Professional Documents
Culture Documents
u
n
4
N
o
.
l
u
d
k
k
n
d
a
a
k
a
r
l
a
n
2
N
o
.
l
u
s
u
n
u
u
k
u
r
u
i
n
d
e
e
l
e
g
e
i
r
i
l
e
n
b
u
l
u
n
t
u
l
a
r
229
Resim 9: Agorann 3. katn oluturan stunlu portikodan dkkn iine den
on stunlar ve balklar
Resim 10: Agora dkknlarnn nnde yer alan Macellumun (balk-et pazar) stten grnm
230
Resim 12: 1 No.lu sarncn .S. ge 12-13 yzyllara ait kullanm evresinden gelen Bizans
seramikleri
Resim 11: Hellenistik Dnemde alan ve Bizans Dnemine kadar kullanm gren 1 No.lu sarncn
genel grnm
231
Resim 13: Kentin kuzeybat yamalarndaki nekropolis iinden gelerek Kuzey Hamamn kuzey
cephesi nnden kente devam eden antik yol
Resim 14: Yenikapya (Tiberius Kaps) ulaan antik
yolun batdan grnm
232
Resim 15: Bouleuterion nnden geerek agoraya ulaan Agora Caddesinin gneyden
grnm. Sada agorann ikinci kat girii
233
zet
Burdura bal Kemer lesi Elmack Ky evresindeki Neojen gl ve bataklk
dolgular ierisinde deiik trde hayvanlara ait fosiller, tarafmzdan 1998 ylnda
blgede yaptmz jeomorfolojik almalar srasnda bulunmutur. Zengin bir
fauna topluluunu barndran bu fosil sahasnda, beer faaliyetler youndur.
Fosillerin bulunduu Elmack ay aa rnda yaplan glet almalar
yznden baz buluntular, o yllarda sular altnda kalmtr.
Bu bakmdan sz konusu fosillerin kurtarma kazlar ile gn na karlmas
iin Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrl, Burdur Valilii gerekli giriimlerde
bulunmu, bylece Burdur Mze Mdrlnn denetiminde blgede, 2006 yl
yaz dneminde kurtarma kazs almalar balatlmtr.
Elmack omurgal fosil yatanda daha ok makro boyutlu toynakllar mevcut
olmakla birlikte, etciller ve younlukla yumuakalar da bulunmaktadr.
Burdur-Elmack AGT-2006 adn verdiimiz proje almas ile blgede
yzey aratrmalar yaplm, zengin saylabilecek lokaliteler tespit edilerek kaz
almalarna geilmitir. Daha ok gl-bataklk depolar iinde, cepler hlinde
bulunan bir Mastodona ait fosillerin bir blm, bu kaz almalar ile ortaya
karlmtr.
alma Sahasnn Konumu
Elmack Ky, Burdurun Kemer lesine baldr. almamzn gerekletirildii
saha, Burdur il merkezinden 50 km. kadar gneyde bulunmaktadr. Elmack Ky,
Tefenni tektonik anann kuzeydou kenarnda, Burdur Gln besleyen en
byk akarsu olan Eren aynn nemli kollarndan Elmack aynn bu anaa
ald az ksmnda kurulmutur. Kyn gneydousunda kalan vadi oluu,
tektonik kmeler, ktle hareketleri ve anm faaliyetleri yardm ile nispeten
genilemitir. Bu tali knt sahas, 1100-1150 m. seviyelerde uzanan tepe ve
anm sathlar ile evrelenmitir.
ELMACIK OMURGALI FOSLLER
Nurfettin KAHRAMAN*
* Nurfettin KAHRAMAN, M. Akif Ersoy niversitesi Eitim Fakltesi
kahraman@mehmetakif.edu.tr
234
Blgede yaptmz jeomorfolojik almalar srasnda ortaya kardmz
Neojen Dnemi omurgal fosilleri, sz konusu tepe ve anm sathlarnn
yamalarnda ortaya kmaktadr.
alma sahasna Burdur- Kemer karayolunu takiben ulamak mmkndr.
Fosillerin Bulunuu
Elmack omurgal fosil yata, Burdur Havzasnda deiik dnemlerde yapm
olduumuz jeomorfolojik almalar srasnda gn na karlmtr. 1998 yl
ierisinde Elmack Ky evresinde ilk bulgulara rastlanm, takibeden yl iinde
ise sz konusu sahada, tr ve say bakmndan zengin saylabilecek bir fosil yata
olduu grlmtr.
Bahsi geen yllarda bulduumuz fosillerin bazlar Elmack ay zerinde
kurulmakta olan glet sular altnda kalaca grlerek, bunlarn kurtarma kazs
yaplmak suretiyle alnmas iin gerekli giriimlerde bulunmamza ramen,
istediimiz sonucu alamadk. Neticede nemli bir fosil yata sular altnda kald.
Glet seddinin n ksmnda, yol yarmasnda tespit ettiimiz bir hortumlu tre ait
kafatas paralar, az ve savunma dileri ile bacak kemiklerine ait paralar ise,
geen zaman iinde kayboldu.
2006 ylnda Kltr ve Turizm Bakanl, Kltr Varlklar ve Mzeler Genel
Mdrlnn izni, Ankara niversitesi Antropoloji Ana Bilim Dal retim
yelerinden Prof. Dr. Berna Alpagutun danmanl, Burdur Arkeoloji Mzesi
Mdrlnn denetiminde balattmz kurtarma kazs almalar 2007 yaz
dneminde de srdrlecektir.
Jeolojik ve Tektonik zellikler
Kaz sahasnn bulunduu Burdur Havzas, Teke naplar olarak adlandrlan
allokton birimler ierisinde, st Neojenden gnmze kadar sren tektonik
hareketlerin sonucu, ek-ayr tipi havza olarak meydana gelmitir. Havzay
evreleyen dalk alanlarda, allokton konumlu, literatrde Toros Oolit
Karma
1
olarak isimlendirilen, altta, denizalt volkanizmas ile k yapm
daha ok serpantin, gabro, diyabaz, radyolarit tr bazik ve ultrabazik kayalardan
olumu oolitler bulunur. stte ise, kvrml, youn krkl, yer yer mermerlemi,
1 Koyiit, A. Gneybat Trkiye ve Yakn Dolaylarnda Levhaii Yeni Tektonik Geliim, TJK Bl.
C:27.
235
karstlamaya olduka uygun Mesozoik kire talar yer alr. Btn bu oluuklar,
Orta Miyosene kadar etkin olan skma rejimine bal srklenimlerle blgeye
yerlemilerdir.
Burdur Havzas, st Miyosenden itibaren blgede egemen olan ekme
tektoniine bal olarak gelimeye balamtr. Havzann deiik kesimlerinde
gzlemlediimiz soluk sar, krmz renk tonlar sunan, bloklu, akll, kumlu
yer yer tabakal zellikler gsteren karasal dolgular ve bunlarla aratabakal
kmr seviyeleri ieren depolar, havzann ilk oluum evrelerine ait izler olarak
deerlendirilmitir. Bu dolgular zerine ise literatrde Burdur Formasyonu olarak
isimlendirilen kil, silt, kum, akll seviyeler gsteren glsel keller asal uyumsuz
olarak oturmaktadrlar.
Burdur Formasyonu baz kenar kesimlerinde deltaik depolarla yanal ve
dey geiler yapmaktadr. Elmack Ky evresinde de byle bir durum sz
konusudur.
Burdur Formasyonunu oluturan btn dolgular, gen tektonik hareketlerle
kabaca dou-gneydou ynde 10-15 derece kadar eimlenmilerdir. Tabaka
balar, Burdur ve Tefenni havzalarnn dou kenarlarnda Burdur fay zonunun
kestii hat boyunca tilting yaparak ykselmiler, geriden gelen akarsular, Burdur
ve Tefenni havzalarna aldklar bu hatt yararak nispeten dar ve derin boaz
vadiler oluturmulardr. Elmack ay da benzer ekilde bir boaz oluturarak
Tefenni Havzasna almaktadr.
Elmack Kynn kurulu bulunduu boaz vadi ile bunun 2 km. kadar
gerisindeki glet sahas arasnda tektonik kmelere bal olarak minyatr bir
havza olumutur. Bu Havza ile Tefenni Havzas arasnda tektonik hatlara uygun
olarak ykseltileri 1100- 1150 m.ler arasnda yer alan Ardtekke Tepe, Gkmen
Tepe, Akbayrlar, Kayyokuu gibi tepe ve anm sathlar zincirinden oluan
srtlar bir hat hlinde kuzey-gney dorultuda uzanrlar.
Burdur Havzasnn birok kesiminde olduu gibi Elmack civarnda da ktle
hareketlerinin jeomorfolojik gelimede etkili olduklar gzlenmektedir. Ayrca, 2006
yaz dnemi I. kaz almalarmz srasnda glsel dolgularn tansiyon krklar ile
grndnden daha fazla paralandklar da dikkati ekmitir.
Fosil eren Katmanlarn zellikleri
Elmack civarnda ortaya kardmz Neojen omurgal fosil ieren gl-bataklk
dolgular, iki seviyede olduka zengin saylabilecek deiik trde hayvanlara ait
236
fosiller iermektedir. Bu seviyelerden stte olan, kumlu, iyi yuvarlanm ince,
seyrek akll, siltli gevek kalker imentoludur. Belirtilen seviye ykseltisi 1100
m. ye yaklaan tepelerin evresinde ortaya kmaktadr. Daha alak kesimlerde
anarak ortadan kalkmtr. Yaklak 1.5-2 m. kalnlklar gsteren sz konusu
seviye ierisinde bulunan fosiller fazlaca paralanm, derecelenmemi dolgu
ierisinde dzensiz dalmlardr. Gzlemlerimize gre fosil paralar tanarak
bu dolgu ierisinde tekrar depolanmlardr. Bulunan paralar arasnda Hipparion
dileri en ok dikkati ekenler olmutur. I. kaz dneminde bu seviyede yzeysel
aratrmalar ve kesit alma dnda herhangi bir ilem yaplmamtr.
Fosil bakmndan zengin ikinci seviye Gkmen Tepede yaptmz kaz
almalarna gre yaklak 1070 m. civarnda bulunmakla birlikte bu seviye,
sahay etkileyen tektonik hareketlere, ktle hareketlerine bal olarak evrede
farkl ykseltilerde kendini gstermektedir.
Sz edilen seviye, Elmack Kynn gneyinde uzanan Ardtekke Tepe,
Gkmen Tepe ve Akbayrlar mevkii evresinde sel yataklar ile paralanm
yamalarda yaygn ekilde ortaya kmaktadr. zellikle Gkmen Tepenin gney
ve bat yamalarnda, dier btn glsel dolgularla birlikte, tektonik nedenlere
bal olarak dou-gneydou ynnde 10-15 derece kadar eimlenmi olarak
bulunur.
Gkmen Tepenin gney ve bat yamalarnda sellenme sularnn andrmas
ile ortaya km, deiik renk ve litolojideki, iyi imentolanmam dolgular, bolca,
farkl trlere ait fosiller iermektedir. zerinde alma yaptmz fosiller, makro
boyutta olanlardr. Fosilli seviye iinde iki tip fosillemeye rastlanmtr.
Birinci tip fosiller, 1100 m. seviyesinde olduu gibi daha nce baka yerlerde
fosillemi, inceleme alanna akarsularla srklenmi olanlardr. Tanan fosillerde
anma, paralanma ve atmosferik koullardan etkilenme olmakla birlikte, bunlarn
genel durumu yakn bir sahadan tandklarn dndrmektedir. Bulunduklar
katman seyrek blok, akl, kum, silt karm ieren, iyi derecelenmemi, kalnl
yaklak 1.5-2 m. civarnda bir dolgudur. Yer yer gri, hk, ounlukla kl rengi
gsteren dolgu iinde seyrek olarak kil konkresyonlarna da rastlanmtr. Dolgu,
stte younlukla kil, altta ise 50 cm. yi geen kalnlkta turuncuya yakn bir renk
tonu gsteren kum band arasnda istienmitir.
Belirtilen dolgu iinde ikinci tip fosiller, daha ok makro boyutta hayvanlara ait,
in situ durumdaki fosillerdir. Bunlar tespitlerimize gre belirtilen seviye iinde cepler
halinde bulunmaktadrlar. 2006 yl, I. kaz dneminde karmaya altmz
hortumlu tr, kaz alanmza ziyarette bulunan Alpaguta gre bir Mastodon sp.
aittir.
237
Her iki seviyede ortaya kan fosil buluntulara bakarak o dnemlerde havzada
yaayan hayvan trlerinin ayn olduunu sylemek mmkndr.
Btn bu dolgu katmanlar havzay etkileyen tektonik hareketlerin etkisi ile
kabaca 10-15 derece dou-gneydou ynde eimlenmilerdir. Baz ksmlarda,
tansiyon krklar ve ktle hareketleri ile seviye farkllklar da ortaya kmaktadr.
Fosil Yatann zellikleri
2006 yaznda gerekletirdiimiz I. kaz dneminde yukarda sz edilen
Gkmen Tepe gney yamacndaki kaz, eimi 40-45 dereceyi bulan bir yamata
yaplmtr.
Tepenin gney ve dou yamalarnda akarsu andrmas ile ortaya kan
deiik renk ve litolojideki gevek tabaka dizilimleri bataklk depolar durumundadr.
Yaklak 40 m. den daha fazla kalnlklar gsteren bu bataklk formasyonlar
kaz alannn batsnda Kayalaralt Mevkiinde gzlemlediimiz gibi, makro
fosil bakmndan steril grnen Pliyosen gl dolgular zerine uyumlu olarak
oturmaktadrlar (Resim: 1).
Buluntu yeri Gkmen Tepeyi oluturan dolgular ierisinde tepe noktasndan
30 m. kadar altta bulunmaktadr. Buluntunun alnd yamata aldmz 4.5 m.ye
yakn kesitte tabaka dizilii u ekildedir:
Kalnlk Kaya zellikleri Buluntu
10 cm Yama enkaz -
5 ,, Kil -
8 ,, Bej renkli kil -
3 ,, Ak haki kil -
7 ,, Bej renkli siltli kil -
80 ,, Killi,siltli, ince kum arakatkl -
15 ,, Silt -
115 ,, Haki renkli kil Hipparion dii, yrtc dii
10 ,, nce kum -
10 ,, Kil -
70 ,, Kum, seyrek ince akl Bol Mollsk, para fosilli
30 ,, Silt, pomza arakatkl kil Cepler halinde makro fosilli
50 ,, nce kum
238
kelme neticesinde oluan tabakalarn farkl renk ve boyutta gerelerden
olumu bulunmalar, ortam ve fasiyes deiimlerinin bir sonucudur.
2006 yl, I. kaz dneminde Gkmen Tepe gney yamacnda 9x2 m. ebadnda
bir sahanlk alarak aadaki fosiller gn yzne karlmtr.
Mastodon sp.
Hipparion sp.
Cervidae
Aves
Felix
Bulunan fosil paralar tektonik hareketler, kaymalar, yk kalplar, birbiri zerine
yklenme, yzeye yakn olularndan dolay bitki kkleri tarafndan sarlma, nem
ve basn azalmalarndan kaynaklanan sebeplere bal olarak nemli lde
krlmalara, paralanmalara uramlardr.
Tafanomik bakmdan fosillemi kemik doku ierisine kil szmalarnn olmay,
krlma ve ezilmelerin dolgulanmadan sonra gerekletiini gstermektedir.
karmaya altmz Mastodon sp.ye ait omur, kaburga ve bacak kemiklerinde
belirli bir dizili yoktur. Atmz sahanlkta paralar yer yer st ste binmi hlde
bulunmaktadr.
Fosil paralarnn kille iyice kaplanm olmas, fosilleme srecinin en
azndan ilk evrelerinde nispeten durgun bir bataklk ortamna iaret etmektedir. yi
korunmam bitki kalntlarna iaret eden kmrleme izlerinin varl bu durumu
desteklemektedir.
Elmack Fosil Yatann Ya
Elmack fosil yata, Burdur Havzasn tabann st Miyosen-st Pliyosen
aralnda kaplayan Burdur Pliyosen gl dolgular zerine uyumlu olarak oturan,
gl-bataklk depolar iinde bulunmaktadr. 2006 yaz dnemi kazlarnda
karmaya altmz Mastodon sp. fosilinin bulunduu dolgular iinde seyrek
volkanik kkenli ponza paralarna rastlamamz, bu dolgunun Isparta gneyindeki
Glck volkanizmas ile yat olduunu dndrse de, bu tr materyalin ilksel
istienmeden sonra akarsularla sz konusu dolguya katlmas da mmkn
grnmektedir.
239
Elmack ay vadisi evresinde gzlemlediimiz anm sath paralar, st
Pliyosen peneplenine ait yzeylerdir
2
. Fosilli seviyeler bu sath oluturan gl-
bataklk depolar zerinde gelimilerdir. Dolaysyla, blgede bulduumuz in situ
durumdaki fosilleri st Pliyosen alt dneme atfedebiliriz.
Sonu
Elmack omurgal fosil yatanda yzey aratrmalar ve 2006 yl yaz aylarnda
yapm olduumuz I. kaz dnemi almalar, zengin bir fauna topluluunun
varlna iaret etmektedir.
Bulunan fosillerin nemli bir blmnn tanma sonucu bu blgede yeniden
depolandn gstermektedir. Bunlarla beraber bulunan hortumlulara ait fosil
buluntularsa, cepler hlinde, in situdur.
Elmack omurgal fosil yata imdiye kadar Burdur Havzas ierisinde ortaya
karlm en zengin makro fosil alandr. Bu bakmdan Elmack ve evresinde
yaplacak yeni aratrmalarla blgenin paleocorafyasna k tutabilecek
neticelere ulamak mmkndr. Ayrca Gneybat Anadoluda Tokmack (Isparta)
ve zlce (Mula) arasnda Neojen faunas iin yeni bir korelasyon olana da bu
gelime ile salanmtr.
2 . Atalay, 1977, Burdur Havzas ve evresinin Jeomorfolojik Geliimi. Jeomorf. Derg. Say: 6,
s: 93 110. Ankara.
240
KAYNAKA
ATALAY, . 1977, Burdur Havzas ve evresinin Jeomorfolojik Geliimi. Jeomorf.
Derg. Say: 6, s: 93 110. Ankara.
DEMRC, S. GLE, E. ZER, . PEHLEVAN, C. YT, A. KAYA, F.
ERKMAN, C. 2007, 2005 yl Sivas /Hayranl-Haliminhan kazs. 28. Kaz
Sonular Toplants. Klt. Ve Turizm Bak. Kltr Varlklar ve Mzeler Gen.
Md. Yay. No:121 2 C.2 s.141 156 Ankara.
KAHRAMAN, N. 2000, Elmack (Burdur) Omurgal Fosil Yata ve Yakn
evresinin Jeomorfolojik zellikleri. Trk Co. Kur. Derg. Say: 35 s:173
179 stanbul.
KARAMAN, M. E. 1986, Burdur Dolaynn Genel Stratigrasi. Akdeniz niv.
Isparta Mh. Fak. Derg. S: 2, s: 23-36 Isparta.
KOYT, A. 1984, Gneybat Trkiye ve Yakn Dolaylarnda Levhaii Yeni
Tektonik Geliim. TJK Bl. C: 27 Ankara.
KOZAN; T. BRCAN, A. BOZBAY, E. DM, F. TFEK, K. 1992,
Burdur ve Tefenni Havzalarnn Jeomorfolojisi ve Gen Tektonii. M.T.A. rapor
no: 9123 Ankara.
SEVM, A. PEHLEVAN, C. YT, A. KIRMIZIOLU, P. 2007, 2005 Yl
ankr orakyerler kazs. 28. Kaz Sonular Toplants. Klt. Ve Turizm
Bak. Kltr Varlklar ve Mzeler Gen. Md. Yay. No:121-2 C.2 s. 419 - 436
Ankara.
YALINLAR, . 1983, Trkiyede Neojen ve Kuaterner Omurgal Araziler ve
Jeomorfolojik Karakterleri. st. niv. Ed. Fak. Yay. stanbul.
241
ekil 1: Burdur havzas ve Elmack evresinin konum haritas
ekil 2: Elmack omurgal fosillerinin bulunduu Elmack ay vadisi ve Gkmen Tepe evresinin
basit blokdiyagram
242
ekil 3: Burdur havzasnn jeoloji
haritas (ksmen dzeltilerek)
ekil 4: Gkmen Tepe gney
yamacnda bulunan fosilli
katmanlar (noktal)
ekil 5: 2006 I. Kaz dneminde bulunan fosiller
243
Resim 1: Tefenni Havzasn Elmack ay vadisinden ayran srtlarda, altta Pliyosen gl, stte
ise bataklk depolarnn birbirine gre durumu. Ortada Ardtekke Tepe
Resim 2: kan mastodon (A-B) ve yumuaka (C) fosilleri
244
Resim 3: Mastodon sp. ait omurlar
Resim 4: 2006 I. Kaz dneminde bulunan fosiller
245
2006 yl kaz almalarna 10.07.2006 tarihinde balanmtr. Kltr
Bakanln temsilen zmir Mzesi uzmanlarndan Musa lkerin katld kaz
almalarnda Yrd. Do. Dr. Mimar ehabettin ztrk (Mimar), Yrd. Do. Dr. B.
Nuri Klavuz (Sanat Tarihisi), Ar. Gr. Dr. Glsen Ba (Sanat Tarihisi), Erbil
Cmertler (Uzman Sanat Tarihisi), ahin Akbulut (Sanat Tarihisi), Hicran zdemir
(Sanat Tarihisi) ve Sabahattin Erdoan (Arkeolog) grev almlardr. Bunlarn
yannda kaz almalarna Pamukkale niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Sanat
Tarihi ve Arkeoloji blmlerinden 38 adet lisans rencisi katlmtr. 2006 yl
kaz almalar Kltr Bakanl DSMM, TBTAK ve Bitlis Valiliinin madd
katklaryla yrtlmtr. Ad geen kii ve kurumlara teekkr ederim.
Kazya balanan ilk ylda Bitlis Kalesinin yatay dzlemde plan karlm,
amalar ve alma alanlar bu izim zerinde gsterilmiti. 2006 yl kaz
mevsiminde, gerekli teknik donanmn temini zerine kalenin topograk haritas
karlm, ama alanlar lke koordinatlarna yerletirilmitir.
Yaklak iki ay sren kazlar M 12-13-14, N 12-13-14 ile O 12 13-14, P 12-13
karelerinde olmak zere iki farkl alanda yaplmtr (izim: 1).
2006 yl kaz almalarna balanmadan nce, 2004 ve 2005 ylnda kaz
yaplan alanlarda insan eliyle ve kn uzun sren sert iklim nedeniyle meydana
gelen kk apl tahribat ve ykntlarn ortadan kaldrlmasna allm, kaz
alan p ve molozlardan temizlenmitir.
M 12-13-14 ve N 12-13-14 Amalar
2005 yl almalarnda i meknlar tamamen temizlenen hamamn kuzey ve
dou cephelerini ortaya karmak iin, ke yaparak kuzey yne devam eden
duvarlar boyunca amalar dou ve kuzey ynlerde asimetrik olarak geniletilmiti.
2006 yl kaz almalarnn balangcnda bu amalarn ortalama 70 cm. olan
derinlii, 1.20 metreye indirilmitir. Daha sonra amalar, M 12-13-14 ve N 14
karelerinde dou ve kuzey yne doru geniletilmitir.
BTLS KALES KAZISI 2006 YILI ALIMALARI
Kadir PEKTA*
* Do.Dr. Kadir PEKTA, Pamukkale niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Sanat Tarihi Blm
Knkl Kamps - Denizli/TRKYE.
246
M 12
M 12 karesinin gneydou kesinde yaplan kazda, 2005 ylndaki seviyeden
30 cm. kadar aaya inildiinde, kuzeybatdan gneydou yndeki 2 No.lu mekna
doru devam eden su knkleri tespit edilmitir. Souklua ulaan rampann
evre duvarnn altndan balayarak 2 No.lu meknn kuzey duvarna kadar
devam eden knklerin, hamama dtan su getiren tesisatn bir paras olduunu
dnmekteyiz. Bu knkler, 3 No.lu meknn duvarnn st blmne kadar, etraf
talarla evrelenmi bir kanal oluturarak devam etmektedir (Resim: 1).
N 12-13
2005 kazsnda ortaya karlan scakln ve halvetlerin kuzeyinde seviye
indirme almalar yaplmtr. Scaklk ve halvet duvarlarnn 120 cm. alt
seviyesinden, dou-bat ynnde 8.40 cm. toplam uzunluunda bitiik mekn
ortaya karlmtr. Kaba yonu ta malzeme ile rlm 90 cm. kalnlndaki
duvarlarla birbirinden ayrlan bu meknlardan douda yer alan, kuzeyde eyrek
daire ke yaparak snrlandrlmtr. Kaz buradan kuzeye doru ilerlediinde,
dou utaki 3 No.lu meknn aksine bat ke (No.1) ve bunun yannda (No.2)
bulunan 1 ve 2 No.lu meknlarn kuzey ynde devam ettii anlalmtr. Bu iki
meknn kuzey-gney ynde uzunluu 4.60 m., 1 No.lu meknn genilii 2.50
m., 2 No.lu meknn kuzey ynde 2.50, gneyde 2.80 m. olarak llmtr
(Resim 2).
Bu meknlarn kazs srasnda farkl seviyelerde, zengin diyebileceimiz
buluntular ele geirilmitir. 1 No.lu mekn hamam duvarnn at hizasndan
itibaren 150 cm., 2 No.lu mekn ayn ynde 160 cm., 3 No.lu mekn 110 cm.
ye indirildiinde bunlarda, bir blm birletirilebilir srl seramikler ile 3 No.lu
meknda bazlar yanm kp ve tandr paralar ile kl tabakasna rastlanmtr.
inde tandr ve kp paralar ile kl tabakasna rastlanmas, kuzey kede eyrek
daire yapan duvar ve dzensiz basit talarla yaplm dar i mekn ile bunun
ocak olabileceini dnmekteyiz. Ayrca hamamn scaklnn kuzey duvarnn
at seviyesinin 50 cm. altnda, duvarn iine alan oyua giren, isli talarn iinde
knk paralar ortaya karlmtr. Bylece dtan getirilen suyun hamam giri
noktalarndan biri de tespit edilmitir.
2 No.lu meknn bat duvarnn 65 cm. altnda, tula malzeme ile yaplm,
kuzey-gney ynde 1 m. uzunlukta, 30 cm. kadar genilikte bir tant tespit
edilmitir. mekna taan yapan bu kalnt, 2 No.lu meknn orijinal zemini
olmaldr.
247
1 No.lu meknn seviyesi, atdan itibaren 2.50 metreye indirildiinde, sar
ve yeil renkli sralt tekniinde ini kap paralar ile 18 cm. uzunluunda, 8 cm.
geniliinde mavi renkli iki srl tula ele geirilmitir. Yine bu seviyede 2 No.lu
meknn kuzey kenarnda, az bir blm krlm seramik tabak bulunmutur.
Seviye 10 cm. daha indirildiinde 1 No.lu meknn dou duvarnn kenarnda
bir tandr ile buna bal krk paralarna rastlanmtr. Tandrn iinden yanm
odun ve kl kalntlar, hemen yanndan da ii yeil srl kk seramik tabak ve
mavi renkli srl tula karlmtr.
2 No.lu mekndaki seviye indirme almalarnda, 2.20 cm. derinlikten yine
sralt tekniinde yeil ve sar renklerin kullanld seramik paralar, srsz bir
kandil paras ile bat duvarnn 65 cm. altnda bir yank katmanna rastlanmtr.
1 ve 2 No.lu meknlarda seramiklerin ele geirildii zeminin altnda byk
talarn oluturduu tabakadan sonra boluk olduu anlalmtr. Ayrca hamama
ulaan su yolunun da buradan getii ortaya knca, bu meknlarn niteliini tam
olarak anlayabilmek iin 1 ve 2 No.lu meknlarda seviyenin biraz daha indirilmesi
kararlatrlmtr.
Seviye indirmeye balandnda, 2 No.lu meknn ara duvarnn yaklak 1.80
m. ile 2.20 m. altndaki seviyelerde salam olarak kulplu, srsz seramik mlekler,
birletirilebilir seramik kaplar, salama yakn srl bir kandil ile ok sayda az, dip,
ve kulp paralar bir arada ele geirilmitir (Resim: 3). Tm bunlar 1 ve 2 No.lu
meknlarn mutfak olarak kullanldn gsteren bulgulardr.
Meknlarn seviyeleri indirilerek hamamn kuzey duvarnn at hizasndan
itibaren 3.50 m. derinlie ulatnda, ara duvarn altnda devam eden, basit
talarla rlm temel kalntsna rastlanmtr. Bylece, hamamn scaklk ve
halvet blmlerinin kuzeyinde yapm olduumuz kazlarda ortaya kardmz
yan yana iki meknn, daha nce burada yer alan bir yap ya da meknlarn ortadan
kalkp dzlenmesinden sonra birlikte planlanp yapld sonucuna ulalmtr.
M 13-14 ve N 13-14
2 ve 3 No.lu meknlarn kuzeyine denk gelen M 13 ve N 13 karelerinde, 2005
ylnda asimetrik olarak alan alanlar, M 14 ve N 14 karelerine ulaacak ekilde
geniletilmitir. ncelikle 40 santimetreye kadar mevcut kaba toprak boaltlm,
daha sonra seviye 3 No.lu mekndan itibaren ortalama 1.50 m., amann dou
kenarndan itibaren de 1.80 m. indirilmitir.
248
Buradaki almalar 12 x 7.30 metrelik alan iinde gerekletirilmitir. Seviye
indirme almalar srasnda, M 13 ile N 13 karelerinde, kuzeydou-gneybat
ynde uzanan 1 m. kalnlndaki bir duvar ile gneyden bu duvara dik uzanan, 80
cm. kalnlnda ikinci bir duvar ortaya karlmtr. Dzgn kesme ta malzeme
ile rlen bu duvarlardan baka kuzey ve bat ynlerde de duvar kalntlar tespit
edilmitir. Bunlar, dier duvarlardan 1.30 m. kadar daha yukardadr. Amalarn
kuzey ynde sonlanmas ve seviyenin 2006 yl iin daha fazla indirilmemesi
nedeniyle bu duvarlarn ne tr bir mimarnin paras olduunu anlamak gtr.
zellikle bu blmde kan lle ve birka seramiin meydana getirdii buluntular
da bu duvarlarn ilevine ynelik bir ipucu sunmamaktadr.
Amann kuzeydou kesini oluturan M 14 karesinin gneybat kesi, kan
tandrlarla dikkati ekmektedir. Alttan ve evresinden talarla sktrlm birbirine
yakn tandr, krkleriyle birlikte byk lde salam olarak gn yzne
karlmtr (Resim: 4). Bunlardan kuzeyde yer alan tandr biraz daha kaba
malzeme ile yaplmken, bununla ayn seviyede bulunan yanndaki daha ince
malzeme ile ve daha kk boyutlarda yaplmtr. Bu iki tandrn gney kenarnda,
20 cm. daha aada bir byk tandr daha ortaya karlmtr. Bu tandrn st
blm toprak altndan karlm, tandrn evresi alnca dtan daire eklinde
talarla kuatld grlmtr. Tandrlarn ilerinde herhangi bir buluntuya
rastlanmamtr. Tandrlarn kuzey ynnde, alttan dzensiz talarn ykselttii
zemin zerinde, yars krk daire eklinde dzgn bir ta tespit edilmitir.
Tm izimleri yaplan bu amada tandrlardan kuzey yndeki ikisi kaldrlarak
bakm yaplmak zere laboratuvarmza tanm, derine giden dier tandrn
zeri toprakla kapatlmtr.
2006 yl kaz almalarnda, daha nce de anlatm olduumuz gibi, buraya
uzak olmayan N 13 karesindeki 2 No.lu meknda da bir tandr karlmt. Bunun
ile M 14 karesinde karlan 3 adet tandr, burada yan yana sralanan meknlarn,
daha geni ihtiyalar karlamak zere tasarlanm ekmek yaplan frnn birimleri
olabileceini dndrmektedir. Ancak yine de kesin yargya ulamak iin
amalarn geniletilmesi ve derinletirilmesi gerekmektedir.
249
Glsen BA*
ahin AKBULUT
N 13-14 ve O 13-14
Hamamn etrafn tmyle amak iin, klhan blmnn dou ynnde de
kazlar srdrlmtr. Burada ilk gnlerde yaplan kazlarda amalar, dou ve
kuzey ynlerde geniletilmitir. Buna gre 2005 ylndaki amalarn snr kuzey-
gney ynnde, klhann kuzey kesinden 2 m. douya kadar gtrlm ve
bu genilik gneydeki ama snrna kadar uzatlmtr. Bylece dou yndeki
amann kenar uzunluu, kuzey-gney ynnde 17.80 metreye ulamtr. Burada
seviye 60 cm. kadar indirilmi, 1950li yllarda gmlm mezarlardan bazlar
kaldrlmtr.
Klhann dou ynndeki seviye indirme srasnda klhana paralel uzanan
dikdrtgen planl bir mekna ait duvarlar karlmtr. Meknn duvarlar, dzgn
kesme ta iilii gstermektedir. Bu meknn iinde salam bir kse ve yzk
ele geirilmitir. Meknn boaltlmas srasnda, herhangi bir ilevi olmayan
ok sayda iri blok ta yannda sralt teknikte ini ve srsz seramik paralar
karlmtr. Buradaki derinletirme almalar, 4.40 metrede ana kayaya ulanca
durdurulmutur (Resim: 5). Hamamn dou duvarnn alt ksmnda, klhandan
bu mekna alan dzensiz diyebileceimiz bir aklk bulunmutur. Bu meknn
boaltlmas srasnda, ou XVIII. yzyln ilk yarsndan (I. Mahmut Dnemi) ve
Osmanl Dnemi sikkeleri ele geirilmitir.
Burada ortaya karlan blmn dou duvarlarnda, bat yne doru grlen
eilme nedeniyle baz nlemlerin alnmas gerekmi; hamamn dou cephesi ile
bu blmn bat duvarnn arasna aa gergiler yerletirilmitir.
Klhann dousunda kardmz bu meknn evresinde hangi tr blmlerin
yer aldn anlamak iin amalar douya doru geniletilmitir. Bu almalar
sonunda amalar, dou ynde 80 cm. derinliinde 5 m. daha geniletilmi ve bu
seviyede herhangi bir yap dokusu ile karlalmamtr. Burada olas yaplar
ortaya karmak iin seviyenin biraz daha indirilmesi gerektii anlalnca N 13
karesinin gneyinden itibaren derinletirme yaplmaya balanmtr.
Bu almalarla, klhann dousundaki meknn gney ynnde, O 14 ve P 14
amalarna kadar uzanan, kuzey-gney ynnde dikdrtgen planl, beik tonozla
* Dr. Glsen BA, YY. Fen-Edebiyat Fakltesi Sanat Tarihi Blm Kampus-Van / TRKYE.
ahin AKBULUT Bulgurlu Mah. Karldere Cad.Barbaros Sok.No:2, skdar-stanbul /
TRKYE.
250
kapatlan bir hol tespit edilmitir. Kuzey-gney ynnde 7 m. alan bu mekn 1.40
m. geniliinde, 1.70 m. yksekliindedir. Holn evresinde yaplan amalarda
buradan, klhann dousunda ortaya karlan dikdrtgen mekna gneyden 2.30
m. kadar inen 6 basamakl merdiven ortaya karlmtr (Resim: 6). Bu amada
3.25 m. derinden, zerindeki yaztndan Sultan Mahmud (1730-1754) tarafndan
Bitliste darb ettirildii anlalan sikkeler ile bir adet 1834-1835 tarihli (II.Mahmut
Dnemi) sikke ele geirilmitir.
Holn bat ynnde amalara devam edilince, yaklak 2.60 metrelik toprak
kaldrldnda, ilk merdivenlerden douya ynelen, hamamn gney duvarnn
st ksmna ulaan 16 basamakl bir merdiven daha gn yzne karlmtr.
Bylece, klhann dousundaki blm ile dikdrtgen planl hol ve hamamn gney
ynnde, niteliini ancak nmzdeki yllarda kazsn tamamladktan sonra
anlayabileceimiz blmlere gtren L biiminde bir merdivenin varl tespit
edilmi oldu. Klhan ve gney halvetin gneyindeki merdivenler alrken yine I.
Mahmud Dneminden (1730-1754) bir sikke daha bulunmutur. Buluntulardan,
klhann dousundaki mekn ile bunun gneyindeki tonozlu holn 18.-19. yzylda
youn kullanma sahne olduu anlalmtr.
Klhann gneyindeki yap dokusu ortaya karlnca seviye indirme
almalarna dou yndeki N 14 ve O 14 karelerinde devam edilmitir. Bu kazda
amann dou snr korunarak seviye 30 cm. daha indirilince, klhann dou
cephesine paralel uzanan bir duvarn kaplama yzeyine ulalmtr. Kuzeye
doru duvar takip edildiinde bunun, N 12-13-14 kareleri iinde kalan kuzey-gney
ynnde haf batya yatk olarak ayn seviyede uzanan duvarn devam olduu
anlalmtr. Seviye yaklak 30 cm. daha indirildiinde duvarn aa devam eden
ikinci ta sras da ortaya karlmtr. lk bakta klhann dousundaki mekn
kuatan duvarn dou cephesi olamayaca, duvar kalnlnn fazlal nedeniyle
anlalnca bunun baka bir yapnn duvar olduu sonucuna ulalmtr. Bunun
zerine ortaya karlan duvarn i ksmnda hassas yaplan temizlik almas ile
kuzey kenarda, bu duvarn d kesi ile klhann dousundaki meknn dou
duvarnn d keleri tespit edilmitir.
2006 yl almalarnn sonuna yaklaldndan son ortaya karlan duvarlar
boyunca seviye indirme yaplmam, gn yzne karlan duvarlarn mahiyeti,
nmzdeki yllarda yaplacak almalara braklmtr.
251
O 13 ve P 12-13
Hamamn scaklk ve halvet blmlerinin gneyine denk gelen O 13 ve P
12-13 karelerinde, 2005 ylndaki seviye indirme almalar srasnda ortaya
karlan bir takm duvar paralarnn niteliini anlamak iin ama gneye doru
geniletilmitir.
Amalar, gneydeki rampann kenarndan douya doru 11 m. uzatlmtr.
Bylece 2005 ylnda ortaya karlan hamamn dou ynnde olduu gibi
gneyindeki ama alanlar da dzenlenmitir.
Bu almalarda 0 13 karesinde, stten itibaren 30 cm. indirildiinde, kalnlklar
1.30 metreyi bulan duvarlar tespit edilmitir.
Amann derinlii 1.20 metreye indirildiinde, geen yl ortaya karlan alt
seviyedeki duvarlarn 2 metre kadar zerinde, kuzey-gney ynnde uzanan iki
duvar ile bunlar merdivenlerin yer ald kuzey uta ve ortada dik ayla kesen iki
duvara rastlanmtr. Dzgn kesme ta iilii grlen duvarlarn gneye doru
devam ettii grlmtr. Mevcut ip ularndan nasl bir yapya ait olduklarn
anlayamadmz duvarlarn kazs srasnda XVIII. yzyldan kalan bir Osmanl
sikkesi ile srl ve srsz seramik kap kacaklar ele geirilmitir. Kaz mevsiminin
sonuna gelindiinden, burada seviye indirme ve gneye doru geniletme
almalar nmzdeki yllara braklmtr.
Hamamn soukluk blmnn gneyinde 2005 ylnda ortaya karlan
rampann gerisindeki P 12-13 karelerinde, baz duvar kalntlarnn varl
grlmt. Ancak buradaki amalarn gney ynden snrn tekil eden bu
duvarlarn zeri almamt. 2006 yl kaz almalar iin kaleye geldiimizde
buradaki ama kenarlarnn bir blmnn ykld gzlemlenmitir. Bunun
zerine P 12 ve P13 karelerinde topran alt blmnde grlen duvarlarn bir
blmnn alarak niteliinin anlalmasna karar verilmitir.
Alan gney kenardan 90 cm. indirildiinde soukluun gney aksna denk
gelen duvara ulalmtr. Duvar takip edilerek yaplan derinletirmeler sonucunda,
kuzey kenar rampa ile kesien dzgn kesme ta iiliinin grld duvarlarn
snrlandrd dikdrtgen planl meknn bir blm olduu anlalmtr (Resim:
7). Ancak bu yapnn gneye doru devam ettii grlnce, nmzdeki yllarda
devam etmek zere kaz durdurulmutur. Burada amann derinlii 150 metre
olarak llmtr.
252
2006 yl kaz almalar srasnda farkl amalarda (Resim: 8), 0-1.00 m.
seviyeleri arasndan, 1950li yllarda buraya gmlenlere ait olduunu bildiimiz
sekiz adet iskelet karlm, bunlar tutanakla belediye grevlilerine teslim
edilmitir.
Kk Buluntular
2006 yl Bitlis Kalesi kaz almalarnda, gerek ama ve meknlarda (izim:
2) gerekse eleme almalarnda karlan kk buluntular asndan verimli
sonular alnmtr. Kaz almalarnda ortaya karlan buluntular srl ve srsz
seramik (srl tula, duvar inisi, kap kacak), ok sayda lle ve pipo, arak,
cam (kk boyutlu ie ve bir ksm renkli - krk cam paralar), boncuklar ile
metal (sikke, pul, mhr, yzk, sa inesi ve eitli metal objeler) ve gllelerden
meydana gelmektedir.
Kazda ve elemelerde ele geirilen seramiklerin genellikle Osmanl Dneminden
kald tahmin edilmektedir. Bunlar gnlk kullanm amal kap kacaklarn yan
sra yaplarn duvarlarn ssleme amal duvar inisi, ini paralar, dip ve az
gibi krk rneklerden meydana gelmektedir (Resim: 9-10).
Kk buluntularn iinde 144 adet sikke yer almaktadr. Sikkelerin tm
temizlenmitir. Bunlarn nemli bir blmnn zerinde ar deformasyon
olutuundan tam bir deerlendirme yaplamamtr. zerindeki yaz veya
kompozisyonu zmlenen sikkelerden 67 adedi Osmanl, 6 adedi Bizans, biri
lhanl dnemlerine aittir. kan maden eserler arasnda bir adet, 18. yzyldan
kalma Alman denizci jetonu yer almaktadr (Resim: 11-12).
Bakr, bronz ve az sayda gm malzemenin kullanld Osmanl Dnemi
sikkelerinden tarihini tespit edebildiimiz 21 adeti Sultan I. Mahmut (1730-1754)
zamannda Bitliste baslan rneklerden, adeti III. Ahmet Dneminde, H.1115/
M.1703-1704 ylndandr. II.Sleyman (?), III.Mustafa (H.1171/M.1757-1758), III.
Selim (H.1203/M.1788-1789) ve II. Mahmut (H.1250/M.1834-1835) dneminden
birer sikke ele geirilmitir.
2006 ylnda Bitlis Kalesinde karlan ttn llerinin genel anlamda bugne
kadarki lle buluntular arasnda daha nitelikli olduklar gze arpmaktadr.
ounluu yuvarlak anakl olan rneklerde deve ty rengi (Resim: 13) younlukta
olup ou salam ekilde ele geirilmitir. Tteklik ksmlar ok uzun tutulmayan
yuvarlak anakl grubun bezemesiz sade bir slpta ele alndklar grlr. Deve
ty renginde olan ve daha kk boyutlarda yaplm tteklik ksmlar olduka
253
ksa grnml yuvarlak anakl iki lle ise salam ekilde ele geirilmi en
gzel rnekler olarak karmza kmaktadr. 2006 kaz almalarnda ayrca
frnlamam lle rnei llelerin Bitliste yaplabileceini gstermektedir. 2006
lleleri ierisinde ayrca tipolojik adan bakacak olursak, devety renginde,
sslemesiz, kaideli hazneli lleler de bulunmutur. Bunun yannda az, fakat bugne
kadar bu denli zelliklere sahip olmayan yuvarlak anakl bezemeli rnekler de
gze arpmaktadr.
254
izim 1: 2004-2006 yllar kaz almalar sonras Bitlis Kalesi ve kaz alanlar
255
izim 2: Bitlis Kalesinde ortaya karlan hamam ve evresindeki yaplar
256
Resim 1: Bitlis Kalesi kazs, M12 alan
Resim 2: Bitlis Kalesi kazs, M12de ortaya karlan meknlardan detay
257
Resim 4: Bitlis Kalesi kazs, M14te karlan tandrlar
Resim 3: Bitlis Kalesi kazs, N13te ele geirilen kaplar
258
Resim 5: Bitlis Kalesi kazs, ortaya karlan meknda salamlatrma
Resim 6: Bitlis Kalesi kazs,
merdivenlerden grn
259
Resim 7: Bitlis Kalesi kazs, O12 karesinin gneyinde kan meknlar
Resim 8: Bitlis Kalesi kazs, kaz alannn kuzeydoudan grn
260
Resim 9: Bitlis Kalesi kazs, 2006da kan srl seramikler
Resim 10: Bitlis Kalesi kazs, srsz kap paralarndan rnekler
261
Resim 11: Bitlis Kalesi kazs, ayn sikkenin
dier yz
Resim 12: Bitlis Kalesi kazs, Osmanl Dnemi sikkesi
262
Resim 13: Bitlis Kalesi kazs, 2006 yl llelerinden rnekler
263
This years campaign took place during the four weeks between June 25 and
July 22. Participating members were the excavation director, Assistant Professor
Lars Karlsson and Jesper Blid, M.A., both of Uppsala University, Jenni Hjohlman,
PhD, Lovisa Strand, M.A. and archaeologist Gksan Keskin from Stockholm
University. Other participants were Professor Pontus Hellstrm, Uppsala University,
architect Thomas Thieme, Gteborg and Assistant Professor Paavo Roos from
the University of Lund. Our warmest thanks go to the Ministry of Culture, to the
General Direction of Monuments and Museums for the continued excavation
permit, to Aynur Tosun of Antalya Museum, who acted on behalf of the Ministry,
and to Ake Wibergs Foundation, Magn. Bergvalls Foundation, Gunvor and
Josef Anrs Foundation, Helge Ax:son Johnsons Foundation and E. Hellgrens
Foundation for the Maintenance of the Cultural and Natural Heritage. The project
is very grateful for this support, without which a successful campaign would not
have been possible.
The work at Labraunda this summer can, like earlier campaigns, be divided
into three areas: new excavations, research on earlier excavated material and
work related to safeguarding the cultural heritage and increasing the value of the
site as an open-air museum for tourism.
Several of the buildings excavated in the period between 1948 and 1960 have
still not been published. The renewed work in Labraunda, beginning in 2004, has
had as a goal to study some of these, especially the Byzantine Church together
with the yet to be excavated Roman East Bath, the two andrones, as well as
the archaeological remains in the vicinity of the site, such as fortications, spring
houses and ancient tombs. The East Stoa, partly excavated in 1988-1991, also
formed part of this years campaign.
LABRAUNDA, 2006
Lars KARLSSON*
* Do. Dr. Lars KARLSSON, Department of Archaeology and Ancient History, Uppsala University,
Box 626, 751 26 Uppsala/SWEDEN. Email: Lars.Karlsson@antiken.uu.se
264
The Byzantine Church
The Byzantine Church was examined in a masters thesis presented at
Uppsala University by Jesper Blid. The archaeological questions that this thesis
raised were the basis for the delimited archaeological excavations carried out in
the church this year (Fig. 1). Our questions were related to the churchs original
architectural form, particularly with regards to the appearance of the apse, and
whether features such as a mosaic oor, an altar and a synthronon, occurred.
Furthermore, there is uncertainty as to the form of the central nave, with regards to
the occurrence of internal columns. The presence of an earlier building phase also
needed to be ascertained. Finally, the relation between the church and the Roman
bath, into which the church clearly was built, required investigation.
Excavations were initiated in the apse, in Trench 1a. Several marble revetment
plaques were immediately discovered under the oor as well as fragments of
glass vases and window panes (Fig. 2). Furthermore, a built structure that had the
appearance of a grave was found and from this came a coin now identied as a
SOL INVICTUS, the Unconquered Sun issue of the emperors Probus or Aurelian
from the 280s A.D.
Trench 2 was put down in the nave of the church in order to investigate
the presence of interior columns or evidence for an earlier building phase. The
investigations indicated that the church had a roof carried by the piers bonded
with the side walls, but that there were no internal supports. The excavations
in Trench 2 showed that the oor in the nave was of the same construction as
that earlier studied in the apse. Under the marble ag stones there was a thin
layer of red mortar, cocciopesto. Under the cocciopesto layer there was a thick
layer (ca. 15 cm.) of smaller gneiss stones of the same type as in the apse. This
indicates that the stones in the apse were meant to carry a marble oor, just as
in Trench 2. We noted that the stones had been set in long bands separated
by neat seams, running perpendicular to the nave of the church. These bands
of stones in the church oor t the size of the marble ag stones above quite
well. It is evident that a exible support for the large marble ags was needed to
prevent them from breaking under stress. The oor in the church of Labraunda is
thus constructed using a very sophisticated construction technique, apparently
making use of Roman architectural know-how. This indicates that the principles of
Roman architecture were still a living tradition when the church was built. Under
this white mortar layer we discovered bedrock, but no traces of an earlier phase
of the church. The excavation of Trench 2 thus suggests that there was only one
building phase of the nave.
265
In the south wall of the church a large door opens up into a room that was not
cleared in the early excavations. As Blid has indicated, there is a Roman bath just
south of the church and the south wall is a reused wall from the bath building. The
function of the southern room, since there is a door between the church and this
room, is uncertain, although a baptistery was one suggestion. Trench 3 was laid
out here just south of the door into the church. Here we uncovered large amounts
of tile, both roof and wall tiles, terracotta water pipes, pottery, but also several
pieces of a mosaic oor and two column drums. Furthermore, many amphora
handles immersed in mortar or Roman concrete were found. These must have
functioned as reinforcements in the concrete of the vaults of the Roman bath
building or the church. The excavations of Trench 3 went down to the level of the
oor of the church.
The East Stoa
The East Stoa was partially excavated during the campaigns of 1988-1991.
Lovisa Strand initiated the study of the pottery in 2005. In 2006, with the assistance
of Jenni Hjohlman, ten boxes of pottery were inventoried containing material from
the lower excavation levels. The documentation and cataloguing of the material
consisted of drawings and photographs as well as the registration of colour and
ware. The forms and motifs of the pots were also described and classied. This
project resulted in 209 pottery drawings and the production of a catalogue.
The earliest pottery from the Late Classical/Hellenistic phase belongs to the
time when the stoa was erected. The subsequent pottery from the rst and second
centuries A.D. through the Early Byzantine period indicates that the building
experienced a continued activity from the Classical to the early Christian period.
The Roman pottery comprises 70% of the catalogued material, while the
Late Classical/Hellenistic pottery represents about 30%. The Roman material
thus dominates which establishes the use of the sanctuary from the rst century
A.D. This new oruit, after the glorious Hekatomnid phase of the Late Classical
period, can be studied in other buildings of the sanctuary, as well. Many buildings
were constructed or rebuilt in the Roman period. The fact that the Late Classical
material is relatively scarce indicates that the Roman presence at the site was of
major importance and has displaced the earlier material. One can assume that
Labraunda in the Roman period was an important sanctuary both for Rome and
for the region of Karia.
266
Both the Late Classical/ Hellenistic and the Roman pottery consist to a large
extent of drinking vessels, larger or smaller bowls, plates and other banqueting
vessels. These support the interpretation that the East Stoa was a banqueting
stoa with rooms furnished with klinai, the sofas used in ancient formal dining (Fig.
3). That the East Stoa had this function shows that there were several types of
buildings used in the ritual meals in Labraunda. The andrones were used for the
upper hierarchy while the East Stoa may have been for those a little lower in
the hierarchy. The absence of vessels for food preparation and kitchen ware, as
well as the small number of amphora fragments, indicate that the storing and
preparation of the ritual meals did not take place in the stoa.
A closer inspection of the pottery will tell us what among this assembly was
locally or regionally produced and what was imported from abroad. It will provide
information concerning the mechanisms of ancient trade and indications of where
the production centres were located.
The Fortication Complexes
The ancient sanctuary of Labraunda was the most important cult place in the
land of Karia during the 4th century B.C. and into the Hellenistic period. This is
also indicated by the importance given the defense of the sanctuary by all the
rulers of the area in this period, judging from the complex system of fortications
and free-standing towers that we have discovered in the area. These fortications
are located around the sanctuary but also along the projecting spur of hills in
southwest, which is followed by the Holy Road from Mylasa (Fig. 4). An important
part of our renewed efforts at Labraunda has been to locate and produce drawings
and photographs of all these fortications.
The Acropolis Fortress has eleven towers and this complex was measured
with a total station and drawn completely in 2005. Last year we discovered an
additional ve free-standing towers below the sanctuary. These forts and towers
were then plotted onto the general plan with a total station. In 2006 we started the
careful detailed drawing of these structures. They are from the west: Burgaz Kale,
Tepesar Kale, Ucalan Kule, Kepez Kule and Harap Kule. It is obvious that these
fortications belong to the same defensive system: all forts (except Burgaz) have a
clear view up to the fortress on the acropolis. There is also an open view between
the forts. From the towers further east and below Labranda, like Kepez and Harap
there is a clear view back towards Tepesar Kale and the Acropolis Fortress. The
sanctuary at Labraunda was thus protected by a series of forts.
267
During 2006 we managed to clear out the towers in Burgaz, Ucalan, Kepez and
Tepesar. The Ucalan tower is the closest, located 800 metres from the sanctuary
and directly above the Holy Road. The tower is rectangular, measuring 8.85 and
9.40 m. on the east and west sides, and 6.90 and 7.10 m. on the north and south
sides.
The next tower, Kepez, is situated 1 300 m. southwest of the sanctuary and
consists of a square building with a side of 6.95 m, i.e. almost the same size as
the Ucalan tower. Then comes Tepesar Kale, which is a large free-standing tower
with four interior rooms separated by substantial partition walls. The sides of the
fort measure 11.40-11.65 m. and it is located 1 900 m. southwest of Labraunda.
Further southwest of Tepesar is Burgaz, the largest fort which is more like a
castle (Fig. 5). It is situated 3 000 metres from Labraunda and consists of two
rectangular buildings connected by a courtyard found between the two buildings.
The eastern rectangular building measures 18.8 x 7.45 and consists of three
rooms: two catapult towers on either side of an entrance room. In the southwest
there is another square catapult tower measuring 7.45 x 7.7 m. The last tower,
called Harap, is located 3 060 m. from Labraunda in the southwest, and will be
measured and drawn in 2007.
Interventions related to safe-guarding the cultural heritage and increasing the
value of the site for tourism.
One of the most important tasks this summer was the installation of new
shelves in metal in our storerooms. We also intend to make new shelves for the
many small fragments of architectural marbles, now on the oor. We erected a
new fence at the entrance to Labraunda. This was done in order to make it easier
for visitors to follow the path passing our new information signs, but also to prevent
animals and local cows from passing up here and soiling the area. Furthermore,
our carpenter made new tables with benches, which are now placed at the resting
place in the excavated area.
Finally, we have been able to restore our two old shepards houses in Labraunda.
Before the Swedes came to Labraunda houses of this type were used by the
villagers of Kargcak who brought their live-stock up here for summer pasturage,
with its rich springs and cool breezes. The Swedish expedition has bought two of
these houses, but unfortunately, we have not been able to use them for the past
years because the roofs have fallen in. With the support of Uppsala Universitys
Hellgrens Foundation for the Maintenance of the Cultural and Natural Heritage we
were able to replace the roof with new wooden beams and rafters, and produce
268
new wooden doors and window shutters, as well as strengthening the stone walls,
which were on the verge of caving in. The oor was covered by new terracotta
tiles. Next summer we plan to use the two houses again, both for the overnight
stays but also as a library and storeroom for the more sensitive excavation tools
and drawing materials.
Bronze Age?
Professor Axel W. Persson came to Labraunda in 1948 hoping to nd
archaeological evidence for the Bronze Age: No material older than the middle of
the 7th century B.C. was recognized in the early excavations. But this year, during
our cleaning of the fort at Burgaz, a symbol consisting of a ring with dots was
discovered cut into the rock surface (Fig. 6). The ring is about 15 cm. in diameter,
perfectly carved and completely soft if one follows it with the nger. The ring is not
completely round but one side is interrupted by ve dots. Is this a Bronze Age sign,
or a hieroglyph? Recently, Hittite-Luwian hieroglyphs have been recorded from
Suratkaya, located only about 15 km. northwest of Labraunda. This may be the
evidence for the Bronze Age that Axel W. Persson came to Labraunda to nd!
269
Fig. 1: Plan of the East Church with Trenches 1-3 marked
270
Fig. 3: Restored isometric view of the East Stoa by Thomas Thieme (2007)
Fig. 2: Ancient glass and window panes from Trench 1a
271
Fig. 4: Plan of the Holy Road with fortresses, spring houses and tombs by Jesper Blid (2006)
272
Fig. 5: The castle of Burgaz from the southwest. Note the headers which project out over the
surface of the wall masonry
Fig. 6: A close-up of the rockcut sign, which resembles a bear foot
273
01 Austos 2006 tarihinde stanbul niversitesinden ya haddinden emekli
olmam nedeniyle bu tarihten sonra Kltr ve Turizm Bakanl adna yrtlecek
olan Samsun kiztepe kazlar 2006 dneminde 05 Austos ile 15 Eyll tarihleri
arasnda 42 gn sreyle Kltr ve Turizm Bakanl ile Trk Tarih Kurumu
Bakalnn salad denekler ile gerekletirildi.
2006 dnemi almalarnda kaz heyeti yesi olarak stanbul niversitesi
stajyer lisans rencileri Ergn aran, Berivan Glda ile Ozan Uygur, O.D.T..
yksek lisans rencisi Ceren ilingir ve Bakanlk uzman olarak da Samsun
Mzesi Mdrl aratrmaclarndan Emine Ylmaz grev ald.
5 gnlk hazrlk ve temizlik almalarndan sonra 09 Austos gnnden 12
Eyll gnne kadar sren 2006 dnemi kaz almalar, 1974 1992 yllarnda
kazlan ve 2000 dneminden itibaren tekrar kazlmaya devam edilen Tepe Ide
gelitirildi. Tepe Iin kuzey yamacnda yer alan M amasnn C 19/IV 9 ile C 20, D
1 ve 2/IV 8 - 9 plan karelerini kapsayan 175 m
2
lik alannda kazlar gerekletirildi
(Resim: 1).
2000 dneminde durdurulan seviyelerden Tepenin formasyonuna paralel
olarak C 20 ve D 1 - 2/IV 8 - 9 plan karelerinde ana topraa erimek iin ortalama
1.80 m. kadar derinleildi (Resim: 2).
Bu derinleme sonucunda en alttaki ana toprak zerine oturan 3 ayr seviyede
mimar tabaka saptand. Bu mimar tabakalardan sadece birinci ve ncsnde
mimar kalntlara rastland.
Birinci mimar tabakann kalntlar, C 20/IV 9 plan karesinde 2000 dneminde
20.70 m.de durdurulan seviyenin 15 cm. kalnlndaki bir birikintinin altnda ortaya
kmaya balad. b.3956 No.lu buluntu yerinin ve 25 cm. kalnlndaki iddetle
yanm sva kalntlar altndaki tabanda bir yapnn plann veren yanm yatay
ktklerinin izleri ortaya kt. Bir ksm bat bitiiindeki C 19/IV 9 ile gney
bitiiindeki C 20/IV 10 plan karelerinde yer alan bu yapnn, merkezdeki nispeten
daha genie bir meknn etrafnda yer alan kk meknlardan olutuu grld
(Resim: 3). Bu yapnn gerek molozu iinde gerekse taban zerinde buluntu
KZTEPE 2006 DNEM KAZILARI
nder BLG*
* Prof.Dr. nder BLG, ., Edebiyat Fakltesi Protohistorya ve nasya Arkeolojisi emekli
retim yesi.
274
olarak pimi toprak bir bardak, bir anak, 9 arak, 34 tezgh arl ile bir
tezgh tara sap, kemik bir arak, bir delici, boynuz bir delici, akmakta bir
kesici, 3 perdah leti, bir bilei ta bir tme ta ele geirildi.
b.3966 olarak kodlanan 3. mimar tabakada, ahap bir yapnn zgara planl
ok yanm taban seviyesindeki kalntlarnn, 19.10 m. de ortaya kan ana toprak
zerine oturduu grld (Resim: 4). 80 cm. lik bir dolgu topra altnda yer alan
bu yapdan buluntu olarak pimi toprak bir anak, 2 arak, 16 tezgh arl,
2 tezgh tara sap, bir ayak ile 6 zgara, kemik bir arak, tun bir delici elde
edildi.
Dier taraftan, bu dnemde nceki yllarda ortaya km bulunan atlye ve
frn kalntlarnda da teknik yaplarn anlamak iin almalar yapld.
lk defa 2004 ylnda C 15 - 16/IV 8 10 plan karelerinde yer alan ve b.3878
kod No.lu atlye niteliindeki kalntlarda yaplan kaz ve temizlik almalarnda
farkl amalar iin yapld anlalan farkl boyutlardaki 3 frn kalnts ile
iliklerinin tamam ortaya karld (Resim: 5). Bu almalar srasnda buluntu
olarak da pimi toprak 2 insan grini, bir nesne ile bir arak, kemik bir spatl
ve akmakta bir kesici ele geirildi.
2005 ylnda aa karlan b.3910 ve b.3917 kod No.lu frnlarda da almalar
gelitirildi. C 18/IV 9 10 plan karelerinde yer alan b.3910 frnda gelitirilen
kazlarda frnn dz bir toprak zemin zerine herhangi bir ilem yaplmadan ina
edilmi olduu grld. Bu almalar srasnda da buluntu olarak pimi toprak
bir insan grini (Resim: 6), bir arak, 2 tezgh arl, kemik bir delici elde
edildi.
C 16 - 17/IV 8 plan karelerinde ortaya karlm olan b. 3917 No.lu frn ile
mtemilt olan kk meknda yaplan almalar sonucunda da frnn yine
dz bir toprak zemin zerine herhangi bir ilem yaplmadan ina edilmi olduu
saptand. Bu almalar srasnda da buluntu olarak pimi toprak bir arak ile 2
tezgh arl bulundu.
C 19/IV 9, C 20/IV 8 - 9 ve D 1 2/IV 8 - 9 plan karelerinde yaplan kazlar
sonucunda 2006 dnemi iin ana topraa erime amacna ulald ve bu almalar
sonucunda aa karlan b.3950, b.3951, b.3952, b.3954, b.3958 ve b.3962
olarak kodlanan tabanlarn lk Tun a Iin birinci evresine, b.3955, b.3957,
b.3961, b.3963 ve b.3965 olarak kodlananlarn ikinci evresine ve b.3959, b.3960,
b.3964 olarak kodlananlarn da nc evresine ait olduklar ele geirilen anak-
mlek ve kk buluntularn zelliklerinden anlald.
275
Dier taraftan, bu dnem kazlarnda ele geirilen byk olaslkla arsenikli
bakrdan yaplm tak, let ve silhlarn bulunmas, kiztepede gelimi metalrjik
faaliyetlerin daha erken tarihlerde, yani lk Tun a Iin balarnda balam
olduu kantland. Dnem almalarna son verildikten sonra kaz alan koruma
altna alnd ve 104 adedi mzelik ve 400 adedi de ettlk olmak zere toplam
504 adet pimi toprak, kemik, kavk, tun, ta ve akmak tandan yaplm eser
Samsun Arkeoloji Mzesi Mdrlne 15 Eyll tarihinde teslim edildi.
2006 dnemi kaz almalarmzn sorunsuz gereklemesine katkda
bulunan Bafra Kaymakaml ile Samsun Arkeoloji Mzesi Mdrlne, az da
olsa madd desteini esirgemeyen Trk Tarih Kurumu Bakanlna ve her trl
desteini aldmz Kltr ve Turizm Bakanl ile stanbul niversitesine iten
teekkrlerimi sunarm.
276
Resim: 1
Resim: 2
277
Resim: 3
Resim: 4
278
Resim: 6
Resim: 5
279
Comme les annes auparavant, les fouilles de 2006 se sont concentres
essentiellement dans le complexe des tranches de B6 de laire du temple. Elles
y dvoilent les diverses phases doccupation de lge du bronze jusqu lpoque
ottomane. Ltude, la restauration et lanastylose du petit thtre avoisinant ont t
poursuivies. La mme quipe a rcolt laide dune grue les derniers fragments
architecturaux du temple parsems sur le terrain. Ils ont t aligns un endroit
plus sr et plus visible. Ltude des lments darchitecture de lagora, entre
autres les chapiteaux ioniens, a t reprise. La recherche sur la cramique sest
avant tout porte sur les niveaux hellnistiques tardifs de la partie sud de la zone
B6. Le transfert de lancien dpt vers les nouveaux locaux de lancienne cole
du village sest poursuivi tout en se concentrant sur le matriel provenant des
anciennes fouilles de Lambrechts. Ces trouvailles ont t reclasses et emballes
selon divers modes appropris. Lamnagement du jardin et ltude des plantes a
galement t continue. La prospection sest limite Hamamtepe. Finalement
il y a eu ltude de la pierre de Hamamtepe qui sest poursuivie, tout comme le
programme de recherche sur le marbre local
1
.
FOUILLES ARCHEOLOGIQUES DE PESSINONTE:
LA CAMPAGNE DE 2006
J. DEVREKER*
L. BAUTERS
W. De CLERCQ
K. BRAECKMAN
P. MONSIEUR
* Prof.Dr. John DEVREKER, Universiteit Gerat Vakgroep Archeologie en Oude Geschiedenis
van Europa Blaudijnberg 2B-900 Gent/BELGIUM.
1 Les recherches archologiques Pessinonte sont loeuvre de la Universiteit Gent
(Vakgroep Archeologie en Oude Geschiedenis van Europa), en collaboration troite avec
la Provinciebestuur Oost-Vlaanderen (Provinciaal Archeologisch Museum van Zuid-Oost-
Vlaanderen, site Velzeke, et le Dienst Monumentenzorg en Cultuurpatrimonium). La campagne
a eu lieu du 21 juillet au 24 aot sous la direction du prof. J. Devreker. La conduite des fouilles
a t faite par les archologues L. Bauters, N. Eggermont et W. De Clercq, assists de J.
Angenon pour le relev des plans, et des tudiantes T. Bruyninckx, K. Elma, M. Quenon, A.
Quintelier, E. Taelman et C . Vandenbroecke. D. Goderis, architecte, assist de A. inici,
280
Laire du temple (Fig. 1) (Photo 1)
La fouille de la zone B6 dans langle nord-ouest de lensemble du temple et
au nord du petit thtre (dit svrien) a t approfondie an de mieux saisir la
complexit des murs de terrasse antiques qui se trouvent installs plusieurs
niveaux et auxquels les murs byzantins se sont accrochs. Cela laissait en mme
temps mieux apprcier la situation des tranches B6a, b, c et d. Une fouille de
contrle restreinte a t effectue dans la zone H de lagora dans le but dvaluer
le rapport que le prof. P. Lambrechts avait propos entre la couche dincendie et
les restes dun dallage.
La zone B6 (Fig. 2) (Photo 2)
Aprs le relev du plan n 3 dans la tranche B6d dgage en majeure
partie en 2005 et du rajout de la partie mridionale de B6b, la nouvelle fouille a
permis de faire les plans n 4 et 5 de cette zone. Dans la tranche B6b le prol est
a t relev pour la premire fois cette profondeur donnant ainsi la possibilit
de mieux saisir en dtail la suite dun mur de terrasse important, savoir le mur
316 de lpoque hellnistique. En mme temps, environ trois mtres de la limite
nord, une coupe transversale sur cette tranche a t effectue. De cette manire
on a pu faire le relev du prol nord qui a permis une meilleure comprhension
des rapports entre la partie du mur 378 dgag lanne passe (Fig. 2) et les
couches et les structures sy trouvant derrire.
La complexit des murs byzantins dans langle mridional de la tranche
nen tait pas moindre. Ainsi, aprs son dmantlement au sud, nous pouvions
constater que le mur de terrasse 378, fait de marbre et datant de lpoque romaine,
fut nouveau complt avec des blocs de calcaire. Cette nouvelle addition
(dnomme mur 429) fut son tour galement dtruit (Photo 3). Probablement
tudiant en architecture, et L. Bauters ont continu la restauration du petit thtre. Dr. C.
zbek (anakkale Onsekiz Mart niversitesi) sest prise charge dtudier les fragments
architecturaux de lagora. Dr. P. Monsieur a poursuivi ltude du matriel cramique et le
recensement du matriel des nouvelles fouilles. J. Angenon a fait le dessin de la cramique.
A.Van Peteghem sest nouveau mis ltude palobotanique. La photographie des objets
du dpt a t faite par K. Braeckman, I. Claerhout et P. Monsieur. Les prof. P. De Paepe et
M. De Dapper, galement de la Universiteit Gent (resp. Vakgroep Geologie en Bodemkunde et
Vakgroep Geograe) ont continu leurs recherches sur la pierre et la roche. Le gouvernement
turc tait reprsent par M. I. Saripinar. Les tches dordre logistique et culinaire ont t faites
par I. Claerhout, K. Braeckman , P. Bral et S.Kochanek.
281
que lamorce au sud est reprsent par le fragment de mur insr dans le mur
430. Ce mur 430 forme dailleurs avec le mur 429 un angle droit et se situe sous
le mur plus rcent 405. Il est supposer que cela va ensemble avec tout un
programme de construction de murs formant des chambres qui furent leves
contre le mur de marbre 378. La situation est comparer avec la chambre aux
graftes de colombes qui est limite par le mur 396. Entre les murs 396 et 430
un autre mur 418 a t dcouvert, datant probablement aussi de cette phase
de construction. Ainsi trois chambres se suivent, dont les deux au sud ont une
largeur denviron quatre mtres. Le mur qui devait clturer en aval ces deux
chambres na pas encore pu tre identi avec certitude cause des effets de
lrosion. Dun autre ct il semble que la chambre du milieu est limite par un
mur plutt irrgulier (443), mais il faudra attendre de nouvelles fouilles pour le
conrmer. A ce moment rien ne semble indiquer quil y ait dautres chambres en
direction sud. Dans une phase plus rcente le mur 407 fut bti contre le mur de
clture mridional 405-430. Ce mur 407 semble mme tre partiellement un mur
de terrasse qui fut construit par dessus le thtre de marbre plus ancien. Dans la
chambre du milieu de nouveaux murs de facture mdiocre (422 et 423) et dont
la fonction nous chappe ont t mis jour (Photo 4). Aussi dans les chambres
dcouvertes le plus rcemment plusieurs lettres ont t repres sur le mur de
marbre. Il est impossible de certier si elles se rapportent llvation de ces
constructions ou si elles sont de date plus ancienne. Dautre part, il est certain
que le mur de marbre tait dj fortement endommag et que la rcupration des
goujons de mtal stait produite auparavant. En effet, les traces darrachement
des goujons sont bien visibles aux endroits o le mur 396 a t install contre le
mur de marbre. Il est encore noter que dans le mur 430 des spolia de la frise du
temple ont t rencontrs.
Nanmoins, les observations les plus importantes concernent la construction
du mur de marbre 378 de lpoque romaine (Fig. 3) et ses rapports avec ses
prdcesseurs, le mur 323 de lpoque romaine prcoce et le mur hellnistique
316. Une des premires observations a rvl que lorsque le mur de marbre 378
fut rig, le mur 323 nexistait plus dans le complexe de 434-437. Il se peut quil
sarrtt cet endroit, mais son dmantlement semble plus probable. Cela est
corrobor par le fait qu ce moment le grand mur de terrasse 316 de lpoque
hellnistique continuait encore sur quelques sept mtres. Cest seulement plus loin
quil sinterrompt, mais l encore il se peut quil continue un niveau plus profond
jusquau thtre-escalier, chose qui ne se conrmera quaprs la fouille de cette
282
zone. En tous les cas, lhypothse que ce mur hellnistique se dvelopperait aussi
au sud du thtre-escalier dans la zone B9 sen trouve renforce (voir les fouilles
de 2004). La zone entre ce mur et le mur de marbre en construction devait donc
tre vide. De ce fait il tait impossible dappliquer le mme mode de construction
comme il avait t fait plus au nord, cest dire en installant des correspondances
transversales consistant de blocs de marbre oblongs contre le mur 323. Pour
cette raison un mur de blocs calcaires (400) fut construit sur la continuation de
la ligne de sparation avec le mur 323, formant la face postrieure du mur 378.
