You are on page 1of 170

Dnyann en byk bilgelik geleneklerine ait 12 adet temel reti ieren yk

NDEKLER

Kapak

nsz

Bir pte ki Cambaz

Bir Oyunun Katlmclar

Bilmemek En yisi

Hi Aldrma

Sadece Altn

Siyah Burunlu Buda

Martlar Seven Adam

Hazine Ararken

Ben de Seni Lanetlemiyorum

Vakurlu lm

Doru Ruh Hali

Kahkaha Atarak Tanr'ya Ulamak















NSZ
Aristo insan mantkl bir varlk olarak tarif etmitir. nsan mantkl deildir; ve byle
olmas da iyi bir eydir nk gzel olan her ey mantkszlk sayesinde varolmaktadr.
Mantk, matematii dourur; mantkszlk ise iiri. Mantk, bilimi getirir; mantkszlk ise
dini. Mantk ile piyasa, para, pul gelir; mantkszlk ile de ak, ark, dans. Evet, insann
mantksz olmas iyidir. nsan mantkszdr.
Pek ok tanm konmutur. Ben derim ki insan dedikodu reten bir hayvandr. Mitler retir
- tm mitler aslnda dedikodudur. nsan dinler, mitler, varolu hikayeleri yaratr.
nsanln ta en bandan beri insanolu gzel mitolojiler yaratmaktadr. Tanr'y
yaratmaktadr. Tanr'nn dnyay yaratt fikrini yaratmtr; ve gzel mitler
yaratmaktadr. Devaml retir, durmadan yeni mitler retir. nsan mit yaratan bir
hayvandr; ve eer etrafnda bir mit olmasa hayat ok skc olurdu.
Modern hayatn sorunu ite bu: tm eski mitlerden vazgeildi. Aptal rasyoneller onlarn
aleyhinde ok fazla konutu. Mitlerden vazgeildi nk bir mite kar durursan o
savunmasz kalr. Kendini savunamaz. ok krlgandr; ok naziktir. Onunla savaa
girersen mutlaka ykmna yol aarsn, ama onu yok ederek insan kalbinin bir gzelliini
yok etmi oluyorsun. nemli olan mit deildir, mit semboliktir sadece - kalpteki kkleri
ise derinlere iner. Miti ldrrsen kalbi de ldrrsn.
imdi, tm dnyada, mitleri ldren o rasyonalistler hayatn anlamsz olduunu, iirin
artk varolmadn, mutlu olmak iin bir neden kalmadn, cokuya yer olmadn
gryorlar. Btn nee yokoldu. Mit olmaynca dnya bir pazar yerine dnr; btn
tapnaklar ortadan kalkar. Mit olmaynca tm ilikiler birer alveriten ibaret olur;
ilerinde sevgi barnmaz. Mit olmaynca koskoca bolukta yalnz - kalrsn.
Eer aydnlanmamsan o ekilde yaamazsn; kendini anlamsz hissedersin, derin bir
umutsuzlua kaplp bunalma girersin. ntihar giriimine balarsn. Yaam anlamn
yitirmi olduundan kendini kaybetmek iin mutlaka bir yol bulursun - uyuturucu, iki,
seks - bylece kendini unutabilirsin.
Mit anlam verir. Mit gzel dedikodulardan ibarettir, ama yaamana yardmc olur. Hibir
dedikodu olmakszn yaamay becerecek dzeyde deilsen seyahat etmek, dnyay
dolamak sana yardmc olacaktr. evrende insani bir ortam oluturacaktr; yoksa dnya
ok kat grnr. Dn: Hintliler nehirlere, Ganj'a giderler - ibadet iin. Bu bir mittir;
yoksa Ganj sadece bir nehirden ibaret kalr. Ama bir mit sayesinde Ganj anaya dnr,
ve bir Hindu Ganj'a gittiinde byk bir haz duyar.
Mekke'deki ta, Kabe'nin ta, sadece bir tatan ibarettir. Kp eklindedir, o nedenle Kabe
ad verilmitir: Kabe "kp" anlamna gelir. Ama sen Kabe'ye giden bir Mslman'n neler
hissettiini bilemezsin. Ortaya mthi bir enerji kar. Kabe bir ey yaptndan deil -
ortada bir mit dnda bir ey yok. Ama o kii ta ptnde bu dnyaya ait deil; baka
bir dnyaya, iirlerin dnyasna geiyor. Kabe'nin evresinde yrdnde Tanr'nn
evresinde yrm oluyor. Tm dnyadaki Mslmanlar Kabe ynnde dua ederler. O
yn bulunduklar yere gre deiir: ngiltere'de dua eden birisi Kabe'ye dner;
Hindistan'da dua eden birisi Kabe'ye dner; Msr'da dua eden birisi Kabe'ye dner.
Gnde be kez tm dnyadaki Mslmanlar dua ederler, dnyay kucaklarlar, ve Kabe'ye
doru bakarlar - Kabe dnyann merkezi haline gelir. Bir mit, gzel bir mit...o anda tm
dnya iir ile epeevre sarlr.
nsanlar varolua anlam yklerler; ite bir mitin anlam budur. nsanolu dedikodu reten
bir hayvandr. Ufak tefek dedikodular, mesela mahalle veya komunun kars ile ilgili...ve
byk apl dedikodular, Tanr hakknda, kozmik olanlar. Ama bu insanlarn houna
gidiyor.
Benin bayldm bir hikaye var; pek ok kez anlatm olmalym. Bu bir Yahudi hikayesi:
Asrlar nce bir ehirde bir haham yayordu. ehirde ne zaman bir sorun yaansa haham
ormana gider, bir kurban keser, dua eder, bir riteli yerine getirir, ve Tanr'ya, "Bu
felaketi bamzdan al. Bizi kurtar," diye yakarrd. Ve her seferinde ehir kurtulurdu.
Bu haham ld; yerine bir bakas geti. ehirde bir sorun yaand; halk topland. Haham
ormana gitti, fakat ibadet yerini bulamad. Nerede olduunu bilmiyordu. O da Tanr'ya,
"Eski hahamn sana yakard yer neresiydi bilemiyorum, ama bunun nemi yok. Sen
naslsa biliyorsun, ben de duam burada edeceim," diye seslendi. Neticede ehir
kurtuldu. nsanlar mutlu oldu.
Sonra bu haham ld; yerine yenisi geti. ehrin bana yine bir dert, bir felaket kt.
nsanlar toplandlar. Haham ormana gitti, ama Tanr'ya dedi ki, "badet yerini
bilmiyorum, riteli bilmiyorum. Sadece duay biliyorum. Yani ltfen, sen her eyi bilirsin,
o yzden ayrntlara taklma. Beni dinle..." Ve sylemek istediklerini syledi. Felaketten
kl payyla kurtuldular.
Sonra o da ld; baka bir haham geldi. Halk topland, balarnda dert vard, bir hastalk
hzla yaylyordu, ve dediler ki, "Ormana git, bugne kadar hep byle yapld. Ta eskiden
beri hahamlar oraya giderler."
Haham koltukta oturuyordu. Dedi ki, "Ne diye oraya gidilecekmi ki? Tanr bizi buradan
da duyabilir. Hem ben o yerin nerede olduunu bilmiyorum..." Sonra gkyzne bakt ve
dedi ki, "Dinle. Bu yerin nerede olduunu bilmiyorum, ritelden haberim yok - duay bile
bilmiyorum ben. Btn hikayeyi duydum, hani ilk hahamn ve ondan sonrakinin ve bir
sonrakinin ve dierlerinin nasl ormana gittiini... ben sana onlarn hikayesini anlatacam
- nk senin hikayelere bayldn biliyorum. Ltfen, hikayeye kulak ver ve bizi
felaketten koru."
Ve eski hahamlarla ilgili hikayeyi anlatmaya koyuldu. Derler ki Tanr hikayeyi ok beendi
ve ehri kurtard.
Tanr hikayeleri ok seviyor olmal; kendisi de mitler yaratyor, mutlaka hikayeleri
seviyordur. Tm dedikoduyu ilk balatan zaten kendisi!
Evet, yaam bir dedikodudan ibaret, yaradln sonsuz sessizliinde anlatlan bir
dedikodudan ve insanolu dedikodu reten bir hayvan. Bir Tanr deilsen mutlaka
dedikoduyu seviyorsundur: Rama ve Sita'nn, Adem ile Havva'nn, Mahabharata'nn
yklerini seviyorsundur; eski Yunan, Roma, in yklerini seviyorsundur. Milyonlarcas
var - hepsi de gzel.
Eer onlar mantk testine tabi tutmazsan sana kaplarn aarlar; ilerinde nice gizemler
sakldr. Ama onlara mantk uygulamaya kalkrsan tm kaplar kapanr; o zaman o
tapnak sana uygun deildir. Ak hikayeleri. Onlar seversen sana srlarn verirler. Ve
ilerinde neler neler sakldr: insanln kefettii her ey yklerde sakldr. O yzden sa
retilerini ksa ykler aracl ile iletir, o nedenle Buda yk anlatr durur. Hepsi
dedikoduyu severdi.


Bir pte ki Cambaz
ki kanun kaa ile kraln yks
(lm Sanat'ndan alnma/Kalbe Yolculuk - 3. Blm)
nan ve gven, ve aralarndaki farkllklar zerine

BR ZAMANLAR, TM HASD TARKATI KARDELK NDE
BRARADA OTURMUKEN,
ELNDE PPOSU LE HAHAM ISRAEL ARALARINA KATILDI.
OK DOSTA DAVRANDII N ONA SORDULAR,
"ANLAT BZE, SEVGL HAHAM, TANRI'YA NASIL HZMET ETMELYZ?"

HAHAM SORUYA AIRDI,
VE DED K, "BEN NEREDEN BLEYM?"
ANCAK SONRA DA ONLARA U HKAYEY ANLATTI:

KRALIN K TANE DOSTU VARDI,
VE KS DE BR SUTAN DOLAYI MAHKUM EDLDLER.
DOSTLARINA SEVGSNDEN DOLAYI KRAL KENDLERNE
MERHAMETN GSTERMEK STED,
AMA ONLARI SERBEST BIRAKAMAZDI NK BR KRALIN STE
BLE KANUNDAN STN OLAMAZDI.
O YZDEN U FERMANI IKARDI:
DERN BR UURUMUN ZERNE BR P GERLECEKT,
VE BRBR ARDINA BU K ADAM PN ZERNDE YRYECEKLERD.
KARI KIYIYA HANGS ULAABLRSE ONUN HAYATI
BAILANACAKTI.
KRALIN EMR YERNE GETRLD,
VE DOSTLARINDAN LK SA SALM KARI KIYIYA VARDI.

HALA AYNI NOKTADA DURAN DER, ONA SESLEND:
"SYLESENE, DOSTUM, KARIYA GEMEY NASIL BAARDIN?"

LK KARIYA GEEN GER SESLEND,
"BEN UNUN DIINDA HBREY BLMYORUM:
NE ZAMAN BR TARAFA DECEK GB OLSAM,
DER TARAFA ABANDIM."

Varolu elikilidir; eliki onun ta kalbinde yaar.
eliki ztlklar sayesinde yaar, o ztlklarn dengesidir. Ve bu dengeyi tutturabilen kii
yaamn, varoluun, Tanr'nn ne olduunu da anlayabilecek duruma gelir. in srr
dengededir.
Bu hikayeye dalmadan evvel birka ey var... lknce, biz Aristo mant ile eitildik - o
da dz, tek boyutludur. Yaam ise Aristo deil Hegel mant ile iler. Mantk dz deil
diyalektiktir. Yaam srecinin kendisi diyalektiktir, yani ztlarn bulumas - ztlarn
atmas ve ayn zamanda bulumas. Ve yaam bu diyalektik sre iinde geer: tezden
antiteze, antitezden senteze - ve sonra yeniden sentez teze dnr. Tm sre batan
balar.
Eer Aristo haklysa o zaman sadece erkekler vardr ve kadnlar yoktur, veya sadece
kadnlar vardr ve erkekler yoktur. Eer dnya Aristo'nun dedii gibi olsayd sadece k
olurdu ve hi karanlk olmazd, veya, sadece karanlk olurdu ve hi k olmazd. Mantk
bunu gerektirirdi. Ya yaam ya da lm olurdu ama ikisi birden olamazd.
Ama yaam Aristo mant zerine kurulu olmadndan iinde ikisini de barndryor. Ve
aslnda yaam her ikisi sayesinde, ztlarn sayesinde mmkn oluyor: kadn ve erkek, yin
ve yang, gece ve gndz, doum ve lm, ak ve nefret. Yaam ikisini de ieriyor.
Kalbinin derinliklerinde ilk hissetmen gereken ey ite budur - nk herkesin beyninde
Aristo var. Dnyadaki tm eitim sistemi Aristo'ya inanyor - en ileri dzeydeki bilim
insanlar Aristo'yu modas gemi saysa bile. O artk geerli deil. Bilim Aristo'yu at
nk bilim varolua daha fazla yaklat. Ve imdi bilim yaamn mantk deil diyalektik
zerine kurulu olduunu anlyor. yle duydum.
Nuh'un gemisinde sevimenin yasaklanm olduunu biliyor muydun?
Tufandan sonra iftler teker teker gemiden ayrlrken Nuh arkalarndan bakyordu. En
sonunda dii ve erkek kediler gittiler, pelerinden bir sr ufack kedi yavrusu geliyordu.
Nuh hesap sorarcasna kalarn kaldrnca erkek kedi ona dedi ki,
"Sen bizim kavga ettiimizi sanyordun!"
Nuh herhalde Aristo mant gdyordu; erkek kedi ise daha uyankt.
Ak bir tr kavgadr, ak aslnda bir kavgadr. Kavga olmadan ak var olamaz. Birbirlerine
ters gibi grnyorlar - nk biz aklarn asla kavga etmemeleri gerektiini
dnyoruz. Mantk yle: birisini seviyorsan onunla nasl kavga edersin? Bu ok ak
gibi duruyor, aklar kavga etmemeli gibi grnyor - ama ediyorlar ite. Hatta, onlar
birbirleriyle ok samimi olan dmanlar; devaml kavga ediyorlar. O kavgadan adna ak
denen enerji fkryor. Ak sadece kavgadan, atmadan ibaret deil, bu doru -
bunlardan fazlas da var. Kavga var, ama ak bunun zerine kyor. Kavga ak yok
edemiyor. Ak kavgadan canl kyor ama kavgasz da yaayamaz.
Yaama bir bak: yaam Aristo veya klit'in retileri gibi deildir. Yaama kendi
kavramlarn yklemezsen, her eye olduu gibi bakabilirsen, o zaman aknlkla
greceksin ki ztlar birbirini tamamlyor. Ztlarn arasndaki gerilim yaamn temelini
oluturuyor - yoksa yaam yok olurdu. lmn olmad bir dnya dn... Beynin "o
zaman yaam sonsuza dek var olacak" diyebilir, ama bu doru deildir. Eer lm
olmazsa yaam da yok olur. lm olmadan yaam var olamaz; lm ona gereken arka
fonu salar, renk ve derinlik verir, lm ona tutku ve younluk verir.
Bu yzden lm yaamn karsnda deildir - her eyden nce - lm yaamn iindedir.
Eer sahici bir yaam srmek istiyorsan nasl devaml sahici bir ekilde leceini de
renmelisin. Doum ile lm arasndaki dengeyi salamal ve tam ortasnda durmalsn.
Bu ortada kalma hali kalc olamaz: bir eyi elde ettin de her ey bitti - bu demek deildir,
sanki yapacak bir ey kalmam gibi. Bu samalktr. Kimse sonsuza dek dengesini
koruyamaz, onu tekrar tekrar elde etmelisin.
Bunu anlamak ok zor nk beyinlerimiz gerek hayata uygulanmas imkansz baz
kavramlarla yorulmutur. Bir kez meditasyona ulatn m artk yapacak bir ey
kalmadn sanyorsun, sanki hep meditasyon halinde kalacaksn. Bu yanl. Meditasyon
kalc deildir. O bir dengedir. Ona tekrar tekrar ulaman gerekir. Onu elde etmekte
gittike daha baarl olacaksn ama elinde bir eyaym gibi sonsuza dek kalmayacak.
Her an ona sahip kman gerekiyor - ancak o zaman senin olabilir. Geveyemezsin, "Ben
meditasyon yaptm ve baka bir ey yapmam gerekmediini farkettim. Artk
dinlenebilirim," diyemezsin. Yaam dinlenmeye inanmyor; o bir mkemmeliyetten
dierine doru kesintisiz bir hareket.
Bana kulak ver: bir mkemmeliyetten dierine. Asla kusurlu deil, hep mkemmel, ama
her zaman daha da mkemmeline ulamak mmkn. Mantk asndan bu szler
anlamsz.
Bir anekdot okumutum...
Bir adam hesab sahte parayla demi olmakla sulanyordu. Mahkemede parann sahte
olduunu bilmediini iddia etti. Kantlamas iin sktrldnda itiraf etti: "nk o paray
almtm. Sahte olduunu bildiim paray alar mym hi?"
Bu savunmay deerlendiren hakim, mantkl olduuna karar verdi ve sahte para
sulamasn geri ekti. Ama yeni bir sulama getirdi - hrszlk.
"Tabii, paray aldm," dedi sulu rahat bir tavrla. "Ama sahte parann kanuni hibir
deeri yoktur. Ne zamandan beri hibir ey almak bir su oldu ki?"
Kimse bu mantkta bir kusur bulamadndan adam beraat etti.
Ama mantk yaamda ie yaramyor. Paay o kadar kolay kurtaramyorsun.
Kanunun kstrd kapandan kanuna uygun ve mantkl bir ekilde kurtulabilirsin nk o
kapan Aristo mantndan oluuyor - ayn mant kullanarak kurtulabilirsin. Ama
yaamda mantk, teoloji, felsefe veya zekan sayesinde o kadar kolay kurtulamazsn -
teori retmekte ok baarl olsan bile. Yaamn iinden ancak gerek deneyimler ile
kabilir veya onu aabilirsin.
ki tip dindar insan vardr. Birincisi ocuksudur; bir baba figr aramaktadr. Ayn
zamanda olgunlamamtr; kendine gvenmez, o nedenle bir ekilde bir Tanr'ya ihtiya
duyar.
Tanr varolabilir veya varolmayabilir - bu nemli deil -ama bir Tanr'ya ihtiya vardr.
Tanr orada olmasa bile tam gelimemi beyin onu uyduracaktr, nk az gelimi
beyinlerin buna psikolojik olarak ihtiyac vardr - Tanr'nn orada olup olmamas bir
gereklik sorunu deil psikolojik bir ihtiyatr.
ncil'de Tanr'nn insan kendine benzettii sylenir, ama tam tersi daha dorudur: insan
Tanr'y kendine benzetmitir. htiyacn her ne ise o tr bir Tanr yaratrsn, o nedenle
Tanr kavram her devirde deiir. Her lkenin kendine has bir kavram vardr nk her
lkenin kendine has bir ihtiyac vardr. Hatta, her insann farkl bir Tanr kavram vardr
nk onun da kendi ihtiyalar vardr ve bunlarn tatmin edilmesi gerekir.
Birinci tip dindar kii - szde dindar kii - aslnda sadece az gelimitir. Onun dini din
deil psikolojidir. Ve din psikoloji olduunda bir ryadan, bir istekten, bir arzudan ibaret
kalr. Gereklerle bir ilgisi kalmaz.
Bir eyler okuyordum...
Kk bir ocuk dualarnn sonunu u szlerle getiriyordu: "Sevgili Tanrm, anneme iyi
bak, babama iyi bak, kz kardeime iyi bak ve teyzeme ve amcama ve byk annemle
byk babama - ve, Tanrm ltfen, kendine de iyi bak yoksa hepimiz batarz!"
ounluun Tanr's ite budur. Szde dindar kiilerin yzde doksan az gelimi kiilerdir.
nanrlar nk inansz yaayamazlar; inanrlar nk inan onlara bir tr gvenlik hissi
verir; inanrlar nk inan kendilerini koruma altnda hissetmelerini salar. Bu onlarn
kendi ryasdr, ama ie yarar. Yaamn karanlk gecesinde, varoluun zorlu kavgasnda,
byle bir inan olmaynca kendilerini yalnz hissedeceklerdir. Ama onlarn Tanr's kendi
zel Tanrlardr, gereklerin tanrsall deil. Az gelimiliklerinden kurtulunca da
Tanrlar yokolur.
Bu ou insann bana gelmitir. Getiimiz yzylda pek ok insan dinsiz oldu - Tanr'nn
varolmadn anladklarndan deil, yaadklar devrin insanlar biraz daha olgun
kldndan. nsanolu rtn ispat etti; insanolu biraz daha olgunlat. O nedenle
ocukluktaki Tanr, gelimemi beynin Tanr's, artk geersiz kald.
Friedrich Nietzsche "Tanr ld" derken bunu kastediyordu. len tanrsallk deil, az
gelimi beynin Tanr'sdr. Aslnda Tanr ld demek doru olmaz nk Tanr hi
yaamad. Tek doru ifade tarz Tanr'nn artk geerli olmad eklindedir. nsan kendine
daha fazla gvenebilir - inanca ihtiyac yok, inanca yaslanmaya ihtiyac yok.
Bu nedenle insanlarn dine olan ilgisi gittike azalyor. Kilisede olan bitene kar
kaytszlatlar. Ona kar o kadar kaytszlatlar ki onunla tartmyorlar bile. "Tanr'ya
inanyor musunuz?" diye sorsan "Farketmez - varolup olmad nemli deil, hi
farketmez" diyeceklerdir. Eer sen inanyorsan srf kibarlk olsun diye "Evet, Tanr var"
diyeceklerdir. Sen inanmyorsan "Hayr, Tanr yok" diyeceklerdir. Ama artk bu konuda
ateli tartmalar olmayacak.
Bu birinci tip din; bu tip yzyllardr mevcut, ve gittike daha fazla modas geiyor. Artk
devri kapanyor. Yeni bir Tanr'ya ihtiya var, psikolojik olmayan bir Tanr'ya; varoluu
olan bir Tanr'ya, gerein tanrsallna, gerekle eit olan bir Tanr'ya. Hatta "Tanr"
szcnden de vazgeebiliriz - "gerek" diyebiliriz, "varolan" diyebiliriz.
kinci tip dindar insanlarda ise din korkudan kaynaklanmyor. lk din tipi korkudan
kaynaklanyor, ikincisi ise - o da uyduruk, yapay, szde din - korkudan deil de
uyanklktan kaynaklanyor. Ortada teori retip duran, mantk, metafizik, felsefe
konularna tamamen hakim ok akll baz kiiler var. Tamamen soyut olan bir din
yaratyorlar: akln, zekann, sanatn, felsefenin yaratt gzel bir eser. Ama asla hayata
nfuz etmiyor, yaamn hibir yerine dokunmuyor, soyut bir kavram olarak olduu yerde
kalyor.
Bir seferinde Nasreddin Hoca bana dedi ki, "Ben asla olmam gerektii gibi olmadm.
Tavuk ve karpuz aldm, sarho olup hem yumruklarm hem usturam kullanarak kavga
ettim, ama bir eyi asla yapmadm: btn bu kt ve irkin davranlarma ramen
dinimden asla vazgemedim."
imdi bu nasl bir din anlay oluyor? Yaamnn zerinde hibir etkisi yok. nanyorsun,
ama o inan hayatna hibir etki etmiyor, onu hi deitirmiyor. Senin yaayan bir paran
olmuyor, kanna girmiyor, onunla nefes alp vermiyorsun, kalbin hi onunla arpmyor -
tamamen ie yaramaz bir ey olarak kalyor. En fazla bir ss olabilir, ama asla senin bir
iine yaramaz. Baz gnler kiliseye gidersin; bu bir formalitedir, sosyal bir gerekliliktir.
Tanr'ya, ncil'e, Vedas'a inanrm gibi yaparsnz, ama aslnda inanmazsn, samimi
deilsindir. Yaamn inansz srer gider, yaamn tamamen farkl bir ynde geliir -
dindarlkla hibir ilgisi olmaz.
zle... birisi Hinduyum der, birisi Hrstiyanm der, birisi Yahudiyim der - inanlar farkldr,
ama yaamlarn izlersen hibir fark olmadn grrsn. Yahudi, Hristiyan, Hindu -hepsi
ayn hayat yaarlar. nanlar yaamlarn hi etkilemez.
Aslnda inanlar yaamna dokunamaz, inanlar birer aratr. nanlar, "Yaamn ne
olduunu biliyorum" mesaj vermeni salayan zekice tasarlanm aralardr - bylece sen
rahatlayabilirsin, yaam sana ok dert olmaz. Bir kavrama tutunursunuz ve o kavram
yaam rasyonelize etmenizi salar. Bylece yaam seni fazla rahatsz etmez nk tm
sorularn tm cevaplar elindedir.
Ama unutma...din kiisel olmad srece, din soyut deil gerek olmad srece, onu
kklerinde, ta iinde hissetmediin srece - kann, cann haline gelmemise - bounadr,
ie yaramaz. Bilgelerin deil filozoflarn dini olur.
nc tip sz konusu olduunda...ve gerek din budur, dier ikisi dinin arptmalardr,
sahte dinlerdir. Ucuz, ok kolay, nk sizi zorlamyor. ncs ok zordur, zahmetlidir;
mthi zorlaycdr; yaamn altst eder nk bu ncs, gerek din der ki Tanr'ya
kiisel yollardan seslenilmelidir. Onu kkrtmak ve seni kkrtmasna izin vermelisin ve
onunla anlamalsn; hatta, onunla atmalsn, kavgaya tutumalsn. Onu sevmelisin, ve
ondan nefret etmelisin; onunla dost olmal ve dman olmalsn; Tanr deneyimini
yaayan bir olaya dntrmelisin.
Kk bir ocuun hikayesini duydum...ve senden bu kk ocuk olman rica ediyorum.
O gerekten akllym...
Ufak olan ocuu bir Pazar gn okul pikniinde kaybolmutu. Annesi deliler gibi onu
aryordu, ve az sonra ocuksu bir sesin "Estelle, Estelle!" diye seslendiini duydu.
Kadn hemen ufakln yerini buldu ve koup onu kucaklad. "Neden bana anne deil de
ismimle, Estelle diye seslendin?" diye sordu, nk ocuk daha nce onu hi ismiyle
armamt.
"ey," dedi ufaklk, "'Anne' diye seslenmenin bir yarar olmazd - buras anneyle dolu
zaten."
'Anne' diye seslenirsen yle ok anne var ki - ortalk onlarla kaynyor. Kiisel bir hitap
ekli bulmalsn, onu ilk ismiyle armalsn.
Tanr'ya da kiisel bir tarzda hitap etmezsen, ilk ismiyle armazsan, o asla yaamnda
bir geree dnmeyecektir. 'Baba' diye seslenebilirsin ama kimin babasndan
bahsediyorsun? sa ona 'baba' dediinde bu kiisel bir hitapt. Bu szc sen
kullandnda tamamen kiiliksiz oluyor. Hristiyanca ama kiiliksiz oluyor. sa ona 'baba'
dediinde szck anlam yklyd; sen 'baba'dan sz edince anlamsz oluyor - sen
varolu ile hibir gerek temasta bulunmadn. Sadece bir yaam deneyimi - inan veya
felsefe deil - sadece bir yaam deneyimi varolua kiisel balamda seslenmeni
salayacaktr. O zaman kendisiyle yzleebilirsin.
Ve varolu ile yzlemediin srece sen sadece kelimelerle kendini kandryor olursun...ii
bo, anlamsz, ierii olmayan kelimeler ile.
ok nl bir Sufi mistii vard, ad akik idi. Tanr'ya o kadar derin, ylesine mthi bir
gven duyuyordu ki sadece bu gven sayesinde yayordu. sa mritlerine der ki:
"Tarladaki u nilferlere bakn - hi aba gstermiyorlar ama yine de ylesine gzel ve
canllar ki Sleyman bile tm ihtiamna ramen hi bu kadar gzel olmad." akik bir
nilferin hayatn yaad. Bu ekilde yaayan pek az sayda mistik vardr, ama byle
yaayan sradan kiiler mevcuttur. Gven yle tam, yle sonsuzdur ki hibir ey yapmaya
gerek kalmaz - varolu senin adna her eyi yapar: Hatta, sen yapsan bile aslnda Tanr
yapyordur onlar; sen sadece yaptn zannediyorsundur.
Bir gn bir adam gelip akik'i tembellik ve aylaklkla sulad ve ona i teklifinde bulundu.
"Sana hizmetlerin iin para vereceim," dedi adam.
akik yle dedi: "Be tane ekincem olmasa teklifini kabul ederdim. Birincisi, sen iflas
edebilirsin. kincisi, hrszlar varn younu alabilir. ncs, bana ne verirsen ver helal
etmeyeceksin. Drdncs, eer iimde hata bulursan muhtemelen beni kovacaksn.
Beincisi, sen lrsen benim ekmek kapm da kapanm olacak."
"imdi," diye szlerini tamamlad akik, "yle ki, benim tm bu olumsuzluklardan
arnm bir Efendim var."
te gven budur. Yaama gven o zaman hibir ey kaybetmezsin. Ama bu gveni
doktrinlerden, vaazlardan, eitimden, dncelerden elde edemezsin - bu gvene ancak
yaam tm ztlklar, tm elikileri, tm ikilemleri ile yaayarak kavuabilirsin. Tm
ikilemlerden sonra denge noktasna geldiinde gven oluur. Gven dengenin ruhu,
zdr.
Eer gerekten gvene kavumak istiyorsan tm inanlarndan vazge. Onlarn hibir
yarar olmaz. nanan bir akl aptaldr; gvenen bir akl ise tamamen zekidir. nanan bir
akl gayet vasattr; gvenen bir akl ise kusursuzlar. Gven onu kusursuz klar.
nan ile gven arasndaki fark basittir. Ben kelimelerin szlk anlamlarndan
bahsetmiyorum - szlkte yle olabilir: inan gven demek, gven iman demek, iman
inan demek - ben varolutan bahsediyorum. Varoluu adan baknca inan dn
alnr, gven sana aittir. nan inandn bir eydir ama hemen altnda phe yatar.
Gven ise ift tarafl deildir; tamamen pheden arnmtr. nan iinde bir ayrm
yaratr: beyninin bir ksm inanr, bir ksm reddeder. Gven tm benliinin
btnlemesidir.
Peki eer bunu yaamazsan nasl tm benliin ile gveneceksin? sa'nn Tanr's olmaz,
benim tecrbemin Tanr's size uymaz, Buda'nn tecrbe ettii Tanr da olmaz - bu sana
ait bir deneyim olmal. Eer inanlara saplandysan tekrar tekrar bu inanca uymayan
deneyimler yaayacaksn, ve sonra beynin bu deneyimleri alglamama eilimi oluturacak
nk seni fazlasyla rahatsz edecekler. nancn yokediyorlar ve sen hala inancna
tutunmak istiyorsun. Sonra hayata kar gittike krleiyorsun - inan gzlerini
karartyor.
Gven gzlerini aar; gvenin kaybedecek bir eyi yoktur. Gven, gerek olan gerektir
anlamna gelir -"Ben istek ve arzularm bir kenara koyabilirim, onlar gerei
deitirmiyor. Sadece dikkatimi datp beni gereklerden uzaklatryorlar."
Eer bir inancn varsa, ve bu inancn imkansz olduunu syledii bir deneyimle kar
karya gelirsen, neyi seeceksin - inanc m deneyimi mi? Beyin inanc seme ve
deneyimi yaamama eilimindedir. Tanr kapn ald halde birok frsat ite bu ekilde
kardn.
Unutma ki sen gerei ararken yalnz deilsin - gerek de seni aryor. ou kez eli sana
neredeyse deecekti, ok yaknlat, ama sen omuz silkip dndn. Olay senin inancna
uygun dmyordu ve sen de inanc semeyi setin.
ok gzel bir Yahudi fkras duydum.
Bir gece bir vampir kann emmek zere rlandal Katolik Patrick O'Rourke'un yatak
odasna szar. Annesinin ona anlatt hikayeleri hatrlayan Patrick, hemen bir ha alr ve
onu vampire doru sallar. Vampir bir an duraksar, hay allah dercesine ban sallar, ve
sevimli bir ifade taknp tam bir Yahudi aksanyla yle der: 'Eyvahlar olsun be ocuum!
Sen de amma yanl vampire attn!'"
imdi, vampir Hristiyan olmu olsayd, iyiydi! O zaman ha gsterebilirsin. Ama eer
vampir Yahudi ise o zaman ne olacak? te o zaman "Eyvahlar olsun be ocuum! Sen de
amma yanl vampire attn!"
Eer belli bir inancn varsa ve hayat onunla uyumuyorsa, ne yapacaksn? Hala ha
sallamaya devam edebilirsin - ama eer vampir Yahudi ise, senin hana itibar
etmeyecektir. O zaman ne yapacaksn?
Hayat o kadar geni ve inanlar o kadar kk ki; hayat o kadar snrsz ve inanlar
ylesine minnack ki. Yaam asla hibir inan ile uyumuyor, ve eer inanlarna zorla
hayat vermeye kalkrsan imkansz deniyor olursun. Bu asla gereklemedi; eyann
tabiatna aykr bir durum. Tm inanlardan kurtul ve nasl deneyim yaayabileceinizi
renmeye bala.
imdi sra hikayede...
BR ZAMANLAR, TM HASD TARKATI
KARDELK NDE BRARADA OTURMUKEN
LLERNDE PPOLARI LE,
HAHAM ISRAEL ARALARINA KATILDI.
OK DOSTA DAVRANDII N ONA SORDULAR,
"ANLAT BZE, SEVGL HAHAM,
TANRI'YA NASIL HZMET ETMELYZ?"
Hasidizim hakknda biraz bilgi vereyim. lk olarak, "hasid" kelimesi branicedir ve erdemli,
saf anlamna gelir. Ltuf anlamna gelen "hased" kelimesinden tremitir.
Bu "hasid" kelimesi ok gzeldir. Hasidizm'in tm retisi ltuf zerine kuruludur. Sen bir
ey yapmazsn - yaam zaten akp gitmektedir, sen sadece sessiz, pasif, tetikte, almaya
hazr ekilde beklersin. Tanr kendi ltf ile gelir, senin abalarn sayesinde deil.
Hasidizm sana ciddi, sert uygulamalar nermez. Hasidizm yaama, cokuya inanr.
Hasidizim dnyadaki yaamdan yana olan dinlerden biridir. Feragat etme zorunluluu
yoktur; hibir eyden elini eteini ekmen gerekmez. Tam tersi, coku duyman gerekir.
Hasidizm'in kurucusu Baal-Shem'in yle dedii sylenir: "Ben sana yeni bir yol
retmeye geldim. Bu yol oru tutmaktan ve gnahlarn kefaretini demekten gemez,
ve gnahlarn cezasndan kurtulma da yoktur, sadece Tanr'ya cokuyla balanmaktan
ibarettir."
Hasid olan kii yaam sever, deiik deneyimler yaamaya alr. te bu deneyimler
sana denge kazandrrlar. Ve bu denge halinde iken, bir gn, gerekten dengede
olduunda, ne o tarafa ne de bu tarafa fazla abanyorken, tam ortada dururken, her eyi
aarsn. Ortas alan noktadr, o noktadaki kapdan geip hereyin zerine karsn.
Varoluun ne olduunu gerekten bilmek istiyorsan, o ne lmdedir ne de yaamda.
Yaam bir usa lm dier utur. Tam ortada, ne yaamn ne de lmn olduu noktada,
kii domam ve lmsz olur. Bu denge annda ltuf zerine ker.
Hepinizin bu ltufa kavumanz ok isterim. Hepinizin denge sanatn renmenizi
isterim.
Beyin byk bir rahatlkla u noktay seer. Sefahate dalan insanlar vardr: seks, zevk,
yemek, giysi, mal, mlk, u, bu gibi konularda arya kaarlar. Sefahate dalan insanlar
vardr - yaama fazla yklenirler, aaya derler, tepetaklak olurlar. Baz insanlar da
onlarn varoluun ipinden sefahatin karanlk boluuna doru tepetaklak yuvarlanmalarn
izler ve korkuya kaplrlar; bu sefer onlar tam tersi bir uca doru ynelirler. Dnyadan el
etek eker, Himalayalar'da inzivaya ekilirler. Elerinden, ocuklarndan, evlerinden,
dnyadan, piyasadan kap gidip manastrlarda saklanrlar. Bir baka arl semi
olurlar bylece. Sefahat hayatn u noktasdr; inziva ise lmn.
O yzden Friedrich Nietzsche'nin Hinduizm hakkndaki yorumunda doruluk pay vardr -
Hinduizm lm dinidir, demitir. Buda'nn intihara eilimli olduu konusunda da Nietzsche
bir lde hakldr. Gerek udur: bir ar utan dierine kayabilirsin.
Hasidik yaklam ise arlklar semeyip ortada durmak ve her iki tarafa da eilimli olup
bir yandan ikisini de amak, hibiri ile btnlemeyip kafay takmamak eklindedir -
zgr kalarak ve her ikisinin keyfini kararak. Hayat gelirse tadn kar; lm gelirse
onun da keyfini yaa. Eer Tanr ltfedip de yaam, sevgi veriyorsa - ne ala; lm
gnderiyorsa bu da iyi olmal - sonuta onun ltfudur.
Baal-Shem, "Size Tanr'dan zevk almay retmeye geldim" derken hakldr. Hasidizm
kutlamaya ynelik bir din. Tm Musevi kltrnde aan en gzel iek. Hasidizm tm
Yahudi rknn ruhu. Dnya zerindeki en gzel fenomenlerden biri.
BR ZAMANLAR, TM HASD TARKATI
KARDELK NDE BRARADA OTURMUKEN
Hasidizm toplum iinde yaamay retir. ok toplumsal bir yaklamdr. nsann bir ada
olmadn, insann egodan ibaret olmadn syler - bir ada, bir egodan ibaret olmamal
zaten. nsan toplum iinde yaamn srdrmeli.
Biz burada gelimekte olan bir Hasidik topluluu barndrmaktayz. Bir topluluk iinde
yaamak sevgi iinde yaamak demektir, bir toplum iinde yaamak bakalarna yardm
edip ibirlii yapmak demektir.
ok, ok fazla bireye odakl birok din var: sadece bireyi dnrler, asla toplumu
dnmezler. Sadece ben nasl kurtulurum, nasl zgrleirim, nasl hidayete ererim diye
dnrler - BENM kurtuluum, BENM zgrlm, BENM selametim, BENM
hidayetim. Her eyin banda BEN var. Bu dinler bir yandan egodan vazgemeye
abalarlar ama tm abalar ego zerine kuruludur. Hasidizm'e gre egodan vazgemek
istiyorsan bunun en iyi yolu toplum iinde, insanlarla birlikte yaayp dertlerine ortak
olmaktr - neelerine, kederlerine, mutluluklarna, lmlerine. Bakalarna ilgi duy,
sorunlaryla ilgilen, ve o zaman ego kendiliinden yokolacak. Ego ortada olmaynca da
kii zgr kalr. Egonun zgrl diye bir ey yoktur, egodan zgr kalmak vardr.
Hasidizm toplum yaamn bir ara olarak kullanr. Hasidler hep ufak topluluklar halinde
yaarlar ve ok da gzel topluluklar yaratmlardr, kutlama, dans ile dolu, yaamn ufak
taraflarndan zevk alarak. Yaamdaki ufak tefek eyleri kutsallatrrlar - yemek, imek
gibi. Her ey ibadet tadna brnr. Yaamn sradanl sradan olmaktan kar, ulvi bir
ltuf haline gelir.
BR ZAMANLAR, TM HASD TARKATI
KARDELK NDE BRARADA OTURMUKEN
te fark burada. Jaina rahiplerini otururken grsen asla bir kardelik sezmezsin - bu
mmkn deildir. Yaklam ok farkldr. Her jaina rahibi bir adadr, ama Hasid'ler birer
ada deillerdir. Onlar bir kta, derin bir kardeliktir.
Yalnz bir adam, tek bana kalmsa, irkindir. Yaam sevgidir, yaam akclktr, karlkl
alp vermek ve paylamaktr.
Bir Jaina manastrna veya tapnana gidebilirsin - Jaina rahiplerini otururken
izleyebilirsin. Herkesin nasl da iine kapanm olduunu greceksin; aralarnda herhangi
bir iliki yok. Tm aba bu ynde: iliki kurmamak adna. Tm aba btn ilikileri
kopartmak zerine kurulu. Ancak toplum ve hayattan koptuun oranda lrsn. Hala
yaayan bir Jaina rahibi bulmak ok zordur. Ve ben bunu ok iyi bilirim nk bir Jaina
olarak dodum ve ta ocukluumdan beri onlar gzlemledim. Hep atm kaldm! Bu
insanlarn bandan nasl bir felaket geti? Nerede hata yapld? Hepsi l. Hepsi birer
ceset. Eer yanlarna onlarn birer aziz olduklarna dair bir nyarg ile yaklamazsan -
sadece gidip n yargsz izlersen - akln karr, arrsn. Bu insanlar nasl bir hastalktan
muzdarip? Hepsi nevrotik. Kendilerine olan dknlkleri nevroza dnm.
Toplum onlar iin anlamn yitirmi - ama tm anlam da toplumun iinde.
Unutma...birisini sevdiinde yaptn sadece onlara sevgi vermek deildir - verirken sen
de ycelirsin. Seninle dier kii arasnda sevgi ak olunca ikiniz de bundan
yararlanrsnz. Ve bu sevgi alverii srasnda potansiyelin geree dnmeye balar.
te bu ekilde kendini bulursun. Daha ok sev, daha fazla geli; daha az sevince sen de
daha azalrsn. Sen hep sevgin ile dz orantlsn. Sevginin boyutu ile varlnn boyutu
birbirine eittir.
BR ZAMANLAR, TM HASD TARKATI
KARDELK NDE BRARADA OTURMUKEN,
ELNDE PPOSU LE...
Sen hi elinde pipo tutan bir aziz dnebiliyor musun?
...ELNDE PPOSU LE HAHAM ISRAEL
ARALARINA KATILDI.
Sradan yaamn iinin boalmas gerekir, kutsallatrlmas gerekir, bir piponun bile.
Pipoyu ibadet edercesine iebilirsin. Veya hi dua etmiyormuasna duan edebilirsin. Ne
yaptn nemli deil..sinagoga gidersin, kiliseye gidersin, ama yine de hi dua
etmiyormuasna duan edebilirsin. Bu sana bal; dualarna yklediin kaliteye bal.
Yemek yiyebilir, pipo tttrebilir, iki iebilirsin, ve tm bu ufak tefek sradan ileri yle
bir minnettarlk iinde yaparsn ki hepsi birer duaya dnrler.
nemli olan u: bu i senin ne yaptn ile ilgili deil. Hi ibadetle alakas olmayan bir
biimde birisinin ayana dokunabilirsin; ya da pipo iersin ve bunu ylesine ibadet eder
gibi yaparsn ki duan Tanr'ya ular.
Din ve ruhanilik hakknda ok kat fikirlere sahip insanlar iin bu ok zor, ama senin daha
esnek olman isterim. Kat fikirlere saplanma. zle.
...ELNDE PPOSU LE HAHAM ISRAEL
ARALARINA KATILDI.
OK DOSTA DAVRANDII N ONA SORDULAR,
"ANLAT BZE, SEVGL HAHAM,
TANRI'YA NASIL HZMET ETMELYZ?"
Evet, ancak derin bir dostluk varsa bir ey sorulabilir. Ve ancak derin bir dostluk varsa bir
cevap verilebilir. Usta ile mridi arasnda derin bir dostluk vardr. Bu bir ak ilikisidir.
Mridin doru zaman beklemesi gerekir ve Usta'nn da doru zaman beklemesi gerekir;
dostluk akp giderken, arada engel yokken, o zaman her ey cevaplanlabilir. Hatta bazen
sorular cevap verilmeden cevaplanm olurlar; kelimeleri kullanmadan da mesaj
iletilebilir.
HAHAM SORUYA AIRDI,
VE DED K, "BEN NEREDEN BLEYM?"
Aslnda, tm bilenlerin verecei cevap budur. "Ben nereden bileyim?"
"Tanr"ya hizmet mi? ylesine nemli bir soru sordun ki, ben bunu cevaplayacak kadar
deerli deilim," dedi Usta. "Ben nereden bileyim?"
Ak konusunda hi bir ey bilinemez; Tanr'ya nasl hizmet verilecei konusunda hi bir
ey bilinemez - ok zordur.
ANCAK SONRA DA ONLARA U HKAYEY ANLATTI...
nce diyor ki, "Ben nereden bileyim?" nce diyor ki byle konularda bilgi sahibi olmak
mmkn deildir. nce diyor ki size bu tr konularda bilgi veremem. nce diyor ki sizi bu
konularda daha fazla bilgi sahibi yapamam - bunun hi yolu yok. Ama sonra hikayesini
anlatyor.
Bir hikaye anlatmak ile hikayeler aracl ile konumak tamamen farkl eylerdir. Bir
hikaye daha canl, daha anlam ykldr. Fazla ey sylemez ama ok ey gsterir. Tm
byk Ustalar hikaye ve anektodlardan yararlanmlardr. Bunun nedeni udur, bir ey
direkt olarak sylendiinde ok ey kaybedilir. Direkt ifade fazla kaba saba, ilkel, ekilsiz,
irkin oluyor. Kssadan hisse veren bir yk ise mesaj gayet dolayl olarak iletiyor. Bu
her eyi ok daha yumuatyor; olay daha iirsel, manta daha az dayal, yaama daha
yakn, daha elikili bir hale getiriyor. Tanr iin manta dayal kyaslamalar yapamazsn,
herhangi bir argman kullanamazsn, ama hikaye anlatabilirsin.
Yahudi rk ahlaki mesajlar veren ksa hikayeler konusunda dnyann en zengin
rklarndan biridir. sa bir Yahudi idi ve dnyann en gzel ksa yklerini o anlatt.
Yahudiler nasl hikaye anlatlacan renmilerdir. Aslnda Yahudilerde fazla felsefe
yoktur ama harika felsefi ksa ykleri vardr. ok ey anlatr bunlar; hibir eyi direkt
olarak sylemeden, direkt ipucu vermeden bir atmosfer yaratrlar. Bu atmosferin
ierisinde bir eyler anlalabilir hale gelir. Ahlaki mesaj tayan ksa yklerin tm
becerisi de buradadr.
ANCAK SONRA DA ONLARA U HKAYEY ANLATTI...
nce diyor ki, "Ben nereden bileyim?" Bylece bu konuda bilgi sahibi olma ihtimalini
batan reddediyor. Bir filozof der ki, "Evet, ben biliyorum," ve bir filozof ak ve net bir
ifade ile mantksal, matematiksel, kyaslamal, argmanlara dayal bir dil kullanarak
ortaya bir teori koyar. kna etmeye alr. Seni ikna edemeyebilir ama en azndan
susturur.
Ahlaki mesaj ieren bir ksa yk asla seni ikna etmeye almaz. Seni hazrlksz yakalar,
yola getirir, iini kprdatr.
Bir Usta "Ben nereden bileyim?" dedii anda aslnda onlara "Rahatlayn, size bir argman
veya teori sunmayacam. Ayrca sizi ikna etmeye almayacamdan da emin
olabilirsiniz. Sadece ufak, keyifli bir hikaye anlatacam," demektedir. Bir hikayeyi
dinlemeye baladnda geversin; bir teori dinlerken gerilirsin. Ve iinde gerilim yaratan
bir ey pek de ie yaramaz. Ykc olur.
ANCAK SONRA DA ONLARA U HKAYEY ANLATTI:

KRALIN K TANE DOSTU VARDI,
VE KS DE BR SUTAN DOLAYI MAHKUM EDLDLER.
DOSTLARINA SEVGSNDEN DOLAYI KRAL KENDLERNE
MERHAMETN GSTERMEK STED,
AMA ONLARI SERBEST BIRAKAMAZDI NK
BR KRALIN STE BLE KANUNDAN STN OLAMAZDI.
O YZDEN U FERMANI IKARDI:
DERN BR UURUMUN ZERNE BR P GERLECEKT,
VE BRBR ARDINA BU K ADAM PN ZERNDE
YRYECEKLERD.
KARI KIYIYA HANGS ULAABLRSE
ONUN HAYATI BAILANACAKTI.
Ahlaki mesaj ieren ksa yklerin atmosferi olur, ok tandk bir atmosferdir bu - sanki
uykuya dalarken bykannen sana bir hikaye anlatyormu gibi. ocuklar, "Bize hikaye
anlatn," derler. Bu onlarn gevemesine ve uykuya dalmasna yardmc olur. Hikayeler
rahatlatcdr ve beyninde bask yaratmaz; onun yerine kalbinle oynamaya balar. Bir
hikayeyi dinlerken beyninle dinlemezsin - bir hikayeyi beyninle dinleyemezsin - beyninle
dinlersen olay karrsn. Beyninle dinlersen hikayeyi anlamann hibir imkan olmaz;
hikayenin kalpten anlalmas gerekir. te bu nedenle fazla beyne odakl rklar ve lkeler
espriden pek anlamazlar. rnein, Almanlar! Anlayamazlar ite. Dnyann en zeki
rklarndan biri onlar fakat hi iyi bir espri birikimleri yok.
Adamn teki bir Alman'a - bunu yeni duydum - ok ho bir Alman esprisi duyduunu
sylyordu.
Alman dedi ki, "Ama unutmayn, ben bir Alman'm."
Bunun zerine adam, "Pekala, o zaman ok ama ok yava anlatacam," dedi.
ok zor bir durum. Almanya profesrlerin, mantklarn lkesi - Kant, Hegel ve
Feuerbach - ve onlar hep beyinleri ile dnrler. Beyni gelitirmilerdir, byk
bilimadamlar, filozoflar yetitirmilerdir, ama bir eyleri skalamlardr.
Hindistan'da bizim pek fazla esprimiz yok; byk bir ruhsal alk yaanyor. Hindu'lara
zg tek bir tane bile fkra bulamazsn. Hindistan'daki tm fkralar Bat'dan alnmadr.
Hint fkras yoktur. Ben hi rastlamadm. Ve bana gvenebilirsin nk dnyann btn
fkralarn inceledim ben!
Hindu fkras diye bir ey yok. Bunun sebebi nedir? Yine, fazlasyla entellektel kiiler
olduklar iin. Teori retip dururlar; Vedas'tan Sarvapalli Radhakrishnan'a dek hepsi
devaml teori retip durdular ve buna ylesine daldlar ki gzel bir yknn nasl
anlatldn veya bir fkrann nasl yaratldn tamamen unuttular.
Haham hikayeyi anlatmaya balad - mritler rahatlam, hem gevemi hem de
dikkatlerini toplam olmallar. Hikayelerin gzellii de burada zaten: bir hikaye
anlatldnda dikkatini toplarsn ama gerilmezsin. Hikaye dinlerken pasif bir dikkatlilik
hali oluur. Bir teoriyi dinlerken ok gerilirsin nk tek kelimesini karrsan hi
anlamayabilirsin. Daha fazla konsantre olursun. Hikaye dinlerken ise meditasyon haline
geersin - kaybedilecek fazla bir ey yoktur. Arada srada birka kelimeyi karsan bile
hibir ey kaybetmi saylmazsn nk hikayenin genel havasn kaparsan onu anlarsn,
olay tek tek szcklere bal deildir.
Mritler rahatlam olmal, ve Usta hikayesini anlatt.
O YZDEN U FERMANI IKARDI:
DERN BR UURUMUN ZERNE BR P GERLECEKT,
VE BRBR ARDINA BU K ADAM PN ZERNDE
YRYECEKLERD.
KARI KIYIYA HANGS ULAABLRSE
ONUN HAYATI BAILANACAKTI.
imdi, u cmle ok eye gebe -
KARI KIYIYA HANGS ULAABLRSE
ONUN HAYATI BAILANACAKTI.
sa ou kez mritlerine der ki, "Dolu dolu yaamak istiyorsanz bana gelin. Bana gelin,
eer dolu dolu yaamak istiyorsanz." Ama dolu dolu yaamak ancak doumun ve lmn
tesine geen, ikilemi aan, dier kyya ulaan kiilere nasip olur. Dier ky, br taraf
her eyi amann sembolik halidir. Ama sadece bir ipucu veriliyor. Somut bir ey
sylenmiyor, sadece ima ediliyor.
Ve sonra hikaye devam ediyor.
KRALIN EMR YERNE GETRLD,
VE DOSTLARINDAN LK SA SALM KARI KIYIYA VARDI.
imdi burada iki tip insan var. lki basite sa salim kar kyya vard. Normalde bir ipte
nasl ilerlendiini sormak isteriz. Uurumun zerine gerilmi gergin bir ip - bu tehlikelidir.
Normalde yolunu, yordamn, yntemini bilmek isteriz. Nasl olduunu bilmek isteriz?
Teknik - bu iin bir teknii olmal. Yzyllardr gergin ip zerinde yryen insanlar var.
Ama ilki sorup soruturmadan yrd gitti, dierini hi beklemeden. Doal eilim
yledir: dierinin nden gitmesine izin verirsin. Bylece en azndan izleyip
gzlemleyebilirsin, bu da sana yardmc olur. Ama hayr, ilki sadece yrd gitti. Kendine
ok gvenen biri olmal; kendinden hi phe duymuyordu herhalde. Hayatta unu
renmi olan biri olmal kendisi: renmenin tek yolu var, o da yaamak ve denemek.
Baka yolu yok.
Bir bakasnn ipte yrmesini izleyerek ipte yrmeyi renemezsin -hayr, asla. nk
bu dardan gzlemlenebilir bir ey deil, sadece yryenin bilebilecei isel bir denge.
Ve aktarlamaz. Bir bakasna anlatlamaz; kelimelere dklmesi imkanszdr. Hibir ip
cambaz bunu nasl baardn bakalarna kelimelerle ifade edemez.
Bisiklete biniyorsun. Bakalarna bunu nasl becerdiini anlatabilir misin? Dengeyi sen
tutturuyorsun; bu bir tr ipte yry oluyor, iki tekerlei bir izgi zerinde
dndryorsun. stelik hzl gidiyorsun ve kendine ok gveniyorsun. Eer birisi sana
srrn soracak olsa bunu bir formle indirgeyerek aklayabilir misin? Bir cmleye
indirgeyebilir misiniz? "Prensibi udur, bu prensibi uyguluyorum" demezsin, onun yerine
"Senin tek yapman gereken gelip bisiklete oturmak, ben de sana yardmc olacam.
Birka kez debilirsin ama sonra tek renme yolunun denemek olduunu greceksin"
dersin. Yzmeyi renmenin tek yolu yzmektir - ierdii tm tehlikeler ile beraber.
lk insan hayatta bir eyi kavram olmal - hayatn ders kitab gibi olmadn. Bunu sana
kimse retemez, kendin yaamalsn. ykdeki birinci adam mthi bir farkndala
sahip olmu olmal. Hi duraksamad o, yrd gitti, sanki hep bir ipte cambazlk
yapmasna. Daha nce hi yrmemiti; bunu ilk kez yapyordu.
Ama farkndal yksek olan bir insan iin her ey ilk kez yaanr, ve farkndal yksek
olan bir insan her eyi - ilk kez yapyor bile olsa - mkemmel yapar. Beceriklilii
gemiten deil bugnden kaynaklanr. Bunu asla unutmayalm. leri iki trl
halledebilirsin. Daha nce yaptn iin baarrsn - nk nasl yaplmas gerektiini
bilirsin, akln vermen gerekmez, mekanik bir ekilde yapverirsin. Ama eer daha nce
yapmamsan, ve ilk kez yapacaksan, ok uyank olman gerekir nk gemiten gelen
bir deneyimin yoktur. Yani hafzana gvenemezsin, farkndalna gvenmen gerekir.
ki tr yaam tarz vardr: ya hafzana, bilgi daarcna, gemie, aklna gvenerek i
yaparsn; ya da farkndalna, imdiki zamana, akl harici kaynaklarna.
lk adam akl harici davranm olmal, yani srf uyank olup ie koyulan ve neler olacan
izleyebilen birisiydi. Her ne oluyorsa iyi olacakt. Mthi bir cesaret rnei...
...KRALIN EMR YERNE GETRLD,
VE DOSTLARINDAN LK SA SALM KARI KIYIYA VARDI.
HALA AYNI NOKTADA DURAN DER, ONA SESLEND:
"SYLESENE, DOSTUM,
KARIYA GEMEY NASIL BAARDIN?"
kinci adam ounluun tarzn temsil ediyor. O karya nasl geileceini bilmek istiyor.
Bir metodu var m? renilmesi gereken bir teknii var m? Dierinin bunu ona
anlatmasn bekliyor.
"SYLESENE, DOSTUM,
KARIYA GEMEY NASIL BAARDIN?"
Dieri bilgiye inanyor olmal. teki bakalarnn deneyimlerine gveniyor olmal.
Bana pek ok insan geliyor. "Osho, anlat bize. Sana neler oldu?" diyorlar. Ama sen bu
konuda ne yapacaksn ki? Buda anlatt, Mahavir anlatt, sa anlatt - o zaman ne yaptn
acaba? Senin de bana gelmeden anlamaya almak beyhude. Ben sana bir hikaye daha
anlatabilirim ve benim hikayemi de daarcna katarsn, ama bu hibir ie
yaramayacaktr.
Bakalarnn bilgilerini aktarmasn beklemek bouna oluyor nk bakalarndan alnacak
olann hibir deeri yok, ve en ufak bir deer tayan eyler ne verilebilir ne de
aktarlabilir.
LK KARIYA GEEN GER SESLEND,
"BEN UNUN DIINDA HBREY BLMYORUM..."
Karya gemi olduu halde "Ben unun dnda hibir ey bilmiyorum" diyor. nk,
aslnda, yaam asla bilgiye dnmez; o ok yaygn bir deneyimdir, asla bilgi deildir.
Onu kelimelere dkp kavramsallatramazsn, bir teoriye indirgeyemezsin.
"BEN UNUN DIINDA HBREY BLMYORUM:
NE ZAMAN BR TARAFA DECEK GB OLSAM,
DER TARAFA ABANDIM."
"u kadarn syleyebilirim: iki tane u nokta vard, sol ve sa, ve sola fazla abanp da
dengemi yitirdiimi hissettiimde saa doru eiliyordum. Ama sonra tekrar dengemi
salamam gerekiyordu nk o zaman saa fazla abanyordum ve yine dengemi
yitirdiimi hissediyordum. Tekrar sola eiliyordum."
Bylece iki ey sylyordu. Birincisi, "Yaptm bir bilgi olarak aktaramam. Tam olarak ne
olduunu bilmiyorum ve ancak bu kadarn ipucu olarak verebilirim. Bu da fazla bir ey
saylmaz; hatta, aslnda buna ihtiyacn bile yok. Bu deneyimi kendin yaayacaksn. te
syleyebileceim bu kadar."
Buda'ya tekrar tekrar sordular, "Siz neler yaadnz?" O da her seferinde, "Bunu anlatmak
imkansz ancak size u kadarn syleyebilirim - hangi artlarda yaadm anlatabilirim.
Bu size biraz yardmc olacaktr. En byk gerei aktaramam ama onu hangi yolda,
hangi yntemle, hangi durumda yaadm, ltfn ne zaman zerime ktn, ne
zaman kutsandm anlatabilirim."
Adam diyor ki,
..."NE ZAMAN BR TARAFA DECEK GB OLSAM,
DER TARAFA ABANDIM."
"Hepsi bu. Fazlas yok. Bu ekilde dengede kaldm, bylece ortada durabildim." Ve ortada
Tanr'nn ltf var.
Haham mridlerine diyor ki, "Tanr'ya nasl hizmet edebileceinizi mi soruyorsunuz?" Bu
yk ile sorunun cevabna iaret ediyordu: ortada kaln.
Ne fazla sefahate d, ne de hayattan el-etek ek. Ne dnyada fazla kal, ne de ondan
ka. Dengeyi tutturmaya devam et. Fazlasyla sefahate daldn hissettiinde biraz
inzivaya ekil, ve fazlasyla iine kapandn hissettiinde biraz daha sefahate doru kay.
Hep orta yolu tuttur.
Hindistan yollarnda "Solda Kaln" eklinde iaretler grrsn - Amerika'da ayn
iaretlerde "Sada Kaln" der. Dnyada iki tr insan var: kimisi solda, kimisi sada kalr.
nc tr ise farkndaln zirvesinde olanlardr. Orada kural, "Ortada Kaln" eklindedir.
Bunu otoyolda deneme! Ama hayat yolunda ortada kal. Asla solda deil, asla sada
deil... ortada.
Ve ortada dengeyi bulacaksn. Bir nokta var - anlayabilir, hissedebilirsin - her iki uca da
yaslanmadn bir nokta var, tam ortada olduun bir yer. te o saniyede her ey
dengeye kavuuyor.
Ve ite bu ekilde Tanr'ya hizmet edebilirsin. Dengede kalrsan Tanr'ya hizmet etmi
olursun; dengede kalrsan Tanr'ya ulaabilirsin, o da sana ulaabilir.
Yaam bir teknoloji, bir bilim deildir; yaam bir sanattr - hatta ona bir igd bile
diyebiliriz. Onu hissetmen gerekir. Tpk ipte dengeyi tutturan cambazlar gibi olmalsn.
Haham ok gzel bir yk semi. Hi Tanr hakknda konumuyor; hizmetten
bahsetmiyor; aslnda soruya hi de direkt bir cevap vermiyor. Mridler de soruyu
unutmu olmal - ite ahlaki mesaj tayan ksa yklerin gzellii budur. Beynini bir soru
ve bir cevaba odaklamaz; sana sadece ilerin nasl yrd hakknda bir igd verir.
Yaamn kullanma klavuzu yoktur. Unutma, yaam Amerikan usul deildir, bir teknoloji
deildir. Amerikan akl, veya daha kesin konuursak modern akl, her eyden teknoloji
yaratma eilimindedir. Meditasyon sz konusu olduunda bile modern insann beyni
hemen bir teknoloji yaratmaya koyuluyor. Sonra makineler yaratyoruz, ve insan
kayboluyor, ve yaamla olan tm balarmz kopuyor.
Unutma, asla retilemeyecek, ancak yakalanabilecek eyler vardr. Ben buradaym, beni
izleyebilirsin, bana baknca bir denge ve bir sessizlik grebilirsin. Bunu neredeyse elle
tutabilir, dokunabilir, duyabilir, grebilirsin. Oradadr. Sana ne olduunu syleyemem,
nasl elde edilecei konusunda teknik bilgiler salayamam. En fazla birka ksa yk
anlatabilirim. Bunlar birer ipucundan ibaret olacaktr. Anlayanlar bu ipularnn birer
tohum misali kalplerinde yeermesine izin vereceklerdir. Zamanla, mevsimi geldiinde
bunlar iek aacak ve sen benim yaadm yaadn anda beni gerekten
anlayabileceksin. Ben kar kyya getim, sen dier taraftan "Sylesene, dostum, karya
gemeyi nasl baardn?" diye sesleniyorsun. Sana tek bir ey syleyebilirim,
"BEN UNUN DIINDA HBREY BLMYORUM:
NE ZAMAN BR TARAFA DECEK GB OLSAM,
DER TARAFA ABANDIM."
Ortada kal. Her zaman dengede kalmaya dikkat et, ve o zaman her ey yerli yerine
oturacaktr.
Ortada kalabilirsen, Tanr'ya ve onun ltfuna ulaabilirsin. Ortada kalabilirsen, Hasid
olabilirsin; sen de Tanr'nn ltfundan yararlanabilirsin. Ve Tanr ltufdur. Onu bulmak
adna hibir ey yapamazsn, bir tek unu yapabilirsin: yolunda durmazsn. Sen ne zaman
bir u noktaya kayacak olsan o kadar gerilirsin ki kaskat kesilirsin; ortada kaldnda ise
gerginlik kaybolur, geversin. Tanr'nn yoluna kmam olursun. Ortada iken artk
Tanr'nn yolunu tkamyorsun - veya sana yle diyeyim: ortada iken yoksun. Tam ortada
iken o mucize gerekleir - hi kimse, hibir ey olursun.
Gizli anahtar ite budur. Sana gizemin, yaradln kapsn aar.
Bugnlk bu kadar yeter.

Hikayenin kayna:
HASDM HKAYELER: GE DNEM USTALARI
Yazan: Martin Buber
First Schocken Books, New York
lk basm: 1961
ABD basks
Telif: 1948, Schocken Books, Inc.
67 Park Avenue, New York 16, N.Y., USA









Bir Oyunun Katlmclar
Nehir geidindeki fkeli samuray
(Nirvana, Son Kabus # 3'den)
nsann kendi hrs ve sabrszlnn kurban olmas zerine

ULUSAL NDER,
VE DEVRNN NDE GELEN STADLARINDAN MUSO,
UZAK BR BLGEYE GTMEK ZERE
BR MRD LE BAKENT TERKETT.

TENRYU NEHRNE GELDKLERNDE
TEKNEYE BNMEK N
BR SAAT BEKLEMEK ZORUNDAYDILAR.
TAM TEKNE DEMR ALACAKKEN
SARHO BR SAMURAY KOARAK GELD
VE AZINA KADAR DOLU TEKNEYE ATLADI,
NEREDEYSE ONU DEVRECEKT.
UFAK TEKNE NEHRDE YOL ALIRKEN
O DA DELLER GB SENDELYORDU.

KAPTAN,
YOLCULARININ GVENL N KORKTUUNDAN,
SAMURAYA SESSZCE DURMASI N YALVARDI.
"BURADA BALIK STF HALNDEYZ," DED SAMURAY TERSLENEREK.
SONRA, MUSO'YU ARET EDEREK,
"NEDEN BU RAHB AAI ATMIYORUZ?" DED.
"LTFEN SABIRLI OLUN," DED MUSO,
"AZ SONRA KARI KIYIYA ULAMI OLACAIZ."
"NE!" DYE BAIRDI SAMURAY, "BEN M SABIRLI OLACAIM?
BANA BAK, EER BU EYDEN AAI ATLAMAZSAN
YEMN EDERM BEN SEN BOACAIM."
USTA'NUN SKUNET SAMURAY'I YLESNE KIZDIRMITI K
MUSO'NUN BAINA DEMR YELPAZES LE VURDU
VE KAN AKITTI.

MUSO'NUN MRDNN SABRI SONUNDA TAMITI,
VE GL KUVVETL BR ADAM OLDUU N
SAMURAY'A KAFA TUTMAK STED.
"BUNDAN SONRA ONUN YAAMASINA ZN VEREMEM," DED.
"UFACIK BR MESELEY NE DYE BU KADAR BYTELM K?" DED
MUSO GLMSEYEREK.
"TE TAM DA BYLE DURUMLARDA
RAHP ETM E YARAR.
UNUTMAMALISIN K SABIR
BR SZCKTEN BARET DELDR."

SONRA O ANDA AKLINA GELEN R OKUDU:
'DVEN VE DVLEN:
OYUNUN KATILIMCILARINDAN BARET
BR RYA KADAR KISA MRL.'

TEKNE KIYIYA ULATIINDA,
VE MUSO LE MRD KARAYA IKTIINDA,
SAMURAY KOARAK GELD
VE USTA'NIN AYAKLARINA KAPANDI.
HEMEN ORACIKTA MRD OLDU.

