Professional Documents
Culture Documents
ngilizce renebilmek her eyden nce kendinize gven ve insan aklnn baaramayaca
hi bir eyin olamayacana kendinizi inandrmanzla balar. Gemiteki yersiz ve bo
korkularnzdan kurtulmanz ngilizce eitiminde atacanz ilk adm olacaktr.
Unutmayn ngilizce yle kolay bir lisandr ki ezberlemediiniz srece renmemek iin
zel aba sarf etmeniz gerekir.
ddia ediyorum yeterli Trke altyaps olan herkes 5 ay iinde makale yazabilecek
dzeyde ngilizce renir.
ngilizcede istisnai durumlar dnda hi bir art ve konumda cmle yapsnda oynama
yapamazsnz. Yani cmle iinde kelimelerin yerlerini Trkede olduu gibi deitirerek
devrik cmleler elde edemezsiniz. Bu da ngilizce renenler iin inanlmaz kolaylklar
salayarak her eyin matematik mant iinde kalmasna yol aar.
ngilizce bir cmle yaplrken;
rnein;
Tom bahede masay bir fra ile saatlerce temizledi
Tom temizledi masay bir fra ile bahede saatlerce
Y
N
B
Y
Z
cmlesi
mant ile yaplr
temizliyor
temizleyecek
Tom temizliyordu masay bir fra ile bahede saatlerce
temizleyebilir
temizlemeli
Yukardaki rnee dikkat edilirse cmlenin yklemi deimesine ramen malzeme olarak
adlandracamz cmlenin sabitleri deimemektedir. Yani cmle standard her konumda
ayndr ve tek formle gre yaplr.
ngilizceyi ksa srede renebilmenin gerek ve yeter koulu iyi Trke altyapsna sahip
olmaktr. Kulland malzemenin Trke gramerindeki karln bilmeyen bir insann
ngilizce renebilmesindeki baar ne derece gerekidir.
Bir ikinci nokta da ngilizcede Trkede olduu gibi kelimelerin sonuna gelen ekler
yoktur. Baka bir ifade ile kelimeler daima yaln haldedir.
baba-cm
gide-cegini
sev-diimi
hasta olduumuzu
Biz bu taklar Trkeye evirirken dolgu malzemesi olarak kulaa ho geldii ekilde
kendimiz ekleriz.
SSTEM BLGS
1
Bizler bebekler gibi nce kelimelerin anlamlarn bilmeden kulak dolgunluu ile
ezberlemek daha sonrada aralarnda zamanla anlam ilikisi kurarak btne ermek gibi bir
olay bu yalarda yapamayacamza gre uygulanacak tek yntem o dili gramer
kurallarna gre renmek olacaktr.
Sistem nce Trke dilbilgisi kurallarna genel bak ile balayan daha sonra ngilizce
dilbilgisindeki kullanacamz tm malzemeyi irdeleyip olayn mutfak aamasyla ilgilenen
btn bunlarn cmlelerin hangi aamalarnda karmza ktn Trke kyaslamalar ile
formlde yerine oturtan ve srasyla balangtan itibaren ngilizce dilbilgisindeki tm
cmle yaplarna hayattaki kullanm mantna gre uygulanan bir yntemdir.
Unutmayn ki iyi gramer bilgisi olan herkes iyi dzeyde yazp konuur. Bazen u
cmleyi ok sk duyarz. Benim gramerim iyi ama konuamyorum. Bu sadece
insann kendini kandrmasndan ibarettir. Gramer bilgisinden kastedilen onun
formln bilmek deil hayatta bir olay yaanrken hemen o gramerin adn telaffuz
edebilmektir. Sadece forml bilmek okullarda snav gemek iin geerlidir gerek
hayatla bir ilgisi yoktur.
NEDEN 5 AY
Elbette ki ngilizce eitimi yle aylara sacak bir olgu deildir ama temel ve taktii ile
uygulanabilecek doru bir metot baarnn altn anahtardr.
Haftalk ortalama 5-6 saatlik derslerle geirilecek 5 ay belki elde
olmayan aksaklklarla uzayabilecek 6 ay ngilizce iin harcanacak maksimum zamandr.
Bu sistem iinde uygulanan tarz ezbercilii ortadan kaldrdndan harcanan btn
sre mutlak renmeye gitmektedir.
Bu metotla ngilizce renebilmek insan aklnn alamayaca kadar kolay olmasna
ramen Trke alt yaps zayf, her gn 1 saat evde kendi bana tekrar
yapmayan, sistemi uygulamayan, birisi gelse de btn her eyi ben uyurken
beynime aktarsa zihniyetinde olan kiilerin baarya ulamalar hemen hemen
imkanszdr.
Eitim srecinden sonra kii ska okuyarak kendince yazlar yazarak ve sistemin bir
paras olan notlar tekrar ederek kendini gelitirecektir.
SEVYE DZEY
5 ay sonunda aklnza ne geliyorsa syleyip yazabileceksiniz. Tabi ki
CNN anlayamayacak Wall Street okuyamayacaksnz onlar belli bir kelime srecinin
sonunda gelecek olaylardr. Fakat szlk yardm ile Wall Street iindeki anlayamadnz
cmlelerin says gittike azalacak yada deyimlerde skntlar ekeceksiniz.
Bu sistem iinde yaklak kiiye bal olarak 3 ile 5 bin arasnda kelime renilecek bu
kelimeler sayesinde her cmle kolaylkla yaplabilecektir. ngilizce dilbilgisinde 100 binin
zerinde kelime vardr ama btn bunlar renmek uzun yllar alan bir sretir, bizim
hedefimiz yaz ve konumada olduka fazla saylabilecek bu kelimeler ile profesyonel
cmleleri ortaya karmaktr.
Sizi biraz daha aydnlatabilmek iin yaklak 4 veya 5 haftalk bir eitim sonucu
geleceimiz birinci kitabmzn sonunda aadaki gibi yaz rneklerini ok rahatlkla yazar
ve konuur olacaksnz.
TURKE BLGS
ngilizce renmek isteyenlerin nndeki en byk problemlerden bir tanesi yeterince
Trke dilbilgisi bilmemektir. nk insanlar belli bir yatan sonra bebekler gibi yaayarak
ngilizce renemeyecekleri iin renmenin en kalc ve temel ksm yabanc dili
kurallarna gre renmektir. Bu da o dilin kendi ana dilinizle benzer ve farkl taraflarn
alglamanzla olur. Tabi ki bunu yapabilmek iinde iyi Trke altyapsna ihtiya vardr.
Trke temel gramer yaplar ve zellikleri bilinmeden ngilizce renilemeyecei
unutulmamaldr. lk olarak Trke dilbilgisini oluturan temel kelime yaplar zerinde
duracaz. Bu yaplarn ok iyi bilinmesi ngilizceyi daha imdiden byk lde
halletmeniz anlamna gelecektir. Sakn bunlar bildiiniz ve gereksiz olduklar izlenimine
kaplmayn. leride yapacanz hatalarn byk ksmn buradaki bilgiler oluturacaktr. Bu
yzden bu konular mutlak surette ok iyi bilmek zorundasnz.
Nesne
Doada var olduunu bildiimiz, grememekte varln algladmz her trl ey bir
nesnedir. Ksaca tabiatn kendisi bir nesnedir.
ku
su
hava
kalem
masa
okul
sra
koltuk
Yukardaki kelimeler incelendiinde var olan her eyin nesne olduu kolayca anlalr.
sim
nsanlar aralarnda konuurken var olan bu nesneleri birbirlerine anlatabilmek iin baz
kelimelere ihtiya duyarlar. Bu kelimeler nesnelerin adlardr. Yukarda yazdmz
kelimeler aslnda var olan o nesnelerin isimleridir. Ksaca doada her nesnenin mutlak
surette kendini tantan bir ismi vardr ve isim nesnenin ayrlmaz parasdr.
Sfat
Nesneleri ekil, byklk, nitelik olarak tanmlayan kelimelere denir. Sfatlar isimleri
niteler ve isimlerin belirgin zelliklerini tanmlarlar.
ksa
uzun
byk
kk
iman
zayf
alkan
tembel
Zamir
simlerin yerine geen kelimelerdir, yani isimleri bir ka kez tekrar etmemek iin onlarn
kodlanmasdr ve doadaki btn nesnelerin bu zamirler tarafndan bir karl vardr.
Ben
Sen
O
Biz
Siz
Onlar
Tamlamalar
1. sim Tamlamas
ki tane ismin arka arkaya gelerek yapt tamlamalardr.
okul kaps
bahe duvar
ocuk park
kalem kutusu
2. Sfat Tamlamas
Bir sfattan sonra isim getirilerek yaplan tamlamalardr.
krk masa
kt adam
zne
Cmledeki eylemi yapan yada yaptran varlktr. Eyleme
bulunurlar. Canl veya cansz olabilirler.
Tom yarn Ankaraya gidecek.
Dn bize geldiler.
Fiil
, olu, eylem belirten kelimelere fiil denir. Bana iki tane fiil syleyin dediimde hemen
hemen herkes farkl eylemler kullansa da onlar mek-mak yaparak syler, yani gitmek, ko-mak gibi. Burada karmza kan mek-mak ekleri mastar ekleridir.
Sylediimiz kelimeler ise mastardr. O halde fiil dediimiz ey aslnda mastarn
kendisidir ve fiiller kimin tarafndan yapld belli olmayan ana eylemlerdir. Baka bir
ifade ile ham eylem konumundadrlar ve cmle iinde kullanlabilmeleri iin bir takm
ilemlere maruz kalmalar gerekmektedir. te cmle iinde hammadde ( ilenmemi )
olduklar iin kullanamayacamz ana eylemlere biz mastar diyeceiz.
gelmek
komak
oturmak
yrmek
seyretmek
alamak
barmak
Yklem
ekim alm fiildir. Yukarda anlattmz mastarn ilenerek kullanma hazr son halidir. Bir
fiilin ekim almasndan kastettiimiz ey znenin gemite - u anda - gelecekte
eyleme i yaptrmasdr. (gitti gidiyor gidecek) gibi ..
Bir cmlede sadece ve sadece bir tek yklem bulunur.
Kyden yarn geldim cmlesinde gramerde zaman yani yklem geldim ksmdr
yarn ise saysal bir zamandr (kelimede zaman) ve uyumsuz gibi gzken taraftr.
Cmleleri olayn getii ana zaman olan yklem ayakta tutar ve her yklemin iinde
mutlaka bir gramerde zaman bulunur. (gemi, u an, gelecek) Kelimede zaman ise
dn, bugn, yarn, seneye, dn akam, geen hafta gibi kelimelerdir ve
cmlelerin ana zamanlarn deitirmeye hibir gleri yoktur, sadece cmleleri sslerler.
Ksaca her yklem mutlaka bir gramerde zaman ierir ve kelimede zamanlarnda
yklemlerle uyumlu olmalar gerekir.
Yklem ile mastar arasndaki fark her durumda ayrt edebilme yeteneine sahip olmalyz
aksi taktirde ngilizce renmekte olduka zorlanrz.
nemli not: Dilbilgisi kurallarnda byle bir anlatm ve izah tarz yoktur. Bu anlatm
sadece baz eylerin daha kolay anlalmas iin yaktrma ifadeler iermektedir. Bu konu
ileride bizim iin ok nemli bir malzeme olacaktr.
Cmle
inde sadece bir tek yklem bulunan kelime veya kelimeler grubudur. Kesinlikle cmle
iinde birden fazla yklem olamaz. nk cmlede bir tek gramerde zaman bulunur
ve o da yklemdir.
gstermez. ngilizce gramerindeki btn cmleler yklem tiplerine gre bu iki grupta yer
alr.
1. Olu Cmleleri
lk bakta ilerinde yklem yokmu gibi alglanrlar. Bunun en byk nedeni insanlarn
yklemi sadece eyleme dayandrmalarndan kaynaklanr. , olu, eylem belirten
kelimelere fiil denildiini daha evvel aklamtk. Yani fiilin tanmnda bir olutan sz
edilmektedir. Her fiil illaki eylem ierecek diye bir kural yoktur. Doadaki nesnelerin
hepsinin bir var olu eylemi vardr. Biz bu tip cmleleri Trkede isim ve sfat fiil
kullanarak yaparz oysa ngilizcede byle kullanmlar yoktur. sim ve sfat cmleleri
yaplmak istenildiinde ngilizce gramerinde karmza olu cmleleri kar. Aada olu
cmlelerine rnekler verilmitir.
Tom dn hastayd.
ok iman.
Herkes aradayd.
Evliydi.
Arabas bahede.
Baarllar.
Kz kardei heyecanlyd.
Evet bu cmlelere ilk bakldnda yklem grlemez ama iinde yklem bulunmayan hi
bir yapnn cmle olamayaca hatrlandnda bu cmlelerin ilerinde kesinlikle gzle
grlemeyen bir yklemin olduu sonucuna varlr. Yani bu cmleler ilerinde gizli bir
olmak saklamaktadrlar. Yklemleri olmak mastarndan treyen bir kelimedir.
2. Eylem Cmleleri
lerinde eylem konumunda yklem bulundururlar.
Tom her sabah st ier.
Linda dn akam Ankaraya gitti.
Genellikle erken yatarm.
Beni geen hafta parka gtrd.
Karsn bahede saatlerce bekledi.
Babakan yarn geliyor.
Bahede oynuyorlard.
Seni arayacam.
Yzyorduk.
Odasnda alyordu.
Aada Trkeleri verilen cmlelerin hangi kategoride olduklarn yanlarna
yaznz.
1. Tecrbesiz bir ofr potansiyel bir tehlikedir.
2. Beni Amerikadan her akam aryor.
. eylem .
. olu ...
olu
eylem / emir .
eylem ..
S
Zaman)
ZNE
Subject
FL
Verb
NESNE
Object
isim
sfat
zamir
Nesneyi
Belirteci
Yeri
Zaman
sorular sorulur.
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
SVN
21
22
23
24
Bu araba alnt.
Bu araba olmak alnt
SVN
Tatilde her ey harikayd.
Her ey olmak harika tatilde
SVNZ
Bu hafta ok yorgunum.
Ben olmak ok yorgun bu hafta
SVNZ
ok zc bir filmdi.
O olmak ok zc bir film
SVN
Telefon yararl bir icattr.
Telefon olmak yararl bir icat
SVN
Yeni bir kaynak irket iin ok nemli.
Yeni bir kaynak olmak ok nemli irket iin
SVNB
ngilizler serin kanldrlar.
ngilizler olmak serin kanl
SVN
Trkiye Birlemi Milletlerin yesidir.
Trkiye olmak Birlemi Milletlerin yesi
SVN
Yllar nce Sinan olduka imand.
Sinan olmak olduka iman yllar nce
SVNZ
25
26
27
He
She
It
Erkekler iin
Kadnlar iin
Cansz ve hayvanlar
iin
We
You
O
O
O
Biz
Sen, Siz
28
They
I
Onlar
Ben
His
Her
Its
Erkekler iin
Kadnlar ii
Cansz ve hayvanlar
iin
Our
Your
Their
My
Onun
Onun
Onun
Bizim
Seni, sizin
Onlarn
Benim
Burada unutulmamas gereken en nemli nokta bu zamirlerden sonra mutlaka bir ismin
geldiidir. Tek balarna kullanmlar kesinlikle yoktur.
His
Her
Its
Our
Your
Their
My
+ SM
His
Her
Its
Our
Your
Their
My
book
book
book
book
book
book
book
Grld gibi arkalarna bir isim alarak ismin kime ait olduunu belirtirler.
His school
His job
Her pocket
Her pen
Our armchair
Our teacher
Your father
Your car
Their secretary
Onun okulu
Onun ii
Onun cebi
Onun kalemi
Bizim koltuumuz
Bizim
retmenimiz
Senin baban
Senin araban
Onlarn sekreteri
29
Their house
My exam
My sister
Onlarn evi
Benim snavm
Benim kz
kardeim
His
Hers
-----
yerine benimki
yerine onunki
yerine bizimki
Erkekler iin
Kadnlar iin
Cansz ve hayvanlar
iin
Ours
Yours
Onunki
Onunki
---------Bizimki
Seninki,
Sizinki
Onlarnki
Theirs
Mine
His school
His girl friend
His car
Her father
Her book
Her life
Our dog
Our house
Our picture
Your table
Your teacher
Your mother
Their flower
Their garden
Benimki
onun okulu
onun kz arkada
onun arabas
onun babas
onun kitab
onun hayat
bizim kpeimiz
bizim evimiz
bizim resmimiz
senin masan
senin
retmenin
senin annen
onlarn iei
onlarn bahesi
30
his
his
his
hers
hers
hers
ours
ours
ours
yours
Onunki
Onunki
Onunki
onunki
onunki
onunki
bizimki
bizimki
bizimki
seninki
yours
seninki
yours
theirs
theirs
seninki
onlarnki
onlarnki
Their cat
My exam
My face
My pen
onlarn kedisi
benim snavm
benim suratm
benim kalemim
theirs
mine
mine
mine
onlarnki
benimki
benimki
benimki
Erkekler iin
Ona,onu,onda, ....
Her
It
Us
You
Them
Me
Kadnlar iin
Ona,onu,onda, ....
Ona,onu,onda, ....
Bize,bizi,bizde, ...
Sana,seni,sende, ...
Onlar,onlara,onlarda, ...
Bana,beni,bende, ...
Yukardaki zamirler ismin tm halleri iin kullanlr. rnein me cmle iinde bana,
beni, bende anlamlar kazanabilir.
Beni sinemaya gtr
rneklerinde alt izili yerlere me gelir ve Trkeye en uygun eviri yaplr. Buradaki
nemli nokta bu zamirlerin mutlaka S V O N B Y Z formlnde nesne ksmnda yer
almasdr. Yani cmlede asla zne konumunda bulunamazlar ve bu tip zamirlerle cmleye
balanamaz.
Aada u ana kadar incelediimiz drt grup zamir topluca grlmektedir.
Ona, onu
Him
Onunki
His
Onun
isH
He
Ona, onu
Her
Onunki
Hers
Onun
erH
She
Ona, onu
It
--------
------
Onun
Its
It
Bize, bizi
Us
Bizimki
Ours
Bizim
Our
Biz
We
Sana, seni
You
Seninki
Yours
Senin
Your
Sen
You
r, OnlaraOnla
Them
nkiOnla
r
Their
s
nOnla
r
Their
Onlar
They
Bana, ben
Me
Benimki
Mine
Benim
My
Ben
31
32
Odas
Okulum
Ona
Onlar
Onlara
Onlar
Onlarn baarl oyunu
Onlarn kedisi
Onlarn mutlu gn
Onlarn scak yataklar .
Onlarnki
Onu
Onun altn kolyesi
Onun bo czdan
Onunki
Onunkiler
Oturma odan
retmeni
Pahal eteim
Pahal paltosu
Pahal yzn
Perdeleri
Resmimiz
Sabrsz babas
Sana
Sen
Seni
Senin gl bahen
Seninki
Siyah kaza
Siz
Size
Sizinki
Sobas
Szlkler
Suratn
emsiyesi
iman daylar
Tamir antas
Tecrbeli retmenim
Tehlikeli kpekleri
Tehlikeli sokamz
Televizyonumuz
Tembel erkek kardei
Tembel kpeimiz
Temiz evimiz
Tuhaf kalemi
Uzun boylu mdrm
Yamurluum
Yakn okulu
Yaramaz kzn
Yava spor araban
Yeni kasabalar
33
Yorgun arkadam
Yuvarlak masalar
Zengin amcas
Zengin baban
( ve s ) alarak ,
( ies ) alarak ,
shelves ,
cities , stories
( s ) alarak ,
books , pens
Bir kural eliinde formlize edilebilen her ey ngilizce Gramerinde dzenli diye
adlandrlr. Yukarda belli kurallar erevesinde oul yaplabilen isim kategorileri
gsterilmitir. Belli bir kural snfna girmeyen ve bunun sonucunda ayr ayr bilinmek
zorunda kalnan kelimeler ise dzensiz yaplardr. Aada s ve trevleri ile
oul yaplamayan ayr ayr bilmek zorunda olduumuz dzensiz isimler yer
almaktadr.
Ma n
adam
men
man
kadn
women
Pers on
kii
adamlar
kadnlar
peo pl e
kiiler
Fo ot
ayak
fe et
ayaklar
Fi sh
balk
fish
balklar
Louse
bit
li ce
bitler
Mo use
Chi ld
fare
ocuk
mice
ch ildre n
34
fareler
ocuklar
To ot h
di
teeth
diler
Sheep
koyun
shee p
koyunlar
Ox
kz
oxen
kzler
Go ose
geyik
geese
geyikler
Th is
bu
these
bunlar
Th at
th ose
unlar
gzler
sh ort s
ort
Jeans
kot pantolon
sh oes
ayakkab
Sciss or s
makas
tig ht s
tayt
Over al ls
tulum
py jam as
pijama
Pa nts
pantolon
brace s
Gl asses
bardak
drbn
Tro users
pantolon
gzlk
Cli pp ers
krpma aleti
she ars
makas
To ng s
maa
pi ncer s
kerpeten
ask
buza
ca lve s
buzalar
Half
yarm
ha lves
yarmlar
Wife
kadn e
wi ve s
Self
kendi
sel ve s
kendileri
Knife
bak
kni ves
baklar
Leaf
yaprak
lea ves
yapraklar
Shelf
raf
she lve s
raflar
Th ief
hrsz
th ie ves
hrszlar
Wolf
kurt
wo lve s
eler
kurtlar
35
Lo af
somun
lo ave s
somunlar
Sheaf
demet
she ave s
demetler
kasa
safe s
kasalar
Belief
inan
belie fs
Ro of
at
ro of s
atlar
Chief
bakan
ch ief s
bakanlar
inanlar
yerli
po li ce
polis
Arc hi ves
ariv
remain s
kalnt
Ri ches
servet
sa vin gs
tasarruf
Catt le
sr
evre
Clo th es
amar
th an ks
teekkr
Outdo ors
dars
manne rs
terbiye
Dre gs
tortu
outs ki rts
civar
Ea ves
saak
vi ctua ls
erzak
En vir ons
evre
go ods
mal
Wages
haftalk maa
business
Bag ga ge
bagaj
entert ainmen t
Bread
ekmek
furniture
Mo ney
para
i
gsteri
mobilya
grief
znt
Cas h
nakit
kn ow ledge
bilgi
Fun
elence
info rmat io n
bilgi
Homewo rk
ev ii
posta
36
Wor k
news
haber
S
1. Dikkat edilirse daha evvel aklamaya altmz iyelik zamirleri (her, his, its, our,
your, their, my) isimlerin yerine kullanlmaktadr. Eer zamirlerin yerine gerek
isimlerini koyar ve yine bir aitlikten sz edersek o zaman s kullanmak zorunda
kalrz ve isimlere nin, nn, sinin, snn, sunun, snn, lk, lik gibi anlamlar katar.
His book
Toms book
Her cat
Lindas cat
37
Tomunki
Lindannki
ocuklarnki
His
Hers
Theirs
Onunki
Onunki
Onlarnki
7. zel faaliyet gsteren i yerlerini asl meslekten ayrt etmek iin kullanlr.
Butchers
Grocers
kasap (dkkan)
bakkal (dkkan)
Butcher
Grocer
kasap (meslek)
bakkal (meslek)
8. s her zaman ( nin, nn, sinin, snn.) gibi anlamlar vermeyebilir. Bazen isim
tamlamas yapma grevi stlenirler. Fakat bu ifadeler genel anlam ierirler. simlerin iyelik
hallerinden ( nin, nn, sinin, snn) farkldrlar. Aada bu ekilde oluan tamlamalara
rnekler verilmitir. Bu tamlamalar ismin iyelik halleri ile kartrmamak gerekir.
A butchers knife - Bir kasap ba
The butchers knife - Kasabn ba
A teachers book - Bir retmen kitab
The teachers book - retmenin kitab
A boys school - Erkek okulu
A childs play - ocuk oyunu
A carpenters saw - Marangoz testeresi
A childrens story - ocuk hikayesi
A doctors degree - Doktor diplomas
A dogs life - Kpek hayat
A drivers license - ofr ehliyeti
A girls college - Kz niversitesi
A ladies tailor - Kadn terzisi
A lieutenants rank - Temen rtbesi
A summers day - Bir yaz gn
A teachers college - retmen okulu
38
OF
1. of kullanarakta ( nin, nn, sinin, snn ) anlamlar veren kelime gruplar yaplabilir.
Deien hi bir ey yoktur. Sadece s daha ok zel isimlerde of ise cins isimlerde
kullanlr.
Name of school
Okulun ismi
Schools name
Colour of wall
Duvarn rengi
Walls colour
Milk of cat
Kedinin st
Cats milk
The beginning of the story - Hikayenin balangc
The decision of the government - Hkmetin karar
The title of the book - Kitabn bal
The ground floor of the building - Binann giri kat
The name of this village - Bu kyn ismi
The roof of the house - Evin ats
The cause of the problem - Problemin nedeni
Back of the car - Arabann arkas
The phone number of Jack - Jackin telefon numaras
Best party of day - Gnn en iyi filmi
Job of my sister - Kz kardeimin ii
Favourite colour of Paula - Paulann favori rengi
Birthday of Tom - Tomun doum gn
The wall of the castle - Kalenin suru
The manager of the hotel - Otelin mdr
The window of the car - Arabann penceresi
The new vase of the roses - Gllerin vazosu
The existence of Allah- Allahn varl
The end of American Indians - Kzlderililerin sonu
The courage of the Turks - Trklerin cesareti
The poster of Atatrk - Atatrkn posteri
The palace of the queen - Kralienin saray
The influence of the rich - Zenginlerin nfusu ( itibar )
The suffer of the poor - Fakirlerin acs
The smell of a rose - Bir gln kokusu
The conquest of the city - ehrin fethi
The next subject of the book - Kitabn bir sonraki konusu
The members of the association - Dernein yeleri
The second day of the conference - Konferansn ikinci gn
The guns of the robbers - Soyguncularn silah
The birthday of her sister - Kz kardeinin doum gn
The invention of the telephone - Telefonun icad
The cost of the production - retimin maliyeti
A work of a madman - Bir delinin ii
2. of her zaman ( nin, nn ) anlam vermeyebilir. Bazen isim tamlamas yapar. Ama bu
ifadeler genel anlam ierirler. simlerin iyelik hallerinden farkldrlar. Bu yzden bu iki
kategoriyi birbiri ile kyaslamaya kalkmayn. Aada bu tip kullanmlara rnekler
verilmitir.
39
40
LEK BLGS
1. Kat olsun sv olsun herhangi bir saylamayan maddenin belli saydaki biriminden (bardak,
fincan, ie) bahsediyorsak aadaki kalb kullanrz. Bu yolla saylamayan isimleri
lekleyerek onlarn belli bir miktarn ifade ederiz. Bu kalb deitirmeye almak mmkn
deildir. Trke evirilerindeki mantkszlklar aranmakszn hep ayn kuralla yaplrlar.
[LEK
OF
MADDE]
41
42
43
ba sarmsak
dinamit lokumu
millik mesafe
saatlik uyku
ARTICLES
1- INDEFINITE: BELRSZ
A BR: Sessiz bir harf ile tekil bir szckten nce kullanlr.
rnek
-
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
A
book
chair
story
university
useful thing
European
sister
brother
month
day
week
year
size
sudden
tiger
lion
crocodile
camel
dozen of eggs
glass of tea
shiny day
hundred
million
thousand
billion
dozen
few
couple
lot of
an
an
an
an
an
an
an
an
an
apple
umbrella
egg
heir
honest man
hour
engineer
interest
ant
44
- chairs gibi,
cloth
grass
paper
money
wood
gibi,
45
Ismi belli olan yerleri tanmlarken ve tanmlayc bir edatl deyiten nce
- The Palace of raan / raan Saray
- The house with brown-shutters / Kahverengi panjurlu ev.
zel bir ad izleyen ve meslek veya ticaret anlatan cins adlarn nnde kullanlr
- Tahir the teacher / retmen Tahir
- Mustafa the administer / Ynetici Mustafa
Ada topluluklarndan nce
- The Island Bahamas / Bahama adalar
- The East India Islands / Dou Hindistan adalar
Nehir Okyanus ve srada adlanrndan nce
- The Atlantic Ocean
- The mountain Everest
Tren, gemi ve Uak adlarndan nce
- The M/S Bar Mano / Bar Mano gemisi
- The Santa Fee / Santa Fee treni
Kiiye/ahsa ait olmayan iyeri, banka, otel, enstit, restoran adlarndan once
- The Marmara Hotel
- The Ottoman Bank
niversite, Okul, Hastane adlarndan nce
- The Istanbul University / stanbul niversitesi
- The apa Hospital / apa Hastanesi
Bir kme veya topluluu simgeleyen saylabilir tekil bir addan nce
- The ant is industrious / Karnca alkandr
Bir kme,grup,topluluu sfatlardan nce
- The rich always proud / Zenginler daima kibirlidir.
- We must help the poor / Fakirlere yardm etmeliyiz.
- The French cook meat the best / Eti en iyi Franszlar piirir.
Doada yalnz tek olan varlklardan nce
- The earth
- The sky
- The ocean
Mzik aygtlarndan nce
- The violin / Keman
- The piano / Piyano
Tanmlayc en stnlk anlatmlarnda kullanlr
- That is the oldest mosque in stanbul
- O stanbuldaki en eski camiidir.
The most / the first / the best / the worst / the second getii cmlelerde
Ad olarak kullanlan en stnlk anlatmlarndan nce
- This is the best I can do
- Bu benim yapabileceimin en iyisidir.
46
NEGATIVE (OLUMSUZ)
I haven't got a car.
You haven't got a car.
He hasn't got a car.
She hasn't got a car.
It hasn't got a car.
We haven't got a car.
They haven't got a car.
QUESTION (SORU)
Have I got a car?
Have you got a car?
Has he got a car?
Has she got a car?
Has it got a car?
Have we got a car?
Have they got a car?
DKKAT!
- I have got a car. ( Bir arabam var.)
Trke'ye evirirken genelde "Bir arabaya sahibim" eklinde evirmeyiz. ki dil arasndaki
bu farkllk bazen ngilizceyi yeni renenler iin sorun tekil edebilir.
yle ki;
"Benim iki kz kardeim var" cmlesini ngilizce'ye evirmek isteyen bir kii, "var"
kelimesine aldanarak "there is/are" kalbn kullanabilir ve tabi ki yanl olur. O yzden
cmlenin sahiplik anlam ierip iermediine baklmaldr.
- She has got two sisters. (Onun iki kz kardei var veya o iki kz kardee sahiptir)
- We have got many pens. (Bizim ok kalemimiz var veya biz ok kaleme sahibiz)
- I have a sister.
Bu iki cmle arasnda anlam olarak fark yoktur. Ancak olumsuz ve sorularda durum ayn
deildir.
(+) I have got a book.
(-) I haven't got a book.
(?) Have I got a book?
YANLI KULLANIMLAR
47
Examples:
A: Have you got a pencil?
B: No, I haven't. (doru)
No, I don't. (yanl)
bread
cake
coffee
coke
coke
hair
milk
money
water
weather
48
49
50
SOME ANY
"some" kelimesi Trke'de "biraz/birka" anlamna gelir ve olumlu cmlelerde
kullanlr.
Examples:
I am going to buy some eggs. (Birka tane yumurta alacam.)
There is some ice in the fridge. (Buzdolabnda biraz buz var.)
We made some mistakes. (Baz yanllar yaptk.)
She said something. (Bir ey syledi.)
I met someone. (Birisiyle tantm.)
any" kelimesi Trke'de hi anlamna gelir ve negatif cmlelerde kullanlr.
Examples:
I'm not going to buy any eggs. (Hi yumurta almayacam.)
There isn't any ice in the fridge. (Buzdolabnda hi buz yok.)
They didn't make any mistakes. (Hi hata yapmadlar.)
She didn't say anything. (Hibir ey sylemedi.)
I didn't meet anybody. (Kimseyle tanmadm.)
SORU CMLELERNDE "SOME" VE "ANY"
Soru cmlelerinin ounda (istisnalar vardr) "any" kullanlr.
- Is there any ice in the fridge? (Buzdolabnda hi buz var m?)
- Did they make any mistakes? (Onlar hi hata yaptlar m?)
- Are you doing anything this evening? (Bu akam bir ey yapyor musun?)
nsanlara bir ey teklif ederken veya bir ey nerirken kullandmz soru cmlelerinde
"any" deil, "some" kullanlr. Bu cmleler kalp olarak soru cmlesi olsa da esasen
tekliftir.
Examples:
- Would you like some milk? (Biraz st ister misiniz)
(Bu cmle yap olarak soru cmlesi olsa da bilgi alma amal sorulan gerek bir soru
deildir, bir tekliftir.)
51
52
FOR - SINCE
for ve since "Present Perfect Tense" ile kullanlan zaman bildiren ifadelerdir. Bir eylemin
ne kadar sredir devam ettiini ifade etmek iin kullanlr.
FOR
Bir eylemle ilgili sreten bahsederken for kullanlr.
Example:
- I have been chatting for two hours. (ki saattir chat yapyorum.)
Bu rnekten chat yapma eyleminin iki saat nce balad ve hala devam ettii
anlalmaktadr.
- John has been working for this company for six months. (John alt aydr bu irkette
alyor.)
SINCE
Bir eylemle ilgili srecin balang noktasndan bahsederken since kullanrz.
- I have been chatting since 2 o'clock. (Saat ikiden beri chat yapyorum.)
Bu rnekte chat yapma eyleminin ne kadar srd deil, ne zaman balad
ifade edilmektedir. Ama sonu olarak eylemin ne kadar srd de anlalr.
rnein cmle saat 4'de sylenmise, eylem iki saat srm demektir.
- I haven't seen Mary since Monday. (Pazartesiden beri Mary'yi grmedim)
53
- They haven't seen each other for 2 years. (ki yldr birbirlerini grmediler.)
Bu cmle olumsuz olduu iin for cmleden karlamaz.
rneklerde grld gibi "would you like" kalb nazik bir ekilde bir ey teklif ederken
kullanlr. ngilizce' de "do you want" sorusuyla ayn anlamdadr ama daha naziktir.
"Would you like to...?" kalb birisini bir ey yapmak iin davet
ederken kullanlr.
Examples:
Would you like to come to my birthday party? (Benim doum gn partime gelmek ister
misin?)
What would you like to do tonight? (Bu gece ne yapmak istersin?)
"Would like to" kalb nazike bir ey istemek iin "I want"
kalbnn yerine kullanlr.
Examples:
- I am very hungry. I'd like a hamburger. (ok am. Bir hamburger istiyorum/alabilir
miyim)
- I'd like some information about the programme, please.
(Programla ilgili bilgi istiyorum/alabilir miyim.)
54
55
"Would Prefer" kalb genel tercihlerimiz deil, belirli bir durumda neyi tercih ettiimizi
ifade ederken kullanlr.
Example:
- Would you prefer coffee or tea? (Kahve mi alrsnz, ay m?)
- I'd prefer to stay at home rather than go to the cinema tonight.
(Bu gece sinemaya gitmektense, evde kalmay tercih ederim.)
WOULD RATHER (I'd rather)
"would rather" ve "would prefer" kalplar arasnda anlam olarak fark yoktur. Sadece
kullanmda aadaki fark vardr.
would rather do
would prefer to do
"would rather" kalbndan sonra dorudan fiil gelir ve ek almaz.
Examples:
- I'd rather go by car. (Arabayla gitmeyi tercih ederim.)
- I'd rather stay at home. (Evde kalmay tercih ederim.)
REPORTED SPEECH
Indirect Speech (reported speech de denir) birisinin syledii cmleyi
aktarmaya denir. Genellikle konuma dilinde kullanlr.
Eer aktarlan eylem gemite yaplm ise, cmle gemi zaman olur. Bu kalp
genellikle bahsedilen zamandan bir nceki gemi zamanla ifade edilir.
rnein:
rnein:
rnein:
56
The teacher said that phrasal verbs are very important. (retmen Phrasal Verbs
lerin ok nemli olduunu syledi.)
She said, "I want to bring my children." (ocuklarm getirmek istiyorum, dedi. She
said she wanted to bring her children. (ocuklarn getirmek istediini syledi.)
Jack said, "My wife went with me to the show." (ova karmla birlikte gittik.), dedi.
Jack said his wife had gone with him to the show. (Jack, ova karsyla birlikte gittiini
syledi.)