La zone intermdiaire par rapport au mur de terrasse hellnistique fut ensuite
comble dune couche infrieure de gros blocs ( en juger de ce qui en est visible
aujourdhui) couverte de plusieurs couches horizontales consistant en de petits
blocs calcaires et de ne couches dclats de marbre (Photo 5), ces dernires
tant probablement les restes du dbitage des blocs du mur de marbre.
Ainsi le mode de construction de mur de marbre 378 a pu tre mis en vidence.
Se constituant de plusieurs assises il avait t raval sur place. Aprs linstallation
de chaque assise un remplissage de blocs calcaires jusquau mme niveau fut
effectu en arrire. Aprs la face suprieure des blocs de marbre fut prpare
pour recevoir lassise suivante. Dans le matriel de dbitage lon distingue autant
de gros clats de marbre que de ns fragments plus granuleux, montrant que le
ravalement des marbres stait fait en divers stades. Ces dbris de marbres se
sont accumuls en couches successives dans le remplissage derrire le mur. Puis
une nouvelle assise fut installe, larde de traverses au-dessus du remplissage et
ainsi de suite. La hauteur des assises correspond donc au niveau suprieur des
clats de marbre scellant le remplissage. Ces nes couches de marbre se sont
durcies sous leffet de leau de pluie et ont t longtemps considres comme
des couches de mortier. Le mme mode de construction se rete dans le mur
de derrire qui lui aussi est fait de plusieurs assises installes en mme temps
que le mur de marbre. Ces observations ont pu tre faites grce ltude des
proles de coupes mises en place perpendiculairement ce mur. En terminant la
fouille, lon a encore pu constater que la couche horizontale de marbre derrire
le mur continue en direction sud, l aussi o le mur avait t dmantel, jusqu
la transition avec le petit thtre. Cela pourrait tre interprt comme un ngatif
montrant que le mur continuait aussi jusquau petit thtre.
283
Secteur H (Fig. 4) (Photo 6)
An de mieux cerner les hypothses concernant la date de lagora et de la
stoa, la zone fouille par le prof. P. Lambrechts a t rexamine. Selon ses
observations il y aurait un dallage de marbre datant au plus tard du dbut du
3
e
sicle de notre re et qui scellerait la couche dincendie. En fait il sagit de
restes de deux dallages qui maintenant ont t rexamins. Le premier restant
de dallage se compose de grands blocs de marbre remploys provenant peut-
tre dun des gradins du petit thtre. Comme cette zone fut longtemps expose
aux lments seulement une dalle de pierre est demeure en place. En plus, la
couche sous-jacente tait tellement dtriore quil ntait plus possible dvaluer
si la couche dincendie sy trouvait encore. Pour des raisons de scurit il ntait
pas permis dy procder une fouille de contrle. Dun autre ct il est clair que
le dallage se trouve un niveau plus lev que la couche dincendie afeurant
dautres endroits de cette zone, et quelques indices semblent montrer quil fut
install avec des lments remploys une poque plus tardive. Un deuxime
endroit lextrmit ouest de la tranche de sondage exigu du prof. Lambrechts
semblait beaucoup plus prometteur puisquelle fut nouveau comble avec le
temps. La fouille (Pe06-Hh1) y a mis au jour un dallage bien plac fait de plaques
de marbre beaucoup plus rguliers (paisseur 0m20, ct de 0m50 0m70).
Au-dessus se trouvait une mince couche de charbon, peut-tre ce qui restait
dune ancienne couche dincendie. Le dallage est install sur une couche paisse
de 0m50, constitue dclats de marbre et de sable mlang des fragments
de cramique. A un niveau plus bas se trouve une couche se composant de
fragments de charbon de bois et de fragments de stuc rouge et de tuiles. Il nest
pas certain quil sagisse de la mme couche dincendie que celle qui est apparue
divers autres endroits de lagora. Le dallage de plaques de marbre est soign,
mais cause de lexigut de la fouille lon na pas pu conrmer sil sagit dun sol
extrieur ou intrieur. Une tude dtaille des plans anciens en relation avec cette
fouille de contrle, tout comme une datation au carbone 14 permettra dmettre
ventuellement une interprtation.
La tranche B7 : le petit thtre (Photo 7-8)
Puisque les fouilles de la tranche B6 atteignent le bord de la tranche B7, de
nouvelles observations ont pu tre faites cet endroit. En mme temps le calcul
de lellipse du petit thtre a t contrl. En tudiant le mode de construction
de ce thtre durant lhiver de 2005-2006, un calcul provisoire avait t fait des
distances entre les foyers de lellipse qui a servi comme base gomtrique pour
le btiment.
284
En approfondissant la tranche voisine B6, le bloc extrieur du mur 407 a
t enlev pour des raisons de scurit. Cela permettait de dgager et de
nettoyer la dalle septentrionale du thtre sur une grande supercie. Cette dalle
conservait encore une marque incise en bon tat de conservation et ayant
servie au positionnement des gradins (photo 9). Ctait la preuve que le bloc se
trouvant le plus en position septentrionale reprsente lamorce des gradins. Cela
a permis de reconstituer entirement la courbe des gradins infrieurs jusqu
lescalier qui se trouve au milieu de la cavea. Ainsi un calcul exact de la distance
du foyer a t effectu. La moiti de laxe longitudinal mesure 7m72 et la moiti
de laxe court 2m66. Dans le sens inverse cela signie que les foyers se situent
0m47 des extrmits de laxe longitudinal, produisant une ellipse trs aplatie.
A laide de btons et dune corde ce modle a t test selon le principe dune
ellipse spcique. Le rsultat tait positif puisquil ny avait quune dviation de
0m05. En tudiant les gradins, plusieurs incisions ont t aperues montrant le
positionnement des gradins suprieurs. Il sagit de coups de taille dune largeur de
0m04 qui furent vraisemblablement effectus au ciseau plat. Un gradin a pu tre
positionn sa place originale probable.
Durant lhiver une grosse pierre est tombe den haut du thtre-escalier et a
endommag dans sa chute plusieurs gradins. Aprs lenlvement de la pierre les
dgts ont t rpars (Photo 10).
Elments architecturaux du temple
Une bonne partie de la campagne de restauration a t consacre rassembler
les lments architecturaux du temple parpills sur le terrain. A cette n on a fait
appel une grue de 40 tonnes munie dun bras tlescopique de 17m (Photo 11).
Tous les fragments du temple qui au courant des fouilles avaient t rassembls
dans lorchestra du thtre ont t enlevs et placs sur un endroit plat ct du
temple. Il en a t de mme pour plusieurs autres lments architecturaux qui se
trouvaient parsems sur le terrain de fouille. On a choisi dinstaller trois ranges
parallles avec le temple. La range extrieure se compose des architraves et
dautres lments travaills montrant le ct sculpt vers le visiteur. La deuxime
range est faite de colonnes qui ont t plac verticalement an de mieux mettre
en vidence leur fonction. La dernire range se compose dlments appartenant
au thtre-escalier. Ainsi le visiteur pourra-t-il mieux sorienter et apprcier ce que
fut la fonction de ces lments de construction.
285
Prospection
En collaboration avec les professeurs M. De Dapper et P. De Paepe la
prospection du site forti de Hamamtepe prs du village de Karacaren au pied
du Dindymos a t continue. La prospection avait comme objectif deffectuer
un follow-up de la situation du terrain et de rcolter du matriel cramique dans
divers secteurs. Avec ce matriel de surface, y compris celui qui avait t ramass
durant les deux annes passes, une tude globale du site devrait permettre
dvaluer les fonctions possibles et les diverses chronologies de ce complexe.
Dans les matriaux rassembls, nous avons rencontr avec certitude des
lments diagnostiques qui indiquent une occupation phrygienne et hellnistique.
Aprs trois annes de prospection de terrain intensive nous avons pu constater
que ltat de conservation est plutt bonne et que le degr drosion du plateau
du complexe est limit. Cela se conrme visiblement par le fait que beaucoup
moins de trouvailles intra muros ont t faites la surface, indiquant que lrosion
na dgag que peu de matriel. Par contre, lrosion, autant naturelle que celle
provoque par les visiteurs, continue saper les pentes raides du complexe,
menaant les bastions saillants de la citadelle.
Au pied de Hamamtepe quelques dcouvertes intressantes ont t faites.
Dans le trac de la route qui coupe le cimetire actuel de Karacaren, des tombes
pourvues de blocs calcaires formant une chambre ont t mises jour par leffet
des eaux. Il se peut quil sagisse des prdcesseurs ottomans du cimetire actuel.
Dans la mme zone la route coupe galement une fondation. Ce mur avec une
direction est-ouest consiste en des blocs calcaires taills de faon assez rgulire
et a pu tre observ sur quelques mtres dans le prol de lassise de la route. Il y
avait aussi un sol bien conserv fait de mortier gris blanc ayant une paisseur de
0m15. Malgr labsence de matriel datable, cet ensemble se rapporte lpoque
romaine ou byzantine prcoce en vue du mode de construction.
Au muse: spolia et pigraphie
Cette anne aussi le muse a accueilli des blocs antiques de tout genre
et originaires du village ou des alentours. Deux inscriptions sont noter plus
particulirement. La premire est une inscription funraire dun primicerius
provenant dune tombe pille de la ncropole ouest. La deuxime est une inscription
mtrique dune femme taille sur une colonne. Elle a t dcouverte au bord est de
286
la tranche I 3 de lacropole. A ce moment on a jug bon de transporter galement
au muse une stle porte et la colonne funraire dAristomde (tombe 81) qui
se trouvaient dans la mme tranche. Finalement, de nouveaux auvents pour la
protection des monuments ont t installs.
Palobotanie et archozoologie
En 2006 ltude palobotanique sest poursuivie sur les chantillons prlevs
dans la partie ouest du secteur Q, une zone dhabitation allant au moins de lpoque
impriale prcoce jusqu lpoque ottomane. La recherche sest concentre sur
les chantillons qui ont t pris dune couche associe un habitat de lpoque
romaine tardive. Nous nous sommes concentrs sur des chantillons provenant
dun foyer, du contenu dun pithos et dun niveau de sol. Ce qui attire surtout
lattention, ce sont quelques trouvailles de genres sauvages, comme la Vicia
ervilla et le Hordeum murinum var. Leporinum, et la prsence de plusieurs milliers
de coquilles duf. Parmi tous les chantillonnages se trouvent aussi des cailles
de cyprinids et des os dhamsters migrateurs (Cricitelus migratorius).
287
Figure: 1
Figure: 2
288
Figure: 3
Figure: 4
Photo: 1
289
Photo: 3
Photo: 2
290
Photo: 4
Photo: 5
291
Photo: 6
292
Photo: 7
Photo: 8
293
Photo: 9
Photo: 10
294
Photo: 11
295
The works of the Italian Archaeological Mission were carried out from August
the 3rd to September the 30th by the archaeologists Daniela Baldoni, Fulvia
Bianchi, Claudia Cincotti, Lucia Festa, Maurizio Landol, together with Flavia
Giberti, student at the University of Bologna, architects Michele Cornieti and
Francesco Tioli ( Firenze University), Michele Giombini, Maurizia Manara, Nicol
Masturzo (Torino University) and the historians Gianfranco Maddoli and Massimo
Nassi (Perugia University).
Laura Ruffoni and Veronica Cestari took care of the materials graphic records,
while Maurizio Molinari was in charge of the records of the excavation along the
agoras west side, which he followed day by day taking care also of most of the
photos; Alex Nielsen and Devrim Bekret carried out the restoration works.
Agreements with M.E.T.U. (Ankara) allowed architecture students Emre
zyeti and Sevcan Ercan to join the Mission for a training period. Guest at the
Mission was also the architect Alessandro Viscogliosi (Rome University).
We gratefully acknowledge the Government Representative Dr. Mustafa Metin,
archaeologist at the Ankara Museum of the Anatolian Civilizations. Erol zen and
the staff of the Milas Archaeological Museum helped us to overcome a number
of difculties; in particular, after we had already left, they placed the sima blocks
along the eastern and northern sides of the agora to preserve such monuments
already damaged by unknown people who had stolen some of the lions heads,
probably to sell them in the illegal market.
We are also very grateful to Michele Tommasi, Italian Consul at zmir, who on
September 28 did us the honour of a visit (just on the school day fostered and
organized especially by Mustafa Metin); he sponsored also the meeting held at the
zmir Archaeological Museum on September the 22nd to introduce the issue of the
Bollettino di Numismatica that published the small hoard of 2997 silver antoniniani
found in the agora.
THE 2006 CAMPAIGN AT IASOS
Fede BERTI*
* Fede BERTI, Museo Archeologica Nazionale Via XX Settembre 12244100 Ferrara / ITALY.
296
We owe special acknowledgments to the Ankara Head Ofce of the Ministry of
Culture and Tourism. We are also extremely grateful to the main Italian sponsors
of the Mission, the Ministero degli Affari Esteri and the Ministero dellUniversit e
della Ricerca as well as all those have provided generous assistance to our work
so far.
Excavation Activities
Excavations were resumed in two areas within the agora: in the three-roomed
building, facing on the eastern stoa and along the western stoa.
The Building along the Eastern Stoa
This building shows a rectangular plan divided into three adjoining and
communicating rooms, originally covered by vaults. Before the building lies a
small vestibule axially aligned with the stoa and accessible by a few steps. Two
trenches were transversally dug in the central room, through its full width from wall
to wall, to preserve the century-old tree grown inside.
A thick earth deposit of about 2 m. showed a stratigraphic sequence that
conrmed a long period of occupation and revealed seven levels of use since the
building was erected.
To the earlier phase dates a room with four arched doorways providing
communication with anking rooms and six niches set into the walls, shallow and
of different heights; the oor (probably made of marble slabs) lies about 0.70 m.
above the stoas ground level, and has a large (4.60 m. width) and shallow (0.16
m. depth) marble basin incorporated into it; the basin was provided with a drainage
channel that, running under the vestibules surface, got into the agoras drains.
The recent results of the excavation have improved our understanding of the
layout of this building, even though much remains unknown about this structure
that must have played an important role in the agora and that likewise others
was built over structures of the Hellenistic age.
Excavations along the Western Stoa
Here the excavation was extended for about 30 m. north-south and
approximately 10 m. east-west; the ground showed a steep slope to the west due
to the urban walls still raising to a considerable height.
297
Remarkable results came from the urban walls sector rather than from the
western stoa, (that still retains prints of a marble oor on the installation layer).
Here indeed was individuated the so called dipylon, that is, the original western
entrance to the town.
The inner side of this section of the walls (erected in the fourth century B.C.) was
constructed with dry-blocks of small or middle size extracted from a local quarry
and before curving to an obtuse angle to form an ambulacrum giving access to
the gate- it was buttressed by two abutting walls of same size but different height,
built with similar dry-blocks. Such a buttress occupied most of the space between
the fortication and the back wall of the stoa, interrupting a series of successive
rooms that faced on the colonnade and in the imperial age agora backed the
eastern and western colonnades of the square.
The last retrievals suggest that behind the citys gate, guarded by two square
towers, a large, truncated cone shaped space was enclosed within the walls.
The recently unearthed section is irregularly rectangular, as it is bounded by
the stoas back wall (provided with a stepped doorway) to the east, the fortication
to the south and a wall to the north; the latter must have been built later, as it lies
parallel to the southern side of the original plan, while both sides of the walls must
have converged toward the gate and its towers.
Two passageways anked the gate (from west to east), both lined with reused
schist slabs; two bases for small honoric statues, a cylindrical base and a marble
one almost square in shape, stand against the southern side of the gate.
A lot of evidence recovered here suggests that this area of the city remained in
use for a long period. Ceramic materials and coins found suggest that the area was
occupied from the Hellenistic age to the tenth century A.D. and over, as attested
also by restoration works made in the agora in the early Roman imperial age.
Excavations in this area gravitating toward the walls revealed a complex
stratigraphy of building phases as suggested also by the sound dug against the
walls, in the room near the current entrance to the agora (room A, unearthed in
2005). Dug down to the base of the walls, the sound could uncover only the upper
row of foundation blocks. A pre-existing building, almost parallel to the walls,
whose remains curved to the east prevented us from continuing the excavation.
Despite its limited extension the trench dug yielded an interesting amount of
ceramic materials, the earliest of them dating to the late-geometric age.
298
An important inscription dating to the end of the fourth century B.C. as well
as a fragment of an archaic relief were found in two modest buildings that were
established on the western stoa during the Byzantine age.
From the inscription we learn that one Eupolemos dedicated an andron to
Artemis Astias as dekate: it is not easy to identify him. Was he a strategos,
an epimeletes of Kassandros or a semi-independent dynast? Carrying a different
patronymic for Eupolemos (Eupolemos Simalou instead of Eupolemos Potalou,
patronymic attested in another Iasos inscription) this recent discovery has shed
fresh light on such historical issues, still questioned by the scholars; moreover, the
dedication of an andron as dekate appears to reect the role and the authority of
a dynast rather than of another distinguished gure who played a role in Caria and
Lycia between 315 and 313 B.C.
We nd in this text the earliest epigraphic record of Artemis Astias; the word
andron cannot but evoke the former building tradition, known to be highly innovative
in form and contents, which had adorned with impressive buildings the sanctuary
of Zeus at Labraunda; moreover, the place where the block fell, that must not be
far from its original position, brings again on the carpet the issue concerning the
location of the sanctuary of Artemis Astias (within the town and not outside of
it?).
Carved from a block of white-bluish limestone of the nest grain, the relief
shows part of the gure of a youth standing in prole to the left with raised,
outstretched arms. The blocks carving features visible on its top side, fully
preserved in thickness, show afnities with a well preserved slab, carved in relief
with the representation of a chariot racing toward the left that, found reused in
the agoras northern stoa in 1971, is now on display in the Museum of Milas. The
latter appears to be slightly earlier (Clelia Laviosa dated it to the second quarter
of the sixth century B.C.). than the recently found relief which shows the work of a
sculptor who nely modelled the youths face features carving them in soft, gentle
shapes and giving fullness to the hair-tress falling over his shoulder. The fragment
highlight the cultural climate of Iasos evoking monumental and cult enterprises
that were carried out here during the Archaic period.
Research Activities
Ongoing research and projects pursued: G. Maddoli and M. Nassi examined
some inscriptions to be published in the forthcoming edition of the rst part of
299
the corpus of new inscriptions from Iasos; ling and classication of part of the
terracotta materials (protomes, kouroi, offering statuettes, etc.) from the votive
deposit of the Zeus Megistos thesauros have been carried out by M. Landol; C.
Cincotti re-examined the Byzantine age pottery, M. Cornieti and F. Tioli carried out
a survey on a number of sites in the western side of the peninsula as well as in the
area of the eastern gate, pursuing an underway project to make a topographical
map of the urban plan. L. Festa, M. Giombini and M. Molinari have begun a
preliminary investigation of the acropolis walls making photographic records of
both the inner and the outer sides of this large construction.
Activities linked to the study of the marbles found in the town led F. Bianchi
to the classication of hundreds of fragmentary slabs, individuating most of the
marble types. The section of scutulatum pavement that lined the passage from the
agoras stoa to the eastern quarters has been re-examined too.
N. Masturzo completed the documentation of the distyle in antis temple built in
the so-called area of Artemis Astias by making detailed graphic records of some of
the central blocks from the pronaos oor and of a number of blocks from the back
ight of steps. The architect has also begun a program to examine and record
the buildings near the Zeus Megistos thesauros taking into consideration their
position in the current maps of the area.
Restauration Activities
A. Nielsen and D. Bekret completed the restoration of the two limestone
sarcophagi, and of their lids, found in pieces in the so called Macedonian chamber
tomb dug into the rock bank on the promontory to the west of the town.
The two artefacts were nally placed in the southern wing of the Balk Pazars
Museum where also the large sigma shaped marble table was delivered, after a
partial restoration. The table, coming from the church built on the eastern coast
of the peninsula in the Lascarid age, is now on display in the eastern side of the
four-sided portico.
To prevent damages, three large anta capitals were moved from the bouleuterion
western ambulacrum to the museum; even the group of inscribed blocks from the
mausoleion have been arranged in another place where, since they date to the
fourth century B.C., are correctly placed at the beginning of the series of epigraphs
displayed in the western portico.
300
As above mentioned, Michele Tommasi, Italian Consul at zmir, joined us in the
School day or Agora kermesse day, an initiative generously fostered by Mustafa
Metin that received enthusiastic cooperation by the teachers of the local primary
school.
Children and parents crammed the bouleuterion steps to watch traditional
dances, poems recitals, and to assist to the performance of the legend of Hermias
and the dolphin. Small workshops have been arranged where mosaics an frescos
small pictures could be made. The whole of the agora has been the stage for a
treasure hunt, a sack race, a pull at the rope: a lively and enjoyable day that we
hope to organize again with similar activities dedicated to the students.
(Translated into English by Angelalea Malgieri)
301
F
i
g
.
1
:
I
a
s
o
s
,
a
g
o
r
a
:
t
h
e
b
u
i
l
d
i
n
g
o
n
t
h
e
e
a
s
t
e
r
n
s
t
o
a
302
Fig. 2: Iasos, agora: the marble basin of the central of the building on the estern stoa
303
Fig. 3: Iasos, agora: the walls and the buttress on the western stoa
Fig. 4: Iasos, agora. Stratigraphic trench in the room A: the building underneath the fourth century
walls
304
Fig. 5: Iasos, agora: the Eupolemos inscription from the western stoa
Fig. 6: Iasos, agora: the relief dated to the Archaic period from the western stoa
305
Fig. 7: Iasos, Antiquarium: new arrangement of one sarcophagus
306
F
i
g
.
8
:
I
a
s
o
s
:
t
h
e
S
c
h
o
o
l
d
a
y
i
n
t
h
e
a
g
o
r
a
.
307
Diyarbakr li Bismil lesi, Yukar Salat Beldesi snrlar ierisinde yer alan Salat
Tepede 2006 yl kurtarma kazlar
1
, tepe zerinde yer alan ve 2005
2
ylnda bir
Orta Tun a yapsna ilikin kalntlara ulalan K-L11-14 ve M 13 amalarnda
srdrlmtr.
ILISU BARAJI - SALAT TEPE
2006 YILI KURTARMA KAZISI
A. Tuba KSE*
Ahmet GRM
Nevin SOYUKAYA
* Prof. Dr. A. Tuba KSE: Kocaeli niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji Blm,
Umuttepe Kamps, TR-41380 zmit-Kocaeli/TRKYE. tubaokse@yahoo.com
r. Gr. Ahmet GRM, MA: Mustafa Kemal niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi,
Arkeoloji Blm, Tayfur Skmen Kampusu, TR-31100 Antakya-Hatay/TRKYE.
ahmetgormus@yahoo.de
Nevin SOYUKAYA, Diyarbakr Arkeoloji Mzesi Mdr Vekili, Diyarbakr/TRKYE.
1 Bu yl kazlarn yaplmas iin nansal destek salayan Devlet Su leri Genel Mdrl ile
Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrlne, Diyarbakr Kltr Mdr Songl Gksuya
ve kaz srasnda emekliye ayrlan Mze Mdr Necdet nal ile tm mze alanlarna
teekkr bor biliriz.
Diyarbakr Mzesini Krehir Mzesinden idem Nurolu temsil etmi, kazya Kocaeli
niversitesi Arkeoloji Blmnden Prof. Dr. A. Tuba kse, Mustafa Kemal niversitesi
Arkeoloji Blmnden r. Gr. Ahmet Grm, arkeologlar Erkan Atay, Uur Turan Knac,
Murat Erolu, Bahattin Kele, Asl Altun, Umut Zorolu, Mehmet Zeki Brkk, Fatma Kaya,
ar Tarhan, Asuman Kuru, Sanat Tarihisi Yunus Muluk; Hacettepe niversitesi Arkeoloji
Blm lisans rencileri Nen Cengiz ve ilem Yrekli; Mustafa Kemal niversitesi Arkeoloji
Blm rencileri Adem Ycel, Baar Ycel, Ahmet Gne, Bayram Aytekin ve mit Kaplan
katlmlardr. Kazda emei geen tm ekip yelerine kranlarmz sunarz.
2 Salat Tepe 2005 yl kazlar iin baknz: kse, A. T. 2005 Salat Tepe Kazs 2005 Yl Sonular:
Stratigra ve Antsal Orta Tun a Yaps. dol 27: 5-9; a.y. 2006 Salat Tepe Kazs. Trk
Eskia Bilimleri Enstits-Haberler 21: 12-13; a.y. 2006 A Monumental Middle Bronze Age
Building at Salat Tepe on the Upper Tigris (Turkey), Antiquity 80-309, Project Gallery; a.y.
baskda Preliminary Results of the Salvage Excavations at Salat Tepe in the Upper Tigris
Region. 5th International Congress of the Archaeology of the Ancient Near East. 3-8.04.2006,
Madrid; kse, A. T., A. Grm ve N. nal 2007 Ilsu Baraj Salat Tepe 2005 Kazs, XXVIII.
Kaz Sonular Toplants 1: 51-64; A. Tuba kse and Ahmet Grm, Excavations at Salat
Tepe in the Upper Tigris Region: Stratigraphical Sequence and Preliminary Results of the
2005-2006 Seasons. Akkadica 127, 2006: 119-149.
308
L 14 Amas
L 14 amasnda 2005 ylnda braklan Ortaa yaplarna ait kalntlar
kaldrldktan sonra yap kat hlinde belirlenen ta temelli kerpi duvarl
yaplarn ince akl deli ve sktrlm toprak tabanl, kelerinde tandrlar
bulunan yaplardan olutuu anlalmtr. Bu amada belirlenen derin ukurun,
iinde Ortaa malzemesi bulunan tahl ambarlarna ait olduu belirlenmitir.
Ama tabakalamas:
Helenistik Dnem: En stteki yap katn temsil eden, amann kuzeybat
kesinde belirlenen tandrl bir mekn ile ama dou yarsnda belirlenen akl
demeli bir taban ile buna ait bir duvardr.
Erken Demir a: Helenistik Dneme ait duvarn altnda Erken Demir ana
ait seramik kaplarn bulunduu ukurlar ve ta deli kll alanlar belirlenmitir.
Ge Orta Tun a: Daha derindeki iki yap katndan oluan meknlarda ince
akl demeli tabanlar ile tandrlar aa karlmtr (Resim: 1).
Orta Tun a: Amann dou yarsnda belirlenerek ii boaltlan, 3 m.
derinlikteki bir Ortaa silosunun proli dzeltilerek amann tabakalamas
aratrlmtr. Silo prolinde Ge Orta Tun a tabakalarnn altnda kerpi duvar
enkaz ve bu enkazn zerine ykld akl ta demeli bir taban grlmektedir.
Enkaz ile tabann derinlii, L 12-13 amalar ile paralellik gstermektedir.
K 14 Amas
K 14 amasnda 2005 ylnda braklan Ortaa yaplarna ait kalntlar
kaldrldktan sonra ta temelli kerpi duvarl yaplara ait kalntlar aa karlmtr.
Ama tabakalamas:
Erken Demir a: Amann kuzey ve kuzeydou blmnde yaplan kaz
almalar srasnda Erken Demir a malzemesi bulunan kll alan tespit
edilmitir.
Ge Orta Tun a: Amann kuzeybat kesiminde bir duvar ile buna bal
bir toprak sval taban, amann gney kesiminde birbirine paralel uzanan iki
duvar ile bunlara bal bir taban saptanmtr. Amann gneydou kesimindeki
meknda, daha eski yapnn kerpi duvar ierisine yerletirilmi bir mlek aa
karlmtr.
309
Orta Tun a: Amann dou yarsnda belirlenen, ii yanm kerpi enkaz ile
dolu iki mekn ile buna bal kerpi duvarlar aa karlmtr. Bu yap kalntlar,
tepe zerindeki dier amalarda kazlan, deprem ile yklm Orta Tun a
yapsna aittir. Ama bat snrndaki mekn, batsndaki K 13 amasnda alan
mekn ile birlemektedir. Bu meknlardan toplanan kap paralar, sz konusu
yapnn dier blmlerinde ele geirilen seramik trleri ile uyum ierisindedir.
Amann gney kenarnda bu dnem yapsnn gney duvar tmyle aa
karlmtr. Bu yapya ait ta temeller ile Ge Orta Tun a yapsna ait ta
temeller arasnda ortalama 1.25 m. derinlik fark bulunmaktadr.
K 13 Amas
K 13 amasnda 2005 ylnda alan ve bir ardak ile daha eski yapnn kerpi
duvar ierisine yerletirilmi kaplardan oluan Ge Orta Tun a tabakalar
kaldrlarak Erken Orta Tun a tabakasna ulalmtr. Ama tabakalamas:
Ge Orta Tun a: Amann gneydou kesiminde geen yl aa karlan
ardaa ait bir kil sval bir platform aa karlmtr.
Bu meknn altnda kerpi bir yapya ait enkaz belirlenmitir. Bu enkaz,
amann kuzeybatsndaki ikinci bir meknda da tespit edilmitir. Bu alanda yer
alan ve 2005 ylnda kazlm bir silonun taban altndan meknn iini dolduran
kerpi enkaz karlmtr. Kerpi enkaz kaldrldktan sonra bu meknlar taban
seviyesine kadar kazlmtr. Gneydoudaki meknn gneybat kesinde bir
taban st tandr, dou yarsnda yangnla tahrip edilmi pis bir yap unsuru ve
buna bal ahap dikmeler ile bat duvarnda, bir asma tavana ait olduu dnlen
yatay hatl yuvalar (Resim: 2) ve kuzeyinde sveli bir kap girii tespit edilmitir.
L 11-13 Amalar
L 11-13 amalarnda nceki yllarda belirlenen kerpi enkaz tmyle almtr
(Resim: 3). Enkazn st seviyesi, K-L 14 amalar ile ayn derinliktedir ve bu
enkazn zerine kurulmu olan Ge Orta Tun a yaplar geen yllarda
kazlm ve kaldrlmtr. Enkazn tanmlama, izim ve fotoraamadan oluan
belgeleme ilemleri tamamlandktan sonra, enkaz kaldrlm ve duvarlarn
tmyle akl deli bir taban zerine devrildii anlalmtr. Duvarlarn enkaz
ve korunan ykseklikleri gz nne alnarak bunlarn orijinal yksekliklerinin 5,5
metreyi bulduu ve buna gre yapnn iki katl olduu anlalmtr.
310
L 13 amas bat prolinin de gsterdii gibi, avluyu kuzeyden ve gneyden
evreleyen duvarlar i mekna doru devrilmitir. Devrilen iki duvardan gneydeki
K-L 12-13 ama arasnda belirlenen ta temele aittir ve kuzeye devrilmitir,
kuzeydeki de L 12-13 amalar boyunca uzanan bir duvara aittir ve gneye
devrilmitir. Devrilen kerpi duvarlar kaldrldktan sonra altndan akl demeli
bir taban kmtr (Resim: 4). Bu geni alann zeri ak bir avlu olduu
dnlmektedir. Enkazn kaldrlmas srasnda Orta Tun anda blgenin
karakteristik seramii ile zerinde ivi yazs bulunan bir kp gvde paras ele
geirilmitir.
Avluyu gneyden snrlayan duvarn K-L 13 ama arasna rastlayan kesimde ta
basamakl bir giri kaps aa karlmtr. L 12-13 amalar boyunca uzanan ve
avluyu kuzeyden snrlayan duvarn avluya bakan yznde belirli aralklarla kerpi
duvar kntlar bulunmaktadr. Bunlar, duvarn avluya devrilmesini engellemek
amacyla ina edilen payandalardr. Avlunun L 12 amasna rastlayan blm
batdan bir baka duvarla snrlanmtr. Bu duvarn avlu tarafndaki yznde
basamakl bir kil platform belirlenmitir. Bu duvarda aa karlan, sveli ve eii
kesme ta bloklardan yaplm bir kap (Resim: 5), avludan batdaki meknlara
geii salamaktadr.
K 12 Amas
K 12 amasnn kuzey yarsnda geen yllarda belirlenen meknlar kazlarak
taban seviyelerine ulalmtr. Bunlardan doudaki, gneyden sveli bir kap
akl ile girilen, ancak, avlu ierisine dorudan giri salanmam olan bir d
mekndr. Bu mekn, K 13 amasnn kuzeybat kesiminde belirlenen meknn
devamdr. Bu meknn batsndaki koridor, L12-13 amalarndaki avluya dardan
girii salamaktadr. Koridorun akl ta demeli taban zerinde bir seramik kap
kapa bulunmutur.
Amann gneybat kesiminde kazlan bir derinlik sondaj, Orta Tun a
yapsnn yaklak 3 m. ykseklikte bir kil dolgu teras zerine ina edildiini
gstermitir. Teras oluturan kil dolguda ele geirilen basit akl ta idoller, yap
ncesinde temelin kutsandna iaret etmektedir. Sondajn en derin blmnde,
artk Kalkolitik a kaplarna ait boyasz paralar toplanmtr. Bu da terasn
Kalkolitik hyn zerine kurulduunu, arada baka bir yap katnn yer almadn
gstermektedir. Bununla birlikte, sondajn bir st seviyesinde metalik seramik
311
paralarnn ele geirilmesi, belki de Kalkolitik yerleimin terk edilmesinden sonra,
tepenin Erken Tun anda mezarlk alan olarak kullanlm olduu izlenimini
brakmaktadr.
M 13 Amas
M 13 amasnda 2005 ylnda kazlm olan, yars bir Erken Demir a kl
ukuru ile tahrip edilmi bir Orta Tun a meknndan kp paralar karlmtr.
Amann kuzeydou kesindeki kerpi enkazyla bu amada da dier amalarda
saptanan tahribatn varl ortaya konmutur. Bu amada enkazn ok kk bir
alanda saptanmas, burada ok geni ve youn ukurlarn verdii tahribattan
kaynaklanmaktadr. Bu ukurlarda Ortaa ve Erken Demir a malzemesine
rastlanmtr. ukur tabanlar kaldrldktan sonra, bu alanda Orta Tun ann
daha erken bir evresine ait olabilecek duvarlarn izleri saptanmtr.
Orta Tun a Yaplar
Salat Tepede 2006 ylnda yaplan kazlarda hyn tepe st stratigrasi
belirlenmi (kesit) ve arlk noktasn oluturan Orta Tun a tabakalamas
belirlenmi ve antsal kerpi yapnn enkaz belgelenmitir.
K 12 amasnda kazlan 3 m. lik derinlik sondajnda Kalkolitik seramik paralarna
rastlanm ve Kalkolitik a hynn orijinal ykseklii belirlenmitir. Buna
gre Kalkolitik hyk bu kesimde deniz seviyesinden 548,40 m. ykseklikteydi.
Derinlik sondajnda Orta Tun ana ait antsal kerpi yapnn temelini oluturan
yaklak 3 m. ykseklikte bir kerpi terasn proli belirlenmitir. Sz konusu
terasn stne, deniz seviyesinden 551,20-551,30 m. ykseklikte bir akl taban
denmitir. Olaslkla tepenin gneybat eteinden geen Salat ay yatandan
alnan akllarla denen tabana iri kayalar ve talardan oluan salam temellerin
yerletirildii ve kaln kerpi duvarlarn bunlarn zerine ina edildii anlalmtr.
Antsal Orta Tun a yapsnn duvarlar yarm kerpi kaydrma yntemi
uygulanarak zenle ina edilmi, buna karn, duvarlarda yatay ahap hatl ve
tayc ahap dikmeler kullanlmamtr. Yap, akl deli bir tabana sahip geni bir
avluyu evreleyen drtgen meknlardan olumaktadr (Plan: 1). Yapnn devrilen
duvarlar ile korunan yksekliklerinin lmleri bunlarn yaklak 5,5 m. ykseklikte
olduklarn ve dolays ile bu antsal yapnn iki katl olduunu gstermitir. Yapnn
700 metrekarelik bir blm kazlm olup gerek yz lmnn bunun iki katna
yakn olduu dnlmektedir.
312
Kerpi yapnn ykntsndan toplanan seramik byk oranda Kuzey Suriye Orta
Tun a iin tipik olan Red-Brown Wash Ware, Habur boyallar ve Standard
Monochrome Ware trndedir. Geen yl M13/003 numaral meknn ykntsndan
ve taban zerinden alnan, ahap hatllara ait kmrlemi rneklerin C-14
analizleri, yapnn kullanm tarihinin M.. 18-16. yzyllar olduunu gstermitir.
Bu gruplarn yan sra az oranda Kuzey Suriye Erken Tun a III/IV iin tipik
olan Dark Rimmed Orange Bowls, Grey Ware ve Stone Ware trnde kap
paralarnn ayn kontekstlerde ele geirilmesi, bu seramiklerin Yukar Dicle
Havzasnda daha uzun bir sre kullanmda kaldn gstermektedir.
Yapnn antsall ve tepe zerindeki konumu ile yapm iin kullanlan
malzeme ve i gc gz nne alndnda, bu yapnn bir zengin kona olduu
sonucuna varlabilmektedir. Benzeri yaplarn blgede Hirbe Merdon, Ziyarettepe,
Kavuan Hyk, Gre Cano, Kenan Tepe ve tepede de bulunmas, ayrca,
bu yaplardan gzetlenebilecek tarm alanlarnn da aa yukar benzeri yz
lmlerine sahip olmas, bu tr yaplarn bir tr tarm idare sisteminin eleri
olduunu dndrmektedir.
Avlu taban zerinde belirlenen kerpi enkaz, tm amalarda deniz
seviyesinden yaklak 552.50-552.60 m. yksekliktedir. Ortaa silolarnn
prollerinden izlenebildii kadaryla duvarlar genellikle dik al biimde devrilmi,
bazlar ise daha geni a oluturacak ekilde, tabana 45 derecelik bir a ile
dalarak devrilmitir. Ama prollerine gre, avluyu kuzeyden snrlayan daha
ince duvar devrildikten sonra, gney duvar bunun zerine devrilmitir. Avluyu
batdan snrlayan duvar ise, douya doru devrilirken bir kil platforma arpm ve
ynn kaydrarak kavisli bir biimde avlu taban zerine devrilmitir. Bu devrilme
srasnda duvarn st blmne ait kerpiler hzla devrilip daldndan, enkaz
kesitinde bu blm ortalama geni al biimde dm kerpi sralar hlinde
grlmektedir. Yapnn taban seviyesine kadar kazlan meknlarnda ezilip
krlm, tmlenebilen kap paralarna rastlanmas ve bu meknlarda yanm
ahap kalntlarna rastlanmas, ykl srasnda yapnn kullanlmakta olduunu
gstermektedir.
Yapnn her blmnde devrilmi duvarlara rastlanmas (Plan: 2), tm duvarlarn
ayn anda devrildiini gstermektedir. Konuya ilikin grlerine ba vurduumuz,
Hacettepe niversitesi Yer Bilimleri Blmnden Prof. Dr. Reat Ulusay, bu
tip bir ykma bir depremin neden olabilecei dorultusundaki grmz
paylamaktadr. Salat Tepe Gneydou Anadolu fay hattnn 75 km. gneyinde,
313
ikinci derece deprem alannda yer almaktadr
3
. Bu fay hatt zerinde bulunan Lice
lesinde, 5 Eyll 1975 tarihinde meydana gelen, 6,7 byklndeki deprem
sonucunda 7000 kerpi ev yklm, Yukar Salat Beldesindeki kerpi evlerde
ise atlamalar meydana gelmitir. Buna gre Salat Tepedeki kerpi yapy ykan
deprem ya daha iddetli idi, ya da daha uzun srmt.
Orta Tun a yap enkaz zerine ina edilen yaplarn teknii, kullanlan kerpi
boyutlar ve duvar kalnlklar, duvarlar devrilen antsal yap ile benzemektedir
(Plan: 3). Bu yaplarda depremle yklan yap ile benzeri seramik rneklerinin yan
sra az oranda Nuzi boyallar ele geirilmitir. Habur ve Nuzi boyallarnn bir arada
bulunduu kontekstler Kuzey Suriyede M.. 16. yzyla tarihlenmektedir
4
. Bu da
enkazn zerine kurulan ge evre yaplarnn M.. 16. yzylda kullanldn ve
dolaysyla depremin ardndan tepenin zaman geirmeden yeniden iskn edildiini
gstermektedir. Tepe daha sonra terk edilmitir.
Erken Demir a ukurlar
Tepe zerinde Erken Demir a malzemeleri M 13 amasndaki, 5 m. apndaki
byk kl ukurunun yan sra L 11-12 amalarna rastlayan, benzeri byklkte
bir dier ukurda da ele geirilmitir. Bu ukurlarn daha sonraki dnemlerde tepe
zerine alan ok sayda tahl ambar ile bozulmas, bunlarn orijinal ykseklikleri
hakknda kir edinilmesini zorlatrmakla birlikte, sz konusu ukurlarn beyaz
hasr tabanlar ve birisinin taban zerinde bir ocak bulunmas, bunlarn yar
yarya topraa gmk, hasr st yapl geici kulbeler olabilecei izlenimini
brakmaktadr. Kaba iilik gsteren el yapm seramikler
5
de bu topluluun belki
de yar ger bir yaam tarz srdn dndrmektedir.
3 A. Tuba kse, Archaeological Evidence of a 16th Century BC Earthquake on the Southeast
Anatolian Faultline. Antiquity 81, No. 312, June 2007: http://www.antiquity.ac.uk/ProjGall/
okse2/index.html; A. Tuba kse and Ahmet Grm with contributions of Erkan Atay Collapsed
Walls of a Middle Bronze Age Building at Salat Tepe (Diyarbakr): Evidence for an Earthquake?
XI. Symposium on Mediterranean Archaeology Proceedings. British Archaeological Reports,
Oxford: Archaeopress (baskda).
4 Akkermans, P. M. M. G. ve G. M. Schwartz. 2003 The Archaeology of Syria from Complex
Hunter-Gatherers to Early Urban Societies (ca. 16,000-300 B.C.), Cambridge World
Archaeology: 309.
5 Salat Tepede 2000-2002 yllarnda ele geirilen Erken Demir a seramikleri bir yksek
lisans tezi kapsamnda allmtr: I. Tuba nen, Salat Tepe Buluntular I Altnda Dou Ve
Gneydou Anadolu Erken Demira Kltrel Yaps, Hacettepe niversitesi Sosyal Bilimler
Enstits, Ankara 2006.
314
Tahl Silolar
Tepe zerine Ge Demir a, Helenistik Dnem ve Ortaada alan
silolar ortalama 3 m. derinlikte ve 2 m. az apnda, an biimli ukurlardan
olumaktadr. Ge Demir a ve Helenistik Dnem silolarnda Triangle Ware
boyallar, Helenistik Dnem ince ve kaba kaplar, Ortaa silolar ierisinde ise
Bizans ve Erken slm Dnem kap paralar, ezgi talar, ta ve pimi toprak
arlklar, kemik delici ve araklar ile ine ve ss levhalar gibi metal buluntular
ve boncuklar ele geirilmitir. L 14 amasndaki iki siloda bulunan geyik boynuzlar,
dnemin av hayvanlar hakknda bilgi edinilmesini salayacak niteliktedir.
L 14 amasnda kazlan bir silonun proli, bu amann Orta Tun a
tabakalamasnn belirlenmesini salamtr. Henz Ge Orta Tun a
tabakalarnn aa karld bu amada, Orta Tun a tabakalarnn iine
alm olan 3 m. derinlikteki silo, bu alanda da yapnn zerine ina edildii akl
taban ile buna ilikin kerpi enkaznn dier amalarla ayn seviyede bulunduunu,
bunun yan sra, akl taban demesinin altnda, K 12 ve L 11 amalarnda
saptanan kerpi terasn varln kantlamtr.
Sonu olarak, Salat Tepe de 2006 ylnda yaplan kazlarla, tepenin
stratigrasine ilikin geen yllardan edinilen bilgiler dorulanm, Ge Orta Tun
a tabakalar ortaya karlm, geen yl depremle ykld dnlen Orta
Tun a yapsnn enkaz planlar, proller ve kesitler alnarak belgelenmi ve
Orta Tun a yapsnn plan ortaya karlmtr.
Kaz srasnda ele geirilen 42 envanterlik eser ile 200 ettlk eser Diyarbakr
Arkeoloji Mzesine teslim edilmitir. 2006 yl kazlar srasnda ukurlardan
ve silolardan alnan toprak rneklerinden yzdrme yntemiyle elde edilen bir
koli tohum rnei Do. Dr. Emel Oybak Dnmez tarafndan incelenmek zere
Hacettepe niversitesi Biyoloji Blm laboratuvarna, bir koli akmak ta ve
obsidyen yonga Yard. Do. Dr. Cevdet Merih Erek tarafndan incelenmek zere
Mustafa Kemal niversitesi Arkeoloji laboratuarna, alt koli hayvan kemii Dr.
Ayen Akkol tarafndan incelenmek zere Ankara niversitesi Dil ve Tarih-
Corafya Fakltesi Antropoloji laboratuvarna gtrlmek zere ve karbonlam
ahap kalntlarndan alnan bir koli rnek C-14 analizlerinin yaplmas iin
Diyarbakr Arkeoloji Mzesinde incelenip mhrlenerek teslim alnmtr.
315
Yukar Salat Belediyesinin katklaryla
6
baz yklm evlerden sklen kerpiler
tepe zerine tanm, tepeye su karlarak kaznn atk toprandan har karlm
ve ama aralar salamlatrlm (Resim: 6), arazide izim ve fotoraama
almalar tamamlandktan sonra aa kan kerpi duvarlar amur harc ile
svanarak, tabanlar da toprak dklerek kapatlm ve koruma altna alnmtr.
6 Yardmlarndan tr Belediye Bakan Faruk pekyzn ahsnda belediye alanlarna
teekkrlerimizi iletiriz.
316
Plan 1: Orta Tun a kerpi yapsnn plan
Plan 2: Orta Tun a yaps enkaznn plan
317
Plan 3: Ge Orta Tun a yaplar plan
Kesit: Hyn ematik tabakalama kesiti
318
Resim 1: L 14 Amas Ge Orta Tun a yaplar
Resim 2: K 13 amasnda bulunan ahap hatll mekn
319
Resim 3: Orta Tun a yaps kerpi enkaznn genel grnm
Resim 4: Orta Tun a yaps avlusunun genel grnm
320
Resim 5: L 12 amasnda bulunan kap
Resim 6: Ama aralarnn kerpile salamlatrlmas
321
Seyitmer Hy, Ktahya ehir merkezine 26 km. uzaklkta olup Seyitmer
Linyit letmesi Messese Mdrl rezerv sahas iinde yer almaktadr.
Hyk, eski Seyitmer Kasabasnn oturduu alan iinde yaklak 150 x 150 m.
llerinde ve 23,5 metre yksekliindedir (Resim: 12). 1989 ylnda Eskiehir
Mze Mdrlnce balatlan kaz almalarna 19901996 yllarnda Afyon
Mze Mdrlnce devam edilmi, bu tarihten sonra almalara devam
edilememitir
1
.
Seyitmer Hy kazlar on yl aradan sonra, Dumlupnar niversitesi (DP)
ve Trkiye Kmr letmeleri Genel Mdrl (TK)nn ortak projesi
2
, Kltr ve
Turizm Bakanl, Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrlnn 25 Mays 2006
tarih ve 83147 sayl izinleriyle 12 Haziran 2006 tarihinde yeniden balatlmtr.
almalar 4 Kasm 2006 tarihine kadar devam etmitir
3
.
SEYTMER HY 2006 YILI KAZISI
A. Nejat BLGEN*
* Prof. Dr. A. Nejat BLGEN, Dumlupnar niversitesi, Fen Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji Blm,
Merkez Kampusu, Tavanl Yolu 10. km. 43100-Ktahya/TRKYE.
1 Aydn 1991: 191204; Topba 1992: 11-34; Topba 1993: 1-30; Topba 1994: 297-310; lasl
1996: 120.
2 Seyitmer Hynn altnda bulunan 12 milyon ton kmr rezervinin kullanlabilir duruma
getirilebilmesi iin kurtarma kazs projesi hazrlanarak, Dumlupnar niversitesi (DP) ve
Trkiye Kmr letmeleri Genel Mdrl (TK) arasnda 5 yllk bir protokol imzalanmtr.
Bu projeyi destekleyen TK Genel Mdr Sayn Dr. Selahaddin Anaa ve Dumlupnar
niversitesi Rektr Sayn Prof. Dr. Gner nceye, teekkrlerimizi sunarz. SL Messese
sahas iinde konakladmz sre iinde bizlere her trl yardm esirgemeyen Seyitmer
Linyit letmeleri Messese Mdr Sayn Yksel Koca, Mdr Yardmcs Sayn Yunus
Akman, Ett Tesis ve Proje ube Mdr Sayn Ltf Erkmen ve btn alanlara teekkr
ederiz.
3 2006 yl kazs; Dumlupnar niversitesi, Arkeoloji Blm bakan ve Seyitmer Projesi
bakan Prof. Dr. A.Nejat Bilgen ile retim yelerinden Yrd. Do. Dr. Elif Gen, retim
grevlileri Zeynep Bilgen, Nazan Yzbaolu, Tark Gltrk, Gzel Sanatlar Fakltesi,
Seramik Blm retim Grevlisi Restoratr Birol Akaln, Ktahya Meslek Yksek Okulundan
retim Grevlisi Mimar Bahadr Dikmen, Ege niversitesi, Bergama Meslek Yksek Okulu
retim Grevlileri Arkeolog Sema akalgz ve Mustafa akalgz, Hititolog Uur Yanar,
O.D.T.. Yksek Lisans rencisi Umut D. Eryarar, Trakya niversitesi, Fen Edebiyat
Fakltesi, Arkeoloji Blm Yksek Lisans rencisi lhan avu, Arkeolog Birgl Yldz ve
Emel Darlmaz, Anadolu niversitesi, Arkeoloji Blm rencileri, Fatih ahan, Mustafa
ekiciolu, Semra rakolu ve Sevcan Silekten olumutur. Bakanlk temsilcisi olarak nce
Isparta Arkeoloji Mzesinden Behet Szen daha sonra Aydn Arkeoloji Mzesinden Ferit
Cokun katlmtr.
322
2006 yl almalar drt ana ama altnda yrtlmtr.
1-Kaz evlerinin onarm ve dzenlenmesi.
2-Kaz depo binasnn dzenlenmesi.
3-Mimari planlarn bilgisayar ortamna aktarlmas.
4-Hykteki kaz almas.
1-Kaz evlerinin onarm ve dzenlenmesi: 19891996 yllarnda Eskiehir ve
Afyon Mze Mdrlklerince kullanlan kaz evi ve depo binas 10 yl aradan sonra
oturulamaz durumdayd. Seyitmer Linyit letmeleri Genel Mdrl (SL), bu
binalara ek olarak iki yeni bina daha projede kullanlmas iin vermitir. Kaz
ekibi, ilk olarak kaz evlerini temizleyip onararak almaya uygun yerler hline
getirmitir. Kaz Evleri, Kaz Evi, izim ve Restorasyon Atlyeleri ve Kaz Deposu
olmak zere drt ayr bina proje iin hazr hle getirilmitir.
2-Kaz depo binasnn dzenlenmesi: 19891995 yllarnda ele geirilen
kiremit, kemik ve ta ile anak-mlek paralar uvallar halinde depo binasnda
bulunmaktayd. Kaz ekibi, hyk almas balamadan nce, Seyitmer Hy
anak-mleinin teknik zelliklerini anlayabilmek iin, bu uvallarn iinden bir
sezona ait olanlarn tekrar elden geirmitir. Bunlarn iinde tmlenebilir kaplar ve
ettlk deer tayan kk buluntular da bulunmaktayd. Bunlarn restorasyonu
yaplp eser kartlar da temize geirilerek tekrar tasnieri yaplmtr.
3-Mimar planlarn bilgisayar ortamna aktarlmas: Eski kaz sezonlarnda
ayr ayr izimleri yaplm olan mimar planlar AutoCAD programnda tekrar
izilmitir. Btn planlar, topograk harita zerinde birletirilip hykteki kalntlar
ile bilgisayar izimleri karlatrlm ve eksik olan izimler tamamlanmtr. Btn
bu almalar, hykte mevcut olan kalntlar anlamaya ve dnemlerini tespit
etmeyi amalamtr (Plan).
4-Hykteki kaz almas: 1996 ylndan sonraki 10 yl, hykte byk
tahribatlara neden olmutur. Aa karlm duvarlar yklarak orijinal hlini
yitirmitir. Mevcut mimar izimlerden yola klarak eski hline getirilmeye
allmtr. Bu ilem, mimar izimlerin bilgisayar ortamna aktarlmas ile
ayn zamanda gerekletirilmitir. Bylece, mimar kalntlarla ilgili problemlerin
zmlenmesi, kalntlarn hangi dnemlere ait olduunun belirlenmesine
allmtr (Resim: 2).
323
Hyn merkezinde, Roma Dnemine tarihlenen ve kutsal bir alan-tapnak
ile ilikili olduu dnlen su kanal
4
temizlenmitir (Plan). Temizlik srasnda
tapnaa ait herhangi bir mimar kalntya rastlanmasa da, su kanal ve evresinden
ok sayda pimi toprak boa heykelcik paralar ile bir adet mermer heykelcik
paras elde edilmitir.
Hellenistik Dnem, hyk zerinde en iyi korunan dnemdir. Helenistik Dnem
yerleiminde kuleli sur duvarlar ve dikdrtgen planl yaplar bulunmaktadr (Planda
yeil ve ak mavi alanlar). Dikdrtgen planl yaplarn iinde ok sayda ocak
ve frn kalntlar
5
ile depolama kpleri aa karlmtr (Resim: 34). 2006
kazsnda, Erken Hellenistik Dneme ait 8 adet kp ortaya karlmtr. P sektr
(I-J/1213) I/12 plan karesinde 1 adet kapakl kp, I Sektr (G-H/1011) H/11
plan karesinde 1 adet kapakl kp, J Sektr (G-H/1213) H/13 plan karesinde 1
adet kapakl kp ve U (K-L/89) Sektr L/9 ve K/9 plan karelerinde 5 adet kp
almtr (Resim: 34). L/9 ve K/9 plan karelerinde, Erken Hellenistik Dnem sur
duvarna bitiik ve kulelerin arasndaki oda temizlendiinde daha nceki kazlar
srasnda bu odann tabanna ulalmadan brakld grlmtr. Bu odann
hemen kesinde de bir kp bulunmaktayd. Yaplan almalarda odann tabanna
ulald ve bu kp ile birlikte toplam 5 adet kp ve st ste ylm ok sayda
at kiremidi aa karld (Resim: 34). Kplerden ikisinin iinden kil topa
bulunmutur. Hellenistik Dnem, iki farkl mimar evreye sahiptir. Kuleli sur duvar
ve yamataki yaplar ilk kez Erken Hellenistik Dnemde ina edilmi, daha sonra
ayn yaplar baz ilvelerle tekrar kullanlm ve zellikle hyn merkezindeki
yeni yaplarla birlikte Ge Hellenistik ve Roma Dneminde kullanlmaya devam
edilmitir
6
. Ge Hellenistik Dnem yaplarnda balksrt duvar rg teknii dikkat
ekicidir
7
. Hellenistik Dneme ait ok sayda kap paralar, marl ve kemik objeler,
idoller ve grin paralar ele geirilmitir.
Teras yaplar hyn yamacna ina edilmitir. Hyn yamac birbirine
paralel iki duvar dizisi ile evrelenmektedir (Plan). Her iki teras duvar aras ta
ve toprak ile doldurularak ykseltilmi ve bu alana teras yaplar ina edilmitir.
Teras yaplar, ta demeli olup duvarlar ve tabanlar sar kil ile svaldr. Her
teras odasnda ocak ve frn kalntlar mevcuttur
8
. 2006 yl kaz almasnda
4 Topba 1993, s.23, Resim 4a-4b.
5 A.g.e., s.3-4.
6 A.g.e., s.3-4.
7 A.g.e., s.3.
8 Topba 1994, s.298299, izim 13.
324
yeni bir teras duvar ald (Resim: 56). DD Sektr (M-N/1011), M/11 plan
karesinde alan teras duvar kuzey-bat gney-dou ynldr. Duvarn mekn
iine bakan yz ve ta tabannn st sar kille svaldr. Bu duvarn dolgu temizlii
srasnda ok sayda arak ve M.. 1. binyla ait ark yapm gri kap paralar
ele geirilmitir. Bu buluntularn yan sra, dolgu iine kart dnlen M.. 2.
binyla ait tarihlenen ta kalp ve bir adet kireta silindir mhr (Resim: 9 ) ele
geirilmitir.
Frig Devletinin ekirdek blgesinde bulunan Seyitmer Hynn Frig
yerleimi, surlarla evrelenmi olup dnemini en iyi ekilde karakterize etmektedir.
Bu dnem sonunda ina edildii dnlen merdivenli giri 21 metre uzunluktadr
9
(Resim: 7). Bu Dneme tarihlenen Ahap Dikmeli Yap temizlendiinde tabannn
ta demeli olduu, duvarlarnda ahap dikme yerlerinin korunduu, baz
dikme boluklarnn ahap yerine tala doldurularak desteklendii
10
grlmtr
(Resim: 8). 2006 ylnda, Ahap Dikmeli Yapnn almayan dier odalar da
alarak, bu yapnn birbiriyle balantl meknlardan olutuu anlalmtr. Daha
nceki kazlarda ele geirilen ok saydaki gri kaplar Ahap Dikmeli Yapda ele
geirilmitir. 2006 ylnda yaplan almalarda da benzer formda ok sayda gri
kap paralar, marl ve kemik objeler, bir adet ta damga mhr bulunmutur.
M.. binyla ait kalntlar hyn kuzey-dou yamacnda 1995 ylnda alan
sondaj ile tespit edilmitir
11
(Plan). 2006 ylnda sadece K Sektrnde (G-H/14
15) allmtr. G-H/15 plan karelerde ok iyi korunmam olmasna ramen iki
ayr yap temizlenmitir. Bu yaplar, hy evreleyen teras duvarlarn hemen
altnda bulunmaktadr. evreden kolaylkla temin edebilen yass kire talar ile
rlen duvarlar, yer yer 1 metreye kadar korunmutur. Bu yaplarn iinde be adet
frn taban bulunmaktadr. Yuvarlak formlu frnlarn evresi talarla rlp taban
kille svanmtr. Hemen taban zerinden yanm buday taneleri toplanmtr.
Bu yaplardan daha erken bir dneme ait olduu dnlen tabakada, st ste
ylm kerpi bloklar bulunmutur. allan alann darl nedeniyle kerpi
bloklarnn nasl bir yap ile balantl olduu belirlenememitir. Kk buluntular
M.. 2. binyln btn dnemlerini yanstmaktadr (Resim: 1011).
9 lasl 1996, s.2, izim 2, Resim 2.
10 Topba 1994, s. 299.; lasl 1996, s.3.
11 lasl 1996, s.3.
325
Erken Tun a tabakalar hyn kuzeydou yamacndaki teras amasnda
tespit edilmitir
12
. Erken Tun a IIIe tarihlenen seramik kalplarnn bulunduu
bu alanda 2006 ylnda allamamtr. Ancak, I Sektrnde (G-H/1011), G/10
amasnda, yaplan temizlik almas srasnda depas paras ele geirilmitir
(Resim: 12).
Seyitmer Hy, 5 bin yllk kesintisiz bir iskna sahiptir. Burada yaayan
halk, seramik, cam, madencilik ve dokumaclk ile uramtr. Hemen hemen
btn tabakalarda atlye tarz yaplarn varl, baz eserlerin benzerlerinin mevcut
olmamas ve evre kltr blgeleriyle karlatrlabilecek nemli buluntularn
ele geirilmesi, Seyitmer Hynn Anadolu arkeolojisinde nemli bir yere
sahip olduunu gstermektedir. Bundan sonra yaplacak almalarla, Seyitmer
Hy arkeoloji bilimine pek ok yeni bilgiler katacaktr.
KAYNAKA
AYDIN, N.1991 Seyitmer Hyk Kurtarma Kazs 1989 I. Mze Kurtarma
Kazlar Semineri, 1910 Mays 1990 Ankara, s.191204.
TOPBA, A.1992 Ktahya Seyitmer Hy 1990 Yl Kurtarma Kazs II.
Mze Kurtarma Kazlar Semineri, 2930 Nisan 1991 Ankara, s.1134.
TOPBA, A.1993 Seyitmer Hy 1991 Yl Kurtarma Kazs III. Mze
Kurtarma Kazlar Semineri, 2730 Nisan 1992 Efes, s.130.
TOPBA, A.1994 Seyitmer Hy 1992 Yl Kurtarma Kazs IV. Mze
Kurtarma Kazlar Semineri, 2629 Nisan 1993 Marmaris, s.297310.
LASLI, A.1996 Seyitmer Hy 1993 Yl Kurtarma Kazs VI. Mze Kurtarma
Kazlar Semineri, 2426 Nisan 1995 Didim, s.120.
12 A,g.e., s.4.
326
Plan
Resim 1: Seyitmer Hy gney doudan grnm
327
Resim 2: Seyitmer Hy gney batdan grnm
Resim: 3
328
Resim: 4
Resim: 5
329
Resim: 6
Resim: 7
330
Resim: 8
Resim: 9
331
Resim: 10
Resim: 11
332
Resim: 12
333
almalar 9 Austos`tan 26 Eyll`e kadar srm ve W. Raeck bakanlnda
gerekletirilmitir. Mimarlk tarihi almalar W. Koenigs bakanlnda
yaplmtr. Kaz bakan vekili F. Rumscheid olup organizasyonla ilgili iler A.
Filges tarafndan yrtlmtr. almalara toplam 32 kadar bilimsel ekibin yan
sra renci ekibi ve restoratrler ile 20 ii katlmtr. Kaz iznini verdikleri iin
Kltr ve Turizm Bakanl Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrl`ne, ok
ynl desteklerinden dolay Gllbahe Belediye Bakan Sayn Ylmaz Salba ile
Milet Mzesi Bakan Vekili Sayn Hasibe Akad nezdinde tm mze alanlarna
ve mahall kurum temsilcilerine teekkr bir bor biliriz. almalara Kltr ve
Turizm Bakanl`n temsilen Aydn Mzesi`nden Sayn Funda Erturul elik
etmitir.
almalar Alman Aratrma Birlii ile Alman Arkeoloji Entits`nn destekleriyle
gerekletirilmitir. 2006 yl almalar, 1999 ylnda balanm olan Alman
Aratrma Birlii`nin Antik Priene`de ehir Geliimi, Konut likileri ve Yaam
Koullar adl projesinin son yl olup ayn zamanda Alman Aratrma Birlii`nin
Yaam ekli Olarak Hellenistik Polis ana konulu program erevesinde
Hellenistik Priene ehirciliinde Birbirine Tbi Deiimler isimli yeni bir aratrma
projesinin yrtld ilk yl olmutur. Bundan baka stanbul Alman Arkeoloji
Enstits`nn Siyas Yaplar konulu aratrma a erevesinde Ge Antik ve
Antik Dnem Sonras Priene Resm Meknlarndaki Yapsal Deiiklikler adl
proje yrtlmtr.
ren Yerindeki Koruma ve Onarm almalar
Getiimiz yllarda olduu gibi bu yl da, antik yaplarda kn ve baharda
hava koullar nedeniyle fakat kastl veya dikkatsizlik sonucuyla da meydana
gelen hasarlarn onarmna ok zaman harcanmtr. almalar genel olarak
Priene ziyaretileri iin grsel adan zel anlam tayan, bilhassa tehlikede olan
alanlarda younlamtr. Bylelikle Tiyatronun sahne duvarndan birok ta blok
2006 YILI PRENE ALIMALARI
Wulf RAECK*
* Prof. Dr. Wulf RAECK, J. W. Goethe-Universitt, Institut fr Archologische Wissenschaften,
Vorderasiatische und Klassische Archologie, Hauspostfach 146, Grneburgplatz 1,
D 60629 Frankfurt a. M./ALMANYA.
334
ksmen darya doru yerinden oynam ve proskenionun sunaa bitiik korkuluk
payesi kaymt. Bu hasarlar giderilmi, ayrca byk lde krlm olan oturma
basamaklar ile caveaya ait dier yap elemanlar onarlmtr.
Prytaneiondaki yap almalar ile ilgili olarak (bkz. aada) yapnn kuzey
mekanlarnn Ge Antik Dneme ait ksmen yklm ve tmden yklma tehlikesi
gsteren duvarlar yeniden ina edilmi ve kuvvetlendirilmitir. Avlunun kuzeybat
kesindeki emenin, ksmen duvar rgsnden ayrlm olan blmleri tekrar
birletirilmi ve tehlike arz eden paralar birbiriyle kenetlendirilmitir.
Agora Kuzey Galerisinden geili ve Agoraya kuzeyden bitiik, bouleuterionun
batsndaki merdivenli sokan kap elemanlar ayaa kaldrlm ve kenetlerle
salamlatrlmtr. Bylelikle bouleuterion ve batsndaki alana ait tm gney
cephe girilerine ziyaretiler iin grsellik kazandrlmtr (Resim: 1).
33 No.lu evin nispeten az dayankl ve bu nedenle tehlike arz eden duvarlarnn
salamlatrlmasna devam edilmitir. almalar G. Hg tarafndan
yrtlmtr.
Arkeolojik Kazlar
Kaz almalar alana dalm olup (Resim: 2), kentin dou semtindeki
F 15 insulas, Msr Tanrlar Kutsal Alan ve kk apta Agorann dousundaki
cadde galerisi ile Asklepios Kutsal Alan arasndaki apsisli yapy kapsar.
F 15 insulas: Burada, iki yllk bir aradan sonra getiimiz yl yeniden balanan
almalar bitirilmitir. Aratrmann amalarndan biri kentin dier semtlerindeki
erken konut mimarsinde gzlenen standart sekiz byk eit parsele blnmenin
burada da uygulandn tespit etmek ve dieri ise Erken Hellenistik adan Antik
Dnem sonrasna kadar evlerin aratrlmas idi. Priene`de bu konuda kayda deer
bir alma gnmze dek gerekletirilmemiti. Buna gre Erken Hellenistik
Dnemden Orta aa kadar kesintisiz devam eden, toplam olarak drt ana evreli
bir yerleim saptanmtr. Aratrlan alanda saptanan bu yap evrelerinin her biri
nemli lde yapsal deiiklikler geirmitir (Resim: 3. 4). Bu evreler Ge Klsik-
Erken Hellenistik adaki en erken yaplama, Orta ve Ge Hellenistik a, Roma
mparatorluk a ve Bizans an kapsar. Bir sonraki yaplama her seferinde bir
ncekini youn olarak tahrip ettiinden, yaplarn tm plann ve buna bal olarak
ilevlerini saptamak olanakszdr. Ayrca buluntularn detayl deerlendirilmesi de
henz tamamlanmamtr. Yaplarn zel bir ilevi olduuna dair bir bilgi yoktur.
Genel olarak konut meknlar olduklar varsaylabilir.
335
nsulann aratrlan gney yars balangta olaan drt parsele blnd
sorusu, derine inen ge dnem yap faaliyetleri nedeniyle kesin olarak
cevaplanamamaktadr. Bu alann M.. 4. y.yldaki en erken yerleim evresinde
henz imar edilmedii ve yukarda bahsedilen parsel dalm emasnn var
olmad mmkn grnmektedir.
Msr Tanrlar Kutsal Alan (Resim: 5): Kutsal alann, eldeki epigrak belgeler
nedeniyle genel olarak 3. Suriye Sava sonunda Priene`nin Ptolemaioslar
hkimiyetine geii ardndan, M.. ge 3. y.ylda ina edildii dnlmektedir.
Gerekten de nemli bir konumda, tm insulay kaplayan kutsal alan, genellikle
olduu gibi kk zel bir kltten gelimemi gibi grnmektedir. Eer tarihleme
doru ise, bu yap kompleksinin inas iin, daha nce burada bulunan daha eski
yaplar yklm olmaldr. Bu nedenle kaz almalar iki ana amac kapsamaktayd:
1. Buradaki olas ncl yaplamann tespiti ve mahiyetinin belirlenmesi; 2.
Kutsal Alann merkezi podyum tapnak hlini ald son geliim evresine ait
malzemenin bulunmas (Resim: 6). Buna ynelik olarak tapnan temelinde ve
kentin erken evresindeki ina emasna uygun arsa ve ev duvarlarnn tahmin
edildii noktalarda ama almtr. Varsaylan daha nceki yaplara ait bir ipucu
elde edilememitir. Bu evre olaslkla Bizans a mezarl nedeniyle tahribata
uramtr. Tapnan bat ve gneyinde yer alan ve says bugn yaklak olarak
20`yi bulan mezarlar, yn, yap teknii ve seviyesine gre iki gruba ayrlmakta
ve farkl zamanlara aittirler (Resim: 7). Erken gruba ait mezarlar douya ynelik,
kenar talar dikine oturtulmu, zerleri levhalarla kapl ve ikinci gruba gre daha
alak bir seviyededirler. kinci grup mezarlar ise at kiremidi ile rtl olup ynleri
kuzeydouya bakar. Mezarlarda gm hediyesi bulunmamaktadr.
Tarih veren malzeme kazanmak amacyla, tapnak temelinin bat ve gney
tarafnda alan ayr amada ele geen malzeme nemlidir (keramik ve en
ge Orta Hellenistik aa ait az sikke). Buluntularn deerlendirilmesi henz
tamamlanmam olup malzeme ilk bakta Hellenistik aa ait olduu izlenimini
vermektedir. Roma mparatorluk Dnemine ait buluntu tamamen yok gibi
grnmektedir.
Gelecek kaz sezonunda burada almalara devam etmek, Bizans Dnemi
mezarlar altnda ve kutsal alann imdiye dek aratrlmam ksmlarnda, alann
tapnak inasndan nceki mimar, tarih ve kutsal alann inasndan sonraki
geliim sreci hakknda bilgi edinmek amalanmaktadr (bkz. aada Mimar
Aratrmalar).
336
Apsisli Yap: Asklepios Kutsal Alan ile Agorann dousundaki cadde galerisi
arasnda yer alan yap opus caementicium tekniiyle ve devirme malzemeyle
ina edilmitir. Plan ve mimar geliimi haricinde, ilevi ve dnemi henz
belirlenememitir. Sz konusu gsterili yapnn kuzeydeki giriini, cadde
galerisinin stun aras uzunluu oluturmaktadr. Giriin karsna gelen kare
planl byk meknn gney duvarnn bitiminde bir apsis bulunur. Kurulu evresine
ait taban zemini altnda alan sondaj zellikle tarihlemeyi hedeemi, fakat ele
geirilen buluntular ok az bilgi vermekle birlikte (Resim: 8), Antik Dnem sonras
tahribine maruz kalmtr. Dou d duvar kenarnda alan sondajda saptanan
yapya ait dolguda ele geirilen anak mlek ise zamansal adan btnlk ierir.
En ge paralar M.S. 2./3. yzyla aittir. Yapnn duvarlarndaki har malzemede
kullanlm olan keramik paralar da bu tarihe uymaktadr. Bylelikle, sadece
kesin olmayan bir terminus post quem elde edilmitir.
Buradaki kaz almalar A. Filges ynetiminde, S. Borngrebe, M. Dirschlmayer
ve S. Prillwitzin katlmlaryla yrtlm, mimar kalntlarn izimi J. Ullersperger
ve M. Braig tarafndan yaplmtr.
Mimar Aratrmalar
Birka yl nce balanan ehir surlarnn aratrlmasna U. Ruppe tarafndan
doktora tezi kapsamnda devam edilmitir. ncelikle ilk etapta srdrlen
temizlik almalar, surlarn mimar teknii, tadilt ve onarm izleri ve ayrca
tahkimat yaps ile ehir plan arasndaki balanty incelemeyi mmkn klmtr.
