulları hanlarından
BUDAKTAN: birl. Budak/Tan
BUDAKTAY: birl. Budak/Tay
BUDAN: (budun)
T...Manas destanında adı geçen bir bey
BUDANIR: Budanmak..dan
BUDAY: Buğday
BUDAYBEK: birl. Buğday/Bek
T...Manas destanında adı geçen bir bey
BUDİN: (Budun)
BUDİNHAN (Budunhan)
BUDRAÇ: Gözüpek, cesur
BUDULGAN: Yürekli,cesur
T...Otmanlıların dip dedelerinden
BUDUN: Bütün, Ulu, millet “ Siyasi ve dini yapıları ne olursa olsun soy,dil, töre, kültür, tarihsel
yapıları bir olup, psikolojik olarak birbirine bağlı insan topluluğu.Türkçede kullanılan millet ve ulus
sözcükleri tam olarak bu anlamı içermektedir. Millet, din ortaklıklarını daha ön planda tutan bir
anlam içerirken Ulus ise, daha çok boy ve uruk anlamlarını içerir.Buna rağmen yakın zamana kadar
millet, son zamanlarda ise ulus sözcükleri dilimize yer etmiştir. Oysa gerek günlük dilimizde gerek
yazı dilimizde bu sözcüğün bir an önce kullanıma girmesi gerekmektedir.”
BUDUNAY: birl. Budun/Ay
BUDUNBAY: birl. Budun/Bay
BUDUNBİKE: birl. Budun/Bike
BUDUNÇAR (Budunçu-Yir) Sözcüğünün tam anlamıyla” Ulusçu”, “milletçi”
T...Efsanevi Alanguva’nın babasız oğlu. Efsaneye göre “Oğuz Töresi”’ni yeniden gündeme getirip,
yürürlüğe koyan kişi
BUDUNÇAR MUNAK: birl. Budunçar/Munak
T...Oğuz kağan dönemi beylerinden
BUDUNÇİ: Buduncu, Ulusçu
BUDUNÇİYİR: birl. Buduncu/Yir,yer toprak
T...Çengiz Kaan’ın dip dedelerinden
BUDUNÇUYAR: (Budunçiyir)
BUDUNHAN: birl. Budun/Han
T...Buhara hanlığının kurucusu ve ilk hanı
BUDUNAL: birl. Budun/Al
BUGA: Boğa

BUGAN: 1- Boğan 2- Alamet, işaret, iz


BUGANAY: birl. Bugan/Ay
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu ve Baybaktı oymakları dip dedelerinden
BUGATEG: Boğa gibi güçlü

85
BUGAY: 1-Afacan, ele avuca sığmayan 2- Buğu, ceylan
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü oymak beylerinden
BUGU: 1- Buğu, ceylan 2- Böcek, örümcek 3- Canavar
T...Kazakların, Togay oymağı dip dedelerinden
BUGUR: Sürekli,devamlı, devamlılığı olan
BUGA: Boğa
BUĞATEKİN: birl. Boğa/Tekin
T...Kirman Selçuklularının beşinci hanı
BUĞDAN: Buğudan
BUĞDAY: Buğday
T...Divanı Lügat’te adı geçen bir bey
BUĞRA: 1- Genç aygır 2- Genç erkek deve
BUĞRA ALP: birl. Buğra/Alp
BUĞRA HAN: birl. Buğra/Han
T...Uygur hanlarından
BUĞRAİLİG: birl. Buğra/İlig
T...Karahanlı hanlarından Togan Han’ın kardeşi
BUĞU:1- Ceylan, 2- Yavru geyik 3- Buhar
BUĞU ALP: Buğu/Alp
BUĞUBEGÜM: birl. Buğu/Begüm
BUĞUHAN:birl. Buğu/Han
T...1- Çengiz kaan’ın dip dedelerinden 2- Uygur hanlarından
BUĞU TEKİN: birl.Buğu/Tekin
T...Dokuz Oğuz destanında adı geçen bir bey
BUĞU TUĞRUL: birl. Buğu/Tuğrul
T...1- Selçuklu hanı Tuğrul bey’in bazı kayıtlardaki adı böyle geçer.2- Uygur yazıtlarında adı geçen
bir bey
BUĞUÇAN: Boğucu, boğaç
T...Çengiz Kaan dönemi bey ve komutanlarından
BUKA: Boğa
T...Irak Selçukluları beylerinden, anası oğlu bey’in yakın yoldaşı
BUKAALP: birl. Boğa/Alp
BUKAĞI: Kelepçe, atların ayağına takılan bir çeşit köstek
T...Batı Göktürkleri bey ve komutanlarından
BURAK: Güçlü, yenilmez
BURAK TUTUK: birl. Burak/Tutuk
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bie bey
BUKAN: (Mokan, Büken) Güçlü, yenilmez
BUKAN KAĞAN: (Mokan, Kağan)
T...Göktürk kağanlarından
BUKUK: Tomurcuk, filiz
BULAÇ: Bulucu, keşşaf, mucit
BULAGAN: 1- Olgun, kamil 2- Bulan, bulucu
T...Hazar devleti hanlarından
BULAK: Göze, kaynak, pınar
BULAKHAN: birl. Bulak/Han
T...Altınordu hanlarından
BULAN: (Bulgan) Bulmaktan...keşşaf, mucit
T...Moğol oymaklarından ve ilk beylerinden
BULAN HAN (Bulan Kağan): birl. Bulan/Han, Kağan
T...Hazar Kağanlarından
BULAR: Bulur, mucit
BULASI: Ülkü, bulunması istenen

86
BULAT: (Bulut) (..Bu ad, Farsça “polat” da olabilirse de kişisel görüşüm olarak, Bulut olabileceğini
düşündüm. Çünkü, kayıtlarda Arapça yazılı olması ve Türkçe’nin ağız farklılıkları sonucu böyle bir
biçime girebileceği, ayrıca bu ağız farklılıklarının anlam farklılığına yol açmadığı gerçeğinden yola
çıktım.)
T...Kazan hanlığının son dönem bey ve komutanlarından
BULÇA: 1- Bolluk, ganimet, bereket 2- Bulucu, mucit
T...Atilay Han’ın dip dedelerinden
BULÇAHAN: birl. Bulça/Han
T...Oğuz destanında adı geçen bir bey
BULÇU: Bulucu, mucit
BULÇUM: Keşif, buluş
BULDAN: Bolluk, refah
BULDU: Önemli, değerli, az rastlanan
BULDUR: 1-İri su damlası 2- Gözyaşı
BULDAK: 1- Bulanık, karışık, karma 2- Kıyı, sahil
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından (Yağıbasan bey’in oğlu)
BULGAN: 1- Olgun,kamil 2- Bulucu, mucit
BULGANÇ: Karma, kırma, karışık
BULGAR: Karışık, bulanık, karışmış, içiçe girmiş
BULGAŞ: Karışıklık, karmaşa
BULGAY: birl. Bulug/Ay
T...Otmanlıların dip dedelerinden
BULMAZ: 1- olgunlaşmamış 2- Sakin, tembel
BULMUŞ: 1- Olgun, erdemli, oturaklı 2- Keşşaf, mucit
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BULU: Anlayış, idrak, izan
BULUÇ: 1-Bulucu 2- anlayış, fehim
T...Atilay Han’ın dip dedelerinden
BULUG: 1- Keşif bölgesi, keşfedilen yer, bölge 2- Fidye, haraç
T...Divanı Lügat’de adı geçen bir bey
BULUGA: Bulug
BULUGAN: Bulan, bulucu
BULUK TİMUR: birl. Buluk/Timur
BULUM: İrfan
BULUNG: Bulunulan yer, yön, taraf
BULUNGU: Bulung
BULUŞ: 1-Ferset, buluculuk 2- Manevi destek
BULUŞGAN: Maharetli, becerikli
BULUT: Yağmur bulutu
BUMİN: 1- Merkez ordu, çekirdek ordu 2- Puhu kuşu
BUMİN KAĞAN: Bumin/Kağan
T...Tarihteki “Türk” adıyla bilinen ilk devlet olan Göktürk devletinin kurucusu olan ulu kişi
BUN: Üzüntü, keder, bunalım, kendinden geçiş
BUNAK: bunlu, üzüntülü, kendinden geçmiş
BUNALMIŞ: Üzgün, mahzun
BUNBEG: birl. Bun/Bey
BUNG: Bun, keder
BUNLUALP: birl. Bunlu/Alp
BUNLUBAY: birl. Bunlu/Bay
BUNLUBEK: birl. Bunlu/Bey

87
BUNLUĞ: Bunlu, kederli
BUNLUHAN: birl. Bunlu/Han
BUNSUZ: Mutlu, huzurlu
BURAN: Burmaktan...Burucu
BURCU: 1- Buruk, burucu 2- Güzel ve keskin koku 3- Biber
BURÇAK: 1- Nohutgillerden bir tahıl 2- İrmiklik buğday
BURÇALP: birl. Burç/Alp
BURÇAY: birl. Burç/Ay
BURÇBEĞ: birl. Burç/Bey
BURÇİGEN: Böü/Tigin Moğol ağzındaki söylenişi (Türk ağızlarında Kuzey’e çıkıldıkça T ”ler Ç’ ye
dönüşür. Çigin, Tigin, Çengiz Tengiz vb.)
T...Çengiz Kaan’ın aile adı. Uygur kökenli olup, sonraları kuzeye göç ederek,Moğol oymaklarının
arasına karışmış bir oymak
BURÇİN: Dişi geyik
T...Çengiz Kaan’ın ,Konrat oymağı beyinin kızı olan ilk evdeşi (Cuci Han, Çağatay Han, (Burçigen)
Öketay Han ve Tulay Han’ın anaları)
BURÇUGİN: Özü sözü bir, güvenilir
T...Göktürkler dönemi beylerinden
BURÇUK: 1- Tahta veya keçeden yapılmış küçük heykel 2- Varlık, servet 3- Çiçek, gül
BURÇUN: Burçin
BURHAN: birl. 1- Vur/Han 2- Bur/Han
BURKA: Yüz örtüsü, fular (Tozdan ve fırtınadan korunmak için yüze takılan örtü)
BURKAN: 1- Totem, heykelcilik 2- Hüzün, iç burkuntusu
BURKANAY: birl. Burkan/Ay
BURKANKULU: birl. Burkan/Kulu
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BURKAY: birl. Buruk/Ay
BURKE: 1-Burka 2- Berke, kamçı
BURKEHAN: birl. Burke/Han
T...Altınordu hanlarından (Cuci Han’ın oğlu, Batu Han’ın kardeşi)
BURKEOĞUL: birl. Berke/Oğul
T...Berke Han’ın han olmadan önceki adı
BURKUT: birl. Bur/Kut
T...Özbek oymak beylerinden
BURLA(Hatun): Üzüm, üzüm salkımı
T...1- Çengiz Kaan’ın anası 2- Bayındır Han’ın kızlarından
BURTA: 1- Benek, ben 2- Altın tozu
BURTAG: Burtak çakıllı, taşlı toprak
BURTAKALP: birl. Burtak/Alp
BURTE CUCİN: birl. Burte/Cucin
T...Öketay Kaan’ın birinci evdeşi
BURUK: Kırgın, alıngan, mahzun
BURUKALP: birl. Buruk/Alp
BURUKAY: birl. Buruk/Ay
BURUKBAY: birl. Buruk/Bay
BURUKBEY: birl. Buruk/Bey
BURUKBÖRİ: birl. Buruk/Böri
BURUKER: birl. Buruk/Er
BURUL: İçli, içten, samimi
BURULTAY: birl. Burul/Tay
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BURUNÇUK: Burulmuş, buruşuk
T...Türkmenlerin. Çavdur oymağı dip dedelerinden

88
BURUNDU: Atların terbiyesi için burunlarına takılan kıskaç
T...Kazak hanlarından
BURUNDUK: (Burundu)
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
BURUNGU: Geçmiş, mazi, hatıra
BUŞKU:Telaş, heyecan
BUTUN: Bütün, budun
BUYAN: (Bayan, Muyan) 1- Kut, baht, mutluluk 2- Sevap,hayr3- Dayanıklılık, mukavemet
BUYAN KARA:birl. Buyan/Kara
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BUYAN TİMUR: birl. Buyan/Timur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BUYANAY: birl. Buyan/Ay
BUYANBEGÜM: birl. Buyan/Begüm
BUYANBİGE: birl. Buyan/Bige
BUYANÇUK: Buyancık
BUYANDI: Kutlu, bahtı açık
BUYANDU KAĞAN: birl. Buyandı/Kağan
T...Uygur kağanlarından
BUYRA: Kıvırcık, kıvrılmış, bürülmüş
BUYRAÇ: Amir, buyuran
T...Yabaku hanlığı beylerinden
BUYRAT: Engebe, engel
T...Baykal gölü cıvarında yaşayan bir Moğol oymağı
BUYRUK: 1- Emir, buyuruk, buyurma 2- Göktürkler döneminde vezir, (bakan) anlamına da
kullanılmıştır.
BUYRUKALP: birl. Buyruk/Alp
BUYRUKATA: birl. Buyruk/Ata
BUYRUKAY: birl. Buyruk/Ay
BUYRUKBAY: birl. Buyruk/Bay
BUYRUKÇUR: birl. Buyruk/Çur
T...Göktürkler (Bilge Kağan) dönemi beylerinden ve Çin elçilerinden
BUYRUKHAN: birl. Buyruk/Han
BUYUN: (Buyan, Bayan)
T...Manas destanında adı geçen bir bey
BUYURUK: Buyruk, emir
T...Çengiz Kaan dönem Nayman beylerinden
BUZAÇ: Bozucu, bozguna uğratan
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
BUZAÇ TUTUK: birl. Buzaç/Tutuk
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BUZAN: Bozan, düşman birliğini dağıtan
T...Atilay han dönemi Hun komutanlarından
BUZANALP: birl. Bozan/Alp
BUZANHAN: birl. Bozan/Han
T...Çağatay hanlarından
BUZKAN: 1- Buzan 2- Buz/Kan
BÜBÜLÜK: Gül, konca
BÜDENE: Bir bıldırcın türü
BÜGÜ : 1- Büyü, sihir 2- felsefe 3- ejderha
BÜGÜHAN: birl. Bügü/Han
BÜK: Kıyı, sahil
BÜKE: 1- Genç kız, küçük hanım (Bike) 2- Bükü, ejderha

89
BÜKE BADRAÇ: birl. Büke/Badraç
T...Mitolojideki, yedi başlı ejderha
BÜKEÇ: Güçlü, bükücü
T...Özbeklerin Konrat oymağı beylerinden
BÜKEY: Büken, bükücü, güçlü
BÜKİN: Hanımcık, küçük hanım
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir hanım
BÜKLÜM: Kıvrım, büküntü, saçak
BÜKÜ: Ejderha
BÜKÜŞ: Bükme eylemi, bükmek
BÜKÜŞ BUĞA: birl. Büküş/Boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BÜLEK: Bilek
T...Kırgızların, Mürti oymağı beylerinden
BÜLTE: Demet, deste, top
BÜNGÜ: Tos atmak, kafa vurmak
BÜNGÜBAY: birl. Büngü/Bay
BÜR: Gonca; gonca gül
BÜRÇE: Kurt yavrusu
BÜRÇEK: 1- Kurt yavrusu 2- Saç kıvrımı
BÜRGE: 1- Kellik 2- Bahşiş, hediye
BÜRGEBEGÜM: birl. Bürge/Begüm
BÜRGEBİKE: birl. Bürge/Bike
BÜRKEV: Himaye,vesayet
BÜRKÜT: 1- Bahşiş, hediye 2-bir kartal türü
T...Manas destanında adı geçen bir bey
BÜRKÜT KARA: birl. Bürküt/Kara
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
BÜRÜM: Bürülmüş, katlanmış
BÜRÜNCÜK: İpekten yapılmış, şal, fular
BÜTE: 1- Fidan 2- Bütünlük
BÜVET: Baraj, set, su seti
BÜYÜ: Sihir, gizliyi bilme işi, bilgelik
BÜYÜK: 1- Olgun, saygıdeğer 2- Bilge 3- Büyü, büyücü

90
-C-Ç-
CABADAK: Hayret, şaşma
CABALAK: Yabalak, yaygın
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü Bayoğlu ve Altun oymağı dip dedelerinden
CAĞIMDA: Yaratıcı, üretken
CAĞIMDI: lütufkar, iltifat eden
CAĞLI: Namuslu, dürüst
CAKŞI: Yakşı, yakışıklı, güzel
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
CALMAN: Yalman
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü Semiz oymağı dip dedelerinden
CAMAN: 1- Yaman, 2- Kam, büyücü
CAMANBAY: birl. Caman/Bay..Şamanist gelenekte, obanın büyücüsü,doktoru, kötü ruhları kovan kişi
CAMUGA (Camuka) Kızgın, asabi
T...Çengiz Kaan dönemi beylerinden
CANİK: Tüccar, ticaret erbabı
CANKU: Meşveret (Farsçadaki “can” sözcüğüyle yalnızca ad benzerliği var.)
CARIP: Yarkın, dost, çok yakın arkadaş
CARLIK: Yarlık, emir, ferman
CARTI: Şık, alımlı
CARUZ: Heyecan
CATUK: Halim, haluk
CAV: Gösteriş, afi, fiyaka
T...Akşitler devletinin kurucusu olan Mehmed Han’ın dedesi
CAVANKUL: Uygurlar döneminde ordunun sol cenahını ve oradaki askerlerin tümüne verilen ad
CAVILDAK: Neşeli, şen şakrak
CAVLI: Gösterişli, cafcaflı
CAVLIBEGÜM: birl. Cavlı/Begüm
CAVLIBİGE: birl. Cavlı/Bige
CAYMAZ: Cesur, kararlı
CAYNAK: Pençe, Doğan pençesi
T...Kırgız oymak beylerinden
CEBE: 1- Silah,ok, cephane 2- Zırh
CEBEALP: birl. Cebe/Alp
CEBEN: Gayretli, çalışkan
T...Selçuklular dönemi komutanlarından
CEBENOYAN: Cebe/Noyan
T...Çengiz Kaan’ın dünyaca ünlü komutanı ve yakın arkadaşı.(Çengiz’in bütün Türkleri bir bayrak
altında toplama fikrinin mimarı bu ulu kişidir.)
CEBESOY: birl. Cebe/Soy
CELASUN: (Çalasun) 1- Delikanlı 2- Cesur, savaşçı 3- Becerikli, eli tez.
CELAYIR: (Çalayır) 1- Bilgin, güngörmüş, tecrübeli 2- savaşçı
T...Kazakların, Uluyüz bölüğüne bağlı oymak ve bu oymağın kurucu beyi

CELDEN: Yel, yel parçası


T...Kırgızların, Togay ve Bugu oymakları dip dedelerinden
CELKELDİ (Celgeldi,Yelgeldi) birl. Cel/Geldi
T...Kırgızların, Manguç oymağı beylerinden
CELME: Çalım, fiyaka, gösteriş
CELMEALP: birl. Celme/Alp

91
CELMEGÜN: birl. Celme/Gün
CENGEL: Hafif, ince
CENGİZ: Çengiz, Tengiz, Deniz
CENGİZHAN: birl. Cengiz/Han
CERAY: birl. Yer/Ay
CEREN: Ceylan, ahu, gazel
CERENAY: birl. Ceren/Ay
CERKİN: Hısım, yakın
CERKUDAY: birl. Yer/Kutay
T...Eski dönem yer tanrısı
CETİK: Yetkin, uzman, olgun
CETİZ: Yetkin, becerikli
CEYHAN: Aslı Çayhan..dır. birl. Çay/Han
CEYHUN: (Ceyhan, Çayhan)
CEYRAN: Ceren
CIDA: Mızrak, kısa saplı mızrak
CIGI: Şamanist gelenekte ,iyi ruh. Boy ve oymakları kötülüklerden koruduğuna inanılan ruh
CILDUZ: Yıldız
CILIMGA: Kağan ve Han’ların mektuplarını yazmakla görevli kişi
CIVGIN: Nihal
CIVI: (Cıgı)
CİBELİK: Sonsuz, sonsuzluk
CİCİ: (Cicik, cicek) 1- Çiçek, gül 2- Konuk 3- Sevim, sevimlilik
CİCİBEGÜM: birl. Cici/Begüm
CİCİANAGA: birl. Cici/Anaga (Analık)
T...Babürler devleti vezirlerinden, Ekber Han’ın evdeşi
CİCİBİGE: birl.Cici/Bige
CİCİN: Cici
CİDAGU: Yetkin, yetenekli, becerikli
CİDE: İri, uzun bir ağaç türü
CİGA: Taç, gelin başı
CİGABEGÜM: birl. Ciga/Begüm
CİGABİGE: birl. Ciga/Bike
CİGAY (Ciga)
CİĞİL: Hafif, yeğni, kolay
CİĞİLAY: birl. Ciğil/Ay
CİLASUN (Celasun)
CİLMAYA: Türk mitolojisindeki efsanevi kanatlı at
CİNGİL: 1- Galip, utkan 2- Güvenilir,sadık
CİNGİLAY: birl. Cingil/Ay
CİNGÜ: Zafer, utku
CİNGÜBAY: birl. Cingü/Bay
CİNGÜER: birl. Cingü/Er
CİVİL: İyi ruh, temiz , arınmış ruh
CİVİLAY: birl. Civil/Ay
COLAY: (Yolay) birl. Yol/Ay...Kazaklarda “ayağı uğurlu” kişiler için kullanılır.
COLDA: Yolcu, yola çıkan
COLDACAKŞI: birl. Yolda/Yakşı
T...Kırgızların Mürdi oymağı beylerinden
CUCİ: 1- Cici, çiçi, cicik, çiçek, çuçu, çuçi 2- Konuk..Bu ad daha çok, beklenmeyen doğumlar sonrası
kullanılır ve bu yüzden “konuk” anlamını içerir
CUCİALP: birl. Cuci/Alp
CUCİBAY: birl. Cuci/Bay

92
CUCİBEGÜM: birl. Cuci/Begüm
CUCİBİKE: birl. Cuci/Bike
CUCİBUĞA: birl.Cuci/Boğa
T...Çengiz Kaan’ın ilk oğlu. Altınordu devletinin kurucusu, Batu Han’ın babası
CUCİKASAR: birl. Cuci/Kasar, kazar, keser
T...Çengiz Kaan’ın kardeşlerinden
CUCİKAZAR: (Cuci hazar) birl.Cuci/Keser
T...Taygutlular devleti hanlarından
CUCİN: Cuci
CUCİNHATUN: birl. Cucin/Hatun
T...Kıpçak hanlarından, Mengü Timur Han’ın evdeşi
CULUM: Narin, nazik, hassas
CUMUK: Yumuk, yumulmuş
T...Kazakların Ortayüz bölüğü, Kara Giray oymak beylerinden
CUPAR: Parfüm, güzel koku
CUPARAY: birl. Cupar/Ay
ÇABA: Gayret, enerji
t...Atilay Han’ın yeğenlerinden
ÇABAALP: birl. Çaba/Alp
ÇABACI: Gayretli, enerjik
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Baybaykı oymağı dip dedelerinden
ÇABAHAN: birl.Çaba/Han
T...1- Karahanlılar dönemi beylerinden 2- Batı Göjtürkleri (Tardu Şad)
Dönemi bey ve komutanlarından
ÇABAK (Çaba)1-Çabuk,çevik 2- Küçük bir göl balığı türü
T...kuman Hanlığı dönemi beylerinden
ÇABAR: 1- çpar, davranır 2- Ulak, kurye, elçi
T...Kaydu Han’ın oğullarından
ÇABUK: (Çapuk) Çapan, çaba gösteren, çabalayan
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
ÇAÇA: 1- Savaş baltası 2- Gemici 3- Çiçi, çiçik
ÇAÇAHAN: birl. Çaça/Han
T...Doğu Hun hanlarından
ÇAÇAKLI: (Çaçalı)
T...Özbeklerin Konrat oymağı dip dedelerinden
ÇAÇASENGÜN: birl. Çaça/Sengün
T...Göktürkler (Bilge Kağan) dönemi bey ve komutanlarından
ÇAĞAN: (Çakan)
T...Samanoğulları dönemi Horasan valisi
ÇAGAVUN: Bal arısı
ÇAĞ: 1- Zaman, vakit 2- devir, devran 3- su sesi, şırıltı
ÇAĞA: Yavru çocuk
ÇAĞAÇAN: birl. Çağ/Açan
ÇAĞAÇAR: birl. Çağ/Açar
ÇAĞALP: birl. Çağ/Alp
ÇAĞAN: 1- Bayram, eğlence 2- Şimşek 3- gürz, çakan 4- Beyaza kaçan beyazımsı
T...Kıpçak hanlığı dönemi beylerinden
ÇAĞANAK: Çalgı, enstrüman
ÇAĞAŞ: Kırlangıç
ÇAĞATAY: birl. Çağ/Atay
1-Çağının en ünlüsü 2- çağdaş, çağının ilerisinde
T...Babür Han dönemi beylerinden (Çağatay Hasan Ali bey)
ÇAĞATAYHAN: birl. Çağatay/Han

93
T...Çengiz Kaan’ın oğullarından ve Çağatay devletinin kurucusu (..Çengiz imparatorluğunun resmi dili
Türkçe idi. Ancak sonraki dönem,ayrı devletlerin oluşması ile bazılarında ortaya çıkan dil ve kültür,
karışıklıklarına rağmen,Çağatay Han, Türk diline ve edebiyatına çok büyük önem vererek ayrı bir
ivme kazandırmıştır. Bu yüzden, Türkçemiz bu ulu kişiye çok şey borçludur. Ayrıca günümüzde
konuşulan Türkçenin ağız ve gramer yapısı,” Çağatay lehçesi” olarak bu kişinin adına atfen onun
döneminden gelmektedir.)
ÇAĞATAYHATUN: birl. Çağatay/Hatun
T...Altınordu hanlarından, Uzbek Han’ın evdeşi
ÇAĞAY:birl. Çağ/Ay
ÇAĞAYBAYLI: birl. Çağay/Baylı
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Yedi Uruğ oymağının kurucu beylerinden
ÇAĞBAY: birl. Çağ/Bay
ÇAĞBEGÜM: birl. Çağ/Begüm
ÇAĞBEK (Çağbey) birl. Çağ/Bey
ÇAĞBİKE: birl. Çağ/Bike
ÇAĞBUĞA: birl. Çağ/Boğa
ÇAĞDAŞ: Çağın insanı, aynı çağda yaşayan kişiler
ÇAĞER: birl. Çağ/Er
ÇAĞGÜN: birl. Çağ/Gün
ÇAĞHAN: birl. Çağ/Han
ÇAĞHANIM: birl. Çağ/Hanım
ÇAĞIBEK: birl. Çakı/Bey
T...Timur Kürkan Han dönemi beylerinden
ÇAĞIL: 1- Su sesi 2- Çakıl taşı
ÇAĞILAY: birl. Çağıl/Ay
ÇAĞILDAK: Çağlayan, şelale
T...Kırgızların, Togay ve Saru oymaklarının dip dedelerinden
ÇAĞILHAN: birl.Çağıl/Han
ÇAĞILTI: 1- Su sesi, suyun taş ve kayalara çarparken çıkartığı ses
ÇAĞIN: 1- Şimşek , çakın 2- Gürz, topuz
T...Babür Han’ın komutanlarından
ÇAĞIR: Çağırı, çağrı
ÇAĞIRBEYKE: (Çağır/Bike
T...Çengiz Kaan’ın gelini, Cuci Han’ın evdeşi, Batu Han’ın anası
ÇAĞIRGAN: Çağıran, devetkar
ÇAĞLA: 1- Namuslu, dürüst 2- Erik türlerinden bir yemiş
ÇAĞLAK: 1- Namuslu, dürüst 2- Çağlayan, şelale
ÇAĞLAR: Şelale, çağlayan
ÇAĞLASUN: Dürüst
ÇAĞLAV: Dürüst
ÇAĞLAYAN: Şelale
ÇAĞLAYIK: Şelale
ÇAĞLI: 1- Dürüst 2- Yakışıklı, güzel
ÇAĞLIN: Meşhur ve liyakat sahibi
ÇAĞRI:1- Mesaj, davet 2- Doğan kuşu, doğanın bir çeşidi
T...Göktürkler dönemi beylerinden ve Kürşad’ın kırklarından
ÇAĞRI ALP: birl. Çağrı/Alp
ÇAĞRIBAY: birl. Çağrı/Bay
ÇAĞRIBEĞ: birl. Çağrı/Bey
T...Selçuklu devletinin kurucusu Tuğrul Han’ın kardeşi Alparslan Han’ın babası
ÇAĞRIBOĞA: Çağrı/Boğa
ÇAĞRI TEKİN: Çağrı/Tekin
T...Karahanlılar Hanlarından

94
ÇAĞRI TİGİN: Çağrı/Tigin
T...Divanı Lugati Türk’ün yazarı olan, Kaşgarlı Mahmud beyin babası
ÇAĞRI TİMUR: Çağrı/Timur
ÇAĞRIBARS: birl. Çağrı/Bars
ÇAĞRIBAY: birl. Çağrı/Bay
ÇAĞRIBÖRİ: birl. Çağrı/Böri
ÇAĞRIKUL: birl. Çağrı/Kul
ÇAĞRITAN: birl. Çağrı/Tan
ÇAĞRITAY: birl. Çağrı/Tay
ÇAĞRUK: Katı, sert
ÇAKA: 1- Savaş baltası 2- Çakı 3- Fiyaka, çalım, gösteriş
T...Türkmenlerin Çavdur oymağı dip dedelerinden
ÇAKABAY: birl. Çaka/Bay

ÇAKABEY: birl. Çaka/Bey


T...Anadolu Selçuklular dönemi beylerinden. Kılıçarslan han’ın kaynatası. Anadoludaki ilk denizcilik
hareketlerini başlatarak bu konuda öncülük yapan bey
ÇAKABÖRİ. birl. Çaka/Böri
ÇAKAHAN: birl. Çaka/Han
T...Kıpçak hanlarından
ÇAKALOZ: 1- Fener 2- İlkel bir top silahı (Top mermisi yerine çakıl taşı atan)
ÇAKAN: 1- Gürz,topuz 2- Şimşek
T...Çengiz Kaan’ın komutanlarından ve evlatlığı
ÇAKANBAY: birl. Çakan/Bay
ÇAKAR: 1-Deniz feneri 2- gürz
T...Selçuklşular dönemi, Musul valilerinden
ÇAKARHAN: birl. Çakar/Han
T...II.yz. Moğol Hanlarından
ÇAKAR KOCA: Çakar/Koca
T...Çengiz Kaan’ın Çin elçisi
ÇAKARLI: Çakar/lı
T...İran Türkmenleri, Karapapak oymak beylerinden
ÇAKI: Kesici, yontucu küçük bıçak
ÇAKICI: 1- Çakma eyleminde bulunan 2- Çakı ustası
ÇAKIL: Çakıl taşı
ÇAKIN: 1- Şimşek 2- Kıvılcım
T...Selçuklular dönemi beylerinden (Kılıç Arslan’ın damadı)
ÇAKINBAY: birl. Çakın/Bay
ÇAKINTİMUR: birl. Çakın/Timur
ÇAKIR:1- Doğan türü bir avcı kuş 2- Gürz 3- Şarap, içki
T...Çağrı bey için bazı kaynaklar bu ad ile bahseder
ÇAKIRALP: birl. Çakır/Alp
ÇAKIRBAY: birl. Çakır/Bay
ÇAKIRCA: Doğan türü bir avcı kuş
ÇAKIRCALI: Çakırca/lı
ÇAKIRCI: Eskiden saraylarda, özel olarak doğan terbiyeciliği yapanlara verilen bir sıfat
ÇAKIRHAN: birl. Çakır/Han
ÇAKIRKAN: birl. Çakır/Kan
ÇAKMAK:..Çak kökünden türeyen, vurmak, kesmek, bölmek eylemi için kullanılan bir sözcük
T...1- Kurtuluş Savaşı kahramanlarından ve Atatürk’ün yakın arkadaşlarından, (Mareşal Fevzi
Çakmak) 2- Mısır-Türk kölemenleri dönemi, Suriye valilerinden
ÇAKMUR: Tutumlu, eli sıkı

95
ÇAKTU: İri yapılı, gösterişli
ÇAL: Kılıç darbesi, darbe, vuruş
T...Türkmenlerin ,Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
ÇALAP: Ulu ruh, Kaadiri mutlak (Eski dönem Tanrı sıfatlarından)
ÇALAPBERDİ: birl. Çalap/Verdi
ÇALAPKUL: birl. Çalap/Kul
ÇALBAK: birl. Çal/Bak
T...Kırgızların, Togay ve Tolkan oymakları dip dedelerinden
ÇALBAY: birl. Çal/Bay
T...Manas destanında adı geçen bir bey
ÇALGAR: Çalıcı, vurucu
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
ÇALGIÇAY: Taştan yapılmış el değirmeni
T...Kırgız oymak beylerinden
ÇALHAN: birl. Çal/Han
T...Özbek Han’ın Rusya elçisi
ÇALIK:1- Silahşör, iyi kılıç kullanan 2- Çelik 3- Mesaj, haber 4- Haşarı, yaramaz
T...Göktürkler dönemi beylerinden
ÇALIKALP: birl. Çalık/Alp
ÇALIKUŞU: birl. Çalı/Kuşu
T...Kırgız oymaklarından ve bu oymağın ilk beylerinden
ÇALIM: 1- Gösteriş, fiyaka, kurum 2- Kılıcın keskin tarafı
ÇALIMALP: birl. Çalım/Alp
ÇALIMAY: birl. Çalım/Ay
ÇALIMBAY: birl. Çalım/Bay
ÇALIMER: birl. Çalım/Er
ÇALIMLU: Gösterişli, çekici
ÇALIN: Çiğ, jale
ÇALIŞ: Azim, ceht
ÇALIŞALP: birl. Çalış/Alp
ÇALIŞHAN: birl. Çalış/Han
T...Ertuğrul Gazi’nin dedesi
ÇALIŞGAN: Çalışkan, işgüzar
ÇALKARA: 1- Doğan türü bir avcı kuş 2- birl. Çal/Kara
T...Göktürkler dönemi beylerinden
ÇALKIN: Darbeci, hamleci, vurucu
ÇALMA: Maden üzerine yapılmış oyma, işleme
ÇALMABEK: birl. Çalma/Bey
ÇALMAN: Çalıcı, vurucu
T...Altay Türkleri, Televut oymağı dip dedelerinden
ÇALUK: Çalık
ÇALUKBAY: birl. Çaluk/Bay
ÇAM: Bir ağaç türü
ÇAMHAN: birl. Çam/Han
T...Hiyve hanlığı hanlarından
ÇAMTOSUN: birl. Çam/Tosun
T...Şeyban Han’ın komutanlarından
ÇAMUR: Sazlık, bataklık
T...Selçuklular dönemi beylerinden
ÇAMURALP: birl. Çamur/Alp
ÇAMURBAY: birl. Çamur/Bay
ÇAMURBEK: birl. Çamur/Bek
T...Göktürkler dönemi beylerinden. (Çuluk Kağan’ın muhafızlarından)

96
ÇANAYAZ: Berrak, billur
ÇANDAR: Karışık, karma
ÇANDIR: Karışık
ÇANGA: 1- Soylu 2- Pençe
ÇANGABAY: birl. Çanga/Bay
ÇANGAL: 1- Çok sık ağaçlı bölge 2- Budaklı ağaç
ÇAPAN: 1- Ulak, haberci 2- Enerjik,- çalışkan 3- iş elbisesi, eski giysi
ÇAPANALP: birl. Çapan/Alp
ÇAPANAY: birl. Çapan/Ay
T...Kırgız oymak beylerinden
ÇAPANBAY: birl. Çapan/Bay
ÇAPANER: birl. Çapan/Er
ÇAPAR: 1- Enerjik, çalışkan 2- Giysi 3- Saldırgan 4- ulak, haberci
T...Batı Han’ın oğullarından
ÇAPGIN: Enerjik, koşan, ardından giden
ÇAPGUR: Tufan, afet, deprem
ÇAPIN: Atak, hücum, savlet
ÇAPITGAN: Saldıran, saldırgan
T...Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
ÇAPKAN: Çapan
ÇAPKUR: (Çapgur)
T...Altay Türkleri, Kişiler oymağı dip dedelerinden
ÇAPLAN: Bir şahin türü
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
ÇAPLI: Şahin türü bir avcı kuş
T...Karahanlılar dönemi beylerinden
ÇAPTI: Koşan, seğirten
T...Altay Türkleri Kişiler oymağı dip dedelerinden
ÇAPTUĞ: Ünlü, çok tanınan
ÇAPUL: Çap...mak kökünden, vuran, saldıran, alıp götüren vb. eylemlerin tümü
ÇAPULAŞ: birl. Çapul/Aş
ÇAPUTGUN: (Çaputgan) Cellat
ÇARBUĞA: birl. Çar(çur)/ Boğa
T...Otmanlıların dip dedelerinden
ÇARDU: Cili, perili
ÇARMAGUN: Görevli, görevlendirilmiş , emir almış
ÇARMAGUN NOYAN: Çarmagun/Noyan
T...Çengiz Kaan’ın komutanlarından
ÇAŞKA: Sabi,bebek, yavru
ÇAŞUT: Haberci, muhbir, ajan
ÇAT: Yansıma, yayılma, ün
ÇATAK: Çatal, çatallı, iki kollu değnek
ÇATAKBEĞ: birl. Çatak/Bey
ÇATAL: İki kollu, iki kola ayrılmış nesne
ÇATGAL: 1-Yüksek dağlık bölge 2- Çatal
T...Kırgız oymak beylerinden
ÇATIK: Çatılmış, tersleşmiş
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Girey oymağı dip dedelerinden
ÇATLI(ğ): 1-Ünlü, tanınmış 2- Gözü kara, cesur
ÇATUK: Bıçak sapı yapılan bir ağaç türü
ÇAV: Ün, şöhret, yansıma, duyuru, bildiri
ÇAVBEGÜM: birl. Çav/Begüm
ÇAVBİGE: birl. Çav/Bike

97
ÇAVA: Ünlü, tanınmış
T...Divanı Lügat’de adı geçen bir bey
ÇAVADUR: birl. Çava/Dur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ÇAVAŞ: Ünlü, tanınmış
ÇAVAY: birl. Çav/Ay
ÇAVDUR: birl. Çav/Dur
T...Türkmen oymak beylerinden
ÇAVLAK: Çağlayan, şelale
ÇAVLAN: Çağlayan
ÇAVLAY: birl. Çavlı/Ay
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden
ÇAVLI: 1- Ünlü,meşhur 2- Doğan yavrusu
T...Seçuklular dönemi, Azerbaycan atabeylerinden
ÇAVLIBAY: birl. Çavlı/Bay
ÇAVUDUR: İyi üne ve şöhrete sahip olan
ÇAVUNT: Ün, şöhret
ÇAVUŞ: Bilgi veren, bilgi götüren, bilgi dağıtan (Çav...kökünden)
ÇAVUT: Duvar, sütun
ÇAY: Dere, ırmak
ÇAYAN: 1- Dövülmemiş, dökme demir 2- İşlenmemiş ham demir
ÇAYHAN: birl. Çay/Han
ÇAYKARA: birl. Çay/Kara
ÇAYLAK: Kuyruğu uzun ve çatallı bir avcı kuş
ÇAYLAN: 1-Dere kenarı 2- Çağlayan
ÇEBER: 1- Usta, mahir 2- Hoş, latif
ÇEBİ : (Çepi,çepni) 1- sert bakışlı 2- usta eli yatkın, yetenekli 3- civciv, ferik 4- cebe, çebe, silah
T...oğuz Kağan’ın torunlarından. Oğuz’un 24 boyundan biri
ÇEBİŞ: Çebi
ÇEKEN: Cazip, cazibe, çekicilik
ÇEKİM: Cazibe, çekicilik
ÇEKİMALP: birl. Çekim/Alp
ÇEKİMHAN: birl. Çekim/Han
ÇEKİMAY: birl. Çekim/Ay
ÇEKİMBEK: birl. Çekim/Bey
ÇEKİMBİGE: birl. Çekim/Bike
ÇEKİMER: birl. Çekim/Er
ÇEKİMLÜ: Çekimli, cazibeli
ÇEKİMTAY: birl. Çekim/Tay
ÇEKLİ: Armağan, hediye, düğün hediyesi
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Alimoğlu oymağı dip dedelerinden
ÇEKMERGEN: Nişancı, iyi vuruş yapan, silahşör
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
ÇELEK: Bülbül, güzel öten bir kuş
ÇELEN: 1- Becerikli, çalışkan 2- Fettan, yanıltıcı
ÇELİK: (Çelük.çuluk) Gücü arttırılmış sert demir
(...Farsçadaki “çalik”, dal parçası anlamına gelir ve bununla hiçbir ilgisi yoktur. Yalnızca ad benzerliği
olmasına rağmen, bazı kaynaklar bu sözcüğün de dilimize farsçadan geçtiğini söylerlerse de bu
yanlıştır.)
ÇELİKALP: birl. Çelik/Alp
ÇELİKEL: birl. Çelik/El
ÇELİKER: birl. Çelik/Er
ÇELİKHAN: birl. Çelik/Han

98
ÇELİKTAN: birl. Çelik/Tan
ÇELİKTAY: birl. Çelik/Tay
ÇELİKTEN: Çelik parçası
ÇELİM: Beden, endam, gösteriş
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü Bayoğlu ve Aday oymakları dip dedelerinden
ÇELİMALP: birl. Çelim/Alp
ÇELİM TİMUR: birl. Çelim/Timur
ÇELME: 1- Çalma 2- Başa örtülen bez (Bandana)
ÇELME NOYAN: birl. Çelme/Noyan
T...Çengiz Kaan dönemi beylerinden ve ikinci yoldaşı
ÇENGİN: Gösterişli, dikkat çekici
T...Kubilay Kaan’ın oğullarından
ÇENGİZ: Deniz
ÇENGİZ KAAN: Çengiz/Kaan
T...Yalnızca Türk tarihi değil, dünya tarihinin gördüğü ve tanıdığı en büyük fatih, askeri ve siyasi
açıdan en ünlü kişisidir. Asıl adı Timurçine (Timurçine, Timuçin) dir. Küçük bir beylik iken sonraları
büyüyüp, genişleyerek bağımsızlığını ilan ettiği gün, toplanan kurultayın aldığı bir kararla adı
“Çengiz” olmuştur. Çengiz, deniz anlamına gelmekle beraber, genişlik, sonsuzluk, ve ölümsüzlük
sembolü olarak kullanılan bir ünvandır.Bu ulu kişinin döneminde, bütün Türk boyları tek bir devlet
çatısı altında toplanmış, o günkü dünyanın neredeyse yarısından fazlasına egemen olunmuş ve dünya
tarihinin coğrafi olarak da en büyük imparatorluğu tarih sahnesinde yer almıştır.
ÇENGŞİ: Mucize, olağanüstülük
T..1- Göktürkler dönemi beylerinden ve Kürşad’ın kırklarından 2- Hotan hanlığı dönemi beylerinden
ÇEPEN: Hatip, iyi konuşan, güzel söz söyleyen
ÇEPİ: (Çepi)
ÇEPNİ: (Çebi)
ÇERÇİ: Ulak, haber, bildiri ulaştırna kişi
ÇERİ(Ğ): Asker, savaşçı, toplanarak bir araya gelmiş erat
ÇERİBÖRİ: birl. Çeri/Böri
ÇERİĞBAY: birl. Çeri/Bay
ÇERİHAN: birl. Çeri/Han
ÇERİKAN: birl. Çeri/Kan
ÇETİN: Sert, güç, şiddet
ÇETİNALP: birl. Çetin/Alp
ÇETİNAY: birl. Çetin/Ay
ÇETİNER: birl. Çetin/Er
ÇETİNSU: birl. Çetin/Su
ÇETİNTAY: birl. Çetin/Tay
ÇEVEN: Çevre, muhit
ÇEVGEN: Cirit, değnek
ÇEVRİ: Çeviri,girdap, anafor
ÇEVRİM: 1- Girdap, anafor 2- Çevre, muhit
ÇIDAM: Dayanıklılık, metanet
ÇIDAMLI: Metin, dayanıklı
ÇIDIK: Güç, dayanıklılık
ÇIGAY (Çığay): 1- Fakir, varlıksız 2- Kurt yüzlü, kurt bakışlı
ÇIGAY BÖRÜ: Çıgay/Böri
T...Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından
ÇIĞ:1- su damlası, kırağı 2- kar yığını, kar topu
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
ÇIĞAL: Omuz, omuz başı
ÇIĞALP: birl. Çığ/Alp
ÇIĞAN: (Çıkan)

99
ÇIĞAY: birl. Çığ/Ay
ÇIĞBATUR: birl. Çığ/Batur
ÇIĞIN: Çıkın, bohça
ÇIĞIR: 1- Çağ, devir 2- çığın açtığı yol 3- dar yol, patika
ÇIĞLA: Saf, halis
ÇIĞLAN: Saf, halis
T...Karahanlılar dönemi beylerinden
ÇIĞRI: 1- felek 2- melodi
ÇIKAN: 1- kaynak, kaynarca 2- yeğen, hala çocuğu
ÇIKMAK: 1- çıkma eylemi 2- Kaynak 3- çakmak
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
ÇILDIM: Seri- hızlı, enerjik
ÇIMRIN: Aktif, faal
ÇIN: (çin, çine) sağlam, dayanıklı, güvenilir
ÇINAK: 1- sevap, hayr 2- güvenilir,sadık
ÇINDAN: sandal ağacı
ÇINGAY: Özü, sözü bir, sözüne güvenilir
ÇINGILIÇ: birl. Çın(sağlam, dayanıklı) Kılıç
T...Hindistan’da beylik kuran bir Türk beyi
ÇINGIR:1- Kopuza benzeyen bir saz 2- Çıngırak
ÇINIK: (Çınak)
ÇINTAY: Soylu, güvenilir
T...Altınordu hanlarından
ÇIRAY: Yüz, eda, çehre
ÇIRAY BEGÜM: birl. Çıray/Begüm
ÇIRAY BİGE: birl. Çıray/Bike
ÇIRGANIŞ: Zevk, haz, tad
ÇITIRKI: Işık, nur, ziya
ÇİBEK: Atmaca türü bir avcı kuş
ÇİBİ: (Çebi)
ÇİÇEK: 1- Gül, gül çiçeği 2- Cici, cicik
(...Farsçadaki “çeçel”den geldiğini söyleyen bazı dilciler varsa da , Moğol dilinde çok eskiden beri
kullanıla gelen bir sözcüktür. Sonraları farsçaya geçmiş olması daha akla yatkındır)
T...Hazar kağanlarından Bulan kağan’ın kızı. Bizans imparatoru V.Konstantin’in eşi ve”Hazarlaen”
ünvanlı Bizans imparatorunun anası
ÇİÇEK BEGÜM: birl. Çiçek/Begüm
T...Abbasi halifelerinden El Muktefi’nin, Türk asıllı anası
ÇİÇEKBİGE: birl. Çiçek/Bike
ÇİÇİ: (çiçik, çiçek)
ÇİÇİHAN: birl. Çiçi/Han
ÇİÇİKAĞAN: birl. Çiçi/Kağan
T...Hun imparatorlarından (Ulusçuluğu, devlet siyasetine sokan ve bunun savaşını veren kişi)
ÇİÇİKUTAGA: birl. Çiçi/Kut/Aka,ağa
T...Çengiz “Bu ulu kişi döneminde, işkence ile alınan ifadeler geçersiz sayılıyordu”
ÇİÇİYABGU: birl. Çiçi/Yabgu
T...Çiçi Kağan’ın kağanlıktan önceki ad ve ünvanı
ÇİGAN: Yoksul, fakir
ÇİGEN: Gayretli
ÇİGENDİK: Gayretli, çalışkan
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Arkın oymağı dip dedelerinden
ÇİGER: 1- Gayret,azim 2- Çökertiş,çökertme
ÇİGERMİŞ: Çökertmiş, düşmanı bozguna uğratmış
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından

100
ÇİGİL: Olgun,gelişmiş, olmuş
ÇİGİLVAR: Kısa ve küçük ok, özel ok
ÇİGİL ARSLAN: birl. Çigil/Arslan
T...Selçuklular dönemi komutanlarından
ÇİĞDEM: Yaban çiçeği, (Itır çiçeğinin Türkçesi)
ÇİĞİL: (Çigil)
ÇİĞİLARSLAN: birl. Çiğil/Arslan
T...Uygurlar dönemi beylerinden
ÇİKEN (Çigen)
T...1- Türkmenlerin, Ersan oymağı dip dedelerinden 2- Kazakların,Kiçiyüz bölüğü, Aday oymağı dip
dedelerinden
ÇİL: Dağ tavuğu
ÇİLAVUN: birl. Çil/Avun
T...Çengiz Kaan’ın gençlik yoldaşlarından
ÇİLBEK: birl. Çil/Bey
T...Kırgızların, Togay vd Buğu oymakları dip dedelerinden
ÇİLDE: Kış mevsiminin en soğuk dönemi
T...Kırgız oymak beylerinden
ÇİLDU: Hızlı, seri, çabuk
ÇİLEN: 1- Çığ 2- Jale 3- Bir dağ çiçeği
ÇİLENTİ: Çığ, jale
ÇİLHAN: birl. Çil/Han
ÇİLHANIM: birl. Çil/Hanım
ÇİMÇİK: Saf, masum
ÇİNE: (Çin) 1- Sadık, güvenilir 2- Öz, soy 3- kurt, kurt yavrusu
ÇİNER: birl. Çin/Er
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
ÇİNKAY: Sözüne güvenilir, özü sözü bir
T...Altınordu hanlarından
ÇİNTİMUR: birl. Çin/Timur
T...1- Geyik Han dönemi komutanlarından 2- Babür Han’ın bey ve komutanlarından
ÇİNTOSUN: birl. Çin/Tosun
T...Ulutaş Han’ın oğullarından
ÇİPLİ: Narin, ince yapılı
ÇİRAY: Yüz, çehre, eda
ÇİT: Çizgi, sınır, limit
ÇİTER: birl. Çit/Er (sınır muhafızı)
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
ÇİZGEN: Saban izi, karasabanın tarlada açtığı yol
ÇİZİM: Resim figürü
ÇOBAN: 1- Elinde cop (değnek, sopa) olan 2- Muhtar, oba beyi
T...A.Selçukluları dönemi (13.yz.) Kastamonu beylerinden
ÇOBANALP: birl. Çoban/Alp
ÇOBAN KAZAN: birl. Çoban/Kazan
T...Kazan hanlığı dönemi bey ve komutanlarından
ÇOBAN NOYAN: birl. Çoban/Noyan
T...Olcaytu Han’ın komutanı ve danışmanlarından
ÇOBANBEK: birl. Çoban/Bey
T...Kulagu Han’ın komutanlarından
ÇOBAR: Değnekli, değnek taşıyan
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Girey oymağı dip dedelerinden
ÇOBAYIKMIŞ: Gönül kırıcı, haşin
T...Göktürkler dönemi beylerinden ve Kürşad’ın kırklarından

101
ÇOGA: Vahşi hayvan
ÇOGAY: Yoğun, kesif
ÇOĞAŞ: 1- Debdebe, şaşa 2- Vahşi hayvan yavrusu

ÇOKAN: 1- Gürz, topuz 2- Hayvan yavrusu


T...Kazak bilim adamı ve ozanlarından (Abılay Han’ın oğullarından)
ÇOKAY: (Çogay)
ÇOKU: 1- Debdebe, şaşa 2- Bolluk, bereket
T...Sevük Tekin’in babası
ÇOKUBEGÜM: birl. Çoku/Begüm
ÇOLAK (Çalak) Silahşör, iyi kılıç çalan
ÇOLBANAK: 1- Uzak görüşlü 2- Törenin dışında kalan 3- Nikahsız ilişkiden doğan çocuk (Hakas
Türklerinde)
ÇOLBU: (Çolpan)
ÇOLDU: 1- Bahşiş, mükafat 2- Ganimet
ÇOLPAN: 1-Kuzey yıldızı 2- Uzak görüşlü 3- Tanıdık, bildik, aşina
T...Timur Kürkan Han’ın ikinci evdeşi 2-Yakut destanlarında adı geçen bir kız
ÇOMAK: 1- İri ve yuvarlak değnek 2- Bir ucunda topuz bulunan sopa, silah 3- İnanmış, inançlı
T...Kuman hanlığı dönemi beylerinden
ÇOMAKER: birl. Çomak/Er
ÇONGAR: Gürültü, şamata, nara
ÇOPUR: Geyik ve karaca yavrusu
ÇOPURALP: birl. Çopur/Alp
ÇOR : (çur,çura)
ÇORBEGÜM: birl. Çor/Begüm
ÇORA: (çura, çur) 1- Yer tanrısı 2- Cin, peri 3- Ruh
(...Farsçadaki “şur” (kötülük, uğursuzluk) sözcüğü bu dile Türkçeden geçmiştir.)
T...8.yz. Balkan Oğuzları bey ve komutanlarından
ÇORABATUR: birl. Çora/Batur
T...Altınordu devletinin son dönemlerinde yaşanmış bir bey.(Ruslara tutsak olmamak için kendini
öldüren ve adına destan yazılmış olan kişi)
ÇORAMAN: Cinli, perili
T...Kırgız oymak beylerinden
ÇORAY: birl. Çor/Ay
ÇORBİGE: birl. Çor/Bike
ÇORHAN: birl. Çor/Han
ÇORKARA: birl. Çor/Kara
ÇORLU: Cinli kötü ruhların etkisinde kalan kişi. Bu ad şamanist gelenekten gelen bir addır.Eskiden
bunalımlı ve toplum tarafından hoş karşılanmayan kişiler için bu ad verilirdi ve bu kişiler Kam ve
Baksılar tarafından tedavi edilmeye çalışılırdı)
ÇORMAN: (çoraman)
ÇORTAN: birl. Çor/Tan
ÇOTAK: Kabza, kılıç kabzası
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ÇOTAKAY: birl. Çotak/Ay
ÇOTUR: Kabza, kılıç kabzası
ÇOTURAY: birl. Çotur/Ay
ÇÖKERMİŞ: Çökertmiş, düşmanı bozmuş
ÇÖKERTMİŞ: (çökermiş)
T...Kırgızların, Togay ve Bugu oymakları dip dedelerinden
ÇÖKLÜ: Soylu, asil
ÇÖKÜL: Irmakların taşarak vadilere bıraktığı tortu
ÇÖMÇE: Ağaçtan oyulmuş su kabı

102
ÇÖZELİ: Kıpçak, merkezden uzakta olan
ÇÖZELİALP: birl. Çözeli/Alp
ÇÖZELİBAY: birl. Çözeli/Bay
ÇÖZELİBEK: birl. Çözeli/Bey
ÇÖZELTİ: Ayrılış, kopuş, firak
ÇÖZÜLÜ: (çözeli)
ÇUBAN: Çoban, muhtar, obabaşı
ÇUÇU: Şair, şairane konuşan
T...Hunlar döneminde yaşamış, ilk Türk ozanlarından
ÇUĞA: (çuka) 1- Yürekli, cesur 2- Arınmış, duru 3- İnc narin
T...Saruhan beyin kardeşi
ÇUĞAY: Narin ve alımlı kız
ÇUKA: (çuğa)
ÇULÇU: Serçe, Turgay kuşu
ÇULUHAN: birl. Çulu(çuluk)/ Han
ÇULUK: 1-Çelik 2- çalık, kılıç çalan 3- aceleci, heyecanlı
ÇULUKHAN: birl. Çuluk/Han
T...Avar hanlarından
ÇULUK KAĞAN: birl. Çuluk/kağan
T...Göktürk kağanlarından (Kürşad’ın babası)
ÇULUKTİGİN: birl. Çuluk/Tigin
T...Çuluk Kağan’ın kağan olmadan önceki ad ve ünvanı
ÇUNGAR: (çangar)
ÇUNGARA: (çangar)
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Karasakal oymağı dip dedelerinden
ÇUR : (çor, çur, çora)
ÇURABEK: birl. Çura/Bey
T...Kırgız oymak beylerinden
ÇURALP: birl. Çur/Alp
ÇURAN: Ruhlarla ilgilenen
T...Özbeklerin, Konrat ve Oyunlu oymağı dip dedelerinden
ÇURAY: birl. Çur/Ay
ÇURBAĞA: birl. Çur/Bağa
T...Çurbağa Kağan...Göktürk kağanlarından
ÇURÇEDAK: birl. Çur/Çotak
T...Altınordu devleti bey ve komutanlarından
ÇURÇUTAY: birl. Çurçu/Tay
T...Çengiz Kaan’ın komutanlarından olan Çelme’nin babası
ÇURGATAY: (çurkutay)birl. Çur/Kutay
T...Çengiz Kaan’ın torunlarından
ÇURHAN: birl. Çur/Han
ÇURKAN : (Çorkan,Şorkan)birl. Çur/Kan
T...Çengiz Kaan’ın gençlik yoldaşlarından
ÇURKUT: birl. Çur/Kut
T...Tulay Han’ın oğullarından
ÇURTAY: birl. Çur/Tay
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Semiz ve Baganalı oymaklarının dip dedelerinden
ÇUTUR: Kılıç kabzası
ÇUVAŞ: 1-Sakin, rahat 2- dindar, dünyaya değer vermez 3, çavuş
T...Sibirya’da yaşayan eski Türk boylarından
ÇUVAŞALP: birl. Çuvaş/Alp
ÇUVAŞAY: birl. Çuvaş/Ay
ÇÜCEN: Akıllı, aklını kullanan

103
ÇÜCEN CAMUKA: birl. Çücen/Camuka
T...Çengiz Kaan’ın gençlik yıllarındaki yoldaşlarından ve andası
ÇÜNÜK: Çınar ağacı
T...Divanı Lügat’de adı geçen bir bey

104
-D-
DADAK: Değme, dokunma, tadma
T...Selçuklulara adını vermiş olan Salçuk beyin babası
DADAL: Tadalan, sezen, farkına varan
DADALOĞLU: birl. Dadal/Oğlu
T...Otmanlılara baş kaldırmış (19.yz.) bir Türkmen beyi ve ozanı
DADAŞ: birl. Dağ/Daş Aynı dağdan...aynı dağı kullanan
DAĞ: (Tağ,tağ,tak,tav) Dağ...mec. genişlik, büyüklük, ululuk,heybet
DAĞAÇA: Dağ gibi heybetli
DAĞALP: birl. Dağ/Alp
DAĞARSLAN: birl. Dağ/Arslan
DAĞAY: (Tağay)birl. Dağ/Ay
T...Çengiz Kaan’ın karabudun kökenli komutanlarından
DAĞBAY: birl. Dağ/Bay
DAĞDAŞ: (dadaş)
DAĞDORA: birl. Dağ/Dora
DAĞDORUK: birl. Dağ/Doruk
DAĞDURAK: birl. Dağ/Durak
DAĞGÜN: birl. Dağ/Gün
DAĞHAN: birl. Dağ/Han
T...1- Oğuz Kağan’ın ilk oğlu 2- Eski dönem Türk tanrılarından
DAĞLI: Dağ/lı
DAĞLIBAY: birl. Dağlı/Bay
DAĞTAN: birl. Dağ/Tan
DAĞTAY: birl. Dağ/Tay
DAĞTEKİN: birl. Dağ/Tekin
DAĞTİMUR: birl. Dağ/Timur
DAĞTOLU: birl. Dağ/Dolu
DAĞTURA: birl. Dağ/Dura
DAKAK: Ucu ataşli ok
T...ŞamSelçukluları beylerinden Tutuş beyinoğlu
DAL: 1-Ayrı, bölünmüş 2- saldırı, büyüme, yayılma 3- batma, çıkma 4- yalınlık, çıplaklık
DALAN: koridor, dehliz
DALAŞ: Döğüş, karşılıklı saldırı
DALAY: (Talay) Genişlik, ululuk, sonsuzluk mecaz eden, asıl anlamı , büyük deniz, okyanus
DALAYOBA: birl. Talay/Oba
DALBAY: 1- Vasi, ardına sığınılan kişi 2- Çuhadan yapılmış şapka
Kırgızlarda- 3- avcı kuşları yakalamak için, tuzaklara bağlanarak bırakılan küçük kuş
DALBOĞA: birl. Dal/Boğa
DALBOY: Vasi, ardına sığınılan kişi
DALKILIÇ: birl. Dal/Kılıç mec. Çıplak, zırhsız ve korunmasız
DALKIRAN: Kırıcı, ayırıcı
DALOKAY: birl. Dal/Okay
DAMLA: Su damlası , tane
DANA: İnek yavrusu, iki yaşındaki genç inek
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
DANABEK: birl. Dana/Bey
T...Selçuklular dönemi komutanlarından
DANATİMUR: birl. Dana/Timur

105
T...Kubilay Kaan’ın kardeşlerinden
DANİŞMAN: Müşavir, bilgi ve tecrübesine danışılan kiş (Tanışman) (Türkçeden, Farsçaya geçen
sözcüklerden,Tanış’dan, “Danişmend” olmuş. Türkmen ve Türkmenend gibi..)
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından. Sonraları kendi adıyla bir de beylik kuran kişi
DANSIK: (Tansık) Olağanüstü, fevkalade
DARGA: Vali, üst düzey, bürokrat
DARGUN: Alıngan, kırılan, narin
DARGUNAY: birl. Dargun/Ay
DARI : 1- Bir tahıl türü 2- sıkı, sıkıntı, zorluk
DARIALP: birl. Darı/Alp
DARIBEK: birl. Darı/Bey
DARICA: 1- Darı gibi, darı niteliğinde mec. Bereketli 2- sıkı, sıkıcs, zorlu
DARITAY: birl. Darı/Tay
T...Çengiz kaan dönemi Kerayet beylerinden
DARSIK: Öfkeli, hiddetli
DARUKA : (Darga) Vali, yönetici, bürokrat
DARULGAN: alıngan, nazlı
DAŞAYAK: birl. Taş/Ayak
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
DAŞKI: Taşkı, taşmış, dışarı çıkmış, dışarıda olan
T...Türkmenlerin Çavdur oymağı eski beylerinden
DAYAK: Değnek, baston, dayanılan nesne
DAYANÇ: 1- Dayanak, destek, güven 2- Dayanma gücü tahammül
DAYANGAN: Dayanıklı, metin
DAYANGI: Köşe minderi
DAYAR: Hazır, hazırlıklı
DEBRET: Kımıldayış, devinim
DEBRETÜL BOĞA: birl. Debretül/Boğa
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
DAĞER: Kıymet, para, nafız
DEĞERBİLİR: birl. Değer/Bilir Kadirşinaz, vefalı
DEĞERLÜ: Değerli, kıymetli
DEĞİRMİ: Çevreli, yuvarlak, toparlak
DEĞNEK: Dayanak, dayanılacak nesne
DELİ: Usu gitmiş, azmış, dellenen, mec.gözü kara, yiğit
T...Türkmenlerin, Teke oymağı dip dedelerinden
DELİBÖRÜ: birl. Deli/Böri
DELİDUMRUL: birl. Deli/Dumrul
T...dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
DALİGÜN: birl. Deli/Gün
DELİGÜNBULDAK: birl. Deligün/Buldak
DELİKARÇAR: birl. Deli/Karçar
T...dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
DELİKURT: birl. Deli/Kurt
DEMİR: Demir madeni
T...Kulagu Han’ın kardeşlerinden
DEMİRAĞ: Zırh, örgülü göğüslük birl. Demir/Ağ
DEMİRALP: birl. Demir/Alp
DEMİRAY: birl. Demir/Ay
DEMİRBAY: birl. Demir/Bay
DEMİRBOĞA: birl. Demir/Boğa
DEMİRDEN: Demir parçası
DEMİRDÖĞEN: birl. Demir/Döğen mec. Acı kuvvet sahibi

106
DEMİREL: birl. Demir/El
DEMİRER: birl. Demir/Er
DEMİRGEN: 1- Demir, ham demir 2- temren, okun ucundaki demir parçası
DEMİRHAN: birl. Demir/Han
T...1- Şamanist gelenekte “ Maden Tanrısı” 2- karesi oğulları dönemi bey ve komutanlarından
DEMİRKAN: birl. Demir/Kan
DEMİRKUT: birl. Demir/Kut
DEMİROK: birl. Demir/Ok
DEMİRTAG: birl. Demir/Dağ
DEMİRTAŞ: birl. Demir/Taş
T...Selçuklular dönemi beylerinden 2- 1. Murat dönemi Otmanlı bey ve komutanlarından
DEMİRTUĞ: birl. Demir/Tuğ
DENERİ. Dikkat, itina
DENGİZİK: Denizcik, küçük deniz, göl
T...Atilay Han’ın oğullarından
DENİZ: Deniz, büyük göl
DENİZALP: birl. Deniz/Alp
DENİZAY: birl. Deniz/Ay
DENİZBAY: birl. Deniz/Bay
DENİZER: birl. Deniz/Er
DENİZHAN: birl. Deniz/Han
T...Oğuz kağan’ın oğullarından..(Seçukluların bağlı bulunduğu boy)
DENLİ: Edepli, terbiyeli
DEPEGEN: Tekmeleyen, iyi tekme atan
DEPREM: Zelzele, sarsılma, kımıldama (Kişisel görüşüme göre bu ad çocuklara deprem sırasında ya
da deprem felaketi sonrası yaşanan, çileli günler sırasında doğan ve o günlerin anısına verilen bir
addır.)
DEPRETÜR BOĞA: birl. Depretür/Boğa
T...Selçuklular dönemi beylerinden
DERİN: Derinlik...den mec. Olgunluk, bilgelik
T...Sogay destanlarında adı geçen bir bey
DERİNAY: birl. Derin/Ay
DERMEK: Dirilik, canlılık, birarada tutmak
DERNEK: Eğlence, toy, birliktelik
DEVİN. Hareket, kımıldanış, davranış
DEVİNAY: birl. Devin/Ay
DEVRİM: Devirme, yıkma, devirip yerine geçme,..ihtilal
DEYİM: Söyleniş, darbımesel
DEYİŞ: Söyleyiş, şiirsel anlatım, ozan dili
DEYİŞBEK: birl. Deyiş/Bey
DIŞOĞUZ: Taşralı Oğuz , dışarıdaki Oğuz, Türkmen
DIVRAK: Yakışıklı, alımlı, civan
DİB YABGU HAN: Dip/Yabgu/Han
T...Türk mitolojisinde yer alan Oğuz hanlarından
DİBEK: 1- Ağaçtan oyulmuş büyük havan 2- Yayık ağaç
DİK: 1-Yükseklik, yükseliş 2- kararlılık, yıkılmazlık, cazmazlık 3- inat
DİKALP: birl. Dik/Alp
DİKBAŞ: birl. Dik/Baş
DİKBAY: birl. Dik/Bay
DİKBEY: birl. Dik/Bey
DİKBUĞA: birl. Dik/Boğa
DİKEÇ: Sütun, dikil, dikilmiş
DİKER: birl. Dik/Er

107
DİKKAN: birl. Dik/Kan
T...Kırgızların eski oymak beylerinden
DİKMEN: İnatçı, kararlı
DİLEK: Dil ile istenen, dile getirilenistek, arzu, murat, dilek
DİLER: Dileyen, dileyici
DİLERAY: birl. Diler/Ay
DİLİM: kesik, bölüm, bölünmüş, biçimlenmiş
DİNÇ: Zinde, sağlam, dirençli
DİNÇALP: birl. Dinç/Alp
DİNÇAY: birl.Dinç/Ay
DİNÇBAY: birl. Dinç/Bay
DİNÇER: birl. Dinç/Er
DİNÇSU: birl. Dinç/Su
DİNÇTÜRK: birl. Dinç/Türk
DİNLER: Terbiyeli, munis, muti
DİP. Baht, talih
DİP BAKUY: birl. Dip/Bakuy
T...Oğuzname’de Türk’ün torunu, İlçi Han’ın oğlu
DİPÇİN: 1- Bahtı açık 2- Sağlam, dayanıklı
DİREK: 1- Dirilik, sağlamlık, ayakta kalmak 2- Temel, dayanak 3- Vezir,bakan
DİREK TEKÜR: birl. Direk/Tekür (Teker)
T...dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
DİREN: Direnç, karşı koyuş, dirilik
DİRENÇ: Dirnme gücü
DİRENGEÇ: Destek, dayanak
DİRGEN: 1-Dirilik,2- harmanda kullanılan demir çatal
DİRİ: (diri, dirik, Tiri, tirik) Can, ruh, canlılık, canlı
DİRİL: Can, ruh, tin
DİRİM: Yaşam, sağlık, canlılık
DİRİM ALP: birl. Dirim/Alp
DİRİMBEK: birl. Dirim/Bey
DİRLİG: Yaşam, hayat
DİRLİKALP: birl. Dirlik/Alp
DİRLİKHAN: birl. Dirlik/Han
DİRLİKAY: birl. Dirlik/Ay
DİRLİKBAY: birl. Dirlik/Bay
DİRLİKBEG: birl. Dirlik/Bey
DİRSE: Derse, söylerse, konuşkan
DİRSEALP: birl. Dirse/Alp
DİRSEHAN: birl. Dirse/Han
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey (Boğaç Han’ın babası)
DİZİK: (dizi) Kolye, takı
DİZLEK: Hazır cevap, konuşkan
DODURGA: 1- Dolgun, doyumlu 2- doyuran, doyurucu 3- açık, net, berrak
T...Oğuz Kağan’ın torunlarından ve 24 Oğuz boyundan biri
DOĞA: 1- Tabiat,doğallık, ortaya çıkış 2- Huy, yaradılış, fıtrat
DOĞAN: 1- Soylu bir av kuşu 2- Doğmuş, olmuş, ortaya çıkan
DOĞANALP: birl. Doğan/Alp
DOĞANARSLAN: birl.Doğan/Arslan
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
DOĞANBİGE: birl. Doğan/Bike
DOĞANHAN: birl. Doğan/Han
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından

108
DOĞANTEKİN: birl. Doğan/Tekin
DOĞANTİMUR: birl. Doğan/Timur
T...Çengiz Kaan’ın torunu, Cuci Han’ın oğlu. Batu Han’ın kardeşi
DOĞANTUĞRUL: birl. Doğan/Tuğrul
T...Alparslan Han’ın kardeşi, Çağrı beğin oğullarından
DOĞANAY: birl. Doğan/Ay
DOĞANBAY: birl. Doğan/Bay
DOĞANBEK: birl. Doğan/Bey
DOĞANER: birl. Doğan/Er
DOĞANGÜN: birl. Doğan/Gün
DOĞRU: Dürüst, yalansız, sözüne güvenilen
DOĞRUL: 1-Doğruluk, dürüstlük 2- Ayakta duran, dirençli
DOĞU: Güneşin doğuş yönü
DOĞUALP: birl. Doğu/Alp
DOĞUBAY: birl. Doğu/Bay
DOĞUÇ: Doğuş,doğma, ortaya çıkış
T...İkşitler devletinin kurucusu ve ilk hanı
DOĞUDAN: Doğulu, doğu yönünden gelen
DOĞUER: birl. Doğu/Er
DOĞUHAN: birl. Doğu/Han
DOĞUKAN: birl. Doğu/Kan
DOĞULU: Doğu bölgesinden
DOĞUŞ: Doğma, ortaya çıkış
DOĞUTAN: birl. Doğu/Tan
DOĞUTAY: birl. Doğu/Tay
DOKUNAK: Dokunuş, değiş, mec. Ağır, mahsun,yürek sızlatan, yüreğe dokunan
DOKUNÇ: Dokunak, hüzün
DOKUZ: Dokuz sayısı, Türklerin en çok eskilerden beri uğurlu sayılarındandır
DOKUZALP: birl. Dokuz/Alp
DOKUZATA: birl. Dokuz/Ata
DOKUZ ARKA: Dokuz/Arka (...Eski dönemlerde soyluluk gösterme ve belli etmesi açısından, bir
kişinin babasından itibaren geriye doğru dokuz atasının sayılıp açıklanması..)
DOKUZ HATUN: birl. Dokuz/Hatun
T...Kulagu Han’ın evdeşi
DOKUZ OĞUZ: birl. Dokuz/Oğuz
T...Oğuz kökenli bir Türk devletinin adı. Uygurların köküde bu baya dayanır.
DOKUZ TATAR: birl. Dokuz/Tatar
T...Göktürkler döneminde yaşayıp beylik etmiş bir Türk boyu
DOKUZAKA: birl. Dokuz/Aka
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
DOKUZBAY: birl. Dokuz/Bay
DOKUZÇUR: birl. Dokuz/Çur
DOKUZER: birl. Dokuz/Er mec. Dokuz er gücünde
DOKUZHAN: birl. Dokuz/Han
DOKUZTUĞ: birl. Dokuz/Tuğ
DOKUZUYGUR: birl. Dokuz/Uygur
T...Göktürkler devletini yıkıp, onun yerine Uygur devletini kuran, Türk boyu
DOLANDI: Dolanan, gezgin
DOLANDIBEK: birl. Dolandı/Bek
T...Selçuklular dönemi beylerinden
DOLDAY: (Dolu/Tay)
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
DOLU: 1-Bilgin, tecrübeli, öğretmen 2- Bütün, tam, eksiksiz 3, Şamanist gelenekte ve Alevi_Bektaşi

109
gelenekte, içki, şarap 4- kısa süren, iri taneli yağmur
DOLUALP: birl. Dolu/Alp
DOLUBAY: birl. Dolu/Bay
DOLUBEK: birl. Dolu/Bek
DOLUER: birl. Dolu/Er
DOLU KADIR: birl. Dolu/Katır
T...Selçuklular dönemi beylerinden ve Maraş yöresinde kendi adıyla beylik kuran kişi
DOLUN: Tam, bütün, eksiksiz
T...Yakut Türklerinin eski bereket Tanrılarından
DOLUNAY: Ayın ondördü, ayın en güzel hali
DOLUNBAY: birl. Dolun/Bay
DOMANİÇ: 1-Dumanlı bölge 2- Tümsek, engebeli arazi
DONAT: Giyim, kuşam, zenginlik, cömertlik
DOMURCUK: Gül, tomurcuk
DONATHAN: birl. Donat/Han
T...Batı Hunları hanlarından
DONATMIŞ: Giydirip, kuşatmış, sevindirmiş, cömertlik göstermiş
DONATUR: Cömert, eli açık, bağışlayıcı
DONSUZ: Çıplak, fakir, varlıksız
DORA: Doruk, zirve, şahika
DORABAY: birl. Dora/Bay
DORAMAN: birl. Dora/Man (Dorman-dormen)
T...Kuman hanlarından
DORAN: (Duran) Diri, canlı, yaşayan
DORATAN: birl. Dora/Tan
DORATAY: birl. Dora/Tay
DORMAN: (Doraman)
DORU: 1- Doruk, zirve 2- Kara ile kızıl arası renk (At rengi)
DORUALP: birl. Doru/Alp
DORUBAY: birl. Doru/Bay
DORUBEY: birl. Doru/Bey
DORUER: birl. Doru/Er
DORUHAN: birl. Doru/Han
DORUK: Zirve, uç, şahika
DORUKALP: birl. Doruk/Alp
DORUKAN: birl. Doru/Kan
DORUKAY: birl. Doruk/Ay
DORUKER: birl. Doruk/Er
DORUKHAN: birl. Doruk/Han
DORUKTİGİN: birl. Doruk/Tigin
DOYMADUK: Doyumsuz, sevilmeye doymayan, doyulmayan
DOYUM: 1- Doymak, tatmin 2- Ganimet, bereket
DOYURAN: mec. Cömert, hayr sahibi, iyilik sever
DÖĞEN: 1- Dövüşçü,döven 2- Ekin saplarını ezmeye yarayan, altında çakmaktaşı bulunan geniş
tahta
DÖĞER: 1- Döver 2- değer, kıymet 3- Kalın, enli bir ağaç
DÖĞERLİ: Değerli
T...Oğuz Kağan’ın torunlarından ve 24 Oğuz boyundan biri
DÖĞÜŞ: Dövüş, savaş, kavga
DÖĞÜŞGEN: Kavgacı, savaşçı
DÖKÜMHAN: birl. Böküm/Han 1- Dökmekten döküm 2- Düğüm, bağ
T...Bulgar hanlarından (Kurum Han’ın oğlu)
DÖLEK: 1- Çok döl veren 2- Koyunun kuzuladığı yer 3- İtibarlı, saygıdeğer, maharetli

110
DÖLEN: Muti, sevgi gösteren
DÖNDER: (Döne, döndü gibi “dönmek” fiilinden türetilmiş, çocukları ölen ailelerin, yeni çocukları
olduğunda kullandıkları adlardan)
T...(Dönder bey) Ertuğrul Gazi’nin kardeşi, Otman Gazi’nin amcası
DÖNDÜ: Dönüş yapan (Reenkarnasyon) çocukları ölen ailelerin verdiği adlardan
DÖNE (Döndü, dönder)
DÖNE BEGÜM: birl. Döne/Begüm
DÖNENBAY: birl. Dönen/Bay
T...Kırgız oymak beylerinden
DÖNENGÜN: birl. Dönen/Gün
DÖNERALP: birl. Döner/Alp
DÖNGEL: Saat
DÖNGÜ: Dönüşüm, başa dönüş
DÖNGÜN: Dargın, gönlü kırık
DÖNMEZ: Kararlı, cesur, azimli
DÖNMEZER: birl. Dönmez/Er
DULAK: Dolu, olgun, tecrübeli
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
DULUNDU: (Dolandı)
DUMAN: 1- Sis, kırağı 2- ateşten çıkan gaz
DUMANHAN: birl. Duman/Han
DUMANBAY: birl. Duman/Bay
DUMANER: birl. Duman/Er
DUMLU: 1- dumanlı, sisli bölge 2- Soğuk ve ayaz alan yer
DUMRUL : 1- Okun sivri ucu 2- Başı dumanlı, efkarlı
DURA: (Durak) 1- yaşam, hayat 2- Sağlamlık, dayanıklılık, kalıcılık 3- ev, yaşanılan yer, barınak (Bu
ad, çocukları çlmüş ailelerin yeni çocukları olduğunda yaşamda kalıp uzun yaşaması ve sağlıklı
olması dileğini içeren adlardandır ve çok eskilere dayanan bir gelenekle bu gün de
sürdürülmektedir.Durak, Dursun, Durmuş, Durdu, Yaşar, Tokta, Tok, Toka, Toktamış, Turan vb.adlar
da hep aynı psikoloji ve geleneğin ürünüdür.
DURATİMUR: birl. Dura/Timur
T...Çağatay hanlarından
DURABAY: birl. Dura/Bay
DURAK: (Dura) Yaşam, hayat
T...Otmanoğullarının dip dedelerinden
DURAKBEĞ: birl. Durak/Bey
T...T.B.M.M.’nin ilk milletvekillerinde (Erzurum milletvekili)
DURAKALP: birl. Durak/Alp
DURAKHAN: birl. Durak/Han
T...Peçenek hanlarından
DURAKAY: birl. Durak/Ay
DURAN: (Turan) Durucu, kalıcı, yaşayan, canlı
DURANAY: birl. Duran/Ay
DURANBAY: birl. Duran/Bay
DURANER: birl. Duran/Er
DURATAV: birl. Dura/Dağ
DURATAY: birl. Dura/Tay
DURCU: Durucu, kalıcı canlı
DURDU: 1- Duran, kalıcı, canlı, yaşayan 2- Yaşam, hayat
DURDU BEGÜM: birl. Durdu/Begüm
DURDUBİGE: birl. Durdu/Bike
DURGAÇ: Durak, durulan, yaşanılan yer
DURGUN: 1- Durulmuş, süzülmüş, arınmış 2- Sakin, sükuna ermiş, kendi halinde

111
DURGUNALP: birl. Durun/Alp
DURGUN BEGÜM: birl. Durgun/Begüm
DURGUNBİKE: birl. Durgun/Bike
DURGUNAY: birl. Durgun/Ay
DURGUNBAY: birl. Durgun/Bay
DURGUNER: birl.Durgun/Er
DURGUNSU: birl. Durgun/Su
DURMAZ: Çalışkan, ilerici
DURMAZALP: birl. Durnaz/Alp
DURMAZBAY: birl. Durmaz/Bay
DURMAZER: birl.Durmaz/Er
DURMUŞ: 1- Duran, yaşayan, canlı 2- Yaşam, hayat
DURSUN: Durması, yaşaması istenen
DURSUNALP: birl. Dursun/Alp
DURSUNAY: birl. Dursun/Ay
DURSUNBAY: birl. Dursun/Bay
DURU: 1- saf, sade, berrak 2- Duran, durgun
DURUALP: birl. Duru/alp
DURUAY: birl. Duru/Ay
DURUBAY: birl. Duru/Bay
DURUBEGÜM: birl. Duru/Begüm
DURUBEĞ: birl. Duru/Bey
DURUBİGE: birl. Duru/Bike
DURUGAN: Duran, durağan
DURUHAN: birl. Duru/Han
DURUK: Duru, durucu
DURUKAL: birl. Duru/Kal
DURUKAN: birl. Duru/Kan
DURUL: 1- Sükun bulmak, huzura kavuşmak 2- Günahsızlık, arınmışlık
DURULCA: Masum, günahsız
DURULMAZ: Afacan, yaramaz
DURULMUŞ: Tatminkar, sakin
DURUM: Yaşam, hayat, süregenlik, duruş
DURUSOY: birl. Duru/Soy
DURUSU: birl. Duru/Su
DURUTEKİN: birl. Duru/Tekin
DURUTİMUR: birl. Duru/Timur
DURUTÜRK: birl. Duru/Türk
DUVA: (Düve)
T...Kırgızların, Togay ve üç Tamga oymakları dip dedelerinden
DUVAK: Örtül kapanmış, gelin başı
DUVAN: (Doğan)
T...Başkurt oymak beylerinden
DUYAN: Duyucu, hissedici
DUYAR: Duyarlı, hisli, duygulu
DUYARI: Duyarlılık, hislilik
DUYGU: His, duyum
DUYUŞ: Duyum, hissediş, duyarlılık
DUYUŞAN: Duyan, hisseden
T...Kırgız oymak beylerinden
DÜĞÜN: (Töğün, Toygün) Toy günü, yemekli eğlence
DÜŞ: Rüya, aniden ortaya çıkış
DÜŞELGE: Pay, hisse

