Professional Documents
Culture Documents
Korteks
Limbik sis.
Pons
Medulla
Gözlem-2: Medulla ve altında hasar –
tüm solunum hareketleri durur. Pons
seviyesinin üstündeki kesilerde solunum
bozulmaz.
Hipotez: Solunum merkezleri medullada
veya ponsta, veya her ikisindedir.
Korteks
Limbik sis.
Pons
Medulla
Gözlem-3: Medulla ve pons arası bağlantının
kesilmesi –kesikli fakat sağlam solunum
Hipotez 1: Birincil solunum kontrol merkezi
medulladadır;
Hipotez 2: Medullada solunumun ritmik kalıbı
oluşturulur;
Hipotez 3: Normal ve düzenli ritim için pons ve
medulla arası haberleşme gerekir.
Korteks
Limbik sis.
Pons
Medulla
Solunum Merkezleri
Meduller solunum merkezi;
solunumun ritmik kalıbını
üreten nöron grupları
Dorsal solunum grubu
Pons
Apnöstik merkez ve
pnömotaksik merkez
Meduller solunum
merkezinin sinyallerini
etkiler
Dorsal
Solunum
Grubu (DRG)
N. Traktus Solitariusta
IX. Sinirin köküne yakın
IX, X sinirlerle periferik
kimoreseptörler,
baroreseptörlerden, A.C
reseptörlerinden girdiler
Uyarılması daima
inspirasyona neden olur
I (İnsp.) hücreleri
İnspirasyon kaslarının
aktivasyonu
Hem normal, hem derin
inspirasyonda aktif
nöronlar
Dorsal Solunum Grubu
(DRG)
Rampa sinyali
Ventral solunum grubu
(VRG)
N. ambiguus, N. Retroambiguus da
bulunurlar
Sadece Zorlu Solunumda DRG
tarafından harekete geçirilirler
“E” nöronları (aktif ekspirasyon)
Karın kasları ve m. internal interkostalis
“I+” nöronları (yedek inspirasyon)
İnspirasyonun hızını artırırlar
Pnömotaksik
merkez
Pnömotaksik merkez
DRG’ye inspiratuar
nöronları “susturan”
uyarılar gönderir
Rampa sinyalinin
kapanma noktasını
ayarlayarak solunum
hızını etkiler
Sinyal çıkışı↑ → İnsp. kısa
(Solunum frekansı↑)
Sinyal çıkışı↓→ İns.uzar
(Solunum frekansı ↓ )
Ekspirasyon da kısalır.
Apnöstik
merkez
DRG nöronlarını
(soluk alma
merkezi) sürekli
olarak uyarır
(derin soluk)
Pnömotaksik
merkez apnöstik
merkezi baskılar
Pnömotaksik
merkezin
sinyalleri
kesilirse ne
olur?
Hering-Breuer Refleksi
Koruma amaçlı; Aşırı gerilmeyi önler
A.C. Bronş ve bronşiyollerinde gerim reseptörleri
→ [n. vagus] → Dorsal solunum nöronları
susturulur; ventral solunum nöronlarına ait
ekspirasyon merkezi uyarılır.