Bu balamda merdivenlerin tespiti, ehir iinden surlara ulamn varlnn
anlalmas bakmndan nemlidir. Hellenistik a sonrasna ait onarm ve
tadilt izlerinin tespiti de bir o kadar nem tamaktadr ve bunlar daha detayl
olarak incelenecektir. Fakat Wiegand ve Schrader`in yaynndaki ehrin tahkimat
sistemine dair bugne kadar geerli bilgiler imdiden byk lde deimitir.
Bouleuterionun dousundaki genellikle prytaneion olarak tanmlanan yapnn
ilk kez ta plannn karlmasnn ardndan yapnn mimar geliimi kaba hatlarla
ortaya kmtr (Resim: 9-10): Bouleuterionda olduu gibi burada da ilk nce konut
meknlar olmalyd. Zira alann gney kenarndaki duvar kalntlar (Resim: 10, A
+ B), erken evlerin planna uymaktadr. Grne gre prytaneionun bulunduu
alann en batsndaki iki ev bouleuterion inas srasnda yklm, buna karn
doudaki braklmtr. Bunun ardndan henz belirlenemeyen bir ara evrede
gneyde birka mekndan oluan avlulu bir yap ortaya kmtr. T. Wiegand
yapnn gneydou kedesinde kutsal ocan olabileceini nceden tahmin
etmiti. Bu tahmine uygun olarak gerekten de yapnn mparatorluk Dnemindeki
337
geni apl tadilat srasnda alaltlan taban zemininden 40 cm. lik blmnn
braklm olduu gzlenmitir. Bu durum belki dini amalyd. Merkez bir avlu
etrafnda yan farkl byklkte meknlarla evrili, peristilli ev tipindeki yapnn
bugne ulam hli muhtemelen Ge mparatorluk ana aittir. Kuzey taraftaki
meknlarn zeri tonozlarla rtlyd. Erken Hellenistik ada ehir geliimini
anlamak iin bu dnemde prytaneionun gneyindeki konut yerleimine devam
edildiini gsteren zelliklerin saptanmasnn nemi bykt. zellikle sz konusu
olan, ilk yap evresinde, insulay ikiye blen hat zerinde saptanan dou-bat
ynndeki duvar izlerinin tespitidir. Yap tarzndan anlaldna gre, bu duvar
bir yapya ait d duvar deil, konut yaplamasnn gneye doru devam ettiini
gsterir. Bu incelemelerin kontrol iin 2007 ylnda bu alanda sondajlar almas
planlanmtr.
Dier mimar aratrmalar Msr Tanrlar Kutsal Alan`nda yaplmtr. Tapnan
bugne dek bilinmeyen yap elemanlar belgelenmi ve plannn izimine devam
edilmitir. almalar srasnda, dou temenos duvarna sonradan eklenen bir
giriin tespiti, T. Wiegand`in burada daha erken tarihli bir propylon olduu sansn
destekliyor olabilir.
almalar A. von Kienlin idaresinde A. Hennemeyer, S. Ballmeier, M. Braig, C.
Knobling ve J. Ullerspergerin katlmlaryla srdrlmtr.
Buluntularn Tetkiki ve Kaz Buluntularnn Onarm (Resim: 11)
Yeni ele geirilen buluntularn belgelenmesinin yan sra nceki yllara ait
buluntularn deerlendirilmesine devam edilmitir. Bu almalarda B. Gossel-
Raeck ve U. Mandel idaresinde S. Prillwitz, S. Armbrecht, K. Horn, J. Kahl, S.
Mancuso, K. Weber ve M. Kruip grev almlardr. 33 No.lu ev ve D 2 insulasna
ait eski buluntularn deerlendirilmesi F. Rumscheid ve J. Rumscheid tarafndan
srdrlmtr. Ayrca eitli buluntu gruplarnn allmasna S. Gn (heykeltra),
B. Weier (sikke), Z. Ylmaz (Roma Dnemi keramii) tarafndan devam edilmitir.
Restorasyon almalarnn arlk noktasn D 2 insulasndaki tahrip tabakasnda
elde edilen byk kaplarn tmlenmesi oluturmutur. Onarm almalar S. Leon,
K. Radetzkyi, K. Vogler ve J. Wolfram, fotoraa belgeleme B. Schdel tarafndan
gerekletirilmitir.
Dier almalar
Yeni kaz deposunun inas tamamlanm olup depo gelecek kaz sezonunda
kullanma alacaktr.
Metni Trkeye Z. Ylmaz tercme etmitir.
338
DIE ARBEITEN IN PRIENE IM JAHRE 2006
Die Arbeiten in Priene dauerten vom 9. August bis zum 26. September. Sie
standen unter der Leitung von W. Raeck, die Leitung der baugeschichtlichen
Untersuchungen lag bei W. Koenigs. Stellvertretender Grabungsleiter war F.
Rumscheid, die Organisation am Ort wurde von A. Filges durchgefhrt. Es nahmen
bis zu 32 wissenschaftliche und studentische Mitarbeiter und Restauratoren teil.
20 einheimische Arbeitskrfte wurden beschftigt.
Unser Dank gilt der Generaldirektion fr Kulturgter und Museen des
Ministeriums fr Kultur und Tourismus fr die Erteilung der Grabungserlaubnis
und den Vertretern der rtlichen Behrden fr ihre vielfltige Untersttzung und
Hilfsbereitschaft, namentlich dem Brgermeister von Gllbahe, Herrn Ylmaz
Salba und der Direktorin des Museums Milet, Frau Hasibe Akat, sowie den
Mitarbeitern der Gemeindeverwaltung und des Museums.
Als Vertreterin des Ministeriums fr Kultur und Tourismus begleitete Frau Funda
Erturul vom Museum Aydn die Kampagne mit Kompetenz und Hilfsbereitschaft.
Die Arbeiten wurden durch die Untersttzung der Deutschen
Forschungsgemeinschaft (DFG) und des Deutschen Archologischen Instituts
(DAI) ermglicht. Die Kampagne 2006 war die letzte des 1999 begonnenen DFG
Projektes Stadtentwicklung, Wohnverhltnisse und Lebensbedingungen im antiken
Priene, gleichzeitig war sie die erste innerhalb eines neuen Forschungsprojektes
mit dem Titel Interdependenzen urbanistischer Vernderungen im hellenistischen
Priene, das im Rahmen des DFG Schwerpunktprogramms Die hellenistische
Polis als Lebensform durchgefhrt wird. Daneben wurden weitere Arbeiten zum
Thema Strukturvernderungen des ffentlichen Raumes im spt- und nachantiken
Priene im Rahmen des Forschungsclusters Politische Rume des DAI bzw. des
Forschungsnetzwerks an dessen Abteilung Istanbul durchgefhrt.
Konservierungs- und Restaurierungsarbeiten im Ruinengelnde
Wie in den vergangenen Jahren mute viel Zeit darauf verwendet werden,
Schden an antiken Gebuden zu reparieren, die im Winter und Frhjahr durch
die Witterung, aber auch aus Mutwillen oder Unachtsamkeit verursacht worden
waren. Generell konzentrierten sich die Arbeiten wiederum auf die Sicherung
besonders gefhrdeter Bereiche, die wegen ihrer Anschaulichkeit fr die Besucher
Prienes von besonderer Bedeutung sind. So waren aus der Bhnenwand des
339
Theaters mehrere Steinblcke teilweise herausgedrckt und die an den Altar
anschlieenden Brstungspfeiler des Proskenions verschoben worden. Diese
Schden wurden behoben, ferner in grerem Umfang gebrochene Sitzstufen
und andere Bauteile der cavea repariert.
Im Zuge der Bauaufnahme des Prytaneions (s. u.) wurden die sptkaiserzeitlichen
Mauern der nrdlichen Rume, die z. T. bereits eingefallen und insgesamt in einem
stark einsturzgefhrdeten Zustand waren, wieder aufgebaut und stabilisiert. Der
Brunnen in der Nordwestecke des Hofes, dessen einzelne Bestandteile zwar
vorhanden, aber z. T. aus dem Bauverband herausgelst waren, wurde wieder
zusammengefgt und gefhrdete Einzelteile miteinander verklammert.
Das stliche Trgewnde des Durchgangs von der Nordhalle der Agora
zur nrdlich anschlieenden Treppengasse westlich des Bouleuterions wurde
aufgerichtet und ebenfalls mit Klammern gesichert, so da nunmehr alle Tren
der Sdfront des Bouleuterions und unmittelbar westlich davon fr die Besucher
anschaulich prsentiert sind (Abb. 1).
Die Sicherung der wenig stabilen und daher besonders gefhrdeten
Hausmauern im Haus 33 wurde fortgesetzt.
Die Arbeiten wurden von G. Hg durchgefhrt.
Archologische Ausgrabungen
Die Grabungsttigkeit verteilte sich auf drei Areale (Abb. 2): Die Insula
F 15 im stlichen Wohnviertel, das Heiligtum der gyptischen Gtter sowie in
geringem Umfang auf den Apsidenbau zwischen dem Asklepiosheiligtum und der
Straenhalle stlich der Agora.
Insula F 15: Hier wurde die im Vorjahr nach zweijhriger Unterbrechung
wieder aufgenommene Grabung abgeschlossen. Das Ziel war zum einen die
Klrung der Frage, ob die in anderen Stadtvierteln beobachtete standardisierte
Aufteilung der frhen Wohnbebauung in acht gleich groe Grundstcke sich auch
hier nachweisen lt, und zum andern die Untersuchung von Wohnhusern vom
Frhhellenismus bis in die nachantike Zeit. Dies war in Priene bisher nicht in
nennenswertem Umfang geschehen. Es lie sich eine durchgehende Besiedlung
von frhhellenistischer bis in mittelalterliche Zeit feststellen, die insgesamt vier
Hauptbauphasen aufwies, in denen das untersuchte Areal jeweils erheblichen
340
baulichen Vernderungen unterworfen war (Abb. 3-4). Es handelt sich dabei um
die Erstbebauung in sptklassisch-frhhellenistischer Zeit sowie um hoch- bis
spthellenistische, rmisch-kaiserzeitliche und byzantinische Baumanahmen.
Wegen der massiven Eingriffe in die jeweils ltere Bausubstanz lassen sich
komplette Grundrisse, die Aufschlsse ber die Nutzung der Gebude geben
knnten, nicht ermitteln, auch weil die detaillierte Auswertung der Funde noch
aussteht. Es gibt aber keine Hinweise auf eine spezielle Nutzung der Bauten. Man
wird generell Wohnbebauung annehmen drfen.
Die Frage, ob die untersuchte Sdhlfte der Insula anfangs die bliche Einteilung
in vier Parzellen aufwies, konnte wegen der tief reichenden spten Bauttigkeit
nicht mit Sicherheit beantwortet werden. Es erscheint durchaus mglich, da das
Areal nicht schon in der allerersten Besiedlungsphase im 4. Jh. v. Chr. bebaut
wurde und da keine Einteilung im oben erwhnten Schema vorhanden war.
Heiligtum der gyptischen Gtter (Abb. 5): Die Forschung geht auf Grund
epigraphischer Indizien allgemein von einer Grndung des Heiligtums im spteren
3. Jh. v. Chr. aus, als nach dem 3. Syrischen Krieg Priene zum ptolemischen
Herrschaftsbereich gehrte. In der Tat scheint sich das Heiligtum, das an
prominenter Stelle eine ganze Insula besetzt, nicht, wie es meistens der Fall
ist, aus einem huslichen Privatkult entwickelt zu haben. Wenn die Datierung
richtig ist, werden fr die Anlage des Baukomplexes ltere Gebude abgerissen
worden sein. Die Ausgrabung verfolgte daher zwei Hauptziele, nmlich 1. die
mgliche Vorgngerbebauung des Heiligtums festzustellen und ihren Charakter
zu bestimmen, sowie 2. datierendes Material fr die letzte Ausbauphase des
Heiligtums zu nden, der der zentrale Podiumtempel angehrt.
Hierzu wurden Grabungsschnitte am Tempelfundament angelegt, sowie an
Stellen, an denen entsprechend dem fr die Frhphase der Stadt verbindlichen
Bebauungsschema Grundstcks- und Hausmauern zu erwarten waren (Abb.
6). Fr die angenommene ltere Bebauung konnten aber bis jetzt keine
sicheren Anhaltspunkte gefunden werden, mglicherweise ist sie durch einen
byzantinischen Friedhof stark gestrt, von dem sich bis jetzt ca. 20 Grber westlich
und sdlich des Tempels fanden. Die Grber verteilen sich auf zwei Gruppen,
die sich in Ausrichtung, Bautechnik und Niveau der Bestattungen voneinander
unterscheiden und verschiedenen Zeiten zuzuordnen sind (Abb. 7). Die Grber
der frheren Gruppe sind nach Osten ausgerichtet, bestehen aus hochkant
gestellten Randsteinen und Abdeckplatten und liegen auf tieferem Niveau als die
341
der zweiten Gruppe. Deren Grber weisen meist Ziegelabdeckung auf und sind
nach Nordosten ausgerichtet. Es fanden sich keine Beigaben.
Fr das Ziel, aus den Fundamentgruben des Tempels datierendes Material zu
gewinnen, sind die Funde aus drei Grabungsschnitten von Bedeutung (Keramik
und wenige, sptestens hochhellenistische, Mnzen), die direkt im Anschlu an
das Fundament auf der West- und Sdseite angelegt wurden. Das Fundmaterial
ist noch nicht vollstndig ausgewertet, erweckt bei erster Durchsicht aber einen
einheitlich hellenistischen Eindruck, kaiserzeitliche Funde fehlen anscheinend
vllig.
Es ist beabsichtigt, in der kommenden Kampagne die Grabung fortzusetzen,
mit dem hauptschlichen Ziel, unter den byzantinischen Grbern und an bisher
nicht untersuchten Stellen des Heiligtums Aufschlsse ber die Baugeschichte
dieses Areals vor der Einrichtung des Heiligtums und im Laufe seiner Entwicklung
zu gewinnen. (s. auch u. Bauuntersuchungen)
Apsidenbau: Das in opus caementicium und unter Verwendung von Spolien
errichtete Bauwerk zwischen dem Asklepiosheiligtum und der Straenhalle stlich
der Agora ist zwar in seiner Form und Baugeschichte, bis jetzt aber weder in
seiner Funktion noch in seiner Zeitstellung bestimmt. Es handelt sich um ein
reprsentatives Bauwerk, dessen Eingangsfront durch drei Joche der Straenhalle
im Norden gebildet wird. Ihr gegenber liegt im Sden in der Rckwand eines etwa
quadratischen Saales eine Apsis auf erhhtem Niveau. Durch eine Sondage unter
dem Fubodenniveau der Erbauungsphase sollten Aufschlsse besonders fr die
Frage der Datierung gewonnen werden (Abb. 8). Das angefallene Fundmaterial
war jedoch wenig aussagekrftig, die Befunde mglicherweise nachantik gestrt.
Ein an der stlichen Auenmauer angesetzter Grabungsschnitt erbrachte dagegen
einheitliches Keramikmaterial aus der Baugrubenfllung. Die sptesten datierbaren
Scherben gehren ins 2./3. Jh. n. Chr. Dem entsprechen Keramikfragmente, die
im Gumauerwerk des Gebudes enthalten sind. Hierdurch ist freilich nur ein
vager terminus post quem gewonnen.
An den Grabungsarbeiten waren in leitender Funktion A. Filges, sowie S.
Borngrebe, M. Dirschlmayer und S. Prillwitz als Schnittaufsicht beteiligt, J.
Ullersperger und M. Braig oblag die zeichnerische Aufnahme der ergrabenen
Architekturreste.
342
Bauuntersuchungen
Der bereits vor einigen Jahren begonnene Stadtmauersurvey wurde von
U. Ruppe im Rahmen seines Dissertationsprojektes fortgesetzt. Dabei wurden
vor allem Reinigungsarbeiten durchgefhrt, die detaillierte Beobachtungen
zu Bautechnik, Umbau- und Reparaturarbeiten sowie zu den Beziehungen
zwischen der Befestigungsanlage und dem Stadtraster ermglichten. In diesem
Zusammenhang war besonders der Nachweis von Treppen wichtig, die die
Erschlieung des Mauerringes vom Stadtgebiet aus gewhrleisteten. Von
grundlegender Bedeutung ist auch der Nachweis nachhellenistischer Reparaturen
und Umbauten erheblichen Umfangs, die im Details aber noch zu analysieren
sind. Schon jetzt hat sich aber das Bild der Stadtbefestigung, wie es in der bislang
gltigen Grabungspublikation von Wiegand und Schrader gezeichnet wird,
erheblich verndert.
Von dem allgemein als Prytaneion bezeichneten Bau stlich neben dem
Bouleuterion wurde erstmalig eine steingerechte Bauaufnahme angefertigt (Abb. 9.
10). Danach zeichnet sich seine Baugeschichte in groben Zgen ab: Wie im Bereich
des benachbarten Bouleuterions drften sich auch hier zunchst Wohnhuser
befunden haben. Davon zeugen Mauerreste im sdlichen Randbereich (Abb. 10,
A + B), die dem Grundrischema der frhen Wohnhuser in Priene entsprechen.
Beim Bau des Bouleuterions wurde anscheinend zunchst nur das westliche der
beiden Wohnhuser im Bereich des spteren Prytaneion abgerissen, das stliche
blieb wohl bestehen. Erst nach dieser in ihrer Dauer noch nicht bestimmbaren
Zwischenphase entstand eine Hofanlage mit wenigen Rumen auf der Sdseite.
In der Sdostecke hatte schon T. Wiegand den heiligen Herd vermutet. Dafr
spricht in der Tat die Beobachtung, da bei einem grndlichen Umbau des
Gebudes in der Kaiserzeit dieser Bereich von einer allgemeinen Absenkung des
Fubodenniveaus um ca. 40 cm ausgenommen wurde, vielleicht aus religisen
Rcksichten. Der heute sichtbare Bau des Prytaneions gehrt wohl in die spte
Kaiserzeit. Er hat die Form eines Peristyhauses mit zentralem Hof, der an drei
Seiten von Rumen unterschiedlicher Gre umgeben ist. Zumindest die drei
Rume an der Nordseite waren von Tonnengewlben berdeckt.
Von besonderer Bedeutung fr das Verstndnis der Stadtentwicklung in
frhhellenistischer Zeit ist die Feststellung von Indizien, die auf eine Fortsetzung
der Wohnbebauung sdlich des Prytaneions in dieser Zeit hinweisen. Es handelt
sich dabei besonders um die Reste eines in Ost-West-Richtung laufenden
343
Mauerzuges auf der Linie der Insulahalbierenden aus der ersten Bebauungsphase.
Ihre Bauweise lt darauf schlieen, da es sich nicht um die Auenmauer
eines Gebudes handelte, die Wohnbebauung sich also weiter nach Sden
fortsetzte. Eine berprfung dieser Beobachtungen ist fr die Kampagne 2007
im Zusammenhang mit der Anlage einiger Grabungsschnitte in diesem Bereich
vorgesehen.
Weitere Bauuntersuchungen fanden im Heiligtum der gyptischen Gtter statt.
Hier wurden vor allem bislang unbekannte Bauteile des Tempels dokumentiert und
die Grundriaufnahme fortgesetzt. Ein wichtiges Ergebnis war die Feststellung
einer zugesetzten ffnung in der stlichen Temenosmauer, die die bereits von
T. Wiegand geuerte Vermutung, hier knne ein lteres Propylon gestanden
haben, sttzen knnte.
An den baugeschichtlichen Untersuchungen waren unter der Leitung von
A. von Kienlin bzw. A. Hennemeyer S. Ballmeier, M. Braig, C. Knobling und J.
Ullersperger beteiligt.
Fundbearbeitung und Restaurierung von Grabungsfunden (Abb. 11)
Neben der Dokumentation der neu eingehenden Funde wurde die Auswertung
der Funde aus bereits ausgegrabenen Schnitten fortgesetzt. Unter der Leitung von
B. Gossel-Raeck und U. Mandel sowie der organisatorischen Untersttzung durch
S. Prillwitz wurden diese Arbeiten von S. Armbrecht, K. Horn, J. Kahl, S. Mancuso,
K. Weber und M. Kruip durchgefhrt. Die Bearbeitung der Altfunde aus dem Haus 33
sowie aus der Grabung in der Insula D 2 lag bei F. und J. Rumscheid. Ferner wurde
die Bearbeitung verschiedener Fundgattungen durch S. Gn (Plastik), B. Weier
(Mnzen) und Z. Ylmaz (rmische Keramik) fortgesetzt. Einen Schwerpunkt der
Restaurierungsarbeiten bildete die Zusammenfgung groformatiger Gefe aus
der Zerstrungsschicht der Insula D 2. In der Fundrestaurierung waren S. Leon, K.
Radetzkyi, K. Vogler und J. Wolfram ttig. Die fotograsche Funddokumentation
lag bei B. Schdel.
Sonstiges
Nachdem die Arbeiten der ersten Bauphase des neuen Grabungsdepots
weitgehend abgeschlossen sind, soll im Winterhalbjahr die zweite Phase folgen
und in der nchsten Kampagne das Depot in Benutzung genommen werden.
344
Abb. 1: Restaurierungsarbeiten im Bouleuterion
Resim 1: Bouleuteriondaki onarm almalar
Abb. 2: Priene. Lage der hauptschlichen Arbeitsfelder
Resim 2: Priene. Asl alma alanlarnn bulunduu yerler
345
Abb. 3: Insula F 15. 1. und 2. Bebauungsphase (J. Ullersperger/A. Filges)
Resim 3: F 15 insulas. 1. ve 2. yap evreleri (J. Ullersperger/A. Filges)
346
Abb. 4: Insula F 15. 3. und 4. Bebauungsphase (J. Ullersperger/A. Filges)
Resim 4: F 15 insulas. 3. ve 4. yap evreleri (J. Ullersperger/A. Filges)
347
Abb. 5: Heiligtum der gyptischen Gtter von Nordwesten
Resim 5: Msr Tanrlar Kutsal Alan. Kuzeybatdan
Abb. 6: Heiligtum der gyptischen Gtter. Lage der
Grabungsschnitte (A. Hennemeyer/J. Ullersperger)
Resim 6: Msr Tanrlar Kutsal Alan. Amalarn yeri
(A. Hennemeyer/J. Ullersperger)
348
Abb. 7: Heiligtum der gyptischen Gtter. Byzantinische Grber sdlich des Tempels.
Resim 7: Msr Tanrlar Kutsal Alan. Tapnan gneyindeki Bizans a mezarlar
Abb. 8: Apsidenbau, sdwestliche
Innenecke
Resim 8: Apsisli yap. Gneybat i
kesi
349
Abb. 9: Prytaneion, berblick von Nordwesten
Resim 9: Prytaneion. Kuzeybatdan genel grnm
Abb. 10: Prytaneion, Phasenplan (C.
Knobling/A. von Kienlin)
Resim 10: Prytaneion. Evreler plan (C.
Knobling/A. von Kienlin)
350
Abb. 11: Restaurierung von Keramikfunden der Zerstrungsschicht der Insula D 2
Resim 11: D 2 insulas tahribat tabakasna ait keramik buluntularnn restorasyonu
351
Kltr ve Turizm Bakanl, Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrlnn
izinleri dorultusunda, Diyarbakr Mzesinin denetiminde Ilsu Baraj takn
alan iinde kalacak blgede balatlan arkeolojik almalar kapsamnda 2006
mevsiminde gerekletirilen Krtik Tepe kazlar, beklentileri aan verileriyle blge
genelindeki etkinlikler arasnda yerini ve nemini korumaktadr
1
.
Krtik Tepe Hy; Diyarbakr li, Bismil lesi, Al Ky yaknlarnda yer
alr. 2000 ylndan bu yana be dnem hlinde hykte gerekletirilen kaz
almalarndan elde edilen bulgular ve bilimsel sonular, Gneydou Anadolunun
akeramik Neolitik Dnemine nemli yeni yaklamlar getirmitir. Hallan emi,
Demirky ve ayn gibi dnemin blgede bilinen yerleim birimlerinin yan
sra, Nevali ori, St Tarlas, Biris Mezarl topluluklaryla birlikte erkenden
KRTK TEPE 2006 KAZISI
Vecihi ZKAYA*
Oya SAN
Grol BARIN
Ayta COKUN
Murat AKSOY
Feridun S. AHN
* Prof. Dr. Vecihi ZKAYA, Dicle niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji Blm 21280-
Diyarbakr/TRKYE.
vozkaya@dicle.edu.tr
1 Kltr ve Turizm Bakanl, Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrlnn izinleri
dorultusunda, Diyarbakr Mzesi denetiminde, Ereli Mzesinden nver Genin
gzetiminde; Dicle niversitesinden Yrd. Do. Dr. Oya San, Yrd. Do. Dr. Grol Barn, Ar. Gr.
Ayta Cokun, Okt. Murat Aksoy, Uzm. Feridun S. ahin ve Dicle niversitesi Fen-Edebiyat
Fakltesi Arkeoloji Blm mezunu arkeolog ve rencilerinden oluan bir heyet tarafndan
gerekletirilen kazlar, 02.07.2006 tarihinde balam ve 02.08.2006 gn sona erdirilmitir.
Olduka verimli geen almalar sonucunda Diyarbakr Mzesi Mdrlne bilimsel deeri
yksek ve grsel adan son derece nitelikli 271 adet envanterlik eser; bir o kadar nemli 228
adet etdlk eser ve tamam akeramik Neolitik Dneme ait ok sayda insan iskeleti teslim
edilmitir. almalarn btn aamalarnda bizden yardmn esirgemeyen Diyarbakr l Ktr
ve Turizm Mdr Songl Aksu, Diyarbakr Mze Mdr Nevin Soyukaya, Yrd. Do. Dr. Oya
San, Yrd. Do.Dr. Grol Barn, Ar. Gr. Ayta Cokun, Okt. Murat Aksoy, Uzm. Feridun S.
ahin, Arkeolog nver Gen ve dier mze alanlarnn yan sra, rencilerimize, Batman
Gazi Yatl lkretim Blge Okulu Mdr Sleyman Koun ahsnda tm alanlarna
teekkr bor bilirim.
352
balayan kesintisiz Neolitik Dnemin tm aamalarn kapsayan bir sre iinde,
kronolojik adan erkende yer alan Krtik Tepe, dnemin yerleim zincirinin
en nemli halkalarndan birisini oluturmaktadr. Hallan emi ve Demirky ile
benzer; ancak, zellikle gmme geleneklerinde ve mezar bulgularnda alglanan
kltrel dokusuyla, yerleim ve barnma kayglarnn tesinde, sosyo-kltrel
adan gelimi bir topluluun varlna iaret eden hykte srekli yerleimin
gerekletii anlalmaktadr. Hyn kltrel gelikinlii, zellikle, yetkin retim
tekniiyle retilmi ve zengin bezeme ieren ta bulgularnda gzlenebilmektedir.
Ayrca, inan geleneklerinin sembolik deerlerle ifade olana bulduu eserlerin
varl, Krtik Tepeyi nemli klan nedenler arasnda yer alr.
2006 mevsimi kaz almalar, hyn dou ve bat yakalarnda olmak
zere, toplam 12 amada (A1, A18, A19, A20 A21, A22, A23, A24, A25, A26, A27,
A28) gerekletirildi (izim: 1). Bunlarndan 5 x 10 m. llerindeki yedisi hyn
dou yarsnda; 5 x 5 m. llerinde olan dier be ama ise bat yakasnda yer
almaktadr. Amalarda elde edilen sonular, hyn genel kltrel dokusu ve
yerleimin yaylm asndan veri btnl salamtr. Hyn genelinde
saptanmakla beraber, ge dnem tahribat daha ok hynn bat yakasnda
younlamaktadr. zellikle mezarlarla belirginleen ge dnem tahribatnn yan
sra, tarmsal etkinlikler ve erozyonun da sebep olduu youn anmalara ramen,
hyn Neolitik dokusunun iyi korunduu gzlenmektedir.
2006 dnemi kazlar, nceki almalarda elde edilen sonular dorular
niteliktedir ki, buna gre, amalarn tamamnda iki ana kltr evresi
saptanabilmektedir. lki, farkl derinliklerde alglanabilen, dolaysyla Neolitik
katmanlar da tahrip eden Ortaa yerleimini; ikincisi ise, zgn karakterini
koruyan akeramik Neolitik evreyi ilgilendirmektedir (Grak: 1-2). Yzey derinliinde
ge dnem yerleim kalntlar ile akeramik Neolitik bulgular kark bir durumda
saptanabilmektedir. Hyn eitli nedenlerle youn tahribata uramas, zgn
Neolitik kltrel dokunun yzeye yaknlamasyla sonulanmtr.
Genelde armaanlardan yoksun mezarlarla temsil edilen ge dnem kalntlar,
tanmlama ve tarihleme sorunlar iermektedir. Yaklak 0.50 1.30 m. aras deien
derinliklerde ortaya karlan ve bu konumlar itibaryla Neolitik dokuyu tahrip
eden iskeletlerin byk ounluu dou-bat dorultusunda konumlandrlm
olmakla beraber, kazlan alanlarn yaklak tamamnda, aralarnda gmme tarz,
doku benzerlii yanstmayan; ancak, blgesel benzerleriyle koutluklar yanstan
mezarlarn, gmme tarz bakmndan baz ortak zelliklere sahip olduklar
353
gzlenmektedir. Bu olgu, zellikle, iskeletlerin ta bloklarla kapatlmasnda
gzlenmektedir. Bu uygulamann yan sra, baz iskeletlerin evresi dzgn
sralanm ta bloklarla kuatlm ya da mezarn zeri kiremitlerle kapatlmtr
(Resim: 1). Genel izlenim, ge dnem iskeletlerinin yaln ve armaanlardan yoksun
olduklar ynndedir (Resim: 2). Dorudan iskeletlerle balantl olmasa da, sz
konusu bu yerleim evresinde, ge dnemin tipik pimi toprak eserlerinin varlna
da tank olunmaktadr. 2006 dnemi bulgular arasnda an gvdeli, halka tabanl
bir vazo ile sivri dipli dar boyunlu, geni azl kk bir kap ve ince cidarl yayvan
bir kse, ge dnem bulgular arasnda yer alr ki, sz konusu veriler, daha nceki
kaz almalarnda bulunanlarla beraber deerlendirildiklerinde, mezarlardaki
yn uygulamalar ve iskeletlerin gmme tarzyla birlikte, ge dnem yerleiminin
belirlenmesinde ve bununla balantl olarak zamansal adan saptanmasnda
belirleyici unsurlar durumundadr.
Akeramik Neolitik katmanlar; insan iskeletleri, gmme armaan olarak
deerlendirilmi ta let ve farkl ta materyale ilenmi boncuk gibi bulgularn
yan sra, baz mimar tasarlar ve bunlarla balantl biimde bulunan ta letler,
ithal olduu anlalan az sayda obsidyen let ve yongalar, yerel kaynaklardan
elde edilmi akmak ta let paralarnda grlmektedir (Resim: 3-4; Grak: 3-
4). Btn bu veriler, ayn zamanda, hyn srekli yerleime ak olduuna da
kant olutururlar. Bunlarn dnda, az sayda da olsa, kemik letler de bulgular
arasnda yer alr.
Eldeki veriler nda, yerleimin mimar dokusu deerlendirildiinde, yakn
corafyasnda bulunan ve yaklak ada olan dier merkezlerin aksine, tam
anlamyla zmlenebilmi deildir. Bunun asal nedenlerinden birisi, Neolitik
katmanlarn yzeye ok yakn olmas, erozyon ve ge dnem tahribatdr. Yerleimin
mimar karakterinin zelliklerinde yol gsterici veriler az olmakla beraber, nceki
kaz almalarnn aksine, 2006 almalarnda ta mimarnin varl ve mimar
yaplanma konusunda nemli veriler elde edilmitir. Nitekim kazlan alanlarda
belirgin kerpi kalntlarn yan sra, mezarlarla balantl yuvarlak tasarl ta
dokularn ortaya karlmas, dnemine zg ve yakn evrede yaygn mimar
yaplanmann hykteki varln ortaya koymutur. Genelde yuvarlak tasarl, girift
planl ta mimarnin varl, hyk yerleiminin adalaryla olan koutluuna iaret
etmektedir (Resim: 5-6). Bunlarn yan sra, konutlarn tabanlarnn sktrlm kil
ya da akl ta deli olduu anlalmaktadr. Mimar doku hakkndaki eksiklik bir
noktaya kadar mezarlar ve ierdikleri armaanlarla giderilebilmektedir. Bununla
beraber, Krtik Tepede alt dnem hlinde gerekletirilen kazlarda elde edinilen
veriler, mimar dokunun tanmlanabilmesinde yeterli deildir.
354
Hyn iki yerleim evresi arasnda olduka uzun bir zaman aral olmakla
beraber, bu boluu bir ekilde doldurabilecek bulgulara henz tank olunmamtr.
Akeramik Neolitik evrenin, gm tarz, gm armaanlar ve llere uygulanan
geleneksel yntemler esas alndnda, birden fazla evre hlinde yaand
anlalmaktadr. Ancak bu evreleri ve geliim aamalarn kesin izgilerle ortaya
koyabilmek bu aamada erken bir adm olacaktr. Anlan bulgularda elde edilen
genel bilgiler, kk bulgular tarafndan da desteklenebilmektedir.
Yukarda irdelenen veriler nda, hyn kltrel dokusunu, snrl da olsa,
tanmlamak olasdr. Hykte temelde iki ana yerleimin varl sz konusudur.
Bunlardan en erkeni, yontma ta ve srtme ta endstrisinin egemen olduu
Akeramik Neolitik evre; ikincisi ise Ortaa ve izleyen sreci ilgilendiren ge
yerleimdir. Dolaysyla hykte yerleimler aras uzun bir zaman boluunun
varl saptanabilmektedir. zellikle l gmme gelenekleri ve l armaanlar
nda, evresine gre gelikin ve sanatsal kayglarn balad bir Neolitik
kltrn temsilcisi olduu sylenebilir ki, bu olgu bulgularn zenli iilik ve
bezemelerinde de gzlenmektedir. Ge dnem yerleimi ise, daha ok gmler
araclyla alglanabilmektedir. Amalarda belirlenebildii kadaryla hyn
tm yzeyini kapsamayan ge dnem yerleimi tabanda Neolitik katmana zarar
vermitir.
zete, Yukar Mezopotamyann en erken yerleimlerinin, besin retimine
bal kalmakszn, sedenter karakter yanstmalarnda olduu gibi, Krtik
Tepe de ayn yerleim zelliine sahiptir. Bu durum, kukusuz, yerleimlerin
barnma ve beslenme stratejilerine gre deikenlik gsterir. Yerleimin bu
karakteri dorultusunda, gnmze ulaabilen madd kltr kalntlar, Krtik
Tepe yerleiklerinin sosyo-kltrel dokular ve inan sistemlerinde de gelime
kaydettiklerini gstermektedir. Ta kaplarn ve letlerin retiminde gzlemlenen
nitelikli iilik ve estetik kaygyla btnleen yaratclk; olaslkla klt ilevli eitli
ta nesneler zerinde betimlenmi ve adalarna oranla olduka yetkin gr
betimleme sanat, Krtik Tepede ileri bir kltrn varlnda uyarc unsurlardr.
skeletler ve gmme armaan durumundaki nesneler, daha nce edinilen
bilgilerin btnle ulamas konusunda tamamlayc veriler durumundadr.
Mezar bulgular, yerel ve blge kapsamnda yaygn genel gm gelenekleri
konusunda bilgi veren aydnlatc ipular olarak, yerleimin Akeramik Neolitik
karakterini yanstmalarnn yan sra, adalaryla karlatrma olanaklar da
sunmaktadrlar. skeletlerin korunma biimlerinden alglanan ve farkl gmme
355
geleneklerinin varlna yorumlanabilecek baz uygulama farkllklarna ramen,
allan alanlarda iskeletlerin konut olarak tanmlanabilecek baz yuvarlak tasarl
ve taban dzeyinde korunmu birimlerin iinde, genelde sktrlm toprak
taban altnda yer almalar, olas intramural gmme geleneinin varlnda yol
gstericidir ki, bu da yerleik dzenin saland ve baz eilimlerin kurallatn
dndrmektedir (Resim: 5).
Mezarlarn saptandklar zgn dzeyler dikkate alndnda, ok belirgin
olmasa da, yerleimde Akeramik Neolitik evrenin farkl katmanlarda devam
ettirildiini dndrmektedir. Byk ounluu hocker, bazlar ise yar-hocker
olarak korunmu iskeletlerin konumu ve gmme armaanlarnda da alglanan
bu durum, mezarlarda saptanan dier ayrntlarla da kantlanabilmektedir. Arazi
eimlerinden kaynaklanan seviye farkllklarna ramen, gmme uygulamalar,
bulgularn eitlilii ve zenginlii asndan, alt dzeylerdeki mezar dokularnn
daha yaln; yzeye yakn olanlarn ise, zengin donanma sahip olmas bu belirlemi
dorular niteliktedir (Resim: 7-10; Grak: 5-7). Bu olgu gmme uygulamalarnn
ayrntlarnda da grlebilmektedir. rnein, dorudan toprak zemine yatrlm
farkl derinliklerdeki iskeletlerin ounluu btn hlinde, ok az ise basz
korunmutur. Yine yaygn olmamakla beraber, bazlarnn krmz a boyasyla
boyandktan sonra sv kirele kaplanmalarnn yan sra, tekil bir rnekle temsil
edilse de, dier bir uygulama rnei olarak, kemiklerin boyayla bezenmesi
buna kant olarak ele alnabilir. Sz konusu ikinci uygulama bir iskelet zerinde
saptanmtr. Anlan iskeletin kol kemii zerinde krmz boya ve tonlarnda bezek
benzeri dalgal hatlar ilenmitir. Anlan uygulamalar, l zerinde, gmlmeden
nce, baz ilemlerin yapldn aka kantlamaktadr. skeletler zerinde
benzeri ilemlerin yaplabilmesi iin, lnn yumuak dokularndan arndrlmas
zorunludur ki, bunun doruluu kabul edildiinde, atal Hyk gibi Orta Anadolu
Neolitik yerleimlerinde saptanan l gmme geleneklerini akla getirmektedir.
Mezarlarn genel dokularnda ve iskeletlerin gmme uygulamalarnda ba
gsteren tm bu farkllklara ramen, gmme armaanlar bakmndan homojen
bir yap sergilemeleri, tamamnn ayn dnemin farkl evrelerine ait olduklarna
ilikin kant olutururlar.
Anlan gmme uygulamalarnn yan sra, krlarak konulan ta kaplar,
boncuklar ve ayn malzemeden retilmi letlerden oluan armaanlarla
donatlm mezarlardan edinilen genel izlenim, dinsel kayglarla btnlemi ve
dnem iinde giderek kkleen gmme geleneklerinin varl ynndedir (Resim:
9-10). Gmme armaanlar, baz rnekler hari, genelde ortak zellikler yanstrlar.
356
Bunlar arasnda, ileni teknikleri, farkl trleri ve saysal okluklar asndan
ilk grubu genelde benzer iilie sahip boncuklar oluturmaktadr (Resim: 11).
ounluu bordo olmak zere, az sayda da olsa beyaz, sar ve siyah renkli
talardan retilen boncuklar, gmme armaan olarak iskeletlerin ayak, boyun
ve el bilekleri yaknnda bulunmu olmasna karn, bazlar da ta kaplar iinde
saptand. Silindirik biimleri ve ilendikleri malzeme asndan yakn benzerlerine
blgedeki dier Neolitik merkezlerde de tank olunmaktadr. Bunlarn yan sra az
sayda da olsa zgn iilikleri ile serpantin boncuklar ve zeri kazma yntemle
ilenmi zenli iilikli ta nesnelerin varl, gmme armaanlarnn zenginliini
ortaya koymaktadr.
ok ynl ta bulgularn yannda, hyn Akeramik Neolitik yerleiminin
belirgin sembol niteliindeki ta kaplar, bata l armaan olmak kaydyla,
gnlk gereksinimler dorultusunda da retilmilerdir. Blgenin ada
yerleimlerinde de varlna tank olunan ve krlarak l yanna braklan ta
kaplarn byk ounluu chlorit denilen bir tr siyah renkli taa ilenmi; ok az
rnek ise, mermerimsi talardan retilmitir. kinci gruba girenler daha kaba ve
bezemesiz olmalaryla dierlerinden ayrlrlar (Resim: 12-13). Chloritin blgeye
yabanc bir ta cinsi olduu anlalmaktadr; ancak, kayna konusunda bu
aamada kesin bir ey sylemek olas deildir. Obsidyen malzemede olduu
gibi, olaslkla baka bir kaynaktan salanyor olmalyd. Yerleim iindeki buluntu
durumlarndan hareketle, ta kaplarn gmme armaan olarak retilmelerinin
yan sra, gndelik gereksinimler iin de kullanldklar anlalmaktadr ki, iki
grup arasndaki fark, birincisinin daha nitelikli iilikleri, bezemeleri ve dinsel
betimlemelerinde belirginlemektedir. Gnlk kullanm iin retildii anlalan ta
kaplar ise, bezeklerden yoksun, yaln iilikleri ve kaln cidarlar ile dierlerinden
ayrlmaktadrlar. Bununla beraber, her iki grubun rneklerinde az kenarlarnda
yer alan ask delikleri ve yzeylerine ilenmi dalgal kabartma bantlardan oluan
bezemeler ortak zellikler olarak deerlendirilebilir. Dolaysyla, genel anlamda
ta kaplar bezemeleri bakmndan iki ana gruba ayrmak olasdr. Bunlardan ilkini
yaln olanlar; ikincisini ise zengin donanml olanlar oluturur. Yaln vazolarda yzey
ya olduu gibi dzeltilmi olarak braklm ya da az kenarlarnda ince kazma
bantlara yer verilmitir. Zengin geometrik bezekli olanlar ise rgeleri bakmndan
eitlilik gsterirler. Bunlar geometrik ve grl bezemeliler olarak iki ana gruba
ayrmak olasdr. Bazlarnn zerinde, yaln rnekler de olduu gibi, asma delikleri
yer alr. Geometrik bezekliler arasnda dalga motieri zellikle kaplarn az
kenarnn yan sra gvde de youn biimde kullanlmtr. Bezeme repertuarnda
357
gzlemlenen ileri taral genler veya zikzaklar da Krtik Tepe ta kap ustalarnn
beeni ile yineledikleri bir dier bezektir. Daha nceki kaz mevsiminde ender
rneklerine tank olunan ve zerinde barndrdklar grlerle hem dnemin dinsel
inanlarna hem de sanatsal anlayna nemli yaklamlar getiren grl kaplarn
olduka nik rneklerine de tank olunmaktadr (Resim: 14-19).
Krtik Tepe ta kaplarnn yakn benzerlerine, ayn younlukta olmasa da,
zellikle Hallan emide tank olunmaktadr. Ancak, Krtik Tepe rnekleri zgn
dokularyla daha gelikin ve stn nitelikli olup yerleimin karakteristik retim
unsurlar durumundadrlar. Yakn Dou corafyasnda avc-toplayc ve ilk yerleik
topluluklarda dneme zg l gmme gelenei olduu anlalan hocker tarzda
yaplan mezarn yanna l armaan olarak krk durumda konulan ta kaplarn
iine, ounlukla farkl talara ilenmi boncuklar konmutur. Kaplarn yzeyine
ilenen bezek ve grlerdeki srarl tekrarlar, dinsel inanlarn olas anlam
derinliklerine iaret etmektedir. zenli iilikleri ile dikkati eken kaplar zerinde
kazma yntemle ilenmi arlkl geometrik bezeklerin yan sra, olaslkla kutsal
anlamlar yklenmi hayvanlarn varlna da tank olunmaktadr ki, bunlarn banda
akrepler ile ylanlarn oluturduu kompozisyonlar, kular ve da keileri gelmektedir.
Bunlarn yan sra, paralar hlinde korunmu dikdrtgenimsi-oval biimli bir kabn
iki tarafnda, tm yzeyi dolduracak ekilde ilenmi iki ayr gr; ii taral dama
motieri hlinde blnm gvdeleri, yukar kalkk ve gvdeye paralel ilenmi
kuyruklar, cepheden ilenmi balarnda verilmi gzleri ve dalgal boynuzlar
ile drt ayakl hayvan ve ku karm bir yarata benzemektedirler (Resim: 14-
19). Daha ok Yakndou sanatnn sfenkslerini anmsatan bu anlatmlar, yine
kark yaratk grleriyle bezeli ta nesnelerle birlikte ele alndklarnda, dinsel
inan biimlerinin somut sanatsal ifadeleri olarak yorumlanmalarnda zorlaycdr.
Bu trden bezeli kaplarn az sayda bulunmas ve l armaan olarak ortaya
karlmas da bu varsaym dier bir ynden dorulamaktadr. Ayrca, sadece
iki mezarda bulunmu ve zerinde tekil karmak grler ieren chlorite ilenmi
nesnelerin varl, sz konusu betimlemelerin, dinsel inan biimlerinin sanata
yansm simgeleri olduunu kukuya yer brakmayacak biimde kantlamaktadr.
Dolaysyla, kazlardaki buluntu durumlar ve yzeylerine ilenmi grleri ile Krtik
Tepe ta kaplar, baz iskeletler zerinde varl grlen l gmme trenlerinde
kullanlm ve krlm biimde mezarlara armaan durumunda braklm olarak,
zelde Krtik Tepe yerleiklerinin, genelde ise dnemin baz inan geleneklerinin
simgesel ifadelerinin ve inan biimlerinin alglanmasnda nemli somut veriler
durumundadrlar. Ayrca, beslenme ve barnma gibi iki temel kaygyla yerleik
358
dzene gemi topluluklar arasnda, temel gereksinimleri karlayacak retim
yntemlerinin tesinde, estetik kaygyla ekillendirilmi ve sanat eseri olarak
yorumlanabilecek bulgularn varl, Krtik Tepenin gelikin bir kltrn temsilcisi
olarak deerlendirilmesini zorunlu klmaktadr.
Hyn Akeramik Neolitik Dnemde srekli yerleildiine ilikin kantlar, ta
kaplarn koutunda, dier ta letlerden de gelmektedir. Buluntu durumlarna
gre l armaan ve gndelik gereksinimler iin retildikleri anlalan ta
letler; havanelleri, tme ve ezgi talar, kesici ve delici letler ile baltalardan
olumaktadr. ounluu yerel talara ilenmi olmakla beraber, dier bulgularda
da tank olunduu zere, iilik ve dier ayrntlaryla daha zenli yap sergileyen
baz gmme armaanlar, ta kaplar gibi, chlorite ilenmitir. Baltalar, deiik ta
trlerine ilenmi olarak, boyutlar bakmndan farkllklar ierseler de, zde benzer
biimsel zelliklere sahiptirler. Orta kesimlerinde sap delikleri olan sz konusu
baltalarn gmme armaan olanlar zenle ekillendirilmi biimsel btnle
sahip olmalarna karn, mezarlardan bamsz bulunanlarn ounluu, daha
kaba ve kullanmdan kaynaklanan anmalar ierir (Resim: 20). Sz konusu
letlerin ounluu ilevsel olmakla beraber, ortalar yivli, yzeyleri kazma
yntemle bezeli olan baz bulgularn hangi ama dorultusunda ekillendirildikleri
anlalamamaktadr. levleri aklanamasa da, benzer zelliklere sahip ta
nesnelerin varlna, ayn gibi blgenin dier yerleim birimlerinde de tank
olunmaktadr. Orta kesimlerinde anmadan kaynaklanan yivler bulunan ve
bazlar kazma geometrik bezekler ieren ayn rnekleri, daha keli,
dikdrtgenimsi biimleri ve keskin prolli yivleri ile Krtik Tepe rneklerinden baz
farkllklar ierirler. Cafer Hykn ge safhasnda bulunan benzer nesneler ise,
Krtik Tepedekilere, gerek form gerekse bezeme dzeni asndan daha ok
benzemektedir.
zde ta baltalara benzemekle beraber, yaklak yuvarlak biimleri, daha
kk boyutlar ve teknikleri bakmndan daha zenli retilmi letler (mace
heads), younluklu olarak gmme armaan olarak kullanlmtr. Yzeyleri zenle
ilenmi; sap delikleri ortada boumlu ve kullanmdan kaynaklanan anma izleri
iermezler. Ritel amal ilendikleri, buluntu durumlarndan ve ilevsel olmayan
biimsel zelliklerinden anlalmaktadr (Resim: 21).
Dierlerinin yan sra, Krtik Tepe bulgular arasnda yer alan zoomork
havanelleri, yerleimin Yukar Mezopotamyann dier Akeramik Neolitik
kltrlerle olan ban gstermesi bakmndan ayr bir neme sahiptir (Resim:
359
22). Mezarlardan bamsz bir ekilde bulunmu ve ayrnt iermeyen kaba
rneklerinden farkl olarak, zenle ilenmi gvdeleri ve daha ok bir da keisini
anmsatan hayvan ba ile sonlandrlm st bitimleriyle gmme armaan amal
deerlendirilmi sz konusu bulgular, Hallan emi, Nemrik 9 ve Abu Hureyrada
bulunmu zoomork havanelleriyle biimsel ve ilevsel adan balantl olarak,
ritel nesneler durumundadr.
Biimsel zellikleri ve bezeksel donanmyla zgn doku sergileyen dier bir
bulgu, gmme armaan olarak niktir. Her iki tarafta kabartma hatlarla blnm ve
bitimleri oval sonlandrlm nesnenin bombeli gvdesi, kazma yntemle ilenmi
zikzak yivlerle donatlmtr. Bir ucunda ise ibkey derin bir yiv yer alr. ada
Akeramik Neolitik yerleimlerde benzerlerine tank olunmayan ta nesneyi, ilevsel
olmayan biimsel zellikleri ve gmme armaan olarak bulunmas nda, ritel
amal kullanlm bir tren baltas olarak deerlendirmek olasdr. Benzer amal
retilmi dier nesnelerde olduu gibi, sz konusu bulgu da olaslkla chlorite
ilenmitir (Resim: 23).
ounlukla gmtlerle balantl olarak bulunmalar nedeniyle gm armaan
olarak dier bir zgn buluntu grubunu da sunu talar oluturmaktadr. Hallan
emi bulgular arasnda, varl rapor edilmeleri dnda, benzerlerine tank
olunmayan sz konusu nesneler, l armaan olarak btn hlinde korunduklar
gibi, ta kaplarda olduu gibi, krlm hlde braklmlardr (Resim: 10). Genelde
kremsi beyaz taa ilenmi sunu talarnn, az sayda da olsa, andezitten retilmi
olanlar da grlmektedir. Tabanda yayvan yuvarlak; kenarlar haf kabartlarak
silmelendirilmi olan sz konusu bulgularn yzeyleri ibkey derinlik ierir ve
farkl boyutlara sahiptirler. Buluntu durumlaryla dorudan uyum gstermese de,
biimsel zellikleri nedeniyle, gnlk hayatta da kullanldklar sylenebilir.
Bulgular, ierdikleri anlam derinlikleri itibaryla, buluntu durumlaryla da
balantl olarak, daha ok Krtik Tepe yerleiklerinin inan gelenekleriyle
ilgilidirler. Dier bir ifadeyle, dnemin topluluklarnn kltrel dokular, inanlar
dorultusunda rettikleri nesneler araclyla alglanabilmektedir. Her bulgu kmesi
kendi asndan bilinmeyene yeni yaklamlar getirmektedir. Bunlardan birisi de,
daha nceki kaz mevsimlerinde de bir mezarda rnekleri karlan grl ta
nesnelerdir. Hocker tarzda gmlm bir iskeletle balantl olarak gm armaan
durumunda ele geirilen ve toplam alt adet olan grl ta nesnelerin zerinde
360
kei bal, ar gvdeli(?) kark yaratklar ilenmitir (Resim: 24). Ta kaplarn
ve eitli ritel nesnelerin retiminde de kullanlan chlorit ta paracklar zerine
ilenmi grlerin dinsel ierikli olduklar aktr. Her gmde bulunmamalar ise,
toplumsal inan geleneklerinde farkl statlerin varlna yorulabilir.
Ortaya karlan bulgular Krtik Tepede yaygn bir yontma ta let retim
geleneinin varln kantlamaktadr. Srtme ta letler kadar youn olmasa da,
yontma ta rnler de kayda deer ounluk gsterirler. Bunlar arasnda yerel
kaynaklardan elde edilmesi nedeniyle akmak ta letler saysal oklua sahiptirler.
Dierleri ise obsidyen letlerden oluur. Daha nce de belirlendii zere, blgeye
yabanc olan obsidyenin baka kaynaklardan temin edildii dnldnde, en
azndan Krtik Tepenin kapal bir kltr olmaktan ok evresine duyarl bir merkez
olduu anlalmaktadr ki, bu olgu, yukarda da deinildii zere, retimin dier
dallarnda da grlmektedir. Yontma ta letlerin ilevsel ve biimsel analizleri,
dier bulgular koutunda, Krtik Tepenin zamandizin oluumuna k tutabilecek
nitelikte olduklarn gstermektedir. Tip olarak baz blgesel koutluklar da ieren
Krtik Tepe yontma ta letleri, Yukar Dicle Vadisinin ada dier yerleimleri
ile birlikte, Zagros yresi rnleriyle ak benzerlikler gsterirler. Bu olgu, ayrca,
yuvarlak tasarl konutlarda ba gsteren yerleim dzeninde ve sembolik
tasvirlerde de kendini gstermektedir.
Kazlar, Akeramik Neolitik Dnemin zgn retim gelenekleri olan yontma ta
ve srtme ta tekniiyle biimlendirilmi eitli ve nitelikli buluntularn varln
ortaya koyduu gibi, kemik letlerin de gelikin rneklerini vermitir. Bu yndeki
bulgular, dierlerinde olduu gibi, gmme armaan olarak ortaya karlmalarnn
yan sra, bamsz olarak da ele geirilmitir. Ancak ounluu gmme armaan
niteliindeki in situ bulgular, iilikleri ve dier zellikleriyle daha nitelikli olup
estetik kayglarla retilmi rnler olarak gelikin bir sanat anlaynn temsilcileri
durumundadr. ok az sayda kazma yntemle bezenmi bulgularn varl da
sz konusudur. levsel letler daha ok bz ve dilgilerden ibarettir. Bu letlerin
yaklak tamam perdahl ve bezemesiz olup, ounluu paralar hlinde ele
geirilmekle birlikte biimsel olarak tanmlanabilir durumdadr.
Sonu olarak, Akdeniz uygarlnn nemli temsilcilerinden olan Anadolu
corafyasnn Yukar Dicle Vadisi kapsamndaki arkeolojik gemii, kltrel zenginlii
ve alt yaps dne kadar ok az bilinmekteydi. Gneydou Anadolu Blgesinde
361
Ilsu Baraj Projesi kapsamnda gerekletirilen arkeolojik almalar arasnda,
Krtik Tepede 2000 ylndan bu yana be dnem boyunca gerekletirilen kazlar
ve bu etkinliklerden elde edilen veriler, blge genelinde yaplan dier almalarla
birlikte, Anadolunun Akeramik Neolitik Dneminin anlalmas asndan nemli
veriler sunmutur. Dnemine zg yetkin retim teknikleriyle retilmi bulgular
ile Krtik Tepe, blgedeki ada yerleimlerle (Hallan emi, Demirky, ayn)
byk oranda koutluklar gsterdii gibi, zellikle Zagros yresi kltrleriyle
ilikilerin anlalmasnda baz ipular sunmaktadr. Epipaleolitik Dnemle birlikte,
henz besin retiminin yaplmad bir evrede kesintisiz yerleimin nemli bir
kant durumunda deerlendirilebilecek Krtik Tepenin, bulgulardan edinilen ilk
izlenimler nda, zellikle ta rnlerinin eitliliinde, iilik ve bezemelerinde,
ada yerleimlere oranla, hem evresiyle balantl, hem de koutlarna
gre daha gelikin bir kltrn temsilcisi olduunu varsaymak olasdr. Kltrel
dokusuyla, Anadolu ve Yakndou arkeolojisinde nemli bir yere ve birikime
sahip olduu anlalan Krtik Tepenin, Yukar Dicle Vadisinde oluturulan ilklerin
nemini ve kresel uygarlk adna atlan dev admlarn varln ortaya koymutur.
zellikle baraj inaatlar nedeniyle barndrd kltrel unsurlarla gizemini
koruyan ve bundan kaynaklanan bilimsel ilgiyi zerinde toplayan Yukar Dicle
Vadisinde yaplan kazlar, evrensel kltrn olumasnda blgenin, dolaysyla
Anadolunun pay sahipliini belgelemektedirler. Blgenin ayn ile snrl
olarak kavranan kltrel alt yaps ve arkeolojik gemiinin, Krtik Tepe, Hallan
emi, Demirky, Nevali ori ve Gbekli Tepe gibi yerleim birimlerinde yaplan
almalarla, bilinenden daha erken ve daha zengin olduu ortaya konmutur.
Elde edilen bilimsel sonular, ayn zamanda Anadolunun bilinen dokusunun
tarihsel olarak erkene ekilmesine de neden olmutur. Arkeolojik almalara
konu olan yerleimlerin her biri kendi alanlarnda yeni yaklamlar sunarken, asal
yaamsal gereksinimlerin karlanmasnda, konut retiminde, gmt dokusunda,
let retiminde, dinsel inanlarn geliiminde ve bunlar simgeleyen tasvirlerin
ilenmesinde ortak kltrel deerlere sahip olduklar anlalmtr. Btn bu
kltrel gelimelerin en iyi kavrand yerlerden birisi de Krtik Tepedir. Devam
edecek olan kazlarda, toprak derinliinde sakl deerleriyle Krtik Tepe, kresel
uygarlkta devrim olarak nitelendirilen Akeramik Neolitik Dnemin bilinmezlerine
yeni yaklamlar getirebilecek nitelie sahiptir.
362
KAYNAKA
ZKAYA, V.-O., SAN, Krtik Tepe Arkeolojik Kazlar, Kaz Sonular Toplants
XXIII.2, (2002), 423-34.
ZKAYA, V., O. SAN - H. Yldzhan, Excavations at Krtik Tepe: 2000, N. Tuna
et al. (eds.), Salvage Project of the Archaeological Heritage of the Ilsu and
Carchemish Dam Reservoirs Activities in 2000, (2002), 739-58.
ZKAYA, V. - O. SAN, Krtik Tepe 2001 Kazs, Kaz Sonular Toplants XXIV.2,
(2003) 423-36.
ZKAYA, V - O. SAN, Excavations at Krtik Tepe:2001, N. Tuna et al. (eds.),
Salvage Project of the Archaeological Heritage of the Ilsu and Carchemish
Dam Reservoirs Activities in 2001, (2004), 669-693.
ZKAYA, V., 2002 Yl Krtik Tepe Kazs, Kaz Sonular Toplants XXV (2004)
103-116.
ZKAYA, V., Krtik Tepe: An Early Prepottery Neolithic Site in The Upper Tigris
Valley, Anadoluda Dodu. Festschrift fr Fahri Ik zum 60. Geburstag,
(2004) 585-599.
ARBUCKLE, B. S. V. ZKAYA, Preliminary report on the vertebrate fauna from
Krtik Tepe: An early Aceramic Neolithic site in southeastern Turkey, (in
print).
363
izim 1: Krtik Tepe, topograk plan
Grak: 1
364
Grak: 2
Grak: 3
365
Grak: 6
Grak: 5
Grak: 4
366
Grak: 7
Resim 1: Ortaa mezar
367
Resim 3: akmakta letler
Resim 2: Ortaa mezar
368
Resim 4: Obsidyen letler
Resim 5: Mezar ile birlikte yuvarlak tasarl yap
369
Resim 7: Akeramik Neolitik hocker iskelet
Resim 6: Yuvarlak tasarl yaplar
370
Resim 8: Akeramik Neolitik yar-hocker iskelet
371
Die Arbeiten des Jahres 2006 orientierten sich im Wesentlichen an den
zwischen 2003 und 2005 erzielten Ergebnissen
1
. Es ergaben sich dabei vier
Arbeitsschwerpunkte:
A: Die Freilegung der kaiserzeitlichen Struktur und ihrer Vorgngerbebauung
im Zentrum des Gipfelplateaus;
B: Die weitere Untersuchung der Topographie im sdstlichen Plateaubereich
unter Einschluss des bergangs zum stlich vorgelagerten Feld E;
DAS ZENTRALHEILIGTUM DES LUPITER DOLICHENUS
AUF DEM DLK BABA TEPES BEI
DOLICHE - FORSCHUNGEN DES JAHRES 2006
Mehmet NAL*
Michael BLMER
Engelbert WINTER
* Dr. Mehmet NAL, Museum Gaziantep/TRKYE.
M. BLMER, M.A., Institut fr Klassische Archologie und Frhchristliche Archologie der
Westflischen WilhelmsUniversitt Mnster, Domplatz 20-22, 48143 Mnster,/ALMANYA.
Prof. Dr. E. WINTER, Forschungsstelle Asia Minor im Seminar fr Alte Geschichte der
Westflischen WilhelmsUniversitt Mnster, Georgskommende 25, 48143 Mnster/
ALMANYA (email: ewinter@unimuenster.de).
1 Vgl. zu den bisher auf dem Dlk Baba Tepesi durchgefhrten Arbeiten F. Bulgan - A. Schtte-
Maischatz - E. Winter, Forschungen in Doliche 2001, KST 24, 2, 2003, 197 ff., H. Gllce
- A. Schtte-Maischatz - E. Winter, Forschungen in Doliche 2002, KST 25, 2, 2003, 29 ff.; T.
Prinz - E. Winter, Aus dem All zu den Gttern. Ein interdisziplinres Forschungsprojekt in
der Kommagene (Sdosttrkei), Forschungsjournal der Universitt Mnster 13, 2005, 30 ff.;
H. Gllce - M. Blmer - E. Winter, Forschungen in Doliche 2003, KST 26, 1, 2004, 53 ff.; E.
Winter - M. Blmer, Iupiter Dolichenus Der Gott auf dem Stier. Ein orientalischer Kult und
seine Ursprnge, AW 36. 4, 2005, 79 ff.; E. Winter - M. Blmer, Doliche und das Heiligtum des
Iupiter Dolichenus auf dem Dlk Baba Tepesi. 1. Vorbericht (2001-2003), IstMitt 55, 2005,
191 ff.; H. Gllce - M. Blmer - E. Winter, Das Zentralheiligtum des Iupiter Dolichenus auf
dem Dlk Baba Tepesi bei Doliche. Forschungen in Doliche 2004, KST 27, 1, 2005, 105 ff.; E.
Winter - M. Blmer, Doliche. Eine Stadt an der Schnittstelle der Kulturen. Ein Fhrer durch das
Stadtgebiet und das Heiligtum des Jupiter Dolichenus. In trkischer, deutscher und englischer
Sprache (2006); F. Bulgan - M. Blmer - E. Winter, Das Zentralheiligtum des Iupiter Dolichenus
auf dem Dlk Baba Tepesi bei Doliche. Forschungen des Jahres 2005, KST 28, 1, 2006 (im
Druck); M. Blmer - E. Winter, Der Dlk Baba Tepesi und das Hauptheiligtum des Iupiter
Dolichenus. 2. Vorbericht (2004-2005), IstMitt 56, 2006 (im Druck) und E. Winter (Hrsg.),
ATPI ANTPOOS KOMMAHNH. Neue Funde und Forschungen zwischen Taurus und
Kommagene, AMS 60 (Bonn 2007) (in Vorbereitung).
372
C: Die Fortsetzung der Grabung im nordstlichen Plateaubereich unter
Einschluss des bergangs zum stlich vorgelagerten Feld E;
D: Untersuchungen im bislang noch unerforschten nordwestlichen Bereich
des Grabungsareals auf dem Dlk Baba Tepesi.
Die mit Mitteln der Deutschen Forschungsgemeinschaft auf dem Dlk Baba
Tepesi bei Doliche, 10 km. nordwestlich von Gaziantep gelegen, durchgefhrten
Untersuchungen fanden in der Zeit vom 31. August bis 13. Oktober 2006 statt.
Den beantragten Arbeiten wurde seitens der Generaldirektion fr Denkmler und
Museen in der Trkei mit Schreiben vom 07.08.2006 (2006/IKGY/328609) die
Erlaubnis erteilt
2
.
Zu A: Vorrangige Bedeutung kam dem Ost-West orientierten Bau in der Mitte
des Gipfelplateaus zu, von dem Teile unterhalb der Aufschttungen der 90er
Jahre im Verlauf der Kampagne 2005 freigelegt werden konnten. Besonders viel
versprechend war zudem die Aussicht, die hier angetroffene spteisenzeitliche
Vorgngerbebauung weiter freizulegen. Zur Klrung dieser Fragen wurden
die beiden Schnitte 06-01 und 06-08 angelegt
3
. Dabei konnte die Westecke
des Gebudes freigelegt werden, dessen Mauern bzw. Fundamente sich zum
jetzigen Zeitpunkt in Ost-West-Richtung auf einer Lnge von 16,60 m., in Nord-
Sd-Richtung von 6,40 m. verfolgen lassen (Abb. 1). Damit stellt diese bauliche
Struktur den grten architektonischen Einzelbefund dar, der bislang auf dem
Dlk Baba Tepesi freigelegt werden konnte, dessen Deutung aber weiterhin
unklar ist und weiterer Grabungsaktivitten bedarf. Aus diesem Areal stammt
auch ein qualittvolles Relieffragment aus Basalt (Abb. 2).
2 Teilnehmende Wissenschaftler aus den Bereichen Klassische Archologie, Vorderasiatische
Archologie, Alte Geschichte, Restaurierung, Architektur- und Vermessungswesen waren
Herr Prof. Dr. Engelbert Winter (Mnster); Herr Privatdozent Dr. Werner Oenbrink (Kln); Herr
Privatdozent Dr. Andreas Schachner (Istanbul); Frau Dr. Margherita Facella (Pisa); Frau Dr.
Constanze Hoepken (Kln); Herr Dr. Wolfgang Messerschmidt (Kln); Frau Dipl.-Ing. Christiane
Brasse (Cottbus); Frau Anna Collar, M.A. (Exeter); Frau Nihan Salgar, M.A. (Kln); Frau Christine
Winkelmann, M.A. (Mnster); Herr Michael Blmer, M.A. (Mnster) sowie die Studentinnen
und Studenten Daniela Hoertsch (Mnster); Asuman Ltzer (Kln); Eva Strothenke (Mnster);
Maruchi Yoshida (Mnchen); Claas von Bargen (Berlin); Georg Neumann (Mnster); Matthias
Stanke (Mnster) und Benedikt Lasar (Mnster). Die Vermessungsarbeiten wurden von dem
ffentlich bestellten Vermessungsingenieur Herrn Dipl.-Ing. Ralf Wirtz (Essen) sowie Herrn
Mirco Balk (Essen) durchgefhrt. Die Arbeiten auf dem Dlk Baba Tepesi standen unter der
Leitung des Direktors des zustndigen Museums Gaziantep, Dr. Mehmet nal. Begleitender
Kommissar vom Museum Gaziantep war Dr. Burhan Balcolu.
3 Vgl. zur Lage aller im Text erwhnten Grabungsareale Plan 1.
373
Von groem Interesse war die Erweiterung der Schnitte 05-08 und 05-11 nach
Norden, da der Verlauf der in Ost-West-Richtung verlaufenden zweischaligen
Bruchsteinmauer, die bereits 2005 in Schnitt 05-08 teilweise erfasst, aber erst jetzt
in ihrer vollen Breite freigelegt wurde, weiter geklrt werden konnte. Unterhalb
z. T. sehr rezenter Fllschichten wurden im nordstlichen Bereich von 06-08
vorkaiserzeitliche Verfllungen angetroffen, in der sich einige eisenzeitliche
Roll- und Stempelsiegel sowie Schmuckperlen, aber auch der Halsansatz einer
attischen Amphora befanden (Abb. 3). Diese Schicht ist von Bedeutung, da sie
im Sden gegen die ca. 1,20 m. breite Bruchsteinmauer luft (Abb. 4). Die Mauer
stellt offenbar einen lteren Bauzustand des oben erwhnten Baus dar. Die
Datierung des Fundmaterials gibt einen terminus ante quem fr die Errichtung der
Bruchsteinmauer.
B: Um die Struktur des Iupiter-Dolichenus-Heiligtums weiter zu klren und der
Frage nachzugehen, inwieweit die sich in der Gelndeformation abzeichnende
Gliederung in eine obere Hauptterrasse und eine sich auf tieferem Niveau
erstreckende Terrasse (Flche E) im Architekturbefund wieder ndet, wurden die
Schnitte 06-04/05/07/10/12 angelegt. Insgesamt konnte hier eine Flche von ca.
110 qm freigelegt werden, die einen umfassenden Ausschnitt des sdstlichen
Temenosbereiches erfasst, der im bergangsbereich der Hauptterrasse zur
unteren Terrasse (Flche E) liegt.
Die freigelegte Flche wird von einer greren Anzahl an Mauerstrukturen,
Einbauten und Pasterbereichen geprgt, die verschiedenen Phasen der
Nutzung des Gipfelareals zuzuordnen sind (Abb. 5). Zunchst lsst sich mit
einem offenbar als Fundamentlage grtenteils auf dem anstehenden Felsen
aufruhenden zweireihigen Mauerzug eine in der mittleren Kaiserzeit (2. Hlfte 2.
/ 1. Hlfte 3. Jh. n. Chr.) errichtete Mauer fassen, die aufgrund ihrer Ausdehnung
als Umfassungsmauer, vielleicht als Begrenzungsmauer der Hauptterrasse
des Iupiter-Dolichenus-Heiligtums, angesprochen werden kann (Abb. 6). Wohl
zeitgleich mit ihr wurde auerhalb des ummauerten Bezirks eine Pasterung
aus groen polygonalen Basaltplatten verlegt, wie sie bereits an anderen Stellen
des Zentralplateaus angetroffen wurde. Die einzelnen, in unterschiedlichen
Grabungschen freigelegten Partien des ausgedehnten Basaltpasters weisen
nur geringe Hhenunterschiede auf. Somit verfgten whrend der mittleren
Kaiserzeit sowohl die Hauptterrasse als auch die Flche E ber ein durchgehendes
Platzpaster.
374
Die heutige Gelndeformation des Dlk Baba Tepesi mit einem hher
gelegenen Hgelbereich und einer nach Osten durch eine Gelndekante
abgesetzten niederen Ebene fhrte zur Annahme einer Gestaltung des Iupiter-
Dolichenus-Heiligtums in Form zweier, im Gelndeniveau abgestufter Terrassen.
Diese Hypothese ndet nunmehr in den Befunden der Schnitte 06-04, 06-05, 06-
07, 06-10 und 06-12 Besttigung. Sollte sich zudem die Annahme besttigen, dass
einige der freigelegten Mauerstrukturen die Fundamentlagen der kaiserzeitlichen
Terrassierungsmauer bzw. Temenosmauer der oberen Terrasse darstellen, dann
liee sich das Heiligtum des Iupiter Dolichenus zu einer Gruppe vergleichbarer
Gipfel- und Bergheiligtmer der kleinasiatisch-nordsyrischen Regionen
hinzurechnen. Diese konstituieren sich in der Regel durch einen (oder mehrere)
ummauerte(n) Bezirk(e) mit einem zentral innerhalb des Temenos errichteten
Tempelgebude.
Im nrdlichen Schnittbereich von 06-10 kamen vermehrt Perlen und
Amulette, z. T. noch mit ihrer originalen Bronzeaufhngung, zutage, die auf
eine Fundkonzentration hindeuteten (Abb. 7). Weiteres, vorsichtiges Abtiefen
der zentralen Fundzone und des unmittelbar anschlieenden Bereichs ergab
schlielich eine umfangreiche Funddeponierung in situ. Mit fortschreitender,
sorgfltiger Freilegung konnte ein ungestrter Perlen- und Siegelhort bestehend
aus insgesamt 198 Perlen, Skaraboiden, Schmucksteinen, Stempelsiegeln und
Rollsiegeln dokumentiert und geborgen werden (Abb. 8).