Bireylerin araynda olmak, bir eyleri arzulamak akln en bata gelen hastaldr. Bir
ey aramamak, bir ey istememek varlnn en byk salk iaretidir.
Arzu nesnelerini deitirip durmak ok kolaydr, ama deiimin yolu bu deildir. Paray
arzulayabilirsin, gc arzulayabilirsin - arzu nesnelerin deiebilir - tanry arzulamaya
balayabilirsin - ama sen deimezsin nk arzulamaya devam ediyorsundur.
Temel deiim arzu nesnelerinde deil senin tarafszlndadr.
Arzulama sona ererse - ve unutma, ben illa ki durmal demiyorum - eer arzulama
biterse ilk kez rahatlar, huzura kavuur, sabrl, mutlu olursun, ve hayatnda ilk kez
yaama ulaabilirsin, yaam da sana. Hatta, seninle yaam arasnda olan ayrmn ta
kendisi yokolur, ve bu ayrmszlk durumu tanrsallk halidir.
Bana dnyann drt bir kesinden insanlar geliyor; binlerce kilometreyi katediyorlar.
Bana geldiklerinde ve "Niye geldiniz?" diye sorduumda birisi "Ben Tanr'y aryorum"
diyor. Birisi "Ben gerei aryorum" diyor.
Ne istediklerinin farknda deiller. Onlar imkansz istiyorlar. Tanr bir nesne deil. Onu
arayamazsn. Tanr btndr. Btn nasl arayabilirsin? inde eriyebilir, ona
karabilirsin, ama onu arayamazsn. Aray sadece senin kendini btnden kopuk olarak
alglamaya devam ettiini gsterir -sen arayan, btn de aranan oluyor.
Bazen bir kadn ararsn, bazen de bir adam. Bazen, dnyaya fkelenip br dnyay
aramaya balarsn - ama henz arayn kendisine fkelenmemisindir.
Arayann ba derttedir. Arayann akl karktr. Temel sorunu kavrayamamtr. Mesele
tanry arayp sonra da her eyi zme ulatrmak deildir. Tam tersi - eer her ey
zlrse aniden tanr ortaya kar.
Aray bir hastalktr. Bunu bir ego meselesi haline getirme... nk birisi bana gelip de
tanr araynda olduunu sylediinde gzlerindeki ego kvlcmlarn grebiliyorum;
dnyay lanetliyor - dnyevi ilerle ilgisi yokmu da ok dindar bir kiiymi gibi. Bunu
sylerken gurur duyuyor - o sradan bir insan deil, insanln sradan bir yesi deil. O
zel, sra d biri. Para peinde komuyor, meditasyon araynda. Maddiyat deil
maneviyat peinde.
Ama bana gre, ve bilen herkese gre, aray dnyaya aittir. Dier dnyaya ait bir aray
yoktur. Arzulamak dnyevidir. Dnyevi olmayan arzu yoktur. Arzulamann kendisi
dnyaya ait. nk tm arzular temel bir hatadan kaynaklanr - bir eyleri kardna
dair bir yanl inantan. Hereyden nce hibir eyi karmyorsun. Hibir eye ihtiyacn
yok ki.
Dnya arzular yznden kabusa dnr, ve o zaman nirvana en son kabus olur. Elbette
sonuncusu, nk tanr ve nirvana aray iinde uyanrsan... eer uyanrsan, o zaman
tm kabuslar yokolur.
Sen dnyadan vazgetin. imdi tanry aryorsun. Ltfen tanrdan da vazge. Bu dine
aykr gibi gelebilir; ama deil.
Albert Einstein'n bir szn okuyordum. ok houma gitti. Diyor ki, "Ben ok dindar bir
inanszm." Aslnda dindar bir insan inanl olamaz. Dindar bir insan gvenebilir, ama
inanamaz. Gven varoluu deneyimlerden doar; inan ise beynin kendini tatminidir.
nan, ideoloji, kavram, din kitaplar, felsefeden ibarettir. Gven ise yaama aittir.
"Tanr" dediin anda bir inanc kullanyorsun. Ama yaam bir inan deil, o bir deneyim.
Brak tek tanrn yaam olsun. Baka bir tanrya gerek yok, nk dier tm tanrlar
insanlarn icad. Einstein, "Ben ok dindar bir insanm, ama inancm yok, inanszm"
derken haklyd. Ne demek istiyordu?
Dindar olma zellii ile inanl olma zelliinin hibir alakas yok. nanan inanyor nk
arzuluyor. nanan inanyor nk bir ey aramak istiyor. nanan inanyor nk beyni
devreye girmeden hayatn yaayamyor. Akln hep yaam ile arasna sokuyor...sanki
elini eldivenin iinde saklarm gibi - sevgiline dokunuyorsun, ama direkt olarak deil;
elin eldivenin iinde sakl. Sevgiline dokunan eldiven oluyor; sen sadece eldivene
dokunuyorsun.
nan eldiven gibidir; seni sarar sarmalar. Yaamla asla direkt temasta olmazsn.
Dindar bir insan bu balamda plaktr - onun zerine giyecek bir inanc yoktur. O direkt
olarak yaam ile temas kurar.
O temas ile erirsin. O temas ile birleirsin. O temas ile bir yerde artk kendin olmaktan
karsn. Bir yerde btne dnrsn ve btn sana gelir. Deniz bir damla suya damlar
ve bir damla su denize dnr.
nanlar tehlikelidir. nanlar deitirir dururuz. Bir Hindu Yahudi olabilir, bir Hristiyan da
Hindu. Veya dindar bir insan, szde dindar birisi komnist, inanan birisi de ateist oluverir
- hi fark etmez. Eldiveni deitirir durursun, ama sonuta orada bir eldiven kalr.
Hayat direkt olarak gremiyor musun? Yaam direkt olarak sevemiyor musun?
Gerekten de bir eylere inanmak gerekiyor mu? Yaama gvenemez misin?
yle syleyeyim. Gvenemeyen insanlar, inanrlar. nan geicidir; sahte para gibi bir
aldatmacadr. Gvenebilen insanlarn inanca ihtiyac yoktur. Yaam yeterlidir. zerine bir
tanr veya nirvana yklemen gerekmez. Gerek yoktur. Yaam yeter de artar bile. Hayat
yaarsn.
Tabii, eer bir inancn varsa, etrafnda bir gelecek kurabilirsin. Eer bir inancn yoksa o
zaman gelecein de olmaz, nk yaam imdi ve buradadr. Beklemeye gerek yoktur.
Ama biz yaam ertelemeye devam ederiz - ta ki lm gelip de bu armaan elimizden
alana kadar. unu okuyordum: " adam hani u hepimizin zaman zaman yaptmz
anlamsz sohbetlerden birine dalmlard. Eer doktor alt ay mrnz kald dese her
birinin ne yapacan konuuyorlard.
Robinson dedi ki, 'Eer doktorum alt aylk mrm kaldn sylese ilk yapacam iimi
satmak, bankadaki birikimlerimi almak ve Fransz Riviyerasnda gnm gn etmek
olurdu. Rulet oynar, krallar gibi yer ier ve en ok da kzlarla taklrdm.'"
Bu adam herhalde hepsini ertelemiti - lm iin. Bir doktor sadece alt aylk mr
kaldn sylediinde ise... Ama bu da bir dilekten ibaret, bunu yapamayabilir -nk
lm kapy aldnda insan o kadar oka giriyor ve yklyor ki... lm yaknna gelmise
tm bunlarn ne kadar keyfini karabilirsin ki? Yaam yan bandayken tadna
varamadn. imdi yaam her an elinden kayp gidiyorken nasl olur da varrsn? Bu da
yine, eer olursa, o zaman "hemen yaamaya balayacam" eklindeki inancn bir baka
tr. Hemen imdi yaamaktan seni kim alkoyuyor?
"kinci adam dedi ki, 'Eer doktorum alt aylk mrm kaldn sylese ilk yapacam i
bir seyahat acentesine gidip bir dnya turuna katlmak olurdu. Dnyada grmediim
binlerce yer var ve lmeden onlar grmek isterim - Grand Canyon, Tac Mahal, Angkor
Wat - hepsini isterim.'"
Sana kim engel oluyor? Neden gidip Tac Mahal'i grmek iin lmn kapna dayanmasn
bekliyorsun? O zaman Tac Mahal'i grebilecek misin? Gzlerini ylesine bir karanlk
bryecek ki Tac Mahal, Tac Mahal gibi gzkmeyecek. Aklnda lm varken onu grmek
imkansz olacak. Seni kr edecek. inden gelen titremeler ile gszleeceksin.
Duyamayacaksn, gremeyeceksin, hatta nefes bile alamayacaksn. Peki insanlar ne diye
erteliyorlar?
"nc adam dedi ki, 'Eer doktorum alt aylk mrm kaldn sylese ilk yapacam
bir baka doktora danmak olurdu.'"
Bu nn iinde ounluu en iyi temsil edeni. Sen de olsan da aynsn yaparsn. O
zaman bile yaamazsn. Sana tekrar mit verebilecek, bir gelecek vaat edebilecek,
'Endie etmene gerek yok - ertelemeye devam edebilirsin. Aceleye gerek yok - lm ta
uzakta' diyecek olan bir baka doktora danrsn. Sana hala mit verebilecek birilerini
arar bulursun.
mit yaam ertelemenin bir baka yolu. Tm istekler yaam ertelemenin birer yoludur
ve tm inanlar var olan gz ard edip olmayan dnmeye devam etmeye yarayan
birer aratr.
Tanr yok. Yaam var. Ltfen tanr arayna girme. Nirvana yok. Yaam var. Ltfen
nirvana arayna girme. Ve eer nirvanay aramaktan vazgeersen nirvanann yaamn
kendisinde sakl olduunu kefedeceksin. Tanry aramaktan vazgeersen tanry her
yerde bulacaksn...her bir hcrede, yaamn her dakikasnda. Tanr yaamn bir dier ad.
Nirvana yaanm hayatn bir dier ad. Az nce 'yaam' szcn duydun; bu yaanm
bir deneyim deil.
Tm inanlardan vazge, hepsi birer engelden ibaret. Hristiyan olma, Hindu olma, Yahudi
olma. Sadece yaa. Brak tek dinin bu olsun.
Yaam - tek din. Yaam - tek tapnak. Yaam - tek dua.
Duydum ki, bir mrid Zen ustasna gelip eilmi, ayaklarna dokunmu ve demi ki,
'Aydnlanmam iin ne kadar beklemem gerekiyor?'
Usta ona uzun uzun bakm. Mrid huzursuzlanmaya balam. Sorusunu tekrar etmi ve
sormu, 'Neden bana yle bakyorsun? Niye bana cevap vermiyorsun?'
Ve usta gerek bir Zen cevab vermi. 'ldr beni,' demi. Mrid aydnlanmasnn
cevabnn bu olduuna inanamam. Ba mride gidip sormu. Ba mrid glm ve 'Ayn
eyi bana da yapt' demi. Ve hakldr. Diyor ki, 'Ne diye bana sorup duruyorsun? Bu
ustay brak. Bu sorular da brak. Beni ldr. Tm ideolojiden vazge. Ben kimim ki? Ben
sana engel olmuyorum. Yaam elinin altnda. Niye yaamaya balamyorsun? Ne diye
hazrlanp duruyorsun, ne zaman ve nasl?
nsan beyni iin en zor olan bu gibi gzkyor - sadece yaamak, rlplak; hibir
dzenleme olmadan yaamak; yaam olduu gibi yaamak; sadece u an yaamak.
Ve tm byk ustalarn rettii de bu aslnda, ama sen onlarn szlerinden felsefe retip
duruyorsun. Sonra bir doktrin yaratyorsun ve sonra da bu doktrine inanmaya
balyorsun.
Zen'e inanan birok insan var -halbuki Zen inanmay deil gvenmeyi retiyor.
Etrafmda bana inanan bir sr insan var - halbuki ben inanmay deil gvenmeyi
retiyorum. Eer yaamna gveniyorsan bana da gveniyorsun. Entellektel inanca
gerek yok.
Bu gerei iine mmkn olduunca sindir: yaam zaten burada, geldi. Sen hedefin
zerinde duruyorsun. Yolu hi sorma.
Franz Kafka'nn bir ksa hikayesi var; neredeyse Zen tadnda. Kafka diyor ki, 'Yabanc bir
kasabada kalyordum. Oraya yeni varmtm, ve sabah erkenden kalkan trene
yetimeliydim. Ama kalkp da saatime baktmda geciktiimi grdm o yzden komaya
baladm. Saat kulesine varp saate baktmda treni karacam diye iyice korktum,
nk saatim de geri kalmt. Komaya baladm...yolu bilmiyordum...ve sokaklar
tertemiz ve bombotu. Sabahn erken saatleriydi, souk bir k sabahyd ve kimseyi
gremiyordum.
Sonra aniden bir polis grdm. imde bir mit dodu.
Polise gittim ve yolu sordum ve polis bana dedi ki, "Yol mu? Neden bana soruyorsun?"
Ben de ona dedim ki, "Ben bu kasabaya yabancym ve yolu bilmiyorum, ite o yzden
soruyorum. Ltfen bana yolu gster ve vakit kaybetmeyeyim - zaten geciktim ve trenimi
karacam ve treni yakalamam ok nemli."
Polis gld ve dedi ki, "Kim kime yol gsterebilir ki?"
Polis byle dedi ve el sallad ve glmseyerek uzaklat.'
Hikaye burada sona eriyor. Tam Zen gibi duruyor. Bat'da buna gerekst, absrd
diyorlar. Ama deil. Tabii Zen ustas deil de polis syleyince kulaa absrd gibi geliyor,
ama bazen bir polis de Zen ustas olabiliyor.
Sana kim yol gsterebilir? - nk aslnda yol diye bir ey yok.
Sen hep hedeftesin. Sen her nerede isen hedef oras. Yol diye bir ey yok.
Eer yolu sormaya devam edersen tekrar tekrar gelecei yaratmaya alyor olursun - ve
gelecek kabustur.
Bak. u anda her yerden yaam fkryor. Bir anlk bir bak - ve yol yordam yntem
sormann ne kadar anlamsz olduunu grp gleceksin. Yaplacak bir ey yok.
"Bir kadn polise yaklap, 'Memur bey, peimde bir adam var, ve galiba deli' dedi.
Memur onu tepeden trnaa szd ve, 'Evet,' diye cevap verdi, 'hakikaten de deli olmal.'"
Ne zaman bana gelip yol sorsan kendi kendime diyorum ki, 'te gene delinin teki
geliyor.' Eer sana yol gstermezsem kat, acmasz gibi grnyorum. Eer sana yol
gsterirsem seni yanl ynlendirmi oluyorum.
Yaplacak tek ey u -kendine geri atma. Bylece birer yolmu gibi grnen ama aslnda
yol olmayan yollar gelitirmek zorundaym. Bu yollar hibir yere varmyor, nk gidecek
bir yer yok. Herkes zaten orada. Gidecek hibir yer yok.
Ben srf seni yormak iin yollar ve yntemler icat ediyorum, bylece bir gn yorgunluktan
bitap dp aramaktan vazgeesin, diye. Yere deceksin...yorgunluktan - btn yol ve
yntemlerden, araylardan yorulacaksn....ve zerine aniden bir huzur kecek -
anlayn tesinde bir huzur. Ve gleceksin, nk bu her zaman mmknd. Eer
yakalayamadysan bu senin yzndendi. Kayordun.
Tm yollar nereye kar; gerek buradadr. Tm yollar bir yere varr, ve gerek hep
buradadr. Hibir yol seni kendine geri getiremez.
O nedenle ok ura diyorum, bylece yaknda yorulacaksn. Yava gitme. Yaamlar
boyunca yava yava gidebilirsin, mit eder durursun. Sen ok gayret gster. ok ura
ki yorulabilesin - yle yorul ki uramay kes ve dp kal, ve yerde yatarken aniden
buradaki gerei farket.
Tanr bir nesne deildir. Tanr tm gsteridir. Onu yakalayamazsn. Nirvana bir yerlerde
deil. O tm yaamn tm performansdr.
Kk bir hikaye okuyordum: "Mevsimlerden bahard ve bir retmen kk
rencilerine, 'Geen gn bir ey grdm ve sizlerden birinin de grp grmediini merak
ettim. Ne olduunu biliyorsanz sylemeyin. Dar ktm ve topraktan bir kar
ykseldiini grdm ve tepesinde ty gibi ufak bir top vard, ve PUFFF yaptnzda bir
sr yldz gibi dalyordu. Peki bu yldzlar uumadan nce o neye benziyordu?' dedi.
Bir tanesi, 'Ufak sar bir iekti, ayiei gibi, ama ok daha ufa.'
'Peki ondan nce nasld?'
Birisi dedi ki, 'Yerden bir rozet gibi ykselen yeil yapraklardan oluuyordu.'
'imdi, hepiniz ne olduunu anladnz m?'
Hep bir azdan 'Papatya!' diye haykrdlar.
'Peki siz hi papatya topladnz m?' ou evet dedi, ama retmen dedi ki, 'Hayr, bir
papatyay toplayamazsnz. Bu imkansz. Papatya tm o bahsettiimiz eyler, ve daha
fazlas, yani her ne koparttnzsa sadece bir eylerin parasyd o. Papatya
toplayamazsnz nk papatya bir nesne deil. O bir sre ve bir gsteri. Ve biliyor
musunuz ki, her ey bir sre ve bir gsteri - sizler bile.'"
Hibir papatyay, hatta en ufak iei bile, tamamen kopartamazsn nk tamam
koskocamandr. Tanry nasl kopartabilirsin? Ufak bir iei kopartamazsn. Tm bu
gsteri tanrdr. Bugn varolan her ey tanrdr; bugne dek varolmu olan her ey
tanrdr; bundan sonra olacak olan her ey tanrdr. Tanr bir nesne deildir; o bir
sretir. Ve yle sonsuz ve usuz bucaksz ki - tanry nasl ararsn? Bu imkansz.
Yaayabilirsin, bu sonsuz tanrsallk denizine damlayabilirsin. Ve o kap imdi alyor.
Beklemeye gerek yok.
Btn Zen duruu, senin verilecek bir aba olmad gereini farketmene yneliktir. Zen
tavr abaszlktan yanadr. Bu noktada yogadan farkllk gsterir. Yoga abadr; Zen
abaszlktr.
Ve elbette, aba seni bir yerlere gtrebilir, ama zirveye tayamaz. aba sana daha
gelimi, parlatlm, kristallemi bir ego verebilir ama nirvanay veremez, tanry
veremez. Bu tm abalarn tesindedir.
Tm abalar sona erdiinde, o sessizlikte, o gzel bolukta, o sonsuzlukta, bulunan her
ne ise o tanrdr.
O zaman ne yaplabilir? Soru kendiliinden geliyor - o zaman ne yapmal? Anlay, daha
fazla farkndalk, daha fazla izlemek. Kendini hareket ederken, yaarken, varolurken izle.
Gelip geen her ann anlamaya al. Tank ol.
Unutma, tanklk yarglamak anlamna gelmez. Bunun iyi, unun kt olduuna dair
yarglara varmayacaksn. Yargladn anda tanklk konumunu yitirirsin. Eer bu kt
dersen, kendini tanmlam oluyorsun. Eer bu iyi dersen zaten tanklktan km
oluyorsun - bir yarg haline gelirsin.
Tank basit bir tanktr. Yolda akp giden trafii izler gibi tanklk yaparsn, veya bir gn
yere yatp gkyzndeki bulutlar izlersin. Bu iyi, bu kt demezsin; hibir yargda
bulunmazsn. zlersin. Neyin iyi, neyin kt olduu ile hi ilgilenmezsin. Ahlak peinde
deilsin. Baz kavramlar yarglamyorsun...sadece tanklk ediyorsun. Ve bu ekilde,
gittike daha da sradan gnlk hayatn tek hayat olduunu hissetmeye balarsn; baka
bir hayat yoktur. Ve sradan olmak dindar olmann tek yoludur. Tm dier srad eyler
ego triplerinden ibarettir.
Sadece sradan olmak dnyann en srad iidir, nk herkes srad olmak ister. Kimse
sradan olmak istemez.
Sradan olmak en srad olandr. nsanlar nadiren rahatlayp sradanlarlar. Zen
ustalarna "Sen neler yapyorsun?" diye sorduunda onlar sana "Ormandan odun
topluyoruz, kuyudan su tayoruz. Acktmzda yemek yiyoruz, susadmzda su
iiyoruz, yorulduumuzda uykuya yatyoruz. Hepsi bu," diyeceklerdir.
Pek de ekici grnmyor - odun getirmek, su tamak, uyumak, oturmak, yemek
yemek. Diyeceksin ki, "Bunlar sradan iler. Herkes aynsn yapyor zaten."
Bunlar sradan iler deil ve kimse aynsn yapmyor. Odun toplarken sen lanet okuyup
duruyorsun - aslnda bir lkenin bakan olmak isterdin. Oduncu olmay istemezdin. Senin
kaderinde byk iler yapmak vard - tm dnyay ynetip cennete evirmek, topya
yaratmak, gibi. Bunlarn hepsi ego tripleridir. Hepsi eitli bilin halleridir.
Sadece sradan olmak...ve aniden samalk dediklerin sama gelmiyor, lanetlediklerin
deer kazanyor. Her ey kutsallayor. Odun getirmek kutsal oluyor. Kuyudan su tamak
kutsal oluyor.
Her bir eylem kutsallat, her hareket meditasyona ve ibadete ynelik olduu zaman,
ite ancak o zaman yaamn derinlerine inersin - ve yaam sana tm srlarn ak eder. O
zaman beceri kazanrsn. O zaman dar ak olursun. Sen dar aldka yaam da sana
yaknlar.
Benim btn retim bundan ibaret: sradan olmak...ylesine sradan olmak ki srad
olma arzusu bile yokoluyor. Ancak o zaman imdiki zamanda varolabiliyorsun; br trl
bu gerekleemiyor.
Montaigne yle yazm: "Baka artlarn arayndayz nk kendimizinkilerin keyfini
karmay bilmiyoruz, ve iimizde varolanlar kefedebilmek iin kendi dmzda araya
geiyoruz. Aslnda koltuk denei kullanmamza hi gerek yok nk o zaman da
bacaklarmzn zerinde durmamz gerekiyor, ve dnyann en yksek tahtna bile ksak
bile farketmiyor nk gene kendi kmzn zerinde oturuyoruz." Nerede olursan ol - su
ta veya kral, bakan ya da babakan olarak tahta kurul - hibir ey farketmez. Nerde
olursan ol, sen kendinsin.
Odun tamaktan dolay ok bedbaht oluyorsan bakan olunca da mutsuz olacaksn
demektir nk dardaki eyler hibir eyi deitirmez. Dilenciyken mutluysan ancak o
zaman imparator olarak da mutlu olursun; baka yolu yoktur.
Mutluluunun bilin kaliten ile ilgisi var. Dardaki eylerle hibir ilgisi yok.
Uyanmadn srece her ey seni gittike daha mutsuz klacaktr. Uyandn anda her ey
mthi bir mutluluk getirir, mthi tatmin getirir. Bunun dardaki hibir eyle ilgisi
yoktur; sadece senin varlnn derinliine, alglama gcne baldr.
Odun ta ve odun tarken sadece odun ta - ve bunun gzelliini yaa. Baka eyler
dnp durma. Kyaslama yapma. Bu an mthi gzel. Bu an ani bir aydnlanma
getirebilir. Bu an en youn meditasyon an olabilir.
Su getirirken, kendini iine o kadar kaptr ki hibir ey darda kalmasn. Su tarken sen
orada deilsin; sadece su tama sreci var. te nirvana budur, aydnlanma budur.
Ben seninle konuuyorum; orada deilim...sadece sohbet ediyoruz, dedikodu yapyoruz.
Beni dinlerken, sen de orada deilsen, o zaman her ey yerli yerine oturur. Eer orada
beni dinliyorsan, kede durmu izliyorsan...ilerde kullanabilecein deerli bir eyler
syleniyor mu diye takipteysen, anlaml bir ey sylenir de bilgi daarcna katarsn diye
bekliyorsan - "bir eylerin araynda olmak, bir ey olmak iyidir"...o zaman beni
karrsn.
Ben anlaml bir eyler sylemiyorum. Grnrdeki herhangi bir ama iin
konumuyorum. Sana bilgi aktarmyorum. Seni bilgilendirmek peinde deilim.
Sen beni benim seninle konutuum gibi dinleyebilirsen...bu an tamamlanr, dna
kmam olursun, gelecek yokolur...o zaman aydnlanmay yakalarsn. Unutma ki burada
belli bir eylem gerekletiriyoruz. Bu eylem yle ibadet ve meditasyon dolu olmal ki
gemi yk olmaktan kmal ve gelecek tarafndan dejenere edilmemeli ve bu an saf
kalmal. Bu an aynen bu an olarak kalmal.
O zaman ne ben buradaym, ne de sen. O zaman kalabalk dalyor. O zaman ayn
denizin dalgalar oluyoruz - o deniz ki yaam, o deniz ki tanr, o deniz ki nirvana.
Nirvana ile varln ylesine rahatlar ki sen o srada yokolursun. Gerginken varsn;
rahatladnda yoksun. Egon ancak sen gerginken varolabilir. Eer gevemisen tanr
vardr, sen yoksundur.
imdi o ok basit ykye dnelim. Tm Zen ykleri basittir zaten. Eer onlar anlarsan
sana bir eyler gsterirler. Anlamazsan o zaman sana hibir ey vermezler.
Dnyann tm byk ustalar ahlaki mesaj ykl ksa hikayeleri kullanmtr nk bunlar
birer resim izer. Fazla kavramsal deildir; daha ok insan kalbine hitap ederler.
Sylediinden fazlasn aa karr. Beynin entellektel dzeyde alglamasna gerek
yoktur. yk apak ortadadr.
ULUSAL NDER,
VE DEVRNN NDE GELEN STADLARINDAN MUSO,
UZAK BR BLGEYE GTMEK ZERE
BR MRD LE BAKENT TERKETT.

TENRYU NEHRNE GELDKLERNDE
TEKNEYE BNMEK N
BR SAAT BEKLEMEK ZORUNDAYDILAR.
TAM TEKNE DEMR ALACAKKEN
SARHO BR SAMURAY KOARAK GELD
VE AZINA KADAR DOLU TEKNEYE ATLADI,
NEREDEYSE ONU DEVRECEKT.
SARHO BR SAMURAY... Normalde sarho olmayabilir, ama bir samuray her zaman
sarhotur. Samuray g peinde olan bir adamdr. Samuray savadr. Samuray ego ile
sarho olmutur. Normalde sarho olmayabilir - bu nemli deil. Sarho olmu olabilir,
ama g peindeki herkes sarhotur.
G peine dnce gittike bilinsizleirsin, nk ancak bilinsizlik g peine debilir.
Bilinlilik halinde hayatn yaarsn. Bilinlilik hali g ile ilgilenmez, nk sonuta g ne
ie yarar ki?
Gcn yarar, bir gn sayesinde yaayacak olmandr. nce g toplarsn...bu g belki
parada gizlidir, belki de silahlarda. nce hazrlanrsn - g bir hazrlktr - ve sonra da bir
gn yaayacaksndr.
...SARHO BR SAMURAY KOARAK GELD
VE AZINA KADAR DOLU TEKNEYE ATLADI,
NEREDEYSE ONU DEVRECEKT.
UFAK TEKNE NEHRDE YOL ALIRKEN
O DA DELLER GB SENDELYORDU.

KAPTAN,
YOLCULARININ GVENL N KORKTUUNDAN,
SAMURAYA SESSZCE DURMASI N YALVARDI.
"BURADA BALIK STF HALNDEYZ,"
DED SAMURAY TERSLENEREK.
SONRA, MUSO'YU ARET EDEREK
"NEDEN BU RAHB AAI ATMIYORUZ?" DED.
Rahip ile Zen rahibini kastediyordu. yk gzel. Politikaclara izin verilse dnyadaki tm
dindar insanlar yokederlerdi. Onlar ldrrler, tekneden aa atarlard - nk bir
politika iin tek tehlike dini bilintir. nsanlar dindarlatka politika albenisini yitirir.
Politikac g peindedir, ve dindar insan hibir eyin peinde deildir. Dindar insan imdi
burada yaarmak ister, ve politikac hep bir gelecek iin hazrlanr - asla gelmeyen bir
gelecek. Politikac hep bir topyann peinde koar...bir ryann. Bu asla gereklemez.
Tm politik devrimler baarsz oldu - hem de tamamen - nk hep gelecek iin
fedakarlk yaparsn, bugn gelecek iin harcarsn. Ama eer imdiki zaman yokolursa
gelecek nasl ve nereden gelecek? Onun imdiki zamandan domas gerekiyor.
Gnn birinde gzel bir gelecek doacak midi ile bugn katlediyorsun.
Gzel bir gelecek ancak bugn gzel yaanrsa doabilir. Politikaclar her zaman dindar
insanlara kardrlar. Eer deillerse bu sadece dindarlarn aslnda dindar olmad
anlamna gelir. Bu durumda dindar insanlar da politika oyununu oynuyorlardr - hem de
din adna. Hristiyanlk, slam, Hinduizm - hepsi din adna yaplan politikalar.
Gerek dindar bugn burada yaamak ister. Gelecek hakknda endie duymaz ve
dnyada herhangi bir devrim yapmaya almyordur nk tek bir yaam, tek bir
devrim, tek bir kkl deiim olduunu biliyordur - bunlar insann kendi varlnn
iindedir.
Sevmek ister, yaamak ister, dua etmek ister, meditasyon yapmak ister. Yalnz kalmak
ister; kimse rahatsz etmemelidir. Kimsenin yaantsna karmak istemez ve kimsenin
kendi yaantsna mdahale etmesini istemez. Ve politika da bundan ibarettir -
bakalarnn yaantlarna mdahaleden. Belki onlarn iyilii iin mdahalede
bulunuyormu gibi yapyorsundur...ama sonuta insanlarn yaantlarna mdahale
ediyorsun.
yk gzel. u ie bak ki samuray kp "Neden rahibi aaya atmyoruz? Buras ok
kalabalk," deyiveriyor.
"BURADA BALIK STF HALNDEYZ," DED SAMURAY TERSLENEREK.
SONRA, MUSO'YU ARET EDEREK,
"NEDEN BU RAHB AAI ATMIYORUZ?" DED.
"LTFEN SABIRLI OLUN," DED MUSO,
"AZ SONRA KARI KIYIYA ULAMI OLACAIZ."
Normalde onun fkelenmesini beklersin, ama sadece diyor ki, ltfen sabrl olun. Kar
ky fazla uzakta deil.
Bu ok sembolik bir cmle. Dindar kii sabrldr, nk bu yaamn sabrsz olmaya
demediini grr, devaml bu anlaya sahiptir - kar ky devaml
yaklamaktadr. Hibir ey sabrsz olmaya demez. Sabr daha deerlidir, sana yaamn
iinden daha fazlasn sunar. Sabrsz olmak bu an karmak anlamna gelir. Huzursuz
olursun.
Diyor ki, endielenme. Sz konusu olan sadece birka dakika. Beni veya bir bakasn
aa atmaya gerek yok; sorun karmaya gerek yok. Kar ky yaklayor. Yaknda dier
tarafa erieceiz.
Bu dindar bir insann yaklamdr. Ivr zvrla ilgilenmez. Birisi parasn almtr. Bu
konuda endielenmez; nemi yoktur. Birisi ona hakaret eder - bu da nemsizdir.
Sadece hayat yaamayan insanlar iin bunlar nemlidir. O zaman sradan, gereksiz,
anlamsz, bo eyler byk anlam kazanr. Tam anlamyla hayatn yaayan bir insan o
kadar mutludur ki bu tip eyler onu rahatsz etmez. Darda her ne olursa olsun bu
merkezi etkilemez. O da merkezde kalr.
"NE!" DYE BAIRDI SAMURAY, "BEN M SABIRLI OLACAIM?
BANA BAK, EER BU EYDEN AAI ATLAMAZSAN
YEMN EDERM BEN SEN BOACAIM."
Bir politikac, gce odakl bir insan, sabrl olamaz. Sabrszl arttka g ve politika
dnyasnda baarl olma ihtimali de artar. Sabrl olamaz nk zaman hzla gemektedir.
Ancak dindar bir insan sabrl olabilir, nk o sonsuzluun deerini anlamtr. Paradoks
olacak ancak dindar bir insan bu yaamn sona ereceini bilir, ama bu yaamn altnda
asla bitmeyen bir yaam daha vardr. O bu seferki yaamnn lmle noktalanacan bilir
ama bu zamann altnda sonsuzluk sakldr.
Yaama girersen sonsuzlua adm atarsn. Yzeyde kalrsan zaman iinde skrsn.
Zaman sabrszlktr.
Bak. Bat'da insanlar daha ok zaman odakl ve tabii daha sabrszlar. Dou'da insanlar
zamana o kadar baml deiller; doal olarak o kadar sabrsz da deiller.
Zaman sabrszl beraberinde getiriyor.
Hristiyanlar Hindulardan daha sabrsz nk Hindularn yeniden dou hakknda bir
fikirleri var ama Hristiyanlarn yok. Sadece bu yaam...ok ksa bir hayat, sadece yetmi
yl - neredeyse te biri uykuda geiyor. nsan birazck uyanmaya baladnda hayatnn
yars gemi oluyor ve sonra yaam ufak eylerle - ekmek paras, oluk ocuk evlilik -
geip gidiyor. nsan sabrszlayor.
Bu kadar ksa bir zamanda nasl yaamal? Bat'nn bu konudaki tek zm hz artrmak
oldu - tek yolu bu. Eskiden bir gn sren yolculuk imdi be dakika sryor, bylece
zaman kazanyorsun. Bu hz merak da sabrszln bir paras. Zaman kazanabilirsin ama
sonra o zamanla ne yapacan bilemiyorsun. Onu daha ok zaman kazanmak iin
kullanyorsun...ve bu byle srp gidiyor.
Sabrszlk ateli bir yaam tarz. nsan rahatlamal. Bir kez rahatladn m zaman
yokoluyor ve sonsuzluk sana kendi doasn gsteriyor.
"NE!" DYE BAIRDI SAMURAY, "BEN M SABIRLI OLACAIM?
BANA BAK, EER BU EYDEN AAI ATLAMAZSAN
YEMN EDERM BEN SEN BOACAIM."
Bir politikac sabrl olamaz. Lenin'i veya Hitler'i meditasyon yaparken dnemezsin. Bu
tam bir zaman kayb olurdu onlar iin.
Bana Bat'dan gelip de meditasyona baladnda bu gerekten bir mucize oluyor. Bu
senin tm artlanmana aykr bir olay. Geri dndnde sana neler olduunu hi kimse
anlayamayacak...sadece zaman kayb - nk zaman kullanmak gerekir. Zaten yeterince
ksa. Hayat ksa ve tatmin edilecek onca istek var. Ne diye gzlerin kapal halde oturup
gbeine konsantre olasn ki? Hayat akp gitmeden bir eyler yap. Yzeyde yayorsan
sabrsz olacaksn. Daha derinlere inersen her eyin bu yaamdan ibaret olmadn, ve
dairenin etrafndakilerin btn oluturmadn hissedeceksin. Dalgalar denize aittir, ama
denizin kendisi sadece dalgalardan ibaret deildir - zamann dalgalarnn hemen altnda
sonsuzluun denizi sakldr.
Dindar bir insan sabrl olabilir, sonsuz sabrl olabilir, nk hi bir eyin balamadn ve
hi bir eyin bitmediini bilir.
USTA'NIN SKUNET SAMURAY'I YLESNE KIZDIRMITI K
MUSO'NUN BAINA DEMR YELPAZES LE VURDU
VE KAN AKITTI.
Ve ite olay oluyor. Usta fkelenmi olsayd samuray onun dilinden anlard - , kendi
dilinden - ama usta sessiz kald iin...sadece sessiz deil, sonsuz sabrl da...samuray
ok kzd.
Eer birisi sana hakaret ederse ve sen susarsan, hibir ey olmamasna, karndaki
daha da kzar; gittike daha fkelenir. Sen de fkelensen o bunu anlayabilir, ama
sessizlii anlayamaz. Hatta, sessizliin yznden kendini ok byk hakarete uram
gibi hissedebilir. Sen sessizliin sayesinde yceliyorsun. O ise bcek gibi kalyor. Bu da
gcne gidiyor.
sa der ki, "Birisi sa yananz tokatlarsa solu da uzatn."
Nietzsche bu konuda yle bir yorum yapyor: "Bunu asla yapmayn, nk bu ekilde
karnzdakine daha fazla hakaret etmi olursunuz. Onun yerine siz de ona vurun. Buna
daha ok sayg duyacaktr. En azndan onu eit olarak kabul etmi oluyorsunuz."
Ve Nietzsche de hakl. ok keskin gzleri var.
Dindar bir insan...onun varl bile politikaclar ileden karmaya yeter. O hakarete
uradnda ve bunu hafife aldnda, karsndaki neredeyse fkeden kudurur.
te sa'y byle armha gerdiler. Papazlar, politikaclar, g bamls kiiler, onlar bu
mtevazi ve basit adam ekemediler. Onlara bir zarar yoktu. Aslnda retileri de
zararszd. nsanlara ocuklar gibi masum olmay retiyordu. Onlara "alak gnll olan
kutsaldr" diyordu. Ama onlar kzdrd. Onu ldrmeleri gerekiyordu, nk onun varl
dahi onlar fena halde alaltr hale gelmiti. O yce bir sevgi, anlay, alakgnlllk
abidesi idi - bunu asla ekemediler.
MUSO'NUN MRDNN SABRI SONUNDA TAMITI,
VE GL KUVVETL BR ADAM OLDUU N
SAMURAY'A KAFA TUTMAK STED.
"BUNDAN SONRA ONUN YAAMASINA ZN VEREMEM," DED.
Mrid mriddir. Henz anlayamaz. Hala egosuna baldr. Dindar olmu olabilir, ama
egosu henz yerli yerindedir.
Birisi benim aleyhimde bir ey sylerse kzarsn. imdi egon bana baml. Eer birisi
kp da bu adam be para etmez dese kzarsn. Bu adamla ok ilgili olduundan deil,
ama eer bu adam be para etmezse ve sen onun peinden gidiyorsan sen ondan da
betersin demektir. Bu egoyu sarsar. Eer beni izliyorsan ben dnyann en byk ustas
olmalym. Beni izliyorsun - eer dnyann en byk ustas deilsem beni nasl
izleyebilirsin ki?
Unutma, bu da yine egonun bir oyunu. "Benim ustam dnyann en byk ustas" lafn
ispat etmeye kalkacaksn. Bu i usta ile ilgili deil. Sen nasl olur da ikinci snf bir
ustann takipisi olursun? mkansz. Sen - ikinci snf bir ustann peinde? Bu mmkn
deil.
"BUNDAN SONRA ONUN YAAMASINA ZN VEREMEM," DED.
"UFACIK BR MESELEY NE DYE BU KADAR BYTELM K?"
DED MUSO GLMSEYEREK.
"TE TAM DA BYLE DURUMLARDA
RAHP ETM E YARAR. UNUTMAMALISIN K SABIR
BR SZCKTEN BARET DELDR."
Bu byk bir deneyim. imdi sabrl olup bunun keyfini karma zaman. Bu adam sabrl
olmak iin gzel bir frsat sunuyor. Ona teekkr borlusun. Bu bir meydan okuma. Ama
bu meydan okumay egona kar yaplm gibi alglama. Ayn artlar mevcut - ama sen
bunu ya kullanrsn ya da kullanlrsn.
Eer kullanyorsan bilinsiz bir insansndr. O zaman tepki verirsin. Btn tepkiler
bilinsizdir.
Bilinli isen asla tepki vermezsin. Harekete geersin. Eylem bilinlidir, tepki ise bilinsiz.
Tepki, adamn duruma hakim olmas demektir: o dmeye bast ve sen fkelendin. Onun
elinde oyuncak oldun. Ama eer sabrl olursan, glmsersen, birdenbire bilinsizliin ksr
dngsnden kurtulursun.
Durumlar lehine kullan, sonra greceksin ki dmanlar bile dosttur ve en karanlk geceler
beraberinde en gzel sabahlar getirecektir. Sana fke kusulduunda sen iinden sevgi ve
anlay ykseldiini hissedeceksin. Bunlar nadir dakikalardr. Bylece bu durumu yaratan
insana kar minnet duyacak, teekkr edeceksin.
"UFACIK BR MESELEY NE DYE BU KADAR BYTELM K?" DED
MUSO GLMSEYEREK.
"TE TAM DA BYLE DURUMLARDA
RAHP ETM E YARAR.
UNUTMAMALISIN K SABIR
BR SZCKTEN BARET DELDR."
Sabr mthi bir deneyimdir, varoluu bir deneyim.
SONRA O ANDA AKLINA GELEN R OKUDU:
'DVEN VE DVLEN: OYUNUN KATILIMCILARINDAN BARET
BR RYA KADAR KISA MRL.'
te tanklk etmek bundan ibarettir. Eer bir duruma tanklk edebilirsen aniden onun
iinden karsn, artk bir paras deilsindir. Tankln yitirirsen ryalarnda bile o
durumu yaarsn.
Sinemaya gidersin, bir film izlersin. Orada sadece izleyicisin, ama eninde sonunda izleyici
olduunu tamamen unutursun - hikayenin bir paras haline gelirsin. Glmsersin,
alarsn, fkelenirsin, heyecanlanrsn - ve aslnda ekranda glgelerden baka bir ey
yoktur, ama sen ahitliini yitirmi olursun. Neredeyse perdeyle btnleirsin. O zaman
ekrandaki glgeler geree dnr.
Tam tersi de mmkn: yolun kenarnda durup gelen geeni izlersen birden gerek
insanlarn birer hayale, sinema perdesindeki glgelere dntn grrsn.
Hepsi sana bal. Sen onunla zdeleirsen gerek olmayan gerek olur. Bunu yapmazsan
gerek bir ey bile gerek d olabilir.
Tankln ne olduunu bilen birisi iin tm bu yaam koca bir ryadan, byk bir
dramdan ibarettir.
'DVEN VE DVLEN: OYUNUN KATILIMCILARINDAN BARET
BR RYA KADAR KISA MRL.'
Dou'nun eritii en byk anlaylardan birisi budur -yaamn bir hayalden ibaret
olduu. Gerek deildir.
Bir baka yaam var. Eer farknda olursan, o zaman gerein tapnana girersin.
Farknda olmaynca sadece bir ryada yayor olursun.
TEKNE KIYIYA ULATIINDA,
VE MUSO LE MRD KARAYA IKTIINDA,
SAMURAY KOARAK GELD
VE USTA'NIN AYAKLARINA KAPANDI.
HEMEN ORACIKTA MRD OLDU.
Her eyden nce, durum normalde fke gerektirirken sen sessiz kalrsan, karndaki
sabrszlk ve kavga beklerken sen sabr gsterirsen, o ileden kacak, alnacak, alalm
hissedecektir, almak isteyecektir - sen ona tanr rol yapyorsun.
Ama eer devam edersen, kkrtmaya gelmeyip sessiz ve sakin kalrsan, kendi varlna
odaklanrsan, eninde sonunda karndaki de rahatlayacaktr. nk sessizlik mthi bir
g, sessizlik her eyi deitirebilir, sessizlik simya gibi...dnyadaki tek sihir...karndaki
de mutlaka deiecektir.
Azck bekle. Acele etme. Biraz zaman alacak. Karndakine frsat ver.
Samuray koup ustann ayaklarna kapand.
HEMEN ORACIKTA MRD OLDU.
Byle bir durumla karlatnda -gerek bir sabr, gerek bir sessizlik -ta derinlerde bir
yerlerde senin kalbin de etkilenir. Artk eskisi gibi deilsindir. Bir eyler k huzmesi gibi
karanln delip gemitir.
Bu dnya onu bir ryaymasna yaayan insanlar tarafndan deitirilir. nsanlar bu
dnyada vr zvra hi taklmadan yaayan kiiler sayesinde deiirler...ilerinde merkeze
odaklanm, bu dnyada yaayp da onun ilerine girmesine izin vermeyen, bozulmayan,
sessizliklerini her yere tayan insanlar tarafndan - arnn ortasnda bile onlar
ilerindeki tapnakta kalrlar...hibirey onlarn dikkatini kendi varlklarndan
uzaklatramaz.
Bu insanlar birer katalist olurlar. Bu insanlar insanln bilincine yepyeni bir boyut
katarlar. Bir Buda, bir sa, bir Krina, bir Muhammed - dier dnyay bu dnyaya tarlar.
Hindu dilindeki "avatar" szcnn anlam budur. Tanr'y dnyaya getirdikleri anlamna
gelir; tanr onlarn araclyla dnyaya iner. Bir vizyon...onlar pencere vazifesi grrler.
Onlarn aracl ile bir vizyonu, hereyin tesindekine bir bak yakalayabilirsin.
Bat'da yetien en etkin yazar ve dnrlerden biri Aldous Huxley idi. Dou'ya zg
kendi iine odaklanma fikri ona hi yabanc deildi. Yaama kar Dou bak asn
derinlemesine zmseyebilen yegane Batl kafalardan biriydi. Derler ki Kaliforniya'da
kan bir yangnda btn maln mlkn kaybettiinde Aldous Huxley sadece
beklenmedik bir zgrlk hissine kaplm. "Tertemiz olduumu hissediyorum," demi.
Gerekten gzel bir antika, kitap ve resim koleksiyonuna sahipti - bir mr boyu bunlar
biriktirmiti - ve her ey bir yangnda kl olup gitmiti. Alevlere bakarken sadece
rahatladn, zgrletiini, hafiflediini hissettiine kendi de inanamyordu. Hi rahatsz
olmamt; tam tersi, bir zgrlk hissi duyuyordu - adeta yangn dostu imiesine. Ve
sonra da dedi ki, "Tertemiz olduumu hissediyorum." Bu Doulu bak asdr.
Eer iine odaklanmsan hibir ey yokolmaz. Hibir yangn senin merkezini yokedemez.
lm bile seni ona odaklanmaktan alkoyamaz.
Ve bu odaklanma ancak her dakikay meditasyon yaparcasna, tamamen uyank, farknda
olarak yaarsan mmkn olabilir. Otomaton gibi hareket etme. Mekanizma gibi tepki
verme. Bilinli ol. Kendini iyice topla ki iini kristalize olmu bir bilin aydnlatsn, orada
bir alev yanmaya devam etsin ve nereye gidersen git yolunu aydnlatsn. Ne yaparsan
yap o yolunu aydnlatacaktr.
indeki bu alev orada, potansiyel olarak hep var...bir tohum gibi. Bir kez kullanmaya
balaynca iek aar. Bir sre sonra grrsn - bahar gelir ve her yer iek aar ve sen
bilinmeyenin, bilinemeyenin gzel kokularna brnrsn. Tanr iine inmitir.

Hikayenin kayna:
ZEN: RLER, DUALAR, VAAZLAR, ANEKTODLAR, SYLELER
eviren/dzenleyen: Lucien Styrk ve Takashi Ikemoto
Telif hakk: 1963, 1965, Lucien Styrk ve Takashi Ikemoto'ya ait
Basm: DOUBLEDAY ANCHOR BOOKS
DOUBLEDAY&COMPANY, INC.
GARDEN CITY, NEW YORK, USA
Sayfa 115




















Bilmemek En yisi
Zen Ustas Hogen'n amasz yolculuu onu nasl evine geri getirdi
("te Bu," 1. blmden)
Masumiyetin sra d zekas zerine

TAHTA IKAN DOGEN ZENJ DED K:
"ZEN USTASI HOGEN KESHN ZENJ'DEN DERS ALDI.
KESHN ZENJ ONA, 'JOZA, NEREYE GDYORSUN?' DYE SORDU.
HOGEN DED K,'AMASIZ BR HAC YOLCULUUNA IKIYORUM.'
KESHN DED K, 'HAC YOLCULUUNUN HEDEF NEDR?'
HOGEN, 'BLMYORUM,' DED.
KESHN, 'BLMEMEK EN MAHREM OLANI,' DED.
HOGEN ANDEN MTH AYDINLANDI."

Zen sadece Zen'dir. Hibir eyle kyaslanamaz. Benzersizdir u bakmdan benzersiz,
insan bilincinin bana gelen en sradan ve ayn zamanda en srad fenomen olduu iin.
Sradan nk bilgiye inanmaz, beyne inanmaz.
Felsefe veya din deildir. Tm kalbiyle sradan varoluu kabullenmektir, insann tm
benlii ile, tamamen hayal rn olan baka dnyalar arzulamadan. Ezoterik samalklar
ile ilgilenmez, metafizik ile de. Kar kyya gemek iin rpnmaz; bu ky fazlasyla
yeterlidir. Bu kyy kabullenii ylesine mthitir ki bu kabullenme sayesinde ky da
deiime urar - ve bu ky kar kyya dnr.
Bu bedenin ta kendisi buda. Bu topran ta kendisi lotus cenneti.
Bylece sradandr. Belli bir trde spiritellik, bir kutsallk yaratman istemez. Senden tek
istedii hayatnn her ann spontan bir coku iinde yaamandr. te o zaman sradan
olan kutsallar.
Zen'in byk mucizesi sradan olan kutsallatrmasdr. Ve bu da mthi sraddr nk
daha nce yaama bu ekilde hi yaklalmad, yaama bu ekilde hi sayg duyulmad.
Zen Buda'y ve Lao Tzu'yu aar. O Hem Hint hem in zekasnn doruudur ve onlar aar.
Hint zekas Gautam Buda ile zirvesine ulat ve in zekas da Lao Tzu ile doruuna eriti.
Ve buluma... Buda'nn retileri ile Lao Tzu'nun retilerinin z ylesine derin bir
akntda birleti ki artk onlar ayrmann imkan yok. Neyin Buda'ya, neyin Lao Tzu'ya ait
olduunu ayrt etmek bile imkansz, birleme ylesine gl oldu. Bu sadece bir sentez
deil, bir entegrasyon. Bu bulumadan Zen dodu. Zen ne Budist ne de Taoist ama ayn
zamanda her ikisi de.
Zen'e "Zen Budizmi" demek doru deil nk o ok daha fazlas. Buda Zen kadar
dnyevi deil. Lao Tzu ise mthi dnyevi, ama Zen sadece dnyevi deil: onun vizyonu
dnyay cennete eviriyor. Lao Tzu dnyevi, Buda deil, Zen her ikisi birden - ve bu
zellii sayesinde ok srad bir fenomen haline gelmi bulunuyor.
nsanlk gelecekte Zen yaklamna gittike yaklaacak, nk Dou ile Bat'nn bulumas
ancak Zen gibi bir eyle mmkn olabilir, nk o hem dnyevi hem deil. Bat ok
dnyevi, Dou ise tam tersi. Kpry kim kuracak? Buda bunu yapamaz; o znde
fazlasyla Doulu, Dou'nun tadn, ruhunu hi dn vermez biimde yanstyor. Lao Tzu
da kpr olamaz; fazlasyla dnya ileri ile megul. in zaten hep byle olmutur. in
Dou'dan ok Bat kafasna yakndr.
in'in Dou'daki ilk komnist lke olmas, materyalist hale gelmesi, tanrsz bir felsefeyi
benimsemesi, insann maddeden baka bir ey olmadna inanmas tesadf deil.
Neredeyse be bin yldr in dnya ilerine odakl yayor; bu adan ok Batl. O yzden
Lao Tzu kpr olamaz; Yunanl Zorba'y daha ok andryor. Buda ise o kadar ruhani ki
onu yakalayamazsn bile - kpry nasl kurabilir ki?
Ben etrafma bakndmda Zen tek seenek olarak grnyor, nk Zen'de, Buda ile
Lao Tzu birleiyor. Buluma zaten gereklemi. Temel mevcut, Dou ile Bat'y
birletirebilecek kprnn temeli. Zen buluma noktas olacak. Harika bir gelecei var -
harika bir gemii ve harika bir gelecei.
Ve mucize udur ki Zen ne gemi ne de gelecekle ilgilenir. Tm ilgisi bugne yneliktir.
Belki de o nedenle mucize mmkn oluyor nk bugn, gemi ile gelecein
kprsdr.
Bugn, zamann bir paras deil. Bunu hi dndn m? Bugn ne kadar srer?
Gemiin bir sresi vardr, gelecein de yle. Bugnn sresi nedir? Ne kadar devam
eder? Gemi ile gelecek arasnda, bugn lebilir misiniz? O llemez; neredeyse yok.
O zamana ait deil: o sonsuzluun zaman delmesi oluyor.
Zen bugnde yaar. Tm reti udur: bugnde nasl olunur, artk varolmayan gemiten
nasl kurtulunur ve henz olmam gelecek ile nasl uralmaz, ve varolan ann iinde
odaklanarak nasl kalnr.
Zen'in tm yaklam bugne aittir, ama bunun sayesinde gemi ile gelecek arasnda
kpr oluturabiliyor. Pek ok eye kpr oluturabiliyor: gemile gelecek, Dou ile Bat,
beden ile ruh arasnda. Birleemez gibi duran szckleri birletirebiliyor: bu dnya ve o,
sradan ve kutsal.
u ufak anektoda girmeden evvel birka eyi anlamamz iyi olacak. lk nce: Ustalar
doruyu sylemiyor. steseler de bunu yapamazlar; imkanszdr. O zaman ilevleri nedir?
Ne yapyorlar? Doruyu syleyemiyorlar, ama senin iinde uyumakta olan gerei aa
karabiliyorlar. Onu kkrtyorlar, ona meydan okuyorlar. Seni sarsp uyandrabiliyorlar.
Sana Tanr'y, nirvanay, gerei veremiyorlar nk her eyden nce bunlar zaten senin
iinde var. Sen onlarla birlikte dnyaya geliyorsun. Onlar birer paran olarak senin iinde
yer alyor. Senin z varlna aitler. O nedenle sana gerei veriyor numaras yapan birisi
senin safln, kolay inanrln suistimal ediyor. Kendisi ok kurnaz - hem kurnaz hem
de tamamen cahil. Hibir ey bilmiyor; gerein en ufak bir noktasn bile grm deil. O
yalanc Usta.
Gerek verilemez; o zaten senin iinde. Ortaya karlabilir, kkrtlabilir. Bir ortam
yaratlabilir, bylece gerek uyanp iinden ykselme frsatn bulur.
Ustann grevi sandndan daha karmaktr. Eer gerek aktarlabilseydi her ey ok
daha basit ve kolay olurdu. Ama aktarlamyor, o nedenle dolayl yol ve yntemler bulmak
gerekiyor.
Yeni Ahit'te Lazarus'un gzel yks yer alyor. Hristiyanlar bu yknn ana fikrini
tamamen karyorlar. sa yle anssz ki - yanl ellere dm durumda. Lazarus'un
yksn, lm ve diriliinin yksn tek bir Hristiyan din alimi bile anlayamamtr.
Lazarus lr. Mary Magdalene ile Martha'nn erkek kardei ve sa'nn tutkulu bir
takipisidir. sa uzak diyarlardadr; haberi ve "hemen gel" davetini aldnda iki gn
gemitir bile, ve Lazarus'un evine vardnda drt gn gemitir. Ancak Mary ile Martha
onu beklemektedirler - ona olan gvenleri sonsuzdur. Btn ky onlara glmektedir. O
ikisi dierlerinin gznde aptaldr nk cesedi bir maarada saklyorlardr; gnlerdir
cesedin banda nbet tutmaktadrlar. Ceset kokmaya balamtr; rmektedir.
Kyller, "Siz aptalsnz! sa hibir ey yapamaz. Birisi lmse lmtr!" demektedir.
sa gelir. Maaraya gider - ieri girmez - darda durur ve Lazarus'a seslenip onu dar
arr. nsanlar bana toplanmtr. lerinden ona glyorlardr: "Bu adam deli
herhalde!"
Birisi ona der ki, "Ne yapyorsun? Adam lm! Drt gndr l o. Hatta maaraya
girmek bile zor - bedeni kokmaya balad. Bu imkansz! Sen kime sesleniyorsun?"
Ama, istifini hi bozmayan sa, tekrar tekrar seslenir: "Lazarus, k dar!"
Ve kalabalk mthi bir srprizle karlar: Lazarus maaradan dar kar - sarslm,
oktadr, adeta uzun bir uykudan uyanmasna, bir komadan kmasna. Olanlara,
neden maarada olduuna kendisi de inanamamaktadr.
Aslnda bu yk bir Usta'nn ilevinin ne olduunu anlatmaya yaryor. Lazarus'un
gerekten lp lmedii nemli deil. sa'nn lleri canlandrp canlandrmad da
nemli deil. Btn bu aptalca sorulara taklp kalmak ok absrd oluyor. Ancak ok
okumu kiiler bu kadar aptal olabilirler. Anlay sahibi bir insan bu yknn tarihi bir
olay olduunu asla dnmez. ok daha fazlasdr! O olmu bir olay deil, bir gerektir.
Zaman iinde yer alan bir ey deildir; daha fazlasdr: sonsuzlukta yer alan bir ey.
Hepiniz lsnz. Hepiniz Lazarus ile ayn durumdasnz. Hepiniz karanlk maaralarnzda
yayorsunuz. Hepiniz kokumusunuz ve ryorsunuz... nk lm bir gn aniden
gelivermez - siz her gn biraz lyorsunuz. Doduunuz gnden beri lyorsunuz. Bu
uzun bir sre; yetmi, seksen, doksan ylda tamamlanyor. HER AN size ait bir ey,
iinizden bir para lyor, ama siz bunun farknda bile deilsiniz. Canlymasna devam
edip gidiyorsunuz; hayat biliyormuasna yaayp gidiyorsunuz.
Usta'nn grevi seslenmektir: "Lazarus, k o maaradan! Mezarndan k! lmden k!"
Usta sana gerei veremez ama geree seslenebilir. inde bir eyleri harekete
geirebilir. Bir alevi ateleyecek sreci senin iinde tetikleyebilir. Gerek sensin - ama
etrafn toz tutmu. Usta'nn ilevi olumsuzdur: seni ykamak zorunda ki o tozlar yokolsun.
te Hristiyanlktaki vaftiz treninin anlam budur. Vaftizci John'un rdn Nehrinde
yapt budur. Ama insanlar bunu srarla yanl anlyor. Gnmzde de kiliselerde vaftiz
trenleri yaplyor; tamamen anlamsz oluyor.
Vaftizci John insanlar isel bir ykanmaya hazrlyordu. Hazr olduklarnda onlar sembolik
olarak rdn Nehrine gtryordu. Bu sadece sembolik bir hareketti -mesela senin sar-
krmz giyinmenin sembolik olaca gibi rdn Nehrindeki o ykan da sembolikti -
ustann seni ykayabileceinin sembol idi. O zerindeki yzyllarn tozunu silebilir. Ve
aniden her ey berraklar, her ey apaktr. Bu aklk aydnlanmadr.
Byk Usta Daei der ki: "Bilgelerin, azizlerin, ustalarn tm retileri bundan fazlasn
tefsir etmez: onlar sizin birden Ah, te Bu!' diye haykrmanz hakkndaki yorumlardr."
Aniden her ey akla kavutuunda ve iinden byk bir nee ykseldiinde, ve tm
varln, benliinin her bir hcresi, beynin ve ruhun dans ettiinde, ve "Ah, ite! ok
kr!" dediinde, iinde byk bir coku l koptuunda, bu aydnlanmadr. Aniden
yldzlar gkyzne inerler. Varoluun sonsuz dans ile btnleirsin.
Auden der ki:
Yldzlar yere inene kadar dans et!
Dans et, dans et, yere dene kadar!
Evet, bu oluyor - senin yapman gereken bir ey deil. Yapmak istemesen bile yapmamay
imkansz bulacan bir ey; kar gelmen imkansz olacak. Dans etmek zorunda
kalacaksn.
Bunun gzellii, imdinin gzellii, varoluun cokusu ve yaknl... Evet, gkten yldzlar
iniyor. O kadar yaknlar ki onlara dokunabilirsin; onlar avularnn arasna alabilirsin.
Daei hakl. Diyor ki:
Bilgelerin tm retileri "AH, TE!' diye haykrmanz hakkndaki yorumlardan fazlasn
tefsir etmez.
Tm kalbinle "te imdi oldu!" diyorsun. Arkadan gelen sessizlik, skunet, coku,
buluma, ve birleme, ve orgazma benzeyen deneyim, byk keyif...!
Ustalar gerei retmezler; onu retmenin yolu yoktur. O din kitaplarnn, kelimelerin
tesinde bir iletiimdir. O bir iletidir. inizdeki enerjinin daha fazla enerjiyi aa
karmasdr. Bir tr senkronize eylemdir.
Usta bir ego olarak yok olmutur; saf cokuya dnmtr. Mrid Usta'nn yannda
oturup yava yava bu cokuyu, onun varln, o bitmez tkenmez pnardan yemesini,
imesini paylar. AIS DHAMMO SANANTANO. Ve bir gn...ve kimse o gnn ne zaman
geleceini bilemez; tahminde bulunmak imkanszdr. Bir gn aniden oluverir: iinizde
balayan bir sre varlnn gereini sana ak ediverir. Kendinle yz yze kalrsn. Tanr
baka bir yerde deil: o imdi burada.
Ustalar anlaya kavumay aydnlatp teyit ederler. Bin-bir ekilde aydnlatrlar. Geree
doru iaret etmeye devam ederler: aya iaret eden parmaklar. Ama o parmaklara
yapan bir sr aptal vardr. Unutma, onlarn parmaklarna yaparak ay gremezsin.
Bazlar daha da aptal, onlar bu parmaklar srveriyorlar. Bu da seni hibir ekilde
beslemeyecektir. Parma bo ver ve iaret ettii yere bak sen.
Ustalar aydnlatr. Etraf a boarlar - kendileri ktr -varlna k tutarlar. El feneri
gibidirler: kendi varlklarn senin varlnn zerine odaklarlar. Sen yzyllar boyunca,
milyonlarca yaam sresinde karanlkta yaadn. Birdenbire bir Usta'nn el feneri iindeki
unutulmu birka blgeyi aydnlatmaya balyor. Onlar senin iinde; Usta tarafndan
getirilmiyorlar - o sadece n sana tutuyor, kendini sana odaklyor. Ancak mrid
akken, kendini brakmken, tartmaya deil renmeye hazrken, bilgi toplamaya deil
gerei anlamaya gelmiken, sadece merakl deil ayn zamanda her eyi riske atabilecek
bir arayc olduu zaman Usta ona odaklanabilir. Hayat tehlikede ve kurban edilecek bile
olsa mrid hazrdr. Hatta, o uyumu hayatn tehlikeye attnda hayatna tamamen
deiik bir boyut gelir: k, ak dolu bir hayat, lmn tesinde bir hayat, zamann ve
deiimin tesinde...
Ustalar anlaya kavumay aydnlatr ve teyit ederler. lk nce Usta yolu, iindeki gerei
aydnlatr. kinci olarak: anladnda, tandnda... Ona kavutuuna inanman ok zor
olur. En inanlmaz gerei anlama olaynn senin bana gelmesidir, nk sana bunun
ok zor, neredeyse imkansz olduu anlatlmtr, ve kavumak iin milyonlarca yaam
boyu beklemen gerektii. Ayrca baka bir yerde olduu sylenmitir - belki cennette - o
yzden onunla kendi iinde karlanca buna nasl inanabilirsin ki?
Usta bunu teyit eder. Der ki, "Evet, ite budur!" Onun konfirmasyonu aydnlatmas kadar
gereklidir. nce aydnlatr sonra teyit eder. Ustalar gerein kantdr, ispat deil. Kant
ve ispat arasndaki ince fark zerine meditasyon yap. Usta bir kanttr; o bir tanktr.
Grr, bilir, olmutur. Bunu hissedebilirsin; kant hissedilebilir. Gittike yaklaabilirsin;
Usta'nn parfmnn varlnn en derin kesine nfuz etmesine izin verebilirsin. Usta
sadece kanttr; ispat deildir. Eer ispat istiyorsan...ispat yoktur.
Tanr ne ispatlanabilir ne de aksi yaplabilir; o bir tartma konusu deildir. Tanr bir
hipotez deildir, bir teori deildir: o bir deneyimdir. Usta yaayan deneyimdir. Ama onu
grebilmek iin altndan farkl bir yaklama ihtiyacn var.
Bir retmene, bir profesre, bir din adamna nasl yaklalacan biliyorsun. Onlar fazla
aba gerektirmez nk bir ses kayd veya bilgisayar veya kitap da onlarn verecei
bilgiyi sana sunabilir.
Ben niversitede renci idim. Profesrlerin derslerine hi girmezdim. Doal olarak bu
duruma alnyorlard. Bir gn blm bakan beni ard ve dedi ki, "Niye niversiteye
girdin sen? Seni hi gremiyoruz, hi derslere girmiyorsun. Ve unutma: snav vakti
geldiinde derslere katlma sicilini hi isteme - nk snava girmek iin derslerin yzde
yetmi beine katlm olman gerekiyor."
Ben o yal adamn elini tuttum ve dedim ki, "Siz benimle gelin - nerede olduumu ve
neden niversiteye yazldm size gstereceim."
Onu nereye ve neden gtrdm konusunda biraz tereddt etti. Biraz eksantrik
olduum herkes tarafndan biliniyordu! "Peki beni nereye gtryorsun?" diye sordu.
Dedim ki, "Bana yzde yz katlm sicili vermeniz gerektiini size kantlayacam. Benimle
gelin."
Onu ktphaneye gtrdm ve ktphaneciye, "Bu yal adama anlatn - benim
ktphaneye gelmediim tek bir gn oldu mu?" dedim.
Ktphaneci, "Tatillerde bile buradayd. Ktphane ak deilse bu renci ktphanenin
bahesinde oturup bekliyor, ve her gn geliyor. Biz de her gn ona, 'Artk ltfen k,
nk artk kapatyoruz,' demek zorunda kalyoruz," dedi.
Ben profesre dedim ki, "Kitaplar sizin szde profesrlerinizden ok daha net ve anlalr
buluyorum. Hem stelik onlar sadece kitaplarda yazl olanlar tekrarlyorlar, bu durumda
ikinci elden onlar dinlemenin ne anlam var ki? Direkt olarak kitaplar okuyabilirim!"
Ona dedim ki, "Eer retmenlerinizin kitaplarda olmayan bir eyleri rettiklerini
ispatlayabilirseniz o zaman ben de derslere girmeye hazrm. Eer ispatlayamazsanz o
zaman unutmayn ki benim sicilimi yzde yz katlm eklinde hazrlamalsnz - yoksa
sorun karrm!"
Ona tekrar bavurmam gerekmedi; sicilime derslere yzde yz katlm eklinde ilemiti.
Dediimi anlamt; aslnda ok basitti. "Haklsn," dedi. "Ne diye ikinci elden bilgi alasn?
Direkt kitaplara bavurabilirsin. Ben o profesrleri tanyorum - ben kendim de krk plak
gibi ayn eyleri tekrarlayp duruyorum. Gerek u ki, dedi bana, "son otuz yldr hibir
ey okumu deilim. Eski notlarm kullanmaya devam ediyorum."
Otuz yldr devaml ayn dersi verip duruyordu; halbuki otuz ylda milyonlarca kitap
baslmt.
Bir retmene nasl yaklalacan biliyorsun, bir kitaba nasl yaklalacan biliyorsun,
l bilgiye nasl yaklalacan biliyorsun, ama bir Ustaya nasl yaklalacan
bilmiyorsun. O tamamen farkl bir balant kurma yoludur. letiim deil balantdr -
nk Usta ispat deil kanttr. O Tanr'nn ispat deil, Tanr adna tanktr. Tanr
hakknda geni bilgisi yoktur, sadece bilir. Bilgili deildir, sadece bilir.
Unutma, bir eyler HAKKINDA bilgi sahibi olmak deersizdir. "Hakknda' szc
etrafnda anlamna gelir. Bir ey hakknda bilgi sahibi olmak onun etrafnda dolanp
durmak demektir. "Hakknda" szc ok gzel. Nerede "hakknda" lafn grrsen onu
"etrafnda" diye oku. Birisi "Tanr HAKKINDA bilgi sahibiyim" derse yle anla: Tanr'nn
ETRAFINI biliyor. Bir daire iziyor. Gerek bilgi asla bir eyin hakknda olmaz, etrafnda
dnmez: direkttir, dz bir izgi izer.
sa der ki: "Yol dmdzdr..." Daire izmez; d ereveden merkeze atlar. Usta bu
atlayn, bu dnmn kantdr.
Usta'ya byk bir sevgiyle, gvenle, ak kalplilikle yaklamalsn. Sen kim olduunun
farknda deilsin. O hem kendinin, hem de senin kim olduunun farknda. Trtln ilerde
kelebek olacandan habersiz olduu sylenebilir. Sizler trtlsnz - BODHSATTVA'LAR.
Tm trtllar birer Bodhisattva'dr ve tm BODHSATTVA'LAR trtldr. Bir BODHSATTVA
kelebee dnebilecek, Buda olabilecek, znde Buda tohumu tayan birisidir. Ama trtl
kelebee dneceini nereden bilebilir? Bunun tek yolu kelebeklerle balant kurmak,
onlar rzgarda, gne klarnda szlrken izlemektir. Onlarn ge ykseldiini,
iekten iee konduunu, gzelliklerini, renklerini grnce belki de trtln iinde derin
bir arzu, bir istek uyanr: "Ben de acaba byle olabilir miyim?" te o anda trtln uyan
balamtr, bir sre tetiklenmitir.
Usta/mrid ilikisi, trtl ile kelebek arasndaki ilikiye benzer, trtl ile kelebek arasndaki
dostlua. Kelebek trtln kelebee dneceini ispat edemez; bunun mantkl bir yolu
yoktur. Ama kelebek trtln iinde bir istek uyandrabilir bu mmkndr.
Usta senin kendi deneyimine ulaman salar. Sana Vedas, Kuran, ncil vermez; seni
kendinle karlatrr. Kendi iindeki kaynaklarn farkna varman salar. Senin kendi
znn, kendi tanrsallnn farkna varman salar. Seni din kitaplarndan kurtarr.
Bakalarnn yorumlarndan serbest klar. Tm inanlardan arndrr. Tm speklasyon,
tm tahminlerden vazgeip zgr olursun. Felsefeden, dinden, teolojiden kurtulursun.
Ksacas seni szcklerin dnyasndan kurtarr - nk sorun szcklerdedir.
Sen "ak" szcne kafay o kadar takyorsun ki akn bir szck deil bir deneyim
olduunu unutuyorsun. "Tanr" szcne ylesine taklyorsun ki Tanr'nn bir szck
deil bir deneyim olduunu unutuyorsun. "Tanr" szc Tanr deildir, ve "ate"
szc ate deildir, ve "ak" szc de ak deildir.
Usta seni kelimelerden kurtarr, tm hayal rn felsefelerden kurtarr. Seni szcklerin
olmad bir sessizlie brndrr. Din ve felsefenin hatas, gerek deneyimin yerini
almalardr. Buna dikkat et!
Denver'l iki sekreter, Marlene ve Florence, len yemeinde sohbet ediyorlard.
"Dn gece ok okumu biri bana tecavz etti," diye fsldad Marlene.
"Sahi mi?" dedi Florence. "ok okumu biri olduunu nereden bildin?"
"Ona yardmc olmak zorunda kaldm."
ok okumu insanlar sakattrlar, fellidirler, kafalarnn iinde yaarlar. Szcklerin
dnda her eyi unutmulardr. Pek gzel sistemler kurarlar. Gzel teoriler yaratrlar;
onlar gzel ekillere oturturlar, ama tm yaptklar budur. Hibir ey bilmezler - ama
bildiklerini syleyerek hem kendilerini hem bakalarn kandrrlar.
Bir adam le yemei iin lokantaya girdi ve garson gelince "Bllek istiyorum ltfen,"
dedi.
"Ne?" dedi garson.
"Bllek," dedi adam.
Ne?" dedi garson tekrar.
O zaman adam meny alp istediini iaret etti. "Bllek," diye tekrarlad kendinden
gayet emin bir tavrla.
"Haa," dedi garson. "Anladm. Brek. Niye yle demiyorsunuz?"
"Ama," dedi adam, "Bllek dedim ya ben de?"
Onlar dar karmak ok zordur. Kendi szcklerinin iinde yaarlar. Gerein
szcklerin dnda her yerde olduunu unuturlar. Tamamyla kr ve sardrlar.
Gremezler, duyamazlar, hissedemezler. Szck szcktr. Onlar gremezsin,
hissedemezsin, ama onlar sana gayet gzel ego takviyesi yapabilirler.
Bir yamyam koarak kyne gelip ava kan bir grubun Hristiyan bir din alimini
yakaladn syledi.
"yi," dedi yamyamlardan birisi hevesle. "Ben de hep sade suya tirit orbas imek
istemiimdir."
Eer gerekten gerein ne olduunu renmek istiyorsan din ve felsefenin iinde
kaybolmamaya dikkat et. Hristiyan, Hindu, Yahudi olma konusunda dikkatli ol nk
hepsi sar, kr, duyarsz olmann birer yoludur.
sar ngiliz centilmeni Londra'ya giden bir trende birlikte seyahat ediyordu.
Birincisi, "Pardon, memur bey, bu hangi istasyon oluyor?" diye kondktre sordu.
"Wembley, efendim," diye cevap verdi kondktr.
"Aman Tanrm!" diye haykrd ikinci ngiliz. "Ben Perembe olduundan emindim."
"Ben de yle," dedi ncs. "Hadi hepimiz bar vagonuna gidip birer iki ielim."
Profesr, filozof ve din bilginleri arasndaki diyalog ite byledir. Ne sylendiini
duyamazlar. Hepsinin kendine ait fikirleri vardr ve katmerli szcklere ylesine
dalmlardr ki gerekler onlara ulaamaz.
Zen der ki: Felsefe yapmaktan vazgeebilirsen senin iin mit var demektir. Felsefe
yapmay braktn anda bir ocuk gibi masumlayorsun. Ama unutma: Zen'in bilmeme
konusundaki srar cehaleti savunduu anlamna gelmez. Bilmemek cehalet deildir;
bilmemek masumiyet halidir. Bilgi veya cehalet yoktur; ikisi de almtr.
Cahil birisi cehalet iindedir. Cahil insan temel bir eyleri gz ard eder. Byle baknca ok
bilen insan en cahil olandr, nk cenneti ve cehennemi bilir ama kendini bilmez.
Tanr'y bilir de onun kim olduuna dair en ufak fikri yoktur, iindeki bilin nedir bilmez.
Cahildir nk hayattaki en temel eyi gz ard etmektedir: kendini. Kendini nemsiz
eylerle oyalamaktadr. Cahildir - bir dolu ey bilir ama tamamen cahildir.
Bilmemek beynin devreden kt bir durumdur. Beyin ok ey bilebilir, beyin cahil
olabilir. Eer azck bilgin varsa sana cahil diyebilirler; eer daha ok bilgin varsa bilgili
saylrsn. Bilgi ile cehalet arasnda eitli kademeler vardr. Cahil olann bilgisi azdr,
hepsi o; en bilgili insan dnyaya daha az cahil grnebilir, ama bir farklar yoktur, zleri
ayndr.
Zen bilmeme durumunun zerinde durur. Bilmemek insann ne cahil ne de bilgili
olduunu gsterir. nsan bilmez nk daha fazla bilgi ile ilgilenmiyordur, ve insan cahil
deildir nk gz ard etmiyordur - en temel aray gz ard etmiyordur. Kendi varln,
kendi bilincini gz ard etmiyordur.
Bilmemenin kendi iinde bir gzellii, bir safl vardr. Saf bir ayna gibidir, tamamen
durgun bir gl gibi, zerine yldzlarn ve kydaki aalarn yansd. Bilmeme durumu
insan evriminin doruk noktasdr.
Bilgi beyne doumdan sonra yerleir. Bilmek hep vardr, tpk kalbin atmay veya
tohumun amay, veya iein bymeyi, veya baln yzmeyi bildii gibi. Bu, bilgi
edinmekten olduka farkldr. O nedenle ltfen bilgi ve bilmek arasndaki ayrm gzet.
Bilmeme durumu aslnda bilmektir nk tm bilgi ve tm cehalet yokolduunda
varoluun ne olduunu dnebilirsin. Bilgi doduktan sonra edinilir, ama bilmek seninle
beraber gelir. Daha fazla bilgi edindike bilme hali gittike yokolur nk st bilgi ile
kaplanr. Bilgi aynen toz gibidir ve bilmek de aynen ayna gibi.
Bilmenin kalbi imdiki zamandr. Bilgi hep gemie aittir. Bilgi hafza demektir. Bilgi bir
eyler rendin, bir eyleri tecrbe ettin anlamna gelir, ve bu arada bilgi toplamsndr.
Bilmek ise bugne aittir. Peki eer bilgilerine fazlasyla dayanyorsan nasl imdiki
zamanda varolacaksn? Bu imkansz; bilgiye dayanmaktan vazgemek durumundasn. Ve
bilgi edinilir: bilmek ise senin doan. Bilmek hep imdidir - bilmenin kalbi imdidir. Peki
imdinin kalbi...?
"imdi" kelimesi gzeldir. imdinin kalbi bombotur. Beyin devrede olmadnda, sen bir
hie dntnde, her ey sfrlandnda - Buda imdi'ye aynen byle der, SHUNYA,
yani sfr - o zaman seni evreleyen her ey, iindeki ve dndaki HEREY, bilinir. Ama
bilgi eklinde deil, tamamen farkl bir yolla bilinir. iein amay, baln yzmeyi, ana
rahmindeki ocuun bymeyi bildii ekilde. Sen de nefes almay biliyorsun - uykuda
veya komadayken bile nefes almay srdrrsn - ve kalbin atmay biliyor. Bu tamamen
farkl bir bilme tarz, ok isel ve yaradltan gelen bir olay. Sonradan edinilmiyor,
tamamen doal.
Bilgi, bilmenin karlnda elde edilir. Ve sen bilgi elde ettiinde, bilmeye neler oluyor?
Bilmeyi unutuyorsun. Bilgi elde ediyorsun ve bilmeyi unutuyorsun. Halbuki bilmek
tanrsalla alan kap; bilgi ise tanrsalln nndeki engel. Bilginin dnyada eitli
yararlar var. Evet, seni daha verimli ve becerikli klar, becerilerin artar; bu sayede daha
ok para kazanabilirsin. Bunlarn hepsi doru ve ben hibirini yadsmyorum. Bilgiyi bu
ekilde kullanabilirsin; ama bilginin tanrsalla engel olmasna izin verme. Bilgiye ihtiya
olmadnda onu bir kenara koy ve kendini bilmeme hallerine bo - bu da bir bilme
durumu aslnda, gerek bilme. Bilgi, bilmenin karlnda elde edilir ve bilme unutulur.
Ama onu hatrlayabilirsin - sadece unuttun hepsi o.
Usta'nn grevi senin onu TEKRAR hatrlaman salamaktr. Beyne hatrlatmak gerekir
nk bilme hali aslnda YENDEN hatrlamaktan ibarettir. Bir geree, bir Usta'ya
rastladnda ve onun benliindeki doruyu grdnde, iindeki bir eyler onu hemen
tanyverir. Tek bir dakika bile kaybolmaz. Sen bunun doru olup olmadn dnmezsin
bile -dnmek zaman alr. Gerei dinlediinde, gerein varln hissettiinde, gerek
ile yakndan balant kurduunda, iinden bir eyler onu hi sorgulamakszn tanr. Kabul
ettiinden veya inandndan deil: tanrsn. Ve zaten bir ekilde iinin derinliklerinde bir
yerlerde onu bilmesen tanyamazdn. Zen'in temel yaklam budur.
"Kk kardein konumay rendi mi bari?"
"Tabii ya," dedi ufak Mike. "imdi annemle babam ona sessiz kalmay retiyorlar."
Toplum bize bilgi retiyor. Bir sr okul, kolej, niversite var...hepsi bilgi, daha fazla
bilgi retmeye, sonra bunlar insanlarn beyinlerine kazmaya soyunmu durumda.
Usta'nn ilevi ise bunun tam tersi: toplumun sana yaptn Usta silmek zorunda. Onun
ilevi temelde topluma aykr, ve bu konuda yaplacak bir ey yok. Usta topluma kar
olmak zorunda.
sa, Pisagor, Buda, Lao Tzu, hepsi anti-sosyaldi. yle olmak istediklerinden deil, ama
bilmemenin gzelliini, sonsuzluunu, masumiyetini farkettikleri, bunun tadn aldklar
anda bunu bakalarna da iletmek, dier insanlarla paylamak istiyorlar. Bu srecin
kendisi anti-sosyal zaten.
nsanlar bana toplumun neden aleyhimde olduunu soruyorlar. Toplum bana KARI deil
- ben anti-sosyalim. Elimden bir ey, gelmiyor - benim de kendi iime bakmam lazm.
Bana olanlar paylamalym, ve ite bu paylama srasnda topluma kar km
oluyorum. Toplumun tm yaps bilgi zerine kurulu, Usta'nn grevi ise hem bilgiyi hem
cehaleti yokedip seni ocukluuna dndrmek.
sa der ki: Kk ocuklar gibi olmazsanz Tanr'nn krallndan ieri giremezsiniz.
Aslnda toplum seni gerek doandan koparr. Dengeni bozar. Seni nevrotik yapar.
niversitede ders esnasnda nl bir psikaytra rencisi sorar: "Hocam, bize anormal
insan ve davranlarn anlattnz, peki normal insan ne olacak?"
"Onu bulduumuzda," der psikiyatr, "iyiletireceiz."
Toplum normal insanlar iyiletirir durur. Unutmayn, her ocuk normal doar; sonra
toplum onu iyiletirir. Ondan sonra anormalleir. Hindu, Hristiyan, Komnist, Katolik
olur...dnyada yle ok nevroz var ki. stediin trde bir nevrozu rahata seebilirsin.
Toplum her trlsn yaratr; her byklk ve biimde nevroz mevcut, her zevke gresi
var.
Zen anormalliini iyiletirir. Seni tekrar normal yapar, seni yeniden sradan yapar. Ama
unutma, seni aziz yapmaz. Unutma, seni kutsallatrmaz. Seni sadece sradan bir insan
haline getirir - kendi doana, zne dndrr.
u gzel anekdota dnelim:
TAHTA IKAN DOGEN ZENJ DED K:
"ZEN USTASI HOGEN KESHN ZENJ'DEN DERS ALDI.
KESHN ZENJ ONA, 'JOZA, NEREYE GDYORSUN?' DYE SORDU.
HOGEN DED K, 'AMASIZ BR HAC YOLCULUUNA IKIYORUM.'
KESHN DED K, 'HAC YOLCULUUNUN HEDEF NEDR?'
HOGEN, 'BLMYORUM,' DED.
KESHN, 'BLMEMEK EN MAHREM OLANI,' DED.
HOGEN ANDEN MTH AYDINLANDI."
imdi bu ufak anekdotun her kelimesi zerinde meditasyon yapn; dnyadaki tm din
kitaplarn iinde barndryor. Aslnda onlardan fazlasn ieriyor - nk bilmemeyi de
kapsyor.
TAHTA IKAN...
Bu sembolik bir ifade, ok nemli bir eyi metaforla anlatyor. Zen insann bir merdiven
olduunu syler. En aadaki basamak beyin ve en stteki beyinsizlik durumu oluyor.
Zen der ki ancak beyinsizlik mertebesine erienler tahta kp insanlara seslenebilirler -
bunu herkes yapamaz. Bu papaz veya vaiz olma meselesi deildir.
Hristiyanlar vaizleri eitirler; onlar eittikleri din okullar vardr. Bu nasl bir aptallktr ki?
Evet, onlara hitabet sanatn retebilirsin; bir konumaya nasl balanp bitirileceini
retebilirsin. te Hristiyan din okullarnda retilen de aynen budur. Nasl mimikler
yaplmas, nerede es verilmesi, ne zaman yava konuulmas ve ne zaman sesin
ykseltilmesi gerektii bile retilir - her ey yapaydr. Ve bu aptal insanlar hala sa
hakknda vaaz veriyorlar, tek bir soru bile sormadklar halde!
Ben bir seferinde bir din okulunu ziyaret ediyordum. Okul mdr dostumdu; beni o
davet etmiti. Ona unu sordum: "Bana sa'nn hangi dini okulda eitim aldn syler
misin? - nk dadaki vaaz o kadar gzel ki mutlaka bir din okulunda eitim alm
olmal. Ya Buda hangi din okuluna gitti acaba?"
Muhammed'in hibir eitimi yoktu, -ama konuma biimi, Kuran okuyuu, muhteemdi.
Bu yetenek baka bir yerlerden geliyordu. Eitim deildi, bilgi deildi. Bu bir bilme
halinden kaynaklanyordu.
Kk Johnny kasabann papaznn oluydu. Bir gn retmeni snfa bydklerinde ne
olmak istediklerini sordu.
Sra ona geldiinde Johnny, "Ben tpk babam gibi papaz olmak isterdim," dedi.
retmen onun bu kararllndan etkilenmiti ve bylece ona niye papaz olmak istediini
sordu.
"ey," dedi ocuk dnceli bir tavrla, "madem Pazarlar zaten kiliseye gitmek
zorundaym, dedim ki oturup dinleyeceime bari krsye kp baran ben olaym."
Vaiz yaratabilirsin, ama Usta yaratamazsn.
Hindistan'da Usta'nn kp konutuu yere VYASPEETHA denir. Vyasa, Hindistan'n
yetitirdii en byk Ustalardan, en eski Budalardan biriydi. O kadar etkiliydi, etkisi
ylesine glyd ki, onun yazmad ama ona ithaf edilen binlerce kitap bulunmaktadr.
smi ylesine nemliydi ki kitabn satmak isteyen herkes kendi ismi yerine onunkini
kullanrd. smi kitabn deerli olduuna dair bir gvenceydi. imdi uzmanlar hangi
kitabn Vyasa tarafndan yazldn anlayacaz diye kafay yiyorlar.
Buda'nn kp konutuu yere VYASPEETHA denir - Buda'nn taht. Beyinsizlik
mertebesine erimeyen hi kimsenin bu tahta kmasna izin verilmez. TAHTA IKMAK bir
metafordur; o kiinin beyinsizlie eritii anlamna gelir, gerek bilme demek olan
bilmeme durumunu elde etmitir.
...TAHTA IKAN DOGEN ZENJ DED K:
"ZEN USTASI HOGEN KESHN ZENJ'DEN DERS ALDI.
KESHN ZENJ ONA, 'JOZA, NEREYE GDYORSUN?' DYE SORDU.
Bu Zen syleminde "Hayattaki amacn nedir? Nereye doru gidiyorsun?" demektir. Ayrca
bir baka soruyu da ierir: "Nereden geliyorsun? Hayatnn kayna nedir?" Ayrca
"Kimsin?" sorusunu da ima eder - nk eer nereden geldiini ve nereye gittiini
syleyebiliyorsan bu kim olduunu da biliyorsun demektir.
En nemli soru yledir: "Ben kimim? Nereden geliyorum? Ve nereye doru
gidiyorum?"
...KESHN ZENJ ONA, 'JOZA, NEREYE GDYORSUN?' DYE SORDU.
HOGEN DED K, 'AMASIZ BR HAC YOLCULUUNA IKIYORUM.'
Cevabn gzelliine bakn. te Usta ile mrid arasndaki mthi gzellikler byle oluur.
Diyor ki,
'AMASIZ BR HAC YOLCULUUNA IKIYORUM.'
Eer Kabe'ye gidiyorsan o zaman bu bir hac deildir nk bir ama tar; eer Kuds'e
veya Kai'ye gidiyorsan bunlar birer hac deildir. Ne zaman ortada bir ama olsa hrs da
vardr, ve hrsn olduu yerde beyin, arzu devreye girer. Arzu olunca da herhangi bir hac
olasl ortadan kalkar.
Bir hac yolculuu ancak amasz yaplabilir. Bunun gzelliini gr! Sadece bir Zen Ustas
buna onayn verebilir ve sadece bir Zen mridi bylesine devrimci bir laf edebilir.
'AMASIZ BR HAC YOLCULUUNA IKIYORUM.'
Usta sorar, "Nereye gidiyorsun?" Ve mrid der ki, "Belli bir yere deil." Amaszca,
rzgarda savrulan yaprak misali, rzgar onu nereye tarsa: kuzeye, o zaman kuzey
gzeldir; gneye, o zaman gney gzeldir - nk hepsi kutsaldr. Nereye gidersen
onunla karlarsn. Bir ama sahibi olmaya gerek yok.
Bir ama edindiin anda gerilirsin; amaca odaklanrsn. Bir amacn olduu anda btnden
ayrlrsn. Kiisel bir amacn olur, ve kiisel bir amaca sahip olmak egonun kkenidir.
Kiisel ama sahibi olmamak btnle birlemektir, ve btnle birlemek ancak amaszca
dolanrsan mmkndr.
Zen insan amaszca dolanr, bir hedefi, bir gelecei yoktur. Anlk yaar, beyni iin iine
kartrmaz; aynen yapran yapt gibi kendini rzgara brakr. Rzgara der ki, "Beni
istediin yere gtr." Eer gkyznde rzgarla ykseklere karsa yerde kalanlara kar
kendini stn hissetmez. Eer yere derse rzgarla gkyzne ykselenlere kar
aalk duygusu beslemez. Baarsz olamaz. Asla hsrana uram hissedemez. Amacn
yoksa nasl baarsz olabilirsin? Ve de eer belli bir hedefe doru gitmiyorsan nasl
hsrana uram gibi hissedebilirsin? Hsrana yol aan beklentilerdir. Kiisel hrslar
baarszl getirir.
Zen insan baarsz olduunda bile muzafferdir.
KESHN DED K, 'HAC YOLCULUUNUN HEDEF NEDR?'
Emin olmak iin tekrar sorar, nk belki de sadece papaan gibi tekrar ediyordur. Baz
Zen yazlarnda "nsan amasz olmaldr. nsan amasz olduunda hayat bir hacca
dnr," diye okumu olabilir. te bu nedenle Usta tekrar sorar:
...'HAC YOLCULUUNUN HEDEF NEDR?'
HOGEN, 'BLMYORUM,' DED.
imdi, eer Hogen srf dini yazlardan veya bakalarndan toparlad bilgileri tekrarlyor
olsayd laflarn yerini deitirip yine ayn ekilde cevap verirdi. Papaan gibi olurdu. Usta
ayn soruyu soruyor, ama cevap deiti, tamamen deiti. Sadece diyor ki: Bilmiyorum.
Amaszsan nasl bilebilirsin? Hibir hedefin yoksa nasl bilebilirsin? Hedefin yoksa nasl
varolursun? Ego ancak ama, hrs ve arzular sayesinde varolabilir.
HOGEN,'BLMYORUM,'DED.
Cevab, tepkisi papaan gibi deil. Ayn laf tekrarlamyor. Unutma, soru aynyd, ama
cevap deiti. Bilgili bir insan ile bilmeme halinden hareket eden bilen, bilge olan bir
insan arasndaki fark budur.
'BLMYORUM.'
Keishin mthi sevinmi olmal.
'BLMEMEK EN MAHREM OLANI.'
Bilgi seninle gerek arasnda bir mesafe yaratr. Ne kadar ok bilirsen mesafe o kadar
artar - gerekle arana daha ok kitap girer. Btn BRTANNCA ANSKLOPEDS'ni
yalayp yuttuysan o zaman gerekle arana bir o kadar mesafe girer. Gerek seni
BRTANNCA ANSKLOPEDS'nin vahi ormannda yakalayp bulmazsa veya sen
BRTANNCA ANSKLOPEDS'nin vahi ormannda gerei yakalamaya almazsan asla
karlaamazsn. Ne kadar ok bilirsen mesafe o kadar artar; ne kadar az bilirsen mesafe
o kadar azalr. Eer hibir ey bilmiyorsan hi mesafe kalmaz. O zaman gerekle kar
karya kalrsn; hatta kar karya bile deil - SEN GEREK OLURSUN. te bu nedenle
Usta der ki:
'BLMEMEK EN MAHREM OLANI.'
Unutma, bu ok gzel bir msra, yle zarif, yle anlam ykl ki:
'BLMEMEK EN MAHREM OLANI.'
Bilmediin anda, seninle gerek arasnda bir yaknlk doar, nefis bir dostluk oluur. Bu
bir aka dnr. Gerei kucaklarsn; gerek iine girer, tpk aklarn birbirinin iine
girmeleri gibi. Karlarn gnete erimesi gibi sen de gerein iinde erirsin. Onunla
birleirsin. Ayracak bir ey yoktur. Ayran bilgidir; bilmemek ise birletirir.
Bu inanlmaz anlam ykl msraya kulak verin:
'BLMEMEK EN MAHREM OLANI,' DED.
HOGEN ANDEN MTH AYDINLANDI.
Besbelli ok yaknd. "BLMYORUM" dediinde tam snrda duruyordu muhtemelen.
'AMASIZ BR HAC YOLCULUUNA IKIYORUM' dediinde snrn hemen bir adm
tesinde duruyordu. "BLMYORUM" dediinde o bir admlk mesafe bile yokoldu. Artk
snrdayd.
Ve Usta konutuunda, aydnlatp teyit ettiinde, yani "BLMEMEK EN MAHREM OLANI"
dediinde... Usta onun srtn svazladnda: "BLMEMEK EN MAHREM OLANI"...
HOGEN ANDEN MTH AYDINLANDI. Birdenbire, o anda, snr geti. Aniden son
taknts da yokoldu. Artk "Bilmiyorum" bile diyemez.
Aptal insan "Biliyorum" der; akll insan "Bilmiyorum" demeyi bilir. Ama sadece sessizlik
hakim olduunda bu iki durum da alr. Hibir ey sylenemez, tek bir laf edilemez.
Hogen o sessizlie girdi, o byk aydnlanmaya, aniden, birdenbire, hi vakit gemeden.
Aydnlanma hep ani olur nk bu elde edilen bir ey deildir; zaten olmutur. Sadece bir
hatrlamadr, sadece bir hatrlatmadr, bir tanmadr. Sen zaten aydnlanmsn; ancak
bunun farknda deilsin. Olmu olan ise bu farkndalktr.
Bu gzel anekdot zerine meditasyon yap. u msra kulaklarnda nlasn: "BLMEMEK EN
MAHREM OLANI."
nsan asla bilemez: Hogen'a olduu gibi ani aydnlanma senin de bana gelebilir.
Buradaki pek ok kiiye olacak, nk her gn yaptm i senin bilgini yoketmek,
takntlarn ve beynin tm stratejilerini yoketmek. Beynin tamamen ktnde, artk
onu bir arada tutamadnda mutlaka ani bir aydnlanma olacaktr. Bu alp elde
edilecek bir ey deildir, o yzden bir anda, aniden oluverir. Toplum seni onu unutmaya
zorlad; benim iim hatrlamana yardmc olmak.
Bugnlk bu kadar yeter.

