You are on page 1of 276

T Ü R K S A N AY ‹ C ‹ L E R ‹ V E ‹ fi A D A M L A R I D E R N E ⁄ ‹

COĞRAFYA
2002

Prof. Dr. Füsun ÜSTEL


Yay›n Yönetmeni
Marmara Üniversitesi Frans›zca Kamu Yönetimi Bölümü

Yrd. Doç. Dr. Engin AKYÜREK Serhat GÜVENÇ


‹stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi ‹stanbul Bilgi Üniversitesi

Doç. Dr. Rahmi Nurhan ÇEL‹K Doç. Dr. O¤uz IÞIK


‹stanbul Teknik Üniversitesi ‹nßaat Fakültesi Orta Do¤u Teknik Üniversitesi Þehir ve Bölge Planlama Bölümü

Dilek DURGUNAY Yrd. Doç. Dr. Muharrem KES‹K


Turizm Bakanl›¤› ‹stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi

Prof. Dr. Edhem ELDEM Tuba Ak›nc›lar ONMUÞ


Bo¤aziçi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Galatasaray Üniversitesi Ekonomi Bölümü

Lütfi ELVAN Doç. Dr. Mihriban ÖZBAÞARAN


Devlet Planlama Teßkilat› ‹stanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi

Umut ERGEZER ‹brahim TOLUNAY


Avrupa Komisyonu Türkiye Temsilcili¤i Özel Yüzy›l Iß›l Okullar›

Sinan TÜRKYILMAZ
Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü

Aralõk 2002
(Yayõn No. TÜSİAD-T/2002/11-330)

Meßrutiyet Caddesi, No.74 80050 Tepebaß›/‹stanbul


Telefon: (212) 249 54 48 - 249 07 23 • Telefax: (212) 249 13 50
© 2002, TÜS‹AD

Tüm haklar› sakl›d›r. Bu eserin tamam› ya da bir bölümü,


4110 say›l› Yasa ile de¤ißik 5846 say›l› FSEK.’nu uyar›nca,
kullan›lmazdan önce hak sahibinden 52. Maddeye uygun yaz›l› izin al›nmad›kça,
hiçbir ßekil ve yöntemle ißlenmek, ço¤alt›lmak, ço¤alt›lm›ß nüshalar› yay›lmak, sat›lmak,
kiralanmak, ödünç verilmek, temsil edilmek, sunulmak, telli/telsiz ya da baßka teknik,
say›sal ve/veya elektronik yöntemlerle iletilmek suretiyle kullan›lamaz.

“Co¤rafya 2002” kitab›n›n 1. ve 2. bölümü “GÉOGRAPHIE, Terminales L, ES, S de Christian Bouvet,


Patrick Berthiaud, Jean Bidron, Alain Chemin, Marie-Christine Doceul, Joseph Douillard, Dominique Girard,
Alain Joyeux, Pierre Péré, Serge Pouzol; Hachette Livre - Éducation, 1998”
kitab›n›n 1. ve 2. bölümlerinin aynen yap›lm›ß çevirisidir.

“Co¤rafya 2002” kitab›n›n 3. bölümü “GÉOGRAPHIE Première de Christian Bouvet, Jean Bidron,
Alain Chemin, Marie-Christine Doceul, Joseph Douillard, Dominique Girard, Alain Joyeux,
Alain Laurent, Pierre Péré, Serge Pouzol; Hachette Livre - Éducation, 1997”
kitab›n›n 1. bölümünün aynen yap›lm›ß çevirisidir.

ISBN : 975-8458-40-X
Birinci Bask› - Ocak 2001 / 5 000 adet bas›lm›ßt›r.
‹kinci Bask› - Aral›k 2002 / 5 000 adet bas›lm›ßt›r.
Lebib Yalk›n Yay›mlar› ve Bas›m ‹ßleri A.Þ.
Önsöz

TÜS‹AD, özel sektörü temsil eden sanayici ve ißadamlar› taraf›ndan 1971 y›l›nda,
Anayasam›z›n ve Dernekler Kanunu’nun ilgili hükümlerine uygun olarak kurulmuß,
kamu yarar›na çal›ßan bir dernek olup gönüllü bir sivil toplum örgütüdür.
TÜS‹AD, demokrasi ve insan haklar› evrensel ilkelerine ba¤l›, girißim, inanç ve düßünce
özgürlüklerine sayg›l›, yaln›zca asli görevlerine odaklanm›ß etkin bir devletin varoldu¤u
Türkiye’de, Atatürk’ün ça¤daß uygarl›k hedefine ve ilkelerine sad›k toplumsal yap›n›n
gelißmesine ve demokratik sivil toplum ve laik hukuk devleti anlay›ß›n›n yerleßmesine
yard›mc› olur. TÜS‹AD, piyasa ekonomisinin hukuksal ve kurumsal altyap›s›n›n
yerleßmesine ve iß dünyas›n›n evrensel iß ahlak› ilkelerine uygun bir biçimde faaliyette
bulunmas›na çal›ß›r. TÜS‹AD, uluslararas› entegrasyon hedefi do¤rultusunda Türk
sanayi ve hizmet kesiminin rekabet gücünün art›r›larak, uluslararas› ekonomik sistemde
belirgin ve kal›c› bir yer edinmesi gerekti¤ine inan›r ve bu yönde çal›ß›r. TÜS‹AD,
Türkiye’de liberal ekonomi kurallar›n›n yerleßmesinin yan›s›ra, ülkenin insan ve do¤al
kaynaklar›n›n teknolojik yeniliklerle desteklenerek en etkin biçimde kullan›m›n›;
verimlilik ve kalite yükselißini sürekli k›lacak ortam›n yarat›lmas› yoluyla rekabet
gücünün art›r›lmas›n› hedef alan politikalar› destekler.
TÜS‹AD, misyonu do¤rultusunda ve faaliyetleri çerçevesinde, ülke gündeminde bulunan
konularla ilgili görüßlerini bilimsel çal›ßmalarla destekleyerek kamuoyuna duyurur ve
bu görüßlerden hareketle kamuoyunda tart›ßma platformlar›n›n olußmas›n› sa¤lar.
TÜS‹AD, e¤itim sistemi ve e¤itim politikalar› konular›nda daha önce yap›lm›ß olan
çal›ßmalar›n›, “Co¤rafya 2001” baßl›kl› örnek bir lise yard›mc› kitab› ile sürdürdü.
Haziran 2001’de yay›mlanm›ß olan “Co¤rafya 2001”in, ortaö¤retim kurumlar›nda
kaynak kitap olarak kullan›labilmesi için Milli E¤itim Bakanl›¤› Talim ve Terbiye
Kurulu’na baßvuruda bulunulmuß ve haz›rlanan “E¤itim Arac› ‹nceleme Raporu”nda
ßekil ve içerik yönünden “E¤itim arac›n›n, ortaö¤retim ö¤rencilerinin yaß ve bilgi
düzeylerinin üzerinde oldu¤u” saptamas›na yer verilmißtir. “Co¤rafya 2002”de bu
eleßtiri d›ß›ndaki önerilerin tamam› gözönünde bulundurularak gerekli düzeltmeler
yap›lm›ßt›r.
“Co¤rafya 2002”, ülkemizde yurttaßl›k kimli¤inin gelißtirilmesini amaçlayan dünya
ölçe¤inde bir co¤rafya çözümlemesine dayanmaktad›r. Bu çal›ßman›n öncelikli hedefi,
uluslaras› mal, hizmet, insan ve bilgi ak›mlar› ile iletißim a¤lar›n›n giderek karmaß›k
bir hale geldi¤i, küreselleßme ve yerelleßme süreçlerinin ülkelerin siyasal s›n›rlar›n›
zorlad›¤› 21. yüzy›l›n eßi¤inde disiplinler aras› bir mekân/co¤rafya okumas›ndan
hareketle Türkiye’deki okul kitaplar›na yönelik bir tart›ßma zemini yaratmakt›r.

3
Kitapta, genç bireyi dünyada ve bölgesinde yaln›zl›k ve yal›t›lm›ßl›k duygusuna itmeyen,
bilgilenmeye - sorgulamaya - çözümlemeye dayal› bir bak›ß aç›s›ndan hareketle kendisini
ülke - bölge - dünya ölçeklerinde konumlamas›na, her düzeyden sorunlara karß›
duyarl›l›k gelißtirmesine, ißbirli¤i ve dayan›ßma ilkelerine dayal› evrensel demokratik
yurttaßl›k de¤erleri ile bulußmas›na yard›mc› olacak bir yaklaß›m izlenmißtir.
Bu çal›ßma, Marmara Üniversitesi Frans›zca Kamu Yönetimi Bölümü ö¤retim üyesi
Prof. Dr. Füsun Üstel’in koordinatörlü¤ünde gerçekleßtirilmißtir. Koordinasyon
yard›mc›l›¤› Koç Üniversitesi Tarih Bölümü Okutman› Hande Özkan taraf›ndan
üstlenilmißtir. Marmara Üniversitesi Frans›zca Kamu Yönetimi Bölümü ö¤retim üyesi
Yrd. Doç. Dr. Ümit Arat’›n katk›lar›ndan yararlan›lm›ßt›r.
“Co¤rafya 2002”, dört ana bölümden olußmaktad›r. “Dünya” baßl›¤›n› taß›yan ilk iki
bölüm ve “Avrupa” baßl›¤›n› taß›yan üçüncü bölüm, Hachette Yay›nevi’nin, “Hachette
Education” serisi içinde yeralan Christian Bouvet yönetimindeki lise son s›n›flara
yönelik “Géographie Terminales” ile lise ikinci s›n›flara yönelik “Géographie Première”
kitaplar›n›n ilgili bölümlerinin çevirisinden olußmaktad›r. Bu bölümlerin çevirisini
Hande Özkan gerçekleßtirmißtir.
“Co¤rafya 2002” kitab›n›n dördüncü bölümü olan “Türkiye”, konunun uzmanlar›ndan
olußan bir grup araßt›rmac› taraf›ndan haz›rlanm›ßt›r. Projede, Ortado¤u Teknik
Üniversitesi ö¤retim üyesi Doç. Dr. Murat Güvenç, Eyübo¤lu Lisesi co¤rafya ö¤retmeni
Figen Alp, Frans›z Anadolu Araßt›rmalar› Enstitüsü görevlisi Dr. Jean - François Pérouse
ve ‹stanbul Teknik Üniversitesi ‹nßaat Fakültesi Kartografya Ana Bilim Dal› ö¤retim
üyesi Doç. Dr. Necla Ulu¤tekin’in görüßlerinden yararlan›lm›ßt›r.

4
İçindekiler
DÜNYA 11

1 Dünya: Jeopolitik ve Kültürel Gezegen 13

Miras: Sömürge Döneminden Siyasal Parçalanma Dönemine 14


Harita: Bugünkü Jeopolitik Dünya, Belirsizlikler ve Bölünmeler 16

1 Günümüz Dünyasõnõn Jeopolitiği 18


A. Parçalanm›ß ve Tedirgin Bir Siyasal Dünya 18
B. Yeni Bir Dünya Düzenine Do¤ru mu? 20
Harita: Diller Mozai¤i 22
Harita: Dünyadaki Dinler 24

2 Büyük Uygarlõk Alanlarõ Sorgulanõyor mu? 26


A. Baßl›ca Kültür Alanlar› 26
B. Dünya Kültürünün Gerçekleri ve S›n›rlar› 28
Kroki: Harita Okuma 30
Kroki: Dünyadaki Dinsel Alanlar 32
Yöntem: Ça¤›m›z›n Çat›ßmalar›, Yeni Jeopolitik Riskler 34
Kompozisyon: Baßl›ca Jeokültürel Alanlar, Süreklilikler ve De¤ißimler 36

2 Dünya: Eşitsizlikler ve Farklõ Gelişme Kutuplarõ 39

Miras: Dünkü ve Bugünkü Göçler Dünyan›n ‹ßleyißini Aç›kl›yor mu? 40


Harita: Dünyadaki Demografik Z›tl›klar 42
Harita: Dünyadaki Gelißme Eßitsizlikleri 44

1 Dünyadaki Gelişme Eşitsizlikleri 48


A. Parçalanm›ß ve Tedirgin Bir Siyasal Dünya 48
B. Kuzey - Güney Eßitsizliklerinin Azalmas›na Do¤ru 50
C. Uluslararas› Göçler 52
Harita: 20. Yüzy›l›n Sonunda Dünya Mekân›n›n Örgütlenmesi 54

2 Dünyanõn Jeoekonomik Örgütlenmesi 56


A. Küreselleßmenin Aktörleri ve ‹tici Güçleri 56
B. Çokmerkezli ve Metropolleßmiß Bir Dünya 58
Harita: Dünyadaki Taß›mac›l›k A¤lar› 60

5
3 Birbirine Bağõmlõ Topraklar 62
A. Giderek Daha Fazla Aç›lan Ticari ‹lißkiler Dünyas› 62
B. Ticari ‹lißki Yerleri ve Araçlar› 64
C. Uluslararas› Turizm, Dünya Ekonomik Sisteminin Yans›mas› m›? 66
Belge İncelemesi: Dünyadaki Petrol Ak›mlar›n›n Olußturdu¤u Riskler Nelerdir? 68
Kroki: Dünyadaki Merkez ve Çevreler 70
Kompozisyon: Uluslararas› Ticaretteki Büyüme ve Dünya Mekân›n›n Örgütlenmesi Üzerindeki Sonuçlar› 72

AVRUPA 75

3 Avrupa: Yeniden Örgütlenmekte Olan Jeopolitik Bir Mekân 77

Harita: Avrupa: Kendisi Küçük, Dünyadaki Önemi Büyük Bir K›ta 78


Dünden Bugüne: Küreselleßme ve Süreklilikler 80
Harita: Avrupa: Yeniden Örgütlenmekte Olan Jeopolitik Bir Mekân 82
Harita: Avrupa: Yeryüzündeki Üçüncü Büyük Nüfus Oda¤› 84
Harita: Avrupa’n›n Yer Þekilleri ve Jeolojik Yap›s› 86
Harita: Avrupa’daki ‹klim Ortamlar›n›n Çeßitlili¤i 88

1 Avrupa Nedir? 90
A. Yay›lmac› Avrupa’dan Rekabetçi Avrupa’ya 90
B. Avrupa: Kültürel Bir Mekân m›? 90
Belge İncelemesi: Avrupa: Kültürel Bir Gerçek 92

2 Avrupa: Yeniden Örgütlenmekte Olan Bir Mekân 94


A. Miras ve Yeniden Düzenleme 94
B. Avrupa Mekân›n›n Örgütlenmesi 94
Harita: Avrupa Birli¤i, De¤ißken Geometrili Bir Mekân 96

3 Avrupa Birliği: Barõş ve Karşõlõklõ İlişkiler Mekânõ 98


A. Avrupa’n›n ‹nßas›ndan Bar›ß›n ‹nßas›na 98
B. Çok Yönlü Ticari ‹lißkilerle Örgütlenen Avrupa Mekân› 98
Durum İncelemesi: Avrupa: Bar›ß› Karß›l›kl› ‹lißkiler Üzerine Kurmak 100

4 Avrupa Mekânõndaki Dönüşümler 102


A. Ortak Tar›m Politikas›: Büyük Dönüßümlerin Kayna¤› 102
B. ‹ßbirli¤i, Avrupa Mekân›ndaki Birlikteli¤i Güçlendiriyor 102
Durum İncelemesi: Avrupa Birli¤i Ortak Tar›m Politikas› (OTP) 104

6
5 Avrupa Birliği: Güçlüklerle Karşõ Karşõya Bir Merkez 106
A. Avrupa Birli¤i, Çekici Bir Mekân 106
B. Güçlükler Karß›s›ndaki Avrupa Birli¤i 106
Durum İncelemesi: Avrupa Birli¤i’ndeki Bölgesel Eßitsizlikler 108
Yöntem: Avrupa’n›n Dünyadaki Gücü 110
Yöntem: Avrupa Birli¤i, Birbiriyle Çelißen Mekânlar 112

TÜRKİYE 115

4 Türkiye: Yeni Bir Jeopolitik Bölgesel Güç Odağõ 117

KISIM 1: Anadolu’nun Kültür ve Yerleşme Coğrafyasõ 118

1 Tarih Öncesi Dönemlerden Hellenistik Öncesine 118


A. Anadolu’nun Tarih Öncesi Ça¤lar› 118
B. Anadolu’nun Tarih Ça¤lar› Yaz›yla Baßl›yor 124

2 Hellenistik ve Roma Dönemleri (M.Ö. 334 - 330) 130


A. Anadolu’da Hellenistik Dönem (M.Ö. 334-30) 130
B. Anadolu’da Roma Egemenli¤i (M.Ö. 30-330) 132

3 Anadolu Ortaçağõ: Bizans (330 -1453) 136


A. Roma ‹mparatorlu¤u’nun A¤›rl›k Merkezi Anadolu’ya Kay›yor 136
B. Co¤rafyan›n Belirleyicili¤i 138

4 Selçuklular Zamanõnda Anadolu (1071 - 1308) 144


A. Anadolu Selçuklular›’nda Devletin Olußum Süreci 144
B. Anadolu Selçuklu Devleti’nde Ekonomik Yap›lanma 146

5 Osmanlõ Döneminde Yerleşim ve Kentleşme (1299 - 1922) 152


A. Erken Dönem Osmanl› Tarihinde Kentleßme (14.-16. Yüzy›l) 152
B. Olgunluk Dönemi: Gelißen Kentler (16.-18. Yüzy›l) 154
C. H›zl› De¤ißim Dönemi: Modernleßme Kentleri Etkiliyor (18.-20. Yüzy›l) 158
Durum İncelemesi: Konstantinopolis - ‹stanbul: Siyasal Gücün Merkezi 164
Durum İncelemesi: Konstantinopolis - ‹stanbul: Dinsel Gücün Merkezi 166
Durum İncelemesi: Konstantinopolis - ‹stanbul: Ekonomik Gücün Merkezi 168

7
KISIM 2: Fiziki, Beşeri ve Ekonomik Coğrafya 170

6 Yükselen Bir Bölgesel Güç 170


A. Osmanl› Devleti, Avrupa Devletler Sistemine Eklemleniyor 170
B. Avrupa Uyumunun Sonu: Yeni Yüzy›l, Yeni Sistem ve Yeni Ülke 170
C. Türkiye Cumhuriyeti: Avrupa ile Yeni ‹lißkiler Baßl›yor 172
D. Avrupa ile Ba¤lar Pekißiyor 174
E. Süper Güçlerin Rekabetindeki Yumußama, ‹lißkileri Çeßitlendiriyor 176
F. So¤uk Savaß’›n Bitißi Yeni ‹ßbirli¤i Aray›ßlar›n› Getiriyor 176
G. Küreselleßme ve Türkiye’nin Yeni Jeopoliti¤i: Yeni Komßular, Yeni Olanaklar 178
H. Avrupa’ya Eklemlenmenin Son Aßamas› Avrupa Birli¤i Üyeli¤i mi? 182
I. Yeni Bir Dünya Kurulurken Türkiye’nin Yönü (Yeni Alt Bölüm) 186

7 Coğrafi Konum ve Fiziki Yapõ 192


A. Türkiye’nin Co¤rafi Konumu 192
B. Türkiye’nin Fiziki Co¤rafyas› 194
C. Türkiye, Tektonik Yap›s› Nedeniyle Bir Deprem Ülkesi 202

8 Nüfus Yapõsõ ve Demografi 204


A. Dünyan›n En Yüksek Nüfuslu Ülkelerinden Biri 204
B. Türkiye Nüfusunun Yap›s› ve Sosyo-Ekonomik Farkl›l›klar 208
C. Türkiye Nüfusunun Hareketleri 212

9 Kent ve Kentleşme 214


A. Kent ve Kentleßme: Çok Boyutlu Bir Olgu 214
B. Türkiye Kentleßmesi 1990’larda Yeni Bir Döneme Giriyor 216

10 Çevre Sorunlarõ 222


A. Dünyay› Gelecek Kußaklara Nas›l B›rakaca¤›z? 222
B. Türkiye’yi Gelecek Kußaklardan Ödünç Ald›k 224
C. Çevresel Sorunlar Uluslararas› Toplumun Gündeminde 226

11 Turizm Coğrafyasõ 228


A. Dünyadaki Her Dokuz Kißiden Birini ‹stihdam Eden Sektör 228
B. Bir Turizm Ülkesi Olarak Türkiye 228
C. Turizm: Türk Ekonomisinin Umut Sektörü 232

8
12 Türkiye Ekonomisi
A. Ekonomik Büyüme ve Kalk›nma Eßanlaml› De¤ildir
234
234
B. Gelir Ekonominin Büyüklü¤ünü, Gelir Da¤›l›m› ise Eßitsizliklerin Boyutunu Gösteriyor 236
C. ‹ßsizlik Tar›m D›ß› Sektörlerde Önemli Bir Sorun 236
D. Gerçek Ücretlerin Seyri Ekonomik Kriz Dönemleri ile ‹lißkili 238
E. Ekonominin Seyrini Etkileyen Sektörler 238
F. Gelir Düzeyi, Tüketim Kal›plar›n› Belirliyor 244
G. Türk Sanayiinde Þirketler ve Yat›r›mlar 244
H. Devletin Ekonomideki Rolü De¤ißme Sürecinde 246
I. Kronik Dengesizlikler: Bütçe ve D›ß Ticaret Aç›klar› 246
J. Türkiye Dünya Ekonomisinin Neresinde? 248

13 Bölgesel Gelişme (Yeni Bölüm) 250


A. Türkiye’de Bölgesel Gelißme: Yeni Bir Kalk›nma Yaklaß›m› 250
B. Türkiye’de Bölgesel Gelißme Politikalar› 252
C. Avrupa Birli¤i’nde Bölgesel Gelißme 254
D. Bölgesel Gelißmede Yeni Yaklaß›mlar 256
Yöntem: Kentleßme, Türkiye’de Ülke Geneline Yay›lmakta 260
Yöntem: Türkiye ve Avrupa: Zamanla Gelißen Bir Bütünleßme 262
Yöntem: Türkiye’de Sismik Risklerle Mücadele 264
Yöntem: Türkiye’de ‹l ve ‹lçelerin Sosyo-ekonomik Gelißmißlik S›ralamas› (Yeni Yöntem) 266
Yöntem: Türkiye’de ‹statistiki Bölge Birimleri S›n›fland›r›lmas› (Yeni Yöntem) 268

Dizin 271

9
D ÜNYA
B İ Rİ NC İ BÖLÜM
Jeopolitik ve
Kültürel Gezegen

İ K İ NC İ BÖLÜM
Dünyadaki Eßitsizlikler
ve Farkl› Gelißme
Kutuplar›

Bilgi Otoyollarõ ve
Küresel Köy
Ekonomik ilißkilerin küreselleßti¤i
bir dönemde “küresel” ile “yerel”in,
devletlerin iktidar›yla toplumlar›n
iktidar›n›n, bölgesel kültürlerle ‹ngi-
liz ve Amerikan medyalar›n›n ortaya
ç›kard›¤› “dünya kültürü”nün ara-
s›ndaki ilißkiler de sorgulanmaktad›r.
12
1 Dünya: Jeopolitik ve Kültürel Gezegen
Berlin Duvarõ’nõn 1989 yõlõnda yõkõlmasõyla, 1945 sonrasõnda oluşan iki kutuplu dünya
ortadan kalktõ. İki farklõ “model”in karşõtlõğõ üzerine kurulu olan kapalõ bir dünyadan,
liberal demokrasinin tek siyasal iktidar modeli olarak görüldüğü,
açõk ve istikrarsõz bir dünyaya doğru sert bir geçiş yaşandõ.

Bu gelişmelere paralel olarak, modern iletişim araçlarõ, zaman ve mekân farklõlõklarõnõ


ortadan kaldõrmaktadõr. Medya, bu araçlarõ kontrol edenlere önemli bir siyasal ve
kültürel güç sağlamaktadõr. Medya, aynõ zamanda, bilimin ve evrensel değerlerin
hizmetine sunulabilecek önemli bir yaratõcõlõk aracõ da olabilmektedir.

Sorunsallar

İktidar Günümüzde, ABD tek süper güç, liberal demokrasi ise tek siyasal model olarak
Demokrasi alg›lanmaktad›r. Bununla birlikte, yeni güç odaklar›n›n varl›¤›ndan söz edilebilir
mi?

Kültürel ABD kaynakl› kültürel ak›mlardaki ço¤alma, tek bir dünya kültürünün ortaya
Kimlik ç›k›ß› olarak yorumlanabilir mi? Dünya çap›nda bir kültürel standart›n
do¤ußundan söz edebilir miyiz? Farkl› kültürel topluluklar bu gelißmeye nas›l
tepki gösteriyorlar? Toplumsal tepkilerde, kimlik tan›mlar›n›n d›ßlay›c›l›¤a
dayand›r›lmas›yla, içe kapanma e¤ilimlerinin ortaya ç›kmas›ndan endiße etmeli
miyiz?

Bölüm Planõ

1. Günümüz Dünyas›n›n Jeopoliti¤i 18


2. Büyük Uygarl›k Alanlar› Sorgulan›yor mu? 26

Hong Kong: Jonk ve M‹A (Merkezi ‹ß Alan›). Bir


tür bal›kç› teknesi ve bölgesel bir ticari ulaß›m arac›
olan jonk, ak›llara hemen Uzakdo¤u’yu getirir.
Arka planda görünen iß merkezi, Hong Kong’un
son otuz y›lda geçirdi¤i ve sadece ekonomiyle
s›n›rl› kalmayan devrime tan›kl›k etmektedir.
Dünyadaki tüm büyük metropollerde, zengin ve
yoksul ülkelerde benzerleri bulunan bu gökde-
lenler, giderek h›z kazanan küreselleßmenin de
göstergesidir.

13
Miras

Sömürge Döneminden
Siyasal Parçalanma Dönemine

1 9. yüzy›l›n sonunda dünya topraklar›n›n neredeyse k›lmas›yla devletlerin say›s› sürekli art›ß göstermißtir: 1945
tamam›, ço¤u Avrupal› olan sömürgeci devletler aras›nda y›l›nda dünyada 78 devlet varken bugün uluslararas› düzeyde
bölüßülmüßtür. Devletler aras›ndaki bu bölüßüm, s›n›rlar› tan›nan 192 devlet vard›r. Bu devletlerin 185’i Birleßmiß Mil-
daha farkl› ve çok daha belirsiz olan dinsel, kültürel ve dilsel letler’e üyedir. Bu siyasal parçalanma, çat›ßmalara ve geri-
alanlar aras›ndaki bölüßümle örtüßmemektedir. Sömürge limlere de yol açmaktad›r. S›n›rlar›n ço¤almas›, ülkeler
döneminin sona ermesi ve daha sonra Sovyet blokunun y›- aras›ndaki anlaßmazl›k risklerini art›rmaktad›r.

Hukuken eßit olan devletler


büyüklükleri, tarihleri ve
ekonomileri bak›m›ndan
birbirlerinden farkl›d›rlar.
Pasifik
Okyanusu

Çin
ABD
Rusya

Hindistan

Türkiye
Fransa
Suudi
Brezilya Arabistan
Atlas Hint
Okyanusu Cezayir Okyanusu

20. yüzy›lda devletlerin olußumu


1914’te egemen olanlar
1914 - 1944 aras›nda ba¤›ms›z olanlar
1944 - 1989 aras›nda ba¤›ms›z olanlar
1990 sonras›nda ba¤›ms›z olanlar
Güney
Özel statüye sahip topraklar Afrika
(eyalet, özerk bölge, vb)

1 1998’de devletlerin durumu: Siyasal parçalanma dönemi.

14
YENİ
ZELANDA
Pasifik
Okyanusu

AVUSTRALYA
JAPONYA
ABD KANADA

DOĞU HİNT
GUYANA GRÖNLAND ADALARI
BREZİLYA (Danimarka’ya bağlõ) ÇİN ÇİNHİNDİ

RUS İMPARATORLUĞU
BİRMANYA

Hint
Atlas HİNDİSTAN Okyanusu
Okyanusu
OSMANLI İMPARATORLUĞU
TUNUS
FAS
RİO DE ORO CEZAYIR MISIR
LİBYA
FRANSIZ BATI AFRİKASI
SUDAN ERİTRE
GAMBİA
FRANSIZ SOMALİ SAHİLİ
PORTEKİZ GİNESİ NİJERYA ETYOPYA
SİERRA LEONE İTALYAN SOMALİSİ
LİBERYA KENYA
ALTIN SAHİLİ KONGO
TOGO ALMAN DOĞU AFRİKASI
KAMERUN
FRANSIZ EKVATOR AFRİKASI
MADAGASKAR
ANGOLA
MOZAMBİK
ALMAN GÜNEYBATI AFRİKASI
GÜNEY AFRİKA BİRLİĞİ

Frans›z ‹mparatorlu¤u Portekiz ‹mparatorlu¤u Hollanda ‹mparatorlu¤u


Britanya ‹mparatorlu¤u ‹spanyol ‹mparatorlu¤u Alman ‹mparatorlu¤u
‹talyan ‹mparatorlu¤u Belçika ‹mparatorlu¤u Osmanl› ‹mparatorlu¤u

2 Dünyan›n 1914’teki durumu: Büyük imparatorluk-


Avrupa
lar dönemi.
Geçmißte Avrupa’ya
ba¤l› olan topraklar
Ba¤›ms›zl›¤›n› korumuß olan ülkeler
Japonya

Çin
Tayland

Afganistan
İran
Türkiye
Arabistan

Liberya

3 Avrupa taraf›ndan sömürgeleßtirilen topraklar.

15
Harita

Bugünkü Jeopolitik Dünya, Belirsizlikler

Pasifik Okyanusu

Meksika

ABD KANADA
Küba

Brezilya

BİRLEŞİK
KRALLIK
I- YEN‹DEN YAPILANMAKTA OLAN B‹R DÜNYA
1. Amerika’n›n gücü
FRANSA
ABD topraklar›

NAFTA

Müttefikler = NATO
Cezayir Libya
Do¤al nüfuz alan›

2. Komünist ideolojinin
toprak kayb›

Eski SSCB

Eski SSCB’den ba¤›ms›zl›¤›n›


kazanan topraklar Kongo
Demokratik
Günümüzdeki komünist ülkeler Atlas Okyanusu Cumhuriyeti

3. Çokkutuplulu¤un unsurlar› Angola

Avrupa Birli¤i

ASEAN
Güney Afrika
ÇİN BM Güvenlik Konseyi’nin
daimi üyesi olan ülkeler
Büyük ekonomik gruplaßmalar

Olußmakta olan kutuplar

16
ve Bölünmeler
Mekânõn
Örgütlenmesi

Jeopolitik dünya bugün, birbiriyle


çelißen iki harekete göre yeniden
biçimlenmektedir. Bir yandan ekono-
JAPONYA mi küreselleßip uluslararas› örgütler
AVUSTRALYA gelißirken, öte yandan devletler ve
s›n›rlar ço¤almaktad›r.
Do¤u-Bat› gerilimi ortadan kalkm›ß
ve ABD’nin dünya çap›ndaki rolü da-
ha da önem kazanm›ßt›r. Öte yandan,
RUSYA
eski karß›tl›klar›n yeniden ortaya ç›k-
mas› ya da gelißme düzeyindeki fark-
ÇİN
l›l›klar gibi yeni k›r›lma hatlar› ortaya
ç›km›ßt›r. Bunlar dünyan›n birçok böl-
gesinde siyasal istikrar› tehdit etmek-
tedir.

1. Bu haritaya bakarak, neden günümüz


Hindistan dünyas›n›n yeniden yap›lanmakta oldu-
¤undan söz edilebilece¤ini aç›klay›n.
2. Baßl›ca çat›ßma bölgelerinin nerelerde
H i n t yer ald›¤›n› gösterin. Farkl› aç›klama
biçimlerini araßt›r›n ve bunlar›n listesini
O k y a n u s u ç›kar›n.

II- ‹ST‹KRARSIZLIK UNSURLARI

Çat›ßma alanlar›

Yo¤un göç bask›s›

Nükleer, bakteriyolojik ve kimyasal


silahlanma tehlikesi
Uyußturucu üreten baßl›ca bölgeler

Eski Kuzey-Güney (sanayileßmiß ülkeler/


Üçüncü dünya) s›n›r›

17
1 Günümüz Dünyasõnõn Jeopolitiği
A. Parçalanmõş ve Tedirgin Bir Siyasal Dünya
Coğrafyacõnõn 1. Bir “Dünya Sistemi”nden Söz Edilebilir mi?
Sözlüğü Dünya bugün, devletleri, toplumlar› ve ßirketleri karmaß›k bir ekonomik, siyasal
ve kültürel ilißkiler ve hiyerarßiler sistemi içinde bir araya getiren bir bütün olarak
*Balkanlaşma: Avusturya- ißlemektedir. Bugünkü sistem, siyasal olarak 19. yüzy›lda, Afrika ve Asya topraklar›n›n
Macaristan ve Osmanl› ‹mpara- Avrupal› güçler aras›nda paylaß›m› sonucunda ortaya ç›km›ßt›r. Bu paylaß›ma teknolojik
torluklar›n›n parçalanmas›n› ta- yenilikler ve ulaß›mdaki ilerlemeler de yard›mc› olmußtur. Bu, büyük sömürge
n›mlayan terim (Balkan sorunu). imparatorluklar›yla karß›laßt›r›labilecek ilk “dünya sistemi”dir. Bundan böyle güç,
Bugün, eski sömürge imparator- kaynaklar›n ve uçsuz bucaks›z topraklar üzerindeki nüfusun denetimine dayanacakt›r.
luklar›n›n çok say›da devlet oluß- Avrupal› güçlere (‹ngiltere, Fransa, Almanya ve Rusya) 20. yüzy›l›n baß›nda Japonya
ve ABD de kat›l›r.
turacak biçimde parçalanmas›n›
tan›mlad›¤› gibi, SSCB’nin parça- ‹kinci “dünya sistemi”, ‹kinci Dünya Savaß›’n›n bir ürünüdür. Avrupa harap olmuß
lanmas›n› da ifade etmektedir. ve Japonya kara topraklar›n› yitirmißtir. ABD siyasal ve ekonomik bak›mdan dünyaya
hâkim olurken (New York, Birleßmiß Milletler’in merkezi olarak seçilir), “Sovyet
*Jeopolitik: Co¤rafya ve siyaset ‹mparatorlu¤u” Do¤u Avrupa’da yay›lmaktad›r. SSCB/ABD rekabeti, k›sa sürede,
aras›ndaki ilißkilerin incelenmesi; “nükleer savaß” korkusunun, ßiddetli siyasal gerilimlerin ve y›k›c› “bölgesel savaßlar”›n
iktidar çat›ßmalar›n›n ve bu çat›ß- -Kore, Vietnam...- belirledi¤i iki kutuplu bir sistemin ortaya ç›kmas›na yol açar. Bu
malar›n ülkelerin kendi içinde o- dönemde, ekonomik ve demografik büyümenin ola¤anüstü düzeyde oldu¤u söyle-
lußturdu¤u risklerin ve en önem- nebilir, fakat, ayn› zamanda, Kuzey’in sanayileßmiß ülkelerini Güney’deki ülkelerden
lisi, devletler aras›ndaki uluslar ay›ran uçurum da derinleßmektedir.
aras› ilißkilerin incelenmesi. 2. Soğuk Savaş Sonrasõ Gerçekleşen Önemli Dönüşümler
1989 - 1991 döneminde Avrupa’da çok önemli olaylar gerçekleßir: Halk demok-
rasilerinde komünist iktidar›n sonu, Berlin Duvar›’n›n y›k›lmas› ve Almanya’n›n ye-
niden birleßmesi, SSCB’nin parçalanmas›. Bu gelißmelerin sonucunda dünyan›n jeo-
politik* haritas›nda önemli bir dönüßüm gerçekleßir. ‹ki siyasal ve ideolojik merkezden
geriye sadece Washington kal›r.
Ancak, 1992’de Somali’ye ve 1991’den itibaren eski Yugoslavya’ya yap›lan mü-
dahalelerinin de gösterdi¤i gibi, ABD dünya üzerinde mutlak bir hareket özgürlü¤üne
de sahip de¤ildir. Washington ve Moskova’n›n güvence alt›na ald›¤› siyasal düzen,
yerini, Avrupa Birli¤i, Japonya, Brezilya, Çin ve Hindistan (1. belge) gibi yeni bölgesel
ABD Japonya güçlerin kat›l›m›yla dünyada bar›ßa olan inanç ve pek çok çat›ßman›n bir arada var
oldu¤u aç›k bir kargaßa ortam›na b›rakm›ßt›r.
3. Yeni Tehlikelerden Söz Edilebilir mi?
AB
Günümüze hâkim olan jeopolitik manzara, yeryüzünün Balkanlaßmas›* ve devlet-
lerin parçalanmas›d›r. Bu durum, etnik verileri (dil, din ve toprak) yücelten milliyet-
çilik ak›mlar› taraf›ndan da desteklenmekte ve dünyan›n hemen hemen her yerinde
ciddi çat›ßmalara yol açmaktad›r: Kafkaslar, eski Yugoslavya, Orta Asya, Ortado¤u,
Ekvator Afrikas›, vb. bu bölgelerden baßl›calar›d›r (2. belge).
Uyußturucu ticareti, birçok ülkenin ekonomik ve demokratik ißleyißi aç›s›ndan
büyük bir tehlike olußturmaktad›r (3. belge). Uyußturucu üretiminden ve trafi¤inden
Dünyadaki merkezler etkilenen Latin Amerika, Afrika ve Asya ülkelerinin say›s› 1989’dan beri artmaktad›r.
Uyußturucu gelirleri o kadar yüksektir ki günümüzün politikalar›, köylüleri yasak
Güç halkas›
ama kârl› olan bu ürünleri yetißtirmekten cayd›rmamakta ve devletler uyußturucu
Çat›ßma halkas› çetelerine karß› mücadelede etkisiz kalmaktad›r. Uyußturucu piyasas›, So¤uk Savaß
sonras› dünyan›n yeni düzensizlikleri bak›m›ndan aç›klay›c›d›r ve bütün devletlerin
1 Dünyadaki güç ve çat›ßma halkalar›. kat›laca¤› bir dünya politikas› gerektirmektedir.

18
U l ster

Ç eçen ya

Kuzey Irak Keşmir Pasifik


(Hindistan) es i
Assam Yen geç D ön en c
(Hindistan)
Guerrero
Ch i a pa s Ca sa ma nce Okyanusu
Pasifik Atlas S p ratly Min d an ao
Hint A d alarõ (E n d on ezya)
Ekvator

Okyanusu
Okyanusu D oğu Timor
(E n d on ezya)
Okyanusu
si
Dönence
Oğlak

Ülke içi çat›ßmalar Devletleraras› gerilimler


3 000 km Yayg›n ayaklanmalar Sürmekte olan bar›ß görüßmeleri
Atlas des relations internationales, 1 Ocak 1997’de BM güçlerinin
Ayr›l›kç› ayaklanmalar bulundu¤u yerler
Hatier, 1997.

2 Günümüz dünyas›ndaki çat›ßmalar ve gerilimler.

K A NADA
RUS YA
A V RUPA
UKRAY N A

A BD
ÇİN
Ka narya
Adalarõ Altõn Üçge n
i
Ba ha ma l a r es
HİNDİSTAN Y eng e ç Dö ne nc

Hong Kong
Pasifik

Atlas Lagos Okyanusu


Hint B an gk o k
PANAMA KOLOM Bİ YA
Ekvator

Okyanusu
Okyanusu
P a s i f i k P ERU

en ce s i Mau ritius
O ğl ak D ön
A V U S TR A L Y A
Okyanusu

• Üreticiler ve tüketiciler • Uyußturucunun olußturdu¤u riskler


Uyußturucu ve suç
Uyußturucunun ekonomide örgütlerinin baßl›ca
3 000 km Afyon, haßhaß ve koka üretimi merkezleri (karteller, mafya)
önemli bir yere sahip oldu¤u
-Atlas du nouvel état du Tüketici ülkeler ülkeler
monde, Yay. La Découverte. Kara para aklama merkezleri

-L’économie de la drogue, Ç›k›ß ve geçiß noktalar› ‹ktidar›n uyußturucu trafi¤iyle Uyußturucudan kazan›lan
Yay. Le Monde. ba¤lant›l› oldu¤u devletler parayla finanse edilen
Baßl›ca ak›mlar baßl›ca çat›ßmalar

3 Uyußturucu ekonomisi.

19
B. Yeni Bir Dünya Düzenine Doğru mu?
Coğrafyacõnõn
1. “Amerikan Barõşõ (Pax Americana)”: Gerçekler ve Sõnõrlar
Sözlüğü
ABD, 1990’dan beri dünya çap›nda bir süper güç oldu¤unu iddia edebilecek tek
* Uluslararasõ: Devletler aras›n- ülkedir. ABD, dünyadaki siyasal krizlerde hakem rolünü oynayabilen tek güç olarak
daki ilißkileri tan›mlar. ortaya ç›kmaktad›r ve uluslararas› siyasal davran›ß normlar›n› belirlemektedir. Kuzey
Atlantik ‹ttifak›’n› (NATO) denetlemekte ve 1997’de Polonya, Çek Cumhuriyeti ve
* Uluslarötesi: Etkinlikleri “de- Macaristan’›n kat›l›m› s›ras›nda görüldü¤ü gibi, bu örgütün genißlemesinde etkili
netimsiz” bir biçimde devletlerin olabilmektedir. NATO, kilit komuta noktalar›nda, ABD ordusu subaylar›n›n etkili
s›n›rlar›n›n d›ß›na taßan kurum- oldu¤u ortak bir komutanl›¤a sahiptir.
lar› ya da ßirketleri tan›mlar. Bu
terim, bilgi, fikirler ve ekonomi a- Ancak, Amerika’n›n liderli¤i s›n›rl›d›r ve kimi durumlarda tart›ßmalara yol
lanlar›nda kullan›lmaktad›r: açmaktad›r. Örne¤in, Suudi Arabistan, Körfez Savaß› s›ras›nda ‹slam’›n kutsal top-
Çokuluslu ßirketler, kiliseler, mez- raklar›nda “kâfir birlikleri”nin varl›¤›n› eleßtiren kesimlerin düßmanca duygular›n›n
hepler, diasporalar, vb. yaratt›¤› bask› nedeniyle ABD’yle aras›na mesafe koymußtur. Amerikan diplomasisi,
‹sraillilerle Filistinliler aras›ndaki görüßmelerde ve Irak meselesinin çözümünde etkili
* UNDP: Birleßmiß Milletler Kal- olamamaktad›r. ABD, Uzakdo¤u’da, “Asya Devleri” olarak nitelenen Japonya ve
k›nma Program›. Çin’in dünya sahnesine geri dönüßünü dikkate almak zorundad›r.
2. Birleşmiş Milletler ve Uluslararasõ Hukuk
1945 y›l›nda kurulmuß olan Birleßmiß Milletler’in (BM) görevi “gelecek nesilleri
Toplam ciro (çokuluslu şirketler) savaß felaketinden korumak”t›r. Bu örgütün ißleyißi, büyük güçlerin genelde oybirli¤i
veya içinde olmas› ve devletlerin kendi iç sorunlar›ndan kaynaklanan çat›ßmalardaki art›ß
GSYİH (devletler) nedeniyle,1990’dan beri bir hayli de¤ißmiß durumdad›r. Çokuluslu kuvvetlerin, BM
milyar dolar bayra¤› alt›nda Irak ve Kuveyt’te, Somali, Ruanda ve daha pek çok ülkede s›k s›k
askeri operasyonlara baßvurmas› bu de¤ißimi yans›tmaktad›r (4. belge). Ancak BM
0 30 60 90 120 150 180
çok farkl› durumlarla karß› karß›ya kalmaktad›r. Üstelik devletlerin egemenli¤i ilkesine
Endonezya sayg› ile çat›ßmalar›n kurban› olan sivil halka yap›lacak insani yard›m görevi aras›nda
General Motors
da çelißkiler ortaya ç›kmaktad›r. BM’nin rolü, bar›ß›n korunmas›ndan bar›ß›n zorla
kabul ettirilmesine dönüßmüßtür. BM giderek daha fazla önem kazanan sivil görevleri
Türkiye
de üstlenmek zorundad›r (2. belge).
Danimarka
BM’ye ba¤l› kurulußlar (UNDP*, UNICEF, FAO, UNESCO...) devletlerin içißlerine
Ford kar›ßmama ilkesine sayg› göstererek yeryüzünün en yoksul insanlar› için çal›ßmaktad›r.
Güney Afrika Sivil Toplum Kurulußlar› (STK) ise, insani konularda içißlerine kar›ßma hakk›n›, yani
sivil halka yard›m götürmek ya da çevreyi korumak için devletlerin iradesine
Toyota
kimi zaman karß› gelerek s›n›rlar› aßma hakk›n› talep etmektedir.
Exxon
3. Devletlerin Yeri?
Royal Dutch/Shell
Dünya devletleri, bugün, egemenlik haklar›n› zay›flatan, uluslararas›* ve uluslarötesi*
Norveç üç d›ß güç alan›yla uyum içinde olmak zorundad›r: Politika alan› (BM, Avrupa Birli¤i,
Polonya ASEAN...), ekonomi alan› (WTO, NAFTA...ve çokuluslu ßirketlerin stratejileri) ve
kültür alan› (dinler, dünya medyas›...).
Portekiz

IBM Bölgesel örgütler, ßirket stratejileri, ticaret ak›mlar›, iletißim a¤lar› ve dinsel ve
kültürel kimlikler, mekân›n inßas›nda giderek daha belirleyici olmaktad›r (3. belge).
Malezya
Siyasal, ekonomik ve kültürel küreselleßme, ulusal toplumlar›n d›ß›nda yer alan
Venezuela
ikinci bir düzeyin ortaya ç›kmas›na yol açmaktad›r. Bölgesel örgütlerin kendi yasalar›,
Kaynak : BM, UNDP, 1997. çokuluslu ßirketlerin kendi hissedarlar› ve yöneticileri, kiliselerin kendi hiyerarßileri,
1 Baz› devletlerin ve uluslararas› ßirketle- STK’lar›n kendi üyeleri vard›r. Haritalarda devletlerin baßkentleriyle bu güçlerin
rin karß›laßt›rmal› gücü. merkezleri örtüßmektedir (New York, Londra, Brüksel, Roma, Tokyo gibi).

20
DEVLETLER
2 BM'nin Yeni Misyonlarõ - karar al›rlar
- idare
ederler
Bar›ß›n yeniden sa¤lanmas› art›k sadece çat›ßmalar›n sona ermesiyle GENEL -düzenleme
ÖRGÜTLER yaparlar
s›n›rl› de¤ildir. Uluslararas› toplumdan, dolay›s›yla BM’den krizdeki - karß›l›kl› -e¤itirler MEGALOPOLLER
devletlerin toparlanmalar› için hem askeri hem de sivil bir eylem ilißkileri yetkilerin
desteklerler topland›¤›
beklenmektedir. BM taraf›ndan gönderilen kuvvetlerden, belirli - üyelerini noktalar
korurlar
gruplar›n silahs›zland›r›lmas›, topraklar›n may›nlardan temizlenmesi,
el konmuß silahlar›n yok edilmesi, kuvvetlerin yeniden birleßtirilmesi,
ULUSLARARASI
ulusal ordular›n yeniden kurulmas› vb. talep edilmektedir... Bu ÖRGÜTLER
- uluslararas› BANKALAR
taleplere, giderek daha fazla önem kazanan sivil görevler de bir hukuk yat›r›m yaparlar
eklenmekte, insani boyut öncelik kazanmaktad›r. Güvenlik Konseyi, olußtururlar
- çat›ßmalar›
konvoylar› korumak ve mavi berelilerin çat›ßma kurbanlar›na çözerler
yard›mlar› da¤›tmas›n› sa¤lamak amac›yla “güvenli bölgeler” ya da
STK
“insani koridorlar” olußturmaktad›r. - fikirleri harekete ÇOKULUSLU
geçirirler Þ‹RKETLER
‹stikrar bir kez sa¤lan›p s›n›rlar yeniden olußturuldu¤unda ulusal - çat›ßma
noktalar›na
önemli bir
ekonomik rol
uzlaßmay› sa¤lamak ve devleti yeniden inßa etmek; örne¤in müdahale B‹REYLER
- karar verenler
oynarlar
ederler
demokratik ilkeleri yüceltmek, hukuk devletine kaybetti¤i gücü - kat›lanlar
- sonuçlara
kazand›rmak vb. gerekmektedir. Bütünü sa¤lamlaßt›rmak için, katlananlar
kurumlarda reform yapmak, istikrarl› bir hükümet ve etkin bir
yönetim kurmak, gerekli altyap›lar› kurup ulusal ekonomiyi yeniden
ißler hale getirmek gerekmektedir. Baßka bir deyißle tam anlam›yla
bir siyasal yap›lanma söz konusu olmaktad›r. Kaynak: Sciences humaines, no.17, Temmuz 1997.
H. Mazeran, “L’ONU et les crises contemporaines”, Universalia,
Encyclopaedia Universalis , 1996.
3 “Dünya sistemi”nde aktörlerin rolleri.

MINUGUA MITNUH MINUBH MONUP ATNUSO FORDEPRENU UNFICYP FINUL FNUOD ONUST
Guatemala Haiti Bosna-Hersek Hõrvatistan Hõrvatistan Makedonya Kõbrõs Lübnan Golan Ortadoğu

Pasifik

Atlas Yen geç Dön enc esi

Okyanusu
Pasifik Okyanusu
Hint
Ekvator

Okyanusu
Okyanusu

es i
Oğ la k Dö ne nc

3 000 km

MONUA Halen devam eden misyonlar


Angola
MINURSO MONUL MONUA MONUG MONUIK MONUT UNMOGIP
Tamamlanmݧ misyonlar Pakistan-
Batõ Sahra Liberya Angola Gürcistan Kuveyt Tacikistan
Kaynak: BM ‹nternet sitesi, Eylül 1997. Hindistan

4 BM’nin 1997 sonunda yürütmekte oldu¤u bar›ß operasyonlar›.

21
Harita

Diller Mozaiği

Mekânõn
Çeßitlenmesi
Dil, bir toplulu¤a ve bir topra¤a ait olman›n gösterge- mas› gibi. Çözüm, kimi zaman, bir devletin topraklar›n›n
lerinden biridir. Kültürel kimli¤in güçlü bir unsurudur. tamam› üzerinde tek bir dilin resmi dil olarak kabul edil-
Dünyadaki yaklaß›k 200 ülkede 5 000’in üzerinde dil mesiyle sonuçlanmaktad›r.
konußuldu¤u saptanm›ßt›r. Dolay›s›yla, çokdillilik, resmi Giderek küçülen günümüz dünyas›nda ‹ngilizce ken-
dillerle az›nl›k dilleri aras›ndaki ilißkilerde kimi zaman disini zorla kabul ettirmektedir. Ancak, dünyadaki eko-
sorun ç›karmaktad›r. Bu sorunlarla karß›laßan devletler, nomik ve politik gelißmeler sonucunda, Asya’da Çince
bir dil politikas› belirlemek zorundad›r: Bir ya da daha ve Hintçe’nin ya da Amerika’da ‹spanyolca gibi baßka
fazla resmi dilin benimsenmesi, bölgesel dillerin tan›n- dillerin daha fazla önem kazanmayaca¤› da söylenemez.

P a s i f i k
O k y a n u s u

Japonca
ABD

RUSYA
ÇİN Endonezya
BREZİLYA Malaycasõ

Bengalce
Almanca
Urduca
Hintçe

A t l a s
H i n t
O k y a n u s u
O k y a n u s u

•En az 100 milyon kißinin


konußtu¤u diller (milyon kißi)
Çince (Mandarin) ...........................1 000
‹ngilizce................................................480
Hintçe ...................................................450
‹spanyolca ...........................................390
Rusça.....................................................280
Arapça ..................................................225 • Resmi dil
Bengalce ...............................................200 •!‹letißim dili
Tek dil
Portekizce ............................................184 ‹ngilizce
Endonezya Malaycas›.......................160
Arapça
Japonca .................................................126 Dünyada Çince Tek dil Çokdilli çerçeve Frans›zca
Frans›zca ..............................................125 en yayg›n konußulan ‹spanyolca ‹ngilizce Rusça
Almanca ...............................................123 diller
Türkçe ...................................................120 Portekizce Frans›zca
Urduca ..................................................103 Türkçe Rusça

1 Dünyada en yayg›n diller.

22
Laponca • Hint-Avrupa dilleri
İzlandaca
Kelt dilleri
Karelyaca
Germen dilleri

Roman dilleri
Fince
Atlas Slav dilleri
Norveççe
Okyanusu İsveççe Yunanca
Gaelce Estonca
Balt›k dilleri
Rusça
Letonca
Danca Arnavutça
Litvanca
İngilizce
Gaelce Farsça
Galce Frizce
Ermenice
Hollandaca Lehçe
Almanca Gürcüce
Ukraynaca
Bretonca Çekçe
Slovakça
Fransõzca • Di¤er diller
Macarca

Baskça Slovence Romence Bask


Karadeniz
Galiciaca
Sõrpça-Hõrvatça Fin- Ugor dilleri
Bulgarca
Portekizce Katalanca
Korsikaca İtalyanca Altay dilleri
Arnavutca
İspanyolca Türkçe Arapça
Sardca
Yunanca
Akdeniz
500 km

Maltaca

2 Avrupa’daki dillerin kal›c›l›¤›.

Özerk 3 ‹spanya’daki diller.


topluluk
s›n›r› BASK
ÜLKESİ NAVARİN
• Devletin resmi dili GALICIA

‹spanyolca ARAGON
(Kastilyaca)
KATALONYA
• Bölgesel resmi
diller BALEAR
(çift dillilik) ADALARI
Katalanca

Baskça
VALENCIA
Galiciaca TOPLULUĞU

1. Dünyada önemli dillerin da¤›l›m


• Di¤er diller
co¤rafyas›n› aç›klay›n›z ve s›n›rlar›n›
Aragonca çiziniz.
Asturias-
100 km 2. Avrupa’da konußulan diller devletlerin
Leonca
s›n›rlar›yla neden örtüßmemektedir?

23
Harita

Dünyadaki Dinler

Mekânõn
Çeßitlenmesi
Din, uygarl›klar›n özgün niteliklerini bulduklar› en dedir. Örne¤in, bugün Rusya’da nüfusun % 60’›ndan
belirleyici unsurdur. Dünya üzerinde Müslüman uygarl›¤›, fazlas›, Ortodoks kilisesine ba¤l› oldu¤unu aç›klamaktad›r.
H›ristiyan uygarl›¤›, Hindu uygarl›¤› gibi farkl› uygarl›klar Din, ekonomik küreselleßmeye ba¤l› olarak ortaya ç›kan
mevcuttur. kültürel tektipleßmeye direnebilen kimlik hareketlerini
Avrupa’da, H›ristiyanl›k’tan uzaklaßma ve laikleßme, do¤urabilmektedir.
dinlerin gerilemekte oldu¤u inanc›n› do¤urdu. Oysa 1980’li Dinler, dünyay› din yayma çabalar›, modern iletißim
y›llar›n sonlar›ndan bu yana dinlerin sosyal ve siyasal araçlar› ve göçler nedeniyle de¤ißebilen ama oldukça istik-
düzende oynad›klar› önemli rol inkâr edilemez bir düzey- rarl› co¤rafyalar halinde aralar›nda paylaßm›ßlard›r.

Pasifik
Okyanusu

KUZEY AMERİKA

ENDONEZYA
GÜNEY AMERİKA
ÇİN

RUSYA

Atlas
Okyanusu AVRUPA Benares
HİNDİSTAN
Roma

Hint
Kudüs
Okyanusu
•!En çok inanan› olan dinler AFRİKA Mekke
(1994 tahmini, milyon kißi)
H›ristiyanlar:
Katolikler 1 060
Protestanlar 400
Ortodokslar 180
Müslümanlar 1 040
Hindular 770
Budistler 340

Özellikle Do¤u dinleri söz konusu


oldu¤unda tahminler bir kaynaktan • Tektanr›l› dinler • Di¤er dinler
di¤erine büyük farkl›l›klar H›ristiyanlar Müslümanlar Hindular Animist dinler
göstermektedir.
Katolikler Museviler Budistler Þintoizm

Kutsal yerler Protestanlar Çin dinleri


Az›nl›klar Ortodokslar

1 Günümüzde dünyadaki dinler.

24
• H›ristiyanl›k
Katolikler
İZLANDA
Ortodokslar

Protestanlar

FİNLANDİYA Katolik az›nl›k


İSVEÇ Ortodoks az›nl›k
NORVEÇ

• ‹slamiyet
ESTONYA
Kuzey
RUSYA Müslümanlar
Denizi LETONYA
DANİMARKA
BİRLEŞİK LİTVANYA Müslüman az›nl›k
İRLANDA KRALLIK

HOLLANDA BELARUS • Di¤er

Atlas ALMANYA POLONYA Yahudi az›nl›k


BELÇİKA
Okyanusu ÇEK CUM. UKRAYNA
SLOVAKYA MOLDOVA
Gelißen “yeni
İSVİÇRE AVUSTURYA MACARİSTAN dini ak›mlar”
FRANSA
SLOVENYA HIRVATİSTAN
İTALYA B.H. ROMANYA Karadeniz
YUGOSLAVYA Dinin rol
PORTEKİZ BULGARİSTAN oynad›¤›
çat›ßmalar
MAKEDONYA
İSPANYA Roma
ARNAVUTLUK TÜRKİYE
YUNANİSTAN
Akdeniz B.H.: Bosna-Hersek

500 km

• Mahalleler 2 Avrupa’daki dinler.


H›ristiyan
1967 öncesi
sõnõr çizgisi
Yahudi
Meryem Ana’nõn
Mezarõ
Müslüman
3 Kudüs Kenti’nin plan›.
Getsemani
Kilisesi
Ermeni
KUTSAL Tapõnak Maria
KABİR Dağõ Magdelana 1. Dünyada en çok inanan› olan
Via Kilisesi
Dolorosa
KUBBETÜ’S -SAHRA dinler hangileridir? Nerelerde tu-
• Dinsel yap›lar tunmußlard›r?
Kilise
2. Avrupa’da en çok inanan› olan
Sinagog AĞLAMA dinler hangileridir?
DUVARI
Cami
Kale Hurva 3. Eski Yugoslavya’da ve Fransa’da
Ramban
Mescid-i Aksa çok say›da Müslüman’›n bulunmas›
Aziz Yakup
Katedrali nas›l aç›klanabilir?
KUZEY Meryem 4. Kudüs’ü kutsal bir kent olarak
Ana’nõn
Ölümü
kabul eden üç büyük dini say›n. Bu
Kilisesi dinlerin her birinin kentte kutsal bir
300 m
Hz. Davud’un merkezi vard›r. Bu merkezler han-
mezarõ
gileridir?

25
2 Büyük Uygarlõk Alanlarõ Sorgulanõyor mu?
A. Başlõca Kültür Alanlarõ
Coğrafyacõnõn 1. Uygarlõklarõn Tanõmõ ve Coğrafyasõ
Sözlüğü Uygarl›k* kavram› karmaß›k bir niteli¤e sahiptir ve bu sözcük her zaman ayn›
anlamda kullan›lmam›ßt›r. Eskiden, henüz uygarl›k düzeyine ulaßmam›ß halklar›n
*Kültür: Bu sözcük geniß an- karß›s›nda “uygar halklar›” tan›mlamaktayd›: Barbarlar’a karß› Yunanl›lar, Afrikal›lar’a
lam›yla, özellikle de “kültürel karß› Avrupal›lar gibi. “Uygar” olmak, kendini “uygar” olarak tan›mlayan insan
alan” ifadesinde, uygarl›kla eß- grubunun yaßam tarz›n› ve de¤erlerini benimsemek demekti. Kültürlerle* ilgili
bilgilerdeki gelißme, bu hiyerarßik ayr›m›n terk edilmesine yol açt›.
anlaml› olarak kullan›lmaktad›r.
Her uygarl›k, s›n›rlar› oldukça sabit bir topra¤a ve siyasal, ekonomik, sosyal,
*Uygarlõk: Bir toplum ya da dinsel ve sanatsal nitelikli ortak unsurlara ba¤l›d›r. Her büyük uygarl›k alan›n›n
toplumlar grubundaki nesnel, içerisinde daha k›s›tl› kültürel birimler bulunur. Bu durumda, Avrupa’da Rus,
ekonomik, sosyal, kültürel ve ta- Polonya, Frans›z vb. “kültürlerinden” söz edilebilir.
rihsel gerçekler bütünü. Uygarl›klar›n ve kültür alanlar›n›n say›m›n› yapmak çok zordur. Bununla bir-
likte, ortak siyasal kurumlara, etkinlik biçimlerine, sosyal yap›lara ve inançlara
sahip olmalar›yla tan›mlanan alt› ya da sekiz büyük uygarl›k alan›ndan
Asya % olarak
3 457
bahsedilmektedir (2. belge). Afrika’daki Sahraalt› ve Pasifik uygarl›klar› bütünlüklü
22
milyon
büyük kümeler olußturmamaktad›r.
37
kißi Bu kültürel alanlar›n s›n›rlar› siyasal s›n›rlar kadar kesin de¤ildir ve dikkate
22
al›nan ölçütlere göre de¤ißebilmektedir. Örne¤in, Bangladeß’te yaßayanlar Hint
kültürel alan›n›n içinde bulunmalar›na ra¤men ço¤unlukla kendilerini Müslüman
3
10 dünyas›yla özdeßleßtirmektedirler.
9
Amerika 1 2. Dünyadaki Dinler ve Kültürel Alanlar
774 milyon 9
‹slamiyet’in bir milyardan fazla inanan› vard›r. Bu din, Atlantik’ten Endonezya’ya
kißi 21 kadar uzanmakta ve birkaç kültürel alan› kapsamaktad›r: Fas’tan Irak’a kadar
90
uzanan Arapça konußan ülkeler; Türkiye’den Orta Asya’ya kadar uzanan Türkçe
61
konußan ülkeler; ‹ran grubu; Hindistan Yar›madas›; Malezya kümesi; Siyah Afrika.
‹slamiyet, Afrika’da, Asya’da ve Avrupa’da gelißmesini sürdürmektedir.
Afrika 11
H›ristiyanl›¤›n da bir milyardan fazla inanan› vard›r. Bu din, birbirinden aç›k
728 milyon bir biçimde farkl›laßm›ß kültürel alanlar›n do¤mas›na yol açan derin bölünmeler
kißi 14 48 geçirmißtir. 11. yüzy›lda Roma kilisesiyle Ortodoks kilisesinin (Bizans uygarl›¤›)
41 ayr›lmas› Avrupa’y› ikiye bölmüßtür. 16. yüzy›lda Bat› Avrupa H›ristiyanl›¤›
17
Protestanlar ve Katolikler olarak bölünmüßtür. Avrupa’n›n yay›lmac›l›¤›, Amerika’da
iki farkl› kültürel alan›n do¤mas›na yol açm›ßt›r (2. belge).
Avrupa
726 milyon 20 Musevilik, H›ristiyanl›k ve ‹slamiyet’le birlikte üçüncü tektanr›l› dindir. Bu din
kißi
4 37 1948’den beri, geçmißi çok eskiye dayanan bir ülkenin, dilin ve kültürün yeniden
dirilißini ifade eden ‹srail Devleti’yle birlikte an›lmaktad›r. Dünyadaki Museviler’in
15
(Diaspora) hemen hemen yar›s› ABD’de yaßamaktad›r.
23
76 Hinduizm, Hindistan nüfusunun % 85’ini biraraya getirmektedir. ‹nanç yayma
Okyanusya 1
16 çabas› bu dine yabanc› oldu¤undan, Hinduizm, Hint Okyanusu’nun çevresi,
28 milyon 30 30 ‹ngiltere ve ABD’ye göç etmiß olan gruplar d›ß›nda Hindistan’la s›n›rl›d›r.
kißi 83

{
Katolikler M.Ö. 6. yüzy›lda Hindistan’da do¤an Budizm, bu ülkede neredeyse tamamen
Protestanlar ve
H›ristiyanlar Anglikanlar silinmiß ve yerel dinleri ve felsefeleri -Konfüçyüsçülük, Taoizm, Þintoizm- etkiledi¤i
Müslümanlar
Hindular
Ortodokslar Do¤u ve Güneydo¤u Asya’n›n tamam›na yay›lm›ßt›r. Bugün de Bat›’da yay›lmaya
Budistler devam etmektedir.
Di¤er dinler ve dini olmayanlar
Kaynak: Encyclopaedia Britannica, 1996 Book of the year.
Dünyada daha az yayg›n olan çok say›da din ve dindarl›k biçimi de bulun-
maktad›r: Hindistan’da Sihlik, Afrika’da Animizm, dünya çap›ndaki yeni dinsel
1 K›talara göre dinler. hareketler vb.

26
POLİNEZYA
ALANI POLİNEZYA
Pasifik
ALANI
Okyanusu

AVUSTRALYA
ALANI
KUZEY AMERİKA
ALANI ARKTİK KUZEY
ALANI ASYA
ALANI
LATİN AMERİKA GÜNEYDOĞU ASYA
UZAKDOĞU
ALANI ALANI
ALANI

AVRASYA
ALANI
HİNT
AVRUPA
ALANI
ALANI
ORTADOĞU
Atlas
KUZEY AFRİKA ALANI
Okyanusu ALANI H i n t

O k y a n u s u

AFRİKA
ALANI

2 Büyük jeokültürel alanlar.

3 Din ve Kültür
Büyük dinlerin hiç ßüphesiz uzun bir tarihsel geçmißi vard›r: ‹slamiyet için yaklaß›k
14 yüzy›l, H›ristiyanl›k için yaklaß›k 20 yüzy›l, Budizm için 25 yüzy›ldan uzun
bir süre. Üstelik dünyan›n tan›d›¤› uygarl›klardan hiçbiri, belirli bir döneminde
bir dinsellik evresi geçirmeden gelißmemißtir [...].
Dinlere paralel olarak, bugünkü anlamlar›na yak›n zamanda kavußmuß olan,
uygarl›k ve kültür ad›n› verdi¤imiz kavramlar ortaya ç›km›ßt›r [...].
Böylece tarih, binlerce y›l›n sonunda günümüz dünyas›na alt› büyük kültür alan›n›
miras b›rakm›ßt›r: Uzakdo¤u kültür alan›, Hindu kültür alan›, ‹slam kültür alan›,
Bizans miras› ve iki k›y›s›yla birlikte Atlantik kültür alan›. Atlantik’in iki k›y›s›ndaki
bu iki kültür alan›, Bat›l› olarak tan›mlansa da, asl›nda ikisini birbirinden ay›ran
özellikler de vard›r. Yeni Dünya, Avrupa K›tas›n› on yüzy›ld›r kaplayan manast›r
a¤›n›n ve Avrupa’ya kendisini yaratma f›rsat›n› veren Rönesans ve Reform 4 Bat› ile Do¤u’nun bulußmas›. ‹ki kültürün bulußmas›
deneyimlerinin eksikli¤ini her zaman duyacakt›r [...]. karß›l›kl› zenginleßme f›rsat› sa¤lar. Villeneuve - lès -
Dinler, uygarl›klar ve kültürler, daha sonra dünya olarak belirecek olußumun Avignon Manast›r›’n›n binalar› aras›nda duran Do¤u
gebelik aßamas›ndaki temel a¤lard›r. gongu, Japon besteci Takemitsu’nun Do¤u ile Bat› ara-
Ch.-P. Péguy, L’Horizontal et le Vertical, Reclus, 1996.
s›ndaki ayr›l›klar›n ötesine geçen müzi¤ini simge-
lemektedir.

27
B. Dünya Kültürünün Gerçekleri ve Sõnõrlarõ
Coğrafyacõnõn 1. Günümüz Dünyasõndaki İletişim Araçlarõ ve Odaklarõ
Sözlüğü Devletlere dünya topraklar›n› paylaßma imkân›n› tan›yan sanayi ça¤›n›, bilgi ve
iletißim ça¤lar› izlemißtir. Yeni teknolojiler (bilgisayarlar, uydular, optik elyaflar, vb)
*Bilgi otoyollarõ: Optik elyaf sayesinde dünyan›n her yerindeki gelißmeler an›nda izlenebilmektedir. ‹nternet bu
kullanan ve dünyadaki tüm yer- bilgi otoyollar›n›n* simgesi durumundad›r.
leßim ve etkinlik noktalar›n› bir-
Teknolojik araßt›rman›n ve ekonomik gücün ürünü olan modern medya*, co¤rafi
birine eklemleyen, yüksek debili
olarak belirli noktalarda toplanm›ßt›r. Dünya çap›ndaki iletißim, ABD, Avrupa Birli¤i
ve yüksek h›zl› mültimedya a¤lar›.
ve Japonya’daki özel sektör kurulußlar›n›n egemenli¤indedir. En güçlü gruplar
*Medya: Bas›n, televizyon, rad- Amerika’dad›r: CNN’in sahibi Time Warner - Turner, Disney - ABC, Westinghouse -
yo, sinema ve internet gibi baßl›ca CBS gibi.
yaz›l› ve görsel-ißitsel iletißim araç- Baßlang›çta seçkinlere yönelen ve daha sonra, tarihe damgas›n› vurmuß olan kül-
lar›n›n olußturdu¤u bütün. türlerini halka yayan Avrupa’daki geleneksel kültür odaklar›n›n tersine, Amerikan
ßirketleri, yerel kökleri olmayan popüler bir kültür üretmekte ve bunu ihraç etmektedir.
Amerikan ßirketleri, baßka ülkelere herkes taraf›ndan bilinen üç tip mekân arac›l›¤›yla
-dolaß›m (otoyollar, havaalanlar›), tüketim (hipermarketler, Mac Donald’s), iletißim
(uydular, internet)- küresel bir modernlik modeli sunmaktad›r.

• 1982’de 2. Dünya Kültürü ve Toplumlarõn Tektipleşmesi


% Kentsel nüfusun artmas›, “dünya kültürü”nün gelißmesini kolaylaßt›rmaktad›r.
0,5 Amerikan kültürü de buna kendi damgas›n› vurabilmektedir. Bu kültürün Amerikan
2,5
12
‹ngilizcesi denen bir dili ve büyük tüketim ürünleri vard›r. Manila’dan Buenos Aires’e,
8 37 Cape Town’dan Moskova’ya kadar, giyim tarzlar›nda (jean, tißört), beslenme
al›ßkanl›klar›nda (fast food), yap›lan ya da televizyondan izlenen sporlarda (futbol,
4
Olimpiyat Oyunlar›, otomobil yar›ßlar›), müzikte ve sosyo-kültürel davran›ßlarda
7
(dünya müzi¤i, sinema, gösteriler) ayn› e¤ilimler göze çarpmaktad›r. Öte yandan
dünya kültürü, bazen yerel düzeyde tart›ßmalar do¤uran, bireysel özgürlük, kad›n
29
erkek eßitli¤i, çocuk haklar› gibi de¤erlerin de taß›y›c›l›¤›n› üstlenmektedir.
Kültürün bu jeoekonomik dinami¤i yerel toplumlar›n co¤rafyas›n› alt üst etmektedir.
Manhattan’da yaßayan bir kißi, Paris, Abidjan ya da Bombay’›n ß›k mahallelerinde ya-
ßayan bir kißiye, Bronx’ta yaßayan New York’lu komßusundan daha yak›nd›r. Geçmißte,
• 1993’te mesafeler toplumlar›n olußumu ve iç dinami¤i için gerekli olan uzakl›¤› sa¤lamaktayd›;
% bugün bu mesafeler ortadan kalkm›ßt›r ve bu durum toplumlar›n bütünlü¤ü için bir
1,5 tehdit olarak görülebilmektedir. Bu tehdit karß›s›nda, 1980’li y›llar›n sonundan beri,
2 13 bir gruba ya da bir toprak parças›na ait olma ihtiyac›n›n yeniden ve yo¤un bir biçimde
4 35 dile getirildi¤i gözlenmektedir.
4,5 3. Topluluklarõn Direnci
8
Günümüzde kültürlerin ve de¤erlerin evrenselli¤i ilkesi hem yayg›nlaßmakta hem
de tart›ß›lmaktad›r. Güneydo¤u Asya Uluslar Birli¤i (ASEAN) ülkeleri, Temmuz
1997’deki y›ll›k toplant›lar›nda ABD’nin insan haklar› anlay›ß›na karß› ç›km›ß ve
32
Asya’ya özgü aile, topluluk, disiplin ve otorite anlay›ßlar›n› savunmußlard›r. Hemen
hemen her yerde belirli kültürel alanlara aidiyet duygusu kendisini göstermektedir.
Bat› toplumlar› d›ß›nda din, dil ile birlikte en güçlü cemaat referans› olmay› sür-
ABD BDT/SSCB
dürmektedir.
Avrupa Birli¤i Hindistan

Japonya Çin
Yerel kültürlere canl›l›k kazand›rmaya yönelik bu kararl›l›k, ‹ran, Cezayir ya da
Afganistan’da oldu¤u gibi ßiddet içeren ya da d›ßlayan biçimlere bürünebilmektedir.
Kanada Di¤erleri
Kaynak: OST, Économica, 1997. Kültürel alanlar›n savunulmas›, ço¤u zaman özerk bir yönetimin elde edilmesi
(Katalonya, Quebec, ‹skoçya) ya da yerel kültürel özgünlüklerin canland›r›lmas›yla
1 Dünyada bilimsel üretim (yaz›l› yay›nlar). s›n›rl› kalmaktad›r.

28
ABD - Kanada AVRUPA ASYA

*
*
YAKINDOĞU
*
Japonya

* Hindistan

* Avustralya
GÜNEY * * AFRİKA
AMERİKA

* *
Güney Afrika

Büyük spor merkezleri ‹ngiliz sporlar›n›n yay›l›ß› Yeni Zelanda


‹kincil spor merkezleri Kuzey Amerika sporlar›n›n yay›l›ß›

Küçük spor merkezleri Dövüß sporlar›n›n yay›l›ß›


Kaynak: J.-P. Augustin, Mappemonde, Nisan 1996.
* Geleneksel oyunlar›n yaßad›¤› yerler ‹kincil yay›lmalar

2 20. yüzy›l›n sonunda dünyadaki spor merkezleri.

3 Toprak: Küreselleşmeye Karşõ


Bir Direniş Alanõ mõ?
Co¤rafya gibi tarih de, uluslar›n, halklar›n ve
kültürel gruplar›n topraklar›na ba¤l›l›¤›n›n
insan tecrübesinin de¤ißmez bir gerçe¤i
oldu¤unu ö¤retmektedir.
Ak›mlar›n ve karß›l›kl› ilißkilerin kazand›¤›
yeni evrensellik ve dünya pazar›n›n ya da
a¤lar›n ortaya ç›k›ß›, önceki tarihsel ve kültürel
ba¤lar›n ortadan kalkmas›na yol açmayacakt›r.
Geçici olarak bunlar›n üzerini örtse bile
kesinlikle eritemeyecektir. Ayn› ßekilde dünya
ekonomisinin ortaya ç›k›ß› da “küresel köy”ün
geri dönülemez bir kültürel türdeßleßmeye
do¤ru gitti¤ini göstermemektedir. Asl›nda her
ßey bunun tam tersini kan›tlar gibidir.
Evrensellik iddias›nda bulunan ideolojilerin
zaman› geçmißtir; art›k, kimlikle toprak
aras›ndaki ba¤›n gücünü yeniden gündeme
getiren yerel ve bölgesel özgünlükler a¤›rl›¤›n›
hissettirmektedir. J. Bonnemaison et L.Cambrezy,
“Le Lien Territorial”, Géographie et cultures,
no. 20, 1996. 4 Suriye Arap Cumhuriyeti’nde gelenekler ve modernlik. Çöldeki Bedeviler.

29
Kroki Harita Okuma
Kullan›lan izdüßüm yöntemi ya da seçilen ölçek ne olursa olsun, co¤rafi bir olgunun harita üzerindeki yerini saptayabilmek,
incelenen topraklar›n ya da konular›n anlaß›lmas› için vazgeçilmez bir unsurdur.

I. Tanõmak İçin Yer Belirlemek


OKYANUSYA
4
Avustralya
ABD

AMERİKA 6

K u zey Kutu
KK
Rusya 5
Çin
Brezilya
W
p
ai
D
re ASYA
si
45
°

AVRUPA Hindistan
x
2
1
y

z
AFRİKA
3

1 Yeryüzü üzerindeki baz› büyük nirengi noktalar›.

1. al›ßt›rma İsimlendirmek
2. al›ßt›rma Yerleştirmek
3. al›ßt›rma Bağlantõ Kurmak

• 1’den 6’ya kadar numaraland›r›lm›ß • Topraklar›n ço¤unlu¤u hangi yar›- • Japonya’ya en yak›n olan ülke
olan deniz ve okyanuslar›n isimlerini kürede yer almaktad›r? hangisidir?
belirtin. • Tamam› kuzey yar›kürede bulunan • New York ile Japonya aras›ndaki en
• Haritada w, x, y ve z harfleriyle gös- k›ta hangisidir? k›sa havayolu hangisidir?
terilen hayali çizgiler nelerdir? • 45° Kuzey enlemine göre ABD, Av- • Avrupa’yla Güneydo¤u Asya ara-
• En büyük alt› ülkenin isimlerini be- rupa Birli¤i ve Japonya’n›n konum- s›ndaki en k›sa deniz yolu hangisidir?
lirtin. lar›n› belirleyin. • ABD’nin Meksika ve Kanada’yla bir
• Haritada yer almayan k›tan›n ismi • Baßlang›ç meridyenini ç›k›ß noktas› kara s›n›r› vard›r. ABD hangi ülkeden
nedir? olarak al›p bat›ya do¤ru ilerleyerek, sadece bir bo¤azla ayr›l›r?
aßa¤›daki ßehirleri haritada yerlerine
yerleßtirin: Kahire, Paris, Londra, New
York, Hong Kong, Los Angeles, Sin-
gapur, Cape Town, Frankfurt, Tokyo.

30
II. Anlamak İçin Bilgileri Okumak

ABD

Japonya
9 Tayvan 10
1
3 Avustralya
Güney Kore 1
Çin
Rusya
62
Hollanda İsveç 2
Birleşik 8
• 1996’da ilk on satõcõ
Krallõk 4 7
5 10Belarus
9
6 Hindistan ve ilk on müşteri
Fransa 3 Ukrayna
7
Ek

10 milyar $’dan fazla


5 Kuveyt
va

Almanya
to

Türkiye 8 4
r

Suudi Arabistan 5 milyar $


Mõsõr
1 milyar $
250 milyon $

her
5 ülkenin 7
Kaynak: Institut international de recherche sur la paix, sõrasõ
Stockholm, 1996. İhracat İthalat

2 Dünyada silah ticareti.

4. al›ßt›rma (2. belge)


Kaynak: Atlas des relations internationales,
Hatier, 1997.
GÜNEY KORE
“Géopolitique du chaos”,
Le Monde, Manière de voir, Þubat 1997. JAPONYA

• Haritada yer alan bilgilerin ana temas›


nedir? ÇİN HALK
• ‹hracat yapan ülkeler dünyan›n hangi CUMHURİYETİ
P a s ifik
bölgelerinde yer almaktad›r? Bunlar›n Tachen
Matsu Okyanusu
aras›nda BM Güvenlik Konseyi’nin daimi Senkaku
Quemoy
üyeleri var m›d›r? Hong Kong TAYVAN
Çin
• Dünyada silah ithalat› yapan baßl›ca iki
Denizi
bölge hangisidir?
Paraçel Hak iddia edilen adalar ya da
tak›madalar
(Çin)
FİLİPİNLER Sahip olunan adalar ya da
tak›madalar
5. al›ßt›rma (3. belge) VİETNAM
Tart›ßmal› adalar ya da
tak›madalar
(Çin) ‹ßgal alt›ndaki tak›mada
Spratly
Talep edilen s›n›rlar ve
• Pasifik’te yer alan Spratly Adalar›’n› talep eden ülke
haritada yerleßtirin. Çin Halk Cumhuriyeti
BRUNEİ
• Bu adalar üzerinde kaç ülke hak iddia Vietnam Demokratik
Cumhuriyeti
etmektedir? MALEZYA Malezya

• Bu adalar›n a盤›ndan geçen deniz yolu SİNGAPUR Filipinler

hangi ülke için hayati önem taß›maktad›r? ENDONEZYA Do¤algaz ya da petrol yata¤›

• Çin Denizi’ndeki ülkeleri karß› karß›ya


getiren üç çat›ßma konusunu belirtin. 3 Çin Denizi’ndeki tart›ßmal› adalar.

31
Kroki Dünyadaki Dinsel Alanlar
Kroki çizildikten sonra baßl›ca hedef, bu krokinin neye dayana-
• Konuyu okumak ve bir sorunsal ç›karmak
rak ve nas›l çizildi¤ini anlamakt›r.
• Bilgileri harekete geçirmek ve s›n›fland›rmak
Bir kroki çizmeden önce konunun sorunsal›n› anlamak (1. al›ß-
• Bir altyaz› haz›rlamak ve do¤rulu¤unu kan›t-
lamak t›rma), bilgileri harekete geçirmek (2. al›ßt›rma) ve bu bilgileri
sadece gerekli olanlar› b›rakacak ßekilde s›n›fland›rmak ve önem
• Kroki çizmek
s›ras›na göre dizmek (3. al›ßt›rma) gerekmektedir.

1. al›ßt›rma
Sorunsalõ Çõkarmak İçin Konunun Başlõğõnõ Okumak ve Anlamak

- Dinsel bir alan› tan›mlamak için gerekli ölçütler nelerdir?


- Bu ölçütler tüm dinler için ayn› m›d›r?
- Bu alanlar tarih içinde de¤ißmiß midir?
- Dinlerin günümüzdeki co¤rafi dinamikleri nelerdir: Genißleme mi, dura¤anl›k m›, yoksa gerileme mi?

»» Sorunsal: Günümüzdeki dinsel alanlar sabit topraklar m›d›r, yoksa de¤ißmekte olan topraklar m›d›r?

2. al›ßt›rma
Bilgileri Harekete Geçirmek

- Dünyadaki baßl›ca dinler hangileridir?


- Bu dinler nerelerde do¤mußtur? Ço¤unlukta olduklar› yerler nereleridir? Az›nl›kta olduklar› yerler nereleridir?
- Bu dinler tarih boyunca nas›l yay›lm›ßt›r: Fetihler, sömürgecilik, ißgücü göçü, yeni üyeler kazanmaya yönelik
etkinlikler, nüfus?
- Bu dinlerin bugün sahip oldu¤u topraksal dinamikler nelerdir?
- Baßkentleri ve kutsal yerleri var m›d›r?
- Dinler bugün toprak çat›ßmalar›n›n kökeninde yer almakta m›d›r?
- Yeni dinler ortaya ç›kmakta m›d›r?

3. al›ßt›rma
Bilgileri Sorunsala Göre Sõnõflandõrmak ve Önem Sõrasõna Koymak

• Haritay› çizmek için aßa¤›da s›ralanan unsurlar ak›lda bulundurulmal›d›r:


- Baßl›ca dinler ve bu dinlerin yay›lma alanlar›;
- Dinlerin tarih içindeki ve bugünkü yay›lma eksenleri;
- En tan›nm›ß kutsal ßehirler;
- Yeni dinsel ak›mlar›n kendilerini gösterdikleri mekânlar.
• Bilgileri (2. al›ßt›rma) yukar›daki dört konuyla karß›laßt›rmak
- Kroki dinlerin mekânsal da¤›l›m›n› nas›l temsil etmektedir?
- En çok ziyaret edilen kutsal yerler gösterilmiß midir?
- Din olgusunun güncelli¤i nas›l gösterilmißtir?

32
RUSYA

ABD JAPONYA
Roma
ÇİN
Kudüs

ARABİSTAN Benares
HİNDİSTAN
Mekke

ENDONEZYA

BREZİLYA

Kuzey
3 000 km

• Dinlerin yay›lma alanlar› • Büyük yay›lma eksenleri • Baßl›ca dinsel merkezler


Tarihsel Güncel Kutsal kentler
Katoliklik
• Yeni dinsel merkezler
Protestanl›k H›ristiyanl›k
Yeni dinsel hareketlerin ortaya ç›kt›¤›
Ortodoksluk ülkeler: tarikatlar, ba¤daßt›rmac› dinler vb.

‹slamiyet • Gerilim noktalar›

Budizm Büyük gerilim noktalar›

Budizm ve Do¤u dinleri


Dünyada büyük dinlerin da¤›l›m› ve mekânsal dinamikleri.
Hinduizm

Di¤er dinler Haritanõn Yorumlanmasõ


Musevilik
• “Unsurlara” göre:
- Konuya ve sorunsal›na uygun bir baßl›k;
- Alanlar› ifade etmek için kullan›lan yüzeyler;
Öneri - Belirli yerleri göstermek için kullan›lan noktalar;
- ‹lerleme eksenlerini göstermek için kullan›lan çizgiler;
• Bir haritada kullan›lmas› zorunlu olan “unsurlar”
- Yer tespiti için isimler;
1. Baßl›k: Her zaman aç›k ve k›sa olmal›d›r.
- Yap›lan tercihleri anlaml› k›lmak ve konuya ve sorunsal›na
2. Alt yaz›lar: Önem s›ras›na göre düzenlenmeli; ya ha- cevap vermek amac›yla düzenlenmiß bir altyaz›.
ritan›n yak›n›na ya da ayr› bir sayfaya yerleßtirilmelidir.
3. Ölçek: Gösterilmelidir. • ‹çeri¤e göre:
4. Yön bilgisi. Bu kroki aßa¤›da s›ralanan konularda bilgi vermektedir:
- Büyük dinlerin dünya topraklar› üzerindeki da¤›l›m›;
5. ‹simler : Çok fazla olmamal› ve yatay olarak yaz›lma-
l›d›r. Ayn› olgu söz konusu oldu¤unda ayn› renk ve - Geçmißteki ve bugünkü co¤rafi ilerlemeler;
yaz› karakteri kullan›lmal›d›r. - Dört büyük dinsel merkezin konumu;
- Gerilim noktalar›n›n varl›¤›.

33
Yöntem Çağõmõzõn Çatõşmalarõ, Yeni Jeopolitik Riskler
1. Belge : Yeni bir jeopolitik ba¤lam.
• Belgeleri sunmak 2. Belge : 1975 - 1997 aras›nda UNHCR’›n (Birleßmiß Milletler Mülteciler
• Bilgileri konular›na göre ay›rmak, Yüksek Komiserli¤i) gözetimindeki insan say›s›nda kaydedilen art›ß.
s›n›fland›rmak, karß›laßt›rmak ve 3. Belge : 1990 - 1995 döneminde ßiddet sonucu gerçekleßen ölümlerin bölgelere
gruplara ay›rmak göre da¤›l›m›.
• Sentez yapmak 4. Belge : Risk mekân› Ortado¤u.
5. Belge : Günümüzün jeopolitik dünyas›: Belirsizlikler ve bölünmeler (s. 16-17).

• ‹lk hedef, belgeleri tan›mlayarak sunmakt›r: Türlerini (harita, metin, uydu görüntüsü, istatistik, grafik...), kaynaklar›n›
(yazar›, nereden al›nd›¤›) ve tarihlerini (1. al›ßt›rma) belirlemek.
• ‹kinci hedef, söz konusu co¤rafi mekân› s›n›rland›rmak ve konuyu anlamak için konunun baßl›¤›n› okumakt›r (2.
al›ßt›rma).

Her y›l›n 1 Ocak günü (milyon) Kaynak: UNHCR, 1997


30
1
Yeni bir jeopolitik Diğer kişiler
bağlam 25

Bat› dünyas›yla Sovyet dünyas› 20


aras›ndaki nükleer denge, 1980’li
y›llar›n sonunda, yani So¤uk Sa- 15
Mülteciler
vaß’›n baßlamas›ndan k›rk y›l sonra,
10
“devletler aras›ndaki çat›ßmalar›
çözümleme arac› olarak savaß” 5
fikrinin art›k aß›ld›¤› görüßünün
0
do¤mas›na yol açt›. Bu çerçevede 1975 1980 1985 1990 1995 1997
So¤uk Savaß’›n sona ermesi ve
bununla birlikte birçok bölgesel 2 1975 - 1997 döneminde UNHCR’›n gözetimindeki kißilerin say›s›ndaki gelißme:
çat›ßman›n çözülmesi (Orta Amerika, Bu rakamlara Filistinliler (1995’te 2,8 milyon) dahil de¤ildir. Birleßmiß Milletler Mülteciler
Güney Afrika, Afrika Boynuzu...) Yüksek Komiserli¤i’nin gözetimindeki “di¤er kißiler”, kendi ülkelerinde yerlerinden edi-
söz konusu iddian›n kan›t› olarak lenler, ülkelerine geri gönderilenler ve savaßtan etkilenen topluluklard›r.
görüldü.
Ancak bu heyecan, k›sa bir süre
sonra yerini, devrini tamamlamݧ Avrupa
Asya
bir ça¤›n son serüveni olarak görülen 250 000
1,5 milyon
‹kinci Körfez Savaß›’n›n ve daha
yo¤un olarak, Avrupa’n›n çevresinde
(eski Yugoslavya, Kafkaslar) ve eski Amerika
180 000
Üçüncü Dünya’da (Somali, Liberya,
Orta ve Yakõndoğu
Ruanda...) giderek yo¤unlaßan iç 200 000
savaßlar sonucunda olußan bir hayal
Afrika
k›r›kl›¤›na b›rakt›. 3,5 milyon

Böylece devletler aras›nda savaß›n


1990 - 1995 döneminde
art›k geçmißte kald›¤› tezinden, Dünya toplam› ölümlerin bölgelere
devletlerin içinde her an savaß 5,6 milyon göre da¤›l›m› (%)

yaßanabilece¤i tezine geçildi. = %2


Kaynak: D. SMITH, Atlas des conflits fin de siècle,
“Un contexte géopolitique bouleversé”, Autrement, 1997.
= %1
Cahiers français, no. 283,
La Documentation française, 1997.
3 1990 - 1995 döneminde ßiddet sonucu ölümlerin bölgelere göre da¤›l›m›.

34
TÜRKMENİSTAN
TÜRKİYE Hazar Denizi

D
ic
le
Erbil
KKTC

F›
Lefkoşa Tahran
SURİYE

ra
Kerkük

t
GKRY LÜBNAN
Beyrut
Şam Bağdat
IRAK
İRAN
İSRAİL
Kudüs Amman
AFGANİSTAN

KUVEYT
Kuveyt
Basra PAKİSTAN
Körfezi
K›

SUUDİ ARABİSTAN
z›l

Kuzey
den

MISIR BAHREYN
iz

Kaynak: Le Monde diplomatique, Aral›k 1997,


500 km
Atlas des relations internationales, Hatier, 1997
Riyad KATAR
ve The Economist, 23 Aral›k 2000. BAE Umman Körfezi
• Dinler ve dinsel cemaatler
Ortodoks H›ristiyanlar Filistin kökenlilerin KUVEYT Amerikan üslerinin
Sünni Müslümanlar yaßad›¤› topraklar (bin) bulundu¤u ülkeler
Yahudiler
Þii Müslümanlar Büyük su kaynaklar›
Lübnan (Müslümanlar: Yasak hava sahas›
Ermeniler Sünniler, Þiiler ve Dürziler,
H›ristiyanlar: Maruniler
Baßl›ca petrol yataklar›
ve Ortodokslar)

4 Ortado¤u: Risk mekân›. 5 Günümüzün jeopolitik dünyas›: Belirsizlikler ve bölünmeler (sayfa 16-17).

1. al›ßt›rma Belgeleri Sunmak

• Belgelerin türü (5. belgeyi unutmay›n) • Belgelerin kaynaklar› ve tarihleri


- Kaç tür belge vard›r? - Bu belgeler özel kaynaklardan m› yoksa uluslararas›
- Üç haritay› (sayfa 16-17, 34 ve 35) ölçekleri, mekânlar› kurulußlardan m› al›nm›ßt›r?
ve kullan›lan harita yöntemlerini dikkate alarak - Her belgenin yay›mland›¤› tarih ile aç›klanan olgular›n
karß›laßt›r›n. tarihlerini karß›laßt›r›n.
- Metnin türü nedir: Edebi, tarihsel...?
2. al›ßt›rma Konunun Mekânõnõ ve Temasõnõ Anlamak Öneri

• Konunun baßl›¤› ve kullan›lan çeßitli belgeler, dünya genelinde bir • Çok uzun sunußlardan kaç›n›n. Bel-
inceleme oldu¤unu göstermektedir. Dünyan›n belirli bir bölgesi üzerinde geleri mümkün oldu¤unca konular›na
yo¤unlaßan 4. belgenin hedefi, genel fikirleri yans›tmakt›r. ya da türlerine göre gruplara ay›r›n.
• 20. yüzy›l›n ilk yar›s›n›n tarihi, dünya çap›nda iki büyük çat›ßman›n dam- • Kaynaklarla ilgili gereksiz bilgiler ver-
gas›n› taß›maktad›r. 1945’ten beri devletleraras› çat›ßmalar azal›rken devlet- memeye dikkat edin. Örne¤in 2. belgede
lerin içindeki çat›ßmalar artmaktad›r. UNHCR’›n amac›n›n, mültecileri ulus-
- Bu gelißme ne bak›mdan yeni risklerin ifadesi olarak görülebilir? lararas› alanda korumak olan, BM’ye
- Bu gelißmeye bakarak ideolojilerin sonunu, demokrasinin ilerleyißini, ba¤l› resmi bir organ oldu¤unu belirt-
küreselleßmenin sonuçlar›n› görebiliyor muyuz? mek yeterli olacakt›r.

35
Kompozisyon Başlõca Jeokültürel Alanlar,
Süreklilikler ve Değişimler
Ele al›nan konuya, ek olarak sunulan bir istatistik tablosu eßlik etmektedir.
• Konuyu okumak ve bir sorun-
Tamamlanm›ß harita konunun parças› de¤ildir; düßünmeye yard›mc› olmas›
sal ç›karmak için verilmißtir.
• Bilgileri gözden geçirmek ve plan Kompozisyonun yaz›lmas›ndaki ilk aßama konunun incelenmesi; bir baßka
yapmak deyißle konuyu anlamak, zaman ve mekân içinde s›n›rland›rmak, istenen ça-
• Giriß ve/veya sonuç bölümünü l›ßma türünü (betimleme, karß›laßt›rma, tart›ßma...) tan›mlamak için dikkatlice
yazmak okumakt›r (1. al›ßt›rma).
• Bir kroki çizmek ve/veya kullan-
Bunun ard›ndan çal›ßman›n ana eksenini olußturacak olan sorunsal›n
mak araßt›r›lmas› gerekmektedir (2. al›ßt›rma).

1. al›ßt›rma Konuyu incelemek Öneri

• Konuyu anlamak • Ek belgeler kullan›labilir. Bu belgeler,


- “Jeokültürel alan” ifadesini tan›mlay›n. Temel özellikler her alan için ayn› konunun daha iyi anlaß›lmas› için de-
m›d›r? ¤erli bir kaynak olußturmaktad›r.
- “Süreklilikler”: Süreklilik gösteren unsurlar hangileridir? Bu alanlar› • Bu durumda tablo, say›sal verilerin
çevreleyen çizgiler sabit midir? kullan›lmas›n› ve aßa¤›daki konular
- “De¤ißimler”: Her alan›n nitelikleri ve her toprak parças›n›n s›n›rlar› hakk›nda sorular sorulmas›n› sa¤laya-
düzeyinde ortaya ç›kan de¤ißimler nelerdir? De¤ißimlerin aktörleri cakt›r:
(devletler, ßirketler...) ve unsurlar› (araçlar›) nelerdir? Sonuçlar alan- - Bir kültürel alan› tan›mlamak için kul-
lara göre farkl›l›k göstermekte midir? lan›lan ölçütlerin uygunlu¤u;
• Konuyu s›n›rland›rmak - Alanlar›n s›n›rland›r›lmas› (seçilen
- Bu co¤rafya konusu, zaman içindeki s›n›rlar› belirtmemektedir. Dolay›s›yla devletlere bak›n›z);
bugünkü durumu, her co¤rafi olgunun anlaß›lmas› için gerekli olan tarihsel - De¤ißime yol açmas› beklenen un-
miras› dikkate alarak incelemek gerekmektedir. surlar.
- Co¤rafi çerçeveye gelince, burada tüm dünya söz konusudur.

2. al›ßt›rma Bir sorunsal saptamak Öneri

• Konunun ele al›n›ß biçimine göre farkl› sorunsallar ortaya koymak müm- • Sorunsal› saptamak, sunußun ipucunu
kündür. belirtmek anlam›na gelmektedir. Bunun
için 1. al›ßt›rmadaki bütün sorular› tek
Aßa¤›da üç sorunsal örne¤i yer almaktad›r. Bu sorunsallar› tart›ß›n ve yeni bir soru haline getirmek gerekmektedir.
sorunsallar önerin.

»» Büyük jeokültürel alanlar, Kuzey ülkeleri taraf›ndan arzulanan


ve düzenlenen küreselleßmeden etkilenmekte midir?

»» Dünyan›n büyük jeokültürel alanlara bölünmesi, ekonominin


küreselleßmesi ve Amerikanlaßmayla anlam›n› kaybetmekte midir?

»» Zamanda ve mekânda gerçekleßen son dönüßümlerin kültürel sonuçlar›


nelerdir?

36
Moskova
AVRUPA
San Francisco Londra
Paris JAPONYA
Los Angeles ABD

ÇİN
JAPONYA Amerikan Tokyo
megalopolü Osaka
Emirlikler Taipei
Hong Kong
Mexico Bombay
Bangkok
Abidjan Lagos
Singapur

Cakarta

Sao Paulo

Buenos Aires Cape Town


3 000 km Sydney

• Büyük tarihsel kültür alanlar› • Gelißme ve birleßme unsurlar› • Farkl›laßma unsurlar›


Avrupa Sistemi
Avrupa alan› ‹slam alan› Dünya çap›nda kültürel Güçlü bir kültürel
üretim merkezleri kimli¤e sahip olan
Kuzey Amerika alan› Afrika alan› bölgeler
Latin Amerika alan› Hint - Malezya alan› Kentsel aktarma merkezleri
“Üçlü kutup”un olußturdu¤u
Rus alan› Çin - Japon alan› egemen halka ‹slamiyet’in yay›lmas›
Avustralya alan› Polinezya alan› “Dünya toplumu”nun yay›lma ekseni

Büyük jeokültürel alanlar.

ÜLKE Baßl›ca dinler Kißi baß›na ‹nsani Yetißkinlerde Kentleßme 1 000 kißiye
• Bu harita aßa¤›daki unsurlar› dikka-
(%) GSMH Gelißme okuma oran› düßen bilim adam› te almaktad›r:
(1994, Endeksi yazma (%) say›s›(1988-1995)
dolar) oran› (%)

Protestanlar (53)
- Dünyay› büyük alanlara bölen ta-
ABD 25 880 0,942 99 76 4
Katolikler (26) rihsel miras (yüzeylerle gösterilmißtir).
Brezilya Protestanlar (89) 2 970 0,783 83 78 0,2 Alanlar›n alt yaz›da gösterilmesi, bu
Almanya
Protestanlar (41)
25 580 0,924 99 86 3 alanlar› s›n›rland›rmak için dikkate
Katolikler (36)
Arabistan Müslümanlar 7 050 0,774 62 80 –
al›nan niteliklerin çeßitlili¤inin anla-
Müslümanlar (45) ß›lmas›n› sa¤lamaktad›r.
Nijerya Animistler 280 0,393 56 39 –
Müslümanlar - ABD ve di¤er sanayileßmiß ülkelerin
Güney Afrika H›ristiyanlar 3 040 0,716 82 50 0,3
baßlatt›klar›, bir dünya kültürü yarat-
Fas Müslümanlar 1 440 0,566 42 48 –
maya yönelik de¤ißimler. Kentler (nok-
Hindular (82)
Hindistan Müslümanlar (32) 320 0,446 51 27 0,1 talarla gösterilmißtir) ve ulaß›m ve ile-
Çin
Budistler
Taoistler
530 0,626 81 29 0,3 tißim araçlar› (çizgilerle gösterilmißtir)
Endonezya Müslümanlar (87) 880 0,668 83 34 0,2
bunlar›n baßl›ca unsurlar›d›r.

Avustralya H›ristiyanlar (75) 18 000 0,931 99 85 2 - Farkl› “bölgesel” kültürlerin ko-


runmas›. Kültürel tektipleßmeye karß›
Rusya Ortodokslar 2 650 0,792 98 76 4
tepkiler her yerde ulusal ve dinsel
Temel Kaynak: BM, ‹nsani Gelißme Dünya Raporu, 1997.
Ek: Baz› göstergeler. ak›mlarla kendini göstermektedir.

37
38
2 Dünya: Eşitsizlikler ve Farklõ
Gelişme Kutuplarõ
Dünyada pek çok farklõ siyasal sistem, din ve kültür vardõr. Aynõ çoğulluk,
kaynaklarõn eşit olmayan bir biçimde paylaşõlmasõ, sanayileşmiş ülkelerin
ekonomik hegemonyasõ, yaşam seviyelerindeki çarpõcõ farklõlõklar,
ticari ilişkilerin düzenlenmesindeki hiyerarşi ve coğrafi olarak zõt yönde
hareket eden turist ve işçi akõmlarõ için de geçerlidir.

Sorunsallar
Gelişme En zengin 29 ülke, dünya üzerindeki kaynaklar›n % 80’ine sahipken, bu ülkelerde
Kuzey-Güney yaßayan insan say›s› dünya nüfusunun sadece % 16’s›n› olußturmaktad›r. Buna
karß›l›k en az gelißmiß 40 ülke, dünyada her y›l yarat›lan de¤erlerin % 2’sinden
az›n› üretirken, dünya nüfusunun % 20’sini bar›nd›rmaktad›r. Bu uçurumlar›n
arkas›nda yatan nedenler nelerdir? Kuzey ile Güney aras›ndaki farkl›l›klar
bugün ne durumdad›r?
Merkez ABD, Japonya ve Avrupa Birli¤i dünyaya ekonomik aç›dan egemen olan “Üçlü
Çevreler Kutup”u olußturmaktad›r. Ayn› anda hem rakip olan, hem de dayan›ßma içinde
hareket eden bu üçlü, dünya ekonomisini kendi ç›karlar› do¤rultusunda
düzenlemektedir. Bu ülkelerin sahip oldu¤u güç, ne gibi özelliklere sahiptir
ve ne kadar yayg›nd›r? “Çevre” olarak adland›r›lan di¤er ülkelere düßen rol
nedir?
Karşõlõklõ bağõmlõlõk Dünya ekonomisine egemen olan bu üçlünün gücü, pazarlar›n aç›lmas›, iletißim
Ağlar ve ulaß›m araçlar›n›n ço¤almas› ve ekonominin dünya ölçe¤inde düzenlenmesi
Akõmlar sonucunu do¤urmaktad›r. Dünya çap›ndaki bu karß›l›kl› ba¤›ml›l›k nas›l
ißlemektedir? Ak›mlar ve a¤lar hangi aç›lardan gelißmedeki eßitsizliklerin
göstergesidir?

Bölüm Planõ

1. Dünyadaki Gelißme Eßitsizlikleri 48


2. Dünyan›n Jeoekonomik Örgütlenmesi 56
3. Birbirine Ba¤›ml› Topraklar 62

Chicago Tah›l Borsas›. Birkaç temel tar›m


ürünü, Chicago Borsas›’nda telefon ve bilgi-
sayarlar arac›l›¤›yla yürütülen al›m sat›mlar›n
egemen oldu¤u bir dünya pazar›na sahiptir.

39
Miras
Dünkü ve Bugünkü Göçler
Dünyanõn İşleyişini Açõklõyor mu?

D ünya ekonomisi günümüzde, “Üçlü Kutup”un (ABD,


Japonya ve Avrupa Birli¤i) ekonomi alan›ndaki egemenli¤i
1920’li y›llar›n nüfus hareketleri, dünyan›n sömürgeci
güçler taraf›ndan sömürgeleßtirilmesine ve sömürülmesine
ile faaliyetlerin büyük ekonomi bölgelerinde -Avrupa’n›n ortam sa¤lamaktayd›. Bugünkü ak›mlar ise, gelißmedeki
“kalbi”, Amerikan ve Japon megalopolleri...- kutuplaß- eßitsizlikleri ve ekonomik bölgeler aras›ndaki hiyerarßiyi
mas›yla tan›mlanmaktad›r. yans›tmaktad›r.
Bu “büyük ekonomik tak›madalar”, özellikle en yoksul 1. 1920’li y›llar›n ve günümüzün göç alan ve veren merkezlerini
ülkelerden gelen ißçiler için büyük bir çekicili¤e sahiptir. belirtin.
Ak›mlar, art›k iki savaß aras› dönemin tam tersine 2. Her dönem için büyük ißçi ak›mlar›n›n aktörlerini ve onlar›
dönmüßtür. harekete geçiren etkenleri belirtin.

Pasifik

Okyanusu
Japonya
Avustralya
ABD

Arjantin Kanada

GÜNEYDOĞU ASYA
LATİN
AMERİKA

AVRUPA
BİRLİĞİ

Atlas

Okyanusu
Arabistan

Hint

Okyanusu
AFRİKA

Güney Afrika

Çal›ßanlar›n en çok hareketlilik gösterdi¤i bölgeler •So¤uk Savaß sonras› iktisadi


göç ak›mlar›
• Uzun dönemde gerçekleßen iktisadi göç ak›mlar› Göç veren yeni bölgeler
Ekonomik aç›dan göç veren büyük bölgeler ‹kincil ak›mlar
Yeni göç ak›mlar›
Büyük iktisadi göç ak›mlar›: Çok nitelikli göçmen ißçilerin
Nitelikli ve niteliksiz ißçiler olußturdu¤u büyük ak›mlar, “beyin göçü”
Kaynak: Sciences humaines, no.17,1997.

1 Günümüzde ißçilerin göç ak›mlar›.

40
Honolulu Wellington

Auckland

P a s i f i k
Sydney
O k y a n u s u
San Francisco
142 Melbourne
Osaka
ABD JAPONYA 0,7
13 AVUSTRALYA
Nagazaki
ŞİLİ KANADA
Şanghay Perth
5 Montreal
Buenos Aires
3 Montevideo 82 Manila
New York 0,9
8 4 Halifax Saygon
ARJANTİN Santos 2
BREZİLYA ÇİN
Rio de Janerio 1,5 Singapur
3

AVRUPA
H i n t

10 O k y a n u s u

8 14 3
28
Kopenhag 48 AFRİKA
Liverpool
52 209
250 A t l a s
247 Hamburg
O k y a n u s u
Anvers
Cherbourg
71 Cenova

Bordeaux 124
65 41
Napoli 5
Lizbon
Ümit Burnu
Kaynak: F. MAURETTE, Göç veren ülkeler Göç veren büyük limanlar Nüfus yo¤unlu¤u
“Atlas pratique”, Hachette,1929. (km2’ye düßen kißi say›s›)
1929 y›l›ndaki s›n›rlar Göç alan ülkeler Göç alan büyük limanlar Göç ak›mlar›

2 1920’li y›llarda Avrupa göçleri.

SANAY‹ ÇAÚI DÜNYA ÇAPINDA ‹LET‹Þ‹M ÇAÚI


Dönem 19.-20. yüzy›llar 20. yüzy›l›n sonu
Girißimciler - Devletler - Devletler
- Ulusal ßirketler - Büyük bölgesel örgütler
- Özel ßirketler
- Çokuluslu ßirketler

Yöntemler - Fetihler ve iskân - Uluslararas› ißbölümü


- ‹malat ürünleri - Mal ve hizmet üretimi
- Mal ihracat› - Mal ve hizmet al›ßverißi
- S›n›rlar›n güçlendirilmesi - S›n›rötesi ekonomik bölgeler
- Ulusal sanayiler - Dünya ölçe¤inde kentsel y›¤›ß›mlar
Kazananlar Devletler: Kentleßmiß bölgeler:
- ABD (kuzeydo¤usu) - ABD’nin güneyi ve bat›s›
- Bat› Avrupa ülkeleri - Londra’dan Milano’ya uzanan
- Japonya “Avrupa’n›n kalbi”
- Japon k›y›lar›
- Çin’in k›y› ßeridi
- Güney Kore
- Singapur - Malezya
- Brezilya üçgeni, vb...

3 Ekonomik karar süreçlerindeki de¤ißimler.

41
Harita

Dünyadaki Demografik

Pasifik

Ye ng eç Dö ne nc esi

Okyanusu
Pasifik Atlas Hint

Ekvator
Okyanusu

Okyanusu Okyanusu

i
Oğ lak Dö ne nc es

• 1996’da kad›n baß›na düßen çocuk say›s›


6,6 - 7,4
3 000 km
5,1 - 6,5 2 - 3,5
Kaynak: INED, Population et Sociétés,
Temmuz - A¤ustos 1997. 3,6 - 5 2’den az

1 Do¤urganl›k.

Pasifik

Yen geç Dön enc esi

Okyanusu
Pasifik Atlas Hint

Ekvator Okyanusu

Okyanusu Okyanusu

i
Oğ lak Dö ne nc es

3 000 km
• 1996’da 15 yaß›ndan küçükler (%) • 65 yaß ve üzerindekilerin
% 12’den fazla oldu¤u yerler
15 20 28 35 43 49 52
Kaynak: INED, Population et Sociétés,
Temmuz - A¤ustos 1997.

2 Genç ülkeler, yaßl› ülkeler.

42
Zõtlõklar

Pasifik

Ye ng eç Dö ne nc esi

Hint
Okyanusu

Pasifik Atlas Okyanusu


Ekvator

Okyanusu
Okyanusu
i
Oğ lak Dö ne nc es

• 1996’da do¤umda beklenen ortalama ömür


3 000 km 75 yaß ve üzeri
70 - 74 yaß 55 - 64 yaß
Kaynak: INED, Population et Sociétés, Veri yok
Temmuz - A¤ustos 1997. 65 - 59 yaß 55 yaß ve alt›

3 Do¤umda beklenen ortalama ömür.

Mekânõn
Çeßitlenmesi
Dünya nüfusuna her y›l yaklaß›k 90 milyon kißi zey ülkelerinde 74 y›ldan daha fazlayken, Güney ül-
eklenmektedir. Bu art›ß, yüksek do¤um oranlar›na sahip kelerinde en çok 62 y›ld›r. Bununla birlikte iki küme ara-
olan Güney’deki gelißmekte olan ülkelere özgü bir olgudur. s›ndaki bu uçurum, Do¤u Asya ve Latin Amerika’da kay-
Bununla birlikte Güney’deki durum da kendi içinde dedilen ilerlemeler sonucunda giderek kapanmaktad›r.
karß›tl›klarla doludur: Güneydo¤u Asya ve Latin Ame-
rika’daki baz› ülkeler birçok Afrika ülkesinin tersine • 1, 2 ve 3 numaral› haritalardan ve 2 ve 3 numaral› ek
demografik dönüßümlerini tamamlam›ß durumdad›r. haritalardan yararlanarak dünyadaki büyük co¤rafi kümelerin
Nüfusun yaßa göre da¤›l›m›, çeßitli riskleri de bera- demografik özelliklerini gösteren bir tablo olußturun.
berinde getirmektedir. Kuzey ülkeleri nüfusun yaßlan- Demografik özellikler: Nüfus yo¤unlu¤u, nüfus art›ß›, yaß
mas›n›n do¤uraca¤› sonuçlar üzerine kafa yorarken, yap›s›, ortalama ömür, kentsel / k›rsal nüfus.
Güney’dekiler genç bir nüfusun e¤itim, bar›nma ve istih-
dam sorunlar›yla karß› karß›yad›r. Ortalama ömür bak›- Büyük kümeler: Bat› Avrupa, Do¤u Avrupa, Kuzey Amerika,
m›ndan zengin ülkelerle gelißmekte olan ülkeler aras›nda Latin Amerika, Bat› Asya, Güney Asya, Do¤u Asya, Afrika,
her zaman büyük bir uçurum yer almaktad›r: Bu süre Ku- Okyanusya.

43
Harita

Dünyadaki Gelişme

Pasifik

es i
Ye ng eç Dö ne nc

Okyanusu
Pasifik Hint

Atlas Okyanusu
Ekvator

Okyanusu
Okyanusu

es i
Oğ la k Dö ne nc

3 000 km

Kaynak: INED, Population et Sociétés, • ‹nsani Gelißme Endeksi


Temmuz - A¤ustos 1997.
Çok yüksek (0,9’un üzerinde) Orta (0,5 - 0,8)

1 ‹nsani gelißme. Yüksek (0,8 - 0,9) Düßük (0,5’in alt›nda)

Pasifik

es i
Ye ng eç Dö ne nc

Okyanusu
Hint
Pasifik Okyanusu
Atlas
Ekvator

Okyanusu Okyanusu

es i
Oğ la k Dö ne nc

3 000 km
• 1995’te kißi baß›na al›nan kalori miktar›
Kaynak: INED, Population et Sociétés,
Temmuz - A¤ustos 1997. 3 000’den fazla 2 300 - 2 600
2 600 - 3 000 2 300’den az Veri yok
2 Beslenme.

44
Eşitsizlikleri

Pasifik

es i
Ye ng eç Dö ne nc

Hint Okyanusu
Pasifik
Atlas Okyanusu
Ekvator

Okyanusu Okyanusu

es i
Oğ la k Dö ne nc

3 000 km • 1995’te yetißkinlerde okuryazarl›k oran› (%)


95 ve üzeri 61 - 80
Kaynak: INED, Population et Sociétés, Veri yok
Temmuz - A¤ustos 1997. 81 - 94 60’›n alt›nda

3 Yetißkinlerde okuryazarl›k oran›.

Mekânõn
Çeßitlenmesi
Dünyada, gelißme konusunda önemli farkl›l›klar vard›r. Endeksi, Þili’ninkinden net bir biçimde daha düßükken,
Gelißme, niteliksel (kalitatif) kavramlara (beslenme, sa¤l›k, bu ülkede kißi baß›na düßen GSY‹H Þili’dekine oranla çok
e¤itim, yaßam süresi gibi) bak›larak belirlenmekte ve ‹nsani yüksekti.
Gelißme Endeksi ve kißi baß›na düßen GSMH gibi, ülkeler
aras›nda karß›laßt›rma yapmaya olanak veren göstergeler Gelißme, bir ülkedeki büyümeyi nicelik bak›m›ndan
yard›m›yla ölçülmektedir. Genel olarak, bir ülke ne kadar ölçen ekonomik büyüme kavram›ndan farkl›d›r. 1985 - 1995
sanayileßmiß ve zenginse gelißme düzeyi de o kadar yük- aras›nda Þili ve Hindistan’da kißi baß›na düßen GSMH’deki
sek olmaktad›r. Ancak bir ülkenin içindeki sosyal eßitsizlik- büyüme oran›, ABD, Japonya ve Avrupa Birli¤i ülkelerin-
ler, daha az dikkat çeken küçük farkl›l›klara da yol açabil- dekinden daha yüksek olmußtur!
mektedir. Örne¤in, 1997 y›l›nda Kanada, Fransa ve Nor-
veç’in ‹nsani Gelißme Endeksi, Amerika Birleßik Dev- 1. Sayfa 44 - 47’de yer alan haritalar›n yard›m›yla Kuzey ve
letleri’ninkine k›yasla daha yüksek oldu¤u halde, ABD’de Güney ülkelerinin özelliklerini belirtin.
kißi baß›na düßen reel GSY‹H bu üç ülkedekinden daha 2. Kuzey’de ve Güney’de yer alan kümeleri birbirinden ay›ran
yüksekti. Ayn› ßekilde, Suudi Arabistan’›n ‹nsani Gelißme özellikleri s›ralay›n.

45
KANADA İSVEÇ
İZLANDA
NORVEÇ
FİNLANDİYA
İNGİLTERE DANİMARKA
12
İRLANDA 10 11
JAPONYA
HOLLANDA
RUSYA
ABD
BELÇİKA
ALMANYA
LÜKSEMBURG
BELA RUSYA
POLONYA 9 ÇİN
UKRAYNA
FRANSA İSVİÇRE AVUSTURYA 8
7 TAYVAN
BULGARİSTAN 123 4 5 6
MACARİSTAN

PAKİSTAN
TAYLAND

BANGLADEŞ
ROMANYA

TÜRKİYE
MEKSİKA
FİLİPİNLER

İRAN
İSPANYA
DOMİNİK İTALYA
CUMHURİYETİ KIBRIS HİNDİSTAN
BELIZE
GUATEMALA H O N D UR A S
SALVADOR MALEZYA SİNGAPUR
KOSTARİKA VENEZUELA
İSRAİL
PANAMA
KOLOMBİYA ENDONEZYA PAPUA YENİ
GİNE
EKVADOR BREZİLYA SRİ LANKA
TUNUS
MISIR FİJİ
P ER U FAS
CEZAYİR ÇAD AVUSTRALYA
ORTA AFRİKA 1. MOLDOVA
MORİTANYA KAMERUN
2. ERMENİSTAN YENİ
URUGUAY UGANDA 3. GÜRCİSTAN ZELANDA
GİNE
PARAGUAY SIERRA LEONE NİJERYA KENYA RUANDA 4. AZERBAYCAN
BOLİVYA FİLDİŞİ SAHİLİ BURUNDİ ZIMBABWE 5. ÖZBEKİSTAN
ŞİLİ GANA MADAGASKAR 6. TÜRKMENİSTAN
BURKİNA FASO MAURICE 7. TACİKİSTAN
ARJANTİN MALAWI 8. KIRGIZİSTAN
TOGO 9. KAZAKİSTAN
KONGO MOZAMBİK
10.LİTVANYA
GABON LESOTHO 11.LETONYA
GÜNEY AFRİKA 12.ESTONYA
NAMİBYA

• 1996’da kißi 10 000’den fazla 1 000


baß›na düßen 6 000 - 10 000 • 1996’da 500
GSY‹H (dolar) 3 000 - 6 000 toplam GSY‹H
100 Kaynak: INED, Population et Sociétés,
(milyar dolar) 10
3 000’den az Temmuz - A¤ustos 1997 ve Dünya
Bankas›, 1997.

4 Ülkelerin zenginli¤i: GSY‹H. Baz› ülkeler veri eksikli¤i nedeniyle gösterilmemißtir.

Pasifik

Yen geç Dön enc esi

Hint
Pasifik
Atlas
Okyanusu Okyanusu
Ekvator

Okyanusu Okyanusu

es i
Oğ la k Dö ne nc

3 000 km • 1995’te tar›m›n GSY‹H içindeki pay› (%)


30 ve üzeri 10 - 19 6’n›n alt›nda
Kaynak: INED, Population et Sociétés,
Temmuz - A¤ustos 1997. 20 - 29 6-9 Veri yok

5 Tar›m›n GSY‹H içindeki pay›.

46
Pasifik

es i
Ye ng eç Dö ne nc

Hint
Pasifik Atlas
Okyanusu
Okyanusu
Ekvator

Okyanusu
Okyanusu

es i
Oğ la k Dö ne nc

3 000 km
• Temiz suya ulaßabilen nüfus (1988-1993)
Kaynak: INED, Population et Sociétés, % 90 ve üzeri % 50 - % 69
Veri yok
Temmuz - A¤ustos 1997. % 70 - % 89 % 50’den az

6 Temiz içme suyuna ulaßabilme.

Pasifik

es i
Ye ng eç Dö ne nc

Hint
Pasifik Atlas
Okyanusu Okyanusu
Ekvator

Okyanusu
Okyanusu

es i
Oğ la k Dö ne nc

3 000 km • 1996’da kißi baß›na enerji tüketimi (petrole eßde¤er, kg)


3 000’den fazla 1 000 - 2 000
Kaynak: INED, Population et Sociétés, Veri yok
Temmuz - A¤ustos 1997. 2 000 - 3 000 1 000’den az

7 Kißi baß›na enerji tüketimi.

47
1 Dünyadaki Gelişme Eşitsizlikleri
A. Parçalanmõş ve Tedirgin Bir Siyasal Dünya
Coğrafyacõnõn 1. Gelişmeyi Tanõmlamak ve Değerlendirmek
Sözlüğü Bir milyar üç yüz milyondan fazla kißi her gün bir dolardan daha az bir gelirle
yaßamaktad›r. En zenginlerle, en yoksullar aras›ndaki uçurum giderek derinleßmektedir:
*Beslenme Bozukluğu: Hem En zengin % 20’nin elde etti¤i gelirin en yoksul % 20’nin elde etti¤i gelire oran›, 1960
nitelik, hem de miktar bak›m›n- y›l›nda 30’a 1 iken, 1994’te 78’e 1’e yükselmißtir. Ayn› zamanda, en zengin ülkeleri en
dan dengeli olmayan beslenme yoksul ülkelerden ay›ran uçurum da derinleßmektedir: En yoksul 40 ülkede kißi baß›na
(fazla beslenmeyi ve özellikle de düßen GSY‹H, 1960 - 1994 tarihleri aras›nda 247 dolardan 254 dolara yükselirken,
eksik beslenmeyi ifade etmekte- gelißmiß ülkelerde, 6 448 dolardan 14 473 dolara ç›km›ßt›r.
dir). Beslenme bozuklu¤u önemli
1950’li ve 1960’l› y›llarda sadece ekonomik aç›dan yap›lan gelißme analizleri, yavaß
sorunlara yol açmaktad›r.
yavaß kültürel ve sosyal olgular›n da dikkate al›nmas›yla zenginleßmißtir. GSMH ve
*Kuzey ve Güney: Co¤rafi ko- GSY‹H kußkusuz çok de¤erli göstergelerdir, ancak gelißme sadece maddi zenginli¤in
numa göre kullan›lan kavramlard›r. art›ß›na indirgenemez. Bu ba¤lamda Birleßmiß Milletler, ekonomik, sosyal ve kültürel
”Kuzey”, ço¤unlu¤u Kuzey Ya- verileri -do¤umda beklenen ortalama ömürle ölçülen yaßam süresi, yetißkinlerin okur-
r›mküre’nin ›l›man iklim kußa- yazarl›k oran›yla ve her düzeydeki brüt okullaßma oran›yla ölçülen e¤itim düzeyi,
¤›nda yer alan zengin ülkeleri ifa- kißi baß›na düßen GSMH’yle ölçülen yaßam düzeyi- dikkate alan ‹nsani Gelißme Endek-
de etmekte; “Güney” ise, bu zen- sini gelißtirmißtir. Bu gösterge 0’la 1 aras›ndaki bir ölçekte ifade edilmektedir.
gin ülkelerin güneyinde konum-
lanm›ß olan yoksul ülkelerden söz Zengin ülkelerle yoksul ülkeler aras›ndaki karß›tl›klar› dikkate alan baßka ölçütler
ederken kullan›lmaktad›r. de vard›r.

*Üçüncü Dünya: Frans›z iktisatç› - Bir günde al›nan kalori miktar›: Gelißmekte olan ülkelerdeki her beß kißiden biri
Alfred Sauvy’nin 1952 y›l›nda, ne yeterli beslenememektedir. Beslenme bozuklu¤u* çok say›da hastal›¤a ve çocuk ölümü
oran›n›n yüksek olmas›na yol açmaktad›r.
liberal ekonomi anlay›ß›n› be-
nimsemiß olan gelißmiß ülkeler - ‹ßgücünün ekonominin üç büyük sektörü aras›ndaki da¤›l›m›: Tar›m, sanayileßmiß
blokunun, ne de Sovyet Bloku’nun ülkelerde faal nüfusun % 10’undan az›n› istihdam ederken, yoksul ülkelerde bu oran
parças› olan, gelißmekte olan yok- hâlâ % 60 dolaylar›ndad›r. Yoksul ülkelerde sanayileßme, s›n›rl› ve ba¤›ml›d›r. Heterojen
sul ülkeleri tan›mlamak için öner- bir görünüm sergileyen üçüncü sektör ise, fazla üretken de¤ildir.
di¤i kavram. - Enerji tüketimi: Enerji tüketimi, sanayileßmiß ülkelerde 1994 y›l›nda kißi baß›na
4 500 kg petrol eßde¤erine yükselirken, bu rakam gelißmekte olan ülkelerde 570 kg’da
kalm›ßt›r.
- Do¤al afetlerle mücadele yollar›: Birçok yoksul ülkede önleyici tedbirlerin yoklu¤u
1 İnsani Gelişmenin ve teknik imkânlar›n yetersizli¤i do¤al afetleri insani felaketlere dönüßtürmektedir.
Hizmetindeki Büyüme
2. Kuzey ve Güney
• “‹yi” bir ekonomik büyüme:
- Geçim olanaklar›n› güvence alt›na al›r; Yoksul ülkeler, uzun bir süre, Kuzey’deki iki blokun karß›t› olarak Üçüncü Dünya*
- Tam istihdam sa¤lar; terimiyle an›lm›ßt›r. Yak›n zamanlardaki ekonomik ve siyasal gelißmeler, bu indirgemeci
- F›rsatlar› adil bir biçimde da¤›t›r; ßemay› geçersiz k›lm›ßt›r.
- Toplumsal bütünlü¤ü destekler;
Kuzey’*deki zengin ülkelerde yaßam düzeyi yüksektir: ABD, Kanada, Japonya ve
- ‹nsani gelißmenin gelece¤ini korur.
Avrupa Birli¤i ile Avustralya ve Yeni Zelanda (2. belge). Do¤u Avrupa’daki yaßam
• Karar vericiler her aßamada kendilerine
düzeyi ise, daha düßüktür.
büyümenin nereye do¤ru gitti¤ini sor-
mal›d›r: Güney* ülkeleri aras›ndaki farkl›l›klar daha da büyüktür. Yeni sanayileßmiß ülkeler,
- Büyümeden yararlananlar kimlerdir? daha ßimdiden, birçok alanda, Kuzey’deki ülkelerin gelißmißlik düzeyine ulaßm›ßt›r.
- Büyüme iß olanaklar› yaratmakta m›d›r? Orta düzeyde bir gelire sahip olan devletler ço¤unlu¤u olußturmakta ve son derece
- Büyüme gelecek nesiller için yeni f›rsatlar heterojen bir görünüm sunmaktad›r. Düßük gelirli ülkeler (kißi baß›na 1 000 dolardan
yaratmakta m›d›r?
düßük y›ll›k gelir), özellikle Afrika’da ve Asya’da yer almaktad›r. Bunlar›n aras›ndaki
- Bireyler büyümeye kat›lmakta m›d›r?
en yoksul 40 ülke, en az gelißmiß ülkeler grubunu olußturmaktad›r. Bu grupta yer alan
- Büyüme kültürel çeßitlili¤e sayg› göster-
mekte midir?
Çin ve Hindistan, co¤rafi, demografik ve kültürel alandaki güçlü konumlar›yla di¤er
ülkelerden ayr›lmaktad›r.

48
Gelißmekte En az Sanayileßmiß Do¤u
olan gelißmiß ülkeler Avrupa
ülkeler ülkeler toplam› ve BDT
toplam›
‹nsani Gelißme Endeksi 0,576 0,336 0,991 0,760
‹nsan kaynaklar›
• Nüfus (milyon kißi) 4 325 534 1 228 400
• 1960 - 1994 dönemindeki y›ll›k nüfus art›ß oran› % 2,2 % 2,5 % 0,8 % 0,8
• Do¤umda beklenen ortalama ömür (y›l) 61,8 y›l 50,4 74,1 68,1
• Yetißkinlerin okuryazarl›k oran› % 69,7 % 48,1 98,5 98,1
• Kentleßme oran› % 37 % 22 % 74 % 66
Ekonomik etkinlikler ve beslenme
• Kißi baß›na elektrik tüketimi (kW/sa) 763 74 7 154 4 269
• Tar›m›n GSY‹H’ye oran› 15 37 3 12
• Sanayinin GSY‹H’ye oran› 36 19 35 39
• Tar›mda çal›ßan faal nüfus oran› 61 74 10 19
• G›da ürünleri ithalat› (mal ithalat›na oranla) 7 16 6 11
• Kißi baß›na al›nan kalori miktar› (Kuzey=100) 82 66 100 -
Makroekonomik veriler
• GSMH (milyar ABD dolar›) 4 536 80 20 849 812
• Kißi baß›na GSMH (dolar) 1 053 210 17 221 2 125
• GSMH’nin y›ll›k büyüme oran› %4 2,5 2,3 -1,4
• Toplam d›ß borç (GSMH’ye oranla) % 38 % 106 - % 27
‹letißim
• 100 kißiye düßen telefon hatt› 3,3 0,3 40,1 15
• 100 kißiye düßen TV al›c›s› 14 2 50 30
•!Yaz›l› ve bas›l› k⤛t tüketimi (1 000 kißiye düßen miktar, ton cinsinden) 5,8 0,5 74 6
• 100 kißiye düßen günlük gazete say›s› 4 1 26 -

2 Dünyadaki gelißme eßitsizliklerinin baßl›ca göstergeleri (Kaynak: UNDP, 1997)

Pasifik

es i
Ye ng eç Dö ne nc

Hint
Pasifik Okyanusu
Atlas Okyanusu
Ekvator

Okyanusu Okyanusu

Oğ lak Dö nen ces i

3000 km
• 1995’te kißi baß›na düßen GSMH (dolar)
10 000’in üzerinde 1 000 - 3 000
Kaynak: INED, Population et Sociétés, En az gelißmiß
Temmuz - A¤ustos 1997. 3 000 - 10 000 1 000’in alt›nda ülkeler

3 Kißi baß›na düßen GSMH : Kuzey ve Güney ülkeleri

49
B. Kuzey-Güney Eşitsizliklerinin Azalmasõna Doğru
Coğrafyacõnõn
1. Gelişme Bozukluğunun Kökenleri
Sözlüğü Gelißme bozuklu¤unun* nedenleri tart›ßmal›d›r. 17. yüzy›la kadar Avrupa’n›n ge-
lißimi insanl›¤›n geri kalan k›sm›ndan farkl› de¤ildi. Sanayi Devrimi kentleßme,
*Gelişme bozukluğu: Gelißme, sanayileßme ve teknik ilerlemelerle birlikte temel bir kopußa neden oldu.
ekonomik büyüme ile yaßam ko-
ßullar›ndaki iyileßmenin bir arada Güney’in yaßad›¤› güçlükleri aç›klamak için öne sürülen iç etkenler aras›nda do¤al
gitmesini varsayar. Büyüme çok nedenlerin büyük bir önemi yoktur; bunlar›n yol açt›¤› felaket boyutundaki sonuçlar
yüksek oldu¤unda sosyal, kültü- her ßeyden önce imkân yetersizli¤inden kaynaklanmaktad›r. Nüfusun, iß olanaklar›ndan
rel ve ekolojik sorunlara yol aça- ve üretilen zenginliklerden daha h›zl› büyüdü¤ü yerlerde olumsuz bir etki ortaya
ç›kmaktad›r. Sosyo-kültürel etkenler, sosyal yap›lar t›kand›¤›nda gelißmeyi fren-
bilir. Birleßmiß Milletler taraf›ndan
leyebilmektedir, ancak yeni sanayileßmiß ülkelerin baßar›s› ve Hindistan’›n bilimsel
gelißtirilen ‹nsani Gelißme Endeksi
alandaki canl›l›¤›, Bat›’n›n teknik-ekonomik etkinli¤iyle Do¤u’nun yaßam felsefesi
gerçek insani gelißmeyi ölçmeyi
aras›nda bir ba¤daßmazl›k olmad›¤›n› göstermektedir.
amaçlamaktad›r.
Gelißmede tart›ßmas›z bir rol oynayan iki d›ß etken vard›r. Birincisi, sömürgecilik,
*Sanayileşme: Sadece günlük
yerel ekonomik yap›lar› bozmuß ve yiyecek üretimine dayal› kültürler aleyhine, ticari
tüketim mallar›yla s›n›rl› kalma-
kültürleri teßvik etmißtir. ‹kinci olarak, Uluslararas› ekonomik düzen, tüm karar ve
y›p, çeßitlenmiß ve eksiksiz bir yenilik yapma yetkilerinin Kuzey’in elinde oldu¤u, eßitlikçi olmayan Kuzey - Güney
sanayi dokusunun yarat›lmas›na ilißkilerini oldu¤u gibi korumaktad›r.
dayanan gelißme süreci.
2. Kuzey ve Güney Arasõndaki Zor İlişkiler
Güney ülkeleri Kuzey ülkeleriyle olan ilißkilerinde dört farkl› alanda ba¤›ml›l›k
sorunlar›yla karß›laßmaktad›r: Ticaret, yat›r›mlar, borçlar ve teknoloji transferleri.
A. Al›nan yard›m (1994)
• Kißi baß›na, dolar - Dünya ticaretinin yap›s› Güney ülkelerinin aleyhinedir. Bu ülkelerin üretti¤i petrol
Do¤u Asya d›ß›ndaki hammaddeler, Kuzey ülkeleri için gerekli olan temel ürünler aras›nda yer
almamaktad›r. Bu ürünlerin fiyatlar› düßerken, kalk›nma için gerekli teknik ithal
10
ürünlerinin fiyatlar› yükselmektedir.
Güney Asya
- Kuzey ülkeleri taraf›ndan gerçekleßtirilen do¤rudan yat›r›mlar çok seçicidir: Güney’e
6
yönelen ak›mlar›n % 60’› Asya’ya gitmekte, bunlar›n % 37’si de Çin’e ulaßmaktad›r.
Latin Amerika
Sahraalt› Afrikas›’n›n pay›na ise sadece % 2 düßmektedir.
12
- Güney ülkelerinin çok h›zl› geçen “Otuz Alt›n Y›l” s›ras›nda ald›¤› d›ß borç, son on
Ortado¤u ve Kuzey Afrika y›lda üç kat›na ç›km›ßt›r. Afrika’n›n d›ß borç toplam› y›ll›k gelirine eßittir. IMF ve
24 Dünya Bankas›’n›n politikalar›, Güney ülkelerinin ba¤›ml›l›¤›n› artt›ran politikalarla
Sahraalt› Afrikas› birlikte yürütülmektedir (3. belge).
33 - Gelißmekte olan birçok ülke, ne yeni teknolojilere hâkim olmak için gerekli unsurlara,
ne de lisans ya da patent almak için yeterli fonlara sahiptir. Oysa, sanayileßmeye* da-
B. Verilen yard›m (1994) yal› kalk›nma, bu yeni teknolojilere gereksinim duymaktad›r.
• Kißi baß›na, dolar 3. Uluslararasõ Yardõm ve Sürdürülebilir Gelişme Sorunu
ABD-Kanada
Zengin ülkelerin yoksul ülkelere verdi¤i resmi kalk›nma yard›mlar› Kuzey - Güney
54
ilißkilerinin önemli bir aya¤›n› olußturmaktad›r (1. belge). Ancak, iki tarafl› (bir devletten
Avrupa Birli¤i di¤erine) olarak ya da uluslararas› örgütler (WHO, FAO, IMF) arac›l›¤›yla çoktarafl›
83 olarak gerçekleßtirilen bu yard›mlar yetersiz kalmaktad›r. Yoksul ülkelere 1994 y›l›nda
‹skandinav ülkeleri yap›lan resmi yard›mlar, bu ülkelerin borçlar›n›n faizinden daha düßüktü. Öte yandan
161 birçok Kuzey ülkesi bu yard›mlar› azaltmakta, söz konusu yard›mlar›n kötü
• GSY‹H’ye oran›
kullan›ld›¤›ndan ve uzun bir süreye yay›ld›¤›nda tehlikeli oldu¤undan söz etmektedirler.
ABD-Kanada......................................%0,12 Her ßeye ra¤men, en az gelißmiß ülkelerin GSMH’sinin % 17,5’ine karß›l›k gelen bu
Avrupa Birli¤i ...................................%0,37 yard›mlar, bu ülkeler için vazgeçilmez bir önem taß›maktad›r.
‹skandinav ülkeleri ........................%0,76
Sürdürülebilir gelißme, Kuzey’in teknik ve mali aç›lardan Güney’e yard›m etmesi
Kaynak: BM, UNDP, 1997.
gerekti¤ini varsayar. Bu, ayn› zamanda, çevreye verilen zararlar›n da s›n›rland›r›laca¤›
1 Resmi kalk›nma yard›mlar›. anlam›na gelmektedir.