Der Hortfund aus dem Schnitt 06-10 ist in mehrfacher Hinsicht von Bedeutung.
Zunchst besttigt er das Jupiter Dolichenus-Heiligtum durch seinen hohen Anteil an
30 Stempelsiegeln und 17 Rollsiegeln als einen der fundreichsten Grabungspltze
in der Sdosttrkei fr diese Fundgattungen. Darber hinaus ist insbesondere die
Fundvergesellschaftung von besonderem Interesse, da nunmehr auf dem Dlk
Baba Tepesi erstmals eine grere Anzahl von Stempel- und Rollsiegeln, Perlen
und Amuletten im Verbund in situ geborgen werden konnten.
C: Im Nordostareal, wo bereits in den Vorjahren eine grere
zusammenhngende Flche mit einer komplexen Bebauung freigelegt worden
war, sind mit den Schnitten 06-02 und 06-03 zunchst zwei Erweiterungen nach
Nordosten angelegt worden. In Schnitt 06-03 setzt sich die bereits in 04-02
angetroffene rmerzeitliche Quaderauer nach Norden fort (Abb. 9). 3-4 Lagen
sind noch erhalten. Nach Westen ist der Mauerspiegel in noch sehr gutem
375
Zustand, nach Osten ist er stark verwittert. Dies hngt mit der Funktion der Mauer
zusammen. Sie diente zur Terrassierung, die Witterung hat den weichen Kalkstein
auf der freiliegenden Ostseite der Mauer stark beschdigt. Auf der Westseite
sind die unteren beiden Lagen der Mauer in Fllschichten der frhen Kaiserzeit
eingetieft, die auf dem anstehenden Fels grnden. Frhere Horizonte fehlen hier.
In einem Abstand von zwei Metern nach Westen hat man parallel zur Mauer einen
Drenagegraben angelegt, der aus Bruchsteinen gesetzt und mit Kalksteinplatten
abgedeckt ist (Abb. 10). Eine groe Menge frh- und mittelkaiserzeitlicher Keramik
datiert die Mauer ins 2. Jh. n. Chr. Insgesamt erwies sich das Keramikaufkommen
in den Befunden sdwestlich der Mauer als hoch und aussagekrftig. Auffllig ist
vor allem eine Hufung von ESA-Fragmenten, darunter auch verschiedene Bden
mit Grafti. Ein schner Einzelfund ist eine rmische Gemme aus rotem Stein, die
einen Mann im Gewande eines rmischen Ofziers ber einem Altar opfernd zeigt
(Abb. 11).
Um den weiteren Verlauf der rmischen Terrassenmauer nachzuvollziehen,
ist nrdlich von 06-02 in einem Abstand von 5 m. der Schnitt 06-11 begonnen
worden. Auch hier lsst sich die Mauer ber den gesamten Schnitt fassen (Abb.
12). Die Befundsituation prsentiert sich weitgehend identisch. Westlich der Mauer
bendet sich eine mittelkaiserzeitliche Verfllung, nach Osten der Mauerversturz
und weitgehend fundleeres Verwitterungsmaterial. Hervorzuheben ist aber das
Stck eines rmischen Lamellenpanzers aus Bronze, der wie die zahlreichen
anderen Funde von rmischen Militaria ein wichtiges Indiz fr die Anwesenheit
rmischer Militrs darstellt.
Vielleicht um das Fragment einer Lampe handelt es sich bei dem herausragenden
Fundstck aus diesem Areal, das Fragment eines sptrmischen dichromatischen
Diatretglases, das je nach Lichteinfall opak jadegrn oder bernsteinrot ist. Dieser
Farbwechsel von grn zu rot ist auer bei dem Stck vom Dlk Baba Tepesi
nur noch bei dem berhmten Lycurgus-Diatret in London zu beobachten, dessen
Fundort unbekannt ist. Generell sind dichromatische Glasfragmente selten und der
Neufund vom Dlk Baba Tepesi untermauert nun den Eindruck, dichromatische
Glser seien eine Spezialitt Kleinasiens gewesen.
D: Mit den Schnitten 06-09 und 06-13 ist erstmals im bis dahin nicht untersuchten
Bereich im Nordwesten des Zentralplateaus gearbeitet worden. Ausschlaggebend
fr die Wahl des Grabungsareals waren zahlreiche gleichfrmige groe Werksteine,
376
die hier im Zuge der Baus von Antennen aus dem Boden gerissen worden waren.
Trotz der geringen Gre der bislang freigelegten Flche und obwohl die Arbeiten
aus Zeitmangel nicht gnzlich abgeschlossen werden konnten, zeigt sich eine
interessante Befundsituation. Deutlich zu fassen ist die Nordwestecke eines
greren Baus aus Kalksteinquader rmischer Zeit (Abb. 13). Zwei Lagen sind
bisher zu fassen. In der von diesem Bau eingeschlossenen Ecke beginnt unter
durchmischten Fllschichten zunchst ein Horizont mit vorwiegend hellenistischen
und frhrmischen Funden. Er liegt auf einer Schicht, die dicht mit kalzinierten
Knochen durchsetzt ist und hellenistische Funde, aber auch spteisenzeitliches
Material enthielt, darunter Fibeln und Stempelsiegel. Unterhalb dieser Schicht
beginnt ein rein spteisenzeitlicher Horizont, der jedoch nicht mehr abschlieend
behandelt werden konnte.
Auch auerhalb des Gebudes liegt unterhalb einer massiven Strung
durch eine groe verfllte Grube ein hellenistischer Horizont, darin ebenfalls
spteisenzeitliche Kleinfunde, u.a. Schmuckperlen, Fibeln, Stempelsiegel und
ein Horusaugenamulett (Abb. 14). Zum ersten Mal konnten hier auch mehrere
Fragmente von Terrakottareliefs entdeckt werden.
Architektur/Bauornamentik
Bereits im Verlauf frherer Grabungskampagnen 2003 - 2005 waren zahlreiche
Bauglieder der Kaiserzeit, die als Spolien in der sptantiken und mittelalterlichen
Bebauung verbaut waren, freigelegt worden. Eine besonders hohe Funddichte
monumentaler Bauglieder aus Kalkstein zeigte sich im Nordostareal, wo auch
whrend der Grabungen 2006 weitere Stcke vollstndig oder teilweise freigelegt
werden konnten.
Art und Mae der einzelnen Bauglieder verweisen auf eine ursprngliche
Zugehrigkeit zu einer monumentalen Sakralarchitektur. Die Gre mancher
Architekturteile erlaubt zudem eine Zuordnung zum zentralen Sakralbau des
Heiligtums, dem Tempel des Iupiter Dolichenus. Sicher benannt werden kann
dessen korinthische Bauordnung sowie eine Auslegung nach rmischen
Formprinzipien. Die architektonische Form und damit der Bautypus bleiben aber
weiterhin unklar auch wenn aufgrund der Mae der Bauglieder ein Prostylos mit
vorgestellter Sulenhalle vorstellbar ist.
377
Fazit und Perspektiven
Bereits seit langem hat man vermutet, dass sich auf der weit sichtbaren
Bergkuppe des Dlk Baba Tepesi das Zentralheiligtum des Iupiter Dolichenus
befunden habe, und dass dort bereits in vorhellenistischer Zeit eine wichtige
Kultsttte fr den im gesamten nordsyrischen und sdostanatolischen Raum
verehrten Sturm- und Gewittergott Tesub-Hadad existierte. Auch wenn einzelne
Funde aus frherer Zeit stammen, datiert die lteste bislang sicher fassbare Phase
des Dlk Baba Tepesi in achaimenidische Zeit. Zwar gibt es nur wenige Hinweise
auf die Ausgestaltung des Gipfels in dieser Zeit, doch zeigt der Fund einer nach
persischen Vorbildern gearbeiteten Stierkopfprotome aus dem Jahre 2005, dass
bereits reprsentative Architektur existierte. Auffllig ist das Spektrum der frhen
Funde, vor allem die groe Menge von Schmucksteinen und Siegeln. Insgesamt
konnten bis zum Ende der Kampagne 2006 ber 800 Schmucksteine sowie 225
Stempel- und Rollsiegel geborgen werden. Nahe liegend ist, diesen Funden eine
kultische Funktion zuzusprechen, wahrscheinlich stellen sie Opfer dar.
Der bergang von der Perserzeit zum Hellenismus ist wie die gesamte
hellenistische Phase des Heiligtums bislang weniger gut belegt. Mnz- und
Keramikfunde belegen zwar die Nutzung des Platzes, ein geschlossener
hellenistischer Horizont ist bislang aber noch nicht zu fassen. Mit der Eingliederung
Doliches in die rmische Provinz Syria scheint es dann zu einer verstrkten
Bauttigkeit und mglicherweise Monumentalisierung des Heiligtums gekommen
zu sein. Davon geben Funde von Architekturteilen aus der frhen Kaiserzeit
Zeugnis. Es bleibt zu betonen, dass die Gestalt des Heiligtums auch fr die
rmische Zeit erst in Grundzgen zu fassen ist. Dabei zeichnet sich ab, dass das
Heiligtum aus zwei aufeinander folgenden Platzanlagen bestand. Der Hauptplatz
befand sich im Bereich des heutigen Zentralplateaus. Die monumentalen Mauern
in dessen Nordosten sind wohl als Randbebauung und Begrenzung dieses Platzes
zu deuten. Die Freichen waren mit polygonalen Basaltplatten gepastert.
Eine Zerstrung des Heiligtums durch den sasanidischen Knig Sapur I.
im Jahre 253 ist zwar wahrscheinlich, konnte archologisch jedoch noch nicht
nachgewiesen werden. Wann der Kultbetrieb in Doliche zum Erliegen kam, bleibt
ebenso ungewiss wie die Frage, ob das Ende des Kultes im rmischen Reich
Folge der Ereignisse des Jahres 253 war. Fr das 4. Jh. belegt die Einbeziehung
kaiserzeitlicher Mauern in kleinteilige Strukturen das Ende des Heiligtums. Spt-
und nachantike Bebauung lsst sich in den meisten der untersuchten Flchen
378
fassen. Insbesondere die Befundlage im Nordosten des Zentralplateaus und in
Feld E weist auf eine dichte Besiedlung. Funde von Architekturteilen mit christlicher
Symbolik machen zudem die Existenz eines Kirchenbaus, vielleicht auch eines
Klosters, wahrscheinlich.
Die bisherige Grabung auf dem Dlk Baba Tepesi vermag somit eine Vielzahl
aufschlussreicher Hinweise sowohl fr die Entwicklung des Dlk Baba Tepesi
als Kultort und Siedlungsplatz als auch generell fr die Religionsgeschichte
Sdostanatoliens zu liefern. Nachdem das seit langem in der Forschung erhobene
Desiderat, das Zentralheiligtum des Iupiter Dolichenus auf dem Dlk Baba Tepesi
zu lokalisieren, eingelst werden konnte, scheint es nunmehr mglich, sowohl die
genaue Lage des Tempels selbst zu klren als auch eine ausreichende Zahl von
Baugliedern zu nden, die es ermglichen, Aussagen ber den Grundriss und
den Aufbau des Tempels zu treffen. Die bis zum Abschluss der Kampagne 2006
geborgenen, in der Regel sekundr verbauten Architekturglieder zeigen bereits
jetzt die betrchtlichen Dimensionen des Tempels.
379
Plan: 1
Abb.: 1
380
Abb.: 2 Abb.: 3
Abb.: 4
381
Abb.: 5
Abb.: 6 Abb.: 7
382
Abb.: 8
Abb.: 10
Abb.: 9
383
Abb.: 11
Abb.: 12
384
Abb.: 13
Abb.: 14
385
Kavuan Hyk 2006 yl kazs, T.C. Kltr ve Turizm Bakanl Kltr
Varlklar ve Mzeler Genel Mdrlnn izni ve mal desteiyle, Diyarbakr
Mze Mdrlnn bakanl altnda, ahsmn katlmyla 11 Temmuz 21
Austos 2006 tarihlerinde srdrlmtr.
Kavuan Hyk kaz ekibinde, Ege niversitesinden Ara.Gr.Mcella
Erdalkran, Arkeolog Serdar Ona, rem tle ve A.Uur Aslann yan sra Ege
niversitesi Arkeoloji Blmnden 10 lisans rencisi (Selin ler, Abdullah Bilen,
Nilfer Uysal, Melis obanolu, lkay Aklan, Burcu Birinci, Bahar zdal, idem
Kaya, Mehmet zbulan ve Bill Yetim) de grev almtr.
Gerekli izinleri vererek kaznn yaplmasn olanakl hle getiren T.C. Kltr ve
Turizm Bakanl Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrlne, Diyarbakr Mze
Mdr Sayn Nevin Soyukayaya, Bakanlk temsilcisimiz Genel Mdrlkten
Murat Arka ve Diyarbakr Mzesi elemanlarna ok teekkr ederiz.
Kavuan Hyk 2006 yl kazlarnda G7, G8, G13, F4, F13 ve I11 adl
amalarda allarak aada belirtilen dnemler, sz konusu tabakalar hlinde
saptanmtr (Harita: 1).
Ortaa
G13 Amas
I.Tabaka : G13 amas, dier amalarda da olduu gibi hyn topograk
yapsna bal olarak kuzeyden gneye doru alalan bir zellik gstermektedir.
DYARBAKIR/BSL KAVUAN HYK
2006 YILI KAZI RAPORU
Glriz KOZBE*
Mcella ERDALKIRAN
Serdar ONA
* Prof.Dr. Glriz KOZBE, Ege niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Protohistorya ve nasya
Arkeolojisi ABD, 35100 Bornova-zmir / TRKYE. gkozbe@yahoo.com
Ar.Gr. Mcella ERDALKIRAN, Ege niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Protohistorya ve
nasya Arkeolojisi ABD, 35100 Bornova-zmir / TRKYE. erdalkiranmucella@hotmail.com
Serdar ONA, Arkeolog MA, serdarona@gmail.com
386
Ama iinde kuzeyde -1.39 m. gneyde ise -1.58 m. seviyelerinde ta beklerine
rastlanmaya balanmtr. almalar ilerledike bu talar, d yz kk, i
yz daha byk dere talarndan yaplm, benzerlerini getiimiz yllarda da
bulduumuz, kuzey-gney ve dou-bat ynnde uzanan ve Ortaaa tarihlenen
iki duvar hlini almtr (Resim: 1).
Duvarlardan dou-bat ynnde olan I No.lu, kuzey-gney ynl olan ise II
No.lu Duvar olarak adlandrlmtr. III No.lu Duvar ad verilen, farkl nitelikte bir
baka duvar ortaya karlmtr. Duvar, krmzms bir har iinde yer alan dzenli
kk dere talarndan olumaktayd. III No.lu Duvar, krmzms har iine har
slakken konmu ve bu alann, belki evin tabann ya da evi ikiye blen bir blme
duvar olabilecei dnlmtr. Bu yapnn, sktrlm amur tabanl, basit
olmayan byke bir yap olabilecei dnlmektedir. amur taban, -1.14 m.
seviyelerinde yer almaktadr. Duvarlarn kaldrlmas srasnda, krmzms dolgu
iinden bir kandil ve kt durumda bir sikke ele geirilmitir.
Ortaa yap kat, G13 amasnda getiimiz yllarda grld gibi ge ve
erken olarak iki evre halinde saptanmtr.
F4 Amas
I.Tabaka: lk etapta, Ortaaa tarihlenen depolama amal kp olduu anlalan
bir buluntuya ulalmtr (-1.45 m.). Daha sonra dou kesitinin altna doru
yatar vaziyette uzanm I No.lu iskelete ait tahrip edilmi kemik paralarna
rastlanmtr (-1.55 m.). b ve d plan karelerinin kesitii noktada ise II No.lu olarak
adlandrdmz iskelet ortaya karlmtr (-1.55 m.). Byk depolama kpnn
etrafn evreleyen alanda taban izlerine rastlanm ve daha sonra yaplan kaz
almalaryla bu taban belirlenmitir. Amann dou kesitinde 1.60 m. seviyesinde
sadece kafatas bulunan III No.lu iskelet, b plan karesinin kuzeybat kesitinde IV
No.lu iskelet (-1.60 m.) ile d plan karesinin gneyinde V No.lu iskelete ait kemik
paralar sz konusudur. Gmlerin tm Ortaaa aittir.
G7 Amas
I.Tabaka: -1.61 m. de, a plan karesinin kuzeydou kesine yakn bir alanda,
dou-bat ynnde uzanan 1.80 m. uzunluunda I No.lu ta duvar ortaya
karlmtr. I No.lu ta duvarn gneyinde, plan karenin dousuna paralel olarak,
387
yine dou-bat ynl uzanan ve uzunluu 1.10 m. olan II No.lu ta duvar tespit
edilmitir (-1.63 m.). Birbirine yakn seviyelerde ortaya karlm olan I ve II No.lu
ta duvarlarn talarnn boyutlarnn ve yaplarnn benzer olmas ve her iki ta
duvarn aralarnn sktrlm amurla doldurulmu olmas gz nne alndnda,
ayn dneme ait olduu, baka bir deyile karakteristik olarak Ortaa mimarsini
yansttklar anlalmaktadr. -1.71 m. de ise Ortaaa tarihlenen ve G7 amasnn
2 No.lu iskeleti olan bir gm saptanmtr.
G8 Amas
I. Tabaka: F4 amasnn kapatlmasndan sonra alan G8 amasnda, yzey
toprann kaldrlmasyla Ortaa tabakasna eriilmitir. -1.34 m. seviyesinde I
No.lu iskelet ortaya karlrken, amann byk ksmnda tespit edilen Ortaa
ta deme, talar skerek gerekletirilen slm gmler tarafndan byk zarar
grmtr. A plan karesinde ortaya kan I No.lu ukur iinde ele geirilen bir
maden bilezik ile deniz hayvan kabuklar kayda deerdir.
I11 Amas
-2.81 m. den itibaren kazlmaya balanan I11 b ve d plan karelerinde tarm
toprann ardndan Ortaa dolgusunda seviyeden aa inilmeye baland. Bu
srada, b plan karesinin kuzeybatsnda -2.99 m. seviyesinde, 54 cm. apnda ve 36
cm. yksekliinde bir tandr bulunmutur. D plan karesinde -3.38 m. derinliinde,
gneydou-kuzeybat dorultulu, 3.20 m. uzunluunda, ortalama 30-40 cm.
geniliinde karlkl iki ta yerletirilerek yaplm bir temel ortaya karlmtr.
Gney kesitin 1.80 m. kuzeyine, temelin dousuna bir sve ta yerletirilmitir. Bu
noktadan sonra duvar, daha byk talarla ina edildii iin dorultusunda kayma
olmutur. Yaklak ayn seviyelerde, plan karenin batsnda ve dousunda akl
ta dolgulara rastlanmtr. Bunlarn douda olanndan demir bir bak, b plan
karesindeki dolgu topraktan ise bir adet demir ivi ele geirilmitir.
Kavuan Hykte G13, F4, G7, G8 ve I11 amalarnda I. Tabaka hlinde
belirlenen Ortaa, bu tabakalarda ele geirilen Ortaa zellikli keramiklerle de
desteklenmektedir.
388
Post Assur Dnemi Sonu /Hellenistik a
G13 Amas
II.Tabaka: Ortaa ta temellerinin ve Ortaa amur tabann hemen altnda,
arazinin eimiyle birlikte gney kesimde -1.53 m. seviyelerine kadar inen bir taban
tespit edilmitir. Sz konusu tabana ait kerpi duvarlar, Ortaa duvarlarnn
altnda kalmaktayd. C plan karesindeki bu taban zerinde in situ anak mlek
paralar tespit edilmitir. Yine bu tabann stne oturan, -1.35 m. seviyelerinde,
etraf talarla desteklenmi 52 cm. apnda yuvarlak bir ta ve ona dayal hlde
yuvarlatlm dipli bir kp in situ ele geirilmitir. Taban stndeki anak mlek
paralarnn ve bu kpn i ksmlarnda bitm izleri gzlenmektedir. Sz konusu
keramikler, Hellenistik aa ait gibi grnmektedir. Hellenistik taban stnde, c
ve d plan karelerinde yakn bir alanda, 8 tane blmesi/gz ve tandr eklinde
bir haznesi olan bir frn, -1.68 m. de ele geirilmitir (Resim: 2). Blmelerin
genilii 13-20 cm. arasnda deimektedir. Derinlii yaklak 90 cm., uzunluu
1.42 m. ve hazne genilii 48 cm. olan bu frnn iinden ne amal kullanldn
destekleyebilecek herhangi bir buluntu ele geirilememitir. ok youn miktarda
kll toprak iermektedir ve bu topran elenmesi sonucunda frn iinden az
miktarda Hellenistik Dnem keramii ile bir adet ta obje bulunmutur. Ancak
Kavuan Hykn genelinde, blgenin tipik ve kaliteli Hellenistik Dnem anak
mleinin youn olarak ele geirilmesi nedeniyle, bu frnda Hellenistik Dnem
keramiinin piirildiini dnmek mmkndr.
Getiimiz yllarda farkl amalarda da saptanan Post-Assur Dnemi, bu yl
G13 amasnda Post-Assur Dnemi /Hellenistik a, ile snrl kalmtr.
Yeni Assur Dnemi
G13 Amas
III.Tabaka: Hellenistik Dneme ait olduu anlalan duvarlar ve taban
kaldrlnca, G13 b plan karesi -2.19 m. seviyesinde, 80 cm. genilinde, 3.30 m.
uzunluunda ve iki sradan oluan kerpi ksm; d plan karesi -2.27 m. seviyesinde
ise ta temeli bulunan bir yap ele geirilmitir.
-2.39 m. de, bir adet tabana gml dibek ta olan sertletirilmi amur bir
taban tespit edilmitir. Ancak sz konusu taban, Hellenistik Dnem frn tarafndan
olduka tahrip edilmi durumdadr. Bu tabakada ve altnda ortaya kmaya
389
balayan mezarlar, Kavuan Hyk 2006 ylnn nemli buluntu gruplarndan
biridir. Yedi adet basit toprak gm, bir kremasyon ve bir mlek ii inhumasyon
gmnn, altta yer alan Orta Assur yap katna ait ta demeye zarar vermemesi,
bunlarn Yeni Assur tarihli olduklarn gstermektedir. Ayrca gmlerle birlikte
zerinden kan mezar hediyeleri de bunlarn, Yeni Assur Dnemine ait olduklarn
desteklemektedir. Son olarak belirtilmesi gereken bir dier nemli nokta ise bu
gmlerin taban alt olduudur. Bu iskeletler, 2.74 seviyesindeki bir tabann hemen
altnda, yaklak olarak -2.80 m. seviyelerinde yer almaktadrlar.
G13 amasnda, basit toprak gm, kremasyon gm ve mlek ii gm
eklinde adet l gmme gelenei grmekteyiz.
1. Basit Toprak Gmler
G13 amasndaki Yeni Asur Dnemi basit toprak gmler, slm Dneme ait I
ve II. No.lu iskeletlerden dolay IIIten sonra numara almaya balamtr.
III. No.lu iskelet: Bir ocua ait olduu anlalan bu iskelet Yeni Assur
Dnemine tarihlenmektedir. G13 a gridinde yer alan iskelet, -2.40 m. seviyesinde
bulunmutur. Hocker tarzda gmld anlalan gm, 50 cm. uzunluunda
ve 32 cm. geniliindedir. Bat-dou ynnde yatmakta olan gm zerinde,
bol miktarda siyah ve beyaz renkli tatan yaplm boncuklar bulunmutur. Bu
boncuklar gm zerinde iki kolda bilezik ve kolye olarak kullanlm olmal.
IV. No.lu iskelet: A gridinde -2.50 m. seviyesinde bulunan bu iskelet, amann
bat kesiti iinde kaldndan bilgimiz son derece kstldr. Sadece tahribata
uram ba ksm tespit edilebildi. Bu gmnn de Yeni Assur Dnemine ait
olduu dnlmektedir. Bu iskeletin dou-bat ynl uzand anlalmtr.
V. No.lu iskelet: Yeni Assur Dnemine ait olan bu iskelet, ok kk bir
ocua aittir. -2.59 m. seviyesinde bulunan iskelet, yar hocker tarzda gmlm,
kuzeydou-gneybat ynnde uzanmaktadr. A gridinde bulunan iskelet zerinde
ok miktarda ve eitli talardan yaplm boncuklardan oluan bilezik ve kolye ile
sol kolda bronz bir bilezik bulunmutur.
VI. No.lu iskelet: C gridinde rastlanan bu iskelet, -2.84 m. seviyesinde bulunmu
ve hocker tarznda yatmaktadr. Kuzeybat-gneydou ynl uzanan gm, bir
kadna ait olmaldr. ok tahribat grm olduu iin tam olarak gzlenemeyen
iskeletin ba ksmnn hizasnda tam bir kap, gsnn zerinde ise bir bronz
390
ine l hediyesi olarak ele geirilmitir. Bu iskelet de dierleri gibi Yeni Assur
Dnemine tarihlenmektedir.
VII. No.lu iskelet: D gridinde yer alan Yeni Assur Dnemine ait olan bu iskelet, -
2.94 m. seviyesinde bulunmutur. Olaslkla bir kadna ait olduu dnlen gm,
yar hocker tarzda kuzeybat-gneydou ynnde uzanmaktadr. Olduka iri yapl
olan iskeletin yannda, birka boncuk ve bir adet kemik ine ele geirilmitir.
VIII. No.lu iskelet: -2.93 m. seviyesinde a+b gridleri iinde yer alan iskelet, yar
hocker tarzda, gney-kuzey ynl yatrlm ve olaslkla bir kadna ait olmaldr.
Yeni Assur Dnemine ait olan bu kadnn parmaklarnda adet yzk ve sa
kolunda ise bronz bir bilezik tespit edilmitir. Olduka iri bir insan olduu gzlenen
iskeletin ayak ksmlar tahrip edilmi durumdadr (Resim: 3).
IX. No.lu iskelet: B plan karesinde bulunan iskelet, gney-kuzey ynl
uzanmakta ve -3.05 seviyesinde yer almaktadr. Bann hemen yannda mezar
hediyesi olarak bir adet tm kap bulunmutur. Gm ar derecede tahribata
uram olduundan, hakknda ok fazla bilgi edinilememitir; ancak Yeni Assur
Dnemine tarihlenmektedir.
2. Kremasyon gm: Kavuan Hykte kremasyon gmler daha ok, F13
amasnn b ve d gritlerinde younlamtr. G13n a gridinde -2.07 seviyesinde
zeri krk keramik parasyla kapatlm bir mlein etrafnda kl izlerinin
bulunmas, bu buluntunun kremasyon gm olduunu destekler nitelikteydi.
Nitekim mlein iinin almas ile kremasyon gm olduu netlik kazanmtr.
mlein boaltlmas srasnda, bir ocua ait olduu dnlen kemiklerin
iinden bronz bir mzrak ucu kmtr. Bu kremasyon, Kavuan Hykte mezar
hediyesi barndran ilk kremasyon zellii kazanmtr.
3. mlek ii gm: G13 c plan karesinde kremasyon mezarna ok yakn bir
alanda, -2.08 m. seviyesinde, iki adet byk kerpi blounun yan yana yerletirildii
fark edilmitir. Kerpilerden biri kaldrldnda altndan, ak azl, mlek biimli
tm bir kap ve bu kabn aznn kapatld byk bir anak ortaya kmtr
(Resim: 4). zeri, 38x36 cm. boyutlarndaki iki adet kerpi blou ile kapatlan
mlein etraf da dere talaryla desteklenmitir. mlein iinin boaltlmasyla
yaklmam hlde, hocker olarak gmlm ok kk bir ocua (9-12 aylk)
ait iskelet kmtr. mlek iinden ok sayda kemik ve tatan yaplm boncuk
391
ele geirilmitir. zerinde titizlikle durulmu ve ok nem verilmi gibi duran bu
gmnn ok zengin birinin ocuu olduu dnlebilir (Resim: 5).
F13 Amas
lV. Tabaka: F13 amasnn IV. tabakas olan Yeni Assur tabakasnn en
nemli buluntu grubu, 2005 ylnda bulunan 9 adet kremasyon gm idi. 2006
ylnda bu tabakada, 7 adet kremasyon daha bulunmutur (izim: 1). Bylelikle
F13 amasnda toplam 16 adet kremasyon ortaya karlmtr. F13 amasnda
ele geirilen 1 No.lu urna, -1.40 m. seviyesinde bulunurken, en alttaki 16 No.lu
urna ise -2.08 m. seviyesinde bulunmutur. Bu seviyeler, tabakann genilii
hakknda bize bilgi vermektedir. Tm urnalarn, IV. tabaka snrlar iinde kaldn
dnmekteyiz.
10 No.lu urna: F13 b gridinde, -1.82/-1.98 m. arasnda dank hlde
bulunmutur. Urna basit bir ekilde gmlm; etrafna hibir destek veya koruyucu
konulmamtr. Urnann paralar ve kemikler etrafndan toplanarak ilve edilmitir.
Kap iindeki kemikler etrafa dalmasna ramen, byk bir ksm toplanmtr.
11 No.lu urna: -1.80 m. de ele geirilen urnann yarsna yakn bir ksm,
Post-Assur Dneminde ald dnlen bir ukur tarafndan kesilmitir, ancak
boyundan aa ksm salam olarak bulunmutur. Kap iindeki kemiklerin
muhtemelen yarsna ulalmtr. Urnann iinde adet yanmam ak kemii
bulunmutur. Bunlarn l hediyesi olarak konulduunu dnyoruz.
12 No.lu urna: -1.88 m. de bulunan urnann sadece gvdesi tm olarak
bulundu. Etraf irili ufakl talarla desteklenmitir. inden ok az kemik kmas
ve kemiklerin ince olmas; bunun bir bebek veya ocuk kremasyonu olabileceini
gsterebilir. Ayrca urnann krlmas sonucu kemikler azalm da olabilir.
13 No.lu urna: -1.89 m. de tm olarak ele geirilen urnann stnde paralanm
hlde bulunan 20.5 apndaki yayvan anak, urnann kapa olarak kullanlmtr.
Kapak dnda az ksm da tahribat grm olan bu kap restorasyon sonucu
tmlenmitir. inden kan kemikler dierlerine gre daha iyi korunmu
durumdadr.
14 No.lu urna: -1.90 m. deki urna zerindeki krk bir kse, kapak olarak
kullanlmtr. 13. urnann 30 cm. kuzeyinde ve ayn seviyelerde olan bu urna,
en salam urnadr. imdiye kadar tm urnalarmzn iine toprak girip eitli
392
tahribatlara neden olmuken; bu urnann iinde sadece kemikler bulunmutur.
Ayn zamanda kemikleri en salam kremasyondur.
15 No.lu urna: -1.95 m. de ele geirilen urna, dierlerine gre olduka zenli
yerletirilmi, etraf talarla ve seramik paralaryla desteklenmi ve stnde kaln
cidarl bir gvde paras ile kapatlm olarak bulundu (Resim: 6). Urna olarak
mlek formunda bir mutfak kab kullanlmtr. Urnann ii boaltldnda, testi
formlu bir kabn gvdeden yukar ksmnn paraya blnp bir baka nlem
olarak kemiklerin zerine yerletirildii grlmtr. indeki kemiklerin az ve
kk boyutlu olmasndan dolay, bunun bir ocuk kremasyonu olabileceini
dnyoruz. Kemiklerin altnda, kabn dip ksmnda mavi bir toz krnts fark
edilmitir.
Bunun, mavi ve kristalize zellii olan bir tatan yaplm boncuklarn sya
maruz kalmas sonucu paralanm hli olduunu, salam olarak ele geirilen bir
boncuktan dolay anladk.
16 No.lu urna: -2.08 m. de, en alt seviyede bulunan bu urnann iine, bol
miktarda toprak girmi durumdadr. Ayrca kemikler arasnda yanmam bir hayvan
dii bulunmutur.
-2.02/-230 m. seviyelerinde bulunan kemik yn dikkat ekicidir. nsan
kemiklerinin yan sra ou hayvan kemiklerinden oluan kemiklerin byk bir
blm yanmtr. Kemiklerin bulunduu yer, 30 No.lu ukur (kemik ukuru) olarak
adlandrlmtr. ukurun, kremasyonlarn gmld seviyede olmas, kemiklerin
burada uygulanan bir ritel ile ilikilendirilebileceini dndrmektedir.
G7 Amas
II.Tabaka: A plan karesinin kuzey hizas boyunca youn akll alanla
karlalm ve bu alann hemen gneyinde, plan karenin bat duvarndan
1 m. douda, uzunluu 1 m., genilii 0.45 m. olan III No.lu duvar ortaya
karlmtr (-1.85 m). III No.lu duvarn hemen dousunda, 1.46 x 1.42 m.
llerindeki I No.lu ukur bulunmutur (-1.81/-3.35 m.). Burada derinleildike
ve youn hayvan kemiklerinin ele gemesiyle ukurun gerek anlamda bir p
ukuru olduu anlalmtr. I No.lu ukurun hemen dousunda ise sktrlm
tabanla karlalmtr. A plan karesinde, 65x55 cm. llerindeki II No.lu ukurla
karlalmtr. II No.lu ukur, yukars dar, alta doru genileyen bir siloya
benzemektedir.
393
A plan karesinin kuzeydou snrnda -2.17 m. seviyesinde III No.lu iskelet
olarak adlandrlan ve bir ocua ait olduu dnlen gmnn kafatas ve
dalm kemikleri bulunmutur. Bu kafatasnn hemen gneyinde, mezar hediyesi
olarak braklm olduu dnlen ve in situ ele geirilen, Yeni Assur Dnemine
tarihlendirilen bir gobletin brakld grlmtr. Mezar hediyesi olarak ayrca
kk yass boncuklar da ele geirilmitir. Yine a plan karesinin bat duvarna
yakn bir alanda ele geirilmi olan IV No.lu iskelet de III No.lu iskelet ile paraleldir
ve ayn ekilde gmlmtr. Deniz hayvan kabuundan yaplm boncuk ise bir
dier mezar hediyesidir.
G8 Amas
II. Tabaka: G8 amas a ve d plan kareleri iin sylenmesi gereken en nemli
unsur, ortalama 2.10 m. seviyesinde saptanan akl tal alann varldr. G8 d
plan karesinin gney snrna 2.10 m. uzaklkta ise III No.lu iskelet ele geirilmitir.
Dou-bat ynl uzanan Yeni Assur Dnemi iskeletinin yz, kuzeye dnktr.
Mitanni / Orta Assur Dnemi
G13 Amas
IV.Tabaka: 2005 ylnda ortaya kan ve kesit iine doru devam ettiini
dndmz su kullanm alannn, G13 iinde devam etmedii anlalmtr.
Taban stnden ve dou-bat ynl uzanan kerpi duvarn kuzeyindeki d
ksmdan Nuzi, Orta Assur ve Ge Habur keramikleri ele geirilmitir. Byk dere
talar, krk keramikler, kk akl ve dere talar dnda krk ve yer yer de tm
tulalarn kullanlmasyla yaplm bu demeye alm bir silo bulunmutur. 1 m.
genilikteki az -2.96 m. de olan ve yaklak 0.90 m. derinlie sahip bu silonun ii,
tamamyla dzgn ta sralaryla rlm durumdadr. Ta deme ise -2.97 m.
de balayp gneye doru -3.17 m. seviyelerine kadar inmektedir. Sz konusu bu
mimar eler, Mitanni /Orta Asur Dnemine tarihlendirilebilinir (Resim: 7; izim:
2).
G7 Amas
III.Tabaka: G7 c plan karesinde, -1.82/-1.94 m. seviyeleri arasnda, gneybat
ksmndan kuzeye doru meyilli bir ekilde uzanan, 2.86 m. uzunluunda, 0.50
m. geniliindeki IV No.lu duvar ortaya karlmtr. Bu duvarn kaldrlmas
394
esnasnda keramik paralarnn yan sra ufak, ilenmi obsidyen paralar da
ele geirilmitir. Bu plan karenin dou duvarndan 85 cm. uzaklkta, genilii
0.60 m., uzunluu 1 m. olan V No.lu ta duvarla karlalmtr (-2.70 m.). C
plan karesinde -2.75/-2.76 m. seviyelerinde, plan karenin kuzey kesitindeki VI
ve VII No.lu ta duvarlar ortaya karlmtr. Bu iki ta duvarn boyutlarnn ve
yapsnn ayn olmas onlarn da bu dneme ait olduklarn gsterir niteliktedir.
Ayrca her iki ta duvarn aralarnn sktrlm amurla doldurulmam olmas,
talarn aralarnn bo olmas, bunlarn Orta Assur/Mitanni Dnemine ait olduunu
dndrmektedir. Nitekim bu seviyede ele geirilen Mitanni keramii de bunu
desteklemektedir.
C plan karesinin gney snrna yakn bir yerde bulunan II No.lu kerpi taban
olarak tanmlanan tabann, dou-bat ynl uzanan ksm 1.80 m. uzunluundadr
ve ok iyi korunmu bir ekilde ortaya karlmtr. Hem ta duvarlarn hem de
kerpi tabann yakn seviyelerde bulunmas, dnemlerinin ayn olduunu iaret
ederken, keramikler de bunun gl kantlarndandr. C plan karesinde -2.78 m.
seviyesinde dikkati eken dier hususlardan biri, ge dnemde de grlen akl
tal alann bu seviyede de grlmesidir. Bu akl tal alan ve ayn alandaki kum
younluu, bir sel basknn dndrr niteliktedir.
G7 c plan karesinde -3.08/-3.28 m. seviyelerinde, youn kll alan dnda,
amann dousunda, kerpi izleriyle karlalmtr. Plan karenin kuzeyinde -
3.18/-3.49 m. seviyeleri arasnda da, uzunluu 1.10 m., genilii 0.60 m. olan
kerpi bir ykselti daha ortaya karlmtr. A plan karesi ile c plan karesinin
seviyeleri eitlendikten ve c plan karede karlan mimar kaldrldktan sonra,
almalara c plan karesinde devam edilmitir ve plan karenin kuzeydousunda,
1.40 m. uzunluunda, 0.70 m. geniliinde III No.lu ukur bulunmutur (-2.99/-
3.22 m.). Yine ayn plan karenin gneybatsnda, -2.53/2.70 m. ler arasnda IV
No.lu ukur ile karlalmtr. A plan karesinde yrtlen almalarda -2.22/-
2.44 m. seviyelerinde krmz boyal, akl Mitanni keramiine dair birka rnek
ele geirilmitir.
A plan karesinde 2.49 m. seviyesinde karmza kan bir baka unsur, 2.40 m.
uzunluunda, 0.92 m. geniliinde saptanan III No.lu akl deli tabandr. Daha
nce, ayn alanda kuzey duvar hatt boyunca uzanan kl izi, seviye inildiinde
akl tal alana ve sert bir zemine dnmtr. Yine bu blgeden youn olarak
hayvan kemikleri de ele geirilmitir. A plan karesinde, amann genelinde olduu
gibi youn kll alan dikkati ekmektedir. A ve c plan kareleri arasndaki paralellik,
hem yangn izlerinde hem akl tal alann varlndan anlalmaktadr.
395
G8 Amas
III. Tabaka: A plan karesinde srdrlen almalar srasnda ise plan karenin
tam ortasna yakn bir yerde 30x30 cm. boyutlarnda douya doru n ak
vaziyette bir maltz (?) saptanmtr (2.62 m.). Daha sonraki almalarda maltzn
zerine oturduu dnlen tabann izlerine ulalmaya allm, ancak tam bir
taban izine rastlanamamtr. Maltzn etrafnda younluk gsteren metal crufu
paralar plan karenin geneline doru yaylmaya balamtr.
D plan karesinde, kuzey kesite paralel uzanan II No.lu ukur, tabanna
ulalncaya dek kazlmtr. 1.30x1.20 m. llerindeki III No.lu ukurun
bulunmasnn yan sra, a plan karesinde yrtlen almalarda maltz etrafnda
izi srlen sktrlm amur taban izlerine de ulalmtr. Plan karenin genelinde
grlen kll alan, maltz etrafnda younluk gstermektedir. -3.29 m. seviyesinde
balayan kll alan, -3.88 m. de sonlanmtr. Alan iindeki almalarda ok
sayda kerpi ve metal crufu paralar ele geirilmitir.
Kll ve cruu alan, yuvarlak bir hat oluturmasndan tr metal ileriyle
alkal bir frn olabilecei dnlmtr. Ancak devam eden almalar srasnda
ele geirilen kerpi paralar, keramik, kemik ve metal crufu gibi buluntular dikkate
alndnda burasnn ii kl dolu bir p ukuru olduu anlalmtr. Kll alann
kazlmasna -3.44 m. seviyesinde balanm olup ukur hlini aldktan sonra son
seviyesine -4.03 m. de ulalmtr. inden ok sayda, irili ufakl metal crufu
paralar ele geirilmitir. zellikle anak mlek rneklerinden yola karak kll
alann ve p ukurunun Mitanni Dnemine ait olduu dnlmektedir.
I 11 Amas
IV.Tabaka: 2006 yl I11 amas almalarnda, a ve c plan karelerinin
gney kesit duvarnn nnde, -4.57 m. seviyesinde, dou-bat dorultulu 1.80
m. uzunluunda, aa karld kadaryla tek sra hlinde orta boy talardan
yaplm bir temel tespit edilmitir. Mittani/ Orta Assur Dnemine tarihlenen ta
temel, a ve c plan karelerinde -4.65 m. seviyesinde braklmtr.
b plan karesinde bir sre izlenen yanm kerpi ve sva paralar -3.74 m.
seviyesinde bir ekil vermeye balamtr. 1 No.lu Alan olarak isimlendirilen
gneybat-kuzeydou dorultulu U eklinde korunmu alann genilii 1.40 m.
olup yan duvarlar 1.30 cm. uzunlua kadar salam durumda ortaya karlmtr
(izim: 3). Keleri yuvarlatlarak dnen mekann duvarlar, 10-20 cm. geniliinde
sktrlm topraktan yaplarak 2-3 cm. kalnlnda bir sva ile svanmtr.
Meknn duvarlar, geirdii youn yangndan dolay portakal rengine dnerken
396
sva yeil bir renk almtr. -4.75 m. seviyesine gelmesine ramen, henz tabanna
ulalamamtr. Bu alandan bol miktarda keramiin yan sra kemik, akmak
ta ve bir adet tun kanca ele geirilmitir. Ne tr bir i iin kullanld henz
belirlenemeyen yapdan, metal crufu olabilecek paralar kerpi ksma yapm
bir ekilde bulunmutur. Sz konusu alandan Erken Demir ana tarihlenen
boyal keramik paralar ele geirilmitir. I11 d plan karesinde 1 No.lu Alann
ortaya karld seviyede (-3.78/-3.90 m.), bir tabana rastlanmtr. Youn bir
yangn geirdii anlalan, siyah kll tabann zerindeki keramikler, Orta Assur
Dnemine tarihlenmektedir.
I11 b ve d plan karelerinin kuzeyinde, -4.06/-4.10 m. seviyesinde saptanan,
sktrlm topraktan yaplm, yangn geirmi ve 20-30 cm. geniliindeki taban
paras, -5.32 m. seviyesinde son bulmutur.
M III. Binyl Sonu / II. Binyl lk Yars
F13 Amas
V. Tabaka: Kavuan Hykte imdilik sadece F13 amasnda belirlenen M..
III. binyl sonu II. binyl bana tarihlenen sz konusu tabaka, bu amada, ortalama
-2.00 m. lerde balayp ana toprak seviyesinde son bulacak drt yap evresinden
olumaktadr. Yaklak 2.50 m. lik bir kltr topra depozitine sahip olan bu
tabakann yap evrelerini u ekilde ayrabiliriz :
1.Yap Evresi (Va) : (-2.00/-2.50 m.)
2.Yap Evresi (Vb) : (-2.50/-2.75 m.)
3.Yap Evresi (Vc) : (-2.75/-3.40 m.)
4.Yap Evresi (Vd) : (-3.40/-4.48 m.)
Va Evresinde, -2.00 seviyelerinde Yank Alan olarak adlandrlan alanda,
koyu renk az kenarl portakal mallara, metalik kaplara (izim: 4, 1-2), kzl-kahve
renk astarl mallara (izim: 4, 3-8) ve ounluu burun tutamaa sahip, koyu renk
akl mallara (izim: 5) ait ok miktarda anak mlek paras ile tam durumda
bir adet silindir mhr (izim: 6) ele geirilmitir. Sz edilen tm bu mallar,
dnem iin tipik mal gruplardr. Keramiklerin paralanm, dalm grntleri,
ters dm kaplar ve dm kerpi bloklar burann cidd yangn grm bir
depolama mekn olabileceini dndrmektedir (izim: 7).
A ve b plan karelerinin gneyinde, kerpi dolguyla yaplm bir duvar ve duvara
eklenti olarak yapld anlalan kerpi yapm gzler saptanmtr. Meknn bat
397
duvarnda da iki adet eklenti ni fark edilmitir. Meknn snrlar belirlendikten
sonra derinleince taban zerinde, dzensiz yerletirilmi, biri tm, toplam 6
adet mlek ortaya karlmtr. Bu mleklerin iinde ve tabann genelinde bol
miktarda arpa, buday, nohut, mercimek ve zm ekirdeine benzeyen kalntlar
bulunmutur. Kerpi yapm gzler iinde de ayn durum sz konusudur. 1 No.lu
gzn iinde, koyu renk az kenarl, portakal renkli mal grubundan tme yakn
bir kse ile bir adet metalik kaideli mlek bulunmutur. 2 No.lu gz iinde ise bol
miktarda tahl kalnts ve 3 adet araba tekerlei ele geirilmitir. Taban zerinde
ayrca 2 adet ezgi ta ve bir adet havan saptanmtr. Tm bunlar dikkate
alndnda, bu meknn bir depolama alan olabilecei arlk kazanmaktadr.
Bu meknn geni duvarlar, svalarn ve mimarnin zenli yapl, bulunan
buluntular, cidd bir gcn simgesi olup tam olarak ele geirilen silindir mhr de
gz nne alndnda, bu yerlemede cidd bir organizasyondan bahsedebiliriz.
Vb Evresi, F13 c plan karesinde derinleme srasnda ulalan bu yap
evresinde, kerpili, kumlu ve kll topraktan oluan bir dolgu bulunmaktadr. Bu
dolgu iinde youn yank tahl kalntlar ele geirilmitir. 1. yap evresiyle ayn tr
keramikler bulunmaktadr. Bu yap evresinde, 1. yap evresine ait meknn nili
duvarlarnn ufak talardan ift sral yaplm ta temeline ulalmtr. Burada, 3
cm. kalnlndaki taban dnda hibir mimar ize rastlanmamtr.
F13 c plan karesinin kuzey blmnde saptanan Vc yap evresinde de kerpi
ve kum karm bir toprak dolgu gzlenirken, yank izler olduka azalmtr. Bu
tabakadaki yank izleri sadece taban zerinde younlam olduundan tabann
yanm olduu anlalmtr. Keramikler asndan bakldnda ise bu evrede,
koyu renk az kenarl, portakal renkli mallar ile metalik kaplarn azalarak devam
ettii, akl, burun tutamakl, boyunsuz mleklerin ise bittii grlmektedir.
Vd Evresi, sezonun sona ermesi nedeniyle sadece c plan karesinin kuzeydou
kesinde saptanmtr. Bu evre, dierlerine gre daha ok dolguya sahiptir.
Yaklak 1 m. lik dolgu tespit edilmiken, henz son bulduu seviye bilinmemektedir.
Tahminlerimize gre ana toprakta son bulacaktr. Bu yap katnda bol miktarda
krk tula paras olmas dikkat ekicidir. Tulalar farkl zellikler gsterirken, bol
miktarda saman katk kullanlmtr. Toprak renginde an deiimler gzlenirken,
yksek derecede yand anlalan kller gzlenmitir. Bu yap evresinde, keramik
miktar olduka azalmtr. Koyu renk az kenarl, portakal renkli mallar ile metalik
kaplar devam ederken, birka adet M.. III. binyl sonundan daha erken dneme
ait keramie de rastlanmtr.
Kaz sezonunun bitmesi nedeniyle ana topraa henz ulalamamtr. 2007 yl
almalarnn ana hedeerinden biri, F13 amasnda ana topraa ulalmasdr.
398
Harita 1: Kavuan Hyk topograk plan
399
izim 2: G13 Amas Mitanni-Orta Assur Dnemi mimarsi
izim 1: F13 Amas, Yeni Assur Dnemi Urnelerinin Ama i
Konumlar
400
izim 4: 1-2, Metalik kaplar 3-8, kzl-kahve
renk astarl mallar, F13 amas
izim 3: 1 No.lu alan, I11 amas
izim 5: Burun tutamakl, koyu renk akl
mallar
401
izim 6: F13 depolama alannda ele geirilen silindir mhr
izim 7: M.. III. binyl sonu-II. binyln ilk yarsna ait depo alan,
F13 amas
402
Resim 1: Ortaa duvarlar
Resim 2: Hellenistik Dnem frn
403
Resim 3: VIII No.lu basit toprak gm, Yeni
Assur Dnemi
Resim 4: mlek ui inhumasyon gm, Yeni
Assur Dnemi
Resim 5: mlek ii gmde ele geirilen l hediyeleri, Yeni Assur Dnemi
404
Resim 6: 15 No.lu urna, Yeni Assur Dnemi
Resim 7: Mitanni-Orta Assur Dnemi mimarsi, G13 amas
405
Phrygia Hierapolisindeki talyan Arkeoloji Heyetinin kaz ve onarm almalar
3-14 Mays ve 25 Temmuz 23 Eyll 2006 tarihlerinde gerekletirilmitir.
almalara talyann eitli niversitelerinden (Lecce, Torino Politeknik, Milano
Katolik, Napoli Federico II, Venedik-Ca Foscari) ve IBAMdan ( Ulusal Aratrma
Konseyi Arkeolojik Eserler ve Antlar Enstits) 71 tekniker ve aratrmac katlmtr.
almalarda eitli talyan ve Trk (stanbul ve Pamukkale) niversitelerinden
PHRYGA HERAPOLS 2006 YILI ARATIRMA,
KAZI VE ONARIM ALIMALARI
Francesco DANDRIA*
* Prof. Dr. Francesco DANDRIA, Universit degli Studi di Lecce, Scuola di Specializzazione in
Archeologia Classica e Mediavale, Via D. Birago 64, 73100 Lecce/TALYA.
talyanca aslndan eviri: Dr. Nalan Frat.
2006 yl kaz ve onarm almalarna katlanlar: Salento niversitesi: Arkeologlar: Prof. Dr.
Francesco DAndria, bakan; antiye organizasyonu Arkeolog Gven Gmgm; Prof. Dr.
Paul Arthur, Do Dr. Ilaria Romeo, Do Dr. Grazia Semeraro; Rino DAndria, Barbara Pecere,
Giuseppe Pellino, Caterina Polito. Doktora rencileri: Gven Gmgm, Tommaso Ismaelli,
Florinda Notarstefano, Francesco Solinas. Yksek lisans rencileri: Renato Caldarola,
Donatella DAluisio, Cristina Genovese, Marco Leo Imperiale, Laura Castrianni, Anna Solinas,
Marisa Tinelli. renciler: Iolanda Cito, Silvia Convertino, Dario Corridore, Giacomo Di
Giacomo, Giovanni Pietro Marin, Monastero Alessandro, Pio Felice Panarelli, Dario Panariti,
Claudia Portulano, Michele Andrea Sasso, Rosangela Ungano.
CNR-IBAM Lecce Ulusal Aratrma Konseyi Arkeolojik Eserler ve Antlar Enstits: Arkeologlar:
Dr. Maria Piera Caggia, Dr. Giuseppe Scardozzi.
Torino Politeknik: Arkeologlar: Dr. Donatella Ronchetta. Mimarlar: Dr. Cristina Bonfanti,
Filiberto Chiabrando, Samuela Garetto, Filippo Luigi Masino, Claudia Mensa, Paolo Mighetto,
Diego Peirano, Giorgio Sobr. Mhendis: Dr. Franco Galvagno. renciler: Chiara Caniggia,
Alessia Cerruti, Elisa Garberoglio, Michela Pavan, Margot Pellegrino, Francesca Rossotti.
Napoli Federico II niversitesi: Epigraf: Prof.Dr. Tullia Ritti.
Roma La Sapienza niversitesi: Epigraf: Francesco Guizzi.
Venedik C Foscari niversitesi: Arkeologlar: Prof.Dr. Annapaola Zaccaria, Dr. Cottica Daniela,
Bortolin
Raffaella, Alessandra Canazza. renciler: Cristina Marta Acqua, Ilaria Fedele, Luana
Toniolo.
Messina niversitesi: Arkeolog: Dr. Lorenzo Campagna.
Milano Katolik niversitesi: Arkeologlar: Prof. Dr. Maria Pia Rossignani, Dr. Furio Sacchi,
Chiara Baratto, Francesca Bonzano. izimci: Remo Rachini.
Mimar Sinan niversitesi: renciler: Hanife nar, Hadiye Simge Egeci
Pamukkale niversitesi: renciler: Mehmet Aksu, zge Bker, Sadi Yaren
Arkeolog Dr. Nalan Frat
Restoratrler: Murat Cura, Angela Maria Dibenedetto, Yasemin Duman, Ceyhun Katlt, Aysel
Akst.
406
renciler, teknikerler ve restoratrler grev almtr. Ayrca Pamukkale, Develi,
Akky ve ren Mahallesinden 50 ii ve tekniker almtr.
Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrln Denizli Mzesinden Salim
Ylmaz temsil etmitir. Kendisine, Denizli Mzesindeki meslektalarna, Kltr ve
Turizm Bakanlna ve Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdr Orhan Dzgne
kendim ve ekibim adna en iten teekkrlerimi sunmak isterim.
almalar, talyan kurumlar (niversite ve Aratrma Bakanl, Dileri
Bakanl, Ulusal Aratrma Konseyi, Lecce niversitesi), talyan (FOWA-Torino,
Astaldi S.p.A., FIAT) ve Trk sponsorlar (Kmrcolu Mermer-Denizli) tarafndan
nanse edilmitir.
Ekibin etkinlikleri programda ngrld gibi iki nemli gezi parkuru blgesinde
yrtld: Kuzey Nekropolis ve Frontinus Kapsndan Tiyatroya; Tiyatrodan Aziz
Philippus Martyrionuna giden gzergh.
Giuseppe SCARDOZZI
Topografya Aratrmalar 2006 yl topografya aratrmalar, 2005 ylnda
Hierapolis territoryumunda yaplan almalarn tamamlanmasna ayrlmtr.
Karahaytn dousundaki dalarda, GPS yardmyla Hierapolise kuzeyden ve
kuzeydoudan su salayan iki antik su kemerinin izleri belirlenerek belgelenmitir
(Resim: 1). lleri ve saylar farkl bu pimi toprak knkler gnmze paralar
hlinde ulamtr, yer yer toprak altnda olan knkler baz noktalarda kayaya
yerletirilmitir; kimi yerde st ak kanallarla ayn gzergh izlemektedir ve
vadileri atklar yerlerde traverten drtgen bloklarla kk kprler ya da kemerler
ina edilmitir, bu yaplar gnmze ounlukla yknt hlinde, sadece yamalara
dayand ksmlaryla ulamtr. Hierapolisin kuzey ve dousunda yer alan
dalardaki kaynaklardan kentin giriine kadar olan gzerghn byk blm bu
su kemerleri izlenerek izilmitir.
Hierapolisin kuzeydousunda yer alan Mermer Tepe mermer ocaklaryla ilgili
belgeleme almalar da tamamlanmtr.
Sonraki iki hafta, Hierapolisi Tripolise balayan ve Akky, Kavakba,
emeba, Glemezli, Tepekyden geerek, Maiandros nehir yatana kadar
ulaan antik yol boyunca aratrma yaplmtr. Kavakba Ky yaknlarnda yer
* Giuseppe SCARDOZZI, IBAM-CNR.
407
alan Hyk Tepe mevkiinde, Prehistorik Dnemden Roma mparatorluk Dnemine
kadar tarihlenen pimi toprak malzeme saptanmtr. Glemezlinin kuzeyinde
gnmzde hl kullanlan antik alabastron ocaklar belirlenmitir.
Yzey aratrmasnn son iki haftasnda, Hierapolisin kuzeydousunda
Gzelpnardan Gzler ve Damarmara Kylerine kadar uzanan platoda
aratrmalar yaplmtr. Aratrmalar zellikle platonun Orta ve Kuzey
blmlerinde, Uzunpnar, Akapnar, Eski Gzler, Yeni Gzler ve Damarmarada
younlatrlmtr.
Eski Gzler ve Yeni Gzlerin evresinde, antik Thiounta ky ile balanan ve
gnmzde hl kullanlan antik beyaz mermer ocanda incelemeler yaplmtr.
Frontinus Kaps Blgesi
Donatella RONCHETTA*
Frontinus Kapsnn Kuzey-Bats ve Flavius Zeuxis Mezar Antnn nndeki
alanda, 2005 ylnda balanm olan almalara devam edilmitir.
Flavius Zeuxis Mezar Antnn (A28c) gney tarafndaki alanda alld:
basamakl kaidesi ve mezarn dnda yer alan oturma basamaklar yola
bakmaktadr ve eitli yapm evrelerine sahiptir. Yap, olaslkla dolu bir kaidenin
zerinde mermer pilaster ve stunlardan oluan epistylos planl ve alnlkldr.
Yapnn tarihlemesi .S. I. yzyl sonu ve II. yzyldr ve kesin tarihlemeyi salayacak
arkeolojik verilerden yoksundur.
Kaz alannn geniletilmesi ve ya iliinin bulunduu alann dzenlenmesi,
geirdii aamalarn daha iyi anlalmasn salad. Yap, kentin hemen dnda
yer alan ve eitli seviyelerde ta kartma izlerinin grld traverten ocann
bulunduu bir alana ina edilmitir. Orijinal yerinde, sklan zeytinlerin yann
iine topland byk bir pithos ortaya karld; yaklak 90 cm. yksekliindeki
bu pithos, maksimum 190 litre kapasiteliydi ve yuvarlatlm dip ksm iin kayada
zel olarak hazrlanm bir yere oturtulmutu (Resim: 2). Ya ilii, Frontinus
Kapsnn ina edilmesiyle ve balangtaki kent planlamas dna yaplan mezar
yaplar nedeniyle iptal edilmitir. Bylece, ya iliindeki ve evresindeki kullanm
tabakalarnda ve de iptal edildii tabakalarda ele geirilen ok saydaki Hellenistik
* Dr. Donatella RONCHETTA, Torino Politeknik.
408
Dneme ve Augustus Dnemine tarihlenen keramik dorulanmaktadr. Yapnn
kenarlarndaki atk tabakada, farkl bezemelere sahip Megara tipi kseler, dou
sigillatalar B1, kullanm keramii ve kalplar bulunmutur.
Ya iliinin kuzeyindeki blmden geen ve altta yer alan tabakalar izole
eden kanallarn ksa sre nce kaldrlmas sonucunda 160 cm. geniliinde bir
eik ortaya karld, eiin zerinde iki kanatl bir kapya ait zvana delikleri ve atl
arabalarn brakt izler yer almaktadr. Eik, dzensiz talarla rlm duvarlara
sahip, ksmen Frontinus Kapsnn kulelerinden birinin kaidesinin zerinde yer
alan bir yapya aittir. Yap, .S. V. ile VII. yzyl arasnda kente giren mallardan
alnan gmrk vergisi ileri iin kullanlm olmaldr.
Frontinus Kapsna ait ve kapnn hemen nndeki alana yerletirilen mimar
elerin incelenmesine devam edilmitir. Toplanan verilen deerlendirilmesi
sonucunda aadaki hipotez gelitirildi: birinci dzenin korniinin zerine konulan
paralelyzl drtgen blok dizisinin zerine yaslanan silmeli taban ve l niden
oluan bir attika.
Kuzey Agora Stoa-Bazilika
Maria Pia ROSSIGNANI*
Kuzey Agorann dou blmnde yer alan Stoa-Bazilikaya ait mimar
paralarn incelenmesine ve 2003 ylnda balanan ta buluntularn tek tek
lenmesi almasna devam edildi. Baz mimar eler leinde izilmitir,
zellikle de on dzenindeki baz korni paralar. 1989 ile 2005 ylnda izim ve
fotoraama almalar yaplan mimar elerin yeniden gzden geirilmesi ve
bilgisayar ortamnda GIS ile almas yapld.
Frontinus Caddesi
Tommaso ISMAELLI**
2006 yl almalar srasnda, Kuzey Bizans Kapsnn kuzeyinde Frontinus
Caddesi zerinde yer alan Orta Bizans Dnemine tarihlenen evlerin salamlatrma
ve onarm almalarna baland.
* Prof. Dr. Maria Pia ROSSIGNANI, Milano Katolik niversitesi.
** Tommaso ISMAELLI, Salento niversitesi.
409
Bu yaplarn kaz almalar heyetin ilk alma yllarnda (60l yllarn ba)
yaplmtr: Hava koullarna ve turist younluuna uzun sre maruz kalmas
sonucunda salamlatrma almalar kanlmaz olmutur.
Duvarlar kabaca ilenmi drtgen ve dzensiz blok dizisi ve ardk tula sras
ile yaplmtr. Drtgen kk silonun tula taban demesi koruma amacyla
toprakla rtlmtr. Duvarlara bir ya da iki sra eklenerek korunmas salanmtr.
Tayc olmayan duvarlar ya da meknlar birbirinden ayran duvarlar, balayc
e olmadan toprak ve tula karm tabakann zerine rlmt, yapnn
yklmasn engellemek amacyla yeni bir destek taban yapld.
Yaplarn temizlii srasnda iki ayr yol demesinin var olduu saptand; daha
yeni olan demenin levhalar daha eski olann zerine yerletirilmitir, olaslkla
.S. IV. yzyln ikinci yarsnda meydana gelen bir deprem sonucunda plateiann
batsndaki kaldrm boyunca yklm gibi grnmektedirler.
Tomba Bella
Ilaria ROMEO*
Tomba Bellada bu nemli mezar yapsyla ilgili alma yapabilmek ve
nmzdeki alma dnemlerine hazrlanmak amacyla temizlik, kaz ve onarm
almas yapld.
Mezar, mermer levhalarla kaplanm traverten bir podyuma sahiptir, distylos
in antis planldr ve zerinde byk olaslkla mermer bir lhit yer almaktadr.
almalar srasnda evre duvarnn iinde yer alan, 60l yllarn banda yaplan
kazlarda ortaya karlan ve mezarn hemen batsna yerletirilmi olan mermer
ve traverten bloklar vin ile tanmtr. Daha sonra bloklar, tipolojilerine ve
malzemelerine gre mezar yapsnn yaknnda bir yerde yeniden dzenlenmitir.
Mezar yapsnn grak rekonstrksiyonunu hazrlamak amacyla, yapnn (1.20
leinde), mermer ve traverten mimar elerin (1:5 leinde) detayl izimi
yaplmtr.
Triton Nymphaeumu
Lorenzo CAMPAGNA**
almalarn banda aratrma, olas nc dzenin cephesine ait bloklarn
belirlenmesine ynlendirildi. Yapya ait olduu kesin, ancak ne birinci ne de ikinci
* Ilaria ROMEO, Salento niversitesi.
** Lorenzo CAMPAGNA, Messina niversitesi.
410
dzene ait olmadklar saptanan baz mimar paralarn belirlenmesiyle birlikte bu
varsaym daha nce ortaya atlmt. Elde edilen verilerin yeniden deerlendirilmesi
srasnda, dzenin olas ykseklii yaklak olarak hesaplanabilmitir, en azndan
frizin yer ald seviyeye kadar, zira korniin varl mimar e baznda henz
saptananamtr.
almann ikinci aamasnda, daha nceden hazrlanm ve getiimiz yllarda
kullanlm olan bir bilgi i modeli kullanlarak, birinci dzene ait tm arkhitrav-
friz bloklarnn sistematik ve analitik lemesi yaplmtr, ayrca her bloun tam
fotoraf ekilerek eklenmitir.
Byk Yapnn Bulunduu Alan
Paul ARTHUR*
Byk Yapnn bulunduu alandaki aratrmalara, yapnn gney ve batsnda,
H ve 4 (I. Blge) stenoposlarnda ve Frontinus Caddesine kadar Doudaki
blmlerde (II. Blge) yeniden balanmtr.
I. Blge. Kaz almalar iki ayr yaplama dnemine ait ilgin sonular
ortaya kartmtr, her ikisi de ya ya da arap retimiyle ilgilidir. Daha eski olan,
alan kaplayan yan yana bir dizi meknla belirginlemektedir, Roma mparatorluk
Dneminde buradan bir yol gemekteydi (stenopos 4). Torculariumun denge
arlna ait kalker bir blok ortaya karlmtr, monolitik bloun hemen batsnda,
en az 20 cm. daha yksek bir zemine sahip olan yerde tula demeye ait har
izleri ve meknn daha alak blmne doru ynlenen kk bir kanal yer
almaktadr. Bu ilk dnemin tarihlemesi X-XI. yzyllardan daha ge olamaz, zira
yapnn ykntlar arasnda ele geirilen keramikler bu dneme aittir.
kinci yaplama dneminde, Kuzey/Gney blmnde 5 m., dou/bat
blmnde 7 m. uzunluunda drtgen bir yap yer almaktadr, Roma Hamamnn
gney duvarna yaslanmtr ve zerinde yer ald toprak tabakas ksmen birinci
dnem yapsnn zerinde yer almaktadr. Kuzey blmde monolitik yerel tala
kaplanm i ksm svayla kapl bir havuz bulunmaktadr, toplama yapsna gre
daha yukarda bulunan, monolitik levhalarla yaplm olaslkla bir presin yer ald
baka bir yapyla balantlyd. Bu dnemde yine ya ya da arap yapmyla ilgili
bir yaplama sz konusudur. Tarihlemesine gelince, tesviye dnemiyle yapnn
* Paul ARTHUR, Salento niversitesi.
411
inas ayn dnemdir. XI. yzyl sonu XII. yzyl bana tarihlenen bir ka srl
keramik paras ele geirilmitir.
Hamam yapsnn iindeki VIII No.lu meknda yaplan kazlar sonucunda,
burasnn Bizans Dnemine ait olduu ve daha sonra terk edildii dnemde ise
turculariumla balantl olduu dnlmektedir ve olaslkla yukarda sz edilen
yerleimin ikinci dnemiyle ayn dneme aittir. Hamam yapsnn gneyinde
yaplan kazda, benzer ekilde yaplm byk drtgen bir havuz bulunmutur; dip
ksmndaki duvarda olaslkla bucurgatn yerletirildii bir delik mevcuttur.
Baka bir yapda, daha kstl miktarda, ancak daha deerli retim yapan
daha kk lekte bir havuz bulunmutur ve bir ev yapsyla balantl olduu
dnlmektedir. Yapnn eski dneminin tarihlemesi Bizans Dnemine ait sikkeler
ile yaplmtr, bir tanesi XIII. yzyla aittir.
II. Blge. Hamam yapsnn dousundaki alan, gneyinde stenepos 4 (insulaya
girii salayan kap kalnts hl grlmektedir) ve dousunda Frontinus Caddesi
ile snrlanmtr. Bu alanda gerekletirilen almalar, Roma Dneminde bo alan
ya da belki hamam yapsnn palaestras olarak tanmlanabilen alanda yzeyde
grlen yaplarn plannn belirlenmesi ve Bizans Dneminde yerleim mekn
olarak kullanld ekliyle balantsnn anlalmas amacn tamaktadr.
VIII ile XIII. yzyllar arasnda blgedeki geliimi daha iyi anlayabilmek amacyla,
2006 yl almalar srasnda alandaki duvarlarn bilgi lerinin hazrlanmasna
balanmtr, kullanlan yapm tekniklerinin tipolojisinin hazrlanmas amacyla
Stratigrak Duvar Bilgi Fii (USM) kullanlmtr ve ayrca her birinin fotoraf
ekilmitir.
izim ve mimar inceleme almalarnn yan sra, daha nceki yllarda
kazs yaplm meknlarn onarm ve koruma almalar yaplmtr. X-XI.
yzyllara tarihlenen yerleim ve birbirine bitiik iki yapnn onarm almas
tamamlanmtr.
Katedral
Diego PEIRANO*
Katedral blgesindeki almalar, yapnn zellikle de atriumda ortaya karlan
Bizans Dnemine ait meknlarn iziminin tamamlanmasna ayrld. Synthronon
ve kuzey blmdeki ykntnn plan gzden geirildi. Kaz heyetinin deposunda
* Diego PEIRANO, Torino Politeknik.
412
ve mzenin depolarnda saklanan, aralarnda ambona ait paralarn da yer ald
ta eserlerin incelenmesi almalar balatld, bylece din trenlerle balantl
sslemelerin olas rekonstrksiyonu yaplabilecektir.
Apollon Kutsal Alan
Kazlar ve izim almalar
Grazia SEMERARO*
Kutsal alandaki almalar alanda younlatrld:
1) st Teras (Apollon Tapnann Kuzey Blmne Denk Gelen Blge)
Apollon Tapna seviyesine ulaabilmek amacyla 75 metrekarelik bir alanda
Bizans tabakalar kaldrlarak stratigrak kaz yapld. Daha st seviyede daire
biimli bir yap belirlendi ve Seluklu Dnemine ait bir adrn temeli olarak
yorumland. Daha sonra Bizans tabakalarnn kazs yapld ve .S. VI ile IX.
yzyllar arasna tarihlenen eitli atk ve ykm katmanlarna rastland.
Apollon Tapnann Kuzeyinde Yer Alan Sunaklar (Eskharon) Blm
Tapnan yannda kurbanlara ayrlan alanla balantl kl tabakalarnn
stratigrak kazs yapld. Bu seneki almalar, geen yl Bizans atk tabakalarnn
altnda ortaya karlan, tapnak ile kaznn kuzey snr arasndaki geni bir blgede
(15 x 10 m.) gerekletirildi. En nemli amalardan biri kl sunaklarnn yer ald
alann geniliini saptamakt (Resim: 3).
Alann kuzeyinde US262 No.lu (2002 ylnda saptand) kabn iindeki dolgunun
kazs yapld. Topraa gmlm olduka derin pimi toprak bir kap sz
konusudur. Dolgu toprakta, farkl oluumlu, kl asndan zengin ve koyun-kei,
domuz, sr gibi eitli hayvan kalntlarn barndran eitli tabakalar saptand.
ok krk hlde ele geirilen keramikler, .S. I. yzyla ait bir dolguya iaret
etmektedir. Kaz sonucunda kabn dip ksmnn olmad grld: Dibindeki bir
delik dorudan toprakla temas salyordu. O hlde, dorudan topraa sv sunu
yaplmasn salayan bir kap sz konusudur. Pimi toprak kabn kenarlarndan,
kabn iindeki maddeleri saptamak amacyla kimyasal analizler yapmak zere
rnek alnd.
* Grazia SEMERARO, Saltento niversitesi.
413
Ayrca, .S. I. yzylda doldurulmu olan, daha az derin ikinci bir kabn kazs
daha yapld; yine kll toprak ve hayvan kalntlar ile krk keramik ve cam kap
paralar ele geirildi. Bu kabn ekli baka bir kullanm akla getirmektedir: Klt
uygulamalarnda kullanlan suyu saklamaya yaryordu. Her iki kap da kurun
kenetler kullanlarak Antik ada onarm grmtr ki bu da bize uzun sre
kullanldklarn kantlamaktadr.
.S. I. yzyla tarihlenen kll toprak ve ok krk keramik paralarnn yer ald
tabakalarn kazs yapld. inde, alanda gerekletirilen klt faaliyetlerine bal
kmr atklaryla dolu bir dizi delik saptand. Sunan yaknndaki alanda ate
izlerinin yer ald toprak tabakalarna rastland.
Tm toprak sudan geirilerek paleobotanik analizler iin karbonlar
ayklanmtr.
2) Orta Teras
Bu alanda Bizans Dneminde kazlm, eskharon alann kesen geni bir
hendek yer almaktadr ve kutsal alandaki yaplarn ykntsndaki mimari bloklarn
atld bir depo grevi grmtr.