HKAYENN KAYNAI: BLNMYOR
"The Book of Serenity/Skunetin Kitab"
Tercme eden: Thomas Cleary
Bask: Shambhala Publications;
ISBN: 1570623813; (6 Austos 1998)
VEYA:
"The Blue Cliff Record/Mavi Kaya Tutana"
Bask: Shambhala Publications; ISBN: 0877736227;
yeniden basm (Austos 1992)
Ve
Bask: Numata Center for
Buddhist Translation&Research;
ISBN: 0962561886; (10 ubat 1999)
Hikaye Ekim 2002'de ayrca
http://www.buddhistinformation.com
adresinde bulunmutur.

Hi Aldrma
Bir ev kadnnn aniden aydnlanmasnn yks
("Ah, te!," 7. Blm'den)
Kendini gelitirme olaynn ounlukla baarsz olmasnn nedenleri

ESKLER DERLER K:

'KENDN GELTRMEK HAYAL BLE EDLEMEYECEK KADAR UZUN
ZAMAN ALIR, (OYSA) AYDINLANMA BR SANYEDE GEREKLER.

EER ETM VERML GETYSE AYDINLANMA
GZ AIP KAPATANA KADAR OLUP BTER.'

ESK ZAMANLARDA LANG YEH DAINDAK CH'AN USTASI
HU CHUEH'N KENDSNE ETM N GELEN
BR KADIN MRD VARDI.

USTA KADINA U CMLEY NCELEMEY RETT: "H ALDIRMA."

KADIN H KAYTARMADAN ONUN DEDKLERN
HARFYEN YERNE GETRD.

BR GN KADININ EVNDE YANGIN IKTI,
AMA O DED K: "H ALDIRMA."

BR BAKA GN, KADININ OLU SUYA DT VE YOLDAN
GEEN BRS ONA SESLENDNDE, "H ALDIRMA," DED.

TM GEC DNCELER BR KENARA KOYARAK
USTASININ DERSN AYNEN UYGULADI.

BR GN, KOCASI KIZARTMA YAPMAK ZERE ATE YAKTIINDA,
KADIN KAYNAR YA DOLU TAVAYA BRAZ HAMUR ATTI
VE BR SES IKTI.

KADIN SES DUYUNCA ANINDA AYDINLANDI.
SONRA YA DOLU TAVAYI YERE ATTI, ELLERN IRPTI VE GLD.

ONUN DELRDN DNEN KOCASI KARISINI AZARLADI
VE YLE DED: "BUNU NYE YAPIYORSUN? DEL MSN SEN?"

KADIN CEVAP VERD. "H ALDIRMA."

SONRA HU CHUEH USTAYA GDP
BAARISINI TASDK ETMESN STED.

USTA KADININ KUTSAL MEYVAYA ERTN DORULADI.

En yce geree ulamann iki yolu var. lki kendini gelitirmeden, dieri aydnlanmadan
geiyor. lki temelde yanl. O yola sadece benziyor; aslnda deil. inde daireler izerek
dner durur ama hibir yere varamazsn. kincisi yola benzemiyor nk bir ey aniden,
birdenbire olduunda yol iin yer kalmyor. Bir ey hi vakit almadan oluveriyorsa bunun
yolu nasl olabilir?
Bu paradoksu iyice anlamak gerekiyor: ilki yola benziyor ama deil; ikincisi yola
benzemiyor ama yle. lki yola benziyor nk sonsuz vakti var; o zamana ait bir olay.
Ama zaman iinde olan herhangi birey sizi zamann tesine tayamaz; zaman iinde
olan herhangi bir ey ancak zaman glendirir.
Zaman beyin demektir. Zaman aslnda beynin bir yansmasdr. yle bir ey yoktur;
tamamen bir yanlgdr. Sadece imdiki zaman vardr - ve imdiki zaman zamann bir
paras deildir. O sonsuzlua aittir. Gemi, zamandr; gelecek, zamandr; ikisi de anti-
varoluudur. Gemi sadece hatradr ve gelecek sadece hayal gcdr; hatra ve hayal
gc, ikisi de varolmayan eyler. Gemii yaratrz nk hatralara takl kalrz;
hatralara taklmak gemiin kaynan oluturur. Gelecei yaratrz nk henz tatmin
olmam bir sr arzumuz vardr, henz gereklememi bir dolu hayalimiz vardr.
Arzular zerine yansyacak bir ayna misali gelecei kullanrlar.
Gemi ve gelecek beyne ait fenomenlerdir; ve gemile gelecek senin zaman kavramn
oluturur. Normalde zamann e blndn dnrsn: gemi, imdiki zaman ve
gelecek. Bu tamamen yanltr. Bilgeler zaman bu ekilde grmemilerdir. Onlar zamann
ikiye ayrldn sylerler: gemi ve gelecek. imdiki zaman, zamann bir paras
deildir; imdiki zaman zamann tesine aittir.
lk yol - kendini yetitirme yolu -zamana dayaldr; sonsuzlukla hi alakas yoktur.
kinci yol - bu yolsuz yola Zen Ustalar aydnlanma yolu adn vermiler ve aslnda kendisi
bir yola hi benzemiyor. Bir yola benzeyemez de zaten, ama srf iletiim adna biz buna
ylesine "ikinci yol" diyeceiz. kinci yol zamana ait deil, sonsuzlua ait. O nedenle
aniden oluyor; imdiki zamanda gerekleiyor. Onu arzulayamazsn, ona kar hrs
duyamazsn.
lk yolda, sahte yolda, her ey mubahtr. Hayal kurabilirsin, arzulayabilirsin, hrsl
olabilirsin. Tm dnyevi isteklerini ulvi olanlarla deitirebilirsin. Szm ona dindar olan
kiiler byle yapyor. Artk para peinde deiller - paradan bkm, sklm durumdalar -
ama Tanr'y aramaya balyorlar. Arzu yine barolde; sadece nesnesini deitiriyor. Arzu
nesnesi artk para deil Tanr; zevk deil huzur peindeler. Ama nasl bir huzur hayal
ediyorsun? Huzur adna hayal edecein ey senin zevk anlayndan baka bir ey deil -
belki biraz daha rafine, gelimi ve sofistikesi, ama bundan fazlas olamaz.
Dnyevi eyleri arzulamaktan vazgeenler cenneti ve cennetteki gzellikleri arzulamaya
balarlar. Ama onlar da nedir ki? - eski arzularn kat be kat bym, hatta onlar
dnyevi zevklerden daha tehlikeli, nk dnyevi zevklerde kesin olan bir ey var: eninde
sonunda hsrana urayacaksn. Onlardan vazgeeceksin; sonsuza dek onlarla har neir
olamazsn. Onlarn iyi taraf sana vaadlerde bulunurlar ama bunlar asla yerine
getirmezler - istenen sonu asla elde edilmez. Byle ne kadar kandrlabilirsin ki? En aptal
insan bile hayallerin peinde kotuunu bir noktada fark eder. Akll olan bunu daha
abuk anlar.
Ama ulvi tutkular ok daha tehlikelidir nk br dnyaya aittirler, ve onlar grp
yaaman iin lmeyi beklemen gerekir. Ancak lmden sonra gerekleeceklerdir, o
nedenle mr boyu onlardan kurtulamazsn. Tm hayat boyunca bilinsiz yaam
birisinin lm de bu bilinsizlii yanstacaktr; bilinsiz lecektir. lmde dahi
hayallerinden kurtulamayacaktr. Ve de bilinsizce len birisi tekrar doumunda yine
bilinsiz ekilde dnyaya gelir. Bu fasit dairedir; dner durur. Ve bilinsiz doan bir kii
milyonlarca yaam boyu yapt aptallklar tekrar eder durur.
Yaadn srede uyank ve farknda olmazsan, yaam kaliteni deitirmezsen, bilinli
lemezsin. Ve ancak bilinli bir lm sayesinde bilinli bir doumu yaarsn; o zaman ok
daha bilinli bir hayat sana kaplarn aar.
Dnyevi arzular ulvi olanlarla deitirmek bir yol deil bir kandrmacadr - ama ok da
ekici bir kandrmaca. Her eyden nce, bu kendini yetitirmek oluyor. Egonun karsnda
durmuyor; egonun iyice rafine hale gelmesini salyor. Egonu tm kabalklardan arndr,
ite o zaman bir benlik oluyorsun. Ego ilenmemi prlanta gibi: onu kesip parlatyorsun,
o zaman Kak elmasna dnyor, deeri mthi artyor. Bu senin "benlik" anlayn,
ama aslnda egonun daha gzel bir tanmndan baka bir ey deil, hem de iine spiritel
bir lezzet katlm oluyor. Aslnda bildiimiz hayal rn ego kendisi.
"Ben varm" fikrinin kendisi yanl. Btn var, Tanr var - ben yokum. Ya ben varolabilirim
ya da Tanr; birlikte varolamayz - nk eer ben varolursam o zaman apayr bir
varlm demektir. O zaman Tanr'dan bamsz olarak kendi kendime varoluyorum. Ama
Tanr aslnda btn anlamna geliyor. Ondan nasl bamsz kalabilirim? Nasl ayr
olabilirim? Eer varoluyorsam, btnlk kavramn tamamen yokediyorum.
Tanr'y reddeden kiiler en egoist olanlar. Friedrich Nietzsche'nin Tanr'y l ilan etmesi
bir tesadf deil. O dnyann en egoist insanlarndan biriydi. Sonunda onu ldren de
egosu oldu. Ego deliliktir, dier tm delilikleri douran en temel delilik. Diyor ki: "Tanr
ld ve insan zgr kald." Bu cmle nemli. Bir cmlede her eyi anlatyor: ancak Tanr
lrse insan zgr kalabilir, eer Tanr yayorsa o zaman insan zgr kalamaz, hatta
insan varolamaz bile.
"Ben varm" fikri spiritel deildir. Benlik fikri spiritel deildir.
Peki kendini gelitirmek ne anlama gelir? Cilalamak abasdr; iyi bir karakter edinmek,
saygdeer olmayan taraflardan kurtulmak ve tamamen saygdeer bir hale brnmek
demektir. O nedenle spiritel insanlar deiik lkelerde deiik ynlerde kendilerini
gelitirirler - szde spiritel olanlar, yani. Bu toplumdan topluma deiir; toplum neye
sayg duyuyorsa o ynde geliilir.
Devrimden nce Sovyet Rusya'da cinsel organlarn kesilip atlmas gerektiine, ancak o
zaman gerek Hristiyan olunacana inanan bir Hristiyan mezhebi vard. sa'nn szlerini
szlk anlam ile kabullenmilerdi. sa yle demiti: Tanr'nn hadm aalar olun. Ve bu
salaklar bu sz harfiyen yerine getirdiler. Her yl binlercesi toplanr, delicesine bir cinnet
geirip hep beraber cinsel organlarn keserlerdi. Erkekler cinsel organlarn, kadnlar
gslerini doruyordu. Ve bunu baaranlar aziz mertebesinde saylyordu; ok sayg
gryorlard - byk bir fedakarlkta bulunmu oluyorlard. imdi, baka bir yerde onlara
tamamen deli gzyle baklabilir, ama o toplumda bu i sayg grdnden onlar da aziz
oluyorlard.
Hindistan'da pek ok kii ivi veya dikenden yataklarn zerine yatyor ve onlarn byk
birer bilge olduu dnlyor. Gzlerinin iine bakarsan sadece aptal birer insan
olduunu grrsn. Dikenden yatan stnde yatt diye kimse spiritel olmaz. Bu olsa
olsa bedenini, duyarlln krletirir. Bedenin gittike hissiz hale gelecektir; hibir ey
hissetmez olacaksn.
te bu i byledir. Yzn akta kald iin souu hissetmez; soua, kar duyarsz
hale gelir. Ellerin de souu o kadar ok hissetmez nk aktadrlar; soua kar
duyarsz olurlar. Aynen bu prensiple plak yaayabilirsin. Sadece bata birka ay souu
hissedersin; sonra yava yava bedenin duruma alr.
Jaina rahipleri bu ekilde plak yaarlar. Ve mridleri onlara methiyeler dzer; yle
dnrler: "te gerek ruhanilik bu. Baksanza, bedeni am bunlar!" Bir eyi atklar
falan yok; sadece bedenleri duyarszlam. Ve beden duyarszlatnda beyin de
duyarszlar, nk beden ve beyin birbirine baldr. Beden beynin d kabuu, beyin ise
bedenin isel merkezidir.
Eer gerekten duyarl, zeki bir beyin istiyorsan aynen yle bir bedene ihtiyacn var. Evet,
bedenin kendi zekas var. Onu ldrme, yoketme, aksi takdirde zekan yoketmi olursun.
Ama eer sayg duyulursa beden dini, spiritel, ulvi bir eye dnr.
Toplumun sayg duyduu herey egonu besler. nsanlar bu uurda her trl aptall
yapmaya hazrdr. Buradaki tek tatmin, elde edilecek olan saygnlktr.
Kendini gelitirmek egoyu beslemekten baka bir ey deildir. Gerek bir yol asla olamaz.
Hatta, aslnda gerek bir yola gerek yoktur. O uzun, zahmetli bir yola benzer; pek ok
yaama ihtiyac vardr. Kendini gelitirme vaazlar verenler gayet iyi bilirler ki tek bir
yaam buna yetmez; aksi takdirde yalanlar ortaya kacaktr. O yzden bir sr yaam
hayal ederler, uzun zahmetli bir yolculuu ieren pek ok yaam. Ve en sonunda, hayal
edilemeyecek kadar uzun bir sreden sonra, sen hedefe varrsn. Aslnda hibir yere
varmazsn. Varamazsn nk zaten oradasndr. O yzden bir amaca giden bir yol fikri
tamamen anlamszdr.
Paradoksu anlamaya al; Zen ruhunu anlamada bu ok nemlidir.
Zen bir yol deildir. O yzden ona kapsz kap deniyor, veya yolsuz yol, abasz aba,
eylemsiz eylem. Belli bir geree iaret etmek iin bu elikili ifadeleri kullanyorlar: yle
ki, bir yol olmas bir hedefin de olmas gerektii anlamna gelir, ve bu hedef gelecekte
olmaldr. Sen buradasn, hedef orada, ve seninle hedefin arasnda ikinizi birletirecek bir
yol, bir kpr lazm. Bir yol olmas fikri ise henz gayene ulaamadn, daha eve
gelmediin anlamna gelir.
kinci yol - yolsuz yol, aydnlanma yolu - tamamen farkl bir anlam tar, paha biilmez
deerde bambaka bir anlamdr bu: sen zaten osundur. "AH, TE BU!" Gidecek baka bir
yer yok, gitmeye de gerek yok. Gidecek KMSE de yok. Biz zaten aydnlanmz. Ancak o
zaman bu bir saniyede gerekleebilir - nk bu bir uyan meselesidir.
rnein, eer uyuyakaldysan ve rya gryorsan... ayda olduunu grebilirsin. Eer
birisi seni uyandracak olursa aydan geri dnmek zorunda kalacan m sanyorsun? O
takdirde vakit alacaktr. Eer aya vardysan o zaman geri gelmen gerekecektir ve bu
vakit alacaktr. Uzay gemisi o anda hazr olmayabilir. Belki bilet kalmamtr; belki gemi
doludur. Ama sen uyandrlabilirsin nk ayda olman sadece ryann bir paras. Aslnda
sen evde yatandasn: hibir yere gitmedin. Biraz sarslnca aniden geri geliyorsun -
ryadan geri dnyorsun.
Dnya bir ryadan ibaret. Bir yere gitmemiz gerekmiyor; biz hep buradaydk zaten; imdi
de buradayz ve burada kalacaz. Ama uykuya dalabiliriz ve rya grebiliriz.
Hindistan'da ordu manevra halindeydi. Tam "krmz" ve "mavi" takmlar arasnda sava
oyunu balayacakken Delhi'den bir telgraf aldlar: "Son zamanlardaki bte kstlamalar
yznden size silah veya cephane veremiyoruz, ama eitim adna ltfen sava oyununa
devam edin."
General askerleri toplayp yle dedi: "Savayormu gibi yapacaz. Dmann yz metre
yaknna gelince kolunuzla iaret edip tfek niyetine "BANG-BANG" diye barn. Elli metre
yaknndaysanz kollarnz kaldrn ve el bombas niyetine "BOOM" diye barn. On metre
kala kollarnz sallayp sng niyetine "CART CART" diye barn."
Er Abdl'e nc grevi verildi, ve bir ekilde tm aksiyon baka bir yne kayd. Abdl
gn gece darda kald, ama baka kimseye rastlamad.
Drdnc gn Abdl hevesi kam ekilde bir aacn altnda otururken kar tepeden
kendisine doru birisinin yaklatn grd. Yere kp emeklemeye balad ve
amurlarla otlarn arasnda srnmeye koyuldu, aynen eitimde rendii gibi. Gelen
dier takmdan bir askerdi.
Abdl kolunu kaldrd ve "BANG BANG" diye bard ama bir cevap alamad. O da daha
yakna gitti, kolunu kaldrd ve ok yksek sesle "BOOM" diye haykrd. Dier asker ona
doru dnmedi bile. Bunun zerine askere iyice yaklap kulann dibinde "CART CART"
diye bard ama gene bir tepki alamad.
Abdl kzmt. Dier askeri kolundan yakalayp bard: "Hey! Sen kurallara gre
oynamyorsun. Ben 'BANG BANG' dedim, 'BOOM' diye bardm, ve burnunun dibine gelip
'CART CART' dedim, ve sen daha beni grp grmediini bile belirtmedin."
Bu noktada, dier asker Abdl'e dnd ve kaln bir sesle, "HAIR HAIR, ben bir tankm"
dedi.
te durum budur. Sen sandn ey deilsin, olduuna inandn ey deilsin. Tm
inanlarn birer rya. Belki de o kadar uzun zamandr rya gryorsun ki onlar artk sana
gerekmi gibi grnyor.
O yzden mesele kendini gelitirmek deil: mesele aydnlanmak.
Zen aniden aydnlanmaya inanyor nk Zen senin zaten aydnlanm olduuna inanyor;
ancak seni uyandracak belli artlarn olumas lazm. Birazck uyarlmak ii zebilir.
Birazck tetikte, birazck dikkatli olsan aniden uyanacaksn. Ve tm o arzularla,
yolculuklarla, krallklarla, dalarla, denizlerle dolu ryalar... hepsi bir anda yokolacak.
imdi o gzel ykye dnelim:
ESKLER DERLER K:
"(KENDN) GELTRMEK HAYAL BLE EDLEMEYECEK KADAR UZUN ZAMAN ALIR..."
Bu bylesine uzun bir zaman almak zorundadr nk glgelerle savayor olacaksn.
Onlar alt edemezsin, yok da edemezsin. stelik onlarla savatka varlklarna daha da
fazla inanrsn. Kendi glgen ile savarsan zafere ulamann en ufak bir ihtimali olduunu
mu sanyorsun? Bu imkansz. Ve zaferin imkansz olma nedeni glgenin senden daha
gl olmas deil. Tam tersi: glgenin H gc yok, H varl yok, ve sen varolmayan
bir eyle savamaya balyorsun -nasl kazanabilirsin ki? Enerjin dalr. Yorulursun ve
glge hi etkilenmez. O yorulmaz. Onu ldremezsin, yakamazsn, hatta ondan
kaamazsn bile. Sen ne kadar hzl koarsan o da ayn sratle peinden gelir.
Ondan kurtulmann tek yolu onun orada olmadn GRMEKTR. Bir glgenin glge
olduunu anlamak zgrlktr. Sadece anlamak, kendini gelitirmek deil! Glge bir kez
kayboldu mu, yaamna bir k gelir. Gzel kokular da ykselecektir ama bu zerinde
allan bir ey olmayacaktr; dardan gelen bir etki deildir.
te bir aziz ile bir bilge arasndaki fark buradadr. Aziz kendini gelitirme yolunu izler.
Mahatma Gandi gibi iddet kartln benimser; doruyu, doruluu benimser; drstlk
ve itenlii benimser. Ama bunlarn hepsi birer uygulamadr. iddet kartl
uyguladnda ne yapyorsun? inde aslnda neler olup bitiyor? iddeti bastryor
olmalsn. Doru olan uyguladnda - uygulamak ZORUNDA kaldnda - bu ne anlama
geliyor? Sadece u demek oluyor, iinden doru olmayan bir ey geiyor ve sen onu
bastryorsun ve tersini uyguluyorsun, ve doru olan dile getiriyorsun. Ama doru
olmayan iinden yokolmuyor. Onu varlnn en dibine itebilirsin; bilinaltnn
karanlklarna gmebilirsin. Ona kar tamamen ilgisiz kalabilirsin. Varln bile
unutabilirsin, ama oradadr ve iinin derinliklerinden ylesine sinsice bir ekilde devreye
girer ki sen onun penesinde olduunu asla fark bile etmezsin - hatta, eskiden onun
bilincinde olduunda bile bu kadar etkisi altnda deildin. imdi dman saklanyor.
Benim Mahatma Gandi'de gzlemlediim budur. O iddet kartln uygulad ve
gelitirdi; ama ben onun hayatn derinlemesine inceledim ve bence 20. yzylda yetien
en iddetli insanlardan birisi. Ama iddeti gayet cilal; onun iddeti yle sofistike ki
neredeyse iddet kartym gibi grnyor. stelik bu iddet ok sinsi olduundan
kolaylkla farkedemiyorsun. Ona Gandi'nin evinin salonunda rastlayamazsn; orada
bulunmaz. Evin cra bir kesinde, hizmetlilerden baka kimselerin uramad bir
yerlerde bulunur ama ta oradan Gandi'yi ynetir.
rnein, normalde kzgnsan fken seni kkrtan kiiye ynelir. Mahatma Gandi olsa o
kiiye deil kendine kzard. fkesini kendine dorulturdu; iselletirirdi. O zaman da bu
fkeyi tespit etmek ok zorlard. Gandi hemen bir oruca balard, lm raddesine gelir,
kendine ikence etmeye balard. Ve kendine eziyet ederken sinsi bir ekilde
karsndakine de ederdi.
Onun aramnda, eer birisi ay iiyorsa...ay aslnda gayet masum, ama Mahatma
Gandi'nin aramnda gnah saylyordu. Bu aramlar insanlarn iinde sululuk duygusu
yaratarak varoluyorlar; sulu hissettirmek iin hibir frsat karmyorlar. Bu onlarn
meslek srr; o yzden hibir frsat kamyor. ay bile olur; kullanlmas gerekir. Eer
birisi ay ierken yakalanrsa o bir gnahkardr. Bir su iliyordur -hatta sutan fazlasn,
nk gnah sutan ok daha derin bir kavramdr. Eer birisi yakalanrsa...
Ve insanlar aylarn iiyorlard. Bunu saklanarak yapyorlard; saklanmak zorundaydlar.
Srf ay iebilmek iin hrsz, -kat, ikiyzl durumuna dyorlard! te senin szde
dinlerinin milyonlarca insana yapt da budur. nsanlar spiritel yapacaklarna onlar
ikiyzl hale getiriyorlar.
ay imiyor gibi yapyorlard, ama arada bir sust yakalanyorlard. Ve Gandi aranyor,
baknyordu; kurallara kimlerin kar geldiini anlamak adna ierde casus barndryordu.
Ne zaman byle birisi bulunsa o arlyordu...ve Gandi kendini cezalandrmak iin oruca
balyordu.
"Bu nasl mantk?" diye soracaksn. ok basit aslnda. Hindistan'da yzyllardr
uygulanyor. in srr Gandi'nin u szlerinde: "Ben herhalde henz mkemmel bir Usta
deilim, o nedenle bir mridim beni kandryor. O nedenle kendimi arndrmalym. Beni
aldatabildiniz nk ben henz kusursuz deilim. yle olsaydm kimse beni aldatamazd.
Mkemmel bir Usta'y kandrmay hayal bile edemezsiniz deil mi? Demek ki bende bir
kusur var."
u alakgnllle bak! Bir de kendine eziyet edip oruca balyordu. Gandi oru tutuyor
nk sen bir fincan ay itin. Peki SEN kendini nasl hissediyorsun? Bir tek fincan ay
iin gn oru tutuyor! Bu sana ar gelecek. Eer kafana vursayd daha ar olamazd.
Sana hakaret etseydi, cezalandrsayd, gn oru tutman syleseydi ok daha basit
olurdu - ve ok daha insancl. Ama yal adam oru tutuyor, kendine ikence ediyor, ve
aramdaki herkes seni suluyor. Herkes sana byk bir gnahkara bakar gibi bakyor:
"te SENN yznden Usta ac ekiyor. Hem de bir fincan ay iin? Ne kadar aalksn!"
Gidip ayaklarna kapanabilir, alayp zrlayabilirsin ama Gandi dinlemeyecektir. Onun
kendini artmas gerekmektedir.
Bunlarn hepsi iddet unsuru; ben buna iddet kartl demiyorum. Hem de gz gre
gre iddet, ama yle sinsice yaplyor ki tespit etmesi ok zor. Gandi'nin kendisi bile ne
yaptnn farknda deildi belki - nk farkndalk deil iddet kartl peindeydi ve
onu uyguluyordu.
Devaml uygulayabilirsin...uygulanacak bin bir ey vardr. Peki hayatnda yanl giden bir
sr eyden ne zaman kurtulacaksn? Bu hayal bile edilemeyecek kadar uzun bir zaman
alacaktr. Ve o zaman kurtulabileceini mi sanyorsun? Bu imkansz; kurtulamazsn.
Ben kendini gelitirerek geree ulaan birisine hi rastlamadm. Hatta, kendini
gelitirmeye kalkan insanlar genelde pek zeki olmuyorlar nk en temel anlay
skalyorlar: biz bir yere gitmiyoruz, Tanr da elde edilebilecek bir ey deil; Tanr ZATEN
iinde var. Sen Tanr'ya hamilesin, Tanr denen maddeden oluuyorsun. Elde edecek bir
ey yok - sadece bir farkndalk, KENDNE kar farkndalk gerekiyor.
New York'ta dnyann drt bir yanndan gelen egzotik yiyecekleri satan bir dkkan var.
Geenlerde Nasreddin Hoca buray ziyaret etti. Gney Amerika'nn ormanlarndan gelme
nadide tropik meyvalar, Afrika ve Orta Dou'dan pek ok tuhaf yiyecekler buldu.
Bir kedeki tezgahta birka tepsi dolusu insan beyni duruyordu. Politikac beyninin kilosu
1 dolar, mhendisinki 2 dolar idi, aziz beyninin ise gram 50 dolard.
Tm beyinler tpk birbirine benzediinden tezgahn ardndaki adama sordu: "Niye aziz
beyni bu kadar pahal acaba?"
Adam gzlklerinin stnden bakarak cevap verdi: "Bir gram beyni elde edebilmek iin
ka tane aziz bulmamz gerekiyor, biliyor musun?"
Benim de szde azizler hakkndaki grm aynen byle. Onlarn pek de zeki insanlar
olduklarn dnmyorum - temelde aptallar, nk insan aptal olmasa kendini
gelitirme yolunu izlemez. O sadece bir yol GB grnyor; aslnda deil. stelik skc ve
uzun; hatta hi bitmiyor.
Sen bir alkanln deitirebilirsin; o da baka bir yerde kendini gsterecektir. Bir kapy
kaparsn, hemen bir baka kap alr. O kapy kapayana kadar bir ncs mutlaka
alr - nk temelde sen aynsn, ayn bilinsiz insan. Alakgnll olmaya almak seni
gittike daha egoist yapmaktan baka bir ie yaramayacak. Alakgnllln egonu
tatmin etmenin yeni bir yolu haline gelecek. Sen kendi iinde kendini dnyann en
alakgnll insan olarak greceksin - senden daha alakgnlls yok. Bu egonun
kulland farkl bir dil, ama ayn anlama geliyor. Dil deimi olabilir ama anlam ayn
kalyor; baka bir dile evrildi diye deimiyor ki. nce dnyann en harika insanydn,
imdi de en alakgnllssn, yani hep zel, hep olaanst, hep stn bir varlk. nce
yleydin, sonra byle, ama iinde bir ey deimedi. Kendini gelitirerek hibir ey
deitirilemez.
Adamn biri binlerce dolar harcayp doktor doktor dolaarak uykusuzluk sorununa are
aryordu. Sonunda kendisine yardmc olabilecek bir doktor buldu.
"ok rahatlam olmalsn," dedi dostlarndan biri, anlayl bir tavrla.
"yle ya!" dedi eski uykusuz. "O kadar ki bazen btn gece uyumayp eskiden nasl da
ac ekerdim onu dnyorum."
Peki o zaman ne deiti? Kendini gelitirmek sana sadece bir yanlg sunar: bir eylerin
olduu, bir eyler yaptn, harika bir eylerin olaca yanlgs; bugn olmasa da yarn bir
eylerin olaca.
Hornstein tekstil iindeydi, ama iler o kadar ktyd ki zavall adam uyuyamyordu. . .
"Koyunlar say," diye akl verdi dostu Slodnick. "En iyi are o derler."
"Ne kaybedebilirim?" dedi Hornstein. "Bu gece denerim."
Ertesi sabah eskisinden de uykulu bir yzle geldi.
"Ne oldu?" diye sordu Slodnick.
"Koyunlar saydm," dedi Hornstein. "Elli bine kadar saydm. Sonra ynlerini krptm ve
elli bin tane palto rettim. Sonra beni btn gece uykusuz brakan soruya takldm: elli
bin tane astar nereden bulabilirim?"
Bu tip eyler ie yaramaz nk BEYN ayn ise ayn sorunu farkl ekillerde yaratmaya
devam edecektir. Temelde kklerin deiimden gemesi gerekmektedir; srf dallar
budamak ie yaramaz. Kendini gelitirme de budamaktan ibarettir.
ESKLER DERLER K:
"(KENDN) GELTRMEK HAYAL BLE EDLEMEYECEK KADAR UZUN ZAMAN ALIR,
(OYSA) AYDINLANMA BR SANYEDE GEREKLER."
AYDINLANMA BR SANYEDE GEREKLER. Neden? -nk sen zaten aydnlanmsn.
Sadece bunu unuttun. Hatrlatlmas gerekiyor, hepsi bu.
Usta'nn grevi sana hatrlatmak, sana yol deil bir hatra sunmak; kendini gelitirme
yntemleri, karakter, erdem deil sadece farkndalk, zeka, uyanma salamak.
Bir saniyede elde edilebilir nk sen zaten onu hi kaybetmedin ki. Aydnlanmam
olmann ryasn gryorsun. Ryanda cennette olduunu grebilirsin, veya cehennemde
olduunu. Ve biliyor musun! - bazen ryanda cennette olduunu grrsn, bazen de
cehennemde. Sabahleyin cennette olabilirsin, akam ise cehennemde. Bir an cennette,
bir an cehennemde olabilirsin. Bu senin i dnyan ile ilgili bir ey; dardan gelmiyor.
Bir adam ld, srat kprsn geti, ve beklemeye alnd. Orada Cennete mi Cehenneme
mi gnderileceini bilmediinden endie iinde oturup bekledi. Kap aldnda ieri nl
bir aziz girdi.
Adam sevindi, "Cennette olmalym!"
Tam o srada kap yine ald ve ieri nl bir fahie girdi. Adamn akl karmt. "Bu
durumda Cehennemde olmalym!" diye dnd.
O hala merak iindeyken aziz fahieyi yakalayp sevimeye balad. Adam aknlk iinde
Cebrail'e koup sordu, "Bana syleyin ltfen: buras Cennet mi Cehennem mi?"
"Anlamyor musun?" dedi melek. "Adam iin Cennet, kadn iinse Cehennem."
Cennet ve cehennem corafi blgeler deil; senin dnda bir eyler deil onlar, tamamen
senin iine aitler. Eer uyanksan o zaman tamamen farkl bir evrendesin; senin
uyanmanla adeta tm varolu uyanyor. Yeni bir renge, tada, kokuya brnyor. Sen
uyurken tm varolu seninle beraber uyuyor. Hepsi sana bal.
Ksacas mesele karakterini gelitirmek, erdemli olmak, azizlemek deil. Mesele
ryalardan kurtulmak, gemi ve gelecekle uramaktan vazgemek, imdiki zaman
yaamay bilmek. Aydnlanma budur..."AH, TE BU!"
Alis, Mad Hatter'n ay partisine gittiinde hi reel olmadn fark etti. Reel rica etti, ve
Mad Hatter, "Reeli iki gnde bir sunuyoruz," dedi.
Alis itiraz etti: 'Ama dn de reel yoktu!"
"Doru," dedi Mad Hatter. "Kural yle: reel hep dn ve yarn var, ama asla bugn reel
yok...nk bugn iki gnde bir deil!"
te sen de byle yayorsun: dn reel vard, yarn reel olacak, asla bugn yok ama. Ve
aslnda reel orada! Sen hayal dnyasndasn; uyumu, uykulu bir halde dolayorsun.
Bu ann varolan TEK gerek an olduunu tamamen unutmu bir haldesin. Eer gerekle
herhangi bir balant kurmak niyetindeysen hemen imdi uyan!
Zen'in aydnlanmann sadece bir saniyede gerekletiine dair tuhaf fikri ite bu
ekildedir. Birok insann akl karyor: "Nasl olur da bir saniyede olup biter?" zellikle
Hintliler buna ok aryor nk onlarda nce tm gemi karmalardan kurtulunmas
gerektii eklinde bir inan var, ve imdi bu aptalca fikir Bat'ya da ulat. imdilerde
Bat'da insanlar gemi karmadan bahsediyorlar: nce eski karmadan kurtulman
gerekiyor.
Gemiin ne kadar uzun olduunu biliyor musun? Koskoca bir sonsuzluk! Eer tm
gemi karmadan kurtulmaya kalkrsan bunu asla baaramazsn - bu kesin. Bu arada
baka karmalar retiyor olursun, ve gemi her geen gn bymeye devam eder. Eer
tek k yolu buysa - insann tm gemi karmalardan kurtulmas gerekiyorsa - o zaman
aydnlanma mmkn deildir. O zaman asla bir Buda olmad ve bundan sonra da
olmayacak; bu imkansz. Senin oluturduun tm gemi yaamlar ve karmalar bir
dn - nce onlardan kurtulman lazm. Peki onlardan nasl kurtulacaksn? Onlardan
kurtulaym derken baka karmalar yaratmak zorunda kalacaksn. Bu da tam bir kmaz
sokak.
"Ve tamamen aydnlanmak iin," der karma felsefesine inanan insanlar, "srf kt
karmalardan kurtulmakla kalmayp iyilerinden de kurtulmak zorunda kalacaksnz -nk
kt karmalar demir zincirler, iyileri de altn zincirler yaratr. Ama zincir zincirdir, ve her
trl zincirden kurtulman gerekiyor." Peki iyi karmalardan nasl kurtulacaksn? Bu
noktada azizler kzacak. Diyecekler ki, "Dur bakalm! Fazla kurcalyorsun. Bu bir tartma
konusu deil. nan, gven, kabullen!"
Aslnda mesele karmalardan kurtulmak deil. Sabah uyandnda nce gece grdn
ryalardan kurtulman m gerekiyor? Ryanda bir hrsz, bir katil, bir tecavzc, veya bir
aziz olmu olabilirsin...ryanda her trl ey olmu olabilirsin. nce o ryalardan
kurtulman m gerekiyor? Uyandn ANDA ryalardan zaten kyorsun - hepsi sona
eriyor! Onlardan kurtulmak diye bir ey yok.
Bu Zen'in temel mesajdr: gemi karmalara kafay yormana gerek yok; hepsi birer rya
idi. Uyanrsan hepsi sona erecek.
Ama bizler uykulu insanlarz ve uykumuzla uyuan her eyi ekici buluruz. Sadece o anki
ruh durumumuza gre dinleriz. Tm dnya uykuda. Nadiren, arada srada, uyumayan,
uyank kalan bir insan oluyor. Seninle konutuunda bir yanllk var sanyorsun. O kendi
konumundan, kendi uyannn iinden sana sesleniyor, ve diyor ki, "Btn ryalarn unut
- hepsi samalk! yi ve kt, hepsi ayn; aziz ve gnahkar, hepsi birbirinin ayns. Sen
sadece uyan! nce ryanda bir aziz olman gerektiini, gnahkarlktan azizlie gei
yapmak zorunda olduunu, ancak o zaman uyanabileceini dnp endielenme. Ne
diye o kadar uzun bir yola kasn? Direkt olarak uyanabilirsin! Bir gnah ilerken
uyanabilirsin; ryanda birisini ldrrken uyanabilirsin. Bu hi sorun olmaz.
Hatta, eer bir azizsen uyanmak istemeyebilirsin. Bir katil daha kolay uyanacaktr nk
onun kaybedecek bir eyi yoktur, ama azizin kaybedecek bir sr prestiji vardr. Belki o
srada dllendiriliyordur ve Nobel dln almak zeredir ve insanlar onu alklayp
ayaklarna kapanyorlardr...ve aniden saatin zili alar. imdi bu zilin sras m? Biraz daha
bekleyemez miydi? Her ey bylesine iyi ve gzel gidiyorken saatin alarm biraz
bekleyebilir. Katilin kaybedecek hibir eyi yoktur. Zaten ac ekiyordur, eziyet iindedir.
Hatta, zil alarsa rahatlayacaktr. O kabustan kt iin mthi bir rahatlama
hissedecektir.
O nedenle gnahkarlar azizlerden daha erken uyanrlar, nk gnahkarlar kabuslara
gmlrlerken azizler tatl ryalar grrler. Altndan bir sarayda kralsan ve bir sr eyin
keyfini karyorsan kim uyanmak ister ki? Belki ryanda cennettesin.
Ama kesin olan bir ey var: uykudayken deiik bir lisan kullanyorsun - uyku lisan - ve
uyumakta olan dier insanlar anlayabiliyor, ayn lisan kullanyorsun. O yzden karma
felsefesi bu kadar nemli, yaygn, baskn hale gelmitir. Farkl ynlerden dnyann tm
dinlerine hkmetmitir.
Hindistan'da byk din olmutur: Hinduizm, Jainizm, Budizm. Karma felsefesi
DIINDA hibir konuda anlaamazlar; HER trl konuda fikir ayrlna derler. Tanr'nn
varl konusunda anlaamazlar, hatta ruhun varl konusunda bile anlaamazlar, ama
karma felsefesi konusunda hemfikirdirler. Onun uyuyan beynin zerinde derin bir etkisi
olmal. Ve bu insanlar Zen'i anlayamazlar.
Bir Hint fakiri veya Jaina rahibi bana geldiinde byk aknlk yaarlar. Derler ki, "Sen
ani, anlk aydnlanmay m retiyorsun? O zaman aydnlanmak iin birok mr urap
didinen Mahavira ne olacak?"
Ben de onlara derim ki, "Bu hikayeleri sizler uydurdunuz. SZN bahsettiiniz Mahavira
ryalarnzn bir paras; gerek Mahavira'y tanmyorsunuz. Onun gemi hayatlarn siz
nasl bilebilirsiniz? KEND gemi hayatlarnzdan bile haberiniz yok!" stelik mridleri
arasnda son hayat hakknda bile anlamazlk var - brakn gemi hayatlarn!
Gerek meselelerde...rnein, evli olup olmad konusunda: bir Jaina mezhebi onun evli
olmadn syler, nk Mahavira gibi bir adamn evlenmi olmas fikri onlara alaltc,
hakaret gibi gelir. Bir baka Jaina mezhebi ise sadece evli olmadn, bir de kz olduunu
syler. imdi bu da iyice ileri gitmek oluyor - bir kz varm! Bu demektir ki seks yapm
olmal - nk o zamanlar sa'nn hikayesi henz ortada yoktu. Bakir doum henz
bilinmiyordu!
Anlaamyorlar...mridler Mahavira'nn son yaamnn evlilik, kz ocuu, vesaire gibi
gerekleri zerinde bile anlaamyorlar, sonra bir de kalkp gemi hayatlarndan
bahsediyorlar!
Uykuya devam etmene, ertelemene yardmc olan her ey ekici gelir. "Mahavira bile
mrler boyu ok almak zorunda kald, yani BZ nasl olur da bu hayatta
aydnlanabiliriz? Bunun iin pek ok mr boyu beklemek lazm, o nedenle imdilik hibir
ey yapmaya gerek yok. Bekleyebiliriz! Hem zaten imdi hemen olmayacak ki; pek ok
mrn gemesi lazm. O arada, neden baka eyler yapmyoruz? Daha fazla para, prestij,
g biriktirebiliriz. Baka eyler yapabiliriz: yemek, imek, elenmek - nk bu i hemen
imdi olmayacak, bu aydnlanma meselesi; birok hayat yaamak gerekecek. Bu arada
ylesine oturup bekleyemezsin ki; insann bir eyler yapmas lazm."
Uyuyan insanlar onlara uykularnda seslenen bir lisan anlayabiliyorlar. Bizler sadece
varlmzda bir sreci tetikleyenleri anlarz.
Bir grup rahibe misyoner olarak gnahkar dnyaya yollanmak zereydi. Ba Rahibe
hangilerinin nlerindeki tehlikeli ve zorlu ilere uygun olduuna karar verebilmek iin her
birine son bir soru sordu.
"Rahibe Agatha," dedi ilkine. "Bombo bir sokakta gece vakti yrrken tanmadn bir
adam yanna yaklap uygunsuz teklifte bulunsa ne yaparsn?"
"Aman Yarabbim!" diye yutkundu rahibe. "Allah korusun! Hemen dizst kp ruhumu
kurtarmas iin Kutsal Meryem'e yakarrdm."
Ba Rahibe, rahibe Agatha'nn daha domestik ilerde almasnn daha doru olacan
not etti.
Ayn soru Rahibe Agnes'e sorulduunda, "Ne olacak, hemen suratna bir yumruk
atardm...ve sonra koa koa oradan uzaklar, bir yandan 'Yardm edin!' diye
barrdm," diye cevap verdi.
Ba Rahibe, rahibe Agnes'in misyonerlik iin uygun olduunu not etti.
Sra rahibe Theresa'ya geldiinde, "ey, nce adamn pantolununu indirirdim..." deyince
Ba Rahibe az kald bouluyordu, ama rahibe Theresa devam etti. "Sonra da eteklerimi
kaldrrdm, ve sonra..."
"Rahibe Theresa," diye araya girdi Ba Rahibe, "Bu nasl cevap byle?"
"ey," dedi dieri, "Dndm ki ben eteklerimi kaldrrsam, onun da pantolonu inmise
ben ondan daha hzl koabilirim!"
Biz sadece ANLAYABLDMZ anlyoruz. Uykudaki insanlk ancak belli eyleri
anlayabilir; ancak belli eyleri DUYABLR. Dier eyler duyulmaz, duyulsa bile
anlalmaz; yanl anlalr.
Zen fazlasyla yanl anlalmtr. Budistlerin bile Zen'i anlayamadklarn duyunca
arabilirsin.
Birok Ortodoks Budist bana gelip niin Zen'in zerinde bu kadar durduumu soruyorlar,
nk o ana Budist gelenei deil. Bu doru; ana Budist gelenei Zen'e kar. Zen biraz
tuhaf, biraz egzantrik geliyor nk sana tamamen yeni bir gerei sunuyor: ANINDA
aydnlanma. Daha nce hibir din bunun zerinde bu kadar durmamt: hemen imdi
aydnlanabilirsin -hepsi sana bal.
EER ETM VERML GETYSE AYDINLANMA
GZ AIP KAPATANA KADAR OLUP BTER.
Bir yol yoktur, ama sana uyandrmaya yarayacak belli bir disiplin vardr. Buna "eitim"
diyoruz. Eitimin karakterinle ilgisi yok, bu tamamen bilincinle ilgili. Eitim basit olarak u
anlama gelir, senin etrafnda belli bir alan, belli koullar yaratlmas gerekir, ve burada
uyanmak uykuya dalmaktan daha kolay olacaktr - tpk birisini uykudan uyandrmak iin
yzne souk su serpmek gibi. Ona erdemli olmay retmiyorsun, ona iddet kart
olmay retmiyorsun - bunlar onun uyanmasna yardmc olmayacaktr. Ama souk su,
ite bu farkl bir fenomen; bu bir koul yaratmak oluyor. Veya ona bir fincan ay verirsin;
bu uyanmasna yardmc olur. Veya ona komasn, barmasn sylersin; bu da daha
abuk uyanmasna yardmc olur.
Tm Zen yntemleri byledir: suratna souk su veya kafana balyoz yemi gibi olursun.
Zen dier dinlerden tamamen farkldr. Sana belli bir karakter vermez; ancak sana
kesinlikle bir ortam salar.
ESK ZAMANLARDA LANG YEH DAINDAK CH'AN USTASI
HU CHUEH'N KENDSNE ETM N GELEN
BR KADIN MRD VARDI.
USTA KADINA U CMLEY NCELEMEY RETT: "H ALDIRMA."
imdi, bu ortam salamak oluyor. Usta ona bu ksa cmle zerine meditasyon yapmasn
sylyor: "Hi aldrma." Ve bu konuda deiik durumlarda, her trl durumda
meditasyon yaplmas gerekiyor. Hi unutulmamas gerekiyor; devaml hatrlanmas
gerekiyor, ne olursa olsun.
KADIN H KAYTARMADAN ONUN DEDKLERN
HARFYEN YERNE GETRD.
BR GN KADININ EVNDE YANGIN IKTI,
AMA O DED K: "H ALDIRMA."
imdi, bu ortam salamak oluyor. Bu gerek eitim, bu disiplin. Ev yanyor ve kadn
dersini hatrlyor: "Hi aldrma." Ev yanmyorken ve her ey yolundayken evde kendine
bu amala yarattn kede sessizce meditasyon yapmak kolay tabii - o zaman "Hi
aldrma" diyebilirsin. Bu kolaydr, ama seni uyandrmayacaktr; hatta uykuya dalmana
bile yol aabilir. Ama ev yanarken zordur, hem de ok zor. Maln mlkn sz konusu,
hayatn tehlikede, tm gvencen, gvenliin kayboluyor. Ertesi gn elinde hibir ey
olmakszn sokakta kalabilirsin.
Ama kadn gerek bir mrid olmal.
DED K: "H ALDIRMA."
Bunu srf sylemekle kalmad, aldrmad da. Sanki hibir ey olmuyormuasna rahatlad.
Sen evinin yandn grp de bunu hibir ey olmuyormu gibi karlayabilirsen, hibir
ey olmaz. Ev yanacak, ama sen ilk defa bu deneyimden tamamen berrak bir kafayla ve
byk bir anlayla kacaksn. Her ey yanyor! Tm bir hayat yanyor nk her an
lyoruz. Hibir ey garanti deil, hibir ey gvenli deil. Biz her eyin garantide ve
gvenlik iinde olduuna inanyoruz sadece. Bu deiim ve deikenlik dnyasnda, lm
her eyin kesin sonu iken, nasl herhangi bir gvence olabilir ki?
Kendi evinin yandn grp de sessizce, rahatlam biimde her eye bo verip
meditasyon yapabiliyorsan - bu iten tamamen farkl, yepyeni bir bilince sahip, yeniden
domu bir insan olarak kabilirsin.
BR BAKA GN, KADININ OLU SUYA DT VE YOLDAN
GEEN BRS ONA SESLENDNDE, "H ALDIRMA," DED.
imdi bu daha da zor - sonuta ev l bir ey. Baka bir ev ina edebiliriz, para tekrar
kazanlabilir. Ama olun suya dm, bouluyor...bu daha zor bir durum, ballk var -
kendi olun. Anne iin olu kendi varlnn devam, benliinin, ruhunun bir paras. Yine
de, "Hi aldrma" diyor.
TM GEC DNCELER BR KENARA KOYARAK
USTASININ DERSN AYNEN UYGULADI.
Eer bu mmknse...nk bunlar dnyadaki iki balca sorun: eyalar sahiplenmek ve
insan ilikileri. Bunlar SENN de sorunlarn. nsanlar bu noktada uyuyorlar, ya eyalar
sahipleniyorlar ya da insanlarla ar ilikilere giriyorlar. Bunlar senin akln bulandran,
kartran, farkndaln engelleyen iki sorun.
Kadn her iki snav da geti. Ve eer bu ikisini atlatabilirsen: aslnda hibir eye sahip
olmadnn farkna varrsan... Her eyi kullan ama hibir eyi sahiplenme, ve insanlarla
balant kur fakat herhangi bir ilikinin paras haline gelme.
Balant kurmak ile ilikiye girmek farkl eyler. Balant kurmak seni herhangi bir zoraki
birliktelie sokmuyor; iliki ise esaret. nsanlar sev, ama kskan olma, sahiplenme.
Mmkn olduunca ok insanla balant kur, ama zgr kal ve brak onlar da zgr
olsun. Bask altna almaya alma ve kimsenin seni bask altna almasna izin verme.
Eyalar kullan, ama unutma: bu dnyaya ellerin bo gelirsin ve giderken de ellerin bo
olacak, o nedenle hibir eye sahip olamazsn.
Eer bu iki anlay sana apak geliyorsa ve aldrmamaya balarsan tm geici dnceler
aklndan uup gidecek. Ve tm dnceler geicidir, hibir dnce temelde nemli
deildir. Temel olan sessizliktir; dnceler gelip geicidir. Dnceler yokolduunda
temelde nemli olan su yzne kar. Mthi bir melodiye sahip byk bir sessizlik
gmbrder. Bu deneyim zgrletirir, hatta kutsaldr.
BR GN, KOCASI KIZARTMA YAPMAK ZERE ATE YAKTIINDA,
"KADIN KAYNAR YA DOLU TAVAYA BRAZ HAMUR ATTI
VE BR SES IKTI.
KADIN SES DUYUNCA ANINDA AYDINLANDI.
te ben bunu sylyorum...eer hazrsan, ortam hazrsa, o zaman HERHANG bir ey
aydnlanma srecini tetikleyebilir - HERHANG bir ey. Sadece bu:
KADIN SES DUYUNCA ANINDA AYDINLANDI.
zel bir ey olduu yoktu, gayet sradan bir sesti. O tr seslerle her gn defalarca
karlayorsun. Ama eer ortam doruysa, sen doru bir yerdeysen...ve kadn doru
yerdeydi: sahiplenmiyordu, hi bir eyle, hibir insanla ilikide deildi, hakim olmaya
almyordu. Bir zgrlk halinin iindeydi, tam snrda. Bir adm daha ve Budalarn
dnyasna geecekti. O ufack adma da herhangi bir ey sebep olabilir.
KADIN SES DUYUNCA...
Bu ses son alarm oldu, barda taran son damla.
...ANINDA AYDINLANDI.
SONRA YA DOLU TAVAYI YERE ATTI, ELLERN IRPTI VE GLD.
Bunu niye yapt: ELLERN IRPTI VE GLD? nsan aydnland zaman glmek bunun
yan etkisi gibidir; kendiliinden gelir - u basit nedenden dolay, nk bir sr yaam
boyunca zaten hep iimizde olan bir eyi aradk durduk. Btn o abalarmz beyhudeydi!
Tm uramz absrdd. nsan bu kozmik akaya glyor. nsan Tanr'nn bizimle nasl
da elendiine glyor: btn bu zaman boyunca o hep iimizdeydi, biz onu arayp
dururken. nsan kendi sama abalarna glyor, aslnda hi kaybolmam bir eyin
peinde yaplan uzun yolculuklara, seyahatlere. te kahkahalar, el rpmalar hep bu
yzden.
ONUN DELRDN DNEN KOCASI KARISINI AZARLADI VE YLE DED...
Ve elbette, hala uykuda olan biri aniden aydnlanan ve el rpp glen birini grdnde
normal olarak onun keileri kardn dnecektir. Onun sonunda doruyu bulmas
uyuyan insana sinir krizi gibi gelecektir; ama bu bir sinir krizi deil tabii. Ama uyuyan
insann elinde deil; o sadece kendi deerleri, kriterleri dorultusunda anlayabilir.
KARISINI AZARLADI
VE YLE DED: "BUNU NYE YAPIYORSUN? DEL MSN SEN?"
KADIN CEVAP VERD: "H ALDIRMA."
Kadn devam ediyor: hala meditasyon yapyor. Ustann retisini sonuna kadar takip
ediyor. Kocas ona deli diyor ve o "hi aldrma" diyor.
Dnya sana deli diyecektir. Dnya Budalara hep deli demitir zaten. Hi aldrma. Bu
doal; eyann tabiat eklinde alglanmal.
SONRA HU CHUEH USTAYA GDP
BAARISINI TASDK ETMESN STED.
Usta'nn birok fonksiyonu var. nce: uyanmana yardmc olmak, seni uyanmaya tevik
etmek; uykunun gittike zorlaaca ve uyanmann iyice kolaylaaca bir durum
yaratmak; ve ilk kez uyandn zaman bunu tasdik etmek, nk bunu insann kendisinin
yapmas ok zordur. Bu o kii iin tamamen bilinmeyen bir alan. Ego kaybolmu, tm
eski deerler yitirilmi, eski beyin artk almyor. Yarglamann, deerlendirmenin, emin
olmann bir yolu yokmu gibi grnyor. nsan derin bir dehete ve aknla dyor.
Neler olup bittiini anlayamyor btn bunlarn ne iin olduunu. ap kalyor.
O yzden Usta'nn son grevi "Evet, ite bu" demek, yani tasdik etmek.
USTA KADININ KUTSAL MEYVAYA ERTN DORULADI.
Zen insanlar buna "kutsal meyva" adn veriyorlar, meyva vermek, iek amak eklinde
- son uyana ulamak, kendinle ve varolula ilgili doruktaki deneyime erimek. Ama
unutma: bu ancak bir ann iinde gerekleebilir. Dakikada olur biter. Ancak imdi olabilir
- imdi ya da asla.
"Hi aldrma" zerine meditasyon yapan bu kadn unutma. Byle bir btnlk gerekiyor.
Ev yanyor ve kadn diyor ki: "Hi aldrma." Olu suya dyor ve o diyor ki: "Hi
aldrma." Kocas ona deli diyor ve o "hi aldrma" diyor. Bylesine basit bir meditasyon -
aldrmamak zerine - onun alev almas iin gerekli ortam yaratyor. benlii patlyor.
Artk eskisi gibi deil; yeniden douyor. Aydnlanm olarak yeniden douyor. Bir Buda
oluyor.
Siz hepiniz birer Budasnz - uyuyor, rya gryorsunuz, ama yine de birer Budasnz.
Benim grevim sizden birer Buda YARATMAK deil, nk siz zaten ylesiniz, ben sadece
sizin bunu hatrlamanza yardmc oluyorum, hatrlatyorum.
Bugnlk bu kadar yeter.

HKAYENN KAYNAI BLNMYOR
EN SON BASILDII YER:
JADE BUDA MANASTIRINDAN
GNLK VAAZLAR (KNC HAFTA)
ANGAY, 1953
www.buddhistinformation.com
























Sadece Altn
Ch'i pazaryerindeki utanmaz hrsz
(Ani Bir Gk grlts, #7'den)
Mutluluk ile Mutsuzluk arasnda seim yapmak

BR ZAMANLAR CH' KENTNDE ALTIN PENDE OLAN
BR ADAM VARDI. AFAK SKNCE PALTOSUNU VE APKASINI
GYP ARIYA DORU YOLA KOYULDU.

BR ALTIN TCCARININ TEZGAHINA YANATI,
ADAMIN ALTININI KAPTI, VE KATI.

POLS ONU YAKALADI VE SORGUYA EKT.
"NYE BAKA BRNN ALTININI KAPIP KATIN,
HEM DE BR SR NSANIN NNDE?"

ADAM CEVAP VERD:

"ONU ALDIIM SIRADA BEN NSANLARI GRMEDM K
- SADECE ALTINI GRDM."