50
A. 1985 - 1995 aras›nda büyümede görülen B. Dünya nüfusunun dörtte biri
y›ll›k ortalama de¤ißiklik (%) büyümeden yararlanamamaktad›r
GSY‹H’deki büyüme Kißi baß›na büyüme oran› nüfus, milyon
(y›ll›k, %) (y›ll›k, %) 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 00 00 00
8 8 50 40 30 20 10 0 10 20 30 40 50 60 70 80 90 1 0 1 1 1 2
7,8 Asya

7 7
Çin
6 6 6,0 Asya
5,5 Gelißmekte
olan ülkeler Hindistan
5 5
ülke
say›s›
4 4 Gelißmekte
En az gelißmiß Sanayileßmiß 3
3,3 olan ülkeler OECD ülkeleri 20
3,2 ülkeler
3 3
2,6 Latin Amerika Sanayileßmiß
2,5 Sanayileßmiß kapitalist Di¤er Asya ülkeleri
2 2 1,8 ülkeler 7 21
kapitalist
2,1 ülkeler
En az gelißmiß
1 1 0,5 ülkeler
Afrika Arap ülkeleri 14 2
0,5
0 0 Latin Amerika
Þu an kißi baß›na düßen
gelir düzeyine, 1990’l› y›l-
-1 -1 0,7 Afrika Do¤u Avrupa 20 lardan önce hiç ulaßama-
ve BDT m›ß olan ülkelerin nüfusu
-2 -2
Latin Amerika Þu an kißi baß›na düßen gelir
ve Karayibler 22 12
düzeyine, 1990’l› y›llardan
-3 -3 önce ulaßm›ß olan ülkelerin
nüfusu
-3,9 Rusya ve Sahraalt›
-4 Do¤u Avrupa -4 35 8
-4,2 Rusya ve Afrikas›
Do¤u Avrupa
-5 -5

1985 1995 1985 1995 Kaynak: IMF. Kaynak: BM, UNDP, ‹nsani Gelißme Dünya Raporu, 1996.

2 Büyüme mi, kriz mi?

TÜRKİYE
66 milyar
GSMH’nin %51’i GÜNEY KORE
55 milyar
GSMH’nin %15’i

ÇİN
100 milyar
GSMH’nin %19’u
NİKARAGUA
11 milyar
GSMH’nin %801’i
VİETNAM
MEKSİKA 25 milyar
128 milyar GSMH’nin %161’i
GSMH’nin %35’i HİNDİSTAN
FİLDİŞİ KIYISI
99 milyar
18 milyar
GSMH’nin %34’ü
GSMH’nin %340’õ
ENDONEZYA
96 milyar
BREZİLYA GSMH’nin %57’si
151 milyar
GSMH’nin %28’i

ARJANTİN
72 milyar
GSMH’nin %28’i
3 000 km

• 1994’te en fazla borcu olan ülkeler


De¤er olarak borcu 50 milyar dolar›n üzerinde olan ülkeler
Kaynak: BM, UNDP, ‹nsani Gelißme Dünya Raporu, 1997. GSMH’ye oranla, borcu GSMH’nin % 100’ünden fazla olan ülkeler

3 Gelißmekte olan ülkeler aras›nda en fazla borcu olanlar.

51
C. Uluslararasõ Göçler
Coğrafyacõnõn
1. Göçler, Kuzey - Güney Eşitsizliklerinin Sonucu mu?
Sözlüğü Diasporalar* ve uluslararas› nüfus hareketleri her zaman varolmußtur (2. belge).
Bu hareketler demografik, sosyal ve ekonomik eßitsizliklere ve ülkeler ile bölgeler
*Asimilasyon: Yabanc›lar›n
aras›ndaki siyasal ilißkilere bir yan›t niteli¤indedir ve günümüzde modern ulaß›m
kendilerine özgü niteliklerini -dil,
a¤lar› sayesinde kolayl›kla gerçekleßmektedir.
âdetler, din- terk ederek baßka bir
topluluk içinde erimeleri. Zengin ve “yaßl›” Kuzey ile yoksul ve “genç” Güney aras›nda gerçekleßen göçler,
*Diaspora: Etnik ya da dinsel önüne geçilemez hareketlerdir. 1950’li ve 1960’l› y›llarda Bat› Avrupa’da Akdeniz
topluluklar›n as›l topraklar›n›n ülkelerinden daha kuzeydeki ülkelere do¤ru büyük bir ißçi göçü yaßanm›ßt›r. Kuzey-
d›ß›na da¤›lmas›. Diasporalar›n Güney bölünmesi böylece Avrupa’n›n içinde de kendisini göstermißtir. Ancak, Avrupa
en belirgin özelli¤i güçlü bir Birli¤i’nin kurulmas›yla durum de¤ißmißtir. Göçler art›k Afrika ve Asya kaynakl›d›r.
kültürel kimli¤i korumalar›d›r. Demir Perde’nin y›k›lmas›, Do¤u - Bat› yönünde ak›mlar›n olußmas›na da yol açm›ßt›r.

*Entegrasyon: Yabanc›lar›n ken- ABD, Kanada ve Avustralya’ya yönelik göçler, yüksek nitelikli göçmenler ile (beyin
dilerine özgü kültürel niteliklerini göçü), düßük ücretleri ve zor ißleri kabul eden e¤itimsiz ißçileri kapsamaktad›r.
kaybetmeden baßka bir toplu- Güney’de de iç göçler yaßanmaktad›r: Güneydo¤u Asya’da (3. belge), Kuzey ve
lukla bütünleßmeleri. Güney Afrika’dan petrol üreticisi ülkelere, Sahil ülkelerinden Gine k›y›lar›na, yüksek
*Mülteci: Cenevre Antlaßmas›’na And ülkelerinden Arjantin ve Brezilya’ya göçler gibi.
(1951) göre, “Irk›, dini, milliyeti,
20. yüzy›lda birçok kad›n ve erkek savaßtan ya da siyasal, dinsel ve etnik zulümden
belirli bir sosyal gruba ya da siya-
kaçmak için zorunlu göçlerle tan›ßm›ßt›r: Ermeniler, Yahudiler, ‹spanyollar, Almanlar,
sal fikirlere ba¤l›l›¤› nedeniyle
Hintliler, Vietnaml›lar, Afganlar, Haitililer vb. 1997 baß›nda Birleßmiß Milletler Mülteciler
bask›ya u¤rayaca¤› konusunda
Yüksek Komiserli¤i’nin (UNHCR) sorumlu¤undaki 23 milyon kißiden 13 milyonu
hakl› bir endiße duyan ve uyru-
mülteciydi* (1. ve 4. belge).
¤unda bulundu¤u ülkenin d›ß›n-
da bulunan her kißi” mültecidir. 2. Uluslararasõ Göçlerin Sonuçlarõ
*Yabancõ: Do¤um yeri neresi ‹lgili bütün ülkeler için bu tip göçlerin ekonomik, demografik ve sosyo-kültürel
olursa olsun, bir ülkede yabanc› sonuçlar› vard›r.
uyru¤u taß›yan kißi. - Göç veren ülkeler için göçlerin k›sa vadeli sonuçlar› olumludur: ‹ßgücü piyasas›ndaki
bask›n›n azalmas›, göçmen ißçilerin gönderdi¤i paralar›n transferi. Pakistan, Mali ve
1990: Yaklaß›k 17 milyon Burkina Faso’nun baz› bölgeleri esas olarak, dünya toplam› 30 milyar dolar› aßan bu
% 9,3 gelirlerle geçinmektedir. Ancak göç, uzun vadede olumsuz sonuçlar da do¤urabil-
%8,1
%0,7 mektedir. Göçmenler genelde genç, bazen de nitelikli olduklar›ndan kendi toplumla-
r›n›n gelißimi bak›m›ndan çok önemli bir role sahiptir.
%45,6
%5,4 - Göçmenlerin gittikleri ülkelerdeki etkiler ise daha karmaß›kt›r. Göç, toplam nüfusu
art›rmakta ve yaßlanmay› yavaßlatmaktad›r. Bir yüzy›l önce, yani göç almaya
%30,9
baßlamad›¤› dönemde, Fransa’n›n nüfusu 10 milyon kißiydi. Göçmen ißçiler ekonomi
alan›nda genellikle az nitelikli ya da niteliksiz, çok düßük ücretli ißleri üstlenmektedir.

Ocak 1997: 22,7 milyon


Yabanc›lar sosyal, ekonomik ve kültürel nedenlerden ötürü büyük ßehirlerde ve
bu ßehirlerdeki ihmal edilmiß mahallelerde toplanmaktad›r. Yabanc›lar*, asimile*
%3,2
olmaktansa göç ettikleri toplumla entegrasyonu* tercih etmektedirler. Göç edilen
%0,7 %0,3
ülkeyle kültürel farkl›l›klar göçmenlerin toplumla bütünleßmesini güçleßtirebilmektedir.
%37,9 Kendilerine özgü kültürel özelliklerini korumalar› durumunda az›nl›k konumuna
%25,3
geçmektedirler. Bu durum da ißsizli¤in artmas›yla birlikte büyüyen yabanc› düßman›
%35,6 ak›mlar›n ortaya ç›kmas›na yol açmaktad›r.
Sanayileßmiß ülkeler, giderek karmaß›klaßan göç ak›mlar›n› s›n›rlamak ve kontrol
Kaynak: UNHCR.
alt›na almak amac›yla 1970’li y›llar›n ortalar›ndan beri kurumsal önlemler almaktad›r.
1 Ocak 1997’de UNHCR’›n sorumlulu¤u Ancak kaçak göçlerin sürmesi ve ekonominin küreselleßmesi, göç karß›s›nda al›nacak
alt›nda olan mülteciler ve yerinden edilmiß önlemlerin, öncelikli olarak göç veren ülkelere yönelik düßünülmesinin gerekli
kißiler. oldu¤unu göstermektedir.

52
Ülke başõna düşen
göçmen sayõsõ Pasifik Pasifik
11 000 000 BİRMANYA
400 Okyanusu
Okyanusu
1 000 000 FİJİ
100 000
50
FİLİPİNLER
50 60

2
1
TAYLAND

0
ENDONEZYA

60 50

25
MALEZYA
SİNGAPUR
22
12
60 BRUNEİ
SRİ LANKA MALEZYA
Hint SİNGAPUR 3
Hint
Okyanusu Okyanusu 350
ENDONEZYA
0
30
MAURICE
Kaynak: F. THUAL ve M. GERMANANGUE,
10 0
“Les Diasporas”, Atlas des relations internationales,
Bin
GÜNEY AFRİKA 1 000 km
Hatier, 1997

2 Hint Okyanusu çevresindeki Hint diasporas›: Önemli 3 Güneydo¤u Asya’daki göçmen ißçi ak›mlar› (1996): Ekono-
kültürel etkileri olan eski bir gelenek. mik büyümeyle yak›ndan ba¤lant›l› göçler.

Pasifik Okyanusu

Atlas
Okyanusu Hint
Okyanusu

• Gittikleri ülkelere göre Ocak 1997’de mülteci nüfus


S›n›rdaß ülkelerdeki mülteci 2 000 000 1 000 - 20 000
y›¤›lmalar›ndan kaynaklanan 1 000 000
500 000 Yaln›zca en az 1 000 mülteci kabul
çat›ßmalar eden ülkeler gösterilmißtir.
100 000
Kaynak: UNHCR, Kas›m 1997.

4 Dünyadaki mülteciler.

53
Harita

20. Yüzyõlõn Sonunda Dünya Mekânõnõn

Kuz
ey K
utup
Dair
esi

BATI
KANADA
AVRUPA
Amsterdam
Londra

Brüksel Frankfurt
Chicago
Milano
Paris
Los Angeles İstanbul
New York Madrid
ABD Roma
Washington

MEKSİKA
Ye ng eç Dö ne nc
es i

Mexico City A t l a s

O k y a n u s u

Ekvator

P a s i f i k
BREZİLYA
O k y a n u s u

Sao Paulo
es i
Oğ la k Dö ne nc Johannesburg

Buenos Aires GÜNEY


AFRİKA
ARJANTİN

3 000 km

• Çevreler
“Üçlü kutup”un merkezleri Bütünleßmiß veya ortak
• Merkez: “Üçlü kutup”un
üç merkezi Orta düzeyde bütünleßmiß

54
Örgütlenmesi
Mekânõn
Örgütlenmesi

‹nsanl›k birkaç yüzy›l içinde,


birbirinden az çok yal›t›lm›ß özerk
birimler aßamas›ndan, art›k ba¤›ms›z
Moskova
mekânlar›n kalmad›¤› bir dünya
sistemi aßamas›na geçmißtir. Ancak
bu dünya mekân› türdeß (homojen)
Pekin
JAPONYA
Seul de¤ildir. Dünya ekonomisinin ißleyi-
Tokyo
ßindeki rolleri ve yerleriyle farkl›laßan
ÇİN mekânlardan olußmaktad›r.
Osaka
Şanghay Üç “merkez” (ABD, Avrupa Birli¤i,
HİNDİSTAN
Japonya ve yeni sanayileßmiß ülkeler)
Hong Kong baßl›ca zenginlikleri ve karar yetkisini
Bombay
P a s i f i k elinde tutmaktad›r. "Çevreler" (yani
dünyan›n geri kalan›), yenilik yapma
O k y a n u s u
konusundaki göreli zay›fl›klar› ve
merkezlere olan ba¤›ml›l›k derece-
leriyle tan›mlanmaktad›r. Bu çizimde
Singapur
görüldü¤ü gibi merkezler ile çevre-
lerin kaderi birbirine ba¤l›d›r.
H i n t
1945 - 1985 dönemindeki devletler-
O k y a n u s u aras› ekonomik ilißkilerin miras› olan
bu ßema, günümüz gerçekli¤ini tam
olarak yans›tmamaktad›r. Dünya
mekân›n› örgütleyen yeni a¤lar, her
ßeyden önce büyük metropolleri
AVUSTRALYA
birbirine ba¤lamaktad›r. Merkezlerin
ve çevrelerin hiyerarßik "dikey" ßema-
Sydney
s›, büyük metropollerin "yatay" ßema-
s›yla örtüßmekte ve giderek yerini bu
ikincisine b›rakmaktad›r.

• Megalopoller
Az bütünleßmiß Kumanda merkezi konumundaki
büyük metropollerin
‹nsan yaßamayan bölge olußturdu¤u a¤
(askeri s›n›r ya da stratejik rezerv)

55
2 Dünyanõn Jeoekonomik Örgütlenmesi
A. Küreselleşmenin Aktörleri ve İtici Güçleri
Coğrafyacõnõn 1. Teknolojik İlerlemeler
Sözlüğü Küreselleßme, hem ekonomik ilißkilerin dünyan›n tüm bölgelerine co¤rafi olarak
yay›lmas›n›, hem de bütün faaliyet alanlar›n›n -araßt›rma, üretim, pazarlama, finansman,
*Uluslararasõ İşbölümü: Çok u- örgütlenme- bu gelißmeye dahil olußunu ifade etmektedir.
luslu ßirketler ve devletler taraf›n-
- Taß›mac›l›k alan›ndaki devrim 1950'den beri h›z kazanm›ßt›r. Hava taß›mac›l›¤›n›n
dan örgütlenen ve ülkelerin ya da
maliyeti 1960 - 1990 aras›nda yar› yar›ya azalm›ßt›r (1. belge). Bilißim alan›ndaki iler-
bölgelerin en baßar›l› olduklar›
leme daha da müthißtir: 1975 (bir IBM bilgisayar) ile 1995 (bir Pentium mikroißlemci)
faaliyetlerde uzmanlaßmalar›yla aras›nda, bir birim bilginin ißlenme maliyeti 1/10 000 oran›nda azalm›ßt›r.
sonuçlanan sistem.
- Mesafeye ba¤l› maliyet ile zaman kayb›ndaki azalma ve uzmanl›klar›n uluslarara-
s›laßmas› sayesinde, çokuluslu ßirketler etkinliklerini ç›karlar› do¤rultusunda tüm
dünyaya yaymaktad›r. Bunun sonucunda bir ßirketin merkezi Fransa'da, bilgisayar
yönetimi Hindistan'da, fabrikalar› ise baßka ülkelerde yer alabilmektedir. ‹ßte buna
uluslararas› ißbölümü* denmektedir.
Dolar cinsinden sabit fiyatlar
1920 = 100 2. Finans Piyasalarõnõn ve Çokuluslu Şirketlerin Küreselleşmesi
100 Uluslararas› finans sistemi, a¤lar›n birbirlerine ba¤lanmas› sonucunda tek bir
100
pazara dönüßmüßtür. Bu pazar, borsalar›n aç›l›ß saatlerine göre kesintisiz biçimde
80
Havayolu ißlemektedir (2. belge). Sanayi ve finans ßirketleri bu ßekilde istedikleri zaman, zorlay›c›
taß›mac›l›¤›
60 düzenlemelerle karß›laßmadan, do¤rudan borçlanabilmektedir. Yabanc› ßirketleri sat›n
almak, ya da ßubeler açmak için yap›lan do¤rudan yabanc› yat›r›mlar da bu sayede
36
40 h›zl› bir ilerleme kaydetmißtir. Bu yat›r›mlar ço¤unlukla Kuzey’den Kuzey’e gerçek-
16 leßirken, 1990'dan beri Kuzey’den Asya’n›n ve Latin Amerika’n›n yeni sanayileßmiß
20 23
Te l e f o n l a ülkelerine yönelen yat›r›mlar›n hacminde art›ß gözlenmektedir. Bu durum, yeni sa-
iletißim 0,7
0 nayileßmiß ülkelerin dünya sistemiyle bütünleßmekte oldu¤unu kan›tlamaktad›r.
1920 1960 1990
Mali piyasalar de büyük bir at›l›m içindedir. 1995'te al›ßveriß hacmi günde 1 200
Kaynak: Capital, Temmuz 1997.
milyar dolara yükselmißtir. K›sa vadeli ve spekülasyona dayal› hareketlerin yerini
1 Hizmet fiyatlar›ndaki düßüß. s›nai ve ticari amaçl› do¤rudan yat›r›mlar alm›ßt›r. Bu olgu, mali kriz riskini art›rmakta
ve para otoritelerinin spekülasyon karß›s›nda zay›flamas›na yol açmaktad›r. Çokuluslu
ßirketler hareket olana¤› elde edebilmek için sanayi, ticaret ve finans ßirketlerini
180° biraraya getiren büyük gruplar halinde yap›lanmaktad›r. Kendi aralar›nda ittifaklar
kurmakta, taßeronluk ve kat›l›m anlaßmalar› yapmaktad›r. Bugün, say›lar› 40 000’i
bulan çokuluslu ßirket ve bunlara ba¤l› 270 000 ßube, dünyadaki üretimi ve ticareti
San Fransisco Tokyo kontrol etmektedir (4. belge). Çokuluslu ßirketlerin birbirlerine ba¤›ml›l›¤› ulusal
00:00 - 06:00
üretim sistemlerinin özerkli¤ini s›n›rlamaktad›r.
Hong
New York
13:30 - 21:00
Kong 3. Dünya Ticaret Örgütü ve Bölgesel Bütünleşmeler
Paris Singapur
Londra Frankfurt
1994 y›l›nda kurulan Dünya Ticaret Örgütü (WTO), özellikle gümrük vergilerinin
08:00 - 16:00 düßürülmesini destekleyerek, ticari ilißkilerin liberalleßmesi ve uluslararas› ticaret
Bahreyn
kurallar›n›n birleßtirilmesi için çal›ßmaktad›r. Dünya Ticaret Örgütü’nün denetimi
ABD, Japonya ve Avrupa Birli¤i ülkelerinin elindedir.
0° Bölgesel örgütler, etkili olmak ve d›ß bask›lara karß› koyabilmek amac›yla belirli
ü
D

ny
an nü
õn yö bir ekonomik a¤›rl›¤a ulaßma ihtiyac› sonunda do¤mußtur (3. belge). Bu örgütler,
ken üş
di çevresinde dön
bölgeleraras› ticari ilißkilerde (NAFTA, Avrupa Birli¤i, MERCOSUR, vb.) büyük bir
2 Büyük borsa merkezlerinin olußturdu- art›ß olmas›n› sa¤lam›ßt›r. Ancak, bölgeleraras› ticaretin 1990'dan beri kaydetti¤i iler-
¤u halka. lemeden de anlaß›laca¤› gibi, bölgesel örgütlerin korumac› bir boyutu da vard›r.

56
P a s i f i k
1983
O k y a n u s u

1992

1969

1991 1989
1991 1967

A t l a s

O k y a n u s u
1957
Ortak Pazar, AET ve son olarak Avrupa Birli¤i

ASEAN
Güneydo¤u Asya Ülkeleri Birli¤i

And Toplulu¤u H i n t

CER O k y a n u s u
Ekonomik Yak›nlaßma Antlaßmas›
APEC
Asya Pasifik Ekonomik ‹ßbirli¤i
MERCOSUR
Latin Amerika Ülkeleri Ortak Pazar›
BDT
Ba¤›ms›z Devletler Toplulu¤u Sadece en ileri düzeyde bütünleßmiß
b ö l g e s e l e k o n o m i k ö rg ü t l e r
NAFTA g ö s t e r i l m i ß t i r.
Kuzey Amerika Serbest De¤ißim Antlaßmas›

3 Ekonomik amaçl› baßl›ca bölgesel örgütlenmeler.

1 9 9 7 ’ d e ç o k u l u s l u ß i r k e t l e r, Pasifik
u l u s l a r a r a s › t i c a re t i n ü ç t e i k i s i n e
Okyanusu
h a k i m d i r l e r.

Atlas

Okyanusu Hint

Okyanusu

203 ßirket

11 0 4 En büyük çokuluslu
42
ßirketlerin 1997 y›l›ndaki
Kaynak: Financial Times, 24 Ocak 1997. 1
yönetim merkezleri.

57
B. Çokmerkezli ve Metropolleşmiş Bir Dünya
1. Baskõn Bir Merkez
ABD, Japonya ve Avrupa Birli¤i, dünyadaki üretimin ve ticaretin üçte ikisini
gerçekleßtirmekte, her alandaki -siyasal, mali, bilimsel ve kültürel- karar, kumanda
ve yenilik yetkisini elinde tutmakta ve tüm dünyada arac›lar bulundurmaktad›r. Bu
yap›lanma “Üçlü kutup” denen merkezi* olußturmaktad›r.
- ABD en güçlü ve en eksiksiz kutup olarak yerini korumaktad›r. Bu ülkenin gücü
yüksek bir yaßam düzeyine, uluslararas› bir para birimine, çok etkin araßt›rma
merkezlerine, yay›lmac› bir kültüre ve eßi olmayan bir siyasal ve askeri güce
dayanmaktad›r. ABD tüm uluslararas› örgütlenmelerde a¤›rl›kl› bir role sahiptir:
Güvenlik Konseyi, IMF, G7, Dünya Bankas› vb.
- 370 milyonluk nüfusu ve ABD'ninkinden daha yüksek olan GSMH'siyle Avrupa
Birli¤i çok say›daki antlaßma sayesinde, tüm Avrupa ekonomisini tek merkezde
toplamaktad›r. Afrika, Karayibler ve Pasifik’teki 60 ülkeyle imzalanan Lomé Antlaßmalar›
çerçevesinde birli¤in çekim alan› güneye do¤ru genißlemektedir. Ancak, Avrupa Birli¤i
henüz gerçek bir ortak siyasal kimlik olußturamam›ßt›r.
- Japonya 1950 - 1992 aras›nda sanayileßmiß ülkeler aras›nda en yüksek büyümeyi
kaydetmißtir. Dünyadaki d›ß yat›r›mlar›n önemli bir k›sm›n› Japonya gerçekleßtir-
mektedir (Tokyo dünyadaki en büyük finans merkezlerinden biridir). Japonya, yeni
Güneydo¤u Asya ülkelerini de gelißme kervan›na katmaktad›r.
2. Çok Sayõda Çevre
Çevreler* merkezin üç kutbunun tersine çok daha düßük yaßam düzeyleri, karar
alma özerkliklerinin ve üretimlerinin zay›fl›¤› ve merkezlere ißgücü ve hammadde
sa¤lamalar›yla ay›rt edilmektedir. Çevre ülkeleri genelde merkezin egemenli¤i alt›ndad›r,
fakat bu egemenlik farkl› durumlarda farkl› düzeylerde gerçekleßmektedir.
- Merkezle bütünleßmiß olan çevreler çok çeßitlidir. Baz›lar› (bunlara ortak ülkeler
denir) topraklar›nda gerçekleßtirilen yat›r›mlar, ticari ak›mlar ve sa¤lanan gelißmeyle
merkezin etkinliklerine kat›lmaktad›r. Bu durum, örne¤in yeni sanayileßmiß ülkeler,
Dünya GSY‹H’sindeki göreli pay (%) Meksika, Güney Avustralya ve Çin k›y›lar› için geçerlidir. Baßka ülkeler (bunlara
50 sömürülen ülkeler denir) ya sahip olduklar› kaynaklar nedeniyle (petrol üreticisi
Asya -Pasifik ülkeler) ya da sunduklar› ucuz ißgücü ve uzmanl›k olanaklar›yla (Güneydo¤u Asya)
(Japonya hariç) ekonomik etkinliklere az çok kat›lmaktad›r.
40
35 - Kendi haline b›rak›lm›ß çevre ülkeleri olan en az gelißmiß ülkeler, yani Orta Amerika
Doğu ve Orta Asya ülkeleri, çok ciddi iç sorunlarla karß› karß›ya bulunmalar›n›n (Haiti,
Avrupa 28,9
30 26,6 Somali, Ruanda, Burundi, eski Zaire, vb) da etkisiyle merkezler için ekonomik aç›dan
fazla önem taß›mamaktad›r. Günümüzde, bu ülkelerin küreselleßmeye kat›l›m›
21 hammadde ihracat› ve zengin ülkelerden ald›klar› yard›mlarla s›n›rl›d›r.
19
20
3. Metropol Dinamikleri
13,2
Merkez - çevre modeli dünyan›n jeoekonomik dinami¤ini eksiksiz bir biçimde
10 yans›tmamaktad›r. Güney’de dinamik bölgeler de vard›r (1. belge). Uzakdo¤u'da yok-
sullar›n say›s› 1985 - 1995 aras›nda % 35 oran›nda azalm›ßt›r. Bunun tersine Kuzey,
kendi çevre bölgelerinden baz›lar›n›n gerileyißine ve sosyal d›ßlanman›n ve yoksullu¤un
0 art›ß›na tan›k olmaktad›r.
1980 1990 2000 2010
Kaynak: Capital, Temmuz 1997. Günümüzde ekonominin co¤rafyas›, büyük metropoller ile bu metropollerin
2 Asya’n›n dünya GSY‹H’sindeki pay›. bulunduklar› bölgeler etraf›nda örgütlenmektedir (2. belge). Teknolojik güç, son derece
Önümüzdeki 20 y›lda Avrupa’n›n dünya uzmanlaßm›ß hizmetler, zenginlikler ve insanlar giderek, 20 - 25 metropolden olußan
GSY‹H’sindeki pay› sürekli bir azalma kay- ve dünya çap›nda bir a¤ meydana getiren s›n›rl› say›da merkezde toplanmaktad›r. Bu
dederken, Asya’n›n pay› h›zla artacakt›r. Ku- metropollerin birço¤u k›y›larda yer almaktad›r. Küreselleßme bu metropoller aras›ndaki
zey Amerika ise, % 21’lik bir payla bugünkü ilißkileri o kadar yo¤unlaßt›rm›ßt›r ki, bugün art›k dünya ekonomisine hayat veren
a¤›rl›¤›n› koruyacakt›r. büyük bir kentsel sistemden söz etmek mümkündür.

58
2 Büyük metropoller dönemi
Günümüzde dünya ekonomisinin gerçek anlamda “metropol-
leßme”sine tan›k olunmaktad›r. Bu çerçevede, büyük kentler büyü-
menin, zenginli¤in ve gücün çok büyük bir k›sm›n› kendilerine do¤-
ru çekmektedir. Bugün Tokyo'nun üretimi ‹ngiltere'nin üretimiyle
karß›laßt›r›labilir düzeydedir; Brezilya'n›n - dörtte birinden ço¤u
Sao Paulo ve Rio'da gerçekleßen - üretiminin ise, iki kat› kadard›r.
Dünya ekonomisi bugün uluslararas› oldu¤u kadar, metropolleraras›
bir nitelik de kazanm›ß durumdad›r. Metropol dinamikleri yeni
dünya kapitalizminin sadece fiziksel çerçevesini de¤il, itici gücünü
ve özünü de olußturmaktad›r. Bu dinamikler dünya kapitalizminin
sosyal, kurumsal ve kültürel biçimine giderek daha fazla damgas›n›
vuracakt›r […]. Bu - eski ya da yeni - metropol ekonomileri geleneksel
nüfuz alanlar›nda yaßanan gelißmelerden giderek kopma e¤ilimin-
dedir. Kentleri hinterlandlar›na ba¤layan "dikey" yak›nlaßma a¤lar›
giderek gerileme kaydederken, megakentler aras›ndaki "yatay" a¤lar
güçlenmekte ve baz› mali ya da teknolojik etkinlik alanlar›nda
etkinlikleri ve ticari ilißkileri tekelleßtiren bir "tak›mada ekonomisi"nin
do¤mas›na yol açmaktad›r. 3 Shenzen. Çin’in dünya ekonomik sistemine dahil olußu-
P. Veltz, "L’économie mondiale, une économie d’archipel", nu simgeleyen ve son derece Bat›l›laßm›ß bir görünüm ser-
La Mondialisation au-delà des mythes, La Découverte, 1997.
gileyen M‹A (Merkezi ‹ß Alan›), baß döndürücü bir büyüme
yaßamaktad›r. Böylece iki Çin yan yana yürümektedir...

4 Malezya’n›n baßkenti Kuala Lumpur’un merkezi. Kuala Lumpur, ikiz kuleleri ve çok say›daki gökdeleniyle, yeni Asya ülkelerinin ekonomik
dinamizm merkezlerinden biridir.

59
Harita

Dünyadak i Ta ş õ macõ lõ k

Pasifik Hawai,
Pasifik
Avustralya
Okyanusu
Yeni Zelanda
Los Angeles
BATI
AMERİKA
ORTAGÜNEY Tokyo
AMERİKA Dallas JAPONYA
Güney Pasifik KORE
Amerikasõ Atlanta Güney Çin
Chicago
GÜNEYDOĞU
AMERİKA
New York
Karayipler
Antiller KUZEYDOĞU
AMERİKA
Doğu Orta Güneydoğu
Güney Atlantik Avrupa Asya Asya
Amerikasõ

Londra
Paris
Güney Asya

Kuzey Ortadoğu
Atlas Afrika Hint

Okyanusu
Okyanusu Batõ
Afrika

Ekvator
Afrikasõ Doğu Afrika

• 1996 y›l›ndaki baßl›ca


havaalanlar› (milyon yolcu)
1- Londra 85,4
2- New York 84,1 Güney Afrika
3- Chicago 78,9
4- Tokyo 72,0
5- Dallas 65,0 • Havayolu aktarma merkezleri • Hava Yollar›
6- Los Angeles 64,2
Baßl›ca havayolu kavßaklar› Çok önemli
7- Paris 59,0
8- Atlanta 58,0
Daha az önemli baßka havayolu
9- San Francisco 39,2 Önemli
kavßaklar›
10- Frankfurt 38,7
11- Houston 35,0 Çok büyük havaalanlar› Daha az önemli
12- Seul 34,7 (y›lda 50 milyon yolcudan fazla)
13- Miami 33,5
14- Denver 32,2 Di¤er önemli havaalanlar›
15- Osaka 31,9 (y›lda 18 - 50 milyon yolcu)

1 Büyük havayolu hatlar›.

Mekânõn
Örgütlenmesi
Teknik ilerlemeler (h›z, büyüklük, uzmanlaßma) in- yaßanan art›ß›n hem nedeni hem de sonucudur. Tüm bu
sanlar›n hareketlili¤i ve bölgesel ya da uluslararas› etkenler, devletler taraf›ndan desteklenen, dünya çap›nda
ekonomik örgütler, dünya genelinde ticari ilißkilerde ulaß›m a¤lar›n›n olußturulmas›na katk›da bulunmußtur.

60
Ağl arõ

Pasifik

Okyanusu
Tasmanya
Bering Boğazõ
Boğazõ JAPONYA

KUZEY AMERİKA

Macellan Boğazõ Panama Lucon


Boğazõ Makkasar
Kanalõ Boğazõ

Sonde
Boğazõ

Malakka
AVRUPA Boğazõ
BİRLİĞİ

Hürmüz Boğazõ
Cebelitarõk
Boğazõ Süveyş Kanalõ

Babülmendep
H i n t
Boğazõ
O k y a n u s u
Atlas

Okyanusu

Ümit Burnu
Deniz yollar› (kal›nl›klar trafi¤in Deniz k›y›s› • 1 Ocak 1997’deki baßl›ca filolar dünya çap›ndaki
büyüklü¤üyle orant›l›d›r) (birim: 1 000 dwt) filolara oran› (%)

1- Yunanistan 115 000 16,1


Bo¤az Denize k›y›s› olmayan mekân 2- Japonya 87 000 12,2
3- Çin ve Hong Kong 68 000 9,5
4- ABD 48 000 6,7
Okyanuslararas› kanal 5- Norveç 40 000 6,6
Afrika’n›n gelißmemiß kesimleri
6- Güney Kore 21 000 3,2
7- ‹ngiltere 20 000 2,8
Dünya “merkezi” Baßl›ca rekreatif limanlar 8- Almanya 17 000 2,4
9- Rusya 15 000 2,1

2 Büyük deniz yollar›, bo¤azlar ve okyanuslararas› kanallar.

Üç büyük k›y›, deniz yoluyla gerçekleßen ticari 1. Deniz ve hava yolu a¤lar›n›n baßl›ca özelliklerini aç›klay›n.
al›ßverißin ana merkezleri durumundad›r: Kuzeybat› 2. Bu iki harita "merkez - çevre" modelini ne oranda yan-
Avrupa'daki Northern Range, ABD'nin Kuzeydo¤usu ve s›tmaktad›r?
Japonya megalopolü. Hava taß›mac›l›¤›n›n merkezleri de
yo¤un ve tamamlay›c› karayolu a¤lar›na sahip olan bu
bölgelerde yer almaktad›r.

61
3 Birbirine Bağõmlõ Topraklar
A. Giderek Daha Fazla Açõlan Ticari İlişkiler Dünyasõ
Coğrafyacõnõn 1. Ticari İlişkilerin Uluslararasõlaşmasõnõn Unsurlarõ
Sözlüğü Mal, hizmet, sermaye ve bilgi al›ßverißinde yaßanan dünya çap›ndaki güçlü ve
düzenli bir art›ß, 20. yüzy›l›n ikinci yar›s›na damgas›n› vurmußtur. Bu art›ß, özellikle
*Dünya Ticaret Örgütü, (WTO): nüfus art›ß›, yaßam düzeyindeki yükselme, teknolojik ilerlemeler, çokuluslu ßirketlerin
23 ülke 1947 y›l›nda GATT Anlaß- stratejileri ve Dünya Ticaret Örgütü* gibi uluslararas› örgütler çerçevesinde uygulanan
mas› (Ticaret ve Tarifeler Genel An- liberal politikalarla aç›klanmaktad›r.
laßmas›) çerçevesinde gümrük ta- Yaßam düzeyinin yükselmesi, özellikle zengin ülkelerde imalat sanayi ve enerji
rifelerini düßürme karar› ald›. Bu ürünleri ile hammaddelere olan talebin artmas›na yol açm›ßt›r. Gelißmekte olan ülke-
tarihten sonra gerçekleßen uzun lerde Amerikan tüketim modeli, modern bir yaßam tarz›n›n sembolleri olan hayvansal
görüßmeler sonucunda 1947’de ürünlere ve imalat sanayi ürünlerinin ithalat›na yönelik talebi canland›rm›ßt›r.
ortalama % 40 olan gümrük vergi- Yeni sanayileßen ülkelerdeki ucuz ve bol ißgücü, ihracata yönelik imalat sanayii
leri 1994'te % 4,7'ye indirildi. 1995 ürünlerinin üretilmesinde kullan›lm›ßt›r. Gelißmekte olan di¤er ülkelerde, kimi zaman
y›l›n›n Ocak ay›nda GATT'›n yeri- g›da ürünlerindeki art›ßtan çok daha h›zl› bir seyir izleyen demografik büyüme, tar›m
ni DTÖ ald›. Merkezi Cenevre'de ürünleri ve özellikle de bu¤day piyasas›n›n gelißmesini sa¤lam›ßt›r.
olan örgütün ticari al›ßverißler ko- 2. Ticari İlişkilerin Doğasõ
nusundaki pazarl›k alan›, tar›m
- Mal ve hizmet al›ßverißleri, 1967 y›l›nda dünya GSY‹H'sinin sadece % 13'nü
ve hizmetler (mali, telekomüni-
olußtururken, 1996 y›l›nda dünya GSY‹H'sinin neredeyse dörtte birine ulaßm›ßt›r.
kasyon, ulaß›m) gibi yeni alanlar›n Bununla birlikte, bu gelißme düzenli de¤ildir ve ekonomik sektörlere (2. belge) ve
eklenmesiyle genißlemißtir. bölgelere (3. belge) göre farkl›l›k göstermektedir.
- Ticaret, en önemli rolü imalat ürünleri alan›nda oynamaktad›r. Tekstil ve metalürji
dallar›n›n pay› gerilerken, elektrik ve mekanik sanayilerinin pay› artmaktad›r.
%
- 1979'a kadar süren bir büyüme döneminden sonra hammaddelerin ticaretteki pay›,
petrol fiyatlar›ndaki art›ß ve tar›m ürünlerinin düßük de¤eri nedeniyle net bir biçimde
45
de¤er kaybetmißtir.
40 - Hizmet sektörü sanayileßmiß ülkelerde en fazla say›da iß olana¤›n› ve geliri sa¤lad›¤›
halde, karß›l›kl› ilißkilerde göreceli olarak daha mütevaz› bir yere sahiptir. Yine de, bu
35 sektör yak›n zamanda önemli bir gelißme kaydetmißtir ve bunu sürdürmesi beklen-
mektedir.
30
3. Karmaşõk ticari akõmlar
25 Ticari ilißkilerin co¤rafyas› dünya ekonomisinin büyük etkinlik alanlar›na -Kuzey
Amerika, Avrupa ve Uzakdo¤u- s›k› s›k›ya ba¤l›d›r (4. belge).
20
- Bölgesel ekonomik gruplar›n yak›nl›¤› ve olußumu Avrupa, Asya ve Kuzey
Amerika'daki bölgeleraras› ak›mlar›n önemini aç›klamaktad›r. Bunun en iyi göstergesi,
15
Avrupa'n›n hem bölgeleraras›, hem de dünya çap›ndaki ilißkilerde en önemli yere
sahip olmas›d›r.
10
- K›talararas› ilißkiler, öncelikle ABD, Japonya ve Avrupa Birli¤i ülkeleri aras›nda
5 gerçekleßmektedir. ‹malat ürünlerinin ticaretine dayanan bu ilißkiler, söz konusu
ülkelerin ekonomik alanda ne kadar iç içe geçmiß olduklar›n› yans›tmaktad›r. Gelißmekte
0 olan Asya'n›n ald›¤› pay da, bu mekân›n sanayileßmiß dünyayla bütünleßmesini
yans›tmaktad›r.
60

70

80

90

00
50
40

19

19

19

19

20

- Merkezlerle gelißmekte olan çevreler aras›ndaki ticari ilißkiler zay›ft›r. Çevrelerden


19
19

Kaynak: Dünya Ticaret Örgütü, 1997. öncelikli olarak hammaddeler ç›kmaktad›r. Buna karß›l›k, imalat ürünleri, bu¤dayla
1 Sanayileßmiß ülkelerdeki gümrük tarife- birlikte, sanayileßmiß ülkelerden ithal edilen ürünlerin önemli bir bölümünü
leri (1940 - 2000). olußturmaktad›r.

62
Uluslararasõ ticaretteki üç sektörün 1991-1995 döneminde mal ve hizmet
dünya GSYİH’sindeki payõ (%) ihracatõndaki artõş (%)
14 0 5 10 15 20

12 Do¤u Asya
ikincil Ye n i s a n a y i l e ß m i ß
ülkeler
10
Güney Asya
8 Latin Amerika ve
Karayipler
6 OECD

üçüncül Av r u p a v e
4 Orta Asya
Güney Sahra
Afrikas›
2
birincil Ortado¤u ve
Kuzey Afrika
0
1967 1970 1975 1980 1985 1990 1994
Mal Hizmet
Kaynak: G. LAFAY, Comprendre la Mondialisation, Economica, 1997.

2 Dünya ticaretindeki üç etkinlik sektörü. 3 Mal ve hizmetlerin ihracat›.

P a s i f i k
O k y a n u s u
KUZEY JAPONYA
AMERİKA
% 10
% 17,5

GELİŞMEKTE OLAN
AMERİKA
% 15,5
%5 GELİŞMEKTE OLAN
ASYA VE OKYANUSYA

AVRUPA
% 47,5

% 3,5
ORTADOĞU H i n t
O k y a n u s u
AFRİKA
A t l a s
%1
O k y a n u s u

•1995’te ortak bölgelere %4 • Bölgesel kümenin 1995’te dünya ticaretindeki pay›


yönelik dünya ticareti Bölgesel kümenin pay›, bölgelerin içindeki ticari ilißkileri kapsar.
%2 (Avrupa ticaretinin % 68’i, Kuzey Amerika ticaretinin % 37’si) % 17,5
(toplam ticarete oranla, %)
%1

4 Dünya ticareti: Büyük bölgesel kümeler ve baßl›ca ak›mlar.

63
B. Ticari İlişki Yerleri ve Araçlarõ
Coğrafyacõnõn 1. Taşõma Araçlarõndaki Teknik Dönüşümler
Sözlüğü Taß›ma araçlar›nda gerçekleßen teknik dönüßümler, ticari ilißkilerin ve insan
hareketlili¤inin boyutlar›n› belirleyen temel etkenlerden biridir. 1980 - 1995 döneminde
*Entermodalite: Bir taß›mac›l›k dünyadaki mal ve hizmet ticareti üç kat›na ç›km›ßt›r.
biçiminden di¤erine, tamamlay›c›
Daha fazla yük taß›yabilmek için taß›ma araçlar›n›n uzmanlaßmas›na ve yük
taß›ma araçlar›n› kullanarak, yük-
kapasitelerinin art›r›lmas›na gidilmißtir. Belirli amaçlara yönelik gemiler, devasa petrol
lemenin yol açt›¤› kesintileri orta-
tankerleri, s›v› gaz taß›yan gemiler, konteyn›r taß›yan gemiler çok amaçl› ßileplerin
dan kald›ran aktarma sistemi. En-
yerini alm›ßt›r. Büyük uçaklar 500’ün üzerinde yolcu (1960’takinin üç kat›) taß›yabil-
termodalite pek çok ulaß›m arac›n›
mektedir.
birleßtirir.
Tekniklerdeki gelißme, demir ve hava yolu taß›mac›l›¤›n›n giderek daha h›zlanmas›na
*Konteynõrla taşõma: Standart
olanak sa¤lam›ßt›r. Günümüzde ekspres ba¤lant› kavram›, kentsel çevreye uyarlanmaya
boyutlarda kasalarla gerçek-
çal›ß›lmaktad›r: Ile - de - France’taki (Paris) Bölgesel Ekspres A¤› (RER) fikri bu çaban›n
leßtirilen taß›ma biçimi. Temel
hayata geçirilmiß bir örne¤idir. Bu a¤, bir yandan, çok daha yayg›n olan metro ve
konteyn›r, 6,058 m boyunda ve
otobüs a¤lar›yla, di¤er yandan da H›zl› Tren (TGV) ve havayollar› gibi yüksek h›zl›
20,32 tonluk bir kapasiteye sahip
taß›mac›l›k a¤lar›yla eklemlenmektedir. Farkl› taß›mac›l›k biçimleri aras›nda gerçekleßen
olan bir kutudur. bu eklemlenmenin, yani entermodalitenin* önemli co¤rafi sonuçlar› olmaktad›r. Bu tip
bir eklemlenme, farkl› bölgelere ba¤l› ba¤lant› araçlar›n›n ayn› yerde toplanmas›na yol
açmakta ve kullan›c›lara yerel bir düzeyden ulusal ya da uluslararas› bir düzeye geçme
f›rsat›n› vermektedir.
A . 1983-1994 döneminde dünyadaki
konteyn›r say›s›nda kaydedilen gelißme Konteyn›rla taß›ma*, mal taß›mac›l›¤› alan›nda gerçek bir devrime yol açm›ßt›r (1.
ve 3. belge). Konteyn›rlar ayn› hat üzerinde pek çok farkl› taß›ma arac›n› kullana-
125 milyon
1994
bilmektedir: Kamyon, tren, gemi, dibi düz tekneler yönetme ve sürme ißlemlerinin
otomatikleßmesiyle bunu daha da kolaylaßt›rmaktad›r.
2. Ulaşõm Ağlarõnõn Coğrafyasõ
En büyük 15
ülkenin pay› Di¤er 20. yüzy›l›n ikinci yar›s›, ara bölgeleri ihmal ederek, büyük metropolleri birleßtiren
% 71 ülkeler
tercihli yollar›n giderek daha çok kullan›ld›¤› bir dönem olmußtur. Uluslararas› mal,
% 29
hizmet ya da insan ak›mlar› dünyan›n üç ekonomik merkezi olan Kuzey Amerika,
En % 25,3 Di¤er Bat› Avrupa ve Japonya’yla yeni sanayileßmiß ülkeleri birleßtirmektedir.
büyük ülkeler
15 ülkenin En s›k kullan›lan havayollar› bu üç kümenin baßl›ca ßehirlerini birbirine
1983 pay› % 74,7
ba¤lamaktad›r. Hong Kong hariç, dünyan›n en büyük 25 havaalan› da bu bölgelerde
bulunmaktad›r.
45 milyon
Mallar›n dörtte üçü deniz yoluyla taß›nmaktad›r. Bu durum, denizyollar›n›n ve
B . 1994’te konteyn›r trafi¤inde yer alan limanlar›n siyasal ve ekonomik aç›dan ne kadar büyük önem taß›d›¤›n› göstermektedir.
ilk 15 ülke
Karayolu a¤lar›, k›talara göre eßitsiz bir biçimde gelißmißtir: Kuzey Amerika ve özellikle
1. ABD Avrupa, karayollar› ve demiryollar› aras›ndaki yo¤un ilmiklenmeyle dikkat çekmektedir.
2. Hong Kong
3. Singapur Karayolu taß›mac›l›¤›, esnekli¤i nedeniyle en çok tercih edilen taß›mac›l›k biçimi
4. Japonya haline gelmißtir (2. belge).
5. Tayvan
6. Hollanda Taß›mac›l›k a¤lar›n›n günümüzdeki gelißimi, ak›mlar›n birkaç büyük eksen ve
7. ‹ngiltere
8. Almanya kavßakta toplulaßmas›yla dikkat çekmektedir. Bunun sonucunda da olumsuz durumlar
9. Çin ortaya ç›kmaktad›r: Gürültü, kirlilik, trafik s›k›ß›kl›¤›, zaman kayb› ya da ulaß›m› iyi
10. Güney Kore
11. Birleßik Arap Emirlikleri olmayan mekânlar›n d›ßlanmas›. Gelißmekte olan ülkelerde taß›mac›l›k alan›nda
12. Belçika yaßanan devrim, kimi zaman sadece büyük kentler ile limanlar›n etraf›ndaki yollar›n
13. ‹spanya
14. ‹talya düzenlenmesiyle s›n›rl› kalmaktad›r.
15. Avustralya
Sanayileßmiß ülkelerin taß›mac›l›k alan›ndaki yat›r›m çabalar›, bu ülkeler ile,
2 Konteyn›rlarla gerçekleßtirilen deniz etraflar›nda gelißmiß konteyn›r gemilerinin ve ißadamlar›yla turistleri taß›yan büyük
ticareti. gemilerin doland›¤› Güney ülkeleri aras›ndaki uçurumu derinleßtirmektedir.

64
Pasifik
24
Okyanusu

AVUSTRALYA
ABD ASYA
7

LATİN
AMERİKA
2

Atlas
AVRUPA
Okyanusu
6
• Karayolu taß›mac›l›¤›
Yo¤un Hint
Gevßek Okyanusu
A¤ yok AFRİKA
• Denizyolu taß›mac›l›¤›
Denize k›y›s› olmayan ülkeler
Büyük liman k›y›lar›
• Havayolu taß›mac›l›¤›
‹lk 40’ta yer alanlar›n
havaalan› say›s›

2 Taß›mac›l›ktaki yo¤unluklar.

3 Singapur’da günlük yaßam›n küreselleßmesi: ‹ß merkezinin yan› baß›nda konteyn›r liman›.

65
C. Uluslararasõ Turizm, Dünya Ekonomik Sisteminin Yansõmasõ mõ?
A. 1970 1. Turizm: Güçlü Bir Ekonomik Etkinlik
500 -
Uluslararas› turizm 1950 y›l›nda sadece 25 milyon kißiyi ilgilendirmekteydi; bugün
400 - ise bu say› 530 milyonun üzerine ç›km›ßt›r. Turizm, 20. yüzy›l›n sonunda önemli bir
sosyal ve ekonomik olgu durumuna gelmißtir (1. belge). Yaßam düzeyinin yükselmesi,
300 -
sosyal düzenlemeler, ulaß›m araçlar› ve reklamc›l›kla canl›l›k kazanan e¤lence ekonomisi
200 - üçüncü sektörün en önemli unsuru haline gelmißtir.
117
100 - Turistlerin en çok ziyaret etti¤i ülkelere bak›ld›¤›nda turizmin, bu ülke gelirlerinin
38 5 3 3 (GSMH’nin) önemli bir bölümünü olußturdu¤u görülmektedir. Turizm bu ülkelerde
0-
do¤rudan (konaklama, beslenme, tur operatörlü¤ü, seyahat acenteleri...) ve dolayl›
B. 1994 (tüccarlar, zanaatkârlar...) birçok iß olana¤› yaratmaktad›r.
500 - Günümüzün küreselleßen dünyas›nda turizm, dünya ekonomisini düzenleyen
mekanizmalar›n tam anlam›yla içinde yer almaktad›r. Turizm sektörü, sunulduklar›
400 -
320 yer neresi olursa olsun, kültürel bak›mdan giderek daha standart ürünler sunan
300 - gelißmiß ülkelerin çokuluslu ßirketlerinin egemenli¤indedir. Devletler, ya yabanc›
sermaye girißini kolaylaßt›rarak ya da turistik mekânlar› bizzat kendileri düzenleyerek
200 -
108
turizmin gelißmesine katk›da bulunmaktad›r.
100 - 75
2. Turist Akõmlarõ: Devamlõlõklar ve Değişimler
18 12
0- Kitleselleßme, talepte daha büyük bir çeßitlenmeye yol açm›ß olsa da, turistik
C . 2010’daki tahmini gelißme ürünlerin zaman içinde çok de¤ißmedi¤i görülmektedir. Sayfiyelerdeki yaz turizmi,
500 - 476 büyük kent merkezlerine -Londra, Paris, Atina...- yönelik kültür turizmi karß›s›nda
hâlâ üstün konumdad›r. Baßka turizm türleri de gelißmektedir: Kutsal yerlere (Lourdes,
400 - Kudüs, Mekke) yap›lan ziyaretler ve festivaller (Avignon, Bayreuth...); spor etkinliklerine
300 - (kayak, av sporlar›, golf...) ya da büyük spor olaylar›na (Olimpiyat Oyunlar›...) ba¤l›
207 turistik hareketler.
200 - 190
Baßl›ca uluslararas› turist ak›mlar› her ßeyden önce dünyadaki ekonomik düzeni
100 - yans›tmaktad›r (3. belge). Gidiß gelißlerin % 80’inden fazlas› sanayileßmiß ülkelerde
36 28
0-
gerçekleßmektedir. Avrupa Birli¤i, ABD karß›s›nda dünyan›n en büyük turizm merkezi
milyon turist olarak yerini korumaktad›r. Kuzey ülkelerinin içindeki ak›mlar genelde meridyen
Avrupa çizgisinde ilerlemektedir. Örne¤in Avrupa’daki turistler, ‹skandinav ve Anglo - Sakson
Amerika ülkelerinden Akdeniz’e do¤ru seyahat etmektedir. Frans›zlar’›n gittikleri yerler (2.
Do¤u Asya / Pasifik belge) uluslararas› turizmin esas olarak hâlâ yak›n mesafelere dayand›¤›n› göster-
Afrika mektedir.
Ortado¤u / Güney Asya
Kuzey - Güney ak›mlar›, özellikle de Asya’ya ve Okyanusya’ya do¤ru olanlar iler-
leme kaydetmißse de genel olarak hâlâ zay›f durumdad›r (1. belge). Bu ak›mlar›n en
1 Uluslararas› turizm: Bölgesel kümelerin
önemlileri Karayibler Havzas›’na, Akdeniz’in güney k›y›lar›na ve Asya - Pasifik’e yö-
pay›.
nelmektedir.
1995 (%)
3. Turizm Güney Ülkeleri İçin Bir Fõrsat mõ?
Afrika
Latin Amerika
Güney ülkelerine giden turistlerin say›s› giderek artmaktad›r. Turistler bu ülkelere,
Kuzey Amerika ‹spanya sadece petrol gelirlerinden yüksek olmayan, göz ard› edilemeyecek bir ek kaynak
4 6
Do¤u Avrupa 4 götürmektedirler. Ancak turizm günümüzdeki biçimiyle, ço¤u zaman sanayileßmiß
3
3 ülkeler taraf›ndan dayat›lan ßemalara göre düzenlenmiß mekânlar üretmektedir.
Asya / Pasifik Kitle turizmi yoksul ülkelerde önemli sorunlara yol açmaktad›r: Kültürel temas
49
eksikli¤i, kimi zaman yerel toplumlardaki yap›sal bozulma ve seks turizminin varl›¤›;
su ve toprak konulu ç›kar çat›ßmalar› - örne¤in, Tunus’ta (4. belge) bir turist, bu ülkede
Bat› Avrupa 31 yaßayan bir kißiye k›yasla 5 kat daha fazla su tüketmektedir -; mali kazançlar›n
düßüklü¤ü; siyasal gelißmelere son derece duyarl› olan böylesi bir faaliyetin k›r›lganl›¤›.
Kap›lar›n› turistlere açan ülkeler taraf›ndan denetlenmedi¤i ve küresel bir gelißim
Kaynak: L’Écho touristique, Eylül 1996.
projesiyle bütünleßmedi¤i takdirde, turizmin bir gelißme arac› olarak görülmesi
2 Frans›z turistlerin gittikleri yerler. olanaks›zd›r.

66
KANADA

Londra
Niagara Paris JAPONYA
FRANSA İTALYA YUNANİSTAN
New York Pekin
ABD İSPANYA Atina Kyoto
Roma
Balear Adalarõ ÇİN
Orlando Kanarya
Adalarõ FAS TUNUS Kudüs nc es i
Florida Kahire Ye ng eç Dö ne
MEKSİKA
Karayibler Mekke HİNDİSTAN Pasifik
Acapulco Hint
ANTİLLER Bangkok
Okyanusu TAYLAND
Okyanusu
FİLDİŞİ KIYISI
Ekvator
KENYA

Atlas Seyşel ler

Pasifik PERU BREZİLYA


Okyanusu

nences i
Oğlak Dö Réunion
Rio de Janeiro

AVUSTRALYA
GÜNEY
Okyanusu AFRİKA

3 000 km kent yo¤un


Turist veren baßl›ca ülkeler
Turist alan baßl›ca ülkeler
Baßl›ca ak›mlar TUNUS devlet
Niagara yer ya da bölge
} turistik
ziyaretler

3 Uluslararas› turist ak›mlar›.

4 Cerbe (Tunus): Turizm, Tunus’taki k›y› ßeridinin planlamas›nda büyük rol oynamaktad›r. Ço¤unlu¤u Avrupal› olan turistleri a¤›rlayabilmek
için destek teknik birimler otellerin çevresine yerleßtirilmektedir.

67
Belge İncelemesi Dünyadaki Petrol Akõmlarõnõn
Oluşturduğu Riskler Nelerdir?
• Belgeleri sunmak
• Bilgileri konular›na göre seçmek,
1. Belge : 1995 y›l›nda dünyadaki petrol ak›mlar›.
s›n›fland›rmak, karß›laßt›rmak ve
2. Belge : Günümüzde petrol.
gruplara ay›rmak
3. Belge : 1995 y›l›nda dünyan›n ilk on petrol ßirketi.
• Bilgilerin sentezini yapmak
4. Belge : Petrol fiyatlar›n›n 1973 - 1997 aras›ndaki evrimi.

• Konunun ifade ediliß biçiminin ißaret etti¤i sorunsal üzerine düßünülmesi önerilir.
• Baßl›ca hedef, belgelerden sorular yard›m›yla ve sorunsalla ba¤lant›l› bilgi ç›karabilmektir (1. al›ßt›rma).
• ‹kinci hedef, bu bilgileri konu baßl›klar›n› veren bir tablo halinde s›n›fland›rmak ve gruplamakt›r (2. al›ßt›rma).

P a s i f i k O k y a n u s u

JAPONYA
ABD
Panama 7,7
Kanal› KANADA
AVUSTRALYA

7,8 4,4
5,7
LATİN
BDT
AMERİKA DOĞU
AVRUPA
Malakka
BATI Bo¤az›
AVRUPA
1,5

Hürmüz
Bo¤az›
OPEC üyesi ülkeler
A t l a s Süveyß ORTADOĞU
Kanal› Stratejik geçiß noktas›
65,5
O k y a n u s u 1995’teki petrol ak›mlar›
H i n t (milyon ton):
7,3
215
O k y a n u s u 95
AFRİKA 45
10

4,4 Bilinen rezervler


Kaynak: Frans›z Petrol Enstitüsü (IFP), 1997. Ümit Burnu (dünya toplam›n›n %’si)

1 1995 y›l›nda dünyadaki petrol ak›mlar›.

2 Günümüzde petrol Günümüzde petrol


Petrol, 20. yüzy›lda do¤al gazla birlikte sanayi dünyas›n›n tek enerji kayna¤› gaz dünya tar›m› için vazgeçilmez olan kimyasal gübrelerin temel
olan kömürü taht›ndan indirmißtir. Petrol, hem ça¤daß peyzajlar› hem de maddesidir. Petrol, temel ihtiyaçlar›n› karß›layamayan megakentlerin
yaßam tarz›m›z› de¤ißtiren savaß sonras› büyük banliyöleßme hareketinin iaeßelerinin taß›nmas›n› sa¤lamaktad›r. Günümüz uygarl›¤›n›n yap› harc›
de temeli oldu. [...] Bugün bulundu¤umuz yerlerde, bu ßekilde yaßamam›z›, ve tu¤las› olan plastik ve kimyasal maddeleri sa¤layan da yine petroldür.
iße giderken trene binmemizi sa¤layan petroldür. Petrol ve do¤al D.Yergin, Les Hommes du Pétrole, Stock, 1991

68
Bir varil “hafif Arap” petrolü baß›na dolar olarak
Petrol Petrol üretimi Ar›tma kapasitesi
1995 rezervleri (gün baß›na (gün baß›na 40-
s›ralamas› Þirket Ülke (milyon varil) bin varil) bin varil)
35-
1 Aramco Suudi Arabistan 261 450 8 585 2 000 30-
2 PDVSA Venezuela 66 328 2 885 2 402
3 RD/Shell Hollanda 8 846 2 254 3 594 25-
4 NIOC ‹ran 93 700 3 720 1 092
20-
5 Exxon ABD 6 670 1 726 3 422
6 Pemex Meksika 48 796 2 722 1 520 15-
7 Mobil ABD 3 419 810 2 256
10-
8 KPC Kuveyt 96 500 2 070 955
9 Pertamina Endonezya 4 259 1 065 986 5-
10 BP ‹ngiltere 6 577 1 213 2 000
0-
Not. Bu s›ralama alt› kesin ölçüte dayanmaktad›r: Petrol rezervleri, do¤al gaz rezervleri, petrol üretimi, do¤al gaz üretimi, 1973 1980 1990 1997
ar›tma kapasitesi ve sat›ß hacmi. Kaynak: British Petroleum, 1998.
Kaynak: Petroleum Intelligence Weekly, 16 Aral›k 1996.

3 1995 y›l›ndaki ilk on petrol ßirketi. 4 Petrol fiyatlar›n›n 1973 - 1997 aras›n-
daki evrimi.

Sorunsal Üzerine Düşünmek Öneri


>>> Petrolle ilgili pek çok risk bulunmaktad›r:
- Toplumsal riskler: Yaßam biçimleri ve gelißme az ya da çok petrole • Belgelerin hepsi ortaya konan konuyu bütü-
dayanmaktad›r; nüyle ele alamaz. Dikkat: Bu çal›ßmay› verili bir
konudan yola ç›k›larak yürütülen bir çal›ßma olan
- Ekonomik riskler: Dünyan›n en büyük piyasas›n› olußturan pet-
rolün üretildi¤i ve tüketildi¤i bölgeler aras›nda uyumsuzluklar kompozisyonla kar›ßt›rmay›n.
bulunmaktad›r; • Belgelerden al›nan bilgilerin hepsi her zaman
- Jeopolitik riskler: Petrolün taß›nmas›na, fiyatlar›n belirlenmesine, için konunun sundu¤u sorunsalla ilißkili olmal›d›r.
rezervlere, araßt›rma çal›ßmalar›na, vb. ba¤l›d›r.

1. al›ßt›rma Belgelerden Bilgi Çõkartmak


Sorular her belgeden bilgi ç›kar›lmas›n› sa¤lamaktad›r. Bunlara ek sorular da sorulabilir. Bu deneme, riskler aç›-
s›ndan bakarak bilgi ç›karma ve aç›klama al›ßt›rmas›d›r.
• 1. Belge • 3. Belge
- Petrol ihraç eden ve petrol ithal eden baßl›ca bölgeleri - Petrol ßirketlerini ithalatç› ya da ihracatç› devletlere
belirtin. ba¤l› olmalar›na göre s›n›fland›r›n. Bu gruplar›n
- Ortado¤u’nun petrol ak›mlar›ndaki yeri nedir? rezervler, üretim ve ar›tma kapasitesi bak›m›ndan
- Petrol yollar›ndaki stratejik geçiß noktalar› nereler- durumu nedir?
dedir? Bu noktalar›n kimlerin hakimiyetinde oldu- • 4. Belge
¤unu araßt›r›n. - Petrol fiyatlar›ndaki büyük de¤ißikliklerin kökenindeki
• 2. Belge olaylar nelerdir?
- Petrolün farkl› kullan›m alanlar›n› say›n. - Petrolün olußturdu¤u riskleri ihracatç›lar›n hesapla-
- Bu, devletlerin politikalar›n› hangi aç›lardan etkile- r›na ve ithalatç›lar›n tepkilerine göre grupland›r›n.
mektedir?

2. al›ßt›rma Bilgileri Tablo Haline Getirmek

1. Al›ßt›rma’da elde etti¤iniz bilgilerin hepsini aßa¤›daki tabloda yer alan üç konu baßl›¤›na göre s›n›fland›r›n ve gruplay›n:

Toplumsal riskler Ekonomik riskler Jeopolitik riskler


1. Belge
2. Belge

69
Kroki Dünyadaki Merkez ve Çevreler
Konunun sunumuyla oldu¤u kadar gerekli bilgilerle ilgili düßünceler
• Konuyu okumak ve bir sorunsal de sunulmaktad›r.
ç›karmak
Al›ßt›rmalar›n amac› haritalar›n haz›rlanmas› ve do¤rulu¤unun
• Bilgileri harekete geçirmek ve s›n›f- kan›tlanmas› konular›nda yol göstermektir: Haritaya geçirilecek unsurlar›
land›rmak seçmek (1. al›ßt›rma); kullan›lacak renkleri ve ßekilleri belirlemek (2.
• Bir harita aç›klamas› olußturmak al›ßt›rma); haritay› düzenlemek ve haz›rlamak (3. al›ßt›rma); haritan›n
do¤rulu¤unu kan›tlamak (4. al›ßt›rma).
ve bunun do¤rulu¤unu kan›tlamak
• Krokiyi çizmek Sunulan ßema daha sonra konuyla birlikte da¤›t›lan haritan›n temelini
olußturacak olan bir deneme çal›ßmas› olarak kabul edilmelidir.

Konunun İfade Ediliş Biçimi Üzerinde Düşünmek

Bu konu, bütün devletlerin birbirine ba¤›ml› ancak eßitsiz oldu¤u dünya ekonomisi ba¤lam›nda ele al›nmaktad›r.
Baz› devletlerin ekonomik egemenlikleri topraklar aras›nda bir hiyerarßi olußmas› sonucunu do¤urmakta ve bu da
merkez ve çevre kavramlar›yla ifade edilmektedir.
Merkezdeki topraklar karar, yönetim ve yenilik yetkilerini ellerinde tutmaktad›r. Çevreler merkeze göre
tan›mlanmaktad›r: Daha düßük bir yaßam düzeyi, daha “basit” bir üretim, karar aßamas›nda daha az özerklik.
Merkez ya da “Üçlü Kutup” üç merkeze bölünmüßtür: ABD, Avrupa Birli¤i ve Japonya.
Çevreler çok say›dad›r ve ekonomik aç›dan merkezle bütünleßme düzeylerine göre birbirlerinden ayr›lmaktad›r.
Bu durumda krokide merkezin büyük güçleri ile dünyan›n geri kalan ülkeleri aras›ndaki güç ilißkilerine ißaret etmek
gerekmektedir. ‹ßte sorunsal budur.

1. al›ßt›rma Temsil Edilecek Unsurlarõ Seçmek ve Sõnõflandõrmak


• Merkez • S›n›rland›r›lm›ß mekânlar aras›ndaki ilißkiler
- Merkezin üç kutbunun co¤rafi boyutlar› - Üç kutup aras›ndaki ilißkiler.
- Bu topraklardaki komuta metropollerini belirlemek. - Kutuplarla yak›n çevreleri aras›ndaki ayr›cal›kl› ilißkiler.
- Merkezin sahip oldu¤u gücün sembolü olarak kabul - Merkezden çevreye yönelik ak›mlar: Sermaye, mal,
edilebilecek olan dünya çap›ndaki ekonomik örgüt- silah, yard›m, vb.
lenmeler hangileridir? - Çevreden merkeze yönelik ak›mlar: ‹nsan, hammadde,
imalat ürünleri, borç faizleri, vb.
• Çevreler
- Dünya ekonomisiyle bütünleßme biçimleri ve derece-
leri bak›m›ndan çevre say›s›n› belirlemek.
- Kenarda kalan mekânlar› tan›mlay›n.

2. al›ßt›rma Şekilleri ve Renkleri Seçmek


- Merkezin ve çevrenin topraklar›n› haritaya geçirmek - Büyük önem taß›yan baz› yerleri noktalarla belirlemek:
için, merkez için en s›cak rengi kullanarak yüzey ßekil- IMF, WTO (Dünya Ticaret Örgütü) ya da FAO’nun
lerini ve renk aç›lmalar›n› benimsemek. merkezleri, çevrelerdeki büyüme kutuplar›, büyük finans
- Topraklar aras›ndaki ilißkileri, daha önce kullan›lm›ß merkezleri.
olan renkleri de dikkate alarak çizgilerle ifade etmek.

70
3. al›ßt›rma Lejandõ Hazõrlamak ve Yazmak
Bu lejand› 1 ve 2 numaral› al›ßt›rmalar› ve aßa¤›daki ßemay› dikkate alarak tamamlay›n.

Meksika
JAPONYA
ABD

Çin
Brezilya Rusya
AVRUPA
BİRLİĞİ

Hindistan

Güney Afrika

Dünya ekonomisini ..............................................................................


.............................................................................. Merkez - çevre sisteminin örgütlenmesi
ateßleyen merkez
Güçlü bir bütünleßme :
stratejik yak›nl›k ya da zenginlikler ..............................................
Yenilik ve hakimiyet ..............................................
.........................................
merkezi
karß›l›kl› ilißkiler ‹nsan, hammadde ve kâr
.........................................
ak›mlar›
• Yönetim merkezleri
IMF
Ölü nokta ya da rezerv
WTO (Dünya Ticaret Örgütü)
FAO Büyüme kutuplar›

4. al›ßt›rma Lejandõ Kanõtlamak Öneri


• ‹ßaret ve renk seçimi düzeyinde: • Krokinin son halinin okunabilir
- Dünyan›n örgütlenmesini ve büyük kümeler aras›ndaki ilißkileri nas›l olmas›n› sa¤lamak için, bazen as›l
yans›tmaktad›r? çizime geçmeden önce çok basit bir
ßema çizmek faydal› olmaktad›r.
• Üç baßl›k alt›nda toplanma düzeyinde:
- Bu üç baßl›k krokinin içeri¤ine nas›l cevap vermektedir?

71
Kompozisyon Uluslararasõ Ticaretteki Büyüme ve
Dünya Mekânõnõn Örgütlenmesi Üzerindeki Sonuçlarõ
Konunun ifade ediliß biçimine ek olarak iki grafik verilmißtir
• Konuyu okumak ve bir sorunsal ç›karmak (s. 73). Çizilen harita konunun parças› de¤ildir; düßünmeye yar-
• Bilgileri harekete geçirmek ve bir plan d›mc› olmas› için verilmißtir.
yapmak Konunun incelenmesi ve sorunsal sunulmußtur.
• Giriß ve/veya sonuç bölümünü yazmak Konuya, inceleme biçimine ve bunun sonuçlar›na göre uyar-
• Bir kroki çizmek ve/veya kullanmak lanm›ß co¤rafi bir yöntem izleyerek bilgileri harekete geçirmek
(1. al›ßt›rma) ve plan yapmak (2. al›ßt›rma).

Konuyu ve Sorunsalõ Düşünmek


• Konunun kavranmas› - Bu ekonomik etkinliklerin co¤rafyas› da gelißmeler
- Uluslararas› ticaret 1950’den beri, gerek mal ticareti sonucunda de¤ißmißtir: Limanlar›n yer ald›¤› k›y›lar›n
(hammaddeler ve imalat ürünleri) gerek hizmet ve sermaye ve dünya piyasas›yla bütünleßen bölgelerin dinamizmi,
ak›mlar› aç›s›ndan, çok say›da teknik ve insani etkenle marjinalleßmiß mekânlar›n gerilemesi.
ba¤lant›l› olarak, gerçek bir patlama yaßamaktad›r.
-Giderek artan say›da toprak parças›, dünya ticaretiyle Sorunsal:
bütünleßmekte ve dünya çap›ndaki ak›mlar giderek daha Uluslararas› ticaretteki büyüme, dünyan›n co¤rafi ve
karmaß›klaßmakta ve önem kazanmaktad›r. ekonomik örgütlenmesini ne ölçüde etkilemektedir?

1. al›ßt›rma Bilgileri Harekete Geçirmek ve Sõnõflandõrmak


Aßa¤›da bilgileri aramak ve yeniden grupland›rmak için - Teknolojik etkenler: Teknik düzey, ulaß›m araçlar›, bilgi,
bir taslak verilmißtir. finansman;
• Uluslararas› ticari ilißkilerdeki at›l›m ve bu at›l›m›n - Kurumsal etkenler: Dünya çap›ndaki ya da bölgesel
co¤rafyas› örgütler;
- Ticari ilißkilerin genel evrimi nedir? - Ekonomik ve sosyal etkenler: Çokuluslu ßirketlerin
- Dünyadaki baßl›ca ak›mlar› (hacim, yollar, ilgili ülkeler, stratejileri, yaßam tarzlar›n›n benzeßmesi.
vb.) s›ralay›n: Hammadde (bu¤day, hidrokarbür...), ima- • Ticaretteki küreselleßmenin sonuçlar› nelerdir?
lat ürünleri, sermaye. - Dünya çap›ndaki sonuçlar›: Ülkeleri ya da ülke gruplar›n›
• Ticari ilißkilerdeki büyüme ve küreselleßme etkenleri dünya ticaretindeki yerlerine göre s›n›fland›rmak.
nelerdir? - Devletler düzeyindeki sonuçlar›: Bu ticari ilißkilerle
- Co¤rafi etkenler: Üretim bölgeleriyle tüketim bölgeleri bütünleßmek için yap›lan düzenlemeleri s›ralamak
aras›ndaki uyußmazl›k; (limanlar, havaalanlar›, ulaß›m a¤lar›, vb.).

2. al›ßt›rma Plan Yapmak


Sorunsala getirilen yan›t co¤rafyada uygulanan gele- - 1945’ten beri hacim ve de¤er bak›m›ndan, dikkat çekici
neksel yöntemi izlemektedir: Olgular› tan›mlamak, bun- bir büyüme.
lar›n nedenlerini araßt›rmak, sonuçlar›n› incelemek. - Sektörlere göre az çok güçlü bir büyüme.
Birinci bölüm için bir öneri yap›lmaktad›r. Al›ßt›rmaya, 1. - Dünya topraklar›n›n büyük bir bölümünü birbirleriyle
al›ßt›rmada seçilen bilgileri kullanarak devam edin. ilißkiye sokan ak›mlar.
• Birinci Bölüm: Olgular • ‹kinci Bölüm: Aç›klamalar
Günümüzde uluslararas› ticaretin büyümesi ve önemi • Üçüncü Bölüm: Sonuçlar

72
1950=100
İhracat İthalat
%olarak
Alt› Do¤u Asya ülkesi*
Alt› Do¤u Asya ülkesi*
ASYA KUZEY 11,2 Çin
ASYA
2000-
Çin 15,8 ‹malat ürünleri
10,5 AMER‹KA 18,7 2,5
3,1
Japonya
Japonya 6,6 1000-
LAT‹N 2,5
9,1 4,6 Madencilik
AMER‹KA 4,9 4,7 Di¤er ürünleri
26,7
Di¤er 3,9 500-
BATI 2,6 ORTA-DOÚU
ORTA- 2,4
DOÚU 2,9 AVRUPA AFR‹KA
44,8 43,5 2,9
2,1
AFR‹KA 3,1 Avrupa ORTA VE 200-
Tar›msal
Birli¤i 3,5 DOÚU ürünler
ORTA VE 41,5 40
3,3 AVRUPA
DOÚU ve BDT
AVRUPA 100-
ve BDT
Di¤er
* Hong Kong, Malezya, Güney Kore, 1950 55 60 65 70 75 80 85 90 95
Singapur, Tayvan ve Tayland Kaynak: Dünya Ticaret Örgütü, 1997. Kaynak: DTÖ, 1997.

1 Ek 1: Ülkelere ve bölgesel kümelere göre dünya mal ticareti (1990 - 1995). 2 Ek 2: Ürünlere göre dünya mal ticareti.

P a s i f i k Okyanus u

ALENA

JAPONYA
ABD ASYA -
PASİFİK
AVUSTRALYA

ÇİN

BREZİLYA SİNGAPUR
RUSYA

AVRUPA HİNDİSTAN
EKONOMİK
ALANI

At l a s
ORTADOĞU
O k y a n u s u
H in t

Okyan u s u

Merkezin üç kutbu ve
do¤rudan ticari nüfuz alanlar›
Birincil
‹kincil ] Deniz yollar› Merkezin
Okyanuslararas› kanallar petrol rezervleri
Öncelikli ticari ortaklar Bo¤azlar Denize k›y›s›
ABD’nin Limanlar olmayan topraklar
Avrupa Birli¤i’nin Baßl›ca havayolu hatlar›
K›tasal nüfus yay›lma
Japonya’n›n Dünya metropollerinin büyük ekseni
havaliman› kavßaklar›

3 Dünyada ticaret.

73
A VRUPA
Ü ÇÜNCÜ BÖLÜM
Yeniden Örgütlenmekte
Olan Jeopolitik
Bir Mekân

eEurope Projesi
Dünyam›zda de¤ißimi, baßdöndü-
rücü bir h›za ulaßt›ran iki temel olgu
Küreselleßme ve Teknolojidir. Kü-
reselleßme ve teknolojik gelißmenin
ortaya ç›kard›¤› olanaklar› iyi kulla-
nan ülkelerle di¤erleri aras›ndaki
fark h›zla aç›lmaktad›r. Avrupa Bir-
li¤i, bilgi toplumu ve bilgi temelli
ekonomi aç›s›ndan ABD ile aras›n-
daki fark› kapatmak için eEurope
projesini ortaya atm›ßt›r. Türkiye de,
AB’ye uyum sürecinde bir eTürkiye
projesi olußturmuß bulunmaktad›r.
Kuzey

Denizi

Almanya - Polonya Ovasõ


Atlas
Paris
Ka

Okyanusu Havzasõ Pannonia


rp

ler Ovasõ
at

Alp
la

Pi
r

re
ne
le
r

Akdeniz

76
3 Avrupa: Yeniden Örgütlenmekte Olan
Jeopolitik Bir Mekân
Avrupa nedir? Devletlerin farklõlõğõnõn damgasõnõ vurduğu siyasal bir mekân mõ?
Urallar’la sõnõrlanan coğrafi bir mekân mõ? Yunan - Latin ve Hõristiyan mirasõnõn
üzerine kurulmuş kültürel bir mekân mõ? Avrupa Birliği’nin Batõ, Doğu,
Kuzey ve Güney “Avrupa” arasõndaki eski karşõtlõklarõ ortadan kaldõrmaya yöneldiği,
dünya çapõnda bir güce sahip, yapõlanmakta olan yeni bir mekân mõ?

Sorunsallar

Miras Avrupa sözcü¤ünün ard›nda farkl› gerçekler gizlidir. “Belle¤in topra¤›” olarak
Avrupa uygarlõğõ nitelendirilebilecek Avrupa’n›n gücünü olußturan bütünlük ve farkl›l›k unsurlar›
Demokrasi nelerdir?

Sõnõr ‹kinci Dünya Savaß›’n›n ürünü olan s›n›rlar›n de¤ißmezli¤i, Berlin “Duvar›”n›n
Jeopolitik y›k›lmas›yla ortadan kalkm›ßt›r. Duvar›n y›k›lmas›yla ortaya ç›kan ekonomik,
açõdan yeniden siyasal ve ulusal dengesizlikler Avrupa’n›n farkl› düzeylerde yeniden düzen-
düzenlenme lenmesine ne bak›mdan katk›da bulunmaktad›r?

Avrupa’nõn inşasõ Avrupa Birli¤i, Avrupa bar›ß co¤rafyas›n› yeniden olußturmußtur. Benimsenen
Karşõlõklõ bağõmlõlõk ortak politikalar toplumlar›n ve topraklar›n uyumlulaßt›r›lmas›na katk›da
Üçlü Kutup bulunmaktad›r. Avrupa Birli¤i, genißlemesinin getirdi¤i sorunlarla ve dünya
çap›ndaki rolünü koruma gereklili¤iyle, kendisinden ödün vermeden nas›l
baßa ç›kabilir?

Bölüm Planõ

1. Avrupa Nedir? ............................................................................................ 90


2. Avrupa: Yeniden Örgütlenmekte Olan Bir Mekân ................................ 94
3. Avrupa Birli¤i: Bar›ß ve Karß›l›kl› ‹lißkiler Mekân› ............................... 98
4. Avrupa Mekân›ndaki Dönüßümler .........................................................102
5. Avrupa Birli¤i: Güçlüklerle Karß› Karß›ya Bir Merkez .........................106
Avrupa’n›n uzaydan görünümü. Uydu görün-
tülerinden olußan bu foto¤raf Avrupa’daki yer
ßekillerinin düzenlenißini ve deniz ve okyanuslar›n
k›talar›n içlerine kadar girmiß oldu¤unu göster-
mektedir. Bu görüntüler Avrupa’n›n Afrika ve Asya
s›n›rlar›n›n ne kadar mu¤lak ve tart›ßmal› oldu¤unu
da ortaya koymaktad›r. Neticede Avrupa, Avrasya
k›tas›n›n bir ç›k›nt›s› gibi görünmektedir.

77
Harita

Avrupa: Kendisi Küçük,

P a s i f i k

O k y a n u s u

ABD
Orta Amerika
ve Karayibler KUZEY

AMERİKA

Ku
zey Kut
Kanada Kuzey
GÜNEY
Kutbu
Avru p a : A v ra s y a ’ nõ n ucu AMERİKA Kuzey Amerika’nõn

up
Orta-Doğusu
D e v le t sõ n õ r l a rõ

D
Güney A t l a s ir

a
e
Amerika’nõn si
A vr u pa ’ n õ n s õ n õ rl a rõ
Atlantik O k y a n u s u
kõyõsõ Urallara
AVRUPA kadar
Ye

Avru p a : Gel i ş m i ş b ir n ü fu s Birleşik Krallõk Avrupa


N ü fu s :
n
g
e

1 milyar kişiden fazla Fransa


ç

Almanya
D
ö
n
Ek

n
e

c İtalya
e
v
O

s
a

700 milyon kişi i


ğl

to
a

r
k

400 milyon kişi


D
ö
n

100 milyon kişi


e
n
c
e
s
i

AFRİKA
Gine Körfezi
Gelißme: BM’ye göre 1996 y›l› ‹nsani Gelißme Endeksi
Çok yüksek
Yüksek
Ortalama
Düşük

Avrupa : Ö n em l i b i r r ol
G7 üyesi ülkeler
A t l a s
BM Güvenlik Konseyi’nin
daimi üyesi olan ülkeler O k y a n u s u
Kaynak: UNDP, BM, 1996.

78
Dünyadaki Önemi Büyük Bir Kõta

Mekânõn
P a s i f i k Örgütlenmesi
O k y a n u s u
Hemen hemen tamam› kuzey
yar›mküredeki ›l›man kußakta yer a-
lan küçük Avrupa, uçsuz bucaks›z Av-
rasya’n›n üçgen biçimindeki bir uzan-
Japonya t›s› gibi görünmektedir.
Ancak Avrupa, nüfusu ve dünya
çap›ndaki rolü bak›m›ndan önem taß›-
Doğu maktad›r: Kitapta kullan›lan harita-
Asya
larda k›tan›n bu özellikleri dikkate a-
l›nm›ßt›r.
Çin

Rusya

Güneydoğu Asya
A S Y A
Alõştõrma
Ur
al
la
r

1. “Avrupamerkezcilik” Avrupa’y› dün-


Güney Asya
yan›n merkezine yerleßtirmek anlam›na
Hindistan gelmektedir: Bu, yeryüzü uzaydan
gözlemlendi¤inde mi, yoksa kutupsal bir
izdüßüm kullan›ld›¤›nda m› mümkün
Yakõn ve
Ortadoğu olmaktad›r?
2. Avrupa ülkelerinin ortalama ‹nsani
H i n t Gelißme Endeksini (HDI) di¤er k›talar-
O k y a n u s u daki ülkelerin ‹nsani Gelißme Endeks-
leriyle karß›laßt›r›n.
3. Harita üzerinde Avrupa’n›n dünya-
Kuzey Buz
Denizi daki önemini ortaya koyan unsurlar›
3 M km2
belirleyin.
KUZEY 4. Kolayca ak›lda tutabilmek için Av-
AMERİKA ASYA
24 M km2 AVRUPA
(% 16) 10,5 M km2
44 M km2
(% 29,3)
rupa’n›n dünyadaki konumu ve yeriyle
(% 7)
Atlas ilgili temel özelliklerin basit bir özetini
Okyanusu Pasifik
106 M km2 Okyanusu ç›kar›n.
GÜNEY AFRİKA 155 M km2
30,5 M km2 Hint
AMERİKA
18 M km2 (% 20,4) Okyanusu OKYANUSYA
(% 12) 75 M km2 9 M km
2
(% 6)

ANTARKTİKA 14 M km2 (% 9.3)


M: Milyon

79
Dünden Bugüne

Kü res el l eş m e v e S ür e k l il ik l e r

A vrupa ülkelerinin ve halklar›n›n


uzun ve zengin tarihi, k›ta toprakla-
RESMİ DİLLER
İngilizce
İLETİŞİM DİLLERİ
İngilizce

r›n›n biçimlenmesine katk›da bulun- İspanyolca Fransõzca

mußtur. Örne¤in, yay›lmac› bir anlay›ßa Fransõzca İki dillilik: İngilizce - Afrikaan
dayanan Avrupa uygarl›¤›, geçmißte
Portekizce Pasifik Okyanusu
dünyan›n birçok bölgesine baßl›ca Av-
rupa dillerini götürmüßtür. Bu diller, Diğer diller

bugün hâlâ Avrupa’n›n dünya çap›n-


daki rolü aç›s›ndan önem taß›makta- Pasifik
d›r. 21. yüzy›la girerken Avrupa top-
Okyanusu
raklar› büyük kent merkezlerini birbi-
rine ba¤layan dolaß›m eksenleriyle ya-
p›lanm›ß durumdad›r. Bu eksenlerin
bugünkü rolleri yüzy›llardan beri var Hint
olan sürekliliklere dayanmaktad›r. Okyanusu

Avrupa dilleri
• A. Avrupa dilleri bugün esas olarak ne- Atlas
relerde konußulmaktad›r? Okyanusu
• B. Bu dillerin Avrupa d›ß›ndaki varl›¤›
nas›l aç›klanabilir?
• C. Bu dillerin dünya üzerinde yay›lma-
s›n›n söz konusu Avrupa ülkeleri için ya- Günümüzde başlõca Avrupa dillerinin dünya üzerinde dağõlõşõ
rar› ne olabilir?
Gidenler :
Avrupalõlar (milyon)
Avrupa’daki büyük dolaşõm
eksenleri
KUZEY
• A. Günümüzdeki baßl›ca kara ve deniz AMERİKA
ABD 2,3
yollar›n› gösterin. Belgede yer almayan 2
*
di¤er dolaß›m biçimlerini belirtin. 33,6 KANADA Avustralya

• B. Dolaß›m eksenlerinin yüzy›llar Ç‹N


boyunca sergiledi¤i süreklilikleri göste- GÜNEY 0,6
AMERİKA
rin. Ortaça¤’daki baz› limanlar›n üstün- RUSYA
Do¤ru

lü¤ünün niçin ortadan kalkm›ß oldu¤unu 3,6 ASYA


AVRUPA
araßt›r›n. BREZ‹LYA
’ya

1,5 Kuzey
Afr‹ka
da
an

AFRİKA
el
Z

n
i

Günümüz Avrupas›’n› tan›mlayan Ye


Kap ve
çeßitli unsurlar›n kökenlerinin Kolonisi ya
t ral 2 Gelenler : Asyalõlar
tarihte aranabilece¤ini belirtin. Av u s
dahil (milyon)
* 1821 - 1920 arasõ
1820 - 1920 yõllarõ arasõnda Avrupa göçleri

80
Balt›k
Kuzey
Avrupa’nõn kalbi Denizi
Denizi
Temel eksen
Hamburg
Önemli eksen
Berlin
Büyük kavşak Rotterdam
Londra
Diğer kavşaklar
Köln
500 km
Le Havre Anvers
Lille
Paris

Basel

niz
Lyon Milano

ade
At l as
Cenova

Kar
Marsilya

Barselona İstanbul
O k ya n u su

ASYA

Ege

AFRİKA Akdeniz Denizi


Avrupa’nõn bugünkü büyük dolaşõm eksenleri
Novgorod
Başlõca kara ve
nehir güzergâhlarõ Balt›k
Karayollarõ
Denizyollarõ
Kuzey
Büyük Denizi
Denizi Kiel
ticaret merkezleri

500 km Lübeck
Londra Amsterdam
Leipzig
Manß Denizi Bruges Köln

Paris

Baset
Troyes
niz
At l as Venedik
Milano
ade

Cenova
Kar

O k ya n u su Konstantinopol
Roma
Akdeniz
Napoli Hindistan
ve Çin’e
do¤ru

Ege ASYA
Et
iy
op

Denizi
AFRİKA
ya

Avrupa ticaretinin Ortaçağ sonundaki büyük eksenleri

81
Harita

Avrupa: Yeniden Örgütlenmekte Olan


Barents
Denizi
İZLANDA
Reykjavik

FİNLANDİYA
A tl a s
NORVEÇ
Ok y an us u
İSVEÇ Helsinki

Oslo Tallinn
Stockholm
Kuzey ESTONYA
Denizi

İRLANDA BİRLEŞİK Riga

DANİMARKA LETONYA
Dublin KRALLIK Kopenhag
LİTVANYA
Vilnius

Amsterdam HOLLANDA Minsk


Londra
Berlin POLONYA BELARUS
BELÇİKA
Manß Denizi Brüksel ALMANYA Varşova

Kiev
LÜKS.
Paris Lüksemburg Prag
UNESCO UKRAYNA
ÇEK CUMHURİYETİ

AIEA SLOVAKYA
FRANSA UPU Vaduz
Viyana
Bratislava
Bern LIECHT. AVUSTURYA Budapeşte Kisinev
İSVİÇRE
Cenevre MACARİSTAN MOLDOVA
DTÖ, WHO, ILO,... Ljubljana
SLOVENYA
HIRVATİSTAN ROMANYA
İTALYA Zagrep
BOSNA Bükreş
Belgrad
PORTEKİZ ANDORRA S.Marino HERSEK
Ad

Madrid
riy

Andorra la Vieja SAN MARINO Saraybosna


YUGOSLAVYA BULGARİSTAN
aD

Lizbon FAO Sofya


en

Üsküp
iz

İSPANYA Roma
i

Tiran MAKEDONYA

Tiren ARNAVUTLUK

A k d e n i z Denizi YUNANİSTAN
‹yon TÜRKİYE
Atina
Denizi
Ege
FAS CEZAYİR TUNUS Denizi KKTC
La Valetta MALTA

82
Lefkoşa
GKRY
Harita

Avrupa: Yeryüzündeki

Barents
Denizi

A tla s
Helsinki
Ok ya nus u
Stockholm
St. Petersburg
Glasgow Göteborg
Kuzey
Riga
Dublin Denizi Balt›k
Leeds
Liverpool
Manchester Sheffield Kopenhag Denizi
Vilnius
Birmingham
Hamburg Minsk
Amsterdam Bremen
Londra Bielefeild
Hanover
Rotterdam Berlin
Brüksel Essen Poznan Varşova
Düsseldorf
Köln Dresden Lodz
Lille Aix-la Leipzig Wroclaw
Chap. Frankfurt Kiev
Mannheim Katowice
Paris Nürnberg Prag Lvov
Stuttgart Dniepropetrovsk
Münih
Viyana
Zürih Budapeşte Chisinau
Lyon
Bordeaux

Torino Odesa
Milano Zagreb

Cenova
Belgrad
Bükreş
Nice
Saragosa Marsilya
Lizbon Madrid

Barselona
Roma
Sofya İstanbul
Valencia
Sevilla Napoli İstanbul
Boğazõ
Malaga Selanik
Cebelitarõk Boğazõ
A k d e n i z
Palermo
İzmir

Atina
Ege
500 km
Denizi

84
Üçüncü Büyük Nüfus Odağõ

Nüfus yoğunluğu Mekânõn


km başõna düşen kişi sayõsõ
2
Çeßitlenmesi
Ur
200
a
100
Avrupa, yeryüzündeki üçüncü
ll
50
r
a
büyük yerleßim oda¤›d›r. Kilomet-
Büyük kentler rekareye düßen yaklaß›k 72 kißi ile
dünya ortalamas›n›n hemen hemen
5 milyon kißiden fazla iki kat› bir nüfus yo¤unlu¤una sa-
1 - 5 milyon kißi hiptir.
Perm
Ancak Avrupal›lar bu topraklar›n
500 000 - 1 milyon kißi
üzerinde eßit bir biçimde da¤›lma-
Kaynak: BM
Ijevsk maktad›r. Elbette hiçbir bölge boß de-
DEVLETLER Yüzölçümü Nüfus ¤ildir, ancak nüfus yo¤unlu¤u bir
Kazan (bin km 2 ) (milyon
Ufa kişi) devletten di¤erine büyük ölçüde de-
Yaroslav
Kuzey Avrupa 1 650 94,0 ¤ißmekte, Finlandiya’da kilometrekare
Nijni- Novgorod
Moskova Birleßik Krall›k 241 58,6 baß›na 15 kißi düßerken, bu say› Hol-
Samara Danimarka 42 5,2
Simbirsk
Estonya 45 1,5
landa’da 450 kißiyi geçebilmektedir.
Penza
Finlandiya 304 5,1 Benzer bir karß›tl›k bölgeler düzeyinde
‹rlanda 69 3,6
Tula
‹sveç 411 8,9 de söz konusudur: Örne¤in, Finlan-
‹zlanda 100 0,3
Saratov
Letonya 64 2,5 diya’n›n kuzeyinde kilometrekareye
Litvanya 65 3,7 1 kißi, Paris’te ise 20 000 kißi düßmek-
Norveç 307 4,3
Voronej tedir.
Bat› Avrupa 1 049 1810

Almanya 349 81,7 Nüfusu bir milyonun üzerindeki


Avusturya 83 8,1 büyük yerleßme yerleri Avrupa top-
Harkov Volgograd Belçika 30 10,2
Fransa 550 58,1 raklar›na daha iyi da¤›lm›ß durum-
Hollanda 34 15,5
Donetsk dad›r.
‹sviçre 40 7,0
Liechtenstein 0,1 0,03
Rostov-na-donu Lüksemburg 3 0,4
Marioupol
Do¤u Avrupa 1 713 162,0

Belarus 208 10,3


Krasnodar
Bulgaristan 111 8,5
Çek Cumhuriyeti 79 10,4
Macaristan 92 10,2
Moldova 37 4,3
Polonya 304 38,6
K a r a d e n i z Romanya 230 22,7
Slovakya
Ukrayna
49
603
5,4
52,0 Alõştõrma
Güney Avrupa 2 079 210,0

Van
Arnavutluk 27 3,5 1. Çok kalabal›k ve çok tenha olan bölgeleri
Bosna-Hersek 51 3,5
Ankara H›rvatistan 57 4,5 gösterin. Karß›laß›lan farkl› durumlar için
‹spanya 499 39,1
‹talya 294 57,7 aç›klamalar yap›n.
Makedonya 26 2,1
Malta 0,3 0,4 2. Baßl›ca kentsel toplulaßmalar nerelerde
Portekiz 92 9,9 yer almaktad›r?
San Marino 0,06 0,03
Slovenya 20 2
Türkiye 780 65,8 3. Nüfusun çok az ya da çok fazla oldu¤u
KKTC
Yugoslavya 102 10,8 bölgelerde ortaya ç›kabilecek sorunlar› be-
Yunanistan 131 10,5
GKRY lirtin.

85
õ
lar
D ağ
r os
To

AFRİKA
Kuz
ey K
utup
Dairesi
60º N

Atlas Okyanusu

Baltõk
Kõvrõmõ

i
D e n iz
Kuzey Rus
Platformu

B a lt ›k
Denizi
50º N

Almanya-Polonya
Çöküntüsü
Manß Denizi İngiliz-Paris
Havzasõ

Ha
Kafkasla
r

za
rD
r
A lple Pannonia

en
Havzasõ K arad en i z

iz
Pir

i
en
40º N ele A
dr
r iy
a
D
en
iz
i
Ti re n
Eg

D e ni z i
e

‹ y on
D
en

D en i zi
iz
i

500 km
A k d e n i z

Cambrian öncesi kõvrõm Alp kõvrõlma bölgeleri Büyük fay ve çöküntü hendeği

4. Zaman buzullarõnõn en yaygõn hali


1. Zaman kõvrõlma bölgeleri 1. Zaman’dan 4. Zaman’a kadar
tortullarla örtülü kalan bölgeler
3. ve 4. Zaman’dan kalma yanardağlar

3 Avrupa’n›n jeolojik yap›s›.

Mekânõn
Çeßitlenmesi
Atlas Okyanusu ile onun uzant›s› olan Akdeniz, ada Güney Avrupa da¤ zincirleri daha yenidir. Bunlar, hâlâ
ve yar›madalarla bölünmüß olan Avrupa’ya iyice sokulmuß depremlere ve yanarda¤ etkinliklerine yol açan Afrika ve
durumdad›r. Akdeniz’de dar olan k›ta sahanl›¤›, Kuzey Avrasya levhalar›n›n karß›laßmas›ndan do¤mußtur. Üçüncü
Denizi’nde geniß bir alana yay›lmaktad›r. Zaman’da Alpler’in olußumu baz› durumlarda eski
Avrupa’n›n kuzeyi genelde Birinci Zaman’da olußmuß, masifleri yerinden oynatm›ß, ço¤u zaman da çöküntü
erozyon sonucu düzleßmiß ve Üçüncü Zaman’da genç- hendeklerini (Alsace) altüst etmiß ve parçalam›ßt›r.
leßmiß çok yaßl› masiflerden olußmaktad›r. Dördüncü Zaman’da buzullar, Kuzey Avrupa’y› büyük
Çökmüß bölümlerde denizler, bugün ovalar›n ve tortul ölçüde biçimlendirmiß, rüzgârlar da daha güneyde yer alan
havzalar›n olußturdu¤u platolar›n özünü meydana getiren topraklar› (Börde) verimli löslerle örtmüßtür. Denizlerin
tortullar› b›rakm›ßt›r. seviyesinin yükselmesi bugünkü k›y›lar› çizmißtir.

87
Harita

Avrupa’daki İklim Ortamlarõnõn Çeşitliliği


70
º
Barents 500 km
Ku
ze Denizi
yK
u tu
pD
air Kutup
esi etkisi

60º
Kutup
etkisi
Atlas Okyanusu
Trondheim

õsõ
k õnt
kA Kara
nt i
A tla etkisi

Denizi
z ey
Ku Moskova
Kuzey Balt›k
Denizi
Valencia
50º

Okyanus

etkisi
l
ye
ra
Strasbourg Ka Ka

Ha
rp

za
r at

rD
Davos le la Kafkaslar
Alp r

en
Mistral

izi
ra Karadeniz
Bo
A

40º
dr
iy

İstanbul
a
D
en
iz
i

Tiren
Eg

Denizi ‹yon Atina


eD

Akdeniz ve
en
Sirokko

tropik bölge Denizi


izi

etkisi A k d e n i z

Trondheim Valencia Strasbourg Moskova Davos Atina


D. (C°) Y. (mm) 160 D. (C°) Y. (mm) D. (C°) Y. (mm) D. (C°) Y. (mm) D. (C°) Y. (mm)
D. (C°) Y. (mm)
140

120 120

100 100 100

80 80 80 80 80

60 60 60 60 60 60

40 40 40 40 40 40

20 20 20 20 20 20 20 20
10 10 10 10 10 10
0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0
-10 -10
O Þ MNMH T A E E K A O Þ MNMH T A E E K A O Þ MNMH T A E E K A O Þ MNMH T A E E K A O Þ MNMH T A E E K A O Þ MNMH T A E E K A

Y : Ya¤›ßlar

Okyanus iklimi Akdeniz iklimi Dağ iklimi Hava kütlelerinin etkisi

Kara iklimi Kutup iklimi Yarõ kurak iklim Deniz akõntõsõ

1 Avrupa’daki iklimler.

88
500 km Mekânõn
Çeßitlenmesi
Atlas Okyanusu
Avrupa -kuzeyde yer alan toprak-
lar› d›ß›nda- okyanus, kutup ve tropik
bölge etkilerinin kavßa¤› olan ›l›man
Kuzey bir iklim kußa¤›nda yer al›r. Peyzaj-
Denizi
lardaki farkl›laßma yer ßekillerinin,
iklimlerin, topraklar›n, bitki örtü-
sünün ve insan müdahalelerinin çeßit-
Hazar lili¤ini yans›t›r.
Denizi Bat›da, okyanustan gelen yumußak
ve nemli hava, mevsimler aras›ndaki
Karadeniz farkl›l›klar› azalt›r. Yaprakl› a¤açlar
ço¤u zaman yerlerini çay›rlara ya da
fundal›klara b›rak›r.
Mevsimsel farkl›l›klar k›ta Avrupa-
s›’nda daha belirgindir. Kuzeyden gü-
Akdeniz neye do¤ru gidildi¤inde reçineli a¤aç-
Kuzey sõnõrõ: lar yerlerini yavaß yavaß tar›m alan›
Tundra Akdeniz bitki örtüsü Tahõl (arpa) açmak amac›yla kesilen meßelere ve
İğneyapraklõ ormanlar Çayõrlõ bozkõrlar Üzüm
gürgenlere b›rak›r.
Geniş yapraklõ ormanlar Yüksek dağ bitki örtüsü Zeytin Akdeniz ortam› her ßeyden önce,
güçlü bir ayd›nl›k, s›cak ve kurak
2 Avrupa’daki bitki örtüsü. yazlar ve topraklar› aß›nd›ran ßiddetli
bahar ya¤murlar›yla ay›rt edilir.
Ormanlar yerlerini büyük ölçüde
makilere ve ißlenmemiß topraklara
Tundra topraklarõ b›rakm›ßt›r.
Da¤lar ise, çok çeßitli yerel özel-
Podzoller
Atlas Okyanusu liklerin ortaya ç›kmas›na katk›da bu-
Kahverengi
orman topraklarõ
lunmaktad›r.
Siyah
topraklar
Kuzey
Denizi Kõzõl - kahverengi
Akdeniz topraklarõ

Yakõn zamanda
oluşmuş alüvyonlu
Manß Denizi topraklar

Alõştõrma
Dağ topraklarõ

Karadeniz

1. Verilen diyagramlara bakarak her ikli-


min özelliklerini belirtin.
500 km

Akdeniz
2. Büyük çevrelerin her birinin insan et-
kinlikleri için sundu¤u avantajlar› ve k›-
3 Avrupa’daki ana toprak tipleri. s›tlamalar› belirtin.

89
1 Avrupa Nedir?
A. Yayõlmacõ Avrupa’dan Rekabetçi Avrupa’ya
Coğrafyacõnõn 1. Toprak ve İnsanlar
Sözlüğü Avrupa, zaman içinde s›n›rlar› de¤ißen tarihsel bir kavramd›r. Bu kavram önceleri
Yunanistan’›, sonra da Akdeniz’in kuzeyinden Urallar’a kadar uzanan topraklar› ifade
*Kültür: Bir insan grubuna özgü etmekteydi. Avrupa, bugün giderek Avrupa Birli¤i’yle özdeßleßmektedir.
olan, e¤itim ve bellek yoluyla ak- Yerkürenin üçüncü büyük nüfus oda¤› olan Avrupa, demografik dönüßümünü 19.
tar›labilen yaßam biçimleri ve uy- yüzy›lda geçirmißtir. Ancak, k›ta nüfusunun dünyadaki pay› azalmaya devam et-
gulamalar. mektedir. Avrupa’n›n bugün yaßad›¤› demografik büyüme, her ßeyden önce göçlere
dayanmaktad›r. K›y›lardaki vadiler ve ovalar giderek insanlar›n ve dev kentlerdeki
*İnsani Gelişme Endeksi (HDI): etkinliklerin yo¤unlaßt›¤› yerler olmaktad›r: Avrupal›lar’›n % 75’inden fazlas› kentlidir.
BM’nin 1990 y›l›nda insani ge- Genel olarak bak›ld›¤›nda Avrupa ülkelerinin yüksek bir ‹nsani Gelißme Endeksine
lißmeyi temsil eden üç unsurdan (HDI)* sahip oldu¤u görülmektedir.
-yaßam süresi, okuryazarl›k ve 2. Dünkü Yayõlmacõ Avrupa
e¤itim, gelir- yola ç›k›larak geliß-
Avrupa, dünya örgütlenmesinin en önemli aktörlerinden biridir. Büyük Keßifler
tirdi¤i ölçüt.
sonras›nda baßl›ca Avrupal› güçler, büyük sömürge imparatorluklar› kurmußlar; bu
*Uygarlõk: Bir toplumu tan›mla- topraklarda yaßayan halklara kendi dillerini ve yaßam biçimlerini zorla kabul ettirmiß
yan siyasal, ekonomik, sosyal, kül- ve kendi gelißmelerine katk›da bulunacak kaynaklara el koymußlard›r. Demografik
türel ve dinsel olgular bütünü. fazlal›k günümüzde "yeni dünyalar"a yönelmißtir. Avrupa, tar›m ve sanayi devrimlerinin
beßi¤i olmußtur.
*Habeas Corpus: Latince deyim. 3. Bugünkü Rekabetçi Avrupa
‹ngiltere’de suçlunun kendisini
Dünyadaki sanayi üretiminin büyük bir bölümü ve dünya ticaretinin yar›s›ndan
savunabilmesi için fiziki olarak
fazlas› Kuzey Amerika ve Japonya'yla büyük bir rekabet içinde olan Avrupa'da
mahkemenin önüne getirilmesini gerçekleßtirilmektedir (1. ve 3. belgeler).
zorunlu k›larak ‹ngiliz yurttaßla-
r›n›n bireysel haklar›n› garanti al- Avrupa ülkeleri çok say›da uluslararas› örgütte yer almaktad›r (2. belge). Kazan›lan
çok say›da Nobel ödülü ve bilimsel keßifler Avrupa'n›n entelektüel ve bilimsel gücünü
t›na alan meßhur yasa.
yans›tmakta, Ariane (uzay program›) ise bu baßar›y› uzay›n fethine kadar taß›maktad›r.

B. Avrupa: Kültürel Bir Mekân mõ?


1. Avrupa: Kültürel Kaynaklarõn Çeşitliliği
ABD
Farkl› insan topluluklar›n›n çok eski bir dönemde yo¤un bir biçimde kar›ßm›ß
olmas›, Avrupa topraklar›n›n erken bir tarihte de¤erlendirilmesini sa¤lam›ß; teknik
ve kültürel gelißmeyi h›zland›rm›ßt›r. Roma ‹mparatorlu¤u, H›ristiyanl›k, sanat ve
JAPONYA
ekonomi farkl› halklar› birleßtirmißtir.
AVRUPA
BİRLİĞİ Avrupa'da k›rk kadar dil kullan›mdad›r; buna karß›l›k genelde Latin alfabesinin
hakimiyetinden söz edilebilir. Avrupa topraklar›nda farkl› dinler karß› karß›ya gelmiß,
ancak bunlar›n içinde H›ristiyanl›k, ortak de¤erlerin olußturulmas›na zemin haz›rlam›ßt›r.
Avrupa'n›n Yunanistan'dan Ayd›nlanma Ça¤›'na ve sonra da günümüze kadar farkl›
demokrasi biçimlerini uygulam›ß olmas›, ayn› co¤rafyada yaßanan mutlakiyet,
diktatörlük ve totalitarizm evrelerinin göz ard› edilmesine yol açmamal›d›r.
2. Avrupa "Evrensel Değerler"in Yurdu mu?
Avrupa uygarl›¤›* zamanla Bat› uygarl›¤› durumuna gelmißtir. Habeas Corpus'un*
Dünyanõn merkezleri ard›ndan özgürlük, eßitlik ve kardeßlik ideallerini yayan Frans›z Devrimi, 1948 tarihli
‹nsan Haklar› Evrensel Bildirgesi'ne ilham kayna¤› olmußtur. Hoßgörü ve düßünce
Çevreler özgürlü¤ü art›k tüm dünyada talep edilmektedir.
Dünya çapõndaki etkileri Yüzy›llarca süren Avrupa uygarl›¤›, peyzajlara oldu¤u kadar an›tlara da yans›m›ß
ve ço¤u zaman bunlar› ortak miras durumuna getirmißtir. Parthénon ya da Eifel Kulesi
1 Avrupa: Dünyan›n merkezlerinden biri. dünyan›n "bellek yerleri"dir.

90
NATO: 1949 y›l›nda kurulan Kuzey Atlantik Antlaßmas›
AGİT Örgütü. Savunmaya yönelik olan bu askeri ve siyasal ittifaka
EFTA Kuzey Amerika ile Bat› Avrupa ülkelerinin ço¤u üyedir.
İsviçre KAİK
EES BDT AGİT: Avrupa Güvenlik ve ‹ßbirli¤i Konferans›’n›n kurum-
Liechtenstein
sall›¤a dönüßümünü ifade eden örgüttür. Konferans›n örgüte
Ermenistan
Estonya Gürcistan dönüßtürülmesine 1994’te karar verilmißtir.
Letonya Moldavya
Litvanya EFTA: 1960 y›l›nda do¤an Avrupa Serbest Ticaret Birli¤i.
ve
NATO AB Çek Cum.
Avrupalõ
AB’nin 1994’ten beri EES (Avrupa Ekonomik Alan›) dahilinde
İzlanda Macaristan
Norveç Avusturya Polonya olmayan ilißki içinde bulundu¤u, ancak üyesi olmayan Bat› Avrupa
ABD ve diğer
Finlandiya Slovenya ülkelerini (‹sviçre hariç) bir araya getirmektedir.
Kanada cumhuriyetler
Irlanda
NATO’nun İsveç VG
üyesidir. Visegrad Grubu (VG): 1991 y›l›ndan beri Polonya, Maca-
ristan, Çek ve Slovak Cumhuriyetleri’ni bir serbest ticaret
Almanya
Belçika Türkiye Bulgaristan Gürcistan bölgesi olußturmak amac›yla bir araya getirmektedir.
Birleşik Krallõk Romanya Rusya
Ukrayna
Danimarka BDT: Ba¤›ms›z Devletler Toplulu¤u (12/1991), Balt›k dev-
Fransa
Hollanda KOP letleri hariç eski SSCB’den do¤an cumhuriyetleri bir araya
İspanya Arnavutluk
İtalya Hõrvatistan
getirmektedir.
Lüksemburg Kõbrõs
Portekiz Malta KAİK: 1991 y›l›nda kurulan Kuzey Atlantik ‹ßbirli¤i Konseyi.
Yunanistan Monako
San Marino
Orta ve Do¤u Avrupa’da güvenli¤i gelißtirmek amac›yla eski
Slovenya Varßova Pakt› ülkeleriyle NATO üyelerini bir araya getir-
Vatikan
Yugoslavya mektedir.
AGİT
KOP: 1992 y›l›nda olußturulan Karadeniz Ortak Pazar›.

2 Avrupa’daki siyasal, ekonomik ve askeri örgütlenmeler: Birbiriyle iç içe geçmiß farkl› co¤rafyalar. Avrupa, uluslararas› ilißkilerin vazgeçilmez
bir aktörüdür.

% 17
% 19

%2
Batõ Avrupa
%9 Doğu Avrupa,
(iç ticaret)
Kuzey Amerika %4 eski SSCB Kuzey
Japonya % 68
(iç ticaret) Amerika
% 37 %8
%3
Japonya ve
% 16
%7 diğer Asya Ülkeleri
%3 Ortadoğu (iç ticaret) % 27
Diğer Asya
%3 % 48
Ülkeleri
% 14 Afrika
%3
Latin
Amerika %2

Bir merkezin toplam ticareti % 100‘dür. Bölgesel kümelerin dünya ticaretindeki payõ
Latin Amerika % 4,5
Bunun bir bölümü, iç ticaretten, geri Avustralya
kalan› ise, di¤er ülke ya da olußumlarla ve
yap›lan ticaretten olußmaktad›r. Bat›
Yeni Zelanda
Avrupa, dünya ticaretinin % 44’ünü %2
gerçekleßtirmekte; bunun % 68’i ise,
Ortado¤u
Avrupa içinde yap›lmaktad›r. % 2’nin % 16,5 %3
Kuzey
alt›ndaki ak›mlar gösterilmemißtir. Amerika % 25,5 % 44 Bat› Avrupa Afrika % 3
Japonya ve
Güneydo¤u Asya % 3 Do¤u Avrupa ve eski SSCB

3 Bat› Avrupa’n›n dünya ticaretindeki yeri. Avrupa, özellikle de Bat› Avrupa, dünya ticaretinin önemli bir merkezidir. Ak›mlar›n büyük bö-
lümü, Avrupa ülkeleri aras›ndaki al›ßverißlere denk düßmektedir.

91
Avrupal›l›¤›n dayand›¤› bu ortak payda, Rönesans’›n getirdi¤i hümanizm,
Reform’la gelen sosyal ve siyasal kurtuluß, ‹ngiliz ve Frans›z devrimlerinden
sonra yavaß yavaß kazan›lan bireysel özgürleßme ve Ayd›nlanma Ça¤›’n›n
miras› olan Bilime duyulan inanc›n bileßimi olarak tan›mlanabilir.
‹ßin derinine inildi¤inde Yunan ve Yahudi - H›ristiyan uygarl›klar› Avrupa’ya
damgalar›n› vurmaya devam etmektedir. Nihayet, ça¤lar boyunca y›k›nt›lar›n
ve mezarl›klar›n üzerinde yeni bir hayat inßa etmek için tekrarlanan çabalar›n
ve “trajik olan›n” süreklili¤ine de rastlanmaktad›r. Bu ortak paydan›n de¤eri,
yak›n ya da uzak geçmißteki unutulmuß tecrübelerin farkl›laßt›¤› noktalarda
yükselmektedir: [...] Avusturyal›lar, Macarlar, Almanlar, Yunanl›lar ve Bulgarlar,
hepsi kendi kültürlerinin derinli¤inde Avrupal›d›r. [...]
Öte yandan, Avrupal›lar bilinçaltlar›nda, onlar› kimlik özelliklerine göre
farkl›laßt›ran bir Avrupa kültürünü farkl› ölçeklerde taß›maktad›rlar (Avrupal›,
ulusal ve bölgesel, örne¤in Fransa için Alsace’l› ya da Breton).
Çocuk ölümleri Kişi başõna GSMH

Her bin çocuk için ölüm oranlarõ Kişi başõna gelir, dolar
8’den az 8,1 - 15 arasõ 15,1’den fazla 10 000’den az 10 000 - 20 000 arasõ 20 000’den fazla

2 Avrupa’da çocuk ölümleri konusundaki eßitsizlik. 3 Avrupa devletlerinin eßitsiz zenginli¤i.

1- Yoğunluğu eşit olmayan bir yol örgüsü


Atlas Okyanusu

Büyük
kent merkezleri
Stockholm

Kuzey Ana denizyolu ekseni

Denizi Ana karayolu ekseni


Kophenhag
Manchester

Londra 2- Hiyerarşik mekânlar


Amsterdam
Berlin
Rotterdam
• Avrupa’nõn Kalbi:

Brüksel Frankfurt
• Çevre:
Paris Stuttgart Kişi başõna düşen GSMH oranõ
Münih Avrupa ortalamasõnõn
% 75’inden az olan mekânlar
Zürih
Cenevre
Lyon Atlantik Kuşağõ
Milano
Torino

Akdeniz Kuşağõ

Madrid
Barcelona Roma 3- Şimdiden çeşitli anlaşmalarla
Avrupa Birliği’ne ortak olan
Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin
Batõ’ya dahil olma arzusu

Atina
Akdeniz
500 km

4 Avrupa mekân›n›n örgütlenmesi: Avrupa co¤rafyas› merkez/çevre modeline göre düzenlenmektedir. Avrupa’n›n Kalbi, insanlar› ve gücü
biraraya getirmektedir. Çevre devletlerle de karß›l›kl› ba¤›ml›l›k ilißkileri kurmaktad›r.

95
Harita

Avrupa Birliği, Değişken Geometrili


İZLANDA

AVRUPA BİRLİĞİ’NİN
SEMBOLLERİ

A t l a s
• Bayrak:
1955 y›l›nda Avrupa Konseyi taraf›ndan O k y a n u s u
benimsenen, on iki y›ld›zl› mavi bayrak,
FİNLANDİYA
26 May›s 1986 tarihinde resmen Avrupa
İSVEÇ
Toplulu¤u’nun bayra¤› olmußtur.
NORVEÇ
• Marß: Helsinki

Ludwig von Beethoven’›n “Neßeye Övgü”


isimli bestesi, topluluk üyesi 12 devletin, Stockholm

1995
1985 y›l›n›n Haziran ay›nda Milano’da bir ESTONYA
araya gelen devlet ve hükümet baßkanlar›
taraf›ndan Avrupa Marß› olarak benim-
senmißtir. İRLANDA Kuzey
Dublin BİRLEŞİK Denizi
LETONYA
• Avrupa Bayram›: KRALLIK
Milano’daki zirve s›ras›nda devlet ve DANİMARKA Kopenhag
LİTVANYA
hükümet baßkanlar› Schuman’›n aßa¤›daki
aç›klamas›n›n an›s›na 9 May›s’›, Avrupa
1973
HOLLANDA

S
RU
LA
Günü olarak kabul etmißlerdir: Amsterdam

BE
Londra
“Avrupa bir anda ya da topyekûn bir in- Berlin

ßayla olußmayacakt›r. Önce fiili bir da- M a nß D e ni z i


Brüksel ALMANYA
yan›ßma yaratarak somut ad›mlarla ku- POLONYA
Bonn
rulacakt›r.” BELÇİKA
Lüksemburg
LÜKS. ÇEK CUMHURİYETİ
Paris
Strasbourg

Viyana SLOVAKYA
FRANSA
İSVİÇRE LIECHT. 1995
1958 AVUSTURYA MACARİSTAN MOLDOVA

SLOVENYA
HIRVATİSTAN ROMANYA
PORTEKİZ
İTALYA BOSNA-

1986
A

ANDORRA HERSEK
dr

SANMARINO
iy

AN
a

Madrid YUGOSLAVYA
Lizbon ST
D

İ
AR
en

LG
iz

BU
i

İSPANYA Roma
MAKEDONYA
ARNAVUTLUK

Ti ren
D en i zi 1981
YUNANİSTAN
enizi

‹ y on ATİNA
Ege D

D en i zi
FAS CEZAYİR TUNUS
MALTA
500 km A k d e n i z

96
Bir Mekân
Barents
• Avrupa’nõn inşasõnõn evreleri
Mekânõn
Denizi
1958: Roma Antlaßmas›’n›n yürürlü¤e girdi¤i y›l Örgütlenmesi
Altõlar Avrupasõ: Avrupa’da uzlaşma
Robert Schuman, 9 May›s 1950’de
Dokuzlar Avrupasõ: Fransa ile Federal Almanya’n›n kömür
Birleşik Krallõk “ Avrupalõ” oluyor
ve çelik kaynaklar›n› ortaklaßa kul-
Onlar Avrupasõ: Balkanlar ve
Orta Doğu’ya açõlan kapõ, Yunanistan
lanmalar›n› önererek Avrupa’n›n inßa
sürecini baßlat›r. Avrupa Kömür ve
On İkiler Avrupasõ:
İber Yarõmadasõ’ndaki yeni demokrasiler Çelik Toplulu¤u (ECSC) 1951’de kuru-
On Beşler Avrupasõ: İskandinavya’ya ve
lur. Topluluk Fransa, Federal Alman-
RUSYA Orta Avrupa’ya doğru açõlma ya, ‹talya ve Benelüks ülkelerini kap-
samaktad›r. Bu alt› devlet 25 Mart
Yeniden birleşen Almanya
1957 tarihinde Roma’da Avrupa Eko-
nomik Toplulu¤u’nu (AET) kurarlar.
• Avrupa’nõn merkezleri
AET 1973’te ‹rlanda, Danimarka ve
‹ngiltere’nin kat›l›m›yla kuzeye do¤ru
Büyük kurucu anlaşma
genißler. 1981’de Yunanistan’›n, 1986’
da da ‹spanya ve Portekiz’in kat›l›-
Kurucu eksen
m›yla güneye do¤ru genißleyerek
Avrupa Parlamentosu’nun merkezi kendisini dengeler. 1993’te Avrupa
Birli¤i ad›n› alan topluluk, 1995’te
Avrupa Komisyonu’nun merkezi Avusturya, ‹sveç ve Finlandiya’y› da
üyeli¤e kabul eder.
Adalet Divanõ’nõn merkezi
Burada verilen harita, söz konusu
UKRAYNA Avrupa İmar ve Kalkõnma Bankasõ mekânsal inßa sürecini göstermekte
ve “Avrupa’n›n merkezlerini” sunarak
• Cazip bir ekonomik mekân ißleyißine ilißkin bir fikir vermektedir.
Birliğe katõlmayõ
bekleyen ülke

1993 yõlõnda
Avrupa Birliği’yle
(İsviçre hariç) Avrupa
K a r a d e n i z ekonomisine ortak olan
Avrupa Serbest Ticaret Birliği Alõştõrma
Visegrad Grubu
1. Avrupa Birli¤i’nin baßkentleri ve bün-
yesinde bar›nd›rd›¤› kurumlar hangi-
leridir?
TÜRKİYE
2. Kitab›n›z› ve baßka kaynaklar› kulla-
narak aßa¤›daki konular› araßt›r›n:
- EFTA ve EES nedir?
LÜKS: Lüksemburg - Orta ve Do¤u Avrupa ülkelerinin kat›-
KKTC
Liecht: Liechtenstein l›m› Avrupa Birli¤i için neden sorun oluß-
GKRY
turmaktad›r?

97
3 Avrupa Birliği: Barõş ve Karşõlõklõ İlişkiler Mekânõ
A. Avrupa’nõn İnşasõndan Barõşõn İnşasõna
Coğrafyacõnõn 1. Avrupa’nõn İnşasõ Uluslararasõ Bağlamda Yerini Almakta
Sözlüğü Komünizmle mücadelenin kalelerinden biri olan Bat› Avrupa, 1947 y›l›ndan itibaren
Marshall Plan›’ndan* yararlanm›ßt›r. ‹ki büyük savaß sonucu zay›f düßen, So¤uk
*Marshall Planõ: 1947’de Avru- Savaß’›n yaratt›¤› parçalanmadan kayg› duyan baz› Bat› Avrupa ülkeleri yeni bir savaß›
pa’ya verilen, SSCB ve bu ülkenin önlemek ve ekonomik gelißmelerini teßvik etmek için birbirleriyle yak›nlaßt›lar (1. ve
2. belge). Frans›z - Alman yak›nlaßmas›, 1951 y›l›nda Avrupa Çelik ve Kömür Birli¤i’nin
etkisindeki Orta ve Do¤u Avrupa
(ECSC), 1957 y›l›nda da Avrupa Ekonomik Toplulu¤u’nun (AET) kurulmas›yla so-
ülkeleri taraf›ndan reddedilen A- nuçland›.
merikan yard›m›.
Ortak Pazar Avrupas› -Bat› Avrupa-, söz konusu devletler aras›ndaki ilißkilerin
*Schengen Anlaşmalarõ: 1985’te gelißmesine s›k› bir biçimde ba¤l›d›r. Pazar›n, Yunanistan ve ‹ber Yar›madas›’nda yer
Lüksemburg’da imzalanan, birkaç alan devletler lehine genißlemesi, demokrasiyi yerleßtirme çabalar›nda zaman içinde
kez gözden geçirilerek tamam- yaßanan baßar›s›zl›klar›n telafisi niteli¤indedir. Öte yandan, Demir Perdenin çöküßü,
lanan bu anlaßmalar imzac› dev- Avrupa Birli¤i’ni Avrupa mekân›n› yeniden düßünmeye yöneltmektedir.
letlerin, Avrupa Birli¤i yurttaß- 2. Dayanõşma Barõşõn ve Demokrasinin Hizmetinde
lar›na s›n›rlarda uygulanan kont- Dayan›ßma anlay›ß›, hümanizmin ve ço¤ulcu demokrasinin de¤erlerini korumak
rolü aßamal› olarak kald›rmala- zorundad›r. ‹nsanlar›n, mallar›n ve sermayenin serbest dolaß›m› ve ulusal politikalar›n
r›n› ve di¤er ülkelerin yurttaß- uyumlu hale getirilmesi, Maastricht Antlaßmas›’n›n öngördü¤ü geniß iç pazar dahilinde
lar›na yönelik politikalar›n› u- üye devletler aras›ndaki eßitsizlikleri azaltmay› hedeflemektedir.
yumlu hale getirmelerini öngör- Birli¤in genißlemesi için olußturulan ortak kurumlar ve kurallar (5. belge) da
mektedir. dayan›ßma anlay›ß› do¤rultusunda biçimlendirilmektedir. Komisyon’un hükümetler
taraf›ndan belirlenen üyeleri, tekliflerini kararlar› alan Avrupa Birli¤i Konseyi’ne
sunmaktad›rlar. Avrupa Konseyi’nde bir araya gelen devlet ve hükümet baßkanlar›
temel e¤ilimleri belirlemektedir. Avrupa Parlamentosu, Komisyon’un teklifleriyle ilgili
görüß bildirmekte; belirli alanlarda, bütçe yetkisini paylaßt›¤› Avrupa Konseyi’yle
birlikte karar vermektedir.
B. Çok Yönlü Ticari İlişkilerle Örgütlenen Avrupa Mekânõ
1. Topluluk İçinde Karşõlõklõ Bağõmlõlõğõ Yaratan Ticaret Ağlarõ
1951
Avrupa Birli¤i, her ßeyden önce üyesi olan devletler aras›nda hiçbir gümrük enge-
ECSC
linin bulunmad›¤› bir ortak pazard›r. Üye 15 devlet, dünya ticaretinin % 40’›ndan faz-
1957
Avrupa Ekonomik
las›n› gerçekleßtirmektedir. 1958’den beri 8 kat›na ç›kan topluluk içi ticaret, bu oran›n
Topluluğu 6 lar yaklaß›k üçte ikisini temsil etmektedir.
1973

Dünya Ticaret Örgütü’nün* üyesi olan Avrupa Birli¤i, bir ticaret kalesi de¤ildir.
1981
9 lar
Ortak d›ß tarife, dünyadaki en düßük tarifedir. Avrupa Birli¤i öncelikli olarak imalat
sanayii ürünlerinin ticaretini yapmaktad›r (ihracat›n 3/4’ü). Ticaretin yaklaß›k yar›s›
1986 10 lar sanayileßmiß ülkelerle gerçekleßmekle birlikte, Birlik, gelißmekte olan ülkelerin en
Tek Senet
büyük ticaret orta¤›d›r (ticaretin 1/3’ü). Birli¤in Orta ve Do¤u Avrupa devletleriyle
1991 12 ler olan ticareti ise, topluluk d›ß› toplam ticaretin sadece % 7’sini olußturmaktad›r. Ancak
Maastricht Antlaşmasõ
1990’dan beri büyük bir gelißme içindedir.
1993
Avrupa Birliği 2. Her Türden Karşõlõklõ İlişki Desteklenmektedir
15 ler

1995 Avrupa Birli¤i, Avrupal›lara ayn› co¤rafyada dolaßma, e¤itim görme, çal›ßma ve
yaßama imkân›n› vermektedir. Avrupal›lar, topluluk içindeki turistik dolaß›ma da
1999 önem vermektedirler. “Ö¤rencilerin Avrupas›”, Avrupa e¤itim planlar› sayesinde
Avrupa Para Birliği “Araßt›rmac›lar›n Avrupa”s›yla bir arada var olmaktad›r. Sermaye ve hizmet sektörü
de üye devletler aras›ndaki ba¤›ml›l›¤› pekißtirmektedir.
... 30 lar? Ancak, insanlar›n serbest dolaß›m› çok hassas bir biçimde uygulanan Schengen
Anlaßmas›’yla* çat›ßmaktad›r. Avrupa’n›n Kalbi olarak adland›rd›¤›m›z alan›n s›n›rdaß
1 Avrupa’n›n inßas›. bölgeleri, ekonomik ve kültürel bütünleßmeden en çok yararlanan alanlard›r.

98
A V R U PA GELİRLER 1995 HARCAMALAR
% 0,7
% 19,5
%
16
,
% 28,4 %5
,0
2
AVR PA
U % 3,8 % 46,8

% 6,1
5
8,
%
% 51,4

,6
13
%
RU P A
AV

Çeşitli Tarõm ve balõkçõlõk


Gümrük vergileri ve kesintiler
GSMH’ye dayalõ kaynaklar Bölgesel politika ve ulaşõm
KDV
Sosyal politika
1970 1980 1990 1995 Kalkõnmaya yönelik işbirliği
A V U P A
R

Harcamalar toplamõ
3,6 16,4 45,6 76,5 Araştõrma, enerji ve teknoloji
(milyar ECU)
Kişi başõna düşen Avrupa İşletim masraflarõ
harcamalarõ ( ECU) 19 63 130 205
Çeşitli

2 Avrupa’da bar›ß› uzlaßmayla inßa etmek 3 Avrupa Birli¤i’nin 1995 y›l› bütçesi: Avrupa’daki dinamikleri yans›tan bir bütçe.
(Plantu’nun deseni).

4 15 Ülkenin Hükümetlerarasõ Birliğe ait bütünleşme kurumlarõ


kurumlar
Birbirini Anlamasõ İçin Teklif ve kararlarõ
Kaç Farklõ Dil Konuşulmaktadõr? Siyasal karar merkezleri uygulama merkezi Hukuk

Üye say›s› on ikiyken Avrupa Konse- AB BAKANLAR AB


yi’nin herhangi bir toplant›s›ndaki bir AB KOMİSYONU
KONSEYİ ADALET DİVANI
tur, üç saat sürmekte ve 33 çevirmen
gerektirmekteydi. Üye say›s›n›n on beße
ç›kmas›yla günümüzde konußulan do-
kuz dilden on bir dile geçilmiß, çeviri
esnas›nda olußan kombinasyonlar›n sa-
y›s› ise, 81’den 121’e yükselmißtir. Üs-
telik genelde Danca’dan Yunanca’ya 15 Üye
Teklifte
bulunur 15 Yargõç
hâlâ Almanca arac›l›¤›yla geçilmektedir. 20 Üye
Bundan böyle Fince gibi çok az konu- Karar alõr
ßulan bir dili de bu bütüne dahil etmek
De
ve hiç ßüphesiz halen çal›ßmakta olan net
ler
ve
700 çevirmene 400 kißi daha eklemek Politikalarõ ort
ak 9 Savcõ - Avukat
kar Denetler
gerekecektir. Üye ülkelerin dillerine eßit yönlendirir ar
alõr
muamelede bulunulmas›, baßlang›çta
elde edilmiß bir kazan›md›r. Bu kaza- AVRUPA
n›m, do¤makta olan ortak pazarda Fran- AB PARLAMENTOSU
s›zca kadar Flamanca’n›n da konußul- KONSEYİ
626 Milletvekili
mas›n› talep eden Flamanlar’›n eseridir.
[…] Gelecekteki kat›l›mlar, Avrupa
Birli¤i’nin bugünkü on bir resmi diline
ek olarak hiç ßüphesiz Lehçe, Macarca, 99 87
87 87
Çekçe ya da Slovakça bas›lm›ß bir y›¤›n 64
25 25 25 22 21 16 16 15
yeni belgeyi de beraberinde getirecektir. 31 6

Y. Pitette, La Croix l’Événement, 15 Devlet ve Hükümet Başkanõ D F RU I E NL B GR P S A DK SF IRL L


14 Ocak 1995
5 Avrupa Birli¤i kurumlar›n›n ißleyißi: Brüksel Komisyonu burada anahtar konuma sahiptir.

99
Durum İncelemesi Avrupa: Barõşõ Karşõlõklõ İlişkiler
Üzerine Kurmak

A vrupa Birli¤i, Konrad Adenauer,


Jean Monnet, Robert Schuman, Paul-
1 Avrupa, Dolaşõm İçin Ayrõcalõklõ Bir Coğrafya
Taß›ma biçimi ya da dönem ne olursa olsun, Bat› Avrupa, dünyan›n en yo¤un
Henri Spaak gibi baz› büyük isimlerin, altyap›ya ve dolaß›ma sahip alanlar›ndan birini olußturmaktad›r.
eski düßmanlar aras›nda somut bir Eskiye oranla çok daha fazla, çok daha iyi ve çok daha h›zl› bir dolaß›m›n
dayan›ßma yaratarak, savaß› imkâns›z yaßand›¤› bir mekân olmak hiç ßüphesiz Avrupa’n›n birçok alandaki baßar›s›n›n
k›lma kararl›l›¤›ndan do¤mußtur. anahtar›n› olußturmaktad›r. Bu dolaß›m kapasitesi sadece Avrupal›lar’›n kendi
topraklar› üzerinde etkili olmalar›n› sa¤lamakla kalmam›ß, ayn› zamanda bu
Ekonomilerin bütünleßmesi ve üretim küçücük k›tada yaßayanlar›n dünyaya egemen olduklar› bir sistemi hayata
süreçlerinin Avrupal›laßmas›, bir yan- geçirmelerine imkân vermißtir.
dan topluluk d›ß› ticaretin stabilizas- Tüm rakamlar bir gerçe¤e ißaret etmektedir: Bat› Avrupa hiç ßüphesiz dünyada,
yonunu, di¤er yandan da topluluk içi özellikle uluslararas› trafi¤in en yo¤un oldu¤u yerdir. Örne¤in dünyadaki
ticaretin 1960’tan beri 2,5 kat artmas›n› otomobillerin neredeyse üçte biri Avrupa’dad›r.
sa¤lam›ßt›r. J.-J. Bavoux, J.-B. Charrier, Transports et structuration de l’espace dans l’Union européenne, Masson, 1994.

Tek Pazar, 1 Ocak 1993’ten beri, ülke


• A. Avrupa’daki dolaß›m yollar›n›n önem kazand›¤› dönemleri belirtin.
ekonomilerinin birbirinin içine gir-
mesine yönelik tüm engellerin aßamal› • B. Dolaß›m aç›s›ndan ayr›cal›kl› bir co¤rafya olmak, Avrupa’n›n dünyada ege-
menlik kurmas›n› nas›l kolaylaßt›rm›ßt›r?
olarak kald›r›lmas›n› hedeflemektedir.
Karß›l›kl› ilißkilerin önemi, mallar›n ö- • C. Trafi¤in artmas›n›n ve iletißim yollar›n›n yo¤unlaßmas›n›n sonuçlar› neler
tesine geçerek görünmez mallar›n (fi- olabilir?
kirler, bilgi, sermaye) ve insanlar›n do-
laß›m›n› da -ö¤renciler, araßt›rmac›lar, - Rakamlar ortaklar arasõndaki ikili alõşverişlerin
toplamõnõ göstermektedir. İrlanda
ißçiler ya da turistler- etkilemektedir.
1,9 Finlandiya
- Çizgiler, sadece AB içi toplam ticaretin Birleşik Krallõk
% 1,2’sine eşit ya da bundan
büyük olan alõşverişleri belirtmektedir.
Danimarka İsveç
2,2
Hollanda
UEBL
3,8
1,3
5,7
1,6 1,7
4,3 7,3

4,6
5,6
2,6 1,2 2,2 1,3
Alõştõrma Fransa
8,7 Almanya

1. Belgelerde sözü geçen karß›l›kl› ilißki 3 4,7 3,9


6,4
biçimlerini s›n›fland›r›n. 2,3
1,4 Avusturya
2. Bu ilißkiler Avrupa’n›n öncülerinin İspanya
Portekiz İtalya
amaçlar›n›n gerçekleßtirilmesine nas›l Yunanistan
katk›da bulunmaktad›r?
2 Topluluk içi ticaret.

• A. Avrupa Birli¤i içinde en büyük ticari role sahip olan devletleri belirtin.
• B. Bu ßema Avrupa mekân›n›n örgütlenmesiyle ilgili haritayla ne ölçüde
ilißkilendirilebilir?