3) Tapnan nndeki Alan
Alt terasdaki geni bir alanda (yaklak 210 m
2
), ykmdan sonra tapnan
nnde Proto-Bizans Dneminde (.S. V-VI. yzyllar) oluturulan atk tabakalarn
kaldrmak amacyla kaz almalar yapld. Kaz almalar srasnda merdivene
ait ilk iki basamak ortaya karld, bu basamaklarn nnde ok kk ekilde
paralanm mermerlerden oluan geni bir plk yer alyordu.
Keramiklerin Kataloglanmas
Kazyla ayn zamanda depoda, kutsal alandan gelen keramiklerin kataloglama
almas yapld. Getiimiz yllarda kazs yaplan kontekstler incelendi ve nemli
paralarn analitik bilgi leri hazrland.
Apollon Tapnana ait mimar eler belirlenerek bilgi leri hazrland, .S.
IV. yzyl sonunda temeline kadar yklan tapnak, baz Hierapolis sikkelerindeki
ikonograden grld gibi on dzenindedir.
414
Aratrmalar, hem kaz heyetinin deposunda saklanan paralar hem de
kehanet yapsnda duvar rgsnde kullanlm olan korni ve arkhitrav bloklarn
kapsamaktadr. Baz ssleme eleri sadece paralar hlinde gnmze
ulamtr: alnln zerinde yer alan bir ya da daha ok sayda akroter paras,
cella duvarna ait Maiandros frizi paras, atya ait az ya da ok geni mermer
kiremit paralar.
Rhegium VIII, nsula 104
Boyal Yaztl Evin Stratigak Kazs
Annapaola RUGGIU ZACCARIA*
2004 ylnda pheli Kutsal Yaztlardan Manasse Duas metninin Yunanca
yaztnn gn na karld evdeki kaz almalarna devam edildi.
Ktphane olarak tanmlanan A1361 No.lu salonun dou blmnde
ktphaneye ait nc ni ile birlikte, ykntlar kaldrlnca geni deme
tulalaryla yaplm yer demesi ortaya karld. Geni mekn, kemeri tayan
iki pilaster ile iki blme ayrlmtr, izleri meknn iindeki ykntda tespit edildi.
Yerleimin taban seviyesinde bulunan az saydaki buluntu, yapnn .S. VII.
yzyl ortalarnda yklmadan nce terk edildiine iaret etmektedir.
104 No.lu insuladaki evlere ait tm yknt, deme ve eik paralarnn bilgi
leri hazrland, bylece bu bilgilerin oluturduu veritaban ile yapm teknii ve
evreleri belirlenebilecektir.
Tiyatro
Sahne Demesinin Rekonstrksiyonu
Paolo MIGHETTO**
2005 yl Eyll aynda zmir Koruma Kurulu tarafndan kabul edilen projeye
gre 2005 ylnda balanan sahne demesinin rekontrksiyon almalarna
devam edildi (Resim: 4). antiyede, Denizli rmas Askon tarafndan retilen
metal eler, dier bir Denizli rmas atalta tarafndan monte edildi (Resim:
* Prof. Dr. Annapaola RUGGIU ZACCARIA, Venedik C Foscari niversitesi.
** Paolo MIGHETTO, Torino Politeknik.
415
5-6). Daha sonra yine bir Denizli irketi olan Kmrcolu tarafndan 9,5 cm.
kalnlnda hazrlanan mermer deme levhalarnn yerletirilmesine baland.
Orta podyum zerine, bir tanesi meale tayan Demeter ve Kore ile balanan iki
adet mermer kadn heykeli yerletirildi (Resim: 7-8-9).
Mimari elerin ncelenmesi
Filippo MASINO*
Giorgio SOBR**
Son iki ylda yaplan almalara devam edildi. Daha sonra tiyatronun
skenefronsuna ait bloklarn analitik incelenmesine baland.
Tiyatronun hemen nnde bulunan alanda, I. dzene ait tympanon, korni ve
bezemesiz podyum paralar belirlendi (Resim: 10). Toplanan verilerin yeniden
incelenmesi sonucunda sz konusu bloklarn doru dzeni ve skenefrons iindeki
yerleri saptand (Resim: 11). Bu belirlemeden sonra, uygun bir platform zerinde
bloklar vin ile kaldrlarak yerde birletirildi, bylece yerde tm mimari iskelet
kurulmu oldu.
Ayrca skenefronsun I. dzenine ait parastas paralar topland ve incelendi,
baz ek bloklar tespit edildi; alanda I. dzenin stunlarnn yaknnda uygun bir
yere yerletirildi.
2005 ylnda balanan hyposkenionun hipostylos cephesinin tamamlanmas
almasna devam edildi, bu seneki almann hede kuzey blmn
dzenlenmesi ve birletirilmesiydi (Resim: 12).
Arkeolojik Aratrmalar
Caterina POLITO***
Arkeolojik aratrmalar, orkestra, hyposkenion, ima cavea ve summa caveada
younlatrld.
Orkestrada, proskeniona bakan alanda sval sktrlm toprak deme ve
suyun akmasn salayan kk bir kanal ortaya karld, her ikisi de orkestrann
* Filippo MASINO, Torino Politeknik.
** Giorgio SOBR, Torino Politeknik.
*** Caterina POLITO, Salento niversitesi.
416
kolymbetraya evrildii dneme tarihlenmektedir (.S. IV. yzyl). Kk kanal,
drtgen kalker levhalarla yaplm baka bir kanal ile birleiyor ve suyu darya
tayordu. Kuzey ve gneyde yer alan merdivenler, vin yardmyla kaldrlnca iki
adet mermer koltuk gn na kt, bir tanesinin zerinde yazt yer almaktadr.
Merdiven sistemi iin kullanlan bu koltuklar aslnda birinci evrenin proedriasna
aittir. Kuzey parodos alannda Bizans Dnemi (.S. VI-VII. yzyl) atk tabakalarnn
kaldrlmas sonucunda, .S. III. yzyla tarihlenen ima caveaya girii salayan
mermer merdiven ortaya kmtr.
Ima caveann gneybat kesinde yrtlen aratrmalar sonucunda nemli
buluntular ortaya karlmtr: tiyatro yapsnn ina dnemine tarihlenen (.S. I.
yzyl) baz traverten koltuklar ve merdivene ait iki basamak.
Hyposkenionun kuzey blmnde modern birikintilerin kaldrlmasyla 80li
yllarda ortaya karlm olan bir dizi yap yeniden gn na karld. Kuzey-
gney dorultusunda dizilmi, tiyatro yapsnn ilk logheionunun temelleriyle
balantl traverten bloklar sz konusudur (.S. I. yzyl).
Summa caveann bulunduu alana gelince, tiyatro yapsnn dnda dou
ve kuzey tarafnda arkeolojik aratrmalar yapld. Dou blmde, Protobizans
Dnemine ait (.S. V-VI. yzyllar) oturma birimleri ve dou-bat ynnde traverten
levhalar ile yaplm bir yola ait kalntlar bulundu. Summa caveann girilerinden
birinin arka tarafnda kk bir sondaj yapld ve burada tiyatroya girii salayan
orijinal merdivene ait mermer basamak gn na karld.
Mermer Stoa
Tommaso ISMAELLI*
Mermer stoann kazs, 2005 ylnda balayan almalarn tamamlanmasna
olanak salad. Yapnn kuzey blm ortaya karld. Portiko, Apollon
Tapnann gneyinde Frontinus Caddesine almaktadr, i duvar travertendir,
n cephesinde ise Dor dzeninde mermerden otuz adet intercolumnium vardr.
Sz konusu yapdan baka, daha eskiye ait bir yknt mevcuttur. Tommaso Ismaelli
tarafndan yrtlen alma sonucunda oluturulan Dor dzenindeki cephede yer
alan ithaf yaztnda ad geen Gaius uliustan dolay yap, .S. I. yzyln balarna
tarihlenmektedir.
* Tommaso ISMAELLI, Salento niversitesi.
417
Bu aratrmalar ve Apollon Tapnandan gelen veriler ile kentin ulius Claudius
Dnemi geliimiyle ilgili yeni bilgilere ulalmaktadr.
Kk Sekizgen Yap ve Aziz Philippus Martyrionu
Maria Piera CAGGIA*
Aziz Philippus kprsnn bulunduu alanda 2006 ylnda yaplan almalar,
yapnn plann ortaya karmak amacyla, kk sekizgen yapnn giriinin nnde
ve kuzeybat tarafnda gerekletirildi (Resim: 13).
.S. V. yzyla tarihlenen prefurniumun belirlenmesi son derece nemlidir,
bylece sekizgen yapnn ilevi hamam olarak saptanmtr. Prefurnium, Orta
Bizans Dnemi yaplaryla iie gemitir, gen planl kk bir meknn iinde
yer almaktadr ve yapnn kuzeydou blmnde yer alan meknlarn stlmasn
salamaktadr. Yapnn .S. V. yzyla tarihlenen ykntlar, iinde II. Constansa
ait (.S. VII. yzyl ortalar) bronz bir sikkenin bulunduu tabakann zerinde yer
almaktadr, bu da Protobizans Dneminde kentte meydana gelen sismik olaylarn
tarihini dorulamaktadr.
Martyriona kan merdivenlerin alt blmnde 2005 ylnda balatlan, merdiven
levhalarnn yasland temellerin salamlatrlmas almalar tamamlanmtr.
Merdivenin dnda yama boyunca yerletirilen destekler ve kuru duvarlar rlerek
teraslama yaplmtr (Resim: 14).
Aziz Philippus kprsnn gney tarafnda da salamlatrma almas
yaplmtr, farkl seviyelerde adet teraslama duvar rlerek kpr iin gerekli
toprak dolgu yaplmtr.
Martyrion
Rino DANDRIA*
Aziz Philippus Martyrionu alannda yaplan almalar, merkez sekizgen
meknda, yapnn dousunda daha ge dnemde ina edilmi olan kk tek
apsisli kilisede ve etrafndaki alanda yaplan temizlik almas ile balatlmtr.
* Maria Piera CAGGIA, IBAM-CNR.
** Rino DANDRIA, Salento niversitesi.
418
Daha sonra yapnn iinde, ambonun konumunu belirlemek amacyla kk
sondajlar gerekletirildi, templona dik kuzeybat- Gneydou ynnde yaklak
8 metre uzunluunda temel kalntlarna rastland. Ayrca demenin kenar ksm
ortaya karld. Mermer ambona ait olabilecek ha formunu oluturan svastika
bezemeli olaanst paralar dikkat ekmektedir (Resim 15). Bu bezeme
Konstantinopolis ve dier Kk Asya kentlerinde karmza kmamaktadr.
Phrygiaya zg olmaldr ve Midasn kentindeki bezemelerle son derece benzerlik
gstermektedir. Bu balant, Hierapolis gibi zel bir Hristiyan kimliin monoteizmin
gelitii bir yerdeki yerel gelenekler ile aklanabilir.
lm Ekibinin almalar
Antonia SPAN
Aratrma programna gre esas almalar, Hierapolis Atlas projesinin
yaynlanmas amacyla kentin 1:1000 leinde plannn hazrlanmasna
ayrlmtr, bu alma belgeleme almasnn izgisel temelini oluturacaktr.
Hierapolis arkeolojik sit alannn son dnemde, arazi ve evre boyutunda
geirdii deiim (otellerin yklmas, yeni ara ve yaya yolu) nedeniyle, mevcut
arazi topograk verilerinden farkl gncel bilgilerin kullanlmasnn gereklilii
ortaya kmtr. Ykseklik erileri, Trk hava fotoraf kaynaklarndan elde edilen
1:500 lekli harita kullanlarak karlmtr ve 2006 ylnda 2005 yl Mart aynda
elde edilen QuickBird uydu fotoraf zerinde kayt ve coraf bilgi almalar
yaplmtr.
Ykseklik ve dzlem verilerinin kent planna girilmesi gerekliliinden dolay
GPS yntemiyle topograk noktalar ann lmleri yaplmtr.
Aziz Philippus kprs blgesinde metrik lmlerin en doru sonuca
ulatrlmas iin yerden kontroll balon fotogrametrik ekim tekniini tamamlayc
topograk lmler yaplmtr ve ayrca otomatik Saysal Arazi Modellemesi (DTM-
Digital Terrain Models) kullanmna olanak salamas amacn tamaktadr.
* Antonia SPAN, Torino niversitesi.
419
Epigra Ekibinin almalar
Tullia RITTI*
Hierapolis yaztlar corpusunun hazrlanmas amacyla aadaki almalar
yaplmtr:
- Hristiyanlkla ilgili ierii olan ya da semboln tayan belgelerin incelenmesi
tamamlanmtr.
- Hydraletaidan sz eden lhit yeniden temizlenerek okunmu ve
fotoraanmtr.
- Mzenin d blmnde sergilenen yaztlar yeniden incelenmi, kontrolleri
yaplm ve fotoraamtr.
- Bloklarn yeniden dzenlenmesinden sonra tiyatronun summa caveasnda
yer alan korni zerindeki yazt kontrol edilmitir.
- Tiyatroda bulunan kalkan zerindeki yazt yeniden gzden geirilmitir.
Rendiconti della Ponticia Accademia di Archeologiada Manasse ile ilgili
geni bir makale yaynlanmtr. Ayrca Hierapolis Rehber Kitaplar dizisinde (Ege
Yaynlar) Hierapolisin Bizans ve Trk Dnemi (Paul Arthur) ve Yaztlar Rehberi
(Tullia Ritti) yaynlanmtr. Yeni Phrygia Hierapolisi dizisinin ilk cildi olarak kaz
heyetinin 2000-2003 yllarnda gerekletirdii almalar yine Ege Yaynlar
tarafndan yaynlanmtr
1
.
* Tullia RITTI, Napoli Federico II niversitesi.
1 talyanca aslndan eviri: Dr. Nalan Frat.
420
Resim 1: Hierapolisin ve kentin kuzeydousunda yer alan dalarn Google Earth ile 3 boyutlu
olarak grselletirilmesi; Quick Bird yksek znrlkl uydu fotoraf boyutlu bir
model zerinde grselletirildi. GPS yardmyla konumlar belirlenen su kemerlerinin
izleri beyaz renkle vektrletirildi
Resim 2: Hierapolis, Frontinus Kapsnn bulunduu alan. Ya ilii ve gnmze orijinal yerinde
ulaan pithos
421
Resim 3: Hierapolis Apollon Kutsal Alan. Apollon Tapnann kuzeyinde yer alan sunaklar
blmnn plan (.. I. .S. I. yzyllar)
422
Resim 4: Hierapolis, Tiyatro. Sahne binasnn rekonstrksiyon plan: kesit (Mimar Paolo Mighetto)
Resim 5: Hierapolis, Tiyatro. Sahne tabanna ait metal zgarann yerletirilmesi
423
Resim 7: Hierapolis, Tiyatro. Sahne binasnn podyumu zerine mermer kadn
heykellerinden birinin yerletirilmesi
Resim 6: Hierapolis, Tiyatro. Sahne tabanna ait metal zgarann yerletirilmesi
424
Resim 8: Hierapolis, Tiyatro. Heykelin yerletirilmesinden sonra sahne binasnn podyumu
425
Resim 9: Hierapolis, Tiyatro. 2006 yl almalar sonrasnda sahne binasnn demesi
Resim 10: Hierapolis, Tiyatro. Tiyatronun arkasnda yer alan alanda sahne binasnn I. dzenine
ait mimar elerin yerde rekonstrksiyonu
426
Resim 11: Sahne binasnn 1. dzeni iin rekonstrksiyon nerisi (Mimar Filippo Masino ve
Giorgio Sobr)
Resim 12: Hierapolis, Tiyatro. Bir araya getirilen hyposkenionun
hypostylos cephesine ait bloklar
427
Resim 13: Kk Sekizgen Yap ve Martyriona kan basamaklarn balonla ekilen fotoraf
Resim 14: Merdivenin temelinin salamlatrlmas almalarndan sonraki grnm
428
Resim 15: Hierapolis. Aziz Philippus Martyrionu. Ha moti oluturan svastikalarla ssl ambona
ait mermer levha
429
GR
Kuzey Ege adalar kompleksine dahil olan Gkeada, anakkale line bal
bir ile olup Gelibolu Yarmadasnn batsnda yer almaktadr. Konumu nedeniyle
alar boyunca nemini yitirmeyen ve insan basksndan uzak kalan bu adada,
ok eski alarda balayan iskn sreci, belirli aralklarla da olsa, gnmze
kadar devam etmitir. Uzun bir zaman dilimini kapsayan bu srete Gkeada
hem yerleilen, hem de terk edilen bir ada durumuna dmtr. Adann kltr
tarihi aratrmalarnda nc olma zelliini koruyan Yenibademli Hyn, ayr bir
nemi bulunmaktadr.
Kltr ve Turizm Bakanl Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrlnn
izinleriyle 2006 ylnda Yenibademli Hykte gerekletirdiimiz almalara,
Bakanlk temsilcisi olarak anakkale Arkeoloji Mzesi uzmanlarndan Ergun
aman Esirgemez katlmtr. Meslek sevgisi ve dinamik almalaryla
takdir kazanan temsilcimize, ayrca kazya katlan anakkale Onsekiz Mart
niversitesinin retim yelerine ve zveriyle almalarda bulunan Hacettepe,
Mustafa Kemal ve stanbul niversitelerinden gelen rencilere candan teekkr
bor bilirim
1
.
Yenibademli Hyk, Bykdere Vadisinin aa kesiminde Ege Denizine
kavuan Byk derenin (lissos) yaklak 220 m. dou ynnde yer almaktadr
GKEADA - YENBADEML HYK
2006 YILI KAZILARI
Halime HRYILMAZ*
* Do. Dr. Halime HRYILMAZ, Hacettepe niversitesi Edebiyat Fakltesi Arkeoloji Blm,
06800 Beytepe-Ankara/TRKYE.
1 2006 yl Yenibademli Hyk kazsnn ekip yeleri: Hacettepe niversitesinden Do. Dr.
Halime Hrylmaz, lisans rencileri Sleyman Batman, Fatma al, Mrvet Boa,
Tuna apar, Raif Mehmet ve Cem Saka; anakkale Onsekiz Mart niversitesinden
Prof. Dr. Doan Perinek ve Yrd. Do. Dr. Emin Ulugergerli; Mustafa Kemal niversitesinden
lisans rencileri Leyla Gl ve Murat Yaln; stanbul niversitesinden lisans rencisi
Zeynep Onaran katlmtr. ok byk baar ve zveriyle alan ekip yelerine bir kez daha
itenlikle teekkr ederim. Yenibademli Hyk kaz almalar Kltr ve Turizm Bakanl
Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrlnn, DSMMin, Hacettepe niversitesinin,
Institute for Aegean Prehistory (INSTAP), Gkeada Kaymakaml ve Belediyesinin, ayrca
Troia Kazs Bakanlnn madd ve manev destei ile srdrlmtr. Bu vesile ile anlan
tm kurum ve kurulularn deerli yneticilerine teekkr etmeyi gnl borcu olarak kabul
etmekteyim.
430
(Harita). Kale Kyn 1.7 km. gneyinde bulunan hykte ve yakn evresinde,
2006 yl iin ngrlen program dorultusunda, farkl bilim dallarnda kaz,
aratrma ve incelemeler gerekletirilmitir.
KAZI ALIMALARI
2006 yl kaz mevsiminde belirlenen hedeer dorultusunda hyn tepe
dzlnde olmak zere amada (H8, G8 ve G9) allmtr (izim: 1).
A. H 8 Amasnda Yrtlen almalar
Hyn kuzeydou kesiminde yer alan H 8 amasnda, M.. 3. binyln ilk
yarsna tarihlendirilen drt yap katnn kalntlar belirlenmitir (izim: 2). Yzey
toprann hemen altnda ulalan I. yap katna ait kalntlardan biri, amann
kuzeybat kesinde tespit edilmitir. Kuzey ucu kazlmayan alan iinde kalan bu
temel paras, mimar btnlk oluturacak kadar korunmamtr. Ayn yap katna
ait dier kalntlar ise, amann gneybat kesine yakn bir kesimde ortaya
konabilmitir. Bunlar 2002 ylnda yars ortaya konan kuzeydou-gneybat
ynde uzanan yapnn kuzeydou kesini belirlemektedir. Birbirine balanan
bu temellerin ke oluturduu noktada bir tahl kpnn paralar kme hlinde
saptanmtr. Bu ta rgl temel paralarndan kuzey-gney ynde uzanan
kalntnn batsnda aa karlan kk lekteki temel, 2001 ylnda tespit
edilen bir baka yapnn uzantsdr.
I. yap katnn dolgusunda ele geirilen belli bal kaplar arasnda ip delikli ufak
bir mlek, yakn benzerlerini Midilli adasndaki Thermi
2
yerlemesinden bildiimiz
ayakl mutfak kab ve Denizsel Troia Kltrn yanstan kuzeybat Anadolu
merkezlerinden Beik-Tepede
3
karakteristik olan ift veya drt kulplu ta biimli
kapaklar yer almaktadr. Ayn yap katnn dzleminde bulunan yass baltalar,
ezgi talar ve dokumaclkta kullanlan elips biimli pimi toprak arlklar dikkat
ekicidir.
II. yap katn belirleyen mimar kalntlarn bir blm amann kuzeyinde,
dier blm ise bat ynde tespit edilmitir (izim: 2). Birbirinden bamsz duran
2 W. Lamb, Excavations at Thermi in Lesbos, Cambridge 1936, Fig. 26, 1.
3 M. Korfmann, Beik Tepe. Vorbericht ber die Ergebnisse der Grabung von 1983, AA 1985/2:
163, Abb. 8, R 12. 246.
431
bu kalntlardan kuzey taraftaki iki temel paras, dou-bat ynde ina edilen bir
yapya aittir. Kazlar srasnda bu yapnn sadece gneybat tarafndaki temelleri
aa karlmtr. Plan btnyle elde edilemeyen bu yapnn yorumlanmas,
ancak kaz alannn geniletilmesinden sonra mmkn olacaktr. Amann bat
ynnde dikdrtgen biimli konstrksiyon, 2002 ylnda belirlenen kalntlarla
birlikte dnldnde, kk bir mekna ait olduu sylenebilir. Bu kk
meknn dou ynn belirleyen kalntlar arasnda eik ta ve kapya ait sve
ta bulunmutur.
II. yap katnn envanteri, daha ok i letleriyle ilikilidir. Bunlar andezitten
yaplm havan, alt tme ta ve zerinde iki kk yumrusu bulunan kre
biimli terazi arldr. Dier i letleri arasnda bir havan eli ve mablaklar,
allagelen rneklerdendir.
H 8 amasnda III. yap katn temsil eden kalntlardan da dzgn bir plan elde
edilememi olmakla birlikte, bunlarn iki ayr yapnn eleri olduklar belirlenmitir
(izim: 2, Resim: 1). Bunlardan kuzeyde yer alann dou ucu kazlmayan alan
iinde kalm, bat ucu ise byk oranda tahribata uramtr. Kuzey-gney
ynnde ina edilen ikinci temel paras bu amada daha iyi korunmasna ramen,
bunun gney yndeki uzants 2001 yl almalar srasnda bulunamamtr.
Sz edilen bu kalntlarn yer ald yap katnn dolgusunda, Ege
4
dnyasndan tannan rneklerle uyumlu drt ip delikli ve tutamakl bir kapak ele
geirilmitir (Resim: 2). Gene bu yap katnn dolgusunda besin deeri olduka
yksek saylan, Ege ve Akdeniz sularnda sr hlinde yaayan bir mrekkep
bal kalnts bulunmutur (Resim: 3). Bu tr kalntlara Bat Anadolu Blgesinde
sahil yerlemelerinden Liman Tepede
5
de rastlanmtr. Genellikle kydan uzak
ak sularda yaayan bu balk tr, nadiren kylara yaklamaktadr. K aylarnda
40-100 m. derin sularda grlen mrekkep bal, ilkbahar ve yazn nispeten s
sularda yaamaktadr. Genel olarak Yenibademlide imdiye kadar ele geirilen
deniz rnlerinin kalntlar daha ok ky avclna iaret ettii iin, bu baln da
kyya yaklatnda avlanm olmas mmkndr.
4 L. Bernab-Brea, Poliochni I, 2. Citt preistorica nellisola di Lemnos, Roma 1964, Tav. LXXXI,
f; C. W. Blegen ve di., Troy I, 2. General Introduction the First and Second Settlements,
Princeton 1950, Fig. 232: 37.982; W. Lamb, Excavations at Thermi in Lesbos, Cambridge
1936, Pl. XXXVIII, Tip I d; R. Demangel, Le Tumulus dit de Protesilas, Paris 1926, Fig. 31, No.
5, Fig. 37.
5 D. S. Reese, The Exploitation of Aquatic Resources at Bakla Tepe, Liman Tepe and Panaztepe,
A. Erkanal ve di., (eds.), Hayat Erkanala Armaan, Kltrlerin Yansmas / Studies in Honor
of Hayat Erkanal, Cultural Reections, stanbul 2006, 628.
432
Amann dou kesiti hizasnda aa karlan IV. yap katna ait bir temel
paras ve bunun gney ynne dayandrlan bir tahl kpnn alt yars dar bir
alanda aratrlmtr (izim: 2). Ama iinde mimar btnlk sergilemeyen yap
temelinin dou ucu kesit iinde, bat ucu ise III. yap katna ait temellerden birinin
altnda kalmtr. Buluntu asndan fakir grnen IV. yap katnn envanterinde
kemik deliciler n plana kmaktadr.
B. G 8 Amasnda Yrtlen almalar
Tepe dzlnn kuzeybat kesiminde yer alan G 8 amasnda, Troia I Dnemi
ile ada drt yap katnn mimar kalntlar ve buluntu topluluklar gn na
karlmtr (izim: 3).
I. yap katnn kalntlar, kuzeydou-gneybat ynde uzanan, ufak talarla
deli ve hyn merkezine doru ynlendirilen sokan bat tarafnda yer
almaktadr. Yzey toprann hemen altndan balayan bu kalntlar, iki ayr
yapya aittir (Resim: 4). Dar ynleri sokaa bakan bu yaplar, arazinin konumu gz
nnde bulundurularak kuzeybat-gneydou istikametinde ina edilmitir. Konut
gibi kullanlan gneybatdaki yapnn iinde ufak bir kpn alt yars, iinde kalsit
depolanan yan yana iki anak ve byk bir mlein paralar saptanmtr.
I. yap katnda kayda deer buluntular arasnda ta amulet, yerleimde
karakteristik olan kazma izgi ve sokma noktalarla bezenen minyatr ayakl
kap, ayrca Poliochninin
6
mavi dneminin ge evresinde de kullanmda kalan
az kenar ift yumruyla bezenen anak paras anlmaya deerdir.
G 8 amasnda II. yap katn belirleyen mimar kalntlar daha snrl olup
kuzeydou-gneybat ynnde uzanan tek bir yapya aittir (izim: 3). Bu
yapnn giriinin gneybat ynnde olduu, kap boluundan ve sve tandan
anlalmtr. Yn itibaryla I. kattaki yaplardan farkl grnen sz konusu yap,
hyn kuzeybat kesiminde yaplarn dzeninde deiiklie gidildiinin ip
ularn vermektedir.
II. yap katnn dolgusunda ele geirilen materyal arasnda kemik ve ta letler
ounluktadr. Ss eyas olarak nitelendirilen silindir biimli boncuk, ayrca ortas
delik yass kemik disk
7
ve mablak tr letler kemikten retilmitir. Bunlardan
6 L. Bernab-Brea, Poliochni I, 2. Citt preistorica nellisola di Lemnos, Roma 1964, Tav. XXVIII,
d.
7 Bu buluntunun benzeri mavi Poliochninin ge evresinden bilinmektedir (bkz. dn. 7de a.g.y.,
Tav. XCI, 5).
433
yass disk, sadece Yenibademliye zg olmayp Romanyada, Kta Yunanistanda,
Limni adasnda, Orta ve Gney Anadoluda farkl dnemlerde kullanmda kalmtr
8
.
Ta letler arasnda tarmsal faaliyetlere dayanak oluturan havanlar ve yakn
benzerlerini H. Schliemannn Troia
9
kazlarndan bilinen zerinde yivleri olan
bir ta eser, olaslkla metal nesnelerin dzgnletirilmesinde veya przlerden
arndrlmasnda kullanlm olmaldr.
III. yap katnda tespit edilen kalntlar ise, kuzeydou-gneybat ynde ina
edilen bir yapnn temelleriyle snrl kalmtr. (izim: 3). Bu yapnn bat ynndeki
temeli hem kuzeybatya doru eim yapm, hem de belli bir blm tahribata
uramtr. Girii ve boyutlar henz belirlenemeyen yapnn temel ykseklii
0.80 m. ye kadar yaklamaktadr. Yapnn iindeki dolguda, deiik biimlerde
tme ve ezgi talarna rastlanmtr. Bunlar tahl rnlerinin tme ve ezme
iinin ev iinde gerekletirildiini kantlamaktadr. Anlan buluntulardan baka,
Poliochnideki
10
testiyle benzeen siyah astarl bir testi, hasr baskl dip paras
ve kil kanca rnei (Resim: 5) de ele geirilmitir. Yerleimde sk rastlanan sap
delikli baltalarn yan sra, ilk defa olmak zere boynuzdan retilmi bir kazma da
bulunmutur. Bunun en yakn benzerleri Bulgaristanda Ezeronun IV, VI ve VII.
yap katlarnn buluntular arasnda yer almaktadr
11
.
G 8 amasnda IV. yap katnda ortaya konan kavisli ina edilmi mimar kalntnn
ne tr bir yapya ait olduu henz anlalamamtr (izim: 3). Bir ucu kuzey kesit
iinde devam eden, dier ucu gneydouya ynelen duvarn anlalabilmesi
iin, kaz alannn kuzeye doru nmzdeki yllarda geniletilmesi gerekecektir.
Bu kalntnn dzleminde bulunan kemik delicilerin benzerleri, Therminin
12
III.
yerlemesinden ve Ezeronun
13
Erken Bronz a tabakalarndan bilinmektedir.
Amann IV. yap katnda ele geirilen bir kil kanca rnei ise, Ege ve Balkan
Blgesinde tannanlardan ok farkl olduu gibi, Yenibademlinin zengin kanca
topluluuna yeni bir tipin katlmasn salamtr.
8 Yass ve ortas delikli diskler hakknda toplu kaynaka iin bkz. dn. 7de a.g.y., cilt I, 1, 597,
dn. 1-6.
9 H. Schmidt, Heinrich Schliemanns Sammlung trojanischer Altertmer, Berlin 1902, 299, No.
8365.
10 L. Bernab-Brea, Poliochni I, 2. Citt preistorica nellisola di Lemnos, Roma 1964, Tav. XLII
a.
11 G. . Georgiev ve di., Ezero, Rannobronzovoto Selite, Sofya 1979, 191, Fig. 117 , , Tip
1.
12 W. Lamb, Excavations at Thermi in Lesbos, Cambridge 1936, Pl. XXVII, 46.
13 G. . Georgiev ve di., Ezero, Rannobronzovoto Selite, Sofya 1979, 184, Fig. 111 e, 214,
Fig. 131, .
434
C. G 9 Amasnda Yrtlen almalar
nc alma alan olarak seilen G 9 amas, hyn merkezi kesimine
yakn bir konumdadr. Dier iki amada olduu gibi, burada da Erken Bronz
ann ilk yarsna (Troia I ada) tarihlendirilen be yap katnn kalntlar
aa karlmtr (izim: 4).
I. yap katna verilen ve amann kuzeybat kesinde tespit edilen kalnt, 2001
ylnda G 8 amasnda ortaya konan ve hyn merkezine doru ynlendirilen
bir yapnn uzun duvarna aittir. Ayn yap katnn dier kalntlar ise, amann
gney yarsnda tespit edilmitir. Bunlar ayr mekn snrlandrmaktadr. Bu
meknlardan kuzeyde bulunann gneybat kesi, doksan derecelik bir a
oluturmasna karn, gneydou ke dar a hlinde kalmtr. Bunun nedeni,
yapnn yer ald arazinin topograk zelliine ve kod farkna balanabilmektedir.
Bu meknn iinde byk boyutlu iki alt tme ta ele geirilmitir (Resim: 6).
Kuzeydou-gneybat ynde olan bu meknn gneyine eklenen dier iki mekan
(Resim: 7), tek bir yapya m, yoksa ayr yaplara m ait olduklar, alann 2007
ylnda batya doru kazlmasndan sonra anlalabilecektir.
I. yap katnn dolgusunda kap repertuar asndan Troia I
14
Dnemi rnekleriyle
benzeen da eik azl, zerinde kazma izgilerle insan yz betimlenen kap
paras ve az kenar altnda delii bulunan kazma ve enkrsteli anak paras,
Troia I kltrne olan ball kantlar niteliktedir. Bu ballk sadece anaklarla
deil, ayn zamanda yass ematik idollerle de destek bulmaktadr.
II. yap katnda ortaya konan kalntlarn bir blm, amann kuzey yarsnda yer
almaktadr (izim: 4). Korunduu kadaryla, dou kesite yakn bir yapnn kesini
belirleyen iki temel paras dik ayla birbirine balanmtr (Resim: 8). Bunlarn
uzantlar gnmze ulamadndan, yapnn gerek boyutlar hakknda yeterli
bilgi salanamamtr. Yine bu yap katna ait bir dier temel paras ise, amann
gneydou kesinde saptanmtr. Ksmen I. kata ait bir temelin altnda kalan
bu kalnt, kuzeydou-gneybat ynnde uzanmaktadr. Bu temelin dzleminde,
bat yne doru gelien ta kapl deme ve amann gneybat kesinde iri bir
kpn paralar bulunmutur.
14 C. W. Blegen ve di., Troy I, 2. General Introduction the First and Second Settlements,
Princeton 1950, Fig. 234, No. 25.
435
Dar bir alanda aratrlan III. yap katna ait kalntlar, amann kuzey yarsnda
tespit edilmitir (izim: 4). Dik ayla birbirine balanan bu kalntlar, mimar
btnlk oluturmadndan yapnn boyutlar ve ilevi konusunda doyurucu
sonular elde edilememitir.
Amann gney yarsnda, III. yap katnn dzlemine inildiinde, tahllarn
depolanmasnda kullanlan byk bir kpn gvde paralar tespit edilmitir. Bu
paralarn yaknnda ele geirilen yatay a motii mlek paralarnn paralelleri
Troiadan
15
baka, Tarsus-Gzl Kulede
16
de aa karlmtr.
Kk bir temel parasyla temsil edilen IV. yap katnn mimar kalntsna
amann kuzeydou kesinde ulalmtr (izim: 4). Kuzey-gney ynndeki bu
kalntnn gney ucu, henz derine inilemeyen alanda kalmtr. Bu yap katnn
dolgusunda, mavi Poliochninin
17
ge evresinde paralelleri bulunan ortas delik
yass ta diskten baka, kemik ine de ele geirilmitir.
Amann kuzey kesiminde gen bir alanda aratrlan V. yap katnn kalnts
0.90 m. ykseklie kadar korunmutur (izim: 4). Kuzeybat-gneydou ynnde
uzanan bu kalntnn batsnda kp paralarndan baka, tme ta ve bir
arak bulunmutur.
YAN BLM DALLARI
A. Arkeojeozik
Kaz almalarnn yan sra, ilk defa uygulamaya konan arkeojeozik dalndaki
lmleri Yrd. Do. Dr. Emin Ulugergerli gerekletirmitir. Hyn gney
ynnde sur duvarnn dnda herhangi bir yerlemenin bulunup bulunmadnn
anlalabilmesi iin, Doru Akm zdiren yntemi uygulanarak dou-bat
ynnde kesitler elde edilmitir. Sz konusu bu kesitlerde, yksek zdirenli
kesimler belirlenmi ve hedef aratrma alanlar saptanmtr. Bu alanlarda
yaplacak almalar, 2007 ylnn kaz mevsimine braklmtr.
15 H. Schmidt, Heinrich Schliemanns Sammlung trojanischer Altertmer, Berlin 1902, 4.
16 H. Goldman, Excavations at Gzl Kule, Tarsus II,1, 2. Princeton 1956, 151, Fig. 362, No.
593, Fig. 276, No. 593.
17 L. Bernab-Brea, Poliochni I, 2. Citt preistorica nellisola di Lemnos, Roma 1964, Tav. CIII,
6, Tav. LXXXIX, 37.
436
B. Jeoarkeoloji
Prof. Dr. Doan Perinek tarafndan stlenilen jeoarkeolojik aratrmalar, hyk
ve yakn evresinde gerekletirilmitir. Sit alannn dnda olmak zere alan
iki sondaj yerinde, sadece takn ovas sedimanlar gzlenmi, bu durum da
nceden Prof. Dr. Ertu ner tarafndan yaplan paleocorafya aratrmalarndan
elde edilen bulgular teyit etmitir.
Hyn kuzey kesiminde, G 8 amasnn kuzey kesitinden alnan sedimanlarn
iinde, s denizel ortama iaret eden 6 eit mikro fosil belirlenmitir
18
. Bu fosillerden
Peneroplis pertusus genelde Akdeniz foraminifer topluluuna ait olup scak su
koullarn tercih ettii bilinmektedir. 5000 yl nce Yenibademli yaknlarnda faal
durumda olan scak su kaynaklarnn bulunduunu dndren bu mikro fosil tr,
1995 ve 1999 yllarnda Gkeadann dou kylarndaki istasyonlardan derlenen
bentik foraminiferlerinin taksonomisinde de yer ald saptanmtr
19
.
18 Mikro fosillerin belirlenmesinde emei geen deerli bilim insanlar Prof. Dr. E. Meri,
Prof. Dr. N. Afar ve Prof. Dr. A. Nazike candan teekkr etmeyi bor bilirim.
19 E. Meri ve N. Avar, Gkeada (Kuzey Ege Denizi) Yakn Dou ve Gneydousu
Bentik Foraminiferlerinin Taksonomisi, B. ztrk ve V. Aysel (eds.), Ulusal Ege Adalar
2001 Toplants Bildiriler Kitab, TDAV yayn No. 7, stanbul 2001, 17.
437
Harita: Bykdere Vadisinde Yenibademli Hykn
konumu
izim 1: Yenibademli Hyk. Topograk harita ve kazlan alanlar
438
izim 2: H8
amasndaki
mimar
kalntlarn
plan
izim 3: G8
amasndaki
mimar
kalntlarn
plan
izim 4: G8 amasndaki
mimar kalntlarn
plan
439
Resim 1: H8 amasnda EBye ait kalntlar
Resim 2: H8 amasndan ip delikli
tutamakl kapak
440
Resim 3: H8 amasndan balk kalnts
Resim 4: G8 amasnda EBye ait kalntlar
441
Resim 6: G9 amasnda EB yapsnn kalntlar
Resim 5: G8 amasnda bulunan kil kanca
442
Resim 8:G9 amasnn dou kesimindeki kalntlar
Resim 7: G9 amasnn gney kesimindeki
kalntlar
443
Giri
Amoriumdaki kaz almalar 2006 sezonuyla birlikte yirminci ylna imzasn
atmtr. Yirminci yla girerken, u anki kaz ekibinde Prof. Dr. R. Martin Harrisonn
ekibinden kazya bakanlk ve asistanlk yapan iki kii kalmtr. Ekipte alt farkl
lkeden 35 arkeolog, uzman, topograf, teknik ressam ve renci katlmtr.
Hisarkyden tedarik edilen 28 ii, ekip yesi olarak grlen Bakanlk temsilcisi
Sayn Dr. Adil zme ve her ie canla bala koan kaz bekisi Selahattin
Arzsoyun da yardmlaryla baarl bir sezon geirilmitir. Kaz bakan Dr. Chris
Lightfootun New York Metropolitan Mzesindeki youn ileri sebebiyle sezonunun
balangcnda kazya katlamamasndan dolay kaznn ilk haftalarnda bakan
yardmcs Prof. Dr. Eric Ivison bakan temsilciliini yapmtr.
Kaz almalar
2006 sezonunda almalar Aa ehirde iki alanda younlatrld: Aa
ehir Kilisesi ve Byk Mekn.
A21 Amas: Aa ehir Kilisesi Atrium
Narteksin batsndaki alan daha evvel geici olarak exo-narthex olarak
tanmlanm, ancak kazlar bu alann kilisenin atriumu olduunu ortaya karmtr.
Sezon sonuna kadar atriumun dou blmnn yaklak olarak te biri aa
karlmtr (Resim: 1). Atriumun dier ksm patika yol ve emekli bekimiz
AMORUM KAZISI, 2006
Chris LIGHTFOOT*
Ouz KOYT
Hseyin YAMAN
* Dr. C.S. LIGHTFOOT, Dept. of Greek and Roman Art, The Metropolitan Museum of Art, New
York, NY10028-0198, A.B.D. Email: amoriumproject@msn.com.
Ouz KOYT, Aratrma Grevlisi, Sanat Tarihi Blm, Edebiyat Fakltesi, 18 Mart
niversitesi, anakkale/TRKYE.
Hseyin YAMAN, Aratrma Grevlisi, Arkeoloji Blm, Edebiyat Fakltesi, 18 Mart
niversitesi, anakkale/TRKYE.
444
olan Bill Eryiitin bahesi altnda kalmaktadr. Narteksin bat duvarlar yakn
gemite talarn sklmesinden dolay olduka tahribata uram bir hldedir;
zellikle, ana giriin gneyinde bulunan 4 numaral duvar nerdeyse zemine kadar
sklmtr. Fakat bu talana ramen atrium olduka iyi korunmutur. Ortaya
karlan kalntlardan kilisede olduu gibi bu komplekste de daha nceden
tanmlanan iki ayr yapm evresi farkedilmektedir.
1. Evre: Atrium, ilk yapm evresi olarak M.S. 5. yzyln sonu ile 6. yzyln
ba arasnda, bazilika kompleksinin bir paras olarak ina edilmitir. Atriumun
tamam kazlmad hlde, olaslkla dikdrtgen planl olup kuzey ve gney yanlar
duvarlar ile evrilmi ve caddeye alan batsnda giri kaps yer almaktadr. Bat-
dou ynnde iki alak stilobat, atriumun kuzey ve gney kenarlarndaki revaklar
stunlar desteklemektedir. Buradaki kap aral (giri) sayesinde atriumun
kuzey ve gney tarafndan odalara ve koridorlara giri salanmakta, kuzey ve
gney giri kaplar sayesinde de atrium nartekse almaktadr. Bazilikann bat
cephesine bakan bir revak yoktur, ana ksm atriumun ak avlusunun stnde
ykselmektedir. Burada bat girii direk olarak ana nefe ve nartekse almaktadr.
Salam kalan paralar revak (portiko, kolonad)n iki yanndaki deme talarnn
seviye olarak ak ana avludakilerden biraz daha yksek olduunu gstermitir.
Atriumdaki bu evreye ait demeler gri mermer levhalar, tula ve ta bloklarnn
temel desteiyle opus signinum tekniindeki har yatann iine denmitir
(Resim: 2). Ak avludaki opus signinum yatanda gri mermer paracklarnn
bulunmas, yapm srasnda mermerlerin yataklarna yerletirilmesinin burada
yapldn gstermektedir. Atriumun bu ilk evresi ilk bazilika dneminden,
kompleksin M.S. 9. yzyln banda tahrip edilmesine kadar salam olarak kalm
olmaldr.
2. Evre: Bu evre, bazilikann M.S. 9. yzyln sonu ile, 10. yzyln ba arasnda
kubbeli bazilika olarak yeniden ina edilmesi ile ilgili olmaldr. O dnemde atrium
eitli eklemeler ve deiiklikler yaplarak M.S. 11. yzyln sonuna kadar yeniden
kullanlmtr. Burada yeniden ina edilmi ksmlardan birisi gney duvarn
atriumdan ayrmak iin rlen duvardr. Ayrca atriumdaki krk ve hasar grm
orjinal demeyi kapatmak ve olaslkla burada kalan btn mermerlerin sklerek
deme talarnn seviyelerinin ykseltilmesi yaplan dier deiikliklerdir.
Ana avluda talar sklm opus signinum har yata 5-10 cm. kalnlnda
bir dolgu toprak altna gmlm ve sonra da deiik biim ve kalitede gri mermer
levhalarla, olaslkla devirme paralarla, yeniden denmitir. Har yatann
toprak olmasndan dolay bu deme paralanarak kt bir hl alm ve byk
445
bir ksm da kaldrlmtr. Kuzey ve gney revaklarda stilobatlarn paraland
ve basit bir ekilde toprakla onarldklar grlmtr. ki stun kaidesi in situ
stilobatta bulunmutur. Kaidelerin bazlarnn toprak yama zerine konmu
olmas bazlarnn ise deiik mermer ve iilik gstermesi bize Orta Bizans
Dneminde yenilendiklerini dndrmektedir. Revaklarn altnda toprak ve gri
mermer levhalar, sklen daha eski deme zerine konmu ve baz ksmlar
eski demeyle birletirilmitir. Ayrca Orta Bizans Dnemi revaklarndan den
yklm stun gvdeleri ve impost yon stun balklaryla birlikte olaslkla
amann dnda, batdaki yapdan den tuladan yaplm byk bir kemer
(payanda) bulunmutur (Resim: 3). Bu yzden atriumun kilisenin bat cephesine
alan ak avlunun kuzey ve gney kenarlarnda stunlu revaklarla birlikte M.S.
10. ve 11. yzyldaki grnm M.S. 6. yzyl ile 9. yzyln balarna kadar olanki
dnemle ayn zellikler gstermektedir.
Burada yrttmz kazlarda, avlunun revaklarnda mezar tespit edilmitir.
Bunlardan 19 ve 20 numaral mezarlar, kuzey revak zemininin altna, atriumun
kuzey duvarnn yanna ina edilmitir. ki mezarda hl kapal ve salamdr. 19
numaral mezar harl ta ve Erken Bizans Dnemi korkuluk levhas, yazl levha,
ve byk tulalar gibi devirme malzemelerle ina edilmitir. 20 numaral mezar
dikine konan tulalarla daha zensiz bir ekilde ina edilmitir. lk nce batdaki
19 numaral mezar almtr. Kapak talar kaldrlnca bozulmam hlde, birisi
yzeyde birisi de dierinin hemen altnda toprakla biraz kapatlm halde iki iskelet
ortaya kmtr (Resim: 4). Ayrca dou ucunda da bir yn hlinde insan kemikleri
bulunmutur. Son iskelet ve onun altnda bir ksm grlebilen iskelet mezarda
stte sada uzanmaktayd. Baz kemiklerin mezarn dou ucuna itilerek sonraki
gmlere yer ald grlse de, olduka ok saydaki iskeletin srt st vaziyette
ve balar batya doru dnk hlde birbiri stne konduu grlmtr. Kazlar
ilerledike, mezara on alt kii gibi olduka fazla sayda kiinin gmld aka
belli olmutur. 19 numaral mezarn tamamen kazldktan sonra bat cephesinde
yer alan mermer levha detayl olarak incelenmitir. Yzeyi kabartma olarak byk
bir ha ile sslenmitir. Hacn kolarn arasnda drt satr olan bir yazt mevcuttur
(Resim: 5). Buna gre levha byk olaslkla M.S. 6. yzyla tarihebilenen bir
mezar stelidir: H / <>/() /, bu, mfetti
olan Amoriumlu Etheriosun mezardr
1
. Bylesi kendi ehrini adlandrlan bir
yazt, kaz almalarmz srasnda ilk defa elimize gemitir.
1 Kaz Env. T. 2114. Bu yazt anlamak iin yardm ve tavsiyelerini esirgemeyen Prof. Dr. Thomas
Drew-Beara teekkr bir bor biliriz.
446
Gney revakta da yine, geni tula tonozlu bir mezar olan 18 numaral nc
mezar, kapal ve salam olarak bulunmutur. Mezarda birka gm ile birlikte M.S.
11. yzyla tarihlenen fevkalade bir ift altn kpe, bir bronz ha, iki cam yzk,
ve cam bilezik ele geirilmitir (izim:1, Resim: 6). Mezar tonozu zerine
ykseltilmi toprak zemin mezarn ina edilmesinden sonra oluturularak mezar
rtlmtr. Mezar aldnda ierisinde ounlukla toprakla birlikte yzeyde baz
kemik paralar bulunmutur. Dank olup olmadklarn anlamak iin grnen
kemiklerin etrafndaki toprak, kemikler kaldrlmadan evvel temizlendi. Toprak
alndka baz kemiklerin eklemli olduu fark edilmitir. Ancak iskeletler uzanr bir
biimde ya da benzerleri gibi geleneksel l gmme tipine uygun dizler ie kvrk
(hocker) bir pozisyonda deillerdi. Bazlarnn eklemli olularndan, olmas gerektii
yerde olmamalarna ramen, orijinal bir gmnn paras olduu varsaylm ve
kaldrlmamtr. Bizansllarn daha nceki gmy bir kenara itip yeni gmye
yer aarak bir mezara birden fazla l koymaya alk olduklar bilinmektedir. Bu
yzden ancak bir ksm yerinde bulunan kemiklerin dier blmnn de dank
olduu sanlmaktadr.
18 numaral mezarn mimar yaps 1998 ylnda kilisenin narteksinde bulunan
baka bir mezarn yapsna olduka benzer zellikler gstermektedir (Resim:
7). Ayrca, kilise ve vaftizhanede kazlm olan ve Orta Bizans Dnemine
tarihlenen mezar says imdi on bee kadar ykselmitir
2
. Mezarlarn sokulmas
ve birbirlerinin arasna sktrlmas binann ierisini epeyce bozmu olmal,
fakat bu ayn zamanda zengin ve nemli ailelerin orada gmlmek istediklerini
gstermektedir. Bu seneki kaz almalar sonucu, mezarlarn atriuma kadar
uzandklar grlmtr. Ancak genelikle atriumlar Orta Bizans kiliselerinde
bulunmuyor ya da kullanlmalarna devam edilmiyordu.
Atriumda demeler zerindeki tabakalar, M.S. 11. yzyln sonunda ve
sonraki dnemde atriumun zamanla terk edildii, yava yava ykld ve iindeki
mimar plastiin sklerek alndn akla getirmektedir. Deme zerinde biriken
dolgu topranda M.S. 11. yzyla ait cam ve youn miktarda kilisenin i mimar
sslemesinden mozaik ve fresko paralar, binann bakmszlna ve yklmaya
baladna iaret etmektedir. Bir yn hlinde ele geirilen metal aksesuarlar
2 Bkz. C. Lightfoot ve Y. Arbel, Amorium Kazs, 2002, 25. KST, Ankara 2004, s.3, res. 6-8;
C.S. Lightfoot, Y. Arbel, E.A. Ivison, J.A. Roberts, ve E. Ioannidou, The Amorium Project:
Excavation and Research in 2002, DOP 59 (2005), s. 243-52, res. 11-20; C. Lightfoot, O.
Koyiit, ve H. Yaman, Amorium Kazs, 2005, KST 28/1, anakkale, 29 Mayis-02 Haziran
2006, Ankara 2007, s. 282.
447
ve kap kaplamalar (bronz plkalar) bu dnemde metal kaplama ve karma
faaliyetinin olduunu dndrmektedir. Tm bunlarn yannda, olaslkla M.S.
13. yzylda, kilisenin Seluklular tarafndan kullanld dnemde, devirme
malzemeyle yaplan blokaj duvarnn ina edilmesi ana girii daraltmtr. Ancak
atriumdaki alan alanlarda Seluklularn faaliyetlerini gsteren ok az delil ele
geirilmitir.
A20 Amas: Kilisenin Kuzeyi
Dzgn bir ekle sahip olmayan bu alann btn kenarlar duvarlarla evrilmitir
ve bahe, avlu ya da mezarlk olarak kullanlm bir ak alan olduu ortadadr.
Yzey topra ve modern dolgu toprann vaftizhane apsisinin kuzeyindeki
alandan kaldrlmasyla Ge Bizans ya da sonrasndaki dneme ait tabakadan
kark bir biimde, olduka fazla miktarda insan kemikleri ortaya karlmtr.
Kemiklerin krk ta, tula gibi malzemelerle kark hlde bulunmas bize bu alann
normal bir mezarlk deil de, baka alanlardaki mezarlardan karlan kemiklerin
atld bir alan olduunu dndrmektedir. Bitiikteki vaftizhanede bulunan ve
olaslkla Seluklu dneminde boaltlan mezarlardan kan kemiklerin buraya
atlm olduu tahmin edilmektedir. Bu tabaka altnda drt kk ocuk mezarnn
ele geirilmesi burada kk bir mezarln varlna iaret etmektedir. Ancak bir
tanesi kazlabilen mezarlardan ok kk ocuk kemikleri ile beraber bir bronz
kpe ve iki tm cam bilezik bulunmutur.
XC Amas: Byk Mekn
Kazlarmz kilise dnda Byk Meknda drt ayr amada gerekletirilmitir.
Bunlardan ilki olan XC amas 1998 ylndan bu yana kazlarna devam ettiimiz
Byk Meknn gneybat kesinde yer almaktadr. Bu alan amann balca
amac Byk Mekn savunma duvarn gney bat ucunu ortaya karmak, M.S. 838
Arap tahribat seviyesine kadar inmek ve M.S. 10.-11. yzyl katmanlarn ortaya
kararak kaydetmek ve yorumlamakt. Sonu olarak alann kuzeyinde M.S. 838
ykm tabakalarna ulaldnda, amur taban olan bir odann kalntlar ortaya
karlmtr. Alann gneyindeyse, kaln moloz tabakas kaldrldktan sonra,
duvarl kk bir oda ile bununla balantl olan bir drenaj kanal bulunmutur.
Gneybat kesine deerlendirdiimizde, Byk Meknn Orta Bizans Dnemi
yaplamasnn tam dzenli olmad gzlelenmitir.
448
XE Amas: Byk Mekn
XE amas kazlarndaki ncelikli amacmz Byk Meknn gney duvarnn
kuzeye bakan yzeyini tamamyla aa karmak ve bu alandaki stratigrak
oluumu daha salam yorumlayabilmekti. almalar bylece 101.40 m. uzunlua
sahip olan kuzey duvarn tamamyle ortaya karlmasn salamtr. Bu anlamda
ilk olarak XE amasnn, 2005 ylnda braktmz ksmdan balayarak douda
XM amas ile birletirilmesine karar verilmitir. Kazlacak alan ncelikle llm
ve burada daha kolay ve sistemli bir kaz yapabilmek amacyla alan 9.50 x 14.80
m. llerinde iki eit amaya blnmtr.
XE kazlar, Byk Mekn savunma duvarndan yklm olan ve kalnca
bir moloz yn oluturan kuzeye doru eimli yaklak 1.00 m. lik kaba dolgu
tabakasnn kaldrlmasyla balamtr. Buradaki seviye indirme almalarnn
daha ilk aamasnda byk boy tula ve talardan oluturulmu bir frn yapsnn
kalntlaryla karlalmtr (Resim: 8). Olduka yksek bir seviyede karlatmz
bu yap, etraf orta boy talardan oluan duvarlar ile evrelenmi oval bir yapdadr.
Kare ekilli tulalar bir araya gelmi, dtan ie doru st ste binerek kubbe yapar
ekilde frnn st konstrksiyonunu oluturmutur. Herhangi bir baca ya da stma
sistemine ait kalntsn bulamadmz bu yap 2.80 m. x 2.50 m. llerinde olup
az ksmnda dik olarak iki byk yass blok ta yer almaktadr. Genelde seramik
ve cam retimi iin kullanlan bu tr frnlar hem mimar zellikleri hem de buluntular
vastasyla ilevsel olarak tanmlanabilmektedirler. Fakat bu yap bylesi retimler
iin olduka kk boylarda basit bir yapdr. stelik frnn iersinde ve etrafnda
bylesi faaliyetler iin tanmlayc buluntularn ele gemeyii burasnn basit bir
ekmek frn-tandr olarak kullanldn gstermektedir.
Yine amamzn bat ksmnda ve frn yapsnn hemen kuzey bitiiinde biraz
daha alt seviyelerde bu yapdan daha erken bir dneme ait olduklar anlalan
eitli duvarlar ortaya kmtr. zellikle geen yl kazdmz XE amas kazlar
sonras braktmz 10. yzyl yapsna ait olan gney ve dou duvarlarnn
aa kmas, burada kare planl bir mekn olduunu anlamamza yardmc
olmutur. Muhtemelen gneydeki duvardan giriin saland bu meknn st
yapsn ayakta tutmaya yardmc olan meknn ortasndaki direin alt ksm in
situ bir stun tamburu eklinde tespit edilmitir. Bu kare planl yapnn hemen
gneyinde ise frn yapsnn altnda uzanan duvarla birleerek burada bir
baka kare planl yapy oluturan ge dnem duvarlar aa karlmtr. Frn
yapsnn alt seviyelerinde yer aldklarndan dolay ondan nceki bir zamanda ina
edildikleri ak olan bu duvarlar Byk Mekn duvaryla birlemektedir. Buradaki
449
kazlarmzn frn yapsndan dolay snrl alanlarda yaplabilmesi ge dnem
duvarlarnn oluturduu bu meknn Byk Mekn duvarndan nce mi ya da
sonra m yapld hakkndaki yorumlarmzn snrl kalmasna neden olmutur.
Burada duvarlarn evreledii mekn iinde yaptmz kazlar esnasnda meknn
tula ve sertletirilmi topraktan oluturulmu zemini aa karlmtr. Zeminin
biraz daha alt seviyelerindeyse Byk Mekn duvar tarafndan kesildii ve tahrip
edildii aka anlalan hasar grm geni bir pithos ortaya karlmtr. Bu
pithosun gerek Byk Mekn duvar tarafndan tahrip edilmesi, gerekse ge
dnem duvarlarnn oluturduu meknn zemininin altnda yer almas, pithosun
bahsettiimiz bu yaplardan daha erken bir dneme ait olduunu gstermektedir.
Devam eden gnlerde frn yaps ve onun altnda aa kardmz bu ge
dnem yapsnn kuzey ve kuzeydousunda da yeni duvarlar ortaya kmaya
balamtr. Bu anlamda ortaya kmaya balayan bu yeni duvarlarn hem daha iyi
anlalabilmesi hem de amamzn dier yarsnn almas amacyla almalarmz
alann dousuna XM amasna doru kaydrlmtr. Burada da tpk dier ksmda
olduu gibi, ilk olarak Byk Mekn duvarndan yklm olan moloz dolgu ve
arlkl olarak kuzeyde yzey topra kaldrlmtr. Moloz ynn hemen altnda
ge dnem duvarlar kendini gstermi, en douda ise XM amasna ait yaplardan
ykldklar anlalan byk blok talar yknt eklinde aa karlmtr (kontekst
225). Biraz daha alt seviyelerde ise amamzn bat ksmnda ortaya kan ve
bu ksma doru devam ettikleri dnlen duvarlar kendilerini gstermilerdir.
zellikle kontekst 215-228 ve 243 kontekst No.lu duvarlar gneyde Byk Mekn
duvarna yaslanarak burada dikdrtgen bir yap oluturmaktadrlar. Yaklak olarak
931.96 m. seviyede sktrlm topraktan bir zemine sahip olduu anlalan bu
yapnn Byk Mekn duvarndan daha nceki bir dnemde yapld ve gney
uzantsnn bu duvar tarafndan kesildii tespit edilmitir. Bahsettiimiz bu
meknn iersinde yaptmz seviye indirme almalar sonrasndaysa meknn
bat duvarnn altndan uzanarak frn yapsnn hemen nnde bir baka duvar
ile birleen Erken Bizans Dnemine ait olduunu dndmz kaliteli bir
duvar yaps ortaya kmtr. Bu duvar (kontekst 227) dou-bat dorultusunda
uzanmakta olup kontekst 228 No.lu duvarn bat ksmnda har ve tula katkl
kuzey-gney dorultusundaki kaliteli bir duvarla (kontekst 271) birlemektedir.
Bu duvar da biraz kuzeyde bir baka dou-bat dorultulu duvarla (kontekst 216)
birleerek muhtemelen alann tam ortas diyebileceimiz bir ksmda genie bir
mekn oluturmaktayd. Kontekst 215 No.lu duvarn hem kuzeyinde hem de
gneyinde yer alan ve olduka derinlere indikleri anlalan kap eikleri ise bu
450
geni meknn dou girii olmal. Kontekst 215 No.lu bu mekndan daha sonraki
bir dneme ait duvar da bu giriin tam ortasndan geerek yapy ikiye blmtr.
Tm bunlarn yannda geen yl XE amas olarak kazdmz ve kesitten takip
edebildiimiz yangn-yknt tabakasyla onun hemen altnda bulunan iyi ilenmi
duvar bu yl aa karmaya ynelik almalar yaplmasna karar verilmitir. Bu
anlamda ilk olarak burada youn bir ekilde yknt ve yangn tabakas temizlenmi
ve iyi ilenmi plaster kapl duvar (kontekst 230) aa karlmtr. Bu duvarn
dou ksmnda srdrdmz seviye indirme almalarnda bol sayda ykk
vaziyette at kiremidi ve yank kl topra kazlm olup 931.12m seviyede burada
farkl bir yaplamann olduu fark edilmitir. almalarmzn bu yaplamay
anlamaya ynelik olarak devam etmesi sonucu bu iyi ilenmi duvarn batsnda
iki adet biriktirme havuzu ve geni bir pithos aa karlmtr.
Tula kapl yzeyleri, tpk duvarda olduu gibi plaster harla kaplanm olan
bu biriktirme havuzlar, duvarn dou ksmndan beslendikleri anlalan birer
olua sahiptir. Yaklak olarak 1 No.lu tank 929.80 m. seviyede olup orta ksmnda
ukur eklinde bazalttan yaplm kke bir yuvarlak havuz yer almaktadr. 2
No.lu tank ise ondan biraz daha yksek seviyede (930.21 m.), yer almakta olup
kke bir yuvarlak havuza sahiptir. Burada bu biriktirme havuzlarnn bir arap
imalthanesine ait olabilecekleri kri arlk kazanm ve alan daha iyi anlayabilmek
iin duvarn batsnn da kazlmas kararlatrlmtr. Bylece yaklak duvarn
bat paralelinde 5 m. lik bir alan daha kazlarak, yangn tabakasnn hemen 0.15-
0.20 m. alt seviyelerinde genie bir ezme havuzu ortaya karlmtr (Resim: 9).
Duvara doru batdan douya hafe devam eden bir eimle son bulan bu ezme
havuzu 2.55 x 3.60 m. llerinde olup zmn ezildii tank olmaldr. Burada
ezilen zmler ra hline geldikten sonra eim sayesinde oluklardan geerek
biriktirme havuzlarnda toplanyorlard. Bu ezme havuzunun bir dieri hemen
kuzey yan banda aa km fakat burada ge dnem duvarlar tarafndan
kesildii iin boyutlarn tam olarak tespit etme imkn olmamtr. ki ezme
havuzu ve bunlarn balantl olduu iki biriktirme havuzunun kazlar esnasnda
kl topra ierisinden ok miktarda tohum ve bitki kalntlar ele geirilmi bunlar
incelenmek zere toplanmlardr.
3
Bu da bize imalthanenin Karanlk ada tpk
2005 ylnda bulunduumuz tank gibi sonradan, fakat M.S. 838den nce tahil
deposu olarak kullanldn gstermektedir.
4
3 Sonra Londra Mzesinde arkeobotanist olarak alan John Giorgi tarafndan bunlarn
tamamnn Hordeum vulgare, yani arpa, olduu rapor edilmitir.
4 Bkz. C. Lightfoot, O. Koyiit, ve H. Yaman, Amorium Kazs, 2005, KST 28/1, anakkale, 29
Mayis-02 Haziran 2006, Ankara 2007, s. 275-6 ve res. 4-5, 281 ve res. 7.
451
XN ve XO Amalar: Byk Mekn
Byk Mekandaki dier iki amamz olan XN ve XO amalar, burada bir
giri kaps bulabilmek amacyla kazlmtr. Fakat Byk Mekn duvarlarnda
bir kap bulabilmek amacyla XN amas olarak adlandrlan ve Byk Meknn
kuzey duvar zerinde alan alandan kap ile ilgili bir sonu alnamamamtr.
Daha sonra bat duvarndaki ayakta olduu anlalan byk ortostat farkedilince,
almalarn burada XO amas zerinde younlatrlmasna karar verilmitir. lk
olarak amann batsndaki dolgu topra kaldrlm ve burada baz yaplar ortaya
kmaya balamtr.
Kapnn varl, bat duvarnda 2 metrelik bir akln farkedilmesiyle
anlalm ve ortostatn da kapnn bir paras olduu grlmtr. Ardndan
bu aklkta olduka byk iki mermer levha tanmlanmtr. Bu iki levhadan en
by 2 metreden biraz daha uzun olup savunma duvarnn iki ucu arasnda alt
ksmnda uzanmaktayd. Ortostat, bu bloun zerinde biraz kuzey ucuna doru
eimli olarak oturmaktayd. Daha kk olan ikinci levha ise byk ta bloklarn
ve harcn iine yerletirilmitir ve batya doru haf eimli olan ta (ortostat) onun
zerinde durmaktadr. Alttaki levhann kapnn eii, fakat stteki levhann ya
sonradan konulan bir blokaj ya da baka bir yapya ait mimar eleman olduu
sonucuna varlmtr. Ancak bu grmz amann sonraki sezonlarda batya
doru geniletildiinde daha iyi anlalabilecektir.
Kap yapsnn aratrlmasnda; duvarn her iki tarafnn genilii ve harcnn
neredeyse duvarn ucuna kadar geniliyor olmasnn yan sra, herhangi bir
kaplama ta iin uygun bir yer bulunmamasndan, Byk Meknn savunma
duvarnn her iki ucunun bir orthostat ile tamamlanm olabilecei sonucuna
varlmtr. Burada tan gney tarafndaki eie kazlarak yerletirilmi dier ei
ise muhtemelen alnm olmaldr.
Kapnn dou ksmnn baaryla ortaya karlmasndan sonra aratrma,
yolun bu ksmdan takip edilemeyeceini grmek iin batya amann dna
kaydrlmtr. kinci seviyeye gelindiinde, orjinal eiin zerinde daha yksekteki
seviyeye ulaldnda daha da netleti ki seviye douya doru savunma duvarnn
d yzne paralel olarak kuzey-gney dorultusunda ina edilmi, o ynde ayakta
kalabilmi tek duvara kadar krk tula ve kk ta paralaryla doldurulmu bir
zemin ya da sert bir yzey ile ilikiliydi Bu sonraki duvarn sadece temellerinin
salam kald grlmtr. Zeminin stnde M.S. 9. yzyla ait bir sikke ele
geirilmitir.
452
Byk Mekn Evreleri
Byk Meknda bugne kadar ortaya karlm yaplarn her yl hangi evreye
ait olduunu anlamaya altmz gibi bu sezon da bu ynde almalara devam
edilmitir. 2006 kaz sezonu ierisinde bu sezona kadar ortaya karlm duvarlarn
hepsi ayrntlaryla incelenmitir. Bu sezonun sonuna dein Ge Romadan Erken
Osmanl Dnemine kadar be evre ya da yerleim dnemi tanmlanabilmitir. Bu
alma, Byk Meknn yerleim tarihi hakknda detayl allp yaynlanmas
iin hazrlanmaktadr.
Konservasyon Raporu: Kilise
Be haftalk konservasyon almalar sresince, mimar paralarn
birletirilmesi ilemini hzlandrmak iin ekibe yeni bir konservatr daha eklenmitir.
Ayrca allmak zere kilisenin bat ucundaki atriumdan ve kuzey ksmndan
gelen paralar da eklenmitir. Buna ramen kilisenin gneybat d giriindeki
3 numaral duvarda ilk lento birletirilip yerinde salamlatrlmtr (Resim: 10).
Lento kire harc ile gereken yerlerinin salamlatrlmas amacyla svanm ve
svanan ksmlar toprak tonlarndaki doal boyalarla boyanmtr.
2005 sezonunda kazlan vaftizhanenin gney ve dou duvarlarnn byk
bir blmnde ve bat duvarnn kuzey kesiminin bir ksmnda, yaklak 30 sene
evvel, kyller tarafndan sklm olan talar desteklemek amacyla, yerlerine
yenileri kire harc kullanlarak konmutur.
Atriumun gney ucundaki nartekse alan girite yer alan sol kap pervaz iki
para olarak kazlmtr. Bulunan bu iki byk parasna yakn yerlerde bunlardan
kopmu kk paralar bulunmutur. Ana parann st blm ve kk paralarn
birbirlerine iyi oturabilmeleri iin yzeyleri dzeltilip talarn topland avluya vin
yardmyla konularak paralar birbirlerine tutturulmulardr. Ayn ekilde atriumda
in situ alt para da yerinde salamlatrlmtr. Bu iki para 2007 kaz sezonunda
birbirlerine balanp harla konsolide edileceklerdir.
Apsisin arkasnda, 1 numaral duvarn dnda gneydou ksmndaki knt
yapan blok olduka youn bir koruma ileminden geirilmitir. Gneybat kesinde
yer alan 3 numaral duvarn zerine daha sonraki bir dnemde ina edilmi olan
duvar kaldrlmtr. Bunu gneybat kesi ve freskoyu koruyan atnn arasndaki
alanda uzun ve detayl bir ekilde kire harcyla in situ paralar zerinde yaplan
tamirler takip etmitir.
453
Konservasyon Raporu: Byk Mekn
XE amasnda ortaya karlan tula/kiremit frn etrafnda kaz yaplabilecek
kadar salam hle getirilmitir. XE amasnda iki arap toplama havuzu ve
zm ineme zemini, okgen yapnn gneyindeki su teknelerinde gereken
yerlerde kire harc astar uygulanmtr. Ayrca erafettin Arzsoyun bahesinin
duvarnda paralar hlinde bulunan mezar kapa bulunduu yerden alnarak
yazl paralarn gerekli yerleri temizlenmi ve yaptrlmtr. Birka kk mimari
para da kaz evinde birletirilerek ta deposuna yeniden yerletirilmitir.
Atrium, XE ve XC amalarnda ele geirilen seramik, metal ve dier buluntular
kaz evinde alan konservatrler tarafndan temizlenerek tmleme ilemleri
gerekletirilerek korumalar salanmtr. allan malzemeler arasndan baz
rnekler demir orak ucu, atrium ve dndaki mezarda ele geirilen cam bilezikler
ile atriumda paralanm hlde bulunan iki seramik kaptr. Ayrca bir ta tokmak
(T2043AB), bir stun balndan kopan ku gr (T2048AB), bir ta haa ait
para (T2049AB), ve altardan iki para (T576AB) yeniden yaptrlmtr.
Depo almalar
Depoya yaptrlan yeni raar deponun yeniden dzenlenmesine, talar yannda
dier malzemelere de yer tahsis edilmesine imkn salamtr
5
. Aa ehir Kilisesi
zerine hazrlanan kitap iin gerekli olan mimar paralarn izimlerine Paola
Pugsleyin yardmyla Tanya Meltsen tarafndan devam edilmitir. Stun paralar,
heykel paralar ve korkuluk levhalar gibi mimar paralar da dahil olmak zere
100den fazla para sezon boyunca yaplan almayla kataloa geirilmitir.
nemli paralar arasnda Orta Bizans Dnemine ait olan ve erafettin Arzsoyun
bahe duvarnda farkedilen lhit kapandan paralar (T2031 Resim: 12) ve
Aa ehir Kilisesinde ele geirilen relic kutusu ya da larnakidion kapa paras
(T2061) saylabilir.
Seramik almalar
almalar srasnda 500e yakn para izilmi, fotoraanm ve tanmlanmtr.
2006 kaz sezonu seramik almalarnda iki alanda odaklanlmtr: Aa ehir
5 Kaz evindeki ta deposunda yaplan almalar Nikos Tsivikis ve Murat en tarafndan Eric
Ivisonn denetiminde gerekletirilmitir.
6 Johanna Witte-Orrun sorumluluunda, anakkale Onsekiz Mart niversitesinden drt
rencinin yardmyla almalar gereklemitir.