Size ufak bir anekdot aktaraym: "Doktorum gelip sizi grmem konusunda srar etti," dedi
hasta psikiyatra. "Neden olduunu allah bilir - mutlu bir evliliim, iyi bir iim, bir sr
dostum var ve hi derdim yok..."
"Hmmm," dedi psikiyatr, defterine uzanarak. "Peki ne zamandr bu haldesiniz?"
Mutluluu kimse inanlr bulmuyor. nsanolunun mutlu olamayaca dnlyor. Eer
depresyonun, zntn, skntn hakknda konuursan herkes sana inanr. Bu doal
grnr. Ama eer mutluluundan bahsedersen sana kimse inanmaz - bu doaya aykr
gibi durur.
Sigmund Freud binlerce insann zerinde alp insan beynini krk yl aratrdktan,
binlerce ruhsal rahatszl inceledikten sonra mutluluun bir masal olduu sonucuna
vard: insanolu mutlu olamaz. En fazla hayat biraz daha rahat hale getirebiliriz, hepsi
bu. En fazla mutsuzluu biraz azaltabiliriz, hepsi bu. Ama insan mutlu olamaz.
ok karamsar grnyor - ama gnmz insanna baknca bu aynen byleymi gibi
duruyor, sanki doruymu gibi.
Buda insann mutlu olabileceini sylyor, hem de ok mutlu. Krishna doruktaki bu
mutluluun arklarn sylyor - satchitanand. sa Tanr'nn Krallndan sz ediyor. Ama
saylar bir elin parmaklarn gemeyen bu bir avu insana m inanacaksn, yoksa tm
hayatlar mutsuzluktan ibaret olan, yzyllardr mutsuz olan ve gittike de daha
mutsuzlaan milyonlarca insana m? Sonra da lm geliyor zaten! Bu az saydaki insana
nasl inanlr?
Onlar ya yalan sylyorlar ya da kendilerini kandryorlar. Ya gizli bir amala yalana
bavuruyorlar, ya da biraz deliler, kendi hayalleriyle kendilerini kandryorlar. Hayal
dnyasnda yayorlar. Mutlu olmak istediler ve mutlu olduklarna inanmaya baladlar.
Bu bir gerekten ok bir inanca, aresizlikten doan bir inanca benziyor. Peki nasl oldu
da bu kadar az insan mutlu olabildi?
nsan bir kenara koyarsan, insana fazla ilgi gstermezsin, o zaman Buda, Krishna, sa,
onlar sana daha doru gelecek. Aalara bakarsan, kulara bakarsan, yldzlara bakarsan,
o zaman her eyin mthi bir mutlulukla parldadn grrsn. O zaman mutluluun
varoluun znde olduunu grrsn. Mutsuz olan sadece insan.
Derinlerde bir yerlerde bir eyler yanl gitmi olmal.
Buda kendini kandrmyor, yalan da sylemiyor. Ve ben bunu sana geleneklere dayanarak
sylemiyorum - bunu sana kendi daarcmdan aktaryorum. nsanlar mutlu olabilir,
kulardan daha mutlu, aalardan daha mutlu, yldzlardan daha mutlu - nk insanda
hibir ku, aa veya yldzda olmayan bir ey var. nsanda bilin var!
Ama bilincin varsa o zaman iki seenein oluyor: ya mutlu olacaksn ya da mutsuz. O
zaman bu senin seimin oluyor! Aalar mutlu nk mutsuz olamazlar. Mutluluklar
kendi zgr iradelerine bal deil - mutlu olmak zorundalar. Nasl mutsuz olunacan
bilmiyorlar; bir seenekleri yok.
Aalarda akyan kular, onlar da mutlu olmay semi deiller - mutlular nk baka
nasl olunacan bilmiyorlar. Mutluluklar bilinsiz. Doal olan yapyorlar.
nsan mthi mutlu olabilir, ve mthi mutsuz da - ve bu seimi yapmakta zgrdr. Bu
zgrlk baa beladr. Bu zgrlk ok tehlikelidir - nk sorumlu olursun. Ve bu
zgrle bir eyler oldu, bir eyler ters gitti. nsan nedense tepetaklak duruyor.
Sen bana meditasyon aray iinde geldin. Meditasyona ihtiyacn var nk mutlu olmay
sememisin. Mutlu olmay seseydin eer, meditasyona hi gerek kalmazd. Meditasyon
ila niyetine yaplr: eer hastaysan o zaman ila alrsn. Budalarn ilaca ihtiyalar yoktur.
Sen mutluluu semeye baladn zaman, mutlu olman gerektiine karar verdiin
zaman, meditasyona gerek kalmaz. O zaman meditasyon kendiliinden olur zaten.
Meditasyon mutlu olmann bir fonksiyonudur. Meditasyon, mutlu insan bir glge gibi
takip eder: nereye giderse gitsin, ne yaparsa yapsn, meditasyon halindedir. Youn
konsantrasyonu vardr.
"Meditasyon" ve "ila" (medicine) szckleri ayn kkenden gelir - bu ok nemlidir.
Meditasyon da iyiletirir. Eer saln yerinde ise yannda ila ve reete tamazsn. Ama
tabii eer salkl deilsen doktora gitmen gerekir. Doktora gitmek pek de vnlecek bir
ey deildir. nsan mutlu olmal, bylece doktora gerek kalmaz.
Bir sr din varln bu kadar ok insann mutsuzluuna borlu. Mutlu insann dine
ihtiyac yoktur; mutlu insann tapnaa, kiliseye ihtiyac yoktur - nk mutlu insan iin
tm evren bir tapnaktr, tm varolu bir kilisedir. Mutlu insann dini etkinliklere ihtiyac
yoktur nk zaten onun tm yaam dindardr.
Mutluluk iinde yaptn her ey bir duadr: iin ibadet haline gelir; nefes alman bile
muhteem bir younlua brnr, bir ltfa dnr. lla ki devaml Tanr'nn adn anman
gerekmez - bunu ancak aptallar yapar - nk Tanr'nn ad yoktur, ve uydurma bir ismi
tekrarlayarak sadece zekan kreltmi olursun. O'nun adn tekrarlayarak bir yere
varamazsn. Mutlu bir insan, Tanr'nn her yerde olduunu grr. O'nu grebilmek iin
mutlu gzlere ihtiyacn var. Yanllk nerede yapld?
Almanya'da ok nl olan bir adamdan bahsedildiini duydum - bugn bile heykelleri
dikiliyor ve baz sokaklarla baz meydanlara onun ad veriliyor. Ad Dr. Daniel Gottlieb
Schreber. Faizmin gerek kurucusu idi. 1861'de ld, ama Adolf Hitler'in iktidara
gelebilmesi iin gerekli durumu o yaratt - bilmeden, elbette.
Bu adamn ocuk yetitirme konusunda ok belirgin fikirleri vard. Birok kitap yazd. Bu
kitaplar pek ok dile evrildi. Bazlar ellier kez basld. Kitaplar ok seviliyordu, byk
sayg gryordu, nk grleri hi de olaanst deildi - hatta olduka yaygndlar.
Yzyllardr herkesin inand eyleri dile getiriyordu. Sradan, ortalama zekann
temsilcisiydi o.
Onun dncelerini, fikirlerini yaymak iin yzlerce dernek kuruldu, ve ldnde bir
sr heykeli dikildi, birok sokaa ad verildi.
ocuklar alt aylktan itibaren disiplin altna almak gerektiine inanyordu - nk diyordu
ki eer bir ocuu daha alt aylkken disiplin altna almazsan bu ans sonsuza dek
karrsn. ocuk daha ok narin ve yumuakken, dnyadan haberi yokken, zerinde
derin bir iz brak - o zaman hep bu izi srecektir. Ve stelik maniple edildiini
anlamayacaktr bile. Yaptklarn kendi zgr iradesi ile setiini dnecektir - nk bir
ocuk alt aylkken iradesi yoktur; irade sonra ortaya kacaktr, ve disiplin iradeden nce
devreye girecektir. O yzden irade hep yle dnecektir: "Bu benim kendi fikrim."
Bu bir ocuu yozlatrmaktr. Ama dnyadaki tm dinler ve demagoglar ve dnyann
btn diktatrleri, ve szde gurular ve papazlar, hepsi buna inanmlardr.
Bu insann mutsuzluunun temel nedeni gibi gzkyor, nk kimse zgrce hareket
etmiyor, kimse hissetmiyor, kendi yolunu kendi bilinci ile bulamyor. Ta kkeninde
yozlatrlm.
Ama Schreber buna disiplin adn verdi, tpk tm ana babalarn yapt gibi. ocuklarn
alt aylktan itibaren yle bir disiplin altna alnmalar gerektiine inanyordu ki bu sayede
ilerde asla ana babalarn sorgulamayacaklar ve kendi zgr iradeleri ile hareket
ettiklerini sanacaklard. Kiisel irade ilk kendini gsterdiinde yle yaplmas gerektiine
inanyordu: "...derhal bir son verilmeli, hemen yokedilmeli. ocuun bir birey, bir kiilik
olmaya baladn grdnde derhal onun bireyselliinin bu ilk n sndrmelisin, bir
saniye bile yitirmeden."
ocuun kendi iradesi ilk ortaya ktnda "...insan olumlu bir tavrla hareket
etmeli...sert szler, tehditkar hareketler, yataa serte vurmak...bedensel ikazlar ocuk
sakinleene veya uykuya dalana kadar tekrarlanmal."
Doktor insanlara, "Bu tedaviye bir veya iki, en fazla defa gerek duyulacaktr," diyordu.
ocuu yle korkut ki ta kklerine kadar titresin! Ve bu kkler henz ok narin - daha alt
aylk bir ocuk bu. El kol hareketleri ile tehdit etmek, gzlerinde derin nefret ve
dmanlk dolu bir bak ile, adeta ocuu yokedecekmisin gibi. ocua ya kendisinin ya
da zgr iradesinin hayatta kalabileceini aka belli edin - ikisine birden hayat hakk
verilemez. zgr irade istiyorsa o zaman lmesi gerekiyor. ocuk ancak zgr
iradesinden vazgeerse yaayabileceini anlad zaman ondan feragat edecek ve hayatta
kalmay seecek. Bu doaldr! nsann hayatta kalmay semesi gerekir; dier her ey
ikinci plandadr.
"Ve ite o zaman sonsuza dek ocuun efendisi olursun. O andan itibaren, bir bak, bir
sz veya tek bir tehditkar hareket ocua hakim olmana yetecektir."
Kendi ocuklarna ne olmutu? Kimse zahmet edip de sormad. Bu fikir herkesin houna
gitti. Dnyann her yerindeki ana babalar pek heveslendiler ve herkes ocuklarna disiplin
uygulamaya balad. Ve Schreber'e gre, ite bu ekilde tm Almanya disiplin altna
alnd. Bu da Adolf Hitler'in yolunu at.
Bylece byle gzel, akll bir lke neredeyse deli bir aptaln kurban oldu. Ve tm lkeyi
o ynetti. Bu nasl mmkn oldu? Bu soruya hala cevap bulunabilmi deil. O kadar zeki
insana nasl o kadar kolaylkla ve o derece aptalca fikirlerle hkmedebildi?
Bu insanlar inanmak zere eitilmilerdi; bu insanlar birey olmak zere
yetitirilmemilerdi. Bu insanlara hep disiplinli olmalar retilmiti. Bu insanlara itaatin
en byk erdem olduu retilmiti. Doru deil! Bazen itaatkarszlk en byk erdem
olabiliyor. Bazen de tabii boyun emek. Ama bu senin seenein olmal: boyun eip
ememeye bilinli olarak kendin karar vermelisin. Bu da her trl durumun hakimi sen
olmalsn anlamna geliyor, ister boyun e ister eme.
Kendi ocuklarna neler oldu? ocuklarnn bana gelenler ancak imdi gn na
kyor.
Kzlarndan birisi melankolikti ve doktoru onun tmarhaneye yatrlmasn nerdi.
Oullarndan biri sinir krizi geirdi ve tmarhaneye yatrld. Sonuta iyileti, ama sekiz yl
sonra yine rahatszland ve tmarhanede ld. Dier olu delirdi ve intihar etti. Her iki
oluna yaplan otopsi sonucunda beyinlerinde fiziksel bir arza olmad grld - yine de
ikisi de delirdi: biri tmarhanede ld, br intihar etti.
Ne oldu peki? Fiziksel olarak beyinleri mkemmeldi, ama psikolojik olarak arzalydlar.
Deli babalar tm ocuklarna kalc zarar verdi. Ve ite tm insanln bana gelen de
budur. Yzyllardr ana babalar ocuklar mahvediyorlar. Onlar da ana babalar
mahvetmiti, ve bu byle srp gidiyor. Kroniklemi bir durum haline geldi. Senin ana
baban mutlu deildi; her ne yaadlarsa bu onlar gittike daha da mutsuz kld - ve seni
bu mutsuzlua gre eittiler, ve sende kendi kopyalarn yarattlar.
Arthur Koestler'in tm bu samalklara verdii bir ad var. Buna "bapukrasi" diyor. "Bapu"
baba anlamna gelir - Hintli bir terimdir. Hintliler Mahatma Gandi'ye "bapu" derlerdi. Bu
"bapukrasi" laf mkemmel uyuyor. Hindistan dier lkelere gre bapukrasiden ok daha
fazla ekiyor. Hint ynetimi hala bapusu Mahatma Gandi'den ekiyor.
Her ocuk bapus tarafndan mahvediliyor. Elbette ki onlar da kendi bapuslar
mahvetmiti. O yzden ben kimseyi sulamyorum; bu bilinsiz, karmak durum kendini
tekrarlyor. Ana babandan ikayeti olman anlamsz - bu bir ie yaramayacaktr. Bunu
anladn gn bilinli olarak ikayetten vazgeip durumu aacaksn.
Herkes srklenip maniple ediliyor, o yzden kimse kaderinin ne olduunu bilmiyor. Hep
gerekten yapmak istediklerini unutuyorsun. Bu durumda nasl mutlu olabilirsin? air
olabilecek birisi bankac oluyor. Ressam olabilecek birisi doktor oluyor. Harika bir doktor
olabilecek birisi iadam oluyor. Kimse istedii yerde deil. Herkes hi yapmak istemedii
bir eyler yapyor - o nedenle de mutsuzlar.
Sen yaamnla btnletiinde mutlu olursun, yaptn iten keyif aldnda ve uyum
iinde olduunda mutlusundur. O zaman aniden anlayacaksn: meditasyon peinden
gelecek. Eer yaptn ii seviyorsan, yaam tarzn seviyorsan, o zaman meditasyon
halindesin demektir. O zaman hibir ey dikkatini datamaz. Bir eyler dikkatini
datyorsa aslnda elindeki ile ilgilenmiyorsun demektir.
retmen kk ocuklara "Dikkatinizi bana verin! Aklnz buraya verin!" der durur.
Onlar dikkat ediyorlar, ama dikkatleri baka yerde. Darda bir guguk kuu tyor, ve
ocuun dikkati onun zerinde - kimse dikkatsiz olduunu syleyemez, kimse meditasyon
halinde olmadn syleyemez, kimse derin bir konsantrasyon iinde olmadn
syleyemez - aslnda yle. Hatta, retmeni ve karatahtada zd matematik
problemini tamamen unutmu durumda. Btn dikkatini guguk kuuna veriyor.
retmen de hala "Aklnz buraya verin! Ne yapyorsunuz? Dikkatinizi datmayn!" diyor.
Esas o dikkat datyor.
ocuk dikkatli - bu doal bir olay. Guguk kuunu dinlerken mutlu. retmen dikkatini
datyor ve diyor ki: "Dikkatli deilsiniz." Bir yalan dile getirmi oluyor bylece. ocuk
dikkatini vermiti. Guguk kuu ona daha ekici geldiyse ne yapsn? retmen pek ekici
deil. Matematiin hi albenisi yok. Guguk kuu ile ilgilenmeyecek pek az ocuk vardr.
Guguk kuu gittike delirebilir, onlar da dikkatlerini karatahtaya verirler. O zaman
matematik onlara gre olur. O zaman meditasyon durumuna geerler, doal bir
meditasyon haline.
Doal olmayan motivasyonlarla dikkatimiz dalyor: para, prestij, g. Guguk kuunu
dinlemek sana para kazandrmaz. Guguk kuunu dinlemek sana pek g veya prestij de
kazandrmaz. Kelebekleri izlemenin ekonomik, politik, sosyal anlamda faydas
olmayacaktr. Bunlardan yarar salayamazsn, ama hepsi seni mutlu eder.
Gerek bir insan kendisini mutlu eden eyleri yapacak cesarete sahiptir. Fakirse yle
kalr; durumundan ikayet etmez, kin beslemez. Der ki: "Ben yolumu setim - guguk
kularn, kelebekleri, iekleri setim. Zengin olamam, ama olsun! Yine de ben zenginim
nk mutluyum."
Bu tip bir insann konsantre olmak iin herhangi bir ynteme ihtiyac yoktur - o zaten
konsantre olmutur. Konsantrasyonu tm yaamna yaylmtr. Yirmi drt saat
konsantredir.
nsanolu tepetaklak olmu. unu okuyordum:
Yal Ted bir lokma yemek bile yemeden saatlerdir nehrin kenarnda oturuyordu. Birka
ie bira ile scak gnein etkisiyle uyuklad iin hareketli bir balk oltasna takldnda
ipini ekitirip de onu uyandrdnda hazrlksz yakalanmt. Dengesini tamamen yitirdi,
ve kendine gelemeden kendini suyun iinde buldu.
Kk bir ocuk olan biteni ilgiyle izlemekteydi. Adam sudan kmaya abalarken ocuk
babasna dnp, "Baba o adam balk m tutuyor, yoksa balk m adam yakalad?" diye
sordu.
nsanolu tamamen tepe taklak olmu vaziyette. Balklar seni yakalayp dibe ekiyor;
senin balk falan yakaladn yok. Ne zaman para grsen kendin olmaktan kyorsun. Ne
zaman gle, prestijle karlasan kendinden geiyorsun. Saygdeer olanla
karlatnda kendini kaybediyorsun. Annda her eyi unutuyorsun - yaamnn z
deerlerini, mutluluunu, neeni, keyfini unutuyorsun.
Hep kendi dnda bir eyler seiyorsun, ve iindeki bir eyleri kullanarak pazarlk
yapyorsun. erdekini kaybedip dardakini kazanyorsun. Peki ne yapacaksn? Tm
dnya ayaklarna serilmi olsa ama sen kendini yitirmisen, dnyadaki tm zenginlikler
senin olsa ama kendi isel hazineni kaybetmi olsan, bu ne iine yarayacak? Mutsuzluk
budur ite.
Benim yanmda tek bir ey reneceksen u olmal: Kendi isel drtlerine, kendi isel
kaderine kar dikkatli ol, onlarn farknda ol. Onlar hi gz ard etme, yoksa mutsuz
olursun. Ve sen mutsuz olunca insanlar yle diyecekler: "Meditasyon yap, o zaman
mutlu olursun!" Diyecekler ki, "Konsantre ol, o zaman mutlu olursun; dua et, o zaman
mutlu olursun; tapnaa git, dindar ol, Hristiyan veya Hindu ol, o zaman mutlu olursun!"
Bunlarn hepsi samalk.
Sen mutlu ol, meditasyon kendiliinden gelecektir. Sen mutlu ol, din kendiliinden
gelecektir. Mutluluk temel arttr- insanlar ancak mutsuz olduklarnda dindar oluyorlar - o
zaman da dinleri sahte oluyor. Neden mutsuz olduunu anlamaya al.
Birok insan bana gelip mutsuz olduklarn sylyorlar, ve onlara biraz meditasyon
vermemi istiyorlar. Ben diyorum ki: lknce, neden mutsuz olduunu anlamalsn. Eer
mutsuzluunun temelindeki nedenleri ortadan kaldrmazsan ben sana meditasyon versem
bile bu fazla bir ie yaramayacaktr - nk temel nedenler orada kalacaktr.
rnein bir adam harika bir dans olabilecekken bir ofiste oturmu dosyalar istifliyor.
Dans etme ans yok. O adam yldzlarn altnda dans etmekten holanabilirdi, ama onun
yerine banka hesabn kabartmaya bakyor. Ve sonra da mutsuz olduunu sylyor:
"Bana biraz meditasyon ver." Bunu verebilirim - ama o meditasyon ne ie yarayacak? ne
yapmas gerekiyor? Adam ayn kalacak: para biriktirecek, piyasada rekabet edecek.
Meditasyon una yarayabilir: biraz daha geveyip bu sama sapan ileri daha iyi
yapmasn salayabilir.
Transandantal meditasyonun Bat'da pek ok insana yapt budur ite - ve bu da TM'u
ekici klyor, nk Maharishi Mahesh Yogi, "Seni iinde daha verimli yapacak, daha
baarl olacaksn. Eer bir satcysan daha iyi bir satc haline geleceksin. Daha verimli
alacaksn," deyip duruyor. Ve Amerikallar bu verimlilik konusunda adeta deliriyorlar.
Srf verimlilik uruna dier her eyden vazgeebilirler. Bu yzden de ekici.
Evet, iine yarayabilir. Seni biraz gevetebilir - o sakinletirici bir ila gibi. Bir mantray
defalarca tekrarlamak, belli bir kelimeyi st ste birok kereler sylemek beyninin
kimyasn deitiriyor. Stresini azaltyor, bylece ertesi gn iinde daha verimli olup daha
iyi rekabet edebiliyorsun - ama seni deitirmiyor. Bu bir transformasyon deil.
Daha geenlerde, kk bir sannyasin bana soru sordu -ne zaman gelse pek gzel sorular
sorar - daha ufack, yedi yalarnda. Sannyas aldnda...ok cesur olmal - annesi almaya
karar vermeden o sannyas ald; babas almaya karar vermeden o sannyas ald. Kendine
has bir bireysellii var. Sannyas ald ve ona sordum. "Syleyecek bir eyin var m?"
"Evet, hangi gruba katlmalym?" dedi.
Sonra geen akam geldi ve ben de sordum: "Peki, imdi ne diyeceksin?"
Dedi ki, "Maharishi hakknda ne dnyorsun?" Daha yedi yanda!
Ona, "Maharishi iyi bir adam - ama sradan iler yapyor," dedim.
Bir mantray tekrarlayabilirsin, belli bir meditasyonu yapabilirsin; bunun sana birazck
yarar olacaktr - ama olduun gibi kalmana yarayacaktr. Bu bir deiim deildir.
O nedenle ben gerekten cesaret sahibi olanlara enteresan geliyorum, nk onlar
yaamlarnn ana izgisini deitirmeye, her eyi riske atmaya hazrlar -riske atacak bir
ey de yok aslnda: sadece mutsuzluun, skntn. Ama insanlar bunlara bile
yapabiliyorlar.
unu duydum:
Uzak bir eitim kampnda bir grup asker aday kaynayan gnein altnda btn bir gn
yrdkten sonra barakalarna dnmlerdi.
"Ne hayat ama!" dedi bir tanesi. "Her yerden kilometrelerce uzakta, kendini Napolyon
sanan bir avu, kadn yok, iki yok, izin yok - ve stne stlk, postallarm iki numara
ufak geliyor."
"Buna katlanmak zorunda deilsin ki," dedi yanndaki. Neden baka bir ift
istemiyorsun?"
"Yok ya," dedi dieri. "Onlar ayamdan kartmak hayattaki tek zevkim!"
Riske atacak baka neyin var? Sadece mutsuzluun. Tek zevkin de bunun hakknda
konumak. Mutsuzluklar hakknda konuup duran insanlara bir bak: nasl da mutlu
oluyorlar! Buna para dyorlar: psikanalistlere gidip mutsuzluklarn anlatyorlar - stne
para vererek! Birisi dikkatlice dinliyor, onlar da mutlu oluyor.
nsanlar tekrar tekrar mutsuzluklarn anlatp duruyorlar. Hatta abartyorlar bile,
sslyorlar, bytyorlar. Olduundan daha ktym gibi gsteriyorlar. Neden? Riske
atacak hibir eyin yok. Ama insanlar bilinene, tandk olana yapp kalyorlar. Tek
bildikleri mutsuzluk - bu onlarn hayat. Kaybedecek bir ey yok, ama kaybetmekten de
ok korkuyorlar.
Benim iin, birinci planda mutluluk var, nee var. Hayattan keyif almak nce geliyor.
Yaama ynelik bir felsefe ne kyor. Keyifli yaa! inden keyif almyorsan iini deitir.
Bekleme, nk o zaman Godot'yu beklemi olursun. Godot'nun gelecei yok. Sadece
beklersin - ve bylece hayatn boa geirirsin. Kimi, neyi bekliyorsun?
Yaam izgisinin belli bir noktasnda mutsuz olduunu anlyorsan o zaman tm eski
gelenekler unu sylyor: sen hakszsn. Ben de diyorum ki: O izgi yanl. Fark
anlamaya al. Sen haksz deilsin! Sadece izginde, yaam tarznda hata var. Bu gne
dek renip benimsediin motivasyonlar aslnda sana ait deil - onlar senin kaderin deil.
Senin varlnn tersine gidiyorlar.
Kyn polisi btn gn balk tuttuktan sonra eve dnen olunu yolda durdurdu.
"ansn yaver gitti mi, olum?" diye sordu.
"Evet, baba," dedi ocuk, sepetini ap yarm dzine alabal gstererek.
"Bu harika! Bunlar nerede yakaladn?"
"Hemen u aada, baba. Banda 'zel Mlk' yazan patikadan aa yryorsun, sonra
'Girmek Yasaktr' levhasna gelene kadar gidiyorsun. Biraz aada, kenarnda 'Balk
Tutmak Yasaktr' yazan ufak bir gl var - ite oras."
Unutma: senden bakas karar veremez. Tm kanunlar, emirler, ahlak kurallar sadece
seni ldrmeye yarar. Sen kendi adna karar vermek zorundasn. Kendi hayatna sen
hakim olmalsn. Aksi takdirde hayat gelip kapn alar ve seni asla evde bulamaz - sen
hep baka bir yerde olursun.
Eer dans olacaksan yaam bu kapdan ieri girmeye alr nk senin artk bir dans
olman gerektiine karar vermitir. O kapy vurur ama sen yoksundur - sen bankacsndr.
Peki yaam senin bankac olacan nereden bilsin? Tanr nasl olman istiyorsa sana o
yoldan gelir; sadece bu adresi bilir - ama sen asla orada deilsin, baka bir yerdesin,
bakasnn maskesinin ardna saklanyorsun, bakasnn elbiseleri iindesin ve bakasnn
ismini kullanyorsun.
Tanr'nn seni bulmasn nasl bekleyebilirsin? O seni aramaya devam eder. Adn bilir,
ama sen o ad unutmusun. Adresini bilir, ama sen hi o adreste yaamadn. Yaamn
seni yoldan karmasna izin verdin.
yle bir ey olmu:
"Dn gece ryamda ocuk olduumu grdm," diyordu Joe arkada Al'e, "ve
Disneyland'deki btn turlar iin bedava biletim vard. Aman ne elendim! Hangi tura
katlacam semem gerekmedi - hepsine katldm."
"Bu ilgin," dedi arkada. "Dn gece ben de gayet hareketli bir rya grdm. ok gzel
bir sarn kapm ald ve beni istediini syledi. Tam ie koyulacakken bir baka
ziyareti, bu sefer fstk gibi bir esmer, ieri girdi ve o da beni arzuladn syledi!"
"Vay canna," diye araya girdi Joe. "Orada olmay nasl da isterdim! Niye beni aramadn?"
"Aradm," dedi Al. "Annen senin Disneyland'de olduunu syledi."
Tanr seni ancak bir adreste bulabilir, bulabilecei tek yer burasdr, ve bu da senin iinin
ald yerdir: O'nun olman istedii yer. Sen doalln, gerek ortamn bulamazsan
mutlu olamazsn. Ve eer mutlu olamazsan meditasyon haline geemezsin.
Bu fikir insanlarn aklna nereden geldi? Meditasyonun mutluluk getirdii fikri? nk, ne
zaman mutlu bir insanla karlasalar onda meditasyona ynelik bir beyin olduunu
grdler - bu ikisi arasnda bir iliki kuruldu. Bir insann etrafnda meditasyon dolu gzel
bir ortam grdklerinde onun mthi mutlu birisi olduunu kefettiler - mutluluktan
parladn, etrafa k satn. Bu ikisi birleti. yle dnld: Meditasyon yapnca
mutlu olunuyor. Aslnda durum tam tersi: sen mutluysan meditasyon yaparsn.
Ama mutlu olmak zor ve meditasyon yapmay renmek kolay. Mutlu olmak, yaamnda
kkl ve ani bir deiim yapmak anlamna geliyor - nk kaybedecek zaman yok. Ani bir
deiiklik - aniden akan bir imek - bir devamszlk.
Ben sannyas ile bunu kastediyorum: gemiten kopma. Ani bir imek akyor, ve eskiyle
ilgini kesip yepyeni bir sayfa ayorsun. Yeniden douyorsun. Ana baban, toplum, devlet
tarafndan hi artlandrlmamasna hayatna yeniden balyorsun; dikkatini datan
kimse olmam ve imdi de yokmu gibi davranyorsun. Ama maalesef gemite dikkatin
ok dald.
Sana zorla kabul ettirilmi olan davran biimlerini brakman ve kendi iindeki atei
kefetmen gerekiyor.
Para konusunda fazla endielenme, nk mutluluun nndeki en byk engel o. in en
ironik olan yan da insanlar paralar olunca mutlu olacaklarn sanyorlar. Parann
mutlulukla hibir ilgisi yok. Eer mutluysan ve paran varsa onu mutluluk adna
harcayabilirsin. Eer mutsuzsan ve paran varsa o paray daha da mutsuz olmak iin
kullanrsn. nk para tarafsz bir g kaynadr.
Unutma, ben paraya kar deilim. Beni yanl anlama: ben paraya kar deilim - ben
hibir eye kar deilim. Para sadece bir ara. Eer mutluysan ve paran varsa daha
mutlu olursun. Eer mutsuzsan ve paran varsa daha mutsuz olursun nk sonuta o
parayla ne yapacaksn? Para yaam tarzn her ne ise onu zenginletirir. Eer mutsuzsan
ve glysen, o gcn ne ie yarayacak? Daha ok g arayna girip kendini iyice
mutsuz edeceksin.
nsanlar sanki onlara mutluluk verecekmi gibi parann peine dyorlar. nsanlar sanki
onlara mutluluk verecekmi gibi saygnln peine dyorlar. nsanlar bir yerlerde para
varsa her an onun uruna yaamlarn deitirmeye hazrlar.
unu duydum:
Nasreddin Hoca'nn kz eve geldi ve hamile olduunu, ocuunun babasnn kasabann en
zengin adam olduunu syledi. Nasreddin Hoca tabii ki ok fkelendi. Silahn kapp
zengin adamn evine gitti; adam keye sktrp dedi ki, "imdi, son nefesini almadan
evvel Allahna yakaracaksan bunu hemen yap!"
Zengin adam glmsedi ve yle dedi: "Sama sapan bir ey yapmadan nce beni dinle.
Evet, kznn benden hamile kaldn biliyorum - ama eer olan dourursa bankada
ocuk iin yz bin dolarlk bir hesap atm bile. Kz olursa onun iin de elli bin dolar
ayrdm."
Hoca silahn indirdi ve, "Beyefendi, eer bir terslik olursa, dk falan yaparsa, kzma
bir ans daha tanr msnz?" dedi.
Paray grnce kendini kaybediyorsun; hemen deimeye hazrsn.
Tecrbeli insanlar byledir. Ben paras olanlara tecrbeli demiyorum - amalarn para
uruna deitirenlere tecrbeli diyorum. Hi paras olmayanlara tecrbesiz demiyorum -
onlar muhtemelen sadece fakirdir. Ben amalarn para uruna deitirmeyenlere
tecrbesiz diyorum. Sadece fakir olmak, spiritel olmakla ayn ey deildir; sadece
zengin Olmak materyalist olmak anlamna gelmez. Materyalist yaam biiminde para her
eye hkmeder. Materyalist olmayan yaam biiminde ise para sadece bir aratr -
mutluluk, nee, keyif hkmeder; senin kendi bireyselliin her eyin stndedir. Kim
olduunu, nereye gittiini bilirsin ve hibir ey seni yoldan karamaz. Bu durumda
birdenbire yaamnn meditasyona yaklatn grrsn.
Ama bir ekilde, bir yerlerde insanlar bu frsat kardlar. Seni hibir yere ulaamam
insanlar yetitirdi. Seni yetitirenler salkszd. Onlara ac! Ben onlara kar ol
demiyorum; onlar lanetlemiyorum - bunu unutma. Onlara acman yeterli. Ana babalar,
retmenler, profesrler, toplumun szde liderleri - hepsi mutsuz insanlar. Senin iin de
mutsuz bir yaam biimi yarattlar.
yle bir ey olmu:
Hindistan'da ngiliz egemenlii srasnda gen bir smrgeci Puncab eyaletinin cra bir
kesine yolculuk yapp oradaki taburuna katld. Onu karlayan albay yle syledi:
"unu bilmelisin ki, Skiffington-Smythe, biz burada ok zel trde bir subay istiyoruz.
Yerlilerle ba edebilecek, kendi adna dnebilecek ve zor durumlarda serinkanl
olabilecek birisi. O nedenle tm yeni gelen subaylara uyguladmz bir snavmz var.
Buna hazr msn?"
"Elbette, efendim," dedi hevesli gen subay. "Siz ne derseniz, efendim."
"ok iyi," dedi albay. "Snav olduka kolay. ki blmden oluuyor: ilk nce kyn pazar
yerine inip ilk grdn kadn yakalaman, peesini yrtman ve onu dudaklarndan pmen
gerekiyor. Bu epey zor bir i, nk buralardaki erkekler ok kskantr ve daima
yanlarnda ok tehlikeli baklar tarlar. O yzden kadn pnce derhal oradan
kamalsn. Sonra ormana gidip ilk grdn kaplan alnnn ortasndan vurman
gerekiyor. Tek kurunla iini bitirmelisin - tam alnnn ortasndan. Anlald m?"
"Evet, efendim,"dedi dk rtbeli subay.
Ve bylece Albay gen subaya iinde tek bir kurun olan bir tfek verdi, sadece tek bir
kurun. Cesur gen adam selam verdi, topuklarnn stnde dnd ve gitti.
Bir hafta sonra Albay kapsnda bir tkrt duydu. Kapdaki her kimse ise ieri girmesi iin
seslendi: kap yavaa ald ve birisi paspasa ylp kald. Bu Skiffington-Smythe idi!
Perian, hrpalanm ve bir sr kanayan yaras olan gen adam, yerde srnerek
Albay'n ayaklarnn dibine geldi, zar zor selam verdi ve yle dedi: "Evet,
efendim...imdi, o alnnn ortasndan vurmam gereken kadn neredeydi acaba?"
Ben sana baknca ayn sorunu gryorum. Bir eyler fena halde ters gitmi durumda.
Verilen talimatlar yanl anlamsn.
Meditasyon, mutlu bir insana doal gelir. Neeli bir insan otomatik olarak meditasyon
yapar. Yaamdan keyif alan birisi iin meditasyon ok kolaydr. Sen bunu tersten
deniyorsun - bu da imkansz. Bu ksa Zen anekdotunun sylemek istedii de ite bu -
basit ama ayn zamanda ok anlaml.
BR ZAMANLAR CH' KENTNDE ALTIN PENDE OLAN
BR ADAM VARDI. AFAK SKNCE PALTOSUNU VE APKASINI
GYP ARIYA DORU YOLA KOYULDU.

BR ALTIN TCCARININ TEZGAHINA YANATI,
ADAMIN ALTININI KAPTI, VE KATI.

POLS ONU YAKALADI VE SORGUYA EKT.
"NYE BAKA BRNN ALTININI KAPIP KATIN,
HEM DE BR SR NSANIN NNDE?"

ADAM CEVAP VERD:

"ONU ALDIIM SIRADA BEN NSANLARI GRMEDM K
- SADECE ALTINI GRDM."
Bu ahlaki mesaj tayan bir ksa yk. Sen tam olarak ne istediini biliyorsan sadece onu
grrsn. Konsantrasyon kolay olur. Eer tam olarak ne istediini biliyorsan o zaman tm
yaam ve tm dnya etrafnda srer gider - sen hibirini grmezsin bile. Ok gibi hedefe
odaklanrsn. Dikkatin dalmaz.
Ama eer neden burada olduunu, kaderinin ne olduunu, gerekten neyi istediini
bilmiyorsan, o zaman her ey dikkatini databilir, bir o yne bir bu yne savrulursun. O
zaman devaml farkl taraflara ynelirsin - bu da iyice samalamana yol aar.
O kadar farkl yne dalrsn ki kiiliin blnr. Ortada paralar kalr: bir para kuzeye,
dieri gneye gider. Hep ikilem yaarsn. Nereye gittiini bilmezsin, nk artk bir btn
deilsindir. Ancak ne istediini bildiinde btnleirsin.
Bana pek ok insan geliyor ve ben onlara soruyorum: "Gerekten istediiniz nedir?"
Omuzlarn silkiyorlar. "Bilmem," diyorlar. Bu durumda yaamnn organik bir btnle
sahip olamayaca ak. Hi yn kabiliyetin yok. Yanl ynlendirilmisin. Ama - asla ok
ge saylmaz. Her an yaamna hakim olabilirsin. Eer karar verirsen, ilk yaplacak olan
u: iindeki ana babana ait sesi dinleme, iindeki ilkokul retmenine ait sesi dinleme.
Bunlardan kurtulmak iin ufak bir yntemi deneyebilirsin. Her gece uyumadan nce
yataa oturup gzlerini kapatabilir ve sadece hissetmeye alabilirsin: her ne istiyorsan,
bu senin kendi istein mi? o istek, o arzu? Ve sonra o sesin kime ait olduunu bulup
karmaya al.
Eer sessizce dinlersen aracaksn: annen, "Doktor ol!" diye sesleniyor. Ve sen bunu
kimin sylediini hemen anlayabileceksin. Baban, "Zengin ol!" diyor. Aabeyin,
retmenlerin, komularn, hepsi farkl eyler sylyorlar.
Sadece bununla kalmyor: baban dudaklaryla bir ey derken gzleri baka ey sylyor;
syledii ile sylemek istedii farkl. "Drst ol!" diyor sana, ve sen biliyorsun ki kendisi
drst deil. Ve bunu gzlerinde grebiliyorsun - ocuklar her eyi anlar. Onlar
derinlemesine bakarlar: gzleri ta derinlere iner, delip geer - babalarnn yalan
sylediini grrler.
yle olur.- baba evdedir ve birisi kapy alar, ve baba ocuu kapya yollayp gelen
kiiye babasnn dar ktn sylemesini ister. Yalan syler! Baba diyor ki, "Kk
kardeini dvme - sen daha byksn, daha glsn," ve sonra da baba onu kendi
dvyor - ve kendisi de ok byk ve ok gl, ve her frsat kullanyor. O bir ey
sylerken ocuk baka bir ey anlyor. ocuk dolayl mesaj almaya devam ediyor.
Okulda bir ey retiliyor, ve hayat baka trl bir ey gerektiriyor. Karklk kyor,
ikilem yaanyor, ztlklar bir araya geliyor sonra seni farkl ynlere ekiyorlar - ve sonra
sen btnln yitiriyorsun, tastamam olamyorsun. ocuk dnyaya organik bir btn
olarak gelir. Gen bir insan olduunda artk bir birey, bir btn deilsindir. lgn bir
kalabala dnrsn.
unu anlaman lazm: byle olmay bakalarndan rendin. Ve sakn Unutma - hayatn
temel gereklerinden birisi bu - rendiin bir eyi her zaman silebilirsin. Bakalarndan
rendiklerin senin doal halin deil: sil gitsin. Senin bilinli bir farkndala ihtiyacn var;
bununla eskiyi silip yeni bir sayfa aabilirsin.
lk yaplacak ey, sana zorla benimsetilmi olanlarn hepsini silmek, ancak o zaman
kalbinin sesini duyabileceksin.
Birok kii bana gelip diyor ki, "Neyin ne olduunu nasl ayrt edeceiz - hangisi akln,
hangisi kalbin sesi?" u anda bu fark anlamak zor: nce beynini temizlemen lazm.
Kalbin sesi ok zayf ve ok ksk kar. Beynin sesiyse ok grltldr: barr arr
durur. Kalp fsldar. Beyin haykrr.
Baban sana barrd. Annen sana barrd. Okulda retmenlerin sana barrd. Beyin
barr. Tanr fsldayarak konuur. nce bu bar ars kesmek lazm, yoksa iin ok
zor. Pek ok kii Dr. Daniel Gottlieb'in yntemlerini uygulamtr. Senin iine seslerini o
kadar erken bir yata aktmlar ki sen bunu kalbinin sesi sanyorsun.
Kesin olan bir ey var: sen kendin dnda bir ey olamazsn, ve kendin olmadn srece
de mutlu olamazsn. Mutluluk ancak bir gl aacnda gller at zaman oluabilir;
gllere brnnce o aa kiiliini bulur. Sen bir gl aacsn ve lotus iekleri amaya
urayorsun - bu delilikten baka bir ey deil.
Zihnini sil. Bunu yapmann yolu da mcadeleden gemiyor: farknda olman yetiyor.
Her gece en az bir saat yatan iinde otur ve kendini dinle - duyduklarnn en temeline
kadar in. zini sr, geriye dn, nereden geldiini kefet. Kayna her seferinde
bulacaksn, ve kayna bulduun anda ferahladn hissedeceksin. Aniden o artk sana ait
olmayacak - artk seni kandramayacak.
Bu yava ilerleyen bir i, ama alrsan birka ay sonra kendini tertemiz hissedeceksin -
tertemiz bir sayfa gibi, kimse zerine bir eyler karalamam. O zaman, ite ancak o
zaman o ksk, alak sesi duyabileceksin. Ve bir kez duydun mu, elektrik arpm gibi
olursun. Aniden btnleirsin, aniden bir amacn olur - birdenbire altn nerede bulacan
bilirsin. Ve o zaman gzn kimseleri grmez; hedefe giden ok gibi kaderine doru
koarsn.
Ana babann yolunu izlemek ok kolaydr, retmenlerinin yolunu izlemek ok kolaydr,
toplumun yolunu izlemek ok kolaydr, ba emek ok kolaydr - isyan etmek, yalnz
kalmak ise ok zordur. Ama ancak bu ekilde geliirsin.
Bitirirken sana kk bir anekdot aktaraym:
Bir zamanlar kt geen bir hasattan sonra ikayet eden bir ifti vard: "Tanr hava
durumunu kontrol etmeme izin verse her ey daha iyi olurdu, nk besbelli kendisi
iftilik hakknda pek bir ey bilmiyor."
Bu dorudur! Tanr bir ifti deil ki - nereden bilecek?
Tanr ona dedi ki: "Bir yl boyunca havann kontroln sana brakacam; ne istersen dile,
bu dilein hemen yerine gelecek."
Tanr eskiden byle eyler yapard. Sonra bundan skld.
Zavall adam ok mutlu oldu ve hemen dedi ki, "imdi gne istiyorum," ve gne kt.
Sonra dedi ki, "Yamur yasn," ve yad. Tm bir sene boyunca nce gne at ve
sonra yamur yad. Mahsul bydke byd, izlemesi bile zevkliydi. "imdi Tanr
havann nasl kontrol edileceini reniyor," dedi gururla ifti. Mahsul hi bu kadar ok,
hi bu kadar yemyeil olmamt.
Sra hasada geldi. ifti buday kesmeye koyuldu, ama yreine indi. Baaklarn ileri
bombotu. Tanr gelip ona sordu: "Nasl mahsuln?"
Adam ikayet etti: "Kt, efendim, ok kt."
"Peki sen havay kontrol etmedin mi? stediin her ey olmad m?"
"Evet! Ben de ite bundan dolay akna dndm - istediim gnei ve yamuru elde
ettim, ama hi mahsul alamadm."
O zaman Tanr dedi ki, "Peki hi rzgar, frtna, kar ve buz istemedin mi? Bunlar havay
temizleyip kkleri gl ve dayankl hale getiriyor. Sen gne ve yamur istedin, ama
kt hava istemedin. O yzden elinde mahsul de yok."
Yaam ancak deiiklikler sayesinde mmkn olur. Yaam hem iyi hem kt hava, hem
zevk hem ac, hem yaz hem k, hem gece hem gndz varsa yaanr. Hem znt hem
mutluluk, hem rahat hem rahatszlk olmal. Yaam bu iki u arasnda gider gelir.
Bu iki u arasnda dolaarak dengede kalmay renirsin. Bu iki kanat sayesinde en uzak
yldzlara umay renirsin.
Eer konforu, rahatl seersen lm semi olursun. Gerek mutluluu ite byle
kardn: onun yerine rahatl setin. Ana babann, toplumun ya da devletin peine
taklmak ok kolaydr. Otoriteye evet demek ok kolaydr - ama o zaman asla
geliemezsin. Yaamn hazinelerini ok ucuza kapatmaya alyorsun. Halbuki bir bedel
demen gerekir.
Bir birey ol ve bu bedeli de. Hatta, karlksz bireyler elde edersen bunu kabul etme -
bu sana bir hakarettir. Kabul etme; o seviyeye inme. De ki: "Ben bunun bedelini
deyeceim - ancak o zaman kabul edebilirim." Hatta, aslnda, sen henz hazr ve yeterli
deilken sana birey verilirse onu ok fazla elinde tutamazsn. Bir ekilde elinden uup
gidecektir. Onun deerini bilemeyeceksin.
Varolu sana asla hibir eyi ucuza brakmaz - nk sen hibir aba gstermeden
kucana dt iin asla keyfini karamazsn.
Zor olan se. Ve birey olmak dnyann en zor iidir, nk hi kimse senin birey
olmandan holanmaz. Herkes bireyselliini yoketmek ve seni koyunlatrmak ister. Kimse
iki ayann stnde durman istemez. Bylece mutluluu skalarsn, kendine bir yn
izemezsin, ve, doal olarak, meditasyon imkansz hale gelir, konsantrasyon neredeyse
yokolur. Konsantre olamazsn, meditasyon yapamazsn, hibir eye bir saniyeden fazla
tahamml edemezsin. Nasl mutlu olabilirsin?
Kendi kaderini kendin se. Ben sana kaderinin ne olduunu syleyemem - hi kimse
bilemez bunu, sen bile. Bunu ancak fark edebilirsin, ve yava gitmen gerekir.
lknce, dardan dn alnm her eyi varlndan temizle, ve ancak ondan sonra fark
etmeye balayacaksn. imdi vicdan dediin ey aslnda vicdan deil. Onun yerine geen
bir ey - yalanc vicdan, uyduruk, sahte. Ondan kurtul! Ve bunu yapnca onun arkasna
saklanm seni bekleyen gerek vicdann grebileceksin. Bu vicdan fark ettiin anda
yaamn bir yn kazanr, meditasyon bir glge gibi seni izler.
Evet, o adam haklyd. Dedi ki:
"ONU ALDIIM SIRADA BEN NSANLARI GRMEDM K - SADECE ALTINI GRDM."
Kaderini fark ettiinde gzlerin sadece onu grr; altn grrsn.
Bugnlk bu kadar yeter.

HKAYE ESK BR N HALK MASALINDAN UYARLANMITIR.
ORJNAL KAYNAI BLNMEMEKTEDR.







Siyah Burunlu Buda
Bir Zen rahibesinin ibadeti
gzelim altn heykeli nasl mahvetti
Kskanlk ve sahiplenmenin sonular zerine

AYDINLANMA PENDE OLAN BR RAHBE
BUDA'NIN TAHTADAN HEYKELN YAPTI
VE ONU ALTIN YAPRAKLARLA RTT.
HEYKEL OK GZELD VE RAHBE HER GTT YERE
ONU YANINDA GTRD.

YILLAR GET, VE HALA BUDASINI YANINDA TAIYAN RAHBE
TARADA UFAK BR TAPINAA YERLET,
BURADA HERBR KEND KUTSAL KESNE SAHP
PEKOK BUDA HEYKEL BULUNUYORDU.

RAHBE KEND ALTIN BUDASININ NNDE
HERGN TTS YAKIYORDU, AMA PARFMNN
DER HEYKELLERE DE ULAMASINI STEMEDNDEN
DUMANI SADECE ONUN HEYKELNE DORU YNLENDRECEK
BR HUN GELTRD.

BU YNTEM ALTIN HEYKELN BURNUNU KARARTTI
VE ONU ZELLKLE RKNLETRD.

Doru yolda ilerleyen herkesin eninde sonunda karlaaca en byk sorunlardan birisi
ak ve bamllk arasnda belirgin bir fark olduunun bilincinde olabilmektir. Gze ayn
grnrler - ama deildirler. Birbirlerine benzerler - ama farkldrlar. Hatta, aslnda,
bamlla kyasla nefret bile aka daha fazla benzer. Bamllk tam tersidir; nefretin
stn rter ve ona ak ss verir, ve ak ldrr. Bamllk kadar, sahiplenmek kadar
zehirli hibir ey yoktur. Bunu iyice iine sindir, sonra gzel ykmz inceleyelim.
oumuzun bana gelmitir, sana da olmutur - nk beyin ak ile bamll kolaylkla
kartrabiliyor. Her eye dardan bakanlar bu konuda kurban konumuna dyorlar.
Bamllk akm gibi ele alnyor, ve bir kez bamll, sahiplenmeyi ak olarak kabul
ettin mi gerek ak hep skalarsn. Eline sahte para gemi gibi olur. Artk gerek paray
aramazsn nk elde ettiini sanrsn. Kandrlmsndr.
Sahiplenmek, bamllk sahte aktr. Nefret daha iyidir, nk en azndan gerektir, en
azndan dorudur. Ve nefret her an aka dnebilir, ama sahiplenme asla aka
dnemez ondan tamamen vazgemelisin. Neden bamllk ak ile kartrlr? Ve
aradaki fark nedir? Buradaki mekanizma sinsice iler.
Ak, karndaki ile btnlemeye hazr olduun anlamna gelir. Bu bir lmdr, en
anlaml lm, iine debilecein en derin boluk, ve dmeye de devam edersin. Bunun
sonu yoktur, dibi yoktur, sonsuza dek dierinin iine dersin. Asla bitmez. Sevmek,
sevdiinin bykl karsnda kendini kaybetmek anlamna gelir. Ak teslimiyettir -
hem de koulsuz; nk eer bir koul bile olursa o zaman sen nem kazanrsn,
karndaki deil; merkezde sen olursun, o deil. Eer merkezde sen varsan dier kii
sadece bir araca dnr. Sen onu kullanyor, smryor, onun sayesinde tatmine
eriiyor olursun - yani hedef sensindir. Ve ak der ki, dierini ama haline getir, ve eri, ve
birle. Bu lme ait bir fenomen, bir lm srecidir. nsanlar ite bu nedenle aktan
korkarlar. Hakknda konuabilir, arklar syleyebilirsin, ama aslnda ondan korkarsn.
Asla aka bulamazsn.
Tm ak iirlerin, arklarn birer yedektir, onlar gereinin yerine koyarsn, bylece ak
olmadan arksn syler, sevmeden sevmi gibi yaparsn. Ak yle derin bir ihtiyatr ki
onsuz yaayamazsn; ya kendisini ya da yedeini ararsn. Yedek sahte olabilir, ama en
azndan bir sreliine ak olduun hissine kaplrsn. Sahtesi bile keyiflidir. Eninde
sonunda sahte olduunun farkna varrsn; o zaman sahte ak gereine dntrmezsin
- o zaman sevgiliyi deitirirsin.
ki olaslk var: bu akn sahte olduunu anladnda kendin deiebilirsin, bu sahte ak
brakp gerek bir aa dnebilirsin. Dier olaslk ise sevgilini deitirmektir. Ve ite
akln bu ekilde alr: "Bu ak bana vaad ettii mutluluu sunmuyor, daha da mutsuz
hale geldim" diye dndn zaman kandrann karndaki olduunu dnrsn.
Seni senden baka hi kimse kandramaz...o yzden dierinin kandrdn, onun bu iten
sorumlu olduunu sanrsn: kary deitir, kocay deitir, ustay deitir, tanrn deitir,
Buda'nn tapnandan Mahavira'nnkine ge, dinini deitir, duan deitir, camiye gitme,
kiliseye git - yani karndakini deitir. O zaman bir sre iin ak olduunu, ibadet
halinde olduunu sanrsn. Ama gene eninde sonunda sahte olan anlarsn - nk tatmin
etmez. Kendini kandrabilirsin, ama nereye kadar...? Sonra yine deitirmek zorunda
kalrsn - dierini.
Sorunun dierinde olmadn, aknn sahte olduunu anlarsan eer...sen sadece
konuuyordun, iine girmek adna bir aban yok - nk korkuyor ve rkyorsun. Ak
lm gibidir, ve eer lmden korkuyorsan aktan da korkarsn. lmde len sadece
bedenin. Sana en nemli eymi gibi gelen egon emniyettedir. Sana ok nemli gibi gelen
zihnin, bir baka yaama doru ilerler. sel kimliin deimez; lmde sadece d zarf,
giysiler deiir.
O nedenle lm asla fazla derin deildir, yzeyseldir. Sen lmden bile bylesine
korkuyorsan, aka nasl hazr olabilirsin ki? nk akta sadece dn, zarfn deildir len
- zihin, ego da lr. Bu lm korkusu ak korkusuna dnr, ve ak korkusu dua,
meditasyon korkusu haline gelir. u ey birbirine benzer: lm, ak, meditasyon.
Yollar ayndr ama ilerlemen gerekir. Hi ak olmadysan dua edemezsin, meditasyon
yapamazsn. Ve hi ak olmadysan, meditasyon yapmadysan lm denen gzel
tecrbeyi de skalarsn.
Eer sevdiysen o zaman lm yle youn ve gzel bir deneyim olur ki hayatta baka
hibir eyle kyaslayamazsn onu. Yaam asla lm kadar derin olamaz, nk yaam
yetmi, bilemedin seksen yla yaylmtr. lm tek bir andr - ylesine youn; yaam
asla o kadar youn olamaz. lm zirvedir, son deil. En st noktadr; tm yaamn
boyunca ona ulamak iin abaladn. Nasl da byk bir aptallk - zirveye ulatnda o
kadar korkarsn, ylesine ban dner ki gzlerini kapatrsn, bilincini kaybedersin.
nsanlar bilinsiz lrler. Bylece o deneyimi karrlar.
Ak sana yardmc olur nk seni lme hazrlar, ve ak seni meditasyona da hazrlar.
Meditasyonda karnda dier kii yoktur - senin kendini kaybetmen gerekir. Ak lmden
derindir; meditasyon aktan da derindir; nk ak olduun kii orada bir yerdedir -
tutunacak bir daln vardr. Ve tutunduunda senden bir eyler hayatta kalr.
Ama meditasyonda kimseler yoktur. Bu nedenle Buda, Mahavira ve Lao Tzu, hepsi
Tanr'nn varln reddederler. Neden? Tanr'nn olduunu gayet de iyi bilirler, ama
varln reddederler ki senin meditasyonda hibir destein olmasn. Dieri hala
oralardaysa meditasyonun en iyi artlarda aktr, ballktr, ama tam lm gereklemez.
Tam lm ancak dieri olmadnda ve sen tamamen eriyip yokolduunda mmkn olur;
tutunacak hi kimse yoktur - o zaman en byk vecd haline ("ecstacy") kavuursun.
"Ecstacy" szc ok anlamldr. Bu ngilizce szck ok gzel ve ok nemlidir; baka
hibir dilde byle bir szck yoktur. "Ecstacy" darda kalmak anlamna gelir. "Ecstacy"
tamamen ldn, kendi dna ktn ve bu lm izlediin anlamna gelir, adeta tm
varolu bir cesede dnmesine. Bedenini terk etmi halde kendi lmn
izliyorsundur; o zaman en byk mutluluu yaarsn. imdi syleyeceimden
korkacaksn. Sana en stn lm aradn sylesem rkeceksin - ama aryorsun. Dinin
tm nasl lneceini renme sanatdr.
Ak lm demektir, ama bamllk lm deildir. Ak, dierinin nemi karsnda senin
eridiin anlamna gelir; dierine yle gvenirsin ki kendi benliin olmasa da olur -onu bir
kenara koyabilirsin.
Bu nedenle insanlar akn delilik olduunu, ve kr olduunu sylerler; dorudur. Gzlerin
kr oluyor anlamnda deil; ama egonu, benliini bir kenara koyduunda dardan bakan
herkese delirmi ve kr olmu gibi grnrsn. Bu bir delilik halidir. Kendi adna
dnmezsin. Dierine o kadar gvenirsin ki dnmeye gerek kalmaz, nk dnmek
ancak ortada phe varsa gerekli olur. phe dnceyi yaratr, dncenin temelinde
phe vardr. phe etmezsen dnce de durur. Dnemiyorsan egon nereye gidecek,
ne yapacaktr? te bu nedenle ego hep her eyden phelenir, asla gvenmez.
Gvenirsen ego ortaya kmaz -ego yokolmutur. Tm dinlerin sadece inan, gven ve
sevgi sayesinde kutsalln mabedine girebilecein yolundaki srarnn nedeni ite budur -
oraya alan baka kap yoktur. pheyle giremezsin, nk phe ile olduun yerde
kalrsn. Gvenince kaybolursun.
Ak bir gvendir, egonun yokolmasdr. Her eyin merkezi karndakidir. O ylesine byk
nem kazanr ki - tm yaamn, tm varln haline gelir. inde phenin krnts bile
kalmaz. yle skunet dolu, yle gzeldir ki iinde en ufak bir phe uyanmaz. Gvenin
tamdr, eksiksizdir. Bu kusursuz gvende bir gzellik, bir kutsama vardr. Oturup
zerinde dnrsen ne olabileceine dair ancak ufack bir fikir edinirsin. Ama eer onu
hissedersen mthi olur, ei benzeri yoktur.
Ama ego hile yapar. Ak yerine sana bamll, sahiplenmeyi sunar. Ak der ki, dieri
sana sahip olsun; ego der ki dierine sahip ol. Ak der ki, birbirinizin iinde eriyin; ego
der ki, brak o sana boyun esin, onu sana ait olmaya zorla, zgr dolamasna izin
verme. Dierinin zgrln yoket, senin uzantn, glgen olsun.
Ak dierine hayat verir; bamllk, sahiplenmek dierini ldrr, onun hayatn
sndrr. Aklar, szde aklar ite bu yzden birbirlerini ldrrler - onlar zehirlidir. Bir
kar kocay ele al: bir zamanlar sevgiliydiler - sevgili olduklarn sanyorlard ve sonra
birbirlerini ldrmeye baladlar. imdi onlar birer l, birbirlerini hapsediyorlar.
Birbirlerinden korkuyor, sklyor ve rkyorlar.
Bir seferinde yle birey oldu: Bir sirkte aslan terbiyecisi bir kadn vard. En vahi
aslanlar onun denetimindeydi; onlara verdii emirlere itaat ederlerdi. Herkesin nefesini
kesen en byk numaras ise en yrtc aslana yanna gelmesini sylediinde hayvann
gelip aslan terbiyecisi kadnn diline koyduu bir para ekeri onun azndan almasyd.
Buna herkes ldryordu - mthi heyecan oluyordu, herkes el rpp beenisini dile
getiriyordu.
Bir gn Nasreddin Hoca da oradayd. Herkes alklad ama onun kl bile kprdamad. Dedi
ki, "Bu da bir ey mi, herkes yapabilir."
Aslan terbiyecisi kadn ona aalayarak bakp, "peki sen yapabilir misin?" diye sordu.
O da dedi ki, "Evet, herkes yapabilir - aslan yapabildikten sonra."
Erkek kadndan ok korkuyor - ve bu da ak deneyiminden kaynaklanyor. Ak, szde
ak, dierini ldryor. Yoksa bu dnya niye bu kadar irkin olsun? Herkes ak gibi
davranyor; koca karsna, kadn kocasna kar, ana babalar ocuklarna, ocuklar ana
babalarna, ve dostlar birbirlerine, ve herkes, akrabalar da, btn dnya birbirine ak...
Ne ok sevgi var ortalkta - peki bunca irkinlik, bunca mutsuzluk nereden geliyor?
Bir yerlerde, bir eyler epey ters gitmi olmal - iin en dibinde, kkeninde. Bu ak deil;
aksi takdirde, korku yokolurdu - ne kadar ok seversen, o kadar az korkarsn. Ak tam
kapasitesine eritiinde hi korku kalmaz. Ama sahiplenmede, korku gittike byr,
nk bir insan sahiplendiinde her an seni terk edeceinden, brakp gideceinden
korkarsn - ve phe hep vardr. Koca her zaman karsnn bir bakasn sevebileceinden
phe duyar. Birbirlerinin casusu olurlar, ve frsat kmasn diye birbirlerinin zgrlne
engel olurlar.
Ama zgrle mdahale ettiinde, bilinmeyenin nn kestiinde, yaam tatszlap
bayatlar. Her ey dpedz, anlamsz, skc, monoton hale gelir. Ve bu durum ilerledike
sen daha da kskanlarsn. Hayat silikletike, ak yokolduka, bir eyler elinden kap
gittike daha kskan, daha baml olursun; daha korumac hale gelir, yeni duvarlar rp
hapishaneler yaratrsn. Bu bir kmaz sokaktr.
Hapishaneler oaldka hayat sner. Bir eyler olmasndan korkarsn - ak elden
gidiyordur, sen de daha byk bir hapishane yaparsn. O zaman ak iyice kaybolacak,
daha da kocaman bir hapishane gerekecektir. Bunu yapmann bir sr sinsice yolu var:
kskanlk, devaml kskanlk, ve sahiplenmek, ta ki dier kii insanln kaybedene
kadar. Dieri artk bir eya, bir mal haline gelir, nk bir mal sahiplenmek insan
sahiplenmekten daha kolaydr, nk bir eya sana kar gelemez, isyan edemez, izniniz
olmadan uzaklaamaz, bakasna ak olamaz.
Ak bir skntya dnnce - ve dnecektir, nk gerek ak deildir - o zaman sen
yava yava baka bir eyleri sevmeye balarsn. Arabalarn parlatan insanlara, onlarn
arabalarna baklarna dikkat et - adeta bylenmi gibidirler! Arabalarna baktklarnda
yzlerine yerleen romantik ifadeye bak; arabalarna aktrlar.
zellikle Bat'da, ak tamamen ldnde, insanlar eyalara veya hayvanlara ak
olurlar: kedi, kpek, ev, araba. Bir eyay veya hayvan sevmek daha kolaydr; bir kpek
bir eten ok daha sadktr. Kpekten daha sadk bir hayvan bulamazsn - hep sadk kalr,
hi tehlikesi yoktur. Kadn ise tehlikelidir. Koca da yle; her an kalkp gidebilir ve sen
hibir ey yapamazsn. Ve o gittiinde egon parampara olur, incinirsin. Bu acy asla
yaamamak iin karn veya kocan ldrmeye balarsn, bylece onlar da arabalar ve
evler gibi olurlar - l eyalar.
Ama ite mutsuzluk budur: bir insana sahip olduun anda o bir eyaya dnr - ama
sen bir insan sevmek istedin, bir eyay deil. Bir eyay sahiplenebilirsin, ama bir eya
sana karlk veremez. Sen bir eyay sevebilirsin, ama senin sevgine karlk veremez.
Arabana sarlabilirsin, ama o sana sarlamaz. Araban pebilirsin, ama o seni pemez.
Picasso hakknda bir hikaye duydum: Picasso'nun hayran olan bir hanm bir gn ona
gelip dedi ki: "Bir galeride otoportrenizi grdm. yle gzeldi ve beni yle etkiledi ki
tamamen unutup onu ptm."
Picasso kadna bakp, "Portre pce karlk verdi mi?" dedi.
Kadn, "Neler sylyorsunuz? Bir portre nasl karlk verebilir?" dedi.
Picasso, "O zaman o benim portrem deildir!" dedi.
l bir kadn kocasn nasl pebilir? l bir koca pce nasl karlk verebilir?
Mutsuzluk ite budur: sahiplendiin zaman ldryorsun. Ve sahiplenmeyi baardn
anda tm gzellik kayboluyor, nk dier kii artk karlk veremez. Dieri ancak
zgrse karlk verebilir, ama sen zgrle izin veremezsin nk ak deilsin. Ak
asla sahiplenmez. Bu doasna aykrdr.
Bu sadece kadn erkek arasndaki akta byle deil: bir Buda'y sevmeye balarsan ayn
eyler olacaktr. Aynsn yapacak, onu da sahipleneceksin. O nedenle onca tapnak ina
edilmi - sahiplenmek adna. Hristiyanlar sa'nn kendilerine ait olduunu sanyorlar. sa
kimseye ait olamaz, ama Hristiyanlar yle dnyor; ona sahip kyorlar.
Kimse Budha'y sahiplenemez, kimse sa'y sahiplenemez - onlar ok byk, ve senin
ellerin ok ufak. Onlar sahiplenilemez. Ak asla sahiplenilemez; o ok canl, sonsuz bir
g ve sen de ok ufacksn, ona sahip olamazsn. Ama Hristiyanlarn sa's,
Mslmanlarn Muhammed'i, Hindu'larn Krishna's, Budistlerin Buda's var.
Bu sahiplenme dinlerin iine o kadar ilemi durumda ki dnyaya bir ltuf olacana din
tehlike yaratyor. Bu sahiplenme yznden din mezhepleiyor - o zaman l bir eylere
tapnp duruyorsun ve o zaman yaamnda hibir ey olmuyor; ve o zaman dinde kusur
aryorsun. Dinde kusur yok. Mahavira seni deitirebilirdi. Krishna sana kendi n
verebilirdi, ama sen buna izin vermedin. sa elbette kurtuluun olabilirdi, ama izin
vermedin. Yahudiler onu armha gerdi, ve sen de onu kiliselerde mumyalatrdn. imdi
o l bir eya - tapnmak iin, sahiplenmek iin bu iyi, ama l bir sa seni nasl
deitirebilir?
Bunu papaz da gayet iyi bilir. te bu nedenle ben gerekten inanan bir papazla bugne
kadar hi karlamadm. Papazlar iten ie inanszdrlar, nk her eyin farkndalar, ve
bu sa'nn l olduunu biliyorlar. badet ettiklerinde bu bir gsteriden ibaret oluyor.
Bir zamanlar, ve bu tarihi bir gerek, 999 ylnn son gnnde, 31 Aralk'ta, tm dnyada
ve zellikle Hristiyan topluluklarnda yaygn sylentiye gre dnyann sonu 1 Ocak 1000
gn gelecekti. 1 Ocak maher gn olacak, dnya yokolacak ve herkes yaradan ile
karlaacakt.
Bylece, 31 Aralk 1000 gn dnyadaki tm Hristiyanlar dkkanlarn ve ofislerini
kapadlar - hatta insanlar eyalarn dattlar, nk 1 Ocak sabah ortada dnya falan
kalmayacakt. nsanlar birbirlerini pp kucakladlar, dmanlarna gidip af bile dilediler,
ve o akam dnya bambaka bir hale brnd. Her yer kapalyd, nk yarndan sonra
hibir gelecek yoktu. O zaman ne diye dman olalm ki? Ve niye sevmeyelim? Niye
keyfini karmayalm? nsanlar kutlama yapyordu - son gn geliyor diye.
Dnyann her yerinde Hristiyanlar her eyi durdurdular. Sadece Roma'da Vatikan'n
ofisleri akt - nk papa ve papazlar bunun olmayacan gayet iyi biliyorlard, bu
sadece bir batl inant. Ve her eyi onlar uydurmutu! Ama papa hibir eyini
datmamt.
Papazlar bilirler. sa'nn l olduunu, bilirler - ve sen aptalsn nk l bir eye dua
ediyorsun. Ama bunu sana syleyemezler, nk bu meslek srrdr; ve ancak onun
sayesinde smr yaplabilir. Bu onlarn iine geliyor, nk sa yaasayd onlar arac
roln stlenemeyeceklerdi. Canl bir sa sana direkt olarak gelir; arac, simsar istemez.
Buna izin vermeyecektir. sa bir papazn gelip de kendisiyle sevenleri arasna girmesine
izin vermeyecektir - o seninle yzleecek, kar karya gelecektir. Bu yzden papazlar
iin canl bir sa tehlikelidir, ancak l bir sa ilerine yarar.
Papazlar canl bir Mahavira'y asla istemezler, canl bir Buda'y da yle - o hayatta iken
hep karsndadrlar. ldnde hemen gelip etrafnda organizasyon yapar, bir tapnak
ina eder ve seni smrmeye balarlar. Papazlar bir Mahavira'nn, bir Buda'nn, bir
Krishna'nn karsndadr, ama bilirler ki onlar ldnde isimlerinden yararlanlabilir.
Ama sen unu hi unutma ki sevginle, dualarnla, ibadetinle - bunlar eer sahiplenmeye
dnrse - ldryorsun. Eer Krishna'y ldrrsen o seni nasl deitirebilir? Seni nasl
Krishna bilincine kavuturabilir? mkansz!
imdi u hikayeye girelim. ok gzel.
AYDINLANMA PENDE OLAN BR RAHBE
BUDA'NIN TAHTADAN HEYKELN YAPTI
VE ONU ALTIN YAPRAKLARLA RTT.
HEYKEL OK GZELD VE RAHBE HER GTT YERE
ONU YANINDA GTRD.
Birok eyin iyi anlalmas lazm - hatta kelimesi kelimesine. BR RAHBE...nk bu
kadn kalbi - sahiplenirler. O nedenle rahip deil de rahibe. Ama sadece kadnlarn
sahiplendiini sanma; erkekler de yapar, ama o zaman erkek deil kadn kalbine
sahiptirler. Kadn niin erkekten daha kskantr? - nk kskanlk korkudan doar.
Erkek kadndan daha az korkar, sebep budur - erkek kadndan daha az korkar. Daha az
korktuu iin de daha az sahiplenir. Kadn akl daha fazla korkar, korku ona doal gelir,
hep titrer durur. Bu korku nedeniyle kadn daha fazla sahiplenir. Sahip olduu konusunda
tamamen tatmin olmad srece mutlu olmaz. Ve tamamen sahiplendiinde de mutlu
olamaz, nk adam artk ldr. Ancak zgrlk insan canl klar.
te bu nedenle hikayede rahibe vardr. Ama unutma ki eer erkeksen hibir ey
deimiyor - beynin kadns olabilir. Kadn olup da bir erkein korkusuz beynine de sahip
olabilirsin. Bu nedenle ayrm cinsiyet deil tavrlar belirler. Bir erkek kadn olabilir, bir
kadn erkek olabilir - sembol sadece tavra iaret etmektedir. Hangi tavr?
Sen erkeksen ve kskansan kadn beynine sahipsin. Eer kadnsan ve kskan deilsen
erkek beynine sahipsin. Derler ki Mahavira bir kadnn erkek olmadan asla aydnlanmaya
kavuamayaca konusunda srarlyd. nsanlar bunu yzeysel algladlar ve gerek
anlamn kardlar. Hibir kadnn aydnlanmaya kavuamayacan sandlar, bylece bu
hayatta buna abalayan bir kadn ancak bir sonraki hayatnda erkek olarak dnyaya
gelirse bunu baarabilecekti. Bu ok aptalca - dorusu udur, hibir kadns beyin
aydnlanmaya kavuamaz nk kadns beyin korku ve sahiplenmek anlamna gelir. Ve
ortada korku ile sahiplenme varsa ne ak ne de meditasyon mmkn olur.
Kadnn biri aydnland. Jainalar -Mahavira'nn ve tirthankaras'n mridleri - pek
telalandlar. Ne yapabilirlerdi? Kadnn adn bir erkek ismiyle deitirdiler, ve olay
tamamen unutuverdiler. Mallibai adnda bir kadn aydnland - imdi teorileri ne olacakt?
Onlar da kadna Mallinath deyip iin iinden ktlar. Heykeli de deitirdiler, asla bir kadn
heykeli gremezsin. Ve bu Mallibai - veya Mallinath - yle nadir bulunan bir varlkt ki ona
tirthankar'lk bahetmek zorunda kaldlar. Bylece her yirmi drt tirthankaras'dan biri
kadn oluyor, ama onu asla bulamazsn nk kendisine Mallinath ad verilmi oluyor.
Bylece insan bir kadnn asla aydnlanamayacan sanyor. Halbuki bu farkl bir adan
doru; hibir kadns beyin bunu baaramaz - nk korku o mertebeye eriemez,
kskanlk da yle.
AYDINLANMA PENDE OLAN BR RAHBE
BUDA'NIN TAHTADAN HEYKELN YAPTI...
Ve bu kadns bir beyin iin ok zordur - kadn veya erkek olman fark etmez. Ama eer
beyin kadns ise bir heykel yaratacaktr; sen de dier kiiyi yaratyorsun. Yalnz
kalamyorsun.
Heykel "dieri"nin yaratld anlamna geliyor. Ortada kimse yok, ama sen yoklukla
tatmin olamyorsun; yapacak bir eyler olmal. O yzden bu kadar fazla tapnak ve
heykel var - bunlar kadns beyin yaratyor. Bu nedenle nereye gidersen git tapnaklarda
fazla erkek grmezsin, ama ortada bir sr kadn vardr. Eer gelen erkek varsa mutlaka
klbk bir kocadr. Karsyla gelmitir, kendi ayayla gelmez; srf kadnn uruna oradadr.
Mahavira vaaz verdiinde krk bin kii mridi oldu - bunun otuz bini kadn, sadece on bini
erkekti. Sorun nedir? Ve oran budur - benim iin de ayns geerli. Bana drt kii
geliyorsa - kadndr, biri erkek. Erkek ok zor gelir, kolayca gider, ve kadn kolayca
gelip gitmekte ok zorlanr. Kadn yapr kalr; gitmek ona ok zor gelir.
Kadns bir beyin zorluk ve engel yaratr. Sahiplenmeye balarsan karrsn. Unutma:
korkunun yokolmas lazm -ancak o zaman ak doar. Korkudan vazgemelisin nk
korku egoya aittir. Ve eer korku varsa ego srarc olur; o zaman bir heykel yaratr ve
ona sarlp kalrsn. Bu heykel seni doruklara tamayacaktr nk sonuta kendi
eserindir. Onu altn yapraklarla kaplayabilirsin, gzel grnebilir, ama l bir eydir.
Altndan heykel yapabilirsin, ama bu ie yaramaz - l bir eydir sonuta.
HEYKEL OK GZELD VE RAHBE HER GTT YERE
ONU YANINDA GTRD.
Bir yk haline gelmiti, ve tanmas, korunmas gerekiyordu. Kadnn uykular kayordu
nk birisi onu alabilirdi. Onsuz bir yere gidemezdi, nk baka biri ona sahip olmak
isteyebilirdi, onu elinden alabilirlerdi. Btn beyni heykeli sahiplenmeye sabitlenmiti.
Heykel sahiplenmesinin, korkusunun, ibadetinin merkezine oturmutu. Ama bu ak
deildir.
YILLAR GET, VE HALA BUDASINI YANINDA TAIYAN RAHBE
TARADA UFAK BR TAPINAA YERLET,
BURADA HERBR KEND KUTSAL KESNE SAHP
PEKOK BUDA HEYKEL BULUNUYORDU.
Yllar geti, hibir ey olmad. Bir Buda'y tarken hibir ey olamaz, nk bir Buda'y
nasl tayabilirsin ki? Ancak bir heykel tanabilir. Buda'nn yaanmas gerekir, tanmas
deil. Buda'nn sevilmesi gerekir, sahiplenilmesi deil. Buda'y maln olarak yannda
tayacana onun iinde eriyip gitmelisin.
Eer iinde erirsen Buda yaar. Ama o zaman Buda tehlikelidir, nk sen asla geri
dnmeyeceksindir. Bu noktadan hi kimse geri dnemez. Bir kez dtn m tam iine
dersin; dn yoktur. Korkup titrersin, kaybolmaktan rkersin. Ve rkmekte haklsn -
kaybolacaksn.
Ama heykel olunca korku da kalmaz, onu tayabilirsin. Heykel gnn birinde kaybolabilir,
ama sen deil. Bir bakasn yaratrsn, daha gzelini, bunda zor bir taraf yoktur -senin
eserin olur. Tapnaklara git: insanolu ne yapm? -heykeller yaratm, hepsi kendi eseri.
imdi de onlarn nnde eiliyor, alyor gzya dkyor, ve bunlarn hepsi sahte, nk
iin temeli sahte. Gzyalarnz, dualarn -bunlar kimin iin sarf ediyorsun? Kimin nnde
alyorsun? - hepsi kendi eserin, kendi oyuncaklarn. Ne kadar gzel ve pahal olurlarsa
olsunlar fark etmez. Ama sen kendi tanrlarn yaratrsn, ve onlarn nnde diz kp
alar, bylece bir eyler olacan sanrsn. Sadece aptallk etmi oluyorsun. Tapnaklar
aptal insanlarla dolu. Onlar kendi yarattklarnn nnde diz kerken ne yaptklarnn
farknda deiller. imdi, bunun sana ne faydas olabilir?
Kadn heykeli tad...yllar geti, belki de pek ok yaam geldi geti - ve Buda'sn
tarken hibir yerde deildi. Oradan oraya, bir yaamdan dierine, bir ruh halinden
brne, bir beyinden bir bakasna atlayp duruyordu - ama sadece dolanyordu, hibir
yere varmyordu! Sonunda bu yolculuktan gna geldi; ortada elde edilecek bir ama yok
gibiydi, hi yaknlarda bir yerlerde gzkmyordu.
Bunun zerine kadn...
TARADA UFAK BR TAPINAA YERLET,
BURADA HERBR KEND KUTSAL KESNE SAHP
PEKOK BUDA HEYKEL BULUNUYORDU.
Ancak burada bir sr Buda heykeli vard. in'de, Japonya'da Buda adna ok byk
tapnaklar yaptlar. in'deki bir tapnakta tam on bin Buda var, hepsi ayn yerde! On bin
heykel! Ama on bin heykel bile ie yaramaz. Tek bir Buda yeter, on bin tanesi yetmez.
Beyin niye samalk retmeye devam eder? - bir heykel yetmiyor, o zaman ikinciyi yap.
in matematii byle; ikisi de yetmedi, o zaman ncy yarat on bin heykel! On bin
heykelin arasnda tek bir adam dolar ve hibir ey olmaz. Olmayacaktr da, nk l
bir eyin iinden asla hayat domaz, l bir heykel asla bir insan deitiremez.
Yaayan bir Buda ara. Ve eer yaayan bir Buda bulamazsan gzlerini kapat ve arayn
orada srdr. Eer onu dnda bulamazsn iinde bulacaksndr, nk Budalar asla
lmez. Oradadrlar, aranmay beklerler - ve hep oradadrlar. Belki evinin kar
kesindedir, ama sen hi bakmamsndr. Veya o keyi, oradaki komunu o kadar iyi
tanrsn ki bildiini sanrsn. Kimse bilemez - buday bir dilencide de bulabilirsin.
Gzlerini ak tutman yeterli. Bir heykel tayorsan gzlerin kapal kalr. Bu kadn heykeli
yznden bir sr buday skalam olabilir - nk zaten sahip olduunu sand iin.
Naslsa onun Budas var, ne diye baka yerlerde aransn ki? Sonra bir tapnaa yerleiyor
- heykellerle yaayan insanlar hep bir tapnaa yerleirler zaten. Heykellerle yaayan
insanlar zirveye ulaamazlar; yolda bir yerlerde durup oraya yerlemeleri gerekir
kutsal bir yere, bir tapnaa.
Tapnaklara pek ok kii yerlemitir. Dolatlar ve aradlar ve sonunda hibir eyin
bulunamayacan kefettiler, bu imkansz nk. Zirve ok uzakta olduundan deil - o
ok yaknda, tahmininden ok daha yaknda - heykellerini tadklarndan. O heykeller
gzlerini kr ediyor; heykeller, kutsal yaztlar, kelimeler ilerine oturuyor - l eyler
hepsi.
unu duydum:
ok eski zamanlarda ok bilge bir kral evlenmek istiyordu, ama sradan bir kz uygun
olmazd. Astrolojik adan mkemmel bir kadn istiyordu. Bylece birok astrologa dant.
Bu ok zordu - yllar geti, neredeyse genlii elden gidiyordu. Artk gen bir adam deildi
- nk astrologlar zor kiilerdir, ve matematik hesaplar zaman alr. Gnn birinde bir
kadn bulsalar bile bir taraf eksik olurdu mutlaka - mkemmel olmazd.
Aslnda mkemmel birini bulamazsn. Bu imkansz, mkemmeliyet lm demektir. Birisi
yayorsa o zaman mkemmel olamaz - o nedenle birisinin mkemmel olduunu
sylediimizde o artk bir daha domayacaktr. nk eer mkemmelse nasl tekrar
yaayacak? O zaman bu dnyadan gm, am, gelimi olur, geri dnmesine izin
verilemez.
Sonra kral danmanlarna dedi ki, "Artk yeter; mkemmel olmasa da uygun birisi yeterli
olacak. Genliim gitti, neredeyse otuz sekizime geldim. imdi bana bir kadn bulun!"
Bylece bir kadn bulundu - yzde yz deil ama yzde doksan dokuz uygundu. Sonra da
kraln kadnla sevimesi iin doru zaman arayna girildi, nk kral nadir, olaand bir
ocuk sahibi olmak istiyordu. Bu da ok, ama ok zordu, pek ok dini metne bakld, I
Ching ve dierlerine; uzak lkelerden birok bilge kii arld, ve onlara bavurulup
tartld - ve kral neredeyse krk drt yana geldi.
Sonunda bir gn canna tak etti, ve hepsini kovdu. Btn kutsal metinleri yakt ve
karsna dedi ki, "Yeter artk! imdi sevimeliyiz" - o gne kadar hi sevimemilerdi.
Ama kadn yalanmt, kendisi de yle, ve bu ak adna bir sorundu. Erken yata
sevimeye balarsan hayatnn sonuna dek seviebilirsin. Erken balamazsan daha sonra
bunu hi yapamazsn, nk sevimek mekanik bir olaydr. Mekanizma verim ister.
O nedenle bir erkek on drt yanda sevimeye balarsa bunu seksenine dek srdrebilir.
Ve sanma ki genken ok seviirsen yallnda hzn kesilir. Bu tamamen yanl. Eer
fazla seviirsen bunu ilerde de srdrebilirsin. Zaten unutma, ar seviemezsin nk
bedenin buna izin vermez. Fazlas imkanszdr; vcudun kendi gstergesi vardr - ars
mmkn deildir. Ne yaparsan yap bu hep belli bir snrn iinde kalr. Ama kral artk
iktidarszd - seviemiyordu, kars da frijiddi. Doru zaman skalamlard. Asla ocuklar
olamad, evlat edindiler.
te olan budur: bir Buda, bir Tanr edinmek zorunda kalrsn. Bu sana doal olarak
gelmez - ve Tanr sana doal gelmelidir, yoksa sahte bir tanrdr. Ama sen skalayp
duruyorsun nk kafan kutsal metinlerle, bilgelerle, astrolojiyle ve bir sr samalkla
dolduruyorsun. Kelimelerle, heykellerle, ritellerle, tapnaklarla, formalitelerle o kadar
megulsn ki formaliteler bitene kadar hayatn gelip gemi oluyor. Sen mantk ile
sonulandrana kadar ortada yaam kalmyor.
Kadn sonunda tapnaa yerleti, ve ben sana unu sylyorum: asla bir tapnaa
yerleme, nk tapnak sana ancak bir gecelik barnak olabilir, asla devaml bir durum
olamaz. Asla bir tapnaa yerleme, asla bir tarikata girme, asla Vatikan'a kaplanma,
asla blc zihniyetlere kaplma.
Biraz dinlenebilirsin, bunda bir ey yok. Orada bir gece kal, ve sabah olduunda, onlar
seni ele geirmeden, ek git! Yoluna devam et - zirveye ulaana dek; ite oras gerek
tapnak. Ama orada heykel falan gremeyeceksin. Orada gerei var - heykeli deil,
portresi deil, gerei. Portreye raz olma, sahtesine raz olma, fotokopilerle yetinme.
Orijinalini, kaynan ara.
Kadn yetindi - yetinmek zorundayd. Tahtadan bir Buda tayorsan nasl aydnlanmaya
eriebilirsin ki? Tahtadan Budalar sana aydnlanma verebiliyorsa o zaman sorun yok tabii.
Tahtadan bir Buda tahtadan bir Budadr. Onu tayabilir, onunla oynayabilirsin.
RAHBE KEND ALTIN BUDASININ NNDE
HERGN TTS YAKIYORDU.
Buda tahtadand, altnla kaplyd sadece, ama o Budasna "Altn Buda" diyordu. Altn
sadece yzeydeydi; aslnda tahta bir Budadan baka bir ey deildi. Ama eyalar
saklayabilirsin, ve altn sayesinde her eyi gizleyebilirsin. Ortada ak yoksa evin
hanmnn stnde bol altn olur. Altn yapraklarn altnda tahtadan bir Buda - ve sen her
ey yolunda sanyorsun. Ve o evin hanm da yle sanyor, nk kocas her seferinde ona
altn taklar getiriyor. Ak lmse taklar canlanr aniden. Ak varsa sse pse gerek
kalmaz.
Gerek bir Buda'nn stn altnla kaplamazsn, deil mi? Buda sana izin vermez, hemen
kaar oradan. Der ki, "Dur bakalm! Ne yapyorsun? Beni ldreceksin." Altn ldrr.
Yaam asla altnla kaplanamaz - sadece lm. Sadece lm bir eyler yapmana izin verir.
Yaam byle samalklara izin vermez. Ama kadn tahtadan Budasna "Altn Buda"
diyordu.
RAHBE KEND ALTIN BUDASININ NNDE
HERGN TTS YAKIYORDU, AMA PARFMNN
DER HEYKELLERE DE ULAMASINI STEMEDNDEN
DUMANI SADECE ONUN HEYKELNE DORU YNLENDRECEK
BR HUN GELTRD.
Bu kskan bir insann zihniyeti: ne parfmn, ne kokunun, ne de dumann dier Budalara
ulamasna tahamml yok - stelik onlar da birer Buda. "Ama benim Budam bambaka.
Senin Budan ie yaramaz." Tapnaktaki dier tm heykeller Budaya aitti. Hani birisi
Krishna, teki Rama da deildi - yle olsa arada byk fark olurdu. Kadn o zaman o
tapnakta kalmazd. Ama bu bir Budist tapna idi, yani kalabilirdi. Ama bu onun
heykeliydi, ve dierleri deildi.
Ortada ak varsa elini kime uzatt nemli deildir. Aksan sevgilini seversin, ama o
sevgi srf sevdiine ulasn diye bir huni icat edemezsin. Ak yle bir fenomendir ki
sevdiini aar. Hep srer gider. Herkese yaylr. Gldeki dalgalar misali yaylr.
Gle ta atnca bir dalga kar ve sonra ta br kyya kadar yaylr. Bir insan sevince o
sevgi de yaylarak dalga gibi byr. Bir insan sevince akn glne bir ta atm
oluyorsun. O zaman sadece sevdiin kii deil herkes bundan yararlanyor. Eer sadece
ak olduun insann yararlanmasna urarsan bu rahibenin yaptn yapmak zorunda
kalacaksn. Bu mmkn deil. Seven insann ak etrafa yaylr. Bunu kanalize edemezsin,
yle bir ey deildir - okyanus gibidir, ynlendirilemez. Bamllk ynlendirilebilir ama
ak deil.
Gle ta attnda belli bir noktaya der ve bu sorun deildir, ama sonra o ak
yaylmaya devam eder. Ak olunca belli bir noktada belli bir insana tutulursun; ama bu
sadece balangtr, son deil. Sonra ak yaylmaya devam eder, sonra da tm dnya
faydasn grr. Tan dt yerde bir merkez oluacak, orada dalgalar oluup en
sonuna kadar gideceklerdir. Bir merkez vardr - sevilen, sevgili; ama ak srf oraya
hapsedilemez. Ak byyen bir eydir, kimse onu hapsedemez. Sevgili bir kap grevi
grr - ve sonra tm evren bu aktan nasibini alr.
Ama o zavall rahibe sizler gibiydi. nsanca aptallklarla uraan bir insan beyni.
Parfmnn dier heykellere ulamas fikri houna gitmedi - dier heykeller de Budaya
ait olduu halde.
Ben bir insan sevince onda ilahi olan buluyorum. Ak -insandaki ilahi yn ortaya
karr. Bir kez ortaya kt m, tm Budalarn tm heykelleri...o zaman herkes ilahi olur;
aa, bulut, sokaktaki dilenci, hepsi ilahi olur. Eer aksan ve karndakinin gerek
yzn grdysen - ancak ak sayesinde bunu grebilirsin - o zaman her yerdeki Budalar
gerek Budadr, btn heykeller Budadr; o zaman btn dnya bir tapnaa dnr.
Ve o zaman endie etmezsin. Parfmn birilerine eriiyor diye zlmezsin. Sevdiinin
parfmn bakalar da duyabiliyor diye dertlenmezsin. Btn dnya bundan
yararland, senin sayende btn dnya bu ltfa kavutuu iin mutlu olursun. Eer
korkar ve onu hapsetmeye kalkrsan o zaman bu kskanla girer ve ldrc olur.
Brak gelisin, bymesine yardmc ol, herkese ulamasna yardm et. Ancak o zaman
onu elde edersin, nk ancak btn dnya ona kavutuunda sen de kavuursun.
Ama sorun udur: birisini sevdiinde onun bir yerlere hapsolmasn istersin. Sanki saksda
aa yetitiriyor gibi olursun; srf kkleri deil koskoca aac - sonra da onu ldrrsn.
Aacn ge ermesi, yaylmas gerekir. iekleri pek ok kiiye parfmlerini yayacak,
dallar birouna glge salayacak; meyvalarndan ok kii yararlanacak. Elbette kkleri
senin iinde, ama aa bymeye devam ediyor. Ve ak aklna gelebilecek en byk
aatr; tm gkyzne yaylr, hapsedilemez, bir yerlere kapatlamaz. Onu
snrlandramazsn - akn doas sonsuzluktur.
AMA PARFMNN
DER HEYKELLERE DE ULAMASINI STEMEDNDEN
DUMANI SADECE ONUN HEYKELNE DORU YNLENDRECEK
BR HUN GELTRD.
Peki sonra ne oldu? Beklenen ey tabii:
BU YNTEM ALTIN HEYKELN BURNUNU KARARTTI
VE ONU ZELLKLE RKNLETRD.
Bu her sevenin ve sevilenin bana geliyor, nk parfm parfmlkten kp dumana
dnyor; parfm yaylmak istiyor. Sonra burunlar kararyor, ve btn Budalarn
kapkara burunlar oluyor.
Krishna'ya bak, Buda'nza bak, Mahavira'ya bak; hepsinin burunlar kapkara - senin
yznden, kskanln yznden. Dualarn sahiplenmekten ibaret, gerek deiller.
Jaina'lar Jaina olmayan hi kimseyi tapnaklarna sokmazlar. Hindular dokunulmazlar
sokmazlar, nk onlar aa snftr. Tm tapnaklar karalanmtr nk birileri
tarafndan sahiplenilmektedirler: "Benim tapnam." Ben 'benim' dediim anda o
tapnaklktan kyor, nk bir tapnak nasl sana ya da bana ait olabilir ki? Tapnak
sadece bir tapnaktr!
Ama tm kiliseler, tm tapnaklar malvarl haline geldiler. Bana veya sana aitler - o
zaman da Buda'nn burnu kapkara oluyor ve onu... ZELLKLE RKNLETRYOR.
Tm tapnaklar, tm kiliseler irkinleti. Hepsinin yokedilmesi, temizlenmesi gerekiyor ki
dnya tertemiz olsun. Gerek tapnak ancak o zaman varolabilir - tm dier tapnaklar
yokolduunda. Onlar senin borsann, hukuk dzeninin paras haline geldiler. Artk
tesinin sembol olmaktan ktlar.
Beyin byledir ite; her eyi bir mala dndrr, nk ego ancak sahip olursa varolabilir.
Ego engeldir. Ego bir su paras gibidir, zerindeki yansmalar grebilirsin ama gereine
asla ulaamazsn. imdi ay ancak yanstabilen bu su kovasn dk gitsin! Ne diye bir kaza
olsun da dklsn diye bekliyorsun? Dk u eski kovay - ne su kalsn ne de ay.
Bugnlk bu kadar yeter.