Konuulan an; geni zaman, gemi zaman veya gelecek zamanla uyumlu hale
getirmek iin zaman zarflarn da deitirmek gerekir.
rnein:
She said, "I want to bring my children tomorrow." (ocuklarm yarn getirmek
istiyorum), dedi. (ocuklarn yarn getirmek istediini syledi.), olur.
Jack said, "My wife went with me to the show yesterday." (Dn ova karmla birlikte
gittik), dedi. (Jack, dn ova karsyla birlikte gittiini syledi.)
Indirect Questions
Sorular aktarrken zellikle cmlelerin diziliine dikkat etmek gerekir.
Evet/Hayr ile balayan soru cmlelerini aktarrken (if) eer kullanlr. Niin,
nerede, ne zaman gibi soru kelimelerini kullanrken, cmleye bu soru
kelimeleriyle balamak gerekir.
rnein:
She asked, "Do you want to come with me?" Benimle gelmek ister misin? diye
sordu. She asked me if I wanted to come with her. Bana, onunla gidip gitmeyeceimi
sordu. olur.
Dave asked, "Where did you go last weekend?" Dave, Geen hafta nereye gittin?
diye sordu. Dave asked me where I had gone the previous weekend. Dave,geen
hafta nereye gittiimi sordu. olur.
He asked, "Why are you studying English?"Niin ngilizce alyorsun? diye sordu.
She asked me why I was studying English. Bana niin ngilizce altm sordu.
olur.
57
Direct Speech
He said, "I live in Paris." Paris te
yayorum. dedi.
He said, "I am cooking dinner." Akam
yemeini piiriyorum, dedi
He said, "I have visited London twice."
Londray iki kez ziyaret ettim, dedi.
Indirect Speech
He said he lived in Paris. Pariste
yaadn syledi.
He said he was cooking dinner. Akam
yemeini piirdiini syledi.
He said he had visited London twice.
Londray iki kez ziyaret ettiini syledi.
He said he had gone to New York the week
before. Geen hafta New Yorka gittiini
syledi.
He said he had already eaten. Yemeini
oktan yediini syledi.
He said he was going to find a new job.
Yeni bir i bulacan syledi.
He said he would give Jack a call. Jacki
arayacan syledi.
He said he had been working on that
project for over two weeks. ki haftadan
daha uzun bir sredir bu proje zerinde
altn syledi.
He said he could come that night. Bu
akam gelebilileceini syledi.
He said he might buy a new car. Yeni bir
araba alabileceini syledi.
He said he might go to
Denver.Denverlara gidebileceini syledi.
He said he had to give Ken a call. Keven
aramas gerektiini syledi.
He said he had to give Ken a call. .
Keven aramas gerektiini syledi.
He said he should see a doctor. Doktora
grnmesi gerektiini syledi.
58
REFLEXIVE PRONOUNS
Aadaki tabloda en sa kolonda gzken zamirler "reflexive pronouns" olarak
adlandrlr ve Trke'de "kendim", "kendisi", kendimiz" gibi anlamlara gelir.
I
you
he
she
we
they
me
you
him
her
us
them
myself
yourself/yourselves
himself
herself
ourselves
themselves
59
Refl
exive Pronoun ne zaman kullanlr?
Reflexive pronoun temel durumda kullanlr.
- When the subject and object are the same (zne ve nesne ayn olduunda)
I hurt myself. (Kendimi incittim) (kendi kendimi)
The band calls themselves "Dire Straits". (Grup kendine "Dire Straits" diyor.
He shot himself. (Kendini vurdu) (kendi kendini)
- As the object of a preposition, referring to the subject (zneyi gsteren bir
edatn nesnesi olarak)
I bought a present for myself.
She did it by herself (=alone). Kendi kendine yapt. (=tek bana)
That man is talking to himself.
- When you want to emphasize the subject (zneyi vurgulamak istediiniz durumlarda)
I'll do it myself. (No-one else will help me.)
They ate all the food themselves. (No-one else had any.)
COMPARISON
mukayese, karlatrma demektir. Her dilde olduu gibi ngilizcede de sfat ve zarflar
her biri kendi arasnda mukayese edilebilir. nemli iki mukayese yaps vardr. Birincisi
daha anlamnda olan comperative, ikincisi bir grup iinde en iyi anlamnda
superlative yapsdr. Dier dillerde bu yaplar kolay olmasna ramen ngilizcede biraz
karktr. imdi bunu sfat ve zarflarda ayr ayr grelim.
Sfatlarda Mukayese
Sfatlarda mukayese hece saysna gre yaplr. Bu yzden tek heceli sfatlarda, ikiden
fazla hecelilerde ve iki hecelilerde olmak zere maddelere ayrarak konuyu ileyeceiz.
1.) Tek Heceli Sfatlarda
Tek hecelilerde comperative er, superlative the .........est ekleri ile yaplr.
Adjective (yaln)
Comparative (stnlk)
High (yksek)
Dark (koyu)
Tall (uzun)
Brave (cesur)
Comperative (stnlk)
Expensive (pahal)
Interested (ilgili)
60
Frightening (rktc)
Happy (mutlu)
Simple (basit)
Bunlarn dnda kalan iki heceli sfatlar more ve the most ekleri ile mukayese edilir.
Aslnda bu konu daha karmaktr. En anlalr sade halde verilmeye alld. Bu temel
ekli ile konuyu rendikten sonra baka gramer kitaplarndan allabilir.
imdi rneklerle konunun KPDS ile ilgili boyutunu irdeleyelim.
KPDSde comperative bir yap sorulursa mutlaka bir than eki vardr ve cmlede bu ek
aranmaldr. nk comperativede kyas iki kii veya nesne arasnda yaplr. Eer than
eki yoksa bu comperative deildir. Bu durumda superlative aranmaldr. Superlativede
kyas ikiden fazla kii veya nesne arasndadr.
I am older than you (are) (Ben sizden daha yalym.)
Sfatlarda comperative durumunda yukardaki cmlede parantez iinde gsterilen fiil
opsiyoneldir. Genelde kullanlmaz. Ama zarflarda nemlidir.
This camera is more expensive than yours. (Bu kamera sizinkinden daha pahaldr.)
My son is the most intelligent student in the classroom. (Olum snftaki en alkan
rencidir.)
Eer kyas, kiinin bulunduu yere (konuma) gre ise in edat kullanlr.
My son is the most intelligent student of all his friends. (Olum arkadalarndan en
alkan olan rencidir.)
Eer kyas, kiinin emsalleri arasnda ise of edat kullanlr.
Soru ekli
Your article is the most informative (article) of all the article we have received. (Sizin
makaleniz aldmz makalelerden en kapsaml olandr.)
of veya in edatlar oldumu mutlaka superlative gidilmelidir. Ama ii daha ok karmak
hale getirmek iin oftan sonraki yapy baa alarak sorarlar. Bu konudan en yaygn olarak
sorulan soru ekli budur.
Of all the article we have received, your article is ......................... informative. (Sizin
makaleniz aldmz makalelerden en kapsaml olandr.)
eklinde cmleyi bo brakarak sorarlar. Burada than olmad iin comperative deil;
of olduu iin superlativedir deyip, klardan the mostu iaretliyoruz.
61
Byle sorularda bir de zne tmle uyumuna ok dikkat etmek gerekir. zne tekil ise
tmle tekil; zne oul ise tmle oul olmak zorundadr. Bu zellikten de soru gelebilir.
He is ......................lenient managers we have ever had. (O hayatmda grdm en
yumuak mdrlerdendir.)
The most
One of the most
Doru cevap one of the most dur. Burada zne tmle uyumu aranmaldr. Eer the
most lenienti seersek o hayatmda grdm en yumuak mdrlerdir anlam kar ki
yanltr.
Sfatlarda comparision konusundan gelebilecek sorular ve nasl yaklalmas gerektiini
zetlersek;
ise of edat kullanlr. Eer bu iki edattan biri varsa mutlaka superlativee gidilmelidir.
3. Bu edatlarn baa alnarak karmak bir ekilde sorulmas: Burada dikkatli olup
yapy grebilmek gerekir.
62
This manager is more capable than the previous.(manager) (Bu mdr ncekilerden
daha yeteneklidir.)
Bu ekildeki kyaslamalarda ikinci isim opsiyoneldir, kullanlmayabilir. Onun yerine one
veya ones kullanlabilir. Burada zne tmle uyumu nemlidir. Eer zne tekil ise
tmle tekil (one); zne oul ise tmle oul (ones) olacaktr.
This manager is more capable than the previous one. (Bu mdr ncekilerden daha
yeteneklidir.)
Bu zamir iki yerde kullanlr. One ones ve that those dur. Birincisi genellikle sfatlarla
kullanlr. kincisinin kullanmn sonra greceiz.
The students are more prolific than the other ones. (Bu renciler dierlerinden daha
verimlidirler.)
This writer is the most distinguished that I have ever seen. (Bu yazar u ana kadar
grdmz en sekin yazardr.)
KPDSde bu yapnn yn sorulabilir:
1.
Comperative (stnlk)
Good (iyi)
Bad (kt)
worse
the worst
more
the most
Little (az)
less
Old (yal)
older
the oldest
elder
farther
further
Far (uzak)
63
1.
2.
3.
To double:
iki kat artmak
To triple:
kat artmak
To quadruple: drt kat artmak
Our population has doubled over the last twenty-five years. (Nfusumuz son 25 ylda iki
kat artm.)
Bu yapda ...daha fazla ifadesi nasl eklenebilir? (iki kattan/ kattan/drt kattan daha
fazla) Yardmc fiil ile temel fiil arasna more than yazlarak bu anlam verilir.
Our population has more than doubled over the last twenty-five years. (Nfusumuz
son 25 ylda iki kattan daha fazla artm.)
Comparision konusunun en zor sorusu bu yapdaki more than ifadesidir. Bir kez
KPDSde sorulmutur.
Zarflarda Mukayese
Zarflar da sfatlar gibi kendi aralarnda kyaslanabilirler. Sfatlarn kyaslamalarnn iyi
anlalmas bu konuya ok iyi bir hazrlk olur. nk orada anlatlan kurallar zarf
kyaslamalar iin de geerlidir. Maddeler (iki madde ve dzensizler olmak zere) halinde
zarflarn kyaslamalarn aklamaya alalm.
1.) Sonuna ly alan Zarflarda: Bunlarda kyas more ve the most ile yaplr.
Adverb (yaln)
Comparative (stnlk)
64
Quickly (hzl)
Carefully (dikkatli)
more carefully
Comparative (stnlk)
Hard (sk)
Fast (hzl)
faster
the fastest
Early (erken)
earlier
the earliest
Early zarf sonunda ly olduu iin birinci maddeye dahil olmaldr diye bir dnce akla
gelebilir ama bu istisnai bir durum olup orijin olarak ly harfleri vardr. Yani sfattan ly
eki ile tretilmemitir.
3.) Dzensiz Olan Zarflarda: Sfatlarda olduu gibi dzensiz zarflarda da comparison
iin kelimeler tretilmitir.
Adverb (yaln)
Comparative (stnlk)
Well (iyi)
Badly (Kt)
worse
the worst
Much (ok)
more
the most
Little (az)
less
the lest
65
Equality
Sfatlardaki eitlik durumu ile ayndr. Tek fark sfat ve zarf kullanmndan kaynaklanan
(araya zarf gelme, much kullanma vb.) farklardr.
He is unlikely to learn as much as I am. (Onun benim kadar kazanmas olas deildir.)
This boy doesnt study so hard as his brother does. (Bu ocuk kardei kadar sk
almaz.)
You earn twice as much as I do (Siz benim iki katm kadar kazanyorsunuz.)
Katlamal ifadelerde sfatlarda as much as kullanlr.
66
interesting / difficult
funny - funnier
rnek cmleler
Yesterday was hotter than
today.
(Dn bugnden daha
scakt)
rnek cmleler
London is more expensive
than Madrid.
(Londra Madrid'den daha
pahaldr)
rnek cmleler
I am happier than you. (Ben
senden daha mutluyum)
rnek:
cheap - the cheapest /
hot - the hottest / high
- the highest
rnek:
interesting rnek:
- the most interesting / difficult - happy - the happiest / funny
the most difficult
- the funniest
rnek Cmleler
rnek Cmleler
rnek Cmleler
67
Good - adjective
Better - comparative
The best - superlative
rnek Cmleler
This book is better than that one.
This is the best school in the city.
Bad
Bad - adjective
Worse - comparative
The worst - superlative
rnek Cmleler
His French is worse than mine.
This is the worst day of my life.
Yukardaki rneklerdeki sfatlar dzensiz sfatlardr ve tabloda gsterildii gibi dzenli
deimezler. Yani ezberlenmeleri gerekir.
COMPRASIONS: KARILATIRMALAR
AS... AS: ... KADAR veya NOT AS... AS:
68
- Finer - Better
2- d / ed / ful/ing / ive/ly/ous/re gibi son harflerle bir de iki veya daha fazla
heceli
sfatlarda sfatn bana - more getirilir
- more afraid
- more tired
- more beautiful
- more attractive
- more charming
- more quickly
- more nervous
- more obscure
3-
4-
5- Eksiklik derecesinde ise; LESS .......... THAN (... DEN DAHA AZ) dan / den
-
daha.... dir
No-name silver / silver CD-Rs are less cheap than Sony CD-Rs.
No name gm CD-ler Sony Cdlerden daha az ucuzdur.
Spiders are less dangerous than snakes.
rmcekler ylanlardan daha az tehlikelidir.
Mr.Brown is less careful than Mrs.Brown
Bay Brown, Bayan Browndan daha az dikkatlidir.
6- PROPORTION / ORANLAMA
A- )
The + adjective
+r
+ er
+ ier
The + adjective
+r
+ er
+ ier
69
The more questions you solve, the more grades you obtain.
Ne kadar ok problem zersen, o kadar ok not alrsn.
The more money you pay, the more goods you buy.
Ne kadar ok para dersen , o kadar ok mal alrsn.
The more shipments you make the more orders you can place.
Ne kadar ok sevkyat yaparsanz, o kadar ok sipari alrsnz.
7- Sessiz bir harfi izleyen y harfiyle biten sfat veya belirtecin yerine y harfi kalkar
ve iest / -y harfi olmayanlarda ise - est eki gelir
Early earliest
Rich richest
Big biggest
Small smallest
Fine finest
Narrow narrowest
8- a-o-u-e-i gibi sesli nl harfle biten sfat veya belirtecin yerine y harfi kalkmaz
ve iest / eki gelmez onun yerine direkt - est eki gelir
- Grey
- Greyest
9- Ancak iki veya daha fazla heceli sfat veya belirtelerde; - d / -ed / -ful / - ive /
-ly / -ous / -re son harfleriyle biten iki veya daha fazla heceli sfat veya belirtelerde baa the most ibaresi getirilir.
-
Afraid
quickly
-tired
-nervous
-beautiful
-obscure
-charming
P & O Line is the least expensive line therefore it is preferred by a lot of importers
P & O hatt en az pahal olan bir hat olup, bu nedenle pek ok ithalat tarafndan
tercih edilmektedir.
70
Arose
Arisen
Awake
Awoke
Awoken
-awaked
Be
Begin
Come
Bend
Bite
Blow
Break
Bring
Broadcast
Build
Buy
Catch
Choose
Come
Cost
Cut
Dig
Do
Draw
Drink
Drive
Eat
Fall
Feed
Feel
Fight
Find
Fit
Fly
Forget
Forgive
Freeze
Was
Began
Came
Bent
Bit
Blew
Broke
Brought
Broadcast
Built
Brought
Caught
Chose
Came
Cost
Cut
Dug
Did
Drew
Drank
Drove
Ate
Fell
Fed
Felt
Fought
Found
Fit
Flew
Forgot
Forgave
Froze
Been
Begun
Come
Bent
Bitten
Blown
Broken
Brought
Broadcast
Built
Brought
Caught
Chosen
Come
Cost
Cut
Dug
Done
Drawn
Drunk
Driven
Eaten
Fallen
Fed
Felt
Fought
Found
Fit
Flown
Forgotten
Forgiven
Frozen
Get
Got
Got
Give
Go
Grow
Gave
Went
Grew
Given
Gone
Grown
71
Kalkmak-dorulmak-ortaya
kmak-domak-ykselmekmeydana gelmek ba gstermek.
Uyanmak uyandrmak-harekete
gemek harekete geirmek
farkna varmak.
Olmak
Balamak
Gelmek
Emek /bkmek /bklmek
Isrmak /rahatsz etmek/sokmak
Esmek / flemek / srklemek
Krmak/krlmak
Getirmek
Yayn yapmak/yaynlamak
na etmek
Satn almak
Yakalamak / yetimek
Tercih etmek
Gelmek
Mal olmak
Kesmek
Kazmak
Yapmak /etmek
izmek
mek
Srmek / araba kullanmak
Yemek
Dmek
Beslemek / yedirmek
Hissetmek
Dvmek/savamak
Bulmak
Uymak / uyumak
Umak
Unutmak
Balamak
Donmak /dondurmak
Almak /elde etmek / olmak /
ilgilenmek/ulamak
Vermek
Gitmek
Yetimek/bymek /gelimek
Hang
Have
Hear
Hide
Huung
Had
Heard
Hid
Hung
Had
Heard
Hidden
Hit
Hit
Hit
Hold
Hurt
Keep
Know
Held
Hurt
Kept
Knew
Held
Hurt
Kept
Known
Lay
Laid
Laid
Lead
Led
Led
Leave
Let
Lend
Lie
Light
Lose
Make
Meet
Pay
Put
Quit
Read
Ride
Ring
Left
Let
Lent
Lay
Lit-lighted
Lost
Made
Met
Paid
Put
Quit
Read
Rode
Rang
Left
Let
Lent
Lain
Lit lighted
Lost
Made
Met
Paid
Put
Quit
Read
Ridden
Rung
Rise
Rose
Risen
Run
Say
See
Sell
Send
Ran
Said
Saw
Sold
Sent
Run
Said
Seen
Sold
Sent
Set
Set
Set
Shake
Shook
Shaken
Shoot
Shot
Shot
Shut
Sing
Sit
Sleep
Slide
Speak
Shut
Sang
sat
Slept
Slid
Spoke
Shut
Sung
Sat
Slept
Slid
Spoken
72
Asmak
Sahip olmak
itmek /haber almak
Saklamak
Vurmak / arpmak/ varmak/
ulamak/darbe indirmek
Tutmak /elinde tutmak
ncinmek/incitmek/actmak
Tutmak/saklamak/alkoymak
Bilmek
Yaymak/yerletirmek /demek /
hazrlamak
Klavuzluk-nderlik etmek/yol
gstermek
Ayrlmak-brakmak-terk etmek
zin vermek-kiraya vermek
dn vermek
Yatmak-uzanmak-yalan sylemek
Aydnlatmak-k vermek
Kaybetmek
Yapmak-hazrlamak
Bulumak-toplanmak
demek
Koymak
Vazgemek
Okumak
Binmekaraca
Zil almak
Ykselmek /domak /ortaya
kmak kalmak / meydana gelmek
Komak
Sylemek / demek
Grmek
Satmak
Gndermek
Kurmak/iletmek/ayarlamak/
saptamak/belirlemek/
gerekletirmek
El skmak-sallamak-sarsmak
kartrmak
Ate etmek / ate ederek adam
ldrmek yaralamak / atmak
Kapamak-kapatmak-kapanmak
ark sylemek
Oturmak
Uyumak
Sessizce gitmek kaymak
Konumak
Spend
Spent
Spent
Spread
Spread
Spread
Stand
Stood
Stood
Steal
Stole
Stolen
Stick
Stuck
Stuck
Strike
Struck
Struck
Swear
Sweep
Swim
Swore
Swept
Swam
Sworn
Swept
Swum
Take
Took
Taken
Teach
Tear
Tell
Think
Throw
Understand
Taught
Tore
Told
Thought
Threw
Understood
Taught
Torn
Told
Thought
Thrown
Understood
Upset
Upset
Upset
Wake
Woke
Wear
Win
Withdraw
Write
Wore
Won
Withdrew
Wrote
Wokenwaked
Worn
Won
Withdrawn
Written
PREPOSITIONS
simler yer veya zaman anlam kazandklarnda nlerine baz ekler alrlar. Bu ekler
onlara bir yn kazandrr ve cmle iinde anlam sslemesi yaparlar. Trkede yklem
sonda bulunduundan cmle kuruluu sona dorudur ve bu ekler kelimelerin sonlarnda
bulunurlar oysa ngilizcede yklem batadr ve cmle kuruluu baa doru gider. Sonu
olarak preposition ( edat ) olarak adlandrdmz bu ekler de kelimelerin balarna gelir.
Yarn babasn hastaneye gtrecek.
73
ngilizcede
Okulda
Bahede
Yllardr
Masada
saat iinde
kitap hakknda
Tom ile
aacn altnda
Ankaradan
Okula
da okul
de bahe
dr yllar
da masa
iinde saat
hakknda kitap
ile Tom
altnda aa
dan Ankara
a okul
iinde
at
de-da
on
zerinde
with
ile
under
altnda
about
hakknda
for
iin, dr-dir
to
ye-ya
between
arasnda
from
den-dan
bahe
okul
stanbul
saat
1945
Haziran
at 5
at tahta
at ev
on
on
on
on
bahede
okulda
stanbulda
saat iinde
1945te
Haziran
saat 5 de
tahtada
evde
masa
masada
cadde
caddede
Pazartesi Pazartesi
duvar
duvarda
with Linda
with me
Linda ile
benimle
for
for
for
for
Peter iin
bizim iin
gnlerdir
yllardr
Peter
us
gnler
yllar
74
to
to
to
to
zmir
okul
i
bahe
zmire
okula
ie
baheye
from ManisaManisadan
from you
senden
between them
about mektup
under masa
onlarn arasnda
mektup hakknda
masann altnda
across
apraznda
at the beginning
of
balangcnda
Against
karsnda
at the end of
sonunda
opposite
karsnda
through
iine doru
Behind
arkasnda
into
iine doru
at the back of
arkasnda
onto
zerine doru
in front of
nnde
on the corner of
kesinde
en altnda
on the left of
solunda
in the middle of
ortasnda
on the right of
sanda
at the top of
en stnde
on
zerinde
at
de-da
over
zerinde
Around
etrafnda,civarnda in
iinde
Beside
yannda
until
.kadar
Next to
yannda
by
kysnda, en
ge
Beyond
tesinde,ardnda
to
ye,ya
near
yaknnda
under
altnda
from
den-dan
with
ile
Among
arasnda
without
siz-sz
Between
arasnda
for
in ,dir-dr
at the bottom of
Gnlerde on kullanlr.
on Monday
on Saturday
on Friday
Aylarda in kullanlr.
Pazartesi gn
Cumartesi gn
Cuma gn
75
in June
Haziranda
in July
Temmuzda
in April
Nisanda
Saatlerde at kullanlr.
at 5 oclock
saat 5de
at 8 oclock
saat 8de
at 7.15
7.15de
at half past 10
on buukta
Zaman dilimi iinde in kullanlr.
in two hours
iki saat iinde
in five minutes
be dakika iinde
in ten seconds
on saniye iinde
in 15 years
15 yl iinde
Srklemelerde for kullanlr.
for years
yllardr
for 25 days
25 gndr
for 2 weeks
2 haftadr
for a long time
uzun zamandr
Srklemelerde since kullanlr.
since 1946
1946dan beri
since December
Aralktan beri
since last night
dn akamdan beri
since Monday
Pazartesinden beri
since 2 oclock
saat 2den beri
Srklemelerde until kullanlr.
until morning
sabaha kadar
until last year
geen yla kadar
until 6 oclock
saat 6ya kadar
until now
imdiye kadar
Srklemelerde by kullanlr.
by Christmas
en ge Noele kadar
by the 1st of June
en ge 1 Hazirana kadar
en ge gelecek yl bu zamana
by this time next year
kadar
by tomorrow
en ge yarna kadar
Saysal tarihlerde in kullanlr.
in 1978
1978 ylnda
in 1954
1954 ylnda
zel durumlarda at kullanm
at Christmas
Noelde
at dawn
afakta
at last
sonunda
at long last
en sonunda
at first
ilk nce
at midday
leyin
at midnight
gece yars
at night
geceleyin
at noon
leyin
76
at
at
at
at
once
sunset
the beginning
home
derhal
gnn batnda
balangta
evde
dinlemek
insist on
srar etmek
drt gzle beklemek interested in ilgilenmek
zorlanmak
afraid of
korkmak
kzgn olmak
look at
bakmak
mutlu olmak
point at
dorultmak
give vermek
up
yukars
give up
carrytamak
go
gitmek
find bulmak
on
on
out
zerinde
zerinde
dars
PREPOSITION KULLANIMLARI
Ek Halinde
go on.... devam etmek
Trke ile bat dilleri arasndaki en byk farkllk edatlarn kullanmndadr. Trkede
edatlar hangi ismi etkilerse o ismin sonrasnda gelir. ngilizcede ise edatlar isimden nce
gelirler.
ngilizcede edatlarn kullanm yerleri ismin yandr. Ama ismi nitelemezler. nk ismi
niteleyen sfatlardr. Tanmndan da anlalaca gibi edatlar, tek balarna kullanlmayan,
bir isim ile kullanlp o ismin anlamn tamamlayan kelime gruplardr. Edatlar isim ile
beraber kullanldklarndan ngilizcede kullanm yerleri vardr.
1.) simler ile
for money
77
for them
for learning
Bir cmlede eviri yaparken edatlarn etkiledii ismi bulmak problemlidir. nk edatlarn
ngilizcedeki kullanm Trke ile terstir. Biz yze yakn sklkla grlebilen edatlar
reneceiz. Basit ve kompleks olmak zere iki gruba ayrarak edatlar reneceiz.
Basit Edatlar
In:
iinde (sabit durumda ve dnda olmayan)
At:
de, ...da
Into:
iinde (hareket olduunda)
On:
zerinde (statik olarak)
Onto:
zerinde (dinamik olarak)
Under:
altnda
Up:
yukarya, yukarda
Down:
aaya, aada
After:
...den sonra
Before:
...den nce
With:
ile
Without: ...sz
Of:
...nn (telffuzu hafif bir v sesi iledir)
Off:
haricinde, dnda (tek bana kullanlmaz, deimsellemi kalplarda. of
olarak telffuz edilir.)
By:
ile, tarafndan, ...e kadar
Near:
...nn yaknnda, ...e yakn
Next to: ...nn yanna, bitiiinde
Like:
gibi
Unlike:
aksine
As:
olarak
From:
...den, ...dan, (somut olarak)
Out of:
...den, ...dan (soyut olarak)
Beyond: tesinde
Behind: arkasnda
Beneath: (yerin) altnda
Beside:
...den baka, ...nn yannda
Over:
stnde (temas olmadan) over bir nek olarak kullanlrsa sonrasndaki
kelimeye ar, fazla anlamn katar. Bu kullanmda artk edat deildir.
1.) Komplex Edatlar
In spite of:
...e ramen
Despite:
Due to
Owing to
On account to:
...den dolay
Because to
In view of
KPDS de genelde bu iki gruptan soru gelmektedir.
Regarding
Concerning
As regards:
...e ilikin
78
With regard to
About
In case:
...durumunda
In the event of
In terms of:
itibariyle, bakmndan
With respect to: ...e gre (kyaslamada)
According to:
...e gre (gr belirtirken)
In addition to:
...e ilaveten
Instead of
...nn yerine, ...cek yerde
In place of
Rather than:
...den ziyade
Apart from:
...den baka
Prior to
...den nce
Before
Unlike
In contrast to
...nn aksine
Different from
As well as:
hem...hem, yan sra
In relation to
...e oranla
In proportion to
For my part:
bana gre
By way of:
yoluyla
By means of:
vastasyla
Except =
except of...hari, ...dnda
From the point of view of
In terms of
bakmndan
With regard to
For my part
bana gre
As far as I am concerned
As well as
In addition to
ayrca, yan sra
Besides
Apart from
PREPOSITIONS
79
Edatlarn genel olarak tek balarna bir anlamlar yoktur. Ancak cmlelerde
kullanllarna gre cmlenin veya deyilerinin anlamlarn pekitirirler.
ngilizcede en ok kullanlan edatlar aadaki gibi olup bunlar en az birer
rnekle daha da iyi kavramaya alalm.
About
hakknda
den sonra
e lgili olarak
e zere
aa yukar
Above
Across
After
-den yukar
-tede
-den fazla
-kardan
karya
-br tarafa
-kar
-den sonra
(yer)
-den
sonra(zaman)
-den sonra
(sonu)
-yansra
-nn sonucu
olarak
80
Against
-karsnda
-mukabili
-iin
-a zt olarak
-e kar
Along
-boyunca
-20 km boyunca kt hava koullar nedeniyle
tm yollar kapal.
-Among the addresses which we have
received...
Among
-arasnda
-Aldmz adresler arasnda...
At
Because of
Before
-de yer
-de zaman
-e yn
-de i,eylem
-nn yznden
-e nedeniyle
-den nce
zaman
-den nce yer
-nne
81
-arkasnda
-altna
-altnda
Beside
Besides
Between
Beyond
-yanna
-yannda
-den baka
-e ek olarak
-yansra
- arasndaiki
- nesne
- arasnda
zaman
-tesinde
-dnda
82
By
-ile
-tarafndan
-vastasyla
-yoluyla
-civarnda
-ile l
-nnden
Concerning -e hakknda
-den aa
-Bir sonraki caddeden aa doru devam edin.
-Loading has not continue during holiday.
During
-esnasnda
-Tatil boyunca ykleme devam etmedi.
Except
For
-den hari
-den baka
-iin
-amacyla
-den dolay
-lehine
-e doru
-karlk olarak
-ramen
-nk
83
-den dan
-e gre
-Sylediinize gre onlar... nn ithalats olan
byk bir firmas olmal.
In
-de
-iine
-iinde
In front of
-nin nnde
-nin nne
-e ramen
-Yaptmz bir anlama ve yatrmlarmz
nedeniyle gevek tavrlarna ramen onlarla
olan i ilikilerimizi bitiremedik
-Please store all our goods inside the closed
storage-rooms.
Inside
-iine
Into
-iine
84
-gibi
-yanna
-yaknnda
Of
On
-nn yan
banda
-nn
-den yer
-li
-hakknda
-nedeniyle
-ile ierik
-nn stnde
-de zaman
-hakknda
-e srasnda
Opposite
-nn karsnda
85
-dar
-nn dnda
-Neden mallarmz kapal alann dnda
bekletiliyor?
-You have added 1000 USD as additional
expenses over our first current account sheet
why?
Over
-nn zerinde
past
-etrafnda
-Tm yatrmclar bu yl Avrupa lkeleri
etrafnda odaklatlar.
-Weve lost a lot of time and money since
strike.
Since
-den beri
-e boyunca
86
Through
To
-iinden
-yardmyla
-her tarafna
-e
-kala saat
-e
gre/nazaran
-mek iin
Towards
-e doru
Under
-nn altnda
-den aa
Until
-e kadar
-den yukar
-yukar doru
With
-ile
-zerine
-yansra
-li
87
- iinde
zaman
Without
-meden
-meksizin
-siz
88
CONJUNCTION
ngilizce yi iyi bir ekilde renme ve snavdaki baarnn byk bir ksm iyi bir bala
hakimiyetine baldr. Balalarn iyi bilinmesi halinde normaldeki snav puan 10- 15
puan artar. Bu yzden her ders mutlaka iyi bir ekilde renilerek bir sonraki derse
gelinmelidir.
Balalar konusu gramer kitaplarnda ok karmak halde verildii iin gerekli mesaj
alnamyor. Her dersimizde 15 20 tanesi geecek. Bunlarn anlamlar, kullanmlar ve
snav boyutu ile ilgili ipular verilecektir. Kolaylk olsun diye grup halinde verilecek. Her
dersin konusunu mutlaka biriktirmeden iyice almak gerekir.
Bala: ki cmlecii (kelime veya cmleyi deil)birbirine balayan yaplardr.
Conjunction, balant anlamna gelen junc kknden tremi olup bala
anlamndadr.
Ahmet and Mehmet quarrelled. (Ahmat ve Mehmet tarttlar.)
Bu kullanmda and bala deil; edat gibi kullanlmtr.
I studied hard and the exam seems fairly easy. (Ben sk bir ekilde altm ve snav
olduka kolay grnyor.)
Bu kullanmda and bir bala olarak kullanlmtr.
Balalar ayn kullanma sahip olduklarndan grup halinde verilecektir. Bir grup iinden
birinin iyi renilmesi dierleri iinde geerli olur. Ayrca snav asndan nemli olanlar
iaretlenecektir.
1. ) Coordinating Conjunction:
ki cmlecik arasndaki balanty salayan balalardr. Tartmal olmasna ramen
genelde saylarnn yedi olduu kabul edilir.
And:
But:
Or:
Nor:
So:
For:
Yet:
89
And, but ve so balalarnda genellikle zne ortak olduu iin ikinci kez yazlmaz. Bu
yzden (,) bu ksaltmalarda kullanlmaz. Bu ayrntdr. imdilik konuyu genel kurallar ile
reneceiz. Daha sonra bu ayrntya deinilecektir.
I wanted my son to be an engineer, yet he preferred the medicine. (Ben olumun bir
mhendis olmasn istedim, halbuki o tp tercih etti.)
but ve yet ztlk balalardr. Konuma dilinde genellikle but geer. yet kullanm
ileri dzey iindir.
You must obey the rules the school, or you must leave it. (Okul kurallarna uymalsn
veya okuldan ayrlmalsn.)
Virgln (,) mant konumadaki duraklama iindir.
He didnt call us, nor did he write to us. (O bizi aramad, ne de bize yazd.)
Not: Coordinating Conjunction balalarnn kullanmnda istisnai bir durum vardr. nor
balac kendisinden sonra devrik bir yap ister. Yukardaki rnee dikkat ediniz.
Not: Bu yaplarda kullanlan cmleciklere independent clouse denir. Cmlecikler
bamsz olduklar iin aralarnda zaman uyumu yoktur. Eer byle bir cmlenin zamanlar
sorulursa iki cmlecik arasnda zaman uyumu aranarak zlmemelidir. Her cmlenin
kendi iine bakp, zamann kestirebilmek gerekir.
He arrived yesterday, but he insists on going tomorrow. (O dn geldi, ancak yarn gitmek
iin srar ediyor.)
90
2. ) Sentence Connector:
Bu gruptakiler cmlecik deil de cmleler arasnda balant kurarlar. Bu zelliklerinden
dolay bala tanmna uymazlar. Bu yzden bunlara bala deil de cmle balayclar
denir.
Bu yaplarda iki cmle vardr. Birinci cmle bitmi, noktalanmtr. Ama ikinci cmle birinci
cmleye ok uzak deil, onunla ilikilidir. te bu cmle balayclar ikinci cmlenin
banda, ortasnda veya sonunda olabilirler.
Bu maddedekiler grup halinde verilecektir. Hepsinin kelime anlam iyi bilinmelidir.
Kullanmlar ayn olduu iin birini iyi bilmek dierlerini de bilmek anlamna gelir.
Grup: 1. ki cmle arasnda paralel bir iliki salayanlar
Furthermore:
Moreover:
Whats more:
In addition:
Also:
Grup: 2. ki cmle arasnda bir ztlk iliki salayanlar
However:
Nevertheless:
Nonetheless:
On the contrary:
Still:
Grup: 3. Sonuca gtren balayclar
Therefore
Thus
Hence
As a result
Consequently
Grup: 4. Alternatif belirten balayclar
Or else:
Otherwise:
aksi taktirde
Kullanmlar:
There were serious claims about him. Therefore, he had to give his resignation. (Onun
hakknda ciddi iddialar vard. Bu yzden istifasn vermek zorunda kald.)
pular:
1.) ki cmle olduu iin ve aralarnda nokta olduu iin bala kullanlamaz, connector
kullanlmaldr.
2.) Connector ikinci cmlededir. kinci cmle connector asndan ekilde yazlabilir.
Therefore, he had to give his resignation.
