Professional Documents
Culture Documents
1 ALAK [EMBRIYON]
SURESI
ALAK SURESI'NE GIRIS
Adini ikinci ayetinde geen alak szcgnden alan bu sure, Mekkede inen ilk suredir.
Alak suresini btn incelikleriyle anlamak, onun indirilen ilk sure oldugunu bilmek ve bunu
dikkate almakla mmkndr. Edebiyattaki "mukaddime usulne kiyas edilerek bu sureye
"Kuran'in nsz" de denilebilir. Bu zelligi dikkate alindiginda, surenin ibaresinden,
isresinden, delletinden ve iktizasindan hareketle Kuran'in btnne ulasmak; Kuran'da ne-
ler bulundugu, Kur'an'in neler ierdigi hakkinda genel bir kanaate varmak mmkndr.
Bu sure ile Yce Allah, Muhammed'i muhatap alip ona konusmustur. Tek tarafli bir hitap olan
bu konusmayla, Muhammed b. Abdullahi tm insanliga gnderdigi Islam Dininin son
peygamberi olarak grevlendirmistir. Bu sure ile ona ilk mesajlarini vahyetmis, bu mesajlarin
geregini yerine getirme konusunda peygamberinin zihninde olusan bazi sorulari da
gidermistir. Ierigini daha iyi anlayabilmek iin surenin yukarida sayilan zelliklerini
dikkatten uzak tutmamak gerekir.
Ayetlerin Inisleriyle Ilgili Meshur Rivayet
Peygamberimize ilk vahyin gelisiyle ilgili rivayet syledir:
Bize, Yahya b. Bkeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona Ibni Sihap, ona Urve b. Zbeyr, Urve de
mminlerin annesi Ayse'den tahdis etti. Mminlerin annesi Ayse syle dedi:
Raslllah'a ilk vahyin baslayisi, uykuda dogru rya grmekle olmustur. Her grdg rya
sabah aydinligi gibi ortaya ikardi. Sonralari ona yalnizlik sevdirildi. Hira dagindaki magaraya
yalnizliga ekilir, belirli gecelerde ailesinin yanina gelinceye kadar ibadet ederdi. Tekrar yiyecek
iecek alir, yine giderdi. Tekrar Hadice'nin yanina dner, yiyecek iecek tedarik edip yine giderdi. Ta
ki vahiy gelene kadar...
Birgn Hira magarasinda iken melek ona geldi, '' oku dedi. O da ,'-- '-' '- Ben
okuyucu degilim dedi. Peygamber buyurdu ki: O zaman melek beni alip takatim kesilinceye kadar
sikistirdi. Sonra beni birakip yine, '' oku dedi. Ben de ona, Ben okuyucu degilim dedim. Yine
beni alip ikinci defa takatim kesilinceye kadar sikistirdi. Sonra beni birakip yine, '' oku dedi. Ben
yine, Ben okuyucu degilim dedim. Sonra beni nc defa sikistirdi. Sonra birakip:
Yaratan Rabbinin adiyla oku! Insani kan damlasindan yaratti. Oku! Rabbin en byk
cmertligin sahibidir.
Bunun zerine Rasulllah, bu ayetlerle yregi titreyerek Hadice'ye dnd. _-,' - _-,' - Beni
sarip rtnz, beni sarip rtnz! dedi. Korkusu gidinceye kadar vcudunu sarip rttler. Ondan
sonra, olanlari Hadice'ye haber verdi. Kendimden korktum dedi. Hadice de:
Hayir, vallahi. Allah seni ebediyen rsva etmez. nk sen, yakinlarina sila yaparsin,
acizlerin isini grrsn, fakire yardim eder, kimsenin kazandiramayacagini kazandirirsin. Misafiri
agirlarsin. Hak vekillerine yardimci olursun dedi. Ve hemen Peygamberi alip amcasinin oglu
Varaka'ya gtrd. Bu kisi cahiliye dneminde Hiristiyan olmus bir kisi idi. Ibranice yazi yazmasini
bilir, Incil'den Allah'in diledigi kadar bazi seyleri Ibranice yazardi. Ve krd. Hadice, Varaka'ya:
Amcaoglu dinle! Kardesinin oglu ne sylyor? dedi. Varaka:
Ne var kardesimin oglu? diye sorunca, Rasulllah, grdg seyleri ona haber verdi. Bunun
zerine Varaka:
2
O grdgn, Allah'in Musa'ya indirdigi Namus'tur. Ne olurdu, senin davetin gnlerinde ben
de gen olsaydim. Kavminin seni ikaracaklari/hicrete zorlayacaklari zaman sag olsaydim. Bunun
zerine Rasulllah:
Onlar beni ikaracaklar mi? diye sordu. O da:
Senin gibi bir sey getirmis [vahiy teblig etmis] bir kimse yoktur ki dsmanliga ugramasin.
Sayet senin davet gnlerine ulasirsam sana son derecede yardim ederim dedi. Ondan sonra ok
gemedi, Varaka ld. Ve bir mddet vahy kesildi.
1
Alak suresi simdiye kadar bu rivayet dogrultusunda anlasilmaya alisilmistir. Oysa
ayetleri anlamanin en iyi yolu, onlari Kuranin diger ayetleriyle aiklama ilkesinden hareket
ederek sureyi Kuranin genel erevesi iinde anlamaya alismaktir. Bu ilke, ncelikle
vahyin baslangicini anlatan ve yukarida zeti verilen meshur rivayetin Kuran isiginda
dikkatle incelenmesini gerektirir. Bu incelemenin bizi ilk elde ulastiracagi sonular sunlardir:
Ilk vahiylerin uyku esnasinda inmedigi Kuran ile sabittir.
(Necm/11-13) Rivayette iddia edildigi gibi ilk vahiyler ryada inmis ise, bunun Alak
suresinden nce vuku bulmus olmasi ve o ryada inen vahye ait baska ayetlerin de bulunmus
olmasi gerekir. Byle bir seyin kabul ise vahyin eksik toparlandiginin kabul olur ki, bu hem
tarih belgelere hem de Rabbimizin kitabini koruma vaadine ters dser. Ayse'den rivayet
edilenler dogru ise, rivayette sz edilen vahiyler ancak Ayse'nin olaylari hatirlayabilecegi
aga ve peygamberimizin evine dhil oldugu dneme ait olabilir.
Rivayet, Ayse'nin agziyla, sanki Ayse olaylara tanik olmus ve anlatmis gibi aktarilmis,
genis bilgi verilmemistir. Hlbuki herkes tarafindan bilinmektedir ki, ilk vahiyler geldiginde
Ayse kk bir ocuktur.
Peygamberimiz, kendisine ilk vahiy geldiginde korkmamis, rpermemistir. (Necm/13-
17) Varaka gaybi bilmez, bilemez. Bu rivayette Varaka, tahminin de tesinde, kehnette
bulunmaktadir. Rivayetin peygamberlerin z yurtlarindan ikarilmasiyla ilgili bu blm
Ibrahim suresinin 13. ayetinden alinmis gibi grnmektedir. Bylece Rabbimizin degismez ve
sphe gtrmez beyani Varaka'ya isnat edilmistir.
13,14
Ve kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseler, elilerine: Ya sizi
kesinlikle yurdumuzdan ikaracagiz, ya da kesinlikle bizim dinimize/ yasam tarzimiza
dneceksiniz! dediler. Rableri de elilerine: Biz sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlari
kesinlikle degisime/ yikima ugratacagiz ve onlardan sonra sizi kesinlikle o yere yerlestirecegiz. Bu,
makamimdan ve tehdidimden korkan iindir diye vahyetti.
(Ibrahim/ 13,14)
88,89
Toplumundan byklk taslayan ileri gelenler dediler ki: Ey Suayb! Ya seni ve seninle
beraber inananlari kentimizden kesinlikle ikaririz, ya da bizim dinimize/ yasam tarzimiza
dnersiniz! Suayb, dedi ki: Istemesek de mi! Allah bizi ondan kurtardiktan sonra tekrar sizin
dininize/yasam tarziniza dnersek, kesinlikle Allah'a karsi yalan uydurmus oluruz. Rabbimiz Allah'in
dilemesi disinda ona geri dnmemiz bizim iin olacak sey degildir. Rabbimiz bilgisi ile her seyi
kusatmistir. Biz sadece Allah'a gvenip dayandik. Ey Rabbimiz! Bizimle toplumumuz arasinda hak
ile hkmet. nk Sen hkmedenlerin en hayirlisisin!
(Araf/ 88, 89)
86
Ve sen Kitab'in sana vahyedilecegini/indirilecegini ummuyordun. O, ancak Rabbinden bir
rahmet olarak verildi. yleyse sakin kfirlere; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedenlere
arka ikma/ yardimci olma.
1
(Sahih-i Buharinin Vahy Kitabinda nakledilen 3 numarali rivayet)
3
(Kasas/86)
Kuran'a gre ilk vahiy Hira Magarasi'nda degil, Mescid-i Aksa'da; Cennetul-Me'v
denilen yerde gelmistir. Hira magarasi ile ilgili rivayetler, hem Peygamberimizi hem de vahyi
rencide eder.
Bu rivayet dogruysa, Kuran'da tam tane "ikra" szcgnn eksik oldugunun kabul
edilmesi gerekir.
Eger bu rivayet dogru sayilirsa, ilk mmin, ilk mslman Peygamberimiz degil,
En'm/l4, l63 ve Zmer/12'nin hilfina Hatice olur.
Rivayetteki "bir mddet vahiy kesildi" ifadesi karsimiza bir de "fetret" problemini
ikarmaktadir. Szlk anlami olarak, "bir eviklikten sonra gevseme, sertlikten sonra
yumusama, gllkten sonra gelen zayiflik, aralik, bosluk" demek olan fetret,konumuz
itibariyle "tebligsiz dnem" anlamina gelir. Bu "tebligsiz dnem"in ne kadar srdg ri-
vayetten rivayete degismektedir; 12, 15, 25, 40 gn, hatta 3 sene srdgn iddia eden
rivayetler vardir. Bu rivayetler, Fetret'in sebepleri konusunda da birbirleriyle eliskili bir
esitlilik arz ederler. Fetret'e, yani vahyin kesildigine ve bunun sebebine dair rivayetler
gvenilir olmaktan ok uzaktir.
Fetretin nedenlerine dair Raz'nin naklettigi su grsler, konuyla ilgili rivayetlerin
neden gvenilir olmadigini gsterecek niteliktedir:
1- Ehl-i Beyt iinde tirnagi uzun olanlar varmis.
2- Peygamberimiz bir savasta ayagini tasa vurup kanatmis, bunun zerine Sen,
kanayan ve karsilastigi sey Allah yolunda sayilan bir parmak misin? diye sizlanmis. Allah da
buna kizmis, vahyi kesmis.
Oysa bu olay, Sahih-i Buhari'de baska konular dolayisiyla yer alan ve ilk vahiylerin
gelmesinden yillar sonrasina ait bir olaydir.
3- Peygamberimizin evinde, torunlari Hasan ile Hseyin'e ait kpek yavrulari varmis.
Bu nedenle, bir melek olan Cebrail peygamberimizin evine girememis.
Oysa peygamberimizin kizi Fatima, Ehli Snnet kaynaklarina gre vahyin
baslangicinda henz bes yaslarinda bir ocuktu. Sia kaynaklarina gre ise peygamberimizin
nbvvetle grevlendirilmesinden bes yil sonra dnyaya gelmistir. Esi Ali ile evlenmesi ise
hicretin ikinci yilinda gereklesmistir. Ilk vahiyler sirasinda ocuk olduklari iddia edilen
Hasan ve Hseyin, gerekte hicretin ikinci yilindan sonra dnyaya gelmislerdir.
4- Yahudiler peygamberimize Zlkarneyn ve Ashab-i Kehf hakkinda sorular
sormuslar, peygamberimiz de yarin cevap vereyim demis fakat Insaallah dememis.
Halbuki Zlkarneyn ve Ashab-i Kehf'ten Kur'an'da ilk defa 69. sure olan Kehf
suresinde sz edilmektedir. Alak suresi ile Kehf suresinin inisleri arasinda en az on yillik bir
zaman farki vardir.
Gerekte fetret denen byle bir dnem yasanmamis, vahiy kesintisiz olarak devam
etmistir. Aslinda Duh/3 ayeti, fetret konusuna malzeme yapilmistir. Birok evirmen ve
yorumcu bu ayeti, Rabbin seni terk etmedi ve sana darilmadi seklinde anlamis ve ilk vahiyle
bu ayet arasinda bir fetret dneminin bulundugu kanisina varmistir. Oysa Duh suresi, inis
sirasi olarak 11. suredir. Eger bu kabulleri dogru olsaydi, ilk vahiyden sonra -bu ayete kadar-
hi vahiy gelmemis olmasi veya Duh suresi'nin 2. sure olmasi gerekirdi.
Sz konusu ayetin dogru anlami, Rabbin sana darilmayacak ve seni birakmayacak
(Duh/3) seklindedir. Yani, bu ayetle Peygamberimiz ve misyonu kesin bir dille teminat
altina alinmistir. Bu ayetteki ifadeler, ayetin ierigine kesinlik kazandirmak [olacagin kesinli-
gini tembih] maksadiyla gemis zaman kipiyle gelmistir. Kuran'da bunun, -Ay'in yarilmasi
gibi- yzlerce rnegi vardir. Duh suresi'nin sz akisi da buna dellet etmektedir.
4
Bu surenin inis sebebi, Rabbimizin rahmet ve hidayeti kendine yazmis [farz kilmis]
olmasidir. Daha sonraki ayetlerden grenecegiz ki Rabbimiz, Rahman ve Rahm olmasinin
bir geregi olarak rahmeti kendi zerine bor kilmistir (En'm/12, 54); hidayeti zerine
yazmistir (Leyl/12, Nahl/9); her canliya rizik vermeyi zerine bor kilmistir (Hd/6).
Yeryznde zgrlkler ortadan kaldirilarak insan onuru ayaklar altina alinip
birtakim ilhlar, rabler olusturuldugu, sirk, haksizlik, yanlis isler ve kargasa
yayginlastigi, dogadaki denge bozuldugu dnemlerde Allah, rahmeti geregi
mdahale edip o toplumlara eli gnderip kitap indirir. Allah, rahmeti zerine bor
kabul etmistir. Iste Mekke'de bu kosullar altinda Muhammed eli seilip vahye
muhatap olmustur.
Bu isleri kendine farz kilan Rabbimiz, insanlara hidayet etmeyi [dogru yola
kilavuzlamayi]; onlara akil ve vicdan vermek, peygamber gndermek ve kitap indirmek
suretiyle yerine getirmistir.
Yce Allahin hangi sartlarda toplumlara peygamber gnderdigi, Kuran'in birok
suresinde dogrudan ya da dolayli olarak dile getirilmektedir.
Allahin yozlasmis toplumlara peygamberler gndermesi konusundaki ilah snneti
geregi, tm insanlik genel bir hidayet agrisina muhta bir durumdaydi. O gnn
Mekke'sinde de din inan yozlasmis, bu yozlasma ve bozulmalar sonucu yzlerce tanrisi
bulunan msrik bir kitle olusmustu. Bu kitlenin giderek tgt bir sistemle kaynasmasi,
dogrudan sirk inancinin bir sonucuydu. Her tgt sistemde oldugu gibi, orada da alt
kesimdeki insanlari hor ve hakir gren yeni firavunlar ve kstah asilzadeler tremisti. Bunlar
kendi rabliklerinin ve kurduklari dzenlerin sarsilmamasi iin ihtirasla gayret
gstermekteydiler.
Byle bir ortamda dogmus ve byms olan Muhammed b. Abdullah, o toplumdan biri
olmasina ragmen farkli bir uygulamaya tbi tutulmus, Rabbinin zel nimetine mazhar
olmustu. Onun henz peygamber olmadan mazhar oldugu bu nimet, Allah'in tektanrici bir
mslman olan Ibrahim (as)e de verdigi "dogruyu bulma yetenegi"nin ona da bahsedilmis
olmasiydi (Enbiya/51).
O, kendisine bahsedilen bu anlama ve kavrama yetenegi sayesinde dalletten kurtulmus,
tevhd mcadelesi veren, bu ugurda toplumuyla terslesen bir kimlige brnmst. Artik
onlardan biri degildi, aksine onlarin sirkini ve tgt dzenlerini protesto ediyordu.
O tarihte Kbe, Mekkelilerin halka aik parlamentosu, ibadet merkezi idi. Kbede
yaptiklari ibadetler; beytin iriliplak tavaf edilmesi, islik alarak ve el irparak gsterisle
salat ikame edilmesi seklindeki yozlasmis ibadetlerdi (Enfl/35). Kbenin ii ve evresi,
sahte tanrilarin yzlerce heykeliyle doluydu. Idare ise yresel firavunlar mesabesindeki
Darun-Nedve yelerinin kontrolndeydi. Ne var ki, artik aralarinda onlara karsi koyacak
kimsesiz bir adam vardi: Muhammed b. Abdullah.
Kbenin Arablar arasindaki islevini de dikkate alarak, bir karsilastirma ve tespit yapmak
iin nce o gnn Mekke'sinin emiri, kermi Ebu Cehl'i, sonra da yine Mekke'de dogmus-
byms Muhammed b. Abdullah'i dsnmek gerekir.
Bu hal ve sartlar iinde, Muhammed b. Abdullah bir gece Kabe'de salat etme; birin
aydinlatma, sosyal destek saglama girisiminde bulunmus fakat bu arzusu Eb Cehl tarafindan
engellenmisti. (Alak/9-10). Bakara/185'e gre Ramazan ayi iinde yer alan bu gece,
Duhn/3'teki adiyla "Mbarek Gece", Kadr suresi'ndeki adiyla "Kadr Gecesi"dir. Alak/9-
10'da bahsedilen "kul", ittifakla Muhammed b. Abdullah'tir.
5
Bu tartisma ve salattan engelleme sonrasinda Muhammed b. Abdullah, bulundugu
Mescid-i Haram'dan Mescid-i Aksa'ya yrr. Nitekim bu olay Isr/1'de, "Yrten... Allah
tarafindan yrtlen" ifadeleriyle anlatilir,
Mescid-i Haram'i biliyoruz, ama Mescid-i Aksa neresidir?
Kuran'da geen Mescid-i Aksa, bugnk bildigimiz Kuds'teki Mescid-i Aksa degildir.
Kuran'da geen Mescid-i Aksa, Mekke'de; Haram blgenin kenarinda, Taif yolu zerinde,
Cirne vadisinin yamacinda eski bir mesciddir. Islm'in ilk yillarinda Kuds'te bulunan -bu
gnk Mescid-i Aksa'nin yerindeki- mescidin adi Beytl-Makdis'tir. Beytl-Makdisin
insasi Hz. Sleyman'a dayanir. Hicretten 90 yil sonra Abdlmelik b. Mervan, Beytl-
Makdis'in yikintilari zerine bugnk mescidi yapmis ve adini da "Mescid-i Aksa"
koymustur. Kuranda adi geen mescitle ilgisi bulunmamakla beraber Abdlmelikin
yaptirdigi bu mescid de ayni isimle meshur olmustur. Konuyla ilgili daha ayrintili bilgi
insaallah Isra suresi'nin tahlilinde verilecektir.
Muhammed b. Abdullah'in geceleyin yrtlsnn nedeni, Isril'den grendigimize
gre, Rabbimizin, ayetlerinden bir kismini ona gstermeyi irade etmesidir:
Kulunu, bir gece, yetlerimizden/ almetlerimizden/ gstergelerimizden gsterelim diye, Mescid-i
Haram'dan bir kenarini mbarek kildigimiz Mescid-i Aksa'ya yrten Zat, her trl noksan
sifatlardan ariniktir. Sphesiz O, en iyi isitenin, en iyi grenin ta kendisidir. (Isr/1)
Orada neler oldu?
6,7
Ve mthis kuvvetleri olan, stn akil sahibi olan ve egemenlik kurmus olan, en yksek
ufukta idi.
8,9
Sonra yaklasti ve hemen sarkti. Iki yay uzunlugu kadar, ya da daha yakin olmustu.
10
Hemen de kuluna,
14
son kiraz agacinin yaninda
15
ki yaninda oturmaya deger konaklama yeri
vardir vahyettigini vahyetti.
16
O zaman kiraz agacini kaplayan kapliyordu.
11
Gnl, grdgn
yalanlamadi.
12
Onun grdg seyden kusku mu duyuyorsunuz?/Onun grdg sey hakkinda o'nunla
mcdele mi ediyorsunuz?
13
Andolsun onu, baska bir iniste daha grd.
17
Gz sasmadi ve azmadi.
18
Andolsun, Rabbinin
almetlerinin/gstergelerinin en bygn grd.
(Necm/7-18)
Evet, en byk ayeti grd: Vahiy aldi, peygamber oldu. Ilk aldigi vahiy ikra!dir.
Muhammed b. Abdullah artik bir peygamberdir. Bundan sonra sadece Rabbi adina
hareket edecektir.
Musa (as) ve Muhammed (as)'in ilk vahiy alislari arasinda benzerlik vardir. Musa bir ates
grr, atesten bir para kor almak iin atese dogru yrr ve daga ikar. Orada bir agatan
tecelli [grnt ve ses] etmesiyle vahye muhatap olur. Muhammed de Mescid-i Haram'dan
Mescid-i Aksa'ya yrr ve orada son sidre agacindan bir tecelli ile vahye muhatap olur.
(Kasas/30 ve T-H/9-24. ayetleri tetkik ediniz.)
6
1 (96). ALAK SURESI
Rahman, Rahm Allah Adina
MEAL:
1-2
Oluyturan; insan embriyondan oluyturan Rabbinin adna gren-gret!
3-5
gren -gret!
Senin Rabbin ise kendilerini stn biri sayan o kiyilerden daha stn olandr.
Senin Rabbin ki kalemle gretti. O, insana bilmedigini gretti.
6-8
Kesinlikle senin dyndgn gibi degil! Dny Rabbine olmasna ragmen
insan, kendisini yeterli grdgnde, kesinlikle azar.
9,10
Salt ettigi [ml ynden ve
zihinsel adan destek oldugu; toplumu aydnlatmaya alytg] zaman bir kulu
engelleyen kiyiyi grdn m?
11,12
Hi dyndn m, eger o salt eden kul, dogru
yol zerinde idiyse ya da takvy [Allah'n korumas altnda olmay]
emrettiyse!...
13
Hi dyndn m, eger salt edeni engelleyen o kiyi, yalanlamy ve
yz evirmiy ise!...
14
Salta engel olan o kiyi, bilmedi mi, Allah'n kesinlikle
grmekte oldugunu?
15,16
Kesinlikle senin dyndgn gibi degil! Eger salt edene; ml
ynden ve zihinsel adan destek olan; toplumu aydnlatmaya alyan
kimseye engel olan o kiyi, salt; ml ynden ve zihinsel adan destek
olmay; toplumu aydnlatmaya alymay engellemesine son vermeyecek
olursa, andolsun, peremden; yalanc, gnahkr peremden; sandan tutup
srkleyecegiz.
17
O zaman o, meclisini/rgtn agrsn.
18
Biz zebanileri;
defedicileri, engelleyicileri agracagz.
19
Kesinlikle senin dyndgn gibi degil! Sen salt eden; ml ynden
ve zihinsel adan destek olmay; toplumu aydnlatmaya alymay
engelleyen o kiyiye itaat etme. Sen Rabbine boyun egip teslim ol ve
yaklaytrl/Rabbin seni Kendine yaklaytrsn.
Ayetlerin Tahlili
7
1-2
Oluyturan; insan embriyondan oluyturan Rabbinin adna gren-gret!
Ayein orijinalindeki Ikra szcg, karae fiilinin emir kipidir. Bu szck Ibranice ve
Sryanice'de de mevcuttur. Mesel, su anda bile Sryanice'de "okumak" szcg iin
kiryono kullanilir. Ikri szcg de "adimla, oku" anlamindadir. Arastirmacilar "ikra"
szcgnn hangi dilden digerine gemis oldugu konusunda kesin bir kanaat sahibi
degildirler.
Henz defter-kitap ortada yokken karae szcg, "hayiz kaninin rahimde toplanmasi ve
disari atilmasi" anlamina retilmis [vaz edilmis] ve zaman ierisinde de kadinlarin hayizli
gnleri ile hemen arkasindan gelen kanamasiz gnleri kapsayan dnemlerin adi olarak
kullanilmistir. Nitekim szcgn Bakara/228'deki kullanimi da bu anlamdadir.
Daha sonra szck, istiare [dn alma] yoluyla "bir seyleri biriktirip onu dagitmak,
baska yerlere nakletmek" anlaminda kullanilmaya baslanmistir. "Develerin hamile kalarak
yavruyu rahimde tasiyip sonra da dogurmasina" karaet'in-nqatu denilirdi.
2
Ayni szck, yukaridakilere ek olarak "harfleri, kelimeleri, cmleleri ya da bilgileri bir
araya getirip bir baskasina nakletme" eylemi iin de kullanilmaktadir. Zaten bu szcgn
"okumak" anlaminda kullanilma nedeni de budur.
Ne var ki, karae szcgn "okumak" diye evirmek yeterli olmadigi gibi,
byle evrilmesi onun Kuran'da neden kullanildigini anlamak bakimindan da yanlis
sonu verir. nk Trke'de kullanilan "okumak" szcgnn karsiligi, Araba'da
"tilvet"tir. Buna, hazirdaki bir metni okumak diyebiliriz. Ancak Kuran'in ikra
szcg ile bu anlamda bir okumayi kasdetmedigi aiktir. Nitekim
6-8
Bundan byle
sende bilgi birikimi saglayip onu baskalarina ulastirtacagiz sonra da sen
unutmayacaksin/ terk etmeyeceksin. Ancak Allah dilerse baskadir. Kuskusuz ki O,
aigi da bilir, gizliyi de. Ve sana En Kolay Olani/ seni en ok mutlu edecek olan
seyleri kolaylastiracagiz
3
ayeti gstermektedir ki, kiraat, "nce bir seyleri zihinde,
kitapta vs. toparlayip-hazirlayip, sonra baskalarina szl ya da yazili olarak
aktarmaktir. Bir gazeteyi, dergi veya kitabi sessizce okuyup bir seyler grenmek,
kiraat szcgnn ifade ettigi "okumak" degil; tilvet szcgnn ifade ettigi
"okumak"tir. Grldg zere ikra szcgnn temel anlami tek bir szckle ifade
edilememektedir. Meal ve tahlilde ikra szcgne "oku" diye anlam vermis olsak
bile, dogrusu aikladigimiz gibidir. Bu husus dikkatten kairilmamalidir.
Bu durumda, konumuz olan ikra emrinden, Peygamberimizde bir seylerin
biriktirileceginin ve sonra da bunlarin yine ona dagittirilacaginin anlasilmasi gerekir. Diger
bir ifadeyle, Peygamberimiz Allah'tan bir seyler grenecek; grendiklerini de insanlara szl
veya yazili olarak gretecektir. Kendisine ikra ile emredilen [verilen grev] iste budur. Bu
konuda su ayetlere bakilabilir: Isr/14, 45, 93, 106; Nahl/98; Su'ar/199; A'rf/204;
Insikak/21; A'l/6 ve Mzzemmil/20.
Ancak unutulmamalidir ki, bu ayetler kendisine vahyolundugu zaman Peygamberimiz
henz neyi okuyacagini, zihninde neyi toparlayacagini, neyi depolayacagini, neyi tasiyacagini
ve neyi dagitacagini bilmemekteydi.
2
(Lisanl Arab, k r e mad. )
3
(A'l/6-8)
8
Hd/1de belirtildigi gibi, Kuran'in nce ihkam [yasalastirma], sonra tafsil [detay,
ayrinti] slbu dogrultusunda olmak zere, Kuran'in nsz mahiyetinde olan bu surede
isaret edilenler, ileriki ayet ve surelerde detaylandirilacaktir,
Kuran szcg de bu kkten tretilmis "furkan" kalibinda mastar ve isimdir. Allahin
son vahyine isim olarak koydugu bu szck, "emir, nehiy, kissa, toplanip dagitilan [Allah'tan
alinip, kullara teblig edilen], Allah'tan grenilip kullara gretilen" anlamina gelmektedir.
zetle, ikra emri, toplamak ve dagitmak anlami ekseninde "vahyolunacaklari zihninde
toparla/oku/dagit, teblig et" anlamina gelir. Bu nedenle biz burada ikra emrini, gren
gret diye ifade etmeyi uygun grdk.
Verilen grev, Yaratan Rabb adina olup yerine getirilecek grevde kisisel bir ama ve
ikar sz konusu degildir.
Peygamberimiz bundan byle Rabbini de yavas yavas taniyacaktir: Yaratan, ekrem [en
stn olan], kalemle greten... Daha sonra Rabblalemin [tm yaratiklarin programcisi],
Rahman [ok merhametli], Rahm [hep merhametli], Mlik-i yevm'id-dn [karsilik gnnn
hkmdari], Rabb'ul-felk [atlamanin programcisi], Rabb'un-ns [insanlarin programcisi],
Habr [her seyden haberi olan]... Vahiy geldike Rabbimizin "Esma-i Husn" dedigimiz gzel
isim ve sifatlari da yavas yavas grenilecek ve Rabbimiz kendisine layik bir sekilde
taninacaktir.
Rabb, terbiye edip egiten, yarattiklarini belirli bir programa uygun olarak
birtakim hedeflere gtren, gelismeyi programlayip yneten demektir. Bu szck,
mutlak anlamda sadece Allah iin kullanilir. Insanlar iin, evin rabbi, isyerinin
rabbi seklinde kullanilir. Bu ifadeye en yakin anlamli szck, Fransizca'dan
Trke'ye gemis olan patron szcgdr. Bu szck, her ne kadar yakin anlam
ifade etse de, sadece ticarete zg bir ifade olmasi nedeniyle rabb kelimesinin
birebir anlami sayilmaz. Bu nedenle, rabb kelimesini bir iki szckle ifade imkni
olmadigindan Mealimizde szcg Arapa haliyle birakmak zorunda kaldik. O
nedenle okurlarimiz, yukaridaki tanimi belleklerinde iyi tutmalidirlar.
Rabb kavrami, "yaratan" ve "ilh" gibi kavramlarla karistirilmamalidir.
Allah'in rabb zelligi zerreden krreye her nesne zerinde ilk var olusundan itibaren
baslayip son asamaya kadar devam eder. Hibir varlik bu programdan ayri degildir. Rabb
sifati Kuran'da en ok yer alan sifattir. yle ki, tam 903 kez yer alir.
Ayetin orijinalindeki Alak szcg, kelimenin szlk anlamlarinin disinda olarak eski
tefsirlerde "kan pihtisi" seklinde karsilanmistir. Bunun nedeni, ya ilk Yunan hekimi Hipokrat
ve takipilerinin etkisi, ya da dsk yapan bir kadinda, dsk halindeki ceninin rahim kaniyla
karisik grntsnn kabaca izlenimiydi.
Alak szcg, "birlesmek, bitismek, asili olmak, cezp etmek, gnlden sevgi ve ask"
4
anlamlarina gelir.
4
(LISAN)
9
Insanin yaratilisindaki "alak" evresi, "nutfe" evresinden sonradir (M'minn/14, Hacc/5).
Nutfe tarafindan dllenen yumurta, rahime yapisir. Bylece embriyon, rahim zerinde bir kk
olusturarak rahime engelle asilmis gibi bir grnm arz eder ve o kk ile beslenir. Rahime
asili bu dllenmis yumurta adeta bir parazit pozisyonunu andirir. Baska bir ifadeyle aslinda
bu "larva", yani embriyon kurtugu, parazitin bizzat kendisidir. Cenin, hamilelik sresince bir
parazit olarak anneden beslenir.
Bu ayetten su anlamlari ikarmak mmkndr:
Allah en basit, en olmadik seyden mkemmel insani yaratandir veya kibirli olani [Ebu
Cehl'i ve benzerlerini] pis bir seyden yaratandir. Insanin evveli cife [igren sey], ahiri lsedir
[les]. yleyse bu kibir niyedir?
Esasen, sadece insan degil, canlilarin birogu da alak'tan yaratilmistir. Ayette sadece
insanin zikredilmis olmasi, biyolojik canlilar iindeki tek akil sahibi olup teklife muhatap
alinmasi sebebiyledir.
Ayetten isaret anlami olarak koskoca insani kck bir hcreden yaratan Rabbin, bir
Muhammed'den de koskoca bir mmet yaratacaktir mesaji da alinabilir.
Alak/embriyonun mahiyetinin bu ayetin indigi dnemde henz tam bilinmedigi dikkate
alinirsa, bu ayet ierigi itibariyle bugn mucize niteligi de tasimaktadir.
Anlatimlar Ebu Cehilin sahsinda tekil insana ynelik olmasina ragmen tm insanligi
iine almaktadir.
Alaktan oluyturma
'= halq szcg, Allah'a ait olan yoktan var etme eylemi degil, terzinin kumastan
elbise yapmasi, marangozun keresteden dolap yapmasi gibi bir nesneden baska bir sey
yapma veya uydurma; olusturma demektir.
5
'= halq szcg Kur'an'da sadece Allah'in yaratmasi iin kullanilmaz.
Mesel, Fecr suresinin 8. ayetinde Rabbimiz lkelerde benzeri yaratilmamis olan
stun sahibi Irem'e demek suretiyle Babil bahelerini/kulelerini tanimlarken '+'`- '=, '
Lem yuhlaq mislha [benzeri yaratilmamisti] ifadesini kullanmistir. Bizler biliyoruz ki,
Irem'i yapan, Kur'an'daki ifadesiyle halq eden [yaratan] insanlardir.
Bundan baska, Rabbimiz l-i Imran suresinin 49. ayetinde ' '=' _
'-
[sall aleyhi] ifadesinden, onu [Muhammed'i] atese sallayin/atin anlamini
ikarmak gerekecektir. Sonu olarak, yardim, destek, aba, gayret anlamlarina
gelen -,' -'' [salt] szcgyle, atese atmak, atese yaslamak, pisirmek, yakmak
anlamindaki _'- [saly] szcg arasinda herhangi bir mana iliskisi kurma imkni
yoktur.
, . [salv]: Isim olarak uyluk, sirt demek olan szck syle aiklanir: ,'-
[salv], insanin ve drt ayakli hayvanlarin sirti, kala ile diz arasi anlamina gelir.
9
Bu anlam dogrultusunda fiil olarak kullanildiginda szck; uyluklamak,
sirtlamak anlamina gelir ki, uylugun [bacagin, diz ile kala arasindaki blmnn]
yatay duruma getirilerek bir ykn altina uzatilmasi seklinde bir hareket olan
uyluklamak da, bir yk sirta almak demek olan sirtlamak da, yk altina
girmeyi, yke destek vermeyi ifade eder.
8
Lisn, 5/387; Tc, 19/606.
9
Lisn, 5/387; Tc, 19/606.
15
Bize gre salt szcgnn kk saly degil, salv'dir. Szcgn asli ise -,'-
[salvet] olup, kk szck nkis [son harfi illetli] oldugundan, genel dilbilgisi
kurallari geregi -,'- [salvet] szcg,-,' -'' [salt] sekline dnsmstr. Nitekim
szcgn ogulu olan -','- [salavt] szcgnde, kk szcgn asil harfi olan ,
[vav] aika ortaya ikmaktadir. Bu durum, baska birok szck iin de geerlidir.
Mesel, gaz [savasti] szcgnn mastari -,= [gazve]dir ve gazve'nin ogulu
-',= [gazevt] olarak gelir. Diger fiil ekimlerinde de gaz'nin vavi, ya , [ya]ya
dnsr yahut da dser. Zaten salt szcgnn, s-l-v kknden tredigi hususunda
ittifak oldugu iindir ki, bir anlam karisikligi olmasin diye mushaflarda salt
szcg, `-'' - seklinde ' [elif] ile degil, ' -'' -, seklinde, [vav] ile yazilir.
Diger taraftan, ,'- [s-l-v] kknden tremis olan _
- `, _
'- `, -- ` - _
'- [sall] da; srekli olarak destek olmak, seyirci kalmamak anlamina
gelmektedir.
Anlami Kurn'da bu kadar aik olarak belirtilmesine ragmen salt szcg,
nl bilgin Rgib el-Isfehn'nin Mfredt adli eserinde, Lgat ehlinin ogu, salt:
dua, tebrik ve temcittir demistir ifadesiyle deta geistirilmistir.
Sonu olarak -,' -'' [salt] szcgnn anlamini; destek olmak, yardim etmek,
sorunlari sirtlamak; sorunlarin zmn zerine almak seklinde zetlemek
mmkndr. Ancak hemen belirtmek gerekir ki, buradaki sorunlar, sadece bireysel
sorunlari degil, ayni zamanda toplumsal sorunlari da kapsamaktadir. Dolayisiyla
-,' -'' [salt] szcgnn anlamini, yakin evrede bulunan muhtalara yardim
boyutuna indirgemek dogru olmayip, topluma destek olmak, toplumu aydinlatmak,
toplumun sorunlarini sirtlamak, stlenmek ve gidermek boyutunu da iine alacak
sekilde genis dsnmek gerekir. Yapilacak yardimin, saglanacak destegin
gereklestirilme seklinin ise zihn ve ml olmak zere iki yn bulunmaktadir:
Zihn yn ile salt; egitim ve gretimle bireyleri, dolayisiyla da toplumu
aydinlatmak, rsde erdirmek; en saglam yola iletmek;
Ml yn ile salt; is imknlari ve gvence sistemleri ile ihtiya sahiplerine
yardim etmek, onlari zor gnlerinde sirtlamak, bylece de toplumun sikintilarini
gidermektir.
11,12
Hi dyndn m, eger o salt eden kul, dogru yol zerinde idiyse ya da
takvy [Allah'n korumas altnda olmay] emrettiyse!...
Ayet, dogru yol stnde olan, evresine takvayi [cennete gidisin bedelini] emreden,
greten bir kulun (yani, peygamberin) bile haksizliga ugradigini dile getirerek bu durumun
acayipligine dikkat ekmektedir.
16
'Insanin kendisini Allah'in korumasi altina koyarak iyiliklere sarilmasi,
gnahlardan uzak durmasi, dolayisiyla hirette kendisine zarar ve aci verecek
seylerden sakinmasi demek olan takv, Kurn'da ilk nce sirkten kainmak ve
hirete inanmak anlaminda ortaya konmus, daha sonra da imanin yansimasini
tasiyan tm amelleri iine alacak sekilde genisletilmis bir kavramdir. O nedenle biz
takv'yi, Allah'in korumasi altina girmek, muttak'yi de Allah'in korumasi altina
giren kisi olarak aktardik.
Dilbilgisi kurallarina gre, yukarida meli verilen 11 ve 12. ayetler iki sart cmlesinden
olusmaktadir. Bilindigi zere sart cmleleri, sart ve ceza denilen iki blmden olusurlar.
Burada sart cmlelerinin birinci blmleri mevcut olmakla beraber ceza yani sonu blmleri
bulunmamaktadir. Edebiyat kurallari n plna alinip "icaz'ul-hazf' yapilarak cmlelerin sonu
kisimlari dsrlmstr. Bu edeb yntem cmleye zenginlik kazandirmak iin uygulanir.
Buna gre cmlelerin sonu blm syle takdir edilebilir: "O kimseye hi engel olunur mu?
O kimseye hi zulmedilir mi? Aksine dl verilmez mi?"
13
Hi dyndn m, eger salt edeni engelleyen o kiyi, yalanlamy ve yz evirmiy
ise!...