KAYNAK:
ZEN: RLER, DUALAR, VAAZLAR, ANEKTODLAR, GRMELER.
DERLEYEN/EVREN:
Ll 'CIEN STRYK & TAKASHI IKEMOTO
TELF HAKKI:
1963. 1965. LUCIEN STRYK & TAKASHI IKEMOTO
BASKI: DOUBLEDAY ANCHOR BOOKS
DOL'BLEDAY & COMPANY. INC.
GARDEN CITY. NE W YORK, USA sayfa 119
Su Yok, Ay da Yok



























Martlar Seven Adam
...ve onlar niin kendisiyle oynamay kestiler
("Aynen yle", 7,Blm'den)
Mutluluk peinde komann yararszl ile ilgili bir yk

DENZ KENARINDA YAAYAN VE
MARTILARI SEVEN BR ADAM VARDI.

HER SABAH DENZE NP MARTILARLA DOLAIRDI.
YANINA SAYILAMAYACAK KADAR OK,
YZLERCE KU GELRD.

BR GN BABASI ONA DED K,
'MARTILARIN SENNLE DOLAMAYA
GELDKLERN DUYUYORUM
- BRKAINI BANA GETR DE OYNAYAYIM.'
ERTES GN, DENZ KIYISINA GTTNDE,
MARTILAR BAININ STNDE TURLADILAR
AMA AAI NP YANINA GELMEDLER.

Hayatn en byk srr - ve bunu asla unutma -bir armaan olmasdr. Sen bunu hak
etmedin. Bu bir hak deil. Sana bahedilmi, onu kazanmadn. Bunu anladnda pek ok
ey akla kavuacaktr.
Yaam bir armaan ise o zaman hayata dair her ey birer armaan olacaktr. Mutluluk,
ak, meditasyon -gzel olan her ey yce olann, btnn sana bir armandr. Bunu hak
etmen mmkn deildir ve varoluu seni mutlu etmeye zorlayamazsn, veya seni sevecen
klmaya, veya seni meditasyona yneltmeye. Bu tr abalar egoya aittir. abann ta
kendisi mutsuzluk yaratr. O aba seni mahvetmektedir - intiharla edeerdir.
Amerikan anayasasnda mutluluun peinde komak - ve ona en temel hak derler - bir
hak olarak verilir. Mutluluun peinde komak imkanszdr. Kimse bunu yapamamtr.
nsann beklemesi gerekir. Ve bu asla bir "hak" deildir. Hibir mahkeme seni mutlu
olmaya veya mutluluu senin yannda kalmaya zorlayamaz. Devletin uygulayaca hibir
g seni mutlu etmeyi baaramaz. Hibir d kaynak sana mutluluu salayamaz.
Amerika'y kuranlar ok temel bir hata yapmlar. Besbelli Thomas Jefferson mutlulukla
ilgili pek fazla bir ey bilmiyordu. Politikaclar bilemez -onlar yeryzndeki en mutsuz
kiilerdir. Jefferson Amerikan anayasasna bu maddeyi ekledi, ve bu nedenle, srf bu
kelimelerin ifade edili ekli yznden Amerika'nn dnyada gelmi gemi en mutsuz
lkelerden biri olduunu sylersem hi arma. Mutluluun peinde koulunca
yakalanabilecek, hakkedilecek, srarla talep edilecek, kazanlacak bir ey olduu fikri ok
aptalca. Kimsenin mutlu olma hakk diye bir eyi yok. Mutlu olabilirsin, ama bunun hakla
alakas yoktur. Eer mutluluun hakkn olduuna inanrsan onu her seferinde skalarsn,
nk ie en batan ters yne bakarak balarsn.
Bu niye byledir? Yaam bir armaansa eer, yaama ait her ey, yaamn iindeki her
ey de birer armaandr. Onu bekleyebilirsin, ona kar ak olabilirsin, teslim olabilir,
sabrla bekleyebilirsin, ama talep edemezsin, ve zorlayamazsn.
Emile Coue Jefferson'dan daha uyankt. Emile Coue, Ters Etki Kanunu adn verdii bir
kural kefetti. Baz eyler vardr ki yapmaya altn zaman tam tersi olur. Eer
yapmaya kalkmazsan yapmay baarabilirsin. Uyumak istiyorsun - ne yapabilirsin?
Uyumak herkesin temel hakkdr, ama ne yapabilirsin? Polisten yardm m isteyeceksin?
Uyuyamadn zaman ne yapacaksn? Ne yaparsan yap rahatn kaacak nk tm o
abalarn uykuyu engelleyecek. Uyku abaszlk durumudur. Tamamen rahatlarsan, hibir
ey yapmadan, yava yava uykuya dalarsn. Ona doru yzemezsin, ancak
srklenirsin. Bu i bilinli abayla olmaz.
Uykusuzluktan ikayeti olan insanlarn hepsinin ortak sorunu da ite budur. Btn
insomniyaklarn belirli davran biimleri vardr. Uykular gelsin diye baz eyler yaparlar.
te bu noktada hatal davranyorlar. Uykuyu nasl zorlayabilirsin ki? Sen zorlandka
daha da uyank kalrsn - bilinli, gzleri ak, tetikte. Her trl aban seni daha fazla
uyank hale getirir ve uykun gittike daha ok kaar.
Uyumak istediinde ne yaparsn? Hibir ey yapmazsn. Sadece sakin bir ekilde
beklersin. Uykunun sana gelmesine izin verirsin - onu zorlayamazsn. Talepkar olamazsn,
"Gel" diye emir veremezsin. Gzlerini kapatp karanlk bir odada ban yasta koyup
beklersin...beklerken uykuya dalarsn. Bir bulutun kayp gitmesi gibi senin de bilincin
kapanr. Tm kontrol yitirirsin. Kontrol kaybetmelisin; yoksa uyuyamazsn, nk
kontrol halinde olan paran bilincindir. Onun geri ekilmesi gerekir. Kontroln tamamen
elden braklmas gerekir. O zaman - ne zaman ve neden ve nasl olduunu bilmezsin -
uyursun. Ancak sabah olduunda uyumu olduunu ve iyi uyuduunu fark edersin.
Uykusuzluktan muzdarip insanlarn yzde doksan dokuzu bu sorunu kendileri yaratyor.
Ben vcut kimyalarndaki bir bozukluk yznden uyku bozukluu ekenlerin orannn tm
uykusuzlar arasnda yzde biri gemediini grdm. Yzde doksan dokuzu Emile Coue'nin
Ters Etki Kanunu'nu bilmedikleri iin bu sorunu yayorlar. Onlar Jefferson'un takipileri;
uykunun bir "hak" olduunu sanyorlar.
Yaamda, haklar ancak yzeyde ve piyasada varolabilir. Daha derine inince haklar
yokolur. Daha derine indike armaanlarla karlarsn. Bu hep hatrlaman gereken temel
eylerden biridir: sen yaam hak etmedin, ama yaam ite burada! Tamamen hak
edilmemi halde sen hayattasn ve mthi bir enerjin var - capcanlsn!
Bu nasl oluyor? Eer hi hak etmediin halde yaam varolabiliyorsa neden mutluluk da
olmasn? Veya ak? Veya byk coku? Hepsi olabilir bunlarn, ama nce u kanunu
anlaman gerekiyor.
Kanun udur: direkt olarak urama. Mutluluun peinde koulmaz. Ancak ikna edilebilir.
kna dolayl yaplr. Bir saldr deildir. Harekete geersin, ama direkt olarak deil, nk
direkt olunca saldrganlayorsun. Hibir ey iddet kadar direkt deildir, ve hibir ey
direkt davran kadar iddetli deildir.
Yaam daireler eklinde hareket eder, direkt olarak deil. Dnya gnein etrafnda dner.
Gne daha byk bir gnein etrafnda dner. Galaksiler, tm evren dnerek hareket
eder. Mevsimler dnerek deiir. ocukluk, genlik, yallk, hepsi dnmldr. Yaam
daireseldir, asla direkt gitmez. Direkt hedefe saplanan ok gibi deildir. Ok insan icaddr.
Yaamda ok gibi bir ey bulunmaz. Ok insann iddet dolu beynidir. Ok iki nokta
arasndaki en yakn yolu seer. Okun ok acelesi vardr, hep zamanla yarr. Ama
varoluun acelesi yoktur.
Geen gn "sa manyaklar"na ait bir bror geti elime - yzde doksan dokuzu tamamen
zrvayd, ama yzde biri de pek gzeldi! Ve eer sadece yzde biri bile gzelse bu da bir
eydir, nk Hristiyan din adamlarna gidersen onlarn yzde yz zrvaladklarn
grrsn. O yzde bir gerekten anlamlyd. yle diyordu, "Acele lmcldr! Acele
zaman kaybdr." Varolu acele etmez, Tanr sonsuz bir sabrla hareket eder. Tanr
aylaktr, tembel tembel dolanr. Hatta, Tanr hibir yere gitmiyordur - zaten gidecei yere
varmtr o. O yzden hedefi yoktur. Ok dans edip duruyordur; herhangi bir hedef
bulaca da yoktur - hedef yoktur ki. Hedef, sadece olmak'tr. O yzden Tanr, varolu,
btn, ieklerin yaz gecesinde havada asl kalan parfmleri gibi ortada dolanr durur -
ylesine gider gelir, gidecek belli bir yeri olmadan.
Ve Tanr'nn sabr sonsuzdur. Titizlikle alr, hem de ok dolayl yollardan. Bir bebek
yaratr, ve bu dokuz ay alr - evresinde ona verimlilik konusunda danmanlk yapacak
uzmanlar yoktur besbelli. Bu olay milyonlarca yldr sregelmektedir, ve o hi yeni bir ey
renmemitir; yoksa bir bebein dokuz dakikada ortaya kmasn salayacak yntemler
gelitirebilirdi! Niye dokuz ay? Ve ta en batan beri ayn eyi yapmtr; yeni bir ey
renmemitir. Uzmanlara, zellikle de verimlilik uzmanlarna danmaldr. Onlar ona
toplu retim konusunda yardmc olup bu kadar vakit harcamamasn salayabilirler -
bebek bana dokuz ay!
Ama durum srf bebeklerde byle deildir - iekler de sonsuz sabr ister; kular, hatta
bir imen bile sonsuz ihtimam ve zaman ister. Acelesi yoktur. Hatta adeta Tanr zamann
hi farknda deildir. Zamanszlk iinde varolur. Eer onunla birlikte olmak istiyorsan
acele etme; yoksa onu karrsn. O hep burada ve imdi tembellik ediyor olacaktr, ve
sen de hep oraya ve o zaman gidiyor olursun. Sen hep bir ok gibi olursun, ve o bir ok gibi
deildir.
Varolula birlikte olmak mutluluktur, canllktr, meditasyon halidir.
Ama insann btn eitimi her eyi daha hzl yapmak zerine kuruludur. Hz kendi bana
bir deer gibi gzkmektedir. Ama deildir. Kendi iinde ancak delilik yaratabilir - nitekim
yaratmtr da.
Dolayl hareket et. Peki dolayl ne demek?
Hep ikayet eden, huysuz yal bir adam tanrdm bir zamanlar. Her ey yanlt - o
anasndan eletirmen olarak domutu. Ve tabii tm eletirmenler gibi ac ekiyordu,
nk bazen ok scakt, bazen de ok souk, ve bazen fazla yamurluydu, bazen de ok
kurak. Her mevsimde, yl boyunca, ac ekiyordu. Olumsuz bir beyin, olumsuz bir tavr -
ve devaml mutluluk arayndayd, halinden memnun olmak iin hep bir aba iindeydi.
Ama ben ondan daha memnuniyetsiz bir adam grmedim; ac ekmenin, tatminsizliin,
huzursuzluun timsali gibiydi adeta. Onun hayatnda huzursuzluun dnda hibir ey
yoktu. Yz endie ve mutsuzluktan kr kr olmutu, hayatnda ettii her bir ikayet
suratna kaznm gibiydi.
Ama bir gn aniden deiti. Altmna gelmiti ve ertesi gn doum gnyd. nsanlar
onu kutlamaya geldiler, ve gzlerine inanamadlar - aniden deimiti, bir gecede. Birisi
bana haber verdi, ben de kendi gzlerimle grmek iin onun evine gittim, nk bu bir
devrimdi! Rus devrimi bunun yannda solda sfr kalrd. in'deki de yle. Bir devrim!
Altm yl boyunca bu adam kendini mutsuzlua altrmt. Birdenbire, nasl...? Ne
olmutu, nasl bir mucize? sa'nn bile byle bir mucizeyi gerekletirebileceine
inanamyordum, mmkn deildi, bylesi ncil'de bile yoktu... sa krleri iyiletirdi, sar
ve dilsizleri iyiletirdi, hatta lleri bile, ama sa'nn kimseyi mutsuzluktan kurtarmas
hakknda herhangi bir yk duymamsnzdr. Bu mmkn deil.
Yal adama sordum - gerekten mutluydu, mutluluktan uuyordu - dedim ki, "Sana neler
oldu?"
"Yeter artk dedim! Altm yl mutlu olmaya altm ve olamadm, ve dn gece u karara
vardm: unut bunlar artk; mutluluu bo ver, sadece yaa. Ve ite karndaym, mutlu
olarak," dedi.
Altm yl mutluluun peinden kotu. Byle yapnca gittike daha mutsuz olursun. Bir ok
gibi direkt hedefe gidiyorsun, ve Tanr ksa yollara inanmaz. Kendi hedefine varabilirsin,
ama orada mutluluu bulamayacaksn.
Milyonlarca insan hedeflerine ulamak isterler. Baarl olmak istediler, baarl oldular -
ama mutsuzlar. Zengin olmak istediler, zengin oldular - ama mutsuzlar. Zenginletike
mutsuzluklar artyor, nk imdi bir umutlar da kalmad. Eskiden zengin olursak mutlu
oluruz diye dnyorlard; imdi zenginler, ama mutluluk...? Hibir yerde krnts bile
yok. imdi, mutsuzlukla beraber umutsuzluk da ekecekler.
Fakir birisi asla umudunu yitirmez, ama zengin yle deildir. Henz umudunu yitirmemi
bir zengine rastlarsan o garanti henz zengin deildir. Umutsuzluk zenginliin simgesidir.
Fakir mitlenebilir. Sahip olmad milyonlarca ey vardr. Hayal edebilir, o eylere
kavutuunda hedefine ulam olacan mit edebilir.
Bu adam altm yl mutluluk peinde komu. Altma gelince lmn nefesini hissetmi,
ve onu o gece hissetmi olmal, nk doum gnlerinde lm duygusu sinsice kendini
hissettirir. Doum gnlerinde lm unutmak imkanszlar. Unutmana yardmc olmak
iin e dost gelip sizi kutlar ve derler ki. "Bu senin doum gnn." Her doum gn bir
lm gndr, nk bir yl daha gemitir, lm daha yaklamtr. Aslnda doum gn
"doum gn" deildir, olamaz da - lm yaklamaktadr, gittike yakna gelmektedir.
Zaman avularndan akp gitmektedir. Toprak bile altndan kaymaktadr. Yaknda bolua
deceksin. Doum gn bir lm gndr. Bunu saklamak, bastrmak adna toplum
hilelere bavurur. nsanlar ellerinde hediye ve ieklerle gelip lmn yaklatn
unutmana yardmc olurlar - ve adna doum gn derler.
Altmna gelmiti. Ertesi sabah yeni bir doum gn gelecekti. Hissetmi olmal, sesleri,
lmn ayak seslerini duymu olmal...glgesini. Ve karar verdi: Artk yeter. Yeterince
peinde kotum - neredeyse tm hayatm mutlu olmak uruna harcand, ve olamadm, o
yzden imdi onsuz kalmay deneyeceim. Yal adam dedi ki, "te imdi buradaym. Hi
bugn olduum kadar mutlu olmamtm. Hibir mutsuzluum, rahatszlm yok."
Arayn ta kendisi seni mutsuz klar. Aramadnda mutsuzluk seni arar. Aradnda
yalnzsndr ve bulamazsn. Nerede arayacaksn? Nasl arayacaksn? Beyin asla mutlu
olmaz. Beyin senin mutsuzluunun toplamdr. Beyin senin mutsuz gemiinin toplamdr,
yaadn tm aclarn: benliinde bir yaradr. Ve beyin aramaya, peinde komaya
alr, sen de skalarsn.
Mutluluu unutunca aniden mutlu olursun. Huzuru unutunca birden karna kar. Aslnda
hep senin yanndayd, ama sen orada deildin. Sen dnyordun: Gelecekte eriilecek
bir hedef var, kazanlacak mutluluk var, yaanacak huzur var. Senin akln gelecekteydi ve
halbuki mutluluk tpk ieklerin parfm gibi evrende dolanyordu.
Evet, Tanr aylaktr. Hep bir yerlerde tembellik eder durur. Ve sen araynda fazla ileri
gittin. Evine dn! Ve sadece ol. Mutluluu bo ver. Yaam bir armaan olarak verilmi;
mutluluk da yle olacak - btnden gelen bir armaan, kutsal bir hediye.
ok fazla araya girince iine kapanyorsun; arayn kendi stresi seni kapatyor. ok
fazla arzulaynca o arzunun kendisi yle bir gerginlie yol ayor ki mutluluk bir trl iine
nfuz edemiyor. Mutluluk aynen uyku gibi sana gelir, huzur da yle: kendini serbest
braknca, izin verince, bekleyince gelir.
Aslnda, gelirler demek de doru deil: zaten oradalar. Kendini serbest braknca onlar
grp hissedebiliyorsun, nk rahatlyorsun. Rahatlaynca daha duyarl oluyorsun -ve
mutluluk da gayet belli belirsiz bir eydir, yaamn kremas, z. Tamamen geveyip
rahatladnda, hibir ey yapmadnda, hibir yere gitmediinde, hibir hedefi, amac
dnmediinde, ok deil de yay gibi olduunda, gevek ve rahat olduunda - oradadr.
Hindistan' fetheden Mool imparatoru Babr hakknda bir hikaye duydum. Dnyadaki en
byk imparatorlardan biriydi ve tarihte gelmi gemi en geni topraklara sahip olan
hkmdard.
ok bilge bir adam bir gn onu ziyarete geldi, ama byk hayal krkl yaad nk
Babr saray mensuplar ile ok saygszca konuuyordu - kaba, basit espriler; kfrl,
seviyesiz szler - ve kahkahalar atp duruyordu. Bilge adam hayal krklna uramt.
Dedi ki, "Senin kltrl bir insan olduunu sanyordum, ve bilgelie deer verdiini
syleyen pek ok yk duydum; o nedenle buradaym. Saraynda birok bilgenin,
bilginlerin, okumu adamlarn, alimlerin, filozoflarn, din adamlarnn olduunu duydum,
ve imdi ne gryorum? Basitlik. Bu dayanlmaz bir durum. Saraynda bir dakika daha
kalamayacam."
Babr dedi ki, "Bir dakikack dur, sonra gidersin. u keye bak." O kede bir yay
duruyordu.
Bilge dedi ki, "Bunun durumla ne alakas var?"
Babr, "Her zaman gergin olamam," dedi. "Eer yay devaml gerilirse, ve ok da hep
stndeyse, az sonra yay krlacaktr. Elastikiyetini kaybedecektir. O zaman esnek olmaz,
ama bir yayn esnek olmas icap eder; ancak o ekilde yaayabilir... daha esnek, daha
canl. Bu yay bana ait, ve ben de onun gibiyim. Evet, bazen geriliyorum; ok zerinde
oluyor ve yay geriliyor. Ama sadece bazen. Sonra dinleniyorum ve rahatlyorum da."
O bilge adamn sonradan bana neler geldi bilmiyorum. Bence Babr bu bilge adamdan
daha bilgeydi. Bir yayn gevemeye ihtiyac vardr. Senin de yle. Senin de rahatlamaya
ihtiyacn var.
Ufak tefek meselelerde, piyasayla ilgili sorunlarda, ok gibi hareket edebilirsin, nk
bunlar insan ii eylerdir. Ama insan ii olmayan olaylarda ok gibi olamazsn - gevemi
bir yay olman gerekir.
Tanr rahatlama demektir. O nedenle Patanjali der ki mkemmel bir samadhi uykuya
benzer, ama tek bir farkla -yoksa zellikleri, havas, tad ayndr - sadece bir tane. fark:
uykuda bilincin kapal olur, samadhi'de ise ak. Ama rahatlama, geveme ayndr. Her
ey rahat, hibir yere gidilmiyor, gitmeye ait bir dnce bile yok, sadece bu an ve buras
var - aniden her ey olmaya balar.
Mutlu olmak iin bir ey yapmayacaksn. Aslnda mutsuz olmak iin fazlasyla aba
gsterdin. Mutsuz olmak istiyorsan iyice ura. Mutlu olmak istiyorsan her eyi oluruna
brak. Dinlen, rahatla ve oluruna brak.
Hayatn srr, oluruna brakmaktr. Oluruna brakmak dindarln da srrdr. Oluruna
brakmak en byk srdr. Oluruna braktnda bir sr ey, milyonlarca ey olmaya
balar. Zaten oluyorlard ama sen hi farknda deildin. Olamazdn zaten; akln baka
yerdeydi, meguldn.
Kular tmeye devam eder. Aalar iek amaya devam eder. Nehirler akmaya devam
eder. Btn devaml hareket etmektedir, ve btn rengarenk ve deikendir, sonsuz
kutlamalarn eliinde devam eder. Ama sen ylesine meguldn, ylesine kapalydn ki
ieri biraz hava girsin diye tek bir ak cam bile brakmamtn. Ne gne giriyor iine, ne
de biraz esinti, ok katsn, ok kapalsn, aynen Leibnitz'in monads diye ifade ettii gibi.
Sen monadsn. Monad penceresiz, akl veya alma imkan olmayan anlamna geliyor.
Nasl mutlu olabilirsin? Bylesine kapalyken evrendeki mucizelere nasl katlabilirsin?
Kutsal olanla nasl iice olabilirsin? Dar kman gerekiyor. Bu mahkumiyetten kurtulman
gerekiyor.
Nereye gidiyorsun? Sanyor musun ki gelecekte bir yerde varlacak bir hedef var? Hayat
zaten burada! Ne diye gelecei bekleyesin ki? Niye her eyi gelecee erteleyesin?
Ertelemek intihar etmektir. Yaam yava geer; o yzden hissedemezsin. ok yavatr,
ve sen de duyarszsn; aslnda ertelemek zehir gibidir. Kendini yava yava zehirliyorsun.
Ertelemeye devam edersen imdi buradaki yaam karrsn.
imdi burada olana kavumu olanlar iin, yaam harika srprizlerle dolar. Hayal bile
etmedikleri bir sr ey olmaya balar.
lk kez meditasyon halinde tamamen gevediinde yaamn bylesine gzel, bylesine
sonsuz bir mutlulukla dolu, bylesine heyecanl olduuna inanamazsn! Bu inanlmazdr.
Bir Buda bunu sylediinde kimseler inanmaz. Bir sa Tanr'nn Krallndan bahsettiinde
kimseler inanmaz. Mridleri bile phe duyarlar.
Thomas'n sa'nn en sevgili mridi olduuna dair bir hikaye vardr, ama o bile tamamen
inanmyordu onun bile pheleri vard; o nedenle ngilizce'de "pheci Thomas" diye bir
deyim vardr. Thomas en sevgili, en yakn mrid idi, - ama o da pheciydi ite.
Hikayeye gre sa, Galilee Gl'nn kar kysna geecekti. Mridlerine nden
gitmelerini syledi, kendisi sonra gelecekti. Onlar da bir tekneye binip uzaklatlar. Sonra
birdenbire, gln tam ortasndayken, grdklerine inanamadlar - sa suyun zerinde
yryerek yaklayordu. sa ile ilgili her eyi unuttular; bunun bir hayalet olduunu
dndler. Bir sr mucizeye tank olmulard, ller bile dirilmiti, ama imdi
inanamyorlard. Srpriz annda her eyi unuttular, bu ylesine inanlmaz bir olayd ki -
sa suda yryordu.
Mridler korkudan titremeye baladlar ve Tanr'ya yakardlar: "Kurtar bizi! Bu gelen de
kimdir? Hayalet olmal! Biz tehlikedeyiz." Thomas bile sa yaklanca "Sen kimsin?" diye
bard.
sa dedi ki, "Beni gremiyor musunuz? Beni tamamen mi unuttunuz? Benim sa, sizin
efendiniz olduuma inanmyor musunuz?" Ama onlar hala titriyordu.
Thomas dedi ki, "Eer gerekten sa isen ve bir hayalet ya da klk deitirmi eytan
deilsen, gerekten sa isen ve gerekten suyun zerinde yryorsan, o zaman brak ben
de seninle suda yryeyim, efendimiz." Bu durumu snamak iin dnd bir hile idi.
sa, "Peki, gelebilirsin!" dedi. Sonra sorun kt. Thomas birka adm att. Evet,
yryebiliyordu, ama sonra iinde bir phe uyand: "Belki de eytan beni kandryor;
yoksa nasl yryebilirim? Bu imkansz!" Suyun zerinde yryordu, ama buna kendisi
bile inanamyordu: bir phe dounca annda gle dt ve tam batacakken sa koup
onu kurtard.
Ve sa dedi ki. "Sen, inanc yetersiz adam." O gnden sonra "pheci Thomas" laf
yayld. stelik o en sevilen mriddi. Dierleri tekneden kacak, yrmeyi deneyecek
kadar bile gvenmiyorlard.
sa Tanr'nn Krall ile ilgili iyi haberleri getirdiinde de kimse ona inanmaz. Buda
ierdeki sonsuz boluktan sz ettiinde kimse ona inanmaz. Bizler inanamyoruz!
Bilmiyorsak nasl inanacaz? En azndan bir grmemiz lazm.
Biz yle ac dolu, cehennem gibi bir ortamda yayoruz ki Tanrnn Krall hakkndaki
haberler bir ryadan, bir iirden ibaretmi gibi geliyor. Din edebiyattan, kurgudan teye
geemiyor - harika bir kurgu, ama hepsi o. Bu byle olmal, byle olmas bir ynden
doal, nk nerede durduunu, etrafnda neler olduunu bilmiyorsun. yle duyarsz ve
kapalsn ki...
Camlar, kaplar a! Bu hapishaneden k, gn altnda dur. Yeniden hisset! Dnmek
ie yaramaz. inde tek bir pencere bile almadan dnr durursun. Ancak hissetmek
seni kendi dna karr -ve sen hissetmekten korkuyorsun, dnnce rahat ediyorsun
ve hissetmekten rkyorsun nk hissetmek seni dar karacak. Seni yeniden hayatn
akntsna sokacak. Denize akan nehrin iinde olacaksn.
Daha ok hisset, daha az dn, ve yava yava greceksin ki ne kadar ok hissedersen
o kadar fazla rahatlyorsun. Daha ok hissettike hayatn srrn daha fazla anlayacaksn -
hibir ey yapman gerekmediini, sadece ak olmann yettiini. Ak ol, derim ben, o
zaman her ey nne gelecektir. Bir kez yakalama ve tutunma fikri yerleti mi her ey
yokolur. Bu Sufi yksnn anlam budur.
DENZ KENARINDA YAAYAN VE
MARTILARI SEVEN BR ADAM VARDI.
Sevgi tm duygularn merkezindedir, sevgi tm duygularn ruhudur. Tm duygular
sevgiye baldr. Eer sevmezsen zamanla btn dier duygularn krelir. Seversen hepsi
yeniden canlanr. Ve unutma, btn duygularndan bahsediyorum; olumlu, olumsuz,
hepsi. Sevdiin zaman nefret de etmeye balarsn - annda. Sevdiin zaman fke de
duyarsn - annda. Sevince zlrsn, sevinirsin. Sevince tm duygularn yeniden
canlanr.
Mesele ite budur. Bu nedenle hibir toplum aka izin vermez; nk eer ak ile birlikte
sadece toplumun onaylad duygular su yzne ksayd o zaman sorun olmazd. Ama
akta sadece cennet deil cehennem de yaanr. kisi birliktedir, bir elmann iki yars
gibi. Ayrlamazlar - onlar ayrmaya gerek de yoktur, nk cehennemsiz bir cennet pek
fakir kalr. fkesiz bir ak iktidarsz olur. Kedersiz ak yzeyseldir.
Ak zt kutuplardan oluur, ve bu ztlklar sayesinde yaam gittike zenginleir, karmak
hale gelir. Yaam sradan Aristo mant ile yrmez, yaam Hegel'in diyalektiine
benzer: tez, antitez. ki zt kutup karlap savarlar, ve nc bir fenomen doar:
sentez. Zt kutuplardan daha byk bir uyum doar, sonra bu byk uyum yeniden teze
dnr, yeni bir antitez ortaya kar, ve tekrar bir st basamakta bir sentez oluur.
Yaam bu ekilde ilerler. Yaam Hegel'in diyalektiidir, Aristo'nun mant deil. Basit bir
ikilem deildir. Tekrar tekrar ikilemden btnle ular - ve sonra bu btnlk gene
kutuplar. ylece devinim balar. Bu ekilde yaam varoluun daha yksek
basamaklarna erimeye alr.
Seversen mutlu da olursun, kederli de. Bunlar tez ve antitezdir. Ak bir uyumdur,
sentezdir. Yaam ztlklar sayesinde akar gider, tpk bir nehrin iki yaka arasnda akmas
gibi. Tek yakal bir nehir dnemezsin. Eer bunu dnrsen o zaman tm nehirler
yokolur. Tek bir yakann daha iyi olacana karar verirsen o zaman hibir nehir
varolamaz.
nsan bilincinin bana gelen de budur ite. Ta en banda insanolu nefret, fke ve dier
tm olumsuz hisleri istemediine, bunlarn iyi olmadna karar verdi. Eer tek
banalarsa iyi deillerdir, ok ktdrler. Bir insan hi sevgi duymadan fkeleniyorsa
delidir. Bu fke bir hastalktr. Ama eer insan sevgi yznden fkeliyse, bir babann
sevdii evladna kzmas gibi, o zaman fkenin kendine has bir gzellii olur.
Hibir ocuk kendisini seven babasnn fkesine bozulmaz. Ama iinde sevgi olmadan
fkelenen bir baba da affedilemez. ocuk onu unutabilir, ama affetmez. Sevgi olmadan
sadece fke? Bu hastalktr. Zehir saar. Ama eer sevgi duyarak kzyorsan ocuk bunu
anlar. Sevgini anlar, ve o fke iinde akn olduu daha byk resme oturur. Sevginin
harekete gemi halidir sadece; ve ocuk bunu hemen alglar, ve seni daha da ok sever.
Karsn sevmeyen bir koca egodan ibarettir, sahip olup hkmetmeye bakar. Karsn
seven bir koca fkelendiinde sahip olmaya deil yardm etmeye almaktadr. fke
gerekliyse ak fkeye hazrdr.
Ak doduunda tm duygular patlama yaar; bir volkan patlar ve insan korkar. O
yzden insanolu bu volkana dokunmamak en iyisi diye karar vermitir. Brakn orada
sakl kalsn, nk beraberinde olumsuzluklar da getiriyor. Ama bilenler derler ki,
olumsuzluktan korkmayn. Olumlunun yannda olumsuz da olacaktr, tpk bir glge gibi.
Glgen olsun istemiyorsan kendini ldrmen gerekir. Ancak o zaman glge yokolur. Ama
glge yanl bir ey deildir. Sen oradaysan hibir ey yanl deildir. Ak varsa hibir ey
yanl deildir.
Birisi Aziz Augustine'e sormu, "Bana tek bir cmle ile, basit bir cmle ile sa'nn tm
mesajn anlat, nk ben cahil bir adamm ve teolojinin inceliklerinden anlamam. Ahlak
hakknda da fazla bilgim yok, o yzden takip edemeyeceim kadar karmak bilgiler
verme. Bana tek bir fikir ver, o kadar basit olsun ki anlayabileyim ve gereini
yapabileyim."
Derler ki Aziz Augustine gzlerini kapatp dnd, sonra da yle syledi: "Bu durumda
tek bir ey var - sevgi, ve dier her ey onun ardndan geliyor."
Sevgi en nemli ahlaki deerdir, nk hisseden ynn aa karr, ve dnen ynn
etkinliini yitirir. Dnen tarafn bir hatas yoktur, ama efendi rolne soyunmutur, bu
da yanltr. Eer hissetmeye yardmc oluyorsa mantk iyidir. Hislerin nde gelmesi
gerekir ve dnce ona hizmet etmelidir. Hisler ynlendirmeli ve mantk idare etmelidir.
Ama eer mantk baa geer ve hisler onun peine taklrsa sen lrsn...nk sadece
mantk ile yaayamazsn. Yaam hissetmektir. Aalar mantk olmadan da varolabilir,
ama hissetmeden olamazlar.
imdi bilimadamlar bile aalarn hissedebildiklerinin, hem de byk lde
hissedebildiklerinin farkna varmaya balyorlar. Yldzlar, kayalar, nehirler - hibiri
hissetmeden varolamaz. Hissetmek onlarn yaamnn zdr. Kular, hayvanlar, btn
her ey - hepsi hissederek varolur, insanolu dnda. nsan tepetaklak olmutur. Kafa en
nemli ey haline gelmitir, ve o kafa hisleri bastrmaktadr.
Bu anlay yaamn her alanna yaylmtr. Politikaclar ynetip hkmediyor; aslnda,
politikaclar deil airler ynetici olmaldr. Ama aynen bireylerde olduu gibi toplumda da
ayn ey yaanmaktadr. Eer duygular bireyi ynetirse o zaman yaam airler
ynetecektir, o zaman lkeleri airler ynetecektir. Dnya tamamen farkl olacaktr. Eer
kafa ne geerse, mantk bireyi ynetirse, o zaman dnyaya politikaclar egemen
olacaktr, ve dnyann ba beladan kurtulmayacaktr, hep sava, hep sorun yaanacaktr.
Hissetmek gzeldir, ve eer evreni saran hisler var ise o zaman dnmek yanl olmaz.
Eer dnceler hislere yol ayorsa - harika; bu dorudur. Radar grevi yaparlar.
Hislerin ilerlemesi iin yolu aarlar. Hisleri tehlikelerden korurlar. Bylece hisler bana
gelecekleri bilir, ve biraz plan yapabilirler. Bu adan dnmek iyidir! Ama ancak hizmet
verirse.
Seversen eer, varolu ile derin bir yaknlk iinde olursun. Aalar seninle konuur.
Kular yanna daha fazla yaklar. Hayvanlar senden rkmez - buna gerek kalmaz. nsan
korkuyu kafas ile yaratr. Kalbinde ise tekrar evren ile btnleir.
DENZ KENARINDA YAAYAN VE
MARTILARI SEVEN BR ADAM VARDI.
HER SABAH DENZE NP MARTILARLA DOLAIRDI.
YANINA SAYILAMAYACAK KADAR OK,
YZLERCE KU GELRD.
Binlerce mart etrafnda toplanyordu. Hoplayp zplyorlard, ve uup dans ediyorlard, ve
kyda onunla beraber hareket ediyorlard. Martlar adam kabullenmiti, nk hisler her
yerde kabul grr. Varoluun dili budur: hisler. Mantk insanolunun dilidir, varoluun
deil - yerel bir fenomen, evrensel deil. Hisler esas dildir, unutulmu olan dil. Hisleri
anlyorsan btn de anlarsn.
Gelmi gemi en bilge kiilerden biri olan Lokman iin derler ki - kendisi Yunani tbbn
kurucusudur - derler ki Lokman bitkilere, allara, aalara gider, yanlarnda oturur,
onlar hisseder, ve onlara sorard: "Sen ne ie yararsn? Hangi hastala ifa olursun?" Ve
derler ki srf hissederek milyonlarca ifal bitkiyi kefetmitir. Bitki demitir ki, "Beni
verem iin kullanrsan iyi olur; faydam dokunur."
Bu bir masala, kurguya benziyor, ama bilimadamlar ap kalyorlar: eer bu bir
hikayeden ibaretse o zaman Lokman nasl bilebildi?...nk tm bildiklerinin doruluu
bilimsel yntemlerle kantland. Ve o devirde laboratuarlar yoktu, bugnk gibi; hele
byle incelikli aletler hi yoktu, hem de hi! Eer btn bunlar masalsa o zaman daha
byk bir sorun ba gsteriyor: Nasl bilebildi? Ve yle be veya yz tane ot da deil -
milyonlarcas! Eer kaba saba aletlerle deney yapyor olsayd ancak on ile yirmi yl aras
bir zamanda btn bunlar kefedebilirdi. Bu aklama daha byk bir masala benziyor.
lk hikaye geree daha yakn gibi grnyor - onlara sormu olmas.
Ayn hikaye Hindistan'da da mevcut. Hint tbb Ayurveda ayn srra dayanyor. Bu srlar
bitkilerin kendileri aklamlar. Ama bu durumda ortak bir dile ihtiya var, evrensel olan
ve srf insanlara zg olmayan bir dil. te bu dil hislerden oluuyor. Yunanca veya
Sanskrite veya Arapa yeterli olmuyor. Beyinde oluan hibir dil kutsal olamaz. Hayr,
kutsal dil kalpten ortaya kmtr. Bu dil hislerdir.
Gerekten hissetmeye balarsan ve kalbin hislerle arparsa gidip bir aaca sorabilirsin, ve
o sana srrn aacaktr. Bir kua sor, o da srrn anlatacaktr. Varolua sorabilirsin o da
kalbini sana amaya hazrdr. O kalp Tanr'dr, Tanr'nn krall, coku, zincirlerini krmak,
moksha, nirvana; adna ne dersen de, yeter ki bir ad ver.
YANINA SAYILAMAYACAK KADAR OK,
YZLERCE KU GELRD.
Hislerin dilini biliyordu. Bu, sevgidir. Kimse sevgiden korkmaz, kular bile. Ve onlar
kesinlikle sizden daha fazlasn hissederler nk dnebilmek iin herhangi bir
malzemeleri, yeterli beyinleri yok.
Bat'da imdilerde bitkilerle deneyler yaplyor. Diyorlar ki bir bitkinin yanna ieklerini
kopartmak fikri ile yanarsan, sadece bu fikir ile - daha iek kopartm deilsin - sadece
bu fikirle bitkiye yaklarsan o zaman btn bitki titremeye balar. Bir korku doar:
dman yaklamaktadr.
imdi bitkinin hangi hissi yaadn lebilen ok rafine aletler var. Eer korkuyorsa tpk
bir kardiyogram gibi alet bu korkuyu kada kaydedebiliyor. Eer bitkiye su verme fikri ile
yaklayorsan btn bitki mutluluk duyuyor. Bu kaydediliyor, alet bitkinin mutlu olduunu
kaydediyor. Bitkiyi suluyorsun, bitki halinden memnun, sana teekkr ediyor; hatta sana
kar minnetini gsteriyor.
New York'daki laboratuarlarndan birinde oldu bu, aniden oluverdi: Bir bilimadam
bcekler zerinde alyordu, ve odada bir bitki vard, bir kakts bitkisi. Adam
kurtuklarn stnde alyor, eitli deneyler yapyordu - ve bilimadamlar, deney ad
altnda, birok hayvana ikence ederler; adam bir kurtuu kaynar suya att. Bitkilerle de
alyordu, ve kakts bitkisi yanllkla bitkilerin hislerini kaydeden alete balanmt.
Aniden bitki mthi fke, korku hissetti, iddet dolu bir haldeydi. Bir kurtuu kaynar
suya atmlard!
Bir yaam snyor: bitki bunu hisseder. Bir bitkiyi kes -btn bahe bunu hisseder,
nk her ey bir his denizi ile evrilidir. Sen titreimler yayarsn. Kzdnda titreim
yayyorsun. Arzu dolu olduunda da yle. Severken titreim yayyorsun. Bu titreimler
evrensel dil - tm varolu tarafndan anlalyorlar.
Derler ki Buda aydnlanmaya kavutuunda bitkiler mevsim d iek atlar. Bu bir
masal deil gerek olabilir. Ve bir gn bunu bilimsel olarak kantlayabiliriz, nk eer
bitki ile hi alakas olmayan, bambaka bir tre ait kurtuk kaynar suya atlnca onun
lm, ektii ikence ve iddet bitki tarafndan hissedilebiliyorsa ve bitki bir sarsnt
geiriyorsa, hem de feci bir sarsnt, ta kklerine kadar sarslyorsa, o zaman dier olay
da mmkn gzkyor.
Buda nirvanaya eriiyor, aydnlanyor. Bir yaam amacna ulayor: evresindeki aalarn
bunu kutlamak iin aniden mevsim dnda iek amas hi de masal gibi gelmiyor
kulaa. Eer ac hissedilebiliyorsa coku da hissedilebilir. Birka adm daha ve bilim,
"Evet, bu bir masal deildir" diyecek. Bazen yaam masallardan daha tuhaftr. yle.
BR GN BABASI ONA DED K,
'MARTILARIN SENNLE DOLAMAYA
GELDKLERN DUYUYORUM
- BRKAINI BANA GETR DE OYNAYAYIM.'
Aklna bir fikir dyor. Adam artk ayn adam olmaktan kyor. Sevgi kalmam. O gn
kalbi almyor. Artk iinde bir arzu var, bir hedefi var. imdi deniz kysnda
bulunmasnn bir amac var. Artk martlarn dostu deil o - onlar yakalayacak - artk o
bir dman.
ERTES GN, DENZ KIYISINA GTTNDE,
MARTILAR BAININ STNDE TURLADILAR
AMA AAI NP YANINA GELMEDLER.
Martlar senin aklndan neler getiini bilemezler ama etrafa yaydn titreimleri
anlayabilirler - ve sen devaml bu titreimleri yaymaktasn. Adeta kesintisiz bir titreim
yayn yapyorsun. Kalbinde her ne oluyorsa, bu gle atlan ta etkisi yaratyor: dalgalar
ykseliyor, ve oalp duruyorlar - ta br kyya, her yere yaylana dek devam
edecekler. inde bir duygu ykseliyor; birdenbire varlnn glne bir ta atlyor. inde
bir fikir douyor - dalgalar oluuyor. Her yana yaylyorlar.
Bu martlar babann oluna tam olarak neler dediini bilemezler, nk insann lisanndan
anlamyorlar. Neler olduundan haberleri yok, ama yine de adamn ayn adam olmadn
biliyorlar ite. Yerine baka birisi gelmi, bir yabanc, eski dostlar deil. imdi bir fikirle
burada. Fikir mehul, ama tm bedeninde artk o kendini brakma hali yok. Yapmak adna
bir fikri, plan, arzusu var. Martlarn yannda kendilerini rahat hissettikleri o gevemi
haldeki adam deil artk.
Ve ite tm yaamn srr da burada: sadece martlar deil, mutluluk, meditasyon, coku
iin de geerli - hepsi sana kendini braktnda, dosta bir tavr aldnda, varolua kar
sevgi dolu olduunda gelirler. Kalbindeysen gelirler. Onlar iknaya alrsan, ve
mutluluun peinde koulmas gereken bir hak olduunu sanrsan, mutluluun
martlarnn artk yanna inmediklerini grrsn. Bann zerinde dolanrlar ama asla
seninle oynamaya, hareket etmeye, hoplayp zplamaya gelmezler! Hayr, asla seninle
btnlemeyeceklerdir. Varlna inmeyeceklerdir.
Evet, mutluluk bir martdr. Meditasyon da bir martdr. Coku da yle. Varolu sadece
kendini brakmay anlar. Eer kendini brakrsan elde edersin. Bu varoluun sana
verebildiklerini elde edersin - ve o sana sonsuz ltuflar, sonsuz kutsama baheder. Sana
tam bir tatmin salayabilir. Sen de bir buda olabilirsin.
Varolu vermeye hazr, ama sen almaya hazr deilsin, nk onu nasl kaparm eklinde
dnyorsun. Varolu sana armaanlar sunuyor; onlar kapamazsn, fethedemezsin,
elde edemezsin. Teslim ol, ltfen. Ltfen, kendini koyver gitsin.
Gzel olan her ey martlara benzer. unu unutma: hibir ey yaplamaz. len hazr
zaten - sen de davetlisin. n kapdan girebilirsin. Ama sen aptalsn, arka kapdan
girmeye alyorsun, ve varoluun arka kaps yok. Sen bir hrsz gibi girmeye
urayorsun. n kap sana ak, ve ev sahibi seni karlamak zere merdivenlerde
bekliyor, ve sen hala hrsz gibi arka kapdan girme abasndasn.
Yaamn arka kaps yok. Yaam alamazsn. Yaam verir, ve usuz bucaksz, kaytsz
artsz verir. Sen ltfen brakver kendini. Brak martlar aaya insin ve seninle
oynasnlar, kumsalda birlikte aylaklk yapn. Her ey hazr. len, ev sahibi - her ey
hazr, sadece senin n kapdan girmeni bekliyorlar. aba gerekmiyor. aba arka kapdr.
Gerekli olan abaszlk.
Jefferson' dinlemeyin. Mutluluk bir "hak" deil, onun peinde koamazsn. Onu ikna
etmen gerekir. Aynen mahcup bir kadn gibidir: ona dolayl olarak ilgi gsterirsin. Bir
kadna gidip "Seninle yatmak istiyorum" diyemezsin. Bu ok direkt, ok kaba, ok alaltc
olur. Kendine saygs olan bir kadndan hemen tokad yersin. Bir kadna kar daha
incelikli davranman icap eder. Biraz daha dolayl olmak gerekir.
Sabr gerekir. iir gerekir. Ve aklnda yatmak fikri varsa eer, bu sadece bir rahatszlk
kayna, alamayacak bir engel oluturacaktr. O fikir ortada yoksa o zaman sadece o
kadnla beraber olmann keyfini yaarsn. Bir gn onunla yatacaksndr, ama sras
gelince. Martlar yanna geleceklerdir.
Brak hayat kendi akna, zorlamaya alma. Yaparak, ancak deersiz eyler elde edilir;
yapmayarak - gzel olan her ey, kutsal olan her ey.
Bugnlk bu kadar yeter.

Martlar Seven Adam, - Lie Zi, 2. Blm
Eski inceden, kayna bilinmiyor
Liezi in'in en byk filozoflarndan biriydi.
Yazlarnn tam metnini
http://www.chinapage.com/philosophy/liezi/liezi .html
adresinde bulabilirsiniz.
Ming L. Pei'nin izni ile:
http://www.chinapage.com/philosophy
(Bu yky burada basmak iin web sitesinden bahsedilmek kaydyla Ming L. Pei'den izin alnmtr.)

























Hazine Ararken
Haham Eisik sinagogu iin paray nasl buldu
mkansz bir ryann gereklemesinin yks

HAHAM BUNAM, KENDSN LK KEZ ZYARET EDEN
GEN ADAMLARA KRAKOW'LU HAHAM YEKEL'N OLU
HAHAM ESK'N YKSN ANLATIRDI...

"SEFALETLE GEEN ONCA YIL BOYUNCA TANRI'YA OLAN NANCI
H SARSILMAMI OLAN HAHAMA RYASINDA BRS
PRAG'DA KRALIN SARAYINA GDEN KPRNN ALTINDA
HAZNE ARAMASINI SYLED.
RYA NC KEZ TEKRARLANINCA PRAG'A DORU YOLA IKTI.
AMA KPRDE GECE GNDZ NBET VARDI
VE KAZMAYA CESARET EDEMED.
YNE DE HER SABAH KPRYE GTT
VE AKAMA KADAR EVRESNDE DOLANDI.

ONU ZLEMEKTE OLAN NBETLERN SUBAYI
SONUNDA KBARCA KENDSNE BREY M ARADIINI,
YOKSA BRN M BEKLEDN SORDU.

HAHAM ESK ONU UZAK BR LKEDEN BURALARA GETREN
RYASINI ANLATTI.

SUBAY GLD. 'VE SEN DE RYA URUNA BURALARA GELMEK N
PABULARINI ESKTTN, ZAVALLI ADAM.
RYALARA GVENMEK KONUSUNA GELNCE,
BANA KALSA BEN DE GDER KRAKOW'DA YEKEL'N OLU
YAHUD ESK'N ODASINDAK SOBANIN ALTINDA
HAZNE ARARDIM! BANA RYAMDA SYLENEN BU.
BR DNSENE NE BM OLURDU;
ORADAK YAHUDLERN YARISININ ADI ESK,
KALANINK DE YEKEL!' VE SUBAY TEKRAR GLD.
HAHAM ESK ONU SELAMLADI, EVNE DNP
SOBASININ ALTINI KAZIP HAZNEY IKARTTI,
VE REB ESK'N SNAGOGU DENEN DUA EVN NA ETTRD."

(RABB BUNAM BUNA U SZLER EKLERD:
'BU HKAYEY KALBNZDE SAKLAYIN.
DNYADA HBR YERDE BULAMAYACAINIZ BREY VAR
VE YNE DE ONU BULABLECENZ BR YER VAR.')

Yaam bir araytr, srekli bir aray, aresiz, mitsiz bir aray...kim bilir neyin peinde
bir aray. Araya kar derin bir eilim vardr fakat insan ne aradn bilmez.
Ve yle bir ruh hali vardr ki elde ettiin ne olursa olsun seni tatmin etmez. Bunalm
insanolunun kaderiymi gibi gzkyor, nk elde ettiin ey eline aldn anda
anlamszlayor. Yine araya giriyorsun.
Sen bir ey elde etsen de etmesen de aray sryor. Eline neyin getii veya gemedii
ile ilgili deil bu - aray yine de devam ediyor. Fakirler aryor, zenginler aryor, hastalar
aryor, salkllar aryor, gller aryor, gszler aryor, aptallar aryor, aklllar aryor -
ve kimse tam olarak ne iin olduunu bilmiyor.
te bu aray - ne olduunu ve niin olutuunu - anlamamz gerekiyor. nsanda, insan
beyninde bir boluk var gibi grnyor; insan bilincinin yapsnda bir delik var adeta, kara
bir delik. Sen iine bir eyler atp duruyorsun, ve hepsi kayboluyor. Hibir ey onu
doldurmay baaramyor, hibir ey doyuma ulatramyor. Bu ok fevri bir aray. Bu
dnyada aryorsun, teki dnyada aryorsun; bazen parada, gte, prestijde, bazen de
Tanr'da, mutlulukta, akta, meditasyonda, duada - her halkarda aray sryor.
nsanolu araytan bitap dm gibi grnyor.
Aray burada ve imdide kalmana izin vermiyor nk seni hep baka bir yere
gtryor. Aray bir yansma, aray bir arzu: sanki ihtiyacn olan baka bir yerde, yle
bir ey var ama baka bir yerde var, senin olduun yerde deil. Kesinlikle mevcut, ama
bu zaman diliminde deil; imdi deil, baka bir yerde. O zaman, orada var o, asla imdi
ve burada deil. Bu senin kafana taklyor; seni ekitiriyor, itekliyor, gittike deliliin
kucana itiyor; seni ldrtyor ve asla tatmin olmuyorsun.
ok byk bir Sufi mistii olan bir kadn, Rabia al-Adawia hakknda u hikayeyi duydum.
Bir gece, insanlar onu yolun ortasnda oturmu bir eyler ararken buldular. Yal bir
kadnd, gzleri zayflamt ve iyi grmyordu. O yzden komular yardma geldiler. "Ne
aryorsun?" diye sordular.
Rabia dedi ki, "Bu soru ok gereksiz, aryorum ite. Yardm edecekseniz edin."
Gldler ve yle dediler: "Rabia, sen delirdin mi? Sorumuzun gereksiz olduunu
sylyorsun, ama eer neyi aradn bilmezsek sana nasl yardm ederiz?"
Rabia dedi ki, "Pekala. Srf siz memnun olasnz diye sylyorum, inemi aryorum,
inemi kaybettim."
Ona yardm etmeye baladlar - ama derhal fark ettiler ki yol kocamand, ine ise
minnack bir eydi.
O yzden Rabia'ya, "Ltfen bize nerede kaybettiini gster - tam yerini, yani. Yoksa ok
zor olacak. Yol ok byk ve biz sonsuza dek arayp duracaz. Nerede kaybettin?" diye
sordular.
Rabia dedi ki, "Gene gereksiz bir soru soruyorsunuz. Bunun benim araymla ne alakas
var?"
Durdular. "Sen kesin ldrmsn!" dediler.
Rabia, "Peki," dedi. "Srf sizi memnun etmek adna sylyorum, evimde kaybettim onu."
"O zaman ne diye burada aryorsun?" diye sordular.
Ve derler ki Rabia yle cevap vermi, "nk burada k var ama ierisi karanlk."
Gne batyordu ve yola hala biraz gn yansyordu.
Bu ksa yk ok anlamldr. Sen hi kendine neyi aradn sordun mu? Hi derin bir
meditasyon yolu ile ne aradn anlamaya altn m? Hayr. Baz flu anlarda, ryada
gibiyken ne aradna dair bir ipucu yakalasan bile bu asla kesin olmaz, asla tam deildir.
Henz onu belirlemi deilsin. Eer bunu yaparsan, belirlemeye alrsan, zamanla bu
araya hi lzum olmadn hissedeceksin. Aray ancak net olmayan bir ortamda, rya
ortamnda srebilir; nn ak seik gremediinde araya girersin, adeta iinden gelen
bir drtye kaplp srklenerek. Bildiin tek bir ey vardr: araman gereklidir. inden
gelen bir ihtiyatr bu. Ama ne aradn bilemezsin.
Peki ne aradn bilmiyorsan onu nasl bulabilirsin? ok belirsizdir - para, g, prestij,
saygnlk sanrsn. Ama sonra saygn, gl insanlar grrsn - onlar da araytadrlar.
Sonra mthi zengin birilerini grrsn - onlar da aryordur. Yaamlarnn sonuna dek
arar dururlar. Yani zenginlik ie yaramyor, g ie yaramyor. Aray sahip olduklarna
ramen sryor.
Bu aray baka bir ey iin olmal. Bu isimler, bu etiketler - para, g, prestij - hepsi srf
beynini tatmin etmek iin varlar. Bir eyler aradn sana hissettirmek iin oradalar. Bu
bir ey hala hi belirlenmemi, gayet flu bir his.
Gerek aray iin, biraz uyank, farknda olan aray iin, ilk yaplacak olan aray
belirlemektir; onun hakknda gayet net bir kavram oluturmak; rya bilincinden
kurtarmak; onunla gayet tetikte bir halde karlamak; direkt olarak ona bakabilmek;
onunla yzlemek. Birdenbire bir deiim olmaya balar. Eer arayn belirlemeye
balarsan, araya olan ilgini kaybedersin. Ne kadar iyi belirlenirse o kadar az varolur. Ne
olduu anlald anda yokolur. Sadece sen dikkatini vermediinde varolabilir.
Tekrarlyorum: aray sadece sen uykuluyken gerekleir; aray ancak sen farknda
deilken yaanr; aray senin uyank bilincinin dndadr. Farknda olmamak hali aray
yaratr.
Evet, Rabia hakl. eride hi k yok. Ve ieride ne k ne de bilin olduundan sen de
tabii ki aray darda srdrrsn - nk darda her eyi daha ak grrsn.
Tm duyularmz da dnktr. Gzler dar alr, eller hareket eder, dar doru alr,
bacaklar dar doru hareket eder, kulaklar dardan gelen sesleri dinler. Neyin varsa
hepsi dar doru alyor; be duyunun tm da dnk hareket ediyor. Grdn,
hissettiin, dokunduun yerde araya balyorsun - duyularn dar yansyor. Ve
arayta olan ieride.
Bu ikilemin anlalmas gerekiyor. Arayan ieride ama k darda olduu iin arayan hrs
iinde hareket ederek darda kendisini tatmin edecek bir eyler aranyor.
Bu asla gereklemeyecek. Hi olmad ki. Eyann doasnda byle bir ey yok - nk,
sen arayan aramadnsa, tm arayn anlamszdr. Kim olduunu renmediin srece,
btn araylarn bouna, nk arayan tanmyorsun. Arayan tanmadan nasl doru
boyutta, doru ynde kalabilirsin? Bu imkansz. lk olarak birinci sradakiler ele alnmal.
Bu iki ey ok nemli: birincisi, amacnn ne olduunu kendi kendine aka belirle.
Karanlkta el yordamyla dolamay brak. Dikkatini amacna ver - gerekte aradn eye.
nk bazen bir ey istersin ve baka bir eyi arar durursun, yani baarl olsan bile
tatmin olamazsn. Baarya ulam insanlar grdn m? Hi onlardan daha baarsz
olan birilerine rastladn m? Baar kadar baarya ulaan bir ey yoktur, diye bir
ataszn duymusundur. Bu tamamen yanl. Sana unu sylemek isterim: baar kadar
baarsz olan bir ey yoktur. Bu atasz aptal insanlarn icad olmal. Hibir ey baar
kadar baarsz olamaz.
Byk skender hakknda derler ki dnyay fethettii gn odasna kapanp alamaya
balam. Bunun doru olup olmadn bilemem, ama birazck zekas var idiyse doru
olmal.
Generalleri ok telalandlar. Neler oluyordu? skender'in aladn hi grmemilerdi. O
tip bir adam deildi, byk bir savayd o. Onu byk zorluklar iinde, hayatnn byk
tehlikede olduu durumlarda, lmn soluu ensesinde iken grmlerdi, ve o
zamanlarda tek bir gzya bile dkmemiti. Onu asla aresiz, umutsuz bir halde
grmemilerdi. imdi neler oluyordu - tam da baarmken, dnyay fethetmiken?
Kapya vurdular, ieri girdiler ve sordular, "Size neler oluyor? Neden ocuk gibi
alyorsunuz?" Dedi ki, "Artk baarya ulatma gre, bunun bir baarszlk olduunu
biliyorum. imdi gryorum ki bu dnyay fethetme samalna ilk baladmda hangi
noktadaysam hala orada duruyorum. Ve bunu imdi aka gryorum nk artk
fethedilecek bir yer kalmad - yoksa yolculua devam edebilirdim, bir baka dnyay ele
geirebilirdim. Artk fethedilecek dnya da yok, artk yapacak hibir ey yok, ve ben
birdenbire kendimle ba baa kaldm."
Baarl bir adam sonuta hep kendiyle ba baa kalr ve o zaman cehennem azab eker
nk tm hayatn boa harcamtr. Hep aramtr, her eyini ortaya koymutur, imdi
ise baarya ulamtr - ve kalbi bombo, ruhu anlamszlkla ykldr, hibir gzellik,
hibir hayr yoktur.
O yzden ilk bilmen gereken tam olarak ne aradndr. Bu konuda srar ediyorum nk
araynn amacna odaklandka o amacn yokolduunu greceksin. Gzlerini tam hedefe
diktiinde birdenbire ortada arayacak bir ey kalmaz; birdenbire gzlerin kendi iine
dnmeye balar. Arayn bir amac olmaynca, tm hedefler kaybolunca, boluk kalr. Bu
bolukta deiim, ie dn yaanr. Aniden kendine bakmaya balarsn. Artk arayacak
bir ey kalmamtr, ve bu araycy tanmak iin yepyeni bir arzu doar.
Eer arayacak bir ey varsa sen tam bu dnyaya gre birisin; eer arayacak bir ey
yoksa, ve "Bu arayc da kim?" sorusu senin iin nem kazandysa, o zaman sen dindar
bir insansn. Bu dnyann insan olmak ile dindar olmak arasndaki fark ben byle
tanmlyorum.
Hala bir ey aryorsan - belki bundan sonraki yaamda, dier kyda, cennette,
moksha'da, nerede olduu fark etmez - sen hala bu dnyaya aitsin. Eer tm araylar
bittiyse ve aniden bilinmesi gereken tek bir ey olduunu fark ettiysen -'imdeki bu
arayc kimdir? Araya hevesli bu enerji nereden geliyor?' - o zaman bir deiim yaanr.
Tm deerler aniden deiir. eri doru ynelirsin.
O zaman Rabia artk yolda oturup kendi ruhunun karanlk derinliinde kaybolmu bir
ineyi aramaz. eri dndn zaman... Balangta ierisi ok karanlktr - Rabia hakl.
ok ama ok karanlktr nk yaamlar boyu oraya hi gitmemisindir - gzlerin hep d
dnyaya dnk kalmtr.
Hi izledin mi? nceledin mi? Bazen sokaktan eve geldiinde her ey ok karanlk gzkr
nk gzlerin dardaki parlak gne na almtr. Fazla k olduunda gzler
bzlr. Karanlkta geverler. Karanlkta daha byk bir diyafram gerekir; kta buna
gerek yoktur. Hem kameralar hem de gzn bu ekilde i grr. Kamera insan gz
rnek alnarak icat edilmitir.
O nedenle dardan geldiinde kendi evin karanlk gzkr. Ama biraz oturduktan sonra
o karanlk dalr. Daha fazla k oluur; gzlerin almaktadr.
Pek ok yaam boyu darda kzgn gnein altndaydn, o yzden ieri girdiinde nasl
davranacan, gzlerini nasl altracan tamamen unutmusun. Meditasyon,
vizyonunun ince ayarndan, gr yeteneinin ve gzlerinin ayarndan ibarettir.
Hindistan'da nc gz dedikleri ite budur. Bir yerlerdeki bir gzden bahsedilmiyor, o
bir yeniden ayarlama, vizyonunun tamamen batan ayarlanmasdr. Zamanla karanlk
aydnlanr; belli belirsiz, yaygn bir k kendini hissettirir.
Ve eer ieri bakmaya devam edersen - bu zaman alacaktr - zamanla, yava yava,
iinde gzel bir n varln hissedersin. Ama bu agresif bir k deildir; gneten
ziyade ay n andrr. Gzn almaz, ban dndrmez, gayet yumuaktr; scaklk
vermez, ok anlayldr, sakinletirir, merhem gibidir.
Zamanla, iindeki a altka, kaynann sen olduunu greceksin. Arayan, aranandr.
O zaman hazinenin iinde olduunu greceksin ve btn sorun senin onu darda
aramandan kaynaklanyordu. Onu darda bir yerlerde aryordun ama aslnda hep burada
iindeydi. Yanl bir ynde aranyordun, hepsi bu.
Her ey elinin altnda seni bekliyor, hem de bir Buda, bir Baal-Shem, bir Musa, bir
Muhammed'e olduu kadar. Her ey sana ak bekliyor, yeter ki doru yne bak.
hazineye gelince sen Buda'dan daha fakir deilsin - hayr, Tanr asla fakir bir insan
yaratmaz. Bu olmaz, olamaz - nk Tanr seni kendi zenginliinden yaratyor. Nasl fakir
bir insan yaratabilir ki? Sen ondan tayorsun, varlnn bir parassn, nasl fakir
olabilirsin? Zenginsin, usuz bucaksz zengin, Tanr kadar zengin.
Ama yanl yne bakyorsun. Yn yanl, o nedenle skalayp duruyorsun. Bu hayatta
baarsz olacan anlamna gelmiyor, baarl olabilirsin, ama yine de kaybedeceksin.
Seni hibir ey tatmin etmeyecek nk darda ierdeki hazine ile, k ile, huzur ile
kyaslanacak hibir ey elde edemezsin.
imdi hikayeye gelelim. Mthi anlaml bir hikaye.
HAHAM BUNAM, KENDSN LK KEZ ZYARET EDEN
GEN ADAMLARA KRAKOW'LU HAHAM YEKEL'N OLU
HAHAM ESK'N YKSN ANLATIRDI...

"SEFALETLE GEEN ONCA YIL BOYUNCA TANRI'YA OLAN NANCI
H SARSILMAMI OLAN HAHAMA RYASINDA BRS
PRAG'DA KRALIN SARAYINA GDEN KPRNN ALTINDA
HAZNE ARAMASINI SYLED.
RYA NC KEZ TEKRARLANINCA PRAG'A DORU YOLA IKTI.
AMA KPRDE GECE GNDZ NBET VARDI
VE KAZMAYA CESARET EDEMED.
YNE DE HER SABAH KPRYE GTT
VE AKAMA KADAR EVRESNDE DOLANDI.

ONU ZLEMEKTE OLAN NBETLERN SUBAYI
SONUNDA KBARCA KENDSNE BREY M ARADIINI,
YOKSA BRN M BEKLEDN SORDU.

HAHAM ESK ONU UZAK BR LKEDEN BURALARA GETREN
RYASINI ANLATTI.

SUBAY GLD. 'VE SEN DE RYA URUNA BURALARA GELMEK N
PABULARINI ESKTTN, ZAVALLI ADAM.
RYALARA GVENMEK KONUSUNA GELNCE,
BANA KALSA BEN DE GDER KRAKOW'DA YEKEL'N OLU
YAHUD ESK'N ODASINDAK SOBANIN ALTINDA
HAZNE ARARDIM! BANA RYAMDA SYLENEN BU.
BR DNSENE NE BM OLURDU;
ORADAK YAHUDLERN YARISININ ADI ESK,
KALANINK DE YEKEL!' VE SUBAY TEKRAR GLD.
HAHAM ESK ONU SELAMLADI, EVNE DNP
SOBASININ ALTINI KAZIP HAZNEY IKARTTI,
VE REB ESK'N SNAGOGU DENEN DUA EVN NA ETTRD."