91
Inflation rate was extremely high; therefore, the government put into effect some
measures. (Enflasyon oran son derece yksekti; bu nedenle hkmet baz tedbirleri
yrrle koydu.)
put into effect: yrrle koymak (into su birka kez sorulmu)
3.) Correlative Conjunction
liki salayan balalar demektir. En rahat renilen ve snavda en rahat grlebilen
balalar bu maddedeki balalardr. nk ikili szcklerden oluurlar ve her iki
cmlecie de serpiirler. nceleri bu balalarn bir szc bo brakp, dier szcn
sorarlard. Ama artk her iki szc de bo brakp, zorlatrarak soruluyor. Bu nedenle
sorusunda cmle iyi irdelenerek uygun balaca gidilmelidir. imdi bu grup balalar
yazalm
Not only ..........but also: sadece deil ..........ayn zamanda
Both ..........and:
hem..........hem de
Either ..........or:
Neither ..........nor:
92
Whether ..........or:
Not only ..........but also ve Both ..........and balalar anlam olarak birbirlerine
yakndrlar. Eer bir bala sorusunda bu ikisi klarda var ise byk bir olaslkla ikisi de
cevap deildir.
Not only ..........but also balacnn kullanmnda but also ksmnda baz istisnalar
vardr. Yalnzca but veya yalnzca also olabilir. Yani bu bala not only ..........but
veya not only ...........also eklinde de kullanlabilir.
Bu balata ayrca baka bir kullanm daha da vardr. also de, da anlamndadr. Bu
anlama gelen as well szc de also yerine kullanlabilir. Yalnz bu kullanmda nemli
bir zellik vardr. as well szc buttan ayrlr ve cmle sonuna gider. nk as
well szc daima cmle sonunda yazlr. rnek zerinde bu zellik daha iyi
anlalacaktr.
The robber not only shot around but also crashed everything. (Soyguncular sadece
etrafa ate etmediler, ayn zamanda her eyi yerle bir ettiler.)
The robber not only shot around also crashed everything. (Soyguncular sadece etrafa
ate etmediler, ayn zamanda her eyi yerle bir ettiler.)
The robber not only shot around but crashed everything. (Soyguncular sadece etrafa
ate etmediler, ayn zamanda her eyi yerle bir ettiler.)
The robber not only shot around but crashed everything as well. (Soyguncular sadece
etrafa ate etmediler, ayn zamanda her eyi yerle bir ettiler.)
Not only ..........but also ve Both ..........and balalar anlam olarak birbirlerine yakn
olduklar iin yukardaki cmle both ...........and ile de yazlabilir.
The robber both shot around and crashed everything. (Soyguncular hem etrafa ate
atlar, hem de her eyi yerle bir ettiler.)
Grld gibi iki cmle arasnda anlamca pek fark yoktur. Ama gramatikal olarak
birbirinden farkldrlar.
I both tried to learn English and to know people in England. (Ben ngilterede hem
ngilizce renmeye hem de insanlar tanmaya altm.)
You must either obey your superior or leave such a job. (Siz ya stnze itaat edersiniz
ya da byle bir ii brakrsnz.)
He neither studied nor helped his father with his business. (O ne renim grd ne de
babasna iinde yardm etti.)
Bu iki bala birbirlerinin olumsuzudur. Bu iki cmlede bala yeri bo braklp sorulursa,
hangi balacn uygun olaca mesaj cmle ett edilerek karlmaldr.
nemli Kural
Not only ..........but also balacnn kullanmnda not only ksm cmlenin bana
alnarak da yazlabilir. Bu kullanm balacn rahat grlebilmesi iin yaplan bir harekettir.
Bu durumda kural ihlal edildii iin telafisi gerekmektedir. Bu da not onlyden sonraki
cmleciin devrik olmas ile salanr. nemli bir zelliktir, iyi bilinmeli
93
He not only insulted his friends but also beat them. (O sadece arkadalarna hakaret
etmedi ayn zamanda onlar dvd.)
Not only he did insult his friends but also beat them. (O sadece arkadalarna hakaret
etmedi ayn zamanda onlar dvd.)
Snavda not only nin bata kullanld bir cmle verilerek devrik yap istenir. Eer bu
kural bilmezsek zorlanacak bir sorudur.
Sult:
stne atlamak
Consult:
con: beraber, sult: (bir insann) stne atlamak. Consult: danmak
Insult:
in:iine, sult: (bir insann) stne atlamak. nsult:hakaret etmek
Beat:
dvmek, malup etmek
Superior: amir, stn
Superiority: stnlk
4.) Adverbial (Subordinating) Conjunction
Asl bala ilevi olan bala grubudur. Zarf szcn irdeleyerek mantn anlamak
gerekir. Bir zarf szcnn yapt ii bir cmlecik de yapabilir. Bu durumda iki cmlecik
olur ve birbirine balamak iin de bir balaca ihtiyacmz vardr. Bu bala adverbial
conjunction olur.
I met them last week. (Ben onlarla geen hafta karlatm.)
last week, zaman belirten bir zarf tmlecidir. Bunun yerine bir cmlecik de kullanlabilir.
Bu durumda bir temel cmle ve bir yan cmle olmak zere iki cmlecik olur ve bunlar
birbirine balamak iin bir balaca (adverbial conjunction) ihtiyacmz vardr.
I met them when we were in London. (Biz Londradayken onlarla karlatm.)
Not: Bu bala grubunu dierlerinden ayran nemli bir zellik vardr ki ok nemli ve
mutlaka iyi bilinmelidir. Bu balalar anlamlarn yan cmleciin fiiline yklerler.
Zarflarn kullanlma zelliinden zarfn baa alnabileceini hatrlaynz. Bu durumda Zarf
cmlecii de baa alnabilir. Yani yukardaki cmleyi yle de yazabiliriz.
When we were in London, I met them. (Biz Londradayken onlarla karlatm.)
When you are at home, .......... (Siz evde olduunuzda, .........)
When you were at home, .......... (Siz evde olduunuzda, .........)
While you are studding, ........... (Siz alrken.........)
While you were studding, ........... (Siz alrken.........)
Grld gibi bu balalarda balacn anlam ykleme eklendiinden zamann ne olduu
kayboluyor. Bu nedenle bu grup balalarda zaman uyumu vardr. Temel cmlenin
zamanna gre yan cmleciin zaman tespit edilir. Bu zaman uyumu ok nemlidir. Fazla
sayda rnek zlerek hakim olunabilir.
Adverbial Conjunctionlar anlamlarna gre gruplara ayrarak inceleyeceiz. Her grup iin
hem tek tek anlamlar hem de kullanm zellikleri verilecektir. zellikle KPDS asndan
nemli olan zelliklerine dikkat ekilecektir.
94
..........d zaman
After:
..........den sonra
Before:
..........den nce
As:
..........iken
While:
..........iken
Just as:
..........tam iken
Until / Till:
..........ceye kadar
By the time:
..........ceye kadar
Since:
..........dndan beri
As soon as:
..........ir, ..........imez
As long as:
..........d srece
Once:
...........ce / ca
Future
Present
Past
2.) Since: ..........dndan beri. Bu bala genel zaman uyumunu bozan tek balatr.
(Present Perfect) + Since + (Simple Past)
I havent seen them since they moved to another town. (Onlar baka bir kasabaya
tandklarndan beri onlar grmedim.)
Balacn bulunduu cmlecik yan cmleciktir. Bazen yan cmlecik baa alnarak da
verilebilir, dmemek gerekir.
Since they moved to another town, I havent seen them. (Onlar baka bir kasabaya
tandklarndan beri onlar grmedim.)
Since balacnn bulunduu cmlede neden temel cmlecik present perfect; yan
cmlecik simple pasttr?
95
Simple present
By the time
Simple Past
Mant: Balatan nceki zaman sonrasndaki zamann ncesidir. Futurlu tenseler bala
cmleciklerinde kullanlmadklarndan alternatifi olan Simple presente gidilmitir. Yani by
the time balacnn kullanmnda zaman uyumu asndan iki alternatif vardr.
The children will have slept by the time we arrive at home. (Biz eve varncaya kadar
ocuklar uyumu olacak.)
By the time we arrive at home, the children will have slept. (Biz eve varncaya kadar
ocuklar uyumu olacak.)
Bu cmlede eve varma olaynn gelecekte olduunu, ocuklarn uyumasnn da gelecek te
olan eve varma olayndan nce olduunu anlyoruz.
The children had slept by the time we arrived at home. (Biz eve varncaya kadar
ocuklar uyumutu.)
96
By the time we arrived at home, the children had slept. (Biz eve varncaya kadar
ocuklar uyumutu.)
Bu cmleden eve varma olaynn gemite olduunu ve ocuklarn uyumasnn gemite
olan eve varma olayndan nce gerekletiini anlyoruz.
Turkeys population will have exceeded 100 millions by the end of next decade.
(Trkiyenin nfusu nmzdeki on yln sonuna kadar 100 milyonu am olacak.)
Turkey had applied to the EU by the end of 1950s. (Trkiye 1950lerin sonuna kadar
ABne bavurmutur.)
byl cmlede Zaman dilimi gelecekte ise: Future Perfect
byl cmlede Zaman dilimi gemite ise: Past Perfect kullanlr.
Konuyu ezberlemeden mantn anlamak gerekir.
by ve by the timen dnda gramer olarak future perfect kullanlmaz. Eer soruda
future perfect verilmise by ve by the time; bunlar verilmise future perfect istenir. Bu
nedenle soruyu iyi okuyup bizi sonuca gtrecek ipularn bulmak gerekir.
By the time iin verilen zellikler Until / Till iin geerli deildir. nk by the timedaki
nceye ekme hareketi Until / Tillde yoktur.
I will wait for you until you return. (Siz dnnceye kadar sizi bekleyeceim.)
zellikle since ve by the time balalarnn kullanmlarn ok iyi bilmek gerekir.
I had no sooner left home than it began to rain. (Evden ayrlmamla yamurun yamaya
balamas bir oldu.)
ki olay vardr. En son olan past; ncesinde olan Past perfect ile ifade edilir.
Bu cmleyi hardly...........when ile de ayn anlama gelmek zere aktarlabilir.
I had hardly left home when it began to rain. (Tam dar kyordum ki yamur
yamaya balad.)
He had no sooner bought a car than he had an accident. (Arabay almas ile kaza
yapmas bir oldu.)
Not: no sooner..........than ve hardly............when balalar kullanmda baa
alnabilir. Bu kural ihlali olduu iin telafi olarak cmle devrik yaplr.
No sooner had he bought a car than he had an accident. (Arabay almas ile kaza
yapmas bir oldu.)
Hardly had I left home when it began to rain. (Tam dar kyordum ki yamur
yamaya balad.)
Grup 2: Cause Conjunction (Sebep balalar) : Sebep balalar ana cmlecikteki
eylemin neden gerekletiini anlatan yan cmleciin banda bulunur. Bu balalarn
hepsi de .......d iin anlamndadr. Ayrca zaman uyumu bu balalarda da vardr.
97
Because
As
Since
Seeing that
Now that
Given that
Aada verilmi olan yaplar normal kullanmlar ile edat yapsndadrlar ve biliyoruz ki
edatlar bir isim ile kullanlrlar. Bu edatlarn hepsinin anlam .....den dolaydr. Bunlar bir
ekleme ile balaca dntklerinden yukardakilerden ayr olarak verildi. Bu edatlara the
fact that eklenerek balaca dntrlr. Bala olduklarnda yukardakiler gibi ....d
iin anlamndadrlar.
Sebep balalarnn anlamlarnn bilinmesi yeterli olur. Ayrca aadakilerin gramatikal
olarak edat bala ayrmn yapabilmek nemlidir.
Due to
Owing to
Because of
..........den dolay
On account of
In view of
We had to give up the project since it began to be expensive. (Proje pahal olmaya
balad iin ondan vaz gemek zorunda kaldk.)
Since, As ve daha sonra greceimiz While balalar farkl bala olarak kullanlabilirler.
ngilizcede bu kullanma sahip olan sadece bu balatr. Yap ve kullanmlarna gre
hangi bala anlamnda olduunu grebilmek gerekir. rnein tense uyumundan dolay
yukardaki cmlede since ....den beri olarak deil de .....d iin anlamnda
kullanlmtr.
They couldnt arrived there in time because the traffic was heavy. (Trafik youn olduu
iin oraya zamannda varamadlar.)
He was dismissed since he was always late for the work. (O daima ie ge kald iin
kovuldu.)
Miss: grevlendirmek; dismiss: grevden almak
We called off the match owing to the rain. (Biz yamurdan dolay ma iptal ettik.)
Bu kullanm ile owing to edattr. nk edatlar bir isim ile kullanlr; bir cmlecik ile
deil. Ayrca the fact that almamtr. imdi bunu bala olarak kullanalm.
We called off the match owing to the fact that it was raining. (Biz, yamur yad iin
ma iptal ettik.)
Owing to the fact that in bala olduuna, ve sonrasnda bir cmlecik olduuna dikkat
ediniz.
No one could live over there due to cold weather. (Souk havadan dolay kimse orada
yaayamaz.)
No one could live over there due to the fact that it was extremely cold. (Orada hava
son derece souk olduu iin kimse yaayamaz.)
98
nceleri bu konu ile ilgili edat bala aytm sorulurdu. Bir de anlama gre hangi
balacn uygun olduunu sememizi isteyen sorular sorulurdu. Son snavlarda direk edat
veya bala sorulur.
Hem bu balalar hem de bu edatlar e anlamldrlar, birbirlerinin yerine kullanlabilirler.
Bu nedenle eer bunlardan ikisi klarda varsa ikisi de cevap olamaz. Sadece due to nun
ileri dzey olarak bir nans fark vardr. Bunun sadece be fiilinden sonra kullanld
sylenir. Bu zellik KPDS de imdiye kadar hi sorulmad.
Due to his illness, he failed the exam. (O hastalndan dolay snavda baarsz oldu.)
Due to the fact that he was ilness, he failed the exam. (O hasta olduu iin snavda
baarsz oldu.)
Grld gibi edat ve bala baa da alnabilir. Bu durumda balal cmleciin snr
(,)e kadardr.
Grup 3: Concession Conjunction (Ztlk Balalar): Concession taviz, dn
demektir. Gramatikal olarak ztlk anlam vardr. Ayrca bu gruba contrast balalar da
denilebilir.
Though
Even though
Although
Despite the fact that
n spite the fact that
Bei de eanlaml olup .....e ramen anlamndadr. despite ve in spite of edat olup
the fact that eklenmesi ile balaca dnrler.
Whereas
While
Bu iki ztlk balac ....iken, oysa anlamndadr. whilen bu anlam ztlk anlamndaki
ikendir. Yani ben ders alrken o TV izliyordu rneindeki gibi. Eanlaml olduklar
iin ikisi klarda olursa ikisi de cevap olamaz.
However + (Sfat Zarf)
Whatever + (sim)
No matter + (QW)
Ztlk balalarnn en nemlileri bunlardr. Kullanldklar szcklere gre ne olursa olsun
gibi bir ztlk anlam katarlar. KPDS de kesin olarak bu nden birisi (byk bir olaslkla
however) sorulur. Byle bir soruda bu balalardan sonraki szc iyi bir ekilde ett
etmek gerekir.
In spite of vigorous efforts, the two sides couldnt agree on the border dispute. (Youn
abalara ramen her iki taraf snr anlamazlnda gr birliine varamadlar.)
Vigorous:
Border:
youn, canl
snr
Effort:
aba, gayret
Border line: snr hatt
In spite of the fact that the UN made vigorous efforts, the two sides couldnt agree on
the border dispute. (BMlerin youn aba gstermesine ramen, her iki taraf snr
anlamazlnda gr birliine varamadlar.)
99
Cmlede her iki tarafn anlam olarak paralel mi, zt m, sonu mu olduu irdelenerek
uygun balaca gidilmelidir. Ayrca edat bala kullanm iin sonrasnda isim mi var
yoksa cmlecik mi var eklinde cmle irdelenerek uygun kullanma gidilir.
However + (Sfat Zarf)
Whatever + (sim)
No matter + (QW)
Normalde bala kullanmnda balatan hemen sonra bir zne vardr. Eer bir bala
kullanmnda zneden nce bir szck varsa, bala mutlaka yukardaki nden biridir.
Bu yapda genellikle kullanlan ve KPDS de sorulan howeverdr. Bu balacn
kullanmlarnda zneden nceki szc iyi ett ederek uygun olan bala kullanlr.
However hard he may study, he cant be successful. (O ne kadar sk alrsa alsn,
baarl olamaz.)
hardn balatan hemen sonra, zneden nce kullanldna dikkat ediniz. Eer hard
burada kullanlmazsayd ve zarf (veya sfat) olmasayd however balac kullanlamazd.
Ayrca bu balalarn kullanldklar kelimeye gre anlam kazandklarna dikkat edilmelidir.
Whatever decision the government may take, inflation seems to rise. (Hkmet hangi
karar alrsa alsn, enflasyonun ykselecei grnyor.)
Bu balalarn sonralarnda kullanlan szck iyi ett edilmelidir. rnein sonu sion, tion,
oul eki s, ance, ent gibi ekler ile biten szckler isimdirler. Sonu ly ile bitenler
zarftrlar. Bu ekilde bala sonras szckler iyi ett edilerek uygun bala kullanmna
gidilmelidir.
No matter what he does, he cant persuade us. (O ne yaparsa yapsn bizi ikna edemez.)
However reach he may be, he is unlikely to be happy. (O ne kadar zengin olursa olsun,
onun mutlu olmas muhtemel deildir.)
Whatever suggestion they may propose, this program is not likely to succeed. (Onlar
hangi nerileri nerirlerse nersinler, bu programn baarl olmas muhtemel deildir.)
No matter where he runs away, the police will eventually catch him. (O nereye kaarsa
kasn, polis sonunda onu yakalayacak.)
Eventual:
Eventually:
Sooner or later:
olas
sonunda
er ge
Well
Goodness
Good sfat, Well zarf, Goodness isimdir. Bala however olduu iin sfat veya zarf
kullanlmaldr. Bala cmleciinin fiili linking fiil olmad iin de zarf kullanlmal diye
bolua gelecek szc seiyoruz.
100
The control groups results were favourable, whereas the patient groups results were
unfavourable. (Kontrol grubunun sonular olumluydu, oysa hasta grubunun sonular
olumsuzdu.)
The control groups results were favourable, while the patient groups results were
unfavourable. (Kontrol grubunun sonular olumluydu, oysa hasta grubunun sonular
olumsuzdu.)
Whereas ve While eanlaml olup birbirlerinin yerine kullanlabilirler. Yukardaki iki
cmlenin anlam grld gibi ayndr. Ayrca bu iki balacn kullanmndaki virgle
dikkat ediniz. Bu iki bala Connecting Conjunction balalar ile ayn kullanma
sahiptirler.
Gurp 4: Result Conjunction (Sonu balalar)
Bu balalar ana cmlecikteki yargnn sonucunu veren yan cmleciin banda
kullanlrlar. Bu bala grubunda iki tane bala vardr. kisi de yle.........ki
anlamndadr. KPDS nin fix sorusudurlar. Gramatikal boyutu nemli olan bu iki balacn
kullanm biraz karktr. rnekleri birka defa yazarak egzersiz yaplmak konuyu daha iyi
kavratacaktr.
So (Sfat, zarf) that
She is so clever that everyone admires her. (O yle zekidir ki herkes ona hayrandr.)
Admie szc latince olan miroreden kken almaktadr.
Mirrore:
bakmak
Mirror:
ayna
Admire:
hayranlk duymak
She speaks Germany so fluently that you can not distinguish him from a german. (O
yle akc bir ekilde Almanca konuur ki onu bir almandan ayrt edemezsiniz.)
Distinguish:
ayrt etmek
Distinguished:
sekin
He is such a man that you can rely on him. (O yle biridir ki ona gvenebilirsiniz.)
Sfat ve zarflar iin so..........that; isimler iin such..........that kullanldna dikkat
ediniz. Eer balacn olduu cmleciin fiili Linking Verb ise sfat; deilse zarf kullanlr.
Bu iki balacn kullanm sadece anlatlan boyutu ile deildir. Esas zor olan ve KPDS de
sorulan kullanm bakadr. Buna gemeden nce ilgili olduu iin Sfat
Tamlamalarndan bahsetmemiz gerekir.
Sfat Tamlamalar: Trkede bir ismi bir sfat niteledii zaman bu bir sfat tamlamas
olur. Hava, isimdir; gzel bir hava derken bu bir sfat tamlamas olur. Yalnz belgisiz
tantc eki olan birin (ngilizcedeki a veya an) Trkedeki kullanm ngilizcedeki
kullanm ile terstir. imdi ngilizcedeki sfat tamlamalarna bakalm.
a weather (bir hava)
a car (bir araba)
a girl (bir kz)
101
cloth (kuma)
cars (arabalar)
girls (kzlar)
ngilizcede yukardaki verilen sfat tamlamalar dzenli sfat tamlamalardr. Yani sfatn
belgisiz tantc ek ile isim arsna geldii sfat tamlamalar dzenlidirler. Eer sfat
tamlamalarnda sfat ile belgisiz tantc ek yer deitirirse bu sfat tamlamalar bozuk sfat
tamlamalar olurlar. imdi bunlara da rnek verelim.
Dzenli Sfat Tamlamas
a nice weather (gzel bir hava)
an expensive car (pahal bir araba)
a beautiful girl (gzel bir kz)
Grld gibi bozuk sfat tamlamasnda belgisiz tantc eki sfat ve isim arasna
gelmektedir. Her iki tamlama da ayn anlamdadr.
***Not: Dzenli sfat tamlamalarnda such...........that; Bozuk sfat tamlamalarnda
so..........that balac kullanlr.
He is such an intelligent student that he can study abroad. (O yle zeki bir renci ki
yurt dnda renim greblir.)
He is so intelligent an student that he can study abroad. (O yle zeki bir renci ki yurt
dnda renim greblir.)
They were such naughty boys that the teacher had to shout at them. (Onlar yle
yaramaz ocuklard ki retmen onlara barmak zorunda kald.)
This is such useful information that we have to evaluate it. (Bu yle yararl bir bilgi ki
onu deerlendirmek zorundayz.)
Sodan thate kadar olan yap baa alnabilir. Bu kullanm kural ihlali olduu iin bunun
telafisi olarak bala cmlecii devrik yaplr. Snavda bu yap sorulmad iin imdilik
buna deinilmeyecektir.
102
He has such a lot of money that he can buy the whole Diyarbakr. (Onun o kadar paras
var ki o tm Diyarbakr alabilir.)
So ve such tek balarna da byle, yle anlamnda ayn mantkla kullanlrlar. Yani
sfat ve zarf ile so; isim ile such kullanlr.
Grup 5: Purpose Conjunction (Ama Balalar): Ana cmlecikteki yargnn amacn
belirten yan cmleciinin banda kullanlrlar. ki tanedirler ve ikisi de ayn anlamdadrlar.
..........mesi iin anlamndadrlar.
In order to
So as to
Bu yap ile mastardrlar ve ..........mek iin olarak evrilirler. Yaplarndaki to atlp
yerine that eklenerek balaca dntrlrler. Balaca dnrken so as todaki aste
atlr. Bylece ama balalarmz in order that ve so that olur.
The government took drastic measures ***to curb inflation. (Hkmet enflsyonu
durdurmak iin kkl tedbirler ald.)
Yukardaki cmlede iaretli yerde aslnda in order to vardr. Bundan dolay ....mek iin
anlam verilir. Ama ksaltma olduu iin in order atlm, geriye sadece to kalmtr; ve
bu to szc .....mek iin anlamn vermitir. Yoksa normalde bir mastarn .....mek
iin anlam yoktur.
In order to ....mek iin (mastar yaps) in order that....mesi iin (bala yaps)
So as to
I went abroad in order to learn English. (Ben ngilizce renmek iin yurt dna gittim.)
I sent my daughter abroad in order that she could learn English. (Kzm ngilizce
renmesi iin yurt dna gnderdim.)
Ama cmleciklerinde genelde modallar kullanlr. Dier balalarda olduu gibi bunlarda
da zaman uyumu vardr. n order that ile so that balalarnn kullanm arasndaki fark
udur:
In order that: ...........mesi iin ifadesinde ikisinin de istei vardr.
So that: ................mesi iin ifadesinde sadece syleyenin istei vardr.
I barred my windows so that no one could get nto my house. (Evime kimsenin
girememesi iin pencerelerimi demirledim.)
Grup 6: Expectation Conjunction (Beklenti Balalar): Ana cmlecikteki yargnn
hangi beklentiden dolay istendiini aklayan yan cmleciin banda kullanlan
balalardr. ki tanedirler ve birbirinin alternatifidirler.
In case:
...........diye
...........mesin diye
103
104
CONJUNCTION
as
a karn
Accordingly
bu nedenle
After
den sonra
105
Again
tekrar/ayn
ekilde..de
Also
ayn zamanda
Although
E karn - e
ramen
and
Ve
And yet
yine de
Andas well
kadar da
As
nk / -d iin
/dnda/nca/d
zaman
As
gibi / biiminde
As much as
a karn/a
kadar/nn kadar
As / due to
den dolay
106
As far as
kadaryla / gre
As long as
d srece
As soon as
Er ermez
As though
yormu gibi
As well as
kadar
Because
nk / -d iin
because of
nn yznden / e
nedeniyle
Before
den nce
nce/medence
Besides
stelik
Bothand
hem.hem de
But
ama / fakat
But then
zira
But yet
fakat yine de
107
By the time
den nce
nce/medennce
By the time
that
Consequently
bundan dolay
Consequently
o nedenle
Directly
er ermez
due to
nedeniyle
Eitheror
ya ya da..
Even if
e karn / e
ramen / sa bile
Even if
se sa bile
Even though
e karn / e
ramen / sa bile
Even though
se sa bile
108
Ever since
den beri
Everywhere
her yer
Everyplace
her yer
Every time
her zaman
Except that
For
nk / -d iin
For all
e karn - e ramen
For all
kadaryla / gre
e karn - e ramen
109
For example
rnein
For fear
yle ki
yle ki
For instance
rnein
For that
reason
o nedenle / o
sebeple
Further
ayrca
Furthermore
stelik
110
Hence
bu nedenle
However
bununla
beraber/her
naslsa
If
eer
Immediately
er ermez
In case
eer/-se/dnda/d
takdirde
In order that
mamas iin/masn
- sn diye
In order to
In spite of
e karn - e ramen
In that
nk / -d iin
It does not
matter what
ne......se
111
Just
iken / yorken /
mken
Lest
memek iin
Let us say
diyelim ki
Like
gibi
Mean
Demek/istemek/
kastetmek
Namely
zellikle
Neither
nor.
ne.ne de..
Nevertheless
yine de
No less than
den az olmayacak
kadar
No matter
e karn - e ramen
No matter
that
e karn - e ramen
No matter
ne....se
112
what
No
sooner...than
Nor ...either
gibi...yide
Not onlybut
also
ayn zamanda.da
Not onlybut
also
yalnzca-maz,
Notwith
standing
e karn - e ramen
Now that
nk / -d iin
On condition
that
artyla /
Kouluyla
On that
account
bu durumda
On the
contrary
ayn ekilde ..
de
On the
contrary
ayn
ekilde...........de
113
On the
contrary
kart olarak / ..
nn tam aksine
On the other
hand
ayn ekilde.
de
On the other
hand
dier taraftan
Only
sadece / yalnzca
Only
yanlzca
Or
dier adyla
Or
veya / Ya da /
yoksa
Or
ya da / yoksa
Or
ya da / dier
adyla
Or else
yoksa
Otherwise
aksi halde /
olmazsa
Otherwise
olmazsa / aksi
retemeyebiliriz de.
You have produced all the goods on the
contrary our desired type and quality.
Tm mallar istediimiz tip ve kalitenin tam
aksine retmisiniz.
We can produce the goods your desired type
and quality on the other hand we cannot
produce with in a short time.
stediiniz tipte ve kalitede bir mal
retebiliriz dier taraftan ksa sre
ierisinde retemeyebiliriz de.
We could collect one of your checks the
amount of 2500 USD on the other hand other
was not paid by your bank. Why?
2500 $ tutarndaki bir ekinizi tahsil
edebildik dier taraftan tekisi banka
tarafndan denmedi. Neden acaba?
We are manufacturing only leather products
Sadece deri rnlerini retmekteyiz.
We can only manufacture... in our factory.
Fabrikamzda sadece ...retebiliyoruz.
Foreign trade or exporting is steadily
increasing in our country.
D ticaret dier adyla ihracat lkemizde
devaml olarak artmaktadr.
Please fulfill your obligations or we intent to
cancel our commercial relationships with
you.
Ltfen sorumluluklarnz yerine getirin
yoksa sizinle olan ticari i ilikilerimizi
kesmeyi dnyoruz.
Please deliver our goods within this week or
we will never to do business with you
afterthis time.
Ltfen mallarmz bu hafta ierisinde teslim
ediniz yoksa bundan sonra sizinle kesinlikle
almayacaz.
Due to shipment on a FOB.... basis, freight
or transportaion fee of the goods should be
belonging your side.
Sevkyat FOB ... baznda olduundan
dolay,navlun dier adyla maln tanma
bedeli sizin tarafnza ait olmaldr.
You should make all your payments until end
of this month or else we will not supply the
goods to you.
Tm demelerinizi bu ayn sonuna kadar
yapmanz gerekmektedir,yoksa size mal
temin etmeyeceiz.
Please remit our credit-balance the amount
of ... DM within this week, otherwise you will
force us to open a lawsuit against you.
Ltfen ... DM lk alacak bakiyemizi bu hafta
iinde yatrn aksi halde bizi, size kar dava
amak zorunda brakacaksnz.
Please deliver our goods within this week
114
halde
Provided
se / sa / e
kouluyla
Provided that
se / sa / e
kouluyla
Providing
se / sa / e
kouluyla
Providing that
se / sa / e
-kouluyla
Regardles of
what
Save that
say
diyelimki
Seeing that
nk / -d iin
Since
nk / -d iin
since
den beri/den bu
yana
115
So
bu sebeple
So
bu nedenle / Bu
sebeple
So
So
iin/nk/yle
ki/
So far as
kadaryla / gre
So long as
d srece
So that
So then
bunun iin
So...........that
yle ki
gstermekteyiz.
We couldn't manufacture your orders on
agreed time because we couldnt import
necessary raw material, so we apologize you
for this delay.
Siparilerinizi ngrlen srede retemedik
nk gerekli olan ham maddeyi ithal
edememitik bu sebeple bu gecikmeden
dolay sizden zr diliyoruz.
We could not receive our credit balance, so
we have not sent your shipment documents
by DHL.
Alacak bakiyemizi alamadk. Bu nedenle
sevkyat evraklarnz DHL ile gndermedik.
Pls do not release bills of lading to anyone
without our written instruction so not to
arise any negative situation in the future.
Gelecekte her hangi bir olumsuz duruma yol
amamak iin ltfen konimentolar bizim
yazl talimatmz olmadan her hangi birisine
vermeyiniz.
Please let us know that authorized person's
telephone no so we want to contact him.
Ltfen bize yetkili kiinin telefon numarasn
veriniz nk kendisiyle balant kurmak
istiyoruz.
So for as we understand, you are a firm that
has a responsibility, trustworthy and
keeping your promises.
Anladmz kadaryla siz sorumluluk
sahibi,gvenilir ve szlerinize sadk bir
firmasnz.
So long as the vessel wait at the port, time
will count.
Gemi limanda kald srece, zaman saym
devam edecektir.
Pls do not release bills of lading to anyone
without our written instruction so that not to
arise any negative situation in the future.
Gelecekte her hangi bir olumsuz duruma yol
amamak iin ltfen konimentolar bizim
yazl talimatmz olmadan her hangi birisine
vermeyiniz.
Pls do not release bills of lading to anyone
without our written-instruction in order not
to arise any negative situation, so then pls
wait our instruction.
Her hangi bir olumsuz durumun ortaya
kmamas iin ltfen konimentolar bizim
yazl talimatmz olmadan herhangi birisine
vermeyiniz
Bunun iin ltfen bizden talimat bekleyiniz.
Our production capacity so high that we
believe/trust ourselves we can meet all our
costumers' requirements without force.
116
Still
hala / yine de
Still
yine de
Such as
gibi
Supposing
farzedelimki
That
That is
yani
That is to say
The instant
er ermez
The minute
er ermez
The monent
er ermez
The way
gibi
gibi
Then
yle ise/Sonu
olarak
117
Then
sonu olarak
Therefore
bu nedenle / Bu
yzden
Though
e karn - e ramen
Though
sa bile / se bile
till
e kadar / tarihine
kadar
To the extent
kadaryla / gre
Unless
medike/madka
Untill
e kadar / tarihine
kadar
When
d zaman
Whenever
iniz zaman
118
Where
d yerde / t
yerde
Whereas
halbuki
Wherever
her nere
While
e karn/e
ramen/d halde
While
iken / esnasnda
While
yansra
With the
result that
sonuta / yinede
Yet
ve yine / yine
/yinede
BALALAR
-a karn
as
-a karn/
-a kadar/nn kadar
As much as
119
- Ama /
fakat
But
-Ayn
ekil de de
On the
contrary
On the
contrary
On the other
hand
-Ayn
zamanda
Also
ayn
Not onlybut
zamanda. also
-da
Ayrca
Further
Bunun
dnda/
ayrca
Further
Bu sebeple So
Bu
durumda
On that
account
Bu nedenle Accordingly
Hence
Bu nedenle So
Bu sebeple
120
Bu nedenle Therefore
Bu yzden
121
nk /
-d iin
Now that
Seeing that
Since
- demek
mean
istemek
- kastetmek
-.... den az
olmayacak
kadar
No less than
- den beri
Ever since
- den
since
beri/den bu
yana
- den dolay As / due to
den
nce
nce
meden
nce
Before
By the time
By the time
that
den sonra
After
- dier
adyla
Or
122
- dier bir
deyile
- dier
taraftan
D srece
d yerde /
t yerde
d zaman
dnda /
nca
d zaman
diyelim ki
e kadar /
tarihine
kadar
123
e karn - e Although
ramen
e karn - e
ramen
a / e karn
e karn / e
ramen
sa bile
e karn/e
ramen
d halde
Eer
Eer/-se/dnda/e
takdirde
124
er ermez
As soon as
Directly
Immediately
Er ermez
The instant
The minute
The monent
Fakat yine
de
But yet
Farzedelim Supposing
ki
Gibi
Such as
The way
As
Gibi...yide
Nor ...either
Plase get our vessel's sail from the port as soon as she
completes her discharge.
Ltfen gemimizi tahliyesini bitirir bitirmez hareket ettiriniz.
Directly our representive call on you please tell him all
your questions and matters, which you could not solve.
Ltfen temsilcimiz sizi ziyaret eder etmez kendisine tm
sorularnz ve zemediiniz meselelerinizi iletiniz.
Discharge complete immediately your vessel will sail.
Tahliye tamlanr tamamlanmaz geminiz kalkacak.
The instant you receive your orders please contact with us.
Siparilerinizi alr almaz bizimle ltfen balant kurunuz.
The minute you receive your orders please contact with us.
Siparilerinizi alr almaz bizimle ltfen balant kurunuz.
The moment you receive, your orders please contact with
us.
Siparilerinizi alr almaz bizimle ltfen balant kurunuz.
We guarantee that your shipment has been shipped by the
well-known transporters company but yet we follow your
shipment time to time too.
Sevkyatnzn ok iyi tannan bir nakliyeci vastasyla sevk
edildiine dair garanti veriyoruz, fakat yinede sevkyatnz
zaman zaman takip de ediyoruz.
Supposing market conditions are not favorable then we try
to find another alternatives.
Farzedelim ki piyasa koullar elverili deil o zaman biz de
baka alternatifler bulmaya alrz.
We want to import the best quality products from your
company such as last shipment.
irketinizden geen sevkyattaki gibi en iyi kalitede mallar
ithal etmek istiyoruz.
We will manufacture all your goods the way you said us.
Tm mallarnz sizin bize sylediiniz gibi reteceiz.
We will manufacture all your goods the way that you said
us.
Tm mallarnz sizin bize sylediiniz gibi reteceiz.
The goods of another company is the same quality like
yours.
Dier irketin mallar da sizinki gibi kaliteli.
Due to be mostly chosen in our market, please
manufacture for us ..units wrist watches as squire.
Bizim piyasamzda ok fazla tercih edildiinden dolay
ltfen bizim iin..adet kare biiminde kol saatleri retiniz.
We try to satisfy our costumers nor meet their every kind
of requirements either.
Mterilerimizi tatmin etmeye altmz gibi onlarn her
trl ihtiyalarna cevap vermeye de alyoruz .
Whenever you wish you can contact with us without
hesitate.
stediiniz zaman bizimle ekinmeden temasa
geebilirsiniz.