454
Kilisesi ve XE amasndan gelen birka kontekst. almann amac Aa ehir
Kilisesinde ele geirilen seramiklerin yayna hazrlanmasyd. Narteks ve bulunan
dokuz mezar ak olarak seri hlde kontekst verdikleri iin almalar bu alanda
balatlmtr. lk olarak 2004 sezonunda alnan kaytlarn doruluu kontrol
edilmi
7
ve bundan sonra dokuz mezarn iinden, zerinden ve Narteksin Orta
Bizans zemininin altnda ele geirilen seramikler kaydedilerek allmtr.
Narteksteki ve kilisenin ana ksmndaki gney nefte alan sondajdan gelen
(AM02/A8/ kontekst 3-11) Ge Roma/Erken Bizans seramiklerini karlatrmak
zere, 2005 kaz sezonunda XE amasndan gelen birka kontekstte allmtr.
Bu kontekstlerin hepsi amann en erken tabakalarna aittir. XE amasndaki
dolgu topra ifade eden kontekst 60 ve 72de ok sayda farkl tiplerde seramik
paralar vardr; ayrca yeni krklarn farkedilmesi de seramiklerin krldklarnda
yeni olduklarn gstermektedir. Burada bulunan seramik kap paralar ortalama
M.S. 6. ve erken 7. yzyllar arasndaki seramiklerin tipolojisi iin temel kaynak
tekil etmektedir.
Cam almalar
2006 kaz sezonundaki almalar 19982001 ve 2006 sezonlarnda ele
geirilen pencere camlarnn kataloglanmas ve zellikle 2006 XE amas ve
Aa ehir Kilisesi Atriumundan gelen paralarn tanmlanmalar zerinde
younlatrlm, 1998-2006 yllarnda malzemenin kataloglanmas ilemi
tamamlanmtr
8
. Her katalogda cam iilii artklar, mozaik tesserae, ve cam
kap paralar ileriki sezonlarda uzmanlarn gelip kolayca alabilecekleri ekilde
gruplandrlm ve dzenlenmitir.
Ama sorumlusu arkeologlar ve Aa ehir Kilisesinin mimar ve sslemesi
zerinde alan uzmanlarn yardmyla malzemelerin bulunduu kontekstler,
tarihlendirme, pencere camlar ve kalp al ereve ile kullanlan pencere camlarnn
hazrlanmasn kapsayan teknoloji hakknda daha detayl bilgi edinmemizi salad.
zellikle 2002 sezonunda kataloglanan ve Aa ehir Kilisesinin Orta Bizans
Dnemine tarihlendirilen ikinci evresine ait kalp al ereve ile kullanlan pencere
camlar faydal olmutur. Bu paralar Londrada dzenlenen 21. Uluslararas
Bizans Kongresinde sunulmutur.
7 Seramiklerin ilk olarak kayda geirilmesi ilemi 2004 kaz sezonunda Ned Schoolman
tarafndan yaplmtr
8 Bu almalar Francesca Dell Acqua tarafndan gerekletirilmitir. Ayrca bkz. C.S. Lightfoot,
Glass Finds at Amorium, DOP 59 (2005), s. 173-81.
455
Bugne kadar ele geirilen cam iilii artklarndan yola karak Amoriumda
Ge Antik ve Orta a arasnda yerel cam yapm hakkndaki hipotezler,
Amoriumda cam retilen atlye bulunana kadar ispatlanamayacaktr. Bu yzden
imdilik, ithal edilen camlarn Amoriumda eritilerek yeniden ekillendirildiini
dnmek daha mantkl olacaktr.
Sikke Raporu
Sezon sresince gerek kazlardan elde edilenler gerekse yzey buluntusu
olarak, tamam bakr ya da bronz alam 52 sikke ortaya karlmtr. Bulunan
tm sikkeler temizlenmi, al kalplar alnm, salamlatrlm, kaydedilmi,
arlklar alnm ve fotoraanmtr.
Kaydedilen iki Roma eyalet sikkesinden biri ehrin kendi darphanesine, dieri
ise Pisidya Antiokheias (Yalva) darphanesine aittir. Drt Ge Roma sikkesi ve
bir Erken Bizans rnei M.S. 4.6. yzyllara tarihlenen buluntu grubunu oluturur.
Buna karn, kilise atriumunda bulunmu olan alt ok nemli sikkeyi de ieren 13
sikke M.S. 7. y.y. a tarihlenebilir. II. ustinianos (M.S. 685695) ve Leontios (M.S.
695698) dnemlerine ait olan bu sikkeler (A21/kontekst 106, SF7310-7315),
olduka nadirdir ve rnekleri de genellikle arkeolojik yerlemelerde ele geirilmi
ya da kaydedilmi sikkeler deildir (Resim: 11). Buna ek olarak, II. Michaele
ait bir follis ve XE amas yknt tabakasndan ele geirilen olu Theophilus
Dnemine ait iki sikke ykmn tarihlendii M.S. 9. yzyl dorulamaktadr. M.S.
10. y.y. a tarihlenmi sekiz sikke, 12 anonim ve imzal follislerin arasnda en ge
VII. Michael (M.S. 10711078) Dnemine tarihlenen sikke ile birlikte kayt altna
alnmtr. Ayrca tamam muhtemelen Seluklu Dnemine ait drt slm sikke de
bulunmutur.
Kemik almalar
1828.07.2006 tarihlerinde Kuzey Nekropolde 2005 sezonunda kazlan Mezar
94ten elde edilen iskeletler zerinde allmtr. Mezar 94un drt ayr blmden
oluan mezar odalar MZ-94a, MZ-94b, MZ-94c ve MZ-94d olarak isimlendirilmi
ve sz konusu mezardan 2005 kaz sezonunda toplam 16 kutu kemik karlmtr.
skeletlerin byk bir ounluu MZ-94dde bulunmu olduundan alma sresi
boyunca bu blme ait iskeletler zerinde younlalmtr. Bu ylki almann
temel amac bu mezar odacndaki minimum birey says, ya ve cinsiyet yapsnn
456
belirlenmesi ve ayrca llemeyen genetik varyasyonlar, anomaliler ve hastalk
izlerinin tespiti olmutur
9
.
Korunma dereceleri birbirinden farkl durumdaki iskelet kalntlarndan
yetikinlere ait ou uzun kemik ve kafatas paral; daha kk boyutlu iskelet
eleri ise btn durumdadr. ok sayda kark iskelet kalnts olmas,
konservasyon ileminin devam etmesi ve zamann kstl olmas nedeniyle MZ-
94ten gelen insan kalntlarnn antropolojik almas bu yl tamamlanamamtr.
Bu nedenle, mezar poplsyonunun genel yaps ile ilgili bir karmda bulunmak
mmkn deildir. MZ-94den gelen insan kalntlarnn buluntu annda kark
durumda olmas ve mezarn yzyllar boyunca defalarca kullanlm olduu gz
nne alndnda, bu populsyonun demograk yaps ile ilgili kesin sonulara
ulama ihtimali olduka zayf grnmektedir. Bununla birlikte, imdiye kadar
yaplan gzlem ve incelemelere gre baz bilgiler sunulabilecektir.
AM05/MZ94daki nsan Kemiklerinin Konservasyonu
2005 kaz sezonunda ortaya karlan bu paralarn tasni ve konservasyonunun
yaplmas gerekmekteydi. 30 kadar gmnn olduu tahmin edilen mezarlar
kartrlm ve bu nedenle iskeletler birbirine girmi halde bulunmulardr.
Bunun sonucu olarak iskeletlerin bir btn olarak ayr ayr kazlmalar mmkn
olmamtr. Kemiklerin ar paralanm olmasndan dolay, numaralandrlan
kemikler binlerce paradan olumaktadr. Sonu olarak, konservasyon almas
ziksel antropoloji iin yardmc olacak kemikler zerinde younlamtr
10
. Bunlar
arasnda kafatas, leen kemii ve uzun kemikler yer almaktadr.
Nekropol almalar
2004 kaz sezonunda baladmz Amorium mezarlarnn kayt altna
alnarak snandrlmasna, 2005 sezonunda Kuzey Nekropoldeki bir mezarn
kazlmasndan sonra, 2006da devam edilmitir
11
. Bu ylki almalarmla birlikte
mezarlarn says 104 olmutur. Mevcut verilere gre mezarlar tipleri u ekilde
9 Bu almalar Arzu Demirel tarafndan gerekletirilmitir.
10 Bu almalar Lisa Usman tarafndan gerekletirilmitir.
11 Bkz. C. Lightfoot, O. Koyiit, ve H. Yaman, Amorium Kazs, 2005, KST 28/1, anakkale, 29
Mayis-02 Haziran 2006, Ankara 2007, s. 272-4, iz. 1-2 ve res. 1-3.
457
sralanabilir: ant mezarlar, ana kayaya oyulmu oda-mezarlar ile yine ana kayaya
oyulmu basit mezarlar, dz levhalarla ya da ikinci kullanm bezemeli levhalarla
oluturulmu sandk mezarlar. Bunlarn dnda Bat Nekropolde bir tmls yer
almaktadr.
ki rnee ait ant mezarlar olduka youn tahribata uramtr, fakat byk
masif bloklar kullanlarak ina edildikleri anlalmaktadr. Ana kayaya oyulmu
oda-mezarlarn gsterdii ortak zellikler, giriten hemen sonra, zeri dz atl
dikdrtgen bir alan ve bunun etrafna yerletirilen kenarlarnda alak ve dar
bariyerler bulunan iki gm sekisi ile daha dar, muhtemelen mezar hediyelerinin
brakld, bir sekidir. Ana kayaya oyulmu basit mezarlarn iki grup oluturduu
grlmtr. Bunlardan birincisi, dikdrtgen biimliler, ikincisi ise ksa kenarlarndan
biri oval oyulmu basit mezarlardr. kinci tipteki basit mezarlar da lnn ban
koymak iin bir yasta sahip olanlar ve yast olmayanlar eklinde ikiye ayrmak
mmkndr. Sandk mezarlar ise bezemesiz plakalarla ina edilenler ve ikinci
kez kullanlm Frig kap betimli mezar stelleri ile ina edilenler olarak iki farkl
tiptedir.
Mezarlarda bir yn birlii bulunmamakla birlikte, ounluu kuzeybat-
gneydou ynl uzand tespit edilmitir. Baz mezarlar ana ynlere doru
kk sapmalarla yine kuzeybat-gneydou ynn esas alm gibi durmaktadr.
Gmlerin balarnn kuzeybatya, ayakucunun gneydouya ynelik olduu
dnlmektedir. Gnmze ulaan korunmu bir basit mezarn olmay gm
saysnn anlalmasn gletirmektedir. Ancak basit mezarlarn boyutlar tekli
gm olasln ortaya karmaktadr. Bunlar arasnda ocuklara ait olanlar aka
seilebilmektedir. Basit mezarlar kaya ktleleri zerinde tek balarna yer alabildii
gibi dokuz mezarn bir arada olduu gruplar da mevcuttur.
ki sezondur altmz nekropol alanlar dnda kentin dousunda daha
nce kaak kazlarla alm mezarlarn varl bilinmektedir. Buradaki mezarlarn
kayt altna alnmas ilemi gelecek kaz sezonlarna braklmtr. Ayrca Bat
Nekropoldeki tmlsn kazs ise 2007 sezonunda gerekletirilecektir.
Nekropol almalarnn yan sra ehir iinde ve evresinde ska karlatmz
kap talarnn yayn hazrlklar, bulunan yeni rneklerin eklenmesiyle
srdrlmektedir.
458
Yaynlar
Kitaplar: C. ve M. Lightfoot, Anadoluda Bir Bizans Kenti: Amorium, stanbul
2007; C.S. Lightfoot ve E.A. Ivison (eds.), Amorium Reports 3: Research Papers
and Technical Reports, Oxford 2007, baskda.
Makaleler: O. Koyiit, Terracotta Spacers from the Bathhouse at Amorium,
AnatSt 56 (2006), baskda; C.S. Lightfoot, Trade and Industry in Byzantine
Anatolia The Evidence from Amorium, DOP 61 (2007), baskda; C. S. Lightfoot,
O. Karagiorgou, O. Koyiit, H. Yaman, P. Linscheid, and J. Foley, The Amorium
Project: Excavation and Research in 2003, DOP 61 (2007), baskda; M.T. Wypyski,
Technical Analysis of Glass Mosaic Tesserae from Amorium, DOP 59 (2005), s.
183-92; B. Yldrm ve M.-H. Gates, Archaeology in Turkey, 20042005, AJA 111
(2007), 278, 335-6.
Websitemiz: www.amoriumexcavations.org
Teekkr
2006 kaz sezonunun baarl gemesini kazya katlan btn ekip yeleri ile
beraber mutfak elemanlar ve kyden tedarik edilen iilerin yorulmak bilmeden
yardma hazr olmalarna borluyuz. Ayrca kaz bekimiz Selahattin Arzsoyun
yaplmas gereken pek ok gerekli grevi neeli bir havayla yapmasndan ve
her zaman yardma hazr olduundan da bahsetmek gerekmektedir. Amorium
Kazlar Projesi Ankara, Afyonkarahisar ve Emirdadaki yetkili kiilerin yardm ve
desteklerinden dolay kendilerine teekkr eder. Madd destek yine ngiliz Arkeoloji
Enstits, Dumbarton Oaks (Harvard niversitesi adna), The Metropolitan
Museum of Arttaki Adelaide Milton de Groot Fonundan, bir anonim badan;
ayrca Loeb Klasik Ktphane Vakf ve Leon Levy Vakfndan gelmitir. Bizden
desteklerini kesmeyen bu kurulu ve kiilere de gnlden teekkr bir bor biliriz.
Philadelphiadaki ARITten Nancy Leinwanda da yardmlarndan tr ayrca
teekkr etmek isteriz. Buna ilveten Trkiye, Avrupa ve Amerikadaki dostlar
ve meslektalara, Wommelgem, Belikadaki Resiplast irketinden Sayn Paul
Hostyna irketinden gelen konservasyon malzemelerini de kullanarak Aa ehir
Kilisesindeki ta konservasyonunda deerli zamann ve yardmlarn bizden
esirgemedii iin minnettarz. Son olarak, ngiliz Arkeoloji Enstits Bakanna
ARITin idare memurlarna, The Metropolitan Museum of Arttaki meslektalara ve
Bakanlk temsilcisi Dr. Adil zmeye yardmlarndan tr teekkr ederiz.
459
izim 1: Aa ehir Kilisesi Atriumundaki 18 numaral
mezarda bulunan bir ift altn kpe
Resim 1: Aa ehir Kilisesi Atriumunun son durumu
460
Resim 2: Atriumun 1. evresine ait opus signinum tekniindeki har yata
Resim 3: Atriumun Orta Bizans Dnemi revaklarndan dm stun paralar
461
Resim 4: Atriumun kuzey duvarnn dibinde bulunan 19 ve 20 numaral mezarlar
462
Resim 5: 19 numaral mezarn bat ucunda bulunan yazl levha
Resim 6: Atriumun gney revakta yer alan 18 numaral mezarndan kan l hediyeleri
463
Resim 7: 18 numaral mezarn tula demesi
464
Resim 9: XE amasnda Karanlk aa ait arap imalthanesinde yer alan bir ezme havuzu
Resim 8: Byk Mekn savunma duvarna bitiik bir frn yaps
465
Resim 10: Aa ehir Kilisesinin gneybat d giriindeki gney ana duvarnda birletirilip
yerinde salamlatrlm ilk lento
Resim 11: Bizans Dnemine ait olan ve erafettin Arzsoyun bahe duvarnda farkedilen lhit
kapandan paralar (T2031)
466
R
e
s
i
m
1
2
:
A
e
h
i
r
K
i
l
i
s
e
s
i
A
t
r
i
u
m
u
n
d
a
b
u
l
u
n
a
n
v
e
L
e
o
n
t
i
o
s
(
M
.
S
.
6
9
5
-
6
9
8
)
D
n
e
m
i
n
e
a
i
t
o
l
a
n
b
i
r
b
a
k
r
s
i
k
k
e
(
A
2
1
/
k
o
n
t
e
k
s
t
1
0
6
,
S
F
7
3
1
1
)
467
Giri
2006 yl Karain Maaras Kazlar 33 kiilik bir uzman ve renci grubuyla
1
15.07.2006 tarihinde balam ve 28.08.2006 tarihinde sona ermitir. T.C. Kltr
ve Turizm Bakanln ise, Elaz Mze Mdrlnden Arkeolog Ziya Kln
temsil etmitir. Emei geen tm heyet yeleri ve rencilere teekkrlerimizi bir
bor biliyoruz.
2006 yl kazlar, daha nceki yllarda da olduu gibi E ve B gzlerinde e
zamanl olarak srdrlmtr.
2006 YILI KARAN MAARASI KAZILARI
In YALINKAYA*
Harun TAKIRAN
Metin KARTAL
Kadriye ZELK
M. Beray KSEM
Gizem KARTAL
* Prof. Dr. In YALINKAYA, A.. D.T.C.F. Arkeoloji Blm, Prehistorya Anabilim Dal, 06100,
Shhiye-Ankara/TRKYE.
Prof. Dr. Harun TAKIRAN, A.. D.T.C.F. Arkeoloji Blm, Prehistorya Anabilim Dal, 06100,
Shhiye-Ankara/TRKYE.
Yrd. Do. Dr. Metin KARTAL, A.. D.T.C.F. Arkeoloji Blm, Prehistorya Anabilim Dal, 06100,
Shhiye-Ankara/TRKYE.
r. Gr. Dr. Kadriye ZELIK, A.. D.T.C.F. Arkeoloji Blm, Prehistorya Anabilim Dal,
06100, Shhiye-Ankara/TRKYE.
Uz. Dr. M.Beray KSEM, A.. D.T.C.F. Arkeoloji Blm, Prehistorya Anabilim Dal, 06100,
Shhiye-Ankara/TRKYE.
Ara. Gr. Gizem KARTAL, A.. D.T.C.F. Arkeoloji Blm, Prehistorya Anabilim Dal, 06100,
Shhiye-Ankara/TRKYE.
1 Dr. A. Levent ATICI (Harvard niversitesi - A.B.D.), Bora Cem Sevencan (M.A.), rfan Deniz
Yaman ve Aykut Gre (A..S.B.E. yksek lisans rencileri). Ali laslan, Eylem Dere, Yavuz
Aydn, Kaan Bulut, Dnd Urhan, Tuba Seval, Yasemin Durmaz, Eref Erbil, Onur Din,
Nilgn nar, Canan Okatan, Burak Snmez, Sultan Ba, Gven Sevencan, Aye peki, Anl
ssi, Buket Babata, Gzel ztrk, Fatih Saylar, Sibel Kanber, Seil Toygun, Gnl Arslanalp
(A.. D.T.C.F. Arkeoloji Blm lisans rencileri), Sonja Tomasso, Christel Schoonbroodt
(Lige niversitesi, Arkeoloji Blm rencileri Belika).
468
I. E Gz Kazs
Karain Maaras E Gz kazs 2006 ylnda toplam 3 plan karede
gerekletirilmi olup (izim: 1), 3 ayr jeolojik seviye iinde 37 arkeolojik seviye
kazlmtr. Kaz ncelikle ana dolgunun gney prolinde bulunan J 16 plan
karesinde balam ve J 17 ile J 18 plan karelerinde devam etmitir (Tablo: 1).
2005 ylnda Kktenin sondajndan arta kalan J plan karelerinin eitli boyutlar
gsterdiklerini ve genellikle de tam plan kareden daha kk boyutlu olduklarn
belirtmitik (Yalnkaya ve di., 2007: 540). Ancak bu ylki kazlarda tabana doru
ilerledike, plan kare boyutlarnn bydkleri gzlemlenmitir.
Jeolojik seviyeler, yukarda da belirtmi olduumuz gibi 3 ayr nite eklinde;
V.1, V.2 ve V.3 olarak tespit edilmitir. 70. arkeolojik seviyeden itibaren balayan
V.1 nite genellikle krem rengi tonlarnda olup bu alanda bu yl 72. arkeolojik
seviyeden itibaren btnyle sertlemi bir yap ile karlalmtr. Buna karn,
bu nitede yumuak yapda ksmlar da bulunmaktadr. V.1 nitesi ayn zamanda
lokal olarak gzlemlenebilen kalsitik kuaklar, yarklar ve atlaklar da ieren bir
grnm sergilemektedir. V.2 jeolojik nitesi, siyah renkli ve konkresyonlu bir
yap gstermitir. Olduka zor kazlabilen ve sert bir nite olan V.2 ierisinde, yer
yer kahverengi toprak da izlenebilmektedir. V.3 jeolojik nitesi ise; ince kumlu,
yumuak ve krem renkli bir sediman ile belirginlemitir. Bu alann kazs olduka
kolay ilerlemi, ancak plan kareler iinde yer yer delikler ve yarklar grlmtr. Bu
alanlar ok daha yumuak bir yap gsterdiklerinden daha st seviyelerden aaya
doru birtakm entrzyonlar olmu olabilir. Bununla birlikte, J 17 plan karesinin
85. arkeolojik seviyesinde olduu gibi plan karelerin ortalarnda sertlemi kalsitik
kuaklar da karmza kmtr. Tabana doru ilerledike zellikle J 16 ve J 17
plan karelerinde boyut asndan yeniden bir klme kendini hissettirmektedir.
V.3 birimindeki bu yumuak yap kolay bir biimde tahribata uradndan tabanda
ana dolgunun iine doru bir byk oyua neden olmutur. Daha stteki sert ksm
ise bir saak yapmtr. Sz edilen bu ksmlar ana dolgunun gney ksmnn uzun
yllardan beri doal etmenlere ak olmasndan kaynaklanmaktadr. Dolaysyla,
bu doal tahribat, bu alann kazlmasyla nlenebilecektir.
469
KARAN E 2006 KAZILAN PLANKARELER
PLAN KARE AH GH Balang Biti
Kotu (m.) Kotu (m.)
J 16 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78 V.1 -12.30 -13.00
J 16 79, 80 V.1 V.2 -13.00 -13.20
J 16 81, 82, 83 V.2 -13.20 -13.50
J 16 84 V.2 V.3 -13.50 -13.60
J 16 85, 86* V.3 -13.60 -13.80
J 17 72, 73, 74, 75, 76, 77 V.1 -12.30 -12.90
J 17 78 V.1 V.2 -12.90 -13.00
J 17 79, 80, 81, 82 V.2 -13.00 -13.40
J 17 83 V.2 V.3 -13.40 -13.50
J 17 84, 85, 86* V.3 -13.50 -13.80
J 18 72, 73, 74 V.1 -12.30 -12.60
J 18 75, 76 V.1 V.2 -12.60 -12.80
J 18 77, 78* V.2 -12.80 -13.00
* lgili plan kare iin bu yl inilen en son arkeolojik seviye
Tablo: 1
E Gz Arkeolojik Buluntular
E Gz kazsnn arkeolojik buluntular genel olarak yontma ta elerle temsil
edilir. Bunlar iinde; radyolarit, akmak ta, silisli kalker ve kalker temel hammadde
kategorileri olarak gzlemlenmitir. Kazsn gerekletirmi olduumuz 3 jeolojik
birim iinde, en youn buluntu grubu V.1 iinden elde edilmitir. Buna karn, en
az buluntu ise V.3 jeolojik seviyesinde tespit edilmitir.
V.1 jeolojik seviyede 20nin zerinde dzeltili ve dzeltisiz yonga bulunmutur
(izim 5: 1, 4, 5, 6). Bunlara ek olarak, az olmakla birlikte silisli kalker yongalar
da mevcuttur. Bu seviyede ele geirilmi olan 1 adet dilgicik paras teknolojik
grnm nedeniyle st seviyelerden karm gibi grnmektedir. Yukarda
da bahsetmi olduumuz gibi, yllarn tahribat dolgu iinde atlaklar ve yarklar
oluturmutur. Bu trden oluumlar karmalarn nedenlerini aklamamza
yardmc olmaktadr. Tanmlamalar daha sonra yaplacak olan dier yontma ta
buluntular, kk boyutlu krk paralar olarak karmza kmtr. V.1 jeolojik
nitede tipolojik tanmlamalar yaplan letler arasnda kenar kazyclar (izim
470
5: 2, 3, 7) ve ontuklu letler tespit edilmitir. Genel olarak bu yongalama rnleri
sert vurgala yongalanm arkaik grnml bir teknolojiyi yanstmaktadrlar. Sz
konusu bu alandan, olaslkla yontulmu ve tanmlamalar daha sonra yaplacak
olan eitli kalker buluntular tespit edilmitir (izim 6: 1-6).
V.2 jeolojik nite, stteki V.1e oranla daha az buluntu salamtr. Bu seviye,
kazs yaplm alanlarda teknik adan stteki seviyeye benzer grnmde 10dan
fazla yonga ile temsil edilir. Dier buluntular; 1 adet ekirdek, eitli yontma ta
paralar (izim 6: 10), 1 adet krk kenar kazyc (izim 6: 7), 2 adet dilemeli let
(izim 6: 8, 9) ve 1 adet ontuklu let (izim 6: 11) ile Tayacien endstri zellikleri
gstermektedir. Bu nite iinde tamamyla steril olan arkeolojik seviyeler de vardr.
Yine stteki V.1de olduu gibi tanmlamas daha sonra yaplacak olan yontulmu
kalker paralar da dier buluntular kategorisinde toplanabilir.
V.3 jeolojik nite, bu yl kazsn yapm olduumuz alanlar itibaryla, yontma
ta buluntu asndan birka adet para dnda herhangi bir arkeolojik buluntu
vermemitir.
zetle, 2006 sezonunda E Gznde yaptmz kazlarda V.1, V.2 ve V.3
jeolojik niteleri Clactonien ve Tayacien endstrinin varln kantlamaktadr.
Dolaysyla Karain Maaras E Gz, tabana doru daha ok yonga endstrisinin
ar bast bir teknolojik zellikle karmza kmaktadr. Bu yongalarn ok az
dzeltilerle modiye edilmi olup dzeltisiz paralar ok daha youn bir biimde
karmza kmaktadr. Bununla birlikte, pheli de olsa baz kalker yontma ta
paralar da dikkate deer buluntular arasnda yer almaktadr.
E Gznn Faunal Buluntular
E Gz kazsnda, yontma ta buluntu topluluu yannda eitli plan kare
ve seviyelerden genellikle krk veya ok krkl kemikler de ele geirilmitir.
Kemik buluntu asndan en youn olan seviye J 16 plan karesinin 83. arkeolojik
tabakasdr.
V.1 jeolojik nite iinde etil ve otul memeli hayvan kemiklerinin yan sra
kulara ait kemikler tespit edilmitir. Bu seviyelerden elde edilen kemikler ok
krkldr. V.2 jeolojik nitesinde de durum ayn grnmektedir. Yukarda kemik
buluntularn olduka youn olduundan bahsettiimiz J 16 plan karesinin 83.
arkeolojik seviyesinden 1 adet etil enesi, 2 adet otul enesi ve 1 adet de defans
dii ele geirilmitir. Bu arkeolojik seviyede hibir yontma ta buluntu yoktur.
Bunlarn dnda V.2 seviyesinde eitli younlukta krk kemik paralar ile 4 adet
izole etil dii de ele geirilmitir. V.3 birimi, faunal buluntularn en az olduu grubu
oluturur. Burada in situ olmadn dndmz mikrofaunal kalntlar tespit
471
edilmitir. Bunlarn yan sra olaslkla 1 adet ku kemii, 1 adet otul enesi ile
eitli saylarda krk kemikler de dier faunal buluntular oluturmaktadr. Bulunan
bu kemiklerin tr tayinlerinin tespiti, yaplmas planlanan zooarkeolojik almalar
sonucunda belirlenebilecektir.
II. B Gz Kazs
Karain Maaras B Gz kazs 2006 ylnda; H 11, H 12, H 13, H 14, I 11, I
12, I 13 ve I 14 olmak zere 8 ayr plan karede gerekletirilmitir (izim: 2). Ad
geen tm plan karelerde AH 7den balayarak AH 11 dahil olmak zere toplam
40 arkeolojik tabakada allmtr (Tablo: 2). Kazs yaplan btn plan karelere
ait arkeolojik ve jeolojik seviyeler ile bunlarn balang ve biti kotlar Tablo: 2de
gsterilmitir.
KARAN B 2006 KAZILAN PLAN KARELER
PLAN KARE AH GH Balang Biti
Kotu (cm.) Kotu (cm.)
H 11 7, 8 H.III -280 -300
H 11 9, 10, 11* H.IV -300 -330
H 12 7, 8 H.III -280 -300
H 12 9, 10, 11* H.IV -300 -330
H 13 7, 8, 9 ,10, 11* H.III -280 -330
H 14 7, 8 H.II -280 -300
H 14 9, 10 H.II-H.III -300 -320
H 14 11* H.III -320 -330
I 11 7, 8 H.III -280 -300
I 11 9, 10, 11* H.IV -300 -330
I 12 7, 8, 9 H.III -280 -310
I 12 10, 11* H.IV -310 -330
I 13 7, 8, 9, 10, 11* H.III -280 -330
I 14 7, 8, 9 H.II -280 -310
I 14 10, 11* H.III -310 -330
* lgili plan kare iin bu yl inilen en son arkeolojik seviye
Tablo: 2
472
Tabloda da grlecei zere bu sene btnyle Holosen seviyelerde allmtr.
Holosen dolgularda yaptmz bu ylki almalar, H 11 ve I 11 plan karelerinin
7. arkeolojik tabakasndan (H.III) balatlmtr. Daha nceki senelerden bilindii
zere, Holosen seviyeler genellikle sarms ve kahverengi tonlarnda sedimanlar
ieren jeolojik birimlerden olumaktadr. Kaz alanmzn batsnda karmza
kan H.II jeolojik biriminde lk Tun a zellii gsteren buluntularn yan sra
Kalkolitik unsurlar da tespit edilmitir. H.III ve H.IV ise btnyle Kalkolitik an
buluntularn vermitir. H.II jeolojik birimi daha ok sarms renk tonlarnda ve bol
kalker ta dkntldr (izim: 3). H.III ise kahverengi tonlarnda olup kalker
dkntnn devam ettii bir seviye olarak karmza kmtr. Kahverengimsi gri
tonlarnda olan jeolojik seviye H.IV, yer yer bol karbonlu ve bol kalker dkntl bir
depolanma sreci ile temsil edilir (izim: 3). zellikle H.III ile H.IV jeolojik birimleri
arasnda imdilik nedenini kesin olarak bilemediimiz bir kalker ta younluu
gzlemlenmitir. Bu younluk kalker talar ile dzenlenmi bir demenin varln
dndrtmektedir (izim: 4). Ancak bunun tam olarak aklanabilmesi iin
kazlarn devam etmesi gerekmektedir.
2004 yl kazs sonunda karmza kan ve H ile I plan karelerinde btnyle
ortaya kan iri kalker kaya bloklar, bu sezonda kaldrlmtr. Kaya bloklarnn
dme nedenleri henz kesin olarak bilinmemekle birlikte, byk bir olaslkla yer
hareketleri sonucunda tavandan kopmu olduklar dnlebilir. Toplam 4 ayr
blok eklinde karmza kan bu kaya bloklarnn kaldrlma ilemi olduka zor
bir alma gerektirmitir. nk balyoz kullanld takdirde dolgularn dklmesi
ve elde edilmi olan kesitlerin bozulmas tehlikesiyle kar karya kalnabilecekti.
Dolaysyla, ncelikle darbeli bir matkap yardmyla kaya bloklarnn kenarlarnda
dz bir hat zerinde bir seri delik almtr. Bylece deliklerin ald ksmda
ta zayatlmtr. Daha sonra, haf darbelerle tan paralanmas ilemine
geilmitir. Bu ekilde toplam 3 i gnn aan bir alma sonunda, sz konusu
alanda karmza kan kaya bloklar temizlenmi ve kaz alan daha derin kotlara
inilmeye uygun hle getirilmitir.
B Gz Arkeolojik Buluntular
Bu ylki Holosen seviyelerin en st katman H.II jeolojik birimiyle temsil
edilmitir. Bu seviyeden bol miktarda seramik paralar ele geirilmitir. Bunlarn
bir ksm deliklidir. Yontma ta malzeme dier seviyelere oranla daha azdr. Yerel
olan radyolarit ve akmakta yontmata buluntulara (izim 7: 1-4) yerel olmayan
473
obsidyen paralar da elik etmektedir. Araklar ve sapan talar, ele geen dier
arkeolojik belgelerdendir. ok nadir ele geirilen bir adet bronz para I 14 plan
karesinin 7. arkeolojik seviyesinde tespit edilmitir. Ayn alanda ele geirilen ok
kk bir altn boncuk da nemli dier metal buluntulardandr. Boncuklar arasnda
denizel yumuakalardan ve talardan delinmi onlarca rnek ele geirilmitir.
Bunlarn yannda insan yz biimli bir adet kemik obje de ok ilgin olan paralar
arasndadr (izim 8: 7). Kemik buluntular iindeki bir dier grup da spatl, kemik
ular ve bzlardr (izim 8: 5, 6). Karain B Gz iin nik olan bir dier para da
alabastron bir vazoya ait olan bir boyun parasdr ve H.IIde ele geirilmitir.
H.III jeolojik seviye genel olarak Ge Kalkolitik zellikte buluntular sergilemitir.
Bol miktarda ele geirilen devety, kahverengi ve siyah astarl seramik paralar
hemen gze arpan buluntu grubundandr. Az da olsa polikrom ve insize
seramikler de ele geirilmektedir. Delikli kap paralar da dier seramik buluntular
arasnda yer almaktadr. Yontma ta endstri eleri (izim 8: 10-15, 17; izim
9: 1-6) tamalk asndan eit oranlarda dilgisel ve yonga paralar ile temsil
edilmektedir. Obsidyenin varl bu seviyede de devam etmektedir. akmak
tandan silikal orak dilgiler az da olsa ele geirilmitir (izim 8: 8, 9, 16; izim
9: 3). Delinmi denizel ve ta boncuklar olduka sk karlalan eserlerdendir.
Srtme ta paralar arasnda tme talar, cill baltalar ve sapan talar nemli
unsurlardandr. Kemik objeler arasnda bir adet kemik spatl yannda (izim 9:
12) yaygn olarak bzlar grlmektedir. Bir adet fonksiyonu belirlenememi olan
delinmi kemik obje ise olduka ilgintir (izim 9: 11) Pimi toprak araklar da
ele geirilen dier buluntular arasndadr. Ayrca H 13 plan karesi 11. arkeolojik
tabakadan insan parmak kemikleri de elde edilmitir.
Bu sene inilen en son seviye H.IV jeolojik birimidir. Bu birimi daha ok kaz
alanmzn dou ve kuzeydou ksmnda tespit ettik. Tipik bir Kalkolitik a seviyesi
olan H.IV jeolojik biriminin seramik buluntular arasnda ksmen tamamlanan ve
olduka nemli bir yere sahip iri bir kap, Karain B iin dikkate deerdir. H 11 plan
karesinin 11. arkeolojik seviyesinden elde edilen bu kap (Resim: 1); form ve krem
zerine krmz renk boya karakteristikleri asndan Haclar I ve Kuruay 10-9 ile
benzerlik gstermektedir (Yakar, 1991: 159, Fig. 81; Duru, 1994: 42, Lev. 136/1).
Sz konusu bu kap, basit krmz bantlar tamaktadr. Krem astar zerine yaplan
bu bantlar dz, zikzak ve eimli formlar gsterirler. Kabn yksek olan boyun ksm
i ve dtan krmz astarldr. Kap dz diplidir ve her iki yannda kulpu olmaldr
(bir yanndaki kulp ksm mevcuttur, ancak dier kulp henz ele geirilmemitir).
Bu kabn eksik ksmlarnn, gelecek yllarda yan plan karelerde yapacamz
474
kazlarla tamamlanabilecei kansndayz. Zira kabn, bulunduu yerde krld
kesindir. Kabn hemen st ksmnda youn miktarda beyazlam kl katman
tespit edilmi olup bu kl katman burada bir ocan varln gstermektedir. Kabn
bulunduu seviyelerin dousunda bulunan plan karelerde yanm insan kemikleri
tespit edilmitir. Bu kemiklerin bir ksmnn olduka youn bir yanmaya maruz
kalm olmalar, bu alanda bir kremasyon olgusunun gereklemi olabileceini
dndrmektedir. H.IV jeolojik biriminin dier alanlarndan baz polikrom seramik
paralaryla birlikte bol miktarda monokrom seramik paralar da ele geirilmitir.
Ayrca, bu seviyeler iinden Kuruay Hykn Ge Neolitik-Erken Kalkolitik yap
katlarndan da bilinen sembolik-fantastik tarzda boya sslemeler gsteren krk
seramik paralar da ele geirilmitir. H.IV jeolojik birimi, bol miktarda molsk
buluntularyla da dier jeolojik birimlerden rahata ayrt edilebilir. Yontma ta
buluntu eleri daha st jeolojik birimlere oranla sayca oalmtr (izim 9: 8-10,
13, 14). Srtme ta eler arasnda cill bir balta ile eitli tme talar gze
arpmaktadr. Kemikten ekillendirilmi bz paralar da dier eserlerdendir. Bu
seviyelerde de dierlerinde olduu gibi boncuklar ele geirilmitir.
B Gznn Faunal Buluntular
Karain B Gzne ait faunal kalntlarn ou krktr. Kemik kalntlar irili
ufakl genellikle de bovidae ailesine ait rnekler olarak karmza kmtr. Tm
seviyelerde vcut iskeletinin hemen her ksmna ait kemikler ele geirilmitir. B
Gzndeki Holosen seviyelerde ele geirilen memeli hayvan trleri, boyut asndan
Pleistosen seviyelere oranla daha iridir. Buluntu gruplar arasnda seramikten
sonra en youn olan grup faunal kalntlara aittir. Tr tespitlerine ait sonular iin
zooarkeolojik almalarn tamamlanmasn beklemek gerekmektedir.
III. Laboratuvar ve Arkeometri almalar
Her yl olduu gibi, Karain kaz almalarnn nemli bir ksmn oluturan
stratigra ve sedimantoloji gibi arkeometrik almalara 2006 ylnda da devam
edilmitir. Harvard niversitesinden Zooarkeolog Dr.A. Levent Atc, Karain
Maaras B Gz kazlarndan elde edilen makromemeli kalntlarnn tr tayinlerini
yapmaya devam etmitir.
475
IV. Kaz Sonras almalar
Kaz almalar sonunda ncelikle kaz alanlarnda, daha sonra maara ii
ve dnda temizlik almalar yaplmtr. E Gznde ana dolgunun gneyinde
yer alan I plan karelerinde yaplacak daha salkl kesit tarama almalar iin
bu yl kazlarn yaptmz J plan karelerinin kaldrlmas gerekmektedir. J plan
karelerinin geici kesitler verecek olmas nedeniyle bu ksmlarda bu yl kesit
izimi yaplmamtr. Gelecek yllarda I plan karelerinin kazlarnn tamamlanmas
sonucunda, kalc ve kesin jeolojik saptamalarn yaplaca kesit izimleri
gerekletirilecektir. B Gznde ise; I 11, 12, 13 ve 14 plan karelerinin AH 7 ve
AH 11 seviyelerinin kazlmasndan sonra ortaya kan Holosen katlamn kesit
izimleri gerekletirilmitir.
izimlerin tamamlanmas ve kaz alanlarnn fotoraf ekimlerinin
yaplmasndan sonra; gerek E Gznde bulunan kaz alan, gerekse B Gz kaz
alan fotosenteze kar etkili olan siyah renkli polyester naylon rtlerle kapatlarak
koruma altna alnmtr.
KAYNAKA
DURU, R., (1994), Kuruay Hyk I, Trk Tarih kurumu Basmevi, Ankara.
YAKAR, J., (1991), Prehistoric Anatolia, The Neolithic Transformation and the
Early Chalcolithic Period, Monograph Series of The Institute of Archaologie,
Tel Aviv University.
YALINKAYA, I.; H.TAKIRAN; M.KARTAL; K.ZELK; M.B.KSEM; G.KARTAL,
(2007), 2005 Yl Karain Maaras Kazlar, 28. Kaz Sonular Toplants, 1.
Cilt: 539-558.
476
izim: 1
izim: 2
477
izim: 3
izim: 4
478
izim: 5
479
izim: 6
480
izim: 7
481
izim: 8
482
izim: 9
Resim: 1
483
Tepecik-iftlikte Austos-Eyll aylarnda srdrlm olan kaz almalarnda
16-17/J-K (ca. 360 m
2
) ve 16 V (ca. 16 m
2
) amalarnda allmtr (Resim:
1). Kaz almalarnn arln geen yl olduu gibi, merkez ama olarak
adlandrdmz ca. 19.00 x 19.00 m. boyutlarndaki 16-17/J-K plan karelerindeki
ama oluturmutur. nceki raporlarda da belirtilmi olduu gibi, hyk
tabakalanmasnn anlalabilmesi iin her sene derinleilen bu amada 2006 yl
almalarnda 4. tabaka kalntlar ortaya karlmtr. lk kez 2003 yl kazlarnda,
16K amasndaki derin amada bulunmu olan bu tabaka ok saydaki gm ve
steril grnml, nispeten az buluntulu dolgusu ile dikkati ekmiti. Kabaca hyk
0.00 noktasndan 2.50 m. derinlikte uzanan 4. tabaka merkez amann tmne
yakn bir ksmnda ortaya karlmtr.
4. tabaka ortaya karlmadan nce merkez amada 3. tabakann alt evreleri,
D, AD, AC, U ve L yaplar kaldrlmtr. Bu almalarda L yapsnn altnda 3.
tabakaya ait yeni bir yap daha ortaya kmtr. AJ olarak adlandrlan ok bozulmu
durumdaki bu yap L yapsna benzer bir plana sahiptir, ancak haf bir aks kaymas
ile L yapsndan ayrlmaktadr. En az iki mekn olduu anlalan yapnn byk
kayrak talarla deli tabanlar ksmen korunmutur. lk kez 2001 yl kazlarnda
ortaya karlm olan, fakat bat yars ama kenar altnda kald iin tm
alamayan frnn da bu yapya ait olduu, yapnn dou meknnn kuzeybat
kesine, kayrak ta deli taban zerine ina edilmi olduu anlalmtr.
3. tabaka yaplar kaldrldktan sonra, 2003 yl kazlarnda 16 K amasndan
tandmz 4. tabaka dolgusuna ulalmtr (Resim: 2). Yukarda da belirtilmi
TEPECK-FTLK 2006 YILI ALIMALARI
Erhan BIAKI*
Fazl AIKGZ
Semra YILDIRIM-BALCI
iler ALTUNBLEK-ALGL
* Do.Dr. Erhan BIAKI, stanbul niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji Blm,
Prehistorya Anabilim Dal, 34459 Beyazt-stanbul/TRKYE.
Ara.Gr. Semra YILDIRIM-BALCI, stanbul niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji Blm,
Prehistorya Anabilim Dal, 34459 Beyazt-stanbul/TRKYE.
Ara.Gr. iler ALTINBILEK-ALGL, stanbul niversitesi, Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji
Blm, Prehistorya Anabilim Dal, 34459 Beyazt-stanbul/TRKYE.
Fazl AIKGZ: Nide Mzesi, Nide/TRKYE.
484
olduu gibi, 2003 ylnda 16 K amasnda bu tabakaya ait olduu anlalan 7
adet gm bulunmutu. Bu sene yaplan almalarda 4. tabaka 17 J ve 17 K
amalarnn tmnde ve 16 J amasnn da dou yarsnda, geni bir alanda
ortaya karlmtr. 16 J amasnda, gneyindeki 16 K amasnda olduu gibi
gmler ve dank durumda insan iskeleti paralar bulunmutur. Tespit edilen
9 bireyin drdnn erikin, ikisinin ocuk, nn de bebek olduu anlalmtr.
Baz gmlerde sadece uzun kemikler bulunmu, kafataslar ele geirilmemitir;
bazlarnda erikin ve bebek iskeletlerinin bir ksm kemikleri kark durumda
bulunmutur. Birka iskeletin ise bozulmadan korunduu saptanmtr (Resim: 4).
Bu alanda ortaya karlan ocuk gmlerinden bir tanesi mlek iine gml
ve yannda celt, boncuk gibi birka l hediyesi ile birlikte bulunmutur (Resim:
3). Bu alanda yap kalntsna rastlanmamtr. Ele geirilen buluntular 16 J ve K
amalarnn 4. tabakada gm alan olarak kullanlm olduunu gstermektedir.
Gmlerin bir ksm ikincil gmlerdir ve olaslkla birka birey, ilk gmldkleri
yerlerden karlarak tekrar birlikte gmlmtr. Bu tr ikincil gmlerde bireylerin
birok kemii eksiktir.
4. tabakaya ait yap kalntlar 17 J ve 17 K amalarnda ortaya karlmtr.
Olduka bozuk durumda ve en az iki evreye ait olduu anlalan yap kalntlar
ta subasman duvarlarndan olumaktadr ve sadece en alt sralar korunmutur.
lk evreye (4.2) tarihlenen bir yapnn gneybat kesi 17 J amasnda, amann
kuzeydou kesinde ortaya karlmtr (Resim: 2, 5). AL olarak adlandrlan
meknn bat duvar d dizisinde uzunlamasna yerletirilmi yass byk boy, i
dizisi ise nispeten daha ufak ve enlemesine (kuyruklamasna) yerletirilmi talarla
yaplm, iki dizi arasnda kalan bo alanlar da ufak boy talarla doldurulmutur.
Yapnn gneyinde birbirine paralel uzanan iki duvar kalnts yapnn bu kesimde
birka kez yenilenmi olduunu dndrmektedir. Bu duvarlar da bat duvarna
benzer bir teknikle ina edilmitir. Meknn ierisinde, bir ksm ama dou kenar
altnda kalan bir ate yerine ait taban kalntlar ortaya karlmtr. Birok kez
yenilendii anlalan, alt akl ta, st kaln kerpi amuru deli en st ise
ince sval bu taban kalntlarn evreleyen duvar kalntlar bulunamamtr.
Ate yerinin platform benzeri bir ykselti zerinde yer ald, sval tabann bu
ykseltinin kenarndan alalarak mekn ierisinde devam ettii anlalmtr. Ocak
yerinin hemen gneyinde, ksmen ama dou proli ierisinde kalan bir gm
bulunmutur. ki il alt aylk bir bebee ait olduu tespit edilen gm, dz kenarl,
silindirik biimli bir mlek ierisine yerletirilmitir; mlein dibinde, mlee
yapk ve ok bozuk durumda tespit edilen izler bebein hasr veya tekstil benzeri
485
bir rt ile sarldn dndrmektedir. 17 J amasnda bir sonraki 4.1 evresine
ait olduu anlalan bir baka bozuk yap kalnts da amann bat-orta kesiminde
bulunmutur (Resim: 2, 5). Dou-bat aksnda genilii 4.50 m. olan yapnn kuzey
bitimi tamamen tahrip edilmi hldedir. 4.2 evresine ait AL yapsndan 0.30-0.40
m. yksekte bulunmu olan bu yap kalnts AM olarak adlandrlmtr. Yapnn
dou, gney ve bat duvarlarndan kalan paralar dnda meknn gneydou
kesinde yass ta deli bir taban kalnts korunmutur. AL ve AM yaplar,
gerek farkl kotlarda bulunmalar, gerek yap akslarndaki farkllklar ve gerekse
de duvar yapm tekniklerindeki farkllklar nedeniyle 4. tabakann farkl iki evresine
ait olduu kesindir. Her iki yapda da ayrca alt evreler tespit edilmitir.
4. tabakaya ait dier yap kalntlar 17 K amasnn gney yarsnda ortaya
karlmtr (Resim: 2, 6). 17 J amasndaki yap kalntlar ile, genilii 5.50-6.00
m. arasnda deien bir ak alan ile birbirinden ayrlan 17 J amas kalntlar bir
yap kesi ve bahe duvarlarndan olumaktadr. Kuzeybat kesine ait ca. 3.50
x 1.50 m. boyutlarnda bir ksm ortaya karlm olan AJ yapsnn ta subasman
duvarlarnn en alt sralar korunagelmitir. AL yapsndakine benzer bir teknikle
ina edilmi duvarlarn d sralarnda hem uzunlamasna hem de enlemesine
yerletirilmi yass byk talar kullanlm, aralar da daha ufak talarla
doldurulmutur. Yapnn kuzey ve bat duvarlarnn ke yapt kesimde, mekn
i kesinde duvar talar bindirme teknii ile birletirilmemi, bir kavis oluturacak
biimde yan yana yerletirilmitir; bu teknik Tepecik-iftlik ta duvarlarnda sk
grlmeyen ilgin bir ayrntdr. Yap ierisinde yangnla yklm ta ve yank
kerpi dolgusu altnda ok miktarda yanm ahap kalnts ortaya karlmtr.
Bu kalntlar yklm bir dam veya duvar konstrksiyonuna ait olabilecei gibi
taban seviyesinde yer alan bir konstrksiyona da ait olabilir. Mekn ok ksa bir
zamanda kazlm olduundan henz kesin bilgi edinilememitir. Yank ahap
kalntlarndan radyokarbon ve dendrokronoloji analizleri iin rnekler alnmtr. AJ
yapsnn batsndaki alann etraf snrlandrlm bir ak alan olarak kullanlm
olduu anlalmtr. AJ yapsnn kuzeybat kesinden itibaren doudan batya
uzanan bir bahe duvar, bu ak alan kuzeyden snrlandrmaktadr; alann gney
snr kaz alan dnda kald iin bilinmiyor. Bahe duvarnn bat ynnde
gneye doru bir kvrm yaparak devam ettii grlr; bu kavis, duvarn evirdii
alann bir ykselti olduunu ve duvarn da bu ykseltinin yama eimine uygun
yapldn dndrmektedir. Duvarn iki yap evresi bulunmaktadr; ilk evresine
ait kalntlarn AJ yapsnn kuzeybat kesine bitiik olarak ca. 4.00 m. lik bir
ksm korunmutur. kinci yap evresinde ilk duvarn hemen kuzeyine, nceki duvar
486
ile hemen hemen ayn ynde ikinci bir duvar ina edilmitir. Bu ikinci duvarn ca.
10.00 uzunluunda bir ksm korunagelmitir. Bina duvarlarndan farkl bir teknikle
ina edilmi ca. 0.50 m. geniliindeki duvarn d (kuzey) yz daha dzgn yz
verecek biimde, talarn nispeten daha zenli yerletirilmesi ile yaplmken arka
(gney) yz daha zensiz yaplmtr. Bu bahe duvarnda, yap duvarlarnda
kullanlan kerpi harcndan farkl olarak daha sert, ak devety renkli bir har
kullanlm olduu grlmektedir. Duvarda grlen bir baka zellik de duvarn
iki kesimde dar doru bastion benzeri kntlarnn bulunmasdr; her biri ca.
2.70 m. genilikte olan bu bastionlar dar (kuzeye) doru ca. 0.60 m. knt
yapmaktadr. Duvarn gney, i yz boyunca bulunmu olan ok saydaki
dk ta ve har molozu duvarn yer yer gneye doru yklm olduunu
gstermektedir. Bu ykntlar arasnda, duvarn ortasna yakn bir konumda,
duvarn hemen gneyinde birka yaban koyunu boynuzu olaslkla in situ olarak
bulunmutur. Duvarn batya devam bozulmutur. Bu duvarn evreledii alanda
deiik seviyelerde yankl kll alanlar ile dknt kerpi topra kark olarak
bulunmutur. Bunlarla birlikte tm alanda dank olarak ok miktarda obsidyen
let, yonga ve artklar ile hayvan kemii paralar ele geirilen buluntulardr.
Bu alann eitli faaliyetler iin, ama zellikle obsidyen yongalama alan olarak
kullanlm olduu ve alanda olaslkla haf ahap malzemelerle yaplm ardak
benzeri basit yaplarn yer ald dnlebilir.
17 J ve 17 K amalarndaki yap kalntlarnn arasnda yer aldn belirtmi
olduumuz 5.50-6.00 m. geniliindeki ak alan dou-bat aksnda uzanmaktadr.
Ak alann dou kesimi kaz alan dnda kalmakta, bat kesimi ise 16 J-K
amalarnda yer alan ve gmlerin youn olarak bulunduu alana almaktadr.
Dou-bat aksnda uzanan bu ak alanda s ukurlar, gri-kll yankl alanlar,
yontma ta let ve artklar ile hayvan kemiklerinden oluan younluklar ve birka
bir arada bulunmu phalanx idoller ortaya karlmtr.
16 V Amas
Yerleme snrlarn, yaylm alann ve tabakalanmay daha iyi anlamak iin
planlanan yeni bir kaz programna 16 V plan karesinde kazlmaya balanan 4.00
x 4.00 m. boyutlarndaki ama ile balanmtr. nmzdeki yllarda hyn
evresinde, eitli yerlerde yaplacak bu tr ufak almalarla nce kaz yaplan
kesim ile ilgili n bilgi edinilmesi ardnda elde edilecek sonulara gre alanda
yaplacak almalara karar verilmesi ve tm hyk tabakalanmasnn ortaya
487
karlmas ngrlmektedir. 16 V amasnda yaplan kazlarda hyk yzeyinden
itibaren sert, kesekli, koyu kahverengi ve ierisinde az miktarda buluntu ele
geirilen bir dolguya girilmitir. Yaklak 0.90 m. derinlie kadar ayn dolgunun
devam ettii grlmtr. Bu dolgunun alt seviyesinde tm amay kaplayan kaba
bir ta deme ortaya karlmtr. Bu dolgunun zerinde ise, olaslkla daha ge
bir dneme ait byk boy talardan yaplm duvar kalntlar ve kp paralar
ortaya karlmtr. Merkez ama ve evresindeki dolgulardan farkl olan bu
dolgunun bir benzeri 2000 yl almalarnda, hyn kuzey yamac bitiminde
15 D amasnda da ortaya karlmt.15 D amasnda bu dolgu ca. 6.50-7.00
m. arasnda, 16 V amasnda ise ca. 5.50-6.00 m. arasnda ortaya karlmtr.
Henz erken olmakla birlikte bu dolgunun sel veya taknlarla ilgili olabilecei
dnlebilir.
Buluntular
anak mlek
nceki yllarda dar bir alanda kazlm olmas nedeniyle 4. tabaka anak
mlei hakknda fazla bilgi bulunmuyordu. Bu sene yaplan almalarda 4.
tabaka anak mleini daha iyi tanma olana bulduk. 5. tabakadan tannan
geni azl byk anaklarn 4. tabakada da kullanlm olduu grlmtr
Yine 5. tabakadan tannan dar azl kaplara ait paralar da bulunmutur.
Omurgal formlara ait az sayda para bulunmutur. Ana mal grubunu, ak
havada frnlanm, yzeyi alacal mal grubu oluturur. Koyu renkli ve siyah
akl mal gruplar da yaygndr. 5. tabakann st seviyelerinde ortaya kmaya
balayan az miktarda krmz astarl zikzak bezeli anak paralar 4. tabakada
daha yaygnlamtr (Resim: 10). Bu bezeme tipinin 3. tabaka balarna kadar
devam ettiini nceki yllarda yaplan almalardan bilmekteyiz. Dier tabakalarn
hibirisinde imdiye kadar bilinmeyen sepet kulplara ait birka para olduka
ilgintir. Bu sene 4. tabakada yeni bir kabartma bezeme rnei hem geni azl,
dz kenarl bir kabn az kenar boyunca (Resim: 8) hem de dar azl boyunlu bir
mlein omuz ksmnda tespit edilmitir (Resim: 9); bu bezeme imdilik sadece
4. tabakadan tannmaktadr.
Yontmata
4. tabakada iki tanesi olduka byk olmak zere eitli yontma ta ilikleri
bulunmutur. Bu alanlardan toplanan malzeme zerinde yaplan ilk incelemeler
488
yerlemede yontma ta let retilmi olduunu, bu retim srasnda yaygn olarak
bask tekniinin kullanlm olduu saptanmtr. Tabakada bulunan dier paralar
zerinde yaplan incelemelerde ayrca eitli artklarn deerlendirilerek kullanlm
olduu da anlalmtr. Bu artklar yerleme iinden toplanm olabilecei gibi
yaknda, Gllda evresinde bulunan ve farkl devirlerde kullanlm olan obsidyen
yatak ve atlyelerinden de toplanm olmaldr. Bunun en ilgin rneklerinden bir
tanesi 3. tabakann ilk evrelerine tarihlenen AD yapsnn iinde bulunmu olan bir
toplu buluntu, zuladr. Bir duvarn dibinde st ste bulunmu olan ilenmemi
birka byk yonga Paleolitik Dneme aittir. Bu byk yongalar olaslkla ilenmek
zere saklanmt. 4. tabakada, 5 ve 3. tabakalardan bildiimiz iki vurma dzlemli,
ift ve tek yzeyli, bask teknii ile yaplm ok ve mzrak ular yaygn olarak
bulunmutur (Resim: 11). imdilik en erken 5. tabakada bulunduunu bildiimiz
bu ularn tm dnemlerde retilmi olduu ve olaslkla bu tip let retiminin
Tepecik-iftliin henz kazlmam daha eski, alt tabakalarna kadar uzand
anlalmaktadr. nceki raporlarda da belirtilmi olduu gibi, bu tip ularn blgede
PPNB dneminden itibaren retilmi olduu, Nur Balkan-Atl tarafndan aratrlm
olan Gllda-Kaletepe atlyesinden bilinmektedir.
Dier Buluntular
Dier tabakalarda olduu gibi ok sayda ve eitli kemik let bulunmutur.
Kemik bz, ine, spatula, kak (Resim: 14), mablak, boncuk gibi let ve ss
eyalar dnda bu sene bulunmu olan iki buluntu dikkati ekmektedir. Byk
ba bir hayvann ba ksmnn heykelcik olarak betimlendii bir ucu delinmi
uzun kemik obje, olaslkla bir ss eyas olarak kullanlmt (Resim: 12). Bu
parann bir benzeri 2005 yl kazlarnda bulunmutu. Bir dier kemik buluntu da
olaslkla bileklik olarak kullanlm, iki ksa kenarnda birer delik bulunan ibkey
bir kemik levhadr (Resim: 13). Dier tabakalarda olduu gibi 4. tabakada da ok
sayda equus (at, eek) phalanx (toynak zerindeki ayak kemikleri) kemiklerinden
yaplm idol ele geirilmitir. Bu sene bulunmu olan toplam 33 adet idolden 32
tanesi equidlerin ilk phalanx kemiinden, bir tanesi de ikinci phalanx kemiinden
yaplmtr. kinci phalanx kemiinden yaplm bu rnek ile 2004 ylnda bulunmu
olan ve sr phalanxndan yaplm olan bir rnek bugne kadar bulunmu
olan ok saydaki idol ierisinde iki aykr rnei oluturmaktadr. Biimlerine
ve yapm tekniklerine gre 6 ana gruba ayrlm olan idollerin benzerleri Kuzey
Suriye, M.. 10. ve 9. binyllara tarihlenen, anak mlek ncesi Neolitik
Dnem yerlemelerinden Djade ve Mureybette de bulunmutur; ancak burada
bulunanlarn yapm teknikleri farkldr.
489
4. tabakada, 3. tabakaya nispetle daha az sayda tme ta bulunmutur.
Bilindii gibi, 3. tabakada ele geirilmi tme talarnn byk ounluu kullanm
d kalm ve ta duvar yapmnda devirme malzemesi olarak kullanlmt. 4.
tabakada az yap kalnts bulunmu olmasyla veya yerlemede kazlan alann
tme talar ile ilgili ilerin yaplmad bir kesim ile ilgili olabilir.
Yukarda anlatlan buluntu gruplar dnda ta, kemik, di ve yumuaka
kabuklarndan yaplm boncuk ve ss eyalar, olaslkla orak sap olarak
kullanlmak amac ile hazrlanm boynuzlar, tezgh arlklar, kil nesneler ele
geirilen dier buluntulardr.
Deerlendirmeler
2006 yl kaz almalarnda, nceki yllarda ortaya karm olduumuz
3. tabaka yap ve yerleme zelliklerinden farkl zellikler gsteren yeni bir
tabakaya girmi olduumuz anlalmaktadr. Her ne kadar kaz alan yerleme
dzeninin btn konusunda yorum yapmay zorlatrsa da, 4. tabakada yaplarn
geni alanlarla birbirinden ayrlm olduu, ak alanlarn bahe duvarlar ile
snrland, bu zellikleri ile 3. tabaka yerlemelerinden farkl olduu sylenebilir.
4. tabakada iki evre ve birka yap evresi tespit edilmitir. Olduka bozuk durumda
bulunmu olan yaplarn bir ksmnn, zellikle 17 J amasndakilerin etrafnda
yknt moloz malzemenin bulunmam olmas, terk edilen yap molozlarnn
ksmen temizlendiini, talarnn alnarak baka yaplarda kullanlm olduunu
dndrmektedir. Dier taraftan 17 K amasnda ufak bir ksm ortaya karlm
olan AJ yapsnn youn bir yangn sonucu yklm olduu ve iinin ahap, ta
ve kerpi molozu ile dolu olduu grlmtr. Bu verilerin nda en azndan
yerlemenin bu kesiminde yaplarn farkl nedenlerle terkedilmi olduklar
sylenebilir. 4. tabaka mimarsinde dikkati eken bir baka ayrnt da 4. tabaka
ta duvarlarnn 3. tabakadakilerden farkl tekniklerle yaplm olmasdr. Yerleme
ve mimardeki bu farkllklar dier buluntu gruplarnda da izlenebilmektedir. 4.
tabaka anak mleinin birok zellii ile 5. tabaka anak mleinin devam
olduu izlenimi edinilmitir. 5. tabakadan bildiimiz yzeyi alacal mal gruplar ile
koyu renkli ve siyah akl mal gruplarnn, geni azl kap ile dar azl mlek
formlarnn, zikzak kabartma bezemeli kaplarn 4. tabakada da devam ettii
anlalmaktadr. Yontma ta letler arasnda, 5. tabakadan, olaslkla henz
kazlmam olan daha eski dnemlerden balayarak 3. tabakada da retimi sren
iki vurma dzlemli, bask dzeltili ok ve mzrak ularnn 4. tabakada da kullanlm,
490
olaslkla da yerlemede retilmi olduu anlalmaktadr. Kemik letler arasnda
sayca artan kak, spatula, mablak gibi daha ok Neolitik Dneme zg letlerin
sayca art, 3. tabakadan da tandmz phalanx idollerin 4. tabakada da yaygn
olarak retilmi olmas dikkati eken dier ayrntlardr.
2006 yl kazlarnda ortaya karlm olan 4. tabaka kalntlar, nceki
yllarda da yaplan tahminler dorultusunda, 5. tabaka ile 3. tabaka arasnda
kltrel bir sreklilik olduunu, ancak bunun yannda belirli deiimlerin de
yaandn gstermektedir. Tepecik-iftliin Orta Anadolu Platosu kltrlerinin
anlalmasndaki katks da zellikle bu noktada belirginlemektedir. Dier hibir
yerlemede bulunmayan srekli tabakalanma sayesinde bu kltr srecinin daha
eski dnemlerinin de bu yerlemede anlalaca kukusuzdur.
Katklar
stanbul niversitesi Bilimsel Aratrma Projeleri Birimi tarafndan desteklenen
Tepecik-iftlik 2006 yl almalarna (Proje No. 534/05052006) stanbul
niversitesi Prehistorya Anabilim Dalndan Prof.Dr. Nur Balkan-Atl, Ara.Gr.
iler Altnbilek, Ara.Gr. Semra Yldrm-Balc, ayn niversitenin Tanabilir Kltr
Varlklar Koruma ve Konservasyon Blmnden lisans rencisi Suzan Okumu,
Arkeoloji Blmnden lisans rencileri Ozan zbudak, Hale Eren, Burak Falay,
Yldray Saruhan, Yasin Gkhan akan, Murat iek, Hayrettin Bayer, Antropoloji
Blmnden lisans rencileri Asl engl, Gksu Erten, Volkan Ay, Prag Charles
niversitesi Prehistorya Blmnden lisans rencileri Vra Suick ve Tereza
Davidov katlmlardr. Ayrca Dr. Rosalia Christidou kemik letler zerindeki iz
analizlerine, Jaroslav Ridky tme talar, Martin Godon anak mlek zerindeki
almalarna devam etmitir. Hacettepe niversitesi Antropoloji Blm, Fizik
Antropoloji Anabilim Dalndan Ali Metin Bykkara kaz sresince arazide ve
atlyede insan iskeletleri zerinde alm, Ayhan Cem Mutlu ufak buluntu,
Sekin Bilgin ise arazide mimar izimleri yapmtr.
491
Resim 2: 4. tabaka durum plan
Resim 1: 2006 ylnda kazlan alanlar
492
Resim 3: 16 J amasnda ocuk iskeleti SK 47
Resim 4: 16 J amasnda SK 46
493
Resim 6: 17 K amas AJ yaps
Resim 5: 17 J amasnda AL yaps
494
Resim 7: 4. tabakadan geni azl, dz
kenarl mlek
Resim 8: Kabartma zikzak bezemeli anak
Resim 9: 4. tabakadan kabartma bezemeli mlek
495
Resim 10: Zikzak bezemeli kap paras
Resim 12: Bezemeli kemik buluntu
Resim 11: 4. tabakadan ok ve mzrak ular
496
Resim 13: Kemik bileklik
Resim 14: Kemik kak
497
Erzincan li, zml lesi snrlar ierisindeki Altntepe Kale kazsnn 2006
yl almalar 15 Temmuz14 Austos 2006 tarihlerinde gerekletirilmitir.
Bakanlmdaki kaz ve onarm almalarna Yrd. Do. Dr. B. Can, Ar. Gr.
H. Korucu ile birlikte yksek lisans rencisi Ar. Gr. Mehmet Ali. Ylmaz,
Arkeolog C. Can, A. elebi, A.C. Has, ve Atatrk niversitesi Fen-Edebiyat
Fakltesi Arkeoloji Blm rencileri katlmlardr. Yrd. Do. Dr. M. Ikl ile lk
a Tarihisi B. enbak ve bir rencimizde yakn evrede yzey aratrmasnda
bulunmulardr. Sivas Cumhuriyet niversitesinden Ar. Gr. S. zel ile
rencisi jeozik lmleri yapmlardr. Konservatr M. Yar ise ksa sreli de olsa
ekibimize katlm ve nerilerde bulunmutur. nceki yllarda olduu gibi Erzincan
l Kltr ve Turizm Mdrlnn merkezdeki misarhanesinde kalnm ve
Erzincan l zel daresi Mdrlnce tahsis edilen bir arabayla kaleye gidilmi
ve dnlmtr. Desteklerinden dolay T.C.Kltr ve Turizm Bakanl-DSMMe
Atatrk niversitesi Rektrl, Erzincan l Kltr ve Turizm Mdrl, l zel
daresi ile zml Belediye Bakanna, ayrca Bakanlk temsilcimiz Erzurum
Mzesinden uzman Arkeolog H. Kkaydna teekkr ederim.
Altntepe kazlarnn 2006 yl programnda belirtilen kalede; tapnak ve saray
odalarnda, Apadana ve evresinde, kilisede almalar srdrlmtr. kinci bir
ekipte yakn evrede yzey aratrmasnda bulunmulardr. Altntepenin nemli
bulduumuz alanlarnda da jeozik taramalar yaplmtr. Bu almann sonucu
Arkeometri Blmnde Yrd. Do. Dr. B.Can tarafndan sunulmutur.
ALTINTEPE URARTU KALES
2006 YILI KAZI VE ONARIM ALIMALARI
Mehmet KARAOSMANOLU*
Birol CAN
Halim KORUCU
* Prof. Dr. Mehmet KARAOSMANOLU, Atatrk niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji
Blm 25240 Erzurum/TRKYE.
mkaraos@atauni.edu.tr
498
1) Tapnak ve saray odalarndaki almalar: Daha nceki yllarda tapnakta
yaplan almalarmz bu ylda srdrlmtr
1
. Tapnan cephesinde yer alan
ve daha nceden yerinde krlm olan talarn atlak olan yerlerine Malta harc
enjekte edilerek salamlatrlp onarm yaplmtr. Dier yandan T. zgn
kazsnda ortaya karlan, ancak aradan geen zamanda gerek deneciler,
gerekse iklim koullarndan etkilenerek yeniden toprak altnda kalan tapnak avlu
duvarlar ve saray odalarnn temel duvarlar yeniden alarak ller alnm ve
plana aktarlmtr. nceki kazlarda planda baz eksikliklerin olduu saptanarak
bu yanllklar giderilmeye allmtr (izim: 1,2). Bu durum hem tapnan
avlu n duvarndaki rizalit kntlarnda, hem de avlu etrafna yerletirilen stun
kaidelerinden arkada olanlarn yerlerinden sklerek aralarna ta denmi
olanlarda saptanmtr. Tapnan iinde bulunduu avlu daha nceki yaynlarda
getii gibi iten lleri 27 x 27 m. kare deil, 27.20 x 30 m. dikdrtgen planldr.
Temeli ta st kerpi olan avlu duvar kalnlklar da her kenarda 2 m. deil farkl
llerdedir; dou ve kuzey tarafta 2.30 m. batda 2.07 m. rizalitlerle desteklenen
gneydeki cephede 1.65 m.dir. Avlu duvaryla birlikte revak oluturan stun
kaideleri de farkl aplara sahiptir; 68 cm. ile 72 cm. arasnda deimektedir.
Zemin stne gelen 20 cm.lik ksmlar tornadan kmasna dzgn ilenen
andezit kaidelerin, zemin altnda kalan ksmlar mantar biiminde ve kabaca
ilenmitir. Tapnak cephe duvarna ta kaidelerin uzakl 7.20 m. deil, rizalit
duvarlarnda 7.33 m., kapnn bulunduu duvarlarda 7.83 m.dir. Yanlarda douda
3.15 m. kuzeyde, 2.90 m. ile 2.75 m. bat da ise 3.70 m.dir (izim: 2).
Avluyu iten evreleyen revaklara ait stun kaidelerinden bat kanattaki ve
arka ksmda olanlarn, ndekiler gibi, kaba ilenen dip ksmlarnn toprak zemine
gmlmedii gzlenmitir (Resim:1). lk kazlarda da bu biimde olduu kaz
fotoraarndan grlmektedir, ancak bu durumdan yaynda hi sz edilmemitir
ve ifade udur: Galerilerin baz ksmlarnda taban moloz talar ile denmi,
st de toprakla rtlmtr. Estetie son derece nem veren Urartulu ustalarn,
tornadan kmasna dzgn yaptklar kaideleri bu biimde zeminin stne
1 M. Karaosmanolu, H.zkan, N. ztrk, B.Can, H.Korucu Altntepe Kazs 2003 T.C. Kltr
ve Turizm Bakanl Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrl 26. Kaz Sonular Toplants
1. Cilt 24-28 Mays 2004 Konya s. 127-138; M.karaosmanolu, B.Can, H.Korucu Altntepe
Urartu Kalesi 2004 Yl Kaz ve Onarm almalar T.C. Kltr ve Turizm Bakanl Kltr
Varlklar ve Mzeler Genel Mdrl 27. Kaz Sonular Toplants 1. Cilt 30 Mays-3 Haziran
2005 Antalya s. 183-190; M.karaosmanolu, B.Can, H.Korucu Altntepe Urartu Kalesi 2005
Yl Kaz ve Onarm almalar T.C. Kltr ve Turizm Bakanl Kltr Varlklar ve Mzeler
Genel Mdrl 28. Kaz Sonular Toplants 1. Cilt 29 Mays-2 Haziran 2006 anakkale s.
259-270.
499
geliigzel dizmeleri de bizim dikkatimizi ekmi ve bu seneki almalarmzda
bu blm zerinde younlalmtr. Yaptmz temizlik almalarnn ardndan
burada kaideler arasna talarn ivedilikle gelii gzel yerletirildiini grdk ve
bu blmnde avlunun ikinci kullanlndaki bir dzenleme srasnda yapld
sonucuna vardk (Resim:1). Talar aynen avlunun n duvarna sonradan yaplan bir
duvarn ve tapnak avlu duvarnn gney, ayn zamanda giri kapsnn bulunduu
duvarn stne oturan Apadanann geniletme duvaryla ayn dizim ve yapm
tekniine sahip olmasndan burann da sonradan yapldn nerebiliriz. nk
ilk kazy biz yapmadmz iin, u anda elimizde tarihleyici herhangi bir veri yok.