(RABB BUNAM BUNA U SZLER EKLERD:
'BU HKAYEY KALBNZDE SAKLAYIN.
DNYADA HBR YERDE BULAMAYACAINIZ BREY VAR
VE YNE DE ONU BULABLECENZ BR YER VAR.')
Hikaye ile ilgili anlalmas gereken ilk nokta, hahamn rya grm olmas. Tm arzular
birer ryadr ve tm ryalar seni senden alr gtrr - bu durum ryann doasndan
kaynaklanr.
Poona'da uyuyorsundur ve ryanda Philadelphia'y grrsn. Ryanda herhangi bir yerde
olabilirsin; ryalarda zgrlk sonsuzdur nk her ey gerekddr. Ryanda herhangi
bir yerde olabilirsin: ayda, Mars'ta. Herhangi bir gezegeni seebilirsin, bu senin oyunun.
Ryanda her yerde olabilirsin, tek bir yer dnda - o da olduun yer. Ryadaki bilin
hakkndaki en nemli bilgi budur. Olduun yerde isen o zaman rya olamaz, nk
ryann anlam kalmaz. Tam olarak olduun yerde bulunuyorsan ve olduun kii isen o
zaman rya nasl varolabilir? Ryay ancak kendinden uzaklarsan grebilirsin. Fakir bir
adamsndr ve imparator olmay dlersin. Sradan birisindir ve ryanda sra d
oluverirsin. Yerde yrrsn, ama ryanda gklerde utuunu grrsn.
Rya gerekleri arptr; ryann gerek dnda bir ey olmas gerekir.
Gerekte ryalar yoktur, o yzden gerei bilmek isteyenler ryalardan vazgemelidir.
Hindistan'da insan bilincini drt aamaya bleriz. lk aamaya sradan uyank bilin
diyoruz. imdi sen bu durumdasn. Sradan bir uyank bilin nedir? Uyank gibi
grnyorsun ama deilsin. Birazck uyanksn, ama o kadar az ki fazla bir ey fark
etmiyor.
Evine gidebilirsin, eini tanyabilirsin, araban kullanabilirsin...o kadarc ancak bunlara
yeter. Sana bir tr verimlilik salar - hepsi bu. Ama bu ok ufak bir bilintir, kolayca
yorulur, tkenir. Birisi sana hakaret edince onu kaybedersin. Hakarete uradnda
fkelenirsin. Bilincini yitirmi olursun. O nedenle fke krizlerinden sonra insanlar, "Neden
yaptm? Nasl yaptm? Nasl yapabildim? Kendime ramen oldu," derler. Evet, bu
dorudur - olay sana ramen gerekleti nk bilincini kaybetmitin. iddetli fkelerde
insanlar kendini kaybeder; azck farknda olsalar asla yapmayacaklar eyleri yaparlar.
ldrebilirler, yokedebilirler; kendilerini bile yokedebilirler.
Sradan uyank bilin ad dnda pek "uyank" bir hal deildir - rya grmeye devam
edersin. Buzdann sadece en tepesi tetiktedir - ou aada, karanlkta kalr. Arada
bunu izle. Herhangi bir yerde gzlerini kapatp iine bak: evreni saran bulutlar gibi
ryalarn uutuunu grrsn. Gnn herhangi bir annda bir koltua oturup gzlerini
kapat, geve, ve aniden ryalarn baladn greceksin. Aslnda balamyorlar, devam
ediyorlar - tpk gndzleri yldzlarn gkyznden kaybolmas gibi. Aslnda bir yere
gitmiyorlar, oradalar, ama gnein yznden onlar grmyorsun. Derin bir kuyuya
girsen, ok derin ve karanlk bir kuyuya, oradan gkyzne baknca birka yldz
grebilirsin - gnn ortasnda bile. Yldzlar orada; gece olduunda yeniden ortaya
kmyorlar, hep oradaydlar, yirmi drt saat boyunca. Bir yere gittikleri yok, gnein
onlar saklyor, hepsi o.
Ryalarnda da durum bunun aynsdr: hemen yzeyin altnda, yerin hemen dibinde
devam ederler. zerlerinde ince bir farkndalk tabakas vardr, altnda da bin bir tane
rya. Gzlerini kapatnca greceksin ki rya gryorsun.
te bu nedenle insanlar meditasyona ilk baladklarnda ok zorlanyorlar. Bana gelip,
"Bu pek tuhaf, pek garip," diyorlar. "Bu kadar fazla dnce olduunu hi bilmiyorduk."
Gzlerini hi kapatmamlar, rahat bir pozisyonda hi oturmamlar, d dnya ile
fazlasyla megul olduklarndan hi ilerine dnp bakmamlar. Bu meguliyet yznden
ierideki hummal faaliyetin hi farkna varmamlar.
Hindistan'da sradan uyank bilince ilk aama denir. kinci aama rya grmektir.
Gzlerini kapattn anda bu aamaya girersin. Gece devaml o haldesindir, neredeyse
kesintisiz olarak. Sabah ryalarn hatrlayp hatrlamaman nemli deildir, rya grmeye
devam edersin. Gece en az sekiz tane rya devresinden geersin. Her bir devre
dakikalarca srer - on be, yirmi dakika; sonra bir ara olur; sonra yeni bir devre balar;
tekrar ara olur; ve yine yeni bir devre. Btn gece boyunca st ste rya grr durursun.
Bu bilincin ikinci aamasdr.
Bizim hikaye de bu ikinci aama ile ilgilidir. Normalde tm arzular bu ikinci aamada,
rya halinde yaar. Arzu bir ryadr ve bir rya iin uramann sonunun kt olaca
batan bellidir, nk bir rya asla gerek olamaz. Bazen gerek oluyormu gibi hissetsen
de asla gereklemez - ryalarn ii botur. lerinde malzeme yoktur.
nc aama uyumaktr, derin bir uyku, ushupti. Burada tm ryalar kaybolur - ama
tm bilin de. Uyankken biraz farkndalk vardr, ok az bir ey; rya grrken o azck
farkndalk bile kaybolur. Ama yine de krnts kalr - o nedenle sabah ryan hatrlarsn.
Ama derin uykuda o krnt dahi yokolur. Sen adeta ortadan kalkarsn. Hibir ey kalmaz.
Seni bir hilik sarar.
Bunlar sradan aamadr. Drdncye turiya denir. Drdncnn ad "drdnc"dr.
Turiya "drdnc" demektir. Drdnc aama Buda'nn durumudur. Bu ryasz bir
uykuyu andrr ama bir farkla - bu fark ok byktr. Derin uyku kadar huzurludur, derin
uyku kadar ryalardan arnm, ama tamamen tetikte ve farknda bir haldir.
Krishna, Gita'snda der ki gerek bir yogi asla uyumaz. Bu, gerek bir yoginin btn gece
odasnda uyank ekilde oturduu anlamna gelmiyor. Bunu yapan birka aklsz var.
Gerek bir yoginin asla uyumad, uyuduu srada uyank, tetikte olduu anlamna gelir.
Ananda krk yl boyunca Buda ile yaad. Bir gn Buda'ya sordu, "Bir ey beni ok
artyor: ok merak ediyorum. Bana cevap vermelisin. Bunu meraktan soruyorum ama
artk dayanamayacam. Gece uyurken birok kez seni seyrettim, saatlerce, ve yle bir
ekilde uyuyorsun ki adeta uyanksn. ok zarif bir ekilde uyuyorsun; yzn, bedenin -
her ey ok zarif. Baka insanlar da uyurken grdm, ve onlar homurdanyor, yzleri
kaslyor, bedenleri tm zarafetini yitiriyor, gzellikleri kalmyor..." Her trl gzelliin
idare ve kontrol edilmesi gerekir; derin uykuda hepsi yokolur. "Ve bir ey daha," dedi
Ananda, "Pozisyonunu hi deitirmiyorsun, hep ayn ekilde kalyorsun. Batan elini
nereye koyduysan sabaha kadar orada kalyor. Hi deitirmiyorsun. Aslnda tamamen
uyankmsn gibi grnyor." Buda dedi ki, "Haklsn. Meditasyon kusursuz yaplnca
byle oluyor."
O durumda farkndalk ylesine iine iliyor ki drt aamann hepsinde uyank kalyorsun.
Drt aamada da farkndaln koruyunca ryalarn tamamen yokoluyor, nk uyank bir
beyinde rya varolamaz. Ve sradan uyank bilin sra d bir uyank bilin haline
dnyor Gurdjieff'in kendini-hatrlama dedii durum. nsan her an tamamen kendini
hatrlyor. Hi ara yok. Hatrlama kesintisiz sryor. O zaman insan evreye k sayor.
Derin uyku yaanyor ama kalitesi tamamen farkl oluyor. Beden uykuda ama ruh uyank
ve tetikte, izliyor. Tm beden derin karanla blnm ama ierdeki bilincin lambas l
l yanyor.
Hikayede deniyor ki;
SEFALETLE GEEN ONCA YIL BOYUNCA TANRI'YA OLAN NANCI
H SARSILMAMI OLAN HAHAMA RYASINDA BRS
PRAG'DA KRALIN SARAYINA GDEN KPRNN ALTINDA
HAZNE ARAMASINI SYLED.
Sefaletle geen onca yldan sonra insann ryasnda hazine grmesi doal. Ryamzda
hep sahip olmadklarmz grrz. Bir gn oru tut, gece ryanda yemek grrsn.
Kendine cinsel perhiz uygula, ryanda seksle ilgili bir eyler grrsn.
O nedenle psikoanaliz der ki ryalarn analizi mthi nem tar, nk neleri bastrdn
ortaya karr. Ryanda grdklerin, zihninde bastrdklarnn sembolik belirtileri haline
gelir. Bir insan ryasnda devaml yiyecek, ziyafet gryorsa bu kendini a braktn
gsterir. Jaina rahipleri ryalarnda hep yemek grrler. Birok dini aziz o nedenle
uyuyakalmaktan ok korkar.
Mahatma Gandhi bile uyumaktan ok korkard. Uykuyu elinden geldiince aza
indirgemeye alyordu. Dindar insanlar fazla uyumamaya alrlar - en fazla drt, be
saat. deali tr. Neden? nk bedenin dinlenme ihtiyac karlandktan sonra beynin
rya retmeye balar. O zaman da beyin hemen bastrd eyleri yzeye karr.
Mahatma Gandhi der ki, "Uyank bilincim sz konusu olduunda cinsel perhiz
uyguluyorum, ama ryalarmda durum farkl." Bir anlamda drst bir adamd - dier
azizlerden daha drst. En aznda ryasnda cinsel perhiz yapmadn kabullenmiti.
Ama eer ryalarnda seksten uzak kalamyorsan o zaman henz cinsel perhiz
uygulamyorsun demektir, nk ryalar uyankken bastrdklarn ortaya karr. Rya
seni bilincine geri dndrr. Rya grmek bir lisandr, bilinaltnn lisan, ve sana der ki,
"Ltfen bana bunu yapma. Dayanmas imkansz bir ey bu. Bu samal kes. Doallm
ldryorsun. Bana izin ver, iimdeki potansiyelin geree dnmesine izin ver."
nsan hibir eyi bastrmadnda ryalar yokolur. O yzden bir Buda asla rya grmez.
Meditasyonda derine inersen ryalarnn gittike azaldn greceksin. Ryalarnn
tamamen yokolduu ve uykunun berraklat gn - bulut yok, duman yok, dnce yok;
basit, sessiz uyku, araya rya girmeden - ite o gn bir Buda olursun, meditasyonun
meyvasn vermitir.
Psikoanaliz ryalarn anlalmas gerektiinde srar eder nk insanolu ok kurnazdr:
uyankken kandrabilir ama ryada bunu yapamaz. Rya daha gerektir... roniye bakn.
Ryalar senin hakknda u szde uyank bilincinden daha drst davranr. nsan ok
sahteleti. yle sahteleti ki uyank bilince gven olmuyor - onu dejenere etmisin.
Psikoanalistler hemen rya konusuna girmek ister, dinini bilmek istemezler, hayat
felsefenle ilgilenmezler, Hindu veya Hristiyan, Hintli veya Amerikal olmana bakmazlar -
bunlarn hepsi samadr. Ryalarn sorar onlar. u ironiye bak -ryalarn o kadar gerek
hale gelmi ki senin gerein onlardan daha az gerek. ylesine yalanc, sahte, gerekten
uzak bir yaam sryorsun ki geree ulaabilmek iin psikoanalistin ryalarn
incelemesi gerekiyor. Sadece ryalarn henz kontrolnde deil.
Ryalar kontrole alan insanlar da var. Dou'da bu uurda yntemler gelitirilmi. Bu,
bilinaltnn sana mesaj gndermesine bile izin vermiyorsun anlamna geliyor. Bunu da
yapabilirsin. ok urarsan ryalar da ekillendirebilirsin. Onlar planlayabilirsin.
Bilinaltna bir hikaye verip ryalarnda bunu amasn isteyebilirsin. Bunu tutarl olarak
her gn yaparsan zamanla bilinaltn yozlatrabilirsin.
rnein, bir zamanlar bir Krishna mridi yanmda kalyordu. Dedi ki, "Ben ryamda hep
Krishna'y grrm." Ona, "Bunu nasl baaryorsun? Rya idare edilecek bir ey deildir.
Hangi yntemi deniyorsun?" diye sordum. "Gurumun bana rettii basit bir yntem,"
dedi. "Her gece uykuya dalarken Krishna'y dnp fantezi kuruyorum. Bunu yl
boyunca srekli yaptktan sonra bir gn istediim oldu. Fantezim ryamda devam etti ve
ryama dnt. O zamandan beri mthi dindar ryalar gryorum."
Dedim ki, "Ayrntlara girsene - nk sen hikayeyi baaryla ynlendirmi olabilirsin ama
bilinalt sana o hikaye yoluyla mesajlar gnderecektir, bilinalt senin hikayeni
mesajlarn gndermek iin kullanr." Sordu: "Ne demek istiyorsun?" Ben de, "Sen bana
ryan ayrntl biimde anlat," dedim.
Anlatmaya balad. Tamamen cinsellik zerineydi. Krishna sevgilisiydi ve kendisi de erkek
bir gopi, erkek arkada haline gelmiti. erik ecinsellie dayalyd. Birlikte dans ediyor,
pyor, sarlyor ve seviiyorlard.
Dedim ki, "Sen aktr deitiriyorsun, ama ierik ayn. Benim anladma gre sen bir
ecinselsin." ok ard ve oke oldu. "Ne demek imdi bu?" dedi. "Sen bunu nasl
anladn ki?" Ona dedim ki, "Ryan sana gayet ak bir mesaj veriyor."
Alamaya balad. Dedi ki, "ocukluumdan beri kadnlara kar hibir ilgi duymadm.
Hep erkeklere ilgi duydum. Ve bunun iyi olduunu nk kadnlarn beni yolumdan
karabileceklerini dndm."
Dini hikayesine ecinsel ierik szmt. Krishna ecinsel bir partner olup kmt. Rahip
ok rahatsz oldu ve o gece ryas kayboldu ve yerine tamamen ecinsel bir rya grd.
"Bana ne yaptn?" diye sordu. Dedim ki, "Ben hibir ey yapmadm. Sadece sana kendi
mesajn akladm. Sen bir hikaye uydurabilirsin ama bunun nemi yoktur, ierik ayn
kalr."
Bir bak. Dindar olmayan birine git. Hint evlerinde plak kadn resimleri grrsn,
zellikle bekar evlerinde. Bu insanlar dindar deil. Sonra dindar birine git. Onun evinde
tanr ve tanralara ait gzel resimler olabilir ama sen detaylara, ierie bir bak ltfen.
Film yldz veya tanra olmas hi fark etmez. Sen o gslere bir bak! Ayn ierie
iaret ediyorlar. Hikaye farkl ama. Birisinin duvarnda tanra, dierinde Marilyn Monroe
resmi asl - ama arada fark yok. Adna ister film yldz ister tanra de hi fark etmez.
Detaylara baknca erkeklerin neyin peinde olduunu anlarsn.
Ryalarn ynlendirebilirsin, bilinaltnn mesajlarn kirletebilirsin, ama o yine de sana
mesaj gndermeye devam edecektir. Bunu yapmaldr. Sana haykrmak zorunda nk
sen kendi doalln, itenliini mahvediyorsun.
Rya yleydi.
SEFALETLE GEEN ONCA YIL BOYUNCA
TANRI'YA OLAN NANCI H SARSILMAMITI.
RYASINDA BRS ONA PRAG'DA KRALIN SARAYINA GDEN
KPRNN ALTINDA HAZNE ARAMASINI SYLED.
Fakirler ryalarnda hep krallarn saraylarn, hazinelerini falan grrler. Ryanda hep
zenginlik gryorsan bu fakir bir insan olduun anlamna geliyor. Sadece zenginler rahip,
kei, sannyasin olmay dlerler - bir Buda, bir Mahavir gibi. Saraylarnda yaarlarken
sannyasin olmann ryasn grrler nk baarlarndan bkmlardr. Baar onlar iin
bitmitir, ekiciliini yitirmitir, zevki kalmamtr, hibir albenisi yoktur artk. imdi de
esas hayatn fakirlerinki olduunu dnyorlardr ve baka bir yerde, olmadklar bir
yerde araya balamlardr.
Ama rya hep baka bir yerlere gtrr zaten. Zengin insan fakirin gerek bir hayat
srdn sanar, ve fakir de tam tersini. Ve ayn hataya derler: her ikisi de, "Gerek
hayat baka bir yerde, benim olmadm bir yerde. Bir ekilde hep gerek hayatn dnda
kalyorum - onun keyfini bakalar karyor," diye dnrler. Ama hep baka bir
yerlerde oluyordur. Yaam ufuk izgisi gibi sanki hep ilerde bir yerlerdedir. Hemen
tededir. Bir hayaldir.
RYA NC KEZ TEKRARLANINCA
PRAG'A DORU YOLA IKTI.
Ve unutma, eer bir rya birok kez tekrarlanrsa gerek gibi grnmeye balar. Tekrar
her eyi geree dntrr.
Adolf Hitler otobiyografisi "Kavgam"da der ki bir yalan st ste tekrarlarsan gerek olur.
in srr tekrarda. Ve kendisi bunu iyi bilir. O bunu uygulad. Teorik bir eylerden
bahsetmiyor, bu onun hayat boyunca uygulad bir ey. Bir sr yalan syledi, tamamen
absrd yalanlar, ama bir konuda srarcyd - tekrarlamaya devam etti. Ayn yalan tekrar
tekrar sylersen gerek olmaya balar, nk karndakinin beynini hipnotize etmi
olursun.
Tekrar hipnoz yntemidir. Herhangi bir eyi tekrarla ve bu senin benliine kaznr - ite
hayatta bu ekilde kandrlrz. Eer "Bu kadn gzel, bu kadn gzel..." diye tekrarlarsan,
bunu devaml sylersen, onda bir gzellik grmeye balarsn. Belki gzeldir, belki deil,
hi fark etmez - sen yeterince tekrarlarsan gerek olacaktr. Eer hayatn amacnn para
olduunu dnyorsan bunu sk sk tekrarla ve bylece hayatnn amac para olsun.
Reklamlar bu ekilde etki eder: tekrar eder dururlar. Reklamc tekrarlama bilimine inanr;
bu veya u markann en iyisi olduunu syler durur. Bunu ilk duyduunda
inanmayabilirsin. Ama bir dahaki sefer, tekrar tekrar duyunca - inanmaya balarsn.
Zamanla inan doacaktr. Hatta bu yle bir inantr ki bilincinde bile olmazsn.
Bilinaltna yerleir. Bir gn aniden, markete gittiinde, belli bir markaya doru uzanrsn.
Tekrar ie yaramtr. Seni hipnotize etmitir.
te dinin etkisi de byle iler - ve politikannki de. Reklam yap, topluma tekrarla dur, ve
inanp inanmadklarna hi taklma - mesele bu deil. Hitler gerek ile yalan arasnda tek
bir fark olduunu sylyor: gerek, ok sk tekrarlanm bir yalandr. Ve insanlar her trl
yalana inanabilirler. nsanlar kolayca aldanrlar. nsanlar cehenneme inanrlar, cennete
inanrlar, meleklere inanrlar, eytanlara inanrlar, her eye inanrlar! Yeter ki sen
tekrarlamaya devam et. stelik tartmaya hi lzum yoktur. Reklamlar asla tartmaz -
buna dikkat ettiniz mi? Tartmann gerei yoktur. Reklam seni ikna eder, asla tartmaz.
Tartan birisi seni ikna etmeyebilir ama yumuak yntemlerle tekliflerde bulunup duran
ve sert tartmalara girmeyen birisi rahata edebilir... nk birisi seninle tarttnda
savunmaya geersin, ama eer birisi devaml baz eyleri dolayl yollardan ima etmekle
yetmiyorsa ikna olmaya ok daha meyilli olursun.
Ryalar bu ekilde i grr; rya bir satcdr. Rya kendini tekrarlar durur. Asla
tartmaz, sadece tekrarlanmakta srar eder. Ve, ok tekrarlannca, insan inanmaya
balar.
RYA NC KEZ TEKRARLANINCA PRAG'A DORU
YOLA IKTI. AMA KPRDE GECE GNDZ
NBET VARDI VE KAZMAYA CESARET EDEMED.
Dnyada ok rekabet var. Her yer nbeti kaynyor ve her bir obje iin savamak
gerekiyor - kolay deil. Bu ok garip bir ey. Bu dnyada her ey anlamsz ama yine de
her ey iin savamak zorundasn. Hibir ey kayda deer gibi grnmyor ama ok
rekabet, eliki var. Herkes koturup duruyor, sorunu da bu yaratyor - aslnda ortada bir
ey de yok. Bir ey yok ama herkes o bir eye doru koturuyor. Herkes bakasnn
yerinin peinde. O yzden dnya ok kalabalk.
Aslnda, dnya grnd kadar kalabalk deil. Bak...biz burada oturuyoruz, herkes
kendi yerinde oturuyor. Buras hi de kalabalk deil. Ama eer aniden akln yitirir de
bakalarnn yerine gemeye kalkrsan o zaman buras kalabalklar. u anda dini bir
ekilde oturuyorsun; dier durumda politik bir ekilde birbirinin stne abanyor olurdun.
u anda yerinden memnunsun ve bakalarnn yerlerine sulanmyorsun - en azndan bu
oditoryumda. Ama eer bakalarnn yerlerine el atmaya balarsan onlar da savunmaya
geip seni itmeye balarlar. Bir kavga, hatta sava kar.
Dnyada neden o kadar fazla sava var? Bunun sebebi herkesin gznn bakasnn
topranda olmas. Ve bakas da aynsn yapyor. O da sana bakyor.
AMA KPRDE GECE GNDZ NBET VARDI
VE KAZMAYA CESARET EDEMED. YNE DE HER SABAH
KPRYE GTT VE AKAMA KADAR
EVRESNDE DOLANDI.
Pek ok insan ite bunu yapyor. ok az baarya ulayor. ou etrafta dolanmakla
yetiniyor. Ama buna devam ediyorlar. Baarl olamasan bile arzularn, umutlarn devaml
orada. En azndan o yere gidebilirsin, sarayn yaknna, ve etrafta yryebilirsin. Tm bir
gn, sabahtan akama kadar adam evrede yrm - pek ok kii bunu yapyor, bir
mucize olmasn bekliyorlar. Bir gn nbetiler orada olmayabilir, mesela tatil olabilir, bir
gn kazma ansn yakalayabilir...ve bekler de bekler. Asla mucize gereklemez ama
insann mr beklemekle geer.
YNE DE HER SABAH KPRYE GTT VE
AKAMA KADAR EVRESNDE DOLANDI.

ONU ZLEMEKTE OLAN NBETLERN SUBAYI
SONUNDA KBARCA KENDSNE BREY M ARADIINI,
YOKSA BRN M BEKLEDN SORDU.
HAHAM ESK ONU UZAK BR LKEDEN BURALARA
GETREN RYASINI ANLATTI. SUBAY GLD.
'VE SEN DE RYA URUNA BURALARA GELMEK N
PABULARINI ESKTTN, ZAVALLI ADAM.
RYALARA GVENMEK KONUSUNA GELNCE,
BANA KALSA BEN DE GDER KRAKOW'DA YEKEL'N OLU
YAHUD ESK'N ODASINDAK SOBANIN ALTINDA
HAZNE ARARDIM! BANA RYAMDA SYLENEN BU.
BR DNSENE NE BM OLURDU;
ORADAK YAHUDLERN YARISININ ADI ESK,
KALANINK DE YEKEL!' VE SUBAY TEKRAR GLD.
HAHAM ESK ONU SELAMLADI, EVNE DNP
SOBASININ ALTINI KAZIP HAZNEY IKARTTI,
VE REB ESK'N SNAGOGU DENEN DUA EVN NA ETTRD."
Bu gzel bir hikaye - ve ok doru. Hayatta da byle oluyor. Zaten iinde olan bir eyi
baka yerlerde aryorsun.
Haham Eisik eildi, adama teekkr etti, evine dnd... Bu dinin yolculuu: eve dn.
Yaam anlam olan bir insan yaama hep sayglarn sunar nk onu oke edip
ryalarndan kurtarmtr. Yaama kar deildir; sadece bilir ki yaamla sorunu yoktur,
evvelden yanl ynlere bakyordu, hepsi o.
Yaam hep anlayl olmutur, yaam sana defalarca burada bir ey bulamayacan
sylemitir - eve dnmeni. Ama sen dinlemiyorsun ki.
Para kazanyorsun, ve bir gn bol paran oluyor - sonra yaam sana diyor ki, "Elinde ne
var?" Ama sen dinlemiyorsun. Sonra paran politikaya yatrman gerektiini
dnyorsun, babakan veya bakan olmalsn - o zaman her ey dzelecek. Gn geliyor
babakan oluyorsun, ve yaam tekrar soruyor: "Elinde ne var?" Dinlemiyorsun. Baka bir
eyleri dnmeye devam ediyorsun. Yaam usuz bucaksz - o nedenle bunca yaam
harcanp gidiyor.
Ama yaama kzma. Seni bunaltan yaam deil, onu dinlemeyen sensin. Ve ite buna ben
kriter diyorum, bir mihenk ta bu: yaama kar duran, ona nefret kusan bir azizle
karlarsan eer, bil ki henz anlamamtr. Yoksa yaamn nnde saygyla eilirdi,
nk yaam onu ryalarndan uyandrm olurdu. nk yaam ok artcdr, oke
eder. Yaam acldr. Ac vardr nk imkansz olan arzularsn. Bu, yaamdan deil senin
beklentinden kaynaklanyor.
nsanlar diyor ki insanolu ortaya koyuyor ve Tanr yokediyor. Bu asla byle deil. Tanr
asla hibir eyi yoketmez. Ama o ortaya koyu srasnda sen kendin bir eyleri
yoketmisindir. Tanr'nn nerisini dinle, kendi nerini kendine sakla. Sessiz kal. Btnn
isteklerine kulak ver - ahsi amalar, kiisel arzular peinde koma. Bireysel olarak bir
istekte bulunma- btn, kendi kaderine doru yol almakta. Sen de onun bir paras ol.
birlii yap. Ters dme. Kendini brak. Ve yaam seni hep kendi gereine geri
gnderecektir - bu nedenle oke eder zaten.
oke eder nk ryalarn gerekletirmez. Bu da iyi bir eydir - bir anlamda hep
yokeder. Sana skntya dmek iin bin bir frsat sunar ki beklentilerinin iyi olmadn,
ryalarnn bo olduunu, arzularnn asla tatmin olmayacan anlayabil. O zaman
arzulamaktan, rya grmekten, teklif getirip durmaktan vazgeersin. Aniden kendini evde
bulursun ve hazine oradadr.
HAHAM ESK ONU SELAMLADI, EVNE DNP
SOBASININ ALTINI KAZIP HAZNEY IKARTTI,
VE REB ESK'N SNAGOU DENEN
DUA EVN NA ETTRD.
Hazine hep orada sobasnn altnda onu bekliyordu. Ayn odada ryasnda hazinenin
Prag'da kraln saraynn yaknlarnda bir yerde olduunu grmt. Kendi evinde, kendi
odasnda orada kazlmay bekliyordu halbuki.
Bu ok eye iaret ediyor. Hazinen kendi benliinde -onu baka yerde arama. Tm
saraylar ve onlara giden kprler anlamszdr; sen kendi iinde kendi kprn kurmak
zorundasn. Saray da orada, hazine de.
Tanr kimseyi bu dnyaya hazinesiz yollamaz. Seni her duruma hazr ekilde gnderir -
baka nasl olabilir ki? Bir baba olunu uzun bir yolculua uurlarken her trl hazrl
yapar. Beklenmedik durumlar iin bile nlem alr. Tm gerekenleri salar.
Sen ihtiyacn olan her eyi zerinde tayorsun. Arayann iine gir ve darda araya
geme. Arayan ara, brak arayan aranana dnsn.
Bu sayede Haham Eisik dua evini yapabildi. Bu mthi bir keif, muhteem bir deneyimdi
- 'Tanr hazineyi hep yaam olduum yere koymu. Fakirliimin nedeni Tanr'nn byle
istemesi deil, bendim. Ona kalrsa ben bir kralm, hem de her zaman yleydim.' Bu
anlay sayesinde hazinesi ile bir dua evi, bir tapnak yaptrabildi. Hazineyi iyi kulland.
Ne zaman birisi iindeki hazineyi kefetse ortaya dua ve ibadet kar - yknn anlam bu
ite. Haham Eisik'in Sinagogu adnda bir dua evi ina ettirdi. Tanr'nn ltfunu, anlayn,
sevgisini hissettiinde baka ne yaplabilir? inden byk bir kran duas ykselir, onun
sevgisi ile derinden etkilenirsin. Baka ne yapabilirsin? Eilip dua edersin.
Bir dua basit bir teekkr ise duadr. Ama duanda asla bir ey isteme; asla "unu yap,
bunu yap; unu yapma, bunu yapma" deme. Asla Tanr'ya akl retme. Bu senin dindar
olmadn, gven eksikliini gsterir. Teekkr et. Hayatn zaten bir takdis, bir ltuf. Her
an saf bir nee ile dolu, ama sen onu karyorsun, bunu biliyorum. O yzden iinden dua
ykselmiyor - yoksa bir dua evi yapardn; tm yaamn bu dua evi olurdu; o tapnaa
dnrdn - onun tapnana. Benliinden ibadet fkrrd. Tanr iinde iek aard, ve
mis gibi kokusu rzgarlara karrd.
Bunlar olmuyor nk bir eyi skalyorsun. Ve onun yznden deil, kendinle ilgili
nedenlerden dolay skalyorsun. Arzu duyarsan, ve hazinenin baka bir yerde olduunu
sanarsan, gelecee kayarsn. Gelecek gerekir nk arzu duyuyorsundur; gelecek
arzulamann bir yan rndr. imdiki zamana arzuyu yanstamazsn. imdiki zaman
zaten burada, iinde herhangi bir arzu yanstlamaz, arzuya izin vermez. Arzuluyorsan
imdiki zaman gemi demektir; sen sadece gelecekte arzu duyabilirsin, sadece yarn
adna.
Bunun anlalmas gerekiyor. Arzu hep gelecekte, ama gelecek hi orada yok. Gelecek
olmayan bir ey, ve arzu sadece gelecekte var. Ve arzu gemiten douyor, ki gemi de
yok. Gemi geride kald ve gelecek de daha gelmedi. Arzu gemiten doar nk bir
ekilde gemite bu arzuladn eyi renmi olmalsn. Tamamen yepyeni bir eyi nasl
arzulayabilirsin? Yeniyi arzulayamazsn. Sadece bir tekrarn isteyebilirsin. Biraz paran
vard, daha fazlasn istedin - yani paray tanyorsun. Biraz g sahibiydin, daha fazlasn
istedin - yani gc biliyorsun. nsan bilinmeyeni arzulayamaz. Arzu bilinenin tekrarndan
ibarettir. una bir bak. Ne olduunu biliyordun ve seni tatmin etmedi, o nedenle tekrar
istiyorsun. imdi tatmin olacan m sanyorsun? En ok daha fazlasn isteyebilirsin, ama
on milyon dolar on kat daha az tatmin verecektir - basit mantktr bu. Eer seni bir kadn
tatmin edemediyse on bin tanesi de edemeyecektir. Eer bir tek kadn sana byle byk
bir sknt yaattysa on bin kadn...bir dn! Bu basit bir aritmetik ii. Sen de
zebilirsin.
Ancak gemie dayanarak ve gelecee yanstarak isteklerde bulunabilirsin ve ikisi de
aslnda yoktur. Varolan tek ey imdidir. Bu an varolan tek andr. Onun iindeyken
arzulayamazsn, sadece orada kalabilirsin. Keyfini karabilirsin.
Ve ben bu ann iinde mutsuz olabilen birine henz rastlamadm. Buna aarsn. Pek ok
kez insanlar bana gelip pek mutsuz olduklarn falan anlatyorlar, ve ben de onlara
diyorum ki, "Gzlerini kapat ve hemen u anda mutsuz olup olmadna bir bak."
Gzlerini kapatyorlar, sonra ayorlar, ve "u anda mutsuz deilim" diyorlar.
u anda kimse mutsuz deil. Buna imkan yok. Eyann tabiatna aykr olurdu. Tam u
anda sen mutsuz musun? Hemen imdi? Bir dakika nce mutsuz olmu olabilirsin, tamam
bu dorudur. Veya bir dakika sonra mutsuz olacaksndr - buna da izin var. Ama u
dakikada, varolmayan bu iki dakika arasnda, mutsuz musun? Kimse olmamtr bugne
dek.
inde bulunduumuz an bir ltuftur; bu an nee ve byk coku doludur; bu an Tanr'nn
andr. Gemi sana ait, gelecek senin, imdiki zaman Tanr'nn. Biz zaman e blyoruz
- gemi, imdiki zaman, gelecek - ama bu ekilde blmemeliyiz. Bu doru deil. Zaman
gemi ve gelecek diye blebilirsin ama imdiki an, zamann bir paras deildir, o
sonsuzlua aittir. Unutma, Tanr'nn gemii yok, Tanr vard diyemezsin. Tanr hep
vardr. Hatta, Tanr varoluun "olu"unun bir dier addr. Sen de bu an yaadnda, bu
"olu"un iinde olduunda mutlu olursun. inden teekkr duas ykselir. Haham Eisik'in
dua evine dnrsn.
HAHAM BUNAM BUNA U SZLER EKLERD:
'BU HKAYEY KALBNZDE SAKLAYIN.
DNYADA HBR YERDE BULAMAYACAINIZ
BREY VAR, ZADDK'TE BLE,
VE YNE DE ONU BULABLECENZ BR YER VAR.'
Zaddik Usta demektir. "Zaddik" kelimesi branice'de saf, en saf, safln ta kendisi
anlamna gelen bir kkten tremitir. Zaddik Usta anlamna gelir - "imdiliine"
kavumu, artk ne gemite ne de gelecekte yaayan, imdi ve burada olan, varl
hissedilen. Bir Usta'nn huzurunda olmak, bir varln huzurunda olmak demektir. Hepsi
bu. Ve bir Usta'nn huzurunda olmak o anda varolmana yardmc olabilir nk onun
varl bulacdr.
Ama Haham Bunam diyor ki, "Dnyann hibir yerinde bulamayacan bir ey VAR,
Zaddik'te bile..." Hibir yerde, hatta bir Usta'nn huzurunda bile bulamayacan bir ey
olduunu sylyor. Ama midini kaybetme - yine de onu bulabilecein bir yer var.
Bu yer sensin, ve zaman da imdi. Aslnda, Zaddik'in, Usta'nn abas seni "varlna"
dndrmek, seni Tanr'ya amak, veya, Tanr'y sana.
Bu "varolu" retilemez ama yakalanabilir - ite SATSANG'n deeri de buradan
kaynaklanr, yani bir Zaddik'in, Usta'nn, gurunun huzurunda bulunmann. Orada bulunup
hibir ey yapmamak...aslnda bir Usta hibir ey yapmaz. Sadece oradadr. Usta bir dua,
kesintisiz bir minnettir. O her nefesinde Tanr'ya teekkr eder - kelimelerle deil, nefes
al ile; kalbinin her arp ile teekkr eder. Teekkr szl deil varoluudur. Varl
bir duadr. Byle bir adamn huzurunda olmak sana dua zevkini biraz da olsa tattrabilir.
Bu tat sayesinde hayatnda yeni bir yolculuk balayacak - ieri doru bir yolculuk.
Yzyllardr, binlerce yldr aryorsun, ve hala bulamadn. imdi, brak arayan aransn.
Darlarda o kadar dolatn ki yorgun, bitap dtn.
sa der ki, "Yorgun denler, ykleri ar olanlar, onlar bana gelmeli. Ben onlara huzur
vereceim." Ne demek istiyor? Basite unu: "Bana gelin. Ben huzurluyum. Yaknmda
olun. Bunun bir tadn aln." Ve ite bu tat sayesinde her ey tersine dnecek ve sen
kendi iine doru ineceksin.
Burada benimlesin. Benim varlmn tadn al. Sadece szlerimi deil beni dinle. Tadma
var. Aniden bu anda ve burada olduunu greceksin ve iine dneceksin ve hibir ey
arzulamayacaksn ve gelecee doru hamle yapmayacaksn ve gemie tutunmay
brakacaksn.
O zaman bu an zgrle, aydnlanmaya dnr.
Bugnlk bu kadar yeter.

OSHO'NUN LM SANATINDAN ALINMA HKAYENN KAYNAI:
HASDM YKLER: GE DNEM USTALARI
SAYFA 245 (ufak bir deiiklikle)
(1. Blmden)
























Ben de Seni Lanetlemiyorum
fkeli kalabalk ve gnahkar kadn
("Size Sesleniyorum," 2. Cilt 1. Blm)
Ahlak ve dindarlk arasndaki fark zerine

1. SA ZEYTN DAI'NA IKTI.

2. VE SABAH ERKENDEN TEKRAR TAPINAA GELD,
VE BTN NSANLAR ONUN HUZURUNA GELD; VE O OTURDU,
VE ONLARA DERS VERD.

3. VE DN YORUMCULARI VE SAHTE DNDARLAR
ONUN HUZURUNA ZNA HALNDE YAKALANAN
BR KADINI GETRDLER; VE ONU ORTALARINA KOYDUKLARINDA,

4. ONA DEDLER K, USTA, BU KADIN ZNA HALNDE
ELE GERLD, TAM DA SU STNDE.

5. MD MUSA KANUNDA BZE
BYLELERNN TALANMASI GEREKTN EMREDYOR:
AMA SEN NE DYORSUN BU E?

6. BYLE DEDLER, ONU KIKIRTMAK N,
BYLECE ONU SULAYABLECEKLERD.
AMA SA ELD, VE PARMAIYLA YERE YAZI YAZDI,
ONLARI DUYMAMI GB YAPARAK.

7. ADAMLAR KENDSNE SORU SORMAYI SRDRNCE
YERNDEN DORULDU, VE ONLARA YLE SESLEND,
ARANIZDA GNAHSIZ OLAN KM VARSA
KADINA LK TAI ATAN O OLSUN.

8. VE TEKRAR ELD, VE YERE YAZDI.

9. VE ONU DUYANLAR, KEND VCDANLARINCA
MAHKUM EDLDKLERNDEN, BRER BRER DIARI IKTILAR,
EN YALISINDAN BALAYIP EN SONUNCUSUNA KADAR:
VE SA YALNIZ KALDI, VE KADIN ORTADA AYAKTA DURUYORDU.

10. SA DORULUP DA KADIN DIINDA KMSEY GREMEYNCE
KADINA DED K, KADIN, NEREDE SEN SULAYANLAR?
H SEN LANETLEYEN OLMADI MI?

11. KADIN, HKMSE, EFENDMZ, DED.
VE SA ONA DED K, BEN DE SEN LANETLEMYORUM:
GT, VE ARTIK GNAHA GRME.

Din hep yozlap ahlaka dnr. Ahlak l dindir. Din yaayan ahlaktr. Asla
karlamazlar, karlaamazlar nk yaam ve lm asla karlamaz; k ve karanlk
asla karlamaz. Ama sorun birbirlerine ok benzemeleridir - ceset tpk adamn
hayattaki haline benzer. Her ey yaarken olduu gibidir: ayn surat, ayn gzler, ayn
burun, sa, beden. Tek bir ey eksiktir, ve o da gzle grnmez.
Yaam eksiktir, ama yaam elle tutulamaz ve gzle grlemez. O yzden bir adam
ldnde hala canlym gibi durur. Ve ahlak sorunu yznden i daha da karmak bir
hal alr.
Ahlak ile din tpatp ayn gibi dururlar ama deildirler. Ahlak bir cesettir: le gibi lm
kokar. Din genliktir, tazeliktir - ieklerin ve sabah iinin tazelii. Din muhteemdir -
tpk yldzlar, yaam, varolu gibi. Din varsa ahlaka hi yer yoktur ve insan zaten ahlakl
olur. Din olduu zaman orada ahlak bulunmaz; ortada hi ahlak yoktur ve insan yine de
ahlakldr. Ama ahlak yoktur; ahlakn ne olduu konusunda bir fikir yoktur. Doal olarak
geliir; glge gibi seni izler. Glgeni taman gerekmez, onun hakknda kafa yorman da.
kide birde arkana bakp glgeni kontrol etmezsin. O naslsa peindedir.
Aynen bu ekilde, ahlak da dindar insann peinden gelir. O kii bunu hi dnmez, asla
zerinde durmaz; onun doal bir parasdr. Ama din lnce, yaam yokolunca, o zaman
insan devaml ahlak hakknda dnmeye balar. Bilin yokolur, ve vicdan tek snak
haline gelir.
Vicdan sahte bir fenomendir. Bilin sana aittir, vicdan dn alnr. Vicdan kolektif
zihniyete sahip toplumlara aittir; senin kendi benliinden kaynaklanmaz. Sen bilinli isen
doru olan yaparsn nk hareketlerin bilinlidir, ve bilinli bir hareket asla zarar
vermez. Gzlerin aksa ve k varsa, duvardan gemeye kalkmazsn, kapdan karsn.
Ik yoksa ve gzlerin iyi grmyorsa doal olarak karanlkta el yordamyla i grrsn.
Bin bir kez kapnn yerini dnmen gerekir - "Sada myd, solda m? Doru yne mi
gidiyorum?" Mobilyalara arpar ve duvardan gemeye kalkrsn.
Dindar bir kiinin gzleri aktr ve farkndadr. Bu farkndalk sayesinde davranlar doal
olarak iyidir. Tekrarlyorum: doal olarak. Bu konuda aba gsterdiinden deil. abayla
elde edilen iyilik, iyilik saylmaz. Sahtedir, uyduruktur, ikiyzllktr. yilik doalsa, iten
geliyorsa, tpk aalarn yeil, gn mavi olmas gibi, dindar kii de ite yle ahlakldr -
ahlaknn hi farknda olmadan. Kendi bilinlidir ama ahlaknn bilincinde deildir, ve
ahlakl, iyi olduunu, doru olan yaptn da hi bilmez. Farkndalndan masumiyet
doar, doru davranlar doar - hepsi kendiliinden. Uramaya, gelitirmeye,
uygulamaya gerek yoktur. O zaman ahlak gzellie brnr, ama artk ahlak olmaktan
kar; sadece ahlakl olan yaplmaktadr. Aslnda, bu dindar yaam tarzdr.
Ama din yoksa o zaman olay idare etmek zorundasn. O zaman devaml iyi ve ktye
kafa yormalsn. Peki neyin doru, neyin yanl olduuna nasl karar vereceksin? Kendi
gzlerin grmyor, kendi kalbin hissetmiyor. l ve krelmi haldesin. Madem olaylar
deerlendirmek iin gerekli zekan yok, bu durumda etrafndaki kolektif zekaya gvenmek
zorundasn.
Dindarln tek bir tipi vardr - ister Hristiyan, ister Hindu, ister Mslman ol, farketmez.
Dindar bir insan dindardr, hepsi o. Ne Hristiyan, ne Hindu, ne de Mslmandr. Ama
ahlakl birisi srf ahlakl olmaz. O ya Hristiyan, ya Hindu, ya Budist, ya da Mslmandr,
nk ahlak dardan renilir. Eer Budist bir lkede ve Budist bir toplumda dnyaya
geldiysen Budist ahlak renirsin. Hristiyan bir lkede doduysan Hristiyan ahlak
renirsin. Bakalarndan renirsin. Ve byle yapmak ZORUNDASIN nk kendine ait
bir fikrin yok. O yzden ahlak dn alnr; sosyaldir, kalabalktr - topluma aittir.
Peki topluma nereden geliyor? - geleneklerden. Neyin yanl neyin doru olduunu
duyarlar, ve asrlar boyu bunu srdrrler. Nesilden nesile aktarrlar. Kimse hasta lm
m, kalbi hala atyor mu diye bakmaz; ceset nesilden nesile geer durur. Ardr, ldr,
krelmitir; neeyi tamamen yokeder. Kutlamalar, kahkahalar ldrr, insanlar
irkinletirir, arlatrr, monoton ve skc yapar. Ama uzun bir gelenee sahiptir.
Hatrlanmas gereken bir baka ey: din hep yeniden doar. sa'da din tekrar dnyaya
gelir. Musa zamanndaki ile ayn din deildir. Musa'dan kaynaklanmaz. Gemile
devamll yoktur; gemiten tamamen kopuktur.
Tpk gl bahesindeki gller gibi tekrar tekrar aar. Orada daha nce ekilmi olan
ieklerle alakas yoktur. Balants yoktur. Bamszdr; gemii, tarihi, biyografisi
yoktur. Bir an iin vardr, ve o anda ok gzel, ok gerektir. O anda gldr,
capcanldr, ama krlgandr da. Sabah gneinde gencecikti...akam olduunda bitecektir,
yapraklar dklecek, geldii topraa karacaktr. Ve arkasnda iz de brakmaz.- ylesine
yokolur. Hilikten kar ve oraya geri dner, esas kaynaa.
Din aynen byledir. Bir Buda'da olunca tazedir, aynen gller gibi. Sonra yokolur, izi bile
kalmaz. Buda der ki, "Din havada uan ku gibidir, hi ayak izi brakmaz." Sonra bir
Musa'da ortaya kar - yine tazedir, gentir. Sonra da sa'da - yeniden taze ve gen olur.
Ve sende meydana geldiinde de hibir devamll olmayacak, baka birinden
gelmeyecek - sa, Buda, ben; bakalarndan gelmeyecek. inden YKSELECEK, iinde
iek aacak. Benliin iek aacak, ve sonra yokolacak. Onu kimseye veremezsin;
transfer edilemez. El deitiremez, dn alnamaz; o bir nesne deildir.
Elbette, birisi renmek istiyorsa, renebilir. Birisi zmsemek istiyorsa bunu yapabilir.
Bir mrid bir Usta ile altnda, onun titreimlerini iine ektiinde, o zaman da kendi
iinde bir eyler oluyordur. Belki meydan okumaya, kkrtmaya, dardan gelen sese
karlk veriyordur, ama iinde ykselenler tamamen kendisine aittir; dardan gelmez.
una benzer, sesinin gzel olduunun farknda olmazsn; hi denememi olabilirsin, hi
bu olasl dnmemisindir. Sonra bir gn bir arkcya rastlarsn, ve birdenbire onun
arks seni harekete geirir, ve bir uyan yaar, o anda senin de bir grtlan ve kalbin
olduunun farkna varrsn. Ve imdi, ilk defa olarak, senin iinde de bir arknn
gizlendiini farkeder ve onu serbest brakrsn. Ama ark senin iinden kopar gelir;
varlnn bir parasdr. Belki provokasyon dardan gelmitir, ama ark deil.
Yani Usta katalizr grevini yrtr. Onun varl senin iindeki bir eyleri uyandrr; bir
neden grevi grmez.
C.C.Jung Bat dnyasna yeni bir kavram getirmekte haklyd. Bu Dou'da asrlardr vard
- e zamanllk kavram. Neden ve sonu ilikisi iinde gelien olaylar vardr, ve byle
olmayanlar da, bunlar ezamanldr. Bu fikrin anlalmas gerekiyor, nk bu fikir din ve
ahlak arasndaki fark anlamana yarayacak.
Ahlak neden-sonu ilikisidir. Annenle baban sana bir ey rettiler: onlar neden olarak i
grd, ve bunun sonucu sende devam etti. Sonra sen ocuklarna reteceksin: sen
neden olacaksn, ve sonu onlarda devam edecek. Ama bir arkcy dinlerken, aniden bir
beste mrldanmaya balarsn. Neden ve sonu ilikisi yoktur. Sonucu sen kendin yarattn
- sen hem neden hem sonusun. arkc sadece hatrlatma grevini yapt; o sadece bir
katalizrd.
Benim bama gelenleri sana veremem. Bunu yapmak istemediimden deil - ama bunlar
verilemez, iin doasna ters der - ama sana sunabilirim, aktarabilirim. Mmkn
olduunu, baka birisinin bandan getiini grmek, "Neden bana da olmasn"
dedirtebilir ve aniden iinde bir eyler yerine oturur, bir olasla uyanrsn, iinde hep
olup da hi bakmadn bir kap alabilir, sen onu unutmusundur halbuki. Ve iinde bir
eyler yeermeye balar.
Ben katalizr grevi gryorum, neden deil. Ezamanllk kavram basite unu syler,
bir tek ey bir yerlerde bir eyi balatr ama ona neden olmaz. yle ki, eer birisi kede
sitar duran bir odada sitar alarsa, ve eer o gerek bir ustaysa, kede duran sitar
titremeye balayacaktr - odada alnmakta olan dier sitardan, titreimlerden, tm
ortamdan etkilenecektir. Ve orada kede duran sitarn - kimse onu almyor,
dokunmuyor bile - tellerinin titreip fsldadn greceksin. Sakl kalm bir ey aa
kyor, daha evvel kendini belli etmemi ama imdi ediyor.
Din ezamanllktr; ahlak neden-sonutur. Ahlak dardan gelir, din senin kendi iinden.
Din yokolduunda ortada srf ahlak kalr, ve ahlak ok tehlikelidir.
Bata, kendin neyin doru olduunu bilmezsin, ama numara yapmaya balarsn: bylece
ikiyzllk doar. Numara yapmaya, yaptklarnn doru olduunu ispata balarsn. Neyin
doru olduunu bilmediinden doal olarak numara yaparsn. Ama arka planda aynsn
yapmaya devam edersin: KEND doru bildiini. Arka planda bir hayat srerken n
planda ise baka bir hayat yaarsn. Arkada iin kan alarken nde etrafa glckler
datrsn. nde aziz taklidi yaparken arkada herkes kadar gnah ilersin. Yaamn ikiye
blnr. nsan bilincinde izofreniyi yaratan ite budur. ki veya daha fazla kiilik
gelitirirsin.
Doal olarak, iki yaam srnce hep eliki yaanr. Hele daha fazlas varsa iyice
kalabalk ve grlt olur ve asla sessizlik iinde rahatlayamazsn. Sessizlik ancak tek iken
mmkndr, iinde bakas yokken, tek bir para iken - paralanm deil.
Ahlak izofreni, kiilik blnmesi yaratr. Ahlakl insan birey deildir nk blnmtr.
Sadece dindar insan bireydir. Ahlakl insann kiilii vardr ama bireysellii yoktur. Kiilik
"persona" yani maske anlamna gelir. Ve onda tek deil birok kiilik barnr nk buna
ihtiya duyar. Deiik durumlarda deiik kiiliklere i der. Deiik kiiler karsnda da
yle. Birine bir yzn, dierine baka yzn gsterir. Devaml maske deitirir durur.
zlersen yznn ne kadar sk deitiini grrsn. Yalnzken bir yzn var. Banyonda bir
yzn, iyerinde baka bir yzn var. Banyoda daha ocuksu olduunu fark ettin mi?
Bazen aynada kendine dil karrsn, veya surat yaparsn, veya ark mrldanrsn, hatta
dans bile edebilirsin. Ama bunlar yaparken ocuunun seni anahtar deliinden izlediini
fark edersen deiirsin - hem de hemen! Eski yzn taknrsn... baba kiilii. "Bunu
ocuun nnde yapamam" yoksa ne dnr? - senin de onun gibi olduunu mu? Peki
ona kar devaml sergilediin ciddiyet ne olacak? Hemen baka bir maske takarsn;
ciddileirsin. ark, dans, dil hepsi yokolur. Yine o vitrindeki kiilie brnrsn.
Ahlak bu ok yzllk nedeniyle iinde eliki yaratr. Esas sorun, bunca yzn arasnda
gerek olann unutmandr. Bir sr olunca nasl hatrlayabilirsin ki?
Zen Ustalarna gre arayta olan birisinin ilk bilmesi gereken kendi yzdr, nk ancak
o zaman bir eyler balayabilir. Ancak gerek yz geliebilir, maskeler deil. Sahte bir
yz geliemez. Gelime gerek yz iin mmkndr, nk sadece gerek olan canldr.
O nedenle ilk nce "Gerek yzm nedir?"in cevabn bilmek gerekir ve bu zahmetli bir
itir nk sahte yzler uzun bir sra oluturur ve aralarnda kaybolursun. Bazen "te
benim esas yzm" dersin. Ama derinine inince bunun da sahte olduunu grrsn, belki
dierlerinden eski olduundan gerek gibi grnmtr gzne.
Zen Ustalar der ki: Eer gerekten esas yznz grmek istiyorsanz doumunuzdan
nceye dneceksiniz, domadan nce yznzn nasl olduunu, veya ldkten sonra
nasl olacan dnmek durumunda kalacaksnz.
Doumla lm arasnda bir sr sahte surat edinirsin. Kk bir ocuk bile baz hileler,
diplomatik numaralar renir. Ufack bir ocuk - belki de daha bir gnlkken - renmeye
balar, nk glmserse annesini pek memnun ettiini grr. Glmsediinde annesi
ona hemen meme veriyordur. Glmserse annesi onu kucaklayp okuyordur. Bylece bir
hile renmi olur ve kucaklanmak, plmek, ilgi grmek istiyorsa glmser. te bir
politikac, bir diplomat domaktadr. Ne zaman annesinden ilgi beklese... Seslenemiyor,
konuamyor, ama annesi ona bakana kadar bekleyip glmseyebilir. Glmsedii anda
annesi koarak gelir. O anda glmsemeyi isteyip istemedii nemli deildir, o annesini
istemektedir, annesine istediini yaptrmak niyetindedir. Bir hilesi, stratejisi, rendii bir
teknik vardr: glmse ki annen gelsin. Bylece glmsemeye devam eder, ve ne zaman
birisiyle yaknlamak istese yine glmser. Ve bu yz gerek yz olmayacaktr.
Glmsemelerin gerek deil. Gzyalarn da deil. Tm kiiliin yapay, plastikten
yaplm. Ahlakl insan, szde ahlak dkn olan, bir sr kiilie sahip olsa da
bireysellii yoktur. Dindar insanda ise kiilik yoktur ama bir bireydir. Tektir. Tek bir tad
vardr.
Buda'nn yle dedii sylenir: stediiniz yerden beni tadn ve denizde olduu gibi her
tarafmdan ayn tad aldnz greceksiniz. Oradan, buradan, o kydan, bu kydan -
denizi nereden tadarsanz tadn hep tuzludur. Ve Buda diyor ki: Benim tadm da yle.
Uyurken bakn, uyankken bakn, birisi hakaret ederken bakn, bir bakas iltifat ederken
bakn - hep ayn tad, bir Buda'nn tadn bulacaksnz.
Dindar insan bireydir.
Unutulmamas gereken ikinci ey: ahlakl olan kendi ahlakn hep bakalarna empoze
etme abasndadr - birok nedenle. Birincisi: ahlakn kendini idare etmek iin kullanr.
Doal olarak bunu bakalarna da yapar; ahlakn kullanarak bakalarn idare etmeye
kalkr. Ahlak kendi stratejileri, diplomasileri uruna kullanr. Tabii bir de hile renir:
kendi ahlakn dierlerine kabul ettirebilirse o zaman herey kolaylaacaktr.
rnein, eer ahlak kii doruyu sylyorsa bu doru pek de derin deildir. Altnda bir
sr yalan yatar. Ama en azndan toplum iinde doruyu sylyormu gibi yapar. Bu
doruyu bakalarna da yutturmaya alacaktr. Dier herkesin doruyu sylemesini
ister, nk birilerinin onu kandrmasndan, faka bastrmasndan korkar... Ve bilir ki
kendisi yalan sylyor ve sinsice bakalarn kandryor, ama grnrde doruyu
sylyor. Ve de "Herkes drst olmal!" diye barr durur. ok korkuyordur. Bilir ki tpk
kendisinin bakalarn kandrd gibi onlar da onu kandryor olabilirler.
Bertrand Russell hrszlarn almaya ok kar olduklarn syler. Bu byle olmaldr; yoksa
birisi de onlardan alacaktr. Hrsz birilerini soymak iin o kadar uramtr ki bakalar
da onu soyarsa bunun ne anlam kalr? Hrsz hep "almak ktdr! Asla hrszlk
yapmayn! Yoksa cehenneme gidersiniz!" diye barr. O zaman kimse almaz, meydan da
hrsza kalr.
Eer baka kimse yalan sylemezse sen syleyebilirsin ve bylece insanlar
smrebilirsin. Herkes yalan syleyecek olursa bunu nasl yapacaksn? Bir dn:
herkesin yalan syledii bir toplum olsa, ve yalan sylemek kabul gren bir olay olsa. O
zaman iin bozulur - insanlar kandramazsn. Ne dersen de insanlar yalanc olduunu
dnrler -"Burada naslsa herkes yalan sylyor"; kimse kandrlamaz. O zaman
yalanc kendi kar iin ahlak dersleri vermeye balar. "Doruyu syle, asla alma, unu
yap, bunu yap" -ve arka planda tam tersini yapmaya devam eder. Bunu anlamak
gerekiyor.
Eer u anda bir yankesicilik olay olsa - birisi hrszlk yapsa - birok kii "Hrsz
yakalayn! Hrsz ldrn! Kim var orada?" diye barr. Ve birou da haykrr. Unutma,
barp aranlar bir tek eyi gstermi oluyor: kendilerinin de hrsz olduunu. Bararak
pek ok eyi ele veriyorlar. Bunlardan birisi: "Bakn, ben hrsz deilim, nk buna ok
karym. Ben ahlakl birisiyim." Yankesiciler en ok baranlardr, ve gerek hrsz
yakalanacak olursa o zaman dier yankesiciler herkese ne kadar namuslu olduklarn
gstermek iin onu dveceklerdir.
Bu ok ama ok karmak bir mekanizma. Dindar birisi tamamen farkl olur. O affetmeyi
bilir, anlayldr. Adamn eksiklerini ve sorunlarn grebilecek kapasitededir. O kadar kat
ve acmasz deildir - olamaz. Anlay sonsuzdur.
Bu sutralara girmeden nce birka eyi anlamak gerekiyor.
nce: gnah kavram, ahlaksz davran kavram. Nedir ahlaksz olan? Ahlakszl nasl
tarif etmeliyiz? Ve kriteri nedir? Hindistan'da ahlakszlk saylan ey in'dekinden farkl.
Hindistan'da ahlakszlk saylan bir ey ran'da saylmayabilir, ve Rusya'da gayet normal
karlanan bir ey de Hindistan'da ahlakszlk damgas yiyebilir. Bin bir tane ahlak kural
var. Nasl karar verilecek? - nk imdi dnya global bir ky haline geldiine gre epey
bir karmaa oluyor. Hangisi doru?
Et yemek doru mu? Ahlakl davran m ahlakszlk m? Vejetaryenler ahlakszlk diyor.
Birok Jain pek ok kez bana gelip diyorlar ki, "Peki sa'nn et yemesine ne demeli? sa
nasl aydnlanm birisi olabilir - ve sen yle olduunu sylyorsun - bu nasl olabilir?
Adam et yiyor." Bir Jain iin et yedii halde sa'nn aydnlanm olmas imkansz bir olay.
Ayn zamanda bana gelip "Ramakrishna nasl aydnlanm olabilir? Balk yiyor. Yani
olamaz," diyorlar. Onlarn gayet belirgin bir kriteri var - vejeteryenizm.
Bir Jain rahibi ile konuuyorduk, ve bana dedi ki, "sa veya Ramakrishna'nn aydnlanm
olduuna inanamyorum, et yiyor onlar."
Ona dedim ki, "Dnyada st imenin et yemekle edeer olduunu dnen insanlar
olduunu biliyor musun? -nk o da hayvansal gda. Evet, st bir hayvann gdas.
Nerdeyse kan gibi nk anne kanndan geliyor. Ayrca ii canl bakteri dolu. Dnyada
baz insanlar, gerek fanatikler, iyice arya kayor. St, peynir ve tereya hayvansal
gdalar - onlardan da uzak durmal."
Jain rahibine sordum: "Mahavir st ierdi. Buna ne dersin? Hayvansal bir gday iiyordu.
Kendisi aydnlanm myd? Hindistan'daki din yazlar stn en saf gda olduunu
sylyor - sattvika - en saf gda st. Ama deil. O da hayvani gda!"
Stn hayvani gda olduunu duyunca Jain rahibi terlemeye balad. Ve dedi ki, "Sen
neler sylyorsun? St sattvik bir gdadr, en saf gda!"
Ben de dedim ki, "Ama bu bilimsel bir analiz. Aksini ispatla. O yzden ok st iince
yzn kzaryor: st kan yapar - sende kana dnyor. O yzden st yaamsal nem
tayor. Ve st yzde yz bir gda, o nedenle ocuklar sadece stle besleniyor. Her trl
gday salyor. Ete, kana dnyor, deriyi, kemii, ilii oluturuyor; her eyi o salyor.
Saf hayvansal bir gda. imdi kimin hakl olduuna nasl karar vereceiz?"
Bin bir tane ahlak kural var. Karar vermeyi srdrrsen zor durumda kalrsn; senin iin
durum imkansz hale gelir. ldrrsn, yemeden imeden, uykudan kesilirsin, hibir ey
yapamazsn!
Nefes almaktan korkan bir Jain mezhebi var. Nefes almak ahlakszlk, nk her nefeste
evrende yaayan havadaki bir sr ufak hcreyi ldryorsun. Bu doru. O yzden
doktorlar maske takyor, bylece etrafta dolaan mikroplar iine ekmemi oluyor -
enfeksiyonlar. O Jain mezhebi de nefes almaya korkuyor. Nefes almak ahlakszlk oluyor.
Yrmek ahlakszlk saylyor - gece asla yrmeyen Jain'ler var nk karanlkta bir
karncay veya baka bir eyi ldrebilirler. Mahavir gece asla hareket etmezdi, yamurlu
mevsimde de yle nk o zaman etrafta ok daha fazla bcek oluyordu. Hareket etmek
zorlayor, nefes almak zorlayor. Btn ahlak kurallarna uymaya kalkarsan ya delirirsin
ya da intihar edersin. Ama intihar etmek de ahlaka aykr!
Eer her trl ahlak kuralna kulak verecek olursan bu mantkl gzkyor: intihar et
gitsin. Bu ahlaka en az ters den ey gibi gzkyor. Bir hareket ve iin bitiyor, o zaman
ortada ahlakszlk falan kalmyor. Ama ite bu da ahlakszlk oluyor. Ve unutma, intihar
ettiinde yalnzca sen lmyorsun. Tek bir kiiyi ldrmyorsun. Bedeninde canl
milyonlarca hcre var, milyonlarca can tayorsun, onlar da seninle lyor. Yani
milyonlarca insan ldryorsun. Peki oru tutmak ahlakl bir i mi deil mi?
Bazlar oru tutmann ahlakl olduunu, bazlar da olmadn sylyorlar. Neden? -
nk oru tuttuunda bir sr hcreni alktan ldryorsun. Oru tutunca her gn bir
kilo kaybediyorsun. indeki pek ok eyi ldryorsun. Her gn bir kilo arlk yokoluyor.
Bir ay iinde bir deri bir kemik kalacaksn. inde yaayan btn o insanlar - minicik
insanlar - hepsi lecekler. Sen hepsini ldrm olacaksn.
Sonra oru tutmay et yemeye benzetenler var. Aman...ne kadar acaip. stelik doru da,
bir mant var bunun. Bir kilon eksildiinde nereye gidiyor? Sen yemi oluyorsun!
Bedeninin her gn o tr gdaya ihtiyac var. Sen bunu dardan gda alarak yerine
getiriyorsun. Eer dardan gda almazsan... beden yemeyi srdrr nk ihtiyalar
vardr; yirmi drt saat boyunca yaamak zorundadr. Belli bir yakt ister. Sonra da kendini
yemeye balar. Oru tutmak yamyamlk anlamna geliyor.
Bu ahlak kurallar seni ldrtabilir! Semenin yolu yok. O zaman bence ahlakl olan nedir?
Farknda olmak ahlakllktr. Sorun senin ne yaptn deil. Eer onu tam bir farkndalk
iinde yapyorsan o zaman her ne ise - ne olduu konu d - ne olduunu gz nne hi
almadan, eer yaparken tam olarak farknda isen o zaman ahlakl bir harekettir. Farknda
olmadan, bilinsizce yapyorsan bu ahlakszlktr.
Bana gre ahlak farkndalk anlamna gelir.
Dnyada bir tek Franszcada vicdan ve bilin ayn kelime ile ifade ediliyor. Bu bence ok,
ok gzel. Bilin vicdandr. Normalde, bilin ile vicdan farkl eylerdir. Bilin senindir.
Vicdan sana bakalar tarafndan verilir; bir artlanmadr.
Bilinli yaa, gittike daha bilinli ol, bylece zamanla daha ahlakl olacaksn - ve ahlak
olmayacaksn. Ahlakl olacaksn, ama ahlak deil. Ahlak bekilii irkin bir fenomendir.
imdi sutralar:
SA ZEYTN DAINA IKTI.
Bilincinin tozlandn hissettii zaman hep dalara kard. Varln, bilincini temizleyip
arndrmak iin tek bana dalara giderdi. Bu senin banyo yapmana benziyor, banyodan
sonra kendini taze, zinde hissediyorsun.
Meditasyon iini ykamak gibidir. Her gn birka dakika yalnz kalmak arttr; yoksa ok
toz tutarsn, ve o toz yznden gzlerin dnyay grmez, veya doru gremez. Baz
eyleri arpk grebilirsin.
Buna hi ahit olmadn m? Gzne toz kaar, ve grn bozulur. Ayn ey isel grn
iin de geerli -isel gz - bir dolu toz birikiyor ve bu toz ilikilerden bulayor. Tozlu bir
yolda giderken stn ban nasl kirleniyorsa tozlu insanlarla dp kalknca da toz
tutuyorsun. Onlar tozlarn her yere sayorlar, yanl titreimler yayyorlar - ve bu
konuda bir ey yapamazlar, aresiz kalyorlar. Onlar lanetle demiyorum. Ellerinden ne
gelir ki?
Bir hastaneye gitsen ve herkes hastaysa, ve her yere hastalklarn yayyorsa - bu
ellerinde deildir onlarn. Nefes alyorlar ve enfeksiyonlar yaylyor. Hi hastane
ziyaretine gittiinde bunu grmedin mi? Hastanede bir saat geirdikten sonra kendini bir
ekilde hasta hissedersin, halbuki ilk bata gayet iyiydin? Hastane kokusu, doktor ve
hastabakclarn yzleri, tbb alet edevat, ve hastaneye zg o koku, ve hep mevcut olan
hastalk ve lm havas...birisi mutlaka lyordur.
Sadece bir saat geir, bunalma girersin; iin bulanr.
Hastaneden knca mthi rahatlarsn. Ayns dnya iin de geerli. Bunu bilmiyorsun
nk dnyada yayorsun. Hastanede alan doktor ve hemireler - onlar duyarsz
olmak zorundalar; yoksa lrlerdi, orada yaamaya dayanamazlard. Duyarsz olmular;
ilerine devam ediyorlar.
Bu nedenle ou kez doktorlarn fazlasyla duyarsz olduklarn grrsn - bu onlarn
korunmasdr. Hasta ikayetlerini sralar, ve doktor neredeyse onu dinlemez bile. Hasta
yaknlar doktorun peinden koturur, hastann ikayetlerini sralarlar... Ve o der ki,
"Hepsi geecek. Yarn sabah geleceim. Hastalarm ziyaret ederken durumunu
greceim." Sen ok endielisin, o ise gayet rahat. Bu ekilde kendini koruyor. Fazla
duyarl olursa hayatta kalamaz. Kat olmak, etrafna bir duvar rmek zorunda. Bu duvar
onu koruyor -hastaneden, hastalardan ve tm o atmosferden. Doktorlar kat, duyarsz
oluyorlar; hemireler kat, duyarsz oluyorlar.
Dnyada da ayns oluyor. Oras kocaman bir hastane, nk herkes hasta ve lm
deinde; herkes fke, iddet, saldrganlk, kskanlk ve sahiplenme duygusu ile dolu;
herkes sahte, numarac, ve herkes ikiyzl - dnya byle. Sen bunu hissetmiyorsun, ama
aranda bir sa dolanca o hissediyor nk o ykseklerden geliyor. O dalardan iniyor.
Himalayalara gidip birka gn o tazelii yaadktan sonra vadiye indiinde havann ne
kadar tozlu, ar, irkin olduunu hissedersin. O zaman karlatrabilirsin.
Himalayalardaki katksz sular grrsn - sonsuza dek akan emeler, ve berrak sular -
sonra da evdeki musluk suyunu. O zaman karlatrabilirsin. Ancak meditasyon yapan
biri dnyann hasta, buradaki her eyin yanl olduunu bilir. O kii aranzda dolatnda
zerinde toz biriktiini senden ok daha fazla hisseder, nk sen duyarlln yitirmisin.
Bir ayna olduunu unutmusun! Sadece bir toz yuttuunu biliyorsun. Ancak meditasyon
yapan biri ayna olduunu bilir.
O yzden sa tekrar tekrar dalara kar.
SA ZEYTN DAI'NA IKTI. VE SABAH ERKENDEN
TEKRAR TAPINAA GELD, VE BTN NSANLAR
ONUN HUZURUNA GELD; VE O OTURDU,
VE ONLARA DERS VERD.
Tapnaa ancak dalara ktktan sonra girebilirsin - ve bu da illa ki dalara gitmen
gerektii anlamna gelmez. Bu d dnyaya ait bir fenomen deildir. Da senin iindedir.
Yalnz olabiliyorsan, birka saniyeliine dnyadan kopabiliyorsan, tazeliini yeniden
yakalayabilirsin. Ve ancak o zaman tapnaa girebilirsin, nk ancak o zaman sen bir
tapnak olursun. Ve ancak o zaman tapnaktaki varln gerek olur; ve aranda bir uyum
oluur. Unutma, sen kendi tapnan tapnaa getirmediin srece ortada tapnak olmaz.
Tapnaa gider de kendi tapnan oraya getirmezsen oras sadece bir ev haline gelir.
sa bir eve girdiinde oras tapnaa dnr. Sen bir tapnaa girdiinde oras eve
dnr - nk biz kendi tapnaklarmz ieri tarz. sa nereye gitse oras tapnaa
dnr, varl bu kutsal zellii tar. Ve ancak tapna ve dalarn tazeliini, ve el
dememiliini getirdiin zaman sen de ders verebilirsin. Ancak buna sahip olduunda
ders verebilirsin.
VE SABAH ERKENDEN TEKRAR TAPINAA GELD,
VE BTN NSANLAR ONUN HUZURUNA GELD;
VE O OTURDU, VE ONLARA DERS VERD.

VE DN YORUMCULARI VE SAHTE DNDARLAR ONUN
HUZURUNA ZNA HALNDE YAKALANAN BR KADINI
GETRDLER; VE ONU ORTALARINA KOYDUKLARINDA,

ONA DEDLER K, USTA, BU KADIN ZNA HALNDE
ELE GERLD, TAM DA SU STNDE.
MD MUSA KANUNDA BZE YLE EMREDYOR,
BYLELER TALANMALI:
AMA SEN NE DYORSUN BU E?
Bu sa'nn yaamndaki en nemli derslerden biridir. Ona yava, dikkatli, temkinli yakla.
Ve din yorumcular ve sahte dindarlar... Burada "ahlak dersi verenler ve pritenler"
diyebilirsin. O gnlerde, ahlak hocalarna, bilginlere, alimlere bu isimler veriliyordu - din
yorumcular ve sahte dindarlar. Bunlar grnrde pek saygdeer insanlard. Yzeyde
gayet ahlakl numaras yapan egolar byk kiilerdi: "Biz ahlaklyz ve dier herkes
ahlaksz" - ve hep bakalarnda hata arayp bulurlar. Btn hayatlar bundan ibarettir:
kendi zelliklerini iyice iirip dierlerininkini sfra indirgemek.
Pritenler, ahlak bekileri, onun huzuruna zina halinde yakalanan bir kadn getirdiler.
imdi sa gibi bir adama gelirken alakgnll bir tavr almalsn, ondan bir eyler
renmeye hazr olmalsn; bu nadir ele geen bir frsat. Ama bu aptallar geliyorlar ve bir
de kadn getiriyorlar. Yanlarnda o sradan, orta dzeydeki zekalarn, salaklklarn
tayorlar.
VE DN YORUMCULARI VE SAHTE DNDARLAR
ONUN HUZURUNA ZNA HALNDE YAKALANAN
BR KADINI GETRDLER...
sa veya Buda gibi birine giderken onun bilincini paylamaya, ona katlmaya hazr
olunmas gerektiini bile renememi bu adamlar: onunla iice olmaya gidilir. Oraya
hayatn sradan sorunlarn tamazsn; bunlar gereksizdir. Bu ok deerli bir frsat
harcamak olur; sa'nn vaktini de tabii. Ve onun fazla vakti yoktu, sana daha nce
dediim gibi - sadece yllk bir dnem. Ve bu aptallar onun vaktini byle harcyorlar...
Ama belli bir stratejileri vard: bir tuzak.
VE DN YORUMCULARI VE SAHTE DNDARLAR
ONUN HUZURUNA ZNA HALNDE YAKALANAN
BR KADINI GETRDLER; VE ONU ORTALARINA
KOYDUKLARINDA, ONA DEDLER K, USTA, BU KADIN
ZNA HALNDE ELE GERLD, TAM DA SU STNDE.
imdi, zina nedir acaba?
Bilinli bir insan diyecektir ki eer bir adam sevmiyorsan - belki de adam kocan - eer
onu sevmiyorsan ama onunla yatarsan bu zinadr. Eer bir kadn sevmiyorsan - ve o
karn olabilir - ama onunla yatyorsan onu smryorsun, aldatyorsun. Bu zinadr.
Ama ahlak hocalarnn ve namus bekilerinin ve sahte dindarlarn ve din yorumcularnn
tarifi bu ekilde deil. Onlarn tanmlamas kanunlara dayanyor. Bir kadn ein deilse ve
sen onunla yatarken yakalandysan bu zinadr. Bu hukuki bir durum, teknik bir aklama.
Kalp deil kanun gz nne alnyor. O kadn veya erkee ok ak olabilirsin, ama bu
dikkate alnmayacaktr. Bilinsiz zihniyet yksek duygular deerlendiremez. Ancak en
alak olanlarla ilgilenebilir.
Onun sorunu hep hukuksaldr. O senin kadnn m? Karn m? Resmi nikahnz var m? O
zaman iyi, o zaman bu gnah saylmyor. Eer karn deilse, evli deilseniz... ok
sevebilirsiniz, stelik sonsuz sayg duyabilirsiniz - neredeyse tapabilirsiniz o kadna - ama
bu bir gnahtr, zinadr.
Bu insanlar o kadn sa'ya getirdiler, ve...
ONA DEDLER K, USTA, BU KADIN ZNA HALNDE
ELE GERLD, TAM DA SU STNDE.
Geenlerde yirminci yzyln balarnda Japonya'ya giden ngiliz uyruklu Hristiyan bir
misyonerin anlarn okuyordum. Onu Tokyo'da gezdirmiler. Ev sahibi ona ehri
gstermek istemi. Halka ak bir hamamda plak kadn ve erkeklerin birlikte
ykandklarn grm. Fena halde ayplam.
Orada be dakika durmu, her eyi izlemi, sonra da ev sahibine, "Bu ahlakszlk deil mi
- kadnlar ve erkekler herkesin iinde birlikte rlplak ykanyorlar?"
Ve ev sahibi demi ki, "Efendim, bizim lkemizde bu ahlakszlk deildir, ama durup
seyretmek ahlakszla girer. Bu konuda zgnm." Sonra eklemi, "Burada sizinle
dururken byk sululuk duyuyorum, nk eer plak ykanmak istiyorlarsa bu
ONLARIN bilecei i. ONLARIN zgrl. Ama siz niin burada duruyorsunuz? Bu irkin
ve ahlaka aykr bir davran".
Misyonerin bak as yaygn olandr, ev sahibininki ise sra d saylyor.
Baz insanlar diyor ki, Usta, bu kadn zina halinde ele geirildi, tam da su stnde.
Kadn seviirken yakalamlar.
Bir ey daha: Adam nerede? Kadn kendi bana m zina yapyordu...? Kimse bu yk
hakknda bu soruyu sormamtr. Hristiyanlk zerine bir sr kitap okudum, ilerinde hi
kimse "Adam nerede?" diye sormuyor.
Ama bu erkein egemen olduu bir toplum. Haksz olan hep kadndr, erkek deil. Erkek
bir gzel serbest kalr. Kendisi de bir namus bekisi, saygdeer bir kiilik olabilir -ama
lanetlenen kadn olacaktr. Buna daha evvel hi rastlamadn m? Fahieler lanetlenir, peki
ya mterileri? O insanlar nerede? Lanetleyenlerle ayn kiiler olmallar.
Pritenler irkin insanlardr. Kendileri yaamazlar, stelik bakalarnn yaamasna da izin
vermezler. Tek elenceleri bakalarnn keyfini, cokusunu ldrmektir.
Peki bu insanlar burada ne yapyorlar? Baka ileri yok mu? Kendi sevgilileri yok mu?
Bunlar nasl insanlar? Zina yapanlar arayp bulmalar iin biraz sapk ruhlu olmalar lazm.
Hem sonra adam nerede? Hep sadece kadn lanetlenir zaten.
Neden hep kadn lanetlenir? nk kadn kadndr ve adam baskn taraftr, ve tm
kanunlar erkekler hazrlar. Hepsi nyargl ve taraf tutan kanunlardr bunlar. Kanunlar
hep zina halinde yakalanan kadna ne yaplacan yazar, ama erkee ne yaplmas
gerektii konusunda hibir ey demez. Yok, derler ki, "Erkek sonuta erkektir. Ve
erkekliini yapacaktr." Sorun olan hep kadndr.
Erkek kadnn rzna gese bile kadn lanetlenir; tecavzc deil kadn saygnln yitirir!
Bu ok irkin bir durum. Buna dini bir olay diyemeyiz, olduka politik saylr - erkein
lehine ve kadnn aleyhine. Ve senin tm szde ahlak kurallarn da byledir.
Hindistan'da, eskiden bir koca ldnde kars da onun cenazesi ile birlikte yaklmak
zorundayd, namuslu olduu ancak bu ekilde kantlanrd. Onun bir sati olmas, kocas ile
lmesi gerekiyordu. Eer lmezse, bu iffetsiz olduu anlamna geliyordu. Bu onun kocas
olmadan yaamak istedii, hatta kocasnn lmesini istedii, imdi de zgrlk istedii,
belki bakasna ak olabilecei anlamn tayordu.
Hindistan'da o zamanlar koca ldkten sonra kadn iin hibir hayat kalmad
dnlyordu. Koca ldyse onun da lmesi gerekiyordu. Ama kadn lrse adamn ne
olaca hakknda bir ey sylenmiyordu - onun da kadnla lmesi gerektii gibi bir kural
yoktu. Hayr, sorun bu deildi. Kadn ldkten hemen sonra.. .Hindistan'da bu her gn
oluyor - insanlar karlarnn cesedini yakyorlar, sonra da eve gelip yeni evlilikleri
konusunda kafa yormaya balyorlar - adam yeni bir kadn nerede ve nasl bulacak. Bir
gn bile kaybedilmiyor.
Erkekler ve kadnlar iin ahlak kurallar farkl. Bu da ok bilinsiz, ve gayet ahlaksz bir
ahlak anlay oluyor.
Benim ahlak tanmlamam bilince dayanyor, ve bilin de ne erkektir ne de dii. Bilin
sadece bilintir. Bir ey ancak bilincin tarafndan kararlatrldnda snflar st olur,
beden, snf, inan kstlamalarn aar. Ve ancak o zaman ahlakl olur.
Usta, diyorlar, bu kadn zina halinde ele geirildi, tam da su stnde.
MD MUSA KANUNDA BZE BYLELERNN
TALANMASI GEREKTN EMREDYOR:
AMA SEN NE DYORSUN BU E?