100
ASTRA 1C UYDUSU
Üreten: Hughes
3Dünya Çapõndaki Rekabetin İhtiyaçlarõna Fõrlatõlma tarihi: 14 Mayõs 1993
Ömrü: 15 yõl
Cevap Verebilmek İçin Geliştirilen Eğitim ve
Araştõrma Programlarõ
50 cm
SOCRATES Program›, üye on beß ülkeyi ve Norveç, ‹zlanda ve
Liechtenstein’› kapsamaktad›r. Bu program ö¤rencilerin dolaß›m›n›
teßvik etmektedir. Yurtd›ß›nda girilen s›navlar, ö¤rencilerin kendi 80 cm
ülkelerindeki üniversiteler taraf›ndan tan›nmaktad›r. Program,
Avrupa’da önemli üniversite merkezlerinin kurulmas›n› teßvik
etmektedir.
LEONARDO Program›, üye on beß ülkede, Orta Avrupa’daki ortak
üyelerde, Güney K›br›s ve Malta’da uygulanmaktad›r. Bu program
mesleki e¤itimi güçlendirerek teknolojik ve endüstriyel gelißmeler
konusunda yetkin bir duruma gelmeyi hedeflemektedir. Program
ayr›ca ßirketler ile üniversiteler aras›ndaki ißbirli¤ini de destekle- 50 cm :
mektedir. Her y›l 48 000 ö¤renci ve 8 000 e¤itimci üniversiteler ara- Alõcõ anten için gerekli olan çap
s› dolaß›m programlar›na kat›lmaktad›r: 15 000 genç, e¤itiminin
bir aßamas›n› Birli¤e üye olan baßka bir ülkede geçirmektedir. Bu Avrupa Birliği Dahilindeki Yatõrõmlarda Yaşanan Atõlõm
etkinliklere bilimsel uzmanlar aras›ndaki ilißkiler ve dil e¤itimleri Milyar Frank
40
de eklenmektedir.
EUREKA Program›, bugün 24 ülkeyi kapsamaktad›r. Program 10 30
y›l içinde k›sa vadede do¤rudan uygulamaya konabilen ürün ve
ißlemlerle ilgili 1 000’den fazla araßt›rma program›n›n hayata 20

geçirilmesine olanak tan›m›ßt›r. Avrupa Birli¤i bilgi teknolojilerine, Avrupa Birliği içinde
robotlarla gerçekleßtirilen üretim çal›ßmalar›na, biyoteknolojilere 10

ve çevreye öncelik vermektedir. 1996 y›l›nda % 42’si KOB‹’lere ait


Avrupa Birliği dõşõnda
654 Avrupa ßirketi EUREKA program›ndan faydalanm›ßt›r. 0
1984 1989 1992 Kaynak: Eurostat, 1995.

• A. Avrupa’daki dolaß›m yollar›n›n önem kazand›¤› 4 Avrupa’daki görünmeyen ak›mlar›n yo¤unlu¤u.


dönemleri belirtin.

1995 yõlõnda turist veren başlõca ülkeler


Almanya 61
Birleşik Krallõk 30
Fransa 18
Rusya 18
Hollanda 17
İtalya 11
İsviçre 10
İsveç 9

1995 yõlõnda turistlerin gittiği başlõca ülkeler


İspanya 24
Fransa 16
İtalya 13
Avusturya 12
Yunanistan 8
Almanya 7,5
Türkiye 5
ABD 5

Dünyada her yõl yapõlan 567 milyon yurtdõşõ seyahatin


255 milyonunu Avrupalõlar gerçekleştirmektedir.

5 Avrupa: Dünyan›n turist alan ve turist veren


en önemli bölgesi. Akdeniz k›y›s› (örne¤in resim-
de görülen Cannes) bu bak›mdan ayr›cal›kl› bir
bölgedir.

101
4 Avrupa Mekânõndaki Dönüşümler
A. Ortak Tarõm Politikasõ: Büyük Dönüşümlerin Kaynağõ
Coğrafyacõnõn 1. Avrupa’yõ Büyük Bir Tarõmsal Güç Haline Getirmek
Sözlüğü Ortak tar›m politikas› (OTP) gerçekte, hayata geçirilen tek büyük ortak politikad›r.
1962 y›l›nda benimsenen Yeßil Avrupa* politikas›n›n amac›, g›da gereksinimleri
*Yeşil Avrupa: Avrupa Birli- bak›m›ndan uygun fiyatlarla kendine yeterlilik anlay›ß›n›n yerleßmesi ve çiftçilerin
¤i’ndeki tar›msal mekânlar›n bü- adil bir yaßam seviyesine ulaßt›r›lmas›d›r.
tünleßmesini hedefleyen ticari ve Tercihlerin topluluk lehine yap›lmas› kural›, devletleri öncelikli olarak ortaklar›ndan
sosyal amaçl› ortak politikalar bü- al›ßveriß yapmaya yöneltmißtir. Ürünler serbest dolaß›mdad›r ve fiyatlar Brüksel’de
belirlenen ortak bir taban fiyat›yla sabit tutulmaktad›r. FEOGA’n›n* makineleßmeyi
tünü.
ve modernleßmeyi teßvik eden korumac› deste¤i, üretim fazlas›n› ve topluluk d›ß›na
*FEOGA: Tar›m fiyatlar›n› des- ihracat›n her y›l % 5 oran›nda artmas›n› sa¤lam›ßt›r.
teklemeye ve modernleßme çaba- 2. Yeni Bir Tarõmsal ve Kõrsal Sistemin Oluşturulmasõ
lar›na mali kaynak sa¤lamaya yö-
Avrupa’n›n siyasal olarak genißlemesi, giderek, ißlenmesi çok daha kolay olan
nelik Avrupa Tar›msal Yönverme sulanm›ß ya da birleßtirilmiß alanlarda yo¤unlaßan üretim yelpazesini, güçlü bir k›rsal
ve Garanti Fonu. göç pahas›na zenginleßtirmißtir. Tar›m, birli¤in aktiflerinin sadece % 5,7’sini oluß-
*Bütünleşme: Bir mekân› güç- turmaktad›r. Tar›m gelirleri, üye 15 ülkenin GSY‹H’sinin sadece % 2,2’sine katk›da
lendirilmiß ba¤›ml›l›k ilißkilerine bulunmaktad›r. Avrupa, tar›msal g›da sanayilerinin dünya genelinde birinci s›rada
göre bir ya da daha fazla baßka yer ald›¤› muazzam bir sanayi kompleksinin kalbi niteli¤indedir.
mekânla eklemlenmeye yönelten ABD ile Dünya Ticaret Örgütü’nde yaßanan rekabet, depolanmas› ve piyasaya
gelißme. sürülmesi masrafl› olan süt ve tah›l ürünlerindeki y›¤›lma ve çiftçilerle bölgeler
aras›ndaki eßitsizliklerin devam›, OTP’de reforma gidilmesine yol açm›ßt›r: Kotalar,
taban fiyatlar›n›n düßürülmesi ve tarlalar›n nadasa b›rak›lmas›, bu reformla getirilen
yeniliklerdendir. K›rsal miras›n ve peyzajlar›n öneminin do¤rudan üretim ißlevlerinin
ötesinde dikkate al›nmas›, do¤al çay›rlarda gerçekleßtirilen ekstansif hayvanc›l›¤›
teßvik etmiß ve ço¤u zaman k›rsal turizmle de çeßitlenen da¤ tar›m›na destek olmußtur.

B. İşbirliği, Avrupa Mekânõndaki Birlikteliği Güçlendiriyor


1. Ortak Hedefler mi, Ortak Politikalar mõ?
Avrupa Birli¤i üyesi ülkeler aras›ndaki s›n›rlar›n aç›lmas›, her tür etkileßimi
yo¤unlaßt›rmakta ve devletleri giderek artan bir karß›l›kl› ba¤›ml›l›¤a do¤ru itmektedir.
Endüstriyel Böylesi bir karß›l›kl› ba¤›ml›l›k, ulusal politikalar›n yerine geçen -ve bazen de tersini
işbirliği
- Airbus ortaya koyan- topluluk içi ortak politikalar üzerine kurulu, “ulusötesi” bir ißleyißin
- Ariane...
Araştõrma
çerçevesini olußturmaktad›r.
Tek
- Eurêka pazar
- JET... Asl›nda üye devletlerin ortak hedefleri vard›r; fakat enerji konusunda olsun sanayi
konusunda olsun, ortak politikalar azd›r (1. belge). Komisyon, ço¤u zaman ßirketlerin
Ortak ve ßirketlere yap›lan ulusal yard›mlar›n bir noktada toplanmas›n› engelleyen bir
Tarõm kontrol ißlevi görmektedir. Neticede, Avrupa sanayii daha çok ulusal sanayilerin
Politikasõ
Eğitim toplam› gibi görünmektedir.
Programlarõ AB
2. Dikkate Değer İşbirliği Girişimleri
Avrupa Para
Sistemi Yukar›da aç›klanan güçlüklere ra¤men, ißbirli¤i anlaßmalar› topluluk içindeki
- ECU birlikteli¤i ve komßu devletlerin toplulukla olan bütünleßmesini güçlendirmektedir.
- Euro
Gelişmeye 1970 y›l›nda olußturulan Airbus, Boeing’den sonra dünyan›n ikinci büyük uçak ßirketi
yönelik olmußtur ve Avrupa’da toplam 40 000 kißiye iß imkân› sa¤lamaktad›r (3. belge).
yardõm Bölgesel
Lomé kalkõnma Topluluk üyesi olmayan ülkelerin de dahil oldu¤u, tüm Avrupa ülkeleri aras›ndaki
Anlaşmasõ Avrupa
ulaşõm politikasõ ißbirli¤inin ürünü olan uydu f›rlatma arac› Ariane, dünya çap›ndaki uydu f›rlatma
ağõna
doğru piyasas›n›n % 60’›n› elinde tutmaktad›r (2. belge).
Avrupa, hem orta¤› hem de rakibi olan ABD, Japonya ve yeni sanayileßmiß ülkelerin
teknolojik rekabetine karß› koyabilmek için iletißim ve elektronik alanlar›ndaki
1 Avrupa Birli¤i’ndeki güçlü eksenler. gecikmesini telafi etmek zorundad›r ve bu nedenle de büyük bir çaba içindedir.

102
ARIANE V
Almanya
%18,58 Baßl›k Speltra
Fransa İtalya İSVİÇRE ALMANYA
% 8,11 Oerlicon - Daimler - Benz
% 55,54
Contraves Aerospace
Belçika % 4,17
Birleşik Krallõk % 3,00
İsviçre % 2,56
İspanya % 2,47 Malzeme gözü Propergol Stoku
İsveç % 2,28 ALMANYA
Hollanda % 2,09
FRANSA
Matra - Marconi Daimler - Benz
Diğer % 1,00’den
fazla Space Aerospace

Avrupal›lar 1973 y›l›nda Fransa’n›n teßvikiyle uzaya ulaßmada


kendilerini ba¤›ms›z k›lacak bir uydu f›rlatma arac› inßa
etmeye ve böylece, Avrupa’n›n sadece deneysel uydular›n› Kriyoteknik
Toz Akselatörü
yörüngeye sokmay› kabul eden Amerika’y› bertaraf etmeye ateßleme kat›
FRANSA
karar verdiler. FRANSA Aérospatiale
Aérospatiale
‹lk füze Ariane 1, 24 Aral›k 1979 tarihinde Guyana’daki Kouru
Üssü’nden f›rlat›ld›. Yörüngeye (36 000 km irtifada) 1 935 kilo
yük yerleßtirebilen, üç ateßleme evresine sahip bu füze daha Kriyoteknik
da gelißecek ve yeni türleri inßa edilecektir. Kat› Propergol
ateßlemeyi Motoru
Ariane 4 (1988) Avrupa’ya, ticari uydular›n f›rlat›lmas›nda ateßleyen kat
FRANSA /İTALYA
dünya çap›nda bir üstünlük sa¤lad›. FRANSA Eudopropulsion
SEP
1987’de Ariane 5’in üretimine karar verildi.
Ariane’›n üretimine 11 Avrupa ülkesinden 100’ün üzerinde
firma kat›lmaktad›r. Kaynak: Avrupa Uzay Ajans›.

2 Avrupa’daki ißbirli¤inin önde gelen ürünlerinden Ariane, dünyadaki uydular›n % 60’›n› f›rlatmaktad›r.

Airbus Industrie’nin üyeleri:


Aerospatiale % 37,9
AIRBUS A 330 / A 340 Almanya
(Fransa) Daimler - Benz
Daimler - Benz Aerospace % 37,9 Aerospace
(Almanya) Bremen, Hamburg,
Stade
British Aerospace % 20,0
(Birleşik Krallõk)
CASA % 4,2 Belçika
(İspanya)
Belairbus
Ortak üyeler: Gosselies
Belairbus (Belçika)
Alenia (İtalya)

İngiltere
British
Aerospace
Filton, Nihai Montaj
Chester Fransa
Aérospatiale
Toulouse

İspanya Fransa
Casa Aérospatiale
Madrid, Nantes,
Saint - Nazaire
Sevilla
Kaynak: Aerospatiale.

3 Yüksek Avrupa teknolojisinin gözbebeklerinden biri olan Airbus, bütünleßmenin bir örne¤idir.

103
Durum İncelemesi Avrupa Birliği Ortak Tarõm Politikasõ (OTP)

1 957 y›l›ndaki Roma Antlaßmas›’yla


birbirinden çok farkl› özelliklere sahip
1 OTP’nin hedefleri ve ilkeleri
Toplulu¤a ait bir rapor 1962 y›l›nda iaße sa¤lamas›, tüketiciler için makul ve sabit
çiftçiler aras›nda adil bir rekabet fiyatlar belirlemesi ve ißgücü verimlili¤ini art›rarak kazançlar› yükseltmesi beklenen
yaratmak amac›yla öngörülmüß olan üç temel ilkeyi tan›mlam›ßt›r.
Birinci ilke pazar›n›n tekli¤idir: Bu ilke, ürünlerin serbest dolaß›m› ve tüm bölgede
Ortak Tar›m Politikas›, Avrupa Bir-
tek bir fiyat sisteminin belirlenmesiyle somutlanmaktad›r.
li¤i’nin en büyük dosyalar›ndan bi- ‹kinci ilke, toplulu¤un önceli¤i, yani Avrupal› üreticileri dünyan›n di¤er
ridir. bölgelerinden gelecek bir ihracat sald›r›s› karß›s›nda korumaya yönelik bir tür
OTP, ülkelere g›da ürünleri konusunda korumac›l›kt›r.
Mali dayan›ßma, Avrupa Tar›m Yönverme ve Güvence Fonu’nun (FEOGA) oluß-
kendi kendilerine yeterli olma im-
turulmas›yla kurumsallaßan üçüncü ilkedir. Bu fon, sektörün yeniden yap›lan-
kân›n› vermiß ve topluluk içi ticaret d›r›lmas›na yönelik mali yard›m görevinin (yönlendirme bölümü) yan› s›ra AB’ye
ilißkilerini canland›rm›ßt›r. Üstelik OTP, girißte rakip ithal ürünlerinden al›nan cezalar›n, Avrupa pazar›na sürülmemiß olan
çiftçiler taraf›ndan eleßtirilebilmekte ya da d›ßar›ya dünya fiyatlar›ndan sat›lan ürünlere da¤›t›lmas› (güvence bölümü)
ve sömürü ilißkilerinin ortadan kalk- ißini yürütmektedir.
Ch. Hen, J. Léonard, L’Union européenne, La Découverte, 1995.
mas›n› sa¤lamaktad›r. Ancak OTP’nin
getirdi¤i aß›r› maliyet 1980’li y›llardan • OTP’nin hedeflerini ve ilkelerini say›n.
beri entansif üretimi tart›ßma konusu
haline getirmißtir. Avrupa, fiyat des- 1994 yõlõnda kendine yeterlik (%)
0 20 40 60 80 100 300 500 700
tekleme uygulamas›ndan sonra ßimdi
de fiyatlar›n geçerlili¤ini ve üreticilerin Sü Almanya
bv
er
sorumlulu¤unu göklere ç›karmaktad›r. FEOGA a
gil

ns
Ver

Belçika
i yo

OTP ulusötesi bütünleßmenin iyi bir


nl ar

örne¤idir; fakat ayn› zamanda, üye Danimarka


devletler aras›nda, kimi zaman ters
etkilere yol açabilen mekanizmalar›n İspanya

karmaß›kl›¤›na ilißkin tart›ßmalara da


Fransa
yol açmaktad›r.
Dünya Avrupa
fiyatõ fiyatõ Yunanistan

İrlanda

ithalat İhracat İtalya


Sabit

Tarõm
Alõştõrma Bakanlarõ
Konseyi
Hollanda

Portekiz
E¤er bir ülke bu¤day› topluluk içindeki kurdan
1. OTP’nin dönüßümünde rol oynayan (topluluk önceli¤i kural›n› uygulayarak) almak yerine, Birleşik Krallõk
etkenler nelerdir? Avrupa Birli¤i d›ß›ndaki dünya fiyat›ndan sat›n al›rsa
kur fark›na eßit bir vergi öder.
2. OTP’nin hedeflerine ulaß›l›p ulaß›l- Et Tereyağõ Tahõl
E¤er bir ülke bu¤day› dünya fiyat›ndan ihraç ederse,
mad›¤›n› belirtin. FEOGA’dan kur fark›na eßit bir sübvansiyon al›r. Kaynak: Eurostat.

3. Avrupa Birli¤i’ndeki baßl›ca tar›msal


2 FEOGA’n›n ißleyißi. 3 Kendine yeterlilik.
bölge tiplerini belirtin.
• A. Topluluk önceli¤i ve FEOGA’n›n ißleyißi birbirleriyle nas›l ilißkilendiril-
mektedir?
• B. Sadece Avrupa’n›n ihtiyaçlar› dikkate al›nd›¤›nda OTP’nin bilançosu nedir?

104
4 OTP’nin Hafifletilmiş Bilançosu
OTP, Avrupa’n›n g›da ürünlerinde kendine yeterli hale gelmesine büyük katk›da
bulunmuß ve AET ülkelerinin büyük ihracatç›lar olmalar›n› sa¤lam›ßt›r. Gurur
verici bu baßar›, yüksek maliyetli bir üretim fazlas›na yol açan bir verimlilik
mant›¤› pahas›na elde edilmißtir. D›ßar›da ABD’nin ve pazarlar›n› kaybeden
di¤er ihracatç› ülkelerin eleßtirilerine hedef olan OTP, topluluk içinde de üretim
fazlas›n›n yönetimindeki maliyet nedeniyle eleßtirilmektedir. OTP, 1973 - 1978
aras›nda % 80’e kadar ç›kan oranlarla, topluluk bütçesinin üçte ikisini yut-
maktayd›.
OTP, k›rsal yap›lar›n altüst olußunda da önemli bir rol oynam›ßt›r. Tar›m ißletmeleri
belli noktalarda toplanm›ß ve modernleßmiß; çiftçilerin aktiflerdeki pay› 1960’lar›n
baß›nda % 20 iken k›rsal göç sonucunda % 6’n›n alt›na inmißtir.
Benimsenen bir dizi reform, özellikle 1992 y›l›ndan beri taban fiyatlar›n›n
düßürülmesi, kotalar ve nadasa b›rakma gibi çok kat› kurallar› getirmektedir.
Tar›m stratejisinde yap›lan bir de¤ißiklikle art›k marka sistemi benimsenmekte
ve bir ç›k›ß yeri (menße ßehadetnamesi) politikas›yla miktardan ziyade kaliteye
öncelik verilmektedir. Çevrenin korunmas›na yönelik kayg›lar da çiftçilere
ekonomide ve toplumda yeni bir yer tan›yan ekstansif tar›m tekniklerini teßvik
5 Verimlilik mant›¤›: Picardie’de tah›l üreti-
etmektedir.
mindeki artݧ.

• OTP’nin hafifletilmiß bir bilançoya sahip oldu¤unu kan›tlayan unsurlar› bir tablo olußturarak aç›klay›n.
Finlandiya
Tarõmsal özellikler:
Büyük tarõm ürünleri : Tahõl, şeker
pancarõ, yağlõ bitkiler
Kuzey
Küçük ve büyük baş hayvancõlõk İsveç
Denizi
Sebzecilik ve çiçekçilik
Danimarka
Bağcõlõk ve meyvecilik
İrlanda
Birleşik Krallõk

Temel tarõm ürünü tarõmsal etkinliklerin Hollanda


% 50’sinden azõnõ oluşturuyorsa, daire ikinci
önemli tarõmsal etkinliği göstermektedir. Almanya
• İşgücü verimliliği: Belçika
Lüksemburg
Verimliliği 100’lük endeksin
(Avrupa Birliği ortalamasõ)
Fransa
üzerinde olan bölgeler
Avusturya

İtalya

A t l a s O k y a n u s u
Portekiz
İspanya

Yunanistan

Akdeniz

500 km

6 Avrupa Birli¤i topraklar›nda üretim çeßitlili¤i ve verimlilik farklar›.

105
5 Avrupa Birliği: Güçlüklerle Karşõ Karşõya Bir Merkez
A. Avrupa Birliği, Çekici Bir Mekân
Coğrafyacõnõn 1. Avrupa Birliği: Devletler ve İnsanlar İçin Çekim Merkezi
Sözlüğü Orta ve Do¤u Avrupa devletleri, k›ta Avrupas›’n›n büyük pazar›yla bütünleßmek
istemektedirler. Ancak böyle bir bütünleßmenin taß›d›¤› sosyal ve siyasal risklerin
*Euro: De¤eri, üye devletlerin para büyüklü¤ünden dolay› bu ülkelere yönelik yard›m, ancak ißbirli¤i anlaßmalar›
birimlerinin de¤erleri dikkate al›- çerçevesinde gerçekleßmektedir.
narak belirlenen Avrupa para biri- Avrupa Birli¤i insanlar› çekmektedir (2. belge). ‹kinci Dünya Savaß›’n›n sonundan
mi. ECU’nun yerine geçen Euro, 1973 y›l›ndaki dünya ekonomik krizine kadar süren otuz y›ll›k “Parlak Dönem”
zaman içinde ulusal paralar›n yerini süresince gerçekleßen göçler sona ermiß olsa bile Avrupa Birli¤i, hâlâ Güney’den
alacakt›r. gelenleri ve her geçen gün daha fazla Do¤u Avrupal›’y› çekmektedir. Yasad›ß› göçler
*Federasyon: Egemenliklerinin az artmakta ve yabanc› düßmanl›¤›n›n canlanmas›, bütünleßmenin önündeki güçlükleri
ya da çok bir k›sm›n› (genelde d›ß gözler önüne sermektedir.
ilißkiler, savunma ve para politika- 2. Avrupa Birliği Örnek Oluşturuyor
lar›) federal bir devlete b›rakan fa-
kat ço¤u zaman sosyal ve kültürel Avrupa Birli¤i, Latin Amerika’da (MERCOSUR) ve Asya’da hayata geçirilen yeni
bölgesel örgütlenmeler üzerinde etkili olmußtur. Birlik, bölge planlamas› konusunda
ißlerin yönetimini ellerinde tutan
özgün faaliyetlerde bulunmaktad›r. FEDER (Avrupa Bölgesel Gelißme Fonu), ulaß›m›n
devletler ya da eyaletler grubu.
gelißtirilmesi, güçlük içindeki sanayi bölgelerinin yeniden yap›land›r›lmas› ve k›rsal
*Lomé Anlaşmasõ: Dünya çap›nda bölgelere yard›m için yürütülen projelerin maliyetini üye devletlerle birlikte
olußturulacak yeni bir ekonomik üstlenmektedir.
düzene katk›da bulunmak ama-
c›yla, Avrupa Toplulu¤u ile geliß- Birlik, kalk›nma yard›mlar› konusunda da öncüdür. Lomé Anlaßmas›* art›k 70
mekte olan ülkeler aras›nda imza- Afrika, Karayib ve Pasifik (ACP) ülkesinde hayata geçmißtir ve ißbirli¤i anlay›ß›n›,
insan haklar›na sayg› ve demokrasi gibi ilkelerle birleßtirmektedir. Avrupa Birli¤i’ne
lanan anlaßma. 1975’ten bu yana 46
üye 15 ülke, bir refah ve bar›ß bölgesi olußturmak amac›yla Akdeniz’in güneyinde yer
ACP (Afrika, Pasifik, Karayibler)
alan 12 ülkeyle ortakl›k kurmaktad›r.
ülkesiyle toplam dört anlaßma im-
zalanm›ßt›r. Bugün 70 ACP ülkesi, B. Güçlükler Karşõsõndaki Avrupa Birliği
ürünlerinin % 99,5’i için Avrupa pa-
1. Avrupa Birliği: Serbest Ticaret Mekânõ mõ, Yoksa Federasyon mu?
zar›na serbestçe girme hakk›na sa-
hiptir. Bu ülkelerin ihracat gelirleri Avrupa Birli¤i’ne üye devletler, ortak mekân›n yönetimi konusunda birbirlerinden
stabex isimli bir fonla güvence alt›na ayr›lmaktad›r: ‹ngilizler ve ‹skandinavyal›lar bu mekân› serbest ticaret bölgesiyle
al›nm›ßt›r. s›n›rland›r›rken, Frans›zlar ve Almanlar federasyona* yönelmektedir. Tek Senet, 1986
y›l›nda birleßik pazara geçiß tarihini 1993 olarak belirlemißtir. 1991 y›l›nda Maastricht’te
Avrupa Birli¤i’yle ilgili olarak imzalanan anlaßma ise, Avrupa yurttaßl›¤›n› kurum-
EURO’nun Sabit Dönüşüm Kurlarõ
sallaßt›rmaktad›r. Ekonomi ve Para Birli¤i (EMU) zaman içinde Euro’yu* ulusal para-
1 EURO = 40,3399 Belçika Frang› lar›n yerine geçirecektir. Strasbourg’da olußturulan Eurocorps da Ortak D›ß Politika
1,95583 Alman Mark›
ve Güvenlik (PESC) ba¤lam›nda yerini almaktad›r.
340,750 Yunan Drahmisi Ancak bütün devletler ayn› h›zla ilerlememektedir. Yaßanan mekân ve topluluk
166,386 ‹spanyol Pezetas›
mekân› her zaman örtüßmemektedir. “Avrupa Bölgeleri”, “Bölgeler Avrupas›”yla yar›ß
içindedir. 1999’da EMU’ya geçmek için uyulmas› gereken Maastricht ölçütleri konusunda
6,55957 Frans›z Frang› bile çok az devlet ayn› görüßü paylaßmaktad›r. Acaba bu gelißmeler Avrupa’n›n
0,787564 ‹rlanda Liras› de¤ißken geometrili olaca¤›n›n göstergesi olarak kabul edilebilir mi (3. belge)?
1936,27 ‹talyan Lireti 2. Avrupa Birliği Tehdit Altõnda Bir Mekân mõ?
40,3399 Lüksemburg Frang› Avrupa Birli¤i dinamizmini muhafaza etmek için bir yandan yaßl› nüfus sorunuyla,
2,20371 Hollanda Florini di¤er yandan da ißsizlik tehlikesiyle baßa ç›kmak zorundad›r; sanayi kurulußlar›n›n
13,7603 Avusturya Þilini bölgeyi terk etmesi karß›s›nda da oldukça çaresiz kalmaktad›r (4. belge). AB bölgesel
farkl›l›klar›n yan›s›ra sosyal d›ßlaman›n olußturdu¤u tehditle de karß› karß›yad›r.
200,482 Portekiz Esküdosu
5,94573 Fin Markkas› Avrupa Birli¤i, kendisini jeopolitik alanda da göstermek istemektedir, fakat Yugoslavya
krizi Birli¤in çelißkilerini ortaya ç›karm›ßt›r. Daha rekabetçi devletlerle büyük bir yar›ß
1 Avrupa Birli¤i üyelerinin tümü, Avrupa içinde bulunan Birlik, Kuzey Amerika kökenli görsel-ißitsel ürünlerin giderek a¤›rl›k
Para Birli¤i’ne girmemißtir. Bu ülkeler ‹ngil- kazanmas› nedeniyle kendi kültürel gücünü sorgulamaya baßlam›ßt›r (5. belge). Avrupa
tere, ‹sveç ve Danimarka’d›r. Birli¤i, kimli¤ini tan›mlama konusunda henüz sonuca varm›ß de¤ildir.

106
62
İltica talepleri: 500 km
Çoğunluğu
1985 - 1994 aras›nda 7 054 3
Avrupa Birli¤i’nin ßu anki
15 ülkesine 3,7 milyon
iltica talebi olmußtur. 519
Değişken Bir Avrupa mõ?
2 019 Gelece¤in Avrupas›, konulara göre de¤ißen fikir
ço¤unluklar›n›n Avrupas›; sorunlara göre farkl›l›k
183
89 gösteren ad hoc koalisyonlar›n Avrupas›, içinde
778
bulunulan koßullara göre olußturulmuß ç›kar
922
bloklar›n›n Avrupas› olacakt›r.
3 607 Kötümserler, bunun, Yaßl› K›ta’y› uzun süre par-
110
çalayan ittifaklar Avrupas›’na geri dönüß teh-
720 likesini taß›d›¤›na inanmaktad›r. Pragmatiklerse
ya bu durumun kabullenilmesi gerekti¤ini ya da
genißlemeden vazgeçilmesinin gerekece¤ini
566
söylemektedirler. [...] Avrupa’n›n politikalar›n›
157 belirleyen ço¤unluklar böyle, yani Paris - Bonn
458 ya da Paris - Londra ikilisinin konulara göre oluß-
turdu¤u hareketli bir eksen etraf›nda ve bu eksenin
137 baßkalar›n› peßinden sürükleme kapasitesiyle
olußmaktad›r.
Elbette bu hareket, Avrupal› kimli¤ini parçalama
riskini de taß›maktad›r. On beß ya da en çok yirmi
üyeden olußan bir Birlik, yeterince güçlü bir
• 1 Ocak 1995’te yabancõlarõn her ülkenin • 1 Ocak 1995’te her ülkenin toplam vizyona sahip bir topluluk haline gelmedi¤i
toplam nüfusu içindeki oranõ ve sayõsõ nüfusu içinde Avrupa Birliği uyruklularõn oranõ
sürece, hangi alan - bu, para, savunma, sosyal
% 2’den çok
sorunlar ya da Afrika’ya yap›lan yard›m olabilir-
%8 (bin)
%5 10
söz konusu olursa olsun, burada anlat›lan de-
% 1- 2
%2
0 % 1’den az ¤ißken yap›l› Avrupa olarak kalma riskini taß›mak-
tad›r.
Le Monde, 10 Haziran 1995.
2 Avrupa Birli¤i, yaßad›¤› zorluklara ra¤men birçok insan için bir cennettir.

1995’te Avrupa Birliği’ndeki TV kanallarõ


tarafõndan ithal edilen TV programlarõ
4 Avrupa, 6 Avrupa Birliği’ndeki Devletler
Sanayi Kuruluşlarõnõn İngiltere %6 Topluluk hukuku devletlerin hukukunun
Bölgeyi Terk Etmesi Fransa % 2,8 üstündedir. Yönetmelikler, Topluluk Resmi
Sonucunda Elindekileri
Avrupa

Almanya % 1,7 Gazetesi’nde yay›mlanmakta; kanun ya da


Kaybetmekte İtalya % 1,5
kararnamelere gerek olmaks›z›n üye dev-
Avrupa’daki 3 - 5 milyon civar›nda iß olana¤›, letlerin topraklar› üzerinde uygulana-
Diğer %6
sanayi kurulußlar›n›n bölgeyi terk etmesi bilmektedir. Avrupa Birli¤i dahilinde uygu-
nedeniyle tehdit alt›ndad›r. % 68 lanmas› gereken kurallar ile kendi ulusal ku-
Gelißmekte olan ülkelerden yap›lan ithalat, rallar›n›n aras›ndaki hiyerarßiye sayg› gös-
ABD

ABD
1984’te % 9,2 iken 1992 y›l›nda Avrupa’daki termeyen devletler, Topluluk Adalet Divan›
toplam ithalat›n % 13,7’sine yükselmißtir. taraf›ndan cezaland›r›lmaktad›r.
Art›k hiçbir sektör bu riskin d›ß›nda de¤ildir. Öte yandan yerindenlik ilkesiyle, ulusal ve ye-
Tekstil ve ayakkab›dan sonra, Asya ya da rel kimliklere sayg› göstermekle yükümlü olan
Avustralya/
Do¤u Avrupa ülkelerinin ucuz ißgücüne % 3,3
Yeni Zelanda
Toplulu¤un müdahalelerindeki olas› aß›r›-
yönelme s›ras› ßimdi hizmet sektörü, tar›m Kanada % 1,5
l›klar›n önlenmesi hedeflenmektedir. Bu ilke,
ve bilißime gelmißtir. Japonya % 0,4 Toplulu¤un yetki alan› d›ß›nda kalan alanlarda
Hoover olay›, kamu güçlerine, birtak›m büyük Diğer % 3,8 yasa yapma yetkisini üye devletlere b›rak-
uluslararas› gruplar›n ç›karc› tavr›n› sert bir
Ortak Yapõm %5 maktad›r. Topluluk, ancak öngörülen hedeflerin
biçimde hat›rlatm›ßt›r. Ancak dünya çap›ndaki
rekabete baßka nas›l karß› konabilir ki? üye devletler taraf›ndan yeterince yerine getiri-
G.M., Challenges,
lemedi¤i durumlarda müdahale etmektedir.
Temmuz-A¤ustos 1993. 5 Kültürel tehdit karß›s›nda Avrupa.

107
Durum İncelemesi Avrupa Birliği’ndeki Bölgesel Eşitsizlikler

A vrupa genißledikçe mekânsal


farkl›l›klar da büyümüßtür. Co¤rafi or-
tamlar›n, ekonomilerin ve toplumlar›n
farkl›l›¤› Avrupa Toplulu¤u kurumlar›
taraf›ndan yavaß yavaß dikkate al›nma-
ya baßlanm›ßt›r. Neticede 1974 y›l›nda
ortak bir bölgesel politika belirlenmiß
ve 1975 y›l›nda FEDER’in olußturul-
mas›yla somutlaßm›ßt›r. Ortak bölgesel
politika, Avrupa Tek Senedi’nden sonra
bölgesel eßitsizlikleri azaltma çabalar›n›
yo¤unlaßt›rm›ßt›r, fakat bu politika Av-
rupa Birli¤i bütçesinin neredeyse üçte
birini tüketmektedir. Bölgesel eßitsiz-
likleri azaltmaya yönelik bu politika
nas›l örgütlenmektedir?

1 Yunanistan’da geleneksel tar›m.

Alõştõrma
1. Bölgesel eßitsizlikleri gösteren grafik
ile foto¤raflar› karß›laßt›r›n.
2. Yard›m gören alanlar ne tür bölgelerde
yer almaktad›r?
3. Topluluk müdahalelerinin baßl›ca uygu-
lama alanlar› hangileridir?
2 Frankfurt am Main: Almanya’n›n finans merkezi ve gelece¤in Avrupa Merkez Bankas›’
n›n merkezi.

• Bu iki foto¤raf ne tür eßitsizlikleri göstermektedir? Bunlar› genelleßtirmek


mümkün müdür?

108
Avrupa Birliği üyesi her ülkenin en zengin ve en yoksul bölgelerinin
kişi başõna düşen gayri safi milli hasõlasõ 1994 - 1999
(% ve milyon ECU)
15 ‘ler Avrupa’sõ
100 % 4,5 % 2,1 Yardõmlarõn
% 4,7 55,0 27,9 toplamõ
190 Hamburg
Almanya 52 Thuringen 1 231,8
57,7
Avusturya 161 Viyana
71 Bürgenland % 21,3
182 Brüksel 262,0
Belçika % 11,9
80 Brabant Wallon
146,5
Danimarka* 112

99 Balear % 15,2 % 20,3


İspanya
55 Estrémadure 187,0 249,7

Finlandiya 126 Ahvenanmaa


72 Ita-Suomi % 20,0
166 ‹le-de France 246,0
Fransa
78 Korsika

Yunanistan 72 Atina
46 Epir
Régis (aß›r› çevresel bölgelerin adaptasyonu)
İrlanda* 81

İtalya 131 Lombardiya Adapt (ißgücünün s›nai dönüßümlere adaptasyonu)


60 Calabria
Lüksemburg* 160
Interreg II (s›n›rlarötesi ißbirli¤i yard›m›)
Hollanda 132 Groningen
77 Flevoland Leader II (k›rsal gelißme yard›m› ve yenilikçi
ißlemlerin desteklenmesi)
Portekiz 96 Lizbon
42 Alentejo Emploi (istihdama ve iße almada kad›n/erkek
eßitli¤ine yard›m)
Birleşik Krallõk 144 Londra Metropoliten Alan›
74 Merseyside PME (KOB‹’lerin rekabet gücünü art›rmaya yard›m)
İsveç 119 Stockholm
89 Oestra Mellansverige
Urban (kentsel sorunlara yard›m)
0 50 100 150 200
Pesca (bal›kç›l›¤a ve k›y› bölgelerine yard›m)
*Danimarka, ‹rlanda ve Lüksemburg bölgelere ayr›lmam›ßt›r. En zengin bölge En yoksul bölge

Kaynak: Eurostat,1996. Kaynak: DATAR, 1996.

3 Avrupa’daki bölgesel eßitsizlikler. 4 Topluluk yard›m programlar›.

1994 - 1996 - 1999 Finlandiya


yõllarõnda öngörülen
yardõmlar 6 Avrupa Birliği ve
Gelißmesi gecikmiß
bölgeler (kißi baß›na Kuzey İsveç Yerel Gelişme
GSMH Avrupa Birli¤i
ortalamas›n›n Denizi Avrupa Birli¤i, yerel gelißmeye aktard›¤›
% 75’inin alt›nda)
Danimarka önemli mali kaynaklarla - 1994-1999 dö-
Gerilemekte olan,
dönüßüm sürecindeki İrlanda neminde 133 milyar Euro - bugün yerel
sanayi bölgeleri gelißme politikalar›n›n baßl›ca ortakla-
Birleşik Krallõk
Gözden düßmüß
k›rsal bölgeler
r›ndan biri durumuna gelmißtir. Brüksel
Hollanda taraf›ndan belirlenen prosedür labirentleri
Almanya
‹skandinav ülkeleri Belçika içinde sesini duyurmay› baßard›kça da bu
için özel yard›mlar
rolün alt›ndan baßar›yla kalkmaktad›r.
Lüksemburg
Atlantik Bölgesi temsilcileri, birkaç ay önce
hem Komisyon’dan hem de üye devlet-
Atlas Okyanusu Fransa Avusturya
lerden girißimlerinin 415 milyon Euro’luk
bir bütçeye sahip olan “Interreg II” isimli
İtalya
bir program ile mali olarak hayata geçiri-
lece¤ine dair güvence alm›ßlard›r. Ancak
Portekiz bu paran›n tamam› uluslarötesi ißbirli¤ine
gitmeyecektir; zira bu bütçe sellerin önlen-
İspanya mesi için yap›lan çal›ßmalar› ve kurakl›¤a
Yunanistan karß› verilen mücadeleyi de finanse etmek
A k d e n i z zorundad›r. Atlantik Bölgesi temsilcilerinin
baßarmas› gereken Atlantik Kußa¤› kav-
ram›n›n Avrupa politikalar›na kesin olarak
Kaynak: Avrupa Toplulu¤u. eklemlenmesini sa¤lamakt›r.
F. V., Les Échos, 22 Nisan 1996.
5 Zor durumdaki bölgelere yönelik özel yard›mlar.

109
Avrupa’nõn Dünyadaki Gücü
Yöntem
Belgeleri sunmak, bilgi edinmek ve karşõlaştõrmak

ABD Avustralya
Yeni Zelanda
Japonya
Latin
Amerika K u tu p D air
ze y es
Ku i

Kanada

Asya

Avrupa Diğer
ng Birliği Avrupa
Ye


Dö Devletleri
ne
n ce
si

Yurtdõşõndaki direkt
yatõrõm stoklarõ
1994 (milyar dolar) r
ato
Ekv

5 - 20
si
21 - 100 e nce
Dön
ak
Oğl
101 - 200
Güney Afrika
240

320

1 Dünyada yurtd›ß›na yap›lan direkt yat›r›mlar.

Alõştõrma
1. Belge 1, 2, 3 ve 4: verileri, di¤er tarafa da “siyasal, kül- b. “Avrupa Birli¤i” ile olußturulan
a. Elinizdeki belgelerin hepsini, nite- türel, vb.” çal›ßma alanlar›n› yerleß- merkezin ay›r›c› özelli¤i nedir? Bu
tirin. Daha sonra bu tabloya dayana- merkezin d›ß yat›r›mlar› bölgenin jeo-
likleri, kaynaklar› ve konular› bak›-
rak belgelerde karß›laßt›¤›n›z unsur- politik rolünü hangi bak›mlardan güç-
m›ndan tan›t›n. lendirmektedir?
lar›n aras›nda ba¤lant›lar kurun ve
b. Bu belgelerde ortaya ç›kan ana fikir c. Bu belgenin ana fikrini bir cümlede
karß›laßt›rmalar yap›n.
nedir? özetleyin.
c. Belgelerle yapaca¤›n›z ilißkilen-
dirme çal›ßmalar›n› kolaylaßt›rmak için 2. Belge 1: 3. Belge 2:
bir tarafa belgeleri, di¤er tarafa da bu a. En çok d›ß yat›r›m yapan merkez- a. Avrupa Birli¤i’nin güçlü ve zay›f
belgelerin ilgili oldu¤u alanlar› lerle bu yat›r›mlar›n yöneldi¤i mer- oldu¤u alanlar hangilerdir?
koyarak bir tablo olußturun: Örne¤in kezler hangileridir? Bu ak›mlar›n ter- b. Grafikler ne tür bir çelißkiyi ortaya
bir tarafa “ekonomik, demografik, vb.” cih etti¤i yön nedir? koymaktad›r?

110
1995
2,4 3 Avrupa ve Batõ Uygarlõğõ
4,6 6,5 42 47 15
0,3 5,7 Yunan demokrasisi Antik Ça¤’a damgas›n›
6,7
4,6 2,2 nas›l vurmußsa genç Roma toplumu da ka-
6 nun ve yaz›l› hukuk ideallerini önce Avru-
21 pa’ya ve sonra da tüm dünyaya miras b›rak-
m›ßt›r. […] Antik Ça¤’›n XV. yüzy›lda ye-
86 81
niden do¤ußuyla (Rönesans) ayd›nlar,
hümanizm anlay›ß›n›, yani Yunan ve Roma
11 17
Yüzölçümü Nüfus 30 miras›yla H›ristiyan düßüncesinden oluß-
18
turulan sentezi ortaya ç›kar›rlar ve kendi-
lerini ilk kez Avrupal› olarak tan›mlarlar.
5
23 36
Demokrasi ideali, hukuku düzenleyen
31
36 37,5 kanun taraf›ndan belirlenen hakkaniyet
13
ideali, insanlar aras›ndaki eßitlik ideali ve
12
15 bireysel özgürlü¤e dayanan kißisel mut-
4 16 luluk ideali böylece iç içe geçer. […] Bu de-
27 7,5 13 6 6
¤erler zaman içinde baßka insan topluluk-
5
lar› taraf›ndan da paylaß›lacakt›r. Avrupa
GSMH Dõş Ticaret Buğday Petrol Özel uygarl›¤› kendisini bugün de Avrupa kö-
Avrupa Birli¤i Japonya Çin taşõtlar
kenli halklar›n kat›l›m›yla olußturulan bat›
Avrupa’n›n geri kalan›* Dünyan›n geri kalan› Güney Kore uygarl›¤› denebilecek olußum dahilinde ta-
ABD Ortado¤u devletleri n›mlamakta ve kurmaktad›r.
* Rusya’n›n Asya’daki topraklar› dahil de¤ildir.
F. Delouche (der.), Histoire de L’Europe,
2 Avrupa Birli¤i, Avrupa, Üçlü Kutup ve Dünya. Hachette, 1992.

4 Avrupa Dünyanõn Karşõsõnda mõ?


Birlik Gerekli mi?
Bir yandan Avrupa Birli¤i’nin inßas›n› h›zland›rma
iste¤i kendisini giderek daha fazla hissettirirken, öte
yandan Avrupal› uluslar hiçbir ßeyi tek baßlar›na
yapamayacaklar› konusunda daha fazla bilinçlen-
mektedirler. ABD’nin savaßan taraflar› bar›ßa zorla-
mak için güçsüz bir Avrupa’n›n yerine müdahale et-
ti¤i Bosna krizi bu gerçe¤i aç›kça ortaya koymakta-
Alõştõrma
d›r. […] ‹ki Avrupa ülkesi, Fransa ile ‹ngiltere’nin,
Birleßmiß Milletler Güvenlik Konseyi’nin beß daimi 4. Belge 3: b. Avrupa Birli¤i’nin uluslar-
üyesinin olußturdu¤u son derece kapal› “kulüpte” a. “Avrupa uygarl›¤›n›” tan›m- aras› rolünü muhafaza etmesi-
yer al›yor olmas› art›k bu gerçe¤i gizlemeye yet- ni sa¤layabilecek olan üç unsu-
layan de¤erler hangileridir?
memektedir. […]
Avrupa uygarl›¤›n›n “bat› uy- ru belirtin.
Avrupa ülkelerinin -daha ßimdiden yara alm›ß olan- garl›¤›na dayanmas›n›n” ne-
iç pazarlar›n›n birleßtirilmesi hedefinin ve ortak para
denleri nelerdir?
politikas›n›n bu ülkelerin ekonomik olarak marji- 6. Belge 1, 2, 3 ve 4:
nelleßmelerine izin vermeyece¤i tahmin edilmektedir. b. Avrupa’n›n bu alanda dün-
Böyle bir serbest ticaret bölgesiyle s›n›rl› kalmay› yadaki önemi nedir? a. Aßa¤›daki konular› ele al-
tercih eden Britanyal› yöneticilerin arzular›na ra¤men mak için kullan›lan belgeleri
Avrupa mekân›n›n hem iç hem de d›ß güvenli¤ini gösterin: Avrupa Birli¤i’nin
sa¤lamadan yaßanabilir olmas› hiç de olas› gözük- 5. Belge 4:
ekonomik gücü, AB’nin kül-
memektedir. Bunun için de etkin bir siyasal örgütlen- a. Avrupa Birli¤i’nin zay›fl›¤›na
türel gücü, AB’nin siyasal gücü.
meye sahip olmas› gerekmektedir. hangi alanlarda tan›k olun-
H. De Bresson, Le Monde, maktad›r? Tart›ßmaya aç›k bir b. Yukar›daki her konuyla ilgili
“Dossiers et documents”, Ocak 1996.
örnek verin. k›sa bir paragraf yaz›n.

111
Avrupa Birliği, Birbiriyle Çelişen Mekânlar
Yöntem
Kroki çizmek
A. Kişi başõna gayrisafi yurt içi hasõla 500 km B. Beslenmenin bütçedeki payõ 500 km

Kaynak: Dünya Bankas›, 1996. Kaynak: Avrupa topluluklar›.

Dolar bazõnda kişi başõna düşen sagp* (1994) Tüketim harcamalarõ toplamõna oranla hane başõna düşen beslenmeye yönelik
9 070 ile 16 450 18 300 ile 18 980 19 240 ile 26 800 harcama % (1994) 14,6 ile 18,3 19,1 ile 20,7 23,2 ile 36,4
aras›nda aras›nda aras›nda aras›nda aras›nda aras›nda
3 tip nakdî eßitlik sagp*: Sat›n alma gücü paritesi 3 tip nakdî eßitlik

C. Tarõmdaki aktif nüfus 500 km D. Hizmet sektöründeki aktif nüfus 500 km

Kaynak: Avrupa topluluklar›. Kaynak: Dünya Bankas›, 1996.

% (1994) % (1994)
2,2 ile 3,4 aras›nda 4,0 ile 7,9 8,3 ile 20,8 52,7 ile 57,4 58,2 ile 66,2 67,2 ile 71,2
aras›nda aras›nda aras›nda aras›nda aras›nda
3 tip nakdî eßitlik 3 tip nakdî eßitlik

1 Avrupa Birli¤i’ndeki gelißmenin çelißkileri.

112
Alõştõrma
1. Belge 1, 2 ve 3:
a. Belgelerin tümünü sunun.
Kuzey b. Bilgilerin veriliß biçimini belirtin.
Denizi c. Bu belgelerin tümünde ortak olan tema nedir?

Atlas
2. Belge 1:
Okyanusu
a. Her harita, devletleri, belirli bir gelißme düzeyini ifade
eden üç kategori alt›nda toplamaktad›r. Bu kategorilerin
hepsi haritalarda ayn› ßekilde mi gösterilmektedir?
Neden?
b. Tabloyu, zay›f, orta ve yüksek gelißme düzeylerine
göre s›ras›yla 0, 1 ve 2 puanlar›n› vererek tamamlay›n.
Devletleri üç grupta toplay›n: Toplam puan› 2’den az
olanlar, 2 ile 5 aras›nda olanlar, 5’ten yüksek olanlar.

Akdeniz
DEVLETLER
• 500 000 kişi 500 km Almanya Avusturya Belçika
GÖSTERGELER

Kißi baß›na GSY‹H


2 Avrupa Birli¤i’nde nüfusun da¤›l›m›.
Beslenme

Tar›mdaki aktif nüfus


921 Finlandiya
929 ‹sveç

1000 de¤eri Hizmet sektöründeki aktif nüfus


913 Danimarka

mükemmellik
ölçütüdür. Toplam
913 Fransa
898 Hollanda
886 Birleßik Krall›k

c. Bir haritay› arka plan olarak al›p, lejand için yukar›daki tablonun sonuçlar›n›
885 Lüksemburg

887 Avusturya

kullanarak bir kroki çizin. Çizimde ya farkl› boyutlarda kareler, ya bir rengin
883 Almanya
885 Belçika

üç farkl› tonunu, ya da üç farkl› renk kullan›n. Krokiye bir baßl›k verin.


d. Büyük kümelerin özelliklerini ve Avrupa’daki örgütlenmelerini belirtin.
Almanya’n›n özel durumunu aç›klay›n.
866 ‹spanya
853 Yunanistan

3. Belge 1, 2 ve 3:
856 ‹talya

a. Elde etti¤iniz kroki ile Avrupa Birli¤i’ndeki nüfus da¤›l›m› aras›nda ba¤lant›
var m›d›r?
835 ‹rlanda
833 Portekiz

b. Krokiyi ISDH’ye göre yorumlayarak ayr›nt›land›r›n. ‹skandinav ülkelerinin


durumu nas›l aç›klanabilir?
c. Gözlemlerinizin sentezini olußturan ve krokinizi ayr›nt›land›ran k›sa bir
paragraf yaz›n.

‹nsani gelißmenin cinsiyet baz›ndaki göstergesi


olan SHDI, HDI (‹nsani Gelißme Endeksi) ile ayn›
ölçütlere dayanmakta, ancak her iki grubun
karß›laßt›rmas›n› da sunmaktad›r.
Kaynak: BM, UNDP, 1996.

3 Avrupa Birli¤i’nde insani gelißmenin


cinsiyet baz›ndaki göstergesi.

113
T ÜRKİYE
D ÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Yeni Bir Jeopolitik
Bölgesel Güç Oda¤›

Kõsõm I : Anadolu’nun Kültür


ve Yerleşme Coğrafyasõ

Kõsõm II: Fiziki, Beşeri ve


Ekonomik Coğrafya

İstanbul
1123 y›l süreyle Roma ‹mpara-
torlu¤u’nun ve 1453 y›l›nda Türkler
taraf›ndan fethedildikten sonra 469
y›l süreyle Osmanl› ‹mparatorlu-
¤u’nun yönetildi¤i mekân. Toplam
1592 y›l süreyle dünyan›n merkez-
lerinden biri olarak kabul edilen ve
bu dönemde dünyadaki ticari ve
mali zenginli¤in üçte ikisini bar›n-
d›rd›¤› söylenen kent.
116
4 Türkiye: Yeni Bir Jeopolitik
Bölgesel Güç Odağõ
Kopenhag siyasal kriterlerine uyum çabalarõ, Türkiye’nin bireysel ve kollektif özgürlükleri
ön plana çõkaran bir demokratik rejimi benimsemesini sağlayabilecek mi?
Türkiye insanõ, 21. yüzyõla damgasõnõ vuracak olan uluslararasõ güç dengelerinin
kendisine sunduğu bu yeni toplumsal projeyi hayata geçirebilecek mi?

Sorunsallar
Demokratikleşme 1980 sonras› d›ßa aç›lan ve piyasa ekonomisi kurallar›n› uygulayan Türkiye,
Perspektifleri liberal bir ekonomik yap›ya uygun liberal bir siyaset anlay›ß›yla demokrasisini
gelißtirebilecek mi? Kendi ulusal kimli¤i ile Avrupa Birli¤i’nin gerektirdi¤i
kimlik aras›nda bir senteze ulaßabilecek mi?

Ekonomik Kalkõnma Avrupa ülkeleri ölçülerine göre yaßanan h›zl› kalk›nma süreci, bireyler ve böl-
ve Gelişme geler aras›nda yine Avrupa ölçülerine göre çok yüksek ölçeklerde eßitsizlikler
yaratm›ßt›r. Eßitsizlikleri gidermek yerine onlar› pekißtiren politikalarda de¤i-
ßiklikler yap›labilecek mi? Türkiye insan›n›n refah düzeyi ve hayat standard›
Avrupa Birli¤i ortalamas›na ulaßabilecek mi?
Küreselleşme Do¤urganl›k oran› (bat› bölgelerinde kad›n baß›na 2 çocuk), nüfus art›ß h›z›
ve Yerelleşme (% 1,5) Avrupa ülkeleri ölçülerine yaklaßm›ß olsa da, ülkenin do¤usunda ve
tar›m kesiminde gözlenen çal›ß›r nüfus y›¤›lmas› demografik dengesizlikler
yaratmakta ve göç olgusu devam etmektedir. GAP gibi projeler ve küresel-
leßmenin yerel etkileri, sanayi ve hizmet sektörlerinde istihdam ve verimlilik
bak›m›ndan ne gibi etkiler do¤uracakt›r?

Bölüm Planõ

Kõsõm I: Anadolu’nun Kültür ve Yerleßme Co¤rafyas› ..................................................118


1. Tarih Öncesi Dönemlerden Hellenistik Öncesine...................................118
2. Hellenistik ve Roma Dönemleri (M.Ö. 334 - 330) ...................................130
3. Anadolu Ortaça¤›: Bizans (330 - 1453) .....................................................136
4. Selçuklular Zaman›nda Anadolu (1071 - 1308).......................................144
5. Osmanl› Döneminde Yerleßim ve Kentleßme (1299 - 1922)...................152
Kõsõm II: Fiziki, Beßeri ve Ekonomik Co¤rafya ................................................................170
6. Yükselen Bir Bölgesel Güç .........................................................................170
7. Co¤rafi Konum ve Fiziki Yap› ...................................................................192
8. Nüfus Yap›s› ve Demografi........................................................................204
‹stanbul - Etiler semtinde Akmerkez Al›ßveriß 9. Kent ve Kentleßme ......................................................................................214
Merkezi: Modern ma¤azalar, “fastfood“ restoran-
lar›, e¤lence yerleri ile donat›lm›ß; iki adet yuvarlak
10. Çevre Sorunlar›..........................................................................................222
ve bir adet üçgen ßeklinde inßa edilmiß kulelerinde 11. Turizm Co¤rafyas› .....................................................................................228
ißyerleri ve konutlar bulunan kompleks yap›. ‹stan-
12. Türkiye Ekonomisi....................................................................................234
bul’un küresel boyutunda önemli bir simge.
13. Bölgesel Gelißme........................................................................................250

117
Kõsõm I: Anadolu’nun Kültür ve Yerleşme Coğrafyasõ

1 Tarih Öncesi Dönemlerden Hellenistik Öncesine


Kültürel Coğrafya*, kültür kavramõndan hareket ederek, insanlarõn yeryüzündeki dağõlõş ve
mekânsal ilişkileri ile oluşturduklarõ ya da değiştirmiş olduklarõ olaylarõ anlamaya çalõşõr.
Bütünü ile coğrafyanõn, özellikle Beşeri Coğrafya’nõn bir dalõ olan Yerleşme Coğrafyasõ ise,
yerleşmelerin konumlarõnõ, yoğunluklarõnõ, büyüklük ve planlarõnõ, işlevlerini ve kökenlerini
araştõrõr. Yerleşme Coğrafyasõ bu özellikleriyle Kültürel Coğrafya’nõn esasõnõ oluşturur.

A. Anadolu’nun Tarih Öncesi Çağlarõ


Coğrafyacõnõn 1. Anadolu’da İlk Yerleşmeler
Sözlüğü Günümüzde sürmekte olan araßt›rmalar ›ß›¤›nda insan olarak adland›r›lan ilk
canl›n›n (Ardipithecus Famidus), yaklaß›k 4 000 000 y›l önce Afrika’n›n güneyinde ortaya
*Kültürel Coğrafya: Kültürel ç›kt›¤› biliniyor. 1 000 000 y›l önceleri, Homo erectus aßamas›nda, ilk kez Afrika k›tas›
d›ß›na ç›karak dünyan›n di¤er bölgelerine geçer. Bu yollardan bir tanesi Avrupa k›tas›na
co¤rafyan›n ana konusunu kül- geçißini sa¤layan Anadolu Yar›madas›d›r. Bu süreçte Paleolitik dönem (Yontma Taß
türel unsurlar›n ya da özelliklerin Ça¤›) insan›, do¤ada haz›r buldu¤u a¤aç kovuklar›, ma¤ara ya da kaya s›¤›nak-
mekânsal da¤›l›m› olußturur. Bu lar›/bar›naklar› gibi mekânlarda yaßamakta, besin gereksinimini do¤ada varolan
araßt›rmalarda iki yöntem kulla- bitki ve hayvanlar›n toplanmas› ve avlanmas› ile gidermektedir (1. belge).
n›lmaktad›r. ‹lk yöntem, kültürel S›¤›nma mekân›n›, besinini ve besin elde etmek için yapt›¤› aletlerin hammaddesini
gelißme, köken, yay›lma, gelißme buldu¤u yer, ilk insan›n k›sa süreli ve geçici de olsa yerleßme yerini olußturmaktad›r.
ve gerileme gibi uzun dönemli Homo erectus’un 400 000 y›l önceleri, böyle bir aray›ßla konaklad›¤› yerlerden biri olan
Yar›mburgaz Ma¤aras› (‹stanbul ‹li, Küçükçekmece ‹lçesi), ßu an için ülkemizin bilinen
süreçleri dikkate al›r. ‹kincisi ise,
en eski yerleßmelerinden biridir (2. belge). Antalya’daki Karain Ma¤aras› ile Anadolu’nun
kültürel etkileßim, mekânsal dü- çeßitli bölgelerine yay›lm›ß 100’ün üzerindeki ma¤ara, kaya s›¤›na¤› gibi konaklama
zen ve ak›ß/hareket gibi k›sa sü- yerleri, Paleolitik dönem boyunca biyolojik ve kültürel evrimini sürdüren Homo erectus,
reli süreçler üzerinde duran yön- Homo neanderthalensis ve Homo sapiens sapiens türlerine ait, tüketici, asalak bir yaßam
temdir. tarz› sürdüren bu insanlar›n yaßad›¤› geçici yerleßme yerlerindendir (4. belge).
2. Tüketici Yaşamdan İlk Üretimciliğe Geçiş
Günümüzden 12 000/10 000 y›l öncesine kadar süregelen avc›l›k, toplay›c›l›k ve
bal›kç›l›k gibi ekonomik faaliyetler ve bu faaliyetlerin belirledi¤i göçebe ve yar› göçebe
yaßam biçimi ile buna ba¤l› yerleßmeler, bu tarihlerde yaßanan de¤ißikliklerle farkl›
bir boyut kazanmaya baßlar.
Buzul ça¤lar›n›n sona ermesiyle yaßanan iklimsel de¤ißiklikler, do¤rudan bitki
örtüsünü etkilemiß, çeßitlenen a¤aç ve ot türleri, yumrular ve kökler, insanlar›n
Paleolitik dönem boyunca, yüzy›llard›r gelißmekte olan teknolojik birikimi ile birleßince,
belli co¤rafi bölgelerde ilk sürekli yerleßimler olußmaya baßlam›ßt›r. Geçici yerleßmeler
yerini yavaß yavaß mevsimlik ve uzun süreli yerleßmelere b›rakmaya baßlam›ßt›r.
‹nsanlar›n, bitkiler ve hayvanlarla belli bir bölgede, uzun süre birlikte yaßamaya
baßlamalar›, onlar›n yaßam döngülerini gözlemlemeleri, bitkileri kültüre almalar› ve
hayvanlar› evcilleßtirmeleriyle sonuçlanm›ßt›r.
Kültürel evrim sürecinde, insanlar›n, teknolojik ve bilißsel gelißimleri sonucu, gün
geçtikçe do¤aya egemen olduklar› görülür. Bu evrimin ilk aßamalar›nda do¤a
koßullar›n›n insan üzerindeki etkisi büyüktür. Gelißen alet yap›m› ve kültürleri ile bu
durumu tersine döndürmeyi baßaran insan, do¤adan ald›klar›n›n yerine yenilerini ya
da kendi istediklerini koymaya baßlam›ßt›r. Bu¤day ve arpa gibi tah›llar ile bezelye,
Kaynak: Musular Kaz›s› Arßivi.
bakla ve mercimek gibi baklagiller ilk kez kültüre al›nm›ß, koyun ve keçi
evcilleßtirilmißtir. Böylelikle do¤aya ba¤l›, tüketici Paleolitik (Yontma Taß) topluluklar›n
1 Orta Anadolu obsidieninden yap›lm›ß yerini do¤a üzerinde söz sahibi olmaya baßlayan üretimci Neolitik Ça¤ (Cilal› Taß ya
ok ucu ve kaz›y›c› aletler. da Yeni Taß Ça¤›) insanlar› almaya baßlar.

118
Kaynak: Yar›mburgaz Kaz›s› Arßivi. Kaynak: Yeryüzü Suretleri, Yap› Kredi Yay›nlar›, 2000.

2 Yar›mburgaz Ma¤aras›’nda yap›lan arkeolojik kaz›lar, burada 3 Çatalhöyük “haritas›”: Yaklaß›k olarak M.Ö. 6 000’de yap›lm›ß olan
yaßam›ß olan Paleolitik topluluklar›n yaßam biçimleri ve olußturduklar› bu harita, Çatalhöyük yerleßimini ve arka planda püskürme halindeki
aletlerin teknolojik ve tipolojik özellikleri aç›s›ndan Orta ve Güneydo¤u bir yanarda¤› temsil etti¤ine inan›lan bir nesneyi göstermektedir.
Avrupa’da ayn› dönemde yaßayan topluluklarla benzerlik gösterdi¤ini
ortaya koymaktad›r. Bir baßka deyißle, bu bölgeler Paleolitik dönemde,
ayn› kültürel co¤rafya içinde yer almaktad›r.

Yarõmburgaz
Mağarasõ

er
M
Yeß
il ruh
›rm
ak Ço

Sakarya

ak
Gediz l›rm
K›z›

yük
Bü eres
nd
Me
t
ra
F› Dic
le
Öküzini
Çarkini Karain Mağarasõ Biris Mezarlõğõ
Cey han
han

Belbaşõ Söğüt Tarlasõ


Sey

Beldibi/
Kumbucağõ
Üçağõzlõ
Mağarasõ

Kaynak: Türkiye Arkeolojik Yerleßmeleri I. Paleolitik/Epipaleolitik, Ege Yay›nlar›, 1996.

4 Türkiye’de saptanm›ß Paleolitik dönem yerleßmelerinden baz›lar›.

119
3. Doğal Çevrenin Yerleşmeler Üzerindeki Azalan Etkisi
Coğrafyacõnõn Yerleßilecek topraklar, yüzey ßekilleri, hammadde kaynaklar› gibi fiziksel faktörler,
art›k insan›n seçimine ve tercihine ba¤l›d›r. Yerleßmeler, çevrelerindeki tar›m alanlar›
Sözlüğü ve kullan›lan arazi ile birlikte düßünülmeye baßlam›ßt›r.
‹klim ve yüzey ßekillerinin insanlar ve yerleßmeleri üzerindeki olumsuz etkilerine
*Çekirdek Bölge: Neolitik dö- karß› yeni yap›m teknikleri ve yap› biçimleri gelißtirilmiß, çevre bask›s›, teknolojik
nemde tar›ma al›nacak bitkilerin düzey ile dengelenmeye baßlam›ßt›r. Giderek toprak, tar›m için oldu¤u kadar mimarideki
yabani türlerinin ve evcilleßtiri- yap›m malzemesi (4. belge) ve çanak çömlek yap›m› için de önem kazan›r.
lecek hayvanlar›n yabani atababa- 4. Üretime Geçiş Evresinde Anadolu ve Avrupa
lar›n›n yaßamas›na elverißli do¤al ‹lk üretimcili¤e geçilen dünyan›n üç farkl› bölgesinden biri olan Güneybat› Asya’da
çevreye ve koßullara sahip bölge. tar›m›n ortaya ç›kt›¤› ana çekirdek bölge*, bugünkü ‹ran, Irak, Do¤u ve Güneydo¤u
Bugünkü bilgiler ›ß›¤›nda, üretime Anadolu, Suriye, Lübnan ve ‹srail topraklar›n› kapsayan aland›r. Bu bölgede yaklaß›k
10 000 y›l öncesinden baßlayan bu yeni yaßam biçiminin Güneydo¤u Avrupa’ya
geçiß, dünyan›n üç farkl› bölge-
buradan m› yay›ld›¤›, yoksa Güneydo¤u Avrupa’da ba¤›ms›z olarak kendi baß›na,
sinde birbirinden ba¤›ms›z olarak yerel bir gelißim mi gösterdi¤i uzun y›llard›r tart›ß›lan bir konudur.
farkl› tarihlerde yaßanm›ßt›r. Ülke- Günümüzden 11 000 y›l önceleri Za¤ros Da¤lar›n›n eteklerinde, Kuzey Irak, Kuzey
mizin de içinde bulundu¤u Bat› Suriye ve Güneydo¤u Anadolu bölgelerinde do¤al olarak bulunan yabani tah›l
Asya/ Yak›ndo¤u, tarih olarak ilk türlerinin yay›lmaya baßlad›¤› ve yaklaß›k 1 000 y›l kadar sonra ise, ayn› bölgelerde
kez üretime geçilen bölgeyi oluß- ilk tar›ma al›nm›ß bitkilerin ele geçti¤i arkeolojik kaz›larla saptanm›ßt›r. Güneydo¤u
Anadolu’daki Çayönü Tepesi, bu ilk üretimcili¤e geçiß aßamas›n›n saptand›¤› en eski
turur. Bat› Asya’da M.Ö. 8000’ yerleßmelerden biridir (3. belge).
lerdeki bu ilk üretimcili¤e geçiß Orta Anadolu ve Göller Bölgesi’ndeki Neolitik merkezlerde de bu¤day, arpa,
evresi, Orta Amerika’da M.Ö. bezelye ve baklagil türlerinin üretimi ile belirginleßen ilk tar›mc› topluluklar›n zamanla
6000’lerde, Güneydo¤u Asya’da toplumsal, teknolojik ve ekonomik aç›dan gelißerek Neolitik yaßam tarz›n› olußturduklar›
ise, M.Ö. 4000’lerde gerçekleß- bilinmektedir. Nitekim bu gelißmeler, “uygarl›k” yolundaki belirli bir toplumsal düzeni
mißtir. ve bu düzenin belirli bir aßamas›n› ifade eder.
Güneybat› Asya için baßlang›c› günümüzden 11 000 y›l öncesine kadar uzanan
Neolitik yaßam tarz›, ancak 2 000 y›l sonra Avrupa k›tas›nda görülür. 9 000 y›l önceleri
biri güneyden Akdeniz boyunca, bir di¤eri Balkanlar üzerinden olmak üzere iki farkl›
koldan Avrupa k›tas›na yay›lm›ßt›r. Özellikle Girit, Peleponez ve Teselya’da benimsenen
tar›m ve hayvan evcilleßtirme olgusu, Ege’den deniz yoluyla Orta ve Bat› Akdeniz’e
yay›l›r. Bu gelißim, kronolojik olarak önce Sicilya’da, daha sonralar› ise, Sardinya,
Korsika ve ‹talya’da izlenir.
Neolitik yaßam tarz›n›n Avrupa’ya ulaßmas›ndaki ikinci kol, Bo¤azlar üzerinden
Balkanlar koludur. Tar›m ve evcilleßtirme bilgisinin ve uygulamas›n›n ulaßt›¤› bu
bölgelerde yaßamakta olan avc›-toplay›c› ve çoban topluluklar, kendi gelenekleri ve
yaßam biçimleri ile bu yenilikleri birleßtirerek zaman içinde yerleßik, çiftçi topluluklara
dönüßmüßlerdir.
5. Neolitik Yaşam Tarzõ ile Başlayan Uygarlõk Süreci
Neolitik dönemin ilk köy topluluklar›n›n, verimli topraklarda günlük ihtiyaçlar›ndan
fazlas›n› üretebilmeleri, çaba ve enerjilerinin farkl› alanlara kaymas›na neden olmußtur.
Deriden ya da sazlardan yap›lan kaplar›n yerini ateße dayan›kl› kilden çanak çömlek
yap›m›, geçici çad›r ya da kulübe tipi bar›naklar›n yerini taßtan ya da kerpiçten uzun
süreli oturmaya uygun kal›c› konutlar alm›ßt›r. Do¤a koßullar›na karß› çat› yap›s›, taß
temel gibi çözümler gelißtirilmißtir. A¤aç ißlemek, tarla açmak gibi yeni faaliyetler için
yeni aletler olußturulmuß, ilk maden kullan›m› yine bu dönemde baßlam›ßt›r.
Uzmanlaßma yolundaki bu gelißim ile çeßitli zanaatlar›n ve zanaatç›lar›n ortaya
ç›kmas›, art› ürün ile birlikte nüfus art›ß›, ilk köylerin boyut olarak büyümesine ve
toplumsal aç›dan gelißmesine neden olmußtur. Yerleßik yaßama ve tar›ma ba¤l› olarak
insanlar›n do¤ay› yak›ndan gözlemlemeleri, ilkbahar ve sonbaharlarda yaßanan do¤al
ritmi ve düzeni fark etmeleriyle yeni inançlar, yeni kavramlar ortaya ç›kmaya baßlam›ßt›r.
Üretimde kendi katk›lar› d›ß›ndakiler “tanr›/tanr›lara” aittir. Bunlar için törenlerin
yap›ld›¤› özel yap›lar›n, kalabal›k nüfusun bar›nd›¤› çok say›daki konutun, ißliklerin
Kaynak: Cafer Höyük Kaz›s› Arßivi.
(atölyelerin) yer ald›¤› yerleßmeler giderek büyük, gelißkin köylere dönüßmeye baßlar.
Türkiye’de kaz›lm›ß ya da yüzey araßt›rmalar›yla saptanm›ß 250’nin üzerindeki Neolitik
1 Obsidienden yap›lm›ß bilezik (Cafer dönem yerleßmesi Güneydo¤u Anadolu, Orta Anadolu ve Bat› Anadolu olmak üzere
Höyük/Malatya). üç co¤rafi bölgede yo¤unlaßmaktad›r (2. belge).

120
Yarõmburgaz
Mağarasõ

er
M Fikirtepe Pendik - Temenye
Yeß
il›rm ruh
ak Ço
Ilõpõnar

Çoşkuntepe Sakarya

ak
l›rm
Gediz
K ›z› Tepecik /Makaraz Tepe
Boy Tepe
İkiz Höyük
yük Yellibelen Hallan Çemi Tepesi
Bü eres Aşõklõ Höyük Cafer Höyük Çayönü
nd Musular
Me Erbaba Yayvantepe
Kuruçay Til Huzur Demircitepe
Afrodisias Çatalhöyük (Doğu) Köşk Höyük
Biris Mezarlõğõ Nevali Çori
Pekmez Hacõlar Põnarbaşõ Dic
Can Hasan III Coba Höyük
Bademağacõ Suberde
le
Karain Mağarasõ Can Hasan I Şehzade Höyük/Turlu Göbekli Tepe Ziyareti
Görüklük Tepe Sakçagözü Teleilat Höyük
Öküzini Çarkini
Yumuktepe Gözlükule Mağarasõ Gürcütepe
Hacõmusalar Akarçaytepe
Beyler

Kaynak: Türkiye Arkeolojik Yerleßmeleri II. Neolitik, Ege Yay›nlar›, 1997.

2 Türkiye’de saptanm›ß Neolitik dönem yerleßmelerinden baz›lar›.

Kaynak: Aß›kl› Höyük Kaz›s› Arßivi.

4 Anadolu için tipik kerpiç mimari örne¤i: Aß›kl› Höyük (Aksaray


‹li, günümüzden 9 000 y›l önceleri).

Kaynak: ‹stanbul Üniversitesi, Çayönü Kaz›s› Arßivi.

3 Günümüzden 9000 y›l öncesine ait ilk üretimcili¤e geçiß evresi


yerleßmelerinden Çayönü Tepesi.

121
6. Kalkolitik Dönemin Gelişkin Köyleri, İlk Öncü Kentler
Coğrafyacõnõn Neolitik dönemde baßlayan teknolojik, ekonomik, toplumsal ve düßünsel gelißme,
günümüzden 7 000 y›l önceleri Kalkolitik* olarak bilinen dönemde kurumsallaßmaya
Sözlüğü baßlar. Bu dönemde çeßitli uzmanlardan, yöneticilerden ve din adamlar›ndan olußan
toplumsal s›n›flar ortaya ç›kar. Kuru tar›m›n yerini su kanallar› ve hendek yap›m› gibi
*Kalkolitik Dönem: Bak›r›n suni sulama yollar›yla yap›lan sulu tar›m al›r. Neolitik dönemde baßlayan insan gücüne
dayal› hammadde ticareti, art›k dokuma, çanak çömlek gibi üretim mallar›n› da
kullan›lmaya baßlanmas›yla kapsamaktad›r. Evcilleßtirilen hayvanlar›n yük hayvan› olarak kullan›lmaya baßlamas›yla
nitelenen tarih öncesi dönem. hareket esnekli¤ine kavußan insanlar, kendi kültür ürünlerini ve bilgilerini di¤er
‹lerici üretici dönem olarak bölgelere taß›maya baßlam›ßlard›r (1. belge).
tan›mlanan Kalkolitik dönemde Bu hareket Do¤u ve Güneydo¤u Anadolu ile Mezopotamya bölgesi aras›nda
Anadolu, bölgesel olarak yo¤un belirgindir. Mezopotamya’n›n Halaf ve Obeyd kültürleri ile baßlayan ilißkiler, dönemin
sonlar›nda hammadde kaynaklar›na sahip topluluklar›n ve ekonomik aç›dan ayr›cal›kl›
yerleßmelere sahne olmußtur. bölgelerin, bu kaynaklar ve ayr›cal›klara sahip olmayan topluluklar ve bölgelerle gir-
dikleri ticari ilißkilere dönüßür (2. belge).
Orta Anadolu’daki gelißme ise, Ege k›y›lar›na ve Balkanlara do¤ru yay›l›r. Anadolu’da
750’yi aßk›n merkezde saptanan bu dönem yerleßmeleri, bünyelerinde dini, ticari ve
savunma yap›lar›n› bar›nd›ran ya da bu ißlevde mekânsal örgütlenmeye sahip birer
merkez konumundad›r (4. belge).
7. İlk Kent Yapõsõndaki Yerleşmelerin Ortaya Çõkõşõ
Gelißkin köylerdeki giderek karmaß›klaßan toplumsal yap›, yerleßmeler aras› ilißkiler
ve bu ilißkilerin belli merkezler taraf›ndan örgütlenmesi, günümüzden 5 000 y›l önceleri
Anadolu’da ilk kent yap›s›ndaki yerleßmelerin ortaya ç›k›ß›yla sonuçlanm›ßt›r.
Söz konusu dönem, bak›r›n kalayla kar›ßt›r›lmas› sonucu elde edilen tuncun özellikle
dönemin sonuna do¤ru yo¤un kullan›m› nedeniyle ‹lk Tunç Ça¤ olarak bilinir.
‹lk Tunç Ça¤›nda Anadolu’daki kültür bölgeleri, do¤al çevrenin yan›s›ra do¤al
kaynaklar/ madenler ve hammadde gereksinimi nedeniyle yap›lmakta olan ticaret ile
belirlenir. Kuzeybat› Anadolu’da göçebe çoban topluluklar›n›n egemen oldu¤u köy
yerleßmelerine karß›l›k, di¤er bölgelerde co¤rafi yap›ya ve ulaß›m yollar›na ba¤l› olarak
kültürel farkl›l›klar gösteren kent yerleßmeleri görülür. Tap›nak ve saray yap›lar› gibi
dinsel ve idari yap›lar›n yer ald›¤› bu kent tipi yerleßmelerin say›s›, göçebe çoban
topluluklar›n k›rsal yerleßmeleriyle birlikte Anadolu genelinde 1 700’ü aßar (3. belge).
Dört farkl› kültürel co¤rafya içinde ele al›nabilecek bu bölgeler, fiziki co¤rafya
bölgeleri ile tam bir uyum içindedir. Trakya, do¤rudan Balkanlar ve Do¤u Avrupa
kültür bölgesi içinde kal›r. Buradaki yerleßmeler, çoban topluluklar›n günlük ihtiyaçlar›n›
sa¤lamak üzere kurulmuß gelißkin köy yerleßmeleridir. Topluluklar, göçebe yaßam
tarz›na ba¤l› olarak d›ßa aç›k, hareketli bir yap›ya sahiptirler.
Bir di¤er kültür bölgesini Orta ve Bat› Anadolu ile Kuzey Karadeniz’deki küçük
kent yerleßmeleri olußturur. Bat› Anadolu ise, Ege ticaretinin etkisiyle, Ege Adalar› ve
Avrupa k›tas› k›y› yerleßmeleriyle ilißkidedir; Orta Anadolu platosundaki kültür
bölgesinden farkl›l›klar gösterir. Orta Anadolu, k›smen önceki dönemde gelißen ticaret
ilißkileri ile Mezopotamya etkisindedir, k›smen de kendi do¤al çevresi ve hammadde
kaynaklar›yla kendine özgü kent kültürünü gelißtirmiß bir bölge görünümündedir.
Karadeniz k›y›s›nda bulunan deniz ticareti için merkez konumdaki kentler, Orta
Anadolu’nun d›ßa aç›lmas›n› sa¤lar.
Do¤u Anadolu kentleri, tar›m ve hayvanc›l›k gibi ekonomik faaliyetlerin baß› çekti¤i
bölgesel bir kültüre sahiptir. Dönemin sonlar›na do¤ru merkezi yönetimler kurulur.
Güneydo¤u Anadolu Bölgesi ise, Anadolu’nun zengin do¤al kaynaklar›n›n Suriye ve
Mezopotamya’ya geçißini elinde tutan, dokumac›l›k, çömlekçilik ve madencilik gi-
bi zanaatlar›n gelißkin olarak sürdürüldü¤ü merkezlerden olußur.
Bak›r, gümüß gibi madenler, obsidien, lületaß›, da¤ kristali, serpantin, diorit, mermer
ve kereste gibi hammaddelerin ißlenmesi, kara ve deniz yoluyla yayg›n bir ticaret
a¤›n›n gelißtirilmesi ile Anadolu, Tunç ça¤lar›nda, gerek Do¤u gerekse Bat› dünyas›
için son derece önemli bir konumdad›r.
Hammadde kaynaklar› aç›s›ndan ayr›cal›kl›, dolay›s›yla ekonomik aç›dan varl›kl›
kentlerin bu ayr›cal›klara sahip olmayanlarla girdikleri ticaret ilißkisi, yük hayvanlar›n›n
Kaynak: ‹stanbul Üniversitesi, De¤irmentepe Kaz›s› Arßivi.
evcilleßtirilmesi ve tekerle¤in bulunmas›yla çok uzak bölgelere ulaß›m› sa¤lam›ßt›r.
Mülkiyet, ticaret yollar›n›n kontrolü ve askeri gücün büyümesi gibi unsurlar, bu
1 Günümüzden 6 000 y›l öncesinin geliß- kentlerin devlet yönetimini benimsemesine ve zaman içinde siyasal bir nitelik
kin köy yerleßmelerinden De¤irmentepe. kazanmas›na neden olmußtur.

122
Troya V
2 Uruk Ticaret Kolonileri ve İlk Yazõ
‹lk öncü kentlerin ortaya ç›k›ß› ile tan›mlanan Kalkolitik
dönemin sonlar›nda, Anadolu’da, gelißkin köy yaßant›s›n› Troya IV
sürdürmekte olan yerleßmeler ile Mezopotamya’n›n Obeyd
ve daha sonra Uruk kültürleriyle ticaret ilißkileri baßlar.
Do¤u Anadolu’nun da¤l›k yörelerindeki yerel merkezler,
gelißkin tar›m ve hayvanc›l›¤›n yan›s›ra yüksek teknolojik
düzeyde madencilikle u¤raßmaktad›rlar. Do¤ada bulunup,
ç›kar›ld›ktan sonra yüksek hararetli f›r›nlarda eritilen, ißle-
nen, dövülerek ya da kal›plara dökülerek biçimlendirilen
Troya III
madencilik ürünleri, Uruklu tüccarlarca hammadde aç›s›n
dan yoksul olan Mezopotamya’ya götürülmektedir.
Maden ve madencilik ürünleri ve çeßitli tar›m ürünlerinin
al›ßverißi s›ras›nda tutulan mallar›n ve hesaplar›n listeleri, Troya II
resimsel bir ifade ile (piktografik yaz›) ilk yaz›n›n ortaya
ç›kmas›na neden olmußtur. Bu gelißmenin bir sonucu dini,
yönetici, zanaatç› s›n›flar›n yan›nda bu ißleri yürüten bir
bürokrat s›n›f›n›n ortaya ç›kmas›d›r. Yerleßme co¤rafyas›
aç›s›ndan bir di¤er sonuç ise, Anadolu’nun gelißkin yerel Troya I
köylerinin yan›nda Mezopotamya’n›n yerel topluluklar›n›n
Kaynak: C. Tuna, Ma¤aradan Kente
oturdu¤u, kendi mimari gelenekleri ve toplumsal düzen-
Anadolu’nun Eski Yerleßim Yerleri, ‹letißim, 2000.
lerini kurduklar› koloni türü yerleßme birimlerinin ortaya
ç›k›ß›d›r. 3 ‹lk Tunç Ça¤›n›n baßlang›c›nda Anadolu’nun bat› kesiminde,
tarihin en görkemli kültürü olan Troya kültürü baßlar.

Aşağõ Põnar

Yarõmburgaz
İkiztepe
iç Mağarasõ
er
M Dündartepe
Hocaçeşme Toptepe (Tekirdağ)
Yeß
il›rm ruh
ak Ço
Ilõpõnar Büyük Güllücek Pazarlõ
Kumtepe
Sakarya Alacahöyük
Beşik-Sivritepe Yarõkkaya (Çorum)
Karaz
Demircihöyük Büyükkaya
Yazõr Höyük k Pulur
Orman Fidanlõğõ
(Eskişehir)
Alişar
›r ma
Hashöyük l
K ›z›
Gediz Civelek
Sakyol/Pulur
Çayboyu
Mağarasõ
Değirmentepe Korucutepe Tilkitepe
Güvercinkayasõ
yük Pirot
Bü eres Yüksek Kilise/Gelveri Arslantepe
Girikihaciyan
nd
Me KM 97/
Hassek Höyük
Çavi Tarlasõ Dic
Kuruçay Çatalhöyük (Batõ ) Köşk Höyük le
Afrodisias Domuztepe Kurban Höyük
Pekmez Hacõlar Nevali Çori
Can Hasan I Coba Höyük Söğüt Tarlasõ Girvanaz
Boynuzluin Karain Şehzade Höyük/Turlu
an

Mağarasõ Sakçagözü Kazane


Gözlükule Yunus
h

Yumuktepe Mağarasõ
Cey

Karkamõş
Oylum Höyük
Tell Kurdu
Tell es Şeyh

4 Türkiye’de saptanm›ß Kalkolitik dönem yerleßmelerinden baz›lar›. Kaynak: Türkiye Arkeolojik Yerleßmeleri III. Kalkolitik, Ege Yay›nlar›, 1998.

123
B. Anadolu’nun Tarih Çağlarõ Yazõyla Başlõyor
Coğrafyacõnõn 1. Asur Ticaret Kolonileri
Sözlüğü Mezopotamya kökenli Asur tüccarlar›n›n Anadolu’ya ticaret amac›yla gelip, karum*
ve vabartum* denilen ticaret kolonilerini kurduklar› dönemde beraberlerinde getirdikleri
*Karum: Ticaret kenti. Orta Tunç yaz› ile birlikte Anadolu’nun tarih ça¤lar› süreci baßlamaktad›r. Tüccarlar›n bu yaz›l›
Ça¤› baßlar›nda, M.Ö. 2 000 y›l›n- belgeleri, esas itibariyle iß mektuplar› ve borç senetleridir; tarihsel ya da siyasal amaçlar›
da, Orta Anadolu’da Asurlular yoktur. Bununla birlikte söz konusu tabletlerde, tanr› ve kißi adlar› ve tüccarlar›n özel
taraf›ndan ticaret amac›yla kuru- yaßamlar›yla ilgili bilgilerin yan›s›ra Anadolu’daki yaßam, ekonomik ve toplumsal
yap›, ticaret kolonilerinin ve kentlerin adlar›, ulaß›m yollar› ve Anadolu co¤rafyas› ile
lan pazar yerleri niteli¤indeki yer-
ilgili bilgiler mevcuttur.
leßmeler. Yönetim aç›s›ndan
Asur’a ba¤l› olan ancak Ana- Asur tüccarlar›, Anadolu’daki yerel kent devletlerinin egemenli¤ini kabul ederek,
belli bir vergi ödeyerek, onlar›n izni ile kent merkezlerinin yak›nlar›na kurduklar›
dolu’daki yerel beylere vergi öde-
kolonilerde yaßamakta ve ticaret yapmaktad›rlar. Bu kent devletlerinden baz›lar›
yen karumlar aras›nda en önem-
bugünkü Kayseri ili yak›n›nda yer alan Kaniß, Yozgat ilindeki Alißar ve Çorum il
lisi bugünkü Kültepe (Kayseri ‹li), s›n›rlar› içindeki Bo¤azköy/Hattuß gibi Kuzey Mezopotamya ile yo¤un bir ticaret
yani Kaniß/Kaneß karumuydu. ilißkisi içinde olan beyliklerdir.
*Vabartum: Karumlar›n küçük- 2. Orta Anadolu Bozkõrlarõnda Hititler
lerine verilen isim.
M.Ö. 18.yüzy›l›n sonu ile 17.yüzy›l›n baß›nda, ba¤›ms›z bir tak›m beyliklere ayr›lm›ß
Anadolu’da do¤udan Kafkaslar üzerinden ya da bat›dan Trakya’dan Bo¤azlar üzerinden
gelen Hint-Avrupa kökenli Hititlerin varl›¤› görülür (1. belge). Yaßam alanlar› K›z›l›rmak
havzas›, baßkentleri ise, Hattußa/Bo¤azköy’dür (2. belge). Hititler ilk merkezi devleti
kurarak, Anadolu’daki ilk siyasal birli¤i sa¤layan toplumdur.
Bu aßamadan sonra Anadolu’da görülen kültürel co¤rafya s›n›rlar› a¤›rl›kl› olarak
siyasal güçlere ba¤l› olarak de¤ißim gösterir; di¤er bir deyißle kültürel co¤rafya üzerinde
siyasal etkenler söz konusu olmaya baßlar.
Hitit Devleti’ni izleyen Hitit ‹mparatorlu¤u (M.Ö. 15. yüzy›l›n baß›) ile s›n›rlar
do¤uda F›rat Nehri’ne, Toroslar› aßarak güneyde Adana Ovas›’na kadar genißlemiß,
Kuzey Mezopotamya ve Suriye’de, Babil ve M›s›r’daki güçlü devletler ile ticaretin
yan›s›ra kültürel, dinsel ve sanatsal ilißki baßlam›ßt›r. Bu dönemde geniß bir co¤rafyaya
yay›lan imparatorluk, s›n›rlar›n› korumak, Toroslar’daki gümüß ve kurßun gibi zengin
hammadde kaynaklar›n› kontrol alt›nda tutmak amac›yla stratejik önemi olan bölgelerde
bir tak›m yeni merkezler kurmußtur.
Orta Anadolu’nun uygun do¤a koßullar›nda gelißtirilen tar›m ve hayvanc›l›k, tah›l
üretiminin yan›s›ra Hititlerin bira ve ßarap yap›m›nda, koyun, keçi, s›¤›r ve at
yetißtiricili¤inin yan›s›ra dokumac›l›kta da uzmanlaßmalar›n› sa¤lam›ßt›r. Söz konusu
ürünler ayn› zamanda önemli birer ticaret ürünü olmußtur.
Bu gelißkin kültür, M.Ö. 12. yüzy›lda, do¤udan Asur sald›r›lar› ve bat›dan Ege
göçleriyle gelen halklar›n istilalar› ile y›k›lm›ßt›r. Anadolu’da Karanl›k Ça¤ olarak
bilinen bir ara dönemin ard›ndan yaklaß›k 1000 y›llar›nda, Güneydo¤u Anadolu’da
kurulan ve Geç Hitit Krall›klar› olarak adland›r›lan beyliklerin, M.Ö. 7. yüzy›lda Asur
Krall›¤› taraf›ndan y›k›lana kadar Hitit gelene¤ini sürdürdükleri görülür.
Karanl›k Ça¤ sonras›, Anadolu’daki siyasal co¤rafya, Bat›’da k›y› bölgelerde Yunan
ticaret kolonileri, Bat› Anadolu’nun iç bölgelerinde Frigler ve Lidyal›lar, Do¤u Anadolu
yüksek yaylalar›nda Urartular, Güneydo¤u Anadolu’da ise, Geç Hitit Krall›klar›
ßeklinde bir görünüm sunmaktad›r (4. belge).
3. Fiziki Coğrafyayõ Kendi Lehine Çevirmeyi Başaran Urartular
Van Gölü çevresinde kurulan Urartu Krall›¤›, bu bölgenin çetin co¤rafi koßullar›
Kaynak: E. Akurgal, Anadolu Kültür Tarihi, TÜB‹TAK, 2000.
nedeniyle birbirinden ayr› olarak yaßamakta olan Hurri boylar›n›n bir devlet yap›s›
1 Hititli soylu bir çiftin evliliklerini görün- alt›nda toplanmas›ndan olußmußtu. Sert iklim koßullar›na, da¤l›k ve ulaß›ma engel
tüleyen Bitik Vazosu’nun “yüz görünümü” nitelikteki fiziki koßullara ra¤men yeni yap›lan ulaß›m a¤›yla birleßtirilen bu yerleßmeler
sahnesi. ve boylar, Urartu Krall›¤›’n› olußturur.

124
3 Anadolu’da Çok Tanrõlõ Dinler
“Anadolu’da Neolitik (M.Ö. 8000 - 5000) ve Kalkolitik
(M.Ö. 5500 - 3000) ça¤larda kad›n tanr› ön planda yer
al›yorsa da erkek tanr›n›n da tap›nma konusu
oldu¤unu görüyoruz. Anadolu’nun ön tarih dönemi
uygarl›klar›ndan olan Hattilerin (M.Ö. 2500 - 1750) ve
Hurrilerin (M.Ö. 2300 - 1245) kendilerine öz dinleri
var idiyse de her ikisi de büyük ölçüde Mezopotamya
etkileri sergilemektedirler. M›s›r ve Mezopotamya
uygarl›klar›nda oldu¤u gibi Anadolu’daki Hattilerde
ve Hurrilerde de devlet idaresinde din, ön s›rada yer
al›r. Krallar dine ba¤l›d›rlar ve politikalar›n› din ku-
rallar›na göre uygularlar.
Hitit Devleti’nin federal düzende olmas› onun din
konusunda hoßgörülü bir davran›ßta bulunmas›n›
gerekli k›lm›ßt›r. Hititler Anadolu’da daha sonra Hellen
ve Roma ça¤lar›nda gördü¤ümüz “synkretism”
yöntemine, yani yabanc› dinleri birbirleriyle kay-
naßt›rma tutumuna baßvurarak inanç dünyas›n› fe-
deratif bir anlay›ß içerisinde bütünlü¤e ulaßt›rman›n
yolunu bulmußtur.
Hititler tabletlerde s›k s›k “Hatti Ülkesi’nin Bin
Tanr›s›’’ndan söz ederler. Metinlerdeki uzun tanr›
listeleri göz önünde tutulursa bu deyißin pek abartmal›
olmad›¤› söylenebilir. Gerçekten Büyük Krall›k
Dönemi’nde, daha sonraki Anadolu’nun Roma Ça-
Kaynak: B. Umar, Türkiye’de Tarihsel An›tlar, ‹nk›lâp Kitabevi, 1995. ¤›’nda oldu¤u gibi aß›r› bir çok tanr›l›l›k (politheism)
2 Hitit Devleti’nin baßkenti Hattußa'da bulunan Aslanl› Kap›. egemendir.”
Hititler bu tür heykellerin kenti kötülüklere, cinlere karß› korudu¤una Kaynak: E. Akurgal, Türkiye’nin Kültür Sorunlar›, Bilgi Yay›nevi, 1998.
inanmaktayd›lar.
Aeo

Lidya Frig Hitit Urartu


li

Ionia
Yuna

Geç Hitit
n K
o

n ori
D
lo

il
er s
i

4 Karanl›k Ça¤ sonras› Anadolu’nun siyasal co¤rafyas›.

125
Yukar› Dicle ve F›rat’›n kuzeyi ve do¤usu ile Ermenistan ile Azerbaycan’›n büyük
Coğrafyacõnõn bir k›sm›n› kaplayan Urartu Devleti’nin s›n›rlar›, denizden ortalama 1 500 m yükseklikte
da¤l›k, ancak içinde üç göl (Van, Urmiye, Gökçe) bar›nd›ran bölgeyi kaps›yordu. Çok
Sözlüğü s›k ormanl›k alanlara, gümüß, bak›r ve demir gibi maden yataklar›na (1. belge) ve
özellikle at yetißtiricili¤i için otlaklara, ba¤lara sahip olan bölgede tar›m topraklar› da
*Topografya: Yeryüzünün do¤al su kanallar› ve barajlarla zenginleßtirilmißti.
ßekli. Topo¤rafya yeryüzünde bu- Madencilik, tar›m, ba¤c›l›k ve hayvanc›l›k gibi ekonomik faaliyetlerin yan›s›ra
lunan da¤lar›n, ovalar›n, plato- sulama projeleri, yol ulaß›m›, taß ißçili¤i gibi bay›nd›rl›k faaliyetleriyle de varl›kl› bir
lar›n, tepe ve çukurlar›n bileßke- toplum olan Urartular, bu zenginliklerin korunmas›n› yine co¤rafi koßullardan
yararlanarak gerçekleßtiriyorlard›. Urartu yerleßmeleri temelde birer askeri üs ißlevi
sinin olußturdu¤u geometrik yü-
görmekte, önemli ticaret yollar›n›n savunulmas›na yönelik kurulmuß kaleli, surlu
zeydir. yerleßmelerden olußmaktayd›. Birbirlerine yollarla ba¤lanm›ß, suyu getirilmiß, bölgesel
topografyaya* uyarlanm›ß terasl›, küçüklü büyüklü Urartu yerleßmelerinin say›s›,
yaz›l› kaynaklardan edinilen bilgilere göre 750 civar›ndayd› (2. belge).
Da¤l›k bölgelerde, ovalara hakim konumdaki Urartu yerleßmeleri, saray, tap›nak
ve idari ißlevli yap›lar›n yan›s›ra Urartular›n bir tar›m toplumu olmas›ndan kaynaklanan
tah›l ambarlar›, erzak depolar›, ßarap mahzenleri, kilerler gibi mekânlara ve mutfak,
atölye gibi günlük ißlerin yürütüldü¤ü yap›lara sahip yerleßmelerdi. Urartular sarp
kayal›klar›, savunma amac›yla kullanarak, sulama kanallar›, barajlar ve sarn›çlar gibi
bay›nd›rl›k faaliyetleriyle bölgenin güç co¤rafyas›n› ve do¤a koßullar›n› kendi lehlerine
çevirmißlerdi.
Hitit ‹mparatorlu¤u sonras›nda, M.Ö. 11. yüzy›ldan baßlayarak, 6. yüzy›la kadarki
zaman diliminde, Anadolu’daki co¤rafi ve kültürel bölgeler, Anadolu’nun bugünkü
cografi bölgeleri ile karß›laßt›r›ld›¤›nda, Do¤u Anadolu bölgesinde Urartu kültür
bölgesi; Güneydo¤u Anadolu ve Do¤u Akdeniz’de Geç Hitit beylikleri; Bat› Akdeniz,
Ege ve Karadeniz k›y› kesimlerinde Yunan kolonileri; Ege Bölgesi iç kesimleri ile Orta
Anadolu Bölgesi’nde Frigler, sonras›nda ‹ç Bat› Anadolu’da Lidyal›lar olmak üzere
dört ana bölge görülür.
4. Bir Kavimler Birliği: Frigler
Frigler de Urartular gibi göçebe kabilelerin biraraya gelmesiyle olußmuß bir kavimler
birli¤iydi. Ege göçleri s›ras›nda Trakya üzerinden Anadolu’ya giren kabilelerin
beraberlerinde getirdikleri kültürleri, Friglerin Do¤u Avrupa/Balkanlar üzerinden
geldiklerini do¤rulamaktad›r.
Marmara Bölgesi’nden do¤uya do¤ru Orta Anadolu’nun tümünü kaplayan platoda
yaßamakta olan Frigler, Ege k›y›lar›nda denizden gelen yerleßmeciler taraf›ndan k›y›
bölgelerinden ve Toroslar sayesinde Suriye yolunu tutan krall›klar yoluyla da güney
ve güneydo¤u bölgelerinden uzak tutuluyorlard›.
Topra¤a ba¤l›, tar›m, hayvanc›l›k (keçi, at) ve dokumac›l›kla u¤raßan Frig halk›,
gelißkin köy ya da kasaba türü k›rsal yerleßmelerin yan›s›ra yüksek kayal›klar›n üzerine
kurulmuß savunmaya yönelik kale yerleßmelerine de sahipti. Yap› ißçili¤inde bölgenin
do¤al çeßitlili¤ini yans›tacak ßekilde, ahßap, taß, kerpiç gibi çeßitli malzemeler kulla-
n›lmaktayd› (3. belge). Bununla birlikte yerleßilen bölgelerin esas olarak K›z›l›rmak
kavisinin içinde kalmas› ve kendilerinden önceki Hititlerin yerleßim merkezleri olmas›
nedeniyle, yerleßme tiplerinde ve malzemede do¤a koßullar›n›n yan›s›ra geleneklerin
de izleri görülmektedir.
5. Batõ Anadolu’da Lidya Devleti
Bat› Anadolu’da, Büyük Menderes, Gediz Vadisi ve Bak›rçay Havzas› ile do¤uda
Kütahya ve Afyonkarahisar’a kadar uzanan bölgelerin, ilk kez Lidya Devleti sayesinde
tam kapasite ile ekonomik faaliyetlere yer verdi¤i görülür. Vadi ovalar› ilk kez tar›ma
aç›l›rken, bunun d›ß›nda kalan alanlar, at, koyun, keçi gibi hayvan yetißtiricili¤i ißlevini
üstlenmißtir. Ormanlarla kapl› da¤l›k alanlar kereste ve tomruk sa¤lamakta, mermer
ocaklar› ißletilmekte, tar›m alanlar›nda tah›llar yetißtirilmekte, ba¤lar, zeytinlikler ve
Kaynak: E. Akurgal, meyva a¤açlar› bulunmaktad›r. Bölgede alt›n madeninin bulunmas›, bu zenginlikleri
Anadolu Kültür Tarihi, TÜB‹TAK, 2000.
katlayarak, Lidya Devleti’nin Ege’den K›z›l›rmak’a, Karadeniz’den Toroslara kadar
1 Gümüßten yap›lm›ß Urartu bakrac›. M.Ö. genißlemesini sa¤lar. Nitekim bölgenin zenginliklerindeki bu çeßitlilik, ilk paran›n
8. yüzy›l. Lidya Devleti’nde ortaya ç›kmas›na neden olmußtur (4. belge).

126
KARADEN‹Z

0 100 200 300 km


0 100 200 mil
Dic
F›r

Kaynak: S. Lloyd, Türkiye’nin Tarihi, TÜB‹TAK, 2000.


at

le
2 Urartu haritas›. Tarihi yerler ortada Van Gölü çevresinde toplanmaktad›r.

4 Paranõn (Sikkenin) İcadõ


“Lydial›lar›n bir de dünya tarihi bak›m›ndan çok önemli rolleri oldu¤u
kabul edilir. Nitekim Hellen yazarlar›na göre madeni sikkeleri Lydial›lar
icat etmißlerdir. Ancak bu sat›rlar›n yazar› bir devlet taraf›ndan bas›lm›ß
paran›n al›ßveriß arac› olarak kullan›lmas›n›n daha çok Anadolulu
Hellenlerin becerisi oldu¤u düßüncesindedir. Çünkü Lydial›lar deniz
ticaretinden yoksun olduktan baßka güvenceli, ulaß›m› kolay yollara
sahip olmamalar› nedeniyle Do¤u ülkelerindeki ticaret ve kültür
merkezleriyle sürekli ba¤lant› da kuramam›ßlard›r. Nitekim Lydia
sanat eserlerinde Pers ißgaline, yani 545 tarihine de¤in hiçbir
Mezopotamya ya da M›s›r etkisi görülmemektedir. Buna karß›l›k
Anadolulu Do¤u Hellenler M.Ö. 650 tarihlerinden baßlayarak bir yüz-
y›l boyunca bütün Karadeniz çevresinde kurduklar› kentler ve Akdeniz
k›y›lar›nda sahip bulunduklar› ticaret üsleriyle o zamanki dünya tica-
retine egemen durumdayd›lar.
Böylece paran›n icad›n›n Hellenlerle Lydial›lar›n ortak bir baßar›s›
olmas› akla yak›n gelmektedir. Belki de alt›n, gümüß ve bronz ma-
denlerini Lydial›lar veriyor ve paran›n bas›m›n› da Anadolulu Hellen
kent devletçikleri sa¤l›yordu. Nitekim para üzerindeki aslan ve bo¤a
resimlerinin de Do¤u Hellen biçeminde (üslubunda) olmas› bunu
Kaynak: B. Umar, Türkiye’de Tarihsel An›tlar, ‹nk›lâp Kitabevi, 1995. a盤a vurmaktad›r.”
3 Midas An›t›: Frig uygarl›¤›ndan bir an›tsal sunak örne¤i. Kaynak: E. Akurgal, Anadolu Kültür Tarihi, TÜB‹TAK, 2000.

127
6. Batõ Anadolu Kõyõ Bölgelerindeki İon Kentleri
Coğrafyacõnõn
Ege Göçleri sonucu ayn› tarihlerde, Bat› Anadolu k›y› bölgelerine Aiol, ‹on ve Dor
Sözlüğü kavimlerinin yerleßti¤i görülür. Bergama - ‹zmir aras›nda Aioller, ‹zmir - Miletos ara-
s›nda ‹onlar, güneyde bugünkü Bodrum ve Knidos’ta ise Dorlar bir tak›m kentler
kurarlar. ‹on kent birli¤ini olußturan 12 kentten Sisam (Samos) ve Sak›z (Khios) ada-
*Satraplõk: Merkezi yönetimin
lar›ndaki iki kent d›ß›ndakiler, bugünkü ‹zmir ili ile Ayd›n ili aras›nda yer al›r (Miletos,
otoritesini temsil eden idari bö- Myus, Priene, Ephesos, Kolophon, Teos, Lebedos, Erythrai, Klazomenai, Phokai) (1.
lümlemeler/bölgeler. ve 2. belge).

Do¤udan ve kuzeyden gelen ticaret yollar›n›n kontrolünü sa¤lamak amac›yla


kurulan bu kentler sayesinde Ege bir bütün olarak gelißmeye baßlar. ‹lißkilerini deniz
yoluyla kuran bu ‹on kentleri zamanla Marmara Bölgesi’nde ve Karadeniz k›y›lar›nda,
Do¤u Karadeniz’e kadar geniß bir co¤rafyada koloniler kurarak yay›l›rlar. Kurulan
bu ticaret kolonileri ile Anadolu’dan kara yoluyla yap›lmakta olan ancak bu bölgelerdeki
di¤er devletler nedeniyle sorunlu olan ticaret yollar›n›n deniz yoluna kaymas› sa¤lanm›ß
olur.

Yunan kolonicilerinin Bat› Anadolu’ya yerleßmelerinde ticaret ve deniz ulaß›m›


gibi unsurlar›n yan›s›ra K›ta Yunanistan’›n büyük bir k›sm›n›n da¤l›k ve tar›ma pek
de elverißli olmayan topraklar› ile iklim koßullar›n›n etken oldu¤u bilinmektedir. K›ta
Yunanistan’›n iç bölgelerine oranla Bat› Anadolu k›y›lar›ndaki çevre koßullar› daha
yumußak ve yerleßmeye elverißlidir.

Yer ßekilleri bak›m›ndan Ege’ye benzemeyen Karadeniz Bölgesi’nde kurulan


yerleßmelerde ise, yine bölgenin ikliminin önemli bir etken oldu¤u görülür. K›y›ya
paralel da¤lar, Anadolu platosundan kaynaklanan iki büyük nehirle yar›lm›ßt›r. Bölge
kuzey rüzgarlar›na aç›kt›r ve yaz aylar›nda bile ya¤mur getiren bu rüzgarlar›n
olußturdu¤u ›l›man bir iklime sahiptir. ‹on kolonilerinin ‹ç Bat› Anadolu’daki varl›kl›
komßusu Lidya Devleti’yle gelißtirdikleri ticari ilißkiler, bu kentlerin ekonomik alanda
gerçek birer merkez olmas›n› sa¤lam›ßt›r. Bu zenginlik yaln›zca ekonomik alanda
kalmay›p, güzel sanatlarda, felsefede ve edebiyat alan›nda da kendini göstermiß,
böylelikle Ege dünyas› her aç›dan en parlak dönemini yaßamaya baßlam›ßt›r.

K›ta Yunanistan, Girit ve adalar ile Güneybat› Anadolu, Bat› Anadolu ve Kuzeybat›
Karadeniz k›y›lar›nda yaßamakta olan Yunanl›lar, co¤rafi, ekonomik ve kültürel bir
bütün olarak daha uzak ülkelerle ilißkiye girmeye, bat›da Sicilya ve ‹talya yoluyla
Akdeniz’e yay›lmaya baßlam›ßlard›r. Farkl› co¤rafyalar, farkl› insan topluluklar› ve
kültürleri böylelikle birbirleriyle içiçe geçmekte, ilißkiler pekißmektedir (3. belge).
7. Anadolu’ya Doğu Etkileri Giriyor
M.Ö. 12. yüzy›lda baßlayan bat›dan do¤uya göç hareketleri, 6. yüzy›lda bu kez
do¤u - bat› yönünde bir hareket kazan›r. Perslerin Anadolu’ya girerek Lidya Kralll›¤›’n›
ortadan kald›rmalar›, ‹on kentlerinin de Pers egemenli¤ini kabul etmek zorunda
kalmalar›na neden olmuß, böylelikle Anadolu’ya Do¤u etkileri girmeye, Do¤unun
dünya görüßü hakim olmaya baßlam›ßt›r (4. belge).

Persler döneminde idari ve siyasal satrapl›klara* bölünen Anadolu, bundan yaklaß›k


200 y›l sonra Büyük ‹skender ‹mparatorlu¤u ve ard›ndan Roma ‹mparatorlu¤u gibi
büyük güçlerin egemenli¤i alt›na girmißtir. Roma döneminde iç bölgeler baßta at,
Kaynak: B. Umar, Türkiye’deki Tarihsel An›tlar, koyun, keçi olmak üzere hayvanc›l›k ve hayvansal ürünlerin üretimi, k›y› ovalar› tah›l
‹nk›lâp Kitabevi, 1995.
ve pamuk gibi ürünlerin yetißtirilmesi, k›y› kentleri ise, liman görevleriyle Roma
1 Priene, en eski ‹on kentlerinden biriydi. ‹mparatorlu¤u için çal›ßan bir ülke görünümüne bürünmüßtür.

128
Foto¤raf: E. Özdo¤an Arßivi.

2 Celsus Kütüphanesi: Efes’in en görkemli yap›lar›ndan biri olan Celsus Kütüphanesi, asl›nda Tiberius Julius Aquila taraf›ndan babas› Celsus
için M.S. 114 y›l›nda an›t mezar olarak yapt›r›lmak istenmißtir. Ancak büyük tepkilerin gelmesi üzerine plan, mezar›n binan›n içinde kalmas›
koßuluyla kütüphaneye dönüßtürülmüßtür.

3 Anadolu'nun Kültür Coğrafyasõ


“Kültür Co¤rafyas› aç›s›ndan, Küçük Asya dörtgeni, beß ana bölgeye ayr›labilir:
Bölge 1: Güneydo¤u Düzlükleri ya da Verimli Hilal’in Tepesi (I)
Tar›m Devrimi, yaklaß›k 11 bin y›l kadar önce bölgede, Diyarbak›r Çayönü
dolaylar›nda baßlad›ktan sonra, güneye, bat›ya, do¤uya yay›lm›ßt›r. Modern Güney
Anadolu Projesi (GAP), bu yo¤un, kurak bölgeyi sulayarak canland›rmay› ve
kalk›nd›rmay› hedef alm›ßt›r.
Bölge 2: Bozk›r Karakterinde, Orta ya da Merkez Yayla (II)
Tah›l üretimine, küçükbaß hayvan otlakç›l›¤›na ve da¤ eteklerinde ba¤ ve bostanc›l›k
ile meyvecili¤e elveren, kurak ve çorak bozk›r bölgesi. Eskiça¤larda yükselmiß
bir içdeniz taban›d›r. Tuz Gölü ve Göller Bölgesi iç denizden kalmad›r.
Bölge 3: Orta Yaylay› Çevreleyen Toroslar Bölgesi (III)
Hitit, Frigya, Kilikya, Selçuklu Devleti, Beylikler ile Türkiye bu da¤lar›n eteklerinde
veya vadilerinde kuruldu.
Bölge 4: K›y› Düzlükleri, Vadi ve Yamaçlar› (IV)
Pontus, Amazon, Bizans, Troya, Lidya, Bergama, ‹yonya, Efes, Karya, Kilikya
kültürleri bu düzlüklerde yeßerdi, gelißti. Kaynak: B. Umar, Türkiye’de Tarihsel An›tlar,
‹nk›lâp Kitabevi, 1995.
Bölge 5: Yüksek Do¤u Yaylas› (V)
Urartu (Van), Ermeni krall›klar› ile ufak tefek beylikler, göçebe aßiretler d›ß›nda, 4 Satrap Mezar›: Anadolu’da Pers ege-
menli¤i (M.Ö. 546 - 333 aras›nda) iki yüzy›l
önemli de¤ißme ya da gelißme göstermedi. Bölge halklar›, do¤udan, bat›dan ve
kadar sürmüßtür. Ancak Türkiye’de o dö-
güneyden gelen göçlere ve kültürel yay›lmalara karß›, pastoral göçebeli¤e dayal›
nemden kalma an›tsal yap›tlar›n pek az› Pers
kültürel özelliklerini sürdürdü.”
Kaynak: B. Güvenç, Türk Kimli¤i, Kültür Bakanl›¤›, 1993.
kültürü yap›t› niteli¤i gösterir. Yukar›daki sat-
rap mezar› az say›daki örneklerden biridir.

129
2 Hellenistik ve Roma Dönemleri (M.Ö. 334 - 330)
A. Anadolu’da Hellenistik Dönem (M.Ö. 334 - 30)
1. İskender’in Doğuya Seferi
Makedonia’l› Büyük ‹skender’in (1. belge) M.Ö. 334 y›l›nda Hellespont’u (Çanakkale
Bo¤az›) geçerek Anadolu’ya girmesiyle, Anadolu’da Hellenistik dönem* baßlar.
* Anadolu’ya giren Makedonia ordusu, Anadolu’da egemen olan Pers ordusu ile ilk
olarak Biga yak›nlar›nda karß›laßarak onu yenmiß, sonra güneye do¤ru inerek tüm
Ege’yi ele geçirmißtir. Halikarnassos’tan (Bodrum) sonra do¤uya yönelen ‹skender
ordusu, Side’ye kadar tüm k›y› ßeridini alm›ß, sonra kuzeye yönelerek Frygia’ya girmiß,
baßkenti Gordion’u ele geçirmißtir. Söylenceye göre bu kentte Frygia kral› Gordios ve
Midas döneminden kalma ünlü ‘kördü¤üm’ bulunuyordu. Bu kördü¤ümü çözebilen
hükümdar›n bütün Asya’ya egemen olaca¤›na inan›l›yordu. Gerçekten de say›s›z
halklar›n yaßad›¤› Anadolu ve Bat› Asya’y› yönetmek bu kördü¤ümü çözmek kadar
zor bir ißti. ‹skender ise, bu dü¤ümü bir k›l›ç darbesiyle keserek çözmüßtür.
M.Ö. 333 y›l›nda Ankyra’ya (Ankara) gelen Makedonia ordusu, bu kenti A-
nadolu’nun bütün yollar›n›n kavßak noktas›nda oldu¤undan, sonraki ileri harekat›
için merkez olarak seçmißtir. Ayn› y›l Kappadokia’y› geçerek Toroslardaki Gülek
Bo¤az›’ndan Kilikia’ya girmißtir. Antakya ‹ssos’ta, baß›nda Darius’un oldu¤u Pers
ordusu ile karß›laßm›ß ve onlar› yenmißtir. Darius ise kaçm›ßt›r. Bir y›l sonra güneye
do¤ru yoluna devam ederek M›s›r’a kadar ulaßm›ßt›r (M.Ö. 331). Buradan tekrar
kuzeye yönelen Makedonia ordusu Tigris (Dicle) havzas›n› ele geçirmiß, Arbela’da
(Erbil) tekrar Pers hükümdar› Darius ile karß›laßm›ß, Persleri son kez bozguna u¤ratarak
baßkentleri Persepolis’i alm›ßt›r (M.Ö. 330 - 331). Ayn› y›l Hindistan’a do¤ru yürüyüßünü
sürdürerek ‹ndus Irma¤›na kadar olan bölgeyi ele geçirdi. Hindistan’dan tekrar bat›ya
yönelerek Arabistan üzerine yürümeyi tasarlarken 13 Haziran 323’te ‹skender öldü.
Ona ait oldu¤u ileri sürülen bir lahit bugün ‹stanbul Arkeoloji Müzesi’nde ser-
gilenmektedir. On üç y›ll›k hükümdarl›¤› süresince bat›da Adriyatik Denizi’nden
do¤uda ‹ndus Irma¤›’na, kuzeyde Aral Gölü’nden güneyde M›s›r’a kadar çok geniß
bir co¤rafyada bir imparatorluk kurmußtur (2. belge).
Büyük ‹skender’in ölümünden sonra imparatorluk üç komutan› aras›nda paylaß›larak
yönetilmiß, ancak bütünlü¤ünü korumußtur. Daha sonra ise, Anadolu’yu Roma
dönemine kadar çeßitli yerel krall›klar yönetmißtir: ‹onia ve Aiolia bölgesini Bergama
Krall›¤› (M.Ö. 283 - 133), Marmara Bölgesini Bithynia Krall›¤› (M.Ö. 327 - 74), Karadeniz
Bölgesini Pontos Krall›¤› (M.Ö. 302 - 36), Ad›yaman çevresini Kommagene Krall›¤›.
Bu dönem, siyasal bir bütünlük olmamas›na karß›n, Anadolu’da homojen bir kültür
egemen oldu¤undan Hellenistik Dönem olarak adland›r›lm›ßt›r.
2. Anadolu’da Bir Kültür Sentezi#: Hellenizm
‹skender’in seferiyle baßlayan bu dönem, Hellen uygarl›¤›n›n Asya ve Afrika’ya
yay›lmas› nedeniyle çok önemli kültürel sonuçlar do¤urmußtur (3. ve 4. belge).
Çekirde¤i Anadolu olan geniß bir co¤rafyada do¤ulu ve bat›l› kültürler karß›laßm›ß,
yeni bir sentez olußturmußlard›r. ‹skender'in her iki kültüre de yak›n bir politika
izlemesi, bu zengin sentezin olußumuna büyük katk› sa¤lam›ßt›r. Do¤u ve bat›
kültürlerinin karß›laßt›¤› bir co¤rafya olarak Anadolu Yar›madas›, tarihinin sonraki
döneminde de yüzy›llar boyunca bu iki kültür aras›ndaki zengin sentezlere beßiklik
etmeye devam etmißtir.
Halklar›n ve kültürlerin kaynaßmas› Anadolu’da inançlar›n da kaynaßmas›n›
getirmiß, Yunan dünyas›n›n do¤al güçlerin kißileßtirilmesiyle çok say›da tanr›dan
olußan inanç sistemi, do¤ulu yerel dinlerle (Anadolu’da Kybele, Mezopotamya’da
Kaynak: ‹stanbul Arkeoloji Müzesi
‹ßtar, M›s›r’da ‹sis gibi) karß›laßm›ß, sonuçta Anadolu’da daha az tanr›l› bir kült
1 Büyük ‹skender’in büstü. olußmußtur.

130
Ia
ks
ar
Aral te
Roma s
Gölü
Tuna

HA
K a r a D e n i z

ZA
TRAKYA

O
Tarentum

ks
MAKEDON

os
Pella

DE
Semerkant
Lokri

N‹
Ege Granikos Gordion SOGDIANA
Syrakusai ARMENIA

Z‹
Denizi
Sardes
Van Gölü
Atina
Urmia
ar
Torosl Issos
Gölü
BAKTRIA
ß
M ANIA Ku
G‹R‹T M ED HYRK
EZ Gaugamela IA du
O ASSYRIA in
KIBRIS H
AK PO
DE TA
N‹Z

s
M

spes
Indo
Sidon YA PA RT H I A
Kyrene

Hyda
Tyros
Tig
ris
Aleksandreia Gaza Babylon Susa
Paraetonion
Euphra
L‹BYA tes
ARAKHOSIA si s
Aleksandreia ha
K

yp
Siva

H
Persepolis

s
do
MISIR

In
‹R PERSIS
A
N
Nil

K GEDROSIA
Ö
R
FE
ARABIA Z
K›


z›
l

Syena
De

‹skender ‹mparatorlu¤u NUBIA


ni
z

Vasal Devletler 0 500 km Kaynak: O. Morkholm,


0 500 mil
Erken Hellenistik Ça¤ Sikkeleri,
‹skender’in Yolculu¤u
Homer Kitabevi, 2000.

2 Makedonia ordusunun izledi¤i yol ve ‹skender ‹mparatorlu¤u’nun s›n›rlar›.

3 Anadolu’da Hellenistik kentler


Anadolu’da kent gelene¤i çok eski ça¤lardan beri vard›. ‹skender
de Anadolu’da yeni kentler kurdurmuß, bunlar›n bir k›sm›
günümüze kadar varl›klar›n› sürdürmüßtür. Bunlar›n aras›nda en
önemlileri, kendi ad›n› verdi¤i Alexandria (‹skenderun), eskiden
Bayrakl›’da bulunan eski kent yerine bugünkü yerinde yeniden
kurdu¤u Smyrna (‹zmir) kenti ve ölümünden hemen sonra ‹znik
gölü k›y›s›nda kurulan Antigoneia (sonradan Nikaia ve ‹znik)
kentidir. ‹skender, ele geçirdi¤i topraklarda kendi ad›na
(Aleksandria) 70 kadar kent kurdurmußtur. Bunlardan ikisi
sonradan çok önemli olmußtur!: Anadolu’da ‹skenderun ve M›s›r’da
‹skenderiye. Kurdu¤u kentlere bat›dan Hellen’leri getirip
yerleßtirmiß, yerli halkla Hellenleri kaynaßt›rm›ß, Hellen kültürünün
Anadolu’da yerleßmesine ve do¤u kültürleriyle kaynaß›p kendine
özgü bir sentez olußmas›na yol açm›ßt›r. Hellenistik dönem
Anadolusunda kentler, ticaretin önemli merkezleri olmalar›n›n
yan›nda, birer kültür merkezi olarak da parlam›ßlard›r. ‹skenderiye, 4 Büyük ‹skender’in portresinin oldu¤u sikke. Hel-
lenistik dönemde, Anadolu’da her alanda büyük bir can-
Bergama, Efes gibi kentler Antik dünyan›n en önemli bilim ve
lanma yaßanm›ßt›r. Zengin Do¤u’nun da katk›s›yla ekonomi
kültür merkezleri olmußlard›r. Özellikle M.Ö. 2. yüzy›l Anadolu’da
güçlenmiß, ‹skender’in gerçekleßtirdi¤i para reformu ile Ana-
Hellenistik uygarl›¤›n alt›n ça¤› olmußtur. dolu’da di¤er sikkeler h›zla dolaß›mdan kalkm›ß ve Ana-
dolu’nun para birli¤i sa¤lanm›ßt›r.

131
B. Anadolu’da Roma Egemenliği (M.Ö. 30 - 330 )
1. Anadolu: Roma İmparatorluğu’nun Bir Parçasõ
Anadolu, 4 yüzy›l boyunca baßkenti ‹talya’n›n Roma kenti olan Roma
‹mparatorlu¤u’nun bir parças› olmußtur. Her ne kadar Romal›lar›n Küçük Asya
* (Anadolu) ile ilißkileri M.Ö. 2. yüzy›l›n baßlar›nda baßlam›ßsa da Roma, Anadolu’daki
ilk eyaletini M.Ö. 129 y›l›nda Provincia Asia* olarak kurmußtur. Anadolu’daki ilk Roma
kolonileri, ‹ulius Caesar döneminde (M.Ö. 63 - 44) Orbis Romanum’un (Roma Dünyas›)
bir parças› olarak kurulmaya baßlam›ßt›r. M.Ö. 30 y›l›nda ise, Asya’daki son Hellenistik
krall›k olan M›s›r’daki Ptolemaioslar Krall›¤›’n›n ‹mparator Octavianus (sonradan
Augustus ünvan›n› ald›) taraf›ndan ele geçirilmesiyle tüm Asya’da Hellenistik dönem
son buldu ve Roma’n›n kesin egemenlik dönemi baßlad› (1. belge).
Anadolu’da Roma egemenli¤i, baz› tarihçilere göre Roma ‹mparatoru Büyük
Constantinus’un küçük bir kent olan Byzantion’u (bugünkü ‹stanbul) Roma’n›n ikinci
baßkenti olarak seçmesi, baz› tarihçilere göre ise imparatorlu¤un Theodosius’un iki
*Provincia Asia: o¤lu aras›nda Do¤u ve Bat› olarak fiilen bölünmesinden sonra son bulur. Anadolu’nun
da içinde yer ald›¤› Do¤u Roma, art›k Bizans ‹mparatorlu¤u olarak kabul edilir.
2. Eyaletler Sistemi Anadolu’yu İdari Birimlere Bölüyor
Roma ‹mparatorlu¤u, co¤rafi aç›dan tarihin gördü¤ü en geniß imparatorluklardan
birisidir (2. belge). ‹mparatorluk, Augustus döneminde en geniß s›n›rlar›na ulaßm›ßt›.
Bu imparatorlu¤un beyni M.S. 4. yüzy›l baßlar›na kadar Roma kentiyse de, do¤u
topraklar›n›n anakaras› hep Anadolu Yar›madas› olmußtur. Romal›lar, bütün impa-
ratorluk topraklar›nda yapt›klar› gibi, geniß Anadolu topraklar›n› da idari olarak
eyaletlere* ay›rm›ßlard›r. Her eyaleti do¤rudan Augustus’un ya da baz› eyaletlerde
senatonun oradaki temsilcisi olan bir vali yönetirdi. Roma’n›n Küçük Asya’daki ilk
eyaleti M.Ö. 129’da kurulan Provincia Asia’d›r.
Provincia Asia, bütün Bat› Anadolu ve Ege’yi içine al›yordu. M.Ö. 102 y›l›nda ise,
Do¤u Akdeniz ve Toroslar bölgesinde Kilikia Eyaleti kuruldu. M.Ö. 74 y›l›nda Marmara
Bölgesi Bithynia ad› alt›nda ayr› bir eyalet olur. M.Ö. 64’te bu eyalet Bithynia - Pontos
ad›n› alarak Anadolu’nun Karadeniz k›y›lar›n› da içine al›r. M.Ö. 25 y›l›nda kurulan
Galatia Eyaleti, merkezi Ankara olmak üzere Anadolu’nun iç kesimlerini kapsayacak
biçimde kuruldu. Bugünkü Ni¤de, Kayseri, Nevßehir ve Aksaray bölgesini kapsayan
Kappadokia Eyaleti ise, Tiberius taraf›ndan kuruldu. M.S. 43 y›l›nda ‹mparator
Vespianus Güney Ege ve Antalya çevresinde Lykia - Pamphylia Eyaletini, M.S. 46
y›l›nda ise ‹mparator Cladius (M.S. 41 - 54) Thrakia (Trakya) Eyaletini kurdu. ‹mparator
Traianus M.S. 114 y›l›nda Roma himayesinde olan ancak kendi kendini yöneten
Armenia’y› Roma’n›n eyaleti yapt›. 115 y›l›nda da Mezopotamia Eyaletini kurdu.
‹mparator Diocletianus döneminde (284 - 305) Anadolu’daki büyük eyaletler daha
küçük parçalara bölünerek yeni eyaletler olußturulmußtur.
M.S. 290 y›l›nda ‹mparator Diocletianus tek merkezden yönetilmesi zor olan
imparatorlu¤un bat› taraf›n›n yönetimini komutanlar›ndan Maximianus’a verip kendisi
do¤u topraklar›n›n yönetimini üstlenir ve kendisine merkez olarak Nikomedia’y›
(‹zmit) seçer.
3. Etkin Bir Kara Ulaşõm Sistemi
Küçük Asya’da Hititler’den beri bir yol a¤›n›n varl›¤› bilinmektedir. Ulaß›m›n
co¤rafyaya (yer ßekillerine) ba¤l› olmas› nedeniyle bu güzergâhlar›n çok eski dö-
nemlerden beri pek fazla de¤ißmeden kullan›ld›¤›n› görmekteyiz. Anadolu’da egemenlik
kuranlar, ekonomik ve askeri gereksinimleri do¤rultusunda bu yollar› gelißtirmiß,
yenilerini eklemißlerdir. Ancak Anadolu’da yol yap›m› esas olarak Roma Dönemi’nde
büyük önem kazanm›ßt›r. Co¤rafi olarak çok geniß bir alana yay›lan Roma ‹mpara-
1 Augustus heykeli (I. yüzy›l baßlar›, torlu¤u, bu geniß co¤rafyada egemenli¤ini sa¤layabilmek ve sürdürebilmek için etkin
Vatikan Kilisesi). bir yol ßebekesine gereksinim duymußtur.

132
0 Mil 500

0 km 800

Kaynak: A. Kazhdan, vd. (der.), The Oxford Dictionary of Byzantium, Oxford University Press,
1991 (sadeleßtirilerek verilmißtir).

2 4. yüzy›lda Roma ‹mparatorlu¤u’nun s›n›rlar›.

4 Balõkçõlõk, özellikle palamut balõğõ


Byzantion’da önemli bir gelir kaynağõydõ
“Her y›l Karadeniz’den gelip ‹stanbul Bo¤az›’ndan geçerek Ege’ye göç eden
palamut sürüleri kentin simgesi olmußtur. Kentin Roma ‹mparatorluk
Dönemi paralar›n›n üstünde ço¤u kez palamutlar, bazen de yunuslar
resmedilmißti. Co¤rafyac› Strabon, keçi boynuzuna benzetti¤i Haliç’in
palamut kaynad›¤›n› anlat›r. Hatta, Haliç’de o kadar çok palamut vard›r
ki, onlar› elle yakalamak bile çok kolayd›r. Bundan 2 100 y›l önce yaßayan
Roma’l› yazar Yaßl› Plinius, Haliç’i “Alt›n Boynuz” ad›yla tan›mlar. Haliç’e
bu ismin verilmesinin nedeni, sular›nda kaynayan palamut bal›klar›n›n
pullar›n›n alt›n gibi parlamas› olmal›d›r.
Byzantionlular bal›kç›l›¤›n yan› s›ra kentin verimli topraklar›nda tar›m
yap›yor, s›¤›r yetißtiriyorlard›. Kent, Karadeniz (Pontos) ticareti için de önemli
bir noktayd›. Karadeniz Bölgesi’nin satt›¤› s›¤›r, bal, balmumu ve tuzlanm›ß
Kaynak: M. Soysal, Kentler Kenti ‹stanbul, bal›k gibi ürünler ile köle ticaretinin ve güneyden Karadeniz’deki kolonilere
Tarih Vakf› Yay›nlar›.
giden zeytinya¤› ve ßarap ticaretinin yolu Byzantion’dan geçiyordu.”
3 Sikke üstünde palamutlar ve yunus. Kaynak: M. Soysal, Kentler Kenti ‹stanbul, Tarih Vakf› Yay›nlar›.

133
Etkin bir yol ßebekesi, hem ele geçirilen topraklar› ekonomik olarak imparatorlu¤a
ba¤lamakta, hem de askeri aç›dan önem taß›maktayd›. Bu nedenle Romal›lar, bir
yandan var olan yollar› sürekli onararak kullan›mda tutmuß, di¤er yandan da yeni
yollar inßa etmißlerdir.
* Anadolu’daki baßl›ca Roma yollar›, Ephesos’tan (Efes) baßlay›p do¤uya do¤ru
Apamia (Dinar), Antiocheia Psidia (Yalvaç), Archelais (Aksaray), Caesareia (Kayseri),
Melitene (Malatya) güzergâh›ndan Euphrates (F›rat) Vadisine inmekteydi. Anadolu’yu
do¤u - bat› do¤rultusunda boydan boya geçen bu yol, M.S. 1. yüzy›ldan itibaren çok
önemlidir. Bu yolun Aksaray’dan sonra güneye yönelen bir kolu, Tarsos (Tarsus),
oradan da Suriye ve Mezopotamya havzas›na ulaßmaktayd›.
Anadolu’yu kuzey - güney yönünde geçen bir yol da Amissos’tan (Samsun) baßlay›p
güneye Caesareia (Kayseri) üzerinden Suriye’ye uzan›yordu ve Karadeniz ile Akdeniz
aras›ndaki kara ba¤lant›s›n› sa¤l›yordu. Do¤u - bat› do¤rultusunda bir ikinci yol da
Marmara Denizi limanlar›ndan baßlayarak Dorylaion (Eskißehir) ve Ankyra (Ankara)
*
üzerinden Sebasteia’ya (Sivas) var›yordu. Buradan güneye yönelip F›rat vadisine
kadar iniyordu. Bu ana yollar›n d›ß›nda, neredeyse bütün Anadolu kentlerini birbirine
ba¤layan ikincil yollar, Anadolu Yar›madas›n› bir a¤ gibi sararak etkin bir kara ulaß›m
sistemi sa¤lamaktayd›.
4. Roma Mimarlõğõnõn Anõtsal Yapõlarõ
Roma, mimarl›k alan›nda çok önemli at›l›mlar yapm›ßt›r. Kemer, tonoz ve kubbenin
* kullan›lmaya baßlamas›, malzeme olarak harç ve tu¤lan›n kullan›lmas›, geniß iç
mekânlar› olan an›tsal ve ißlevsel kamu yap›lar›n›n inßas›n› olanakl› k›lm›ßt›r. Büyük
bazilikalar*, kamu hamamlar›, su kemerleri, an›tsal kütüphaneler, stoalar* (3. belge),
tiyatrolar Roma Devri mimarl›¤›n›n örnekleridir. Güneße ve ya¤mura karß› yayalar›
koruyan sütunlu revakl› kent içi yollar› da Roma mimarl›¤›n›n ve ßehircili¤inin bir
bulußudur. Anadolu’nun birçok önemli kentinde bu revakl› yollardan bulunmaktayd›.
Roma tap›naklar› ço¤u kez dikdörtgen planl› olup bir platform üzerinde yükselirdi.
Çepeçevre bir sütun dizisi üzerinde taß›nan çift meyilli çat›, ahßap konstrüksiyon olup
üzeri kiremit kaplan›rd›. Çat›, iki uçta üçgen al›nl›klarla son bulmaktayd›. Tap›na¤›n
kapal› k›sm›, çepeçevre sütun dizisinin içinde kalan, taß ya da tu¤ladan örülmüß, bir
kap›s› d›ß›nda tamamen kapal› olan bir mekând› ve içine tanr› heykelleri ve sunular
konulurdu. Bu tap›naklarda halk iç mekâna giremezdi. Bu tap›naklar›n tamamen
sa¤lam bir biçimde ayakta kalabilmiß örnekleri Anadolu’da yoktur.
Roma mimarl›¤›n›n bir di¤er önemli örne¤i hamamlard›r. Roma hamamlar› yaln›zca
birer y›kanma yap›s› de¤il, ayn› zamanda birer toplumsal merkezdiler. Anadolu’da
yap›lan Roma hamamlar›, gymnasiumlarla* birlikte bir bütün olußturmaktayd›.
Gymnasium’un Antik dünyadaki en önemli örneklerini Anadolu’da görmekteyiz. Bu
örneklerin birço¤unda hamam ile gymnasium ißlevleri biraraya getirilmißtir. M.S. 5.
yüzy›ldan sonra bu yap›lar tümüyle ortadan kalkm›ßt›r. Anadolu’da Bergama ve Sardes
gymnasiumlar› en önemli örneklerdir. Roma hamamlar›n›n da Anadolu’da çok say›da
örne¤i bulunmaktad›r.
Roma mimarl›¤›n›n bir baßka an›tsal mimarl›k örne¤i de, imparatorlar›n zaferleri
an›s›na yap›lan zafer taklar›d›r (1. belge). Bir, iki ya da üç gözlü aç›kl›klar› olan Roma
zafer taklar›, ço¤unlukla yollar›n ba¤land›klar› noktalarda ya da kentlerin girißlerinde
yer al›rlard›.

1 Roma, Titus Zafer Tak›.

134
2 Perge, Tacitus Caddesi ve Agora.