Tek kant ta ilenii ve dizimindeki farkllklardr. Tapnak avlu duvarlarndaki
talar ve dizimlerinin birinci snf iilie sahip olduu grlmektedir. Ancak bu
almalarmz gelecek yllarda da srdrlecektir. Tapnan lleri de yeniden
gzden geirilmi, plan ve yeniden kurma denemeleri de bilgisayar ortamnda
gerekletirilmek zere almalar srdrlmektedir. Birbirine benzer planda
yaplan Urartu tapnak kaplarnn da tek kanatl olduu almalar sonucunda
tartlarak kantlar ortaya konmutur. Altntepedeki Urartu Tapna Anadoluda
yer alan ayn plandaki 9 tapnaktan etraf revaklarla evrilen tek rnek olarak
Urartu mimarsindeki zgn yerini korumaktadr. Avlu duvarlarndan giriin
bulunduu cephe duvar 5 adet rizalitle desteklenerek vurgulanmtr. Avlu iinde
duvarlar eviren ve alt ksmlar zemine gml 20 stun kaidesi revaklarn ahap
direklerini tamaktadr. Avlunun bat ksmndaki odalarda tapnakla ilgili olmaldr.
Tapnan n avlu duvarnn yaklak 9 m. kadar nnde de 2 m. yksekte byk
bir yap ve ona bal tapnak zemini seviyesinde iki oda bulunmaktayd.
2) Apadanadaki almalar: 2004 ylnda baladmz Apadana iindeki
kazlara bu ylda devam edilmitir. Urartu mimarisi iinde tamamlanabilen tek
rnek duvar resimleriyle ve planyla nemli bir yap olan Apadanann kuzey
kesinin tapnak avlu duvar zerine oturmas arkeoloji bilim dnyasnda
tartmalara neden olmutu. Bu sorunu zmek iin geen ylki almalarmzda
yapnn iki evreli olduu konusunda nemli veriler ortaya konmutu. Apadanann
gney kesimlerinde alan sondaj almalarnda yapnn oturduu zeminin
tapnak seviyesinden yaklak 2 m. ykseklikte olmasnn nedeni sorusuna da
zm getirilmiti. nk 7, 10 No.lu amalar ve yakn evresi kayalk, 5, 11 ve
12 No.lu amalarn olduu yerler ise ksmen kayalk aland (izim: 1). Bu kayalk
alan olabildiince dzletirilerek ve bo kalan yerlerde toprakla dolgulanarak
zemin buraya oturtulmutu. lk evreye ait olan yapnn, bugn de izlenebilen
kuzey dou dorultusundaki duvar belliydi. Kuzeybat uzun duvar ise geen yl
500
ve bu yl srdrdmz kazlarda ortaya karld. Doal ykselti nne ekilen
duvar uzantlar Apadana zemininin yaklak bir metre altndan iki veya ta
sras ortaya karlmtr (izim:3). Batya doru devam eden bu duvarn henz
sonuna ulalamamtr. lk evre yapsnn gney duvar da saptanmtr ve ikinci
evre Apadana duvaryla akmaktadr, ancak ilk evrenin i duvar yaklak bir
metre ndedir. Bylece ilk evre yapsnn duvar ortaya karlm ve plan
izilmitir. lk evre de, tapnak avlu duvaryla arasnda geni bir boluun olduu
saptanmtr. Tarihi tam olarak tarafmzdan saptanamayan kesimin buluntu
yetersizlii nedeniyle ikinci evrede bu yne doru yaklak 9 m. geniletildii
grlmtr. lk evreye ait yapnn kuzey bat dorultusundaki yapnn nnde
de baz meknlar ortaya karlmtr. Geen yl atmz 8 No.lu ukurda zemin
seviyesinden yaklak 2 m. aada ortaya karlan kuzeye doru uzanan 110
cm. geniliindeki duvar kaliteli yontulmu talardan yaplmt. Burada yaptmz
bu ylki almalarda bu duvarn saa ve sola doru devam ettii grlmtr.
9 ve 13 No.lu amalarda bu duvarn devam izlenmi ve burada ilk yapya ait
yaklak 5 x 6 m. lsnde dikdrtgen bir odann varl saptanmtr. Geen yl
atmz 6 No.lu amann kuzeybatya dnk geniletilmesinde burada da byk
bir odann varl saptanmtr. Geen yl bulduumuz ve duvarlarn kenarlarna
yerletirilmi pithoslardan, ortadaki ocak kalntsndan ve bu yl kan yeni pithos
kalntlarndan burann bir mutfak yaps olabileceini syleyebiliriz (Resim: 2).
Batya doru uzants imdilik 13 m. olan bu yapnn kesine henz eriemedik.
Gelecek yl kazlarmz burada srdrlecektir. zeri ahap hatl ve sazlardan
rtlen bu yapnn byk bir yangn geirdii yank izlerinden anlalmaktadr.
Ancak yap yanmadan nce yalnz pithoslara dokunulmam, dier eyalarn hepsi
alnmtr. nk buradan elimize kl ynlarndan baka bir ey gememitir.
kinci evre geniletme duvar da yaklak ayn seviyeden balam ve ilk dnem
duvarlarnn baz talar da burada kullanld iin sklmtr. Apadanann ilk
evresine ait verileri deerlendirerek n odalaryla birlikte vaziyet plann ortaya
karabildik (izim: 3). Tapnak gney avlu duvarna apraz duran, yksekteki
Apadanann kuzeybat uzun duvarna bitiik tapnak avlu zemini seviyesinde iki
oda ortaya karlmtr. Tapnakla ada olduunu dndmz bu yapnn
tapnak avlusuna girii salayan gney duvar nnde ve aralarnda en azndan
6 m. lik bir mesafenin bulunduu anlalmtr. Geniletilmi Apadana yapsnn
altndaki ilk evre yapsnn uzunluu tam saptanamasa da, genilii aa yukar
belirlenebilmitir. genilii yaklak 16 m. dir. Uzunluunun da byk ksm
saptanabilmi ve yaklak 40 m. ye yakndr. Geniletilmi Apadana i lleri
501
de 25.30 x 44 m. idi. lk dnem yapsnn da bir Apadana olma olasl vardr.
Geniletilmi Apadana iinde bir stun kaidesinin iki kez kullanld saptanmtr.
Tapnak avlusunda sralanan kaidelerde olduu gibi toprak stnde kalan ksmnn
tornadan kmasna kaliteli ilendii grlmektedir ve benzerlerini nceki
kazda ortaya karlan i kale kapsnn gneyinde buluyoruz. Buradaki 5 kaide
ikinci kez kullanlanla birlikte ilk evre yapsnn atsn tek sra hlinde sralanan
6 stun tarafndan tanabilecei dncesini aklmza getirmektedir. Ancak bu
durumda da yapnn genilii fazla olduu iin, tek sra stunun aty tayp
tayamayaca sorunu ortaya kmaktadr. Bununla birlikte ilk evre yapsnn iki
sahnl bir Apadana olabilecei arlk kazanmaktadr. Yap tapnak alanndan
yaklak 2m. ykseklikte, ksmen dzletirilmi doal bir ykseltiyi iine almt
ve kuzeyine tapnak alan seviyesinden iki oda eklenmiti. lk yapnn da duvarlar
mavi arlkl resimlerle ssl idi. Geniletilmi Apadana iindeki kazlarda mutfak
yapsnn stndeki dolgu tabakasnda ele geirilen ok kk iki para bunu
kantlamaktadr. Apadanann ierisinde atmz 14 No.lu amann amac ilk
evreye ait yapnn gney bat duvarn saptayabilmek iindir. imdilik bununla ilgili
bir sonuca ulalamamtr.
Apadanada yeri belirlenemeyen talar yapnn ortasndaki ana kaya zeminde
toplanmtr
3) Apadana gneyindeki almalar: Apadanann gney duvarnn dou kesimi
daha nceki kazlarda almadan braklm ve T.zgn Altntepe I kitabndaki
planda ise bir ksm kntl olarak belirtilmiti. Buradaki almalarmzda bu alan
tamamen alm ve topran dolgu olduu grlmtr. Apadanann gney
d duvar da yaklak tapnak alan seviyesinden balamtr. nk arazinin
yaps bu ekildedir. Apadanann gney kesiminde zemin seviyesine indiimizde
burada gneye doru dik olarak devam eden ve ta rgsnden ikinci Apadana
evresine ait olduunu dndmz dzgn olmayan talardan yaplm duvar
ortaya karlmtr. Tam bu kenardan daha nceki kazlarda ortaya karlan
Bizans suru gemektedir. Bu surun gney kesiminde de yaptmz temizlik ve
kaz almalarnda bu duvarn devam olan ve bu mekna ait bir duvar daha
ortaya karlmtr (Resim: 3-5). almalar srasnda bu odann gney kesinde
yaklak 5 cm. kalnlnda sarms renkte bir kalntyla karlalmtr. Bu kalntdan
analiz yaptrmak iin alminyum folyo iine bir para rnek alnmtr. Yapnn
plann izdiimizde ortada iki stun kaidesine basan direklerle ats tanan
502
geni bir mekn olduu saptanmtr. Bu yapnn Apadanann gney duvarna
bitiik olduu grlmtr. Apadanann gney duvarnn d yz kntl deil
dz olduu anlalmtr. Bu arada ykk olan bu duvarn kk bir blm de
yeniden ayn talarla onarlmtr.
Bu yapnn bat kesiminde de T.zgn Altntepe I kitabndaki kaz
fotoraarnda izlenen, ancak plana geirilmeyen 3 adet stun kaidesinin
bulunduu yerde temizlik almalar yaplm, plan konusunda yeteri kadar
veri toplanamad iin kesin sonuca ulalamamtr. leriki yllarda burada
yapacamz kazlarda sorun zlmeye allacaktr.
4) Kilisedeki almalar: Tepenin dou eteinde yer alan Bazilika planl
kilisede de bu yl almalarmz srdrlmtr. Zemini geometrik, bitkisel ve
grl mozaiklerle kapl ve ilk evresi 2 x 4 stunlu bazilikal planl yapnn daha
sonraki bir dnemde apsisin bulunduu dou duvarnn yklmas sonucu mekan
2 x 2 stunlu olarak kltlm ve apsis de yapnn mozaikli ksmn zerine
yerletirildii anlalmtr.
Bu sezonda yapnn duvarlarnn derz aralar, kendi elemanlarmzn z verili
gayretleriyle tamamlanmtr (Resim: 6-7). Kilisenin en yksek korunan ksm olan
bat duvarnn i ve d ksmndaki derz aralarndaki toprak ksmlar boaltlarak
orijinal duvarnda olduu gibi derz aralar harla doldurulmutur. Bu ilem dier
antik kentlerdeki gibi uygulanmtr. Gelecek ylda da almalarmz srdrlecek
ve duvarlarn eksik talar, daha nceden bir kenara istiediimiz talar arasndan
tamamlanmaya allacaktr. Geen yl gnderdiimiz kapan raporunda da
belirttiimiz gibi, zerinde deiik dnemlere ait nemli kalntlar barndran bu
merkezi gelecek nesillere bozulmadan brakmak ve emeklerimizin boa gitmemesi
iin bir bekinin grevlendirilmesi kanlmazdr.
5) Kk buluntular: Bu yl Altntepe kazlarnda envanterlik 2 eser ele
geirilmitir.
a) Metal tas (Resim:8): Bronzdan yaplm zeri gmle kaplanm kap,
Apadanada geniletme dolgusu iinde 6. amada zeminden yaklak 30 cm.
aada kmtr. Haf da uzanan geni az ap 18 cm. dir. Boyun ksm
yivlendirilerek kaideye doru ikince verilerek yuvarlak i bkey kaideye doru
inmektedir. Urartu Dnemi seramik anaklara benzemektedir.
503
b) Damga mhrl seramik paras (Resim: 9): Apadanadaki 6 No.lu amann
geniletme almasnda zeminden 2.20 m. derinlikte mutfak odasnn (?)
kuzeybat duvarnn nnde kmtr. Yayvan bir anan gvdesinin d ksmna
bir damga mhr baslmtr. Kenar trtkl verilen daire biimli mhrn ortasnda
n ayaklar apraz duran bir byk ba hayvan ve srtnda bir hill kabartmas
vardr. T. zgn kazlarnda da bir pithos zerinde ayn damga mhr basksna
rastlanmt. Para, drt krk paradan olumaktadr. Seramik parlak krmzmtrak
renktedir.
6) Kaz evindeki almalar ve evre dzenlemesi: 2006 ylndaki kaz evi
almalar, bu ylki kaz almalarnda ve yakn evre yzey aratrmalarnda
elde edilen seramik buluntularn izim envanter ve fotoraama almalarna
ynelik olarak srdrlmtr. Kalede ls alnan yaplarn plan izimleri de
genel plana yerletirilmitir. Ayrca yaplarn dnem izimleri de yaplmtr.
Kaleye kmak iin sur duvarlarnn zerinden geilerek tahribe neden olmamak
zere sur duvarlarn ve baz duvarlar amak iin seyyar demir merdivenler
yaplarak gei yerlerine yerletirilmitir.
Altntepe Civar Yzey Aratrmas 2006 Yl almalar
Mehmet IIKLI*
Atatrk niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Arkeoloji Blm retim
yelerinden Prof. Dr. Mehmet Karaosmanolu, bakanlnda yrtlen
Erzincan Altntepe kazlar bnyesinde gerekletirilen Altntepe Yzey
Aratrmas almas 17-29 Temmuz 2006 tarihlerinde Yrd. Do. Dr. Mehmet
Ikl sorumluluunda bir ekip tarafndan yrtlmtr
2
. Altntepe merkez olmak
zere Erzincan Ovasndaki 5 km. lik apl bir alanda gerekletirilen almann
ncelikli amac; dneminin nemli bir idar ve ekonomik merkezi olduu ak olan
Altntepenin yakn evresindeki arkeolojik birimleri tespit etmek ve bu birimlerin
Altntepe ile olan ilikilerini saptamaya almaktr (Harita).
* Yrd. Do. Dr. Mehmet Iikli Atatrk niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji Blm
25240 Erzurum/TRKYE. diauehi@hotmail.com
2 Aratrma ekibi yksek lisans rencisi Betl enbak Terzi ve lisan rencisi Malik Ejder
Katipolundan olumutur.
504
Altntepe Kalesinin yer ald Erzincan Ovas, douda Karasu Dalar, batda
Refahiye ve Buzbel Dalar, gneyde Munzur ve Tercan Dalar ile kuzeyinde ve
gneydousunda Kop dalarnn bat uzants olan Kei ve Mlbet Dalar ile
snrlanmaktadr. Ova dou-bat dorultusunda 40 km. uzunlua ve 550 km alana
sahiptir. Erzincan Ovasnn jeomorfolojik adan oluumu, kuzeyindeki Kei ve
gneyinde Munzur Dalarnn ykselip dalarn arasndaki dzlk alann kmesi
sonucudur. Aratrma alanmz ierisinde de kalan Kei Da yamalarndaki
tepeler, Saztepe, Altntepe, Kaplcatepe, zml Tepe, adrtepe gibi ovann
kuzeydousunda bulunan tepelerin tamam volkanik oluuma sahip tepelerdir. Bu
tepeler zerinde volkanik kaya olan bazaltlar youn olarak bulunmaktadr ve Antik
Dnemde Altntepe gibi merkezlerin ta ihtiyalarnn karlanmasnda nemli
kaynak durumundaydlar. Nitekim yaptmz aratrmada da bu kullanmlara dair
izlere rastlanmtr. Yine aratrma alanmz ierinde bulunan Gnebakan Ky
mezrasnda youn miktarda obsidyen talar grlmtr ki, bunlarn volkanik
kkenli olduu bilinmektedir. Erzincan Ovas gnmzde de hl devam eden
tm bu oluum srecinden dolay lkemizde toprak ile topraklarn sprld
alanlardaki ana materyalin, en fazla and ve tand alanlarn banda
gelmektedir.
Aratrlan mevkii Altntepe Kalesinden Kei da sras yamalarna kadar
uzanan yaklak 3-5 km geniliinde bir kuak iinde kalan tarmsal alanlar
iermektedir (Harita). Buradaki tarmsal faaliyetlerin hl devam ediyor olmas
ve blge corafyasnn yukarda ksaca bahsedilen zellikleri yzey aratrmas
almalarmz olumsuz ynde etkileyen faktrlerdir. Bu nedenlerden tr
Altntepenin yakn civarndaki tarlalarda yrtlen almalar beklenen lde
arpc sonular ortaya koymasn engellemi ve elde edilen arkeolojik malzemenin
snrl sayda, olduka anm keramik paralarndan teye gidememesine sebep
olmutur. Bu keramiklerin byk bir ksm su ve toprak akntlarnn sebep olduu
anma nedeniyle tanmlanabilmesi g rneklerdir. Altntepe civarndaki tarm
arazilerinden elde edilen keramiklerin geneli, tepenin kuzeydousundaki Mor
Mor Balar mevkii ve Hac Tarlas mevkiinden ele geirilmitir
3
. Toplanan snrl
saydaki keramik malzeme dnda bu alandaki iki noktada bir duvar rgsne ait
olabilecek izler gzlenmitir. Bunlardan ilki olduka dzensiz doal ta bloklarndan
iki sra rlm iken, ikincisi daha dzenli bir yapya sahiptir. rg ekilleri ve
yapsndan dnemini tahmin etmenin g olduu duvarn Orta a Dnemine
3 Mor Mor Balar mevkii Altntepenin yaklak 1,5 km. kuzeydousunda ve modern adrtepe
Kynn dousunda bulunmaktadr.
505
ait snr duvarlar olabilecei muhtemeldir. Mor Mor balarnn hemen batsnda
Altntepeye yaklak 1 km. uzaklktaki Hac Tarlas mevkiinde ele geirilen snrl
saydaki olduka anm keramik malzeme dnda herhangi bir arkeolojik ize
rastlanmamtr.
Aratrma alanmzn bat snrn Erzincan-Ekisu yolu belirlemektedir (Harita).
Ekisu kaplcalarnn hemen yaknnda yer alan Kaplcatepe, Altntepeye yaklak
5 km uzaklktadr. Deniz seviyesinden 1163 m. ykseklie sahip Tepe, Ekisu yolu
tarafndan ikiye ayrlm durumdadr. Tepenin dousunda bulunan doal kayalk
alanda dikkati eken en nemli ayrnt ta bloklarn karlmas srasnda oluan
izlerdir. Bu izler alann antik dnemde ta oca olabileceini gstermektedir.
Bu alandan elde edilen ok miktardaki seramik genellikle Ortaa zellii
gstermektedir.
Altntepenin yaklak 3,5 km. batsnda bulunan Saztepe yzey aratrmasnn
bu sezon iin en dikkat ekici yerleimdir (Harita). Daha nce eitli aratrmalarla
bilim dnyasna tantlan yerleim konum gerei Altntepe yerleimi ile ilikili bir
birim olmaldr. Deniz seviyesinden 1230 m. yksekte olan ve doal kayalk bir
tepe olan Saztepe ova tabanndan ise yaklak 45 m. ykseklie sahiptir. Saztepe
bu sezonki almalarmz srasnda en nemli keramik malzemeyi sunan yerleim
olmas ile de dikkat ekidir. Ele geirilen keramik malzemenin byk bir ksmnn
boyal olmas bir dier dikkati eken husustur. (Resim: 10). Blgede boyallarn
bu denli youn ele geirildii baka bir yerleim tespit edilememitir. Bu durum
aslnda tm Kuzeydou Anadolu blgesi iinde geerli olabilecek bir durumdur.
Bilindii gibi, boyal keramik gelenei bu blgede ok yaygn bir durum deildir.
Bu tr boyallarn benzerleri erken dnem ve son dnemde tarafmzca yrtlen
Altntepe kazlarnda da ele geirilmitir
4
. Fakat boyal keramik gelenei Urartu
Kltr iin de ok karakteristik bir zellik deildir. Olaslkla bu keramik gelenei
Urartu sonras Dou Anadolunun belirli kesimlerinde ve ran da ortaya kan ve
arkeolojik literatrde Triangle Ware olarak bilinen Urartu sonras Akhamenid
Dnemi keramik gelenekleri ile balantl olabilecei dnlmektedir
5
(Resim:
10).
4 K.Emre, Altntepede Urartu Seramii. The Urartian pottery from Altntepe Belleten C. XXXIII
S.131, 1969, 279-301; M.karaosmanolu, H.zkan, N. ztrk, B.Can, H.Korucu Altntepe
Kazs 2003 T.C. Kltr ve Turizm Bakanl Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrl,
26. Kaz Sonular Toplants 1. Cilt 24-28 Mays 2004 Konya s. 127-138; M. Karaosmanolu,
B.Can, H.Korucu Altntepe Urartu Kalesi 2004 Yl Kaz ve Onarm almalar T.C. Kltr ve
Turizm Bakanl Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrl 27. Kaz Sonular Toplants
1. Cilt 30 Mays-3 Haziran 2005 Antalya s. 183 vd.
5 R.H. Dyson Jr., The Achaemenid Painted Pottery of Hasanlu III Anatolian Studies Vol. 49
Anatolian Iron Ages 4: Proceedings of the Fourth Anatolian Iron Ages Colloquum Held at
Mersin 19-23 May 1997 (1999), 101-110.
506
Altntepenin 2 km. kuzeyinde bulunan ve yre halk tarafndan Kndillik Tepe
olarak da bilinen yerleim deniz seviyesinden 1200 m. yksekliktedir. Doal bir
kayalk zerinde yer alan yerleim birimi ayn zamanda ovann kuzeyinde yer alan
Kei Dalarndan kaynak bulan bir akarsu yatann ortasnda bulunmaktadr.
Bu konumu dolaysyla hyk byk oranda akarsu tahribatyla kar karyadr.
Yaklak 50 x 30 metre llere sahip ova tabanndan 15 m. ykseklikteki hyk
zerinden toplanan malzeme olduka zengindir. Kk Hyk Saztepeden sonra
keramik malzemenin en youn gzlendii bir dier yerleim birimidir. Eldeki
snrl veriler nda Kk Hykn malzemesinin Ge Kalkolitik adan Orta
aa dein sren bir devamllk gsterdii anlalmaktadr (Resim: 11). Ayn
zamanda hyk zerinde yaplan aratrmada ok sayda kaak kaz ukurunun
tespiti hyn sel sular dnda kaak kazclar tarafndan da tahrip edildiini
gstermektedir. Hyn dou yamacnda bulunan bu tr kaak kaz ukurunun
yaknndaki atk toprak ierisinde ele geirilen iki adet akmak ta let olduka
dikkat ekicidir (Resim: 11).
Gnebakan Ky Saztepenin kuzeyinde Kei Dalarnn gney yamacnda
vadi ierisinde kurulmu yerleimdir (Harita). Altntepeye yaklak 3 km. uzaklkta
olan bu yerleim alann denizden ykseklii 1260 m. dir. Bu alan olduka zengin
bir obsidyen kaynadr. Burada ele geirilen yonca paras burann Antik
Dnemde de kullanlm olabileceini dndrmektedir. Altntepenin yaklak 1
km. kuzeydousunda bulunan ve doal bir ykselti olan adrtepede gzlenen
izler bu alann da antik dnemde ta oca olarak kullanldn dndrmektedir.
Benzeri izlere Altntepenin kuzeydousunda bulunan zml Beldesinin
kuzeyindeki dalk kesimin kuzey eteklerindeki Tepeboynu olarak adlandrlan
mevkide de rastlanmtr. Aratrmamzn dou-kuzeydou snrn oluturan
zml Beldesinin yasland dalk kesimdir. Deniz seviyesinden ykseklii
1555 m. olan zml Tepesinin gney yamacnda yer alan byk bir doal kaya
ktlesi zerindeki kaya mezar bu alandaki ilgin bir bulgudur.
507
Harita: 1
izim: 1
508
izim: 2 izim: 3
Resim: 1
509
Resim: 2
Resim: 3
510
Resim: 4
Resim: 5
511
Resim: 7
Resim: 6
512
Resim: 8
Resim: 9
513
Resim: 10
514
Resim: 11
515
Kltr ve Turizm Bakanlnn izni ve madd destei, ayrca Seluk
niversitesi, Trkiye Sualt Aratrmalar Vakf, Aydnck Kaymakaml ve
Belediye Bakanlnn destekleriyle yrtlen Kelenderis kaz ve onarm-koruma
projesinin 2006 yl sezonu almalar 18.07.2006 - 15.11.2006 tarihlerinde
gerekletirildi
1
. Bu ylki almalarmz antik kentin agorasndaki bazilika ile Dou
Mezarlnda bulunan bir ta oca ve mezarlarda yaplan temizlik ve kazlarla
srdrld. Ayrca Kelenderis limannda ve Ylanl Ada nlerinde arkeolojik sualt
dallar ile sualt aratrmalar gerekletirildi. Geen yl baladmz depo tanzim
almalarna bu yl da devam edildi.
I- AGORA BAZLKASINDAK ALIMALAR
idem AKTOY
2005 ylnda balatlan ve bazilikann ana salonunun zerini rten topran
kaldrlmasna ynelik olan kaz almalarna 2005 ylnda braktmz yerden,
yani apsisin 15 m. kadar gneybatsndan baladk ve 0,50 m. derinlie kadar inen
yzey topran kaldrdk. Yaklak 15 gn sren bu ilk etap almalar sonunda,
2005 ylnda ortaya kardmz ana salonun tamamnn plann grebilecek
oranda ortaya kardk (Plan: 1). Bu arada, 2004 yl kaz sezonu sonunda opus
sectile tarznda ssl olan apsisin (/Bema) zerini kapatan rty kaldrarak,
burada onarm ve salamlatrma almalarn yrttk. Bunun iin nce opus
sectileyi oluturan mermer plkalarn zerinde ve aralarndaki derzlerde bulunan
KELENDERS 2006 YILI ALIMALARI
Levent ZOROLU*
Mehmet TEKOCAK
* Prof.Dr. K. Levent ZOROLU, S.. Fen Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji Blm, Kampus-Konya
/ TRKYE.
r.Gr.Dr. Mehmet TEKOCAK, S.. Fen Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji Blm, Kampus-
Konya / TRKYE.
1 2006 yl almalarmzda Kltr ve Turizm Bakanln Mustafa Ergun (Mersin Mzesi) ve
Umut Grgl (Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrl) temsil etmitir. Ayrca ekibiyle
ukurova niversitesinden Prof. Dr. Erkin Erten, stanbul niversitesinden Prof. Dr. Mustafa
Sayar almalarmza katkda bulunmulardr; temsilcilerimize ve tm kaz yelerimize,
rencilerimize kranlarmz sunarz. Aydnck Kaymakam ve Belediye Bakan da bizden
yardmlarn esirgememitir; onlara da teekkrlerimizi sunarz.
516
toprak temizlendi. Ardndan salam veya yerinde olmayan, yerinden oynam olan
plkalarn evresine mermer tozu katkl har destek svalar yapld.
Bazilikadaki dier bir alma alan olan ve ap 8.30 m. kadar olan apsisin
nnde 2005 ylnda ortaya kardmz kire ocan (Resim: 1; nite 005) ana
plan zerine iledikten sonra kaldrdk. Bu nitenin kaldrlmasndan sonra, bunun
altnda yumuak kire tandan yaplm mimar elemanlarla oluturulmu frnn
temeli ortaya kt (nite 228, 229, 230, 231, 232, 233, 234, 235). Bazilikann
ilk bulunan blm olan apsisin nndeki alanda, zellikle, daha nceki yllarda
bulduumuz basamaklarn ve nndeki alann temizlii yapld ve buradaki asl
mimarnin aratrlmas almalar iki ayr noktadan balatld (Resim: 2). Buradaki
dolgu topra irili ufakl talar, kire ve har paralar ve gri-siyah renkte humuslu
topraktan olumaktadr. erisinde byk paralar hlinde at kiremidi paralar da
bulunmaktadr. Buradaki almalarda iki blge oluturuldu. Bunlardan ilki apsisin
gney ucuna, dieri de kuzey ucuna yakn yerdedir ve iki grup hlinde yrtlen
almalarda daha ok her iki alann birbiriyle birletirilmesi amalanmtr. Buradaki
seviye indirme ve topraktan arndrma almalar srasnda, ounluunu mutfak
kaplarnn oluturduu kaba mutfak kab paralar da bulundu. Bunlara ek olarak,
geen yllarda olduu gibi yer yer cam mozaik talar (tesserae) ve ok bozulmu
durumda metal eyalara ait paralar ele geirildi. Basamaklarn cephelerinde
bulunan ve zaman iinde basamaklardan ayrlarak, iine dolan dolgu yznden
bozulmu olan mermer levhalar ile bir ksmnn zerine yerletirilen mermer
levhalarn dolgular temizlenerek yerine yerletirildi. Bunlardan grnrde olanlar
ortalama 3-4 cm. kalnlnda ve 18-20 cm. yksekliinde ve eitli uzunluktadr.
almalarmz sonucunda, burada ikisi tam 3 basamak atk. Buna gre stten
ilk basamak 0.30 m. eninde ve 0.23 m. yksekliktedir. kinci basamak ise, 0.25
m. eninde ve dolgu toprandan dolay imdiki hliyle 0.20 m. yksekliindedir.
Son basamak ise tam olarak ortaya karlamam olsa da, 0.18 m. ykseklii
ile temizlenebilmitir. Bunun eni 0.29 m. kadardr. Bu son basaman gney
ucunda damarl mermerden yaplm blm ortaya kmtr. Burada dikkatimizi
eken bir durum da basamaklarn mermer bloklarla yaplmasna karn, zemininin
ve cephelerinin ayrca mermer levhalarla kaplanm olmasdr. Bu kaplama
levhalar gnmzde yerinden oynam ve ne doru eilmilerdir. Dier taraftan
3. basamakta zellikle bemann merkezine rastlayan yerde, kaymay nlemek
zere basamak zemininin geliigzel entiklendii dikkatimizi ekti. Bunun asl
yapnn inas srasnda m, yoksa sonradan m eklendii konusunda herhangi
bir ey sylemek zordur. Ancak, geliigzel yapldn, bunun sonradan eklenmi
517
olduunu dndrmektedir. Basamaklarn temizlii srasnda apsisin ayn
zamanda zeminini oluturan stten ilk basaman, apsisin tam ortasna rastlayan
ksmndaki levhann zerinde, bir blm eskiden tahribata uram olan ve in
situ ele geirilen iki satrlk yazt ortaya kt (Resim 3; Kaz Env. K.06 AB. AJ
131). Buradaki metinden anlald kadaryla adlar yaztn balangcndaki krk
yerde olduu iin bilinmeyen bir ya da iki kii bemann yani apsis ve zerindeki
kaplama opus sectilenin inasna katkda bulunmutur. Bu yaztl levhann arka
yzndeki kire toprak karm dolgu toprann temizlii srasnda levhann arka,
yani basamaa gelen yznde de bir baka yaztn olduu grld. Ayn zamanda
birka paraya blnm olan bu yaztl levhann temizlik ve onarmnn darda
yaplabilmesi iin, yerinden sklerek depoya kaldrld. Bu yaztn hareri, dierine
gre ters durmaktayd ve ikisi salam satrdan olumaktadr. Olaslkla, yaztn
n yzndeki ibarelerin yazlabilecei genilikte kesildii iin arka yzdeki yaztn
balang ve bitileri eksik kalmtr. Yazt hakknda henz ayrntl alma
yaplamad iin bu metnin ierii hakknda herhangi bir ey syleyemiyoruz.
Ancak en azndan bunun da bir ithaf yazt olduu anlalmaktadr ve elimizde
yalnzca bu yaztl levhann sa yars bulunmaktadr. Dier taraftan, sz konusu
yaztn harf zelliklerine bakarak bunun tarihinin M.S. 1. yzyln 2. yarsna ait
olduu sylenebilir. Bu durumda sz konusu bu ikinci yazt, bu levhann kullanld
M.S. 1. yzyln ikinci yarsna ait bir yapdan sklerek, bazilikann ina edildii
ge Antik ada merdiven cephesini kaplamak zere yeniden kullanlmtr. Daha
nce de deindiimiz gibi, bazilikann zellikle mermer olan mimar paralar
(stun kaidesi, stun, hatta yeniden ilenmi olsa da stun balklar) ve dier
elemanlar aslnda bu yaztn da ait olduu daha erken bir yapdandr. Bu bakmdan
bu erken yapnn bu civarda bir yerde, belki de en azndan temelleri halen topran
altndadr. Apsisin nndeki bu alanda yrtlen temizlik almalarnda baka
yazt paralar da bulduk.
Basamaklarn nndeki alann temizlii srasnda ele geirilen bu yaztlar
dnda, dikkate deer dier buluntular arasnda iki adet balk paras ile yine
dekoratif amal olarak yapldn dndmz mermerden ve ajur teknii
ile ssl bir stun paras nemlidir (Resim: 4). Bu ve burada bulduumuz
dier buluntular gstermektedir ki, agora bazilikasnn apsis blm ok ssl
olmalyd.
Bazilikadaki dier bir alma alanmz, yapnn gney yan nef ile ana salonu
birbirinden ayran gney revaka ait kaidelerin evresinin temizlii ile bazilikann asl
plann ve dier ayrntlar ortaya karmaya ynelik olarak yrtlmtr. Bunun
iin 2005 ylnda 007 nite numaras verilmi olan alanda, st blmleri alm
olan ve toprak yzeyinde belli olan birka stun kaidesi ile yine bunlarn hizasnda
518
olduu anlalan bir duvar stunu parasnn aksndaki topran temizlik almalar
balatld. Sz konusu mimar paralarnn btnn bulunduu aksn iki yannda
25-30 cm. aklk kalacak biimde yrtlen temizlik srasnda, dolgunun yine gri/
siyah toprak dnda, zellikle at kiremitlerinden, moloz talardan ve ok az da
seramik benzeri mutfak kaplarndan olutuu gzlendi. Revakn zeminini zerini
rten bu dolgu malzemesi apsise en yakn olan ve bir blm krk da olsa, yerinde
(in situ) olan stun gvdesine kadar kaidelerin oturduu ve ta levhalardan oluan
zemine kadar kaldrld. Burada olaslkla bir kaide zerine oturan yukarda szn
ettiimiz stun gvdesi ile birlikte toplam 6 kaide ortaya karlmtr (Resim: 5).
Bunlardan imdilik bat ynndeki son, yani altnc kaide olaslkla nceki dneme
ait bir yapdan devirmedir; dierlerinin basit prolli olmalarn dikkate alarak
syleyecek olursak, ya bu yap iin bu ekilde yontulmulardr ya da bunlar da
6 numaral kaide gibi devirmedir. Bu temizlik srasnda apsise yakn konumdaki
1 numaral kaidenin biraz batsnda ve bizim atmz revakn aks zerinde
kuzey-gney ynl olarak uzanan uzunlamasna krlm ve krk yz akta olan
iki stun gvdesi, revakn temizlii iin kaldrld. Bu stun gvdelerinin salam
yzeyinde bir han koluna ait u ksm gnmze ulaabilmitir ki, bu durumda
sz konusu stunun zerinde kabartma olarak bir han betimlendiini sylemek
olasdr. Bu stunun alt blmnde de, kaznarak yaplm bir A (alpha) har de
grlmektedir. Harn biimi yukarda ele aldmz apsisin merdiveni zerindeki
yaztn arka yzndeki A harerinin karakter zelliklerine yakn zelliktedir ki, belki
bu durum da bazilikada kullanlan stunlarn ounun bir M.S. 1. yzyl yapsna
ait olduunun bir baka kant olarak dnlebilir.
Burada kaideler arasndaki aklk merkezden merkeze 2.70 m. kadardr.
ster devirme, isterse basite yontularak yaplm olsun, btn kaideler altlkldr
(plinthe). Doudan batya doru hlen yerinde olan ilk stun gvdesinin ykseklii
0.70 m. kadar olup zerine oturduu kaide henz almamtr. Revakta zeri
tamamen alm olan 5 kaide bulunmaktadr. Batan ikinci, ak olan ilk kaide
ile dier 3 kaide ayn biimdedir; yani bunlar bir plinthe zerinde oturan, daire
biimli bir yarm topuk ile stunun zerine oturduu daha dar bir dairesel ksa
altlktan olumaktadrlar. Bu grnmleriyle sz konusu kaideler ters evrilmi,
Dor tipi bal andrmaktadr. Dier taraftan bu tipe ait stun kaidelerinin st
yzeyleri tarakl olarak yontularak srtnmenin artrld, herhangi bir ekilde
zerindeki stunun kaymasnn nlenmek istendii anlalmaktadr. Kaidelerin bu
st yznde ta iaretleri olarak bilinen Greke baz harer grlmektedir. kinci
(ak olan birinci) kaidenin plinthesinin karlkl iki kesi krktr. Bunun zerinde
519
(lambda) har olan ta iareti vardr. Ak olan ikinci kaidenin st yzeyinde
ise B (beta) har kaznmtr. 3. stun kaidesi ikiye blnm olsa da, yerinde
salam olarak durmaktadr ve zerinde yine (lambda) har bulunmaktadr. 4
kaidenin yalnzca gneydou kesi krktr. zeri ak olan son stun kaidesi
olan 5. kaide dierlerinden farkl olarak mermerden yaplmtr ve yukarda
belirttiimiz gibi, mimar zellikleri, olaslkla daha erken bir yapdan alnarak
burada kullanlmtr. Attik-yon tarzndaki bu kaidenin en alt parasn oluturan
plinthesinin kenarlar krktr; kaidenin zerinde ncekiler gibi harer ve bir zvana
delii yoktur.
Burada tanttmz kaideler sert kire ta levhalardan oluan bir zemine
(stylobat) yerletirilmilerdir. Stylobat oluturan levhalarn ekilleri hemen hemen
birbirine yakn ise de, ayrntda ekil bakmndan farkllklar iermektedir. Revakn
salonun bat duvarna yakn olan ksmnda, yukarda da belirttiimiz gibi, bir duvar
stunu gvdesi bulunmaktadr.
Yukarda belirttiimiz gibi, bu revakn apsis tarafnda ve ana salonun bat
duvarnn bulunduu yerde apsis ve bat duvarna bal ksa duvar uzantlar
bulunmaktadr. Bu nedenle, revakn ilk ve son desteinin bu ksa duvarlar
olduunu sylemek mmkndr. Burada tanttmz revak ile bazilikann gney
duvar arasnda 3.90 m. kadar bir aklk bulunmaktadr. Stylobatn temizlii
srasnda revak ile bu duvar arasndaki akln zemin mozaii ile kapland ile
ilgili baz veriler elde ettik; ancak sezon sonuna geldiimiz iin burada bir alma
yapmadk.
2006 yl almalar srasnda, ancak kuzey ve bat duvarlarn ortaya
kardmz narteksin iini dolduran topran yaklak 0.30-0.40 m. derinlie kadar
olan ksmn kazdk, zellikle gney duvar kesitte kald iin bu blmn plann
tam olarak kardk (Resim: 6). Narteks ile ana salon bir duvar ile ayrlmaktadr ve
bu duvar zerinde yukarda belirttiimiz gibi ana ve yan neere girii salayan 3
kap yeri bulunmaktadr. Buna gre narteks ile ana salon (naos) arasnda genilii
2, 90 m. kadar olan geni bir kapdan girilmekteydi. Narteksin iindeki almalar
srasnda zerinde bir daire iinde ha kabartmas olan bir kilit ta bulduk (Resim:
7); eer bu mimar para kemerli bir pencerenin kilit ta deilse, byk bir olaslkla
narteksin st rtsn destekleyen kemerli bir revakn kilit ta olabilir. Dolaysyla,
bu durumda narteks ayrca bu revak ile de blnm olmaldr. Bu sorunun yantn
gelecek sezonlarda burada yapacamz almalarla bulabileceiz.
520
II- DOU NEKROPOLNDEK ALIMALAR
Mevlt ELIK
Dou nekropol olarak tanmladmz yer, Kelenderis antik kentinin asl yerleim
alannn bulunduu limann yaklak 1 km. kadar kuzey dousundaki Mersin-
Antalya devlet yolunun Glnardan gelen yol ile kesitii noktann gneyindeki
alandr. Bu alana son yllarda Devlet Hastanesi ina edilmitir (Resim: 8). 2006
ylnda bu mezarln A blgesinde, yani yarmada zerindeki tm mezarlk alann
dou dilimini oluturan blgede allmtr. ncelikle buradaki almalarmzn
asl nedenini daha nce atmz mezarlara yeni rnekler eklemek olmadn
belirtmeliyiz. Asl amacmz, geen yllarda atmz mezarlarn gneyinde kalan
ve yaklak 42x24 m. ebadndaki bir ukuru evreleyen kayaln insan eliyle,
basamaklar biimindeki yontulmasnn nedenlerini ve zelliklerini anlamakt. Bu
yzden almalarmz ncelikle bu sorunun aydnlatlmas erevesinde, bu ukur
alann kenar blgelerinde temizlie baland ve kaz mevsimi sonunda burasnn
bir ta oca olduu anlald. Bu almalar srasnda burada varl konusunda
nceden bilgi sahibi olmadmz toplam 8 mezar tespit ettik ve bunlardan
birkann temizliini yaptk.
1- UKUR MEZAR; K.06 DN A I
Mezarn yeri ve tanm: 002 nitesi ile 022 nitesi arasnda kalan ve 0.86 m.
genilikte, 1.36 m. uzunlukta olan ve kuzeybat gneydou ynl uzanan bu olas
mezar ta oca ukurunun kuzeydousundadr. Aslnda biim olarak bu blgede
benzerlerini grdmz mezarlarn dromosunun biimini gstermekte ise de,
dromosun baland herhangi bir mezar odasnn kmamas yznden, bu
ukuru, zellikle bat mezarlnda rneklerini grdmz ukur mezar tipine
yaklatrmak olasdr. ukur tam dikdrtgene yakn bir ldedir. Uzunluu 1.36
m., derinlii ise 1.15 m. kadardr. erisinde ok alak bir basamak vardr.
Mezardaki almalar: Bu alanda yaplan seviye inme almalar devam
ederken kapak ta olabileceini dndm dzgn yontulmu bir tan bir
blm ile bunun hemen dousunda dzgn yontulmu kayalk alan ortaya
karld. Bu alann bir dromosa benzemesi sebebiyle buradaki ukurun iindeki
dolgu topra kaldrld. lk -0.47 m. kotunda kapak ta paras olabileceini
dndmz bir kesme ta bloku ile bunun evresinde moloz talar ortaya
karld. -0.58 m. kotunda dromos biimli bu ukurun birinci basama ortaya
karld. -0.62 m. kotunda olaslkla insan kemii paralar gzkmeye balad
521
ve bunlar yerinde temizlendi, resimlenerek kaldrld. -115 cm. kotunda ise asl
zemine ulald.
Yukarda da belirttiimiz gibi, almalar srasnda, dromosun bitiminde
herhangi bir mezar odas giriine rastlanmad. Bu yzden ele geirilen buluntular
dikkate alarak syleyecek olursak, dromos biimli bu ukur ya bir mezar ukurudur
ya da yarm kalm bir mezardr. Ayrca, yukarda da belirttiimiz gibi, bu ukurun
u andaki derinlii de bir mezar odasnn almasna uygun deildir.
Buluntular: ukurun iinde ve evresinde yrttmz almalar srasnda,
ukurun dnda, gney batsnda, bir adet arkta ekillendirilmi bir kandil
bulunmutur (K.06 DN A I AM 01). ukurun ierisinde iskelet paralar ile birlikte
ok sayda salam olmayan seramik paralar bulunmutur.
Mezarn tarihi: Bu ukurda ele geirilen seramik paralar ve ukurun dnda
bulunan kandil Erken Helenistik adandr. Bu yzden, eer buras bir mezar
olarak kabul edilecek olursa, olaslkla bu tarihten olmaldr.
2- DROMOSLU ODA MEZAR: K.06 DN A II
022 numaral nitenin kuzeybatsnda yzeydeki toprak, al ve dier
malzemenin temizlii srasnda, kuzey-gney ynl olarak uzanan bir baka
dromos belirdi ve bunun bir dromoslu oda mezara ait olduu anlaldktan sonra
K.06 DN A II olarak kodladmz bu mezarda (nite 025) almalar balatld.
Ancak bu srada aada ele alacamz daha acil ve kesinlikle almas gerekli
mezarlara ncelik verdiimiz iin bu mezarda yalnzca ap yeniden kapattmz
dromos almalar hakknda bilgi verilecektir.
Mezarn yeri ve tanm: Yukarda da belirttiimiz gibi, sz konusu mezar
022 numaral nitenin ierisindedir ve 25. nite olarak kodlanmtr Mezar antik
yolun gneyine dmektedir. Dromos 3.10 m. uzunlukta ve 1.03 m. geniliktedir
ve 5 basamakla dromos sekisine inilmektedir. Dromos sekisi dromosun derinlii
kadardr. Mezar odasnn asl kapak ta dromos sekisinde, iki paraya blnm
olarak durmaktadr. Kapan genilii 0.60 m., ykseklii 0.80 m. ve kalnl
0.25 m. kadardr. Grnen yzeyi olduka przldr ve yzeyde krklar vardr.
Mezar odasnn girii ise, geliigzel kesilmi, yuvarlak ekilli bir kaya paras ile
kapatlmtr. Bu grntden anlald kadaryla, mezar, aada ele alacamz
V ve VII numaral mezarlar gibi, asl gmden sonra ikinci kez veya daha fazla,
yeniden alarak yeni gmler iin kullanlmtr. Bu srada, yerinden oynatlan ve
522
dromos sekisine yatrlan ilk dnem mezarna ait kap levhas, mezar odasnn
kapsna yeniden konmayarak, bunun yerine oday kapatmak zere rasgele bir
kaya blou konmutur.
Mezardaki almalar: Yukarda deindiim nedenlerle dromosu temizledikten
sonra, burasnn lleri alnp izimleri yapldktan ve resimler ekildikten sonra
yeniden toprakla dolduruldu. Dromosun temizlii srasnda, belki de ilk gm
zamanna tarihlenebilecek olan baz vazo paralar bulunmutur.
Buluntular: Dromosun temizlii srasnda eitli vazolara ait paralar
bulunmutur. Bunlar bir kontekst zellii gstermemektedir.
Mezarn tarihi: Eldeki veriler henz bu mezarn tarihlenmesine yetmemektedir;
2007 ylnda bu mezar temizlenecektir.
K.06 DN.A.I (nite 024) No.lu mezarn 4,90 m. batsndaki alann temizlii
srasnda, st rts zeminden kaya kesilmesi yznden st rts yok olmu
olan 4 tane olas dromoslu mezar odas ortaya karld ve bunlara 26 (K.06
DN.A.III), 30 (K.06 DN.A.IV), 29 (K.06 DN.A.V) ve 32 (K.06 DN.A.VI). nite
numaralar verildi. Zemindeki kayann kesilmesinin ardndan ya mezar odas
saptanm ve soyulmutur ya da zerinden ta karld iin iyice incelmi olan
tavan zaman iinde kendiliinden kmtr ve odann ii bu ve dier moloz ve
toprakla dolmutur. lk durumda mezar odasndan nemli kalntlarn kmas
beklenemez; ikinci durumda ise, mezar odasnn ve armaanlar hi el dememi
olma olasl bulunmaktadr. Btn bunlar dikkate alarak, bu mezarlardan kt
durumda olanlara (V. ve VII. mezarlar) ncelik vererek sezon iinde temizliini
yaptk, dierlerini ise (III, IV, VI, VIII) tanmlamaya yetecek kadar alarak, asl
temizlii gelecek sezona braktk.
3- DROMOSLU ODA MEZAR; K.06 DN A III
Mezarn yer ve tanm: Yukarda da deindiimiz gibi, buras zerinden ta
karlan bir alandr ve sz konusu K.06 DN A III numaral mezarn tavan tamamen
yok olmu ve dromosu ile mezar odasnn ii tamamen toprak ve kaya paralar
ile dolmutur. Dolgunun bir ksmn temizleyerek, mezarn kenarlar belirlenmi
ve lleri alnmtr. Buna gre dromos 1.74 m. uzunlukta, 0.88 m. geniliktedir.
Mezar odas ise, 2.21 m. genilikte ve 2.39 m. uzunluktadr.
Mezardaki almalar: Bu mezarn iindeki dolgunun temizlii gelecek yla
braklmtr.
523
Buluntular ve katalog: Mezar odasnda ve dromosta allmad iin herhangi
bir buluntu sz konusu deildir.
Mezarn tarihi: Yukarda ifade ettiimiz nedenlerden dolay, mezarn tarihi
konusunda da herhangi bir neri getiremiyoruz.
4- DROMOSLU ODA MEZAR: K.06 DN A IV (nite 27).
Mezarn yeri ve tanm: Mezar 022 nitenin ierisinde DN.A.III No.lu mezarn
4.28 m. kadar batsnda yer almaktadr. Mezar dromoslu kaya mezaradr.
Mezara odasnn tavan km ekilde olup mezar odas ve dromos ta ve
toprak ile doludur. Mezar odasnn gney blmn oluturan cephe duvarnn
hlen bir blm toprak altndadr. Bu yzden mezar odasnn tam plan ortaya
karlamamtr. Mezarn dromos lleri genilii 1.14 m. uzunluu ise 2.74 m.
dir.
5- DROMOSLU ODA MEZAR: K.06 DN A V (nite 29) (Resim 9)
Mezarn yeri ve tanm: Dou nekropol A blgesi olarak tanmladmz alanda
antik yolun 6 m. gneyinde K.06 DN.A.IV No.lu mezarn 6 m. batsnda ve K.06
DN.A.VII No.lu mezarn 5,90 m. dousunda yer almaktadr. Mezar kuzey-gney
ynl uzanmaktadr. Mezar odasnn girii kuzeye bakmaktadr. Uzunluu 3,20 m.
olan dromos 4 basamakldr. Dromosun balang genilii 1.00 m. dolaynda olup
mezar odas nndeki sekideki genilii 1.47 m. ye ular. Bundan da anlalaca
gibi, dromosun yan duvarlar mezar odasna doru genileyerek uzanmaktadr.
Dromosun basamaklar birbirinden farkl llerdedir. Ayn zamanda giri olarak
da tanmlayabileceimiz ilk basamak 1.05 m. genilikte, 0.33 m. uzunlukta ve
19 cm. yksekliktedir. kinci basamak 1.13 cm. genilikte, 0.34 m. uzunlukta ve
0.27 m. yksekliktedir. nc basamak 1.24 m. genilikte, 0.70 m. uzunluktadr.
nceki basamaklara gre ok geni yaplan bu basamak haf eimli bir rampa
grnmndedir. Dromosun yan duvarlarna yakn ksmlarda ykseklii 0.24 m.
olup basaman ortasnda belki de krlma ve anmadan dolay ykseklik hemen
hemen yok olmu ve buras ukurlamtr. Drdnc basamak 1.30 m. genilikte,
0.34 m. uzunlukta ve 0.23 m. yksekliktedir. Bu basamaktan dromos sekisine
inilmektedir. Sekinin uzunluu 1.44 m. dir. Mezar odas kapsnn bulunduu yerde
seki, stten 1.35 m. kadar aadadr. Dromosun bat duvarnn uzunluu 3.20 m.,
dou duvarnn uzunluu ise 3.12 m. dir. Mezar odasn kapatan kapak tann asl
yoktur; bunun yerine adet, tam geometrik ekil iermeyen orta byklkte ve
524
ancak mezar odasn kapayacak biimde yerletirilmi olan talar vardr. Bu yzden,
mezarn ilk gmden sonra birka kez aldn, son gm yapldktan sonra da
rastgele kapatldn dnyoruz. Bir baka deyile, yukarda ele aldmz K.06
DN A II numaral mezarda karlatmz durum burada da geerlidir. Mezarn
girii 0.65 m. genilikte ve 1.21 cm. yksekliktedir. almalarmz srasnda
buradaki talar yerinden oynatmak istemedik, zira giriin st blm fazlasyla
tahribat grdnden bu ii gelecekte, baz nlemler aldktan sonra yapmaya
karar verdik. Mezar odas dikdrtgen planl olup bat uzun duvar, 4.43 m., dou
uzun duvar 4.50 m., genilii ise, gneyde 3.33 m., kuzeyde 3.30 m. kadardr.
Mezar odasnn u andaki ykseklii ortalama 1,90-2.00 m. kadar llmtr.
Mezarda yaplan almalar: Dromosta ve mezar odasndaki almalarmzn
balangcnda, dromosun bulunduu yere isabet eden alanda bir adet mermer stel
paras (K.06 DN A-V AT 01) ele geirilmi olduuna yukarda deinmitik; ayrca
burada baz seramik paralar da topladk.
Bu mezardaki almalarmz nce dromosta balatld. -0.27 m. derinlikte
yumuak, rengi ak kahverengi ve krmz kahverengi arasnda deien ve
ierisinde bitki kkleri ve moloz talar bulunduran ilk katman toprak tabakas
kaldrlarak 0.72 m. derinlie kadar inildi. Bu srada toprak yapsnda bir deime
gzlenmedi. -0.65 m. derinlikte, mezar odasnn giri ksmnn bulunduu yerde
kapak ta olabileceini dndmz bir ta paras ortaya karld. Yaplan
almalar srasnda dolgu toprann ierisinde eitli vazo paralarna rastland.
Bunlar arasnda 4 adet kenar ite kalnlatrlm tabak paras, 2 adet kse
paras, 10 adet testi paras, 9 adet amphora paras saylabilir. Dromosun
temizlii srasnda bunlardan baka kayda deer eser bulunmad.
Mezar odasnda ise, ncelikle ken tavandan dolay, mezarn snrlar belirlendi,
daha sonra mezarn dolgusu -1.78 m. derinlie kadar indirildi. nceleri kire rengi
ile ak krmz renkteki dolgu topranda olaslkla kesilmi ve gtrlememi
2 blok ortaya kt. Burada birka seramik paras dnda dikkate deer bir
buluntuya rastlanmad. Ancak -1.78 m. derinlikten itibaren mezar odasndaki dolgu
toprann kalitesi deiti, daha az kireli ve daha krmz renkte bir dolgu toprana
ulald. ncelikle mezar odasnn kuzeydou kesinde birka byk vazonun
paralar toplu hlde bulundu. Bunlardan bir ksm fazlasyla tahribat grd iin
yaptrlncaya kadar biimleri konusunda bir ey sylemek istemiyoruz. Ancak
bir adet ask kulplu byk bir vazonun ve iki adet Rodos amphorasnn da (K.06
DN-A V BF 06, K.06 DN-A V BF 07) bu paralar arasnda olduunu belirtmeliyiz.
Btn bunlar olaslkla mezarn birka gm evresinin olduunu gstermektedir.
525
Mezarn ierisinde, zemine ininceye kadar kaldrmadmz iki byk blok ta
bulunmaktayd. Mezarn hemen hemen orta ksmlarna rastlayan bu alanda youn
biimde unguentariumlara rastland. Bunlarn ou salam olarak ele geirilmitir.
Mezar odasnn srt duvarna yakn yerde ise, duvara yaslanm gibi duran bir adet
ask kulplu ve sivri dipli vazo (K.06 DN-A V BE 01) ile bir adet torba karnl testinin
(K.06.DN A-V BB 02) paralar ele geirildi. Yukarda szn ettiimiz iki bloun
arasna gelen yerde bir de ie dnk kenarl kse K. 06. DN. A.V. BF.02) ve bir
de pyksis kapa (K.06 DN A-V BF 02) bulundu. Bunlar dnda baka biimler
ieren vazolara ait paralar da bulundu. Tm bu l armaanlarnn kaldrlmas
srasnda birka kemik paras dnda, herhangi bir insan iskeletine rastlanmad.
Mezar odasnn zemininin tamam kk akl talaryla kaplanm biimde ortaya
kmtr ki, bu durum aada ele alacamz K.06 DN-A VII numaral mezarda da
gzlendi. Bu nedenle, biz bu akl talarnn cesetlerin dorudan mezar zeminine
deil, zellikle hazrlanan akl ta denmi zemine yerletirildiini, bunun
da mezarn ilk kullanm srasnda yapldn dnyoruz. Bu mezarn zeri,
ierisinin bozulmamas ve gelecekte onarm ve sergileme yaplabilmesi iin PVC
bir rt ile kaplanmtr.
Buluntular: Mezarda birbirine yakn, ancak farkl dnemlere ait armaanlar
ele geirilmitir. Bunlardan zeri kire kapl olanlar temizlenmi, krk olanlar
yaptrlm ve temsilcinin setii rnekler de Silifke Mzesine teslim edilmitir.
Buluntular dromos ve mezar odasnda ele geirilmi olmalarna gre iki balk
altnda listeledik. Dromosun st seviyelerinde, henz dromosa tam girilmeden
nce mermer bir mezar steli parasnn bulunduuna deinmitik. Ayrca envanter
numaras vermediimiz eitli vazo paralar ele geirilmitir. Mezar odasnda ise,
ounlukla unguentarium, testi paralar, kse ve kse paralar ile salam bir
Ask kulplu amphoradan oluan l armaanlar bulunmutur.
Mezarn tarihi: Burada katalounu verdiimiz eserler, bulunu ekilleri dikkate
alnrsa, mezarn belli bir sre birka kez kullanlm olduu anlalr. Mezarda
belli snrlar iinde tarihleyebileceimiz en iyi malzemeden ilk grubu Rodos
amphoralarna ait damgal kulplardr ki, bunlar M.. ge 3. yy. ikinci yars veya
erken 2. yzyla tarihlenmektedir. Dier taraftan, olduka fazla biimde tahribat
grm olan, olaslkla bir adet sepet kulplu Filistin veya kp Kbrs kkenli byk
vazo en erken M.. 5 yzyla iaret etmektedir. Dolaysyla, henz elimizde fazla
kant olmasa da, bu mezarn ilk alnn M. 5. yzylda olduunu, en son da
M.. 2. yzyl balarnda kullanld sylenebilir ki, ok saydaki unguentarium bu
durumun bir baka kantdr.
526
6- DROMOSLU ODA MEZAR; K.06 DN A VI (nite 30):
Mezarn yeri ve tanm: Mezar 001 nitenin bat ucunda, 022 nitenin
ierisinde DN.A.V No.lu mezarn 6.38 m. batsnda, DN.A.VII No.lu mezarn 5.13
m. gneyinde yer almaktadr. Mezar odasnn kk bir blm ortaya karlm
olup ortaya karlan alandan mezar odasnn tavann kt anlalmtr. Mezar
dromosunun sadece st konturlar ortaya karlm olup ierisi toprakla doludur.
Mezar dromosunun lleri 0.74 x 1.78 m. ebadndadr. Mezar kuzey-gney ynl
uzanmaktadr.
Mezardaki almalar: AT gn kodunda ortaya karlan mezarn dromosunun ve
asl mezar odasnn snrlarn saptayabilmek, 001 nitenin bat ucuna yakn yerde
3.10 x 4.60 m. ebadnda bir genileme almas yapld ve gnmz zemininden
-0.40 m. derinlikte dromosun ve mezar odasnn snrlar ortaya karld. Mezar
odasnda ve dromosta herhangi bir alma yaplmamtr; almalar gelecek
sezona ertelenmitir.
Buluntular: Mezarn stn kaplayan erozyon toprann ierisinden temizlii
srasnda 2 adet amphora paras, 1 adet kse paras ele geirilmitir.
Mezarn tarihi: Olaslkla ge Klsik ve Helenistik adandr.
7- DROMOSLU ODA MEZAR, K.06 DN A VII
Mezarn yeri ve tanm: Dou nekropol A blgesi olarak tanmladmz alanda
antik yolun hemen hemen 3 m. kadar gneyinde ve K.06.DN.A.V No.lu mezarn 5.90
m. batsnda yer almaktadr. Mezar kuzey-gney ynl uzanmakta, mezar odasnn
girii kuzeye bakmaktadr. Dromos uzunluu iki yan duvarda da ayn deildir;
bat uzun duvar 2.32 m. dou duvar ise 2.40 m. kadardr. Dromosun balang
genilii 0.70 m., dromos sekisinin bitiminde mezar odasnn giriinin bulunduu
yerdeki genilii 1.20 m. kadardr. Bundan da anlalaca gibi, dromosun yan
duvarlar mezar odasna doru genileyerek uzanmaktadr. Dromos 4 basamakl
olmasna karn, basamaklar dzgn olmad, yani birbirinden farkl llere
sahip olduu ve and iin rampa grnts almtr. Dromosun ilk basama
0.71 m. genilikte ve 21 cm. derinliindedir. kinci basamaktan ykseklii 0.20
m. olup basamak, yukarda da belirttiimiz gibi dzgn ekilli deildir. Dromosun
ikinci basama 0.72 m. genilikte olup yzey derinlii 0.31 m. kadardr ve nc
basamakla arasnda 0.15 m. kadar ykseklik fark vardr. nc basaman
genilii 0.78 m., 0.50 m. derinliinde ve 4. basamaktan 0.29 m. yksekliktedir. Bu
527
basamak da yine belirli bir eimle devam etmektedir. Ayn zamanda dromos sekisi
olarak tanmlayabileceimiz 4. basamak 0.97 m. genilikte, 0.48 m. derinlikte
ve zeminden 0.43 m. yksekliktedir. Bundan sonra 1.20 m. uzunlukta, 0.21 m.
eninde ve mezara giriten 0.02 m. ykseklikte kk seki vardr ki, buras kapak
tann konduu yerdir. Buradaki sekide dromosun ykseklii 1.25 m. kadardr.
Dromostan mezar odasna girite dromosun gney cephesi, yani mezar odasna
giri blmnde dromosun dou duvarndan 0.30 m., bat duvarndan 0.25 m.
kadar bir girinti yapar. Mezar odasnn girii 0.54 m. genilikte, 0.80 m. ykseklikte
olup mezar odasna doru girintisi 0.31 m. dolayndadr. Mezar odasna giriin st
blm kklerden dolay hasar grp bir blm de krlmtr. Mezar odasnn
kuzey blmn oluturan giri ksmnda, giriin bat ynnde 0.71 m. ve dou
ynnde 0.78 m. lik bir genileme yapar. Mezar odasnn dou uzun duvar 2.57
m., bat uzun duvar ise 2.48 m. dolayndadr. Bu yzden tam bir dikdrtgen
olmayan mezarn srt, yani gney cephesinin ise 2.15 m. dir. Odann tavan haf
ibkey olup zeminden itibaren en yksek ortalama 2.10 m. kadardr.
Mezarda yaplan almalar: Ta oca alannda yzey topra kaldrma
almalar srasnda, zeminde, mezar odasnn dousuna gelen ksmda ortaya
km olan kk bir delik boluktan bakldnda, mezar odasnda salam
vazolarn olduu grldkten sonra, temizlik almalar nce dromosta balatld.
Olduka yumuak olan topran ilk -0.50 m. derinliinde, dromosun balang
ksmnda birinci basaman yzeyi ortaya karld. -0.59 m. derinlikte ise, mezar
odasnn girii belli oldu. -0.70 m. derinlikten itibaren toprak yapsnda ok belirgin
olarak sertleme gzlendi ve -0.75 m. de mezar odasnn kap tann st yzeyi
ortaya karld ki, bunun mezarn giriini tamamen kapatmad ortaya kt. Bu
seviyeden itibaren topran rengi iyice krmzlat. Bu seviyede kapak tann
bir blmnn krk olduu da anlald. -0.80 m. derinlikte ise bir ticar amphora
(K.06.DN.A.VII.AY.01) ortaya kmaya balad. Buradaki allarn kklerinden
dolay kabn gvdesinde atlaklar olumutur. Vazonun yn hemen hemen
kuzey-gney dorultusundadr. Amphorann hemen yannda ve ksmen de altna
girmi durumda ters dnm, krk bir kse paras ortaya kt (K.06.DN.A.VII.
AY.02). Bunlarn bir lye ait armaanlar olduu anlalmaktadr ki, bu ilk buluntu
grubu olaslkla mezarn dromosuna da yaplm olduu iin, bu mezara yaplan
son gmy temsil etmektedir. Mezar odasnn kapsn kapatan levha dardaki
zeminden -117 cm. derinlikte tamam ortaya karld; ancak bir blm ama
esnasnda krld ki, bu durum aa kklerinin andrmas sonucu olumutur.
Mezar odasna girildiinde, odann srt (gney) duvarna yakn bir yerde, hemen
528
hemen yardan fazlas tamamen akta, 1 adet salam ticar amphora (K.06.
DN.A.VII.BA.03), az kuzeye gelmek zere yatm bir biimde grlmekteydi
(Resim: 10). Bunun tipi dromosta bulduumuz amphora ile ayn olduundan, her
ikisinin de ayn dnemin ancak farkl zamanlardaki gmlere ait vazolar olduunu
syleyebiliriz. Zemindeki erozyon topra yannda tavandan ve yan duvarlardan
dm olan kaya paralar ve aa kkleri vard. Odann gneydou kesindeki,
darya alan delikten giren toprak da bu blgede ylm durumdayd. Mezar
odasnn hlihazr tavan ykseklii 1,22 m. kadardr, kap tann st aklndan
giren erozyon topra ve kkler girii yar yarya kapatm durumdayd. lk etapta
girii dolduran topran temizlii srasnda bir adet torpido biimli bir Pers tipi
tama vazosu (K.06.DN.A.VII.BA.02) ortaya kt. Vazonun hemen dousunda ise,
bir adet amphoriskos (K.06.DN.A.VII.BJ.01) bulundu. Odann giriinin dou uzun
duvarnda 1 adet salam pyxsis (K.06.DN.A.VII.) ortaya karld, bunun hemen
altnda ise, bir skyphos paras ile 2 adet pimi toprak alabastron paras karld.
almalar srdke, mezar odasnn bat uzun duvarnn kuzeyden llen -
1.25 metresinde duvara bitiik ekilde bir adet oinochoe, gneydou kesinde,
-1.23 m. derinlikte, bir adet alabastron ve onun yannda bu kez krlm olarak iki
alabastron paras bulundu. -1.32 cm. derinlikte yrtlen seviye inme almalar
srasnda mezar odasnn srt (gney) duvarnn gneybat kesinin srt duvarna
bitiik bir durumda 1 adet alabastron paras bulunmutur. Bu para ayn zamanda
kaldrdmz salam durumdaki amphorann bir seviye altndan karlmtr.
Mezar odasndaki toprak temizliine devam edilirken odann gney dou kesinde
ortaya karlan alabastron paralarnn yannda iskelet paralar da bulunmaya
balad. Mezar odasnn gneydou kesine yakn yerde bulunan bir alabastronun
altnda bir adet fazlasyla oksitlenmi bronz bir kap ortaya ile 2 adet alabastron
paras, bir kse paras ele geirildi. Mezar odasnn zeminine yakn seviyede,
giriinin nnde, bir insan iskeletine ait birbirine paralel uzanan iki uyluk kemii
ortaya karld. Temizlendike daha da belirgin duruma gelen iskeletler kk
akl talarndan oluan bir zemin zerine yatrlmtr ki, bu durumu yukarda ele
aldmz K.06 DN-A V numaral mezarda da gzlemitik. Mezar odasnn giriinin
dou blmnde ikinci bir iskelet daha belirlendi. Mezar odasnn dou kesine
yakn olan blmnde bulunan iskeletin hemen dousunda bir yon Attik skyphosa
ait kulp paras, alabastron paralar ortaya karlmtr. Mezar odasnda iskeletleri
rahat tanmlayabilmek amacyla ve bunlara birer numara verildi. Mezar odasnn
giriinin dousunda olan iskelet 2 ve giriin tam karsnda duran iskelet ise 1
numaral bireyler olarak kodladk. 1 numaral bireyin bacak kemiklerinin hemen
529
dousunda tatan yaplm 1 adet arak (K.06.DN.A.VII.BJ.05) bulunmutur.
skeletleri tamamen ortaya karmak iin yrtlen almalar srasnda -1.31 m.
derinlikte bir adet kse ortaya karlmtr. Mezar odasnda -1.40/1.44 m. derinlikte
bulunan iskeletlerin tmyle ortaya karlmasnn ardndan, -1.31 m. derinlikte 1
adet mat siyah astarl kse (K.06.DN.A.BM.29) bulundu. Bu srada, kuzey-gney
ynl uzanan iskelet 1-2ye ters olarak, yani mezar odasnn gney cephesinde
dou-bat ynl olarak yerletirilmi bir iskelet daha ortaya karld. Bu ortaya
karlan ve yalnzca sa bacak kemii ele geirilen iskelet (No. 3) sayesinde,
mezarda 3 inhumasyon gmnn olduu anlald. Mezar odasnn gneydou
kesinde salam durumdaki alabastronun hemen yannda saptanan bir bronz
kap paras (K.06.DN.A.VII.BL.34) -1.47 m. derinlikteki zeminde durmaktayd.
Son olarak bu kap ve ardndan iskeletler de toplanarak kaldrd.
Mezarn tarihi: Yukardaki tanmdan da anlalaca gibi, bu mezarda iki farkl
dneme ait vazolar (izim: 1) 3 adet yetikin iskeleti bulunmutur. Vazolardan
ilk grubu yani Pers tipi tama kab, amphoriskos, alabastron, torba karnl
lekythos, kseler gibi vazolar M.. 5. yzyln son eyreine aittir. Buna karlk,
hem dromosta, hem de mezar odasnda bulunan ticar amphoralar, biraz daha
sonraya, yani erken Helenistik aa, belki de M.. 4. yzyln ikinci yarsna
veya ok erken 3. yzyla tarihlenebilir. Bylece biz bu mezarn da yukarda ele
aldmz V numaral mezar ile ada olduunu, onun gibi, farkl dnemlerde
tekrar tekrar kullanldn syleyebiliriz.
8- K.06 DN A VIII, DROMOSLU ODA MEZAR
K.06 DN.A.VI No.lu mezarn batsnda yer alan bu mezarn da zerindeki rt,
ncekiler gibi, bu alann ta oca olarak kullanld zaman alnmtr. Yzeyde
yalnzca kuzey-gney ynl bir dromos grlmekteydi.. Bu dromosun etrafn
temizleyip tam olarak aa karmak amacyla etrafnda temizlik almalar
yapld ve ilk basamak ortaya karld. Bu tespitten sonra da buradaki almalara
son verildi.
Ortaya karlan (DN.A.III, DN.A.IV, DN.A.V, DN.A.VI ve VIII) No.lu mezarlarn
hepsinin, mezar odalarnn tavanlarnn km durumda olmas ok dikkat
ekicidir. Fakat yaptmz yzey topran kaldrma almalarnda ana kayann
dzgn ekilde yontulduunu grdk. Bu da bize ortaya kardmz mezarlarn
st ksmlarndan kapak ta veya baka bir ama dorultusunda buradan ta
alnmas srasnda kaldrldn ve bu nedenle de mezarlarn tavanlarnn kt
530
krini vermektedir. K.06.DN.A.VI No.lu mezarn dromosunun 2 m. kuzeyinde
yontulmu kayalk alanda kk bir delik ortaya karld. Deliin iinden ekilen
fotoraardan burasnn bir mezar odas olduu ortaya karld. Bu deliin de
buradan kaldrlan bir blok yznden olutuu grlmektedir. Bu da mezarlarn
stnden ta kesildii konusundaki iddiamz destekler niteliktedir. Temizlik ve
fotoraf ekimlerinin ardndan bu mezardaki almalar da sonlandrlmtr.
III- LMANDAK SUALTI ALIMALARI
Hakan NZ
Kelenderiste, kentin doal olan limannda sualt almalarnn balatlmasndan
ama, ok eski alardan beri kullanlan bu limandaki zik ve doal deiimlerin
ve geliimlerin ortaya konmasdr. 2006 ylnda hem limann llerinin alnmas ve
karelaj, hem de buradaki kalntlarn zeliklerinin tespiti biiminde planlanmtr.