Still we are urgently waiting your reply
Hala acilen cevabnz bekliyoruz.
You have sent us a wrong sample whereas we have
informed you we have wanted sample of.... 2 or 3 pcs..
Bize yanl numune gndermisiniz halbuki size 2 veya
adet ...... numunesinden istediimizi bildirmitik.
125
Hem.hem Bothand
de
Her nere
Wherever
Her yer
Everwhere
Her yer
Everyplace
Her zaman
Everytime
iin / mesi So
- masmamak iin
That
So that
Iin/nk So
/yle ki/
iken /
esnasnda
iken /
yorken /
mken
While
kadar
As well as
Just iken
126
Kadaryla / As far as
gre
So far as
For all
To the extent
Kart
olarak / ...
nn aksine
On the
contrary
mamas
In order that
iin/masn
sn iye
medike/m Unless
adka
mek
iin/mesimas iin
In order to
mek
iin/mesimas iin
In order to
mesi bir
tarafa
Save that
mesi bir
tarafa
Except that
mesi ile
----- mas
bir oldu
No
sooner...than
Ne......se
It does not
matter what
127
Ne....se
No matter
what
128
Even if
Even if Sunday & Holiday are used time will not to count.
Pazar ve tatil gnleri kullanlsa bile zaman saymayacaktr.
Even though Even though Sunday & Holiday are used time will not to
count.
Pazar ve tatil gnleri kullanlsa bile zaman saymayacaktr.
siz ne ..
Regardless of Regardless of what you appreciate to us we are a firm that
seniz ... yin what
has a good reputation in the market.
Siz bizi nasl deerlendirirseniz deerlendirin biz piyasada
iyi bir ne sahip firmayz.
Sonu
Then
We have completed the shipments of our all costumers
olarak
then your shipment has been sent today either.
Tm mterilerimizin sevkyatlarn tamamladk sonu
olarak sizinki de bugn gnderildi.
Sonuta /
With the result Even if our shipments delay sometimes with a result that
yinede
that
we satisfy from your service.
Ara sra sevkyatlarmz gecikse bile yine de hizmetinizden
memnunuz.
artyla /
On condition We can produce the goods which you have desired type
Kouluyla
that
and quality on condition that you allow us an enough time.
stediiniz tipte ve kalitedeki mal retebiliriz ancak bize
yeteri kadar zaman tanmanz kouluyla
Tekrar/ayn Again
This goods may be well liked in the market again may not.
ekilde.de
Bu mal piyasada tutulabilir ayn ekilde tutulmayabilir de.
stelik
Besides
Some of our orders have delayed besides we had given a
notice to you latest shipment date must be ./.199.
Siparilerimizin bir ksm gecikti stelik teslim tarihini en
ge ./../199 olmas gerektiini sylemitik.
Furthermore
Some of our orders have delayed furthermore we had
given a notice to you latest shipment date must be ./.
199.
Siparilerimizin bir ksm gecikti stelik teslim tarihini en
ge ./../199 olmas gerektiini sylemitik.
Ve
and
Trucks and railway cars are ready for shipment
Kamyonlar ve vagonlar sevkyat iin hazrdr.
Ve yine /
Yet
We believe that you show an utmost care the quality of
yine
your products yet we would like to see a few samples
/yinede
among your products.
129
130
Zira
But then
Phrasal Verbs
Phrasal verbs ounlukla bir edat ve birden daha fazla szck veya szck grubunun
bir araya gelmesinden oluan eylemlerdir. Phrasal verbs ler ou kez dilin gncel
kullanmlarndan ortaya kar ve sk kullanld iin zamanla dilin ana yapsn oluturur.
Phrasal verbs hem geisiz hem de geili fiil olarak kullanlabilir.
GESZ FLLERE RNEK
(The children were sitting around, doing nothing (ocuklar hibir ey yapmyorlar, ylece
oturuyorlard.)
The witness finally broke down on the stand. (Tank sonunda durumu deitirdi)
GEL FLLERE RNEK
Our boss called off the meeting. (Patronumuz toplanty erteledi)
She looked up her old boyfriend. (Eski erkek arkadan arad.)
Bu yapdaki bir fiil ile birlemi kelimeye (ou kez bir edat ile) tak denir.
Phrasal verbs ler ile ilgili yaanan problem, ncelikle anlamlarndaki belirsizliktir ve
ounlukla P.Vler birka farkl anlam ifade ederler.
rnein;
To make out: bir eyin farkna varmak veya grmek, Bu szck grubu ayn sevimek
anlamna da gelebilir.
If someone chooses to turn up the street (Eer biri caddeden yukar doru gitmeyi tercih
ederse)
Yukardaki rnekte kullanlan "Turn up" bir edat ile bir fiilin birlemesidir ama bir P.V
deildir. Yani gerek anlamnda kullanlmlardr. Ama aadaki rnekte "turn up"
phrasal verb olarak kullanlmakta ve tamamen farkl anlamlar vermektedir.
if your neighbours unexpectedly turn up (appear) at a party or your brother turns up his
radio,
( Eer komularnz beklenmedik bir anda bir partiye gelirse veya erkek kardeiniz
131
Anlam
rnek
blow up
Patlamak, havaya
uurmak
bring up
Bir konudan
bahsetmek
bring up
call off
ptal etmek
do over
fill out
Bir formu
doldurmak
fill up
Tamamen-azna
kadar doldurmak
find out
renmek
132
give away
give back
hand in
Bir eyi onaylamak The students handed in their papers and left the
(dev yapmak)
room.
renciler, devlerini tamamladlar ve snftan
ktlar.
hang up
Telefonu kapatmak She hung up the phone before she hung up her
clothes.
Kyafetini asmadan nce telefonu kapad.
hold up
Geciktirmek
hold up (2)
Soymak
leave out
Atlamak, karmak, You left out the part about the police chase down.
savsaklamak
(Polisin kovalamasyla ilgili blm atladn.)
look over
incelemek, kontrol The lawyers looked over the papers carefully before
etmek
questioning the witness. (They looked them over
carefully.)
Avukatlar tanklar sorgulamadan nce evraklar
dikkatlice incelediler.
look up
make up
make out
Duymak, alglamak He was so far away, we really couldn't make out what
he was saying.
O kadar uzaktayd ki onun ne sylediini
duyamadk.
pick out
Semek
133
pick up
Bir eyi kaldrmak The crane picked up the entire house. (Watch them
pick it up.)
Vin btn evi havaya kaldrd.
point out
Dikkat ekmek,
belirtmek
put away
Saklamak
put off
Ertelemek
put on
Giyinmek
put out
Sndrmek
The fire fighters put out the house fire before it could
spread. (They put it out quickly.)
tfaiyeciler yangn, btn evi sarmadan
sndrdler.
read over
Dikkatli okumak
set up
Dzenlemek,
kurmak
take down
Not etmek
take off
Kyafet karmak
talk over
tartmak
throw away
Atmak
try on
Kyafet denemek
134
try out
Denemek
turn down
Reddetmek, geri
evirmek
turn up
turn off
Elektrii kapamak We turned off the lights before anyone could see us.
Kimse bizi grmeden sndrdk.
turn on
Elektrii amak
use up
boaltmak
Anlam
rnek
135
call on
Ezbere okumak
call on (2)
Ziyaret etmek
get over
go over
go through
Tketmek
look after
lgilenmek, bakmak
look into
Aratrmak, incelemek
run across
Rastlamak
run into
take after
Benzemek
136
wait on
Servis yapmak
Anlam
rnek
break in on
check up on
ncelemek, kontrol
etmek
cut down on
Kesmek, azaltmak
drop out of
Snfta kalmak
get along
with
yi anlamak
get away
137
with
get rid of
Kurtulmak
get through
with
Bitirmek
look forward
to
look in on
nce davranmak,
tahmin etmek
look up to
Sayg gstermek
put up with
Hogr gstermek
run out of
Tkenmek
take care of
lgilenmek, sorumlu
olmak
138
ocuklara bakt.
talk back to
Kaba bir ekilde cevap The star player talked back to the coach and was
vermek
thrown off the team.
walk out on
Terk etmek, bandan Her husband walked out on her and their three
atmak
children.
Kocas onu ve ocuunu terk etti.
Anlam
rnek
break down
Bozulmak
catch on
Tutmak
come back
Geri dnmek
come in
Girmek
come to
uuru yerine
gelmek
come over
Ziyaret etmek
drop by
Habersiz ziyaret
etmek
139
Yemek iin
darya kmak
get by
Hayatn
srdrmek
get up
kalkmak
go back
Geri dnmek
go on
Devam etmek
go on (2)
Olmak, meydana
gelmek
The cops heard all the noise and stopped to see what
was going on.
Polisler btn grlty duydu ve neler olduuna
bakmak iin durdu.
grow up
bymek
keep away
Uzak durmak
keep on
(with
gerund)
Devam etmek
pass out
baylmak
140
show off
Gsteri yapmak
show up
Varmak, ortaya
kmak
wake up
Uyanmak
USED TO
Gemite alkanlk olarak yaplan olaylar ifade ederken kullanlr.
Example;
I used to run everyday when I was at university. (niversitedeyken her gn koardm.)
Bu cmleyi syleyen kii gizli olarak u anda komadn da ifade etmektedir. Ayrca
genelde used to yaps but ile gei yapar.
I did not use to run. (Eskiden komazdm.)
141
142
Need hem modal hem de esas fiil niteliinde olmak zere iki ayr kullanma sahiptir. Her
iki durumda anlam hemen hemen ayndr. ihtiyacnda olmak, gereksinim duymak
anlamna gelir.
Eer modal olarak kullanlrsa daha nce sylenen modal zelliini de tamas gerekir.
Esas fiil olarak kullanlrsa dier fiiller gibi ekime girer. Bu zelliklerden yola karak
kullanmnn modal m yoksa esas fiil mi olduu anlalr.
I need learn English. (ng. renmem gerekir veya ng. renmee ihtiyacm var.)
Grld gibi need den sonra fiil birinci halde, ekilmemi ve baka bir modal yok. Bu
zelliklere sahip olduu iin need burada modal olarak kullanlmtr.
Ama need modal olarak pek olumlu yapda kullanlmaz. Genelde olumsuz yapda modal
olarak kullanlr.
I neednt go there. (Oraya gitmem gerekmez.)
She neednt study such a lesson. (Byle bir dersi almas gerekmez.)
Not: Need sadece modal olarak kullanldnda olumsuzluk eki olan not alr. Eer
esas fiil olarak kullanlrsa not almaz, bu grevi yardmc fiil stlenir.
NEED in Esas Fiil Olarak Kullanm
I need to learn that. (unu renmeye ihtiyacm var veya unu renmem gerekir.)
I need some money. (Biraz paraya ihtiyacm var.)
I dont need anything. (Herhangi bir eye ihtiyacm yok.)
She doesnt need anything. (Herhangi bir eye ihtiyac yok.)
She doesnt need to resign. (stifa etmeye ihtiyac yok veya stifa etmesi gerekmez.)
Needin yukardaki kullanmnda grld gibi modal zellii yoktur. Need ahsa gre
ekilmi, sonrasnda mastar veya nesne alm. Ksacas bir esas fiil ilevine sahiptir.
She didnt need to resign. (stifa etmesi gerekmedi.)
Need in Simple Past kullanm, daha nce grdmz have to modalnn Simple Past
kullanm ile ayn anlamdadr.
Yani yukardaki cmleyi;
She didnt have to resign (She had not to resign.) eklinde de yazabiliriz.
Bu zelliklerden dolay didnt need = didnt have to diyebiliriz.
Need esas fiil olarak tpk dier fiiller gibi tm zamanlar iin ekilebilir.
He will need to apply for that.
143
(!!
!!
!!
!!)
Yukardaki iki cmle arasnda anlam fark var ama ok nemli olmayan bir ayrntdr. Her
iki cmle de almas gerekmezdi diye evrilebilir.
*** Need modal olarak iki kullanma sahiptir. Present Modal ve Perfect Modal olmak
zere. (Neednt ve Neednt Have V3 )
rnekler
I needed to call off the match. (Ma iptal etmem gerekti.)
Way:
Not: Snavlarda, zellikle Needin Perfect Modal; eviri, e anlamn bulma gibi kilit
noktalarda ok sorulur.
She neednt study harder, because her marks are high. (Daha sk almasna gerek
yoktur. nk notlar yksektir.) (Present modal)
We dont need your help. (Yardmnza ihtiyacmz yoktur. (esas fiil.)
You neednt have shouted at us; we are not deaf. (Bize barman gerekmezdi; sar
deiliz.) (Perfect modal)
She neednt have complained us. (Bizi ikayet etmesi gerekmezdi.) (Perfect modal.)
***Son iki cmle bize byle barmamalydn eklinde de evrilebilir. Dikkat edilirse bu
eviri gemite yaplmas gerekli ama yaplmam eylemleri ifade etmek iin kullanlan
144
TAG QUESTIONS
Kuyruka sorular demek olup, .........deil mi? diye Trkeye evrilir. Dier dillerde pek
nemli bir ayrnt olmamasna ramen ngilizce boyutu nemli olan bir konudur. Tag
Question, (TQ) cmle sonlarnda ......de / da, ........deil mi, tamam m gibi ifadelerdir.
ngilizce de ne yazk ki TQ lar bir kelime ile yalnz yaplmyor. Yzlerce versiyonu olan ve
belli bir sisteme gre alan bir konudur. Mant anlaldktan sonra aslnda pek de zor
deil. KPDS nin fix sorusudur. Ya de, da veya deil mi den kesin bir soru gelir.
145
zellikle de, da dan kesinlikle soru gelir. Eer deil mi yi de sorarlarsa bu konudan iki
soru gelmi olur. Bu nedenle iyi bilmek gerekir.
1.) ..........deil mi?
Bu ifade ngilizcede belli bir manta gre alr. Kesinlikle ezberlemeden, bu mant
yakalamak gerekir. imdi mantn anlamak iin uygulamalarn maddeler halinde
grelim:
a.) .......deil mi ifadesi yardmc fiil ile kurulur ve cmle olumlu ise TQ olumsuz; cmle
olumlu ise TQ olumlu olur.
He refused to participate in the meeting, didnt he? (O toplantya katlmay ret etti, deil
mi?)
She doesnt study, does she? (O almyor, deil mi?)
Yardmc fiilin cmlede kullanlan tensenin yardmc fiili olduuna dikkat ediniz. Yani
ngilizcede TQ n olutururken herhangi bir yardmc fiil deil de cmlemizin tensesinin
yardmc fiilini kullanyoruz.
b.) TQ larda daima ahs zamirleri kullanlr.
The workers demand raise, dont they? (iler zam talep ederler, deil mi?)
Dont the workers deil de dont they yazld. nk TQlarda daima ahs zamirleri
kullanlr. Bu durumda cmledeki znenin zamirini tespit etmek nem kazanmaktadr.
Ayrca znenin tekil oul oluu da nemlidir.
Everybody was against the project, werent they? (Herkes projeye karyd deil mi?)
Every, no trevlerinde fiil tekil ekilir. (nk bunlarn zamirleri belgisiz zamirlerdir ve
belgisiz zamirlerin fiilleri tekil ekilir.) Ama zne oul olacandan TQn oluturulurken
zamir olarak they kullanlr. they kullanm da yardmc fiili oul ister. Bu nedenle
yukardaki cmlede werent they kullanld.
Everything has to be taken into consideration, havent they? (Her ey gz nne
alnmaldr, deil mi?)
Take into consideration: gz nne almak
146
147
Olumsuz
So
Neither / Nor
Too / Also
Either
He can speak German fluently; so can I. (O Almancay akc bir ekilde konuur; ben
de.)
He can speak German fluently; I can too. (O Almancay akc bir ekilde konuur; ben
de.)
He can speak German fluently; I can also. (O Almancay akc bir ekilde konuur; ben
de.)
Grld gibi her kullanm da ayn anlamdadr.
Bu konuda unlara dikkat etmemiz gerekir:
Eer olumlu ise so, too, also dan birini seeriz. Eer so semisek sonras devrik
olmak zorundadr. Bu, bala anlamndaki so (bu nedenle) ile karkl nlemek
iindir. Eer too veya also semisek sonralar dzgn bir cmleciktir.
Eer yarg olumsuz ise ve neither veya nor semisek sonralarndaki cmlecii
devrik yaparz; eer either semisek sonras dzgn bir cmleciktir. Eitherda
olumsuzluk anlamn katan n olmad iin sonrasndaki cmlecikte yardmc fiil
ile birlikte olumsuzluk not eklenerek olumsuz olarak yazlr.
They dont like Turkish coffee; neither do I. (O Trk kahvesini sevmez; ben de.)
They dont like Turkish coffee; nor do I. (O Trk kahvesini sevmez; ben de.)
They dont like Turkish coffee; I dont either. (O Trk kahvesini sevmez; ben de.)
Grld gibi her de ayn anlamdadr.
Sorusu:
148
Tunik tahmini: Soru olumludan gelecek. (Kasm Mays snavlar ters mantkla iledii
iin bu tahminde bulunuyor.)
He tried to estimate the likely effects of the new millennium at the meeting and,
..................
a) neither did I
b) I didnt either
c) So do I
d) so did I
e) I did so
b) I have either
c) so have I
d) so do I
e) nor have I
Other student:
baka renci
Another student:
Other students:
baka renciler
149
Other:
baka
Others:
bakalar
The other:
dier
One others:
IMPERATVE
Emir kipi demektir. Trkede emir tm ahslara verilebilir. ngilizcede byle deildir.
ngilizce mantna gre emir sadece kardakine verilir. Dier ahslara emir verilmez.
Olumlu
Olumsuz
I speak. (Konuurum.)
You speak.
He speaks
He doesnt speak.
She speaks.
We speak.
We dont speak.
You speak.
They speak.
150
ngilizcede emir yaps Simple Present Tense ile kurulur ve sadece kardakine verilir. Bu
da sen ve siz olmak zere iki kiidir.
ngilizcede Simple Present Tensede zne sylenmedii zaman emir kipi oluturulmu
olunur. Emir kipinin mastar yapsndaki to nun atlarak oluturulduunu savunanlar da
vardr. Ama bu aklama sadece olumlu emir yaps iin geerlidir. Olumsuz emir yaps iin
geerli deildir. Bu yzden ngilizcede emir kipinin Simple Present Tenseden geldii
aklamas dorudur.
Speak slowly. (Yava konu.)
Dont speak loudly. (Yksek sesle konuma.)
Sen ve siz iin emir yaps bu ekilde oluturulur. Peki dier ahslar iin emir yaps acaba
nasldr???
Dier ahslar iin emir yaps izin vermek anlamna gelen let fiilinden faydalanlarak
oluturulur.
Let us speak. (Konualm.)
Dier ahslar iin de emir kipi oluturulurken aslnda yine Simple Present Tenseden
faydalanlr. Normalde yukardaki cmlede yazlmam bir you vardr. zin ver
konualmanlamna gelir. you atlarak we iin emir kipi oluturulmutur. Bunu
Trkeye uygun ekilde konualm diye eviriyoruz.
Emir verilecek subject pronouns lar Verbden sonra geleceklerinden object pronouns
lar konumuna geerler ve gideyim, gitsin, gidelim, gitsinler anlamnda emir yapsna
girerler.
Olumlu
Olumsuz
Normalde let ten nce you var ve yazlmayarak dier ahslar iin emir kipi
oluturulmu demitik. Olumsuzunu yazarken de ayn mantkla let ten nce you var,
atlm ve sonrasnda olumsuzluk (Do not) eklenerek dier ahslar iin olumsuz emir kipi
oluturulmu olunur.
Emir kipinin soru formunu oluturmak iin de shall den faydalanlr.
Soru
Shall I answer the phone? (telefona cevap vereyim mi?)
Shall he come in? (....gelsin mi?)
151
MODALS
Modal, Kiplik demektir. Modal lar yardmc fiil sisteminden yararlanan ancak farkl
fonksiyona sahip kalplardr.
EXAMPLES
I dont walk. (Yrmem.)
I can walk. (Yryebilirim.)
Yardmc fiiller, anlamlarn ykleme katmazlar. Ama Modallar anlamlarn ykleme
katarlar.
Modal'larn aada aklamal olarak verilmitir.
Can: ...e bilmek: g, yetenek
I can walk 20 miles. (Yirmi kilometre yryebilirim)
May: ...ebilmek: olas, tahmin
He may come tonight. (O bu gece gelebilir.)
152
EXAMPLES
They can finish the game on time.
(Onlar oyunu zamannda tamamlayabilirler.)(G, yetenek)
He may go abroad next year.
(O nmzdeki yl yurt dna gidebilir.) (Tahmin)
I may go.
(Gidebilirim) (tahmin) I may not go. (Gitmeyebilirim) (tahmin)
I can go.
(Gidebilirim) (g, yetenek) I can not go. (Gidemem) (g, yetenek)
We are able to produce more goods.
(Daha fazla mal retebiliriz.) (G, yetenek)
You must wait for us until 5 oclock.
(5 e kadar bizi beklemelisin.) (Zorunluluk syleyenden )
You have to brush your teeth three times a day.
(Gnde defa dilerini fralamalsn.) (Zorunluluk dardan)
153
Present
Past
Future
Can
Could
--------
May
Might
--------
Be able to
Will be able to
Must
--------
--------
Have to
Had to
Will have to
Should
--------
--------
Ought to
--------
--------
154
Could: (...e biliyordu.) gemite yaplm srekli olaylar iin kullanlr ve iinde bir yor
anlam gizlidir.(Could not ile Couldnt kullanmlarnn anlamlar birbirinden farkldr. Bunlar
sonraki derslerimizde reneceiz. Yaz dilinde ksaltma yapmak uygun deildir.)
Was / Were able to: (...e bildi) gemite yaplm bir tek olay iin kullanlr.
We could see each other. (Biz birbirimizi grebiliyorduk.)
Each other: each = her bir, other = dieri. Each other: her bir dieri = birbiri
He could put aside some money when he was young. (O genken biraz para bir tarafa
koyabiliyordu.)
We were able to see each other. (Biz birbirimizi grebildik.)
He was able to recognize the corpse. (Cesedi tehis edebildi.)
Recognize: tanmak, tehis etmek
Corpse:
ceset
ama
To attain:
...e ulamak
Attain kelimesinin kk olan tain KPDS iin hayati nem arz eden bir szcktr. Asl
Latince olup, tenere dir. Tutmak anlamna gelir. Tainden ngilizcede baz kelimeler
tretilmitir. imdi bunlar renelim.
Maintain:
Main, Latincedeki manodan kken alr. Mano el anlamndadr. Dolaysyla
Maintain elde tutmak, muhafaza etmek anlamna gelir. E anlamllar aadadr.
Sustain
Continue
Preserve
Contain:
etmek
Retain:
Re = tekrar, yeniden. Retain, yeniden tutmak = ....e tutmak (soyut
anlamda, hafzada tutmak)
Detain:
gz altnda tutmak.
Pertain:
Obtain:
Attain:
...e ulamak.
155
cezalandrmak
Responsible:
sorumlu
Responsible for:
...den sorumlu
Responsibility:
sorumluluk
156
!!
!!
!!)
We didnt have accept their sanction. (Onlarn yatrmlarn kabul etmemiz gerekmedi.)
We had not accepted their sanction. (Onlarn yatrmlarn kabul etmemiz gerekmedi.)
Sanction:
yatrm
Accept:
kabul etmek
Will Be Able To Kullanm
Salary: maa
PERFECT MODALS
Adndan da anlalaca gibi bu balk altnda modallarn perfect kullanmn greceiz. Bu
yap, modallara present perfect yani have + V3 eklenerek kurulur ve daha sonraki
derslerimizde de detayl olarak greceimiz gibi bu yaplar Unreal yaplardr.
Modallar ile ilgili olarak daha nce anlatlanlar KPDS de sorulmayan detaylard. Ama hem
Perfect Modals konusuna hazrlk hem de temel modal bilgileri anlamnda iyi
renilmelidir. KPDS snavnda modal konusundan asl olarak Perfect Modals yaplarndan
soru gelmektedir. Anlama, boluk doldurma ve dierleri gibi konularda da Perfect Modals
tan soru gelebilir. Bu konu, hem kark hem de KPDS iin nemli olmas nedeni ile
dikkatle allmal ve iyi renilmelidir. Ayrca baka kaynaklarda ok kark bir ekilde
anlatld iin kursta konu bittikten sonra baka kaynaklardan baklmaldr.
Must
Have to
Should
Ought to
157
158
...m olabilirdi veya ....e bilirdi anlamndadr. Fakat burada ihtimal anlam vardr.
Aslnda gemi bir olayn olasl olamaz ama Might + Have V3 kullanm genelde
gemite tehlike arz eden durumlarda kullanlr. Bu kullanm daha sonra Unreal yaplarda
detayl incelenecektir.
She might have fallen down. (O debilirdi.)
She might have killed her husband by mistake. (Yanllkla kocasn ldrebilirdi.)
Mistake: yanllk, hata
Kill: ldrmek
159
She must have been developing a new method. (O yeni bir metot gelitirmekte
olmal.)
He was able to see his boss. (O patronunu grebildi.)
He has been able to see his boss. (O patronunu grebilmi.)
He had been able to see his boss. (O patronunu grebilmiti.)
The two sides could have resolved the dispute. (ki taraf anlamazl zebilirlerdi.)
Unreal yap olduu iin cmle olumlu grlmesine karn olumsuz anlamdadr.
Resolve:
Solve:
Settle
halletmek
160
161
hazrlk
Accurate:
Accuracy:
doruluk
Accurately:
Inaccurate: yanl
Inaccuracy: yanllk
Inaccurately: yanl bir ekilde
Data:
veri. Latince asl Datumdur. Latincede sonu m ile biten kelimeler
ngilizceye geince a ile sonulanrlar.
The Government must have overcome the economic recession in Irak. (Hkmet,
Irakta ekonomik durgunluun stesinden gelmi olmal.)
Recession: (ekonomik) durgunluk. Cocession ve Recession kelimeleri her bir KPDS
snavnda en az 20-30 defa geer. Bu nedenle ok iyi bilinmesi gerekir.
Overcome:
stesinden gelmek
Dier Modallar
Had better: ...se iyi olur
162
I would rather die than do it. (Onu yapmaktansa lmeyi tercih ederim.)
Die:
lmek
Dead:
Death:
lm
We would sooner sell than rent it. (Kiralamaktansa almay tercih ederim.)
Not: Eer would rather / sooner formundan sonra bir cmlecik gelirse, bu cmleciin
zaman mutlaka Simple Past tr. Bu zellik ok nemlidir ve KPDS de sorulmu.
I would rather (that) you remained at home. (Evde kalman tercih ederim.)
I would sooner (that) you remained at home. (Evde kalman tercih ederim.)
would rather / sooner formunun ilk kullanmnda, modal olduu iin hemen sonrasnda
V1 geliyordu. Burada ise, sonrasnda that ile gei yapm ve znesi olan bir cmlecik
gelmektedir. Bu cmleciin zaman mutlaka Simple Past olmak zorundadr. Kark bir
konu olduu iin mant daha sonra aklanacaktr.
Remain: kalmak
ACTIVE PASSIVE
Etken Edilgen anlamndadr. Bir cmlenin Active kullanmnda yklemi yapan bellidir ve
buna zne denir. Yine burada nesne ykleme maruz kalyor. Passive kullanmnda ise zne
yklemden etkileniyor. Daha nceki derslerimizden znenin cmlede ekilmi fiilden nce
geldiini, bu pozisyonda kullanlan pronounslarn da Subject Ppronouns olduklarn
biliyoruz. Bir cmlede nesnenin de ekilmi fiilden sonra geldiini, bu pozisyonda
kullanlan pronounslarn da Object Pronouns olduklarn biliyoruz. Passive formlar iyi
bilmek iin Subject ve Object Pronouns lara hakim olmak gerekir.
Active: I saw him. (Ben onu grdm.)
Passive: He was seen by me. (O benim tarafmdan grld.)
rnekten de grlebilecei gibi active bir cmlenin nesnesi pasif cmlenin znesi
konumuna geiyor. Burada nesne durumlar hakknda baz bilgiler vermek gerekiyor. Baz
fiiller yklem olduklarnda nesne alrlar. Byle fiillere geili fiiller denir. Nesne almayan
fiillere de geisiz fiiller denir. Geisiz fiillerin olduu cmlelerde ykleme maruz
kalmayan bir nesne olmad iin dolaysyla byle cmlelerin passive formu da yoktur.
163
Active Infinitive
To speak
To write
To give up
Passive Infinitive
To be spoken
To be written
To be given up
164
He will be appointed as the new chairman. (Yeni bir bakan olarak atanacak.)
As: gibi, olarak,...ok deiik anlamlar vardr. gibi anlamnda edat olarak
kullanlabilmesi iin sonrasnda bir edat olmaldr.
ki Nesneli Cmlelerde Passive Form
Bu durumda nesnelerden biri indirect object dieri Direct objecttir. ki nesneli bir
cmle, nesnelerden her biri zne yaplarak iki farkl ekilde Passive formu yazlabilir. Bu
tr cmlelerde kullanlan fiiller unlardr:
Bring:
Give:
Leave:
Lend:
Order:
Pay:
getirmek
vermek
ayrlmak
dn vermek
emretmek
demek
Promise:
Refuse:
Send:
Show:
Tell:
sz vermek
red etmek
ndermek
gstermek
sylemek
165
CAUSATIVE
Ettirgenlik kipidir. ngilizce dnda dier dillerde yaps basittir ama ngilizcede biraz
karmaktr. Ettirgenlik, bir eylemi bakasna yaptrmak demektir. Trkede bu tir eki
ile salanr, ayr bir fiil yaps yoktur. kestirdim, diktirdim, sildirdim... gibi.
ngilizcede ise Have, Make, Get olmak zere ettirgenlii salayan fiil vardr. Bu
fiiller, modallar gibi alarak belli bir kurala gre temel fiillerden nce yazlarak ettirgenlik
salam olurlar. Ettirgenlik, bir eylemi bakasna yaptrmaktr demitik. Peki, birine
yaptrlacak eylem para ile yaptrlabilir, rica ile yaptrlabilir, zorla yaptrlabilir. Trkede
bunu salayan art bir ek veya fiil yoktur. Cmlenin anlamna gre rica ile mi, zorla m
veya para ile mi yaptrld anlalr.
ngilizcede ise bu nansn kullanm, baz istisnalar hari yledir:
Have: Birine rica ile bir ey yaptrmak.
Make: Birine zor ile bir ey yaptrmak
Get:
Bakasna bir eylemi yaptrrken bu eyleme maruz kalan bir nesne vardr. rnein
arabam tamir ettirdim derken, yaptrdnz tamir etme eylemine maruz kalan
arabadr. Bu nesneyi herhangi bir nesne olarak Something ile gsterirsek;
Have
Make
Sth
+ V3
Get
Causativein ngilizcedeki bu yapsnda, yaptrlan eylemin kime yaptrld belli deildir.
rnein, Sam kestirdim dediinizde, sa kesme eylemini kimin yapt belli deildir.
te ngilizcede yukardaki kullanm byledir.
I have my hair cut. (Ben sam kestiririm)
Sth
V3
166
167
Have
Make
+So+ V1 +Sth
eklinde olur.
Get
***Not: Active Causative yapsnda ok nemli bir zellik var ki KPDSde sorulan bir
ayrntdr. Bu kullanmda Get, to ile birlikte kullanlr. Yani Get bu kullanmda fiili Full
Infinitive olarak ister.
I had a doctor test my eyes. (Gzlerimi bir doktora kontrol ettirdim.)
We could have had him translate our article. (Makalemizi ona evirtebilirdik.)
We could have had our article. translated (Makalemizi evirtebilirdik.)
Not: Son cmlede passivelik olduu iin cmle sonuna by him gibi bir ifade
ekleyebiliriz.
I got a mechanic to repair my car. (Arabam bir motorcuya tamir ettirdim.)
Not: Getin bu kullanmda to ile birlikte kullanldna dikkat ediniz.
They must have gotten their roof repaired. (Evlerinin atsn tamir ettirmi olmallar.)
We should get a repairman to fix the plug. (Prizi bir tamirciye tamir ettirmemiz gerekir.)
Fix:
Mechanic:
Plug:
They had to get a mechanic to test the motor. (Onlarn motoru bir tamirciye kontrol
ettirmeleri gerekir.)
Not:
You can not make me tell the secret. (Bana srlar syletemezsiniz.)
We had our baby vaccinated. (ocuu alattk.)
Vaccinate: alamak
Their family had to have the patient operated. (Ailesinin hastay ameliyat ettirmesi
gerekti.)
You must have your tooth filled. (Dilerinizi doldurtmalsnz.)
They had to have someone mend their roof. (Evlerinin atsn birine tamir ettirmek
zorunda kaldlar.)
Not: V1 ve V3 kullanm, ncesindeki nesne bunlara maruz mu kalyor yoksa bunlar
yapan mdr? ayrmna gre yazlr. V1 kullanmnda, ncesindeki nesne V1 i
gerekletiriyor demektir. V3 te ise ncesindeki nesne V3 e maruz kalyor demektir. Ayrm
bu mantk ile yaplr. Formlsel olarak ezberlemekten ziyade mantn kavramak daha
iyidir. nk formle uymayan baz istisnalar da vardr.
168
GERUNDS
Gerund isim fiil (verbal noun) demektir. Bir fiilin ing alm biimidir. Gerund lar, bir
fiil ve bir isim zellii tarlar. Cmlede isim veya zamir olarak kullanlrlar. Basit olarak
eer cmlede iki tane fiil kullanlyorsa ikinci fiil ya -ing taks alr, ya bana "to" gelir ya
da yaln haliyle kullanlr. Hangi fiilden sonra fiilin -ing taksyla geleceini, veya infinitive
olarak geleceini renmenin tek yolu fiilleri ezberlemektir. nk herhangi bir mantk
erevesinde yaplmamaktadr.
Baz Fiillerden Sonra Gerund Kullanlr. Bu fiillerin says yaklak 40 civarndadr.
Bunlar yklem olacaklar zaman sonralarnda eer ekilmemi bir fiil gelirse, gerund
olmak zorundadr. Bu zellik tamamen ezbere dayal bir durumdur. Aada bu fiillerden
en ok kullanlanlar verilmitir. Bu fiiller, yklem olarak kullanldnda ve sonrasnda
ekilmemi bir fiil geldiinde bu mutlaka gerund olmaldr.
169
b) appoint
c) appointing
atamak, kararlatrmak
Think over:
Think about:
170
Onaylamak.
Ratification: onaylama
Specify:
Notify:
Onaylamak, bildirmek.
Affirm:
Onaylamak
Reaffirm:
Onaylamak
Confirm:
Onaylamak
Bear out:
Onaylamak
Develop:
Improve:
Progress:
Advance:
Enhance:
Extend:
Boost:
Grow up:
Flourish:
Thrive:
Beneficial:
Not: Any, some, every, no kelimeleri; think, body, one, where kelimeleri ile
birletiklerinde sonralarnda mutlaka bir sfat isterler. Trkedeki manta ters bir
yapdadr.
Any
think
Some
body
Every
No
one
Adjective
where
171
katlmak
Disapprove of:
Onaylamamak
Persuade:
ikna etmek
kanmak, saknmak
Understand:
anlamak
Consider:
dnmek
Admit:
Anticipate:
sezinlemek
Appreciate:
taktir etmek
Enjoy:
Mind:
holanmak
aldrmak, umursamak, umurunda olmak
Postpone:
Delay:
ertelemek
Defer:
Put off:
Forgive:
Pardon:
balamak, affetmek
Excuse:
Hate:
Detest:
nefret etmek
172
Abhor:
Like / dislike:
Complain:
sevmek / sevmemek
ikayet etmek
Understand: anlamak
Bu fiiller, yklem olarak kullanldnda ve sonrasnda ekilmemi bir fiil geldiinde bu
mutlaka gerund olmaldr.
You could have avoided hurting him. (Onu incitmekten kanm olabilirdin veya
kanabilirdin.)
She considers moving away. (O tanmay dnyor.)
Move: tanmak, hareket etmek (yannda away, in gibi deiik edatlar alabilir.)
He hates getting up early. (O erken kalkmaktan nefret eder.)
The thief admitted stealing the money. (Hrsz paray aldn itiraf etti.)
Thief: hrsz
Theft: hrszlk
I dont anticipate meeting any problem. (Herhangi bir problemle karlamay
sezinlemiyorum.)