112
DÜŞERGE: Miras, pay
DÜŞÜNGÜ: Düşünerek üzülme, kafaya takma, üzülme, teessür
DÜVE:1- Genç inek, dananın büyüğü 2- Döven, dövüşçü
DÜVE TEKİN: birl. Düve/Tekin
DÜVE TİMUR: birl. Düve/Timur
DÜVECİ: Dövücü, dövüşçü
T...Türkmenlerin, Yavmut ve Şerif oymakları dip dedelerinden
DÜVEHAN: birl. Düve/Han
T...Çağatay hanlarından
DÜVEN: (Döven)
DÜYECİ: Dövüşçü, döğüşçü
T...Türkmenlerin, Sarık oymağı dip dedeleirnden
DÜZ: (Tüz) 1- Doğru, doğruluk, gerçek 2- Soy, kök, döl 3- Kural,kaide
DÜZE: Düzen, uslup, tarz
DÜZEN: Kural, kurallar bütünü
DÜZGE: Süs, makyaj
DÜZGÜN: 1- Düzülü, düzenli, muntazam 2- Gidişat, teamül

113
-E-
EBİN: (Evin) Tane, öz
EBİNÇ: Refah, huzur
EBİRİ: Erim, edrem, fazilet
EBREK: Dayanıklı, sebatkar
EBREK TİMUR: birl. Ebrek/Timur
T...Toka Timur Han’ın oğullarından
EBREN: 1- Evren, kainat 2- Felek, talih
EBRET: Ayrılım, ihtilaf
EBRÜK: Dayanıklı, sebatkar
ECE: (Eçe)
ECEVİT: 1- Çalışkan ,, aktif 2- haşarı, yaramaz
EÇE: 1- Dahi, çok akıllı, çok zeki 2- Saygıdeğer, görgülü hanım
T...Otmanlılar (Orhan bey) dönemi bey ve komutanlarından
EÇİBEK: birl. Eçe/Bek
EÇİM : (Eçem)
EÇİNE: Doğru sözlü, sözüne güvenilir
EÇİNE KUTLUĞ: birl. Eçine/Kutluğ
T...Batı Göktürkleri dönemi bey ve komutanlarından
EÇİNEKÜR: birl. Eçine/Kür
T...Göktürk kağanlarından
EÇİNE TÜRÇÜ: birl. Eçine/Türçü
T...Göktürk kağanlarından
EDE: (Edi, Ata) Atalık, hatırı sayılan, sözü dinlenen kişi
EDEBALI: birl. Ede/Balı
T...Otmanlı devletinin manevi kurucusu ve Otman beyin kayın atası
EDERKON: birl. Ede/Kon (Konmaktan can, ruh)
T...Atilay Han’ın danışman ve komutanı
EDEMEN: birl. Ede/Men
T...Atilay Han’ın torunlarından
EDGÜ: 1- İyi, güzel, hoş 2- Adil, adaletli 3- Eğitmen, öğretmen
EDGÜ TUĞRUL: birl. Edgü/Tuğrul
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
EDGÜDİ: 1- Eğitici, öğretici 2- İyi, ala
EDİ: Eda, ata, saygıdeğer ulu kişi
EDİGE: 1- İyi, iyi kalpli 2- öğretmen
T...Altınordu hanlarından
EDİGENE: (Edige)
T...Kırgız oymağı ve beylerinden
EDİK: Kısa konçlu çizme
EDİL: (İdil,etil, atil) iyilik, güzellik
EDİZ: 1- Kıymet, kıymetli 2- Yüksek, Yükselmiş
EGE: (Eke,Öke)1- Dahi, çok akıllı 2- Egemen, sahip 3- Bakıcı, eğitici
EGEBİGİ: birl. Ege/Bike
T...Timur Kürkan Han’ın kızlarından
EGEMEN: 1- Hakim, sahip, kendinden başkasını dinlemeyen, buyrukçu 2- bilge kişi, dahi
3- ağa, ağabey
EGİT: Göz değmesi ve nazara karş göz kenarlarına sürülen bir ot
EĞBER: Eğri, eğrilmiş
EĞİLMEZ: Gururlu, mağrur, dik başlı

114
EĞİN: Eğirilmiş
EĞİR: 1- Sarış, çeviriş, kuşatma 2- bükme, kıvırma
EĞNEZ: Narin, zayıf, ince
EĞREK: Sık, bol
T...Dede korkut destanlarında adı geçen bir bey (Seğrek’in kardeşi)
EĞRİ: Eğik, bükük mec. Saygılı, alçak gönüllü
EĞRİGÜN: birl. Eğri/Gün
EĞRİM: Pınar, göze, küçük çağlayan
EKE:1- Dahi, çok akıllı 2- Sahip, egemen 3- bakıcı, eğitici
EKEALP: birl. Eke/Alp
EKEBAY: birl. Eke/Bay
EKEBEĞ: birl. Eke/Bey
EKECEREN: birl. Eke/Ceren
T...Çengiz kaan dönemi Nayman hanlarından Altan Han’ın kardeşi
EKEÇ: Cana yakın ve çekici kız
EKEHAN: birl. Eke/Han
EKELİK: Deha, kıymet
EKEMEN: (Egemen)
EKETAY: birl. Eke/Tay
EKİM: 1- Ekin ekme eylemi 2- Yarım, ziraat
EKİN: 1- Mahsul, tarla ürünü 2- tarlaya ekilip olması beklenen her türlü bitki
EKİNCİ: 1-İkinci (erkek, ya da kız) 2- Rençber, çiftçi
T...1. Selçuklular dönemi, Kıpçak asıllı bey ve komutanı 2- Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
EKİNER: birl. Ekin/Er
EKMEN: (Ekemen)
EKSÜK: Azlık, yokluk, yoksulluk
T...Artukoğulları beylerinden Artuk beyin babası * Artuk- Eksük
EKŞİ: Eksi,eksik, azlık, yokluk
EL: 1- İl, Ülke, Memleket 2- İlgi, bağlantı 3- Barış, Sukunet 4- Kolun, bilekten aşağısı
ELA: (Ala) Renkli alacalı
ELALDI: birl.El/Aldı Fatih, Algan, İlalan
T...Anadolu Selçukluları dönemi, İnanoğulları beyliğinin kurucusu olan İnal beyin torunu
ELALMIŞ: Fatih, Algan
ELALTUN: birl. El/Altun
ELARSLAN: birl. El/Arslan
ELBAN: (İlban) Devletçi, devletine bağlı, sadık
T...Kıpçak hanlarından Mengü Timur Han’ın oğlu
ELBİLGE: birl. El/Bilge
ELBİLİG: birl. El/Bilig
ELBİR: birl. El/Bir mec. Elbirliği, işbirliği, imece
ELBİRLİG: (Elbir)
ELBOĞA: birl. El/Boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ELCEK: 1- Ekin biçme aracı 2- Munis, sessiz
ELÇİK: Eldiven
ELCULA: (Elyula) birl. El/Yula
T...kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu ve Kızıltuğ oymakları dip dedelerinden
ELÇİ: 1- Devletine bağlı, devletçi 2- Devleti adına aracılık eden, haberci, temsilci
ELÇİBUĞA: birl. Elçi/Boğa
T...Babür han’ın komutanlarından
ELÇİKULA: birl. Elçi/Kula
T...Babür Han’ın komutanlarından
ELÇİBAY: birl. Elçi/Bay

115
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ELÇİBEK: birl. Elçi/Bek
T...Kırgızların, Edigene oymağı beylerinden
ELÇİBEY: birl. Elçi/Bey
T...Azerbaycan’ın Sovyetler karşı bağımsızlık mücadelesini öğütleyen ve sonrasında kurulan
cumhuriyette ilk cumhurbaşkanlığını yapan tarih bilgini
ELÇİBÖGÜ: birl. Elçi/Bögü
ELÇİM: Demet, tutam
ELÇİN: 1- Demet, bağ, buket 2- Ekin biçerken kullanılan bir alet 3- Devlet görevlisi, devletine bağlı
ELÇİBAY: birl. Elçi/Bay
ELÇİTİMUR: birl. Elçi/Timur
ELÇUR KÜÇ BARS: birl. El/Çur/Küç/Bars
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
ELDEK: 1- basiret, kaabiliyet, eylem gücü 2- Yedek, elde bulunan
ELDEM: 1-Alışkın, yetişkin 2- Sevimli, cana yakın 3- evcil koyun
ELDEMALP: birl. Eldem/Alp
ELDEMBAY: birl. Eldem/Bay
ELDEMİR: birl. El/Demir
ELDENAY: birl. Elden/Ay
ELDÜZ: birl. El/Düz Yurtsever
ELEZ: (Eliz)Arı,duru, temiz, munis, uyumlu
T...Yakut destanlarında bekaret tanrıçası (ulu Tuyun’un kızı)
ELGAY: Yurtsever
ELGİN: 1- Konuk, öncelik verilen kişi 2- Gurbetçi, yurdundan uzak
ELGİNALP: birl. Elgin/Alp
ELGİNAY: birl. Elgin/Ay
ELGİNSU: birl. Elgin/Su
ELGÖRMÜŞ: Gezgin, seyyah, cihandide
ELGÜN: Halk, avam, halktan kişi
ELİBOL: Cömert, eli açık, sahi
ELİK: Usta, eli yatkın
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ELİŞ: Usta, maharetli
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ELİTAŞ: Cimri, eli sıkı
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ELİTEZ: Becerikli
ELKATMIŞ: birl. El/Katmış Ülke fethetmiş, algan
ELKIRMIŞ: birl. El/Kırmış
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ELKİN: 1- konuk 2- Yolcu
ELKİNBAY: birl. Elkin/Bay
ELKOCA : (İlkoca) birl. El/Koca
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ELKÜN: (Elgün)
ELÖVER: Yurtsever
ELTEKE: birl. El/Teke
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Baybaktı oymağının dip dedelerinden
ELTİMUR: birl. El/Timur
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
ELTUTAR: birl. 1- El/Tutar mec. Yardımsever, hayırşinas 2- Fatih, Algan
ELVER: Tarikatlarda, şeyhlerin müridlerini kabul etme eylemi
ELVERDİ: Tarikat geleneklerinde şeyhin müridini kabulü ile ilgili

116
ELVEREN: 1- Olgunlaşan, yeterlilik kazanan 2- Tarikat şeyhlerinin
Müridlerini kabulü
EMÇİ: Doktor,eczacı
EMÇİATA: birl. Emçi/Ata
EMEÇ: Amaç, gaye
EMEK: 1- Gayret, cehd, zahmet 2- Güç, enerji
EMEN: 1-Can, ruh, hayat 2- Ağaç dikmek için açılan çukur 3- meşe ağacı
T...Göktürkler dönemi beylerinden ve Kürşad’ın kırklarından
EMENBAY: birl. Emen/Bay
EMET: 1-Sınır, mesafe 2- emzik, emcek
EMETER: birl. Emet/Er
EMETİ: (Emet)
EMGEK: Emek, zahmet, güçlük
EMLEK: Duygulu, merhametli
EMRE: (İmre) Düşkün, aşık, hayallerle yaşayan (...Arapçadaki “emr” sözcüğüyle
İlgisi yok yalnızca ad benzerliği var. Anlamlar farklı.)
T...Anadolu Selçukluları dönemi, ozan ve dervişlerinden (Yunus Emre)
EN: (Yen)1- Derinlik, genişlik 2- Av 3-Kıyı 4- Arka
ENÇU: Sükun,huzur,ruh derinliği
ENDEŞ: Eşit, müsavi
ENEÇ: Meyil, meyilli
ENİK: (enük, enek) 1- Genişçe, yayık 2- Taşak, testis
(..Rumcadan gelen “enik” köpek yavrusu ile yalnızca ad benzerliği vardır.Bu ise Türkçedeki “En”
kökünden gelir.)T...Mısır-Türk kölemenleri hanlarından Şaban Han’ın kardeşi
ENGİN: 1- Genişlik, derinlik, yayıklık 2- ufuk, ufuk çizgisi
ENGİNALP: birl. Engin/Alp
ENGİNAY: birl. Engin/Ay
ENGİNBAY: birl. Engin/Bay
ENGİNER: bir.Engin/Er
ENGİNSU: birl. Engin/Su
ENGİNTAN: birl. Engin/Tan
ENGİNTAY: birl. Engin/Tay
ENGÜR: (Enkür) birl.En/Gür
ENİCUK: Hısım, kavim- kardaş
ENİSOLUM: birl. Eni/Solum
T...Sibir Türklerinde saygın hanımefendilere verilen bir unvan
ENİŞ: (Enuş) 1- İniş, yokuşun karşılığı mec. Rahata ve huzura erme 2- Uçlarda, ekstrem
ENKİŞ: Tecrübeli, deneyimli, olgun
ENUŞ: (Eniş) En uç
ENUŞEHAN: birl. Enuş/Han
ENUŞTEKİN: birl. Enuş/Tekin
T...1- Harzem hanlarından Atsız Han’ın dedesi 2-Selçuklular dönemi
Komutanlarından 3- Gazneli Mahmud Han’ın komutanlarından
ENÜK: (Enik)
ENÜK SENGÜN: (Enik Sengün) birl. Enük/Sengün Göktürkler döneminde
Kullanılan bir unvan
T...Göktürkler (Bilge Kağan) dönemi bey ve komutanlarından
ER: 1- Olgun,olmuş, ergin, yetişkin erkek 2- Asker, çeri
ER BAĞATUR: birl. Er/Bağatur
ERABA: birl. Er/Aba
ERACAR: birl. Er/Acar
ERADIN: birl. Er/Adın

117
ERADLAN: birl. Er/Adlan
ERAGA: birl. Er/Ağa
ERAĞAN: birl. Er/Ağan
ERAĞIT: birl. Er/Ağıt
ERAKA: birl. Er/Aka
ERAKALIN: birl. Er/Akalın
ERAKAY: birl. Er/Akay
ERAKIN: birl. Er/Akın
ERAL: birl. Er/Al
ERALAN: birl. Er/Alan
ERALDI: birl. Er/Aldı
ERALGAN: birl. Er/Algan
ERALIM: birl. Er/Alım
ERALP: birl. Er/Alp
ERALTAN: birl. Er/Altan
ERALTAY: birl. Er/Altay
ERALTUN: birl. Er/Altun
ERANIL: birl. Er/Anıl
ERANT: birl. Er/Ant
ERAPA: birl. Er/Apa
ERARSLAN: birl. Er/Arslan
ERASIĞ: birl. Er/Asığ
ERAŞAN: birl. Er/Aşan
ERAŞAR: birl. Er/Aşar
ERAŞUK: birl. Er/Aşuk
ERATA: birl. Er/Ata
ERATAN: birl. Er/Atan
ERATIK: birl. Er/Atık
ERATIL: birl. Er/Atıl
ERATLIĞ: birl. Er/Atlığ
ERATSIZ: birl. Er/Atsız
ERAY: birl. Er/Ay
ERAYDIN: birl. Er/Aydın
ERAYGAN: birl. Er/Aygan
ERAYTUNÇ: birl. Er/Aytunç
ERBAKAN: birl. Er/Bakan
ERBAKAR: birl. Er/Bakar
ERBAKIR: birl.Er/Bakır
ERBAKIŞ. birl. Er/bakış
ERBAKTI: birl. Er/Baktı
ERBALA: birl. Er/Bala
ERBARS: birl. Er/Bars
ERBASAN: birl. Er/Basan
ERBASAT: birl. Er/Basat
ERBASTI: birl. Er/Bastı
ERBASUT: birl. Er/Basut
ERBAŞ: birl. Er/Baş
ERBAŞAR: birl. Er/Başar
ERBAŞAT: birl. Er/Başat
ERBATIM: birl. Er/Batım
ERBATIR: birl. Er/Batır
ERBATU: birl. Er/Batu
ERBATUR: birl. Er/Batur

118
ERBAY: birl. Er/Bay
ERBAYAT: birl. Er/Bayat
ERBAYÇU: birl. Er/Bayçu
ERBAYGU: birl. Er/Baygu
ERBAYIK: birl. Er/Bayık
ERBAYIN: birl. Er/Bayın
ERBAYLI: birl. Er/Baylı
ERBEK: birl. Er/Bek
ERBELGİN: birl. Er/Belgin
ERBERK: birl. Er/Berk
ERBERKE: birl. Er/Berke
ERBERKİN: birl. Er/Berkin
ERBEY: birl. Er/Bey
ERBİÇEN: birl. Er/Biçen
ERBİÇER: birl. Er/Biçer
ERBİÇTİ: birl. Er/Biçti
ERBİL: birl. Er/Bil
ERBİLEK: birl. Er/Bilek
ERBİLEN: birl. Er/Bilen
ERBİLGE: birl. Er/Bilge
ERBİLGEN: birl. Er/bilgen
ERBİLGİ: birl. Er/Bilgi
ERBİLİG: birl. Er/Bilig
ERBİLİR: birl. Er/Bilir
ERBİLMİŞ: birl. Er/Bilmiş
ERBOĞA: birl. Er/Boğa
ERBORA: birl. Er/Bora
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ERBÖRK: birl. Er/Börk
ERBÖRÜ: birl. Er/Böü
ERBUGAY: birl. Er/Bugay
ERBUĞ: bir. Er/Buğ
ERBUĞA: birl. Er/Boğa
ERBUĞRA: birl. Er/Buğra
ERBULAK: bir. Er/Bulak
ERBULAN: birl. Er/Bulan
ERBUN: birl. Er/Bun
ERBUNÇ: birl. Er/Bunç
ERBUYAN: bir. Er/Buyan
ERBUYRUK: birl. Er/Buyruk
ERBUYUR: birl. Er/Buyur
ERBÜGE: birl. Er/Büge
ERBÜGÜ: birl. ER/Bügü
ERBÜKE: birl. Er/Büke
ERCELASUN: birl. Er/Celasun
ERÇABA: birl. Er/Çaba
ERÇAĞ: birl. Er/Çağ
ERÇAĞAN: birl. Er/Çağan
ERÇAĞIM: birl. Er/Çağım
ERÇAĞIR: birl. Er/Çağır
ERÇAĞLAR: birl. Er/Çağlar
ERÇAĞRI: birl. Er/Çağrı
ERÇAKA: birl. Er/Çaka

119
ERÇAKAN: birl. Er/Çakan
ERÇAKI: birl. Er/Çakı
ERÇAKIM: birl. Er/Çakım
ERÇAKIN: birl. Er/Çakın
ERÇAKIR: birl. Er/Çakır
ERÇAKIŞ: birl. Er/Çakış
ERÇAKTI: birl. Er/Çaktı
ERÇALIŞ: birl. Er/Çalış
ERÇALUK: birl. Er/Çaluş
ERÇAPAR: birl. Er/Çapar
ERÇAPIN: birl. Er/Çapın
ERÇATLI: birl. Er/Çatlı
ERÇAV: birl. Er/Çav
ERÇAVLI: birl. Er/Çavlı
ERÇAVUŞ: birl. Er/Çavuş
ERÇE: birl. Er/Çe...Erkeğe yakışır biçimde
ERÇEKEN: birl. Er/Çeken
ERÇEKER: birl. Er/Çeker
ERÇEKİM: birl. Er/Çekim
ERÇEKMEZ: birl. Er/Çekmez
ERÇELİK: birl. Er/Çelik
ERÇERİ: birl. Er/Çeri
ERÇETİN: birl. Er/Çetin
ERÇİN: Ülkenin idari bölümlerinden her biri (İl, ilçe, kasaba vb.)
ERÇİZEN: birl. Er/Çizen
ERÇİZİM: birl. Er/Çizim
ERDAĞ: birl. Er/Dağ
ERDAL: birl. Er/Dal
ERDALAR: birl. Er/Dalar
ERDALAŞ: birl. Er/Dalaş
ERDAŞ: birl. Er/Daş
ERDAVRAN: birl. Er/Davran
ERDAYAN: birl. Er/Dayan
ERDEĞEN: birl. Er/Değen
ERDEĞER: birl. Er/Değer
ERDEĞİŞ: birl. Er/Değiş
ERDEM: ( Ertem) Fazilet, bilgelik, yücelik, hünerlilik
T...Kırgızların Nayman oymağı beylerinden
ERDEMALP: birl. Erdem/Alp
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
ERDEMAY: birl. Erdem/Ay
ERDEMBAY: birl. Erdem/Bay
ERDEMÇİ: Erdem sahibi
ERDEMİR: birl. Er/Demir
ERDEMHAN: birl. Erdem/Han
ERDEMKAN: birl. Erdem/Kan
ERDEMLÜ: Erdem sahibi
T...Timur Kürkan Han’ın dip dedelerinden
ERDEN: Er parçası, erden olma
T...Türkmenlerin Sarık oymağı dip dedelerinden
ERDENALP: birl. Erden/Alp
ERDENANAR: birl. Erden/Anar
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey

120
ERDENAY: birl. Erden/Ay
ERDENİZ: birl. Er/Deniz
ERDERİL: birl. Er/Deril
ERDERİN: birl. Er/Derin
ERDEŞ: Erkekçe, erkek gibi
ERDEVİR: birl. Er/Devir
ERDEVRİM: birl. Er/Devrim
ERDEYİŞ: birl. Er/Deyiş
ERDİ: Ermiş, olgun
ERDİBİGE: birl. Erdi/Bige
ERDİL: birl. Er/Dil
ERDİLEK: birl. Er/Dilek
ERDİLER: birl. Er/Diler
ERDİM: Ermiş, olgun
T...Peçenekler dönemi bey ve komutanlarından
ERDİN: Ermiş, olgun
ERDİNÇ: birl. Er/Dinç
ERDİREK: birl. Er/Direk
ERDİREN: birl. Er/Diren
ERDİRENÇ: birl. Er/Direnç
ERDİRET: birl. Er/Diret
ERDİRLİK: birl. Er/Dirlik
ERDOĞAN: birl. Er/Doğan
ERDOĞDU: birl. Er/Doğdu
ERDOĞMUŞ: birl. Er/Doğmuş
ERDOĞRU: birl. Er/Doğru
ERDOĞU: birl. Er/Doğu
ERDOĞUŞ: birl. Er/Doğuş
ERDOKUZ: birl. Er/Dokuz
ERDOLU: birl. Er/Dolu
ERDOLUN: birl. Er/Dolun
ERDORA: birl. Er/Dora
ERDORU: birl. Er/Doru
ERDORUK: birl. Er/Doruk
ERDOYUR: birl. Er/Doyur
ERDÖĞÜŞ: birl. Er/Döğüş
ERDÖNDÜ: birl. Er/Döndü
ERDÖNE: birl. Er/Döne
ERDÖVEN: birl. Er/Döven
ERDUMAN: birl. Er/Duman
ERDURA: birl. Er/Dura
ERDURAK: birl. Er/Durak
ERDURAN: birl. Er/Duran
ERDURDU: birl. Er/Durdu
ERDURGUN: birl. Er/Durgun
ERDURMUŞ: birl. Er/Durmuş
ERDURSA: birl. Er/Dursa
ERDURSUN: birl. Er/Dursun
ERDURU: birl. Er/Duru
ERDURUK: birl. Er/Duruk
ERDURUŞ: birl. Er/Duruş
ERDUYAN: birl. Er/Duyan
ERDUYAR: birl. Er/Duyar

121
ERDUYGU: birl. Er/Duygu
ERDUYU: birl. Er/Duyu
ERDUYUL: birl. Er/Duyul
ERDUYUM: birl. Er/Duyum
ERDUYUŞ: birl. Er/Duyuş
ERDÜREN: birl. Er/Düren
ERDÜŞ: birl. Er/Düş
ERDÜZ: birl. Er/Düz
ERDÜZEN: birl. Er/Düzen
EREK: Erişilmek istenen, ülkü, hedef
EREKLİ: (Ereğli) Ereği olan
EREKUL: birl. Er’e/Kul
ERELÇİ: birl. Er/Elçi
ERELÇİN: birl. Er/Elçi
EREM: Müjde, iyi haber
EREN: 1- Olgun, 2- Hür, bağımsız 3- Din ile bütünleşmiş
ERENALP: birl. Eren/Alp
ERENAY: birl. Eren/Ay
ERENGÜN: birl. Eren/Gün
ERENKARA: birl. Eren/Kara
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ERENKUL: birl. Eren/Kul
ERENKULU: birl. Eren/Kulu
ERENSAY: birl. Eren/Say
ERENSAYIN: birl. Eren/Sayın
T...Kırgız destanlarında adı geçen bir bey
ERENSOY: birl. Eren/Soy
ERENSU: birl. Eren/Su
ERENTÜRK: birl. Eren/Türk
ERENTÜZ: birl. Eren/Düz
T...Tuva ve Çuvaş Türklerinde, “Terazi Yıldızı”
ERENULUĞ: birl. Eren/Ukuğ
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
ERESEN: birl. Er/Esen
ERESİ: birl. Er/Esi
ERESİN: birl. Er/Esin
EREZ: 1- Erişilen, mutlu olunan 2- Cesur, gözükara, dayanıklı
ERGAYUR: birl. Er/Gayur
ERGAZAN: birl. Er/Gazan
ERGEÇEN: birl. Er/Geçen
ERGELDİ: birl. Er/Geldi
ERGELEN: birl. Er/Gelen
ERGELMİŞ: birl. Er/Gelmiş
ERGEN: Olgun, deneyimli
ERGENE: 1- Güçlülük, egemenlik 2- Maden dağı 3- Dağlar arasındaki geçit
ERGENE HATUN: birl. Ergene/Hatun
T...Kara Kulagu Han’ın evdeşi
ERGENEKON: 1- Maden dağı 2- Dağlar arasındaki yurt
T...Türk mitolojisindeki efsanevi kurt
ERGENEKTİ: Ergeneli
T...Kazakların, Otayüz bölüğü, Nayman oymağı dip dedelerinden
ERGEZEN: birl. Er/Gezen
ERGEZER: birl. Er/Gezer

122
ERGİ: Eriş, olgunluk, deneyim
ERGİL: 1- Bilgili, deneyimli, yetişkin 2- Savaşçı, cengaver
ERGİN: 1- Ermiş, olgun, irfan sahibi 2- Savaşçı, cegaver
ERGİN ALP: birl. Ergin/Alp
ERGİNAY: birl. Erin/Ay
ERGİNEL: birl. Ergin/El
ERGİNER: birl. Ergin/Er
ERGİNOL: birl. Ergin/Ol
ERGİNSOY: birl. Ergin/Soy
ERGİNSU: birl. Ergin/Su
ERGİNTUĞ: birl. Ergin/Tuğ
ERGİRAY: birl. Er/Giray
ERGİZ: birl. Er/Giz
ERGİZEK: birl. Er/Gizek
ERGİZEM: birl. Er/Gizem
ERGİZEY: birl. Er/Gizey
ERGÖK: birl. Er/Gök
ERGÖKÇE: birl. Er/Gökçe
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
ERGÖKÇEK: birl. Er/Gökçek
ERGÖKÇEN: birl. Er/Gökçen
ERGÖNENÇ: birl. Er/Gönenç
ERGÖNÜL: birl. Er/Gönül
ERGÖRK: birl. Er/Görk
ERGÖRKEM: birl. Er/Görkem
ERGÖRKLÜĞ: birl. Er/Görklüğ
ERGÖRÜN: birl. Er/Görün
ERGÖZ: birl. Er/Göz
ERGUN: 1- Yumuşak huylu kişi 2- Hızlı koşan at 3- Argun
ERGUNALP: birl. Ergun/Alp
ERGUNHAN: birl. Ergun/Han
ERGUNAY: birl. Ergun/Ay
ERGUNBAY: birl. Ergun/Bay
ERGUNER: birl. Ergun/Er
ERGUNTAY: birl. Ergun/Tay
ERGÜÇ: birl. Er/Güç
ERGÜDER: birl. Er/Güder
ERGÜLEÇ: birl. Er/Güleç
ERGÜLER: birl. Er/Güler
ERGÜMÜŞ: birl. Er/Gümüş
ERGÜN: birl. Er/Gün
ERGÜNDÜZ: birl. Er/Gündüz
ERGÜR: birl. Er/Gür
ERGÜRLER: birl. Er/Gürler
ERGÜVEN: birl. Er/güven
ERHAN: birl. Er/Han
ERHUN: birl. Er/Hun
ERIRMAK: birl. Er/Irmak
ERİK: Ermiş, olgun, bilge, filozof, becerikli
T...Türkmenlerin, Ersarı ve Kara oymakları dip dedelerinden
ERİKBÜKÜ: birl. Erik/Bükü
T...Kubilay Kaan’ın küçük kardeşi
ERİKEN: Ermiş, olgun, bilge

123
ERİL: birl. Er/İl
ERİLÇİ: birl. Er/İlçi
ERİLHAN: birl. Er/İlhan
ERİM: 1- Müjde, iyi haber 2- Felsefe, derin bilgi 3- Vade, zaman
ERİNAL: birl. Er/İnal
ERİNCİK: Mahçup, utangaç
ERİNÇ: 1- Olacak, olması gereken, kaçınılmaz sonuç 2- Nimet, bolluk
ERİRKİL: birl. Er/İrkil
ERİŞ: Gaye, erişilmesi istenen
ERİŞEK: Ülkü, gaye
ERİŞEN: Ulaşan, vasıl olan
ERİŞKİN: Olgun, kamil, ermiş
ERİZ: birl. Er/İz
ERK: 1- Güç, kudret 2- İktidar, erklik, hükümranlık 3- Bağımsızlık
Egemenlik
ERKALP: birl. Erk/Alp
ERKHAN: birl. Erk/Han
ERKAÇMAS: birl. Er/Kaçmaz
ERKAL: birl. Er/Kal
ERKAMLI: birl. Er/Kamlı
ERKAN: birl. Er/Kan
ERKAPAR: birl. Er/Kapar
ERKARA: birl. Er/Kara
ERKARSLAN: birl. Erk/Arslan
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ERKAŞKA: birl. Er/Kaşka
T...Kırgızların, Manguş oymağı beylerinden
ERKAY: birl. Erk/Ay
ERKAYA: birl. Er/Kaya
ERKAYAN: birl. Er/Kayan
ERKAZAN: birl. Er/Kazan
ERKAZAK: birl. Er/Kazak
ERKAZAN: birl. Er/Kazan
ERKBAY: birl. Erk/Bay
ERKBÖRİ: birl. Erk/Böri
ERKE: 1- Egemen, güç 2- İşve, naz, cilve 3- Çekicilik, çekiciliği kullanma istek ve yeteneği
T...Türk mitolojisinde, Ülgen’in dokuz kızından biri ve namus tanrıçası
ERKEKARA: birl. Erke/Kara
T...Çengiz Kaan dönemi Nayman beylerinden
ERKELİ: Egemen
T...Türkmenlerin, Göklen oymağı dip dedelerinden
ERKEM: Nazlım, işvelim, edalım
ERKENOYAN: (Erkinoyan) birl. Erke/Noyan
ERKER: birl. Erk/Er
ERKESEN: birl. Er/Kesen
ERKESER: birl. Er/Keser
ERKESKİN: birl. Er/Keskin
ERKILIÇ: birl. Er/Kılıç
ERKILIG: birl. Er/Kılıg
ERKIMIZ: birl. Er/Kımız
ERKIRAN: birl. Er/Kıran
ERKIRGIZ: birl. Er/Kırgız
ERKIVAN: birl. Er/Kıvan

124
ERKIVANÇ: birl. Er/Kıvanç
ERKIYAN: birl. Er/Kıyan
ERKIZIL: birl. Er/Kızıl
ERKİ: 1- Güçlü, egemen, erke 2- Atik, çevik
T...Türkmenlerin, Sarık oymağı dip dedelerinden
ERKİL: birl. Erk/İl
ERKİN: 1- Bağımsız, otorite tanımaz 2- Başına bıuruk, kendi bildiğini okuyan 3- Sürekli, süreklilik
ERKİNALP: birl. Erkin/Alp
ERKİNHAN: birl. Erkin/Han
ERKİNAY: birl. Erkin/Ay
ERKİNBAY: birl. Erkin/Bay
ERKİNDİK: Erkinlik, bağımsızlık, hürriyet
ERKİNER: birl. Erkin/Er
ERKİNSU: birl. Erkin/Su
ERKİNTAN: birl. Erkin/Tan
ERKİNYAT: birl. Erkin/Tay
ERKİNTUĞ: birl. Erkin/Tuğ
ERKLİBEG: birl. Erkli/Bey
ERKLİGHAN: birl. Erklik/Han
ERKLİG: Egemen, kuvvetli, şevkatli
ERKMEN: 1- Bağımsız, başına buyruk 2- Bekar, evlenmemiş
ERKOÇ: birl. Er/Koç
ERKOL: birl. Erk/Ol
ERKOLA: birl. Erk/Ola
ERKOLDAŞ: birl. Er/Koldaş
T...Çengiz Kaan döneminde bazı askeri birlik erleri için kullanılan bir deyim
ERKONAR: birl. Er/Konar
ERKONUK: birl. Er/Konuk
ERKONUR: birl. Er/Konur
ERKOPUZ: birl. Er/Kopuz
ERKORUN: birl. Er/Korun
ERKOVAN: birl. Er/Kovan
ERKÖNÜL: birl. Er/Gönül
ERKÖZ: birl. Erk/Öz
ERKSAN: birl. Erk/San
ERKSAY: birl. Erk/Say
ERKSİN: Egemen, yönetici
ERKSOY: birl. Erk/Soy
ERKTAN: birl. Erk/Tan
ERKTAY: birl. Erk/Tay
ERKTUĞ: birl. Erk/Tuğ
ERKUL: birl. Er/Kul
ERKULİ: birl. Er/Kulu
ERKULUĞ: birl. Erk/Uluğ
ERKURT: birl. Er/Kurt
ERKUŞ: birl. Er/Kuş
T...Kırgız destanlarında madı geçen bir bey
ERKUT: birl. Er/Kut
ERKUTAL: birl. Er/Kutal
ERKUTAN: birl. Er/Kutan
ERKUVAN: birl. Er/Kuvan, kıvan
ERKUZ: birl. Erk/Uz
T...Uygur kağanlığı dönemi bey ve komutanlarından

125
ERKÜN: birl. Erk/Ün
ERLİK ALP: birl. Erlik/Alp
ERLİK HAN: birl. Erlik/Han
T...Şamanist gelenekte “Cezalandırma Tanrısı”
ERLİKBAY: birl. Erlik/Bay
ERMAN: 1- Erdemli, güç, mert 2- Kutsal, mukaddes
ERMANGU: birl. Er/Mangu
ERMİŞ: Olgun, müdrik
ERNEK: Küçük parmak, serçe parmağı
T...Atilay Han’ın oğullarından
ERNOYAN: birl. Er/Noyan
EROBA: birl. Er/Oba
EROGAN: birl. Er/Ogan
EROĞUL: birl. Er/Oğul
EROĞUZ: birl. Er/Oğuz
EROK: birl. Er/Ok
EROKAN: birl. Er/Okan
EROL: birl. Er/Ol
EROYTUN: birl. Er7Oytun
EROZAN: birl. Er/Ozan
ERÖGDÜ: birl. Er/Öğdü
ERÖĞER: birl. Er/Öğer
ERÖZ: birl. Er/Öz
ERÖZBEK: birl. Er/Özbek
ERÖZEN: birl. Er/Özen
ERÖZLÜ: birl. Er/Özlü
ERPEK: birl. Er/Pek
ERPUSAT: birl. Er/Pusat
ERSADAK: birl. Er/Sadak
ERSAGUN: birl. Er/Sagun
T...Çağrı ve Tuğrul beylerin amcazadeleri
ERSAĞAN: birl. Er/Sağan
ERSAĞNAK: birl. Er/Sağnak
ERSAKIN: birl. Er/Sakın
ERSAKLI: birl. Er/Saklı
ERSALAN: birl. Er/Salan
ERSALDI: birl. Er/Saldı
ERSALIN: birl. Er/Salın
ERSALUR: birl. Er/Salur
ERSAN: birl. Er/San
ERSANÇAR: birl. Er/Sançar
ERSANÇMIŞ: birl. Er/Sançmış
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ERSARAN: birl. Er/Saran
ERSARI: birl. Er/Sarı
T...Türkmenlerin bir oymağı ve bu oymağın ilk beyi
ERSARIL: birl. Er/Sarıl
ERSARU: birl. Er/Saru
T...1- Selçuklular dönemi komutanlarından 2- Kazak oymak beylerinden
ERSATUK: birl. Er/Satuk
ERSAV: birl. Er/Sav
ERSAVAN: birl. Er/Savan
ERSAVCI: birl. Er/Savcı

126
ERSAVDI: birl. Er/Savdı
ERSAVUN: birl. Er/Savun
ERSAVUR: birl. Er/Savur
ERSAVUT: birl. Er/Savut
ERSAY: birl. Er/Say
ERSAYAN: birl. Er/Sayan
ERSAYAR: birl. Er/Sayar
ERSAYDI: birl. Er/Saydı
ERSAYGIN: birl. Er/Saygın
ERSAYIN: birl. Er/Sayın
ERSE: Ermes olgunlaşması istenen
ERSEÇEN: birl. Er/Seçen
ERSEGÜN: birl. Erse/Gün
T...Göktürkler dönemi beylerinden ( Bögü Alp’in torunu)
ERSEK: (Erse)
ERSEKOCA: birl. Erse/Koca
ERSEMİZ: birl. Er/Semiz
ERSEVÜK: birl. Er/Sevük
ERSEZİ: birl. Er/Sezi
ERSEZİL: birl. Er/Sezil
ERSEZİM: birl. Er/Sezim
ERSEZİN: birl. Er/Sezin
ERSEZİŞ: birl. Er/Seziş
ERSIĞIN: birl. Er/Sığın
ERSİN: 1- Uzun ömürlülük dileği 2- Olgunluk, bilgelik dileği
ERSİNBAY: birl. Ersin/Bay
ERSOLUK: birl. Er/Soluk
ERSOY: birl. Er/Soy
ERSOYLU: birl. Er/Soylu
ERSUN: birl. Er/Sun
ERSUNAY: birl. Er/Sunay
ERSUNDU: birl. Er/Sundu
ERSUNGUR: birl. Er/Sungur
ERSÜ: 1- Fazla, çok fazlalık 2- birl. Er/Su (asker)
ERSÜREN: birl. Er/Süren
ERSÜZEN: birl. Er/Süzen
ERSÜZER: birl. Er/Süzer
ERTAMIŞ: birl. Er/Tamış
ERTAN: birl. Er/Tan
ERTANA: birl. ErDana
T...İlhanlılar dönemi bey ve komutanlarından
ERTANIN: birl. Er/Tanın
ERTANIR: birl. Er/Tanır
ERTANIŞ: birl. Er/Tanış
ERTANUK: birl. Er/Tanık
ERTAPAN: birl. Er/Tapan
ERTAPAR: birl. Er/Tapar
ERTARGIN: birl. Er/Targın
T...Aslen Kırgız kökenli olup, Kırım hanlığına hizmet etmiş bir bey. Adına bir de destan
yazılmış olan bey
ERTAŞ: birl. Er/Taş
T...Tuğrul ve Çağrı beylerin amcazadelerinden. İnal beyin kardeşi
ERTAŞYINAL: birl. Ertaş/Yınal

127
T...Çağrı ve Tuğrul
ERTAŞ YABGU: birl. Ertaş/Yabgu
ERTAŞAN: birl. Er/Taşan
ERTAY: birl. Er/Tay
ERTAYANÇ: birl. Er/Tayanç
ERTAYLAN: birl. Er/Taylan
ERTE: 1- Seher, şafak 2- Yarın, gelecek, sonraki, halef
ERTEGİ: Destan, lejant
ERTEGÜN: birl. Erte/Gün
ERTEKİN: birl. Er/Tekin
ERTEM: (Erdem)
T...Avrupa Hunları (Macar) dönemi bey ve komutanlarından
ERTEMİR: birl. Er/Demir
ERTEN: Tan, şafak
ERTERİM: birl. Er/Terim
ERTERİŞ: birl. Er/Teriş
ERTİGİN: birl. Er/Tigin
ERTİK: Meslek, sanat
ERTİM: Olgun, erişkin, bilge
T...Peçenek bey ve komutanlarından
ERTİMUR: birl. Er/Timur
ERTİN: 1- Mahsun, hüzünlü 2- Kendine yeten
ERTİNGÜ: 1- Olağanüstü, fevkalade 2- Efsane, mit
ERTOGAN: birl. Er/Doğan
T...Selçuklular döneminde Kayseri cıvarında beylik kurmuş bir bey
ERTOĞDI: birl. Er/Doğdu
ERTOKA: birl. Er/Toka
ERETOKLU: birl. Er/Toklu
ERTOKTA: birl. Er/Tokta
ERTOKUŞ: birl. Er/Tokuş
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
ERTOKUZ: birl. Er/Tokuz
ERTOLU: birl. Er/Dolu
ERTON: birl. Er/Ton
ERTONGA: birl. Er/Tonga
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ERTORU: birl. Er/Doru
ERTORUN: birl. Er/Torun
ERTOY: birl. Er/Toy
ERTÖRE: birl. Er/Töre
ERTÖREN: birl. Er/Tören
ERTUGAN: birl. Er/Tugan
ERTUĞ: birl. Er/Tuğ
ERTUĞBAY: birl. Ertuğ/Bay
ERTUĞRUL: birl. Er/Tuğrul
T...1- Otmanlı devletinin kurucusu olan Otman beyin babası. Devlet olmadan önceki beylik
döneminin lideri ve Otmanlıları Söğüt, Domaniç bölgesine getirip yerleştiren kişi. 2- Otmanlılardan
Yıldırım Bayezit’in, şehit oğlu
ERTULGA: birl. Er/Tulga
ERTULİN: birl. Er/Tulin
ERTUMAN: birl. Er/Tuman
ERTUNÇ: birl. Er/Tunç
ERTUNGA: birl. Er/Tunga

128
ERTURA: birl. Er/Tura
ERTURAN: birl. Er/Turan
ERTUTAR: birl. Er/Tutar
ERTUTAY: birl. Er/Tutay
ERTUTKU: birl. Er/Tutku
ERTUTU: birl. Er/Tutu
ERTUTUK: birl. Er/Tutuk
ERTUTUŞ: birl. Er/Tutuş
ERTÜK: Kıymet, paha
ERTÜMEN: birl. Er/Tümen
ERTÜR: birl. Er/Tür
ERTÜRE: birl. Er/Türe
ERTÜREL: birl. Er/Türel
ERTÜRK: birl. Er/Türk
ERTÜZÜN: birl. Er/Tüzün
ERUĞRAŞ: birl. Er/Uğraş
ERULAŞ: birl. Er/Ulaş
ERULUÇ: birl. Er/Uluç
ERULUG: birl. Er/Ulug
ERUMAN: birl. Er/Uman
ERUMUT: birl. Er/Umut
ERURKU: birl. Er/Urku
ERUSLUĞ: birl. Er/Uslu
ERUTKU: birl. Er/Utku
ERUYAR: birl. Er/Uyar
ERUYUM: birl. Er/Uyum
ERUZ: birl. Er/Uz
T...Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
ERUZAN: birl. Er/Uzan
ERUZLU: birl. Er/Uzlu
ERÜN: birl. Er/Ün
ERÜNAL: birl. Er/Ünal
ERÜNLEN: birl. Er/Ünlen
ERÜNSAL: birl. Er/Ünsal
ERÜREK: birl. Er/Yürek
ERVARAN: birl. Er/Varan
ERVARIŞ: birl. Er/Varış
ERVERDİ: birl. Er/Verdi
ERVEREN: birl. Er/Veren
ERVERGİ: birl. Er/Vergi
ERVERİM: birl. Er/Verim
ERVURAN: birl. Er/Vuran
ERVURUŞ: birl. Er/Vuruş
ERYAĞAN: birl. Er/Yağan
ERYAĞDI: birl. Er/Yağdı
ERYAĞIŞ: birl. Er/Yağış
ERYAĞIZ: birl. Er/Yağız
ERYAKAN: birl. Er/Yakan
ERYAKAR: birl. Er/Yakar
ERYAKUT: birl. Er/Yakut
ERYALIM: birl. Er/Yalım
ERYALIN: birl. Er/Yalın
ERYAMAÇ: birl. Er/Yamaç

129
ERYAMAN: birl. Er/Yaman
ERYANIK: birl. Er/Yanık
ERYARIŞ: birl. Er/Yarış
ERYARUK: birl. Er/Yaruk
T. Selçuklular (Tuğrul bey) dönemi, beylerinden
ERYASA: birl. Er/Yasa
ERYAŞA: birl. Er/Yaşa
ERYAŞAM: birl. Er/Yaşam
ERYAVUZ: birl. Er/Yavuz
ERYAY: birl. Er/Yay
ERYAYIL: birl. Er/Yayıl
ERYAZGAN: birl. Er/Yazgan
ERYAZGI: birl. Er/Yazgı
ERYEĞİN: birl. Er/Yeğin
ERYELEN: birl. Er/Yelen
ERYELER: birl. Er/Yeler
ERYELİN: birl. Er/Yelin
ERYENAL: birl. Er/Yen/Al
ERYETEN: birl. Er/Yeten
ERYETER: birl. Er/Yeter
ERYETİÇ: birl. Er/Yetiç
ERYETİK: birl. Er/Yetik
ERYETİM: birl. Er/Yetim
ERYETİN: birl. Er/Yetin
ERYETİŞ: birl. Er/Yetiş
ERYIĞAR: birl. Er/Yığar
ERYIĞIN: birl. Er/Yığın
ERYILDIZ: birl. Er/Yıldız
ERYİĞİT: birl. Er/Yiğit
ERYOL: birl. Er/Yol
ERYOLDAŞ: birl. Er/Yoldaş
ERYORUM: birl. Er/Yorum
ERYÖN: birl. Er/Yön
ERYÖNEL: birl. Er/Yönel
ERYÖRÜK: birl. Er/Yörük
ERYULA: birl. Er/Yula
ERYURT: birl. Er/Yurt
ERYÜREK: birl. Er/Yürek
ERYÜRÜK: birl. Er/Yürük
ERYÜRÜR: birl. Er/Yürür
ERYÜZ: birl. Er/Yüz
T...Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
ERZENE: Doruk, zirve, en üst
ERZİ: Veli, vasi, yönetici
ERZİK: 1- Asıl, ana, temel 2- Soylu ve yiğit
ESBOL: birl. Es/Bol ...Çok zeki, çok akıllı (Usu-bol)
ESDİ KAAN: birl. Esti/Kaan
ESE: 1- Mutluluk, sağlık 2- Yel, esinti
ESE TEKİN: birl. Ese/Tekin
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ESEBAY: birl. Ese/Bay
ESELİK: Selam, selamet
ESEN: 1- Sağlık, selamet 2- Yel, yumuşak yel

130
ESEN TİMUR: birl. Esen/Timur
T...1- Çağatay hanlarından 2- Kubilay Kaan’ın torunlarından
ESENAY: birl. Esen/Ay
ESENBAY: birl. Esen/Bay
ESENBİGE: birl. Esen/Bike
ESENBEGÜM: birl. Esen/Begüm
ESENBOĞA: birl. Esen/Boğa
T...Timur Kürkan Han’ın ünlü komutanı.(Ankaradaki, “Esenboğa” hava alanı, bu kişinin adına atfen,
Atatürk’ün tavsiye ve teklifiyle verilmiştir.)
ESENBUKA: (İsun buğa) birl. Esen/Boğa
T...Çağatay hanlarından
ESENDEMİR: birl. Esen/Demir
T...1.Baybars Han dönemi komutanlarından
ESENER: birl. Esen/Er
ESENGELDİ: birl. Esen/Geldi
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Alimoğlu oymağının dip dedelerinden
ESENGÜN: birl. Esen/Gün
ESENKAYA: birl. Esen/Kaya
T...Uygur kağanlığı dönemi bey ve komutanlarından
ESENKUL: birl. Esen/Kul
T...Kırgız oymak beylerinden
ESENKULİ: birl. Esen/Kulu
ESENLÜ: Esenli, sağlıklı
T...Türkmenlerin, Çavdur oymağı dip dedelerinden
ESER: Esinti, yel
ESİ: Yel, esinti
ESİALP: birl. Esi/Alp
ESİ TEKİN: birl. Esi/Tekin
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
ESİBAY: birl. Esi/Bay
ESİBEK: birl. Esi/Bek
ESİKARA: birl. Esi/Kara
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
ESİM: Esinti

T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey


ESİMHAN: birl. Esim/Han
T...Kazak hanlarından
ESİN: 1- Esinti, yel 2- soluk, sağlık, nefes 3- İlham
ESİNALP: birl. Esin/Alp
ESİN TİMUR: birl. Esin/Timur
T...Kubilay Kaan’ın torunlarından
ESİNTİ: Yel, hafif yel
ESİRGEN: 1- Arkadaş, dost, yaren 2- korunan, yakınlık duyulan
ESİRGENÇ: Nazlı, nazenin
ESİRKİŞ: Mehamet, acıma duygusu
ESKİN: Yel, yel alan
ESLEK: 1- Yumuşak başlı, uysal 2- Selam, selamet
ESLİK: (Eslek)
ESNEK: Uzayan, genişleyen, esen
ESRİGÜN: birl. Esri/Gün...fırtına
ESRİK: Mecnun, kendinden geçmiş
ESRİK BUĞA: birl. Esrik/Boğa

131
ESRİMİŞ: Kendinden geçmiş
ESTELİK: Yadigar, hatıra
ESTİ: Yel, esinti
T...Kazakların, Uluyüz bölüğü, oymak beylerinden
ESTİ KAĞAN: birl. Esti/Kağan
T...Çengizoğullarının Çin’deki son kağanlarından
ESÜK: (Esik) esmekden
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
EŞİM: Çalışkan, becerikli
T...Kazak hanlarından (Eşim Han)
EŞİNGEN: 1- Çalışkan 2- Eşit, müsavi
EŞİTGEN: İşitgen, işiten, dikkatli
EŞKARA: birl. Eş/Kara
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
EŞKİN: 1- Hızlı, atik 2- Dayanıklı, metin 3- Rüzgarlı bölge, rüzgar alan bölge
EŞKİNALP: birl. Eşkin/Alp
EŞKİNAY: birl. Eşkin/Ay
EŞKİNBAY: birl. Eşkin/Bay
EŞKİNER: birl. Eşkin/Er
EŞLİK: Dost, yaren, refik
ETE: (Ede)
T...Atilay Han’ın üçüncü göbekten dedesi
ETGÜ: 1- İyi, iyilik 2- Etki, şiddet
ETİGE: Öğretmen, mürebbiye
ETİL: İtil- idil
ETİNGÜ: Olağanüstü, fevkalade
ETİZ: Yüksek, ulu
EVCİL: Evine bağlı, evcimen
EVCİM: 1- Evcimen, evcil 2- İşgüzar, hamarat
EVCİMEN: Evine bağlı
EVCİMİK: Ekonomist, muktesit
EVDEŞ: Hanım, erkeğin eşi
EVGİ: İvedi, acele
EVGİN: 1- Aceleci, telaşlı 2- Evcil, evine bağlı
EVİN: Cevher, öz, nüve
EVİRGEN: 1- Tedbir, tedbirli 2- Dönüşüm, çevirim
EVREN: 1- Kainat 2- Ejderha, canavar 3- Baht, talih
EVRENAY: birl. Evren/Ay
EVRENSEL: Evreni kaplayan, evreni içine alan
EVRENTİMUR: birl. Evren/Timur
T...Toka Timur Han’ın oğullarından

EVRENUZ: birl. Evren/Uz


T...Otmanlılar dönemi bey ve komutanlarından. Orhan beyin yakın yoldaşlarından
EVTÖRÜ: birl. Ev/Törü
EYBEK: birl. İyi/Bek
T...Mısı-Türk kölemenleri hanlarından. (O dönemlerden, aynı ad ile anılan iki bey daha var.)
EYBER: (Aybar)

132
EYGİ: İyi, salih, temiz
EYGİŞ: İyi kişi, iyi insan
EYGÜ: İyi, iyice
EYGÜ TEKİN: birl. Eygü/Tekin
T...Abbasiler dönemi, Taberistan valisi ve komutanı
EYİN: Vücut
EYİNÇ: Refah, mutluluk
EYLEM: 1- İş, iş görme, çalışma 2- Etkileyici davranış 3- Durdurma, önünü kesme
EYLEMGÜN: birl. Eylem/Gün
EYLETMEZ: Amansız, aman vermez
EYLETÜR: İyilik sahibi, cömert
EYLETÜR BOĞA: birl. Eyletür/Boğa
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
EYLİK: İyilik, yardım, iane
EYLÜK KOCA: birl. Eylük/Koca
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
EYMEN : 1- Alçak gönüllü, mütevazı 2- Yardımsever, hayırşinas
EYMÜR: (Eymir) İyilik sahibi, hayırşinas
T...1- Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından 2- Türkmen oymak beylerinden
EYTEMİŞ: Güzel konuşan, tatlı dilli, hatip
T...Mısır-Türk kölemenleri (kılavun) dönemi bey ve komutanlarından
EYÜGE: İyi,iyice
T...Kırgızların, Togay, Sarı ve Bağış oymağı dip dedelerinden
EZDİ: Ezen, ezici, baskıcı
EZDİBEK: birl. Ezdi/Bek
EZGİ: 1- İyi, iyilik, 2- Uyum, ahenk 3- Acı, üzüntü 4- Name, hoş sada
EZGİER: birl. Ezgi/Er
EZGİN: Ezik, ezilmiş, acı çekmiş, mahzun
EZGÜ: (Ezgi)
T...Selçuklular devleti bey ve komutanlarından
EZGÜ TEKİN: birl. Ezgü/Tekin (Eygü/Tekin)
EZİLGEN: Mazlum, zulüm görmüş
EZİM: 1- Belirti, iz 2- Zorunluluk, mecburiyet
EZİNÇ: 1- Belirti, iz 2- Ezginlik, mahzunluk

133
-G-
GALI: Kalın, Hediye, bağış, çehiz
GALI TEKİN: birl. Galı/Tekin
T...Kırgız destanlarında adı geçen bir bey
GALI TİGİN: birl. Galı/Tigi
T...Dokuz Oğuz destanında adı geçen bir bey (Yilun Tigin’in oğlu)
GALIN: Hediye, çehiz
GAMAĞ: Bütünlük, bütün, tüm
GARA: Kara
T...Alper Tunga’nın oğullarından
GARACU: Sivil, resmi olmayan
GARGILI: Kargılı, mızraklı
T...Selçuklular dönemi, komutanlarından ve Musul atabeylerinden
GASPAK: Süslü, müzeyyen
GAYIR: (Kayır) 1- Taraf, destek, kayırma 2- Lütuf, ihsan, hediye
GAYURHAN: birl. Gayur/Han
T...1- İlhanlı devleti hanlarından
GAYUR İNAL: birl. Gayur/İnal
T...Havarezmler dönemi vali ve komutanlarından
GAYURMUŞ: Kayırmış
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
GAZAN: (Kazan) 1- Kazanma, kazanç, üstünlük 2- Kızgın, kızgınlı celallenmek
GAZANHAN: birl. Gazan/Han
T...1- İlhanlı devleti hanlarından (Kulagu Han’ın torunu, Argun Han’ın oğlu
2- Çağatay hanlarından
GAZANBAY: birl. Gazan/Bay
GEÇE: Geçmiş, mazi, geçen
GEÇEK: Geçit, köprü
GEÇER: Geçeli, caiz
GEÇGEL: Makbul, nafız
GEÇGİL: Geçerli, makbul
GEÇGİN: Geçmiş, kendinden geçmiş, feda etmiş
GEÇİM: 1- Yaşam, dirlik 2- Anlaşma, uyuşma 3- rısk, yiyecek, nafaka
GEÇİMALP: birl. Geçim/Alp
GEÇİM HAN: birl. Geçim/han
GEÇİMLÜ: Munis, yumuşak huylu
GEÇİMLÜK: Geçinmek için gerekli olan
GEDEK: 1- Görev, vazife 2- Oyuk, kırılıp, yıkılarak açılan yol
GEDİK: (Gedik)
GEDİZ: Su birikintisi, gölet
GEGEZ: Mümkün, uyumlu
GEĞİN: Set, şiddetli
GELBERİ: Ocaklardan,ateş çekmek için kullanılan ucu eğri demir çubuk
GELDEÇ: Gelecek, ati, istikbal
GELEK: (Gelik) halife, sonraki
T...Özbeklerin, Konrat ve Kançaklı oymakları dip dedelerinden
GELGEÇ: Geçici, kalıcı olmayan
GELGEL: Çekim, cazibe
GELDİ: Gelecek, istikbal
GELİN: Gelen, dışarıdan içeriye gelen

134
GELİNCİK: Kır çiçeği
GELİK: Halef, halife, sonraki
T...Özbeklerin, Konrat ve Kançaklı oymakları dip dedelerinden
GELİKLİ: Halef, halife
GENCE: (Gençek, genç) Taze, yavru, genişleyen, gelişen
GENÇ: (Gence)
GENÇEK: (Gence, genç)
GENEŞ: Müşavere, meşveret
GENEŞKE: (Geneş)
GENGEŞ: (geneş)
GENGŞİ: Cengşi, mucize
GENİŞ: Yaygın, enli, engin
GENSU: birl. Gen/Su Deniz, büyük göl
GER: 1- Söz verme, and içme, bağlama, anlaşma, birleşme 2- Vahşi hayvan yavrusu
3- Dev, devasa
GERAY: birl. Ger/Ay
...Uygun, münasip, layık
GERAYHAN: birl. Geray/Han
T...Kırım hanlığının kurucusu ve ilk hanı. Daha sonra gelen hanlar bu adı, birer
unvan olarak kullanmışlardır.
GERBUĞA: birl. Ger/Boğa
T...Mısır-Türk kölemenleri komutanlarından
GEREZ: Dilber
GERGÖZ: 1- Zabit, zabıta 2- Geyik gözü
GERİM: 1- Yön, cihet 2- Hicap, utangaçlık
GERİŞ: birl. Ger/İş
GERUÇMAĞ: birl. Ger/Uçmak
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
GEYİK: (Geyük) Yabani, vahşi, yabancıl
GEYÜKHAN: birl. Geyük/Han
T...Oğuzname’de Türk’ün torunlarından (Dip Bakuy Han’ın oğlu)
GEZ: 1- Nişan, işaret 2- Giz, sır
GEZAY: birl. Gez/Ay
GEZGİN: Seyyah
GEZGİNALP: birl. Gezgin/Alp
GEZGİNAY: birl. Gezgin/Ay
GEZGİNBAY: birl. Gezgin/Bay
GEZGİNSU: birl. Gezgin/Su ...Irmak
GEZLER: Nişancı, iyi atıcı
GIYIN: Gamze, çukur
GİCİK: Taze, hoş, sevimli
GİDİK: Uç, kenar, sınır, limit
GİRAY: Uygun, layik
GİRAYALP: birl. Giray/Alp
GİRAYER: birl. Giray/Er
GİREY: (Geray, Giray, Keray)
T...Türkmenlerin, Yavmut ve Küçük oymağı, dip dedelerinden
GİRGİN: Girişken, müteşebbis, cana yakın
GİRGİNAY: birl. Girgin/Ay
GİRGİNBAY: birl. Girgin/Bay
GİRGİNER: birl. Girgin/Er
GİRGİNSAY: birl. Girgin/Say
GİRİK: Girişken, müteşebbis

135
T...Kırgızların, Togay oymağı dip dedelerinden
GİRİŞKEN: Girgin
GILAV: Teşvik, destek
GILIG: (Kılık) Huy, yaradılış, tabiat
GIRGIÇ: Çalışkan, aktif, faal
GİRÇEK: 1- Gerçek, hakikat 2- Bağlı, sadakatli
GİRGİNSU:
GİRTİNE: İman, inanç
GİZ: Sır, Gizlilik
GİZAY: birl. Giz/Ay
GİZALP: birl. Giz/Alp
GİZBAY: birl. Giz/Bay
GİZEM: Sır, esrar
GİZGÜN: birl. Giz/Gün
GİZLENÇ: Hazine, define
GİZTAY: birl. Giz/Tay
GONÇA: Bahşiş, hediye
GORAL: Kısmet, nasip
GİCİK: Minyon, sevimli
GÖCEK: Taze, hoş, güzel
GÖÇAY: birl. Göç/Ay
GÖÇELGE: Konup göçülen yer
GÖÇER: Göçmen
GÖÇERHAN: birl. Göçer/Han
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
GÖÇERİ: birl. Göç/Eri
GÖÇKÜNCÜ HAN: birl. Göçküncü/Han
T...Şeybanlar hanlığı, hanlarından
GÖÇMEN: Muhacır
GÖÇÜNCÜ: (Göçküncü) Geçici, fani
GÖÇÜRHAN: (Göçer Han) birl. Göçür/ Han
GÖĞEBAKAN: birl. Göğe/Bakan
GÖĞEN: Gök rengi, maviye çalan, mavileşmiş
GÖĞKUTLUĞ: birl. Gök/Kutlu
GÖĞNÜK: 1- Yanmış, kavrulmuş 2- Mavi, maviye kaçan
GÖK: 1- Tanrı, Tanrıdan..Tanrısal, kutsal 2- Mavi ,Gök rengi 3- Yer üstü, gökyüzü
4- Ezel-ebed, başsızlık ve sonsuzlık 5- Güzellik, gözalıcılık, üstünlük
GÖKAĞAÇ: birl. Gök/Ağaç
GÖKAĞUL: birl. Gök/Ağul
GÖKALP: birl. Gök/Alp
T...Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunda, Atatürk’ün de fikir ve görüşlerinden yararlandığı,
Türkçülük düşüncesini, sosyolojik boyutlarıyla ele alıp, değerlendiren, ünlü
sosyolog ve edebiyatçımız
GÖKARSLAN: birl. Gök/Arslan
GÖKATLIĞ: birl. Gök/Atlı
GÖKAY: birl. Gök/Ay
GÖKBALA: birl. Gök/Bala
GÖKBARS: birl. Gök/Bars
GÖKBATU: birl. Gök/Batu
GÖKBATUR: birl. Gök/Batur
GÖKBAY: birl. Gök/Bay
GÖKBEN: 1- Tanrıdan gelen, gök parçası 2- Masmavi
GÖKBERDİ: birl. Gök/Verdi

136
GÖKBEY: birl. Gök/Bey
GÖKBİLGE: birl. Gök/Bilge
GÖKBÖRİ: birl. Gök/Böri Tanrısal kurt..(Bozkurt)
T...Harzem hanlarından Celaleddin’in vezir ve komutanlarından
GÖKBÖRİHAN: birl. Gökböri/Han
T...Selçuklular dönemi, Erbil atabeylerinden
GÖKBÖRİ: birl. Gök/Böri (..Bazı kaynaklarda “Bozkurt” olarakda geçer.)
T...Göktürkler dönemi beylerinden..Kürşad’ın kırklarından
GÖKBUDAK: birl. Gök/Budak
GÖKBUDUN: birl. Gök/Budun
GÖKBUĞA: birl. Gök/Boğa
GÖKBUYRUK: birl. Gök/Buyruk
GÖKÇE: Güzel, zarif, çekici, gözalıcı
T...Selçuklular dönemi, Azerbaycan atabeylerinden
GÖKÇEBAL: birl. Gökçe/Bal
GÖKÇEBALA: birl. Gökçe/Bala
GÖKÇEBAŞ: birl. Gökçe/Baş
GÖKÇEBAY: birl. Gökçe/Bay
GÖKÇEK: Gökçe, çekici, güzel
T...Çengiz Kaan’ın, “Çengiz” adını alması için kurultaya teklif veren bey
GÖKÇEKBAY: birl. Gökçek/Bay
GÖKÇEL: Mavimsi, maviye çalan
GÖKÇELİ: Güzel, Yakışıklı
T...Tatarların, Ak oymağı beylerinden
GÖKÇEN: Gökçe, güzel, alımlı, dilber
GÖKÇER: birl. Gökçe/Er
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
GÖKÇERİ: birl. Gök/Çeri
GÖKÇİÇEK: birl. Gök/Çiçek
GÖKÇİL: 1- Gökten gelen, göksel 2- Mavi, maviye çalan
GÖKÇİN: Mavi
GÖKDAĞ: birl. Gök/Dağ
GÖKDOĞAN: birl. Gök/Doğan
GÖKER: birl. Gök/Er
GÖKHAN: birl. Gök/Han
T...Oğuz Kağan’ın oğullarından
GÖKHUN: birl. Gök/Hun
GÖKİMER: birl. Gök/İmer
GÖKKAĞAN: (Tanrı Kağan) birl. Gök/Kağan
T...Göktürk kağanlarından
GÖKKILIÇ: birl. Gök/Kılıç
GÖKKIN: birl. Gök/Kın
GÖKKIYAZ: birl. Gök/Kıyaz
T...Manas destanında adı geçen bir bey
GÖKKOPUZ: birl. Gök/Kopuz
GÖKKULİ: birl. Gök/Kulu
GÖKKUT: birl. Gök/Kut
GÖKKÜR: birl. Gök/Kür
GÖKLEN: Ulu, mübarek
T...Türkmen oymak beylerinden
GÖKMEN: Tanrısal, Tanrıdan gelen
GÖKMENGÜ: birl. Gök/Mengü
GÖKMOĞOL: birl. Gök/Moğol

137
GÖKOBA: birl. Gök/Oba
GÖKOĞUL: birl. Gök/Oğul
GÖKOĞUZ: birl. Gök/Oğuz
T...Halen Moldavya’ya bağlı özerk olarak yaşamlarını sürdüren Oğuz boyu
GÖKORDU: birl. Gök/Ordu
GÖKOTAĞ: birl. Gök/Otağ
GÖKOVA: birl. Gök/Ova
GÖKOYA: birl. Gök/Oya
GÖKOZAN: birl. Gök/Ozan
GÖKSAGUN: birl. Gök/Sagun
T...Selçuklular dönemi, Semerkant valilerinden
GÖKSAY: birl. Gök/Say
GÖKSOY: birl. Gök/Soy
GÖKSU: birl. Gök/Su
GÖKŞİN: (Gökçin)
GÖKTAĞ: birl. Gök/Dağ
GÖKTAN: birl. Gök/Tan
GÖKTANIK: birl. Gök/Tanık
GÖKTAŞ: birl. Gök/Taş
T...1- Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından 2- Musul Selçukluları beylerinden
GÖKTAY: birl. Gök/Tay
GÖKTEBOLDI: birl. Gökte/Oldu
GÖKTEMİR: birl. Gök/Demir
GÖKTİGİN: birl. Gök/Tigin
GÖKTİMUR: birl. Gök/Timur
GÖKTOGAN: birl. Gök/Doğan
GÖKTOY: birl. Gök/Toy
GÖKTÖRE: birl. Gök/Töre
GÖKTUĞ: birl. Gök/Tuğ
GÖKTULGA: birl. Gök/Tulga
GÖKTURA: birl. Gök/Tura
GÖKTURAN: birl. Gök/Turan
GÖKTUYUK: birl. Gök/Tuyuk
GÖKTÜRE: birl. Gök/Türe
GÖKTÜRK: birl. Gök/Türk Tanrıdan kut almış. Kutsanmış Türk...(Tanrısal Türk,
Tanrı tarafından gökte yaratılıp, yeryüzüne yollanan Türk)
GÖKYAĞAN: birl. Gök/Yağan
GÖKYARUK: birl. Gök/Yaruk
GÖKYASAĞ: birl. Gök/Yasa
GÖKYAY: birl. Gök/Yay
GÖKYOLDAŞ: birl. Gök/Yoldaş
GÖKYURT: birl. Gök/Yurt
GÖL: Göl, deniz mec. Ululuk, geniş gönüllülük
GÖLÇUR: (Kölçur, Külçur) birl. Göl/Çur
T...Sarı Türgişler (Sulu Han) dönemi bey ve komutanlarından
GÖLEĞEZ: birl. Göl kenarında yetişen bir su çiçeği
GÖLET: Küçük göl, gölcük, yapay göl
GÖMEÇ: Kuyuda (Toprak fırnda pişirilen ekmek)
GÖMEK: Kömek, yardım, inayet
GÖMÜÇ: Hazine, define, mücevher
GÖNDEM: İttatkar, muti, sadık
GÖNDER: Mızrak, direk
GÖNE: Onu iftihar

138
GÖNEN: 1- Feyz 2- Onur, iftihar 3- Bolluk, bereket
GÖNENÇ: Açık, talih, mutluluk, iftihar
GÖNÜL: 1- Can, ruh, duygu merkezi 2- Kalb, vücudun kan pompası
GÖNÜLAY: birl. Gönül/Ay
GÖNÜLDAŞ: Gönül birlikteliği, aynı inanç, duygu ve düşünceleri paylaşıp
savunan bireylerin her biri
GÖNÜLER: birl. Gönül/Er
GÖNÜLHAN: birl. Gönül/Han
GÖNÜLSAY: birl. Gönül/Say
GÖNÜLSOY: birl. Gönül/Soy
GÖNÜLTAŞ: birl. Gönül/Taş
T...Safaviler (Şah Abbas dönemi) bey ve komutanlarından
GÖRCEĞİZ: Ufuk çizgisi
GÖRÇEK: Ufuk, ufuk çizgisi
GÖRÇÜM: Geçici, fani
T...Gürümçük Han’ın diğer adı
GÖREGEN: Görgülü, görüp geçirmiş, deneyimli
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
GÖREK: Görüntü, peyzaj, manzara
GÖREN: (Gürün) Görmekden
T...Babür Han dönemi beylerinden
GÖREZ: Meltem, hafif yel
GÖRGÜ: Terbiye, muaşeret
GÖRGÜÇ: Dürbün
GÖRGÜLÜ: Terbiyeli, cihandide
T...Harzemşahlar dönemi bey ve komutanlarından
GÖRGÜN: Görgülü, deneyimli
GÖRK: İhtişam, olağanüstü güzellik ve çekicilik, ihtişam, debdebe
GÖKALP: birl. Gök/Alp
GÖKAY: birl. Gök/Ay
GÖRKEM: İhtişam, debdebe, heybet, olağanüstülük
GÖRKEN: Hürmetli, Hürmete layık
GÖRKER: birl. Görk/Er
GÖRKHAN: birl. Görk/Han
GÖRKLÜCE: İhtişamlı, heybetli, yakışıklı, güzel
GÖRKLÜĞ: Çok güzel, çekici, ihtişamlı
GÖRKSU: birl. Görk/Su
GÖRKSAY: birl. Görk/Say
GÖRKSEV: birl. Görk/Sev
GÖRÜMCÜK: Görülmesi, ilgilenilmesi gerekli olan
GÖRÜK: Gözetleyici, casus
GÖRÜN: Görütü, Açıklık, netlik
GÖRÜNDÜK: Aşikar, gizlisiz, saklısız
GÖVEL: Gök rengini almış, göğermiş
GÖVERİ: Yeşermiş, gururlu
GÖVEZ: Mağrur, gururlu
GÖY: Taze, genç
GÖYMEN: Yanık, yanık tenli
GÖYNÜK: Yanık, kavrulmuş
GÖZ KAMAN: birl. Göz/Kaman Gözde, seçkin, göz kamaştırıcı
T...Manas destanında adı geçen bir bey
GÖZAL: Gözalıcı, farklı, seçkin, el üstünde
GÖZBAY: birl. Göz/Bay Sihirbaz

139
GÖZBAYCI: Sihirbaz, illüzyonist
GÖZDE: Beğenilen, göze girmiş, el üstünde tutulan, emsallerinden daha üstte bulunan
GÖZE: (Gözek, Köze) Kaynak suyu, menba
GÖZEBE: Tahmin, beklenti
GÖZEGER: Çekici, cazibeli
GÖZEGÜ: Gözde, çekici
GÖZEĞEN: Ufuk, ufuk çizgisi
GÖZEĞİR: birl. Göz/Eğir Çekici, cazip, göze hoş gelen
GÖZEK: Göze
GÖZEN: Cazibeli, çekici, göze hoş gelen
GÖZERİ: Dürbün
GÖZGEÇ: Ayna
GÖZGÖR: Ayna
GÖZGÜ: Ayna
GUNA: Kına
GUNA BEGÜM: birl. Guna/Begüm
T...Gazneliler dönemi, Gazaeddin beyin kızı
GONCUK: (Göncük) Kısa gün, kış günü
GONCUK HAN: Göncük/Han
T...Çağatay hanlarından
GUR: (Gür,Kür) 1- Şiddet, kızgınlık, öfke 2- Ateş, ateşlilik
GURHAN: (Gürhan, Kürhan) birl. Gur/Han
T...1- Uygur hanlarından 2- Çengiz Kaan dönemi, kerayet hanlarından
Tuğrul Han’ın amcası
GURSAÇTI: birl. Gur/Saçtı (Kızgın, celalli, hiddet ve öfke saçan)
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
GUVA: Geyik
GUYUK: Canavar, ejderha, vahşi ve yırtıcı hayvan
GUYUK HAN: birl. Guyuk/Han
T...1- Altınordu hanlarından 2- İlhanlı hanlarından
GUYULDAR: Uyumlu, ahengli, geçimli
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
GUZ: 1- Güzel, çekici, yakışıklı 2- Oğuz
GUZHAN: birl. Guz/Han
GUZBEGÜM: birl. Guz/Begüm
GÜCENİR: Alıngan, mahçup
GÜCENMİŞ: Alıngan
GÜÇ: (Güçü, küç, küçlük) Enerji, kuvvet
T...Otmanlılar dip dedelerinden
GÜÇALP: birl. Güç/Alp
GÜÇBAY: birl. Güç/Bay
GÜÇBEY: birl. Güç/Bey
GÜÇEYÜ: Çok güçlü, yenilmez
GÜÇHAN: birl. Güç/Han
T...Öketay Kaan’ın oğullarından
GÜÇLÜK: Güç, zorluk, meşakkat
GÜÇTEKİN: birl. Güç/Tekin
T...Divanı Lügat’te adı geçen, Karahanlılar dönemi beylerinden
GÜÇTİMUR: birl. Güç/Timur
T...Timur Kürkan Han dönemi bey ve komutanlarından
GÜÇÜMHAN: birl. Güçüm/Han
T...Sibir Hanlarından
GÜDEK: Güdülenme, motivasyon

140
GÜDER: Murat, emel, beklenti
GÜDÜL: 1- Saç üzerinde pişirilmiş mısır ekmeği 2- Kısa, kalın 3- Gözüpek
GÜDÜR: Hayal, kurgu
GÜLEÇ: Güleryüzlü, mütebessim
GÜLEÇ ALP: birl. Güleç/Alp
GÜLEÇ BATUR: birl. Güleç/Batur
GÜLEÇ HAN: birl. Güleç/Han
GÜLEÇER: birl. Güleç/Er
GÜLEGEN: Güleryüzlü, mütebessim
GÜLEK: 1- Handan, mütebessim 2- Gölcük, küçük göl
GÜLEN: Mutlu, mütebessim
GÜLENAY: birl. Gülen/Ay
GÜLER: Mütebessim, güleryüzlü mec. Talihi açık
GÜLERYÜZ: birl. Güler/Yüz
GÜLESİN: Mutlu, sıkıntısız, tasasız olma dileği
GÜLGEN: Gülen
GÜLGÜN: Gülen, mütebessim
GÜLSÜN: Mutlu, sıkıntısız olma dileği
GÜLÜK: Gülen, mütebessim
GÜLÜMSER: Mütebessim, sevimli
GÜMÜL: Demet, buket, deste
GÜMÜŞ: Gümüş madeni
T...Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından
GÜMÜŞ ALP: birl. Gümüş/Alp
GÜMÜŞ ARIĞ: birl. Gümüş/Arık
T...Altay destanlarında adı geçen bir kız
GÜMÜŞAY: birl. Gümüş/Ay
GÜMÜŞBAY: birl. Gümüş/Bay
GÜMÜŞ BEGÜM: birl. Gümüş/Begüm
GÜMÜŞ BUĞA: birl. Gümüş/Boğa
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti, komutanlarından
GÜMÜŞ HAN: birl. Gümüş/Han
GÜMÜŞ HATUN: birl. Gümüş/Hatun
GÜMÜŞ TEKİN: birl. Gümüş/Tekin
T...1- Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından 2- Selçuklular dönemi
Danişmendoğullarından bir bey
GÜMÜŞBEK: birl. Gümüş/Beğ
GÜN: Güneş, gündüz, afitap
GÜNACUN: birl. Gün/Acun
GÜNAÇAR: birl. Gün/Açar
GÜNAK: birl. Gün/Ak
GÜNAL: birl. Gün/Al
GÜNALAN: birl. Gün/Alan
GÜNALDI: birl. Gün/Aldı
GÜNALMIŞ: birl. Gün/Almış
GÜNALP: birl. Gün/Alp
GÜNANA: birl. Gün/Ana
T...Sogay Türklerinde eski dönem, güneş tanrıçası
GÜNARSLAN: birl. Gün/Arslan
GÜNATLIĞ: birl. Gün/Atlığ
GÜNAY: birl. Gün/Ay
GÜNAYÇA: birl. Gün/Ayça
GÜNBALA: birl. Gün/Bala

141
GÜNBARS: birl. Gün/Bars
GÜNBATU: birl. Gün/Batu
GÜNBATUR: birl. Gün/Batur
GÜNBAY: birl. Gün/Bay
GÜNBEY: birl. Gün/Bey
GÜNBERK: birl. Gün/Berk
GÜNBERKE: birl. Gün/Berke
GÜNBOL: birl. Gün/Bol
GÜNBUDAK: birl. Gün/Budak
GÜNBUGAY: birl. Gün/Bugay
GÜNBUĞU: birl. Gün/Buğu
GÜNBUL: birl. Gün/Bul
GÜNBULAK: birl. Bün/Bulak
GÜNÇAĞ: birl. Gün/Çağ
GÜNÇE: Güneşlik, şemsiye
T...Manas destanında adı geçen bir bey
GÜNÇEK: Güneşlik
GÜNÇEKİM: birl. Gün/Çekim
GÜNÇİÇEK: birl. Gün/Çiçek
GÜNÇUR: birl. Gün/Çur
GÜNÇÜ: 1- Güneşe benzeyen, güneş gibi 2- Güneşi seven
T...Çengiz Kaan’ın ikinci eşi ve Kıtay hanlarından Altun Han’ın kızkardeşi
GÜNDAŞ: Gün/Daş ..Aynı güneşi paylaşan, gün ortağı
GÜNDAY: birl. Gün/Tay
GÜNDEM: Ağır başlı, mülayim
GÜNDEMİR: birl. Gün/Demir
GÜNDEN: El üstünde tutulan, revaçta..
GÜNDER: birl. Gün/Der (..Derlemekten..)
GÜNDEŞ: (Gündaş)
GÜNDOĞAN: birl. Gün/Doğan
GÜNDOĞAR: birl. Gün/Doğar
GÜNDOĞDU: birl. Gün/Doğdu
T...Selçuklular dönemi, Musul atabeylerinden
GÜNDOĞMUŞ: birl. Gün/Doğmuş
T...Ertuğrul Bey’in dedesi, Süleyman Şah’ın babası
GÜNDOKUZ: birl. Gün/Dokuz
GÜNDÖNE: birl. Gün/Döne
GÜNDÖNDÜ: birl. Gün/Döndü bir çiçek türü
GÜNDURMAZ: birl. Gün/Durmaz
GÜNDÜ: Gündüz, gün ortası
T...Kıpçak hanlarından Mengü Timur Han’ın oğlu
GÜNDÜZ: Gün içi, gün ortası, güneşli gün
GÜNDÜZ ALP: birl. Gündüz/Alp
T...Ertuğrul Bey’in kardeşi, Otman beyin amcası
GÜNEBAKAN: birl. Güne/Bakan
GÜNER: birl. Gün/Er
T...Kazak ve Kırgız destanlarında adı geçen bir bey
GÜNERDEM: birl. Gün/Erdem
GÜNERDİ: birl. Gün/Erdi
GÜNEREN: birl. Gün/Eren
GÜNERMİŞ: birl. Gün/Ermiş
GÜNERİ: birl. Gün/Eri
GÜNERKE: birl. Gün/Erke