Yani, dikkat ediyor musun? Bu engelleyen kisi dn gnn yalanlamakta ve yz
evirmektedir.
Bu cmle de sart cmlesi olup bunda da sonu blm yoktur. Burada da icaz'ul-hazf
yapilmistir. Bu cmlenin sonu blm de syle takdir edilebilir: "O insan hi basibos
birakilir mi? Hi onlarin yalanlamasina, azmasina seyirci kalinir mi? Onlarin bilgilenmeleri,
egitilmeleri iin ugrasilmaz mi? Onlari inzar [uyarmak] iin bir peygamber gnderilmez mi?
Onlar cezalandirilmazlar mi? Mazlumlar zulmden kurtarilmaz mi?"
14
Salta engel olan o kiyi, bilmedi mi, Allah'n kesinlikle grmekte
oldugunu?
Yani, o insan [engelleyen kisi], kendi yaptiklarini Allah'in grdgn bilmemektedir.
Iste, btn bunlarin degismesi gerekir. Insanlar zulmden kurtarilmali, kimse
yalanlamamali, yz evirmemeli... Herkes, Allah'in her seyi grdgn bilmeli, grenmeli...
Bunlari olusturma grevi sana verildi; sen peygamber seildin. Sana vahyedilecekleri
zihninde toparla ve yaratan Rabbinin adina oku: teblig et, baskalarina ulastir!
15,16
Kesinlikle senin dyndgn gibi degil! Eger salt edene; ml
ynden ve zihinsel adan destek olan; toplumu aydnlatmaya alyan
kimseye engel olan o kiyi, salt; ml ynden ve zihinsel adan destek
olmay; toplumu aydnlatmaya alymay engellemesine son vermeyecek
olursa, andolsun, peremden; yalanc, gnahkr peremden; sandan tutup
srkleyecegiz.
17
O zaman o, meclisini/rgtn agrsn.
18
Biz zebanileri;
defedicileri, engelleyicileri agracagz.
Surenin bu kismi, peygamberlik grevinin bilgi ve bilgilendirme boyutundan baska bir
boyutuna dikkat ekiyor: Eger insanlar, Allah'a dnecek olmalarina ragmen kendilerini
mstagni grerek [hi kimseye, Allah'a bile ihtiyaci olmadigina inanarak], tgtlasmis ve hi-
17
dayet zere olanlara, takvayi emredenlere saldiriyor ve zulmediyorlarsa
cezalandirilacaklardir; hem dnyada hem de hirette...
Bu ayetteki kell [hayir, hayir] ifadesi de, yine Peygamberimizin, bu tgtlar [varhkli,
gl, ogullu-usakli organize msrik tayfasi] ile bas edemeyecegine dair dsncesinin
reddidir. Bylece bu dsncenin yersizligine dikkat ekilmis ve bu tip problemleri bizzat Al-
lah'in zecegi mesaji verilmistir. Ileriki surelerde bunlarin hem detayi, hem de somut
rnekleri grlecektir.
Ayetteki, peremden veya alindan tutup srklemek, "bir insani toplum nnde rencide
etmek, basina esitli belalar amak, burnunu srtmek" anlaminda bir Arap deyimidir. 21
Yukarida deyimin lfz manasi verilmistir. Ayetteki ifadede mecaz, mecaz-i akl kullanimi
sz konusu olup perem ile peremin sahibi kastedilmistir. Mecaz anlami, "sahibi yalanci
ve gnahkr olan perem" demektir.
Yukarida meali verilen ayette zimnen bu isin kolay olmayacagi, kfrle savasilmasi
gerektigi vurgulanmaktadir. yle ki, o azgin tm meclisini [Dr'un-Nedve'yi], kongresini,
kurultayini, tm isbirlikilerini ve adamlarini toplasin, karsi koysun.
"Ndiye" ve "nedve" ayni kkten tremis olup kaliplari farkli olsa da anlamlari aynidir.
Peygamberimiz dnemindeki Mekke'nin idar, siyas, sosyal ve iktisad durumu bilinirse,
konu daha iyi anlasilir ve Islm dninin neleri tasvip ettigini, nelere karsi iktigini grenmek
mmkn olur.
M.S. 400'lerde dogdugu tahmin edilen ve Peygamberimizin besinci atasi olan Kusay b.
Kilab, Mekkede yaslari kirkin zerinde olanlarin katilabilecegi Darun-Nedve adinda bir
sra [danisma kurulu] kurmustu. Idar, siyas ve iktisad islerin ynetimi iin ayri birimler
tesis etmis, bu birimler eliyle yrtlen Mekke sehir devletinin ynetimini kabileler arasinda
taksim etmisti. Kusayin kurdugu bu idari sistemin birimleri ve yetki alanlari syleydi:
Sidanet ve hicabet: Kbenin bakimi ve korunmasi. Sikayet: Mekke'nin su isleri. Rifade:
Fakir hacilarin yiyeceklerinin temini. Liva: Savas isleri. Kiyade: Asker isler. Nedve: Halk
meclisi. Meveret: nemli olaylarin tartisildigi kurul. Sefaret: Diger lkeler ile olan iliskiler.
Hkmet: Halk arasindaki anlasmazliklarin giderilmesi ve davalarin karara baglanmasi.
Inak: Ticaret mahkemesi. Kubbe: Silh ve mhimmatin depolanmasi. sr: Falcilik, by-
clk gibi islere bakan kurul. Emval-i Muhacere: Putlara adanan mal ve esyaya bakan kurul.
Imare: Ibdet esnasinda asayisi temin eden kurul. Ainne: Savas esnasinda atlarin bakimini
stlenen kurul.
"Mnafere" diye adlandirilan ynteme gre, kabile reisligi hususunda bir anlasmazlik
iktiginda veya yeni bir kabile reisi seilmesi gerektiginde, reis adaylari bir hakemin
gzetiminde halk huzurunda tartisirlar, hakemin stn grdg kisi kabile reisi olurdu. Bu
sistem, ynetimde veraset [veliahtlik, babadan ogula geis] sistemini devre disi
birakmaktaydi.
Muhammed b. Abdullah peygamber oldugunda, Mekke, Kusay'in kurdugu bu sistemle
ynetilmekteydi. Ynetim tek kabilenin ve tek kisinin elinde degildi. Idar isler bir nevi
istisar bir danisma kurulu olan Drun-Nedve eliyle yrtlmekteydi. Diger toplumlarda
mevcut olan otoriter ve egemenligi mutlak idar sistemler Mekkede bulunmadigi gibi,
statleri bakimindan sadece esitler arasinda birinci olan idar sefler de bu sivil tabiatli istisar
gelenege uygundu. Nitekim Islm'in ortaya ikisindan nce kurulan ve Peygamberimizin de
yesi oldugu "Hilful-Fudul" [saygin kimselerin olusturdugu bir sosyal yardim kurulu]
Mekkedeki bu yerlesik sivil anlayisa iyi bir rnektir. Gnlllg esas alan bu dernegin
faaliyetleri, Islm'in ortaya ikisina kadar devam etmistir. Islm ise bu faaliyetleri
kurumlastirmistir.
18
Dikkatten uzak tutulmamasi gereken noktalardan biri de, Kuranin byle idare edilen bir
topluma gelmis oldugudur. Islm'in idar, siyas ve iktisad sistemini anlayabilmek iin,
Kuran'in geldigi toplumun davranislarinin bilinmesi ve hangi davranislarin Kuran tarafindan
onaylandiginin ya da kaldirildiginin belirlenmesi gerekir.
Ayette geen Zebn (tekili; zibniye), defediciler demektir. Araplar bu szcg polis
anlaminda kullanirlar.
10
burada konu edilen zebanileri cehennemdeki iskenceci, gl, kaba
melekler olarak anlamak yanlis olur.
Ilerideki surelerde hireti yalanlayanlarin dnya ve hirette nasil cezalandirilacaklari
detaylariyla anlatilacak ve kendilerine tm uyarilar yapilacaktir. Burada, yukarida adi
verilmeyen ve sadece kisilikleri nitelenerek kinanan bazi kimselerin ve dnyada tm
zamanlardaki benzerlerinin isledikleri sulardan dolayi cezalarinin bir kismini bu dnyada
ekecekleri; defedicilerin onlarin hakkindan gelecekleri bildirilmektedir.
Nitekim Ebu Cehl de hak ettigi ilh cezanin bir kismini daha dnyada iken ekenlerden
biridir: Afra adli kadinin ogullari Mu'az ve Mu'avviz tarafindan Bedir savasinda agir
yaralanisi, ld diye savas alaninda birakilisi, daha nce trl ktlkler ettigi Ibni Mes'd
tarafindan canli olarak bulunusu, ggsnn zerine ikan bu sahabe tarafindan hakarete
ugrayisi, yine onun tarafindan kafasi koparilip pereminden srklenerek Peygamberimize
getirilisi hatirlanirsa, Rabbimizin byle nice zorbayi daha dnyada iken cmle leme rezil
ettigi iyi anlasilmis olur.
19
Kesinlikle senin dyndgn gibi degil! Sen salt eden; ml ynden
ve zihinsel adan destek olmay; toplumu aydnlatmaya alymay
engelleyen o kiyiye itaat etme. Sen Rabbine boyun egip teslim ol ve
yaklaytrl/Rabbin seni Kendine yaklaytrsn.
Peygamberimizin zihninde yine sorular olusmus olmali ki, Rabbimiz kell [hayir, hayir]
diye bunlari reddediyor. Buradaki kell [hayir, hayir] ifadesiyle neyin reddedildigini
Kalem/5-l4'den anliyoruz. Peygamberimiz, karsitlarinin zengin, gl, nfuzlu ve kalabalik
olduklarini, onlarla mcadelenin zorlugunu, basarisiz olacagini dsnms olmali ki, Allah
kell [hayir, hayir] diye reddetmekte; yani, "l, maglp ol, ama msriklere sakin boyun
egme!" demektedir. Secde szcg ile ilgili detay, insallah Necm suresinde verilecektir.
Ikinci derste [vahiyde] bu dsnceler su ayetler ile iyice aiga vurulmustur:
9-16
Onlar arzu ettiler ki, sen onlara yag ekesin, onlar da hemen sana yag eksinler. ok yemin eden,
asagilik, alayci, gammaz; arkadan ekistiren, arabozucu, kovuculuk iin gezip duran, mal ve ogullari
var diye hayri engelleyen, saldirgan, gnaha batmis, kaba/obur, sonra da ktlkle damgali su
asalaklarin hibirine itaat etme. hireti yalanlayan o kisi, yetlerimiz kendisine okundugu zaman:
Daha ncekilerin masallari dedi. Yakinda Biz onun burnunu srtecegiz.
(Kalem/9-16)
Dogrusunu en iyi bilen Allah'tir.
10
(Lisanl Arab, z b n mad. )
19
KALEM SURESINE GIRIS
Kalem suresi inis sirasina gre Kuranin ikinci suresidir. Adini birinci ayetteki
kalem szcgnden almistir. Ayetlerin genis bir zaman araliginda indigi iddia edilse de,
Muhammed Izzet Derveze (1884-1984) Et-Tefsirl-Hadis adli eserinde ayetlerin slp ve
ieriginden yola ikarak surenin tamaminin farkli araliklarla Mekke'de inmis olabilecegini
ifade etmektedir. Biz de ayni kanaatteyiz.
Sureyi dogru anlayabilmek iin din adina, Kur'an adina ne biliniyorsa bir kenara
birakilmali, tipki peygamberimiz gibi tm dikkat Alak suresine verilmelidir. nk sure
ancak Alak suresinden yola ikilarak anlasilabilir. Unutulmamalidir ki, Kalem suresinin
ayetleri indiginde peygamberimizin elinde Alak suresinden baska bir vahiy yoktu.
Kalem suresi vahiyce Alak suresinin bir devamidir. Alak suresinde yapilan kisa ve z
deginiler bu surede detaylandirilmistir. Alak suresi grenilmeden bu sureyi anlamak mmkn
degildir.
Vahiyle peygamberimize verilen egitim bu surede de devam etmektedir. Bir
antrenrn sporcusunu msabakaya hazirladigi gibi, Rabbimiz de peygamberini; kfre sirke
karsi; Ebu Cehillerle, Velid b. Mugrelerle mcadeleye hazirlamakta, ona talimatlar ve
taktikler vermektedir.
Surede Abdullah oglu Muhammed'e peygamberlik verildigi, bu grevin niye bir
baskasina degil de kendisine yklendigi, bundan sonra nasil davranmasi lzim geldigi gibi
konular anlatilmaktadir. Ayrica karsitlarinin akibeti ile Allah'a saygili davranan muttaki
kullari bekleyen nimetlere de deginilmektedir.
20
2/ KALEM SURESI
Rahman ve Rahm Allah adina.
Ayetlerin Meli :
1
Nn/50. Kalem'i ve onlarn satr satr yazp
sylediklerini/efsaneleytirdiklerini kant gsteriyorum ki;
2
Sen Rabbinin nimeti
sayesinde, mecnun [gizli glerce desteklenen/deli bir kiyi] degilsin.
3,4
Ve
kesinlikle senin iin minnete bulaymamy ok mal var. Ve kesinlikle sen, ok
byk bir ahlk zerindesin.
5-8
Artk, yaknda hak dinden karak kendini ateye atmy olan hanginizmiy
greceksin, onlar da grecekler. Sphesiz Rabbindir, yolundan sapan en iyi
bilen. Yine O'dur klavuzlanarak dogru yola ermiy olanlar en iyi bilen. O hlde
hiret gnn yalanlayan o kiyilere itaat etme!
9-16
Onlar arzu ettiler ki, sen onlara yag ekesin, onlar da hemen sana yag
eksinler. ok yemin eden, ayaglk, alayc, gammaz; arkadan ekiytiren,
arabozucu, kovuculuk iin gezip duran, mal ve ogullar var diye hayr
engelleyen, saldrgan, gnaha batmy, kaba/obur, sonra da ktlkle damgal
yu asalaklarn hibirine itaat etme. hireti yalanlayan o kiyi, yetlerimiz
kendisine okundugu zaman: Daha ncekilerin masallar dedi. Yaknda Biz
onun burnunu srtecegiz.
17-24
Sphesiz Biz, o iftlik sahiplerine bel verdigimiz gibi onlara bel
verecegiz: Hani onlar, sabah olunca kesinlikle iftligin rnlerini
devyireceklerine yemin etmiylerdi. Bir istisna da yapmyorlard. Ama onlar
uyurken Rabbin tarafndan bir tayfun iftligin zerinden dolayverdi. Sabaha,
iftlik, biilmiy/devyirilmiy gibi oluverdi. Sabahladklar vakit birbirlerine
seslendiler: Haydi, devyirecekseniz sabahleyin erkence gidin! dediler. Hemen
yola koyuldular, aralarnda fsldayyorlard: Sakn bugn aranza bir yoksul
sokulmasn!
25-29
Sadece engelleme gcne sahip/yiddete gleri yeten bir tavrla
erkenden gittiler. Ama iftligi grdklerinde: Biz yphesiz biz yayirmiyiz/ yanliy
yere gelmiyiz; yok yok, biz yoksun birakilmiyiz; Allah bizi cezalandirmiy! dediler.
En hayrl olanlar: Ben size Allah'i noksanliklardan arindirmiyor musunuz?
dememiy miydim? dedi. Onlar: Rabbimiz Seni tenzih ederiz, dogrusu bizler
yanly; kendi zararlarna iy yapan, haksz davranan kimselermiyiz! dediler.
30-32
Sonra dndler, birbirlerini knyorlard: Yaziklar olsun bizlere!
Bizler gerekten kendini firavun gibi gren azginlarmiyiz, umariz ki Rabbimiz bize
onun yerine daha hayirlisini verir; gerekten biz btn midimizi Rabbimize
eviriyoruz.
33
Dnyadaki azap iyte byledir! Elbette hiret azab daha byktr, keyke
bilenlerden olsalard!
34
Sphesiz ki Allah'n korumas altna girmiy kiyiler iin Rableri
yannda nimetleri bol cennetler vardr.
35
Ya artk, Mslmanlar
gnahkrlar gibi yapar myz?
36
Neyiniz var, nasl hkmediyorsunuz?
37,38
Yoksa iinde, ders aldgnz
yeyler: Siz bu lemde neyi seerseniz/begenirseniz o kesinlikle sizin olacak
garantisi verilmiy olan size ait bir yazl belge mi var?
39
Ya da size kary
21
kymet gnne kadar srecek, Siz her ne hkm verirseniz kesinlikle yle
olacak diye zerimizde yeminler/taahhtler; stlenmeler mi var?
40
Sor bakalm hireti yalanlayan o kiyilere, ilerinden byle bir yeyi
hangisi garanti etmektedir?
41
Yoksa onlarn ortaklar m var? O hlde
ortaklarn getirsinler, eger dogrulardan iseler.
42
Geregin btn plaklgyla ortaya konulup iyin bymeye bayladg,
iyin ciddleytigi ve boyun egip teslim olmaya davet edildikleri gn artk gleri
yetmez.
43
Gzleri yere egilmiy, kendilerini bir horluk, dyknlk sarmy
bulunur. Oysa onlar, sag-salim iken de boyun egip teslim olmaya davet
ediliyorlard.
44
O hlde bu sz/Kurn' yalanlayanlar Bana brak! Biz onlar
bilmedikleri yerden yakalayacagz.
45
Ve Ben, onlara mhlet veririm; sre
tanrm, nk Benim plnm zordur/saglamdr.
46
Yoksa sen onlardan bir cret istiyorsun da bu yzden onlar agr bor
altnda m eziliyorlar?
47
Yoksa grmedikleri, bilmedikleri yeyler, gelecekte
olacak olaylar yanlarnda da onu onlar m yazyorlar?
48
yleyse Rabbinin karar iin sabret, bunalan kiyi gibi olma. Hani o, bir
kez ayr bunaldgnda Rabbine seslenmiyti.
49
Eger Rabbinden o'na bir iyilik
ulaymasayd, knanmy bir durumda, boy bir yere atlacakt.
50
Ancak, Rabbi
o'nu seti, sonra da iyilerden biri yapt.
51
Kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden kimseler, o
gd/Kurn' iyittikleri zaman az daha seni bakylaryla gerekten
devirecekler; sana yiyeceklermiy gibi bakacaklar ve O yphesiz bir
delidir/gizli glerin destekledigi biridir diyecekler.
52
Hlbuki Kurn, btn lemler iin bir gtten bayka bir yey degildir.
Ayetlerin Tahlili
1. Ayet:
1
Nn/50. Kalem'i ve onlarn satr satr yazp sylediklerini/efsaneleytirdiklerini
kant gsteriyorum ki;
Nun harfi, Huruf-u Mukattaa denilen harflerden biridir ve inis sirasina gre
Kur'an'in ilk mukatta harfidir. esitli kimselerce bu harfin de digerleri gibi mtesabih
kapsami ierisinde oldugu, bir sifre oldugu, bir szcgn kisaltilmis sekli oldugu, bazi
szcklerin ilk harfi veya son harfi oldugu, divit oldugu, hokka oldugu, byk balik oldugu,
dnyayi boynuzunda tasiyan kzn ayaklarini zerine bastigi balik oldugu gibi grsler ileri
srlmstr.
Bize gre Nun harfi de `' El! szcg gibi bir uyari isaretidir ve telefon
konusmalarindaki Alo! nlemi gibi dikkati okunacak ayetlere ekmektedir.
Nun harfinin 50 sayisini ifade ettigini sylemek de mmkndr. nk Kuran
indigi dnemde 50 sayisi bu harfle ifade edilmekteydi.
22
Yeri gelmisken Ebced Hesabi hakkinda kisaca bilgi vermek yararli olur. Asil
gelismesini Hindistan'da tamamladigi anlasilan Hint-Arap rakamlari, Islm lemine bilim
adami ve nl matematiki Harizmi (M. 780-850) tarafindan tanitilmistir. Dolayisiyla
Kur'an'in indigi dnemde Araplar sayilari rakamlarla degil, harflerle ifade etmekteydiler " -=-'
Ebced Hesabi (E B C D)" denilen bu uygulamaya gre Arap alfabesindeki harflerin temsil
ettigi sayilar asagidaki gibiydi:
Elif ' ( ) :1 ye , ( ) :10 kaf ( ) :100
be - ( ) :2 kef = ( ) :20 ri ( ) :200
cim _ ( ) :3 lam . ( ) :30 sin ( ) :300
dal - ( ) :4 mim ( ) :40 te - ( ) :400
he ( ) :5 nun ( ) :50 se- ( ) :500
vav , ( ) :6 sin ( ) :60 hi _ ( ) :600
ze ( ) :7 ayn _ ( ) :70 zel - ( ) :700
ha _ ( ) :8 fe - ( ) :80 dad ( ) :800
ti = ( ) :9 sad () :90 zi = ( ) :900
gayn _ ( ) :1000
Bu konuda henz doyurucu bir alisma yapilmamis olup mevcut eserlerde de eskilerin
aktarimlarindan baska bir bilgi bulunmamaktadir. Bu meselenin tam aydinliga kavusmasi da,
diger birok mesele gibi yine drst, samim ve gnll Kur'an erlerini beklemektedir.
Kalem'i
Ayette kendisine kasem edilen yani Muhammed (as)in peygamber seilisine kanit
gsterilen kalem, rivayetlerde tutarsiz olarak yer alan Arstaki kalem, Levh-i Mahfuzdaki
kalem veya kudret kalemi degil, Alak suresinde geen '-''-
` Hayir, Hayir!
seklindeki kesin ifadeyle reddedildigini grmstk. Bu sorularin bir tanesi de Neden ben
23
peygamber seildim? sorusuydu. Bu sorunun neden reddedildiginin aiklamasi Kalem
suresindeki bu ayetlerde yapilmaktadir: Sen, henz hayatta olmana ragmen onlar
[Mekkeliler] tarafindan efsanelestirilecek kadar stn olan zelliklerin sebebiyle peygamber
seildin.
2
Sen Rabbinin nimeti sayesinde, mecnun [gizli glerce desteklenen/deli bir kiyi]
degilsin.
Ayette sz edilen nimet, Rabbimizin Abdullah oglu Muhammede peygamber
olmadan nce verdigi akil, zek, cesaret, gzel ahlk gibi zellikler ile onu hanif ve msrik
olmayan Ibrahim'in dinine tbi kilisidir. Daha nce Enbiya suresinin 51. ayetini bu konuda
delil olarak gstermistik.
Bu nimetlerden anliyoruz ki, tipki Musa peygamber gibi Abdullah oglu Muhammed de
peygamberlik iin hazirlanmistir. Kuran bize Musa'nin dogumundan itibaren yasadigi
olaylari ve geirdigi egitim srecini ayrintilariyla anlatmaktadir. Ama peygamberimiz
hakkinda onun kadar detayli bilgiye sahip degiliz.
51. ayette de grecegimiz gibi, peygamberimizin bazi msriklerce ,-=- mecnun
[delirmis], ,--- meftun [fitneye ugramis] gibi densizce yakistirmalarla itham edilmesi
ancak peygamberligini iln etmesinden sonra olmustur.
3
Ve kesinlikle senin iin minnete bulaymamy ok mal var.
Bu ayet, surenin dogru anlasilmasi bakimindan kilit bir ayettir. Bu nedenle ayetin
dogru anlasilmasi ncelikle gereklidir.
Ayetin orijinal metninde geen '=' ecran szcg Trke'de de kullandigimiz
cret szcgnn anlamdasidir. =' ecr ile -=' cret szcklerinin anlam bakimindan
birbirlerinden farki olmayip ikisi de hizmet karsiligi verilen para ve mal anlamina
gelmektedir. Terimler zerinde byk bir otorite olan Ragib el-Isfehan'ye gre bu bedel
madd olabilecegi gibi, manev de olabilir. '=' Ecran szcgnn ayette nekre/belirsiz
nesne olarak yer almasindan mal varliginin oklugu da anlasilabilir.
Yine ayetin orijinalinde geen ,--- memnun szcg, kesilmis anlamina geldigi
gibi, minnete bulanmis, minnet borcu altina girmis anlamlarina da gelir. Ayni kelime ,=
Gayr edatiyla kullanildiginda kesilmemis, kesintiye ugramamis veya minnete
bulanmamis, minnet borcu bulunmayan anlamlarini ifade eder.
Bazi meal ve tefsir yazarlari bu ayette kastedileni peygamberimize ahirette verilecek
sinirsiz, kesintisiz cret olarak anlamislar ve kitaplarina da bu sekilde yansitmislardir.
Ancak bu isabetsiz bir anlayistir. ncelikle bu ayetin kasem ederim/ dikkatini
ekerim/ kanit gsteririm szleriyle biten nceki ayetin bir devami oldugu unutulmamalidir.
Bir nceki ayette Allah peygamberimize dikkatini ekerim dedikten sonra szlerine devam
etmekte, bu ve bunu takip eden iki ayette de dikkat ektigi hususlari aiklamaktadir. Bu akis
iinde, dikkat ekilen hususun ahiretteki sinirsiz, kesintisiz cret oldugunu dsnmek,
Allah'in o an iin var olmayan bir seye dikkat ektigini kabul etmek olur ki, bu da anlamli
olmaz. nk ancak mevcut olan bir seye dikkat ekilebilir. Bu durumda ayeti su sekilde
anlamak daha isabetlisi olacaktir: Ve muhakkak ki, senin iin minnete bulasmamis [basina
kakilmayacak] ok mal var.
Byk alimlerden Mcahid, Mukatil ve Kelb de bu anlamlari tercih etmislerdir.
Bu ayetten sunu anliyoruz ki, peygamberimiz sahip oldugu mal, mlk, para, pul
nedeniyle kimseye minnet borlusu degildir. Elindekilere kimseden yardim, ltuf alarak sahip
24
olmamis, her seyi kendi elinin emegi, alninin teriyle kazanmistir. Kisaca kimseye minnet
borlu degildir. Bundan dolayi yznn akligiyla, alninin aikligiyla herkesin karsisina
ikabilir, tebligde bulunabilir. Iste, Abdullah oglu Muhammed'in peygamber seilisinin
nedenlerinden biri de bu zelligidir.
Rasulullah, peygamberligi boyunca bu konuya ok nem vermistir. Minnet borcu
olanlarin alacaklilari karsisinda boynu bkk olacagindan, kendisi ile beraber soyundan da hi
kimsenin sadaka ve zekt almamasi konusunda duyarlilik gstermistir.
Peygamberimizin zenginligi ve servetinin temizligi Kur'anin ve tarihin tanikligiyla
sabit olmasina ragmen fakir oldugu, fakirligi vdg ve fakirligiyle vndg yolunda birok
sylenti ikarilmistir. Hatta borlu yasadigi ve borlu ldg bile ileri srlmstr.
Alacaklisinin bir Yahudi olarak gsterilmesi bu sylentilerin dzls amacinin ne oldugu
yolunda bize ipucu vermektedir. Bunlardan kayda deger olanlarini ibret maksadiyla
naklediyoruz:
1-Aise anlatti: Peygamber, Ebu Sahn adinda bir Yahudiden veresiye yiyecek satin
aldi ve demirden zirhini ona rehin verdi
11
2- Katade, Enes'ten rivayet etti: Raslllah Medine'de bir Yahudinin yanina zirhini
rehin birakti ve ondan aile fertleri iin arpa satin aldi.
12
3- Esma bint Yezid anlatiyor: Raslllah, zirhi bir Yahudide bir miktar zahire
karsiligi rehine birakilmis olarak vefat etti.
4- Sabit b. Yezid anlatiyor: Raslllah vefat ettigi zaman, zirhi otuz sa' arpa mukabili
bir Yahudiye rehin birakilmisti.
13
ve drdnc rivayetler aslinda birbirinin ayni olup biri Yezidin oglu digeri de kizi
tarafindan piyasaya srlmstr. Bu rivayetler hadis srihleri/aiklayicilari tarafindan
elestirilmistir.
Muhtelif rivayet kitaplarinda ise peygamberimizin Veda Haccinda hedy olarak yz
deve kurban edecek kadar zengin oldugu anlatilmaktadir. Ayrica siyer ve tarih kitaplari da
Fedek'te bir hayli arazisinin oldugunu ve bu arazinin Peygamberimizin vefatindan sonra
problem haline getirildigini kaydetmektedir.
Btn bunlar gz nnde tutuldugunda, peygamberimizin rehin karsiliginda bir
Yahudiden bor almasi da, o parayla evine arpa satin alacak kadar fakir olmasi da dogru bir
haber olarak grnmemektedir.
Ve kesinlikle sen, ok byk bir ahlk zerindesin.
Yani; Evet, sen, iste bu yzden Bizim katimizda peygamberlige lyik birisin. Sen,
onlarin nazarinda da akilli, zek, stn ahlkli, efsanelesmis bir kimsesin. Bugne kadarki
hayatinda gsterdigin stn yasam tarzin ve sahip oldugun stn zellikler nedeniyle bu ise
en uygun kisisin. Rabbinin ltfettigi nimetlere kavusturuldun ve seilerek peygamber
yapildin.
11
(Buhari, Istikraz,1; Byu,14)
12
(el Cessas, Ahkaml-Kur'an, 11. 258)
13
(Ktb Sitte, Ibrahim Canan tercmesi cilt 17, sayfa 303)
25
Bu ayetler, isaret yoluyla peygamberimizin de Musa peygamber gibi zel nimetlere
mazhar oldugunu, hanif olarak yasadigini, zihnen gayet saglikli bulundugunu, stn ahlkiyla
toplumda saygi kazanmis biri olarak peygamberlige hazirlandigini anlatmaktadir.
2, 3 ve 4. ayetler kasemin cevabi olan cmlelerdir. 2. ayet isim cmlesi olup
olumsuzluk eki almistir. 3 ve 4. ayetler ise olumlu isim cmlesidir. Genel kural geregi '
inne ve . lam ile birlikteligi saglanmistir.
Meal ve tahlil yapilirken bu teknik durum kesinlikle gz nnde bulundurulmali ve
ayetlerin orijinal cmle yapisina sadik kalinarak anlam ikarilmalidir. 2. ve 4. ayetleri
birbirinden bagimsiz cmleler kabul ederek anlamlandirmak hem ayetlerin hem de pasajin
yanlis anlasilmasina neden olur.
Ilkini burada grdgmz kasem cmlesi, bundan sonra sik sik karsimiza ikacaktir.
Geleneksel tefsir ve meallerde kasem cmlesinin islevi ihmal edilmis grldgnden, asagida
kasem cmlesine ait genel bir aiklama sunulmustur. Bundan sonraki kasem ayetlerinde bu
aiklamaya atifta bulunulacaktir.
Kasem/Yemin Cmlesi
" --'' Kasem/Yemin" szcgnn esas anlami "g, kuvvet" demektir. Terim olarak
"iddia edilen tezi somut kanitlar ile glendirmek" anlamina gelmektedir. "Kasem cmlesi"
ise ileri srlen tezlerin kanitlarla ve gl bir sekilde ortaya konulmasi iin kurulan
cmledir.
Kasem cmlesi iki blmden olusur: Birincisi, yemin edilen [kanit, tanik gsterilen]
"kasem blm"; ikincisi ise sylenmek istenen asil tezin ileri srldg "kaseme cevap
blm" dr. Yemin blmnde ikinci blmde ileri srlecek tezi desteklemek zere,
kisiler, olaylar veya nesneler kanit gsterilir. Kaseme cevap blmnde ise asil sylenmek
istenen yargi belirtilir.
Muhataplar tarafindan anlasilabilmesi ve kabul edilebilmesi iin, kasem edilen seyin
mutlaka somut ve akil sahibi herkes tarafindan ulasilabilir zellikte olmasi gerekir. "Yemin
ederim" veya buna benzer szckler yemin sayilmadigi gibi, bu ifadeleri tasiyan cmleler de
yemin cmlesi sayilmazlar. Yemin somut kanitlardan, yemin cmlesi de Rabbimizin
Kur'an'da ifade ettigi sekilde somut kanitlarla glendirilmis yargilardan olusmalidir.
Kasem Cmlesinin Yaps ve Belirgin zellikleri:
Kasem cmlesinin birinci blm olan "kasem blm", kasem edatlari olan [vav, be,
te] harflerinden birinin ilk szcgn basina getirilmesi ile olusturulur. Cmlenin ikinci
blm olan "kaseme cevap blm" ise mutlaka bagimsiz bir cmle hlindedir ve istenildigi
gibi degil, bazi kurallara tbi olunarak kurulur:
Kaseme cevap olan cmle;
Isim cmlesi ve ayni zamanda olumlu ise, basina mutlaka " . lam" veya " ' inne"
tekit edatlarindan birisi veya her ikisi birden getirilir.
Yok, eger fiil cmlesi ise, asagidaki kurallar uygulanir:
Fiil cmlesi olumlu ise;
a - Fiil gemis zaman kalibinda oldugu takdirde fiilin basina " - kad" ve " . lam" edatlari
birlikte getirilir. Istisna olarak bazi durumlarda "lam" hazfedilebilir/gsterilmeyebilir. Fiil
genis zaman kalibinda ise fiilin basina "lam" sonuna da "tekit nunu" getirilir.
b- Cmle olumsuz ise, fiilin basina ma veya la nefy edatlarindan birisi getirilir.
26
Kur'an'da kasem edilen seylerin tm, ileri srlen tezlerin kanitlari olarak islev
grmektedir. Rabbimiz bir ok olaya, sisteme veya "sey"e kasem etmekte ve bunlari belirttigi
yargiya kanit gstermektedir. Mevcut meal ve tefsirlerde bu nemli kural ihmal edilmekte,
kasemler cevapsiz kalmakta, dolayisiyla Rabbimizin mesajlari kullarina dogru olarak
ulasamamaktadir.
5-8
Artk, yaknda hak dinden karak kendini ateye atmy olan
hanginizmiy greceksin, onlar da grecekler. Sphesiz Rabbindir, yolundan
sapan en iyi bilen. Yine O'dur klavuzlanarak dogru yola ermiy olanlar en iyi
bilen. O hlde hiret gnn yalanlayan o kiyilere itaat etme!
Alak suresinde peygamberimize karsi olanlar, insan, salati engelleyen kisi, o
bilmedi mi? eger o son vermeyecek olursa, and olsun, onu yalanci, gnahkr
pereminden tutup srkleyecegiz!, o zaman o meclisini agirsin!, ona boyun egme! gibi
tekil ifadelerle anilmislardi. Bu surede ve bu ayette grdgmz ve bundan sonra da
grecegimiz gibi, bu kimseler artik ogul olarak ifade edilmeye baslandilar. Artik kfirler,
msrikler tm meclisleriyle, yandaslariyla, evreleriyle birlikte ilahi hitabin muhatabidirlar.
Ilk vahiy sirasinda peygamberimizde olusan endiselerden birisi de, herkesin kendisini
deli zannedecegi endisesi idi. Alak suresinde Kell [Hayir, hayir!] szleriyle toptan
reddedilen endiseler, bu surenin ikinci ayetinden itibaren detaylandirilmaya baslanmistir. O
ayette peygamberimize inen vahiyler nedeniyle delirdigini dsnmemesi gerektigi
bildirilmekte, bu ayette ise baskalarinin ayni yndeki dsncelerinden endise duymamasi
gerektigi vurgulanmaktadir.
Ne enteresandir ki, Mekkeli kodamanlar kendilerinin dogru yolda olduklarini
zannediyorlar, peygamberimizin ise sapkin biri oldugunu ileri sryorlardi.
9-16
Onlar arzu ettiler ki, sen onlara yag ekesin, onlar da hemen sana yag
eksinler. ok yemin eden, ayaglk, alayc, gammaz; arkadan ekiytiren,
arabozucu, kovuculuk iin gezip duran, mal ve ogullar var diye hayr
engelleyen, saldrgan, gnaha batmy, kaba/obur, sonra da ktlkle damgal
yu asalaklarn hibirine itaat etme. hireti yalanlayan o kiyi, yetlerimiz
kendisine okundugu zaman: Daha ncekilerin masallar dedi. Yaknda Biz
onun burnunu srtecegiz.
Ayetlerdeki ifadeden, uzlasma iin bile olsa, yag ekmenin/yaltaklanmanin Rabbimiz
tarafindan tavsiye edilmeyen bir davranis oldugu anlasilmaktadir.
27
,--, .'- '- Z mlin ve benn ifadesi mal ve ogul sahibi demektir. Bu, ok
sayida taraftari olmak, genis evreli olmak anlaminda bir Arap deyimidir.
Alak suresinde Insan kendini yeterli grdgnde [zengin olduguna inandiginda]
kesinlikle azar seklinde ifade edilen zdeyisin ayrintilari burada aiklanmaktadir.
Bu ayetlerde dine karsi savasanlarin nitelikleri sayilmistir:
-
-'' el-Mzzemmil
szcgnden alan sure Mekk olup Kuranin inis sirasina gre 3. suresidir. Ancak resm
mushafta 73. sirada yer almaktadir. Bunun sebebi, resm Mushafta 72. sirada yer alan Cin
suresinin 19. ayetinde geen ' ' -' lemma kame [kalkinca] ifadesindeki ' kame
szcg ile bu surede geen kum [kalk] szcg arasinda baglanti kurulmasidir. Bu
suretle Mzzemmil suresi Cinn suresinin arkasina siralanmistir.
Bazi rivayetlerde surenin 20. ayetinin Medine'de indigi de iddia edilmektedir.
Gerekten de ayetin ierigine bakildiginda, Medine dneminde kanunlasan hkmlerden
bahsetmesi sebebiyle bu grsn aklen kabul edilebilir oldugu grlmektedir. Ancak
Kuranin ileride gereklesecegi kesin olan bazi olaylari sanki gereklesmis gibi anlatan
slbuna dikkat eken bazi bilginler, bir ayetin sirf Meden hkmler ierdigi iin Meden
sayilamayacagini, bu hkmlerin ileride yrrlge girmesi kesin oldugu iin bu ayette yer
almis olabilecegini ileri srmslerdir.
Klasik kaynaklarda
18
surenin inis sebebi olarak ileri srlen iki uydurma rivayet
syledir:
1- Gya peygamberimiz Hira magarasinda Cebrail'den korkmus, dehsete dsms,
hemen Hadice'nin yanina kosmus ve ona _-,' - _-,' - beni rtnz, beni rtnz demistir.
Bu ayetler de kendisine st rtl iken inmistir.
2- Bezzar ve Teberani kaynakli rivayetlerde tamamen farkli bir neden ileri srlr:
Gya Kureys'in ileri gelenleri Darn-Nedve'de toplanmislar ve Su adama bir isim takin da
halk ona gre hareket etsin demisler. Sonra da peygamberimizin khin, mecnun, sihirbaz
18
Razi; el Mefatihul Gayb, Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran, Ibni Kesir
40
gibi szlerle nitelendirilmesini kararlastirmislar. Bu olup bitenler kulagina gidince
peygamberimiz zlms, zerine giyeceklerini rtnp kaftanina sarinmis. Cebrail vahyi
getirdiginde onu bu halde grnce, ona Ey rtsne brnen demis.