3 Asklepion Stoas›, Bergama. 4 Bir Perge konutunun avlusu.

135
3 Anadolu Ortaçağõ: Bizans (330 - 1453)
A. Roma İmparatorluğu’nun Ağõrlõk Merkezi Anadolu’ya Kayõyor
1. Bizans Nedir?
Roma ‹mparatoru I. Constantinus’un (Büyük Konstantin), Karadeniz Bo¤az›
girißindeki küçük Byzantion kentini Roma’n›n ikinci baßkenti yapmaya karar vermesi
* ve bu kenti do¤rudan Roma kentini model alarak ayn› görkemde yeniden inßa ettirmesi,
Anadolu uygarl›klar› aç›s›ndan çok önemli bir dönüm noktas›d›r. Bu, Roma
‹mparatorlu¤u’nun a¤›rl›k merkezinin giderek ‹talya’dan Anadolu’ya kayd›¤›n›
göstermektedir. Constantinus’un ad›yla Konstantinopolis olarak an›lan kent, 330
y›l›nda törenle kutsand› ve Roma ‹mparatorlu¤u’nun ikinci baßkenti oldu. Modern
tarihçiler, 330’dan 1453’te Konstantinopolis’in Osmanl›lar taraf›ndan ele geçirilmesine
kadar olan dönemi Bizans ‹mparatorlu¤u olarak adland›rd›lar. Gerçekte ise, tarihte
kendisini Bizans diye adland›ran bir devlet ve halk olmam›ßt›r; onlar devletlerini
Roma ‹mparatorlu¤u, kendilerini ise Romal›lar olarak adland›rm›ßlard›r.
Bizans, do¤rudan do¤ruya Roma ‹mparatorlu¤u’nun do¤u topraklar›nda devam
etmesidir. ‹mparator I. Theodosius 395 y›l›nda Roma ‹mparatorlu¤u’nu iki o¤lu
aras›nda bölüßtürene kadar da imparatorluk iki baßkentli ama tek imparator taraf›ndan
yönetilen bir bütündü. 395 - 476 tarihleri aras›nda do¤u ve bat›daki Roma ‹mpara-
torlu¤u’nu iki ayr› imparator eßgüdüm içerisinde yönetmißtir. 476’da Bat› Roma’n›n
son imparatoru Romulus Augustus devrilir ve Bat› Roma topraklar› barbarlar taraf›ndan
istila edilir!: Ostrogotlar ‹talya’y›, Vizigotlar ‹spanya’y› ve Vandallar da Kuzey Afrika’y›.
Böylece Bat› Roma ‹mparatorlu¤u tarih sahnesinden tamamen silinir. Do¤u Roma ise,
esas olarak Anadolu ve Balkanlarda, bugün yak›ßt›rd›¤›m›z isimle Bizans olarak var-
l›¤›n› sürdürür .
2. Yeni Kültürün Oluşumunda Hõristiyanlõk
Kültürel alanda da Bizans ‹mparatorlu¤u’nun ilk birkaç yüzy›l› Hellenistik ve
Roma gelene¤inin bir devam› niteli¤indedir. Antik Roma kültüründen ayr› bir kültür
olarak Bizans kültürü ise, özgün kimli¤ini Ortaça¤’da bulacakt›r. Bu kimli¤in en
belirgin rengi, H›ristiyan dini olmußtur. Filistin’de do¤an ve 4. yüzy›la kadar özellikle
Roma’n›n do¤u topraklar›nda önlenemeyecek biçimde yayg›nlaßan yeni tek tanr›l›
din olan H›ristiyanl›k, 313 y›l›nda Roma imparatoru Constantinus taraf›ndan
imparatorlu¤un eßit dinlerinden birisi olarak yasallaßt›r›ld›. Bu tarihten sonra h›zla
yayg›nlaßan H›ristiyanl›k, imparatorlu¤un kültürünü giderek artan bir biçimde etkiledi
ve bu antik kültürün bir ortaça¤ kültürüne dönüßmesinde belirleyici bir rol oynad›.
Özellikle de 9. yüzy›lda ikonoklast dönem* sonras›nda H›ristiyanl›k, devlete ve
toplumsal yaßam›n tüm alanlar›na damgas›n› vurdu. Bizans kültürünün belirleyici
unsuru haline geldi.
Manast›rlar bu kültürel olußumda önemli bir rol oynad›lar. Manast›rlar, merkezinde
kilisesi, keßißlerin yaßayaca¤› hücreleri, beraber yemek yiyecekleri yemekhaneleri,
kütüphane ve ißlikleri olan, d›ßa kapal›, rahiplerin günlük yaßamdan uzaklaß›p
kendilerini tamamen dine verdikleri merkezlerdir. 1453’te imparatorluk y›k›ld›ktan
sonra bile Anadolu’da k›smen varl›¤›n› sürdüren manast›rlar, imparatorluk topraklar›n›n
her taraf›nda bulunmaktayd›. Bizans’›n yaln›zca dinsel yaßam›n› de¤il, kültürel,
ekonomik ve hatta siyasal yaßam›n› da etkileyen manast›rlar, Ortaça¤ Bizans kültürünün
belirleyici yap› taßlar› olmußlard›r (3. belge).
3. Bizans’õn Tarihsel Coğrafyasõ
Baßlang›çta bütün Akdeniz’i çevreleyen topraklara sahip olan Bizans
‹mparatorlu¤u’nun s›n›rlar›, tarihi boyunca çok de¤ißken olmußtur. En geniß co¤rafyaya
6. yüzy›l ortalar›nda imparator Justinianos zaman›nda (1 milyon km. kareyi aßk›n)
sahip oldu (2. belge). Bu dönemde imparatorluk topraklar› neredeyse bütün Akdeniz’i
çevreliyordu. Ancak sonralar› imparatorluk sürekli olarak küçüldü. 7. yüzy›la
gelindi¤inde Avrupa’daki topraklar›n kaybedilmesinin d›ß›nda, Asya’da büyük toprak
Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi, Dost Kitabevi, 1998 .
kay›plar› olmußtur. 7. yüzy›lda Bizans’›n geleneksel s›n›rlar› az çok çizilmißti: Anadolu
ve baßta Yunanistan olmak üzere Balkanlar’›n bir k›sm›. Daha sonraki yüzy›llarda
1 ‹mparatorlu¤un simgesi: Do¤uya ve bat›- Bizans’›n gerek do¤udaki, gerekse bat›daki s›n›rlar› hep oynak olmuß, genel bir küçülme
ya bakan ve imparatorlu¤un iki yar›s›n› temsil e¤iliminin d›ß›nda, topraklar s›k s›k el de¤ißtirmißtir. Ama bu çekißme alan› hep
eden iki baßl› kartal. Anadolu ve Balkanlar olmußtur.

136
R LA R
LA NG ANTLAR LA
R D OB AR ALA
KL
A AV NLA
ER AR

UN
L N GEPİDLER R
EB
Mediolanum

SU RA DL
R ABA

RG
F AR SGL
Cenova
LA AR

BU
R AV
Sirmiun
L A Massitia Viminacium
SL IKA
Ravenna
T Knersonesus
LAZ
Florentina
O Singidunum
İ G Pisa Ancona

IBERIA
Dorostolon
Salonea
Z Naissus
Nikopolis Odessus
İ KORSİKA Serdica
Ankhialos Mesembria Sinop
Ganzak
Roma
V Dioclea Philippopolis Daveltos Sozopolis Tibion (Dvin)
õ Scupi Amastris
alar Hadrianopolis Trabzon
ar Ad Arkadiopolis Amisos
Bale
Corduba Beneventum Dyrrhakhion Herakleia
Didymoteilhos İstanbul Koloneia

DEVLETİ
SARDINIA Pelagonia

SASANİ
Napoli Bari Brindisi Serrhes Nikomedia Dazimon
Cartegene Berrhoia Ankyra Sebasteia
Avlona Selanik Nikaia
Sebastopolis Van Gölü
Tareotum Massandreia Tephrika
Septum Buthrotum Brussa Melitene Martyropolis
Abydos Polmanenan
Larissa LEMNOS Dorylaion Kaistreia
Korkyra Adramyttion
Demetrias LESBOS Pergamon Amorion Samosata Amida
Parnormus Nicopolis Phköa Sardes Akroinon Germanikela
Naupaktus Dara Ninive
EUBOA Ikonion
Kephalle KHOS Philadelphia Nisibis
Antiakheia Edessa
SİCİLYA Taormenium Zakynthos ANDROS Ephesos Adana
Argos SAMOS Nymphaion
Attaleia Tarsos
Canthago Syracusae Miletos
Neoplia
Seleukeia Antiokheia
KOS Dastagert
Sufetula Laodikeia
Khandalis RHODOS
MALTA Ktesiphon
(Kanda)
PR
O S Emesa AR
KY Tripolis
Beyrut LA AB
Damaskos HM LA
A k d e n i z Akkon
Sidon
Tykos İL R-
Nazareti ER

ER
Triposis Tiberias

AN R-
Kaisareia
Yafa

İL
SS LA
Damietta Kudüs

GA AB
Aleksandreia

AR
Heliopolis
Memphis
Justinianos’tan önceki devlet arazisi
Oksyrynkhos

Justinianos’un fetihleri Theodosiopolis


Cusae

Panopolis
0 200 400 600 Koptos
Prolemal
Km Diospolis

Kaynak: G. Ostrogorsky, Bizans Devleti Tarihi,


Türk Tarih Kurumu Bas›mevi, 1986.
Thebana Philae ?
2 I. Justinianos döneminde devletin s›n›rlar›.

4 Pantokrator (Evrenin Efendisi) ‹sa.


Pammakaristos Manast›r› Kilisesi
(Fethiye Camii) Güney Þapeli.
Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi, Dost Kitabevi, 1998 .

Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi, Dost Kitabevi, 1998 .

3 Pantokrator Manast›r› (Zeyrek Camii) Güney Kilisesi. 5 Bizans ‹mparatoru Büyük Jüstinyen ve ‹mparatoriçe Theodora.

137
7. ve 8. yüzy›llar Bizans’›n ortaça¤ nitelikli kültürünün olußtu¤u dönemdir. Bizans
Coğrafyacõnõn ortaça¤›, 13. yüzy›la kadar Anadolu’nun egemen kültürü olmußtur. 10. yüzy›lda
Ortaça¤ Bizans›’n›n geleneksel topraklar›, esas olarak Anadolu ve Yunanistan olarak
Sözlüğü belirginleßmißtir (2. belge).
12. yüzy›lda Anadolu ortaça¤›nda tarih sahnesinde yeni bir aktör vard›r: baßkentleri
*Pax Romana: Evrensel Roma
Konya olan Anadolu Selçuklular›. Bizans ise, esas olarak Anadolu’nun bat›s› ile, Kara-
bar›ß›. Akdeniz’de Roma’n›n deniz k›y›lar›, Yunanistan, Ege Adalar› ve Bulgaristan’›n bir k›sm›n› elinde tutmaktad›r
kurmuß oldu¤u, özellikle M.S. 1.- (3. belge).
2. yüzy›llardaki bar›ß dönemi. Ro-
1204 - 1261 y›llar› aras›nda Konstantinopolis Haçl› ordusunun ißgali alt›ndad›r.
ma egemenli¤i, tüm Akdeniz hav-
Marmara Bo¤azlar›, Trakya ve Do¤u Yunanistan’da haçl› ordusu egemenli¤inde bir
zas›nda egemen olunca bu bölge- Latin ‹mparatorlu¤u hüküm sürer. Bu dönemde Bizans ‹mparatorlu¤u, ‹znik’i kendine
deki savaßlar sona ermiß ve bir baßkent seçer ve Anadolu’da biri ‹znik merkezli ve Ege Bölgesi’ni de içine alan, di¤eri
bar›ß dönemi yaßanm›ßt›r. Savaß ise Trabzon merkezli Pontus olmak üzere iki devlet halinde, 1261’de Konstantinopolis’i
ve istila korkusunun olmad›¤› bu Latinlerden geri alana kadar varl›klar›n› sürdürür. Bu dönemde, Latinlerin ißgali
güven ortam›nda tüm alanlarda alt›ndaki topraklar, Latin kültürü ile tan›ßm›ß, ancak tarihlerinin en büyük y›k›m›na
büyük bir gelißme yaßanm›ß, kent- u¤ram›ßt›r.
ler imar edilmißtir. 1261 - 1453 aras› Bizans’›n son dönemidir. ‹mparatorluk topraklar› çok daralm›ßt›r.
Anadolu’da Türk beylikleri giderek egemen olmakta, tüm Anadolu’yu ve Trakya’y›
ad›m ad›m ele geçirmektedir. 14. yüzy›la gelindi¤inde Bizans ‹mparatorlu¤u’nun
elinde sadece Konstantinopolis ile Trakya’da baz› topraklar kalm›ßt›. 1453’te Türkler
Konstantinopolis’i kußatt›klar›nda ise, Bizans ‹mparatorlu¤u ad›na bu kent d›ß›nda
hiçbir ßey kalmam›ßt›.
4. Haçlõ Seferleri: Anadolu’da “Latin İzleri”
Kudüs’te ‹sa’n›n oldu¤una inan›lan kutsal mezar› ve bu kutsal kenti ‘inançs›zlar›n’
elinden kurtarmak gerekçesiyle Papal›¤›n girißimleriyle Avrupa’da derlenen H›ristiyan
birliklerin do¤uya yapt›klar› seferlere tarihte Haçl› Seferleri denmißtir. 1095 y›l›nda
Bizans imparatoru I. Aleksios Papa’ya elçi göndererek Anadolu’da ilerleyen Türklere
karß› bir Avrupa ordusu göndermesini istemiß, böylece amac› Kudüs’e kadar bütün
H›ristiyan topraklar›n› kurtarmak olan I. Haçl› seferi 1095 - 1099 tarihleri aras›nda
yap›lm›ßt›r.
Anadolu topraklar›na dört kez giren Haçl› ordular›, baz›lar›nda geçici baßar›lar
sa¤lam›ßsa da, hiçbirinde kal›c› baßar› elde edememiß, hatta 4. Haçl› ordusu Kudüs’e
do¤ru ilerleyece¤ine Bizans’›n baßkentini ele geçirerek burada 50 y›l› aßk›n süreyle bir
devlet kurmußtur. Kußkusuz bu seferler Anadolu’nun ekonomik, kültürel ve demografik
yap›s›na büyük zararlar vermißtir. Bir baßka aç›dan ise, Anadolu ile Bat› kültürleri
aras›nda ilißki kurulmas›na katk›da bulunmußtur. Haçl›lardan kalan baz› kaleler ve
yap›lar, bugün Anadolu’daki “Latin izleri” olarak halen varl›klar›n› sürdürmektedirler.

B. Coğrafyanõn Belirleyiciliği
1. Yerleşim ve Kentler
Anadolu co¤rafyas›nda da¤lar›n ve düzlüklerin konumlar›, Ortaça¤’a kadar insan
yerleßmelerinde ve kentlerin kurulußunda belirleyici faktör olmußtur. Tarihsel olarak
nüfusun ve büyük kentlerin, dolay›s›yla da zenginli¤in yar›madan›n bat› taraf›nda
yo¤unlaßt›¤› görülmektedir. Burada verimli ovalar ve vadiler vard›r. Roma imparatorluk
döneminde Roma’n›n sa¤lad›¤› güvenli ve istikrarl› ortam (Pax Romana)* kentlerin bu
düzlüklerde gelißebilmesine olanak sa¤l›yordu. Ancak, özellikle 7. yüzy›l›n ikinci
yar›s›ndan sonra Anadolu yar›madas›, zaman zaman Akdeniz ve Ege k›y›lar›na kadar
ulaßabilen Pers ve Arap sald›r›lar› ile karß› karß›ya kal›nca, Antik dünyan›n bu büyük
kentlerinin de kaderleri de¤ißmißtir.
Güvensiz ve istikrars›z ortam nedeniyle Antik dünyan›n kültürünün temel taßlar›
1 Bugün Çemberlitaß olarak bildi¤imiz olan bu kentler ya terkedilerek yok olmuß, ya da iyice küçülerek iç kalelere s›¤›nm›ß
an›t, Constantinus’un forumunun (meydan) küçük ortaça¤ kentlerine (Side, Bergama gibi) dönüßmüßtür. Birçok yerleßim, istilac›lar›n
ortas›nda bulunmaktayd›. ulaßamayaca¤› co¤rafyalara çekilmißtir.

138
Dra
va

Sa
va
D ES
A SI Sõrmium
ON
LM RM Belgrad RS
E
Zara A
Ç IU KH Theodosia
M (Kaffa)
YA TH
Spolatto Khersones
Vidin Silistria K A
Tuna F K
PA A S
Ras R I Nikopolis Pliska Y A
Ragusa
Niş
ST RI ON
Priştina Trnovo Varna
Serdika B A LKAN DAĞLARI Mesembria
TH Pernik Ankhialos
I

Skopye Develtos
DYRRHAKON

Mari ca ( M

IS
‹TALYA KATERANLIÚ

Skadar Prizren er Sozopolis


IA

OL
Philippopolis
Va

iç)
r Adrianopolis
a rStrumika M A K E D O N(Edirne) IA

ul
B UL GAR

OP
Dyrrhakhion

nb
Okhrida
P A P H LA -
d

Bari Melnik
I AHerakleia

ta
Bulgarophygon

SI
Prilep Versinikia Kars

İs
Ani
AK IA 1045’den
ProsekSTRYMON

DO
Tarento Prespa Vodena E Serrnes Arkadiopolis OPTIM G O N IA Trabzon
IBER
I K R Khalkedon ATON N K H A L D I A
AR M EN IA KO
Brõndisi N Dvin
THASOS T H

EO
Avlona
A I O Selymbria beri Ar
Kastoria SS
Nikomedeia K O Koloneia VA ak
BU KE LL AR IO N

TH
Theodosiopolis
Kallipolis LONEIA s

SEB
E O O Kyzikos Nikaia Dazimon SP es
Rossano
TH Servia ON
NIK

D
Abydos P S UR
KE .

I
Y AdramyttionK I O N R
Ankyra KH AR SI AN O N
LEMNOS Sangarios
TA
TH

KORFU Sebasteia MESOPO-


B

AST
PE AI A KA
O

Nikopolis Larissa
PH

(Edremit) Dorylaion
LA GA LESBOS
PO

TephrikeTAMIA Mantzikert N

K
GO TO
HE
AL

EIA
Messina Pergamon
S N
LIS

PP
HELLAS Kaisareia
L

A N Amorion Melitene

AK
TH LYK

A
EN

EUBOA A N DArabissosMELITENE Martyropolis

D
KEPHALLENIA AT
ES
Taormina KHIOS Sardes OS

O
KHI F Zapetra Amida
A

Hadat IRAT
Thebal Smyrna ai and O

K
Korinthos O S L IO
Ikonion ÞEH‹R

IA
M
ZAKYNTHOS o s Germanikeia
Athenae ANDROS T I

r
H Ephesos K
Syrakusa PELOPONNESOS SAMOS
O N Tyana LE R‹
Samosata Di
cl
S A MOS THMiletos R
N I A Anazarbos
T E LUKH Edessa
Nisibis e
K I B Y A I OT K
I Adana
O L
K I Tarsos
NAKSOST Telukh
N Harran

TH
KOS Attaleia Musul
SELEUKEIA
Antiokheia

A N T IO K I A
Seleukeia Halep Fõrat

HE
RHODOS
Laodikeia

KR Raphanea
ETA
S
RO
KYP
Tripolis

ri
Emesa

ti h le
Beyrut
II. BASILEIOS DEVLETİ

s fe
Baalbek
Sidon Damaskos

iş k o
975
1025 YILLARINDA

Ç im
Akkon
0 250 Tiberias
km Nazareth
Kaisareia

1025’de Devlet Sõnõrõ Kudüs


Kaynak: G. Ostrogorsky, Bizans Devleti Tarihi,
1025’den Sonra Kazanõlan Topraklar
Türk Tarih Kurumu Bas›mevi, 1986.

2 II. Basileios döneminde devletin s›n›rlar›.

MA
CA
HIRV

Sava R‹S
Sirmum TA PEÇENEKLER
N Theodo sia Tamatarkhai
Semlin Belgrad KUMANLAR (Kaffa)
Zara
AT

(Zemun) Braniçevo
D

Sebenico (Sibenik) Khersones


A

Dr
‹S

Mor
ina
L

Spalato (Split)
TA Ç Y

Vidin
M

ava

T u na
A
N

Ras
A Nis Trnovo
Varna K a r a d e n i z
Cattoro ZETA Sofya Mesembria

Skopye Ankhialos
Scod Mari c Sinope
(Skadar) a Sozopolis
Struma

Philippopolis
Dyrrhakhion Amastris Trabzon
Va

Bari Adrianopolis
NORMANLAR

Okhrida Prilep
rd

Tarentum Serrhes Mosynopolis Selymbria Herakleia


ar

Vodena Khrisopolis
Avlona Herakles Khalkedon
Brindisi Selanik İstanbul Theodosiopolis
Berrhoia Kallipolis Kyzikos Nikomedeia
Kastoria Nikaia
LEMNOS Abydos Sangarios Ankyra
Larissa Brussa Sebasteia
Halys

Dorylaion
KORFU Nikopolis Adramyttion

LESBOS Pergamon Amorion KONYA


EU Kaisareia
BO Smyrna Sardes Philomelion (RUM) Melitene
A
KEPHALLENIA
KHIOS Philippopolis SULTANLIÚI
Atina Ephesos Tyana
Sozopolis Myriakephalon Samosata
Korinthos Antiokheia Germanikeia
SAMOS Ikonion
ZAKYNTHOS nder Sublaion Herakleia Edessa
ala Laodikeia
M Anazarbos
PATMOS Khonai Adana
Attaleia Harran
Tarsos Mopsuestia
KOMNENOS’LAR DEVLETİ KOS
Antiokheia
Seleukeia Halep
Aleksios devri sõnõrlarõ (1118) RHODOS
Khandaks Laodikeia
(Kandia) O
Ioannes II. devri sõnõrlarõ K R E
Konstantia ro
nte
Kaynak: G. Ostrogorsky,
T A s Bizans Devleti Tarihi,
Manuel I. devri sõnõrlarõ (1180) A k d e n i z KYPROS
Emessa (Hims) Türk Tarih Kurumu Bas›mevi, 1986.
0 50 100 150 200 250 Tripolis
3 Komnenos Devleti.
km

139
Bizans ortaça¤›nda Anadolu’da genellikle bir askeri karakol çevresinde küçük
yerleßmeler yap›lm›ßt›r. Antik dünyan›n büyük ve zengin kentleri giderek yerini bu
Ortaça¤ kentlerine b›rakm›ßt›r. Bu, Anadolu kültür tarihinde çok önemli bir dönüßümün
göstergesidir!: Antik kültür, yerini Ortaça¤ kültürüne b›rakmaktad›r. Çok büyük
boyutlu tap›naklar›, hamamlar›, tiyatrolar›, sütunlu caddeleri, gymnasiumlar› ve çok
* say›da kamu binas› olan zengin kentlerin yerini, küçük, d›ßa kapal›, çekirde¤ini kilise
ya da manast›rlar›n olußturdu¤u, yoksul kentsel yerleßmeler alm›ßt›r.
Bu yeni kentler, antik kentlerin geometrik planl› imar›n› da terk etmiß, sokaklar ve
binalar daha organik, rastlant›sal bir biçimde gelißmißtir. Ortaça¤ literatüründe de
zaten yaln›zca Konstantinopolis ‘polis’*, yani kent olarak an›lmakta, di¤er birçok
ortaça¤ kenti kale anlam›na gelen ‘kastron’ diye an›lmaktad›r. Antik kentlerin söndü¤ü
dönemde Anadolu’da neredeyse büyüyen tek kent, imparatorlu¤un baßkenti olarak
seçilmesi nedeniyle Konstantinopolis’tir.
2. Coğrafyanõn Belirlediği Başkent: Konstantinopolis
O güne kadar Roma’n›n küçük bir bal›kç› kenti olan Byzantion, neden imparator
Constantinus taraf›ndan imparatorlu¤un yeni baßkenti olarak seçildi? Roma ‹m-
paratorlu¤u daha Diocletianus döneminde (285 - 305) imparatorlu¤un ‹talya’da olan
merkezini, jeopolitik nedenlerle do¤uya kayd›rmay› tasarl›yordu. Bat› Roma topraklar›
kuzeyden gelen ve Romal›lar’›n ‘barbar’ dedikleri uluslar›n sald›r›lar›na aç›kt›. ‹mpa-
ratorlu¤un, Avrupa’daki merkezini koruyabilece¤i bir hinterland› kalmam›ßt› ve do¤u
topraklar› daha güvenliydi. Diocletianus resmen baßkent ilan etmemekle birlikte,
Nikomedia’ya (‹zmit) yerleßti ve imparatorlu¤u buradan yönetti.
Constantinus daha uzak görüßlü bir liderdi. Do¤unun daha güvenli oldu¤unu
görmesinin yan›s›ra, bu topraklarda h›zla yay›lan H›ristiyanl›¤›n, art›k toplumsal
deste¤ini giderek yitiren imparatorluk için taze bir güç olabilece¤ini farketti ve bu
yeni dini resmen tan›d›. Bundan sonra do¤u topraklar› imparatorlu¤un merkezi için
daha sa¤lam bir zemin haline gelmißti. Constantinus’un Roma’n›n Anadolu’daki
görkemli kentleri yerine Byzantion’u yeni baßkent yapmas› co¤rafi konumundan
kaynaklan›yordu.
Üç taraf› denizle çevrili olan kenti savunmak çok kolayd›. Bo¤az›n güçlü ak›nt›s›
denizden kußatmay› olanaks›z k›l›yordu. Karadan kußatanlar›n ise, yeter genißlikte
ve yeterli lojisti¤i sa¤layacak bir hinterland› olmuyordu. Yani savunma aç›s›ndan
Roma ile k›yaslanamayacak kadar avantajl› bir konuma sahipti.
Do¤usunda ve bat›s›nda yer alan geniß imparatorluk topraklar›n› yönetebilmek
için uygun bir konumdayd›. Yer ald›¤› co¤rafyadaki merkezi konumu kente, deniz ve
kara ulaß›m› ile çok geniß bir bölgeye egemen olabilme imkân›n› vermekteydi.
Konstantinopolis, o günün dünyas›n›n önemli ticaret yollar›n›n kavßa¤›ndayd› ve
bu ticareti kontrol edebilecek konumdayd›. ‹stanbul Bo¤az›, Karadeniz - Akdeniz ara-
s›ndaki bütün deniz ticaretinin odakland›¤› dar su yoludur. Kara ticareti aç›s›ndan
bak›ld›¤›nda da Asya ile Avrupa aras›ndaki ticari trafi¤in bu kentten geçti¤i görülür.
Deniz ulaß›m› aç›s›ndan çok uygun oldu¤undan, kußatma alt›ndayken bile kendini
besleyebilece¤i ve yard›m alabilece¤i çok geniß bir hinterlandla ilißkisi kopmuyordu.
Yani baßkent olarak seçilen bu kentin avantajlar› co¤rafyas›ndan kaynaklan›yordu.
Constantinus yeni baßkente imparatorlu¤un her bölgesinden insan getirterek yer-
leßtirmißtir. Özellikle Roma’daki asilzadeleri ve yönetici s›n›f› kente göç etmeye
özendirmißtir. Baßkent ilan edilmesinden daha yüz y›l geçmeden nüfusu 10 kat›n-
dan fazla artarak 300 000’e ç›km›ß, Roma’y› geçmißtir (2. belge).
3. İmparatorluğun Nüfus Yapõsõ
Balkanlar ve Anadolu düßünüldü¤ünde, Bizans ‹mparatorlu¤u nüfusunun
1 ‹stanbul’a ad›n› veren ‹mparator ço¤unlu¤unu Grekler olußturmaktayd›. Grekleri s›ras›yla Slavlar, Ermeniler ve Yahudiler
Constantinus ile Ayasofya’y› yapt›ran izlerdi. Ancak çok say›da yerel halk da bu büyük mozayi¤in içinde yer almaktayd›.
I. Justinianos, Meryem ile Çocuk ‹sa’ya kent Küçük Asya’n›n nüfusunun 10. - 11. yüzy›llarda yaklaß›k 10 milyon, Balkanlar’›n
maketini ve Ayasofya’y› sunarken. nüfusunun ise, 6 - 7 yüzbin oldu¤u tahmin edilmektedir.

140
Kaynak: National Geographic Society.
2 Jean - Leon Huens’in temsili bir resmi: Konstantinopolis kenti ve yap›lar›.

3 Peutinger Haritas›: 4. yüzy›lda yap›lm›ß olan orijinal


haritan›n 1265’te Bizansl› bir keßiß taraf›ndan yap›lan kopyas›.
Bu resimde görülen k›s›m, haritan›n sadece ‹ç Anadolu k›sm›n›
göstermektedir. Kuzeyde bugünkü Rusya topraklar›, hemen
alt›nda Karadeniz, sonra Anadolu Yar›madas›, güneyde
Akdeniz, Rodos ve K›br›s adalar›, en altta da Ortado¤u ve
Kuzey Afrika bulunmaktad›r.
Kaynak: M. Sözen (der.), Kapadokya, Ayhan Þahenk Vakf›, 1999.

141
Ancak bu rakamlar kesin de¤ildir, çünkü Bizans’›n nüfus yap›s› ile ilgili kaynaklar
yetersizdir. Bu konudaki bilgimizin ço¤u günümüze ulaßan fiziksel verilerden elde
edilmektedir. Kaz›lar bu konuda önemli bilgi kaynaklar› sa¤lamaktad›r. Ortalama bir
ortaça¤ kentinin (10. - 11. yüzy›llar) yaklaß›k beß bin nüfuslu olabilece¤i, kaz›lar sonu-
cunda elde edilen verilerden ulaß›lm›ß bir tahmindir.
*
Anadolu’daki baz› önemli Bizans kentlerinin çeßitli yüzy›llardaki tahmini nüfuslar›
ßöyledir!: Antioch (Antakya) 4. yüzy›lda 150 000 - 200 000; Edessa (Urfa) 11. yüzy›lda
35 000; Nicaea (‹znik) 13. yüzy›lda 30 000 - 35 000; Konstantinopolis (‹stanbul) 5. - 6.
yüzy›llarda 400 000’den fazla; 1450’de ise 40 000 - 50 000.
Anadolu’da 4. - 6. yüzy›llar aras›nda görülen sürekli ve h›zl› nüfus art›ß› e¤ilimi,
7. yüzy›lda veba salg›nlar›, açl›k ve savaßlar nedeniyle azalma e¤ilimine girmißtir. 7.
yüzy›ldan sonra tekrar bir iyileßme dönemi baßlam›ß ve nüfus az da olsa artm›ßt›r. 11.
yüzy›ldan itibaren özellikle Anadolu’nun do¤u kesiminde sürekli savaßlar ve
istikrars›zl›k nedeniyle göçler yaßanm›ßt›r.
4. Bölge Coğrafyasõ Mimarlõğõ Belirliyor
Yap›lar, zaman›n y›prat›c› etkisinden belki de en az etkilenen ve uzun y›llar varl›¤›n›
koruyabilen ürünler olarak, kültür tarihinin ve eski uygarl›klar›n anlaß›labilmesinde
en önemli verilerdir. Bizans mimarl›¤›, baßta ‹stanbul kenti olmak üzere, tüm Anadolu’da
birço¤u günümüze kadar ulaßm›ß olan say›s›z yap›lar b›rakm›ßt›r. Bunlar›n kußkusuz
en önemlileri ve an›tsal boyutlarda olanlar› dinsel mimari örnekleri, kilise ve
manast›rlard›r. Ancak bunun yan›s›ra saraylar›n, su sarn›çlar›n›n, kalelerin, su
kemerlerinin de günümüze ulaßabilmiß örnekleri vard›r.
Bizans mimarl›¤›n›n karakteri, do¤rudan inßa malzemesinin bulunabilmesinden
etkilenmißtir. Baßkent ve çevresinde tu¤la yayg›n olarak kullan›lmaktayd›. Bu, kesme
taß ile k›yasland›¤›nda, özellikle büyük boyutlu yap›larda daha ekonomik olmakta,
ißçilikten ve zamandan büyük tasarruf sa¤lamaktayd›. Büyük atölyelerde kitlesel
olarak imal edilen tu¤la, genellikle kare biçiminde, bir kenar›n›n uzunlu¤u 35 - 40 cm,
kal›nl›¤› ise 4 cm kadard›. Bu malzeme, duvar inßas›nda bir modül olarak da
kullan›ld›¤›ndan inßa sürecinde de kolayl›k sa¤lard›. Genellikle kireç, kum ve tu¤la
k›r›¤›ndan olußan bir harçla birbirine tutturulurdu. Tu¤la, baßta Konstantinopolis
olmak üzere Anadolu’nun bat›s›nda, baßta Yunanistan olmak üzere tüm Balkanlar’da
çok yayg›n olarak kullan›lan bir malzemedir. Birçok yap›, ya taß - tu¤la s›ralar›n›n
dizilimiyle, ya da yaln›zca tu¤ladan inßa edilmißtir.
Kesme taß ise, daha çok imparatorlu¤un güney (Akdeniz Bölgesi) ile do¤u
bölgelerinde ana inßa malzemesi olarak kullan›lm›ßt›r. Do¤u Anadolu’daki Bizans
yap›lar›, Suriye ve çevresindeki yap›lar, Toroslar›n güneyi ve kuzeyindeki yap›lar›n
çok büyük bir k›sm› tamamen kesme taßlardan yap›lm›ßlard›r. Bu bölgelerde yerel
olarak bulunan taßlar da kullan›l›yordu.
Kabaca bugünkü Ni¤de, Kayseri, Nevßehir, Aksaray kentlerini kapsayan Kapadokya
bölgesinde ise (2. belge), tamamen bölgenin jeofizik özelli¤inden kaynaklanan çok
ilginç bir mimari teknik ortaya ç›km›ßt›r. Çeßitli atmosfer olaylar›n›n aß›nd›rarak
biçimlendirdi¤i yumußak volkanik tüf kayalar›n›n (peribacalar›) içleri oyularak kiliseler,
manast›rlar ve sivil yerleßmeler yap›l›yordu.
Bu çok kolay, ucuz ve dayan›kl› bir mimari teknikti. Bir peri bacas›n›n içine
kubbesiyle, sütunlar› ve kemerleriyle bütün bir kilise oyularak yap›labiliyordu. Bu
kiliselerin içleri ise, fresko* tekni¤i ile resimleniyordu (1. belge). Hatta bütünüyle
küçük bir kentin ya da bir köyün bu kaya kütlelerine oyuldu¤u da bu bölgeye özgü
bir yerleßme olarak görülmektedir (4. belge). Bu yerleßmelerin bir k›sm› çok büyük
boyutlu peri bacalar›n›n içlerine (Uçhisar, Ortahisar gibi), baz›lar› ise do¤rudan yeralt›na
oyulmuß yerleßmeler biçimindedir (Derinkuyu, Kaymakl› gibi). Bu yeralt› ‘köy’leri 7-
8 kat olarak bütünüyle yeralt›na oyularak yap›lm›ß ve birbirine labirent gibi koridorlarla
ba¤lanm›ß çok say›da mekândan olußmaktad›r. Bu yerleßmeler ayn› zamanda güvenlik
sorununa da bir çözüm olarak ortaya ç›km›ßlard›r. Bu, tamamen Anadolu kültürüne
özgü bir mimaridir ve Kapadokya bölgesinin co¤rafyas›n›n mimariye sundu¤u bir
1 Kapadokya Göreme’de Karanl›k Kilise. olanakt›r.

142
Kültepe
Kaneß
Anisa 2 Kapadokya Haritas›.
Erkilet
Archalla
Gülşehir
Zoropassos
Arapsun Kayseri
Talas
Avanos Zelve Mazaka
Caesarea Kayalara oyulmuß kilise ve di¤er yap›lar
Venasa
Göreme Korama Hacõlar
Sivasa Nevşehir Üçhisar Ürgüp Osiana Taßtan örülerek yap›lm›ß kilise
ve di¤er yap›lar
Nysse
Soandos
Mustafapaşaköy E rc
iyes D a ¤

Acõgöl
Sinassos Tomarza
Taşkõnpaşaköy
Kaymaklõ Tamisos
Soandus
Tõlköy Develi
Aksaray Derinkuyu Ortaköy
Carsaura Soğanlõ
Archelais Gelveri Soandos
Selime
Korbola Bakõrdağõ
Ihlara
Misli
¤›

Da
H asan
¤›

a
D 0 10 20 30 40 km
di z
M ele
n Niğde
Nahita Kaynak: M. Sözen (der.), Kapadokya, Ayhan Þahenk Vakf›, 1999.

3 Bizanslõlarda Coğrafya
Bizans co¤rafyac›l›¤›n›n kayna¤› Antik Roma co¤rafyas›d›r. 6.
yüzy›ldaki ünlü Bizans co¤rafyac›s› Stephen’in esin kaynaklar›,
Antik dünyan›n büyük co¤rafyac›lar› Strabon ve Pausanias’t›.
Geç Roma ya da erken Bizans dönemi tan›mlay›c› co¤rafyaya
ilgi duymußtur; kentler, pazar yerleri ya da limanlar›n ayr›nt›l›
olarak tan›mland›¤› yaz›lar (Expositio Totius Mundi) ile uzun
yollar kateden hac›lar›n seyahatnameleri (egeria) bu konuda
önemli kaynaklard›. Hac›lar, gördükleri yerleri uzun uzun
tan›mlam›ßlard›. Di¤er ülkelere elçilik amac›yla gönderilen
Bizansl› memurlar›n tuttuklar› kay›tlar da bu dönem co¤raf-
yas›n›n kaynaklar›ndand›r.
Ancak teorik co¤rafya, Bizans’ta tan›mlay›c› co¤rafyan›n geri-
sinde kalm›ßt›r. Bu alanda ilk akla gelen isim, 6. yüzy›lda
yaßam›ß ‹skenderiyeli tüccar, sonradan rahip olan Kosmas
Indikopleustes’tir. Gezdi¤i çok geniß co¤rafyada gördüklerini,
fauna ve floray› tan›mlam›ß, öte yandan dünya için, üzeri
yuvarlak bir kutuya benzeyen bir model de tasarlam›ßt›r. Bizans
kozmografisinde dünyan›n biçimsel modellenmesinde üzeri
yar›m küre ile örtülü olan bir küpten, tam küreye kadar çeßitli
modeller tasarlanm›ßsa da, bütün bu tasar›mlarda merkez Ak-
deniz’dir. Bizans haritalar›nda da, t›pk› antik ça¤ haritalar›nda
oldu¤u gibi, Akdeniz ortada, üç k›ta (Asya ya da Anadolu, Af-
rika ve Avrupa) ile çevrilidir. Bu, o günün bütün dünyas›d›r
ve dünyay› böyle çizen antik haritalar, Bizans ortaça¤›nda da
Foto¤raf: E. Özdo¤an Arßivi.
s›kça kopya edilmißtir.
4 Peri Bacalar›.

143
4 Selçuklular Zamanõnda Anadolu (1071 - 1308)
A. Anadolu Selçuklularõ’nda Devletin Oluşum Süreci
Coğrafyacõnõn
1. Türkler’in Anadolu’ya Girişi
Sözlüğü 1071 y›l›nda Bizans ‹mparatorlu¤u ile Büyük Selçuklular aras›nda yap›lan Malazgirt
Savaß›’n› Selçuklular’›n kazanmas› sonucu Türklerin Anadolu’ya yerleßmeleri
*Ribat: Eskiden ‹slam devlet- kolaylaßm›ß oldu. Bu dönemde Anadolu’da Rumlar, Ermeniler, Süryaniler ve Gürcüler
lerinde s›n›r boylar›nda gözcülük gibi çeßitli halklar yaßamaktayd› (3. belge).
amac›yla kurulan karakol. ‹slami- Selçuklular k›sa zamanda bu bölgede Dânißmendliler, Mengücekliler, Artuklular,
yetin ilk dönemlerinde ortaya Saltuklular gibi beylikler ve Anadolu (Türkiye) Selçuklu Devleti’ni kurdular. Kendi
ç›kan ribatlar, önceleri yaln›zca aralar›nda da egemenlik mücadeleleri yaßayan bu devletlerin en güçlü ve en uzun
askeri amaçl› yap›l›rken, giderek ömürlü olan› Anadolu Selçuklu Devleti’dir.
tasavvuf a¤›rl›kl›, çok yönlü ku-
Selçuklular›n 1077 y›l›nda Anadolu’da kurdu¤u devlet için Müslüman yazarlar
rumlar durumuna gelmiß, ama “Rum Selçuklular›”, “Konya Selçuklular›” gibi isimler kullan›rken, Bat›l› yazarlar 12.
askeri niteli¤ini de korumußtur. yüzy›l›n ortalar›ndan itibaren Türklerin yaßad›¤› topraklar anlam›na gelen “Turkia”
ad›n› kullanm›ßlard›r. Yani daha Sultan I. Mesud zaman›nda Selçuklular›n egemen
oldu¤u topraklara Türkiye denilmekteydi.
‹lk zamanlar devletin baßkenti Bizans s›n›r›nda bulunan ‹znik kentiydi. Ancak
Birinci Haçl› Seferi s›ras›nda bu kentin Bizans ‹mparatorlu¤u taraf›ndan ele geçirilmesi
sonucu ‹znik’e göre çok daha güvenli ve di¤er Türk beyliklerine de yak›n olan Konya
baßkent yap›ld›.
2. Göçebe Yaşamdan Yerleşik Yaşama Geçiş
Selçuklu Türkiye’sinde yaßayan halk› Müslim ve Gayrimüslim olmak üzere iki-
ye ay›rabilece¤imiz gibi yerleßik ve göçebe olmak üzere de ikiye ay›rabiliriz. Sel-
çuklu Türkleri, Anadolu’da ilk zamanlar fethettikleri topraklarda tutunmaya çal›ß-
m›ßlar, bir müddet sonra da göçebe yaßam› yavaß yavaß terkederek yerleßik yaßama
geçmißlerdir. Muhtemelen daha önce hiç durmaks›z›n süren savaßlardan dolay›
sultanlar imar faaliyetlerinde bulunamam›ßlar, ayr›ca Bizans s›n›rlar›na yak›n olan
büyük ve müstahkem merkezlerin henüz ele geçirilmemiß olmas› nedeniyle Bat› ve
Orta Anadolu’da yaßayan halk kendini tam olarak güvende hissetmedi¤inden göçebe
olarak yaßamaya devam etmiß ve herhangi bir Bizans sald›r›s› oldu¤unda buralardan
süratli bir ßekilde çekilmek istemißtir. Genelde hayvanc›l›kla meßgul olduklar› için
meralarda ve ovalarda yaßamay› tercih etmißlerdir. H›ristiyan halkla ticari ilißkilerde
bulunarak birlikte yaßamaya baßlam›ßlard›r. Türkiye Selçuklular›’n›n yerleßik yaßama
bu dönemde geçti¤i söylenilebilir.
Sultan I. Mesud’un, Bizansl›lar, Haçl›lar ve Danißmendliler ile yapt›¤› mücade-
lelerden baßar›yla ç›kmas› sonucu özellikle saltanat›n›n son beß - alt› y›l›nda savunan
de¤il hücum eden taraf haline gelen Anadolu Selçuklu Devleti, bölgede art›k tam
bir istikrar elde etmißtir (2. belge). Bu nedenle büyük olas›l›kla Türklerin Anadolu’da
yerleßik yaßama geçmeleri Sultan I. Mesud’un saltanat›n›n son y›llar›na do¤ru h›z
kazanm›ßt›r. Sultan I. Mesud’un imar faaliyetleri bu düßünceyi iyice kuvvetlen-
dirmektedir. Osmanl› tarihçilerine göre, Sultan I. Mesud, Amasya yak›nlar›nda Simere
(Simre) ad›nda bir kent kurdurmuß ve bu kente cami, medrese, han, yollar yapt›rarak
su getirtmißtir. Ayr›ca yoksullar, yolcular ve ihtiyaç sahipleri için ribat* ad› verilen ha-
y›r kurumlar› yapt›rm›ßt›r.
Selçuklular daha Anadolu’ya yerleßtikleri ilk y›llardan baßlayarak yerli halk ile
1 Anadolu Selçuklu sultanlar›n›n Konya ticari ilißkilerini sürdürmüßlerdir. 12. yüzy›ldan itibaren Anadolu’ya yerleßen Türkmenler
Alâeddin Camii avlusunda bulunan türbesi. hem kendi aralar›nda hem de Rumlar ve Ermeniler ile al›ßverißte bulunuyorlard›.
Bu türbenin içinde Anadolu Selçuklu sultan- Baßlang›çta mal de¤ißimi ile (mübadele) baßlayan bu ticari ilißkiler Selçuklu paras›n›n
lar›n›n mezarlar› vard›r. dolaß›ma girmesiyle daha da gelißmißtir.

144
Filibe Ka
Edirne radeniz
İstanbul

Selânik İznik

Esseron Dorylaeum

Bergama
Maraş
FA ĞU Samsat
A Ğİ UR TLU
İKY SLİ N
Alaşehir KİL PREN
E

İ KO Urfa
İzmir Denizli EN Ayntab
g

ERM Bire
Konya Tell-Bâşir
e

Efes Adana Misis


Antionhe Tarsus Râvendan

Fõrat
D

Antalya Antakya Haleb


Süveydiye
e

A İ
KY LİĞ
n

TA PS
i

AN KE
z

İN
PR
i

RODOS
TRABLUS
KONTLUĞU

KIBRIS Trablus
GİRİT
A k d e n i z Dõmaşk
K
AŞ Ğİ
M Lİ
DI BEK
A
AT
Akkâ Banyas
Taberiye

Kaysâriye
Alman Haçlõ Ordusu
KUDÜS
Fransõz Haçlõ Ordusu KRALLIĞI
Kaynak: I. Demirkent,
Haçl› Seferleri,
Askalan Kudüs Dünya Yay›nc›l›k, 1997.

2 Sultan I. Mesud döneminde (1116 - 1155) Anadolu Selçuklu Devleti ve ‹kinci Haçl› Seferi (1147 - 1148) ordular›n›n izledi¤i yollar.

3 Ortak Miras
“Tarihte Anadolu’yu bütünü ile ilk iskân edenler Türkler olmußlard›r. Hititler,
Frigyal›lar ve Yunanl›lar kendilerinden önceki öteki kavimler gibi yar›madan›n
ancak bir bölümünde oturmußlard›r. Her ne denli ilk defa ‹ranl›lar (M.Ö. 545 -
333) ve daha sonra Romal›lar (M.Ö. 30 - M.S. 395) Anadolu’nun bütününü elle-
rine geçirmißlerse de onlar ülkede yerleßmemißler, oray› politik idareleri alt›nda
bulundurmußlard›r.
Türkler Anadolu’ya Orta Asya’dan sürekli ak›nlarla ve göç yolu ile gelmißlerdir.
Türkler hoßgörüye dayanan idareleriyle büyük bir bölümü Hind - Avrupa
kökenli olan Anadolu halklar›n›n sevgisini kazanm›ßlard›r. Müslümanl›¤› kabul
edenler birbiriyle uzlaß›yor, böylece 1071’den baßlayarak Türkler’le yerliler
kaynaß›yordu. Bu suretle 900 y›l içinde giderek ßimdiki Türkiye olußtu. Demek
oluyor ki bugünkü Türkler Anadolu tarihinde yaßam›ß bütün kavimlerin ço-
cuklar›d›rlar. Türkler bu nedenle ülkelerindeki eski uygarl›klar› yaln›z kendi
ulusal varl›klar› de¤il, ayn› zamanda bütün insanl›¤›n ortak miras› olarak kabul 4 Konya Alaeddin Camii’nin kuzey kap›-
etmektedirler.” s›n›n üzerindeki kitabede, yap›n›n Sultan
Kaynak: E. Akurgal, Türkiye’nin Kültür Sorunlar›, Bilgi Yay›nevi, 1998. I. Alaeddin Keykubad’›n emriyle tamamlan-
d›¤› belirtilmektedir.

145
Anadolu Selçuklular› Sultan I. Mesud zaman›nda tam anlam›yla bir devlet haline
Coğrafyacõnõn gelebildi. Sultan I. Mesud öncelikle Anadolu Selçuklular›’n› Anadolu’ya egemen bir
Sözlüğü devlet konumuna getirdi ve ilk imar faaliyetlerini baßlatt›. Anadolu Selçuklu Devleti’ne
ait mevcut ilk para onun bast›rd›¤› bak›r sikkelerdir*. Bu paralar›n ön yüzünde Bizans
imparatorunun tasviri bulunmaktad›r (1. belge).
*Sikke: De¤eri, devletin resmi
damgas› ile garanti edilmiß maden B. Anadolu Selçuklu Devleti’nde Ekonomik Yapõlanma
para. 1. Tarõmsal Ekonomiye Geçiş
*Cizye: ‹slam devletlerinde müs- Anadolu Selçuklu Devleti’nin ekonomisi ilk dönemlerde tamamen savaßlardan
lüman olmayan halk›n erkekle- elde edilen ganimetlere ve göçebe kültürünün en önemli unsuru olan hayvanc›l›¤a
rinden al›nan baß vergisi. dayanmaktayd›. Bu dönemde yerli H›ristiyan halk, tar›m ile meßgul oldu¤undan,
*Haraç: ‹slam devletlerinde devlet onlara bu konuda gereken yard›m› ve deste¤i sa¤lamaya çal›ßm›ßt›r. 12. yüzy›l›n
ortalar›nda Selçuklu Devleti geniß çapta H›ristiyan halk› kendi k›rsal alanlar›nda tar›m
Müslüman olmayan halk›n ya da
için iskân etmißti. Baßlang›çta tar›mla sadece H›ristiyanlar meßgul olurken zamanla
Müslümanlara tâbi olan gayri- -büyük olas›l›kla Sultan Mesud’un saltanat›n›n sonlar›na do¤ru- yerleßik yaßama
müslim devletlerin ödemekle geçißle birlikte tar›ma da a¤›rl›k vermeye baßlad›lar (2. belge).
yükümlü olduklar› toprak vergisi.
12. yüzy›lda ‹stanbul - Konya - Tebriz aras›nda bir ticaret yolu bulunmaktad›r. Bu
dönemde Anadolu Selçuklu Devleti’nin baßkenti Konya önemli bir ticaret merkezidir.
Ancak bu dönemde yollar›n tam olarak güvenli oldu¤u da söylenemez. Anadolu’da
s›k s›k cereyan eden savaßlar›n durulmas› ve özellikle II. K›l›ç Arslan’dan sonra büyük
h›z kazanan imar faaliyetleri sonucu kervansaraylar›n ço¤almas›yla birlikte ticaret
canl›l›k kazanabilmißtir.
Gayrimüslimlerden al›nan cizye* ve haraç* ile anlaßmalar çerçevesinde di¤er
devletlerden al›nan vergiler, Anadolu Selçuklu Devleti’nin gelirlerinin bir bölümünü
olußturmaktayd›. Selçuklular, Sultan I. Mesud zaman›nda, bir Bizans liman kenti olan
Antalya’dan bile vergi almaktayd›lar. Ayr›ca 12. yüzy›l›n ikinci yar›s›nda Bizans’daki
vergi toplama ißlerinde haks›zl›klar yap›lmas› ve bu s›rada Anadolu Selçuklu sultan›n›n
egemenli¤i alt›na girenleri vergiden muaf tutaca¤›n› bildirmesi, s›n›rlarda oturan pek
çok köylünün Türk topraklar›na geçmesine yol açm›ßt›r.
Sultan II. K›l›ç Arslan, babas› Sultan I. Mesud’un baßlatt›¤› imar faaliyetlerini devam
ettirerek Aksaray kentini yeniden kurup buray› askeri bir üs haline getirmiß; camiler,
medreseler, kervansaraylar ve pazarlar yapt›rm›ß, Azerbaycan’dan savaßç›lar, bilginler
ve tüccarlar getirterek buraya yerleßtirmißtir.
2. Anadolu’da Ticari Hayatõn Can Damarõ : Kervansaraylar
Selçuklular zaman›nda Anadolu’yu baßtan baßa kußatacak olan ve ticari yönden
büyük önem taß›yan kervansaraylar›n yap›m› da II. K›l›ç Arslan ile baßlar. Günümüzde
Anadolu’da bilinen en eski kervansaray Sultan II. K›l›ç Arslan taraf›ndan yapt›r›lm›ßt›r
(4. belge).
Selçuklu sultanlar› ve ileri gelen devlet adamlar› taraf›ndan ticaret yollar› üzerinde
yaklaß›k 30 - 40 km’lik aral›klarla yapt›r›lan kervansaraylar, tarihsel yollar›n önemini
gösteren canl› belgelerdir. II. K›l›ç Arslan’›n yan›s›ra, I. G›yaseddin Keyhüsrev, I.
‹zzeddin Keykâvus ve I. Alâeddin Keykubâd gibi ekonomik yaßam› canland›rmaya
özen gösteren Selçuklu sultanlar› ticaret yollar›nda güvenli¤i sa¤lamak amac›yla
kervansaraylar yapt›rd›lar.
Ortaça¤da zengin ticari mallarla yola ç›kan kervanlar, çapulcu ve soyguncular›n
sald›r›lar›ndan emin olmad›kça buna girißmekten çekiniyorlard›. ‹ßte Anadolu Selçuklu
kervansaraylar› böyle bir endiße ve ihtiyaçtan do¤mußtur. En önemli kervansaraylar,
Anadolu’yu do¤u - bat› ve kuzey - güney yönünde geçen iki büyük uluslararas› ticaret
Kaynak: Yap› Kredi Bankas› Koleksiyonu, Envanter no. 4872.
yolu üzerinde bulunmaktad›r. Kervansaraylar›n, yol güvenli¤inin sa¤lanmas›n›n
1 Anadolu Selçuklular›na ait en eski para. d›ß›nda ikinci amac› ise, kafilelerin konaklad›klar› yerlerde her türlü ihtiyaçlar›n› temin
Sultan I. Mesud’un kestirdi¤i bak›r sikke. etmekti.

146
2 Selçuklularda Tarõmsal Üretim
Akdeniz, Orta Anadolu ve Do¤u Anadolu bölgeleri Anadolu
Selçuklular›’n›n tar›msal üretiminde önemli bir yer ißgal
ediyordu. Özellikle bu¤day, ülkenin baßta gelen ihraç ürünleri
aras›nda yer al›yordu. 13. ve 14. yüzy›lda Sivas tah›l üretiminde
ilk s›ralar› ißgal ediyordu. Bu dönemde Denizli civar›nda iyi
cins pamuk, baz› yörelerde de pirinç üretimi yap›lmaktayd›.
Ayr›ca ßeker kam›ß›ndan elde edilen ßekerin de ihraç mallar›
aras›nda yer ald›¤› söylenmektedir. Anadolu’da hayvanc›l›k
oldukça yayg›nd›. At k›ymetli bir ihraç mal› idi. Fakat s›¤›r,
koyun ve keçi daha yayg›n olarak yetißtirilirdi. Bu hayvanlar
çeßitli ülkelere canl› olarak ihraç edildi¤i gibi deri, yün ve
tiftikleri de ißlenerek ya da hammadde olarak sat›l›rd›.

Foto¤raf: E. Merçil Arßivi.

3 Hunat Hatun Külliyesi: Cami, medrese, türbe ve hamam-


dan olußan yap›, Anadolu Selçuklular›’n›n ilk külliyesi olmas›
aç›s›ndan önemlidir. Do¤u kap›s›ndaki yaz›tta, tümüyle taßtan
olan yap›y› 1238’de Mahperi Hunat Hatun’un yapt›rd›¤› be-
lirtilmektedir.

Foto¤raf: E. Merçil Arßivi.

4 Sultanhan (Aksaray - Konya). Selçuklu portallerinde, Sultanhan’›n iç


portalinde oldu¤u gibi çeßitli rozetler aras›nda içi bal›kl› rozet de görülür.
Rozetler genellikle gezegenleri simgelemekteydi. Bu simgeler Selçuklular›n 5 Hunat Hatun Türbesi’nin giriß kap›s› üzerinden bir ay-
astrolojiye verdi¤i önemi göstermekteydi. r›nt›.

147
Kervansaraylar içinde yatakhane, aßevi, erzak ambarlar›, ticari eßyan›n konuldu¤u
Coğrafyacõnõn depolar, ah›r ve samanl›klar, mescitler, hamamlar, ßad›rvanlar*, eczaneler, ayakkab›
Sözlüğü tamir atölyeleri ve nalbantlar vard›. Kervansaraylar›n masraflar› ise vak›flar* taraf›ndan
karß›lanmaktayd›. Selçuklular döneminde Anadolu’da yaklaß›k 134 kervansaray inßa
*Şadõrvan: Genellikle cami av- edilmißtir.
lular›nda bulunan, üzeri kubbeli Kent ve kasabalarda ticaret kafilelerinin ihtiyaçlar›n› karß›lamak üzere ayr›ca hanlar
ya da aç›k havuz. yap›lm›ßt›. Bunlar özel olarak inßa edilmiß ücretli yerlerdi. Anadolu Selçuklular›’n›n
*Vakõf: Bir hizmetin sürekli ola- önemli kentlerinden Sivas’ta 24 han vard›.
rak yap›labilmesi amac›yla, bir Sultan I. G›yaseddin Keyhüsrev zaman›nda Anadolu Selçuklu Devleti’nin s›n›rlar›
kimse taraf›ndan belli koßullarla denizlere kadar dayand›. Selçuklular art›k uluslararas› ticaret yollar›n›n önemini
ve resmi yoldan ayr›lan mülk ya kavrad›klar› için askeri seferlerini buna göre düzenlemeye baßlad›lar. Latinlerin
da para. ‹stanbul’u ißgali (1204) ve buradan Karadeniz Bölgesine kaçan Bizans hanedan ailesine
mensup Komnenoslar’›n Karadeniz sahillerini tamamen kendi egemenlikleri alt›na
alma amaçlar› nedeniyle transit ticaret yollar›nda güvenlik kalmam›ßt›. Sultan
I. G›yaseddin Keyhüsrev Karadeniz seferine ç›karak Komnenoslar› yendi ve ticaret
yollar›nda güvenli¤i sa¤lad›. Daha sonra da önemli bir ithalat ve ticaret merkezi olan
Antalya’y› ele geçirdi. Böylece Selçuklular Akdeniz’de önemli bir ithalat ve ihracat
liman›na kavußtular. I. G›yaseddin Keyhüsrev baz› ticari vergileri kald›rd› ve K›br›sl›
Latinler ile bir ticaret anlaßmas› yapt›.
3. Ticarette Teşvik ve Himaye Politikalarõ
Haçl› seferleri s›ras›nda tahrip edilen Maraß kenti bu dönemde yeniden imar edildi.
Sultan, kardeßi Gevher Hatun’un vasiyeti üzerine Kayseri’de Þifaiyye ve G›yasiyye
ad›yla bir hastane ve t›p fakültesi yapt›rd› (1205). Yollarda zarara u¤rayan tüccar›n
mallar›n› devlet hazinesinden tazmin ettirmesi, ticareti teßvik ve himaye bak›m›ndan
önem taß›r.
I. G›yaseddin Keyhüsrev’in ölümünden sonra yerine geçen o¤lu I. ‹zzeddin Keykâvus
da ticarete büyük önem verdi. K›br›s Kral› Hugue ile bir anlaßma imzalayarak Avrupal›
tüccarlar›n K›br›s üzerinden Anadolu’ya gelmelerini sa¤lad›. Venediklilerle de ayn›
amaçla bir ticari anlaßma yapt›. Daha sonra Karadeniz ticaret yollar›n›n güvenli¤ini
sa¤lamak için 1214’te Sinop kentini ele geçirdi. Hemen ard›ndan da bu kenti iskân
ettirdi. Burada büyük bir imar faaliyeti baßlatt›rarak medrese ve cami yapt›rd›, kale
surlar›n› tamir ettirdi. Böylece Sinop, Trabzon’a rakip bir ticaret liman› haline getirildi.
‹zledi¤i politika ile Anadolu Selçuklular›n› dünyaya ve denizlere açan sahil ve limanlara
kavußturdu.
Onun yerine geçen kardeßi I. Alâeddin Keykubâd döneminde Anadolu Selçuklu
Devleti en parlak dönemini yaßad›. Mo¤ol istilas›n›n en tehlikeli oldu¤u bir dönemde
tahta ç›kan I. Alâeddin Keykubâd, onlara karß› gerekli önlemleri ald›. Bu dönemde
uluslararas› ticaret büyük bir gelißme gösterdi. Yollarda güvenli¤i sa¤laman›n yan›s›ra
olas› soygunlara karß› tüccarlar›n mallar› devlet taraf›ndan sigorta ettirilirdi.
Sultan I. Alâeddin Keykubâd 1221’de Antalya Körfezi’nin do¤usundaki Kaloronos
Kalesini ele geçirdi ve buraya Alâiye (Alanya) ad›n› verdi. Bu dönemden sonra Alâiye
Selçuklu sultanlar›n›n k›ßl›k merkezi haline geldi.
Sultan I. Alâeddin Keykubâd’›n 1237’de Kayseri’de ölümü üzerine yerine o¤lu II.
G›yâseddin Keyhüsrev geçti. 1243 y›l›nda Mo¤ollar’a karß› Köseda¤’da u¤ran›lan a¤›r
Kaynak: G. Öney,
Anadolu Selçuklu Mimari Süslemesi ve El Sanatlar›, yenilgi, Anadolu Selçuklu tarihinin dönüm noktas› oldu (2. belge). Bu tarihten sonra
‹ß Bankas› Yay›nlar›, 1992.
Anadolu Selçuklular› Mo¤ollar’›n (‹lhanl›lar) egemenli¤i alt›na girdi. Mo¤ollar Ana-
1 Beyßehir Kubadabad Saray›’ndan siren dolu’yu buraya atad›klar› valiler arac›l›¤›yla yönetmeye baßlad›lar. Selçuklu hüküm-
figürlü çini. darlar›n› da Mo¤ollar seçiyordu.

148
Sinope (1214)
Amastris
(Samastro)
Bafra (C.1200)
Heraclea Kastamoni
Constantinople C Amisos (Samsun) (C. 1197)
Divrik a
(C.1197) n
Nicomedia i k Trebizond
Osmancõk T N
Gerede R O
Bolu Amasya E B I Z
Cyzicus Nicaea
Abydos Apollonia Çorum Niksar
R. Sanga Gangra (Neocaesarea) Gümüşhane
Poimanenon rise
Tokat Köse Dağõ Bayburd
Colonea (1201)
Dorylaeum Ankara
(C.1180) (C.1143) (Þebin-Karahisar)
Alaşehir
Kotaion Sivas Erzincan Erzurum
Lesbos (C.1182) (1225) (1201)
Pergamum Kemah
ys Divriği
al (1225)
Amorium H Manzikert
R.

Eu
Phocaea
Panasion Akroinon

ph
Kayseri Tzamandos Ahlât
Sardis (C.1182) Çemişgezek

ra
Smyrna

tes
(1222) (1234)
Polybotos
Clazomenai Philadelphia Harput
Myriokephalon Darende
Aksaray Malatya
Philomelion
Samos Ephesus Apamea (1190)
Sozopolis
R. Meander Antioch Selçuklu toprağõ, yaklaşõk, 1100
Sublaion Iconium Niğde Elbistan
Laodicea Vahka Kâhta
(Denizli) Khonal (Konya) (1222)
(C.1084) Bor Rumlarla çekişme konusu olan ve
Behesni
1182 yõlõna kadar imparatorluğa
Ereğli Kaysun Samsat katõlan topraklar
Pozantõ Maraş (vasal 1202)
Lârende
Edessa Danişmendlilerle çekişme konusu
Adalia A R M E N I A Dulük olan ve 1180 yõlõna kadar
Sibyla (vasal 1217) (1235/6)
(1207-1214) imparatorluğa katõlan topraklar
(1156-C.1217) Tarsus Mamistra Ayntâb
Harran
a 1174 yõlõna kadar imparatorluğa
Alâiye i Tall Bâshir katõlan Danişmendli toprağõ
Rhodes Patara r (1217)
(1204?) I a u
s
Selefke Antioch Aleppo
Kaynak: D.E. Pitcher, Ragga
Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun Tarihsel Co¤rafyas›, Yap› Kredi Yay›nlar›, 1999. Kharadros A Y Y Ü B İ D S (1235-6) Sonraki fetihler, 1182 - 1240

2 Anadolu Selçuklular›’n›n genißleme süreci.


İmparatorluğun sõnõrõ, 1243

Vasal devletlerin sõnõrõ, 1243

Dulûk Önceki Selçuklu mülkleri

Eyalet başkentleri, 1182 - 1192

Yüksekliği 900 - 1 800 metre


arasõnda olanlar

Yüksekliği 1 800 metrenin


üzerinde olanlar

3 Konya, Mevlana Türbesi. Türbenin bulundu¤u yerin Selçuklular


döneminde saray›n gül bahçesi oldu¤u ve I. Alâeddin Keykubad taraf›ndan
Mevlana’n›n babas›na arma¤an edildi¤i söylenmektedir.

149
Özellikle Selçuklu veziri Süleyman Pervane’nin 1277’de ölümünden sonra halk
Coğrafyacõnõn Mo¤ol bask›s› alt›nda ezilirken zaman zaman hanedan üyeleri ve ßehzadelerin ç›kard›¤›
isyanlar ve Türkmenlerle yap›lan mücadeleler, ülkeyi y›k›ma götürdü. Mo¤ol bask›s›
Sözlüğü alt›nda devlet çökerken uçlardaki Türkmenler karß› karß›ya kald›klar› bask›lara ra¤men
varl›klar›n› sürdürmeyi baßarm›ß ve Anadolu’nun çeßitli yerlerinde beylikler
kurmußlard›r. Son Selçuklu sultan› II. Mesud’un 1308 y›l›nda ölümüyle Anadolu
*Yabanlu Pazarõ: Genellikle kent Selçuklu Devleti de y›k›ld› (2. belge).
merkezlerinin d›ß›nda, ticaret
4. Ticaret Yollarõ ve Yabanlu Pazarlarõ
kervanlar› için kurulan al›ßveriß
yerleri. Do¤u ve bat› aras›nda, uluslararas› ticaret yollar›n›n geçti¤i önemli bir güzergâh
olan Anadolu’nun bu özelli¤i Selçuklular zaman›nda daha da belirgin olarak ortaya
ç›kar. Çünkü Selçuklular Anadolu’yu ticaret kervanlar›n›n güvenlik içinde yol
alabilecekleri bir konuma getirmißlerdir.
Selçuklular K›r›m’da bulunan Su¤dak Liman›n› alarak, K›r›m - Sinop - Tokat -
Sivas - Konya aras›nda bir ticaret ba¤lant›s› kurdular. Ayr›ca Alanya - Antalya, Uluborlu
ve Akßehir’i Konya’ya ba¤layan bir kervansaray zinciriyle Akdeniz’le Karadeniz ara-
s›nda bir ticaret yolu olußturdular. Karadan üçüncü genißleme, Suriye ve Mezopo-
tamya ticaretini çekebilmek için Kayseri - Elbistan - Malatya çizgisinde oldu. Buralarda
kervansaraylarla ulaß›m kolaylaßt›r›ld›. Kayseri’nin 40 kilometre do¤usundaki Karatay
Kervansaray› bu yolun en önemli ticaret dura¤›yd›.
Anadolu’da ticaretin gelißmesinden en çok Sivas yararland›. Ayr›ca Antalya, Konya,
Kayseri, Samsun, Erzurum, Erzincan, Malatya aras›ndaki büyük kervan yollar›
sayesinde bu kentler h›zla büyüdü ve buralarda ‹talyan, Frans›z, ‹ranl›, Suriyeli ve
Yahudi tüccar mahalleleri olußtu. Selçuklular, Anadolu’da çeßitli bölgelerde kurduklar›
Yabanlu ad› verilen pazarlarla ticaret kervanlar› için al›ßveriß yerleri haz›rlam›ßlard›r.
Bunlar›n en ünlüsü Karahisar Ovas›nda kurulan Yabanlu pazar›d›r. Kayseri - Elbistan
aras›nda Anadolu ile Suriye ve Irak kervanlar›n›n ißledi¤i bir pazar yeridir. Buraya
gelen yabanc› tüccarlar kendi ülkelerinin mallar›n› sat›p burada bulunan ya da baßka
ülkelerden gelen mallar› sat›n al›yorlard›. Yo¤un ticaret nedeniyle buralarda hanlar,
dükkânlar aç›larak bu pazar yerleri zamanla kent haline geliyordu. Mardin’in gü-
neyindeki Koçhisar (K›z›ltepe) böyle bir pazar yeri olarak gelißmiß ve bir kent haline
gelmißti.
12. yüzy›l›n sonlar›nda Anadolu’nun huzur ve asayißin egemen oldu¤u bir bölge
haline gelmesi, Alâiye ve Sinop’un al›nmas› Anadolu’daki transit ticaretin canl›l›k
kazanmas›na zemin haz›rlam›ßt›r (4. belge). Anadolu’da istikrar sa¤land›ktan sonra
Avrupal› tüccarlar do¤unun ticari mallar›n› M›s›r yerine Anadolu’dan almaya baßlad›lar.
Böylece Anadolu, hem Avrupa hem de do¤udaki ‹slam ülkeleri için önemli bir ticaret
bölgesi haline geldi. M›s›r’dan gemilerle Antalya’ya getirilen mallar, Konya, Ankara,
Sinop ya da Ba¤dat - Halep - Malatya - Sivas - Amasya üzerinden Samsun ve Sinop
limanlar›na ulaßt›r›l›yordu. Ayas - Samsun güzergâh› da transit ticaretinde oldukça
önemliydi.
1240’da baßlayan Babaî ‹syan› ve 1243’te yaßanan Köseda¤ Bozgunu sonras›nda
ülkeye egemen olan Mo¤ollar›n yapt›¤› bask›lar Anadolu’daki ticari hayata büyük bir
darbe indirdi. Kayseri ve Malatya gibi kentlere yerleßmiß olan çok say›da tüccar, bu
kar›ß›kl›klar nedeniyle Suriye’ye kaçt›.
Anadolu Selçuklular› ticareti teßvik için çeßitli önlemlere baßvururken sa¤lam bir
para politikas› da takip ediyorlard›. Latinlerle yapt›klar› ticari anlaßmalarda alt›n,
gümüß ve mücevherlerde gümrük muafiyeti uygulamalar› bu politikan›n önemli bir
göstergesiydi. Selçuklular’dan önce ilk biçimiyle Irak’ta var olan bankac›l›k (cebheze),
Büyük Selçuklular ve daha sonra da Anadolu Selçuklular› taraf›ndan benimsendi.
Yürürlü¤e konan çek ve senetlerin % 10 faiz karß›l›¤› vard›. Bunlar, sermaye ve ser-
vetlerin ülkeleraras› dolaß›m›nda risk ve güçlükleri ortadan kald›r›yordu. Suftâce ad›
Foto¤raf: E. Merçil Arßivi.
verilen havale senetleri belli bir faiz karß›l›¤›nda para yerine kredi mektubu ve poliçe
1 Kayseri, Döner Kümbet (1257). yerine geçiyordu.

150
2 Selçuklu’dan Osmanlõ’ya
Süreklilik
“Küçük Asya’n›n Selçuklular taraf›ndan
fethedilmesi, do¤urdu¤u sonuçlar›n boyutlar›
gözönüne al›nacak olursa, hiç kußkusuz,
Ortaça¤ tarihinin en önemli olaylar›ndan
biridir.” Bir Türk tarihçisine ait olan bu yarg›y›
– Selçuklu egemenli¤ini yüceltißine kat›lmasak
da – hakl› bulmamak elde de¤il, R.A. Gusejnov
da, Malazgirt’i yeni bir devrin baßlang›c› ve
Konya Sultanl›¤›n› da ‹slaml›¤›n Latin dünyas›
karß›s›nda bir ileri karakolu olarak de¤erlen-
diriyor. Anadolu böylece etnik aç›dan Tür-
kiye’ye dönüßür ve ‹slâm›n ileri karakolu s›fa-
t›yla Avrupa’n›n içlerine do¤ru uzanan bir
sald›r›n›n ç›k›ß üssü konumunu al›r.
Selçuklu ve Osmanl› Devletleri, birbirinden
farkl› iki fenomen de¤il, tersine geniß ölçüde
ayn› etnik, sosyal ve siyasal temellere dayanarak
birbirini izleyen iki devlet biçimi idi. Söz konusu
süreklilik elbette mutlaklaßt›r›lmamal› ve
Osmanl› Devleti de - M.F. Köprülü veya M.
Akda¤’›n düßündükleri gibi - yaln›zca Konya
Sultanl›¤›n›n bir devam› olarak görülmemeli;
ayn› ßekilde, geçiß ilißkileri yaln›zca etnik ve
co¤rafi süreklili¤e indirgenemeyece¤i gibi
toplumun ve devletin tüm kurucu ögeleri de
Bizans ve Balkan Slavlar›ndan türetilemez.”
Kaynak: Y. Önge vd. (der.), Divri¤i Ulu Camii ve Darüßßifas›, Vak›flar Genel Müdürlü¤ü Yay›nlar›, 1978.
Kaynak: E. Werner,
Büyük Bir Devletin Do¤ußu, Osmanl› Feodalizminin Olußma Süreci,
Alan Yay›nc›l›k, 1986.
3 Divri¤i'deki Ulucami’ye bitißik Þifahane (1228 - 1229), Anadolu’nun insan
sa¤l›¤› için önlem getiren ilk yörelerden biri oldu¤unu ortaya koymaktad›r.

4 Anadolu Selçuklularõ’nda Sanayi Ürünleri


Dokuma, hal› ve kilim Anadolu’daki sanayi ürünleri aras›nda ilk s›ray› almaktayd›. Konya, Aksaray, Sivas,
Erzurum ve Ußak baßl›ca hal› dokuma tezgâhlar›n›n bulundu¤u kentlerdi. Yün, tiftik ve pamuktan üretilen
kumaßlar da çeßitli ülkelere ihraç ediliyordu. Erzincan, Muß, Mardin, Maraß, Karaman, Ankara, Sivas,
Diyarbak›r, Kastamonu, Konya, K›rßehir ve Malatya çeßitli cins kumaßlar›n üretildi¤i merkezlerdi. Bu
dönemde sadece Malatya’da 12 000 dokuma tezgâh› bulunmaktayd›. Anadolu’da dokunan hal›lar Avrupa
ve ‹slâm ülkelerine ihraç ediliyordu. Dokuma sanayiinde kullan›lan bitkiler de Anadolu’dan toplanarak
Avrupa ülkelerine sat›l›yordu. Dericilik de önemli bir sanayi dal›n› teßkil ediyordu. Erzurum, Sivas ve
Antalya gibi merkezlerde çeßitli silahlar üretiliyordu. Erzincan özellikle bak›r ev eßyas› imalat›nda ilk s›ray›
almakta idi. Alt›n ve gümüß tak›lar Konya ve Alâiye’de ( Alanya) yap›l›yordu.
Anadolu Selçuklular› zaman›nda ç›kar›lan baßl›ca madenler, demir, bak›r, ßap, kayatuzu, lacivert taß› ve
boraks idi. Bak›r Ergani’de, Kastamonu ve Erzincan yöresinde, demir az da olsa Divri¤i ve Toroslar’da
ç›kar›lmakta idi. Uluk›ßla, Gümüßhane, Amasya Gümüßhac›köy ve Kütahya Gümüßßar’da ise, gümüß
yataklar› vard›. ‹hraç mallar› aras›nda yer alan kayatuzu da Anadolu’nun çeßitli yerlerindeki sekiz tuzlada
üretiliyordu. Þebinkarahisar ve Kütahya’da elde edilen ßap, ‹talya’da gelißmeye baßlayan dokuma sanayiinin
gereksinimini karß›l›yordu. Kaynak: C. Cahen, Osmanl›lardan Önce Anadolu’da Türkler, 1984.
(Özet)

151
5 Osmanlõ Döneminde Yerleşim ve Kentleşme (1299 - 1922)
A. Erken Dönem Osmanlõ Tarihinde Kentleşme (14. - 16. Yüzyõl)
Coğrafyacõnõn
1. Göçerlikten Yerleşik Düzene Geçiş
Sözlüğü 11. yüzy›ldan itibaren Anadolu’ya göç edip yerleßen Türk topluluklar›n›n aras›nda
yer alan Osmanl›lar, 14. yüzy›l›n baßlar›nda gösterdikleri h›zl› büyümenin sonucunda
*Arasta: Genellikle bir hay›r ku-
Kuzeybat› Anadolu’da etkili olmuß bir beylik olarak varl›k göstermeye baßlam›ßlard›r.
rulußuna gelir sa¤lamak için inßa Göçer bir gelene¤e sahip olan bu topluluk, fethetti¤i kentlerle birlikte daha yerleßik
edilen üstü örtülü çarß› ya da sa- bir düzenin ßartlar›na da uyum göstermißtir. Bu iki gelene¤in karß› karß›ya gelmesiyle
çakl› dükkân s›ras›. birlikte, Osmanl› kültüründe uzun bir süre bir arada yaßayacak olan sabit/yerleßik
*Bedesten: Farsça bezzazistan ve seyyar/göçer konut ve yerleßme tiplerinin birlikteli¤inin ve kar›ß›m›n›n ilk örnekleri
(bezcilerin yeri) kelimesinden ortaya ç›km›ßt›r.
türemiß ve üstü örtülü çarß› an-
Osmanl›lar fethettikleri kentlerin yap› ve dokusuna az müdahale etmißlerdir.
lam›nda kullan›lan sözcük. Bazen, Varolan yap›y› korumuß, baz› binalar›n ißlevlerini de¤ißtirmiß, gerek duyduklar› baz›
‹stanbul’da oldu¤u gibi, bedesten yap›lar› ise, inßa ettirerek kent dokusuna eklemißlerdir. ‹ßlevi de¤ißtirilen yap›lar›n
deyimi bir kapal› çarß›n›n içinde baß›nda camiye ya da baßka türden dinsel yap›lara dönüßtürülen kilise ve manast›rlar
yer alan ve en k›ymetli eßyan›n gelmektedir. Eklenen binalar ise, genellikle kale içinde yer alan saray (ya da idari
korundu¤u bina için kullan›lmak- merkezden), kentin ortas›nda yer alan bedesten* ve arasta*dan olußmaktayd›. Bunun
tad›r. d›ß›nda kalan yap› ve mekânlar ise, bir tür “do¤al” gelißmeye b›rak›lmaktayd›.
*Sürgün: Bir bölge ya da kentin 2. İstanbul: Sorunlu Bir Kent
nüfusunun tamam›n›n ya da bir
1453’teki fethini takip eden y›llarda Konstantinopolis’in gelißmesi, Osmanl›lar›n
k›sm›n›n zorla baßka bir yere
kentsel örgütlenme anlay›ß›na iyi bir örnek olußturur. Fetihten sonra II. Mehmed’in
nakledilmesi. Osmanl› Devleti ‹stanbul ad›n› verdi¤i ve devletin merkezi haline getirmek istedi¤i bu kent, birçok
sürgünü baz› yerlerdeki kißi ve aç›dan sorunluydu.
topluluklar›n uzaklaßt›r›lmas› için
kullanm›ßsa da, genellikle yeni Öncelikle bu kentin Edirne’nin yerine baßkent olarak kullan›lmas›, yerleßik ve
fethedilen bir yere nüfus aktarmak merkeziyetçi bir gelene¤e karß› ç›kan gazi çevreleri aras›nda bir muhalefet yaratm›ß,
ya da o yerdeki nüfus dengesini II. Mehmed’in bu muhalefet çevrelerini ikna edebilmek için projesini beß y›l kadar
de¤ißtirmek için baßvurmußtur. ertelemesini gerekli k›lm›ßt›. Öte yandan fetihten önce zaten nüfusu 30 000 - 40 000
düzeyine inmiß olan bu kentin fetihten sonraki harap haline çare bulmak gerekiyordu.
Kentin eski sakinlerinin geri dönmesi ve yeni insanlar›n yerleßmesi için yap›lan ça¤r›lar
ve verilen teßvikler fayda etmeyince II. Mehmet, çeßitli yörelerden zorla insan
getirilmesini sa¤layan sürgünlere* baßvurmay› seçmißti.
Bu nüfus hareketlerinin yan›nda, kentin imar›na yönelik çal›ßmalar da baßlat›lm›ßt›.
Kentin merkezine (bugün ‹stanbul Üniversitesi’nin bulundu¤u yere) surlarla çevrili
bir saray inßa edilmiß, di¤er Osmanl› kentlerindeki kale vazifesini gören bir mekân
ortaya ç›km›ßt›. Kalenin alt›nda kalan ve Haliç’e do¤ru uzanan ticari alana ise, Kapal›
Çarß›’n›n (1. belge) nüvesini olußturacak olan bedesten inßa edilmißti. Nihayet, devletin
dinsel boyutunu simgelemek üzere II. Mehmed, bir süre Ayasofya Kilisesi’ni (2. belge)
cuma camii olarak kulland›ktan sonra, kendi ad›n› taß›yan Mehmediye ya da Fatih
Camii’ni ve onu çevreleyen, medrese, hastane, aßevi gibi yap›lar› içeren külliyeyi inßa
ettirmißti (3. belge).
Kentin daha sonraki gelißimi için ise, bir taraftan yerleßik halk›n kendi ihtiyaçlar›
için öngördü¤ü de¤ißiklikler serbest b›rak›l›rken, di¤er taraftan askeri ve bürokratik
üst s›n›f ile saray ve çevresinin katk›lar› ve yönlendiricili¤i etkili olmußtur. Özellikle
bu kesimlere ait baz› güçlü kißilerin vak›f kurarak kente kazand›rd›klar› ticari, dinsel
ve kamusal yap›lar (cami, medrese, han, hamam, çeßme vb.) kentin yap›laßmas›nda
çok önemli bir rol oynam›ß, baz› mahallelerin do¤mas›na ya da gelißmesine neden
1 ‹stanbul, Kapal› Çarß›. olmußtur.

152
2 Ayasofya: Dünya mimarl›k tarihinin en görkemli yap›tlar›ndan
biri say›lan ve 360’ta tamamlanan bu Bizans kilisesi, ‹stanbul’un fet-
hinden sonra camiye çevrildi.

4 İstanbul: Bir Kültür Merkezi Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi, Dost Kitabevi, 1998 .
“Fatih ‹stanbul’u ald›¤› zaman, kentin kültür merkezi kim- 3 Fatih Camii: Fatih Sultan Mehmet taraf›ndan inßa ettirilen
li¤i tamamen sönmüß bulunmaktayd›. Patrik Gennadios’a Fatih Camii, 1766 depremi sonras›nda III. Mustafa’n›n saray mima-
göre fetihten sekiz y›l önceki durumu ile ‹stanbul’un bilim r› Mehmet Tahir A¤a taraf›ndan yeniden yap›lm›ßt›r. Namazgâh›
ve kültür çehresi bir harabeden ibaretti. Bununla birlikte çevreleyen sekiz medresesi bulunmaktad›r.
baz› felsefe ve din konular› yine de tart›ß›labiliyordu. Her
iki alana da ilgi duyan Fatih, fetihten sonra ilk akademik
oturumu bir çevirmen yard›m›yla Patrik Gennadios’la Pam-
makaristos Manast›r›’nda (Fethiye Camii) yapt›. Buradaki
hoßgörülü yaklaß›m›, dinleyenlerde hayranl›k uyand›rd›.
Bu davran›ßlar› kimilerince H›ristiyan e¤ilimli oldu¤una
yorumlansa da onun amac›, her dinden ulemay› “kimine
sof, kimine çuha ve kimine akçe verip” hoßnut etmekti. Ka-
vim ve din fark› gözetmeksizin sanatç›lar›, düßün ve bilim
adamlar›n› ‹stanbul’a toplamay› amaç edinmiß, ‹slam bi-
limleri için de medreseler yapt›rm›ßt›r. Kurumlar›n›n sa¤l›kl›
hizmet verebilmesi için düzenledi¤i vakfiyeleri, medreselerin
hiyerarßik sistemlerine, t›p dahil, çeßitli dallara ait ö¤retim
çal›ßmalar›na ilißkin ilginç ayr›nt›lar içermektedir. Örne¤in
Darüßßifa’da din ve ›rk ayr›m› yap›lmaks›z›n herkesin tedavi
edilmesi koßuldu. Fatih Külliyesindeki medreseler temel
e¤itimden uzmanl›k ö¤retimlerine kadar basamaklar› ve
programlar› kapsamaktayd›. Mahmud Paßa ile Ali Kußcî
bu aßamalar› ve her aßaman›n programlar›n› saptarlarken
Patrikhane Ruhani Mektebi sisteminden de yararlanm›ß- Kaynak: Yeryüzü Suretleri, Yap› Kredi Yay›nlar›, 2000.

lard›”. 5 Hartman Schedel’in (1440 - 1514) atlas›ndan al›nan bu resimde


Kaynak: N. Sakao¤lu, Bu Mülkün Sultanlar›, O¤lak Yay›nlar›, 1999. Ayasofya Camii’nin iki, Fatih Camii’nin de dört minaresi görün-
tülenmißtir.

153
3. Osmanlõ Yerleşim Kültürünün İkili Yapõsõ
Coğrafyacõnõn ‹stanbul’un yeniden tasar›m› Osmanl›lar›n kentsel çevreye uyum ve bu çevreyi
Sözlüğü ßekillendirme süreçlerinin en belirgin göstergelerindendir. Ancak, kentsel çevrenin
yan›nda, k›rsal alanda yer alan gelißme ve devaml›l›klar, Osmanl› yerleßim kültürünün
ikili bir yap›ya do¤ru gitti¤ini gösteriyordu. K›rsal alandaki en belirgin devaml›l›k,
*Kara çadõr: Keçi k›l›ndan do- göçebe topluluklar›n varl›¤› ve bunlar›n kulland›klar› yerleßim ßekillerinin süreklili¤iydi.
kumalar›n as›lmas›yla mey- Yurt* ve kara çad›r* ad›yla bilinen baßl›ca iki tip çad›rda bar›nan göçebe topluluklar,
dana getirilen bir tür çad›r. arada s›rada devletin bask›lar›yla ve zorla yerleßtirme girißimleriyle karß›laßsalar da,
günümüze kadar -azalarak da olsa- Anadolu’nun birçok yöresinde önemli bir yerleßim
*Yurt: Topak ev ya da alaç›k ßekli olarak varl›klar›n› sürdürmüßlerdir. Bunlar›n d›ß›nda, yar› kentsel, yar› k›rsal
isimleriyle de bilinen kubbe ya da nitelikte ve yerleßik düzenli köy ile kasabalar da bu dönemlerde önemli yerleßim
koni biçiminde keçeyle kapl› çad›r. noktalar› olarak yer almaktayd›. Bunlar›n baz›lar› Osmanl› öncesine dayanan yerleßim
birimleri olmakla birlikte, baz›lar› Osmanl›lar taraf›ndan fetih s›ras›nda kurulmußtu.
*İaşe: Bir kißi ya da yerin temel
K›sacas›, 14. ve 15. yüzy›llardaki h›zl› genißlemeleri (2. ve 3. belge) s›ras›nda birçok
gereksinimlerinin karß›lanmas›. yerleßik kenti devralan Osmanl›lar, kendi k›rsal ve göçer geleneklerinden farkl›, çok
Özellikle kent halk›n›n olas› bir daha kentsel ve yerleßik bir gelene¤e ayak uydurmak zorunda kalm›ß, iki gelene¤i de
k›tl›ktan dolay› isyan etmesinden içeren bir co¤rafyan›n sahipleri konumuna gelmißlerdi. Bunun sonucunda daha önceleri
endiße eden Osmanl› Devleti, kent- görülmeyen türden bir toplumsal tabakalaßma da yavaß yavaß ortaya ç›kt›. Gazi çev-
relerinin giderek yerini alan ve daha merkezi bürokratik ve askeri bir yap›ya sahip
lerin iaßesine her zaman çok önem
olan üst s›n›f, kentleßmeye ve k›rsal alanlarda hâlâ önemli ölçüde varl›¤›n› devam
vermißtir. ettiren eski gelene¤inden kopmaya baßlam›ßt›.
Kâgir saraylarda, konaklarda bar›nan, eski geleneklerini (çad›r vb.) art›k daha çok
simgesel düzeyde kullanan üst s›n›f, ticaret ve sanayiin odaklaßt›¤› kentlerde ve k›smen
de bu etkinliklerden sa¤lanan vergiler sayesinde yaßamaya baßlam›ßt›. “Merkez” diye
nitelendirilebilecek bu kesimin karß›s›nda, daha k›rsal nitelikte bir yap›ya ve temele
dayanan bir “çevre”, obalarda, köylerde ve kasabalarda odaklaß›yordu. Baßkent ile
taßra, merkez ile çevre, kent ile k›rsal alan aras›ndaki bu ikilik, Osmanl› tarihi boyunca,
hatta Cumhuriyet döneminde de olußan birçok eßitsizlik, dengesizlik, gerginlik ve
çat›ßman›n temelinde yer alacakt›r.
B. Olgunluk Dönemi: Gelişen Kentler (16. - 18. Yüzyõl)
1. Konumlarõ ve Yöresel Özelliklerine Göre Gelişen Kentler
15. yüzy›ldaki h›zl› fetih döneminin arkas›ndan, 16. yüzy›l ile birlikte Osmanl›
Devleti gücünü istikrarl› bir ßekilde art›rmaya baßlam›ß, bu istikrar ve büyüme ülkenin
yerleßim örüntülerine büyük ölçüde yans›m›ßt›r. Bu dönemde gerçekleßtirilen fetihler
sayesinde Osmanl› topraklar›na yeni kentler ve kentsel alanlar eklenmißtir. Fetihlerin
yan›s›ra, Anadolu’daki baz› yerleßim noktalar›, istikrar›n getirdi¤i belirli bir refah
sayesinde gelißmiß, 10 000 ile 30 000 aras›nda de¤ißen nüfusa sahip kentler haline
gelmißtir.
Bu Anadolu kentleri, konumlar›na ve yöresel özelliklerine göre çeßitli etkenlere
ba¤l› olarak gelißmißlerdir. Örne¤in Bursa (1. belge), Osmanl› topraklar›ndaki eskili¤i,
‹stanbul’a yak›nl›¤› ve h›zla gelißen ipek dokumac›l›¤› sayesinde büyümüßtü. Manisa
ve Amasya gibi kentler ise, Osmanl› merkezi yönetiminin gelißmesi ve özellikle
ßehzadelerin devlet idaresini ö¤renmeleri için sancak merkezleri olarak tahsis edilmeleri
sonucunda önem kazanm›ßt›. Ço¤u kent için ticaret ve üretimin gelißmesi en önemli
etken olarak göze çarp›yordu. Trabzon, Erzurum, Sivas, Kayseri, Ankara gibi kentler
hem ticaret yollar›n›n gelißmesi, hem de sanayilerinin gelißmesine ba¤l› olarak giderek
Kaynak: E. Yenal (haz.), Bir Masald› Bursa,
önem kazanan yerleßim birimlerine dönüßmüßlerdir.
Yap› Kredi Yay›nlar›, 1996.
Bütün bu kentleßme sürecinin merkezinde yer alan ‹stanbul’un konumu ise farkl›yd›.
1 1600’lerin baß›nda Bursa’ya gelen G. 17. yüzy›la kadar 200 000 - 250 000 nüfuslu dev bir kent halini alan baßkent, “do¤al”
Wheler’in, 1642’de bas›lan Voyage de Dalmatie, bir büyümeden çok, özel konumundan kaynaklanan bir ivmeyle büyümüßtü. Bir tür
de Grèce et du Levant adl› kitab›nda Olympus ekonomik “asalak” olan bu kent, üretti¤inden çok tüketmekte, gücünü siyasal ve
Asiaticus olarak adland›rd›¤› da¤›n temsili simgesel öneminden almaktayd›. Nüfusunun büyük bir k›sm› saraya, orduya ve
resmi. Wheler, bu kitapta kentte 40 000 Türk, devletin baz› üretim birimlerine ba¤l› bir ßekilde yaßamaktayd›. Devlet ve egemen
12 000 Yahudi, az say›da Ermeni ve Rum’un s›n›f, ‹stanbul’un kentsel gelißmesine oldu¤u kadar istikrarl› bir ßekilde iaße*sine de
yaßad›¤›n› belirtir. ayr› bir önem vermekteydi.

154
Tarih Avrupa Asya Toplam
(bin kilometre kare olarak)
1389
(I. Murad’›n ölümü) 131,054 130,018 261,072
1402
(Ankara’dan önce) 225,740 469,826 692,566
1404
(Timur’un çekilmesi) 168,609 119,140 287,749
1413
(Birli¤in kurulmas›) 168,609 172,235 340,844
1421
(I. Mehmed’in ölümü) 198,394 206,423 404,817
1451
(II. Murad’›n ölümü) 266,511 298,109 564,620
1481
(II. Mehmed’in ölümü) 403,522 446,516 850,038
1503
(Buda Bar›ß›) 427,091
} Kefe ile
456,358 883,449
}
1481 y›l›nda II. Mehmed’in ‹mparatorlu¤u Etki alanlar›

Kaynak: D. E. Pitcher, Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun Tarihsel Co¤rafyas›, Yap› Kredi Yay›nlar›, 1999. Kaynak: D. E. Pitcher,

Bizans ‹mparatorlu¤u
} Asya’da yak., 650 - 950 Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun
2 ‹kinci Genißleme Dönemi (1451 - 1503): Bu tablo, Osmanl› ‹mpa- Avrupa’da yak., 1015 - 1186 Tarihsel Co¤rafyas›,
Yap› Kredi Yay›nlar›, 1999.
ratorlu¤u’nun 15. yüzy›l boyunca ne kadar genißledi¤ini göstermekte
ve 1503 y›l›nda Rumeli ve Anadolu Beylerbeylikleri aras›ndaki ilginç 3 Bizans ‹mparatorlu¤u ile II. Mehmed dönemi Osmanl› ‹mparator-
dengeyi ortaya ç›karmaktad›r. lu¤u’nun bir karß›laßt›rmas›.

Kaynak: S. FAROQHI, Osmanl›’da Kentler ve Kentliler, Tarih Vakf› Yay›nlar›, 2000.

4 Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nda göç (1550 - 1650).

155
Taßradaki kentlerde ise, devletin varl›¤› çok daha s›n›rl› kalabiliyordu. Kentin
Coğrafyacõnõn güvenli¤ini sa¤layacak birkaç görevli ve askeri birim ile hukuksal yap›y› temsil eden
Sözlüğü bir kad› d›ß›nda fazla bir homojenlik söz konusu de¤ildi. Bu anlamda ‹stanbul, yüzlerce
cami, medrese, han, hamam, çeßme, sebil gibi üst s›n›f üyeleri taraf›ndan yapt›r›lan
kamusal yap›larla Osmanl› olarak nitelendirilebilecek kentsel ve mimari bir üslup
*Lonca: Ayn› meslekten olan
kazan›rken, taßra kentlerinde ayn› üslup yöresel gelenek ve özelliklerin belirledi¤i bir
kißileri bir araya toplayan gele-
kent dokusunun içinde çok daha yüzeysel kalabiliyordu. Merkezden (‹stanbul’dan)
neksel bir örgütlenme ßekli. Lon-
uzaklaßt›kça kentlerde görülen “Osmanl›” unsurlar›n varl›¤› ve önemi giderek azal›yor,
calar›n baßl›ca ißlevi üyelerinin yerel özelliklerin belirledi¤i yap› ve ißlevler çok daha bask›n ç›kabiliyordu.
rekabetten korunmalar›n› sa¤la-
mak, hammadde, iß gücü ve pa- Bu anlamda, bir “Osmanl› kenti” tipi aranacak olursa, bu tür yerleßimlerin ‹stanbul’un
iki taraf›nda (Do¤u Rumeli ve Bat› Anadolu’da) yer alan bölgelerde örneklerine
zar konusunda ortaya ç›kabilecek
rastland›¤›, bu bölgelerin d›ß›ndaki kentlerin ise, kendi özelliklerini korumuß oldu¤u
s›k›nt›lar›n› gidermek ve örgüt
ve sadece merkez ya da merkezin temsilcileri taraf›ndan yapt›r›lan baz› binalardan
içinde yer alan kißilerin yöneti- kaynaklanan s›n›rl› bir Osmanl› kimli¤ine sahip olduklar› anlaß›lmal›d›r.
mini üstlenmekti. Osmanl› siste-
minde loncalar›n üzerinde önemli Bu gerçe¤in arkas›nda yatan ise, ço¤u zaman iddia edildi¤inin tersine, Osmanl›
bir devlet bask›s› bulunabilmekte, merkeziyetçili¤inin ve hükümranl›¤›n›n baz› s›n›rlar›n›n bulunmas›d›r. Dönemin
teknolojik ve lojistik imkânlar› nedeniyle, yerel kimlik ve özelliklerin yerine bir üst-
bu bask›, toplumu bu örgütler yo-
kimli¤in yerleßtirilmesi oldukça güçtür. Osmanl› Devleti, genellikle askeri, hukuksal
luyla kontrol etmeyi kolaylaßt›-
ve vergisel bir kontrol ile yetinmek zorunda kalm›ß, bunlar›n d›ß›ndaki alanlarda çok
rabilmekteydi. daha esnek bir politika izlemißtir. Bu nedenle Osmanl› topraklar›nda yer alan kentlerin
herbiri kendi yöresel özelliklerini korumuß, devletin kültürel ve siyasal varl›¤›n›
simgeleyen baz› binalar d›ß›nda kendilerine has yap›laßma ve dokular›n› uzun süre
devam ettirebilmißlerdir.
16. yüzy›l boyunca gözlemlenen kentleßme süreci, 17. yüzy›lda da devam etmißtir.
Bu dönemde rastlanan en ilginç örneklerden biri ise, daha önce önemsiz bir kasaba
konumunda olan ‹zmir’in h›zl› bir ßekilde bölgenin en önemli kenti haline gelmesidir.
Bu gelißmenin arkas›ndaki baßl›ca etken, 16. yüzy›ldan beri önemli bir yer tutan, ancak
bu yüzy›ldan itibaren giderek h›zlanan Avrupa ticaretiydi. Anadolu’nun tar›m
ürünlerinin Bat›’dan ithal edilen mallarla de¤ißtirildi¤i bir liman kenti olarak gelißen
‹zmir, gelecek yüzy›llarda Osmanl› ekonomisi ve toplumu üzerinde önemli bir etki
yaratacak olan yeni bir dünya düzeninin bu topraklar üzerindeki ilk örne¤iydi. 19.
yüzy›lda örneklerine rastlanacak olan Bat› ticaretine ba¤›ml› liman kentinin prototipini
olußturmußtu (2. belge).
2. Osmanlõ Kentlerinin Ortak Özelliklerinden Söz Edilebilir mi?
Osmanl› topraklar›nda gelißen kentleri gerçek anlamda tek bir modele indirgemek
mümkün de¤ilse de, baz› ortak özelliklerden söz etmek mümkündür. Bunlardan baz›lar›,
Bat›’da da rastlanan ve genel olarak geleneksel kent yap›s›na özgü özelliklerdir. S›n›rl›
bir sanayileßmeyle orta ve uzun mesafeli ticaretten elde ettikleri gelirler sayesinde
gelißen bir tüccar ve zanaatkâr s›n›f›, ßehrin ekonomik hayat›n›n temelini olußturmaktayd›.
Bu kesim ile birlikte daha mütevaz› bir statüye sahip olan ißçiler ya da küçük tüccar
ve zanaatkârlar (1. belge), lonca* gibi geleneksel örgütlenmelerin içinde yer almaktayd›.
Bu örgütlenme ßekli kentlerin çal›ßan erkek nüfusunun büyük ço¤unlu¤unu
içerdi¤inden, toplumsal hayatta da çok önemli bir rol oynamaktayd›. Bu tür ekonomik
ve toplumsal bir düzende toplumsal farkl›laßma s›n›rl›yd›. Zengin ile yoksullar
aras›ndaki farklar nispeten düßük kalmakta, toplumsal yap›ya belirli bir tekdüzelik
hakim olmaktayd›. ‹dari görevleri sayesinde hem gelir, hem de statü aç›s›ndan üstünlük
sa¤layan devlet görevlileri ise, kent nüfusunun içinde ayr› bir konuma sahiptiler.
Üçüncü önemli grubu olußturan din görevlileri de, hem temsil ettikleri otorite, hem
Kaynak: Kartpostal, Levant Koleksiyonu.
de dayand›klar› yerellik sayesinde, ekonomik olarak olmasa da toplumsal prestij
1 Ayakkab›c›, 1905. aç›s›ndan ayr›cal›kl› bir konuma sahip olabiliyorlard›.

156
Foto¤raf: A. Yamaç Arßivi.
2 19. yüzy›l›n sonunda ‹zmir Liman›.

4 Osmanlõlarda Coğrafya
“Tanzimat öncesi dönemde Osmanl› co¤rafyac›l›¤›n›n temel çizgisi, eski kitaplar›n
do¤rudan çevirisi veya bunlardan baz› küçük katk›larla yap›lan derlemeler do¤-
rultusundad›r. Bu dönemde, co¤rafya bütün evreni aç›klamay› amaçlayan bir bilgi
dal› olarak bir yandan kozmografya ad› alt›nda matematik co¤rafyay›, öte yandan tarihle
içiçe bir durumda ülkeleri ve bu ülkelerde yaßayanlar› tan›mlayan ülkeler co¤rafyas›n›
kapsar. (...)
16. yüzy›lda Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun sürekli genißlemesi özellikle askerî amaçlarla
yeni ço¤rafya bilgilerine gerek göstermißti. Bu dönemde çeßitli yol haritalar› yap›lm›ß,
özellikle denizcilik alan›nda özgün nitelikte harita ve yap›lar ortaya konulmußtur.
Bunlar›n en önemlilerinden biri Pirî Reis taraf›ndan H. 927 (1521) y›l›nda yaz›lan Kita-
bü’l Bahriye’dir. (...)
Co¤rafya alan›nda Avrupa etkisi 17. yüzy›l›n ikinci yar›s›nda Kâtip Çelebi (1609 - 1657)
ile baßlar. Kâtip Çelebi’nin yazd›¤› Cihannüma adl› co¤rafya kitab›, bu alanda Do¤u
görüßünden Bat› görüßüne geçißte bir dönem noktas› olußturur. Cihannüma çok geniß
ve kapsaml› olarak tasarlanm›ßsa da tamamlanamam›ßt›r. ‹lk kez Avrupa kaynaklar›ndan
yararlan›larak haz›rlanan ve düzenlenen bu kitap uzun süre klasik bir co¤rafya elkitab›
olarak kullan›lm›ßt›r. (...)
17. yüzy›l›n ikinci yar›s›na ilißkin önemli bir yap›t ünlü gezgin Evliya Çelebi (1611 -
1682) taraf›ndan gözlemlerine dayanarak yaz›lm›ß olan on ciltlik Seyahatname’dir. Se-
yahatname, do¤al ve kendine özgü canl› anlat›m›yla özgün bir gezgin kitab›d›r. 19. yüz-
y›l sonlar›nda bas›lmaya baßlanm›ßt›r.
19. yüzy›lda da co¤rafya alan›nda oldukça çok say›da yay›nla karß›laß›yoruz. Yüzy›l›n
baßlar›nda görülen Do¤u etkisi k›sa süre sonra yerini Bat› etkisine b›rakm›ß ve -özellikle
Frans›zca kaynaklardan- çok say›da çeviri ve derleme yap›lm›ßt›r. Bütün bu kitaplar›n
genellikle ortak yan›, tan›mlay›c› ülkeler co¤rafyas› niteli¤inde olmalar›, karß›laßt›rmal›,
Kaynak: C. Köseo¤lu, The Topkap› Palace, fiziksel ve ekonomik co¤rafyaya yer vermemeleri ve en önemlisi Osmanl› ülkesine
Treasury of the Empire, Ak Yay›nlar›.
ilißkin bilgilerin son derece zay›f ve ço¤u zaman da yanl›ß olmas›d›r. Bunun önemli
3 Topkap› Saray› Hazine Dairesi’nde bulunan nedenlerinden biri, Osmanl› ülkesine ilißkin do¤ru haritalar›n ve istatistik bilgilerinin
Kuran: Kapa¤› alt›ndan olan bu Kuran’›n ilk say- bulunmamas›d›r.”
Kaynak: E. Dölen, “Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Bilim”,
fas›nda I. Mahmud’un (1730 - 1754) tu¤ras› bulun- Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye Ansiklopedisi, Cilt 1, ‹letißim Yay›nlar›, 1985.
maktad›r.

157
Di¤er baz› özellikler ise, büyük ölçüde Osmanl› topraklar› ve k›smen de islami
Coğrafyacõnõn kentin yap›s›ndan kaynaklanmaktayd›. Bunlar›n baß›nda, genelde ülkenin ve özelde
kentlerin farkl› din ve kültürlere mensup topluluklar› bar›nd›r›yor olmas› geliyordu.
Sözlüğü Osmanl› topraklar›n›n ço¤undaki ve özellikle Anadolu’daki yerleßimlerde Müslüman
halk›n yan›nda Rum, Ermeni ve Musevi topluluklar bulunmakta (2. belge) ve bu farkl›
*Celali İsyanlarõ : 16. yüzy›l›n kültürlere ait kißiler ayn› mekân› paylaßmaktayd›. Zorla din de¤ißtirmek gibi bir
baßlar›nda Tokat’›n Turhal il- politikay› hemen hemen hiçbir zaman gütmemiß olan Osmanl› devleti ise, bu farkl›
çesinde baßkald›rm›ß olan Celal gruplar›n bir arada yaßayabilmeleri için çeßitli tedbirlere baßvurmaktayd›.
ad›ndaki bir kißinin bu isyan›na Kendini ‹slami olarak tan›mlayan devlet, Müslümanlarla Gayrimüslimler* aras›nda
verilen isim. Ancak bu tarihten en belirgin statü fark› olarak, Gayrimüslimlerin ‹slami zimmet anlay›ß›na göre haraç
sonra devlete karß› girißilen bütün ya da cizye ad›ndaki bir vergiyi ödemelerini ve Müslümanlara tan›nan baz›
büyük isyanlara Celali isyan› ad› ayr›cal›klardan yararlanamamalar›n› öngörmekteydi. Ancak bunun karß›l›¤›nda bu
topluluklar kendi iç düzenlemelerinde ve dinsel ißlerinde serbest b›rak›lmaktayd›.
verilmißtir.
Böylece Osmanl› kentleri, giderek homojen görüntü kazanan Avrupa kentlerinin
*Gayrimüslim: Müslüman ol- aksine, her zaman için farkl›l›klar› bar›nd›rm›ß ve yaßatm›ß birer yerleßim birimi olarak
mayan. Osmanl› toplumunda baß- kalm›ßt›r.
l›ca gayrimüslim topluluklar Rum, Farkl›l›klardan do¤abilecek gerilim ya da çat›ßmalar› önlemek için, bu topluluklar
Ermeni ve Musevilerden oluß- kent içinde mümkün oldu¤u kadar az temasla yaßamaya çal›ß›yor, devlet de bu tür
maktayd›. bir mekân kullan›m›n› teßvik ediyordu. Bu topluluklar›n genellikle kendilerine ait
mahallelerde öbeklenmesi büyük ölçüde bu ay›r›m politikas›n›n bir yans›mas›d›r (1.
ve 4. belge).
3. Kõrsal Alanlar Yerleşik Düzene Direniyor
Bütün bu kentsel gelißmelerin olußtu¤u s›rada, k›rsal alandaki de¤ißim birçok
aç›dan farkl› bir seyir izliyordu. 16. yüzy›lda fethetti¤i topraklarla birçok yeni kente
kavußan Osmanl› ‹mparatorlu¤u, ayn› süreç içinde yeni k›rsal alanlar da kazanm›ßt›.
Oysa k›rsal alanlar, üretim ve vergilendirme aç›s›ndan çok önem taß›makla beraber,
kentlerden çok daha zor kontrol edilebilmekteydi. Kentlere yak›n olan ve onlar›
besleyen alanlar ile devletin ulaßabilece¤i derecede merkezi konumdaki topraklarda
nispeten rahat bir ßekilde kontrol sa¤lanabilirken, merkezden uzak olan bölgeler
giderek ulaß›lmaz ve kontrol edilemez bir hal alabiliyordu. Özellikle devletin
vergilendirmek ve kontrol alt›na alabilmek için yerleßtirmek istedi¤i göçer topluluklar,
K

Alsancak rahatl›kla bu tür girißimlerden kaçabilmekte, hatta yerleßik düzeni ve ticaret yollar›n›
tehdit edebilmekteydi .
K›rsal alanda yaßanan en büyük s›k›nt›lar 16. yüzy›l›n sonu ve 17. yüzy›l›n ilk
Trassa
Sokağõ yar›s›nda yaßanan kargaßa ve istikrars›zl›k döneminde baßgöstermißtir. Genellikle
Saint-Jean Celali isyanlar›* ad›yla an›lan bir dizi ayaklanma, devleti zor durumda b›rakm›ß, k›rsal
Fransõz
alanda yaßayanlar›n düzen ve yaßam›n› tehlikeye sokacak derecede istikrars›zl›k
Hastanesi M
ele
yaratm›ßt› (3. belge). Hem Celali’ler hem devletin bask›lar› karß›s›nda dayanamayan
Fasulye sI
Sokağõ
rm


köylü nüfusunun büyük bir k›sm› ya Celali’lere kat›lmak, ya da köyünü ve topra¤›n›
Kervan
RUM MAHALLESİ
Köprüsü b›rakarak daha emniyetli yerlere s›¤›nmak zorunda kalm›ßt›. “Büyük Kaçgun” ad›yla
Saint-Dimitri
Fasulye
Meydanõ bilinen bu göç hareketinin yönü verimsiz ama güvenli yerlerde bulunan topraklara,
Hastaneler Sokağõ
Güller Sok. hem iß hem de güvenlik imkân› olarak görünen kentlere do¤ru olmußtur. 17. yüzy›lda
Frenkler Sok.
Saint-
Saint-Étienne kentlerde gözlemlenen nüfus art›ß›n›n ard›nda k›smen de bu köyden kente göç olgusu
ERMENİ MAHALLESİ
Polycarpe
Sainte-
Sainte Fotini
Kale
bulunmaktad›r.
Fotini

C. Hõzlõ Değişim Dönemi: Modernleşme Kentleri Etkiliyor


Bardakçõlar Sok. Hisar Camii
Bedesten Çarşõ
Saint-Jean
Çarşõ YAHUDİ
MAHALLESİ
(18.-20. Yüzyõl)
Konak Meydanõ MÜSLÜMAN MAHALLESİ
1. Batõ Ticaretine Eklemlenme Kentleri Dönüştürüyor

17. yüzy›lda yaßanan baz› s›k›nt›lardan sonra, 18. yüzy›l›n belirli bir ferahlama
getirdi¤ini söylemek mümkünse de kökten bir de¤ißimden söz etmek güçtür. De¤ißime
500 m
en kapal› olan k›rsal alanlarda, geleneksel yap› ve dokular büyük ölçüde ayn› kalm›ßt›.
Kaynak: M.-C. Smyrnelis, “‹zmir’de Avrupa’l› Koloniler ve Etnik-
Ancak devletin merkezi otoritesinin zay›flamas› sonucunda, genellikle ayan ad› alt›nda
Dinî Cemaatler...”, F. Georgeon ve P. Dumont (der.), Osmanl› bilinen baz› yerel güçler kendi bölgelerindeki etkilerini genißletebilmiß, artan ekonomik
‹mparatorlu¤u’nda Yaßamak, ‹letißim Yay›nlar›, 2000.
güçlerini ve varl›klar›n› sergilemeye baßlam›ßlard›. Kent ve kasabalarda inßa ettirdikleri
1 19. yüzy›l ortas›nda ‹zmir. konaklar ve kuleli evler bu de¤ißimin en önemli ißaretleri aras›nda yer almaktayd›.

158
Anadolu’nun 1911-1912’deki Nüfus Bölümlerinin Toplam Nüfus İçinde Oranlarõ (% )
Süryanî,
İller Müslüman Rum Ermeni Keldanî, Nesturî Yahudi Diğer
Hüdavendigâr 76,04 12,44 10,54 0 00,69 00,30
Ayd›n 79,03 17,53 01,14 * 02,01 00,28
Kastamonu 96,10 02,73 01,17 0 * 0
Trabzon 82,03 14,39 03,58 0 * 0
Sivas 81,22 06,14 12,42 * 00,03 00,19
Ankara 87,47 03,70 08,70 0 00,13 0
Konya 91,24 07,21 01,47 * 00,02 00,06
Adana 86,00 02,22 11,24 00,37 00,01 00,15
Haleb 85,16 02,57 10,27 00,39 01,45 00,15
Bitlis 66,85 0 31,27 01,89 0 0
Mamuret el Azîz 82,94 00,18 16,32 00,42 0 00,14
Diyarbak›r 79,39 00,31 11,81 07,76 00,34 00,38
Van 61,46 * 25,60 12,24 00,35 00,35
Erzurum 82,57 00,60 16,75 00,21 * 00,07
Bağõmsõz Sancaklar * Oran› % 0,1’den
az olanlar
Bolu 97,71 01,26 00,73 0 * 00,30
Canik 67,22 25,11 07,27 * 00,01 0
‹zmit 69,77 12,32 17,77 * 00,13 * En alttaki toplam sa-
Biga 90,40 05,16 01,53 0 02,20 00,71 y›lar›, her bir dinsel
Karahisar (Afyon) 97,14 00,22 02,61 0 * 00,03 cemaatin, toplam A-
Karesi 76,07 02,61 01,84 0 00,08 01,40 nadolu nüfusu için-
Kütahya 95,73 02,76 01,44 0 0 00,08 deki yüzdesini gös-
Urfa 87,37 * 10,74 01,36 00,51 00,02 termektedir.
Toplam 82,89 07,15 08,52 00,82 00,44 00,18

2 Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun dinsel mozayi¤i. Kaynak: J. Mc Carthy, Müslümanlar ve Az›nl›klar, ‹nk›lâp Yay›nevi, 1998.

3 Celali İsyanlarõnõn Nedenleri 4 Osmanlõ Geleneğinde


“Yavuz Selim döneminde, mehdilik iddias›yla devlete Mahalle Olgusu
baßkald›ran Türkmen Dervißi Celal’den sonra, ‹kinci Viyana “Osmanl› toplumunda gündelik hayat›n mahalle
Kußatmas›’na kadar Anadolu’da görülen ayaklanmalar “Celali ölçe¤inde biçimlenmesi Ortado¤u ‹slâm gelene¤inin bir
‹syanlar›” olarak geçmißtir tarihlerimize. (Günlük dilimizdeki uzant›s›d›r. Bu gelenek, toplumsal statünün dinsel
“celallenmek” deyimi san›r›m Celal’den geliyor.) Dini ayr›cal›klara göre belirlendi¤i tarihsel dönemlerin izlerini
gerekçelere ba¤lanan ayaklanmalar›n gerisinde, haks›z veya taß›r. Di¤er yandan bu gelenek Ortaça¤ Bizans kent
yüksek vergi uygulamas› bulunmußtur. (....) yönetimi anlay›ß›yla da paralellikler göstermektedir.
Devletin giderek gerilemesine yol açan Celali ‹syanlar›n›n Farkl› din, mezhep ve inan›ß biçimlerine ba¤l› aßiret,
baßl›ca nedenleri ßunlard›: kabile ya da etnik insan gruplar›n›n birbirlerinden ayr›
o Savaß gelirlerinin azalmas› sonucunda, sefer giderlerinin mahallelerde iskân edilmeleri ilkesi bu gelene¤in özünü
“avar›z” (varl›k) vergileri ile büyük ölçüde köylüye (reayaya) olußturur. Kentlerin mahallelere bölünmesi ilk aßamada
yüklenmesi; idarî zorunlulu¤un bir sonucu olmaktan çok dinsel
bütünlü¤ün korunmas›na yönelik pratik bir önlem
o Ek vergilerin, kanunlar yerine, sipahilerin kißisel kararlar›
say›labilir. Ba¤dat ve Þam gibi klasik ‹slâm kentlerinde
ile toplanmas›;
bu önlem, mahalleleri birbirinden kal›n duvarlarla
o Co¤rafya keßifleri nedeniyle, Anadolu kervan ticaretinin ay›rmak suretiyle titizlikle uygulanm›ßt›r.
azalmas›, ticaret gelirlerinin Bat›l› ülkelere kaymas›, kapt›r›lmas›;
‹stanbul’da ise bu gelene¤e daha hoßgörülü bir anlay›ßla
o Sipahi - Yeniçeri rekabeti ile çat›ßmas›n›n giderek büyümesi, 18. yüzy›l sonuna kadar uyuldu¤unu görüyoruz.
o Yürük ve Türkmen aßiretlerinin isyanc› Celalileri destek- Gündelik hayat, kendi iç bütünlü¤ünü mahalle ölçe¤inde
lemesi; koruyabildi¤i sürece bu uygulamalar devam etmißtir.
o Devlet-halk ilißkisinin zay›flamas›; devlet memuru say›lan Ancak 19. yüzy›l ile beraber artan nüfus ve iktisadi et-
kimi yeniçerilerle sipahilerin de isyanc›lara kat›lmas›; devlet kenler mahalle’nin sosyo-kültürel çerçevesini parçalam›ß,
maliyesinin (ekonomisinin) zay›f düßmesi; gündelik hayat›n geleneksel içeri¤i çokmerkezli bir kent
yaßant›s› içinde erimeye baßlam›ßt›r.”
o Osmanl› yönetiminin yap›sal sorunlar karß›s›nda güçsüz
Kaynak: E. Iß›n, “19. Yüzy›lda Modernleßme ve Gündelik Hayat”,
kalmaya baßlamas›, vb.” Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye Ansiklopedisi, C. 2,
Kaynak: B. Güvenç, Türk Kimli¤i, Kültür Bakanl›¤›, 1993. ‹letißim Yay›nlar›, 1985.

159
Tar›m sektöründe ve k›rsal alanlarda belli belirsiz bir ßekilde görünen bu de¤ißim
Coğrafyacõnõn sürecinin yan›nda, kentlerde ve özellikle ‹stanbul’da çok daha önemli baz› de¤ißiklikler
göze çarpmaktayd›. Tar›mdan ve ticaretten elde etti¤i gelirinin fazlas›n› taßra kentlerinde
Sözlüğü harcamaya baßlayan zenginleßen kesim, bu yerleßim yerlerinin çehresini yavaß yavaß
de¤ißtirmeye baßlam›ßt›. ‹nßa edilen konaklar, gittikçe sosyal statüye göre belirlenen
*Frenk Mahallesi: ‹stanbul ve mahalleler ve ikamet tercihleri, birçok kentin de¤ißmesine yol açmaktayd›. Bu de¤ißimler,
‹zmir’de, yabanc› uyruklular›n da en çok Bat› ticaretiyle ilißkileri gelißmiß olan baz› kentlerde hissedilmekteydi.
yerleßti¤i Levantenlere mahsus Bat› ticaretine aç›lan kentlerde “Frenk”* ad› alt›nda bilinen mahalleler, gittikçe
mahalle. yerel zenginlerin ra¤bet ettikleri mekânlar haline gelmekteydi. Örne¤in, 18. yüzy›l›n
ortalar›ndan itibaren ‹stanbul’da Galata ve özellikle yabanc› sefaretlerin bulundu¤u
Beyo¤lu bu yönde gelißen mekânlard›r (4. belge).
‹stanbul’da gözlemlenen de¤ißim Bat›n›n etkisi alt›nda Beyo¤lu’nun büyüyerek
gelißmesiyle s›n›rl› de¤ildi. Baßta saray olmak üzere, üst s›n›f›n büyük bir k›sm› da
benzer bir genißleme takip ederek suriçi ‹stanbul’un geleneksel çevresinden kopmaya,
Haliç ve Bo¤aziçi’ne do¤ru yay›lmaya, buralarda yapt›rd›¤› kößk, yal› veya kas›rlara
yerleßmeye baßlam›ßt› (2. ve 3. belge). K›sacas›, baz› üst s›n›f gruplar›n›n artan hare-
ketlili¤i neticesinde kent büyümeye ve yay›lmaya baßlam›ßt›. Yüzy›l›n sonuna do¤ru
girißilen askeri reform hareketlerinin getirdi¤i büyük yap›lar da (k›ßlalar, okullar vb.)
ayn› yönde bir hareket göstermekte, kentin genißleme e¤ilimini art›rmaktayd›.
2. Batõ Ticaretine Eklemlenme Toplumsal Yapõyõ Dönüştürüyor
Yõllar
Ülke çap›nda de¤ißik h›z ve yo¤unlukta hissedilen bu e¤ilimlerin gerçekten
1840 1880 1909 h›zlanmas› 19. yüzy›lda ve bu yüzy›l›n getirmiß oldu¤u kökten de¤ißimlerle ortaya
1842 1882 1911
ç›kmaya baßlam›ßt›r. Bu kökten de¤ißim sürecinin arkas›nda yatan etkenleri iki ana
baßl›k alt›nda toplamak mümkündür. Bir taraftan d›ßar›dan -özellikle Bat›dan-
İngiltere 19,8 23,5 17,9 kaynaklanan etkenler Osmanl› devletini ve toplumunu ßekillendirmeye baßlam›ß,
di¤er taraftan ise Osmanl› devleti ve toplumundan gelen baz› ivmeler, sistemin
de¤ißmesi yönünde önemli ad›mlar at›lmas›na neden olmußtu. 1839’da ilan edilen
Fransa 16,6 28,0 14,1 Tanzimat Ferman›’ndan ad›n› alan Tanzimat dönemi, bu iki yönlü etkileßimin ifadesiydi.
Bu karß›l›kl› etkileßimin getirdi¤i h›zl› de¤ißimlerin en çarp›c› biçimde görüldükleri
Almanya 1,9 0,5 11,4 alanlardan biri, gerek merkezde, gerekse taßradaki yerleßim birimleriydi. K›rsal
alanlardaki baßl›ca de¤ißim, tar›m üretiminin giderek Bat›ya ihraç ürünlerine yönelerek
Avusturya 29,1 6,1 8,0
h›zlanmas›, di¤er taraftan ise Bat›dan gelen sanayi ürünlerinin Osmanl› piyasas›nda
yayg›nlaßmas›yd› (1. belge). Bu gelißmeler, Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun giderek bir
hammadde üreticisi ve sanayi ürünü ithalatç›s› konumuna itilmekte oldu¤unu gös-
İng+Fr+ 67,4 58,1 51,4 termekteydi.
Alm+Avus
K›rsal alanda bunun getirdi¤i baßl›ca de¤ißiklik, ba¤›ml› da olsa, tar›m üreticisinin
giderek genißleyen bir pazara yönelmesiydi. Bu durum, özellikle büyük üreticilerin,
Sanayileşmiş 70,1 62,9 77,0 çiftlik sahiplerinin ve bu ürünlerin ticaretiyle u¤raßan tüccarlar›n zenginleßmesine yol
Ülkeler açt›. Avrupa’dan ithal edilen ucuz sanayi ürünleriyle rekabet edemeyen yerli esnaf ve
sanayicilerin pazarlar› ise, darald›.
Rusya 10,4 13,6 3,9 3. Gelişmede Bölgesel Eşitsizlikler
Osmanl› Devleti’nin girißti¤i modernleßme hareketi taßradaki yerleßim alanlar›n›n
görüntüsünü ve merkezle olan ba¤lant›lar›n› h›zl› bir ßekilde de¤ißtirmekteydi. ‹thal
Azgelişmiş 19,5 23,5 19,2
Ülkeler
edilip uygulanan yeni teknoloji sayesinde baz› önemli altyap› çal›ßmalar›, ulaß›m
yollar›ndaki h›zlanma ve merkezi bir e¤itim sisteminin gelißtirilmesi, kentlerdeki
hayat› h›zla de¤ißtirdi.
Cari Fiyatlarla 5,2 15,2 25,9
Özellikle 19. yüzy›l›n ikinci yar›s›nda gelißtirilen demiryolu ve vapur hatlar›, artan
Yõllõk İhracat*
bürokratik ve askeri kontrol ve Maarif Nezareti (E¤itim Bakanl›¤›) taraf›ndan aç›lan
* Milyon Sterlin okullar sayesinde devletin varl›¤› eskiye oranla daha hissedilir olmaya baßlam›ßt›.
Ancak bu gelißmeler, dengesiz bir da¤›l›m göstermekteydi. Avrupa ticaretiyle ba¤lar›
çok daha s›k› olan ve devletin merkezine daha yak›n olan Bat› Anadolu kentleriyle
Kaynak: Þ. Pamuk, “19. Yüzy›lda Osmanl› D›ß Ticareti”,
Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye Ansiklopedisi,
Akdeniz’deki liman kentleri bu yeniliklerden yo¤un olarak faydalan›rken, bu
C. 3, ‹letißim Yay›nlar›, 1985. etkenlerden uzak kalan iç k›s›mlar ve özellikle Do¤u Anadolu yerinde saymaya
baßlam›ßt›. Zaten gelißmiß olan kentlerin yan›nda Mersin, ‹skenderun ya da Trabzon
1 1840-1910 döneminde Osmanl› ihraca- (5. belge) gibi ticaret merkezleri do¤ar ya da palazlan›rken, Ankara’n›n do¤usunda
t›n›n ülkelere göre da¤›l›m› (%). ve yeni düzenin d›ß›nda kalan birçok kent bu gelißmelerden d›ßlanm›ßt›.

160
Sonraki
2 Boğaziçi Yalõlarõ Yalõlar
(18.
Cumba
“I. Mahmut’un saltanat› döneminde, Suyun
yüzy›ldan
itibaren)
‹stanbul’daki varl›kl› ailelerin ço¤u, üzerine pastel
uzanan renklerde
Bo¤aziçi k›y›lar›nda büyük yazl›k bir boyan›r
penceredir. oldu.
konaklar yapt›rd›lar; yal› diye bilinen
bu zarif ahßap yap›lardan günümüze Dirsek
Geleneksel Ahşap Yalõlar “Osmanl› k›rm›z›s›” Fethi Ahmet Paşa Yalõsõ ya da Mocan Yal›s› ç›kma
ancak birkaç tanesi kalm›ßt›r. Julia olarak bilinen bir pas k›rm›z›s›na boyan›yordu. Kuzguncuk’tad›r. 18. yüzy›l sonlar›nda yap›lm›ßt›r. üst kat
Besteci Franz Liszt ile mimar Le Corbusier burada kalm›ßt›r. odalar›n›
Pardoe, 1836’da yay›nlanan Sultan’›n Köprülü Amcazade Hüseyin Paşa Yalõsõ Cesur d›ß dekorasyonu nedeniyle “Pembe Yal›” olarak da taß›rd›.
Anadolu Hisar›’n›n yak›n›ndad›r ve 1698’de bilinen yap› karadan güçlükle görülebilecek bir konumdad›r
Kenti ve Türklerin Yaßam Tarzlar› adl› yap›lm›ßt›r. Bo¤az k›y›s›ndaki en eski yal›d›r. .
kitab›nda bu yal›lardan söz eder: ‹lk yal›lar, suyun tam kenar›na yap›l›yordu;
sonraki y›llarda biraz daha içerlerde
Tüm güzelli¤iyle görmek için, Bo- yap›lm›ßt›r.
Barok etkiler,
¤aziçi’ni ay›ß›¤›nda seyretmek ge- Ethem Pertev Yalõsõ Kanl›ca’dad›r. oyma ißlemeli
1867 - 1908 aras›n› kapsayan balkonda göze
rekir. O zaman görüntüleri suya ünlü “kozmopolit dönem”in çarpmaktad›r.
yans›yan o büyük konaklarda yaßa- baßl›ca örneklerindendir.
Alt›nda bir kay›khane vard›r
yanlar, kendilerini çevreleyen o ihti- ve bir yal›n›n geleneksel özellikleriyle Yalõnõn
daha sonra ortaya ç›kan kar›ß›k ahßap altõndaki
ßaml› manzaran›n tad›n› doyas›ya Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi, oymalar› bünyesinde toplam›ßt›r. kayõkhane.
Dost Kitabevi, 1998 .
ç›kar›yorlar. Ö¤le vaktinin göz ka-
maßt›r›c› ›ß›¤› yörenin çehresini en 3 Bo¤aziçi yal›lar›.
ince detaylar›yla sergiliyor; oysa
y›ld›zlarla bezenmiß lacivert gök-
yüzü, berrak ay ›ß›¤› ve akßam›n mu-
kaddes sessizli¤i, bunun tam aksi
biçimde ona, cazibesini iki kat art›ran
gizemli bir belirsizlik kat›yor. Baß-
kentin sakinleri bu gerçe¤in fark›n-
dalar. Yal›lar›nda geçirdikleri yaz
aylar› boyunca en büyük e¤lencele-
rinden biri denize bakan teras-
lar›nda oturup, suyun küçük dal-
galarla ürperißini seyrederken ay
›ß›¤› alt›nda hoplaya z›playa geçen
bir yunusbal›¤› sürüsünün gök-
gürültüsü gibi seslerle dalgalar›n
ortas›nda bat›p ç›karken keyifli
molalar verdirdi¤i Rum ve ‹talyan
teknelerindeki denizcilerin akßam
ilâhilerini dinlemek. Bu s›rada ta
uzaklardaki Asya’n›n karanl›k te- 4 1890’da ‹stanbul’da Beyo¤lu. Kaynak: Kartpostal, Levant Koleksiyonu.

peleri uzun esmer gölgelerini suya


düßürerek, gümüß gibi parlayan su-
yolunun k›y›s› boyunca uzanan upu-
zun a¤açlar ise tepelerini titreßtirerek,
belki de dünyada eßi benzeri olma-
yan bu manzaraya letâfetli f›rça dar-
belerinin sonuncusunu vuruyor.”
Kaynak: J. Freeley, Saltanat Þehri ‹stanbul,
‹letißim Yay›nlar›, 1999.
5 19. yüzy›lda Trabzon Liman›.

161
4. Modern Şehircilik Anlayõşõ İstanbul’da Başlõyor
Coğrafyacõnõn Bu gelißmelerden en çok etkinlenen kentlerin baß›nda ‹stanbul gelmekteydi. Hem
Sözlüğü Bat›yla yo¤un ilißkileri bulunan, hem de Tanzimat* hareketinin getirdi¤i yeniliklerin
odak noktas› olan bu kent adeta kabuk de¤ißtirmeye baßlam›ßt›. Baz› an›tsal yap›lar›n
tasar›m ve konumu d›ß›nda Osmanl› kentlerinde daha erken dönemlerde görülmeyen
*Tanzimat Fermanõ: Topkap› türden bir ßehircilik anlay›ß› hemen Tanzimat’tan sonra belirmißti. Daha önceleri bir
Saray›’n›n Gülhane Kößkü’nde tür “do¤al” yap›laßma ve büyümeye izin verilmekteydi. Kißiler sahip olduklar› arsaya
okundu¤u için Gülhane Hatt-› diledikleri gibi ev yap›yor, evler aras›nda kalan boßluklar kamu alan› ve sokak olarak
Hümayunu olarak da bilinen ve tan›mlan›yordu. Bunun sonucunda kentin ço¤u yerinde düzensiz, de¤ißken genißlikte,
s›k s›k da ç›kmaz soka¤a dönüßen sokaklardan olußan karmaß›k bir yap› görülmekteydi.
Sultan Abdülmecid’in cülusu
dolay›s›yla 3 Kas›m 1839 tarihinde Tanzimat’la birlikte, Bat›daki örneklerden esinlenerek düzenli, genißletilmiß ve dik
aç›larla kesißen sokaklar›n aç›lmas›na baßlanm›ßt›. Bu ißlem, özellikle kentte s›k s›k
ilân edilen karar. Tanzimat Fer-
ç›kan yang›nlar›n yok etti¤i mahallelerin yerinde gerçekleßtirilmekteydi. Anayol olarak
man›, bütün Osmanl› uyruklar›na belirlenen baz› sokaklar, binalar y›kt›r›larak ya da cepheleri t›raßlanarak genißletilmekte,
eßitlik, can ve mal güvenli¤i vaad caddeye dönüßtürülmekteydi. 1870’lerden sonra bu caddelere raylar dößenerek,
eden, padißah›n hükümranl›¤›na dönemin modernli¤ini simgeleyen tramvaylar ißletilmeye baßland› (1. belge). Bo¤aziçi
s›n›r getiren ve sistemin Bat›l›- ve Marmara Denizi’nde ißlemeye baßlayan vapurlar ise, kentin toplu ulaß›m a¤›n›
daha da genißletmekteydi (2. ve 3. belge). Ayn› dönemde, belediyecilik girißimlerinin
laßmas›na yol açan bir belgeydi.
ilk örnekleri görünmekte, kentte ayd›nlatmadan çöp toplanmas›na, itfaiyeden postaya
kadar yeni hizmet türleri ortaya ç›kmaktayd›.
Kentin altyap›s›nda gözlemlenen bu de¤ißimler, üstyap›s›nda da hissedilebiliyordu.
Ahßap evlerin yerini yavaß yavaß kâgir evler, baz› semtlerde ise apartmanlar almaya
baßlam›ßt›. ‹thal mallar›n sat›ld›¤› büyük ma¤azalar, otel, lokanta, tiyatro, hastane gibi
yeni türden hizmetler sunan kurulußlar ßehirde yaßayanlar›n hayat›n› köklü bir ßekilde
de¤ißtirmekteydi. ‹stanbul’da baß döndürücü bir h›zla ortaya ç›kan bu yenilikler, di¤er
kentlere de yay›lmakta gecikmedi. Böylece modernlik/ça¤daßl›k ile ba¤lant›l› bir çok
yenilik, kimi zaman ithal yoluyla, kimi zaman iç dinamiklerden kaynaklanarak ülkenin
büyük bir k›sm›nda gündelik yaßama girdi.
5. Modernleşmenin Yeni Ürün ve Hizmetlerinin Dengesiz Dağõlõmõ
Bu yay›lman›n zaman ve mekân içinde s›n›rlar› vard›. Yeni ürün ve hizmetlerin
da¤›l›m› dengesiz ve eßitsizdi. Zenginlikten hiç bir biçimde yararlanamayan kentler
ve bölgeler vard›. Ayr›ca ‹stanbul ya da ‹zmir gibi modernleßen kentlerin içinde bile
çeßitli semtlerin gelißme h›zlar› ve nitelikleri aras›nda çok önemli farklar olußmaya
baßlam›ßt›. ‹stanbul’da Galata, Beyo¤lu ya da Sirkeci gibi semtler h›zla de¤ißirken,
kentin iç kesimlerindeki birçok mahalle geleneksel yap›lar›n› korumakta,
modernleßmenin yeni araçlar›ndan yararlanamamaktayd› (4. belge). ‹stanbul’un
geleneksel ticaret merkezi olan Kapal› Çarß› ve çevresi kentin ve ülkenin ekonomik
hayat›ndaki önemini yitirirken, bankalar›, sigorta ßirketleriyle yeni düzeni simgeleyen
Galata ve Beyo¤lu yeni merkezler olarak belirmeye baßlad›.
Gelißmekte olan her kentte “modern” kent ile “geleneksel” kent aras›nda karß›tl›¤a
kadar varabilen farklar ortaya ç›kt›. Baßka bir deyißle, d›ßa ba¤›ml› ekonomik gelißmenin
getirdi¤i sistem, hem varl›kl› ile yoksul aras›ndaki farklar› art›rd›, hem de toplumun
baz› kesimlerinin ça¤daß/geleneksel, Bat›l›/Do¤ulu gibi ay›r›mlarla tan›mlanmas›na
yol açt›.
Durumu daha da ciddi bir boyuta getiren olgu ise, bu ayr›mlar›n büyük ölçüde
toplum içinde varolan baz› dinsel ve kültürel farklar›n üzerine eklenerek onlar› daha
da belirginleßtirmesiydi. Bat›l› bir hayat tarz› ve yeni ekonomik düzenden faydalanan
baßl›ca kesim, ülkenin gayrimüslim nüfusunun önde gelen kesimleriyle Müslüman
nüfusun bürokratik ve entellektüel seçkinleriydi. Müslüman ya da gayrimüslim halk›n
büyük bir ço¤unlu¤u ise, yeni düzenin nimetlerinden ancak çok s›n›rl› bir ßekilde
faydalanabilmekteydi. 19. yüzy›lda giderek artan milliyetçilik ideolojisinin de etkisiyle
çeßitli gruplar aras›ndaki gerginlikler t›rmanmaya baßlad›.
Foto¤raf: Dünden Bugüne ‹stanbul Ansiklopedisi, Türkiye Ekonomik Birinci Dünya Savaß›’nda gerginlikler ve çat›ßmalar doru¤a ulaßt›. 1915 - 1922 y›l-
ve Toplumsal Tarih Vakf›, 1994.
lar›nda aral›ks›z bir ßekilde savaß yaßayan Anadolu’nun baßl›ca yerleßim birimlerinin
1 1900’lerin baßlar›nda Karaköy’de Ban- düzeni altüst oldu. Kurtuluß Savaß› ve Cumhuriyetin kurulußuyla birlikte, büyük bir
kalar Caddesi’nin baß›nda Tatavla (Kurtuluß) y›k›ma u¤rayan ülkenin yeniden inßas›na baßlamak gerekti. Kurulacak yeni düzen,
seferini yapan atl› tramvay. Osmanl› ‹mparatorlu¤u’ndakinden çok farkl› olarak, ulus-devlet mant›¤›na dayanacakt›r.