142
GÜNESİ: birl. Gün/Esi
GÜNESİN: birl. Gün/Esin
GÜNEŞ: Güneş
GÜNEŞ HAN: birl. Güneş/Han
GÜNEŞ HANIM: birl. Güneş/Hanım
T...Yakut destanlarında adı geçen bir kız (Akkoyun’un kızı)
GÜNEY: (Küney) Güneşe bakan, güneş gören
GÜNEYSU: birl. Güney/Su
GÜNGEN: Takvim, vakit
GÜNGÖR: birl. Gün/Gör “mec. Bahtı açık olsun, mutlu olsun”
GÜNGÖRDÜ: birl. Gün/Gördü
GÜNGÖREN: birl. Gün/Gören
GÜNGÖRMÜŞ: birl. Gün/Görmüş “mec. Deneyimli, dolu yaşamış”
GÜNHAN: birl. Gün/Han
T...Oğuz Kağan’ın oğullarından
GÜNHANIM: birl. Gün/Hanım
GÜNIŞIK: birl. Gün/Işık
GÜNKARA: birl. Gün/Kara
GÜNKILIÇ: birl. Gün/Kılıç
GÜNKIYAN: birl. Gün/Kıyan
GÜNKONUR: birl. Gün/Konur
GÜNKUT: birl. Gün/Kut
GÜNLÜK: Güneşlik, şemsiye
GÜNOĞUL: birl. Gün /Oğul
GÜNOYA: birl. Gün/Oya
GÜNSALDI: birl. Gün/Saldı
GÜNSALUR: birl. Gün/Salur
GÜNSAYIN: birl. Gün/Sayın
GÜNSEVİL: birl. Gün/Sevil
GÜNSEVİM: birl. Gün/Sevim
GÜNSİLİG: birl. Gün/Silig
GÜNSU: birl. Gün/Su
GÜNŞAT: birl. Gün/Şad
GÜNTAN: birl. Gün/Tan
GÜNTAŞ: birl. Gün/Taş
GÜNTAY: birl. Gün/Tay
GÜNTEKİN: birl. Gün/Tekin
GÜNTERİŞ: birl. Gün/Teriş
GÜNTİGİN: birl. Gün/Tigin
GÜNTİMUR: birl. Gün/Timur
GÜNTOGAN: birl. Gün/Togan
GÜNTOLDI: birl. Gün/Doldu
GÜNTOLU: birl. Gün/Dolu
GÜNTOY: birl. Gün/Toy
GÜNTÖRE: birl. Gün/Töre
GÜNTÖREN: birl. Gün/Tören
GÜNTUĞ: birl. Gün/Tuğ
GÜNTUNGA: birl. Gün/Tunga
GÜNTURA: birl. Gün/Tura
GÜNTURAK: birl. Gün/Durak
GÜNTURAN: birl. Gün/Duran
GÜNTÜLÜ: birl. Gün/Tülü (...Gündüz düşü)
GÜNTÜZÜN: birl. Gün/Tüzün

143
GÜNUĞRAŞ: birl. Gün/Uğraş
GÜNULUĞ: birl. Gün/Uluğ
GÜNUSLUĞ: birl. Gün/Uslu
GÜNÜÇ: Nafaka, günlük
GÜNYAĞIZ: birl. Gün/Yağız
GÜNYARUK: birl. Gün/Yaruk
T...Göktürkler dönemi, hanımlarından (Işbara Alp’in kızı)
GÜNYAVUZ: birl. Gün/Yavuz
GÜNYAZGAN: birl. Gün/Yazgan
GÜNYAZIR: birl. Gün/Yazır
GÜNYELİ: birl. Gün/Yeli ..doğudan gelen yel, doğu rüzgarı
GÜNYİĞİT: birl. Gün/Yiğit
GÜNYURT: birl. Gün/Yurt
GÜNYÜZ: birl. Gün/Yüz
GÜR: (Kür) 1- Sağlam, sıkı 2- Sık, yoğun 3- Yiğit, korkusuz
GÜRAL: birl. Gür/Al
GÜRALP: birl. Gür/Alp
GÜRAY: birl. Gür/Ay
GÜRBAY: birl. Gür/Bay
GÜRBOĞA: (Kürboğa) birl. Gür/Boğa
T...Türkistan’ın Araplarca işgal edildiği dönemlerde, özellikle o sıralarda
Genel vali olan, “ İbni-kuteybe” adlı çapulcuya karşı, kahramanca direnen ve her defasında
Yeni direnişler örgütleyerek, Türkleri işgallere karşı uyanık ve diri tutmaya çalışan bir Türk beyi
GÜRBÜZ: Sağlıklı, kuvvetli, dayanıklı
GÜRDAL: birl. Gür/Dal
GÜRE: Güç, enerji
GÜRELİ: 1- Enerjik, çalışkan 2- Haz, doyum
GÜRELİK: (Güreli)
GÜRGEN: Bir ağaç türü
GÜRHAN: birl. Gür/Han
T...1- Oğuz Kağan’ın amcalarından 2- Kıpçak hanlarından 3- Karakıtay
Hanlarından 4- Uygur hanlarının ünvanlarından
GÜRKAN: birl. Gür/Kan
GÜROL: birl. Gür/Ol
GÜRSANÇTI: birl. Gür/Sançtı
T...Havarezm hanlarından Muhammed Han’ın oğlu
GÜRSU: birl. Gür/Su
GÜRTAN: birl. Gür/Tan
GÜRTAY: birl. Gür/Tay
GÜRTEKİN: birl. Gür/Tekin
T...Abbasi halfesi, El Muktedi dönemi, Türk beylerinden
GÜRÜN: 1- birl. Gür/Ün 2- Görün
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
GÜRÜZ: (Gürz) Topuz
GÜRYAY: birl. Gür/Yay
GÜVEN: İtimat
GÜVENALP: birl. Güven/Alp
GÜVENAL: birl. Güven/Al
GÜVENÇ: Güvence, garanti
GÜVENER: birl. Güven/Er
GÜYÜK: Canavar, vahşi hayvan
GÜZ: Sonbahar
GÜZALP: birl. Güz/Alp

144
GÜZAY: birl. Güz/Ay
GÜZBAY: birl. Güz/Bay
GÜZBEK: birl. Güz/Bey
GÜZEL: (Gözel) Yakşı, alımlı, çekici, göze hoş gelen
T...Abbasi halifelerinden, Mu’tesid’in, Türk asıllı anası
GÜZER: birl. Güz/Er
GÜZEY: 1- Taze, körpe, yeni 2-Destek, fırsat 3- Sonbahar 4- Kuzey yönü
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı dip dedelerinden
GÜZHAN: birl. Güz/Han
GÜZHANIM: birl. Güz/Hanım
GÜZİLİ: birl. Güz/İli
T...Özbeklerin, Konrat oymağı, Kır obası dip dedelerinden
GÜZİN: (Güzün) Güz vakti, güz vaktinde doğan
GÜZLEK: Güz döneminde kalınan yer

145
-H-
HAN: 1- Devlet başkanı 2- Kağana bağlı, özerk devlet başkanı 3- beylik başkanı, yönetici
HANAY: birl. Han/Ay
T...Sibir hanlarından, Güçüm Han’ın oğlu
HANBAGATUR: birl. Han/Bağatur
T...Hindistan’da hüküm sürmüş olan, Potna beyin, bilgin ve ozan olan oğlu
HANBALA: birl. Han/Bala
HANBAY: birl. Han/Bay
HANBEGÜM: birl. Han/Begüm
T...Babür Han’ın kızkardeşi
HANBEK: birl. Han/Bek
HANBİGE: birl. Han/Bike
HANEKE: birl. Han/Eke
T...Kalmuk beyliği dönemi Horasan emirlerinden
HANER: birl. Han/Er
HANIM: 1- Han’ın dişisi 2- Soylu kadın 3- Han’ın evdeşi (Hatun) 4- Türk töresinde, kadınlara
olan saygıyı ifade eden genel bir sıfat
HANIMAĞA: birl. Hanım/Ağa
HANIMAY: birl. Hanım/Ay
HANIMBAY: birl. Hanım/Bay
HANIMHAN: birl. Hanım/Han
T...Hint-Türk kölemenleri devleti, İbrahim Han dönemi beylerinden
HANİLÇİ: birl. Han/İlçi
T...III. Murat döneminde Otmanlılarla ilişki içine giren, Kum valisi
HANKULU: birl. Han/Kulu
HANKURT: birl. Han/Kurt
T...Bulgar hanlarından
HANLI: Yurttaş, Bir Han’a bağlı kişi, Bağımsız bir devletin mensubu
HANSOY: birl. Han/Soy
HANSU: birl. Han/Su
HATUN: (Katun) 1- Kağan’ın evdeşi, kraliçe 2- Saygı duyulan, görgülü hanım
Türkçedeki, kadın sözcüğü buradan gelir
T...Alparslan Han’ın torunu, Melikşah’ın kızı
HATUNANA: birl. Hatun/Ana
T...Selçuklu dönemi bektaşilerinden Hacı İdris’in evdeşi
HOMAR: (Humar) Yakışıklı, çekici, güzel, süslü, fiyakalı
HOMAR ARSLAN: birl. Homar/Arslan
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
HOMAR TEKİN: birl. Homar/Tekin
T...Harzemşahlar devleti dönemi komutanlarından
HOMARBAY: birl. Homar/Bay
HOMARBEK: birl. Homar/Bek
T...Tolunoğullar beylerinden Tolun beyin oğlu
HOMARTAŞ: birl. Homar/Taş
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
HULAGU HAN: (Kulagu Han)
HUMARTAŞ: birl. Humar/Taş
T...Gazneli Mahmut dönemi bey ve komutanlarından
HUMAR TİGİN: birl. Humar/Tigin
T...Selçuklular dönemi komutanlarından

146
HUN: (Kul) Koyun, koyunlu
HUNALP: birl. Hun/Alp
HUNAY: birl. Hun/Ay
HUNBAY: birl. Hun/Bay
HUNER: birl. Hun/Er
HUŞ: Bir çam ağacı türü
HUŞBEK: birl. Huş/Bek
T...Selçuklular dönemi atabeylerinden

147
-I-İ-
IDAÇU: Muhafız, koruma
IDUĞ: (Iduk) Kutsal, tanrısal
IĞAÇ: 1- Ağaç, ağaçlıklı bölge 2- Fersah
IĞAR: Kıymetli, ağır
IĞDIR: 1- İyi, hoş, hoşluk 2- Yetkin, ehil
T...Türkmenlerin, Çavdur oymak beylerinden
IĞIRCIK: Fecir
ILAÇIN: Laçin, şahin kuşu
T...1-Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından 2- Selçuklular dönemi bey ve
komutanlarından
ILANKU: 1- Kıvrak, atletik 2- Ulu, Ululanmış, yüce
T...Çengiz Kaan’ın komutanlarından
ILDIR: 1- Ürküt, ürkütücü 2- Berk, sert
ILDIRIM: Yıldırım, berk
ILDUZ: Yıldız, necm
ILGAR: 1- Gayret, cehd 2- Atın, dört nala gitmesi hali
ILGAT: Kapalı, müphem, belirsiz
ILGIM: Serap
ILGIN: Hoş kokulu bir bitki
ILGIT: Ilık, tatlı, sakince, yumuşakça
ILICA: 1- Ilımlı, ılık, ılıkça 2- Yunak, hamam
ILIK: Soğukla sıcak arası
ILIMAN: 1- Ilık, ılık hava 2- Uyumlu, sakin, mutedil
ILKI: 1- At yavrusu 2- At sürüsü
ILKICI: At çobanı
IMIRGI: Taze, körpe
IMRAĞ: (Imrak, İmre, Emre) Aşık, şayeste, geçkin
INAÇ: Yar, canan
INAK: 1- Han ve Kağanlara yakın olan kişi “Hasbey” 2- Gamsız 3- Canan, yar
IRAZ: (Irıs, uraz) 1- Baht, talih, mutluluk 2- Cesaret, gözüpek olma
IRGA: Talihli, şans, şanslı
IRIM: 1- Büyü, efsun 2- İçinden su akan toprak, arazi
IRIS: (Iraz)
IRIZ: (Iraz)
IRLAYU: Irlayan, yırlayan, akarak uzaklaşan, ırmak
IRMAK: Akarsu
ISIK: (Issıg-Issık) Isı, sıcaklık, hararet
T...1- Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden 2- Kırgızların
Togay, Sarı ve Bağış oymağı dip dedelerinden
ISIKAY: birl. Isık/Ay
ISIKBAY: birl. Isık/Bay
ISIYEL: birl. Isı/Yel...meltem
ISRIK: Okşayıcı, sarıcı, ısıtıcı
ISRIKAY: birl. Isrık/Ay
ISSIK: Isık, ısı
ISSIZ: Soğuk, tenha, cansız, kimsesiz
ISTIK: Sıcak, ılıman
IŞBARA: 1- Çalışkan, hamarat 2- birl. Isı/Bora
IŞBARA ALP: birl. Işbara/Alp

148
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
IŞBARA BİLGE: birl. Işbara/Bilge
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
IŞBARA ÇIKAN: birl. Işbara/Çıkan
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
IŞBARA HAN: birl. Işbara/Han
T...Uygur hanlarından
IŞBARA KAĞAN: birl. Işbara/Kağan
T...Batı Türkleri kağanlarından
IŞBARA TAMGAN: birl. Işbara/Tamgan
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
IÇBARA TARKAN: birl. Işbara/Tarkan
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
IŞBARA TERİŞ TUNGA: birl. Işbara/Teriş/Tunga
T...Göktürk kağanlarından
IŞBARA YAMTAR: birl. Işbara/Yamtar
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
IŞIK: Aydınlık, yaruk, nur
IŞIL: Yarul, nur, ziya, ışık parıltısı
IŞILAY: birl. Işıl/Ay
IŞILTAN: birl. Işıl/Tan
IŞILTAY: birl. Işıl/Tay
IŞILTI: Işık parçası
IŞIN: Güneş parıltısı, ışık parıltısı, yansısı
IŞINBAY: birl. Işın/Bay
IYIŞ: Armağan, hediye, ihsan
İBAR: Parfüm, koku, misk
İÇ: 1- Öz, görünmeyen yan, bir nesnenin öz yapısı 2- İçerde kalan kısım, iç kısım
İÇBUYRUK: birl. İç/Buyruk
T...Saraylardaki iç hizmetle görevli kişi
İÇEL: birl. İç/El
İÇEN: (İçin) İçli, duygusal
İÇENHAN: birl. İçen/Han
T...Cuci Han’ın oğlu, Batu Han’ın kardeşi
İÇEN BİLGE KAĞAN: birl. İçen/Bilge/Kağan
T...Göktürk kağanlarından
İÇER: İçeride, kapalı, mahfuz
İÇERGE: (İçergu) İçten, samimi
İÇERGU BOYLA TUĞ: birl. İçergu/Bayla/Tuğ
T...Kurum han dönemi Bulgar bey ve komutanlarından
İÇGE: İçeri, içerde, dahili
İÇGELİK: birl. İç/Gelik ..İçten gelen, doğal davranış, samimiyet
T...Kırgız oymak beylerinden
İÇGER: İçe alan, içe bağlayan, tabi kılan
İÇGİ SALUR: birl. İçgi/Salur ..İçerdeki, salur
T...Haverezm devleti dönemi beylerinden
İÇGİN: İçli, içten, samimi
İÇİGEN: 1- İç geçiren, içli 2- Sabırsız, aceleci
İÇİK: 1- İçli, duygulu 2- İçerde, dahilde, delete tabi
İÇİM: 1- Duygu, hassasiyet 2- Yudum, yudumluk
İÇİMHAN: birl. İçim/Han
T...Kazak hanlarından
İÇİN KAĞAN: birl. İçin/Kağan

149
T...Göktürk kağanlarından
İÇİNGİR: İçli, hassas
İÇİT: İçilecek nitelikte, içimi güzel
İÇKİN: (İçgin)
İÇKİNER: birl. İçkin/Er
İÇKUR: Savaş meydanı
İÇLEK: İçli, narin, hassas
İÇLİ(K): Duygulu, hassas
İÇTEN: Samimi,açık, dürüst
İÇTENLÜK: Samimiyet
İDE: (Ede, İdi) Ululuk, nüfuz, kudret
İDEGE: Ulu, nüfuz sahibi, edici, yapıcı
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
İDEGER: Eder, yapar
T...Kırgızların, Togay ve Sarı oymakları dip dedelerinden
İDEKLİ: Yapıcı, edici, güçlü
İDER: 1- İzci, takipçi 2- Yapan, yapıcı, edici
İDER HAN: birl. İder/Han
T...Bulgar hanlarından
İDGÜ: 1- İyi, güzel 2- Tanrısal, mübarek
İDGÜ HAN: birl. İdgü/Han
T...Altınordu hanlarından Orus Han’ın oğlu
İDİ: (İdik) 1- Tanrı, rab, sahip, efendi 2- Tanrısal, Tanrıdan gelen, mübarek, kutlu
İDİBALA: birl. İdi/Bala
İDİBARS: birl. İdi/Bars
İDİBÖRİ: birl. İdi/Böri
İDİGELDİ: birl. İdi/Geldi
İDİKURT: birl. İdi/Kurt
İDİKUT: birl. İdi/Kut...Kut sahibi, Tanrıdan gelen, Tanrıya yakın, Tanrıya benzer, Tanrı tarfından
görevlendirilmiş vb. anlamları içeren ve Uygur kağanlarının büyük çoğunluğunun kullandığı bir unvan
İDİL: (Etil, İtil)
İDİLMÜREN: birl. İdil/Müren
İDUK: İdi, Tanrısal, mübarek
İDUKBAŞ: birl. İduk/Baş
T...Uygur kağanlığı dönemi komutanlarından
İGAN: Yıkan, yıkıcı, deviren
T...Harzem hanlarından Alaaddin’in kardeşi
İGİT: 1- Yiğit 2- Bakıcı, eğitici
İĞDİ: (İğdir) Yetkin, ehil, iyice
T...Başkurt oymak beylerinden
İĞDİR: (İğdi,Iğdır)
İĞREK: Saf, temiz, duru, arı
İĞSEN: Kayıtsız, ilgisiz
İĞSİZ: Salim, selametli
İKİNÇ: İkinci
İKİZER: İkizlerden her biri, benzer
T...Çengiz Kaan’ın komutanlarından
İKŞİT: Yürekli, bagatur
T...İkşitler devletinin kurucusu ve ilk hanı
İL: 1- Doğuş, oluş, oluşum 2- Bitişme, bütünleşme, doku 3- Devlet 4- Yurt, yer, konak, memleket,
diyar 5- Halk, ahali, insan topluluğu 6- Barış, sulh
İLAÇAN: birl. İl/Açan ..İl almış, fatih, algan
İLAÇİN: Laçin, şahin

150
T...Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından
İLAÇMIŞ: birl. İl/Açmış Algan, fatih
İLAÇTI: birl. İl/Açtı Algan, Fatih
İLALAN: birl. İl/Alan Algan, fatih
İLALDI: birl. İl/Aldı Algan, fatih
T...İnanoğulları beyliği, bey ve komutanlarından
İLALMIŞ: birl. İl/Almış Algan, fatih
T...Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
İLARSLAN: birl. İl/Arslan
T...Havarezm hanlarından Atsız Han’ın oğlu
İLAY: birl. İl/Ay
İLBALA: birl. İl/Bala
İLBAN: (İlben)
T...Altınordu devleti dönem bey ve komutanlarından
İLBARS: birl. İl/Bars
T...Havarezm hanlarından
İLBASAN: birl. İl/Basan
T...Koço Uygurları yazıtlarından
İLBASMIŞ: birl. İl/Basmış
T...Koço Uygurları yazıtlarından
İLBASTI: birl. İl/Bastı
İLBAŞ: birl. İl/Baş
İLBAY: birl. İl/Bay .. Vali, bakan, beylerbeyi
T...Otmanlıların ilk dönem beylerinden Orhan beyin yakın yoldaşlarından
İLBEGÜM: birl. İl/Begüm
İLBEN: birl. İl/Ben
T...Altınordu hanlarından
İLBENGÜ: birl. İl/Bengü
İLBEY: birl. İl/Bey
T...Otmanlılar döneminde asker toplayıp, onların eğitim ve lojistiğini sağlayan kişilere
verilen bir unvan
İLBEYİ: birl. İl/Beyi
İLBİ: Büyü, sihir
İLBİKE: birl. İl/Bike
İLBİLGE: birl. İl/Bilge ( Devlet yönetiminde bulunmuş ve devlet tecrübesi olan)
İLBİLGE HATUN: birl. İlbilge/Hatun
T...İlteriş Kutluk Kağan’ın evdeşi, Bige Kağan ve Kül Tigin’in anası
İLBİLİG: 1- Devlet bilgisi ve deneyimi 2- Devlet arşivi
İLBİLMİŞ: birl. İl/Bilmiş Yurtsever, yurduna bağlı
İLBOĞA: birl. İl/Boğa
İLBOY: birl. İl/Boy
İLBÖRİ: birl. İl/Böri
İLBUĞU: birl. İl/Buğu
İLBUKA: birl. İl/Boğa
İLBULAK: birl. İl/Bulak
İLBULAN: birl. İl/Bulan
İLÇİ: Devlete hizmet eden, devletin hizmetinde olan
T...Uygur kağanlarının ünvanlarından
İLÇİ BUĞA: birl. İlçi/Boğa
T...Timur Kürkan Han dönemi bey ve komutanlarından
İLÇİHAN: birl. İlçi/Han
T...1- Oğuznamede,Türk’ün oğullarından 2- Altınordu hanlarından
İLÇİ KETAY HAN: birl. İlçi/Ketay/Han

151
T...Çağatay hanlarından
İLÇİK: (İlçi)
İLÇİKHAN: birl. İlçik/Han
T...Çağatay hanlarından
İLÇİN: Devlet görevlisi, devlete iş gören
T...Kazan hanlığı dönemi beylerinden
İLÇİTAY: birl. İlçi/Tay
T...Geyük Han’ın bey ve komutanlarından
İLDAŞ: Yurttaş, hemşehri
İLDEM: Pişman, nadim
İLDEMİR: birl. İl/Demir
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
İLDENİZ: birl. İl/Deniz
T...Selçuklular (Sultan Mesud) dönemi vezirlerinden
İLDEŞ: (İldaş)
İLDOĞDU: birl. İl/Doğdu
İLDOKUZ: birl. İl/Dokuz
İLDOKUZBAY: birl. İldokuz/Bay
İLEK: (İlak) birl. İl/Ak
T...Atilay Han’ın oğullarından
İLER: 1- Oluşum, bitişim 2- birl. İl/Er
İLERİ: 1- Çağdaş, ilerici 2- birl. İl/Eri
İLERK: birl. İl/Erk
İLERKE: birl. İl/Erke
İLETMİŞ: birl. İl/Etmiş Algan, fatih
T...1- Türgişler devleti hanlarından 2- Gazneliler dönemi bey ve bilginlerinden
Daha sonraları “Gurlar” devletini kuran kişi 3- Uygur kağanlarından (İletmiş Kutluk Bilge Kağan)
İLEY: Civar, etraf
İLGEN: Kanıt, delil, ispat
İLGERÜ: 1- İleri, ileride 2- Doğu, doğudan 3- Bolluk, refah
İLGEZDİ: birl. İl/Gezdi, Gezgin, seyyah
İLGEZER: birl. İl/Gezer, Gezgin
İLGİ: Bağlantı, bitişim, alaka, özen
İLGİK: Barışsever, barışçı
İLGİNÇ: İlgi çeken, ilgi duyulan,enteresan, sıradışı
İLGİR: Barışçı, barışsever
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
İLGİZER: (İlgizer)
İLGÖRMÜŞ: birl. İl/Görmüş, Gezgin
İLGÜ: Amaç, hedef
İLGÜN: birl. İl/Gün
İLGÜY: Nazlı, nazenin

İLHAN: birl. İl/Han...Bölge Hanı, Kağanlığa bağlı özerk han


T...Çengiz kağan’ın ölümünden sonra, imparatorluğun, dörde bölünen parçalarından her biri. Ayrıca
sonraları Çengiz’in torunu olan Kulagu Han’ın kurduğu devletin ve bu devletin hanlarının ünvanı
İLHANIM: birl. İl/Hanım
İLHATUN: birl. İl/Hatun
İLİHAN: birl. İli/Han
T...Oğuz Kağan’ın torunu Deniz Han’ın oğlu
İLİTİMUR: birl. İli/Timur
T...Timur Kürkan Han’ın komutanlarından

152
İLİBEK: birl. İli/Bey
İLİBİKE: birl. İli/Bike
İLİDİ: Yarar, fayda
İLİGHAN: birl. İlig/Han
T...Karahanlılar devleti hanlarından
İLİG KAĞAN: birl. İlig/Kağan
T...Göktürk kağanlarından
İLİG(ğ): 1- Ünlü, tanınmış, meşhur 2- İlk, birinci, başlangıç, ortaya çıkış
İLİK: İlk, birinci, önce
İLİKAN: birl. İli/Kan
T...Celayirliler devletinin diğer adı
İLİNGİ: Devletine bağlı, devletinin hizmetçisi
T...Çengiz Kaan dönemi beylerinden
İLİŞ: Bitişik, yakın
İLK: Başlangıç, doğuş, çıkış, öncelik
İLKAĞAN: birl. İl/Kağan
İLKAN: birl. İl/Kan
İLKATMIŞ: birl. İl/Katmış, Algan, fatih
İLKAY: birl. İlk/Ay
İLKAYA: birl. İl/Kaya
İLKBAY: birl. İlk/Bay
İLKBEY: birl. İlk/Bey
İLKE: (Ülke) Kurucu, yapıştırıcı, oluşturucu..(Günümüz Türkçesinde,”prensip, düstur” anlamında)
İLKER: birl. İlk/Er
İLKGÜN: birl. İlk/Gün
İLKHAN: birl. İlk/Han
İLKILIÇ: birl. İl/Kılıç
T...Atsız Han’ın oğullarından
İLKİ: ilk, ilkin, birinci
İLKİN: Birinci, öncelikl
İLKOCA: birl. İl/Koca
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
İLKSON: birl. İlk/Son
İLKUŞ: birl. İl/Kuş Kartal türü bir avcı kuş
İLKUT: birl. İl/Kut
İLKUTLUĞ: bir. İl/Kutluğ
T...Atsız Han’ın oğullarından (öteki adı “Atlığ Han” )
İLKUTLUK: birl. İl/Kutluğ
İLLİ: Bağımsız, özgür, devleti olan
T...Atilay Han’ın oğullarından
İLMEN: Devletç devletine sadık
T...Kazakların, Kiçiyüz bçlüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden
İLOBA: birl. İl/Oba
İLÖTÜKEN: birl. İl/Ötüken
İLSİRET: birl. İl/Siret ..Düşmanın devletini yıkıp, esir eden, devletsiz bırakan
T...Uygur kağanlığı dönemi bey ve komutanlarından
İLTAN: birl. İl/Tan
İLTAPAR: birl. İl/Tapar
İLTAŞ: birl. İl/Taş
İLTEBER: 1- İl/Tapar 2- İl/Teber
T...Göktürkler ve Uygurlar döneminde, yüksek memuriyet ünvanlarından
İLTEMİR: birl. İl/Demir
İLTEMİŞ: birl. İl/Demiş ..Yurtsever

153
T...Hindistan’da beylik etmiş bir Türk beyi
İLTENGİZ: birl. İl/Tengiz
İLTENİZ: birl. İl/Teniz
İLTER: Yurt koruyucusu, yurduna sahip çıkan, yurtsever, yurdunu toparlayan
İLTERİM: birl. İl/Terim
İLTERİŞ: birl. İl/Teriş, Yurdunu ve budunu derleyip, toparlayan, biraraya getiren ve tücelten
İLTERİŞ KAĞAN: birl. İlteriş/Kağan
İLTERİŞ KUTLUK KAĞAN: birl. İlteriş/Kutluğ/Kağan
T...II.Göktürk devletinin kurucusu. Bilge Kağan ve Kül Tigin’in babası
İLTİKE: birl. İl/Tike
İLTİMUR: birl. İl/Timur
İLTOGAN: birl. İl/Doğan
İLTOGAN TUTUK: birl. İltogan/Tutuk
T...Bilge Kağan dönemi bey ve komutanlarından
İLTOĞDI: birl. İl/Doğdu
İLTOKUZ: birl. İl/Dokuz
İLTÖRE: birl. İl/Töre, ..Devlet geleneği
İLTUNGA: birl. İl/Tunga
İLTUTKU: birl. İl/Tutku
İLTUTMUŞ: birl. İl/Tutmuş, Algan, fatih
İLTUTUK: birl.İl/Tutuk
İLTÜZER: birl. İl/Tüzer
T...Hiyve hanlığı dönemi beylerinden
İLUN: 1- Ulu,yüce 2- Soylu 3- Genç, cıvan
T...Başkurt oymak beylerinden
İLYAĞAN: birl. İl/Yağan
İLYAĞIZ: birl. İl/Yağız
İLYAMAN: birl. İl/Yaman
T...Babür han dönemi bey ve komutanlarından
İLYAVUZ: birl. İl/Yavuz
İLYAY: birl. İl/Yay
İLYIĞDI: birl. İl/Yığdı, Algan, fatih
İLYIĞMIŞ: birl. İl/Yığmış
T...Toktamış Han’ın komutanlarından
İME: Em, çare, derman
İMEÇE: Birliktelik, emek ortaklığı, kollektivizm
İMEN: 1- Emen, can, ruh 2- Kayın ağacı
İMER: Hayırsever, iyilik sahibi
İMERAY: birl. İmer/Ay
İMGE: 1- İyi, yararlı 2- İz, belirti 3- Tasavvur, zihinsel sembol
İMİŞÇİ TUNGATAR: birl. İmişçi/Tunga/Tar..Kaplanlarla döğüşen cesur kişi
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
İMRAG (imrağ-İmrak): Aşık, derviş, dost
İMRE (Emre-İmrağ): 1- Ağabey,ağa 2- Beylerbeyi 3- Aşık, derviş, dost
T...Oğuz Kağan’ın torunu, Dağ Han’ın oğlu
İMREN: İmrenmekten...imrenilen, iç geçirten
İNAK: 1- Kardeş, kardeş çocuğu 2- Han ve beylerin en güvenilir adamı ve yardımcısı
T...1- Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından 2- Abbasiler dönemi vali ve komutanlarından
İNAL: 1- Soylu, Kağan yada Hanların ana tarafından akraba 2- Anası Kağan yada Han soyundan olup
babası kara budundan, halktan olan kişi 3- Avrupadaki, kont, baron vb. ünvanların Türkçedeki
karşılığı 4- Emin ve güvenilir kişi
İNAL KAĞAN: birl. İnal/Kağan
İNAL SIR YAVKUY HAN: İnal/Sır/Yavkuy/Han

154
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir han
İNAL TARKAN: birl. İnal/Tarkan
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
İNALBAY: birl. İnal/Bay
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti komutanlarından
İNALBEG: birl. İnal/Bey
T...1- Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından 2- İnanoğulları beyliğinin kurucusu ve ilk beyi
İNALÇIK: Küçük İnal
T...1- Uygur kağanlığı dönemi bey ve komutanlarından 2- Haverezmler devleti bey ve
komutanlarından
İNALÖZ: birl. İnal/Öz
T...Kıpçak hanlığı dönemi bey ve komutanlarından
İNALPARS: birl. İnal/Pars
T...Mısır-Türk kölemenleri hanlarından
İNALTAN: birl. İnal/Tan
İNALTAY: birl. İnal/Tay
İNALTEKİN: birl. İnal/Tekin
T...Harzemler devleti bey ve komutanlarından
İNALTİGİN: birl. İnal/Tigin (Yınal Tigin)
T...Harzem hanlarından Atsız Han’ın kardeşi
İNALUZ: birl. İnal/Uz
İNALYABGU: birl. İnal/Yabgu
T...1- Batı göktürkleri vali ve komutanlarından 2- Oğuz Kağan destanında adı geçen bir bey
İNAN: İman, inanç 2- Kural, akide 3- Emniyet, güvenlik
İNANAPA: birl. İnan/Apa
T...KülTigin’in ünvanlarından (öldükten sonra, ağabeyi Bilge Kağan tarafından verilmiş bir unvan)
İNANÇ HAN: birl. İnanç/Han
T...Havarezmler dönemi Semerkant emiri
İNANÇ YABGU: birl. İnanç/Yabgu
T...1- Batı göktürkleri dönemi valilerinden 2- Selçuk beyin oğullarından
İNANÇBEK: birl. İnanç/Beğ
T...Göktürkler dönemi beylerinden (Kül Tigin’in cenaze ve yuğ törenine katılması için Kırgız hanı
tarafından yollanan kişi)
İNANÇBİLGE: birl. İnanç/Bilge
T...Çengiz Kaan dönemi Nayman beylerinden
İNANÇI: İnançu, inanç
T...Selçuklular dönemi Ahlat beylerinden Ahmet beyin kızı
İNANÇI ÇUR: İnanç/Çur
T...Bilge Kağan dönemi bey ve komutanlarından
İNANGU: İnanılan, güvenilen, mutemed
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
İNANÇAY: birl. İnanç/Ay
İNANÇBEGÜM: birl. İnanç/Begüm
İNANIR: İmanlı, inançlı
İNCE: Hafif, yeğni, nazik
İNCESEN: Huzur ve güvenlik, sükunet
T...Çengiz Kaan dönemi beylerinden
İNCİ: (Yinçi, yinçgü) 1- işve, naz,eda 2- Sessizlik, ıssızlık 3- İstiridye türü deniz
kabuklusundan çıkan tane, takı
İNCİBUĞA: birl. İnci/Boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
İNÇGÜ: İnce, narin
T...Arpa Han dönemi bey ve komutanlarından

155
İNÇİBACI: birl. İnci/Bacı
İNER: İnmek...den mec. Alçak gönüllü, mütevazı
T...Türkmenlerin, Ersan ve Ok oymağının dip dedelerinden
İNERBAŞ: birl. İner/Baş mec. Alçak gönüllü
Türkmenlerin Ok oymağı dip dedeleirnden
İNİ: Kardeş, karındaş
İNİBÖRİ: birl. İni/Böri
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
İNİKARA: birl. İni/Kara
T...Altay Türkleri, Koybal oymağı dip dedelerinden
İNİSİ: Küçük erkek kardeşi

İNİSİAY: birl. İnisi/Ay


T...Kırgız oymak beylerinden
İPAR: Parfüm, misk
İPEK: (Yipek) İpek böceğinin ipeği (İp...kökünden)
İRÇİ: 1- Yırcı, halk ozanı 2- İr.ik, iricik 3- Yirçi, yerci, toprak sahibi
İRÇİK: 1- İricik 2- Er, küçük er
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
İREN: 1- Sert, katı2- Araç, vasıta 3- Ürek, yürek
İRENÇİN: 1- Bağımsız, başına buyruk 2- Güçlü, dayanıklı
T...İlhanlılar dönemi Diyarbakır valilerinden
İRENÇÜ: (İrençin)
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
İRGE: 1- Yırlama, söyleme, okuma 2- Ergin, olgun
T...Altay Türkleri, Koybal oymağı dip dedelerinden
İRGİN: (İrge) Uygurlar ve Karluklular dönemi memuriyet ünvanlarından
İRİK: Sert, katı, iri
İRİM: Müjde, iyi haber
İRİNÇİN: (İrençin)
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
İRİÇKÖL: birl. İrinç/Göl
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
İRİS: 1- Kurtuluş, hürriyet 2- Iras, ıraz
T...Türk mitolojisindeki tanrıça adlarından “kötü ruhları kovup, tamuya gönderen tanrıça”
İRKİL: 1- Ululuk, heybet, cesaret 2- Aksakal,kam, baksı
İRKİLATA: birl. İrkil/Ata
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
İRKİN: Olgun, bilge, ulu
T...Uygur kağanlığı dönemi beylerinden (Pusat beyin babası)
İRKİT: Ürküt, ürkütücü, heybetli
İRKLİ: 1- Güçlü, muktedir 2- Yüksek dereceli memur
İRNEK: (Emek) Serçe parmak
T...Atilay han2ın oğlu
İRŞİ: Peri, peri kızı
İRTEGÜN: birl. Erte/Gün Sabah
İRTEM: 1- Erdem, fazilet 2- Marifet, hüner
İRTENE:
İRTİŞ: Hüner, hünerlilik
İRTÜK: Değer, kıymet
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
İSEN: 1- Esen, yel, rüzgar 2- Doğa, tabiat 3- Açık, net, sahih
T...Kazak hanlığı dönemi beylerinden

156
İSEN BEGÜM: birl. İsen/Begüm
İSENBİKE: birl. İsen/Bige
İSENBUKA: (Esenboğa)
T...Timur Kürkan Han’ın komutanlarından
İSENKULA: birl. İsen/Kula
İSENKUTLUĞ: birl. İsen/Kutlu
İSENTEMİR: birl. İsen/Demir
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden
İSENTİMUR: birl. İsen/Timur
T...1- Çağatay hanlarından 2- Babür Han dönemi deniz komutanlarından
İSTEK: İsteyiş, arzu
T...1- Kazakların Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden 2- Özbeklerin, Karakalpak oymağı
dip dedelerinden
İSTEM: İrade, dileme erki
İSTEMİ: İstem, irade, dileme ve buyurma erki
İSTEMİ KAĞAN: birl. İstemi/Kağan
T...Göktürk devletinin kurucularından ve Bumin Kağan’ın kardeşi
İSTEMİHAN: (İstemi Kağan)

İSU MANGU: (İsenmangu) birl. İsen/Mangu


T...Çağatay Han’ın torunu. Çağatay hanlarından
İŞBARA: (iş, devinme, davranma) Bara /Var, varlık) birl. İş/Bara
İŞBARA YAMTAR: İşbara/yamtar
T...Bilge Kağan dönemi bey ve komutanlarından
İŞBOĞA: birl. İş/Boğa
İŞÇEN: İşgüzar, hamarat
İŞGÜN: (İçgün) Kızıl yapraklı bir yayla çiçeği
İŞİM: (İçim) İçtenlik, samimiyet
T...karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
İŞİMHAN: (İçim Han)
T...Kazak hanlarından)
İŞİTGEN: İşitici, dinleyici,öğüt dinleyen
İŞİTMEN: (İşitgen)
T...(İranlı ünlü filozof, “Zerüşt” ün gerçek adının bu olduğu, ayrıca Zerdüştün de sanılanın aksine
Pers değil, Türk olduğunu söyleyen bilim adamları da var. Örn.Besim Atalay)
İŞKARA: birl. İş/Kara
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
İŞLEK: 1- İdmanlı, eğitimli 2- İşgüzar, çalışkan
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
İŞMUT: birl. İş/Mut
İTBALA: birl. İt/Bala
T...Kırgız hanlığı dönemi beylerinden
İTBARAK: birl. İt/Barak (Barık, baraka)
T...Türk mitolojisinde adı geçen köpek
İTGÜÇİ: İteleyen, itici, yapıcı, destekçi
İTİK: Yetik, yetkin, uzman
T...Kuman hanlığı dönemi komutanlarından
İTİL: (İdil, İdi, il)
İTİMGEN: İteleyen, itici, destekçi
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Uvak Giray oymağı dip dedelerinden
İTMAÇ: Alt, edevat, takım
İTMİŞ: (Etmiş) Yapıcı, uzman, uzmanlaşmış
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti komutanlarından

157
İVECEN: Aceleci, telaşlı
İVGİN: (Evgin) Ateşli, sabırsız, telaşlı
İYBA: Utangaç
İYBEK: birl. İyi/Bek
T...Hint- Türk kölemenleri dönemi bey ve komutanlarından
İYE: Güç, kudret, erklik, sahip olma
İYEKİLA: (İyekula) birl. İye/Kula
İYEUZA: birl. İye/Uza, Güçlü, egemen ve uzman
İYİ: İyi, yararlı ve uğurlu
İYİK: 1- İyi, uğurlu 2- Heves
İYİM: 1- Güzellik,hüniniyet 2- Dost, canan, yaren
İYİMSER: Olayları iyi gözle gören ve yorumlayan
İYİTUĞRUL: birl. İyi/Tuğrul
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
İYNEM: Dost, ahbap, yaren, canan
İZ: Basma, ezme, sıkıştırma, kesmek, yarmak...bildiren kökten; yarık, yara, kalıntı, belirti
İZARSLAN: birl. İz/Arslan
İZBARS: birl. İz/Bars
İZBASAR: birl. İz/Basar
İZBAY: birl. İz/Bay
İZBEK: birl. İz/Bey
İZBOĞA: birl. İz/Boğa
İZBÖRİ: birl. İz/Böri
İZBUDUN: birl. İz/Budun
İZEL: birl. İz/El (İl)
İZGİ: (İZGÜ) 1- İyi,kutlu 2- Akıllı, zeki 3- Adil, adaletli
İZGİTAN: birl. İzgi/Tan
İZGÜ: (İzgi)
İZGÜBARLAS: birl. İzgü/Barlas
T...Timur Kürkan Han’ın komutanlarından
İZGÜBEGÜM: birl. İzgü/Begüm
İZGÜBİGE: birl. İzgü/Bike
İZGÜMENGÜ: birl. İzgü/Mengü
T...Kıpçak hanlarından Orus Han’ın, vezir ve komutanlarından
İZGÜTAY: birl. İzgü/Tay
İZKAN: birl. İz/Kan
İZMANGU: birl. İz/Mangu
İZTAY: birl. İz/Tay

158
-K-
KAAN: (Kağan) ...Kağan sözcüğünün Moğol ağzındaki söylenişi
KABA: Büyük, iri, şişkin
KABAK: 1- Kapalı, kabuklu 2- Kabarık, kabadayı
T...Çengiz Kumanları bey ve komutanlarından
KABAL: Kapalı, zindan, mahpus
T...Çengiz Kaan’ın dip dedelerinden
KABAMIŞ: Kapalı, güçlü, mahfuz
KABAN: 1- Kapan, kapıcı 2- Kabarık, asi, isyankar 3- Dik yokuş
T...Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından
KABANBAY: birl. Kaban/Bay
T...Yakut destanlarında adı geçen bir bey
KABAR: 1- Kabarık, asi, kabadayı 2- Kapan
T...Hazar İmparatorluğu dönemi bey ve komutanlarından
KABARTU: Şişik, kabarık, kabarcık
KABAY: birl. Kap/Ay
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KABIŞ: Kavuş, kavuşma, birleşme, toplanma
KABLAY KAAN: (Kubilay Kaan)
KACIR: Kaçır, kaçırıcı, korkutucu, ürkütücü
T...Selçuklular dönemi bey ve komutanlarından
KAÇ: (Kaçı, kaş) Kaçan, koşan
t...Altay Türkleri oymaklarından
KAÇAĞLI: Kaçaklı, kaçıcı, koşucu
T...Türkmenlerin, Sarık oymağı dip dedelerinden
KAÇAN: 1- koşan, kaçan 2- Vakit, saat, vade
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden
KAÇAR HAN: birl. Kaçar/Han
KAÇAY: birl. Kaç/Ay
T...Özbeklerin, Konrat ve Koyunlu oymakları dip dedelerinden
KAÇGAR: (Koçgar,kaşgar) 1- Koç gibi, koçyiğit 2- koç başi
T...1- Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı dip dedelerinden 2- İran Türkmenleri bölüğü
oymaklarından
KAÇIR: Kaçıran, kaçırtıcı
T...Türkmenlerin, Ersarı ve Ok oymakları, dip dedelerinden
KAÇIRA: (Kaçır) 1- Kaçıran, ürküten 2- Çalışkan, aktif
KAÇMAS: 1- Kaçmaz, ürkmez, korkmaz 2- Evcil, munis
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti, vali ve komutanlarından
KAÇMAZBAY: birl. Kaçmaz/Bay
KAÇUT: 1- Savaş, döğüş 2- Kısa mızrak, karg
T...Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
KADAGAN: Buyruk, ser, emir, komut
KADAK: (Katak,Katık) 1- Katı, sert 2- Mıh, çivi 3- Armağan, hediye
T...1- Geyük Han’ın komutanlarından 2- Şeyban Han’ın oğullarından
KADAN: Katan, Kadagan
T...Mangu Kaan’ın kayın amcası
KADAŞ: Arkadaş, yaren, yakın
KADIR: (Katır) mec. Güçlü, dayanıklı, metin, inatçı
T...Gazneli Mahmud dönemi Hotin valisi
KADIR BİLGE: birl. Katır/Bilge

159
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KADIR BUGA: birl. Katır/Boğa
T...Göktürkler dönemi, Dokuz Oğuz bey ve komutanlarından
KADIRCA: Katır gibi
T...1- Kırgızların, İçgilik oymağı, dip dedelerinden 2- Kırgızların, Kizek oymağı dip dedelerinden
KADIRKAN: birl. Katır/Kan
T...Selçuklular dönemi, bey ve komutanlarından
KAGI : (KAKI) Öfke, şiddet
T...Türkmenlerin, Yavmut ve Küçük Tatar oymakları dip dedelerinden
KAĞAN: İmparator, hanların hanı
KAĞANLI(G) : İmparatorluk, imparatorluğa mensup olma
KAĞBA: Koruyucu, muhafız
KAĞNILI: birl. Kağnı/Lı...Kağnı oymağına bağlı
T...Bir Oğuz oymağı ve bu oymağın ilk beyi
KAKI: (Kagı)
KAKIĞAN: Öfkeli, gözü kara
KAKINÇ: 1- Kılıç ve kargı hamlesi 2- İhtar, ikaz 3- Hiddet, öfke
KAKINÇBEK: birl. Kakınç/Beğ
KAKIZ: Gözüpek, hiddetli
KAKŞA: Seri, aceleci, hızlı
KAKUMAKLU: Gazablı,şiddetli
KAL: Ulu, saygıdeğer, hatırı sayılır
T...Kıpçak hanlarından (Kal Han) ( Amanok Han’ın oğlu)
KALABA: 1- Ulu, saygıdeğer 2- Sayıca çok, kalabalık, bolluk
KALAKLI: Ulu, yüksekte
KALALDURUK: birl. Kal/Al/Duruk
T...Göktürkler dönemi beylerinden, Kürşad’ın kırklarından
KALANÇA: Bakiye, arta kalan, artık
KALAPA: birl. Kal/Apa
KALAVUN: birl. Kal/Avun (Ağun)
T...İlhanlılar dönemi, bey ve komutanlarından
KALÇAV: Şakacı, nüktedan
KALDAĞ: birl. Kal/Dağ
KALDUN: Kalan, artan, bakiye
KALGAN: (Kalkan) Ok, kargı, kılıç gibi savaş aletlerine karşı koruma sağlayan siperlik
T...Çengiz Kaan’ın torunlarından
KALGAY: Veliaht, şehzade
KALIN: 1- Sert, dayanıklı 2- Mal, servet, varlık 3- Çehiz 4- Yararlılık, fayda
KALINGU: (Kalın) Kalıng, güçlü, dayanıklı
KALINKARA: birl. Kalın/Kara
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KALISIZ: Şüphesiz, kararlı
KALKAMAN: birl. Kal/Kaman
T...1- Manas destanında adı geçen bir bey 2- Kazakların, Ortayüz, Argın, Kuvandık ve Kiçiyüz-
Bayoğlu oymakları dip dedelerinden
KALKAN: (Kalgan)
KALMUK: Güç gösterisi, güçlülük, kabadayılık
T...1- Altay Türkleri, Kızıl oymağı, dip dedelerinden 2- Moğol oymak beylerinden
KAM: Şamanist gelenekte, ulu kişi (Hekimlik, filozofluk, büyücülük, duacılık dahil olmak üzere, oba
ya da oymakların, her türlü sorunuyla ilgilenen kişi)
KAMALAG: Sedir ağacı
KAMAN: 1- Kuman, kumanlı 2- Gözü kara, cesur, aman vermeyen
KAMAR: (Homar)

160
KAMAR TEKİN: birl: Kamar/Tekin
T...karahanlılar dönemi beylerinden Kaşgarlı Mahmud beyin dedesi
KAMAŞIG: Melez, karışmış
KAMAY: birl. Kam/Ay
KAMAZ: Sarsıcı, sallayıcı,ürkütücü
KAMBAŞI: birl. Kam/Başı
T...Altay Türkleri oymak beylerinden
KAMBÖRÜ: birl. Kam/Böri
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
KAMBÜRE: (Kamböri) Kam/Böri
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KAMÇI: Kırbaç
KAMÇIBEK: birl. Kamçı/Beğ
T...Selçuklular (Sançar Han) dönemi atabeylerinden
KAMÇIHAN: birl. Kamçı/Han
T...Havarezm devleti hanlarından
KAMÇITİMUR: birl. Kamçı/Timur
T...Altınordu devleti, bey ve komutanlarından
KAMDU: Para yerine geçen eşya, emanet
KAMGAN: birl. Kam/Gan
T...dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey (Bayındır Han’ın babası)
KAMŞAT: Sarsıtıcı, ürkütücü
KAMTUR: birl. Kam/Dur
T...Altay Türkleri, Kızıl oymağı dip dedelerinden
KAMU(Ğ): 1- Bütün, tam, hep 2- Halk, ahali 3- Destek, dayanışma
KAMUALP: birl. Kamu/Alp
KAMUBAY: birl. Kamu/Bay
KAMUBEK: birl. Kamu/Bek
KAMUER: birl. Kamu/Er
KAMUHAN: birl. Kamu/Han
KAMUKAN: birl. Kamu/Kan
KAMUTAN: birl. Kamu/Tan
KAMUTAY: birl. Kamu/Tay (...Cumhuriyetin ilk yıllarında, Türk dil kurumunun da teklifiyle, millet
meclisi yerine bu sözcük kullanılmış ancak, sonraları yine kullanımdan düşmüştür.)
KAN: 1- Soy, sop, kaynak, canü canlılık, soyluluk 2- Damarlardaki sıvı 3- Kağan, han
T...Altay Türkleri, Kişiler oymağı, dip dedelerinden
KANAK: birl. Kan/Ak
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
KANAR: birl. Kan/Ar
T...Koço uygurları dönemi hanımlarından
KANAT: 1- Tüy, telek 2- Taraf, yön, cenah
KANATA: birl. Kan/Ata
KANAY: birl. Kan/Ay
T...Kırgızların, Togay ve Soltu oymağı dip dedeledrinden
KANBAY: birl. Kan/Bay
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti bey ve komutanlarından
KANCI: 1- Kan güden soylu 2- Kanıcı, kanmış, inanıcı
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
KANÇURA: birl. Kan/Çura
T...Manas destanında adı geçen bir bey
KANDEMİR: birl. Kan/Demir
T...Harzemşahlar dönemi bey ve komutanlarından

161
KANDI: İnançlı, kanık
T...Kırgızların, İçglig oymağı dip dedelerinden
KANDIBAY: birl. Kandı/Bay
KANDUK: (Kanduk) Kandı, kanık
T...Avarlar dönemi beylerinden ve Bizans elçiliğide yapmış bir komutan
KANDUKYURT: birl. Kanduk/Yurt Gurbet
KANDURMUŞ: birl. Kan/Durmuş
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KANG: (Kang, kan) Kan, soy, ata
T...Altay Türkleri, Koybal oymağı dip dedelerinden
KANGSIK: 1- Kardeş gibi..kardeş yakınlığında 2- Üvey kardeş
KAYNAK: (Kanak) mec. Soylu
T...Babür Han dönemi beylerinden
KANIBAY: birl. Kanı/Bay
KANIĞ: 1- Kanmış, kanık 2- Sevinç, neşe
KANIK: 1- Kanma, inanma, kabul, ermek 2- Sevinç, neşe
KANIKAN: birl. Kanı/Kan
KANISOY: birl. Kanı/Soy
KANIŞ: Kandırış, cilve, işve
T...Oğuz beylerinden, Gazi Sultan’ın kızı
KANITGAN: Şevk veren, kan kaynatan
KANİLÇİ: birl. Kan/İlçi
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KANK: 1- Kan, soy 2- Ata, baba
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu ve Baybaktı oymakları, dip dedelerinden
KANKLI: Soylu, soyu sopu belli, kanlı
T...Kazakların, Uluyüz bölüğü oymak beylerinden
KANKLIBAY: birl. Kanklı/Bay
KANKLIKOCA: birl. Kanklı/Koca
T...Timur Kürkan Han dönemi bey ve komutanlarından
KANKUL: birl. Kan/Kul
KANKULU: birl. Kan/Kulu
KANLAN: Soylan
KANLI: Soylı
T...1- Kırgızların,İçgilik ve Katırca oymakları dip dedelerinden 2- Kırgızların, Kizek, oymağı dip
dedelerinden 3- Özbeklerin, eski oymak beylerinden
KANLIBAŞ: birl. Kanlı/Baş
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey(Kanturalı’nın babası)
KANOĞUL: birl. Kan/Oğul
KANSU: birl. Kan/Su
KANTIK: 1- Kandırıcı, işveli 2- Uzakta, gurbette olan
KANTİMUR: birl. Kan/Timur
KANTÖRE: (Kantüre) birl. Kan/Töre
KANTURALI: birl. Kan/Turalı
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KANTURSUN: birl. Kan/Dursun
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KANTUYUN: birl. Kan/Tuyun
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KANYUMAZ: birl. Kan/Yumaz (Yumak, yıkamak...dan)
T...Türkmenlerin Yaymut oymağı dip dedelerinden
KAPAGAN: (Kapgan)
KAPALAN: (Kaplan)

162
KAPAR: 1- Akıl, can, ruh 2- Kalkan, zırh 3- Kapan, tuzak
KAPGAN: 1- Kanlı, soylu 2- Kalkan, zırh 3- Algan, fatih 4- Kaplan 5- Kapan, tuzak
KAPGAN DOĞAN: birl. Kapgan/Doğan
T...Oyratlar devleti hanlarında Kara Han’ın oğlu
KAPGAN KAĞAN: birl. Kapgan/Kağan
T...Göktürk kağanlarından
KAPGANBAY: birl. Kapgan/Bay
KAPGIŞAY: Saf, sade, halis
KAPKAN: (Kapgan)
KAPKIR: Hassas, imtizaçlı
KAPLAN: Kapan, kedigillerden bir yırtıcı hayvan
KAPLAN GİRAY HAN: birl. Kaplan/Giray/Han
T...Kırım hanlarından
KAPURTU: Kabartı, kabarık, kabadayı

KAR: Kar tanesi


T...Türkmenlerin, Teke, Toktamış, Ersarı ve Bükevul oymakları dip dedelerinden
KARBUĞA: birl. Kar/Boğa
KARA: Siyah renk, ak’ın karşıtı Ancak...Bu sözcükte de Türkçe ad ve sıfatlar arasında özel bir yere
sahiptir. Çünkü birçok mecaz anlamı içinde barındırması ilgi çekicidir. Birçok birleşik adın, başında ya
da sonunda kullanılabildiğinden, çeşitli anlam değişiklikleri de ortaya çıkabilmektedir. Bu yüzden,
içerdiği tüm anlamları açıklamakta yarar vardır. Bu durum,ayrıca Türklerin, sosyal yaşamlarında,
renklere ne derece önem verip, ne derece zengin anlamlarla bezediğinin de önemli ipuçlarını
verecektir. Örneğin: Ak:
Temizlik, güzellik, soyluluk, merkez. Gök(mavi): Kutsallık, özgürlük, Kızıl(kırmızı): Dikkat, özen,
tedbir, değişiklik, devrim, şiddet. Yeşil: Doğum, tazelik, huzur, sükun anlamlarını içinde
barındırmaktadır. Renklerle yön’ler de anlatılabilir. Ak: güney, Kızıl: Doğu, Sarı: Batı, Kara: Kuzey
Yönlerini anlatır. Kara’nın öteki anlamlarına gelince:
1- Güç, şiddet
2- Olağanüstülük, harikuladelik
3- Ululuk, büyüklük, ulaşılmazlık
4- Cesaret, atılganlık, yiğitlik
5- Yas, keder, üzüntü, ölüm
6- Fakirlik, sıradanlık, (soylu olmamak)
7- Kötülük, bela, uğursuzluk
8- Esmer ten, yanık ten
9- Aşırı soğuk, kış
T...1- Alper Tunga’nın oğullarından 2- Türkmenlerin, Teke, Ersarı ve Toktamış oymakları dip
dedelerinden
KARAAÇKI: birl. Kara/Açkı
KARA KULAGU: birl. Kara/Kulagu
T...(Kara Kulagu Han) Çağatay hanlarından. Çağatay Han’ın oğlu
KARAACUN: birl. Kara/Acun
KARAAĞAÇ: birl. Kara/Ağaç
KARAAĞAÇBUYRUK: birl. Kara/Ağaç/Buyruk
T...Uygurlar dönemi vezirlerinden
KARAAK: birl. Kara/Ak Karşıtların birlikteliği
T...Harzem hanlarından Celaleddin’in komutanlarından
KARAALMAZ: birl. Kara/Almaz..Namuslu
KARAALP: birl. Kara/Alp
KARAARSLAN: birl. Kara/Arslan
T...Gazneliler devleti hanlarından
KARAATAĞ: birl. Kara/Atağ

163
KARAAY: birl. Kara/Ay
KARABA: birl. Kar/Aba
T...Altay Türkleri, oymaklarından ve bu oymağın ilk beyi
KARABALA: birl. Kara/Bala
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Semiz ve Baganalı oymakları dip dedelerinden
KARABALKAN: birl. Kara/Balkan
T...Türkmenlerin, Göklen oymağı dip dedelerinden
KARABARGI: birl. Kara/Bargı
T...Kırgızların, Edigene oymağı dip dedelerinden
KARABARK: birl. Kara/Barg
KARABARKIN: birl. Kara/Barkın
KARABARS: birl. Kara/Bars
KARABAŞ: birl. Kara/Baş 1- Evlatlık 2- Kul, köle
T...Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
KARABATAK: birl. Kara/Batak...Bir deniz kuşu
KARABATU: birl. Kara/Batu
KARABATUR: birl. Kara/Batur
KARABAY: birl. Kara/Bay
KARABAYAT: birl. Kara/Bayat
KARABAYIR: birl. Kara/Bayır
KARABEGÜM: birl. Kara/Begüm

KARABEK: (Karabey) Kara/Beğ


T...Hint, Türk kölemenleri devleti, Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
KARABERK: birl. Kara/Berk
KARABEY: birl. Kara/Bey
KARABIYIK: birl. Kara/Bıyık
T...Kazakların Kiçiyüz bölüğü, oymak beylerinden
KARABİKE: birl. Kara/Bike
KARABOĞA: birl. Kara/Boğa
T...Kulagu Han dönemi, İlhanlı komutanlarından ve Bağdat valisi
KARABOZ: birl. Kara/Boz
T...Özbeklerin, Konrat ve Kançagalı oymaklarının dip dedelerinden
KARABÖGÜ: birl. Kara/Bögü
T...Safeviler dönemi Azeri kökenli ozanlarından
KARABÖRİ: birl. Kara/Böri
T...Kırgızların, Togay, Bugu ve Böri oymaklarının dip dedelerinden
KARABÖRK: birl. Kara/Börk
T...Manas destanında adı geçen bir bey
KARABUDAK: birl. Kara/Budak
T...Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın kırklarından
KARABUĞAÇ: birl. Kara/Boğaç
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KARABUĞRA: birl. Kara/Buğra
KARABUĞU: birl. Kara/Buğu
KARABUKA: birl. Kara/Buka
KARABUKAY: birl. Kara/Bugay
KARABULUK: birl. Kara/Buluk
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
KARABULUT: birl. Kara/Bulut
KARABURÇ: birl. Kara/Burç
KARABÜK: birl. Kara/Bük
KARACA: 1- Karaya çalan, esmer 2- Gözü kara, cesur, şiddetli 3- Bir ceylan türü

164
4- Halktan soylu olmayan
T...Türkmenlerin Türk oymağı dip dedelerinden
KARACA ALP: birl. Karaca/Alp
T...Selçuklular dönemi atabeylerinden ve Dolukatır oğulları beyliğinin kurucusu olan bey
KARACA NOYAN: birl. Karaca/Noyan
T...Çengiz Kağan’ın damadı ve Çağatay Han’ın atabeyi
KARACABEY: birl. Karaca/Bey
T...1- Otmanlıların ilk dönem bey ve komutanlarından 2- Macar kumanları beylerinden
KARACAESİ: birl. Karaca/Esi
KARACAOĞLAN: birl. Karaca/Oğlan
T...18.Yüzyıl, Otmanlılar dönemi halk ozanlarından
KARACEBE: birl. Kara/Cebe
KARACIK: 1- Esmer, kar tenli 2- Gözbebeği
T...Selçuklular dönemi beylerinden
KARACA: (karaçak, karaca)
T...Babür Han dönemi beylerinden
KARAÇAĞ: birl. Kara/Çağ
T...Öketay Kaan’ın oğullarından
KARAÇAKI: birl. Kara/Çakı
KARAÇAKIN: birl. Kara/Çakın
KARAÇAR: birl. Kara/Çar,çur
T...Timur Kürkan Han’ın dip dedeleirnden
KARAÇAVDUR: birl. Kara/Çavdur
T...Türkmenlerin, Çavdur oymağı dip dedelerinden
KARAÇAVLI: birl. Kara/Çavlı
KARAÇAY: birl. Kara/Çay
T...Kafkasya’daki, Kabardın ve Bolkar oymaklarının ilk beylerinden
KARAÇIL: Kumral, karaya çalan
T...Anadolu Selçukluları (Kılıçarslan) dönemi komutanlarından
KARAÇİGİR: birl. Karacı/Yir,yer
T...Oğuz Kağan’ın torunlarından
KARAÇOR: birl. Kara/Çur
T...1- Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey 2- İran Türkmenleri oymak beylerinden
KARAÇUK: (Karacık)
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KARAÇUK ÇOBAN: birl. Karaçuk/Çoban
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KARADAĞ: birl. Kara/Dağ
T...İran Türkmenleri oymak beylerinden
KARADEMİR: birl. Kara/Demir
KARADENİZ: birl. Kara/Deniz
KARADOĞAN: birl. Kara/Doğan
T...Sasaniler devleti, komutanlarından
KARADOĞU: birl. Kara/Doğu
KARAELÇİ: birl. Kara/Elçi
KARAELÇİN: birl. Kara/Elçin
KARAER: birl. Kara/Er
KARAERGİN: birl. Kara/Ergin
KARAERKİN: birl. Kara/Erkin
KARAERSİN: birl. Kara/Ersin
KARAEŞ: birl. Kara/Eş
KARAEVLİ: birl. Kara/Evli
T...Oğuz Kağan’ın torunlarından ve 24 Oğuz boyundan biri

165
KARAGA: Karga, kuzgun
T...Altay Türkleri oymak beylerinden
KARAGİRAY: birl. Kara/Giray
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Girey oymağı dip dedelerinden
KARAGÖK: birl. Kara/Gök
KARAGÖKÇE: birl. Kara/Gökçe
T...Türkmenlerin, Teke oymağı dip dedelerinden
KARAGÖNE: birl. Kara/Göne
T...Göktürk Kağanlarından (Kara Kağan’ın öteki adı)
KARAGÖZ: birl. Kara/Göz
T...kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden
KARAGÖZBEGÜM: birl. Karagöz/Begüm
T...Babür Han’ın kızkardeşlerinden
KARAGÜN: birl. Kara/Gün
KARAGÜNE: (Karagün)
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey (Kazan beyin kardeşi)
KARAĞLI: 1- Yaslı, matemli 2- Bakışları etkileyici
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KARAHAN: birl. Kara/Han
T...1- Türk mitolojisinde “Tanrılar Tanrısı” (Greklerin, Zeus’u gibi) 2- Oğuzname’de, Moğol Han’ın
dört oğlundan biri ve Oğuz Kağan’ın babası 3- Karahanlılar devletinin kurucusu olan Satuk Buğra
Han’ın dedesi 4- Oyratlar hanlarından 5- Göktürklerden sonraki kurulan Türk 6- Devletlerinde, soylu
olmayıp, kara budundan (halktan) biri olarak devlet kuran kişilerin takındığı ünvanlardan
KARAİLÇİ: birl. Kara/İlçi
KARAİLİG: birl. Kara/İlig
KARAİMER: birl. Kara/İmer
KARAİNAL: birl. Kara/İnal
KARAK: 1- Kara/Ak 2- Gözbebeği 3- Bakış, nazar
KARAKAÇIR: birl. Kara/Kaçır
KARAKAĞAN: birl. Kara/kağan
T...1- Göktürk devletinin son Kağanı.Kürşad’ın amcası
KARAKAN: birl. Kara/Kan (mec. Halktan)
KARAKAŞ: birl. Kara/kaş
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Uvak Girey oymağının dip dedelerinden
KARAKAYA: birl. Kara/kaya
KARAKAYI: birl. Kara/Kayı
KARAKÇI: 1- Gözlemci, bakıcı 2- Kaeakeçi
T...Kırgızların, Togay ve Tolkan oymaklarının dip dedelerinden
KARAKEÇİ: birl. Kara/Keçi
KARAKEÇİLİ: birl. Kara/Keçili
T...Otmanlıların akrabası olan bir Oğuz oymağı
KARAKILIÇ: birl. Kara/Kılıç
KARAKILIG: birl. Kara/Kılık (huy, yaradılış)
KARAKIRK: birl. Kara/Kırk (..Kırk sayısı da, üç ve dokuz gibi, Türklerin uğurlu sayılarındandır.)
T...Oğuz beylerden Kara Çiyer’in oğlu
KARAKIŞ: birl. Kara/Kış
KARAKITAY: birl. Kara/Kıtay (..Çinliye benzeyen, Çinlilerle kanı karışıp, melez olmuş..)
T...Kara/Kıtaylar devletinin kurucusu ve ilk hanı
KARAKİSEK: birl. Kara/Kesik
T...1- Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Karasakal oymağının dip dedelerinden 2- Kazakların Ortayüz
bölüğü, Argın oymağı dip dedelerinden
KARAKOCA: birl. Kara/Koca
T...1- dede Korkut’un babası 2- Türkmenlerin, Yaymut ve Bayramşahlı oymağının dip dedelerinden

166
KARAKOÇ: birl. Kara/Koç
KARAKOL: birl. 1- Kara el 2- Gözetleme yeri, gözetim alanı
T...Kırgızların, Togay ve Girik oymakları dip dedelerinden
KARAKONGAR: birl. Kara/Kongar
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
KARAKONUK: birl. Kara/Konuk
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KARAKOPUZ: birl. Kara/Kopuz
KARAKOY: birl. Kara/Koy (Koyun)
T...Özbeklerin Karakalpak oymağı dip dedelerinden
KARAKOYTUN: birl. Kara/Koytun
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
KARAKÖS: (Karaköz, karagöz)
KARAKUL: birl. Kara/Kul
KARAKULA: birl. Kara/Kula
KARAKULAGU: birl. Kara/Kulagu
T...Çağatay Hanlarından
KARAKULAN: birl. Kara/Kulan
KARAKULİ: birl. Kara/Kulu
KARAKURGAN: birl. Kara/Kurgan
KARAKURT: birl. Kara/Kurt
KARAKURUM: birl. Kara/Kurum (Ötüken)
KARAKUŞ: birl. Kara/Kuş (Mizan Yıldızı)
T...Selahaddin Eyyubi’nin komutanlarından
KARAKUZU: birl. Kara/Kuzu
T...1- Anadolu Selçukluları dönemi beylerinden 2- Babür Han’ın bey ve komutanlarından
KARAKÜNE: (Karagün)
KARAL: Vade, müddet
KARAMIŞ: Bakmış, görmüş, açık göz
KARAMAN: 1- Kara tenli 2- Yiğit, gözü kara
T...1- Selçuklular dönemi beylerinden ve Karamanoğulları kurucusu 2- Türkmenlerin, Salur oymağı
dip dedelerinden
KARAMANGU: birl. Kara/Mangu
KARAMANGUT: birl. Kara/Mangut
T...Özbeklerin, Mangut oymağı dip dedelerinden
KARAMIŞ HAN: birl. Karamış/Han
T...Bulgar Hanlarından
KARAMUN: birl. Kara/Mun (bun)
KARAMUT: birl. Kara/Mut
KARANÇI: Bakıcı, gözlemci
T...Timur Kürkan Han dönemi bey ve komutanlarından
KARAOBA: birl. Kara/Oba
KARAOĞLAN: birl. Kara/Oğlan
KARAOĞUL: birl. Kara/Oğul
KARAOĞUR: birl. Kara/Uğur
KARAOK: birl. Kara/Ok
KARAOKAN: birl. Kara/Okan
KARAOKAY: birl. Kara/Okay
KARAORAK: birl. Kara/Orak
KARAORKUN: birl. Kara/Orkun
KARAOTAĞ: birl. Kara/Otağ
T...Eski dönem, toy ve şölenlerde, çocuğu olmayan beylerin oturduğu kısım, tribün (...oğlu olanlar,
Ak otağa, kızı olanlar kızıl otağa, konuk edilirlerdi.)

167
KARAOZAN: birl. Kara/ozan (halk ozanı)
T...Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından
KARASADAK: birl. Kara/sadak
KARASAGU: ağıt, mersiye
KARASAKAL: birl. Kara/Sakal
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Alioğlu oymağının dip dedelerinden
KARASAVÇI: birl. Kara/Savcı
KARASAYIN: birl. Kara/Sayın
KARASOY: birl. Kara/Soy
KARASÖLEK: birl. Kara/Sülek
T...Oğuz Kağan’ın vezir ve komutanlarından
KARASUNGUR: birl. Kara/Sungur
T...Baybars han dönemi, Halep valisi ve komutanlarından
KARASÜYÜK: birl. Kara/Süyük (kemik) (avam, halktan)
KARAŞAMAN: birl. Kara/Şaman
T...Şamanist gelenekte, kötü ruhlarla uğraşan şamanlar
KARAŞIN: Esmer, karaya çalan
KARATAK: birl. Kara/Dağ
T...Kırgız oymağı eski dönem beylerinden
KARATAN: birl. Kara/tan
KARATAPIN: birl. Kara/Tapın
KARATAŞ: Birl. Kara/Taş
T...1- Mısır-Türk kölemenleri devleti bey ve komutanlarından 2- Türkmenlerin, Teke
ve Taşayak oymakları dip dedelerinden
KARATATAR: birl. Kara/Tatar
KARATAV: birl. Kara/Dağ
KARATAY: birl. Kara/Tay
T...Konya Selçukluları dönemi, İzeddin Keykavu’un, atabeylik ve başbakanlığını
yapmış bilgin bir kişi
KARATEKE: birl. Kara/Teke
T...Otmanlıların ilk dönem beylerinden
KARATEKİN: birl. Kara/Tekin
T...Danişmendoğulları beyliği dönemi beylerinden
KARATEMİR: birl. Kara/Demir (Balta)
KARATENGİZ: birl. Kara/Deniz
KARATİGİN: birl. Kara/Tigin
T...Gazneli Mahmud Han’ın komutanlarından
KARATİKEN: birl. Kara/Diken
KARATİMUR: birl. Kara/Timur
KARATİMURTAŞ: birl. Kara/Timurtaş
KARATOGAN: birl. Kara/Togan
KARATOĞMA: birl. Kara/Toğma
KARATON: birl. Kara/Ton (Zırh, zırhlı giysi)
T...batı Hunları Hanlarından. Balamir Han’ın torunu
KARATOY: birl. Kara/Toy
KARATOYUN: birl. Kara/Toyun
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KARATUĞ. birl. Kara/Tuğ
KARATUĞRUL: birl. Kara/Tuğrul
KARATULGA: birl. Kara/Tulga
KARATUMAN: birl. Kara/Duman
KARATUNGA: birl. Kara/Tunga
KARATÜBE: birl. KaraTepe

168
T...Türkmenlerin, Ersarı ve Alaç oymakları dip dedelerinden
KARATÜN: birl. Kara/Tün (gece)
T...Batı Hunları komutanlarından
KARATÜRGEŞ: birl. Kara/Türgeş
T...Türgiş’ler boyunun bir kolu
KARAUÇ: birl. Kara/Uç
KARAUL: Bakış, gözlem yeri (Karakol sözcüğü buradan gelir)
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı dip dedeleirnden
KARAURAN: birl. Kara/Uran
KARAUYTUN: birl. Kara/Uytun
T...Otmanlıların dip dedelerinden
KARAUZ: birl. Kara/Uz
KARAÜREK: birl. Kara/Yürek Cesur, korkusuz
KARAV: Bakış, nazar, bakan
KARAVUL: (Karaul) 1- Gözcü, keşif kolu 2- Muhafız, badıgart
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
KARAY: yardımcı, yararlı, yardımsever
KARAYABIR: birl. Kara/yabır
KARAYAĞAN: birl. Kara/Yağan
KARAYAĞIZ: birl. Kara/Yağız
KARAYAKŞI: birl. Kara/Yakşı
KARAYALÇIN: birl. Kara/Yalçın
KARAYAMAÇ: birl. Kara/Yamaç
KARAYAN: Bakan, gözleyen
KARAYARGI: birl. Kara/Yargı
KARAYARLIG: birl. Kara/Yarlık
KARAYASA: birl. Kara/Yasa
KARAYAZGAN: birl. Kara/Yazgan
KARAYAZGI: birl. Kara/yazgı
KARAYEL: birl. Kara/Yel
KARAYELE: birl. Kara/Yele
KARAYENGİ: birl. Kara/Yengi
KARAYIĞAÇ: birl. Kara/Yığaç
T...karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
KARAYIŞ: bakış, bakan
KARAYİR: birl. Kara/Yer (kara toprak)
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
KARAYOLUG: birl. Kara/Yoluk
KARAYUMRU: birl. Kara/Yumru
KARAYURT: birl. Kara/Yurt (kara çadır)
KARAYÜLEK: birl. Kara/Yülek
T...Akkoyunlu hanlarından, Uzun Hasan’ın dedesi
KARAYÜLÜG: birl. Kara/Yülüg
KARBEK: birl. Kar/Bek
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın ve Taşayak oymaklarının dip dedelerinden
KARÇAK: 1- Pençe 2- Büst, yarım heykel
KARÇAR: birl. Kar/Çar
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KARÇIGA: Bir şahin türü
T...Kırgız destanlarında adı geçen bir bey
KARÇIĞAY: birl. Kar/Çığay
KARÇUR: birl. Kar/Çur
T...Dokuz Oğuzlar dönemi bey ve komutanlarından

169
KARDAŞ: Kardeş, kardeş yakınlığı
T...Mısır- Türk kölemenleri devleti denizcilerinden
KARESİ: birl. Kar/Esi
T...Anadolu Selçukluları dönemi beylerinden ve Karesi beyliğinin kurucusu
KARGI: Mızrak
KARGIBAY: birl. Kargı/Bay
KARGIN: Meşbu
KARGUY: 1- Bir atmaca türü 2- Gözetleme kulesi, dağ başlarına yapılan yüksek yapı
T...İran Türkmenleri oymak beylerinden
KARHAN: birl. Kar/Han
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
KARIK: Karışık, melez
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KARIKSIZ: Saf, temiz, karışık olmayan
KARIMIŞ: karışık, karışmış
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KARINÇIK: Bakış, nazar, göz kaçamağı
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
KARINDAŞ: 1- Kardeş, kardeşlik 2- Kız kardeş, bacı (Kazak ve Kırgızlarda)
KARKIN: (Kargın)
T...Oğuz Kağan’ın torunlarından
KARKINBAY: birl. Karkın/Bay
KARKIŞ: birl. Kar/Kış
KARLIGAN: karlar eriyince açan bir dsağ çiçeği
KARLIK: Karlı arazi, karlı dağ
T...Özbeklerin, Karakalpak oymağı dip dedelerinden
KARLU: Karlı, kar almış
KARLUBEK: birl. Karlı/Bek
KARLUGAÇ: Kar çiçeği
T...Manas destanında adı geçen bir kız
KARLUK: (Karlı, karlık)
KARMAS: Karıştırmaz (Soyunu, neslini)
T...Artukoğulları beyliğinden İlgazi beyin oğlu
KARŞI: Karşıt, zıt
T...Başkurt oymak beylerinden
KARŞIT: Karşı
T...Türk mitolojisinde, Ülke’nin yedi oğlundan biri ve Temizlik Tanrısı
KARTAL: İri kanatlı avcı kuş (Karatal)
KARTAN: birl. Kar/Tan
KARTANBAY: birl. Kartan/Bay
T...Kırgız oymak beylerinden
KARTARKAN: birl. Kar/Tarkan
KARTAY: birl. Kar/Tay
KARUÇ: 1- Karış, karışık 2- Kara uç
T...Timur Kürkan Han dönemi bey ve komutanlarından
KARYAĞDI: birl. Kar/Yağdı (...Doğumu, kar yağdığı sırada olan)
KARYAĞDI HATUN: birl. Karyağdı/Hatun
T...Halen Ankara’da türbesi bulunan, Otmanlılar döneminde yaşamış ve ermiş olduğu
söylenen bir hanım
KASAR: 1- Keser 2- kasıntı, afili 3- Fırtına
T...Çengiz Kaan’ın kardeşlerinden
KASMIŞ: Afili, fiyakalı, kasıntı
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey

170
KAŞ: Kaş, korkusuzluk, cesaret
T...Altay Türkleri, Taraga oymağı beylerinden
KAŞGA: (Kaşka)
KAŞGAR: Cesur, üstün vasıflı
KAŞKA: 1- Yiğitlik, mertlik 2- Üstün vasıflılık 3- Dayanıklılık, metanet
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
KAŞKA TAMAN: birl. Kaşka/Taman
T...Kırgızların, Mündi oymağı beylerinden
KAŞKABARS: birl. Kaşka/Bars
KAŞKABAY: birl. Kaşka/Bay
KAŞKATİMUR: birl. Kaşak/Timur
KAŞKAY: birl. Kaşka/Ay
T...İran Türkmenleri oymak beylerinden
KAŞKULİ: birl. Kaş/Kulu
T...İran Türkmenleri Karguy oymağı beylerinden
KAŞUK: Dayanıklı, metin
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
KATAK: Katı, sert
KATAK BAĞATUR: birl. Katak/Bahadır
T...Çengiz Kaan dönemi, Kerayet asıllı bey ve komutanlardan
KATAN: 1- Sert, katı 2- Saplayan, (Kargı, ok) 3- Ekleyen, artıran
KATAR: (Katan)
T...Kazak hanlığı dönemi beylerinden
KATAR HAN: birl. Katar/Han
T...Kıtay hanlarından
KATAR TİGİN: birl. Katar/Tigin
KATAY: birl. Katı/Ay
T...Başkurt oymak beylerinden
KATGI (katkı): 1- Katı, sert, haşin 2- Yarar, yararlılık 3- Neşe, şenlik
KATGIÇ: Katı, sert, dayanıklı, haşin
KATI: sert, dayanıklı, haşin, güvenli, admakıllı, etraf
T...Karahanlılar dönemi beylerinden etraflıca
KATLICAK: Katıca,sertçe,şiddetli
KATIALP: birl. Katı/Alp
KATIGEZ: birl. Katı/Gez
KATIGU: Çalışkan, gayretli, azimli
KATIGÜN: birl. Katı/Gün
KATIĞDI: Çok katı, şiddetli, kuvvetli
KATIK: 1- Katı, sert, güçlük, şiddet 2- Katılan, katılım 3- Ekmek, yemek
KATIKAN: birl. Katı/Kan
T...Avarlar devleti, bey ve komutanlarından
KATILGAN: Dayanıklı, metin, sert
KATILIK: Güçlük, sertlik, dayanıklılık, haşinlik
KATILIKALP: birl. Katılık/Alp
KATIRHAN: birl. Katır/Han
T...Karahanlı hanlarından
KATIRAK: Katıca, haşince
KATIYEL: birl. Katı/Yel (Kuru rüzgar)
KATIZ: 1- Ağaç kabuğu 2- Tarçın
KATLAV: Zırh, siper
KATLIG: Katılık, sertlik
KATMIŞ: 1- Saplamış 2- Katılaşmış 3- Eklemiş
T...1- Karahanlılar dönemi komutanlarından 2- Sogay destanların da adı geçen bir bey

171
KATRAG HAN: (Katırak han)
T...Bulgar Hanlarından
KATUK: (Katık)
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KATUN: (Hatun) İmparatoriçe, Kağan eşlerine verilen bir unvan. (Kadınsözcüğü buradan gelir)
KAVAN: Kovucu, defedici
T...Öketay kaan dönemi komutanlarından
KAVÇIN: Konuk, kısa süreli misafir
KAVŞIT: 1- Kavuşma, vuslat, kavuşulan yer
T...Divaı Lügat’de adı geçen bir bey
KAVURT: 1- Kurt 2- Kaşmet, ihtişam 3- Dayanıklılık, kalıcılık
T...Alparslan Han’ın kardeşi. Çağrı Beğin oğullarından
KAVUŞ: 1- Menzil, kavuşulacak yer 2- Buluşma, buluşma yeri
KAY: 1- Tipi, kar fırtınası 2- Masal, hikaye
KAYA: Taş bloğu mec. 1- Sertlik, sağlamlık, yıkılmazlık, dayanıklılık 2- İhsan, inayet
KAYA ALP: birl. Kaya/Alp
T...Ertuğrul Beyin dedesi
KAYABAŞ: birl. Kaya/Baş
KAYABAY: birl. Kaya/Bay
KAYABEK: birl. Kaya/Bek
KAYADUR: birl. Kaya/Dur
KAYAER: birl. Kaya/Er
KAYAGÜN: birl. Kaya/Gün
KAYAHAN: birl. Kaya/Han
KAYAK: Kayık, sandal
KAYALAK: 1- Kayık, sandal 2- kaya, kayalık
T...Sogay destanlarında adı geçen bir bey
KAYAN: 1- Çığ, çığ kümedsi 2- Sel, sel suyu
T...Ergenekon destanında adı geçen bir bey
KAYANHAN: birl. Kayan/Han
T...1- Avarlar devleti hanlarından 2- Çengiz Kaan dönemi, Nayman hanlarından
KAYANSALAR: birl. Kayan/Salar
T...Harzemşahlar devleti, bey ve komutanlarından
KAYANSALÇUK: birl. Kayan/Salçuk
T...Timur Kürkan Han dönemi beylerinden
KAYAR: 1- Sel, sel suyu 2- Gurur, onur
KAYAŞ: Hısım, akraba, kavim kardaş
KAYATEKİN: birl. Kaya/Tekin
KAYATİMUR: birl. Kaya/Timur
KAYÇI: Masalcı, destancı
KAYDU: 1- Katı, sert, şiddetli 2- Kaygı, hüzün 3- Sel, sel suyu
KAYDUHAN: birl. Kaydu/Han
T...1-Çengiz Kaan’ın dip dedelerinden 2- Çağatay hanlarından 3- Öketay Kaan’ın
torunlarından 4- Geyük Han’ın yeğenlerinden
KAYGAÇ: Kayık, sandal
KAYGAŞ: Mucize, olağanüstülük
KAYGIN: 1- Üzgün, kaygılı 2- İsyankar, isyan halinde
KAYGU: Kaygı, endişe, titizlik
KAYGULU: Kaygılı, mahzun
T...Özbeklerin, Konrat ve Oktamgalı oymakları, dip dedelerinden
KAYGUN: Mahzun, üzgün, müteessir
KAYGUSUZ: Vurdumduymaz, gailesiz, umursamaz
T...Otmanlılar döneminde yaşamış, halk ozanlarından (Kaygusuz Abıdal)