Klsik tefsirlerde yer alan bu rivayetler hem dayanaksiz, hem de akil ve Kur'an'a
terstir. Daha nce Alak suresinde de aikladigimiz gibi, ilk vahyin Hira magarasinda gelmesi
ve peygamberimizin korkuya kapilip beni rtnz demesi Kur'an'a aykiridir. Necm ve Isra
surelerinde ilk vahyin gelis sekli aiklanmistir. Ikinci olarak; Alak ve Kalem surelerini
dikkatle okuyup anlayanlarin hemen tespit edebilecekleri gibi, peygamberimiz vahiy aldigini
ve peygamber seildigini o dnemde henz kimseye sylememistir. Kisacasi, olup bitenlerden
henz kimsenin haberi yoktur. Dolayisiyla Darn-Nedve'de toplanilip peygamberimize isim
takmak zere tartisilmis oldugu iddiasi dogru degildir. Peygamberimiz gerekli duyuruyu
Mddessir suresinden sonra yapacaktir.
Surenin asil inis sebebi, peygamber seilen Abdullah oglu Muhammed'in Allah
tarafindan egitilmesine devam edilmekte olusudur. Mzzemmil suresi, nc gecede verilen
nc derstir. Dersler arasindaki zaman araligi maalesef bilinmemektedir. Surenin dogru
anlasilabilmesi iin ondan nce inmis olan Alak ve Kalem sureleriyle birlikte ele alinmasi
gerekmektedir. Bu sure indiginde Alak ve Kalem sureleri disinda peygamberimize inmis
herhangi bir vahiy yoktu.
3/ MZZEMMIL [RTYE BRNEN] SURESI
Rahman ve Rahm Allah adina.
Ayetlerin meali:
41
1-4
Ey evine kapanan kiyi! Geceleyin kisa bir sre hari; bazen gecenin
yarisi bazen bundan biraz eksilt bazen de buna biraz ekle kalk grev yap.
Kendine indirilmekte olan Kurn' da teblig ederken dzgnce dzene koy!
5
Sphesiz Biz, senin zerine ok agr bir sz/Kurn' brakacagz.
6
Gecenin yeni oluyum etkinligi, rahat rahat alyabilme bakmndan daha
gl, sz bakmndan daha etkilidir.
7
Sphesiz gndzde senin iin uzun bir
ugray vardr.
8
Rabbinin adn an ve tm benliginle O'na ynel!
9
O, dogunun ve
batnn; tm ynlerin Rabbidir. O'ndan bayka, tanr diye bir yey yoktur. Bu
nedenle O'nu vekil et; tm varlklar belirli bir programa gre ayarlayan ve
bu program koruyarak, destekleyerek uygulayan olarak tan!
10
Onlarn
sylediklerine/ syleyeceklerine de sabret. Ve gzel bir ayrlyla onlardan ayrl,
11
Beni ve o nimet sahibi yalanlayclar baybaya brak! Birazck sre tan
onlara.
12
Kesinlikle Bizim yanmzda bukaglar; ayaklarndan baglayacagmz
demir halkalar ve cehennem var.
13
Bogazdan zor geen bir yiyecek, can yakc
bir azap var.
14
O gnde ki; yer ve daglar sarslr ve daglar eriyip akan bir kum
ygnna dnyr.
15
Sphesiz Biz, Firavun'a bir eli gnderdigimiz gibi, size, stnze tank
olan bir eli gnderdik.
16
Ama Firavun, eliye isyan etti de Biz de onu
korkun bir tutuyla tutuverdik.
17
Buna ragmen eger kfrederseniz; Allah'n
ilhlgn ve rabligini bilerek reddederseniz, ocuklar ak sal ihtiyarlara
eviren o gnden nasl korunacaksnz?
18
Gk bile o gnn yiddeti ile
paralanr. O'nun yerine getirmek iin verdigi sz gerekleymiytir.
19
Sphesiz
ki yukarda anlatlanlar, Kurn bir gt vericidir/ dyndrcdr. Onun
iin, dileyen Rabbine dogru bir yol edinir.
20
Hi kuykun olmasn, Rabbin senin gecenin te-ikisinden daha azn,
yarsn, te-birini ayakta geirmekte oldugunu biliyor. Seninle beraber
olanlardan bir grup da yledir. Allah, geceyi de gndz de lye baglar.
Sizin bu iyi kolaylkla yapamayacagnz bildi de sizin iin bu grevi hafifletti. O
hlde Kurn'dan kolay geleni grenin-gretin! Sizden hastalar olacagn bildi.
Bir ksmnn yeryznde dolayp Allah'n fazlndan bir yeyler isteyeceklerini,
diger bir ksmnn da Allah yolunda arpyacaklarn bildi. O hlde ondan
kolay geleni grenin-gretin! Salt' [mli ve zihinsel destek; toplumu
aydnlatma kurumlarn] kurun/ayakta tutun, zekat' verin! Gzel bir dnle
Allah'a dn verin! z benlikleriniz iin nden gnderdiginiz iyiligin, Allah
katnda hayrn daha ok, dln daha byk olarak bulacaksnz. Allah'tan
af dileyin! Hi kuykusuz Allah ok affedici, ok merhamet edicidir.
Ayetlerin Tahlili
1.Ayet:
1
Ey evine kapanan kiyi!
42
Ayetteki, . --- Mtezemmil szcgndeki - Tenin Zeye idgam edilmesi
[dnstrlmesi] ile olusan . -
--- tebettl, yalnizca Allah'i dikkate almak, sadece Ona kulak verip
baskasina itibar etmemek demektir. Bu anlam En'm suresinin 91. ayetinde _ - `
- .
,-', +-,= Sen, Allah de! Ve sonra onlari birak, kendi batakliklarinda oynaya
dursunlar! ifadesiyle yer alir.
21
Lisanl Arab, vte mad.
44
.
-'' -'--
betelts-seye/o seyi kestim derler. Esinden ayrilan, onunla iliskisini tmyle kesen kisi iin
de '--
-- '+-
-- -- -, ve hazihi sadakatn
bettetn beteletn/bu sahibi ile iliskisi tamamen kesilmis bir sadakadir seklinde bir tabirleri
vardir. Bu tabirde de iliskisi tamamen kesilmis anlaminda betlet szcg kullanilir.
22
Her
seyle iliskisini kesip sadece Allah'a yneldigi iin Meryem Valideye .,--'' ,- Meryem el-
Betl denmistir. Insanlarla her trl beseri iliskiyi koparip tek basina ibadete ynelen rahibe
de .
-'' Sirk, szlkte mlk ve saltanatta ortaklik demektir. Din aidan ise Allah'in
yetki ve imtiyazlarindan, zat ve sbut sifatlarindan, en gzel isim ve sifatlari arasinda yer
alan sifat ve tasarruflarindan birinin ya da bir kainin Allah'tan baska somut ya da soyut
herhangi bir varliga yakistirilmasi, verilmesi ya da uyarlanmasidir. Bu sifatlarla ilgili detay
Ihlas suresinin tahlilinde verilecektir.
Bu inan ve eylemde bulunana =-- msrik denir. Msrik sadece tanri ikidir, tr
diyen degildir. Allah'a inanip da bu inanla birlikte yedek ve yardimci bir takim ilhlar kabul
edenler de msriktir.
Tevhit
-,=,
-'' Tevhidin szlk anlami birlemektir. Din anlami ise Kelime-i Tevhitte
ifade edildigi sekliyle nce tm ilhlari reddetmek, sonra da ilh olarak sadece Allah'i kabul
etmektir. Pek tabi ki bu kabul yalnizca szde kalmamali, tm dsnce ve eylemlerde de
kendini gstermelidir.
Kelime-i Tevhit'in sz dizimine dikkat edildiginde nce tm ilhlarin reddedildigi
grlr. Tm ilahlari reddedebilmek iin insanin nce sahte ilhlari veya ilh yerine
71
konulanlari iyi tanimasi gerekir. Onlari iyi taniyip reddettikten sonra, sira gerek ve tek olan
ilahi kabul etmeye gelir. Tek ve gerek ilah Allahtir, Ondan baska ilah/tanri yoktur. Allah'in
tek ilh olarak kabul edilmesi, Onu geregi gibi tanimadan, sadece kabul ettim demekle
mmkn olmaz. Allah'i geregi gibi taniyabilmek ise Kuran ile mmkndr. Allahin zat ve
sbut sifatlarinin ve gzel isimlerinin Kur'an'dan grenilmesi ve bunlara inanilmasi gerekir.
Aksi takdirde; ne sahte ilhlar taninmazsa reddedilmeleri mmkn olur, ne de Allah
geregi gibi taninmazsa tevhit/tek ilah inanci kalplere yerlesebilir.
Tevhit kelimesi Kur'an'da dogrudan kullanilan bir kavram degildir. Buna karsilik Bir
ve tek olan Allaha iman seklinde zetlenebilecek olan tevhit inanci pek ok ayette tekrar
tekrar dile getirilir. zellikle Mekke'de inen sureler, tevhit inancini insa etmeye ynelik bu
ierikteki ayetlerle doludur. esitli meseller ve akl nermelerle insani ikna etmeye
yogunlasan bu ayetler, tevhit inancini Allah'in zati, sifatlari, evren ve insanla olan iliskileri
baglaminda ele alir ve tevhit nitelikli olmayan her trl inan ve davranisin bosa ikacagini
esitli boyutlariyla ortaya koyar.
6 ve 7. Ayetler:
Bize, zerlerine gazap dklmylerin ve yayknlga saplanmylarn yolunun
dyndaki, kendilerine nimet verdiklerinin yolu olan dosdogru yolu gster, bildir!
Hidayet
Hidayet szcgnn tm anlamlarinin burada siralanabilmesi mmkn degildir. zet
olarak hidayetin iyiye, gzele nderlik etmek, hak ve batili ayirt etmeye yarayan bilgi ve
belgeler vermek, yol gstermek, peygamber yollamak ve kitap indirmek gibi anlamlar tasidigi
sylenebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, ktlge yol gstermek hidayet anlamina gelmez.
Hidayet Allah'a aittir. Peygamberler de dhil, hibir insanin hidayet etme gc ve
yetkisi yoktur. Kur'an'da bunun byle oldugunu bildiren tam 304 adet ayet vardir.
Sirat-i Mstakim
Bu tamlama Kur'an ayetleri isiginda degerlendirilirse; anlaminin Allah'in yolu, Hak
yol, Allah'in kitabi, Islm dini, Islm milleti oldugu grlr. Dosdogru Yolun en
gzel tanimi da bu surede yapilmistir: zerlerine gazap dklmslerin ve saskinliga
saplanmislarin yolunun disindaki, kendilerine nimet verdiklerinin yolu olan dosdogru giden
yol
Sirat-i Mstakim ile ilgili su ayetlere bakilabilir: l-i Imran 51, En'am 126, 153, Hicr
41, Nahl 76, Meryem 36, Ya Sin 61 ve Zuhruf 64.
Ayette konu edilen kendilerine nimet verilmis olanlar ileride Nisa/69da aiklanmis
bulunmaktadir.
Nisa/69:
69
Kim de Allah'a ve Eli'ye itaat ederse artik onlar, Allah'in, peygamberlerden, dosdogru
kimselerden, yehitlerden ve slihlerden kendilerine nimet verdigi kiyilerle beraberdir. Ve bunlar
arkadas olarak ne gzeldir!
70
Bu, Allah'tan bir armagandir. En iyi bilen olarak Allah yeter.
Meryem/58
41
Kitap'ta Ibrhm'i de an/hatirlat. Sphesiz ki o, z-sz dogru biri idi, peygamberdi.
42-45
Bir zaman o, babasina: Babacigim! Isitmeyen, grmeyen ve sana hibir yarari olmayan
seylere niin kulluk ediyorsun? Babacigim! Sphesiz sana gelmeyen bir bilgi bana geldi. O hlde
72
bana uy da, sana dosdogru bir yolu gstereyim. Babacigim! Seytana kulluk etme. Sphesiz seytan
Rahmn'a [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'a] si oldu. Babacigim!
Sphesiz ben, sana Rahmn'dan [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'tan]
bir azap dokunur da seytan iin bir yol gsteren, koruyan, yardim eden bir yakin olursun diye
korkuyorum demisti.
46
Babasi: Ey Ibrhm! Sen benim ilhlarimdan yz m eviriyorsun? Eger vazgemezsen,
andolsun seni taslayarak ldrrm. Haydi, uzun bir mddet bana uzak ol/defol! dedi.
47,48
Ibrhm: Selm sana olsun, senin iin Rabbimden bagislanma dileyecegim. Sphesiz O,
bana ok armagan verendir. Ve ben, sizden ve Allah'in astlarindan kulluk ettiginiz seylerden ekilip
ayriliyorum. Ve Rabbime dua edecegim. Rabbime yalvarisimda mutsuz olmayacagimi umuyorum
dedi.
49
Sonra Ibrhm, toplumundan ve onlarin Allah'in astlarindan kulluk ettikleri seylerden
uzaklasinca, Biz o'na Ishk'i ve Yakb'u ihsan ettik. Hepsini de peygamber yaptik.
50
Ve Biz onlara rahmetimizden armaganlarda bulunduk. Ve onlar iin yce bir dogruluk dili
yaptik.
51
Ve Kitap'ta Ms'yi da an/hatirlat. Sphesiz o aritilarak saflatirilmi idi. Ve bir eli, bir
peygamber idi.
52
Biz o'na en ugurlu Tr'un yan tarafindan seslendik ve o'nu zel bir konumada bulunmak
zere yaklatirdik.
53
Ve rahmetimizden o'na, kardei Hrn'u bir peygamber olarak ihsan eyledik.
54
Ve Kitap'ta Isml'i an/hatirlat. Sphesiz o, vaadine sadik idi, bir eliydi, bir peygamberdi.
55
Ve o ailesine/evresine salti [ml ynden ve zihinsel aidan destek olmayi; toplumu
aydinlatmayi] ve zekti/vergiyi emrederdi. Ve o Rabbinin katinda honutluga ermiti.
56
Ve Kitap'ta Idris'i an/hatirlat. Sphesiz O, z-sz dogru biriydi, bir peygamberdi.
57
Ve Biz
O'nu yce bir mekna ykselttik.
58
Ite bunlar, dem'in soyundan, Nh ile beraber taidiklarimizdan, Ibrhm ve Isrl'in
soyundan, kilavuzluk ettigimiz ve setigimiz peygamberlerden Allah'in kendilerine nimetler verdigi
kimselerdir. Onlar kendilerine Rahmn'in [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden
Allah'in] yetleri okundugu zaman aglayarak ve boyun egip teslimiyet gstererek yere kapanirlardi.
Allahin gazabina ugrayan kesimleri de su ayetlerden tespit edebiliriz:
Nisa; 93:
93
Ve kim bir mmini kasten [bile bile, isteyerek] ldrrse, iste onun cezasi, iinde srekli
kalmak zere cehennemdir. Ve Allah, ona gazap etmis, onu dislamis, rahmetinden mahrum birakmis
ve onun iin ok byk bir azap hazirlamistir.
Fetih; 6:
8,9,5,6
Sphesiz Biz, Allah'a ve Elisi'ne iman etmeniz, O'na yardim etmeniz, O'na saygi
gstermeniz ve her zaman O'nu her trl noksanliktan arindirmaniz iin;
mmin erkekler ve mmin kadinlari, iinde srekli kalanlar olarak, altlarindan irmaklar akan
cennetlere girdirmesi ve onlarin ktlklerini rtmesi iin ite bu, Allah katinda byk bir
kurtulutur;
ve Allah hakkinda kt zanda bulunan o mnfik erkekler ve mnfik kadinlari, Allah'a ortak
kosan erkekleri ve ortak kosan kadinlari azaplandirmasi iin ktlk onlarin zerine olmutur. Allah
onlara gazap etmi, onlari dilami; rahmetinden mahrum birakmi ve kendileri iin cehennemi
hazirlamitir. Orasi ne kt bir yerdir!; seni, shit, mjdeleyici ve uyarici olmak zere eli yaptik.
Mcadele; 14:
73
14
Allah'in kendilerine gazap ettigi bir toplulugu yardimci, koruyucu; ynetici yapanlari
grmedin mi/hi dsnmedin mi? Onlar ne sizdendirler, ne de onlardan. Ve onlar bilerek yalan yere
yemin ediyorlar.
Mmtehine; 13:
13
Ey iman etmis kimseler! Allah'in gazap ettigi toplumu vellestirmeyin [ynetici, gzetici
yapmayin]. Kfirlerin; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedenlerin mezarlik halkindan mit
kestigi gibi, kesinlikle onlar, hiretten mit kesmislerdir.
Bakara; 61:
61
Ve hani bir zamanlar siz, Ey Ms! Biz, tek yemege asla dayanamayiz, artik bizim iin
Rabbine dua et de bize yerin yetistirdigi seylerden; sebzesinden, acurundan, sarmisagindan,
mercimeginden ve soganindan ikarsin demistiniz. Ms da size, O, stn olani daha asagi olanla
degistirmek mi istiyorsunuz? Bir kasabaya/ Misir'a inin, o vakit istediginiz seyler sizin olacaktir
demisti. Ve zerlerine asagilik ve meskenet damgalandi ve sonunda Allah'tan bir gazaba ugradilar.
Iste bu, kfretmis; Allah'in yetlerini bilerek reddetmis olmalari ve peygamberleri haksiz yere
ldrms olmalari nedeniyledir. Iste bu, isyan etmeleri ve asiri gitmeleri nedeniyledir.
Araf; 71:
71
Hd dedi ki: Artik size Rabbinizden bir azap ve bir hisim inmistir. Haklarinda Allah'in
hibir delil indirmedigi, sadece sizin ve atalarinizin taktigi isimler hakkinda mi benimle
tartisiyorsunuz? Bekleyin yleyse, sphesiz ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim!
Araf; 152:
152
Sphesiz o altina tapanlara Rablerinden bir gazap, dnya hayatinda bir asagilik erisecektir.
Iste Biz, uydurmacilari byle cezalandiririz da.
Nahl; 106:
106
Her kim imanindan sonra kfreder; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeder, kalbi
iman ile yatimi hlde iken, baskiyla zorlanan hari olmak zere ve de kfre; inanmamaya
ggsn aarsa, artik kendilerinin zerine Allah'tan bir gazap vardir. Bunlar iin byk bir azap da
vardir.
Sura; 16:
16
Ve kendisine karsilik verildikten sonra Allah hakkinda tartisanlar; onlarin kanitlari Rableri
katinda iptal edilmistir. Ve onlarin zerinde bir gazap vardir, etin azap da onlar iindir.
Fatiha Suresindeki Edeb Sanatlar
Surede birok edeb sanat mevcuttur. Ebu Hayan, el-Bahrl-Muhit adli eserinde
Fatihada on edeb sanatin mkemmelen uygulandigini ifade etmektedir. Bu sanatlar; Beraat-
i Istihll [Gzel Baslangi], Istigrak Lmi, Hitap Seklini Zenginlestirme, Lm-i
Tahsis, Hazf, Kasr, Leff- Nesr, Iltifat, Seci ve Var Olan Bir Seyi Yokmus Gibi
Kabul Ederek Devamini Istemek sanatlaridir.
Bu sanatlardan tanesi surenin anlasilmasi bakimindan ok nemli ve dikkat
ekicidir:
74
1. Hitap Seklini Zenginlestirme: Bu sanatta haber cmlesi, cmledeki szck
anlamindan ikip dilek kipli cmle halini alir. Surede Elhamd lillhi Rabbil-Alemin
cmlesi ile inkrci muhataplara sanki inkr etmiyorlarmis gibi hitap edilerek inkr
etmeyenlerden olmalari temenni edilmistir.
2. Iltifat: Bu sz sanati, gaipten muhataba [nc sahistan ikinci sahisa], muhataptan
gaibe [ikinci sahistan nc sahisa], gaipten mtekellime [nc sahistan birinci sahisa] ve
mtekellimden muhataba [birinci sahistan ikinci sahisa] geis suretiyle yapilir. Surede haber
cmlesi Hamd, lemlerin Rabbi, Rahman, Rahm, Din Gn'nn sahibi Allah'adir diye
gaibe [nc sahisa] ynelik baslamisken buradan sonra sz akisi Yalniz sana ibadet ederiz
ve yalniz senden yardim isteriz diye muhataba [ikinci sahisa] ynelmektedir. Bu tarz bir
anlatim Trke'de anlam bozuklugu kabul edilmesine karsilik Arapa'da edeb bir ifade
seklidir.
3. Kasr: zgelestirmek demektir. Suredeki Iyyake na'bud ve iyyake nestan
cmlesinde, tmle ve fiil arasinda takdim tehir [ne almak, arkaya atmak] suretiyle
zgelestirme sanati yapilmistir. Bu sanatin uygulanis nedeni, anlatilanin daha kolay kabul
edilmesini saglamak, dinleyenin tepkisini azaltmak, dinleme gcn tazelemek, szn daha
zevkle dinlenmesini saglamaktir.
Bu edeb sanatlar gzden kairildiginda surenin geregi gibi anlasilmasi zorlasir. Sureyi
daha iyi anlama ihtiyaciyla Ebu Hreyreden syle bir rivayet nakledilmektedir:
Yce Allah buyurdu ki: Namaz [Fatiha] suresini benimle kul arasinda ikiye ayirdim.
Yarisi benim iin, yarisi kul iindir. Kulumun diledigi kendisine verilecektir. Kul 'Elhamd
lillhi Rabbil-lemin' dedigi zaman Allah 'Kulum bana hamd etti' der. Kul 'Er-
Rahmanirrahm' dedigi zaman Allah 'Kulum benim serefimi andi' der. Kul 'Maliki yevmid-
din' dedigi zaman Allah 'Kulum isimi bana havale etti' der. Kul 'Iyyake na'bud ve iyyake
nestan' dedigi zaman Allah 'Bu, benimle kulum arasinda bir sirdir, kulumun istedigi
kendisine verilecektir' der. Kul 'Ihdinas-siratal-mstakim' dedigi zaman Allah 'Kulumun
diledigi verilecektir' der. (Ebu Davud, Salt 132; Tirmizi, Tefsir: Nesai. Iftitah 23; Ibn-i
Mace, Edep 52)
Bu rivayetle surenin daha iyi anlasilacagi kanaatine varilsa bile, bizzat rivayetin
kendisi problemlidir. Her seyden nce, dogrudan Allaha isnat edilen byle bir aiklamanin
nerede oldugunun ciddiyetle arastirilmasi ve incelenmesi gerekir. Ayrica Ebu Hreyre'nin
Fatiha suresinin inisinden yirmi bir yil sonra ortaya ikmis bir sahabe oldugu da en az bunun
kadar nemli bir ayrintidir.
Geleneksel yaklasim, sureyi bu rivayet dogrultusunda anlamak ve Trke kurallara
gre anlam bozuklugu sayilan sz akisini gz ardi etmek ynndedir. Oysa iindeki sanatsal
anlatimlar dikkate alinarak okundugunda surede su anlamlar ortaya ikmaktadir:
Ey insanlar! Rahman Rahm Allah adina uyari yapiyorum.
Tm hamdler/vgler, lemlerin Rabbi, Rahman, Rahm, Din Gn'nn sahibi olan
Allah'a mahsustur. Sakin O'ndan bakasina hamd etmeyiniz! O'ndan bakasini vmeyiniz!
Ibadet yalnizca O'na yapilir ve yardim sadece O'ndan istenir. Sakin O'ndan bakasina
ibadet etmeyiniz, kul-kle olmayiniz!
O bizi zerlerine gazap dklmlerin ve akinliga saplanmilarin yolunun diindaki,
kendilerine nimet sunduklarinin yolu olan dosdogru giden yola iletsin! nk hidayet eden
sadece O'dur.
Mesaj bu sekliyle verilseydi, fazlaca tepki dogurabilirdi. Edeb sanatlar marifetiyle
mesaj yumusak bir tarzda iletildi.
Bylece peygamberimiz Fatiha suresi diye adlandirilan yedi ayet ile yapilan ilk uyariyi
insanliga teblig ederek toplum karsisinda ilk grevini yerine getirmis oldu. Fatiha suresiyle
75
verilen mesajin toplumda yol atigi sonular altinci sure olan Tebbet suresinde tahlil
edilecektir.
Bu uyari metninde dikkat edilmesi gereken bir husus da Kur'an'in icazidir [kisa ve z
anlatimidir]. Bu kisa uyari metni, imaniyla, ameliyle ve kissasiyla tm Kur'an'i temsil eder
mahiyettedir.
Dogrusunu en iyi bilen Allah'tir.
6 TEBBET SURESI
[KURUDU]
SURESI
LEHEB SURESINE GIRIS
Tebbet ya da diger adiyla Mesed suresinin, Mekke'de altinci sirada indigi kabul edilir.
Bes ayettir. Adini surede geen --- Tebbet ve --- Mesed szcklerinden almistir. Bu
sure, peygamberimiz iin bir teselli, Ebuleheb ve tm din dsmanlari iin de bir uyari
mahiyetindedir. Bu surede peygamberimize ve insanliga verilen mesajlar edeb sanatlar ile
ifade edilmistir. Bu edeb sanatlari surenin Trke meallerini okuyarak fark etmek mmkn
degildir. Oysa Kur'an, mucize niteligindeki sanatsal yapisiyla o gnn tm aydinlari
[edipleri, sairleri] tarafindan begeni kazanmis ve kabul grmstr.
Birinci Uyari
Mddessir suresi iyi anlasilmadan Tebbet suresi okunmamalidir. Okundugu takdirde
yeterince anlayamama ihtimali yksektir. Mevcut meal ve tefsirler, Kur'an'in temel
taslarindan biri olan bu sureyi geregi gibi anlamlandirma bakimindan ok basarili degildir.
Sureyi okumaya baslamadan nce hem surede adi geen Ebulehebi ve esini tanimak,
hem de surenin indigi gnlerde yasananlarla ilgili olarak bazi n bilgilere sahip olmak gerekir.
Bu nedenle surenin daha iyi anlasilmasini saglayacak bu iki konu hakkinda kisa bir aiklama
yapmak yararli olacaktir.
Ebuleheb
Surede Ebuleheb olarak tanitilan sahsin Kureys esrafindan Abdluzza b.
Abdlmuttalib b. Hasim; karisinin da mm Cemil [Avr] oldugu herkes tarafindan
tartismasiz kabul edilmistir.
Ebuleheb peygamberimizin hem z amcasi, hem de komsusu ve dnrdr.
Peygamberimizin mm Glsm ve Rukiyye isimli kizlari, Ebuleheb'in Uteybe ve Utbe
isimli ogullariyla evli idiler. Ne var ki, Tebbet suresinin inisi zerine Ebuleheb'in baskisiyla
iki oglu da eslerini bosamistir.
Tarihi kayitlar Ebulehebin son derece zengin, iri csseli, kirmizi suratli, abuk
hiddetlenen birisi oldugunu belirtmektedir. Hayatinin sonuna kadar hep Islm'a karsi
savasmis, her zaman msriklerin basinda veya yaninda yer almistir. Bedir savasina bizzat
istirak etmemis olsa da, kendi yerine cretli bir asker gndermekten geri de durmamistir.
76
Msrik ordusunun hezimetini grendiginde asiri derecede kederlendigi btn tarihilerce
ifade edilmektedir
Dogum yili bilinmeyen Ebuleheb, 624 yilinda Mekke'de Kara Kizil denilen vebaya
benzer bir hastaliga yakalanmis ve yedi gn iinde lmstr. Hastaligin bulasici olmasi
sebebiyle cesedine ogullari dhil hi kimse yaklasamamis, ls gn ortada kalmistir.
Cesedinin kokmaya baslamasi zerine, uzun siriklarla bir ukura itilip st kapatilmis,
kendisine herhangi bir defin merasimi yapilmamistir.
Ebuleheb'in Karisi
Ebuleheb'in karisi, Harb'in kizi mm Cemildir. Diger ismi Avrdir. mm Cemil
ayni zamanda Ebu Sufyn b. Harb'in kiz kardesi, Muaviye'nin de halasidir.
Surenin Inis Sebebi
Peygamberimiz, Kalk, hemen, Rahman ve Rahiym Allah adina uyar! Ve Rabbinin en
byk oldugunu iln et! emrini aldiktan sonra bir sabah Safa tepesine ikarak Mekkelilere
agrida bulunmustu. Peygamberimiz yaptigi agriya uyarak etrafina toplanan kalabaliga
Fatiha suresi diye adlandirilmis olan yedi ayeti okumustu.
Safa tepesindeki toplantiya katilip peygamberimizi dinleyenler arasinda Ebuleheb de
vardi. Ancak, peygamberimizin tebligini duyunca, siyer ve diger rivayet kaynaklarinin
belirttigine gre, peygamberimize Helk olasi, kahrolasi, bizi buraya bunun iin mi
topladin? diye bagirarak onu taslamis ve ayagindan yaralamistir.
Onun bu kaba ve dsmanca davranisi, Ebuleheb gibi azgin, kibirli ve mstagni
kisilerin peygamberimizin yaptigi tebligden hi hosnut kalmadiklarini gstermektedir. nk
halk bu teblige itibar ederse, bundan sonra yalnizca Allah'tan yardim isteyecek, Rahman ve
Rahm sifatlari olan Allah'a siginacak ve Din Gn'nn sahibi olan Allah'a kulluk edecekti.
Bu durum ise klelerini ve mallarini kaybetme korkusuna kapilan azgin ve kibirli msrik
nderlerin sonu demekti.
Peygamberimiz, grevi geregi, pazar pazar, panayir panayir dolasip Hakk'i teblige
ugrasirken Ebuleheb de onu bir glge gibi takip ediyordu. Onu etkisiz hle getirebilmek iin
her yolu deniyordu. Toplantilarini sabote ediyor, Bu benim yegenim mecnundur, ona kulak
asmayin diyerek herkesi etkilemeye alisiyordu. Bu szl tacizlerini bazen fiil saldiriya
kadar gtryordu. Yaptiklari bunlarla da sinirli degildi. Bazi yerlerde de Eger kardesimin
oglunun dedikleri dogru ise, oluk ocugumu ve malimi fidye olarak verip kendimi azaptan
kurtaririm diye peygamberimizle alay ediyordu.
Ebuleheb'in peygamberimize karsi duydugu kinin bir baska sebebi de, genliginde z
kardesi Ebu Talib ile yaptigi bir kavga esnasinda onun kendisine degil de diger amcasina
yardim etmis olmasidir. Eskilere dayanan kisisel dsmanligi yillar sonra ikarlarini kaybetme
korkusuyla byms, mahiyeti itibariyle din dsmanligina dnsmstr.
Ebuleheb peygamberimize olan dsmanligini szl ve fiili tacizlerle her platformda
srdrrken karisi da bos durmuyor, peygamberimizin oturdugu sokaga ve evinin etrafina
dikenler sererek ve aleyhinde dedikodular yayarak kocasina destek veriyordu. Bu destegi o
kadar iten veriyordu ki, ok sevdigi ve devamli boynunda tasidigi gerdanligini bile bu
ugurda, peygamberimize yapilacak ktlklerin dl olarak harcadi. Birok mfessir, 6.
ayette geen boynunda liften bir ip ifadesinin bu meshur gerdanligi temsil ettigini
dsnmektedir.
Byle bir engellemenin en yakin akrabalari tarafindan yapilmasi peygamberimizi ok
zyordu. nk onlarin engellemeleri ve menfi propagandalari nedeniyle istedigi basariyi
77
gsteremiyordu. Amcasinin verdigi zarar baskalarinin verdiginden kat kat fazlaydi. Mesela
bazi kimseler Kendi amcasinin bile inanmadigina biz niin inanalim? diyordu.
Leheb suresi, byle bir ortamda peygamberimizi teselli etmek, desteklemek, ona moral
ve g vermek iin inmistir.
Daha nce inmis olan Alak, Kalem, Mzzemmil ve Mddessir surelerinde, herhangi
bir isim verilmeden, mal, mlk, evre ve g sahibi olduklarindan dolayi simarip azan
kimselerden bahsedilmis, ahiret gnn de yalanlayan bu kisilerin Allah'a havale edilmesi
gerektigi, onlarin cezalarinin Allah tarafindan verilecegi bildirilmisti. O surelerde sifatlari ve
karakterleri ile konu edilenler, bu surede Ebuleheb'in kisiliginde somutlastirilmistir.
Kur'an'in adlarini aika andigi, helklerini ve ebed lnete srklendiklerini haber
verdigi kisiler yalnizca Ebuleheb ve karisidir. Bu onlarin dsmanca davranislarinin
peygamberimizin tebligine ne denli zarar verdigini gstermektedir.
Ikinci Uyari
Kur'an zaman ve meknlar st evrensel bir mesaj oldugu iin, bu mesajin sadece belli
bir tarih araligina ve belli bir cografyaya ait oldugunu dsnmek yanlistir. Kur'an bir konu
hakkinda rnek verirken tarih, yer ve isim belirtmez. Ele aldigi kisileri, o kisilerin
davranislari, sifatlari ve karakterleri zerinden tanitir. Byle yaparak verdigi rnegin her
zaman ve her yerde geerli olmasini saglar.
Bu surede de, gnmze zerreleri bile ulasmayan Abdluzza [Ebuleheb] ve karisi
mm Cemil sembolize edilerek onlar gibi olanlarin da ayni akibete ugrayacaklari
vurgulanmaktadir. Onlar gibi olmanin temel parametresi ise, onlarin ortaya koyduklari
yakisiksiz ve densizce tavirlari bire bir taklit etmek, zenginlikleri ve toplumsal itibarlariyla
simarip azmak, Kur'an'in davetine hakaretle cevap vermek, Kuran davetilerini istihfaf ve
istiskal etmeye kalkismaktir. Bu tavir ve davranislariyla onlar, Kur'an'in gsterdigi dosdogru
yol zerine dikenler serpen agdas Abdluzzalar, agdas mm Cemiller olmaktadirlar. O
halde onlari bekleyen kt son da, prototipleri olan Ebuleheb ve mm Cemilin akibeti gibi
olacaktir. Ebuleheb lmstr ama Ebuleheblik her yerde ve her zaman var olacaktir.
Surenin diger bir mesaji da, peygamberimizin z amcasi iin bile herhangi bir kayirma
sz konusu olmadigina gre, krallik, klelik, zenginlik ve fakirlik gibi sosyal mevkilerin ya da
seyitlik ve seriflik gibi soy zelliklerinin de insana ahirette hibir imtiyaz kazandirmayacak
oldugudur.
Leheb suresi, gelecege ynelik olarak verdigi bir haberle de ayri bir mucize
sergilemektedir. Surede Ebuleheb ve karisinin iman etmeyecekleri ve cehennemlik olduklari
bildirilmistir. Surenin inisinden sonra on bes sene daha yasayan Ebuleheb, gerekten de
lnceye kadar iman etmemistir. Kur'an'in inmeye devam ettigi yillarda herkes tarafindan
grlen bu mucize, Muhammed'in peygamberliginin de apaik delillerinden biridir.
6/ TEBBET [KURUDU] SURESI
Rahman ve Rahm Allah adina.
Ayetlerin meali:
1
Eb Leheb'in iki gc yok oldu.
2
Kendisi de yok oldu. Mal ve
kazandg yeyler kendisine yarar saglamad.
3-5
Yaknda o ve boynunda liften bir
ip odun tayycs olarak kars, alevli ateye atlacaklar.
78
Ayetlerin tahlili
1 ve 2. Ayetler:
1
Eb Leheb'in iki gc yok oldu.
2
Kendisi de yok oldu. Mal ve
kazandg yeyler kendisine yarar saglamad.
Birok tefsir ve mealde birinci ayet beddua anlami verilerek Ebuleheb'in iki eli
kurusun! diye aiklanmistir. Bunun sebebi klsik Arap dilinde haber cmlesinin insa veya
dilek kipi olarak da anlasilabilme zelligidir. Bylece haber cmlesi, asil anlami yaninda dua
ya da beddua anlami da kazanabilmektedir. rnek olarak, -=
- _- Radiyallah anhu
ifadesinin asil anlami Allah ondan razi oldu demek iken, Arap dilinin yukarida aiklanan
zelligi geregi Allah ondan razi olsun seklinde anlasilir. Yine
- -= Rahimehullahu
ifadesi de Allah ona rahmet etti demek olmasina ragmen Allah ona rahmet etsin seklinde
anlasilir ve bu anlam kast edilerek sylenir. Beddua anlamina ise
- -' Leanehullahu
ifadesi rnek olarak verilebilir. Esas anlami Allah ona lnet etti demek olan bu ifade de
Allah ona lnet etsin anlamiyla sylenir ve anlasilir.
'--- Tebbet kelimesinin kalip anlami kurudu, yok oldu, helk oldu demektir. Bu
kelime de haber cmlesi iinde kullanildiginda yukaridaki rneklerdeki gibi Kurusun, yok
olsun, helk olsun anlaminda beddua olarak kullanilabilir. Ancak burada tebbet szcgn
beddua manasiyla alip gerekeni yapmaktan acizmis gibi Allah'in Ebuleheb'in iki eli kurusun
diye beddua ettigini dsnmek anlamli degildir. Ltuf da kahir da kendisine ait olan Allah,
bunlari kimden isteyecektir? Allah'in dua ya da beddua etmesi, iyi ya da kt bir sey istemesi
sz konusu olamaz. O, her seyi kendisi yapar. Dolayisiyla ister dua, ister beddua anlaminda
olsun, bu tr szcklerin Allah iin kullanilmasi akil ve mantik disidir.
Burada tutulacak yol, Kur'an'in birok ayetinde oldugu gibi bu ayette de, anlatilan
olayin ileride mutlaka gereklesecegini vurgulama amaciyla fiilin gelecek zaman kipi yerine
gemis zaman kipiyle kullanildigini dsnmektir. Bundan dolayidir ki, Ebuleheb'in glerinin
ileride kesinlikle yok olacagi, kendisinin de ayni kesinlikle helk olacagi kastedilerek ayet
Ebuleheb'in iki gc yok oldu, kendisi de helk oldu seklinde gemis zaman kipiyle
indirilmistir.
Bu anlatim tarzinin Kur'an'da yzlerce rnegi vardir. Bunlardan biri de Kamer
suresinin 1. ayetindeki --' insekka [yarildi] fiilidir. Bu fiil Gelecekte muhakkak
yarilacak anlaminda kabul edilmedigi iin, daha sonraki dnemlerde bir takim rivayetler
ortaya ikmis ve Islm tarihine Sakk-i Kamer [Ay'in yarilmasi] Mucizesi diye bir mucize
kaydedilmistir.
Bu konuya rnek olarak Rahman 37, Hakka 14-16, Insikak 1-5, Infitar 1-4, Nahl 1,
A'rf 38, 39, 44, 50, Duha 3, Neml 87 ve Zmer 68-74. ayetleri gsterilebilir.
zellikle Zmer suresinin 68-74. ayetlerine dikkat edilecek olursa vurgulu fillerin
tmnn gemis zamanli oldugu grlr.
79
68
Ve sra flenmistir _-- de Allah'in diledigi hari, gklerde kim var, yerde kim varsa -
arpilip yikilivermistir. Sonra ona baska bir daha _-- flenmistir de onlar kalkmislar karsida bakip
duruyorlar.
69
Ve yeryz Rabbinin nruyla --' aydinlanmis, kitap _-, konulmus, peygamberler ve
taniklar -_= getirilmis ve aralarinda hak ile _- karar verilmistir. Ve onlara haksizlik edilmez.
70
Ve Allah, ne amel yaptiysa herkese karsiligini kesinlikle -,
-= hak
oldu.
72
Srekli olarak iinde kalmak zere girin cehennemin kapilarindan ., denildi. Byklk
taslayanlarin yeri ne ktdr!
73
Rablerine karsi Allah'in korumasi altina girmis olan kisiler de kesinlikle cennete blk blk
,- sevk edilecek. Sonunda oraya ','= vardiklari, kapilari aildigi ve bekileri onlara: Selm
sizlere, tertemiz geldiniz! .' dedigi zaman Sonsuz olarak iinde kalmak zere haydi girin oraya!