I dont understand your complaining. (ikayetinizi anlamyorum.)
3.) Baz Deyimlerden Sonra Gerund Kullanlr
ngilizcede, aada yazlan deyimlerden sonra eer bir ekilmemi fiil gelirse, kesinlikle
gerund olmaldr.
It is no use:
It is no good:
Feel like:
can istemek
It is worth:
...meye deer
Object to:
Oppose to:
173
Confess to:
itiraf etmek
Be used to:
...e almak
Have trouble:
zorluk ekmek
Cant bear:
dayanamamak
Cant stand:
Have fun:
Bu kalplardan sonra, (zaman ne olursa olsun, olumlu veya olumsuz olsun) eer bir
ekilmemi fiil varsa, bu fiil gerund yapsnda olmaldr. Her zaman bunlardan sonra
gerund olacak diye bir kural yoktur. Bazen ekilmemi bir fiil dnda da bir szck
gelebilir.
rnekler
I am looking forward to seeing you among us. (seni aramzda grmeyi drt gzle
bekliyorum.)
French is no worth learning. (Franszca renilmeye demez.)
I dont feel like going out to night. (Bu gece canm dar kmak istemiyor.)
He must have confessed to committing the crime. (O suu ilediini itiraf etmi
olmal.)
Confess to: itiraf etmek (zihinsel anlamda)
Commit: ilemek (su, gnah, hata, cinayet anlamnda)
The hijackers objected to releasing the hostages. (Uak karanlar (hava korsanlar)
rehineleri serbest brakmaya kar ktlar.)
Hijacker:
Release:
Hostage:
rehine
174
She had trouble solving her problem. (O problemini zmede zorluk ekti.)
English is worth learning. (ngilizce renmeye deer.)
The minister confesses to getting involved. (Bakan sua bulatn itiraf etti.)
Confess to: itiraf etmek
start / Begin
Continue
175
This project is not worth maintaining. (Bu proje devam etmeye demez.)
He accused everybody of being reluctant. (O herkesi isteksiz olmakla sulad.)
Accuse of:
suclamak
Reluctant:
isteksiz
Will:
istek
Unwilling:
isteksiz
Willing:
istekli
Irreluctant: istekli
I do not understand your complaining about your jop. (iniz hakknda yaknmanz
anlamyorum.)
We cannot got anywhere without discussing the issues properly. (Biz meseleleri uygun
bir ekilde tartmakszn bir yere varamayz.)
Issue:
Properly:
Discuss:
tartmak
We get used to living under miserable condition. (Biz sefil koullar altnda yaamaya
altk.)
Miserable:
perian, sefil
5.) Allow = Permit, Advise = Recommend Fiilleri
Drdnc madde gibidir. Yani yukardaki iki fiil (e anlamlar ile birlikte drt fiil) hem
Gerund hem de nfinitive alabilirler. Yalnz drdnc madde gibi istenilen zaman Gerund
istenilen zaman nfinitive almyor. Bu gramatikal bir zelliktir. Bu fiiller bazen Gerund
bazen de nfinitive alrlar. Allow = izin vermek, Advise: tavsiye etmek, nermek.
***Kural: 1. Eer bu fiillerden sonra bir nesne varsa nfinitive kullanlr.
***Kural: 2. Eer bu fiillerden sonra bir nesne yoksa Gerund kullanlr.
He recommended me to rest. (Bana dinlenmemi tavsiye etti)
Recommendden sonra nesne olduu iin (me) nfinitive kullanlmtr.
He recommended resting. (Bana dinlenmeyi tavsiye etti)
Recommendden sonra nesne olmad iin Gerund kullanlmtr.
My wife doesnt allow me to go out. (Karm dar kmama izin vermez.)
My wife doesnt allow going out. (Karm dar kmaya izin vermez.)
The expert advised us to sell sharing. (Uzman bize hisse senetlerini satmay nerdi.)
Expert:
uzman
Sharing:
hisse senetleri
176
Yukardaki fiil de bazen Gerund bazen de nfinitive alrlar. Buradaki espri biraz da
anlama yneliktir. Eer bu fiillerden sonra kullanlacak olan fiil daha nce gereklemi bir
olaydan bahsediyorsa Gerund, daha sonra gerekleecek bir olaydan bahsediyorsa
nfinitive kullanlr.
I regret spending so much money. (Bu kadar ok para harcadma zgnm.)
I regret to spend so much money. (Bu kadar ok para harcamaya (harcayacama)
zgnm.)
*** Regret te genellikle gerund kullanm tercih edilir.
I forgot taking my purse. (czdanm aldm unuttum.) (czdan zerinde demektir.)
I forgot to take my purse. (czdanm almay unuttum.) (czdan zerinde deil
demektir.)
*** Beinci madde kullanmna uyuluyor. Ama altnc madde kullanmda en ok ihlal
edilen bir kuraldr.
7.) Need, Requirei, Want (htiyacnda olmak, Gerektirmek, stemek.)
Bu fiil de ayn anlamda kullanlmaktadr. de hem Gerund hem Mastar alabilirler.
Yalnz burada ki mastar Pasif Mastar dr. Bu kullanmdaki cmlelerde zne genellikle
canszdr.
Passive infinitive: to be + V3
This room needs cleaning. (Bu odann temizlemeye ihtiyac var.)
Ayn cmleyi u ekilde de yazabiliriz anlam olarak ayndr.
This room needs to be cleaned. (Bu odann temizlenmeye ihtiyac var.)
The grass requires cutting. (Otlar kesmeye ihtiyac var.)
My car wants watching. (Arabamn ykamaya ihtiyac var.)
My car wants to be watched. (Arabamn ykamaya ihtiyac var.)
Bu kullanmdaki zne canl olamaz m sorusu zerine (olabilir diye) u rnek verildi.
I need to be accepted in the club. (Klube kabul edilmeye ihtiyacm var.)
Bu kullanmda yaygn olarak gerund kullanlr.
8.) See, Hear, Feel, Watch: (Grmek, duymak, hissetmek izlemek)
Her drd de Gerund veya Mastar alabilirler. Yalnz buradaki mastar Bare nfinitivedir.
yaln mastar = fiilin birinci hali = tosuz mastar.
Burada Gerund ve nfinitive kullanmnn nemli bir fark da vardr. Eer yklemden sonra
(ki bu yklem yukardaki drt fiilden biridir) kullanlacak fiilin yaratt olayn bir kesiti
177
sallanmak, sarslmak
Kullanm biraz kark olan bir konudur. Bu madde de Trke eviriden ok ngilizce
mantn kavramak nemlidir.
I watched them enter the bar. (Onlar bara girerken grdm.) (Bara girme eylemi anlk
bir eylem olduu iin tm grlebileceinden bare infinitive kullanlmtr.
watch genelde bare infinitive ile kullanlr, ama gerund la da kullanlabilir.
I heard her singing. (Onu ark sylerken duydum.)
Not: Genelde ksa sren olaylar, hepsi gzlenebileceinden bare infinitive ile aktarlr.
Uzun sren olaylar ise, bir ksm gzlenirse bare infinitive ile; tm gzlenmise
gerund ile aktarlr.
INFINITIVES
Daha nce de sylendii gibi ekimsiz fiilin kullanld yapdan biri de Infinitiveslerdir.
Mastar hareketlerinde Infinitiveslerden faydalanlr. Infinitivesleri kullanm yerlerine gre
maddeler halinde greceiz.
I want to learn English. (Ben renmek istiyorum.) Burada yklemin ve mastarn znesi
ayndr.
I want you to learn English. (Ben sizin ngilizce renmenizi istiyorum.) Bu cmlede ise
yklemin znesi I, mastarn znesi Youdur.
Madde ayrm bu ekilde fiillerin nesne alma veya zne durumuna gre yaplacaktr. Bu
fiillerden sonra mastar gelir diye ezberlemektense yap olarak bunlar renmek daha iyi
olacaktr. Ayrca eviri biimini de kavramak nemlidir.
imdi maddeler halinde Infinitiveslerin kullanld yaplar renelim.
2.) Verb + Infinitive
Yani hemen sonrasnda Infinitive alan fiiller demektir. Bunlarn saylar1015 tanedir.
Burada en nemlilerinden birka rnek verilecektir. Bu gruba giren fiiller liste halinde
aada sunulmutur. Bu yapda, yklemden hemen sonra Infinitive geldii iin hem
yklemin hem de Infinitivein znesi ayndr.
178
179
Try:
Dispute:
Confluent:
Deliberate:
Discuss:
Debate:
Argue:
The two governments refused to resume the talks. (Her iki hkmet grmelere
yeniden balamay ret etti)
Refuse: ret etmek
Reject:
Turn down:
Talks:
grme
Resume:...e yeniden balamak, srdrmek
He must have threatened to kill us. (Bizi ldrmek iin tehdit etmi olmal.)
Threaten: tehdit etmek
Not: Bu yaplar Trkeye evirmek nemli bir husustur. Moda mod bildikten sonra
Trkeye uygun bir ekilde evirmek gerekir.
I happened to see him. (Onu tesadfen grdm.)
Happen:
olmak
Happen + full Infinitive: tesadfen ....mek.
He always tends to hurt people. (O genellikle insanlar incitmeye eilimlidir.)
Tend: eiliminde olmak. (Trkeye meyil, eilim anlamnda tandans olarak isim hali
gemitir.)
She consented to step down. (O ekilmeye raz oldu.)
Consent: ...e raz olmak
Step down: geri adm aymak, ekilmek
I would love to come along with you. (Sizinle seve seve gelirim.)
Would love: seve seve ...mek
She should not have condescend to take his book. (Onun kitabn almaya tenezzl
etmemeliydi.)
Condescend: tenezzl etmek
You could have come to see me. (Beni grmeye gelebilirdin)
2.) Verb + Object + Infinitive
Bu kullanmda, yklemden sonra bir nesne gelir ve ardndan mastar kullanlr. Burada
yklem olarak kullanlan fiiller bir nesneden sonra mastar gerektirirler. Bu gruba giren
fiiller aada sunulmutur.
Allow- Permit:
zin vermek
180
Ask:
stemek, Rica etmek
Recommend- Advise:
nermek, Tavsiye etmek
Cause:
Sebep olmak
Challenge:
Meydan okumak, Delloya davet etmek
Command:
Emretmek
Compel- Force- Coerce: Zorlamak, Zorunda brakmak
Encourage:
Cesaretlendirmek, Tevik etmek
Enable:
Muktedir olmak, Mmkn klmak
Find:
Bulmak
Forbid:
yasaklamak
invite:
Davet etmek
Notify:
Haber vermek, Bilgilendirmek
Oblige:
Mecbur etmek, zorunda brakmak
Order:
Emretmek, Sipari vermek
Remind:
Hatrlatmak
Require:
Gerektirmek
Teach:
retmek
Tell:
Sylemek
Tempt:
Ayartmak
Urge:
istemek, ...e sevk etmek
Warn:
kaz etmek, uyarmak
Want:
stemek
The U.N has urged the Iraqi Government to comply with the resulotions of the security
council. (B. M..................)
To Comply:
Resolution:
Security:
Council:
The teacher could have allowed us to play.(Hoca oynamamza izin verebilirdi.)
No one can force me to give up smoking. (Hi kimse beni sigara imeyi brakmaya
zorlayamaz.)
Force: zorlamak
The doctor encouraged the patient to go home. (Doktor hastay eve gitmeye
cesaretlendirdi.)
Cour:
kalp, yrek
Courage:
yrekli
Encourage:yreklendirmek, cesaretlendirmek, motive etmek
Promote: motive etmek tevik etmek (promosion)
Not: Bir kalbn iyice renilebilmesi iin szcklerin deitirilerek tekrar tekrar yazlp,
Trkeye evrilmesi egzersizleri yaplmaldr.
The U N urged the U S A to lift the embargo. (B M Amerikann ambargoyu kaldrmasn
istedi.)
Urge: istemek (iddetle bir eyi ...)
Not: alrken arada Trke cmleler yazp ngilizceye evirmek verimlilii arttrr.
ngilizceden Trkeye de eviri yaparken cesaretli bir ekilde verilmek istenen mesaj
Trkeye uygun bir ekilde ifade edilebilmelidir.
181
You ought to have warned us not to go there. (Bizi oraya gitmemek iin uyarm
olmalydnz.)
Negative Infinitive: Infinitivein nne not getirilerek oluturulur. not to go gibi.
The inspector obliged the minister to reign. (mfetti bakan istifa etmeye mecbur etti.)
Inspector: mfetti
Spect:
bakmak
Inspect:
n:iine, spect: bakmak, Inspect: ine bakmak = incelemek
In spectator: iine bakan, inceleyen, = mfetti
Spectator: seyirci
Expect:
ex: dar, pect: bakmak, Expect: dar bakmak = beklemek, ummak
Respect:
tekrar tekrar bakmak, sayg gstermek
Attend:
bir yerde hazr bulunmak, devam etmek
Attendance: hazr bulunanlar, izleyiciler
Oblige:
mecbur etmek, zorunda brakmak
He orders us to be ready at 11 oclock. (Saat 11de hazr olmamz emrediyor.)
Order: emretmek, sipari etmek, dzen, sra
They advised us to learn English. (ngilizce renmemizi tavsiye ettiler.)
You should ask him to help us. (Bize yardm etmesini istemen gerekir.)
The doctor wasnt able to compel to me to give up smoking. (Doktor beni sigaray
brakmaya zorlayamad.)
Compel = Force: zorlamak
Compulsive: zorlayc
Compulsory: zorunlu
We had to forbid them to eat pork. (Onlara domuz eti yemelerini yasaklamamz gerekti.)
To forbid: yasaklamak
To bar
To ban
To prohibit
Pork: domuz eti
Kalmamz rica ediyor. (She ask us to stay.)
Silahlar teslim etmelerini istedik. (We wanted them to lay down their arms.)
Lay down: teslim etmek
Gitmesine izin vermemeliydin. (You should not have permitted him to go.)
Not: Dikkat edilirse bu fiillerde mastar hep bakasna yaptrlyor.
2.) Hem Nesne ile Nem de Nesnesiz Kullanlabilenler
182
Bu gruba giren fiiller hem nesnesiz, hem de nesne ile mastara gei yapabilirler. Yani bu
grup fiilleri birinci ve ikinci madde zelliklerini birlikte tarlar. Birka tanesini rnek
verecek olursak;
Ask:
Beg:
Clime:
Deserve- Merit:
Desire:
Expect:
Help:
Intend:
Invite:
Request:
Want:
Wish:
stemek
Rica etmek, stemek
ddia etmek, savnda bulunmak
Hak etmek, layk olmak
Arzu etmek
Beklemek, mit etmek
Yardm etmek
Niyetinde olmak
Davet etmek
stemek
stemek
Dilemek
katlmak
katlmak
rnekler
She deserves to be our chairperson. (O bakanmz olmay hak eder.)
Deserve:
Merit:
Meritorious:
Deservedly:
Deserving of:
The man claimed not to see the event. (Adam olay grmediini iddia etti.)
183
Claim:
Ful:
iddia etmek
...l
Event:
Eventless:
olay
olaysz
Eventful:
Less: ...sz
olayl
You could have invited us to participate in the congress.(Bizi kongreye katlmaya davet
edebilirdiniz.)
Gress:
gitmek
Regress:
geri gitmek
Progress:
ileriye
Careless:
Considerate:
Inconsiderate:
Foolish:
Generous:
Kind:
Unkind:
Polite:
Impolite:
Right:
Wrong:
Rude:
1.
Dikkatsiz, ihmalci
Dnceli, Saygl
Dncesiz, Saygsz
Aklsz, ahmak, sama, Aptal, Budalaca
Cmert,
Nazik
Nazik deil, Kaba
Nazik
Nazik deil, Kaba
Doru, Hakl
Yanl, Haksz
Kaba
Normalde birine naziksiniz dendiinde You are kind sylenecek diye dnlr. Ama
ngilizcede bu yap kullanlmaz. Bunun yerine t is kind of you denir. Ders alrken bu
kalplar yazmak ve dier sfatlarla yeri deitirilerek tekrar tekrar yazmak daha verimli
olacaktr. Eer bu sfatlardan sonra ekilmemi bir fiil gelirse bu mastar olmak zorundadr.
Bu konudan alnmas gereken mesaj sfatlardan sonra mastar kullanld ve bu kalplarn
eviri mantnn iyi kavranmas gerektiidir.
It is kind of you. (Naziksiniz.)
It is impolite of him. (O nazik deildir.)
It is very kind of you to help me. (Bana yardm ettiiniz iin ok naziksiniz.)
It was very considerate of him to carry our luggages. (Valizlerimizi tad iin ok
dnceliydi.)
Grld gibi bu kullanmda belirtilen sfatlardan sonra mastar kullanlmaktadr. rnek
olarak cmlelerin zaman deiik olabilir.
2.
Bu maddede kullanlan sfatlar unlardr:
Afraid:
Anxious:
Korkmu
stekli (can atacak ekilde)
184
Ashamed:
Careful:
Curious:
Determined:
Eager:
Glad:
Quick:
Reluctant:
Willing:
Ept:
Likely:
Unlikely:
Bound- Sure- Certain:
Liable:
utanm
Dikkatli
Merakl
Kararl
stekli
Memnun
Hzl
steksiz (rreluctant: istekli)
stekli (Unwilling: isteksiz.)
...e eilimli
Muhtemel
Muhtemel olmayan
Kesin
...e eilimli
He is bound to succeed in the exam this time. (Onun snav zamannda baaraca
kesindir. Veya O kesinlikle zamannda snav baaracak.)
Turkey is bound to sign the agreement. (Trkiyenin antlamay imzalamas kesindir.)
He is reluctant to lend us money (O bize dn para vermeye isteksizdir.)
We are all quite willing to make sacrificies our family. (Hepimiz ailemiz iin fedakarlk
yapmaya olduka istekliyiz.)
Sacrifice: Kurban, Fedakarlk
Man is always liable to make error. (insanolu daima hata yapmaya eilimlidir.)
To err:
hata yapmak
Error: hata
Unerring:
isabet
185
Assuming:
Difficult:
Exciting:
Interesting:
Boring:
Easy:
Hard:
Impossible:
Possible:
Important:
Essential:
Necessary:
Imperative:
Urgent:
Advisable:
Elenceli
zor, g
heyecanl
lgin, Enteresan
Skc
Kolay
Sk
imkansz
mmkn
nemli
Temel, esas
Gerekli
Gerekli, Zaruri
Acil
Tavsiye edilebilir
Sunmak
Yeniden sunmak
Sunu
186
Hemen sonrasnda Infinitive alan fiillerin says yaklak 1015 tanedir. Burada en
nemlilerinden birka rnek verilecektir. Bu gruba giren fiiller liste halinde aada
sunulmutur. Bu yapda, yklemden hemen sonra Infinitive geldii iin hem yklemin
hem de Infinitive'in znesi ayndr.
Appear- Seem- Look:
Can afford:
Claim:
Consent:
Decide:
Demand:
Deserve:
Happen:
Hesitate:
Hope:
Learn (How):
Know (how):
Offer:
Plan:
Prepare:
Promise:
Pretend:
Refuse:
Resolve:
Seek- Try- Strive:
Tend:
Threaten:
Undertake:
Would love:
Condescend:
Grnmek
Gc yetmek
ddia etmek
...e raz olmak
karar vermek
stemek, talep etmek
Hak etmek, layk olmak
Tesadfen ...mek
Tereddt etmek
Ummak, mit etmek
renmek
Bilmek, tanmak
Teklif etmek
Planlamak
Hazrlamak
Vaat etmek
Gibi davranmak
Ret etmek
Karar vermek
...meye almak
Eiliminde olmak
Tehdit etmek
stlenmek
Seve seve...mek
Tenezzl etmek
EXAMPLES
I hope to go there. (Oraya gitmeyi mit ediyorum.)
He pretends to be a beggar. (Bir dilenci gibi davranyor.)
I would love to go to that party. (O partiye gitmeyi ok isterdim.)
187
RELATIVE PRONOUNS
lgi zamiri demektir. KPDS de direk olarak ya bir soru gelir veya gelmez. Ama eviri,
anlama gibi kilit noktalarda olduka sk geen bir konudur. Dier gramer bilgileri ok iyi
bilinse bile bu konuda eksiklik varsa hem snav hem de genel anlamda ngilizce bilgisi
asndan sknt var demektir. Bu nedenle mutlaka ok ok allmas gereken nemli bir
konudur.
ngilizcede cmle zne, yklem ve nesne yaps zerine kurulur. Bu l yap temel
yapdr. Yerleri ve sralamas deimez. zne ve yklemden sonraki yaplar
opsiyoneldirler. Olsa da, olmazsa da olur. Bir cmlede tm hareketler yklem etrafndadr.
zne yklemi yapan, nesne yklemden etkilenendir. Tmleler ise yklemin nerede, ne
zaman, nasl yapldn aklayan elerdir. Yani bir cmlede temel e yklemdir. Yklem
tek bana da bir cmle olabilir. Ama yklemsiz bir cmle olamaz. Ykleme kim, neyi,
nerede, ne zaman, nasl gibi sorular sorarak cmlenin dier elerini buluruz.
Bu aklamalardan sonra yap olarak bir cmle biimini yazacak olursak;
zne + Yklem + Nesne +hal zarf + yer zarf + zaman zarf eklinde olur.
zne, yklem, Nesne: Yerleri ve sralamas bu ekilde olup, sabittir.
Tmle: Nesneden sonraki yaplar tmletir. Doru yazlm yukardaki ekildedir. Ama
zellikle konuma dilinde yer ve sralamalar deiebilir.
Bir rnek zerinde bu yaplar grelim.
Ben ngilizceyi geen yl ngilterede iyi bir biimde rendim.
I learnt English well in England last year.
Dn onu okulda fark ettim. (I noticed him at the school yesterday.)
Ben pahal bir araba satn aldm. (I bought an expensive car.)
Bu cmledeki an expensive car bir sfat tamlamasdr. Buradaki a artikeli car iindir.
Bir isim nne bir niteleme sfat geldiinde-ngilizcede sfat daima ismin nne yazlr-
188
bu sfat isim ile artikel arasna gelir. Burada ses uyumunu salamak iin a artikeli an
haline dnmtr.
The people (insanlar)
Bir sfat szc yarine ayn grevi gren bir cmlecik de gelebilir. Bu durumda bu
cmleciin ismi sfat cmlecii olur. Cmleciklerin kurulma mant da cmle kurma
mant gibi iler.
imdi sfat yerine sfat cmlecikleri kullanlan ve ilgi zamirleri ile birbirlerine balanan
kompleks cmleler grelim. lgi zamirleri hem zamir hem de bala gibi grevlidir.
1.) I received the report. (Raporu aldm.) You had sent the report. (Raporu
gndermitin)
2.) I found the book. (Kitab buldum.) The book was important. (Kitap nemliydi.)
Bu cmleleri kendi aralarnda birletirecek olursak;
I received the report, which you had sent. (Gndermi olduunuz kitab aldm.)
Dikkat edilirse bu cmlede nesne konumunda olan the report kelimesi ilgi zamiri olan
which ile yer deitirdi. which ayn zamanda iki cmleyi birbirine balayarak bala
olarak ilev grd. which you had sentcmlecii Relative pronoun, Relative Clouse
veya Adjective Clouse olmak zere ekilde adlandrlabilir.
Not: Nesne iken ilgi zamiri ile ksaltlanlar Trkeye ...d olarak evrilir. Baka bir
deile ilgi zamirinden sonra zne varsa Trkeye ...d olarak evrilir
I found the book, which was important. (nemli olan kitab buldum.)
Bu cmlede ise zne konumunda olan the book kelimesi, ilgi zamiri olan which ile yer
deitirdi.
Not: zne iken ilgi zamiri ile ksaltlanlar Trkeye ...en, ...an olarak evrilir. Baka bir
deile ilgi zamirinden sonra fiil varsa Trkeye ...en, ...an olarak evrilir.
Which: Canszlar ve hayvanlar iin kullanlr
Who: nsanlar iin kullanlr.
Hem who hem de which yerine that kullanlabilir. kisi de nesnel formda iken ...d;
znel formda iken ...en, ...an olarak evrilir.
lgi zamirinden sonraki cmle bir cmlecik olur ve ncesindeki ismi niteler. Trkeye
evirirken bu cmleciin anlamn isimden nce sylemek gerekir.
The agreement, which they signed. (Onlarn imzalad anlama)
The workers who I met. (Karlatm iiler.)
The man who you are waiting for. (Beklediiniz kii.)
189
Not: Cmleciin zamann kestirebilmek gerekir. Son KPDS snavlarnda zellikle sorulan
ksm burasdr. Test almalarnda ayrca bunun zerinde durulacaktr.
Not: Trkede yan cmleciklerin zneleri n eki eklenerek sylenir. eviri yaparken
Trkenin bu zelliine dikkat edilmelidir.
The scientist who devised this method. (Bu metodu bulan bilim adam.)
Devised: bulmak
The student who won the scholarship. (Bursu kazanan renci.)
A car, which runs 100 miles on hour. (Saatte 100 mil giden araba.)
Not: lgi zamirinin nnde mutlaka bir isim vardr ve yan cmlecik bu ismi niteler.
Unfortunately, we cannot publish the article which you have sent. (Maalesef
gnderdiiniz makaleyi yaynlayamyoruz.)
*** Eer the article niteleyen bir sfat kelimesi olsayd articleden nce yazlmas
gerekirdi. the article bir sfat cmlecii ile nitelendii iin bir ilgi zamiri ile sonrasndan
gelmitir. eviride sfat cmleciinin anlam isimden nce sylenir. KPDSde geen
cmlelerin % 70-80 ni bu yapdadr.
He had to dismiss the boy who made noise. (Grlt yapan ocuu kovmak zorunda
kald.)
Dismiss: kovmak
The man who robbed the bank was caught by the police. (Bankay soyan adam polis
tarafndan yakaland.)
Not: Bu cmlede adjective clause, zne konumunda olan bir ismi niteliyor. Yukardaki
cmlelerde ise nesne konumunda olan isimleri niteliyordu.
We have many problems that we have to solve. (zmek zorunda olduumuz ok
problemimiz var)
The women who are working in bad condition are demanding social security. (Kt
koullarda alan bayanlar sosyal gvenlik istiyorlar.)
lgi zamirinin alan nereye kadardr????
*** Eer zneyi nitelemise ikinci bir ykleme kadardr.
*** Eer nesneyi nitelemise cmle sonuna kadar devam eder.
The boy who we saw yesterday found the money, which you lost. (Dn grdmz
ocuk kaybettiiniz paray buldu.)
The two sides who were in conflict signed a new agreement which would last for
centuries. (atma halinde olan her iki taraf, asrlarca srecek olan yeni bir antlama
imzaladlar.)
190
Ve
191
Grld gibi look fiili for edat ile nesneye (the book) gei yapmtr. Yani for
edat nesneye aittir. Cmle ilgi zamiri ile birletirilirken, ilgi zamiri nesne konumunda olan
the book yerine kullanlr. O halde kendisine ait olan edat da ilgi zamirinin yanna
tanabilir. Bu aklamaya gre cmlemizi u ekilde de yazabiliriz ki ikisi de ayn
anlamdadr:
I saw the book for which you are looking. (Aradnz kitab grdm.)
She dismissed the student who you talked about. (Hakknda konutuunuz renciyi
kovdu.)
She dismissed the student about whom you talked. (Hakknda konutuunuz renciyi
kovdu.)
Dismiss: kovmak
Not: ki cmlenin ayn anlamda olduuna ve edat hareketinin sadece nesnel formda olan
ilgi zamiri ile yapldna dikkat ediniz.
Not: lgi zamirlerinin edat ile kullanmnda KPDS iin ok nemli olan iki zellii vardr ki
ok iyi bilinmeli:
1. Edat ile birlikte that kullanlamaz.
2. who ilgi zamiri edat ile kullanlrsa whom a dner.
My car, which I paid ten thousand dollars for, was broken down. (On bin dolar
dediim arabam bozuldu.)
My car for which I paid ten thousand dollars was broken down. (On bin dolar
dediim arabam bozuldu.)
He is not a person on whom you can rely. (O gvenebilecein biri deildir.)
Rely on:
gvenmek
Reliable: gvenilir
Unreliable: gvenilmez
Reliability: gvenilirlik
Not: Bu iki farkl kullanm bir ihtiyatan domutur. Daha sonra greceimiz ilgi
zamirlerinin ksaltlmas konusunda mant aklanacaktr.
Pollution is a serious problem for which we must fight. (evre kirlilii mcadele
etmemizin gerektii ciddi bir sorundur.)
Fight for:
Combat:
Struggle for:
Phrasal Verbs: Deyimsel fiil demektirler. Bir fiil kk ve bir edattan oluurlar. rnein;
Give, vermek anlamndadr. up edatn alp give up Pharasal verbini oluturur ve bu
da brakmak, vazgemek anlamndadr. ngilizcede 1000 e yakn Pharasal verb vardr.
Grld gibi edat ile pharasal verb oluarak yeni bir anlam ortaya kt. Eer edat fiil
kknden ayrlrsa artk yap pharasal verb olma niteliini kaybeder.
Her pharasal verbn mutlaka bir e anlamls vardr. rnein; give up n e anlamls
quit tir. Amerikan ngilizcisinde pharasal verbler ok kullanlr.
192
Not: Pharasal Verblerde edatlar ayrlmadndan ilgi zamirleri ile birlikte hareket
edemezler. nk edatn ayrlmas durumunda yap pharasal verb olma niteliini
kaybeder ve anlam deiir. nemli bir zelliktir. yi bilinmelidir.
They didnt like the study, which we carried out. (Yaptmz almalardan
holanmyorduk.)
Bu cmledeki Carry out teki out edat ilgi zamirinin yanna ekilemez. nk
pharasal verbdr.
This is the woman on whom we performed the operation. (Bu ameliyat ettiimiz
kadndr.)
The crime of which he was accused was very leniet. (Suland su ok hafifti.)
Lenient: hafif
Accuse: sulamak
Arraign: sulamak
Blame: ayplamak, sulamak
She lost her bag in which there was a lot of money. (O iinde ok paras olan
antasn kaybetti.)
There be: bulunmak, var olmak
There must be something, which we can do. (Yapabileceimiz bir ey olmaldr.)
The car in which we were had had brakes. (inde olduumuz araba bozulmutu.)
His stepfather, whit whom he is living, is not kind to him. (Birlikte yaad babas ona
kar nazik deildi.)
***Non- Defining yap olduu iin virgln kullanmna ve edat ile kullanld iin
whonun whoma dndne dikkat ediniz.
The horse on which he was kept stopping to eat grass. (zerinde olduu at, ot yemek
iin hep durdu.)
Burada keepin zel kullanmlarna dikkat ekmek gerekiyor.
Keep (kept, kept): tutmak, saklamak, iletmek....................otuza yakn anlam var.
Keep on + V1+ing : .......meye devam etmek
Keep + V1+ing :
durmadan .........mek
He kept on speaking. (O konumaya devam etti.)
He kept speaking. (O durmadan konutu.)
Stop fiili iin de benzer bir zellik vardr.
Stop + Gerund: .........meye ara vermek
Stop + Infinitive: .........iin durmak
We stopped smoking. (Sigara imeye ara verdik.)
We stopped to smoke. (Sigara imek iin durduk.)
193
OF WHOM ve OF WHCH
...ki onu, ...ki onlarn anlamnda da evrilebilirler.of whom canllar iin; of which
canszlar iin kullanlr. bu iki ilgi zamiri bir grup isminde bazlarn tanmlarken kullanlr.
I have four sons who are students. (renci olan drt olum var.)
Bu cmlede sfat cmlecii (renci olan) ocuklarn hepsini niteler. Peki bu drt ocuun
hepsi deil de, ikisi veya renci olsa cmlemizi nasl syleyeceiz? te burada
ofwhom ve of which devreye girer.
Eer ikisi renci olan drt ocuk var ise cmle yle kurulur:
I have four sons, two of whom are students. (kisi renci olan drt olum var.)
Virgle ve gruptan belirtilmek istenen saynn ilgi zamirinden nce geldiine dikkat ediniz.
Bu kullanmda artk sfat cmlecii drt ocuu deil; ilgi zamirinden nce gelen ve
ocuklardan ikisini belirten twoyu niteler.
He had many houses, which were in Ankara. (Onun Ankarada olan bir ok evi vardr.)
He had many houses, some of which were in Ankara. (Onun, bazlar Ankarada olan
bir ok evi vardr.)
My friend has three cars, on of which is a foreign mark. (Arkadamn biri yabanc
markaolan arabas vardr.)
I have three friends, for one of whom I bought a present. (Birisi iin hediye aldm
arkadam vardr.)
I have got a hundred students, forty of whom are married. (Krk evli olan yz
rencim vard.)
Not: lgi zamirlerinin kullanmnda zaman uyumu olmaz.
WHOSE
...ki onun, ...ki onlarn anlamndadr. yelik belirten zamirdir. Son on yln KPDS
snavlarnda en ok sorulan ilgi zamiridir. Snav teknii kolay, uygulamas zordur. Hem
canl hem de canszlar iin kullanlr. direk sorulmas beklenen bir konudur.
The woman who was wounded was carrying. (Yaralanan bayan alyordu.)
Wound: yaralamak, .....n gnln krmak
The woman whose husband was wounded was carying. (Ei yaralanan bayan
alyordu.)
Not. Mutlaka ama mutlaka whosedan nce ve sonra bir isim olmaldr. Sonrasnda bir
zamir veya baka bir kelime gelemez. Sonrasnda gelen ismin nnde kesinlikle the
artikeli olamaz. Bu zellik posessivelikten kaynaklanmaktadr.
I bought a car whose engine was out of order. (Motoru bozuk olan bir araba aldm.)
194
The houses whose roofs were shaking in the storm collapsed. (atlar frtnada
sallanan evler ykld.)
Collapse: yklmak
Our manager, whose son studies in the USA, will go there next month.
(Olu USA da okuyan mdrmz nmzdeki ay oraya gidecek.)
lgi Zamirleri konusunda imdiye kadar grdmz, konunun gramatikal boyutuydu. Bir
de bu konuda ksaltmalar var. Asl problem ksaltmalarda kmaktadr. Bu ksaltmalarn
uygulamada grlmesi ve zlmesi ok nemlidir. Konunun esprisi budur. yi kavranrsa
anlama ve eviriye ynelik rahatlama salanr.
Ayrca yaklak 50 sayfalk not verilecek. Bu not hem gramer hem de kelimeleri ierecek.
Aralkl renmeyi (yaklak ay iinde) uygulayarak bu notu iyi renmek KPDS iin
ok nemli bir avantaj salayacaktr.
Grdmz ilgi zamirleri dnda da pek sk kullanlmayan baz ilgi zamirleri vardr.
Bunlar da rendikten sonra ksaltmalara geeceiz.
DER LG ZAMRLER
Where: ...ki oraya, ...ki orada. Nitelenen isim yer ismi ise kullanlr.
When: ...ki o zaman. Nitelenen isim bir zaman ismi ise kullanlr.
Why: ...ki onun iin. Nitelenen isim bir sebep ismi ise kullanlr.
Bu ilgi zamirlerinin de canszlar iin kullanlr. whichin alternatifleridirler. Bunlardan
en sk kullanlan wheredir. Baz snavlarda wherenin sorulduu grlr. Dier
ikisinden pek soru gelmez.
The hotel where we stayed last year was closed down. (Geen yl kaldmz
otelkapatld.)
Close down: kapatmak (bir kapy kapatmak sadece close ile sylenir. Soyut anlamda
bir eyi kapatmak)
Eer bu cmlede ilgi zamirinin yeri bo brakilsa ve klarda da which ve where olsa
where tercih edilmelidir. Ayrca at which de where yerine kullanlabilir.
The hotel, which we bought last year, was full of tourist. (Geen yl aldmz otel
turist doluydu.)
Full of: bir ey ile dolu.
Bu cmlede where kullanlamaz. nk ...ki orada biz aldk gibi bir anlam kar. Bu
nedenle which kullandk. Demek ki which ve where tercihi cmlenin anlam zlerek
yaplmaldr.
I cannot forget the moment when we first met. (lk karlatmz an hatrlamyorum)
195
when kullandk. nk nitelenen isim bir zaman ismi ise which yerine when tercih
edilir.