162
2 Şirket-i Hayriye
ve Boğaziçi
“Þirket-i Hayriye’siz bir Bo¤aziçi
tarihi düßünülemez. Þirket-i Hayriye
ile Bo¤aziçi, birbirini tamamlayan
iki varl›kt›r.
1851 y›l›nda kurulan bu vapurculuk
ßirketinin ‹stanbul’un günlük ya-
ßam›nda 94 y›l boyunca, vazgeçil-
mez bir yeri olmußtur. Önceleri siyah
boyal›, semaver bacal›, zarif yandan
çarkl›lar›, sonralar› daha büyükçe,
geniß salonlu, uskurlu vapurlar›yla
Bo¤az’›n iki yakas›ndaki halk› ‹s-
tanbul’da taß›yan Þirket-i Hayriye
için, bugünkü Bo¤aziçi’nin gerçek
mimar›d›r dense, yeridir.
Þirketin ilk vapurlar› 1854 y›l›nda Kaynak: Kartpostal, Levant Koleksiyonu.

geldi. Bu vapurlar, Bo¤az halk›n›n 3 Þirket-i Hayriye’nin 1890’da hizmete giren 37 numaral› ‹hsan vapuru.
de¤ißmez birer sevgilisi oldu. Bo-
¤az’da oturanlar, onlar› daha uzak-
tayken bile tan›rlard›. ‹lerdeki bur-
nun arkas›ndan süzülerek bir vapur
mu ç›kt›, hele üstüste birkaç kere de
düdük çalm›ßsa, gelen Alt›nkum
mudur, Kocataß m›d›r, yoksa Kalender
ya da Sütlüce midir, hemen bilirlerdi.
Bu vapurlar›n büyük olanlar›, küçük
olanlar› vard›. Kolay yanaßan› zor
yanaßan› olurdu. Kimi vaktinde gelir,
kimi de geç kal›rd›. Bo¤az halk›
bunlar›n hepsini bilir, kendini ona
göre ayarlard›.
Yaln›z vapurlar m›, kaptanlar da
Bo¤az halk›n›n aßinas›yd›. Hayri
Efendi Kaptan, Sezai Efendi Kaptan,
Tahsin Efendi Kaptan, ya da Þeref
Efendi Kaptan ve ötekiler Bo¤az
sakinleri taraf›ndan say›l›r, sevilirdi.
Hele çocuklar›n gözünde hepsi birer
kahramand›.”
Kaynak: Kartpostal, Levant Koleksiyonu.
Kaynak: E. Tutel, Þirket-i Hayriye, ‹letißim Yay›nlar›, 1997.
4 ‹stanbul’da geleneksel yap›s›n› koruyan bir sokak (1898).

163
Konstantinopolis - İstanbul: Siyasal Gücün Merkezi
Durum İncelemesi Konstantinopolis (Latince), Kustantiniye (Arapça), Stinpolin (Yunanca),
Tsargorad (Rusça), İstambol (Osmanlõca), İstanbul (Türkçe)

Konstantinopolis Kenti
Bin y›la yak›n bir süreyle Konstantinopolis, H›ristiyan dünyas›n›n en zengin kenti olmußtur. Kentin merkezinde üç büyük
yap› bulunuyordu: Ayasofya Kilisesi, Hipodrom ve Büyük Saray. Bunlar›n d›ß›nda, kent en güzel sanat eserlerini bar›nd›ran
saray ve kiliselerle dolup taßmaktayd›. Günlük yaßam fora denilen dört büyük pazar etraf›nda hareketleniyor; nüfusun içme
suyu ihtiyac› gelißmiß bir teknikle yap›lan büyük su kemerleri ve sarn›çlarla karß›lan›yordu. 1200 y›llar›nda zenginli¤in
doru¤undaki ßehirde o zamanlar tahminen 400 bin kißi yaß›yordu.
Nüfus yo¤unlu¤u Aetius Sarnõcõ Kutsal Havariler Kilisesi
Theodosius Surlarõ
nispeten çok azd› ve bunun II. Theodosius’un yapt›rd›¤› kent
Blachernae Sarayõ
surlar›, Osmanl›lar›n 1453’te kenti Kariye
bir sonucu olarak kent fethetmesine kadar say›s›z
Bozdoğan Kemeri (Valens)

surlar› içinde tarla ve Mocius sald›r›ya dayand›. Pantocrator


Sarnõcõ Manastõrõ
bahçeler bulunmaktayd›.

Theodosius Forumu
Altõn Kapõ
Kentin surlar› aras›ndaki Konstantin
törensel Forumu

Alõştõrma
giriß
kap›s›yd›.

Haliç’e
gerilmiş
zincir Yerebatan
1. Bizans iktidar›n›n merkez- Konstantin
Sarayõ
Milion
Arcadius
Surlarõ
leriyle Osmanl› iktidar›n›n mer- Studion Manastõrõ
(tümüyle
Forumu Theodosius Limanõ Taşõ
Bütün
kaybolmußtur)
kezleri aras›nda ne ölçüde sürek- yollar›n
ölçüldü¤ü
nirengi
lilikten söz edilebilir? noktas›.
Küçük Ayasofya Kilisesi

2. Bizans siyasal iktidar›n›n Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi,


Hipodrom Büyük Saray Ayairini

önemli merkezlerinin ak›beti ne Dost Kitabevi, 1998 . Ayasofya

olmußtur? Büyük Saray’dan bu- 1 Bizans’›n baßkenti Konstantinopolis.


güne neler kalm›ßt›r?
3. Büyük Saray’›n yap›s›n› Top- Büyük Saray’õn Hikayesi
kap› Saray›’n›n yap›s› ile karß›- Bizans döneminde ßimdiki Sultanahmet’in yerinde Büyük Saray vard›. Þaßaal› günlerinde saray›n Avrupa’da bir eßi daha
laßt›r›n. yoktu ve bu ihtißam ziyaretçilerin gözlerini kamaßt›r›rd›. ‹mparatorluk kößkleri, devlete ait yap›lar, kilise, avlu ve
bahçelerden olußan bu binalar toplam› Hipodrom’dan Marmara k›y›s›ndaki ‹mparatorluk Liman›’na kadar uzanan e¤imli,
4. Topkap› Saray›’n›n yap›s›n› kademeli bir alana yay›lm›ßt›. Aßama aßama gelißen saray›n yap›m›na 4. yüzy›lda Konstantin döneminde baßlanm›ßt›r.
532’deki Nika Ayaklanmas›’n›n yol açt›¤›
ve düzenini Dolmabahçe Sara- yang›ndan sonra Justinyen taraf›ndan Ayasofya Augusteum
Katizma Hipodrom’un Milion Sütunlu bir
y›’n›n yap›s› ve düzeni ile karß›- genißletilmißtir. Sonraki Mese heykel ve
‹mparatora ayr›lm›ß yol mesafelerinin
ölçüldü¤ü noktayd›.
meydand›.
Chalke
Kapõsõ
bölümüydü.
‹mparatorlar, özellikle 9.
laßt›r›n. dükkanlarla
dolu,
Saray›n
ana girißiydi.
yüzy›ldaki I. Basil saray› sütunlu

5. Bizans iktidar›nda Dolmabah- daha da büyüttü. Yüzy›llarca bir caddeydi.


kullan›ld›ktan sonra, 13.
çe’nin karß›l›¤› neresidir? Siyasal yüzy›l›n ikinci yar›s›nda
Hipodrom

iktidar›n yer de¤ißtirme ihtiyac›- imparatorlar buray›


Hormisdas
terkedip Blachernea Sarayõ
n›n nedenleri nelerdir? Saray›’na yerleßtiler.

6. Bâb-› Hümayun’un iktidar›n (...)


Bizans Büyük
temsili bak›m›ndan ißlevi nedir? Saray›’ndan
geriye kalan tek
7. Dolmabahçe Saray›’n›n yap›- parça
Bukoleon
m›nda finansman nas›l sa¤lan- Saray›’n›n
duvar›d›r.
m›ßt›r? Altõn Salon
(ßimdiki Mozaik Müzesi)
Deniz Feneri Magnaura
Sarayõ

Bukoleon Sarayõ’n›n denize Nea Ekklesia, I. Basil taraf›ndan


8. Türk siyasal iktidar›n›n mer- Sen Piyer
Aziz Sergius ve
Bacchus Kilisesi
Daphne Sarayõ bakan muhteßem bir ön yapt›r›lm›ß ve daha sonraki bütün
cephesi vard›. kiliselere model olußturmußtur.
kezlerinin tarihine bak›ld›¤›nda Kilisesi
Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi, Dost Kitabevi, 1998 .
1923 hangi aç›lardan bir kopußu
ifade etmektedir? 2 Bizans siyasal iktidar›n›n merkezlerinden Büyük Saray.

164
İftariye Köşkü
Topkapõ Sarayõ Ba¤dat ve Sünnet Kößkleri aras›nda yer alan
Sünnet Köşkü Saat Sergisi
Bab-õ Ali
bu kößkün gölgelikli balkonundan
‹stanbul’un fethinden k›sa bir süre sonra, 1459-1465 y›llar› aras›nda, harika bir Haliç manzaras› görülür. 4
Fatih Sultan Mehmet asli oturma mekân› olarak Topkap› Saray›’n› Hõrka-i Şerif Köşkü

inßa ettirdi. (...) Bağdat Köşkü “Osmanl›lar zama-


Harem IV. Murat Ba¤dat’› ele geçirißinin
Baßlang›çta hükümet kona¤› olarak da (1639) ßerefine yapt›rm›ßt›r. n›nda sadrazam›n
kullan›lan Sarayda askerlerin ve saray›na ve çal›ßma
Minyatür ve
devlet görevlilerinin elyazmalarõ mekân›na aç›lan bu
yetißtirildi¤i bir medrese sergisi
an›tsal kap›n›n ya-
de bulunuyordu.
p›lmas›ndan sonra,
Ancak 16.
yüzy›lda ßehirde bulunan ya-
hükümet banc› elçiler Bab-› Ali
Bab-› elçileri diye bilinir
Ali’ye III. Avlu oldu. Bab-› Ali kuru-
taß›nd›. mu Osmanl› toplu-
Sultan I. III. Ahmet
Kütüphanesi munda, zaman za-
Abdülmecit 1719’da yap›lan bu

1853’te Babüsselam, kütüphane mermerden, man sultanlar›n kap-


saray çok hoß bir yap›d›r.
Topkap›’dan girißidir. rislerini dengeleyen
ayr›l›p etkili bir unsur olu-
Dolmabahçe Divan Hazine ßuyla tart›ß›lmaya-
Divan-›
Saray›’na cak derecede önem-
Hümayun Saltanat
yerleßti. üyesi Giysileri Sergisi
li bir rol oynam›ßt›r.”
vezirlerin
Topkap› Saray› topland›¤› bu Revan Odasõ
1924’te müze oday›
Mutfaklarda
Kaynak: ‹stanbul
padißah da kafes Babussaade Görsel Gezi Rehberi,
seramik, cam ve
olarak halka aç›ld›. arkas›ndan izlerdi. Ak A¤alar Kap›s› gümüß ißleri sergilenir. Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi, Dost Kitabevi, 1998 .
İkinci avlu olarak da bilinir. Dost Kitabevi, 1998 .

3 Topkap› Saray›: 19. yüzy›l›n ikinci yar›s›na kadar Osmanl› siyasal iktidar›n›n merkezi.

Merasim Salonu
Dolmabahçe Sarayõ Bu muhteßem kubbeli salon
2500 kißi alacak biçimde
Dolmabahçe Saray›’n› 1856’da Sultan Abdülmecit yapt›rm›ßt›r. tasarlanm›ßt›r.
Padißah saray›n mimarlar› olarak, 19. yüzy›lda Bo¤aziçi’ni pek çok eserle Dünyadakilerin en a¤›r›
olmakla ünlü salon
dolduran Ermeni as›ll› mimar ailenin üyeleri olan Karabet Balyan avizesi ‹ngiltere’den
sat›n al›nm›ßt›r.
ile o¤lu Niko¤os’u seçmißti. Dolmabahçe’nin aß›r› görkemi sanki, Osmanl›’n›n Mavi Oda
çöküß döneminde oldu¤unu yalanlamak amac›n› Zülvecheyn ya da Dini bayramlarda
Manzaralõ Oda padißah›n annesi,
taß›r gibidir. Padißah, Saray› yabanc› bankalardan o¤lunun eß ve
gözdelerini
ald›¤› borçlarla yapt›rm›ßt›r. bu odada
Süfera Salonu
Sefirlerin sultanla görüßmek için kabul ederdi.
bekledikleri yerdi; saray›n en lüks
odalar›ndan biridir.

Bab-õ Hümayun Giriş


Bir zamanlar yaln›zca sultan ve
vezirleri taraf›ndan kullan›lan bu kap›
ßimdi saray›n ana girißidir.

Harem

Pembe Oda
Harem’in
toplant› odas›yd›.
Atatürk’ün
Yatak Odasõ
Atatürk 10 Kas›m 1938’de
Valide Sultan’õn sabah saat 9’u 5 geçe
Kabul Odasõ bu odada vefat etti.
Saraydaki bütün saatler
tam bu saatte durdurulmußtur.

Kõyõdaki Ana Giriş


Abdülaziz’in Yatak Odasõ
150 kg.l›k bu amatör pehlivan
için özel olarak yapt›r›lm›ß
Kuğulu Çeşme dev bir yatak bulunurdu.
Bu çeßmenin bulundu¤u Padişah Hamamõ
bahçe, saray›n ad›ndan da Bu hamam›n duvarlar› M›s›r
anlaß›laca¤› gibi doldurma mermerinin en güzel örnekleri ile
usulü ile meydana kaplanm›ßt›r, çeßmeler som
getirilmißtir. Kõrmõzõ Oda gümüßtendir.
Sultan taraf›ndan Selamlõk Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi, Dost Kitabevi, 1998 .
sefirleri kabulünde kullan›l›yordu.

5 Dolmabahçe Saray›: 19. yüzy›ldan itibaren Osmanl› siyasal iktidar›n›n merkezlerinden biri.

165
Konstantinopolis - İstanbul: Dinsel Gücün Merkezi
Durum İncelemesi Konstantinopolis (Latince), Kustantiniye (Arapça), Stinpolin (Yunanca),
Tsargorad (Rusça), İstambol (Osmanlõca), İstanbul (Türkçe)

Ana Apsisin
‹ki yan›nda küçük
Dört Sütun
apsisler vard›r.
Kubbeyi
taߛr.

Kiremit ve Topkapõ
taß d›ß cephede Sarayõ
birlikte kullan›l›r.
İç Dehliz Zeynep Sultan Cami
Kilisenin girißini ve
belirleyen örtülü Nuruosmaniye
Altõn Mozaikler Mektebi
bir koridordur. Camii Christos
tavan ile üst duvarlar› kaplar.
Philanthropos
Manastõrõ
Soğuk Kuyu
Bizans Kilise Mimarisi Medresesi Aya İrini
Müzesi
Erken Bizans kiliseleri ya bir bazilika formunda
(Studion Manast›r›) ya da merkezi bir planda Surp Ohanes Yerebatan Sarnõcõ
Kilisesi Sultanahmet
(Aziz Sergius ve Bacchus Kilisesi) yap›lm›ßlard›. (Bazilika Sarnõcõ)
Camii
9. yüzy›ldan itibaren ise resimde görülen ve
dört köße sütunlar etraf›nda inßa edilen kilise Küçük
Şahsuvar
modeline geçildi. D›ß cephe genellikle süsle- Mescidi
Ayasofya
Camii
mesiz kiremitlerle kaplan›yor, iç mekân ise alt›n
mozaiklerle dekore ediliyordu. Kiliselerin ço¤u
Osmanl›lar taraf›ndan camiye dönüßtürülmüß
olmakla birlikte, özgün tasar›mlar› bugün hâlâ
izlenebilmektedir. Kaynak: “ An›t Eserler Atlas›”, Atlas, 1999 .

1 Tipik bir geç dönem Bizans Kilisesi. 2 Tarihsel yar›madan›n plan›.

Ayasofya
Ayasofya, yani “Kutsal Bilgelik Kilisesi” dünyan›n en büyük
Tuğla minare
mimari eserleri aras›ndad›r. 1400 y›ll›k tarihiyle 6. yüzy›l Bizans
Alõştõrma baßkentinin gelißmißli¤inin
bir kan›t› gibi durmaktad›r ve Melek figürleri
kubbe zeminindeki Sahõn
sonraki yüzy›llar›n mimarisi pandadifleri süsler. Mozaikler
Hünkar Hz. ‹sa’y› IX. Constantine ve
üzerinde çok büyük bir etkisi Hat Mahfili
1. Bizans iktidar›n›n dinsel olmußtur. 537’de ‹mparator
Panolarõ Müezzin
kar›s› Zoe ile gösteren
güney galerisindeki bu mozai¤in
Mahfili de aralar›nda yer ald›¤›
boyutu Konstantinopolis’in kent Justinyen taraf›ndan aç›lan Kürsü harika Bizans mozaikleri.
heybetli bina, burada daha
plan›na nas›l yans›m›ßt›r? önce bulunan iki eski
Taç Alanõ
‹mparatorlar›n
III. Mehmet
Referans noktas› olarak al›na- kilisenin kal›nt›lar›
taç giydi¤i yerdi.
Türbesi

bilecek göstergeler nelerdir? üzerine inßa Bizans Kabartmasõ


‹lk Ayasofya’n›n
edilmißtir.
(yaklaߛk M.S. 415)
2. Ayasofya’n›n camiye dönüß- 15. yüzy›lda muhteßem
girißinin
Osmanl›lar
türülmesinin anlam› nedir? Bu taraf›ndan
kal›nt›lar›
aras›nda
bulunan
durumun “siyasal bir mesaj” o- camiye koyun III. Selim
Türbesi
figürleri.
çevrilmißtir;
larak taß›d›¤› önem nedir? Os- Üç türbeden
en eskisidir ve
minare, Payandalar 1577’de
manl› döneminde siyaset (Bi- türbe ve II. Sinan’›n
Mahmut planlar›na
zans döneminde oldu¤u gibi) çeßmeler o İmparatorluk
Kapõsõ
Kütüphanesi
tamamlan-
göre
zamandan III. Murat
hangi bak›mlardan dinden çok kalmad›r.
İç
Dehliz
Türbesi 1599’da
m›ßt›r.
‹çi
Şadõrvan yap›lm›ßt›r. 103
Dõş tamam›yla
az ayr›ßm›ß durumdad›r? Dehliz Asma Katlar
1740’larda
yap›lm›ßt›r.
çocu¤u olan III. Murat
buraya defnedilmißtir.
‹znik
Kad›nlara ayr›lm›ßt›r. çinileriyle
Türk Rokoko Vaftiz kõsmõ dößenmißtir.
Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi,
3. “Külliye” kavram› hangi ba- Dost Kitabevi, 1998 .
tarz›n›n seçkin örneklerindendir.
Çat›s› çiçek rölyefleriyle süslenmißtir.
6. yüzy›ldan kalmad›r;
burada iki padißah›n kabri bulunur.

k›mdan dinselli¤in ötesine geç-


mektedir? 3 Ayasofya: 6. yüzy›l Bizans baßkentinin gelißmißli¤inin göstergesi.

166
Sultanahmet Camii Kubbenin Altõ
Caminin
Mavi Cami olarak bilinen kubbelerinin ve
yar›m kubbelerinin alt›
Sultanahmet, bu ad› içini büyüleyici desenler ve
nefis arabesklerle
süsleyen mavi Kalõn Filayaklarõ boyanm›ßt›r. Kubbelerin Kubbelerin Görünümü
üzerindeki pencerelerin S›ra s›ra kubbelerin muhteßem görünüßünü
‹znik çinilerinden al›r. Kubbenin a¤›rl›¤›n› aßa¤›daki avludan bak›ld›¤›nda
desteklemektedir. camlar›nda art›k orijinal
gerçekten de çok çarp›c›d›r.
(...) 17. yüzy›l vitraylar›
bulunmamaktad›r.
Sultan I. Ahmet’in camiyi
Mihrap 250’den fazla
yapt›r›ß›, Osmanl›’n›n Hünkâr Mahfili
pencereyle
Padißah ve
duraklama dönemine rastlar. maiyetine
caminin içi
›ß›l ›ß›ld›r.
1609 -1616 y›llar› aras›nda ayr›lm›ßt›.
Giriş
saray mimar› Mehmet A¤a Şadõrvan
Alt›gen ßad›rvan art›k
Saltanat Köşkü
taraf›ndan yap›lm›ßt›r. Günümüzde
tamam›yla dekoratiftir,
çünkü cemaat aptesini
Planlar›ndaki ihtißam Vak›flar Hal› Müzesi’ni
burada almamaktad›r.
bar›nd›rmaktad›r.
döneminde büyük Her
minarenin iki
eleßtirilere ya da üç
ßerefesi vard›r
yol açm›ßt›r.
Özellikle,
6 minareli olmas›
Mekke mimarisine
meydan okuma
Minber
olarak 17. yüzy›ldan kalan minber
alg›lanm›ßt›. oymal› beyaz mermerden yap›lm›ßt›r.
Cuma hutbelerinde vaiz taraf›ndan kullan›l›r.
Namazgâh

Turist At Meydanõ
çõkõşõ Çõkõşõ
İznik Çinileri
Çiniler ‹znik çinicili¤in Müezzin
dorukta oldu¤u mahfili Avlu girişi
döneme aittir.
Avlu Aptes
namazgâhla ayn› Art›k içerdeki ßad›rvan kullan›lmad›¤›ndan,
Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi, büyüklüktedir; bu, cemaat aptes almak için caminin d›ß›ndaki
Dost Kitabevi, 1998 . camiye daha dengeli bir mimari kazand›r›r. musluklardan yararlanmaktad›r.

4 Sultanahmet Camii: I. Ahmet’in yapt›rm›ß oldu¤u ve “Mavi Cami” olarak an›lan dünyan›n en ünlü camisi.

Süleymaniye Camii Hürrem Sultan Türbesi’nde


Avlu Kanuni’nin
‹stanbul’un bu en büyük camii hem Avluyu çevreleyen eski sütunlar›n çok sevdi¤i
At Meydan›’ndaki Bizans dönemine eßi yatmaktad›r.
Mimar Sinan’›n övünç kayna¤›d›r Giriş
ait katizmadan
Süleyman’õn Türbesi
hem de kurucusu Kanuni Sultan getirildi¤i
Süleyman’›n k›z› Mihrimah Sultan’›n
san›lmaktad›r.
Süleyman’›n “Muhteßem” san›na ve ard›llar› II. Süleyman ile
II. Ahmet’in kabirlerindeki
uygun bir yap›d›r. 1550 - 1557 Muvakkithane Geçidi Minare Kabristan y›ld›zlara zümrütler
Þu anda kapal› olan ana kak›ld›¤› söylenir.
y›llar› aras›nda Haliç’in
avlu girißinde namaz vakitlerini
yukar›s›nda, Eski Saray’›n tayinle görevli olan cami
astronomlar›n›n
yerinde yap›lm›ßt›r. Kentin odalar› da vard›.
di¤er büyük camileri gibi,
Musalla
yaln›zca bir ibadet yeri Taşlarõ
de¤il, ayn› zamanda bir Mermerden
yap›lm›ßt›r.
külliye idi. Caminin
etraf›nda hastane,
imaret, medreseler,
kervansaray ve
hamam
Tiryakiler
bulunmaktayd›. Çõkmazõ’na
bu ad bir zamanlar
Bu külliyede, burada çay ve
aralar›nda kahvenin yan›nda
esrar ve
Müslüman, Sinan’õn Türbesi Medreseler afyon da sat›ld›¤›
Caminin için verilmißtir.
H›ristiyan ve güneyindedir.
Yahudilerin Kervansarayda gezginler ile
Burada 110 000
elyazmas›n›
oldu¤u 1 000 hayvanlar›na kalacak yer ve
İmaret Kapõsõ içeren bir kütüphane
yiyecek sa¤lan›rd›.
bulunmaktad›r.
yoksulu her gün
doyuracak bir İmaret
Þehirdeki yoksullar›, camide çal›ßanlar› ve
kapasiteye sahip bir onlar›n ailelerini beslerdi.
Avlusundaki de¤irmen taß›n›n büyüklü¤ü herkesi Darüşşifa ve Darülaceze
yard›m sistemi y›llarca doyurabilmek için gereken hububat›n ölçüsü hakk›nda
varl›¤›n› korumußtur. bir fikir vermektedir. Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi,
Dost Kitabevi, 1998 .

5 Süleymaniye Camii: Kanuni Sultan Süleyman’›n “muhteßem” san›na uygun bir yap›d›r.

167
Konstantinopolis - İstanbul: Ekonomik Gücün Merkezi
Durum İncelemesi Konstantinopolis (Latince), Kustantiniye (Arapça), Stinpolin (Yunanca),
Tsargorad (Rusça), İstambol (Osmanlõca), İstanbul (Türkçe)

Maslak ve Kozyatağõ’ndaki Plazalar KÖPRÜ

MASLAK KOZYATAĞI
2
Plaza İsmi Bitiş Yõlõ Ofis alanõ Plaza İsmi Bitiş Yõlõ Ofis alanõ 4
(m2) (m2)
28
Spring Giz (1-2) 1997 40 000 Perdemsar 1997 12 000
Maslak 1997 55 000 Nora 1997 9 526

SARIYER
Ren-Gat Center 1998 22 000 Hayrioğlu 1998 1 800
1 5
Ata Centre 1997 13 974 Şaşmaz 1997 10 640 3 27
Acarlar Maslak 1998 13 185 Persintili 1997 2 206
26
Alarko Alsim 1998 15 500 Tema 1997 2 571
Nurol İş Merkezi 1997 25 500 Yolbulan 1997 13 250
6 24 25
Park 1997 40 000 Kar II 1998 28 204
23
Golden 1999 - 12 17
18
Odak 1998 12 304 8
9 10 11 13 141516
Kozyatağõ 1998 26 000
Üçem 1998 30 000 MOBİL
22 DDESİ
TOPLAM (m2) TOPLAM (m2) 148 501 20 21 E CA İSTİNYE
225 159 19 KDER
BÜYÜ
Kaynak: Adres.

1 Plazalar Maslak ve Kozyata¤›’nda yo¤unlaßmaktad›r. 1 Maslak Polaris 11 Kaynak: 20


Yurtbank Gen. Md. T.Market,
Emlak TicaretAral›k,
Ban. Gen.
1998.Md.
2 Siemens Nixdorf 12 Maslak Kule 21 Park Plaza
3 ‹stanbul Çorap 13 Þiße Cam 22 Dim ‹nßaat
4 BP 14 Bilgi Üniversitesi 23 Noramin ‹ß Merkezi
5 Nazmi Akbac› ‹ß Merkezi 15 Emlakbank Gen. Md. 24 Migros
6 Ata Center 16 Emlakbank Gen. Md. 25 Interbank - NTV
7 Giz Plaza 17 Spring Giz 26 Jumbo Plaza
8 Sümerbank Gen. Md. 18 ‹stanbul Princess Oteli 27 Garanti Ban. Gen. Md.
9 Audi / Do¤uß 19 Osmanl› Bankas› 28 Nurol ‹ß Merkezi
10 Özköseo¤lu Han Gen. Md.
Kaynak: Emlak Market, Aral›k, 1998.

Alõştõrma 2 Maslak semtinde bulunan önemli iß merkezleri.

1. ‹stanbul’un Türkiye Cumhuriyeti’nin


İller Bazõnda Vergi Gelirlerinin Tahakkuk ve Tahsilatõ
mali gelirlerine katk›s› nedir?
(Ocak - Mayõs 2000) (Milyar TL)
2. Levent ve Maslak’›n bugünkü foto¤-
Tahakkuk Tahsilat Top. Tah. Tahakkuk Tahsilat Top. Tah.
raflar›n› tan›mlay›n ve karß›laßt›r›n. İç Payõ İç Payõ
(%) (%)
Yeni ekonomik karar ve kumanda mer-
Adana 171 980 103 462 1,02 İçel 139 591 102 007 1
kezleri karß›m›za hangi ßekillerde ç›k-
Ağrõ 8 546 7 241 0,07 İstanbul 5 889 959 4 120 272 40,45
maktad›r? Ankara 1 757 253 1 377 066 13,62 İzmir 733 999 571 228 5,61
Antalya 127 124 72 444 0,71 Kocaeli 1 634 748 1 483 706 14,57
3. Kapal›çarß›’n›n geçmißi hangi tarihe Balõkesir 98 489 58 687 0,58 K. Maraş 30 861 21 427 0,21
dayanmaktad›r? ‹lk dönemlerde ne tür Bolu 12 397 5 901 0,06 Muş 3 443 1 971 0,02
ißlevleri yerine getirmekteydi? Plan›na Bursa 337 449 248 194 2,44 Samsun 66 000 50 747 0,5
Diyarbakõr 24 529 14 966 0,15 Tekirdağ 99 379 74 753 0,73
bak›ld›¤›nda düzeni hakk›nda neler
Düzce 9 051 3 161 0,03 Tunceli 2 401 1 925 0,02
söylenebilir? Günümüzdeki ißlevleri Eskişehir 61 900 43 510 0,43 Zonguldak 77 046 59 198 0,58
nelerdir? Gaziantep 64 350 41 500 0,41 Batman 6 627 4 761 0,05
Iğdõr 7 983 5 882 0,06 Van 14 477 10 646 0,1
4. ‹stanbul’daki ilk “modern“ bankalar
nerede kurulmußtur? Bu yer seçiminin 3 ‹ller baz›nda vergi gelirlerinin tahakkuk ve tahsilat›, ‹stanbul’un ekonominin merkezi
ard›ndaki nedenler nelerdir? olarak taß›d›¤› önemi göstermektedir.

168
Kaynak: ‹ß Bankas›. Kaynak: Skylife.

4 Levent’te plaza yo¤unlu¤u: ‹ß Kuleleri. 5 ‹stanbul’da küçük Manhattan.

Örücüler Kapõsõ
Kapalõçarşõ Mõsõr Çarşõsõ
Zincirli Han
Valide Hanõ
Çarß› II. Mehmet taraf›ndan Çarß›’daki en hoß hanlardan biridir.
Burada kendi seçece¤iniz bir tasar›ma
1453’teki fetihten k›sa bir süre göre mücevher yap›t›rabilirsiniz.
sonra kurulmußtur. İç Bedesten
Çarß›n›n en eski
Çarß›n›n pek çok girißi Burasõ 17. yüzy›lda
bölümüdür.
bir kahvehane olarak yap›lm›ßt›,
Mücevherlerin yap›l›p
vard›r; bunlardan sat›ld›¤› bir yer olarak
ßimdi bir kuyumcu
dükkan›d›r.
en elverißli da hizmet veren bu
bölüm bir zamanlar
olanlar› kilitli bir depo olarak
Sergideki Halõlar
kullan›l›yordu.
Çarß›kap› ile Çarß›’da Türkiye’nin
dört bir yan› ile
Nuruosmaniye Orta Asya’dan gelen
Kap›s›’d›r. hal› ve kilimler
sat›lmaktad›r.
‹ßaretlere
Mahmut
ra¤men Paşa
kaybolmak Kapõsõ

çok Şark
kolayd›r. Kahvesi Döviz Ticareti
Bu kahve cep
Çarß›daki çarß› telefonlar›yla
sakinlerin yürütülür.
mallar›n de
İç
ço¤u ra¤bet etti¤i
Bedesten
en gözde
Geçidi
arkalardaki mekânlar
gözlerden aras›ndad›r. Sandal
Bedesteni
uzak 16. yüzy›ldan
hanlarda kalmad›r.
Sütunlar
üretilir. üzerinde
duran 20 tu¤la
kubbeyle
örtülmüßtür.
Beyazõt
Kapõsõ
Nuruosmaniye
Cami
Nuruosmaniye Çemberlitaş
Çadõrcõlar Caddesi, Havuzlu Kapõsõ Tramvay
Mermer Çeşme Durağõ
Sahaflar Çarşõsõ Lokantasõ Çarşõkapõ
Çarß›n›n içme suyu Hatõra Eşyalar
Beyazõt
eskiden bu bak›r ve
Tramvay
mermerden iki
Durağõ Kalpakçõlar Başõ Caddesi
çeßmeden sa¤lan›rd›.
Çarß›n›n en geniß caddesidir. Burada parlak
vitrinleriyle say›s›z kuyumcu dükkân› s›ralan›r.

6 Bankalar Caddesi: ‹stanbul Kara- Kaynak: ‹stanbul Görsel Gezi Rehberi, Dost Kitabevi, 1998 .
köy’de ilk “modern” bankalar›n kurul-
du¤u yer. 7 Kapal›çarß›: ‹stanbul’un bölgesel bir ticari merkez olmas›n›n en iyi göstergesi.

169
Kõsõm II: Fiziki, Beşeri ve Ekonomik Coğrafya

6 Yükselen Bir Bölgesel Güç


Türkiye Cumhuriyeti, kendisini hem Avrupalõ hem de Asyalõ olarak tanõmlamaktadõr.
Türkiye, 21. yüzyõlda bu iki coğrafyayõ da içeren hedefler öngörmektedir.
Bu hedefler Avrupa Birliği’ne üyelik ve Avrasya coğrafyasõnda etkinliktir.

A. Osmanlõ Devleti, Avrupa Devletler Sistemine Eklemleniyor


Coğrafyacõnõn 1. Avrupa Uyumu: Sorunlara Diplomatik Çözüm Arayõşõ
Sözlüğü Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun Avrupa ile ilißkileri baßlang›çta imparatorlu¤un
Avrupal› güçlere askeri üstünlü¤ü çerçevesinde ßekillenmißti. Bu üstünlük 18. yüzy›ldan
*Westfalia Antlaşmasõ: Avru- itibaren sars›lmaya baßlam›ßt›r. Daha önce Avrupa ile diplomatik ilißkiler gelißtirme
pa’da Otuz Y›l Savaßlar›’n› bitiren gereksinimi duymayan Osmanl›lar, askeri üstünlüklerini yitirince diplomasiye a¤›rl›k
vermißlerdir. Avrupa k›tas›nda o dönemin diplomatik ilißkiler a¤›n›n temelini 1648
ve egemen devletler sistemini ku- Westfalia Antlaßmas›’yla* ortaya ç›kan Avrupa Devletler Sistemi olußturmaktayd›.
ran antlaßma.
1789’daki Frans›z Devrimi’nin etkisi ile gelißen ulusçuluk ak›m›, Avrupa mo-
*Waterloo: Napoléon’un u¤ra- narßilerini, özellikle de çokuluslu imparatorluklar› tehdit etmeye baßlad›. Devrim
d›¤› son ve kesin yenilgi. Fransa sonras›nda yaßanan iktidar mücadelelerinden galip ç›kan General Napoléon Bonaparte
ile öteki Avrupa devletleri aras›n- önderli¤indeki Fransa, hem ulusçu hareketleri destekledi, hem de monarßilere yönelik
da yirmi üç y›l süren savaßa son büyük bir askeri tehdit olußturdu. Avrupa’y› askeri anlamda tehdit eden Napoléon’un
vermißtir. Waterloo’da* (18 Haziran 1815) yenilmesi ile monarßiler k›sa bir süre için de olsa rahat
bir nefes alm›ßt›r. Özellikle ulusçuluk ak›m›n›n etkisiyle çok uluslu imparatorluklardan
*Viyana Kongresi: Napoléon kopmalar› engellemek ve Avrupa’da siyasal s›n›rlar›n de¤ißmezli¤ini güvence alt›na
Savaßlar› sonras›nda Avrupa’n›n almak için 1815’de Viyana Kongresi* toplanm›ßt›r. Avrupa sorunlar›n› düzenli diplomatik
siyasal co¤rafyas›n› yeniden bi- toplant›larla çözme girißimlerinin ilk örne¤i olan Avrupa Uyumu,* bu konferans sonun-
çimlendiren kongre. da do¤mußtur.
*Avrupa Uyumu: Napoléon son- 2. Osmanlõ Devleti’nin Avrupa Uyumuna Eklemlenmesi
ras› dönemde var olan s›n›rlar› ve Giderek güçlenen ulusçuluk ak›m› Osmanl›’n›n yönetimi alt›ndaki uluslar› da
siyasal statükoyu korumak ama- etkilemißtir. ‹lk olarak 1821’de Yunanl›lar ba¤›ms›zl›k savaß› baßlatm›ßt›r. 19. yüzy›lda
c›yla Avrupa krall›klar› taraf›ndan özellikle Rus Çarl›¤› ile girißilen savaßlarda al›nan yenilgiler hem toprak kay›plar›n›
benimsenen üstü kapal› oydaßma. a¤›rlaßt›rm›ß hem de Osmanl› yönetimindeki di¤er uluslar›n ba¤›ms›zl›k hareketlerini
kolaylaßt›rm›ßt›r. Bunlara bir de M›s›r Valisi Mehmet Ali Paßa ile girißilen savaßlardaki
kay›plar eklenince, Osmanl› Devleti d›ß deste¤e gereksinim duymußtur. Britanya
‹mparatorlu¤u, bu deste¤i vermeye istekli görünmüßtür.
Ancak Büyük Britanya’n›n deste¤i koßulsuz olmam›ßt›r. Osmanl›’da ilk siyasal
reform girißimi olan 1839 tarihli Tanzimat Ferman›’n›n (2. belge) ard›ndan ilan edilen
Islahat Ferman›, Osmanl›’da d›ß bask›larla reform girißimlerinin ilk örne¤ini
olußturmußtur (3. belge). 1856’da Rusya’ya karß› Büyük Britanya’n›n deste¤ini sa¤lamaya
yönelik olan Gülhane Hatt-› Hümayunu ile bütün Osmanl› uyruklar›na eßitlik ve can
ve mal güvenli¤i getirilmesi öngörülmüßtür. Büyük Britanya, Osmanl› Devleti’ni
Avrupa Uyumu’na kat›lmaya davet etmiß ve bu davet kabul edilmißtir. Böylece Osmanl›
Devleti 1815’de olußturulan Avrupa Uyumuna resmen kat›larak, Avrupa Devletler
Sistemine eklemlenmißtir.

B. Avrupa Uyumunun Sonu: Yeni Yüzyõl, Yeni Sistem ve Yeni Ülke


1. Sonu Gelmez Savaşlar ve Yeni Komşular
Avrupa Devletler Sistemine eklemlenme, toprak kay›plar›n›n sonu anlam›na
gelmemißtir. Hem Avrupal› büyük güçler, hem de ba¤›ms›zl›¤›n› yeni kazanan uluslar
çözülme sürecine giren Osmanl› ‹mparatorlu¤u’ndan önemli toprak kazançlar› elde
Kaynak: YKY Arßivi
etmißtir. 19. yüzy›l›n sonlar›na do¤ru Rusya, Büyük Britanya ve Fransa, Ortado¤u ve
Balkanlar’da ele geçirdikleri topraklar nedeniyle Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun co¤rafi
1 Tanzimat’›n mimar›: Mustafa Reßid Paßa. komßular› olmußtur.

170
2 Tanzimat Dönemi Tanzimat Dönemi
“Geniß anlam›yla Tanzimat (düzenlemeler), Osmanl› devlet idarî hayat›nda birtak›m reformlar›n yap›lmas› tavsiyesinde
yap›s›nda ve devlet-toplum ilißkilerinde yap›lan düzeltmeleri bulunurlar. Ekonomik alandaki reform talepleri, Osmanl›
ifade eder. Bu aç›dan, bu deyimin kapsam›na, III. Selim ve ekonomisinin, kendisini d›ß rekabete karß› koruyan himayeci
II. Mahmud reformlar›n› sokan yazarlar oldu¤u gibi, Tanzimat setlerden kurtar›lmas›n›, böylece liberalleßtirilerek d›ßa
döneminin II. Meßrutiyet’e (1908) kadar sürdü¤ü görüßünü aç›lmas›n› amaçlamaktayd›. Nitekim, ‹ngiltere ile yap›lan
savunanlar da vard›r. Dar anlam›yla Tanzimat ise, genel 1838 Ticaret Antlaßmas› (bu antlaßman›n benzeri daha sonra
olarak kabul edildi¤i üzere, 1839 Gülhane Hatt-› Hümayûnu pek çok Avrupa devletleriyle de yap›lacakt›r), bütün bu
ile baßlay›p 1870’li y›llar›n baßlar›na kadar süren s›n›rl› bir talepleri fazlas›yla karß›lam›ßt›r. ‹ngiltere’nin ve di¤er Avrupa
dönemi ifade eder. devletlerinin siyasî ve idarî alanlardaki taleplerinin candamar›
Dar anlam›yla Tanzimat döneminin öncekilerden ayr›ld›¤› ise, imparatorlu¤un bütün uyruklar› aras›nda tam bir eßitli¤in
birinci nokta, Tanzimat reformlar›n›n padißahtan de¤il, az sa¤lanmas› noktas›nda odaklaß›yordu. Bundan beklenen de,
say›daki fakat etkili devlet adamlar›ndan gelmesi ve bunlar özellikle H›ristiyan unsurlar›n korunmas› ve gelißmelerinin
eliyle yürütülmesidir (Mustafa Reßid, Âli ve Fuad Paßalar...). sa¤lanmas›yd›.
(...) Tanzimat reformculu¤unda d›ß bask› ve etkilerin bunda aç›k
Tanzimat’›n ikinci özelli¤i, Osmanl› devlet sistemiyle ilgili bir ßekilde rol oynam›ß olmas›, gerek o dönemde gerekse
de¤ißmelerde, d›ß etkenlerin rolünün elle tutulur hale ondan bu yana, Türk ve yabanc› pek çok gözlemciyi,
geldi¤ini göstermiß olmas›d›r. Örne¤in, Tanzimat’›n as›l Tanzimat’›n d›ß bask›lar›n bir eseri oldu¤u fikrini savunmaya
mimar› olan Mustafa Reßid Paßa, Bat› uygarl›¤›yla götürmüßtür. Bu görüßte büyük bir gerçek pay›n›n bulunuyor
bütünleßmenin zorunlulu¤una inanan yeni bir ayd›n - olmas›, Tanzimat’› do¤uran önemli iç nedenlerin gözden
bürokrat grubun temsilcisi olup Bat›l› devletler ve özellikle kaç›r›lmas›na yol açmamal›d›r. Reformist bir genç ayd›n
‹ngiltere kat›nda büyük sayg›nl›¤› olan bir devlet adam›d›r. kußa¤›n›n yetißmiß olmas›, bunlar›n birtak›m reformlarla
Öte yandan, M›s›r ve Kavalal› Mehmed Ali Paßa sorunu devleti düzeltip güçlendirme fikrini ›srarla savunmalar›,
yüzünden baß› dertte olan imparatorlu¤u bu durumdan M›s›r ve Bo¤azlar sorunu gibi devletin iç zay›fl›klar›ndan
kurtarmak için baßta ‹ngiltere olmak üzere di¤er baz› Avrupa da kaynaklanan iki temel sorunun ancak bu ßekilde çözü-
devletleri ile ittifak yollar›n› arayan Mustafa Reßid Paßa’ya, lebilece¤i inanc›, iç dinamikler konusunda ilk akla gelen
‹ngiliz yetkilileri, Osmanl› Devleti’nin ekonomik, siyasî ve noktalard›r.”

Kaynak: B. Tanör, “Anayasal Gelißmelere Toplu Bir Bak›ß”, Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye Ansiklopedisi, C. 1, ‹letißim Yay›nlar›.

3 Islahat Fermanõ
“28 Þubat 1856 tarihinde, daha çok d›ß etkiler alt›nda yay›mlanan Islahat Ferman›, hukuk aç›s›ndan, Tanzimat Ferman›’n›n
tamamlay›c›s›d›r. (...)
Tanzimat Ferman›’nda, Müslüman-z›mmî eßitli¤i aç›kça belirtilmemiß, ama uyruklara tan›nan güvenceler dolay›s›yla böyle
bir eßitli¤in söz konusu olabilece¤i tahmin edilmißti. Fakat uygulamada, z›mmîlere karß› eski davran›ß sürdürülmüßtür.
Bat›l› büyük devletlerin Osmanl› ülkesindeki ç›kar çat›ßmalar›n›n en yo¤un biçim ald›¤› s›rada, özellikle Rusya’ya karß› ‹ngiltere
ve Fransa’n›n deste¤ini sa¤layabilmek için, z›mmî uyruklar›n Tanzimat ilkeleri içinde yaßacaklar›n›n tekrar› ve onlara tan›nan
haklar›n aç›kça belirtilmesi için, istenmeyerek de olsa, Paris Kongresi’nin topland›¤› s›ralarda Islahat Ferman› ilan edildi.
Bu ferman, biçim ve hukuk aç›lar›ndan Tanzimat Ferman›’na benzer. Ancak içindekileri olumlu ve olumsuz olarak ikiye
ay›rabiliriz: ‹slâm kamu hukuku ilkelerine bir ölçüde ayk›r› düßse bile, z›mmîlerin Müslümanlara eßit tutulmas›, hukuk
devleti için zorunludur. Bu aç›dan, konulan ilkeler Tanzimat Ferman›’n› olumlu biçimde tamamlamaktad›r. Öte yandan,
z›mmîlere ve yabanc›lara tan›nan imtiyazlar hukuk birli¤ini sars›c› ve y›k›c› niteliktedir. Islahat Ferman›, Paris Bar›ß
Antlaßmas›’n›n metnine al›nm›ß ve ayn› antlaßmada Osmanl› Devleti’nin içißlerine kar›ß›lmayaca¤› kararlaßt›r›lm›ß olmas›na
ra¤men, ferman›n antlaßma içinde bulunmas›, dolayl› yollarla da olsa, büyük devletlerin Osmanl› ‹mparatorlu¤u üzerinde
söz sahibi olmas›na yol açm›ßt›r.”
Kaynak: B. Tahiro¤lu, “Tanzimat’tan Sonra Kanunlaßt›rma Hareketleri”, Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Türkiye Ansiklopedisi, C. 3, ‹letißim Yay›nlar›.

171
20. yüzy›lda bu güçlere ‹talya da kat›lm›ßt›r. 1911’de Trablusgarp’a sald›ran ‹talya
Coğrafyacõnõn hem Libya’y› hem de Ege’deki Oniki Ada’y› (Menteße Adalar›) ißgal etmißtir. Bu sayede
‹talya da Osmanl› ‹mparatorlu¤u’na komßu büyük Avrupal› güçlerden biri olmußtur.
Sözlüğü
K›sa süre sonra, Balkanlardaki yeni ba¤›ms›z devletler Osmanl› ‹mparatorlu¤u’na
sald›rm›ßt›r. Balkan Savaßlar› sonunda (1912 - 1913) Yunanistan, Bulgaristan, S›rbistan
*1917 Devrimi: 1917’de Rus- ve Karada¤ önemli toprak kazançlar› elde etmißlerdir.
ya’da Bolßeviklerin iktidar› ele ge- 2. Birinci Dünya Savaşõ ve İmparatorluk Coğrafyasõnõn Sonu
çirdi¤i devrim.
Giderek daralan bir co¤rafyaya s›k›ßan Osmanl› ‹mparatorlu¤u, Birinci Dünya
*Gümrü Antlaşmasõ: Kurtuluß Savaß›’na ‹ttifak Devletleri’nin yan›nda kat›lm›ßt›r. ‹mparatorluk bu sayede kaybetti¤i
Savaß›’nda TBMM Hükümeti ile topraklar›n bir bölümünü geri alabilmeyi ummußtur. ‹tilaf Devletleri’yle girilen
mücadelede, Osmanl› ‹mparatorlu¤u de¤ißik cephelerde, ‹ngiliz, Frans›z, Rus ve
Ermenistan aras›ndaki savaß› sona
‹talyan birlikleri ile savaßm›ßt›r. Do¤u’da Ruslara karß› yürütülen savaßta 1917 Devrimi*
erdiren antlaßma. Ankara Hükü- ile yönetimi ele geçiren Bolßeviklerin ülkelerini savaßtan çekmesi sonucu Osmanl›
meti’nin imzalad›¤› ilk uluslara- ‹mparatorlu¤u toprak kazançlar› sa¤lam›ßt›r. Bu sayede Do¤u’da daha önce Rusya’n›n
ras› antlaßmad›r. ißgal etti¤i baz› yerler geri al›nm›ßt›r. Ancak savaß, 1918’de ‹ttifak Devletleri’nin
yenilgisiyle sonuçlan›nca, Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun galip devletlerce paylaß›m›
*Milletler Cemiyeti: Birinci gündeme gelmißtir.
Dünya Savaß› sonras›nda ulus-
19 May›s 1919’da Mustafa Kemal (1. belge) önderli¤inde baßlat›lan Milli Mücadele’nin
lararas› bar›ß ve güvenli¤i sa¤la- co¤rafi hedefleri aç›s›ndan, Osmanl› Meclis-i Mebusan›’n›n 28 Ocak 1920’de kabul
mak üzere kurulan uluslararas› etti¤i Ulusal And (Misak-› Milli) yol gösterici olmußtur. Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun
örgüt. topraklar›n›n paylaß›lmas› düßüncesi 10 A¤ustos 1920’de imzalanan Sevr Antlaßmas›
ile ifadesini bulmußtur. Bir paylaß›m plan› olan bu antlaßma hükümlerinin uygulanmaya
*Musul Sorunu: Lozan Konfe- baßlamas›yla, Osmanl› topraklar› galip devletlerce ißgal edilmißtir. ‹ßgalcilere karß›lan
rans›’nda çözümü ileri bir tarihe yürütülen ‹stiklal Savaß›, 1922’de baßar›ya ulaßm›ßt›r. K›sa süre sonra ‹tilaf Devletlerinin
b›rak›lan ve 1920’lerde Türkiye Anadolu ve Do¤u Trakya’daki ißgalleri sona ermißtir.
ile ‹ngiltere aras›nda sürtüßme- 29 Ekim 1923’de Cumhuriyet ilan edilmißtir. 24 Temmuz 1923’te, daha sonra
lere neden olan anlaßmazl›k. Cumhuriyetin ‹kinci Cumhurbaßkan› olan ‹smet ‹nönü taraf›ndan imzalanan Lozan
Bar›ß Antlaßmas› (5. belge) ile Türkiye Cumhuriyeti, uluslararas› toplumun egemen
ve eßit bir üyesi olarak tan›nm›ß (2. belge), komßular› ile s›n›rlar› belirlenmißtir. Bat›’da
Meriç Nehri Yunanistan ile s›n›r› olußturmußtur. Türkiye Cumhuriyeti’nin Bat›’daki
bir di¤er komßusu da Bulgaristan olmußtur. Do¤u’da Sovyetler Birli¤i s›n›r›, 2 Aral›k
1920’de imzalanan Gümrü Antlaßmas›* ile düzenlenmißtir. Ülkenin güneyinde yer
alan Suriye Fransa’n›n, Irak topraklar› ise, Büyük Britanya’n›n denetimindeydi. Bu
arada K›br›s Adas›’n›n egemenli¤i ‹ngiltere’ye b›rak›lm›ß, Oniki Ada ise ‹talyanlara
devredilmißtir.

C. Türkiye Cumhuriyeti: Avrupa ile Yeni İlişkiler Başlõyor


1. Avrupa Karşõsõnda Tedirginlik
Suriye, Irak, K›br›s ve Oniki Ada’y› elinde bulunduran büyük güçlerle komßuluk,
Cumhuriyetin ilk y›llar›nda, yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin Avrupa’ya bak›ß›nda
tedirginli¤e yol açm›ßt›r. ‹ngiltere ile Musul* (3. belge), Fransa ile Hatay (4. belge)
konusunda yaßanan sorunlar bu tedirginli¤i daha da artt›rm›ßt›r. Güneyde bu sorunlarla
u¤raß›l›rken, Bat›’da ‹talyan tehdidi ve Yunanistan ile bir türlü çözümlenemeyen ikili
sorunlar, Cumhuriyetin öncelikli d›ß politika konular› olmußtur.
Baßlang›çta Sovyetler Birli¤i, Türkiye Cumhuriyeti’nin iyi ilißkiler sürdürdü¤ü tek
komßusu olmußtur. 1926’dan baßlayarak Türkiye, hem komßusu Avrupal› büyük
güçlerle, hem de çevresindeki di¤er ülkelerle sorunlar›n› çözerek ekonomik ve siyasal
ilißkilerini gelißtirmeye baßlam›ßt›r.
2. Uluslararasõ Sisteme Yeniden Katõlõm
Birinci Dünya Savaß›’ndan sonra 1919’da kurulan Milletler Cemiyeti’nin* amac›
uluslararas› bar›ß ve güvenli¤i sa¤lamakt›. Bu uluslararas› örgüt, uluslararas› ilißkilerde
güç kullan›m›n› engellemeye yönelikti. Türkiye Cumhuriyeti, uzunca bir süre bu
1 Milli Mücadelenin Baßkomutan›, Türkiye örgütün ve güvenlik sisteminin d›ß›nda kalm›ßt›r. Türkiye’nin 1932 y›l›nda bu örgüte
Cumhuriyeti’nin kurucusu ve ilk Cumhurbaß- kat›lmas› bir anlamda, 1923 sonras› yaßad›¤› yaln›zl›k ve çekingenlik döneminin de
kan› Mustafa Kemal Atatürk. sonu anlam›na gelmißtir.

172
3 Musul Sorunu
“Zengin petrol yataklar› dolay›s›yla Musul
bölgesi I. Dünya Savaß› s›ras›nda taraflar›n
ilgisini çekmiß ve 1916 Sykes - Picot Anlaß-
mas› ile Fransa, 1920 San Remo Anlaßmas›
ile de ‹ngiltere’ye b›rak›lm›ßt›r. Lozan Kon-
ferans› s›ras›nda Türkiye, bu bölge halk›n›n
büyük ço¤unlu¤unun Türk oldu¤unu,
dolay›s›yla bölgenin Türkiye’ye b›rak›lmas›
gerekti¤ini savunmußtur. ‹ngiltere de, man-
dater devlet olarak, Irak ad›na buna karß›
ç›km›ßt›r. Bunun üzerine sorunun çözümü,
dokuz ay içerisinde bir sonuca ulaßt›r›lmak
üzere, Türkiye - ‹ngiltere ikili görüßmelerine
b›rak›lm›ßt›r. 1924 y›l›nda 19 May›s - 5 Ha-
Kaynak: Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, C. 2, ‹letißim Yay›nlar›.
ziran tarihleri aras›nda yap›lan görüß-
2 Lozan Antlaßmas› imzalan›yor (24 Temmuz 1923). melerden bir sonuç al›namay›nca, daha
önce kararlaßt›r›lm›ß oldu¤u üzere, sorun
Milletler Cemiyeti’ne götürülmüß, Türkiye
bölgede plebisit yap›lmas›n› teklif ettiyse
4 Hatay Sorunu de, ‹ngiltere bunu kabul etmemißtir. O
y›llarda ‹ngiltere’nin etkisinin büyük
“Misak-› Milli s›n›rlar› içinde yer alan Hatay (‹skenderun), Ulusal Kurtuluß Mücadelesi
oldu¤u Milletler Cemiyeti taraf›ndan oluß-
döneminde Fransa ile çat›ßmalar› durduran 20 Ekim 1921 Ankara Antlaßmas› ile turulan komisyon, yapt›¤› incelemeler
Türkiye s›n›rlar› d›ß›nda b›rak›lm›ßt›. Ancak Türkiye, halk›n›n ço¤unlu¤u Türk olan sonucunda haz›rlad›¤› raporda, bölgenin
‹skenderun Sanca¤›’na özel bir yönetim biçimi uygulanmas›n› öngören hükümleri Irak’a b›rak›lmas›n› ve bölgede yaßayan
de Ankara Antlaßmas›’na koydurmußtu. Bu Antlaßma’yla Frans›z mandas› alt›ndaki Kürtler’in haklar›n›n garanti alt›na al›n-
Suriye’nin s›n›rlar› içinde yer alacak olan ‹skenderun Sanca¤›’nda uygulanacak özel mas›n› ve ‹ngiltere’nin tart›ßma konusu
yönetim içinde Türk nüfusa kültürel gelißmeleri için özerklik verilmekteydi. yapt›¤› Hakkari’nin Türkiye’ye b›rak›lma-
s›n› önermißtir. Genel Kurul 1925 Aral›-
9 Eylül 1936’da Fransa, Suriye’ye ba¤›ms›zl›k veren bir antlaßmay› imzalarken, ¤›’nda bu raporu aynen kabul etmißtir. Tür-
Sancak’la ilgili tüm sorumluluklar›n› da bu devlete devretti¤ini kabul ediyordu. kiye karara karß› tepki duymakla beraber,
Bundan, Türkiye Cumhuriyeti ve Sancak Türkleri hoßnut kalmad›lar. (...) diplomasi kurallar›na uydurularak gerçek-
26 Ocak 1937’de Türkiye ile Fransa aras›nda Hatay konusunda bir ilke anlaßmas›na leßtirilen bu oldu bittiyi, 5 Haziran 1926’da
var›ld› ve ertesi gün de Milletler Cemiyeti Meclisi, ßu kararlar› ald›: ‹skenderun ve ‹ngiltere ile bir anlaßma yaparak kabul-
Antakya iç ißlerinde ba¤›ms›z, Suriye ile gümrük birli¤i halinde olan ve bir Statü ve lenmek zorunda kalm›ßt›r. “
Anayasa ile yönetilen “ayr› bir varl›k” olußturacakt›. Türkçe’nin resmi dil olmas› Kaynak: F. Sönmezo¤lu (der.),
Uluslararas› ‹lißkiler Sözlü¤ü, Der Yay›nlar›, 1996.
(daha sonra Arapça’n›n da resmi dil olmas› ) kararlaßt›r›l›rken zorunlu askerli¤in
uygulanmas› ve Sancak’›n tahkim edilmesi yasaklan›yordu. Sancak, d›ß ilißkilerinde,
baz› koßullar çerçevesinde Suriye taraf›ndan temsil edilecekti. Sancak’›n toprak
bütünlü¤ü Türkiye taraf›ndan güvence alt›na al›n›yordu.
Ancak, Türk - Frans›z ilke anlaßmas› ve Milletler Cemiyeti karar›, sorunu tümüyle
çözmeye yetmemißtir. Türkiye, yeni düzenlemenin hemen uygulanmas›n› istedi¤i
halde, Suriye’deki protesto hareketleri ve Sancak’taki Frans›z sömürge yönetiminin
Araplar› k›ßk›rtan tutumu yüzünden bu gerçekleßtirilememißtir. Daha sonra da Sancak’ta
uygulanacak seçim sistemi ve bölgede Türkiye ve Fransa taraf›ndan birlikte güvenli¤in
sa¤lanmas› konular›nda yeni anlaßmazl›klar ç›km›ßt›r. Bu sorunlar›n çözümü için
Milletler Cemiyeti’nde ve Türkiye ile Fransa aras›nda görüßme ve çal›ßmalar yap›ld›¤›
bir s›rada, 1938 Haziran›’nda, Avrupa’da siyasal ilißkilerin son derece gerginleßti¤i
görülmüßtür. Bu durum, antirevizyonist devletlerin Türkiye’ye olan ihtiyaçlar›n›
art›rm›ß ve Fransa, Türkiye ile aras›ndaki bu sorunu en k›sa yoldan çözmek istemeye
baßlam›ßt›r. 3 Temmuz 1938’de Sancak’ta güvenli¤in ortaklaßa sa¤lanmas› konusunda
bir anlaßmaya var›ld›ktan sonra, 4 Temmuz’da da yeni statünün Sancak’a uygulanmas›
kararlaßt›r›lm›ßt›r. 1938 Temmuzu’nda yap›lan seçimler sonundaysa, Sancak’taki Türk
toplulu¤u 40 milletvekilli¤inden 22’sini kazanm›ß ve Meclis, Sancak’a “Hatay Devleti”
ad›n› vermißtir (...).
Hatay Devleti, kurulduktan bir y›l kadar sonra, 29 Haziran 1939’da, son toplant›s›n›
yapan Meclis’in oybirli¤iyle verdi¤i kararla, Türkiye’ye kat›lm›ßt›r.” 5 Milli Mücadele s›ras›nda Bat› Cephesi
Kaynak: Þ. S. Gürel, “Türk D›ß Politikas› (1919-1945)”, Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, C. 2, ‹letißim Yay›nlar›.
Komutan› ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ‹kinci
Cumhurbaßkan› ‹smet ‹nönü.

173
Ancak Avrupal› güçler karß›s›nda duyulan kayg› tamamen kaybolmam›ßt›. ‹talya’da
Coğrafyacõnõn iktidarda bulunan Faßistlerin yay›lmac› emellerini dile getirmeye baßlad›klar› 1934
Sözlüğü y›l›ndan itibaren, Türkiye ciddi güvenlik kayg›lar› yaßamaya baßlam›ßt›r. Bu kayg›lar
nedeniyle, Türkiye Cumhuriyeti, komßular› ile bölgesel siyasal ve ekonomik ißbirli¤i
aray›ßlar›na girmißtir. 1934’te Türkiye, Yunanistan, Yugoslavya ve Romanya Balkan
*Müttefik Devletler: ‹kinci Dünya
Pakt›’n› kurmußtur. Türkiye, ‹ran, Irak ve Afganistan’›n 1937’de kurdu¤u Sadabat
Savaß›’nda ABD, ‹ngiltere, Fransa,
Pakt› ise, bölgesel ißbirli¤inin do¤udaki aya¤›n› olußturmußtur. Daha önce Fransa’n›n
Sovyetler Birli¤i ve Çin’in olußtur- yönetiminde bulunan Hatay’›n, 1939’da Türkiye Cumhuriyeti’ne kat›lmas›yla Türkiye,
du¤u ittifak. bugünkü co¤rafi s›n›rlar›na erißmißtir (1. belge).
*Mihver Devletleri: ‹kinci Dünya 1939’a gelindi¤inde Avrupa’da yükselen Almanya ve ‹talya gibi güçlere karß›
Savaß› s›ras›nda Müttefiklere karß› bölgesel ißbirli¤inin yeterli olmad›¤› ortaya ç›km›ßt›r. Cumhuriyetin kurulußundan
Almanya, ‹talya ve Japonya ön- sonra ilk defa 1939’da Türkiye, Avrupal› büyük güçlerle askeri ve siyasal ittifaklardan
derli¤inde kurulan ittifak. kaç›nma politikas›n› de¤ißtirmißtir. ‹kinci Dünya Savaß›’n›n hemen öncesinde ise,
‹ngiltere ve Fransa ile Üçlü ‹ttifak’a (Ekim 1939) girmißtir.
*Truman Doktrini: ‹kinci Dünya
Savaß› sonras›nda ABD Baßkan› D. Avrupa ile Bağlar Pekişiyor
Truman’›n Avrupa’daki Sovyet et-
kisini dengelemek için Bat› Avru- 1. İkinci Dünya Savaşõ’nda Tarafsõzlõk Politikasõ
pa ülkelerine yard›m yap›lmas›na Eylül 1939’da Almanya’n›n Polonya’ya sald›rmas› ile baßlayan ‹kinci Dünya Savaß›
ilißkin görüßü. süresince Türkiye tarafs›z kalmay› tercih etmißti. ‹talya’n›n Yunanistan’a sald›rmas›
ve Almanya’n›n Bulgaristan ile ittifak yapmas› sonucu, savaß Türkiye’nin önce bat›
s›n›rlar›nda etkisini hissettirmißtir. Almanya’n›n Sovyetler Birli¤i’ne sald›rmas› ile
savaß Türkiye’nin do¤u s›n›rlar›na da erißmißtir.
Savaßa girmeme tutumuna ra¤men Türkiye, bu dönemde ciddi ekonomik s›k›nt›lar
yaßam›ßt›r. Tarafs›zl›k politikas› gere¤i, Türkiye savaßan her iki tarafla da siyasal ve
ticari ilißkilerini sürdürmüßtür. Savaß›n sonlar›na yaklaß›ld›¤›nda Türkiye art›k savaß›
kazanacaklar› kesinleßen Müttefik Devletler’in* yan›nda savaßa kat›lm›ßt›r. Türkiye’nin
bu karar› almas› bir bak›ma zorunluydu. Çünkü savaßtan sonra Milletler Cemiyeti’nin
yerine kurulmas› öngörülen Birleßmiß Milletler’e üye olmak için (3. belge) Mihver
Devletleri’ne* karß› savaßa kat›lmak gerekiyordu.
Yine de Türkiye güttü¤ü tarafs›zl›k politikas› nedeniyle ‹kinci Dünya Savaß›’n›n
sonunda uluslararas› alanda yaln›z kalm›ßt›r. Bu dönemde Türkiye, Sovyetler Birli¤i’nin
Bo¤azlar ve baz› Do¤u illerine ilißkin talepleri ile karß›laßm›ßt›r. Kuzey komßusu
Sovyetler Birli¤i’nden kaynaklanan askeri tehdit, ‹kinci Dünya Savaß›’n›n bitti¤i 1945
y›l›ndan itibaren Türkiye’nin güvenlik kayg›lar›n› ßekillendirmißtir (2. belge).
2. Türkiye, Batõnõn Güvenlik Şemsiyesi Altõna Giriyor
‹kinci Dünya Savaß› s›ras›nda Sovyetler Birli¤i aralar›ndaki derin ideolojik ayr›l›klara
ra¤men, ‹ngiltere ve ABD gibi kapitalist ülkelerle ‹talya ve Almanya’ya karß› güçbirli¤i
yapm›ßt›r. Bu güçbirli¤inin savaß sonras›nda da sürdürülebilece¤i konusunda iyimserlik
hakimdi.
Ancak k›sa süre sonra ABD ile Sovyetler Birli¤i’nin yollar› ayr›lm›ßt›r. Avrupa’n›n
Do¤u ve Bat› olarak iki kampa bölünüßü, ilk kez Winston Churchill taraf›ndan ifade
edilen “demirperde” ile simgeleßmißtir. ‹deolojik kutuplaßma artm›ß ve dünya biri
ABD, di¤eri Sovyetler Birli¤i olmak üzere iki süper güç aras›nda siyasal, ekonomik
ve askeri üstünlük çekißmesine sahne olmußtur.
Bu yol ayr›m›ndan sonra ABD, Türkiye’nin Sovyetler Birli¤i’nden kaynaklanan
güvenlik kayg›lar›na karß› destek vermißtir. Bu dönemde iç savaßa sahne olan Yunanistan
da zor durumdayd›. 1947 y›l›nda ABD Baßkan› Harry Truman, ABD Kongresi’nde
Foto¤raf: Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, Sovvetler Birli¤i’nin askeri ve ideolojik tehdidine karß› Türkiye ve Yunanistan’a
C. 2, ‹letißim Yay›nlar›.
Amerika’n›n askeri destek verece¤ini aç›klam›ßt›r. Truman Doktrini* (4. belge) Türki-
1 Hatay, Türkiye Cumhuriyeti’ne kat›l›yor. ye’nin Bat›n›n güvenlik sistemine eklenme sürecinde ilk halkay› olußturmußtur.

174
2 İkinci Dünya Savaşõ Sonrasõnda 3
Türk Dõş Politikasõ
“‹kinci Dünya Savaß› sonras›, Türk d›ß politikas›nda önemli bir dönüm
noktas› olußturmaktad›r. Bu noktadan sonra, Bat› dünyas› ile yüzy›llar›n
çelißki ve savaß›m›, Türkiye aç›s›ndan, yerini uyum ve anlaßmaya
b›rakm›ßt›r. ‹kinci Dünya Savaß›’n›n güçlü ve yenilmez Bat›’s›, gücü,
refah›, toplumsal ve ekonomik örgütlenme biçimiyle, var›lmas› gereken
bir ütopyaya dönüßmüßtür. Üstelik, uyumsuz bir dünyada ve savaß
sonras›n›n belirsizli¤inde, ayn› Bat›, Türkiye’nin güvenli¤ini sa¤layacak Birleşmiş Milletler’in Amaçlarõ
bir blok olarak düßünülmeye baßlanm›ßt›r. Sovyetler Birli¤i’nin baßat
1. Uluslararas› bar›ß ve güvenli¤i ko-
ülkelerden biri olarak ortaya ç›kt›¤› bir dünyada, Do¤u - Bat› ilißkilerini
rumak ve sürdürmek;
bir uluslararas› iç savaß olarak alg›layan yeni Türk burjuvazisi için de
dünya tehlikelerle doludur. Bunlar›n do¤rudan bir sonucu olarak da, 2. Uluslararas› dostça ilißkiler geliß-
tirmek;
Bat› ile bünyesel ba¤lar›n kurulmas› ve onunla örgütsel bir bütünlük
içinde bulunulmas›, tek yönlü, tek boyutlu bir d›ß politikan›n temel 3. Uluslararas› ekonomik, toplumsal,
ilkesi olmußtur. kültürel ve insanc›l sorunlar› çözmekte
uluslararas› ißbirli¤inde bulunmak ve
‹kinci Dünya Savaß›’ndan sonra uluslararas› sistemin “iki kutuplu” insan haklar› ile temel özgürlüklere
bir yap›ya dönüßmesi ile Türkiye “So¤uk Savaß”›n tam ortas›nda yer sayg›y› gelißtirmek;
alm›ßt›r. Bir baßka deyißle, Türkiye, “So¤uk Savaß”›n taraflar›ndan biri, 4. Uluslar›n bu ortak amaçlara erißmek
Bat› Bloku’nun bu savaßtaki militan üyesi olmußtur.” için girißti¤i eylemleri uyumlulaßt›ran
Kaynak: H. Gerger, “Türk D›ß Politikas› (1946-1980)”, Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, bir merkez olmak.
C. 2, ‹letißim Yay›nlar›.

Birleşmiş Milletler’in İlkeleri


1. Bütün üyeler egemen ve eßittir;
2. Bütün üyeler imzalad›klar› bildirinin
(United Nations Charter) yükümlü-
4 Truman Doktrini ve Türkiye lüklerini içtenlikle yerine getirecek-
“Truman yönetiminin Türkiye ve Yunanistan’a yard›m karar›, II. Dünya lerdir;
Savaß› sonras›nda karß›laßt›¤› Sovyet tehdidi karß›s›nda, ilk günden 3. Uluslararas› uyußmazl›klar› bar›ßç›
itibaren Amerika Birleßik Devletleri’nin yard›m›n› sa¤lamaya çal›ßan yollardan, bar›ß, güvenlik ve adaleti
Türkiye’de büyük bir ferahl›k ve memnuniyetle karß›lanm›ßt›r. tehlikeye sokmadan çözeceklerdir;
“Yunanistan ve Türkiye’ye Yard›m Kanunu” ABD Baßkan›’na Türkiye 4. Uluslararas› ilißkilerinde baßka
ve Yunanistan’a mali yard›mla birlikte malzeme, hizmet ve bilgi yard›m› devletlere karß› tehditte bulunmaktan
ya da zor kullanmaktan kaç›nacaklard›r;
da yapma ve askeri, teknik uzmanlar da gönderme yetkisi vermißtir.
5. Birleßmiß Milletler’in birbiriyle ilgili
(...) olarak girißti¤i eylemlere yard›mc›
olacak; Birleßmiß Milletler’in önleyici
Kanunu takiben 12 Temmuz 1947 tarihinde Türkiye ile ABD aras›nda,
ya da zorlay›c› tedbir uygulad›¤›
Türkiye’ye yap›lacak Amerikan yard›m› ile ilgili bir antlaßma devletlere yard›mc› olmayacaklard›r;
imzalanm›ßt›r. “Türkiye’ye Yap›lacak Yard›m Hakk›nda Antlaßma” 6. Örgüte üye olmayan devletler de
baßl›kl› belgenin haz›rlanmas›nda taraflar› en u¤raßt›ran nokta, yap›lacak uluslararas› bar›ß ve güvenli¤in ge-
yard›m›n amac›na uygun ve verimli bir ßekilde kullan›lmas› ve bu rektirdi¤i ölçüde Antlaßma ilkelerine
konuda yap›lacak denetimlerin ßekli olmußtur. Osmanl› döneminin uygun davranmak zorunda b›rak›-
kapitülasyonlar tecrübesinin yaratt›¤› kußkuyla hareket eden Türk lacakt›r;
yöneticileri, büyük bir yabanc› devletin Türkiye’nin iç ißlerine kar›ßmas›n› 7. Temelde herhangi bir devletin ulusal
önlemek ve kamuoyunun endißesini gidermek için, antlaßmaya, ABD yetki alan›na giren ißlere Birleßmiß
Milletler müdahale edemeyecektir.
yard›m›n›n kullan›lma yer ve biçimleri hakk›nda aç›k hükümler koymak
istememißler ve bu isteklerini ABD hükümetine kabul ettirmißlerdir.” Kaynak: “Birleßmiß Milletler”,
Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi,
Kaynak: F. Sönmezo¤lu (der.), Uluslararas› ‹lißkiler Sözlü¤ü, Der Yay›nlar›, 1996. C. 2, ‹letißim Yay›nlar›.

175
Bu süreçteki bir di¤er önemli halka, Türkiye’nin Þubat 1952’de gerçekleßen Kuzey
Coğrafyacõnõn Atlantik Antlaßmas› Teßkilat› (NATO)* üyeli¤idir. Böylece Türkiye, ABD önderli¤indeki
Bat› ittifak›n›n güvenlik ßemsiyesi alt›na girmißtir. Bu gelißme So¤uk Savaß’›n* ilk
Sözlüğü dönemlerinde Türkiye’nin yerinin ve tutumunun temel belirleyicisi olmußtur (2. belge).

*NATO: 1949 y›l›nda Avrupa’daki Sovyetler Birli¤i ve komünizm karß›tl›¤› bu tutumun en önemli unsurlar› olmußtur.
Sovyet askeri varl›¤›n› denge- 1960’l› y›llara kadar Türkiye bu tutumunu de¤ißtirmeden sürdürmüßtür. Sonuçta
lemek amac›yla kurulan savunma dünya siyasetine bak›ß› ve kat›l›m› bu karß›tl›k temelinde gerçekleßmißtir.
amaçl› örgüt. 3. Ekonomik Bağlar ve İşbirliği Yapõlarõna Katõlõm
*Avrupa Konseyi: 1949 y›l›nda Truman Doktrini ile gelen ABD askeri deste¤inin yan›s›ra Türkiye, ayn› dönemde
yirmi bir Bat› Avrupa devletinin Bat›l› ekonomik kurumlara da dahil edilmißtir. ABD’nin Avrupa’n›n yeniden imar›
için olußturdu¤u Marshall Yard›m›’ndan (1. belge) Türkiye’nin de yararlanmas›
temsilcilerinden olußan ve Avrupa
kararlaßt›r›lm›ßt›r. 1948’de Türkiye, Marshall Yard›m›’n› örgütlemek amac›yla kurulan
birli¤ini gelißtirmeyi, insan hak- OEEC’ye (Avrupa Ekonomik ‹ßbirli¤i Örgütü) kat›lm›ßt›r.
lar›n› korumay›, sosyal ve ekono-
mik kalk›nmaya yard›mc› olmay› 1949 y›l›nda ise, Bat› Avrupa’da ißbirli¤i amaçl› bir di¤er kurumsal yap› olan Avrupa
amaçlayan örgüt. Konseyi’ne* kurucu üye olarak kat›lm›ßt›r. Türkiye’nin Avrupa ile ekonomik eklemlenme
sürecinde önemli bir aßama, Avrupa bütünleßmesine yönelik ilk yap›lardan olan
*Ortak Üye: 1957 y›l›nda Avrupa Avrupa Ekonomik Toplulu¤u (AET) ile kurulan Ortakl›k ilißkisidir. 1964’te yürürlü¤e
Ekonomik Toplulu¤u’nu kuran giren Ankara Anlaßmas› ile Türkiye, AET’ye Ortak Üye* olmußtur.
Roma Antlaßmas›’n›n 238. mad-
E. Süper Güçlerin Rekabetindeki Yumuşama, İlişkileri Çeşitlendiriyor
desi uyar›nca, toplulukla ortakl›k
1. Yeni Siyasal ve Ekonomik Yönelimler
ilißkisine giren Avrupa devletleri.
Sadece Bat› yandaßl›¤›na ve dolay›s›yla Sovyet karß›tl›¤›na dayal› politikalar›n
*Berlin Duvarõ: 1961’de inßa edi- getirdi¤i s›n›rlamalar etkilerini k›sa bir süre sonra hissettirmißtir. Türkiye, bu s›n›rlamalar›n
len ve Berlin’i Do¤u ve Bat› Berlin etkilerini özellikle K›br›s konusunda ve kronikleßen ekonomik sorunlarda hissetmißtir.
olarak ikiye ay›ran duvar.
1960’l› y›llarda hem So¤uk Savaß gerginli¤inin bir ölçüde azalmas›, hem de K›br›s
*Soğuk Savaş: ‹kinci Dünya Sa- üzerinde yo¤unlaßan Türk - Yunan rekabeti, Türkiye’yi yeni aray›ßlara itmißtir (3.
vaß› sonras›nda ABD ve SSCB ile belge). Daha önce Do¤u Bloku ülkeleri ile hiç bir ilißkiye girmeyen Türkiye, Sovyetler
müttefikleri aras›nda gelißen aç›k Birli¤i ve di¤er sosyalist ülkelerle siyasal ve ekonomik ilißkilerini gelißtirmeye baßlam›ßt›r.
ama s›n›rl› çekißme. Benzer ßekilde daha önce pek önem verilmeyen Arap ve Ortado¤u ülkeleriyle de
ilißkiler gelißtirilmeye çal›ß›lm›ßt›r. Bunlar hem ikili ilißkiler gelißtirme, hem de bu
ülkelerin olußturdu¤u kurumsal yap›lara kat›lma ßeklinde gerçekleßmißtir. Bu çerçevede
Türkiye, 1971’de faaliyete geçen ve amac› ‹slam ülkeleri aras›nda dayan›ßma ve ißbir
li¤ini güçlendirmek olan ‹slam Konferans› Örgütü’ne (‹KÖ) kat›lm›ßt›r.
2. Karşõtlõktan Çok Yönlülüğe
Çok yönlülük olarak tan›mlanan bu yeni yönelim, Bat› ile ilißkilerin kopart›lmas›
anlam›na gelmemißtir. Tam tersine Türkiye’nin artan ve çeßitlenen ekonomik ve siyasal
gereksinimlerine yan›t olmak üzere düßünülmüßtür. Böylece Türkiye’nin ilgi ve ißbirli¤i
co¤rafyalar› farkl›laßm›ß ve zenginleßmißtir.
Siyasal anlamda Türkiye, bu yeni ilißkilerin K›br›s konusunda deste¤e dönüßece¤ini
ummuß, ekonomik alanda ise özellikle petrol üreten Ortado¤u ülkeleriyle yak›n
ilißkilerin kendisine enerji kaynaklar›na erißim konusunda yarar sa¤lamas›n› beklemißtir.
Sadece Amerika ve Avrupa odakl› bir ilißki düzeninden Asya ve Afrika’y› da içeren
daha geniß bir co¤rafyada ilißki ve ißbirlikleri anlay›ß›na geçilmißtir.

F. Soğuk Savaş’õn Bitişi Yeni İşbirliği Arayõşlarõnõ Getiriyor


1. Orta Asya’da Yeniden Keşfedilen “Yakõnlar”
Kas›m 1989’da So¤uk Savaß’›n önemli simgelerinden biri olarak kabul edilen, Berlin
Foto¤raf: Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, Duvar›* y›k›ld›. Bu duvar›n y›k›l›ß› So¤uk Savaß’›n art›k bitti¤ini simgeliyordu. 1991
C. 2, ‹letißim Yay›nlar›. y›l›na gelindi¤inde Avrupa siyasal co¤rafyas›nda daha önce öngörülmeyen de¤ißiklikler
1 Türkiye, Marshall Yard›m›’ndan yarar- olmaya baßlad›. Önce Bat› ve Do¤u Almanya birleßtiler. Bu arada Do¤u Avrupa
lan›yor. ülkelerinde bulunan Sovyet askeri birlikleri çekildi.

176
2 Türkiye, NATO Üyesi Oluyor 3 Kõbrõs ve Ege’de Türk - Yunan Rekabeti
“1950 y›l›n›n 14 May›s’›nda Türkiye’de genel 1923’te Lozan Antlaßmas› ile ‹ngiliz egemenli¤ine b›rak›lan
seçimler yap›lm›ß ve Demokrat Parti iktidar K›br›s Adas›, 20. yüzy›l›n ikinci yar›s›ndan itibaren Türk - Yunan
olmußtur. Bu tarihte Türkiye, Bat› Bloku içinde ilißkilerine damgas›n› vurmußtur. K›br›sl› Rumlar›n ve Yu-
kurulmuß bulunan ekonomik (Avrupa Ekonomik nanl›lar›n Aday› Yunanistan’a ba¤lamay› hedefleyen Enosis
‹ßbirli¤i Örgütü) ve siyasal/kültürel (Avrupa
(Birlik) hareketi nedeniyle Ada, Akdeniz’de gerginlik kayna¤›
Konseyi) örgütlerin üyesidir ve bu örgütleßmenin
olmußtur.
askeri boyutu (NATO) d›ß›ndad›r. Türk d›ß poli-
tikas›ysa, genel çizgisi bak›m›ndan tamamen Bat› 1961 y›l›nda kurulan K›br›s Cumhuriyeti ile Adan›n yöne-
yörüngesindedir. timinde hem K›br›sl› Rum hem de Türk topluluklar› söz sahibi
‹ßte bu s›rada, daha önceki hükümetin NATO’ya k›l›nm›ßt›r. Bu düzenleme ile K›br›sl› Türklere tan›nan haklar›n
girme çabalar›n› sürdüren Demokrat Parti fazla oldu¤unu iddia eden K›br›sl› Rumlar, 1963 y›l›nda Türkleri
yönetiminin önüne Kore Savaß› bir f›rsat olarak yönetimden d›ßlam›ßt›r. Aral›k 1963’te K›br›sl› Türklere yönelik
ç›km›ßt›r. 29 Haziran 1950 tarihinde D›ßißleri sald›r›larla toplumlararas› gerginlik t›rmanm›ßt›r. Bir kaç y›l
Bakan› Fuat Köprülü, Birleßmiß Milletler Genel sonra 1967 y›l›nda Enosis yanl›s› Rumlarca Türklere yönelik
Sekreteri’ne gönderdi¤i bir telgrafta Türkiye’nin ßiddet eylemleri gerçekleßtirilmißtir. Bu arada Yunanistan
Kore’de savaßacak BM Gücü’ne asker gönde- Adaya gizlice asker göndermißtir. Türkiye’nin bask›s› ile sald›-
rece¤ini bildirmißtir. Birkaç gün sonra da Türkiye r›lar durdurulmuß, Yunan askerleri geri çekilmißtir.
NATO’ya girmek için yeni bir baßvuruda bulun-
15 Temmuz 1974’te Yunanistan’da iktidarda bulunan askeri
mußtur.
yönetim, K›br›s’› ilhak amac›yla darbe gerçekleßtirmißtir. Bunun
Sonuçta, Türkiye’nin, gerek Sovyetler Birli¤i’ne
üzerine Türkiye, K›br›s Cumhuriyeti’nin kurulußu s›ras›nda
yak›nl›¤› dolay›s›yla ABD stratejisi aç›s›ndan
elverißli konumu, gerek bir savaß durumunda imzalanan Garanti Antlaßmas› uyar›nca Adaya askeri mü-
Avrupa üzerindeki bask›y› hafifletecek ve Or- dahelede bulunmußtur.
tado¤u için bir köprü görevi üstlenebilecek du- 1974 K›br›s Müdahalesinden sonra Türk - Yunan ilißkileri
rumda olmas›, NATO’ya al›nmas›nda etkili olmuß gerginli¤ini korumußtur. Bu arada yeni uyußmazl›k konular›
ve Türkiye, 17 Ekim 1951 tarihli ek protokol ile ortaya ç›km›ßt›r. Bu uyußmazl›klar Ege’de karasular› ve hava
NATO üyeli¤ini gerçekleßtirerek Bat› Bloku’nun sahas›n›n genißli¤i, Yunan Adalar›’n›n antlaßmalara ayk›r› ola-
askeri örgütü içindeki yerini de alm›ßt›r. Böylece rak silahland›r›lmas› ve k›ta sahanl›¤› gibi konularda yo¤un-
Türkiye, hem çok uzun y›llar›n birikiminin sonucu laßmaktad›r.
olan Bat› ile her alanda bütünleßmesini tamam-
lam›ß, hem de Do¤u - Bat› savaß›m›n›n temel ta- 17 A¤ustos 1999 depremi sonras› yaßanan yak›nlaßmaya karß›n,
raflar›ndan biri haline gelmißtir.” Türkiye ve Yunanistan bu uyußmazl›klara ilißkin temel tutum-
lar›n› korumaktad›rlar.
Kaynak: H. Gerger, “Türk D›ß Politikas› (1946-1980)”,
Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, C. 2, ‹letißim Yay›nlar›.

4 Türk - Yunan
ilißkileri,
zaman zaman
ilginç karikatürlere
konu olmaktad›r.

177
So¤uk Savaß’›n iki süper gücünden biri olan, Sovyetler Birli¤i 1991 y›l›nda da¤›ld›.
Coğrafyacõnõn Yerine 15 yeni cumhuriyet kuruldu. Bu cumhuriyetlerin bir bölümü Türkiye ile tarih,
Sözlüğü kültür ve dil ba¤lar›na sahipti. Türki Cumhuriyetler olarak an›lan bu devletler,
Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan ve K›rg›zistan’dan olußmaktad›r.
*Körfez Savaşõ: Irak’› ißgal ve il- Türkiye, yeniden keßfetti¤i bu yak›nlar› sayesinde yeni bir siyasal ve ekonomik ißbirli¤i
co¤rafyas› sunan Orta Asya’ya yönelmißtir.
hak etti¤i Kuveyt’ten ç›kartmak
üzere ABD önderli¤indeki uluslar- Sovyetler Birli¤i’nin çöküßü ile Kafkaslarda Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan,
aras› koalisyonca yürütülen ve 17 Türkiye’nin Kuzey ve Do¤u’daki yeni s›n›r komßular› olmußtur. Ayr›ca Ukrayna,
Ocak 1991’de baßlay›p 26 Þubat Karadeniz’de büyük ekonomik potansiyele sahip komßu bir deniz ülkesi olarak öne
1991’de sona eren savaß. ç›km›ßt›r.
2. Balkanlar’a ve Ortadoğu’ya Dönüş (mü)?
*24 Ocak Kararlarõ: Türk ekono-
misinin d›ßa aç›lmas› ve piyasa So¤uk Savaß sonras› Türkiye için bir baßka ißbirli¤i co¤rafyas› da Balkanlar olmußtur.
ekonomisi mant›¤›yla çal›ßmas› Bu bölgede sosyalist rejimlerin çöküßü Bulgaristan, Romanya ve Arnavutluk gibi
için 24 Ocak 1980’de uygulamaya ülkelerde demokrasi ve piyasa ekonomisine geçiß süreçlerini baßlatm›ßt›r. 1990’lar›n
konulan ekonomik önlemler. ilk yar›s›nda Yugoslavya’n›n etnik çat›ßmalar sonucu da¤›lmas› ile ba¤›ms›zl›klar›n›
ilan eden Bosna - Hersek ve Makedonya gibi ülkeler, Türkiye ile ißbirli¤i aray›ß›na
girmißtir.
Böylece Avrupa ve Asya’da yaßanan siyasal de¤ißimler, Türkiye’nin siyasal,
ekonomik ve askeri ilgi alanlar›n›n daha da çeßitlenmesine yol açm›ßt›r Bu co¤rafya-
lardaki ißbirli¤i potansiyeli ve yetene¤i Türkiye’nin uluslararas› siyaset ve ekonomideki
a¤›rl›¤›n› art›rm›ßt›r.
Sovyetler Birli¤i’nin ortadan kalkmas› sonucu Bat› ile ba¤lar› temelde ortak güvenlik
ç›karlar›na dayanan Türkiye’nin, özellikle Avrupa için jeopolitik öneminin azald›¤›
düßünülmüßtür. Bu düßüncenin gerçekçi olmad›¤›, 1991’deki ilk Körfez Savaß›* s›ras›nda
% Pay görüldü (3. belge). Irak’›n Kuveyt’i ißgali Bat› için yaßamsal öneme sahip enerji kay-
Kõrgõzistan
%4 naklar›n› tehlikeye sokmußtu. Bu savaß Avrupa için Türkiye ile ba¤lar›n önemini
Özbekistan
Türkmenistan
%1
ortaya koymußtur (2. belge).
% 10

G. Küreselleşme ve Türkiye’nin Yeni Jeopolitiği: Yeni Komşular,


Yeni Olanaklar
1. Büyüyen Bir Pazar ve Yükselen Bir Bölgesel Güç
Türkiye 1980 y›l›nda 24 Ocak Kararlar›* ile önemli bir ekonomik dönüßüm sürecine
Kazakistan Azerbaycan girmißti. Yüksek gümrük duvarlar› ile korunan kapal› bir ekonomik sistemden, d›ßa
% 37 % 48
aç›k ve ihracata dayal› ekonomik büyümeyi hedefleyen yeni bir ekonomik sisteme
geçilmißtir. Sonuçlar› 1990’l› y›llarda al›nmaya baßlanan bu dönüßümle Türkiye’nin
Kõrgõzistan
d›ß ticaretinde önemli art›ßlar kaydedilmißtir. Böylece Türkiye’nin uluslararas› ekonomi
4,011 milyon dolar için ifade etti¤i de¤er de de¤ißmißtir.
Özbekistan
Türkmenistan Türkiye’nin yeni komßular› için bir ekonomik çekim merkezi olußturmas›n›n temel
0,764
9,0725
nedeni ekonomik büyüklüklerinde görülen ciddi art›ßlard›r. Bir baßka etken de, Türk
özel girißimcilerinin, piyasa ekonomisine yeni geçiß yapan Orta Asya ve Balkan
ülkelerinde yapt›klar› yat›r›mlard›r (1. belge). Bulgaristan, Romanya, Arnavutluk,
Azerbaycan, Rusya (4. belge) gibi yeni komßular Türk girißimcilerin önemli yat›r›mlar
yapt›klar› ülkeler haline gelmißtir.
Kazakistan Azerbaycan Ayn› dönemde Rusya, Türkiye’nin en büyük d›ß ticaret ortaklar›ndan biri olmußtur.
35,335 46,222 Asl›nda eski Sovyet co¤rafyas›nda Türkiye ve Rusya ciddi rekabet içerisindedir. Ancak
Kaynak: DPT. bu d›ß ticaret ilißkisi iki ülke aras›ndaki karß›l›kl› ekonomik ba¤›ml›l›¤› güçlendirmißtir.
Bu karß›l›kl› ba¤›ml›l›k ilißkisi, siyasal rekabet üzerinde yat›ßt›r›c› rol oynamaktad›r.
1 1998’de Türk Cumhuriyetleri’nde Türk Yo¤unlaßan ekonomik ve ticari ilißkiler, ikili ilißkilerde siyasal krizlerin olas› maliyetlerini
yat›r›mlar›. art›rd›¤› için daha az çat›ßmac› bir ilißkinin ortaya ç›kmas›na neden olmaktad›r.

178
2 Körfez Savaşõ ve
Türkiye
“Türkiye, Körfez Krizi’nin ilk günlerin-
den itibaren Irak karß›t› cephede yer al-
d›¤›n›n ißaretlerini vermißtir.
(...)
Türkiye, Irak’›n Kuveyt’i ißgalini her ne
suretle olursa olsun kabul etmemißse
de, baßlang›çta ihtiyatl› davranm›ßt›r.
Türkiye’nin Irak’a karß› ilk eylemi, ulus-
lararas› bask›lar›n yo¤unlaßt›¤› bir s›ra-
da, Türkiye’nin Birleßmiß Milletler Gü-
venlik Konseyi’nin ald›¤› 661 say›l› ka-
rara uyarak Kerkük - Yumurtal›k petrol
boru hatt›n› kapatmas› olmußtur. Bu,
Türkiye’nin Irak’a karß› uygulamaya Foto¤raf: Amerikan Savunma Bakanl›¤›.
konan ambargoya ißtiraki anlam›na gel- 3 ABD askerlerinin bomba temizleme çal›ßmalar›, aradan uzun y›llar geçmesine
mißtir. Ayn› kararla, Türkiye, Irak ile ra¤men Körfez Savaß›’n›n etkilerinin sürdü¤ünü gösteriyor.
olan bütün ticari ilißkilerini de kesmek
zorunda kalm›ßt›r.
Daha sonraki gelißmelerle ise, NATO
Çevik Kuvveti Türkiye’ye ça¤r›lm›ß,
Türkiye’nin Irak s›n›r›na askeri y›¤›nak
yap›lm›ßt›r. Krizle birlikte, Kuveyt’i ißgal
ve ilhak eden Irak’a karß› Türkiye’nin
izledi¤i aktif d›ß politika ile Türk d›ß
politikas›n›n temel prensiplerinden biri
olarak görülen Araplararas› sorunlarda
tarafs›z kal›nmas› ilkesi terk edilmißtir.
Irak ile ortak s›n›ra sahip tek NATO
(Kuzey Atlantik Antlaßmas› Örgütü)
üyesi olan Türkiye, kriz boyunca ulus-
lararas› çevrelerde ad›ndan s›kça söz
edilen bir ülke olmußtur.
Irak karß›t› politika ve ambargo Türk
ekonomisini önemli ölçüde etkilemißtir.
Bunda, Türkiye aç›s›ndan, Irak’›n en
ucuz ve kolay yoldan petrol sa¤lanan
ülke olmas› yan›nda, Irak’›n Türkiye’de
üretilen mallar›n al›c›s› bir ülke olma- Foto¤raf: Anadolu Holding Arßivi.

s›n›n ve iki ülke aras›nda son y›llarda 4 Moskova’da Türk yat›r›m›.


bir hayli gelißen s›n›r ticaretinin de pay›
vard›r.
Dünya Bankas›’na göre, krizle birlikte
zarara u¤rayan ülkeler aras›nda Türkiye
1990’da 2 milyar 100 milyon dolarla ilk
s›ray› ißgal etmißtir.”
Kaynak: F. Sönmezo¤lu (der.), Uluslararas› ‹lißkiler Sözlü¤ü,
Der Yay›nlar›, 1996.

179
‹kili ilißkilerin yan›s›ra çok tarafl› ekonomik ißbirli¤i kurumlar› da a¤›rl›k kazanm›ßt›r.
Coğrafyacõnõn Türkiye, Karadeniz ve Balkanlar’da ekonomik ißbirli¤ini art›rmak amac›yla Karadeniz
Sözlüğü Ekonomik ‹ßbirli¤i Örgütü’nün* (KE‹B) kurulmas›na öncülük etmißtir. Bu örgüte
Türkiye, Rusya, Ukrayna, Romanya, Bulgaristan ve Gürcistan’›n yan›s›ra Karadeniz’e
sahili olmayan Yunanistan, Arnavutluk, Azerbaycan ve Ermenistan da kat›lm›ßt›r.
*Karadeniz Ekonomik Örgütün daimi sekreterli¤i ‹stanbul’da bulunmaktad›r (1. ve 2. belge).
İşbirliği Örgütü: So¤uk Savaß 2. Enerji Kaynaklarõna Yakõnlõk
sonras›nda Türkiye’nin öncülü-
Türkiye, co¤rafi konumu nedeniyle dünya petrol rezervlerinin büyük bölümünü
¤ünde 1992’de kurulan ve Kara- olußturan Ortado¤u petrollerinin güvenli¤i için kilit ülkelerden biridir. 1991 y›l›ndaki
deniz’i bir güvenlik, istikrar ve Körfez Savaß› bu durumu bir kez daha gözler önüne sermißtir.
refah co¤rafyas›na dönüßtürmeyi
Ortado¤u petrol kaynaklar›na co¤rafi yak›nl›¤›na ra¤men Türkiye, bu kaynaklar›n
hedefleyen bölgesel ekonomik iß-
d›ß pazarlara ulaß›m›nda hiç bir zaman önemli bir geçiß ülkesi olamam›ßt›r. Bunun
birli¤i örgütü. tek istisnas› 1977 y›l›nda faaliyete geçen Kerkük - Yumurtal›k petrol boru hatt› olmußtur.
Irak petrolünü Türkiye üzerinden Akdeniz’e ulaßt›ran bu boru hatt› istenilen ölçüde
verimli olmam›ßt›r. 1990’da Irak’›n Kuveyt’i ißgali nedeniyle Türkiye bu boru hatt›ndan
petrol ak›ß›n› durdurmußtur. Daha sonra yürürlü¤e konan BM yapt›r›mlar› sonucu
uzunca bir süre kapal› kalan bu hattan halen s›n›rl› petrol ak›ß›na izin verilmektedir.
1990’larda önce Hazar, daha sonra Orta Asya’daki petrol ve do¤al gaz kaynaklar›n›n
ulaß›m güzergâh› için alternatif aray›ßlar›, Türkiye’yi enerji ulaß›m hatlar› konusunda
öne ç›kartm›ßt›r. Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan zengin olduklar› tahmin
edilen petrol ve do¤al gaz rezervlerine sahiptir. Ancak bu ülkelerin denize ç›k›ß› yoktur.
Ayr›ca uluslararas› pazarlar›n oldukça uza¤›nda yer almaktad›rlar. Bu bak›mdan söz
konusu kaynaklar›n hangi yöntemle ve hangi güzergâh üzerinden uluslararas› pazarlara
ulaßt›r›laca¤› konusunda yo¤un bir rekabet yaßanmaktad›r.
Türkiye, bu petrol ve do¤al gaz›n, planlanan Bakü - Ceyhan boru hatt› ile Türkiye
üzerinden dünya piyasalar›na ulaßt›r›laca¤› bir güzergâh önermektedir (4. belge).
Gerçekleßmesi halinde bu proje, Türkiye’ye önemli ekonomik ve siyasal avantajlar
sa¤layacakt›r. Ancak bu konuda Rusya’n›n yo¤un rekabeti söz konusudur. Rusya,
bu kaynaklar üzerindeki etkisini tamamen kaybetmek istememektedir. Halen erken
üretim Azeri petrolü, Bakü’den Gürcistan’›n Supsa Liman›’na ulaßt›r›lmaktad›r.
Buradan tankerlere yüklenen petrol, Bo¤azlar’dan geçerek uluslararas› pazarlara
sunulmaktad›r.
Rusya, Bakü - Ceyhan’a alternatif olarak do¤algaz› Karadeniz’deki liman› Novo-
rosiisk’ten yine tankerlerle Bo¤azlar’dan geçirmeyi içeren bir güzergâh önermektedir.
Türk hükümeti, olas› çevre ve deniz trafi¤i sorunlar›n› göz önüne alarak bu alternatife
s›cak bakmad›¤›n› belirtmißtir. Bu konu, uluslararas› siyasetin önemli co¤rafi kavßak-
lar›ndan olan Türk Bo¤azlar›’n›n önümüzdeki y›llarda yine öncelikli gündem maddele-
rinden birisi olaca¤›n› göstermektedir.
3. Bölgesel İşbirliği ve Rekabet Coğrafyalarõ
Türkiye için So¤uk Savaß sonras› dönemin So¤uk Savaß y›llar›na oranla en temel
fark›, ayn› co¤rafyan›n hem ißbirli¤i hem de rekabet alan› haline gelmesidir. Kafkaslar
ve Orta Asya bunun en çarp›c› örne¤ini olußturmaktad›r. Türkiye ve Rusya, bir yandan
buradan ç›kar›lacak petrol ve do¤al gaz›n ulaß›m güzergâh› için rekabet ederken, öte
yandan Türkiye’nin artan do¤al gaz gereksiniminin karß›lanmas› için de ißbirli¤i
yapmaktad›rlar.
Rusya ve Türkiye, Aral›k 1997’de Mavi Ak›m Anlaßmas›’n› imzalam›ßt›r. Bu
anlaßmaya göre Karadeniz’in alt›ndan geçecek bir boru hatt› ile Türkiye, Rusya’dan
do¤al gaz sat›n alacakt›r. 1999 y›l› say›lar›yla Türkiye’nin y›ll›k do¤al gaz tüketimi
12 milyar metreküptür ve bunun % 75’i Rusya’dan sa¤lanmaktad›r. Mavi Ak›m’›n,
1 Karadeniz Ekonomik ‹ßbirli¤i Zirvesi Türkiye’nin enerji kaynaklar› bak›m›ndan Rusya’ya ba¤›ml›l›¤›n› art›rma olas›l›¤›
posta pulu. yüksektir.

180
2 KEİB, Üç Hinterlandõn Ekonomik
Potansiyelini Birleştirmeyi Amaçlõyor
“KE‹B tam olarak gerçekleßti¤inde, üç “hinterland”›n ekonomik
potansiyelini birleßtirmeyi amaçlamaktad›r: Ukrayna ve Türkiye
kanal›yla Balkanlar, Kafkasya kanal›yla Orta Asya ve Türkiye
üzerinden Do¤u Akdeniz, Yugoslavya ile Yunanistan’›n ilerde tam
üye ya da özel ba¤lant›l› ülkeler olmalar› yönünde olumlu belirtiler
vard›r. KE‹B baßar›l› olursa, ortaya ç›kacak olan ekonomik güç, yaln›z
Balkan siyasal ißbirli¤ini kolaylaßt›rmakla kalmayacak, ayn› zamanda
ulusçu aß›r›l›klar›n etkisini yumußatan bir “yast›k” görevini de
yapabilecektir. Burada ßu önemli noktan›n, alt› çizilmelidir; Balkan
ve Karadeniz ißbirli¤i girißimleri, Avrupa Toplulu¤u’na üyeli¤in
alternatifi de¤ildirler. Resmi aç›klamalar›n da vurgulad›¤› gibi, Avrupa
bütünleßmesinin tamamlay›c› parçalar› olarak düßünülmüßlerdir.
Avrupa, bir ißbirli¤i k›tas› ve sonunda bütünleßme alan› olacaksa,
çeßitli bölgesel ißbirliklerinin sa¤lam temeline oturmak durumunda 3 Bakü - Ceyhan Boru Hatt›: Uluslararas› jeopolitik
kalacakt›r.” bir proje.
Kaynak: O. Sander, Türkiye’nin D›ß Politikas›, ‹mge Yay›nlar›, 1998.

Druzba + Baltõk Rusya’nõn üretimi: 6 000 - 6 100.


1 800 - 2 000 Bu seviyede kalmasõ beklenmektedir.
Ru
sy
a’
ya
do
Kiev Di ğr
ğ
Kazakistan

u: FSU
er
45 ’y
- 5 a 70
0F
SU
Ukrayna

’ya
Volgagrad

da
Batõ Kazakistan’õn

hi
ol
Vol

To
ma

l
ga

pla
ya n üretimi:
-D ülkelere doğru.

m
00
on 500 - 520’den

:3
- 3 30
Moldovya Ka 700 - 1400’e
yükselmektedir.
na
l õ

Kißinev
Romanya Rusya ) Astrahan
Odessa le
iy
b ar
iti
50 01
40

8 (2
0
-
180 - 2

Bükreß 0 40
64 -1
3
0
56
Köstence Novorosiisk CP
C: Özbekistan
00 Tuapse Grozni
- 13
00
Bulgaristan 10
Burgaz
70

Gürcistan
190’da
n 30
0-4 Supsa Tiflis
00’e y
ü k se l m e k te dir.
‹stanbul
:
TC

Batum
Bakü Türkmenistan
Türkmenbaß›
Samsun Türkmen üretimi:
Ermenistan Azeri üretimi: 140’tan 280’e
Erivan Azerbaycan 290’dan 900 - 1 000’e
yükselmektedir.
yükselmektedir.
Ankara Erzurum
0 Nahçivan
90
a n
‹zmir yh
Türkiye e
ü -C Tebriz
Bak
Mevcut akõmlar
Neka
Ceyhan Tahran
İran
Planlanan akõmlar Petrol Değişim
(Swap) Kontratlarõ
Suriye 0 100 200 km.
Günlük ak›t›lan petrol (bin varil/gün)
KKTC Irak
Kaynak: TÜS‹AD. 0 50 100 mil
GKRY

4 Kazakistan ve Azerbaycan petrolleri için Rusya’dan geçen boru hatlar›na alternatif olarak düßünülen Bakü - Ceyhan Boru Hatt›, Türkiye’nin
dünya enerji haritas›nda jeopolitik önemini artt›r›c› bir proje olarak kabul edilmektedir.

181
Aral›k 2000’de Karadeniz’in daha güvenli hale getirilmesi amac›yla Türkiye ve
Coğrafyacõnõn Rusya Federasyonu öncülü¤ünde biraraya gelen k›y›daß ülkeler, Karadeniz Gücü*
Sözlüğü adl› bir birlik kurmußtur. Her ülkenin bir gemiyle kat›laca¤› ve karargâh› ‹stanbul
olan ortak güç, arama - kurtarma amaçl› hizmet verecektir. Karadeniz Gücü, Mavi
*Barõş Süreci: Filistin Sorununa Ak›m Projesi nedeniyle yaßanabilecek bir çevre felaketinden, Türk Bo¤azlar›’n›n
çözüm bulmak amac› ile ‹srail ve güvenli¤ini tehdit edecek tanker kazalar›na kadar (4. belge) birçok konuda personel
Filistin taraflar› aras›nda sürdürü- ve donan›ma sahip olacakt›r. Karadeniz Gücü konusundaki nihai anlaßman›n 2001’de
len bar›ß görüßmeleri. imzalanmas› beklenmektedir.

*Avrasya: Avrupa ve Asya k›ta- Bir di¤er ißbirli¤i ve rekabet co¤rafyas› da Balkanlar’d›r. Burada da Türkiye ve
lar›n›n olußturdu¤u ortak co¤rafi Yunanistan aras›nda bir rekabet yaßanm›ßt›r. Ancak son dönemde, iki ülke aras›nda
bölge. ißbirli¤i a¤›r basmaktad›r. Son Kosova Krizi s›ras›nda, Türkiye ve Yunanistan, özellikle
mültecilere yard›m konusunda ißbirli¤ine yönelmißtir. Buradaki en çarp›c› ißbirli¤i
*Karadeniz Gücü: Aral›k 2000’de örne¤ini, karargâh› Bulgaristan’›n Filibe ßehrinde bulunan Güneydo¤u Avrupa Çok
Türkiye, Romanya, Ukrayna, Bul- Uluslu Bar›ß Gücü olußturmaktad›r. Türkiye’nin öncülük etti¤i bu güce halen Türkiye,
garistan ve Gürcistan taraf›ndan ‹talya, Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Arnavutluk ve Makedonya kat›lmaktad›r.
kurulan arama - kurtarma amaçl›
birlik. Ortado¤u’da Türkiye, en ciddi rekabeti komßusu ‹ran ile yaßamaktad›r. Türkiye
ve ‹ran özellikle Orta Asya co¤rafyas›nda nüfuz mücadelesi vermektedir. Ayr›ca
Hazar ve Orta Asya petrol ve do¤al gaz›n›n ulaß›m› için de ‹ran alternatif güzergâhlar
önermektedir.

Suriye ile Türkiye aras›nda Su Sorunu nedeniyle uzun bir süredir çeßitli sorunlar
yaßanmaktad›r (1. ve 2. belge). Su konusunda sorun yaßanacak bir di¤er Ortado¤u
ülkesi Irak’t›r. Körfez Savaß› sonras› bu ülkenin kuzeyinde olußan Kürt bölgesi,
Türkiye’nin Ortado¤u’ya bak›ß›n› önemli ölçüde etkilemektedir. Ortado¤u, Balkanlar
ve Kafkaslar’a göre Türkiye için daha az ißbirli¤i olana¤› sunmaktad›r. Bu bölgede
Türkiye’nin en yak›n ilißki içinde oldu¤u ülkeler, ‹srail ve Ürdün’dür. Ancak bu
ülkelerle ilißkiler de genel Ortado¤u sorunlar›n›n seyri ile yak›ndan ilgilidir. Dolay›s›yla
ißbirli¤i girißimleri büyük ölçüde Bar›ß Süreci’nin* olumlu sonuç vermesine ba¤l›d›r.

K›sacas›, Türkiye uzun süren Bat› Avrupa odakl› ilißkilerden farkl› co¤rafyalar›
içeren yeni bir ilißkiler a¤›na yönelmißtir. “Adriyatik’ten Çin Seddine” ifadesi yay›lmac›
vurgular içerme riski taß›sa da, Türkiye’nin etkisinin hissedildi¤i co¤rafya aßa¤› yukar›
böyle bir alan› kapsamaktad›r. Genißleyen bu ilgi alanlar›n›n bir sonucu da, Türkiye’nin
bir Avrasya* ülkesi oldu¤u söyleminin yükselißidir. Avrasya Türkiye’nin co¤rafi
konumunu tan›mlama aç›s›ndan uygun bir seçenek olabilir, ancak siyasal ve kültürel
tercihler aç›s›ndan Türkiye Avrupa co¤rafyas›na daha yak›n durmaktad›r. Baßka
co¤rafyalarda gelißtirilen ba¤lar, Avrupa ile ba¤lara alternatif olarak de¤il, onlar›n
tamamlay›c›s› olarak düßünülmektedir (3. belge). Avrupa ile ilißkilerin oda¤›nda ise,
Avrupa Birli¤i yer almaktad›r.

H. Avrupa’ya Eklemlenmenin Son Aşamasõ Avrupa Birliği Üyeliği mi?


1. 1987: Türkiye Tam Üyelik Başvurusunu Yapõyor
1964’de yürürlü¤e giren Ankara Anlaßmas›’n› izleyen y›llarda, Türkiye’nin Avrupa
Toplulu¤u (ßimdiki Avrupa Birli¤i) ile ilißkileri çalkant›l› bir seyir izlemißtir. Ankara
Anlaßmas›’na göre, Türkiye-AT ortakl›¤› üç evrede gerçekleßecekti.
Haz›rl›k Dönemi ilk evreyi olußturacakt›. Beß y›ll›k bu dönemde Türkiye, Toplulu¤un
da yard›m› ile ekonomisini gelißtirecekti. Bu evrenin sonunda ek bir protokolle ikinci
evreye geçilecekti. 1973’te yürürlü¤e giren Katma Protokol, Türkiye - AT ilißkilerinin
ikinci evresini (Geçiß Dönemi) olußturmußtur. 22 y›ll›k bir geçiß süresi sonunda, Türkiye
1 Su Sorunu: Türkiye ile Suriye ve Irak ve AT’nin, sanayi ürünlerine uygulad›klar› gümrük tarifeleri ile miktar k›s›tlamalar›n›
aras›nda su paylaß›m›na ilißkin anlaßmazl›k. karß›l›kl› olarak tamamen kald›rmalar› ve gümrük birli¤ine gitmeleri öngörülmüßtü.

182
2 Su Sorunu 3 Türkiye - Türk Cumhuriyetleri
Ortado¤u, su kaynaklar› bak›m›ndan dünyan›n en fakir bölgele-
İlişkileri
rinden birisidir. Bölgenin s›cak iklim koßullar›n›n yan› s›ra yüksek “Çok yak›n zamanlarda, Türk hükümeti
nüfus art›ßlar›ndan kaynaklanan talep bask›s› k›t su kaynaklar›n›n yetkilileri ve ayn› ßekilde Türk özel sektör
kullan›m› ve paylaß›m› konusunda siyasal sorunlara yol açmak- yetkilileri, k›sa dönem ve uzun dönem
tad›r. Ortado¤u’nun önemli su kaynaklar›ndan üç s›n›raßan nehir ç›karlar› ve projelerini birbirinden ay›rmaya
sistemi Türkiye’den geçmektedir. Bunlardan Dicle ve F›rat nehirleri baßlad›lar. Devlet sektörü 1992 ve 1993
y›llar›nda Türk cumhuriyetleri ile ilißkilerin
Türkiye topraklar›ndan do¤makta ve Suriye ve Irak’tan geçmek-
yolunu açt›, ancak bugün küçük çapl›
tedir. Asi Nehri de Lübnan ve Suriye üzerinden Türkiye’ye ulaß-
yat›r›mlarda daha çok özel sektör görül-
makta ve buradan denize dökülmektedir.
mektedir. Bunlar aras›nda en fazla dikkat
Bu nehir sistemlerinin taß›d›¤› suyun paylaß›m›na ilißkin ilk ciddi çekeni küçük marketler, ekmek fabrikalar›
kriz, 1975 y›l›nda Suriye ve Irak aras›nda yaßanm›ßt›r. Irak’›n veya büyük f›r›nlar, tekstil firmalar›, inßaat
Suriye’yi F›rat Nehri üzerinde kurulu barajda suyu siyasi bask› ve turizmdir. Özel bankalar da ßubeler
arac› olarak kullanmakla suçlamas› iki ülkeyi savaß›n eßi¤ine ge- açmaktad›r. Türk yat›r›mc›lar ortak ßirket
tirmißtir. (joint venture) kurma konusunda da
1983 y›l›nda baßlat›lan Güneydo¤u Anadolu Projesi (GAP) ile aktiflerdir. Örne¤in Özbekistan’da, Türkiye
Türkiye’nin F›rat ve Dicle nehirleri üzerinde inßa etti¤i barajlar yüzden fazla gerçekleßtirmiß oldu¤u ortak
ßirketleri ile, en aktif ortak durumundad›r.
nedeniyle, k›t su kaynaklar›ndan mahrum b›rak›labilece¤ini düßü-
Türk uzmanlar, bankac›l›k ve tar›m konu-
nen Suriye ve Irak ile Türkiye aras›nda da sorun yaßanm›ßt›r.
sunda teknik e¤itim sa¤lamak için genellikle
Özellikle Suriye, Türkiye ile bir anlaßma yaparak Dicle ve F›rat Avrupal› üçüncü taraflarla çal›ßmaktad›rlar.
nehirlerinden topraklar›na belli miktarda su b›rak›lmas›n› garantiye 1994’ten beri gerçekleßmekte olan bu ißbir-
almak istemektedir. Türkiye ise, egemenlik haklar›n› ilgilendirdi¤ini likleri e¤itim yat›r›mlar›na paralel geliß-
düßündü¤ü bu konuda pazarl›¤a girmekten kaç›nmakta, ancak mektedir. Di¤er bir ifadeyle özel sektör faa-
egemenlik haklar›na zarar vermeyecek ißbirli¤ine s›cak bakmak- liyetleri kamu sektörünün yerini almaya
tad›r. baßlad›. Bugün 1998 ortas›nda Kazakistan’›n
yeni baßkenti Astana’n›n Türk firmalar› tara-
f›ndan inßa edildi¤ini ö¤reniyoruz.
Türkiye tedricen “ülke ç›kar›” kavram›n›
“bölgesel ç›kar” ßekline çevirmeye u¤raß-
maktad›r. Bunu, Türk cumhuriyetlerindeki
yat›r›mlar›n› ve bu cumhuriyetlerle olan
ticaretini, di¤er BDT ülkelerindekilerle
dengeleyerek gerçekleßtirmektedir. Rusya’n›n
ithalat›nda Türkiye’nin dördüncü ve ih-
racat›nda beßinci s›rada yer almas›ndan
baßka, Gürcistan’la Türkiye’nin ticareti de
son y›llarda Azerbaycan’la olan›n seviyesine
ulaßm›ßt›r. Türkiye, bölgesel dengeyi sa¤-
lamak konusuna büyük bir özen gösterirken
ülke ç›kar›n›n gereklerini yerine getirerek,
Türk cumhuriyetleri ile di¤er BDT ülkeleri
aras›nda, yat›r›m konusundaki farkl›l›klar›
da dikkate almaya baßlad›. ECO ve KE‹ gibi
bölgesel kurulußlar Türkiye’nin yeni faali-
yetleri konusunda arac› zemin haline gel-
diler.”
Kaynak: B. Ersanl›, “Çok Boyutlulu¤u Yeniden Keßif,
Türkiye’nin Türk Cumhuriyetleriyle ‹ßbirli¤i Aray›ß›”,
Foto¤raf: S. Güvenç Arßivi. A. Yalç›nkaya (der.), Türk Cumhuriyetleri ve Petrol Boru Hatt›,
Ba¤lam Yay›nlar›, 1998.
4 ‹stanbul Bo¤az›’nda giderek yo¤unlaßan tanker trafi¤i, çevreyi tehdit ediyor.

183
1975 - 1986 y›llar› aras› Türkiye - AT ortakl›k ilißkileri, istenen sonuçlar› vermemißtir.
Coğrafyacõnõn ‹ç ve d›ß ekonomik krizler ve 1980’deki askeri darbe, ilißkilerin hem siyasal hem de
Sözlüğü ekonomik boyutuna ciddi darbe vurmußtur. 1981’de AT, ortakl›¤›n ißleyißini dondurdu.
1984’de sivil yönetime geçißten iki y›l sonra 1986’da ilißkiler yeniden baßlat›ld›. Bu
arada d›ßa aç›k ekonomi politikalar›n›n uygulanmas›yla Türkiye’nin dünya ekonomisi
*Avrupa Birliği: Maastricht Ant-
ile bütünleßmesi h›z kazanm›ßt›r. Bu ba¤lamda bölgesel ekonomik bütünleßme örne¤i
laßmas›’n›n yürürlü¤e girdi¤i Ka- olan AT, Türkiye aç›s›ndan daha da cazip hale gelmißtir.
s›m 1993’ten sonra Avrupa Toplu-
lu¤u’nun yeni ad›. Nisan 1987’de Türk hükümeti, Türkiye’nin tam üyelik baßvurusunu yapm›ßt›r.
So¤uk Savaß’›n devam etti¤i bu y›llarda, AT’nin Türkiye’nin tam üyelik baßvurusuna
olumlu yan›t verece¤i umudu a¤›r basm›ßt›r. Ancak 1989’da yaßanan siyasal gelißmeler
ve So¤uk Savaß’›n bitißi ile ilißkiler karanl›k bir döneme girmißtir. 1989’da aç›klanan
Komisyon raporunda, Türkiye’nin tam üyeli¤e uygun olmad›¤› belirtilmißtir. Bu
dönemde Türkiye - AT ilißkilerinde bir baßka engel de Yunanistan’d›r. Türkiye, Yuna-
nistan’›n a¤›rl›¤›n› AT ile ilißkilerinde gitgide daha fazla hissetmeye baßlam›ßt›r.
2. 1995: Gümrük Birliği
1990’lar›n baß›nda Türkiye’nin k›sa vadede tam üyelik hedefine ulaßamayaca¤›
anlaß›lm›ßt›r. Bu nedenle öncelik Gümrük Birli¤i’nin gerçekleßtirilmesine verilmißtir.
1973’de yürürlü¤e giren Katma Protokol, 22 y›l içinde Gümrük Birli¤ine geçilmesini
öngörmüßtü. Gümrük Birli¤inin gerçekleßmesi gereken y›l 1995’di.
Bu dönemde Türkiye, Gümrük Birli¤inin Avrupa Birli¤i’ne* kat›l›m›n› kolaylaßt›racak
bir uygulama olaca¤› düßüncesinden hareket etmißtir. Gümrük Birli¤i, AB ve Türk
sanayi ürünlerinin serbest dolaß›m›n› ifade ediyordu. Ayr›ca üçüncü ülke ç›k›ßl› mallara
karß› da Türkiye, AB’nin ortak gümrük tarifesini uygulamakla yükümlüydü.
3. 1997-1999: Lüksemburg’dan Helsinki’ye
AB’nin Gündem 2000 Raporu ile eski Do¤u Avrupa ülkelerinin tam üyelik sürecinin
baßlat›laca¤›n› aç›klamas›, Türkiye’yi de harekete geçirdi. Asl›nda Türkiye, yeni
genißleme sürecine dahil edilmemißti. Türk hükümetinin ›srarl› çabalar› ilk baßta pek
de olumlu sonuç getirmedi.
Aral›k 1997’de yap›lan Lüksemburg Zirvesi’nde, AB hükümet ve devlet baßkanlar›,
eski Do¤u Avrupa ülkelerini içeren yeni bir genißleme sürecine onay verirken, Türkiye
d›ßar›da b›rak›ld›. Bu zirve s›ras›nda Türkiye’ye baz› siyasal koßullar dayatmaya
çal›ßan AB ile siyasal ilißkiler Türk hükümeti taraf›ndan donduruldu. 1999 y›l›na kadar
Kopenhag Kriterleri Türkiye - AB siyasal ilißkilerindeki duraklama devam etti.
“Üyelik, aday ülkenin demokrasiyi, Bu arada ilißkilerdeki olumlu gelißmeler sonucu, 1999’da yap›lan Helsinki
hukukun üstünlü¤ünü, insan Zirvesi’nde, Türkiye’nin AB tam üye aday› oldu¤u resmen ilan edildi. Türkiye, AB’nin
haklar›n› ve az›nl›klar›n korunmas› yeni genißleme sürecinin 13. aday ülkesi olmußtur. Ancak tam üyelik görüßmeleri
ve sayg› görmesini teminat alt›na henüz baßlamam›ßt›r.
alan kurumlar›n istikrara kavuß-
Türkiye’nin AB üye adayl›¤›n›n ilan edildi¤i Helsinki Zirvesi’nden sonra, Türkiye-
turulmuß olmas›n›, ißleyen bir piyasa AB ilißkilerinde en önemli gelißme, Aral›k 2000 tarihli Nice Zirvesi’nde onaylanan
ekonomisinin mevcudiyetini, AB Kat›l›m Ortakl›¤› Belgesi’dir. Bu belge, Türkiye’nin AB’ye kat›l›m›nda bir yol haritas›
içindeki rekabet ve piyasa güçleriyle ißlevi görecektir. Bu yol haritas›yla Türkiye’nin önüne k›sa ve orta vadede erißmesi
baßetme kapasitesini gerektirmek- beklenen bir dizi siyasal ve ekonomik hedef konmußtur.
tedir. Üyelik, aday›n siyasal, ekono-
mik ve parasal birli¤e kat›l›m da Kat›l›m Ortakl›¤› Belgesi’nde demokratikleßme ve insan haklar›n›n iyileßtirilmesi
dahil olmak üzere, üyeli¤in getirdi¤i gibi siyasal hedeflerin yan›s›ra vergi, finans, bankac›l›k ve tar›m gibi ekonomik hedefler
yükümlülükleri üstlenebilece¤ini de yer almaktad›r. Bu arada K›br›s ve Ege sorunlar›nda gelißme beklentisi de Kat›l›m
varsayar.” Ortakl›¤› Belgesi’nde ifade edilmißtir.
Kat›l›m Ortakl›¤› Belgesi’ne yan›t olarak Türkiye’nin haz›rlad›¤› Ulusal Program’›n
1 AB’ye yeni üye adaylar›n›n uymak zo- ilan edilmesi ile, Türkiye’nin AB’ye kat›l›m müzakerelerine giden süreç ve takvim
runda oldu¤u siyasal kriterler. ißlemeye baßlam›ßt›r.

184
2 Türkiye’nin AB üye aday-
l›¤› 10 - 11 Aral›k 1999 tarihin-
de Helsinki’de yap›lan Avru-
pa Konseyi Zirvesi’nde kabul
edildi. Bu zirveye Türkiye’yi
temsilen Baßbakan Bülent Ece-
vit (1. s›ra, soldan 4.), D›ßißleri
Bakan› ‹smail Cem (3. s›ra, sol-
dan 7.) ve Devlet Bakan› Meh-
met Ali ‹rtemçelik (3. s›ra, sol-
dan 6.) kat›ld›lar.

3 AB - Türkiye Ortaklõk Kurumlarõ 4 Laeken Zirvesi (14-15 Aralõk 2001)


Ortakl›k Konseyi: Türk ve AB’li Bakanlar düzeyinde topla- 14 - 15 Aral›k 2001 tarihlerinde AB’nin Belçika Dönem
narak, ortakl›k rejiminin ilerlemesi ile ilgili siyasal ve yasal Baßkanl›¤› sonunda gerçekleßen AB Konseyi Laeken Zirvesi
kararlar› alan organd›r. Ald›¤› kararlar AB ve Türk mevzuat Türkiye’nin Avrupa Birli¤i üyeli¤ine adayl›k sürecinde
ortam›nda yasa etkisindedir. Örne¤in 1995’te tesis edilen önemli bir aßama olußturmußtur.
Gümrük Birli¤i, Ortakl›k Konseyi’nin 1/95 say›l› bir kara-
Laeken Zirvesi Sonuç Bildirgesi’nde Türkiye ile üyelik
r›d›r.
müzakerelerinin aç›lmas› olas›l›¤› ilk defa üst düzeyde dile
Ortakl›k Komitesi: Teknokratlar düzeyinde kurulan bu getirilmißtir. Bildirgenin konuya ilißkin ilgili paragraflar›
organ, Ortakl›k Komitesi’nin toplant›lar›n› haz›rlar. ßu ßekildedir: Türkiye, özellikle Anayasas›’nda yapt›¤›
de¤ißikliklerle, üyelik için belirlenen siyasal k›staslara uyma
Karma Parlamento Komisyonu: Bu organ, Türkiye - AB
yolunda yol alm›ßt›r. Türkiye ile üyelik müzakerelerini
ilißkilerinin demokratik izleme platformudur. TBMM ve
baßlatma perspektifi böylece yak›nlaßm›ßt›r. Türkiye’nin,
Avrupa Parlamento’sundan seçilen 12’ßer üyeden olußur
siyasal ve ekonomik k›staslara uyum yolundaki çabalar›
ve y›lda iki kere toplan›r. KPK’n›n kararlar› tavsiye niteli-
AB taraf›ndan desteklenmektedir. Türkiye için üyelik öncesi
¤indedir.
strateji, topluluk müktesebat›na uyum haz›rl›klar› çerçeve-
Gümrük Birli¤i Ortak Komitesi: Gümrük Birli¤i’nin ißle- sindeki analiz çal›ßmalar›nda yeni bir safhaya girmelidir.
yißini izlemek üzere teknokratlar düzeyinde kurulmußtur.
Ayr›ca, Türkiye’nin di¤er aday ülkelerle eßit koßullarda
Gümrük Birli¤i’nin AB ve Türkiye taraf›ndan uygulan-
Avrupa’n›n gelece¤inin tart›ß›laca¤› hükümetleraras›
mas›nda karß›laß›lan sorunlar, çözüm önerileri ve mevzu-
konferans›n haz›rl›klar›ndan sorumlu olacak tart›ßma kuru-
atlarda yap›lmas› gereken de¤ißiklikler hakk›nda bilgi ve
luna (Konvansiyon) bir hükümet temsilcisi ve iki milletvekili
görüß al›ßverißinde bulunulur. AB kurumlar›na, AB üyesi
ile kat›lmas›na karar verilmißtir.
hükümetlere, Türk Hükümeti’ne ve Ortakl›k Konseyi’ne
öneriler getirir. Kaynak: Avrupa Komisyonu.

Karma ‹stißare Komitesi: AB’nin Ekonomik ve Sosyal


Komitesi ve Türk sosyo-ekonomik kurulußlar›ndan temsil-
cilerin kat›l›m›yla olußur. Bilgi ve görüß al›ßverißi platfor-
mudur ve resmi makamlara yönelik ortak öneriler gelißtirir.
Kaynak: Avrupa Komisyonu.

185
I. Yeni Bir Dünya Kurulurken Türkiye’nin Yönü
Coğrafyacõnõn 1. Helsinki Sonrasõ: AB Adaylõğõ "Gerçek" mi "Sanal" mõ?
Sözlüğü Türkiye, 20. yüzy›l›, AB ile ilißkilerinde yeni bir sayfa açarak kapatm›ßt›. Aral›k
1999’da gerçekleßen Helsinki Zirvesi sonuçlar›na bak›ld›¤›nda, Türkiye’nin iç ve d›ß
*Katõlõm Ortaklõğõ Belgesi (KOB): politika gündemi büyük ölçüde AB’ye tam üyelik hedefiyle ßekillenecek gibi
AB üyeli¤i yolunda olan ülkelerin görünüyordu. 2000 y›l›na gelindi¤inde, Türkiye’nin art›k AB’ye tam üyelik konusunda
kaydetti¤i gelißmeler hakk›nda, aç›k ve güçlü bir perspektife sahip oldu¤u düßünülüyordu.
Komisyon taraf›ndan, ‹lerleme
Bu iyimserli¤e k›sa bir süre sonra gölge düßtü. Helsinki Zirvesi’nden tam bir y›l
Raporu’nda saptanan ileriye
sonra Aral›k 2000’de gerçekleßen Nice Zirvesi’nde AB’nin 2010 y›l›na kadarki
yönelik çal›ßmalar›n öncelikli
plânlar›nda, Türkiye’ye yer verilmemißti. Bu durum, AB’nin Türkiye’nin üyeli¤i
alanlar›n›n, bu önceliklerin uygu-
konusunda ne denli samimi oldu¤unun Türk kamuoyunda sorgulanmas›na yol açt›.
lanmas›nda söz konusu ülkeye Tart›ßman›n temel ekseni, Helsinki Zirvesi’nde Türkiye’ye sunulan›n "gerçek adayl›k"
sa¤lanacak mali imkanlar›n ve bu m›, yoksa "sanal adayl›k" m› oldu¤uydu. Nice Zirvesi sonras›nda, AB’nin gerçek
yard›ma ilißkin koßullar›n tek bir niyetleri konusundaki kußkular, Türkiye’nin AB ile ilißkilerinde a¤›rl›¤›n› hissettirmeye
çerçeve alt›nda topland›¤› belgeye baßlad›. Bugün dahi bu kußkular tam olarak giderilebilmiß de¤ildir.
verilen isim.
Türkiye’nin AB’ye tam üye aday› ilan edildi¤i Helsinki Zirvesi’nde AB, iddial› bir
*Ulusal Program (UP): Kat›l›m projeyi yaßama geçirme karar› alm›ßt›. AB, daha önce pek a¤›rl›k vermedi¤i güvenlik
Ortakl›¤› Belgesi’nde yer alan ve savunma konular›nda ortak politikalar gelißtirme ve ortak hareket etme iradesini
önceliklerin, üye ülke taraf›ndan ortaya koymußtur. Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikas› (AGSP) ad› verilen bu
hayata geçirilmesi yönünde haz›r- yeni girißim kapsam›nda, AB ülkelerinin katk›s›yla 60 000 kißilik bir müdahele gücü
lanm›ß program ve takvim. olußturulmas› kararlaßt›r›lm›ßt›. Bu gücün baßlang›çta NATO olanaklar›ndan
yararlanmas› planlanm›ßt› (2. belge).
Bu plan Türkiye-AB ilißkilerinde yeni bir gerginli¤in de baßlang›c› oldu. AB
müdahale gücünün hangi koßullarda NATO olanaklar›ndan yararlanabilece¤i
konusunda Türkiye’nin ciddi çekinceleri vard›. Türkiye, AB’nin NATO olanaklar›ndan
otomatik olarak yararlanmas›n› veto edece¤ini ilan etti. Türkiye’nin temel kayg›s›,
çevresindeki kriz ve gerginliklerde, AB’nin kendisine dan›ß›lmadan yapaca¤› askeri
müdahalelerinin güvenli¤ini tehdit etmesi olas›l›¤›yd›. En temel kußku ise, bu gücün
NATO olanaklar›ndan da yararlanarak, Ege ve K›br›s’ta NATO üyesi Türkiye’ye karß›
kullan›lmas› tehlikesiydi. NATO ve AB’de yürütülen ortayol bulma girißimleri, AB
içinde özellikle Yunanistan’›n itirazlar›na tak›l›yordu.
Türkiye’nin AB’ye tam üyeli¤ine dönük bir tür yol haritas› anlam›na gelen Kat›l›m
Ortakl›¤› Belgesi*, 8 Mart 2001’de AB Bakanlar Konseyi taraf›nda onayland›. Kopenhag
Kriterleri ›ß›¤›nda haz›rlanan bu belgede, Türkiye’nin siyasal ve ekonomik anlamda
yapmas› gerekenler, k›sa ve orta vadeli öncelikler olarak s›ralanm›ßt›. Bu belgeye
karß›l›k olarak haz›rlanan Ulusal Program* 19 Mart 2001’de TBMM taraf›ndan kabul
edilerek yürürlü¤e girdi (3. ve 4. belge). Böylece Türkiye, siyasal aç›dan demokrasi
ve insan haklar› standartlar›n› yükseltmeye, ekonomik aç›dan ise yap›sal iyileßtirmeleri
ve mali disiplini hedefleyen bir dizi uygulamay› gerçekleßtirmeyi yüklenmiß oldu.

2. 11 Eylül ve Sonrasõ: Artõk Hiç Bir Şey Eskisi Gibi Olmayacak mõ?
2001 y›l› içerisinde Türk iç ve d›ß politika gündemi büyük ölçüde AB üyeli¤ine
Kaynak: TÜS‹AD. odaklanm›ßken, 11 Eylül 2001 tarihinde ABD’de yaßanan gelißmeler, uluslararas›
politikay› tamamen farkl› bir boyuta taß›d›. So¤uk Savaß›n galibi, dünyan›n tek
1 Kopenhag Zirvesi sonras›nda Türkiye’nin
AB’ye tam üyelik müzakerelerine baßlamas›, süpergücü ABD, dünya tarihinin en kanl› terör eylemlerinden birine sahne oldu.
Avrupa’n›n siyaset ve iß çevrelerinde yap›lan ABD’de iç hat seferi yapan dört uça¤› kaç›ran teröristler, bu uçaklar› New York’da
lobi çal›ßmalar› sonucunda benimsendi. Sivil Dünya Ticaret Merkezi’nin ‹kiz Kulelerine, Washington’da da ABD Savunma
toplum örgütleri, AB’ye üye ülkelerde da¤›t- Bakanl›¤›’n›n Pentagon binas›na çarpt›rarak intihar eylemlerinde bulundular.
t›klar› broßür ve verdikleri gazete ilanlar›yla Uçaklardaki yolcular ve binalarda bulananlar›n binlercesi bu sald›r›larda yaßamlar›n›
bu çabaya katk›da bulundular. yitirdi.