172
KAYHAN: birl. Kay/Han
KAYI: 1- Sel 2- Kar fırtınası 3- Muhkem, iyi korunan
T...Otmanlıların bağlı bulunduğu Oğuz boyu 2- Türkmenlerin, Göklen oymağı dip dedelerinden
KAYİNAL HAN: birl. Kayı/İnal/Han
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KAYI YABGU: birl. Kayı/Yabgu
T...Oğuz destanında adı geçen bir bey. Tuman Han’ın oğullarından
KAYIACAR: birl. Kayı/Acar
KAYIALP: birl. Kayı/Alp
KAYIER: birl. Kayı/Er
KAYIGATU: birl. Kayı/Katı
KAYIHAN: birl. Kayı/Han
T...Oğuz Kağan’ın torunu, Gül Han’ın oğlu
KAYIKTEGEN: birl. Kayık/Tegen
T...Türkmenlewrin, Göklen oymağı dip dedelerinden
KAYIR: 1- Kayırma, hamilik, destek 2- Heybet, gösteriş 3- Azim, kararlılık
KAYIRGAŞ: 1- Deste, demet 2- Kayırıcı, koruyucu
KAYIRMIŞ: Kayıran, kayırıcı, destekçi
KAYIRŞI: 1- İçli, merhametli 2- Karşı, muhalif, hizip
KAYITGAN: Dik başlı, boyun eğmeyen
KAYITMAS: Adil, adaletli
T...Cezire beylerinden, İzeddin beyin komutanlarından
KAYKAN: birl. Kay/Kan
KAYMAS: Adaletli, düzenli
T...Selçuklular dönemi Musul atabeylerinden
KAYNAK: Pınar, göze
KAYNAR: 1- Pınar, göze 2- Ateşli, kızgın
KAYNARCA: 1- Kaynak, pınar, menba 2- Ilıca, banyo
KAYRA: Yardım, inayet
KAYRAL: Yardım, destek
KAYRALDIĞ: 1- Destekli, torpilli 2- Eli açık, cömert
KAYRIM: Arka, destek, inayet
KAYRU: Geri, arka, destek
KAYTAG: Aldatıcı, adaletsiz, hilebaz
KAYTBAY: Adil, adaletli, hakkaniyetli
KAYTMAZ: Adil
KAYTUN: Yardımsever
T...Oğuz Kağan’ın torunlarından
KAYURTAR: Kurtarıcı, yardımsever
T...Kulagu Han’ın komutanlarından
KAZAK: 1- Kaçak, kıpçak, merkezden uzak kalan 2- Otoriteye bağlı olmayan,
başına buyruk 3- Gezgin, derbeder
KAZAK HAN: birl. Kazak/Han
KAZAKBAY: birl. Kazak/Bay
KAZAKBEG: birl. Kazak/Bey
KAZAKER: birl. Kazak/Er
KAZAN: 1- Kazanç, kazanım, birikim, artı değer, bolluk 2- Kızan, kızgın
KAZAN HAN: birl. Kazan/Han
T...1- Çağatay hanlarından 2- Altınordu hanlarından 3- Kazan hanlığının kurucusu ve ilk hanı
KAZANBAY: birl. Kazan/Bay
KAZANBEG: birl. Kazan/Bey
KAZANCI: (Kazanç, Kazançı)
T...Türkmenlerin, Sarık oymağı dip dedelerinden

173
KAZANCUK: 1- Kazanç, kar, getiri 2- Yemek kazanı, tencer
T...Özbeklerin, Konrat ve Oktamgalı oymakları dip dedelerinden
KAZANÇ: Gelir, kar, artı değer, getiri
KAZANER: birl. Kazan/Er
KAZGAN: Kazan, kazanç
T...Buhara hanlığı hanlarından
KAZGURT: (Kazırgan)
KAZILIK: 1- Kazık 2- Kazma aleti 3- Kızgın, celalli
KAZILIK KOCA: birl. Kazlılık/Koca
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KAZIRGAN: Şamanist gelenekte, kötü ruhların, doğruluğa gelmesi için,geçici bir süre için kaldığı ateş
çukuru. Bir nevi cehennem
KAZU: Nimet, kazanç
KAZUK: (Kozu, Kazık) 1- Kazma 2- Kazık, sırık
KEBEK: Kabuk, ağaç kabuğu
T...Çağatay hanlarından
KEBENÇ: İtimat, güven, hoşnutluk
KEBENÇÜ: Hoşnut, bahtiyar
KEÇİG: 1- Geçit, köprü 2- Mutlu, sevinçli
KEÇİKLİĞ: Mutlu, sevinçli
KEÇİR: Bağışlayıcı, affedici
KEÇKATULMUŞ: birl. Geç/Katılmış
T...Türk mitolojisinde adı geçen, Oğuz beylerinden
KEÇÜRGEN: Bağışlayıcı, affedici
KEDİMLİG: 1- Zırh, demirağ 2- Giyimlik, giysi
KEKMEN: Olgun, ergin, ermiş
KELDİBAY: birl. Geldi/Bay
KELDİBEK: birl. Geldi/Beğ
KELESİN: Gelesin, gelik, halife
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
KELEŞ: Alımlı, yakışıklı, cıvan
KELEZTİ: Hayal, serap
KELGİN: Gelgin, suyu kabaran ırmak
KELİŞTÜ: Olgunluk, gelişim, suhulet
KELTEÇİ: Gelici, gelecek olan, halef
KEMEÇ: Asker, askeri görevli
KENÇEK: (Gençık, Genç)
KENÇLİYÜ: Oğuz beylerinin, özellikle güz kurultayların dan sonraki toy ve şölenlerde, kendi mallarını
yağmalatıp, halka dağıtılması için kurdukları büyük sofra. Yağma sofrası
KENDÜZ: Nefs, can, ruh
KENESARU: birl. Kene/Saru
T...Kazak hanlarından. Abılay Han’ın torunu (Bazı kaynaklarda “Kuni saru” olarak da geçer)
KENEŞ: İstişare, müşavere
LENGEŞ: Keneş
KENGEŞLÜ: Danışık, anlaşık, dayanışmalı
T...İran Türkmenleri, oymak beylerinden
KENDİL: Gönül, gönüllü, temiz yürekli
KENİ: (Kuni) Adaletli, adil, dengeli
KEPKE: Örnek, numune
KEPTİK: 1- Latif, şakacı 2- Eşit, müsavi
KERAMUN: Karaman, esmer tenli
T...Kutluğ Timur Han;ın kızlarından
KARAY: birl. Ker/Ay

174
KERAYET: Sahil, kıyı, plaj
KEREGÜ: Ev, çadır, barınak
KEREKLİ: Gerekli, elzem, ihtiyaç
KEREKTÜ: İhtiyaç, lüzum, zaruret
KEREKÜLÜG: Çadırlı, göçebe
KERELTİ: Tanıklık, şehadet
KEREN: Ulu, kebir, kadir
KEREŞ: Kiriş, yay kirişi
T...Altay Türkleri, Çor oymağıo dip dedelerinden
KERİ: 1- Eski, kadim, geride kalan 2- Germekten, gerilmiş, gergin
KERİK: (Keri)
KERİNÇSİZ: Eşsiz, binasir, emsalsiz
KERKİ: Balta, nacak
KERKİT: Nacak
T...Altay Türkleri, Kişiler oymağı dip dedelerinden
KERTÜK: (Kertik) 1- Ağaca bıçakla çizilen çizgi 2- yapay, suni
KESEN: 1- keskin, kesici 2- Bölüm, ara
KESİ: Keskin, kesen, kesici, sert
KESİK: Kesi, keskin
KESİKOCA: birl. Kesi/Koca
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KESKİN: 1- Sert mizaçlı, asabi 2- Uç, ekstrem 3- Kesici
KESKİNALP: birl. Keskin/Alp
KESKİNAY: birl. Keskin/Ay
KESKİNBAY: birl. Keskin/Bay
KESKİNBEG: birl. Keskin/Beğ
KESKİNER: birl. Keskin/Er
KEŞİKÇE: 1- Muhafız, koruyucu 2- Defa, sıra, adet
KEŞİKÇİ: 1- Israrlı 2- Nöbetçi
KET: 1- Darbe 2- Yılmaz, azimli, kararlı
KETBUĞA: birl. Ket/Boğa
T...1- Kulagu Han’ın akraba ve komutanlarından 2- Mısır- Türk kölemenleri devleti,
vali ve komutanlarından
KETÇİK: Darbecik
T...Altay Türkleri, Çorum oymağı dip dedelerinden
KETE: Ulu, büyük
KETEBEG: birl. Kete/Bey
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
KETKARA: birl. Ket/Kara
KETKARA TUDUN: birl. Ketkara/Tudun
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KEYİK: Baht, mutluluk
KEYKATU: (Keykatu Han) birl. Keyik/Katu
T...İlhanlı hanlarından Argun Han’ın oğlu
KEZEGEN: Gezgin, çapkın
KEZGEN: Gezgin, çapkın
KEZGİÇ: Gezgin
KEZİK: Cesaret, atılganlık, cüret
KEZİR: (Kizir, keser) Cesur, cüretkar
KIBI: Keşif, buluş
KICIR: Öç duygusu, intikam
KICURGAN: Gösterişli, mağrur
KIDIK: Gedik, güdük

175
T...Kırgızların, Togay ve Bugu oymakları dip dedelerinden
KIĞILCIM: Kıvılcım, şerare
KIĞITDUK: Davet, ikram
KILAĞI: Kılıç ve bıçakların bilendikten sonra ağız kısmında meydana gelen çizgi
KILAĞUZ: Kılavuz, rehber
KILAVUN: Düğün hediyesi
KILDI: 1- Yaratıcı, yapıcı 2- Etken, amil
KILDIHAN: birl. Kıldı/Han
T...Kıpçak hanlarından Canı Han’ın oğlu
KILGI: 1- İstem, irade 2- Yaratılmış, kılınmış
KILICI:Yaratıcı, yapıcı, halik, kadim
KILIÇ: (Kıl-Uç) Silah
T...Otmanlılar dönemi denizcilerinden
KILIÇ BUĞRA HAN: birl. Kılıç/Buğra/Han
T...Karayanlı hanlarından Satuk Buğra Han’ın torunu
KILIÇ TAMGAÇ HAN: birl. Kılıç/Tamgaç/Han
T...Selçuklular (Sançar Han) dönemi, komutan ve Semerkant valilerinden
KILIÇ ALP: birl. Kılıç/Alp
T...Suriye Selçuklularından, Nureddin beyin komutanı
KILIÇARSLAN: birl. Kılıç/Arslan
T...Anadolu Selçukluları Hanlarından, Kutalmış beğ’in torunu. (Aynı sülaleden, bu ad ile üç han
gelmiştir. Bunların içinde en ünlüleri, birincisi olup, haçlı seferlerine karşı koyuşu ve dünya savaş
literatürüne geçen “gerilla savaşlarının” ilk örneklerini vermesi bakımından oldukça ilginç ve renkli bir
kişiliktir.)
KILIÇAY: birl. Kılıç/Ay
KILIÇBARS: birl. Kılıç/Bars
KILIÇBAY: birl. Kılıç/Bay
KILIÇBOĞA: birl. Kılıç/Boğa
KILIÇER: birl. Kılıç/Er
KILIÇHAN: birl. Kılıç/Han
KILIÇKAN: birl. Kılıç/Kan
T...Karahanlılar dönemi, bey ve komutanlarından
KILIÇTİMUR: birl. Kılıç/Timur
KILIG: 1- yaradılış, huy, karakte 2- Beceri, iş, yapıcılık
KILIGLI: 1- İyi huylu, ahlaklı, görgülü 2- Becerikli, çalışkan, işgüzar
KILIK: Kılıg
KILIN: 1- Huy, yaradıliş 2- Naz, işve
KILINÇ:Kılınış, huy, karakter
KILIVAN: Hediye, bahşiş, ödül
KILUÇ: Kılıç
KIMAÇA: Engel, mania
KIMAR: Komar, homar, yakışıklı, cezbedici
T...Oğuznamede, Yafesin oğlu, Türk’ün kardeşi
KIMIRTU: Kıpırdanış, devinim, jest
KIMIZ: Ekşi, mayhoş anlamına gelen ve kısrak sütünden yapılan bir içki
T...Sibir hanlarından, Göçüm Han’ın kızı
KIMNA: Sürekli, daima, her zaman
KIN: 1- Silah muhafazası 2- Gayret, çalışma 3- Suç, cürüm, ayıp
KINAGU: 1- Ceza, cezalandırma 2- Çalışma, aktivite
KINALP: birl. Kın/Alp
KINAY: Aktif, çalışkan
KINCAL: İnce, narin, zayıf
KINÇAK: Bıçak kılıfı

176
KINGAL: İnce, narin
KINGIR: Metin, dayanıklı, sebatkar
KINIK: 1- Gayret, gayretli, çalışkan 2- Muhterem, şerefli, hakim
T...Oğuz Kağan’ın torunu Deniz Han’ın oğlu
KIP: Baht, talih
KIPÇAK: 1- Merkezde kaçmış, uzaklaşmış ve bir otoriteye bağlı bulunmayan 2- Çayırlık, geniş toprak,
sahipsiz boş ve geniş arazi 3- Ağaç kovuğu 4- Bahtı açık, talihli
T...1- Türkmenlerin, Teke, Toktamış ve Salur oymaklarının dip dedelerinden
2- Kazakların, Ortayüz bölüğü oymak beylerinden 3- Kırgızların, İçgilik oymağı dip dedelerinden
4- Altayların, Teleut oymağı dip dedelerinden
KIR: 1- Kırmak...dan Kırış, kesiş, kırma, yarma eylemleri 2- Ak’a yakın kirli beyaz renk 3- mec.
Olgunluk, tecrübe
T...1- Türkmenlerin, Teke, Ötemiş, ve Ersarı oymaklarının dip dedelerinden 2- Özbeklerin, Konrat
oymağı dip dedelerinden
KIRAÇ: 1- Kırlaşmış, kıra çalan, kır gibi 2- Kırıcı, kırık, yarık 3- Verimsiz toprak, yaşlı toprak
KIRAÇATA: birl. Kıraç/Ata
T...Göktürkler dönemi kam’larından
KIRAÇKOCA: birl. Kıraç/Koca
KIRAL: birl. Kır/Al
T...Kırgızların, Karatol ve Kutay oymakları dip dedelerinden
KIRALP: birl. Kır/Alp
KIRAN: 1- Bozgun yapan, düşmanı yok eden 2- Dağ yamacı 3- Yön, kenar, kıyı
KIRANALP: birl. Kıran/Alp
T...Selçuklular dönemi, bey ve komutanlarından
KIRANAY: Birl. Kıran/Ay
KIRANBAY: birl. Kıran/Bay
KIRANBEGÜM: birl. Kıran/Begüm
KIRANER: birl. Kıran/Er
KIRANHAN: birl. Kıran/Han
KIRARSLAN: birl. Kır/Arslan
KIRAT: birl. Kır/At
KIRAY: 1- Genç, delikanlı 2- Kıran, kan dökücü, vurguncu
KIRBAY: birl. Kır/Bay
KIRBOĞA: birl. Kır/Boğa
KIRCA: Kıra çalan, ,kırlaşmış mec. Olgun, bilge
KIRCI: 1- Kırıcı, sert mizaçlı 2- Kenar, uç, sahil
KIRÇİÇEK: birl. Kır/Çiçek
KIRER: birl. Kır/er
KIRGI: 1- Kırım 2- Bir atmaca türü
KIRGIL: Kırık, üzgün, kırgın
T...Manas destanında adı geçen bir bey
KIRGIN: 1- Gönül kırgınlığı 2- Bozgun
KIRGIZ: 1- Kırgıncı, bozguncu, geçimsiz 2- Kırk/Uz 3- Numune, örnek 4- Kırk/Kız
T...Şecerei Türk’e göre, Oğuz Kağan’ın yeğeni
KIRGIZBAY: birl. Kırgız/Bay
KIRGIZER: birl. Kırgız/Er
KIRHAN: birl. Kır/Han
T...Bir ara Sivas valiliği de yapmış olan Havarezmler devleti bey ve komutanlarından
KIRICI: 1- Kıran, bölen, yaran mec. Sert mizaçlı, gönül kırıcı 2- Kenar, sahil
KIRIK: Kırılmış, bölünmüş
T...Türkmenlerin, Göklen oymağı dip dedelerinden
KIRIM: 1- Kırış, bozgun, katliam 2- Kırgınlık, küskünlük 3- Uç nokta, kenar
KIRIY: Sahil, kenar

177
KIRKARIK: birl. Kırk/Arık
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
KIRKAY: birl. Kırk/Ay
KIRKER: birl. Kırk/Er
KIRKIN: Bahşiş, hediye
KIRKİL: birl. Kırk/İl
KIRKLI: Eski, şamanist gelenekten, bazı değişiklikler yada dinsel motiflerin de eklenmesiyle,
bugünlere kadar gelen bir inanca göre; gerçek anlamı “kırk ünlü ata ruhunun koruması altındaki kişi”
KIRKUZ: birl. Kırk/Uz
KIRMAN: Kırma yeri, Kırman, harman
KIRTAY: birl. Kır/Tay
T...Mısır- Türk kölemenleri devleti, Halep valilerinden
KIRYAĞIZ: birl. Kır/Yağız
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KISIG: 1- Hapis, dar yer 2- Kısıtlı, bağımlı
KISIGLU: Hapis, mahpus, kıstırılmış
KISRIK: Utangaç, mahçup
KISTAVUL: Acele, aceleci, telaşlı
KIŞIL: Kışlık, kış için ayrılmış
KIŞLAK: Kışın kalınan yer, ez, kışlık ev
KITAY: 1- Çinliye benzeyen , Çinliye karışmış 2- Kutay
T...1- Kırgızların, Togay, Soldu oymakları, dip dedelerinden 2- Özbek oymak beylerinden
KITAY BAGATUR: birl. Kıtay/Bagatur
T...Timur Kürkan Han’ın komutanlarından
KITAYHAN: birl. Kıtay/Han
T...Harzem hanlarından Atsız Han’ın oğlu. İlarslan’ın kardeşi
KIVANÇ: Gurur, kıvanma, sevinme, öğünme, mutlu olma, kendine güvenerek ve öğünerek
sevinme hali
KIVAM: Olgunluk,yeterlilik
KIVAMBEK: birl. Kıvam/Beğ
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
KIVANDUK: Kıvançlı, mutlu
KIVIK: Ara, fasıla
KIVILCIM: Ateş parçası, şerare
KIVLIK: Kıvanç ve mutluluk nedeni
KIVRAK: 1- Kıvançlı 2- Hareketli, dayanıklı
KIVRIM: Hare, iltiva
KIYAGAN: (Kıyan)
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
KIYAK: 1- gaddar, acımasız 2- Kayak, kaydıraç 3- Çekicilik, cazibe
KIYAL: İmge
KIYAN: 1- Dağdan hızla akan sel suyu 2- Gaddar, acımasız, kıyıcı
KIYANALP: birl. Kıyan/Alp
KIYANAY: birl. Kıyan/Ay
KIYANBASAT: birl. Kıyan/Basat
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KIYANBAY: birl. Kıyan/Bay
KIYANER: birl. Kıyan/Er
KIYANHAN: birl. Kıyan/Han
T...1- Kıyatlar devleti hanlarından 2- Oğuzname’ye göre Ergenekon’da yaşamış hanlardan
KIYANKARA: birl. Kıyan/Kara
KIYANGÜÇ: birl. Kıyan/Güç
KIYANSELÇUK: birl. Kıyan/Selçuk

178
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KIYANSU: birl. Kıyan/Su
KIYANTAŞ: birl. Kıyan/Taş
KIYAT: Çekici, cazibeli
T...Çengiz Kaan’ın bağlı olduğu oymağın adı
KIYATÇIĞ: birl. Kıyat/Çığ
T...Çağatay Han dönemi komutanlarından
KIYGA: Zeki, çok akıllı
KIYGI: Zeka, deha
KIYIK: 1- Zeka, dahi 2- Çekici 3- Kaçak, kapçak
KIYIKSIZ: Kaçmaz, sözünden dönmez, düz
KIYIN: 1- Akid, sözleşme, anlaşna 2- Güç, kudret, otorite
KIYIŞKAN: 1- Sözünün eri, sözünde duran 2- Cesur, gözüpek
KIYMAÇ: Gamze
KIYNAK: 1- Ünlü, meşhur 2- pençe, kartal pençesi
KIYUK: 1- Mutluluk 2- Geyik
KIZARIK: 1- Kızıl, kızıllaşmış 2- kızgın, kızağan
KIZGAN: Kızgın, kızışmış
KIZGIN: Kızıllaşmış, asabi, kızağan
T...Gazan Han’ın bakanlarından
KIZI: Şiddet, asabiyet, kızama, kızgınlık
KIZIK: 1- Kızgın, asabi 2- Kısık, hapis
T...Oğuz Kağan’ın torunlarından
KIZIL: 1- Kırmızı, al 2- Altın 3- Kızmış, kızarmış, kızgın
T...1- Altay Türkleri eski oymak beylerinden 2- Türkmenlerin, Yaymut ve Küçüktatar
oymakları, dip dedelerinden
KIZILALMA: birl. Kızıl/Elma
T...Olgun, kızarık elma anlamı, bir sembol ve imgedir. Ülkü’yü motivasyonu içerir. Bazen,
fethedilmesi gereken illeri ifade eder, çoğu kez ise bütün Türklerin, tek bayrak altında toplandığı
devletin, “Birleşik Türk devletleri”nin imgesi
KIZILALP: birl. Kızıl/Alp
T...Selçuklular dönemi uç beylerinden
KIZILARSLAN : birl.Kızıl/Arslan
T...Alparslan Han’ın torunlarından
KIZILATA: birl. Kızıl/Ata
KIZILAY:birl. Kızıl/Ay
KIZILAYAĞ: birl. Kızıl/Ayak
T...Türkmenlerin, Ersarı ve Ok oymakları,dip dedelerinden
KIZILBARS: birl. Kızıl/Bars
KIZILBAŞ: birl. Kızıl/baş
T...1- Kırgızları, İçgilik ve Tayıt oymağı, dip dedelerinden. 2- Salçuklu ve Otmanlı dönemlerinde,
yöneticiler tarafından, Alevi-Bektaşi Türkmenler için kullanılan genel bir sıfat
KIZILBAY : birl. Kızıl/Bay
KIZILBEK : birl. Kızıl/Bek
KIZILBÖRİ : birl. Kızıl/Böri
KIZILBUĞA : birl. Kızıl/Boğa
T...Salçuklular dönemi, Azerbaycan atabeylerinden.
KIZILBUKA : birl. Kızıl/Boğa
T... Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın kırklarından.
KIZILER : birl. Kızıl/Er
KIZILGU: Kızarmış, kızgın
T... Kırgızların, Mürdi oymağı, dip dedelerinden.
KIZILHAN: birl. Kızıl/Han

179
T... 1- Şamamist gelenekte Tanrı sıfatlarından 2- Oğuz Kağan dönemi bey ve komutanlarından.
KIZILKURT: birl. Kızıl/Kurt
T... Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı, dip dedelerinden.
KIZILKÖZ: birl. Kızıl/Göz
T... Türkmenlerin, Teke ve Ötemiş oymakları dip dedelerinden
KIZILOK: Birl. Kızıl/Ok
KIZILOTAĞ: birl. Kızıl/Otağ
T...Kağan ya da Han’ların verdikleri, toy ve şölenlerde, kız çocuk sahiplerinin oturduğu, şeref tribünü
KIZILTAN: birl. Kızıl/Tan
KIZLITAŞ: birl. Kızıl/Taş
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Semiz ve Baganalı oymakları dip dedelerinden
KIZILTAY: birl. Kızıl/Tay
KIZILTUĞ: birl. Kızıl/Tuğ
KIZIMTAY: birl. Kızım/Tay (Kızmaktan kızgınlık) Tay
KIZIRAK: (kızarık, kızrak) Nadir, ender rastlanan
T...Türkmenlerin, Tekeli ve Sıçmaz oymakları dip dedelerinden
KİÇİ: 1- Kişi, adam, insan 2- Küçük, minyon 3- Geçmiş, geçik, eski 4- Keçi
KİÇİCİK: 1- Kişicik, insancık 2- Küçük, minyon
KİÇİGÖZ: birl. Kiçi/Göz
T...Türkmenlerin, Çavdur oymağı dip dedelerinden
KİÇİK: 1- Küçük, minyon, Geçik, geçmiş
KİÇİK BEGÜM: birl. Kiçik/Begüm
T...Babür Han’ın akrabalarından bir hanım
KİÇİKHAN: birl. Kiçik/Han
T...Hun devleti dönemi komutanlarından
KİÇİK KOCA: birl. Kiçik/Koca
T...babür Han dönemi bey ve komutanlarından
KİÇİN: Zincir
T...Tuna Bulgarları Hanlarından
KİÇİÖREN: birl. Kiçi/Ören
KİÇİYÜZ: birl. Kiçi/Yüz
T...Kazakların, üç büyük bölüğünden biri
KİÇKİ: 1- Eski, kadi 2- Kişi, insan
KİÇKİNE: (Giçgine) Geçkin, geçmiş kadim
T...Babür Han dönemi beylerinden
KİDGÜ: Giyim, giysi, elbise
KİLÜGEN BAGATUR: birl. Kilügen/Bagatur
T...Çengiz Kaan dönemi, bey ve komutanlarından
KİLÜKEN: Gülen, güleç, güleryüzlü, mütebessim
KİNDİK: Orta, odak, merkez
KİNEŞ: Şura, meşveret, kongre
KİREY: (Girey, geray, keray)
T...1- Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, YediUruk oymağı dip dedelerinden 2- Türkmenlerin,
Yaymut oymağı, dip dedelerinden 3- Başkurtların eski dönem oymak beylerinden
KİRİŞ: Sinirden ve bağırsaktan yapılan sicim. Ok yayı olarak da kullanılır.
KİRTİ: Doğruluk, gerçekçilik
KİSEK: (Kizek, kesik)
T...Kırgızların, İçgilik oymağı dip dedelerinden
KİŞİLİK: Karakter, şahsiyet, insan olma özelliği
T...Çengiz Kaan’ın Karabudundan, gelip yükselerek komutan olan beylerinden
KİŞKEN: (Kiçgen) 1- Küçük, minyon 2- Geçen, geçmiş
KİÇKENTAY: birl. Kiçken/Tay ...minyon, minik
KİŞNİŞ: Baklagillerden bir bitki

180
KİYE: Kut, talih, ululuk
KİYELİ: Mübarek, saygıdeğer, ulu
KİYELİ KAĞAN: birl. Kiyeli/Kağan
T...Göktürk kağanlarından Kürşad’ın amcası
KİYİK: Kiyuk, Geyuk
KİZEK: 1- Kesik 2- Nöbet 3- Seyran, gezinti
KİZİK: (Kizek)
KİZİR: 1- Keser, kesici 2- Gever, gezgin 3- Atılgan, cesur
KİZİROĞLU: birl. Kizir/Oğul
T...Köroğlu destanında adı geçen bir Türkmen beyi
KOBRAT: (Kubrat) Derlemek, toparlamak, örgütlemek
T...Bulgar hanlarından
KOBU: (Kovu) Buket, demet
T...Altay Türkleri, Çor oymağı, dip dedelerinden
KOBURCUK: Kabarcık, kabarık, kabadayı
T...1- Orus Han’ın oğullarından 2- Timur Kürkan Han’ın, Kıpçak valisi ve komutanlarından
KOBUZ: (Kopuz)
KOCA: 1- Ulu, saygıdeğer, hürmete layık 2- Bilgili, tecrübeli, görüp geçirmiş 3- Gösterişli, azametli
4- Mert, düz, koç gibi
T...Babür Han dönemi beylerinden
KOCAALP: birl. Koca/Alp
KOCABAŞ: birl. Koca/Baş ...Koruyucu, muhafız
KOCABAY: birl. Koca/Bay
KOCABEK: birl. Koca/Bek
KOCABUĞA: birl. Koca/Boğa
KOCAER: birl. Koca/Er
KOCA KULAN: birl. Koca/Kulan
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
KOCAKURT: birl. Koca/Kurt
KOCAMAN: 1- Akıllı, bilge 2- İriyarı, cüsseli, heybetli
KOÇ: Erkek koyun mec. Düz, mert, yüz yüze döğüşen, hilesiz, yiğit, dayanıklı, yılmaz
KOÇA: 1- Koç gibi..2- Kibar, centilmen
KOÇAK: Koç gibi, cesur yürkli
T...Er Targın destanında adı geçen bir bey
KOÇAN: 1- Centilmen, kibar 2- Koşan, koşucu
KOÇANBÖRÜ: birl. Koçan/Böri
T...Ergenekon destanına göre, Böritaçina’nın oğullarından
KOÇAŞ: Rehber, yol gösteren, önde giden
KOÇAY: birl. Koç/Ay
KOÇBAY: birl. Koç/Bay
KOÇBEY: birl. Koç/Bey
T...Babür Han’ın komutanlarından ( Arayış Han’ın babası)
KOÇER: birl. Koç/Er
KOÇER NOYAN: birl. Koçer/Noyan
T...İlhanlılar dönemi komutanlarından
KOÇGAR: (Kaçgar,kaşgar) 1- Koç başı 2- Koç gibi, koçyiğit
T...Harzemşahlar devleti vali ve komutanlarından
KOÇGUR: (Koçgar)
KOÇİ: Koç gibi, koç yürekli
KOÇİBEY: birl. Koçi/Bey
T...17. Yüzyıl bilginlerinden
KOÇHAN: birl. Koç/Han
T...Avar hanlarından

181
KOÇKAN: birl. Koç/Kan
KOÇLUĞ:( Koçluk) Koç olacak kuzu
T...Karakıtay devleti hanlarından
KOÇO: Kibar, mert
T...Öketay Kaan’ın oğullarından Çengiz Kaan’ın torunu
KOÇOTUTUK: birl. Koço/Tutuk
T...Göktürkler (Kapgan Kağan) dönemi, Uygur asıllı bey ve komutanlardan
KOÇU: 1- Koç gibi 2- Kibar, centilmen
T...Otmanlılar (Yavuz Selim Han) dönemi, Bursa valilerinden
KOÇUM: 1- Yiğit, mert 2- Koşum, koşma
T...Ünlü astronom ve bilgin “Uluğ bey” ‘in yeğeni
KOÇUN: Düz, hilesiz, temiz yürekli
T...Çengiz Kaan’ın kardeşlerinden
KOÇUN BİGE: birl. Koçun/Bike
T...Çengiz Kaan’ın kızlarından
KOÇUGAR: Mert, yiğit, özü sözü bir
KOÇYİĞİT: birl. Koç/Yiğit
KODAN: (Kutan)
T...Salçuklular dönemi komutanlarından
KODAR: Mağrur
KODAZ: Mağrur
KOKLUĞ: Koku, parfüm
KOKULUG: Koku, Parfüm
KOKUM: Parfüm
KOKUŞ: Dalları, ok yapımına elverişli bir ağaç türü
KOLAN: 1- Hediye, bahşiş 2- Kollayan, koruyan 3- At, eşek,katır gibi hayvanların, eyerini
bağlamaya yarayan kemer
KOLANÇI: Kolancı
KOLBAG: Kadınların, aksesuar olarak bileklerine taktıkları, boncuklu halka
KOLBAS: (Kolbaş, kolbaşı)
T...Kuman hanlarından
KOLBAŞ: Askeri birlik başı, komutan, askeri koruyup kollayan kişi
KOLBAŞI: (Kolbaş)
KOLBAY: Askeri danışman
KOLCUK: Kolcu, muhafız, koruyucu
KOLÇAK: Kolcu, koruyucu, kollayıcı
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden
KOLÇU: Muhafız, bekçi
KOLDAGÜÇ: Hami, koruyucu, şefkatli, merhametli, yardımsever
KOLDAŞ: 1- Silah arkadaşı 2- Arkadaş, birbirini kollayan
KOLGAK: İstek, heves, taleb
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden
KOLGAY: Veliaht, şehzade (Kırım ve Kazan hanlıkları döneminde kullanılan bir aksesuar
KOLKA: 1- Kolgu, kol takısı 2- Refika, hanım, eş
KOLTAG: Arka, himaye, destek
KOLUÇ: Kolcu, kolbaşı, komutan
KOLUNÇUĞ: Yakarış, niyaz
KOMAN: (Kaman,kuman) 1- Yurduna yabancı sokmayan 2- Aman vermeyen 3- Kumral
KOMANBAY: birl. Koman/Bay
KOMAS: Komayan, bırakmayan, aman vermeyen
T...Otmanoğullarının dip dedelerinden
KOMUK: 1- Kabuk, ağaç kabuğu 2- Hazine, define
T...Karahanlılar dönemi beylerinden

182
KOMUR: Cesur, gözüpek
KON: 1- Yurt, vatan 2- Konak, yerleşim, mekan
KONAÇ: Aşiyan
KONAG: 1- Konuk, misafir 2- Konuk ağırlanan ev
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu ve Aday oymakları dip dedelerinden
KONALGA: 1- Konuk yeri, baş köşe 2- Menzil, konulacak, varılacak yer
KONAT: 1- Cana yakın, munis, sokulgan 2- konuk ağırlayıcı, konuksever
3- Birlikte göç eden oba birliği
KONCA: 1- Armağan, bahşiş 2, Gül
KONÇUK: 1-Aşina, tanıdık 2- Konuk
KONÇUY: Kağan kızı, prenses, soylu kız
KONÇUY TENGRİM: Konçuy/Tengrim
T...Koço Uygurları prenseslerinden
KONDU: Yerleşik, yerli
T...Kırgız beylerinden
KONDUBAY: birl. Kondu/Bay
T...Sogay destanlarında adı geçen bir bey
KONDUR: Konuksever, cömert
KONGAR: 1- Koyu kırmızı renkteki at 2- Kızıla yakın renk tonu
T...Macar kumanları beylerinden
KONGARALP: birl. Kongar/Alp
KONGARATAY: birl. Kongar/Atay
T...Bulgar Hanlarından
KONGARBUĞA: birl. Kongar/Boğa
KONGRAT: (Kongarat) birl. Kongar/At
T...İlhanlı hanlarından, Ebu Saidin kızı
KONGUR: (Kongar)
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
KONGURTAY: birl. Kongur/Tay Kızıltay..
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
KONIK: Can, ruh, yaşam
KONRAT: (Konurat) birl. Konur/At
T...1- Kazakların, Ortayüz bölüğü, oymak beylerinden 2- Özbek, oymak beylerinden
KONŞUK: 1- Konşu, komşu 2- Yerleşim yeri 3- konuşma, laf
KONUK: 1- Misafir 2- Can, ruh 3- Varılacak yer, menzil
KONUKALP: birl. Konuk/Alp
KONUKAY: birl. Konuk/Ay
KONUKBEK: birl. Konuk/Bek
KONUL: 1-Kerevetlerin altındaki, yük konan boşluk, yüklük
KONULGA: 1- Konuk yeri, baş köşe 2- Konuğa verilen yemek, değerli yemek
KONUR: 1- Yakışıklı, civan 2- Gururlu, onurlu, mağrur 3- Kara ve kızıl karışımı renk,
at rengi, doru at
KONUR APA: birl. Konur/Apa
KONURBÖRİ: birl. Konur/Böri
KONUR KOCA: birl. Konur/Koca
KONURAKA: birl. Konur/Aka
KONURAL: birl. Konur/Al
KONURALP: birl. Konur/Alp
T...Otmanlıların ilk dönem komutanlarından ve Otman beğin yakın yoldaşlarından
KONURATA: birl. Konur/Ata
KONURAY: birl. Konur/Ay
KONURBAY: birl. Konur/Bay
T...Kırgız beylerinden

183
KONURHAN: birl. Konur/Han
T...Kulagu Han’ın oğlu
KONUŞ: 1- Yerleşim, karargah 2- Menzil, varılacak yer
KOPAKHAN: birl. Köpek/Han
T...Naymanlar devleti hanlarından (Tarihçilerin çoğu bu adın köpek olduğu görüşünde birleşiyor
olsalar da, ikinci bir şık olarak “Kop/Ak” , çok/ak ..olabileceği de gözardı edilmemelidir.)
KOPAKKULA: birl. Köpek/Kula
T...Babür Han’ın komutanlarından
KOPAN: 1- Galip, utkan 2- Ulu, yüksek
KOPTURU: Saygı duruşu, tören duruşu
KOPU: Kop, çok, çokluk
KOPUN: Çoklu, bereket, bütünlük
KOPUZ: Saz, bağlama (Kop_Uz)
KOPUZALP: birl. Kopuz/Alp
KOPUZAY: birl. Kopuz/Ay
KOPUZBAY: birl. Kopuz/Bay
KOPUZBEK: birl. Kopuz/Bek
KOPUZER: birl. Kopuz/Er
KOR: 1- Öz, maya, asıl 2- Ateş parçası, ateş
KORAPA: birl. Kor/Apa
KORİLÇİ: birl. Kor/İlçi
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KOR KAĞAN: birl. Kor/Kağan
KOR TULU: birl. Kor/Tulu
KORAL: birl. Kor/Al
KORALP: birl. Kor/Alp
KORALTAN: birl. Kor/Altan
KORALTAY: birl. Kor/Altay
KORATA: birl. Kor/Ata
KORAY: birl. Kor/Ay
KORBA: Filiz
KORBAŞ: birl. Kor/Baş
KORBAY: birl. Kor/Bay
KORCU: Korucu
T...Türkmenlerin, Teke, Ötemiş ve Taşayak oymakları, dip dedelerinden
KORDEMİR: birl. Kor/Demir
KORDUMAN: birl. Kor/Duman
KOREL: birl. Kor/El
KORER: birl. Kor/Er
KORGAN: Korunan yer, kale, kurgan
KORGAVUŞ: Savunucu, müdafi

KORHAN: birl. Kor/Han


T...Otmanoğullarının dip dedelerinden
KORIÇI: Korucu, koruyucu, bekçi, yasak bölgeleri bekleyen ve koruyan kişi
KORIG: 1- Koru, ağaçlık, yeşil bölge 2- korunan, yasak bölge
KORKMAZ: Korkusuz, cesur
T...Mısır- Türk kölemenleri devleti döneminde Malatya valiliği yapan bir bey
KORKUD: (Korkut)
T...Salçuklular (Sançar Han) dönemi, beylerinden
KORKUNÇ: Korkutucu, ürkütücü
KORKUT: 1- Heybetli, korkutucu, korku salan
T...Otmanlı şehzadelerinden Yavuz Selim Han’ın kardeşi

184
KORKUTALP: birl. Korkut/Alp
T...Otman beğ dönemi komutanlarından
KORKUTATA: birl. Korkut/Ata ...Dede Korkut
T...Oğuzların, Bayat boyundan, Kara Koca’nın oğlu olan bu ulu kişi, yalnızca bir masal ve efsane
anlatıcısı değil, aynı zamanda Türklerin sosyal ve kültürel yapısını, en güzel ve net bir biçimde dile
getiren, konularında bunu işleyen bunları derleyip toparlayan, o günlerin önemli olaylarının notlarını
tutan bir tarihçidir de. Bizler, bu ulu ve bilge kişi sayesinde, Türklerin, sosyal yaşamı, aile yaşamı,
yönetim ve siyaset anlayışlarını,kültür anlayışlarını, ad verme biçimlerini, adların önemini, öğrendik.
Bu yüzden bu ulus, Korkut Ata’ya çok şey borçludur.
KORMARAL: birl. Kor/Maral
KORSU: birl. Kor/Su
KORŞAD: birl. Kor/Şad
KORTAG: birl. Kor/Dağ
KORTAN: birl. Kor/Tan
KORTAY: birl. Kor/Tay
KORTİMUR: birl. Kor/Timur
KORUĞ: Yalnızca bir masal ve efsane anlatıcısı değil, aynı zamanda Türklerin sosyal ve kültürel
yapısını, en güzel ve net bir biçimde dile getiren, konularında bunu işleyen bunları derleyip
toparlayan, o günlerin önemli olaylarının notlarını tutan bir tarihçidir de. Bizler, bu ulu ve bilge kişi
sayesinde, Türklerin, sosyal yaşamı, aile yaşamı, yönetim ve siyaset anlayışlarını,kültür anlayışlarını,
ad verme biçimlerini, adların önemini, öğrendik. Bu yüzden bu ulus, Korkut Ata’ya çok şey borçludur.
KORMARAL: birl. Kor/Maral
KORSU: birl. Kor/Su
KORŞAD: birl. Kor/Şad
KORTAG: birl. Kor/Dağ
KORTAN: birl. Kor/Tan
KORTAY: birl. Kor/Tay
KORTİMUR: birl. Kor/Timur
KORUĞ: 1- koru, koruluk, ağaçlıklı bölge 2- Koruma bölgesi, sit alanı 3- Yasak bölge, askeri bölge
KORUK: (Koru)
KORUKÇU: Koruyucu, korucu, muhafız
KORÜREK: birl. Kor/Ürek
KOŞ: 1- Koç 2- Dizi, sıra, dize
KOŞAK: 1- Koşulan, koşturan 2- Neşide, destansı şiir
KOŞAR: 1- Emredici, buyurucu 2- Koşucu, çalışkan, hareketli 3- Dizen, düzenleyen
KOŞAY: birl. Koş/Ay
T...1- Manas destanında adı geçen bir kız 2- Kazakların, Kiçiyüz bölüğü Bayoğlu ve Aday oymakları
dip dedelerinden
KOŞMA: Ölçülü, uyaklı söz
KOŞTAMGA: birl. Koş/Tamga
T... Özbeklerin, Konrat ve Naymanlar oymakları dip dedelerinden
KOŞUK: 1- Yanyana, birlikte, yaren, dost 2- Koşma, şiir
KOŞUL: Hüküm, şart
KOŞULGAN: Koşul koyan, buyurucu
KOŞUM: 1- Koçum 2- Bağlı, yanyana 3- Atın, eyer, kulan, üzengi vb. malzemelerinin tümü
KOŞUN: 1- Asker, savaş birliği 2- Halk, ahali 3- Dizi, dize
KOTAN: (Kutan)
T...Salçuklular (Berk Yaruk Han) dönemi bey ve komutanlarından

KOTAN TUĞRUL: birl. Kutan/Tuğrul


T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KOTKU: Alçak gönüllü, mütevazı
KOY: 1- Koyun 2- Merhamet, acıma duygusu

185
KOYLU: 1- Merhametli 2- İstikamet, yön, yönünü bilen 3- Koyunlu
KOYMARAL: birl. Koy/Maral
KOYU: Merhamet
T...Altay Türkleri Şor oymağı, dip dedelerinden
KOYULDAR: 1- Merhametli 2- Hürmetli
T...Sogay destanında adı geçen bir bey
KOYULMUŞ: 1- Merhametli 2- Çalışkan
KOYUNLU: 1- Hun, Hun’lu 2- Merhametli
T...Türkmenlerin, Ersarı ve Ok oymakları dip dedelerinden
KOYURGA: 1- Hürmet, lütuf 2- Acıma duygusu, merhamet
KOYURTANG: Özgürlük, Hürriyet
KOZAN: Kozalak
KOZALAK: Çam, selvi gibi ağaçların sert çiçeği
KOZAN: Kazan
KOZGAV: Kıyam, isyan, başkaldırma
KÖPÜRGE: 1- Köprü, geçit 2- Savaş davulu
KÖÇAY: birl. Göç/Ay
KÖÇER: birl. Göç/Er
KÖÇERİ: birl. Göç/Eri
KÖÇET: Filiz, sürgün
KÖÇMEN: Göçmen, göçücü
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu ve Baybaktı oymakları dip dedelerinden
KÖDÜRGÜ: Kurban, adak
KÖGMEN: (Gökmen) 1- Tanrısal, ilahi 2- Sayın, saygıdeğer 3- Gücünü Tanrıdan alan
KÖĞÜZ: 1- Göksel, Tanrısal 2- Göğüs, sine
KÖK: 1- Gök 2- Aile, soy
KÖKBİLGE HAN: birl. Kök/Bilge/Han
T...Uygur hanlarının ünvanlarından
KÖKBUDAK: birl. Kök/Budak
KÖKCAR: Gök/Yar
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Nayman oymağı dip dedelerinden
KÖKCATIK: birl. Gök/Yatık
T...Kırgızların, Manguş oymağı dip dedelerinden
KÖKÇAR: birl. Gök/Çur
KÖKÇEK: Gökçek
KÖKÇEOĞUL: birl. Gökçe/Oğul
T...Kırgızların, Edigene oymağı dip dedelerinden
KÖKDAŞ: Emsal, örnek
KÖKELTAŞ: (Gökiltaş) birl. Gök/İltaş
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
KÖKEN: Göğen, gelen, 2- Köken, soy, aile
KÖKETAY: birl. Kök/Tay
KÖKİM: 1- Göğüm 2- Soyum, ailem
T...Türkmenlerin, Ersarı ve Ok oymakları dip dedelerinden
KÖKLÜ: 1- Tanrıdan gelen 2- Soylu
KÖKMEN: (Gökmen)
KÖKMÜREN: birl. Gök/Müren
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Kıpçak oymağı dip dedelerinden
KÖKÖÇÜ: (Kökçü) Gökçü, gökten güç alan, Tanrıdan gelen
T...Çengiz Kaan’ın başşamanı
KÖKSAGUN: birl. Gök/Sagun
T...Salçuklular (Sançar Han) dönemi, Semerkant beylerinden
KÖKSAL: birl. Kök/Sal

186
KÖKSAY: birl. Kök/Say
KÖKSENGÜN: birl. Gök/Sengün
T...Bilge Kağan dönemi komutanlarından
KÖKTAN: birl. Kök/Tan
KÖKTAŞ: birl. Kök/Taş
KÖKTAY: birl. Kök/Tay
T...Manas destanında adı geçen bir bey
KÖKTAYBİGE: birl. Kök/Tay/Bike
T...Çengiz Kaan’ın gelini, Tulay Han’ın evdeşi
KÖKTEM: 1- Bahar 2- Gençlik 3- Deha, akıl
KÖKTİN: birl. Gök/Tin
KÖKTÜRK: (Göktürk)
KÖL: Göl mec. Ululuk, sonsuzluk, derinlik, bilgelik
T...Altay Türkleri, Koybal oymağı dip dedelerinden
KÖL BİLGE HAN: birl. Köl/Bilge/Han
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KÖLERKİ HAN: birl. Köl/Erki/Han
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
KÖLERKİN: birl. Köl/Erkin
T...Karlukluların ünvanlarından
KÖLTİGİN: (Kül/Tigin)
KÖLAPAK: birl. Köl/Apak
KÖLHAN: birl. Köl/Han
KÖLMÜK: Halk, ahali
KÖLÜK: Yük hayvanı
KÖMEK: 1- Yardım, arka, destek, inayet 2- Ahali, halk
KÖMEN: 1- Hayal, düş 2- Irk, soy 3- Cevher, damar
KÖMENBAY: birl. Kömen/Bay
KÖMEY: Gerdan, döş
KÖMÜÇ: Hazine, define
KÖNG: (Könk) Cariye, odalık
KÖNGÜL: Gönül, can
KÖNİLİK : Adalet, doğruluk
KÖNKAŞ: Künkaş, kenkeş, meşveret
KÖNÜ: Adalet, doğruluk
KÖNÜDİRİ : birl. Kömü/Diri
T... Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey.
KÖNÜL : Gönül , can
KÖP: Çok, gür, çokluk, bolluk
KÖPEKBEG : birl. Köpek/Beğ
T... Yakutların eski oymak beylerinden.
KÖPTÜK: 1- Bereket, bolluk 2- Kalabalık
KÖPÜK: Kabarcık, köpürcük, çoklu, artış
KÖREGEN : Gören, görücü
KÖREM: 1- Körpe, taze 2- Görgülü, terbiyeli
KÖRGEN: Gören, görücü
KÖRGÜZ: Görgülü, centilmen, beyefendi
T... Çengiz Kaan’ın eğitmen ve atabeylerinden.
KÖRKE: Ağaçtan yapılmış tabak
KÖRKEM: 1- Görkem, ihtişam 2- Hoş, güzel, latif
KÖRKLÜBİGE: birl. Görklü/Bige
KÖRKLÜĞ: Güzel, alımlı, cemile
KÖROĞLU: birl. Kör’ün/oğlu...adına destan yazılmış olan bir Türkmen beyi

187
KÖRPE: Taze, cıvan
KÖRÜ: (körüg) Gözcü, haberci, casus, gözlemci
KÖRÜG :(körü)
KÖRÜM: 1-Bakış, nazar, gözlem 2- Düş, rüya 3- Zeka, fehm
KÖRÜMÇİ: Astronom, rasat, gözlemci, yıldızları inceleyen kişi.
KÖRÜMDÜK: Bakıcı, nezaretçi
KÖRÜNÇ: 1- Görgü, muaşeret 2- Bakan, nazır
KÖSEMEN: Tas artan koç.
KÖŞÜK: Dilek, temenni
KÖTÜZ: Kıymetli
KÖVENÇ: 1- Güvenç, güvence, teminat 2- Azamet, gurur
KÖVEZ: Afi, çalım, fiyakalı.
KÖYMEN: 1- Yanıcı, yanık 2- Hayal
KÖYMEZ: Yanmaz, ateş almaz.
KÖZLÜK: At kuyruğundan yapılan, göz kamaşması ve göz ağrılarının tedavisinde kullanılan bir
dokuma.
KUANÇ: Kıvanç, sevinçli gurur
KUANÇI: Kıvanç
KUBAL: Gürz, demir topuz.
T... Göktürkler dönemi, bey ve komutanlarından.
KUBAN: Kapan
T... Altay Türkleri, Kumandı oymağı, dip dedelerinden.
KUBAN ARIĞ: birl. Kuban/Arığ
T... Altay destanlarında adı geçen bir kız.
KUBAN HAN: birl. Kuban/Han
T... Kıpçak hanlarından
KUBAT: Kapalı, gizli
KUBAY: birl. Kubi/Ay
T... Yakutların eski dönem “Temizlik Tanrıçası”
KUBİ: (Kubil) Gökyüzü, feza, sema.
Mec. Başsızlık ve sonsuzluk.
KUBİAŞAR: birl. Kubi/Asar
T... 13. Yz. Kıpçak beylerinden.
KUBİLAY: birl. Kubil/Ay
KUBİLAY KAAN: birl. Kubilay/Kaan
T... Çengiz Kaan’ın torunu, Tulay Han’ın oğulu. Çin’in fethi tamamlandıktan sonraki dönemde, Çengiz
Kaan’ın da ölmesiyle birlikte, toprak ve ülkeler, dörde bölünmüş, Tulay Han’ın payına da Çin
düşmüştü. Ancak onun ölümünden sonra oğlu Kubilay tahta geçip buraya bütünüyle yerleşti Fakat
kaçınılmaz bir sonuç olarak, sonradan gelen kuşaklar, yerleşik düzenin ve Çin kültürünün altında
ezilerek zamanla Çinlileştiler.
KUBİGÜN: birl. Kubi/Gün
T...Çengiz Kaan döneminde Şehzadelere verilen ünvanlardan
KUBİLAYHAN: birl. Kubilay/Han
T...Çengiz Kaan’ın dip dedelerinden
KUCAN: Göçen, göçer
KUCANAY: birl. Kucan/Ay
KUCAR: Göçer, göçücü
KUCARHAN: birl. Kucar/Han
T...Bulgar hanlarından
KUÇAM: Deste, demet, bağ
KUÇAR: Göçer, göçmen
T...Çengiz Kaan’ın yeğeni
KUDA: Sihir, büyü

188
KUDAGAÇI: Büyücü, doktor
T...Kırgızların, Manguç oymağı dip dedelerinden
KUDAK: Kadak, katı, sert
KUDEKAN: Buyruk, sert, emir, azar
T...Çengiz Kaan’ın gençlik arkadaşlarından
KUKUN:
kıvılcım, ateş parçası
KUKUŞ: 1- Gonca, gül 2- Şaka, latife
KUL: Bağımlı, bağlı, köle mec. Bağlılık, sadakat
KULA: 1- Kızıl ve karışımı renk, doru, bordo 2- Yelesi, ve kuyruğu kara, gövdesi kızıla çalan at 3-
Yabani at 4- Gözükara,atılgan
KULAALP: birl. Kula/Alp
KULABAY: birl. Kula/Bay
KULABEK: birl. Kula/Bek
KULABUĞA: birl. Kula/Boğa
T...Kıpçak hanlarından Turan Han’ın oğlu
KULAÇ: 1- Açıklık, mesafe 2- İki kol arasındaki ara
KULAGU: 1- Yaratıcı, kılıcı, hükmedici 2- Kula gibi 3- Korkusuz, gözükara 4- Kul/Akı
KULAGU HAN: birl. Kulagu/Han
T...Çengiz Kaan’ın torunu. Tulay Han’ın oğlu. Kubilay Kaan’ın kardeşi. İlhanlılar devletinin kurucusu
ve ilk han’ı. Abbasiler devletini ve halifeliği yıkarak tarih sahnesinden silen, ünlü kişi
KULAĞA: birl. Kul/Ağa
KULAHAN: birl. Kula/Han
KULAKARA: birl. Kula/Kara
KULAN: 1- Galip, utkan 2- Vahşi at 3- Yaban eşeği
KULAN ARSLAN: birl. Kulan/Arslan
T...Salçuklular dönemi beylerinden. Kutalmış beğ’in oğlu
KULAN HATUN: birl. Kulan/Hatun
T...Çengiz Kaan’ın Merkitlerden olan son evdeşi
KULANBAY: birl. Kulan/Bay
KULANŞI: 1- At terbiyecisi 2- Musikişinaz, müzisyen
KULAPA: birl. Kul/Apa
KULAPA URUNGU: Kulapa/Urungu
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KULATA: birl. Kul/Ata
T...Salçuklular dönemi, ozanlarından
KULAY: birl. Kul/Ay
KULBAK: Merhametli, yardımsever
T...Divanı Lügat’te adı geçen bir bey
KULBAŞ: birl. Kul/Baş
T...Otmanlıların, ilk dönem beylerinden.Ertuğrul beyin yakın yoldaşlarından
KULBAY: birl. Kul/Bay
KULDAM: Sadık kul
KULDURAK: birl. Kul/Durak
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
KULER: birl. Kul/Er
KULGA: Güvercin
KULGU: 1- Müfettiş, murakıp 2- Güvercin
KULİ: (kulıg) Cesur, gözükara
KULIG: (kulı,kulık)
T...Göktürkler dönemi beylerinden
KULKARA: birl. Kul/Kara
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey

189
KULKIZ: birl. Kul/Kız
KULPU: 1- Kilit 2- kulluk, kulluk eden
T...Altınordu Hanlarından
KULUBEG: birl. Kulı/Bek
KULUGA: Güvercin
KULUN: Tay, süt emen çağdaki at yavrusu
KULUNKARA: birl. Kulun/Kara
KUMAÇ: Solgun, soluk
KUMAK: 1- Yardım, kömek 2- Sevda, aşk
KUMAN: 1- Kul’lu, Hun’lu, Hun 2- Solgun 3- Kumral, sarı ile kahverengi arası renk 4- Aman
vermeyen, dirayetli
T...Hun’ların bir kolu ve devamı olup, Güney Rusya’da yaşayıp devlet kurmuş ve Anadoluya,
Salçuklulardan çok önceleri gelip yerleşen bir Türk boyu
KUMANALP: birl. Kuman/Alp
KUMANBARS: birl. Kuman/Pars
KUMANBAY: birl. Kuman/Bay
KUMANBEK: birl. Kuman/Bek
KUMANDI: Mutlu, sevinçli
KUMANDI KİŞİ: kumandı/Kişi
T...Altay Türkleri eski oymak beylerinden
KUMARAL: Kumral, buğday tenli
KUMARGA: Kuşatma, muhasara
KUMRAL: Buğday tenli
KUL: 1- Koyun 2- Can, ruh 3- Uçurum 4- Adalet
KUNAN: 1- İki yaşına gelmiş kısrak 2- Adaletli, adil
T...Kırgızların, İçgilik ve Nayman oymakları, dip dedelerinden
KUNANBAY: birl. Kunan/Bay
T...Kazak hanlığı dönemi beylerinden..Ünlü şair Abay’ın babası
KUNAR: Bereket, bolluk
KUNARLI: Bereketli, münbit
KUNÇAY: birl. Kul/Çay
T...Kırgızların, Togay ve Karakol oymakları, dip dedelerinden
KUNÇUK: Koyuncuk
T...Çağatay hanlarından
KUNDUZ: Dere kenarlarında yaşayan, kürkünden börk yapılan bir hayvan
KUNDUZBEK: birl. Kunduz/Bek
KUNGURTAY: birl. Kongar/Tay
T...Altay Türkleri oymak beylerinden
KUNİ: Adalet, hakkaniyet, adaletlilik
KUNİ SENGÜN: birl. Kuni/Sengün
T...Bilge Kağan döneminde yaşamış, Dokuz Oğuz kökenli komutanlardan
KUNT: 1- Dayanıklı, metin 2- Sade, gösterişsiz
KUNTALP: birl. Kunt/Alp
KUNTAY: birl. Kun/Tay
KUNTBAY: birl. Kunt/Bay
KUNTER: birl. Kul/Ter
KUNTUR: birl. Kul/Tur (sur)
T...Volga kıyılarında yaşayan bir Türk oymağı
KUNUK: 1- Mahzun, elemli 2- Konuk
KUPÇI: İnce, zarif
KUPTAN: Niyaz, dua, yakarış
KUR: Düzen, sıra, hiyerarşi, düzenleme
KURAL: Düzen, düzenlilik, kaide

190
KURALAY: Ceylan, ahu
KURAR: Organizatör, düzenleyici
KURAT: birl. Kur/At
KURAY: Bir çeşit bozkır bitkisi ot
KURÇ: (kuruç) Kılıç yapımında kullanılan, iyi bir çelik türü
KURÇAK: 1- Kurç 2- Heykel, yontmataş, taş bebek
KURÇI: 1- Kürçü 2- Kurucu
T...Babür Han dönemi beylerinden
KURÇIK: Kurum, kuruluş, yapılanma
T...Altay Türkleri, Kızıl oymağı dip dedelerinden
KURDAY: birl. Kur/Tay 2- Kurt/Ay
KURGA: 1- Tecrübeli, bilge 2- İnce, narin
KURGAN: 1- İstihkam, kale 2- Anıt, anıt mezar
KURHAN: birl. Kur/Han
T...Oğuzname’de, Oğuz Kağan’ın amcası, Karahan’ın kardeşi
KURIDIN: Batılı, batı bölgesinden
KURUM: Figür, dans
KURIMLAK: Cilveli, hareketli, kıvrak
KURIKAN: 1- Kürkan, damat 2- Hisar, kale 3- Ağaçlık bölge
KURKULUK: birl. Kırk/Uruk
T...Kırgız oymak beylerinden
KURLAS: Düzen, işleyiş, ahenk
KURMAN: Düzgün, düzenli, düzenleyici
KURMARAL: birl. Kur/Maral
KURMUŞ: Planlı, düzenli, örgütlü
KURSIK: birl. Kur/Sık
KURT: Bağımsızlığına olan düşkünlüğü, evcilleşmeyen tek hayvan oluşu, mücadeleciliği, hareketliliği,
gururlu ve zeki oluşu, özellikle de sosyal ve örgütçü oluşu ve daha bir çok özellikleriyle, Türklere
benzeyen ve Türklerin de çok eskiden beri kutsayarak, sembolleştirdiği hayvan
KURTAK: Kurulu, ayarlı
KURTALAN: birl. Kurt/Alan
KURTAR: Kurtarıcı
KURTARAN: Kurtarıcı
KURTAY: Kurt/Ay
T...Eski dönem, Kırgız oymak beylerinden
KURTBAY: birl. Kurt/Bay
KURTBEK: birl. Kurt/Bek
KURTBOY: birl. Kurt/Boy
KURTCEBE: birl. Kurt/Cebe
KURTÇAY: birl. Kurt/Çay
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Girey oymağı dip dedelerinden
KURTÇU: (kurtçuk) genç kurt
T...Salçuk beyin torunlarından. Çağrı beyin amcazadelerinden
KURTER: birl. Kurt/Er
KURTGA: Tecrübeli, güngörmüş
KURTHAN: birl. Kurt/Han
T...Bulgar hanlarından. Asbarak Han’ın oğlu Bulgar Türklerini, Rusya’dan Balkanlara getiren kişi
KURTİL: birl. Kurt/İl Kurt yurdu
KURTKAYA: birl. Kurt/Kaya
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
KURTOGAN: birl. Kurt/Ogan
T...Şeyban Han’ın oğullarından
KURTOL: birl. Kurt/Ol

191
KURTUL: Haraç, vergi, cizye
KURTULGU: 1- Vergi, haraç 2- Kurtuluş, istiklal
KURTULMUŞ: Özgür, bağımsız, azade
T...Otmanoğullarının dip dedelerinden
KURTULUN: birl. Kurt/Ulun
KURTULUŞ: İstiklal “Kurtuluş savaşımızın anısına verilmiş adlarımızdan”
KURTUN: Batılı, batıdan
KURUCAŞ: birl. Kuru/Yaş
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı dip dedelerinden
KURUĞÇIN: Kurşun
KURUK: Koru, park, koruluk
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
KURULTAG: birl. Kurul/Dağ
KURULTAY: birl. Kurul/Tay Kongre, divan, oturum
T...Gerek seçim, gerekse devlet için önemli kararların alındığı seçkinler meclisi
KURUM: 1- Kuruluş, düzen, düzenleme 2- Çalım, jest, afi 3- Kaya parçası
KURUMHAN: birl. Kurum/Han
T...Tuna Bulgarları hanlarından
KURUT:1- Kurt 2- Kale burcu 3- Kurutulup, suyu alınmış peynir topağı
KUSKUN: Atın kuyruğundan geçirilip, eyere bağlanan kayış
KUŞ: Kuş
KUŞBALA: birl. Kuş/Bala
KUŞBEG: birl. Kuş/Bey
T...Hiyve hanlığı dönemi komutanlarından
KUŞBİGİ: birl. Kuş/Bige
KUŞBULAK: birl. Kuş/Bulak
T...Buhara hanlığı dönemi bey ve komutanlarından
KUŞÇAK: Kuşçu, kuş eğiticisi
KUŞÇAKOĞUL: birl. Kuşçak/Oğul
T...Salçuklular dönemi bey ve komutanlarından
KUŞÇU: Kuş eğiticisi
T...1- Kırgızların, Karatal oymağı dip dedeledrinden 2- Türkmenlerin Göklen oymağı, dip
dedelerinden
KUŞER: birl. Kuş/Er
KUŞHAN: birl. Kuş/Han
T...Hiyve hanlarından
KUŞLUKHAN: birl. Kuşluk/Han
T...Semerkant emirlerinden
KUŞTAMGA: birl. Kuş/Tamga
T...Özbeklerin, Karakalpak oymağı, dip dedelerinden
KUŞTEMİR: birl. Kuş/Demir
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti bey ve komutanlarından
KUŞTİMUR: birl. Kuş/Timur
KUŞTOGAN: birl. Kuş/Togan
T...Salçuklular dönemi bey ve komutanlarından
KUT: 1- Uğur, talih, baht 2- Tanrısal, mübarek 3- Can, ruh, dirilik, yaşam kaynağı, yaşam gücü
4- kader, yazgı 5- Erk, iktidar 6- Bereket, nasip
KUTAGA: Kut/Aka, Kut/Ağa
T...Çengiz Kaan dönemi Oyrat asıllı beylerden. O dönemin yargıçlarından
KUTACUN: birl. Kut/Acun
T...Uygur kağanlığı dönemi bey ve komutanlarından.
KUTADGU: Kutsanmış, kutlu, değerli, yararlı, mutlandıran.
KUTADGU BİLİG: birl. Kutadgu/Bilig ( Kutsal, değerli bilgiler)

192
T... Yusuf Has Hacip’in Karahanlılar döneminde Bakan ( vezir) iken yazdığı ünlü eserin adı. Bu
eserde, hem Türklerin sosyal yaşamı ile ilgili bilgilerrrr, hem de devlet yönetimi ve devletin gelecek
kuşaklara taşınabilmesi için gerekli bilgiler, çeşitli örneklemelerle birlikte şiirsel bir dille anlatılır.
KUTAL: birl. Kut/Al
T... Salçuklular döneminde yaşamış bir bey. Bazı kaynaklar, Alparslan Han’ı bıçaklayarak öldüren
kişinin bu olduğunu yazar
KUTALHAN: birl. Kutal/Han
T... Çengiz Kaan dönemi, Celayır hanlarından.
KUTALAN: birl. Kut/Alan mübarek
KUTALDI: birl. Kut/Aldı kutlu, mübarek
KUTALMIŞ: birl. Kut/Almış kutlu, mübarek, kutsanmış
T... 1- Alparslan Han’ın amca çocuğu.. Arslan Yabgu’nun oğlu. Anadolu salçuklularının
kurucularından. 2- İlhanlılar dönemi bey ve komutanlarından 3- Bilge Kaan’ın ünvanlarından.
KUTALSIN: birl. Kut/Alsın
KUTAMIŞ: Kutsamış, değer vermiş, mübarek eylemiş.
KUTAN: 1- Dua, yakarış, niyaz 2- Bir avcı kuş 3- Saban, pulluk
T... Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın kırklarından.
KUTANBAY: birl. Kutan/Bay
KUTAR: Kutsar, kutsayan, kut veren
T... Kulagu Han dönemi bey ve komutanlarından
KUTAŞ: Kutlu, mübarek
KUTAY: birl. Kut/Ay ( ...Bu ad Türkçe’den Farsça’ya geçmiş ve “Hüda” biçimine gelmiştir.)
T... 1- Ateş parçası,ateş 2- Şamanist gelenekte,” Ateş Tanrısı” 3- İpek, ipekli kumaş 4- Tanrıça 5-
Paha biçilmez, değerli
T... İlhanlı hanlarından, Argun Han’ın evdeşi ve Keykatu Han’ın anası.
KUTBAY: birl. Kut/Bay
KUTBEGÜM: birl. Kut/Begüm
KUTBEY: birl. Kut/Bey
KUTBİKE: birl. Kut/Bige
KUTBULAN: birl. Kut/Bulan
KUTBULDU: birl. Kut/Buldu
KUTBULMUŞ: birl. Kut/Bulmuş
T... Uygur kağanlarının ünvanlarından
KUTDAĞ: birl. Kut/Dağ
KUTER: birl. Kut/Er
KUTGARU: Buyruk, fermen
KUTGELDİ: birl. Kut/Geldi
KUTGÜN: birl. Kuıt/Gün
KUTHAN: birl. Kut/Han
KUTKAN: birl. Kut/Kan
T... Uygur kağanlığı dönemi beylerinden
KUTKU: Ağırbaşlı, alçak ,gönüllü
KUTKULU: birl. Kut/Kulu
KUTLU: 1- Mübarek, Tanrısal 2- Bahtiyar 3- Kabul görmüş, saygıdeğer

KUTLU BAĞA TARKAN: birl. Kutlu/Bağa/Tarkan


T... Uygur kağanlığı dönemi, bey ve komutanlarından.
KUTLUASLAN: birl. Kutlu/Arslan
T... 13. Yz.da Gürcü krallığında görev yapan, o krallığın maliyesinden sorumlu, kıpçak kuman kökenli
bir bey.
KUTLUAY: birl. Kutlu/Ay
T... Abaka Han’ın kızlarından.
KUTLUBARS: birl. Kutlu/Bars

193
KUTLUBAY: birl. Kutlu/ Bay
KUTLUBEG: birl.Kutlu/Bey
KUTLUBEGÜM: birl. Kutlu/Begüm
KUTLUBEĞ ÇUR: Kutlu/Beğ/Çur
T...Göktürkler dönemi kağan ünvanlarından
KUTLUBİGE: birl. Kutlu/Bike
KUTLUBÖRİ: birl. Kutlu/Böri
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KUTLUBUĞA: birl. Kutlu/Boğa
T...Kıpçak hanlarından. Orus Han’ın oğlu
KUTLUCA: Uğurlu, bahtı açık
KUTLUCAALP: birl. Kutluca/Alp
KUTLUCAATA: birl. Kutluca/Ata
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı dip dedelerinden
KUTLUDEMİR: birl. Kutlu/Demir
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KUTLUDURMUŞ: birl. Kutlu/Durmuş
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KUTLUER: birl. Kutlu/Er
KUTLUGÜN: birl. Kutlu/Gün
KUTLUĞ: Kutlu, mübarek
T...Akkoyunlular devleti komutanlarından
KUTLUĞBİLGE: birl. Kutlu/Bilge
T...Uygur kağanlarının ünvanlarından
KUTLUĞ İNANÇ: (Kutluk İnanç) Kutlu/İnanç
T...Salçuklular dönemi, Azerbaycan atabeylerinden. Cihan pehlivan bey’in oğlu
KUTLUĞ KÜL KAĞAN: Kutlu/Kül/Kağan
T...Uygur kağanlığının kurucusu ve ilk kağanı. Son Göktürk kağanı olan Uzamış Kağanı yenerek, bu
devletin siyasi yaşamına son verip kendine bağlayan kişi
KUTLUĞ MARAL: birl. Kutlu/Maral
T...Türk mitolojisinde, Türkleri Ergenekondan çıkaran, Demirci Börteçine’nin evdeşi
KUTLUĞ ŞAMAN: Kutlu/Şaman
T...Kırım hanlarından Hacı Giray Han’ın oğlu
KUTLUĞTURSUN: birl. Kutluk/Dursun
KUTLUHAN: birl. Kutlu/Han
T...Salçuklular dönemi, Salgurlu atabeylerinden
KUTLUK: Kutlu
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
KUTLUK BEĞÇUR: Kutluk/Beğ/Çur
T...Göktürkler ve Uygurlar dönemlerindeki, kağan ünvanlarından
KUTLUK BİLGE KÜLKAĞAN: birl. Kutlu/Bilge/Kül/Kağan
T...Uygur kağanlarından
KUTLUK BÖRÜ: birl. Kutluk/Böri
KUTLUK KAĞAN: birl. Kutluk/Kağan
T...II. Göktürk devletinin kurucusu ve ilk kağanı. Devlet kurulduktan sonra, kurultay kararıyla
“İlteriş” adını da alarak, İlteriş Kutluğ Kağan olmuştur.
KUTLUK SARU: birl. Kutluk/Sarı
T...Kırgızların, Togay ve Bağış oymakları, dip dedelerinden
KUTLUK ŞAD: birl. Kutluk/Şad
T...İlteriş Kutluk Kağan’ın kağan olmadan ömceki, ad ve ünvanı
KUTLUK TİGİN: birl. Kutluk/Tigin

KUTLUK TİMUR: birl. Kutluk/Timur

194
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KUTLUK : (Kutluğ) Kutlu, mübarek
KUTLUKAYA: birl. Kutlu/Kaya
KUTLUTERKEN: birl. Kutlu/Terken
T...Timur Kürkan Han’ın kız kardeşi
KUTÖZ: birl. Kut/Öz
KUTSANDI: Kutlu, mübarek
KUTUGA: (kutaga, kutaka)
KUTULA: (Kutuluğ) birl. Kut/Ulu
T...Tayçıkut’lar devleti hanlarından. Altan Han’ın babası
KUTULMUŞ: (Kutalmış)
KUTUN: 1- Mesut, mutlu, nurlu 2- Mukaddes, kutsal
KUTUNMUŞ: Kutlu, mübarek
T...Uygur yzaıtlarında adı geçen bir bey
KUTUR: Kutlu, mübarek
KUTUR TEKİN: birl. Kutur/Tekin
T...Dokuz Oğuz destanında adı geçen bir bey
KUTUY: (Kutay)
KUTUYHANIM: birl. Kutuy/Hanım
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir hanım. (Bazı kaynaklarda “Kutuy Hatun” olarak da geçer.
KUTUZ: birl. 1- Kut/Uz 2- Yaban öküzü
T...Mısır- Türk kölemenleri hanlarından
KUTVERDİ: birl. Kut/Verdi
KUTVERMİŞ: birl. Kut/Vermiş
KUVAKAN: birl. Kuva(kuvanç) Kan
T...Başkurtların eski dönem, oymak beylerinden
KUVANÇ: Kıvanç, gurur, mutluluk, iftihar
KUVANÇBEK: birl. Kıvanç/Bek
T...Kırgızların, Togay ve Bugu oymakları, dip dedelerinden
KUVANDUK: Kıvanç, mutluluk, iftihar, gurur verici
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı dip dedelerinden
KUVART: 1- Kurt 2- Dayanıklı, kavi, metin
KUVARTHAN: birl. Kuvart/Han
T...Bulgar hanlarından
KUVAT: Sevinç, mutluluk
KUVRAG: Toplum, toplumcu
KUYAK: Zırh, demirağ
KUYAN: Tavşan, bozkır tavşanı
T...Özbeklerin, Konrat ve Loncagalı oymakları dip dedelerinden
KUYAŞ: Güneş ışığı
KUYDUNG: Beden, vücut
T...Kırgızların, Togay, Çoltu ve Tolgan oymakları dip dedelerinden
KUYMARAL: birl. Kuy/Maral
T...Oğuzname’de Böriteçine’nin öteki adı
KUYMU: Sevinç, neşe
KUYTAK: Mahfuz, siper
KUYTURKA: Bağış, ihsan, lütuf
KUYULDAR: Saygıdeğer, saygıya layık
KUYUM: Aksesuar, küpe, bilezik
KUYUMBİLGE: birl. Kuyum/Bilge
KUZ: Dağın, güneş görmeyen yamacı
KUZAY: 1- Kuzey yönü, güneşin az olduğu yer,Karanlık ve soğuk yer 2- Kuz/Ay
KUZBAY: birl. Kuz/Bay

195
KUZGUN: Kargagillerden, bir akbaba türü
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı, dip dedelerinden
KUZHAN: birl. Kuz/Han
KUZLAK: Bebe, yavru
KUZU: 1- Koyun yavrusu 2- Yavru, bebe
KUZUBAY: birl. Kuzu/Bay
KÜÇ: Güç, dirayet, kudret
KÜÇKARA: birl. Küç/Kara (Acı kuvvet)
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
KÜÇEM: 1- Güç, kudret 2- Gasıb, zorba
T...Özbeklerin, Konrat ve Kuştamgalı oymakları dip dedelerinden
KÜÇEY: Güçlü, gücü yeten
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı, dip dedelerinden
KÜÇİ: Güç, güçlük, zorluk
KÜÇİKACUN: birl. Küçük/Acun
T...Altay Türkleri, Kızıl oymağı, dip dedelerinden
KÜÇİN: An, kısa zaman parçası
T...Karahanlılar dönemi beylerinden
KÜÇKEY: Güçlü, zorlu
KÜÇLÜK: Güç, güçlük, zorluk, kudret
T...1- Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın kırklarından 2- Çengiz Kaan dönemi, Merkit
beylerinden (Tayang Han’ın oğlu)
KÜÇTEKİN: birl. Küç/Tekin
T...Karahanlılar dönemi, bey ve komutanlarından
KÜÇTİMUR: birl. Küç/Timur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KÜÇTOGAN: birl. Küç/Togan
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
KÜÇUGUR: birl. Küç(güç/Uğur
T...Çengiz Kaan döneminde, Karabudundan olmasına rağmen, üstün yetenekleri ve hizmet
anlayışıyla önce, komutan daha sonra da, merkez ordu komutanlarından, yapılan bey
KÜÇÜBAY: birl. Küçi/Bay
KÜÇÜK: Ufak, minyon
T...Kapgan kağan’ın oğullarından (Küçük Şad)
KÜÇÜLÜ: Güçlü, zorlu
KÜÇÜLÜK: Güçlük, güç, zorluk
KÜÇÜM: Güç, kudret
KÜÇÜMHAN: birl. Küçüm/Han
T...1- Sibir hanlığının kurucusu ve ilk han’ı. 2- Babürhan dönemi, Samerkant hanlarından
KÜKLER: Müneccim, yıldız falcısı
KÜKREK: 1- Onur, gurur 2- Kükreyiş, kükreyen
KÜL: 1- Ateş, ateşlilik, yakıcılık, yokedicilik 2- Yenilmezlik 3- Ulu, ünlü 4- Cesaret, gözükaralık 5-
Göl, göl gibi geniş ve büyük
KÜL ERKİ HAN: Kül/Erki/Han
T...Tuman Han’ın bey ve komutanlarından
KÜL ERKİN: birl. Kül/Erkin
T...Batı Göktürkleri bey ve komutanlarından
KÜL ERTİGİN: Kül/Er/Tigin
T...Bilge Kağan dönemi, bey ve komutanlarından
KÜL TİGİN: birl. Kül/Tigin Birkaç anlam: 1- Ateş prensi 2, yenilmez prens 3- Ulu prens 4- Yokedici
prens 5- Göl (gibi) prens
T...Türk tarihinin, ünlü simalarından..Bilge Kağan’ın kardeşi, İlteriş Kutluk Kağan’ın küçük oğlu.
Hiçbir zaman taht ve iktidar düşünmeden, ağabeyi Bilge Kağan’ın hizmetinde çalışıp, devletin birliği

196
ve dirliği için, çok küçük yaşlarından itibaren hep savaşarak yaşamış ve ölmüş, ender kişilerden
KÜLABI: birl. Kül/Abı
T...Özbeklerin, Konrat ve Kuştamgalı oymakları, dip dedelerinden
KÜLBİLGE: birl. Kül/Bilge
KÜLBİLGE HAN : birl. Kül/Bilge/Han
T... Uygur hanlarından.
KÜLÇAĞAÇ: birl. Kül/Çağ/Aç
T... Kırgızların, Togay ve Sayak oymakları, dip dedelerinden.
KÜLÇUR: Ululuk, yüksek mevki, saygıdeğerlik. Birl. Kül/Çur
T... Göktürkler dönemi ünvanlarından.
KÜLÇUR APA TARKAN: birl. Kül/Çur/Apa/Tarkan
T... Bilge Kaan dönemi, bey ve komutanlarından.