.' denilecek.
74
Onlar da: Tm vgler, bize vaadini dogru ikaran ve bizi bu arza vris yapan ve cennette
bizi istedigimiz yerde konup grten o Allah'adir ','' dediler. Ite, alianlarin dl ne
gzeldir!
(Zmer 68-74)
Yukaridaki ayetlerde orijinalleri de verilen fiiller, flenecek, yikilacak, parlayacak,
konacak, sevk edilecek, diyecekler seklinde gelecek zamanli olarak anlasilmalidir. Bu
anlatim teknigi, tembih [uyari] amaciyla uygulanir.
Gelecekteki bir olayi byle ifade etmenin gerekesi, anlatilan olayin mutlaka ve
mutlaka gereklesecegini beyan iindir. Bilindigi gibi, bazi Trke ifadelerde de gelecek
zaman kipi yerine gemis zaman kipi kullanilmaktadir. rnek: Gereklestirilmesine kesin
karar verilmis seyler iin bazen henz o ise baslanmadan bile yaptim gitti denir. Oysa kisi o
isi ileride yapacaktir. Ya da hata etmis, su islemis birisi iin simdi belsini buldu denir.
Hlbuki o kimse henz yaptigi hatanin, isledigi suun cezasini tatmamistir, ileride tadacaktir.
Bu ifade teknigi Leheb suresinin ilgili ayeti iin de sz konusudur. Oradaki gemis
zamanli fiil de gelecek zamanli olarak anlasilmalidir. Bu takdirde ayetin anlami syle olur:
Ebuleheb'in iki gc ve kendisi kesinlikle yok olacak, kuruyup gidecek. Mali ve
kazanci [edindigi g, kurdugu teskilt] ona yarar saglamayacak.
Ibn-i Mes'ud'un --, ve tebbe kelimesini -- -, ve kad tebbe olarak okumasi da bu
manayi teyit etmektedir.
Ayette geen ve tebbe ifadesi aslinda kendisi de kurudu anlamindadir. Yani
Ebuleheb'in iki eli kuruyacak, kendisi de kuruyacak, yok olacak demektir.
Ayette geen '-, Iki el ifadesinin Cziyyet Mecaz-i Mrseli olarak anlasilmasi,
yani iki elin zikri ile bizzat ellerin sahibinin kastedilmesi ikinci plndadir.
'-, Iki el ifadesi Ebuleheb'in iki gcn temsil etmektedir. Surenin 2. ayeti bu
gleri -- '-, ''- onun mali ve kazandigi seyler olarak aiklamaktadir. Ebuleheb'in
varlikli bir kisi oldugu gz nnde tutuldugunda, kazandigi seyler ile kastedilenin de
evresi, kurdugu teskilt, ogullari, usaklari ve yetistirdigi militanlar oldugu akil yoluyla
80
ikarilabilir. Kur'an'da -, el szcgnn mecaz kullanimi ile -- gn kastedildigi bir
ok rnek vardir: Fetih 10, l-i Imran 73, Hadid 29, Ya Sin 83, Mlk 1 ve Sad 75. ayetler.
3. Ayet:
3-5
Yaknda o ve boynunda liften bir ip odun tayycs olarak kars,
alevli ateye atlacaklar.
Szlk anlami itibariyle alev babasi demek olan -+' ,-' Ebuleheb, sahis iin
kullanilan bir knye niteligindedir. Knyeler aslinda zel isim olmakla beraber, yerine gre
sifat haline de gelebilirler. Bu nedenle ates babasi anlamina gelen Ebuleheb szcg,
kinaye yolu ile cehennemlik sifatini kazanmis herkes iin kullanilabilen meshur bir rnek
haline gelmistir.
Ebuleheb knyesi Abdl Uzza'ya baslangita vg maksatli olarak yznn canliligi,
yanaklarinin kirmiziligi ya da hiddet ve siddeti sebebiyle verilmisti. Zaten ayetteki Cinas
sanatindan da bu anlasilmaktadir. Bu sure ise bize Abdl Uzza'nin peygamberimize ve davet
ettigi Islm'a karsi adeta ates pskrmek suretiyle cehennemdeki yerini hazirladigini
bildirmektedir. Bylece ates kaynagi olmak, atesi sevmek vasiflarini da ieren Ebuleheb
ismi cehennemlik unvani ile zdeslestirilmis, ortaya koydugu is ve davranislari itibariyle bu
unvani hak edenler iin cehennemin babasi anlaminda bir zl sz olarak kullanilmistir.
odun tayycs
Bizim toplumumuzda oldugu gibi, Araplarda da odun hamalligi fakir ve sefil
insanlarin yaptigi bir istir. Bu sebeple mm Cemil gibi izzet ve servet iinde byms bir
kadinin odun hamalligi yapmasi, acikli bir sefaleti simgelemektedir.
-=='' '' -= odun tasiyicisi tabiri ayrica kogucu, ona buna lf tasiyan bozguncularin
zelliklerini dile getirirken mecazen de kullanilir. Bunun nedeni, bozguncularin insanlar
arasinda ates yakmak, serre sebep olmak gibi fiillerle nitelendirilmis olmasidir. Nitekim
Zemahser, Kessaf adli eserinde bu zellikteki insanlar iin Aralarinda odun tasiyor
deyimini kullanmistir.
Ancak ayet, mm- Cemil'in cehennemde odun tasiyacagini sylemektedir.
Cehennemin odunu ve irasi kfirler oldugu iin, kfre ve kfirin arzusuna hizmet etmek de
bir anlamda cehenneme odun tasimak demektir. Buna gre mm Cemil'in cehennemde odun
tasiyicisi olmasi, gerek dnyadaki kfr nedeniyle cehennem odunu olan kocasini sirtinda
cehenneme tasiyacagi, gerekse kocasinin cehennemdeki azabina hem hizmet hem de istirak
edecegi anlamlarina gelmektedir.
Ebuleheb ve karisi iin verilen rnekler Kur'an'da Firavun ve avenesi iin de dile
getirilmektedir: Mmin 41, 45, 46. ayetler.
Dogrusunu en iyi bilen Allah'tir
7 TEKVIR SURESI
[DRME]
SURESI
81
TEKVIR SURESINE GIRIS
Bu sure Mekke'de 7. sirada inmistir. Adini birinci ayetteki - , kvviret
szcgnden almistir. Bu szcgn mastari ,,- tekvirdir.
Tebbet suresinin tahlilinde, peygamberimizin halki Safa tepesine davet ederek onlari
uyardigini; buna karsilik basta Ebuleheb olmak zere bazi azgin msriklerin ilah mesaja karsi
ikarak o ana kadar aralarinda ahlkiyla, drstlgyle ve zihinsel sagligiyla efsanelesmis
olan Muhammed'e mecnun seklinde ithamlarda bulundugunu; bununla da yetinmeyerek
arsida, pazarda onu takip ve taciz ettiklerini; bu hareketleriyle asil yapmak istediklerinin
peygamberimizin grevini engellemek oldugunu grenmistik.
Rabbimiz Ebuleheb'in sahsinda bize bu tip yalanlayicilarin akibetini, mallarinin ve
teskiltlarinin bu davaya zarar veremeyecegini bildirmisti. Bu aiklamalar sphesiz
peygamberimizin ve etrafindaki bir avu Mslmanin maneviyatini ykseltmisti. Ama bir de
Ebuleheb ve onun gibilerin bulandirdigi akillar vardi. Bu akil sahiplerinin de ikna edilmesi
gerekmekteydi.
Tekvir suresinde akillari din dsmanlari tarafindan bulandirilmis bu trdeki insanlarin
tereddtleri giderilmekte, gerekli uyarilar yapilarak onlara gtler verilmektedir.
Sure pasajdan olusmustur:
Birinci pasaj, kiyamet ve mahser sahnelerinin yer aldigi inzar [uyari] mahiyetindeki 1-
14. ayetlerdir.
Ikinci pasaj, Kur'an ve peygamberimizin konumunun belirtildigi 1525. ayetlerdir.
nc pasaj, gtlerden olusan 2629. ayetlerdir.
7/ TEKVIR [DRME] SURESI
Rahman ve Rahm Allah adina.
1
Gney katlanp drldgnde,
2
yldzlar bulandgnda,
3
daglar
yrtldgnde,
4
karlar ve en iyi gelir kaynaklar iye yaramaz olduklarnda,
5
canllar yaratly zelliklerini yitirdiklerinde,
6
denizler kaynatldgnda,
7
insanlar inan ve amellerine gre gruplandgnda,
8,9
inim inim inletilenlere,
Hangi gnahtan dolay ldrldg/hayat mahvedildigi? soruldugunda,
10
amel defterleri alp yaynlandgnda,
11
gk syrlp aldgnda,
12
cehennem
kzytrldgnda
13,14
ve cennet yaklaytrldgnda herkes ne hazrladgn anlar.
15-21
Kurn' dinlememek iin saklananlarn, kaanlarn durumunu,
geregi rtbas etmenin-cehaletin gidiyini, aydnlgn- reyitligin geliyini kant
gsteririm ki kuykusuz bu, gl, Ary'n/en byk tahtn sahibi'nin yannda
ok deger verilen, itaat edilen, gvenilen degerli bir eli szdr.
22
Arkadaynz
delirmiy/ gizli gler tarafndan desteklenen biri degildir.
23
Andolsun O, O'nu
ak ufukta grd.
24
O kimsenin grmedigi, duymadg, sezmedigi, kendisine
verilen vahiyler hakknda cimri de degildir.
25
Bu, kendi dynce yetisinin
rn olan sz de degildir.
82
26
Durum byleyken siz nereye gidiyorsunuz?
27,28
Bu, lemler iin; sizden
dogru gitmek isteyenler iin gtten bayka bir yey degildir.
29
lemlerin Rabbi
olan Allah, sizin dynmenizi, gt almanz dilemeyince siz dileyemezsiniz.
Ayetlerin tahlili
1. Ayet:
1
Gney katlanp drldgnde,
,,- Tekvir szcg, - , kvvirat fiilinin mastari olup , kevr
szcgnden tremistir. Tekvir; yuvarlak sekle sokmak, toplamak, sarik sarar gibi sarmak,
bohalamak anlamlarina geldigi gibi, devirmek, krmek, yikip atmak anlamlarina da gelir.
28
Bu szck Arapa'dan Farsa'ya ve Farsa'dan da Trke'ye kr olmak anlaminda
gemistir. Szcgn yapisi [tef'il babindan olusu] okluk, peklik anlamlarini ierir. Bu kalip
isin ok yapildigini ifade ederek fiile ok sarilmis, ok yuvarlanmis anlamini kazandirir.
Bu hususlar dikkate alindiginda Kvviret szcg ayette Gnes iyice kreltildiginde
anlamini ifade eder.
2 - 4. Ayetler:
2
yldzlar bulandgnda,
3
daglar yrtldgnde,
4
karlar ve en iyi gelir
kaynaklar iye yaramaz olduklarnda,
yildizlar bulandiginda,
daglar yrtldgnde,
on aylik gebe develer umursanmadiginda,
drdnc ayetin orijinalinde geen '-= isar szcg on aylik gebe develer iin
kullanilmaktadir. Araplar on aylik gebe develere doguruncaya kadar bu adi verirler.
29
Bu
develer hem st hem de yavru vermeleri bakimindan ok kiymetlidirler.
Bu nitelikteki develerin basibos birakilmasindan maksat, obansiz ve
bakimsiz birakilarak umursanmamalaridir. Zira korkun kiyamet olaylari iinde,
develerin sahipleri byle en kiymetli mallarini bile basibos birakip kaisacaklardir.
yetin orijinalindeki szcklerin lafz anlami, on aylik gebe develer
umursanmadiginda seklindedir. On aylik gebe deve, iftlik, fabrika, maden ocagi,
han, hamam vs. gibi o gnn insanlarinin ikarlarini ve sahip olduklari en iyi gelir
kaynaklarini ifade eder.
Bu ayetin mesajinin dnyanin esitli yerlerindeki sosyal evrelere farkli
farkli anlatilmasi gerekir. Ayetin esas mesaji, o an geldiginde herkesin ok deger
verdigi seyleri terk edeceklerini, birakacaklarini, unutacaklarini bildirmesidir. Bu
28
Lisanl Arab, kvr mad.
29
Lisanl Arab, asr mad.
83
durumda ayetteki mesaj, bir sanayi lkesinde Fabrikalar birakilip kaildiginda...,
bir finans evresinde Bankalar aik birakilip kaildiginda..., denizciligin
nemsendigi bir yrede ise Kaptan gemisini terk edip katiginda seklinde
anlasilmalidir.
5. Ayet:
5
canllar yaratly zelliklerini yitirdiklerinde,
yetteki orijinal ifadelerin lafz manasi, vahs hayvanlar bir araya
toplandiginda seklindedir. Burada bu ifade ile kiymetin dehsetiyle vahsi
hayvanlarin bile, koyun ve kuzu gibi bir arada toplanacaklari, dolayisiyle bunlarin,
kendi z benliklerini yitirecekleri bildiriliyor.
Normal sartlarda vahs hayvanlarin bir araya toplanmasi mmkn degildir. Ama kiyamet
sartlarinda her sey alt st olacak, her sey asl niteligini yitirecektir. Korkunlugun verdigi
dehset ile vahs hayvanlar bile sasirip kalacaklar, yaratilis zelliklerinin aksine
davranacaklardir.
6. Ayet:
6
denizler kaynatldgnda,
Surenin ilk alti ayetinde kiyametin ilk asamalari anlatilmistir. Bu ilk asamalarin nasil
gereklesecegi ile ilgili olarak degisik bilim dali mensuplarinca birok teori gelistirilmistir.
Bu teorilerin ngrdg asamalar birbirinden farkli da olsa, gereklesecegini dsndkleri
son, ayetlerde aiklandigi gibi her seyin normal akisindan ikacagi, evrenin dzeninin
bozulacagi, kisaca kiyametin kopacagi seklindedir. Bu teoriler henz birer ngr
mahiyetinde olduklari iin daha fazla aiklanmalarina gerek yoktur. Belirtilmesi gereken en
nemli yanlari, Kur'an'in bildirdigi kainilmaz sonun hepsi tarafindan da kabul ediliyor
olmasidir.
Kiyamete ait sahneler baska detaylar verilerek ileride pek ok ayette karsimiza
ikacaktir. Mesel Ibrahim suresinin 48. ayetinde bu sahne syle anlatilmistir:
O gn yerkre baska bir yerkreye dnstrlr. Gkler de yle. Hepsi o Vhid
[Sifatlarinda, zelliklerinde tek ve biricik olan; kullarinin ibadet ve ynelislerinde kendisine
herhangi bir varligi es ve araci tutmalarini istemeyen] ve Kahhar olan [Kfirleri kahri altinda
ezen] Allah'in huzurunda dikilir.
7. Ayet:
7
insanlar inan ve amellerine gre gruplandgnda,
yetin orijinalindeki ifadenin lafz anlami, nefisler eslestirildiginde
seklindedir. Vkia/7'ye (127. necm) gre buradaki eslestirme, sagcilar, solcular ve
ncler seklinde insanlarin kendi aralarindaki eslestirmedir, birlestirmedir, yani
grup grup toplamadir.
84
Bu ayetten itibaren kiyamet sahneleri bitmis, mahser sahneleri anlatilmaya
baslanmistir.
Ayetteki Nefislerin eslestirilmesi ifadesi hakkinda esitli yorumlar yapilmistir.
Ruhlar bedenleriyle birlestirildiginde, Herkes amellerinde kendi benzerleriyle
birlestirildiginde, Mminler hurilerle birlestirildiginde, Yahudi Yahudi ile, Hiristiyan
Hiristiyan ile birlestirildiginde, Canlar amelleriyle birlestirildiginde seklindeki yorumlar
bunlardandir.
Ayetteki -= , zvvicet kelimesi, bir araya getirmek demektir. Ama her hangi iki
seyi bir araya getirip bir ift olusturmak degil, bir seyi misliyle, simetrik esiyle bir araya
getirmek, bir takim olusturmak demektir. Ayni kelime, Sra suresinin 50. ayetinde bir
batindaki/ana karnindaki birden ok ocugu ifade etmek iin, Vakia suresinin 7. ayetinde ise
mahserde diriltilen insanlarin grupta toplanmalarini ifade etmek iin de kullanilmistir.
Tekvir suresinin bu ayetinde de mahser sahnelendigine gre, Vakia suresinin 7. ve
sonraki ayetleri bu ayetin detayi olarak dsnlebilir. Bu durumda, ayette geen eslestirmenin
Vakia suresindeki sagcilar, solcular ve ncler seklinde kendi aralarindaki eslestirme ile
ayni oldugu sylenebilir.
8, 9. Ayetler:
8,9
inim inim inletilenlere, Hangi gnahtan dolay ldrldg/hayat
mahvedildigi? soruldugunda,
Ayetin orijinalinde geen --,,- Mev'ude, --, Ve'd kknden tremistir. --,
Ve'd, siddetli, yksek, gr ses, avaz, uzaktan duyulan ugultu demektir.
30
Mevude iin genellikle cahiliye Araplarinin kiz ocuklarini diri diri topraga gmme
seklindeki insanlik disi detlerine denmektedir.
Araplarin kimisi bunu kizlari yznden ileride baslarina utan verici bir olay gelebilir
korkusuyla, kimisi de melekler Allah'in kizlaridir inanisina uygun olarak kizlarini meleklere
katmak zere yaparlardi. Fakat onlari bu zulme iten baslica nedenin fakirlik ve ocugu
besleyememek korkusu oldugu daha gl bir olasiliktir. Bu konu En'm 151 ve Isra 31 gibi
baska ayetlerde de yer almaktadir.
Bununla beraber Araplar iinde kiz ocuklarini bu sekilde topraga gmmeyi tasvip
etmeyenler de vardi. Mesel nl Arap sairi Farazdak'in dedesi olan Sa'sa'a b. Naciye el-
Mcasi adli sahis, kendi kavmi olan Beni Temim'den topraga gmlecek kiz ocuklarini fidye
ile kurtarirdi.
Bu ayetlerde dikkat edilmesi gereken bir diger nokta da, diri diri gmmek suretiyle
islenen cinayetin nedeni hakkinda ldrene degil de ldrlen susuz kizcagiza soru
yneltilmis olmasidir. Hesap gnnde sorunun susuz, koruyucusuz, mazlum kiza sorulacak
olmasi, cinayeti isleyen katile hi sz hakki verilmeyecek olmasi anlamina gelmektedir ki, bu
ifade ile hem Tariz sanati sergilenmis, hem de bu katillere mahserde dsecekleri durumla
ilgili olarak arpici bir uyari yapilmistir.
Ayetlerde, diri diri gmmek suretiyle islenen cinayetler rnek gsterilerek aslinda
sekli ne olursa olsun, ocuklarin kasten ldrlmelerinin byk bir gnah oldugu
anlatilmaktadir.
30
Lisanl Arab, v e d mad.
85
yetteki ve iza'l-mevudeti silet ifadesini diri diri topraga gmlen kiza soruldugunda diye
evrilir, ki bu, yetin mesajini daraltmaktir. Ifadenin gerek anlami, baski, eziyet sonucu
imknlari kisitlanan; egitim-gretimden, is imknlarindan ve firsatlarindan mahrum edilen, bu
nedenle de sikintili, seviyesiz bir hayat srmek zorunda kalan, mr ah-vah ile inim inim
inleyerek, feryad- figan ile geen, kiz, oglan ve eriskin herkes demektir. Bu tip sosyal
cinayetlerin de ayni su kapsaminda oldugu unutulmamalidir.
10
amel defterleri alp yaynlandgnda,
Bu ayet amel defterlerinin sadece ailmakla kalmayip ayni zamanda nesrinin de
yapilacagini, yani gazete, dergi, kitap gibi veya radyo ve televizyon programi gibi
yayinlanacagini da ifade etmektedir. Bu durumda, amel defterlerinde yazili olan hem iyi hem
de kt amellerin, sahibi ile Allah arasinda kalmayip tm mahser halki tarafindan grenilmesi
sz konusudur. Bunun detayi ilerine Neml suresinde gelecektir.
11
gk syrlp aldgnda,
12
cehennem kzytrldgnda
13,14
ve cennet
yaklaytrldgnda herkes ne hazrladgn anlar.
Mahserle ilgili olarak izilen bu kompozisyonla inzar [uyari] yapilmakta, insanlardan
akillarini baslarina almalari istenmektedir. Bu kisa sahneler ve uyarilar ilk yapilanlardir. Daha
sonraki surelerde detayli olarak grlecektir.
15-21
Kurn' dinlememek iin saklananlarn, kaanlarn durumunu,
geregi rtbas etmenin-cehaletin gidiyini, aydnlgn- reyitligin geliyini kant
gsteririm ki kuykusuz bu, gl, Ary'n/en byk tahtn sahibi'nin yannda
ok deger verilen, itaat edilen, gvenilen degerli bir eli szdr.
22
Arkadaynz
delirmiy/ gizli gler tarafndan desteklenen biri degildir.
23
Andolsun O, O'nu
ak ufukta grd.
24
O kimsenin grmedigi, duymadg, sezmedigi, kendisine
verilen vahiyler hakknda cimri de degildir.
25
Bu, kendi dynce yetisinin
rn olan sz de degildir.
yetin orijinalindeki ifadelerin hakikat manasi, Simdi o sinenlere, o
akip akip yuvasina gidenlere, yneldigi an geceye, nefeslendigi an sabaha kasem
ederim ki seklindedir. Biz mecz anlamlari verdik.
Surenin 15-25. ayetleri ayri bir necmdir. Ayrica bu ayetler Kuranin zelliklerini kanit
gsteren birer kasem cmlesidir. Ayetlerin her birinde mtesabih ifadeler vardir. Bize gre
ayetlerdeki;
- sinenler ile Kurandan kaanlar,
86
- akip akip gidenler ile Islma kosanlar,
- ynelen gece ile kfrn bitmesi,
- nefeslenen sabah ile de toplumun mutluluga ermesi kastedilmektedir.
Bundan sonra da byle mtesabih ifadeler ile sika karsilasilacaktir.
Kanaatimize gre, 15-25 ayetleri kapsayan bu necm, Fecr suresinden sonra ve Duha
suresinden nce inmis olmalidir. Zira fecrden sonra sabah, sabahtan sonra da kusluk [duha]
olur.
Tebbet suresinin tahlilinde peygamberimizi engellemeye alisanlarin tepkilerine
deginilmis, Rabbimizin bu kisileri ve tepkilerini Ebuleheb'in sahsinda somutlastirdigi
anlatilmisti. Rabbimiz bu necmde Ebuleheb ve teskilti tarafindan olusturulmaya alisilan
kt kanaatleri bertaraf etmek iin Kuranin mucizev niteliklerini gstermekte ve elisinin
kendi katindaki konumunu aiklamaktadir. Ancak bu aiklamasina da yine kasem ile yani
dikkat ekerek, kanit gstererek baslamaktadir.
Ayetlerin lfz anlamlarina gre de evrendeki yildizlara, gezegenlere, muhtesem sistemlerine
ve btn bunlari yaratan gce dikkat ekilmekte ve Iste, bu gcn sahibi size aikliyor ki...
denilmektedir.
15 ve 16. ayetler ile ilgili olarak syle bir yorum yapmaktadir:
15. ayette 'sinenler' diye evirdigimiz kelimenin Arapasi 'hunnes'tir. Hunnes'e, akisin
tersi, pusma, bzlme, sinme, gerileme anlamlari verilmektedir. 16. ayette 'yuvalarina girenlere' diye
evirdigimiz deyim ise Arapa 'kunnes'tir. Kunnes szcgne belli gzergh, yuvaya girme, hareket
halindeki cismin yuvasi anlamlari verilmektedir. 16. ayetteki 'akis'i ise 'cereyan' kknden treyen
'cariye' kelimesi karsilamaktadir. Bilim ancak 1700'l yillarda ekim gcnn nemini fark
etmistir. ayetler incelenirse, bu ayetlerin ekim gcne, ekim ile hareket arasindaki dengeye isaret
ettikleri anlasilir. Gerek atomun ekirdegi, gerek gezegenlerin ortasindaki Gnes, sinmis, bzlms bir
hlde bulunmakta, atomdaki ekirdek elektronlari ve Gnes sistemindeki Gnes ise gezegenleri kendi
iine ekerek onlari da sindirmeye, bzdrmeye alismaktadir. Biz bu gce ekim, yerekimi diyoruz.
Merkezdeki sinmis ekirdekler (Gnes), etraflarindaki elektronlari (gezegenleri) kendileriyle
birlestirmek, btnlestirmek isteyerek onlari da bzmeye, kendileri gibi sindirmeye ynelik kuvvet
uygularlar. Bylelikle Tekvir suresinin 15. ayetinde geen 'hunnes' kelimesinin ekim gcn ifade
ettigi hibir zorlama yapilmadan anlasilmaktadir.
Atomun ekirdeginin ekimine ragmen elektronlar ekirdege yapismaz. Gnes'in ekimine
ragmen de gezegenler Gnes'e yapismaz. Elektronlari ekirdege yapismaktan, gezegenleri Gnes'e
yapismaktan kurtaran, elektron ve gezegenlerin hareketidir. Tekvir suresi 16. ayette geen 'cariye'
kelimesi akisi, hareketi ifade eder ki, ekimden kurtaran unsuru ifade etmesi bakimindan bu nemlidir.
Bu iki ayri olusum sayesinde elektronlar kendi yuvalarinda, yrngelerinde, gezegenler de kendi
yuvalarinda, yrngelerinde hareket ederler. Bu yuvada olmayi da 16. ayetteki 'kunnes' kelimesi
mucizev bir sekilde ifade etmektedir. Kur'an, yerekimindeki merkeze ekisi 'hunnes' kelimesiyle, bu
ekimden kurtulmayi saglayan hareket unsurunu 'cereyan' kelimesiyle, her iki unsur sayesinde olusan
yrngede olmayi da 'kunnes' kelimesiyle ifade etmektedir. Bylece Kur'an, yerekimi ile ilgili
terminolojinin var olmadigi bir dnemde, yerekimine bagli olusumlari aiklamistir.
31
19 - 21. Ayetler:
Sphesiz bu, gl, Ars'in Sahibi'nin yaninda ok itibarli, itaat edilir,
gvenilir bir eli szdr.
31
(Kuran arastirmalari gurubu; Kuran hi Tkenmeyen Mucize)
87
Ar, en byk, en yksek makam koltugu/taht demektir. Kurn'da 26
kez geer. Bunlardan drd Neml sresi'nde Sebe melikesinin tahti, biri de Ysuf
sresi'nde Ysuf peygamberin tahti olmak zere kullar iin geerken, 21 tanesi
mecz olarak Allah'in tahti olarak geer. Burada arsin, meczen Allah'a izafe
edilmesi, Allah'in en yksek makam sahibi olusunun, O'ndan stn bir idarecinin
bulunmayisinin beyanidir.
Ayette geen
-' o zamiri Kur'an'a isaret etmektedir. Kur'an, bir elinin szleriyle teblig
edildigi iin .,- ., Eli szdr. Ama Eli sz, elilik yapan kisinin kendi sz
degildir. Eli sz; elilik yapan kisinin, eli yollayan otorite tarafindan kendisine emanet
edilen mesajdir, yani eli yollayan otoritenin szdr. Ama pek ok meal ve tefsirde, ayette
geen Eli sz ifadesi ile Cebrail'in kastedildigi yazilidir. Bunun sebebi, Eli sz ile
Muhammed'in sz arasindaki inceligin fark edilemeyisidir. Eli Muhammed (as),
kendisinin degil, kendisini eli olarak seen otoritenin mesajini aktarmaktadir. stelik bu eli,
Allah katinda itibar edilen, gvenilecek ve itaat edilecek bir eli oldugu iin, Eli sz
olarak aktardigi mesajlara da itibar edilmeli, gvenilmeli ve itaat edilmelidir. Nitekim Alak
suresinde Yaratan Rabbinin adina oku! emrini alan peygamberimiz, tebligine Fatiha
suresinin ilk ayeti olan Rahman ve Rahm Allah'in adina cmlesiyle baslamistir. Yani
elinin szleri, Allah'in kendisine vahyettigi szlerden baska bir sey degildir.
22, 23. Ayetler:
Arkadasinizi cin arpmis degildir.
Andolsun o, O'nu aik ufukta grd.
Birok tefsir ve mealde, bu ayetle ilgili olarak da Kurandaki diger sure ve ayetlere
uygun olmayan aiklamalar grmek mmkndr. Ayetteki ' hu [o] zamiri hayal
Cebrail'e gnderilerek byk bir hata yapilmistir. Halbuki bu ayette bahsedilenler, Necm
suresinin 1-18. ayetlerinde detaylandirilmistir.
1
Gurup gurup inmis yetlerin her bir inisini kanit gsteririmki
2
arkadasiniz sapmamistir,
azmamistir.
3
O, bos igreti arzusundan da konusmuyor.
4
Onun size syledikleri; inen o ayet guruplari,
kendisine vahyedilen vahiyden baska bir sey degildir.
5
Arkadasiniza o konustuklarini mthis
kuvvetleri olan, stn akil sahibi, egemenlik kurmus olan gretti.
6,7
Ve mthis kuvvetleri olan, stn akil sahibi olan ve egemenlik kurmus olan, en yksek
ufukta idi.
8,9
Sonra yaklasti ve hemen sarkti. Iki yay uzunlugu kadar, ya da daha yakin olmustu.
10
Hemen de kuluna,
14
son kiraz agacinin yaninda
15
ki yaninda oturmaya deger konaklama yeri
vardir vahyettigini vahyetti.
16
O zaman kiraz agacini kaplayan kapliyordu.
11
Gnl, grdgn
yalanlamadi.
12
Onun grdg seyden kusku mu duyuyorsunuz?/Onun grdg sey hakkinda o'nunla
mcdele mi ediyorsunuz?
13
Andolsun onu, baska bir iniste daha grd.
17
Gz sasmadi ve azmadi.
18
Andolsun, Rabbinin
almetlerinin/gstergelerinin en bygn grd.
(Necm; 1-18)
Anlasilmaktadir ki, peygamberimizin grdg Cebrail degil, Rabbimizin byk bir
tecellisi, byk bir ayetidir. Bu husus Necm suresi tahlilinde detaylandirilacaktir.
24. Ayet:
O gayb hakkinda cimri de degildir.
88
Ayette geen zann szcgnn birinci anlami, sahip olduklarini baskalarina
vermekten, baskalariyla paylasmaktan kainan demektir. Biz de bu anlami tercih ederek
szcg cimri olarak evirmeyi uygun grdk. Szcgn ikinci anlami ise itham edilen,
sulu grlen, thmet altinda tutulan, sanik demektir.
Szcgn birinci anlami esas alindiginda ayet, peygamberimizin gayb hakkinda cimri
olmadigi yolunda bir hkm ifade etmektedir. Bu durum, ilk bakista gaybin Allah disinda hi
kimse tarafindan bilinemeyecegi yolundaki Kur'an gretisine ters gibi grnyorsa da,
peygamberimizin bu gayb bilgilerini Allah'tan vahiy yoluyla edinmis oldugu geregi bu
tersligi ortadan kaldirmaktadir. nk Yce Allah eski toplumlara ait bazi haberleri,
peygamberimizin evresinde olup bitenleri, kiyamet, cennet ve cehennem ile ilgili bazi
sahneleri peygamberimize vahyetmis, o da bu vahiyleri ayetler halinde insanliga teblig
etmistir.
Ayette peygamberimizin vahiy yoluyla kendisine bildirilen gayb haberlerini insanliga
teblig ederken cimrilik etmedigi anlatilmakta ve Arkadasiniz Muhammed, kendisine vahiyle
bildirilen gaybe ait bilgilerde cimri degildir. O haberleri kendine saklamaz, sizlerle paylasir
mesaji verilmektedir.
Szcgn ikinci anlami esas alindiginda ise ayet syle aiklanabilir: Arkadasiniz
Muhammed (as), kendisine vahiyle bildirilen gaybe ait konularda, 'sen bu bilgileri khinlik
ederek, khinin birinden ya da Tevrat veya Zebur'dan alarak bize sylyorsun' gibi bir ithamla
sulanmis da degildir.
Bu anlamlarin ikisi de dogrudur ve her ikisi birden ayetin evirisinde kullanilabilir.
25. Ayet
Bu kovulmus seytanin sz degildir.
Ayette geen ,= '=,- kovulmus seytan, kisinin iindeki dsnme yetisidir. Bu
yeti ayni zamanda Iblis diye de adlandirilir. Ayette bu mesajlari/vahiyleri Muhammed'in
kendisinin uydurmadigi vurgulanmaktadir. Bu konuda tatmin olunabilmesi iin Iblis [Seytan-i
Racim] ile ilgili asagidaki yazimizin iyi anlasilmasi gerekir.
Iblis Nedir ya da Kimdir?
Iblis'i tanimanin yolu seytani tanimaktan geer. Bu nedenle seytan szcgnn Kur'an
baglaminda dogru anlasilmasi gerekir. Seytan ile ilgili genis aiklama Kur'an'da Seytan adli
alismamizda verilmistir. Burada zet olarak su bilgiyi vermekle yetiniyoruz:
'=,- Seytan, szlk anlami olarak Hakk'tan uzak olan demektir. Kavram olarak
ise, Hakka ve akla aykiri hareket eden her trl kisi, g ve kurumun ortak ve karakteristik
adidir.
Seytanin kimler veya neler olabilecegi, zellikleri ve ayirt edici nitelikleri Kur'an'da
detayli olarak mevcuttur. Kur'an'a gre seytan:
- Haram yemeyi, haksiz kazan elde etmeyi neren/emreden,
- Ktlk, haysizlik ve Allah'a karsi bilmedigimiz seyleri sylememizi
telkin eden,
- Bizi fakirlikle korkutan,
- Bizi kuruntulara dsren,
- Allah'in yarattiklarini degistirmeyi emreden,
- Kandirmak iin bize yaldizli szler fisildayan,
- Vesvese verip kiskirtan, zihin bulandiran,
89
- Yaptigimiz amellerimizle bizi simartan,
- Bizi azdiran,
- Iki/uyusturucu ve kumarda, aramiza dsmanlik ve kin sokmak
isteyen,
- Bizi Allah'i anmaktan ve O'na kulluk etmekten geri birakmak
isteyen kisiler ve glerdir.
Bu tanimlamalara gre seytan, yani basimizda yasayan, grdgmz, bildigimiz
birileri olabilecegi gibi, gremedigimiz ama iimizde hissettigimiz bir sey de olabilir. Zaten
Rabbimiz de seytanin insanlar ve grnmez glerden [enerjiden] oldugunu bildirmektedir.
Seytan-i Racim [Iblis] de onlardan biridir.
Bylece Biz, her peygamber iin gizli-aik seytanlarini dsman yaptik
(En'am 112)
Enfal suresinin 48. ayetinde geen '=,- seytan szcg ise o gn iin Mekkelileri
kiskirtan Beni Kenne kabilesine bagli Mdlic Ogullarindan Srka b. Malik b. Cu'sum isimli
biri iin kullanilmistir.
48,49
Hani o mnfiklar ve kalplerinde hastalik bulunan; zihniyeti bozuk kimseler, Su adamlari
dinleri aldatti dedikleri sirada, Seytan (o kt niyetli komutan), onlara amellerini ekici gstermis
ve onlara, Bugn sizi insanlardan bozguna ugratacak kimse yoktur ve ben de sizin yardimcinizim
demisti. Sonra da, ne zaman ki iki topluluk birbirini grr oldu, o, iki topugu stnde geri dnd ve:
'Sphesiz ben sizden uzagim. Sphesiz ben, sizin grmediginizi grmekteyim, sphesiz ben,
Allah'tan korkmaktayim dedi. Ve Allah, sonulandirmasi/ cezalandirmasi pek siddetli olandir. Ve
her kim Allah'a isin sonucunu havale ederse bilsin ki sphesiz Allah, en stn, en gl, en serefli,
maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olandir, en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi
engelleyen/saglam yapandir.
(Enfal; 48, 49)
Tarih ve siyer kitaplari arastirilarak Bedir savasinin ayrintilari dikkatle incelendiginde
adi geen kisinin ayette belirtildigi gibi nce msriklere cesaret ve destek verdigi, sonra da
onlari yzst biraktigi grlecektir.
Bazi eski tefsirciler, ilgili ayette geen seytan szcg ile Srka'nin kastedildigini,
ancak Bedir savasindaki Srka'nin gerek Srka olmayip Sraka kiligina girmis seytan
oldugunu, dolayisiyla da Kur'an'in aslinda Srka kiligina girmis olan seytani isaret ettigini
ileri srmslerdir. Iddialarini dayandirdiklari delil ve gereke, gerek Srka'nin savasa
gitmedigi, hatta savastan haberi bile olmadigi yolunda kendisinin yaptigi bir aiklamadir.
Ancak; ileri srlen bu iddianin ne delili ne de gerekesi inandiricidir. nk asker bir
otorite olan Srka'nin, o gnk Mekke'nin birka bin hanelik nfusu iinde yasayip da
gnmzdeki askeri mizika veya bando takimina benzeyen gruplarca alinan cenk havalarini
ve sair kadinlarca sergilenen savasa tahrik edici siir ve gsterileri duymamasi, kisacasi
savastan bihaber olmasi mantik disidir.
Seytan zellikleri olan insanlari seytan olarak isimlendiren Kur'an'dan bir diger
rnek de Bakara suresinin 14. ayetidir:
14
Onlar, inanmis kimselere rastladiklari zaman da, Inandik dediler. Seytanlariyla (Kt
niyetli elebaslariyla) basbasa kaldiklarinda ise, Sphesiz biz sizinle beraberiz, biz sadece alay
edenleriz dediler.
(Bakara/ 14)
90
Bu ayette sz konusu edilen seytanlar da mnafiklarin [ikiyzllerin] akil hocalari
olan insanlardir.
Bir diger rnek de l-i Imran suresinin 175. ayetinde geen seytan ifadesidir ki,
klsik eserlerde bu kisinin Nuaym b. Mes'ud adli bir msrik oldugu belirtilmektedir.
Seytan-i Racm
Pek ok kimse seytan ile ,= '' '=,
-' Biz
zamiri kullanilmis ve ikinci ayette bu akisa uygun olarak '-' Bizim iin denmesi
gerekiyorken nc tekil kisiye dnlerek =-' Rabbin iin denilmistir.
Biz zamirinden Rabb ismine dnlmek suretiyle yapilan Iltifat sayesinde hem
ikinci ayet hkmnn etkinligi arttirilmis, hem de Alak suresinden bu yana hep n plnda
tutulmus olan Allah'in Rabb olma zelligi bu surede de n plna ikarilmistir. nk
dnyadaki ve ahiretteki yasamimizin her ani, Allah'in Rabbligi, programciligi ile tasarladigi
zere gereklesmekte ve insanlarin da bunu akillarindan hibir zaman ikarmamalari
gerekmektedir.
Ayette geen .- salli szcgnn kk ve trevlerinden Salat ile ilgili ayrintili
bilgi Alak suresinde verilmistir.
nahr
=- Nahr szcg bir ka kelime ile Trkeye evrilemeyecegi iin aynen
birakilmis, aiklamasi burada yapilmistir.