186
2 AB’nin Ortak Dõş ve Güvenlik Politikasõ Nedir? 3 Ulusal Program
Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikasõ Nedir? Siyasi Kriterler
Ortak D›ß ve Güvenlik Politikas› (ODGP) • Baßta düßünce ve ifade özgürlü¤ü olmak üzere
Roma Antlaßmalar›’n›n imza edilmesinden sonra, uluslararas› politika bireysel insan hak ve özgürlüklerinin daha da
alan›nda ißbirli¤i düßünceleri daha o zamanlarda kendini gösterse de, gelißtirilmesi;
Avrupa’n›n inßas›, ekonomik konular üzerinde, yani bir ortak pazar›n • Dernek kurma ve bar›ßç› toplant› hakk› ile
yarat›lmas› üzerinde yo¤unlaß›yordu. Avrupa’n›n inßas› sürecinde sivil toplumun güçlendirilmesi;
neredeyse k›rk y›l boyunca, “ortak d›ß politika” ifadesi Antlaßmalar’da • Yarg›n›n ißlevselli¤i ve verimlili¤inin artt›r›lmas›;
yer bulamad›. Ekim 1970’den itibaren, Avrupa Toplulu¤u üye devletleri • Durußma öncesi gözalt› ve cezaevlerindeki
belli baßl› uluslararas› politika sorunlar› üzerinde ißbirli¤i yapmakta ve tutukluluk koßullar›n›n iyileßtirilmesi;
birbirlerine dan›ßmaya gayret etmekteydi. Ancak, bu ißbirli¤i ve dan›ßma, • ‹ßkenceyle mücadeleye h›z verilmesi;
“Avrupa politik ißbirli¤i” ba¤lam›nda hükümetleraras› düzeyde idi. • ‹nsan haklar› ihlallerinin cayd›r›lmas›;
1986’da, Tek Avrupa Senedi, onun niteli¤ini veya ißleyiß yöntemlerini • Ülke içinde bölgesel dengesizliklerin
de¤ißtirmeksizin bu hükümetleraras› ißbirli¤ini resmîleßtirdi. Üye devletlerin azalt›lmas›;
ilk defa olarak bir “ortak d›ß politika” hedefini Antlaßma’ya dahil ettikleri
• MGK’n›n yap›s› ve ißlevinin gözden geçirilmesi
Maastricht’te durum de¤ißti. Antlaßma’n›n 1 Kas›m 1993 tarihinde yürür-
lü¤e girmesinden bu yana, Avrupa Birli¤i, uluslararas› sahnede sesini ve benzeri alanlarda, k›sa ve orta vadede bir dizi
duyurabilmekte, silahl› çat›ßmalar, insan haklar› ve Avrupa Birli¤i’nin yasal ve idari tedbir al›nmas› öngörülmektedir.
esas›n› olußturan ve savunmaya kararl› oldu¤u temel ilkeler ve ortak Kaynak: T.C. Baßbakanl›k Avrupa Birli¤i Genel Sekreterli¤i
de¤erler ile ba¤lant›l› baßka konular üzerindeki pozisyonunu ifade ede-
bilmektedir.
ODGP’nin hükümleri, 1 May›s 1999’da yürürlü¤e giren Amsterdam
Antlaßmas› ile de¤ißtirilmißtir. Avrupa Birli¤i Antlaßmas›’n›n 11’den 28’e
kadarki maddeleri, yaln›zca ODGP konusuna ayr›lm›ßt›r. 26 Þubat 2001’de
4 Katõlõm Ortaklõğõ Belgesi ve
imzalanan Nice Antlaßmas› da, ODGP ile ilgili yeni hükümler içermektedir. Yapõsal Reform Programõ
Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikas› (AGSP) 2003 tarihli Kat›l›m Ortakl›¤› Belgesi’nde, öncelikli
Antlaßma, bir ortak savunma politikas›n›n aßamal› olarak olußturulmas› ekonomik kriterler do¤rultusunda, IMF ile üze-
dahil, Birlik’in güvenli¤ine ilißkin bütün konular› kapsayan bir ortak rinde anlaß›lm›ß olan enflasyonla mücadele ve
güvenlik politikas› da öngörmektedir. Bu ortak savunma politikas›, Avrupa yap›sal reform program›n›n devam› öngörül-
Birli¤i Konseyi taraf›ndan buna karar verilirse ve bu karar onbeß üye mektedir. Kamu harcamalar›n›n kontrol alt›na
devletçe benimsenip onaylan›rsa, bir ortak savunmaya götürebilir. Ancak, al›nmas›ndan, finansal sektörün yeniden yap›lan-
AGSP baz› üye devletlerin güvenlik ve savunma politikalar›n›n özel d›r›lmas›na kadar birçok yönü olan ekonomik
niteli¤ini etkilemez ve NATO çerçevesinde yürütülen politikayla da program, sürdürülebilir büyüme ve ekonomik
uyumludur. istikrar için büyük önem taß›maktad›r. Türkiye,
kamu sektörü reformu çerçevesinde vergi sistemi-
Haziran 1999’daki Köln Avrupa Birli¤i zirvesi, kriz yönetim görevlerini,
nin iyileßtirilmesi, kamudaki at›l istihdam›n›n
Avrupa ortak güvenlik ve savunma politikas›n› güçlendirme sürecinin
azalt›lmas› ve milli gelirin % 6,5’i büyüklü¤ün-
merkezine yerleßtirmißtir; bunlar Petersberg görevleri olarak da bilinir.
de faiz d›ß› fazla hedefine ulaß›lmas› için gerekli
Bu adland›rma, söz konusu görevleri formüle etmiß olan Bat› Avrupa
ad›mlar› atmaktad›r. Ekonomik istikrar›n önün-
Birli¤i (BAB) Bakanlar Konseyi toplant›s›n›n Haziran 1992’de yap›ld›¤›
deki en büyük engellerden biri olan enflasyonla
yerin ad›ndan gelmektedir.
mücadele, program›n di¤er ana baßl›klar›ndan
Bu görevler, insanî yard›m ve kurtarma, bar›ß› koruma ve, bar›ß yapma biridir. Öte yandan program, piyasa ekonomi-
dahil, kriz yönetiminde muharebe kuvveti görevlerinden olußmaktad›r. sinin daha iyi ißlemesini sa¤layacak ba¤›ms›z
Avrupa Birli¤i Konseyi, bu amaçla, “Birlik’in, NATO eylemlerine halel düzenleyici kurullar›n olußturulmas›, yerli ve
gelmeksizin, uluslararas› krizlere yan›t vermek için, inand›r›c› askerî yabanc› sermaye aç›s›ndan yat›r›m ortam›n›n
güçlerle desteklenen özerk eylem kapasitesine, bu güçleri kullanmay› iyileßtirmesini ve özelleßtirme uygulamalar›n›n
kararlaßt›rma olanaklar›na ve onlar› kullanmak için gerekli haz›rl›¤a sahip h›zland›r›lmas› yoluyla özel sektörün ekonomide
olmas› gerekti¤ine” karar vermißtir. oynad›¤› rolün artt›r›lmas›n› da amaçlamaktad›r.
Birbirini izleyen her Avrupa Birli¤i zirvesi (Helsinki, Feira ve Nice), BM Tüm bu reformlar, hem Türkiye ekonomisini
Anayasas›’n›n ilkelerine uygun olarak ve BM Güvenlik Konseyi’nin istikrara kavußturacak ve böylelikle rekabet gücü-
yetkilerini tan›yarak, Birlik’e uluslararas› kriz yönetiminde bir özerk eylem nü artt›racak hem de ülkeyi AB’ye yak›nlaßt›-
kapasitesi kazand›rma iste¤ine gittikçe daha somut bir içerik vermißtir. racakt›r.
Kaynak: Avrupa Komisyonu Türkiye Temsilcili¤i. Kaynak: TÜS‹AD.

187
Sald›r›lardan El Kaide isimli bir terör örgütü sorumlu tutuldu. ABD y›llard›r bu
Coğrafyacõnõn örgütün baß›ndaki isim olan, Suudi Arabistan as›ll› Usama Bin Laden’in peßindeydi.
Sözlüğü Bin Laden ve örgütü El Kaide, 1990’lardan beri ABD’ye karß› cihad ilan etmißlerdi.
1991’deki Körfez Savaß› sonras›, ülkesi Suudi Arabistan’a üslenen ABD kuvvetlerinin
*Uygarlõklar Çatõşmasõ: bu kutsal topraklardan kovulmas› için mücade etti¤i iddias›ndayd›.
Uluslararas› politikada temel 11 Eylül sonras›nda ABD, El Kaide ve Bin Laden’in peßine düßerek "Terörle Savaß"
uyußmazl›klar›n eskisinden farkl› ad›n› verdi¤i kapsaml› bir mücadele baßlatt›. So¤uk Savaß›n sona ermesiyle birlikte
olarak ideolojilerden de¤il, uy- ortadan kalkan Sovyet ideolojik ve askeri tehditinin yerini, art›k uluslararas› terör
garl›klar aras› farkl›l›klardan tehditi alm›ßt› (2. ve 3. belge). ABD, bu tehdite karß› yürüttü¤ünü iddia etti¤i mücadelede
kaynaklanaca¤› tezi. Samuel Hun- tüm ülkeleri yan›nda yer almaya ça¤›rd›.
tington uygarl›klar›n belirleyici Ancak El Kaide’nin ‹slamiyet ad›na mücadele etti¤i iddias›na karß›l›k, ABD’nin
ve de¤ißmez niteli¤inin din ol- terörle savaß›n›n, ‹slamiyeti ya da Müslümanlar› hedef almad›¤›n› göstermesi de önem
du¤unu iddia eder. Huntington’a taß›yordu. Zira bu süreçte, Amerikal› siyaset bilimci Samuel Huntington’un 1990’lar›n
göre, uygarl›klar›n uzlaßmas› baß›nda dile getirdi¤i Uygarl›klar Çat›ßmas›* tezinin gerçe¤e dönüßme ihtimali, hem
mümkün olmayaca¤›ndan, din ABD’yi hem de uluslararas› kamuoyunu ciddi biçimde kayg›land›rm›ßt›. ABD’nin ilk
gelecekteki çat›ßmalar›n temel olarak El Kaide’yi destekledi¤ini iddia etti¤i Afganistan’daki Taliban rejimini hedef
nedeni olacakt›r. almas›, bu savaß›n H›ristiyan-Müslüman çat›ßmas› olarak alg›lanma olas›l›¤›n› da
art›r›yordu.
‹nsan haklar›, demokrasi ve ekonomi konular›n›n öncelik taß›d›¤› Türkiye-AB
ilißkilerinin aksine, So¤uk Savaß sonras› Türk-ABD ilißkileri zaten büyük ölçüde
güvenlik ve savunma konular›na odaklanm›ßt›. Türkiye, çevresindeki uluslararas›
krizlerde ABD’ye yak›n, hatta ortak politikalar izlemißtir. ‹ki ülke aras›ndaki ißbirli¤inin
özellikle 1990’lar›n ikinci yar›s›ndan itibaren artmas› ve çeßitlenmesi sonucu, Türkiye-
ABD ilißkileri "stratejik ortakl›k" olarak tan›mlanmaya baßlam›ßt›r. Bunun anlam› bir
dizi farkl› co¤rafyada ve uluslararas› sorunda Ankara ve Washington’un benzer
yaklaß›mlara sahip olmas›yd›.
Böylece 11 Eylül, Türkiye ve ABD’yi siyasal aç›dan daha da yak›nlaßt›rm›ß oldu.
Özellikle PKK terörü nedeniyle y›llarca terörle uluslararas› mücadele gerekti¤ini
savunan Türkiye ile 11 Eylül sonras› bu konuyu uluslararas› gündemin öncelikli
maddesi haline getiren ABD’nin yaklaß›mlar›, güvenlik boyutunda bir kez daha
örtüßmüßtür. Üstelik Türkiye’nin Bat›l›, demokratik ve müslüman ülke kimli¤i, ABD’nin
terörle savaß›n›n bir uygarl›klar çat›ßmas› olmad›¤›n› göstermesi bak›m›ndan da önem
kazanm›ßt›r.
Ekim 2002’de ABD’nin Afganistan’daki El Kaide örgütüne ve bu örgüte destek
veren Taliban rejimine karß› baßlatt›¤› savaß ve sonras›nda Türkiye, bu co¤rafyada
önemli siyasal ve askeri roller üstlenmeye baßlam›ßt›r. Türkiye ile Afganistan aras›nda
Cumhuriyetin ilk y›llar›na dayanan dostane ilißkiler, Taliban sonras› Afganistan’›n
yeniden yap›lanmas›nda Türkiye’yi tercih edilen ülke konumuna getirmißtir. Bu durum
Türkiye’nin d›ß politika hedeflerinden Avrasya’da etkinlik aray›ßlar›yla uyumlu bir
gelißmeye ißaret etmektedir (4. belge). Avrasya’da artan etkinli¤in en büyük göstergesi,
Afganistan’da savaß sonras› geçiß döneminde bar›ß› korumakla görevlendirilen
Uluslararas› ‹stikrar Gücü’nün (ISAF) komutas›n›n Haziran 2002-Þubat 2003 aras›nda
Türkiye taraf›ndan üstlenilmiß olmas›d›r. Bu görev, yeni dünya düzeninde Türkiye’nin
kendisine biçti¤i güvenlik üreticisi ülke olma iddias›n›n da bir yans›mas›d›r (1. belge).

3. AB ile İlişkilerde Kopenhag Dönemeci


1 Afganistan’da savaß sonras› geçiß sü-
recinde bar›ß› korumakla görevlendirilen 11 Eylül sonras›nda genel beklenti, Türkiye-AB ilißkilerinde yavaßlama olmas›yd›.
Uluslararas› ‹stikrar Gücü’nün (ISAF) komu- Türkiye’nin ABD için yükselen stratejik önemi ve iki ülkenin örtüßen güvenlik anlay›ßlar›
tas›n› Haziran 2002-Þubat 2003 aras›nda nedeniyle Ankara’n›n uluslararas› ilißkilerinin a¤›rl›k merkezi olarak Brüksel yerine
Türkiye üstlendi. Washington’u tercih edebilece¤i düßüncesi s›kl›kla dile getiriliyordu.

188
2 Dünya Ticaret Merkezi’nin ‹kiz Kuleleri: 11 Eylül 2001 öncesi. 3 11 Eylül 2001: Art›k hiç bir ßey eskisi gibi olmayacak m›?

4 Türkiye’nin Orta Asya Cumhuriyetleriyle İlişkileri


“Türkiye'nin Orta Asya Cumhuriyetleriyle siyasi ve ekonomik ilißkileri, Sovyetler Birli¤i'nin y›k›lmas›yla birlikte 1991 y›l›nda baßlam›ßt›r.
Türkiye'nin Orta Asya Cumhuriyetleriyle güçlü tarihi, kültürel ba¤lar› ve dil birli¤i bulunmaktayd›. [...]
Türkiye'nin Orta Asya'da ba¤›ms›zl›klar›n› kazanan Cumhuriyetlere yaklaß›m›, hükümranl›klar›na ve toprak bütünlüklerine sayg› ve
karß›l›kl› kazan›m temelinde, hepsiyle dostane münasebetler gelißtirme temeline dayanmaktad›r. Türkiye, bu anlay›ßtan hareketle, herhangi
bir ayr›mc›l›k yapmaks›z›n bu ba¤›ms›z devletleri tan›yan ilk devlet olmußtur. Türkiye ile Orta Asya Cumhuriyetleri aras›ndaki ilißkiler
1991 y›l›nda baßlayarak süratle gelißmißtir.
1992 y›l›n›n baßlar›nda Türkiye, Orta Asya Cumhuriyetlerinin hepsinde Büyükelçilikler açm›ßt›r. Türkiye'nin Orta Asya Cumhuriyetlerine
sa¤lad›¤› do¤rudan yard›m›n daha etkin bir ßekilde koordine edilmesini teminen 1992 y›l› Ocak ay›nda "Türk ‹ßbirli¤i ve Kalk›nma Ajans›
(T‹KA)" ad›nda bir ekonomik, kültürel ve teknik ißbirli¤i ajans› kurulmußtur. Türkiye'nin verdi¤i yard›mlar› projeler baz›nda koordine
etmekle görevlendirilen bu ajans, tar›m, e¤itim, küçük ve orta ölçekli ißletmeler, turizm, sivil havac›l›k ve sigortac›l›k gibi alanlarda proje
ve programlar haz›rlam›ß olup faaliyetlerini halen sürdürmektedir.
Türkiye'nin Orta Asya Cumhuriyetlerine yönelik politikalar›, bu devletlerin a¤›r ekonomik sorunlar›n› aßabilmelerine ve demokrasiye
ve pazar ekonomisine geçißlerine destek vermeyi amaçlamaktad›r. Bu politikalar› do¤rultusunda Türkiye, imkanlar› dahilinde, Orta Asya
Cumhuriyetlerinin ekonomilerini güçlendirme yönündeki çabalar› cesaretlendirmiß ve desteklemiß, bu devletlerin demokratik ve ço¤ulcu
toplumlar olußturmalar› yönünde süregelen gayretlerine de katk›larda bulunmußtur.
Bu düßüncelerle Türkiye, uluslararas› devletler toplulu¤unun mümtaz birer üyesi olmalar› ve uluslararas› ekonomiye entregrasyonu
sa¤layabilmelerini teminen Orta Asya Cumhuriyetlerine gerekli destek ve yard›mlar› sa¤lam›ßt›r. Bu ba¤lamda Türkiye, bu devletlerin
Birleßmiß Milletler (BM) ve Avrupa Güvenlik ve ‹ßbirli¤i Teßkilat› (AG‹T) gibi uluslararas› örgütlere üye olmalar› konusunda gereken
deste¤i vermißtir. Türkiye ayr›ca, bu devletlerin NATO'nun Bar›ß ‹çin Ortakl›k (B‹O) program›nda Ortak Üye ülkeler olmalar› yönünde
de olumlu bir rol oynam›ßt›r. [...]
Türkiye Orta Asya Cumhuriyetleriyle, ilk ve orta e¤itim okullar› kurulmas› alan›nda da ißbirli¤i yapmaktad›r. Türkiye'nin, ö¤retmen
gönderdi¤i ve gerekli e¤itim araç ve gereçleriyle donatt›¤› bu okullarla, burs program›n›n yan› s›ra, kalifiye ißgücü ve yabanc› lisan bilen
personel ihtiyaçlar›n›n karß›lanmas› hedeflenmißtir. [...]
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, Türkiye ile Orta Asya Cumhuriyetleri aras›ndaki münasebetleri tüm alanlarda gelißtirmeyi teminen
ulaßt›rma, haberleßme alanlar›na ve televizyon yay›nlar›na da büyük önem atfetmektedir.
Türkiye'nin Orta Asya Cumhuriyetlerine haberleßme alan›nda sa¤lad›¤› pratik yard›mlardan birine örnek olarak, Türk PTT'si taraf›ndan,
uluslararas› pazarlarla ba¤lant› kurulabilmesi bak›m›ndan pazar ekonomisini haiz devletler için hayati önemi bulunan radyolink ve uydu
ba¤lant›lar›n›n sa¤lanabilmesini teminen Orta Asya Cumhuriyetlerine karß›l›ks›z ßekilde telefon santralleri ve uydu yer istasyonlar›
verilmiß bulunmas›n› göstermek kabildir.
Türkiye ile Orta Asya Cumhuriyetlerinin birço¤u aras›nda 1992 y›l›ndan itibaren uçak seferleri konulmußtur. Bu ba¤lamda, Avrupa'dan
Orta Asya Cumhuriyetlerine ulaßman›n en kolay yolunun halen ‹stanbul üzerinden oldu¤unu vurgulamakta yarar görülmektedir.
Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu'nca uydu vas›tas›yla 1992 yaz›ndan itibaren Orta Asya Cumhuriyetlerine Televizyon yay›n›
yap›lmaktad›r.”
Kaynak: T.C. D›ßißleri Bakanl›¤›.

189
Ancak beklentilerin aksine, Ulusal Program çerçevesinde Kopenhag siyasal
Coğrafyacõnõn kriterlerini yerine getirmeye dönük ilk uyum paketi, 2001 Sonbahar›nda TBMM’de
Sözlüğü kabul edildi. Böylece güvenli¤in yeniden ön plana ç›kt›¤›, hatta ABD gibi ülkelerde
bile özgürlüklerin alan›n›n daralt›lmaya çal›ß›ld›¤› bir dönemde, Türkiye demokrasi
*Annan Planõ: Birleßmiß Milletler ve insan haklar› standartlar›n› iyileßtirme konusundaki iradesini bir kez daha aç›klam›ß
Genel Sekreteri Kofi Annan tara- oldu.
f›ndan haz›rland›¤› için kendi Öte yandan Türkiye’nin tam üyelik perspektifindeki belirsizlikler, Türk Hükümeti’nin
ad›yla an›lan Birleßmiß Milletler gündemindeydi. Yaklaßan yeni genißleme sürecinin bu belirsizli¤i daha da
K›br›s Plan›’n›n as›l ad› "K›br›s artt›raca¤›ndan kayg› duyuluyordu. Yeni üyelerin Birlik’e kat›l›m›ndan önce, Türkiye’nin
Sorununun Kapsaml› Çözümü AB’deki yerini kesinleßtirmek amac›yla Kopenhag Kriterleri’nin bir an önce yerine
‹çin Antlaßma Temeli"dir. Kofi An- getirilerek AB’den üyelik müzakereleri için bir tarih al›nmas› stratejisi benimsendi.
nan’›n 11 Kas›m 2002’de Kuzey
Ancak bu arada Ulusal Program’›n öncelikleriyle uyumlu ad›mlar›n at›lmas›nda
ve Güney K›br›s yönetimlerine
gecikmeler yaßand›. ‹ktidardaki DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümeti içinde Ulusal
sundu¤u antlaßma, Türk ve Rum
Program’da yer alan idam cezas›n›n kald›r›lmas› ve Türkçe’den baßka dillerde ö¤retim
toplumlar›n›n birer "Parça Dev-
ve yay›n gibi konularda ciddi görüß ayr›l›klar›n›n yaßanmas›, AB ile ilißkilerde önemli
let"le temsil edilecekleri bir "Ortak
t›kan›kl›klara yol açt›. Ancak TBMM’nin erken seçim karar› almas›yla, yaßanan t›kan›kl›k
Devlet" kurmay› öngörmüß, bu
büyük ölçüde aß›ld›. Bu çelißkiler, seçim karar›yla etkisini yitirince, TBMM yo¤un bir
sayede 1974’ten beri bölünmüß
olan aday› birleßtirmeyi ve iki çal›ßma sonunda, yeni ve önemli bir uyum paketini 2 A¤ustos 2002’de onaylad›.
toplum aras›ndaki sorunlar› çöz- 3 Kas›m 2002 seçimleriyle iktidara gelen Adalet ve Kalk›nma Partisi de (AKP)
meyi hedeflemißtir. AB’den müzakere tarihi al›nmas› politikas›n› aynen benimsedi. Hükümet ve parti
yetkilileri bu konuda Avrupa baßkentlerinde girißimlerde bulundular (3. ve 4. belge).
Ancak 12-13 Aral›k 2002 tarihleri aras›nda gerçekleßtirilen zirvede, Türkiye beklentilerini
karß›lamayan bir kararla karß›laßt›. AB, Türkiye’nin Kopenhag Kriterleri’ni yerine
getirmesi durumunda, Aral›k 2004’de Türkiye ile müzakerelerin baßlanmas›na ilißkin
karar› verece¤ini ilan etti. Bunun Türkiye aç›s›ndan AB ile ilißkilerdeki belirsizli¤i tam
anlam›yla gideren bir karar oldu¤unu söylemek mümkün de¤ildir.
Satõnalma gücü paritesine göre
kişi başõna milli gelir Türkiye ile müzakerelere baßlanmas› karar›n›, art›k mevcut 15 üye yerine, genißlemiß
(2000) 25 üyeli AB verecektir (1. ve 2. belge). Üstelik çözüm bulunmadan AB’ye girmesi
(EU-15=100)
durumunda, K›br›s Rum Kesimi de Türkiye’nin üyeli¤i konusunda söz sahibi olacakt›r.
Asl›nda K›br›s’ta çözüme yönelik girißimler, BM Genel Sekreteri Kofi Annan’›n*
Güney Kõbrõs
taraflara sundu¤u kapsaml› bir plan çerçevesinde yeni bir aßamaya girmißti. Ancak
Slovenya
K›br›s Türk ve Rum taraflar›, ne Aral›k 2002’deki Kopenhag Zirvesi’nde ne de daha
Çek Cumhuriyeti
sonra Lahey’de gerçekleßtirilen toplant›da bu plan temelinde bir uzlaßmaya
Malta
varamad›¤›ndan, K›br›sl› Rumlar›n AB üyeli¤i çözüm olmadan gerçekleßecektir. Bu
Macaristan
durum, Irak Savaß› öncesi Türk-AB ilißkilerinde tam anlam›yla bir t›kanmaya yol
Slovakya açm›ßt›r.
Polonya
Kopenhag Zirvesi’nin ard›ndan, Türk d›ß politikas› bu kez ABD ile ilißkilerde
Estonya
zorluklar yaßam›ßt›r. Amerikan yönetiminin 11 Eylül sonras› terörle savaß›n›, Irak’a
Litvanya
genißletme çabas›na Türk Hükümeti mesafeli bir tutum tak›nm›ßt›r. ABD, Irak Harekât›
Letonya için Türkiye’den üsleri kullanma ve kara harekât› için asker konußland›rma taleplerinde
Bulgaristan bulunmußtur. Hükümetin bu konuda haz›rlad›¤› izin tezkeresinin 1 Mart 2003’te
TÜRKİYE TBMM taraf›ndan onaylanmamas›, ikili ilißkilerde gerginli¤e neden olmußtur.
Romanya
Hem AB hem de ABD ile ilißkilerle ayn› zamanda yaßanan s›k›nt›lar, Türkiye’nin
0 20 40 60 80 100 uzun y›llar izlemeye çal›ßt›¤› dengeli ilißkiler politikas›n› da büyük ölçüde zedelemißtir.
Kaynak: Eurostat Önümüzdeki dönemin temel sorunu, yeniden ßekillenen dünya düzeninde Türkiye’nin
1 AB’ye üye olacak aday ülkelerin orta- yeri ve yönünün ne olaca¤›d›r. Bu sorunun yan›t› sadece Türkiye’ye ba¤l› de¤ildir.
lama kißi baß›na gelirleri, üye ülkelerin ol- Uluslararas› politikan›n, uluslararas› örgütlerin alaca¤› ßekil ve nihayet AB ve ABD’nin
dukça alt›nda bulunmaktad›r. tercihleri de bu konuda belirleyici olacakt›r.

190
Cep telefonu aboneleri
Bay Simitis ile bir düflüncemizi paylaflmak istiyoruz;
(her 100 kişi için)
(2000)
Slovenya
Çek Cumhuriyeti
Estonya
Malta
Macaristan
Güney Kõbrõs
Slovakya
TÜRKİYE
Polonya Zaman›n baßlang›c›ndan bu yana birbirimize komßu kaderimizi belirleyece¤ini ve bizi yeni bir refah
Litvanya olduk ve y›llar boyunca çeßitli anlaßmazl›klar seviyesine taß›yaca¤›n› biliyoruz. Cesur demokratik
yaßad›k. Ancak, yeni ilißkimizi sa¤lamlaßt›rmak için ve ekonomik reformlar gerçekleßtirdik. Bu nedenle
Letonya
bundan daha iyi bir f›rsat olamaz. Orta¤›n›z olmak ßimdi birlikte çal›ßma zaman›.
Romanya istiyoruz, gelin geçmißi arkam›zda b›rakal›m ve Kopenhag’da Türkiye’nin önünü açmak için bu
Bulgaristan birlik olmaya do¤ru ad›m atal›m. AB üyeli¤inin tarihi f›rsat› kaç›rmay›n.

0 10 20 30 40 50 60

Kaynak: Eurostat. Kaynak: TÜS‹AD.

2 AB’ye üye ülkelerde her 100 kißiden ortalama 60 kißinin cep 3 Türkiye’nin AB üyelik müzakerelerinin aç›lmas› ile ilgili AB ül-
telefonuna sahip olmas›na karß›l›k, aday ülkelerde bu say› ortalama kelerinin gazetelerinde yürütülen ilan kampanyas› çerçevesinde Yuna-
30 kißiye düßmektedir. nistan Baßbakan’› Costas Simitis’in yer ald›¤› ilân.

Kaynak: TÜS‹AD.

4 Türkiye’nin AB üyelik müzakerelerinin aç›lmas›na yönelik karar al›nmas›na destek sa¤lanmas› amac›yla AB üyesi 15 ülkenin gazetelerinde
sivil toplum örgütleri taraf›ndan yay›nlanan ilân.

191
7 Coğrafi Konum ve Fiziki Yapõ
Türkiye, Avrupa’da Pireneler’den başlayan ve
Asya’da Himalayalar’a dek uzanan Alp kõvrõmlarõnõn ortasõnda yer alõr.
Avrupa kõtasõnda da topraklarõ olan Türkiye, İstanbul Boğazõ, Marmara Denizi ve
Çanakkale Boğazõ ile Avrupa ve Asya’nõn birbirine en fazla
yaklaştõğõ yerlerden biri üzerinde bulunmaktadõr.

A. Türkiye’nin Coğrafi Konumu


Coğrafyacõnõn
1. Türkiye’nin Yeri
Sözlüğü Türkiye, matematik konumu gere¤i Ekvator’a göre Kuzey, Baßlang›ç Meridyeni’ne
göre Do¤u yar›mkürededir. 36°- 42° kuzey enlemleri ile 26°- 45° do¤u boylamlar›
*Coğrafi Konum: Bir nokta ya da aras›nda yer alan Türkiye’de en uç noktalar esas al›nd›¤›nda, 6° lik enlem ve 19° lik
alan›n dünya üzerinde bulundu- boylam fark› görülür. Türkiye, dikdörtgeni and›ran bir ßekle sahiptir ve do¤u - bat›
¤u yerdir. ‹ki ßekilde ifade edil- uzunlu¤u nedeniyle iki ucu aras›nda 1 saat l6 dakika yerel saat fark› bulunur. Türkiye’de
mektedir. Matematiksel konum, bir yerel saat farklar›n› ortadan kald›rabilmek için, 1925 y›l›nda Uluslararas› saat dilimleri
yerin Ekvator’a ve Baßlang›ç Me- sistemi esas al›narak ortak saat uygulamas›na geçilmißtir. Bu uygulama nedeniyle
ridyeni’ne göre konumudur. Özel Türkiye saati, Baßlang›ç Meridyeni’ne (Greenwich) göre 2 saat daha ileridir. Gün
konum, bir yerin k›talara, deniz ›ß›¤›ndan daha fazla yararlanabilmek için tüm dünya ülkelerinde yaz saati ve k›ß saati
uygulamas›na gidilir. Türkiye’de k›ß saati uygulamas›nda 30° Do¤u meridyeninin,
ve okyanuslara, yer ßekillerine,
yaz saati uygulamas›nda 45° Do¤u meridyeninin yerel saati ulusal saat olarak kullan›l›r.
önemli bo¤az ve geçitlere ya da
çevresindeki ülkelere göre konu- Türkiye, özel konumu aç›s›ndan de¤erlendirildi¤inde, Avrupa, Asya ve Afrika
mudur. k›talar›n›n birbirine en fazla yaklaßt›¤› yerdedir (1. belge). Üç taraf› denizlerle çevrilidir.
Kuzeyinde Karadeniz, bat›s›nda Ege Denizi, güneyinde Akdeniz bulunmaktad›r.
Ayr›ca Marmara Denizi'nin tamam›, s›n›rlar› içindedir (4. belge). Avrupa k›tas›nda da
topraklar› olan Türkiye, ‹stanbul Bo¤az›, Marmara Denizi ve Çanakkale Bo¤az› ile
Avrupa ve Asya’n›n birbirine en fazla yaklaßt›¤› yerlerden biri üzerinde bulunmaktad›r
(3. belge). Bu sayede önemli petrol yataklar›na sahip Ortado¤u ülkeleri, sanayileßmiß
Avrupa ülkelerine Türkiye üzerinden karayollar› ile ba¤lan›r. Türkiye, Avrupa’da
Pireneler’den baßlayan ve Asya’da Himalayalar’a dek uzanan Alp k›vr›ml› da¤
sisteminin ortas›nda yer al›r (2. belge). Bu co¤rafi konumuyla fiziksel olarak da
Avrupa’n›n bir uzant›s›, Avrupa’n›n Asya’yla do¤al ba¤lant›s› oldu¤unu belgeler
gibidir.
‹ki k›taya yay›lan Türkiye topraklar›n›n % 3’ü Avrupa k›tas›ndad›r ve bu topraklar
Trakya Yar›madas› olarak bilinir. Geriye kalan % 97’si Asya k›tas›ndad›r ve bu topraklar
Anadolu Yar›madas› ya da Küçük Asya olarak bilinir.
Türkiye'nin izdüßüm alan› olarak belirlenen yüzölçümü toplam 780 576 km2’dir.
Bu alan›n 23 721 km2 olan bölümü Avrupa k›tas›nda bulunan Trakya'y›, 756 855 km2
olan bölümü Asya k›tas›nda bulunan Anadolu Yar›madas›’n› olußturmaktad›r. Türkiye,
boyutlar› aç›s›ndan de¤erlendirildi¤inde kuzeyden güneye 650 km, bat›dan do¤uya
1 565 km’dir. Türkiye'nin kuzeydeki en uç noktas›, 42° 06' Kuzey enleminde ve 34°
58' Do¤u boylam›nda bulunan Sinop ‹nceburun'dur. Güneydeki en uç noktas› 35° 5l'
Kuzey enleminde ve 36° 06' Do¤u boylam›nda bulunan Hatay ilinin Yaylada¤ ilçesine
ba¤l› Topraktutan köyünün güneyidir. Bat›daki en uç noktas› 40° 07' Kuzey enleminde
ve 25° 40' Do¤u boylam›nda Gökçeada'n›n en bat› noktas› olan Avlaka Burnu'dur.
Do¤udaki en uç noktas› 39° 37’ Kuzey enleminde ve 44° 48' Do¤u boylam›nda Küçük
1 Türkiye’nin uzaktan alg›lamayla elde A¤r› Da¤›'n›n 34 km do¤usundaki Türkiye - ‹ran - Nahçivan - Ermenistan s›n›rlar›n›n
edilmiß uydu görüntüsü. birleßti¤i yerdir.

192
2 Dünyan›n uzaktan alg›lamayla elde edilen görüntüsünün projeksiyonu. Avrupa’daki Alp k›vr›mlar› ile Asya’daki Himalaya k›vr›mlar›
aras›nda Türkiye’nin bir geçiß olußturdu¤unu gösteren fiziki yap›.

4 Dünyan›n uzaktan alg›lama ile elde edilmiß uydu görüntüsünün projeksiyonu.


3 ‹stanbul Bo¤az›’n›n uydu görüntüsü. Do¤al görünümde Türkiye’nin dünya üzerindeki yeri.

193
2. Türkiye’nin Sõnõrlarõ
Coğrafyacõnõn Türkiye, co¤rafi konumu nedeniyle de¤ißik özelliklere sahip bir ülkedir. Kara
Sözlüğü s›n›rlar›n›n uzunlu¤u 2 753 km ve k›y› s›n›rlar›n›n uzunlu¤u 5 769 km olan Türkiye'nin
toplam s›n›r uzunlu¤u 8 522 km’dir. Bat›da Yunanistan ve Bulgaristan, do¤uda Gür-
cistan, Ermenistan, Azerbaycan/Nahçivan, ‹ran, güneyde Irak ve Suriye ile kara
*Antiklinal: Da¤ olußum hare- s›n›rlar› vard›r. Karadeniz k›y›s›ndaki Revze Deresi a¤z›ndan baßlayarak Edirne'nin
ketleri ile k›vr›larak yükselen, kuzeybat›s›na kadar uzanan Bulgaristan s›n›r›n›n uzunlu¤u 269 km’dir. Edirne'nin
birbirinden ayr› yöne e¤imli taba- güneyi ile güneybat›s›ndaki Karaa¤aç çevresini Türkiye topraklar›nda b›rakarak Meriç
Irma¤› boyunca uzanan Yunanistan s›n›r›, Enez'in bat›s›nda Ege Denizi k›y›s›nda son
kalar›n olußturdu¤u kubbemsi bulur; bu s›n›r 212 km’dir. Çoruh Irma¤› a¤z›n›n güneyindeki Sarp Köyü’nde baßlayan,
yap›lard›r. Arpaçay ve Aras Irma¤› boyunca uzanarak ‹ran s›n›r›na ulaßan, Gürcistan (276 km),
Ermenistan (325 km) ve Azerbaycan/Nahçivan (9 km) s›n›rlar›n›n toplam uzunlu¤u
*Senklinal: Da¤ olußum hare-
610 km’dir. Yüksek da¤lar›n doruklar›n› izleyen 454 km uzunlu¤undaki ‹ran s›n›r›,
ketleriyle k›vr›lan tabakalar›n Irak s›n›r›n›n baßlad›¤› Kelsim Gedi¤i'ne kadar uzan›r. ‹ran s›n›r› Aras Irma¤› ile Van
olußturdu¤u birbirine do¤ru e¤im- ve Urmiye gölleri havzalar›n› birbirinden ay›ran su bölümü çizgisini izler. Hakkâri
li, tekne biçimli yap›lard›r. yöresindeki yüksek ve da¤l›k bir kesimden geçerek Habur Çay›'n›n Dicle Irma¤›'na
kat›ld›¤› noktada sona eren Türkiye - Irak s›n›r›n›n uzunlu¤u 331 km’dir. Ba¤dat de-
miryolunun hemen güneyini izleyen Suriye s›n›r› Güvercinkaya'da Akdeniz k›y›s›na
ulaß›r; bu s›n›r›n uzunlu¤u 877 km’dir (2. ve 3. belge).
Antiklinal

B. Türkiye’nin Fiziki Coğrafyasõ


1. Yeryüzü Şekilleri
Türkiye, farkl› jeolojik zamanlardaki tektonik hareketler sonucu olußmußtur. 1.
Jeolojik Zaman’dan (Paleozoik) günümüze Y›ld›z Da¤lar›, Bitlis, Saruhan - Menteße,
Ankara ve Zonguldak çevresindeki araziler kalm›ßt›r. 2. Jeolojik Zaman’da (Mesozoik)
Türkiye arazisi ßiddetli bir aß›nma dönemi geçirmiß ve deniz seviyesine yak›n bir
Senklinal düzlük (peneplen) görünümü kazanm›ßt›r. 3. Jeolojik Zaman’da (Tersiyer) k›talar›n
hareketi sonucu Tetis Denizi’ndeki tortullar k›vr›larak yükselmiß ve Alp Orojenezi’ne
ba¤l› olarak Kuzey Anadolu Da¤lar›, Toroslar ve daha bir çok da¤ s›ras› meydana
gelmißtir. Bu da¤lar antiklinal* ve senklinal* biçimli k›vr›ml› bir yap›ya sahiptir. 3.
Jeolojik Zaman sonlar›na do¤ru Arabistan Plakas›n›n kuzeye hareketiyle Anadolu
toptan yükselmiß ve iç k›s›mlarda eski denizin art›klar› olan çok say›da göl olußmußtur.
4. Jeolojik Zaman (Kuaterner) baßlar›nda da Anadolu yükselmeye devam etmiß, Egeit
karas› çökerek Akdeniz’in sular› alt›nda kalm›ß ve Ege Denizi olußmußtur. Ayn›
dönemde Ege Bölgesi yan bas›nçlar›n etkisiyle k›r›larak parçalanm›ß, Gediz, Küçük
ve Büyük Menderes grabenleri meydana gelmißtir. ‹stanbul ve Çanakkale bo¤azlar›n›n
olußmas›yla da Akdeniz’in sular›, bir tatl› su gölü olan Karadeniz’in sular›n› tuz-
lulaßt›rm›ßt›r. 4. Jeolojik Zaman’da k›r›k hatlar› boyunca volkanik faaliyetler baßlam›ß
ve Anadolu günümüzdeki görünümünü kazanm›ßt›r.

Yükselti Yükselti Türkiye yukar›da sözü edilen yerkabu¤u hareketleri nedeniyle ortalama yükseltisi
fazla olan bir ülkedir (1 132 m). Bu yükseklik, Asya’n›n 1 050 m olan ortalama
S›n›flamas› Da¤›l›m› (%) yükseltisinden daha fazlad›r ve Avrupa’n›n 330 m olan ortalama yükseltisinin 3,5
kat›d›r. Ülkede yükselti bat›dan do¤uya do¤ru artmaktad›r (1. ve 4. belge).

1. Basamak 0,00 - 250,00 8,0


2. Dağlar
Türkiye'nin kuzeyinde, Trakya Yar›madas›’nda Y›ld›z (lst›ranca) Da¤lar› ve Anadolu
2. Basamak 250,01 - 500,00 9,5 Yar›madas›’nda Kuzey Anadolu Da¤lar› vard›r. Kuzey Anadolu Da¤lar›, Karadeniz
k›y›lar› boyunca Bat› Karadeniz Bölümü’nde üç, Orta ve Do¤u Karadeniz bölümlerinde
3. Basamak 500,01 - 1 000,00 27,0 iki s›ra halinde uzan›rlar. Bat› Karadeniz Bölümü’nde, k›y›dan içeriye do¤ru üç s›ra
halinde uzanan Kuzey Anadolu Da¤lar›’nda birinci s›ray› Küre Da¤lar›, ikinci s›ray›
4. Basamak 1 000,01 - 2 000,00 45,5 Bolu - llgaz Da¤lar› ve üçüncü s›ray› Köro¤lu Da¤lar› olußturur. Orta Karadeniz’de
alçalan Kuzey Anadolu Da¤lar›, Do¤u Karadeniz'de yeniden yükselir ve k›y› boyunca
5. Basamak 2 000,01 - 10,0 Do¤u Karadeniz Da¤lar› ad›n› alan Giresun, Gümüßhane ve Rize da¤lar› bulunur. ‹çte
ikinci s›ray› olußturan Köse, Kop ve Mescit da¤lar› yer al›r. Yükseklikleri 1 800 - 3 900
m aras›nda de¤ißen Kuzey Anadolu Da¤lar›’n›n en yüksek yeri Kaçkarlar üzerindedir
1 Türkiye co¤rafyas›nda deniz seviyesin- (3 932 m). Kuzey Anadolu Da¤lar›’n›n do¤u bölümü dik ve sarpt›r. Bu nedenle k›y›
den olan yükseltilerin da¤›l›m›. ve iç bölgeler aras›ndaki ba¤lant›lar Zigana, Kop gibi geçitlerle sa¤lan›r.

194
Bulgaristan
Türkiye ile Sõnõrõ Sõnõr 269 km Karadeniz 0 75 150 km Gürcistan

Olan Ülkeler Uzunluklarõ ‹ s t a nbul


0 75 150 ml 276 k
m
Azerbaycan

m
(km)

2k
Yunanistan Bo¤az› Hopa
İstanbul

21
Marmara Kocaeli Trabzon
Denizi (İzmit) Ermenistan
Kuzeybatõda

32
Gemlik

5k
Ça na k k a le Bursa
ANKARA

m
Bulgaristan 269 Bo ¤a z › Erzurum
Sivas Fõrat
Balõkesir Eskişehir
Nahçivan
Yunanistan 212 Van

454
Gölü
Manisa
Kuzeybatõ Toplam 481 Kayseri Van İran

km
İzmir
Doğuda Ege
Konya Diyarbakõr
Dicle
331 km
Gürcistan 276 Denizi Kahramanmaraş

Gaziantep Şanlõurfa
Adana
Ermenistan 325 Antalya İçel
(Mersin) 877
km

Irak
Azerbaycan/Nahçivan 9 İskenderun
Suriye

‹ran 454 Akdeniz Kõbrõs

Irak 331
Suriye 877 3 Türkiye’nin komßular›yla kara s›n›rlar›.

Doğu Toplam 2 272


Kuzeybatõ ve Doğu Toplam 2 753

2 Türkiye ‘nin komßular›yla kara s›n›rlar›


ve toplam s›n›r uzunluklar›.

Karadeniz

Marmara
Denizi
Eg
e
De
niz
i

Akdeniz

Kaynak: Atlas, MSB Harita Genel Komutanl›¤› Yay›n›, 1993.

4 Türkiye’nin fiziki yap›s›.

195
Ülkenin güneyindeki Toroslar üç bölüme ayr›l›r. Ege Denizi k›y›lar›ndan baßlayan,
Coğrafyacõnõn Antalya Körfezi’nin do¤usu ve bat›s›nda iki s›ra halinde uzanan Bat› Toroslar, 2 500
Sözlüğü m yükseltiye kadar ulaß›r ve Taßeli Platosu’nda son bulur. Bu platodan sonra yükseltisi
3 000 m’yi aßan Orta Toroslar baßlar ve Bolkar, Alada¤lar, Tahtal› ve Binbo¤a da¤lar›
*Kaldera: Volkan konilerindeki ad› alt›nda Uzunyayla'ya dek uzan›r. ‹skenderun Körfezi'nin do¤usunda, güneybat› -
kraterin, yeni bir volkanik patla- kuzeydo¤u do¤rultusunda uzanan Amanos Da¤lar›, Orta Toroslar ile Güneydo¤u
ma ya da çökme sonucunda geniß- Toroslar’› birbirinden ay›r›r. Güneydo¤u Toroslar'›n yükseltisi bat›dan do¤uya giderek
lemesiyle olußan çukurlard›r. artar ve Türkiye’nin ikinci en yüksek yeri Cilo Da¤›’n› içine al›r. Bu da¤›n üzerinde
*Karstik Şekiller: Kireçtaß›, jips uzunlu¤u 4 km’ye ulaßan bir vadi buzulu bulunur. Toroslar dik ve sarp bir yap›ya
ve kayatuzu gibi taßlar›n yayg›n sahiptir. K›y›ya paralel uzanan bu da¤lar, Gülek Bo¤az›, Konya - Silifke yolu üzerindeki
oldu¤u arazilerde, erime sonucu Sertavul Geçidi, Amanoslar üzerindeki Belen Geçidi gibi geçitlerle aß›l›r.
ya da sudaki minerallerin çökel- Türkiye'nin en yüksek bölgesi olan Do¤u Anadolu, Toroslar ile Kuzey Anadolu
mesiyle olußmuß yer ßekillerinin Da¤lar›’n›n birbirlerine yaklaßt›klar› aland›r. Yükseklikleri 3 000 m’yi aßan Munzur,
ortak ad›. Mercan, Bingöl, Aras, Palandöken, Köse, Süphan da¤lar›n›n yan›s›ra Türkiye'nin en
*Neojen: Yeryüzünün olußum yüksek noktas› olan ve 5 165 m yüksekli¤indeki Büyük A¤r› Da¤› da bu bölgededir
evrelerinden biri olan 3. Jeolojik (2. ve 3. belge).
Zaman’›n alt devirlerinden ikin-
Türkiye'de, daha çok Neojen’de* ve 4. Jeolojik Zaman’daki püskürmelerle olußmuß
cisi. Bu devrin baߛnda Anadolu
genç volkanik da¤lar da geniß yer tutar. Bu da¤lar, Türkiye'nin en yüksek da¤› olan
deniz seviyesine yak›n bir düzlük
Büyük A¤r› Da¤› (5 137 m), Küçük A¤r› (3 896 m), Süphan Da¤› (4 058 m), Tendürek
görünümündedir. Pireneler, Kar-
Da¤› (3 660 m) ve Nemrut Da¤›'d›r (2 828 m). A¤r› ve Süphan da¤lar›nda buzullar
patlar, Apeninler, Toroslar ve Ku-
vard›r. Nemrut Da¤›’nda dünyan›n en büyük kalderalar›ndan* biri bulunur ve bu
zey Anadolu Da¤lar› bu devirde
kalderaya büyükçe bir göl yerleßmißtir. ‹ç Anadolu'nun güneydo¤usunda da bir dizi
belirginleßmißtir.
halinde volkanik da¤lar uzan›r. Erciyes'ten Karada¤’a kadar yaklaß›k 250 km olan bu
*Tektonik: Yerkabu¤u de¤ißik
güzergâhta birçok sönmüß yanarda¤ vard›r. Bu da¤lar s›ras›yla Erciyes Da¤› (3 917
büyüklükte plakalardan olußur.
m), Hasan Da¤› (3 268 m), Melendiz Da¤› (2 963 m), Karacada¤ (Kurßunlu Kaya Tepesi
Bu plakalar›n birbirlerine göre
2 007 m yükseklikte yeni sönmüß genç bir volkanik da¤d›r) ve Karada¤’d›r (1 819 m).
hareketlerini, birbirleri ile olan
Erciyes’in Kuzey yamac›nda küçük bir buzul bulunur. Volkan tüflerinin* yay›ld›¤› Ürgüp
ilgilerini, katmanlar›ndaki k›r›lma,
ve çevresinde peri bacalar› olußmußtur.
k›vr›lma olaylar›n› inceleyen yer-
bilim dal›. 3. Düzlükler
*Tüf: Volkanik patlamalar sonucu Türkiye topraklar›n›n yar›dan biraz fazlas›n› da¤lar kaplar. Bunun d›ß›nda kalan
atmosfere saç›lan kül ve çak›llar›n bölüm ova, plato, engebeli arazi ve yass› tepeliklerdir. Türkiye'nin 190 000 km2’lik
çökelmesiyle olußan kayalard›r. alan›, alüvyonlarla örtülü ova özelli¤i gösteren de¤ißik yüksekliklerdeki düzlüklerden
olußur. Platolar 80 000 km2 alan kaplar. Ova ve platolar›n toplam› 270 000 km2 alana
karß›l›k gelmektedir ki, bu alan Türkiye yüzölçümünün 1/3'ü kadard›r. Bununla
birlikte geçilmesi ve ißlenmesi nisbeten kolay olan engebeli ve yass› tepeli arazilerin
toplam alan› da 100 000 km2 kadard›r. Bu alan, ova ve platolar›n alanlar›na eklenirse,
Türkiye'de da¤l›k alanlar›n d›ß›nda 370 000 km2 düzlük alan oldu¤u ortaya ç›kar.
K›y› bölgelerde ovalar alçakt›r ve yükseltileri 200 metreyi geçmez. ‹ç bölgelerdeki
ovalar›n yükseltisi bat›dan do¤uya do¤ru artar. ‹ç bölge ovalar›n yükseltisi ‹ç Anadolu’da
1 000 metreye, Do¤u Anadolu’da 2 000 metreye kadar ç›kar (4. belge). Bu ovalar›n
hepsi verimli alüvyal topraklardan olußmußtur. K›y› ovalar› delta özelli¤i gösterir ve
ço¤unun yüzölçümü 500 - 1 000 km2 kadard›r. Bunlara örnek olarak Bafra, Çarßamba,
Çukurova delta ovalar› gösterilebilir. ‹ç bölgelerdeki ovalar›n bir ço¤u tektonik*
çöküntüler içine yerleßmißtir. Örne¤in 1 650 km2 alan kaplayan Muß Ovas› ve yüksekli¤i
2 000 m’yi geçen Yüksekova bu tip ovalard›r. Baz› ovalar karstik ßekillerden* biri olan
polye (gölova) niteli¤indedir. 445 km2’lik alana yay›lm›ß olan Elmal› Polyesi gibi.
Ayr›ca Türkiye'de Kars (1 700 m), Uzunyayla (1 550 m), Güneydo¤u Anadolu Düzlükleri
Foto¤raf: Kar›ncalar Travel Agency Arßivi. (600 - 700 m) ve ‹ç Anadolu’daki platolar gibi pek çok parçalanm›ß düzlük bulunur.
1 Kaçkar Da¤lar›. Platolar Türkiye’de yayla ad›yla da bilinir.

196
3 Büyük A¤r› ve Küçük A¤r› Da¤lar›’n›n uzaydan görüntüsü.

Foto¤raf: Kar›ncalar Travel Agency Arßivi.

2 Çevresindeki ovalar›n üzerinden yükselen Büyük A¤r› Da¤›’n›n


doru¤u görkemli bir görüntü yarat›r. 4 Konya Ovas›.

197
4. Kõyõlar
Coğrafyacõnõn
Türkiye k›y›lar›n›n toplam uzunlu¤u 8 000 km’den fazlad›r. Karadeniz k›y›lar›,
Sözlüğü ço¤unlukla dik olmas›na karß›n düzlükleri de bar›nd›r›r. Karadeniz k›y›lar›nda ada
olußumu yok denecek kadar azd›r. K›y› uzunlu¤u Bulgaristan s›n›r›ndan Gürcistan
*Delta: Akarsular›n taß›d›¤› s›n›r›na kadar 1 568 km’dir. Delta ovalar› d›ß›nda k›y› tepelik ve da¤l›k, yer yer falezlidir.
alüvyonlar› deniz kenarlar›nda Akdeniz k›y›lar› da benzer bir görünüme sahiptir. Bütün bu k›y›lar boyuna k›y›lar
biriktirmesi sonucu olußan e¤imi olarak tan›mlan›r. Baßl›ca körfezler Antalya ve ‹skenderun körfezleridir. Taßeli ve
az, verimli düzlüklerdir. Bu yer Teke yar›madalar› büyük ç›k›nt›lard›r. Akdeniz k›y›lar› Türkiye - Suriye s›n›r›n›n k›y›
ßeklinin olußabilmesi için akarsu- noktas›ndan Dalaman Irma¤›'n›n Akdeniz'e döküldü¤ü yere kadar 1 643 km’dir.
Akdeniz k›y›s›ndan 43 deniz mili uzakl›kta K›br›s Adas› vard›r. Ayr›ca Teke Ya-
lar›n bol alüvyon taß›mas›, denize
r›madas›’n›n güneyinde Kaß’a 2 deniz mili uzakl›kta Yunanistan’a ba¤l› Meis Adas›
döküldükleri yerde k›ta sahan- bulunmaktad›r.
l›¤›n›n geniß olmas› ve ak›nt› ve
gelgit ßiddetinin az olmas› gerekir. Ege Denizi k›y›lar›, Karadeniz ve Akdeniz k›y›lar›n›n aksine son derece girintili
ç›k›nt›l› ve karmaß›kt›r. Ege Denizi'nde büyüklü küçüklü pek çok yar›mada, burun,
*Alüvyon: Akarsular›n sürükle- koy, körfez ve delta bulunmaktad›r. Eski körfezlerin bir bölümü akarsular›n taß›d›¤›
di¤i kum, kil, çak›l gibi malzeme- alüvyonlarla dolarak delta ovalar› haline gelmißlerdir. Ege Denizi k›y›lar›n›n uzunlu¤u
lerin ortak ad›. Dalaman Irma¤›'n›n a¤z›ndan Türkiye - Yunanistan s›n›r›na kadar 2 558 km’dir (1.
belge).
Marmara Denizi, Ege Denizi ile Karadeniz’i birbirine ba¤lar. Marmara Denizi, Ege
Denizi'ne Kumkale Burnu'ndan baßlayan ve Çardak Feneri'nde sona eren 84 km
uzunlu¤undaki Çanakkale Bo¤az› ile; Karadeniz'e ise Sarayburnu'ndan baßlay›p
Rumeli Feneri'nde sona eren 37 km uzunlu¤undaki ‹stanbul Bo¤az› ile ba¤lan›r.
Çanakkale Bo¤az›'n›n en dar yeri (Kilitbahir - Çimentabya) 1 375 m ve en geniß yeri
(Domuz Deresi - Erenköy Sahili) 8 275m’dir. ‹stanbul Bo¤az›' n›n en dar yeri (Rumeli
Hisar› - Anadolu Hisar›) 760 m, en geniß yeri (Büyükdere - Umuryeri) 3 500 m’dir.
Marmara Denizi’nin tamam› Türkiye s›n›rlar› içinde yer al›r. Marmara Denizi'nde
‹zmit Körfezi, Gemlik Körfezi, Band›rma Körfezi, Kap›da¤ Yar›madas› ve Marmara,
‹mral›, Türkeli, Paßaliman›, Koyun, Büyük, Heybeli, Burgaz, K›nal› gibi adalar vard›r.
Marmara Denizi'nde Karadeniz yönünden Ege Denizi'ne üst, ters yönde ise alt deniz
ak›nt›lar› vard›r. Marmara Denizi k›y›lar›n›n uzunlu¤u 942 km’dir.
5. Akarsular ve Göller
Türkiye’de da¤larda bulunan küçük göllerle birlikte 120’den fazla do¤al göl bu-
lunmaktad›r. En büyük ve en derin göl olan ve yükseltisi 1 646 m olan Van Gölü’nün
Türkiye’nin Sõnõr
alan› 3 712 km2’dir (3. belge). ‹kinci büyük göl, ‹ç Anadolu'daki Tuz Gölü'dür. Derin
bir göl olmayan Tuz Gölü'nün denizden yüksekli¤i 925 m alan› ise 1 500 km2’dir.
Denizlere Kõyõlarõ Uzunluklarõ
Türkiye'de göllerin topland›¤› baßl›ca dört bölge vard›r: Göller Yöresi (E¤ridir, Burdur,
(km) Beyßehir ve Ac›göl), Güney Marmara (Sapanca, ‹znik, Ulubat, Kuß Gölleri), Van Gölü
Kuzeyde ve çevresi, Tuz Gölü ve çevresi. Türkiye'deki göllerin baz›lar›n›n derinli¤i 30 m’den
Karadeniz 1 568 fazlad›r, baz›lar› ise sadece bir kaç metre derinliktedir. Van Gölü'nün derinli¤i 100
m’den daha fazlad›r. Köyce¤iz Gölü gibi denizle ba¤lant›s› olan göller az tuzludur.
Batõda
Do¤al göller d›ß›nda Türkiye’de 150 kadar baraj gölü bulunmaktad›r. Atatürk Baraj›
Ege Denizi 2 558 817 km2, Keban Baraj› 675 km2, Karakaya Baraj› 298 km2, Hirfanl› Baraj› 263 km2,
Güneyde Alt›nkaya Baraj› 118 km2, Kurtbo¤az› Baraj› 15 km2’dir.
Akdeniz 1 643 Türkiye göllerinin yan›s›ra akarsular› aç›s›ndan da zengin bir ülkedir. Kaynaklar›
Kõyõ Toplam 5 769 Türkiye topraklar›nda olan birçok akarsu de¤ißik denizlere dökülür. Karadeniz'e
Sakarya, Filyos, K›z›l›rmak, Yeßil›rmak, Çoruh ›rmaklar›; Akdeniz'e Asi, Seyhan,
Kara Toplam 2 753 Ceyhan, Tarsus, Dalaman ›rmaklar›; Ege Denizi'ne Büyük Menderes, Küçük Menderes,
Gediz ve Meriç nehirleri; Marmara Denizi'ne Susurluk/Simav Çay›, Biga Çay›, Gönen
Kara ve Kõyõ Toplam 8 522
Çay› dökülür. Ayr›ca F›rat ve Dicle nehirleri Basra Körfezi'nde, Aras ve Kura nehirleri
ise Hazar Denizi'nde son bulur. K›z›l›rmak 1 355 km, Ceyhan Irma¤› 509 km, Büyük
1 Türkiye’yi çevreleyen d›ß denizler ve k›y› Menderes 307 km, Susurluk Irma¤› 321 km, Suriye s›n›r›na kadar F›rat Nehri 1 263 km,
uzunluklar›. Ermenistan s›n›r›na kadar Aras nehri 548 km uzunlu¤undad›r (2. belge).

198
Bulgaristan Karadeniz Gürcistan Az
Sinop
er
ba
Me
riç
Kura Ç. yc
N. Artvin Ardahan an
Edirne Kõrklareli Ç›ld›r G. Er
Zonguldak Bartõn Derbent B. Samsun Trabzon m

.
N
en

h
Alt›nkaya B. Rize
an

ru
. İstanbul Kastamonu Kars ist

Ço
ne N
ist
Suat U¤urlu B.
Erge Durusu G.
Filyos Ç.
Ordu an
n B. Çekmece B. Elmal› II B. Giresun
na Hasan U¤urlu B. Aras N.
Yu
Ömerli B. Çoruh N.
Tekirdağ Kocaeli Sakarya ak Amasya Yeßil Gümüşhane Iğdõr
ra D. Bolu Çankõrõ ›rm Çorum ›rma
Marma z›l Na
k
Sapanca G. K› Ağrõ hç
Tokat Erzurum
Çubuk II B.
K›l›çkaya B. iva
Çanakkale Bursa ‹znik G. n
Kuß G. Çubuk I B. Erzincan
Atikhisar B. Ulubat G. Bilecik Sakarya N.
Yozgat Sivas
Kar
asu İran
Sar›yar B. Ankara
Gelingüllü B. F›rat N.
Balõkesir Eskişehir Kõrõkkale Tunceli
Kayabo¤az› B. Enne B.
Ege Kütahya
Kesikköprü B. Hirfanl› B. Keban B. Bingöl
Muş Van Gölü
Erçek G.
Van
Sim Kõrşehir Elazõğ
av Ç Çavdarhisar B. Bitlis
.
Denizi Uşak
Afyon
Eber G.
Tuz G. Nevşehir Kayseri
Malatya
Karakaya B. Dicle B. Batman B.
Manisa Akßehir G. Siirt
İzmir Gediz N Diyarbakõr Batman Şõrnak Hakkari
.

N.
K. Menderes N. Ad›güzel B. Di
E¤ridir G. Niğde Adõyaman cle

Seyhan
N.
Aydõn Ac› G. Konya K. Maraş Atatürk B. Mardin
Isparta Beyßehir G.
res N.

.
Denizli Burdur G.

tN
B. Mende
Burdur

ra
Çatalan B.

F›
Karamanl› B.
Karacaören B.
Gaziantep Şanlõurfa
Karaman Seyhan B. Irak
Suriye

.
Adana

N
Ç.

Muğla

an
an

yh
Aksu
m

Antalya İçel

Ce
ala
D

Gök
su
Hatay

Akarsular Barajlar

KKTC Göller İnşa halinde olan barajlar


Akdeniz Lefkoşa
Ölçek : 1 : 5 500 000

Kaynak: Atlas, MSB Harita Genel Komutanl›¤› Yay›n›, 1993.

2 Türkiye’nin akarsular›, gölleri ve baz› barajlar›.

3 Türkiye’nin en büyük gölü Van Gölü:


Medler, Persler, Urartular, Ermeniler ve
Türklerin uygarl›klar kurdu¤u Van Gölü,
tarih boyunca “Yukar› Deniz”, “Dalgal›
Deniz” olarak adland›r›lm›ßt›r.

199
6. İklim
Coğrafyacõnõn Türkiye’de ›l›man orta kußak iklimleri görülür. Buna karß›n Türkiye'nin üç taraf›n›n
Sözlüğü denizlerle çevrili olmas›, yüksek s›rada¤lar›n k›y›lar boyunca uzan›ß›, ani yükselti
de¤ißiklikleri ve k›y›ya olan uzakl›k iklim özelliklerinin k›sa mesafelerde farkl›laßmas›na
*Astropikal İklim: Dönenceler neden olmaktad›r. S›cakl›k, ya¤›ß ve rüzgârlar da iklim özelliklerine ba¤l› olarak
farkl›l›klar gösterir. Kuzey ile güney aras›ndaki enlem fark› da (6°) s›cakl›k de¤ißiminde
çevresinde Bat› Rüzgârlar›’n›n
önemli bir rol oynamaktad›r. Bu nedenle güney bölgeleri, astropikal iklimlere* benzer
etkili oldu¤u alanlarda görülen
bir iklimin etkisi alt›ndad›r. Akdeniz ikliminde yazlar kurak ve çok s›cak, k›ßlar ya¤›ßl›
iklim tipleridir. ve ›l›k geçer. Kuzeyde ise her mevsim ya¤›ßl› olan Karadeniz iklimi görülür. ‹ç bölgeler
*Bozkõr: Kurak ve yar› kurak step iklimi karakterindedir ve s›rada¤larla çevrelenmiß oldu¤undan az ya¤›ß al›r. Y›ll›k
bölgelere özgü seyrek otsu bitki ve günlük s›cakl›k farklar› çoktur. ‹ç ve Do¤u Anadolu’da k›ßlar uzun ve so¤uk, k›y›
topluluklar›. Ya¤›ß azl›¤› nede- bölgelerindeyse k›sa ve ›l›kt›r.
niyle tek tük a¤aç ve a¤açç›klara Türkiye'nin özellikle da¤l›k olan k›y› bölgelerinde ya¤›ß boldur (1 000 - 2 500 mm/y›l).
rastlan›r. Bozk›rlar›n as›l bitki K›y›lardan iç bölgelere gidildikçe ya¤›ß azal›r. Marmara ve Ege bölgelerinde, Do¤u
türleri otsu ve çal›ms› bitkilerdir. Anadolu’nun yaylalar›nda ve da¤lar›nda ya¤›ß 500 - 1 000 mm/y›l’d›r. ‹ç Anadolu’nun
Yavßan, geven, sorguçotu gibi bir çok yerinde ve Güneydo¤u Anadolu'da ya¤›ß 350 - 500 mm/y›l’d›r. Tuz Gölü
isimler alan bu bitkiler ya¤›ßl› çevresi Türkiye’nin en az ya¤›ß alan yerlerinden biridir (250 - 300 mm/y›l).
dönemde yeßerirler, kurak dö- Türkiye'nin hemen hemen her yerinde kar ya¤›ß› görülür. Fakat kar ya¤›ß›n›n
nemde sarar›rlar. görüldü¤ü gün say›s› ve kar›n yerde kalma süresi bölgesel farkl›l›klar göstermektedir.
Akdeniz Bölgesi’nde kar ya¤›ß› y›lda 1 gün ve daha az, Do¤u Anadolu’da 40 günden
fazlad›r. Kar›n yerde kalma süresi Akdeniz ve Ege k›y›lar›nda 1 günden az, Marmara
ve Karadeniz k›y›lar›nda 10 - 20 gün, ‹ç Anadolu’da 20 - 40 gün ve Do¤u Anadolu’da
Erzurum - Kars bölümünde 120 gün civar›ndad›r. Yüksek da¤larda y›l›n her mevsimi
karla örtülü alanlara rastlamak mümkündür. Da¤larda bulunan karlar yavaß yavaß
eriyerek akarsular› ve yeralt› sular›n› besler.
Türkiye co¤rafi konumu nedeniyle dört mevsimin belirgin özellikleriyle yaßand›¤›
bir ülkedir. Ayr›ca yükseltinin deniz seviyesinden 5 000 metreye kadar de¤ißkenlik
göstermesi, ayn› dönemde hava koßullar›n›n da yerden yere farkl›laßmas›na yol açar
(2. belge).
7. Bitki Örtüsü
Etraf› denizlerle çevrili olan Türkiye’de k›y›larda k›ßlar ›l›k geçti¤i için bitkiler yeßil
kal›r. Ço¤unlukla kurakl›¤a dayan›kl› bodur a¤aç ve çal›l›klardan olußan bu bitki
toplulu¤una maki denir. Maki, Akdeniz ikliminin do¤al bitki örtüsüdür. K›z›lçam
ormanlar›n›n tahrip edildi¤i yerlerde daha belirgin olan bu bitki örtüsüne sadece her
Ormanlõk Alanlar (Ha) mevsim bol ya¤›ß alan Do¤u Karadeniz Bölümü’nde çok az rastlan›r. Akdeniz, Ege
ve Marmara k›y›lar›nda 200 - 800 m yüksekli¤e kadar yetißen makiler, yaz k›ß yeßil
Normal Bozuk TOPLAM
kalan yabani zeytin, p›rnal meßesi, kocayemiß, mersin, defne gibi bodur a¤aç ve
İbreli 5 955 120 3 937 335 9 892 455
a¤açç›klardan olußur. Bunlar›n aras›nda zakkum, kekik, lavanta çiçe¤i gibi bir tak›m
kokulu kurakç›l bitkiler de yetißir.
Yapraklõ 1 414 876 1 178 461 2 593 337
Karadeniz k›y›lar›nda makinin yerini çok s›k bir orman örtüsü al›r. Türkiye
İb+Yap 632 859 720 525 1 353 384
ormanlar›n›n % 85'i k›y›larda ve k›y›lara yak›n yerlerdedir. Karadeniz k›y›lar›,
Kastamonu ve Bolu dolaylar› eskiden beri bir ‘a¤aç denizi’ görünümündedir. Önceleri
Koru Top. 8 002 855 5 836 321 13 839 176 çok daha yayg›n ve bu tan›ma uygun olan orman örtüsü, yüzy›llar içinde büyük
ölçüde tahrip edildi¤inden günümüzde ço¤u yerde bozulmuß durumdad›r.
Baltalõk 2 545 132 4 318 814 6 863 946
Türkiye topraklar›n›n % 25'i ormanlarla kapl›d›r. Bu ormanlar›n yar›dan fazlas›
Ormanlõk 10 547 987 10 155 135 20 703 122 niteliksiz baltal›k, fundal›k tipi ormanlard›r (1. belge). Ülkenin iç kesimlerinde orman
kalmam›ß gibidir. Bu bölgeler ßimdi bozk›rlar halindedir. Bu bozk›rlarda mevsimlik
Kaynak: http:/www.ogm.gov.tr/veribek.htm otlardan, bodur ve seyrek çal›lardan baßka bitki bulunmaz. Yaln›z akarsu boylar›nda
yer yer sö¤üt ve kavak a¤açlar›, elverißli yamaçlarda ba¤lar ve yerleßim yerlerinde
1 Türkiye’nin orman alanlar›n›n a¤aç meyve bahçeleri bulunur. Bozk›rlar yaln›z ya¤›ßl› dönemde yeßildir. En geniß bozk›rlar
cinslerine göre alansal da¤›l›m›. ‹ç, Do¤u ve Güneydo¤u Anadolu bölgelerindedir (3. belge).

200
Bulgaristan Karadeniz Gürcistan Az
er
Sinop ba
yc
Artvin Ardahan an
Edirne Er
Kõrklareli Zonguldak Bartõn Samsun Trabzon m
İstanbul Rize en
Kastamonu Kars ist
an Ordu Giresun an
ist
nan Tekirdağ Kocaeli Gümüşhane Iğdõr
ra D. Sakarya Bolu Çankõrõ Çorum Amasya
Yu Marma
Tokat Ağrõ
Na

Erzurum iva
n
Çanakkale Bursa
Bilecik Sivas Erzincan
Ankara Yozgat
Balõkesir Eskişehir Kõrõkkale Tunceli İran
Ege Bingöl
Muş
Siirt
Kütahya Van
Kõrşehir Elazõğ Bitlis
Denizi Afyon Nevşehir Kayseri
Manisa Uşak Malatya
İzmir Diyarbakõr Batman Şõrnak Hakkari
Niğde Adõyaman
Konya K. Maraş Mardin
Aydõn Isparta
Denizli Burdur Şanlõurfa Irak
Karaman Gaziantep
Adana Suriye
Muğla
Antalya İçel

Hatay İç Bölge İklimleri Akdeniz İklimi


Akdeniz ‹ç Anadolu ‹klimi Bat› Akdeniz iklimi
Doğu Anadolu Yüksek Bölge İklimleri Karadeniz Etkili İklimler ‹ç A. - D. A. geçiß iklimi Do¤u Akdeniz iklimi

Yukar› F›rat - Murat iklimi Rize yöresi iklimi Göller yöresi iklimi K›y› Ege iklimi

Van yöresi iklimi Do¤u Karadeniz iklimi ‹. Bat› A. iklimi Akdeniz karakteri geçiß iklimi

Ergene - Meriç yöresi Akdeniz yak›n› da¤ iklimi


I¤d›r çevresi iklimi Orta Karadeniz iklimi
G. D. Anadolu iklimi Ege da¤ iklimi
Erzurum - Kars bölümü iklimi Bat› Karadeniz iklimi
Marmara iklimi
Hakkari yöresi iklimi Karadeniz Ard› iklimi
Kaynak: Atlas, MSB Harita Genel Komutanl›¤› Yay›n›, 1993.

2 Türkiye’nin iklim yap›s›n› gösteren harita.

Bulgaristan Karadeniz Gürcistan Az


Sinop er
ba
yc
Artvin Ardahan an
Edirne
Kõrklareli Bartõn Trabzon Er
Zonguldak Samsun m
İstanbul Kastamonu Rize en
n Ordu Giresun Kars ist
a an
nist Tekirdağ Kocaeli
a Iğdõr
Yun M a rm a ra
D. Sakarya Bolu Çankõrõ Çorum Amasya
Ağrõ Na

Tokat Erzurum iva
Çanakkale n
Bursa Erzincan
Bilecik Yozgat Sivas
Ankara
Balõkesir Eskişehir Kõrõkkale Tunceli İran
Ege Kütahya
Bingöl
Muş
Siirt
Van
Kõrşehir Elazõğ Bitlis
Denizi Afyon Nevşehir Kayseri
Manisa Uşak Malatya
İzmir Diyarbakõr Batman Şõrnak Hakkari
Adõyaman
Konya K. Maraş Mardin
Aydõn Isparta
Denizli Burdur Şanlõurfa
Karaman Gaziantep Irak
Muğla Adana Suriye
Antalya İçel
‹yi korunmuß ormanlar
Hatay
Türlü derecelerden bozulmuß ormanlar
Akdeniz Ormans›zlaßm›ß yerler (ßimdi tar›m, otlak ... yeri)

Gerçek bozk›rlar›n yaklaß›k alan›


Bozk›rlaßm›ß yerlerin yaklaß›k s›n›r›

Kaynak: Atlas, MSB Harita Genel Komutanl›¤› Yay›n›, 1993.

3 Türkiye’nin do¤al bitki örtüsünü gösteren harita.

201
C. Türkiye, Tektonik Yapõsõ Nedeniyle Bir Deprem Ülkesi
Coğrafyacõnõn
1. Türkiye’nin % 98’si Deprem Riski Altõnda
Sözlüğü
Türkiye, tektonik özellikleri nedeniyle topraklar›n›n % 98'i deprem riski alt›nda
*Tektonik Deprem: Yerkabu- bulunan bir ülkedir. Bu durum, yerkürenin tektonik yap›s› ve Türkiye'nin bu tektonik
¤undaki k›r›lmalar sonucu mey- yap› içindeki co¤rafi konumuyla do¤rudan ba¤lant›l›d›r. Türkiye, Anadolu Plakas›’n›n
dana gelen sars›nt› ve titreßim- üzerinde yer al›r. Kuzeyinde Avrasya Plakas›, güneyinde Afrika ve Arap plakalar›,
lerdir. Türkiye’deki önemli k›r›k- do¤usunda Do¤u Anadolu Bloku ve bat›s›nda Ege Bloku bulunmaktad›r.
lar (faylar): Kuzey Anadolu Fay›
(KAF), Do¤u Anadolu Fay› (DAF) Avrasya Plakas› yeryüzündeki en büyük plakalardan biridir ve Afrika ile Arabistan
ve Ege Bölgesi’ndeki faylard›r. plakalar›na göre daha yavaß hareket etmektedir. Yap›lan jeodezik araßt›rmalara ba¤l›
olarak Avrasya y›lda 5 milimetre, Arabistan ve Afrika y›lda 19 milimetre h›zla kuzeye
*Jeodezi: Yerölçümbilim olarak
do¤ru hareket etmektedir. Bundan yukar›daki plakalar aras›nda yer alan Anadolu
da bilinir. Yeryuvar›n›n ßeklinin,
boyutunun ve yerçekim alan›n›n Plakas›’n›n s›k›ßt›¤› sonucu ortaya ç›kmaktad›r. Bu s›k›ßma sonucu Anadolu Plakas›
matematiksel tan›m›n› yapan y›lda ortalama 23 milimetre h›zla bat›ya do¤ru hareket eder. Söz konusu hareketlerinin
bilim dal›d›r. Jeoloji, jeofizik, ßehir do¤al sonucu olarak, Ege Bloku ve Do¤u Anadolu Bloku da hareket etmektedir. Ege
planlama ve mimarl›k, inßaat gibi Bloku, Afrika Plakas›’n›n üstüne do¤ru 3 - 4 santimetrelik bir y›ll›k hareketle binmekte,
mühendislik mimarl›k disiplin- Kars - Erzincan - Van - Hakkari aras›nda kalan Do¤u Anadolu Bloku ise, Kuzey
lerinin kullan›m› için say›sal ve yönünde 1 - 1,5 cm’lik bir y›ll›k hareketle Kafkasya'ya do¤ru ilerlemektedir.
grafik haritalar› olußturan yer-
2. Türkiye’de Son On Yõlda Yaşanan Büyük Depremler
bilim dal›d›r.
Yukar›da anlat›lan yerkabu¤u hareketlerinin do¤al sonucu olarak her gün 3 ve
daha küçük ßiddette onlarca deprem olmaktad›r. Öte yandan hem bu küçük depremlerin
etkisi hem de plakalar›n birbirlerine do¤ru hareketleri sonucu biriken enerji büyük
Tarih Yer Mag (Ms)
depremlerin olußmas›na neden olmaktad›r. Bu hareketlerin do¤al sonucu olarak
09.08.1912 Mürefte( Tekirda¤) 7,3 Türkiye 17A¤ustos 1999 Marmara (7,4 büyüklü¤ünde) ve 12 Kas›m 1999 Düzce (7,2
büyüklü¤ünde) depremlerini yaßam›ßt›r. Ayr›ca Erzincan (13 Mart 1992, 6,8 büyük-
07.05.1930 Hakkari Border 7,2
lü¤ünde), Dinar (1 Ekim 1995, 6,0) depremleri gibi büyük depremler de ayn› on y›l
27.12.1939 Erzincan 7,9
içinde yaßanm›ß ve bu depremler büyük can ve mal kay›plar›na yol açm›ßt›r (1. belge).
20.12.1942 Erbaa (Tokat) 7,0
17 A¤ustos Marmara ve 12 Kas›m Düzce depremleri Kuzey Anadolu Fay Hatt›
27.11.1943 Ladik (Samsun) 7,2 üzerinde olmußtur. Uydular yard›m›yla Marmara ve Ege Bölgesi’nde özellikle de
01.02.1944 Gerede (Bolu) 7,2
Kuzey Anadolu Fay Hatt›’nda jeodezik amaçl› gözlemler yap›lm›ßt›r. Yerkabu¤u
hareketlerini belirlemeye yönelik bu gözlemler fay hatt›n›n aktif oldu¤unu ve y›lda
18.03.1953 Yenice (Çanakkale) 7,2
2 cm (20 mm/y›l) h›zla hareket etti¤ini göstermektedir. Bu hareketlerin do¤al sonucu
25.04.1957 Fethiye (Mu¤la) 7,1 olarak zaman içinde Kuzey Anadolu Fay Hatt›'n›n de¤ißik yerlerinde güç birikimleri
(stresler) olußmußtur. Biriken enerjinin yerkabu¤unu k›rmas› sonucunda da (3. belge)
26.05.1957 Abant (Bolu) 7,1
büyük depremler gerçekleßmißtir. Olußan depremler biriken gücü boßaltm›ß olmas›na
06.10.1964 Manyas (Bal›kesir) 7,0
karß›n yerkabu¤u hareketleri son bulmam›ßt›r. Tektonik hareketler sonucu yeni enerji
28.03.1970 Gediz (Kütahya) 7,2 birikimi olußacak ve yeni depremler meydana gelecektir.

24.11.1976 Muradiye (Van) 7,5 Richter ölçe¤ine göre 7,4 olarak kaydedilen Marmara depremi, ülkenin nüfus ve
17.08.1999 ‹zmit (Marmara) 7,4
ekonomik faaliyetler bak›m›ndan en yo¤un bölgesinde olmußtur. Deprem Kocaeli,
Yalova, ‹stanbul, Bolu, Bursa ve Eskißehir illerini etkilemißtir. Özellikle Kocaeli, Sakarya
12.11.1999 Düzce (Bolu) 7,2
ve Yalova' da a¤›r mal ve can kayb›na yol açm›ßt›r. Marmara depremi Türkiye nüfusunun
Kaynak: K.R.D.A.E. taraf›ndan haz›rlanm›ßt›r.
% 23'lük bir bölümünü olußturan bölgede etkili olmußtur. Depremden en a¤›r derecede
1 1900 - 1999 y›llar› aras›nda aletsel bü- etkilenen, can kayb› ve maddi hasar›n a¤›r oldu¤u nüfusun, toplam nüfus içindeki
yüklü¤ü (Ms = 7,0)’dan büyük olan dep- pay› ise, % 6 civar›ndad›r. Depremin etkiledi¤i yedi ilin GSMH içindeki pay› % 34,7,
remler. sanayi katma de¤eri içindeki pay› ise % 46,7 seviyesindedir.

202
Sinop Karadeniz
Kõrklareli Bartõn
Edirne
Zonguldak
İstanbul Samsun Ardahan
Tekirdağ Kastamonu Ordu Giresun Artvin
Yalova Kocaeli Rize
Çankõrõ Trabzon
Çorum Amasya Kars
Sakarya Bolu
Tokat Gümüşhane
Bursa Erzurum
Çanakkale Bilecik Iğdõr
Ankara Kõrõkkale
Balõkesir Erzincan Ağrõ
Kütahya Eskişehir Sivas
Yozgat
Kõrşehir
Ege Tunceli
Manisa Bingöl Muş
Nevşehir Kayseri
Uşak Afyon Elazõğ Bitlis Van
İzmir Malatya
Denizi Isparta Konya
Diyarbakõr
Aydõn K. Maraş Siirt
Niğde Adõyaman Batman Şõrnak
Denizli Hakkari
Burdur
Muğla Osmaniye Gaziantep Mardin
Antalya Karaman Adana Şanlõurfa K
Kilis
İçel Hatay

Akdeniz

I. derece II. derece III. derece IV. derece V. derece

0 120 km
‹l merkezi ‹l s›n›r›
Kaynak: T.C. Bay›nd›rl›k ve ‹skan Bakanl›¤›, 1995.

2 Türkiye’de deprem bölgeleri.

4 Aletle Deprem Ölçümü


İlk Kez Ne Zaman Yapõlmõştõr?
“‹lk sismoskop M.S. 132 y›l›nda Çinli filozof Chang
Heng taraf›ndan icat edilmißtir. Bu ayg›t ayakl› bir
vazo üzerine eßit aral›klarla yerleßtirilmiß 8 tane
ejderha baß› ile vazonun aya¤› üzerine yerleß-
tirilmiß 8 tane kurba¤adan olußur. Kurba¤alar›n
aç›k olan a¤›zlar› ejderhalara do¤ru dönüktür. Dep-
rem s›ras›nda ejderlerden baz›lar› a¤›zlar›ndaki
bilyeyi kurba¤alar›n a¤z›na düßürür. Hangi ejderin
bilyesi düßmüß ise sars›nt›n›n do¤rultusu o yön-
dedir. Aletin kendi bulundu¤u yerde hissedile-
meyen yaklaß›k 750 km uzakl›klardaki deprem-
leri alg›layabildi¤i söylenmektedir. Aletin gövde-
sini olußturan vazonun içerisinde ne tür bir düze-
nek oldu¤u bilinmemektedir. Bu konudaki en
yayg›n görüß, vazo içerisinde çok duyarl› bir sarka-
c›n yer ald›¤›d›r.”
Kaynak: http://www.angelfire.com/de2/zelzele/sorucevap.html
3 17 A¤ustos Marmara Depremi: Yerkabu¤u hareketinin yüzeydeki etkisi.

203
8 Nüfus Yapõsõ ve Demografi
Asya ve Avrupa’nõn birleştiği noktadaki konumuyla Dünyanõn en yüksek nüfuslu
16. ülkesi olan Türkiye, bütünleşmeye çalõştõğõ Avrupa’nõn
nüfus yapõsõnõ etkileyecek genç bir nüfusa sahiptir.
Cumhuriyetin ilanõndan bu yana süregelen hõzlõ demografik değişim süreci,
önümüzdeki 25 yõl içinde Avrupa’nõn yaş yapõsõna benzer bir yapõyõ oluşturacaktõr.

A. Dünyanõn En Yüksek Nüfuslu Ülkelerinden Biri


Coğrafyacõnõn
1. Türkiye’nin Nüfus Büyüklüğü ve Değişimi
Sözlüğü Nüfusa* ilißkin veriler üç ana kaynaktan elde edilir: Nüfus say›mlar›, hayati kay›t
sistemleri ve araßt›rmalar. Türkiye’de yeterli bir kay›t sistemi olmad›¤›ndan, say›mlar
*Doğal Artõş: Nüfusun sadece ve araßt›rmalar en kullan›l›r veri kaynaklar›d›r. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruldu¤u
do¤umlar ve ölümler aras›ndaki 1923 y›l› için ülke nüfusu 13 milyona yak›n bir rakam olarak tahmin edilmektedir.
farka ba¤l› de¤ißimi.
Türkiye’deki ilk resmi nüfus say›m› 1927 y›l›nda yap›lm›ß ve ülke nüfusu 13,6
*Nüfus: Belirli bir zamanda ve milyon olarak saptanm›ßt›r (1. ve 2. belge). 1935 y›l›ndan 1990 y›l›na kadar nüfus
belirli bir alanda, çeßitli ölçütlere say›mlar› her 5 y›lda bir Devlet ‹statistik Enstitüsü sorumlulu¤unda gerçekleßtirilmiß
göre tan›mlanm›ß bir toplulu¤u ve bu tarihten sonra nüfus say›m› aral›klar› 10 y›la ç›kar›larak en son nüfus say›m›
meydana getiren bireyler grubu. 2000 y›l› Ekim ay›nda yap›lm›ßt›r.
*Nüfusbilim (Demografi): ‹nsan 2000 y›l›nda yap›lan son nüfus say›m›na göre Türkiye’nin nüfusu 67.803.927’dir.
nüfusunu büyüklü¤üne, yap›s›na Türkiye bu nüfusuyla dünyan›n en yüksek nüfuslu ilk 20 ülkesi içerisinde yer almak-
ve gelißmesine göre inceleyen bi- tad›r.
lim dal›.
2. Nüfus Artõşõ
Nüfus büyüklü¤ü belirli bir bölgedeki nüfus toplam›n›n rakamsal ifadesidir. Nüfus
Sayõm Nüfus Nüfus Artõş Nüfus Kentleşme
Yõlõ Hõzõ Yoğunluğu Oranõ
büyüklü¤ündeki de¤ißim, nüfusu etkileyen, artmas›n› ya da azalmas›n› sa¤layan 3
(milyon) (yõllõk binde) (kişi/km2) (10 000 ve
daha çok
olayla gerçekleßir. Bu olaylar do¤umlar, ölümler ve göçlerdir. Do¤umlar ve ölümler
nüfuslu biyolojik, göç ise sosyal bir olayd›r.
yerlerde
yaşayanlarõn
oranõ) Bir ülkede nüfus art›ß›ndan sözediliyorsa, bu nüfus büyüklü¤ündeki de¤ißimin
1927 13,6 18 16,4 pozitif yönde oldu¤u anlam›n› taß›r. E¤er ülke göç olay›ndan çok etkilenen bir ülke
1935 16,2 21,10 21 16,9 de¤ilse, nüfus art›ß› do¤um ve ölüm say›lar›na ba¤l›d›r. Bu durumda nüfusun do¤al
1940 17,8 19,59 23 18,0 art›ß›ndan* söz edilir.
1945 18,8 10,59 21 18,3
1950 20,9 21,73 27 18,1 Türkiye’de nüfus, Cumhuriyetin ilan›ndan bu yana sürekli artmaktad›r. Bu art›ß
1955 24,1 27,75 31 22,5 1960’l› y›llarda en yüksek h›zlar›na ulaß›rken, daha sonraki y›llarda art›ß h›z›nda bir
1960 27,7 28,53 36 26,3 azalma görülmüßtür; ancak art›ß devam etmektedir. Nüfus art›ß›ndaki bu de¤ißim
1965 31,4 24,62 41 29,9 Cumhuriyet döneminde uygulanan politikalarla uyumludur. Ülkemizde 1960’l› y›llara
1970 35,6 25,19 46 35,8 kadar nüfusu teßvik edici, bu y›llardan sonra ise nüfus art›ß›n› düßürücü politikalar
1975 40,4 25,00 52 41,4
izlenmißtir. 1965 y›l›nda yürürlü¤e giren Nüfus Planlamas› Hakk›nda Kanun nüfus
1980 44,7 20,65 58 45,4
art›ß›n› azaltmaya yöneliktir.
1985 50,6 24,88 65 51,1
1990 56,5 21,71 73 56,3 Ülkelerin nüfuslar› incelenirken nüfus yo¤unlu¤u, yani bir ülkede ya da bölgede
1997* 62,9 15,08 82 63,0
kilometrekare baß›na düßen insan say›s› da önemli bir göstergedir. Cumhuriyetin
Kaynak: 1997 Genel Nüfus Tesbiti ‹dari Bölünüß, D‹E, 1999. ilan›ndan bu yana Türkiye s›n›rlar›n›n Hatay’›n 1939 y›l›nda s›n›rlar›m›za dahil olmas›
d›ß›nda çok büyük bir de¤ißiklik geçirmedi¤ini dikkate al›rsak, nüfus yo¤unlu¤undaki
1 Türkiye’de nüfus say›mlar›nda nüfus
art›ß h›z›, nüfus yo¤unlu¤u ve kentleßme art›ß, nüfus art›ß›n›n bir baßka kan›t› olarak görülebilir. 1997 Nüfus Tesbiti sonuçlar›na
oran›. göre ülkemizde her kilometrekarede 82 kißi yaßamaktad›r.

204
2 İmparatorluktan Cumhuriyet’e Nüfus Sayõmlarõ
“Türkiye’deki ilk resmî nüfus say›m›, Cumhuriyet döneminde, 1927 y›l›nda yap›ld›. Fakat elimizde, daha önceleri Osmanl›
‹mparatorlu¤u döneminde yap›lm›ß olan say›mlara ilißkin bilgiler de vard›r. Osmanl›lar›n nüfusuna ilißkin belgeler 1520-
1530 tarihlerine dek geriye gitmektedir. Kanuni Sultan Süleyman zaman›nda tutulan defterlere göre, Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun
16. yüzy›ldaki nüfusu 11.5 milyon kadard›. M›s›r, Irak ve Tuna Nehri’nin ötesindeki Rumeli topraklar› bu rakam›n d›ß›ndad›r.
Bat›l›laßma gelißmeleri çabas› s›ras›nda, 1831 y›l›nda, II. Mahmut, resmî bir nüfus say›m› da yapt›rm›ßt›. Bu say›mda bütün
topraklar kapsanmam›ß ve yaln›zca erkeklerin kayd› yap›lm›ßt›. Sonuçlara göre, ‹mparatorlu¤un Asya kesimindeki topraklar›
üzerinde 3 753 643 erke¤in yaßad›¤› anlaß›lmaktad›r. O s›rada Anadolu nüfusunun 10 milyon dolaylar›nda oldu¤u
hesaplanm›ßt›r. 1844, 1874 ve 1884 y›llar›nda baßka say›mlar da yap›ld›. Fakat hiçbirinin sonuçlar› pek güvenilir de¤ildi.
1884’te yap›lan say›m sonuçlar›na göre, Osmanl›lar›n nüfusu 28,9 milyon olarak görülmektedir. Ayn› dönem için Anadolu’nun
nüfusunun 11,8 milyon dolaylar›nda oldu¤u hesaplanm›ßt›r. Bu nüfus, Ba¤›ms›zl›k Savaß›’ndan sonra, 1923 y›l›nda 12 582 000
olarak belirtilmißtir.”
Kaynak: E. Kongar, 21. Yüzy›lda Türkiye, Remzi Kitabevi, 1999.

Nüfus Sayõm Yõllarõ


1927 1935 1940(1) 1945(2) 1950 1955 1960 1965(3)
Abazaca 10 099 8 585 17 200 13 740 4 689 4 563
0006 0005 0008 0006 0000 0001
Arapça 134 273 153 687 235 668 269 038 300 583 347 690 365 340
0098 0095 0123 0128 0125 0125 0116
Arnavutça 21 774 22 754 12 663 16 079 10 893 12 570 12 832
0016 0014 0007 0008 0005 0005 0004
Boşnakça 24 613 13 260 24 013 11 844 14 570 17 627
0015 0007 0011 0005 0005 0006
Çerkezce 95 901 91 972 66 681 75 837 79 837 63 137 58 339
0070 0057 0035 0036 0033 0023 0019
Çingenece 7 855 4 283
0005 0002
Ermenice 64 745 57 599 38 000 3 396 52 776 56 242 52 756 33 094
0047 0036 0021 0002 0025 0023 0019 0011
Gürcüce 57 325 39 870 72 604 51 982 32 944 34 330
0035 0021 0035 0022 0012 0011
Kürtçe 1 184 446 1 480 246 1 020 000 1 469 570 1 854 569 1 679 265 1 847 674 2 219 589(4)
0868 0916 0572 0782 0885 0698 0666 0707
Lazca 63 253 46 979 70 423 30 566 21 703 26 007
0039 0025 0034 0013 0008 0008
Pomakça 32 661 13 026 36 612 16 163 24 098 23 138
0020 0007 0017 0007 0009 0007
Rumca 119 822 108 727 81 000 9 898 89 472 79 691 65 139 48 096
0088 0067 0045 0005 0043 0033 0023 0013
Tatarca 11 465 15 615 10 037
0008 0010 0006
Yahudice 68 900 42 607 46 000 602 35 786 32 975 19 399 9 981
0050 0026 0026 0000 0017 0014 0007 0003
Türkçe 11 777 810 13 899 073 16 079 000 16 546 681 18 254 851 21 622 292 25 172 555 28 289 680
8630 8602 9023 8806 8715 8983 9070 9011
Başka Diller (Bu kalem nedeniyle, dillerin toplam› nüfusa eßit olmayabilir.)
NÜFUS 13 648 270 16 158 018 17 820 950 18 970 174 20 947 188 24 064 763 27 754 820 31 391 421
(1) % 2,5 örnekleme sonuçlar›,
(2) Savaß nedeniyle baz› yanl›ß bildirimler yap›lm›ß olmal›,
(3) 1970 say›m›nda anadil sorulmam›ßt›r,
(4) Bu say›mda Zazaca Türkçe’den ayr› bir kalem olarak gösterilmißtir.
Say›sal de¤eri 150 644, toplam içindeki onbinde oran› 0048’dir. Eski say›mlarda yap›ld›¤› gibi, bunlar› toplarsak, Kürtçe 2 371 233’e ulaß›r, onbinde oran› da 0755’e ç›kar.
Her say›sal de¤erin alt›ndaki siyahla dizili dört haneli say›, söz konusu dil grubunun, o nüfus say›m›n›n genel toplam› içindeki onbinde pay›n› göstermektedir.
Kaynak: Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, C. 6, s. 1563, ‹letißim Yay›nlar›.

3 Türkiye’de 1927 - 1965 döneminde yap›lan nüfus say›mlar›na göre Türk vatandaßlar›n›n günlük yaßamda geleneksel olarak
kulland›klar› dil ve lehçeler.

205
3. Türkiye’de Her Yõl Yaklaşõk 1,4 Milyon Çocuk Doğuyor
Coğrafyacõnõn Ülkemizde her y›l yaklaß›k 1,4 milyon çocuk do¤maktad›r. Önümüzdeki dönem
Sözlüğü içerisinde bu rakamda çok büyük bir de¤ißim beklenmemektedir. Son araßt›rmalara
göre ülke geneli için Toplam Do¤urganl›k H›z›* 2,6 çocuk civarlar›ndad›r. Bu kabaca
*Bebek Ölüm Hõzõ: Belli bir dönem günümüzde her kad›n›n yaßam› boyunca ortalama 2,6 çocuk do¤urdu¤u anlam›na
gelmektedir. Toplam do¤urganl›k h›z›n›n 2 çocuk seviyesine ulaßt›¤› dönemler, nüfus
içinde meydana gelen bebek
art›ß›n›n da s›f›ra yaklaßt›¤› dönemlerdir. Yap›lan çal›ßmalar ve tahminler Türkiye’nin
ölümlerinin o dönem içinde
bu seviyeye 2020 y›llar›ndan sonra gelece¤ini göstermektedir. Bu da nüfus art›ß›n›n
meydana gelen canl› do¤umlara daha uzun bir süre pozitif kalaca¤› anlam›n› taß›r.
oran›n›n binde olarak ifadesi.
Tahminlere göre beklenen demografik süreçler devam ederse Türkiye nüfusu hiçbir
*Doğumda Beklenen Yaşam
zaman 100 milyonu aßmayacak ve 2040 - 2050 y›llar›nda 90 - 95 milyon civarlar›nda
Süresi: Bir ülkede yeni do¤an- dura¤an hale gelecektir.
lar›n do¤umlar›ndan itibaren
yaßamalar› beklenen tahmini y›l Cumhuriyetin ilan›ndan bu yana do¤urganl›k incelendi¤inde Türkiye’nin
say›s›. günümüzdeki de¤erlerden çok daha yüksek do¤urganl›k de¤erlerine sahip oldu¤u
görülür. ‹kinci Dünya Savaß› s›ras›nda Toplam Do¤urganl›k H›z› yaklaß›k 7 çocuk,
*Kaba Ölüm Hõzõ: Belirli bir 1970’li y›llarda 5 çocuk, 80’lerin baßlar›nda 4 çocuk ve 90’lara do¤ru 3 çocuk
dönemde meydana gelen ölüm- seviyelerindedir. Bu durum Türkiye’de do¤urganl›¤›n h›zla düßtü¤ü, yani zaman
lerin o dönem ortas› nüfusa ora- içinde insanlar›n daha az say›da çocuk sahibi olduklar› anlam›na gelmektedir.
n›n›n binde olarak ifadesi.
Do¤urganl›k Cumhuriyet dönemi boyunca düßerken, bu düßüß ülkenin her
*Toplam Doğurganlõk Hõzõ: Bir bölgesinde eßit oranda gerçekleßmemißtir. Günümüzde bölgeler aras›nda önemli
kad›n›n do¤urgan oldu¤u dönem farkl›l›klar vard›r. Bat› bölgelerindeki aileler ortalama 2 çocu¤a sahip olurken, Güney
boyunca (15 - 49 yaß aras›) do¤ur- ve Orta Anadolu bölgelerindeki aileler ortalama 2,6 çocuk sahibidir. Do¤u bölgesinde
du¤u toplam çocuk say›s›. ise, aileler di¤er bölgelerden daha farkl› olarak ortalama 4 çocuktan fazla çocu¤a sahip
olmaktad›rlar (2. belge).
Do¤urganl›kta özellikle 1980’li y›llardan sonra meydana gelen azalmalar, 1983
y›l›nda ç›kar›lan, isteyerek düßükleri ve k›s›rlaßt›r›lmay› yasal hale getiren ve aile
planlamas› ve ana - çocuk sa¤l›¤› hizmetlerinin yayg›nlaßt›r›lmas›n› destekleyen kanun
sayesinde h›zlanm›ßt›r. Do¤urganl›¤› önleyici yöntem kullan›m›n›n yayg›nlaßmas› ve
bu yöntemlerin de daha fazla oranda modern yöntemler olarak uygulanmaya baßlanmas›
da do¤urganl›ktaki düßüßü desteklemißtir.
4. Giderek Azalan Ölüm Oranlarõ
Nüfus art›ß›n› etkileyen di¤er bir etken de ölümlerdir. Türkiye’deki nüfus art›ß›n›
aç›klarken ölümlülük göstergelerini anlamak önemlidir. Türkiye’de Kaba Ölüm H›z›,
‹kinci Dünya Savaß› y›llar›ndan bu yana binde 27’den günümüzde binde 7’ye kadar
düßmüßtür.
Ölümlülü¤ün önemli bir göstergesi Bebek Ölüm H›z›d›r*. Günümüzde ülkemizde
do¤an her bin bebekten 38’inin bir yaß›ndan önce öldü¤ü tahmin edilmektedir. Bu
gelißmiß ülkelerle karß›laßt›r›ld›¤›nda oldukça yüksek bir rakamd›r (3. belge). Bununla
birlikte 1950’lerde do¤an her 1 000 bebekten 200’ünün öldü¤ü tahmin edilmektedir.
Ülkemizde ölüm oranlar›n›n düßmesi, sosyo-ekonomik gelißmeyle do¤ru orant›l›d›r.
Sa¤l›k alan›ndaki gelißmeler ve refah düzeyindeki art›ß insanlar›n yaßam süresini
artt›rmaktad›r.
Türkiye’de Cumhuriyetin ilk kuruldu¤u y›llara ilißkin Do¤umda Beklenen Yaßam
Süresi* tahminleri 1935 - 1940 dönemi için 35 y›l ve 1945 - 1950 dönemi için yaklaß›k
38 y›ld›r. Yani Türkiye’de Do¤umda Beklenen Yaßam Süresi, Cumhuriyetin ilan›ndan
bu yana yaklaß›k iki kat artm›ßt›r.
Günümüzde Türkiye insan› için hesaplanan Do¤umda Beklenen Yaßam Süresi
de¤erleri, gelißmiß ülkelerle yaklaß›k 10 y›ll›k bir fark içerirken, bu rakamlar geçmiß
Foto¤raf: H. Tuncer Arßivi.
dönemlerle karß›laßt›r›ld›¤›nda önemli düzeyde yükseldi¤i görülür. Bugün ülke geneli
1 Türkiye: Genç bir nüfus. için do¤umda beklenen yaßam süresi yaklaß›k 70 y›ld›r.

206
n
ta
a ris
lg Gürcistan
Bu
n
Karadeniz Az
a er
n ist ba
na yc
Yu an
Er
m
en
ist
an

Na

iv
an

Ege İran

Denizi

Irak
Suriye

Akdeniz

Toplam Doğurganlõk Hõzõ - Kadõn Başõna Düşen Çocuk Sayõsõ

1,3 - 1,9 2 - 2,4 2,5 - 2,9 3 - 3,4 3,5 - 5,7 Kaynak: Türkiye’de Bölgelerin Gelißimi (Taslak),
UNICEF, 2000.

2 Türkiye’de do¤urganl›k h›z›: Bölgeler aras›ndaki eßitsizli¤in göstergesi.

an
ist
gar Gürcistan
B ul Karadeniz
n Az
a er
nist ba
a yc
Yun an
Er
m
en
ist
an

Na

iv
an

Ege İran

Denizi

Irak
Suriye

Akdeniz

Bebek Ölüm Hõzõ (her bin bebekte)

16 - 29 30 - 44 45 - 59 60 - 74 60 - 74 Kaynak: Türkiye’de Bölgelerin Gelißimi (Taslak),


UNICEF, 2000.

3 Türkiye’de bebek ölüm oran›: Bölgeler aras›ndaki eßitsizli¤in göstergesi.

207
B. Türkiye Nüfusunun Yapõsõ ve Sosyo-Ekonomik Farklõlõklar
Coğrafyacõnõn
1. Türkiye Nüfusunun Yapõsõ: Genç Bir Nüfus
Sözlüğü Nüfuslar›n incelenmesinde göz önüne al›nan en önemli ölçütler cinsiyet ve yaß
ölçütleridir. Türkiye nüfusu, genç nüfus olarak adland›r›lan, yani genç yaßtaki bireylerin
*Güney Doğu Anadolu Projesi toplam nüfusta önemli bir oran olußturdu¤u bir da¤›l›ma sahiptir. Ülke nüfusunun
(GAP): Türkiye’deki bölgesel % 30’u 15 yaß›n alt›ndad›r ve 65 yaß›n üstündeki nüfus, ülke nüfusunun sadece % 5’i
gelißim farkl›l›klar›n› azaltmay› dolaylar›ndad›r. Buna karß›l›k Avrupa’da 15 yaß alt› nüfusun oran› % 18 ve 65 yaß üstü
amaçlayan ve Ad›yaman, Di- nüfusun oran› % 14’tür. Japonya da nüfus da¤›l›m› aç›s›ndan Avrupa’ya benzerlik
göstermektedir.
yarbak›r, Gaziantep, Mardin,
Þanl›urfa, Siirt, Batman, Þ›rnak ve Türkiye nüfusunun bu denli genç bir nüfus olmas›, Birinci Dünya Savaß› sonras›
Kilis illerinde yürütülen çok Cumhuriyetin ilan›yla görülen yüksek do¤urganl›¤›n bir eseri say›labilir (2. belge).
aßamal› sosyo-ekonomik prog- Dolay›s›yla Cumhuriyetten bu yana nüfusun yap›s› önemli de¤ißikliklere u¤ram›ßt›r.
Cumhuriyetin ilan› s›ras›nda hayatta olan insanlar›n bugün halen % 6’s› hayattad›r
ram. Bu proje sulama tesisleri,
ve bugünkü nüfusun sadece % 1,3’nü olußturmaktad›r.
barajlar, hidro-elektrik santraller
ile di¤er altyap›, tar›m, ulaßt›rma, Türkiye ßu an genç nüfus yap›s› nedeniyle özellikle e¤itim ve ißsizlik gibi sorunlarla
sanayi, e¤itim ve sa¤l›k hizmet- yüzyüzedir. Bununla birlikte nüfus art›ß h›z› düßtükçe ve nüfus içerisinde yaßl› nüfusun
oran› artt›kça yaßl› nüfusa ilißkin bugün gelißmiß ülkelerin yüzyüze kald›¤› sorunlarla
lerini kapsayan bir gelißme pro-
da karß›laßacakt›r. Bu sorunlar özellikle sosyal güvenlik, sa¤l›k hizmetleri, bar›nma
jesidir. ihtiyaçlar›,yaßl› bak›m evleri ve di¤er sosyal hizmetler konusunda olacakt›r.
Türkiye nüfus piramidinde de genç nüfus yap›s› görsel olarak ortadad›r. Piramit
üst k›s›mlara do¤ru gittikçe daralmakta, yani yaß artt›kça bu yaß gruplar›n›n toplam
nüfus içerisindeki oran› azalmaktad›r (1. belge). Günümüzün gelißmiß toplumlar›nda
yaß piramitleri daha kößeli ve dikdörtgen bir yap› al›r. Bu, yaß gruplar›n›n birbirine
benzer oranlarda da¤›ld›¤›n› ve yaß yap›s›n›n art›k dura¤anlaßt›¤›n› gösterir.
2. Türkiye’de Nüfusun Eşitsiz Dağõlõmõ
Türkiye nüfusunun yaklaß›k 2/3’ü bugün kent olarak tan›mlanan yerleßim yerlerinde
yaßamaktad›r. K›r - Kent kavram› zaman içerisinde kimi zaman idari kimi zaman
nüfus büyüklü¤üne ilißkin kavramlarla ele al›nm›ßt›r. Devlet ‹statistik Enstitüsü’ne
göre il ve ilçe merkezlerinin belediye s›n›rlar› içindeki nüfus, kent nüfusudur. Bunun
d›ß›nda kalan yerleßim yerlerinin nüfusu ise, k›r nüfusu olarak adland›r›lm›ßt›r.
Günümüz araßt›rmalar›nda kent tan›m›, nüfusu 10 000’den büyük yerleßim yerleri
için kullan›lmaktad›r.
Kentleßme, bir ülkedeki kent nüfusunun toplam nüfusa oran› olarak tan›mlanabilir.
Türkiye’de kentleßme oran› Cumhuriyet tarihi boyunca zaman içinde çok büyük
de¤ißiklikler göstermiß ve k›r nüfusunun çok yüksek oranlar› günümüzde kent
nüfusuyla yer de¤ißtirmißtir.
x 1000 1927 y›l›ndaki ilk nüfus say›m›na göre kent nüfusu % 20’den azd›r. 1970 y›l›na
YAŞ
geldi¤imizde nüfusun ancak 1/3’ü kentlerde yaßamaktad›r. Günümüzden sadece 20
Kadõn
y›l öncesinde kent ve k›r nüfusu eßitlenmißtir. Bu rakamlar kentleßmenin son y›llarda
70-74
Erkek ne derece h›zl› bir art›ß gösterdi¤ini aç›klamaktad›r.
60-64

50-54 Türkiye’de nüfus son derece eßitsiz bir da¤›l›m göstermektedir (3. belge). Baßkent
40-44 Ankara d›ß›nda nüfus, co¤rafi koßullara paralel olarak daha çok k›y› ve Bat› illerinde
30-34
yo¤unlaßm›ßt›r. ‹stanbul bugün ülke nüfusunun alt›da birini olußturmaktad›r. Güney
20-24
Do¤u Anadolu Projesi (GAP) bölgesi illerinin nüfusu 7 milyon kißi civar›ndad›r.
10-14 GAP bölgesi için nüfus art›ß›, Türkiye genelindeki nüfus art›ß h›z›ndan daha yüksek
0-4 de¤erlere sahiptir. 1985 - 90 dönemi Türkiye için nüfus art›ß h›z› binde 22 civarlar›n-
4000 3000 2000 1000 0 1000 2000 3000 4000 dayken, GAP bölgesinde nüfus art›ß h›z› ayn› dönem için binde 36 olarak gerçekleßmißtir.
Kaynak: Türkiye Nüfusu (1923 - 1994), Demografik Yap› ve Gelißim, D‹E.
Bu art›ß›n günümüzde daha da büyüdü¤ü bilinmektedir. Nüfusun bu denli h›zl›
artmas› hem bölgedeki yüksek do¤urganl›ktan hem de bölgeye yönelen göç hare-
1 Türkiye nüfus piramidi. ketlerinden kaynaklanmaktad›r.

208
2 1923 Yõlõ Nüfusunun Demografik Özellik ve Dinamikleri
“1923 y›l›nda Türkiye Cumhuriyeti nüfusunun yaß ve cinsiyet yap›s› uzun y›llar sürmüß savaß koßullar›n›n
henüz taze olan izlerini taß›maktayd›. Bir kere genç nüfusta, özelikle de genç erkek nüfusunda önemli
boßluklar göze çarp›yordu. Çünkü toplam nüfusun do¤al yenilenme süreci, hem uzun savaß y›llar›n›n
do¤rudan neden oldu¤u genç ve orta yaßl› erkek ölümleriyle, hem de savaß koßullar›n›n evlilik ve
do¤urganl›kta neden oldu¤u düßmeler nedeniyle engellenmiß bulunuyordu.
Erkeklerin say›s› kad›nlar›n say›s›ndan azd› örne¤in, 1923 y›l›nda 6,9 milyon kad›na karß›l›k 6,2 milyon
erkek vard› Türkiye’de. Bu erkek eksikli¤i özellikle 15 - 44 yaß grubunda çok belirgindi: 0 yaß grubunda
100 kad›na sadece 88 erkek düßüyordu. Ayr›ca, savaßlar s›ras›nda verilmiß kay›plar›n, yani yetißkin
ça¤daki erkek ölümlerinin bir neticesi olarak, o yaßlardaki kad›nlar›n dörtte birine yak›n bir oran› da
duldu.
1923 y›l›nda 20 - 54 yaßlar› aras›ndaki erkek nüfus a盤› yaklaß›k bir milyondu. Bu aç›k, küçüklerin
yetißip çal›ßma yaß›na gelmesiyle ancak 1940 y›l›na do¤ru kapanabilmißtir. Bu durumun, Cumhuriyet’in
ilk y›llar›nda, kad›nlar›n ißgücüne kat›lmalar›n› teßvik eden bir unsur oldu¤u kabul ediliyordu. Çal›ßma
yaßlar›ndaki nüfus içinde erkeklerin oran› ancak 1940’l› y›llar›n baß›nda yüzde elliye ulaßabilmißti. ‹ki
milyonluk genel nüfus a盤› ise, yüksek do¤urganl›k sayesinde on y›lda telafi edilebilmißtir.
1923’ten sonra ilk ortaya ç›kan güçlü demografik trend hiç kußku yok ki do¤urganl›k art›ß› olmußtur.
Çünkü savaß y›llar› bitince hem evli çiftler yeniden biraraya gelmiß, hem de yeni evlilikler olußabilmißti.
Böylece savaß y›llar›ndan sonra h›zl› bir demografik telafi sürecine girilmiß bulunuyordu. Ülke çap›nda
do¤urganl›¤›n düßmeye baßlamas›na ancak 1950’lerin sonlar›ndan itibaren tan›k olunacak ve süreç
1970’lerde ivme kazanacakt›r.”
Kaynak: Türkiye’nin F›rsat Penceresi, Demografik Dönüßüm ve ‹zdüßümleri, TÜS‹AD Yay›nlar›, 1999.

an
ist
gar Karadeniz Gürcistan
B ul Az
a n er
nist ba
a yc
Yun an
Er
m
en
ist
an

Na

iv
an

Ege İran

Denizi

Irak
Suriye

Akdeniz

Nüfusu azalan iller Nüfusu % 1,01 - 1,50 artan iller Nüfusu % 3,01+ artan iller Kaynak: D‹E Web Sayfas›.
Türkiye’nin F›rsat Penceresi,
Nüfusu % 0 - 1,00 artan iller Nüfusu % 1,51 - 3,00 artan iller Demografik Dönüßüm ve ‹zdüßümleri,
TÜS‹AD Yay›nlar›, 1999.

3 1990 - 1997 döneminde iller düzeyinde y›ll›k nüfus art›ßlar› (%).

209
3. Türkiye’nin Demografik Geçiş Süreci*
Coğrafyacõnõn Türkiye, Cumhuriyetin ilk y›llar›nda sahip oldu¤u yüksek ölümlülük ve do¤um
Sözlüğü h›zlar›ndan, özellikle ölüm h›zlar› aç›s›ndan oldukça düßük seviyelere inmißtir. Do¤ur-
ganl›kta ise, önemli düßüßler yaßanm›ßt›r ve bu durum devam etmektedir.
*Demografik Geçiş Süreci:
Bat› toplumlar›n›n yüzy›l› aßk›n sürelerde yaßad›klar› bu süreci Türkiye nispeten
Yüksek do¤urganl›k ve yüksek
daha k›sa bir zamanda yaß›yor gözükmektedir. Bu sürecin h›zl› yaßanmas›nda kußkusuz
ölümlülük düzeylerinden, önce-
günümüz teknolojisi ve sa¤l›k koßullar›n›n etkisi büyüktür.
likle ölüm h›zlar›n›n düßmeye
baßlamas›, sonras›nda da do¤um 4. Nüfusun Sosyo-Ekonomik Yapõsõ
h›zlar›n›n düßük düzeylere ulaß- Türkiye, nüfusunu 77 y›lda yaklaß›k 5 kat artt›r›rken nüfusun sosyo-ekonomik
mas›yla devam eden ve sonunda gelißimi buna paralel ve ülkenin her bölgesinde eßit bir ßekilde olmam›ßt›r.
hem do¤urganl›¤›n hem de ölüm-
lülü¤ün düßük düzeylere gelme- Günümüzde art›k bir ülkenin nüfusunun say›ca büyük olmas›n›n çok önemli
siyle tamamlanan süreç. olmad›¤› kabul edilmektedir. Nitelik olarak büyük, yani insanlar›n›n yaßam standartlar›,
sa¤l›klar›, e¤itimleri, gelir düzeyleri, hayat kaliteleri yüksek olan bir nüfus Türkiye
*Okullaşma Oranõ: Okula de-
için kußkusuz daha önemlidir.
vam eden nüfusun okula devam
etmesi gereken nüfusa oran›. Araßt›rmalara göre Türkiye’de ortalama hane halk› büyüklü¤ü yani, bir hanede
yaßayan kißi say›s› 4,3 kißidir. Kentsel yerleßim yerlerinde bu rakam 4 kißi, k›rda ise
yaklaß›k 5 kißidir. Bölgeleraras› farkl›l›klar daha büyük boyuttad›r. Do¤u Anadolu’da
bu ortalama, kimi iller için 9 kißiye yaklaß›rken, Bat›n›n baz› illerinde 3,5 kißiye kadar
düßmektedir.

Bugün Türkiye’de kad›nlar›n dörtte biri, erkeklerin yaklaß›k onda biri hiç okula
gitmemißtir (1. belge). Her on kad›ndan dördünün bir ilkokul diplomas› bile yoktur.
Do¤u ve Güneydo¤u Anadolu illerinde nüfusun yaklaß›k yar›s› okuma yazma
bilmemektedir. En yüksek okuryazarl›k oranlar› üç büyük ßehirdedir (2. belge).
Okullaßma oranlar›* da bölgeler ve iller aras›nda önemli farkl›laßmalar göster-
mektedir.Ankara ve çevresindeki iller en yüksek oranlara sahipken özellikle Güney-
do¤uda bu oran iyice düßmektedir.

Türkiye kendi içerisinde farkl› sosyo-ekonomik da¤›l›mlar› olan bir yap›ya sahiptir.
Bunda co¤rafi ve ekonomik gelißmißlik farkl›l›klar›n›n yan› s›ra farkl› kültürel birikimler
de etkendir. Türkiye kendi içerisinde bir tak›m farkl› dil, din ve etnik gruplardan oluß-
muß karmaß›k bir yap›y› bar›nd›rmaktad›r.

Birleßmiß Milletlerin Türkiye ‹nsani Gelißme Raporu’na göre, iller aras› farkl›l›klar
belirgindir. Raporun bu endekse göre yüksek, orta ve düßük olarak s›n›fland›rd›¤›
iller çok belirgin bir co¤rafi bütünlük göstermektedir.Trakya, Marmara, Bat› Karadeniz,
Ege, Bat› Akdeniz’e k›y›s› olan iller ile Ankara yüksek olarak s›n›fland›r›l›rken, özellikle
terör problemi yaßam›ß Do¤u illeri düßük s›n›f›na girmiß, bunun d›ß›nda kalan di¤er
iller ise orta gelißmißlik düzeyinde y›¤›lm›ßlard›r (3. belge).

Türkiye’de iller aras›nda ekonomik eßitsizlik de do¤al olarak kendini göstermektedir.


Bat›da yer alan sanayi illeri, yüksek Gayri Safi Milli Has›la de¤erleriyle yüksek gelir
düzeylerine ulaß›rken, do¤u illeri kißi baß›na düßen düßük gelirleriyle farkl›l›klar
göstermektedir.

Kuzey ve do¤uda yer alan illerdeki hanelerin halen yaklaß›k yar›s› temiz suya
ulaßamamakta ve sular›n› sa¤l›k aç›s›ndan riskli kaynaklardan temin etmektedirler.
Foto¤raf: H. Tuncer Arßivi. Bu oranlar özellikle k›rsal kesimlerde daha yüksek boyutlara ulaß›rken, bat›da kalan
1 Türkiye’de her on kad›ndan dördünün illerin k›rsal kesimlerinde de dikkati çekecek boyutta temiz suya ulaßamayan haneler
ilkokul diplomas› bulunmamaktad›r. vard›r (4. belge).

210
n
ta
ga
ris Karadeniz Gürcistan
Bu
l
Az
Okuryazarlõk Oranlarõ (%)
n
sta er
ni ba
na yc
Yu Er an
43 - 59
m
en
ist
an

60 - 69
Na

iv
an
Ege 70 - 79
İran

80 - 89
Denizi
90 - 93

Suriye Irak Kaynak: TESEV ve UNDP,


Human Development Report,
Akdeniz Turkey, 1998.

2 Türkiye’de okuryazarl›k oranlar› (Yetißkinler için 1996 y›l› de¤erleri).

an
ist Karadeniz
g ar Gürcistan
Bul Az İnsani Gelişme Endeksi
a n
n ist er
ba
a
Yun yc
an
Er Düßük
m
en
ist
an
Orta
Na

iv
an Yüksek
Ege İran

Denizi

Suriye Irak
Kaynak: TESEV ve UNDP,
Human Development Report,
Akdeniz Turkey, 1998.

3 Türkiye’de bölgelere göre ‹nsani Gelißme Endeksi.

n
ta
ga
ris Karadeniz Gürcistan
Bu
l
Az
Temiz Suya
n
sta er Ulaşamama Oranõ (%)
ni ba
na yc
Yu Er an
m
en
ist 12 - 19
an

Na 20 - 29

iv
an
Ege İran 30 - 39

Denizi 40 - 49

50 - 55

Kaynak: Türkiye’de Bölgelerin


Suriye Irak
Gelißimi (Taslak),
Akdeniz UNICEF, 2000.

4 Türkiye’de temiz suya ulaßamama oranlar›.

211
C. Türkiye Nüfusunun Hareketleri
1. Yurtiçi Göç Hareketleri

Türkiye özellikle 1940’lardan bu yana yo¤un yurtiçi göç hareketleri yaßamaktad›r.


Bu göçler* genellikle k›rsal alanlarda h›zla artan nüfusun tar›m sektöründen kent
bölgelerindeki baßka sektörlerdeki iß imkânlar›na ak›ß› ßeklinde olmußtur. ‹lk göç
hareketleri özellikle ‹stanbul’a olmak üzere üç büyük kent çevresinde gerçekleßmißtir.

Türkiye’de 1950’li y›llarla birlikte h›zlanan köyden kente göç olgusu, bu dönemde
Türkiye’nin k›rsal alanlar›ndaki ekonomik ve toplumsal de¤ißmeyle h›zlanm›ßt›r. Bu
dönemde dünya sistemi ile eklemlenmesi h›zlanan Türkiye’de, tar›m›n makineleßmesi
ve modernleßmesi, geleneksel toprak sahipli¤i rejiminin de¤ißmesi, topraks›zlaßma
ya da topraklar›n belirli ellerde toplanmas› ve ulaß›m koßullar›ndaki gelißmeler iç
göçü ortaya ç›karm›ßt›r.

Son zamanlardaki göç hareketleri daha farkl› bir yap› göstermektedir. Özellikle
Do¤unun az gelißmiß yerleßim bölgelerinden Antalya, Adana, Mersin, ‹zmit ve Bursa
gibi illere göç hareketleri yo¤unluk kazanm›ßt›r. Bu hareketlilikte ekonomik nedenlerin
yan›s›ra do¤u bölgelerinin yaßad›¤› özel sorunlar da etkili olmußtur. Bunun yan›s›ra
bu bölgelerdeki Diyarbak›r, Gaziantep ve Van illerinin kent merkezleri de bölge için-
deki bir göç hareketiyle karß› karß›ya kalm›ßlard›r (2. belge).

‹ller aras›ndaki bu göç hareketleri* hem nüfus yap›s›nda hem de sosyo-ekonomik


yap›da önemli etkiler yaratm›ßt›r. Büyük kentlerde k›rsal bölge yaßant›s›ndan pek
fark› olmayan gecekondu bölgelerinin olußmas›, plans›z yap›laßma ve göçle gerçekleßen
kontrolsüz bir nüfus art›ß› beraberinde birçok sorunu da getirmißtir.
2. Yurtdõşõ Göç ve Göçmenler

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk y›llar›nda “Büyük Mübadele” olarak bilinen büyük


bir göç hareketi yaßanm›ßt›r. Lozan Antlaßmas› uyar›nca, Yunanistan’da yaßayan
Müslümanlar›n Türkiye’ye göçüne karß›l›k, Yunan kökenli Ortodoks nüfus Türkiye’den
göç etmißtir. Bu dönemde Ermeni ve Yahudiler gibi di¤er baz› gayrimüslimlerin de
ülkeden ayr›ld›klar› bilinmektedir. 1960’l› y›llara kadar Türkiye’den yurtd›ß›na yönelen
Ülke 1995
göç, ekonomik olmaktan çok, siyasal ve kültürel nedenlerden kaynaklanmaktad›r.
İşçi İşçi+Aile
Yurtd›ß› göç hareketleri özellikle 1960’l› y›llarda yurtd›ß›ndan al›nan teßvik ve
Avusturya 55 000 150 000 davetlerle çok önemli bir boyut kazanm›ß ve özellikle Bat› Avrupa ülkelerine ißçi göçü
Belçika 26 800 85 300 (ekonomik göç) ßeklinde gerçekleßmißtir (1. belge). 1970’li y›llarda bu göç hareketi
petrol üreten ülkelere yönelmißtir. Günümüzde özellikle Bat› Avrupa ülkelerinin
Fransa 103 000 268 00
engellemesi ve yasaklar nedeniyle yurtd›ß›na göç, ailelerin birleßmesi ßeklinde devam
Almanya 751 000 2.007 500 etmektedir.

Hollanda 84 500 164 800 Günümüzde görülen göç hareketleri, sosyo-ekonomik de¤ißimler sonucu Bat›
Avrupa ülkelerinden Türkiye’ye dönen vatandaßlar›m›z›n yapt›¤› göç ya da Do¤u
İsviçre 36 000 78 200
Avrupa ile komßu ülkelerdeki rejim de¤ißiklikleri sonucu Türk kökenli topluluklar›n
Diğer 62 000 136 100 Türkiye’ye gelmesiyle gerçekleßmektedir.
Toplam 1 118 300 3 989 900
Türkiye günümüzde önemli ölçüde uluslararas› transit göç hareketleriyle de karß›
Kaynak: A. ‹çduygu, ‹. Sirkeci, karß›ya kalmaktad›r. Bu göç hareketlerinin büyüklü¤ünü say›sal olarak belirlemek
“Cumhuriyet Dönemi Türkiye’sinde Göç Hareketleri”,
75. Y›lda Köylerden Þehirlere, Tarih Vakf› Yay›nlar›, 1999.
mümkün olmamakla birlikte, bu hareketin özellikle Türkiye’nin do¤u ve güney
komßular› olan ülkelerden Avrupa’ya, bunun yan›nda Asya ülkelerinden Avrupa ve
1 Bat› Avrupa’daki Türkiyeli nüfus. Amerika’ya geçiße imkân verecek bir hareket oldu¤u görülmektedir.

212
n
ta
ris Gürcistan
lg
a Karadeniz
Bu n Az
a er
n ist ba
na yc
Yu an
Er
m
en
ist
an

Na

iv
an

Ege İran

Denizi

Suriye Irak

İller Arasõ Net Göç Hõzõ (binde) 1985 - 1990


Akdeniz
-164 – -100 -49 – 0 50 – 108
Kaynak: D‹E 1990 Genel Nüfus Say›m›,
Daimi ‹kametgâha Göre ‹ç Göçün Sosyal ve Ekonomik Nitelikleri, 1997, Ankara. -99 – -50 1 – 49

2 Türkiye’de iller aras› göç, gelißmiß bölgelere yönelmektedir.

3 Göçün Olasõ Sonuçlarõ


“Yirminci yüzy›l›n teknolojik gelißmeleri; göçün mümkün olabilmesi için gerekli olan
iki temel unsur olan ulaß›m araçlar›/olanaklar› ve iletißim/bilgi teknolojilerinin
gelißmesi ve yayg›nlaßmas› insanlar›n hareket özgürlü¤ünü art›rd›. Ancak göçü
gündeme getiren temel motiflerde pek bir de¤ißiklik olmad›. Bu ba¤lamda, gelecekte
Türkiye’de göç olgusunun nas›l bir seyir izleyece¤ini düßünürken, göçün azalaca¤›n›
ummamak gerekir. Aksine, hem yurt içinde hem de yurtd›ß›na göç artacakt›r.
Türkiye’nin, daha uzun y›llar bir ißgücü ihracatç›s› ülke olmaya devam edece¤inden
ßüphemiz yok. Türkiye’ye yönelen çeßitli göç dalgalar›n›n sürece¤i de ileri sürülebilir.
K›sacas›, uluslararas› göç trafi¤imiz devam edecektir. Bu noktada her ne kadar gelißmiß
ülkeler göçmen al›m›na s›n›rlamalar getirmeye çal›ßsalar da, bu ülkelerde halen
yaßamakta olan 3 milyondan fazla Türk uyruklu nüfus kendi ilißkiler a¤› kapsam›nda
Türkiye’den bu ülkelere do¤ru istikrarl› bir göç dalgas›n› canl› tutacak gibi
görünmektedir. Çevre ülkelerdeki siyasi bunal›mlar sürdü¤ü ölçüde, Türkiye’ye
kitlesel s›¤›nmac› gruplar›n›n devam edece¤i de beklenebilir. Ayr›ca gerek ‹ran, Irak
ve eski Sovyet ülkelerinden, gerekse Balkanlar’dan yine siyasi nedenli “Türk” kökenli
göçmenlerin gelebilece¤i aç›kt›r.
Yurt içinde ise, ... 1950 - 1980 aras›nda yo¤un yaßanan k›r - kent göçünün azalarak
devam edece¤ini; ancak içgöçün temel eksenini kentler aras› göçün belirleyece¤ini
söyleyebiliriz. Metropol alanlar›n; ‹stanbul, Ankara, ‹zmir, vb.’nin, ülke içindeki
göçün en önemli var›ß noktalar› olarak kalacaklar› varsay›labilir. Bununla birlikte,
ikincil metropol alanlar diyebilece¤imiz Güney Marmara (Bursa, ‹zmit, Sakarya) ve
Çukurova (Adana, Mersin, Gaziantep) bölgelerinin göçmenler için önemi giderek
artan alanlar olmas› mümkündür. Bu tahminler yürütülürken ißgücü pazar› hareketlili¤i
kuramlar›yla düßündü¤ümüz, yani gelißme potansiyeli yüksek olan bölgelerin göç-
menlerden daha fazla ra¤bet görece¤ini var sayd›¤›m›z aç›kt›r.”
Kaynak: A. ‹çduygu, ‹. Sirkeci, “Cumhuriyet Dönemi Türkiye’sinde Göç Hareketleri”,
75. Y›lda Köylerden Þehirlere, Tarih Vakf› Yay›nlar›, 1999.

213
9 Kent ve Kentleşme
Türkiye’de 1997 yõlõ itibariyle kentleşme düzeyi % 64,6;
kentlerde yaşayan nüfus ise 40 milyon kişidir. 2000’li yõllarda kentli nüfusun
toplam nüfus içindeki payõnõn % 75 - 80 dolaylarõna çõkmasõ beklenmektedir.

A. Kent ve Kentleşme: Çok Boyutlu Bir Olgu


Coğrafyacõnõn
1. Bir Hayat Tarzõ Olarak Kentlilik
Sözlüğü En basit tan›m›yla kent, baßta ticaret, sanayi, yönetim ve e¤itim olmak üzere çeßitli
faaliyetlerin yo¤unlaßt›¤› ve/veya denetlendi¤i, yo¤un nüfusa sahip yerleßim
*Kentleşme: Elverißli koßullar›n merkezleridir. Bu gözle bak›ld›¤›nda kentleßme* de, nüfusun ülke mekân›nda yer
do¤mas›yla k›rsal yörelerde de¤ißtirmesi anlam›na gelir. Bu süreç esas olarak nüfusun, düßük yo¤unluklu ve küçük
yerleßim birimlerinin hakim oldu¤u k›rsal alanlardan, nüfusun daha büyük ve daha
bulunan küçük yerleßim yer- yo¤un yerleßim birimlerinde topland›¤› kentsel alanlara göç etmesi ile tan›mlan›r.
lerinin zamanla büyüyüp kala-
bal›klaßmas›, kent niteli¤ini ka- Ancak kentleßmeyi nüfusun yaln›zca mekânda yer de¤ißtirmesi olarak görmek
eksik bir yaklaß›md›r. Çünkü kentleßme süreci, ekonomik, toplumsal ve kültürel
zanmas›. düzeylerde bir dizi çarp›c› de¤ißimle birlikte yaßanmaktad›r. Bu de¤ißim esas olarak,
tar›ma dayal› ilißkilerin egemen oldu¤u bir toplum yap›s›ndan özellikle sanayi ve
ticaretin egemen oldu¤u bir toplum yap›s›na geçißi ifade etmektedir. Bu anlamda
kentleßme, 19. yüzy›lda Sanayi Devrimi’yle baßlayan köklü de¤ißimlerin bir ürünüdür.
Sanayide büyük ölçekli üretime geçiß, ulaß›m ve haberleßme kanallar›n›n h›zl› gelißimi
A ve giderek genißleyen dünya pazar›, bu dönem kentlerinin gelißimini belirleyen temel
etmenlerdir.
Bunun yan› s›ra kentleßme, k›saca “kent kültürü” olarak adland›r›labilecek de¤erler
sisteminin ve davran›ß kal›plar›n›n benimsenmesi sürecidir. K›rsal kesimin
1
farkl›laßmam›ß, homojen yap›s›na uygun düßen yüzyüze, birincil türde ilißkilerin
2
hakim oldu¤u köy kültürünün tersine kent kültürü, öncelikle büyük çeßitlilik gösteren
3 heterojen kent yaßant›s›n›n bir ürünüdür. Burada art›k yüzyüze ilißkiler de¤il,
4
5
anonimleßmiß, kißisel olmayan ilißkiler söz konusudur. Bundan dolay› kentlilik,
8
herßeyden önce bir hayat tarz›d›r.
2. Kent Kültürünün Temel Taşõ: Birey
B Kentliler, k›rsal yaßant›n›n tersine üyesi olduklar› cemaatle de¤il, kendi birey
kimlikleri ile tan›mlan›rlar. Kent kültürünün temel taß›n› olußturan da cemaatler de¤il,
2 3
4
bireylerdir. Kentleßme ayn› zamanda bu yeni kültürel kodlar›n ve davran›ß biçimlerinin
3
kabul edilmesi sürecidir. Kent, sundu¤u çeßitlilik ve ortak davran›ß kal›plar› ile bu
3 1 3 5 bireyleri bir arada tutabilme gücüne sahiptir.
3
4 Bat› toplumlar› kentleßme sürecini 18. yüzy›l sonlar› ile 20. yüzy›l baßlar› aras›nda
2 3 geçen yaklaß›k 150 y›ll›k bir dönemde yaßam›ßlard›r. Dolay›s›yla toplumun kentleßme
Kaynak: H. Carter, süreci ile birlikte yaßanan de¤ißimlere uyum sa¤lamas› kolay olmuß, kurumsal
The Study of Urban Geography, düzenlemeler ve kültürel dönüßüm bu h›zla uyumlu bir biçimde gerçekleßebilmißtir.
Edward Arnold, 1975.
Modernleßme sürecini genellikle d›ßsal dinamiklerin etkisiyle yaßayan azgelißmiß
1. Merkezi iß bölgesi ülkelerde ise, durum tümüyle farkl› olmußtur. Gelißmiß ülkelerin yaklaß›k 150 y›ll›k
2. Toptan sat›ß, hafif sanayi bölgesi bir sürede yaßad›klar› dönüßümler, azgelißmiß ülkelerde II. Dünya Savaß› sonras›nda
3. Düßük gelir grubu konut alanlar› ki bir kaç on y›lda yaßanm›ßt›r. Toplumun bu h›zl› de¤ißim sürecine ayak uydurmas›
4. Orta gelir grubu konut alanlar› kolay olmam›ß, zaten k›t olan kaynaklar h›zl› kentleßme sürecinin yaratt›¤› sorunlara
5. Üst gelir grubu konut alanlar› ayr›lamam›ßt›r.
6. A¤›r sanayi alanlar›
7. Kent çeperi iß bölgesi Birleßmiß Milletler, 1950’de tüm dünya nüfusunun yaln›zca % 29,7’sinin kentlerde
8. Konut banliyöleri yaßad›¤›n›, bu oran›n 1975’te % 37,9’a ç›kt›¤›n›, 2000 y›l›nda ise % 47’ye ulaßt›¤›n›
9. Sanayi banliyöleri belirtmißtir. ‹çinde bulundu¤umuz yüzy›l›n baßlar›nda insanl›k tarihinde ilk kez kentli
nüfus oran› k›rda yaßayan nüfusu geçecek ve 2030 y›l›nda % 60’a ulaßacakt›r. 1996
1 Kentlerin mekânsal yap›s›na ilißkin y›l›nda tüm dünyada 2,9 milyar insan kentlerde yaßarken, bu say› 2030 y›l›nda 4,9
kuramlar: milyara ulaßacakt›r (2. belge). Geride b›rakt›¤›m›z 20. yüzy›l tam anlam›yla kentleßme
A. Konsantrik bölgeler kuram› yüzy›l› olmußtur. Kußkusuz 21. yüzy›l da kenti tan›mlayan ilißkilerin tüm dünyada
B. Sektör kuram› egemen oldu¤u bir yüzy›l olacakt›r.

214
Yüzde
100

90

80

70

60

50

40

30

20

10

0
Büyük
Britanya

Almanya

Japonya

ABD

Arjantin

Şili

Fransa

İsveç

Kanada

Meksika

Venezuela

Türkiye

Brezilya

Peru
Yunanistan

Polonya

Kolombiya

Bolivya

Hindistan
Kaynak: Birleßmiß Milletler, Nüfus Bölümü, "World Urbanization Prospects: the 1999 Revision", New York, 2000.
1940 1970 1998 2015 Dünya Bankas›, "World Development Indicators, 2000", Washington DC, 2000.

2 Çeßitli ülkelerde dönemlere göre kentli nüfus oranlar›.

Yüzde Artõş Yüzde Pay


12 70

65
10
60

55
8
50

6 45

40
4
35

30
2
25

0 20
1945 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997
(Sol Ölçek) (Sağ Ölçek)
Kentli nüfus y›ll›k art›ß h›z› Kentli nüfus pay›

1997 say›m›nda 1 milyondan büyük beß 1997 say›m›nda 1 milyondan büyük beß
kentin y›ll›k nüfus art›ß h›z› kentin kentli nüfustaki pay›
Kaynak: Devlet ‹statistik Enstitüsü, Nüfus Say›mlar›, çeßitli y›llar.