KÜLÇUR KAĞAN: birl. Kül/Çur/Kağan


T... Uygur kağanlarının ünvanlarından
KÜLE: 1- Güle , gülüş 2-Demet,bağ, deste
KÜLEGEÇ: 1-Güleç, güleryüzlü 2-Name, melodi
KÜLEGEN: Gülen, güleryüzlü
KÜLEK: 1- Fırtına, kumfırtınası 2-Bakraç, tahtadan yapılmış yoğurt kabı
KÜLEM: Bereketli, münbit
KÜLER: birl. Kül/Er ..Ulu, saygın kişi.
KÜLTEM: Deste, demet, buket
KÜLÜG: (Külük) 1-Ünlü, meşhur, çok tanınan 3-Hızlı,seri
KÜLÜG BİLGE KAĞAN: birl. Külüg/Bilge/Kağan
T... Uygur kağanlarından. Uluğ Kutlu Bilge .. Kağan oğlu
KÜLÜG İNANÇ: birl. Külüg/İnanç
T...Göktürkler dönemi,bey ve komutanlarından.
KÜLÜG TİGİN: birl. Külüg/Tigin
T...Uygur prenslerinden..
KÜLÜK: Külüğ,meşhur
KÜLÜK APA: birl. Külük/Apa
T... Yenisey anıtlarında adı geçen bir bey.
KÜLÜK BİLGE: birl. Külük/Bilge
T...Yenisey anıtlarında adı geçen bir bey.
KÜLÜKSENGÜN: birl. Külüğ/Sengün
T...Bilge Kağan dönemi, bey ve komutanlarından
KÜLÜKTUTUK. Birl. Külük/Tutuk
T...Yenisey anıtlarında adı geçen bir bey.
KÜLÜNK: Kazma
KÜMÜŞ: Gümüş
KÜMÜŞ TEKİN: birl. Gümüş/Tekin
T...Karahanlılar dönemi, bey ve komutanlarından
KÜN: Gün, güneş
KÜN HATUN: birl: Gün/Hatun
KÜNALP: birl. Gün/Alp
KÜNANA: birl. Gün/Ana
T...Şamanist gelenekte, göğün yedinci katına bakan tanrıça
KÜNAY: Gün/Ay
T...Uygur kağanlarının ünvanlarından
KÜNBAY: birl. Kün/Bay
KÜNBEK: birl. Kün/Bek
KÜNÇEK: Güneşlik, şemsiye
KÜNDEŞ: 1- Gündeş, güneşe eş değerde 2- İzci, takipçi, halef

197
KÜNDOĞDUHAN: birl. Kün/Doğdu/Han
T...Kutadgu Bilig’de adı geçen bir Karahanlı komutan
KÜNDÜN: Gün ışığı
KÜNDÜZ: Gündüz
T...Macar Kumanları, bey ve komutanlarından
KÜNDÜZBAY: birl. Kündüz/Bay
KÜNDÜZKULU: birl. Kündüz/Kulu
KÜNER: birl. Gün/Er
KÜNEŞ: Güneş
T...Türkmenlerin, Ersarı oymağı beylerinden (Ersarı bey’in oğlu)
KÜNGERÜ: 1- Arzu, dilek, temenni 2- Cariye
KÜNG: Cariye, dişi köle
KÜNİ: 1- Adil, adaletli, hukukçu, yasalara bağlı 2- İtaatkar, muti
KÜNKAŞ: Danışma, nasihat
KÜNSARI: birl. Kün/Sarı
KÜNTAŞ: birl. Kün/Taş
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
KÜNTEM: Günlük, gündelik
KÜNTOĞSI: birl. Gün/Doğuşu
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
KÜNTÜZALP: birl. Kündüz/Alp
KÜNÜÇEN: Muti, itaatkar, saygılı
KÜNÜLÜK: 1- Şemsiye, 2- Günlük, yövmiye
KÜR: 1- Gür, sık, bol, bolluk 2- Canlı, diri, sağlam, sarsılmaz 3- Gürleyen, kükreyen, kabadayı,
gözükara, yürekli 4- Öz, maya, özünü yitirmemezlik 5- Düzen, düzenlilik 6- Çare, çözüm, deva
KÜRBAY: birl. Kür/Bay
KÜRBEY: birl. Kür/Bey
KÜRBUĞA: birl. Kür/Boğa
T...Salçuklular dönemi komutanlarından. Sonraları, Musul atabeyliği yapan bir bey
KÜRÇE: Esas, asıl, maya, öz
KÜRÇİ: Kabadayı, gözükara
T...Çengiz Kaan dönemi bilginlerinden
KÜRÇİBAY: birl. Kürçi/Bay
KÜRÇUR: birl. Kür/Çur
KÜRÇUR KAĞAN: birl. Kür/Çur/Kağan
T...Batı Göktürkleri kağanlarından
KÜRHAN: (Gürhan) birl. Kür/Han
T...1- Karakıtaylılar devleti hanlarından. (Türkçülük düşüncesini, ilşk defa, teorik olarak ortaya atan
kişi) 2- Türk mitolojisinde, Kara Han’ın oğullarından 3- Oğuzname’de Moğol Han’ın dört oğlundan biri
KÜRİ: İç geçiren, imrenen, kıskanç
KÜRKAN: birl. 1- Kür/Kan (Gür/Kan) 2- Damat (Körekan)
T...Aksak Timur Han’ın ünvanlarından
KÜRMAN KOCA: birl. Kürmen /Koca
T...Kırgızların, Togay ve Soyak oymakları dip dedelerinden
KÜRMEN: Özlü, soylu
KÜRŞAD: birl. Kür/Şad
T... Türk tarihinin ünlü simalarından. Türk ve dünya tarihindeki, ilk “Milli kurtuluş” hareketini
örgütleyen ve gerçekleştiren kişi. Göktürk kağanlarından Çuluk Kağan’ın küçük oğlu. ( İlk Göktürk
devleti yıkıldıktan sonraki, Çin’de süren tutsaklık dönemine son vermek için, şan, şöhret, taht ve
kişisel çıkar düşünmeden, yalnızca Milletin kurtuluşu ve geleceği için, kırk yiğidi ile gizli bir örgüt
kurup sonra da devrimi gerçekleştirdi.(İ.S. 639) Kendisi de dahil olmak üzere hepsi öldü. Ancak bu
kutlu eylemin sonucunda öteki bütün Türkler serbest bırakılarak özgürlüklerine kavuştular ve hemen
ardından da 11. Göktürk devletini kurdular.)

198
KÜRT AĞ: birl. Kür/Dağ
KÜRTİMUR: birl. Kür/Timur
KÜRTUĞ: birl. Kür/Tuğ
T. Özbeklerin, Konrat ve Kançagalı oymakları, dip dedelerinden
KÜRTÜN: birl. Kür/Tün (gece)
KÜRÜGEN: 1- Gürgen 2- Köregen, damat
KÜRÜM: Basiret, meleke
KÜRÜNÇ: 1- Özlü, soylu 2- Düzen, düzenli 3- Kıskanç
KÜŞLİK: 1- Güçlük, güç, zorluk 2- Mutlu, mutluluk
KÜŞLÜK HAN: birl. Küçlük/Han
T...1- Naymanlar devleti hanlarından 2- Kerayetler devleti hanlarından
KÜŞÜM: 1- Ar, edep, hicap 2- Güç, güçlülük
KÜVENÇ: Güvenç
KÜVENÇİ: Güvence, garanti
KÜZ: Güz, sonbahar, hazan
KÜZHAN: birl. Küz/Han T...Oğuzname’de Moğol Han’ın dört oğlundan biri
KÜZNEK: Işık kırılması, aksi-ziya

199
-M-
MAMAK: Sakin, kendi halinde
MAMAY: Sakin, munis
T...Atilay Han’ın akrabalarından olan bir Hun beyi
MAMAY HAN: birl. Mamay/Han
T...kıpçak hanlarından
MAMAY TÜRE: birl. Mamay/Türe
MAMIŞ: 1- Saygılı, söz dinler 2- Saygı, hiram
MAMIŞHAN: birl. Mamış/Han
T...Kazak hanlarından
MANAS: 1- Huy, mizaç 2- Heybet, heybetli
T...Ünlü, Kırgız yiğidi. Kendi adıyla yazılan ve anılan destan, halen, dünyanın en uzun destanı olup,
her yıl yeni mısralar eklenerek de sürmektedir.
MANASHAN: birl. Manas/Han
MANAY: Saha, bölge, mıntıka
MANÇO: Mengü, sonsuz
MANÇU: Mengü, sonsuz
T...Bu ad ile bir Türk oymağı, şimdiki Mançurya’da bir dönem hanlık yapmış ve Mançurya adı da bu
addan dolayı bu günlere kadar gelmiştir. Mançu adı “ Mengü’nün kuzey Türklerinin ağzı ile
söylenişinden başka bir şey değildir.
MANÇU APA YARGAN TARKAN: Mançu/Apa/Yargan/Tarkan
T...Göktürkler (Bilge Kağan) dönemi komutanlarından
MANGALAY: 1- Alın, yüz, cephe 2-Süvari, iyi ata binen
T...Tuman Han’ın torunlarından
MANGU: Mengü, bengü, sonsuz
MANGU KAAN: birl. Mangu/Kaan
T...Çengiz Kaan’ın torunu, Öketay Kaan’ın oğlu
MANGU TİMUR: birl. Mangu/Timur
MANGUBERDİ: birl. Mangu/Verdi
T...Anadolu Salçukluları Gıyaseddin’in amcası oğlu
MANGUR: Mangır, bakır para
MANGUT: Ölümsüz, sonsuz
T...1- Oğuzname’de, Türk’ün kardeşlerinden 2- Özbeklerin eski dönem oymak beylerinden
MARAL: Ceylan, ahu türü bir hayvan
MAYDA: Narin, ince, ince yapılı
MENÇİK: Mülkiyet, mal varlığı
MENDEŞ: (Menteş, mintaş) Acele, aceleci
MENGİ: Mengü, bengi, bengü
MENGİ HAN: birl. Mengi/Han
MENGİ KULA: birl. Mengi/Kula
MENGİ TİMUR: birl. Mengi/Timur
T...Altınordu hanlarından
MENGİLİK: Sonsuzluk
MENGLİ: Mingli, benli
MENGLİ GİRAY HAN: birl. Mingil/Giray/Han
T...Kırım hanlarından
MENGLİ HATUN: birl. Benli/Hatun
T...Tuğluk Timur Han’ın anası
MENGÜ: Ebedi, sonsuz, sonsuza kalan, sonsuzluk, ölümsüzlük

200
MENGÜ ALP: birl. Mengü/Alp
MENGÜAY: birl. Mengü/Ay
MENGÜBARS: birl. Mengü/Bars
MENGÜBAY: birl. Mengü/Bay
MENGÜÇ: Sonsuzluk, sonsuzluğa ulaşmış, ermiş, ulu, saygıdeğer
T...Mengüçler devletinin kurucusu ve ilk beyi. Şebinkarahisar, Aluçra, Şiran ve Refahiye dolaylarını,
Alparslan Han’ın emriyle zaptettikten sonra, Salçukluya bağlı özerk bir beylik olarak kalmıştır.
MENGÜÇ ATA: birl. Mengüç/Ata
T...Bilgi ve tecrübesine başvurulan ulu ve bilge kişi
MENGÜÇ ATSIZ: birl. Mengüç/Atsız
T...Alparslan Han dönemi, Azerbaycan valisi
MENGÜÇAY: birl. Mengüç/Ay
MENGÜÇEK: (Mengüç)
MENGÜER: birl. Mengü/Er
MENGÜKAN: birl. Mengü/kan
MENGÜKUL: birl. Mengü/Kul
MENGÜN: (Mingün, Bingün) birl. Bin/Gün
T...Kulagu han’ın oğullarından ..Abaka Han’ın kardeşi
MENGÜTAŞ: birl. Mengü/Taş
T...Bilge Kağan’ın yaptırdığı Orkun anıtlarının sıfatı
MENGÜTAY:birl. Mengü/Tay
T...Tulay Han dönemi, Heart valisi
MENGÜTEKİN: birl. Mengü/Tekin
MENGÜTİMUR: birl. Mengü/Timur
T...1- Batu Han’ın torunu, Doğan Han’ın oğlu 2- Mısır- Türk kölemenleri
(Melik Nasır) dönemi komutanlarından
MENGÜVERDİ: birl. Mengü/Verdi
T...Haverezm Han’ı Celaleddin’in gerçek adı
MENTEŞ: (Mintaş) birl. Bin/Taş
T...1- Salçuklular dönemi komutanlarından 2- Mısır- Türk kölemenleri dönem Malatya valilerinden
MENGEN: 1- Nişancı, iyi ok atan, okçu 2- Becerikli, mahir
T...Bilge Kağan’ın ilk adı
METE: 1- Soylu, saygıdeğer 2- Bütün, bütünlük, bütünlükçü
METEHAN: birl. Mete/Han
T...Hun kağanlarının en ünlüsü. Aynı soy ve kökten gelen boylar arasında, kan dökülmesini
yasaklamış hepsinin tek bir devlet çatısı altında toplanması gerektiğini,bunun aynı zamanda Türk
Tanrısı’nın bir emri olduğuna inanarak bu yolda mücadele etmenin ve bunun getireceği sonuçların,en
büyük ve paha biçilmez bir mutluluk olduğuna inanmış, bunu da ayrıca,devlet politikası biçimine
getirmişti.Türk töresine devlet idaresine sokan,ilk düzenli ve sınıflı kara ordusunu kuran,”Birleşik
Türk Devletleri”ülküsünü devlet siyaseti olarak ve bunu gerçekleştiren ilk Türk büyüğü.
Tarihçilerimizin büyük çoğunluğu, bu kişinin efsanevi,Oğuz Kağan olduğunu söyler.
MİN: 1-Bin,bin sayısı. 2-ben,gamze
T...Özbek oymak beylerinden.
MİNG:1-Ben,gamze 2-Huzur,refah 3-Bin sayısı
T...Başkurt oymak beylerinden.
MİNGAN: 1-Benli,gamzeli 2-birl. Bin/Kan
T...Öketay Kaan dönemi,bey ve komutanlarından.
MİNGAY: birl. Ming/Ay
T...Çengiz Kaan’ın askeri danışmanlarından ve komutanlarından.
MİNGİDİBEK: birl. Mingli/Bek
T...Koçay Han’ın komutanlarından.
MİNGİLİK: Rahat,huzur,refah
MİNGİR: Çok külliyetli.

201
MİNGLİ AĞAÇ: birl. Mingli/Ağaç
T...Timuroğullarından,ünlü devlet adamı ve bilgin,Hüseyin Baykara’nın evdeşi.
MİNGLİ GİRAY: birl. Mingli/Giray(Han)
T...Kırım Hanlarından
MİNGLİ GÖNÜLTAŞ: birl. Mingi/Gönültaş
T...Altınordu devleti komutanlarından
MİNGLİBAY: birl. Mingli/Bay
MİNGLİHAN: birl. Mingli/Han
MİNKARA: birl. Min/Kara(Binkara)
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey.
MİNTAŞ: (Bintaş) birl. Min/Taş
T...hacı Bektaşı Veli’nin kardeşi
MİNTİMUR: birl. Min/Timur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
MOĞOL:Kaygı,endişe,hüzün
T...Havarezmler devleti dönemi bey ve komutanlarından.
MOĞOL HAN: birl. Moğol/Han
T...1- Şecerei Türk’de, Alınca Han’ın ikiz oğlundan biri ve Türk’ün babası 2- Oğuz Kağan destanında,
Oğuz’un amcası ve ilk kayın atası
MOĞOLBAY: birl. Moğol/Bay
MOĞOLKANÇI: birl. Moğol/Kançı
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
MOĞOLTAY: birl. Moğol/Tay
MOKAN: Büken, güçlü
MOKAN KAĞAN: birl. Mokan/Kağan
T...Bumin Kağan’ın diğer adı
MONGUÇ: Atik, çevik, hamleci
MOTUN: Bütün, bütünlük ( Mete Han’ın asıl adının bu olduğunu söyleyen tarihçiler de var.)
MUGLU: Üzgün, hüzünlü
T...Çengiz Kaan’ın komutanlarından
MUNAR: Serap, algın
MUNCUK: Boncuk, takı, mücevher
T...Atilay Han’ın babası
MUNÇUĞ: (Boncuk)
MUNG: 1- Hüzün, elem, üzüntü 2- Ming, ben, gamze
MUNGLUBUĞA: birl. Munglu/Boğa
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti komutanlarından
MUNGLUĞ: (Mungluk) Üzgün, bunalmış, hüzzam
T...Yesukey ölürken, Çengiz Kaan’ı emanet ettiği bey. Çengiz’in bir nevi manevi babası durumundaki
bey
MUNGUL: Hüzünlü, elemli
T...1- Altay Türkleri, Kişiler oymağı, dip dedelerinden 2- Kırgızların, Togay, Sarı ve Bağış oymakları
dip dedelerinden
MUNZUK: (Muncuk, boncuk) Boncuk’un Macar ağzıyla söylenişi
MUT: birl. Mut/Al
MUTAL: birl. Mut/Al
MUTAY: birl. Mut/Ay
MUTBEGÜM: birl. Mut/Begüm
MUTBİGE: birl. Mut/Bige
MUTER: birl. Mut/Er
MUTHAN: birl. Mut/Han
MUTLU: Mutlu, mesut, bahtiyar
MUTLUALP: birl. Mutlu/Alp

202
MUTLUBAY: birl. Mutlu/Bay
MUTLUBEGÜM: birl. Mutlu/Begüm
MUTLUBİGE: birl. Mutlu/Bike
MUTLUER: birl. Mutlu/Er
MUTLUHAN: birl. Mutlu/Han
MUYAN: (Buyan, bayan)
MÜÇEK: öpücük, buse
MÜGE: İnci çiçeği
MÜLDÜZ: Berrak, saf
MÜREN: Irmak, akarsu

203
-N-
NATUK: Yurt, avul, yerleşim bölgesi.
NAYMAN: 1- Soylu, asilzade 2- Kendinden emin
T...1- Kırgızların, İçgilik ve Katırca oymakları, dip dedelerinden 2- Altay Türkleri, Teleut oymağı dip
dedelerinden .3- Kazakların, Ortayüz bölüğü oymak beylerinden.
NİRUN: Saf, katıksız, sade.
T... Oğuzname’de, Alan Guva’nın çocuklarının genel sıfatı.
NOGAY: Başıboş, serbest, azade. Çengizliler döneminde, genellikle Uygur asıllı memurlara verilen bir
unvan.
T... 1- Kırgızların, Togay, Girik ve karakol oymakları, dip dedelerinden. 2- Özbeklerin, Konrat ve
Kançakalı oymakları, dip dedelerinden. 3- Kuzey Kafkasya ve Romanya’da yaşayan, bir oymak.
NOGAYBEK: birl. Nogay/ Bek
NOGAYÇERİ: birl. Nogay/Çeri
NOYAN: 1- Soyluluk ünvanlarından ( Avrupalıların, şövalye, sör, ünvanlarının karşılığı) 2- Sükunet,
huzur 3- Başkomutanlık, başkomutan
T... Çengiz Kaan’ın komutanlarından.
NOYANBAY: birl. Noyan/Bay
NOYANÇOBAN: birl. Noyan/Çoban
T... Kulagu Han’ın komutanlarından.
NOYANER: birl. Noyan/Er
NOYANHAN: birl. Noyan/Han
NOYANKULİ: birl. Noyan/Kuli

204
-O-
OBA: 1- Yurt, mekan, mesken,diyar, çadır, mahalle 2- Göçebe, kabile, aşiret
OBABEY: birl. Oba/Bey
OBAER: birl. Oba/Er
OBAR: Ev, baraka
OBEN: 1- Genç aygır 2- Erkek deve yavrusu
OBULAZ: (Oblas, oflas) 1- Gözüpek, atılgan 2- Alicenap, yüce gönüllü.
OBUT: Şeref, haysiyet
OBUZ: Kaynak, menba
OCAK: (Otak, odak) Ateşlik, ateş olan yer, ateş tüten yer. Mec. Ev, yuva, insan eğitiminin, başladığı,
insanın pişmeye ve biçimlenmeye başladığı yer.
OCAKLI: Ocak sahibi.
T... Kazakların, Uluyüz bölüğü oymak beylerinden.
OD: Ot, ateş
ODAK: Ocak, yanma, yansıma merkezi
ODAKAN: Hanım ozan
ODANA: birl. Od/Ana
T... Şamanist gelenekte, “Dişi Melek”
ODATA: birl. Od/Ata
T... Şamanist gelenekte “erkek melek”
ODAY: birl. Od/Ay
ODBEK: birl. Od/Bek
ODÇU: Ateşçi
ODER: birl. Od/Er
ODGELDİ: birl. Od/Geldi
ODGURMUŞ: 1- Oturmuş, oturaklı, sakin, kendinden emin 2- Yuva kuran, birlik kuran
T... Karahanlılar dönemi beylerinden. /Kutadgu Bilig’de Yusuf Has Hacip’in şiirlerini yazarken
seslendiği ve hitap ettiği beylerden.)
ODHAN: birl. Od/Han
T... Şamanist gelenekte, “Ateş Tanrısı”
ODKIZ: birl. Od/Kız
OFLAZ: (Obulaz, Oblas)
OG: Ok (Doğma, doğum, yaratılış)
T... Sibir Hanlığı dönemi bey ve komutanlarından.
OGAN: (Okan, Ugan) 1- Tanrı, Tanrılık vasıfları, yaratma, yaratış, doğuş, halik 2- Anlayış, zeka,
bilgelik 3- Eski Türklerde, kan davalarına karşı çıkan, oba ve oymaklar arasındaki geçimsizliklerde,
arabuluculuk yapan, “Barış Tanrısı” 4- Altay ve Tuna Türklerinde “ Ateş Tanrısı”
T... Hiyve Hanlarından Muhammed Han’ın oğlu. Şecerei Türk’ün yazarı olan, Bahatur Han’ın kardeşi.
OGAN APA: birl. Ogan/Apa
OGAN HAN: birl. Ogan/Han
OGANALP: birl. Ogan/Alp
OGANAY: birl. Ogan/Ay
OGANBAY: birl. Ogan/Bay
OGANER: birl. Ogan/Er
OGANKUL: birl. Ogan/Kul
OGANKULU: birl. Ogan/Kulu
OGANSAY: birl. Ogan/Say
OGANSOY: birl. Ogan/Soy
OGANSU: birl. Ogan/Su
OGANVERDİ: birl. Ogan/Verdi

205
OGÇİ: (Okçu)
OGLAĞU: Körpe, genç kız
OGRAK: 1- Azim, kararlılık 2- Niyet
OGRAŞ: Uğraş, mücadele, meşgale
OGSAT: Benzer, benzerlik, benzeyiş
OGTADURMUŞ: birl. Okda/Durmuş ( Bu ad, iki anlamda da yorumlanabilir. Akıllı, zeki Durmuş. Zor
durumda kalan, zor koşullarda olan Durmuş..)
T...Uygur kağanlığı dönem bey ve komutanlarından
OGUR: 1- Gizlilik, gizem 2- Uğur, baht, talih, mutluluk
OGURLU: Uğurlu
OGURMUŞ: Gizemli, ağzı sıkı
OGUTUR: Gizli, gizemli
T...Kırgızların, Mündi oymağı, dip dedelerinden
OGÜN: birl. O/Gün (..Eski bir Türk geleneği olan, tarihin önemli ve özel günlerinin anısına verilen, o
gün ya da o günlerin yıldönümüne denk düşen günlerde doğanlar için kullanılan bir ad. Örneğin,
Fenerbahçe’nin eski futbolcularından O gün Altıparmak “10 kasım 1938” doğumludur ve Ata’ nın
ölümüne atfen bu adı almıştır.)
OGÜNER: birl. Ogün/Er
OĞÇU: Okçu, haberci, ulak
OĞIRCIK: Uğurcuk
T...Türkmenlerin, Salur ve Karaman oymakları dip dedelerinden
OĞLAGU: Körpe kız
OĞLAK: Keçi yavrusu
T...Babür Han dönemi beylerinden
OĞLAMAN: Bir yaşında doğum yapan, koyun ve keçi
OĞLAN: Oğul, erkek çocuk, genç erkek
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları dip dedelerinden
OĞLANÇUR: birl. Oğlan/Çur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
OĞRAMIŞ: Uğurlu
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
OĞRUN: 1- Gizli, gizemli 2- Yavaş, ağır
OĞUL: 1- Oğlan, erkek çocuğu 2- Evlat, genel olarak, kız yada erkek çocuğu
T...Türkmenlerin, Salur ve Karaman oymakları dip dedelerinden
OĞULALP: birl. Oğul/Alp
OĞULBARS: birl. Oğul/Bars
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
OĞUL HAN: birl. Oğul/Han
OĞULAK: birl. Oğul/Ak
OĞULAY: birl. Oğul/Ay
OĞULBAY: birl. Oğul/Bay
OĞULBEK: birl. Oğul/Bek
OĞULBÖRİ: birl. Oğul/Böri
OĞULÇA: 1- Oğulcuk, biricik oğul, biricik evlat 2- En küçük oğul
OĞULÇA KATIR HAN: birl. Oğulça/Katır/Han
T...Karahanlı hanlarından
OĞULÇAK: Oğulça
OĞULER: birl. Oğul/Er
OĞULGANMIŞ: Oğlu olmayan
OĞULGAYMIŞ: Oğlu olmayan
OĞULHAN BUĞRA: birl. Oğulhan/Buğra
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
OĞULKAN: birl. Oğul/Kan

206
OĞULTEKİN: birl. Oğul/Tekin
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
OĞUR: 1- Uğur, taLİH, bahtiyarlık 2- Vakit, zaman, devir
OĞUŞ: 1- Bolluk, bereket 2- Hısım, akraba, nesil
T...Otmanoğullarının 16. Göbek dedesi
OĞUZ: 1- Ok-Uz 2- Ağuz, ağız 3- Öküz 4- Olağanüstülük 5- Çağrı, davet, toparlama
birleştirme, yaratış
T...Türklerin en önemli ve geniş bölgelere yayılmış olan boyu. Türkiye’nin büyük bölümü,
Azerbaycan, Türkmenistan, Musul, Kerkük, Gagavuzya, İran Türkmenleri, hep bu boyun
kollarındandır.)
OĞUZALP: birl. Oğuz/Alp
OĞUZ BİLGE: birl. Oğuz/Bilge
T...Bilge Kağan dönemi bey ve bilginlerinden (Oğuz Bilge Tamgaçu)
OĞUZ KAĞAN: Oğuz/Kağan
T...Türklerin, tüm boylarının mitolojik atası. Belli tarihsel dökümanlar içersinde değerlendirmek
mümkün olmamakla birlikte, tarihçilerin büyük çoğunluğu, bu kişinin, Hun Kağanı “ Mete Kağan”
olabileceğini söylemektedirler. Tarihte ilk defa olarak bütün Türk boylarını bir araya getirerek, tek
devlet çatısı altında topladığı, kuzey ve orta Asya’yı, Türk yurdu haline getirdiği, Oğuz töresi ya da “
Türk Töresi” adı altında, kültürel bir alt yapı hazırladığı, yine uzun yıllar hemen bütün Türk
devletlerinin genel yasaları durumunda olan “Oğuz Kağan Yasaları” nı hazırlayıp yürürlüğe koyduğu
söylenir.
OĞUZBEY: birl. Oğuz/Bey
OĞUZER: birl. Oğuz/Er
OĞUZGÜN: birl. Oğuz/Gün
OĞUZHAN: birl. Oğuz/Han (Oğuz Kağan)
OĞUZTAN: birl. Oğuz/Tan
OĞUZTAY: birl. Oğuz/Tay
OK: 1- Doğum, doğuş, yaradılış 2- Akıl, us 3- Dokunma, el sürme 4- Söyleyiş, çağırış, haber verme
5- Silah, yay ile kullanılan ok 6- Örgüt, teşkilat
T...Türkmenlerin, Ersarı oymağı dip dedelerinden
OKAN: 1- Ogan 2- Anlayış, fehim
OKANBARKAN: birl. Okan/Barkan
T...Çengiz Kaan’ın dip dedelerinden Kubilay’ın oğlu
OKANBAY: birl. Okan/Bay
OKANER: birl. Okan/Er
OKANKUL: Birl. Okan/Kul
OKANSOY: birl. Okan/Soy
OKATMIŞ: (Okutmuş) Haberci, ulak
OKAY: birl. Ok/Ay
T...Kırım hanlığı dönemi bey ve komutanlarından
OKBAY: birl. Ok/Bay
OKÇI: 1- Okuyucu, haberci 2- Ok atan, okçu 3- Örgütçü, komitacı
OKÇU: (Okçı)
OKER: birl. Ok/Er
OKHAN: birl. Ok/Han
OKIÇI: Davetçi, davetkar, çağırıcı
OKİ: Çağrı, davetiye
OKKAN: birl. Ok/Kan
OKLAMIŞ: Ok atmış, savaşçı
OKLU: 1- Akıllı, zeki 2- Örgütlü
OKSU: birl. Ok/Su
OKŞAK: Benzeyen, andıran, tanıdık, bildik
OKŞAN: Benzeyen, okşayan

207
OKTA: Akıllı, zeki, dahi
T...Niyuçi Tatarları hanlarından
OKTAMGA: birl. Ok/Tamga
T...Özbeklerin Konrat oymağı dip dedelerinden
OKTAN: birl. Ok/Tan
OKTAR: 1- Okçu, iyi ok atan 2- Bilgili, akıllı, yaratıcı 3- Davetçi, davetkar
T...Batı Hunları devleti komutanlarından
OKTAŞ: birl. Ok/Taş
OKTAY: birl. Ok/Tay
OKUKLU: Alim, bilgin
OKUMAGAN: Arif, eğitimsiz ama kendini yetiştirmiş, olgunlaşmış
T...Harzemşahlar devleti bey ve komutanlarından
OKUNÇ: Toy ve düğün davetiyesi
OKUŞ: 1- Bilgi, bilgelik 2- Bereket
OKUŞLUĞ: 1- Alim, bilgin 2- Bolluk, bereket, bereketli
OKUTGAN: Okutan, eğitmen
OKUTAN: Eğitmen, öğretmen
OKUV: Okuyuş, kıraat, çağırış
OKYAY: birl. Ok/Yay
OLAGAN: Olan, doğal, olumlu
OLAM: Debdebe, gösteriş, tantana
OLBAK: Oluş, oluşum
OLCA: Ganimet, bolluk
OLCAŞ: Tören, seremoni, tazim
OLCAY: Tanrı sıfatlarından. Baht, talih, açık talih, ululuk
OLCAYBEGÜM: birl. Olcay/Begüm
OLCAY HAN: birl. Olcay/Han
T...Oğuzname’de Nuh’un oğlu olan Yafes’in gerçek adı
OLCAY HANIM: Olcay/Hanım
T...Kara Kulagu Han’ın evdeşi
OLCAY KUTLUĞ: Olcay/Kutluk
OLCAY TÜRKAN: Olcay/Türkan ( Terken )
T... Timur Kürkan Han’ın evdeşi.
OLCAY BİGE: birl. Olcay/Bike
OLCAYKUT: birl. Olcay/Kut
OLCAYTU: Açık talih, bahtı açık, bereketli
OLCAYTU BUĞA: birl. Olcaytu/ Boğa
T... İlhanlılar dönemi, bey ve komutanlarından
OLCAYTU HAN: Olcaytu/Han
T... İlhanlı hanlarından. Gazan Han’ın kardeşi.
OLCAYVERDİ: birl. Olcay/Verdi.
OLÇA: Ganimet, bereket
OLÇAM: Ganimet, nimet, bolluk
OLÇAR: 1- Saldırı komutu, saldırı 2- haber, havadis 3- Uygun, muvafık
OLÇUM: 1- Olgunluk, olgun, yetişkin 2- Hüner, marifet
OLGAÇ: Olgun, olmuş
OLGUN: Yetişkin, olmuş, kamil
OLGUN HAN: birl. Olgun/Han
OLGUNAY: birl. Olgun/Ay
OLGUNBAY: birl. Olgun/Bay
OLUM: Oluş, doğuş, olmaya elverişli.
OLUN: 1- Oluş, olgunluk, ağırbaşlılık 2- Genç, taze 3- Soyluluk
OLUN BİGE: birl. Olun/Bike

208
OLUN İYE HATUN : (Olun ige hatun)birl. Olun/İye/Hatun
T... Çengiz Kaan’ın anası
OLUŞ: Oluşum, düzen
OMAÇ: Amaç, gaye
OMAK: 1- Soy, kan, soyluluk 2- Aile, akraba
OMAY: (Umay) Seçkin, güzide
OMRAK: Sevilen, maşuka
OMUR: (Umur) 1- İlgi, heves 2- Güç, dayanıklılık, dayanıklı
T... Aydınoğulları beyliğinden, Aydın Bey’in oğullarından
OMURCA: Sağlam, dayanıklı
T... Astgragan hanlığı, hanlarından.
OMURTAG: Kartal yavrusu
T... Bulgar hanlarından
OMURTAY: birl. Omur/Tay
T... Tuna Bulgarları, hanlarından.
ONAK: 1- Onanmış, kabul görmüş 2- Sevgili, el üstünde tutulan
ONAKA: 1- (Onak) 2- On/Aka
T... Atialy han dönemi, bakan ve komutanlarından
ONAL: 1- Doğuş, ortaya çıkış 2- Sağlam, dayanıklı
ONANLI: Sağlam, meyin, mütehammil
ONANMIŞ: Sağlam, bayındır, destekli
ONAT: 1- Sağlam, dayanıklı 2- Yakışıklı 3- Terbiyeli, iyi davranışlı
ONATBAY: birl. Onat/Bay
ONATÇA: Makbul, hatırşinas
ONAY: 1- Sağlam, dayanıklı, uygun 2- Makul, kabul,tasdik
ONBEG: birl. On/Bey
ONBOY: birl. On/Boy
ONG. 1- Sağlamlılık, kalıcılık, dayanıklılık 2- İyilik, rahmet, bereket, bolluk 3- Sevinç, neşe, mutluluk
ONG TUTUK: birl. Ong/Tutuk
T... Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey.
ONGAL: birl. Ong/Al
ONGAN: 1- Uğurlu, mutlu, bahtiyar 2- Verimli, gelişkin 3- Bayrak, simge, totem
ONGAN HATUN: birl. Ongan/Hatun
T... Kazak hanlığı dönemi, ünlü kadınlarından.
ONGANER: birl. Ongan/Er
ONGER: birl. Ong/Er
ONGHAN: birl. Ong/Han
T... Sibir hanlığı,- hanlarından.
ONGU: 1- Kar, kazanç 2- Set, sütre
ONGUÇ: Karlı, kazançlı, verimli, uğurlu
ONGUÇ ALP: birl. Onguç/Alp
ONGUÇAY: birl. Onguç/Ay
ONGUÇBAY: birl. Onguç/Bay
ONGUÇER: birl. Onguç/Er
ONGUDAY: Karlı, kazançlı
ONGUN: 1-Bolluk ve bereket tanrısı. 2- Uğurluluk, verimlilik, kalıcılık 3- Av totemi, kutsanmış av
hayvanı 4- Totem, sembol, bayrak, flama
ONGUN ALP: birl. Ongun/Alp
ONGUNER: birl. Ongun/Er
ONGUNSAY: birl. Ongun/Say
ONGUNSOY: birl Ongun/Soy
ONGUR: 1- Kurtuluş, salah 2- On-Ogur
ONGUT: Koruyucu, muhafız, kale muhafızı

209
ONOĞUL: birl. On/Oğul (..On oğul değerinde..)
ONOK: birl. On /Ok
T... Batı Türk illerinin temelini teşkil eden, on boyun genel adı.
ONUÇUR: birl. On/Uçur
T... İkşitler devleti hanlarından .Tokuç Han’ın oğlu
ONUK: 1- Sağlıklı, dayanıklı 2- Uğurlu, aziz, saygıdeğer 3- Usul, yol, teamül 4- Yararlı, faydalı
ONUKAY: birl. Onuk/Ay
ONUKBAY: birl. Onuk/Bay
ONUKBEGÜM: birl. Onuk/Begüm
ONUKBÖRÜ: birl. Onuk/Böri
ONUKER: birl. Onuk/Er
ONUKTAY: birl. Onuk/Tay
ONUŞ: 1- Bereket, bolluk, verim 2- Uğur, talih
OPAK: (Apak) Temiz, bakımlı
T... Kazak hanlarından
OPAN: Mağara, delhiz
OPÇIN: (Apçın,afşın) Zırh, demirağ
T... Salçuklular dönemi, Azarbeycan atabeylerinden
OPUR: Obur, iştahlı
OPUZ: Katı,sert
OR: 1- Yer, durak, bölge 2- Doğramak, biçmek 3- Mevki, mertebe 4- Düzen, kuruluş
ORAK: Doğramak, kesmek, doğrayıcı, biçici
T... Nogay oymaklarından ve bu oymağın dip dedelerinden
ORAKBAY: birl. Orak/Bay
ORAKBEK: birl. Orak/Bek
ORAKHAN: birl. Orak/Han
ORAL: 1- birl. Or/Al (..almaktan) 2- Aral
ORALBAY: birl. Oral/bay
ORALP: birl. Or/Alp
ORALTAN: birl. Or/Altan
ORALTAY: birl. Or/Altay
ORAN: 1- Taht, şeref makamı 2- Yüksek mevki, yüksek derece
ORAY: birl. Or/Ay 1- Aynı, eşit, eş değerde (Kırgızlarda) 2- Fırsat, hamle
(Kazaklarda) 3- Beşik(Soglarda)
ORAZ: (Uraz, uras, ıraz) Şeref, onur, talih
T...Kırgız oymak beylerinden
ORAHAN: birl. Oraz/Han
T...Şeybanlılar devleti hanlarından
ORBAY: birl. Or/Bay
ORBUĞA: birl. Or/Boğa
ORÇUN: 1- Kesici, keskin, doğrayıcı 2- Bölge, vilayet 3- Onurlu, ahlaklı, iyi huylu
ORDA: Orta, merkez (Kağan veya Han otağının bulunduğu yer)
ORDAY: birl. Ordu/Ay
ORDU: (Orda) 1- Orta, çekirdek, merkez 2- Silahlı ve düzenli topluluk
ORDUAKA: birl. Ordu/Aka
ORDUAPA: birl. Ordu/Apa
ORDUBAY: birl. Ordu/Bay
ORDUBEG: birl. Ordu/Bey
ORDUCA: 1- Ordu ile ilgilenen 2- Ortaca, ortanca
T...Özbek Han’ın evdeşi
ORDUHAN: birl. Ordu/Han
ORDUKAYA: birl. Ordu/Kaya
ORGA: Bayrak, flama

210
ORGARUN: 1- İstihkam 2- Bayraklı, bayrak sahibi
ORGİR: Kesici, biçici
ORGUN: Sırdaş, sır saklayan, ketum
ORGUNER: birl. Orgun/Er
ORGUN: birl. Or/Gün
ORHAN: birl. Or/Han
T...1- Oğuzname’de Oğuz Kağan’ın amcası ve kayın atası 2- Otmanoğullarının ikinci hanı ve Otman
beğ’in oğlu 3- Timur Kürkan Han’ın komutanlarından 4- Yıldırım Bayezit’in en küçük oğlu
ORHUN: Sır saklayan, sırdaş, gizli, gizemli
ORHUNER: birl. Orhun/Er
ORKAN: birl. Or/Kan
ORKAYA: birl. Or/Kaya
ORKUN: (Orhun)
ORKUNER: birl. Orkun/Er
ORKUNŞAT: birl. Orkun/Şad
ORKUT: birl. Or/Kut
ORMAG: Doğramak, biçmek
ORMAN: Ağaçlık, bölge
ORMUŞ: Doğrayan, biçen
ORNAK: 1- Taht, tahtıravan 2- yer, yöre
ORPAG: Menşe, kök, neseb
ORTAÇ: 1- Ortadaki, ortanca 2- Ilımlı, dengeli, ortayolcu
ORTAÇI: Ilımlı
ORTAĞ: Ortak, ortalama, ortada buluşma
ORTAYÜZ: birl. Orta/Yüz Kazakların, üç ana bölümünden biri
ORTİGİN: birl. Or/Tigin
T...Dokuz Oğuz destanında adı geçen bir bey
ORTUG: Ortak, pay sahibi
ORTUĞ: birl. Or/Tuğ
ORUK: 1- Yol, eylem, gidişat 2- Çare, çözüm, imkan, uygunluk
ORUM: Mera, otlak
ORUMBAY: birl. Orum/Bay
ORUMBEK: birl. Orum/Bek
ORUMKULİ: birl. Orum/Kuli
ORUN: 1- Makam, mevki, özel yer, şerefli yer, taht 2- Karargah, görev yeri
ORUNÇ: Hediye, bahşiş
ORUNÇAK: 1- Oya, işleme 2- Rehin, emanet
ORUNDUK: Koltuk, iskemle
ORUNGULUK: Bayrak, flama
ORUNKUL: birl. Orun/Kul
ORUNKULİ: birl. Orun/Kuli
T...Kırgız beylerinden
ORUNLUG: Taht, makam
ORUNTAG: Yüksek mevki, makam
ORUS: 1- Talih, uğur, baht, mutluluk 2- Amaç, hedef
T...Özbeklerin, Konrat ve Kançagalı oymakları dip dedelerinden
ORUS ARGUN: birl. Orus/Argun
ORUS HAN: birl. Orus/Han
T...1- Altınordu devleti hanlarından Toktamış Han’ın oğlu 2- Oğuzname’de Türk’ün oğullarından
ORUZ: (Orus)
ORUZ EMEN: birl. Oruz/Emen
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
ORUZKOCA: birl. Oruz/Koca

211
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
OSKAY: 1- Hamarat, işgüzar 2- Neşeli, şen
OT: 1- Ateş, ocak, ev 2- Nebat, bitki
OT TİGİN: birl. Ot/Tigin
OTACI: (Utacı) 1- Doktor 2- Eczacı, ot ve bitkilerden ilaç yapan kişi 3- kam, baksı
OTAĞ: 1- Oda, içinde ateş yakılarak oturulabilen büyük ve geniş çadır 2- Yeni evlenenlere armağan
edilen ev, çadır
OTAĞA: birl. Ot/Ağa ..evin reisi, aile reisi, evde sözü geçen kişi
OTAĞAY: birl. Otağ/Ay
OTAK: Yeni evlenenlere armağan edilen ev, çadır, oda
OTAMIŞ: Doktor, hekim
T...1- Karahanlılar devleti bey ve komutanlarından 2- Abbasiler dönemi, vali ve komutanlarından
OTAMIŞ GİRAY HAN: birl. Otamış/Giray/Han
T...Son Kazan hanı. (Ünlü Siyun Bike’nin oğlu)
OTANCAK: İlaç, merhem, deva
OTAR: Geçici, fani
OTAY: birl. Ot/Ay
OTÇİGEN: birl. Ot/Çigen (“Ot/Tigin” adının , Moğol ağzındaki söylenişi.)
T...Çengiz Kaan’a gençlik yıllarında,yardımcı olan dokuz beyden biri.
OTÇU BOĞA: birl. Otçu/Boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey.
OTGUN: Kabadayı.
OTHAN: birl. Ot/Han
OTKAN: birl. Ot/Kan
OTKUN: Kabadayı.
OTLUĞ(K): Ateşli
OTMAN: Ailenin en küçük oğlu .Ocağın ateşini yakıp ısıtacak ve devamlılığı sağlayacak olan, Çok
eskilerden beri süregelen,Türk töresince çocuklar arasındaki paylaşımlarda ev , en küçük çocuğa
kalır. Bu yüzden ilerde evin yada mülkün idaresi küçük oğlandadır. Yani, ocak,onunla yanmaya
devam edecek,aile oba yada oymağın yaşamı onun sayesinde sürecektir. Bu çocuklara
içeren”Otman,Ot Tigin,Othan”vb. adlar verilir.
T..Otmanlı devletinin kurucusu ve ilk hanı. Ertuğrul Beğ’in en küçük oğlu. Daha Ertuğrul Bey
ölmeden,Töreye göre,birçok mal mülk, büyük çocuklara, beylik, en küçük olan Otman’a geçmişti.
Ayrıca, çok ilginç bir durum da şudur ki, Türkiyede’ki çoğu tarihçilere göre bu ad Osman, fakat
Türkiye dışındaki, birçok ciddi tarihçiye göre ise Otmandır..(Bazılarına göre ise, Ataman ve
Atman’dır.)
OTMAR: Ateşli, ateş saçan
T...Atilay Han’ın dedelerinden
OVAT: Düzgün, muntazam
OVLAZ: Gözüpek, atılgan
OVMAÇ: El ile yoğrularak yapılan yiyecek
OY: 1- Düşünmek, düşünce, fikir 2- Çukur
OYA: 1- Oyularak yapılan elişi, işleme 2- Emanet, rehin 3- Sempatik, minyon
OYABEGÜM: birl. Oya/Begüm
OYABİGE: birl. Oya/Bike
OYAÇİÇEK: birl. Oya/Çiçek
OYAN: 1- İman, inanç 2- Düşünce, efkar
OYAZ: Çukur, kuyu
OYBAK: Çukurlu vadi
OYBAT: Oyuk ve çukurlu yer
OYGAK: 1-Oya, rehin 2- Uyanık, müteyakkız
OYGUR: Dere yatağı, dere oyuğu
OYINLI: Düşünceli, efkarlı

212
T...Özbeklerin, Konrat oymağı dip dedelerinden
OYLUM: 1- Çukur, kuyu, boşluk 2- Kurucu, kuruntu, yormak
OYMAK: Yığın, kitle. Türklerin sosyal birimleri içindeki sıralamada, Obadan büyü Boy’dan küçük olan
akrabalar topluluğu
OYMAKAY: birl. Oymak/Ay
OYMAKBEG: birl. Oymak/Bey
OYMUR: Dere, dere yatağı
OYNAK: Maral, ceylan, vb. Hayvanların bir arada olup su içtikleri kuyu, su birikintisi
OYNUK: (Oynak)
OYRAM: Girdap, anafor
OYRAT: Derin, oyuk, derinleşmiş
OYTUN: Kutsanmış, mübarek
OYTUNAY: birl. Oytun/Ay
OYTUNBAY: birl. Oytun/Bay
OYTUNBEK: birl. Oytun/Bek
OYTUNER: birl. Oytun/Er
OYUR: Vücut, endam
OZ: İleri, ön, önde
OZA: Kadim, eski, ezeli, hep var olan
OZAĞI: Tecrübeli, bilgili, uzman
OZAMIŞ: Uzamış, uzman, usta işinin ehli
OZAMIŞ KAĞAN: birl. (Uzamış Kağan) Ozamış/Kağan
T...Göktürk kağanlarının sonuncusu
OZAN: (Uzan) Öncü, herkesin önünde olup hitap eden, şiir yazan ve okuyan, kopuz çalarak şiir
okuyan ve yazan. Usta, işinin ehli
OZAN HAN: birl. Ozan/Han
OZANALP: birl. Ozan/Alp
OZANAY: birl. Ozan/Ay
OZANBAY: birl. Ozan/Bay
OZANBEK: birl. Ozan/Bek
OZANBİGE: birl. Ozan/Bike
OZANBÖRİ: birl. Ozan/Böri
OZANER: birl. Ozan/Er
OZANSAY: birl. Ozan/Say
OZANSOY: birl. Ozan/Soy
OZANSU: birl. Ozan/Su
OZANTİMUR: birl. Ozan/Timur
OZAR: Uzman, usta, bilir kişi
T...Oğuz Kağan’ın torunlarından, Bozok Han’ın oğullarından
OZARIK: birl. Oz/Arık
OZGAN: Kademeli, dereceli, öncelikli
OZMAN: Uzman
OZMUŞ: Uzmanlaşmış, yetik
OZMUŞ TEKİN: birl. Ozmuş/Tekin
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
OZUL: Esas, kaide
OZUT: İkamet, ikametgah
OZUTGAN: İleride, ilerici

213
-Ö-
ÖBEK: Küçük grup, tim, takım, parça
ÖBGE: Ced, Ata, Soy
ÖCAL: birl. Öc/Al intikamcı
ÖCEK: 1- Esinti, hafif yel 2- Burç
ÖCÜT: İntikam, öç
ÖÇALAN: birl. Öç/Alan Kinci, intikamcı
ÖDEM: 1- Borç, bakiye 2- Ödül, mükafat
ÖDEMİŞ: 1- Eczacı, doktor 2- Ricacı, yakaran 3- Borçsuz, bakiyesiz 4- Ödül veren
T...Türkmenlerin, Çavdur oymağı dip dedelerinden
ÖDEN: 1- Ricacı, duacı 2- Ödül
ÖDGÜLMÜŞ: 1- Öğülmüş, öğülen, başarılı, ödül almış 2- Ricacı, duacı
T...Kutadgu Bilig’de, Yusuf Has Hacip’in, hitapta bulunduğu, Karahanlı, beylerinden
ÖDGÜR: Uygun, yerinde, vaktinde
ÖDRÜM: Seçkin, mümtaz
ÖDÜGET: Ricacı, yakarıcı, duacı
T...Yakutlar’da, “ Akarsular Tanrısı”
ÖDÜK: Rica, yakarı, dua, niyaz, arzu
ÖDÜL: 1- Usluluk, akıllılık 2- Yüceltme, ululama, mükafat
ÖDÜN: 1- Ödeme, ödeyiş 2- Yakarış, niyaz
ÖDÜŞ: Vakit, devir
ÖG: (Ok) Ana, anne, yaratan, doğuran
ÖDGÜL: Övülme, övünç kaynağı, övülme nedeni
ÖGE: (Öke) Dahi, çok zeki, çok akıllı
ÖGEÇ: İki yaşına gelmiş koç
ÖGEDAY: (Öketay)
ÖGEL: 1- Zeki, akıllı, aklı başında 2- Burç
ÖGET: 1- Akıl, zeka, akıllılık, 2- Sevgi, muhabbet
ÖGİR: Sevinç, neşe, eğlence
ÖGLÜ: Dahi, çok akıllı
ÖGREDİK: 1- Mürebbiye, eğitmen, yetiştirici, öğretmen 2- İdman, talim, antrenman
ÖGRÜ: 1- Öğrenilecek olan öğreni 2- Arkadaş, refik
ÖGÜŞLÜ: Övülen, methedilen, övülmeye layık
ÖGDÜ: Övme, methiye
ÖGDÜM: 1- Övülen, methedilen 2- Önce, öncelikli
ÖĞER: Övücü, methedici
ÖĞLEŞ: Akıl birliği, fikir birliği
ÖĞREK: Toplantı yeri, cemiyet , dernek
ÖĞREN: Öğrenmekten
ÖĞRET: Gelenek, terbiye
ÖĞREYÜK: Gelenek, görenek, terbiye
ÖĞRÜK: Munis, cana yakın, el üstünde tutulan
ÖĞRÜNÇ: 1- Deneyimli, bilgili, öğrenmiş, ders almış, yetişmiş 2- Hoşnutluk, memnuniyet

ÖĞRÜNÇ TİGİN: birl. Öğrünç/Tigin


T...Koço Uygurları prenslerinden
ÖĞTÜ: Metih, övme, ululama
ÖĞTÜR: Övme, methedici
ÖĞÜÇÜ: Öğücü, methedici
ÖĞÜLMÜŞ: Başarılı, destekli, öğülmeye layık

214
ÖĞÜN: 1- Öğünmek..den öğün! 2- İtina, dikkat 3- Sıra, defaat
ÖĞÜNALP: birl. Öğün/Alp
ÖĞÜNBAY: birl. Öğün/Bay
ÖĞÜNÇ: Övünç, iftihar, övünme gerekçesi, iftihar vesilesi
ÖĞÜNÇ TİGİN: birl. Öğünç/Tigin
ÖĞÜNÇ ALP: birl. Öğünç/Alp
ÖĞÜNÇBÖRİ: birl. Öğünç/Böri
ÖĞÜNÇEK: Öğünmeye değer, öğünme nedeni
ÖĞÜNMÜŞ: Övünmüş, övünmeyi haketmiş, gururlu
ÖĞÜNÜR: Gururlu, mağrur
ÖĞÜR: Öğer
ÖĞÜT: 1- Anlayış, kavrayış 2- Nasihat, tavsiye, deneyim aktarımı
ÖĞÜTAL: birl. Öğüt/Al
ÖK: (ög) 1- Öz, doğuş, oluş, gelişme 2- Zeka, bilme, us, yetenek, ana, doğuran
ÖKÇİ: Okeci, çağırıcı, davet edici, davetiye veren kişi
ÖKÇİ KAZAN: birl. Ökçi/Kazan
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
ÖKÇÜR: Zeki, anlayışlı
ÖKE: Dahi, yanılmaz, bilge, çok akıllı
ÖKEALP: birl. Öke/Alp
ÖKEBAY: birl. Öke/Bay
ÖKEBUĞA: birl. Öke/Boğa
ÖKER: Dahi, süper zeka
ÖKERMAN: Dahi, bilge, yanılmaz
ÖKETAY: birl. Öke/Tay
ÖKETAY KAAN: birl. Öketay/Kaan
T...Çengizliler devleti kağanı. Çengiz Kaan’ın oğlu
ÖKETİMUR: birl. Öke/Timur
ÖKLÜ: 1- Dahi, akıllı 2- Egemen, denetimci
ÖKSÜM: Arzu, murat
ÖKSÜZ: Desteksiz, arkasız, oluşumsuz, gelişmeye engel durumu olan, (Halk arasında, anası
olmayan, ölen ya da ayrı olan çocuklar için de bu adın kullanılmasındaki neden, ananın, çocuğun
yetişme ve gelişimindeki önemine atfendir.)
ÖKTE: 1- Ökeli, akıllı, dahi, yanılmaz, deneyimli, bilgili 2- Azametli, gösterişli
ÖKTE ALP: birl. Ökte/Alp
ÖKTEBAY: birl. Ökte/Bay
ÖKTEBUĞA: birl. Ökte/Boğa
ÖKTEKARA: birl. Ökte/Kara
ÖKTEKOCA: birl. Ökte/Koca
ÖKTEM: 1- Akıllı, bilge 2- Asi, başına buyruk, pervasız 3- Meşhur, gösterişli 4- Bahar, ilk yaz
ÖKTEN: 1- Akıllı, bilinçli 2- Kahraman, cesur, korkusuz, başına buyruk
ÖKTÜ: (Öğdü)
ÖKÜÇ: 1- Çok, çokluk, bolluk 2- Akıl, us, bilinç
ÖKÜN: Kendine dönüş, öze dönüş
ÖKÜNMÜŞ: Özüne bağlı, özüne dönen
ÖKÜŞ: 1- Çok, çokluk, bolluk, bereket 2- Akıl, bilinç, bilinçli
ÖKÜŞ KARA AÇKI: birl. Öküş/Kara/Açkı mec. Keskin zekalı
T...Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından
ÖKÜZ: 1- Irmak, nehir, büyük akarsu 2- Uzman, bilge, ehil, dahi 3- Öküz (Şamanist gelenekte, tüm
boyları içine alan, ortak soy totemi) Bu yüzde, Oğuz adının buradan gelebileceğini söyleyen bilim
adamları var. Bilindiği gibi, Oğuz’un en büyük ve en belirgin özelliği, bütün Türk boylarını bir araya
getirip tek devlet çatısı altında toplamasıdır.
ÖLÇER: 1- Mühendis 2- ağırbaşlı, ölçülü 3- Savaş buyruğu, saldırı buyruğu

215
ÖLÇÜM: 1- Adap, usul, erkan, yol 2- Ağırbaşlılık
ÖLMEZ: 1- Dirayetli, dayanıklı 2- Çok sevilen, unutulmaz, iz bırakmış
ÖN: 1- Doğu, güneşin doğduğu yön 2- İlk, başlangıç, doğuş, meydana geliş 4- İlke, öncelik, prensip,
temel
ÖNAL: birl. Ön/Al Öncü, lider, önde olan
ÖNALAN: birl. Ön/Alan, lider, öncü
ÖNALDI: birl. Ön/Aldı, lider, öncü
ÖNALP: birl. Ön/Alp
ÖNAY: birl. Ön/Ay
ÖNAYDIN: birl. Ön/Aydın
ÖNCEK: Önce, önceki, selef
ÖNCEL: 1- Selef, daha önceki 2- Önde olan, öncü, rehber 3- Öncelikli, imtiyazlı
ÖNCELİK: İmtiyaz, torpil
ÖNCÜ: 1- İlk, orijinal 2- Lider, yol açan, önde olan
ÖNCÜBAY: birl. Öncü/Bay
ÖNCÜBEK: birl. Öncü/Bek
ÖNCÜER: birl. Öncü/Er
ÖNCÜL: 1- Öncü, önde, rehber 2- Birinci, ilk
ÖNÇEK: Öncek, önceki, selef
ÖNDAŞ: Aynı öncelikte, aynı imtiyazı paylaşan
ÖNDE: Öncü, önceki
ÖNDEGÜN: birl. Önde/Gün 1- Önemli gün 2- Önceki gün
ÖNDER: Önde olan öncü, lider
ÖNDEŞ: Yol açan, rehber, mihmandar
ÖNDÜÇ: Öncü, mihmandar
ÖNDÜL: 1- En önde, en öndeki, öncü 2- Öncelik, imtiyaz
ÖNDÜN: 1- Peşin, peşinat 2- Önde, önde gelen
T...Kırgızların, Togay, Bugu ve Tokum oymakları dip dedelerinden
ÖNE: İleri, ileride, ötede
ÖNEK: Dayanak, direk, destek
ÖNEL: 1- Usta, uzman, pir 2- Vade, mühlet
ÖNEM: Öncelik, imtiyaz, değer, kıymet, hassasiyet
ÖNEN: 1- Önde olan, öne geçen 2- Bağlılık, sadakat
ÖNER: birl. Ön/Er Öncü, rehber, kılavuz
T...Salçuklular (Melikşah) dönemi, komutanlarından
ÖNEY: 1- Öne geçen, önde gelen 2- Yükseklik, balagat
ÖNG: İlk, birinci, başta gelen
ÖNGAY: birl. Öng/Ay
ÖNGEL: 1- Ağırbaşlı, olgun 2- Öncü, öncülük eden
ÖNGEN: 1- Zafer, utku 2- Uzun boylu, levent
ÖNGER: Hiddetli, asabi
ÖNGİ: (Öngü) 1- Değişik, farklı, sıradışı 2- Önce, öncelikli
ÖNGÜÇ: 1- Öncü, kılavuz 2- Atak, atik, hareketli 3- Delil, kanıt, isbat
ÖNGÜK: Yastıkların ucuna yapıla işleme
ÖNGÜL: Yol gösteren, ön ayak olan
ÖNGÜN: birl. Ön/Gün
ÖNİL: birl. Ön/İl
ÖNKUL: birl. Ön/Kul
ÖNKUZU: birl. Ön/Kuzu mec. Kurban, kurbanlık
ÖNSAY: birl. Ön/Say
ÖNSOY: birl. Ön/Soy
ÖNÜÇ: Önce, önceki, selef
ÖNÜM: 1- Birinci, ilk 2- Hasılat, ganimet, kar

216
ÖNÜR: Başlangıç, siftah
ÖNÜRT: Önce, öncelik
ÖNÜT: Önce, öncelik
ÖPGİNE: Öpücük, buse
ÖPKE: İç geçirme, öfke, hırs
ÖPÖZ: Can, ruh, nefs
ÖRÇÜM: Üreyiş, gelişim, büyüme
ÖRÇÜN: İpten örülmüş merdiven
ÖREN: 1- Örme yapan, örücü 2- Eskiden kalma kalıntı, kalıntı kent ya da mezar
ÖRGE: 1- Örnek, motif, örgü örneği 2- Şahika, yükseklik
ÖRGEN: 1- Örülü ip, urgan 2- Keçi kılından yapılan ip
ÖRGÜÇ: 1- Dokuma aleti, dokuma tezgahı 2- Mevki, mertebe 3- Tümsek, tepe
ÖRİKLİ: Şeciyeli
ÖRKEN: 1- Urgan, örülü ip 2- Fidan
ÖRKİN: 1- Fidan 2- Taht, tahtırevan
ÖRNEK: Numune, standart, ölçü
ÖRPEN: 1- Örtülü, kapalı, gizli 2- Alev, alev ışığı
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
ÖRS: Üzerinde metal maden dövülen demir kütle mec. Dayanıklılık
ÖRTE: Örtü, örtülü
ÖRTGÜN: Samanı ayrılmış, harmanlanmış tahıl
ÖRTÜN: Omuz üstüne alınan örgülü giyecek, pelerin
ÖRÜÇ: Örgü malzemesi, dokuma tezgahı
ÖRÜM: Çit, ağıl
ÖRÜN: 1- Saç örgüsü, belik 2- Beyazlık, temizlik 3- Gökyüzünün bulutsuz hali 4- Ürün, hasılat
ÖRÜNHAN: birl. Örün/Han
T...Hiyve hanlığı hanlarından
ÖRÜNAY: birl. Örün/Ay
ÖRÜNBAY: birl. Örün/Bay
ÖRÜNDÜ: Arı, temiz, saf, pakize
ÖRÜNDÜL: 1- Seçkin, güzide 2- Saf, temiz, pak
ÖRÜNER: birl. Örün/Er
ÖRÜNG: (Örün)
ÖS: Gerçek, hakiki
ÖSRÜK: 1- Mert, özü sözü bir 2- Esrik, kendinden geçmiş, sermest
ÖSTERİŞ: Fantezi, hayal, fantastik
ÖTEMİŞ: (Ödemiş, otamış)
T...Türkmenlerin, Teke oymağı dip dedelerinden
ÖTER: 1- Ricacı, yakaran 2- İleri, ileri geçmiş 3- Çığırıcı, ötücü, okuyucu
ÖTGEN: Geçmiş, aşmış, ötede olan
ÖTGÜR: Delici, delip geçen
ÖTİLİG: İtibarlı, saygıdeğer, muhterem
ÖTKER: 1- Ricacı, duacı 2- Geçici, fani
ÖTNÜ: Rica, yakarı, istirham
ÖTÜG: (Ötük) Arz, niyaz, rica, dua, dilek
ÖTÜGEN: (Ötüken)
ÖTÜKEN: 1- Ricacı, duacı, niyazcı, Tanrıya yakaran 2- Geçmiş, mazi, onurlu ve öğünçlü mazi
T...Türklerin, ilk başkentlerinden. Tanrının, Türklere armağan ettiğine inanılan, kutsanmış, ormanlık,
dağlık bölge
ÖTÜN: 1- Ödün, verme, bağış, mağfiret 2- Yakarı, yalvarış, niyaz
ÖTÜNÇ: 1- Rica, dilek, maruzat, istirham 2- İltimas, tarafgirlik
ÖTÜNÇ TİMUR: birl. Ötünç/Timur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey

217
ÖVET: Öğüş, övgü, methü sena
ÖVGÜ: Övme, methetme
ÖVGÜN: Övülen, övülmeye layık
ÖVÜÇ: Övünç, iftihar
ÖVÜL: Övülen, övülmeye layık
ÖVÜLAY: birl. Övül/Ay
ÖVÜNÇ: Övülmeye yol açan davranış, gurur ve onur kaynağı
ÖVÜT: Öğüt, nasihat
ÖYKE: Öfke, hiddet, hınç
ÖYKÜ: 1- Taklit, benzeme, benzetme, 2- Hikaye
ÖYKÜNÇ: Eğilim, benzeme, taklit etme eğilimi
ÖYLEK: Zaman, devir
ÖYÜK: Coşku, coşkunluk, tezahürat
ÖZ: Kişinin “ben” derken, anlatmak istediği, tinsel varlık. 1- Ben, tin, can, ruh, gönül 2- Asıl, esas,
temel, unsur 3- Şahsi, kişisel, kendi, kendine aitlik 4- Uz, uzluk, ustalık 5- Dere, ırmak
ÖZAK: birl. Öz/Ak mec. Soylu
ÖZAL: birl. Öz/Al
ÖZALP: birl. Öz/Alp
ÖZALTAN: birl. Öz/Altan
ÖZALTAY: birl. Öz/Altay
ÖZAPA: birl. Öz/Apa
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
ÖZATAY: birl. Öz/Atay
ÖZAY: birl. Öz/Ay
ÖZBALA: birl. Öz/Bala
ÖZBARS: birl. Öz/Bars
ÖZBAY: birl. Öz/Bay
ÖZBEGÜM: birl. Öz/Begüm
ÖZBEK: birl. Öz/Bek mec. Cesur, kendine güveni tam
ÖZBEK HAN: birl. Özbek/Han (..Bazı kaynaklarda, “ Uzbek Han “ olarak da geçer)
T...1- Timur Kürkan Han’ın torunlarından ve Özbek hanlığının kurucusu 2- Altınordu hanlarından.
Toktay Han’ın torunu
ÖZBEKER: birl. Öz/Beker
ÖZBERK: birl. Öz/Berk
ÖZBEY: birl. Öz/Bey
T...Mısır- Türk kölemenleri devleti, bey ve komutanlarından
ÖZBEY TİMUR: birl. Özbey/Timur
T...Timur Kürkan Han dönemi, bey ve komutanlarından
ÖZBİKE: birl. Öz/Bike
ÖZBİL: birl. Öz/Bil
ÖZBİLGE: birl. Öz/Bilge
ÖZBİLGE BEGÜM: birl. Özbilge/Begüm
T...Uygurlar (Bayan Çur Kağan) dönemi saray hanımlarından
ÖZBİLİR: birl. Öz/Bilir
ÖZBİR: birl. Öz/Bir mec. Soylu
ÖZBOĞA: birl. Öz/Boğa
ÖZBÖRİ: birl. Öz/Böri
ÖZBUKA: birl. Öz/Boğa
ÖZÇAĞ: birl. Öz/Çağ
ÖZÇAĞAN: birl. Öz/Çağan
ÖZÇAKA: birl. Öz/Çaka
ÖZÇAKIR: birl. Öz/Çakır
ÖZÇELİK: birl. Öz/Çelik

218
ÖZDAL: birl. Öz/Dal
ÖZDEK: 1- Madde, temel, asıl, yapı, kuruluş, oluş, oluşum 2- Beden, vücut 3- Ağacın, köküne yakın
olan kısım
ÖZDEL: 1- Soylu 2- Armağan, hediye
ÖZDEMİR: birl. Öz/Demir
T...Otmanlılar (Kanuni Süleyman) dönemi, Yemen valisi
ÖZDEN: 1- İçten, samimi 2- Ender rastlanan, olağanüstü 3- Akraba, hısım 4- Armağan, hediye
ÖZDEYİŞ: birl. Öz/Deyiş
ÖZDOĞAN: birl. Öz/Doğan
ÖZDOĞDU: birl. Öz/Doğdu
ÖZEK: 1- Temel, asıl, üs, merkez 2- Can, ruh, gönül
ÖZEL: 1- Ayırt, fark, farklılık 2- Uzman, usta, kalifiye 3- Kişiye özgü, kişisel
ÖZEN: 1- İçten, samimi 2- Dikkat, itina, emek, heves 3- Irmak, küçük akarsu
T...Kırgız oymaklarından
ÖZENÇ: 1- Gıpta, heves, iştiha 2- Direnç, gayret, dikbaşlılık
ÖZER: birl. Öz/Er
ÖZERK: birl. Öz/Erk Kendine egemen, kendine sözü geçen
ÖZERKE: birl. Öz/Erke
ÖZGE: Ben’in karşıtı. Başka, öteki, yabancı, ,gayrı
ÖZGEL: Öze ait, özden gelen, samimiyet
ÖZGERİŞ: 1- Hayal, kugu, fantezi 2- Devrim, başkaldırı
ÖZGÜ: Öze ait, özle ilgili, ait, has, mahsus
ÖZGÜN: Öze ait, özüne ait, orijinal, kendine has
ÖZGÜR: Hür, bağımsız, kendinden başkasını dinlemez
ÖZGÜVEN: birl. Öz/Güven Cesaret, kendine güvenme, kendinden emin olma, kendinden bilgi, beceri
ve konumundan kuşku duymama
ÖZHAN: birl. Öz/Han
ÖZİ: Fert, Şahıs
ÖZİÇ: Varlık, şahsiyet
ÖZİL: birl. Öz/İl mec. Anayurt
ÖZKAN: birl. Öz/Kan
ÖZKARAY: birl. Öz/Karay
ÖZKER: 1- Ulu ruhlu kişi 2- İylik sever, hayırsever
ÖZKONUK: Can, ruh
ÖZLEK: 1- Üretken, münbit 2- Felek, talih 3- Özel, şahsi, kişisel
ÖZLEM: 1- Öz’ün ilgisi, ilgi duyarak yönelişi, hasret 2- Özel, hususi, kişisel
ÖZLEN: 1- Özlenen, aranan 2- Dürüst, özü sözü bir 3- özel, hususi, kişisel
ÖZLEŞ: Kendine dönüş, kendinden veriş
ÖZLÜ: Orijinal, sağlam
ÖZLÜK: Şahsi, özel, kişisel
ÖZMEN: Dürüst, özü sözü bir
ÖZRÜM: Seçkin, seçilmiş
ÖZTAN: birl. Öz/Tan
ÖZTAŞ: birl. Öz/Taş
ÖZTAY: birl. Öz/Tay
ÖZTEKİN: birl. Öz/Tekin
ÖZTİMUR: birl. Öz/Timur
ÖZTİN: birl. Öz/Tin
ÖZTÜRK: birl. Öz/Türk
ÖZÜBİR: birl. Özü/Bir
ÖZÜÇ: Vücut, gövde, endam
ÖZÜM: Kendine katma, kendine çekme, kendinden yapma
ÖZÜREK: birl. Öz/Ürek

219
ÖZVEREN: birl. Öz/Veren mec....Fedakar, fedai
ÖZVERİ: birl. Öz/Veri ...Fedakarlık

220
-P-
PARS: Leopar
T...Göktürkler devleti, bey ve komutanlarından
PARS OKTAY: birl. Pars/Oktay
T...Mısır- Türk kölemenleri devleti, vali ve komutanlarından
PARSAK: 1- Acıma duygusu, merhamet 2- Porsuk
PARSALP: birl. Pars/Alp
PARSAY: birl. Pars/Ay
PARSBAY: birl. Pars/Bay
PARSBEG: birl. Pars/Beğ
PARSER: birl. Pars/Er
PARSTİMUR: birl. Pars/Timur
PAŞA: Baş komutan, general. ( Bu sözcük, bazı dilbilimcilerimize göre, Baş-Şad, bazılarına göre de
Baş- Ağa birleşimi ve zamanla ağız değişimiyle bu biçime gelmiştir.
PEÇEN: Çayır, çimen, çayırlık, otlak
PEÇENEK: 1- Otlak, çayırlık 2- Bacanak
T...Önceleri, Balkaş gölü cıvarında yaşarlarken, sonradan göç ederek, Avrupa ve Balkanlar bölgesine
yerleşmiş bir Türk Boyu
PEK: 1- Ber, katı, sıkı, sert, kuvvetli, dayanıklı 2- Bey sözcüğünün, değişik ağız ayrılığı Bek, beg,
beğ, bey vb.
T...Uygur kağanlarının ünvanlarından
PEKAY: birl. Pek/Ay
PEKBOĞA: birl. Pek/Boğa
PEKDOĞDU: birl. Pek/Doğdu
T...Gazneli Mahmud Han’ın bey ve komutanlarından
PEKER: birl. Pek/Er
PEKHAN: birl. Pek/Han
PEKİŞ: Sıklık, sertlik, pekişmişlik
PEKKAN: birl. Pek/Kan
PEKTEKİN: birl. Pek/Tekin
T...Salçuklular dönemi, komutanlarından ve Musul atabeylerinden
PELEN: İyi, ehven
PELİN: Acı ve keskin kokulu bir yayla çiçeği
PELİT: Meşe ağacının çiçeği
PERİNÇEK: (Berincek) 1- Sadık, içten bağlı 2- Fedakar
PINAR: Kaynak, kaynarca, göze
PIŞGAN: Olgun, pişgin
PİŞKİN: Olgun, kamil, pişmiş
PORSUK: (Borsuk) Tilki büyüklüğünde, kürkünden yararlanılan bir hayvan
T...Salçuklular dönemi, bey ve komutanlarından
PUSAT: (Busat, basat) 1- Silah 2- Zırh, koruyucu
PUSAT ALP: birl. Pusat/Alp
PUSAT HAN: birl. Pusat/Han
T...Karakıtaylar hanlarından
PUSATAY: birl. Pusat/Ay
PUSUG: Pusu
PUSUN: Pusu, pusma, sinme
PUSUNÇ: İltica, sığınma, sinme, pusma, sığınmış, mülteci
PÜSKÜL: Sarkık, asılı duran süs, aksesuar

221
-S-
SABA: (Sava) 1- (Sapa, sopa) Sopa, değnek, savma aleti, savaş aleti
(..Arapçadaki “sabaa” değil!) 2- Söz, iddia, hitap
SABACI: 1- Sopacı, sopayla döğüşen 2- Konuşmacı, hatip
SABAK: (Savak) 1- Sopa, cop sopa kullanan, dövüşçü, sopa ile döğüşen 2- Kımız saklamak için
beygir derisinden yapılan tulum
SABAKKARA: birl. Sabak/Kara
T...Huayka hanlığının son hanlarından
SABAR: 1- Sapar, savar, döver, sopayla döven 2- Savar, savaşır, savaşçı 3- Hatip, konuşmacı
T...Kırgızların, Togay ve Sarı oymakları, dip dedelerinden
SABAY: birl. Sav/Ay
T...1- Koço uygurları dönemi beylerinden 2- Kırgızların, Edigene oymağı dip dedelerinden
SABI: 1- Sopa, cop 2- Savaş, döğüş 3- Söz, sohbet
SABIBOĞA: birl. Sabı/Boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SABU: 1- Sopa, cop, değnek 2- Savaş, döğüşçü, döğüş ustası, savaşçı
SABUTAY: (Subutay, Sabotay) birl. Sabu/Tay – Saba/Tay
T...Türk ve dünya tarihinin en büyük generali. Bir savaş dehası. Çengiz Kaan’ın ünlü komutanı ve
yakın arkadaşı. 35 ayrı ulustan, çeşitli ordularla, 65 savaş yapan ve hepsinden zaferle ayrılan bu
olağanüstü kişi için Avrupalı tarihçiler bile hayranlıkla bahsedip,” Ne İskender, ne Sezar, ne de
Napolyon, bu kişinin yanında ölçü olamaz ve hepsi sönük kalır” derler.
SAÇA: Saçı, bahşiş, armağan
SAÇABEK: (Saçıbek) birl. Saçı/Bek
T...Çengiz Kaan dönemi beylerinden
SAÇAN: 1- Cömert, dağıtan, harcayan 2- Yayıncı, yayın yapan
SAÇI: 1- Armağan, bahşiş 2- Adak, inanç gereği dağıtılan nesne
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SAÇILIK: Armağan, hediye, bahşiş
SAÇIBEGÜM: birl. Saçı/Begüm
SAÇUĞ: (Saçı, Saçuk)
SAÇUK: 1- Eli açık, cömert 2- Armağan, bahşiş 3- Aleni, saklısız, gizlisiz
SADAK: Okların, içinde muhafaza edildiği torba ok torbası
SADAKBAY: birl. Sadak/Bay
SADAKBEĞ: birl. Sadak/Beğ
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SADU: İyi, çok iyi, ala
SAGAY: 1- Düşünceli, Düşünen, sakınan 2- Özleyen, özlemiş, özlem
T...1- Kazakların, Kiçiyüz ve Bayoğlu oymakları dip dedelerinden 2- Altay Türkleri oymaklarından
SAGIM: 1- Emel, arzu, Murat 2- Düşünce, fikir, düşünceli, fikir sahibi 3- Sağlamlık, dayanıklılık
SAĞIMBAY: birl. Sagım/Bay
SAGIN: 1- Özlem, hasret 2- Düşünce, plan, tasarım 3- Davet 4- Kıvılcım
SAGINÇI: Sagınan, düşünen, özleyen, sakınca duyan
SAGU: Ağıt, mersiye
SAGUN: (Sagın)
SAGUNDU: Özlenen, düşünülen, kollanan
SAGUNDUK: Özlenen, düşünülen, özlemeye değer
SAGUNUR: Düşünce, tasarım
SAĞ: 1- Sağlık, dirilik, canlılık, yeterlilik 2- Akıl, fetanet 3- Doğruluk, inanırlık 4- Halis, saf, net
SAĞ BİLGE: birl. Sağ/Bilge Doktor, sağlık uzmanı
SAĞAN: Doğan türü, yırtıcı avcı bir kuş

222
SAĞANAK: Sağnak, sert ve hızlı yağan yağmur
SAĞANBAY: birl. Sağan/Bay
SAĞANÇIĞ: Nefs, can, ruh
SAĞBİLİ: birl. Sağ/Bili (Bilig) Sağduyu, hikmet
SAĞDAÇ: Sağlıklı günlerin arkadaşı, can yoldaşı
SAĞDAK: (Sadak)
SAĞDIÇ: Sağdaç “ Damadın en yakın, en güvenilir arkadaşı”
SAĞIK: 1- Düşünceli, planlı 2- Sağ, diri, uyanık 3- Ateş, kıvılcım, ateşli
SAĞIM: 1- Yaşam, sağlık 2- Serap, algın
SAĞIN: 1- Düşünce, tasarım 2- Özlem 3- Ateş, kıvılcım
SAĞIN HAN: birl. Sağın/Han
T...Kazak hanlarından
SAĞINÇ: 1- Kurgu, hayal 2- Sakınca, mahsur, endişe 3- Özlem
SAĞIŞ: Hesap, matematik, sayış
SAĞLAM: Sağlıklı, güçlü, dayanıklı, dirençli
SAĞLI: (Sağlık) Diri, canlı, sağlıklı
SAĞLICA(K): Sağlıklı, diri, esenlikli
SAĞMAN: Sağlıklı, güçlü
SAĞNAK: (Sağanak)
SAĞNAK ALP: birl. Sağnak/Alp
SAĞNAK TEKİN: birl. Sağnak/Tekin
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SAĞNAK TİGİN: birl. Sağnak/Tigin
T...Almalık devleti prenslerinden. Sonradan han oldu
SAĞNAK HAN: birl. Sağnak/Han
T...Almalık devleti hanlarından
SAĞRAK: İçki içilen kap, kupa, kadeh
SAĞRI: 1- Sağrak 2- Sarı
T...Türkmenlerin, Ersarı, Teke ve Ok oymakları dip dedelerinden
SAĞŞAT: birl. Sağ/Şad
T...Uygurlar döneminde, batı bölgesi ordularının komutanı
SAĞUNÇAK: Ağıt, mersiye
SAĞUNMUŞ: 1- Özlem içinde olan 2- Düşünen, düşünceli 3- Davet eden, davetkar
SAKA: 1- Akıllı, arif 2- Düşünceli, kaygılı 3- Sakal 4- Saklı, saklayan, koruyan
T...Alper Tunga ve Tomris Hatunun da bağlı bulunduğu, en eski Türk boylarından. Halen Sibirya da
yaşıyorlar
SAKAL: Sakal
T...Altay Türkleri, Kişiler oymağı dip dedelerinden

SAKAR: 1- Alnında beyaz lekesi bulunan at 2- Uğursuz, sakıncalı


T...Kırgızların, Mündi oymağı dip dedelerinden
SAKARALP: birl. Sakar/Alp
SAKARBUĞA: birl. Sakar/Boğa
SAKÇI: Koruyucu, muhafız
SAKIK: Çoban yıldızı
SAKIN: 1- Düşünme, tasarım, kaygılanma, kaygıyı ortadan kaldırma eylemi 2- Saklama, koruma,
esirgeme 3- Uzaklaşma, ayrılma
SAKINÇ: Düşünce, kaygı
SAKIŞ: Kaygı, endişe
SAKLI: 1- Korunmuş, mahfuz, esirgenen 2- Zinde, dinç, sağlıklı
SAKLICA: 1- Gizli, örtülü, korunan 2- Hazine, mücevher
SAKLIÇAK: 1- Gizli, gizlenmiş, örtülü 2- Yaşam, sağlık, esenlik
SAKMAN: 1- Uyanık, diri, sağlam 2- Sokman, dize kadar çıkan çizme

223
T...Doğu Türkistan’da, bir dönem hanlık da yapmış olan bir bey
SAKNI: (Sakar)
T...Otmanoğullarının dip dedelerinden
SAKURBAY: birl. Sakur/Bay
SAL: 1- Saldırı, saldırmak 2- Salmak, bırakmak, azat etmek, serbestlik 3- göndermek, yaymak,
ulaştırmak, uzatmak
SALAÇAK: Salınan, bırakılan, salınmış
SALACUK: Saldıran, saldırıcı, gönderici
SALAMAN: Salınan, bırakılan, azat edilen, serbest, azade ( Bu sözcük de, Türkçe’den Farsça’ya
geçerek, “ Selman” biçimini almıştır.
SALAMIŞ: 1- Saldıran, düşmana karşı hamle ve manevra yapan 2- İyi kılıç sallayan, silahşor
3- Salmış, köle azad etmiş
SALAMIŞ HAN: Salamış Han
T...Mısır- Türk kölemenleri devleti hanlarından. Baybars Han’ın oğlu
SALANÇU: Saldırgan, iyi kılıç kullanan
SALAR: 1- Ordu sevk eden 2- İyi kılıç kullanan, silahşor
T...1- Salçuklular dönemi, Azerbaycan atabeylerinden 2- Doğu Türkistan’da yaşayan bir oymak beyi
SALÇI: 1- Salıcı, sevk edici 2- Salan, serbest bırakan 3- Karahanlılar döneminde, saray aşçılarının
ünvanlarından
T...Göktürkler dönemi, bey ve komutanlarından
SALÇIKUT: birl. Salçı/Kut
T...Altaylar, Kuntur oymağı dip dedelerinden
SALÇUK: 1- Salınmış, azad edilmiş, saltuk, eski köle 2- Başına buyruk, bağımsız, otoriteye karşı
çıkan 3- Saldıran 4- Silahşor, iyi silah kullanan 5- Küçük yel, esinti 6- Haber salan, mesaj yollayan
T...Oğuz boyuna bağlı bir oymak ve bu oymağın beyi olan Salçuk bey, kendinden sonra gelen
torunları, Çağrı ve Tuğrul beyler tarafından kurulan devletin de adı olarak kullanılmıştır. Salçuklu
devleti adını bu beyden almış, Çağrı bey, bu inceliğiyle de ayrı bir hayranlık uyandırmıştır.
Saldır: Saldırı, hücum
SALDIRAN: Hücum eden, asker sevk eden
SALDIRAY: birl. Saldır/Ay
SALDIRGAN: Saldırıcı, hücumcu
SALDIRI: Hücum, taarruz
SALDIRMIŞ: Hücum etmiş, taarruz etmiş
SALDUR: Saldırı
SALDÜZ: birl. Sal/Düz
SALGARA: Salınmış, azade, başına buyruk, otorite tanımaz
SALGIN: 1- Serbest, bağımsız 2- Serap, hayal
SALGUR: Atak, tetik, saldırmaya hazır
T...Salçuklular dönemi, Tebriz atabeylerinden
SALGUT: Mebus, vekil. Eskiden bir bölgeyi temsilen, Kağan’a (Başkente) gönderilen kişilere verilen
unvan
SALIK: 1- Vergi, vergi borcu, haraç 2- Haber, öğüt, tavsiye
SALIKÇU: Haberci, öğütçü
SALIM: 1- Serin esen yel, serinlik 2- Ferman, emirname 3- Üzüm demedi, salkım
SALIN: 1- Serbest, serbestlik, salınma, boy gösterme 2- Jest, eda 3- salıncak
SALINAY: birl. Salın/Ay
SALINMIŞ: Serbest, azade, salaman
SALKIM: Salınmış, sarkık
SALMAN: (Salaman)
SALTUK: 1- Serbest bırakılmış, azade, hürriyetine kavuşmuş eski köle 2- Başına buyruk, bağımsız
T...Salçuklular dönemi bey ve komutanlarından Sonraları “Saltukoğulları” beyliğinin kurucusu
SALTIN: Yalnız, yalnızlık içinde, tek kalmış
SALTIK: (saltuk)