Belirtmek gerekir ki, nahr szcg klsik eserlerde iyice irdelenmeden Trkeye en
uzak anlami olan kurban kes seklinde evrilmistir. Bu durum, Galt-i meshur, fasih lisana
yegdir [meshur olmus hatali szck, orijinaline tercih edilir] kuralina tami tamina denk
dsen bir uygulamadir. Ne var ki, yapilan galtin/ hatanin srdrlmesi edebiyat alaninda
nemli bir sakinca dogurmayabilir ama dinin temel ilkelerinin galat bir anlamla yozlasmasi,
gze alinamayacak kadar byk bir sakincadir.
Isim olarak kullanildiginda ggs, gerdan anlamina gelen nahr szcg, mastar
olarak kullanildiginda eli ggse degdirmek, ggslemek, devenin ggsne biak saplayip
kesmek
56
anlamlarina gelir. Trkedeki intihar szcgnn asli da buradan gelmektedir.
Szck ayette =-', ve-nhar emir kipiyle yer aldigina gre szcgn mastar hlinin tasidigi
degisik anlamin da incelenmesi gerekir.
Szcgn mastar olarak kullanilmasi hlindeki birinci anlami elini ggsne degdir
emridir. Imam-i Safii ve-nhar emrini kurban kes ya da deve kes olarak degil, ellerini
ggsne degdir olarak anlamis ve namaz kilarken alinan ara tekbirlerde ellerin ggse
degdirilmesine itihat etmistir. Bu nedenle Safii mezhebine mensup olanlar namaz kilarken bu
itihada uyarlar.
Sii mfessir ve fakihler de, Ali ve ehlibeyt kaynakli rivayetleri dikkate alarak bu emri
namazda kiyamda iken ellerin ggse kaldirilmasi ve namazda tekbir getirirken ellerin bogaz
ukurlugunun hizasina kadar kaldirilmasi olarak anlamis ve bu sekilde uygulamislardir.
Kimileri de ayni emri namazda ggsn kibleye dndrlmesi, kesinlikle baska ynlere
yalpalanilmamasi gerektigi seklinde anlamislardir.
56
(Lisanl Arab, n h r mad. )
158
Ebu Hanife'nin bu ayeti nasil anladigina gelince; o gnk siyasal iktidarin sylemine
aykiriliklar tasimasi sebebiyle olsa gerek, eserleri zamanin idarecileri tarafindan yok edilmis,
bu nedenle de konu hakkindaki yorumu bize kadar intikal edememistir.
Ancak btn bu anlayislarin namaz esnasindaki bedensel hareketlere ynelik olarak
ortaya kondugu dikkatlerden kairilmamalidir. Oysa ayette bu hareketin namazda olacagina
dair hibir isaret, dellet ya da karine [ipucu] yoktur.
Bize gre, namaza baslama tekbirinde ya da namazlardaki ara tekbirlerde dilimizle
Allahu Ekber [Allah her seyden daha byktr] derken ellerimizi ggsmze kaldirmamiz,
ayni anda beden dilimizle de bu inan ve anlayisimizi pekistirdigimiz anlamini tasimaktadir.
Yaptigimiz bu hareket, Allah'tan baska her seyi arkaya attigimizi ifade eden sembolik bir
davranistir. Sure peygamberimize hitap ettigine gre, Yce Allahin bu emirle
peygamberimizden istedigi, hakkinda ikarilan kin dolu sylentileri, kendisine yapilan kt
davranislari, dsmanliklari, hileleri ve tuzaklari arkaya atmasi, dikkate almamasi, bos
vermesi, elini sallayip geivermesidir.
Szcgn mastar olarak kullanilmasi hlindeki ikinci anlami ggslemek, ggs
ggse gelmek demektir. Szcgn en fazla kullanilan anlamlarindan biri olan bu anlam,
Arap sairleri tarafindan bogaz bogaza gelmeyi, ggs ggse dvsmeyi ifade etmek iin
kullanilmistir. Ayrica evleri ggs ggse [karsi karsiya] deyiminde de bu anlamda
kullanilmistir.
57
Szcgn mastar olarak kullanilmasi hlindeki nc anlami ise deveyi ggsnden
hanerle kesmek demektir. Dikkat edilirse bu anlam iinde kurban szcg yer
almamaktadir. Bu anlam esas alindiginda, ayetten kurban kes veya deveyi kurban kes gibi
anlamlar ikmaz, sadece deve kes anlami ikar. Bu takdirde ayetin anlami Seni zyorlar,
sana dsmanlik ediyorlar, sen de uyluklarini hareket ettir, ayaga kalk, yr, abala, sirke ve
taguta karsi ik, ok alis, ok gayret et, destek ol, sosyal yardim yap ve deve kes! olur. O
gnk sartlar altinda peygamberimize kasaplik yapmasinin emredilmis olmasi anlamsizdir.
nk bu sure indiginde peygamberimiz hl insanlara tebligde zorlanmaktadir, yeterince
taraftar edinememistir. Isler henz teori/iman boyutundadir. Tebligin disinda herhangi bir
eylem sz konusu degildir.
Kurban ile ilgili olarak Ktb- Sitte'de [Alti Byk Hadis Kitabinda] 26 rivayet
mevcuttur. Ama bunlarin ogu ayni rivayetin farkli kisiler tarafindan nakledilmis
varyasyonlaridir. Bu rivayetlerin hepsinde konu edilen kurban ve kurban ile ilgili bilgiler,
hacda hacilarin mkellef tutuldugu ,- Hedy kurbanina [Hacilarin hediye olarak kestigi
kurbana] yneliktir, yoksa bayram gnlerinde hayvan kesmeye ynelik degildir. Rivayetlerin
ve tarih belgelerin hibirinde, ne Mekke'de bu surenin indigi dnemlerde, ne de Medinede
hacc farz oluncaya kadar herhangi bir kurban olayi anlatimi sz konusu degildir. zetlemek
gerekirse, bu ayetler indigi zaman Mekke'de ne peygamberimiz ne de o gnk Mslmanlar
kurban kesme seklinde bir ibadet yapmistir.
Ragib el Isfehn de Mfredat adli eserinde nahri hacc esnasinda Mina'da kesilmesi
gereken hediye olarak aiklar. Ancak Hedy'den bahseden Bakara suresinin 196. ayeti, Maide
suresinin 2, 95 ve 97. ayetleri ve Feth suresinin 25. ayeti henz inmemistir, nk bu ayetler
Meden'dir. Dolayisiyla Kevser suresi indigi sirada hacc ile ilgili bir hkm henz ortada
yoktur. Byle olmasina ragmen Ragib'a gre de nahr hacda kesilen hediyenin disinda bir
sey degildir, kurban adi altinda gnmzde yapilan kesimle bir ilgisi yoktur.
Bazilari kurban konusunu Ibrahim peygambere baglarlar ve onun oglunu kurban
edisini konu alan birok Kur'an disi kltr kendilerine kaynak kabul ederek detaylara
57
(Lisanl Arab, n h r mad. )
159
girerler. Oysa Saffat suresinin 83-113. ayetlerine baktigimizda, bu olaylarin kurbanla herhangi
bir ilgisinin olmadigi grlmektedir. Bazilari da Maide suresinin 27-31. ayetlerindeki iki
demoglu kissasindan yola ikarak kurbana kaynak aramaya alismislardir. Ne var ki, ilgili
pasajin da hayvan kurban etme gibi bir anlami bulunmamaktadir.
Yukaridaki aiklamalarin isigi altinda Kevser suresinin 2. ayeti; Madem Rabbin sana
kevseri [bu kadar bol nimeti] verdi, yleyse sen de Rabbin iin ok alis, ok gayret et,
uyluklarini hareket ettir, ayaga kalk, yr, abala, sirke ve taguta karsi ik, destek ol, sosyal
yardim yap, gerisini bos ver, dsnme, nne gelecek her zorlugu ggsle, sabret!
anlamindadir.
3. Ayet:
3
Sphesiz seni horlayan, sonu olmayann; yaptklar, iye
yaramayann ta kendisidir!
--' Ebter szcg -- beter szcgnden tremistir. Ilk anlami kuyrugu
kkne kadar kesmek demektir.
58
Kuyrugu olmayan esege --' '-= himarun ebter
denilirdi. Daha sonralari hayir hasenat yapmayan kimselere, zrriyeti olmayanlara, zellikle
de erkek ocugu olmayanlara denilir oldu. Bilindigi gibi, kiz ocugu sark kltrnde evlttan
sayilmazdi.
Bu szck Trkeye de gemistir. Birisine beddua ederken beter ol! denir. Bunun
anlami senin sonun olmasin, perisan ol! demektir.
Ilk andan itibaren btn kfirler peygamberimizi degisik sifat ve yakistirmalarla
ktlemeye alismislardir. Kfirligi bir nitelik olarak aldigimizda, dnyada inkrcilar var
olduka peygamberimizi ktleme ve gzden dsrme eylemlerinin de devam edecegi aiktir.
Ne var ki, peygamberimize ve dolayisiyla Islm'a o gnlerde satasanlarin eli bos kaldigi gibi,
bundan sonra da bos kalacaktir. O gnklerin hem emekleri bosa ikmis; dzenleri, inanlari
bitmis, hem de nesepleri, soy ve soplari dnya sahnesinden silinip gitmistir. Bu ayetlerden
anliyoruz ki, bu gn de yarin da yine ayni sekilde olacaktir.
Dogrusunu en iyi bilen Allah'tir.
16 TEKASR SURESI
[OGALTMA YARISI]
SURESI
TEKASR SURESINE GIRIS
Tekasr suresi Mekke'de 16. sirada inmistir. Toplam sekiz ayetten ibaret olmasina
ragmen, bazi Islm bilginlerinin de dedigi gibi, Kur'an'daki konularin yaklasik altida birini
zet hlinde iermektedir.
58
(Lisanl Arab, b t r mad. )
160
Tekasr suresi, insanoglunun nankrlgnden, ikari ugruna yaptiklarindan ve daha
baska karakter zelliklerinden bahseden Adiyat suresinin devami niteligindedir. Adiyat ve
Tekasr surelerinin arasinda bulunan Kevser suresi ise, peygamberimizin manev ynden
glendirilmesi iin ailmis bir parantez niteligindedir. Tekasr suresinde, insanlarin
dnyadaki madd varlik ve servetlerini [mal, mlk, evlt, makam, mevki, shret] zevk ve
eglence amaciyla arttirmak iin yaptiklari girisimlerin dnyayi cehenneme evirecegi
aiklanmakta, bu yanlis tutumlarin ve verilen tm nimetlerin hesabinin insana mutlaka
sorulacagi bildirilmektedir. Kevser suresi ile ailan parantezden sonra yeniden insanliga
hitabina devam eden evrensel mesaj, tekasr [ogaltma yarisi] yznden insanin Allah'a
kulluktan geri kalma tavrini kinamakta, bu tavri gsterenlerin karsilasacagi mutlak akibeti
haber vererek tm insanligi hesap gn iin uyarmaktadir.
16 / TEKASR [OGALTMA YARISI] SURESI
Rahman ve Rahm Allah adina.
Ayetlerin meali:
1,2
ogaltma yary, mezarlara girinceye kadar sizi eglendirip
oyalad.
3,4
Kesinlikle sizin dyndgnz gibi degil! Yaknda bileceksiniz. Yine;
kesinlikle sizin dyndgnz gibi degil! Yaknda bileceksiniz.
5,6
Kesinlikle sizin dyndgnz gibi degil! Eger ki kesin bilgi ile
bilirseniz lgnca yanan ateyi kesinlikle grrsnz.
7
Bir sre sonra, onu, gzle
grrcesine, gerek olarak kesinlikle greceksiniz.
8
Sonra, o gn siz, nimetten kesinlikle sorulacaksnz.
Ayetlerin Tahlili
1, 2. Ayet:
1,2
ogaltma yary, mezarlara girinceye kadar sizi eglendirip
oyalad.
`'- Tekasr szcg ogaltma yarisi, ok gsterme abasi anlamina gelmekle
beraber, bu yarisa ve bu aba iine giren insanlarin ayni zamanda a gzl, gz doymaz,
hirsli, ihtirasli, lkse ve gsterise merakli olduklari anlamlarini da ierir. Baska bir ifade ile
tekasr, insanlarin Ben ondan daha zengin olacagim, Ben ondan daha gl olacagim,
Ben ondan daha ileri olacagim, Bu bana yetmez, dahasini isterim zihniyetiyle ortaya
koyduklari davranislarin psikolojik formatidir. Bu olumsuz psikolojik format, vn ve
stnlk elde etmek gibi nefsani drtlerden kaynaklanan lzumsuz, yararsiz ve erdemsiz tm
yaris ve rekabetlerin gereklesme zeminidir.
Ayette geen _+'' elh fiili, eglendirerek oyalamak suretiyle gaflete dsrmek, asil
yapilmasi lzim gelen seylerden alikoymak
59
anlamina gelir. Dikkat edilirse, insani gaflete
59
(Lisanl Arab, lhy mad. )
161
dsren bu oyalama, zevke ve hazza dayali bir oyalamadir. Bu oyalanma iindeki insan
ylesine zevklenir ki, deta zevkten drt kse olur, gaflete dstgnn farkina varmaz, asil
yapmasi gereken islerden uzaklastigini bile anlayamaz. Hatta bu zevk ugruna diger insanlari
bile baski altina almaya ynelir.
Elh fiilinin degisik trevleri basta Nur 37, Mnafikun 9 ve Hicr 3. ayetleri olmak
zere Kur'an'in daha birok ayetinde grlmektedir. (Abese 10, En'm 32, 70, Ankebut 64,
Lokman 6, Muhammed 36, Hadid 20, Cuma 11, A'rf 51, Enbiya 3, 17)
Tekasr ve elh szcklerinin yukarida aiklanan anlamlari esas alindiginda ayet
su sekilde aiklanabilir: ogaltma yarisi, ok gsterme abasi, gsteris yapmak size ylesine
zevk verdi ki, esas yapmaniz gereken iyi seylerden [Allah'a kulluktan] sizi alikoydu.
Bu noktada, bir yanlis anlasilma ihtimalini ortadan kaldirmak iin hemen belirtmek
gerekir ki, burada ok mal sahibi olmak, ok kazanmak, yksek makam mevki sahibi olmak,
mesru rekabet veya hizmet yarisi kinanmamaktadir. Pek tabidir ki, Allah'a kulluk yapmak
iin ok alismak, ok kazanmak, nitelikli insan olup yksek makam ve mevkilere ulasmak, o
makamlardan insanlara hizmet etmek, bol nimet kazanip skretmek, o nimetlerden Allah
yolunda harcamak gibi etkinlikler Allah'in emrettigi ve insanlarin benimsemesi gereken
grevlerdir. Burada kinanan davranis, bu amalara ulasmak iin her yolun mubah sayilmasi
ve bu sonulari elde etmek iin dnyanin cehenneme evrilmesidir.
kabirleri ziyaret
Bu ayette geen kabir ziyareti deyimi, bazilari tarafindan szlk anlamiyla ele
alinmis ve ayetle ilgili bir takim inis sebepleri ortaya atilmistir. Iki ailenin nfus yarisina
girdigi ve dirilerin sayilari ile yetinilmeyip kabirlerdeki llerin sayisinin da yarisa dahil
edildigi yolundaki bu iddialar, Mekke iin Sehmogullari ile Abd-i Menafogullari'ni, Medine
iin de Ensardan Hriseogullari ile Harisogullari'ni konu etmislerdir. Medine iin olan
rivayeti uyduranlar, bu surenin Mekke dneminde, stelik de bu dnemin baslarinda indigini
hi dikkate almamislardir.
Ayette geen kabirleri ziyaret deyimi lp kabre girmekten kinaye oldugu iin bu
anlama gelmeyen rivayetleri dikkate almiyoruz.
Ayette konu edilen sey, ogaltma yarisinin bir esit hazla, zevkle ama edinilmesi ve
bu amacin gereklesmesi yolunda pek ok seyin mahvedilmesi, ortaligin cehenneme
dndrlmesidir, yoksa kisilerin sayisal oklugu degildir.
Bize gre ayetin anlami sudur: Bu tutumunuz [tekasr ile oyalanisiniz], kabirleri
ziyarete yani lmnze kadar srmektedir.
3. ve 4. Ayetler:
3,4
Kesinlikle sizin dyndgnz gibi degil! Yaknda bileceksiniz.
Yine; kesinlikle sizin dyndgnz gibi degil! Yaknda bileceksiniz.
1. Ayette bahsedilen ogaltma yarisi, yanlis ve kabul edilemez bir inanis ve davranis
oldugu iin kell edati kullanilmak suretiyle kesin bir dille reddedilmis ve bu yanlisin kisa
bir zamanda ortaya ikacagi, dogrunun anlasilacagi vurgulanmistir.
4. Ayette kell ve sevfe edatlarinin birlikte kullanilmasi, yanlisin ortaya ikmasi
ve dogrunun anlasilmasi srecinin bazilari iin daha uzun olabilecegini, ama mutlaka onlarin
da geregi greneceklerini gstermektedir.
162
5. ve 6. Ayetler:
5,6
Kesinlikle sizin dyndgnz gibi degil! Eger ki kesin bilgi ile bilirseniz
lgnca yanan ateyi kesinlikle grrsnz.
Dilbilgisi kurallarina gre bu iki ayet bir sart cmlesi olusturmakta iken, eski
mfessirlerin birogu, ,== cahim szcgn ahiretteki cehennem olarak anladiklarindan,
bu dnyada cehennemin grlemeyecegini ileri srerek 5. ve 6. ayetleri birbirinden ayirma
yoluna gitmislerdir. Bunun sonucu olarak da, cmlenin sart ve ceza blmlerini birbirinden
ayirarak 5. ayetin [sart blmnn] cezasini mahzuf [saklanmis] saymislar ve 6. ayeti de
bagimsiz bir ayet olarak kabul etmislerdir.
6. ayetin ierigi ile ,== cahimin, ahiretteki cehennem oldugu ve ahiretteki
cehennemin bu dnyada grlemeyecegi mantigi uyusmamaktadir. Syle ki:
Birinci olarak; 6. ayette, cehennemin grlmesi kesin bilgiyle bilebilme sartina
baglanmistir. Oysa mahserde cennetin veya cehennemin grlmesi iin her hangi bir sart
yoktur, herkes zorunlu olarak ikisini de grecektir. Dolayisiyla, mahserde herkes tarafindan
zorunlu olarak grlecek olan cehennem ile ayette sz edilen [grlmesi kesin bilgi sartina
bagli olan] cehennem ayni sey degildir.
Ikinci olarak; 6. ayetteki cehennemin ahiretteki cehennem oldugu kabul edilirse,
ortaya syle bir siralama problemi ikmaktadir: 8. ayette Sonra o gn siz nimetten
sorgulanacaksiniz dendigine gre, surede nce cehennemin grlecegi, sonra da sorgulama
isleminin yapilacagi bildirilmis olmaktadir. Bu ise nce sorgu isleminin yapilacagi, sonra
cennet ve cehennemin grlecegi yolundaki Kur'an ayetleri ile elismektedir. Kur'an'da
herhangi bir eliskinin olmasi mmkn olmadigina gre, 6. ayetteki cehennem ahiretteki
cehennem degildir.
Biz ayette bahsedilen cahimin ahiretteki cehennem degil, dnyadaki cehennem
oldugu kanisindayiz. Syle ki: Bu dnyevi cehennem, tekasr ile eglenmenin ve
zevklenmenin sonucunda ortaya ikan perisanliktir, istiraptir, sikintidir, bunalimdir; yanan
atestir. Kur'an'da cahim szcgnn dnyadaki alevli ates iin de kullanildigini gsteren bir
baska rnek de Saffat suresinin 97. ayetidir.
97
Onlar: Sunun iin bir duvar yapin/ ambargo uygulayin da bunu (CAHIMIN) ilginca yanan
atesin/asiri sikintinin iine atin! dediler.
(Saffat/ 97)
Ibrahim peygamberin, karsitlari tarafindan atese atilmasinin (sikintilara sokulmasinin)
anlatildigi bu ayette geen ve ilginca yanan ates olarak evirdigimiz szcgn orijinali de
cahimdir.
Yukaridaki bilgiler ve vardigimiz sonular esas alindiginda, insanliga sunulan evrensel
mesaj su sekilde aiklanabilir:
Eger okluk yarisi yapmanin, gsterisin, lksn ve bunlardan zevk almanin, bunlarla
eglenerek oyalanmanin ne demek oldugunu, bunlarin nelere mal oldugunu bilimsel bir
gerekle bilseydiniz, o zaman karsinizda cahimi, cehennemi, perisanligi, acilari, feryatlari,
sikintilari grrdnz; bu davranislarinizla kendiniz iin, evreniz iin, lkeniz iin, dnya
iin bir cehennem hazirladiginizi fark ederdiniz.
Dnyadaki cehennemleri grmek ve insanlara cehennem sikintisi veren bu facialarin
olusma sebeplerini belirlemek iin gerek kendi hayatimizda ve gerekse evremizdeki
163
insanlarin veya toplumlarin hayatlarinda grlen bazi trajik olaylari iyi analiz etmek, neden
diye sorarak problemin ana kaynagini dogru teshis etmek gerekmektedir:
- Mtevazi bir hayat srmekte olan bazi insanlarin zaman iinde bor batagina
saplanip sikintilara dsmelerinde, psikolojilerinin bozularak hayatlarini intiharla
sonlandirmalarinda asil sebep acaba nedir?
- Dnyada her gn 25000 kisinin aliktan lmesi ve milyarlarca insanin kitlik iinde
yasamasi, insanlarin bu dnyada olusturdugu cehennemin en gzel rnegi degil midir?
- Baslangita iyi niyetlerle kurulmus mutlu bir yuvanin, daha sonra eslere azap
ektiren bir cehenneme dnsmesine yol aan asil sebep acaba nedir?
- Dnyanin akcigerleri olarak adlandirilan cennet misali Yagmur Ormanlarinin
insanligin ilerlemesi adina katledilerek atmosferin dengesinin nemli lde tahrip edilmesi
olgusunun altinda acaba hangi gerek yatmaktadir?
- J aponya'da iki atom bombasi ile, Vietnam'da, Afganistan'da, Irak'ta daha baska
korkun lm makineleri ile yaratilan cehennemler, acaba hangi gerek sebeple
yaratilmislardir?
- Bu dnya iki padisaha ok geliyor diyerek susuz, kusursuz lkelere seferler
dzenleyip on binlerce insani ldren ve bu katliamlari bir zafer olarak tarihe yazdiranlar
gerekte hangi zihniyetle hareket etmekteydiler?
Bu sorulari arttirarak dnyadaki cehennemlerle ilgili daha birok kompozisyon
izilebilir. Ne var ki, dnyadaki bu tr cehennemlerin sayica artirilmasi, onlari ortaya ikaran
sebeplerin sayisini artirmaz. Bilinmelidir ki, btn bu cehennemlerin tek bir sebebi vardir:
ogaltma yarisi ve okluktan zevk almak, oklukla oyalanmak, oklukla eglenmek, ok, daha
ok yapabilme istek ve gayretleri... Burada diyat suresini hatirlamakta yarar var:
1-5
Soluk soluga kosanlar, sonra ates saanlar, sonra sabahtan baskin yapanlar,
derken orada tozu dumana katanlar, sonra bir toplulugun en degerli kaynaklarina,
varliklarina kadar dalanlar kanittir ki
6
kesinlikle insan, Rabbine karsi ok nankrdr,
7
kendisi de buna kesinlikle taniktir.
8
Sphesiz o, mal sevgisinden dolayi da
kesinlikle ok katidir.
9-11
Peki, o vurguncu insanlar, kabirlerde olanlarin diriltilip disa atildigi,
ggslerde olanlarin derlenip toparlandigi zaman, hi sphesiz o gn, Rablerinin
kendilerine gerekten haber verici oldugunu bilmezler mi? (14/100, diyt/1-11)
Tekasr hastaligina yakalanarak tekasr atesini yakmis olanlar, bir taraftan bu atesi
sndrmemek ve daha da bytmek iin ellerinin uzandigi her yerden hakli haksiz toplayip
smrr ve semirirlerken, diger taraftan da topladiklarini kaptirmamak iin ayni kaynaktan
beslenmek isteyen rakiplerini sabote ederler, yalan ve iftiralar ortaya atarak onlarla mcadele
ederler. Sonunda durum yle bir hl alir ki, hem tekasr atesini yakmis olanlar hem de
bunlarin beslendigi, smrdg susuz gnahsiz insanlar atesin iinde kalirlar. Kaldiklari o
sey bir dnya cehennemidir. Susuz ve gnahsiz insanlarin cehennemi ezilmek, smrlmek,
aresiz birakilmak seklinde gereklesirken, bizzat atesi yakanlarin cehennemi ise
topladiklarini baska tekasr hastalarina kaptirmamak, korumak ve daha da arttirmak iin
kaygi ve hasret duyarak huzursuzluk ekmeleridir. Bu zellikteki birey ve toplumlar srekli
kendilerine dsman yaratarak geceleri uyuyamaz hle gelirler ve bylece iinde yasadiklari
ortami bizzat kendi elleriyle cehenneme evirirler. Kendi cehennemini yaratanlarin bir rnegi,
Kur'an'da Mmin suresinde verilmistir:
45,46
Sonra Allah o mmini onlarin kurduklari tuzaklarin ktlklerinden korudu. Firavun'un
yakinlarini ise, azabin kts; ates kusatti. Onlar srekli olarak atese arz olunurlar. Kiymet kopacagi
gn ise: Firavun'un yakinlarini azabin en siddetlisine sokun!
(Mmin/ 45, 46)
164
Burada Firavun ailesinin yakalandigi tekasr hastaligi, dnya saltanatidir. Ayete gre,
saltanat hastaligi atese dnsms, Firavun ailesi sarayinda hi rahat edemez hle gelmis,
srekli korku iinde kalarak adeta her gn ateste yanmislardir.
Gemiste Firavun ve Karun tr azginlarin yarattigi cehennem, gnmzde tekasr
hastaligina yakalanmis acimasiz ve bencil kisi veya kurumlar tarafindan degisik sahnelerle
tekrar ortaya konmaktadir. Televizyon ekranlari ve gazete sayfalari agdas cehennem
atesleyicilerinin haberleriyle doludur. Eger insanlik Rabbimiz tarafindan bu sure ile yapilan
uyarilara kulak vermemeyi srdrrse, gelecekte de daha pek ok cehennemler yasanmaya
devam edecektir.
Dikkate deger bir nokta da, tekasr hastaliginin yol aacagi sonularin bilimsel
arastirmalar ile de bilinebileceginin Rabbimizce haber veriliyor olmasidir. Insanlik sadece
vahye kulak vermekle degil, bilimle de bu hastaligin kt sonularini grebilir, bu hastaliga
karsi nlem alabilir ve bu hastaliktan kurtulabilir.
7. Ayet:
7
Bir sre sonra, onu, gzle grrcesine, gerek olarak kesinlikle
greceksiniz.
Bir nceki ayette bildirilen bu dnyadaki cehennemin gereklesecegi bu ayetle tekrar
vurgulamaktadir. Yani: Sayet bilimsel bir arastirma yaparsaniz bu sonucu cehennem ortaya
ikmadan da bilebilirsiniz. Buna ragmen tekasr ile eglenme, mutlu olma devam ederse, iste o
zaman yarattiginiz ve iine dstgnz cehennemi bizzat kendi gzlerinizle kesinkes
grrsnz.
8. Ayet:
8
Sonra, o gn siz, nimetten kesinlikle sorulacaksnz.
Yani; Dnyada yasadiginiz cehennem yetmeyecek, ahirette de tm nimetlerden
sorgulanacaksiniz.
Bir btn olarak dsnldgnde, surenin ahirete ynelik uyarisi syle zetlenebilir:
oklukla eglenmek, oklukla mutlu olmak, her trl oklugu ama edinmek yanlis bir
davranistir. Tekasr ile eglenmek sosyal ortami cehenneme evirir. Tekasr psikolojisiyle
islenen davranislarin yol aacagi sosyolojik ortam bilimsel olarak arastirilirsa, bu ortamin
cehennem bir huzursuzluga benzer komplikasyonlar doguracagi nceden grlebilir. Konu
arastirilmaz ve bu konudaki yanlista israr edilirse, ortaya ikacak cehennem inkr
edilemeyecek sekilde gzlerle grlr, yasanir. Mahserde, hesap mahallinde sorguya
ekilecek ve sahip oldugunuz nimetlerin hesabini vereceksiniz. Aklinizi basiniza toplayin!
Insanlar basibos birakilmis degildir. Bu dnyadan sonra diriltilecekler, mahserde
toplanacaklar ve kendilerine verilen nimetlerin hesabini mutlaka vereceklerdir. Insan, hayatini
ona gre dzenlemeli ve bu bilinle yasamalidir. Oyun, eglence ve degersiz seyleri ama
edinmemeli, daha hayirli, daha ok ve daha gzel olan cennet ve Allah'in rizasi tercih
edilmelidir. (l-i Imran; 15) Keske diye hasret ekmenin yarin fayda vermeyecegi asla
unutulmamali, ill basa geldikten sonra ayikmak gerekmedigi iyi bilinmelidir. Kabirler ziyaret
edildikten [lp kabirlere atildiktan] sonra geriye dns yoktur.
Tekasr suresinin mesajini teyit eden en gzel aiklamalardan biri de ileride gelecek
olan su ayettir:
165
20
Bilin ki igreti dnya yasami, ancak bir oyun, tutkulu bir oyalama, bir ss, kendi aranizda bir
vns, mal ve ocuklar konusunda bir ogaltma yarisidir. Bir yagmur rnegi gibi; onun bitirdigi
ekin ekicilerin houna gitmitir, sonra kuruyuverir, bir de bakarsin ki sapsari kesilmi, sonra o, bir
er-p oluvermitir. hirette ise siddetli bir azap; Allah'tan bir bagislama ve bir hosnutluk vardir.
Dnyadaki igreti yasam, aldanis malindan, malzemesinden baska bir sey degildir.
(Hadid/ 20)
Dogrusunu en iyi bilen Allah'tir
17 MN SURESI
[BASIT EV ESYALARI]
SURESI
MN SURESINE GIRIS
Mn suresi Mekke'de 17. sirada inmistir. Surenin tamaminin Medine'de indigini iddia
edenler oldugu gibi, 1-3. ayetlerinin Mekke'de, 4-7. ayetlerinin Medine'de indigini iddia
edenler de vardir. Ancak hem surenin slp ve ierigi, hem de Izzet Derveze gibi
arastirmacilarin Ibn-i Abbas ve Ibn Zbeyr kaynakli tespitleri, surenin kesin olarak Mekk
oldugunu gstermektedir. Surenin yarisinin Medine'de indigi iddiasi ise, 4. ayetin takip
veya sebep - fasi ile baslamasi nedeniyle dikkate alinacak bir grs degildir. nk
suredeki konu btnlg, ayetlerin birbirinden ayrilmasina engeldir. Surenin Mekk oldugunu
gsteren bir baska husus da, surede zellikleri anlatilan insan gurubunun Medineli mnafiklar
olmayip adi sani belli olan bazi Mekkeli azginlardan olusmus olmasidir. Sure szel olarak
Mekke msriklerini teshir etmekle birlikte, onlarin sahsinda tm dnyadaki ve tm
zamanlardaki msrik ve din karsitlarinin ilkelerini ortaya dkmekte, onlara karsi alinmasi
gereken tavirlari belirlemektedir.
17 / MN [BASIT EV ESYALARI] SURESI
Rahman ve Rahm Allah adina.
Ayetlerin meali:
1
hirette herkesin iyi veya kt, yaptg iylerin karylgn
grmesini/ Allah'n sosyal dzeni belirleyen ilkelerini yalanlayan yu kimseyi
grdn m/ hi dyndn m?
2,3
yte odur, yetimi itip kakan ve yoksulun
yiyecegi zerine teyvik etmeyen kimse.
4-7
Artk, saltlarnda ilgisiz, duyarsz, gsteriy olsun diye salt eden [ml
ynden ve zihinsel adan destek olan; toplumu aydnlatmaya alyr gzken]
ve basit bir yeylerin bile bir ihtiyalya ulaymasn engelleyen kiyilerin vay
haline!
166
Surenin Inis Sebebi
Mverdi, surenin Ebucehil hakkinda indigini ileri srms ve iddiasini su rivayete
dayandirmistir:
Ebucehil, vasisi [velisi] oldugu bir yetimin ihtiya sebebiyle kendi malindan bir sey
istemesi zerine, onu iterek istegine kulak vermez. Kureys'in ileri gelenleri, alay etmek
maksadiyla ocugu peygamberimize gnderirler. ocuk da peygamberimizden yardim ister.
Hibir ihtiya sahibini geri gndermek deti olmayan peygamberimiz, ocugu dinledikten
sonra onunla beraber Ebucehile gider. Ebucehil peygamberimizin istegine uyarak ocuga
malini verir. Bunun zerine Kureysliler Ebucehil'e sen de sapittin diye tarizde bulunurlar.
Ebucehil ise onlara Hayir sapitmadim. Fakat onun szleri bende yle dehset uyandirdi ki,
vermezsem helk olacagimdan korktum'' diye cevap verir.
Ayetin inis sebebi hakkinda, Ebucehil'in yani sira, cimrilikleri ile taninan, yoksullara
ve dsknlere eziyet ederek onlari hor gren, itip kakan Velid b. iz, Ebusfyan, As b. Vil
es-Sehm, Velid b. Mugire gibi isimlerin getigi baska rivayetler de vardir.
60
Aslinda surenin kimin iin indigi nemli degildir. nk Kur'anin hkm sadece bu
sahislarla sinirli olmayip her zaman ve her yerde, bu kisilere benzeyen, ayni davranislarda
bulunan tm insanlari kapsayacak bir evrensellige sahiptir.
Ayetlerin Tahlili
1. Ayet:
1
hirette herkesin iyi veya kt, yaptg iylerin karylgn grmesini/ Allah'n
sosyal dzeni belirleyen ilkelerini yalanlayan yu kimseyi grdn m/ hi dyndn m?
, -'' Din szcg zerinde hem Arap-Islm limleri hem de Mac Donald, A.
J effery, L. Gadret gibi oryantalistler cidd arastirmalar yapmislar, Ibranice'de ve Eski
Farsa'da bu szcge yazilis ve okunus olarak benzeyen szckler bulmuslardir. Ibni
Menzur'un Lisanl-Arab ve Zebid'nin Tacl-Arus adli eserlerinde, rnekleriyle
aikladiklarina gre; ,- din szcg - dal, , ye ve nn harflerinden meydana
gelmistir. ,- Deyn szcgn olusturan harfler de ayni harflerdir. stelik Deyn
szcgnde , y harfi, cezim hliyle bir mastar veznini korurken ,- din szcgndeki
, y harfi harekesini kaybederek harf-i med [uzatma harfi] durumuna dnsms ve bylece
,- din szcg isimlesmistir. Bu durum din szcgnn deyn szcgnden
tredigini gstermektedir.
Deyn szcgnn ilk anlami bor demektir. Aslinda din szcg de baslangita
bor anlaminda kullanilmaktaydi. Fakat zaman ierisinde insanlar arasindaki alma-verme
islemleri kapsam olarak genisleyince, buna bagli olarak bu iliskileri ifade eden szcgn de
anlami genislemis ve ceza [her seye bir karsilik verilmesi], hak-hukuk, nizam-intizam, sosyal
dzen gibi kavramlar da din szcgyle ifade edilir olmustur.
Din szcg, konumuz olan ayette ceza anlamindadir. Kisaca karsilik demek
olan ceza szcg, Trkede sadece ktlgn karsiligi olarak anlasilmaktadir. Oysa -'=
ceza, iyi ya da kt, her trl davranisin karsiligidir. Bu ayette konu edilen ve ceza
60
Vhid; Esbabnnzul, RAZI
167
anlamina gelen din szcg, ahirette herkesin iyi veya kt, yaptigi islerin karsiligini
grecegi anlamini ifade etmektedir.
Din szcgnn Kur'an'da ceza/karsilik anlaminda kullanildigina Nur/25, Zariyat/6,
Infitar/9 ve Tin/7 gibi bir ok ayet rnek olarak gsterilebilir. Saffat suresinin 53. ayetinde ise
szck yine ayni anlamda ama ,-,-- mednn seklinde kullanilmistir. Ayrica Kur'an'da
geen tm , -'' ,, yevmddin [din gn] tamlamalarinin anlami da Infitar suresinde detayi
verildigi gibi, Karsilik gndr.
Ayni kkten gelen ve Yce Allah'in sifati ya da ismi olarak kullanilan ', -'' ed-
Deyyn da Yapilan islerin karsiligini veren, hesaba eken, hibir ameli karsiliksiz
birakmayip hayra da serre de karsilik veren demektir.
Din szcg daha sonra da istiare yoluyla ve mutlak olarak toplumsal alis-veris,
toplumsal iliskiler, seriat [sosyal nizami belirleyen ilkeler] anlaminda kullanilir olmustur.
'Seriat anlaminda kullanilan din terimi, Kfirun suresinin tahlilinde aiklanacaktir.
Ayetteki Sen grdn m? hitabi, grnste peygamberimizedir. Ancak; Kur'an
slbu geregi, bu hitap her agda ve her cografyada geerli olup yasayan her akil sahibi
insanadir. Ayrica duydun mu? degil de grdn m? ifadesinin kullanmasinin nedeni, dini
yalanlayarak icraatta bulunanlarin bu yalanlayici tavirlarini fikir dzeyinde degil, toplumda
eylem olarak ortaya koyduklarini belirtmek iindir. Ancak bu soru, evet grdm ya da
hayir grmedim diye cevabi beklenen bir soru degildir. Tam tersine, ortaya ikan bir
durum karsisinda teaccb [hayret etme] hislerini ifade eden bir soru tipidir. Byle hayret
ifade eden bir soruyla baslanmasi, dini yani iyi-kt her amelin mutlaka karsiliginin
alinacagini yalanlamanin saskinlik uyandiran, hayret verici, tuhaf ve enteresan bir tavir
oldugunu ifade eder. Bu slp, muhatabini ahireti inkr eden insanda ne gibi bir karakter
meydana gelecegini dsnmeye davet etmektedir. Hatirlanacak olursa, ayni soru tipi Alak
suresinde de kullanilmisti:
11,12
Hi dsndn m, eger o salt eden kul, dogru yol zerinde idiyse ya da takvyi [Allah'in
korumasi altinda olmayi] emrettiyse!...
13
Hi dsndn m, eger salt edeni engelleyen o kisi,
yalanlamis ve yz evirmis ise!...
14
Salta engel olan o kisi, bilmedi mi, Allah'in kesinlikle grmekte
oldugunu?
(Alak 11-14)
2 - 3. Ayetler:
2,3
yte odur, yetimi itip kakan ve yoksulun yiyecegi zerine teyvik
etmeyen kimse.
Mn suresinin bu ayetleri bize Fecr suresinin 17-20. ayetlerini hatirlatmaktadir.
17-20
Kesinlikle sizin dsndgnz gibi degil! Dogrusu siz, yetimi, stn-saygin bir sekilde
yetistirmiyorsunuz. Yoksulun yiyecegi zerine birbirinizi zendirmiyorsunuz. Oysa mirasi
yagmalarcasina yle bir yiyisle yiyorsunuz ki! Mali yle bir sevisle seviyorsunuz ki, yigmacasina!
(Fecr/ 17- 20)
Fecr suresindeki bu tenkitlerin muhatabi belirgin degildi, Bir bakima, itham ve
tenkitler ortaya yapilmisti. Mn suresinde ise stratejinin degistigi, hitaplarin sertlestigi,
saflarin belirginlestigi, kimliklerin aiklandigi grlmektedir.