3 Türkiye’de temel kentleßme göstergeleri.

215
B. Türkiye Kentleşmesi 1990’larda Yeni Bir Döneme Giriyor
Coğrafyacõnõn 1. Kõrdan Kente Göç Olgusu
Sözlüğü Türkiye k›rdan kente kitlesel göç olgusu ile 1950’li y›llarda tan›ßm›ßt›r. Bu y›llarda,
özellikle tar›mda makinalaßma sonucu k›rsal yap›da süregelen geleneksel üretim
ilißkilerinin çözülmesi ile birlikte k›rsal kesimlerden kentlere do¤ru büyük bir ak›m
*Bölgesel Eşitsizlikler: Bir ül- baßlam›ßt›r. Elbette ki bu büyük çapl› de¤ißimin tek nedenini k›rsal yap›n›n de¤ißmesine
kenin çeßitli yöreleri aras›nda top- ba¤lamak do¤ru olmaz. Kentsel bölgelerin e¤itim, sa¤l›k ve iß olanaklar› ile birlikte
lumsal ve ekonomik yaßam aç›- daha kaliteli bir yaßam sunmas›, k›rdan kente göçü h›zland›ran nedenler aras›nda
s›ndan gözlenen farkl›laßmalar. say›labilir.
Yar›m yüzy›l› bulan bu sürede Türkiye’de toplam nüfus, yaklaß›k 21 milyondan
63 milyona ç›km›ßt›r. Türkiye nüfusuna eklenen 42 milyonun çok büyük bir bölümü
kent nüfusundaki art›ßtan kaynaklanm›ßt›r. Bu 50 y›ll›k sürede kentsel alanlara 36
milyon kißi eklenirken, k›rsal alanlarda nüfus yaln›zca 6 milyon kißi artm›ßt›r. 1950’de
kentli nüfusun toplam nüfus içinde % 25 olan pay› sürekli olarak artm›ß ve 1997 y›l›nda
% 65’e ulaßm›ßt›r. Bu oran›n 2000’li y›llarda % 75 - 80 dolaylar›na ç›kmas› beklenebilir
(2. belge).
1955 - 1990 aras›nda kentli nüfusun y›ll›k art›ß h›z› % 3’ün alt›na düßmemiß, % 4
ile % 5 aras›nda de¤ißme göstermißtir. Bu oldukça yüksek bir h›zd›r. Di¤er bir ilginç
nokta da, 1985’den sonra k›rda yaßayan nüfusun art›ß h›z›n›n eksilere düßmüß olmas›,
di¤er bir deyißle k›rsal nüfusun azalmakta olmas›d›r. Bir baßka çarp›c› gelißme ise,
özellikle 1990 sonras›nda nüfus art›ß h›z›n›n giderek yavaßlam›ß olmas›d›r. Nüfus
h›z›ndaki düßme ile birlikte kentli nüfus art›ß h›z› da belirgin bir yavaßlama içindedir
(3. belge). Ancak kentlere olan göçün bir süre daha devam edece¤ini söylemek yanl›ß
olmaz. 1990’l› y›llarla birlikte Türkiye’nin 50 y›ll›k kentleßme tarihinde yeni bir evreye,
baßka bir deyißle k›rdan kente çok h›zl› göç aßamas›n› geride b›rakarak, daha yavaß
bir göç alt›nda gerçekleßen yeni bir döneme girdi¤i söylenebilir.
2. Değişen Türkiye Coğrafyasõ

Ülke genelinde yaßanan bu h›zl› k›rdan kente göç olgusu, yöreler ve bölgeler
aras›nda önemli farkl›laßmalar göstermektedir. Karadeniz ve Do¤u Anadolu bölgelerinde
yer alan iller h›zla nüfus kaybetmektedir. Bundan baßka Ankara d›ß›nda kalan Orta
Anadolu illeri de Türkiye ortalamas›n›n alt›nda bir h›zda büyümektedir. Türkiye’nin
bat› bölgesinde yer alan illerin önemli bir bölümü ise, önemli nüfus art›ßlar› ya-
ßamaktad›r. Son on y›lda k›rdan kente göçün özellikle ‹stanbul, Bursa, Kocaeli gibi
sanayi gelißme potansiyeli yüksek illerle, Antalya ve Mu¤la gibi turizmden kaynaklanan
büyümenin yaßand›¤› illere yöneldi¤i görülebilmektedir. Bunun yan›s›ra, son y›llarda
Güney Do¤u Anadolu Bölgesinin de önemli bir çekim merkezi oldu¤u ve k›rsal
nüfusun yöneldi¤i bir gelißme oda¤› olarak öne ç›kt›¤› görülmektedir.
Ancak bölgeler aras›nda gözlenen tek farkl›l›k, nüfus art›ß h›zlar›ndaki farklar
de¤ildir. Türkiye’de bölgeler aras›nda ekonomik ve toplumsal aç›lardan oldukça büyük
farklar bulundu¤u da bilinmektedir. En belirgin fark, ekonomik ve toplumsal kalk›nma
ölçütleri aç›s›ndan geri kalm›ß bulunan Do¤u ve Güney Do¤u Anadolu bölgeleri ile
bat›da yer alan iller aras›ndad›r. Türkiye’nin bat› kesimleri, daha modern ekonomik
faaliyetlerin yo¤unlaßt›¤› (4. belge), okuma yazma oran›n›n daha yüksek oldu¤u, do-
¤urganl›k h›z›n›n neredeyse Avrupa ülkeleri düzeyine düßmüß oldu¤u bir bölgedir.
Buna karß›l›k Do¤u ve Güney Do¤u Anadolu bölgesinde ise, ekonomik yaßama
kat›l›m düßük, okuma yazma bilenlerin oran› Türkiye ortalamas›n›n alt›nda ve
do¤urganl›k h›z› da oldukça yüksektir. Bölgesel eßitsizlikler*, sadece ekonomik ve
toplumsal göstergelerde de¤il, örne¤in belli bir nüfusa düßen faks makinesi say›s› gibi
bir göstergede bile gözlenebilmektedir (5. belge).
Bölgeler aras›nda gözlenen bu eßitsizlikler, kentleßme düzeylerindeki farkl›l›klar›n
nedeni de¤il de bir sonucu olarak görülmelidir. Kabaca do¤u ve bat› bölgeleri aras›nda
gözlenen bu farkl›l›k, Türkiye co¤rafyas›n›n en temel özelliklerinden biridir. Ancak
Foto¤raf: H. Tuncer Arßivi. bu farkl›l›klar ne denli büyük olursa olsun bunlar›n aß›lmas› yönünde baz› önemli
1 GAP: Bölgenin gelißme potansiyelini girißimler bulundu¤unu vurgulamak gerekir. Örne¤in GAP Projesi, tamamland›¤›nda
etkilemeye yönelik bir proje. bölgenin gelißme potansiyelini ciddi olarak etkileyebilecektir (1. belge).

216
80
7
70
6
5
60
% 4
% 50 3

2
40
1

0
30
-1
20 -2
1945 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997

Kent K›r Türkiye Kent K›r


Kaynak: Devlet ‹statistik Enstitüsü, Nüfus Say›mlar›, çeßitli y›llar. Kaynak: Devlet ‹statistik Enstitüsü, Nüfus Say›mlar›, çeßitli y›llar.

2 K›r ve kent nüfus oranlar›. 3 K›r ve kent nüfus art›ß h›zlar›.

0 - 3,25

3,26 - 4,0

4,01 - 4,25

4,26 - 5,0

5,01 ve üzeri

Kaynak: Devlet Planlama Teßkilat›, ‹ller ‹tibariyle Çeßitli Göstergeler, 1997.

4 Bankac›l›k, sigorta ve emlak sektöründe çal›ßanlar›n çal›ßan nüfus içindeki oran›, 1990.

0 - 5,00

5,01 - 7,50

7,51 - 10,00

10,01 - 15,00

15,01 ve üzeri

Kaynak: Devlet Planlama Teßkilat›, ‹ller ‹tibariyle Çeßitli Göstergeler, 1997.

5 10 000 kißiye düßen faks cihaz› say›s›, 1994.

217
Türkiye’de k›rdan kentlere olan göç, en baß›ndan beri büyük kentlere yönelmißtir.
Coğrafyacõnõn Bu süreçte özellikle ‹stanbul, Ankara, ‹zmir ve Adana gibi büyük kentler önemli oranda
göç alm›ßt›r. Uzun bir süre bu kentlerde nüfus, y›lda % 4 - 5 gibi son derece yüksek
Sözlüğü say›labilecek oranlarda artm›ßt›r. Ancak 1990’lara gelindi¤inde büyük kentlere olan
göçün yavaßlad›¤›, yavaß yavaß orta büyüklükte kentlere olan ak›m›n h›zland›¤›
*Gecekondu: Bay›nd›rl›k ve yap› görülmektedir. Bu kentler aras›nda özellikle giderek önemli bir sanayi kenti haline
kurallar›na ayk›r› olarak, gerçek gelen Bursa’y› vurgulamak gerekir (2. belge).
ya da tüzel, kamusal ve özel Kentleßmenin ve kalk›nman›n ülke genelindeki co¤rafyas› aç›s›ndan bak›ld›¤›nda
kißilerin topraklar› üzerine, toprak 1990’l› y›llar, ‹stanbul d›ß›ndaki büyük kentlerin büyüme h›zlar›n›n yavaßlad›¤› bir
sahibinin bilgisi d›ß›nda, izinsiz dönem olm›ßtur. Buna karß›l›k baz› orta büyüklükteki kentler, h›zl› bir kalk›nma
olarak yap›lan ve ihtiyaçlar› dev- ata¤›na girmiß ve önemli gelißmeler kaydetmißtir. Yukar›da belirtilen Bursa kentine
ek olarak, Antalya, Gaziantep, Denizli, Kahramanmaraß gibi kentlerin yükselißi son
let ve kent yönetimleri taraf›ndan
y›llarda Türkiye co¤rafyas›n›n de¤ißen özellikleri aras›nda say›labilir. Bu kentler,
karß›lanamayan yoksul ya da dar gelißen iletißim ve bilißim teknolojisinin sa¤lad›¤› olanaklar› da kullanarak yurtd›ß›na
gelirli ailelerin yaßad›¤› bar›nak önemli bir ihracat potansiyeli yakalam›ß ve bu sayede yörelerinde önemli bir gelißme
türü. sa¤lam›ßlard›r.
3. Hõzlõ Kentleşmenin Sonuçlarõ
Yaklaß›k 50 y›ldan bu yana Türkiye son derece h›zl› bir k›rdan köye göç olgusu ile
karß› karß›ya kalm›ßt›r. Yavaßlama e¤ilimine girmiß bile olsa, bu süreç tüm Türkiye’nin
ekonomik ve toplumsal yap›s›n› derinden etkilemißtir. Bu süreçte k›rdan kopan nüfusun
yöneldi¤i kentsel alanlarda büyük çapl› de¤ißimler yaßanm›ßt›r. K›rdan kente ak›m›n
yaratt›¤› toplumsal, ekonomik ve kültürel sorunlara toplumun bütününün uyum
sa¤lamas› kolay olmam›ß ve bu süreci daha uzun bir sürede yaßayan bat› toplumlar›nda
görülmeyen bir çok kurum ve ilißki ortaya ç›km›ßt›r.
H›zl› kentleßmenin yaratt›¤› sorunlar›n baß›nda, kente göçen kitlelerin bar›nma
sorunlar› yer al›r. Bu sürede kentlerin nüfusu öylesine büyük bir h›zla artm›ßt›r ki,
kentin yeni sakinlerine konut sa¤lamak çözümü son derece güç bir sorun olarak ortaya
ç›km›ßt›r. Ancak toplum dinamikleri, di¤er gelißmekte olan ülkelerde de örnekleri
görülen yollarla bu soruna çözüm aray›ß›na girmißtir. Yayg›n olarak gecekondu* olarak
bilinen konut edinme biçimi, özellikle kentleßme sürecinde kente göçen kitlelerin
konut sorununa çözüm üretebilmißtir. Bugün ‹stanbul, Ankara ve ‹zmir gibi büyük
kentlerde gecekondu olarak adland›r›lan kaçak yerleßimlerde yaßayan nüfus oran›
%50’leri aßmaktad›r. Bu, di¤er ülke kentleri ile karß›laßt›r›ld›¤›nda oldukça yüksek
say›labilecek bir orand›r (1 ve 3. belge).
Gecekondulaßma, k›rdan kente göçen kitlelerin temel konut edinme biçimi olarak
Yõllar Gecekondu Gecekondulu Türkiye kentleßmesinin ilk aßamalar›nda ortaya ç›km›ßt›r. Bu dönem gecekondular›,
Sayõsõ Nüfusun
toplumun kendine takt›¤› ad› hak edecek bir süreç ile üretilmißtir. Bu yerleßimlerin
temel özelli¤i, k›rdan göçenlerin kamu arazisi üzerinde esas olarak kendi emekleri ile
Kentsel
yap›m sürecini gerçekleßtirmeleridir. Dolay›s›yla bu gecekondular, daha çok
Nüfustaki
yard›mlaßma yöntemi ile do¤rudan kullan›lmak amac›yla üretilmißtir. ‹lk baßlarda
Payõ (%) altyap› hizmetleri olmasa bile k›sa süre içinde altyap› hizmetlerinin gelmesi ile ilk
dönem gecekondu alanlar›, neredeyse bat› ülkelerinde görülen orta s›n›f konut alanlar›n›
1955 50 000 4,7 and›ran bir görünüme kavußmußtur. Yukar›da s›ralanan bu özellikleriyle ilk dönem
1960 240 000 16,4 gecekondular, köyden kente göçen kitleler için çok önemli bir ißlev görmüß, kentte bir
anlamda ilk deneyimlerini edindikleri bir mekân haline dönüßmüßtür.
1965 430 000 22,9
Ancak özellikle 1980’li y›llardan itibaren gecekondulaßma önemli ölçüde nitelik
1970 600 000 23,6
de¤ißtirmißtir. Öncelikle kullan›c›lar›n, kent çevresindeki arazileri ißgal ederek kendi
1980 1 150 000 26,1 gereksinimlerine uygun konutlar› yard›mlaßma içinde yapmalar› uygulamas› sona
ermißtir. Kent çevresinde gecekondu yap›m›na uygun araziler, önceden kullan›c› d›ß›
1990 1 750 000 33,9
gruplar taraf›ndan ißgal edilerek kente göçenlere sat›lmaya baßland›. Ayr›ca
1995 2 000 000 35,0 gecekondunun kullan›c›n›n kendi eme¤i ya da yak›n çevresinin yard›m› ile inßa
Kaynak: R. Keleß, Kentleßme Politikas›, ‹mge Yay›nevi, 1996. edilmesi dönemi de sona erdi. Daha aç›k bir deyißle 1980 sonras›nda gecekondu
neredeyse tümüyle al›n›p sat›lan bir ürün haline dönüßtü. Gecekondulaßmada görülen
1 Gecekondulu nüfusun kentsel nüfusa bu de¤ißimin en önemli sonucu, çevre kalitesindeki düßüßtür. ‹lk dönem gecekondular›,
yüzdesi, gecekondulaßma olgusunun artt›¤›n› daha sa¤l›kl› ve kaliteli bir yaßam çevresi sunarken, son yirmi y›ll›k dönemde olußan
gösteriyor. gecekondu çevreleri daha düßük bir yaßam kalitesi sunmaktad›r.

218
İSTANBUL, 1950 -1997 nüfus artõş hõzõ ANKARA, 1950 -1997 nüfus artõş hõzõ

6 11
10
5 9
8
4 7
6
3 5
4
2 3
2
1 1
1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997

Dönem itibar› ile ortalama y›ll›k nüfus art›ß h›z› Dönem itibar› ile toplam e¤ilim Dönem itibar› ile ortalama y›ll›k nüfus art›ß h›z› Dönem itibar› ile toplam e¤ilim

İZMİR, 1950 -1997 nüfus artõş hõzõ ADANA, 1950 -1997 nüfus artõş hõzõ
6 8
7
5
6
4 " 5
4
3
3
2 2
1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997

Dönem itibar› ile ortalama y›ll›k nüfus art›ß h›z› Dönem itibar› ile toplam e¤ilim Dönem itibar› ile ortalama y›ll›k nüfus art›ß h›z› Dönem itibar› ile toplam e¤ilim

BURSA, 1950 -1997 nüfus artõş hõzõ Beş büyük kent, 1950 -1997 nüfus artõş eğilimi

7 8
7
6
6
5 5
4
4 3
3 2

1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997 1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1997

Dönem itibar› ile ortalama y›ll›k nüfus art›ß h›z› Dönem itibar› ile toplam e¤ilim ‹stanbul Ankara ‹zmir Adana Bursa

Kaynak: Devlet ‹statistik Enstitüsü, Nüfus Say›mlar›, çeßitli y›llar.

2 1950 - 1997 döneminde 5 büyük kentte nüfus art›ß h›z›.

Kentler Kaçak konutlarõn oranõ (%)


80 Amsterdam, Hollanda 0
70
Oslo, Norveç 0
Paris, Fransa 0
60 Tokyo, Japonya 0
Münih, Almanya 1
50 Singapur, Singapur 1
Tel Aviv, ‹srail 2
40 Atina, Yunanistan 4
30 Washington, ABD 5
Seul, Güney Kore 6
20 Bogota, Kolombiya 8
Pekin, Çin 12
10 Amman, Ürdün 15
Harare, Zimbabwe 18
0 Santiago, Þili 20
Amsterdam, Hollanda
Oslo, Norveç
Paris, Fransa
Tokyo, Japonya
Münih, Almanya
Singapur, Singapur
Tel Aviv, ‹srail
Atina, Yunanistan
Washington, ABD
Seul, Güney Kore
Bogota, Kolombiya
Pekin, Çin
Amman, Ürdün
Harare, Zimbabwe
Santiago, Þili
Rio de Janerio
Tunus, Tunus
Johannesburg, G. Afr.
Yeni Delhi, Hindistan
Karachi, Pakistan
‹stanbul, Türkiye
Caracas, Venezuela
Kahire, M›s›r
Cakarta, Endonezya
‹badan, Nijerya
Manila, Filipinler

Rio de Janerio, Brezilya 27


Tunus, Tunus 29
Johannesburg, Güney Afrika 34
Yeni Delhi, Hindistan 48
Karaçi, Pakistan 51
‹stanbul, Türkiye 51
Caracas, Venezuela 54
Kahire, M›s›r 65
Cakarta, Endonezya 70
‹badan, Nijerya 75
Manila, Filipinler 76

Kaynak: Birleßmiß Milletler, Nüfus Bölümü, “World Urbanization Prospects: the 1999 Revision”, New York, 2000. Dünya Bankas›, “World Development Indicators, 2000”, Washington DC, 2000.

3 Çeßitli kentlerde kaçak konutlar›n oran›, 1993.

219
Yine son dönemlerde kentlerde gözlemlenen bir di¤er çarp›c› gelißim de kentin
Coğrafyacõnõn yak›n çevresinde bulunan geniß arazi parçalar›n›n uydukentler* ßeklinde yerleßime
Sözlüğü aç›lmas›d›r. Avrupa ülkelerinde 2. Dünya Savaß›’ndan sonra yayg›n bir ßekilde
uygulanan uydukent projeleri, Türkiye’de ancak 1980’li y›llardan itibaren yeni bir
hayat tarz› olarak ortaya ç›kabilmißtir. Ço¤unlukla tek bir girißimci taraf›ndan
*Büyükşehir Belediyesi: 3030 gerçekleßtirilen bu yerleßimlerin, özellikle son dönem gecekondular› ile kar-
say›l› yasa uyar›nca s›n›rlar› içinde ß›laßt›r›ld›¤›nda daha yüksek çevre kalitesine sahip yerleßimler oldu¤u söylenebilir.
birden fazla ilçe bulunan bele-
Kent co¤rafyas›* gözüyle incelendi¤inde sonuçta ortaya ç›kan kentsel yap›, ekonomik,
diyeler.
toplumsal ve kültürel aç›lardan oldukça farkl›laßm›ß bölgeler içeren bir yap›d›r. Türkiye
*Kent Coğrafyasõ: Co¤rafyan›n, kentlerinde çok belirgin bir biçimde ikili bir yap› gözlenebilmektedir. Bir yanda, kente
kentlerin yeryüzü üzerindeki k›rsal kesimden göç etmiß nüfusun bar›nd›¤› ve sonradan yasal bir statü kazanm›ß
yerlerini ve konumlar›n›, gelißi- olsa bile en az›ndan ilk yap›ld›¤› dönemde kaçak konut statüsünde bulunan gecekondu
mini, ißlevlerine göre türlerini ve alanlar› ile di¤er yanda kentin imar hukukunun belirledi¤i çerçeve içinde gelißmiß
kent içindeki faaliyetlerin yer imarl› kesimleri aras›nda çok belirgin farklar gözlenmektedir. Kentin bu iki kesimi
aras›nda görülen farklar yaln›zca fiziksel farklar de¤ildir. Türkiye kentlerinin bu iki
seçimini konu alan bölümü. kesimi, hem ekonomik yaßama kat›l›m hem de çeßitli toplumsal göstergeler aç›s›ndan
*Kent Planlama: Toplumsal ve kesin çizgilerle birbirinden ayr›lmaktad›r. Türkiye’nin do¤u ve bat› kesimleri aras›nda
ekonomik gereksinimleri gözö- gözlenen farklar kadar olmasa da nitelik aç›s›ndan bu farklara benzer ayr›ßmalara da
nünde bulundurarak kentlerin kentler içinde rastlamak olas›d›r (2. ve 3. belge).
fiziksel gelißmelerinin biçim- Türkiye toplumu kentleßme sürecinin getirdi¤i sorunlar› bir ölçüde büyük
lenmesine yön vermekle ilgili bunal›mlara düßmeden çözümleyebilecek mekanizmalar› gelißtirebilmißtir. Ancak
sorunlarla u¤raßan çal›ßma alan›. özellikle kente göçen kitlelere aßamal› bir uyum olana¤› sa¤layan bu sürecin çevre
*Uydukent: Büyük bir kentin kalitesi aç›s›ndan çok a¤›r bir bedeli olmußtur. Büyük kentlerin çevrelerindeki su
havzalar›, orman alanlar› ve kamu topraklar›; kent içlerindeki tarihsel de¤ere sahip
d›ß›nda, onun tüzel kißili¤inden
alanlar ve geri getirilmesi olanaks›z çevresel ve kültürel de¤erler, kaçak yap›laßmaya
ba¤›ms›z, ama toplumsal ve aç›lm›ßt›r. Ortaya ç›kan, kentsel çevre kalitesinin düßük olmas›n›n yan› s›ra, büyük
ekonomik etki alan› içinde kalan, öneme sahip kültürel ve do¤al de¤erlerin yok edilmiß olmas›, çevrecili¤in temel bir
ihtiyaçlar›n›n ço¤unu oradan sa¤- de¤er haline gelmeye baßlad›¤› bu dönemde Türkiye kentleri aç›s›ndan büyük çapl›
lamak zorunda bulunan, nüfusu sorunlara yol açabilecektir.
genellikle büyük kentin ißyer- 4. Kenti Yönetmek ve Planlamak
lerinde çal›ßan kißilerden olußan
Kentleßme süreci, nüfusun k›rsal kesimlerden kentsel alanlara yer de¤ißtirmesini
yerleßim yeri. aßan çok boyutlu ve karmaß›k bir süreçtir. Kente göçen kitlelere iß ve konut sa¤lanmas›,
konut bölgelerine içme suyu, kanalizasyon, elektrik gibi temel altyap› hizmetlerinin
ulaßt›r›lmas›, e¤itim, sa¤l›k gibi temel gereksinimlerin sa¤lanmas› gereklidir. Bu
hizmetler ise, büyük çapl› yat›r›m gerektiren ve ça¤daß bir kentsel yaßam için zorunlu
4,00
olan hizmetlerdir (4. belge). Bu tür kentsel hizmetlerin sa¤lanmas› da esas olarak
merkezi yönetim ile kent sorunlar›n›n sahibi olan kent yönetimlerinin sorumlulu¤udur.
3,50
Türkiye’de metropoliten alanlar›n yönetimi 3030 say›l› Büyükßehir Belediyelerinin
Yönetimi Hakk›nda Yasa’ya göre yürütülmektedir. Bu yasa uyar›nca büyükßehir
3,00
belediyeleri*, kentlerin planlama* faaliyetlerini yürütmek, yollar› yapmak, su,
kanalizasyon, gaz gibi altyap› hizmetleri ile toplu taß›ma gibi kamu hizmetlerini
yürütmek, kat› at›klar› toplamak ve itfaiye hizmetlerini yürütmek gibi temel
2,50 sorumluluklar üstlenmißlerdir. Yap›lan yasal düzenlemeler ile belediye gelirleri önemli
oranda artm›ß (1. belge) ve yerel yönetimler daha önceden sunmad›klar› çok say›da
hizmeti kentlilere sunmaya baßlam›ßt›r.
2,00
Ancak özellikle Avrupa Birli¤i ve son olarak 1996 y›l›nda ‹stanbul’da bir araya
gelen Birleßmiß Milletler, ‹nsan Yerleßimleri Konferans› HAB‹TAT, kent yönetiminin
1,50 yaln›zca yerel yönetimlerin sorumlulu¤u olmad›¤›n› ve kentte yaßayan tüm gruplar›n
kent yönetimine etkin bir ßekilde kat›lmas› gerekti¤ini vurgulamaktad›r. Avrupa
Toplulu¤u taraf›ndan yay›nlanan Kentli Haklar› Bildirgesi, öncelikle kent yönetiminde
1,00 yeni bir demokrasi anlay›ß›n›n kurulmas›n›n ve kentte yer alan tüm aktörlerin (özel
1977
1979
1981
1983
1985
1987
1989
1991
1993
1995
1997
1975

sektör kurulußlar›, çeßitli gönüllü dernek ve kurumlar, kentliler) kent yönetimine etkin
bir kat›l›m›n›n sa¤lanmas›n›n ça¤daß kent yönetiminin temel bir gere¤i oldu¤unu
1 Belediye gelirlerinin GSMH’ye oran› (%). belirtmektedir.

220
Veri yok

0 - 10,00

10,01 - 12,50

12,51 - 15,00

15,01 - 17,50
Marmara Denizi
17,51 ve üzeri

2 ‹stanbul’da mahallelere göre okuma


yazma bilmeyen kad›nlar›n oran›,
Kaynak: 1990 Genel Nüfus Say›m› % 5 örneklem verilerinden haz›rlanm›ßt›r.
1990 (%).

100

90

80

70

60

50

40

30

20
Rio de Janerio, Brezilya

Melbourne, Avusturya
Karaçi, Pakistan

Kophenhag, Danimarka
Dar es Salam, Tanzanya
Nairobi, Kenya

Lima, Peru
Tunus, Tunus
Kahire, M›s›r
Dakar, Senegal
Yeni Delhi, Hindistan
Cakarta, Endonezya
Manila, Filipinler
Bükreß, Romanya

Quito, Ekvator
Atina, Yunanistan
Rabat, Fas
‹stanbul, Türkiye
Bogota, Kolombiya
Santiago, Þili
Varßova, Polonya
Bratislava, Slovakya
Budapeßte, Macaristan

Moskova, Rusya
Paris, Fransa
Prag, Çek Cumhuriyeti
Toronto, Kanada

Veri yok 10,01 - 15,00 20,01 - 25,00

0 - 10,00 15,01 - 20,00 25,01 ve üzeri Kaynak: Birleßmiß Milletler, Nüfus Bölümü, “World Urbanization Prospects:
the 1999 Revision”, New York, 2000. Dünya Bankas›, “World Development Indicators, 2000”,
Kaynak: 1990 Genel Nüfus Say›m› % 5 örneklem verilerinden haz›rlanm›ßt›r. Washington DC, 2000.

3 Ankara’da mahallelere göre okuma yazma bilmeyen kad›nlar›n 4 Dünyadaki çeßitli kentlerde düzenli çöp toplama hizmetinden
oran›, 1990 (%). yararlanan nüfus oran›, 1993 (%).

221
10 Çevre Sorunlarõ
“Ortak mal” olarak kabul edilen çevrenin herkesin malõ olmasõ ya da hiç kimseye ait olmamasõ,
sahipsiz olduğu anlamõna gelmemelidir. Türkiye’de çevre kirliliğinin boyutlarõ kõsa ve orta
vadeli önlemler alõnmadõğõ takdirde geri döndürülemez biçimde derinleşecektir.
Çözüm yolu, çevreyi sahiplenmekten ve yaşayabilmek için yaşatmaktan geçmektedir.

A. Dünyayõ Gelecek Kuşaklara Nasõl Bõrakacağõz?


Coğrafyacõnõn
1. Dünya Her Geçen Gün Çevresel Kirlenmeyle Karşõ Karşõya
Sözlüğü Bütün dünyada baßta CO2 olmak üzere di¤er sera etkisi* yapan gazlar›n kontrolsüz
ßekilde artan emisyonlar›* sonucu küresel iklim de¤ißikli¤i ve dünyan›n her geçen
*Sera Etkisi: Atmosferde bulunan gün ›s›nmas›yla karß› karß›ya kalmaktay›z (1. belge). Sera etkisi yapan gazlar,
karbondioksit, metan gibi gazlar›n yo¤unlaßarak güneß ›ß›nlar›n›n uzaya geri dönmesini engellemektedir. Böylece küresel
yeryüzüne çarp›p geri dönen gü- bir seraya dönmekte olan Dünya, önlem al›nmad›¤› takdirde 2100 y›l›nda 1,0° C ile
neß ›ß›nlar›ndaki enerjiyi emmesi 3,5° C aras›nda ›s›nma tehlikesiyle karß› karß›ya kalacakt›r.
ve hatta tekrar yeryüzüne yans›t- Küresel ›s›nman›n* etkisi öncelikle kutup halkalar›ndaki erime sonucu denizlerin
mas›yla, atmosfer s›cakl›¤›n›n ve yükselmesiyle ortaya ç›kacakt›r. 2100 y›l›nda denizlerin 15 ile 95 cm aras›nda yükselmesi
rutubet düzeyinin giderek art- beklenmektedir. Küresel ›s›nma sonucu dünyadaki iklim kußaklar› de¤ißecek, bunun
mas›. sonucu her iki yar›mkürenin kutuplara yak›n k›s›mlar› ›l›man kußa¤a sahip olurken,
*Emisyon: Yanma ya da herhangi Ekvatora daha yak›n olan ßimdiki ›l›man kußak ciddi ßekilde çölleßmeyle karß› karß›ya
bir kullanma sonras›nda gaz ha- kalacakt›r. S›cak kußa¤›n genißlemesinin insan sa¤l›¤› üzerinde do¤rudan ve dolayl›
linde ya da uçabilecek kadar ince olumsuz etkileri bulunmaktad›r. Ayr›ca tar›m alanlar›n›n ve biyoçeßitlili¤in etkilenmesi
taneli maddelerin atmosfere at›l- de söz konusudur.
ma ißlemi. 2. Montreal Protokolü: Zehirli Gaz Tüketiminin Kontrolü
*Küresel Isõnma: Sera etkisi ne- Klorofluorokarbon (CFC) gazlar›n›n tüketimi, stratosferdeki ozon tabakas›n›n
deniyle, önemli bölgesel iklim de- incelmesine yol açm›ßt›r. Stratosferdeki ozon tabakas›n›n incelmesi, güneßin zararl›
¤ißikliklerine yol açan, atmosfer- UV (ultra-violet) ›ß›nlar›n›n dünyam›za ulaßmas›na yol açm›ß, özellikle de kanserojen
de gözlemlenen ortalama s›cakl›k olan bu ›ß›nlar›n yüzey sular›, bal›klar ve su bitkileri taraf›nda emilmesi sonucunu
art›ßlar›. do¤urmußtur.
Özellikle kutup halkalar› üzerindeki ozon tabakas› kayb›, Güney Kutbu’nda % 50’yi,
1 000 milyon ton CO2 / yõl
Kuzey Kutbu’nda ise % 15’i bulmußtur. Bu kay›p nedeniyle kutup halkalar›ndaki UV
25 art›ß›, Güneyde % 130, Kuzeyde ise % 22’ye ulaßm›ßt›r (3. belge). Ozon tabakas›ndaki
incelmenin ciddi boyutlara ulaßmas› sonucu 1990’lar›n baß›nda özellikle sanayileßmiß
ülkeler CFC gazlar›na geniß k›s›tlamalar getirerek bu tür gazlar›n tüketimini
20
azaltm›ßlard›r. CFC gazlar›n›n kullan›m› ve tüketimin kontrolü ve azalt›lmas› için
Montreal Protokolü (2. belge) bu konuda at›lm›ß önemli bir ad›m olußturmußtur. 1986
15 y›l›nda 1,1 milyon ton CFC gaz› kullan›m› 1996 y›l›nda 160 000 tona düßmüßtür.
3. Çevresel Kirlenme Yaşam Zincirlerini Etkiliyor
10 Baßta sanayi olmak üzere insanlar›n tüm ekonomik ve yaßamsal faaliyetleri sonucu
ortaya ç›kan zehirli kimyasallar ve tehlikeli at›klar›n küresel ortama verdikleri zarar
da önemli boyuttad›r. Özellikle zehirli kimyasallar›n ve tehlikeli at›klar›n sanayi
5
üretimi s›ras›nda ve sonras›nda, kontrolsüz ßekilde do¤aya b›rak›lmas› dünyada geri
dönüßü imkâns›z zararlara yol açmaktad›r.
0
A¤›r metallerin (kurßun, c›va, alt›n vb.) ve kal›c› organik kirletenlerin (plastik ve
1950 1955 1960 1965 1970 1975 1980 1985 1990 1996
türevleri, DDT benzeri tar›m ilaçlar›) kontrolsüz ßekilde kullan›m› ve do¤aya at›m›
Kaynak: CDIAC, 1999. geri dönüßü imkâns›z çevresel kirlili¤e ve bu kirlili¤in yaßam zincirlerini etkilemesiyle
1 Küresel iklim de¤ißikli¤inin ana nedeni kirlili¤in küresel bazda yay›lmas›na yol açm›ßt›r. Örne¤in a¤›r metal kirlili¤i, kanser
olan karbondioksit emülsiyonlar›, 1950 - 1996 vakalar›n›n artmas›na, çocuklar›n gelißme sorunlar› yaßamas›na ve do¤rudan etkilenen
döneminde ortalama beß kat artm›ßt›r. kißilerin ba¤›ß›kl›k sisteminin bozulmas›na neden olmaktad›r.

222
Küresel Bazda CFC Üretiminin
Ozon Tabakasõ Üzerindeki Etkisi Ozon Kaybõ ve UV - B Artõşõ
Ozon UV-B
1 000 ton ozon azalmasõ potansiyeli/yõl Kaybõ Artõşõ
(%)
1 200
Kuzey yar›mküre,
1 000 orta enlemler, kݧ/ilkbahar 6 7

800
Güney yar›mküre,
orta enlemler, yaz/sonbahar 3 4
600

400 Güney yar›mküre,


orta enlemler, tüm y›l 5 6
200
Güney Kutbu, ilkbahar 50 130
0
1986 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996
Kuzey Kutbu, ilkbahar 15 22

Sanayileşmiş Ülkeler Gelişmekte Olan Ülkeler Kaynak: WMO, UNEP, NOAA, NASA ve EC, 1998.

Kaynak: UNEP, 1998.


3 CFC gazlar›n›n yol açt›¤› ozon tabakas›ndaki azalma,
etkisini özellikle Güney Kutbu üzerinde göstermiß ve
2 Montreal Protokolü sonucu, özellikle sanayileßmiß ülkelerin CFC üreti- güneßin zararl› ultraviole ›ß›nlar›nda % 130’luk bir art›ßa
minde önemli bir düßüß sa¤lanm›ßt›r. yol açm›ßt›r.

4 Sayõlarla
Küresel Çevre
Sorunlarõ
1. CO2 emisyonu 1995 y›l› seviyesinden 400
milyon ton artarak 1996 y›l›nda 23 900 milyon
tona ulaßm›ßt›r. 1996 y›l› emisyon hacmi 1950
y›l›n›n tam dört kat›d›r.
2. E¤er Montreal Protokolü olmasayd› 2050
y›l›nda ozon tabakas›na zarar veren mad-
delerin kullan›m› yaklaß›k beß kat artacak ve
kuzey yar›mkürenin orta kußa¤›nda UV
seviyesi yaklaß›k iki kat artm›ß olacakt›.
3. 1986 - 1995 y›llar› aras›nda yaßanan do¤al
felaketler sonucu yaßanan kay›plar 1960’l›
y›llara oranla yaklaß›k sekiz kat daha fazlad›r.
4. 1996 y›l›nda memeli türlerin yaklaß›k % 25’i
(4 630 tür) ve kuß türlerinin yaklaß›k % 11’i (9
675 tür) yok olma tehlikesiyle karß› karß›yad›r.
5. Bugünkü tüketim kal›plar› devam etti¤i
takdirde 2 025 y›l›nda her üç kißiden ikisi su
sorunuyla karß› karß›ya kalacakt›r.
5 A¤›r metallerin, kal›c› organik kirletenlerin ve zehirli gazlar›n kontrolsüz
Kaynak: Global Environment Outlook, UNEP, 2000.
ßekilde kullan›m› ve do¤aya at›m› geri dönüßü imkans›z çevre kirlili¤ine yol
açmaktad›r.

223
B. Türkiye’yi Gelecek Kuşaklardan Ödünç Aldõk
Coğrafyacõnõn
1. Hava Kirliliği Acil Çözüm Bekliyor
Sözlüğü Türkiye’deki hava kirlili¤ini etkileyen baßl›ca gazlar olan SOx ve NOx emisyonlar›
1980’lerden beri sürekli ßekilde artmakta ve özellikle OECD Avrupa ortalamas›n›n
*Fauna: Her tür memeli, kuß, bö- üzerinde seyretmektedir. Küresel ›s›nmaya yol açan baßl›ca gaz olan CO2 emisyonunun
cek türü canl›lara verilen genel seviyeleri de di¤er iki kirletici gaz gibi sürekli ßekilde artmaktad›r. Her ne kadar
grup ad›. Türkiye’de CO2 emisyonunun GSYMH’ye oran› OECD Avrupa ortalamas›n›n alt›nda
seyretse de Türkiye, hava kirlili¤inin önlemesi için acil önlemlere baßvurmak zorundad›r.
*Flora: Her tür bitki çeßitlili¤ine Türkiye’nin ulusal hava kirlili¤i eßik de¤erlerinin hem AB’den hem de Dünya Sa¤l›k
verilen genel grup ad›. Örgütü’nden daha yüksek olmas› ve bu de¤erlerin özellikle sanayileßmiß bölgelerde
*Erozyon: Toprak ya da toprak›m- ve büyük kentlerde zaman zaman aß›lmas› hava kirlili¤i sorunun büyüklü¤üne ve
s› yumußak kaya kitlelerinin, su önemine ißaret etmektedir (1. belge).
ya da rüzgâr taraf›ndan aß›nd›r›l›p Özellikle büyük kentlerdeki hava kirlili¤i ulusal eßik de¤erlerinin 1990’l› y›llar›n
yerinden al›narak baßka bir yere ortalar›na do¤ru aß›lmamas›, bu kentlerdeki konutlarda havay› daha az kirleten
taß›nmas›. yak›tlar›n (do¤al gaz, sülfür oran› düßük ithal kömür vb) kullan›lmaya baßlanmas›
*Amfibi: Hem suda hem de kara- nedeniyledir. Ancak ulusal eßiklerin hem AB hem de Dünya Sa¤l›k Örgütü eßiklerinin
da yaßayabilen canl› türlerine veri- üzerinde olmas› Türkiye’nin hava kirlili¤i yönünde atmas› gereken ivedi ad›mlar bu-
len genel grup ad›. lundu¤unu göstermektedir (2. belge).
2. Su Kirliliği ve Erozyon Tehlikesi
Türkiye su kaynaklar› aç›s›ndan zengin olmas›na ra¤men co¤rafi olarak adil
Hava Kalitesi Standardlarõ olmayan bir da¤›l›m sergilemektedir. Türkiye’deki su kullan›m yo¤unlu¤u, OECD
(µg/m3) ortalamas›n›n alt›nda seyretmekle beraber özellikle sanayileßmiß bölgelerde bulunan
akarsular çok ciddi çevresel kirlilikle karß› karß›yad›r. Marmara Bölgesi’ndeki Meriç,
K›sa Uzun
vade* vade*
Susurluk ve Sakarya, Ege Bölgesi’ndeki Gediz ›rmaklar›, IV. s›n›f kirlilik olan “en kirli”
kategorisinde yer alan akarsulard›r. Marmara Bölgesi’ndeki Gala Gölü ve Karadeniz
SO2
Bölgesi’ndeki Alt›napa Gölü de kirlilikten en fazla etkilenen su kaynaklar›d›r. Ulusal
Türkiye (genel) 400 150
içme suyu kalitesindeki kirlilikte de kabul edilemez boyutlara ulaßm›ß ve bakteriyolojik
Türkiye
ve kimyasal eßik olan %12 seviyesi aß›lm›ßt›r. Yetersiz kanalizasyon sistemi, kat›
(sanayi bölgeleri) 400 250
at›klar›n depolanmas› ve yokedilmesindeki sorunlar ve tar›m arazilerinde aß›r› kimyasal
AB 250 - 350 80 - 120
gübreleme, ülkemizin yeralt› su kaynaklar› üzerinde de çevre kirlili¤i bask›s›n› yo¤un-
laßt›rm›ßt›r.
Parçacõk
Türkiye (genel) 300 150 Türkiye’nin k›rsal kesiminde yaßanan baßl›ca çevresel sorun erozyondur*. 27 milyon
Türkiye hektar ekili alan›n ve 3 milyon hektar orman alan›n›n dörtte üçü erozyon tehlikesi ile
(sanayi bölgeleri) 400 200 karß› karß›yad›r ve her y›l 500 milyon ton toprak akarsu ve göllere akmaktad›r.
AB 250 80-130 3. Tehdit Altõndaki Fauna ve Flora
Türkiye’nin fauna* ve flora* yap›s› oldukça zengindir. Ülkemiz faunas›nda 135
NO2
memeli, 450 kuß, 106 sürüngen, 22 amfibi* ve 192 bal›k türü bulunmaktad›r. Zengin
Türkiye 300 100 ve çeßitli bir flora yap›s›na sahip olan Türkiye, 12 000 Avrupa bitki türünün dörtte
AB 200 135 üçüne ev sahipli¤i yapar. Bu zengin yap›s›na karß›n ülkemizdeki memelilerin % 22’si,
kußlar›n % 7’si, sürüngenlerin % 16’s›, amfibilerin % 14’ü ve bal›k türlerinin % 10’u
CO yok olma tehlikesi alt›ndad›r. Türkiye floras› da ayn› tehlikeyle karß› karß›yad›r. Toplam
Türkiye 30 000 10 000 388 bitki türü (bunlar›n yar›s› Türkiye’de bulunmaktad›r) yok olma s›n›r›ndad›r. Fauna
AB 6 000 - ve flora üzerindeki çevresel bask›lar, aß›r› ve plans›z kentleßme, turizm bölgelerindeki
yap›laßma ve turizmin çok h›zl› bir biçimde büyümesi, aß›r› tar›m, orman yang›nlar›
*) K›sa vade standartlar› 24 saat ortalamas›,
uzun vade standardlar› y›ll›k ortalamalard›r. ve bilinçsiz avlanmadan kaynaklanmaktad›r (3. ve 4. belge).
Kaynak: NEAP.
Akdeniz kußa¤›nda bulunan di¤er ülkeler gibi Türkiye’de de orman yang›nlar›
1 Türkiye’nin hava kirlili¤i standardlar› önemli bir çevre sorunu olußturmaktad›r (5. belge). Türkiye’de her y›l 10 000 - 20 000
AB ile karß›laßt›r›ld›¤›nda oldukça düßüktür. hektar orman alan› yang›nlar nedeniyle yok olmaktad›r. Özellikle yaz aylar›nda ç›kan
Özellikle karbonmonoksitle ilgili k›sa vadeli orman yang›nlar›n›n yar›s›n›n nedeni bilinmese de, di¤er yar›s›n›n nedenleri aras›nda
Türkiye standard› AB’ninkinden beß kat da- dikkatsizlik, tarla açma ve an›z yakma gelmektedir. Ayr›ca, orman arazisi içinde ya
ha düßüktür. da yak›n›nda bulunan yerleßim birimleri de yang›n riskini art›rmaktad›r.

224
SO2 Fauna ve Flora

(µg/m3) Ankara

250 Türler
135 450 192 106 22 3 072
200 100
Ulusal Standart
150

80
100

WHO Standard›
50
60
0
1980 1984 1988 1992 1996 %

(µg/m3) İstanbul 40

250

200 20

Ulusal Standart
150
0
100

WHO Standard› Tehlikede de¤il memeliler amfibiler


50
Bilinmiyor
0 kußlar bal›klar
1986 1988 1990 1992 1994 1996 Ender
Kaynak: OECD Environmental Performance Reviews, Turkey, 1999. Tehlikede sürüngenler bitkiler

Kritik durumda Kaynak: TÜB‹TAK, OECD.

2 1990’l› y›llarla birlikte Ankara ve ‹stanbul’daki hava kirlili¤inin 3 ‹zlenen yanl›ß politikalar ve çevresel bilinç eksikli¤i nedeniyle
önlenmesi amac›yla uygulanan politikalar, göreceli olarak baßar›ya zengin biyoçeßitlili¤e sahip Türkiye’nin fauna ve floras›n›n % 10’u
ulaßsa da henüz Dünya Sa¤l›k Örgütü standartlar›ndan çok uzakt›r. yok olma tehlikesi alt›ndad›r.

Tehdit Altõndaki Türler


Yeşil Oranõ
Türkiye 22,1 6,7 9,9 7,7
81,6
Meksika 33,5 16,9 5,7 2,5 65,8
60,6
Kore 12,1 7,4 7,5 0,9 46,9

29,3
Fransa 20,2 14,7 6,3 8,1
21,9
11,5
Almanya 39,8 39,6 8,2 26,1 4,9
0,2 1

Portekiz 17,2 34,9 18,6 8,2


Libya

İran

İsrail

Türkiye

Hindistan

Bulgaristan

Avusturya

Endonezya

Finlandiya

Papua Yeni Gine

İspanya 19,5 13,0 26,5 6,1

0 20 40 60 80 100 0 20 40 60 80 100 0 20 40 60 80 100 0 20 40 60 80 100

% % % %
memeliler kuşlar balõklar amfibiler

Kaynak: TÜB‹TAK, OECD.

Kaynak: Atlas, No. 94, 2001.


4 Türkiye’nin faunas› üzerindeki tehdit, sanayileßmiß ülkelerdeki
kadar ciddi olmasa da k›sa vadeli önlemlerin al›nmamas› halinde 5 Türkiye’deki yeßil oran›, benzer iklim kußa¤›ndaki ülkelerle
yok olma tehdidi ile karß›laßmas› kaç›n›lmazd›r. karß›laßt›r›ld›¤›nda oldukça düßüktür.

225
C. Çevresel Sorunlar Uluslararasõ Toplumun Gündeminde
Coğrafyacõnõn
1. Çevresel Sorunlarla Mücadele Bilinci
Sözlüğü Çevre kirlenmesi ve do¤al kaynaklar›n üretim ve tüketim süreçlerindeki yanl›ß
kullan›m sonucu yok olmas›, çevre sorunlar›n›n kayna¤›n› olußturmaktad›r. Çevredeki
*Sürdürülebilir Kalkõnma: bozulma ve tükenmenin h›z›, boyutlar› ve nedenleri çevre politikalar›n›n ekonomik
Gelecek kußaklar›n kendi ihti- politikalarla örtüßmesi gere¤ini ortaya koymaktad›r. Çevresel kavram ve öncelikler,
yaçlar›n› karß›lama olana¤›n› teh- hem ekonomik ve sosyal politikalar›n hem de günlük ekonomik düßünce ve
likeye düßürmeden, bugünün ihti- yaklaß›mlar›m›z›n temel parças› haline gelmelidir. Çevresel kaynaklar›n (su, hava) ya
yaçlar›n› sa¤layacak olan kalk›n-
da çevreyi kirletmenin maliyeti art›k bütün üretim muhasebesi içine dahil edilmeli
ma anlay›ß›. Kalk›nma, ekonomik
ve d›ßsall›ktan kurtar›lmal›d›r.
büyümenin yan›s›ra demokrasi,
eßitlik, özgürlük, e¤itim, sa¤l›k, Çevre sorunlar›n›n ilk aßamada ve öncelikle çözülmesi için harekete geçmesi
güvenlik, konut ve çevre ile ilgili gereken bu sorunla karß›laßan en küçük toplumsal birimdir. Bu sebeple çevre politikalar›
bir kavramd›r. Sürdürülebilir kal- olußum sürecine toplumun her kesimi kat›lmal›d›r. Art›k, baz› çevresel sorunlar
k›nma kavram› çerçevesinde in- uluslar›n s›n›rlar›n› aßmaktad›r. Bu sorunlar bütün insanl›¤› ilgilendirmektedir. Küresel
sanlar›n temel gereksinimleri ›s›nma ya da ozon tabakas›n›n yok olmas› gibi sorunlar, uluslararas› anlaßmalar›n
mutlaka karß›lanmal›, yaßam dü- yan›s›ra uluslararas› toplumun ortak bilinciyle çözülebilir.
zeyi yükseltilmeli, bunun yan›nda
Kißisel temelde tüketim kal›plar›m›z son 20 y›lda kökten bir ßekilde de¤ißmißtir.
do¤al kaynaklar korunmal› ve
Günümüzde çevresel sorunlarla mücadele ve çevre kirlili¤inin kontrolünün bireyde
sürdürülebilir ßekilde yönetilme-
baßlamas› gerekti¤i kabul edilmektedir. At›k sorunu, tüketim kal›plar›n›n önemli bir
lidir.
bileßenidir. Tüketiciler hem üretim süreçlerinde ortaya ç›kan çevre maliyeti, hem de
tüketim sonras› ortaya ç›kacak at›k hakk›nda bilgi sahibi olmal›d›r.

BM Çevre ve Gelişme Türkiye’de h›zl› kentleßmenin özellikle birkaç büyük kent çevresinde gerçekleßmesi
nüfusun bu kentler çevresinde yo¤unlaßmas›na neden olmaktad›r. Birkaç bölgede ve
Konferansõ
büyük kentlerin çevresinde yo¤unlaßan yeni üretim kapasiteleri, bu bölgelerin
Rio Zirvesi Sonuç zenginleßmesine yol açarken ayn› zamanda hem bölge içi hem de bölgeler aras›
Deklarasyonu (1992) kutuplaßman›n derinleßmesi sonucunu do¤urmaktad›r. Sürdürülebilir olmayan bu
İlke 1: Sürdürülebilir kalk›nma an- kentleßme olgusu büyük kentlerdeki ve sanayi yo¤un bölgelerdeki çevre sorunlar›n›n
lay›ß›n›n merkezini insan olußtur- boyutunu derinleßtirmektedir.
maktad›r. Her insan do¤a ile uyum- 2. Maliyet Artõşlarõ Çevreyi Kirletmenin Mazereti Değil
lu, sa¤l›kl› ve üretken yaßama hakk›-
na sahiptir. Büyük kentlerin ve sanayileßmiß bölgelerin kendi s›n›rlar›yla da k›s›tl› kalmayan
çevre kirlili¤i, insan sa¤l›¤›n› tehdit eden boyutlara varm›ßt›r (2. ve 3. belge). Kirlenme
İlke 2 : Devletlerin do¤al kaynak-
sonucu ortaya konan çözüm çabalar›na ve giderek gelißen toplumsal bilince ra¤men
lar›n› kendi kalk›nma ve çevre po-
kirlenme sürmekte ve insan sa¤l›¤›n› tehdit etmektedir.
litikalar› do¤rultusunda kullanma
hakk›, baßka devletlerin ve kendi Geçmißte sanayileßmiß ülkeler, günümüzde ise sanayileßmekte olan ülkeler çevre
kontrolleri d›ß›ndaki alanlar›n çev- kaynaklar›n›n kirletilerek kullan›lmas›n›n sa¤lad›¤› maliyet kazançlar›n› gerekçe
relerine zarar vermelerine yol aça- göstererek do¤rudan ya da dolayl› olarak çevresel kirlenmeyi teßvik etmißlerdir. Ancak,
maz.
çevresel kirlili¤in boyutlar› ulusal s›n›rlar› aßarak uluslararas› toplumun gündeminde
İlke 3 : Kalk›nma hakk› bugünkü ve baßl›ca yerini alm›ßt›r. Art›k, çevreyi kirleten bir sanayinin üretti¤i mallar›n ihracat›na
gelecekteki kußaklar›n çevresel ve engeller getirilmekte, uluslararas› sivil çevre örgütleri istek ve beklentilerini do¤rudan
kalk›nma ihtiyaçlar›n› eßit ßekilde ulusal hükümetlere iletmekte ve ulusal projelerin finansman›nda çevreye etkisi,
karß›layacak ßekilde sa¤lanmal›d›r. öncelikli de¤erlendirme ölçütü olarak kabul edilmektedir.
İlke 4 : Sürdürülebilir kalk›nman›n
Uluslararas› ya da ulusal sivil çevre örgütlerinin Türkiye’de k›y› alanlar› yönetimi,
sa¤lanmas› için çevre korunmas›,
kalk›nma süreçlerinin ayr›lmaz bir soyu tehlikede olan türlerin korunmas›, erozyon, madencilik ve nükleer enerji konular›n›
parças› olmal›, bu süreçlerden d›ß- (4. belge) gündeme getirme aç›s›ndan elde ettikleri baßar›, günümüzde sürdürülebilir
lanmamal›d›r. kalk›nma ve çevre korunmas›nda sivil toplum örgütlerinin rolünü gösteren en iyi ör-
neklerdir. Çevreyle ilgili uluslararas› anlaßma (1. belge) ve kurumlara taraf olanlar ge-
1 Rio Zirvesi, sürdürülebilir kalk›nman›n nellikle devletlerdir. Ancak çevre korunmas›n›n ve buna ba¤l› kalk›nman›n toplumun
temel ilkelerini saptamaktad›r. bütün unsurlar›n›n etkin kat›l›m› sa¤lanmad›kça sürdürülebilir olmayaca¤› aç›kt›r.

226
Motorlu Araçlar
milyon
6,4
700

600 223,3
5,5

500
208,6 44,2
2,3
400

184,7 32,3
256,5
300

17,4 191,0
200
129,1
127,3
100 93,2
52,2
11,1 18,6
5,3
0
1980 1990 1996

Bat› Asya Avrupa ve Asya


Kuzey Amerika Asya ve Pasifik
Latin Amerika ve Karayibler Afrika

Kaynak: UNEP, 1998.

2 H›zl› kentleßme sonucu artan araç trafi¤i, önemli çevresel 3 Bugünkü motorlu araç art›ß oranlar›n›n devam etmesi durumunda,
sorunlara yol açmaktad›r. 2025 y›l›nda 1 milyar araç daha trafi¤e ç›kacak.

Foto¤raf: Skylife, Eylül , 2000.

5 Türkiye’deki en önemli do¤al yaßam alanlar›ndan Tuz Gölü


Foto¤raf: Greenpeace Arßivi.
Havzas›, ÖÇKA (Özel Çevre Koruma Alan›) ilan edildi. Koruma
4 Greenpeace üyelerinin Türkiye’de kurulmas› düßünülen alan›, Avrupa’n›n en büyük koruma alanlar›ndan biri olma özelli¤ini
nükleer santralleri protesto için Bo¤az Köprüsü’ne t›rman›ßlar›. taß›yor.

227
11 Turizm Coğrafyasõ
Dünya Turizm Örgütü’nün tahminlerine göre 2020 yõlõnda
dünyada seyahat edenlerin sayõsõ 1,6 milyar kişiye,
toplam turizm geliri 2 trilyon dolara ulaşacaktõr.
Türk turizminin 2020 yõlõ hedefi ise,
60 milyon turist ve 50 milyar dolardõr.

A. Dünyadaki Her Dokuz Kişiden Birini İstihdam Eden Sektör


Coğrafyacõnõn
Son 50 y›lda 25,2 milyondan 697,6 milyon turiste*, 2,1 milyar dolardan 477,3 milyar
Sözlüğü dolarl›k turizm* gelirine ulaßan turizm sektörü, dünyadaki her dokuz kißiden birini
istihdam edebilen boyutuyla 3 anahtar sektörden biri haline gelmißtir. Önümüzdeki
*Turizm: As›l ikametgâh› d›- 20 y›l içinde uluslararas› turizm gelirleri 4 kat daha büyüyerek 2 trilyon dolara
ß›ndaki baßka bir yere e¤lence, ulaßacakt›r (1. belge). Dünya Turizm Örgütü’nün yapt›¤› tahminlere göre, 2020’de
tatil, kültür, arkadaß ve akraba uluslararas› turist say›s›n›n 1,6 milyara ulaßmas› beklenmektedir.
ziyareti, aktif spor, toplant›, görev, 2020’de Avrupa, en fazla turist kabul eden bölge olarak kalmakla birlikte, pazar
iß, ö¤renim, sa¤l›k, transit vb. a- pay› % 59’dan % 45’e gerileyecek, Do¤u Asya - Pasifik pazar pay›n› % 27’ye ç›kararak,
maçlarla seyahat etmenin yaratt›¤› % 18’de kalan Amerika’y› geçecektir. Afrika’n›n pazar pay› % 5, Orta Do¤u’nun % 4,
olaylar›n bütünü. Güney Asya’n›n % 1 olacakt›r.
*Turist: Tatil, kültür, aktif spor, B. Bir Turizm Ülkesi Olarak Türkiye
arkadaß ve akraba ziyareti, top-
1. Coğrafya: Türk Turizminin Zenginliği
lant›, görev, iß, ö¤renim, sa¤l›k,
transit vb. amaçlarla as›l ikamet- Tarihin ilk devirlerinden beri k›talararas› insan ilißkileri büyük ölçüde Anadolu
gâh› d›ß›nda ziyaret etti¤i yerde topraklar›nda gerçekleßmißtir. Anadolu, göçler, savaßlar, istilalar, ticaret yollar› (2.
en az bir gece kalan ziyaretçi. belge) ve haberleßme için sürekli kullan›lm›ßt›r. Arkeolojik ve kültürel zenginliklerini
benzersiz k›lan tarih ve kültür boyutunun yan›s›ra co¤rafi konumu gere¤i çeßitlilik
arzeden do¤al güzellikleriyle de Türkiye, çok yüksek bir turizm potansiyeline sahiptir.
Türkiye, rakiplerine göre daha fazla bir turizm potansiyeline sahip olmas›na karß›n,
uluslararas› turizm pazar›na onlardan çok sonra ad›m atm›ß genç bir turizm ülkesidir.
700 1980 Dünya ekonomilerine aç›lmaya ve onlarla bütünleßmeye çal›ßan Türkiye’nin sahip
1990 oldu¤u turizm potansiyeli ve zengin kaynaklar›, turizm sektörünü ülke için çok önemli
600 k›lmaktad›r (3. belge).
1995
500 Co¤rafi konumu gere¤i sahip oldu¤u do¤al ve kültürel zenginlik avantajlar›na
2000 karß›n (4. belge), s›cak savaß, siyasal istikrars›zl›k, terör gibi sorunlarla Türk turizminin
belirli zamanlarda kriz yaßamas›na neden olan da, bu co¤rafi konumudur. Bugün
400
Türkiye için turizm “olmazsa olmaz” boyutunda önemli bir sektör haline gelmißtir.
Dünya turizm pastas›ndan daha fazla pay almak için rekabet gücü aç›s›ndan üstünlük
300
yaratan avantajlar›n› artt›rmay› hedefleyen Türk turizmi son y›llarda önemli aßamalar
kaydetmißtir.
200
Türk turizminin belli bir plan ve program çerçevesinde gelißtirilmesi, 1960’l› y›llarda
100
baßlam›ßt›r. 1970’li y›llar, devletin turizm alan›nda alt yap› tesislerini ve öncü-örnek
nitelikli üst yap› tesislerini gerçekleßtirdi¤i y›llard›r. Turizmi Teßvik Yasas›’n›n yürürlü¤e
girdi¤i 1980’li y›llarda kapsaml› teßvik politikas›na a¤›rl›k verilmiß ve çok say›da
0
Dünya Turizm Avrupa Turizm turistik tesis inßa edilmißtir. Bu dönemde turizm büyük bir gelißme göstermiß,
Geliri (Milyar $) Geliri (Milyar $) ekonominin itici sektörlerinden biri haline gelmißtir. 1990’l› y›llar ise, de¤ißen tüketici
taleplerine göre turizm ürünlerinin çeßitlendirildi¤i, tan›tma ve pazarlaman›n a¤›rl›k
1 Dünyada ve Avrupa’da turizm geliri. kazand›¤› y›llard›r.

228
Sinop
Edirne Kara Deniz
Kastamonu Samsun
İstanbul Trabzon Kars
Rize
Kocaeli Bolu Amasya
Bayburt
Sakarya Tokat Gümüşhane
Iğdõr
E
g Bursa Erzurum
Çanakkale Ankara
Sivas Erzincan
e
Bingöl Muş
2
Manisa Nevşehir Van
D 10 Malatya Elazõğ
Bitlis
Çivril Akşehir
Kayseri
e İzmir 3 Aksaray
4 6 Diyarbakõr Batman
7 Adõyaman
n Niğde
Denizli Konya 1
i Mardin
Burdur Isparta K. Maraş Gaziantep Şanlõurfa
Karaman
z Muğla 8 Adana
i 9 5
Antalya 2
Silifke Han ve Kervansaraylar
Hatay
İpek Yolu

Akdeniz Güzergâhtaki Önemli Kentler

Kaynak: Türkiye’de Turizm Yat›r›m Olanaklar› ve Yat›r›m


Süreci, T.C. Turizm Bakanl›¤›, Yat›r›mlar Genel Müdürlü¤ü,
2000.

2 ‹pek Yolu. Do¤u’nun ipe¤i ile baharat›n›n ve di¤er ürünlerinin kervanlarla bat›ya taß›nmas›, Çin’den Avrupa’ya uzanan ve bugün
“‹pek Yolu” olarak adland›r›lan ticaret yollar›n› olußturmußtur. Ancak, ‹pek Yollar› yaln›zca ticaret yollar› olmakla kalmam›ß, yüzy›llar
boyu Do¤u ile Bat› aras›nda kültür al›ßverißini de sa¤lam›ßt›r.

Dünyanõn ve Türkiye’nin

Turizm Geliri Turist Sayõsõ


milyar $ milyon $
697,6
500 700
477,300
450
600
400

350 500
457,2

300
263,400 400
250
300 286,0
200

150 200 165,8


105,320
100
100
50
17,900
0,052 0,327 3,225 7,636 0,725 1,288 4,799 9,586
0 0
1970 1980 1990 2000 1970 1980 1990 2000

Dünya Türkiye
Foto¤raf: H. Tuncer Arßivi.
Kaynak: T.C. Turizm Bakanl›¤›, 2000.
4 Nemrut Da¤›’n›n 2 150 metre tepesindeki bu dev
3 2000 y›l›nda Türkiye’ye gelen turist say›s› ilk defa 10 milyonu aßm›ßt›r. tanr› heykelleri, geçmißten günümüze insanl›k tarihi-
Ancak, hâlâ dünya turizm gelirlerinde Türkiye’nin pay› çok düßüktür. nin canl› tan›klar› gibidir.

229
2. Turizmin Kaynağõ: Kaliteli Çevre
Coğrafyacõnõn Turizmin temel kayna¤› kaliteli çevredir (1. belge). Türkiye genç bir turizm ülkesi
olmas› nedeniyle, turizmde daha deneyimli olan ‹spanya örne¤inde oldu¤u kadar
Sözlüğü çevre tahribat› yaßamam›ßt›r. Ancak turizmin gelißme sürecinde, konaklama tesislerinin
yo¤unlaßt›¤› bölgelerde kullanma - koruma dengesinin kullanma lehine bozuldu¤u;
*Eko - Turizm: Mümkün oldu¤u bir çok turistik yörede fiziki ve do¤al altyap› eßiklerinin aß›ld›¤› söylenebilir. Bu
kadar çok say›da, hatta kapa- nedenle, “çevre ile uyumlu, sürekli ve dengeli turizm gelißimi” ilkesini benimseyen
sitenin üzerinde turist çekmeyi ve pek çok ülkede oldu¤u gibi Türkiye’de de do¤al ve kültürel varl›klar›n taß›ma ka-
maksimum kâr sa¤lamay› hedef- pasitelerinin üzerinde kullan›ma aç›lmas›n› önleyecek eko - turizm* ve “sürdürülebilir
turizm kavramlar›” ortaya ç›km›ßt›r. Bu kapsamda, turizmin tüm ülke geneline ve 12
leyen kitle turizmi yerine bireysel aya yayg›nlaßt›rma çabalar› ile alternatif turizm türleri ßekillenmeye baßlam›ßt›r.
ya da daha küçük gruplar halinde
gelecek turistleri çekmeyi, turizm Türkiye, turizmin her alanda her çeßidinin görülebilece¤i ender ülkelerden biridir.
Deniz - güneß - kum aray›ß›yla belirlenen klasik tatil anlay›ß›n›n, tatil geçirilen ülkenin
faaliyetini daha uzun bir zamana toplumsal de¤erleri, örf ve adetleri ile bütünlüßen tatil anlay›ß›na dönüßmesi, Turizm
yaymay›, farkl› mekânlara yay- Bakanl›¤›’n›n politikalar›n› bu do¤rultuda gelißtirmesine yol açm›ßt›r. Bu temel
g›nlaßt›rmay› tercih eden anlay›ß. yaklaß›mla, Turizm Bakanl›¤› son y›llarda, k›ß sporlar›, do¤a yürüyüßü, akarsu sporlar›,
Bu yeni turizm kavram›n›n özünü ipek yolu, yayla turizmi, kongre, fuar - sergi turizmleri, inanç turizmi vb. gibi turizmi
ekonomik yönden verimli, top- çeßitlendirici faaliyetlerle turizmin ülke geneline ve bütün y›la yay›lmas›n› teßvik
etmektedir.
lumsal aç›dan sorumlu ve çevre-
do¤a ba¤lam›nda sorun yarat- 3. Çeşitlendirilmiş Bir Turizme Doğru
mayan uygulamalar olußturmak- Turizmi Teßvik Kanunu uyar›nca Turizm Bakanl›¤›, 14 merkezi k›ß sporlar› turizm
tad›r. merkezi olarak ilan etmißtir. Bu merkezler, Bolu - Köro¤lu Da¤›, Bursa - Uluda¤,
Kayseri - Erciyes, Aksaray - Hasanda¤, Gümüßhane - Zigana Da¤›, Bayburt - Kopda¤›,
Kars - Sar›kam›ß, Kocaeli - Kartepe, Erzurum - Palandöken, Bitlis - Sapgör, Antalya -
Alanya - Akda¤, Isparta - Davras ve Kastamonu - Ilgaz’d›r.
Türkiye, say›s› bini aßan termal kaynaklar› ve 46 ilde yeralan 190 civar›nda kapl›ca
Türkiye’de Yõllara Göre tesisi ile büyük bir do¤al kaynak ve termal turizm potansiyeline sahiptir. Kaynak
Mavi Bayrak Sayõsõ zenginli¤i aç›s›ndan dünyada ilk yedi ülke içinde yer almaktad›r.
110
Turizmin çeßitlendirilmesi ba¤lam›nda 1990’lardan bu yana, ‹nanç Turizmi des-
Marina
100 99 teklenmektedir. Türkiye’de, ‹slamiyet’e ait eserlerin yan›s›ra çok say›da kilise, sinagog
Plaj ve di¤er mabetlerle dinsel e¤itim veren okul ve vak›f bulunmaktad›r. Turizm
90
Bakanl›¤›’n›n girißimiyle yap›lan bir çal›ßma sonucu, Türkiye’de ‹nanç Turizmi aç›s›ndan
80 78 önemli 316 eser (Müslümanl›k - 167, H›ristiyanl›k - 129, Musevilik - 20) belirlenmißtir
(2. belge).
70
Mavi Bayrak Sayõsõ

64
2000 y›l›nda 250 milyon H›ristiyan’›n hac vecibesini yerine getirece¤i, bu amaçla
60
Filistin ve ‹srail’i ziyaret edece¤i tahmin edilmektedir. Günümüzde çok say›da H›ristiyan
50
46
Türkiye’de havarilerin takip etti¤i güzergâhlar›, Selçuk’ta Meryem Ana’n›n evini,
40
‹çel’de St. Paul Kilisesi’ni, Antakya’da ‹sa’ya inananlar›n ilk defa H›ristiyan ad›n›
ald›¤› St. Pierre Kilisesi’ni, ‹ncil’de ad› geçen Yedi Kiliseler’i ve ilk H›ristiyanl›k
30
25 Konsülleri’nin topland›klar› yerleri ziyaret ederek hac› olmaktad›r.
20
15 Son y›llarda turizmin çeßitlendirilmesi politikas›n›n bir sonucu da kuß gözlemcili¤i
12 11 12
9 9 8 10 10 (Ornitoloji) turizmine ilgiyi baßlatmas›d›r. Göç eden kußlar›n kulland›klar› köprülerin
10
5 6
en önemlilerinden biri de Anadolu’dur. Türkiye’de kuß gözlemeye uygun baßl›ca
0
1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 alanlar, Göksu Deltas›, Büyükmenderes Deltas›, K›z›l›rmak Deltas›, Seyfe Gölü,
Sultansazl›¤›, Ere¤li Sazl›¤›, Burdur Gölü, Yeßil›rmak Deltas›, Tuz Gölü, Ilgaz Da¤lar›,
Kaynak: Türkiye’de Turizm Yat›r›m Olanaklar› ve Yat›r›m Süreci,
T.C. Turizm Bakanl›¤›, Yat›r›mlar Genel Müdürlü¤ü, 2000. Beyman Ormanlar›, Do¤u Karadeniz Da¤lar›, Urfa - Birecik, Alada¤lar, Nemrut,
Yüksekova, Hatay - Belen’dir.
1 Mavi Bayrak Kampanyas›: Mavi Bayrak,
özendirme yolu ile, yüzme amaçl› kullan›lan Botanik (bitki inceleme) turizmi de, Türkiye’nin sahip oldu¤u zengin bitki örtüsü
deniz ve göl sular›n›n temizli¤ini, k›y›lar›n dikkate al›nd›¤›nda gelißmeye aç›k bir özellik göstermektedir. Avrupa’n›n tamam›nda
düzenini, plaj hizmetlerinin niteli¤ini tür say›s› 12 000 civar›nda iken Türkiye’de bu say› 9 000 civar›ndad›r. Türkiye endemik
yükseltmeyi amaçlayan bir kampanyad›r. (dünyada yaln›z herhangi bir bölgede yetißen) türler aç›s›ndan dikkat çeken ülkelerden
1987’den beri Avrupa Çevre E¤itim Vakf› birisidir. 9 000 türün yaklaß›k 3 000 tanesi endemik tür olup, bütün Avrupa ülkelerinin
(FEEE) taraf›ndan yürütülmektedir. endemik türleri say›s› 2 500 kadard›r.

230
Sinop
İstanbul
Edirne

Trabzon

Maçka
Amasya Kars Ani
İznik (Nicaea)
Bursa

Odun İskelesi Ankara


(Alexandria Troas)
Erzurum
Eskişehir
Sivas
Bergama Divriği
(Pergamum) Ağrõ Dağõ
Akhisar (Mt. Ararat)
(Thyatira) Hacõ Bektaş
Manisa Ahlat
Alaşehir
İzmir (Smyrna) Sart (Sardis) (Philadelphia) Van
Kayseri
Yalvaç
Efes (Pisidian Kapadokya
(Ephesus) Antioch) (Göreme) Diyarbakõr
Konya Siirt
Pamukkale
(Hierapolis)
Çamiçi (Bafa) Gölü
Kahramnamaraş
Mardin
Şanlõurfa
Perge Alahan Gaziantep (Edessa-Ur)
Antalya Silion Harran
Tarsus
Side
Patara Demre-Kale (Myra)
Silifke
Antakya
Çevlik (Antioch)
(Seleucia Pieria)

İnanç Turizmi

Edirne Selimiye Camii, II. Beyaz›t Camii, Eski Cami Tarsus St. Paul’ün do¤um yeri
İstanbul Eyüp Sultan Camii, Topkap› Saray›’nda Kutsal Emanetler, Antakya St. Pierre Kilisesi, Habib-ün Neccar Camii
Süleymaniye Camii, Sultanahmet Camii, Ayasofya, Kariye, Sinop Seyit Bilal Türbesi
Neve Þalom Sinagogu, Etz Ahayim Sinagogu Amasya Sultan Beyaz›t Camii
Bursa Yeßil Türbe, Ulu Cami, Muradiye Camii, Geruß Sinagogu Sivas Gökmedrese, Çifte Minare Medresesi, Þifaiye Medresesi
İznik Yeßil Cami, Ayasofya Müzesi Divriği Ulu Cami
Manisa Sultan Camii ve Külliyesi, Muradiye Külliyesi Kayseri Huand Hatun Camii, Çifte Medrese (Gevher Nesibe) ,
İzmir (Smyrna) ‹zmir Kilisesi, Karataß Beth Israel Sinagogu Döner Kümbet
Efes (Ephesus) Efes Kilisesi, Meryem Ana Evi, Çifte Kiliseler, Kahramanmaraş
‹sa Bey Camii, St. Jean Bazilikas› Afşin (Efsus) Ashab-› Kehf Camii ve Yedi Uyurlar
Sard Sard Kilisesi, Sard Sinagogu Gaziantep Ökkeßiye Türbesi, Dülük Baba Türbesi
Pamukkale (Hierapolis) Hierapolis St. Philippe Martyrium Şanlõurfa (Edessa-Ur) Halil Rahman Camii
Eskişehir Yunus Emre Türbesi ve Camii, Seyit Battal Gazi Camii Diyarbakõr Ulu Cami, Meryem Ana Kilisesi
Yalvaç (Pisidian Antioch) St. Paul Bazilikas› Mardin Deyri Zaferan Süryani Manast›r›
Perge, Silion, Side Piskoposluk Merkezleri Harran Eski Ahit’e göre Hz. ‹brahim’in yaßad›¤› yer
Antalya Yivli Minare Siirt
Demre - Kale (Myra) St. Nicholas Kilisesi Aydõnlar (Tillo) ‹brahim Hakk› Efendi ve Hazreti Fakirullah türbeleri
Ankara Hac› Bayram Veli Türbesi ve Camii Baykan Veysel Karani
Konya Mevlana Camii, Alaeddin Camii, Selçuklu Sultan Trabzon Gülbahar Hatun Türbesi ve Camii, Ayasofya (St. Sophia)
Türbeleri, Karatay Medresesi, ‹nce Minare Medresesi, Maçka Sumela (Virgin Mary’s) Manast›r›
Derbe, Karada¤, Lystra Erzurum Çifte Minare Medresesi, Abdurrahman Gazi Türbesi
Alahan Alahan Manast›r› Ahlat Selçuklu mezartaßlar›
Silifke St. Thekla Kilisesi Van Akdamar Kilisesi ve Müzesi
Hacõ Bektaş Hac› Bektaß Veli Türbesi, Camii ve Müzesi Kars Pavaniyen (Apostles) Müzesi, Ani Harabeleri,
Kapadokya (Göreme) Erken H›ristiyan yerleßmeleri Havariler Kilisesi

Kaynak: T.C. Turizm Bakanl›¤›.

2 ‹nanç Turizmi. Müslümanl›k, H›ristiyanl›k ve Musevili¤in günümüze kadar ulaßan ziyaret merkezlerinden baz›lar›.

231
C. Turizm: Türk Ekonomisinin Umut Sektörü
Coğrafyacõnõn 1. Turizm Gelirleri Önümüzdeki Yõllarda Daha da Önem Kazanacak
Sözlüğü Turizm sektörü, do¤al üstünlüklere sahip bütün ülkelerde, kalk›nma çabalar›n›
h›zland›rmada öncelik verilen sektörlerin baß›nda gelmißtir. Turizm Sektörünün di¤er
*Ziyaretçi: As›l ikametgâh› d›- sektörler üzerindeki do¤rudan ya da dolayl› etkileri ile kalk›nma h›z›n› artt›rmada
Güney Avrupa Ülkeleri çok baßar›l› olmußtur. Turizm sektörünün sa¤lad›¤› avantajlardan
ß›nda bir yere ya da ülkeye para yararlanmaya bu ülkelere göre daha geç baßlayan Türkiye’de turizmin gelißtirilmesi
karß›l›¤› bir iß yapmaks›z›n bir y›l- yönünde çal›ßmalar sürdürülmektedir. Öte yandan turizm, Türkiye ekonomisi aç›s›ndan
dan az süreli seyahat eden kißi. gelece¤in en fazla umut ba¤lanan sektörlerinin baß›nda gelmektedir.

*Turizm arzõ: Bir ülke ya da yö- Turizm gelirlerinin Gayri Safi Milli Has›la (GSMH) içindeki pay› planl› dönemin
baßlang›c› olan 1963 y›l›nda sadece (% 0,1) binde birlik bir oran teßkil etmekteydi.
renin potansiyel turistlerin yarar- 1983’e kadar geçen yirmi y›ll›k sürede ancak binde sekize yükselen bu oran, 1980’li
lanmas›na sunabilece¤i her türlü y›llar›n teßvik tedbirleriyle 1990’da % 2,1’e ç›km›ßt›r. 2000 y›l›nda % 3,8, 2001 y›l›nda
do¤al, tarihsel, kültürel, arkeolo- % 5,5 olmußtur. Ekonomik krizin yaßand›¤› 2001 y›l›nda, ekonominin küçülmesi ve
GSMH’nin reel anlamda gerilemesi nedeniyle, turizm gelirlerinin GSMH içindeki pay›
jik de¤erlerle tesis ve hizmetlerin
% 5,5 gibi rekor bir düzeye ulaßm›ßt›r. Ekonomik krizin yaratt›¤› sorunlar› aßmak için
tümü. umut ba¤lanan turizm sektörü büyümesini ve gelißmesini sürdürmüßtür.
*Turizm talebi: Bir turistik ürünü Ödemeler bilançosunda ihracat gibi döviz kazand›r›c› etkisi olan turizm gelirleri
sat›n almak amac›yla sürekli ola- 1963 y›l›nda, ihracat gelirleri ile karß›laßt›r›ld›¤›nda (% 2,1) önemsiz bir yer tutmaktayd›.
Turizm gelirleri/ihracat gelirleri oran› 1970’te % 8,8, 1980’de % 11,2, 1990’da % 24,9,
rak yaßad›klar› yer d›ß›nda baßka
2000’de % 28, 2001’de % 26 olmußtur. Döviz kazand›r›c› etkisi aç›s›ndan ihracat
yöre ya da ülkelere yolculuk ya- gelirlerinin dörtte biri düzeyine varan turizm gelirleri önemli bir büyüklü¤ü ifade
panlar›n ya da yolculuk yapma etmektedir. Dünya turizm gelirlerinin dünya toplam ihracat›na oran› % 8 civar›ndad›r.
arzusu duyanlar›n toplam›. Bu durum, Türkiye aç›s›ndan turizmin temel ekeonomik göstergeler içindeki yerinin
dünya genelinden daha a¤›rl›kl› oldu¤unu göstermektedir.
Gelen turist baß›na ortalama 800-900 dolar turizm geliri elde eden Türkiye’yi 2000
y›l›nda 10,4, 2001 y›l›nda 11,6 milyon turist ziyaret etmißtir. 2002 y›l›nda yaklaß›k 14-
15 milyon yabanc› ziyaretçinin beklendi¤i Türkiye için turizm gelirlerinin ne denli
2000’de Bölgelere Göre Konaklama önemli oldu¤u aç›kça görülmektedir (2. belge).
(%)
2. Turist Sayõsõ Trendi, Dünya Ortalamasõnõn Üzerinde Seyrediyor
İç
Marmara Anadolu 2001 y›l› sonu itibariyle turizm ißletme belgeli 1 874 tesis ve 368 480 yatak ile turizm
% 27 % 12 Karadeniz
%6 yat›r›m belgeli 1 237 tesis ve 229 047 yatak kapasitesi mevcuttur. Ayr›ca iyi nitelikli
belediye belgeli 272 477 yatak ile 11 215 yat yatak kapasitesi bulunmaktad›r.
Doğu
Anadolu 1963 y›l›nda Türkiye’yi ziyaret eden 198 841 yabanc›n›n turizm geliri olarak ülkemize
%2 kazand›rd›¤› para sadece 7,7 milyon dolar olmußtur. 1990’da turist say›s› 5,4 milyona
G. Doğu turizm geliri 3,2 milyar dolara yükselmißtir. 2000 y›l›nda 10,4 milyon yabanc› ziyaretçi*
Anadolu ile 7,6 milyar dolar turizm geliri elde edilmißtir. 2001 y›l›nda ise yabanc› ziyaretçi say›s›
Ege %3 11,6 milyon kißiye, turizm geliri ise 8,1 milyar dolara ulaßm›ßt›r. Türkiye’yi ziyaret
% 24 Akdeniz
% 26
eden yabanc›lar›n % 60’› OECD ülkelerinden gelmektedir (1. ve 3. belge).
1963 y›l›nda, tüm dünyada 90,1 milyon kißi turizm hareketlerine kat›lm›ß ve 17,9
2000’de Coğrafi Bölgelere Göre Geceleme milyar dolar turizm geliri yaratm›ßt›r. Ayn› y›l Türkiye’nin dünya turizmi içindeki
(%) pay› % 0,22, dünya turizm gelirleri içindeki pay› ise % 0,87’dir. Oysa 2000 y›l›nda
Marmara dünya turizm hareketlerine kat›lan kißi say›s› 697.6 milyon ve dünya turizm geliri
Ege
% 18
İç 477,3 milyar dolar olmußtur. 2000 y›l›nda Türkiye’nin dünya turizmi içindeki pay›
% 25 Anadolu % 1,5, turizm gelirlerimizin dünya turizm gelirleri içindeki pay› ise % 1,6 olarak
%7
Karadeniz gerçekleßmißtir. Önümüzdeki y›llarda Türk turizminin dünya turizm pastas› içindeki
%3 pay› daha da yükselecektir.
Doğu
1990 - 2000 y›llar› aras›ndaki dünya ve Türkiye turizm hareketleri trendi ince-
Anadolu
%1 lendi¤inde Türkiye’ye gelen turist say›s› ve turizm gelirlerindeki art›ß h›z›n›n dünya
ortalamas›n›n üstünde seyretti¤i görülmektedir. Son on y›lda turist say›s› y›lda
G. Doğu
Anadolu ortalama olarak dünyada % 4,2, Türkiye’de % 6,6; turizm gelirleri ise dünyada % 5,6,
Akdeniz %1 Türkiye’de % 11,2 oran›nda artm›ßt›r.
% 45
Dünyada en çok turist kabul eden ve en çok turizm geliri elde eden ülke
1 Konaklama ve gecelemeler a¤›rl›kl› o- s›ralamas›nda Türkiye ilk 20 ülke aras›nda yer almaktad›r. Gelecek on y›lda, Türkiye
larak Akdeniz Bölgesi’nde gerçekleßiyor. turizminin dünyadaki ilk on ülke aras›na girmesi beklenmektedir (4. belge).

232
Turizm Gelir - Gider Dengesi Türkiye’ye Gelen Yabancõ Ziyaretçiler
milyon $
(Bin Kişi)
9 000,0
Gelir 12 000,0
OECD
8 090,0
8 000,0 Gider Doğu Avrupa
7 636,0
Denge Asya
7 177,0
7 002,0 10 000,0 Diğer
7 000,0
6 352,0

6 000,0 8 000,0
5 650,0 5 423,1
5 286,0 5 925,0
5 203,0
4 959,0
5 000,0
6 000,0
4 321,0
3 959,0 4 385,0
4 000,0
3 639,0
4 047,0
3 732,0 4 000,0
3 455,0
3 000,0 2 654,0
3 025,0
2 863,0
9

0
0
0

2 000,0
3,

8,
1,
6,

2 000,0
75

73
71
71

1,
47
1

1
0

2 062,0
1
1
5,

1
26
0

0
0
4,

2,

1
0

6,
93

91
6,

86

1 000,0
0

0
77
2,
59

1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001

0 Kaynak: Turizm Bakanl›¤›.


1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001

2 Ödemeler bilançosunda ithalat giderleri lehine bozulan ticaret 3 Türkiye’yi ziyaret eden yabanc›lar›n % 60’› OECD ülkelerinden
dengesi, turizm gelirleri yoluyla cari ißlemler aç›klar›n› kapatmada gelmektedir. Türkiye’nin bir di¤er önemli pazar› ise, Do¤u Avrupa
önemli rol oynar. ülkeleridir.

Dünyada En Çok Turist Alan 20 Ülke


(Günübirlikçiler hariç ziyaretçi sayõsõ)

Turist De¤ißim Pazar


Say›s› Oran› Pay›
S›ra Ülkeler (milyon kißi) (%) (%)
1999 2000 2000/99 2000
1 Fransa 73,0 75,5 3,42 10,82
2 Amerika 48,5 50,9 4,95 7,30
3 ‹spanya 48,8 48,2 -1,23 6,91
4 ‹talya 36,5 41,2 12,88 5,91
5 Çin 27,0 31,2 15,56 4,47
6 ‹ngiltere 25,4 25,3 -0,39 3,63
7 Rusya Fed. 18,5 21,2 14,59 3,04
8 Meksika 19,0 20,6 8,42 2,95
9 Kanada 19,5 20,4 4,62 2,92
10 Almanya 17,1 19,0 11,11 2,72
11 Avusturya 17,5 18,0 2,86 2,58
12 Polonya 18,0 17,4 -3,33 2,49
13 Macaristan 14,4 15,6 8,33 2,24
14 Honkong (Çin) 11,3 13,1 15,93 1,88
15 Yunanistan 12,2 12,5 2,46 1,79
16 Portekiz 11,6 12,0 3,45 1,72
17 ‹sviçre 10,7 11,4 6,54 1,63
18 Malezya 7,9 10,2 29,11 1,46
19 Hollanda 9,9 10,2 3,03 1,46
20 Türkiye 6,9 9,6 39,13 1,38
DÜNYA TOPLAMI 650,2 697,6 7,3 100,0
Kaynak: Dünya Turizm Örgütü.

4 Türkiye’nin 2000’li y›llarda dünyada en çok turist kabul eden ülke


s›ralamas›nda ilk on ülke aras›na girmesi beklenmektedir. 5 Ölüdeniz, Fethiye.

233
12 Türkiye Ekonomisi
Türkiye ekonomisi, satõnalma gücü paritesi temelinde, 400 milyar dolarlõk geliri ile bölgesinde en
büyük ekonomidir. Çok hõzlõ bir büyüme performansõna rağmen, ekonominin bünyesinde önemli
dengesizlikler ve yapõsal sorunlar bulunmaktadõr. Uluslararasõ jeopolitik dengeler ve Avrupa
Birliği’ne üyelik koşullarõ, bu dengesizliklerin ve yapõsal sorunlarõn giderilmesini gerektirmektedir.

A. Ekonomik Büyüme ve Kalkõnma Eşanlamlõ Değildir


Coğrafyacõnõn 1. Türkiye Ekonomisinin Ortalama Büyüme Performansõ Başarõlõ

Sözlüğü Türkiye ekonomisinin büyüme performans›na bak›ld›¤›nda iki özellik dikkati


çeker: Birincisi, Türkiye ekonomisinin y›ll›k büyüme oran›n›n ortalama de¤er bak›-
m›ndan yüksek say›labilece¤idir. ‹kincisi de bu yüksek ortalama de¤erin, önemli sa-
*GSMH: Bir ülke taraf›ndan üre- y›labilecek inißleri ve ç›k›ßlar› gizledi¤idir (2. belge).
tilen mal ve hizmetlerle d›ß alem Gayri Safi Milli Has›la (GSMH) büyüme h›z›, 1982 - 2001 döneminde ortalama
faktör net gelirlerinin toplam›. Bu % 3,7 olarak gerçekleßmißtir. Ancak daha yak›ndan bak›ld›¤›nda, Türkiye ekonomisinin,
örne¤in 1997’de % 8,3 oran›nda büyüdü¤ünü, 2001 y›l›nda ise % 9,4 oran›nda
gelir, ücret, kâr, faiz vb. olarak da- küçüldü¤ünü, yani % 3,7’lik de¤erin geniß dalgalanmalar içerdi¤ini gözlemlemek
¤›t›l›r ve gelir sahipleri taraf›ndan mümkündür.
tüketim, yat›r›m ya da ihracat 1999 y›l›nda ise, aralar›nda 1998’de Güney Do¤u Asya ülkelerinde baß gösteren
amaçl› olarak kullan›l›r. krizin Rusya’ya yay›lmas›, yüksek faiz oranlar› ve depremlerin de bulundu¤u bir çok
nedenden dolay› % 6,4 oran›nda bir küçülme sözkonusu olmußtur.
*Stand-by: IMF’ye üye ülkelerin, 2000 y›l›n›n Türkiye’sine bakt›¤›m›zda, Aral›k 1999’da IMF ile imzalanan Stand-
ödemeler dengesi aç›klar›, yüksek by anlaßmas›n›n ekonominin ißleyißine damgas›n› vurmuß oldu¤unu görürüz. Bu
enflasyon gibi ekonomik sorun- anlaßma, Türkiye ekonomisinin d›ßa aç›lmas›ndan itibaren ortalama enflasyon oran›n›n
% 17,9’dan % 59,5’e ç›kmas› ve ekonomik dengelerin bozulmas› nedeniyle yap›lm›ßt›r
lar›n› çözmek amac›yla IMF ile (3. belge). 2000 - 2002 dönemini kapsayan makroekonomik program›n amaçlar› ßunlard›r:
anlaßt›¤› konular› içeren makro- - Üç y›ll›k bir dönem sonunda enflasyonu tek haneli rakamlara indirmek;
ekonomik uyum program›d›r. - Gerçek (reel) faizleri aßa¤›ya çekmek;
- Kamu finansman dengesini sa¤l›kl› ve sürdürülebilir bir yap›ya kavußturmak;
- Ekonomide sürdürülebilir bir büyüme ortam› sa¤lamak;
- Sosyal güvenlik, bankac›l›k, kamu girißimleri gibi alanlarda yap›sal reformlar›
h›zla gerçekleßtirmek.
2001 y›l›nda yaßanan banka sistemi a¤›rl›kl› ekonomik kriz yukar›da belirtilen
amaçlarda bir de¤ißiklik yapmam›ß, ancak bu krizin boyutlar› yap›sal reformlar›n
hayata geçirilmesini zorunlu k›lm›ßt›r.
2. İnsani Gelişme: Yeni, Ama Önemli Bir Gösterge
Türkiye bu hedefleri gerçekleßtirebildi¤i ölçüde yukar›da sözü edilen inißleri ve
ç›k›ßlar› azaltabilecek ve daha dengeli bir ekonomik büyüme çizgisi izleyebilecektir.
Ancak, ekonomik büyümenin kendili¤inden kalk›nmaya dönüßece¤ini varsaymak
do¤ru olmaz. Dünya Bankas›’n›n her y›l yay›nlad›¤› Dünya Kalk›nma Raporu’nun
"Yoksullukla Mücadele"yi konu alan 2000 y›l› say›s›na göre, ekonomik büyüme, çok
önemli bir unsur olmakla beraber, ço¤u kez insanlar›n özellikle de en yoksul kesimlerin
yaßam koßullar›n› iyileßtirmede yetersiz kalmaktad›r (1. belge).
Böylelikle, ekonomik büyümenin ve zenginleßmenin bir toplumdaki tüm sorunlar›n
çözümü için tek ve yeterli koßul oldu¤unu savunan yaklaß›m, yerini ekonomik
büyümenin, kalk›nman›n ve toplumsal dönüßümün bir çok boyutundan sadece biri
oldu¤unu ve do¤rudan müdahaleler gerektirdi¤ini savunan yaklaß›ma b›rakm›ßt›r.
Bu yaklaß›mdan yola ç›karak Birleßmiß Milletler, ekonomik büyümenin e¤itim, sa¤l›k,
gelir da¤›l›m› eßitli¤i gibi alanlara ne derece yans›d›¤›n› ölçmek için bir ‹nsani Gelißme
Endeksi (HDI) olußturmußtur.
Türkiye’nin kalk›nma performans›n› bu aç›dan de¤erlendirdi¤imizde ortaya ç›kan
tablo özetle, Türkiye’nin önemli iniß ç›k›ßlar› içermekle beraber yüksek say›labilecek
bir ekonomik büyüme performans› sergiledi¤ini, ancak bu kazan›mlar›n› insani
gelißmeye dönüßtürmekte sorunlarla karß›laßt›¤›n› göstermektedir. Türkiye, dünyada
sanayileßme ölçütlerine göre 17. s›rada iken ‹nsani Gelißme Endeksine göre 85. s›radad›r
1 Yoksullukla mücadele: Dünya Banka- (4. belge). Ayr›ca Türkiye’de co¤rafi bölgelerin insani gelißmißlik düzeyleri aras›nda
s›’n›n 2000 y›l› Dünya Kalk›nma Raporu. da ciddi farkl›l›klar gözlemlenmektedir (5. belge).

234
Gayri Safi Milli Hasõla Büyüme Hõzõ
(%) 1987 sabit fiyatlar›yla
15

10

-5

-10

2002*
2001*
2000
1999
1997
1998
1974
1970
1971
1972
1973

1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994

1996
1966
1967
1968
1969

1975

1995
1964
1965
1962
1963
1960
1961
1958
1959
1956
1957
1954
1955
1953
1951
1952

Y›ll›k GSMH Büyüme H›z› Ortalama GSMH Büyüme H›z› (1951 - 2001)
Kapal› Ekonomi (1951 - 1981): Oratalama Büyüme H›z› = 5,3, Ortalama Enflasyon Oran› = 17,9
Aç›k Ekonomi (1982 - 2002): Ortalama Büyüme H›z› = 3,7, Ortalama Enflasyon Oran› = 59,1 Kaynak: D‹E, TÜS‹AD, 2001.

2 Milli Gelir büyüme oran›.

Toptan Eşya Fiyatlarõ Artõş Hõzõ


(%)
125

100

75

50

25

2002*
2001*
2000
1999
1997
1998
1974
1970
1971
1972
1973

1976
1977
1978
1979
1980
1981
1982
1983
1984
1985
1986
1987
1988
1989
1990
1991
1992
1993
1994

1996
1966
1967
1968
1969

1975

1995
1964
1965
1962
1963
1960
1961
1958
1959
1956
1957
1954
1955
1953
1951
1952

Y›ll›k Enflasyon Oran› Ortalama Enflasyon Oran› (1951 - 2001)


Kapal› Ekonomi (1951 - 1981): Oratalama Büyüme H›z› = 5,3, Ortalama Enflasyon Oran› = 17,9
Aç›k Ekonomi (1982 - 2002): Ortalama Büyüme H›z› = 3,7, Ortalama Enflasyon Oran› = 59,1
Kaynak: D‹E, TÜS‹AD, 2001.

3 Enflasyon oran›.

Ülke Sõralamasõ İnsani Gelişme Endeksi 4 ‹nsani Gelißme Endeksi’ne göre çeßitli ülkeler.
1. Kanada 0,935
2. Norveç 0,934
3. ABD 0,929
4. Avusturalya 0,920 Bölgeler İnsani Gelişme Endeksi
5. ‹zlanda 0,927 Ege - Marmara 0,840
10. ‹ngiltere 0,918
Akdeniz 0,789
40. Slovakya 0,825
50. Trinidad 0,793 ‹ç Anadolu 0,763
60. Bulgaristan 0,772 Karadeniz 0,698
75. S. Arabistan 0,747 Do¤u - Güneydo¤u 0,585
85. Türkiye 0,732 Türkiye 0,804
Gelißmekte olan ülkeler 0,642 Kaynak: Human Development Report Turkey, UNDP, 1997.
OECD 0,893
Dünya 0,712 5 ‹nsani Gelißme Endeksi’ne göre Türkiye’de co¤rafi
Kaynak: Human Development Report, UNDP, 2000.
bölgeler.

235
B. Gelir Ekonominin Büyüklüğünü, Gelir Dağõlõmõ ise Eşitsizliklerin
Coğrafyacõnõn Boyutunu Gösteriyor
Sözlüğü 1. Türkiye: Kişi Başõna GSMH Bakõmõndan Orta Gelir Düzeyinde Bir Ülke
GSMH bir ülkenin bir y›l içinde üretti¤i tüm mal ve hizmetlerle d›ß alem net faktör
gelirleri (sermaye kârlar› ve ißgücü transferleri) de¤erlerinin toplam›na eßittir. Bu ölçüt
*GSYİH: Bir ülkenin s›n›rlar› için-
mutlak anlamda ekonominin büyüklü¤ünü gösterir. Ancak ço¤u kez GSMH, o ülkede
de üretilen mallar›n ve hizmetle- yasayan kißi say›s›na bölünerek Kißi Baß›na Gayri Safi Milli Has›la ßeklinde ifade edilir.
rin üretildikleri y›l›n piyasa fiyat-
Türkiye’nin kißi baß›na düßen milli geliri 1999 y›l› için 2 995 ABD dolar›d›r. 1996
lar› üzerinden de¤eri. y›l›nda 2 979 ABD dolar›ndan 1997 y›l›nda 3 175 ABD dolar›na, 1998 y›l›nda ise 3 247
*Lorenz Eğrisi: Bir ülkedeki gelir ABD dolar›na ç›km›ßt›r. 1999 y›l› de¤erindeki düßüß ekonomideki daralmay›
gruplar›n›n toplam gelirden al- yans›tmaktad›r. Ayn› y›llara Sat›nalma Gücü Paritesi (SGP) ölçütüyle bakarsak, 1996
y›l›nda 6 123 ABD dolar›ndan 1997’de 6 507 ABD dolar›na ve 1998’de de 6 706 ABD
d›klar› pay› gösterir. 45° do¤rusu dolar›na varan bir yükselme görülür. Bu oran 1999 y›l›nda 6 151 ABD dolar›na
mutlak eßitli¤i temsil eder. Di¤er düßmüßtür (4. belge).
bir deyißle tüm hanehalklar›n›n 2. Üretilen Değerlerin Yurt İçinde Dağõlõmõ Eşitsizliğe İşaret Ediyor
gelirinin eßit oldu¤u durumu gös-
Milli geliri kißi baß›na ve ABD dolar› cinsinden ifade ederek hem y›ldan y›la
terir. Bir ülkenin Lorenz e¤risi 45°
gerçekleßen de¤ißiklikleri enflasyondan ba¤›ms›z bir ßekilde de¤erlendirmiß oluruz,
do¤rusundan ne kadar uzaksa hem de zaman içinde ve ülkeler aras›nda karß›laßt›rmalar yapabiliriz.
eßitsizlik o derece fazlad›r.
Ancak milli geliri bu ßekilde ifade etmenin sak›ncalar› da vard›r. Bu ortalama de¤er,
*Gini Katsayõsõ: Gelir da¤›l›m› gelirin ülke içinde nas›l da¤›ld›¤›na ilißkin bir bilgi vermez. Türkiye’de k›rsal ve kentsel
eßitsizli¤inin Gini katsay›s› kul- kesim aras›nda ve co¤rafi bölgeler aras›nda önemli farkl›l›klar vard›r. ‹ller itibariyle
kißi baß›na Gayri Safi Yurt ‹çi Has›la (GSY‹H) tablosuna bakt›¤›m›zda en düßük de¤erin
lan›larak ölçülmesi, 45° do¤rusu
kißi baß›na 827 ABD dolar› ile A¤r› iline en yüksek de¤erin ise, kißi baß›na 7 501 ABD
ile Lorenz E¤risinin aras›nda kalan dolar› ile Kocaeli iline ait oldu¤u ve Kocaeli iline ait de¤erin A¤r› iline ait de¤erden
alan›n hesaplanmas›n› temel alan tam 9 kat daha fazla oldu¤u görülebilir (2. belge).
bir yöntemdir. Gini katsay›s› en 3. Türkiye: Gelir Dağõlõmõnda Eşitsizliğin Yüksek Olduğu Bir Ülke
düßük 0 en yüksek 1 olabilir. 0,4’
Bir ülkedeki gelir da¤›l›m›n› ölçmede en s›k baßvurulan yöntem Lorenz E¤risidir*.
ten büyük de¤erler, sözkonusu Türkiye’nin Lorenz E¤risini inceledi¤imizde gelir da¤›l›m›ndaki eßitsizli¤in oldukça
ülkenin gelir da¤›l›m›n›n eßitsiz yüksek oldu¤unu, 1987 ve 1994 y›llar› aras›nda yap›lan karß›laßt›rmadan da bu eßit-
oldu¤unu gösterir. sizli¤in az da olsa artm›ß oldu¤unu görürüz (3. belge).
*Toplam İşgücü: 15 ve daha yu- Türkiye’deki gelir da¤›l›m› eßitsizli¤i, bir baßka yöntem olan Gini Katsay›s›*
kar› yaßta olup çal›ßma ça¤›ndaki arac›l›¤›yla di¤er ülkelerle karß›laßt›r›ld›¤›nda, eßitsizli¤in Avrupa Birli¤i ülkelerinden
çok daha fazla oldu¤u, bu ülkeler aras›nda en yüksek Gini Katsay›s›na sahip olan Por-
nüfusun çal›ßabilir k›sm›. Toplam tekiz’den bile önemli ölçüde yüksek oldu¤u ortaya ç›kar (5. belge).
ißgücü, istihdam edilenler ve iß-
sizler olarak ikiye ayr›l›r. C. İşsizlik Tarõm Dõşõ Sektörlerde Önemli Bir Sorun
1. İstihdam ve İşsizliğin Yapõsõ Sektörlere Göre Değişmekte
Türkiye’de 2000 y›l› Eylül ay› itibar› ile toplam ißgücü* 23 022 000 kißi, istihdam
edilenler 21 727 000 kißi, ißsiz say›s› ise 1 295 000 kißidir. ‹ßsizlik oran›, tar›mda % 2,8,
tar›m d›ß› sektörlerde ise % 8 olmak üzere toplam % 5,6’d›r. ‹stihdam›n sektörlere göre
İnşaat Tarõm da¤›l›m›na bak›ld›¤›nda tar›m›n pay›n›n yaklaß›k olarak % 37, sanayi sektörünün
%7 % 37 pay›n›n % 18, inßaat sektörü pay›n›n % 7 ve hizmetler sektörünün pay›n›n ise % 38
oldu¤u görülür (1. belge).
Türkiye’de tar›m sektörünün istihdam›n önemli bir bölümünü olußturdu¤u göz
önüne al›nd›¤›nda tar›mda ve tar›m d›ß› sektörlerdeki ißsizli¤in ayr› ayr› incelenmesi
gerekmektedir. Tar›m kesiminde küçük üreticilik egemen oldu¤u için ißsizlik tan›m
gere¤i çok düßüktür. Bu durumda tar›m d›ß› ißsizli¤in oldukça önemli boyutlarda
oldu¤u gerçe¤i ortaya ç›kar.
Hizmetler Sanayi 2. İstihdamda Ağõrlõk, Tarõmdan Sanayi ve Hizmetler Sektörüne Kayacak mõ ?
% 38 % 18
Sanayileßme aßamalar›n› tamamlam›ß ülkelerde tar›m›n istihdamdaki pay› % 5’in
Kaynak: D‹E, Hane Halk› ‹ßgücü Anketi, Eylül, 2000.
alt›na düßmüßtür. Oysa Türkiye, henüz bu aßaman›n çok uza¤›ndad›r.
1 Türkiye’de istihdam›n sektörel da¤›l›m› Türkiye’nin tar›mdaki fazla istihdam› di¤er sektörlere yönlendirip yönlendireme-
(% pay). yece¤i, kalk›nma stratejisinin baßar›s› aç›s›ndan kilit bir öneme sahiptir.

236
Kõrklareli
Bartõn
4 585 İstanbul Sinop
Zonguldak
1 403 Kastamonu
4 658 2 210
2 724 2 868 Artvin Ardahan
Tekirdağ
Edirne 3 517 Samsun 3 096 1 228
3 742
4 253 7 501 Karabük 2 531 Rize
Kocaeli 3 199 Trabzon 2 477
Çankõrõ Amasya Ordu Giresun Kars
Bolu 2 272
Çorum 1 656
Sakarya 3 758 1 899 2 621 2 799 1 290
Tokat
2 569 Gümüşhane Bayburt Erzurum
Çanakkale Bursa 2 333
Bilecik 1 622 1 275 1 341Iğdõr
3 892 3 706 1 448
3 993 Ankara
Balõkesir Ağrõ
3 917 Kõrõkkale Erzincan
3 156 Eskişehir Yozgat Sivas 827
3 093 2 247
3 781 1 511 1 945
Kütahya
2 395
Kõrşehir Tunceli Bingöl
2 247 2 397 Muş
Manisa 828 Van
1 221
3 804 Uşak Afyon Nevşehir Bitlis
Kayseri Elazõğ 2 621 1 212
1 934 Malatya
İzmir 2 304 3 529 2 486 1 075
4 375
Aksaray 1 972 1 698
1 815 Diyarbakõr
Aydõn Isparta Siirt
Denizli Konya Niğde K. Maraş 1 875 1 401
3 340 2 537 Batman
3 089 2 592 3 203 Adõyaman Hakkari
Burdur 1 869 1 121 1 181
1 198 Şõrnak
Muğla 3 153 Mardin 1 523
4 736 Adana Şanlõurfa
Karaman 3 707 Osmaniye 2 280
Antalya 1 544
3 547
3 692 1 547 Gaziantep
Kilis
İçel 2 452
3 579
Hatay
2 637

1000- 1000 - 2 000 2 000 - 3 000 3 000 - 4 000 4 000 - 5 000 7 000+ Kaynak: DPT, 1998.

2 ‹ller itibariyle kißi baß›na GSY‹H (ABD dolar›, 1998).

Lorenz Eğrisi (Oxford Ölçeği) Cari GSMH ve Satõnalma Gücü Paritesi GSYİH
100
$ Kişi Başõna Gelir
90
8 000
80 7 000
70
6 000
5 000
60
Gelir %

4 000
50 1987
3 000
40 2 000
30 1 000
0
20 1994
77

79

81

83

85

87

89

91

93

95

97

99
10
19

19

19

19

19

19

19

19

19

19

19

19
0
1 11 21 31 41 51 61 71 81 91
Hane halkõ % kißi baß›na GSMH (1998) kißi baß›na GSY‹H (SGP)
Kaynak: Türkiye’de Bireysel Gelir Da¤›l›m› ve Yoksulluk, AB ile Karß›laßt›rma,
TÜS‹AD Raporu, 2000. Kaynak: D‹E.

3 Türkiye’nin Lorenz E¤risi: Lorenz E¤risinde 45° do¤rusu 4 Sat›nalma Gücü Paritesi: SGP, farkl› para birimlerinin sat›nalma
mutlak eßitli¤i, yani tüm hane halklar›n›n gelirinin eßit oldu¤u gücünü eßitleyen bir de¤ißim oran›d›r. SGP kullan›larak ortak para
durumu gösterir. Bir ülkenin Lorenz E¤risi 45° do¤rusundan ne birimine dönüßtürülen harcamalar, sat›n al›nan mal ve hizmet hacmindeki
kadar uzaksa, eßitsizlik o derece fazlad›r. farkl›l›klar› yans›tarak ülkeler aras›nda gerçek anlamda karß›laßt›r›labilir
veriler sa¤lamaktad›r.

Ülke adõ Gini katsayõsõ Ülke adõ Gini katsayõsõ Ülke adõ Gini katsayõsõ Ülke adõ Gini katsayõsõ
Belçika 0,27 Fransa 0,29 Hollanda 0,25 Portekiz 0,37
Danimarka 0,22 Almanya 0,28 Norveç 0,26 ‹spanya 0,27
Finlandiya 0,23 ‹talya 0,34 ‹sveç 0,23 Türkiye 0,47
Kaynak: OECD.

5 Türkiye’nin Gini Katsay›s›: Gini Katsay›s›nda 0,4’ten büyük de¤erler o ülkenin gelir da¤›l›m›n›n eßitsiz oldu¤unu gösterir.

237
D. Gerçek Ücretlerin Seyri Ekonomik Kriz Dönemleri ile İlişkili
Coğrafyacõnõn
1. Türkiye’de Gerçek Ücretlerde Geniş Dalgalanmalar Görülmektedir
Sözlüğü Çal›ßanlar›n emek gücüne karß›l›k sa¤lanan gelire parasal (nominal) ücret denir.
‹ßgücü piyasas›nda ücretin belirlenmesinde bir yandan ißgücünün verimlili¤i, di¤er
*Parasal (nominal) Ücret: Sat›n-
yandan ise eme¤ini sunanlarla bu eme¤i talep edenlerin olußturdu¤u ißgücü piyasas›
alma gücü dikkate al›nmaks›z›n
kurumlar› rol oynar. Örne¤in, gerçek ücret düzeyinin 1980’lerin baß›nda düßük olmas›,
parayla ifade edilen ücret.
ekonomik kriz sonras›nda yaßanan kuvvetli enflasyon ve kollektif özgürlüklerin ask›ya
*Gerçek (reel) Ücret : Nominal al›nmas›yla aç›klanabilir. Zaten, o tarihten itibaren uygulamaya konulan ihracata
ücretle sat›n al›nabilecek mal ve dayal› büyüme stratejisinin bir gere¤i olarak da, teknolojik yat›r›mlarla verimlilik
hizmetler. ‹statistiksel olarak no- art›r›lana kadar, ihraç edilen mallar›n uluslararas› piyasalarda rekabet edebilmesi için,
minal ücretin fiyat düzeyine bö- ißgücü maliyetlerinin düßük düzeyde tutulmas› amaçlanmaktayd›. Ekonomideki
lünmüß halidir. gelißmeye paralel olarak, Türkiye’deki hayat standard›, kißi baß›na SGP baz›nda 1987
*Sübvansiyon : Devlet taraf›ndan y›l›nda yaklaß›k 4 000 ABD dolar›ndan 1998’de 6 000 ABD dolar›na yükselmiß, ißgücü
toplumun çeßitli kesimlerine ya- ödemelerinin GSY‹H’deki pay› ise % 20,7’den, % 30,7’ye ç›km›ßt›r. Bu gelißmelere
p›lan maddi yard›mlar. ra¤men AB standartlar›na göre ißgücü ödemelerinin milli gelirdeki pay› oldukça
düßüktür (2. belge).
1983 y›l›ndan itibaren aç›k ekonomi yönetiminde enflasyonun yüksek düzeylerde
seyretmesi ve kollektif özgürlüklerin yayg›nlaßmas›ndaki gecikmeler sonucunda,
gerçek ücretler, 1987 y›l›na kadar düßmeye devam etti. Daha sonraki dönemde ise,
nominal ücretlerin enflasyona uyarlanmalar› sonucunda, gerçek ücretler h›zl› bir
art›ßla 1980 düzeyini yakalad› ve geçti. 1994 ve 2001 y›l› krizlerinde reel ücretlerde
önemli düßüßler yaßanm›ßt›r (3. belge).

E. Ekonominin Seyrini Etkileyen Sektörler


1. Türkiye Ekonomisinin Kritik Sektörleri
Bir ekonomide sektörlerin göreceli a¤›rl›klar› o ekonominin yap›s›n› gösterir (1.
belge). Genel kabul gören bir tan›ma göre birinci kesim, tar›m ve madencilik gibi temel
faaliyet alan›n›, ikinci kesim elektrik, gaz, su, inßaat ve imalat sanayiini, üçüncü kesim
ise, ulaßt›rma, turizm, ticaret, bankac›l›k, borsa, e¤lence sanayii vb. hizmet faaliyet
alanlar›n› temsil eder.

Türkiye ekonomisinin bugünkü yap›s›na bakt›¤›m›zda tar›m, imalat sanayii,


bankac›l›k, enerji ve ulaßt›rma sektörlerinin kritik bir öneme sahip olduklar›n› görürüz.
2. Tarõm Sektörü Değişimlerin Eşiğinde
Türkiye’de tar›m kesiminin en önemli özelli¤i, tar›m›n milli gelir içindeki pay›
düßerken nüfus içindeki pay›n›n yüksek kalmas›d›r. Di¤er bir deyißle, tar›m kesiminde
çal›ßan kißi say›s›nda uzun bir süredir önemli bir de¤ißiklik olmazken tar›mda yarat›lan
İnşaat
Sanayi %6 de¤er düßmektedir. Türkiye’nin AB ile bütünleßme sürecinde tar›m›n oynayaca¤›
% 22 kritik rol ve Dünya Ticaret Örgütü’nün tar›m politikalar›na yaklaß›m›, Türkiye’yi tar›m
sektöründe bir yenilenme aray›ß›na itmißtir.
Türkiye’de tar›m politikalar›na ilißkin sorunlar›n baß›nda sektörün bugünkü
üretiminin, mevcut kaynaklarla ulaßabilece¤i üretim düzeyinin çok alt›nda kalmas›
gelir. Bu sorunun kayna¤› tar›m politikalar›nda bulunmaktad›r. Tar›m politikalar›n›
iki gruba ay›rabiliriz. Birinci grupta üretim ve tüketimde kaynak kullan›m›n› daha
Tarõm Hizmetler
% 16 etkili hale getirmeyi amaçlayan, altyap› hizmetleri, pazarlama hizmetleri ya da kalite
% 56
ve standart kontrolü gibi ‘üretken politikalar’ yer al›r. ‘Da¤›l›m politikalar›’ olarak
Kaynak: Tar›m Politikalar›nda Yeni Denge Aray›ßlar› ve Türkiye, adland›r›labilecek ikinci grupta ise, fiyat destekleri, sübvansiyonlu* kredi gibi
TÜS‹AD Raporu, 1999.
ekonominin di¤er kesimlerinden tar›msal üreticilere varl›k ve gelir transfer eden
1 GSMH’de sektör paylar› (%). politikalar yer al›r.

238
Gayri Safi Yurtiçi Hasõla 1999
( milyar TL)
1. Üretim Yöntemiyle 2. Harcama Yöntemiyle 3. Gelir Yöntemiyle
1. Tar›m 11 851 054 1. Özel nihai tüketim harcamalar› 56 265 784 1. Üretim ve ‹thalat Vergileri (Net) 8 521 227
Çiftçilik ve Hayvanc›l›k 11 196 397 G›da, içki 21 982 715 Üretim ve ‹thalat Vergileri 10 117 440
Ormanc›l›k 286 698 Dayan›kl› tüketim mallar› 6 611 486 (-) Subvansiyonlar 1 596 212
Bal›kç›l›k 368 606 Yar› dayan›kl› ve dayan›ks›z 2. Sabit Sermaye Tüketimi 5 338 965
2. Sanayi 17 973 865 tüketim mallar› 7 696 456 3. ‹ßgücü Ödemeleri 23 749 549
Madencilik ve Taßocakç›l›¤› 883 737 Enerji, ulaßt›rma, haberleßme 10 004 119 Kamu 12 667 832
‹malat Sanayii 14 839 451 Hizmetler 6 224 404 Özel 11 081 717
Elektrik, Su, Gaz 2 250 677 Konut sahipli¤i 3 746 602 4. ‹ßletme Art›¤› (Brüt Kâr) 39 765 060
3. ‹nßaat Sanayii 4 362 038 2. Devletin nihai tüketim harcamalar› 11 767 488 Tar›m 9 130 470
4. Ticaret 14 750 944 Maaß, ücret 8 801 228 Sanayi, Hizmetler ve Di¤er 30 634 591
Toptan ve Perakende Ticaret 12 226 556 Di¤er cari 2 966 260
Otel, Lokanta Hizmetleri 2 524 388 3. Gayri safi sabit sermaye olußumu 16 863 754
5. Ulaßt›rma ve Haberleßme 10 868 375 Kamu sektörü 4 692 943
6. Mali Kurulußlar 4 228 348 Makine teçhizat 1 433 262
7. Konut Sahipli¤i 3 465 419 Bina inßaat› 1 124 500
8. Serbest Meslek ve Hizmetler 2 830 825 Bina d›ß› inßaat 2 135 181
9. (-)‹zafi Banka Hizmetleri 4 284 141 Özel sektör 12 170 810
10. Sektörler Toplam› (1-9) 66 046 733 Makine teçhizat 5 624 043
11. Devlet Hizmetleri 8 781 478 Konut inßaat› 6 546 767
12. Kâr Amac› Olmayan 4. Stok de¤ißmeleri 1 130 194
Özel Hizmet Kurulußlar› 272 486 5. Mal ve hizmet ihracat› 17 972 067
13. Toplam (10+11+12) 75 100 697 6. (-)Mal ve hizmet ithalat› 20 801 155
14. ‹thalat Vergisi 2 375 044 7. Gayri safi yurtiçi has›la 83 198 135
8. ‹statistiki hata -5 823 333

GSYİH 77 374 802 GSYİH 77 374 802 GSYİH 77 374 802

GSMH

15. D›ß Alem Net Faktör Gelirleri- 867 694


A.Dݧ Alemden Gelen 3 335 650
B.Dݧ Aleme Giden (-) 2 467 956
16. G.S.M.H.(Al›c› Fiyatlar›yla) (GSY‹H+15) 78 282 966
Kaynak: D‹E.

2 Farkl› yöntemlerle GSY‹H hesaplamalar›. Bu hesaplamalar, gelirin tüketimi ve üretime da¤›l›m› ile ilgili çok de¤erli bilgiler vermektedir.

Çalõşõlan Saat Başõna Reel Ücret Endeksi


(‹malât Sanayii, üç ayl›k, 1997=100, mevsimsellikten ar›nd›rlm›ß)
160

140

120

100

80

60

40
1988 - 1

1988 - 3

1989 - 1

1989 - 3

1990 - 1

1990 - 3

1991 - 1

1991 - 3

1992 - 1

1992 - 3

1993 - 1

1993 - 3

1994 - 1

1994 - 3

1995 - 1

1995 - 3

1996 - 1

1996 - 3

1997 - 1

1997 - 3

1998 - 1

1998 - 3

1999 - 1

1999 - 3

2000 - 1

2000 - 3

2001 - 1

2001 - 3

2002 - 1

Kaynak: D‹E.

3 Gerçek (reel) Ücret Endeksi. Nominal ücretlerin enflasyondan ar›nd›r›ld›ktan sonraki de¤eri, sat›nalma gücünün bir göstergesidir.

239
Tarihsel olarak bak›ld›¤›nda Türkiye’de hükümetlerin son yirmi y›l içinde siyasal
Coğrafyacõnõn güçlerini sa¤lamlaßt›rmak için uygulamas› kolay ve etkisi hemen hissedilen da¤›l›m
politikalar›na a¤›rl›k verdikleri gözlenmektedir. Oysa tan›m› gere¤i, üretkenli¤i
Sözlüğü art›rmay› amaçlayan destekler, bugün bu hedeften oldukça uzaklaßm›ßt›r. Desteklerin
büyük oranda devletin bütçesinden de¤il, dünya fiyatlar›n›n üzerinde saptanan tar›m
*İhracat (dõşsatõm): Bir ülkede destekleme fiyatlar›yla tüketiciden karß›land›¤› gerçe¤i de göz önüne al›nd›¤›nda,
üretilen mallar›n yabanc› ülkelere dünya piyasalar›nda rekabet gücü giderek düßmekte olan Türk tar›m kesiminin
sat›lmas›n› ifade eder. yeniden yap›lanmas›n›n ne ölçüde gerekli oldu¤u ortaya ç›kar.

*İthalat (dõşalõm): Yabanc› bir Stand-by anlaßmas›, tar›m sektörüyle ilgili kökten de¤ißiklikler öngörmektedir. Bu
ülkede üretilen mallar›n yurt için- anlaßmaya göre, tar›m kesimine ßimdiye kadar oldu¤u gibi destekleme yoluyla kaynak
aktarmak yerine, gelir da¤›l›m›n› düzeltici etkisi olan do¤rudan gelir deste¤i politikalar›
de sat›lmas›n› ifade eder.
benimsenmektedir. Tar›m politikalar›nda kökten bir yeniden yap›lanmay› temsil eden
bu de¤ißiklik, pilot olarak Ankara’da Polatl› bölgesinde uygulanmaktad›r.
3. İmalat Sanayii İhracatõn Belkemiğini Oluşturuyor
Günümüzde imalat sanayii, sanayileßmekte olan ülkelerin ekonomik yap›s›n›n
dinamik bir kesimini temsil eder. Türkiye’de de, daha önce bu yolla yüksek büyüme
h›zlar›n› yakalamay› baßarm›ß ülkelerde oldu¤u gibi, imalat sanayii ürünlerinin
ihracat›na, ihracat performans› aç›s›ndan, dolay›s›yla da büyüme performans› aç›s›ndan
büyük önem verilmektedir. ‹malat sanayii ürünlerinin toplam ihracat içindeki pay›
1965 y›l›nda % 3 iken, 1998’de % 70,5’e ç›km›ßt›r.
‹malat sanayii ürünleri içinde ihracatta en h›zl› büyüme kaydeden kategori ise,
tekstil ve haz›r giyim sektörüdür. Son dönemlerde, daha yüksek teknoloji içeren
ürünlerin ihracat›n› art›rma yönünde bir e¤ilim gözlenmektedir. ‹malat sanayii üretim
endeksinin son iki y›l içindeki seyri, bu sektörün krizden son derece olumsuz yönde
etkilenmiß oldu¤unu gösterir (2. belge).
‹malat sanayiinde yat›r›mlar›n uzun dönem seyrini inceledi¤imizde yat›r›mlar›n
1970’li y›llar›n ikinci yar›s›nda ve 1990 y›l›ndan itibaren art›ß göstermiß oldu¤unu
görürüz (3. belge). Ancak bu iki dönem farkl› özellikler göstermektedir. 1970’lerin
ikinci yar›s›nda yat›r›mlarda kamu sektörü a¤›rl›ktayken (4. belge), 1980 y›l›ndan
itibaren özel imalat sanayii yat›r›mlar› kamu yat›r›mlar›n› aßm›ß ve 1990’larda ger-
Aktif Büyüklüklerine Göre
çekleßen yat›r›mlar büyük ölçüde özel sektör taraf›nda gerçekleßtirilmißtir (5. belge).
Türkiye’de İlk 10 Banka
(Eylül 2001 itibariyle) 4. Bankacõlõk Sektöründe Reformlar, Güveni Yeniden Sağlamayõ Amaçlõyor
Bankac›l›k sistemi, günümüz ekonomik sistemlerinin çok önemli bir unsurudur.
Banka Kuruluş Toplam Şube Personel
Yõlõ Aktifler Sayõsõ Sayõsõ
Bankalar arac›l›¤›yla birikimlerini de¤erlendirmek isteyenlerle, yat›r›m yapmak üzere
milyar TL kayna¤a ihtiyac› olanlar, yani tasarrufçularla yat›r›mc›lar karß› karß›ya gelirler.
1. T.C. Ziraat Bankasõ 1863 27 365 726 1 624 35 565 Türk bankac›l›k sistemi de, Türk ekonomisinin dinamizminin gerektirdi¤i yap›ya
2. T. İş Bankasõ A.Ş. 1924 14 549 978 842 15 900
kavußmak için bir yeniden yap›lanma sürecine girmißtir (1. belge). Kamu bankalar›n›n
kaynaklar›n›n siyasi amaçlarla kullan›lmas› görev zararlar› do¤urmuß ve tüm sistemi
3. Akbank T.A.Ş. 1947 14 488 640 608 8 322
olumsuz yönde etkilemißtir. Türk bankac›l›¤›n›n rekabetçi bir yap›ya kavußturulmas›n›n
4. Yapõ ve K. B. A.Ş. 1944 13 241 294 420 9 858 önündeki baßl›ca engeller ise, ßeffafl›k eksikli¤i ve sermaye yetersizli¤idir.
5. T. Halk Bankasõ A.Ş. 1938 11 088 096 803 12 928 Yeni kurulmuß olan Bankac›l›k Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun bu yöndeki
6. T. Garanti B. A.Ş. 1946 10 393 762 285 5 584
faaliyetleriyle, Türk bankac›l›k sisteminin ekonomide çok daha etkin bir arac›l›k ißlevi
görmesi beklenmektedir.
7. Pamukbank T.A.Ş. 1955 8 652 470 197 5 469
5. Türkiye Enerji Sorununu Etkin Kullanõmla ve Alternatif Kaynaklarla Aşabilir
8. T. Vakõflar B. T.A.O. 1954 7 690 300 315 8 219
Ekonomik büyümenin sürdürülebilmesi için ekonomiye yeterli, kaliteli, güvenilir
9. Etibank A.Ş. 1935 7 131 074 159 3 285
ve çevreyle dost enerjinin yerinde, zaman›nda ve düßük maliyetle sa¤lanmas› çok
10.Osmanlõ B. A.Ş. 1863 5 419 955 59 1 342 önemlidir. ‹çinde bulundu¤umuz dönemde dünyada enerji talebinin karß›lanmas›nda
Kaynak: Türkiye Bankalar Birli¤i kaynak yetersizli¤i sorununun olmamas› ve bir süre öncesine kadar petrol fiyatlar›n›n
düßük düzeyde seyretmesi ekonomik büyüme aç›s›ndan olumlu bir ortam yaratm›ßt›r.
1 Türk mali sisteminde kamu bankalar›n›n Ancak Türkiye’nin bu ortam› iyi de¤erlendirdi¤i söylenemez. Kamu enerji yat›r›mlar›
a¤›rl›¤› sürmektedir. yetersiz kalm›ßt›r.

240
Sanayi Üretim Endeksi İmalat Sanayii Sabit Sermaye Yatõrõmlarõ
(Yõllõk Ortalama Yüzde Artõş)
(1994 sabit fiyatlarõyla)
1998 1999
250
Toplam Sanayii 0,9 -5,2
200
Elektrik, gaz ve su 7,6 4,9
150
Madencilik ve Taßocakç›l›¤› 9,9 -8,6
Maden kömürü linyit ve turb 13,2 -2,7 100

Ham petrol ve tabii gaz 7,1 -0,7 50


Metal cevheri madencili¤i -2,2 -20,3
0
Di¤er madencilik 12,9 -17,8

1963

1965

1967

1969

1971

1973

1975

1977

1979

1981

1983

1985

1987

1989

1991

1993

1995

1997

1999
‹malat Sanayii -0,3 -5,7
Kamu Özel

İmalat Sanayi Üretim Endeksi Kaynak: DPT.

(Yõllõk Ortalama Yüzde Artõş)


3 ‹malat sanayii yat›r›mlar› özel sektör taraf›ndan yap›lmaktad›r.
1998 1999

‹malat Sanayii -0,3 -5,7


Kamu Sektörü Sabit Sermaye Yatõrõmlarõ
G›da ürünleri ve içecek -2,1 -3,3
(1994 sabit fiyatlarõyla)
Tütün ürünleri 1,3 7,2
160
Tekstil ürünleri -2,7 -6,6
140
Giyim eßyas› 4,8 -4,3
120
Derinin ißlenmesi 100
bavul, çanta vb. -15,1 -10,6 80
A¤aç ve mantar ürünleri 1,0 -0,8 60
40
K⤛t ve k⤛t ürünleri -1,0 1,3
20
Bas›m ve yay›m -3,3 -5,2
0
1963

1965

1967

1969

1971

1973

1975

1977

1979

1981

1983

1985

1987

1989

1991

1993

1995

1997

1999
Kok kömürü ve rafine
edilmemiß petrol 4,1 -4,2
Kimyasal madde ürünleri -3,6 -2,1
Enerji Ulaştõrma Eğitim
Plastik ve kauçuk ürünleri -2,3 -8,2 Kaynak: DPT.

Metalik olmayan
di¤er mineral madenler 4,0 -8,1 4 Kamu yat›r›mlar›nda en yüksek paylar s›ras›yla ulaß›m, enerji ve e¤itimdedir.
Ana metal sanayi -1,2 -5,6
Metal eßya Özel Sektör Sabit Sermaye Yatõrõmlarõ
(makina teçhizat› hariç) 27,0 -5,1
(1994 sabit fiyatlarõyla)
B.y.s. makina ve teçhizat -1,1 -4,1
450
Büro, muhasebe,
bilgi ißlem makinalar› 11,5 -27,4 400
350
B.y.s elektrikli makina cihazlar› -17,6 3,0
300
Radyo, TV haberleßme cihazlar› 11,2 18,7 250
200
T›bbi, hassas optik aletleri, saat -12,7 -7,7
150
Taß›t araçlar› ve karoseri -6,2 -22,6 100
Di¤er ulaß›m araçlar› -22,9 -90,8 50
0
Mobilya ve b.y.s di¤er 2,6 2,5
1963

1965

1967

1969

1971

1973

1975

1977

1979

1981

1983

1985

1987

1989

1991

1993

1995

1997

1999

(b.y.s. : baßka yerde s›n›fland›r›lmam›ß)

Kaynak: D‹E. İmalat Konut Ulaştõrma


Kaynak: DPT.

2 Sanayide 1998 durgunlu¤u ve 1999 da-


ralmas›. 5 Özel sektör yat›r›mlar›nda en yüksek paylar konut, ulaßt›rma ve imalat sanayiindedir.

241
Türkiye’de 1970 - 1997 döneminde enerji tüketimi, enerji üretiminin iki kat› art›ß
Coğrafyacõnõn göstermißtir. Sektörlerin enerji tüketiminden ald›klar› paylar incelendi¤inde konut-
Sözlüğü hizmet ve sanayi sektörlerinin en yüksek pay› ald›klar› görülür (1. belge). Bugün enerji
ihtiyac›n›n yaklaß›k % 35’i yerli üretimle karß›lanmaktad›r. Türkiye’nin bilinen do¤al
*Biomas Enerji: Bitkisel ve hay- rezervleri s›n›rl›d›r. Enerji ihtiyac›n›n yaklaß›k yar›s›n› karß›layan petrolün % 90’› ithal
vansal ürünlerden elde edilen edilmektedir.
enerji. Klasik biomas kaynaklar› Giderek artan do¤al gaz talebinin tamam›n›n ithalatla karß›lanmas› planlanmaktad›r.
ormanlardan elde edilen odun, 1990 y›l›nda elektrik ihraç eder durumda olan Türkiye, bugün yine elektrik ithal eder
bitki ve hayvan art›klar›d›r. Mo- duruma gelmißtir ve bir elektrik darbo¤az›yla karß› karß›yad›r.
dern biomas kaynaklar› ise, özel
Ancak bunlar›n yan›nda Türkiye, yenilenebilir kaynaklar olan hidrolik enerji,
olarak yetißtirilen enerji bitkileri jeotermal enerji, rüzgar enerjisi, deniz dalga enerjisi ve modern biomas enerji olanaklar›
ve tar›msal yan ürünlerden elde bak›m›ndan uygun bir co¤rafyada yer almaktad›r. Türkiye’nin enerji talebindeki art›ß
edilen enerjidir. göz önüne al›nd›¤›nda, enerji yo¤unlu¤u düßük sanayilere ve enerjinin etkin kullan›m›na
yo¤unluk verilmesinin kaç›n›lmaz oldu¤u ortaya ç›kar (2. belge).
Çeßitli enerji kaynaklar› aras›ndan yap›lacak seçim ve enerji kaynaklar›n›n kullan›m›
ile ilgili çok önemli bir nokta da enerji kullan›m›n›n getirece¤i çevre sorunlar›d›r. Bu
sorunlar›n fosil yak›tlara dayal› enerji tüketiminde öne ç›kt›¤› hesaba kat›lmal›d›r.
6. Ulaştõrma: Ekonomik Açõdan Önemli Bir Hizmet Sektörü
En basit anlam›yla ulaßt›rma, insanlar›n ve mallar›n bir noktadan di¤erine taß›nmas›n›
sa¤layan sektördür. Öte yandan ulaßt›rma, tüm ekonomik, sosyal ve kültürel faaliyetlerin
hemen her aßamas›nda katk›s› bulunan bir hizmet sektörüdür. Bu ba¤lamda ulaßt›rmay›,
sektörleri birbirine ba¤layan bir hizmet dal› ya da sektörler zincirinin bir halkas› olarak
kabul etmek gerekir.
Ulaßt›rma sektörü sürekli gelißen sektörlere hizmet etti¤inden, zaman içinde
de¤ißebilen, dinamik bir yap›ya sahip olmas› gerekmektedir. Bu nedenle ulaßt›rma
politikas›n›n belirlenmesinde di¤er sektörlerin izledikleri politikalar›n dikkate al›nmas›
önem taß›r. Teknolojinin h›zla gelißmekte olmas› da ulaßt›rma politikas›n› etkiler.
Teknolojinin çok h›zl› bir ßekilde gelißiyor olmas› hem ulaßt›rma alt sektörleri
aras›ndaki ilißkileri etkiler, hem de yeni sistemlerin ortaya ç›kmas›na neden olur.
Ülke içinde yat›r›m yerlerinin ve büyüklüklerinin seçilmesi, kurulacak ißletmenin
k›t kaynaklarla maksimum verimlilikte çal›ßabilmesi, uluslararas› ticaretin gelißmesi
ve mallar›n süratle bir yerden bir yere taß›nmas› ve en ekonomik ve etkin sistemlerin
seçilmesinde ulaßt›rma konusunda yap›lacak tercihlerin önemi aç›kt›r.
Tarõm Türkiye’nin co¤rafi konumu, Bat› ile Ortado¤u ülkeleri aras›nda yo¤un bir ßekilde
Çevrim Konut ve Hiz.
%2
% 20 % 30 devam etmekte olan transit mal taß›mac›l›¤› ile Türkiye limanlar›ndan Ortado¤u
ülkelerine yap›lan transit mal taß›mac›l›¤›, önemli miktarda döviz girdisi sa¤lanmas›na
neden olmaktad›r.
Yurt içi yük taß›malar›nda, 1990 - 1999 döneminde denizyolu, demiryolu ve boru
hatt› taß›malar›n›n toplam taß›malar içindeki pay› azal›rken, karayolu taß›ma pay›n›n
artt›¤› görülmektedir. 1990 y›l›nda toplam yurt içi yük taß›malar›nda % 75,6 düzeyinde
Sanayi Ulaştõrma
olan karayolu pay›n›n, 1999’da % 89’a ulaßmas›, yolcu taß›malar› gibi yük taß›malar›nda
% 32 % 16
da hizmetin tek sektör taraf›ndan sa¤land›¤›n› ortaya koymaktad›r (3. belge).

Kaynak: 21. Yüzy›la Girerken Türkiye’nin 1990 - 1995 y›llar› aras›nda toplam yat›r›mlar içinde önemli bir paya sahip olan
Enerji Stratejisinin De¤erlendirilmesi, TÜS‹AD, 1998.
karayolu ve otoyol yat›r›mlar›n›n 1996 ve sonras›nda azalma sürecine girdi¤i
1 Türkiye’de sektörlerin birincil enerji tü- görülmektedir. Buna karß›l›k yurt içi yolcu taß›malar› içinde çok küçük paya sahip
ketim paylar› (milyon ton eßde¤eri petrol olan havayolu ulaßt›rmas› yat›r›mlar›n›n pay› önemli oranda artm›ß ve 1996 - 1999
Mtep / 1997). döneminde % 19,7’ye ulaßm›ßt›r (4. belge).

242
Birincil Enerji Kaynaklarõ
(Üretim, Talep, İthalat)
(1980 - 1997 Gerçekleßme, 1998 - 2020 Tahmini)

350

300

250

200

150

100

50

1980 1983 1986 1989 1992 1995 1998 2001 2004 2007 2010 2013 2016 2019

Üretim Talep İthalat

Kaynak: D‹E.

2 Türkiye, 2000 - 2020 döneminde büyük ölçüde ithalatla karß›layaca¤› enerji a盤› ile karß› karß›ya kalacakt›r.

Yük Taşõmalarõ Yolcu Taşõmalarõ


(bin ton) (bin kişi)

Yõl % Pay % Değişim Yõl % Pay % Değişim


1996 1997 1998 1998 1998 1996 1997 1998 1998 1998

Yurt içi 439,405 457,615 488,212 100,0 6,7 Yurt içi 686 749 754 676 780 179 100,0 3,4

Karayolu 387,945 399,396 434,885 89,1 8,9 Karayolu 576 904 634 603 656 698 84,2 3,5

Denizyolu 36,162 41,716 38,715 7,9 -7,2 Denizyolu 841 1 101 686 0,1 -37,7

Demiryolu 15,116 16,293 14,403 3,0 -11,6 Demiryolu 98 142 106 822 109 556 14,0 2,6

Havayolu 182 210 209 0,0 -0,5 Havayolu 10 862 12 150 13 239 1,7 9,0

Yurt dõşõ 99,559 133,073 124,101 100,0 -6,7 Yurt dõşõ 23 177 28 486 24 095 100,0 -15,4

Karayolu 5,770 4,323 5,018 4,0 16,1 Karayolu 1 271 936 1 182 4,9 26,3

Denizyolu 92,579 127,073 117,120 94,4 -7,8 Denizyolu 1 815 3 925 7 734 7,2 -55,8

Demiryolu 740 1,112 1,447 1,2 30,1 Demiryolu 173 231 218 0,9 -5,6

Havayolu 470 565 516 0,4 -8,7 Havayolu 19 918 23 394 20 961 87,0 -10,4

TOPLAM 538,964 590,688 612,313 3,7 TOPLAM 709 926 783 162 804 274 2,7

Kaynak: D‹E. Kaynak: D‹E.