224
SALTUK ALP: birl. Saltuk/Alp
T...Batı Hunları dönemi bey ve komutanlarından
SALTUK BUĞRA: birl. Saltuk/Buğra
T...Bazı tarih kayıtlarında, Karahanlı hanı, Satuk Buğra’nın bu ad ile zikredildiği de görülür.
SALUK: (Salık) Serbest, azade, hürriyetine kavuşmuş
T...1- Salçuklular dönemi, Erzurum atabeylerinden 2- Türkmenlerin, Bayramşahlı oymağı dip
dedelerinden
SALUK BİKE: birl. Saluk/Bige
SALUKBAY: birl. Saluk/Bay
SALUK HAN: birl. Saluk/Han
SALUKTAN: birl. Saluk/Tan
SALUKTAY: birl. Saluk/Tay
SALUM: 1- Özgürlük, azat 2- Kılış, silah
SALUN: 1- Jest, mimik, eda, cilve 2- Boy gösterme, ortaya çıkma
SALUNDU: 1- Özgür, hür 2- Edalı, boy gösteren
SALUNDU TİGİN: Salundu/Tigin
T...Koço Uygurları prenslerinden
SALUR: 1- Saldıran, saldırgan, asker salan 2- Silahşor, iyi silah kullanan 3- Saldırma, kılıç,
silah 4- Serbest, azade
T...Türkmen oymaklarından ve bu oymağın ilk beyi
SALUR HAN: birl. Salur/han
T...Karahanlı hanlarından
SALUR KAZAN: birl. Salur/Kazan
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey. Bayındır Han’ın torunu, Ulaş beğ’in oğlu
SAMSA: Baklava türü bir hamur tatlısı
SAMSAMA: (Samsa)
T...Otman beğ’in yakın silah arkadaşlarından
SAMUKA: İnatçı, dirençli
T...Çengiz Kaan’ın askeri danışman ve komutanlarından
SAN: Sanmak, saymak, var kabul etmek (..Farsçadaki “şan” ile ilgisi yok)
SANAGA: 1- Serap, hayal 2- Niyet, maksat
SANAĞ: Hesap, matematik
SANAK: Matematik
SANALP: birl. San/Alp
SANAY: birl. San/Ay
SANBAY: birl. San/Bay
SANBERK: birl. San/Berk
SANÇAK: Ucu sivri mızrak
SANÇAR: Saplayan, batıran, dürten, mızrak kullanarak sançan, sançıcı, iyi silah kullanan
SANÇARALP: birl. Sançar/Alp
SANÇAR BARLAS: birl. Sançar/Barlas
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SANÇAR HAN: birl. Sançar/Han
T...1- Salçuklu hanlarından bu hanedanda, bu ad ile, iki ayrı han vardır 2- Çağatay hanlarından
SANÇARBAY: birl. Sançar/Bay
SANÇARBEK: birl. Sançar/Bek
SANÇAROK: birl. Sançar/Ok
SANÇI: 1- Ucu sivri demir, silah 2- Sivri bir aletin, vücuda değince verdiği acı 3- Acı duymak
4- Hayalet
SANÇIĞ: Ucu sivri demir, kargı
SANÇIŞ: Hamle, kılıç veya kargıyla yapılan dürtüş
SANDUGAÇ: Bülbül
SANEK: Hayran, meftun

225
SANER: birl. San/Er
SANG: San, düşünce var sayma
SANGI: Hayal, serap
SANIR: 1- Hayal 2- Burç
SANKUR: Hayret, şaşkınlık
SANLAV: Hürmet, saygı
SANLI: 1- Sanıcı, düşünücü 2- Şüpheci
SANSAK: Anlayış, intiba
SAPA: 1- Sopa, değnek 2- Kılıç sapı, kabza 3- Aykırı, farklı, başka
SAPAK: 1- Sopa 2-Aykırı, aykırılık
SAPAR: 1- Sabar, döver, dövücü 2- Aykırı, farklı 3- Kabza
SAPARBAY: birl. Sapar/Bay
SAPURLUŞ: Devrim, ihtilal, ayaklanma, ayrılma
SARAR: Saran, sarıcı, sarma eyleminde olan, ören, örücü
T...Türkmenlerin, Çavdur oymağı, dip dedelerinden
SARBAŞ: birl. Sar/Baş
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Girey oymağı dip dedelerinden
SARGIN: 1- Sevimli, sempatik, çekici 2- Sargı, sarılı, örülü
SARGUT: 1- Güneş ışığı 2- Bağış, ihsan
SARI: 1- Sarı renk, sarışın 2- Sarılı, sarılmış, saran, sarılma
T...Türkmenlerin, Çavdur ve Abıdal oymakları dip dedelerinden 2- Kırgızların, Bögü oymağı dip
dedelerinden
SARIBAĞIŞ: birl. Sarı/Bağış
T...Kırgızların, Togay oymağı dip dedelerinden
SARIBAŞ: birl. Sarı/Baş
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü Alimoğlu ve Karasakal oymakları dip dedelerinden
SARIBÖRİ: birl. Sarı/Böri
T...Kırgızların, Togay ve Böri oymakları dip dedelerinden
SARICA: Sarılı, sarı gibi, sarıya çalan
T...Kırgızların, Üçtamga oymağı dip dedelerinden
SARIÇUR: birl. Sarı/Çur
T...Altayların, Çor oymağı dip dedelerinden
SARIG: Sarılı, sarılmış, örgülü
T...1- Kırgızların, Togay ve Buğu oymakları dip dedelerinden 2- Altayların, Sogay oymakları, dip
dedelerinden 3- Türkmenlerin, Çavdur oymağı, dip dedelerinden
SARIL: Sarılmaktan...sarıl, mec. Sevgili, saygılı, cana yakın
SARIM: 1- Suyu süzmeye yarayan, ince dokuma 2- Sarma, sarılma
SARIP: Sarp, dik, sarılı, çıkılması güç, yalçın
SARITÜRGİŞ: birl. Sarı/Türgiz
T...1- Uygurlar döneminde, Uygur kağanlığına bağlı bir uç beyi 2- Oğuz kolundan bir Türk boyu
SARKIZ: birl. Sar/Kız
T...Tulay Han’ın evdeşi Mangu Han’ın anası
SARMAN: (Sarıman) 1- Sarışın, sarıya çalan 2- Sıcak kanlı, cana yakın
T...Çağatay Han’ın oğullarından
SARMAŞIK: Sarılı, sarpasarmış, sarılan
SARP: (Sarıp)
SARPER: birl. Sarp/Er
SARPTAŞ: birl. Sarp/Taş
T...Kazak hanlığı, dönemi Kırgız asıllı bir bey
SARPTİMUR: birl. Sarp/Timur
SARTIK: 1- Sarılı, örgülü, örülmüş 2- Farklı, dikkat çekici
SARTUK: (Sartık)
SARTUKHAN: birl. Sartuk/Han

226
T... Altunordu hanlarından Batu Han’ın oğullarından
SARU: 1- Sarı 2- Sıra dışı, farklı, dikkat çekici 3- Batı, batı yönü
SARUHAN: birl. Saru/Han
T...1- Salçuklular dönemi bey ve komutanlarından Manisa bölgesi fatihi. Daha sonraları kendi adıyla
bir beylik kurdu 2- Harzem hanı Celaleddin’in komutanlarından
SARU HATUN: birl. Saru/Hatun
T...Karakoyunlu hanlarından, Uzun Hasan’ın anası
SARU SALTUK: birl. Saru/Saltuk
T...1- Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından 2- Gökoğuz Türklerinin, Anadolu’dan bu günkü
topraklarına, ilk göç eden kısmının başbuğu olan bey
SARUALP: birl. Saru/Alp
SARUBATU: birl. Saru/Batı
T...Otman beğ’in ağabeyi, Ertuğrul Beğ’in oğlu
SARUBATUR: birl. Saru/Batur
T...Timur Kürkan Han dönemi beylerinden
SARUBAY: birl. Saru/Bay
SARUBUĞA: birl. Saru/Boğa
T...Kıpçak hanlarından
SARUBUKA: birl. Saru/Boğa
T...Timur Kürkan Han dönemi bey ve komutanlarından
SARUCA: 1- Bir sungur türü avcı kuş 2- Sarıya çalan, sarışın
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SARUCABAY: birl. Saruca/Bay
SARUER: birl. Saru/Er
SARUKAN: birl. Saru/Kan
SARUKUNİ: birl. Saru/Kuni
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SARUL: Sarılı, sarılmış
SARULBAY: birl. Sarul/Bay
SARULTAN: birl. Sarul/Tan
SATI: 1- Satık, satuk, satılmışın dişisi 2- Pazar yeri
(Eski Türk geleneklerine göre, çocukları sık ölen ya da olmayan ailelerin, çocuğu olduğunda,
yaşaması ve uzun ömürlü olması için, onu Tanrı’nın sevdiği, toplumun sevip saydığı, bir ulu kişiye ya
da onun ruhuna, çocuğu koruması, manevi bir destek vermesi bakımından emanet edilmesi eylemine
satma-satılma adı verilir. Çocuk erkekse, “Satılmış”, kız ise “Satı” adı verilir. Bu gelenek, günümüzde
de islami motifler içinde yine sürdürülmektedir.)
SATIBEGÜM: birl. Satı/Begüm
SATIBİGE: birl. Satı/Bige
SATIÇ: 1- Satıcı, tüccar 2- Mertebe, rütbe
SATIK: Satı, satuk
SATIKAY: birl. Satık/Ay
T...Kırgızların, Murat Ali oymağı dip dedelerinden
SATIKBAY: birl. Satık/Bay
SATIKER: birl. Satık/Er
SATIKTAY: birl. Satık/Tay
SATIKUL: birl. Satı/Kul
SATILMIŞ: Satı,satık
T...İlhanlılar dönemi bey ve komutanlarından
SATIM: 1- Satıcığım 2- Ticaret
SATIMKUL: birl. Satım/Kul
T...Kırgız oymak beylerinden
SATIŞGAN: Satıcı, tüccar
SATUK: Satı, satık, satılmış

227
SATUK BUĞRA HAN: Satuk/Buğra/Han
T...Karahanlı hanlarından. Türk tarihindeki, ilk Müslüman olan Türk hanı. (İS 950) Türklerin,
İslamiyet’e geçiş ve İslamiyet’in, Türkler arasındaki yayılma süreci bu kişi ile başlar. Daha önce
budizme ilgi duyan, sonra Müslüman olan bu kişi, Müslüman olduktan sonra ilk iş olarak, adının
başına “Abdülkadir” ünvanı alıp, hemen ardından da, bütün Türk devletlerinde geleneksel olarak var
olan, “ Oğuz Töresini ve Yasalarını” yürürlükten kaldırıp, yerine “Şeriat yasaları ve Arap fıkıhını”
yürürlüğe koymuştur.
SATUKHAN: birl. Satuk/Han
SATUKBARLAS: birl. Satuk/Barlas
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SATUN: Satın alma, satın alma gücü, paha
SAV: (Sava) 1- Mesaj, haber, yeni haber 2- İddia- isnat 3- Ün, san 4- Savaş, vuruşma, döğüş 5-
Öykü, atasözü, darbı mesel
T...Timur Kürkan Han dönemi bey ve komutanlarından
SAVA: (Sav)
SAVACI: (Savcı)
T...1- Ergenekon destanında adı geçen, Böriteçine’nin oğullarından 2- Otman Beğ dönemi bey ve
komutanlarından
SAVAKUL: birl. Sava/Kul
SAVAN: 1- Savıcı, savaşçı, def edici 2- Elçi, arabulucu
SAVANKUL: birl. Savan/Kul
SAVAR: Savaşçı, savıcı, defedici
SAVARU: 1- Bahşiş, armağan 2- Geçici, muvakkat
SAVAŞ: Harp, döğüş, vuruşma, savma, defetme
SAVAŞERİ: birl. Savaş/Eri
SAVAŞGAN: Savaşçı, cengaver
SAVBÖRİ: birl. Sav/Böri
SAVCI: (Savçı, savacı)
SAVCIAKA: birl. Savcı/Aka
T...14. yüzyılda, Anadolu’ya yerleşen, Moğol beylerinden
SAVCIALP: birl. Savcı/Alp
T...Salçuklular dönemi, bey ve komutanlarından
SAVCIBAY: birl. Savcı/Bay
SAVCIBEK: birl. Savcı/Bey
SAVÇI:(Savcı, savacı)1- Elçi, haberci, resul, sözcü 2- Savaşçı, cengaver 3- Ünlü, meşhur, ün salmış
T...1- Otman beğ’in ağabeyi,Ertuğrul beğ’in oğlu 2- 1. Murat Hüdavendigar’ın küçük oğlu, Yıldırım
Bayazıt’ın kardeşi
SAVDUK: Uğurlama, veda
SAVGAT: Armağan, bahşiş
SAVGU: 1- Haraç, vergi 2- Şifa, derman
SAVKULİ: birl. Sav/Kuli
SAVKUT: birl. Sav/Kut
SAVRIN: 1- Armağan, bahşiş 2- Ahd, azim
SAVRUK: Savrulmuş, derbeder
SAVTAGI: birl. Sav/Takı
T...Çengiz Kaan dönemi Kazak beylerinden
SAVTEKİN: (Sav Tigin) birl. Sav/Tekin
T...Tuğrul Han döneminde, Gazneliler devletinden ayrılıp, Salçuklulara katılan bir bey
SAVTİMUR: birl. Sav/Timur
SAVTUR: Veda, uğurlama
SAVUN: 1- Davet, çağrı 2- Savunma, savaş 3- Ağıt, mersiye, ölenlerin yiğitlik ya da hayırlı işlerini
anlatmak için verilen yemek
SAVUAL: birl. Savun/Al

228
SAVUNDUK: Davetiye
SAVUNGAN: Savunucu, savaşan, direnen, müdafi
SAVUNKUL: birl. Savun/Kul
SAVUR: Eli açık, cömert, hovarda
SAVURALP: birl. Savur/Alp
SAVURBAY: birl. Savur/Bay
SAVURKAÇ: 1- Savurgan, hovarda, eli açık 2- Fırtına, katı yel
SAVUT: 1- Koruyucu, koruyan, müdafi 2- Zırh, çelik yelek, demirağ
SAY: (sag, sağ, sak, sayı) 1- Saygı, sayma, geçerli kılma 2- Düşünme, ölçme, seçme, tasarım,
hesap, ödeşme 3- Taşlık yer 4- Zırh, göğüslük
SAYAK: Saygılı, hürmetli
T...Kırgızların, Togay oymağı dip dedelerinden
SAYAN: 1- Saygılı, saygıdeğer, saygıya layık 2- saygı gösteren, efendi, ağırbaşlı
T...Altay Türkleri oymaklarından
SAYBİL: birl. Say/Bil
SAYDAM: Saf, net, berrak, sayılabilen, açık, temiz, bilinen
SAYDUR: Saygı duruşu, ihtiram duruşu
T...Kırgız oymak beylerinden
SAYGI: 1- Hürmet, önem, değer, edep 2- Sayı, sayım, matematik
SAYGIN: İtibarlı, hürmet gören, saygı gören, hatırı sayılır
SAYGINALP: birl. Saygın/Alp
SAYGINAY: birl. Saygın/Ay
SAYGINBAY: birl. Saygın/Bay
SAYGINER: birl. Saygın/Er
SAYGINKUL: birl. Saygın/Kul
SAYGINKULU: birl. Saygın/Kulu
SAYHAN: birl. Say/Han
T...Altay destanlarında adı geçen bir kız
SAYHAN HATUN: birl. Sayhan/Hatun
T...Timur Kürkan Han dönemi saray hanımlarından
SAYIL: Seçilmiş, seçkin, sayılan, intihab edilen
SAYILGAN: Sayılan, saygı gösterilen, mübeccel, muteber
SAYIM: Saygı, saygı gösteriş
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
SAYIN: 1- Seçkin, değerli, muteber, güzide, muhterem 2- Saf, halis, arı 3- Güzel, ender rastlanan
T..1- İlhanlılar (Bahadır Han) dönemi, bey ve komutanlarından 2-Altay destanlarında adı
geçen bir bey
SAYINALP: birl. Sayın/Alp
SAYINHAN: birl. Sayın/Han
T...Altınordu hanlarından (Batu Han’ın öteki adı)
SAYIN KARA: birl. Sayın/Kara
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
SAYINAY: birl. Sayın/Ay
SAYINBATU: birl. Sayın/Batu
T...Kıpçak Hanlarından
SAYIN BATUR: birl. Sayın/Batur
T...Kazak hanlığı dönemi bey ve komutanlarından
SAYINBÖRİ: birl. Sayın/Böri
SAYINDI: Saygı duyulan, itibar gören, muhterem, saygın
SAYINER: birl. Sayın/Er
SAYINTİMUR: birl. Sayın/Timur
SAYIR: İçinden su çıkan mağara
SAYIŞ: Ödenek

229
SAYIT: Saygın, muteber
SAYHAN: birl. Say/Han
SAYKAN: birl. Say/Kan
SAYKAL: birl. Say/Kal
SAYKUL: birl. Say/Kul
SAYKUT: birl. Say/Kut
SAYLAK: Sayılan, takdir gören, usta, uzman
SAYLIK: Şeref, haysiyet, onur
SAYMAN: Sayıcı, hesapçı, hesap ve sayı uzmanı, muhasib
SAYRI: Üzgün, mahzun, yorgun ilgisiz
SAYTAŞ: birl. Say/Taş
T...Kırgız oymak beylerinden
SAYVAN: Gölgelik, kamelya
SAZAĞAN: (Sazan) Soğuk yel
SAZAK: 1- Sazlık, bataklık 2- İnce yağan kar 3- Ak bulut 4- Çok konuşan, geveze 5-Poyraz, soğuk
esen yel 6-Sezgin, sezici, uyanık
T...Kazakların Ortayüz bölüğü oymaklarından
SAZAN: 1- Soğuk esen yel 2- Sazlık, bataklık 3- Sezen, sezici
T...Kırgızların, Togay ve Girik oymakları dip dedelerinden
SEBE: Sevgi, sevi
T...Altay Türkleri, Çor oymağı dip dedelerinden
SEBÜK: Sevik, sevilen, sevgi gören
SEBÜK TEKİN: birl. Sebük/Tekin (Sevük/Tekin)
SEÇEN: 1- Titiz, seçici, ayırıcı 2- Konuşkan, hoş sözlü
T...1- Yakut destanlarında adı geçen bir bey. Ulu Koyun’un babası 2- Çengizli hanlarından,
Camuga’nın ünvanı
SEÇİL: 1- Seçkin, güzide, seçilmiş 2- Farklı, olağanüstü
SEÇİLİR: Seçkin, güzide
SEÇİLMİŞ: Seçkin, güzide
SEÇKİN: 1- Farklı, göze batan, olağanüstü 2- İtibar gören, muhterem 3- Peygamber, nebi
SEÇKİN ALP: birl. Seçkin/Alp
SEÇKİN HAN: birl. Seçkin/Han
SEÇKİNAY: birl. Seçkin/Ay
SEÇKİNBAY: birl. Seçkin/Bay
SEÇKİNBEĞ: birl. Seçkin/Beğ
SEÇKİNER: birl. Seçkin/Er
SEÇKİNKARA: birl. Seçkin/Kara
SEÇKİNKAYA: birl. Seçkin/Kaya
SEÇKİNSOY: birl. Seçkin/Soy
SEÇKİNTAN: birl. Seçkin/Tan
SEÇKİNTAY: birl. Seçkin/Tay
SEGREK: Seyrek, ender rastlanan
SEĞİRTGEN: 1-Koşucu, atlet 2- Afacan, ele avuca sığmaz, tez canlı
SEĞREK: Seyrek, nadir, az rastlanır
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey. Eğrek’in ağabeyi, Usun Koca’nın oğlu
SEKİZ APA: birl. Sekiz/Apa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SEKİZYİR: birl. Sekiz/Yir
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SEKMEN: Seviye, mertebe
SELÇİK: (Seligcik) 1- Temiz, pakize, namuslu, bakire 2- Küçük kılıç, bıçak 3- Açık,beliğ, fesahetli
T...11.Kılıçarslan’ın kızlarından
SELÇİK HATUN: Selçik /Hatun

230
T...Fatih Sultan Mehmed Han’ın kızlarından ve Karaca paşanın evdeşi
SELÇUK: (Salçuk) (..Bu ad üzerine bazı spekülasyonlar var. Bunun aslı “Salçuk” olmasına rağmen,
Arap kayıtlarında, Selcuk ve Selcik olarak geçer. İran kayıtlarında ise Selçug, Selçuk olarak geçer ve
hepsi de Türkçe ve yabancı dil uyumsuzluğunun tipik örneği, yanı sıra, alfabe farklılıklarından
kaynaklanmaktadır.
SELEK: Eli açık, cömert
SELEN: 1- Salınan, sallanan, kıvrılan 2- Temiz, pak, namuslu, zarif, bakire 3- Fısıltı, hafif ses 4-
Haber, havadis 5- Yılan (Tuva ve Çuvaş Türklerinde)
SELENGE: Kıvrılan, kıvrık
T...Baykal gölüne dökülen, Türk dünyasının ünlü ırmağı
SELENGÜN: birl. Selen/Gün
SELİG(Silig): 1- Namuslu, temiz, dürüst, pakize 2- Kibar, narin, zarif
SELİGÇİK: (Selçik) Temiz, namuslu, bakire
SELİK: (Selig)
SELİN: 1- Selen, salınan, haber, fısıltı 2- Sülün kuşu
SEMİZ: 1- İri yarı, şişman 2- Besili, bakımlı
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Nayman oymağı, dip dedelerinden
SENCER: (Sançar) Bu sözcüğün aslı “Sançar” dır.
SENGER: 1- Canavar, ejderha 2- Kale, burç
SENGİ: Sevgi, sevi
SENGİSUN: birl. Sengi/Sun
SENGÜN: Ordu komutanı, general
T...Göktürkler ve Uygurlar döneminde, kullanılan askeri ünvanlardan
SENGÜN HAN: birl. Sengün/Han
T...Çengiz Kaan dönemi, Nayman hanlarından Var han’ın oğlu
SEPİL: 1- Yaygın, yayılmış, bulaşmış 2- Kale, hisar
SEPİN: 1- Çeyiz, kalın 2- Yaygın, yayık
SEREDAY: Yüzük, takı, aksesuar
SERİM: 1- Gösteriş, teşhir 2- Sabır, metanet
SERİN: 1- Gölge, gölgelik 2- Genişlik, gerilmişlik 3- Soğuğa yakın, hafif soğuk 4- Sabırlı, dayanıklı
SERİNAY: birl. Serin/Ay
SERİNBAY: birl. Serin/Bay
SERİNBEG: birl. Serin/Beğ
SERİNGEN: 1- Serince, serinleşmiş 2- Sabırlı, dayanıklı
SERİNGÜN: birl. Serin/Gün
SEVAL: birl. Sev/Al
SEVEN: Sevmek...den sevgi sahibi, şefkatli, tutkulu
SEVENAY: birl. Seven/Ay
SEVENGÜN: birl. Seven/Gün
SEVER: (..Sevmekden)
SEVERGE: 1- Dost, yakın, yaren 2- Aşk, sevgi, tutku
SEVERGÜN: birl. Sever/Gün
SEVGİ: Sevme eyleminin nüvesi
SEVİ: Sevgi, sevgi eğilimi, sevgi yakınlığı
SEVİGEN: Seven, sevgisini veren
SEVİK: 1- Sevilen, sevgi gösterilen, sevgiye layık, sevgili 2- Dost, gönüldaş
SEVİK KÜL ERKİN: Sevik/Kül/Erkin
T...Bilge Kağan dönemi, bey ve komutanlarından
SEVİL: Sevilen, el üstünde tutulan
SEVİLAY: birl. Sevil/Ay
SEVİLGEN: Sevilen, aşırı ilgi gören
SEVİM: Sempati, alım, çekicilik- sevgiye yol açan
SEVİM BİGE: birl. Sevim/Bige

231
T...(Bazı tarih kaynaklarında, ünlü, “Siyun Bige” bu ad ile de geçmektedir.)
SEVİMLİ: Çekici, sempatik
SEVİN: Sevinç, mutluluk
T...Sasaniler’den, Miran Şah’ın evdeşi
SEVİNAY: birl. Sevin/Ay
SEVİNÇ: Neşe, coşku, sevinme duygusu, mutluluk
SEVİNÇ HAN: Sevinç/Han
T...Oğuzname’de, Baydu Han’ın oğullarından
SEVİNÇBEK: birl. Sevinç/Bek
SEVİNÇEK: Sevinilecek şey, sevinç kaynağı
SEVİNDÜK: Mutluluk, bahtiyarlık (Uzun süren bir çocuksuzluk döneminden sonra, çocukları olan
ailelerin sık kullandığı, geleneksel adlardan)
T...Kırgızların, argın oymağı dip dedelerinden
SEVİNDÜK ALP: birl. Sevindük/Alp
T...Otman beğ dönemi beylerinden. Samsama beğ’in kardeşi
SEVİNMİŞ: Sevinçli, mutlu, mutlu olmuş
SEVİNTİ: 1- Mutluluk, mutlu olmaya değen 2- Ferahlık, gevşeme, rahatlık, huzur
SEVTAP: birl. Sev/Tap
SEVÜK: Sevilen, sevgili, canan
SEVÜK ALP: birl. Sevük/Alp
SEVÜKBAY: birl. Sevük/Bay
SEVÜKBİGE: birl. Sevük/Bige
SEVÜK TİGİN: birl. Sevük/Tigin
T...Gazneliler devletinin kurucusu ve Gazneli Mahmud Han’ın babası
SEYHAN: (Sayhan)
T...Kuman hanlarından
SEYİRTGEN: Afacan, çalışkan, ele avuca sığmaz
SEYREK: Az rastlanır, sıra dışı
SEZEK: 1- Hassas, duygulu, ferasetli 2- Sezgi, anlayış, kavrayış, his
SEZEN: Anlayan, kavrayan, hisseden
SEZENAY: birl. Sezen/Ay
SEZENBAY: birl. Sezen/Bay
SEZENER: birl. Sezen/Er
SEZER: Hassas, duygulu, fark edici
SEZGEK: (Sezek)
SEZGİ: İdrak, seziş, hissediş, ilham
SEZGİN: Hassas, sezici
SEZGİNALP: birl. Sezgin/Alp
SEZGİNAY: birl. Sezgin/Ay
SEZGİNBAY: birl. Sezgin/Bay
SEZGİNER: birl. Sezgin/Er
SEZGİR: Hassas, narin, alıngan
SEZGİŞ: Hassas, alıngan
SEZİGEN: Sezen, sezgin
SEZİK: Sezgin, içli
SEZİKLÜ: Tedbirli, sezici
SEZİM: Hissediş, anlayış
SEZİMTAL: Hassas, duygulu
SEZMİŞ: İdrak eden, anlayan
SIBAK: Sopa, değnek
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü Bayoğlu oymağı, dip dedelerinden
SIÇMAZ: (Saçmaz) Tutumlu, tedbirli
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları, dip dedelerinden

232
SIDAL: Muktedir, güçlü, egemen
SIGUN: 1- Yabani geyik 2- Emek, zahmet, sıkıntı
SIĞIN: Erkek geyik, Ala geyik
SIĞINAK: Sıkı korunan, sığınılacak yer, yoğun ve katı olan yer
SIĞINDIK: Bağlılık, sadakat
SIĞLAM: 1- Sağlam, sıkı, yoğun 2- Sine, bağır
SIK: Katı, yoğun
SIKI: Katı, sıkılmış, yoğun
SIKILGAN: Daralmış, daralan, sıkılaşan, utangaç
SIKIN: 1- Keder, yas, üzüntü, sıkıntı 2- Alageyik
SILIV: Temiz, pakize, bakire
SILKIM: Cesur, gözükara
SIN: 1- Deney, deneme 2- Endam, gösteriş
SINAÇI: Hakem, sınayıcı
SINAĞ: Sınav, imtihan, deneme
SINAK: Deney, sınav, imtihan
SINAUVU: Sınav, deney
SINAYÇI: Hakem, sınayan
SINÇI: Hakem, sınaçı
SINDIRAÇ: Bülbül
SIRAY: Çehre, yüz, beniz
SIRGA: 1- Küpe, takı, aksesuar 2- Armağan, bahşiş 3- Halka, halkalı
SIRGALU: Küpeli
T...Kazakların Uluyüz bölüğüne bağlı oymak beylerinden
SIRGATİGİN: birl. Sırga/Tigin
SIRMA: Sırlı, boyalı, gümüş tel
SIYKIM: Sevgili, canan
T...Kazakların, Uluyüz bölüğü, oymak beylerinden
SIYLI: 1- Sevimli, sempatik, muteber 2- Armağan
SIYLIHAN: birl. Sıylı/Han
SIYLIK: Armağan, bahşiş
SIYURGAL: Armağan
SIZGIÇ: Kalem, yazgaç
SIZIM: Sızı, yakınma, hüzün
SİBEL: 1- Buluttan ayrılıp henüz yere düşmemiş yağmur tanesi 2- Buğday, buğday tanesi
SİLGİ: Arınma, temizlik, parlaklık
SİLİG: 1- Temiz, namuslu, dürüst 2- El değmemiş, bakir, bakire 3- Tatlı dilli
SİNÇE: Çehre, beniz
SİNGİL: Küçük kız kardeş
SİNGİN: Mahçup, sıkılgan
SİNGİAY: birl. Singi/Ay
SİNKEL: İmtiyazlı, ayrıcalıklı
SİNKİL: İmtiyazlı
SİR: 1- Şeciye, soy, kök 2- Birleşik, birleşmiş, müttehid
SİR YABGU KAĞAN: birl. Sir/Yabgu/Kağan
T...Batı Göktürkleri kağanlarından
SİREK: Zeki, akıllı
SİTACU: Nazlı, narin, alıngan, hassas
SİYAVUŞ: Sevimli, sempatik, sevgiye layık
SİYENDİ: Sevilen, sevilmiş, sevgiye layık
SİYREK: Az rastlanır, seyrek bulunur
SİYUN: Sevim, sevimlilik, sempati, beğeni
SİYUN BİKE: birl. Siyun/Bike (Sevim Bike)

233
T...Türk tarihinin ünlü kadın simalarından. Kazan hanlarının sonuncusu olan Uzamış Han’ın anası.
Başından geçen olayların ilginç oluşu, adına destan yazılmasına neden olmuştur.
SİYURAN: Utkan, muzaffer
SİYURGAL: 1- Ödül, armağan, ödül alma 2- Madalya, askeri nişan
SİYURGATMIŞ: 1- Düşmanı bozguna uğratmış 2- Başarılı, ödül ve övgü almış
T...1- Kutluk devleti hanlarından 2- Karakıtaylılar devleti hanlarından 3- Timur Kürkan Han’ın
komutanlarından ve Kazan valilerinden
SİYÜNÇ: Sevinç, mutluluk
T...Şeyban hanlığı, hanlarından
SİZGEK: Zeki, sezgin, müdrik
SİZÜÇEN: Hassas, zeki, uyanık, akıllı
SOBAY: 1- Bekar, yalnız, münferit 2- Silahını iyi kullanan, deneyimli asker, savaşçı
SOGUM: (Sokum)
SOĞAY: Sağlıklı, zinde, dinç
T...Yenisey ırmağı kıyılarında yaşayan, Altay Türkleri bölüğünden bir Türk oymağı
SOKMAN: 1- Mert, dürüst 2- Diz kapağına kadar gelen uzun bir tür çizme (Türkmen çizmesi)
T...Artukoğulları beyliğinden. Artuk Beğ’in oğullarından
SOKULAG: 1- Adak, kurban 2- Sokulgan, munis, cana yakın
T...Kırgızların, Manguş oymağı, dip dedelerinden
SOKULGAN: Cana yakın, munis
SOKUM: Kurban, adak
SOLAGAY: 1- Solak 2- Ters, hiddetli, öfkeli
SOLAK: 1- Asker yöneten, asker sevk eden (Sulag) 2- Sol el ve ayağını kullanan
T...Avar hanlarından. Bayan Han’ın, Bizans elçisi
SOLAŞIGLI: Yararlı, çok yararlı, iş bitirici
SOLGUN: Rengi kaçmış, yıpranmış, hüzünlü
SOLGUNAY: birl. Solgun/Ay
SOLGUR: (Salgur) Atak, saldırı
SOLHAN: birl. Sol/Han
SOLIN: Araştırmacı, meraklı
SOLMAGAN: Canlı, ölümsüz, solmaz
SOLMAZ: Canlı, diri, çekici
SOLMAZAY: birl. Solmaz/Ay
SOLŞAD: birl. Sol/Şad
T...Uygurlar döneminde, orduların sol cenahını yöneten komutanlara verilen bir askeri unvan
SOLTU: Soludu, soluklu
T...Kırgızların, Togay oymağı, dip dedelerinden
SOLUK: Nefes, can
T...Hazar imparatorluğu dönemi bey ve komutanlarından
SONAY: birl. Son/Ay
SONER: birl. Son/Er
SONGAR: Sungur, şahin
T...İlhanlılar dönemi komutanlarından
SONHAN: birl. Son/Han
SONUÇ: 1- Son, bitim, kıyı 2- Uç, sınır, limit
T...Otmanlı ve Salçuklular döneminde, sınır karakollarında görev yapan kişiler verilen bir ad
SORGUÇ: Başa takılan çelenk
SORGUN: Söğüt türü bir ağaç
SOVAY: (Sobay)
SOYAK: birl. Soy/Ak
SOYALP: birl. Soy/Alp
SOYAR: birl. Soy/Ar
SOYARIK(Ğ): birl. Soy/Arık

234
SOYBARS: birl. Soy/Bars
SOYBÖRÜ: birl. Soy/Böri
SOYBUĞA: birl. Soy/Boğa
SOYÇA: Soylu, soyluca
SOYDAM: 1- Soylu, soyunu düşünen 2- Ailesine bağlı, yuvasına bağlı
SOYDAN: 1- Soylu, soylu bir aileden gelen 2- Hanedan, hanedanlık
SOYDAŞ: Aynı soydan gelen, aynı soyun kişileri
SOYER: birl. Soy/Er
SOYHAN: birl. Soy/Han
SOYKAN: birl. Soy/Kan
SOYKURT: birl. Soy/Kurt
SOYKUT: birl. Soy/Kut
SOYLAMIŞ: 1- Soyunu çoğaltıp, kutsayan, örgütleyen 2-söz, söyleyen, konuşmacı, hatip
SOYLU: Asil, asalet sahibi
SOYLUHAN: birl. Soylu/Han
SOYON: (Sayın)
T...Altay Türkleri, Kişiler oymağı, dip dedelerinden
SOYSAL: birl. Soy/Sal 1- Ünlü, meşhur 2- Soylu, asil 3- Medeni, uygar
SOYTAN: birl. Soy/Tan
SOYUAK: birl. Soyu/Ak...Soylu
SOYUALP: birl. Soyu/Alp
SOYUBAY: birl. Soyu/Bay
SOYUER: birl. Soyu/Er
SOYUHAN: birl. Soyu/Han
SOYURGAL: 1- Ödül, askeri ödül,madalya, nişan 2- Armağan, bağış, ihsan
SOYURGAT: İhsan, bahşiş
SÖKE: Diz üstü çöküş, çökme
SÖKMEN: 1- Yiğit, gözükara, düşmana diz çöktüren, dize getiren, buyruğunu
dinleten 2- Sokman, uzun çizme
SÖKMENBAY: birl. Sökmen/Bay
SÖKÜR: 1- Kızgın, hiddetli, kabarmış 2- Dize getiren, diz çöktüren,buyruğunu dinleten
SÖKÜRMÜŞ: Dize getirmiş, baş eğdirmiş
SÖN: Güçten kesilme, azalma
SÖNMEZ: 1- Canlı, enerjik, ateşli, iddialı 2- Parlak, göz alıcı
SÖNMEZAY: birl. Sönmez/Ay
SÖNÜ-k- : Sönük, pasif, cansız, heyecansız
SÖYKEM: Sempati, sevim, sevimlilik
SÖYLEM: Anlatım, hitap, hitabet, demeç, izah
SÖYLENCE: Efsane, mit, destan, lejant
SÖYÜ: 1- Aşk, sevda 2- Sevinç
SÖYÜÇEN: 1- Aşık, sevdalı 2- Sevinçli, mutlu
SÖYÜNDÜK: Sevindik
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın oymağı, dip dedelerinden
SÖZBAY: birl. Söz/Bay Söz zengini, hatip, söz cambazı
SÖZBİR: birl. Söz/Bir mec. Doğruluk, dürüstlük, söz birliği, sadakat
SÖZEÇEN: (Sözen)
SÖZEN: Hatip, konuşmacı
SÖZER: birl. Söz/Er, mert, sözünün eri
SÖZERİ: birl. Söz/Eri, mert, sözünün eri
SU: 1- Sıvı 2- Asker, er, erat
SUAÇAR: birl. Su/Açar
SUALP: birl. Su/Alp
SUAT: birl. Su/At

235
SUAY: birl. Su/Ay
SUBAK: Sopa, değnek, cop
T...Kırgızların, Togay ve Buğu oymakları, dip dedelerinden
SUBALA: birl. Su/Bala
SUBAY: birl. Su/Bay 1- Bilgili ve deneyimli asker 2- Hafif süvari, atlı asker 3- Bekar evlenmemiş
(Anadolu ve Azerbaycan’da) 4- Çocuksuz, çocuğu olmayan ( Kazak ve Kırgızlarda)
SUBEG: birl. Su/Bey
SUBEGÜM: birl. Su/Begüm
SUBÖRİ: birl. Su/Böri
SUBUTAY: (Sabutay)
SUÇUR: birl. Su/Çur
SUER: birl. Su/Er
SUERİ: birl. Su/Eri
SUGAY: Aya benzer, ay parçası
SUĞUNÇAK: Sığınak, sığınılacak yer, sine, bağır
SUKAN: birl. Su/Kan
SUKTA: Sıkıcı, ezici, acı kuvvete sahip
SUKTABUĞA: birl. Sukta/Boğa
T...Uygur kağanlığı dönemi, bey ve komutanlarından
SULAK: 1- Asker sevk eden, sefere çıkan 2- Sulu, verimli, münbit
SULAMIŞ: (Sülemiş)
SULU ÇUR: birl. Sulu/Çur
T...Göktürkler devleti, bey ve komutanlarından
SULU HAN: (Sulu Kağan) birl. Sulu/Han
T...Bati Göktürklerine bağlı, Türgiş beylerinden. Arap işgallerine karşı, Türk topluluklarını
örgütleyerek, bir çok direniş ve savaşlarda komutanlık etmiş ve Arapları yenerek, onların ilerlemeye
ve yayılmalarını engellemiş bir ...bey olan bu ulu kişi. Bilge Kağan’ın da dünürüdür.
SULUKAN: birl. Sulu/Kan
SUN: 1- Çağrı, davet 2- İncelik, nezaket 3- Vermek, ihsanda bulunmak
SUNA: 1- Emsalsiz güzellik 2- Yeşilbaş ördeği
SUNAK: Adak, kurban
SUNAR: 1- Davetkar 2- Cömert, abadan
SUNAY: birl. Sun/Ay
SUNAYAN: Çığırıcı, davetkar
SUNÇA: Sunak, adak
SUNÇAK: Adak, kurban
SUNGU: Bağış, ihsan, ikram
SUNGUN: 1- Yetenek, yetenekli 2- Sunulan, adak, hibe
T...Çengiz Kaan’ın kayın eçesi ve Konrat oymağı beylerinden
SUNGUNALP: birl. Sungun/Alp
SUNGUNAPA: birl. Sungun/Apa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SUNGUR: 1- Kartal 2- Şahin
T...Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından
SUNGUR ALP: birl. Sungur/Alp
T...Otmanlıların, (Otman ve Orhan beğ) dönemi bey ve komutanlarından
SUNGUR HAN: birl. Sungun/Han
SUNGUR SANÇAR: birl. Sungun/Sançar
T...Baybars Han’ın komutanlarından ve Halep valisi
SUNGURAY: birl. Sungur/Ay
SUNGURBAY: birl. Sungur/Bay
T...Salçuklular dönemi, atabeylerinden
SUNGURBEK: birl. Sungur/Bek

236
T...Mısır- Türk kölemenleri devleti, Şam valilerinden
SUNGURCA: Sungur yavrusu, küçük sungur
SUNGURTAN: birl. Sungur/Tan
T...Otmanoğullarının dokuzuncu göbek dedelerinden
SUNGURTEKİN: birl. Sungur/Tekin
SUNGURTİGİN: birl. Sungur/Tigin
T...Dokuz Oğuz destanında adı geçen bir bey
SUNGURTİMUR: birl. Sungur/Timur
SUNİÇİN: birl. Sun/İçin
SUNKA: Sunak
T...Oğuznamede adı geçen, Oğuz’un torunlarından
SUNKAK: Sunak
T...Kulagu Han’ın komutanlarından
SUNKAR: Sungur
T...Otmanoğullarının on ikinci göbek dedelerinden
SUNKUR: Sungur
T...Salçuklular (Sançar Han) dönemi komutanlarından
SUNTAY: birl. Sun/Tay
T...Kulagu Han’ın gençlik arkadaşı ve komutanlarından
SUNU: İkram, davet, bağış, armağan
SUSKUÇAK: Küçük, körpe
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SUSÜ: Sağlık, şifa
SUTAY: birl. Su/Tay
T...Ertuğrul beğ’in amcalarından
SUTAY BAGATUR: birl. Sutay/Bagatur
T...Çengiz Kaan’ın komutanlarından
SUTİGİN: birl. Su/Tigin
T...Kürşad’ın ilk adı. Şad olmadan önceki ad ve ünvanı
SUTU BOĞDA: Mübarek, Tanrısal, Tanrıdan gelen (Eski dönem Tanrı sıfatlarından)
T...Çengiz Kaan’ın ünvanlarından
SUVAN: Savaşçı, cengaver
T...Kazakların, Uluyüz bölüğü, oymak beylerinden
SUVAR: Bolluk, bereket
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
SUVAT: 1- Su kanalı 2- Suyun taksim edildiği yer
SUYUN: (siyun, sevim) Sevimlilik, sempati, niyet
SUYUNÇUK: 1- Sevinç, sevimlilik 2- Müjde
SÜRER: birl. Su/Er
SÜÇÜG: (Süçig) Tatlı, lezzetli, hoşa giden
T...Türkmenlerin, Yaymut, Atabey ve Küçük Tatar oymakları, dip dedelerinden
SÜDÜN: birl. Süt/Ün, Soylu, temiz
T...Oğuzname’de adı geçen bir bey
SÜLEDİ: Saldırgan, akın yapan, akıncı
SÜLEK: Saldırgan, akıncı
SÜLEMİŞ: 1- Akıncı, saldırgan, düşman üzerine asker yollayan 2- İyi silah kullanan, silahşor
T...1- Mısır- Türk kölemenleri hanlarından. Baybars Han’ın oğlu 2- Salçuklular dönemi bey ve
komutanlarından 3- Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
SÜLÜN: Uzun kuyruklu, renkli bir kuş
SÜLÜNBİGE: birl. Sülün/Bike
SÜNE: Ruh, can
SÜNGÜ: (Süngük) 1- Kesici ve delici, uzun bıçak 2- Kemik, kemik parçası, kemikle yapılan mızrak 3-
Eskiden, mezar başlarına dikilen sırık

237
SÜNGÜBAY: birl. Süngü/Bay
SÜNGÜK: Süngü
SÜNGÜŞ: Süngü darbesi, süngü hamlesi, süngüleme, savaş
SÜNGÜTAY: birl. Süngü/Tay
SÜRÇEK: Yemek, oyun ve eğlence için yapılan, gece toplantısı
SÜRÇÜK: (Sürçek)
SÜREN: 1- Asker sevk eden, savaşa asker yollayan 2- Haykırış, nara, savaş narası 3- Süs, makyaj
SÜRER: 1- Asker sevk eden 2- Dölleyen, döl yapan
SÜRGİT: 1- Payidar, kalıcı 2- Ulak, postacı
SÜRÜK: (Sürek, sürdek, süren)
T...Babür han dönemi bey ve komutanlarından
SÜRÜN: Süs, makyaj, makyaj malzemesi
SÜSÇEN: Kargı ve kılıç saplamada usta olan kişi
SÜSMEN: 1- Süslü, süsü ve süslenmeyi seven 2- Tos atan, toslayan
T...Karahanlılar dönemi komutanlarından
SÜSÜN: Süslü, işveli, sempatik, çekici
SÜSÜN BİGE: birl. Süsün/Bige
T...Timur Kürkan Han’ın gelini, Şahruk’un evdeşi
SÜVERCE: Canan, aşık olunan, maşuka
SÜYEK: Kemik, soy, sop
SÜYGEN: Sevgili, canan
SÜYÜK: Kemik, soy, oymak
SÜYÜM: 1- Sevim, sempatik 2- Görüş, kanaat
SÜYÜN: Sevim, sempati
SÜYÜNÇ: 1- Sevinç,mutluluk 2- Müjde
SÜYÜNÇÜ: (Süyünç) müjde
SÜYÜNÇÜK HAN: birl. Süyünçük/Han
T...Babür Han dönemi, Taşkent hanlarından
SÜYÜRGE: Toy, şölen, ziyafet
SÜYÜŞ: Buse, öpücük
SÜZEM: Diksiyon, söz söyleme ve konuşma ahengi
SÜZGE: Tarak, çok ince dişli saç tarağı
SÜZGÜ: 1- Tarak 2- Süzgeç
SÜZGÜN: 1- Arınmış, süzülmüş 2- Mest, mahmur, kendinden geçmiş 3- Göz alıcı, alımlı, fettan
SÜZGÜTAY: birl. Süzgü/Tay

238
-Ş-
ŞAD: (Şat) 1- Ordu komutanı, general 2- Tigin, prens 3- Cesur
T...Göktürkler döneminde, Kağan sülalesinden olanlar, ordu içinde gösterdikleri yararlılıklara göre,
yüksek düzeyde bir komuta kademesine geçince bu ünvanı alırlardı. Sonraları, Uygurlar ve
Karahanlılarda da, bu unvan kullanılmıştır.
ŞADABEK: birl. Şad/Bek
T...Kırgız oymak beylerinden
ŞADAPIT: Şad’a bağlı birlik ve beyliklerin genel adı
ŞAKAR: 1- Şakır, bülbül gibi öter 2- Çakar, cesur
ŞAKIBEK: birl. Çakı/Bek
ŞAKIR: 1- Öter 2- Çakır
ŞAKRU: Çağrı, mesaj, davet
ŞAMAN: Kam, baksı, büyücü, rahip
ŞANÇI: Saplayıcı, iyi ok ve kargı kullanan, silahşor
T...Çengiz Kaan’ın komutanlarından
ŞANDA: Alçak ve rutubetli yer
ŞANYU: (Tanyu) Sonsuzluk, genişlik
ŞARA: (Çara) Ufuk, ufuk çizgisi
ŞAŞ: 1- Şiş, sivri uçlu, et pişirme aracı 2- Taş 3- Dış kısım, dışarı dışarıda kalan, taşra
ŞAŞLIK: Şiş, şiş kebabı
ŞAYBAL: Şımarık, nazlı
ŞAYLAN (çaylan): Nazik, kibar, neşeli, güleryüzlü
ŞAYLIĞ: Şeref, onur
ŞEYBAN: (Şeban, şıban, çıbın, zıbın) Sinek, haşarat
T...Oğuznamede, Oğuz Kağan’ın vezirlerinden
ŞIBAN: (Çıbın, şeyban)
ŞIMGA: Acele, aceleci
ŞORAMUN: (Çoramun, çuramun) Ruhlarla ilgilenen, kötü ruhları kovan
T...Çengiz Kaan dönemi komutanlarından
ŞORAY: birl. Çor/Ay
ŞORBEGÜM: birl. Çor/Begüm
ŞORLAK: Şorul, şorul akan su, çağlayan
ŞORYARUK: birl. Çor/Yaruk
ŞÖLEN: Yalnızca fakir ve kimsesizlere verilen toy, yemek ziyafeti, Bey yemeği
ŞUBAN: (Şıban, şeyban)
ŞUMGA: Aceleci, tez kanlı
ŞURLAK: Çağlayan
ŞURLAYU: Çağlayan
ŞÜYÜN: Müjde

239
-T-
TABAN: 1- Tapan, tapınan 2- Temas, dokunma, vurma 3- Dizi, sıra, kafile
T...Altay Türkleri, Beltir oymağı, dip dedelerinden
TABAN BATUR: birl. Taban/Batur
T...Timur Kürkan Han’ın komutanlarından
TABAR: 1- Tapan, tapınan 2- Vuran, döven, dövüşçü
TABARU: (Tabar)
T...Kazak hanlığı dönemi, bey ve komutanlarından
TABAY: (Tapay) birl. Top/Ay
T...Kazak hanlığı, beylerinden
TABGAÇ: 1, Dövüşçü, kavgacı 2- Ulu, saygıdeğer, muhterem 3- Tapıcı,tapınıcı
T...Çin kayıtlarında “Topa” olarak da geçer
TABGAÇ KAĞAN: birl. Tabgaç/Kağan
T...Göktürk kağanlarından
TABGAÇU: (Tabgaç)
TABGAÇYEKE: birl. Tabgaç/Yeke
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TABIN: (Tapın) İbadet
T...1- Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Yediuruğ oymağı, dip dedelerinden 2- Başkurt oymaklarından
TABKI: Vicdan
TABU: (Tapı, tapu) Kutsanmış, kutlu yapılmış, tapılacak duruma getirilmiş
TABUK: 1- Tabu 2- İnayet, yardım, hizmet
TABUN: Tapın, ibadet
TABUNAY: birl. Tabun/Ay
T...Başkurt oymaklarından
TAÇA: Tasarı, kurgu, plan
TAÇABEGÜM: birl. Taça/Begüm
TAÇAM: Tasarı, plan, kurgu, senaryo
T...Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın torunu
TADIK: Tat, lezzet, damak
TADIK ÇUR: birl. Tadık/Çur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TAG: (Tak, tağ, dağ)
T...Karahanlılar dönemi, Oğuz beylerinden
TAGA: 1- Silah 2- Kural, kaide 3- Saygıdeğer, hürmet edilen
TAGAY: 1- Saygı duyulan kişi 2- Dayı, ana tarafından gelen akraba
T...Kırgızların, Sazan oymağı, dip dedelerinden
TAGI: 1- Dindar, inançlı 2- Takı, aksesuar
T...Kırgızların, Girik oymağı dip dedelerinden
TAGUK: Tavuk
TAĞ: Dağ
T...Altay Türkleri, Beltir oymağı, dip dedelerinden
TAĞALP: birl. Dağ/Alp
TAĞAN: Üç ayak, saçayağı
TAĞANER: birl. Tağan/Er
TAĞAŞAR: birl. Dağ/Aşar mec. Azimli, kararlı
T...Çengiz Kaan’ın andası ve gençlik arkadaşlarından
TAĞATAY: birl. Dağ/Atay
T...Kırgız oymak beylerinden
TAĞAY: birl. Dağ/Ay

240
T...Çengiz Kaan’ın Karabudun’ dan gelip yükselen bey ve komutanlarından
TAĞBEK: birl. Dağ/Bek
TAĞLUK: Dağlık, dağlık bölge
TAĞLUK BARLAS: birl. Tağluk/Barlas
T...Timur Kürkan Han dönemi, bey ve komutanlarından
TAĞMA: 1- Dağ eteği 2- Elçi, devlet temsilcisi, devlet görevlisi
T...İlhanlılar dönemi, bey ve komutanlarından

TAĞMAÇ: (Tağma)
T...Türk mitolojisinde, Böriteçine’nin torunlarından
TAĞTEKİN: birl. Dağ/Tekin
T...Şam Salçukluları, bey ve komutanlarından
TAĞTİMUR: birl. Dağ/Timur
TAĞUDAR: 1- Heybetli, dağ gibi 2- Dağıtıcı, yok edici, yıkıcı, şiddetli 3- Kısmet, nasip
T...Kulagu Han’ın oğlu. Abaka Han’ın kardeşi
TAKAK: Ucu, ateşli ok
T...Salçukluların, dip dedelerinden
TAKAY: 1- Dayı, ana tarafından akraba 2- Dolunay
TAKGÜN: birl. Dağ/Gün
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TAKIĞ: Takı, ziynet, aksesuar, mücevher
TAKIR: Takı, ziynet
TAKIŞ: Takı, süs, aksesuar
TAKIŞKAYA: birl. Takış/Kaya
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TAKİ: Dindar
T...Kıpçak hanlığı dönemi, beylerinden
TAKSUK: Harika, olağanüstü, anormal
TALA: 1- İri cüsseli, heybetli 2- Seçkin, güzide
TALABUĞA: birl. Tala/Boğa
TALAKAN: Yağmacı, yağmalayan
TALAN: Yağma, yağmalama, üşüşme, saldırı
T...Avar hanlarından
TALANBAY: birl. Talan/Bay
TALANHAN: birl. Talan/Han
T...Cücen hanlarından
TALAS: 1- At yarışlarındaki, başlangıç ve bitiş çizgisi 2- Fırtına, kum fırtınası 3- Dalga
4- Tartışma, münakaşa
T...1- Oğuz Kağan’ın torunlarından 2- Kırgızların, oymak beylerinden
TALAY: (Taluy, Tulay, Toluy,Tolu) 1- Okyanus, derya, büyük deniz, büyük göl
mec. Ululuk, büyüklük, sonsuzluk 2- Gelecek, ikbal 3- Seçkin,güzide
T...Şamanist gelenekte Deniz ve göllere bakan Tanrı
TALAZ: Dalga
TALI: Güzide, seçkin
TALIKU: Seçkin, güzide, beğenilen
T...Çağatay hanlarından
TALIMAN: Seçkin, güzide
TALKILIÇ: (Dalkılıç) Zırhsız, korumasız
TALKAN: Kızartılmış tahıl
TALPIN: Faal, aktif, çalışkan, himmetli
TALŞIK: İtimat, teminat, güvence
TALU: (Tolu, Taluy, Talay, Tulay)
T...Çengiz Kaan’ın en küçük oğlu. Çeşitli tarih kayıtlarında bu ad, dört biçimde de yazılır

241
TALUALP: birl. Talu/Alp
TALUBEK: birl. Talu/Bek
TALUPARS: birl. Talu/Pars
TALUY: (Talay)
TAMAÇ: (Tağmaç)
TAMAN: Duman, sis
T...Atilay Han’ın dedelerinden
TAMAN TARKAN: birl. Taman/Tarkan
T...Göktürkler dönemi, bey ve komutanlarından
TAMAR: 1- Damla, damlayan 2- Demir, demir cevheri
TAMARBALA: birl. Tamar/Bala
TAMGAÇ: Memur, devlet memuru, damgacı, devlet görevlisi
T...Harzemliler (Tekeş Han) dönemi bey ve komutanlarından
TAMGAÇHAN: birl. Tamgaç/Han
T...karahanlı hanlarından
TAMGAÇU: (Tamgaç)
T...Babür kağan dönemi beylerinden
TAMIŞ: 1- Demiş, söylemiş, bilgili, deneyimli, sözüne değer verilen, sözüne güvenilen 2- Damla
TAMIŞBAY: birl. Tamış/Bay
TAMIŞBEK: birl. Tamış/Bek
TAMIŞER: birl. Tamış/Er
TAMİR: Temir, demir
TAMİZ: Damla
TAMTUK: Büyük ve kuvvetli ateş
TAMU: (Tamuğ) Yerin dibi, yer altı, cehennem
T...Şamanist gelenekte, kötü kişi ve ruhların, öldükten sonra gittikleri yer
TAMUALP: birl. Tamu/Alp
TAMUBEG: birl. Tamu/Beğ
TAMUHAN: birl. Tamu/Han
TAMUKAN: birl. Tamu/Kan
TAN: (Tang) 1- Gün açımı, gün doğumu, şafak 2- İlginç, acayip, şaşkınlık yaratan 3- Tatlı, tat veren,
huzur veren
T...Hun hanlarından, Şapolya Han’ın yeğeni
TANA: (Dana) dana, iki yaşındaki inek yavrusu
T...1- Türkmenlerin, Yaymut, Küçük Tatar ve Atabey oymakları, dip dedelerinden 2- Kazakların,
Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu oymağı, dip dedelerinden
TANALMIŞ: birl. Tan/Almış
TANALP: birl. Tan/Alp
TANALTUN: birl. Tan/Altın
TANATAR: birl. Tan/Atar
TANATMIŞ: birl. Tan/Atmış
T...Uygur yazıtlarında Adı geçen bir bey
TANAY: birl. Tan/Ay
TANAYDIN: birl. Tan/Aydın
TANAYIT: birl. Tan/Ayıt
T...Timur Kürkan hanın eniştesi
TANBAY: birl. Tan/Bay
TANBEGÜM: birl. Tan/Begüm
TANBEK: birl. Tan/Bek
TANBERDİ: birl. Tan/Verdi
TANBERK: birl. Tan/Berk
TANBİGE: birl. Tan/Bike
TANBOĞA: birl. Tan/Boğa

242
TANBULAÇ:birl. Tan/Bulaç
TANDAĞ: birl. Tan/Dağ
TANDOĞAN: birl. Tan/Doğan
TANDOĞDU: birl. Tan/Doğdu
TANDOĞMUŞ: birl. Tan/Doğmuş
TANDORA: birl. Tan/Doru
TANDORU: birl. Tan/Doru
TANDORUK: birl. Tan/Doruk
TANDU: 1- Tan vakti, tan vaktinde doğmuş 2- Alev, alevli büyük ateş
T...Altay Türkleri, Kişiler oymağı, dip dedelerinden
TANDU HATUN: birl. Tandu/Hatun
T...Celayirliler devleti hanlarından Şah Levent’in evdeşi
TANDU MENGÜ HAN: birl. Tandu/Mengü/Han
T...Altınordu hanlarından
TANDUALP: birl. Tandu/Alp
TANDUBAY: birl. Tandu/Bay
TANDUBEK: birl. Tandu/Beğ
TANDUGÜN: birl. Tandu/Gün
TANDUHAN: birl. Tandu/Han
TANER: birl. Tan/Er
TANERBAY: birl. Taner/Bay
TANERİ: birl. Tan/Eri
TANG: 1- Mucize, olağanüstülük 2- Tan vakti 3- Giriş, antre
TANGAK: Kaygı, endişe
TANGATMIŞ: (Tanatmış) birl. Tan/Atmış
T...Babür kağan dönemi bey ve komutanlarından
TANGÖK: birl. Tan/Gök
TANGSU: birl. Tang/Su
TANGSUK: Mucize, şaşırtıcı olay, olağanüstülük
TANGUT: (Tankut) Savaşlarda, mızrak ve tuğların yanına ya da ucuna takılan ipek kumaş, flama
TANGUTAY: birl. Tangut/Ay
TANGÜN: birl. Tan/Gün
TANHAN: birl. Tan/Han
T...Göktürkler (İşbara kağan) dönemi, bey ve komutanlarından
TANHATUN: birl. Tan/Hatun
TANIK: 1- Tanuk, şahit, gözlemci 2- Tanıdık, dost, yaren
TANIKBEG: birl. Tanık/Beğ
TANIKER: birl. Tanık/Er
TANIL: Ünlü, meşhur, tanınan
TANIP: Tanınmış, ünlü
TANIR: Ünlü, tanınmış
T...Başkurt oymaklarından
TANIŞ: 1- Tanınan, bilinen, aşina, tanıdık 2- Danışılan, bilgi ve deneyimine başvurulan, danışman
T...Akşitler devleti dönemi, Şam valisi
TANIŞALP: birl. Tanış/Alp
TANIŞBAY: birl. Tanış/Bay
TANIŞBEK: birl. Tanış/Bek
TANIŞER: birl. Tanış/Er
TANIŞHAN: birl. Tanış/Han
TANIŞIK: Yakından tanınan, tanıdık, bildik, dost, yaren
TANIŞMAN: (Danışman) Tanış, danışılan, bilgili kişi ( Türkçe’den Farsça’ya geçen adlardan)
TANIT: Tanınacak nitelikte, belirgin, tanınabilen
TANİZ: birl. Tan/İz

243
TANJU: (Tanyu) Sonsuz genişlik, ululuk,olağanüstülük, mucize gibi
T...Hun imparatorlarının ünvanlarından
TANKAN: birl. Tan/Kan
T...Şato Türkleri kağanlarından (Tarkan Kağan)
TANKİŞİ: birl. Tan/Kişi
T...Kıpçak hanlarından, Yen Timur Han’ın oğlu
TANKOÇ: birl. Tan/Koç
TANKUL: birl. Tan/Kul
TANKULİ: birl. Tan/Kuli
TANKURT: birl. Tan/Kurt
TANKUT: birl. Tan/Kut
TANKUTAY: birl. Tan/Kutay
TANKÜÇ: birl. Tan/Güç
TANLA: 1- Şaşılası, ürkütücü, olağanüstü, mucize 2- Suçlayan, yargılayıcı 3- Doğuş, tan vakti
TANLAĞI: Mucize
TANLAK: (Tanla)
TANMAN: Tan vakti doğan
TANPINAR: birl. Tan/Pınar
TANRIDAĞ: birl. Tanrı/Dağ “ Tanrı Dağı”
T...Çok eski dönemlerden beri, kutsanarak, Tanrı tarafından yalnızca Türklere tahsis edildiğine
inanılan ve halen kutlu kabul edilen sıradağların genel adı
TANRIKULU: birl. Tanrı/Kulu
TANRIKUT: birl. Tanrı/Kut
T...Tanrısal, Tanrıdan gelen, Tanrının Kutunu üzerinde bulunduran, hazret, haşmetmaap, Hun
imparatoru Mete Han’ın ünvanı
TANRIKUT METE: Tanrıkut/Mete
TANRIVERDİ: birl. Tanrı/Verdi
T...İznik Salçuklularından ve Kılıçarslan’ın komutanlarından

TANRIVERMİŞ: birl. Tanrı/Vermiş


T...Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın kırklarından
TANSIĞ: (Tansık,Tansu) hayret verici, şaşırtıcı, olağanüstü
TANSIKBAY: birl. Tansık/Bay
TANSU: 1- Tansık, mucize 2- Yadigar, armağan 3- Birleşik, müttehid
TANSUK: (Tansu)
TANTAŞ: birl. Tan/Taş
TANTIK: 1- Çok konuşan, konuşkan 2- Tanıdık, hısım, ahbap
TANTOLU: birl. Tan/Dolu
TANTÜN: birl. Tan/Tün
TANUĞ: Tanı, teşhis, kanıt, tanınan, tanınmaya yol açan
TANUK: (Tanık)
TANUKALP: birl. Tanuk/Alp
TANYAŞİLİ: birl. Tan/Yeşili
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir hanım
TANYEL: birl. Tan/Yel
TANYELİ: birl. Tan/Yeli
TANYER: birl. Tan/Yer
TANYİRİ: birl. Tan/Yeri
TANYOLAÇ: birl. Tan/Yolaç
TANYU: (Tanju) Ulu, ulaşılmaz, hükümran
TANYUKUT: birl. Tanyu/Kut
TANYÜZ: birl. Tan/Yüz
TAP: Dilek, istek, umut, yardım ve bunları içine alan beklentilerle dolu inanç

244
TAPAĞ: 1- Tapma, tapınma, saygı 2- Görev, iş
TAPAR: Tapan, seven, uman
TAPARLU: 1- Mutlu, umutlu 2- Sofu, dindar
TAPDUK: 1- Çocuğu uzun süre olmayanların, çocuğu olduğunda verdiği adlardan 2- Saygı ve sevgiye
layık, saygıdeğer 3- İbadet, tapınma
TAPDUKEMRE: birl. Tapduk/Emre
T...Anadolu Salçukluları dönemi bektaşi babalarından
TAPI: Tapınma, ibadet
TAPIK: Önde, önde olan, önde gelen
TAPIN: Tapınma, umma, beklenti
TAPINGU: Tapınılacak nitelikte sevilen
TAPIR: Buluş, yenilik, icat
TAPKI: Vicdan
TAPKIR: Ayak altında kalıp, katılaşan toprak
TAPKUR: Tabur, dizi, topluluk, kafile
TAPLAK: Rıza, kabul, teyit
TAPUK: Tapu, Tabu 1- Tapınma, dilek, istek 2- Tabu, kör inanç 3- Hizmet, hizmetli
TAPUKÇI: (Tapıcı)
T...Saray muhafızı, muhafız askeri
TAPUKSAK: Saygılı, hürmetli
TAPUN: Kutsama, kutsal bir varlığa yönelme, beklenti, ibadet
T...Başkurt oymak beylerinden
TAPUNMUŞ: Sofu
TAR: Dar, darlık, zahmet, sıkıntı
TARA: Ağaç dallarını budamak için kullanılan bıçak
TARAGAY: Turgay, tarla kuşu, çayır kuşu
T...Timur Kürkan Han’ın babası
TARAKA: 1- Tarak, eşme, ayırma aleti 2- Saygı gösteren
TARAMAN: Tarayıcı,rençber, çiftçi
TARAN: 1- Geniş arazi, ekinlik, ekin yeri 2- Sınır, hudut
TARANÇI: 1- Sınır muhafızı 2- Ekinci, rençber
T...Doğu Türkistan, Kazak-Uygur bölgesinde yaşayan oymaklardan
TARANÇIBATUR: birl. Tarançı/Batur
T...Çengiz Kaan dönemi bey ve komutanlarından
TARANG: Mevki sahibi, imtiyazlı, saygıdeğer

TARATAY: birl. Tara/Tay


T...Çengiz Kaan dönemi, Kerayet beylerinden
TARBAN: Gururlu, mağrur
T...Mokan Kağan’ın oğlu
TARDU: 1- Öncelikli, imtiyazlı 2- Durdu, duran yaşam
T...Göktürkler dönemi, üst düzey yöneticilere verilen bir unvan
TARDU ŞAD: birl. Tardu/Şad
T...İstemi Kağan’ın oğullarından
TARDUŞ: İmtiyazlı
T...Göktürkler döneminde, devletin batı kısmında kalanların genel adı
TARGAN: Savaşlarda, düşmanın geçeceği yollara, onların gidişini ağırlaştırmak ve güçleştirmek için
bırakılan, kaya ve kütük parçaları
TARGAY: Taragay, Turgay
TARGUN: Mahçup, sıkılgan
T...Altay Türkleri, Çor oymağı, dip dedelerinden
TARGUTAY: birl. Tar/Kutay
T...Çengiz Kaan dönemi, Tayçikut beylerinden

245
TARHAN: (Tarkan) İmtiyaz sahibi soylu kişi. Bu kişiler, vergi vermez, suçları dokuz kereye kadar
bağışlanır, kağan ve hanların huzuruna izinsiz girebilirlerdi.
TARHUN: Güzel kokulu bir yayla çiçeği
TARIK: Darı, tahıl, ekin
TARIK HAN: birl. Tarı/Han
TARIM: 1- Emek, enerji, zahmet, sıkıntı 2- Ziraat, rençberlik 3- Irmakların küçük kolları
TARIMER: birl. Tarım/Er
TARINÇ: Sınır, hudut, uç
TARING: 1- Derin, derinlik 2- Ziraat
TARKAN: İmtiyazlı ve soylu kişi (Tarhan)
TARKANÇ: 1- Öfke, gücenme, rahatsızlık, kızgınlık 2- Darılma, sıkılma
TARKAT: Bakan, nazır, yönetici, bürokrat
TARKINÇ: 1- Darılma, darlanma, küsme, küskünlük 2- İsyan, başkaldırma
TARLIG: 1- Güçlük, darlanma, sıkılma 2- Bahşiş, hediye
T...Altay Türkleri, Kara Apa oymağı, dip dedelerinden
TARTA: Terazi
TARTABAY: birl. Tarta/Bay
T...Mısır- Türk kölemenleri dönemi, bey ve komutanlarından
TARTAGAN: 1- Tartan, terazi 2- Dağınık, derbeder
TARTIŞ: Armağan, bağış
TARUG: 1- Darı, ekin 2- Hediye, bağış
TASAR: Plan, tasarı, tasarım
TASIM: Gösteriş, afi
TAŞ: 1- Dış, dışta olan, görünürde olan 2- Kaya parçası mec. Sertlik, dayanıklılık
T...1-Abbasiler dönemi Türk asıllı komutanlarından 2- Gazneli Mahmud
dönemi bey ve komutanlarından
TAŞALP: birl. Taş/Alp
TAŞAN: Taşmış, dışa vurmuş, coşkun
TAŞAR: Taşmış, coşkun, ateşli
TAŞBARLAS: birl. Taş/Barlas
TAŞBAŞ: birl. Taş/Baş
TAŞBAY: birl. Taş/Bay
TAŞBEK: birl. Taş/Bek
T...Timur Kürkan dönemi bey ve komutanlarından
TAŞDEMİR: birl. Taş/Demir
TAŞER: birl. Taş/Er
TAŞGAN: Taşan, coşan, ateşli
T... Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey.
TAŞGARU: Dışarı, dışarıdan, taşra
TAŞGI SALUR: (Taşkı Salur) birl. Taşgı/Salur
T... Harezm hanlığı dönemi beylerinden.
TAŞGIN: Taşmış, dışa vurmuş, coşkulu, ateşli, asabi
TAŞKI: Dışarıdan, taşralı
TAŞKAN: 1- Taşgan, taşan 2- birl. Taş/Kan
TAŞKIN: Coşkun, ateşli
TAŞKINALP: birl. Taşkın/Alp
TAŞKINAY: birl. Taşkın/Ay
TAŞKINBAY: birl. Taşkın/Bay
TAŞKINBEG: birl. Taşkın/Beğ
TAŞKINER: birl. Taşkın/Er
TAŞKUL: birl. Taş/Kul
TAŞKLUK BEĞ: birl. Taşlık/Beğ
TAŞOĞUZ: birl. Taş/Oğuz (Dış Oğuz)

246
TAŞRALU: Dışarıdan, yabancı
TAŞRIK: Dışarıda, gurbet, gurbetçi, sefere giden.
TAŞTAN: birl. Taş/Tan
TAŞTANBEK: birl. Taştan/Pek
T... Kırgız oymak beylerinden.
TAŞTEKİN: birl. Taş/Tekin
T... Abbasiler dönemi, Türk asıllı valilerden.
TAŞTİGİN: birl. Taş/Tigin
TAŞTURA: birl. Taş/Tura
TAŞUG: Taşınabilir mal, menkul değer
TAŞÜREK: birl. Taş/Yürek ( Cesur, gözükara)
TAT: 1- Yemek, damak 2- Uzak, uzakta, uzaktan, yabancılaşmış 3- Kılıç pası, paslı kılıç
TATAR: 1- Uzakta kalmış, yabancılaşmış 2- Çayırlık, mera 3- Kent dışında yaşayan
T... Altay, Kumadı oymağı, dip dedelerinden.
TATARHAN: birl. Tatar/Han
T... 1- Alınca Han’ın oğullarından. Oğuz Kağan’ın torunlarından 2- Babür Han dönemi bey ve
komutanlarından.
TATAŞ: (Dadaş) 1- Yakın dost, yaren, arkadaş 2- Uzakta kalmış, aynı uzaklığı paylaşan
TATAY: birl. Tat/Ay
T... Kırgızların oymak beylerinden.
TATBEK: birl. Tat/Bek
TATERİ: birl. Tat/Eri
TATIG: Tatlı, hoş
TATIR: Çayırlık, otlak, mera
TATLI: Tatlı veren, hoşa giden mec. Güleryüzlü, sevimli, cana yakın
TATU: 1- Barış, sulh 2-Uzağı gören, uzak görüşlü 3- Bakıcı, eğitici 4- Tatlı, tat veren
5- Yaratılış, fıtrat
TATU TONGA: birl. Tatu/Tonga
T... Çengiz Kaan’ın oğullarının, atabeyi, eğitmeni.
TATUKAĞAN: birl. Tatu/Kağan
T... Göktürk kağanlarından. Apa Kağan’ın kardeşi
TAV: 1- Hız, devinim, çeviklik, koşu, davranmak, harekete geçmek.
(Farsça’daki “Tav, tavlamak” sözcükleri ile yalnızca ad benzerliği var...) 2- Dağ
TAVAR: Hızlı hareket eden, hızlı davranan.
TAVÇI: ((Tavaçı)
T... Babür Han’ın bey ve komutanlarından.
TAVGAÇ: 1- Hızlı koşan, hızlı davranan, atik 2- Çekici, cezbedici
TAVIŞGAN: Tavşan
TAVLI: 1- Hızlı, atik 2- Dağlı
TAVLIBEK: birl. Tavlı/Bek
TAVLIBUĞA: birl. Tavlı/ Boğa
TAVLITİMUR: birl. Tavlı/Timur
TAVTAN: birl. Tav/Tan
TAY: 1- Dayak, dayanak, dayanılacak nesne 2- Soy, asalet, soyluluk ünvanı 3- Ululuk, büyüklük,
çokluk 4- Mevki, yer, bölge 5- Ananın erkek kardeşi, dayı 6- Süt emen at yavrusu
TAYAK: Baston, değnek, dayanılacak nesne.
TAYALP: birl. Tay/Alp
TAYANA: birl. Tay/Ana
TAYANÇ: 1- Dayanç, dayanak 2- Hami, koruyucu, sırdaş, güvenilen kişi

TAYANÇI: Danışman, memur.