Ayette geen ,-,'' _-, yedu'ul yetim deyimi birden ok anlama gelmektedir:
168
- Yedu'ul yetim; babasinin yetime biraktigi mirasa el koymak suretiyle onun hakkini
yemek ve onu kovmak demektir.
- Yedi'ul yetim; yardim talebiyle kendisine gelen bir yetime merhamet etmemek,
yanindan kovmak, kovuldugu halde aresizlik nedeniyle yanindan gitmeyeni iterek
uzaklastirmak demektir.
- Yedu'ul yetim; vesayet ya da velyet yoluyla yaninda bulunan yetime, ev halkinin
hizmetini grdrmek ve kahrini ektirmek suretiyle ona zulmetmek demektir.
Ancak yedu'ul yetim, yukaridaki davranislari ara sira degil devamli yapmak, bunlari
det haline getirmek demektir. Bu fiili isleyenler yetimin yalniz oldugunu, yardim edeninin
bulunmayacagini zannederek onun hakkini yemekten sakinmaz. Ya da elinden tutar gibi
grnr ama zulmeder, yardim istediginde kovar veya iter. Bu yaptiklarinin ok kt seyler
oldugunu dsnmeden, hibir sey hissetmeden, Allah'in her seyi grdgn bilmeden bu
tavirlarina devam eder.
Baslarini oksayacak, sahip ikacak, ilgilenecek bir velileri olmayan, dolayisiyla
haklari yagmaya aik ve korunmaya muhta yetimler, insanlarin yumusaklik ve duyarliligina
muhtatirlar. Ne var ki, bu agriyi duymayan yedu'ul yetim vicdani yetimi iter, asagilar,
magdur eder. Yukaridaki ayette dini yalanlayanlar diye nitelenen kimseler iste bu tr
kimselerdir.
Ayette ,--'' '= tamul-miskin ifadesi kullanilmistir. Bu ifade, miskinlere
yemek yedirmeyi/yedirmeye tesvik etmek anlamina gelen ,--'' '=' it'mul-
miskinden farkli bir ifadedir. Tamul-miskin ifadesi, miskinin kendi hakki olan yemek
demektir. Bu nedenle, yoksulu doyurmayi tesvik etmemekle itham edilen sorumsuz ve
ahlaksiz kimseler kendilerine ait bir yemegi esirgemekle degil, bizzat yoksula ait olan
yiyecekleri vermemekle sulanmaktadirlar. Burada ok ince bir anlatim vardir. Verilmeyen o
yemekler vermeyen o kimselerin mlkiyetinde grnyor olsa bile, aslinda dogrudan o
yoksullara aittir. Bu su anlama gelmektedir: O yemek, verenlerin zerine bor olan, yoksulun
hakki olan yemektir. Yemegi veren, onu bir bahsis veya ltuf olarak degil, tersine, yoksulun
hakki oldugu iin ve zorunlu olarak verecektir, vermelidir. Yoksulun bu hakki, Zariyat
suresinin 19. ayetinde Onlarin mallarinda sil ve mahrumlarin hakki vardir denilmek
suretiyle belirtilmistir.
Daha nce Fecr suresinde de aiklandigi gibi, miskin szcgnn gerek fakirlik
sebebiyle, gerekse fiziksel-zihinsel yetersizlik, yaslilik, egemen glerin baskisi altinda olmak
gibi ok degisik nedenlerle hareketsiz kalmis, serbest hareket imknini kaybetmis, boynu
bklms kimse anlamlarina geldigi tekrar hatirlanmalidir.
Ayetteki l yehuddu ifadesi, haklari olan yemegi miskinlere vermeyen kisilerin,
kendileri yapmadigi gibi baskalarini da bu isi yapmaya tesvik etmedikleri anlamina gelir.
Bylesi kisiler, fakir ve muhtalarin alisarak veya is yeri aarak kendi ekmeklerini
kazanmalari ynnde herhangi bir girisimde bulunmazlar, onlara haklarini vermezler. Bu
kisiler daima efendi/lord olmak isterler; kleleri olsun isterler; herkesin ekmegini asini
kendileri versin isterler; klenin soyu kle, isinin soyu isi, iftinin soyu ifti olsun
isterler.
Allah'in burada iki bariz misalle anlattigi konu, ahireti inkr edenlerin ne kt meziyet
sahibi olduklarini gstermektedir. Tabii ki, dini yalanlayan kimselere ait yegne gsterge
bununla sinirli degildir. Simdilik dini yalanlayanin sadece bu zelligi ne ikarilmistir.
Burada asil vurgulanan, ahireti yalanlayanlarda bulunan yetimi itip-kakma, onlari
saygin bir hale getirmeme, ihtiyalilarin yemeklerini vermeme gibi ahlaki bozukluklar degil,
bu veya buna benzeyen sayisiz ktlgn dogrudan ahireti yalanlamanin bir sonucu olarak
ortaya iktigidir.
Iman gnle dsnce orada rikkat, hassasiyet ve sevgi olusturur. Oysa dini
yalanlayan kimselerde vicdanin sermayesi olan bu hasletler bulunmaz.
169
4. Ayet:
4-7
Artk, saltlarnda ilgisiz, duyarsz, gsteriy olsun diye salt eden
[ml ynden ve zihinsel adan destek olan; toplumu aydnlatmaya alyr
gzken] ve basit bir yeylerin bile bir ihtiyalya ulaymasn engelleyen kiyilerin
vay haline!
!
Ayetin basindaki bu nedenle/ artik diye evrilmis olan - fa edatindan, bu ve
bundan sonraki ayetlerde sayilan kt niteliklerin ortaya ikis gerekesinin dini yalanlamaya
dayandirildigi anlasilmaktadir.
Bu ayetteki ,
'--'' el-musallin, Salat edenler demektir. Salat ile ilgili ayrintili bilgi
Alak suresinde verilmistir.
Salatlarndaki gaflet/ eglence
Bu ayette geen ,'- shn szcg, Abdullah b. Mes'ud'un mushafinda
lhn olarak yer almistir. Bu durumda ayetin anlami Onlar salati, eglence olarak
yapmaktadirlar olur ki, Enfal suresinin 35. ayeti de Ve onlarin Beyt'in/Kabe'nin yanindaki destek
vermeleri, sadece, islik almak ve el irpmaktir, bir gsteritir. diyerek msriklerin Salati zevk,
eglence, tatmin araci olarak kildiklarini dogrulamaktadir.
Bu noktada, msriklerin Kur'an'da net bir sekilde tarif edilen bu davranislari ile
gnmzde dindar geinen bazi kimselerin dgn-dernek ve esitli merasimlerde anlamini
bilmeden gzel sesli sanatilara Kur'an okutmalari veya bazi kesimlerin din ibadet
[ritel/ayin] olarak sema, zikir ya da sazli szl semah yapmalari arasindaki benzerlik gzden
kairilmamalidir.
Szcgn gerek anlami esas alinirsa, ayetin anlami da Onlar desteklerinden
gafildirler, verdikleri destegi eglence olarak yapmaktadirlar seklinde olur.
Riya
Ayette gsteris yapmak diye evirdigimiz -', riya szcgnn kk, grmek
anlamina gelen ,- r'yettir. Szck riya kalibina girdiginde anlami da gsteris
olmaktadir. Gsteris, bir kimsenin sirf grsnler diye bir davranis ierisine girmesi
anlamindadir. Gsterisle amalanan sey, iyi grnerek insanlarin kalbinde yer etme istegidir.
Bu bir karakter bozuklugu ve alaka bir davranistir. Bu sekilde gsteris yapanlara riyakr
veya mrai denir.
Riya samimiyetsizligin ve kisiliksizligin bir sonucudur. Bu ikiyzl kimseler, ya bir
dnyalik elde etmek, ya bir makama ikmak, ya da shrete ulasmak iin iten gelmeyen sahte
davranislarda bulunurlar. Bulunduklari ortama gre, ikar saglamayi dsndkleri insanlarin
hosuna gidecek veya onlara sirin grnecek hareketler yaparlar. Oysa onlari gren, izleyen
birileri yoksa bu hareketleri yapmazlar. Zira amalari dogru olani yapmak degil, ikar
saglamayi umduklari kisilerin gzlerini boyamaktir. Bu hareketleri ile beklenti iinde
olduklari insanlari kandirmaya alisirlar. Bylece hem kendilerini hem de biriktirdikleri
servetlerini korumus olurlar.
Bu tr insanlar aslinda inansiz kimselerdir. Bunlar komsularindan en ufak bir yardimi
bile esirgedikleri halde, yardim ediyor gibi grnmek istediklerinde de neredeyse televizyon
170
kameralarini ve gazetecileri agirip ne kadar yardimsever olduklarini cmle leme
gstermeye alisirlar. Aslinda bu szde sosyal destekiliklerini, satislarini ve prestijlerini
artirmak iin bir halkla iliskiler metodu olarak kullanirlar. Bu da yaptiklari sosyal
destekiligin toplumda kendilerine karsi olusmus karsitligi ortadan kaldirma amaciyla
gereklestirildigi anlamina gelmektedir. Ayrica bunun onlar iin bir eglence oldugu da
meselenin bir diger yndr. Tipki memleketi soyup sogana evirenlerin birka okul, kltr
merkezi, saglik ocagi yapmalari gibi... Tipki bazi sosyetik kulp ve derneklerin bayramlarda
kimsesiz ocuklarin kaldigi yuvalari ziyaret etmeleri gibi... Tipki bazi sper marketlerin
reklm brosrlerinde, ulusal ya da uluslararasi yardim kuruluslarina yaptiklari yardimlari iln
etmeleri gibi. Tipki Hiristiyan misyonerlerin asl isleri olan Hiristiyanlik propagandasini
perdelemek iin sergiledikleri yoksullara yardim ve is bulma abalari gibi
Riya, Kur'an'da en ok yerilen kavramlardan birisidir:
14
Onlar, inanmis kimselere rastladiklari zaman da, Inandik dediler. Kt niyetli elebaslariyla
basbasa kaldiklarinda ise, Sphesiz biz sizinle beraberiz, biz sadece alay edenleriz dediler.
(Bakara/ 14)
264
Ey iman etmis kimseler! Allah'a ve son gne inanmadigi hlde malini insanlara gsteris iin
bagislayan kimse gibi, sadakalarinizi basa kakarak ve eziyet ederek bosa ikarmayin. Iste onun
durumu, zerinde biraz toprak bulunup da zerine bir sagnak isbet ettigi zaman, saganagin cascavlak
olarak biraktigi kayanin durumu gibidir. Onlar, kazandiklarindan hibir sey elde edemezler. Ve Allah,
kfirler toplumuna; Kendisinin ilhligini, rabligini bilerek reddedenler topluluguna kilavuzluk etmez.
(Bakara/ 264)
36-38
Ve Allah'a kulluk edin ve O'na hibir seyi ortak kosmayin. Ve de anaya-babaya, akrabaya,
yetimlere, yoksullara, akraba olan komsulara, uzaktan komsulara, yaninda bulunan arkadasa, yolda
kalanlara, yasalar erevesinde himayenize verilmis kimselere iyilik edin. Sphesiz Allah,
kibirlenen ve vnen; cimrilik eden, insanlara cimriligi emreden ve Allah'in kendilerine
armaganlarindan verdiklerini gizleyen kimseleri ve Allah'a ve hiret gnne iman etmedikleri hlde
mallarini, insanlara gsteris yapmak iin harcayan kimseleri sevmez. Ve Biz, kfirlere; Allah'in
ilhligini ve rabligini bilerek reddedenlere alaltici bir azabi hazirladik. Ve seytan kimin iin
akran/yakin arkadas olursa, o ne kt bir arkadastir!
(Nisa/ 36- 38)
142,143
Sphesiz ki mnfiklar, Allah'i aldatmaya alisirlar. Hlbuki O, onlarin aldaticisidir. Ve
onlar, salta [ml ynden ve zihinsel aidan destek olmaya; toplumu aydinlatmaya]
kalktiklari/toplum iine iktiklari zaman, ikisi arasinda gidip gelen kararsizlar olarak, tembel
tembel kalkarlar, mminlerle ve kfirlerle olmazlar, insanlara gsteris yaparlar. Ve Allah'i ancak,
pek az olarak anarlar. Ve Allah, kimi saptirirsa, sen artik ona bir yol bulamazsin.
(Nisa/ 142)
Surede dikkat edilmesi gereken noktalardan biri de, ilk ayetlerde tekil ifade
kullanilmisken 4. ayetten itibaren ,
'--'' el musalln, ,-
--
neffasat ve --= ukad szcklerinin ifade ettigi diger anlamlara da itibar etmek gerekir.
-'`'
- Allah ismi Rabbimizin zel ismi olup yalniz Onun iin kullanilir. Baska bir
kelime bu ismin yerini tutamaz ve baska dillere de bu ismin disinda tercme edilemez.
Arastirmacilarin ve nahivcilerin [dilbilimcilerin] ogunlugunun grsne gre Allah
ismi trememis, kksz bir isimdir. Bazilarinin iddia ettigi gibi, Lhe-yelih-leh fiilinden
ya da lilheden tremis degildir. Yine bazilarinin iddia ettigi gibi, Sryanice oldugu ileri
srlen "Lhe" isminden Arapalasmis bir isim de degildir. Tesniye ve ogulu olmadigi gibi,
mennes eki de almaz. Nitekim Arapa'da Allah isminin ogulu oldugu veya bir baska sey
iin kullanildigi hi bir rnek yoktur.
Ehad
Surede yer alan szcklerin hepsi de ok zel szcklerdir.
Ayette geen ve bizim de bir tek olan anlamiyla evirdigimiz -='ehad szcg,
zerinde titizlikle durulmasi gereken bir szcktr. Bu ayetteki bir tek, matematikteki bir
ve tek denen ve toplama-ikarma gibi islemlerde kullanilan sayilar degildir. Bu, mantiktaki
bir tektir. Bir tek olmak mantiga gre essizlik demektir. Essizlik ise ekleme veya
eksiltme yoluyla essizligi bozulamayan demektir.
2. Ayet:
Samed olan Allah'tr,
'-- -' Samed birok anlami olan bir szck olup bunlarin tek bir kelime ile
evrilebilmesi mmkn degildir. Rabbimiz bu szcg zellikle semistir. Bu anlamlar syle
siralanabilir:
- Btn ihtiyalar konusunda, kendisine ynelinen, basvurulan efendi, byk,
- Iinde boslugu olmayan [iine hibir sey konamayan, hibir seye muhta olmayan],
- Btn her seyi bilen,
- Halim,
- San ve serefi zirvede olan,
- Her seyi yaratan,
- Arzu edilen isler hususunda kendisine ynelinen, yalvarilan, sikintili anlarda
kendisinden yardim istenilen,
- Diledigini yapan, istedigi hkm veren, verdigi hkm hususunda kendisine hesap
soracak ve hkmn reddedecek hi kimse bulunmayan,
- Yegne serefli zat,
- Gani [zengin],
- Kullari zerinde kahir, kendisinden yukarida hi kimse bulunmayan, asagisindakilere
saygi gsterme durumunda olmayan, btn ihtiyalar kendisine arz edilen,
- Yemeyen, imeyen, doyuran ama doyurulmayan, yarattiklari yok olduktan sonra baki
kalan,
- Ebed ve ezel olan,
- lmeyen, kendisine vris olunmayan,
- Uyumayan ve uyarilmayan,
- Hi kimsenin niteligi ile nitelenmeyen,
- Ayibi, eksigi, kusuru bulunmayan,
212
- Basina bel gelemeyen,
- Niteliklerinde ve islerinde en mkemmel olan,
- Daima galip gelen, asla maglp olmayan,
-Yaratiklarin, keyfiyetine muttali olamayacagi [nasil bir sey oldugunu bilemeyecegi],
- Gzlerin idrak edemeyecegi,
- Eksiklikleri ve fazlaliklari bulunmayan.
Bu ifadeleri matematikilerin ifadesiyle zetlersek: Varligi ile ilgili olarak hibir sayi
sistemiyle [dogal sayilardan sanal sayilara kadar] islem yapilamayan mkemmel, kmil
varlik.
Bu kadar zengin anlami olan bu szcgn, Kur'an'da Allah iin kullanilmadan nce
tarihte baska bir ilh iin kullanilmamis olmasi dikkate deger bir husustur. Bu durum, Ns
suresinin tahlilinde diger dinlerdeki ilh kavrami hakkinda verdigimiz aiklama ile
rtsmektedir. nk diger dinlerdeki ilhlarin o dinlere mensup olan insanlarin korkularinin,
ihtiyalarinin bir rn olmalari ve samed szcgnn anlami iine giren zellikleri
tasimamalari, samed szcgnn Allah'tan nce isim veya sifat olarak hibir ilha
verilememesini izah etmektedir.
3. Ayet:
dogurmamy ve dogurulmamytr.
Burada Allah'in yce sifatlarina aykiri yakistirmalarda bulunan Yahudilere,
Hiristiyanlara ve msriklere cevap olarak Allah'in dogurmadigi ve dogurulmadigi beyan
edilmektedir.
Bu ayetle; Yahudiler tarafindan zeyire, Hiristiyanlar tarafindan da Isa'ya verilen
Allah'in oglu sifati reddedilmekte, msriklerin Allah'in dogurdugu ve meleklerin Allah'in
kizlari oldugu yolundaki szlerine kesin bir cevap verilmektedir. Ayet bu sapik inanlari kesin
bir sekilde reddetmektedir. Bu reddedise paralel olarak O, ocuk kabul etmemistir
seklindeki bir aiklama da ileride Furkan suresinde karsimiza ikacaktir.
Ayette geen dogurma ve dogurulma szckleri sadece eseyli remeyi degil, eseysiz
remeyi de kapsamaktadir. Yani bu szcklerden Allah'in bilinen bir cisim, bir madde, bir
organizma olmadigi, blnme veya paralanma yoluyla kisimlara ayrilmadigi, Onun baska
bir seyden kopmus bir para olmadigi da anlasilmalidir. Bu anlamiyla ayet, ayni zamanda
Rabbimizin kadimligini de dile getirmis olmaktadir.
4. Ayet:
Ve hibir yey O'na, sadece O'na denk olmamytr.
Allah Ehad, Samed, Dogurmamis ve Dogurulmamis olunca, hibir varlik, kimlik,
kisilik O'na nitelik ve islerinde denk olamaz.
Nitekim Kur'an'da seksenden fazla ayette geen
-'', =
-'', Otlar ve aga ikisi de secde eder anlamindaki 6. ayetinde otlari; Tarik
suresinin 3. ayeti [ -'
`'' =
-''-, Ve
bin-necmi hm yehtedn] ve Saffat suresinin 88. ayetinde de [,=
-'' es-
sefi denir.
'Sefaat kavraminin dogru anlasilabilmesi iin konunun asagidaki basliklar altinda
incelenmesinde yarar grmekteyiz.
- Allah'tan baska sefaati yoktur: Sefaat sadece Allah'a aittir. Bu konuda ilk
grenilmesi gereken husus, sefaat yetkisinin sadece Allah'a ait oldugudur.
44
De ki: Btn yardim, destek, kayirma Allah'indir. Gklerin ve yerin mlk yalnizca
O'nundur. Sonra yalnizca O'na dndrlrsnz.
(Zmer/ 44)
4
Allah, gkleri, yeri ve ikisi arasindakileri alti evrede olusturan ve de en byk taht zerinde
egemenlik kurandir. O'nun astlarindan size bir yardimci, yol gsterici, koruyucu yakin ve bir
desteki, iltimasi yoktur. Hl dsnp ibret almayacak misiniz?
(Secde/ 4)
- Yce Allah, kendilerinden razi oldugu kullari iin, diledigine sefaat/yardim izni
verebilir: Allah'in izni ve emri olmadan kimsenin kimseye sefaat/yardim etmesi sz konusu
degildir. Allah'in izni ile sefaat/yardim edecekler de ancak Allah'in kendilerinden razi oldugu
kullari iin sefaat edebilirler.
3
Sphesiz sizin Rabbiniz, gkleri ve yeri alti evrede olusturan, sonra en byk taht zerinde
egemenlik kuran, isi ynetip duran Allah'tir. Dnyada yardim edecek, destek olacak kisi ancak O'nun
238
izninden/ bilgisinden sonra yardim edebilir. Iste Bu, Rabbiniz Allah'tir. O hlde O'na kulluk ediniz!
Hl dsnp ibret almaz misiniz?
(Yunus/ 3)
26-28
Ve onlar: Rahmn [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah], ocuk
edindi dediler. Rahmn, bundan ariniktir. Aksine onlar armaganlar verilmis kullardir. Onlar, O'nun
sznn nne geemezler; onlar, yalniz O'nun emriyle is yaparlar. O, Rahmn'in ocuklari
saydiklari seylerin nlerinde olani ve arkalarinda olani bilir. Ve onlar, O'nun hosnut oldugu
kimselerden baskasina yardimda/destekte bulunmazlar. Bununla birlikte onlar O'na duyduklari derin
saygi ve sevgiden dolayi ondan uzaklasma korkusundan tir tir titrerler.
(Enbiya/ 26-28)
Bu konuda dikkat edilmesi gereken nokta sudur: Allah'in kendilerinden razi oldugu
kimseler sefaat [yardim] edemezler, ancak sefaat [yardim] edilirler.
- Yce Allah, gzel bir sefaatle sefaat edene izin verdigi gibi, kt bir sefaatle sefaat
edene de izin verebilir:
85
Kimhayir ve iyiliklere araci olmakla yardimci olursa, bundan kendisine bir pay vardir. Kim
de ktlge delil olmak ve yardim etmekle veya ktlk igirini amakla yardimda bulunursa, ondan
kendisine bir gnah payi vardir. Allah her seye g yetirendir.
(Nisa/ 85)
Iyi ve gzele aracilik ve yardim etme anlamindaki sefaat-i hasene, iman edip
Allah'in ve kullarinin haklarina riayet ederek mminlerin iyiligi ve yarari iin ugrasmak,
onlari ktlklerden ve ugrayabilecekleri zararlardan korumaya alismak demektir. Kt ve
zararliya aracilik ve nclk etmek anlamina gelen sefaat-i seyyie ise mminlerin ve
insanlarin zarara ugramalari ve ktlklere dsmeleri iin alismak ve ktlk igirlari amak
demektir. Kur'an, gerek seffat-i hasanede ve gerekse seffat-i seyyiede bulunanlarin
dnyada ve ahirette bu davranislarinin sonularindan pay alacaklarini bildirmektedir.
- O gn sefaat yoktur, kimseden sefaat kabul edilmeyecektir:
48
Ve hibir kimsenin baska bir kimseye herhangi bir sey iin karsilik demedigi, hibir
kimseden yardimin, adam kayirmanin kabul edilmedigi, kimseden fidyenin/kurtulmaligin alinmadigi
ve hibir kimsenin yardimolunmadigi gne karsi Allah'in korumasi altina girin.
(Bakara/ 48)
123
Kimsenin kimse yerine bir sey demeyecegi, kimseden kurtulmalik kabul edilmeyecegi,
yardimin, iltimasin hi kimseye yarar saglamayacagi ve sulularin yardim olunmadigi gne karsi
Allah'in korumasi altina girin.
(Bakara/ 123)
Grldg gibi ahirette kimseye sefaat ettirilmeyecektir. O gn sadece Allah'in izin
verdikleri, bildikleri gerege taniklik edebilirler:
86
Ve onlarin, O'nun astlarindan yalvarip durduklari kimseler yardima, destege, iltimasa mlik
olamazlar. Ancak hakka shit olan Zat bunun disindadir. Onlar da biliyorlar.
(Zhruf/ 86)
Yukaridaki Kur'an ayetleri isiginda anliyoruz ki, konumuz olan 26. ayette geen
meleklerin sefaati, bu dnyaya ynelik sefaattir ve bu sefaat, msriklerin sans tanrisi,
bereket tanrisi, yagmur ve rahmet tanrisi, onlarin melek sefaatisi, insanlarin Allah'a
yaklastiricisi gibi inanlari ile asla bagdasmaz. Ayette sz edilen yefaat, Yce Allah'n
239
kendilerinden raz oldugu ve haklarnda yardm takdir ettigi kullar iin dogadaki
melekleri/gleri harekete geirerek bu kullara yardm ettirmesidir. Bunun rneklerini
bir kismini Melek kavrami basligi altinda da verdigimiz su ayetlerde grmek mmkndr:
l-i Imran 123-126, Enfal 9-12, 50, Tvbe 25, 26, Ahzab 9, 26, Sra 5, Zmer 43, 44,
Mddessir 48, Bakara 255, En'm 51, Yunus 3, 18, Secde 4, Sebe 23.
Halk arasinda yaygin olarak mmetinden gnahkr olanlarin gnahlarinin affedilmesi
iin peygamberimizin Allah katinda aracilik etmesi seklinde tanimlanan sefaat anlayisinin
Kur'an'a ters oldugu zellikle belirtilmelidir. Peygamberimizin gnahkrlara destek olup
hatirini kullanarak gnahkrlarin kurtulusunu saglamasi, tabir yerinde ise Allah nezdinde
torpil yapmasi anlamina gelen bu anlayis, Sen atestekini kurtarabilir misin? diyen
Zmer suresinin 19. ayetine terstir. Bu anlayis sahipleri bilmelidirler ki, bu anlayislarini
degistirmedikleri takdirde peygamberimizin sefaat degil, sikyet ettigi mmetine dhil
olacaklardir:
30
Eli de: Ey Rabbim! Hi sphesiz benim toplumum su Kurn'i mehcur/ terk edilmis bir sey
edindiler dedi.
(Furkan/ 30)
27. Ayet:
27
O hirete inanmayanlar, melekleri kesinlikle diyilerin isimlendirilmesiyle
isimlendiriyorlar.
Mekkeli msrikler hem kendilerini Allah'a yakinlastirdigini sandiklari ilhlarina Lt,
Uzza, Menat rneginde oldugu gibi disil isimler koymuslardi, hem de meleklerin Allah'in
kizlari olduguna inaniyorlardi. Bu durum daha sonra Zhruf suresinde vurgulanacaktir:
19
Onlar Rahmn'in [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in] kullarinin
ta kendisi olan melekleri de disi saydilar. Onlar, onlarin olusturulusuna tanik mi oldular? Onlarin
tanikliklari yazilacak ve onlar sorguya ekileceklerdir.
(Zhruf/ 19)
Msriklerin bir baska sapkinliklari da, toptan inkr etmeseler bile ahireti
peygamberlerin bildirdigi muhteva iinde kabul etmeyisleri ve hasr [dirilme, toplanma,
karsilik grme] diye bir sey yoktur, olsa bile orada bizim sefaatilerimiz var, onlar
sorunlarimizi halledecek demeleridir. Bu sapkinliklari da Fussilet suresinde belirtilmektedir:
50
Ve eger kendisine dokunan sikintidan sonra, kendisine tarafimizdan bir rahmet tattirsak, hi
kuskusuz Bu benim hakkimdir. Ve kiymetin kopus aninin gelecegini sanmiyorum. Ve eger
Rabbime dndrlrsem, O'nun katinda hi sphesiz, benim iin en gzeli vardir der. Bu nedenle
kfirlere; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimselere, yaptiklarini kesin bildirecegiz
ve onlara, kesinlikle kaba bir cezadan tattiracagiz.
(Fussilet/ 50)
28. Ayet:
28
Oysaki onlarn bu konuda hibir bilgisi yoktur. Onlar yalnzca
zanna uyuyorlar. Zan ise Haktan hibir yey kazandrmaz.
Yce Allah zann konusunda mminleri asagidaki su ayetlerde de uyarmaktadir:
240
148
Allah'a ortak kosan kimseler diyecekler ki: Allah dileseydi biz ortak kosmazdik, atalarimiz
da ortak kosmazlardi, hibir seyi de haram kilmazdik. Onlardan nce yalanlayanlar da azabimizi
tadincaya kadar iste byleydi. De ki: Yaninizda bize ikarabileceginiz bir bilgi mi var? Siz, sadece
zanna uyuyorsunuz ve siz sadece samaliyorsunuz.
(En'm/ 148)
66
Gznz ain! Gklerde olan kimseler ve yeryznde olan kimseler kesinlikle Allah'indir.
Ve Allah'in astlarindan istekte bulunan kimseler, es tuttuklarina tbi olmuyorlar. Onlar sadece zanna
uyuyorlar ve onlar sadece yalan sylyorlar.
(Yunus/ 66)
12
Ey iman etmis kimseler! Zannin birogundan sakinin. Sphesiz zannin bir kismi gnahtir.
Birbirinizin kusurunu arastirmayin. Bir blmnz bir blmnzn giybetini yapmasin/ onun
yoklugunda ileri-geri konusmasin. Sizden biriniz lms kardesinin etini yemeyi sever mi? Iste, bunu
irkin buldunuz. Ve Allah'in korumasi altina girin. Sphesiz Allah, tevbeleri oka kabul eden, ok
tevbe firsati verendir, ok merhamet sahibidir.
(Hucurat/ 12)
36
Ve onlarin ogu, ancak bir zanna uyarlar. Sphesiz ki zan, haktan hibir sey kazandirmaz.
Sphesiz Allah, onlarin yaptiklarini ok iyi bilir.
(Yunus/ 36)
Bu ayetler isiginda diyebiliriz ki, Allah, ahiret, melek gibi cidd konular zann ile
neticeye baglanamaz. Zann ile amel edilebilir ama iman edilemez.
Ayette geen ='' Hakk szcgnn esas anlami uygunluk ve denklik demektir.
Ayni zamanda Allah'in bir sifati olan Hakk szcg, esas anlamindan hareket edilerek
batil olmayan, yerine getirilen hkm, adalet, varligi sabit olan, dogruluk, gereklik, Islm,
mal-mlk, pay, vacip, sadik, yarasir, kesin sey anlamlarinda da kullanilmistir.
Bu ikincil anlamlar bir ana eksen etrafinda toplanacak olursa, Hakk kavrami su
sekilde tanimlanabilir: Sabit ve aklin inkr edemeyecegi derecede gerek olan sey. Bu sey
ayni zamanda dogrudur, isabetlidir, maksada uygundur, arzu edilene denk dsendir.
Anlam sahasi genis olan bu sestes szck Kur'an'da ='' el-Hakk olarak 227, '
-=
Hakkan olarak 17,
3,4
Ne bilirsin, belki o da arinip temizlenecek, belki gtlenir ve de gt
kendisine yararli olur.
5-7
Kendini her trl ihtiyacin stnde gren o kiyiye gelince de; onun
arinmamasindan sana bir sorumluluk olmadigi hlde sen ona yneliveriyorsun.
8-10
Amma! Bilgiyle, sevgiyle, saygiyla rpererek koya koya sana gelen var ya;
sense yapmakta oldugun iyi daha iyi sanarak, ondan rahatlikla uzaklayiyorsun.
11-16
Kesinlikle onlarn dyndg gibi degil! Kurn, degerli sayfalar
iinde, yceltilmiy, tertemiz temizlenmiy, saygn, iyi yazclarn ellerinde bir
dyndrcdr. Dileyen onu dynp gt alr.
255
17
Onulmaz bir duruma dyt o insan! Ne tuhafa kfir; Allah'n ilhlgn
ve rabligini bilerek reddeden biri oldu o insan!
18
Allah, hangi yeyden oluyturdu kendisini?
19
Bir spermden! Allah,
oluyturdu da lmlendirip-biimlendirdi,
20
sonra, yayarken eli gndererek,
kitap indirerek hak yolu kendisine kolaylaytrd,
21
sonra onu ldrd, kabre
koydurdu,
22
sonra diledigi zaman diriltip ortaya kard.
23
Kesinlikle kendisinin dyndg gibi degil! O insan, Allah'n kendisine
emrettigini yimdiye kadar hi yerine getirmedi.
24
Hadi, bakversin insan kendi yiyecegine!
25
Biz suyu dktke dktk.
26
Sonra toprag yardka yardk.
27-32
Bylece yeryznde, size ve hayvanlarnza geimlik olarak daneler/
hububat, zmler, yoncalar, zeytinler, hurmalar, gr imenli, sk agal
baheler, meyve ve otlak bitirdik.
33-36
Sonra, yiddetle arpann kardg korkun ses geldigi zaman; yle bir
gn ki o, kiyi, kardeyinden, annesinden, babasndan, eyinden, ogullarndan
kaar.
37
O gn onlardan her kiyi iin, kendisini boy brakmayacak bir ugray
vardr.
38,39
Yzler vardr o gn, prl prl; glen, mjdeleyen.
40,41
Ve yzler vardr o gn, zerlerinde toz-toprak; tozu-toprag da bir is
brmytr.
42
yte bunlar, evet bunlardr kfreden; Allah'n ilhlgn ve
rabligini bilerek reddedenler, din-iman tanmayp ktlge batanlar.
Ayetlerin Tahlili
1, 2. Ayetler:
O, kendisine, o kr adam geldi diye yzn ekyitti ve srt evirdi.
Dikkat edilirse, belirtilen davranislarda bulunanin kim oldugu bu ayetlerde henz belli
degildir. Konuya sanki baska birinin kusurlarinin peygamberimize anlatilmasiyla
baslanmistir. Ama ilerideki ayetlerde hitap peygamberimize dnmstr. Bu slp,
peygamberimizin belirtilen davranislari nedeniyle yadirgandiginin nazik bir sekilde ifadesidir.
Bir bakima Rabbimiz bu ayetlerde peygamberimizi insanlara isim vermeden sikyet etmistir.
3 - 10. Ayetler:
3,4
Ne bilirsin, belki o da arinip temizlenecek, belki gtlenir ve de
gt kendisine yararli olur.
5-7
Kendini her trl ihtiyacin stnde gren o kiyiye gelince de; onun
arinmamasindan sana bir sorumluluk olmadigi hlde sen ona yneliveriyorsun.
8-10
Amma! Bilgiyle, sevgiyle, saygiyla rpererek koya koya sana gelen var ya;
sense yapmakta oldugun iyi daha iyi sanarak, ondan rahatlikla uzaklayiyorsun.
9. ayette geen ,-= hasyet szcg bilgi ve idrak neticesinde olusan saygi ve
hayranligin dogurdugu hasret kalma, uzak dsme korkusu demektir. [Bu konuda daha fazla
bilgi iin A'l suresinin tahlilinde verilen aiklamalara bakilabilir.]
Bu ayetlerden, sz konusu kr adamin [Ibn mm Mektumun] hasyet denen bu
bilince ermis biri oldugu anlasilmaktadir. Kur'an bunu tescil etmistir.
256
10. ayette geen telehha szcgnn asli tetelehhadir. Szcgn kk anlaminda
zevklenerek eglenip oyalanma anlami vardir. Bu anlam peygamberimizin ciddi bir
kinamaya muhatap oldugunu ima etmektedir. Ne var ki, gerek surenin ilk ayetindeki yz
eksitmek ve sirt evirmek gibi davranislari ve gerekse bu davranislar nedeniyle azarlanip
kinanmayi peygamberimize uygun grmeyenler, ayetin orijinal anlamini bozarak telehha
szcgn sen onu birakip oyalaniyorsun seklinde evirmektedirler.
11-16. Ayetler:
11-16
Kesinlikle onlarn dyndg gibi degil! Kurn, degerli
sayfalar iinde, yceltilmiy, tertemiz temizlenmiy, saygn, iyi yazclarn
ellerinde bir dyndrcdr. Dileyen onu dynp gt alr.
Vahiy akisi takip edildiginde, Necm suresinin sonunda bir parantez aildigi ve Abese
suresinin 1-10. ayetlerinin yeni bir necm olarak araya girdigi grlmektedir. yle ki, Necm
suresinin son ayetinin kaldigi yerden Abese suresinin 11-16. ayetleri ile devam edilmektedir.
nk Abese suresinin 11. ayetindeki '+
12-15
Ey Yahy! Kitab'i kuvvetle al! O henz ocuk iken o'na yasa, tarafimizdan sevecenlik
ve temizlik verdik ve o, Allah'in korumasi altina oka girmis biriydi. Ve anne-babasina ok iyi
davranandi. Ve o bir zorba ve itaatsiz biri olmadi. Ve doguruldugu gn ve lecegi gn ve yeniden
diri olarak kaldirilacagi gn o'na selm olsun!
(Meryem/ 12-15)
32
Ve beni, anneme iyi davranan bir kimse yapti. Ve beni bir zorba, mutsuz biri yapmadi.
(Meryem/32)
Ayni kkten tremis olan teberru szcg, fiil olarak iyi olmak, iyilik yapmak
anlamina gelir. Trkede de herhangi bir sosyal yardim amaciyla yapilan yardimlar ve
iyilikler teberru szcgyle ifade edilir.
Birr szcg isim olarak kullanildigi gibi, ism-i fail olarak da kullanilir ve bu
takdirde ok ok iyilik yapan anlamina gelir. Mesel mminler ok ok iyilik yaparak
birrin bizzat kendisi hline gelirler. Kur'an byle kimseleri berr szcgnn ogulu olan
ebrar szcg ile tanimlamis ve bu szcg mttekn [iyiler, Allah'a saygili insanlar]
anlaminda kullanarak mttekine sunulan nimetlerin ebrara da sunulacagini bildirmistir:
198
Ama, Rablerinin korumasi altina girmis kisilere gelince, onlar iin, Allah katindan bir yolcu
ikrami olarak, altlarindan irmaklar akan, iinde temelli kalacaklari cennetler vardir. Ve Allah
katindaki, iyi adamlar iin daha iyidir.
(l-i Imran/ 198)
13
Sphesiz ki ebrar/iyi adamlar, elbette bol nimet, mutluluk cennetinin iindedirler.
(Infitar/ 13)
18-21
Kesinlikle onlarin dsndg gibi degil! Ebrarin/iyi adamlarin kaydi, kesinlikle
Illiyyin'dedir. Illiyyin'in ne oldugunu sana ne bildirdi? Yaklatirilmilarin tanik oldugu
rakamlanmi/ yazilmi bir kayittir!
22-28
Sphesiz ki Ebrar/iyi adamlar, elbette, Naim'in iindedirler, tahtlar zerinde beklenti
iindedirler. Yzlerinde nimetin aydinligini grrsn. Onlar, mhrl saf bir ikiden sulanirlar. Ki
onun mhr/ neticesi misktir. Karisimi Tesnim'dendir. Yaklastirilmislarin iecekleri bir pinardandir.
Artik yarianlar, ite bunda yarimalidirlar.
(Mutaffifin/ 18- 28)
259
5-22
Sphesiz, iyi adamlar, kfur katilmis bir tastan ierler, fiskirtildika fiskirtilacak bir
pinardan ki ondan, verdikleri szleri yerine getiren, ktlg yayilan bir gnden korkan ve Biz sizi,
ancak Allah rizasi iin doyuruyoruz ve sizden bir karsilik ve tesekkr beklemiyoruz; evet, biz asik
suratli ve atik kasli bir gnde Rabbimizden korkariz diyerek Allah sevgisi iin/sevmesine ragmen
yiyecegi, yoksula ve ksze ve tutsaga veren Allah'in kullari ierler.