I can not understand the reason why they have resign. (Onlarn niin istifa ettiklerini
anlayamyorum)
why ok nadir kullanlr. Sadece the reason ile birlikte kullanlr. Bu ilgi zamirinden
en sk kullanlan wheredir. Bu kullanm da genellikle nesnel formda olup ....d
eklinde evrilirler.
What
Mays KPDSde ok sk rastlanr. nemli bir ilgi zamiridir. En nemli zellii kendisinden
nce bir ismin kullanlmaddr. Bu zellik whatn en nemli ayrt edici zelliidir.
O zaman akla yle bir soru gelmelidir. Madem ki ncesinde bir isim yok peki what ilgi
zamiri olarak neyi niteler? Bu soruya cevap verebilmek iin whatn orijinine inmek
gerekir. Aslnda what isim olarak the thing den gelmektedir. the thingde bir isimdir
ve kendisinden sonra ilgi zamiri olarak which veya that gelir. Bu durumda eer what
kullanlrsa the thing that in yerini alr. Bu nedenle whattan nce isim yoktur. rnek
zerinde bu aklama daha iyi anlalacaktr.
The things that you said were not true. (Sylediiniz eyler doru deildi.)
Bu cmlede yukardaki aklamalar dorultusunda the things that yerine what
kullanrsak cmlemiz yle olur:
What you said was not true. (Sylediiniz doru deildi.)
what kullanlrken, yerini ald eylerin tekil-oul durumu belirsizdir. ngilizcede
belirsizlik durumunda daima tekil kullanldndan what ile her zaman tekil kullanlr.
evirisinde de genellikle ey sylenmez.
I cannot understand what you speak. (Konutuklarnz anlayamyorum veya Ne
konutuunuzu anlayamyorum.)
Cannot: kullanm bir sreklilii ifade eder. Cant: kullanm bir noktada olan olay ifade
eder.
what da bir ilgi zamiri olduundan duruma gre ...en ...an veya ...d eklinde
evrilir.
What is claimed cannot be approved. (ddia edilenler onaylanamaz.)
The things that are claimed cannot be approved. (ddia edilen eyler onaylanamaz.)
Grld gibi ikisinin de anlam ayndr. Eer the things that yerine what kullanlm
ise eviride ey sylenmemesi daha uygun olur. Zaten eyi dememek iin bu
kullanma gidilmitir.
What is important is your health. (nemli olan salnzdr.)
What they put forward cant be justified.(Onlarn ortaya koyduklar hakl gsterilemez.)
196
197
I dont approve of the events which are occurring in the area. (Blgede meydana
gelen olaylar onaylamyorum.)
Main clause: I dont approve of the events. (Olaylar onaylamyorum.)
Subordinate clauses: The events are occurring in the area. (Olaylar blgede meydana
geliyor.)
Ksaltma yaplrken ilgi zamiri ile beraber be fiili de cmleden atlr. nk sadece ilgi
zamiri ksaltlsa ...en, ...an anlam verilemez. Bu yzden ilgi zamiri ile beraber be fiili
de ksaltlr. Geriye sadece gerund kalr ve ...en, ...an anlam verilmi olur. O halde
cmlemiz ksaltlm ekliyle
I dont approve of the events occurring in the area. (Blgede meydana gelen olaylar
onaylamyorum)
Gelitireceimiz ipucu: Eer bir cmlede bir isimden hemen sonra bir gerund varsa
burada bir ilgi zamiri ksaltmas vardr demektir.
Occur: olmak, vukuu bulmak, meydana gelmek
Approve of: ...i onaylamak, ...i tasvip etmek (of: ...nn demektir. ngilizcede ...nn
onaylamak diye sylenir. Trkede bu ...i onaylamak eklinde ismin i ki ngilizcesi
todur- haliyle sylenir. Ama gerek edat oftur. Trke mantnn byle olmasndan
dolay KPDSde gelebilir. Bununla birlikte byle yapda olan dier fiilleri de renmek
gerekir.)
The women working. (alan bayanlar.)
The students demonstrating. (Gsteri yapan renciler.)
The PM visiting Germany. (Almanyay ziyaret eden Babakan.)
Ksaltmadan sonra yan cmlecik tek bir sfat szc gibi baa da alnabilir. Ama yaygn
kullanm yukardaki gibidir. Yani yukardaki ifadeler yle de yazlabilir:
The working women. (alan bayanlar.)
The demonstrating students. (Gsteri yapan renciler.)
The visiting Germany PM. (Almanyay ziyaret eden Babakan.)
Ksaltma yaplm yan cmleciklerde olaylarn zaman belirsizdir. Main clousedan ksaltlan
olaylarn zaman karlabilir.
The children who make noise. The children who making noise. (Grlt yapan
cocuklar.)
Ksaltlacak cmlede fiil ingli deilse bile ksaltlrken ingli yazlr.
2.) Passive cmlelerde
I dont recognize the man who was killed. (Ben ldrlen adam tanmyorum)
198
Bir yapnn passive olabilmesi iin mutlaka be fiili olmal dr. Oysa burada ksaltma
yaplrken be fiili cmleden atlyordu. Demek ki ksaltlan bu yaplarda V3 tek bana
passive anlam veriyor. Ksaltlm haldeki cmlemiz yle olur:
I dont recognize the man killed. (Ben ldrlen adam tanmyorum.)
Gelitireceimiz ipucu: Eer bir cmlede bir ismin hemen sonrasnda tek bana bir V3
varsa burada bir ilgi zamiri ksaltlmtr demektir.
The method used. (Kullanlan metot.)
The language spoken. (Konuulan dil.)
The car sold. (Satlan araba.)
The man speaking. (Konuan adam)
The man spoken. (Konuulan adam)
The boy beating his friend. (Arkadalarn dven ocuk.)
The boy beaten. (Dvlen ocuk.)
The employee sending this pocket. (Paketi gnderen memur.)
The employee sent. (Gnderilen memur.)
The members appointing. (Atanan yeler.)
The members appointed. (Atanan yeler.)
ou fiillerin (dzenli fiiller) birinci ve ikinci halleri birbirine eittir. Bu nedenle Simple
Past ve ksaltmadaki Passive yaps karkl douyor. Bu karklk nasl giderilebilir?
nmzdeki ders reneceiz.
lgi Zamirlerinin ksaltlmas konusunu pekitirmek iin birka rnek yazalm. nk
nemli bir konudur. alrken en fazla egzersizin bu konuda yaplmas gerekir.
We cant approve of the events occurring in the region. (Blgede meydana gelen olaylar
onaylayamayz.)
Occur:
Take place:
Happen:
Bu tr cmleleri evirirken lgi Zamiri cmleciini daire iine alp, kalan ksm eviririz.
Daha sonra lgi Zamiri cmleciini de evirip, cmledeki isimden nce syleyerek tm
cmleyi evirmi oluruz.
I havent received yet the letter sent. (Gnderilen mektubu henz almadm.)
I havent received yet sent the letter. (Gnderilen mektubu henz almadm.)
199
lgi Zamirinin ksaltmasndan sonra geriye kalan ve passivelik anlamn katan V3 , bir sfat
szcym gibi ayn gerund daki harekete sahip olup, ismin nne getirilebilir.
Yukardaki cmleyi bu aklamaya gre yazdk. kisinin de anlam ayndr.
The matter reported revealed his innocence. (Bildirilen husus onun susuzluunu ortaya
kard.)
nceki dersimizde, dzenli fiillerin V2 ve V3 hallerinin birbirine eit olmasndan dolay
Passive durumdaki lgi Zamirleri cmleciinin ksaltlmasnda Simple Past ksaltmadaki
Passive karklndan bahsetmitik. Ayrca bu karklk nasl zlebilir diye bir soru
sormutuk. Bu sorunun cevabn imdi renelim:
Byle bir cmlede V3 olan ismin yannda olandr. smin yannda olma zellii ile Passivelik
anlamn veren V3 fiilini ayrt etmi oluyoruz. Dieri ise ekime girmi ve V2 olarak
kullanlan fiildir.
Veil:
Reveal:
rtmek
ortaya karmak
He had to accept the price offered. (nerilen fiyat kabul etmesi gerekti.)
The information given as regards this was not true. (Buna ilikin olarak verilen bilgi
doru deildi.)
Retard: ...e ilikin
The police had to disperse the crowd gathering. (Polis toplanan kalabal datmak
zorunda kald.)
Disperse: datmak
Crowd:
kalabalk
Gather: toplanmak, bir araya gelmek
lgi Zamirlerinin ksaltmasnda Active ve Passive yaplarnn olumsuz yaplar da vardr.
Bunun iin gerund ve V3 ten nce olumsuzluk eki olan not yazmak yeterli olacaktr.
Olumsuz yapdan rnek verecek olursak;
The information not given was true. (Verilmemi olan bilgi doruydu.)
lgi zamirleri cmleciklerinde imdiye kadar yaptmz ksaltmalar gemite veya u an
iinde olan olaylar kapsyordu. Peki gelecek zaman iin yap nasldr???
Not: Gelecee ynelik ksaltmalarda mastarlardan faydalanlr. Active cmlecikler iin
active mastar; Passive cmlecikler iin passive mastar kullanyoruz.
The teacher to give the course. (Kursu verecek (olan) hoca)
Yapnn ilgi zamiri ksaltmas olduu nasl anlalacak???
Normalde bir cmlede mastar yklemin hemen yanndadr. lgi zamirleri cmleciklerinin
ksaltmasnda ise (ismi nitelediinden) mastar ismin hemen yanndadr. Bu zellii ile ilgi
zamirleri cmleciklerinin ksaltmasndaki mastar - ki bu gelecek zaman anlam katyor ayrt etmi oluyoruz.
The results of the election held last week were not announced. (Geen hafta yaplan
seimlerin sonular ilan edilmedi.)
200
201
Yalnz ikinci kullanmda be to ifadesi have to dan farkl olarak bir yor anlam
ierir.
Be to ifadesinin bu ekilde farkl kullanm vardr. Kullanmn hangi yapda olduunu
ereveden karyoruz. Daha ok cmlenin anlamna bakarak uygun den ifadeyi
kullanyoruz.
The students who will participate (Katlacak olan renciler.)
The students who are to participate. (Katlacak olan renciler.)
Birinci cmlede will, ikinci cmlede be to kullanlmtr. ki kullanmda ...ecek, ...acak
anlamn vermektedir.
kinci kullanmda ilgi zamiri ksaltmasn yaparsak; ilgi zamiri ile birlikte be fiili de
kartlacandan sadece mastar kalm olur ve bu da ...ecek, ...acak anlamn verir.
Not: Mastarlarn ksaltma yapsnda mutlaka bir tmle olmaldr. KPDSde bu ayrnt
sorulmaz.
Nesne Durumunda (...d) ken Ksaltma
1.) Defining (tanmlanan) Yaplarda:
The letter, which he had sent, was lost. (Onun gnderdii mektup kayboldu.)
The letter he had sent was lost. (Onun gnderdii mektup kayboldu.)
Defining yaplarda ksaltma yaplrken sadece lgi Zamiri atlr. Ksaltlm bu yaplar
grmek ve evirirken ...d anlamn vermek zordur.
Gelitirilecek pucu: Bir cmlede, birinci kelimeden sonra virgl olmadan bir ahs
zamiri veya bir isim gelmise burada mutlaka bir lgi Zamiri ksaltmas vardr demektir.
nk ngilizcede iki isim yan yana gelmez.
We couldnt decide on the matter they put forward. (Onlarn ortaya koyduu konuda
karar veremedik.)
I didnt receive the document he sent. (Onun gnderdii belgeleri almadm.)
The price they asked was too high (Onlarn syledii fiyat olduka yksekti.)
2. ) Non-Defining (Tanmlanmayan) Yaplarda:
Non-Defining yaplarda ksaltma yaplamaz.
Your brother, who (m) I met yesterday, seems very simpatico. (Dn grdm
kardeiniz ok sempatikti.)
202
203
He failed again, which upset the whole family. (O yine baarsz oldu ki bu da tm
aileyi zd.)
He failed again, upsetting the whole family. (O yine baarsz oldu ki bu da tm aileyi
zd.)
Aktif yapda olduu iin ksaltmada gerund kullanld.
The government made investment in education, leading to welfare. (Hkmet eitime
yatrm yapt ki bu da refaha yol at.)
Investment:
Lead to:
Whole:
All:
yatrm
...e yol amak
tm, btn (saylamayanlarda kullanlr, they baa alr. the whole)
tm, btn (saylabilenlerde kullanlr, they sona alr. all the)
The patient didnt respond to treatment, disappointing all doctors. (Hasta tedaviye
cevap vermedi ki bu da tm doktorlar hayal krklna uratt.)
Not: Test almalarnda connective yapsnn ksaltmas virglden sonraki fiil bo
braklarak ok sorulur.
lgi Zamirlerinin Ksaltmalar le lgili kark rnekler
It was difficult to arrange a date, which was convenient for everyone. (Herkes iin
uygun olan bir tarih belirlemek zordu.)
Arrange:
Convenient:
Inconvenient:
Treat:
Threaten:
Threat:
lgi Zamirlerinin olduu kompleks cmleleri evirirken ilk nce sfat cmlecii gz ard
edilerek kalan yap evrilir. Daha sonra sfat cmlecii evrilir. Sonrasnda sfat cmlecii,
ilgi zamirinin niteledii isimden nce sylenerek yap evrilmi olunur. Kompleks
cmleleri, bu ekilde evirerek sk egzersiz yapmak sratli anlama alkanln
gelitirecektir.
The man who was arrested finally confessed to being a spy. (Tutuklanan adam
sonunda bir casus olduunu itiraf etti.)
Arrest:
tutuklamak, durdurmak
Spy:
casus
We had to give up the research, which we have already undertaken. (Daha nce
stlendiimiz aratrmay brakmamz gerekti.)
Already: halihazrda, ...m bile (tek bana kullanldnda), daha nce (balantl
cmlelerde)
Research:
aratrma
Undertaken:
stlenmek
My collage, with whom I have been working for long, has decided to give in his
resignation. (Uzun sredir beraber almakta olduum meslektam istifasn vermeye
karar vermi.)
204
Collage:
meslekta
Give in:
vermek (verilen soyut bir eyse give nesneye in edat ile gei yapar)
Counterpart: kar taraf (bakanlar iin)
The minister, whose life has been threatened, applied to the police for protection.
(Yaam tehdit edilen bakan koruma iin polise bavurdu.)
Protect:
Protection:
Expect:
Except:
Treat:
Threaten:
Threat:
korumak
koruma
ummak, beklemek
hari, dnda
davranmak, tedavi etmek
tehdit etmek
tehdit
The inflation rate, expected to be 20 %, has already passed the target. envisioned. (%
20 olmas beklenilen enflasyon oran belirlenen hedefi gemi bile.)
Envision:
Envisage:
Target:
The information we have obtained was not reliable. (Elde etmi olduumuz bilgiler
gvenilir deildi)
Reliable:
Obtained:
gvenilir
elde etmek, salamak
kaynak
yenilenebilir
Instead of: ...nn yerine , -cek yerde
Source:
kaynak
Renewable:
NOUN CLOUSES
Sfat Cmlecikleri kadar zor olmayan ama nemli bir konudur. nce mantn kavramak
gerekir. Sfat Cmleciklerinde bir isim bir sfat szc gibi bir cmlecik tarafndan
niteleniyordu. Noun Clouses larda ise kullandmz isimler (veya zamirler) bu
cmlecikten etkilenirler.
Bir cmlede isimler zne, nesne ve tmle durumundan biri ile kullanlabilirler. Demek ki
Noun Clouses lar (ismin yerine kullanldklarndan) da bir kompleks cmlede zne, nesne
veya tmle olarak kullanlabilirler. Bu durumda isim bir kelime ile deil de bir cmlecik ile
ifade edilmi olur. Baka bir deile bir ismin kullanlabildii her yerde bir Noun Clouses
kullanlabilir.
Bunu ngilizce deki cmle kuruluu zerinde gsterecek olursak;
S
Tmle
Bu cmle yapsnda bir noun clause S, O ve tmle durumundan biri ile ifade edilebilir.
I know his failure. (Ben onun baarszln biliyorum.)
205
THAT
Daha nce de sylendii gibi Noun Clouseslar (NC) kompleks bir cmlede durumda
kullanlabilirler. imdi bunlar madde madde inceleyelim:
A) zne Olarak sim Cmlecikleri
Bu yapda genelde formlsel olarak cmle yledir:
It is + (sfat) that + NC
Byle bir cmle kuruluu grldnde, bu bir isim cmleciidir ve zne durumunda
kullanlmtr diyebiliriz.
It is clear that he will confess to his guilt. (Onun suunu itiraf edecei aktr.)
zne durumundaki NClar what sorusuna cevap verirler. rnein bu cmleye sorarsak;
What is clear? That he will confess to his guilt (Onun suunu itiraf edecei) eklinde
cevap alrz.
206
ngilizcede normalde bir cmlede zne cmlenin bandadr. Bu nedenle yukardaki cmle
kuruluunun ikinci bir alternatifi de vardr. Orijinal kullanm da ikinci kullanmdr. Birinci
kullanmda zne sona alnd iin ekili fiile bir zne gerekliliinden it zne olarak
kullanlmtr. Burada it asl znenin yerini tutar. kinci kullanmda ise zne asl yerine
ekileceinden artk it kullanmna gerek yoktur. ngilizcede asl kullanm ikinci
dediimiz kullanmdr. Ama zor olduu iin birinci kullanm daha yaygndr. Bu durumda
NClarn zne olarak kullanm iki farkl ekilde yazlabilir. imdi yukardaki cmleyi bu
aklamaya gre yazalm:
It is clear that he will confess to his guilt. (Onun suunu itiraf edecei aktr.)
That he will confess to his guilt is clear. (Onun suunu itiraf edecei aktr.)
Her iki kullanmda da anlam ayndr. KPDSde cmlelerin % 90n bu yapdadr. Direk
olarak da 2-3 soru gelebilir.
It is difficult that he will give it up. (Onun ondan vazgeecei zordur.)
That he will give it up is difficult. (Onun ondan vazgeecei zordur.)
Byle cmleleri vazgemesi eklinde de evirebiliriz.
It was very hard that we overcame this issue. (Bu meselenin stesinden gelmek ok
zordu.)
That we overcame this issue was very hard. (Bu meselenin stesinden gelmek ok
zordu.)
It is + Sfat formlnde kullanlan sfat yerine daha nceki bilgilerimizden biliyoruz ki
sfat cmlecikleri de kullanlabilir. Ayrca yine biliyoruz ki sfat cmleciklerinin
ksaltmasnda eer aktif ise gerund eer passive ise V3kullanlyordu. Demek ki
formldeki sfat yerine bir gerund veya bir V3 de kullanlabilir.
It is expected that they will resume peace talks. (Onlarn bar grmelerine yeniden
balayacaklar beklenilmektedir.)
That they will resume peace talks is expected. (Onlarn bar grmelerine yeniden
balayacaklar beklenilmektedir.)
Resume: yeniden balamak (restart ve rebegin kelimelerinin yerine kullanlr. KPDSde
ok geer.)
It is known that our world is round (Dnyamzn yuvarlak olduu biliniyor.)
It is surprising that he has escaped. (Onun ka artcdr.)
Bu yaplarda iki cmlecik olduu iin haliyle zaman uyumu da aranmaldr. imdilik sadece
gramatikal boyut ile uraacaz. Zaman uyumuna dikkat etmekle beraber daha sonra
detayl olarak reneceiz.
B) Nesne Olarak sim Cmlecikleri
Bu yapda isim cmlecikleri nesne konumundadr. Cmlede nesne konumunda bir isim
yerine bir isim cmlecii kullanlr.
207
We learnt that they had agreed on the matter.(Onlarn mevzuda hemfikir olduklarn
rendik.)
Nesne yapsndaki isim cmlesini, ykleme kimi, neyi, kime, neye sorularn sorarak
bulabiliriz. Bu yapnn tek kullanm vardr. sim cmlecii zne durumundaki gibi hareket
edemez.
The judge decided that the suspect was innocent. (Hakim zanlnn masum olduuna
karar verdi.)
The judge decided this. (Hakim buna karar verdi.)
Dikkat edilirse ikinci cmlede nesne this dir ve tek bir kelimeden olumutur. Birinci
cmlede ise cmlenin nesnesi bir isim cmleciidir. Nesne hareketinin her iki cmlede
ayn olduuna dikkat edininiz.
Suspect: zanl, pheli
....ip ....imedii anlamnda olup, olaya iki ynl bakan bir balatr. Whether balac
bazen or not da alabilir. Genellikle or not ifadesi parantez iinde verilir. Bu balacn
deiik konumlu isim cmleciklerindeki kullanmn grelim.
It is not known whether he has ratified the bill. (Onun yasa tasarsn onaylayp
onaylamad bilinmiyor.)
Ratify:
Specify:
Approve of:
Notify:
onaylamak
Yukardaki cmleyi (isim cmlecii zne konumunda olduu iin) u ekilde de yazabiliriz.
Anlam ayndr.
208
ne
nerede, nereye
ne zaman
kim
kimi, kime
kimden
kiminle
kime
kimin
hangi
nasl
niin
ka tane, ne kadar, ka (saylabilenler iin)
ka tane, ne kadar, ka (Saylamayanlar iin)
ne kadar (zaman sorar)
ne kadar (mesafeyi sorar)
ne kadar (frekans sorar)
209
Soru cmlelerini, QWlarn bala olarak kullanld isim cmlecikleri ile bu ekilde
ayrabilmek gerekiyor. Bu da yardmc fiilin kullanm, QWlarn soru cmlelerindeki
konumu ve soru cmlelerinde ?nin kullanmn hatrlayarak yaplabilir.
imdi QWlarn isim cmleciklerinin her yapsnda kullanmn grelim.
a) zne olarak;
It is not known where he hides.(Onun nereye sakland bilinmiyor.)
Hide: saklanmak
Bu kullanmda QWun bala niteliinin grlmesi gerekir. Dikkat edilirse QWdan sonra
cmle sonuna ? konulmamtr. Ayrca yardmc fiil zneden nce yazlmamtr. O zaman
where bala olarak kullanlmtr diyoruz.
Burada nemli bir zellii de hatrlatmak gerekiyor. Complex bir cmlede yan cmlecik
soru formu ile kurulamaz. Eer byle bir cmlede soru formu oluturulmak istense bu
deiiklik yan cmlecikte deil, temel cmlede yaplr.
Is it not known where he hides? (Nereye sakland bilinmiyor mu?)
zne olarak kurulmu bir isim cmleciinde zne hareketini hatrlayarak cmlemizi dier
alternatifi ile yazalm.
Where he hides is not known? (Onun nereye sakland bilinmiyor.)
Bu complex cmleyi soru yaparsak;
Is where he hides not known? (Onun nereye sakland bilinmiyor mu?)
It is not obvious what he will do. (Onun ne yapaca belli deil.)
It was uncertain how long they would stay there. (Orada ne kadar kalaca belli
deildir.)
Obvious:
belli, apak
Obviousness:
besbellilik
bilinmiyor, mehul
b) Nesne Olarak;
I dont know where he is working now. (Onun imdi nerede altn bilmiyorum.)
Zaman uyumunda temel cmle ve yan cmle arasnda bir zaman uyumu vardr. Bunun
evirisi deil de ngilizce mant nemlidir. Zaman tespitinde hem temel cmlecikte hem
de yan cmlecikte olan zaman szcklerine dikkat etmek gerekiyor.
210
We couldnt learn how this event happened. (Bu olayn nasl olutuunu renemedik
.)
She didnt decide where we had to met. (O nerede bulumamz gerektiine karar
veremedi.)
c) Tmle Olarak;
Our doubt is who killed the man. (phemiz adam kimin ldrddr.)
I am anxious to know how much he earns by month. (Aylk olarak ne kadar
kazandn renmeye can atyorum.)
Anxious: endieli
It is expected that the embargo will lift next year. (Ambargonun gelecek yl
kaldrlaca umuluyor.)
It was claimed that the minister had embezzled money. (Bakann zimmetine para
geirdii iddia edildi.)
Embezzle: zimmete para geirmek
The two sides announced that they had signed an agreement. (Her iki taraf bir
anlama imzalam olduklarn bildirdiler.)
Announce:
korkmak
Fearless:
korkusuz
211
ngilizcede Subjunctive Mood (SM)un kullanld belli fiiller vardr. Bunlarn says 15tir.
Eer bu fiiller temel cmlede kullanlrsa mutlaka yan cmlecikte SM kullanmn isterler.
Bu fiilleri kolay olsun diye grup halinde yazacaz.
1.) Aadaki Fiillerden sonra
stemek Fiilleri:
Desire
Request
Ask
Beg
Urge
Demand
nermek Fiilleri
Recommend
Advise
Propose
Suggest
srar etmek
emretmek
Prefer:
tercih etmek Require:
gerektirmek
Move: hareket etmek (pek kullanlmaz.)
ngilizcede bu fiiller dilek kipini gerektirirler. Bunlar temel cmlede olduklarnda mutlaka
mutlaka dilek kipi kullanlmaldr.
The doctor recommended that he should rest as much as possible. (Doktor Ona
mmkn olduu kadar dinlenmesi gerektiini tavsiye etti.)
ngilizcede dilek kipi yapsnda sadece should kullanlr. Yalnz shouldun kullanlmas
obsiyoneldir. Yani olsa da olur olmazsa da. Bu nedenle yukardaki cmleyi u ekilde de
yazabiliriz:
The doctor recommended that he rest as much as possible. (Doktor Ona mmkn
olduu kadar dinlenmesini tavsiye etti.)
Grld gibi should un kullanlmamas durumunda sonrasndaki fiil ekilmemi gibi
grnr. Yani bare infinitive olarak kalr. should un ksaltlmas formuna dikkat etmek
gerekir. KPDSde bu fiil bo braklarak sorulur. nemlidir, iyi renmek gerekir. SM
yapsn Trkeye evirirken should un gerekir anlam yarine Trkedeki dilek kipi
anlam olan ...mesi, ...mas eklinde eviririz.
I insisted that my son (should) be a doctor. (Olumun bir doktor olmasnda srar
ettim.)
Not: Dilek kipinin yan cmlecikte kullanldna dikkat ediniz.
The committee requested that the documents (should) be submitted until
tomorrow. (Komite belgelerin yarna kadar sunulmasn istedi.)
I advised her that she ...............breakfast early. Bo olan yere ne gelmelidir?
Have
has
had
to have
has had
have doru cevap olur. nk temel cmlecikte advise fiilinin olmasndan dolay yan
cmlecik yaps SM olmaldr. Bu nedenle asl olmas gereken should have dir. should
ksaltldndan doru cevap have olur. ok dikkatli olmak gerekir.
I advised her that she have breakfast early. (Erken kahvalt yapmasn nerdim.)
2.) Aadaki sfatlardan sonra SM kullanlr
212
Crucial
Vital
Significant (anlaml)
Gerekli Szckleri
Necessary Imperative (zorunlu) Mandatory (zorunlu) Essential Possible
ngilizce de bu sfatlar kullanldklarnda dilek kipi gerektirirler.
It is necessary that he (should) work hard. (Onun sk almas gerekir.)
It is essential that our environment be protected. (evremizin korunmas temeldir.)
Protect, Preserve, Conserve: korumak
rnek Noun Clouses ve Relative Pronouns Cmleleri
It is estimated that the economic sanction can not be lifted in the near future.
(Ekonomik yaptrmlarn yakn gelecekte kaldrlamayaca tahmin ediliyor.)
Sanction: yaptrm, meyyide (nemli bir kelimedir, KPDSde ok sk geer)
Bir cmlede bir ismin yanna her zaman iin onu niteleyecek bir sfat yazlabilir. Relative
Pronouns (RP) bilgilerimizden de biliyoruz ki bir sfat cmlecii (RP) bir sfat kelimesinin
yapt grevi bir cmlecik olarak yapabilir. Bu aklamaya dayanarak cmledeki
sanction isminden sonra onu niteleyecek bir RP cmlecii yazarak cmlemizi evirecek
olursak; (Kaln ve italik yazlan cmlecik ksaltlm bir RP cmleciidir.)
It is estimated that the economic sanction impossed on Serbia can not be lifted in
the near future. (Srbistana uygulanan ekonomik yaptrmlarn yakn gelecekte
kaldrlamayaca tahmin ediliyor.)
Impose on: ...e empoze etmek, uygulamak
Not: KPDSdeki cmlelerin byk bir ounluu bu yapdadr. Byle cmleleri iyi almak
snavda byk kolaylklar salar.
Pose
Brakmak, tutmak anlamnda olan bu kelime kknden bir ok kelime tretilmitir.
Impose:
uygulamak
Expose:
Repose:
Compose:
Dispose:
Oppose:
Propose:
213
It was reported that the plain had taken off one hour later doe to the in adequacy
of measure. (nlemlerin yetersizliinden dolay uan bir saat ge kalkm olduu rapor
edildi.)
Take off:
havalanmak
Doe to:
...den dolay
Adequate:
yeterli, uygun, elverili
Adequacy:
yeterlilik
Inadequacy:
yetersizlik
Measure:
tedbir, nlem (lme, lmek anlam var ve kartrlabilir diye
KPDSde ok geen bir kelimedir.)
Cmledeki measure isminden sonra ksaltlm bir RP cmlecii olan taken ekleyip
cmlemizi tekrar yazalm:
t was reported that the plain had taken off one hour later doe to the in adequacy
of measure taken. (Alnan nlemlerin yetersizliinden dolay uan bir saat ge kalkm
olduu rapor edildi.)
The rescue team suggested that the disaster area (should) be evacuated
immediately. (Kurtarma ekibi felaket blgesinin derhal boaltlmasn nerdi.)
Not: Dilek kipinin kullanmn (Shouldun kullanmn) hatrlaynz.
Rescue:
Evacuate:
Calamity:
Disaster:
kurtarma(k)
boaltmak, tahliye etmek
felaket
felaket
We aware, that it is rather difficult to draw some conclusion from the data.
(Verilerden baz sonular karmann olduka zor olduunun farkndayz.)
To be aware of: farknda olmak, haberdar olmak
Not: Yukardaki cmlede to be aware ofun of edat yazlmad. Neden? (Noun
Clouslarda sadece thatin edat almadn dier tm NC balalarnn edat aldklarn
hatrlaynz.)
Data dan sonra bir RP ekleyerek cmlemizi yeniden yazalm:
We aware, that it is rather difficult to draw some conclusion from the data
presented by the committee. (Komite tarafndan sunulan verilerden baz sonular
karmann olduka zor olduunun farkndayz.)
Clude
Kapatmak anlamnda olan bu kkten bir ok kelime tretilmitir.
Conclude:
sonucuna varmak
Conclusion: sonu
Conclusive: sonuca gtren, somut
Inconclusive: sonuca gtrmeyen, somut olmayan
Include:
dahil etmek, iermek
Exclude:
hari tutmak
Preclude:
engel olmak
214
The scientists arent sure certain whether this treatment can achieve the result
desired. (Bilimadamlar, bu tedavinin arzulanan sonular gerekletirip
gerekletiremeyeceinden emin deiller.)
Hatrlanaca zere RP ksaltmalarnda aktifler iin gerund pasifler iin V3
kullanlyordu ve bunlar bir sfat szc gibi niteledikleri ismin nne yazlabiliyordu.
imdi birka cmlemizi bu kurala gre yazalm.
The scientists arent sure certain whether this treatment can achieve the desired
result. (Bilim adamlar, bu tedavinin arzulanan sonular gerekletirip
gerekletiremeyeceinden emin deiller.)
It was reported that the plain had taken off one hour later doe to the in adequacy
of taken measure. (Alnan nlemlerin yetersizliinden dolay uan bir saat ge kalkm
olduu rapor edildi.)
Grld gibi RP ksaltmalar bir sfat szcnn yapt hareketi yapabilirler.
The industrialists entering this market claim that a fierce competition will occur in
the month ahead. (Bu piyasaya giren sanayiciler, nmzdeki aylarda acmasz bir
rekabetin meydana geleceini iddia etmektedirler.)
Market:
Fierce:
Competition:
pazar, piyasa
acmasz
rekabet
inandrmak Recover:
kapatmak Uncover:
iyilemek
amak
215
Pasive
Simple infinitive:
to see (grmek)
to be seen (grlmek)
Perfect infinitive:
to speak
to be spoken
to have spoken
ifade
Statement: ifade
Pasive
Simple infinitive:
to see (grmek)
to be seen (grlmek)
Perfect infinitive:
to be spoken
to have spoken
216
217
218
Not: KPDSde zellikle bu yapda seem, appear, look fiillerinden sonraki ksm bo
braklarak mastar kalb sorulur. Daha nce bu kullanmda geen it is V3 kullanmnn
mant ile zlr.
They seem to move to another town next year. (Onlarn gelecek yl baka bir
kasabaya tanacaklar anlalyor.)
Cmlenin ksaltma ncesi
It seems that they will move to another town next year. (Onlarn gelecek yl baka
bir kasabaya tanacaklar anlalyor.)
Your family seems to be extremely happy. (Ailenizin son derece mutlu olduu
grnyor.)
Cmlenin ksaltma ncesi
It seems that your family is extremely happy. (Ailenizin son derece mutlu olduu
grnyor.)
She seems to have won the prize. (Onun dl kazanm olduu grnyor.)
Cmlenin ksaltma ncesi
She seems that she has won the prize. (Onun dl kazanm olduu grnyor.)
Dier NC Ksaltmalar
2.) Nesne Yapsnda
We can not decide whether we will stay at home or go out. (Evde mi kalacaz
darya m gideceiz karar veremiyoruz.)
Ksaltma
We can not decide whether to stay at home or to go out. (Evde mi kalacaz darya
m gideceiz karar veremiyoruz.)
Byle yaplarda bala anlamn cmleye katt iin ksaltlamaz. Mastar ksaltmas ise
daha nce anlatld gibidir.
He doesnt where to go (O nereye gideceini bilmiyor.)
Cmlenin ksaltma ncesi
He doesnt where he will go (O nereye gideceini bilmiyor.)
3.) Tmle Yapsnda
My job is that I teach English (im ngilizceyi retmektir.)
Ksaltma
My job is to teach English (im ngilizceyi retmektir.)
219
ADVERBS ADJECTIVES
Zarflar (adverb) eylemleri niteler. Eylemlerin nasl yapld hakknda bilgi verirler.
rnek: How does she sing? - She sings beautifully. / (O) Nasl ark sylyor. ok gzel
ark sylyor.
Kural: Zarflar genellikle -ly sonekinin bir sfata eklenmesiyle oluturulur.
220
Baz sfatlar zarf haline dntnde deimez. Bunlarn en nemlileri unlardr: fast
(hzl) - fast (hzlca, hzl bir ekilde), hard (zor) - hard (zor bir ekilde)
Good (iyi) muhtemelen en nemli istisnadr. 'good' sfatnn zarf formu 'well' (iyi bir
ekilde) dir. Bu sklkla hatal kullanan bir zarftr!
Kural: Zarflar ayn zamanda bir sfat da nitelerler. Bu durumda zarf szkonusu sfattan
nce kullanlr.
rnek: She is extremely happy. They are absolutely sure.
Dikkat!
Temel bir sfatn derecesi artrlm formuyla 'very' kullanmayn. rnek: good fantastic
an intelligent student
Sfat tamlamas bu ekilde oluur. Ama bazen sfat olmas gereken yerde olmayabilir.
Buna bozuk sfat tamlamas denir. ntelligent a student gibi. bu konuya daha sonra
deinilecektir.
2.) Sfatlar Linking Fiiller le Beraber Kullanlrlar: Linking fiillerin says on betir.
Bunlar ile birlikte sfatlar kullanld iin bunlar bilmek gerekir. Tamamen ezbere bir
konudur. Kolaylk olsun diye bunlar gruplara ayrarak ezberleyelim.
221
Olmak Fiilleri
Grnmek Fiilleri
Kalmak Fiilleri
Be
Become
Sound
See
look
appear
Stay
Remain
Bylece sekiz tanesini grm olduk. Geriye kalanlar da iki grup halinde verelim
Feel: hissetmek
Geri kalan drd gitmek fiilleri olup; sfatlarla beraber ...lemek anlamn alrlar.
Go
Get
Grow.....lemek
Turn
Aralarnda baz nans farklar vardr. rnein go olumsuz durumlarda, turn kaba
ifadelerde kullanlr. Daha sonra deinilecei iin imdilik burada brakyoruz.
He looks happy (O mutlu grnyor.) He looks sad (O zgn grnyor.)