3 Türkiye’de yük taß›malar› a¤›rl›kl› olarak yurt içinde kara, yurt 4 Türkiye’de yolcu taß›malar› a¤›rl›kl› olarak yurt içinde kara, yurt
d›ß›na ise denizyoluyla yap›lmaktad›r. d›ß›na ise havayoluyla yap›lmaktad›r.

243
F. Gelir Düzeyi, Tüketim Kalõplarõnõ Belirliyor
Coğrafyacõnõn 1. Tüketim Harcamalarõnda En Yüksek Pay Gõdanõn, En Düşük Pay Eğitimin
Sözlüğü Kißilerin tüketim harcamalar›n› çeßitli kalemler aras›nda nas›l paylaßt›rd›klar›
önemli bir ekonomik bilgidir. Türkiye’de g›da - içki - tütün, toplam tüketim harcamas›
*Gayri Safi Sabit Sermaye içinde en yüksek paya sahiptir. ‹kinci ve üçüncü s›ralar› konut - kira ve ev eßyas›
Oluşumu: Gelirin tüketilmeyen k›s- almaktad›r (1. belge).
m›n›n makine-teçhizat, bina-konut Dördüncü s›rada giyim - ayakkab› ve ulaßt›rma harcamalar› gelmektedir. Toplam
olarak yat›r›m amaçl› harcanmas›. tüketim harcamalar› içinde en düßük pay, e¤itim ve e¤lence - kültür harcamalar›-
Bu yolla sermaye birikimi sa¤lan- n›nd›r. Bu e¤ilimin en önemli belirleyicisi, Türkiye’de 3 000 ABD dolar› düzeyindeki
makta, yeni üretim kapasiteleri kißi baß›na gelirin yetersizli¤idir.
yarat›lmakta, varolan kapasiteler 2. Doğuda ve Batõda Farklõ Tüketim Tercihleri Gözlenmekte
büyütülmekte ve üretim teknolo- Tüketim harcamas›, türleri bak›m›ndan da bir yandan kentsel ve k›rsal kesimler
jileri yenilenmektedir. aras›nda, di¤er yandan co¤rafi bölgeler aras›nda farkl›l›klar göze çarpmaktad›r. Örne¤in
k›rsal kesimde e¤itim harcamalar›n›n toplam tüketim harcamalar› içindeki pay›, kentsel
kesimdekinin ancak üçte biri kadard›r. Bunun yan›nda, g›da harcamalar›n›n pay› da
k›rsal kesimde kentsel kesime göre yaklaß›k bir buçuk kat daha fazlad›r.
Co¤rafi bölgelere göre tüketim harcamas› türlerini inceledi¤imizde Do¤u ve
Güneydo¤u Anadolu bölgelerinde genel olarak g›da - içki - tütün harcamalar›n›n
pay›n›n di¤er bölgelere oranla daha fazla oldu¤unu, buna karß›l›k e¤lence - kültür,
e¤itim ve sa¤l›k harcamalar›n›n pay›n›n daha düßük oldu¤unu görürüz. Bu, düßük
gelir düzeylerinde görülen bir durumdur. Gelir düzeyi artt›kça tüketim harcamalar›n›n
a¤›rl›¤›n›n de¤ißmesi beklenir.

G. Türk Sanayiinde Şirketler ve Yatõrõmlar


1. En Büyük İlk 15 Kuruluş İçinde Kamu Kuruluşlarõ Çoğunlukta
Toplam sat›ßlar ölçüt al›narak yap›lan s›ralama incelendi¤inde kamu kurulußlar›n›n
say›s›n›n a¤›rl›kta oldu¤u görülür (3. belge). Özel sektör, elektrikli - elektronik gereçler
sanayii ve otomotiv sanayii bünyesinde faaliyet gösteren kurulußlarla temsil
Hanehalkõ edilmektedir. Özelleßtirmelerle birlikte Türk sanayiinde etkili olan kurulußlar içinde
Tüketim Harcamasõ Türleri kamu - özel sektör dengesinin, özel sektör lehine de¤ißmesi beklenmektedir.
(Aylõk Ortalama, % Dağõlõm)
2. Yatõrõmlar: Türk Sanayiinin Gelişmesinin Anahtarõ
Tüketim harcamasõ Türkiye Kent Kõr Türk sanayi kesiminin gelecekte Türkiye ekonomisi içindeki a¤›rl›¤›n› sektöre
yap›lacak yat›r›mlar belirleyecektir. ‹statistiklerde yat›r›mlar› ifade eden “Gayri Safi
G›da, içki, tütün 35,62 30,7 45,28 Sabit Sermaye Olußumu”*, makine ve teçhizat, bina inßaat› ve bina d›ß› inßaat
kalemlerinden olußur. Yat›r›mda amaç, üretimi, verimlili¤i ve dolay›s›yla da kâr›
Giyim, ayakkab› 8,96 9,00 8,87
art›rmakt›r.
Konut ve kira 22,84 24,78 19,02
Yat›r›m karar› karmaß›k bir süreçtir ve en önemli belirleyicisi makroekonomik
Ev eßyas› 9,02 9,30 8,47 istikrard›r. Türk sanayi kesiminin e¤ilimleri bu genel kurala son derece uygundur.
Ekonominin krizde oldu¤u dönemlerde yat›r›mlar büyük düßüßler göstermektedir.
Sa¤l›k 2,60 2,65 2,50 1999 ve 2001 y›llar›nda yat›r›mlardaki azalma, büyüme h›z›ndaki düßüßten daha büyük
oranda gerçekleßmißtir (4. belge).
Ulaßt›rma 8,78 9,52 7,33
1970’li y›llarda yat›r›mlar›n yaklaß›k yar›s› kamu sektörü taraf›ndan gerçek-
E¤lence ve kültür 2,30 2,74 1,45
leßtirilirken, 1980’lerden sonra kamu sektörünün pay› giderek azalm›ß ve 1990’lar›n
E¤itim 1,43 1,87 0,58 sonuna do¤ru fark özel yat›r›mlar lehine artm›ßt›r. Günümüzde yat›r›mlar GSY‹H’nin
yaklaß›k dörtte biri büyüklü¤ündedir. Bunun yaklaß›k % 78’ini özel sektör, % 22’sini
Otel, lokanta, pastane 2,90 3,21 2,29
ise kamu sektörü gerçekleßtirmektedir.
Çeßitli mal ve hizmet 5,56 6,24 4,21
Kamu kesimi ve özel sektör yat›r›mlar› farkl› alanlarda yo¤unlaßmaktad›r. Kamu
TOPLAM 100 100 100
kesimi daha çok enerji, ulaß›m ve e¤itim alanlar›nda, özel sektör ise daha çok imalat
sanayii, konut ve ulaß›m alanlar›nda yat›r›m yapmaktad›r. Kamu kesimi yat›r›mlar›
Kaynak: D‹E, Hanehalk› Tüketim Harcamalar› Anketi, 1994. yak›ndan incelendi¤inde 1979 - 1984 y›llar› aras›nda enerji sektörüne yap›lan yat›r›mlar›n
ilk s›ray› ald›¤› dönem d›ß›nda, kamu yat›r›mlar›nda en yüksek paylar›n s›ras›yla
1 Türkiye’de tüketim harcamas› türleri. ulaß›m, enerji ve e¤itim alanlar›na ait oldu¤u gözlemlenmektedir.

244
Kaynak: Sabah Gazetesi, 1.3.2001. Kaynak: Sabah Gazetesi, 9.5.2001.

2 Türkiye’deki enflasyon sürecinin “kemer s›kma” politikalar› ile durdurulmaya çal›ß›lmas› karikatürlere konu olmußtur. Genellikle, mak-
roekonomik istikrar› sa¤lamakta baßar›l› olamayan bu politikalardan, tüm toplum kesimleri memnuniyetsizliklerini dile getirmißlerdir.

Türkiye'nin En Büyük 15 Sanayi Kuruluşu (2000)


Üçer Aylõk Dönemler İtibariyle Özel Tüketim
ve Yatõrõmda Gelişmeler
Sõra Kuruluşun Ünvanõ Toplam
Satõşlar (Bir önceki y›l›n ayn› dönemine göre de¤ißme, %)
milyar TL
60

1 Tüpraß - Türkiye Pet. Raf. A.Þ. (Kamu) 3 013 093

2 TEAÞ Türkiye Elek. Üre. ‹letim A.Þ. 1 103 980 40

3 Oyak-Renault Oto. Fabrikalar› A.Þ. 760 821

4 Arçelik A.Þ. 646 492 20

5 Ere¤li Demir ve Çelik Fab. T.A.Þ. 606 609

6 Tekel Tütün. Mam. Tuz ve Alkol ‹ßl. Gn. Müd. 565 979 0

7 Türkiye Þeker Fabrikalar› A.Þ. 526 676

8 Tofaß Türk Otomobil Fabrikas› A.Þ. 501 714 -20

9 Petkim Petrokimya Hold. A.Þ. Gen. Müd. 496 831

10 Vestel Elektronik San. Ve Tic. A.Þ. 491 746 -40

11 Ford Otomotiv Sanayi A.Þ. 386 087

12 Türkiye Kömür ‹ßl. Kur. Gen. Müd. 367 442 -60


1995 - IV

1996 - IV

1997 - IV

1998 - IV

1999 - IV

2000 - IV

2001 - IV
1995 - III

1996 - III

1997 - III

1998 - III

1999 - III

2000 - III

2001 - III
1995 - II

1996 - II

1997 - II

1998 - II

1999 - II

2000 - II

2001 - II

13 Mercedes-Benz Türk A.Þ. 326 677


1995 - I

1996 - I

1997 - I

1998 - I

1999 - I

2000 - I

2001 - I

14 Aygaz A.Þ. 324 215

15 Türkiye Petrolleri Anonim Ortakl›¤› 247 852 Özel Nihai Tüketim Özel Gayrisafi Sabit Sermaye Olußumu

Kaynak: ISO, 2000 Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kurulußu Raporu.


Kaynak: D‹E.

3 En büyük sanayi kurulußlar› ve toplam sat›ßlar›. 4 Yat›r›mlar, tüketime göre her zaman daha büyük dalgalanma gösterir.

245
Kamu kesiminde gelirlerin giderleri karß›layamamas› sonucu, devlet iç borçlanma
Coğrafyacõnõn yoluna gitmektedir. ‹ç borçlanma, mali piyasalar arac›l›¤›yla ßirketlere, bankalara ve
hane halk›na bono ve tahvil sat›ß› yoluyla gerçekleßmektedir (4. belge). Kamu kesiminin
Sözlüğü mali piyasalar üzerinde olußturdu¤u bu tasarruf talebi, Türkiye ekonomisinde karß›la-
ß›lan enflasyon ve yüksek faiz sorunlar›n›n en önemli nedenlerinden biridir.
*Kamu İktisadi Teşebbüsleri
(KİT): Mülkiyetinin ço¤u devlete Özellikle özel sektör yat›r›mlar›n›n da h›zland›¤› dönemlerde, yat›r›mlar›n yurt içi
tasarruflar›n karß›layabilece¤inin üzerinde gerçekleßmesi sonucunda devreye, genellikle
ait bulunan girißim. Türkiye’de
d›ß borçlanma girmektedir. Kronik d›ß ticaret a盤›, d›ß borçlanma imkânlar›n› k›s›tlayan
K‹T’ler ithal ikameci dönem bo- bir etkendir (3. belge).
yunca sanayiye ara mal› (girdi)
sa¤lam›ßlard›r. H. Devletin Ekonomideki Rolü Değişme Sürecinde
*Sosyal Güvenlik: Devlet me- 1. Kalkõnma Modeli Tercihi, Devletin Ekonomideki Rolünü Belirliyor
murlar›n›n (Emekli Sand›¤›), iß- 1980’lerin baß›nda, Türkiye’nin, ithal ikameci bir kalk›nma stratejisini terkedip
çilerin (Sosyal Sigorta) ve serbest ihracata yönelik aç›k piyasa ekonomisini temel alan bir kalk›nma stratejisine yönelmesi
meslek sahiplerinin (Ba¤-Kur) sonucunda kamu kesimi ekonomisi, di¤er bir deyißle devletin ekonomideki rolü de
emekliliklerini ve sa¤l›k harca- de¤ißime u¤ram›ßt›r.
malar›n› kapsayan sigorta sistemi. ‹thal ikameci bir sistemde devlet, talep edilen bir mal›n yurt içinde üretilmesini
Bu sisteme 1999 y›l›nda ‹ßsizlik sa¤lamak amac›yla ya özel sektörü teßvik edici uygulamalara baßvurur, ya da söz
Sigortas› da dahil oldu. konusu üretimi kendisi gerçekleßtirir, yani ekonominin ißleyißine aktif bir biçimde
kat›l›r.
‹hracata yönelik aç›k piyasa ekonomisi, devletin ekonomideki rolünün azalmas›n›,
asli görevlerine odaklanmas›n›, özel sektörün ise, dünya piyasalar›nda pazar pay›
edinebilmek için rekabet gücünü artt›rmaya çal›ßmas›n› önerir.
2. Yavaş Başlayan Özelleştirmeler Son Yõllarda Hõzlandõ
Türkiye’de devlet - ekonomi ilißkisinin de¤ißmekte oldu¤unun en çarp›c› göstergesi
özelleßtirme sürecidir. Özelleßtirme ile hedeflenen, hem devletin mülkiyetindeki
girißimlerin özel sektöre sat›larak devletin mali aç›klar›n›n azalt›lmas›, hem de devletin
asli görevleri olan e¤itim, sa¤l›k, altyap›, sosyal güvenlik*, yarg› ve savunma için ge-
rekli olan yat›r›mlara kaynak ay›rabilmesidir. Ayn› zamanda ekonomi, piyasa
mekanizmalar›n›n yönlendirilmesine b›rak›lacak, sermaye sahipli¤i daha geniß bir
tabana yay›lacak ve rekabetin artmas›yla kaynaklar daha etkin bir biçimde kulla-
n›lacakt›r. 2000 y›l›nda önemli miktarda özelleßtirme yap›lm›ßt›r (1. belge).
Piyasan›n gerçekleßtirdi¤i bireysel ve bölgesel gelir da¤›l›m› her zaman yüksek
Özelleştirme Gelirleri
(milyon $)
oranl› eßitsizlik sergiler. Bu eßitsizliklerin azalt›lmas› için devlet, vergi ve sosyal
güvenlik politikalar› ile bölgesel kalk›nma politikalar›n› etkin bir biçimde kullanmal›d›r.
3 000
3. Borsa ve Sermaye Piyasalarõna da Görev Düşüyor
2 500 Özelleßtirme ile bütçe üzerindeki K‹T* finansman yükünün azalmas›, böylece mali
yükü azalan kamu kesiminin sermaye piyasalar› üzerinde olußturdu¤u bask›n›n
2 000
ortadan kalkmas›yla mali piyasalar›n ve sermaye piyasalar›n›n daha etkin çal›ßmas›
beklenmektedir.
1500 Özelleßtirme uygulamalar›n›n baßar›s›, büyük ölçüde, borsa ve sermaye piyasalar›n›n
gelißtirilmesine ba¤l›d›r. Yerli ve yabanc› tasarruflar›n bu piyasalara yönelmesiyle
1000 ekonomiye yeni kaynaklar yarat›labilecektir.

I. Kronik Dengesizlikler: Bütçe ve Dõş Ticaret Açõklarõ


500
1. Devletin Yüksek Bütçe Açõklarõ İç Borçlanmayla Finanse Edildi
0 Devlet vergiler yoluyla toplam›ß oldu¤u kaynaklarla, kamu kesiminde çal›ßan
88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 00
personelin ücretlerini ödemekte, K‹T’lerin ve sosyal güvenlik sisteminin aç›klar›n›
Kaynak: Özelleßtirme ‹daresi Baßkanl›¤›. kapatmakta, ülkenin ihtiyac› olan altyap› yat›r›mlar›n› gerçekleßtirmekte, nihayet iç
ve d›ß borç faiz ödemelerini yapmaktad›r (2. belge). Son y›llarda, bütçe aç›klar›n›n fi-
1 Özelleßtirme gelirleri 2000 y›l›nda rekor nansman› için kullan›lan iç borçlanma yöntemi, faiz harcamalar›n› büyük ölçüde art-
düzeyde gerçekleßmißtir. t›rm›ß ve devletin asli görevlerini yerine getirebilmesinde bir engel haline gelmißtir.

246
Konsolide Bütçe Dengesi* Cari İşlemler Dengesi

milyon $ 1999 milyon $ 1999

Gelirler.......................................................................45,425 ‹hracat f.o.b. ............................................................29,326


‹hracat...................................................................26,588
Vergi Gelirleri ........................................................35,451
Bavul Ticareti.........................................................2,255
Dolays›z Vergiler ................................................16,072 Transit Ticaret ...........................................................483
Dolayl› Vergiler...................................................19,379 ‹thalat f.o.b. ...........................................................-39,773
‹thalat c.i.f. .........................................................-40,692
Vergi D›ß› Gelirler ...................................................9,286
Alt›n ‹thalat› .........................................................-1,079
Katma Bütçe.............................................................0,670 Transit Ticaret..........................................................-442
Hibe...........................................................................0,018 Navlun ve Sigorta .................................................2,440
Dݧ Ticaret Dengesi..............................................-10,447
Harcamalar ................................................................67,081
Di¤er Mal ve Hizmet Gelirleri............................18,748
Cari..........................................................................21,902 Turizm ....................................................................5,203
Personel................................................................16,540 Faiz Gelirleri ..........................................................2,350
Di¤er .....................................................................11,195
Di¤er Cari ..............................................................5,362
Di¤er Mal ve Hizmet Giderleri .........................-14,840
Yat›r›m ......................................................................3,688 Turizm...................................................................-1,471
Transfer...................................................................41,491 Faiz Ödemeleri ....................................................-5,450
Di¤er......................................................................-7,919
Faiz Ödemeleri....................................................25,668
Toplam Mal ve Hizmetler.....................................-6,539
D›ß ........................................................................2,146 Karß›l›ks›z Transfer Girißleri (Özel) ....................4,813
‹ç .........................................................................23,522 Göçmen Transferleri....................................................0
K‹T'lere Transferler...............................................0,998 ‹ßçi Gelirleri ...........................................................4,529
Di¤er ..........................................................................284
Di¤er Transferler.................................................14,825 Karß›l›ks›z Transfer Ç›k›ßlar› (Özel)...........................0
Bütçe Dengesi .........................................................-21,655 Karß›l›ks›z Transferler (Resmi): Net .......................362
‹ßçi Gelirleri ................................................................47
* Konsolide bütçe, genel bütçe (merkezi idare) ve katma bütçeden (üniversite Di¤er ..........................................................................315
vs.) meydana gelir. Bu tabloda Türk Liras› rakamlar 1$ = 417 682 TL. kuruyla Cari ‹ßlemler Dengesi............................................-1,364
ABD dolar›na dönüßtürülmüßtür.
Kaynak: DPT Kaynak: DPT

2 1999 y›l›nda bütçe a盤› 21 milyar dolar olarak gerçekleßmißtir. 3 Cari ißlemler dengesi a盤› 1999 y›l›nda finanse edilebilir düzeyde
Bu rakam GSMH’n›n % 12,1’ine ulaßan çok yüksek bir aç›kt›r. gerçekleßmißtir (navlun - sigorta dahil [f.o.b.] ve hariç [c.i.f]).

Konsolide Bütçe Dengesi


milyar $
30

25

20

15

10

-5

-10

-15
1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001*

Bütçe Açõğõ Özel Sektör Tasarruf Fazlasõ Cari İşlemler Dengesi * Kas›m sonu itibariyle
Kaynak: T.C. Hazine Müsteßarl›¤›.

4 Konsolide bütçe a盤›n›n finansman› için devletin mali piyasalara yöneltti¤i tasarruf talebi, 1990, 1993 ve 1995 y›llar› d›ß›nda neredeyse
tümüyle yurt içi tasarruflarla karß›lanm›ßt›r. Söz konusu üç y›lda ise, d›ß tasarruflar ve iç tasarruflar yar› yar›ya bütçe a盤›n›n kapat›lmas›nda
kullan›lm›ßt›r. ‹ç tasarrufun bütçe a盤›n›n finansman›na yönlendirilmesi, Hazinenin, aç›lan ihaleler yoluyla, yüksek faizlerle bankalara, ßirketlere
ve hane halk›na Devlet ‹ç Borçlanma Senetleri (D‹BS) sat›ß›yla gerçekleßtirilmektedir.

247
2. Cari İşlemler Dengesinin Açõklarõ Dõş Borçla Finanse Edildi
Coğrafyacõnõn Hammadde ve yat›r›m maddeleri itibariyle ithalata ba¤›ml› yap›, Türkiye
Sözlüğü ekonomisine kronik bir d›ß ticaret a盤› yükü getirmektedir (3. belge). Yani ithalat,
ihracattan her zaman çok daha yüksektir. Bu a盤›n kapanmas›, di¤er mal ve hizmet
gelirleri ve karß›l›ks›z transferler yoluyla gerçekleßir. 1999 y›l›nda 10,4 milyar ABD
*Gümrük Birliği: Gümrük Birli- dolar› olan d›ß ticaret a盤›, turizm ve müteahhitlik hizmetleri gibi döviz girißleri ile
¤i’nde yer alan ülkeler aras›ndaki 1,3 milyar ABD dolar›na düßmüßtür.
ticaretin önündeki bütün engel-
lerin kald›r›lmas›n› ve Birlik d›ß›n- 3. Yeterince Gelişmemiş Bir Mali Sektör
da kalan ülkelere yönelik ortak Avrupa ülkeleri ile karß›laßt›r›ld›¤›nda, Türkiye ekonomisi, bat› ülkeleri ölçülerinde
bir ticaret politikas› izlenmesini yeteri kadar parasallaßm›ß de¤ildir. Piyasada dolaßan nakit para ve bankalarda bulunan
Türk Liras› ve döviz mevduatlar›n›n toplam›ndan olußan para arz›n›n milli gelirdeki
öngören anlaßma.
pay›, 1999 y›l›nda % 51,9’dur. Ayr›ca, enflasyon nedeniyle mevduat sahipleri,
*Ara Malõ: Ekonomik sektörlerde mevduatlar›n›n yar›s›n› döviz cinsinden tutmaktad›rlar. Bu kaynaklar, banka sistemi
üretilen mallarda girdi olarak taraf›ndan tüketicilere ve yat›r›mc›lara kredi olarak sunulur.
kullan›lan hammadde ve yar›ma-
mul maddelerin bir arada an›ld›¤› J. Türkiye Dünya Ekonomisinin Neresinde ?
mal grubu. 1. Türkiye Ekonomisi: Dõşa Açõk Bir Ekonomi
*Yatõrõm Mallarõ: Ekonomik sek-
Türkiye 1980 sonras›nda kalk›nma stratejisi bak›m›ndan tercihini d›ßa aç›k, ihracata
törlerde kapasite art›r›m ve tekno- yönelik bir strateji yönünde kullanm›ßt›r. Bu strateji ile gelinen noktada, ihracat ve
loji yenileme amaçl› olarak yap›- ithalat Türkiye ekonomisi içinde önemli bir yer tutmaktad›r. Türkiye’nin ihracat ve
lan yat›r›mlarda kullan›lan ser- ithalat›n›n toplam›, GSMH’nin yaklaß›k üçte biri büyüklü¤ündedir. Ancak, böylesine
maye mallar›. d›ßa aç›k bir ekonomide, makroekonomik dengesizlikler, ekonominin d›ßar›dan
*OECD: Merkezi Paris’te bulunan gelebilecek ßoklara karß› savunmas›z olmas› sonucunu da do¤urur.
uluslararas› ‹ktisadi ‹ßbirli¤i ve 1999 y›l› rakamlar›yla Türkiye’nin d›ß ticaret hacmi 67,3 milyar ABD dolar›d›r.
Kalk›nma Örgütü. Toplam ithalat 40,7 milyar ABD dolar›, toplam ihracat ise 26,6 milyar ABD dolar›d›r.
‹thalatta 1998’den itibaren yaßanan büyük düßüß nedeniyle, 1990’l› y›llar boyunca
% 50’lerde seyreden ihracat›n ithalat› karß›lama oran› % 65’lere ç›km›ßt›r.
2. İhracatõmõza Tüketim Mallarõ, İthalatõmõza Ara Mallarõ Hakim
İthalat (Dõşalõm) 1999 ‹hracat›n sektörel da¤›l›m›na bakt›¤›m›zda imalat sanayiinin yaklaß›k % 89,4 ile ilk
Yüzde
s›ray› ald›¤›n› görmekteyiz. Mal gruplar›na göre bak›ld›¤›nda ara ve tüketim mallar›
Dağõlõm
a¤›rl›kl› bir yap› gözlenmektedir (4. belge). En çok ihracat yapt›¤›m›z ülkeler s›ras›yla
A. OECD Ülkeleri 69,6 Almanya, ABD, ‹ngiltere, ‹talya ve Rusya Federasyonu’dur. ‹hracat mal gruplar› ile
1. AB Ülkeleri 52,6
incelendi¤inde, tüketim ve ara mallar›n›n* toplam ihracatta en büyük paya sahip
oldu¤unu görürüz.
2. EFTA Ülkeleri 2,3
‹thalat›m›z içinde en büyük pay›, % 73,5 ile sanayii ürünleri ithalat› olußturmaktad›r.
3. Di¤er OECD Ülkeleri 14,7
Mal gruplar›na göre bak›ld›¤›nda yat›r›m ve ara mal› a¤›rl›kl› bir yap› gözlenmektedir
C. OECD üyesi olmayan ülkeler 29,1 (5. belge). Türkiye’nin en çok ithalat yapt›¤› ülkeler ise, s›ras›yla Almanya, ‹talya,
Fransa, ABD ve Rusya Federasyonu’dur. ‹thalatta en büyük pay % 65,2’lik bir oranla
ara mallar›ndad›r.
İhracat (Dõşsatõm) 1999
3. En Önemli Ticaret Ortağõmõz: Avrupa Birliği
Yüzde
Dağõlõm Türkiye, ihracat›n›n yar›s›ndan fazlas›n› Avrupa Birli¤i (AB) ülkeleriyle
A. OECD Ülkeleri 67,8 gerçekleßtirmektedir. Bu oran, Gümrük Birli¤i Anlaßmas›’n›n* imzalanmas›ndan bu
yana istikrarl› bir ßekilde artmaktad›r (1. belge). 1 Ocak 1996 y›l›ndan itibaren ißlerlik
1. AB Ülkeleri 53,9
kazanan Gümrük Birli¤i Anlaßmas›, AB ülkeleri ile Türkiye aras›ndaki mal ve hizmetlerin
2. EFTA Ülkeleri 1,4 serbest dolaß›m›n›n önündeki engellerin kald›r›lmas›n› amaçlamaktad›r.
3. Di¤er OECD Ülkeleri 12,6 Buna göre sanayi ürünlerinin ticaretinin serbestleßtirilmesiyle baßlayan sürecin,
C. OECD üyesi olmayan ülkeler 20,6 hizmetler ve kamu al›mlar› alanlar›na da genißletilmesi öngörülmekte, daha sonra da
tar›m alan›nda AB Ortak Tar›m Politikas›’na uyum hedeflenmektedir.
Kaynak: DPT.
AB ülkelerinin, yüksek gelir düzeyine sahip ve geniß bir pazar olußturdu¤u göz
1 Türkiye d›ß ticaretinin yar›s›n› AB ülke- önüne al›n›rsa (2. belge), makroekonomik istikrar sorununu çözmüß ve AB üyeli¤ine
leri ile yapmaktad›r. do¤ru yol alan bir Türkiye’nin önünde önemli ihracat pazar f›rsatlar› olabilir.

248
Satõnalma Gücü
Dõş Ticaret Dengesi
Paritesine Göre
(milyar $)
OECD Ülkelerinin
GSMH Sõralamasõ 60.0

(1997) 50.0

milyar Ölçek 40.0


($) (Türkiye = 1)
30.0
1 ABD 8 724,0 21,17
20.0
2 Japonya 3 100,4 7,53 10.0

3 Almanya 1 809,2 4,39 0.0

4 Fransa 1 247,8 3,03 -10.0

5 İtalya 1 223,1 2,97 -20.0

6 İngiltere 1 208,7 2,93 -30.0

7 Meksika 720,2 1,75 -40.0


1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001*
8 Kanada 719,7 1,75
‹hracat ‹thalat D›ß Ticaret Dengesi
9 Kore 665,8 1,62
* Kas›m sonu itibariyle
Kaynak: D‹E
10 İspanya 628,8 1,53

11 Türkiye 412,0 1,00 3 Türkiye’nin d›ß ticaret dengesi kronik olarak aç›k veren bir yap›dad›r.

12 Avustralya 406,8 0,99

13 Hollanda 345,6 0,84


İHRACAT (Dõş Satõm) İTHALAT (Dõş Alõm)
14 Polonya 289,4 0,70

15 Belçika 236,6 0,57 İhracatõn Sektörel Dağõlõmõ (milyon $) İthalatõn Sektörel Dağõlõmõ (milyon $)
2001 2001
16 Avusturya 186,3 0,45
Değer % pay Değer % pay
17 İsviçre 184,2 0,45
Tar›m 2,231 7,2 Tar›m 3,399 8,3
18 İsveç 180,8 0,44
Madencilik 338 1,1 Madencilik 7,134 17,5
19 Yunanistan 145,9 0,35
‹malat Sanayii 28,565 91,6 ‹malat Sanayii 29,933 73,5
20 Portekiz 144,8 0,35 Di¤er 24 0,1 Di¤er 222 0,5
21 Danimarka 134,8 0,33 Toplam 31,186 100,0 Toplam 40,687 100,0
22 Çek Cumh. 134,8 0,33
İhracatõn Mal Gruplarõna Göre Dağõlõmõ İthalatõn Mal Gruplarõna Göre Dağõlõmõ
23 Norveç 117,8 0,29 (milyon $) (milyon $)
24 Finlandiya 105,3 0,26 2001 2001
Değer % pay Değer % pay
25 Macaristan 100,3 0,24
Sermaye Mallar› 2,618 8,4 Sermaye Mallar› 1,411 3,5
26 İrlanda 75,4 0,18
Ara Mallar› 13,299 42,6 Ara Mallar› 6,713 16,6
27 Yeni Zelanda 67,1 0,16
Tüketim Mallar› 15,221 48,8 Tüketim Mallar› 32,181 79,4
28 Lüksemburg 14,0 0,03
Di¤erleri 48 0,2 Di¤erleri 200 0,5
29 İzlanda 6,7 0,02 Toplam 31,186 100,0 Toplam 40,507 100,0
Kaynak: OECD, Economic Surveys. Kaynak: D‹E Kaynak: D‹E

2 Türkiye, OECD içerisinde gelir 4 Türkiye’nin ihracat› yar› yar›ya ara mallar› 5 Türkiye’nin ithalat› a¤›rl›kl› olarak ara mal-
aç›s›ndan 11. s›rada bulunmaktad›r. ve tüketim mallar›ndan olußmaktad›r. lar›ndan olußmaktad›r.

249
13 Bölgesel Gelişme

Kalkõnma sürecinde, hayat standartõnõn artõrõlmasõ kadar


bölgelerarasõ gelişmişlik farklõlõklarõnõn giderilmesine de önem verilir.
Bölgesel gelişme ve bölgelerarasõ gelişmişlik farklarõnõ azaltma politikalarõnõn
uygulanmasõ bu amaca hizmet eder. Avrupa Birliği’nde bölgesel gelişme politikalarõ,
üye ülkeler arasõnda, ekonomik ve sosyal uyumun sağlanmasõ açõsõndan
büyük önem taşõmaktadõr.

A. Türkiye’de Bölgesel Gelişme: Yeni Bir Kalkõnma Yaklaşõmõ


Coğrafyacõnõn
1. Bölgelerarasõ Gelişmişlik Farklarõ
Sözlüğü
Dünyada gelißmiß ülkeler dahil, her ülkede de¤ißik boyutlarda yaßanan bölgeleraras›
*Bölgesel Gelişme: Ülke bütü- gelißmißlik farklar› Türkiye’de de sorun olmaya devam etmektedir. Bölgeleraras›
nünde yer alan bölgelerin, çevre gelißmißlik farklar› genellikle kißi baß›na GSY‹H Endeks De¤eri ile belirlenmektedir.
bölgeler ve dünya ile karß›l›kl› Bölgeleraras› gelißmißlik farklar›n›n belirlenmesinde, bölgeler ve alt bölgeler itibariyle,
etkileßimi ile olußan bölge vizyo- kißi baß›na GSY‹H de¤ißim katsay›lar› yayg›n olarak kullan›lmaktad›r. Bilindi¤i gibi
nunu dikkate alan, kat›l›mc›l›k ve de¤ißim katsay›s›n›n yüksekli¤i, o ülkedeki bölgeleraras› gelißmißlik farklar›n›n büyük-
sürdürülebilirli¤i temel ilke edi- lü¤ünü, düßüklü¤ü ise, söz konusu farklar›n küçüklü¤ünü ifade etmektedir (2. belge).
nen ve insan kaynaklar›n›n geliß-
tirilmesi, ekonomik ve toplumsal Türkiye’de kißi baß›na GSY‹H endeks de¤eri 1983 - 1999 döneminde Türkiye
potansiyellerin harekete geçiril- ortalamas› 100 iken, Marmara Bölgesi’nde 157, Ege Bölgesi’nde 124, Akdeniz Bölgesi’nde
mesi yoluyla bölge refah›n›n yük- 96, ‹ç Anadolu Bölgesi’nde 91, Karadeniz Bölgesi’nde 67, Güneydo¤u Anadolu
seltilmesini amaçlayan çal›ßma Bölgesi’nde 56 ve Do¤u Anadolu Bölgesi’nde 40’t›r (3. belge).
alan›.
Türkiye’de bölgeleraras› gelißmißlik farklar›n›n yan›s›ra, yürütülen bir dizi araßt›rma
ile il ve ilçelerin sosyo-ekonomik gelißmißlik düzeyleri de belirlenmektedir. Elde
edilen bu veriler, gerek ulusal plan gerekse bölge ve il gelißme planlar›n›n hedef (bü-
yümenin ülke bütününe yay›larak bölgeleraras› gelißmißlik farklar›n›n en aza indirilmesi)
ve politikalar›n›n belirlenmesinde temel girdi olarak kullan›lmaktad›r (4. belge).

2. Türkiye’de Bölgesel GSYİH’nin Yapõsõ ve Büyüme


Yõllõk Büyüme Hõzõ
%
8 6,9 1983-1998 döneminde bölgelerin y›ll›k ortalama büyüme h›zlar› de¤erlendirildi¤inde,
7
5,2
Marmara ve Akdeniz bölgelerinin Türkiye ortalamas›n›n (% 4,8) üzerinde oldu¤u, ‹ç
6 5 4,9 4,9 4,8
5
Anadolu ve Ege bölgelerinin ise Türkiye ortalamas›na yak›n bir büyüme h›z›na sahip
3,5
4 2,6 oldu¤u görülmektedir. Güneydo¤u Anadolu Bölgesi y›ll›k ortalama % 6,9 ile en h›zl›
3
büyüyen bölge konumundad›r (1. belge). Karadeniz ve Do¤u Anadolu bölgeleri ise,
2
1
Türkiye ortalamas›n›n alt›nda bir büyüme h›z›na sahiptir.
0
1983-1998 döneminde (GAP’›n uygulama dönemi) Güneydo¤u Anadolu Bölgesi,
TÜRKİYE
Marmara

Ege

İç
Anadolu

Akdeniz

Karadeniz

G. Doğu
Anadolu

Doğu
Anadolu

katma de¤erin gerek bölgesel art›ß oran›, gerekse kißi baß› büyüme h›z› aç›s›ndan tüm
bölgeler aras›nda en yüksek büyüme h›z›na sahip tek bölge olmußtur.
Kaynak: DPT

Ancak bütün bu olumlu gelißmelere ra¤men Güneydo¤u Anadolu Bölgesi, hâlâ


1 Co¤rafi bölgelere göre y›ll›k ortalama
GSY‹H büyüme h›zlar› (1983-1998). kißi baß›na düßen GSY‹H de¤eri bak›m›ndan Türkiye ortalamas›n›n oldukça alt›ndad›r.

250
157
0,60 160,0 Türkiye : 100
140,0 124
0,50
120,0 100

ENDEKS DEĞERLERİ
96
0,40 91
100,0

80,0 67
0,30
56
60,0
40
0,20
40,0
0,10
20,0

0,00 0,0
Marmara

Ege

İç Anadolu

Akdeniz

Karadeniz

G. Doğu

TÜRKİYE
Anadolu

Doğu
Anadolu

Marmara

Ege

İç Anadolu

Akdeniz

Karadeniz

G. Doğu

TÜRKİYE
Anadolu

Doğu
Anadolu
Kaynak: DPT Kaynak: DPT

2 1983 - 1998 döneminde de¤ißim katsay›lar› (ortalama kißi baß›na 3 1983 - 1999 döneminde co¤rafi bölgelere göre y›ll›k ortalama kißi
GSY‹H). baß›na GSY‹H.

4 İllerin ve İlçelerin Sosyo-ekonomik Gelişmişlik Sõralamalarõ


Devlet Planlama Teßkilat› Müsteßarl›¤› taraf›ndan yaklaß›k beß y›ll›k aral›klarla, il ve ilçelerin sosyo-ekonomik gelißmißlik
s›ralamalar›n› belirleyen çal›ßmalar yap›lmaktad›r. Bu çal›ßmalarda ekonomik ve sosyal alanlardan seçilen, il ve ilçelerin
gelißmißlik düzeylerini en iyi yans›tabilecek çok say›da de¤ißken kullan›lmaktad›r. Bunlar aras›nda demografik göstergeler
(nüfus, kentleßme oran›, nüfus yo¤unlu¤u, net göç oran› vb.), istihdam göstergeleri (de¤ißik iß kollar›nda çal›ßanlar›n toplam
istihdam içindeki oranlar›), e¤itim göstergeleri (okuryazar oran›, okullaßma oranlar› vb.), sa¤l›k göstergeleri (belirli bir
nüfusa düßen doktor, eczane, hastane yata¤› say›s› vb.), sanayi göstergeleri (katma de¤er, elektrik tüketimi vb.), tar›m
göstergeleri (tar›msal üretim de¤eri), mali göstergeler (GSY‹H, ihracat, ithalat, kamu yat›r›mlar›, bütçe gelirleri vb.), alt yap›
göstergeleri (asfalt yol oran›, yeterli içme suyu götürülen nüfus oran› vb.) ve di¤er baz› refah göstergeleri (otomobil say›s›,
telefon kontör de¤eri vb.) yer almaktad›r.
Sosyo-ekonomik gelißmißlik s›ralamas› çal›ßmalar›, il ve ilçelerin zaman içinde ekonomik ve sosyal alanlar itibariyle izlen-
mesine ve karß›laßt›rmalar yap›lmas›na imkân verdi¤i gibi, “Kalk›nmada Öncelikli Yöre”lerin belirlenmesi, kamu kaynaklar›n›n
tahsisi ve özel sektör yat›r›mlar›n›n yönlendirilmesine ilißkin politikalar›n saptanmas›nda da önem taß›maktad›r.

İllerin Sosyo-ekonomik Gelişmişlik Sõralamasõ


Sõra İl Sõra İl Sõra İl Sõra İl Sõra İl
1 ‹STANBUL 15 KAYSER‹ 29 BURDUR 43 KASTAMONU 57 D‹YARBAKIR
2 ANKARA 16 DEN‹ZL‹ 30 KIRIKKALE 44 ÇORUM 58 YOZGAT
3 ‹ZM‹R 17 B‹LEC‹K 31 KÜTAHYA 45 G‹RESUN 59 ÞANLIURFA
4 KOCAEL‹ 18 ED‹RNE 32 NEVÞEH‹R 46 ARTV‹N 60 TUNCEL‹
5 BURSA 19 ZONGULDAK 33 ELAZIÚ 47 ERZ‹NCAN 61 ADIYAMAN
6 ESK‹ÞEH‹R 20 ÇANAKKALE 34 TRABZON 48 S‹VAS 62 KARS
7 ANTALYA 21 ISPARTA 35 SAMSUN 49 AKSARAY 63 GÜMÜÞHANE
8 TEK‹RDAÚ 22 MAN‹SA 36 KIRÞEH‹R 50 K.MARAÞ 64 BAYBURT
9 ADANA 23 UÞAK 37 R‹ZE 51 BARTIN 65 BATMAN
10 ‹ÇEL 24 KONYA 38 MALATYA 52 TOKAT 66 MARD‹N
11 MUÚLA 25 GAZ‹ANTEP 39 AMASYA 53 ÇANKIRI 67 VAN
12 AYDIN 26 HATAY 40 KARAMAN 54 S‹NOP 68 S‹‹RT
13 BALIKES‹R 27 SAKARYA 41 AFYON 55 ORDU 69 IÚDIR
14 KIRKLAREL‹ 28 BOLU 42 N‹ÚDE 56 ERZURUM 70 HAKKAR‹

Kaynak: ‹llerin Sosyo-Ekonomik Gelißmißlik S›ralamas› Araßt›rmas›, 1998, DPT.

251
Coğrafyacõnõn 3. Sektörel Yapõdaki Gelişme

Sözlüğü 1987-2000 döneminde Türkiye’de GSY‹H’nin sektörel paylar› incelendi¤inde, tar›m


sektörünün pay›nda azalma, sanayii ve hizmetler sektörlerinin paylar›nda art›ß
*Bölge Planõ: Bir bölgenin, kü- görülmektedir. Bu dönemde GSY‹H’nin sektörel paylar›nda, tar›mdaki % 4,4 gerilemeye
karß›l›k, sanayiide % 0,6, hizmetlerde ise % 1,8 art›ß sa¤lanm›ßt›r.
reselleßmenin sundu¤u olanak ve
tehditleri mevcut potansiyel ve Co¤rafi bölgeler itibariyle sektörel paylar incelendi¤inde ise, tar›m sektörü pay›n›n
k›s›tlar› ile birlikte de¤erlendire- Güneydo¤u Anadolu Bölgesi d›ß›ndaki bütün bölgelerimizde azald›¤›, sanayi sektörü
rek, gelece¤ini yönlendirmek üze- pay›n›n, Akdeniz, Güneydo¤u Anadolu ve Do¤u Anadolu bölgeleri d›ß›ndaki bütün
re, kat›l›mc› yöntemler kullana- bölgelerde artt›¤›, hizmetler sektörü pay›n›n ise Marmara Bölgesi’nde azald›¤›,
Güneydo¤u Anadolu Bölgesi’nde sabit kald›¤›, di¤er bölgelerde ise artt›¤›
rak olußturulan “yol haritas›”.
gözlemlenmißtir (2. belge).
*Sürdürülebilirlik: Do¤al den-
geleri ve döngüleri olabildi¤ince B. Türkiye’de Bölgesel Gelişme Politikalarõ
korumak ve onlardan olumlu bir 1. Kalkõnmada Öncelikli Yöre Politikalarõ
ßekilde yararlanmaya çal›ßmak.
Türkiye'de ekonomik, sosyal ve kültürel gelißmeyi gerçekleßtirmek amac›yla Beß
Sürdürülebilirlik, öncelikle do¤al Y›ll›k Kalk›nma Planlar›n›n yap›lmas›na baßlanmas›yla birlikte, 1960’l› y›llar›n
ve yenilenemeyen kaynaklar›n baßlar›ndan günümüze kadar, bölgesel gelißme ve bölgeleraras› gelißmißlik farklar›n›
kullan›m›nda bugün için bir den- azaltma yönünde politikalar benimsenmiß ve bu politikalar›n uygulanmas› amac›yla
ge (optimizasyon), gelecek için ise de¤ißik araçlar kullan›lm›ßt›r.
dikkatli kullanma ve koruma ola- Bölgesel gelißme ve bölgeleraras› gelißmißlik farklar›n› azaltmada, "Kalk›nmada
rak alg›lanmaktad›r. Öncelikli Yöre Politikalar›" ve "Bölgesel Gelißme Planlar›" gibi iki önemli araç kulla-
n›lmaktad›r.
1968’de 22 il olarak belirlenen “Kalk›nmada Öncelikli Yöre” kapsam›, 1990’l› y›llarda
genißletilerek, bugün 49 il ve 2 ilçeye (ada konumundaki Bozcaada ve Gökçeada)
ulaßm›ß bulunmaktad›r (1. ve 3. belge).
”Kalk›nmada Öncelikli Yöre”lerdeki refah düzeyini art›rarak, bölgeleraras› ge-
lißmißlik fark›n› en aza indirmek, metropollere büyük yük getiren göç e¤ilimlerini
istikrarl› bir dinami¤e kavußturmak, çarp›k kentleßmeyi önlemek, çevre ve mekân
kalitelerini koruyarak kentsel büyümeyi kontrol alt›na almak, sosyoekonomik orta vadeli
gelißme hedeflerini belirlemek, kamu hizmetlerinin dengeli da¤›l›m›n› sa¤lamak, kamu
yat›r›mlar›n›n etkinli¤ini art›rmak, geri kalm›ß yörelerde yaßayan nüfusun refah düzeyini
yükseltmek, planl› kalk›nma döneminde benimsenen temel politikalar olmußtur.
Bu politikalara ilave olarak, özellikle Yedinci Beß Y›ll›k Kalk›nma Plan› (1996 - 2000)
ve Sekizinci Beß Y›ll›k Kalk›nma Plan›’nda (2001 - 2005), planl› kalk›nma döneminde
etkin olarak uygulamaya konulan makro, sektörel ve mikro planlama (ya da proje
planlama) aßamalar›na mekân boyutunun etkin olarak dahil edilmesi hususu dile
getirilmißtir. ‹lk kez Sekizinci Beß Y›ll›k Kalk›nma Plan›’nda sektörel politikalar›n
bölgesel gelißme stratejileri çerçevesinde olußturulaca¤› konusuna yer verilmißtir.
Ayr›ca, sürdürülebilirlik* ve kat›l›mc›l›k temel ilke olarak benimsenmißtir. K›sacas›,
son iki Plan döneminde bölgesel gelißme planlar›n›n haz›rlanmas›na özel bir önem
verilmiß ve bu alandaki faaliyetler yo¤unlaßt›r›lm›ßt›r.

2. Bölgesel Gelişme Planlarõ


Bölge planlar›,* strateji a¤›rl›kl›, yöre potansiyelini ön plana ç›karan ve özel kesimin
güçlendirilmesini amaçlayan bir yap›ya kavußturulmußtur. Bu planlarda, bölgenin
gelißme (kalk›nma) e¤ilimlerine karß› ç›kmayan, tersine bu e¤ilimleri düzenlemek
suretiyle güçlendirmeye yönelik bir kalk›nma stratejisi benimsenmißtir. Bölgesel
gelißme planlar›n›n haz›rlanmas›nda, merkezi ve yerel kamu kurum ve kurulußlar›n›n
Kaynak: T. Sipahi Arßivi.
yan›s›ra, özel kesim, sivil toplum kurulußlar› ve üniversiteler de aktif olarak yer
1 “Kalk›nmada Öncelikli Yöre“ kapsa- almakta, yörenin sorunlar›, potansiyelleri, çözüm önerileri, zay›f ve güçlü yönleri
m›nda yer alan ilçelerden Gökçeada. do¤rudan kat›l›mc›lar taraf›ndan belirlenmektedir.

252
Bölgelere Göre 1987 ve 2000 Yõllarõ GSYİH Sektörel Paylarõ
(%) 1987
70
57,1 66,0 56,4
60
52,5 53,9 52,3 53, 5
50,3
50

40 35,0
25,7 28,7 26,6 28, 8 25,8
30
21,8 22,6 23,5 21,0 21,1
18,8 17,8 17,8
20 15,2
7,9
10

0
Marmara Ege İç Anadolu Akdeniz Karadeniz G.D. Anadolu D. Anadolu TÜRKİYE

Hizmetler Sanayi Tar›m

(%) 2000
70
55,8 56,2 68,5 59,3 55,7 56,9 58,2
60
52,3
50
38,9
40
27,7 28,4 26,9 26,4
30
20,5 20,2 22,6 21,7 16,2
16,1 18,7 19,3
20
12,8 13,4
10 5,3
0
Marmara Ege İç Anadolu Akdeniz Karadeniz G.D. Anadolu D. Anadolu TÜRKİYE

Hizmetler Sanayi Tar›m


Kaynak: DPT

2 GSY‹H sektörel paylar›, Türkiye’de bölgeler aras›ndaki eßitsizli¤i gösteriyor.

Yõllõk Ortalama Büyüme Hõzlarõ


K a l kõ n m a da Ö nce l ik l i Y ör e l e r
1987 - 2000 Dönemi, Sektörel
1 Ad›yaman 16 E laz› ¤ 34 Nev ß e hi r BÖLGELER (%)
2 A¤r› 17 E r zincan 35 Ni¤ d e
Tarõm Sanayi Hizmetler
3 Aksaray 18 E r zurum 36 Ord u
19 Gires un
4 Amasya 37 Os ma ni ye Marmara 1,1 5,1 4,0
5 A rd a h a n 20 Gümü ß hane 38 R ize
6 A r t v in 21 Hak k ar i
39 Sams u n Ege 1,3 4,3 4,3
7 Bart›n 22 I¤ d › r
40 Siir t
8 Batman
23 K ahr amanmar a ß
41 Sinop İç Anadolu 0,2 4,9 3,5
24 K ar abük
9 B a y b ur t 42 Sivas
10 B in g ö l
25 K ar aman Akdeniz 2,3 2,7 4,2
43 Þanl› u rfa
26 K ar s
11 B it lis 44 Þ› r nak
27 K as tamonu Karadeniz 0,7 3,5 3,7
12 Ç a n a k k a le 45 Tok at
28 K › r › k k ale
(B o z c a a d a v e
Gökçeada 29 K › r ß ehir 46 Tr abzon Güneydoğu Anadolu 4,0 2,7 3,4
i lç e le r i) 30 K ilis 47 Tuncel i
13 Çank›r› 31 Malaty a 48 Van Doğu Anadolu 1,4 1,1 2,4
14 Ç o ru m 32 Mard in 49 Yozg at
15 Diy a r b a k › r 33 Mu ß 50 Zong ul dak TÜRKİYE 1,4 4,4 3,9
Kaynak: DPT
Kaynak: DPT

3 Türkiye’de kalk›nmada öncelikli yöreler. 4 Türkiye’de bölgelerin y›ll›k ortalama büyüme h›zlar›.

253
Türkiye’de Sekizinci Beß Y›ll›k Kalk›nma Plan› ile birlikte, Ulusal Plan ve Bölge
Coğrafyacõnõn Planlar› ile uyumlu ‹l Gelißme Planlar›n›n haz›rlanmas›na baßlanm›ßt›r. ‹l Gelißme
Sözlüğü Planlar›n›n temel amac›, merkezi ve yerel yönetim ile kamu ve özel kesim kurumlar›n›n
orta ve uzun vadelerde gelece¤e ilißkin stratejileri ve uygulamalar› aras›nda eßgüdüm
sa¤layarak, sürdürülebilir, dengeli bir gelißme modeli ve kaynaklar›n rasyonel
*Organize Sanayi Bölgesi (OSB):
kullan›m›na ilißkin yol gösterici bir çal›ßmay› ortaya koymakt›r.
Kentlerde sanayiinin belirli bir mer-
kezde toplanmas›n› sa¤layarak çevre- Bölgesel gelißmeyi h›zland›rmak, bölgeleraras› gelir da¤›l›m›n› iyileßtirmek, çarp›k
yi korumak, çarp›k kentleßmeyi önle- kentleßmeyi önlemek ve özel sektör yat›r›mlar›n› gelißme merkezlerine yönlendirmek
mek ve sanayiinin gelißmesi için uy- amac›yla uygulamaya konulan Organize Sanayi Bölgeleri* ve Küçük Sanayi Siteleri
gun bir ortam yaratmak amac›yla alt projeleri ile Devlet Yard›mlar› Türkiye’deki bölgesel gelißmenin önemli araçlar› aras›nda
yap›s› haz›rlanm›ß olan mal ve hizmet yer almaktad›r. Bu uygulama ile herhangi bir yörede sanayiinin tek bir merkezde
üretim bölgesi. toplanmas› sa¤lanmaktad›r (3. belge).
*Avrupa Bölgesel Kalkõnma Fonu Bölgesel gelißme planlar›, yerel düzeyde ileriye yönelik strateji ve hedeflerin
(ERDF): Bölgeler aras›ndaki sosyo- belirlenerek, insan kaynaklar›n›n gelißtirilmesi ve bölgedeki ekonomik potansiyelin
ekonomik dengesizlikleri gidermek harekete geçirilmesi ile bölgeleraras› gelißmißlik farklar›n›n azalt›lmas›n›, geri kalm›ß
amac›yla, geri kalm›ß bölgeleri he- bölgelerde yaßayan nüfusun refah düzeyinin yükseltilmesini, göç e¤ilimlerinin istikrarl›
defleyen bölgesel kalk›nma prog- bir dinami¤e kavußturulmas›n›, yaßam kalitesinin yükseltilmesini ve çarp›k kentleßmenin
ramlar›na mali destek sa¤lamak üzere önlenmesini amaçlamaktad›r.
1975 y›l›nda kurulan fon. Bu fon kap-
Bu amaç do¤rultusunda Güneydo¤u Anadolu Projesi (GAP), Zonguldak-Bart›n-
sam›nda, iß yaratmaya ya da koruma-
Karabük Bölgesel Gelißme Projesi, Do¤u Anadolu Bölgesel Gelißme Projesi (DAP) ve
ya yönelik faaliyetler, altyap› yat›r›m-
Do¤u Karadeniz Bölgesel Gelißme Plan› (DOKAP) haz›rlanm›ßt›r (2. belge).
lar›, yerel kalk›nma ve KOB‹ gelißimi
desteklenmektedir. Ege Bölgesel Gelißme Plan› ile Bat› Akdeniz Bölgesel Gelißme Plan› çal›ßmalar›
*Avrupa Sosyal Fonu (ESF): 1960 halen devam etmekte olup, Sekizinci Beß Y›ll›k Kalk›nma Plan› döneminde bütün
y›l›nda kurulmuß olan Avrupa Sosyal bölgelerin Bölge Planlar› ile Ulusal Plan ve Bölge Planlar› ile uyumlu ‹l Gelißme
Fonu, Topluluk sosyal politikas›n›n Planlar›n›n tamamlanmas› beklenmektedir.
temel arac›d›r. Bu fon ile kißilere yö-
C. Avrupa Birliği’nde Bölgesel Gelişme
nelik e¤itim, staj, araßt›rma, istihdam
yard›mlar›, e¤itim ve ö¤retim sistem- 1. Avrupa Birliği’nde Bölgelerarasõ Gelişmişlik Farklarõ
lerinin iyileßtirilmesi, istihdam hiz-
Hemen hemen her ülkede de¤ißik düzeylerde görülen bölgeleraras› gelißmißlik
metlerinin gelißtirilmesi, bilgi düze-
farklar›n› Avrupa Birli¤i ülkelerinde de görmek mümkündür. Nitekim, kißi baß›na
yinin yükseltilmesi gibi faaliyetler
GSY‹H endeks de¤eri Avrupa Birli¤i ortalamas› 100 iken, Almanya’n›n Hamburg
desteklenmektedir.
Bölgesi’nde 197, Meclenburg Bölgesi’nde 66; Fransa’n›n Île-de-France Bölgesi’nde 153,
Languedoc-Roussillon Bölgesi’nde 74; ‹spanya’n›n Madrid Bölgesi’nde 101, Balear
Bölgesi’nde 55 ve Yunanistan’›n Attiki Bölgesi’nde 75, Ipeiros Bölgesi’nde 43’tür (1.
belge). Bu göstergeler, Türkiye’de bölgeleraras› gelißmißlik farklar›n›n Avrupa
Hamburg

Birli¤i ülkelerine göre daha büyük oldu¤unu ortaya koymaktad›r.


Île-de-France

200 Ayn› ßekilde OECD ülkelerinin de¤ißim katsay›lar›nda da büyük farkl›l›klar söz
197 konusudur. Bölgeleraras› gelißmißlik farklar›n›n büyüklü¤ü bak›m›ndan Meksika,
Languedoc-Roussillon

180
160
‹ngiltere ve Fransa ilk s›ralarda yer al›rken Türkiye dördüncü s›radad›r. Bölgeleraras›
140 153 farkl›l›¤›n en düßük oldu¤u ülkeler ise, s›ras›yla Hollanda, Yunanistan ve ABD’dir (4.
Madrid

120
belge).
Meclenburg

100 2. Avrupa Birliği’nde Bölgesel Gelişme Politikalarõ


Attiki

101 100
Balear

80
Ipeiros

74 75 Avrupa Birli¤i, ekonomik aç›dan dünyan›n en gelißmiß bölgelerinden biri olmas›na


60 66
55 ra¤men 15 üye ülkenin yan›s›ra, Topluluk içinde say›lar› 200’ün üzerinde bulan bölgeler
40
43 aras›nda da ekonomik ve sosyal kalk›nma ile yaßam standartlar› aç›s›ndan önemli
20
farkl›l›klar bulunmaktad›r. Bölgeleraras› gelißmißlik farklar›n›n azalt›lmas›, ekonomik
0
Almanya Fransa İspanya Yunanistan Avrupa
Birliği
ve sosyal uyumun sa¤lanmas› Avrupa Birli¤i’nin temel politikalar› aras›nda yer
Ortalamasõ almaktad›r.
Kaynak: Eurostat, 2000.
Avrupa Birli¤i, ekonomik ve sosyal uyumu sa¤layacak temel politika araçlar› olarak
1 Baz› Avrupa Birli¤i üyesi ülkelerde kißi “Yap›sal Fonlar”› olußturmußtur. Bu fonlardan en önemlileri, Avrupa Bölgesel Kalk›nma
baß›na GSY‹H endeksi. Fonu* ve Avrupa Sosyal Fonu’dur.*

254
ZONGULDAK-BARTIN-KARABÜK
BÖLGESEL GELİŞME PROJESİ

DOKAP

DAP

GAP
GAP : Güneydo¤u Anadolu Projesi
DAP : Do¤u Anadolu Bölgesel Gelißme Projesi
DOKAP : Do¤u Karadeniz Bölgesel Gelißme Plan›
Kaynak: DPT.

2 Tamamlanm›ß bölgesel gelißme planlar›.

60

50

40

30

20

10

0
İngiltere
Meksika

OECD
Fransa

Türkiye

Macaristan

İtalya

Almanya

A.B.D.

Hollanda
Yunanistan

Kaynak: OECD (2001).

3 Hamburg Liman›: Rotterdam’dan sonra Avrupa’n›n en büyük 4 Baz› OECD ülkelerinde GSY‹H de¤ißim katsay›lar›.
ikinci konteyn›r liman› ve Almanya’n›n denizcilik baßkenti.

255
Di¤er iki Yap›sal Fon ise, Avrupa Bal›kç›l›¤› Yönlendirme Mali Fonu* (1. belge) ve
Coğrafyacõnõn Avrupa Tar›msal Yönlendirme ve Garanti Fonu’dur.* Günümüzde, Yap›sal Fonlara
Sözlüğü aktar›lan kaynaklar, Topluluk bütçesinin yaklaß›k 1/3’ünden fazlas›na karß›l›k
gelmektedir.
*Avrupa Balõkçõlõğõ Yönlendir- En az gelißmiß 4 üye ülkeye (Yunanistan, ‹spanya, Portekiz, ‹rlanda) Yap›sal Fonlar›n
me Mali Fonu (FIFG): Avrupa d›ß›nda, Uyum Fonu’ndan da ilave destekler sa¤lanmaktad›r. Uyum Fonu ile bu
ülkelerin gelißmißlik farklar›n› azaltacak yat›r›mlar› (çevre, ulaßt›rma altyap›s› ve
Birli¤i’nde bal›kç›l›¤› destekle-
a¤lar›) gerçekleßtirmeleri ve gelißmelerini h›zland›rmalar› amaçlanmaktad›r.
meye yönelik mali fon. Bütün k›y›
bölgelerine uygulanmakta olan Genel olarak Yap›sal Fonlar 3 temel öncelikli hedef üzerinde yo¤unlaßm›ßt›r. Birinci
Avrupa Bal›kç›l›¤› Yönlendirme hedef, kißi baß› GSY‹H’s› AB ortalamas›n›n % 75’inden az olan geri kalm›ß bölgelerin
Mali Fonu’nun temel amac›, (NUTS 2: ikinci düzey istatistiki bölgeler) kalk›nd›r›lmas› ve yap›sal uyumlar›n›n
teßvikidir. ‹kinci hedef, ißsizlik oran› ve sanayiide çal›ßanlar›n oran› Topluluk
bal›kç›l›k sektöründe rekabeti
ortalamas›n›n üzerinde olan ve bu göstergelerde gittikçe kötüye giden, endüstriyel
art›r›c› yap›lar›n gelißtirilmesi ve çöküßten etkilenen bölgeler ile hizmetler sektörüne yüksek derecede ba¤›ml› olan
baßar›l› ticari ßirketlerin olußtu- alanlara (NUTS 3: üçüncü düzey istatistiki bölgeler) gerekli dönüßümü ger-
rulmas›d›r. Bu fon kapsam›nda, çekleßtirebilmeleri için destek sa¤lanmas›d›r. Üçüncü hedef ise, insan kaynaklar› ve
bal›kç›l›¤›n gelißtirilmesine ve ißgücü niteliklerini art›ran her türlü faaliyetlerin desteklenmesidir (2. belge).
varolan bal›k kaynaklar›n›n ko-
runmas›na da özen gösterilmek- D. Bölgesel Gelişmede Yeni Yaklaşõmlar
tedir. 1. Küreselleşme ve Bölgesel Gelişme
*Avrupa Tarõmsal Yönlendirme Küreselleßme süreci bir yandan Ulus-Devletlerin kendi aralar›ndaki bölgesel
ve Garanti Fonu (FEOGA): bütünleßme hareketlerini h›zland›r›rken, di¤er yandan da Ulus-Devletlerin yerel
Avrupa Birli¤i genelinde k›rsal yönetimlere verdikleri önemi art›rm›ßt›r. H›zla gelißen bilgi ve iletißim teknolojileri
kalk›nmay› finanse eden bu fon, ile birlikte, bölge ve alt bölgeler “Dünya Sistemi” ile do¤rudan etkileßim içerisine
Yönlendirme ve Garanti Bölümü girmißtir.
olarak adland›r›lan iki bölümden Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçiß ile birlikte, gerek bölge tan›m›, gerekse
olußmaktad›r. Garanti Bölümü bölgesel gelißme alan›ndaki yaklaß›mlar de¤ißmißtir. Art›k dünyada büyük ölçekli
fiyat destekleme önlemlerini ve kamu/özel kesim yat›r›mlar›n›n a¤›rl›kta oldu¤u eski bölgesel gelißme yaklaß›mlar›
telafi edici ödemeleri finanse yerine, h›zla de¤ißen teknolojilere uyumu daha kolay olan küçük ve orta büyüklükteki
etmekte, Yönlendirme Bölümü ißletmelerin (KOB‹) esas al›nd›¤›, sürdürülebilirlik, kat›l›mc›l›k ve her (alt) bölgenin
kendine özgü potansiyelini ön plana ç›karan, bu yörelerin bilgi ve iletißim teknolojilerinin
ise, k›rsal kalk›nma faaliyetlerini
sundu¤u imkânlarla dünya ölçe¤inde rekabet edebilece¤i ilkesini benimseyen, mekânsal
desteklemektedir. sü-reklili¤in geri planda oldu¤u küreselleßme sürecinde olußan yeni bir bölgesel
gelißme yaklaß›m› benimsenmektedir.
Dünyada, bölgesel kalk›nma amac›yla, bölgenin potansiyeline, özelli¤ine ve bölge
d›ß› faktörlerle etkileßimine ba¤l› olarak de¤ißik araçlar kullan›lmaktad›r. Bu araçlar›n
baß›nda Bölgesel Kalk›nma Kurumlar› (ajanslar›) gelmektedir.
2. Bölgesel Kalkõnma Kurumlarõ
Bölgesel Kalk›nma Kurumlar› temel olarak, yerel potansiyeli harekete geçirmeyi
ve bölgenin refah düzeyini art›rmay› amaçlamaktad›rlar. Mekânsal ve sektörel düzeyde
sorunu tan›mlayan, bu sorunun çözümüne yönelik stratejiler gelißtiren ve çözüm
üretebilecek plan ve projeleri destekleyen, ekonomik kalk›nma a¤lar› kuran, bu a¤lar›
düzenleyen ve destekleyen yap›lar›yla bölgesel kalk›nma kurumlar›, “Bütünleßik
Kalk›nma”ya yeni bir yaklaß›m getirmißtir.
Bölgesel Kalk›nma Kurumlar›, kamu kurum ve kurulußlar›, özel kesim, üniversite
ve araßt›rma kurumlar›, odalar, dernekler, sendikalar ve gönüllü kurulußlar›n kat›l›m›n›n
sa¤land›¤›, !karß›l›kl› ißbirli¤ine dayal›, yerel boyuttaki organizasyonlard›r.
Kuruluß ßekli, ißlevleri ve yap›lar› itibariyle farkl›l›klar gösterebilen Bölgesel
Kaynak: Ö. Üstel Arßivi.
Kalk›nma Kurumlar›n›n ortak paydalar›, sürdürülebilirlik ve kat›l›mc›l›k ilkesini
1 Bal›kç›l›k sektörü AB’de oldu¤u gibi benimsemeleri, kalk›nma odakl› olmalar›, belirli bir co¤rafi bölgenin kalk›nmas›n›
ülkemizde de deste¤e ihtiyaç duymaktad›r. amaç edinmeleri ve bu bölgenin potansiyelini harekete geçirmeleridir.

256
Birinci Temel Hedef

Hedef 1 bölgeleri

31.12.2005’e kadar

31.12.2006’ya kadar

Özel program

İkinci Temel Hedef

Hedef 2 bölgeleri

Hedef 2 bölgeleri
(k›smen)

31.12.2005’e kadar

31.12.2005’e kadar
(k›smen)

Sõ n õ rl ar

‹kinci düzey istatistik


bölgeler
(‹statistiki Bölge
Birimleri
S›n›fland›r›lmas›-
DÜZEY 2)

Kaynak: Avrupa Komisyonu


Bölgesel Politikalar
Genel Müdürlü¤ü,
EuroGeographics Association for
the administrative boundaries
(1997).

2 AB’nin bölgesel gelißme amaçl› kulland›rd›¤› Yap›sal Fonlar’›n da¤›l›m›na temel teßkil eden istatistiksel bölge yap›lanmas›.

257
Bölgesel Kalk›nma Kurumlar›, merkezi yönetim taraf›ndan kurulabildi¤i gibi, yerel
Coğrafyacõnõn yönetimler, kamu ve özel kesim ißbirli¤i içinde de kurulabilmektedir. Ülkeler, farkl›
tarihsel deneyimlerine, ekonomik, toplumsal ve kültürel yap›lar›na ba¤l› olarak farkl›
Sözlüğü uygulamalar ortaya koymakta ya da bu uygulamalardan kendilerine uygun olan›
*Bölge İçi Sektörel Sanayi Ağõ: seçmektedirler.
Belirli bir bölgede ve belirli bir 3. Bölgesel Kalkõnma Araçlarõ
alanda uzmanlaßm›ß sanayi kü-
Bölgesel Kalk›nma Araçlar›n›n bir örne¤i Tek Köy - Tek Ürün uygulamas›d›r (Bir
melerinin, özellikle rekabet güç-
Yöre Bir Ürün). ‹lk kez Japonya’n›n Oita Bölgesi’nde Vali Hiramatsu taraf›ndan k›rsal
lerini artt›rmak amac›yla, ileri tek-
kalk›nmaya yönelik olarak, 1979 y›l›nda baßlat›lan Tek Köy - Tek Ürün uygulamas›,
nolojileri kullanarak, bölgeiçi, ulu- yerel yönetim ve halk›n birlikte çal›ßarak ortaya koyduklar› bir kalk›nma örne¤idir.
sal ve uluslararas› ölçekte ilißki
içinde olduklar› firma ve organi- Bu model ile yörenin en iyi oldu¤u bir konuda ürün yetißtirilmesi, ürün çeßitlili¤i
zasyonlar ile iletißimde bulun- ve kalitesinin art›r›lmas› amaçlanmaktad›r. Japonya’da Oita bölgesinde Tek Köy-Tek
malar›n› sa¤layan yap›. Ürün uygulamas› ile, baßlang›çta 143 olan ürün çeßidi 1989 y›l›nda 312’ye ulaßm›ßt›r.
Yerel potansiyeli harekete geçirmeye dayal› bu modelde, her yörenin rekabet
edebilecek bir potansiyelinin olabilece¤i, bu nedenle “küresel düßünüp yerel hareket
edilebilece¤i” ve kendine güven, yarat›c›l›k ve insan kaynaklar›n›n gelißtirilmesinin
en önemli unsurlar oldu¤u temel ilke olarak benimsenmißtir.

Bölgesel Kalk›nma Araçlar›ndan bir baßkas› da Girißimciler ‹çin Tek Durak Ofisi
(TDO)’dur. TDO, girißimcilerin kendi ißlerini kurmak için gerekli tüm idari ißlemleri
tek elden yürütebilecekleri ve bu konuda doldurulmas› gereken formlardan, finansal
yard›m seçeneklerine kadar geniß bir kapsamda dan›ß›p öneri alabilecekleri birimlerdir.
TDO’lar, "ofis" olarak hizmet verebildikleri gibi, internet ortam›nda sanal hizmet de
vermektedir.
TDO’lar, idari ißlemleri sadeleßtirerek, girißimcilerin firma kurup iß hayat›na
baßlang›ç yapmalar›n› teßvik edici uygun ortam olußtururlar. TDO’lar, genellikle iß
kuracak girißimcileri destekleme amac›yla kamu sektörü taraf›ndan kurulmaktad›r.
TDO, girißimcili¤in önündeki bürokratik engelleri azaltan en önemli yeniliklerden
biri olup, sadece bilgi ve öneri sa¤lamakla s›n›rl› de¤ildir. TDO, yeni bir sanayi
kurulußunun yer seçimi ve faaliyete geçmesi ya da mevcut sanayi tesisinin genißlemesi,
yeniden yap›lanmas›, yenilenmesi için de gerekli tüm idari izinleri sa¤layabilmektedir.
TDO’lar›n kurulmas›yla firmalar, tek bir elden ve k›sa süre içinde ißlemlerini yap-
t›rabilmektedir.
Her bölgenin farkl› imkânlara ve özelliklere sahip olmas›, farkl› bölgesel gelißme
yaklaß›mlar›n› zorunlu k›lmaktad›r. Bölgesel gelißme yaklaß›mlar›nda bölgeye özel
unsurlar önemli rol oynad›¤› gibi, bölge d›ß› birçok unsurun etkileßimi de önem
taß›maktad›r. Bu amaçla yerel ekonomik yap›n›n gelißtirilerek, gelir ve istihdam›n
art›r›lmas›na yönelik bölge politikalar›n›n tan›mlanmas›, uygulanmas› ve sorunlar›n
çözümü için, yukar›da de¤inilen araçlar d›ß›nda di¤er baz› araçlar ve örgütsel yap›lar
da gelißtirilmißtir.
Bunlardan baz›lar›, bölgesel yenilik ve teknoloji transferine yönelik olußturulan
kurulußlar, Bölge ‹çi Sektörel Sanayi A¤lar›, Teknoparklar/Bilim Parklar› (3. belge),
Organize Sanayi Bölgeleri (2. belge), Küçük Sanayi Siteleri, ‹ß ve Yenilik Merkezleri
ve Girißimcili¤i Destekleme Merkezleridir.

Kaynak: REVAK Arßivi.

1 Güneydo¤u Anadolu Bölgesi’nde


(Harran) yaßam.

258
3 Teknopark Nedir?
Uluslararas› Bilim Parklar› Birli¤i (IASP)’nin
tan›m›na göre;
- Bir veya birden fazla üniversite veya
araßt›rma merkezi ile resmi veya faaliyet
baz›nda ilißkili,
- Bünyesinde bilgiye ve ileri teknolojiye
dayal› sanayi firmalar›n›n kurulup, geliß-
mesini teßvik etmek üzere tasarlanm›ß,
- ‹çinde yer alan kirac› firmalara, teknoloji
transferi ve iß idaresi konular›nda destek
sa¤layacak bir yönetim fonksiyonuna
sahip, teßvik ve mülkiyete dayal› bir
teßebbüstür.
2 Eskißehir Organize Sanayi Bölgesi.
[...]
- Yeni bir ürün ve teknoloji gelißtirmeyi
düßünen ve bu konuda yeterli teknik
bilgiye sahip ilk yat›r›mc›lar,
- Proje fikrine sahip olup, bunu ticari hayata
geçirmek için destek isteyen girißimciler,
- Mevcut ißletme koßullar›nda yeni ürün
ve/ veya teknoloji gelißtirme olanaklar›na
sahip olmayan, ancak, bu konuda yeterli
bilgi birikimi bulunan küçük ve orta
ölçekli sanayi firmalar›,
- Teknolojinin h›zla de¤ißti¤i alanlarda söz-
konusu yenilikler için kaynak yaratmak,
teknoloji lisans anlaßmalar›na girmek,
fikri mülkiyet haklar›n›n korunmas›
konular›nda teknoloji edinim düzen-
lemelerine ihtiyaç duyan firmalar,
TÜB‹TAK - MAM TEKNOPARKI ve TEK-
NOLOJ‹ GEL‹ÞT‹RME MERKEZ‹’N‹N
sundu¤u olanak ve hizmetlerle gerek-
sinimlerini karß›lama imkân›n› bula-
caklard›r.
Kaynak: http//www.mam.gov.tr/teknopark/tekno-park.html

4 Grenoble (Fransa): Avrupa düzeyinde teknoloji ve bilim merkezi.

259
Yöntem Kentleşme Türkiye'de Ülke Geneline Yayõlmakta

Türkiye’deki Bölgesel a. Kõyõ Bölgeleri / İç Bölgeler


Farklõlaşma Biçimleri

a. İç Bölgeler - Kõyõ Bölgeleri Karşõtlõğõ

‹ç Bölgeler

Geçiß Bölgeleri

K›y› Bölgeleri

b. Doğu - Batõ

İstanbul
Samsun
Zonguldak

b. Doğu - Batõ Karşõtlõğõ


Bursa
Eskişehir Ankara
Do¤u
İzmir
Kayseri
Bat› Konya

Adana
Tart›ßmal› alanlar
Gaziantep
Baßl›ca sanayi merkezleri

c. Hiyerarşik Bir Ağ İçindeki Kentler

c. Kentlerin Sõnõflandõrõlmasõ

Ulusal ölçekte kent merkezi

Bölgesel metropol
0 200 km
Bölgesel merkez

‹ßlevlerini tamam›yla
yerine getiremeyen bölgeler Kaynak: M. Bazin, Géographie Universelle, GIP-RECLUS.

1 Türkiye’deki bölgesel karß›tl›klar.

260
1985 Nüfus Sayõmõ Geçici Sonuçlarõna Göre Kentlerin Dağõlõmõ Türkiye’deki Kentsel Ağ
(bin) Baßkentler

Bölgesel metropoller

Bölgesel merkezler
‹ßlevlerini tamam›yla yerine getiremeyen bölgesel merkezler
‹l merkezleri
Endüstriyel ißlevli ilçe merkezi
Turistik ißlevli ilçe merkezi
Çorlu Ere¤li Karabük
Gebze
K›r›kkale
Edirne Zonguldak

Adapazarõ

Turgutlu

0 100 200 km
Van
Denizli
K.Maraş
Salihli Ş.Urfa
Mersin
Batman
‹skenderun
Kußadas› 0 100 200 km
Fethiye Alanya Ürgüp
Selçuk
800 500 300 200 100 50 20 10 Ceyhan
Tarsus
5495 2251 1490 Bodrum

Kaynak: M. Bazin, “Le réseau urbain de la Turquie”,


Kaynak: M. Bazin, Géographie Universelle, GIP-RECLUS. Travaux de l’Institut de Géographie de Reims, no. 65-66, s. 89-113.

2 Türkiye’de kentlerin mekânsal da¤›l›m›.

Alõştõrma
1. Belge 1: ¤unu anlamada ne gibi bir rol oynamak- 2. Belge 2:
tad›r? a. Türkiye hangi y›ldan itibaren “ço¤un-
a. Türkiye’de kentsel mekânsal da¤›l›m›n
c. Do¤u - bat› karß›tl›¤›n›n bu ba¤lamda lu¤u kentli” olan bir ülke haline gelmißtir?
en yo¤un oldu¤u yerler nereleridir?
bir önemi var m›d›r? b. K›rsal bölgelerdeki y›ll›k büyüme 1945
b. K›y› bölgeleri/iç bölgeler karß›tl›¤› d. Mekânsal da¤›l›m ile a¤ aras›ndaki fark y›l›ndan sonra kentlere oranla daha m›
mekânsal da¤›l›m›n de¤ißken yo¤unlu- nedir? yo¤un olmußtur?
c. Türkiye'deki kentlerin y›ll›k büyümesi
en yüksek orana ne zaman ulaßm›ßt›r?
d. Türkiye'deki k›rsal bölge nüfusunun
y›ll›k büyüme oran› ne zaman negatif
olmußtur?

3. Belge 3:
a. 1980 - 1990 tarihlerinde en yüksek
y›ll›k büyüme oran›na sahip olan iller
hangileridir?
Nüfusu azalan iller b. Bu iller kaç kategoride toplanabilir?
Y›ll›k ortalama nüfus art›ß h›z› 0 ile % 1 aras›nda olan iller c. Bu h›zl› büyüme neyi ifade etmektedir?
Y›ll›k nüfus art›ß h›z› % 1’in üzerinde, ancak Türkiye ortalamas›n›n alt›nda olan iller d. Nüfus kayb›na u¤ram›ß olan illerle ilgili
Y›ll›k nüfus art›ß h›z› Türkiye ortalamas› ile % 3 aras›nda olan iller olarak ne söylenebilir?
Y›ll›k nüfus art›ß h›z› % 3’ün üzerinde olan iller Kaynak: D‹E, nüfus say›mlar›.

3 1985 - 1990 döneminde illerin nüfus art›ß h›zlar›na göre s›n›fland›r›lmas›.

261
Yöntem Türkiye ve Avrupa: Zamanla Gelişen Bir Bütünleşme

1948 1959 -1961 1969 -1971 1977 -1979 1987 -1989 1995
‹thalat ‹hracat ‹thalat ‹hracat ‹thalat ‹hracat ‹thalat ‹hracat ‹thalat ‹hracat ‹thalat ‹hracat

F. Almanya Cumhuriyeti 0,8 3,8 18,6 15,8 18,2 19,8 15,1 22 14,4 19,4 15,5 23,3
Fransa 3,7 5,7 3,5 5,7 4,7 6,3 6,4 19,2 4,9 4,8 5,6 4,8
İtalya 9,4 6,4 7,4 9 9,5 6,6 7,9 8,7 7,1 8,3 8,9 6,7
Belçika-Lüksemburg 2,1 0,9 1,8 3,3 2 3,3 2,2 3,4 2,7 2,5 2,6 2,1
Hollanda 2,3 1,9 2,5 1,7 2,3 3,4 2,2 3,3 2,7 3,1 3 3,4
Büyük Britanya 24,3 14,7 12,1 9,1 10,5 5,3 5,4 4,9 4,9 5,2 5,1 5,2
Danimarka 0,2 0,4 1,7 1,7 0,4 1,3 0,2 0,3 0,3 0,5 0,5 0,6
İrlanda 0,0 0,7 0 0 0 0,2 0 0,3 0,1 0,2 0,5 0,2
İspanya 0,3 0,1 0,6 1,7 0,6 0,7 1,3 0,7 1,6 1 1,7 1,6
Yunanistan 0,6 5,4 0,1 0,5 0 0,9 0,3 0,2 0,7 0,8 0,6 1
Portekiz 0,0 0 0,1 0,2 0,2 0,9 0 0,7 0,2 0,2 0,2 0,3
AET 4,37 40 47,5 48,9 48,1 48,8 41,2 63,8 39,6 46 44,8 49,2
Avusturya 1,5 2,6 2 1,4 1,3 1,3 1,7 1,8 1,3 1,5 0,8 1,3
Finlandiya 1,1 1,4 0,7 0,8 0,5 0,4 0,6 0,1 0,5 0,2 0,7 0,20
Norveç 0,4 0,6 0,2 0,2 0,3 0,3 0,3 0,1 0,2 0,1 0 0
İsveç 2,9 3,3 1,5 0,8 1,3 0,7 0,8 0,8 1 0,7 1,5 0,5
İsviçre 3,5 3,4 1,4 3,5 5 7,5 5,5 5,3 2,5 2,4 2,3 1,1
EFTA 9,4 11,3 5,9 6,9 8,4 10,3 9 8,3 5,5 4,9 5,3 3,1
Bulgaristan 0,4 0,5 0,3 0,4 0,5 0,8 0,6 0,6 0,1 0,2 1,1 0,8
Macaristan 0,9 0,8 0,9 1,3 1,5 2,3 0,5 1,5 0,6 0,2 0,2 0,7
Polonya 0,3 0,5 1,4 1,2 1,06 1,4 0,4 1,4 0,5 0,5 0,2 1,3
RDA 0,0 0 1,5 1,7 1,1 1,4 0,3 0,6 0,2 0,2 0 0
Romanya 1,3 0,6 0,3 0,4 0,8 0,9 2,8 2,4 1,5 0,5 1,0 1,4
Çekoslavakya 5,4 7 2,4 3,6 1,3 2 0,9 0,9 0,3 0,3 0,4 0,3
SSCB 0,0 0,1 1,4 1,4 5 5,1 1,7 4,9 3 3,4 8,4 0,7
Yugoslavya 0,1 0 0,8 0,9 1,1 1,4 0,7 1 1,8 0,5 0 0
Doğu Avrupa 8,4 9,5 9,2 11,3 13 15,4 7,9 13,4 8 5,8 11,3 10,5
AVRUPA TOPLAM 61,5 60,8 62,2 67,1 69,5 74,5 58,1 85,5 53,1 56,7 61,2 62,8

Kaynak: S. Kançal ve J. Thobie, “La Turquie entre trois mondes”, Varia Turcica, 1997.

1 Türkiye’nin Avrupa ile yapt›¤› ticaretin ülkelere göre da¤›l›m› (toplama oranla, %).

Ülkeler Şirket Yabancõ Ülkeler Şirket Yabancõ İhracat İthalat


Sayõsõ Sermayenin Sayõsõ Sermayenin 1986 1991 1986 1991
Toplam Toplam EFTA 78,7 111 87,2 109
Sermaye Sermaye
İsrail 2,5 3,4 4,3 5,9
İçindeki İçindeki
Payõ (%) Payõ (%) Orta ve Doğu
Avrupa Ülkeleri 15 23,7 19,4 24,3
Türkiye 3,1 6,2 4,7 8,2
Büyük Britanya 131 17,5 İsveç 14 1,2
Malta 0,4 0,7 0,7 1,4
F. Almanya Cum. 248 10,3 Avusturya 25 0,4
Kõbrõs 0,3 0,6 0,9 1,5
Hollanda 60 10,0 İzlanda 1 0,3
Mağrip 9,1 13,1 9,5 11,1
İtalya 44 8,8 Finlandiya 8 0,2
Asya 23,5 50 22,6 37,9
Fransa 54 4,6 EFTA 165 15,0
Latin Amerika 19,9 25,1 11,8 16,5
Danimarka 9 2,0 BATI AVRUPA 758 71,3 AB 56,9 91,8 75,2 71,2
Belçika 20 1,4 Yugoslavya 6 0,14 Japonya 33,5 51,8 11,5 22,2
Lüksemburg 12 1,4 SSCB 2 0,06 Güney Afrika 8,1 8,4 4,7 5,8
Yunanistan 9 0,1 DOĞU AVRUPA 8 0,2 Ortadoğu 6,4 6,3 7,5 7,5
İspanya 6 0,1 AVRUPA’NIN TAMAMI 776 71,5
Ma¤rip: Cezayir, Fas, Tunus
AVRUPA TOPLULUĞU 593 56,3 ABD 130 8,3 Asya: ASEAN, Hong Kong, Çin, Güney Asya, Asya’n›n di¤er bölgeleri
İsviçre 117 12,9 Japonya 25 4,6 ASEAN: Brunei, Endonezya, Malezya, Filipinler, Singapur, Tayland.
Güney Asya: Bangladeß, Bhutan, Hindistan, Maldiv Adalar›, Nepal, Pakistan
Asya’n›n Di¤er Bölgeleri: Afganistan, Kamboçya, Laos, Makao, Myanmar,
Kaynak: DPT, Yabanc› Sermaye Dairesi. Mo¤olistan, Kuzey Kore, Vietnam
Kaynak: Eurostat.
2 1 Ocak 1990 tarihinde Türkiye’ye yönelik do¤rudan yat›r›mlar›n ülkelere göre
da¤›l›m›. 3 Avrupa Toplulu¤u’nda ticaret.

262
Alõştõrma Avrupa AB
Nüfus Nüfus Payõ Parlamentosu’ndaki Konseyi’ndeki Komisyondaki
Ülke (Milyon) % Sandalye Sayõsõ Oy Sayõsõ Temsil
Belge 1, 2, 3, 4 ve 5:
Belçika 10,213 1,87 25 5 1
a. Türkiye’nin 1948 y›l›nda gerçek- Danimarka 5,313 0,97 16 3 1
Almanya 82,038 15,04 99 10 2
leßtirdi¤i ticari ilißkilerde Avrupa’n›n Yunanistan 10,533 1,93 25 5 1
(CEE, AELE ve Do¤u Avrupa) pay› İspanya 39,394 7,22 64 8 2
Fransa 58,966 10,81 87 10 2
nedir? İrlanda 3,744 0,69 15 3 1
b. Bu pay 1995 y›l›nda ne oranda art- İtalya 57,612 10,56 87 10 2
Lüksemburg 0,429 0,08 6 2 1
m›ßt›r? Hollanda 15,760 2,89 31 5 1
Avusturya 8,082 1,48 21 4 1
c. Bu ilißkilerin en büyük bölümü hangi Portekiz 9,980 1,83 25 5 1
ülke taraf›ndan sa¤lanmaktad›r? Finlandiya 8,160 0,95 16 3 1
İsveç 8,854 1,62 22 4 1
d. Bu ülkenin 1990 y›l›nda Türkiye’ye İngiltere 59,247 10,86 87 10 2
TOPLAM 375,325 - 626 87 20
gelen do¤rudan sermayenin baßl›ca Bulgaristan 8,230 1,51 21 4 1
yat›r›mc›s› oldu¤u söylenebilir mi? Kõbrõs 0,752 0,14 6 2 1
Estonya 1,446 0,27 7 3 1
e. Türkiye, EFTA’n›n 1991 y›l›ndaki Macaristan 10,092 1,85 25 5 1
Letonya 2,439 0,45 10 3 1
ticari ilißkilerinde nas›l bir rol oynamak- Litvanya 3,701 0,68 15 3 1
tad›r? Bu oran neyi ifade etmektedir? Malta 0,377 0,07 6 2 1
Polonya 38,667 7,09 64 8 2
Çek Cum. 10,290 1,89 25 5 1
Romanya 22,489 4,12 44 6 1
Slovakya 5,393 0,99 16 3 1
Slovenya 1,978 0,36 9 3 1
Türkiye 64,385 11,80 89 10 2
TOPLAM 545,564 100,0 963 144 35
Kaynak: Cumhuriyet, 8.12.2000.

4 AB’nin güncel kurumsal yap›s›n›n genißleme sonras›na uyarlanmas› ve ülkelerin temsili


a¤›rl›klar›.

15’ler Avrupas› f. Avrupa’n›n Türkiye’den yapt›¤›


ithalat 1986 - 1991 döneminde nas›l bir
AB’ye aday ülke
İzlanda gelißme göstermißtir?
Adayl›k görüßmeleri
İsveç
baßlamam›ß ülkeler g. 1990 Y›l›nda Avrupa Toplulu¤u’nda
Atlas Kaynak: Limes, Golias, Güz 2000. kaç ülke vard›?
Finlandiya
Okyanusu Norveç h. 2000 y›l›nda Avrupa Birli¤i’nde kaç
Rusya
Estonya ülke yer almaktayd›? Avrupa’yla 1990
Letonya - 2000 döneminde bütünleßen ülkeler
Kazakistan
Litvanya hangileridir?
Belarus ›. Türkiye’nin “Büyük Avrupa” bün-
Polonya
yesinde oynad›¤› demografik ve siyasal
Ukrayna H aza r
Çek Cumhuriyeti rol nedir?
Slovakya D en i zi
Moldovya
Fransa Macaristan
Gürcistan Azerbaycan
Slovenya Romanya
K arad en i z Ermenistan

Portekiz İtalya Bulgaristan


İran
İspanya Türkiye

Yunanistan
A kd eni z Suriye Irak
Kõbrõs Lübnan
Fas Cezayir Tunus Malta

5 1985 - 1990 döneminde illerin nüfus art›ß h›zlar›na göre s›n›fland›r›lmas›.

263
Yöntem Türkiye’de Sismik Risklerle Mücadele

1 “Deprem Dede” Depremi Anlattõ 2 İstanbul Depreme Hazõrlanõyor


Bo¤aziçi
“Bo¤aziçiÜniversitesi
Üniversitesi Kandilli
Kandilli Rasathanesi
Rasathanesi ve ‹stanbul’da olas› bir depreme karß› haz›rl›klar sürdürülüyor,
Deprem Araßt›rma
Araßt›rmaEnstitüsü
Enstitüsü Müdürü
Müdürü Prof. Dr. daha önceki çal›ßmalar da gözden geçiriliyor. ‹stanbul
Ahmet Mete Iß›kara, Milas Belediye Dü¤ün Büyükßehir Belediye Baßkan› Ali Müfit Gürtuna, kentte do-
Salonu’nda ö¤rencilere depremle ilgili konferans ¤abilecek hasarlar göz önüne al›narak önlemlerin ele al›n-
verdi. Depremde iki önemli konu oldu¤unu, d›¤›n›, kenti mikro ölçekte masaya yat›rd›klar›n› belirterek
bunlardan birinin depreme karß› bilinçli olmak, 5 ayr› noktada tam donan›ml› “acil müdahale istasyonu”
di¤erinin ise depremden en az kay›pla korunmay› kurmay› düßündüklerini ve bunlardan üçünü Fatih, Þißli
bilmek oldu¤unu kaydeden Iß›kara, ßimdiye kadar ve Kavac›k’ta kurduklar›n› belirtti. Baßkan Gürtuna, 500
inßaatlarda ißin rant yönünü
yönüne dikkat edildi¤ine kißilik bir ekibin de itfaiye bünyesinde acil kurtarma ko-
ißaret etti. Deprem kußa¤›ndaki
kußa¤›ndaki yerleßim
yerleßimyerlerinde
yerlerinde nusunda e¤itildi¤ini söyledi ve “Bir deprem durumunda
3 - 4 kattan yüksek bina yap›lmamas› gerekti¤ini teknik haz›rl›klar›m›z›n tamamlanm›ß olmas›n› arzu edi-
bildiren Iß›kara, bu tür yerlerdeki inßaatlar›n iyi yoruz” dedi.
denetlenmesinin insan hayat› için zorunluluk Belediye Saray›’nda gerçekleßtirilen ve aralar›nda üst düzey
oldu¤unu belirtti.
belirtti.” yöneticilerin bulundu¤u koordinasyon toplant›s› önceki
Kaynak: Cumhuriyet, 14.12.2000.
gün Gürtuna baßkanl›¤›nda yap›ld›. Toplant›dan önce aç›kla-
ma yapan Gürtuna, ‹stanbul’da olas› bir depreme karß› 17
A¤ustos depreminden önce ve sonra yapt›klar› haz›rl›k
çal›ßmalar›n› gözden geçirdiklerini belirtti.
Alõştõrma Kaynak: Cumhuriyet, 19.11.1999.

Belge 1, 2, 3, 4 ve 5: c. 1. belgede sismik risklere yönelik f. Do¤al afetler söz konusu oldu¤unda
olarak verilen iki tavsiye nedir? bilgiye ulaßma araçlar› hangi aç›lardan
a. Bas›n› kaynak olarak kullanarak
d. 1, 2, 3, 4 ve 5. belgelerden yola ç›ka- önem taß›maktad›r?
depreme karß› ne gibi önlemler al›- rak Türkiye’de sismik risklerle müca- g. Milli E¤itim Bakanl›¤›’n›n risklerle
nabilir? Bas›n hangi aç›lardan co¤rafi delede rol oynayan özel ya da kamusal
inceleme için olas› bir kaynak nite- mücadele politikalar› aç›s›ndan önemi
aktörleri s›ralay›n.
li¤indedir? nedir?
e. ‹stanbul Valili¤i taraf›ndan yürü-
b. Sismik risklerle mücadelede bilim tülen sismik risklerle mücadele prog- h. Büyükßehir Belediyesi risklerle mü-
adamlar›n›n sorumlulu¤u nedir? ram›n›n ana hatlar› nelerdir? cadelede ne gibi ad›mlar atm›ßt›r?

3 Deprem ve Afet Acil Yardõm Ekibi 4 İlkyardõm Gönüllülerine Belge


“‹stanbul Büyükßehir Belediyesi ve ‹l Sivil Savunma “‹stanbul Büyükßehir Belediyesi Acil Yard›m ve
Müdürlü¤ü ißbirli¤iyle kurulan "Deprem ve Afet Acil Cankurtarma Müdürlü¤ü’nün Kas›m 1999’dan bu
Yard›m Ekibi" dün düzenlenen bir törenle e¤itime yana düzenledi¤i ‹lkyard›m E¤itimi Gönüllüleri
baßlad›. Semineri’ne kat›lan 500 gönüllüye "‹lkyard›m
Edirnekap›’daki Yol Bak›m Müdürlü¤ü Tesisle- Gönüllüsü Kat›l›m Belgesi" verilecek. ‹stanbul
ri’ndeki törende konußan ‹stanbul Büyükßehir Bele- Büyükßehir Belediyesi’nde bugün düzenlen törene
diye Baßkan› Ali Müfit Gürtuna, ‘Bilim adamlar› Büyükßehir Belediye Baßkan› Ali Müfit Gürtuna ile
‹stanbul’da yeni bir depremin olmayaca¤›n› söylüyor.
Kandilli Rasathanesi Müdürü ve Baßbakanl›k Da-
Biz olacakm›ß gibi haz›rl›kl› olmal›y›z. Kat›l›mlarla
n›ßman› Prof. Dr. Ahmet Mete Iß›kara kat›lacak.”
500’e ulaßacak olan bu sivil savunma ekibi ißini çok
iyi bilecek ve çok iyi yapacak’ dedi.”
Kaynak: Cumhuriyet, 19.10.1999. Kaynak: Cumhuriyet, 1.6.2000.

264
5 Afet Kurulu Görev Başõnda Deprem uyar› cihaz› ile ilgili olarak ßirketlere fizibilite
“Vali Erol Çak›r baßkanl›¤›ndaki ‘‹stanbul Afet Yönetim çal›ßmalar› yapt›r›lmas›. Halk›n e¤itilmesi için e¤itim filmi
Kurulu’nun çal›ßmalar› aral›ks›z sürdürülüyor. haz›rlanarak tüm televizyon kanallar›nda gösterilmesi
çal›ßmalar› yap›lmas›.
‹stanbul Valili¤i’nden yap›lan yaz›l› aç›klamada, 16 Kas›m
Sal› günü gerçekleßtirilen toplant›da afet öncesi ve sonras› Sa¤l›k: K›sa vadede hastanelerin güçlendirilmesi, takviye
al›nmas› gereken önlemlerle, yap›lmas› gereken ißlemler edilip, gözden geçirilmesi. Ambulans say›s›n›n artt›r›lmas›.
görüßüldü. Aç›klamada, afet öncesi ve sonras› al›nmas› Uygun hastane bahçelerine prefabrike ameliyathanelerin
gereken önlemlerle yap›lmas› gereken ißlemler ßöyle s›raland›: yapt›r›lmas›. Hastanelerin jeneratör eksiklerinin giderilmesi,
Haberleßme: ‹l d›ß› haberleßme için kriz merkezi içinde Telsiz özel hastanelerin de teßvik edilmesi. Televizyonlarda
ve Radyo Amatörleri Cemiyeti’ne (TRAC) yer ve olanak psikolojik tedavi ile ilgili sa¤l›k filmlerinin haz›rlanarak
sa¤lanmas›. Telefonla haberleßme için uygun görülen kißilere gösterilmesi. TIR veya kamyonet içinde mobil ameli-
“kadastrof sistemi”nin kurulmas›n›n sa¤lanmas›. Uydu yathaneler tesis edilmesi. Denizde hastane gemi olußturul-
telefon makinelerini al›nmas›. Bilgisayardan bilgisayara mas›. Çad›r hastane olußturulmas›.
mesaj sisteminin kurulmas›. Muhabere elektronik bilgi sis- Genel kurtarma: Ekiplerin e¤itimi, techizi ve sivil savunma
teminin (MEBS) kurulmas›. örgütlerinin bu konuda teßvik edilmesi. Acil yard›m kurtarma
Elektrik: ‹ßyeri ve apartmanlara jeneratör kurulmas› zo- ekip e¤itim merkezi kurulmas›. ‹lçelerde afet yönetim merkezi
runlulu¤u getirilmesi. kurulmas›. Uygun olan her kuruluß içinde kurtarma ve acil
E¤itim: Okullarda deprem konusunda ö¤rencilere deprem yard›m ekipleri olußturulmas›. Trafik konusunda acil ulaß›m
tatbikatlar› yapt›r›lmas›, okul s›ralar›n›n çelik profilden plan› yap›lmas›. Köprülerin hasara u¤ramas› halinde deniz
yap›lmas› ve Milli E¤itim Bakanl›¤›’na teklif arz edilmesi. araçlar›n›n kullan›lmas›n›n sa¤lanmas›...”
Kaynak: Cumhuriyet, 21.11.1999.

KOM 11
5
U

Gayrettepe Mahalle Afet Yönetimi


YOL

3
Master Planõ’ndan Örnek KOM
NS

J
ULA
AMB

1 KOM Sand›¤›
K.

2 Toplanma Alan›
K SO
TÜR

3 KOM KAP (Komßuluk Kaptan›)


GÖK

4 KOM KUR (Arama, kurtarma)


4
5 KOM MED (‹lkyard›m)

6 KOM KON (Altyap› tehlike, yang›n kontrol)


ER
TE 2
M
SO KOM S›n›r›
K .
.
OK

Apartman Girißi
TS

1
DU
Z
YA

6 ‹lkyard›m ‹stasyonu
BE

J Jeneratör

Kurtarma Köpe¤i
K.

J
SO

Kaç›ß Yolu
LU

EN
N

Kaynak: MAY (Mahalle Afet Yönetimi),


Y‹M (Yar› Zamanl› ‹nßaat Mühendisi) Mimar Can Elmas.

6 Gayrettepe Mahalle Afet Yönetimi.

265
Yöntem Türkiye’de İl ve İlçelerin Sosyo-ekonomik
Gelişmişlik Sõralamasõ

Alõştõrma
1 Değişim Katsayõsõ
Belge 1, 2 ve 3 De¤ißim katsay›s›, standart sapman›n aritmetik ortalamaya oran›d›r.
Örne¤in, Türkiye’nin de¤ißim katsay›s› 7 co¤rafi bölgemizin kißi baß›na
a. Türkiye’de illerin sosyo-ekonomik gelißmißlik GSY‹H de¤erlerinin standart sapmas›n›n bunlar›n aritmetik ortalamas›na
s›ralamalar›n› dikkate alarak, her co¤rafi bölge bölünmesi ile elde edilir. E¤er bu de¤er yüksek ise, Türkiye’nin bölgeleri
için ayr› ayr› en gelißmiß 2 ili belirleyiniz. aras›ndaki gelißmißlik farklar› yüksek, düßük ise gelißmißlik farklar›
(Kitab›n 251. sayfas›ndaki 4. belge kullan›lacak). düßük olmaktad›r. Ancak bu de¤er Türkiye’nin de¤ißim katsay›s›d›r.
Bölgelerin de¤ißim katsay›s›n› hesaplamak için illerin kißi baß›na GSY‹H
b. Türkiye'de ilçelerin sosyo-ekonomik gelißmißlik de¤erleri esas al›nmaktad›r.
s›ralamalar›n› dikkate alarak, her co¤rafi bölge
için ayr› ayr› en gelißmiß 5 ilçeyi belirleyiniz.

2 İ lç el erin So sy o-e kono mi k


ADANA AMASYA AYDIN BİTLİS ÇANAKKALE Bekilli 321 Tercan 455 GİRESUN Yalvaç 253
Büyükßehir 2 Merkez 126 Kußadas› 8 Tatvan 328 Merkez 35 Çivril 322 Refahiye 521 Merkez 47 Gönen 302
Ceyhan 116 Merzifon 135 Merkez 20 Merkez 340 Bozcaada 46 Honaz 325 ‹liç 529 Görele 203 Gelendost 303
Osmaniye 146 Suluova 159 Nazilli 61 Ahlat 496 Çan 125 Çal 335 Kemah 558 Bulancak 233 Aksu 393
Bahçe 217 Gümüßhac›köy 405 Söke 65 Adilcevaz 643 Gökçeada 128 Tavas 365 Çay›rl› 595 Tirebolu 256 Sütçüler 444
Pozant› 228 Yenihisar 74
Taßova 531 Güroymak 726 Gelibolu 174 Güney 432 Otlukbeli 614 Þ.Karahisar 295 İÇEL
Kadirli 255 Germencik 191 Hizan 850 Biga 180 Ac›payam 439
‹mamo¤lu 282
Göynücek 675
‹ncirliova 198 ERZURUM Eynesil 416 Merkez 7
Hamamözü 725 Mutki 851 Eceabat 196 Baklan 453 Merkez 50 Piraziz 437 Tarsus 70
Kozan 294 Buharkent 199
ANKARA Yenipazar 220 BOLU Ezine 213 Kale 464 Aßkale 441 Alucra 474 Anamur 147
Karataß 369
Gölbaß› 85 Sultanhisar 221 Merkez 31 Ayvac›k 311 Beya¤aç 578 Oltu 457 Do¤ankent 493 Silifke 153
Yumurtal›k 403
Polatl› 95 Çine 235 Düzce 86 Lapseki 314 Çameli 629 Keßap 510 Erdemli 238
Düziçi 506 Pasinler 557
Karaisal› 512 Elmada¤ 101 Koçarl› 260 Yeniça¤a 133 Bayramiç 351 DİYARBAKIR Espiye 526 Ayd›nc›k 280
Il›ca 583
Alada¤ 573 Çubuk 104 Kuyucak 262 Gerede 212 Yenice 478 Merkez 62 Çanakç› 660 Bozyaz› 326
Pazaryolu 668
Tufanbeyli 618 Kazan 106 Bozdo¤an 331 Akçakoca 237 ÇANKIRI Ergani 513 Dereli 718 Çaml›yayla 364
Tortum 684
Feke 647 Beypazar› 137 Karacasu 358 Mengen 287 Merkez 73 Silvan 605 Ya¤l›dere 732 Mut 401
Kößk 406 ‹spir 691
Saimbeyli 672 Þ.Koçhisar 154 Seben 347 Atkaracalar 187 Bismil 656 Güce 803 Gülnar 424
Karpuzlu 579 Narman 702
ADIYAMAN Çaml›dere 190 Cumaova 396 Kurßunlu 300 Çüngüß 741 Çamoluk 823 İSTANBUL
Merkez 170 BALIKESİR K›br›sc›k 426 Ilgaz 310 Çermik 765 Uzundere 709
Ayaß 195 Band›rma 30 Olur 714 GÜMÜŞHANE Büyükçekmece 19
Gölbaß› 299 Mudurnu 476 Çerkeß 343 Hani 796
Nall›han 214 Merkez 33 Horasan 747 Merkez 175 Yalova 27
Besni 554 Çilimli 520 Þabanözü 420 Ç›nar 814
K.Hamam 241 Ayval›k 37 Köprüköy 754 Köse 518 Silivri 28
Kahta 627 Göynük 565 Eskipazar 423 E¤il 816
Tut 730 Akyurt 266 Edremit 40 Kelkit 539 Þile 110
Gölyaka 621 Eldivan 466 Hazro 818 Þenkaya 755
Çelikhan 746 Güdül 368 Burhaniye 59 Torul 551 Çatalca 143
Dörtdivan 664 Bayramören 479 Lice 832 H›n›s 781
Kalecik 370 Marmara 83 Þiran 562 İZMİR
Samsat 806 Y›¤›lca 699 Korgun 519 Dicle 835 Çat 829
Evren 482 Erdek 113 Kürtün 767 Çeßme 11
Gerger 841 BURDUR Orta 568 Kulp 836 Karaçoban 840
Bala 504 Gönen 127 HAKKARİ Alia¤a 18
Sincik 854
Susurluk 162 Merkez 60 Yaprakl› 665 Kocaköy 849 Karayaz› 852
AFYON Haymana 505 Merkez 379 Urla 32
Havran 290 Bucak 132 K›z›l›rmak 700 EDİRNE Tekman 856
Merkez 48 ANTALYA Bigadiç 337 Yüksekova 727 Selçuk 72
Sand›kl› 157 Gölhisar 144 Ovac›k 729 Merkez 22 ESKİŞEHİR
Merkez 3 Gömeç 361 Þemdinli 802 Seferihisar 90
Bolvadin 183 Karamanl› 264 ÇORUM Keßan 117 Merkez 5
Kemer 29 Savaßtepe 384 Çukurca 809 Menemen 93
Dazk›r› 205 Tefenni 308 Merkez 63 Uzunköprü 158 Çifteler 201
Alanya 39 Manyas 436 HATAY Foça 100
Emirda¤ 215 A¤lasun 362 Osmanc›k 359 Havsa 292 Mahmudiye 218
Manavgat 64 S›nd›rg› 500 ‹skenderun 43 Torbal› 103
Dinar 243 Yeßilova 380 Sungurlu 415 Enez 377 Beylikova 236
Serik 142 Dursunbey 537 Merkez 80 Karaburun 107
Sultanda¤› 273 Çeltikçi 443 Alaca 434 Sülo¤lu 419 Sar›cakaya 270
Akseki 208 ‹vrindi 545 Dörtyol 173 Kemalpaßa 115
‹scehisar 293 Kepsut 589 Çavd›r 446 ‹skilip 498 ‹psala 463 Sivrihisar 324
Baßmakç› 312 Finike 210 Alt›nyayla 465 Karg› 594 Lalapaßa 534 Erzin 176 Menderes 118
Kumluca 272 Balya 653 ‹nönü 346 Belen 204 Ödemiß 131
Evciler 360 BİLECİK Kemer 507 Dodurga 609 Meriç 566
Kale 279 Seyitgazi 410 Reyhanl› 274 Tire 140
Çay 373 Bozüyük 67 BURSA O¤uzlar 652 ELAZIĞ
Kaß 285 Mihalgazi 456 K›r›khan 296 Bergama 141
Bayat 425 Merkez 82 Büyükßehir 1 Ortaköy 655 Merkez 56
Þuhut 488 Gazipaßa 306 Alpu 499 Samanda¤ 390 Dikili 145
Sö¤üt 171 Gemlik 45 Bayat 678 A¤›n 276
Sincanl› 574 Elmal› 334 Mihal›çç›k 517 Yaylada¤› 661 K›n›k 298
Osmaneli 230 Orhangazi 69 Mecitözü 704 Keban 342
K›z›lören 603 Korkuteli 350 Pazaryeri 284 Günyüzü 599 Kumlu 712 Beyda¤ 316
‹negöl 79 Bo¤azkale 753 Maden 525
‹hsaniye 681 ‹brad› 495 Gölpazar› 381 Han 636 Hassa 728 Bay›nd›r 329
Karacabey 96 Laçin 768 Sivrice 613
Çobanlar 716 Gündo¤muß 611 Yenipazar 552 Mudanya 114 U¤urluda¤ 789 Karakoçan 630 GAZİANTEP Alt›nözü 764 Kiraz 564
Hocalar 717 ARTVİN ‹nhisar 567 Büyükßehir 13 ISPARTA KARS
M.Kemalpaßa 134 DENİZLİ Kovanc›lar 673
AĞRI BİNGÖL Kilis 246
Merkez 94 Gürsu 138 Merkez 4 Alacakaya 698 Merkez 25 Merkez 168
Merkez 352 Merkez 330 Nizip 278
Arhavi 156 Yenißehir 194 Sarayköy 160 Baskil 733 Uluborlu 92 Sar›kam›ß 530
Do¤ubeyaz›t 674 K›¤› 631
Murgul 161 Kestel 222 Babada¤ 184 Palu 744 ‹slahiye 367 Atabey 123 Ka¤›zman 737
Patnos 757 Yayladere 735
Eleßkirt 800 Hopa 169 Solhan 777 ‹znik 244 Akköy 206 Ar›cak 827 Araban 650 Yenißarbademli 165 Arpaçay 769
Taßl›çay 821 Borçka 438 Karl›ova 785 Orhaneli 354 Buldan 232 ERZİNCAN O¤uzeli 659 E¤irdir 167 Akyaka 771
Tutak 833 Ardanuç 469 Genç 799 Harmanc›k 452 Bozkurt 242 Merkez 111 Yavuzeli 689 Senirkent 181 Selim 783
Hamur 843 Þavßat 553 Adakl› 817 Büyükorhan 549 Serinhisar 258 Kemaliye 375 Karkam›ß 734 Keçiborlu 182 Susuz 797
Diyadin 844 Yusufeli 598 Yedisu 838 Keles 571 Çardak 318 Üzümlü 413 Nurda¤› 748 Þarkikaraa¤aç 216 Digor 826

266
3 İllerin Sosyo-ekonomik Gelişmişlik Sõralamasõnõ
Belirlemede Kullanõlan Yöntem
‹llerin sosyo-ekonomik gelißmißlik s›ralamas› Temel Bileßenler Analizi
Yöntemi kullan›larak elde edilmektedir. Bu yöntemde, illerin sosyo-
ekonomik yap›sal niteliklerini belirleyen demografi, istihdam, e¤itim,
sa¤l›k, sanayi, tar›m, inßaat, mali ve di¤er refah göstergeleri olarak 58
de¤ißkenin bileßik endeksi olußturulmußtur. Bu yöntemde, de¤ißkenler
aras› ba¤lant› yap›s› dikkate al›nmakta, araßt›rmac›lar›n d›ßardan müda-
hale etmesine olanak tan›nmamaktad›r.

Ge li ş m i ş lik S õ r al am asõ Kaynak: ‹llerin Sosyo-Ekonomik Gelißmißlik S›ralamas› Araßt›rmas›, 1998, DPT.

KASTAMONU Çiçekda¤ 509 Çavdarhisar 587 Ömerli 782 Kumru 671 SİİRT Zile 355 Ulubey 323 BAYBURT
Merkez 97 Boztepe 584 Pazarlar 623 Maz›da¤› 788 Çamaß 713 Merkez 186 Erbaa 392 Karahall› 388 Merkez 259
Abana 98 Akp›nar 602 Aslanapa 693 Derik 807 Gürgentepe 715 Ayd›nlar 547 Baßçiftlik 435 Eßme 411 Ayd›ntepe 601
Tosya 223 Akçakent 774 MALATYA Dargeçit 825 Kabataß 721 Kurtalan 743 Pazar 645 Sivasl› 449 Demirözü 738
‹nebolu 229 KOCAELİ Merkez 41 Savur 834 Akkuß 752 Baykan 795 Reßadiye 658 VAN KARAMAN
Azdavay 307 Merkez 6 Yeßilyurt 286 MUĞLA Korgan 758 Eruh 839 Almus 676 Merkez 151 Merkez 88
Bozkurt 427 Gebze 17 Arapkir 356 Bodrum 12 ‹kizce 760 Þirvan 848 Artova 677 Erciß 616 Ermenek 338
Taßköprü 447 Körfez 24 Hekimhan 442 Marmaris 14 Çatalp›nar 775 Pervari 853 Sulusaray 786 Edremit 708 Ayranc› 559
Gölcük 58 Battalgazi 497 Merkez 44 Çaybaß› 787 SİNOP TRABZON Gevaß 750 Kaz›mkarabekir617
Devrekani 468
Karamürsel 99 Akçada¤ 536 Datça 66 RİZE Merkez 78 Merkez 21 Baßkale 804 Baßyayla 620
Çatalzeytin 484
Kand›ra 445 Darende 569 Milas 112 Merkez 55 Boyabat 249 Beßikdüzü 188 Muradiye 812 Sar›veliler 690
Araç 490
KONYA Do¤anßehir 649 Ortaca 130 F›nd›kl› 248 KIRIKKALE
Daday 501 Ayanc›k 383 Vakf›kebir 193 Saray 819
Büyükßehir 9 Kuluncak 695 Dalaman 139 Ardeßen 281 Merkez 51
Seydiler 515 Gerze 412 Akçaabat 219 Özalp 831
Ere¤li 121 Arguvan 742 Fethiye 148 Hemßin 341 Yahßihan 277
Cide 548 Türkeli 508 Sürmene 263 Çatak 842
Akßehir 129 Yaz›han 770 Ula 227 Pazar 349 Bahßili 376
Küre 575 Erfelek 662 Çarß›baß› 366 Çald›ran 845
Seydißehir 177 Do¤anyol 780 Köyce¤iz 251 Çayeli 385 Delice 402
A¤l› 624 Dura¤an 740 Of 387 Gürp›nar 847
Beyßehir 197 Potürge 813 Yata¤an 265 ‹yidere 399 Keskin 472
Þenpazar 648 Saraydüzü 784 Yomra 433 Bahçesaray 858 Karakeçili 494
Akören 261 Kale 820 Kavakl›dere 404 ‹kizdere 421 Dikmen 822 Çaykara 450 YOZGAT
‹hsangazi 686 MANİSA MUŞ Çaml›hemßin 429 Çelebi 570
Karap›nar 301 SİVAS Maçka 454 Merkez 149
P›narbaß› 697 Merkez 26 Merkez 486 Derepazar› 462 Sulakyurt 600
Ilg›n 309 Merkez 53 Tonya 522 Yerköy 209
Hanönü 705 Turgutlu 75 Varto 776 Kalkandere 633 Bal›ßeyh 707
Sarayönü 332 Divri¤i 271 Arsin 544 Çand›r 319
Do¤anyurt 824 Soma 81 Malazgirt 793 Güneysu 701 BATMAN
Kulu 336 Sußehri 320 Arakl› 563 Bo¤azl›yan 389
KAYSERİ Merkez 155
Çumra 348 Salihli 87 Hasköy 810 SAKARYA
Gemerek 400 Dernekpazar› 607 Sorgun 394 Kozluk 711
Büyükßehir 10 Yal›hüyük 395 Akhisar 119 Bulan›k 815 Merkez 34
Þark›ßla 418 Hayrat 641 Çay›ralan 461 Hasankeyf 790
Hac›lar 91 Derebucak 431 Alaßehir 239 Korkut 855 Sapanca 136
Gölova 470 Þalpazar› 663 Þefaatli 487 Gercüß 805
Talas 122 Cihanbeyli 451 Gölmarmara 250 NEVŞEHİR Hendek 231
Gürün 491 Köprübaß› 679 Yenifak›l› 532 Beßiri 811
Develi 252 Kad›nhan› 475 Demirci 289 Merkez 52 Pamukova 267
‹mranl› 535 Düzköy 683 Sar›kaya 541 Sason 837
Felahiye 257 Güneys›n›r 477 Ahmetli 291 Ürgüp 152 Akyaz› 357
Ak›nc›lar 540 TUNCELİ Saraykent 626 ŞIRNAK
‹ncesu 283 Hüyük 483 K›rka¤aç 304 Avanos 200 Geyve 363
Kangal 543 Merkez 211 Çekerek 667 Cizre 386
Bünyan 313 Taßkent 502 Kula 327 Hac›bektaß 275 Karasu 409
Zara 550 Pertek 592 Akda¤madeni 685 Merkez 582
Yahyal› 378 Do¤anhisar 542 Saruhanl› 398 Gülßehir 371 Tarakl› 459 Silopi 687
Koyulhisar 581 Hozat 612 Ayd›nc›k 772
Sar›o¤lan 391 Emirgazi 561 Sar›göl 408 Derinkuyu 417 Kocaali 528 Uludere 763
Gördes 460 Kozakl› 440 Sö¤ütlü 555 Y›ld›zeli 638 Çemißgezek 619 Kad›ßehri 808
Yeßilhisar 430 Alt›nekin 586 ‹dil 828
Köprübaß› 608 Ac›göl 688 Ferizli 593 Hafik 654 Pülümür 642 ZONGULDAK
P›narbaß› 480 Bozk›r 591 Beytüßßebap 846
Tuzlukçu 604 Selendi 634 NİĞDE Kaynarca 597 Do¤anßar 720 Nazimiye 666 Karabük 49
Özvatan 492 Ulaß 722 Ovac›k 696 Merkez 71 Güçlükonak 857
Akk›ßla 533 Yunak 606 K.MARAŞ Merkez 102 Karapürçek 639 BARTIN
Had›m 615 Merkez 77 Bor 150 SAMSUN Alt›nyayla 792 Mazgirt 731 Ere¤li 84
Sar›z 556 Merkez 164
Ah›rl› 682 Elbistan 224 Uluk›ßla 448 Merkez 15 TEKİRDAĞ ŞANLIURFA Safranbolu 109
Tomarza 585 Amasra 397
Derbent 692 Göksun 485 Çamard› 588 Bafra 166 Çorlu 16 Merkez 105 Devrek 247
KAYSERİ Kurucaßile 473
Halkap›nar 739 Afßin 527 Altunhisar 635 Çarßamba 189 Çerkezköy 23 Birecik 458 Çaycuma 305
Lüleburgaz 42 Ulus 703
Çeltik 751 Pazarc›k 538 Çiftlik 798 Havza 225 Merkez 36 Ceylanp›nar 489 Alapl› 374
ARDAHAN
Merkez 89 M.Ere¤lisi 68 Bozova 596 Yenice 514
KÜTAHYA Ça¤l›yancerit 577 ORDU Terme 240 Merkez 560
Babaeski 124 Merkez 57 And›r›n 625 Merkez 54 Vezirköprü 333 Muratl› 172 Siverek 640 Gökçebey 590 Posof 719
P›narhisar 234 Tavßanl› 163 Türko¤lu 644 Fatsa 207 Tekkeköy 428 Þarköy 185 Viranßehir 669 Eflani 749 Göle 756
Pehlivanköy 254 Simav 297 Nurhak 766 Ünye 245 20-May 511 Saray 192 Suruç 694 AKSARAY Hanak 759
Vize 269 Gediz 339 Ekinözü 779 Gülyal› 414 Ladik 524 Malkara 202 Hilvan 723 Merkez 120 Ç›ld›r 791
Demirköy 315 Dumlup›nar 344 MARDİN Perßembe 422 Alaçam 580 Hayrabolu 317 Akçakale 761 Ortaköy 372 Damal 794
Kofçaz 481 Emet 382 Merkez 179 Aybast› 610 Kavak 637 TOKAT Halfeti 801 Sar›yahßi 471 IĞDIR
KIRŞEHİR Þaphane 407 K›z›ltepe 576 Gölköy 622 Yakakent 646 Merkez 108 Harran 830 Eskil 503 Merkez 467
Merkez 76 Hisarc›k 516 Nusaybin 628 Mesudiye 632 Sal›pazar› 736 Turhal 178 UÞAK Güzelyurt 523 Karakoyunlu 680
Mucur 226 Alt›ntaß 546 Midyat 670 Kabadüz 651 Asarc›k 773 Niksar 345 Merkez 38 Güla¤aç 706 Aral›k 724
Kaman 288 Domaniç 572 Yeßilli 710 Ulubey 657 Ayvac›k 778 Yeßilyurt 353 Banaz 268 A¤açören 745 Tuzluca 762

267
Yöntem Türkiye’de İstatistiki Bölge Birimleri
Sõnõflandõrõlmasõ

Alõştõrma
1 İstatistiki Bölge Birimleri
Sõnõflandõrõlmasõ
Belge 1, 2 ve 3
Bölgesel istatistiklerin toplanmas›, gelißtirilmesi,
a. ‹statistiki Bölge Birimleri S›n›fland›r›lmas›n›n amac› nedir? bölgelerin sosyo-ekonomik analizlerinin yap›lmas›,
bölgesel politikalar›n çerçevesinin belirlenmesi ve
b. ‹statistiki Bölge Birimleri S›n›fland›r›lmas›n› Türkiye’nin
Avrupa Birli¤i Bölgesel ‹statistik Sistemine uygun
geleneksel 7 co¤rafi bölge esas›na göre s›n›fland›r›lmas›yla
karß›laßt›r›labilir istatistiki veri taban› olußturulmas›
karß›laßt›r›n›z. amac›yla, ülke genelinde ‹statistiki Bölge Birimleri
c. ‹statistiki Bölge Birimleri S›n›fland›r›lmas›nda (Düzey 3) S›n›fland›r›lmas› tan›mlanm›ßt›r.
Kaynak: Resmi Gazete, 22.09.2002.
il gruplamalar›n›n arkas›ndaki mant›¤› anlat›n›z.

2 İstatistiki Bölge Birimleri Sõnõflandõrõlmasõ


Düzey 1, Düzey 2, Düzey 3 Dağõlõmõ ve Kodlarõ
KOD DÜZEY 1 DÜZEY 2 DÜZEY 3 KOD DÜZEY 1 DÜZEY 2 DÜZEY 3 KOD DÜZEY 1 DÜZEY 2 DÜZEY 3
TR TR TR
TR1 ‹stanbul TR6 Akdeniz TR903 Giresun
TR10 ‹stanbul TR61 Antalya TR904 Rize
TR100 ‹stanbul TR611 Antalya TR905 Artvin
TR2 Bat› Marmara TR612 Isparta TR906 Gümüßhane
TR21 Tekirda¤ TR613 Burdur TRA Kuzeydo¤u
TR211 Tekirda¤ TR62 Adana Anadolu
TR212 Edirne TR621 Adana TRA1 Erzurum
TR213 K›rklareli TR622 ‹çel TRA11 Erzurum
TR22 Bal›kesir TR63 Hatay TRA12 Erzincan
TR221 Bal›kesir TR631 Hatay TRA13 Bayburt
TR222 Çanakkale TR632 Kahramanmaraß TRA2 A¤r›
TR3 Ege TR633 Osmaniye TRA21 A¤r›
TR31 ‹zmir TR7 Orta Anadolu TRA22 Kars
TR310 ‹zmir TR71 K›r›kkale TRA23 I¤d›r
TR32 Ayd›n TR711 K›r›kkale TRA24 Ardahan
TR321 Ayd›n TR712 Aksaray TRB Ortado¤u
TR713 Ni¤de Anadolu
TR322 Denizli
TR714 Nevßehir TRB1 Malatya
TR323 Mu¤la
TR715 K›rßehir TRB11 Malatya
TR33 Manisa
TR72 Kayseri TRB12 Elaz›¤
TR331 Manisa
TR721 Kayseri TRB13 Bingöl
TR332 Afyon
TR722 Sivas TRB14 Tunceli
TR333 Kütahya
TR723 Yozgat TRB2 Van
TR334 Ußak TRB21 Van
TR8 Bat› Karadeniz
TR4 Do¤u Marmara TRB22 Muß
TR81 Zonguldak
TR41 Bursa TR811 Zonguldak TRB23 Bitlis
TR411 Bursa TR812 Karabük TRB24 Hakkari
TR412 Eskißehir TR813 Bart›n TRC Güneydo¤u
TR413 Bilecik TR82 Kastamonu Anadolu
TR42 Kocaeli TR821 Kastamonu TRC1 Gaziantep
TR421 Kocaeli TR822 Çank›r› TRC11 Gaziantep
TR422 Sakarya TR823 Sinop TRC12 Ad›yaman
TR423 Düzce TR83 Samsun TRC13 Kilis
TR424 Bolu TR831 Samsun TRC2 Þanl›urfa
TR425 Yalova TR832 Tokat TRC21 Þanl›urfa
TR5 Bat› Anadolu TR833 Çorum TRC22 Diyarbak›r
TR51 Ankara TR834 Amasya TRC3 Mardin
TR510 Ankara TR9 Do¤u Karadeniz TRC31 Mardin
TR52 Konya TR90 Trabzon TRC32 Batman
TR521 Konya TR901 Trabzon TRC33 Þ›rnak
TR522 Karaman TR902 Ordu TRC34 Siirt

268
3 İstatistiki Bölge Birimleri Sõnõflandõrõlmasõnda Düzeylerin Tanõmlanmasõ
‹statistiki Bölge Birimleri S›n›fland›r›lmas›nda iller “Düzey 3” olarak tan›mlanm›ß; ekonomik, sosyal ve co¤rafi yönden
benzerlik gösteren komßu iller ise bölgesel kalk›nma planlar› ve nüfus büyüklükleri de dikkate al›narak “Düzey 1” ve
“Düzey 2” olarak grupland›r›lmak suretiyle hiyerarßik ‹statistiki Bölge Birimleri S›n›fland›r›lmas› yap›lm›ßt›r.
“Düzey 3” kapsam›ndaki ‹statistiki Bölge Birimleri 81 adet olup il düzeyindedir. Her il bir ‹statistiki Bölge Birimini
tan›mlamaktad›r. “Düzey 2” ‹statistiki Bölge Birimleri, “Düzey 3” kapsam›ndaki komßu illerin grupland›r›lmas› sonucu
tan›mlanm›ß olup, 26 adettir. “Düzey 1” ‹statistiki Bölge Birimleri ise “Düzey 2” ‹statistiki Bölge Birimleri grupland›r›lmas›
sonucu tan›mlanm›ß olup, 12 adettir.
Kaynak: Resmi Gazete, 22.09.2002.

İstatistiki Bölge Birimleri Sõnõflandõrõlmasõ (DÜZEY 2)

TR21
TR10 TR81 TR82

TR42 TR83
TR9
TRA2
TR22 TR41 TRA1
TR51

TR72
TR33
TRB1
TRB2
TR31 TR71

TR52 TR63 TRC2


TR32 TRC3
TR61

TR62
TRC1

Düzey 1
Düzey 2

İstatistiki Bölge Birimleri Sõnõflandõrõlmasõ (DÜZEY 3)

TR213 TR813
TR212
TR811 TR821 TR823
TR211 TR100 TR905 TRA24
TR812 TR831
TR421 TR423 TR904
TR425 TR822 TR902 TR901
TR422 TR834 TR903 TRA22
TR424
TR833 TR832 TR906 TRA13
TR222 TR411 TR413
TRA11 TRA23
TR221 TR510 TR711
TR412 TRA12 TRA21
TR723 TR722
TR333
TR715
TRB14 TRB13 TRB22
TR331
TR332
TR334 TR714 TR721 TRB12 TRB23 TRB21
TR310 TRB11
TR712
TR521 TRC22
TR612 TRC34
TR321 TR322 TR713 TR632 TRC32
TRC12 TRB24
TR613 TRC33
TR323 TR621 TRC31
TR522 TR633 TRC21
TR611 TRC11
TRC13
TR622
Düzey 1
TR631
Düzey 2
Düzey 3

269
Dizin

1917 Devrimi.............................................................................172 Bozk›r ................................................................................................200


24 Ocak Kararlar› .................................................................178 Bölge Plan›...................................................................................252
Alüvyon .........................................................................................198 Bölgesel Eßitsizlikler .........................................................216
Amfibi ..............................................................................................224 Bölgesel Gelißme...................................................................250
Annan Plan› ...............................................................................190 Bölge ‹çi Sektörel Sanayi A¤› ..................................258
Antiklinal ......................................................................................194 Bütünleßme .................................................................................102
Ara Mal› .........................................................................................248 Büyükßehir Belediyesi ....................................................220

Arasta................................................................................................152 Celali ‹syanlar› ........................................................................158

Asimilasyon ..................................................................................52 Cizye ..................................................................................................146

Astropikal ‹klim ....................................................................200 Co¤rafi Konum ......................................................................192

Avrasya ...........................................................................................182 Çekirdek Bölge .......................................................................120

Avrupa Bal›kç›l›¤› Yönlendirme Delta ...................................................................................................198


Mali Fonu .....................................................................................256 Demir Perde ..................................................................................94
Avrupa Birli¤i ..........................................................................184 Demografik Geçiß Süreci .............................................210
Avrupa Bölgesel Kalk›nma Fonu........................254 Diaspora ............................................................................................52
Avrupa Konseyi .....................................................................176 Do¤al Art›ß ..................................................................................204
Avrupa Sosyal Fonu..........................................................254 Do¤umda Beklenen Yaßam Süresi.....................206
Avrupa Tar›msal Yönlendirme ve Dünya Metropolü (Dünya Kenti)..........................94
Garanti Fonu .............................................................................256 Dünya Ticaret Örgütü (WTO) ...................................62
Avrupa Uyumu ......................................................................170 Eko - Turizm ..............................................................................230
Avrupa'n›n Kalbi .....................................................................94 Emisyon .........................................................................................222
Balkanlaßma..................................................................................18 Entegrasyon ..................................................................................52
Bar›ß Süreci .................................................................................182 Entermodalite .............................................................................64
Bazilika............................................................................................134 Erozyon...........................................................................................224
Bebek Ölüm H›z› ..................................................................206 Euro.....................................................................................................106
Bedesten .........................................................................................152 Eyalet.................................................................................................132
Berlin Duvar› ............................................................................176 Fauna .................................................................................................224
Beslenme Bozuklu¤u ..........................................................48 Federasyon ..................................................................................106
Bilgi Otoyollar› ..........................................................................28 FEOGA ............................................................................................102
Biomas Enerji............................................................................242 Flora....................................................................................................224

271
Frenk Mahallesi .....................................................................160 Kara Çad›r ...................................................................................154
Fresko ...............................................................................................142 Karadeniz Ekonomik ‹ßbirli¤i Örgütü ..........180
Gayri Safi Sabit Sermaye Olußumu .................244 Karadeniz Gücü ....................................................................182
Gayrimüslim .............................................................................158 Karstik Þekiller .......................................................................196
Gecekondu ..................................................................................218 Karum ..............................................................................................124
Gelißme Bozuklu¤u ..............................................................50 Kat›l›m Ortakl›¤› Belgesi .............................................186
Gerçek (reel) Ücret ............................................................238 Kent Co¤rafyas› .....................................................................220
Gini Katsay›s› ...........................................................................236 Kent Planlama .........................................................................220
Göç .......................................................................................................212 Kentleßme.....................................................................................214
GSMH...............................................................................................234 Konteyn›rla Taß›ma ...............................................................64
GSY‹H ..............................................................................................236 Körfez Savaß› ............................................................................178
Gümrü Antlaßmas› .............................................................172 Kuzey ve Güney.......................................................................48
Gümrük Birli¤i .......................................................................248 Kültür .........................................................................................26, 90
Güney Do¤u Anadolu Projesi (GAP) .............208 Kültürel Co¤rafya ................................................................118
Gymnasium ...............................................................................134 Küresel Is›nma ........................................................................222
Habeas Corpus ...............................................................................90 Lomé Anlaßmas› ...................................................................106
Haraç .................................................................................................146 Lonca .................................................................................................156
Hellenistik Dönem .............................................................130 Lorenz E¤risi .............................................................................236
‹aße .......................................................................................................154 Marshall Plan›.............................................................................98
‹hracat (d›ßsat›m) .................................................................240 Medya..................................................................................................28
‹konoklast Dönem...............................................................136 Merkez - Çevre ..........................................................................58
‹ller Aras› Net Göç ..............................................................212 Mihver Devletleri ................................................................174
‹nsani Gelißme Endeksi (HDI) ..................................90 Milletler Cemiyeti ...............................................................172
‹thalat (d›ßal›m)......................................................................240 Musul Sorunu ..........................................................................172
Jeodezi..............................................................................................202 Mülteci ................................................................................................52
Jeopolitik ..........................................................................................18 Müttefik Devletler ..............................................................174
Kaba Ölüm H›z› ....................................................................206 NATO................................................................................................176
Kaldera ............................................................................................196 Neojen ..............................................................................................196
Kalkolitik Dönem ................................................................122 Nüfus ................................................................................................204
Kamu ‹ktisadi Teßebbüsleri (K‹T) ......................246 Nüfusbilim (Demografi) ..............................................204

272
OECD ................................................................................................248 Truman Doktrini ...................................................................174
Okullaßma Oran› ..................................................................210 Turist ..................................................................................................228
Organize Sanayi Bölgesi...............................................254 Turizm ..............................................................................................228
Ortak Üye .....................................................................................176
Turizm arz› ..................................................................................232
Parasal (nominal) Ücret ................................................238
Turizm talebi .............................................................................232
Pax Romana..................................................................................138
Tüf ........................................................................................................196
Polis ....................................................................................................140
Ulusal Program ......................................................................186
Provincia Asia ............................................................................132
Ribat ...................................................................................................144 Uluslararas› ...................................................................................20

Sanayileßme ..................................................................................50 Uluslararas› ‹ßbölümü .......................................................56


Satrapl›k .........................................................................................128 Uluslarötesi ...................................................................................20
Schengen Anlaßmalar› .......................................................98 UNDP ..................................................................................................20
Senklinal ........................................................................................194 Uydukent ......................................................................................220
Sera Etkisi .....................................................................................222
Uygarl›k ...................................................................................26, 90
Sikke ...................................................................................................146
Uygarl›klar Çat›ßmas› .....................................................188
So¤uk Savaß ...............................................................................176
Üçüncü Dünya ...........................................................................48
Sosyal Güvenlik.....................................................................246
Stand-by .........................................................................................234 Vabartum ......................................................................................124

Stoa ......................................................................................................134 Vak›f ...................................................................................................148

Sübvansiyon ..............................................................................238 Viyana Kongresi ....................................................................170


Sürdürülebilirlik ...................................................................252 Waterloo .........................................................................................170
Sürdürülebilir Kalk›nma..............................................226 Westfalia Antlaßmas› ........................................................170
Sürgün..............................................................................................152
Yabanc› ...............................................................................................52
Þad›rvan .........................................................................................148
Yabanlu Pazar› ........................................................................150
Tanzimat Ferman› ...............................................................162
Yat›r›m Mallar› ........................................................................248
Tektonik ..........................................................................................196
Yeni Ülkeler ...................................................................................58
Tektonik Deprem..................................................................202
Toplam Do¤urganl›k H›z› ..........................................206 Yeßil Avrupa...............................................................................102

Toplam ‹ßgücü .........................................................................236 Yurt ......................................................................................................154


Topografya ..................................................................................126 Ziyaretçi .........................................................................................232

273
Kullanõlan Fotoğraflarõn Kaynaklarõ

Bölüm 1
s. 10-11 : Thuillier/REA; s. 12 : FPG ® R. Rathe/Pix; s. 27 : Enguerand; s. 29 : GELLIE Y./Maître P.

Bölüm 2
s. 38 : Pix; s. 59-3 : Somatimo/Jerrican; s. 59-4 : P. Aventurier/Gamma; s. 65: Rossi/Altitude;
s. 67 : A. Arthus-Bertrand/Altitude.

Bölüm 3
s. 78 : SPL/Cosmos; s. 92 : Lawson/Rapho; s. 93 : Garcin/Diaf; s. 101 : Arthus-Bertrand/Altitude;
s. 105 : Breton/Explorer; s. 108-1 : Girard D.; s. 108-2 : Pix.

Bölüm 4
Kaynaklar, kullan›lan foto¤raflar›n alt›nda belirtilmißtir.
s. 255 : Y. Arthus-Bertrand/Altitude, s. 259 : ‹magine/Altitude.

274
TÜSİAD
“ÇAĞDAŞ YURTTAŞ”
ÜÇLEMESİ
(2002)

‹nternet sitesi
www.tusiad.org

CD talepleri için elektronik posta adresi


webmaster@tusiad.org

You might also like