Allah da, bu yzden onlari, o gnn ktlgnden korur; onlara aydinlik ve sevin rastlayacak,
sabretmelerine karsilik onlara cenneti ve ipekleri verecek; orada tahtlara kurulmus olarak kalacaklar;
orada bir gnes de, dondurucu bir soguk da grmeyecekler ve bahenin glgeleri onlarin zerlerine
sarkacak ve alaltildika alaltilacak. Ve aralarinda gms bir kap ve billr kseler dolastirilacak, -
kendilerinin ayarladigi billrlari gmtendir-. Ve orada onlar, karisimi zencefil olan bir tastan
sulanirlar, orada Selsebil denilen bir pinardan... Ve aralarinda bymez, yaslanmaz ocuklar dolasir;
onlari grdgnde, sailmis birer inci sanacaksin! Orayi grdgnde, mutluluk ve byk bir mlk ve
ynetim greceksin; zerlerinde ince, yesil ipekli, parlak atlastan giysiler olacak; gms bileziklerle
sslenmis olacaklar; Rableri onlara tertemiz bir iecek iirecek. Sphesiz ki bu, sizin iin karsiliktir.
alismalariniz da karsilik denecek niteliktedir.
(Insan/ 5-22)
Sosyal hayatin kurulmasi ve saglikli islemesi aisindan ok nemli olan ve deta
insanlar arasindaki kaynasmanin harci olan birr, takva sahibi mminlerin olmazsa olmaz bir
zelligidir. Bu zellige bizzat takva denmese de, takvali olma hli denebilir. Zaten
Rabbimiz de bize bu zellige sahip kisiler ile, yani ebrar [iyiler, yardimseverler] ile beraber
lmeyi istememizi tavsiye etmektedir:
190-194
Gklerin ve yeryznn olusturulusunda, gecenin ve gndzn ardarda gelisinde, elbette,
ayaktayken, otururken ve yanlari zerine yatarken Allah'i anan; gklerin ve yerin olusturulusu
zerinde: Rabbimiz! Sen, bunu bo yere olusturmadin, Sen, tm noksanliklardan ariniksin. Artik bizi
Ate'in azabindan koru! Rabbimiz! Sphesiz Sen, kimi o atee girdirirsen artik onu kesinlikle rezil
etmisindir. Sirk koarak yanli; kendi zararlarina is yapanlar iin yardimcilardan da hi kimse
yoktur. Rabbimiz! Sphesiz ki biz, Rabbinize inanin! diye agiran bir nidacivi duyduk ve hemen
inandik. Rabbimiz! Artik bizim gnahlarimi:i bagila, ktlklerimizi rt ve bizi iyi adamlar ile
birlikte, gemite yaptiklarimi:i ve yapmamiz gerekirken yapmadiklarimi:i bir bir hatirlattir/ldr.
Rabbimiz! Ve bize, elilerin zerine vaat ettigin eyleri ver, kiymet gn bizi rezil etme. Sphesiz
Sen, verdigin szden dnmezsin diye iyiden iyiye dsnen kavrama yetenekleri olanlar iin nice
almetler/gstergeler vardir.
(l-i Imran /190- 194)
Ebrarin kimler oldugunu anlatan bu ayetlerden sonra, Abese suresinin 13-16.
ayetlerinden de anlasilmaktadir ki, inen ayetler degerli, saygin, ebrar yazicilar tarafindan
yazilmaktadir. Ayetlerde verilen bu bilgi, mer'in kiz kardesinin ve enistesinin yazili Kur'an
sayfalari okuduklari, bu sayfalari mer'den korkarak sakladiklari, mer'in sayfalari ortaya
ikartip yeniden okuttugu ve sonra da Mslman oldugu yolundaki tarih bilgiyi
dogrulamaktadir. Demek oluyor ki, peygamberimiz Alak suresindeki Alleme bilkalem
[kalemle greten] ayetinin mesajini almis ve ilk andan itibaren ayetleri yazmis veya
yazdirmistir. Ancak o gnlerde Araplarda henz kgit olmamasi sebebiyle bu yazilarin deri,
papirs, tahta parasi, kemik ve kil tabletler stne yazildigi unutulmamalidir.
Kisaca bu ayetler, hem Alak suresinde Alleme bilkalem [kalemle greten] ayeti ile
verilen mesaji pekistirmekte, hem de Kur'an ayetlerinin hangi zellikteki yazicilar tarafindan
yazilmasi gerektigini ima etmektedir.
Surenin buraya kadar olan ayetlerinde temel ilke zerinde durulmaktadir:
Birinci ilke; fikir, vicdan ve inan zgrlg ilkesidir. Daha nce Mddessir
suresinin 36, 37, 54 ve 55. ayetlerinde, A'l suresinin 9-11. ayetlerinde, Tekvir suresinin 27 ve
260
28. ayetlerinde, ayrica Kfirun suresinin tmnde, dileyenin inanacagi [arinacagi], dileyenin
de inanmayacagi [arinmayacagi] belirtilmisti. Abese suresinde bu ilke tekrar teyit edilmis,
peygamberlerin ve Hakk davetilerinin kisilerin arinmasindan sorumlu olmadiklari bir kez
daha vurgulanmistir. Bylece inanip inanmamayla, arinip arinmamayla ilgili sorumlulugun
ilh mesaji muhataplarina ulastirmakla ykml peygamberlerde ve Hakk davetilerinde
degil, bizzat teblige muhatap olanlarda oldugu; yani fikir, vicdan ve inan zgrlg, ilk
vahiyden itibaren Kur'an'da en ok tekrarlanan ilkelerden biri hline gelmistir.
Ikinci ilke; Islm'da sayginligin, stnlgn yegne lsnn takva oldugu
ilkesidir.
Peygamberimiz, yukarida belirtilen birinci ilkeye ragmen insanlarin hidayeti iin ok
gayret eden, onlarin akibetleri iin ok endiselenen bir yapiya sahipti:
128
Andolsun, iinizden size, sikintiya ugramaniz kendisine agir gelen, size dskn, sadece
inananlara ok sefkatli, kolaylik saglayan, ok merhametli bir eli gelmistir.
(Tvbe/ 128)
3
Sana bu Kurn'i vahyetmekle Biz, sana kissalarin en gzelini anlatiyoruz. Hlbuki sen,
bundan nce, kesinlikle bu konu hakkinda duyarsiz/ bilgisizlerdendin.
( Yusuf/ 103)
6
Sonra da sen onlar bu Kurn'a inanmazlarsa, onlarin yaptiklarindan dolayi, zntden
neredeyse kendini harap edeceksin!
( Kehf/ 6)
3
Onlar;Kurn'i sihir, siir, esatir (mitolojik sylentiler), uydurulmus sz gibi birtakim paralar, kt
szler kabul eden kimseler, iman edenler olmuyorlar diye sen kendini yikima ugratacaksin!
( Suara/ 3)
8
Onun iin, kt ameli kendisine ssl gsterilen sonra da onu gzel gren kisi mi? Sphe yok
ki Allah diledigini/dileyeni sasirtir, diledigine/dileyene de kilavuzluk eder. Onun iin canin onlara
karsi hasretlerle/ zntlerle sikilip gitmesin. Sphesiz Allah, onlarin yapmakta olduklarini ok iyi
bilir.
(Fatir/ 8)
Herkesin bir an evvel Mslman olmasi iin deta yanip tutusan peygamberimiz,
yaptigi agriya nce yakin akrabalarinin, hemserilerinin ve zellikle de kentin ileri
gelenlerinin icabet etmesini istiyordu. nk Mekke disindaki insanlar, peygamberimizin
yakin evresinden Mslman olmayanlari bahane ederek onun davetini reddediyorlardi. Oysa
yakin evresi Mslman olursa ufuk ailacak, Islm Mekke disinda da yayilma imkni
bulacakti.
Peygamberimiz bu dsnceler iinde Mekke ileri gelenlerine agrida bulunurken,
Allah'tan uzak kalma korkusuyla kosarak yanina gelen ve Allah'in grettiklerinden grenmek
isteyen kr ve fakir adama ilgi gstermemis, ona arkasini dnerek msrikleri yola getirme
abasina devam etmistir. nk o zaten Mslman'di ve peygamberimize gre msrikleri
Mslman yapmak daha nemliydi.
Peygamberimizin bu mantigi, dnyev iliskilerdeki deger lleri itibariyle bugn de
geerli, kabul grms ve uygulanan bir mantiktir. Toplumsal itibar bakimindan bugn de
zengin fakirden, patron isiden, mdr memurdan, vali pden daha nde gelmektedir.
Dolayisiyla zaten Mslman olan bir kimseye vakit ayirmaktansa, sosyal itibari daha yksek
olan bir kimseyi Islm'a kazandirmak iin alismak, yani menfaatin bygn tercih etmek,
tasinan sorumluluk geregi sanki daha isabetliymis gibi grnmektedir. Ama isin gereginin
261
peygamberimizin dsndg gibi olmadigi, bu olayin akabinde nazik bir slpla da olsa
Allah'in azar ve kinamasina muhatap olmasindan anlasilmaktadir.
nk kullarina esit mesafede olan, dolayisiyla nazarinda kr-topal ile saglamin, fakir
ile zenginin, kle ile efendinin bu zellikleri sebebiyle bir farki olmayan Rabbimiz iin tek
stnlk ls takvadir:
13
Ey insanlar! Biz sizi, bir erkek ile bir disiden olusturduk, birbirinizle tanisasiniz diye sizi
uluslar ve oymaklar yaptik. Sphesiz ki, Allah katinda en degerliniz, en ok Allah'in korumasi altina
girmis olaninizdir. Gerekten Allah, en iyi bilendir, en ok haber alandir.
(Hucurat/ 13)
Su halde, Allah'in kullandigi lnn insanlar tarafindan da kullanilmasi ve ilahi
degerlerin isellestirilmesi srecinde bireylerin sosyal statlerine herhangi bir ayricalik
taninmamasi gerekmektedir. Bu ise tam anlamiyla bir sosyal inkilaptir. Insanliga
peygamberimizin bir davranis rnegi zerinden gretilen bu sosyal inkilap, sonulari
itibariyle insanlarin toplum nezdindeki itibar ve statleriyle degil, salt Allahin kulu olmalari
nedeniyle deger verilmeye layik olduklari bilincini hedef almaktadir. Bu bilin, Yce Allahin
nem verdigi en stn insanlik degerinin daima takva oldugunu hatirlatacak, bu suretle de
makam, mevki, zenginlik ve benzeri sosyal itibar kaynaklarinin insanlar arasi iliskilerde
belirleyici kriterler olarak rol oynamamasini saglayacaktir.
Devrim niteliginde olan bu ilke nce peygamberimizin hayatinda uygulamaya
geirilmis, bylece toplumda bir rnek olusturularak ayni ilkenin toplum tarafindan da
benimsenmesi amalanmistir.
Daha sonraki yillarda da ayni yntem tekrarlanmis, getirilen yeni ilkeler ilk nce
peygamberimizin hayatinda uygulamaya konmustur. rnek olarak, peygamberimizin azat
edilmis bir kle olan Zeyd'i evlt edinmesi, sonra onu halasinin kizi Zeynep ile evlendirmesi,
daha sonra ise evltligi olan Zeyd'in bosadigi Zeynep ile kendisinin nikhlanmasi gibi olaylar,
o gnn toplum yasaminda birer ilk olmus ve rnek teskil ederek topluma yansimistir
(Ahzab suresi).
nc ilke; Kur'an'in peygamberin hevasindan olmadigi ilkesidir. Bu sureden evvelki
Necm suresinin ilk ayetlerinde, o gne kadar inmis olan Kur'an ayetleri anlaminda Necm
kanit gsterilerek peygamberin tutkulari, ikarlari ve kuruntulari geregi [hevasindan]
konusmadigi, okuduklarinin kendisine vahyedilmis bilgiler oldugu aiklanmisti. Abese suresi
bu ilkeye getirilmis yeni bir kanit mahiyetindedir. Sphesiz bu surenin ayetleri de lfz yapisi
itibariyle diger ayetler gibi hibir insanin yazamayacagi, derleyemeyecegi essiz bir sanat
gsterisi olup Kur'an'in peygamberimizin rn olmadiginin kanitidir. Ancak Abese suresi,
yukarida belirttigimiz gibi yeni bir kanittir. Ancak; yeni bir kanit teskil etme zelligi, lfz
mkemmelliginin yaninda, anlam olarak da peygamberi rencide eden bir azar iermesinde
gizlidir. nk kim olursa olsun, hibir insan yalnizca birka kisinin bildigi bir hata ve
kusurunu herkese duyurup iln etmek istemez. Ama duyurup ilan ettigi bu szler kendisine ait
degil de vahyediliyorsa, iste o zaman, aleyhine de olsa kendisine vahyedilen bu szleri
kiyamete kadar herkese bilinecek sekilde teblig etmesi zorunlu hle gelir. Bu nedenle Abese
suresi, Kur'an'in peygamberimizin hevasinin rn olmayip vahiy olduguna dair yeni ve
fevkalde bir kanit olusturmaktadir.
Yukaridaki grsn aksine, Kur'an'in hl peygamberimizin hevasinin rn oldugunu
iddia edenlere ise Rabbimiz Kur'an'da su cevabi vermistir:
262
67
Ey Rasl! Rabbinden sana indirileni teblig et. Ve eger bunu yapmazsan, o zaman O'nun
verdigi elilik grevini yerine getirmemis olursun. Allah da seni insanlardan koruyacaktir.
Sphesiz Allah, kfirler; Kendisinin ilhligini ve rabligini bilerek reddedenler toplumuna
kilavuzluk etmez.
(Maide/ 67)
15
Ve yetlerimiz onlara aika okundugunda, Bize kavusmayi ummayanlar: Bundan baska bir
Kurn getir yahut bunu degistir! dediler. De ki: Onu kendimin ngrmesiyle degistirmem benim
iin sz konusu olamaz. Ben, sadece bana vahyolunana uyuyorum. Rabbime isyan edersem,
kesinlikle byk bir gnn azabindan korkarim.
16
De ki: Allah dileseydi, ben Kurn'i size okumazdim ve Allah, Kurn'i size bildirmemis
olurdu. Ben de Kurn'dan nce kesinlikle iinizde bir mr kalmistim. Hl aklinizi kullanmayacak
misiniz?
(Yunus/ 15, 16)
73
Az kalsin onlar seni, sana vahyettigimizden uzaklastirarak ondan baskasini Bize
dayandirarak syleyesin diye sana yanlis yaptirip seni ateste yakacaklardi. Iste o takdirde seni halil/ iz
birakan bir nder edinirlerdi.
74
Ve eger Biz, seni saglamlastirmamis olsaydik, gerekten onlara birazcik meylediverecektin.
75
O durumda sana hayatin iki katini ve lmn iki katini tattirirdik. Sonra Bize karsi kendine
hibir yardimci da bulamazdin.
(Isra/ 73-75)
44-47
Eger Eli/Muhammed, bazi szleri Bizim szlerimiz olarak ortaya srseydi, kesinlikle
O'ndan tm gcn alirdik. Sonra O'ndan can damarini kesinlikle keserdik. Artik sizden hi biriniz
O'na siper de olamazdiniz.
(Hakka/ 44-47)
17. Ayet:
17
Onulmaz bir duruma dyt o insan! Ne tuhafa kfir; Allah'n
ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden biri oldu o insan!
Yani; Tuhaf bir sey! O insan afak ve enfste [dis dnyada ve kendi yapisinda] bunca
apaik kanit varken, buna ragmen kfirlik ediyor!
Ayette, Allah'in verdigi akli ve fikri iyi kullanmamasi, gnderdigi peygambere kulak
vermemesi ve indirdigi kitaptan gt almamasi yznden kfir bir insanin kendini nasil da
mahvettigi beyan edilmis, insanin bu kadar inkrci olusunun anlamsizligi taaccp [hayret] fiili
kullanilarak vurgulanmistir.
Ayette geen el-insan szcgnn basindaki .' el takisi ahd iindir. Bu taki,
insan szcg ile btn kfir insanlarin degil, Ebuleheb gibi adi sani belli bir kfirin
kastedildigini gstermektedir. Kastedilen bu sahis, kfir kalacagi Rabbimiz tarafindan bilinen
ve peygamberimize de bildirilen birisidir. Uyarmanin yarar saglamayacagi bu tr insanlarin
var oldugu, Su kfirleri uyarsan da, uyarmasan da onlar iin birdir; inanmayacaklar
anlamindaki Bakara suresinin 6. ayetinden de anlasilmaktadir.
Ayette bahsedilen kfirligin kk nimetlerin kfirligi olan nankrlk anlaminda ele
alinmasi yanlis olur. Ayetin sonrasinda da grlecegi gibi, burada kastedilen kfirlik, Allah'in
varligina ve birligine inanmamak, kendinde ve evresinde kanit olan onca mucizeye itibar
etmemek, onlari hie saymak gibi bilinli davranislarla yapilan kfirliktir.
263
18 - 22. Ayetler:
.
18
Allah, hangi yeyden oluyturdu kendisini?
19
Bir spermden! Allah,
oluyturdu da lmlendirip-biimlendirdi,
20
sonra, yayarken eli gndererek,
kitap indirerek hak yolu kendisine kolaylaytrd,
21
sonra onu ldrd, kabre
koydurdu,
22
sonra diledigi zaman diriltip ortaya kard.
19. ayette geen ve llendirip biimlendirdi olarak evirdigimiz - kadderahu
kelimesi, Arapa'da - kadera fiil kknden gelmektedir. Bu fiil szlkte ayarlamak,
lp bimek, plnlamak, programlamak, gelecegini grmek anlamlarina gelmektedir.
20. ayetteki yolu ona kolaylastirdi ifadesi ile su iki seyin kastedilmis olmasi
mmkndr:
Birincisi, dogum srecinde bebegin ana rahminden disari ikisinin kolaylastirilmasinin
kastedilmis olmasi ihtimalidir. Pek tabidir ki, bu, tip biliminin 20. yzyilda ulastigi bilgilere
gre olusturulmus, daha nceden olusturulmasi mmkn olmayan bir grstr. Dogum
srecinde bir kolaylastirma oldugu, Ana Britannica ansiklopedisinin su satirlarindan kolayca
anlasilmaktadir:
Dogum eylemi evrede gereklesir. Ilk evrede dlyataginin [rahim] boynu
genisleyerek bebegin geebilecegi kadar ailir. Ilk evrenin baslangicinda dlyatagi
kasilmaya baslar. Torba biiminde kassi bir organ olan dlyataginin duvarlarindaki
kaslarin dzenli olarak kasilmasi, dlyataginin i boslugunu daraltir ve gebelik sresince
dlt barindiran ii siviyla dolu amniyon kesesine basin yaparak onu dlyatagi boynuna
dogru iter. Bu evrenin bitiminde amniyon kesesi basincin etkisiyle yirtilir, iindeki sivi bosalir
[su gelmesi] ve ikinci evre baslar.
87
Dogum srecinde annenin vcudu her zamankinden farkli, istemsiz hareketlerle, gerek
dogrudan gerekse dolayli olarak dogumu kolaylastirmaktadir. Mesel kasilmalar, hem
dlyatagi boynunun genislemesinde hem de bebegin dlyatagi boynuna dogru itilmesinde
dogrudan rol oynamaktadir. Diger taraftan amniyon kesesinin yirtilmasini saglamak suretiyle
dogum esnasinda bebegin geis yollarinin kayganlasmasinda ve sterilize edilmesinde ise
dolayli olarak rol oynamaktadir.
Btn bu kolaylastirmalarin altinda, kadin vcudunu sadece anne olma
asamasindayken bu hareketlere programlamis olan programcinin eseri oldugu geregi
yatmaktadir. Kolaylastiricinin ta kendisi olan Rabbimiz, kolaylastirmaya ynelik her seyi ilk
yaratilista plnlamis, programlamis ve uygulamaya koymustur.
Insanligin yukaridaki bilgilere henz sahip olmadigi bir dnemde vahiy yoluyla
bildirilen ve yaziya geirilen bu ayet, bu bilgilere yeni ulasan insanlik iin Kur'an'in bir
mucizesinin daha aiga ikmis olmasi demektir.
Ikinci ihtimal ise insana hayat yolunun kolaylastirildiginin kastedilmis olabilecegidir.
Bunun anlami, dogru ile yanlisi ayirabilmesi ve evresindeki nimetlerden yararlanabilmesi
iin insana gerekli donanimin verilmis olmasidir. Bu donanim insanin akil ve irade gibi
zihinsel fonksiyonlari ile bes duyu organini kapsadigi gibi, uyarici peygamberleri ve onlar
vasitasiyla gnderilen kitaplari da kapsamaktadir. Gerekten de bu donanim insanin hayatini
kolaylastirmakta, dogru yolu bulmasini saglamaktadir.
87
Ana Britannica[Cilt: 10 s: 267]
264
Bu ayetlerde kfirlerin yasamlari boyunca Allah'i tanimadiklari, O'nun emirlerini
yerine getirmedikleri dile getirilmektedir.
23. ayet
23
Kesinlikle kendisinin dyndg gibi degil! O insan, Allah'n kendisine
emrettigini yimdiye kadar hi yerine getirmedi.
23. ayetteki kell szcg kfirlerin bu davranislarindan hibir zaman vazgemediklerini
vurgulamaktadir. Hayatlarinda bir kez bile Allah'i tanimaya ynelik bir yaklasim
gstermemeleri, bu hllerinin bilinli bir kfrden kaynaklandigini gstermektedir.
24. Ayet:
24
Hadi, bakversin insan kendi yiyecegine!
18 - 22. ayetlerde Rabbimiz insana onun kendi yaratilisindaki ayetlerini/isaretlerini
gstermisti. Bu ayetler kisinin bedeninde ve i dnyasinda yaratilan ve insani Allah'i
tanimaya sevk eden iz ve isaretlerdir. 24-32. ayetlerde ise Yce Allahin varligina kanit
olusturan afaktaki [dis lemdeki] iz ve isaretler gzler nne serilmektedir.
25 - 26. Ayetler:
25
Biz suyu dktke dktk.
26
Sonra toprag yardka yardk.
Ayette dktke dktk olarak evirdigimiz - sabb szcg aslinda ince
manalar iermektedir. Araplar normal bir dkme eylemi iin bu szcg degil, - -'' sekb
szcgn kullanirlar. Sabb szcg siradan bir dkme olmayip suyu yukaridan asagiya,
yavasa, szerek, belirli bir amaca ynelik olarak ve ayarli bir biimde dkmek demektir.
Ancak bu sekilde dkmekteki ama rahmet olabilecegi gibi, azap da olabilir (Fecr 13, Duhan
48, Hacc 19). Ayette kisa ve z anlatimla [icaz yapilarak], yagmur yagdirma eylemi iin
sabb szcgnn seilmis olmasi anlamlidir. Sabb szcgnn seilmesiyle yagmurda
yavaslik, szlmslk, amaca gre ayarlilik gibi zelliklerin bulunduguna isaret
edilmektedir.
Gerekten de yagmur:
- Normal sartlar altinda canlilara zarar vermeyen ve yavas denilebilecek bir hizla
yagar.
- Pisligi ve tuzu nedeniyle iemedigimiz ve bir ok isimizde kullanamadigimiz
sulardan buharlasarak olusmasina ragmen, yeryzne szlms, temizlenmis su olarak dser.
- Yagis hizi ve sresine gre rahmet veya afet hline gelebilir.
27-32. Ayetler:
27-32
Bylece yeryznde, size ve hayvanlarnza geimlik olarak
daneler/ hububat, zmler, yoncalar, zeytinler, hurmalar, gr imenli, sk
agal baheler, meyve ve otlak bitirdik.
265
Ayetlerde dis dnyadan ve insanin bizzat kendisinden rnekler verilmesi, Allah'in
varligina, birligine ve kiyamete kadir olduguna birer delil teskil eden bu gibi nimetleri ihsan
etmesine ragmen insanin hl yaraticisina karsi byklenmeye devam etmesinin acayipligini
gzler nne serme amacina yneliktir.
33-37. Ayetler:
33-36
Sonra, yiddetle arpann kardg korkun ses geldigi zaman;
yle bir gn ki o, kiyi, kardeyinden, annesinden, babasndan, eyinden,
ogullarndan kaar.
37
O gn onlardan her kiyi iin, kendisini boy brakmayacak bir ugray
vardr.
Bu ayet grubunda, genellikle mal ve evlatlarina gvenerek kfr tercih eden kfirler,
mal mlk ve yakin evrenin yarar saglamadigi, kimsenin kimseye yakinlik duymadigi, kendi
dertlerine dsmeleri nedeniyle insanlarin birbirinden katigi bir gnn gelecegi bildirilerek
uyarilmaktadir.
O gn insanlarin telas ve panik iinde birbirinden kamalarinin sebebi su gerekelere
dayandirilabilir:
- Herkes anayi, babayi, esi ve evldi gz grmeyecek derecede kendi derdine
dsms, kendinden baskasini umursamaz hle gelmistir.
- Vaat edilen gnn geldigini ve isledikleri sularin hesabini vereceklerini anlayan
sulular, kurtulmayi umarak kendilerini bu sulara tesvik ve azmettirenleri arayip bulma
telsina dsmslerdir.
- Birbirini aldatmis, birbirine zarar vermis olan insanlar, yakin olsalar bile yz yze
gelmemek iin kaismaktadirlar.
38-41. Ayetler:
38,39
Yzler vardr o gn, prl prl; glen, mjdeleyen.
40,41
Ve yzler vardr o gn, zerlerinde toz-toprak; tozu-toprag da bir is brmytr.
O gn telas ve panik iinde kaisan mutsuzlar olacagi gibi, yzlerinden mutluluk akan
bahtiyar insanlar da olacaktir. Yukaridaki ayetler, bu insanlarin mutlu veya mutsuz
olduklarinin yzlerinden anlasilacagini haber vermektedir.
Bu tablo Kur'an'da baska ayetlerde de yinelenmistir:
105-107
Kendilerine apaik deliller geldikten sonra paralanan ve ayriliga dsen kimseler gibi de
olmayin. Iste bunlar, birtakimyzlerin beyazlastigi, birtakimyzlerin siyahlastigi gnde byk bir
azap kendileri iin olanlardir. Artik yzleri kararan kimselere: Siz inandiktan sonra yeniden kfir;
Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden biri mi oldunuz? yleyse, kfretmenizden; Allah'in
ilhligini, rabligini bilerek reddetmenizden dolayi tadin cezayi! Yzleri agaran kimseler de, biliniz
ki, Allah'in rahmeti iindedirler. Onlar orada srekli kalanlardir.
(l-i Imran/ 105-107)
22
Yzler var ki, o gn apaydinliktir;
23
Rablerine nazar edicidirler; Rabblerinden nimet
beklemektedirler.
24
Ve yzler de var ki, o gn asiktirlar;
25
zannederler ki kendilerine Belkiran yapiliyor.
(Kiyamet/ 22-25)
42. Ayet:
266
42
yte bunlar, evet bunlardr kfreden; Allah'n ilhlgn ve
rabligini bilerek reddedenler, din-iman tanmayp ktlge batanlar.
Surenin bu son ayeti, nceki iki ayette belirtilmis olan zerleri toz-toprak, yzlerini is
brms kimselerin kfirler ve facirler olacagini bildirmektedir.
Kfr ve kfir szcklerinin ne anlama geldigi Kfirun suresinin tahlilinde
aiklanmisti. Ancak kisa da olsa hatirlatmakta yarar gryoruz:
Kfr szcgnn esas anlami rtmek demektir. Bu anlamdan hareketle, erisilen
nimetleri yok sayarak tesekkr etmemeye kfr [nankrlk] denmektedir.
Kfir szcg, nimetlere nankrlk eden, onlara uzak kalan, onlardan kainan,
onlarin zerini rten anlaminda, kefera fiilinin ism-i faili olarak kullanilir.
Kfr szcgnn terim anlami ise Allah'in varligini, birligini, elileri vasitasi ile
gnderdiklerini inkr etmek demektir. Bu duruma kisaca imansizlik da denilebilir.
Kfir, imani olmayan kimseye verilen isimdir.
Fcur
,= Fcur szcg szlkte yarmak, bir seyi genise yarip amak olarak tarif
edilmistir. Kur'an, bu eylemin olumlusu iin = fecr, olumsuzu iin ,= fcur
szcklerini kullanmistir.
Fecr szcg Kur'an'da olumlu anlamda yarilip ailmak, fiskirmak, yeri aip
kaynak fiskirtmak manalarinda kullanilmistir:
12
Yeri de kaynaklar hlinde fiskirttik; derken sular ayarlanmis bir is zerine birbirine kavustu.
(Kamer/ 12)
33
Her iki bahe de, hibir seyi eksik birakmaksizin, rnlerini verdiler. Aralarinda da irmak
yardik/akittik.
(Kehf/ 33)
74
Sonra da kalpleriniz katilasti; iste onlar, tas gibidir, hatta daha katidir. Ve sphesiz taslardan
yleleri vardir ki, onlardan irmaklar fiskirir, yleleri vardir ki yarilir da ondan su ikar, yleleri vardir
ki Allah'in saygiyla, sevgiyle, bilgiyle rpertisinden dserler. Allah yaptiklarinizdan habersiz,
duyarsiz degildir.
(Bakara/ 74)
Olumsuz anlamdaki yarmak, yirtmak anlamini ise fcur szcg karsilamaktadir.
Kur'an'in olumsuz anlamda kullandigi fcur szcg, gerek dil bilimciler ve gerekse din
bilginleri tarafindan Sakku setrid-diyanet [diyanet rtsnn yirtilmasi, atlamasi] olarak
ifade edilmistir. Bu sekilde din-iman rtsn yirtip atanlara facir denir. Bu szcgn
ogulu da ' = fccar veya -= fecere seklinde ifade edilir:
5
Aslinda o insan, nn; kalan mrn din-iman tanimayip ktlge batmakla geirmek
istiyor:
6
Soruyor: Kiymet gn ne zamanmis?
(Kiyamet/ 5, 6)
26-28
Ve Nh dedi ki: Bu yerde dolasan kfirlerden; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek
reddedenlerden bir tek kisi birakma. Sphesiz ki Sen onlari birakirsan, kullarini yoldan ikarirlar ve
sadece din-iman tanimayip ktlge batan ve kfir; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden
ocuklar dogururlar. Rabbim! Benim iin, anam-babam iin, mmin olarak evime giren kisiler iin
267
ve mmin erkekler ve mmin kadinlar iin magfiret et/bagisla hepimizi! Sirk kosarak yanlis;
kendi zararlarina is yapanlara da sadece yok olusu arttir.
(Nuh/ 26- 28)
Imanin disa yansimasi nasil ki takva ya da amel-i salih ise, kfrn disa yansimasi
da fcurdur. Yani fcur islemek, gerek imana sahip olmayanlarin bir karakteridir. nk
Allah inanci, insanin haram-helal, hayir-ser, cennet-cehennem gibi kategorilerin bilincinde
olmasini saglar. Dolayisiyla bu bilin insanin fcur islemesine engel olur. Zaman zaman
hataya dsen insan iin daima tvbe etme imkni vardir. Ancak insan ayni hatayi
tekrarlamamak sarti ile Allah'in affediciligine siginmalidir. Tvbeden sonra sznde
durmamak, yalan sylemek tam anlamiyla fcur islemektir.
Sinirlari dinle belirlenmis davranislara karsi ikmak, din adina kural tanimamak, dinle
getirilen kisitlamalari kabul etmemek, dolayisiyla her trl irili ufakli gnahi islemek
facirlerin en belirgin zelliklerindendir. Bu insanlar dnyada yaptiklarinin hesabini
vereceklerine inanmadiklarindan ya da Allah'a dneceklerini dsnmediklerinden, her trl
fcuru islemekten ekinmezler.
Kur'an, fcuru isleyenlerin kfir ve cehennemlik olduklarini bildirmistir:
14-16
Din-iman tanimayip ktlge batmis olanlar da kesinlikle cehennemdedirler. Din Gn
ondan kaybolmamak zere oraya yaslanacaklardir.
(Infitar/ 14)
7-13
Kesinlikle onlarin dsndg gibi degil! Sphesiz, din-iman tanimayip ktlge
batanlarin kaydi, kesinlikle, Siccin'dedir. Ve Siccinin ne oldugunu sana ne bildirdi? -O,
rakamlanmi/ yazilmi bir kayittir! O gn, yalanlayanlarin; karilik gnn yalanlayanlarin vay
haline! Ve karilik gnn, kendisine yetlerimiz okundugu zaman, Eskilerin masallari demi olan
tm sinirlari aan gnahkrlardan bakasi yalanlamaz.
(
Muttaffifin/ 7-12)
28
Yoksa, iman eden ve de slihti isleyenleri Biz, yeryzndeki o bozguncular gibi mi yapariz?
Yoksa Allah'in korumasi altina girmis o kimseleri din-iman tanimayip ktlge batanlar gibi mi
yapariz?
(Sad/ 28)
Dikkat edilirse, bu ayetlerde tm insanlar, mminler ve kfirler olmak zere iki
gruba ayrilmis olarak ele alinmistir. Mminlerin grubu ebrar, kfirlerin grubu da fccar
olarak isimlendirilmistir. Kur'an, ebrar ile fccar szcklerini birbirinin tam ziddi olarak
kullanmaktadir. Bu da su demektir:
Islm disi yasayan, Allah'a teslim olmayan, din-iman tanimaz kimseler olan fcur ehli,
takva karsiti olan davranislari sonucunda, kendilerini oradan hi kimsenin kurtaramayacagi
cehenneme girecek, kesinlikle mminler [mttekler] ile bir tutulmayacak, onlarla ayni kefeye
konulmayacaktir.
Dogrusunu en iyi bilen Allah'tir.
25 KADR SURESI
[LME-KIYMET]
SURESI
268
KADR SURESINE GIRIS
Kadr suresi Mekke'de 25. sirada inmistir. Surenin Medine'de indigini iddia eden
rivayetler de vardir. Ancak gerek slubu, gerekse Islm ve Kur'an'a ragbeti arttirmaya ynelik
mesajlari surenin Mekke indigini gstermektedir. Surenin Abese suresinden hemen sonra
indigini gsteren bir baska gereke de surenin ilk ayetinin incelendigi sayfalarda
aiklanmistir.
Hem Kadr suresiyle ve hem de Kadir gecesi ile ilgili olarak Nesef, Sfyan-i Sevr,
Mcahid, Ibn-i Ebi Htim, Amr b. Kays, el-Meli, Beyhak, Imam Ahmed b. Hanbel, Ebu
Dvud, et-Tayalsi, Ibn Eb sim en-Nebl, Ibn Kesir gibi bilginler tarafindan esitli bilgiler
verilmistir. Islam ilimleriyle ugrasan bu zatlarin aiklamalari o gnn sartlarina gre gayretli
birer aba olsa da, maalesef tatmin edici degildirler.
Surenin Inis Sebebi
Kadr suresinin inis sebebi hakkinda birok rivayet vardir. Hadis Usul kurallarina gre
intikali [elden ele gelisi] saglam grnen bu rivayetler ile sayginliklariyla meshur zatlarin bu
rivayetlere dayanarak ortaya attiklari birok grs, ierikleri dikkate alinmadan ve dirayet
ynyle tenkitleri yapilmadan nakledilmis, hibirinin Kur'an ile saglamasi yapilmayan bu
grsler kendilerine esitli kitaplarda yer bulmustur.
Kadr suresinin inis sebebi hakkinda birok rivayet vardir. Hadis Usul kurallarina gre
intikali [elden ele gelisi] saglam grnen ve sayginliklariyla meshur olmus birok zata
atfedilen birok grs, dirayet ynyle tenkidi yapilmadan ve ierigi dikkate alinmadan
nakledilmis, hibirisinin Kur'an ile saglamasi yapilmayan bu grsler kendilerine esitli
kitaplarda yer bulmustur. Surenin dogru anlasilmasini engelleyen bu nakillerin en
meshurlarindan birkaini alintilamanin Kur'an mesajinin nndeki yapay engelleri tanimak
bakimindan yarar saglayacagini dsnyoruz:
- Bir gn peygamberimiz arkadaslarina Israilogullarindan birisinin Allah yolunda bin
ay silhla cihat ettigini anlatmis. Arkadaslari, kendilerinin de Allah yolunda bin ay
savasabileceklerini ama mrlerinin o kadar uzun olmadigini syleyip zlmsler. Iste, bu
sure onlarin zntlerini gidermek iin inmis.
88
- Bir gn peygamberimiz arkadaslarina Israilogullarindan drt kisinin [Eyyub,
Zekeriyya, Hazkiyl b. Acuz ve Yusa b. Nun] seksen yil Allah'a ibadet edip hi gnah
islemeden yasadiklarini anlatmis. Arkadaslari da hayretler iinde kalmislar. Bu olay zerine
bu sure inmis ve bir Kadir gecesi sizin iin onlarin bin ayindan daha hayirlidir denmis.
Bylece peygamberimiz ve arkadaslari sevinmisler.
89
- Peygamberimize Allah tarafindan mmetinin kisa mrl insanlardan olustugu
gsterilmis. Bunun zerine, kisa mrl insanlardan olusan kendi mmetinin gemiste
yasamis ve uzun mrl insanlardan olusmus diger mmetlerin isledikleri hayirlara
yetisemeyecegini anlayan peygamberimiz karamsarliga dsms. Allah da zlen
peygamberini sevindirmek iin bu sureyi indirmis.
90
- Peygamberimiz ryasinda Emevileri kendi minberi zerinde grms. [Bu rya,
Emev hanedanliginin Islm devletini idare ettigi anlamina geliyormus.] Peygamberimiz bu
88
(Kaynak: Mcahid)
89
(Kaynak: Ali b. Urve)
90
(Kaynak: Imam Malik; Muvatta)
269
ailenin iktidara gelmesine ok zlms. Allah da zlme Muhammed, ben sana Kevser
verdim, bin aydan daha hayirli Kadir gecesi verdim demek suretiyle peygamberimizi
gnllemis. Yani buradaki bin ay Emevilerin iktidar sreleri imis.
Bu safsataya peygamberimizin torunu Hasan'in da adi karistirilmistir. Gya
Muaviye'ye biat etmesi nedeniyle, birisi Hasan'a, Ey inananlarin yz karasi, su adama nasil
biat ettin? diye sitem etmis. Hasan da peygamberimize ait oldugu iddia edilen yukaridaki
ryayi nakletmis. Hasan bununla sunu demek istemis: Emevilerin iktidari mukadderdir
[ezelde Allah tarafindan kader olarak yazilmistir]. Bunu Peygamberimiz de grmst,
grenmisti, biliyordu. Bizim de bu olaydan haberimiz vardi. Onun iin ne yapsak faydasizdi.
Biat etmek zorundaydim. Ama hi nemi yok, bizim Kadir gecemiz Emevilerin bin aylik
saltanatlarindan daha hayirlidir.
91
Yukaridaki rivayetlerin ilk nde Israiliyat'a ait bilgiler vardir; rivayetlerdeki ykler
Israil misnalarindandir. Hlbuki Kur'an bize peygamberimizin ehlikitap olmadigini
bildirmektedir. Peygamberimiz Tevrat, Zebur ve Incil kitaplarini okuyup yazmadigi gibi, bu
kitaplarin getirdigi hkmler dogrultusunda bir inanca, amele ve kltre de sahip degildir:
48
Ve sen bundan evvel herhangi bir kitaptan okumuyordun; sen Kurn'i kendiliginden
yazmiyorsun. Eger byle olsaydi, btila inananlar kesinlikle kusku duyacaklardi.
(Ankebut/ 48)
52,53
Iste bylece Biz, sana da Kendi emrimizden/Kendi isimizden olan ruhu/ Kurn'i vahyettik.