BYLE DEDLER, ONU KIKIRTMAK N,
BYLECE ONU SULAYABLECEKLERD.
AMA SA ELD, VE PARMAIYLA YERE YAZI YAZDI,
ONLARI DUYMAMI GB YAPARAK.
te tuzak buydu. sa'y tuzaa drmek istiyorlard, nk Musa byle kadnlarn
talanmas gerektiini sylemiti. Adam hakknda hibir ey sylenmemiti. Byle bir
kadn talanarak ldrlmeliydi: bunu Musa sylemiti. Bylece sa iin bir sorun
yaratyorlar. sa dese ki, "Evet, Musa'nn dediini yapn," o zaman onu sulayabilirler,
nk o hep sevgi, anlay, merhamet ve aftan bahsediyor. O zaman "Nerede kald senin
anlayn? Hani affediyordun? Hani sevgin? Bu kadnn talanarak ldrlmesini
sylyorsun? Bu kat ve acmasz ve iddet dolu."
Hilebaz adamlar.
Ve eer sa derse ki, "Bu doru deil. Musa yanl sylemi," o zaman da "Demek sen
Musa'y ykmaya geldin? Demek dinimizi yozlatrp yokedeceksin? stelik insanlara
'Yoketmeye deil yerine getirmeye geldim' diyorsun. Buna ne diyeceksin? Madem yerine
getireceksin, o zaman Musa'nn kanununu yerine getir!" Bylece bir ikilem yaratyorlar.
Tuzak bu ite. Unutma, esas dertleri kadn deil, onlarn hedefi sa; kadn sadece bir
bahane. yle de bir dava ki bu... O nedenle su stnde, diyorlar. Bylece kadnn
gerekten zina yapp yapmad sorusu gndeme gelmeyecek. Bu durumda sa'nn bir
k noktas olabilirdi. Derdi ki, "nce gerekten neler olduuna bir bakalm. Tanklar
dinleyelim. nce karara varlsn." Bu da yllar alrd. O nedenle "Su stnde! Tam da i
stndeyken yakaladk. Hepimiz ahidiz, o yzden baka bir karara gerek yok. Ve kanun
gayet ak: Musa byleleri talanmal diyor" eklinde konuuyorlar.
...AMA SEN NE DYORSUN BU E?
"Musa ile hemfikir misin? yleysen sevgi ve anlayn ne olacak - btn mesajn?
Hemfikir deilsen, o zaman 'Yerine getirmeye geldim' derken neyi kastediyorsun? O
zaman Musa'nn kanununu ykmaya geldin sen. Demek Musa'dan stn olduunu
dnyorsun? Musa'dan daha bilgili olduunu mu sanyorsun yoksa?"
AMA SEN NE DYORSUN BU E? BYLE DEDLER,
ONU KIKIRTMAK N, BYLECE ONU
SULAYABLECEKLERD. AMA SA ELD,
VE PARMAIYLA YERE YAZI YAZDI,
ONLARI DUYMAMI GB YAPARAK.
Neden? sa niye eildi? Niin yere yazmaya koyuldu?
Bir nehir kenarndaydlar. sa kumda oturuyordu. Niye kuma yazmaya balad? Ne
olmutu?
Bir eyin anlalmas gerekiyor: bu her zaman nazik bir durumdur. rnein, ben Buda
tarafndan sylenmi bir eyin yanl olduunu dnrsem bunu sylemekte ok
tereddt ederim. O hatal olamaz. Mutlaka yanl anlalmtr. Birileri onun adna
konumutur. Ama imdi bunu ortaya koymak imkansz, nk din kitaplar aka
belirtiyor...
sa tereddt ediyor... sa endieli. Musa aleyhine tek bir laf etmek istemiyor, ama
sylemek zorunda, o yzden tereddt ediyor. Musa aleyhine konumak istemiyor nk
Musa o ekilde konumu olamaz. O kendi iinde bundan gayet emin. Ama onun hisleri
belirleyici olamaz. Bu insanlar derler ki, "Sen de kimsin? Biz ne diye senin hislerini
nemseyelim? Elimizde atalarmzdan kalan yazl belgeler var. te orada aka yazyor!"
sa, Musa aleyhine bir ey sylemek istemiyor, nk gerekten de Musa'nn dediklerini
yerine getirmeye gelmi. Bu dnyada aydnlanan herkes kendinden nce aydnlanm
olan tm kiilerin dediklerini yerine getirir. Bazen onlarn aleyhine konusa bile o zaman
da onlar yerine getiriyordur, nk aleyhlerinde konuuyor olamaz. Sen yle sansan bile
o aslnda gelenek ve yazl emirler aleyhinde bir eyler sylyordur. Ama insanlar onun
Musa, Buda, brahim aleyhinde konutuunu sanrlar. te o yzden eiliyor. Kuma
bakmaya balyor ve yazyor. Ne yapacan bilemiyor. Bir k yolu bulmas lazm.
ADAMLAR KENDSNE SORU SORMAYI SRDRNCE
YERNDEN DORULDU, VE ONLARA YLE SESLEND,
ARANIZDA GNAHSIZ OLAN KM VARSA
KADINA LK TAI ATAN O OLSUN.
Bu gerekten inanlmaz, ok gzel - tereddt buydu ite. Doru denklemi bulmutu.
Musa aleyhine tek sz sarf etmezken onu desteklemedi de. Bu ince noktay anlamak
gerek.
sa hakikaten ok zekiydi - eitimsiz, ama zeki, snrsz farkndala sahip bir adam. k
yolu bulabilmesinin tek nedeni budur.
Diyor ki, aranzda gnahsz olan kim varsa..."Aynen yle," diyor - Musa'nn hakl
olduunu direkt olarak ifade etmiyor. Ama diyor ki, "Aynen yle. Eer Musa yle dediyse,
yledir. Ama o zaman, bu kadna ilk ta kim atacak?"
ARANIZDA GNAHSIZ OLAN KM VARSA
KADINA LK TAI ATAN O OLSUN.
"Hadi balayn, ama sadece gnahsz olanlarnz..."
Bu sa'nn olaya getirdii bir yenilik. Ancak gnahszsan yarglayabilirsin. Ancak
gnahszsan cezalandrabilirsin. Sulananla ayn durumdaysan o zaman ne anlam
kalyor? O zaman kim kimi cezalandracak?
VE TEKRAR ELD, VE YERE YAZDI.
Neden tekrar eildi? nk korkmu olmal; bir aptaln ortaya kma ihtimali her zaman
mevcut. sa herkesin bir ekilde gnah ilemi olduunu biliyor. lemedilerse bile
akllarndan geirmilerdir - bu da ayn kapya kar.
Dnmen veya yapman arasnda fark yok. Unutma, gnah ile su arasndaki fark udur:
Suun ilenmesi gerekir, ancak o zaman su kapsamna girer. Hayalini kurabilirsin, ama
ii eyleme dkmediin srece hibir mahkeme seni yarglayamaz nk ortada su
yoktur. Ve mahkemeler sula ilgilenir, gnahla deil. Peki gnah nedir? "Bu adam
ldrmek istiyorum" diye dnmek gnahtr. Buna hibir mahkeme mdahale edemez.
Dersin ki, "Evet, bunu tm hayatm boyunca dndm" - ama dnceler mahkemenin
gcn aar. Dnmeye iznin var. Hibir mahkeme birisini ldrmeyi hayal ettin diye
seni cezalandramaz. Her gn hayal kurabilir, istediin kadar insan katledebilirsin. Bunu
eyleme dkmediin srece kimse seni sulayamaz. Eer bu hayal geree dnr de
topluma zarar verirse o zaman su olur. Ama gnahtr, nk Tanr dncelerini
okuyabilir. Onun eylemlerini izlemesi gerekmiyor. Savc eylemlerini yorumlamak zorunda
nk dncelerini okuyamyor.
Ama Tanr iin farketmez; ister dn ister yap, hepsi ayn. Dndn anda yapm
saylyorsun.
O nedenle sa, "Aranzda gnahsz olan kim varsa" diyor...susuz deil. Aranzda
gnahsz olan kim varsa, kadna ilk ta atan o olsun, diyor. Aradaki fark asrlardr
biliniyordu: eer aklndan geirdiysen gnah ilemi saylyorsun.
VE TEKRAR ELD...
Bu sefer niye? - nk eer gzn insanlara dikerse baklar fazlasyla kkrtc olabilir.
nsanlara bakarsa aralarndan birisi srf onun baklarndan alnd iin zavall kadn
talayabilir. Kimsenin alnmasn istemiyor; geriye ekiliyor. Eiliyor sadece, yine kuma
yazyor - orada yokmu gibi yaparak. Yok oluyor, nk varl tehlikeli olabilir. Eer onu
tuzaa drmeye geldilerse ve varln hissederlerse kendi vicdanlarn, kendi bilinlerini
hissetmeleri zor olabilir. sa kendi iine ekiliyor, onlar dnmek iin zgr brakyor.
Araya girmiyor; varl rahatsz edici olabilir. Onlara bakarsa bu egolarn rahatsz edebilir.
Ve bu kamalarn da zorlatrr, nk orada ehrin ileri gelenleri vardr - saygdeer
insanlar...ve sa gzlerinin iine bakarken nasl kaabilirler? Kaar da kadna ta atmazsa
bu gnahkar olduunun ispat saylacaktr.
Tekrar eiliyor, yine kuma yazyor, onlara bir ans tanyor - kamak istiyorlarsa
kaabilirler.
VE ONU DUYANLAR,
KEND VCDANLARINCA MAHKUM EDLDKLERNDEN...
sa onlar rahat brakyor. Adamn gzellii de burada zaten. Varln ortaya koymuyor;
orada yokmu gibi yapyor. nsanlarn kendi vicdanlar rahatsz oluyor. Biliyorlar. Belki
birok kez bu kadn arzuladlar, hatta onunla ilikiye girdiler. Belki bu kadn bir fahie, ve
tm bu saygdeer insanlar onunla seks yaptlar. nk bir fahie olmas btn kentin ie
bulam olduu anlamna gelir.
Hindistan'da, eski alarda, fahielere nagarvadhu denirdi, yani tm kentin kadn. Bu
yerinde bir isimdir.
Ksacas bu insanlarn hepsi bir ekilde bununla veya baka kadnlarla har neir olmu
olmallar - eylemde olmasa da dncelerinde.
Bana kalrsa vakit akamd ve gne batyordu, hava kararyordu ve sa kuma yazyordu,
eilerek, ve hava kararyordu. Ve insanlar karanlkta birer birer yokoldular.
VE ONU DUYANLAR, KEND VCDANLARINCA
MAHKUM EDLDKLERNDEN, BRER BRER DIARI IKTILAR, EN YALISINDAN
BALAYIP EN SONUNCUSUNA KADAR...
nce tabii ki en yallar kat, nk onlar en uzun sre yaamlar ve en fazla gnah
ilemilerdi. Genlerin o kadar ok gnah olmaz; buna frsat bulacak kadar
yaamamlardr. Ama nce en yallar kat. nde duranlar yavaa arkaya doru
uzaklap oradan da kamlardr. nk bu adam byk bir sorun yaratt: tm durumu
tersine evirdi. Onu tuzaa drmeye gelmilerdi ve imdi kendileri tuzaa dt.
Bir sa'y veya Buda'y tuzaa dremezsin; bu imkanszdr - sonunda sen faka basarsn.
Senin zeka dzeyin onlardan dk. Daha stn zekal birini nasl tuzaa drebilirsin?
Bu aptalca olur. stn zekal olan seni hemen alt eder, nk btn varln aka
grr.
sa da bu insanlarn vicdann grm olmal - o bunu yapabilirdi - bir sr gnahlar
olduunu da grmtr. Hatta, orada dururken bile, kadn dnyor olabilirler: onu
nasl elde edebileceklerini. Belki gnah bir bakas iledii ve kendilerine frsat
brakmad iin fkelidirler. Belki de kskanyorlardr: oraya getirilmeyen adamn yerinde
kendileri olsun isterlerdi. sa yukardan onlarn kalplerinin iini okumu olmal. Hepsini
tuzaa drd. Onlar kendi tuzaklarn, Musa'y, yasay vs. unuttular. Aslnda Musa ve
kanun hi umurlarnda deildi ki. Bunun da anlalmas gerekiyor.
Onlar bu kadn talamakla, cinayetin zevkini karmakla ilgileniyorlard. Gnah ilemi
olan birini cezalandrmak peinde olduklarndan deil; bu sadece bir bahaneydi. Onlar bu
kadn ldrme frsatn karmak istemediler. Musa'y bu uurda kullanabilirlerdi.
Musa bin bir eit sz sylemitir. Bunlar adamlar ilgilendirmiyordu. O szlerin hibiri ile
ilgilenmiyorlard. Bir tek ilgileri vard: Musa diyordu ki zina halinde ele geirdiiniz kadn
talayabilirsiniz. Onlar da bu iddet ve cinayet frsatn karmak istemediler, iddet
kanuna uygun olunca kim karmak ister? Hem iddetin tadn karacaklar, hem de
Musa'nn sadk mridleri ve kanuna uyan vatandalar olmann. Ama her eyi unuttular.
sa'nn tek bir sz ile Musa'y unuttular... O her eyi tersine evirdi. lgileri kadndan
kendilerine kayd. Onlar deitirdi, yollarndan dndrd -yz seksen derece bir dn.
Onlar kadn, Musa'y ve sa'y dnyorlard, ve sa tm bak alarn deitirdi. Onlar
kendi hedefleri haline getirdi. Bilinlerini tersine evirdi.
imdi diyor ki, "Siz kendinize bakn. Eer bu gne kadar hi gnah ilemedinizse, o
zaman...o halde buyrun, kadn ldrn."
VE SA YALNIZ KALDI, VE KADIN ORTADA
AYAKTA DURUYORDU.

SA DORULUP DA KADIN DIINDA KMSEY
GREMEYNCE KADINA DED K, KADIN, NEREDE SEN
SULAYANLAR? H SEN LANETLEYEN OLMADI MI?
Demiyor ki, "Seni suluyorum..." Nerede seni sulayanlar? Bir dakika bile olsun onlara
katlmyor. Yarglamyor, lanetlemiyor. Kadna tek laf etmiyor. Sadece diyor ki:
KADIN, NEREDE SEN SULAYANLAR?
H SEN LANETLEYEN OLMADI MI?
Hepsi gitti mi? Sana ta atan olmad m?
KADIN, HKMSE, EFENDMZ, DED.
Kendisini srf fiziksel olarak kurtarmakla kalmayp asla da sulamayan bu adama kar
derin bir kran ve sayg duymu olmal. Ruhunu da kurtard ayrca. inde sevgi ve
anlaytan baka bir ey olmayan o gzlere bakm olmal.
Bu dindar insandr ite. Ahlak merakls hep lanetler, sular; dindar olansa kabullenir,
affeder.
KADIN, HKMSE, EFENDMZ, DED.
VE SA ONA DED K, BEN DE SEN LANETLEMYORUM:
GT, VE ARTIK GNAHA GRME.
sa diyor ki, "Endielenecek bir ey yok - geti. Gemi gemitir, oldu bitti. Unut gitsin.
Ama bu durumdan ders al. Gelecekte ayn hatalar ileme - eer hata olduunu
dnyorsan. Ben seni sulamyorum."
BEN DE SEN LANETLEMYORUM... "
"Ama eer yanl bir ey yaptnsa bunu sen bilirsin. Bir daha yapma. Gemii unut, ve
tekrarlamay brak."
Btn Budalarn, salarn ve Krishnalarn mesaj budur ite: Gemii unut, ve onu
anlyorsan, tekrarlama. Bu yeterlidir. Ceza yok, yarg yok. Bir ey yapyor idiysen
aresizdin. Bilinsizdin, senin de snrlarn var. Arzularn, tatmin olmam isteklerin var.
Her ne yaptysan o yapabilecein tek eydi. O zaman seni sulamann ve lanetlemenin
anlam var m? Yaplabilecek tek ey var: bilincin ykseltilebilir.
Ve imdi o kadn daha yksek bir bilin dzeyine eriti. ldrleceinden korkmu olmal.
Sonra bu adam tek bir sz ile onu lmden kurtard. Sadece o kadar da deil, onu
sulayanlar dald. Bu adam bir mucizeyi gerekletirdi! Onu ldrmedikleri gibi kendileri
de hrsz misali gece karanlnda kap gittiler. Bu adam bir sihirbaz.
Ve imdi de, "Seni lanetlemiyorum. Eer yanl bir eyler yaptn dnyorsan, bir
daha yapma. Bu kadar yeter," diyor. Kadn yolundan eviriyor.
te bu ykselmektir. sa yksekte. Onunla yakn temasa geersen sen de ykselirsin. Bu
ezamanllk oluyor -nedeni yok. Kadn oraya geldiinde kendini lanetliyor, kendinden
utanyor, intihar dnyor olmalyd. sa bu kadn yceltti, deitirdi.
KADIN, HKMSE, EFENDMZ, DED.
sa Efendi oluyor, sa onun gznde Tanr katna ykseliyor. Kadn hi byle tanrsal bir
insana rastlamam. Yargsz insan Tanr'ya dnr. Ve sadece varl, srf tek bir sz
ile o insanlar dald, ve kadn kurtuldu. Hem de sadece bedeni deil, ruhu da kurtuldu.
sa hi araya girmedi. Lanetlemedi, tek kelime etmedi. Sadece dedi ki "Gemiini
tekrarlama" - bu kadar. "Gemii gemite brak gitsin. Sen yenilen. Her ey iyi, ve sen
affedildin."
sa onlar affederek pek ok insan deitirdi. Bu onun aleyhindeki sulamalardan biriydi -
insanlar affetmesi.
O kim ki affediyor? Birisi bir gnah ilemi - toplum onu cezalandrmal! Ve eer toplum
onu cezalandrmaz da o kii kaarsa o zaman toplumun Tanr aracl ile belirledii bir
ceza var - cehennemde yanacak.
Hindular da sa'nn seni affedebilecei fikrine ok karlar. Hristiyanlk usuz bucaksz,
mthi, ok byk ve potansiyel sahibi bir fikir. Hindular diyor ki gemi karmalarn iin
ac ekmen gerekiyor, her ne yapmsan hesabn vermelisin. Kt bir ey yaptysan iyi
bir ey yapmalsn. Ayrca ktlk ve onun sonucu senin zerine gelecek: yaptnn
cezasn ekeceksin. Hindular, Budistler, Jainler veya Yahudiler, sa ile hemfikir deiller. O
nasl affedebilir?
Ama ben sana diyorum ki: anlay sahibi bir adam affedebilir. Onun affetmesi ile sen
affedilmi olmuyorsun tabii. Ama yle ki, eer o stn bilin sayesinde kendini iyi
hissediyorsan - "Ters bir ey yok, endielenme; gemiin tozlarn silkeleyip yoluna
devam et" - ite bu sana cesaret, evk alayp nnde yepyeni ufuklar aacaktr. Ve sen
gemiten kurtulacaksn. Annda onu aacaksn.
Buradan Hristiyanlktaki gnah karma fikri domutur. Ama ayn ekilde ie yaramyor,
nk gnah kardn kii tpk senin gibi sradan bir insan. Sen itiraflar sralarken o
iinden seni lanetliyor olabilir. Onun affetmesi gstermelik. O sradan birisi, aynen senin
gibi, seninkinden stn bir bilinci yok. Ancak stn olan tarafndan affedilebilirsin. Ancak
yksek dalardan akan nehirler vadilere kavuur. Ancak bir Buda veya sa affedebilir. Bir
insan Buda veya sa gibiyse tek bir dokunuu, tek bir bak senin tm gemiini ve
KARMALARINI affetmeye yeter.
Ben sa'ya tamamen katlyorum. nsanla yeni bir vizyon sunuyor: zgrle
kavumann yolu. Hindu, Jain, Budist kavramlar ok sradan ve matematiksel. Hi sihir
yok ilerinde. Hepsi ok mantkl ama sevgi eksik. sa dnyaya sevgi sunuyor.


Vakurlu lm
Fugai Usta'nn olaanst gidii
("Dang Dang Doko Dang" 1. Blm'den)
Yaam tarafndan sunulan frsatlar deerlendirme zerine

USTA FUGA OK Y BR RESSAMDI,
VE BLGE VE CMERT OLMASI LE TANINIYORDU.
AMA AYNI ZAMANDA OK SERTT
- HEM KENDNE HEM DE MRDLERNE KARI.

ANLATILANA GRE FUGA LMNE
OLAANST BR EKLDE KAVUTU.
SON GNNN GELDN HSSEDNCE,
ABUCAK BR UKUR KAZDIRDI, SONRA NE GRD VE
KAZICIYA ZERN TOPRAKLA RTMESN SYLED.
AKINA DNEN ADAM ORADAN KATI.

ORAYA GER DNDNDE USTAYI TM VAKURU LE
UKURDA AYAKTA DURURKEN BULDU - LMT.

Yaam bir frsattr. yiye veya ktye kullanabilirsin veya boa harcayabilirsin. Bu sana
bal. Senin dnda kimse bundan sorumlu tutulamaz. Sorumluluk bireye aittir.
Bunu anladn zaman tetikte ve farknda olmaya balarsn. Tamamen farkl bir ekilde
yaarsn. Hatta o zaman ilk kez canlanrsn.
Dier tarafta insanlar bir tr ryada yayorlar - yar uykuda, yar uyank...bilin ile
bilinsizlik halleri arasnda bir yerde. Bu gerek hayat deil aslnda. Varsn - ama
yaamyorsun.
Varolmak sana bahedilir. Varolmak bir armaandr. Yaamn kazanlmas gerekir.
Varolu kendi iine dndnde bu yaam olur. Varolu sana btnn armaandr; sen
onu elde etmek iin bir ey yapmadn. O oradadr ite, gerektir. Varolu yaama
dnt zaman...bilinli bir ekilde varolmaya baladn zaman birdenbire varolu
yaama dnr.
Bilinli varolma hali yaamdr.
Yaam byk bir mcadeledir, bilinmeyene doru bir macera, kendi iini ve varolan
kefetme yolculuu. Bilinsiz bir yaam srersen, sadece varolmakla yetinirsen, lmden
hep korkarsn. lmn nefesini devaml ensende hissedersin. Sadece yaam lmn
tesine geebilir.
Varolma hali gelir, geer. Sana verilir, sonra geri alnr. Denizde bir dalgadr...ykselir,
der, yokolur.
Ama yaam sonsuzdur. Bir kez elde ettin mi sonsuza dek senindir. Yaam lm tanmaz.
Yaam lmden korkmaz. Yaamn ne olduunu anladn anda lm yokolur.
Hala lmden korkuyorsan unu iyi bil - sen daha yaamadn.
lm sadece cehalet sayesinde varolur - yaamn ne olduu konusundaki cehalet. nsan
yaamaya devam eder. nsan bir andan dierine, bir eylemden tekine geer ve neyi
neden yaptnn, bir yerden dierine niin savrulduunun hi farknda deildir.
Biraz daha fazla meditasyona yneldiinde gn ierisinde arada kendini tamamen
bilinsizce hareket ederken yakalayacaksn.
Dinin tm abas seni kendi varlndan haberdar etmektir.
Varolu art farkndalk sonsuz yaama eittir - sa'nn bolluk iinde yaam, tanrnn
krall diye adlandrd ey.
Tanrnn krall senin iinde. Tohumu zaten iinde var. Sen onun yeermesine izin
vermelisin. Gnee kmasna, zgr olup zgrce hareket etmesine, ykseklere
gitmesine, sonsuzlua dokunmasna izin vermelisin. Ykseklere kmak mmkn -ama
temel olan farkndalktr.
Carl Jung lmeden ksa bir sre nce verdii bir rportajda, "nsan doasn daha iyi
anlamamz gerekiyor, nk varolan tek gerek tehlike insann kendi iinde. Esas tehlike
ta kendisi ve biz acnas bir halde bunu skalyoruz. nsan hi tanmyoruz," diyor.
Bir yanl saptama srp gidiyor, o da u, varolduun iin kim olduunu bildiini
sanyorsun. Varolduunu hissedebilirsin, ama kim olduunu bilmiyorsun. Karmak bir
his, varolduuna dair belli belirsiz bir duygu, yeterli deil. Bu hissin ok berrak olmas
gerekiyor. inde devaml yanan bir k gibi olmal. Ancak o zaman insan ne olduunu
bilir.
Sanskritede "insan" iin "purusha" kelimesini kullanyoruz. Bu kelime mthi gzel.
Tercmesi zor nk anlam var. farkl vurgu ile telaffuz edilebiliyor. Kelime
purusha. Pur u sha eklinde sylenebilir. O zaman "ehirdeki afak... ii kla dolu olan"
anlamna geliyor.
Puru sha olarak da sylenebilir. O zaman "bilgelik ve sonsuz mutlulukla dolu...cennetin
vatanda" demek oluyor.
Pu rusha olarak telaffuz edilebilir. Bu ise "tutkularndan arnm ve lmsz olmu"
anlamna gelir.
inde birok olaslk var, st ste katmanlar halinde. lk katman beden oluyor. Eer
beden ile zdeleirsen geici, anlk olan seiyorsun. Bu durumda lm korkusu
olacaktr.
Beden akcdr, bir nehir gibi - devaml deiken, hareket halinde. inde sonsuzlua ait
bir ey yoktur. Beden her an deiir. Aslnda, beden her an lr. Yetmi yl sonra
birdenbire dp lmezsin. Beden her gn lr. lm yetmi yl srer; bir sretir.
lm bir olay deil, uzun bir sretir. Zaman iinde beden artk kendini ayakta
tutamayacak bir noktaya gelir. zlr.
Eer bedenle zdeleiyorsan tabii ki lmn hep peinde olduu korkusu ile yaarsn.
Yaarsn, ama her zaman korku iinde. nsann temeli sarslp duruyorsa bu ne biim bir
hayattr ki? nsan bir volkann tepesinde oturmu da her an lecekmi gibi hissediyorsa?
Ve tek bir ey kesindir - lmn gelmekte olduu - ve dier her ey belirsizdir.
nsan nasl yaayabilir? Nasl sevinebilir? Nasl dans edip ark syler ve varln
srdrr? mkansz. lm izin vermez. lm ok baskn ve ok yakndr.
inde bir katman daha var: beyin - o bedenden de daha geici ve uup gidici. Beyin de
devaml rme halindedir.
Beyin bedenin i ksm, beden de beynin d ksmdr. Bunlar iki ayr ey deildir. Beden
ve beyin demek doru deil. Doru ifade tarz beden-beyin oluyor. Sen psikosomatiksin.
Yoksa beden ile beyin ayr ayr varolmuyor. Beden beynin da vurumu, beyin de bedenin
girift hali...bir elmann iki yars - biri d, dieri ii.
Bedenle zdeleen insanlar var. Onlar materyalist. Yaayamyorlar. aresizce
urayorlar, elbette, ama yaayamyorlar. Bir materyalist yayormu gibi yapabilir
ancak; yaayamaz. Yaam fazla derinleemez; ancak sahte, yzeysel olabilir - nk
devaml lmekte olan beden aracl ile yaamaya almaktadr.
Yanmakta olan bir evde yayor. Orada dinlenmeye alyor. Nasl dinlenebilir? Nasl
sevebilir?
Materyalist seks yapar, sevemez. nk seks geicidir; sevgi ise sonsuzlua aittir.
nsanlarla vur-ka yntemi ile iliki kurar, gerek ve kalc olarak deil. Hep kalardadr,
nk bedenle zdelemektedir. Beden hi durmaz; devaml hareket halindedir.
En fazla seks yapabilir - geici, anlk bir ey; derin deil, ruhuna inmeyen, iine
ilemeyen. Varlklar uzakta kalr; bedenler karlar, birleir ve uzaklar.
Materyalist en aptal insan tipidir, nk lm aracl ile yaamaya almaktadr. Bu
aptallktr.
Bir dier insan tipi de idealisttir - beyinle, fikirler, ideolojiler, ideallerle zdeleir. ok
ksa mrl bir dnyada yaar - materyalistten hi fark yoktur. Tabii egosu daha
ikindir nk materyalisti lanetleyecek durumdadr.
Tanr'dan sz eder, ruhtan sz eder, dinden ve byk meselelerden sz eder. br dnya
hakknda konuur - ama bunlarn hepsi bo laftr. O beyninde yaar: devaml kara kara
dnr, fikir ve szcklerle oynar durur. Beyninde topyalar, byk gzel hayaller kurar
- ama o da frsatn harcamaktadr. nk frsat imdi buradadr ve o hep baka yerleri
dlemektedir.
"topya" ok gzel bir kelime. "Asla gelmeyecek olan" anlamn tayor. Asla gelmeyecek,
gelemeyecek bir eyi dnyor. Baka bir yerde yayor. Burada varln srdryor
ama baka yerde yayor. Bir ikilemin iinde yayor. Byk bir gerilim iinde varln
srdryor. Politikaclar, devrimciler, szde teologlar, din adamlar, hepsi beyinle
zdeleen bir yaam sryorlar.
Ve esas yaam hem bedenin hem de beynin tesinde aslnda. Bedeninin ve beyninin
iindesin ama ikisinden de ibaret deilsin. Beden d kabuun, beyin i kabuun, ama sen
ikisinin de tesindesin.
Gerek yaam bu gerei fark edince balar. Peki nasl fark edeceiz? te meditasyon bu
ie yarar. Tank olmaya bala. Sokakta yrrken tank ol. Beden yrrken sen izle... sen,
ta iinde, onu izleyip inceliyorsun.
Birdenbire zgrlk hissine kavuacaksn. Birdenbire greceksin ki beden yryor ama
sen yrmyorsun.
Beden bazen salkl, bazen de hasta. zle, sadece izle, ve aniden varlnn farkl bir
zellik tadn hissedeceksin. Sen bedenden ibaret deilsin. Beden hasta, ama sen
deilsin. Beden salkl, ama bunun seninle alakas yok.
Sen tanksn, tepelerden aay seyrediyorsun...ta ykseklerden. Tabii kklerin bedende,
ama onunla zdelemeden; hep onun tesinde ve ilerisinde.
lk meditasyon kendini bedenden ayrmaktr. Zamanla, beden ile ilgili gzlemlerin
keskinletike, beyninde sregelen dnceleri izlemeye al. Ama nce bedeni izle, nk
o daha kabadr, daha kolay izlenilebilir, fazla farkndalk gerektirmez. Onun pf noktasn
yakaladktan sonra beyni izlemeye bala.
zlenebilen her ey senin dnda kalr. Tanklk ettiin her ne ise sen o deilsin. Sen tank
bilinsin. Tank olunan ise nesne; sen tarafszsn. Beden, ve beyin de, tank olduunda
uzanda kalrlar. Aniden orada belirirsin - bedensiz ve beyinsiz... saf bilin, sadece saflk,
masumiyet, bir ayna gibi.
Bu masumiyetin iinde ilk kez kim olduunu fark edersin. Bu safln iinde ilk kez varolu
yaama dnr. lk kez sen, sen olursun. Ondan nce uyuyor, rya gryordun; imdi
varsn.
Ve sen olduun zaman lm yoktur. O zaman kendi lmne de tanklk edeceini
bilirsin. Yaama tanklk etmeyi baarabilen birisi lme tanklk etmeyi de baarabilir.
nk lm yaamn sonu deildir; en yksek noktasdr. Zirvesidir. Yaam lm ile
dorua ular. Korktuun iin bunu skalarsn. Halbuki lm en byk orgazmdr.
Cinsel orgazmda enerjinin ufack bir blm boalr. O zaman da harika hissedersin
kendini. Rahatlarsn ve geveyip derin bir uykuya dalarsn. Uyum iinde olursun. lm
de tm yaamn boalmas diye dn. Bedeninin her hcresinden yaam fkrp btne
geri dner. Evet, lm en byk orgazmdr.
Ama insanlar korku yznden bunu skalayp duruyorlar. Ayn ey cinsel orgazmda da
yaanyor. ou insan bunu karyor. Korku yznden orgazma ulaamyorlar. Onu
rahata yaayamyorlar. Unutma, lmden korkan seksten de korkar.
Bu olay bu lkede izleyebilirsin. Burada seksten rklyor, ve lmden de ok
korkuluyor. Bu kadar korka baka yerde bulamazsn. Bu kadar korkak insan baka
yerde bir arada bulunmaz. Peki neden? lmden korkanlar seksten de korkar nk
cinsellikte ufak apta lm yaanr. Cinsellikten rken insanlar yaama ok fazla
tutunurlar. Cimrileirler. Cimriler cinsel orgazmlar skalarlar ve sonra da byk orgazm,
yaamn doyuma ulat noktay karrlar.
lmn ne olduunu bilirsen onu coku iinde karlarsn. Onu kucaklarsn. Tm yaamn
boyunca gsterdiin abalar sonuca ulamtr. abalar meyvalarn vermitir. Yolculuk
sona ermitir. Evine dnebilirsin.
Ama lmde lmezsin. Sadece sana beden ve beyin aracl ile verilen enerji boalr,
dnyaya geri dner. Sen de eve dnersin.
Doru lmezsen yeniden doarsn. Bunu sana aklamalym. Eer doru ekilde
lmezsen, lm denen orgazma ulaamazsan, yeniden doarsn, nk skalam olursun
ve sana bir ans daha tannr.
Tanr sana kar ok sabrldr. Sana frsat vermeye devam eder. Anlayldr. Bu yaam
kardysan bir yenisini baheder. Bu sefer baarsz olduysan bir baka tur iin dnyaya
geri yollanrsn. Amacna ulamadn srece tekrar tekrar gnderilirsin. Yeniden doma
teorisinin anlam budur.
Hristiyan tanrs biraz cimri. O tek bir yaam veriyor. Bu da ok gerginlik yaratyor. Tek
bir yaam m? Hataya, yoldan kmaya zaman yok. Bu da isel gerilim yaratr. Dou'da
biz vermeyi srdren daha anlayl bir tanr kavram yarattk. Bunu kardn m? Buyur
bir tane daha.
Ve bir anlamda bu gayet akllca. Sana hayat veren tanr eklinde kiisellemiyor. Bu
sensin aslnda. Bazen bunu izliyor musun? Gece uykuya dalyorsun. Sadece izle. Sen
uykuya dalarken, son dnceni, son arzunu, beyninin son krntsn izle. Ve sabah
uyandnda hemen gzlerini ama; sadece izle. O son krntnn ilk krnt olduunu
greceksin.
Uykuya dalarken paray dnyorduysan sabah ilk dncen bu ynde olacaktr. Yine
paray dneceksin - nk o dnce aklnda kald ve ona geri dnmeni bekledi. Seks
dndysen sabah da aklnda ayns olacak. Her ne dndysen... Tanr'y
dndysen ve dua ettiysen ve gece en son yaptn ey bu olduysa sabah ilk i iinden
bir dua ykseldiini greceksin.
Gecenin son dncesi, sabahn ilk dncesi oluyor. Bu yaamn son dncesi de baka
bir yaamn ilk dncesi olacaktr. Bu sefer lrkenki son dncen bir sonraki
yaamnn ilk tohumu olacak.
Ama bir Buda ld zaman, en yce mertebeye erimi birisi olarak hibir dncesi
olmakszn lr. Orgazmn keyfini karr. Bu onu ylesine tatmin eder ki yeniden
domaya gerek kalmaz. Kozmosun iinde kaybolur. Tekrar vcuda gelmesine lzum
yoktur.
Biz Dou'da insanlarn lm deneyimlerini izleriz. lm tarzn yaam tarzn yanstr.
lmn grsem btn hayat hikayeni yazabilirim - nk o anda tm hayatn
younlar. O dakika iinde, imek gibi, her eyi gz nne serersin.
Cimri bir insan avular smsk kapal lr - hala tutuyor, yapyor, lmemeye,
gevememeye alyor. Sevgi dolu birisi elleri ak lr - paylaarak...yaam gibi
lmn de paylaarak. Her eyi yznden okuyabilirsin - o insann hayatn uyank ve
farknda yaayp yaamadn. yle yaadysa o zaman yzne nur iner; bedeninin
etrafnda bir hale oluur. Yaknna gelirsin ve sessizlii hissedersin - keder deil, sessizlik.
Hatta eer o kii tam bir orgazm halinde keyif iinde ldyse yannda olmaktan mutluluk
bile duyabilirsin.
ocukluumda bu benim bama geldi. Kymdeki ok muhterem bir ahs ld. Onunla
hep bir yaknlm olmutu. Ufak bir tapnakta rahipti, ok fakirdi, ve ne zaman kapnn
nnden gesem - ve gnde en az iki defa geiyordum; yakndaki okuluma gidip gelirken
her seferinde geiyordum - bana seslenir ve biraz meyva, biraz tatl verirdi.
ldnde onu grmeye giden tek ocuk bendim. Tm kasaba toplanmt. Birden neler
olup bittiine inanamadm - glmeye baladm. Babam oradayd; beni durdurmaya alt
nk kendisini utandrmtm. lmde glnecek bir ey yoktur. Beni susturmaya alt.
Bana tekrar tekrar, "Sessiz ol!" dedi.'
Ama bu drty bir daha hissetmedim. O zamandan beri hi hissetmedim; daha nce de
hi hissetmemitim -sanki gzel bir ey olmuasna kahkahalarla glme istei.
Ve kendimi tutamadm. Yksek sesle gldm, herkes kzd, eve yollandm, ve babam
bana, "Bir daha ciddi bir durum olduunda sen asla gelmeyeceksin!" dedi. "Senin
yznden ben de rezil oldum. Niye gldn? Ne oldu? lmde glnecek ne var ki? Herkes
alarken sen glyordun."
Ona dedim ki, "Bir ey oldu. Yal adam bir boalma yaad ve bu mthi gzeldi. Orgazm
iinde ld." Tam bu kelimeleri kullanmadm ama babama adamn lrken ok mutlu ve
keyifli olduunu hissettiimi, onun bu neesine katlabilmek iin gldm syledim.
Adam glyordu, enerjisi glyordu.
Deli olduum dnld. Bir insan kahkahalar atarak lebilir mi? O zamandan beri birok
lm izledim, ama ylesine rastlamadm.
ldnde enerjin serbest kalr ve o enerjiyle birlikte tm yaam deneyimin boalr. Her
ne idiysen - zgn, sevecen, fkeli, tutkulu, merhametli - her nasl idiysen o enerji tm
yaamnn titreimlerini ierir. Bir aziz ldnde yannda olmak byk bir ltuftur; onun
enerjisi ile ykanmak mthi bir ilhamdr. Tamamen farkl bir boyuta geersin. Enerjisi
seni kendinden geirir, sarho eder.
lm tam bir tatmin olabilir, ama bu ancak hayat tam anlamyla yaandysa mmkndr.
Unutkan bir profesr bir gn aniden ailesini ihmal ettiine karar verdi, o yzden o akam
eve gitti, karsn ve ocuklarn pt, tra oldu, du ald, yemekten nce stn deiti
ve yemek esnasnda elenceli birka hikaye bile anlatt.
Yemekten sonra keyifle masay toplad, ve bulaklar tek bana ykayp durulamakta
srar etti. Her eyi yerli yerine koyduktan sonra salona gittiinde karsn gzyalar iinde
buldu.
"Bugn her ey ters gitti," diye alyordu. "Elektrik sprgesi bozuldu, olan top
oynarken cam krd, kz dp en gzel elbisesini paralad, imdi de sen eve yle sarho
geldin ki ne yaptn bilmiyorsun."
Kimse ne yaptn bilmiyor. meye gerek yok. Sadece unutkansn. Bilinsizsin - adeta
kendi bilinsizliini kendin yaratyor gibisin. Sanki kanna devaml alkoll bir eyler
karyor gibi. Kendi iinde baz uyuturucular retiyorsun. Ve aynen byle oluyor.
Farknda olmaya almazsan, sarholuundan kurtulmazsan, tam olarak neler olup
bittiini gremeyeceksin.
Normalde her eyi robot gibi yapyorsun. Araba kullanyorsun; farknda olman
gerekmiyor. Arabay bir mekanizma gibi kullanyorsun. Naslsa olay kapmsn. ark
sylyor, sigara iiyor, bin bir eit ey dnyorsun, bir yandan da bedenin arabay
kullanyor.
Yemek yiyorsun: aynen robot gibi. Yryorsun: aynen robot gibi. Beden ii kapm;
performansn srdryor. Dikkat etmen gerekmiyor.
Ancak bir kaza olduunda dikkat etmen gerekiyor. Bir eyler ters gittiinde o zaman pr
dikkat kesiliyorsun. Yoksa istediin gibi dnmeye devam ederken istediin yere
gitmekte serbestsin. Yaptn ie kendini vermen gerekmiyor; orada bulunmana gerek
yok.
rnein, motordan ses geliyorsa o zaman hemen farknda olursun. Ama eer araba
gzelce gidiyorsa sen de srmeye devam edersin. Her ey yolunda gidiyorsa yazmaya
devam edersin. Beyin bir bilgisayara benzer: bir kez kuruldu mu kendi bana ilem
yapar.
Hayatta daha verimli olduka iyice bilinsizleirsin.
ocuklar daha bilinlidir. yle olmalar gerek, nk hibir ey bilmiyorlar. Yaz yazmaya
ilk baladn zamanlar hatrlyor musun? Her kelimeyle urayordun, ve ok dikkatli
yazman gerekiyordu. Yaz yazan bir ocua bak. Tm bedeni ve beyni ile kendini iine
verir. Bir ift gze dnr. stelik hi nemli olmayabilir; yazd belki tek bir kelimedir.
Baz ocuklar bana mektup yolluyor. "Sevgi" yazyorlar, ve ben yazarken ne kadar
uratklarn biliyorum. Dnp durmulardr, ve tek bir mektup iin - sevgi adna. Tm
dikkatlerini vermilerdir. Senin yazmandan ok daha anlamldr, nk seninki artk bir
alkanlk. Ne yazdnn farknda bile deilsindir.
ok kibar, kltrl bir adam tanyorum. Bir keresinde ok fkelendiinde evinde onunla
birlikteydim, ve hizmetisine o kadar kzd ki ona, "Defol git, ltfen!" dedi.
Ona sordum, "'Ltfen' ile ne kasdediyorsun?"
"Eski alkanlk ite," dedi.
Sen "sevgi" adna yazyor olabilirsin; sadece eski bir alkanlktr. Ne dediinin farknda
deilsindir. Tam olarak ne demek istiyorsun? nk "ak" kelimesini telaffuz etmek
mthi nem ve kutsal deer tar. Peki sen nasl kullanyor veya yazyorsun...acaba?
"Arabam seviyorum. Evimi seviyorum," diyen insanlar tanyorum. Veya, "Dondurmay
ok seviyorum." Bu insanlar kutsal bir kelimeyi kirletiyorlar. Bir kadna "seni seviyorum"
dediklerinde bu fazla bir anlam tamyor. Ayn eyi dondurma iin de sylyorlar.
Kalplerini, farkndalklarn, varlklarn iin iine katmyorlar.
ocuklar daha fazla farkndalar. Bir ocuu izle - enerji dolu, taptaze, ak, uyank. Ama
biz ona baka bir ey retiyoruz. Toplum farkndal istemiyor. Farkndalk bu szde
toplum iin sakncal, nk toplum hasta ve bu toplum bilinsizlikten kar salyor.
nsanlar farknda olurlarsa o zaman sigara endstrisi ne olacak? Alkol reticileri ne
olacak? nsanlarn cinselliini ve cinsel arzularn smren sektrlere ne olacak? Peki ya
politikaclar? Din adamlarna ne olacak? Hepsi varlklarn senin bilinsizliine borlular.
Bilinsiz olduun iin seni smrebiliyorlar.
Eer bir toplum daha uyank olursa o toplum isyan eder; devrim geirir. Devrim
yapacandan deil, nk devrim yapma fikri samadr. Devrim, yapp da bitirilecek bir
ey deildir. Devrim bir yaam tarzdr; bir sretir. Devrim yapp sonra da konuyu
kapatamazsn. O kadar farknda yaarsn ki devaml isyan iinde olursun. Farkndalk bu
topluma yaramaz. Bu toplumun dzeni farknda olmamak zerine kurulu.
yle bir hikaye duydum: Ufak bir mikrop hcresi, kanserli bir hcre, iinde dolatklar
bedenin kannda bir baka kanserli hcre ile karlar. Birincisi dierine, "yi
grnmyorsun. Hasta filan msn?" diye sorar.
O da, "Penisiline yakalandm galiba," der. Penisiline yakalanlmaz. Grip olursun, baka
hastalklara yakalanrsn. Ama mikrop hcrelerini dn - onlar penisiline yakalanrlar.
Bu toplum hastalkl. Farkndalk onu ldrr. Bu toplum insanlarn ou uyank ve
farknda olduu takdirde ayakta kalamaz. Tehlike yaratrlar. Toplum hemen ocuklar
yakalar ve zihinlerini kapatr, farkndalklarn engeller, uyuturur - bu uyuturucuya bu
toplum okul, eitim adn veriyor.
Kk ocuklara ynelik kk bir okula git, bir anaokuluna mesela. Pencereden izle.
ocuklar ok canldr. Bilinlerinden hibir ey kamaz; her eye dikkat ederler. Bir ku
ter; hemen camdan dar bakarlar. retmen kzar. Der ki, "Dikkat edin! Dikkatinizi
bana verin!"
imdi, ocuk nasl dikkat etsin ki? Ne yapsn? Numara yapar. retmene bakar, kafasn,
gzlerini zorlar, dikkatini veriyormu gibi yapar. retmen de memnun olur. Egosu ier.
Btn ocuklarn dikkati onun zerindedir. Tm gzler ona kilitlenmitir. Bu adamn
egosu yznden ufack ocuklar yozlamaktadrlar.
Ama dikkatleri tekrar baka yere kayacak. Yine bir ku tecek, bir kpek havlayacak,
sokakta birisi konuacak, bir araba geecek. Bin bir ey oluyor, dnya ok byk, ve
ocuk da capcanl. Fakat retmen dikkatini ona vermesini istiyor.
Btn ocuklar kendisini dinlediinde retmen mutlu oluyor. Sama sapan eyler
sylyor olabilir. Belki de tarih anlatyordur - bu da tamamen samalk, pe atlp
sonsuza dek orada kalmal. Bir zamanlar skender diye delinin tekinin yaam olduunu
bilmenin yarar nedir? Veya Adolf Hitler'in? Unutmak daha iyi. Kabuslar. Ama bu
kabuslara dikkatini ver. Samalk.
Bir hikaye okudum:
"Jones byk, pahal arabasn ehir dnda bir yolda durdurdu ve aknlkla etrafna
baknd. Yaknndaki bir ite dayanm olan ifti yamana seslendi, 'Hey, sen! New
York'a ne kadar yolum kald?'
ifti yama biraz dndkten sonra, 'Bilmem,' dedi.
'Peki o zaman, oraya en abuk hangi yoldan varrm?'
Yamak yine dnd ve 'Bilmem,' dedi.
'Peki baksana, bir harita bulabileceim en yakn benzin istasyonu nerede?'
Yamak biraz daha dnd, sonra gene, 'Bilmem,' dedi.
Arabadaki adam onu kmseyerek, 'Sen de pek bir ey bilmiyorsun yani?' dedi.
ifti yama,'Ben kaybolmadm ki,'dedi."
ocuklar kaybolmamlardr, ama biz onlara ders veririz. Ve btn rettiklerimiz hayatn
nnde birer engel yaratr, nk hayat her ynden ak, geni zihinler ister. Ancak bu
dersler dar kafal olmay gerektirir - konsantrasyon, dikkat, farkndalk deil.
Farkndalk ayn anda her yne doru akan bir zihindir. Beni dinliyorsun. Ayn zamanda
sokaktan geen kamyonun sesini dinliyorsun. Kular dinliyorsun. Hibir ey dlanmyor
ve hibir ey dikkatini datmyor. Her ey birlikte varoluyor. Ben konumaya devam
ediyorum; kular rahatsz olmuyor. Kular tmeye devam ediyor; ben bundan niin
rahatsz olaym?
Ve eer dinleyebilir, farknda olabilirsen, ikisi de ayn uyumun paras haline gelirler.
Ama retim sistemi tmyle konsantrasyona dayanr. Konsantrasyon ocuu
zehirlemekle edeerdedir. Konsantrasyon onun benliini daraltmaktr. Sadece ufak bir
delik alacak, ve dier tm kaplar kapanacaktr. Ufack bir delik, sen buna
konsantrasyon diyorsun, ak kalacak, ve bu usuz bucaksz gkyz kapanacak...tm
kap ve pencereler kapanacak. Anahtar deliinin dibine oturup oradan bak -
konsantrasyon budur ite.
Ama retmen kendini harika hisseder. Herkesin gz onun zerindedir, tm dikkatler
onda toplanmtr. Btn ocuklar numara yapar - nk aslnda hi de ekici olmayan bir
eye baka trl nasl dikkatlerini verebilirler ki?
Darda bir kpek havladnda o kpek "Dikkatinizi bana verin" demez. Sadece havlar ve
ocuk gidip neler olduuna bakmak ister. Bu olay retmenden daha ilgintir. Bir ku
tmeye balayp ayn notay tekrarladnda retmenden daha ekici olur. Bir ey
demez, reklam yapmaz, kimseleri zorlamaz. Dinleyip dinlememekte zgrsn. Ama ocuk
dinlemek ister. Hayat ok gzeldir...ve retmen orada dikilip durmaktadr.
Zamanla retmen ocuu zorlamaya balar, nk biz ok irkin oyunlar oynarz. yle
irkin oyunlar ki bunlar, zorbala bavururuz. Bir dn. Ufak bir ocuk alt saat boyunca
oturuyor; sert tahta bir srann zerinde hi kprdamadan oturmaya zorlanyor. Gidin
psikologlara sorun. Kprdanan bir ocuun daha zeki olduunu sylyorlar. Orada sar
ve dilsiz gibi oturan ocuk ise neredeyse aptal saylyor.
Enerji kprdanr, enerji canldr. Capcanl bir ocuk uzun sre sessizce oturamaz. Canldr;
l deildir. Hoplayp zplamak, bir sr ey yapmak ister. Cokusu dar tamaktadr. Ve
biz onu oturmaya zorluyoruz.
Ne oluyor? niversiteden kt zaman neredeyse fel halinde oluyor. Yirmi yl boyunca
devaml konsantre olmaya zorlanmak... Ve toplum bu konsantrasyonu pek nemsiyor.
Sonra bir de snavlar var. Baarsz olursa lanetleniyor. Baarl olursa takdir ediliyor.
imdi de ego oyununu oynuyoruz. Ona egoist olmay retiyoruz. Onu irkin bir yara
sokuyoruz - bakalarna dman olmay retiyoruz. Ve ona bu toplumdaki tek deerin
farkndalk deil de verimlilik olduunu retiyoruz.
imdi anlalmas gereken noktaya geliyoruz. Eer daha verimli olmak istiyorsan daha az
farkndalk iyidir, nk bir mekanizma insandan daha verimlidir. Mekanizma tekrar eder.
Asla hata yapmaz, asla bozulmaz. O yzden beyin bir makineye dnmelidir: dmeye
basnca cevab alrsn. Dmeye basnca verimlilik fkrr.
Toplumun tm abas seni verimli mekanizmalara dntrmektir. Seni sakatlamak,
yoketmek, felce uratmak iin byk paralar harcanmaktadr. Sonra bir gn aniden her
eyi skaladn fark edersin. Henz hayatn tadna bile bakmamsndr.
Yaadn ama yaadn bir trl syleyemiyorsun. Sevdin ama yine de ak yaadn
syleyemiyorsun, canlsn ama canl olmann tadnn, kokusunun neye benzediini bir
trl dile getiremiyorsun.
imdiye dek adna eitim denen ey insanln bana gelmi en byk felakettir. Ve tm
bu eitim sisteminden vazgeilip verimlilie dayanmayan yepyeni bir eitim sistemi
kurulduunda... nk insanlar biraz verimsiz olsalar ne fark eder? Biraz daha canl, ama
daha az verimli olsalar ne olur? Hibir ey deimez.
Eitimi farkndalk zerine kurarsak o zaman insanlar ldrmekte, savata bu kadar
verimli olmazlar; memur, politikac olarak bu kadar verimli olmazlar - ama bu iyi olur.
nk eer insanlar ldrmekte beceriksiz olurlarsa, bu harika! - daha az insan lr.
Eer Hiroima'ya atom bombasn atan adam daha beceriksiz olsayd ve ormanlk bir yere
atsayd bunun neresi yanl olurdu? Gayet de iyi olurdu. Byk ans olurdu.
Eer Alman halk daha az alkan olsayd o zaman Hitler insanln bana bylesine
byk belalar aamazd. Eer biraz daha tembel, disiplinsiz, beceriksiz, daha az robota
benzer olsalard Hitler baarsz olurdu. Ama domak iin doru lkeyi semi kendisi. Bu
insanlar hep ok, ok aklldrlar. Hep domak iin doru lkeleri seerler. Ve sonra da
Hitler btn lkeyi sava alanna evirdi.
Sorun daha az verimlilik deil. Daha fazla farkndalk gerekiyor. Ve ben daha az verimli
derken illa ki byle olacak demiyorum. Herhangi bir eyi denediinde...rnein,
yrmeyi. Eer tetikte ve farknda olursan nceki kadar hzl yryemediini hissedersin.
Eer araba kullanrken farknda olursan arabay eskisi kadar becerikli sremediini
grrsn. Ama bu sadece balangta byledir. Birka gn sonra greceksin - verimlilik
geri gelir, stelik farkndal harcamadan. Verimlilik ile farkndalk beraber olunca bu
mkemmeldir, bunu kucaklamalsn. Yoksa hayatn neredeyse l gibi yaarsn.
Bir zamanlar yle bir ey olmu:
Bir adam kendini kpek sandndan aylardr psikiyatra gidiyordu. Bir gn bir dostu
tedavisinin nasl gittiini sordu.
"Valla," dedi hasta, "Tam olarak iyiletiimi syleyemem. Ama biraz yol aldm.
Psikiyatrm sayesinde artk arabalarn peinden komuyorum."
Eer bilinsiz ve robot gibi yaamaya devam edersen en fazla bu kadar deiebilirsin.
Kpek olarak kalrsn; olsa olsa arabalar kovalamaktan vazgeersin.
Toplumun tm mekanizmas senin hep bilinsiz kalmana urar durur. Eer bilinsizliin
toplumun ilevini bozarsa o zaman toplum endie duvar. O zaman sana yardmc olmaya
alr. Arabalar kovalamyorsan - bu trafii altst edecektir - arabalarn peinden
komuyorsan ama ryanda kendini kpek olarak grmeye devam ediyorsan bunun bir
sakncas yoktur; toplum endielenmez.
Toplum seninle ve beyninle ilgilenmez. Ancak toplum iin bir sorun yaratrsan o zaman
endielenir. Yoksa kendini kpek sanman kabul edilebilir, gayet masum bir eydir. Bu bir
gnah deildir - arabalarn peinden koma yeter ki. Fantezilerini hayata geirirsen su
ilemi olursun. Ama onlar fantezi olarak kalrsa sorun yoktur; toplum endielenmez.
Gnah ve su arasndaki fark budur. Kendini kpek sanyorsan ama kpek deilsen bu
gnahtr. Gnahtr nk insan olmay karyorsun. Arabalar kovalarsan sua girer,
nk trafii altst ediyorsun ve trafik polisi kzyor. O zaman tedavi edilmen gerekir.
nsanlar neredeyse delirmi, ama toplum onlar iin endielenmiyor... deli birisi sorun
karmad srece. Seninle tmarhanelerdeki deliler arasnda nitelik fark yok; sadece
nicelik yani derece fark var. Onlar yz bir derece, sen de doksan dokuz derecesin. Onlar
orada, sen de buradasn, ama fark byk deil - bir iki adm daha ve sen de delirebilirsin.
Ama toplum sana tolerans gsteriyor. Eer zel hayatla snrlysa deliliin kabul gryor.
nsan iinde sergilersen o zaman sorun kar.
Bilinli olmadn takdirde deli olarak kalrsn. Deli olduunu dnmeyebilirsin, kimse
sana delirdiini sylemeyecektir, ama delisindir ite. Sadece bir buda deli deildir.
Sadece aydnlanm bilinler deli deildir. Buna ulalmad srece her ey yitiriliyor - ve
frsat her an daha uzaa kayor.
nsanlar pek ok kez kendilerini deitirmeye karar veriyorlar, ama bu karar da
bilinsizliklerinin bir paras; pek ie yaramyor. Bir ustann, bir ustaya gvenmenin
nemi de burada ite. Sen derin bir uykudasn; kendini uyandramyorsun. En fazla
ryanda uyank olduunu grebilirsin. Gvenilir bir alar saate ihtiyacn var.
Ama alar saat alar saattir sonuta. Uykunu bler, ama sen kurnazlk edebilirsin. Bir
tapnakta oturduunu ve anlarn aldn grebilirsin ryanda. O zaman alar saat ie
yaramaz; yardmc olamaz.
Canl bir alar saate ihtiyacn var - bir usta bu ie yarar - seni kandrmayacak, seni
sarsmaya devam edecek; seni uykundan sarsarak uyandracak. Kararlarnn fazla deeri
yok nk onlar senin kararlarn. Onlara gvenemezsin.
Bir adam arkadana diyordu ki, "Kararm verdim; deimemin vakti geldi. Asla baka bir
kadna bakmayacam artk. Bu akam karma itirafta bulunup beni affetmesini
isteyeceim."
Arkada, "Bunu duyduuma sevindim. Bunun vakti geldi de geiyor."
O akam kars adamn itirafndan dolay ok incindi ve kalbine giren kadnn kim
olduunu bilmek istedi. Postanedeki o sarn myd yoksa?
"Hayr," dedi adam centilmence. "Syleyemem."
Kars devam etti. "Kesin yan sokakta oturan o mankendir." Adam sessizliini korudu.
"Buldum kim olduunu - in lokantasndaki esmer."
"Kusura bakma, syleyemem."
"Pekala," dedi kars fkeyle. "Bana kim olduunu sylemezsen seni affetmeyeceim."
Ertesi gn, ie giderken, adam arkadana rastlad. "Eee," dedi arkada beklenti iinde,
"Seni affetti mi?"
"Hayr," dedi, "Ama bana iyi fikir verdi."
Bilinsiz bir beyin bu ekilde dnr. Ona gven olmaz.
imdi sra gzel Zen yksne geldi.
USTA FUGA OK Y BR RESSAMDI,
VE BLGE VE CMERT OLMASI LE TANINIYORDU.
AMA AYNI ZAMANDA OK SERTT
- HEM KENDNE HEM DE MRDLERNE KARI.
Hikayeye girmeden nce birka eyi anlamak gerekiyor. Zen dnya zerindeki tek
yaratc dindir. Tm dier dinler insanlarn yaratcln engellemitir. Bu da iyi deildir.
Yaratc olmayan bir insan sessiz olabilir ama mutlu olamaz. ok sakin olabilir, ama asla
hayatndan memnun deildir.
Mutluluk yaratclktan doar. Bir ey yaratmazsan mutlu olman imkanszdr. Ancak tanr
mutlu olabilir. Ve bir ey yaratrken sen de kk bir tanr olursun.
Bir ey yaratrken tanr ile ibirlii yaparsn. Bir ey yaratrken tanr iine dolar. Hatta, ne
zaman bir ey yaratlsa hep tanr tarafndan yaratlmtr; sen onun aleti olmusundur.
Tanr seni ele geirmitir.
Ne zaman harika bir tablo ortaya ksa ressam sadece aracdr. Yapan tanrdr.
Nefis iirler yazldnda yaratcs air deildir; iirler onun iine dolar. air ortaya
kmalarn salar. air sadece aracdr. air kendisinden stn bir varln onu ele
geirmesine izin verir.
Dnyadaki tek yaratc din Zen'dir. Ve bu da mthi nemlidir.
Ben senin de yaratc olman istiyorum. nk eer yaratc olmazsan... Tabii, o zaman
daha sessiz olabilirsin, nk yaratc olmayan insann dnya ile pek alakas olmaz.
Yaratc olmayan kii katadr. Himalayalara kaar. Bir maarada saklanr, oturur, gbek
deliini seyreder, tm dnyay unutur.
Bir anlamda, bu iyi, nk kimseye zarar vermeyecek -ama tek iyi taraf da bu. Sorun
yaratmayacak, politikac olmayacak, general olmayacak, insanlar istismar etmeyecek.
Kenara ekilecek. yi. Ama bu iyilik ok olumsuz ve yetersiz kalyor - daha fazlas gerekli.
Ktlk yapmayacak, ama hibir iyilii de dokunmayacak.
Ve ktlk yapmadnda huzur dolu olursun nk kt bir ey yapnca rahatszlk
duyarsn. O adam sessiz olacak, ama bu sessizlik iinde kederi barndracak - izole olmu,
yalnz. Sessizlii canl olmayacak; l bir ey olacak - mezarln sessizlii, bir cesedin
sessizlii; bir iein veya yldzlarn sessizlii deil- Bir eyleri karacak. Hayatn keyfini
karacak. nsann yaratc olmas gerekiyor.
sel varlna eri. Bedene veya beyne ait olmayana eri, sonra akmaya bala. sel
varln ne ekilde istiyorsa ona gre ak. Herhangi bir ey olabilir. Bahvan veya ressam
veya air veya kundurac olabilirsin.. .veya her neyse. nk bu bir ie yarama sorunu
deil; bu bir yaratclk sorunu. Bir ey yarat ki isel varln da vurup kendini gstersin.
Zen ustalar ya airdiler ya da ressam veya bahvan, ve her yaptklar ite bir fark
yaratyorlard. Bir Zen bahesi dnyadaki dier bahelerden tamamen farkldr. Byle
olmal da, nk dier tm baheleri bilinsiz insanlar yapyor. Zen bahesi ise bilinli
birileri tarafndan yaplyor. Farkl bir havas oluyor.
Bir Zen ustas harika bir bahvand. mparator bile ondan ders alyordu. Ve Usta dedi ki,
'Saraydaki baheyi sen hazrla. yl sonra incelemeye geleceim. Onaylarsam snav
gemi olacaksn. Onaylamazsam o zaman yl daha alacaksn, yeniden ders
alacaksn.'
Tabii, bu imparatorun sarayyd; orada binlerce bahvan alyordu. mparator onlara bir
gzel emretti ve her ne rendiyse hemen bahede uyguland. Mthi gzel bir yer oldu.
yl sonra usta geldi. Etrafa bakt. mparator korktu, terlemeye balad, nk usta pek
sert bakyordu. Hi glmsemiyordu. Ve sonra da dedi ki, 'Baarsz oldun. nk
bahede tek bir l yaprak bile grmyorum. lm yoksa yaam nasl varolabilir? Ve
bunca aa l yaprak olmadan nasl canl kalyor? l yapraklar olmad iin bu bahe
l.'
Kral o sabah btn baheyi temizletmiti; tek bir l yaprak bile kalmamt. Ve baarsz
olmutu.
Usta dar kt. Darda, baheden toplanan l yaprak yn duruyordu. Btn l
yapraklar geri getirdi, yollara serpitirdi. Rzgar yapraklar datmaya balad; bahe
canland. l yapraklar etrafta savrulurken hrdayp duruyordu...bahe canlanmt. Ve
usta dedi ki, 'imdi, ite imdi oldu. Yaam lm olmadan varolamaz. Sen baarsz
oldun. imdi yllk disiplin daha gerekecek.'
Zen ustalar baheler yarattlar. O tip bahe baka yerde yok, olamaz da. Usta imparatora
dedi ki, 'Senin bahen gzel, ama insan beynini fazlasyla yanstyor. Tanr hi ortada
yok. Fazla planlamsn. Bir ey ok fazla planlannca doalln yitiriyor. Onu yle bir
planla ki, kimse plann gremesin. Sanat iindeki beceri belirgin olmadnda deer
kazanr. Tespit edilebiliyorsa o zaman altnda bir insann imzas vardr. Edilemiyorsa,
bahe vahi gibi grnyorsa, o zaman iinde tanrdan bir para vardr.'
Ressamlar, airler var - ksa iirler, haikular...mthi gzeller, ok anlamllar. Birka
kelimede, sadece on yedi hece ile, bir kitabn anlatamadn bir haiku rahata anlatr. ,
Basho'dan bir haiku.
ESK BR HAVUZ
BR KURBAA NE ATLIYOR
PLOP.
Bitti.
Eski bir havuz...
Zihninde canlandr. ok eski bir havuz, her ey sessiz, beklemede...
ESK BR HAVUZ
BR KURBAA NE ATLIYOR
PLOP.
Hepsi bu, iir bu kadar - ama pek ok ey sylyor. Neredeyse btn resmi izdi. Plop
sesini duyabiliyorsun. Kurbaay grebiliyorsun. Eski havuzu grebiliyorsun. Ona
neredeyse dokunabilirsin. Onu hissedebiliyorsun.
Zen ustalar ne yaparlarsa yapsnlar, kk veya byk, yaptklarnn bir kalitesi vardr -
aydnlanm bir insann dokunuundan kaynaklanan kalite.
USTA FUGA OK Y BR RESSAMDI,
VE BLGE VE CMERT OLMASI LE TANINIYORDU.
AMA AYNI ZAMANDA OK SERTT...
Evet, ok merhametlidirler, ve dolaysyla ok sert. Merhametleri yznden sert olurlar.
Sert davranmazlarsa sana fazla bir faydalar dokunmayacaktr.
AMA AYNI ZAMANDA OK SERTT
HEM KENDNE HEM DE MRDLERNE KARI.

ANLATILANA GRE FUGA LMNE
OLAANST BR EKLDE KAVUTU.
SON GNNN GELDN HSSEDNCE...
Eer bedenini ve beynini izlersen lmeden nce - neredeyse alt ay nce - artk leceini
bilirsin. Alt ay ncesinde beden iten zlmeye balar. Sen ve bedenin gevemeye,
ayrlmaya, blnmeye balarsn. Bu srecin tamamlanmas neredeyse alt ay alr. Ama
tam gn ncesinde, insan tam saatini, dakikasn, saniyesini syleyebilir. Tam gn
nce, insann iinde bir ey yerine oturur ve lme hazrdr artk.
Doru yaadysan, tamamen farkndalk iinde idiysen, lmn ne zaman geldiini
bilebilirsin. u anda yaamn varlnn bile farknda deilsin. br trl lmn ayak
sesini duyabileceksin. O belli belirsiz sesin yaklatn hissedebileceksin.
u anda yaayamyorsun bile, halbuki o zaman lebileceksin. Ve bu bilinli olacak. lm
senin bana geliyor olmayacak; sen bilinli leceksin. lme bilinli teslim olacaksn.
lm bilinli kucaklayacaksn. Bu yknn anlam bu.
ANLATILANA GRE FUGA
LMNE OLAANST BR EKLDE KAVUTU.
SON GNNN GELDN HSSEDNCE,
ABUCAK BR UKUR KAZDIRDI...
te yolu bu. nsan lme doru birka adm atmal. lmn yolda olduunu biliyorsan
git onu kapda karla. Brak ieri girsin.
ABUCAK BR UKUR KAZDIRDI,
SONRA NE GRD VE
KAZICIYA ZERN TOPRAKLA
RTMESN SYLED.
ok nadiren grlen trde birisi olmal. lmn btnyle tadna varmak istedi. Bilinsiz
halde, ldkten sonra topraa gmlmek istemiyordu. Bunun bile kendisi oradayken, her
eyi izlerken olmasn istiyordu. Orada durup topraa gmlmek...
...VE KAZICIYA
ZERN TOPRAKLA RTMESN SYLED.
AKINA DNEN ADAM ORADAN KATI.
Adam olanlara inanamamt. Sonra yakalanp ustay ldrmekle sulanabilirdi. Hemen
kat.
ORAYA GER DNDNDE
USTAYI TM VAKURU LE
UKURDA AYAKTA DURURKEN BULDU
- LMT.
Anlay sahibi bir adam lmde bile vakurludur. Bilinsiz bir hayat yaayan adam ise
yaarken bile vakursuzdur. Bilinsiz bir hayat bir dilencininkine benzer - gurursuz ve bin
bir eit aalanma iinde. Bilinli bir lm...lm bile, eer bilinliyse, mthi bir vakur
ve gzellik ve zarafet tar.
unu okumutum:
"Charles de Talleyrand-Perigord Fransz bir politikacyd, olduka becerikli ama tamamen
ilkesiz - btn politikaclar gibi - ve alma arkadalarn tam vaktinde gayet hnerli bir
ekilde ele verdiinden saysz hkmet deiikliinden hi etkilenmeden kurtulmutu.
Fransz htilali srasnda cumhuriyeti iken, Napolyon devrinde dileri bakanl yapm,
sonra Napolyon'un dmanlar ile komploya giriip imparatorun dnden kendini
syrtm, ve sonra da yerine gelen krallarn dlerini de yarasz beresiz atlatmt.
Sonunda 1838'de, seksen drt yana geldiinde, artk lmek zereydi, ve Kral Louis
Philippe lm deinde yanndayd.
'Ah,' dedi Talleyrand, ok sancs vard, 'Cehennem zdrab ekiyorum.'
Ve Louis Philippe, hi etkilenmemi bir tavrla, 'imdiden mi?' dedi kibarca."
Bilinsiz bir yaam srm bir insan yaarken cehennem azab eker, lrken de yle -
nk cehennemi yaratan kendi bilinsizliidir. Cehennem kendi bilinsizliinin yaratt
dehetten ibarettir.
sel varlnn n yank tutan birisi cennette lr, nk bilin cennettir.
Bugnlk bu kadar yeter.

YKNN KAYNAI: ZEN: RLER, DUALAR, VAAZLAR, ANEKTODLAR, SYLELER
Sayfa 112
Detaylar yukarda verilmitir.


















Doru Ruh Hali
Shoju Usta kyn kurtlardan nasl kurtard
("amlardaki Eski arklar"# 7'den alnma)
Korkudan zgrle yaplan yolculuk zerine

USTA SHOJU'NUN TAPINAININ YAKININDA KURTLAR GRLNCE,
SHOJU BR HAFTA BOYUNCA HER GECE MEZARLIA GTT
VE ZAZEN NDE OTURDU.
BU SAYEDE KURTLARIN ETRAFTA DOLAMASI SON BULDU.

OK SEVNEN KYLLER UYGULADII GZL AYNLER
ANLATMASINI RCA ETTLER. "YLE EYLERE BAVURMAK
ZORUNDA KALMADIM," DED, "ZATEN YAPAMAZDIM DA.
BEN ZAZEN HALNDEYKEN BR GRUP KURT EVREM SARDI,
BURNUMU YALAYIP BOAZIMI KOKLADILAR,
AMA BEN DORU RUH HAL ERSNDE OLDUUMDAN
ISIRILMADIM.

"SZE VAAZLARIMDA HEP TEKRARLADIIM GB,
DORU RUH HAL SAYESNDE YAAMDA VE LMDE
ZGR OLABLR, ATE VE SUDAN KORUNABLRSNZ.
ONUN KARISINDA KURTLAR BLE GSZ KALIR.
BEN SADECE SYLEDKLERM UYGULUYORUM."