Bu erevede kara kazlarnda uygulanan sistemin devam biiminde limann da
plan kareleri buraya numaral byk beton duvar talar konarak gerekletirilmitir.
Bu sisteme gre KM 113 ve KM 114 kareleri tamamen su altnda bulunmaktadr.
KM 112, KN 112, KN 113, KN 114 , KL 112, KL 113 ve KL 114 kareleri ksmen su
altnda bulunmaktadr. Bu kareler limann tamamn kapsamaktadr. KM kareleri
su altnda iple belirlenmi, her keye krmzyla boyanm ve numaralanm
byk talar yerletirilmitir. KM dorultularnn gney ve gneydou dorultular
karadaki uzantlarnda iaretlenmi ve kodlar yazlmtr. Bylelikle ileride
yaplacak almalarda karelerin tespiti kolaylatrlmtr.
Bundan sonra 2005 ylnda KM 112 ve KM 113 karelerinin iinde kalan ve
su altnda plak gzle grlen duvar kalntsnn zelliini aratrmak zere
almalar balatld (Harita: 1). nce bu kalntlarn bulunduu alan 5x5 metrelik
karelere blnd ve her kareye iki harften oluan bir kod verildi. Daha sonra
KM 113 (50x50) karesi iinde bulunan BS ve CD (5x5) kareleri iinde bulunan
duvar kalntlarnn mevcut durumlar dijital ve analog sualt fotoraf makineleri
ve HD video kamera ile grntlenmitir. Ayarlanabilir 10 barlk hava asansr
ile kalntlarn form ve gidi ynlerini belirlemek iin etraar almaya balanm
ve hava asansr ile bu kalntnn evresindeki kum 6 metre uzaa aktarlmtr.
Sonunda yaklak 26 metre uzunluunda ve yaklak 5 metre eninde bir temel
kalntsnn nemli blmleri ortaya km ve bu kalnt plana geirilmitir (Plan:
2).
almalar 2007 ylnda da srdrlecektir.
531
IV- YILANLI ADA NLERNDE YAPILAN ALIMALAR
Volkan EVRN
2-10 Eyll 2006 tarihleri arasnda ODT-SAT BAG yelerince yaplan sualt
almalarnn temeli Ylanl Ada nlerinde bulunan apalarn fotoraanmas
ve belgelenmesi eklinde gerekletirilmitir. Tm etkinlik boyunca 6 gn Ylanl
Adada dal etkinlikleri yaplm, havann kt gitmesi hlinde de yakn ky
alanlarnda keif ve eitim dallarna devam edilmitir.
almalar boyunca 47 apann fotoraar ekilmitir. 2003 ve 2004 yllarnda
yaplan almalar tamamlar nitelikte olan bu dallar sonunda eksik kalan tm
apalarn kaba izimleri bitirilmi ve boyutsal lleri de alnmtr. Toplamda 78
adet olan dallar en derini 43 metre olmak zere, dal bilgisayarlar ynetiminde
yaplm ve gvenlik amal olarak da oksijen duraklar ile desteklenmitir.
Dallarda herhangi bir tehlikeli durum ve sorun olumamtr.
532
Harita 1: Kelenderis Liman topografyas ve karelaj sistemi
Plan 1: Agora bazilikas
533
Plan 2: Limanda, su altnda bulunan kalntnn plan
Resim 1: Agora bazilikasndaki kire frn
534
Resim 2: Agora bazikilas, apsis n almalar
Resim 3: Agora bazilikas, apsis basamandaki yazt
535
Resim 4: Agora bazilikas, ajur teknii ile ssl stun paras
Resim 5: Agora bazilikas, gney revak stun
altlklar
536
Resim 6: Agora bazilikas, ana salon ve narteks blmleri
Resim 7: Agora bazilikas, nartekste bulunan kilit ta
537
Resim 9: V numaral mezarn dromosu ve
odas temizlendikten sonra
Resim 8: Kelenderis dou nekropol ve ta oca
538
Resim 10: VII numaral mezarn odasndaki almalar
539
zet
Aleksandria Troas 2006 sezonu almalar drt ayr alanda gerekletirilmitir:
Bunlar 1) ehir merkezinde yer alan Forum, 2) Aa Agora alan, 3) Kule Haman
ve 4) Antik limandr.
Forumdaki kazlara (Resim: 1 ve 2), 2003 ylnda tespit edilmi olan
porticustan balanmtr. Yapnn kuzeydou kesinde gerekletirilen kazlarda
porticusun sonunu belirleyen ve in situ olan yaztl bir mermer kaide gn na
karlmtr (Resim: 3). Yaztn arkasndan geen duvar takip edebilmek iin ise
ama kuzeye doru geniletilmitir. Bu alma srasnda devirme malzemeden
oluan, harsz rlm dier bir duvara rastlanmtr. Duvarn en st ta sras
iinde eitli mermer heykel paralar ele geirilmitir. Bunlarn arasnda bir de
mparator Claudius portresi bulunmutur (Resim: 4). Ayrca sz konusu duvarn
mermer bir kaidenin zerine ina edildii grlr; en alt ksmnda ise yaztl
bir aritrav blounun devirme olarak kullanld grlmektedir (Resim: 5).
Porticusun gneydou kesinde yaplan calmalarda eitli ynlere uzanan
opus caementitium duvarlara rastlanmtr (Resim: 2 ve 6).
DIE AUSGRABUNGEN DES JAHRE
2006 IN ALEXANDRIA TROAS
1
E. SCHWERTHEIM*
A. TANRIVER
* Prof. Dr. Elmar SCHWERTHEIM, Forschungsstelle Asia Minor im Seminar fr Alte Geschichte
der Westflischen Wilhems-Universitt Mnster, Georgskommende 25, 48143 Mnster/
ALMANYA (schwert@uni-muenster.de).
Aylin TANRIVER, M.A., Forschungsstelle Asia Minor im Seminar fr Alte Geschichte
der Westflischen Wilhems-Universitt Mnster, Georgskommende 25, 48143 Mnster/
ALMANYA.
1 Die Grabungen in Alexandria Troas im Jahr 2006 fanden unter der Verantwortung der
Forschungsstelle Asia Minor im Seminar fr Alte Geschichte der Westflischen Wilhems-
Universitt Mnster und unter der Leitung der Professoren Dr. Elmar Schwertheim und Dr.
Hans Wiegartz statt. Die Arbeiten wurden mit Mitteln der Deutschen Forschungsgemeinschaft,
der DRAKA Deutschland, des Historisch-Archologischen Freundeskreises und der WWU
Mnster durchgefhrt. Wir danken der Generaldirektion fr Denkmler und Museen in
der Trkei fr die gewhrte Grabungserlaubnis. Auch danken wir Frau Nilfer Gll, der
Regierungsvertreterin in diesem Jahr, die uns mit Rat und Tat zur Seite stand. Weiterhin sei
allen Mitarbeitern gedankt, die an der Grabung in Alexandria Troas 2006 mitgewirkt haben.
Die Arbeiten fanden in der Zeit vom 15. 07. 200611. 09. 2007 statt.
540
Bundan sonra Aag Agora alannda gerekletirilen almalarda ilkin bir
yangn sonucunda tahrip olan kryptoporticusun bat duvarnn restorasyonu
tamamlanmtr (Resim: 7).
Bunlarn paralelinde Dor dzeni Stoadaki almalara da devam edilmitir (Res.
8). Burada yeni aratrma alan kryptoporticusun gneybatsnda yer almaktadr.
Buradaki kazlar sonucunda yaklak 11,40 m. apnda, yarm dairesel, kesme ta
blok ve opus caementitiumdan oluan bir yap bulunmutur (Resim: 9).
Dier bir yeni proje, yine antik ehir merkezinde, modern caddenin kuzeyinde
bulunan ve Kule Hamam diye adlandrlan yapda yrtlmtr. lkin yzeyde
grlebilen kalntlarn dkmantasyonu yaplm ve alannn bir plan kartlmtr.
Buradaki almalara seneye de devam edilecektir (Resim: 1011).
Antik liman blgesindeki kara aratrmalarnda ise topograk harita kartma
ilemine devam edilmitir (Resim: 12). Ayrca limann kullanm dnemleri hakknda
bilgi edinmek amacyla alandaki yzey buluntular toplanm ve envanterleri
yaplmaktadr. Yine ayn alanda fazla sayda bulunan granit stunlar da bu
almalar srasnda belgelenmitir (Resim: 13).
Tm bunlarn yan sra sualt almalarna bu sezon da devam edilmitir
(Resim: 14). Bu almalar kapsamnda kk mendirek olarak adlandrlan yapda
lmler gerekletirilmitir. Bunun iin ilkin suyun iersinde bulunan mimar
elemanlar numaralandrlm ve sonra krokisi hazrlanmtr. Total Stationla
yaplacak lmler iin de ncelikle dalga krann etrafna referans noktalar
aklmtr. Bu alandaki almalar tamamlandktan sonra, bu kez antik liman
giriinin gneyinde yer alan byk mendirekte almalar balatlmtr. Ancak
youn aknt nedeniyle yapnn ebad ve dalga krann d hatt llebilmitir.
Ardndan ise tm yaplan lmler ve izimler haritaya eklenmitir.
Kazlar tamamlandktan sonra, antik ehir merkezinde yer alan Forum koruma
amacyla bir tel rg ile evrilerek 2006 yl almalarna son verilmitir.
Die in diesem Jahr durchgefhrten Arbeiten in Alexandria Troas konzentrierten
sich auf die Bereiche: 1.) Das Forum im Zentrum der Stadt, 2.) Die Untere Agora,
3.) Die Turmthermen und 4.) Der antike Hafen.
1) Das Forum im Zentrum der Stadt (Abb. 1)
Die Arbeiten auf dem Forum zielten hauptschlich auf die Porticus ab, die
seit dem Jahr 2003 ergraben wird. In diesem Jahr wurden sowohl Grabungen
541
im Nordosten als auch im Sdosten durchgefhrt. Doch bevor mit diesen
Arbeiten begonnen werden konnte, mussten Suberungsarbeiten in einem
2004 ausgegrabenen Schnitt geleistet werden, in dem im vergangenen Winter
2005/2006 Raubgrber gewtet haben.
Die Nordost-Schnitte (Abb. 2)
Im Nordosten des Forums, wo durch Grabungen in den Jahren 2003 und 2004
die Existenz einer Porticus nachgewiesen werden konnte, wurde 2006 an der
vermuteten Nordostecke gearbeitet
2
. In einem ersten angelegten Schnitt wurde
zunchst die bereits aus den vergangenen Jahren bekannte Versturzschicht
aufgedeckt, in der die zahlreichen, auch in den letzten Jahren gefundenen
Marmorfragmente und insbesondere opus sectile Elemente enthalten waren
3
.
Nach der weiteren Abtragung zeigte sich im Ostprol ein unerwarteter Befund:
Eine neunzeilige, lateinische Weihinschrift (Abb. 3), die auf einer Marmorbasis
in situ steht und dem Anschein nach den Abschluss der Porticus an dieser Seite
bildete. Hinter der Inschrift wurde eine opus caementitium Mauer freigelegt, die
mit Buntmarmor verkleidet war, ber dem sich eine Prolleiste befand; Teile davon
sind noch in situ erhalten. Die Inschrift steht direkt vor dieser opus caementitium
Mauer, der Buntmarmor und die Prolleiste ziehen sich hinter ihr entlang. In der
Inschrift wird eine gewisse Quintilia Apphia geehrt, die Tochter eines Publius
Quintilius Maximus, der ein legatus Augusti gewesen ist. Sie selbst war Priesterin
der Victoria Augusti und der vergttlichten Frau des Augustus, sowie Prophetin
des Apollon Smintheus und weiterhin Priesterin des rmischen Liber Pater.
Um das nrdliche Ende der opus caementitium Mauer hinter der Inschrift
erfassen zu knnen, wurde in einem nchsten Schritt eine Erweiterung nach
Norden vorgenommen. Es konnte festgestellt werden, dass sich an die opus
caementitium Mauer eine Bruchsteinmauer ohne Mrtelzusatz schliet. In dieser
Mauer waren zahlreiche marmorne Spolien verbaut, von denen ein Portrait des
Kaisers Claudius besondere Erwhnung verdient. Der Kopf ist berlebensgro
und lag neben weiteren Skulpturenfragmenten lose in der obersten erhaltenen
Mauerlage (Abb. 4). Andere Skulpturenfragmente konnten noch im Versturz
2 Die hier durchgefhrten Arbeiten standen unter der Verantwortung von Frau Gudrun
Heedemann, M.A.
3 Vgl. zu den Marmorfunden aus diesem Bereich A. Bossmann, Buntmarmor aus Alexandria
Troas, Studien zum antiken Kleinasien VI, AMS 55 (im Druck). Siehe auch G. Petzl E.
Schwertheim, Hadrian und die dionysischen Knstler. Drei in Alexandria Troas neugefundene
Briefe des Kaiser an die Knstler Vereinigung, AMS 58 (Bonn 2006).
542
westlich der Mauer geborgen werden. In tieferen Steinlagen sind im Mauerprol
noch weitere Marmorelemente zu erkennen, die jedoch fest in diese integriert
sind; darunter bendet sich auch eine zweizeilige lateinische Inschrift auf einem
Architravblock (Abb. 5)
4
. Die Spolienmauer fut auf einer prolierten Basis und
einer Marmorleiste, die sich vollstndig unter der ergrabenen Mauer entlang
zieht.
Zum Abschluss galt es noch die Marmorbasis mit der Inschrift der Quintilia zu
sichern, die einen Riss aufweist, der eine Bergung aus dem Schnitt verhinderte.
So wurde in einem ersten Schritt im oberen und unteren Bereich der Basis eine
eiserne Klammerung angebracht, die durch Schaumstoff zum Stein hin abgepolstert
wird. Im Anschluss wurde eine hlzerne Konstruktion um den Stein gebaut, der
diesen vor Witterungen schtzen soll. Da dies keine langfristige Lsung ist, soll im
kommenden Jahr zusammen mit einem Restaurator ber mgliche Sicherungs-
und Bergungsmanahmen gesprochen werden.
Die Sdost Schnitte (Abb. 2)
Die Arbeiten in diesem Bereich hatten zum Ziel, die in diesem Bereich vermutete
Sdostecke der Porticus zu fassen. In einem ersten angelegten Schnitt traten
verschiedene Mauerzge zum Vorschein: Ganz im Sden eine von Osten nach
Westen verlaufende opus caementitium Mauer, die aus zwei Schalen und einem
dazwischen liegenden und an den Seiten verputzten Kanal besteht, im Sden des
Schnittes eine weitere ost-westlich verlaufende Mauer aus Muschelkalkquadern,
die hier wohl in Zweitverwendung verbaut wurden. Nachdem tiefer gegraben
wurde, zeigte sich noch eine dritte Mauer, wieder aus opus caementitium, die nord-
sdlich verluft. Sowohl die sdliche als auch die lange, nord-sdlich verlaufende
Mauer grnden auf gewachsenem Boden, der teilweise mit Estrich ausgeglichen
wurde. Die nrdliche Spolienmauer hingegen ist auf die nord-sdlich verlaufende
opus caementitium Mauer aufgesetzt. Eine Erweiterung des Schnittes im Norden
zeigte, dass die Nordsd verlaufende Mauer weiterluft und sich in diesem Bereich
nicht die erhoffte Fundamentierung fr eine Sulenstellung nden lassen wrde
(Abb. 6).
Die Arbeiten in diesem Bereich sollen im kommenden Jahr fortgesetzt werden,
um die noch offen Fragen klren zu knnen.
4 Die Inschriften werden in diesem Jahr in den Asia Minor Studien publiziert: E. Schwertheim,
Neues zur Frhgeschichte der rmischen Kolonie in Alexandria Troas, Studien zum antiken
Kleinasien VI, AMS 55 (im Druck).
543
2) Die Untere Agora (Abb. 1)
Am Anfang der Arbeiten in diesem Bereich stand der Wiederaufbau der
westlichen Kryptoporticuswand. Denn zu Anfang der Grabung wurde durch
die enorme Hitze ein Feuer im antiken Stadtzentrum entfacht, was sich durch
den starken Wind in krzester Zeit verbreitete. Whrend ein Bagger versuchte
eine Schneise zu schlagen, fuhr er ohne Bedacht vom Forum westlich hinunter
auf die Untere Agora ber die Wand hinweg. Nach Rcksprache mit der
Regierungsvertreterin wurde die Mauer wieder aufgerichtet (Abb. 7).
Die dorische Halle
Es wurde in diesem Jahr sowohl nrdlich als auch sdlich der antiken Strasse
gearbeitet
5
. An beiden Stellen sollte die Situation der hier verlaufenden dorischen
Halle untersucht werden; sdlich der Strasse vor der Westwand der Kryptoporticus
und nrdlich der Strasse angrenzend an die Terrassenmauer einer Palaistra. Die
Grabungen im Norden brachten die bereits in den vergangenen Jahren im Sden
nachgewiesene Kalksteinpasterung zum Vorschein, die auch hier im Westen an
ein Marmorprol angrenzt. Hinter dem Marmorprol schlieen Kalksteinplatten
an. Die weiteren Grabungen nach Osten hin aber brachten einen unerwarteten
Befund, denn nur circa nach einem halben Meter grenzten die Kalksteinplatten
an gewachsenen Felsen, der mindestens einen Meter hher ansteht als die
Kalksteinplatten. Dies lsst in einem ersten Ansatz vermuten, dass es sich hier
wohl lediglich um eine Fassade handelt und nicht um eine Halle. Jedoch bleibt die
endgltige Klrung dieser Frage den zuknftigen Grabungen in diesem Bereich
vorbehalten.
Ein weiterer Schnitt sdstlich von diesem erbrachte ebenfalls mehr Fragen
als Antworten. Hier hat sich eine kompakte opus caementitium Struktur gezeigt,
die im Osten an eine Reihe von Quadern grenzt, die aus Lufern und Bindern
besteht. Dahinter wiederum schliet wiederum eine opus caementitium Struktur
an, die noch der Klrung bedarf. Ob diese Elemente im Zusammenhang mit der
Terrassenmauer der Palaistra stehen oder zu einem anderen Gebude gehren,
bleibt noch zu klren.
Darber hinaus fanden an zwei Postamenten, die 2003 ausgegraben wurden,
Grabungen statt. Die antike Strasse fhrte durch diese Postamente hindurch weiter
5 Die Arbeiten in diesem Bereich unterstanden der Leitung von Herrn Prof. Dr. Hans Wiegartz.
544
nach Westen, wo sie 2002 durch einen Schnitt und geophysikalische Messungen
noch an einigen Punkten gefasst werden konnte
6
. Die Arbeiten in diesem Bereich
dienten der Klrung der Anbindung der dorischen Halle an diese Postamente.
Whrend der Grabungen wurden Strukturen verschiedener Bauphasen
aufgedeckt, deren Zugehrigkeit, Zeitstellung und Beziehung untereinander noch
viele Fragen aufwerfen, die hoffentlich durch die folgenden Arbeiten beantwortet
werden knnen (Abb. 8).
Die Exedra
7
In diesem Jahr wurde auch ein neues Projekt im Bereich der Unteren Agora
begonnen, nmlich im Sden vor der noch Aufrechtstehenden Westwand der
Kryptoporticus. Hier wurden in einem ersten Schnitt im Osten eine Abfolge
von opus caementitium und Kalksteinplatten gefasst, die als Sulenbasen
anzusprechen sind. Sie uchten mit Muschelkalksulen, die im nrdlichen Verlauf
der Kryptoporticus in den letzten Jahren durch die Grabungen von Herrn Prof. Dr.
H. Wiegartz aufgedeckt wurden
8
. Diese Sulen gehren wohl zu einer Halle, die
vor dem Bau der Kryptoporticus hier stand. Im weiteren Verlauf der Arbeiten wurde
die aus Muschelkalkquadern und opus caementitium bestehende und von Westen
nach Osten in einem nach Sden verlaufenden Bogen fortfhrende Struktur
ergraben. Es stellte sich heraus, dass der nun als Exedra angesprochene Bau
aus einer Auenschale aus Bossequadern aus Kalkstein und einer Innenschalung
aus opus reticulatum besteht. Der Durchmesser dieser Anlage misst 11,40 m. Um
was fr einen Bau es sich dabei handelt, kann noch nicht geuert werden. Es
konnten zwar bereits verschiedene Bauphasen festgestellt werden, doch werden
erst die zuknftigen Grabungen hier Klrung hinsichtlich der Benennung und
Zeitstellung schaffen (Abb. 9).
6 Vgl. dazu F. Biller A. Tanrver, Straengrabungen im Zentrum von Alexandria Troas. Einige
berlegungen zum Straensystem der antiken Metropole, Studien zum antiken Kleinasien VI,
AMS 55 (im Druck).
7 Die Arbeiten an der Exedra standen unter der Leitung von Herrn Dr. Frank Biller.
8 Vgl. dazu E. Schwertheim, Die Ausgrabungen in Alexandria Troas 2004, KST 27, 2005, 131
133 Abb. 3; E. Schwertheim, Die Ausgrabungen in Alexandria Troas 2005, KST 28, 2006 (im
Druck).
545
3) Die Turmthermen (Abb. 1)
Nachdem im vergangenen Jahr die Enteignung der Parzelle, auf dem die
Reste dieser Anlage stehen, enteignet wurde, konnten die Arbeiten in diesem
Jahr beginnen
9
. Das Gelnde, auf dem sich die Turmthermen benden, ist ein
unberschaubares, unregelmiges Gelnde von etwa 50x80 m. jenseits der
Hauptstrae, im Norden des Forums. Die Funktion als Thermen ist nach dem
allgemeinen Eindruck anzunehmen, aber noch nicht im Einzelnen nachgewiesen.
In einem ersten Schritt wurden in diesem Jahr die Gesamtstruktur und das Konzept
der Anlage erfasst. Zu diesem Zweck wurden in einem ersten Schritt die Baureste
und die Trmmerwlle von vermutlich zerfallenen Mauern sowie ihre Lage
zueinander skizziert, dann diese mit den Vermessungspunkten, die im vorigen
Jahr bereits aufgenommen worden waren, im Plan koordiniert. Nach einem ersten
berblick ergibt sich das Bild einer axialsymmetrischen Anlage, deren Mittelachse
eine groe O-W-Halle auf der Westseite, eine weitere O-W-Halle in der Mitte und
eine zu dieser hin geffnete schmalere N-S-Halle auf der O-Seite schneidet. Es
wurden zur Klrung einiger Fragen einige Sondagen angelegt. Diese Arbeiten
sollen im kommenden Jahr fortgesetzt werden. Es sollen an den Ecken der Anlage
Grabungen durchgefhrt werden, die weitere Aufschlsse ber die Therme geben
sollen (Abb. 1011).
4) Der antike Hafen (Abb. 12)
Auch in diesem Jahr fanden sowohl Arbeiten an Land wie auch unter Wasser
statt.
Der Survey an Land
Die im letzten Jahr begonnene Erstellung eines topographischen Planes des
antiken Hafens konnte fertig gestellt werden
10
. Darber hinaus wurden weitere
obertgig sichtbare Strukturen im Hafengebiet weiter aufgenommen und in einem
zweiten Schritt in den Plan integriert. Um eine relative Chronologie fr die Nutzung
des Hafens aufstellen und um eventuelle Funktionsbereiche ausmachen zu
knnen, wurden Oberchenfunde aufgelesen
11
. Im Folgenden wurden auch die
9 Die Arbeiten in diesem Bereich unterstanden der Verantwortung von Herrn Prof. Dr. Reinhard
Stupperich.
10 Die Arbeiten unterstanden der Leitung von Herrn S. Feuer, M.A.
11 Die Publikation fr den Hafen wird noch in diesem Jahr von Herrn S. Feuser vorgelegt
werden.
546
im Gebiet zahlreichen Sulen aus Granit aufgenommen, um Wege und eventuell
auch Platzanlagen anhand der Sulenstellungen und Fluchten nachweisen zu
knnen (Abb. 13).
Neben diesen Arbeiten wurden an einigen Stellen auch geophysikalische
Messungen durchgefhrt
12
. Diese Arbeiten sollten die Bebauungsstrukturen
im Umfeld des antiken Hafens sowie Merkmale des Hafenbeckens zu klren
versuchen helfen. Die endgltige Auswertung dieser Messungen steht noch aus.
Bislang kann lediglich gesagt werden, dass im Hafengebiet Hinweise auf eine
lokale Eisenverhttung existieren.
Die Unterwasserarbeiten
Im Vordergrund der diesjhrigen Arbeiten stand die Vermessung des kleinen
Wellenbrechers im Norden der Einfahrt zum Hafen
13
. Diese Anlage besteht aus
Spolien Granitsulen und Pastersteine aus Granit , die zum grten Teil
verstreut liegen. Lediglich 5 Sulen, die heute noch aus dem Wasser ragen, stehen
in situ. In einem ersten Schritt wurden die einzelnen Elemente des Wellenbrechers
nummeriert und im Anschluss eine Skizze angefertigt. Als Vorbereitung fr eine
Vermessung mit der Total Station, wurden Referenzpunkte gelegt, die ebenfalls
vermessen wurden. Dann folgte die Aufnahme der einzelnen Bauglieder, die im
Anschluss gezeichnet und dann in den Gesamtplan integriert wurden.
Nach Abschluss dieser Arbeiten galt es dann auch den groen Wellenbrecher
zu dokumentieren, was sich aber als eine fast unmglich Aufgabe herausstellte.
Die Ausmae dieser Anlage sind sehr weit (Abb. 14) und die starken Strmungen
verhinderten zumeist die Messungen. Es konnten lediglich die ueren Umrisse
dieser Anlage sowie einige Elemente nahe dem Strand dokumentiert werden. Auch
diese wurden dann dem Gesamtplan hinzugefgt. Whrend dieser Arbeiten wurde
auch eine Struktur, die parallel zum Strand nach Sden hin verluft, aufgenommen.
Sie ist an ihrer Oberche eben und scheint knstlich dort angelegt worden zu
sein. Unter der glatten Oberche sind Sulen und groe Blcke verbaut. Eine
Auswertung und Benennung dieses Befundes stehen noch aus.
Nach Abschluss der Arbeiten auf dem Feld wurde das gesamte Forum mit
einem Zaun umgeben, um das Areal besser schtzen zu knnen.
12 Die geophysikalischen Messungen haben Herr Dr. N. Blindow und sein Team durchgefhrt.
Ein ausfhrlicherer Bericht zu den Arbeiten wird in der Publikation zum Hafen erscheinen.
13 Die Unterwasserarbeiten standen unter der Verantwortung von S. Durda, M.A.
547
Abb. 1: Das Forum im Zentrum der Stadt/ehir merkezi Forum
Abb. 2: bersicht der Nordost Schnitte/Kuzeydou amalardan genel bir grn
548
Abb. 3: Weihinschrift in situ mit Schutzdach/In situ yazt
Abb. 4: Die Spolienmauer/Devirme malzeme
ieren duvar
549
Abb. 5: Architravblock mit Inschrift/Yaztl Aritrav blou
Abb. 6: O-W-Mauer und N-S-Mauer in den
Sdostschnitten/Gneydou amalardaki
duvarlar
550
A
b
b
.
7
:
D
i
e
W
i
e
d
e
r
a
u
f
g
e
r
i
c
h
t
e
t
e
W
e
s
t
w
a
n
d
d
e
r
K
r
y
p
t
o
p
o
r
t
i
c
u
s
/
K
r
y
p
t
o
p
o
r
t
i
c
u
s
u
n
b
a
t
d
u
v
a
r
551
Abb. 8: Der Bereich um die die Postamente/Kaideler etrafnda yaplan amalar
Abb. 9: Das nrdliche Rund der Exedra/Exedrann kuzey yuvarlak duvar
552
Abb. 10: Ein Turm innerhalb der Anlage/Hamama adn veren ve alanda yer alan kule
553
Abb. 11: Eine umgestrzte Sule und Mauerwerk im Sden der Therme/Hamann gneyinde
bulunan devrilmi bir stun ve duvar kalntlar
Abb. 12: Luftbild des antiken Hafengebiets/Antik liman blgesinden bir grn
554
Abb. 13: Sulen im antiken Hafengebiet/Antik limanda bulunan stunlar
Abb. 14: Luftbild der Wellenbrecher vor der Hafeneinfahrt/Antik limann giriinde yer alan dalga
kranlardan bir grn
555
Tralleis Antik kenti 2006 yl arkeolojik kaz ve restorasyon almalar Prof.
Dr. Abdullah Yaylal bakanlnda 03 Temmuz - 27 Kasm 2006 tarihlerinde
gerekletirilmitir
1
. 2006 yl Tralleis Antik kenti kazlar; Gymnasium, Konut Alan,
Vakf Zeytinlii ve Seramik Aknt Alannda yaplmtr.
1. GYMNASUM ALANI KAZI ALIMALARI
Serap YAYLALI
Nurettin ZTRK
zlem TTNCLER
Aydn ERN
Sedat AKKURNAZ
Tralleis antik kenti kazsnn, Gymnasium alanndaki almalar 10.07.2006-
06.11.2006 tarihlerinde yapld (Resim: 1). Kazlar durdurulduktan sonra kazlan
alanlarda koruma amal almalara devam edildi. Gymnasium yap kompleksinin
plann ortaya karma amacyla balanan kazlarda alann kuzey ve gneyindeki
yaplanma saptanmaya alld.
2006 YILI TRALLES ANTK KENT
KAZI VE RESTORASYON ALIMALARI
Abdullah YAYLALI*
* Prof. Dr. Abdullah YAYLALI, Adnan Menderes niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi, Arkeoloji
Blm, 09100 Kepez/AYDIN e-mail:ayaylali@adu.edu.tr
03-23 Temmuz 2007 tarihlerinde Aydn Mzesinden Arkeolog Handan zkan, 24 Temmuz-27
Kasm 2007 tarihlerinde Aphrodisias Mzesinden Arkeolog mer Altunta Bakanlk temsilcisi
olarak grev yapmlardr. Kendilerine zverili almalarndan dolay teekkr ederiz.
Kaz Heyeti: Do. Dr. S. Yaylal, Do. Dr. A. Saraolu, Yrd. Do. Dr. A. Civelek, Yrd. Do. Dr.
N. ztrk, Yrd. Do. Dr. M.K. ahin, Ara. Gr. Dr. . Ttncler, retim Grevlisi M. Ayda,
Ara. Gr. M. Krm, Ara. Gr. S. Akkurnaz, Ara. Gr. M. ekilmez, Ara. Gr. A. Ern,
Arkeolog H. Asena Kzlarslanolu. Ayrca Adnan Menderes niversitesi Arkeoloji Blmnden
24 renci Tralleis antik kenti kazsnda grev almtr.
556
D 0-100/G 0-100 Plan Karesi (izim: 1)
Gymnasiumdaki almalarmz iki deiik blgede gerekletirildi. Bu
blgelerden D 0-100/G 0-100 plan karesindeki alan Gymnasium yapsnn
gneyinde yer almaktadr. Dou-bat dorultusunda uzanan amada 157.83 m.
kot seviyesinde yer yer mermer kaplama paralarnn korunduu zemin seviyesine
ulald. D 0-100/G 0-100 plan karesindeki alan muhtemelen yapnn byk yan
salonlarndan birisidir. alma alannn gneyindeki 3.50X2.40 m. llerindeki
tayc payenin her iki tarafnda odacklar ortaya karld. Payenin dou
ksmndaki oda 3.80x1.95 m. llerindedir. Odann duvarlar zeminden 0.50 m.
ykseklie kadar sva ile kapl ve oday salondan ayran duvar da tula malzeme
kullanlarak rlmtr. Tayc payenin batsndaki dier oda ise 5.00x2.10 m.
llerindedir.
Gneydeki tayc payenin karsnda kuzeyde, 3.50x2.40 m. llerinde ikinci
bir tayc paye bulunmaktadr. Bu payenin batsnda kendisine bal dzgn
moloz talarla rlm duvar vardr. Bu duvar ile bat yan snrlayan duvar kede
yklmtr. Hemen bu payenin dousunda dzgn talarla rlm yarm bir kr
kemer vardr. Bu iki payenin arasnda, dou-bat dorultusunda uzanan alann
geni bir salon olduu dnlmektedir. Bu geni salonun zemini gneyindeki
odacklarda olduu gibi harla salamlatrlm ve ayrca zerine ince mermer
plkalar kaplanmtr. Sz konusu mermer kaplamalar yer yer korunmutur. Bu
mermer kaplamalarn yan sra az miktarda da olsa dank durumda renkli kk
mozaik paralar bulundu. Ele geirilen ok sayda tanmlanamayacak nitelikteki
mermer levha paralarnn olaslkla zemin ve duvar kaplama malzemesi olarak
kullanld belirlendi.
Salon olarak nitelediimiz meknn batsnda kark bir yaplanma sz
konusudur. Burada yaklak bir metre geniliinde gneybat kede bir geit
vardr. Batda bu geit tula duvarla snrldr. Burada tula kullanlarak rlen duvar
yaklak 0.45 m. lik batya doru bir girinti yapar. Duvarn bu ksmndaki sprgelik
yksekliindeki mermer kaplamann bir ksm in situ korunmutur. Bu durum
tula malzemeden yaplm duvarn yzeyinin mermer plkalarla kapl olduunu
kantlamaktadr. Salonunun batsndaki girintili duvarn kuzeyinde traverten blok ve
moloz ta malzeme kullanlarak yaplm bir sve duvar yer alr.
D 0-100/G 0-100 plan karesinde yaplan kaz almalar srasnda bol miktarda
mermer kaplama paras bulunmutur. Bu durum yapnn i yzeyinin tamamyla
mermer levhalarla kaplandn kantlamaktadr. Bu mermer kaplama levhalarnn
557
bazlarnda monogramlarn yer ald mermer paralar da bulunmutur. Salonun
i ksmnda ssleme amacyla kullanlm tayc zellii bulunmayan Korint
dzeninde plaster kaplama paralar ortaya karlmtr. Sprgelik ksmna ait
olan ince iilik gsteren mermer paralarnn bir ksm in situ, bir ksm da krk
paralar hlinde bulundu.
D 0-100/G 0-100 plan karesinde yer alan amada Roma Dnemine tarihlenen
seramik buluntular younluktadr. zellikle Ge Antik aa tarihlenen kseler; tek
kulplu silindirik gvdeli oinochoe ve lekythos benzeri kaplar, mutfak kaplar, terra
sigillata eserler salam ve krk paralar hlinde bulundu. Salam eserlerin tamam
gneydeki payenin batsnda bulunan 5.00x2.10 m. llerindeki odadan elde
edilmitir (Resim: 2). Kuzeydeki payenin batsnda kalan alanda bir mutfak kab
bulundu. Btn bir gvdeyi saran veya kabn sadece bir blmnde karlatmz
yatay yivler Ge Antik ada kullanlan seramiklerde ska karlatmz bir
bezeme tarzdr. Mermer ve seramik buluntularn yan sra az sayda serbest
eme teknii ile yaplm cam paralar ve kemik uvaldzlar bulundu.
D 0-100-200/K 0-100 Plan Karesi (izim: 2)
Gymnasium yapsnn kuzey ve orta blmlerindeki yaplanmay saptamak
amacyla yaptmz almalara 24.07.2006 tarihinden itibaren D 0-100-200/K
0-100 plan karesinde yer alan amada devam edildi. D 0-100-200/K 0-100 plan
karesi, Gymnasiumun girii ile ayn eksen zerindeki havuz blmnn kuzeyinde
yer almaktadr. Havuzun kuzeydou kesinde traverten bloklar kullanlarak
yaplm paye ile bu payenin kuzeyindeki dier tayc paye amann dou
snr olarak kabul edilmitir. almalara dou-bat dorultusundaki amada
156.19 m. kot seviyesinden balanm, 154.99 m. kot seviyesinde bulunan tula
demeye ulancaya kadar seviye inme almalarna devam edilmitir. Alannn
gneybatsnda mermer bloklar ve moloz talardan yaplm bir duvar ortaya
karld. Duvarn kuzeyinde, tamam almad iin ne amala kullanld henz
saptanamayan, devirme malzeme kullanlarak yaplm yarm daire eklinde iki
adet yap bulunmaktadr. Bu alannn batsndaki duvar ve yarm daire eklindeki
yaplarn nnde, alann zeminini oluturan tula taban demeleri yer almaktadr.
Taban tulalar 0.36x0.30 m. llerindedir ve 0.05 m. kalnla sahiptir. Tula
taban demelerin zerinde yaklak olarak 0.10 m. kalnlnda bir yangn
tabakas tespit edildi.
558
Amann dou snrn oluturan tayc traverten payelerin arasnda antsal
bir giri vardr. Stunlarn yerletirilecei mermer dzlemlerin bir ksm hl
yerindedir. Kaz almalar srasnda bulunan on stun balklar muhtemelen bu
girite kullanlmtr. Amann kuzeydousundaki payeye bitiik olarak yaplm bir
Bizans kullanm tespit edildi. ki mermer mimar para devirme malzeme olarak
kullanlp, U eklinde bir alan yaratlmtr. Bu alann ii taban tulayla delidir.
Gymnasium yapsnn kuzey blmndeki yaplanmay ortaya karmak
iin almalar, alann kuzey blmne kaydrld. D 0-100-200/K 0-100 plan
karesindeki amay kuzey ynnden snrlayan dolgu toprak alnarak, alan kuzey
ve dou ynlerinden snrlayan duvarlara ulald. Alann kuzeyinde daha nceden
D 0-100/G 0-100 plan karesinde yer alan amada bulunan kk odacklarn
bir benzeri ortaya karld. Odacklardan douda yer alan 5.30x2.02 m. batda
yer alan ise 5.30x1.95 m. llerindedir. Bu iki odack birbirinden 2.40x2.30
m. lsndeki travertenden yaplm bir paye ile ayrlmaktadr. Yapnn kuzey
duvarna bitiik oluturulan bu odacklarn zemini tula demelidir. Duvarlar
zeminden 0.5 m. ykseklie kadar svaldr. Oday salondan ayran duvarn
ykseklii yaklak 0.5 m. dir ve tula malzeme kullanlarak yaplmtr. D 0-100-
200/K 0-100 plan karesinde yer alan ve salon olarak kullanld dnlen alann
zemininde yer yer mermer kaplama paralar 155.20 m. kot seviyesinde salam
olarak bulunmutur.
Amann kuzeyinde yer alan salon ksmnn dou duvarlar ortaya karld.
Dzgn yass talarla rlm bir kr kemer ve bunun etrafnda moloz talar
kullanlarak rlm duvar rgs ile yapnn duvarlarnn salamlatrlmas
amalanm olmaldr. Moloz talarn nnde tula malzeme kullanlarak
rlm ikinci bir duvar rgs bulunmaktadr. Bunun da nnde muhtemelen
mermer kaplamalar bulunmaktayd. Alannn kuzeydousundaki tayc payenin
kuzeybatsnda ge dnemde kullanlm bir ocak tespit edildi. Tuladan yaplm
bu ocan etrafnda bol miktarda seramik paralarna rastland.
D 0-100-200/K 0-100 plan karesinde bulunan alan ile Gymnasiumun
kuzeydousunda yer alan latrina bat d duvar arasnda farkl bir yaplanma
saptand. Alan kuzey ynnde snrlayan duvarn nne kadar farkl seviyeler
hlinde tula sandukalar, ilevi bilinmeyen yarm daire eklinde bir yap ve
taban tulas demeler kullanlarak oluturulmu bir giri ortaya karld. Farkl
byklklerde 6 adet tula sanduka saptand. Bu tula sandukalarn i ksmlarnda
krk paralar hlinde seramikler bulundu. Tula odacklar yapnn ge dnem
kullanm ile ilikili olmaldr.
559
D 0-100-200/K 0-100 plan karesinde yaplan kaz almalar srasnda tpk
D 0-100/G 0-100 plan karesindeki alanda olduu gibi bol miktarda mermer
kaplama paralar bulundu. Kaplama paralarnn byk ounluu bezemesizdir.
zerinde Greke monogramlarn yer ald kaplama paralarndan az sayda ele
geirildi. Tula taban demesinin hemen batsnda Korint stun bal bulundu
(Resim: 3). Alann kuzeydousundaki tayc payenin hemen yannda zemin ta
olarak tekrar kullanlm bir Greke yazt paras ortaya karld. Yaz karakterine
bakldnda . S. I. yzyla tarihlenebilen bu yaztn, bir Roma imparatorunun
Tralleise yazd mektubun karar ksm olduu anlald. eitli muayet haklar
okunan yaztn boyutunun 1.80 m. olduu belirlendi. Bu yaztn bir dier kk
paras alann gneydousunda bulundu. Ayrca yekpare stuna ait paralar,
plaster kaplama paralar ortaya karld.
D 0-100-200/K 0-100 plan karesinde yer alan amada Ge Roma Dnemine
tarihlenen seramik buluntular younluktadr. Bu dnemde kullanlm olan eitli
kap formlarna ait seramikler krk paralar hlinde ele geirildi. Buna karlk
ok az sayda Bizans Dnemine tarihlenen srl seramik paralar da bulundu.
Kuzeydouda yer alan tayc payenin yanndaki ge dnem yapsnn giriinde
dank olarak mozaik paralarna rastland.
Latrina
Gymnasiumun kuzeydousundaki yaplanmay saptamak amacyla yaplan
kaz almalar sonucunda Gymnasiumun latrinas ortaya karld (Resim:
4). Dou-bat ynnde ina edilen latrinann dousunda havuz ksm, kuzey,
gney ve batsnda ise tuvalet ihtiyacnn giderildii blmler bulunmaktadr.
Latrinann dousunda merkezde havuz blm yer almaktadr. Havuzun her iki
yannda latrinaya girilerin saland blmler bulunmaktadr. Latrinann kuzey
girii antik caddeye gney girii ise gymnasium yapsnn iine almaktadr.
Havuzun d cephe duvarlarnda kelerde tayc zellii bulunan traverten
bloklar kullanlmtr. Traverten bloklarn i ksmlar ise moloz talarn rlmesi
sonucunda oluturulmutur. Duvarlarda mermer kaplama plkalar kullanlm
olmaldr. 2.30x5.50 m. llerindeki havuzun ii 0.02 m. kalnlnda sva ile
kapldr. Tula malzeme kullanlarak yaplm havuz duvarlar yaklak olarak
0.80 m. ykseklie sahiptir ve zerleri svaldr. Havuzun bat duvar daha ge
dnemde devirme malzemeler kullanlarak yeniden rlmtr. Havuzun kuzey
ve gneyinde bulunan traverten bloklardan ikisi su knklerinin gemesine olanak
560
salayacak ekilde almtr. Knklerin eimi dikkate alnacak olursa alana su
sevkiyat kuzeydoudan yaplmaktadr. Havuz blmnn kazsnda bol miktarda
krk paralar hlinde plasterler bulundu. Havuzun, latrinann oturma yerlerine
bakan cephesi plaster paralar ile sslenmi olmalyd.
Latrinann oturma yerlerinin yer ald alan 2.0.15x15 m. llerindedir. Bilinen
tuvalet lleriyle oranlandnda bu tuvaletin yaklak 50 kiilik olabilecei
dnlmektedir. Havuzun yapya bakan blmnn nnde seki ksm
bulunmaktadr. Sekinin duvarla birletii ksmn bir yerinde mermer kaplama
paras korunmutur. Bu, yapnn mermer plkalarla kaplandn kantlamaktadr.
Latrinann kuzeydou kesinde sekili bir alan bulundu. Har malzemenin zerine
mermer plkalarn yerletirilmesi sonucunda oluturulmu bu blm temiz su
kanalnn olduu blme kadar devam etmektedir.
Yapnn duvarlar dzgn moloz talarla zenle rlmtr. Latrinann gney
ve dou duvarlar kuzey duvarna oranla daha salamdr. Duvarlarda zellikle
ke blmlerinde kr kemerler kullanlarak duvar rgsnn daha salam
olmas salanmtr. Latrinann kuzey, gney ve batsnda tuvalet ihtiyacnn
giderildii alanlar bulunmaktadr. Eit aralklarla duvar ilerine yerletirilmi
mermer konsollarn zerinde, tuvalet ihtiyacnn oturularak giderilmesini salayan
delikli mermer plka paralarnn yer ald dnlmektedir. Fakat bu mermer
plka paralar bulunamamtr. Duvar diplerinde oturma yerlerinin altnda tuvalet
atklarnn yap dna atlmasn salayan kanalizasyon kanallar bulunmaktadr.
Bu oturma yerlerinin hemen nnde mermerden yaplm temiz su kanallar yer
alr. Knklerle gelen temiz sular tuvaletlerde oturan kiilerin nnde yer alan
mermer kanallardan gemekte, tuvaleti kullanan kiiler temizlik ihtiyalarn bu
suyu kullanarak salamaktayd.
Latrinann gneybatsnda in situ ortaya karlan mermer zemin zerine
yerletirilmi Attik-on tarzdaki stun kaidesi yapnn oturma yerlerinin zerinin
revakla kapatldn kantlamaktadr. Yapnn kuzeybatsnda Gymnasiuma alan
nc bir giri ksm yer almaktadr.
Latrinann kire harl zemini 155.22 m. kot seviyesindedir. Zeminin zerinde
mermer veya tula taban demelerinin yerletirilmesi iin oluturulmu harl
alanlar yer almaktadr. Latrinann gney d duvarnn nnde ge dnem
yaplanmas tespit edildi. Temiz su kanallarndan biri yerinden sklerek burada
devirme malzeme olarak tekrar kullanlmtr. Yapnn gneydousunda yer alan
giriin evresinde de ge dnem kullanmn kantlayan buluntulara rastland.
561
Latrinann gney d duvarnn evresinin almas srasnda 0.18 m.
yksekliinde beyaz mermerden yaplm, .S. 1. yzyla tarihlenen bir heykelcik
ve yine ayn yerde beyaz mermerden yaplm, belden alt salam .S. 2. yzyla
tarihlenen heykel paras bulundu (Resim: 5). Latrinann iinde yapnn kaplama
malzemesi olarak kullanlm mermer plka paralar dank vaziyette ele
geirildi. Havuzun cephe sslemesinde kullanld dnlen plaster paralar
krk paralar hlinde bulundu. Ayrca yapnn revakl ksmlarn tad dnlen
ante balklar ile stun paralar ortaya karld.
Latrinann dousunda yer alan sekinin hemen yannda Bizans mparatoru
Maurice Tiberius (582-602) Dnemine tarihlenen Konstantinopolis darp iki adet
altn sikke bulundu. Latrina ve evresinde Roma Dnemine tarihlenen seramik
buluntular younluktadr. zellikle Ge Roma Dnemine tarihlenen kandil
paralar, kseler, lekythos benzeri kap formlar, terra sigillatalar krk paralar
hlinde bulundu. Az miktarda Erken Bizans Dnemine tarihlenen srl seramik
paralar vardr. Latrinann dou d duvarnn evresinde youn bir ekilde
cam paralar bulunmutur. Bu ksmn ge dnemde ilik olarak kullanld
dnlmektedir. Latrinann evresinde ve ierisinde youn bir ekilde hayvan
kemiklerine rastland.
2. KONUT ALANI KAZI ALIMALARI (izim:3)
Asl SARAOLU
Murat EKLMEZ
Tralleis antik kentinde farkl alanlarda yaplan almalardan birisi, konut alan
olarak adlandrlan blmde gerekletirildi. Byk bir yap kompleksi ile balantl
olan alandaki kazlara ncelikle kuzey-gney dorultusunda bir 5x5 m. lik ama
ile baland, daha sonra amann gneyine doru geniletildi (izim: 3). Yaklak
146.59 kotundan balayan seviye indirme almalarnda byk ounluu Roma
Dnemine ait seramik ve sikke buluntular ile youn biimde Roma Dnemine
ait kulp, kaide, az ve gvde paralar ele geirildi. Ayrca bu seviyenin biraz
altnda toprak iinde akl talarnda bir art grld. Bu alanda zeri har ile
kapl 2.02 m. uzunluunda, 0.64 m. yksekliinde, 0.47 m. geniliinde bir duvar
ortaya karld ve duvarn bir blmnn dou kesit ierisine doru devam ettii
belirlendi.
562
alma alannda dou-bat dorultulu knkler tespit edilirken, bat tarafta
ii kaba talarla rlm, olaslkla atk su deposu olarak kullanlm ve ii sval
olmayan bir kuyu (1 No.lu kuyu) ortaya karld (izim: 3). Yine kuyunun batsnda,
yanndaki apsisli yap ile balantl, zeri dikdrtgen biimli tulalar ile kapl zemin
demesi belirlendi. Amann kuzey-dou kenarnda Hellenistik Dneme ait
kabartmal seramik paralar ve ok sayda Roma Dnemine ait krk terra sigillata
ile salam ya da krk kandillere rastland.
Amann kuzeydou kesinde yaplan almalarda 145.67 m. kotunda,
yaklak 0.08 m. kalnlnda harla kapl bir tabakaya, amann gney kesinde
ise korunabilenleri 0.33x0.16 m. llerinde tula zemin paralar ve har
kalntlarna rastland. Ayn zamanda bu seviyede Hellenistik Dneme ait laginos
paralar ile zellikle amann kuzey tarafnda pimi toprak kseler ele geirildi.
Geni azl, ie ekik, ince dudakl, haf d bkey ve kaideye doru daralan
gvdeli, yuvarlak kaideli bu kseler, Hellenistik Dnem zelliklerini yanstmaktadr.
Hellenistik Dnemden Bizans Dnemine kadar farkl kronolojiye ait malzemenin,
ayn alanda youn biimde karmza kmas, bu alanndaki topran dolgu toprak
olabileceini akla getirmektedir.
Amann kuzeydousunda devam eden almalarda, harla kark moloz ta
ve tula paralarna ok youn rastland. Moloz ta ve tula paralar arasnda ise
kabartmal Hellenistik kse paralar, Roma Dnemine ait terra sigillata paralar
ve terra cotta grinler, bulundu. Sadece ba ksmlar korunan bu terra kotta
kadn grinlerinden ilki amann dou tarafnda, ba hafe saa dnk dieri
ise amann gneydou kesinde ele geti. Salar iri dalgalar hlinde yana taral
ve arkada topuz yaplm grinn yz kk ve ince hatldr. Amann batsnda
ele geirilen buluntulardan bir dieri de sadece gbekten alt korunmu terra
cotta bir Eros betimlemesidir. Stil olarak Hellenistik Dnem zelliklerini yanstan
Erosun st gvdesi, kollar ve sol bacann alt krktr. Bu rnekler dnda konut
alannda yaplan almalarda amann deiik yerlerinde, ok sayda terra cotta
grin parasna daha rastland. Amada seviye indirme almalar dnda, atk
su kuyusunda da almalara devam edildi ve kuyu iindeki topran olduka
nemli ve koyu renkli olduu grld. Kuyudaki zemine ulama almalarnda ise
sadece krk seramik paralarna rastland.
Bu alanda almalar tamamlandktan sonra, 16.50x11 m. llerinde yeni bir
amayla kazya devam edildi (Resim: 6). ncelikle temizlik almalar yaplan bu
alanda zeminden aaya yaklak 0.05 m. inildiinde bir Bizans sikkesi ile yine
Bizans Dnemine ait seramik paralar ele geirildi. Amann kuzey tarafndaki
563
odalardan ilki dikdrtgen (1 No.lu oda), dier ikisi ise yaklak kare llerindedir
(2-3 No.lu odalar). Bu oda iinde yaplan almalarda, gney ve dou duvar
tarafnda, zemine dklm krem ve krmz renkli sva kalntlarna rastlanmas,
batdaki dikdrtgen biimli odann duvarlarnn renkli sva ile kapl olduunu
gstermektedir. Yine oda iinde zemin seviyesinde bol miktarda dknt kiremit
paralar ile ounluu ge Roma Dnemine ait seramik paralar ve ounluu
Bizans Dnemine ait sikkeler ele geirildi. Yzeyden 0.90 m. derinlie inildiinde
topran rengi ve genel grntsnde bir deiim meydana geldii gzlendi.
Dikdrtgen biimli ve dierlerine gre daha byk bu oda iinde zemine
ulaldktan sonra, hemen ona bitiik ancak boyut olarak daha kk ve kare planl
dier odada almalara baland (2 No.lu oda). 1 No.lu oda ile yaklak benzer bir
duvar iiliine sahip bu oda iinde de ounluu Roma ve Bizans Dnemlerine
ait krk seramik paralar bulunsa da, 1 No.lu odadan farkl olarak boyal sva
kalntsna rastlanmad. Bu alanda yaplan almalarda dierleri ile yaklak
benzer yapda zemine dklm kiremit ve krk seramik paralar ile yzeyden
yaklak 1.10-1.20 m. derinlikte 2 adet bronz Roma sikkesi ele geirildi. lerleyen
almalarla 2 No.lu odann hemen bitiiinde yeni bir odaya daha ulald (3
No.lu oda). Oda iinde yaplan kazlarda 3 No.lu odann kuzey-gney ynndeki
duvarna paralel, zeri harla rtl 1.30 m. uzunluunda, 0.63 m. geniliinde
ikinci bir duvara daha ulald.
Birbirine bitiik bu odada zemin seviyesine ulaldktan sonra, almalar
amann gneyindeki geni alana doru kaydrld. ncelikle 3 No.lu odann
iinden gneye doru genileyerek devam eden duvar takip edildi. Bu duvarn
kenarlarnda youn har kalntlar ve Roma Dnemine ait seramik paralar,
145.67 m. kotunda ise dou-bat dorultusunda devam eden ve olaslkla bat
alandaki yerleim meknlarna temiz su datmak amacyla kullanlm su knkleri
tespit edildi. Ele geirilen buluntular ve balantl olduu yaplarn duvar iilikleri,
byk lde korunmu bu su knklerinin olaslkla Ge Roma Erken Bizans
Dnemine ait olduunu gstermektedir.
Ayrca amann gneyine doru devam eden almalarda, 145.47 m. kotunda
Bizans Dnemine ait bir sikke ele geirildi. Bu seviyede kk buluntular dnda
yer yer korunmu, baz blmlerde ise ok youn biimde tahribat grm tula
tabana rastland. Amann gneydou tarafnda yeni bir duvar kalnts, amann
gneydou snrnda ise kesite paralel yeni bir knk sras daha bulunurken,
amann kuzeyindeki alanda yeni bir knk sras daha ele geirildi. Tm knklerin
iki kenarnn, salamlatrma iin tulalarla desteklendii grlmekle birlikte, bu
564
tula sralarn anma nedeniyle byk lde yok olduu, batya doru devam
eden knk hattnn daha sonra farkl alanlara yayld ve bylece tm meknn
su ihtiyacn karlad anlald. Yine bu blmde yaplan almalarda doudan
balayp batya doru devam eden, taban ve yan kenarlar dzgn tula kiremitlerle
evrili bir kanal ortaya karld (Resim: 7). Kanaln etrafnda ve zerinde yaplan
almalar sonrasnda, onun 1 No.lu amadaki ii kaba talarla rl, svasz
kuyuyla (1 No.lu kuyu) balantl olduu ve kanaln dousundaki akln sonraki
bir dnemde tula ile rlerek kapatldn gsterdi. Yaplan almalar doudan
gelip batya doru devam eden kanaln, olaslkla atk su deposu ya da kanalizasyon
olarak kullanlan kuyuyla balantl olduunu, ancak ge dnemde bu kanaln
balang noktasnn kapatlarak ilevsiz hle getirildiini ortaya koymaktadr
(izim. 3). Ayrca kanaln stnn korunakl biimde kapatlmayp sadece kaba
ta ve tula paralar ile gelii gzel rlmesi, iine akt kuyunun temiz su vb.
depolamada kullanlmadna iaret etmektedir. Kanaln gney paralelinde 1 No.lu
kuyuya yaklak 6. 25 m. uzaklkta, kuzey ve bat d kenarlar kaba talarla rl
bir duvarla evrilmi, ii svasz bir kuyu daha ortaya karld (2 No.lu kuyu)
Devam eden almalarda, bu alanda dou-bat dorultusunda ve ona bitiik
kuzey-gney dorultusunda yeni duvarlar daha ortaya karld. Kuzey-gney
dorultusundaki duvarn batsnda yaplan almalarda bir bronz obje ve bir
blm korunabilmi bir kuma paras ele geirildi. Ayrca bu alanda seramik
ve bronz objeler ile terra kotta ba, kol, bacak gibi insan vcudu uzuvlarna
rastland. Yaklak 145.33 m. kotunda, amann ortasnda knk sistemine ait
yeni balantlar ortaya karld. Topran farkl bir grnm kazand bu alanda
yaplan almalarda tula, sva ve seramik buluntular dnda, ok sayda arlk
ve kandil paralar bulundu (Resim: 8). Ayrca laginos paralar ve zeri insan ve
bitkisel bezeklerle ssl Hellenistik Dnem megara kse paralar ele geirildi. Bu
alanda ele geirilen dier nemli buluntu i ksm gr ve bitkisel bezeklerle ssl
iki yan ve alt kenar krk bir megara kalp parasdr. Korunan ksmndan byk,
normalin stnde bir boyuta sahip olduu anlalan kalp parasnn 3 bezeme
kua bulunduu grlmektedir (Resim: 9).
Yine amann gneydou ve gneybat kesinde olaslkla depolama
amal kullanlan adet byk pithos krk olarak ele geirilmitir. Bu pithoslarn
benzerlerine ilk amann gneybat kesinde de rastland. Birbirine yaklak 5 m.
mesafedeki bu pithoslarn knklerle ayn seviyede ele geirilmesi, ayn dnemde
kullanldklarna iaret etmektedir. Olduka geni hacimli bu depolama kaplarnn
salam biimde yere oturmalar iin altlarna geni kntlar yaplm ve bylece
565
dengeleri salanmtr. Pithoslarn ilerinde depolanan malzemenin trne iaret
edecek herhangi bir bulguya rastlanmad.
Bu alanda yaplan almalarda kplerin hemen altnda bir mermer kaide
onun hemen altnda da keleri aslan kabartmas eklinde, dier ksmlar bitkisel
bezeme ile ssl bir ante bal ortaya karld. Ante balnn altnda yumurta-
kyma bezemesi vardr. Ante bal bezeme ve stil ynnden Roma Dnemi
zelliklerini yanstmaktadr. Olaslkla da baka bir alandan getirilerek devirme
malzeme olarak bu yapda kullanlmtr. Ayrca pithoslarn hemen altndan
kmas belki de onlara alttan destek vermek iin kullanldklarn gstermektedir. 5
No.lu amada kaide, ante bal ve pithoslarn bulunduu alanda ayrca mermer
bir rten ile, amann kuzeyindeki meknda yaplan almalarda Hellenistik
Dneme ait kseler ve salam kandil paralar ele geirildi.
Dou-bat dorultusunda devam eden duvarnn kuzeyinde Hellenistik Dneme
ait terrakotta bir kadn ba ve ayn alann gneyinde Roma Dnemine ait seramik
paralar ele geirildi. Amann gneyinde ve kuzeyinde birbirini takip eden
knklere rastland. Amann gney tarafnda yaplan almalar ise duvarlarn bu
alanda da younlaarak devam ettiini gstermektedir. Amann ortasnda yer
alan kanaln evresinde olaslkla dolgu toprakla tanm Hellenistik Dneme
ait kap paralar ve Roma Dnemine ait terra sigillata paralarna bulundu. Bu
alanda Hellenistik, Roma ve Bizans Dnemine ait buluntularn bir arada bulunmas
nedeniyle dzgn bir kronolojik sralama takip edilemedi.
lerleyen tarihlerde amann kuzeyinde ve gneyinde almalara devam
edildi ve amann gneyindeki duvarlarn farkl meknlara ait olduu belirlendi.
Amann ortasnda, dou-bat ynnde devam eden duvarla balantl, etraf kaba
dikdrtgen biimli talarla evrili 2 No.lu kuyuya yaklak 4. 70 m. mesafede yeni
bir kuyu ortaya karld (3 No.lu kuyu) (izim: 3). zerinde har izlerine rastlanan
kuyunun ii daha nceden karlan kuyudan farkl biimde sval olup olaslkla
temiz su depolamak amacyla kullanlmtr. Kuyu iinde yaplan almalarda ta,
tula, moloz ve har paralarna ulald. Ayrca kuyunun azndan yaklak 1.43
m. derinlikte, Roma Dnemine ait, yivli krk bir stun ve dip ksmnda mermerden
yaplm boyundan alt krk bir kadn ba bulundu. Beyaz ince gzenekli
mermerden yaplm kadnn ba, yz hatlar ve salarnn byk lde and
gzlendi. Korunan ksmndan salarn ortadan ayrld ve iki yana kulaklar rter
biimde tarand grlen kadnn, boynu ince ve uzun yapdadr. Genel yaps
ve stil zellikleri de Roma Dnemine olaslkla da .S. 2. yzyl ortalarna iaret
etmektedir. Kuyunun batsnda yaplan almalarda ise hemen kuzeyindeki
566
daha nce bahsettiimiz su kanalyla balantl tabana skm hartan yaplm
kanalizasyon sistemine rastland.
Yine amann dou kenarnda, temiz su kuyusunun 3. 60 m. gerisinde yeni bir
kuyu (4 No.lu kuyu) daha ortaya karld (izim: 3). Bu kuyu ta rg sistemiyle
1 No.lu kuyu ile benzerlik gstermektedir. Her ikisinin de etraf kaba talarla
rlmekle birlikte, 4 No.lu kuyu iinden kan toprak dierlerinden farkl biimde
yeilimsi renktedir. Yukardan aaya doru genileyen ve ii svasz bu kuyunun,
1 ve 2 No.lu kuyular gibi olaslkla kanalizasyon ya da atk su depolamak iin
kullanld anlalmaktadr. Az ksm 0.60 m. geniliindeki kuyunun azndan
biraz aada, ift kulplu, oval gvdesi yivlerle ssl ve olduka salam yapda
ge Roma Dnemi zelliklerini yanstan kk bir testicik ele geirildi. Ayrca kuyu
iinde yaplan almalarda, kk moloz talar, ok sayda terra kotta insan ve
hayvan grinleri ile, terra sigillata paralar ele geirildi.
Konut alannda kaz almalar sonlandrldktan sonra, onarm ve
salamlatrma almalarna baland. ncelikle yklma tehlikesi bulunan
duvarlar olmak zere tm alanlarda onarm ilemi yapld.
VAKIF ZEYTNL
Aynur CVELEK
Tralleis, 2006 kaz sezonunda amacmz, daha nce alma yaplmam
olan yama ksmlarnda yerleimin devamn gsterecek kantlar saptamakt.
Bu nedenle, Tralleisin batsndaki yamacn dzlnde, Vakf Zeytinlii olarak
adlandrlan alanda, 7.7.2006 tarihinde 3x3 m. lik bir ama yaplarak, kaz
almalarna balanmtr (Resim: 10). Yzeyden yaklak -0.10 m. derinlikten bir
adet Ge Roma Dnemine ait salam bir kandil, bir adet zeri anm, olaslkla
Ge Roma Dnemine ait bronz sikke, bir adet pimi toprak arlk ve yaklak
1x1 boyutlarnda ak yeil, ak sar ve beyaz renklerde mozaik paralar ele
geirilmitir. -0.65 m. de rastlanan bol miktarda krk at kiremidi, taban tulas,
Ge Roma Dnemine ait seramikler ve pimi topraktan yaplm su knklerinin
-1.05 m. ye dek devam ettii gzlenmi; bunlarn yan sra seramik, cam ve demir
cruar, krk ince tabakalar halinde cam paralar grlmtr. -1.15-1.30 m.
de ok miktarda krk pimi toprak at kiremidi, Roma Dnemine ait seramikler,
kk kemik paralar ve deniz kabuklar ile kuzeydou kenarna yakn yerde
bir adet bronz halka kpe ele geirilmi; -1.70-1.85 m. de ok sayda krk at
kiremidi paras, taban tulas, amphora kulplar, ok anm bir adet arlk ve
567
Roma Dnemine ait testi dipleri grlmeye devam etmi ve az sayda terra sigillata
paralar ve bol dere kumu, kire ta ile karlalmtr. -2.05-2.15 m. de seramik
paralarnn azald belirlenmitir. -2.50 m. de amann gney kenarndan bir adet
terra cotta kadn grininin bir blm ile gneybat kenarnda kemik sa tokasna
rastlanmtr. G 100- B 400/30 plan karede yaplan amadaki kaz almas, hibir
buluntuya rastlanmamasndan dolay braklmtr. Buluntular genel olarak .S.1-
4. yzyllara tarihlenmektedir. ok geni bir zaman dilimine yaylan ev kullanmna
ynelik bu malzemelerin eitlilii ve kazlan alann, yama dzlne yaylm
olmas, 1972 ylndaki sel ile aa akm olabileceini dndrmtr.
SERAMK ATLYES AKINTI TOPRAI
2006 yaz sezonunda Tralleis antik kentinin eitli yerlerinde yaplan yzey
aratrmalarndan sonra, gneybat yamacnda, yer yer km toprak alanlar
arasnda kalan blmlerdeki kesitler incelenmi ve zellikle bir kesitte youn olarak
sigillatalarn olduu grlmtr. Tabakalanmann yaps incelendiinde, yamacn
stndeki dzlkten, sel ya da deprem dolaysyla, tek seferde aa doru kayd
anlalmtr. Bu alandaki terra sigillatalarn incelenmesi amacyla, yamacn kuzey
kenarnda G 0-100/ B 300-200 plan karesinde, 2.50x 2.50 m. lik ama yaplm
ve malzemelerin ok youn gelmesinden dolay, bu amadaki almalar bir hafta
srdrlmtr (Resim: 11). Youn olarak tama yakn ve krk terra sigillata kse,
bardak paralar, tabak paralar, minyatr kseler, ksecikler, drt adet tam
amphorann yan sra, Roma Dnemine tarihlenen kandiller ve kandil kalplar
ile terra cotta grinler ve kalp paralar ele geirilmitir. Btn bu malzemeler,
Roma Dneminde aktif olan bir atlye veya atlyelere ait grnmektedir. Bat
yamacnda yaplan genel aratrmada, yamacn tmnn yukardan aa akan
malzemelerden olutuu gzlenmitir.
Antik yazar Plinius ve gezginlerin de belirttii gibi, mlekilik burada her
zaman nemli olmutur. Tralleisin nemli bir terra sigillata retim merkezi olduu
bilinmektedir. Fakat, bugne dek Tralleis ile ilgili, bu konuda ok az alma
yaplmtr. Tralleisin seramik retiminde nl olduundan Yal Plinius sz
eder ve gnmzde yaplan kazlarda ortaya karlan malzemelerin eitlilii ve
miktar gz nne alndnda, Hellenistik ve Roma Dnemlerinde seramik retim
merkezi olduu rahatlkla sylenebilir. .. 2. yzyln ortalarndan balayarak,
kaliteli terra sigillatalarn retildii grlmtr. Tiberius Dneminden itibaren
.S.1. yzyln sonuna dek Ephesos ile birlikte Dou Sigillata B retim merkezi
568
olarak gsterilir. .S.ge 2. yzylda da yapmna devam edilen DSB retimleri,
genellikle turuncu-kahve renkte kil ve ayn renkte boyaya sahiptir. Kilin, Mesogis
yamalarnda, Maiandros ve Hermos rmak vadilerinde bolca bulunmas, seramik
sanayiin bu blgede her zaman canl kalmasn salamtr.
Yaplan kaz almalar ve ilerideki yaynlar, varl bilinen fakat elimizde
yeterli bilginin olmad, terra sigillata retiminde nemli retim merkezlerinden
biri olarak kabul edilen Tralleis ile ilgili bilgilere yenilerini ekleyecektir.
2006 yaz sezonunda Tralleisin yamalarnda yapm olduumuz kazlar
sonucunda, daha nce III. derece arkeolojik sit kapsamnda olan bu alanlar, Aydn
Kltr ve Tabiat Varlklarn Koruma Kurulunun kararyla, I. derece arkeolojik sit
kapsamna alnmtr.
569
izim: 1
izim: 2
570
izim: 3
Resim: 1
571
Resim: 3
Resim: 2
572
Resim: 4
Resim: 5
573
Resim: 7
Resim: 6
574
Resim: 8
Resim: 9
575
Resim: 10
Resim: 11
576
R
e
s
i
m
:
1
2
577
DEERL BLM ADAMI
Genel Mdrlmzce her yl dzenlenen Uluslararas Kaz, Aratrma ve Arkeometri
Sempozyumunda sunduunuz bildiriler, bu yl da kitap olarak baslacaktr.
Gndereceiniz bildiri metinlerinin aada belirtilen kurallara uygun olmas, kitaplarn
zamannda basm ve kaliteli bir yayn hazrlanmas asndan nem tamaktadr.
Yayn Kurallar:
1. Yazlarn A4 kada, 13x19 cmlik bir alan iinde 10 puntoda, baln 14 punto ile
tirelemeye dikkat edilerek, Arial ya da Times fontu ile 10 sayfa yazlmas
2. Dipnot numaralarnn metin iinde belirtilerek sayfalarn alt ksmna 8 punto ile
yazlmas,
3. Dipnot ve kaynakada kitap ve dergi isimlerinin italik yazlmas,
4. izim ve fotoraarn toplam adedinin 15 olmas, CDye JPG veya TIFF olarak 300
pixel/inch, renk modlarnn CMYK veya Grayscale olarak kaydedilmesi, kesinlikle
word sayfas olarak dzenlenmemesi,
5. Haritalara (Harita: .....), izimlere (izim: .....), Resimlere (Resim: .....), olarak alt
yaz yazlmas ve kesinlikle levha sisteminin kullanlmamas,
6. Mutlaka isim, unvan ve yazma adresinin yazlmas,
7. CDye kaydedilmi metnin mutlaka metin ktsnn da gnderilmesi ve kt ile CD
kaydnn uyumlu olmas (aksi halde CD kayd esas alnacaktr),
8. Bildirilerin sempozyum esnasnda ya da en ge 1 Austos tarihine kadar
Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrl
Aratrmalar ve Yayn ubesi Mdrl
II. Meclis Binas
Ulus/Ankara
adresine gnderilmesi gerekmektedir.
Yayn kurallarna uymayan veya ge gelen bildtiriler kesinlikle yaynlanmayacak ve ifade
edilmeyecektir.
Not: Kaz, Aratrma ve Arkeometri Sonular Toplants kitaplarnn taramalarna
Bakanlmz www.kultur.gov.tr adresinden ulalmas mmkndr.
Bilgilerinizi rica eder, almalarnzda baarlar dileriz.
578
DEAR COLLEAGUES
The reports which you will submit during the International Symposium of Excavations,
Surveys and Archaeometry will be published as usual.
In order to receive a qualitative print and to complete the publication on time, we kindly
request you to send the texts of your reports within the context of form mentioned below:
1- The writings to be on A4 paper, not exceeding the writing space of 13.5x19 cm, with
Arial or Times font in 10pts. Kindly pay attention to using dashes (-) when necessary in
the text, and the text to be maximum 10 pages
* The title to be written in 14 pts, bold,
* Footnotes to be written below the text, with their numbers indicated within the text,
in 8 pts at the page where it is mentioned,
* At the footnotes and the bibliography, the names of the books and the periodicals
to be written in Italic character.
2- The total number of the drawings and the pictures to be at most 15. If it is possible, you
are requested to scan the photographs and to save on CD as JPG on a separate le
out of the text with 300 pixel/inch; colour of mods of these photographs must be CMYK
or Grayscale; photographs to be taken by digital camera,
3- Please write (drawing) for the drawings (g.) for the gures, pictures, and (map) for the
maps as subtitle and please do not use table system.
4- Kindly write your name, title and communication address on the papers.
5- Please send the print out of the text that together with loading the text on a (new)
diskette or CD.
6- The print out of the text you will send and the text in the diskette or CD, should be
compatible, (or else the text in the diskette/CD will be accepted) with each other.
Kindly give your texts during the symposium or send until August 1, to the below address:
Kltr Varlklar ve Mzeler Genel Mdrl, Aratrmalar ve Yayn ubesi Mdrl, II.
Meclis Binas Ulus/Ankara
The reports which doesnot follow the rules or is sent late, will not be published and will not
be given back.
Note the books of the Symposium is available on www.kultur.gov.tr