Burada sanki sfat yerine bir zarf kullanlmal hissi vardr ama look bir Linking fiil olduu
iin zarf (happly, sadly) deil; sfat (happy, asd) kullanyoruz.
He felt terrible. (not terribly) He is very young. (O ok gentir.) gibi
Not: Bunlarn dndaki btn fiillerle beraber zarf kullanlr.
ADVERBS
Zarflar, ilkin ngilizcede kullanldklar yere ve oluma ekillerine gre iki ayr balkta ele
alacaz. Daha sonra KPDS iin zel baz zarflar ve sfatlarla birlikte Comparision
durumlarn inceleyeceiz.
Zarflar Kullanldklar Yerler
Zarflar ngilizcede yerde kullanlrlar. Kullanldklar yer % 90 birinci maddeye dahildir
1.) Zarflar Fiiller le Kullanlrlar
Bu kullanmda zarf fiili nitelemi olur.
Please speak slowly. (Ltfen yava bir ekilde konuun.)
He passed the exam because he had studied hard. (O snav geti. nk sk bir ekilde
almt.)
She speaks English fluently. (O ngilizceyi akc bir ekilde konuur.)
Trkede bir biimde, bir ekilde ifadeleri sfatlara eklenerek zarflar oluturulur ve
kullanlr. (Zarflarn oluma ekillerini grdmzde buna deineceiz.) rnei yava
bir sfattr, yava bir ekilde dediimizde artk bu zarf olur. Hatta ou zaman Trkede
konuurken bir ekilde, bir biimde ifadelerini atarak zarflar sfatlara benzeterek
aktarrz. ngilizcede byle bir dnm yanl olur. ngilizcede sfat olarak aktarlacak ise
sfat; zarf olarak aktarlacak ise zarf sylenir.
2.) Zarflar Sfatlar le Kullanlrlar
222
adil, doru
Fairly:
olduka
Zarflarn Oluturulmas
ngilizcede zarflarn oluumunu drt madde altnda inceleyeceiz. Oluumlar % 90
birinci maddeye dahildir.
1.) Sfatlara ly Eklenerek Zarflarn Oluturulmas
Bu maddedeki tm zarflar kken aldklar sfatlara e anlamdadrlar ve ounun anlamna
bir ekilde, bir biimde eklenerek Trkeye evrilir.
Extreme:
True:
Whole:
Undue:
Reluctant:
Adequate:
Accurate:
Adamant:
Vehement:
ar
Extremely:
doru, gerek Truly:
tm, btn
Wholly:
gereksiz
Unduly:
isteksiz
Reluctantly:
uygun, elverili Adequately:
doru
Accurately:
sert
Adamantly:
sert
Vehemently:
2.) yi Szckleri
bunlarn sfat ve zarflar birbirleri ile ilikili deildir. Bunlarn sfat ve zarflar iin ayr
kelimeler oluturulmutur.
Good: iyi (sfat)
sk
Fast: hzl
yeter, yeterli
az, kk
223
Early:
erken
She doesnt study enough. (O yeterli bir ekilde almaz.) enough = zarf
A late decision. (Ge bir karar) late = sfat
He gets up late. (O ge bir ekilde kalkar.) late = zarf
4.) Tunik Maddesi
Bu zarflar, birinci maddedekiler gibi sfatlara ly eklenerek olutururlar. Ama zarf
olduklarnda anlamlar kken aldklar sfatlardan farkl olur. Bu yzden bunlar birinci
madde iinde verilmedi. Bu zarflar KPDS iin ok byk nem arz ederler. Kken aldklar
zarflara benzetilip kartrlacak diye bu zarflar snavda ok kullanrlar. Bu yzden iyi
allmas gereken bir konudur.
Sfat
Hard:
sk
Scarce:
kt
Bare:
yaln
Near:
yakn
Late:
ge
Fair:
adil, doru
Eventual: olas, muhtemel
Consistent:uygun, tutarl
Steady:
istikrarl
Constant: sabit
Zarf
Hardly:
Scarcely:
Barely:
Nearly:
Lately:
Fairly:
Eventually:
Consistently:
Steadily:
Constantly:
pek........mez
pek........mez
pek........mez
yaklak olarak
son zamanlarda
olduka
sonu olarak, sonunda
srekli olarak
srekli olarak
srekli olarak
ok ok fazla, ar
yeterli
Bun lar da zarf olduklar iin zarf kullanmnn tm zelliklerine sahiptirler. Ama snavdaki
boyutu sadece kelime anlam ile deildir. Belli bir yapda kullanlrlar. imdi bunu grelim
Too
224
............+ Sfat biiminde bir kullanm vardr. Snavda bu ekilde sfatn ncesi bo
braklarak too sorulur. Bu kullanm cmleye olumsuzluk katar.
He is too young to undertake such a job. (O byle bir ii stlenemeyecek kadar gentir.)
Undertake:
Undertaking:
stlenmek
teebbs
The coffee was too cold to drink. (Kahve iilemeyecek kadar souktu.)
Not: Sfattan sonraki fiilin full infinitive eklindeki kullanmna da dikkat ediniz.
Enough
Sfat+................ biiminde bir kullanm vardr. Snavda bu ekilde sfatn sonras bo
braklarak enough sorulur. Normalde zarflar sfattan nce kullanlr. sfattan sonra
kullanlan tek zarf enoughtr.
He is experienced enough to overcome this issue. (O bu meselenin stesinden gelecek
kadar deneyimlidir.)
Not: Enough tan sonraki fiilin full infinitive eklindeki kullanmna da dikkat ediniz.
This car is too expensive for us to buy. (Bu araba bizim iin alnamayacak kadar
pahaldr.)
He is talking too quickly for us to understand. (O anlamayacamz kadar hzl
konuuyor.)
An ordinary English should speak clearly enough for a foreigner to understand. (Sradan
bir ngilizin, bir yabancnn anlayabilecei kadar ak bir ekilde konumas gerekir.)
Bir cmlede iki too, iki enough veya bir too bir enough bulunabilir.
He is qualified..................... to negotiate such a crucial situation but the government is
...............unwilling to send him. (O byle kritik bir durumu grecek kadar niteliklidir
ama hkmet onu gndermeyecek kadar isteksizdir.)
Birinci bolua Enough , kinci bolua Too yazlmaldr.
Ordinary:
sradan
Negotiate: grmek
Negotiation: grme
Byle sorularda boluun ncesi ve sonrasn ok iyi tahlil etmek gerekir. kisinden en
fazla enough sorulur.
Hardly Scarcely Barely
de ayn anlamdadr. Genellikle soru hardlyden gelir. Dier ikisi paralarda geer. Her
de kullanldklarnda cmleye olumsuzluk katarlar. Bunlarn kullanmn iyi renmek
gerekir. Ayrca taq questionlarda da karmza kacaklardr.
He can hardly walk. (O pek yryemez.)
225
Anyone can hardly ever live there. (Kimse pek orada yaayamaz.)
Hardly ve hardlyever ayn anlamdadr. Birbirlerinin yerine kullanlabilirler.
Since he never studies, he can .........................succeed in the exam. (O hi almad
iin snavda pek baarl olamaz.)
Bolua hardly veya hardlyever gelmelidir. Bu zarfn kullanm bilinmezse pek
zlebilecek bir soru gibi grnmyor.
Fairly, Quite, Rather
Her de olduka anlamndadr. Kullanm olarak aralarnda kk nans vardr. kili
durumlarda (aptal zeki, tembel alkan) arzu edilen nitelik iin fairly; arzu
edilmeyen nitelik iin rather kullanlr. snavda bu ayrnt sorulmaz.
He is rather stupid, but his sister is fairly clever. (O olduka aptaldr ama kz kardei
olduka zekidir.)
Qute bir fiili niteledii zaman tam, tam olarak anlamn katar. Sfat ve zarf ile
kullanmnda ise olduka anlam vardr.
I could not quite understand what you said. (Tam olarak ne sylediinizi anlayamadm)
CONDITIONAL SENTENCES
artl cmleler demektir. Bunlar genellikle her dilde temel ekilde sylenirler. artl
cmle yapsnn ngilizce ve Trke kullanmlar arasnda baz farkllklar vardr. Konuya
girerken nce Trke yaps anlatlacak. Kullanmda aralarndaki farkll ve ngilizce
mantn kavramak gerekir.
Trke Uygulamas
A) Gerekleebilir art cmlecii: alrsan renirsin, Yarn gelirsen alabiliriz, vb.
Grld gibi bu yapda art yerine getirilecei taktirde temel istenen gerekleebilir. Bu
nedenle bu yapya Real Yap denir.
B) Gerekleemeyen art cmlecii: Bu yap iki ekilde kurulur Bunlarda artn yerine
getirilme olana olmad iin temel istenenin gereklemeyecei yaplardr. Bu nedenle
bunlara Unreal Yaplar denir.
alsaydn renirdin. Grld gibi gemi zamanda birinci maddenin uygulanmasdr.
alm olsaydn renmi olurdun.
Real yaplarda ister olumlu ister olumsuz olsun istenen gerekleebilir. Unreal yaplarda
ise cmle kuruluu anlamla terstir. Yani cmle kuruluu olumlu iken anlam olumsuz;
cmle kuruluu olumsuz iken anlam olumludur. Peki bu aklama neye yarar?
artl cmlelerin ngilizce mant iin bu aklama gereklidir. nk unreal yaplarda
zamanlar real zamanlara gre bir nceye ekilerek sylenir.
Trkede Type 2 ve Type 3 n kullanm hemen hemen ayndr. Aradaki ayrm ok net
deildir. Rahatlkla birbirlerinin yerine kullanlabilirler. Trkede durum byle iken
ngilizcede neden iki typee gerek duyulmutur?
226
Type 2:
Type 3:
art cmlelerinin informal olarak deiik kullanmlar varsa da asl gramatikal boyutu
aklananlardr. KPDSde mutlaka anlatlan ekilde gelir. Snavda 7-8 soruyu ilgilendiren
bir konudur. Mutlaka iyi bilmeli.
Type 1
227
If the government takes stricter measures, the inflation will drop. (Hkmet daha sk
tedbirler alrsa enflasyon decek.)
If you learn a foreign language, you will find a good job easily. (Bir yabanc dil
renirsen kolayca bir i bulursun.)
Not: artl cmlelerde eviriden ziyade yapnn ngilizce boyutunu kavramak gerekir. Olay
ne zaman olmu, gerekleebilir mi, gerekleemez mi? Yapya bu ekilde yaklamak
gerekir.
I will help you with this matter if you call me next week. (Gelecek hafta beni ararsan,
sana yardm edeceim.)
Grld gibi if balac arada da yazlabilir. Main Clause ve f Clauseden hangisinin
bata syleneceini vurgu belirler. Hangisi vurgulanacaksa o nce sylenir. Bala arada
iken virgle (,) gerek yoktur. nk balaca kadar olan ksm main clause, balatan
sonraki ksm if clausedr. f clause cmlecii bata ise bu cmleciin snrn belirlemek
iin virgl (,) kullanlr.
Help+s.o:
Help+so+with+sth:
Type 2
If I knew some English now, I would go abroad. (Eer imdi biraz ngilizce bilseydim,
yurt dna giderdim.)
If I were you, I wouldnt accept his offer. (Yerinizde olsam onun nerisini kabul
etmezdim.)
If the next week were holiday, we would go for a picnic. (Eer gelecek hafta tatil
olsayd, piknie giderdik.)
Grld gibi type 2 u an ve gelecek ile ilgili olan unreal yaplardr. Eer cmlede u an
ve gelecek ile ilgili bir ifade varsa mutlaka type 2ye gidilmelidir.
Type 3
If had known that he was your friend, I wouldnt have rejected him. (Eer onun
arkadanz olduunu bilseydim onu reddetmezdim.)
If they had invited me, I would certainly have paticipated in their wedding
ceremony last week. (Eer beni davet etmi olsalard , kesinlikle onlarn geen haftaki
dn trenlerine katlrdm.)
Grld gibi type 3 yapsnda mutlaka bizi gemie gtren bir ifade vardr. Bu ifade
genellikle gemie ynelik baz zaman zarflar ile kurulur. Ama dikkatli olmak gerekir.
Bazen bize gemii hissettirecek bir zaman zarf yerine ayn grevi gren bir noun
clouseda verilebilir. (birinci cmlede olduu gibi) Ama hangi biimde olursa olsun eer
olay gemite olmusa mutlaka type 3e gidilmelidir.
Snavda main clouse ve if clousen fiilleri bo braklarak sorulur. Her yapnn kullanm
zelliklerine hakim olursak kolayca zebileceimiz bir soru olur.
228
MIXED STRUCTURE
artl cmlelerin kark yaplardr. Belki de konunun en zor olan ksmdr. Bazen type 2 ve
3 kartrlarak sorulur. Dolaysyla mx yap unreal olan iki yap arasndadr. Bu kullanmda
genellikle F Clouse type 3, Main Clouse type 2dir. Snavda pek sorulmayan bir
konudur. Ama KPDSnin ii belli olmaz. Bilinmesi iyi olur.
Geen yl mezun olsaydm imdi ben de alrdm ifadesi mix bir yapdr.
If I had graduated last year, I would work with you now. (Eer geen yl mezun
olsaydm imdi sizinle alrdm.)
Grld gibi IF Clouse type 3, Main Clouse type 2dir. Her iki tarafta da bizi type 2 ve
3e gtren zaman zarflarna dikkat ediniz.
If he had been operated on last month, he would start to work next week. (Eer o
geen ay ameliyat olmu olsayd gelecek hafta ie balard.)
artl Cmlelerde Modallarn Kullanm
Modallar da daha nce anlatlan mantk ierisinde artl cmle kalplarnda kullanlabilirler.
Tm if clouse typelerinde modallar kullanlabilir. Hem if clouseda hem main clouseda,
sadece birisinde olabilirler.
Type 1
can
may
should must
Type 2
could
might
-------
-------
Type 3
could have V3
might have V3
-----------
----------
Bu yapda sk olarak grlen can ve may dir. Dierlerinin snrl bir kullanm vardr.
Byk bir olaslkla soru gelse can ve may den gelir.
If I had time, I could visit you. (Zamanm olsayd sizi ziyaret edebilirdim.)
If he had helped us, we could have completed this project. (Bize yardm etseydi bu
projeyi tamamlam olabilirdik.)
If he could have given up smoking, he would certainly have recovered. (Eer o
sigaray brakabilseydi kesinlikle iyileirdi.)
DEVRK YAPI
artl cmlelerin her typeinde de devrik yap olabilir. Bu yap genelde konuma diline
yneliktir. Ama yaz dilinde de ska rastlanr. En nemli devrik yap artl cmlelerde
olandr. KPDSde kesinlikle gelir. Mutlaka iyi bilinmelidir.
En nemli devrik yap type 3te olandr. Type 1ve 2de pek devrik yap olmaz ve snavda
pek sorulmaz. imdi her type de ayr ayr devrik yaplar grelim:
Type 1
Sadece should kullanmnda devrik yap vardr.
229
If you should see him, let me know. (Eer onu grecek olursan, bana bildir.)
Bu cmleden onu grme ihtimalinin zayf olduunu anlarz.
Nasl devrik yaplr?
If atlr ve should baa getirilir.
Should you see him, let me know. (Eer onu grecek olursan, bana bildir.)
Devrik yap olduunu nasl anlarz?
Cmle soru formundadr ama soru iareti yok. Bu durumda tek alternatif cmlenin devrik
olmasdr. nk sadece soru ve devrik yapda yardmc fiil batadr.
Type 2
Sadece werede yaplr.
If I were you, I would not go there. (Yerinizde olsaydm oraya gitmezdim.)
Type 1deki gibi if atlr ve were baa getirilerek devrik yaps oluturulur.
Were I you, I would not go there. (Yerinizde olsaydm oraya gitmezdim.)
Soru gibi grnd halde cmle sonunda ? yoktur. O halde devrik yapdr diyoruz.
Type 3
If she had informed us, we would have taken action. (Eer o bize bilgi vermi olsayd,
tedbirlerimizi alrdk.)
Yine ayn mantkla devrik yaps oluturulur.
Had she informed us, we would have taken action. (Eer o bize bilgi vermi olsayd,
tedbirlerimizi alrdk.)
Soru eklinde olup cmle sonunda ? yoktur. Bu yzden kesinlikle devrik yapdr diyoruz.
Kesinlikle snavda artl cmlelerin bu devrik formu sorulur. En gzel sorusu cmle
tamamlamadr. Bu durumda cmlenin soru formunda olduunu ve sonunda ? olmadn
grmemiz gerekmektedir. Bunu grebilirsek soruyu zmz demektir. Hemen cmlenin
bir type 3l artl cmle olduunu ve zaman uyumunun buna gre yaplmas gerektiini
anlarz.
Had she informed us, ...........................................................................................
Bu ekilde cmleyi bo brakp sorarlar.
If she continues to underrate his abilities, he cant achieve anything. (O yeteneklerini
kmsemeye devam ederse hibir ey baaramaz.)
Underrate:
Underestimate:
kmsemek
kmsemek
230
Overrate:
Overestimate:
Overstate:
Exaggerate:
Enhance:
abartmak
If I were you, I wouldnt miss such an opportunity. (Yerinizde olsaydm byle bir frsat
karmazdm.)
Miss: zlemek, karmak
If we hadnt missed the train, we could have arrived earlier. (Eer treni karmam
olsaydk daha erken varabilirdik.)
zellikle snavda mx yaplara dikkat etmek gerekir. Sorusu az, gelme olasl zayftr
ama bilinmesi iyi olur.
If Turkey had completed her power plants long ago, this shortage of electricity
wouldnt happen now. (Eer Trkiye enerji santrallerini yllar nce tamamlam olsayd,
imdi bu elektrik sknts (azl) olmayacakt.)
Dikkat edilirse F Clouseda long ago, Main Clouseda now zaman szckleri vardr. Bu
zaman szcklerine gre cmleyi type 3ve 2ye gre kurarz. nk art gemite, etkisi
u andadr. Eer Main Clouseda now olmasayd o zaman Main Clouseda type 3e gre
kurardk.
Plant:
bitki, fabrika, (elektrik) santral
lke, kta dii olarak kabul edildiinden her kullanld.
If I had known that you were coming, I would certainly have participated in the
party. (Senin geldiini bilmi olsaydm, kesinlikle partiye katlrdm.)
Yukardaki cmle bir snav soru tipidir. Snavda alt izili fiil kullanmlar bo braklr ve
sorulur. Bu cmlede bizi type e gtren bir zarf szc yok ama onun yerine ayn
grevi gren that you were coming noun clouse vardr. Bu ekildeki kullanmda ok
dikkatli olunmaldr.
Dier art Balalar
Even If:
Only If:
Unless = If not:
istemez.
Provided = Providing:
On condition that:
But for:
olmasdr.)
Bu art balalarnn hepsi de if ile ayn kullanma sahiptir. If iin aklanan her
kullanm bunlar iin de geerlidir.
Snavda eanlaml cmlelerde, cmle tamamlamada, gramer sorularnda vb. Direk olarak
7-8 soru artl yaplardan gelmektedir. Ayrca bu konuya hakim olmak anlamaya ynelik
byk kolaylklar salamaktadr.
but for bir edat olduu iin kendisinden sonra bir cmlecik deil de birisim gelir.
231
But for your valuable contributions, we couldnt have implemented this scheme.
(Deerli katklarnz olmasayd, bu projeyi gerekletiremezdik.)
But forlu cmleciin etki zamanna gre Main Clouse type 2 veya 3e gre kurulur. Nadir
olarak type 1de olabilir.
But for, bu kullanm ile genellikle cmlenin banda olur. Eer cmle ortasnda ise
genellikle baka anlamdadr.
Yukardaki but forlu cmleyi F ile de yazabiliriz.
Type2: If it werent for your valuable contributions, we couldnt implement this
scheme. (Eer deerli katklarnz olmasayd, bu projeyi gerekletiremezdik.)
Type3: If it hadnt been for your valuable contributions, we couldnt have
implemented this scheme. (Eer deerli katklarnz olmasayd, bu projeyi
gerekletirememi olurduk.)
Unless the government can carp inflation, the parties in the coalition may face great
trouble in the next election. (Hkmet enflasyonu durduramadka (durdurmazsa)
koalisyondaki partiler nmzdeki seimlerde byk sknt ile yz yze gelebilirler.)
Curp:
durdurmak
Unless he cut down on smoking, he will get seriously ill soon. (O sigara imeyi
ksmadka, ciddi bir ekilde hastalanacak.)
Cut down on:
Unless the workers are satisfied with their salaries, no one can stop them going on
strike. (Eer iiler maalar konusunda tatmin edilmezlerse, kimse onlar greve
gitmekten alkoyamaz.)
Go on strike:
Satisfy:
Salary:
greve gitmek
tatmin etmek, doyurmak
maa
Not: artl cmlelerde be to kalb ...cek, ...cak anlamn verir ve ama belirtir.
If the government is to carp inflation, it must take stricter measures. (Eer hkmet
enflasyonu durduracaksa, daha sk tedbirler almal.)
be to kalb ayn zamanda ama da bildirdiinden bu cmleyi Eer hkmet enflasyonu
durdurmay ama edinilse, ........ eklinde de evrilebilir. Soru olarak her typede de
gelebilir ama sklkla type 1 de kullanlr. Eer type 2 ve 3 te gelirse cmle bunlarn
zelliklerine gre kurulur.
If you are to learn English, you must go to England. (Eer ngilizce reneceksen
ngiltereye gitmelisin.)
Not: artl yaplarda Should kullanm ...cek olursa anlamndadr. Bu yap bir art
yapsnn gelecee uygulanmasdr.
If you should see him, recall him that we have moved to another building. (Eer onu
grecek olursan, baka binaya tandmz ona hatrlat.)
232
Unreal Yaplar
ngilizcede unreal yaplarn getii yer vardr
1. F Clouse larn type 2 ve type 3nde
2. Keke yaplarnda (I wish ve If only)
3. ...m gibi yapsnda (As if ve As though)
Bu yaplar unrealdir. Yani cmle olumlu iken anlam olumsuz; cmle olumsuz iken anlam
olumludur. Unreal yaplarda bundan dolay zamannn bir nceye ekilerek aktarldn
hatrlaynz.
Real
Present
Past
Future (will)
Unreal
Past
Past Perfect
Would
If only I had some money now. (Keke imdi biraz param olsayd.) (u an olduu iin
bir ncesi Past kullanld.)
If only I had had some money yesterday. (Keke dn biraz param olmu olsayd.)
(Gemi olduu iin bir ncesi Past Perfect kullanld.)
If only I were a doctor now. (Keke imdi bir doktor olsaydm.) (u an olduu iin bir
ncesi Past kullanld.)
If only the next week would be holiday. (Keke gelecek hafta tatil olsayd.) (Gelecek
olduu iin bir ncesi would kullanld.)
She acts as if she passed the exam. (O snav gemi gibi davranyor.)
Olay u anda olduu iin bir ncesi olan Past ile aktarld.
She was acting as if she had passed the exam. (O snav gemi gibi davranyordu.)
Olay gemite olduu iin bir ncesi olan Past perfect ile aktarld.
My boss insulted me as if he had been my father. (Patronum bana babamm gibi
hakaret etti.)
Olay gemite olduu iin bir ncesi olan Past perfect ile aktarld.
Insult: hakaret etmek
Trkede olay ister gemite ister u anda olsun ayn ekilde ifade edilir. ngilizcede bu
farkldr. nemli olan bu konunun ngilizce mantn anlamaktr. Olaylarn etki alanlarn
hissederek olay belirtilen zellikte aktarlr.
It seems as if inflation has dropped. (Enflasyon dm grnyor.)
Bu cmlede neden unreal ifadeler iin aklanan kurallar uygulanmam?
Real ve unreal yaplar birbirine kartrmamak gerekir. Bu balalarn olduu her cmle
unrealdir demek yanl olur. Bazlar real yaplarda da kullanlabilir. Yukardaki cmle real
233
bir ifade olduu iin aklanm kurallara ters dt. Olay gemite olduu iin bir ncesi
olan Past perfect ile aktarld.
Unreal yaplarda Present ve Future tenseler yoktur. Bu kural zaman uyumuna ynelik
sorular iin ok nemlidir.
If only I knew English now. (Keke imdi ngilizce bilseydim.)
If only I had known English last year. (Keke geen yl ngilizce bilmi olsaydm.)
He sat down next to me as if he had been my friend. (O arkadamm gibi yanma
oturdu.)
He always comes to sit down next to us as if he were our friend. (O daima
arkadamzm gibi yanmza oturmak iin gelir)
Not: Unreal yaplarda modallar da aklanan kural erevesinde kullanlabilirler.
Strive: abalamak
234
ADJECTVE CLAUSES
SIFAT CMLECKLER
That
Who Which-Whose-Where-
Tek bir szck olarak bir sfatn yapt ii bir tmcecik olarak yapar. Sfat bir szck
olarak nitelendii ad ya da ad grevdeinin nnde yer alr. Ancak sfat tmcecii
niteledii szcn ardnda yer alr. Szck olarak SIFAT, bir tmcenin zne,nesne veya
tamlamasn nitelendirebilir ancak kural olarak belli bir dizin kuralna uyulmas gereklidir.
Bununla beraber karmak tmce oluturmak amacyla sfat cmleciini asal cmleciine
balamak amacyla eitli balalarnda kullanld gzlenir ki bu balalar szcklere
bal olarak blmde, konumlarna gre blmde ve tanmlamalarna bal olarak
iki blmde incelenebilirler.
Conjunctions and their positions / Balalar ve konumlar
1- zneyi niteleyen sfat cmlecii ki burada bala zne konumundadr.
(Sfat cmleciinin dili gemi zaman simple past tense ile kullanlna
rnek)
The person who called you a few mine. Ago is our export manager.
- Birka dakika nce sizi arayan kii bizim ihracat mdrmzdr.
(Sfat cmleciinin dili gemi zaman present perfect tense ile kullanlna
rnek )
The person who has called you yesterday is our export manager.
- Dn Sizi arayan kii bizim ihracat mdrmzdr.
(Sfat cmleciinin gelecek zaman future tense ile kullanlna rnek)
The person who will call you is our export manager.
- Sizi arayacak olan kii bizim ihracat mdrmzdr.
(Sfat cmleciinin geni zaman simple present tense ile kullanlna rnek )
The person who calls you is our export manager.
- Sizi arayan kii bizim ihracat mdrmzdr.
(Sfat cmleciinin imdiki zaman present continious tense ile kullanlna
rnek )
The person who is calling you is our export manager.
- Sizi aryor olan kii bizim ihracat mdrmzdr.
(Sfat cmleciinin mili gemi zaman past perfect tense ile kullanlna
rnek )
The person who had called you last week is our export manager.
- Geen hafta Sizi aram olan kii bizim ihracat mdrmzdr.
2- zneyi niteleyen sfat cmlecii ki burada bala nesne konumundadr.
235
(Sfat cmleciinin dili gemi zaman simple past tense ile kullanlna rnek
)
The person whom you called a few mine. Ago is our export manager.
- Birka dakika nce sizin ardnz kii bizim ihracat mdrmzdr.
(Sfat cmleciinin dili gemi zaman present perfect tense ile kullanlna
rnek )
The person whom you have called yesterday was our export manager.
- Dn aradnz kii bizim ihracat mdrmzd.
(Sfat cmleciinin gelecek zaman future tense ile kullanlna rnek)
The person whom you will call is our export manager.
- Sizin arayacanz kii bizim ihracat mdrmzdr.
(Sfat cmleciinin geni zaman simple present tense ile kullanlna rnek )
The person whom you call is our export manager.
- Aradnz kii bizim ihracat mdrmzdr.
(Sfat cmleciinin imdiki zaman present continious tense ile kullanlna
rnek )
The person whom you are calling is our export manager.
- Sizin aryor olduunuz kii bizim ihracat mdrmzdr.
(Sfat cmleciinin mili gemi zaman past perfect tense ile kullanlna
rnek)
The person whom you had called last week is our export manager.
- Geen hafta Sizin aram olduunuz kii bizim ihracat mdrmzdr.
3- zneyi niteleyen sfat cmlecii ki burada bala iyelik konumundadr.
I discussed the man who has made us an offer on drying machines spare parts
yesterday.
(Ben) dn bize amar makineleri yedek paralar konusunda teklif yapan
kimse ile grtm.
5- Nesneyi niteleyen sfat cmlecii ki burada bala nesne konumundadr.
I discussed export manager of the firm man today whom you have received an offer
yesterday.
Bu gn, dn senin teklif alm olduun irketin ihracat mdr ile grtm.
I discussed the man whose friend is chairman of our exporter company and I asked
a few questions about this company that he has given good references about them.
But, I will try to obtain some information from another source.
Arkada, bizim ihracatmz olan irketin ynetim kurulu bakan olan kii ile
grtm ve kendisine onlar hakknda birka soru sordum ki kendisi onlar
hakknda olumlu referanslar verdi ancak yine de baka kaynaklardan bilgi
toplamaya alacam.
236
Bir ka
Tm
Bir tanesi
Her hangi birisi
Sonucu olarak
Nedeniyle
Her ikisi
Her birisi
A few of whom
All of whom
A number of whom
Any of whom
As a result of whom
Because of whom
Both of whom
Each of whom
Either of whom
Every of which
Every one of whom
Half of whom
In addition of whom
In spite of whom
Instead of whom
Many of whom
Most of whom
Much of whom
Neither of whom
None of which
On account of whom
One of whom
Some of whom
The best of whom
The youngest of whom
Two of whom
... of whom
r n e k l e r:
-
Those companies, which have not accepted our offer, tendered another firms.
Teklifimizi kabul etmeyen irketler baka firmalara yneldiler.
Those companies a few of which have not accepted our offer tendered another
firms.
Teklifimizi kabul etmeyen irketlerden bir ka baka firmalara yneldiler.
Owner, chartered, broker and port-agents each of whom should obey general
regulations/rules in charter party.
237
Armatr, kirac, broker ve liman acentelerinin her biri arter partide geen genel
kural ve ynetmeliklere uymak zorundadrlar.
COMBINATION OF MAIN AND ADJECTIVE CLAUSES
SIFAT VE ASAL TMCECN BRLEM
TANIMLAYICI OLMAYAN :
PERSON / K N WHO KULLANILIR
- The man has a red Mercedes car / he called you today
- The man who called you today has a red Mercedes car.
- Bu gn seni arayan adamn krmz mersedes otomobili var.
OBJECT / CSM N WHICH KULLANILIR
- A container-carrying vessel is too big / it will sail today.
- A container-carrying vessel, which will sail today is too big.
- Bu gn yola kacak olan konteynr gemisi ok byktr.
ANIMAL / HAYVAN N WHO KULLANILIR
Our dog X was found by a few person / he had been lost for two days.
- Our dog X who had been lost for two days was found by a few people.
-
238
N WHICH KULLANILIR
N WHOM KULLANILIR
239
The man whom everybody dislike had prisoner for many years
Hi kimsenin holanmad adam yllarca hapis yatm.
ANIMAL / HAYVAN
My old dog Panter whom I had fed for two years has died today.
ki yldr beslediim kpeim Panter bu gn ld.
IDEA / KAVRAM
N WHOM KULLANILIR
N WHICH KULLANILIR
The city t h e
life.
population
of which
240
i s d e n s e has an expensive
TANIMLAYICI OLMAYAN :
PERSON / K N WHOSE KULLANILIR
- The man has an accident today / his red Mercedes car is too fast
- The man w h o s e Mercedes car is too fast has an accident today..
- ok hzl giden krmz mersedese sahip olan adam bu gn kaza yapt.
OBJECT / CSM
N THE...... OF WHICH
KULLANILIR
Ottoman History t h e p r i c e o f w h i c h i s t o o e x p e n s i v e is
consisting very interesting sources.
Fiyat olduka pahal olan OSMANLI TARHES KTABI ok ilgin kaynaklar
iermektedir.
NTELEYEN
We shall catch the vessel w h i c h / t h a t sails today in case you do not confirm
the shipment.
Sevkyat teyit etmediiniz takdirde bu gn hareket edecek olan gemiyi karacaz.
241
ANIMAL / HAYVAN
is very difficult.
TANIMLAYICI OLMAYAN
PERSON / K
N WHO KULLANILIR
242
IDEA / KAVRAM
TANIMLAYICI OLMAYAN:
PERSON / K
N WHOM KULLANILIR
Yesterday, I got in touch with your marketing manager Mr. Chu w h o m I havent
seen for a long time because of his intensity.
Dn ilerinin younluu neniyle uzun bir sredir gremediim Pazarlama Mdrnz
Bay Chu ile grtm.
OBJECT / CSM
N WHICH KULLANILIR
Nobody hasnt seen our new goods assortments yet w h i c h we have imported last
week.
- Hi kimse daha geen hafta ithal etmi olduumuz yeni mal eitlerimizi henz
grmedi.
ANIMAL / HAYVAN N WHOM KULLANILIR
N WHICH KULLANILIR
N WHERE KULLANILIR
N WHOSE KULLANILIR
The manager of.... company w h o visits us with his assistant discussed with us about
a lot of things w h o s e jacket colour was dark blue.
Ceketinin rengi lacivert olan ve bizi yardmcsyla ziyaret eden irketinin mdr
bizimle pek ok ey hakknda grt.
(Not : Burada kullanlan who ve whose sizi artmasn birisi kiinin kendisini nitelerken
dieri kiinin ceketinin rengini belirtmek iin kullanlmtr)
OBJECT / CSM
KULLANILIR
Did you see the container the right sight of which is a big punctured?
243
At the zoo we have seen a shark the teeth of which are very sharp.
Hayvanat bahesinde dileri ok keskin olan bir kpekbal grdk.
IDEA / KAVRAM
We had a meeting each other the purpose of which was entirely about our new
business.
Aramzda amac tamamyla yeni iimizle alakal olan bir toplant dzenledik.
PLACE / YER
We have held a business trip to Hong Kong the people of which were entirely
unfriendly.
nsanlarnn tamam ok souk olan Hong Konga bir i seyahati dzenledik.
TANIMLAYICI OLMAYAN
PERSON / K
We got in touch with a person in your company w h o s e voice is hard and rudely
Sizin irketinizden sesi ok kaba ve sert olan birisi ile grtk.
OBJECT / CSM
N WHOSE KULLANILIR
N THE...... OF WHICH
N THE...... OF WHICH
KULLANILIR
I want to object to t h e a l l i d e a s t h e c o n s i s t i n g o f w h i c h is
contrary my ideas.
Benim fikirlerime ters den tm dncelere kar kmak istiyorum.
PLACE / YER
N WHOSE KULLANILIR
KULLANILIR
N WHOSE KULLANILIR
NTELEYEN
TANIMLAYICI OLAN
PERSON / K
244
What is the best life-method w h i c h / t h a t will assist your escaping from hell
fire the compustible material of which is humans and stones?
- Yakt insanlar ve talar olan cehennem ateinden sizin kurtulmanza vesile olacak
olan en iyi yaam tarz nedir?
Burada dikkat edilecek olursa hem which hem de the.... of which sfat cmleciklerinin
ayn cmlelerde iki farkl konumda kullanllar yer almaktadr.
PLACE / YER
Where is the post office w h i c h / t h a t has been founded in the middle of the
city.
ehrin gbeine kurulmu olan postane nerede?
TANIMLAYICI OLMAYAN
PERSON / K
N WHO KULLANILIR
Your friend is the best person Ive ever known w h o advises you on some important
matter therefore appreciate him!
- Senin arkadan hayatmda grdm en iyi kii ki sana baz nemli konularda
tavsiyeleri olan birisi bu yzden kymetini bil !
OBJECT / CSM N WHICH KULLANILIR
That horse is Yldrm who runs very fast among its similar.
Emsalleri arasnda ok hzl koan o at yldrmdr.
IDEA / KAVRAM
N WHICH KULLANILIR
N WHO KULLANILIR
N WHICH KULLANILIR
245
That was the strong toy w i h c h / t h a t I bought it for my son from Tahtakale.
O olum iin Tahtakaleden alm olduum dayankl bir oyuncakt.
TANIMLAYICI OLMAYAN
PERSON / K
The next student is Ali w h o m I always admire him every time because of his
resolution
Ali azmi nedeniyle her zaman ok takdir ettiim bir rencidir.
OBJECT / CSM
N WHOM KULLANILIR
N WHICH KULLANILIR
That is the capital w h i c h had been founded for hundreds years ago.