Tidal volüm 1500 ml' nin altında görülmez
Solunum Merkezlerini
Etkileyen Sinirsel
Girdiler
Solunumun kimyasal
kontrolü
Ventilasyon miktarı değiştirilerek
kan ve doku PO2, PCO2 ve H sabit
sınırlar içerisinde tutulur
Arteriyel PO2 azalması, PCO2
artışı, H artışı ventilasyonu artırır
PO2 artışı, PCO2 azalması, H
azlığı ventilasyonu azaltır
Solunumun kimyasal
kontrolü
PCO2, H+ ve PO2’nin ventilasyona
etkileri
PCO2 ve H+ → merkezi ve periferik
reseptörler üzerinden etki
PO2 → merkezi etkisi yok, glomus aortikum
ve glomus karotikumdaki periferik
kimoreseptörler üzerinden sinirsel etki
CO2 ve H+: Merkezi
Kemoreseptörler
Medullanın ventrolateral
yüzeyinde bilateral
kimoduyar alan
En önemli direkt uyaran
H iyonu
CO2 indirekt uyarandır
CO2 ve H+: Merkezi
Kemoreseptörler
Kan Hidrojeninin etkisi
H kan beyin bariyerini
geçemez
Kan PCO2 sinin etkisi H e
göre daha fazla
H’ e dönüşerek etki eder
BOS’ta PCO2 artışının
etkisi
Kandaki PCO2 artışına
göre çok daha hızlı etki
Protein tamponların
olmaması H iyonunu
artırır
PCO2 nin uyarıcı etkisi
birkaç günde ortadan
kalkar
Böbrek kompensasyonu
(HCO3 artışı)
PCO2ve H
konsantrasyonunun
ventilasyona etkileri
PCO2 ve H artışı
ventilasyonu artırır
PCO2 nin etkisi pH dan 10
kat fazladır
Çok yüksek seviyelerde
ve uzun süreli H ve PCO2
ventilasyonu baskılar
Periferik Kemoreseptörler
Aortik cisim ve
karotid cisimcikten
çıkan duyusal lifler
dorsal medullada
sonlanır
Arteriyel kanla
ağırlıklarının 20 katı
kanlanırlar
Periferik reseptörlerin
mekanizması
Periferik Kemoreseptörler:
PO2 nin rolü
Arteriyel PO2 deki hafif azalmalara
duyarlı değildirler.
Arteriyel PO2, azalmış atmosferik PO2
veya şiddetli pulmoner hastalıklarda
nadiren 60 mm Hg nın altına düşer.
Arteriyel PO2 60 mm Hg nın altına
düşene kadar ventilasyonun artırılmasına
ihtiyaç yoktur. NEDEN?
Kemoresep-
törlerin
en duyarlı
oldukları
aralık
(60-30mmHg)
Periferik Kemoreseptörler:
PO2 nin rolü
Uzun süreli PO2
düşüşü solunum
merkezini direkt
baskılar.
Oksijen açlığında
periferik
kimoreseptörler
dışındaki bütün
sinir dokusunda
aktivite seviyesi
azalır
Periferik
kimoreseptörler
kanın toplam O2
içeriğine değil de
PO2 sine tepki
gösterir.
Düşük Arteryel PO2’nin
Alveoler Ventilasyon Üzerine
Etkisi
Kronik hipoksik
durumlarda Oksijen
tedavisi zararlı olabilir
Normalde
yükselmiş PCO2
ve azalmış PO2
sinerjisttir.
Eğer kişide CO2
fazlalığı ve asidoz
kompanse
edilmişse PO2
düşüklüğüne
bakıp Oksijen
tedavisi yapmak
zararlı olabilir.
Periferik Kemoreseptörler:
PCO2 ve H’nin rolü
Arteriyel PCO2
deki bir artış
periferik
reseptörleri
zayıf uyarır
Aşırı PCO2
artışı solunum
merkezini
baskılar
Kan pH düzeyinin alveoler
ventilasyona etkileri
Solunumu Etkileyen Diğer
Faktörler
Solunumun istemli kontrolü
Kortikal etki omurilikteki solunum yolaklarına
Aniden başlayan ağrı veya soğuk suya dalma solunumu
geçici olarak durdurabilir
Kronik ağrı, sempatik sistemi uyararak solunumun hızını
artırır.
Ateş ve egzersizde ısı artışı ventilasyonu artırır.
Akciğer J reseptörlerinin fonksiyonu
Pulmoner kapiller genişlemesi ve ödemde dispne hissi verir
Beyin ödeminin etkisi
Serebral artere bası sonucu solunum merkezi inhibe
olabilir.
Anestetik ve narkotik kullanımının etkisi
Barbitüratlar ve alkol solunum merkezini baskılayabilir.
(morfin!!)
Uyku Apnesi
Uykuda solunumun geçici olarak durmasıdır.
Gecede 10 sn veya daha uzun süreli 300-500
kez gerçekleşebilir.
Nazofarinks kaslarının aktivitesi bozuk olan
horlayan, şişman kişilerde daha sık
Bir süreliğine duran solunum PCO2 artışı ve
PO2 düşmesiyle yeniden uyarılarak normal
solunuma geçilir.
Tedavide uvulopalatofaringoplasti ya da
sürekli nazal pozitif basınç ile ventilasyon
etkilidir.
Santral Uyku Apnesi