T...Uygurlar döneminde, küçük dereceli memur ünvanlarından
TAYANG: Dayak, dayanak, destek, dayanak

247
TAYANGHAN: birl. Tayang/Han
T...Çengiz Kaan dönemi, Nayman hanlarından
TAYANGU: Danışman, aracı, sıradışı. Han ve kağanların danışmanlarına verilen bir unvan
TAYAŞ: birl. Tay/Aş (Aşmaktan..)
T...Altay Türkleri, Çor oymağı, dip dedelerinden
TAYBARS: birl. Tay/Bars
T...1- Baybars Han’ın komutanlarından 2- Sibir hanlığı, hanlarından
TAYBERK: birl. Tay/Berk
TAYBİLGE: birl. Tay/Bilge
TAYBİLGE TUTUK: birl. Tay/Bilge/Tutuk
T...Bayan Çur Kağan dönemi, Uygur komutanlarından ve Kaşgar valisi
TAYBOĞA: birl. Tay/Boğa
T...1- Çengiz Kaan dönemi, Sibirya valilerinden 2- Cuci Han’ın torunlarından
TAYBUGA: birl. Tay/Boğa
T...Salçuklular devleti, bey ve komutanlarından
TAYCU: 1- Hami, destekçi, koruyucu 2- Soylu, seçkin 3- Tay sahibi,tay eğiticisi
T...Kubilay Kaan’ın torunlarından
TAYCUKUŞ: birl. Taycu/Kuş
T...Özbek Han dönemi bey ve komutanlarından
TAYÇAR: (Tayçur) birl. Tay/Çar-Çur
T...Çengiz Kaan dönemi beylerinden (Camga beyin kardeşi)
TAYÇİKUT: birl. Tacı/Kut
T...Altay bölgesi,Türk oymaklarından
TAYÇU: (Taycu)
T...Timur Kürkan Han’ın oğullarından
TAYÇU NOYAN: birl. Tayçu/Noyan
T...Çengiz Kaan dönemi beylerinden
TAYEÇE: birl. Tay/Eçe..Soylu, saygıdeğer hanım. (Teyze, sözcüğünün buradan
geldiğini söyleyen dilciler var.)
TAYER: birl. Tay/Er
TAYERK: birl. Tay/Erk
TAYERKE: birl. Tay/Erke
TAYGA: 1- Kavak, çam, söğüt karışımı ormanlık bölge 2- yoğurtlu sebze çorbası
T...Manas destanında adı geçen bir bey
TAYGAN: 1- Karışık ağaçlı orman 2- Dayanak, destek
TAYGANA: Kaygan, kayıcı
TAYGUN: Yavru, çocuk, torun
TAYGUR: Kayan, kızakla kayan
TAYIK: Kibar ve nazik genç
TAYHAN: birl. Tay/Han
TAYKUT: birl. Tay/Kut
TAYLAN: 1- Beyefendi, centilmen 2- Yakışıklı, heybetli 3- Düzgün ve etkileyici konuşan
TAYSAN: birl. Tay/San
TAYSAL: birl. Tay/Sal
TAYSEÇEN: birl. Tay/Seçen
T...Çengiz Kaan’ın kaynatası, Börte Hatun’un babası
TAYSENGÜN: birl. Tay/Sengün
T...Bilge Kağan’ın komutanlarından
TAYSUN: birl. Tay/Sun
T...Çengiz Kaan’ın gençlik arkadaşlarından
TAYŞI: 1- Mürşit, yol gösteren 2- Hami, koruyucu
TAYTİMUR: birl. Tay/Timur
TAYTUĞ: birl. Tay/Timur

248
TAYTUĞLU: birl. Tay/Tuğlu
T...Çengiz Kaan dönemi, ünlü hanımlarından
TEBER: Balta, baltalı mızrak
TECİMEN: İdareli, ekonomist
TECİMER: Ekonomist, hesaplı
TEDAN: Tutan, zapt eden, zabit
TEDAN MANGU HAN: birl. Tedan/Mangu/Han
T...Altınordu hanlarından
TEDİK: (Tetik) 1- Usta, becerikli, bilgili 2- Öğüt, nasihat
TEGEN: (Değen) Değerli, karşılığı olan
T...Türkmenlerin, Göklen oymağı dip dedelerinden
TEGİN: Tigin, prens, şehzade, bey oğlu. Göktürkler döneminde, vali ünvanı olarak da kullanılmıştır.
T...karahanlılar devleti komutanlarından
TEGİNEK: Değnek, baston
TEGİR: 1- Değer, kıymet, paha 2- Hücum, taarruz 3- Ulaşım, ulaşma
TEGİŞ: 1- Değişim, değişme 2- Döğüş, temas, çarpışma, hücum
TEGRE: Daire, çevre, cıvar, etraf
TEGREK: 1- Değer, kıymet 2- Tekerlek, değirmi, yuvarlak
TEGREK HATUN: birl. Teğrek/Hatun
T...Timur Kürkan Han’ın anası
TEĞBAGATUR: birl. Teğme/Bagatur
T...Batu Han, dönemi, Altınordu komutanlarından
TEĞME: Değme, seçkin, farklı
TEĞREK HATUN: (Tegrek Hatun)
TEKER: 1- Değer, kıymet 2- Çevre, yöre, daire 3- Saldırgan, mütecaviz
TEKEŞ: Döğüş, değiş, temas, savaş, savaşçı
T...Alparslan Han’ın oğullarından
TEKEŞBAY: birl. Tekeş/Bay
T...Harzem hanlarından, İlbars Han’ın oğlu
TEKİN: 1- İyi, güzel, biricik, emsalsiz, uğurlu, uygun 2- Rahat, güvenli,güvenilir,
3- Tigin, prens, bey oğlu 4- Tabi, bağlı, kul, köle 5- Boş, ıssız, toplumdan uzak kişi 6- Saldırgan
T...1- Alparslan Han’ın oğullarından 2- Abbasiler dönemi, Mısır valilerinden
TEKİN TAMGAÇ: birl. Tekin/Tamgaç
T...Alparslan Han’ın dünürü, Melikşah’ın kayın atası
TEKİNALP: birl. Tekin/Alp
T...Gazneliler devletinin kurucusu olan, Sevük Tekin’in dedesi
TEKİNAY: birl. Tekin/Ay
T...Tolunoğulları hanlığının son hanı
TEKİNBAY: birl. Tekin/Bay
TEKİNER: birl. Tekin/Er
TEKİNHATUN: birl. Tekin/Hatun
T...Timur Kürkan Han’ın anası.(Farklı tarih kayıtlarında, Teğrek Hatun “ ve Tekin Hatun” olarak geçen
bu adların doğrusunu seçmek pek de isabetli olmayacağından, her ikisi de bu derlemeye alınmıştır..)
TEKİNİK: Güvenilir, iyi, münasip, uygun
TEKİN TİMUR: birl. Tekin/Timur
T...İlhanlılar devleti, bey ve komutanlarından
TEKİR: 1- Değer, kıymet, paha 2- kara benli, kara çizgili 3- Hücum, saldırı, saldırganlık
T...Salçuklular dönemi bey ve komutanlarından
TEKİRALP. Birl. Tekir/Alp
TEKİRBEK: birl. Tekir/Bek
TEKİRHAN: birl. Tekir/Han
TEKİRSOY: birl. Tekir/Soy
TEKİRTAG: birl. Tekir/Dağ

249
TELA: 1- Delici, delen 2- Tolu, olgun, bilge 3- Armağan, adak, sungu
TELABUĞAHAN: birl. Tela/Boğa/Han
T...Altınordu hanlarından
TELAHAN: birl. Tela/Han
T...Batu Han’ın oğullarından Mengü Timur Han’ın kardeşi
TELE: (Tela)
TELEBUKA: birl. Tele/Boğa
TELEK: Armağan, sungu
TEMİR: Demir
TEMİR YALUP: birl. Demir/Yalup ...demirci ustası, silah yapımcısı
TEMİRAY: birl. Temir/Ay
TEMİRBAY: birl. Temir/Bay
TEMİRBEK: birl. Temir/Bek
TEMİRBUĞA: birl. Temir/Boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TEMİRÇAL: birl. Temir/Çal ( kılıç darbesi, kılıç vuruşu)
T...Kırgız oymak beylerinden
TEMİREN: Ok başlığı, okun ucundaki sivri ve delici demir parçası
TEMİRER: birl. Temir/Er
TEMİRİLUN: birl. Temir/İlun
T...Çengiz Kaan’ın kız kardeşi
TEMİRHAN: birl. Temir/Han
T...Eski dönem, “ Maden Tanrısı”
TEMİRKAN: birl. Temir/Kan
T...Öketay Kaan’ın evdeşi
TEMİRKIRAN: birl. Temir/Kıran mec. Acı kuvvet, acı kuvvete sahip kişi
T...Hint- Türk kölemenleri devleti, bey ve komutanlarından
TEMİRKOCA: birl. Temir/Koca
T...Kundur Türkleri, Kasay oymağı, dip dedelerinden
TEMİRKUL: birl. Temir/Kul
TEMİRTAN: birl. Temir/Tan
TEMİŞ: Demiş, söylemiş, bilgin, deneyimli
TEMİŞALP: birl. Temiş/Alp
TEMİŞBEK: birl. Temiş/Bek
TEMİŞHAN: birl. Temiş/Han
TEMREN: (Temiren)
TEMUÇİN: (Temurcin,Timurçin)
TEMÜGE: (Temürge) demir, nüvesi
T...Çengiz Kaan’ın en küçük kardeşi (Ot Tigin’in diğer adı)
TEMÜRKAZUK: birl. Temir/Kazık Kutup yıldızı
TENBE: At koşumu, koşum takımı
TENEKUR: Boraks madeni
TENGİZ: Deniz
TENKİZBEK: birl. Tengiz/Bek
TENGRİBİRDİ: birl. Tengri/Verdi
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
TENGRİ KAĞAN: (gök Kağan) birl.
T...Göktürk Kağanlarından Bilge Kağan’ın oğlu
TENGRİKULU: birl. Tengri/Kulu
T...Babür Han’ın bey ve komutanlarından
TENİK: Azim, kararlılık
TENŞİ: Eşit, adil, adaletli
TEOMAN: Sis, duman, tuman

250
T...Hun imparatoru Mete Han’ın babası
TEPE: 1- Uç, sınır, doruk, yükseklik, yüksek yer 2- Yığın, kütle 3- Bir nesnenin sivri ucu
TEPETAŞ: birl. Tepe/Taş
TERDİBEK: (Turdubek) birl. Terdi-Turdu/Bek
T...Babür Han’ın komutanlarından
TEREÇE: İnce, narin, zarif
TEREK: Siper, koruyucu
TEREKEME: Siper, siperlik, sütre
T...Türkmenlerin, Yaymut ve Uğurçalı oymağı, dip dedelerinden
TERİLGEN: Diri, canlı, hazır, tetik, tetikte
TERİLGENBUDUN: birl. Terilgen/Budun
T...Devletin çekirdeğini oluşturan boy merkez halk Devletin, temel, ulusal askeri gücü
TERİM: 1- Bilim, sanat, bilim ve sanat erbabı 2- Emek, alın teri, zahmet 3- soyluluk, şeref, onur,
nurlu 4- toplantı, dernek 5- Han soyundan gelen kızlara verilen bir soyluluk ünvanı
TERİMAPA: birl. Terim/Apa
TERİMAY: birl. Terim/Ay
TERİMBAY: birl. Terim/Bay
TERİMER: birl. Terim/Er
TERİŞ: Derleme, toparlama, birleştirme, birleştirici, derleyip toparlayıcı
TERİŞALP: birl. Teriş/Alp
TERİŞBAY: birl. Teriş/Bay
TERİŞBEK: birl. Teriş/Bek
TERİŞKUL: birl. Teriş/Kul
TERKEN: 1- Süs oku, süslü ok 2- Savaş arabası 3- Soylu, soyluluk ünvanı
TERKEN HATUN: birl. Terken/hatun
T...Kulagu Han’ın gelini, Mengü Timur Han’ın evdeşi
TERKENBEGÜM. Birl. Terken/Begüm
T...Alparslan Han’ın gelini. Melikşah’ın evdeşi
TERNEK: Dernek, toplantı
TESİYEMİ TANYU: (Ululuğun sınırı olmayan, en ulu )
T...Hun imparatorlarının ünvanlarından
TETİK: 1- Uyanık, hazır 2- Becerikli, mahir
TEYENG: Sincap
TEYMUR: Demir
TEZ: 1- Hızlı, ivedi, hızlılık 2- Kaçma, ürkme, ürküntü 3- Şiddet, şiddetli
(..Farsçadaki “tiz” (Sivri, sivri uç) ile yalnızca ad benzerliği var.)
TEZAY: birl. Tez/Ay
TEZBARS: birl. Tez/Bars
TEZBAY: birl. Tez/Bay
TEZBEK: birl. Tez/Bek
TEZBÖRİ: birl. Tez/Böri
TEZBUĞA: birl. Tez/Boğa
TEZEL: birl. Tez/El
TEZER: birl. Tez/Er
TEZHAN: birl. Tez/Han
TEZİK: Ürkme, ürküntü
TEZKAN: birl. Tez/Kan
TEZME. Çabuk kızan, canı ağzında, kızıp çekip giden
TEZOK: birl. Tez/Ok
TEZTAY: birl. Tez/Tay
TEZTİGİN: birl. Tez/Tigin
TEZÜREK: birl. Tez/Yürek Heyecanlı, ateşli
TIBIK: Sakin, asude

251
TILSIM: Büyü, efsun, sihir
TIN: (Tin) Ruh, can, nefes
TINGI: 1- Tin, can, yaşam 2- Kulağa gelen ses, ses dinleme (Tınlama)
TINGLAK: Efendi, söz dinleyen
TINGLAR: Dinler, hürmetkar
TINGLATUR: Sözü dinlenen, sözü geçer
TINGLAYU: Munis, söz dinleyen
TINGLIĞ: Canlı, diri
TINI: 1- Ruhsal, ruhla ilgili 2- İnanç, iman 3- Tıngırtı, kulağa gelen ses
TINIBEK: birl. Tını/Bek
TİGİN: Prens, şehzade, han oğlu, bey oğlu
TİGİNBAY: birl. Tigin/Bay
TİGİNER: birl. Tigin/Er
TİGREK: Çevre, daire
TİKE: Parça, bölüm, lokma, tıkım
TİKEN: Dikili, dik, dikmiş
T...Oğuznamede adı geçen Tuman Han’ın oğullarından
TİKENER: birl. Tiken/Er
TİKİM: Parça, lokma
TİLBE: Dilek, dilenen şey, murat
TİLBİ: Dilek
TİLEK: Murad, istek, dilek
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları, dip dedelerinden
TİLKİ: Tilki, kürkü için avlanan hayvan
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları, dip dedelerinden
TİLMAÇ: Çevirmen, tercuman
TİLMEN: (Dilmen) Konuşkan, hatip, çenebaz
TİLTAY: Etken, amil, neden
TİLUN: Dolun, tolun, dolu, tam, eksiksiz, kusursuz
TİLUNBULAK: birl. Tilun/Bulak
T...Çengiz Kaan dönemi beylerinden
TİMAGUR: Merhametli, vicdanlı
TİMUÇİN: (Temuçin, temurçin, timurçine)
T...Çengiz Kaan’ın ilk adı. Ancak doğrusu, Timurçin’dir. Demir ucu, sivri demir anlamındadır.
TİMUR: Demir
T...(Türk tarihinde bu ad ile çok ünlü kişiler vardır. Ancak bir çoğunun bu ad ile birlikte bir ad ile
birleşik olarak ya da ünvanlarıyla birlikte anılmasından dolayı, hepsi ayrıca değerlendirilmiştir.)
TİMUR KAAN: birl. Timur/Kaan
T...Kubilay Kaan’ın oğlu
TİMUR KULA: birl. Timur/Kula
T...Timur Kürkan han dönemi vali ve komutanlarından
TİMUR KUTLUĞ: birl. Timur/Kutluğ
T...Altınordu hanlarından Toktamış Han’ın oğlu
TİMUR KUTLUK: birl. Timur/Kutluk
T...Timur Kürkan Han’ın Kıpçak valisi ve komutanlarından
TİMUR KÜRKAN: birl. Timur/Kürkan
T...Türk dünyasının en ünlü simalarından. Yalnızca Türk tarihi değil, dünya tarihinin de başta gelen
liderlerinden. Çengiz Kaan’dan sonra, dünyanın ikinci büyük fatihi. Yaşamı hep çetin mücadelelerle
geçmiş, koca bir imparatorluğu adeta yoktan var etmiştir. Kürkan (Damat) lakabını, evliliğinin ilk
yıllarında, kayın eçesi olan Buhara Emir’ in himayesinde oluşu nedeniyle almış, daha sonraları,
İranlılar ona “ Timurleng”, Otmanlılar “ Aksak Timur” lakabını takmışlardır. Bu ulu kişi zamanında,
Türk dünyası üçüncü ve son kez olarak, tek devlet çatısı altında toplanmış, “ Birleşik Türk devletleri”
ideali, bu ulu kişinin döneminde son kez gerçek olmuştur.

252
TİMURALP: birl. Timur/Alp
TİMURAY: birl. Timur/Ay
TİMURBAY: birl. Timur/Bay
TİMURBEG: (Timurberk) birl. Timur/Beğ
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
TİMURBUĞA: birl. Timur/Boğa
T...Mısır-Türk kölemenleri hanlarından
TİMURBUKA: birl. Timur/Boğa
T...Kıpçak hanlarından Mengü Timur Han’ın oğlu
TİMURÇİN: (Timuçin, timurçine)
TİMURER: birl. Timur/Er
TİMURHAN: birl. Timur/Han
T...Bulgar devleti hanlarından
TİMURKOCA: birl. Timur/Koca
T...İlhanlılar devleti, bey ve komutanlarından
TİMURTAN: birl. Timur/Tan
TİMURTAŞ: birl. Timur/Taş
T...1- İlhanlılar devleti, komutanlarından 2- Salçuklular devleti, Mardin atabeylerinden
TİMURTAY: birl. Timur/Tay
TİN: 1- Can, ruh, öz 2- Soluk, nefes, yel 3- Dinmiş, dingin, sakin, bitik 4- Gök, göksel, Tanrısal
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış Oymakları, dip dedelerinden
TİNESİ: birl. Tin/Esi
TİNESİOĞLU: birl. Tinesi/Oğlu (Göğün oğlu)
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
TİRGEÇ: Diri, canlı, dirilik veren
T...Altay-tuva oymaklarından
TİRİG: Diri, canlı, güçlü
TİRİGLİĞ: Dirlik, yaşam, geçim
TİRİL: 1- Can, ruh, yaşam 2- Dirilik, canlılık, derlenip toparlanma 3- Derlenme, derleniş
TİRİM: Yaşam, geçim, hayat yolu
TİRKİŞ: Kervan, kafile
TODURGA: (Dodurga)
TOGA: 1- Doğa, tabiat, hilkat, yaratılış, huy 2- Kalın, katı, yoğun, doymuş 3- Usul, yordam, teamül
TOGAN: Toğan, Doğan
TOGANHAN: birl. Togan/Han
T...karahanlı hanlarından
TOGANALP: birl. Togan/Alp
TOGANER: birl. Togan/Er
TOGAY: 1- Toga 2- Dolunay 3- Koruluk, küçük orman 4- Tok/Ay
T...Babür Han dönemi beylerinden 2- Kırgız oymaklarından
TOGAY TİMUR: birl. Togay/Timur
T...Cuci Han dönemi Horasan valisi
TOGAYBERDİ: birl. Togay/Verdi
T...Kırgızların Togay oymağı, dip dedelerinden
TOGAYHAN: birl. Togay/Han
T...Altınordu hanlarından
TOGU: 1- Doğu, doğuş 2- Vuruş, darbe
TOGUZ: (Tokuz)
T...Başkurt oymak beylerinden
TOĞA: (Toga)
TOĞAÇ: (tokaç) Topuz, çamaşır yıkarken kullanılan tahta topuz
T...akşitler devletinin kurucusu olan, Akşit beyin babası
TOĞAÇHAN: birl. Toğaç/Han

253
T...Uygur hanlarından
TOĞAN: 1- doğan, doğan kuşu 2- Canlı, doğmuş olan, yaşayan
T...1- Kubilay Kaan dönemi, vakanüvislerinden (Tarihçilerinden) 2- Sevük Tekin dönemi, Gazneliler
komutanlarından
TOĞAN ARGUN: birl. Toğan/Argun
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
TOĞAN HAN: birl. Toğan/Han
T...Cücen hanlarından
TOĞAN TİMUR: birl. Toğan/Timur
T...Çengizoğullarının , Çin’de hükümet eden son kağanı
TOĞANAY: birl. Toğan/Ay
TOĞANBAY: birl. Toğan/Bay
TOĞAN TEKİN: birl. Toğan/Tekin
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
TOĞAR: Doğar
T...Özbeklerin, Konrat oymağı, dip dedelerinden
TOĞAY: (Togay, tokay)
T...Kıpçak hanlarından
TOĞMA: 1- Dokuma, dokumadan yapılan giysi 2- Yerli, yerli halktan olan kişi
TOĞMA ŞAD: birl. Toğma/Şad
T...Bilge Kağan dönemi, bey ve komutanlarından
TOĞMAÇ: (Tağmaç)
TOĞMAK: (Tokmak)
TOĞMUŞ: Doğmuş, ortaya çıkmış, canlı, yaşayan
TOĞRUL: 1- Tuğrul 2- Doğrulmak, ayağa kalkmak
TOĞRULŞHAN: Toğrul/Han
T...Çengiz Kaan dönemi, Kerayet hanlarından Yesukey Bagatur’un andası
TOĞRULÇA: Doğan kuşu, doğan yavrusu
TOĞSIK: Doğuş, doğum, ortaya çıkış
TOĞTAY: birl. Tok/Tay
T...Mengü Timur Han’ın oğullarından
TOĞUL: 1- Doğulu, doğudan 2- Doğum, doğuş, ortaya çıkış
T...Altay Türkleri, Tuva oymağı, dip dedelerinden
TOĞULBAY: birl. Toğul/Bay
T...Kırgızların, Togay ve Buğu oymakları, dip dedelerinden
TOĞULGA: Tolga, tulga, savaş başlığı, miğfer
TOK: 1- İrilik, katılık, dayanıklılık, yoğunluk 2- Vuruş, darbe, döğüş, savaş 3- Yol, yöntem, yordam
T...Kundur Türkleri oymak beylerinden
TOKA: 1- Tok, sert, katı 2- Usul, yol, yordam, teamül 3- Döğüş, vuruş, vuruşma, 4- Huy, hilkat,
yaratılış
T...Manas destanında adı geçen bir bey
TOKABAY: birl. Toka/Bay
T...Kırgızların, Togay ve Buğu oymakları, dip dedelerinden
TOKAÇ: (Togaç) Topuz, çamaşır topuzu
T...1- Kırgızların, Togay ve Buğu oymakları, dip dedelerinden 2- Tolunlular devleti bey ve
komutanlarından 3- İkşitler devletinin kurucularından
TOKALIG: Tokluk, katılık, sertlik
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları, dip dedelerinden
TOKARI: birl. Tok/Arı
T...çengiz Kaan’ın komutanlarından
TOKATİGİN: birl. Toka/Tigin
T...Koço Uygurları prenslerinden
TOKATİMUR: birl. Toka/Timur

254
T...Çağatay devleti hanlarından
TOKAY: 1- dolunay 2- Dere kenarlarında yetişen bir çiçek, çalı
T...Kırgızların, Togay ve Buğu oymakları, dip dedelerinden
TOKAYBEGÜM: birl. Tokay/Begüm
TOKDAĞ: birl. Tok/Dağ
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti, vali ve komutanlarından
TOKDEMİR: birl. Tok/Demir
TOKDOĞAN: birl. Tok/Doğan
TOKER: birl. Tok/Er
TOKHAN: birl. Tok/han
T...Avar hanlarından
TOKLU: 1- Yol, yordam, bilen, bilge 2- Bir yaşını geçmiş kuzu 3- İri, dolgun, besili
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları, dip dedelerinden
TOKLUKTİMUR: birl. Tokluk/Timur
T...Çağatay han’ın torunlarından
TOKMAK: Vurma, ezme, döğme aracı
Kalın, geniş, ağaçtan yapılmış çekiç
T...Türkmenlerin, Çavdur oymağı, dip dedelerinden
TOKMANGUT: birl. Tok/Mangut
T...Özbeklerin, Mangut oymağı, dip dedelerinden
TOKOL: Kuma, ikinci hanım
TOKSABA: birl. Tok/Saba (Sopa)
TOKSARMIŞ: birl. Tok/Sarmış
T...Salçuk beğ dönemi oğuz beylerinden
TOKSARU: birl. Tok/Sarı
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu ve Aday oymağı, dip dedelerinden
TOKTA: 1- Durma, yaşama, direnç, dayanıklılık 2- Tedbir, tedbirlilik
T...Cuci Han’ın torunlarından
TOKTABAŞ: birl. Tokta/Baş
TOKTABAY: birl. Tokta/Bay
T...Naymanlar devleti, hanlarından
TOKTABEG: birl. Tokta/Beğ
TOKTABUĞA: birl. Tokta/Boğa
T...babür Han’ın dayısının oğlu
TOKTAGA: (Toktağ) birl. Tok/Dağ
T...Mısır- Türk kölemenleri dönemi vali ve komutanlarından
TOKTAK: Tedbir, tedbirli, temkinli
TOKTAKAYA: birl. Tokta/Kaya
T...Altınordu hanlarından
TOKTAMIŞ: Durucu, kalıcı, dirençli, dayanıklı, uzun ömürlü, dirayetli
T...Kırgızların, Nogay oymağı, dip dedelerinden 2- Türkmenlerin, Teke oymağı
ilk beylerinden (Otamış beğ’in kardeşi)
TOKTAMIŞ GİRAY HAN: Toktamış/Giray/Han
T...1- Kırım hanlarından 2- Türkmenlerin, Teke oymağı, dip dedelerinden

TOKTAMIŞ HAN: birl. Toktamış/Han


T...Altınordu hanlarından (Bu devlette bu ad ile iki han vardır)
TOKTAR: Dayanıklı, dirayetli, uzun ömürlü
TOKTAŞ: birl. Tok/Taş ..Mola yeri, dinlenme bölgesi
T...Kıpçak hanlarından
TOKTA TİMUR: birl. Tokta/Timur
T...Kubilay Kaan’ın torunlarından
TOKTAV: birl. Tok/Dağ

255
TOKTAY: birl. Tok/Tay
T...Çengiz Kaan dönemi Merkit beylerinden
TOKTAY HAN: birl. Toktay/Han
T...Kıpçak hanlarından
TOKTAY HATUN: birl. Toktay/Hatun
TOKTİMUR: birl. Tok/Timur
T...Çengizoğullarının, Çin’de hükümet eden Kaanlarından
TOKTUKA: (Toktuga)
TOKTULGA: birl. Tok/Tulga
TOKU: 1- Doğu 2- Döğüş, temas, savaş
T...İdil Bulgarları devleti, hanlarından
TOKUÇ: (Toğuç)
TOKUÇİNE: birl. Toku/Çine
T...Cücenler devleti, hanlarından
TOKUM: 1- Doğum, doğuş 2- Yaşam, direnç, dayanıklılık
T...Kırgızların, Togay ve Buğu oymakları, dip dedelerinden
TOKUMAK: 1- Tokmak 2- birl. Tokum/Ak
TOKUR: 1- Gözü pek, cesur 2- Dokur, dokumacı
TOKUR HATUN: birl. Tokur/Hatun
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir hanım
TOKURGAK: Dokuma aleti, dokuma tezgahı
TOKUŞ: 1- Döğüş, savaş, vuruşma 2- Doğuş, direnç, yaşam, dirayet
T...Göktürkler dönemi beylerinden Kürşad’ın kırklarından
TOKUŞ KOCA: birl. Tokuş/Koca
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
TOKUZ: 1- Dokuz sayısı (..Türklerin uğurlu ve kutlu saydıkları sayılardan) 2- sıkça ve kalınca
dokunmuş bir kumaş
TOKUZ ARKA: birl. Dokuz/Arka
TOKUZ HATUN: birl. Dokuz/Hatun
T...Kulagu Han’ın evdeşi
TOKUZALP: birl. Dokuz/Alp
TOKUZBEGÜM: birl. Tokuz/Begüm
TOKUZBEK: birl. Tokuz/Bek
TOKUZER: birl. Tokuz/Er
TOKUZMENGÜ: birl. Tokuz/Mengü
TOKUZOĞUZ: birl. Tokuz/Oğuz
TOKUZTİMUR: birl. Tokuz/Timur
TOKUZUNÇ: Dokuzuncu
TOLAN: Eşsiz, emsalsiz
TOLANBUĞA: birl. Tolan/Boğa
T...Timur Kürkan Han dönemi, bey ve komutanlarından
TOLAY: Bir tavşan türü
TOLDI: Doldu, dolu, doluluk, bütünlük, olgunluk, irilik, bilgelik, erginlik
TOLDIALP: birl. Toldı/Alp
TOLDIBAY: birl. Toldı/Bay
TOLDIKORGAN: Anıt, lahit, abide
TOLGA: Miğfer, çelik başlık
TOLGAER: birl. Tolga/Er
TOLGAHAN: birl. Tolga/Han
TOLGAN: 1- Dolgun, iri, dolu 2- Acı, üzüntü, inleme
TOLGAY: Çevre, cıvar
TOLGUNAY: birl. Tolgun/Ay
TOLIDARU: birl. Tolu/Darı

256
T...Keykatu Han Dönemi, İlhanlı bey ve komutanlarından
TOLKAN: Dolgun
T...Kırgızların, Togay ve Saltu oymağı dip dedelerinden
TOLMIŞ: Dolmuş, dolu, olgun, bilge
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TOLMIŞ ÖZBEĞ: birl. Tolmış/Özbağ
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
TOLU: 1- Dolu, olgun, kamil, yetkin, usta 2- İçki, içki kadehi, içki ile dolu kadeh 3- Seçkin, güzide
TOLUALP: birl. Tolu/Alp
TOLUBEGÜM: birl. Tolu/Begüm
TOLUBEK: birl. Tolu/Bek
T...Sovyetler Birliğinin, ilk dönemlerinde yaşayan Türkmen asıllı sosyolog
TOLUER: birl. Tolu/Er
TOLUHAN: birl. Tolu/Han
T...Arap işgalleri sırasında, onlara karşı direniş örgütleyen ve çeşitli savaşlara giren bir bey
TOLUK: 1- Dolu, olgun, yetkin, bilge 2- Tuluk, tulum
T...Çengiz Kaan’ın torunlarından
TOLUK TÜGE: birl. Toluk/Tüge (Tike)
T...Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın kırklarından
TOLUKAN: birl. Tolu/Kan
T...Çengiz Kaan’ın gençlik yoldaşlarından
TOLUM: 1- Silah, savaş aleti 2- Olgun, dolgun
TOLUN: Dolu, tam, bütün, eksiksiz, kusursuz, olgunlaşmış
TOLUNALP: birl. Tolun/Alp
T...Tolunoğulları beyliğinin kurucusu
TOLUNAY: birl. Tolun/Ay.. Ay’ın en güzel hali.
TOLUNBAY: birl. Tolun/Bay
TOLUNBİGE: birl. Tolun/Bike
T... Sibir hanlarından, Güçüm hanı’ın kızı.
TOLUNER: birl. Tolun/Er
TOLUNHAN: birl. Tolun/Han
T... Avar hanlarından.
TOLUNTİGİN: birl. Tolun/Tigin
T... Avarlar devleti bey ve komutanlarından.
TOLUTİMUR: birl. Tolu/Timur
TOMAN: Duman,sis
T...Macar Kumanları, bey ve komutanlarından.
TOMANBAY: birl. Duman/Bay
T... Mısır – Türk kölemenleri, hanlarından. Baybars Han’ın yeğeni.
TOMBAY: Manda, camış
TOMRİS: (Tomris Hatun) 1-Demir ucu 2- Demir sesi. 3- Demirin özü, nüvesi.4- Bereket, bolluk,
uğur.
T... Türk tarihinin ünlü simalarından. Sakalar devletinin katun’u (kraliçesi) (İran – Turan savaşları
sırasında, zalimliğiyle ünlü, Pers kralı Hüsrev’in, Türk topraklarını işgal etmesine karşın yapılan
savaşta büyük kahramanlıklar göstererek, onu yenmiş, başını kesip kan dolu bir fıçıya atarak,
“Hayatın boyunca kana doymadın, kan döküp kan içtin. Ben de sana yakışanı yapıp, seni bundan
mahrum etmeyeceğim..” diyen ulu kişi.)
TON: Don, giyim, giysi, elbise
T... Altay Türkleri, Tuva ve Kömnüç oymağı, dip dedelerinden.
TONA: Giyimli, varlıklı, yakışıklı
TONAT: Donat, cömert, eli açık, aç doyuran – çıplak giydiren.
TONATİGİN: birl. Tona/Tigin
T...Bilge Kağan dönemi bey ve komutanlarından.

257
TONATMIŞ: Giydirmiş, hayır hasenette bulunmuş, cömert ve eli açık.
TONATURA: birl. Tona/Tura
TONGA: Kaplan, Asya kaplanı.
T... Göktürk bey ve komutanlarından. Çin elçilerinden
TONGA HAN: birl. Tonga/Han
TONGABERDİ: birl. Tonga/Verdi

TONGARA: BİRL. Ton/Kara


T... Uygur oymaklarından.
TONGATEKİN: birl. Tonga/Tekin
TONGÖK: birl. Ton/Gök
TONGRA ESİM: birl. Tongara/Esim
T...Göktürkler dönemi dokuz oğuz asıllı beylerinden.
TONGUZ: Domuz
TONKA: 1- Tunga , kaplan 2- iri,büyük,gösterişli
TONGUÇ: birl. Ton/Güç
TONLU: Giyimli,şık,zengin,varlıklı
TONLU TUNGA: birl. Tonlu/Tunga
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey.
TONSUZ: Yoksul
TONTAŞ: birl. Ton/Taş
T...Salçuklular dönemi,Musul atabeylerinden
TONYUKUK: (Tanyu/Kök,gök) Sonsuzluk ve genişlik,bilgelik ve deneyimlilik.
TOP: Yığın, topluluk, bütünlük, erk
TOPAÇ: 1- Top gibi, toparlak, dolgun 2-İbrik 3- Sepet, sele
TOPAK: Topluca, toplanmış, yığın
TOPKARA: birl. Top/Kara
T...Özbeklerin, Konrat ve Konçagalı oymakları, dip dedelerinden.
TOPO KAĞAN: birl. Topu/Kağan
T...Göktürk kağanlarından. Mokan Kağan’ ın yeğeni.
TOPRAK:.. Yer, yurt, arazi
TOPURGAN: Ayak basıldığında toz çıkaran, yumuşak toprak
TOPUZ: Toplanıp, kurutulmuş, katılaşmış, topluca ve katıca. Silah, dövme ve ezme aracı
TOR: 1- Mevki, mertebe, şeref, şereflilik 2- Türeme, doğma, soy, gelişme, yayılma 3- Ağ, tuzak 4-
Giysi 5- Evlat, çocuk, nesil 6- Zayıflık, incelik, hamlık
T...Altay Türkleri, Teleut oymağı, dip dedelerinden.
TORALP: birl. Tor/Alp
TORAMAN: 1- Fahri, onursal, şerefli 2- Kaba, yetişmemiş, acemi 3- İri, dolgun, heybetli
T...Akhunlar devleti, hanlarından.
Toran: Turan, duran, yaşayan, dirençli
TORBAY: birl. Tor/Bay
TORÇUK: Kozalak
TORÇUKAY: birl. Torçuk/Ay
TORDU: Durdu, duran
TORDUBAY: birl. Tordu/Bay
TORKAYA: birl. Tor/Kaya
TORKU: İpekli kumaş
TORLAK: 1- Eğitilmemiş at 2- Çırak, acemi, ham
TORMIŞ: Durmuş, yaşayan, yaşar, yaşam
TORMU: Yaşam süresi, yaşam
TOROĞUL: birl. Tor/Oğul
TORTİMUR: birl. Tor/Timur
TORU: 1- Duruş, yaşam 2- Bolluk, bereket, fazlalık 3- Doru, doru renk

258
TORUG: Doruk, Doru renk
TORUK: 1- Doruk, zirve 2-İnce, zayıf, ham, olmamış
TORUM: 1- Aygır, aygır yavrusu 2- Kul, köle, muti, bağlı 3- Deve yavrusu
TORUMTAY: birl. Torum/Tay
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti, Suriye valisi ve komutanlarından.
TORUN: 1- Evladın, evladı 2- Sevgili, biricik, çok sevilen 3- Acemi, ham, yetişmek üzere olan 4-
Genç boğa
T...Abbasiler (El Muktedi) dönemi, Bağdat beylerbeyi.
TORUNBEK: birl. Torun/Bek
T...Kulagu Han dönemi, Diyarbakır valilerinden.
TORUNTAY: birl. Torun/Tay
T...Mısır-Türk kölemenleri, Suriye valisi olan “Torumtay” bazı kaynaklarda, bu ad ile de geçmektedir.
TOSUN: 1- Genç boğa, 2- Tos atan, tos vuran, azgın, azmış, saldırgan
T...Abbasiler dönemi, Türk asıllı vali ve komutanlarından.
TOSUNALP: birl. Tosun/Alp
TOSUNBAY: birl. Tosun/Bay
TOSUNBEG: birl. Tosun/Beğ
T...İkşitler devleti, bey ve komutanlarından.
TOSUNER: birl. Tosun/Er
TOSUNTAY: birl. Tosun/Tay
TOY: 1- Şölen, yemekli eğlence, düğün dernek 2- Em, ilaç, doyum, doyumluluk 3- Ordu, ordu birliği
4- Çamur bataklık 5- Doğan türü bir avcı kuş 6- Genç, gençlik, acemilik, çıraklık
TOYAK: 1- Atlara giydirilen savaş zırhı 2- Tırnak, at tırnağı
TOYALP: birl. Toy/Alp
TOYAN: Toy sahibi, toy veren kişi
TOYANAY: birl. Toyan/Ay
TOYANER: birl. Toyan/Er
TOYBAY: birl. Toy/Bay
TOYBEGÜM: birl. Toy/Begüm
TOYGA: 1- Toy sahibi, toy veren kişi, 2- Toylarda yapılan çorba, ayranlı çorba
TOYGABUĞA: birl. Toyga/Boğa
TOYGAN: 1- Kurultay üyesi 2- Bir kuş türü 3- Genç, taze
TOYGAR: Tarla kuşu, çayır kuşu
TOYGUN: 1- Genç, taze, deneyimsiz 2- Doymuş
TOYGUR: Doymuş, gözütok, olmuş, olgun
TOYLAK: 1- Toy yeri, toy yapılan yer 2- Karargah, ordunun toplandığı yer.
TOYLUK: Toy yeri, Toy yapılan yer
TOYMADUK: 1- Özlenen, özlemi duyulan 2- Hırslı, doyumsuz
TOYMAGUR: İştahlı, obur
TOYTİMUR: Ermiş, keramet sahibi, Şaman büyüğü, kam, rahip
TOZUN: 1- Tosun 2- Düzen, uyumluluk
TÖGİ: Cömert , eli açık
TÖGÜN: Çekici, yakışıklı
TÖKMEN: Çekici, yakışıklı
TÖKÜ: Eli açık, cömert, müsrif
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın ve Mumın oymağı, dip dedelerinden
TÖKÜŞ: Düğüş, savaş, vuruşma
TÖLEÇ: Ücret, yevmiye
TÖLEGEN: Olgun, kamil, yetişkin
T.Kırgızların, “ Kız ipek” destanında adı geçen bir bey
TÖLEK: 1-Ücret, yevmiye 2- Sükunet, sakinlik
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Argın ve Mumın oymağı, dip dedelerinden
TÖLEKKAYA: birl. Tölek/Kaya

259
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TÖLİS: Bölük, bölünmüş
T...Altay Türkleri, Teleut oymağı, dip dedelerinden
TÖLİŞ: (Tölis)
TÖLÜK: Tuluk, tulum
T...Kazak hanlığı dönemi beylerinden
TÖR: 1- Türemek, çoğalmak, yaratılış 2- Makam, mevki, onur yeri, şerefli yer 3- Usul, kural, teamül
TÖRAPA: birl. Tör/Apa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TÖRE: 1- Düzen, gelenek, usul, teamül, geleneksel hukuk 2- Türeyiş,yaşayış, çoğalma, yaratılış
TÖREALP: birl. Töre/Alp
TÖREBAY: birl. Töre/Bay
TÖREHAN: birl. Töre/Han
TÖREKUL: birl. Töre/Kul
T...Kırgız kökenli, ünlü Türk edebiyatçısı”Cengiz Aytmatov “ un babası
TÖREKULU: birl. Töre/Kulu
TÖRELİ: Töresi olan, töreye bağlı, geleneklerine bağlı
TÖREMEN: Görgülü, töreye bağlı
T...Kızıl Türkleri, destanında adı geçen bir bey
TÖREN: 1- Töreye uygun yapılan, töre gereği yapılan, mersim 2- Soylu, necip, seçkin
TÖRENAY: birl. Tören/Ay
TÖRENBAY: birl. Tören/bay
TÖRENBEG: birl. Tören/Beğ
TÖRETEKİN: birl. Töre/Tekin
TÖRKİN: Kök, menşe, dip, soy
TÖRTKARA: birl. Dört/kara
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Alimoğlu oymağı, dip dedelerinden
TÖRTOĞUL: birl. Dört/Oğul
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, nayman oymağı, dip dedelerinden
TÖRÜ: 1- Yasa, devlet düzeni 2- Türeyiş, yaratılış
TÖRÜCE: Töreye ve yasaya uygun
TÖRÜİÇİ: Töreye uygun
TÖRÜLÜG: Töreye bağlılık, Töre bilgisi, Töre uygulaması
TÖRÜM: 1- Türeyiş, yaratılış 2- Töreye bağlılık
TÖRÜMAY: birl. Törüm/Ay
TÖRÜMÇÜ: Töreye bağlı, soyuna bağlı
TÖRÜMER: birl. Törüm/Er
TÖRÜN: 1- Soylu, soyluluk 2- Tören, merasim, ihtiram
TÖRÜTGEN: Yaratıcı, yaratan, halik
TÖŞTÜK: Düş, rüya
TÖZ: Kök, dip, temel, cevher, öz
TÖZLÜK: Öz, esas, asıl, kök, köklü, özlü
TÖZÜN: Soylu, temeli sağlam, köklü
TUNAY: Evlatlık kız çocuğu
T...İlhanlı hanlarından Ahmet Han’ın evdeşi
TUDAYBEGÜM: birl. Tuday/Begüm
TUDAYBİKE: birl. Tuday/Bike
TUDUK: (Tutuk)
T...İlhanlılar devleti, komutanlarından
TUDUN: (Tutun) 1- Tutunma, bağlılık, sadakat 2- Destek, güvence, tutunulacak nesne
T...Hazar kağanlığı döneminde kullanılan “ vali “ ünvanlarından
TUDUN ERKİN: birl. Tudun/Erkin
T...Bilge Kağan dönemi, bey ve komutanlarından

260
TUDUNHAN: birl. Tudun/Han
T...Avarlar devleti hanlarından
TUDUN YAMTAR: birl. Tudun/Yamtar
T...Bilge Kağan dönemi, bey ve komutanlarından
TUGA: (Toga)
T...Türkmenlerin, Teke, Ötemiş ve Taşayak oymakları, dip dedelerinden
TUGABAY: birl. Tuga/bay
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu ve baybaktı oymakları, dip dedelerinden
TUGAN: Doğan
TUGANA: Özel ok (İçi oyulmuş, içinde evrak gizlenen ok)
TUGANBAY: birl. Tugan/Bay
TUGAN: 1- Küçük ırmak, çay, akarsu 2- Togay
TUĞ: Sancağın tepesine takılan at kuyruğu, kıldan yapılan flama, Uğur ve Kut işareti olarak kullanılır
olmasına karşın, bundan daha çok
Da savaş isteği, başkaldırı ve isyan sembolü olarak kullanılmıştır. 2- Tıkaç,kapak, bend, set
TUĞAÇAN: birl. Tuğ/Açan
TUĞAÇAR: birl. Tuğ/Açar
T...Çengiz Kaan’ın damadı ve komutanlarından
TUĞAÇI: Tuğcu, tuğ taşıyan
TUĞAL: birl. Tuğ/Al
TUĞALP: birl. Tuğ/Alp
TUĞANÇI: Doğancı, doğan terbiyecisi, doğan eğitmeni, doğan yetiştiricisi
TUĞAT: birl. Tuğ/At
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey.
TUĞAY: birl. Tuğ/Ay
TUĞAYTİMUR: birl. Tuğay/Timur
TUĞBAY: birl. Tuğ/Bay
T...Çengiz Kaan’ ın komutanlarından.
TUĞBEGÜM: birl. Tuğ/Begüm
TUĞBİKE: birl. Tuğ/Bike
TUĞCU: 1- Tuğ taşıyan kişi, alemdar 2- İsyancı, isyankar
TUĞCUBAY: birl. Tuğcu/Bay
TUĞÇE: Küçük tuğ, tuğcuk
TUĞÇUBAY: birl. Tuğcu/Bay
TUĞER: birl. Tuğ/Er
TUĞGÜN: birl. Tuğ/Gün
TUĞKAYA: birl. Tuğ/Kaya
TUĞLU: Tuğ sahibi, kutlu, uğurlu
T...Harzem hanlarından. (Tuğlu Hacı)
TUĞLUK: Tuğlu, tuğu olan, tuğ taşıyan
T...Tuğluklar devletinin kurucusu ve ilk hanı.
TUĞLUKER: birl. Tuğluk/Er
TUĞLUKŞAD: birl. Tuğluk/Şad
TUĞLUKTİMUR: birl. Tuğluk/Timur
T...Çağatay devleti, hanlarından.
TUĞMA: 1- Doğmuş, ortaya çıkan, boy gösteren 2- Tuğ kaldıran, isyankar
TUĞMAŞAD: birl. Tuğma/Şad
TUĞMENGÜ: birl. Tuğ/Mengü
TUĞRUL: 1- Doğan kuşu, bir doğan türü 2- doğru, doğrulmuş, dik- ayakta 3- Türk mitolojisinde, adı
geçen, yarı insan, yarı kuş.
T...Türk tarihinde bu ad ile, bir çok ünlü kişi vardır. Bunlar yalnız olarak olduğu gibi, çeşitli sıfat ve
birleşik adlar ile de birbirinden ayrılabilmektedir. Bu kişilerin içinde en ünlüleri ise, Salçuklular
devletinin kurucuları olan iki kardeşten biri olan Tuğrul Beğ’ dir. Çağrı beğ’ in kardeşi, Alparslan Han’

261
ın amcasıdır.
TUĞRULALP: birl. Tuğrul/Alp
TUĞRULBEK: birl. Tuğrul/Bek
T... Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ ın kırklarından.
TUĞRULÇA: Tuğrul gibi.
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey.
TUĞRULTEKİNÇ: birl. Tuğrul/Tekin
T...Salçuklular dönemi, Musul atabeylerinden.
TUĞRULTİGİN: birl. Tuğrul/Tigin
T...Salçuklular, (Sançar Han) dönemi bey ve komutanlarından, Ekinci Beğ’ in oğlu.
TUĞSAVUL: birl. Tu/Savul
T...Eski dönemlerde, ordu içinde tuğ taşıyan ve onu koruyup, önde tutmakla görevi olan kişilere
verilen ad.
TUĞŞAD: birl. Tuğ/Şad
T...Buhara hanlığı, hanlarından. Budun han’ ın oğlu.
TUĞTAN: birl. Tuğ/Tan
TUĞTAY: birl. Tuğ/Tay
TUĞTEKİN: birl. Tuğ/Tekin
T...Selahaddin Eyyubi’nin kardeşi. Sonraları, kendi adıyla “Tuğtekinliler” devletini kuran kişi
TUĞTEMUR: birl. Tuğ/Temur
T...Eyyubiler devleti dönemi, Yemen valisi ve komutanlarından
TUĞTİGİN: birl. Tuğ/Tigin
T...Suriye Salçukluları, atabeylerinden
TUĞTİMUR: (Tuğtemur)
TUĞUÇ: Tuğcu
TUKAY: birl. Tok/Ay
TUKÇAK: Tuğcu
TUKTAYHATUN: birl. Tuktay/hatun
T...Abaka han’ın evdeşi
TUKUZBAY: Dokuz/Bay
TULA: 1- Tolu, dolu, olgun 2- Ayna
TULABOĞA: birl. Tula/Buğa
T...Kıpçak hanlarından
TULABUĞA HAN: (Tela Buğa han)
T...Altınordu hanlarından
TULAN: Dolu, olgun, kamil
TULANKAĞAN: birl. Tulan/Kağan
T...Göktürk kağanlarından
TULAY: 1- Talay, taluy, okyanus, deniz 2- Ayna 3- Dolu, dolgun, olgun
TULAYBALA: birl. Tulay/Bala
TULAYHAN: birl. Tulay/Han
T...Çengiz Kaan’ın oğlu. Kulagu Han’ın babası
TULGA: Tolga, miğfer
TULGAR: 1- Azim, kararlılık, inanç, güvenç 2- Gösteriş, heybet, heybetlilik
TULGAY: Tuga, Tolga, miğfer
TULİ: 1- Dolu, olgun, kamil 2- Ayna
TULİKAĞAN: birl. Tuli/Kağan
T...Göktürk kağanlarından
TULİN: 1- Tolun, dolun, tam, eksiksiz, kusursuz 2- Ayna 3- Çene, çene kemiği
TULİNBAY: birl. Tulin/Bay
TULİNBEK: birl. Tulin/Bek
TULİNTAY: birl. Tulin/Tay
TULKİ: Tilki

262
TULKİTİMUR: birl. Tulki/Timur
T...Kırım hanlığı dönemi, bey ve komutanlarından
TULTAG: Sakin, kendinden emin
TULU: 1- Dolu, ergin, olgun 2- Ayna
TULUHAN: birl. Tulu/Han
T...Göktürk kağanlarından Çuluk Kağan’ın oğlu. Kürşad’ın ağabeyi
TULUER: birl. Tulu/Er
TULUK: 1- Dolu, olgun, bilge 2- yayık, çömlek
TULUN: 1- Tolun, dolu 2- Çene kemiği
TULUNER: birl. Tulun/Er
TULUNTOY: birl. Tulun/Toy
TULUY: (Talay, Tulay)
TUMA: Yeğen, kuzen
T...Kazakların, Ortayüz bölüğü, Girey oymağı, dip dedelerinden
TUMAÇI: Erkek kuzen, (Amca, hala, dayı, teyze çocuğu)
TUMAÇIM: Kız kuzen
TUMAĞAN: 1- Nilüfer çiçeği 2- Duman, sis
TUMAN: Duman, sis
T...Dede Korkut destanlarında, Korkut Ata’ nın ad verdiği beylerden 2- kazakların, Ortayüz bölüğ
Argın ve Mumin oymakları, dip dedelerinden
TUMANHAN: birl. Tuman/Han
T...Hun hanlarından. (Teoman Han) Mete Han’ın babası
TUMANALP: birl. Tuman/Alp
TUMANAY: birl. Tuman/Ay
TUMANBAY: birl. Tuman/Bay
TUMANBEK: birl. Tuman/Bek
TUMANER: birl. Tuman/Er
TUMANGELDİ: birl. Tuman/Geldi
TUMAY: Sessiz, sakin, kendi halinde
TUMAYBEGÜM: birl. Tumay/begüm
TUMGAN: Tuman, sis
T...Cuci Han’ın torunlarından
TUMRUL: Dumrul, Demir ucu
TUNA: (Tona) Varlıklı, zengin, gösterişli, ihtişamlı
TUNABAĞA TARKAN: birl. Tuna/Bağa/Tarkan
T...Uygurlar (Bögü Kağan) dönemi vezirlerinden
TUNAHAN: birl. Tuna/Han
TUNÇ: Bronz, Bakır, kalay karışımı
TUNÇALP: birl. Tunç/Alp
TUNÇARSLAN: birl. Tunç/Arslan
TUNÇAY: birl. Tunç/Ay
TUNÇBARS: birl. Tunç/Bars
TUNÇBAY: birl. Tunç/Bay
TUNÇBEK: birl. Tunç/Bek
TUNÇBOĞA: birl. Tunç/Boğa
TUNÇBÖRİ: birl. Tunç/Böri
TUNÇDAĞ: birl. Tunç/Dağ
TUNÇER: birl. Tunç/Er
TUNÇSAY: birl. Tunç/Say
TUNG: Nüfus sahibi, kudretli, muktedir
TUNGA: 1- Kaplan, Asya kaplanı 2- Kudret, ihtişam, fevkaladelik
T...Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın kırklarından
TUNGA ALP ER: birl. Tunga/alp/Er

263
TUNGABAY: birl. Tunga/Bay
TUNGAER: birl. Tunga/Er
TUNGAŞAD: birl. Tunga/Şad
T...İstemi kağan’ın yeğeni
TUNGBAĞATARKAN: birl. Tung/Bağa/Tarkan
T...Uygurlar (Bögü Kağan) dönemi komutanlarından
TUNGATAR: birl. Tunga/Tor
T...Babür han’ın bey ve komutanlarından
TUNGATİGİN: birl. Tunga/Tigin
T...Göktürkler dönemi bey ve komutanlarından
TUNGA TUDUN: birl. Tunga/Tudun
T...Bati göktürkleri bey ve komutanlarından
TUNGA TURAN: birl. Tunga/Duran
TUNGUÇ: Çocuk, evlat, evlatlık
TUNGUT: Evlatlık
TUNTAŞ: birl. Tün/Taş
TUNUÇ: Tunç
TUR: 1- Durmak, yaşam, canlılık 2- İrade, istek, yargı
TURA: 1- Dura, durak, ev, mekan 2- Deriden örülen kamçı 3- Sibirya bölgesinin eski adı
T...Alper Tunga’nın dedesi
TURABARS: birl. Tura/Bars
TURABAY: birl. Tura/Bay
TURABİGE: birl. Tura/Bike
T...İbni Batuta’nı seyahatnamesinde adı geçen bir Türk kızı
TURABOĞA: birl. Tura/Boğa
TURAGİNE: (Turagüne) birl. Tura/Güne, Güneş
T...Öketay Kaan’ın evdeşi
TURAGUT: (Turgut, Turkut) birl. Turagut/Kut
TURAGUTBAYAN: birl. Turagut/Bayan
T...çengiz kaan dönemi Celayıroğulları, beylerinden
TURAGÜN: birl. Tura/Gün
TURAGÜNE: (Turagine)
TURAK: 1- Durulan yer, yaşanılan yer, mekan 2- Yaşam, ömür
TURAKBAY: birl. Turak/Bay
TURAKMENGÜ: birl. Turak/Mengü
TURAKUT: birl. Tura/Kut
TURAL: Durma, yaşama, ömür
TURAM: Olgunluk, kemal
T...Otmanlılar ( Yavuz Selim Han) dönemi, İran elçisi
TURAMUN: 1- Evcil, evcimen 2- Onurlu, onuruna düşkün
TURAN: Duran, yaşayan, ömür, ömürlü, yaşama direnci (Çocukları sık ölen ailelerin, uzun ömür ve
kalıcılık dileklerini içeren adlardan. Ayrıca,Farsçadaki, “Tuuran” ile yalnızca ad benzerliği var ve
söylenişlerde anlamlar da farklıdır. Farsçadaki Turan, İranlılarca “Türk Yurdu” anlamındadır.)
TURANALP: birl. Turan/Alp
TURANAY: birl. Turan/Ay
TURANBARS: birl. Turan/Bars
TURANBAY: birl. Turan/Bay
TURANBUĞA: birl. Turan/Boğa
TURANER: birl. Turan/Er
TURANHAN: birl. Turan/Han
TURANTİMUR: birl. Turan/Timur
TURAPA: birl. Tur/Apa
TURATAN(a): birl. Tura/Ton(a)

264
TURATAY: birl. Tura/Tay
TURATİMUR: birl. Tura/Timur
TURATUTUK: birl. Tura/Tutuk
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TURBAY: birl. Tur/Bay
TURBEGÜM: birl. Tur/Begüm
TURBİGE: birl. Tur/Bige
TURÇAK: Filiz, fidan
TURÇİK: 1- Durucu, kalıcı, uzun ömürlü 2- Fidan
T...Salçuklular dönemi bey ve komutanlarından
TURÇİKAY: birl. Turçik/Ay
TURDU: Durdu, sağ, salim, yaşar, yaşayan, kalıcı, ömürlü
TURDUBEK: birl. Turdu/Bek
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
TURGAK: Bekçi, muhafız, koruyucu
TURGAN: Duran, ömürlü
T...Kuman hanlarından
TURGAY: 1- Tarla kuşu, serçe 2- Türk/Ay
T...Kulagu Han’ın oğullarından
TURGAYTURAN: birl. Turgay/Turan
T...Kırgızların, Togay, Buğu ve Kıdık oymağı, dip dedelerinden
TURGUT: (Turagut) 1- Ömürlü, durucu, uzun yaşamlı 2- Belde, mekan mesken, yaşanılan yer
T...Otmanlılar dönemi, ünlü denizcilerinden
TURGUTALP: birl. Turgut/Alp
T...Otmanlıların, ilk dönem bey ve komutanlarından
TURHAN: birl. Tur/Han
TURHAN HATUN: birl. Turhan/Hatun
T...Alparslan Han’ın gelini, Melikşah’^ın evdeşi (Bazı tarih kayıtlarında, bu ad ile, bazılarında ise “Tur
Hatun” olarak geçmektedir.)
TURHATUN: birl. Tur/hatun
TURKAK: Nöbetçi, bekçi
TURKAY: 1- Turgay 2- Türk/Ay
T...Kulagu Han’ın oğullarından. (Bazı kayıtlarda, Turgay, bazılarında ise Turkay olarak geçer.)
TURKU: Ateşli, harir, heyecanlı
TURKUAZ:Rengi mavi ile (Türk mavisi) özdeş olmuş bir süs taşı
TURMUŞ: Ömür, yaşam, uzun ömürlülük (çocukları sık ölen ailelerin kullandıkları adlardan)
TURNA: Leylek türü, iri ve geniş kanatlı bir kuş
TURSUN: Dursun, Durdu, duran, durmuş vb. yaşam, ömür, uzun ömür
T...Babür Han dönemi beylerinden (Tursun Muhammed)
TURŞAK : Filiz, sürgün
TURU: 1- Duru, saf, arık 2- Duran, yaşayan, ömürlü 3- Durgun,sakin
TURUBAY: birl. Turu/Bay
TURUBEK: birl. Turu/Bek
TURUBUĞA: birl. Turu/Boğa
TURUGELDİ: birl. Turu/Geldi
TURUHAN: birl. Turu/Han
TURUM: 1- Yaşam, ömür 2- Sükunet, durgunluk
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Almoğlu ve Karasakal oymakları, dip dedelerinden
TURUMTAY: 1- Turum/Tay 2- Doğan türü, avcı bir kuş
T...Göktürkler dönemi, beylerinden. Kürşad’ın kırklarından
TURUŞKAN: Dayanıklı, metanetli, dirençli, uzun ömürlü
TURUT: 1- Yer, yurt, durulan, yaşanılan yer 2- Ömür, yaşam
TUSİT: Göğün ötesi

265
T...Şamanist gelenekte, ulu ruhların gittiği yer. Göğün katlarından
TUSKAN: Akraba, yakın, hısım
TUŞGÜL: İşaret, iz, nişan
TUT: 1- Yakalayış, kavrayış, saklayış 2- Vuruşma, vuruş, yenme, ezme, koparma 3- Ordu, ordugah
4- Kılıç ve benzeri silahların üzerindeki kir, pas
TUTA: Bahşiş, armağan
TUTAÇ: Komşu, yakın, dost
TUTAÇI: Komşu, yakın
TUTAK: 1- Silah kabzası 2- Saldırı, hücum, taarruz 3- Evlatlık
TUTAKBALA: birl. Tutak/Bala
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TUTAKBAY: birl. Tutak/Bay
TUTAL: birl. Tut/Al
TUTAM: Demet, buket, deste
TUTAN: Elinde bulunduran, yönetimi altında bulunduran
T...Göktürkler dönemi beylerinden
TUTANKAĞAN: (Tutun Kağan) birl. Tutan/Kağan
T...7. Yüz Avar kağanlarından
TUTAR: Tutucu, hükmedici
TUTARHAN: birl. Tutar/Han
T...İlhanlı hanlarından. Kulagu Han’ın oğlu
TUTAŞ: 1- Küçük hanım, evin en küçük kızı 2- Bekar, bakire kız 3- Komşu
TUTAY: birl. Tut/Ay
TUTGAK: 1- İnilti, inleyiş, hüzün 2- Geceleri keşfe çıkan savaş birliği
TUTGAN: Tutucu, fanatik
TUTGUÇ: kahvaltı, kuşluk vakti yenen yemek
TUTGUN: Tutsak, esir, hapis,tutulu, tutulmuş, bağlanmış
TUTKU: Kapama, ele geçirme, bağlama, bağlanma
TUTGUK: Esir, hapis, tutsak
TUTNAK: Destek, arka
TUTNUK: Tutunulacak nesne, dayak, arka,destek
TUTSU: 1- Vasiyet, öğüt, nasihat 2- Bağımlılık
TUTSUK: Öğüt, nasihat, vasiyet
TUTU: Esir, tutsak, rehine 2- Çekici, cazip, güzel 3- Tutuş, savaş, döğüş
4- Ağırbaşlı,mahçup,utangaç 5- Yiğit, batur, döğüşçü 6- Bakan, nazır, vali
TUTUALP: birl. Tutu/Alp
TUTUBAY: birl. Tutu/Bay
TUTUG: Vali, askeri vali
T...Göktürkler döneminde kullanılan askeri ünvanlardan
TUTUHAN: birl. Tutu/Han
T...Timur Kürkan han’ın dedelerinden
TUTUK: 1- Döğüş, savaş, savaşçı 2- Devlet görevlisi, devlete bağlı 3- Evlatlık 4- Büyü, sihir
5-Tutsak, esir, tutulmuş, rehin
T...1- Oğuznamede, Türk’ün oğullarından 2- İlhanlılar dönemi, bey ve komutanlarından
TUTUKAY: birl. Tutuk/Ay
TUTUKER: birl. Tutuk/Er
TUTUN: Tutunulacak nesne, destek, arka, güvence
TUTUNHAN: birl. Tutun/Han
TUTUNÇ: 1- Evlat, oğul, uşak 2- Tutunulacak nesne, güvence
TUTUNGU: Öğüt, nasihat, vasiyet
TUTURGAN: Öğüt, nasihat, vasiyet
TUTURGU: Öğüt, nasihat, akılda tutulan
TUTUŞ: 1- Dövüş, savaş 2- Zapt etmek, egemenlik kurmak 3- bağlılık, sadakat 4- Orduyu ve devleti

266
düzene sokmak
T...Alparslan Han’ın oğullarından
TUTUŞUK: Demet, çiçek demeti,buket
TUTUTONGA: birl. Tutu/Tonga
T...Çengiz Kaan’ın Uygur kökenli danışmanı, oğullarının eğitmen ve atabeyi bu ulu kişi,
imparatorluğun resmi dilinin “Türkçe” oluşunda ve Türk kültürünün egemen kılınmasında, önemli
etken olmuştur.
TUYAK: 1- Dayak, destek, değnek 2- Duyan, işiten, işitici, dikkatli, uyanık
T...Özbeklerin oymak beylerinden
TUYAN: Duyan, işiten
TUYANER: birl. Tuyan/Er
TUYGU: Duygu, his duyumu
TUYGUN: Doğan türü bir avcı kuş
TUYGUNAY: birl. Tuygun/Ay
TUYUK: Dayak, destek, arka
TUYUN: Saygın, muteber
TUZGU: Yemek, yoldan geçenlere verilen yemek
TUZAK: Sevgili,sevgili için söylenen söz
TUZAĞI: Sevgili, aşık, maşuka
TUZGUN: Armağan, sunu, bahşiş
TÜBE: 1- Tepe, yüksek yer 2- Siper, sütre
T...Timur Kürkan han dönemi beylerinden
TÜBEK: Tübe, tepe
TÜGÜN: 1- Düğün, bağlılık 2- bahşiş, hediye
TÜGÜZ: Düz, tam, eksiksiz, mükemmel
T...İlhanlı hanlarından
TÜKEL: 1- Tüy, saç, kıl 2- Dik, dikili
T...Türk mitolojisinde, ağaçtan doğduğuna inanılan kişi
TÜKÜN: 1- Düğün, dernek, toplantı 2- Bahşiş, armağan
TÜLAY: (Tulay, Talay)
TÜLEK: 1- Zeki, kurnaz, fettan 2- Tüylü, kıllı
TÜLEKTİMUR: birl. Tülek/Timur
T...Celayıroğulları beyliği, komutanlarından
TÜLGÜ: Alaca, renkli bir karga türü
TÜLİN: 1- Ayna 2- Ayın çevresindeki ışık halesi
TÜLÜ: 1- Rica, yakarış 2- Düş, rüya
TÜLÜBAY: birl. Tülü/Bay
T...Kırgızların, Togay ve Buğu oymakları, dip dedelerinden
TÜLÜŞ: Ücret, değer, emeğin karşılığı alınan karşılık
TÜMEN: 1- Duman, duman, sis 2- On bin sayısının askeri terminolojideki kullanılışı
TÜMENBAY: birl. Tümen/Bay
TÜN: Gece
TÜNBAY: birl. Tün/Bay ( Kazak ve Kırgızlarda, yatak, şilte)
TÜNEK: Gece kalınan yer
TÜNG: 1- Gece, gece karanlığı 2- Olağanüstülük, fevkaladelik
TÜNGTUDUN: birl. Tüng/Tudun
T...Göktürkler dönemi vali ve komutanlarından
TUNG YABGU KAĞAN: birl. Tüng/Yabgu/Kağan
T...Batı Göktürkler kağanlarından
TÜNKATAR: birl. Tün/Katar
T...Kırgızların, Togay, Soyak, karata ve Kıtay oymakları, dip dedelerinden
TÜNKÜR: Peri, melek
TÜNTAŞ: birl. Tün/Taş

267
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TÜNTAY: birl. Tün/Tay
T...Kırgızların, Togay ve Sayak oymakları, dip dedelerinden
TÜR: Soy, kök, orjin, çeşit, kan, damar, doğuş, yaratılış, oluş
TÜRE: 1- Töre 2- Tigin, prens, şehzade
TÜREBAY: birl. Türe,/Bay
TÜREBİGE: birl. Türe/Bike
TÜREGÜN: birl. Türe/Gün
TÜREKAN: birl. Türe/Kan
TÜREKARATAY: birl. Türe/Karatay
T...İlhanlılar devleti, bey ve komutanlarından
TÜREL: Türeli, töreye bağlı, töresel, hukuk, hukuki, hukuka uygun
TÜRELİ: Türe sahibi, töreye bağlı, hukuka bağlı
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları, dip dedelerinden
TÜREMEN: Töreye bağlı, töreye göre yaşayan
TÜREMENGÜ: birl. Türe/Mengü
TÜRENER: Töreye bağlı, töre sahibi
TÜREÖZBEY: birl. Türe/Özbey
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti, bey ve komutanlarından
TÜRETAY: birl. Türe/Tay
TÜRETAYÇU: birl. Türe/Tayçu
T...İlhanlı devleti hanlarından. Mangu Timur han’ın oğlu
TÜRETGEN: Yaratıcı, mucit, üretgen
TÜRETİMUR: birl. Türe/Timur
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti, vali ve komutanlarından
TÜRGİŞ: Uygurların bir kolu olan Türk boyu
TÜRİL: birl. Tür/İl
TÜRİLÇİK: birl. Tür/İlçik (ilçi, elçi)
TÜRK: Bu kutlu ad, birçok anlamları içinde barındırır. Türeyiş, doğuş, güç, erk, soy, döl, çoğalma,
düzen vb. ( Birçok dilbilimci, değişik anlatımlar yapıyormuş gibi görünseler de aslında tek bir şey
vardır ortada. O da Töreli, Töreye bağlı, Töreye göre olmuş, Töre ile özdeş, iyilik, güzellik, doğruluk
ve düzenlilik içinde yaşayan, bunun için gerektiğinde, mayasından gelen güç ve erkini kullanan kişi
ya da kişiler topluluğu, anlamlarını net bir biçimde içinde barındırıyor olması..)
T...Babür Han döneminde bu adla anılan üç ayrı bey vardır. 1- (Molla kadem) Türk 2- (Molla Devlet)
Türk 3- (Hacı) Türk (Ali)
TÜRKALP: birl. Türk/Alp
TÜRK BİLGE KAĞAN: (Orhun anıtlarında, Bilge kağan kendini böyle tanıtır.)
TÜRKAN: (Terken)
TÜRKANAKA: birl. Türkan/Aka
T...İran Salçuklularından, Mehmed Han’ın evdeşi
TÜRKAN HATUN: birl. Türkan/Hatun
T...Harzem hanı Muhammed’in anası
TÜRKAY: birl. Türk/Ay
TÜRKBÖRİ: birl. Türk/Böri
TÜRKEKUL: birl. Türke/Kul
TÜRKEL: birl. Türk/El
TÜRKER: birl. Türk/Er
TÜRKEŞ: Türgiş (Türke yakın, Türke benzer)
T...Bilge Kağan dönemi beylerinden
TÜRKİL: birl. Türk/İl
TÜRKİLİ: birl. Türk/İli
TÜRKKAN: birl. Türk/Kan
TÜRKMEN: Türk gibi, Türk adamı, Türk türünden kişi...Bu ad, özellikle Oğuz boyundan olan Türkleri

268
anlatmak için, Arap ve İran tarihçileri tarafından kullanılan ve Farsça bir ek ile söylenen
“Türkmenend” sözcüğünden kaynaklanıyorsa da, Türkçe’de “Men, Man” ekleri de varolduğundan, pek
fazla bir anlam değişikliği olmuyor. Ancak, bu eklerle değerlendirildiğinde ise anlam biraz
değişebiliyor ve Uz-man,koca-man, dil-men, vb. sözcükleri gibi mübalağa ve büyüklük ekleriyle,”
Büyük Türk, Ulu Türk” gibi bir anlama bürünüyor. Bazı Avrupalı bilim adamları da, Türk Kuman
adlarının, karışımından oluşan ve öztürk anlamını içerdiğini söyler.
T...Babür Han dönemi beylerinden (Türkmen El Fetih)
TÜRKSAY: birl. Türk/Say
TÜRKSEN. Birl. Türk/Sen
TÜRKSOY: birl. Türk/Soy
TÜRKŞAD: birl. Türk/Şad
T...İstemi kağan’ın oğullarından
TÜRKTİGİN: birl. Türk/Tigin
T...Abbasi halifesinin, İdil Bulgarlarına yolladığı, İbn’i yönetimindeki heyetle bulunan Türk beyi
TÜRKÜ: Türk dilinde söylenen, melodi
T...Otmanlılar döneminde, kırsal alanlarda yaşayan ve Türkçeden başka bir dil konuşmayan
topluluklar için kullanılmış bir sözcük
TÜRÜ: Dürülmüş, derli, toplu, düzenli
TÜRÜNG: Aktif, faal, çalışkan
TÜŞ: Düş, rüya
TÜŞTEMİZ: birl. Tüş/Temiz
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
TÜTSÜ: Güzel kokulu ot yakarak ortaya çıkarılan koku
TÜTSÜK: 1- Tütsü, tüten koku 2- Öfkeli, kinci, öç alıcı
TÜTÜK: 1- Güzel ve etkileyici koku, duman, tütme kokusu 2- Düdük, savaşlarda ve savaş talimlerin-
de komut vermek için kullanılan düdük
TÜZ: Düz, düzen, kök, esas, kural, bütünlük, doğruluk, uyum, uyumluluk
TÜZAPA: birl. Tüz/Apa
TÜZE: 1- Düz, doğru, düzen, kural, uyum, ahenk 2- İdare, yönetim 3- Ulus, topluluk, halk 4- Uyum,
uyumluluk, barış, uzlaşı 5- Kusursuzluk
TÜZBAY: birl. Tüz/bay
TÜZBAYKÜÇ: birl. Tüz/Bay/Güç
T...Bütün, hepsi, hepsini içine alan
TÜZEN: Düzen, uyum, kurallar bütünü
TÜZENKULU: birl. Tüzen/Kulu
TÜZLİ: Uyumlu, uygun, düzenli, idareci
TÜZLÜG: uyum, ahenk, geçim
TÜZÜK: (Düzük) 1- Düzen, düzülü, sıralı, düzenleme, düzenlenmiş, düzenli, 2- Özel durumlara göre
biçimlenmiş kurallar bütünü
TÜZÜKERİ: birl. Tüzük/Eri
TÜZÜL: 1- Düzülü, sıralı, muntazam, disiplinli, hiyerarşik 2- Anlaşmış,anlaşmalı
TÜZÜM: Düzgünlük, sıra, dizgi
TÜZÜN: 1- Düzen, kural, teamül, gidişat 2- Öz, kök, soy, soylu, seçkin, egemen 3- Uysal, yumuşak
huylu ve davranışlı
T...Abbasiler, (El Muktedi) dönemi, Türk asıllı vali ve komutan
TÜZÜNALP: birl. Tüzün/Alp
TÜZÜNBAY: birl. Tüzün/Bay
TÜZÜNBEGÜM: birl. Tüzün/Begüm
TÜZÜNBEK: birl. Tüzün/Bek
T...Hamdanoğulları beyliği, bey ve komutanlarından
TÜZÜNBİKE: birl. Tüzün/Bike
TÜZÜNBULAK: birl. Tüzün/Bulak
T...Uygur kağanlığı dönemi beylerinden

269
TÜZÜNER: birl. Tüzün/Er
TÜZÜNKUL: birl. Tüzün/Kul
TÜZÜNSELİG: birl. Tüzün/Selig
TÜZÜNTAY: birl. Tüzün/Tay

270
-U-
UBUT: Ar, edep, tevazu, alçak gönüllülük
UC: Uç, sınır
UCAS: İddia, bahis
UCUD: Yeryüzü, dünya
UCUN: Uçta, sınırda, kenarda, uçbeyi
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
UÇ: 1- Son, bitim, sınır, kıyı 2- Aşırılık, ekstrem 3- Herhangi bir nesnenin sivri kısmı
4- Ordu kanadı, kol, cenah
UÇA: 1- Koruma, himaye, arka 2- Uç, sınır, limit 3- Kendini aşmış, yüksek, ulu
UÇAHAN: birl. Uça/Han
T...Sibir hanlarından
UÇAR: 1- Haber, havadis 2- Kanıt, delil 3- Göğe yakın, Tanrıya yakın, dindar 4- Uçarı,
vurdumduymaz
UÇARBEG: birl. Uçar/Bek
UÇARHAN: birl. Uçar/han
UÇARKAM: birl. Uçar/Kam
T...Göktürkler dönemi, bilginlerinden
UÇAY: birl. Uç/Ay
UÇBAY: birl. Uç/Bay
UÇBEY: birl. Uç/Bey
T...Sınır karakollarında görev yapan askeri birlik komutanı
UÇER: birl. Uç/Er
UÇGUN: 1- Kam, baksı, kendinden geçmiş, tıransa girmiş 2- Kıvılcım, şerere
UÇKAN: Uçan, uçucu
UÇKARA: birl. Uç/Kara ..Sırtı renkli, kanatları kara bir kuş türü
UÇKIR: birl. Uç/Kır
UÇKUN: Uçuk, kendinden geçmiş, ateşli, heyecanlı
UÇMAGAY: birl. Uçmağ/Ay
UÇMAĞ: (Uçmak) Cennet
UÇSIZ: Sınırsız, geniş, büyük, alabildiğine..
UÇUBEK: birl. Uçu/Bek
UÇUK: Uçmuş, kendinden geçen, mest olan kam, baksı
UÇUMAK: Uçmak, cennet
UÇUR: 1- Devir, dönem 2- Mürşid, şeyh
UÇURAN: Mürşid, şeyh, kam
UÇURUM: Son, uzak, uzak nokta, uçulan, uzaklaşılan, yüksek ve derin dağ yamacı, yar
UÇUZ: birl. Uç/Uz 1- Alçak gönüllü 2- Basit, kolay
UD: (Ut) 1- Arka, geri, ardından gitme, takip 2- karşılaşma, çatışma, yenme, utku 3- Uyuma, uyku
T...Türkmenlerin, Salur ve Yalvaç oymakları, dip dedelerinden
UDAR: 1- Takipçi, peşini bırakmayan, kovalayan 2- Yener, galip gelir
UDARSENGÜN: birl. Udar/Sengün
T...Bilge Kağan’ın bey ve komutanlarından
UDU: Uyku
UDUK: Uyanık, diri
UDUM: Ard arka, arkası sıra
UDUN: 1- Hüner, beceri 2- Sönmüş, sönük
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
UDUZ: 1- Mürşit, yol gösteren, ardından gidilen 2- Yollayan, sevk eden
UGAN: Kaadir, yaratan ve hükmeden, Ali, yüksek, kudretli

271
T...Çok eski dönemlerden beri, Tanrı ve Tanrı sıfatı olarak kullanılan bu sözcük, Türklerin ilk
Müslüman oldukları dönemlerde de, bir süre Tanrı adı olarak kullanılmıştır.
UGANAY: birl. Ugan/Ay
UGANBERDİ: birl. Ugan/Verdi
T...Babür Han dönemi amiral ve beylerinden
UGANBİGE: birl. Ugan/Bike
UGANER: birl. Ugan/Er
UGIN: Fikir, düşünce
UGIŞ: Zeka, üretkenlik
UGUZ: Kutlu, mübarek
UĞRAK: 1- başvurulan kişi, bilge ve deneyimli kişi 2- Savaşa giderken, Askerlerin, aile ya da
eşyalarını topluca bıraktıkları yer 3- Uğranılan yer
UĞRAKALP: birl. Uğrak/Alp
UĞRAKBAY: birl. Uğrak/Bay
UĞRAŞ: 1- Düşünce, tasarı, iş, çaba, meslek 2- Mücadele, savaşım, savaş, Karşılaşma, karşı karşıya
gelme
UĞRAŞI: Meslek, iş, çaba, savaşım, geçim
UĞRUK: Savaşa giderken, askerlerin eşyalarını bıraktıkları yer
T...Türkmenlerin, Çavdur oymağı, dip dedelerinden
UĞRUN: Yan bakış, gizlice bakış
UĞUR: 1- Baht, talih, iyilik, güzellik, kut, bolluk, bereket 2- Süre, zaman
UĞURAL: Uğurlu, kutlu, bahtı açık
T...Mısır-Türk kölemenleri devleri saray nazırlarından
UĞURAPA: birl. Uğur/Apa
UĞURAY: birl. Uğur/Ay
UĞURBAY. Birl. Uğur/Bay
UĞURBİL: birl. Uğur/Bil
UĞURÇAL: birl. Uğur/Çal (Sürmek, değdirmek)
T...Türkmenlerin, Yaymut oymağı, dip dedelerinden
UĞURKAN: birl. Uğur/Kan
UĞURKUL: birl. Uğur/Kul
UĞURLU: Kutlu, bereketli, talihli
UĞURSAY: birl. Uğur/Say
UĞURTAN: birl. Uğur/Tan
UĞURTAŞ: birl. Uğur/Taş
UĞURTAY: birl. Uğur/Tay
UĞUŞ: Akraba, hısım, kan bağıyla birbirine bağlı kişilerden her biri
UKANER: birl. Ugan/Er
UKUŞ: Zeka, akıl, yetenek
UL: 1- Temel, esas, kök, oluş, oluşum, doğuş 2- İşaret, nişan, iz
ULA: Temel, esas, esaslı
ULAÇ: 1- Ulaştıran, bağlayan, bağlayıcı 2- İsabet 3- Tim, takım, müfreze
ULAÇLI: Ulaştıran, ulak
T...Türkmenlerin, Karakalpak oymağı, dip dedelerinden
ULAĞ: 1- Soy, nesil 2- Maiyet, bütünlük 3- ulak, haberci 4- Bağ, zincir
ULAK: 1- Ulaştırıcı, ulaştıran, haberci, bağlantı sahibi
ULAKBAY: birl. Ulak/Bay
ULAKBAK: birl. Ulak/Bek
T...Kulagu Han’ın öteki adı
ULAKBUĞA: birl. Ulak/Boğa
ULAKÇI: Haberci, ulaştırıcı, bağlayıcı, bağlantı
ULAKÇIHAN: birl. Ulakçı/han
T...Altınordu hanlarından. Batu Han’ın torunu

272
ULAKKOCA: birl. Ulak/Koca
ULAM: 1- Eklenmiş, katılmış, tim, müfreze 2- Dizi, dizili, bağlı, dizgi 3- yetenek, yetenekli
4- Ululama, selamlama, temenna
ULAMBAY: birl. Ulam/Bay
ULAMBEK: birl. Ulam/Bek
ULAN: 1- Bağlayan, bağlayıcı, birleştirici, etkileyici 2- Ulu, ululanmış, saygıdeğer, söz dinleten
3- Taze, tazelik, gençlik, genç, cıvan
ULANBATUR: birl. Ulan/Batur Ünlü ve ulu kahraman
ULANBAY: birl. Ulan/Bay
ULANDI: Ululandı, kutsandı, kutlu
ULANMIŞ: Ulu, kutsal, mübarek, saygıdeğer
ULAR: 1- Bağlayan, birleştiren, birleştirici 2- Erkek keklik
ULAŞ: 1- Ululuk, ululaşma, yücelik 2- Oluş, temel, kök, soy, soyluluk 3- yetişme, kavuşma
Ulaşılacak olan, bağlanılacak olan, ülkü, ideal 4- uluyuş, kurt gibi uluma 5- Savaş uranı,
savaş narası 6- Kent, kent arazisi 7- İsabet
T...Türk mitolojisinde, Dip Yabgu han’ın ve oğlunun vezirliğini yapmış bilge kişi
ULAŞALP: birl. Ulaş/Alp
T...Salçuklular dönemi, bey ve komutanlarından
ULAŞBAY: birl. Ulaş/Bay
ULAŞBEĞ: birl. Ulaş/Beğ
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir Oğuz beyi. Salur Kazan’ın babası
ULAŞHAN: birl. Ulaş/han
ULAŞKAN: birl. Ulaş/kan
ULAŞBÖRİ. Birl. Ulaş/Böri
ULAŞBUĞA: birl. Ulaş/Boğa
ULAŞLU: 1- Amaçlı, idealist, ne istediğini bilen 2- Ulaşıcı, bağlayıcı, birleştirici
3- Kentli, zengin, varlıklı
ULAŞTAN: birl. Ulaş/Tan
ULAT: Bağlayıcı, birleştirici
ULAY: birl. Ul/Ay
ULCA: 1- Ezeli, eskiden beri var olan 2- Pay, ganimet, savaş ganimeti
ULCAŞ: 1- Tazim, ululama, büyükleme 2- Bölüşüm, paylaşım, ganimet
ULCAŞBAY: birl. Ulcaş/Bay
ULCAŞBEK: birl. Ulcaş/Bek
ULDIZ: Yıldız
T...Batı Hunları hanlarından
ULIÇ: Yavru, yaren, sevilen ve korunan
ULIÇIM: Yavru, yavrucak
ULIG: Uluma, yakınma, sızlanma
ULIŞ: Uluyuş, kurt gibi ulayış
ULU: (Ulug, Uluğ) Yüce, yüksek, mübarek
ULUAY: birl. Ulu/Ay
ULUCA: 1- Ululuğa yakın, saygıdeğer, hürmetli 2- Üst düzey yönetici, erk sahibi
ULUÇ: 1- Temel, esas, oluş, ulaş 2- Bağ, bağlantı, ilişki 3- Uluyuş, uluma
T...Salçuklular dönemi, bey ve komutanlarından
ULUÇAY: birl. Ulu/Çay
ULUGAY: birl. Uluğ/Ay
ULUĞ: Ulu, yüce, mübarek
ULUĞ CUCİ: birl. Uluğ/Cuci
T...Çengiz Kaan’ın kamı, falcısı ve danışmanı. ( Bazı tarihçiler bu kişinin, “Çengiz Yasaları”nın
hazırlanmasına ön ayak olduğunu, Çengiz’e, “Türk Birliği” fikrini verip bunu aşılayan kişi olduğunu
yazarlar...)
ULUĞALP: birl. Ulu/Alp

273
ULUĞAYGUÇİ: birl. Ulu/Ayguçi
T...Göktürkler ve özellikle Uygurlar döneminde başbakan ( sadrazam, baş vezir) ünvanı olarak
kullanılmıştır.
ULUĞBATU: birl. Ulu/Batu
ULUBAY: birl. Ulu/Bay
ULUĞBEGÜM: birl. Ulu/Begüm
ULUĞBEY: birl. Ulu/Bey
T...Timuroğulları devleti hanlarından. Timur Kürkan Han’ın torunlarından ve dünyaca ünlü gökbilimci,
astrolog ( kendi adına yaptırdığı, gözlem evi (Rasathane) bugün dahi kullanılmaktadır.)
ULUĞBİGE: birl. Ulu/Bike
ULUĞBİLGE: birl. Ulu/Bilge
ULUĞBİTİG: birl. Ulu/Bitig
ULUĞER: birl. Ulu/Er
ULUĞERK: birl. Ulu/Erk
ULUĞERKİN: birl. Ulu/Erkin
T...Uygurların, Yir Bayırku oymağı, dip dedelerinden
ULUĞHAN: birl. Ulu/han
ULUĞKAN: birl. Ulu/Kan
ULUĞKUTLUBİLGEKAĞAN:
T...Uygur kağanlarından
ULUĞKÜN: birl. Ulu/Gün
ULUĞNOYAN: birl. Ulu/Noyan
T...Çengiz Kaan döneminde “Başkomutanlık” sıfatı olarak kullanılan bir unvan
ULUĞŞAD: birl. Ulu/Şad
T...İstemi Kağan’ın oğullarından
ULUĞTAN: birl. Ulu/Tan
ULUĞTARKAN: birl. Ulu/Tarkan
T...Göktürkler, (kara Kağan) dönemi, vezir ve danışmanlarından
ULUĞTAY: birl. Ulu/Tay
ULUĞTİMUR: birl. Ulu/Timur
ULUĞTUĞ: birl. Ulu/Tuğ
ULUĞTÜRK: birl. Ulu/Türk
T...Oğuznamede Oğuz Kağan’ın vezirlerinden
ULUĞTÜRKAN: birl. Ulu/Terken
ULUĞYÜZ: birl. Ulu/Yüz
T...Kazakların, üç ana boyundan biri
ULUKOYUN: birl. Ulu/Koyun
T...Yakut destanlarında adı geçen “Ateş Tanrısı”
ULUKUL: birl. Ulu/Kul
ULUKULİ: birl. Ulu/Kuli
ULULA: Yücelt, yükselt, mübarek kıl
ULUM: Debdebe, şaşa, gösteriş
ULUN: (Ulan, İlun) Ulu, ululanmış
ULUNYEGE: birl. Ulun/Yeke Sözü dinlenen, saygı duyulan, bilgi ve deneyimine başvurulan hanım
T...Çengiz Kaan’ın anası
ULUOBA: birl. Ulu/Oba
ULURAK: Ulu, kebir, en büyük
ULUS: 1- Ul (Temel, kök, esas) dan...Ul/Uz 2- Ülüş, bölüm, kesim, topluluk...dan boy, halk, millet,
budun (Uygurlarda) 3- Sürü, geniş, büyük sürü (Moğollarda) 4- Aynı merkeze, ya da devlete bağlı,
yurttaş topluluğu (Türkiye’de) 5- Türkçe’yi, sonradan öğrenerek, Türklerin arasına karışmış, zamanla
Türkleşmiş, halk, ya da kişi (Göktürklerde)
T...Ünlü bilgin, Ali Şir Nevai’nin babası
ULUSU: birl. Ulu/Su