Meditasyon nedir? Uygulanabilen bir teknik mi? Bir aba meselesi mi? Beynin elde
edebilecei bir ey mi? Deil.
Beynin yapabildikleri meditasyon olamaz - beyni aar, beyin o noktada tamamen
aresizdir. Beyin meditasyonu delip geemez; beynin bittii yerde meditasyon balar.
Bunu unutmamak gerekiyor, nk hayatmzda ne yaparsak yapalm, beyin aracl ile
yapyoruz. Ve sonra, ieri doru dndmzde, yeniden teknik, metot, aba eklinde
dnyoruz nk yaam deneyimimiz bize beynin her eyi yapabileceini gsteriyor.
Doru. Meditasyon dnda her ey beyin tarafndan yaplabilir; beyin meditasyon dnda
her eyi yapabilir. nk meditasyon elde edilen bir ey deildir - zaten vardr, senin
doandr. Elde edilemez; ancak tannabilir, hatrlanlabilir. Orada seni bekler - ieri dn,
onu hazr bulursun. Sen onu hep her zaman iinde tadn.
Meditasyon doann zdr - o sensin, senin benliin, yaptklarnla bir ilgisi yok. Onu
alamazsn ya da veremezsin, sahip olamazsn. O bir eya deildir. O sensin. O senin
benliin.
Meditasyonun ne olduunu anladn zaman her ey akla kavuur. Yoksa hep
karanlkta el yordamyla aranr durursun.
Meditasyon bir aklk durumudur, bir ruh hali deildir. Beyin karklktr. Beyin asla net
deildir. Olamaz da. Dnceler etrafnda bulutlar yaratr - sinsi bulutlardr bunlar. Bir sis
olutururlar, ve netlik kaybolur. Dnceler yokolduunda, bulutlar yokolduunda, plak
benliin ile ba baa kaldnda, her ey netleir. O zaman uzaklar grebilirsin; o zaman
yaradln ta dibine kadar grebilirsin; o zaman baklarn deler geer - varoluun
merkezine kadar.
Meditasyon gr akldr. Onun hakknda dnemezsin. Dnmekten vazgemelisin.
"Dnmeyi brakmalsn" derken, hemen bundan sonu karma, nk sonuta
kelimeleri kullanmak zorundaym. O yzden "Dnmeyi brakmalsn" diyorum, ama
eer vazgeersen skalarsn, nk gene olay eyleme indirgemi olursun.
"Dnmeyi brakmak" u anlama geliyor: hibir ey yapma. Otur. Brak dnceler
kendiliinden sakinlesin. Brak beyin kendiliinden gevesin. Sen duvara bakarak otur,
sessiz bir yerde, hibir ey yapmadan. Rahat. Gevemi. Hi aba gstermeden. Hibir
yere gitmeden. Sanki uyankken uykuya dalm gibi - uyanksn ve geviyorsun ama
bedenin uykuya dalyor. Kendi iinde tetiktesin ama tm bedenin derin bir rahatlama
yayor.
Dnceler kendiliinden sakinleir, senin onlara kar cephe alman, onlar dzeltmeye
kalkman gerekmiyor. Adeta amurlanm bir dere gibi...ne yaparsn o zaman? ine
atlayp temizlemeye mi alrsn? Bu ekilde daha da amurlanacaktr. Derenin kenarnda
oturursun. Beklersin. Yaplacak baka bir ey yoktur. nk yapacan her ey sadece
nehri daha fazla bulandracaktr. Eer dereden birisi geti de l yapraklar yzeye kp
amur olumasna neden olduysa yalnzca sabr gerekir. Orada oturursun. lgisizce
izlersin. Ve dere aktka l yapraklar akp gidecek, ve amur dibe kecektir nk
sonsuza dek yzeyde kalamaz.
Bir sre sonra aniden fark edeceksin - dere yine cam gibi olmutur.
Beyninden bir arzu gelip getiinde dere bulanr. Sen otur yeter. Hibir ey yapmaya
alma. Japonya'da byle "oturmaya" zazen deniyor; hibir ey yapmadan sadece
oturmak. Ve bir gn, meditasyon olur. Sen bir ey yaptndan deil; o sana gelir. Ve
geldii zaman hemen tanrsn; zaten hep oradayd ama sen yanl yne bakyordun.
Hazine hep seninleydi ama senin dikkatin baka yerdeydi: dncelerde, arzularda, bin
bir eit eyde. Tek gerek olanla ilgilenmiyordun... bu da kendi benliindi.
Enerji ieri dndnde - Buda buna PARABVRUTT diyor: enerjinin kaynana dnmesi -
aniden her ey aklk kazanr. O zaman bin kilometre tedeki bulutlar grrsn, ve
amlarn sesini duyarsn. O zaman nn tamamen alr.
Bu gzel Zen yksne girmeden nce beyin hakknda birka eyin anlalmas gerekiyor.
nk beynin mekanizmasn daha iyi anlarsan araya girme ihtimalin azalr. Beynin nasl
ilediini anladka zazen halinde oturabilme ihtimalin artar; sadece oturabilir, hibir ey
yapmadan ylece durabilirsin; meditasyonun olumasna izin verebilirsin. Bu bir
oluumdur.
Beyni anlamak yardmc olacaktr, nk yoksa yine beyni devre sokacak, beyinle
ibirliine girmene yol aacak bir eyler yapmaya devam edersin.
Beyin hakknda ilk bilinmesi gereken, gevezeliidir. Sen sus veya konu, o iinden
konumaya devam eder; uyank veya uykuda olman fark etmez, onun konumas
srmektedir. alyor olabilirsin ama iindeki konuma devam eder; araba kullanyor
veya bahede kuyu kazyor olabilirsin, ama o konuma hi durmaz.
Beyin devaml konuur. Eer o konuma bir dakikalna kesilse beynin yokluunu
grebileceksin. Meditasyon da budur ite. Beynin yokluu doru durumdur. Bu senin
durumun.
Ama beynin gevezeliinin durduu ana nasl erieceiz? Yakalamaya alrsan yine
skalarsn. Ama denemeye lzum yok. Aslnda o an hep yaanyor - tek gereken birazck
farkndalk. ki dnce arasnda hep bir sessizlik olur; hatta iki kelime arasnda bile
boluk vardr. Yoksa szckler birbirinin stne binerdi; yoksa dnceler birbirine
karrd. Halbuki karmyorlar.
stediini syle..."Bir gl ve bir blbl" de mesela. ki kelime arasnda ara var; "bir" ile
"gl" arasnda ufack, mikroskopik, zar zor sezilen bir boluk var. Ama var; yoksa "bir" ile
"gl" birbirine karrd. Biraz dikkatle, biraz yakndan izleyerek boluu grebilirsin: bir-
gl-ve-bir-blbl. Boluk srekli oluyor; her kelimeden sonra boluk tekrarlanyor.
Getaltn deimesi gerekiyor. Normalde kelimelere bakarsn, boluklara deil. "Bir"e
bakarsn, "gl"e bakarsn, ama ikisinin arasndaki bolua bakmazsn. Dikkatini deitir.
Hi ocuk kitab grdn m? ki trl bakabilecein birok resim var ilerinde: bir ynden
baknca yal bir kadn gryorsun, ama devaml bakarsan birdenbire resim tamamen
deiiyor ve gen gzel bir kadn grlebiliyor. Ayn izgiler her iki yz de oluturuyor -
yal ve gen birer kadn. Gen yze srekli bakarsan o da deiir, nk beyin hibir
eye sabitlenemez - srekli deiir. Ve yal yze tekrar srekli baktnda yine gen
olana dnecektir.
Bir ey dikkatini ekecek: yal yz grdnde orada bir yerde sakl olduu halde gen
yz gremiyorsun - halbuki orada olduunu biliyorsun, grdn. Ve gen yz
grdnde yal olan grlemiyor; orada olduunu bildiin halde kayboluyor.
kisini birlikte gremezsin. Birbirleriyle eliirler. Birlikte grlemezler. Figr
grdnde, arka plan yokolur; arka plan grdnde figr yokolur. Beynin alglama
kapasitesi snrldr - elikileri bilemez. O nedenle Tanr'y bilemez -Tanr elikilidir; o
nedenle benliinin merkezinde olanlar bilemez - benliin de elikilidir, tm elikileri
anlar, paradoksiktir.
Beyin bir seferde ancak tek bir eyi grr, ve grdnn tam tersini ayn anda gremez.
Tam tersini grebildiinde ilk resim yokolur. Beyin kelimelere bakmaya devam eder o
yzden her kelimenin ardndan gelen sessizlii alglayamaz. Odan deitir. Sessizce
oturup boluklara bak. Uramadan, zorlamadan. Rahat ol - geve - oyunmu gibi yap -
elenceymi gibi. ok ciddiye almann alemi yok nk o zaman fazla ciddileirsin ve
ciddiletiin zaman da kelimelerden sessizlie gemen ok zor olur. Eer gevek, akc,
gayri-ciddi, oyuncu bir hale brnrsen ok kolaylar - elenceli bir eymi gibi.
Milyonlarca insan meditasyonu skalyor nk meditasyona yanl anlamlar ykleniyor.
ok ciddi ve karamsar grnyor, adeta bir kiliseye aitmi gibi, sanki sadece l veya
neredeyse l insanlara, karamsar, ciddi, ask suratl, elenmeyi, kutlamay unutmu
olanlara aitmi gibi. Elenme ve kutlama meditasyonun zellikleridir. Gerekten
meditasyon yapan birisi elencelidir: yaam onun iin zevklidir, yaam bir LEELA, yani
oyundur. Yaamn tadn karr. Ciddi deildir. Rahattr.
Sessizce otur, rahat, gevek, ve brak dikkatin boluklara aksn. Kelimelerin kenarndan
boluklara doru kay. Boluklarn ne kmasna ve kelimelerin silinmesine izin ver.
Karatahtaya bakyormusun gibi, ve ben zerine beyaz bir nokta konduruyorum: ya
noktay grrsn ve karatahta uzaklara gider, ya da karatahtay grrsn ve nokta ikinci
plana der, bir glgeye dnr. Dikkatini figr ile arka fon arasnda kaydrabilirsin.
Kelimeler figrlerdir; sessizlik ise arka fon. Kelimeler gelip gider; sessizlik kalr.
Doduunda sessizlik olarak dnyaya geldin - sadece aralar, boluklar. Sonsuz bir boluk
ile geldin, hayata usuz bucaksz bir bolukla baladn - sonra kelime toplamaya giritin.
te bu nedenle hafzanda geri gidip de hatrlamaya altnda drt yandan teye
geemiyorsun. nk drt yandan nce neredeyse bombotun; kelimeler hafzanda o
yatan sonra birikmeye balad. Hafza ancak kelimelerin olduu yerde devreye girer,
boluk sende bir iz brakmaz. O yzden geriye dnp de hatrlamaya alnca en fazla
drt yan hatrlarsn. Veya, eer ok zeki idiysen, yana dnebilirsin. Ama hibir
hatrann kalmad bir nokta gelir atar. O zamana dek boluktan ibarettin - saf, bakir,
kelimelerle yozlamam. Saf gkyz gibiydin. ldn gn kelimelerin yine dp
dalacak; boluun ile birlikte yine baka bir dnyaya veya yaama tanacaksn. O
boluk senin benliin.
Shankara'nn bir hikayesinde Usta'sna benliin doasn sorup duran bir renci anlatlr.
Soruyu her soruunda, Usta duymamazla geliyordu - ta ki bir gn rencisine dnp,
'Ben sana retiyorum, ama sen dinlemiyorsun. Benlik sessizliktir,' diyene dek.
Beyin kelimeler demektir; benlik ise sessizlik. Beyin toparladn kelimelerden ibarettir;
sessizlik ise hep seninle olandr, toplama deildir. Benliin anlam budur. O senin temel
zelliin. Fonda sessizlik varken sen kelime toplar durursun, ve kelimelerin toplamna da
beyin deriz. Sessizlik meditasyondur. Bu getalt deitirmekle, dikkati kelimelerden
sessizlie evirmekle ilgili bir sorundur - sessizlik hep oradadr.
Her kelime bir uurumdur: sessizliin vadisine atlayabilirsin. Her kelimeden sonra
sessizlie geebilirsin... mantra'nn anlam budur. Mantra tek bir kelimeyi defalarca
tekrarlamaktr. Tek bir kelimeyi defalarca tekrarlaynca sklrsn nk zelliini yitirir. O
kelimeden bkarsn, ondan kurtulmak istersin. Can sknts ie yarar. O kelimeden
kurtulmana yarar - imdi sessizlie daha kolayca geebilirsin.
Sessizlik hep orada kede bekler. Ram, Ram, Ram diye tekrar edersen...bunu ne kadar
srdrebilirsin? Eninde sonunda bkar, sklrsn. Mantrann faydas bu sknty yaratp
ondan kurtulmak istemeni salamaktr, bu da gzeldir, nk o zaman sessizlie
brnmekten baka are kalmaz. Kelimeyi geride brakp bolua kay; kelimeyi tramplen
olarak kullanp bolua atla.
Kelimeler deiirse - ki normalde deiirler - asla sklmazsn. Yeni bir kelime her zaman
ekicidir; yeni bir fikir de yle; yeni bir d, yeni bir arzu her zaman ekicidir. Ama eer
beynin ayn eyi tekrarlayp durduunu grebilirsen ya uyuyakalrsn ya da sessizlie
atlarsn - olaslklar bunlardr. Ve ben biliyorum ki mantralar tekrarlayan ou insan
uyuyakalyor. Bu da yzyllardr tank olduumuz bir olaslk. Anneler iyi bilir. ocuk
uyumuyorsa mantraya bavururlar - buna ninni derler. Monoton bir tonda iki veya
kelimeyi tekrarlarlar ve ocuun uykusu gelir. Tekrarlamaya devam edersen ocuk
sklacaktr, kaamaz da, hibir yere gidemez, bylece tek ka uyku olur. Der ki,
"Tekrarlamaya devam et. Ben uykuya dalyorum!" Ve uyur.
Mantra tekrarlayanlarn ou uykuya dalar - o yzden uykusuzluk ekenlere
Transandantal Meditasyon uygulanr ve Amerika'da bu ok yaygndr. Uykusuzluk normal
hale gelmitir. Uykusuzluk arttka Maharishi Mahesh Yogi'ye talep artacaktr, nk
insanlarn sakinletiriciye ihtiyalar olacaktr. Mantra mkemmel bir sakinletiricidir, ama
esas amac bu deil. Bu yanl da deil - sayesinde gzelce uyuyorsan, iyi, fakat asl
amac bu deil.
Bu bir ua kz arabas gibi srmeye benzer. Bunu yapabilirsin. Uan nne kzleri
koyar ve ekersin - bunda ters bir taraf yoktur, birazck ie yarar, ama esas amac bu
deildir. Onunla ok ykseklere uabilirsin.
Mantray kullanrken can skntsna yol aacann tamamen farknda olmak gerekir, ve
uyumamay unutmamalsn. Yoksa, skalarsn. Uykuya dalma. Mantray tekrarlamaya
devam et ve uykuya dalmak iin kendine izin verme. Bu yzden mantray ayaktayken
veya yrrken tekrarlaman daha iyi olur, bylece uyumazsn.
Gurdjieff'in en byk mridlerinden biri olan P. D. Ouspensky lyordu. Doktorlar
dinlenmesini sylediler ama dinlemedi - onun yerine btn gece yrmeye devam etti.
Delirdiini dndler. lyordu, enerjisi yokoluyordu -neden byle yapyordu?
Dinlenmesi gerekiyordu; yrmeye devam ederse daha abuk lecekti. Ama o durmad.
Birisi sordu, "Ne yapyorsun?" Dedi ki, "Uyankken lmek istiyorum. Uykuda lmek
istemiyorum - o zaman lmn gzelliini karrm."
Ve yrrken ld.
Mantra yapmann yolu budur. Yrmek.
Gautama Buda'nn aydnlanmaya kavutuu Bodhgaya'ya gidersen, Bodhi aacnn
yaknnda ufak bir patika grrsn. Buda devaml o patikada yrrd. Bir saat boyunca
aacn altnda meditasyon yapard, ve sonra bir saat boyunca yrrd.
Mridleri "Niye?" diye sorduunda "nk aacn altnda ok oturunca uyku bastryor,"
derdi.
Uyku bastrd zaman insan yrmeli, yoksa uyuyakalrsn, ve mantra boa gider. Mantra
can sknts vermeye yarar, mantra seni bktrp uuruma atlamaya tevik eder. Uyursan
uurumu karrsn.
Btn Budist meditasyonlar dnmldr. Otururken yaparsn - ama uykun geldii
anda kalkp yrrken devam edersin. Uyku halinin getiini anladn anda tekrar oturup
meditasyona devam et. Bunu hep yaparsan, tpk deri deitiren bir ylan gibi
kelimelerden syrldn bir an gelecek. Ve bu ok doal olacak. Hi aba
gerektirmeyecek.
Beyin hakknda hatrlanmas gereken ilk ey bu: devaml sregelen bir gevezelik. Bu
gevezelik onu canl tutuyor, besliyor, onsuz beyin yoluna devam edemez. Beynin
kskalarndan kurtul - yani, isel gevezelikten kurtul.
Bunu kendini zorlayarak yapabilirsin, ama yine skalam olursun. Kendini iinden
konumamaya zorlayabilirsin, tpk darda konumamaya zorlayabilecein gibi - zoraki
bir sessizlii koruyabilirsin. Bata zordur, ama srar edersen beyni konumamaya
zorlayabilirsin. Bu mmkn. Himalayalara gidersen bunu baarm birok kiiye
rastlarsn, ama yzlerinde zeki deil donuk bir bak vardr. Beyin almam, sadece
susturulmutur. Canl bir sessizlie gemek yerine beyni zorlayp kontrol altna alyorlar.
Bu tpk kede cezaya braklan ocua benziyor. Onu izle. Kprdanmak ister, ama
kendini tutar, korkuyordur. Enerjisini bastrr yoksa cezalandrlacaktr.
Bu bastrma uzun srerse - okullarda ocuklar be-alt saat oturuyorlar - zamanla zeka
donuklar. Her ocuk zeki doar ama insanlarn neredeyse yzde doksan dokuzu aptal
olarak lr. Eitim beyni kreltir - bunu sen kendi bana da yapabilirsin.
Dindar insanlarn neredeyse aptal olduklarn greceksin ama onlar hakkndaki fikirlerin
yznden bunu batan anlayamayabilirsin. Ama eer gzlerin aksa git de
SANNYASN'lere bir bak - onlar pek aptal bulacaksn; herhangi bir zeka veya yaratclk
iaretine rastlayamayacaksn. Hindistan bu insanlar yznden ok ekti. Yaratclktan
ylesine yoksun bir ortam yarattlar ki Hindistan hep en azyla yetindi. Fel meditasyon
deildir.
Bir defasnda kilisede papaz, "Derdi olan kocalar, hepiniz ayaa kalkn!" diye ahaliye
seslendi.
Biri dnda kilisedeki btn erkekler ayaa kalkt.
"Ah!" dedi papaz. "Senin gibisi milyonda bir bulunur!"
"Yok, ondan deil," dedi adam. "Ben felliyim."
Fel meditasyon deildir; fel salkl deildir. Beyni felce uratabilirsin - bunun iin
milyon tane yntem var. nsanlar dikenli yataklarn zerine yatyorlar. Eer devaml
dikenlerin stne yatarsan bedenin duyarszlar. Bu bir mucize deil. Sadece bedenini
hissizletiriyorsun. Beden canlln kaybedince sorun kalmaz - senin iin oras diken
yata olmaktan kar. Zamanla orada rahat bile edebilirsin. Hatta rahat bir yatak teklif
edildiinde zerinde uyuyamayabilirsin. Bu bedeni fel etmektir.
Beyni fel etmek iin de benzer metotlar var. Oru tutabilirsin. O zaman beyin bedenin
acktn syler durur ama sen yemek yemezsin, beyne kulak vermezsin. Zamanla beyin
krelir. Beden alk hisseder ama beyin bunu bildirmez. nk bunun anlam yoktur.
Dinleyen, kulak veren yoktur ki. O zaman beyin fel geirir. Uzun orular tutan birok
insan meditasyona ulatklarn sanrlar. Bu meditasyon deil dk enerji, fel,
hissizliktir. Ortada ceset gibi dolarlar. Canl deillerdir. Unutma ki meditasyon sana
daha fazla, daha parlak, sonsuz bir zeka sunar. Meditasyon seni canlandrr ve
hassaslatrr; yaamn zenginleir.
Bedensel zevklerden elini eteini ekmi olanlara bak: yaamlar yaam olmaktan km.
Bu insanlar meditasyonla ilgili deiller. Mazoist olabilirler, kendilerine ikence yapp
bundan zevk alyorlar...beyin ok kurnazdr, bir eyler yapar ve onlara mantkl
aklamalar getirir. Normalde bakalarna kar iddet yklsndr ama beyin ok
kurnazdr - iddet kartln renip retebilir, ama o zaman da kendine kar iddet
uygular. Ve kendine uyguladn iddet bakalarnca sayg grr nk bu tip
davranlarn dindarlk olduunu sanyorlar. Bu tamamen samalk.
Tanr dnyevi zevklere kar deildir, yoksa iekler, yemyeil aalar olmaz, her yer l
olurdu. Tanr dnyevi zevklere kar deildir, yoksa hayatta mzik ve dans olmazd -
sadece mezarlklar olurdu. Tanr dnyevi zevklere kar deildir; Tanr yaamn keyfini
karr. Tanr hayal edebileceinden ok daha fazla Epikryendir. Tanr'y dnrken
aklna Epikrs' getir. Tanr daha fazla mutluluk, nee, coku iin devaml sren bir
araytr. Bunu unutma.
Ama beyin ok kurnaz. Felci meditasyon diye aklar; krelmeyi amak diye aklar; l
gibi olmay dnyevi zevkleri reddetmek diye aklar. Dikkat et. Unutma ki doru yne
gidersen iek amaya devam edersin. Senden gzel kokular ykselir ve daha yaratc
olursun. Ve yaama, aka, ve Tanr'nn sana sunduu her eye kar daha duyarl
olursun.
Beyninde ok keskin bir gzn olsun - onun motivasyonlarn incele. Bir ey yaptnda
hemen motivasyonuna bak, nk eer motivasyonu karrsan beyin seni aldatmaya
devam eder ve motivasyonun baka bir ey olduunu iddia eder. rnein: eve fkeli
gelip ocuunu dvdn. Beyin diyecek ki, "Bu onun iyilii iin, disiplin renmeli." Bu bir
rasyonalizasyondur. Daha derine in. fkeliydin ve kzabilecein biri olsun istedin.
yerinde patronuna kzamadn, o fazla gl. Bu riskli ve ekonomik olarak tehlikeli
olurdu. Yok, zayf birini aradn. Eh, bu ocuk da yle, tamamen sana baml; tepki
veremez, hibir ey yapamaz, sana ayn ekilde karlk veremez. Daha mkemmel bir
kurban bulamazdn.
Bak. ocua kzgn msn? yleysen, beynin seni kandryor.
Beyin seni yirmi drt saat boyunca kandryor ve sen de onunla ibirlii yapyorsun. Ve
sonuta mutsuz oluyor, cehennemde gibi hissediyorsun. Her an doru motivasyonu gzle.
Doru motivasyonu bulabilirsen beyin gittike seni kandrma becerisini yitirecektir. Ve
kandrlmaktan uzaklatka beyni amaya, bir usta haline gelmeye gittike daha fazla
yaklaacaksn.
yle bir hikaye duydum.
Bir bilimadam arkadana, "Biz ehir dnda konferansa katldmzda karnn bekaret
kemeri takmas konusunda niye srar ettiini anlayamadm," diyordu. "Sonuta, urada iki
dost olarak konuuyoruz, o surat ve o vcutla kim yatar ki Emma ile?"
"Biliyorum, biliyorum," diye cevap verdi dieri. "Ama eve dndmde anahtar
kaybettiimi syleyebilirim."
Bak, hep bilinalt motivasyonu gzle. Beyin seni ynetip ynlendiriyor nk onun
gerek motivasyonlarn grmekten acizsin. nsan gerek motivasyonlar grebildii
zaman meditasyon ok yaklar...nk artk beynin penesinde deilsindir.
Beyin bir mekanizma. Zekas yok. Beyin biyolojik bir bilgisayar. Nasl zekas olabilir ki?
Becerisi var ama zekas yok; ilevsel faydas var, ama farkndal yok. O bir robot; iyi
alyor ama onu fazla dinleme nk o zaman isel zekan yitirirsin. Sanki tm iplerini
bir makinann eline brakyormusun gibi olur. inde zgn hibir ey bulunmayan -
bulunamayacak - bir makinadan seni ynetmesini istiyorsun. Beyindeki hibir dnce
orijinal deil, her biri tekrardan ibaret. zle. Beyin ne zaman bir ey sylese yine seni bir
kalba sokmaya altn greceksin. Yeni bir ey yapmay denersen beynin hakimiyetini
krm olursun.
Bir ekilde yaratc olan insanlar meditasyona daha yatkndrlar, olmayanlar ise ok
zorlanrlar. Eer kendini tekrarlayan bir hayatn varsa beynin seni fazlasyla kontrol
altnda tutuyor demektir - ondan uzaklaamyorsun, korkuyorsun. Her gn yeni bir ey
yap. Eski rutinden kan. Hatta eer beynin bir ey syleyecek olursa ona de ki, "Bunu
hep byle yaptk. Hadi imdi baka bir ey yapalm."
Ufak deiiklikler bile olur...karna olan davranlarnda mesela - ufak deiiklikler;
yrynde olabilir - ufack eyler; konuma biiminde - ufak tefek farkllklar.
Greceksin ki beyin stndeki hakimiyetini yitiriyor, zgrleiyorsun.
Yaratc insanlar meditasyona daha kolay ve daha derinlemesine girerler. Meditasyon
iadamlar iin airler, ressamlar, mzisyenler, danslar iin olduundan ok daha zordur
- sradan, yaratclktan tamamen uzak bir hayat yaar onlar.
Bir babann oluna t veriine kulak misafiri oldum. Genken nam salm bir playboy
olan baba, olunun yakndaki dnnden sz ediyordu.
"Olum," dedi, "Sana iki dm var. Haftada bir geceni mutlaka erkek arkadalarnla
gezmeye ayr."
Duraksad. Olu ikinci dn ne olduunu sorunca da, "Sakn o akam erkek
arkadalarnla harcama!" dedi.
Kendi rutinini, kendi yntemlerini oluna aktaryor. Yal beyin gen bilince t vermeye
devam ediyor - baba oluna t veriyor.
Her an - yenileniyorsun, yeniden douyorsun, bilin asla yalanmaz. Bilin hep ouldur,
beyin de hep baba. Beyin asla gen deildir ve bilin asla yal olamaz - ve beyin oluna
t vermeye devam eder. Baba olunda ayn tarz yaratr, sonra oul da aynsn
tekrarlayacaktr.
imdiye dek belli bir tarzda yaadn - farkl bir tarz denemek istemez misin? imdiye dek
belli bir tarzda dndn - benliine yeni bak alar katmak istemez misin? O zaman
uyank ol ve beyni dinleme.
Beyin bugnn ve yarnn kontrol etmeye alan gemiindir. Yaayan gelecei ele
geirmek isteyen l gemitir. Buna kar tetikte olman yeterli.
Peki bu nasl oluyor? Beyin bunu nasl yapyor? u metodu kullanyor: diyor ki, "Eer beni
dinlemezsen benim kadar verimli olamazsn. Allagelmi bir ey yaparsan daha verimli
olursun nk daha nceden tecrbelisindir. Yeni bir eye kalkrsan o kadar verimli
olamazsn." Beyin bir ekonomist, bir verimlilik uzman gibi konuur durur; " Bylesi daha
kolay. Ne diye uraasn? in kolayna ka," der.
Unutma, ne zaman elinde iki seenek olsa yenisini semelisin, daha zor olan, daha fazla
farkndalk isteyeni. Verimlilii feda edip her seferinde farkndal tercih et, o zaman
meditasyonu mmkn klan bir durum yaratm olacaksn. Bunlarn hepsi birer durum.
Meditasyon gerekleecek. Sadece bu durumlara girerek meditasyona ularsn
demiyorum ben - ama bunlar sana yardmc olacak. Meditasyonun olmazsa olmaz baz
durumlar yaratacaklar.
Daha az verimli ama daha yaratc ol. Amacn bu olsun. Faydal iler yapacam diye fazla
taklma. Onun yerine hayata yararl olmak iin gelmediini asla unutma; ie yaramak
zere domadn, bu ok alaltc; gittike daha verimli olmak iin varolmadn - gittike
daha canl, daha zeki, daha mutlu ve coku dolu olmak zere buradasn. Ama bunlar
beynin tarzndan tamamen farkl eyler.
Kadnn birine okuldan olunun karnesi gnderilmiti "Olunuz ok zeki," diyordu
retmeni, karneye ilitirdii kartta, "ama kzlarla oynayarak ok fazla vakit harcyor.
Ancak, onu bu huyundan vazgeirmek iin bir planm var."
Anne karneyi imzalad ve u not ile birlikte geri gnderdi: "e yararsa haberim olsun,
ben de babasnda deneyeyim."
nsanlar devaml bakalarn kontrol edebilmek iin tyo alma peindeler, bylece kar
edecekler - karl tyolar bunlar. Eer bakalarn kontrol etme peindeysen hep beyninin
kontrolnde kalrsn. Milleti kontrol etme hevesinden vazge. Bakalarn kontrol
etmekten vazgetiinde - e, ocuk, ana, baba, dost, dman - bakalarn kontrol
etmekten vazgetiinde, beynin hkm azalr nk artk ie yaramyordur.
Beyin dnyay kontrole yarar; beyin toplumu kontrol altnda tutmaya yarar... Bir politikac
meditasyon yapamaz. mkansz! adam iin olduundan daha da zor. Politikac tam ters
uta durur. Meditasyon yapamaz. Bazen bana politikaclar geliyor. Meditasyonla
ilgileniyorlar ama tam olarak deil - fazla gerginler ve biraz rahatlamak istiyorlar. Bana
geliyorlar ve yardm istiyorlar, nk stresleri ok, ileri gerei byle. Ama devaml
eliki, yalan-dolan, rekabet bir yandan sryor. Biraz huzur bulmalarna yardmc olacak
bir eyler aryorlar. Onlara bunun imkansz olduunu sylyorum. Meditasyon
yapamazlar. Hrsl beyinler meditasyon yapamaz nk meditasyonun temelinde hrsszlk
vardr. Hrs bakalarn kontrol etme abas demektir. Politika budur ite: tm dnyay
kontrol etme abas. Eer bakalarn kontrol etmek istersen beyni dinleyeceksin, nk
beyin iddeti pek sever.
Ve yeni eyler deneyemezsin - onlar fazla risklidir. Hep eskileri tekrarlaman gerekir.
Tarihin verdii dersleri dinlesen aarsn.
1917'de, Rusya'da byk bir devrim oldu, tarihteki en byklerinden biri. Ama bir ekilde
baarsz olundu. Komnistler iktidara geldiklerinde neredeyse ar gibi davrandlar - hatta
daha bile kt. Stalin, Deli Petro'dan daha korkuntu. Milyonlarca insan ldrd. Peki ne
oldu? ktidar ele geirdikten sonra yeni bir ey yapmak ok riskli geldi. e
yaramayabilirdi, daha nce denenmemiti o yzden kim bilebilirdi? En iyisi hep ie
yaram olan eski yntemleri kullanmakt. arlardan ders aldlar.
Her devrim baarsz olur nk belli bir grup politikac baa getiinde ayn metotlar
uygular. Beyin asla yeniden deil hep eskiden yanadr. Bakalarn kontrol etmek
istiyorsan, meditasyon yapamazsn...bu konuda kesinlikle emin ol.
Beyin bir tr uyku halinde, bilinsiz bir durumda yaar. ok nadiren bilinlenirsin. Hayatn
byk tehlikedeyse bilinli olursun; yoksa deilsindir. Beyin uykulu halde devam eder.
Yolun kenarnda durup insanlar izlersen yzlerinde ryalarn glgelerini greceksin. Birisi
kendi kendine konuup el kol hareketleri yapar - ona bakarsan o yolda deil bambaka
bir yerde olduunu anlarsn. nsanlar adeta derin bir uykudayken hareket ediyorlar.
Uykuda yrmek, beynin normal hali. Meditasyona balayacaksan bu uykulu halinden
syrlmalsn. Yr, ama uyank ol. Kuyu kaz, ama uyank ol. Yemek ye, ama yemek
yerken baka bir ey yapma - sadece ye. Her lokmann farkna var, inerken uyank ol.
Kendine dnyann drt yanna dalma izni verme. imdi, burada ol. Ne zaman beyninin
baka yerlere uzandn hissetsen... Hep de bir yerlere gidiyordur, asla burada olmak
istemez. nk eer beyin burada kalrsa artk ona ihtiya duyulmaz; burada u anda
akla gerek yoktur - bilin yeterlidir. Akl sadece oralarda, gelecekte bir yerde gereklidir,
ama asla burada deil... Aklnn baka bir yere gittiini fark ettiinde - sen stanbul'dasn
ama akln New York'ta - hemen toparlan. Kendine bir imdik at. Eve dn. Olduun
noktaya gel. Yerken, ye; yrrken, yr; aklnn drt bir yana dalmasna izin verme.
Bu meditasyona dnmeyecek, ama bir durum meydana getirecektir.
Parti tm hzyla devam ediyordu ve bir adam arkadan arayp elenceye katlmasn
istedi. Yanl numara evirdi ve cevap veren uykulu sesten zr diledi. Bir sonraki
denemede karsnda yine ayn sesi buldu.
"ok zr dilerim," dedi, "ok dikkatli evirmitim. Nasl yanl dtn anlayamadm."
"Ben de," dedi uykulu ses. "zellikle telefonum olmad iin."
nsanlar neredeyse uykuda yayorlar, ve uykularn hi bozmadan bir eyler yapmay
renmiler. Birazck uyank olsan kendini asla yapmak istemediin eyleri yaparken
yakalayacaksn, piman olacan bildiin, daha geen gn asla bir daha yapmamaya
yemin ettiin eyler. Ve ou kez dersin, "Yaptm ama nasl oldu bilmiyorum. Bana
ramen oldu." Sana ramen bir ey nasl olabilir?
Bu ancak uykudaysan mmkn. Ve asla istemediini tekrarlar durursun, ama iinden
istemi olmalsn.
Daha geen gn Paritosh bana ok gzel bir fkra yollad - nadir bir fkra, en nadide
olanlardan. Dikkatle dinle.
Son savan ertesinde bir gazeteci Avrupa'daki bir manastrn Ba Rahibesi ile rportaj
yapyordu.
"Syler misiniz," dedi gazeteci, "o korkun yllarda sizin ve rahibelerinizin bana neler
geldi? Nasl hayatta kalabildiniz?"
"ey, ilk nce," dedi Ba Rahibe, "Almanlar lkemizi istila etti, manastr ele geirip tm
rahibelerin rzna getiler -rahibe Anastasia dnda - ve tm yiyeceklerimizi alp gittiler.
Sonra Ruslar geldi. Onlar da manastr ele geirdiler - rahibe Anastasia dnda - ve tm
yiyeceklerimizi alp gittiler. Sonra da Ruslar kovuldu ve Almanlar geri geldi, - rahibe
Anastasia dnda - ve tm yiyeceklerimizi alp gittiler."
Gazeteci vah vah gibi bir eyler syledi ama rahibe Anastasia'y merak etmiti. "Kimdir
bu rahibe Anastasia?" diye sordu. "Nasl oldu da btn o korkun olaylardan kurtuldu?"
"Ah, ey," diye cevap verdi Ba Rahibe, "Rahibe Anastasia yle eylerden pek holanmaz
da."
Tecavz bile senin kendi arzundur; sen istediin iin bana gelir. Bu belki ar kaacak,
ama psikoanalistler byle sylyor. Ve ben de yle olduunu gzlemliyorum. Senin
ibirliin olmadan tecavz bile mmkn deil. Bir yerlerde tecavze uramak iin bir arzu
sakl olmal. Hatta, tecavze urama fantezisi veya hayali kurmayan bir kadna rastlamak
zordur. Tecavz gzel olduunu ve arzulandn gsterir -hem de lgnca. Msr'daki en
gzel kadnlardan birinin ldkten sonra mumyasna tecavz edildii tarihi bir gerektir.
Kadnn ruhu bunu grdyse ok mutlu olmutur. Bir dn...l birinin rzna geiliyor.
Bunu reddedebilirsin. Geenlerde bana bir kadn geldi. Kabil'de rzna geilmiti. Ve
hikayeyi ylesine ballandrarak anlatyordu ki ona, "birlii yapm olmalsn," dedim.
Bana, "Neler diyorsun?" dedi. ok incinmiti! Ona incinmemesini syledim. "Bu hikaye
houna gidiyor," dedim. "Gzlerini kapat, ve drst ol. Bir defalk bana kar drst ol.
Houna gitti mi?" Bana dedi ki, "Sen neler sylyorsun? Tecavz - benim houma
gidecek? Ben bir Katoliim, Hristiyanm!" yle dedim, "Yine de gzlerini kapat. Katolik,
Hindu veya Budist olman farketmez - gzlerini kapat ve dn." Rahatlad. Aslnda ok
drst bir kadnd. Sonra yz deiti ve gzlerini at ve dedi ki, "Galiba haklsn.
Houma gitti. Ama ltfen kimseye bir ey syleme! Kocam - o yaknda seni grmeye
gelecek, bundan asla bahsetme!"
Zihnini izle: yzeyde bir ey der, ama ayn anda, derinlerde bir yerde, baka eyler
planlyordur. Biraz daha uyank ol ve uykunda yrme.
Drdrc yal kadn bir haftadr doktor tavsiyesiyle yataktayd. Her eyden ikayetiydi.
Havadan, ilalarndan, ve zellikle kocasnn yapt yemeklerden ikayet ediyordu.
Bir gn kadna kahvalt tepsisini verip mutfa topladktan sonra yal adam alma
odasnda oturuyordu. Kadn onun yaz yazdn duydu.
"Ne yapyorsun?" diye seslendi.
"Mektup yazyorum."
"Kime?"
"Kuzen Ann'e."
"Ona ne yazyorsun ki?"
"Senin hasta olduunu ama doktorlarn yaknda ayaklanacan, bir tehlike olmadn
sylyorum".
Sonra, ufak bir duraksamann ardndan, sordu,
"Mezarlk nasl yazlyordu? Tek 'z' ile mi?"
Yzeyde bir ey olur, altnda ise tam tersi. Adam mitleniyor, doktorlara ramen.
Yzeyde karsnn iyileeceini dile getiriyor - ama iinden lmesini diliyor. Ve bu gerei
kendi kendine bile kabullenmiyor. Kendinden ite byle kaarsn.
Bu hilelerden vazge. Beynine kar drst ol, o zaman o da zerindeki hkmn
yitirecek.
imdi sra anekdotumuzda.
USTA SHOJU'NUN TAPINAININ YAKININDA KURTLAR GRLNCE,
SHOJU BR HAFTA BOYUNCA HER GECE MEZARLIA GTT
VE ZAZEN NDE OTURDU.
BU SAYEDE KURTLARIN ETRAFTA DOLAMASI SON BULDU.

OK SEVNEN KYLLER UYGULADII GZL AYNLER
ANLATMASINI RCA ETTLER. "YLE EYLERE BAVURMAK
ZORUNDA KALMADIM," DED, "ZATEN YAPAMAZDIM DA.
BEN ZAZEN HALNDEYKEN BR GRUP KURT EVREM SARDI,
BURNUMU YALAYIP BOAZIMI KOKLADILAR,
AMA BEN DORU RUH HAL ERSNDE OLDUUMDAN
ISIRILMADIM.

"SZE VAAZLARIMDA HEP TEKRARLADIIM GB,
DORU RUH HAL SAYESNDE YAAMDA VE LMDE
ZGR OLABLR, ATE VE SUDAN KORUNABLRSNZ.
ONUN KARISINDA KURTLAR BLE GSZ KALIR.
BEN SADECE SYLEDKLERM UYGULUYORUM."
Basit ama ok anlaml bir yk. Usta mezarla gidip orada bir hafta boyunca oturuyor -
hibir ey yapmyor, ne dua ediyor ne de meditasyon yapyor. Orada meditasyon halinde
oturuyor - meditasyon yapmyor, sadece o halde oturuyor. Orada ylece oturuyor. Zazen
bu anlama gelir. Meditasyon iin kullanlan en gzel kelimelerden biridir: sadece oturmak,
hibir ey yapmamak anlamna gelir. "Za" oturmak demektir. Sadece orada oturdu. Ve bu
oturu - beyin yok, dnceler yok, kprdanmak yok, ve bilin dmdz bir su birikintisi
gibi - doru ruh halidir. Mucizeler kendiliinden olur.
Usta diyor ki,
BEN ZAZEN HALNDEYKEN BR GRUP KURT EVREM SARDI,
BURNUMU YALAYIP BOAZIMI KOKLADILAR,
AMA BEN DORU RUH HAL ERSNDE OLDUUMDAN
ISIRILMADIM.
Yaamn en temel kurallarndan birine gre eer korkarsan karndakine seni daha da
korkutacak enerjiyi verirsin. indeki korku fikri bile dierinde tam tersi bir fikir dourur.
Her fikrin ayn elektrik gibi art ve eksi ular vardr. Sende olumsuz ucu varsa kar
tarafta olumlu u oluur. Bu otomatiktir. Korkarsan onun iinde seni bastrmak, dn
patlatmak iin derin bir arzu doar. Korkmazsan karndakindeki bu arzu yokolur gider.
Bu sadece insanlar deil kurtlar iin de geerlidir. Hayvanlar iin de geerlidir.
Doru ruh halinde kalabilirsen - dikkatli, sessiz, her eye, tm olup bitene tanklk
ederek, iinden herhangi bir fikir ykselmeden - o zaman etrafndakilerde de bir fikir
olumaz.
Eski bir Hint yks vardr.
Hindu cennetinde, 'Kalptaru' adnda bir aa var. Dilek aac anlamna geliyor. Kazara bir
yolcu oraya geldi ve yle yorgundu ki aacn altna oturuverdi. ok da at o yzden,
"Burada birisi olsayd, ondan yemek isterdim," diye dnd. "Ama hi kimse yok."
Aklnda yemek fikri belirdii anda aniden ortada yiyecekler beliriverdi ve yle at ki hi
dnmedi. Hepsini yedi. Sonra uykusu geldi, ve "urada yatak olsayd..." diye dnd.
Ve yatak beliriverdi.
Ama yatakta yatarken, "Neler oluyor?" diye dnmeye balad. "Burada kimseleri
gremiyorum. Yemek geldi, yatak geldi - belki bunlar hayaletlerin marifetidir!" Birden
ortaya hayaletler kt.
Bunun zerine korktu ve "imdi beni ldrecekler!" diye dnd. Ve ldrdler!
Yaamda da kural ayn: hayaletleri dnrsen mutlaka kagelirler. Dn, greceksin.
Dmanlara kafay takarsan onlar yaratrsn; dostlar dnrsen gelirler. Seversen
etrafn sevgiyle dolar; nefret edersen nefret dolar. Her dndn bir ekilde
gerekleir.
Hibir ey dnmezsen bana hibir ey gelmez.
Usta mezarlkta oturdu kald. Kurtlar geldi, ama kimseyi bulamaynca havay kokladlar.
Bu adamn dnp dnmediinin kokusunu almaya alm olmallar. Etrafnda
dolandlar. zlediler. Ama kimse yoktu, boluk dnda. Bolukla ne ileri olacak ki?
Bu boluk, bu sessizlik, bu mutluluk yokedilemez. Kurtlar bile o kadar vahi deildir.
Sessizliin kutsalln hissedip ortadan yokoldular.
Kyller bu adamn birtakm gizli ayinlere bavurduunu sandlar, ama Usta dedi ki,
"Hibir ey yapmadm, yapamazdm da zaten. Orada ylece oturdum ve her ey deiti."
Bu anekdot ahlaki mesaj tayan bir yk. Bu dnyada sessizce oturursan, sessizce
yaarsan, canl bir hilik eklinde, dnya cennete dnr. Kurtlar yokolur. Baka bir ey
yapmaya gerek kalmaz. Doru bilin hali sayesinde her ey mmkn.
ki kural var. Birincisi beyne ait. Akln kural ile evrende cehennem yaratabilirsin; dostlar
rakip olur, sevgililer dman olur, iekler dikene dnr. Yaam yk haline gelir. nsan
ile eker. Akln kural ile nerede yaarsan yaa cehennemde olursun. Beyinden kaarsan
o kuraldan da kurtulursun, ve aniden kendini tamamen farkl bir dnyada bulursun. Bu
deiik dnya nirvana'dr. Bu deiik dnya Tanr'dr.
O zaman bir ey yapmadan her ey oluvermeye balar. Sana bunu yle anlataym: eer
yapmak istiyorsan egoda yaarsn, ve kurtlar evreni sarar, ve ban dertten kurtulmaz.
Egodan vazgeersen, yapc olma fikrinden kurtulur, kendini brakp rahatlarsan yeniden
Tanr'nn lkesine dnersin -Adem cennet bahesine dnm olur. O zaman bir eyler
olur.
Hristiyan yksne gre Adem'in Cennet Bahesi'nde hibir ey yapmas gerekmiyordu.
Her ey elinin altndayd. Ama sonra Tanr'nn gazabna urayp kovuldu. Bilgi sahibi oldu,
egoistleti, ve o gnden beri insanlk azap iinde.
Herkesin Cennet Bahesi'ne dnmesi lazm. Kaplar kapal deil. "Kapya vur, ve o sana
alacak. ste, ve o sana verilecek." Ama insan geri dnmeli. Yol yapmaktan olmaya,
egodan egosuzlua, akldan akln olmad yere uzanyor. Akln olmad yerde
meditasyon var. O deiik dnya nirvana. O deiik dnya tanrsallk.
Bugnlk bu kadar yeter.

YKNN KAYNAI: ZEN: RLER, DUALAR, VAAZLAR, ANEKTODLAR, SYLELER
Sayfa 126
Detaylar yukarda verilmitir






















Kahkaha Atarak Tanr'ya Ulamak
"Mutlu inli" ve ekerleme dolu torbas
("Ani Bir Gk grlts," #9)
Esprinin dindarln temel zelliklerinden biri olmas zerine

TANG HANEDANI ZAMANINDA
MUTLU NL, VEYA GLE BUDA OLARAK ADLANDIRILAN
MAN BR ADAM VARDI.

BU HOTE'NN KENDSNE ZEN USTASI SIFATI VERMEK
VEYA ETRAFINA MRD TOPLAMAK GB BR HEVES YOKTU.
ONUN YERNE SIRTINDA TATLI, MEYVA VE EKERLEME DOLU
BR TORBA LE SOKAKLARDA YRYORDU
- BUNLARI ETRAFINI SARIP OYUNLAR OYNAYAN
OCUKLARA DAITIYORDU.

NE ZAMAN KENDN ZEN'E ADAMI BRN GRSE
ELN UZATIP "BANA BR LRA VER," DYORDU.
VE EER BRS ONA BAKALARINA DERS VERMEK ZERE
TAPINAA GER DNMESN SYLEYECEK OLURSA
YNE YLE DYORDU: "BANA BR LRA VERSENE."

BR DEFASINDA OYUN-NE DALMIKEN
BR BAKA ZEN USTASI YOLDAN GEYORDU VE SORDU:
"ZEN'N ANLAMI NEDR?"
HOTE CEVAP OLARAK HEMEN TORBASINI YERE KOYUP SUSTU.

"PEK," DED DER,
"ZEN NASIL HAYATA GERLR?"
MUTLU NL HEMEN TORBASINI OMUZUNA ATIP
YOLUNA DEVAM ETT.

Glmek dindarln zndedir. Ciddiyet asla dindarlk deildir, olamaz. Ciddiyet egoya
aittir, ayn hastaln belirtisidir. Glmek ise egosuzluktur.
Evet, senin glmen ile dindar birisinin glmesi arasnda fark var. Fark urada - sen hep
bakalarna glersin, dindar kii ise kendine veya insanolunun tuhaflna gler.
Gerek din yaamn yceltilmesinden baka bir ey olamaz. Ve ciddi insan zrldr:
kendine engeller yaratr. Dans edemez, ark syleyemez, kutlama yapamaz. Kutlama
boyutu yaamn terk eder. le benzer. Ve eer l gibiysen dindar olduunu sanrsn
ama deilsindir.
Bir dine aitsindir, ama dindar deil. Hristiyan, Hindu, Budist, Jain, Mslman olabilirsin,
ama dindar deil. Bir eylere inanrsn, ama hibir ey bilmezsin. Teorilere inanrsn.
Teorilerle har neir olunca ciddileirsin. Bu yk tamayan bir insan ise glmeye balar.
Varolu oyunu tmyle o kadar gzeldir ki ona ancak kahkaha atarak tepki verilir. Gerek
bir kahkaha dua ve kran yerine geer.
Bu Hotei mthi nemli. Hotei gibi bir adam yeryznde nadiren gelir. Bu ansszlk -
Hotei gibi bir sr insan olmal; ibadet yerlerinden kahkahalar ykselmeli, dans ve ark
olmal. Ciddiyet yitirilirse hibir ey kaybolmaz - hatta insan daha salkl olur. Ama
kahkaha kalmazsa her ey yitirilir. Varlnn tm cokusu aniden uup gider; renksiz,
monoton, l gibi olursun. Enerjin artk akmaz olur.
Glmek iek amaktr. Buda tohumsa Hotei ayn aacn bir iei. Buda kkse Hotei ayn
aacn bir iei. Ve eer Buda'y anlamak istiyorsan Hotei'yi anlamaya al. Ona Gle
Buda denmesi gayet doru. Buda, Hotei ile olgunlua eriiyor. Buda Hotei aracl ile
glyor. Kahkahalar ile aydnlanmaya kavuuyor.
Ama Hotei'yi anlamak zor. Onu anlamak iin ayn coku boyutunda olmak lazm. Teoriler,
kavramlar, nosyonlar, ideolojiler, teolojiler, felsefeler ile fazlasyla yklendiysen Hotei'nin
ne olduunu gremezsin, nemini kavrayamazsn nk o sana bakarken glecektir.
Glecektir nk insanolunun bu kadar aptal ve komik olmasna inanamayacaktr.
Bu, yemek kitaplarna fazlasyla konsantre olup yemek yapmay unutan birine benzer;
yemek hakknda kitaplara dalar, bu konuda tartr durur - ve bu srada atr, lmektedir,
ama insann kitaplar sayesinde yaayamayacan tamamen unutmutur. te olan biten
budur: insanlar ncil, Kuran, Dhammapada, Gita ile yayorlar - dinin yaanmas
gerektiini tamamen unutmular. Dinin sindirilmesi gerekiyor. Kannda dolamas, iliine
kemiine sinmesi gerekiyor. Sadece oturup da hakknda dnemezsin. Dnmek
varlnn en yzeysel paras. Dini iine ekmen lazm!
Bu hikayenin derinlemesine anlalmas gerekiyor.
TANG HANEDANI ZAMANINDA
MUTLU NL, VEYA GLE BUDA OLARAK ADLANDIRILAN
MAN BR ADAM VARDI.
lk kez "gle Buda" lafn duyduunda elikili gibi gelir. Bir Buda ve glyor? Buda'y
glerken gsteren tek bir heykel, resim, tarif yoktur. Ama bu Buda hi glmediinden
deil - Hintlilerin din konusundaki ciddiyetleri yznden.
Belki de Budizm'in Hindistan'dan silinmesinin temel nedenlerinden biri budur. Hindistan
fazla ciddi, entellektel, teori merakls idi. Buda ise ok basitti. Yaklamnn aklla alakas
yoktu; varoluu idi. Ve Hindistan punditlerin, bilginlerin, alimlerin lkesi. Buda'nn
buradan yokolmas ok doal.
O tamamen farkl bir boyut getiriyordu - tamamen orijinal bir ey; gayet doal fakat
orijinal, nk insanlar tarafndan unutulmutu. nsanla byk bir hizmet veriyordu. O
bir pundit, bir filozof, bir metafiziki deildi. Gayet basit bir insand - sessiz, mutlu,
capcanl, anlk yaayan.
Buda'y anlamak istiyorsan Hotei aracl ile yola k. Hotei onun gerek mridi. Bu ok
zor, nk ne zaman Buda gibi birisi ortaya ksa etrafna bilgin ve alimler toplanr nk
onlar iin yeni bir teori kayna oluturur. Hemen entellekteller evresini sararlar.
Hakknda felsefe yapacak, yazacak, dini fikirler retecek yeni bir ey kmtr onlara.
Derler ki - ok eski bir hikaye - yle bir ey olmu: Bir adam aydnland. eytan'n
mridleri hemen Seylan'a koup yle dediler, "Burada ne yapyorsun? Ko hemen!
abuk ol! Birisi Aydnlanm - ve insanlara erimeden onun gereini yok etmemiz
gerekiyor, yoksa Cehennem bombo kalacak, kimse Cehennem'e gelmeyecek. Herkes
Cennet'e gelecek!"
Dediklerine gre eytan sessizce glmsedi. Dedi ki, "Meraklanmayn - aceleye, endieye
gerek yok. Alimler oraya vardlar bile. Onlar gerei yok ederler. Bizim iimizi yle
kusursuzca yapyorlar ki endielenmemize hi lzum yok."
Ne zaman bir gerek dosa, birdenbire alimler toplanr -entellekteller, profesrler,
filozoflar, teorisyenler - ve gerein zerine atlayp onu ezerler; l teorilere ve dini
kurallara dntrrler. Canl olanlar, kat stnde bir eylere dnr. Gerek deer
yok olur.
Bir seferinde Hristiyan bir dostumun evinde kalyordum. Onun ncil'ine bakyordum: bir
gl buldum. ncil'in sayfalarnn arasnda saklam olmalyd. ok eskiydi - kurumu, l,
burumu. Glmeye baladm. Banyodan kp koarak geldi. "Ne?" dedi, "Niye
glyorsun? Ne oldu ki?"
Dedim ki, "Bu gln bana gelenler gerein de bana geldi. ncil'inin sayfalarnn
arasnda gl lm. imdi o, bir zamanlar canl olan bir eyin bir hatras sadece. Tm
kokusu, canll kaybolmu. Kat veya plastik iek kadar cansz. Tarihi var ama
gelecei yok. Gemii var ama mit vaat etmiyor. Ve ayns geree de oldu. Dini
kurallarn arasnda lp gitti."
eytan diyor ki, "Endielenmeyin. Rahat olun - naslsa insanlar oraya vard bile: bilginler,
profesrler, onlar annda gerei ezeceklerdir."
Gerek kelimelerle deil sessizlik iinde olur. ylesine derindir ki kelimelerle ifade
edilemez. Ama eninde sonunda onu kelimelere dkp sisteme oturtacak birileri kagelir.
Ve bu srete gerek lr.
Hotei sradan bir dindardan tamamen farkl bir yaam sryordu. Tm yaam kocaman
bir kahkahadan ibaretti. Derler ki Hotei bazen uykusunda bile glerdi. Kocaman bir
gbei vard, ve gldnde titrerdi. Sardar Gurdayal Singh onunla tanmaktan zevk
alrd, o da Sardar Gurdayal Singh ile tanmaktan. nsanlar ona, "Niye glyorsun?
stelik uykunda bile!" diye soruyorlard. Glmek onun iin yle doald ki herhangi bir
ey glmesine yol aabilirdi. O zaman tm yaam, uyank veya uykuda, bir komediye
dnyor.
Sen yaam trajediye eviriyorsun- Trajik bir kargaaya dndryorsun. Glerken bile
glmyorsun. Zoraki ve zorlama bir gl oluyor bu. Ne kalpten ne de midenden
ykseliyor kahkahalar. inden kopup gelmiyor, dndan kaynaklanyor. Bir neden iin
glyorsun - bunun da glmekle alakas yok.
Duydum ki: Ufak bir iyerinde patron gene ayn bayat hikayeyi anlatyordu. Ve herkes
glyordu - glmeleri gerektii iin! Hepsi hikayeden ok sklmt, ama patron
patrondur, ve patron espri yaptnda glmen lazmdr - grevinin paras olarak. Sadece
bir daktilocu kadn glmyor, gayet ciddi bir ekilde oturuyordu. Patron, "Neyin var
senin?" dedi. "Niin glmyorsun?"
"Bu ay iten ayrlyorum" dedi kadn - o zaman ne diye glecekti ki!
yle bir ey oldu:
Nasreddin Hoca bir yabancnn kahvede anlatt hikayeyi pr dikkat dinliyordu. Ama
adam o kadar belirsiz konutu ve hikayenin en can alc yerini yle berbat etti ki hi
komik olamad, ve Hoca dnda kimseler glmedi. Ama Hoca gayet iten gld.
"Niye gldn, Nasreddin?" diye sordum ona, yabanc gittikten sonra.
"Ben hep glerim," diye cevap verdi Nasreddin. "Eer glmezsen, bakarsn bir daha
anlatmaya kalkr."
nsanlarn kendi sebepleri var. Glmek bile i saylyor; glmek bile ekonomik, politik bir
olay. Glmek bile sadece glmek olmaktan kt. Tm saflk yitirildi. Saf, iten, ocuksu
bir kahkaha atamaz oldun. Ve eer saf bir kahkaha atamyorsan ok deerli bir eyleri
kaybediyorsun demektir. Bekaretini, safln, masumiyetini kaybediyorsun.
Kk bir ocuu izle; gln seyret - ylesine itendir ki. ocuk dnyaya geldiinde
rendii ilk sosyal hareket - aslnda "rendii" dememek lazm, nk onu beraberinde
getiriyor - glmsemektir. lk sosyal hareket. Glmseyerek toplumun bir paras haline
gelir. ok doal, iten grnr. Bir anne ocuunun glmsediini grnce mthi sevinir
- nk o glmseme salk ve zeka iaretidir, ocuun aptal veya zrl olmadn
gsterir. O glmseme ocuun yaayacan, seveceini, mutlu olacan gsterir. Anne
buna baylr.
Glmsemek ilk sosyal etkinliktir, ve temel sosyal etkinlik olarak kalmaldr. nsan tm
hayat boyunca glmeli. Her trl durumda glebilirsen, her eyin stesinden gelebilirsin
- ve bu da seni olgunlatrr. Sana alama demiyorum. Hatta, eer glemiyorsan
alayamazsn da. kisi beraber gider; ayn fenomene aittirler: doru ve gerek olmaya.
Gzyalar kurumu olan milyonlarca insan var; gzleri ltsn, derinliini yitirmi;
gzpnarlar kurumu - nk alayamyorlar, gzya dkemiyorlar. Eer glme
zrlysen gzya da retemezsin. Ancak gzel glen birisi gzel alayabilir. Ve eer
gzelce glp alayabiliyorsan yayorsun demektir. ller ne glebilir ne de alar. l
birisi ciddidir. zle: git bir cesede bak - ller senden ok daha ciddi durur. Ancak canl
birisi glp alayabilir.
Bunlar senin i dnyann deiik halleri, mevsimler gibi - seni zenginletirirler. Ama,
zaman iinde, herkes unutuyor. Bata doal gelen sonradan doal olmuyor. Seni birisinin
gldrmesi, gdklamas lazm - ancak o zaman glebiliyorsun. Bu yzden dnyada o
kadar ok fkra var.
Belki dikkatini ekmemitir, ama dnyann en iyi fkralar Yahudilere ait. Bunun nedeni
dier rklardan ok daha fazla ile ekmi olmalar. Espri retmeleri gerekiyordu, yoksa
soylar uzun zaman nce tkenirdi. O kadar ac ektiler, yzyllar boyunca o kadar ok
ikence grp aalandlar ve ldrldler ki - bir espri yetenei gelitirmek
zorundaydlar. Bu onlar kurtard. O nedenle en gzel, komik, derin anlaml fkralar onlara
ait.
Sana gstermeye altm u: biz ancak glmeye bizi zorlayan bir neden olduunda
glyoruz. Bir fkra anlatlyor, sen de glyorsun - nk fkra sende belli bir heyecan
yaratyor. Fkra mekanizmas yledir: hikaye bir ynde ilerliyor, ve aniden baka tarafa
dnyor; bu dn yle ani ki hi aklna bile gelmemi oluyor. Heyecan ykseliyor ve can
alc noktay bekliyorsun. Ve sonra aniden, beklediin eyi bulamyorsun - beklentine
cevap veremeyen tamamen farkl, tuhaf ve sama bir ey buluyorsun.
Fkralar manta uymaz. Mantkl olursa tm neesini kaybeder nk o zaman sonunu
tahmin edebilirsin. Daha fkra anlatlrken sen sonunu bilirsin. Ama bu hi elenceli
olmaz. Fkra aniden yn deitirir, ve bu o kadar ani olur ki ngrmen imkanszdr.
Kocaman bir srama yapar - ve o yzden onca kahkahaya yol aar. Seni gdklamann
psikolojik bir yntemidir.
Ben fkra anlatmak zorundaym nk ekiniyorum - hepiniz dindar insanlarsnz.
Ciddiyete meyillisiniz. Dindarlnz, felsefelerinizi, teorilerinizi, sistemlerinizi unutup
dnyaya dmeniz iin arada sizi gdklamam gerekiyor. Sizi tekrar tekrar yeryzne
dndrmem lazm, yoksa gittike daha fazla ciddileirsiniz. Ve ciddiyet kanser gibi yaylr.
Hoteiden renecek ok ey var.
TANG HANEDANI ZAMANINDA
MUTLU NL OLARAK ADLANDIRILAN
MAN BR ADAM VARDI...
iman olmalyd, o kadar ok gldne gre. Glmek g verir. Gnmzde, tp bile
glmenin doadaki en yararl ilalardan biri olduunu sylyor. Hastayken glebiliyorsan
salna daha abuk kavuursun. Salklyken bile glemiyorsan eninde sonunda
saln kaybedip hastalanrsn.
Glmek iindeki enerjiyi yzeye tar. Enerji akmaya balar, glge gibi kahkahalarn
peinden gider. Hi izledin mi? Gerekten gldnde birka dakika iin derin bir
meditasyon haline girersin. Dnmek sona erer. Glerken dnmek imkanszdr.
Birbirinin tam zdddr: ya glersin ya da dnrsn. Gerekten glersen dnceler
durur. Hala dnyorsanz glmen yle-byle olacaktr. zrl bir gltr bu.
Gerekten gldnde aniden akl yokolur. Ve tm Zen metodolojisi akl olmayan duruma
gelmek zerinedir - glmek, bu duruma ulamak iin kullanlabilecek en gzel aralardan
biri.
Bildiim kadaryla, dans etmek ve glmek en iyi, doal, kolay aralar. Kendini dansa
verdiinde dnmezsin. Devaml dner durursun, ve anafora benzersin - tm snrlar,
blmeler ortadan kalkar. Bedeninin nerede bitip varoluun nerede baladn bile
bilmezsin. Varolula btnleirsin; tm snrlar alr. Ve eer gerekten dans edersen -
idareten deil de seni ele geirmesine izin vererek - dansa kendini teslim edersen,
dnce kalmaz.
Ayn ey glerken de olur. Kendini kahkahalara teslim edersen dnmezsin. Ve eer
birka dakika boyunca akl devrede olmadan kalrsan, bu sayede ilerde pek ok dle
kavuursun. Bu aklszlk haline daha fazla girebilmen yeterli. Gittike dncelerden
vazgemelisin.
Glmek dncesiz bir ruh haline nefis bir balang olur. Ve gzellii udur... Baz
yntemler var - mesela bir aleve veya siyah bir noktaya konsantre olabilirsin, veya bir
mantraya, ama akln geri ekilmeye baladnda byk olaslkla uykun gelecektir. nk
akl ortadan kalkmadan nce iki olaslk var: uyku - sushupti - ve samadhi: uyku ve
satori.
Dnceler yokolduunda bu iki seenek kalr: ya satori'ye geersin - tam uyank,
dnceden arnm bir durum; veya tamamen uykuda, dnceden arnm bir durum -
yani uyursun. Ve uyku daha doal gelir, nk ok alksndr. Altm yl yaadysan yirmi
yln uykuda gemitir. Bu senin en nemli etkinliin olmutur; mrnn te biri uykuda
geer. Baka hibir egzersiz iin bu kadar zaman ve enerji harcamazsn.
O yzden mantra tekrarlayarak meditasyon yapyorsan, mantra seni dncelerden
arndrana kadar sen uyumu olursun. Ben buna bir tr trankilizan diyorum. Ve
Amerika'da Maharishi'nin metoduna olan ilgi buna dayanyor, nk Amerika'da
uykusuzluk ok yaygn. Neredeyse sradan hale gelmi.
Eer krk yandan sonra uykusuzluk ekmeye balamadysan bu senin baarsz
olduuna iaret eder - ite, politikada. G savanda baarsz oldun; kaybettin. Tm
baarl insanlar uykusuzluk eker, yle olmaldr. lserleri vardr, olmaldr da. O yzden
unutma: uykusuzluk, lser ve benzeri eyler birer baar sertifikasdr - baarl
olduunun ilandrlar.
Maharishi, Amerikallara cazip geliyor, nk mantray tekrarlaynca - monoton, ayn ey
st ste - beyin ilgisini yitirir, uyumaya balar. Glmenin gzellii budur: uyuya kalman
imkansz. Glerken nasl uyursun? Akl ve dnceleri devreden karr, ve uykuya
dalmana izin vermez.
Birka Zen manastrnda, her rahip sabaha glerek balamak, ve gnn ayn ekilde
noktalamak zorundadr - ilk ve son ii olarak! Dene. ok gzel oluyor. Biraz kak
sanabilirler seni - mmm? - nk ortalk pek ciddi insanlarla dolu. Anlamazlar. Mutluysan
eer, hemen niin diye sorarlar. Soru aptalcadr! Mutsuzsan kimse niye demez. Bunu
doal karlarlar - mutsuzsan sorun yok. Herkes mutsuz. Bunun neresi garip? Onlara
anlatmak istesen bile ilgilenmezler nk zaten biliyorlardr, kendileri de mutsuzdur. O
zaman anlatmann ne alemi var? - ksa kes!
Ama eer sebepsiz yere glyorsan o zaman pr dikkat kesilirler - bir eyler yanl
gitmektedir. Bu adam biraz delirmi olmal nk sadece deliler yle glerler; durup
dururken glenleri tmarhanede bulabilirsin. Bu talihsiz bir olay, ama yle ite.
Zor olacak, eer evliysen sabah erken saatte aniden glmeye balaman zor olacak. Ama
dene - mthi faydasn greceksin. Sabah yataktan kmak iin harika bir ruh hali. Hi
bir neden yokken! nk hibir neden yok. Hala buradasn, hayattasn, hepsi o - bu bir
mucize! Sama grnyor! Neden yayorsun? Ve dnya hala burada. Ein hala horluyor,
ve oda ayn, ve ev ayn. Bu devaml deien dnyada - Hindu'lar buna "maya" derler - en
azndan bir gece iin hibir ey deimemi? Her ey yerinde: yeni balayan sabah
trafiini duyabiliyorsun, ve sesler ayn - buna glmeye deer!
Bir gn sabah kalkmayacaksn. Bir gn ein horluyor olacak, ama sen orada
olmayacaksn. Bir gn, lm gelecek. Seni yere sermeden, iyice bir gl - hala vakit
varken, yle gzel bir kahkaha at.
Ve tm bu samala bir bak: yine ayn gn balyor; mrn boyunca hep ayn eyleri
yaptn. Yine terliklerini giyip banyoya koacaksn - neden? Dilerini fralamak, du
yapmak iin - ne diye? Nereye gidiyorsun? Hazrlanyorsun ve gidecek yerin yok! Giyin,
ofise kotur - ne iin? Ayn eyleri yarn tekrar yapmak iin mi?
Bu samala bir bak - ve bir gzel gl. Gzlerini ama. Uykunun bittiini hissettiin
anda, nce glmeye bala, sonra gzlerini a - ve bu tm gnn gidiatn etkileyecek.
Sabah erkenden glebilirsen btn gn glersin. Zincirleme reaksiyon yarattn; bir ey
baka bir eye yol aar. Kahkaha daha ok kahkaha getirir.
Ve ben neredeyse hep insanlarn tam tersini yaptklarn gryorum. Sabah erkenden
yataktan ikayet ederek kalkyorlar, bkkn, zgn, bunalm, mutsuz olarak. O zaman bir
ey baka bir eye yol ayor - ve bir hi uruna. Ve fkeleniyorlar...bu ok kt nk
btn gnn havas deiiyor, balad gibi sryor.
Zen insanlar daha akl banda. Deliliklerinin iinde senden daha aklllar. Glerek gne
balarlar...ve sonra gn boyu ilerinden kahkahalar ykselir. Dnyada yle tuhaf eyler
olup bitiyor ki! Tanr glmekten katlyor olmal - yzyllardr dnyadaki bu samalklar
izliyor. Yaratt insanlar, ve onlarn samalklar - gerek bir komedi bu. Glyor olmal.
Gldkten sonra sessiz kalrsan bir gn Tanr'nn da gldn duyarsn, tm varoluun
gldn duyarsn -aalar ve talar ve yldzlar.
Ve Zen rahibi gece de uykuya glerek dalyor. Gn bitmi, tiyatro kapanm - glerek
diyor ki, '"Gle gle, ve eer hayatta kalrsam, yarn sabah seni yeniden glerek
karlayacam."
Dene! Gnn glerek bala ve bitir, ve zamanla greceksin ki, bu ikisinin arasnda
gittike daha fazla kahkaha atyorsun. Ve daha ok gldke daha dindarlaacaksn.
TANG HANEDANI ZAMANINDA
MUTLU NL, VEYA GLE BUDA OLARAK ADLANDIRILAN
MAN BR ADAM VARDI.

BU HOTE'NN KENDSNE ZEN USTASI SIFATI VERMEK
VEYA ETRAFINA MRD TOPLAMAK GB BR HEVES YOKTU.
Her Usta'nn kendine zg bir yolu vardr. Her Usta eritiklerini kendi yoluyla ifade eder -
Hotei iin bu, glmekti. Kentten kente dolaarak hayat boyunca yolculuk yapt - glerek.
Derler ki bir yere gelir, kyn ortasnda durur, ve glmeye balard. Ve o zaman insanlar
ona glerlerdi, bir deli geldi diye; sonra kalabalk toplanr, ve zamanla kahkahalar
yaylrd. Bulac olur, tm ahali kahkahadan krlrd. Hotei kahkaha dalgalar
yaratyordu: ve bu glmelerin iinde satsang oluuyordu - Hindistan'da buna "satsang"
deriz - ustann varl.
Sonra, zamanla, gren gzleri olanlar ona bakmaya balard: "Bu adam deli deil - deli
kyafetinin iinde bir Buda var karmzda." Sonra duyan kulaklar olanlar bunun srf bir
delinin kahkahalarndan ibaret olmadn duymaya balard - kendileri ile Hotei arasnda
mthi nemli bir alveri yaanyordu.
Bu onun kendi varln ifade ekliydi. Bu onun vaaz verme yntemiydi - gzel bir
yntem.
Bir din adam harika bir hikaye anlatrken tam ortasnda kk kz sordu: "Peki, baba, bu
gerekten doru mu, yoksa sadece bir vaaz m?"
ocuklar bile vaazn sadece vaaz olduunu bilirler. Yal adam gzel bir hikaye
anlatyordu ve kk kz araya girip "Peki, baba, bu gerekten doru mu, yoksa sadece
bir vaaz m?" diye sordu. Kz biliyor! - babas bir din adam.
Vaazlar gerekleri anlatmaz - tm yaamn bir vaaza dndrmediin srece. Tm
hareketlerin bir mesaja dnmedii, varln bir mesaj olmad srece, vaazlar
yalandan ibaret olarak kalacaktr. Hotei kendi mesaj olmutu.
BU HOTE'NN KENDSNE ZEN USTASI SIFATI VERMEK
VEYA ETRAFINA MRD TOPLAMAK GB BR HEVES YOKTU.
ONUN YERNE SIRTINDA TATLI, MEYVA VE EKERLEME DOLU
BR TORBA LE SOKAKLARDA YRYORDU
- BUNLARI ETRAFINI SARIP OYUNLAR OYNAYAN
OCUKLARA DAITIYORDU.
Bu bahsedilen ocuklar bazen gerekten ocuk oluyordu, bazen genler, bazen de yallar
- o yzden "ocuklar" sz seni yanltmasn. Yal insanlar, kendisinden daha yallar,
Hotei'nin gznde ocuktu. Hatta, Hotei ile bir temas kurabilmek iin, ocuk gibi masum
olman gerekiyordu. Baz eyler datyordu: oyuncak, tatl, ekerleme. Bunlarn sembolik
bir anlam var: dindar bir insan sana bu mesaj getiriyor - yaama fazla kafa yorma, o bir
oyuncaktan ibaret. Yaamn stnde ok durma, o bir tatl hepsi bu. Tadna bak ama
taknt haline getirme. Besleyici bir taraf yok. inde gerek bir ey yok. Srf onunla
yaayamazsnz.
sa'nn szn duymusundur: nsan srf ekmek yiyerek hayatta kalamaz. Peki srf tatl
yiyerek kalabilir mi? Ekmein hi olmazsa besleyici bir yan var; tatllarda hibir ey yok.
Tad gzel, ama ilerde zararn grebilirsin.
Hem ocuklara hem yallara, herkese ocuk muamelesi yapard: hepsine oyuncak verirdi
- ok belirleyici. Dnyann bir oyuncaktan ibaret olduu daha iyi ifade edilemez. Ve senin
yaam sandn yaamda gerek hibir taraf yok -o bir yanlg, bir rya, anlk bir olay.
Ona yapma.
NE ZAMAN KENDN ZEN'E ADAMI BRN GRSE
ELN UZATIP "BANA BR LRA VER," DYORDU.
Ne zaman tand birisi gelse, Zen mridi, Dhyan olan ve meditasyona merak olan birisi
- mmm? - ite o zaman seyreyleyin olay: bakalarna bir eyler veriyordu; meditasyona
eilimi olanlara "Bana bir lira ver," diyordu. Demek istiyor ki, "Meditasyon paylamaktan
baka bir ey deil - bana bir lira ver." Meditasyon yapyorsan verirsin, paylarsn -
biriktirmezsin, cimri deilsindir. Sahiplenmezsin. Bu dnyada nasl sahiplenebilirsin ki?
Sen burada yokken dnya vard; bir gn sen burada olmayacaksn ve dnya hala yerinde
olacak. Sen kendine nasl sahip kacaksn? "Sahibi benim" diye iddia edebilir misin?
Herhangi bir eye nasl sahip olabilirsin? Eer meditasyon yapyorsan tm yaamn bir
paylama dnr. Verebileceini verirsin - sevgin, anlayn, merhametin - elinden
geleni verirsin - enerjin, bedenin, akln, ruhun - her ne ise. Ve bu houna gider.
Bir eyleri paylamak kadar byk bir keyif yoktur. Hi birisine bir ey verdin mi? O
nedenle hediye vermek insanlarn bu kadar houna gidiyor. Bu mthi bir zevktir. Birisine
bir ey verdiin zaman - belki fazla maddi deeri yoktur - ama srf o verme ilemi bile
byk tatmin yaatr sana. Tm yaants bir armaan olan birini dn! - onun her an
bir paylam - cennette yaar. Bunun dnda cennet yoktur ki zaten.
NE ZAMAN KENDN ZEN'E ADAMI BRN GRSE
ELN UZATIP "BANA BR LRA VER," DYORDU.
En yce Hintli airlerden biri, Rabindranath Tagore, ufak bir iir yazm: BANA VERLECEK
NEYN VAR? iir ksa bir ykden oluuyor:
Bir seferinde kapdan kapya dolap dilenmeye giderken aniden parlak bir arabann gelip
nmde durduunu grdm. Asil klkl srcnn inip aray iinde gzlerle bana
glmsediini grnce, hemen istemek zorunda kalmadan kavuacama emin olduum
sadakay hayal ettim.
Bu hikayeyi bir dilenci anlatyor. Dilenci evinden kyor, ve aniden altndan bir arabann
durduunu ve iinden krallarn Kralnn indiini gryor. O gn eline iyi bir eyler geecek
diye dilenci pek sevinmi olmal.
Ama bende mthi hayal krkl yaratacak ekilde bu krallarn Kral elini uzatt ve, "Bana
ne vereceksin?" diye sordu. Aman Yarabbim, aknlk ve kararszlk iinde kaldm ve ona
tek bir buday tanesi uzattm ve o gece halmn zerinde tek bir altn zerresi buldum.
Sana sahip olduum her eyi vermediime o kadar pimanm ki!
Dilenci tabii ki vermeye deil almaya alm. Asla bir ey vermemi. Hep dilenmeye alk
o. O yzden krallarn Kral aniden ellerini ap "Bana ne vereceksin?" diye sorunca akl
karyor, aryor, eli ayana dolayor. Duraksam olmal. antasn kartrmtr.
Daha fazla verebilirdi, ama cesaretini toplayamad. Sadece tek bir buday tanesi verdi - o
da srf hayr diyemedii iin. Krallarn Kralna nasl hayr diyebilirdi? Kendine geldiinde
arabann arkasnda bir toz bulutu brakarak ekip gittiini fark etmi olmal. Ama yine de,
btn gn antasndan tek bir buday tanesi eksildi diye hayfland. Bunu tekrar tekrar
dnm olmal; yaray kamtr.
Ve gece eve dnp de o gn dilencilikten elde ettiklerini yere boalttnda tek bir altn
zerresi buluyor. O zaman anlyor. O zaman alayp dvnyor, ama i iten gemi -
krallarn Kraln bir daha nerede bulacak? Nerede? imdi elindeki her eyi vermek istiyor,
imdi olaydaki mantk d mant kavrad: verdiin her ey altna dnr, ve
biriktirdiin her ey de pe. Altn biriktirince toza dnr; toz verirsen altn olur - bu
gzel yknn mesaj budur. Ve ben buna kesinlikle katlyorum.
Bu sadece ahlaki ders veren bir yk deil: hayatn gerek bir srr - ver ve milyon katn
al; payla ve bu paylam seni zenginletirsin. Biriktirip dur ve gittike fakirle. Bir
cimriden daha fakir birisini bulamazsn. Bir sr eyi vardr, ama hibir eyi yoktur -
nk ancak sana verilene sahip olabilirsin. Bu sadece grnrde bir eliki yaratyor.
Tekrarlayaym: Ancak sana verilene sahip olabilirsin; biriktirdiin hibir eye sahip
olamazsn - paylatn bir eyin efendisi olursun. Payla! Kaytsz artsz, nk zaten
her ey elinden alnacak; lm senden her eyi alacak.
Ve lm dilenmeyecek - kapp gidecek, alacak. znini istemez; kapn vurup da "eri
girebilir miyim efendim" diye sormaz. Hayr. kagelir. Sen fark edene kadar gitmi
olursun. Bir eyler yapabilene kadar her ey elinden gitmi olur. lm her eyi alr.
lm kapn vurmadan nce payla - neyin varsa. Gzel ark m sylyorsun? - syle,
payla. Resme mi yetenein var? - resim yap, payla. Dans etmeyi mi seviyorsun? - git
dan set, payla. Her neyin varsa - ve paylaacak bir eyi olmayan biriyle hi
karlamadm ben. Paylamak istiyorsan paylaacak bir dolu eyin var. stemiyorsan da
elinde yeterince vardr, ama fakirsindir, hibir eyin yoktur.
yle olmu:
Nasreddin Hoca dengesini kaybedip dtnde iskelede balk tutuyordu.
"mdat! mdat!" diye bard Bayan Nasreddin. "Kocam bouluyor. mdat! mdat!"
Neyse ki lklarn yakndaki iki gl kuvvetli delikanl duydu, ve suya dalp zavall
Nasreddin'i kurtardlar.
skelede yatp kururken Bayan Nasreddin eilip ona fsldad, "Seni boulmaktan
kurtardlar, be adam. Onlara birka kuru vermemiz gerekmez mi?"
Molla tek gzn ap geri fsldad: "Neredeyse bouluyordum. O parann yars yeter de
artar bile."
Cimrinin akl hep byle alr. Dikkatli ol.
NE ZAMAN KENDN ZEN'E ADAMI BRN GRSE
ELN UZATIP "BANA BR LRA VER," DYORDU.
VE EER BRS ONA BAKALARINA DERS VERMEK ZERE
TAPINAA GER DNMESN SYLEYECEK OLURSA
YNE YLE DYORDU: "BANA BR LRA VERSENE."
Btn retisi buydu: Payla! Ver! Baka ne denebilir, baka ne retilebilir?
BR DEFASINDA OYUN-NE DALMIKEN
BR BAKA ZEN USTASI YOLDAN GEYORDU VE SORDU:
"ZEN'N ANLAMI NEDR?"
HOTE CEVAP OLARAK HEMEN TORBASINI YERE KOYUP SUSTU.
Zen gerein szcklerle ifade edilemeyeceine inanr, ama hareketlerle ifade edilebilir.
Bu konuda yaplacak bir eyler vardr. Syleyemezsin, ama gsterirsin.
Bir soru sorduklarnda Zen ustalar szl bir karlk beklemezler - anlay ykl bir
hareket beklerler. Ve unutma: szl cevaplar dini metinlerde bulabilirsin, bunlar dn
alnabilir ama ikinci el olurlar - ve ikinci el bir cevap asla gerek deildir. kinci el bir
gerek doru olamaz. kinci el mallardan sakn.
Zen ustalar derler ki: "Anlayn gster, konuma! Bir hareketle sergile!" Ve bir Zen
ustasn kandramazsn. Aydnlanm birini kandramazsn. Evet, hareketleri de
renebilirsin. rnein: imdi Hotei'nin bu hikayesini biliyorsun - mmm? - srtna bir
uval alabilirsin ve yryebilirsin, ve ben sana gelip de "Zen'in anlam nedir?" diye
sorduumda uval yere koyuverirsin...ben de sana bir tane patlatrm! nk mesele
hikayeyi tekrarlamak deildir. Anlayn gstermek zorundasn. Bu Hotei'nin anlay idi -
onu taklit edemezsin. Ortada soru varsa cevaplamak zorundasn - kalbinden, kendi
benliinden, o anlaylk ve farkndalk annn iinden, bir eyler karmak durumundasn.
HOTE CEVAP OLARAK HEMEN TORBASINI YERE KOYUP SUSTU - peki ne sylyordu?
Soru uydu: "Zen'in anlam nedir?" ekerleme, oyuncak, tatllarla dolu torbasn yere
brakyor. yle diyor: "Zen feragat etmektir - ite byle!" Tm maldan mlkten
vazgemek. O anda sahip olduu her ey o torbadayd, baka bir eyi yoktu, o torba
dnda.
O torba gerekli deildi; baka mal yoktu. O zaman sadece gerekli olan kalyor. Torba
zerindeki tek gereksiz eydi. Onu yere brakt. Sessiz cevap olarak Zen'in dnyadan
sonuna dek vazgemek anlamna geldiini sylyor. O, tm gereksiz olandan
vazgemektir - bu torba gibi! Ama bunu sylemiyor: gsteriyor.
"PEK," DED DER, "ZEN NASIL HAYATA GERLR? Anlam bu olabilir, ama nasl
hayata geirilecek?" MUTLU NL HEMEN TORBASINI OMUZUNA ATIP YOLUNA DEVAM
ETT.
Diyor ki, "Dnyadan feragat ederiz ancak ondan kamayz. Hayata geirmek byle olur.
Dnyadan feragat ederiz ancak dnyada yaarz." Yine torba omuzundadr, yine hareket
halindedir, ama bir eylere taklp kalmaz. Torba yere braklmtr! - aslnda torbadan
ruhen uzaklamtr. Ona hibir ball yoktur. Ama yine de onu tar; hayatta kald
srece tayacaktr.
Zen kan feragat etmek anlamna gelmediini syler -benim mesajm da byle. Hotei'yi
bu yzden seviyorum: gerekten derin ve engin bir farkndalk sergiliyor. Bir eylere takl
kalma, ama burada ol - nk baka bir yer yok. Tek dnya buras - baka yok. Yani,
tapnak ve manastrlarda, Himalayalardaki maaralarda oturan u keilerin ve munilerin
ve sadhularn hepsi katalar. Feragat et! - ama kamaya gerek yok. Feragat et ama
burada ol. Dnyada ol, ama ona ait olma. Kalabalkta kal ama bireyselliini koru. Bin bir
tane i yap - ne gerekiyorsa, onu yap - ama asla i bitirici olma. Egoyu iirme - hepsi
bu.
"PEK," DED DER,
"ZEN NASIL HAYATA GERLR?"
z feragat etmektir. Hayata geirmesi, uygulamas dnyada yaayp ona ait olmamakla
gerekleir.
MUTLU NL HEMEN TORBASINI OMUZUNA ATIP
YOLUNA DEVAM ETT.
Bunu anlamak ok zor, nk yzyllar boyunca dnyadan kap onu lanetleyen korkak
insanlar senin beynini yozlatrp varln zehirlediler. Anlamas zor, ama eer
anlayabilirsen ok yararn grrsn, mthi faydal olur.
Kaan bir insan anlay sahibi olamaz. Kamas korktuunu gsterir, anladn deil.
Eer, "Bu kargaada nasl mutlu olabilirim? Bu kemekete nasl sakin kalabilirim?" deyip
de Himalayalarn skunetine kaarsan huzuru yakalama olaslndan kam oluyorsun -
nk bu kargaa bir kontrast yaratr; bu kemeke sayesinde skunet ihtiyac doar; bu
ortamda dikkat dalr. Ve sen tm bu dikkat datc unsurlarn stesinden gelmek
zorundasn.
Himalayalara kaarsan biraz huzur bulabilirsin ama ayn zamanda biraz aptallarsn.
Sessizlii hissetmeye balarsn, ama bu senin deil Himalayalarn sessizliidir. Geri
gelince onu da geride brakrsn - yalnz dnersin. Ve dnyaya dnnce eskisinden de
daha fazla rahatszlk duyarsn nk daha yumuak ve duyarl hale gelmi olursun. Ve
stelik bir nyarg ile, skunete eritiin fikri ile gelirsin. Daha egoist olursun.
O nedenle manastrlara kapanan insanlar dnyaya dnmekten ok korkarlar. Dnya
snavdr. Dnya kriterdir. Ve dnyada olup yava yava sessizlie erimek daha kolaydr,
o zaman Himalayalarn sessizlii iine iler. Himalayalara gitmezsin: onlar sana gelirler. O
zaman sessizlik sana ait olur, o zaman stesinden gelirsin.
Ben ka retmiyorum. Ayn zamanda vazgemeyi retiyorum. Birok yal, Ortodoks
grl kii bana gelip diyorlar ki, "Bu nasl bir feragat etmedir? nsanlar mrid olmular
- hala aileleriyle, karlaryla, ocuklaryla yayor, ilerine glerine gidiyorlar - bu nasl bir
vazgemektir?" Onlarn vazgemek anlay tek boyutta kalyor - ka boyutunda.
Halbuki bu ok boyutlu. Feragat edip hala burada yaamak, vazgemek ama
vazgememek, deimek ama sradanln korumak, benliini tamamen deiimden
geirmek ama dier herkes gibi sradan dnyada yaamak.
Zen'deki feragat kavram ile benimki birebir rtyor. Ama bu zor nk dnya o kadar
ok lanetlenmi ki bu neredeyse bilind bir olay haline gelmi; lanetlemek ve
reddetmek eklinde dnmek normal saylyor. Birisi senin dnyevi zevklere dkn
olduunu sylese alnrsn. Birisini lekelemek istediinde sefahate dkn dersin - bylece
onu lanetlemi olursun.
Bu dnyann keyfini karmak yanl bir ey deil. Dnyada kal, ama yine de maddiyat
olma - ite iki zt nokta arasnda yaamann, kendini dengelemenin srr, iin pf noktas
burada. ok dar bir yol, tpk bak srt gibi - ama tek yol da o. Bu dengeyi karrsan
gerei karm olursun.
"PEK," DED DER,
"ZEN NASIL HAYATA GERLR?"
MUTLU NL HEMEN TORBASINI OMUZUNA ATIP
YOLUNA DEVAM ETT.
imdi bu dnyada kal, ve yoluna devam et, ve benliinden kahkahay eksik etme. Tanr
yolunda dan set! Tanr yolunda hep gl! Tanr yolunda arklar syle!

ZEN ET, ZEN KEM
Paul Reps tarafndan derlenmi
lk kez 1957'de Charles E. Tuttle Co Inc tarafndan baslm
Pelican Books 1971; Tekrar basm '72; '73
Telif hakk Charles E. Tuttle Co Inc 1957
PENGUIN BOOKS LTD
HARMONDSWORTH
MIDDLESEX, NGLTERE
PENGUIN BOOKS AUSTRALIA LTD
RINGWOOD
VCTORA, AUSTRALYA - sayfa 27
-&-

You might also like