O yzlerce yl nce kurulmu bir bakenttir.
ANIMAL / HAYVAN
N WHOM KULLANILIR
That is a cat w h o m I have fed it for a few years but unfortunately died yesterday.
O benim birka yldr beslediim bir kedidir fakat ne yazk ki dn ld.
IDEA / KAVRAM N WHICH KULLANILIR
The winner of next world are believers w h i c h struggle on the way of Allah during
their life.
Ahiretin galipleri hayatlar boyunca Allah yolunda mcadele eden mminlerdir.
PLACE / YER
N WHERE KULLANILIR
That is paradise w h e r e everyone would like go over there but only someone can
succeed to complete of this long marathon.
O cennet ki herkesin oraya gitmek istedii bir yerdir ancak sadece bazlar bu uzun
maratonu baar ile tamamlayabilirler.
This is the woman w h o s e her wallet had been stolen by unknown thief.
O czdan bilinmeyen bir hrsz tarafndan alnm olan bir kadndr.
OBJECT / CSM
N WHOSE KULLANILIR
These are the Discmans the prices of which are cheap therefore, we would like to
import them 100 pcs each.
246
Bunlar fiyatlar ucuz olan diskmen-lerdir bu yzden her birinden 100er adet ithal
etmek istiyoruz.
ANIMAL / HAYVAN N THE... OF WHICH KULLANILIR
That is the Amazon- Alligator the jaw bones of which are more powerful than
River-Nil crocodiles
O Nil krokodillerine nazaran enesi daha gl olan bir aligatrdr.
IDEA / KAVRAM N THE... OF WHICH KULLANILIR
That was an agreement the a lot of articles of which had been disobeyed by
against party therefore we have forced to open a lawsuit against them.
O maddelerinin pek ou kar tarafa ihlal edilmi bir anlama idi bu nedenle onlar
aleyhine dava amak durumunda kaldk.
PLACE / YER
TANIMLAYICI OLMAYAN:
PERSON / K
N WHOSE KULLANILIR
N THE...... OF WHICH
N WHOSE KULLANILIR
KULLANILIR
N WHOSE KULLANILIR
This is Blue Mosque w h o s e walls are all blue in the other words SultanAhmet
mosque.
Bu duvarlarnn tm mavi olan dier adyla Sultanahmet camii olarak da anlan Mavi
camidir.
247
TENSES
A) Simple: Do + V1
1.) Simple Past (-di) S + V2 + Obj (dzenli fiillerde,fiilerin sonuna ed taks
getirilir.)
-We ordered to our bank in order to they transfer the amount of 5.000 USD to your
account.
-Bankamza hesabnza yatrlmas iin 5.000 USDlik bir deme talimat verdik.
Simple Past Tense asl olarak gemiteki olaylar anlatmak iin kullanlr. Aada bu
zamann kullanmlarn ayrntl biimde grebilirsiniz.
Auxiliary verbs (Yardmc fiiller): did/didn't
RNEK TABLO
248
(+)
I played
You played
He played
She played
It played
We played
They played
(-)
I didn't play
You didn't play
He didn't play
She didn't play
It didn't play
We didn't play
They didn't play
(?)
Did I play?
Did you play?
Did he play?
Did she play?
Did it play?
Did we play?
Did they play?
DKKAT! Olumlu cmlelerde herhangi bir yardmc fiil gelmez ve fiilin ikinci hali kullanlr.
Olumsuz ve soru cmlelerinde did veya didn't yardmc fiili kullanlr ve fiil yaln haliyle
kalr.
EXAMPLES (RNEKLER):
(+) I visited my uncle. (Amcam ziyaret ettim)
(Bu cmle olumludur ve grld gibi fiilin ikinci hali kullanlmtr.)
(-) I didn't visit my uncle yesterday. (Dn amcam ziyaret etmedim.)
(Bu cmle olumsuzdur ve didn't yardmc fiili kullanld iin fiil yaln haliyle gelmitir.)
(?) Did I visit my uncle yesterday? (Dn amcam ziyaret ettim mi?)
(Bu cmle soru cmlesidir ve "did" yardmc fiili geldii iin fiil yine yaln haliyle
kullanlmtr.)
REGULAR AND IRREGULAR VERBS (Dzenli ve dzensiz fiiller)
ngilizce'de fiiller dzenli ve dzensiz olarak ikiye ayrlr. Dzenli fiillerin ikinci halini
kullanmak iin fiilin sonuna -ed taks eklenir.
Example: want
clean
wash
wanted
cleaned
washed
went
swam
did
249
EXAMPLES:
I finished work, walked to the beach, and found a nice place to swim.
(lerimi bitirdim, sahile yrdm ve yzmek iin gzel bir yer buldum.)
He arrived from the airport at 8:00, checked into the hotel at 9:00, and met the others at
10:00.
(Havaalanndan saat 8'de geldi, 9'da otele kaydn yaptrd ve dierleriyle 10'da bulutu.)
USE 3 Single Duration (Tek sre)
The Simple Past can be used with a duration, which starts and stops in the past. A
duration is a long action often used with expressions like "for two years," "for five
minutes," "all day" or "all year."
(Simple Past Tense gemite balam ve bitmi bir sreci anlatrken kullanlr. Bu sre
uzundur ve genelde "iki yldr", "tm gn" veya "tm yl" gibi zaman ifadeleriyle
kullanlr.)
E
XAMPLES:
I lived in Turkey for two years. (ki yl Trkiye'de yaadm.)
Ahmet studied English for five years. (Ahmet be yl ngilizce alt.)
They sat at the beach all day. (Tm gn sahilde oturdular.)
We talked on the phone for thirty minutes. (Yarm saat telefonda konutuk.)
How long did you wait for them? (Onlar ne kadar beklediniz?
We waited for one hour. (Bir saat bekledik.)
USE 4 Habit in the Past (Gemiteki alkanlklar)
The Simple Past can also be used to describe a habit which stopped in the past. It can
have the same meaning as "used to". To make it clear that we are talking about a habit
we often use expressions such as "always," "often," "usually," "never," "...when I was a
child" or "...when I was younger" in the sentence.
250
(Simple Past Tense ayn zamanda gemite vazgetiimiz alkanlklar iin de kullanlr.
"used to" kalbyla ayn amala kullanlabilir. Bahsettiimiz eylemin bir alkanlk olduunu
aka belirtmek iin cmlelerde "always" (daima), "often" (sk sk), "usually" (genellikle)
ve "never" (asla) gibi zaman ifadeleri kullanlr.
EXAMPLES:
I played basketball when I was a child. (ocukken basketbol oynardm.)
She worked at the hospital after school. (Okuldan sonra hastanede alrd.)
They never went to school, they always skipped. (Hi okula gitmezlerdi, hep kaarlard.)
TIME EXPRESSIONS IN SIMPLE PAST TENSE
Time expressions zaman belirten ifadelerdir ve ngilizce'de her zaman iin farkl ifadeler
kullanlr. zellikle snavlarda cmlenin hangi tense olduunu anlamak iin time
expression'larn bilinmesi ok nemlidir.
yesterday (dn) I went to theatre yesterday. (Dn sinemaya gittim.)
last week/year/Sunday etc. (Geen hafta/yl/Pazar vs.) He bought a car last week.
(Geen hafta araba ald.)
two years/four days/three minutes ago (iki yl/drt gn/ dakika nce) I saw her two
minutes ago. (ki dakika nce onu grdm.
Last night (dn gece) I watched a movie last night on TV. (Dn gece televizyonda bir film
izledim.)
2.) Simple Present (-ir)
Subject + V1 + Object
(-)
I don't play
You don't play
He doesn't play
She doesn't play
It doesn't play
We don't play
They don't play
251
(?)
Do I play?
Do you play?
Does he play?
Does she play?
Does it play?
Do we play?
Do they play?
("He, she ve it" nc tekil ahs olduklar iin olumlu cmlede grld gibi fiilin
sonuna "s" taks gelmitir. Ama olumsuz ve soru cmlelerinde yardmc fiil kullanld iin
"s" kullanlmamtr.)
USE 1 Repeated Actions (Tekrarlanan eylemler)
Use the Simple Present to express the idea that an action is repeated or usual. The action
can be a habit, a hobby, a daily event, a scheduled event or something that often
happens.
(Simple Present Tense bir eylemin srekli tekrarland veya allagelmi olduu fikrini
verir. Bu eylem bir alkanlk, hobi, gnlk bir olay, planlanm bir olay veya sk sk tekrar
eden bir olay olabilir.)
EXAMPLES:
I play tennis. (Tenis oynarm)
She does not play tennis. (O teniz oynamaz.)
The train leaves every morning at 8 am. (Tren her sabah saat 8'de hareket eder.)
The train does not leave at 9am. (Tren saat 9'da hareket etmez.)
She always forgets her purse. (O hep czdann unutur.)
He never forgets his wallet. (O hi czdann unutmaz.)
Every twelve months, the Earth circles the sun. (Her on iki ayda bir dnya gnein
etrafnda bir tur atar.)
The sun does not circle the Earth. (Gne dnyann evresinde dnmez.)
EXAMPLES:
Cats like milk. (Kediler st sever.)
Birds do not like milk. (Kular st sevmez.)
California is in America. (Kaliforniya Amerika'dadr.)
California is not in the United Kingdom. (Kaliforniya ngiltere'de deildir.)
252
usually (genellikle)
often (sk sk)
sometimes (arasra)
rarely (nadiren)
I rarely smoke.
(Nadiren sigara ierim.)
3.) Future
(-ecek)
(-)
I won't play
You won't play
He won't play
She won't play
253
(?)
Will I play?
Will you play?
Will he play?
Will she play?
It will play
We will play
They will play
It won't play
We won't play
They won't play
Will it play?
Will we play?
Will they play?
(-)
I'm not going to play
You aren't going to play
He isn't going to play
She isn't going to play
It isn't going to play
We aren't going to play
They aren't going to play
(?)
Am I going to play?
Are you going to play?
Is he going to play?
Is she going to play?
Is it going to play?
Are we going to play?
Are they going to play
254
-We were doing business with ............... company till recent times.
-Son zamanlara kadar ....................................irketiyle alyorduk.
[WAS / WERE] + [VERB+ing]
Auxiliary verbs: was - were
RNEK TABLO
(+)
I was playing
You were play
He was playing
She was playing
It was playing
We were playing
They were playing
(-)
I wasn't playing
You weren't playing
He wasn't playing
She wasn't playing
It wasn't playing
We weren't playing
They weren't playing
(?)
Was I playing?
Were you playing?
Was he playing?
Was she playing?
Was it playing?
Were we playing?
Were they playing?
EXAMPLES (RNEKLER):
I was studying lesson. (Ders alyordum.)
She was smoking when I saw her. (Onu grdmde sigara iiyordu.)
They were drinking tea when I arrived. (Ben vardmda ay iiyorlard.)
USE 1 Interrupted Action in the Past (Gemite yarda kesilen eylemler)
Use the Past Continuous to indicate that a longer action in the past was interrupted. The
interruption is usually an action in the Simple Past.
Past Continuous Tense gemite yarda kesilen uzun olaylar anlatmak iin kullanlr. Daha
uzun olan eylemi yarda kesen eylem genelde Simple Past tense ile ifade edilir.
EXAMPLES:
I was watching TV when she called. (O aradnda televizyon seyrediyordum.)
When the phone rang, she was writing a letter. (Telefon aldnda mektup yazyordu.)
hile we were having a picnic, it started to rain. (Piknik yaparken yamur yamaya
balad.)
Sally was working when Joe had the car accident. (Joe araba kazas geirdiinde Sally
alyordu.)
While John was sleeping last night, someone stole his car. (Dn gece John uyurken birisi
arabasn ald.)
256
257
EXAMPLE:
When I walked into the office, several people were busily typing, some were talking on
the phones, the boss was yelling directions, and customers were waiting to be helped.
One customer was yelling at a secretary and waving his hands. Others were complaining
to each other about the bad service.
Ofise geldiimde birka insan megul bir ekilde daktilo kullanyor, bazlar telefonda
konuuyor, patron emirler yadryor ve mteriler yardm iin bekliyorlard. Mterinin
biri sekretere baryor ve ellerini sallyordu. Dierleri birbirlerine kt hizmetten
yaknyorlard.
TIME EXPRESSIONS PAST CONTINUOUS TENSE
Time expressions zaman belirten ifadelerdir ve ngilizce'de her zaman iin farkl ifadeler
kullanlr. zellikle snavlarda cmlenin hangi tense olduunu anlamak iin time
expression'larn bilinmesi ok nemlidir.
while - as
I saw him while he was driving. (Onu araba srerken grdm.)
They helped me as I was carrying some heavy bags. (Baz ar antalar tarken bana
yardm ettiler.)
2.) Present Continuous (-yor)
-We are manufacturing the goods your desired type and quality
-Sizin istediiniz tipte ve kalitedeki bir mal retiyoruz.
RNEK TABLO
(+)
I am playing
You are playing
He is playing
She is playing
It is playing
We are playing
They are playing
(-)
I am not playing
You aren't playing
He isn't playing
She isn't playing
It isn't playing
We aren't playing
They aren't playing
258
(?)
Am I playing?
Are you playing?
Is he playing?
Is she playing?
Is it playing?
Are we playing?
Are they playing?
EXAMPLES (RNEKLER)
You are learning English now. (u anda ngilizce reniyorsun.)
You are not sleeping now. (imdi uyumuyorsun.)
I am sitting. (Oturuyorum.)
I am not standing. (Ayakta durmuyorum.)
What are you doing? (Ne yapyorsun?)
Why aren't you doing your homework? (Niye devini yapmyorsun?)
USE 2 Longer Actions in Progress Now (Halen devam eden uzun sreli olaylar)
In English, now can mean "this second," "today," "this month," "this year," "this century"
and so on. Sometimes we use the Present Continuous to say that we are in the process
of doing a longer action, which is in progress.
(ngilizce'de "now" yani "imdi" u anlamlara gelir. "tam bu anda", "bu ay", "bu yl", "bu
yzyl" vs. Bazen Present Continuous Tense'i uzun sren bir eylemi yapma srecinde
bulunduumuzu anlatmak iin kullanrz.)
EXAMPLES: (Aadaki btn rnekler bir lokantada yemek yerken sylenebilir)
I am studying to become a doctor. (Doktor olmak iin alyorum.)
I am not studying to become an engineer. (Mhendis olmak iin almyorum.)
I am reading a book. (Bir kitap okuyorum.)
I am not reading any newspapers right now. (u anda hi bir gazete okumuyorum.)
Are you working on any special projects? (zel bir proje zerinde alyor musun?)
USE 3 Near Future (Yakn Gelecek)
Sometimes, speakers use the Present Continuous to indicate that something will or will
not happen in the near future.
(Bazen Present Continuous Tense bir eyin o anda deil de yakn bir zamanda olacan
veya olmayacan anlatmak iin kullanlr.)
EXAMPLES:
I am meeting some friends after work. (ten sonra arkadalarla buluuyoruz.)
259
260
(-)
I won't be playing
You won't be playing
He won't be playing
She won't be playing
It won't be playing
We won't be playing
They won't be playing
(?)
Will I be playing?
Will you be playing?
Will he be playing?
Will she be playing?
Will it be playing?
Will we be playing?
Will they be playing?
261
(Ben alrken, Steve yemei yapacak.) (DKKAT "while" olduu iin "am working"
gelmitir.)
I am going to be staying at the Madison Hotel, if anything happens and you need to
contact me.
(Eer herhangi bir ey olur ve bana ulaman gerekirse, ben Madison Otel de kalyor
olacam.)
He will be studying at the library tonight, so he will not see Jennifer when she arrives.
(Bu gece ktphanede alyor olacak, bu yzden Jennifer geldiinde onu gremeyecek.)
USE 2 Specific Time as an Interruption (Gelecekte belirli bir zaman belirtme)
In USE 1, described above, the Future Continuous is interrupted by an action in the
Simple Future. However, you can also use a specific time as an interruption.
(Birinci kullanmda gelecekte bir eylem dier bir eylem tarafndan blnmt. Bu
kullanmda ise eylem deil, belirli bir zaman vardr.)
EXAMPLES:
Tonight at 6 p.m., I am going to be eating dinner.
(Bu gece 6'da akam yemei yiyor olacam.)
At midnight tonight, we will still be driving through the desert.
(Bu geceyars ssz bir yolda araba kullanyor olacaz.)
Tonight, they will be eating dinner, discussing their plans, and having a good time.
(Bu gece kitap okuyarak, planlar hakknda tartarak iyi vakit geiriyor olacaklar.)
USE 4 Atmosphere
(Ortam)
In English we often use a series of Parallel Actions to describe atmosphere in the future.
(ngilizce'de gelecekte bir ortam anlatmak iin paralel eylemler serisi kullanrz.)
EXAMPLE:
When I arrive at the party everybody is going to be celebrating. Some will be dancing.
Others are going to be talking. A few people will be eating pizza and several people are
262
S+ had + v3 + obj.
Past Perfect Tense Trke'de "mi"li gemi zamann karl olarak kullanlabilir.
Gemite olan iki olaydan, daha nce olann ifade ederken bu tense'i kullanrz.
FORM Past Perfect
Examples:
I had studied a little English when I came to the U.S.
(ngiltere'ye geldiimde biraz ngilizce almtm.)
They had never met an American until they met John.
(Onlar John'la tanncaya kadar hi bir Amerikalyla tanmamlard.)
I hadn't played
You hadn't played
He hadn't played
She hadn't played
It hadn't played
We hadn't played
They hadn't played
?
Had I play
Had you play
Had he play
Had she play
Had it play
Had we play
Had they play
263
EXAMPLES:
I had never seen such a beautiful beach before I went to Kauai.
(Kauai'ye gitmeden nce byle gzel bir film seyretmemitim.)
Had you ever visited the U.S. before your trip in 1992?
(1992 ylndaki seyahatinden nce hi Amerika'ya gitmi miydin?)
Yes, I had been to the U.S. once before in 1988.
(Evet, 1998'den nce Amerika'da bulunmutum.)
USE 2 ( Gemiteki belirli bir ey veya zamandan nceki sre )
EXAMPLES:
We had had that car for ten years before it broke down.
(Bu araba bozulmadan nce on yl bizimdi.)
By the time Alex finished his studies, he had been in London for over eight years.
(Alex almalarn bitirdiinde sekiz yldan fazla zamandr Londra'da bulunmaktayd.)
Aadaki iki cmleyi karlatrn.
EXAMPLE:
She had never seen a bear before she moved to Alaska. Doru
She never saw a bear before she moved to Alaska. Yanl
2.) Present Perfect (-mi)
(-)
I haven't played
You haven't played
He hasn't played
She hasn't played
264
(?)
Have I played
Have you played?
Has he played?
Has she played?
It has played
We have played
They have played
It hasn't played
We haven't played
They haven't played
Has it played?
Have we played?
Have they played?
265
266
EXAMPLES:
The army has attacked that city five times. (Ordu ehre be kere saldrd.)
I have had four quizzes this semester. (Bu dnem drt tane quiz oldum.)
We have had many major problems while working on this project. (Bu proje zerinde
alrken bir sr byk problemle karlatk.)
She has talked to several specialists about her problem, but nobody knows why she is
sick. (Sorunuyla ilgili birok uzmanla konutu, ama kimse onun niye hasta olduunu
bilemedi.)
USE 2 Duration From Past Until Now
(Gemiten bugne kadar gelen sre)
We use the Present Perfect to show that something started in the past and has continued
up until now. "For five minutes," "for two weeks" and "since Tuesday" are all durations
which can be used with the Present Perfect.
(Present Perfect Tense'i gemiten balayp u ana kadar devam eden eyleri anlatmak
iin kullanrz. "Be dakikadr", "ki haftadr", "Geen Sal gnnden beri" zaman zarflar
bu zamanla kullanlr ve sreyi ifade eder.)
EXAMPLES:
I have had a cold for two weeks. (ki haftadr gribim.)
She has been in England for six months. (Alt aydr ngilterede)
Mary has loved chocolate since she was a little girl. (Mary ocukluundan beri ikolatay
sever)
267
-We will have completed all your orders within next week.
-nmzdeki hafta ierisinde tm siparilerinizi tamamlam olacaz.
Dier tm "future" formlarda olduu gibi, Future Perfect Tense de "when" "while" "before"
"after" "by the time" "as soon as" "if" "unless" gibi zaman kelimeleriyle kullanlamaz. Bu
derste kullanlan tm zaman kalplar italik yazlmtr.
EXAMPLES:
I am going to see a movie when I have finished my homework. Doru
(Dersimi bitirince bir film seyredeceim.)
I am going to see a movie when I will have finished my homework. Yanl
FORM Future Perfect [WILL HAVE] + [PAST PARTICIPLE]
EXAMPLE:
I will have perfected my English by the time I come back from the U.S.
(Amerika'dan dndmde ngilizcemi mkemmel bir ekilde gelitirmi olacam.)
[AM / IS / ARE] + [GOING TO HAVE] + [PAST PARTICIPLE]
EXAMPLE:
I am going to have perfected my English by the time I come back from the US.
(Amerika'dan dndmde ngilizcemi mkemmel bir ekilde gelitirmi olacam.)
NOT: "will" veya "going to" kalbyla yaptmz cmleler ou kez anlam farkna yol
amazlar. Baz zel durumlarda iki tense birbirinin yerine kullanlamaz.
RNEK TABLO
(+)
I will have played
You will have played
He will have played
She will have played
It will have played
We will have played
They will have played
(-)
Will I have played?
Will you have played?
Will he have played?
Will she have played?
Will it have played?
Will we have played?
Will they have played?
(?)
I won't have played
You won't have played
He won't have played
She won't have played
It won't have played
We won't have played
They won't have played
USE 1 Completed Action Before Something in the Future (Gelecekte bir eyden
nce tamamlanm eylem)
The Future Perfect expresses the idea that something will occur before another action in
the future. It can also show that something will happen before a specific time in the
future.
(Future Perfect tense gelecekte bir eyden nce bir eylemin olacan ifade eder. Ayn
zamanda gelecekte belirli bir zamandan nce bir eylemin olacan ifade etmek iin de
kullanlr.)
268
EXAMPLES:
By next November, I will have received my promotion.
(nmzdeki Kasm aynda terfi etmi olacam.)
By the time he gets home, his wife is going to have cleaned the entire house.
(O eve varana kadar kars btn evi temizlemi olacak.)
USE 2 Duration Before Something in the Future (Non-continuous Verbs)
(Gelecekte bir eyden nceki sre)
With Non-continuous Verbs, we use the Future Perfect to show that something will
continue up until another action in the future.
(Duraan filllerle (eylem iermeyen) bu tense'i kullandmz zaman gelecekte bir eyin,
gelecekte baka bir eyleme kadar sreceini ifade ederiz.)
EXAMPLES:
I will have been in London for six months by the time I leave.
(Ayrlana kadar alt ay boyunca Londra'da olacam.)
By Monday, Susan is going to have had my book for a week.
(Pazartesi gnne kitabm bir hafta boyunca Susan'da kalacak.)
-We had been exporting various type of leather products to the a lot of countries until
last year.
-Daha geen yla kadar bir ok lkeye eitli deri rnleri ihra ediyorduk.
Bu tense ayn Present Perfect Continuous Tense'de olduu gibi gemite
yaanan ve belirli bir sreci kapsayan eylemleri anlatmak iin kullanlr. Fakat
bu tense'i kullanmamz iin gemite yaanan ve bir sre devam eden eylemin,
baka bir eylemden nce yaanm olmas gerekir.
FORM Past Perfect Continuous [HAD BEEN] + [VERB+ing]
EXAMPLES:
I had been waiting there for two hours before she finally arrived.
(O vardnda orada iki saattir otobs beklemekteydim.)
She had only been studying English for two years before she got the job.
(e girmeden nce sadece iki yl boyunca ngilizce almt.)
RNEK TABLO
(+)
I had been playing
(-)
Had I been playing?
269
(?)
I hadn't been playing
USE 1 Duration Before Something in the Past (Gemiteki bir eyden nceki sre)
We use the Past Perfect Continuous to show that something started in the past and
continued up until another time in the past. "For five minutes" and "for two weeks" are
both durations which can be used with the Past Perfect Continuous. Notice that this is
related to the Present Perfect Continuous; however, the duration does not continue until
now.
(Past Perfect Continuous Tense, gemite bir eylemin baladn ve gemite yaanan
baka bir eyleme kadar devam ettiini ifade etmek iin kullanlr. "Be dakika boyunca"
veya "iki hafta boyunca" gibi zaman ifade eden kalplar bu tense ile kullanlabilir. Dikkat
ederseniz bu tense'in kullanm Present Perfect Continuous tens'in kullanmna yakndr,
fakat bu tense'de bahsedilen eylem bu gne kadar srmemektedir.)
EXAMPLES:
They had been talking for over an hour before Tony arrived.
(Tony varmadan nce bir saatten fazla bir sredir konumaktaydlar.)
She had been working at that company for three years when it went out of business.
(irket batmadan nce yldr orada almaktayd.)
James had been teaching at the University for more than a year before he left for Asia.
(James Asya'ya gitmek iin ayrlmadan nce bir yldan fazla bir sredir niversitede
eitim veriyordu.)
USE 2 Cause of Something in the Past (Gemiteki bir eyin nedenini belirtmek iin)
Using the Past Perfect Continuous before another action in the past is a good way to
show cause and effect.
(Bu tense ayrca yaanan bir eylem veya durumun sebebini belirtirken kullanlr.)
EXAMPLES:
Jason was tired because he had been jogging.
(Jason yorgundu, nk yry yapmt/yapmaktayd.)
Sam gained weight because he had been overeating.
(Sam kilo ald nk ok yiyordu/yemekteydi.)
2.) Present Perfect Continuous (-mekte) S+ have / has + been + v1-ing + obj.
-We have been preparing the rest quantity of your orders this week..
-Bu hafta sparilerinizin kalann hazrlyoruz.
270
Present Perfect Tense ile Continuous arasnda kullanm asndan baz farkllklar olsa da,
work ve live gibi baz fiilerde iki tense'in kullanm da ayndr.
rnein aadaki iki cmle de dorudur.
I have been working in this company for four years.
(Drt yldr bu irkette alyorum.)
I have worked in this company for four years
(Drt yldr bu irkette alyorum.)
FORM Present Perfect Continuous [HAS / HAVE] + [BEEN] + [VERB+ing]
EXAMPLES:
I have been waiting here for two hours.
(ki saattir burada beklemekteyim/bekliyorum.)
She has only been studying English for two years.
(O sadece iki yldr ngilizce almaktadr.)
RNEK TABLO
(+)
I have been playing
You have been playing
He has been playing
She has been playing
It has been playing
We have been playing
They have been playing
(-)
Have I been playing?
Have you been playing?
Has he been playing?
Has she been playing?
Has it been playing?
Have we been playing?
Have they been playing?
(?)
I haven't been playing
You haven't been playing
He hasn't been playing
She hasn't been playing
It hasn't been playing
We haven't been playing
They haven't been playing
USE 1 Duration from the Past Until Now (Gemiten imdiye yaanan sre)
We use the Present Perfect Continuous to show that something started in the past and
has continued up until now. "For five minutes", "for two weeks", and "since Tuesday" are
all durations which can be used with the Present Perfect Continuous.
(Present Perfect Continuous tense gemite balam bir eyin u ana kadar devam
ettiini belirtmek iin kullanlr. "Be dakika boyunca", "iki hafta boyunca" veya "Sal
gnnden beri" gibi zaman ifade eden kalplar bu tense ile kullanlr.)
EXAMPLES:
They have been talking for the last hour.
(Son iki saattir konuuyorlar.)
She has been working at that company for three years.
( yldr bu irkette almaktadr.)
271
(Son zamanlarda)
You can use the Present Perfect Continuous WITHOUT a duration such as "for five
minutes", "for two weeks", and "since Tuesday". Without the durations, the this tense
gives a more general meaning of "lately". We often use the words "lately" or "recently" in
the sentence to strengthen this meaning.
(Present Perfect Continuous tense ayn zamanda "be dakika boyunca" gibi bir sre
belirtmeden de kullanlabilir. Bu zaman ifade eden kalplar kullanmadmzda cmlede
"son zamanlarda" anlam vardr ve daha geneldir. Anlam kuvvetlendirmek iin
cmlelerimizde "recently" veya "lately" (son zamanlarda) gibi kelimeler kullanlr.)
EXAMPLES:
Recently, I have been feeling really tired.
(Son zamanlarda kendimi gerekten yorgun hissediyorum.)
She has been watching too much television lately.
(Son zamanlarda ok fazla TV seyrediyor.)
Mary has been feeling a little depressed.
(Mary kendini biraz depresyonda hissediyor.)
IMPORTANT Non-Continuous Verbs/ Mixed Verbs
It is important to remember that Non-Continuous Verbs cannot be used in any continuous
tenses. To express the idea of Present Perfect Continuous with these exception verbs, you
must use Present Perfect.
(Bu tense'in kullanmna ilikin hatrlanmas gereken nemli bir nokta da udur. Duraan
fiiller, yani iinde herhangi bir eylem bulundurmayan fiiller (sahip olmak gibi) Perfect
Continuous Tense ile kullanlamaz. Cmleye bu tense'in anlamn kazandrmak iin
Present Perfect Tense kullanlr.
EXAMPLES:
Sam has been having his car for two years. Yanl
Sam has had his car for two years. Doru
3.) Future Perfect Continuous (-mekte olacak) S + will / shall + have + been +
v1-ing + obj.
-We will have been beginning to operate approximately six months later.
-Yaklak alt ay kadar sonra faaliyete geiyor olacaz.
272
n gil izc e Ak e ma s
Aadaki bilgiler ngilizceyi orta dzeyin zerinde bilenler iin sadece fikir vermesi asndan
verilmitir.
Kateg or iye g re:
OLU C ML ELE R
EYLE M C ML ELE R
I
I
I
I
I
am a student
Prese nt Tense
was a student
Pa st Ten se
will be a student
Futu re Tense
have been a student
Prese nt Pe rfect Ten se
had been a student
Pa st Pe rfect Ten se
EYLE M EKM
I
I
I
I
I
I
I
I
I
I
am swimming
will be swimming
was swimming
have been swimming
had been swimming
to be
am taken
will be taken
was taken
have been taken
had been taken
+ Vi ng
TOBE
to be + V 3
am
is
V1
was
were
V2
been
are
V3
Bir cmle ngilizce gramerinde mutlak surette ya t o be yada eylem ekimi ile
yaplabilir. Continuous ve passive voice cmleleri eylem cmleleri olmalarna ramen to be ile
yaplrlar.
Eylem C mlele rini n skele t Sistemi:
ngilizcede ana balk olarak tek fiil, ok fiil ve bakasna yaptrlan i ad altnda cmle
kurulu iskeleti ve bunlarn altnda da yklem tipine gre alt balk bulunur.( Bu tanm,
kategori ve balklar ngilizce Gramerinde ayn adla ve izah tarz ile yoktur. )
Yk lem tip i:
1) Kendilerinden sonra gelen fiile to aldranlar want, refuse .. .
2) Kendilerinden sonra to aldrmadndan ikinci fiili Ving yapanlar
st op , en joy , avo id.. .
3) Sonu pre. ile bittii iin ikinci fiili Ving yapanlar gi ve up , th ink of. .. .. ..
273
Tek F ii l
S
ok Fi il
Ba ka sn a Ya pt r la n
Vy
to V
Vy
zamir to
Vy
Ving
Vy
zamir
Ving O
Vy
zamir pre.
Ving O
S Vy pre.
I want
Ving
I want
to swim
I enjoy
swimming
I think of going
I want
you
I stop
you
I accuse you of
to swim
smoking
stealing the
money
y
pre.
S
V
O
:
:
:
:
:
yklem
preposition
subject
verb
object
En k k bir im a kl ama :
1)
2)
3)
4)
The
The
The
The
E.K.B
girl
girl
girl
girl
in the garden
who wants to go
swimming
killed by Tom
Kelime grubu
Relative Clause
Gerund
Passive
a k lam a
Sonu olarak bir cmle ya olutur yada eylem ve eylemse mutlaka yukardaki iskelet sistemi
iinde kalan 7 adetten bir tanesidir. Eylem cmlesini kendi tenseinde y or la rsa nz
co nti nuou s, edil gen y ap ars an z pa ssi ve voi ce cmleleri elde edersiniz.
274
PF NOKTASI
Aada ngilizceyi orta dzeyde bilenler iin yararl olacana inandm ve kitaplarda
kolaylkla bulunamayacak baz bilgiler yer almaktadr. Bu kullanm kolaylklar ngilizce
gramer sisteminde yer almasna ramen gerek yerli ve yabanc kitap yazarlar gerekse
ngilizce retmenleri bu konulara fazla deinmezler. Bunlarn bazlarna aada yer
verilmitir.
Sizlere yararl olmas inancmla.
Ezber lemeden
swimm ing po ol
bro ken he art
to get fat
yzme havuzu
krk kalp
imanlamak
Burada yer alan bilgilerin amac ngilizce eitimi alanlarn yllarca ayr ayr ezberlemek
zorunda kaldklar ama aslnda tek bir mantk ve sadelikle zaten farknda olmadan bildikleri
baz gereklerin hite sanldklar kadar rktc olmadklarn gstermektedir.
Her gn kullandmz,
kzarm tavuk fried ch ic ken
krk sandalye bro ken cha ir
oturma odas
li vin g ro om
yzme havuzu swimm ing po ol
gibi kelimeler teker teker ezberlenmek yerine orijinal fiilleri sayesinde tretilirler. Bu
sayede yzlerce yeni kelimeye hi bir aba harcamadan ve en nemlisi ezberlemeden ularz.
Eer szlkte krk sfatn aramak istersek karmza bro ken kelimesi kar ve bizde
sanki onu zel bir kelimeymi gibi alglarz oysa farknda olmadan zaten o kullanm
biliyoruzdur ama byle bir yapnn ne olduu ve nasl ortaya kabileceini bilmediimizden de
zaten bildiklerimizi tekrar ezberlemek gibi bir tutuma gireriz.
Vin g Ya ps n n sim Ol ara k Kul lan m
Her fiilin tek bana Vi ng hali fiilin eylem zelliini kaybettirerek onu fiilden treyen bir isim
haline sokar ve orijinal bir isim gibi Trkeleir. Bu kul la nm ze ll ii yzle rce yeni
kel imeyi bize hi ab a ha rc amad an ot om ati kman bilme yetenei kat ar . Aada yer
alan tamlamalar dikkatlice inceleyerek ayn manta varmaya aln.
Dancing school
Finishing line
Freezing point
Living room
Opening speech
dans o ku lu
biti i zg isi
donm a no kt as
oturm a od as
a l konum as
Vin g yapl isim farkl kelime ile birleip yeni anlaml baka bir tamlama ortaya
karabilir. Bu durum genellikle Vi ng yapsnn ikinci ksm olmas ile elde edilir.
275
Air-conditioning
Bodybuilding
Brain washing
Central heating
Dry cleaning
kl ima
v cut ge li tirme
beyin y kam a
merkezi s tma
kuru temiz leme
broke
stole
married
fried
painted
2.hal
broken
stolen
married
fried
painted
3.Hal
1. He is married to an American.
Bir Amerik a l ile ev li
2. It is illegal to buy a sto len ring .
a l nt bir yz k alma k k anun dd r
3. It is forbidden to park here.
Buray a pa rk etmek yas ak
4. He is kn own very mean in the town.
Kasab ada ok cimri bi lini yor
276
imanlamak
kzmak
snmak
pahallamak
Ayn durum ngilizce gramerinde de karmza karak aynen Trkede olduu gibi sfatlar fiil
yapsnda kullanlabilirler. Bir sfat fiilletirmek iin nne ge t getirilir ve sfatlar artk
olu cmleleri yerine sfat zelliklerini bir kenara brakarak eylem cmlelerinde ekim alrlar.
Aadaki rneklerde sfatlarn nasl fiil haline geldiklerini dikkatlice inceleyin.
to
to
to
to
to
to
be
be
be
be
be
be
fat
an gry
ho t
dar k
better
co ld
iman olmak
kzgn olmak
scak olmak
karanlk olmak
daha iyi olmak
souk olmak
to
to
to
to
to
to
ge t
ge t
ge t
ge t
ge t
ge t
fat
an gry
ho t
dar k
better
co ld
imanlamak
kzmak
snmak
kararmak
iyilemek
soumak
277