274
ULUŞ: Pay, bölüm
ULUTAN: birl. Ulu/Tan
ULUTARHAN: birl. Ulu/tarhan
T...Abbasiler dönemi, Mısır valisi
ULUTAŞ. Birl. Ulu/Taş
T...Öteki adı da, Kür Han olan bu kişi, Karakıtaylar devletinin kurucusu ve ilk hanı olup, “Türkçülük”
düşüncesinin, o dönem koşullarına göre değerlendirildiğinde, ilk fikir babası sayılır.
ULUTAY: birl. Ulu/Tay
ULUTOY: birl. Ulu/Toy
ULUTOYUN: birl. Ulu/Toyun
T...Yakut destanlarında, kişiler arasındaki ilişkileri düzenleyen Tanrı
ULUYÜZ: birl. Ulu/Yüz
T...Üç ana kazak boyundan biri
UMAK: Irk, soy, kemik
UMAN: Umutlu, bekleyen
UMANÇ: 1- Umutluluk 2- İntizar
UMAR: Umutlu
UMARBAY: birl. Umar/bay
UMARHAN: birl. Umar/Han
T...Tuna Bulgarları hanlarından
UMARKAN: birl. Umar/Kan
UMAY: Koruyucu, şefkatli, iyiliksever
T...Eski dönem, Tanrıçalarından ( Halen, Altay ve tüm Kuzey Türkleri arasında çocukları sevip,
koruduğuna inanılır)
UMDI: Arzu, beklenti
UMDU: Ümit, ümitli
UMUCA: Umutlu bekleyiş
UMUÇ: Rica, yakarış, beklenti
UMUG: 1- Ümit, destek, dayanak 2- Sığınma, iltica
UMUNÇ: Rica, beklenti
UMUR: Umar, ümitli
T...Aydınoğulları dönemi beylerinden (Umur Bey)
UMUŞ: Beklenti
UMUT: Umuş, ümit, beklenti
UNAT: Doğru, yerinde, uygun, olgun, yeterli
UNGAN: (Ungan) 1- Bağlı, bağımlı 2- Bahtiyar, doğru yolda olan
UR: 1- Uğur, baht, mutluluk 2- Vur, vurmak, darbe
URAGUT: Dişi, üretken, tohum, tohumluk
URAK: Orak, doğrayıcı, biçici
T...Altınordu hanlarından, Al Çığır’ın oğlu
URAL: 1- Vur 2- Or-Al
URAN: 1- Savaş narası, nara 2- Vuran, vurma eyleminde bulunan, döven 3- parola
T...Başkurtları, oymak beylerinden
URANALP: birl. Uran/Alp
URANBAY: birl. Uran/Bay
URANBEK: birl. Uran/Bek
URANHAN: birl. Uran/han
URANKAN: birl. Uran/Kan
URANKILIÇ: birl. Uran/Kılış
URANKUL. Birl. Uran/Kul
URANKULU: birl. Uran/Kuli
URAS: 1-Kut, baht, mutluluk 2- Ateş bakışlı

275
URAZ: Uras, kut, baht
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları, dip dedelerinden
URAZKUL: birl. Uraz/Kul
URAZLI: Mutlu, bahtiyar
URBALA: birl. Ur/Bala
URBERK: birl. Ur/Beğ
URGU: (Urku)
T...Kırgızların, İçgilik oymağı, dip dedelerinden
URKAN: birl. Ur/Kan
URKU: Uğur, baht, talih
URKUTİGİN: birl. Urku/Tigin
T...Göktürkler dönemi prenslerinden. Kürşad’ın yeğeni, Tulu Han’ın oğlu
URPAK: (Urpağ) 1- Evlat, uşak 2- Kibar, nazik
URTEKİN: birl. Ur/tekin
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
URTİMUR: birl. Ur/Timur
T...Cuci Han’ın torunlarından
URUĞ: (Uruk)
URUK: 1- Boy, ok, ulus 2- Vuruk, vurgun
URUKALP: birl. Uruk/Alp
URUKAY: birl. Uruk/ay
URUKBAY: birl. Uruk/Bay
URUKBİGE: birl. Uruk/Bike
URUKER: birl. Uruk/Er
URUL: 1- Tür, cins 2- Örs
URULU: Cins, soylu
URUM: 1- Şeref, onur, haysiyet 2- Meleke, beceri, yatkınlık
URUMDAY: Panzehir ve tedavi için kullanılan bir taş
URUN: 1- Orun, şeref, itibar 2- Miktar, adet
URUNÇA: 1- Şerefli, onurlu 2- Emanet, rehin
URUNGU: 1- Şeref, onur, haysiyet, onurlu davranış 2- Eğitim ve talim kılıcı
URUNGUŞAD: birl. Urungu/Şad
T...Göktürk prenslerinden. Kürşad’ın oğlu
URUNKOCA: birl. Urun/Koca
T...Tuman Han’ın torunlarından
URUS: 1- Orus, uras, uraz) 2- Uruş, kırış, savaş
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, Bayoğlu ve Aday oymakları, dip dedelerinden
URUSİNAL: birl. Urus/İnal
T...Kırgız, oymak beylerinden
URUSHAN: birl. Urus/han
T...1- Oğuznamede Yafes’in oğullarından. Türk’ün kardeşlerinden 2- Kıpçak hanlarından.
Cuci Han’ın torunu
URUSKUŞ: birl. Urus/Kuş
T...Türkmenlerin, Yaymut ve Bayramşahlı oymakları, dip dedelerinden
URUŞ: Vuruş, döğüş, kırış, savaş
URUŞALP: birl. Uruş/Alp
URUŞBAY: birl. Uruş/Bay
URUŞBEK: birl. Uruş/Bek
URUŞHAN: birl. Uruş/Han
URUŞKAN: Savaşçı, cengaver
URUT: 1- Aşama, merhale 2- Amaç, maksat, hedef
URUZ: 1- Uraz, uras 2-Vuruş, döğüş
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey. Kazan Beğ’in oğlu, Basat’ ın babası

276
US: Öz, töz, yeti, anlayış gücü, akıl, zeka, uzluk
USAL: birl. Us/Al
USALDI: birl. Us/Aldı
USALMIŞ: birl. Us/Almış
USAN: Uslu, akıllı, usta, uzman
USANAR: birl. Us/Anar
USANBAY: birl. Usan/Bay
USARI: birl. Us/Arı
USARIK: birl. Us/Arık
USBAY: birl. Us/Bay
USBEK: birl. Us/Bek
USBOL: birl. Us/Bol ..Dahi, üstün zekalı
USER: birl. Us/Er
USERBAY: birl. Us/Erbay
USLU: Akıllı, uzman, üstad
USLUAY: birl. Uslu/Ay
USLUGÜN: birl. Uslu/Gün
USLUĞ: (Uslu)
USLUHAN: birl. Uslu/Han
USLUM: Becerikli, mahir
USLUY: Deneyimli, tecrübeli
USUK: Uslu, akıllı, zeki
USUN: 1- Uzun, uzman, derin, engin, deneyimli 2- Gerçek, sahih
USUNUZLUĞ: birl. Usun/Uzluk
T...karahanlılar dönemi, vezirlerinden
USUNBAY: birl. Usun/Bay
USUNBEKİ: birl. Usun/Beki
T...Çengiz Kaan dönemi (Kökçü’den sonraki) başşamanı
USUNBİGE: birl. Usun/Bike
USUNER: birl. Usun/Er
USUNKOCA: birl. Usun/Koca
UŞAK: Çocuk, genç, taze, ufaklık, (..Uş kökünden, dağılma, parçalanma, ufalanma, Farsçadaki Uşşak
ile yalnızca ad benzerliği var. Anlamlar farklı. Farsçadaki, Hizmetçi, müstahden..)
UŞUN: (Usun)
UŞUNKOCA: (Usun Koca)
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
UTA: 1- Tedavi, onarım, tamir, iyileştirme 2- Zafer, galibiyet
UTABAY: birl. Uta/Bay
UTACI: Doktor, eczacı, iyileştirici
UTAMAN: 1- Utkan, galip, muzaffer 2- Eczacı, doktor 3- Edeoli, mahçup, sıkılgan
UTAN: 1- Galip, muzaffer 2- Utanma, ar, mahçubiyet
UTANGAN: Utangaç, mahçup, kendi kendini sıkan
UTAR: 1- Yener, utkan, galip 2- İyileştirici 3- Kovalayan, takip eden
T...Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın kırklarından
UTAŞ. 1- Yardım, imdat 2- Galibiyet, zafer, utku 3- Takip, kovalamaca
T...karahanlılar dönemi, bey ve komutanlarından
UTGUÇU: Galip, muzaffer
UTKU: Zafer, galibiyet, yenme, üstün gelme, güçlüklerden sonra ulaşılan mutlu son
UTLU: 1- Galip, muzaffer 2- Sıkılgan, mahçup
UTUGLU: Galip, muzaffer
UTUŞ: Yenme, galibiyet, zafer
UTUZ: birl. Ut/uz
UVUT: Utanma duygusu, edep, ar

277
UYAN: 1- Dikkat, itina, dikkatlilik, tedbir 2- İman, inanç
UYANIK: Dikkatli, tedbirli
UYAR: Uyumlu, uygun
UYAV: Uyanık, fatin, ferasetli
UYDAÇI: Mürşid, yol gösteren, öğretmen
UYGAN: 1- Uyumlu, geçimli, uysal 2- Bağlı, tabi, muti
UYGANBAY: birl. Uygan/Bay
UYGANBEK: birl. Uygan/Bek
UYGAR: (Uygur) çağdaş, uyumlu, uygun, uyarlı, medeni
UYGU: Ahenk, uyum
UYGUL: Uyumlu
UYGUN: 1- Yakışıklı, güzel, elverişli 2- Geçimli, dirlikçi, imtizaçlı

UYGUR: (uygar)
T...Türk boyları içinde, bu günkü anlamda bir kentleşmeye ilk başlayan Türk boyu. Kağıdı,
akapunkturu, matbaayı, tekstil sanayiini ve daha birçok buluşu gerçekleştiren Türk boyu
UYGURALP: birl. Uygur/Alp
UYGURBAY: birl. Uygur/Bay
UYGUT: Uyumlu, ahenkli, uygar
UYGUTALP: birl. Uygut/Alp
T...Otmanlıların ilk dönem bey ve komutanlarından
UYLAŞ: 1- Uyum, geçim, dirlik, düzen 2- Fikir, düşünce, tefekkür
UYLAŞI: Uyum, geçim, barış
UYSAL: uyumlu, efendi,yumuşak başlı, halim, selim
UYTUN: Kutlu, mübarek
UYTUNALP: birl. Uytun/Alp
UYTUNAY. Birl. Uytun/Ay
UYTUNBAY: birl. Uytun/bay
UYTUNBÖRİ: birl. Uytun/Böri
UYUM: Uygunluk, denklik, ahenk, armoni
UZ: Us, öz, erk, yetme, beceri, başarı, açılma, uzama, genişleme, açılım, yayılım
UZA: 1- uzay, genişlik, uzunlık, yaygınlık 2- Eski, eskiye dayalı, kadim, mazi 3- Geçiş, geçit
UZAK. 1- Uzman, usta, sanatkar 2- Güçlü, egemen, başarılı
UZAKBAY: birl. Uzak/Bay
UZAM: Uzlanmış, ustalaşmış, usta
UZAMIŞKAĞAN: birl. Uzamış/Kağan
T...Göktürk Kağanlarından
UZAN: Uzman, usta, akıllı, bilgili, sanatçı, pir
UZAY: Feza, gök boşluğu, uzamış, genişlemiş, geniş
UZBEGÜM: birl. Uz/Begüm
UZBEK: birl. Uz/Bek
UZBEY: birl. Uz/bey
UZBİGE: birl. Uz/Bike
UZDU: Ezeli, çok eski, kadim
UZEL: birl. Uz/El Usta, maharetli, becerikli, sanat erbabı
UZELLİ: Usta, maharetli, elinden iş gelen
UZER: birl. Uz/Er
UZERK: birl. Uz/Erk
UZHAN: birl. Uz/Han
T...Oğuznamede, Moğol Han’ın dört oğlundan biri
UZİL: birl. Uz/İl
UZKAN: birl. Uz/Kan
UZHATUN: birl. Uz/Hatun

278
UZKUL: birl. Uz/Kul
UZKULİ: birl. Uz/Kuli
UZLUK: İhtisas, uzmanlık
T...Kumanlar dönemi beylerinden
UZMA: Kalifiye, uzman, pir
UZMAN: Usta, pir, otorite
UZTİMUR: birl. Uz/Timur
T...Batu Han’ın torunlarından
UZUG: Uyanık, dikkatli, müteyakkız
UZUN: (Usun) 1- Uzman, pir, becerikli, iş bitirici 2- yaygın, geniş 3- kalıcı, daimi
T...Karakoyunlular devleti hanlarından. Uzun Hasan
UZUNAY: birl. Uzun/Ay
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
UZUNBAY: birl. Uzun/Bay
UZUNER: birl. Uzun/Er
UZUNERK: birl. Uzun/Erk
UZUNGÜN: birl. Uzun/Gün
UZUNTAY. Birl. Uzun/Tay
UZUNTÖR: birl. Uzun/Tör

279
-Ü-
ÜÇ: Üç sayısı. (Türklerin, dokuz, kırk gibi, uğurlu saydığı sayılardan)
ÜÇAY: birl. Üç/Ay
ÜÇBAY: birl. Üç/Bay
ÜÇİL: birl. Üç/İl
T...Sarı Türgişler devleti hanlarından
ÜÇKÜN: birl. Üç/Gün
ÜÇOĞUL: birl. Üç/Oğul ..Üçüncü oğul
T...Göktürkler dönemi, beylerinden. Kürşad’ın kırklarından
ÜÇOĞUZ: birl. Üç/Oğuz
ÜÇOK: birl. Üç/Ok
T...Oğuz boylarından
ÜÇTAMGA: birl. Üç/Tamga
T...Kırgızların, Togay ve Girik oymakları, dip dedelerinden
ÜÇTUĞ: birl. Üç/Tuğ
ÜÇURUK: birl. Üç/Uruk
T...Özbek oymak beylerinden. Özbek oymaklarından
ÜGE: (Üyge) Ünlü, meşhur
ÜGİT: Öğüt, nasihat, propaganda, ajitasyon
ÜĞDÜL: Bahşiş, ihsan
ÜKELGE: Armağan, bahşiş
ÜLEGÜ: Bölüm, kısım, pay
ÜLEŞÜR: Bölüşüm, paylaşım, paylaşımcı
ÜLGEN: 1- Ulu, kebir 2- İri, büyük, heybetli, geniş
T...Eski dönem Tanrılarından ( Türk mitolojisinde İyilik Tanrısı)
ÜLGİ: Örnek, numune
ÜLGÜDÜR: Örnek, numune
ÜLGÜT: Örnek, numune
ÜLKE: Bölüm, parça, toprak, diyar, memleket, vatan, yurt
ÜLKEM: Ülke, memleket sevgisi
ÜLKEN: (Ülgen)
ÜLKER: 1- yıldızlar topluluğu, yıldız kümesi 2- Yedi kardeşler de denen bir yıldız grubu 3- Kadife,
peşgir,gibi dokumaların üzerindeki, ince tüy, hav
ÜLKER ÇERİĞ: Savaş hilesi, savaş taktiği
ÜLKÜ: 1- İdeal, hedef, olacağına inanılan..”Olan, değil, olması gereken..” 2- Prensip, adet, düstur
10- Üleşme, bölüşme, pay, pay ortaklığı
ÜLKÜCÜ: Ülkü sahibi, olması gerekeni düşünen
ÜLKÜDAŞ: Aynı ülküyü benimseyen ve aynı ülküyü paylaşan kimse
ÜLKÜER: birl. Ülkü/Er
ÜLKÜM: Ülkü sevgisi
ÜLKÜSAY. Birl. Ülkü/Say
ÜLÜGLÜ: Talihli, kısmetli,bahtı açık
ÜLÜK: (ülüg) Kısmet, nasip, pay
ÜLÜKBULMUŞ: birl. Ülük/Bulmuş
t...Uygur kağanlarının ünvanlarından
ÜLÜŞ: 1- Bölüş, bölüm, bölünen, pay 2- Konuk payı, komşu payı, ailenin ihtiyaçları dışında, konuk-
komşu için ayrılan ve saklanan pay
ÜMİT: Umut ( Türkçeden Farsçaya geçen bir sözcük)
ÜN: 1- Ses, seda 2- Şöhret, nam
ÜNAL: 1- Ün/Al 2- İnal (Han soyundan gelen, soylu ve imtiyazlı bey)

280
ÜNALDI: birl. Ün/Aldı Ünlü, meşhur
ÜNALP: birl. Ün/Alp
ÜNALTİGİN. Birl. Ünal/Tigin
ÜNAY: birl. Ün/Ay
ÜNBAY: birl. Ün/Bay
ÜNDEV: Namlı, meşhur
ÜNER: birl. Ün/Er
T...Salçuklular (Berk Yaruk han) dönemi bey ve komutanlarından
ÜNERBAY: birl. Üner/Bay
ÜNERSAL: birl. Üner/Sal
ÜNGELDİ: birl. Ün/Geldi
ÜNKUL: birl. Ün/Kul
ÜNKULİ: birl. Ün/Kuli
ÜNLÜ: 1- Meşhur, namlı, tanınmış 2- Gür sesli, sesini duyuran
ÜNLÜER: birl. Ünlü/Er
ÜNLÜSOY: birl. Ünlü/Soy
ÜNSAL: birl. Ün/Sal (Salmak..dan)
ÜNSALDI: birl. Ün/Saldı
ÜNSALMIŞ: birl. Ün/Salmış
ÜNSAY: birl. Ün/Say
ÜNSEV: birl. Ün/Sev
ÜNSOY: birl. Ün/Soy
ÜNÜBOL: birl. Ünü/Bol
ÜNVERDİ: birl. Ün/Verdi
ÜREGEN: Bereketli, münbit
ÜREGİR: Bolluk, bereket, üretkenlik
T...Oğuz boylarından
ÜREK: Yürek, kalp
ÜREKALP: birl. Ürek/Alp
ÜREKAY: birl. Ürek/Ay
ÜREKBAY: birl. Ürek/Bay
ÜREKBEK: birl. Ürek/bek
ÜREKLÜ: Cesur, yiğit
ÜRENTUYUN: birl. Üren/Tuyun
T...Eski dönem, Yakut Tanrı adlarından
ÜRGAN: Kıvılcım, şerare
ÜRGÜÇ: Körük, demirci körüğü
ÜRK: Dehşeh, korku, çekince
ÜRKMEZ: Cesur, korkusuz
ÜRKMEZHAN: birl. Ürkmez/Han
ÜRKMEZKAN: birl. Ürkmez/Kan
ÜRKÜT: Ürkütücü, dehşet verici
ÜRÜK: Süregen, daimi
ÜRÜN: Döl, verim, ekin, üremiş, üretilmiş olan
ÜRÜNDÜK: Verimli, seçkin, güzide
ÜRÜNDÜL: Seçkin, güzide
ÜRÜNG: 1- Maneviyat, manevi güç, 2- Temiz, pak, pakize
ÜRÜNGAY: birl. Ürüng/Ay
T...Uygur kağanlığı dönemi, bey ve komutanlarından
ÜSTBUĞA: birl. Üst/Boğa (Üstebuğa)
T...Çağatay hanlarından
ÜSTE: Galip, faik
ÜSTEK: Üstün, galip, faik

281
ÜSTER: birl. Üst/Er
ÜSTÜN: Üstte olan, galip, faik, muzaffer
ÜSTÜNALP: birl. Üstün/Alp
ÜSTÜNAY: birl. Üstün/Ay
ÜSTÜNBAY: birl. Üstün/bay
ÜSTÜNBEK: birl. Üstün/Bek
ÜSTÜNER: birl. Üstün/Er
ÜSTÜNGÜ: Üstün gelme, üste çıkma, mertebe atlama, derece
ÜSTÜNKOCA: birl. Üstün/Koca
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
ÜSTÜNSAY: birl. Üstün/say
ÜSTÜNSOY: birl. Üstün/Soy
ÜTEBAY: birl. Üte/Bay (Ötebay)
T...Kırgızların, Argın oymağı, dip dedelerinden
ÜTGÜR: Hızlı, seri, çabuk
ÜYEN: 1- İlkeli, özüne bağlı 2- İyilik sever, temiz yürekli
ÜYGE: İyi, yararlı, zararsız
ÜYGEBİGE: birl. Üygen/Bike
ÜYGEN: İyilik dolu, temiz kalpli
ÜYGENARIK: birl. Üygen/Arık
T...Altay, Tuva, Sogay destanlarında adı geçen bir Tanrıça
ÜYGENBEGÜM: birl. Üygen/Begüm
ÜZBE: Üzgün, kızgın, dargın, darlanmış, mahzun, sıkıntılı
ÜZLÜNÇÜĞ: Olağanüstü, fevkalade
ÜZÜT: Can, ruh, öz, tin

282
-V-
VAR: (Bar) Oluş, ortaya çıkış, doğuş
VARAK: Menzil, varılacak yer
VARAN: 1- Varlıklı, zengin 2- Sonuca ulaşan, eren
VARGI: 1- Varılan yer, sonuç 2- mal, mülk
VARHAN: birl. Var/han
T...1- Doğu Hun devleti hanlarından 2- Çengiz kaan dönemi, Kerayet hanlarından
VARIM: 1- Servet, mal, mülk 2- Evlilik çağına gelmiş kız
VARIMLU: Evlilik çağına girmiş kız
VARIŞ: Menzil, varılacak yer
VARIŞLI: Menzil
VARLIG: (Varlık) 1- Mevcudiyet, var olma hali 2- Varlık, servet, zenginlik, bütünlük 3- Evren, kainat
VAROĞUL: birl. Var/Oğul
VAROL: birl. Var/Ol Uzun ömür dileği
VERDİ: Cömert, eli açık, bağışlayıcı, ihsanda bulunan
VERDİ HAN: birl. Verdi/Han
T...Altınordu devleti, hanlarından
VERGİ: (Bergi, birgü) 1- Huy, tabiat, yaratılış, aitlik, özellik 2- Haraç, nusum, verilen, ödenen nesne
VERİM: Veriş, verme, bolluk, bereket
VURAL: birl. Vur/Al (Almak..dan)
VURGUN: 1- Vurulmuş, aşık 2- Baskın, ırgalama, yağmalama
VURGUNALP: birl. Vurgun/Alp
VURGUNAY: birl. Vurgun/Ay
VURGUNER: birl. Vurgun/Er
VURSAY: birl. Vur/Say
VURTUT: birl. Vur/Tut (Tutmak..dan)
VURUŞ: Savaş, döğüş, kırış

283
-Y-
YABA: (Yapa, yapu) 1- Yapı, oluşum 2- Alet, edevat
T...Özbeklerin, Üç Uruğ oymağı, dip dedelerinden
YABAGU: Yabgu, genel vali
YABALAK: (Yablak) Dayanıklı, metin, mütehammil
YABAN: 1- Yabancı, yabani, vahşi 2- Yapan, yapıcı
YABASU: birl. Yaba/Su
YABAY: Yapay, yapan, yapıcı, yapılmış
YABGU: 1- Üst düzey yönetici, genel vali 2- Merkeze bağlı, özerk, bölge yöneticisi
T...Göktürkler döneminde kullanılan ünvanlardan
YABGUKAĞAN: birl. Yabgu/Kağan
T...Batı Göktürkleri, kağanlarından
YABIR: 1- Yapıcı, pozitif kişilikli, aktif, çalışkan 2- Güreşçi, döğüşçü
T...Altay Türkleri, Tuva oymağı, dip dedelerinden
YABIRAY: birl. Yabır/Ay
YABIT: Yapı, yapıt, eser, mamulat
YABLAK HAN: birl. (Yabalak Han) Yablak/Han
T...Sibir Hanlarından
YAD: Yabancı, el, değişik, farklı
YADA: 1- Yabancı, yabancılık 2- Büyü, sihir, büyü yapmada kullanılan bir taş
YADABÖRİ: birl. Yada/Böri
YADAÇI: Yaya, piyade
YADAĞ: (yadağ)
T...Altay Türkleri, Kişiler oymağı, dip dedelerinden
YADAKUL: birl. Yada/Kul
YADASAY: birl. Yada/Say
YADEL: birl. Yad/Er Gurbet, yabancı memleket
YADOBA: birl. Yad/Oba
YADU: Yadçı, yad edici
YAGLA: Talan, yağma
YAĞADUR: Yağış, yağmur, bolluk, bereket
YAĞAN: (Yagan, yakan) 1- Ucu ateşli ok 2- Yağmur 3- Gökten inen nur 4- Yakın, yar, canan
YAĞANALP: birl. Yağan/Alp
YAĞANAY: birl. Yağan/Ay
YAĞANBAY: birl. Yağan/Bay
YAĞANBEK: birl. Yağan/Bek
YAĞANBORA: birl. Yağan/Bora
YAĞANBUKA: birl. Yağan/Boğa
YAĞANER: birl. Yağan/Er
YAĞANHAN: birl. Yağan/Han
YAĞANKUL: birl. Yağan/Kul
YAĞANKULU: birl. Yağan/Kulu
YAĞANTAY: birl. Yağan/Tay
YAĞANTEKİN: birl. Yağan/Tekin
YAĞANTİGİN: birl. Yağan/Tigin
YAĞANTİMUR: birl. Yağan/Timur
YAĞDI: Yağmur, yağan
YAĞDIALP: birl. Yağdı/Alp
YAĞDIBAY: birl. Yağdı/Bay
YAĞDIBEK: birl. Yağdı/Bek

284
YAĞDIKAR: birl. Yağdı/Kar (kar yağarken doğan)
YAĞDIKAR HAN: birl. Yağdıkar/Han
T...Kıpçak hanlarından
YAĞDIKAR TUGAY: birl. Yağdıkar/Togay
T...Babür han dönemi bey ve komutanlarından
YAĞDIBASAN: birl. Yağdı/Basan Düşmana baskın yapan, düşmanı yok eden
T...Danişmendoğulları beyliği, komutanlarından. Gümüş Tekin’in oğlu
YAĞIBASMIŞ: birl. Yağı/Basmış (Yağıbasan)
T...Salçuklular devleti, bey ve komutanlarından
YAĞIBASTI: birl. Yağı/Bastı (Yağıbasan)
YAĞISAVAN: birl. Yağı/Savan Düşmanı püskürten, düşmanı kovan, kovalayan
T...Suriye Salçukluları dönemi, bey ve komutanlarından
YAĞISIYAN: birl. Yağı/Sıyan (defeden,kovan)
T...Salçuklular dönemi, bey ve komutanlarından
YAĞIŞ: (Yakız- Yavuz) Kara, yanarak kararmış, karaya çalan mec. Cesur, gözüpek, şiddetli, yaman,
yiğit
YAĞIZALP: birl. Yağız/Alp
YAĞIZAY: birl. Yağız/Ay
YAĞIZBAY: birl. Yağız/Bay
YAĞIZER: birl. Yağız/Er
YAĞIZHAN: birl. Yağız/Han
YAĞLAKAR: (Yaylakar) birl. Yayla/Kar
T...1- Uygur kağanlarının sülale adı 2- Göktürkler dönemi beylerinden, Kürşad’ın kırklarından

YAĞMA: Ganimet, ganimet paylaşımı, bolluk


T...Oğuz Kağan dönemi, beylerinden
YAĞMIŞ: Yağmakdan
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
YAĞMUR: Yağmur yağışı
T...1- Göktürkler dönemi, beylerinden Kürşad’ın kırklarından 2- Musul Salçukluları beylerinden,
3- Salçuklular (Alparslan Han) dönemi, bey ve komutanlarından
YAĞMUR HAN: birl. Yağmur/Han
YAĞMURAY: birl. Yağmur/Ay
YAĞMURBAY: birl. Yağmur/bay
YAĞMURBEG: birl. Yağmur/Beg
YAĞMURCA: 1- Sessiz ve kısa süren yağmur 2- Bir geyik türü
T...Cuci Han’ın oğullarından. Batu Han’ın kardeşi
YAĞMURÇAK: (Yağmurca)
YAĞRIK: Yakarış, dilek, niyaz
YAĞRIKÇI: 1- Yakarıcı, duacı 2- Faydalı, yararlı, işe yarayan
T...Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
YAĞUK: (Yavuk) Sevilen, yakınlık duyulan, gönül yakınlığı
YAKA: 1- Sınır, sınır bölgesi 2- Kıyı, sahil
YAKACIK: Dağ eteği
YAKAK: Ucu ateşli ok
T...Salçuklulara ad veren, Salçuk beğ’in babası
YAKAN: 1- Yakıcı, yok edici 2- yağan
YAKANER: birl. Yakan/Er
YAKARCA: Yakan, sıcaklığı artıran
YAKARI: Dua, temenni, yakarış, dilek
YAKI: 1- İlaç, em 2- Yakıcı, yakan
YAKIT: Yakılan, enerji, ısı kaynağı
YAKITİMUR: birl. Yakı/Timur

285
T...Oğuz Kağan’ın torunlarından
YAKŞI: Yakışıklı, güzel, çekici, yakıcı, uygun, yakışan, doğru, iyi
T...Salçuklular devleti bey ve komutanlarından. Demirtaş beğ’in oğlu
YAKŞIALP: birl. Yakşı/Alp
YAKŞIBAY: birl. Yakşı/bay
YAKŞIBEK: birl. Yakşı/Bek
YAKŞIER: birl. Yakşı/Er
YAKŞILIK: İyilik, güzellik, uygunluk
T...Kırgızların, Togay, Buğu ve Kıdık oymakları, dip dedelerinden
YAKŞITAY: birl. Yakşı/Tay
YAKŞITOGA: birl. Yakşı/Toga
YAKŞİHAN: birl. Yakşi/Han
T...İsfandiyaroğulları beyliği, beylerinden
YAKTU: Işık, meşale, aydınlık
YAKURA: Yakın, yakınlık duygusu
YAKUŞUK: Yakışıklı, güzel, uygun, uyumlu
YAKUT: Yakıt, enerji, yakılan
T...Halen Sibirya’da yaşamakta olan, en eski Türk boylarından
YAKUTALP: birl. Yakut/Alp
YAKUZ: (Yağız)
YALABIR: Parlak, parıldayan
YALABUK: Parlak, parlayan, ışık saçan
YALAP: Parlak, ışıltı, ışık saçan
T...Eski dönem, Tanrı ad ve sıfatlarından
YALAV: Alev, yalaz
YALAVAÇ: (Yalvaç)
T...Türkmenlerin, Salur oymağı, dip dedelerinden
YALAZ: 1- Yalın, çıplak, aleni 2- Yalın, parlak, ışıklı, alev
YALAZA: (Yalaz)
YALAZALP: birl. Yalaz/Alp
YALAZAY: birl. Yalaz/Ay
YALAZBEK: birl. Yalaz/Bek
YALAZBÖRÜ: birl. Yalaz/Böri
YALAZBUĞA: birl. Yalaz/Boğa
YALAZER: birl. Yalaz/Er
YALAZHAN: birl. Yalaz/Han
YALAZTİMUR: birl. Yalaz/Timur
YALÇIN: Dik, sarp, yukarıda, ulaşılmaz
YALÇINAY: birl. Yalçın/Ay
YALÇINBAY: birl. Yalçın/Bay
YALÇINER: birl. Yalçın/Er
YALÇINKAYA: birl. Yalçın/Kaya
YALÇINSAY: birl. Yalçın/Say
YALÇINTAN: birl. Yalçın/Tan
YALÇINTAŞ: birl. Yalçın/Taş
YALÇINTAY: birl. Yalçın/Tay
YALDIR: 1- Parlak, parlayan 2- Yıldır, yıldıran,caydırıcı, ürkütücü
YALDIRALP: birl. Yaldır/Alp
YALDIRAN: 1- Yıldırıcı, caydırıcı, ürkütücü 2- Parlak, parlaklık veren
YALDIRAY: birl. Yaldır/Ay
YALDIRIM: Yıldırım
YALDIZ: Yıldız, ışık saçan parlaklık, parlayan, ışıyan
T...Gazneliler devleti, beylerinden

286
YALDRUK: (Yaldırık) Parlak, parlatılmış
YALGIN: Serap, yanıltıcı, görüntü
YALGINAY: birl. Yalgın/Ay
YALIM: 1- Ateş, kıvılcım 2- Kılıcın keskin tarafı, ince ağzı 3- Yüksek kayalık
YALIMAY: birl. Yalım/Ay
YALIMBAY: birl. Yalım/Bay
YALIMBEK: birl. Yalım/Bek
YALIMER: birl. Yalım/Er
YALIMHAN: birl. Yalım/Han
YALIN: 1- Alev, parlaklık 2- Çıplak, net, açıkta olan, açık 3- Kınsız, kılıfsız kılıç
4- Tek başına, yalnız, korumasız
YALINALP: birl. Yalın/Alp
YALINAY: birl. Yalın/Ay
YALINBARS: birl. Yalın/Bars
YALINBAŞ: birl. Yalın/Baş
YALINBAY: birl. Yalın/Bay
YALINBEK: birl. Yalın/Bek
YALINBÖRİ: birl. Yalın/Böri
YALINCA: Yalnız, tek başına
YALINCA HAN: birl. Yalınca/Han
T...Oğuznamede, Tatar Han’ın oğullarından
YALINÇAK: Fakir, çıplak, garip, korumasız, sahipsiz
YALINER: birl. Yalın/Er
YALINKARA: birl. Yalın/Kara
YALINTAŞ: birl. Yalın/Taş
YALINUZ: birl. Yalın/Uz
YALMA: Yağmurluk, pelerin
YALMAN: 1- Kılıcın keskin ağzı, kılıcın uç kısmı 2- Eğimli, dik tepe
YALTUK: Yalınlık, yalın olma hali
YALUNCUK: (Yalınçık, yalınçak)
T...Dede Korkut dönemi, Dış Oğuz beylerinden
YALUNMUŞ: Yalın, çıplak, saf, arınmış
YALUY: Büyü, tılsım, sihir
YALVAÇ: Elçi, resul, nebi, peygamber
T...1- Otmanoğullarının dip dedelerinden 2- Çengiz Kaan dönemi, Türkistan valilerinden
YAM: 1- Ulak atı 2- At gibi, ata benzeyen 3- Çöl, kıymık
YAMAÇ: 1- Bayır, dik yokuş, dağ ya da tepenin herhangi bir yanı 2- karşı, karşısı, öteki taraf

YAMAN: 1- Müthiş, dehşetli, etki ve beceri bakımından olağanüstü 2- kötü, fena, üzücü
T...Otmanoğullarının dip dedelerinden
YAMANHAN: birl. Yaman/Han
YAMANAY: birl. Yaman/Ay
YAMANBAY: birl. Yaman/Bay
T...Kırgızların, Togay, Buğu ve Kıdık oymakları, dip dedelerinden
YAMANBEK: birl. Yaman/Bek
YAMANBÖRÜ: birl. Yaman/Böri
YAMANBUĞA: birl. Yaman/Boğa
YAMANER: birl. Yaman/Er
YAMANSAY: birl. Yaman/Say
YAMANTİMUR: birl. Yaman/Timur
YAMÇI: 1- Ulak, postacı 2- Ulak atı, postacı atı 3- Yağmurluk 4- Kalın, kolsuz yelek, kuzu
derisiyle kaplı giysi
YAMI: 1- Ulak atı 2- Çöp, kıymık 3- İtibar, nüfuz

287
YAMTAR: 1- Yaman, güçlü, kuvvetli 2- Yağmurluk 3- Obur, iştahlı
T...Göktürkler dönemi, beylerinden. Kürşad’ın kırklarından
YAMUN: Denetleyici, murakıp, müfettiş
YANAÇI: (Yanaç) Canip, candan
YANAĞ: (Yanak) Yanak, kısım, yan
YANAR: 1- Işıltı, ışık 2- Ateşli, sıcak kanlı, heyecanlı
YANARAY: birl. Yanar/Ay
YANARBAY: birl. Yanar/Bay
YANARBEK: birl. Yanar/Bek
YANARBUĞA: birl. Yanar/Boğa
YANARDAĞ: birl. Yanar/Dağ Volkan
T...Kırgız oymaklarından
YANARHAN: birl. Yanar/Han
YANARKAN: birl. Yanar/Kan
YANARKUL: birl. Yanar/Kul
YANARTAN: birl. Yanar/Tan
YANARTAŞ: birl. Yanar/Taş
YANARTAY: birl. Yanar/Tay
YANAŞIK: 1- Ev kızı 2- Evlatlık alınmış, kız çocuğu
YANBAŞ: Sadık, bağlı, yakın, yanında,yanı başında, vefakar
YANÇ: (Yanıç) Hilal, yarım ay biçiminde
YANÇI: At zırhı
YANÇUK: (Yancık) At zırhı, at örtüsü
YANÇUR: birl. Yan/Çur
T...Kıpçak hanlarından. Çuci Buğa Han’ın oğlu
YANDAŞ: Yanında duran, destekleyen, taraftar
YANDIK: Heybetli, gösterişli, azametli
YANDU: İnançlı, inanmış, imanlı
YANGAK: 1- Yanak 2- yanık, sevdalı
T...Türkmenlerin, Göklen oymağı, dip dedelerinden
YANGAL: Isı, hararet, ateş, ateşlilik
YANGIBEK: (Yengibek) birl. Yangı/Yengi/Beğ
T...Babür Han dönemi bey ve komutanlarından
YANGIR: Hazin söz, dokunaklı söz, hazin konuşma
YANI: Cilve, işve, can yakıcılık
YANIK: Sevdalı, aşık, istekli
YANIKER: birl. Yanık/Er
YANIŞIK: (Yanaşık)
YANIT: 1- Ödül, mükafat 2- Karışık
YANK: (Yang) Metod, tarz, usul
YANKU: (Yankı) Aksi seda, eko
YANKUÇİ: Mübaşir, mahkeme memuru
YANTIR: Şehla, şehla gözlü
YANTUK: Gösterişli, azametli
YANTUT: Bedel, tazminat
YANUÇ: İnce, zayıf, narin
YANUK: 1- Esmer tenli, kara 2- Tutgun, aşık, sevdalı
YANUKAY: birl. Yanuk/Ay
YANUKBAY: birl. Yanuk/Bay
YANULMAS: Yanılmaz, deneyimli ve bilgili otorite
YANUT: 1- Yanıt, karşılık 2- Ödül, mükafat
YAPA: 1- Yaba, yapma, çaba, enerji 2- Bütün, hep, bütünlük 3- Vefa
YAPAGI: Yapağı

288
YAPAN: 1- Yapıcı 2- Yaban, vahşi
YAPAR: Yapıcı, üretken, olumlu
YAPARLI: Olumlu, yapıcı
YAPI: Mamul, yapılmış
YAPINÇ: (Yapınçak) Yapılmış, mamul, üretilmiş
YAPRAK: (Yapurgak) Ağaç ve çiçek yaprağı
YAPRAKÇIĞ: birl. Yaprak/Çığ
YAPSIK: Memnuniyet, neşe, meftunluk
YAPŞIN: Yapıcı, olumlu, becerikli
YAPURGAK: (Yaprak)
YAR: (Yarı) 1- Uçurum, dik bayır 2- Tanzim, tertip, organizasyon
YARAGU: Yarar, fayda, faydalı, yararlı
YARAĞ: (Yara, yarag) 1- yarar, fayda, faydalı, yararlı 2- Silah, zırh, kalkan
YARAŞUK: Uyumlu, ahenkli, barışsever
YARAŞUR: Uygun, münasip, layık
YARATGAN: Yaratan, yaratıcı
YARATU: Yaratma, tertipleme, düzenleme
YARATUN: Yaratıcı, tertipli, düzenli, örgütlü
YARATUR: Yaptırır, yaptırımcı, buyurucu, örgütleyici
YARAY: Usta, ehil, beceri sahibi
YARAYLI: uygun, münasip, yararlı
YARBAY: birl. Yar/Bay
YARÇI: Ortak, şerik, hissedar
YARDAK: Yardımcı, asistan, muavin, refik
YARGAN: 1- yararlı, faydalı, güvenilir, yakın 2- Koruyucu, muhafazakar 3- Mahkeme,
yüksek mahkeme
YARGAN TARKAN: Yargan/Tarkan
T...Bilge Kağan dönemi beylerinden
YARGI: Hukuk, hüküm, mahkeme, adalet
YARGIALP: birl. Yargı/Alp
YARGIBAY: birl. Yargı/Bay
YARGIBEK: birl. Yargı/Bek
YARGICI: (yarguçu, yagıçı, yargıç) Yargıç hakim, yargı mercii
T...Otmanlıların, ilk dönem bey ve komutanlarından
YARGIÇ: Yargıcı, hakim
YARGIÇU: Yargıç
YARGIER: birl. Yargı/Er
YARGIHAN: birl. Yargı/Han
YARGIN: (yarkın) 1- Gün ışığı 2- Şimşek, çakın 3- Canan, arkadaş, dost 4- Güleryüzlü, mütebessim
YARGITAN: birl. Yargı/Tan
YARGITAY: birl. Yargı/Tay
YARGUÇİ: yargıcı, yargıç, hakim
YARIM: 1- Yapıcı, yaparlı 2- yarış, müsabaka 3- Bölüm, bölünmüş
T...Türkmenlerin, Çavdur oymağı, dip dedelerinden
YARIP: Yarı, yarım, bölük, bölünmüş
YARIŞ: 1- Bölüş, bölüm 2- Müsabaka, karşılıklı, ileriye atılma
YARIZ: Yarıcı, seri, çabuk, hızlı
YARKIN: (Yargın)
YARKINBAY: birl. Yarkın/Bay
YARKINBEK: birl. Yarkın/Bek
YARKINER: birl. Yarkın/Er
YARLIG: 1- Bağışlama, acıma 2- Ferman, buyruk
YARLIGAÇ: İnayet, yardım, bağış, merhamet

289
YARLIGAMAS: Acımasız, acımaz, bağışlamaz
YARLIGAMIŞ: Bağışlayıcı, merhametli, rahman
YARLIGAN: Rahman, bağışlayıcı
YARLIGAR: Bağışlayıcı
YARLIGASUN: Bağışlayıcı, rahman
YARLIK: 1- Esirgeme, bağışlama 2- Buyruk, ferman
YARLUĞ: İrade, istem, buyruk
YARLUK: Muhtaç, yoksul
YARLUKA: Bağış, lütuf, koruma
YARMAKAN: (Yarmayan) Armağan, hediye
YARP: (yarıp) Durgun, sabit
YARPAN: (Yarban, yarıban) Sabit, sakin, kendi halinde
T...Kırgızların, Togay, Sarı ve Bağış oymakları, dip dedelerinden
YARŞI: Hissedar, ortak
YARTIM: 1- Kısım, bölük, fırka 2- yardım, inayet, destek
YARUK: 1- Işık, ziya, nur 2- Zırh, koruyucu
T...Salçuklular dönemi, Halep valilerinden
YARUKBAY: birl. Yaruk/Bay
T...Türkmenlerin, Teke ve Toktamış oymakları, dip dedelerinden
YARUKTAŞ: birl. Yaruk/Taş
T...Salçuklular devleti, komutanlarından. Merv valilerinden
YARUKTEKİN: birl. Yaruk/Tekin
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
YASA: (Yasağ, yasak) Yasa, kanun, nizam, kural, kaide, yasak
YASABAY: birl. Yasa/Bay
YASABEK: birl. Yasa/Bek
T...Otmanoğullarının, dip dedelerinden
YASABUĞA: birl. Yasa/Boğa
T...Kıpçak hanlarından
YASAÇU: (Yasacı) 1- Parlamenter, Yasa yapan, yasa koyucu 2- Yasaya bağlı, yasal
YASAĞ: yasak, yasa
YASAĞUL: (Yasavul)
YASAHAN: birl. Yasa/han
YASAKUL: birl. Yasa/Kul
YASAKBEK: (Yasabek)
YASAL: 1- Disiplin, sıra, saf, ordunun yürüyüş düzeni 2- Yasalara uygun, nizami
YASAN: 1- Tertip, düzen, tasarı, plan 2- İşaret, alamet, bünyan, karar
YASAR: (Yasur) yasaya uyan, yasayı uygulayan
T...Çengiz Kaan’ın Tatar kökenli evdeşi
YASATAN: 1- Yasalara saygılı 2- Yasa/Tan
YASATUR: birl. Yasa/Tur Yasaya bağlı, yasayı uygulayan
T...İlhanlılar devleti, Anadolu beylerbeyi
YASAVUL: Yasayı korumak ve uygulamakla görevli memur. Zabıta, polis
T...İlhanlılar (Olcaytu Han) dönemi bey ve komutanlarından
YASAVUR: (Yasavul)
YASGUÇ: Nikap, gizlilik
YASUGAN: (yasakan) birl. Yasa/Kan
T...Çengiz Kaan’ın Tatar kökenli evdeşi. (Bazı kaynaklarda “yasdır” olarak geçer)
YASUGAY: (yesugey, yasakay)
YASUN: (Yisun, İsun) Doğa, tabiat
YASUT: (yasıt) Onur, şeref, haysiyet
YASVUL: (Yasavul) 1- Polis, bekçi 2- Mübaşir
YAŞ: Yaşam, ömür, dirilik, aydınlık, tazelik, ışımak, gelişim, yeşil, yeşillik, gençlik

290
YAŞAGU: Ömür, yaşam, canlılık
YAŞALP: birl. Yaş/Alp
YAŞAM: Hayat, ömür, dirlik
YAŞAR: Ömür, yaşam, hayatta kalış.(çocukları sık ölen, ya da fazla yaşamayan ailelerin, yeni
çocuklarına verdikleri, Turan, Turmuş, Tokta vb. adlardan)
YAŞAR ALP: birl. Yaşar/alp
YAŞARAY: birl. Yaşar/Ay
YAŞARBAY: birl. Yaşar/Bay
YAŞARBEK: birl. Yaşar/Bek
YAŞARŞAD: birl. Yaşar/Şad
T...Göktürk prenslerinden. Kürşad’ın ağabeyi
YAŞASAY: birl. Yaşa/Say
YAŞASUN: birl. Yaşa/Sun
YAŞAY: birl. Yaş/Ay
YAŞER: birl. Yaş/Er
YAŞERK: birl. Yaş/Erk
YAŞERKE: birl. Yaş/Erke
YAŞIL: 1- Yeşil renk mec.Tazelik, gençlik, zindelik 2- Yeşillik, çimenlik
YAŞIN: 1- Gizlilik, gizem 2- Şimşek, çakın
YAŞIT: 1- Genç, körpe, taze 2- Eş, denk, eşit
YAŞLAK: Giz, sır, esrar, gizli kalması gereken
YAŞMUT: birl. Yaş/Mut
T...Diyarbakır ve Azerbaycan valilikleri de yapmış olan, İlhanlı,prenslerinden.
Kulagu Han’ın oğullarından
YAŞRU: Giz, gizlilik, gizem
YAŞUK: 1- Işık, ışın, şua 2- Aşkın, aşık, aşmış
YAŞURGAN: Ketum, sıkı ağızlı, sır vermez
YATAĞAN: (yatağan, yatakan) 1- Kama türünde, iki tarafı da kesen bir bıçak 2- Tembel, miskin
Borcunu ödemeyen, üstüne yatan (Uygurlarda)
YATI: Yatık, meleke, beceri, el yatkınlığı
T...Altay Türkleri, Kunanda oymağı, dip dedelerinden
YATKIN: Yatık, yatan, uygun, uygunluk
YATMAN: Muti, efendi, uyumlu, itaatkar
YATUK: 1- Yatkın, becerili, meleke sahibi 2- Tembel, ağırkanlı 3- Türklerin İslamiyet’e geçtikten
sonraki dönemlerde, göçebe ve şamanist oğuzların, kentlerde yaşayan, Oğuz ve öteki Türk boyları
için kullandıkları sıfatlardan
YATUK HAN: birl. Yatuk/Han
T...Kazan hanlarından
YAVÇIN: (Yatçın) Konuk, yatıya gelen konuk
YAVGA: Soy, sop, nesil
YAVNIK: Sevinç, neşe
YAVRİ: Zayıf, güçten düşmüş
YAVRU: Zayıf, bakıma muhtaç, ilgi ve bakım bekleyen
YAVUK: Yakın, yakında duran, yakınlık duyulan, sevgili
YAVUZ: (Yağız) Kara. Mec. Sert, şiddetli, dehşetli, gözükara, yaman
T...Otmanlı padişahı 11.Selim’in ünvanlarından
YAVUZHAN: birl. Yavuz/han
YAY: 1- Yaz mevsimi 2- Silah, ok atmaya yarayan, gergin ip, gerginlik
YAYAK: yaya, piyade
YAYBEGÜM: birl. Yay/Begüm
YAYBİKE: birl. Yay/Bige
YAYBUKA: birl. Yay/Boğa
YAYGARU: Bahar, ilkbahar, yaza doğru giden zaman

291
YAYGIN: Yayık, yayılmış
YAYGIR: (Yaykır) Uzay, sema, yıldızlar alemi
YAYIK: 1- Yaygın, geniş, genişlemiş 2- Tufan, deprem 3- Altay destanlarında adı geçen, Tanrı
Bayülken’in oğullarından
YAYIN: Serap, feyezan
YAYKIRU: Sema, feza, uzay
YAYKUT: birl. Yay/Kut
YAYLA: Yaz yeri, yazlık. Bahar, yaz aylarını geçirmek için çıkılan, yüksek dağlık bölge
YAYLAERİ: birl. Yayla/Eri Yaylada yada yaylaya çıkarken doğan çocuklar için kullanılan adlardan
YAYLAK: Yayla, yazlık, sayfiye
T...Nogay hanlığı hanlarından, Nogay Han’ın evdeşi (Yaylak Hatun)
YAYLIM: Yayılım, yayılma yeri, otlak, mera

YAYMUT: birl. Yay/Mut Yaz sevinci


T...Türkmen oymak beylerinden ve oymaklarından
YAYSAY: birl. Yay/Say
YAYSEV: birl. Yay/Sev
YAYSUN: birl. Yay/Sun
YAYUÇI: Yayıcı, dağıtıcı, haber yollayan, propaganist
YAYUK: 1- Yayvan, yayık, uçsuz bucaksız, geniş 2- Deprem, yer sarsıntısı
YAZAL: Takı, süs, ziynet, mücevher
YAZARBAY: birl. Yazar/Bay
YAZDIÇ: Anıt, kitabe
YAZGAN: Yazan, yazıcı, yazgıyı tayin eden
T...Eski dönem Tanrı ad ve sıfatlarından
YAZGANALP: birl. Yazgan/Alp
YAZGANAY: birl. Yazgan/Ay
YAZGANBAY: birl. Yazgan/Bay
YAZGANBEK: birl. Yazgan/Bek
YAZGANER: birl. Yazgan/Er
YAZGANKULU: birl. Yazgan/Kulu
YAZGI: 1- Yazı, kader, mukadderat, alın yazısı 2- Tanrısal, ilahi
YAZGU: (Yazgı)
YAZGULU: Talihli, bahtı açık
YAZIÇU: Yazıcı, katip
YAZIM: Yazgı, mukadderat
YAZIN: 1- Yaz vakti, bahar vakti 2- Kader, alın yazısı
YAZINÇ: Kader, alın yazısı, yazgı
YAZIR: 1- Çok ülkeler gezmiş, görmüş 2- Çok ülke fethetmiş, fatih 3- yazar, yazıcı, katip
T...Dede Korkut dönemi, Oğuz beylerinden
YAZUCUALP: birl. Yazucu/Alp
YAZUK: Günah, ayıp, suç
YAZUKER: birl. Yazuk/Er
YALIKSUZ: Günahsız
YEDEN: 1- Yedeği olan, yedeğine alan, tedbirli 2- Yetkin, yeterli, usta
YEDİTAG: birl. Yedi/Dağ
YEDİ URUK: (Yedi Uruğ)
T...Kazakların, Kiçiyüz bölüğü, oymaklarından
YEĞ: (Yek, yeke) 1- Yüksek, ala, etfal, iyi, daha iyi 2- Soylu, asil, seçkin, güzide, mümtaz
YEĞEN: 1- Yeğ, üstün tutulan, yeğin, yeğlenmiş 2- Kardeş çocuğu (Babası ya da anası
ölmüş, ya da uzakta olup da yakın akrabaları tarafından yetiştirilen çocuklar için kullanılan adlardan)
3- Güveyi, damat
YEĞEN ALP: birl. Yeğen/Alp

292
YEĞEN SİLİG: birl. Yeğen/Selig
T...Uygur kağanlığı dönemi, bey ve komutanlarından
YEĞENAY: birl. Yeğen/Ay
YEĞENBEK: birl. Yeğen/Bek
YEĞENBOĞA: birl. Yeğen/Boğa
YEĞENBÖRİ: birl. Yeğen/Böri
YEĞENÇİK: (Yeğencik)
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
YEĞENER: birl. Yeğen/Er
YEĞİN: 1- Üstün, faik 2- Bereketli 3- Çok güçlü, hızlı, şiddetli
YEĞİNHAN: birl. Yeğin/Han
YEĞİNALP: birl. Yeğin/Alp
YEĞİNBAY: birl. Yeğin/Bay
YEĞİNBEK: birl. Yeğin/Bek
YEĞİNEK: 1- Yığınak, küme 2- Üstün, faik, daha iyice
T...1- Salçuklular dönemi, bey ve komutanlarından 2- Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey
YEĞİNER: birl. Yeğin/Er
YEĞİNHAN: birl. Yeğin/Han
T...Çin’de hükümet etmiş, Türk hanlarından
YEĞİNTİMUR: birl. Yeğin/Timur
YEĞNİ: 1- hafif 2- Alçak gönüllü, mütevazı
YEĞNİK: (Yeğni)
YEĞREK: (Yekrek) Etfal, evla, iyi, üstün
YEĞİTAN: (Yektan) birl. Yeğ/Tan
YEKE: (Yeğ)
T...Göktürk beylerinden. Kürşad’ın kırklarından
YEKE YOSUN: birl. Yeke/Yosun
T...Uygur kağanlığı dönemi, bey ve komutanlarından
YEKEBAY: birl. Yeke/Bay
YEKEBUĞA: birl. Yeke/Boğa
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
YEREKOCA: birl. Yeke/Koca
T...Babür han dönemi, ünlü deniz komutanı
YEREKUL: birl. Yeke/Kul
YEKEKÜLÜG: birl. Yeke/Külüg
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
YEKREK: Evla, iyi, üstün, daha iyi
YEKSAY: birl. Yek/Say
YEKSEK: Tedbirli, ihtiyatkar
YEKÜL: (Yeğül) Yeğni, faik, üstün, muzaffer
YEL: Rüzgar, esi
YELARSLAN: birl. Yel/Arslan
YELAY: birl. Yel/Ay
YELBARS: birl. Yel/Bars
YELBATU: birl. Yel/Batu
YELBATUR: birl. Yel/Batur
YELBAY: birl. Yel/Bay
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti, bey ve komutanlarından
YELBEK: birl. Yel/Bek
YELBÖRİ: birl. Yel/Böri
YELBUĞA: birl. Yel/Boğa
T...Mısır-Türk kölemenleri devleti, Suriye valisi ve komutanlarından
YELÇİ: Yel gibi, hızlı

293
T...Timur Kürkan han dönemi, bey ve komutanlarından
YELEÇ: Havadar, yel alan
YELEGEN: Hızlı, süratli, yel gibi
YELEĞİN: Yel alan yer, rüzgarlı yer
YELEK: 1- yel gibi, hızlı 2- Okun arkasına takılan tüy, denge tüyü 3- Kolsuz ve yakasız üst giyeceği
YELEKİN: (Yeleğin) Rüzgarlı, yel esen yer, yel alan yer
YELEN: 1- Arzu, istek, dilek 2- Fırtına
YELER: birl. Yel/Er
YELES: Yel esintisi, havadar, rüzgarlı
YELESDİ: birl. Yel/Esti
YELESEN: birl. Yel/Esen
YELESER: birl. Yel/Eser Esintili, havadar, yel esen..
YELESEY: birl. Yel/Esey Yel esintisi
T...Kırgız oymak beylerinden
YELESİ: birl. Yel/Esi
YELESİN: birl. Yel/Esin
YELİM: Hareket, eylem, devinim
YELİN: 1- Yel uğrağı, yel alan yer 2- Yel değişi, yel teması
YELİNCE: birl. Yel/İnce (Meltem)
YELİNCE HAN: birl. Yelince/han
T...Oğuznamede, Boğa Han’ın oğlu. Tatar Han’ın torunu
YELİS: Havalı, havadar, rüzgarlı
YELİZ: birl. Yel/İz Havadar, rüzgarlı, havalı
YELKARA: birl. Yel/Kara
YELKİM: Havadar, havası güzel yer
YELKİN: 1- Konuk 2- Hızlı, yol gibi

YELKÖK: (Yelgök) birl. Yel/Kök, gök


T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
YELKUTLUĞ: (Yelkutlu, Yelkutluk) birl. Yel/Kutluğ
YELME: Öncü, yol gösteren, mihmandar
YELSALU: birl. Yel/Salı salmak...dan
T...Yalınçak Han’ın oğullarından
YELSAY: birl. Yel/Say
YELSEV: birl. Yel/Sev
YELTAN: birl. Yel/Tan
YELTAY: birl. Yel/Tay
YELTEKİN: birl. Yel/Tekin
T...Abbasiler, (Mu’tasım) dönemi, Fergana valiliği yapmış bir Türk beyi
YELTUTAR: birl. Yel/Tutar
YELUZ: birl. Yel/Uz
YEN: 1- Yenmek, alt etmek 2- Deri 3- Yeni, yenilik, orijinal
YENAL: birl. Yen/Al
YENCİLEK: Hafif, yeğin, narin, ince
YENDÜN: Tercih, seçim, referans
YENER: Yenmek...den
YENGİ: 1- Yeni, orijinal 2- Zafer, utku
YENGİALP:birl. Yengi/Alp
YENGİAY: birl. Yengi/Ay
YENGİBAY:birl. Yengi/Bay
YENGİBEK: (Yangıbek) birl. Yengi/Bek
YENGİÇAÇAM: birl. Yengi/Çaçam
YENGİÇİCİ: (Yengi Çiçim) birl. Yengi/Çiçi-çiçim

294
T... Babür Han’ın kız yeğeni.
YENGİER: birl. Yengi/Er
YENİN: Galip, muzaffer, utkan
YENİSEY: birl. Yeni/Say
YENİŞ: Galebe, galibiyet, utku
YENOL: birl. Yen/Ol
YENTİMUR: birl. Yen/Timur
T... Yisun Timur Han, dönemi, saray nazırlarından.
YENTÜR: Kalender
YENÜL: Mutevazı, alçak gönüllü
YEPREM: Aktif, faal, becerikli, çalışkan
YER BAYIRKU: birl. Yir/Bay/Urku
YERBEK:birl. Yer/Bek
YERÇİ: Başkan, yol gösteren, mürşid.
YERÇİLİG: İzci, takipçi
YERGİN: Mahzun, hüzünlü, bitkin, yere bakan, boynu bükük
YERİNÜR: Durağan, üşengeç, müşkülpesent
YERKARA: birl. Yer/Kara (Kara toprak)
T...Altay destanlarında adı geçen bir bey
YERÜNMES: Hamarat, çalışkan, vurdumduymaz
YESUGA: (Yesuge, yasagay) Yasa, yasak, yasaya bağlı, yasadan yana
T...Tuman Han’ın oğullarından
YESUGENBAGATUR: birl. Yesuken/Bagatur
T...Karayetler devleti beylerinden
YESUGEY: (Yasagay) birl. Yasağ/Ay
T...Çengiz Kaan’ın torunlarından. Kubilay Kaan’ın kardeşi
YESUGEY BAGATUR: birl. Yasugay/Bagatur
T...Çengiz Kaan’ın babası
YESUKAN BEGÜM: birl. Yasugan/Begüm
YESUKEN: (Yasuga, yasag, yasa) Yasa, yasak, yasalı, yasaya bağlı
T...Bahatur Han’ın oğullarından
YESUNTİMUR: (Yisun Timur, İsen Timur)
T...Çengizoğullarının son dönem hanlarından
YEŞİL: (Yaşil) 1- Tazelik, taze, körpe 2- Çimen, çimenlik
YEŞİM: Eski dönemlerde, Türklerce kutsanmış, değerli taş
YET: (yeti, yete) Kudret, kuvvet, güç, yeterlilik, yetenek, beceri, maharet
YETEK: Gaye, emel
YETEN: Yeterli, yetkin, usta
YETER: Yeterli, yetkin, uzman, usta
YETGİN: (Yetkin) Çok çocuklu ailelerin, doğan çocuklarının sonuncu olması
dileği ile verilen adlardan
YETİ: 1- yetenek, kabiliyet 2- Yetkin, kamil, olgun, becerikli, mükemmel
2- Etki, etkileyici 3- Yitik, kayıp, harcanmış, zayi olmuş
YETKİN HAN: birl. Yetkin/Han
YETİKARA: 1- Yedi/Kara 2- Yeti/Kara
T...Yenisey yazıtlarında adı geçen bir bey
YETİKAY: birl. Yetik/ay
YETİKBARS: birl. Yetik/Bars
YETİKBUĞA: birl. Yetik/Boğa
YETİKKOCA: birl. Yetik/Koca
YETİKOZAN: birl. Yetik/Ozan
YETİKTİMUR: birl. Yetik/Timur
YETİKULİ: birl. Yeti/Kuli

295
YETİKUZ: birl. Yetik/Uz
YETİŞGİN: (yetişkin) Yetişmiş, olgun, kamil, mükemmel, yetenekli
YETİZ: Hazır, amade, yeterli, olgunluğa ermiş
YETKİ: Sorumluluk, maharet, iş bitirme gücü
YETKİN: 1- yetişkin, ehil, uzman, yeterli 2- Etkileyici, çekici, mükemmel
YETKİNALP: birl. Yetkin/alp
YETKİNAY: birl. Yetkin/Ay
YETKİNBAY: birl. Yetkin/bay
YETKİNER: birl. Yetkin/Er
YETKİNHAN: birl. Yetkin/Han
YETMEN: Olgun, gelişkin, uzman, yeterli, yetenekli
YEYGÜ: Armağan, bahşiş, ihsan
YEYİ: (Yeğ, yeke)
YEYİN: Galip, kavi, üstte olan
YEYNİ: Ehven, iyi
YEYREK: Makbul, kabul gören, beğeni toplayan
YEYTEM: Eski, kadim
YIBAR: 1- Koku, parfüm 2- Kokulu mum
YIĞ: Yığılı, toplu, birikim
YIĞAÇ: 1- Ağaç 2- Erkeklik organı 3-Yığıcı, toplayıcı
T...Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın kırklarından
YIĞAÇHAN: birl. Yığaç/Han
T...İlhanlılar dönemi, beylerinden
YIĞAN: (Yıkan) 1- Yığıcı 2- Yıkıcı
YIĞANTEKİN: birl. Yığan/Tekin
T...Karahanlılar dönemi bey ve komutanlarından
YIĞIN: Birikim, kitle, yığılı olma hali, yığılmış, istifli
YIĞINAK: Toplum, kitle
YIĞINCA: Genel, teamül, sosyal kural, toplumun benimseyip uyguladığı kurallar
YIĞLINÇ: (Yığlınçı) İffetli, edepli, namuslu
YIĞNAK: Yığın, yığınak, toplum, cemaat
YIĞRIK: Mahçup, utangaç
YIKIN: (yığın) Afet, yıkım , zarar
YIKINÇ: Yıkmış, yıkıcı
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
YIKMIŞ: Yıkıcı, devirici, güçlü
YILBARS: birl. Yıl/Bars
YILDIKU: Yıldız, yıldız kümesi
T...Atilay Han’ın son evdeşi. (Bu adı ona Atilay Han vermiş)
YILDIR: Yıldırıcı, ürkütücü, heybetli, dehşetli, şiddetli, gözükara, korkusuz
YILDIRALP: birl. Yıldır/Alp
YILDIRAN: Ürkütücü, korkutucu, heybetli, gösterişli
YILDIRAY: birl. Yıldır/Ay
YILDIRBAŞ: birl. Yıldır/Baş
YILDIRBAY: birl. Yıldır/bay
YILDIRBEK: birl. Yıldır/Bek
YILDIRGAN: Yıldıran, ürküten, korkutan, şaşalı, gösterişli
YILDIRHAN: birl. Yıldır/han
YILDIRIM: (Yaldırım) 1- Berk, yüksek voltajlı elektrik 2- Göz kamaştırıcı, ışık, aşırı parlaklık
T...Otmanlı hanlarından 1. Bayezit’in ünvanı
YILDIRKAN: birl. Yıldır/kan
YILDIZ: Yaldız, parlak ışık, parlayan, ışıyan
T...Türk mitolojisinde, Böritiçine’nin oğullarından

296
YILDIZAY: birl. Yıldız/ay
YILDIZER: birl. Yıldız/Er
YILDIZHAN: birl. Yıldız/han
T...1- Oğuz Kağan’ın oğullarından 2- eski dönem Tanrıçalarından
YILDURU: Berrak, net, temiz, billur
YILGI: Yılma, dehşet, ürküntü
YILGIN: Yılmış, ürkek, bezgin
YILIĞ: Yılgın, yılmış, yılık
YILKI: 1- At, at yavrusu 2- At sürüsü
YILMA: 1- Yılmaz, azimli, dayanıklı, cesur, korkusuz 2- Dik yokuş, dağ yamacı
YILMABEK: birl. Yılma/Bek
YILMABÖRİ: birl. Yılma/Böri
YILMABUĞA: birl. Yılma/Boğa
YILMASIN: Yılmaz, korkusuz
YILMAZ: Gözüpek, korkusuz, batur, dayanıklı, azimli
YILMAZBAY: birl. Yılmaz/bay
YILMAZER: birl. Yılmaz/er
YILTAŞ: birl. Yıl/Taş
T...Altay Türkleri, Kişiler oymağı, dip dedelerinden
YILTAN: birl. Yıl/Tan
YILTAY: birl. Yıl/Tay
YIRAGU: Yırcı, çalgıcı, enstrüman çalan, müzisyen
YIRAK: Irak, uzak, mesafeli
YIRI: Sol, sol taraf, tek taraf, tek taraflı
YIRIM: 1- Solak 2- Yarım 3- yurt, toprak
T...Göktürkler dönemi, beylerinden.Kürşad’ın kırklarından
YIŞ: (Yaş, yaşıl) Orman, yeşillik içindeki bölge
YIŞIK: 1- Tulga, demir örgülü tulga 2- ışık
YİBEK: Ateşli, hararetli, heyecanlı
YİGE: Dayanıklı, kavi, metin
YİĞENÇUR: birl. Yiğen, yeğen/Çur
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
YİĞENEK: 1- Toplum, kitle, cemaat 2- Yeğen, yeğencik
T...Salçuklular dönemi, beylerinden
YİĞİN: Daha iyi, sıkı, dayanıklı, üstün, tercih edilir
YİĞİT: 1- Yeğ, yiğ, iyi, daha iyi, sıkı, sağlam, güçlü, batur, cesur 2- Delikanlı, cıvan, genç 3- Koca, eş
YİLUN: (Yulun) İri, heybetli, gösterişli, cesim
YİLUNTEKİN: birl. Yilun/Tekin
T...Dokuz Oğuz destanında adı geçen bir bey. Buğu Han’ın torunu
YİNAL: İnal
YİNÇKE: İnce, zarif, narin
YİNÇKELÜ: Nazik, anlayışlı, kibar
YİNÇÜ: 1- İnce, zarif 2- İnci
YİNDEK: Daimi, ebedi, sürekli, kalıcı
YİR: Yer, toprak, arazi, arz, yeryüzü, dünya
YİRÇİ: Kılavuz, izci, rehber, yer bilen, yer bildiren
YİRDEŞ: Yurttaş, hemşehri, aynı toprağı paylaşan
YİRDİNÇÜ: (Yirtinçü) Evren, kainat
YİRGA: Mesut, mutlu, mutluluk dolu
YİRTİNÇÜ: Evren, kainat
YİSUN: (yasun, yosun) Doğa, tabiat, yeşillik
T...Çengiz Kaan dönemi bilginlerinden
YİSUNAY: birl. Yisun/Ay

297
YİSUNBOĞA: birl. Yisun/Boğa
T...Çağatay hanlarından
YİSUNBUDAK: birl. Yisun/Budak
T...Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey
YİSUNER: birl. Yisun/Er
YİSUNTİMUR: birl. Yisun/Timur
T...Çağatay hanlarından. Çağatay han’ın torunu
YİTER: Varis, mirasyedi
YİTİK: 1- Yetik, olgun 2- Keskin 3- Kayıp
YİTİRMİŞ: Yitik, kayıp, kaybetmiş, yoksul
YİTÜT: Meziyet, maharet, beceri
YİZEK: Askeri kılavuz, öncü
YOĞANAK: Yığınak, kütle
YOĞÇI: Yoğ’çu, yun yapan, yokluk çeken, yas tutan, yasçı
YOĞUN: Kalın, gür, iri, sık, sıkı, cüsseli, fazla, fazlalaşmış, katılaşmış
YOĞUNALP: birl. Yoğun/Alp
YOĞUNAY: birl. Yoğun/Ay
YOĞUNBAY: birl. Yoğun/Bay
YOKUŞ: Yukarı, yukarı doğru çıkan, dik yol, bayır
T...Tiyeli Türkleri, oymak beylerinden
YOL: Üzerinden gidilen...mec. 1- Kut, mut, baht, yazgı, kader 2- Örf, adet, töre, gelenek
teamül, ilke, tarz, gidişat
YOLA: 1- Örf, adet, usul, erkan 2- Meşale, kandil
T...Bulgar hanlığı dönemi, bey ve komutanlarından
YOLAÇ: Yol gösterici, mihmandar, rehber, önder, öncü
YOLAÇAN: birl. Yol/Açan Önder, öncü
YOLAÇBEK: birl. Yolaç/Bek
YOLAÇBÖRİ: birl. Yolaç/Böri
YOLAÇHAN: birl. Yolaç/Han
YOLAK: birl. Yol/ak 1- Dürüst, namuslu, temiz 2- Çığır, yenilik, gidişat 3-Kısa yol, kestirme yol
YOLALDI: birl. Yol/Aldı 1- İlerleme kaydeden, gelişen, uzman, profesyonel 2- Terbiyeli, yola gelmiş,
geleneklerine bağlı
YOLAY: birl. Yol/Ay
T... 1- Kazak hanlığı dönemi, beylerinden (Çariçe Katerina’ya isyanıyla ünlenmiş bir Türk beyi)
2- Manas destanında adı geçen bir bey
YOLBAK: (Yolbaka, yolbakan) Konuksever, misafirperver
YOLBİLİR: birl. Yol/Bilir Görgülü, bilgili, usul erkan sahibi
YOLBUĞA: birl. Yol/Boğa
T...Baybars Han’ın komutanlarından
YOLÇU: 1- Önder, başkan, şef, lider 2- Peygamber, nebi 3- Gelenekçi, muhafazakar 4- Yolcu, yola
çıkmış, yolunda giden
YOLDAM: 1- Uysal, yola gelen, yolunda giden 2- Usul, metod, tarz
YOLDAN:
YOLDAŞ: Aynı yolun yolcusu, aynı yolu paylaşan, aynı yola gönül vermiş, aynı yola baş koymuş,
aynı, töre ya da prensipler üzerinde, fikir ve gönül birliği eden, çok yakınlaşmış dost, dava arkadaşı
YOLDAŞBEGÜM: birl. Yoldaş/begüm
YOLER: birl. Yol/Er
YOLERİ: birl. Yol/Eri 1- Töreye bağlı, edep erkan sahibi, bilgili, deneyimli 2- Tarikat ehli, tarikata ya
da bir şeyhe bağlı kişi
YOLKUL: birl. Yol/Kul
YOLKULA: birl. Yol/Kula
T...Kıpçak hanlarından. Toktamış han’ın babası ( Bazı kaynaklarda, “yolkulu” olarak geçiyor.)
YOLKULU: birl. Yol/Kulu mec. Töreye ve kurallara bağlı, irşad olmuş

298
YOLLUK: (Yolluğ) 1- Kutlu, mübarek 2- Olgun, ergin 3- Halas bulmuş, huzura kavuşmuş, mesut,
bahtiyar
YOLOĞLU: birl. Yol/Oğlu 1- Fedai, sedengeçti 2- Adak, adanmış, kurban 3- Bağlı, kendini töreye ya
da şeyhe bağlamış
YOLSAY: birl. Yol/Say
YOLSEV: birl. Yol/Sev
YOLTAY: birl. Yol/Tay
T...Manas destanında adı geçen bir bey
YOLUKARSLAN: birl. Yoluk/Arslan
T...Kırman salçukluları, beylerinden. Melik Arslan’ın oğlu
YOLUM: Usul, kaide, prensip
YONAT: Tam, eksiksiz, kusursuz
YONCA: Sulu yerlerde yetişen bir bitki türü
YONGA: (Yonca)
YORÇI: (Yorçu)
YORÇU: 1- Askeri kılavuz, öncü, yol gösteren 2- Yorumcu, yorumlayan, eleştirmen
YORDAM: 1- Alışkanlık, eğilim, usul, meleke, beceri 2- Jest, eda, işve, naz
YORGA: (Yurga) Rahvan giden at
YORNUK: İstirahat, istirahatgah, dinlenme yeri
YOSUNBUKA: birl. Yisun/Buğa
T...Koço Uygurları, prenslerinden
YOVAŞ: (Yavaş) Çelebi, efendi, ağırbaşlı, halim
YÖĞRÜK: Yörük, göçebe
YÖNDEM: (Yöntem) Usul, tarz, teamül, töreye uygun biçimde olan
T...Harzemler devleti beylerinden
YÖNET: 1- Biçim, tarz, yöntem 2- uygun, uyumlu, uysal, geçimli
YÖNTEM: (Yöndem)
YÖNTEN: Uslup, tarz, biçim
YÖRGENÇ: Dağ dönemeci, dağ yolu
YÖRTEM: Usul, biçim, tarz
YÖRÜK: (Yöğrük, yürük) Yürüyen, yürüyücü, göçen, göçücü, göçebe
YÖYEN: Mevsim, sezon
YUDUM: (Yutmak...dan)
YUĞAK: Bir su kuşu
YUĞKA: İnce
YUĞRUŞ: (Yukruş, Yukruç) Eskiden, halktan biri olmasına rağmen, gösterdiği performans ve
yararlılıklardan sonra, bey mertebesinde değerlendirilerek, devletin üst düzey kademelerinde görev
alan kişi.
YULA: 1- Su kaynağı, yerden fışkıran su, göze 2- Işıldak, ışık veren, meşale, kandil
YULAK: (Yula)
YULU: Adalet
YULYU: (Yulu, yuluk, Yulug) 1- Yardımcı, yardımsever, fedakar, adil 2- haraç, cizye, vergi 3- traş,
traşlı, bakımlı 4- Yağma, yağmacı
YULUĞ TİGİN: birl. Yuluğ/Tigin
T...Bilge Kağan ve Kül Tigin’in yeğeni
YULUĞBİRİM: birl. Yuluğ/Birim
T...Uygurlar döneminde alınan mahsul vergisi
YULUK: 1- Traşlı, matruş, bakımlı 2- Yağmacı
YULUK ARSLAN: birl. Yuluk/Arslan
T... Artukoğulları beylerinden. İlgazi Beğ’in oğlu.
YULUM: 1- Fedakar, yardımsever 2- Yolcu, yoluna bağlı, töresine bağlı
YULUMHAN:birl. Yulum/ Han
T... Buhara hanlığı, hanlarından.

299
YULUMBAY: birl. Yulum/Bay
YULUN: Yolcu, yola giden
YUM: Mutluluk, neşe, ferahlık, rahatlık
YUMAK: Yumlu, yumulu
YUMLU: Mutlu, kutlu, mübarek, huzurlu
YUMRU: 1- Yumulu, yumuk, yumruk 2- İri, heybetli, gösterişli
T...Göktürkler dönemi beylerinden. Kürşad’ın kırklarından.
YUMUK: Gül, goncagül
YUMUŞ: (Yumuç) 1- Söz, öğüt, nasihat 2- Emir, ferman, buyruk 3- Müjde, müjdeli haber 4- Yumuk,
yumulmuş, yumruk
YUMUŞAY: birl. Yumuş/Ay
YUMUŞBAY: birl. Yumuş/Bay
YUMUŞER: birl. Yumuş/Er
YUMUŞGA: Bir dağ yemişi
YUMUŞHAN: birl. Yumuş/Han
YUMUTGAN: Yapıcı, birleştirici, pozitif kişilik
YUNAK: Üzerinde çamaşır döğülen ve yıkanan, büyük taş parçası
YUNMUŞ: Yıkanmış, temiz, titiz, arık
YUNT: 1- Çadır, oba, ev, yurt, vatan 2- Terbiyesi tamamlanmamış, yarı yabani at 3- Uygarlık,
medeniyet
YUNTAL: birl. Yunt/Al
YUNTBAY:birl. Yunt/Bay
YUNTBİL: birl. Yunt/Bil
YUNTER: birl. Yunt/Er
YUNTSAY: birl. Yunt/Say
YURÇI: 1- Becerikli, mahir 2- Yirçi, yer gösteren, rehber
YURDAER: birl. Yurda/Er
YURDAKAN: birl. Yurda/Kan
YURDAKUL: birl. Yurda/Kul
YURDUM: Vatanım
YURGA: Rahvan giden at.
YURT: 1- Vatan, kutsanmış toprak 2- Kaynak, asıl, kök 3- Uygarlık, medeniyet 4- Çadır, oba, ev
YURTAL: birl. Yurt/Al (.. almak..dan)
YURTALP: birl. Yurt/Alp
YURTAN: birl. Yurt/An
YURTAY: birl. Yurt/Ay
YURTBAY: birl. Yurt/Bay
YURTBEK: birl. Yurt/Bek
YURTBİLDİ: birl. Yurt/Bildi
YURTER: birl. Yurt/Er
YURTERİ: birl. Yurt/Eri
YURTHAN: birl. Yurt/Han
YURTKAN: birl. Yurt/Kan
YURTLAK: Yurt, vatan, sonradan yurt edinilmiş yer, yurtlaştırılmış yer.
YURTNOYAN: birl. Yurt/Noyan
T... Nogay hanlığı dönemi, beylerinden.
YURTSAY: birl. Yurt/Say
YURTSEV: birl. Yurt/Sev
YUTLUK: Kayıp, zarar
YUTUM: Yudum, damla, tike, parça
YUVANÇ: Teselli
YUVANIŞ: (Yuvanç, yavanıç)
YÜCE: Yüksek, ulu, alicenap, haşmetli

300
YÜCEL: Yücelik, ululuk, haşmet.
YÜĞNEK: Alçak gönüllü, mütevazı.
T... Dede Korkut destanlarında adı geçen bir bey.
YÜĞNÜK: Salih, temiz
YÜĞRÜK: Yürük.
YÜĞÜNT: Reverans, selam
YÜKNÜ: Secde, secdede olan
YÜKSEL: Yükseklik, ululuk, büyüklük
YÜKSELAY: birl. Yüksel/Ay
YÜKSELEN: Ulu, kişi.
YÜKSELGÜN: birl. Yüksel/Gün
YÜKSELİŞ: Büyüklük, ululuk, ikbal
YÜKÜN: Baş eğme, saygı duruşu, tazim. ( Kuran’ın ilk çevirisinde, İ.S. 10. Yz. Bu sözcük, “Namaz”
karşılığı olarak da kullanılmıştır.)
YÜKÜNÇ: Eğilme, reverans
YÜKÜNGEN: Eğilen, reverans yapan, saygılı
YÜKÜNTÜR: Baş eğdirir, diz çöktürür.
YÜKÜNÜK: Eğilme, reverans
YÜKÜNÜR: İbadet eden
YÜLEK: Okun arkasındaki, denge tüyü.
YÜLEK HAN: birl. Yülek/Han
YÜLEKBAY: birl. Yülek/Bay
YÜLEKBEGÜM: birl. Yülek/Begüm
YÜLEKBİGE: birl. Yülek/Bike
YÜNKÜL: Hafif, narin
YÜRE: Daire, helezon, çember
YÜREĞİR: Yürekli, cesur
YÜREKLİ: Cesur, korkusuz.
YÜRİK: Yaşam, hayat,, ömür, geçim.
YÜRÜKALP: birl. Yürük/Alp
YÜRÜKBİGE: birl. Yürük/Bike
YÜLÜK: (Yülek)
YÜLÜK ARSLAN: birl. Yülük/Arslan
T... Uygur yazıtlarında adı geçen bir bey.
YÜRÜKBİLGE: birl. Yürük/Bilge
YÜRÜKER: birl. Yürük/Er
YÜRÜKTİMUR: birl. Yürük/Timur
T... Koço Uygurları, prenslerinden.
YÜRÜM: Yaşam, hayat, ömür
YÜZAK: birl. Yüz/Ak Masum, günahsız.
YÜZAKI: birl. Yüz/Akı Masumiyet, tgemizlik, namus, namusluluk, başarı, beceri
YÜZAY: birl. Yüz/Ay
YÜZBAY: birl. Yüz/Bay
YÜZBEG: (Yüzbek-Yüzbey) birl. Yüz/Beg, bek, bey
T... Babür Han dönemi bey ve komutanlarından.
YÜZBEGÜM: birl. Yüz/Begüm
YÜZBİKE: birl. Yüz/Bike
YÜZHANIM: birl. Yüz/Hanım
YÜZKARA: birl. Yüz/Kara
YÜZLÜG: (Yüzlüg, yüzlük) Soylu, dürüst, namuslu.
YÜZÜAY: birl. Yüzü/Ay

301

You might also like