Sen, kitap nedir, iman nedir bilmezdin. Fakat Biz onu, kullarimizdan diledigimizi kendisiyle
kilavuzladigimiz bir nr/isik yaptik. Hi kuskusuz sen de dosdogru bir yola; gklerde ve yerde
bulunanlar Kendisi iin olan Allah'in yoluna kilavuzluk etmektesin. Gznz ain, btn isler yalniz
Allah'a dner.
(Sra/52, 53)
3
Sana bu Kurn'i vahyetmekle Biz, sana kissalarin en gzelini anlatiyoruz. Hlbuki sen,
bundan nce, kesinlikle bu konu hakkinda duyarsiz/ bilgisizlerdendin.
(Yusuf/ 3)
Peygamberimizin Israiliyat'a dair bildikleri Kur'an'dan grendikleri ile sinirli olduguna
gre, rivayetlerdeki gibi arkadaslarina Israil misnalari anlatmasi sz konusu olamaz.
Dolayisiyla geregin aksini syleyen diger binlercesi gibi, bu rivayetler de birer yalan ve
iftiradir.
Drdnc rivayet ise tam bir komedidir. Bu rivayet, o zamanki siyaslerin kendi
tuttuklari yolun dogrulugu hakkinda peygamberimizden bir delil getirebilmek iin saraylarda
hadis uydurma yarisi yaptirdiklari kargasa dneminin bir rndr. Rivayetin uydurma
oldugunu gsteren temel nedenler ikidir: Birincisi, Emev hanedanliginin peygamberimiz iin
bir gayb konusu olmasidir. Gaybi bilemeyecegi Kur'an'la sabit olan peygamberimizin,
lmnden yillar sonra hangi soyun hanedan olacagindan haberdar olabilmesi mmkn
degildir. Ikincisi, Emev hanedaninin saltanat sresinin bin ay olmadigidir. Bunun byle
olmadigi tarih belgelerle kesin olarak sabittir. Olaya hangi aidan bakilirsa bakilsin, mizrak
bir trl uvala sigmamaktadir. Zaten ed-Drrl-Mensur, Itkan, Ibn-i Cerir, Ibn-i Esir, Kadi
Cemaleddin, Ebul-Fida, Kadi Abdlcebbar, Razi gibi byk otoriteler de bu rivayete daha
nceki tarihlerde benzer sekilde cevaplar vermislerdir.
91
(Kaynak: Tirmizi, Ibn-i Cerir) Bu konu tm diger kaynaklarda da yer almaktadir.
270
25/ KADR SURESI
Rahman ve Rahm Allah adina.
Ayetlerin meali:
1
Sphesiz Biz, degerli sayfalar iindeki Kurn' Kadr gecesinde
indirdik.
2
Kadr gecesi nedir; sana ne bildirdi/gretti?
3
Kadr gecesi bin aydan daha hayrldr.
4,5
Haberci yetler, ilerindeki ruh; can katan, canl tutan gleriyle
Rablerinin izniyle/ bilgisi geregi, o yafak skene kadar/aydnlga kavuyuncaya
kadar iner dururlar; her bir iyten.
Ayetlerin Tahlili
1. Ayet:
1
Sphesiz Biz, degerli sayfalar iindeki Kurn' Kadr gecesinde
indirdik.
Ayette indirilen [hull ettirilen] sey iin o zamiri kullanilmistir. Acaba Allah'in
indirdigi/ hull ettirdigi nedir? Arapa ve tm diger dillerdeki genel kural sudur: Gaip
[nc sahis] zamirinin mercii, zamirden evvel lfzen, mnen veya hkmen zikredilmis
olmalidir. Yani cmlede herhangi bir gaip zamiri kullanildigi zaman, kullanilan zamirle
kastedilen sey, nesne veya anlam daha nce sylenmis olmalidir. Aksi halde kurulan
cmleden kimse bir sey anlayamaz. Buradaki o zamiri surenin ilk ayetinde kullanildigina
gre, bu zamirin mercii nedir? Yani Allah'in indirdigi/ hull ettirdigi sey nedir?
Bize gre, '-'-' enzelnhu ifadesindeki hu [o] zamirinin mercii, bu sureden
nce 24. sirada inmis olan Abese suresinin 11. ayetindeki --- gt [Kur'an] ve 23. sirada
inmis olan Necm suresinin 59. ayetindeki -,-='' hadis [Kur'an] szckleri ile kastedilen
Kur'an'dir. Yani sureyi anlayabilmek iin nce Abese suresi okunmalidir. Aksi halde
enzelnahu ifadesindeki hu [o] zamiri herhangi bir yere baglanamaz ve o zamiri ile
kastedilenin ne oldugu bilinemez.
Kur'an'i anlamak ve yasamak isteginde olanlar, onu kesinlikle inis sirasina gre
okumalidirlar. Aksi halde ayetler ve sureler arasindaki bagi tespit edemezler, dolayisiyla
Kur'an'i da gerektigi gibi anlayamazlar. Sevap olur diye anlamadan okumayi yeterli grenler
ile kesim ve cifir hesaplariyla ugrasanlarin zaten byle bir taleplerinin oldugu sylenemez.
Ayetteki '
-' inna [biz] ifadesi ile ta'zm [saygi] kastedilmistir. Bu ifadeden ogul
anlami ikarmak imknsizdir. Zira Rabbimizin bir tekligi, serik [ortak] ve nazirinin
[benzerinin] olmadigi aklen ve naklen sabittir. Bazilarinin Allah, islerini yardimcilari olan
evliyalari, ler, Yediler, Kirklar ile beraber yrtr seklindeki inanlari sapikliktan baska
bir sey degildir. Yce Rabbimizin Kuranda sika kullandigi Biz ifadesiyle ilgili bir
aiklama, surenin tahlilinin sonuna konulan Allah ve Biz Zamiri basligi altinda
okuyucunun dikkatine sunulmustur.
271
2. Ayet:
2
Kadr gecesi nedir; sana ne bildirdi/gretti?
--'' ',' Kadir gecesi ifadesi, bir tamlama hlinde Arap diline ilk kez bu sure ile
girmistir. Bu sure inene kadar kimse byle zel bir geceden haberdar degildi. Bu ayetten
anlasildigina gre, Kadir gecesinin ne oldugunu daha nceden peygamberimiz de bilmiyordu.
Zaten kolunda saati, masasinda ajandasi, olani-biteni kaydettigi bir gnlg ve peygamberlik
gelene kadar evresinde kayit tutan vakanvisleri olmayan birinin byle zel bir geceyi
bilmemesi de son derece dogaldi.
Bu nedenledir ki, gerek peygamberimizin kendisi ve gerekse diger mminler,
peygamberimizin Mescid-i Haram'dan Mescid-i Aksa'ya yrtldg ve Cennetl-Me'v
denilen yerde son sidre agacinin yaninda Allah'tan ilk vahiyleri aldigi o Ramazan gecesinin
Kadir Gecesi oldugunu bu sure indikten sonra grenmislerdir. Bir baska ifade ile sylemek
gerekirse, Kadir gecesi peygamberimizin Kur'an ile ilk kez tanistigi gecedir.
Yce Allah bu konuda baska bilgi vermemis, bu kadarinin bizim iin yeterli olacagini
takdir etmistir. Demek ki, Kur'an'in inmeye basladigi bu gecenin M.S. 611 yilinin Ramazan
ayinin hangi gecesi oldugu nemli degildir; bunu bilmenin kimseye faydasi da yoktur. nemli
olan surenin mesajini dogru anlamak, dolayisiyla kerametin gecede degil indirilende
oldugunun bilincine varmaktir. Bu bakis aisi ile denilebilir ki, Kur'an ile mesel 5 Ocak gn
gle saatinde tanisan bir insan iin o gn Kadir gn olur. nk nemli olan Kur'an ile
tanismaktir ve hemen sonraki ayetten grenecegimiz gibi, Kur'an ile kurulan iliski bir
mrden daha degerlidir.
Isin geregi byle olmasina ve Kur'an'in da bu dogrultuda mesaj vermesine ragmen
karanliga tas atma itiyadindaki kimi eski zevat Kadir gecesinin hangi gece oldugu konusunda
epeyce mesai harcamis ve pek ok grs retmislerdir. Ibret alinmasi bakimindan bu
grslerden bazisini rivayet tefsircilerinin temel kaynagi olan Mefatihl-Gayb'den
naklediyoruz:
Kadir gecesinin hangi gece oldugu hususunda ihtilf edilmistir. Sekiz farkli grs ileri
srlmstr. Ibn-i Rezin Kadir gecesinin Ramazan ayinin ilk gecesi oldugunu sylerken, Hasan el-
Basri yirmi yedinci gecesi oldugunu sylemistir. Enes'ten de merfu olarak bu gecenin yirmi
dokuzuncu gece oldugu rivayet edilmistir. Muhammed b. Ishak yirmi birinci gece oldugnu; Ibn-i
Abbas yirmi nc, Ibn-i Mes'ud yirmi drdnc, Ebu Zer el-Gifari yirmi besinci, Ubeyy b. Ka'b ile
bir grup sahabe yirmi yedinci, diger bazilari ise yirmi dokuzuncu gece oldugunu sylemislerdir.
Kadir gecesinin Ramazan ayinin ilk gecesi oldugunu ileri srenler syle bir gerekeye
dayanmaktadirlar: Vehb, Ibrahim peygamberin Suhuf'unun Ramazan'in ilk gecesinde, Tevrat'in da
Ibrahim peygamberin Suhuf'undan yedi yz yil sonra Ramazan'in altinci gecesinde, Davud'a inen
Zebur'un Tevrat'tan bes yz yil sonra Ramazan'in on ikinci gecesinde, Isa'ya indirilen Incil'in de
Zebur'dan alti yz yirmi yil sonra Ramazan'in on sekizinde nazil oldugunu, Kur'an'in ise Peygamber'e
bir seneden diger seneye kadar olan her Kadir gecesinde indigini, Cebrail'in Kur'an'i Beytl-Izze'den,
yedinci kat gkten en yakin semaya indirdigini, bylece Yce Allah'in Kur'an'i yirmi yil, yirmi ayda
indirdigini rivayet etmistir. Simdi Ramazan ayi, bu kadar yce seylerin kendisinde meydana geldigi
bir ay olunca, hi sphesiz ki bu ay, son derece kiymetli, serefli ve muazzam olmus olur. Dolayisiyla
bu ayin ilk gecesi Kadir gecesi olmus olur.
Hasan el-Basr'ye gelince, Bedir Savasinin bu gecenin sabahinda gereklesmis oldugu
gerekesiyle Kadir gecesinin Ramazan ayinin yirmi yedinci gecesi oldugunu sylemistir.
Bu gecenin Ramazan'in on dokuzuncu gecesi oldugu iddiasi ise Enes'in bu konu hakkinda bir
hadis rivayet etmesinden dolayidir.
Bu gecenin Ramazan'in yirmi yedinci gecesi oldugunu dsnen Safii, bu grse demin
daha su ile amur arasi bir sey oldugu sirada Peygamberin Nebi olmasi hadisinden dolayi
meyletmistir.
272
Eski tefsircilerin byk bir kismi da bu gecenin Ramazan'in yirmi yedinci gecesi oldugu
kanaatindedirler. Bu kanaatin sahipleri bu hususta ipucu olarak su zayif verileri ileri srmslerdir:
Bir hadiste Ibn-i Abbas, Bu sure otuz kelimedir. _ Hiye kelimesi ise yirmi yedinci
kelimeyi teskil etmektedir demistir.
Rivayet olunduguna gre, mer bu meseleyi sahabeye sormus, sonra da Ibn-i Abbas'a dnerek
Ey ilimler dalgici, bu konuya bir daliver! demis. Bunun zerine sahabeden Zeyd b. Sabit
Muhacirlerin ocuklari burada bulunduruldu da bizim ocuklarimiz bulundurulmadi! deyince mer
de Sen bu sznle Ibn-i Abbas'in bir ocuk oldugunu sylemek istiyorsun; ne var ki, onda bulunan
ilim sizde yoktur demis. Ibn-i Abbas, bunun zerine sze girerek: Allah'a en sevimli sayi, tek olan
sayidir. Tek olan sayilarin en sevimlisi ise yedidir. Iste bundan dolayi O, yedi kat gg, yedi kat yeri,
yedi gnden olusan haftalari, yedi tabakali cehennemi, sayisi yedi olan tavafi, yedi uzvu zikretmistir.
Bylece bu, bu gecenin Ramazan ayinin yirmi yedinci gecesi olduguna delalet eder demis.
Ibn-i Abbas'in syle dedigi de nakledilmistir: --'' ',' leyletlkadr [Kadir gecesi] Arapa
olarak dokuz harftir. Bu tamlama bu surede defa gemektedir. Binaenaleyh, [arpma islemi
yapildiginda sonu 3 x 9=27] yirmi yedi olmus olur.
Osman b. Ebil-As'in bir klesi vardi. Bunun zerine o kle, Ey efendimiz, denizin suyu bu
ayin bir gecesinde tatlilasiyor deyince, Osman da O gece oldugunda beni haberdar et tembihinde
bulundu. Bir de ne grsnler, bu gece Ramazan'in yirmi yedinci gecesiymis.
Grldg gibi, gndelik hayatin en tabii tecrbelerine bile aykiri olan byle bir iddianin
kitaplara geirilmesi gerekten dramatiktir. Hem gereklere uygun olmayan bylesi bir iddianin ileri
srlebilmesi, hem de tefsircilerin nlerine gelen bu tr verileri elestirel gzle degerlendirmeden
kitaplarina dercetmesi ayni derecede znt vericidir.
Bu gecenin Ramazan'in en son gecesi oldugunu syleyenler ise syle demektedirler: nk
bu gece, bu aya ait taatlarin kendisinde tamamlandigi bir gecedir. Ramazan'in byle olusu, tipki
peygamberlerin ilkinin dem, sonunun da Muhammed (as) olmasi gibidir. Iste bundan tr, bir
hadiste, 'Ramazanin sonunda, basindan itibaren o gne kadar cehennemden azat edilen nefisler
sayisinca, sadece bu gecede azat edilir' buyrulmustur. Daha dogrusu Ramazanin ilk gecesi, birinin
bir oglunun olmasi gibidir. Bundan dolayi bu gece skr gecesidir. En son gecesi de birinin ocugunu
kaybettigi ayrilik gecesi gibidir. Binaenaleyh bu son gece de sabir gecesidir. Simdi sen, herhalde
sabirla skr arasindaki farki anlamis bulunuyorsun.
92
Saydigimiz grsler sz konusu zevatin kendi grsleri olup peygamberimizle
herhangi bir ilgileri yoktur. Kadir gecesinin Ramazanin hangi gecesi oldugu ancak modern
aralar ile gemisin tespit edilebilmesi durumunda mmkn olabilecektir. Simdilik sz
konusu olmasa bile ilerleyen zamanlarda bunun da gereklesebilecegi muhal sayilmamalidir.
Kesin olarak bilinen sudur ki, Kadir gecesi Kur'an'in inmeye basladigi ilk gecedir. Bu
da tarihte sadece bir kez yasanmistir. Her yil yeni bir Kadir gecesi yasanmaz. Bu, Kur'anin
her sene yeniden inmedigi anlamina gelir. Sadece Kuranin indigi vaktin yil dnmleri olur.
Tipki dogum ve evlilik gnleri gibi... Insan her sene dogmaz ve her sene evlenmez. Kutlanan
gnler bu olaylarin sadece yildnmleridir.
3. Ayet:
3
Kadr gecesi bin aydan daha hayrldr.
+- -'' Bin ay ifadesi, sylenenin nemine dikkat ekmek zere mbalga
slbuyla ifade edilmis bir szdr. Dnyanin her yerinde ve her dilde bu tr mbalga
ifadeleri kullanilmaktadir. Mbalaga sanati, Arapada ve dolayisiyla Kur'an'da da kullanilan
bir anlatim aracidir. Kuranda mbalaga slubuyla kullanilan ifadeler genellikle vg veya
92
(Razi; el Mefatihul Gayb)
273
saygiya degerlik belirtmek iin kullanilmistir. Bu asker bin askere bedeldir rneginde
oldugu gibi, bu ayette de Bu gece bin aydan daha hayirlidir/yararlidir denilmistir. Bin ay
zaman olarak ortalama bir insanin mrne esittir. Dolayisiyla bin aydan daha yararli olan
Kadir gecesi, ayni zamanda bir insanin da mrne bedel bir degerdedir. Bilinmelidir ki, bir
mre bedel degerde olan bir sey, her insan iin mutlak bir nemi ifade eder.
4, 5. Ayet:
4,5
Haberci yetler, ilerindeki ruh; can katan, canl tutan gleriyle
Rablerinin izniyle/ bilgisi geregi, o yafak skene kadar/aydnlga kavuyuncaya
kadar iner dururlar; her bir iyten.
Selm!
Ayette geen .
-- tetenezzeldr. Bu szcgn
kullanildigi Tefaul kalibi, gramer yapisi itibariyle bir is, olus ve hareketin tekrar edip duran
bir sre oldugunu, bir olaydan sonra o olayin st ste tekrarlandigini anlatir. Tefaul
kalibinin bu anlam zelliginden dolayi .
-'' es-Sems
[Gnes] szcgnden alan surenin inis sirasi ile ilgili herhangi bir grs ayriligi yoktur. 15
ayetten olusan sureyi, 14. ayeti iki ayet saymak suretiyle 16 ayet olarak kabul edenler de
vardir.
Hatirlanacak olursa, 24. sure olan Abese suresinin 17-32 ayetlerinde dikkatler insanin
enfs [isel] yapisina ve afaka [evreye] ekilmis, insanin gerek kendi i ve dis yapisindan
gerekse evresindeki varliklardan ve bu varliklarin fonksiyonlarindan yola ikarak Rabbe
ulasmasinin gerekirligi vurgulanmisti. Bunca kanita ragmen bunu yapmayan ve kfir kalan
kisi de yadirganmis idi. Abese suresinden sonra ise Kuranin ve Kuranla kurulan iliskinin
yararlarinin aiklandigi Kadr suresi deta bir parantez gibi araya girmisti.
Sems suresinde tekrar Abese suresindeki konuya dnlms ve nce ayetlerin szck
manalari ile afaktaki [evredeki] byk kanitlara, daha sonra da mucize niteligindeki enfs
285
[isel] kanitlara dikkat ekilmistir. Abese suresinde ortaya konulan esaslar, bir bakima Sems
suresinde bir st basamaktan tekrar edilmistir.
Sems suresinde bir dizi kasem ile [yedi kanit ileri srlerek] insanin zgr iradesiyle
kendisini nasil kurtarabilecegi veya kendisini nasil mahvedebilecegi aiklanmakta, bu ilahi
yasaya da o gnk toplumda herkese bilinen Semud kavminin gemisteki cezalandirilmasi
rnek verilmektedir. Bylece insanlara hidayet edilmekte [yol gsterilmekte] ve gerekli uyari
yapilarak inananlar itaate tesvik edilmektedir.
Surede yer alan gerek sestes ve esanlamli szckler ve gerekse mecaz, kinaye ve diger
sz sanatlari, ayetlerden birbirine benzeyen birok anlamlar ikarilmasini mmkn
kilmaktadir. Bu durum Sems suresinin mtesabih olma zelligini de ortaya koymaktadir.
Surenin kasem cmlesi niteligindeki 1-10. ayetleri ile gemisten rnek veren 11-15.
ayetlerinin ayri birer pasaj olusturdugu gz nnde tutularak sure iki ayri grupta tahlil
edilmistir.
26 / SEMS [GNES] SURESI
Rahman ve Rahm Allah Adina
Ayetlerin Meali :
1-10
Kurn' ve onun yaydg sosyal aydnlg, Kurn' izleyen Eli ve
mminleri, Kurn yg ile aydnlanan toplumlar, Kurn ygndan yoksun
kalan toplumlar, bilginleri ve bilginleri ycelten bilgileri, kara cahilleri ve kara
cahilleri bu hle getiren ilke ve anlayylar, benligini bulmuy kimseleri ve benlik
bulduran etmenleri ki O, ona taykinlik yapma ve kendini koruma
igdlerini/gnah iyleme ve Allah'in korumasi altinda olma yeteneklerini ilham
etti kant gsteririm ki, benligini arndran gerekten kurtulmuytur. Onu
bilerek reddeden de kesinlikle zarara ugramytr.
11
Semd azgnlg sebebiyle yalanlad;
12
hirette en mutsuz olacak
olanlar/liderleri grevi kabul edip gittigi zaman,
13
Allah'n elisi onlara demiyti
ki:
14
Allah'n devesine nem verin! ve Onun su imesini, yayamasn
saglayn!
15,16
Fakat onlar, onu yalanladlar, bunun sonucundan korkmayarak da
Allah'n devesini, inciklerini kesip ldrdler.
Rableri de gnahlar dolaysyla onlar degiyime ykma ugratt sonra da
yerlebir ediverdi.
Ayetlerin Tahlili
Toplu meal:
1-10
Kurn' ve onun yaydg sosyal aydnlg, Kurn' izleyen Eli ve
mminleri, Kurn yg ile aydnlanan toplumlar, Kurn ygndan yoksun
kalan toplumlar, bilginleri ve bilginleri ycelten bilgileri, kara cahilleri ve kara
286
cahilleri bu hle getiren ilke ve anlayylar, benligini bulmuy kimseleri ve benlik
bulduran etmenleri ki O, ona taykinlik yapma ve kendini koruma
igdlerini/gnah iyleme ve Allah'in korumasi altinda olma yeteneklerini ilham
etti kant gsteririm ki, benligini arndran gerekten kurtulmuytur. Onu
bilerek reddeden de kesinlikle zarara ugramytr.
Ayetlerin lafzi manalari itibariyle hakikat anlamlari syledir: Gnee ve onun
pariltisina, onu izledigi zaman Aya, ona parlaklik verdigi zaman gndze, onu sarip
rterken geceye, gge ve onu yapana, yeryzne ve onu yuvarlaka deyene, nefse ve
onu dzenleyene, verene -ki O, ona fcurunu ve takvasini ilham etti.- ant olsun ki [tm
bunlari kanit gsteririm ki]; onu [nefsi] arindiran gerekten kurtulmutur ve
onu [nefsi] rten kesinlikle zarara ugramitir. Biz, mealde mecaz anlamini gsterdik.
Lfz [szck] anlamlari itibariyle ilm mucizeler ieren ayetler, mecaz anlamlari
itibariyle de yasamsal gerekleri dile getirmektedir.
rnek olarak, Ayin Gnesi izledigine dair ifade, Gnes Sistemi iindeki tm gk
cisimleri gibi Ayin da Gnesin pesinden gittigi geregini ortaya koyan bir ifadedir.
Astronomik hesaplamalar, Gnesin Samanyolu Gkadasindaki yaklasik embersel
nitelikteki yrngesini 225 milyon yilda tamamladigini gstermektedir. Ay da dolayli olarak
Dnya ile beraber bu uzun yolculukta Gnesi izlemektedir. Gnes Sistemi ve Samanyolu
Gkadasinin kesfinden sonra bilimsel nitelik kazanan bu bilgi, Kuranin indigi dnem iin
gerekten de bir mucizedir. Keza, suredeki yeryznn yuvarlaka dsendigine iliskin ifade
de yine Kuranin indigi dnem iin bir mucize niteligindedir.
Ayetlerden, mecazen de birok anlam ikarmak mmkndr. Mesel:
- zerine kasem edilen -
-'' en-nakah szcg disi deve demektir. Ancak Araplar her disi
deveye degil, sadece bes yasina basan disi develere en-nakah derlerdi. Ayetin mesajinin
dogru anlasilmasi iin bu ayrintinin daima gz nnde bulundurulmasi gerekir.
Bes yasina girmis disi deve, eti, st ve gc itibariyle gebe ve hayvancilikla
geinenler iin ok nemli bir ekonomik degeri ifade etmektedir.
Allahin Devesi
295
Rivayetlere dayali anlatimlarda Salihin Devesi olarak geen disi deve, ayette
dogrudan Allaha izafe edilerek
- ',- Allahin Elisi ifadesi ile kastedilen Salih peygamberdir. Burada adi
anilmamis olsa da, bu olayin anlatildigi Hud, Kamer, Arf, Suara surelerinde olaydaki elinin
Salih peygamber oldugu bildirilmistir.
13. ayetteki Allahin devesi! ve Onun su imesi! ifadeleri tahzirdir, yani uyari iin
bir seslenistir. Burada elinin Allahin Devesi! ve Onun su imesi! demesi, yasamasinda
herkes iin yararlar olan bu deveye zen gsterilmesini, onun ihmal edilmemesini hatirlatmak
anlamindadir. Bu durum, rnek vermek gerekirse, yanindaki ocugun tehlikede oldugunun
farkinda olmayan birine tehlikeyi kisa yoldan bildirmek iin ocuk! ocuk! diye
seslenilmesine benzemektedir.
15. ayette Ve o bunun sonucundan korkmayarak seklinde geen ifadenin en uygun
anlami, bu ifadenin en zorlu bedbahtlari kalkip gittigi zaman szlerinin yer aldigi 12. ayete
durum bildiren hl zarfi olmasi durumunda ortaya ikmaktadir. 15. ayetteki o zamirinin,
hemen hemen btn meallerde yapildigi gibi, 14. ayetteki Rabbe irca edilmesi dil teknigi
bakimindan mmkn olsa bile anlam bakimindan uygun degildir. nk Allahin korkmasi
sz konusu edilemez. Anlatilan olay dikkatle izlenirse, korkmasi gerekirken yaptigi isin
296
sonucundan korkmayan kisi herhangi biri degil, 12. ayette zikredilen bedbaht kisidir.
Dolayisiyla 15. ayetteki o zamirinin merciinin 12. ayetteki bedbaht olmasi gerekir.
Ayetlerde geen bazi szcklerin anlamlarina bir tek szckle karsilik bulmak
maalesef her zaman mmkn olamamaktadir. Genellikle yanlis olarak kalkip gitmek
seklinde evrilen inbease szcg de bunlardan birisidir.
harfli kk -- bease olan ---' inbease szcg, bulundugu kalip itibariyle
mutavaat [dnsllk] anlami kazanmakta ve gndermek olan kk anlami da gnderilmeyi
kabul edip gitmek seklinde degismektedir.
'Inbease szcg dogru anlamiyla degerlendirildiginde Semudun en azgini olan
kisinin Allahin devesini kendi iradesiyle yok etmedigi, bu grevin ona baskalarinca verildigi,
onun da bu grevi kabul ettigi anlasilmaktadir. Nitekim yukarida verilen Kamer suresinin 29.
ayetindeki Bunun zerine arkadaslarina bagirdilar. O da alacagini alip inciklerini kesip
ldrverdi seklindeki aiklama, deveyi ldrme kararinin ortak alindigini, infaz isinin ise
bu karar dogrultusunda ilerinden biri tarafindan gereklestirildigini gstermektedir. Bu
durumda Semudun bir kisinin isledigi bir su yznden degil, kavmin tagutlarinca ortak
alinan bir infaz kararindan dolayi cezalandirildigi net olarak ortaya ikmaktadir. Bylece
inbease szcgnn yanlis anlamlandirilmasi nedeniyle ortaya ikan ve bir kisinin isledigi
sutan dolayi btn bir toplumun cezalandirildigi ynnde adalet ilkelerine ters bir izlenim
veren yanlis algi da ortadan kalkmis olmaktadir.
Devenin Kesilis Tarzi
Semud kavmi ve Salih peygamberin konu edildigi pasajlarda devenin ldrls -=
akara fiili ile ifade edilmistir. Bu szck de nemli ayrintilar iermektedir.
Lisanl-Arab adli eserde asagidaki bilgilere ulasilmaktadir:
Akara fiilinin tredigi akr, ukr kklerinin esas anlami kadinin hamile
kalmamasi iin nlem almasi, dogum kontrol demektir. Dogum kontrol yapmak zere
iilen nesnelere de ukr denilmitir. Bu baglamda szcgn bir eyin dogasini degitirmek,
orijinalligini bozmak gibi anlamlara geldigi anlailmaktadir. Nitekim Akr szcg bu
anlam ekseninde yaralamak manasinda kullanilir olmutur. Zira yaralama da dogalligi,
orijinalligi bozmaktir.
Akr szcg daha sonralari genel anlamda yaralama anlamini kaybederek
zellikle deve, at, koyun gibi hayvanlarin ayaklarinin [inciklerinin, diz ile topuk aralarinin]
kesilmesi anlaminda kullanilmaya balanmitir. Araplar deve, at, sigir ve koyun gibi
hayvanlari keserken nce kilila hayvanin inciklerini kesip sonra da yere yikilan hayvani
bogazladiklarindan, bu szck de hayvan kesim iinin birinci aamasini anlatmak iin
kullanilir olmutur.
100
Akr szcgnn anlami iin bugnk Trkede bir karsilik aranacak olursa, bizce
en uygun karsilik tirpanlamak szcgdr.
Btn bu bilgiler isiginda, kamu yararina alisan bir hayvan oldugunu dsndgmz
Allahin Devesinin Semud kavmi tarafindan ayakta durmasini saglayan organlari kesilerek
ortadan kaldirildigi anlasilmaktadir. Allahin Devesi ifadesinin isaret ettigi anlam bugne
tasindiginda, bu devenin islev bakimindan kamu yararina alisan bugnk kamu kurumlari
niteliginde oldugu izlenimi ortaya ikmaktadir. Devenin yok edilmesi ise bu kurumlari ayakta
tutan vergi, aidat, bagis gibi gelir kaynaklarinin kesilmesini, denmemesini ya da
yolsuzluklarla zayi edilmesini dsndrmektedir.
100
(Lisanl Arab, a g r mad. )
297
Arf suresinde daha ayrintili olarak grlecektir ki, Semud kavmi Allahin devesini
ortadan kaldirdigi iin topyekn yok edilmemis ama perisan hle getirilmistir. Dolayisiyla
agzllkleri yznden sosyal adaleti saglamakta ihmalkr davranan gnmzn tagutlasmis
toplumlarini da byle bir perisanlik beklemektedir.
Dogrusunu en iyi bilen Allahtir.
27 BRUC SURESI
[YILDIZ KMELERI]
SURESI
BRUC SURESINE GIRIS
Bruc suresi Mekkede 27. sirada inmistir. Adini birinci ayetteki _,-'' el-bruc
[yildiz kmeleri] szcgnden alan sure, mminlerin en sikintili dneminde, Mekkeli
msriklerin Mslmanlara dinlerinden dnmeleri iin zulmettikleri, her trl eziyeti
yaptiklari, hatta onlari sehit ettikleri bir dnemde inmistir. Mminler iin byk bir destek ve
teselli olan sure, msriklere ileri derecede tehditler yneltmektedir.
27 / BRUC [YILDIZ KMELERI] SURESI
Ayetlerin meali:
Rahman Rahm Allah adina
1-3
Kurn yetlerini grenmiy iyi hesap bilenleri, lm ann,
degiyime, ykma ugratlan toplumlarn kalntlarn ve bunlar gzlemleyenleri
kant gsteririm ki,
12
Rabbinin kskvrak yakalamas gerekten ok
yiddetlidir.
13
Kesinlikle ilk yaratan, sonra ldrp yeniden yaratan yalnzca
O'dur.
14
Ve O, ok bagylayandr, ok sevendir,
15
en byk tahtn sahibidir,
ikram ok olandr,
16
diledigini en ileri derecede yapandr.
17,18
O ordularn; Firavun ve Semd'un haberi sana geldi mi? Elbetteki
geldi!
4,5
Uhdud'un/yiddetli tutuyturulmuy ateyin ashb ldrld:
6
Hani onlar,
onun zerine oturmuylar
7
ve inananlara yaptklarna tank idiler.
8,9
Mminleri
cezalandrmalarnn sebebi de, onlarn yalnz ok gl, vgye lyk, gklerin
ve yerin hkmranlg Kendisinin olan ve her yeye tank olan Allah'a
inanmalarndan bayka bir yey degildi.
298
10
Sphesiz ki inanan erkek ve kadnlar ateylerde iykence edip sonra da
tevbe etmeyenler iin cehennem azab vardr, yangn azab da onlar iindir.
11
Kesinlikle inanan ve dzeltmeye ynelik iyler yapanlar iin altndan rmaklar
akan cennetler vardr. yte bu, byk kurtuluytur.
19
Fakat o kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden o
kimseler hl bir yalanlama iindedirler.
20
Oysa Allah onlar arkalarndan
kuyatcdr.
21,22
Aksine o, korunmuy levhada yerefli bir Kurn'dr.
Sureyle Ilgili zel Bir Aiklama
Ayetlerin tahliline baslamadan nce, ok nemli grdgmz bir tespiti aiklamak ve
bu tespit konusundaki grslerimizi belirtmek ihtiyacini duymaktayiz.
Herkesin bildigi ve kabul ettigi gibi, surenin ilk ayeti kasem/yemindir. Ancak bu
ayetin neyin kasemi/kaniti oldugu 12. ayete kadar anlasilamamaktadir. nk kaseme
cevap olan cmle ancak 12. ayette karsimiza ikmaktadir. Bu durum Arapa dilbilgisi
kurallarina aykiri oldugu gibi, surenin dogru anlasilmasini da zorlastirmaktadir.
Ilk ayetteki kasemin cevap cmlesinin surenin 12. ayeti olmasi gerektigi ynndeki
grsmz dayandirdigimiz esas nokta Arapadaki dilbilgisi kurallaridir. Bu kurallar Kalem
suresinin tahlilinde Kasem Cmlesi basligi altinda mevcuttur.
Surenin ilk ayetinde kasem edilen burlar sahibi sema, vaat edilmis gn, tanik ve
taniklik edilen olmak zere sey, 12. ayette ileri srlen Allahin kiskivrak yakalayacagi
seklindeki ilahi tehdidin kanitlari durumundadir. Bylece Rabbimiz tarafindan yapilan
kasemler ile daha sonra yine Onun tarafindan haber verilen tehdit, iki gesiyle tam bir kasem
cmlesi olusturmaktadir. Ne var ki, elimizdeki klsik Mushafa baktigimizda, 1-3. ayetlerin
olusturdugu kasem blm ile 12. ayetten olusan cevap blmnden ibaret olmasi
gereken kasem cmlesinin iine 4-11. ayetlerin de girdigi grlmektedir. Bu, bir cmlenin
iine o cmlenin kendi gelerinden olmayan baska szcklerin de girmis olmasi demektir. Bu
ayni zamanda mesajin dogru anlasilmasini zorlastiran bir durumdur. Zira bir cmlenin iine
baska bir cmleye ait herhangi bir szcgn, paragrafin veya pasajin girmesi hlinde, her iki
cmle de cmle olmaktan ikar, anlasilmaz sz yigini olur.
Ama grnen odur ki, sureler dzenlenirken ya da mushaf tertip edilirken bu kural
sahabe tarafindan maalesef dikkate alinmamistir. Benzer rneklerini daha nce Fecr suresinde
grmstk ileride Kaf, Naziat ve Sad ve birok surede de grecegimiz bu uygulamanin Allah
ve peygamberimiz tarafindan yapilmis olmasi mmkn degildir, olsa olsa sahabe tarafindan
Mushafin tertibi sirasinda yapilan bir gaflet veya ihanet ile ilgilidir.
Bruc suresinin eldeki tertibi zerinde alisan ve yorum yapan eski tefsirciler, 4. ayeti
kaseme cevap yapabilmek iin olmadik yollara basvurmuslardir. Kimileri takdir yaparak
ayetin iine --'lekad szcgn eklemisler, kimileri de kasemin cevabini mahzuf
[gizlenmis] sayip kaseme mutlaka kiyamet kopacaktir anlaminda bir cevap takdir
etmislerdir. Gnmzde de buna benzer yaklasimlari benimseyen birok meal ve tefsire
rastlanmaktadir.
Oysa 12. ayet, teknik yapisini yukarida belirttigimiz kasem cmlesinin kaseme
cevap blmn olusturmaktadir ve bu nedenle de surede ilk ayetten olusan kasem
blmnden hemen sonra yer almalidir. Gerek dilbilgisi kurallarina, gerekse suredeki sz
akisina uygun olan bu durumun Arapayi ve Kuran ilimlerini bilenler tarafindan
reddedilmesi mmkn degildir.
299
Bize gre, kasem cmlesinin teknik zellikleri ve surenin btnndeki sz akisi
dikkate alinarak Bruc suresi yukaridaki tertip zerine okunup anlasilmalidir.
Ayetlerin Tahlili
1-3. Ayetler:
1-3
Kurn yetlerini grenmiy iyi hesap bilenleri, lm ann, degiyime, ykma ugratlan
toplumlarn kalntlarn ve bunlar gzlemleyenleri kant gsteririm ki,
yetteki szcklerin hakikat anlamlarina gre yet grubunun anlami,
Burlar sahibi gkyzne, sz verilmis o gne, shitlik edene ve shitlik edilene
kasem olsun ki, Rabbinin kiskivrak yakalamasi gerekten ok siddetlidir
seklindedir. Biz Meali, mecz anlama gre takdim ettik.
Kasem cmlesinin kasem blmn olusturan bu ayetlerdeki her szck, gerek
hakikat gerekse mecaz anlamlari itibariyle mtesabih olup birden fazla anlam ifade
etmektedirler:
Sema
-'- -'' Sema szcgnden sadece dilimizdeki karsiligi olan gkyzn anlarsak,
szcgn kullanildigi cmleleri anlamakta olduka zorlaniriz. nk sema szcgnn
ifade ettigi daha birok anlam mevcuttur. Bu anlamlar sunlardir:
Sema szcg, ykseklik, ycelik anlamindaki ,- -'' es-smvv szcgnn
trevlerindendir. Her yksek ve yce seye es-sema denilir. Gkyzne sema denilmesinin
sebebi, yeryznden yukarida olmasindandir. Her bir seyin stne ve stnne de sema
300
denilir. Mesel hesaba [matematige] da sema denilir. nk matematik stn bir ilimdir.
Herhangi bir seyin st kismina da sema denir. Ayakkabinin st de, evin tavani da birer
semadir. Hatta bulutlara ve yagmura da sema denmistir. Es-semanin fiili olan sem fiili,
-,-= hasp [ince hesap bilen, muhasebeci] ve -,- serif [onurlu, erdemli] kimselerin
isleri iin kullanilir. Bu demektir ki, iyi hesap [matematik] bilen kimseler de semadir.
101
Bruc
_,-'' Bruc szcg, _-'' brc szcgnn oguludur. Brc szcg,
belirli bir sekil ve surete benzeyen sabit yildiz kmesi, tek hisarli kale, kale duvarlarinin
stne yapilmis ikinti, yksek ksk, konak ve Dnyanin Gnes etrafindaki bir dnsnn
on iki blmnden her birini temsil eden Ko, Kova, Akrep burlari gibi gksel duraklar
anlaminda kullanilir.
Brc szcgnn yildiz kmesi anlamina geldiginden hareket edilerek necm
szcgne benzer bir sekilde her bir defada inmis Kuran ayetleri olarak da
anlamlandirilabilir. Bu durumda _,-'' bruc [burlar] szcgn de mecaz olarak
Kuran necmlerinden olusmus kmeler ya da Kuran ayetlerinden olusmus bekler
seklinde anlamak mmkndr.
Bruc szcgnn karsiligi olarak ayet bekleri; sema szcgnn karsiligi
olarak da iyi hesap [matematik] bilen kimseler anlami esas alindiginda 1. ayet su sekilde
anlamlandirilabilir:
Kuran ayetlerini grenmis matematik bilginleri sahittir ki,
Bu sekildeki bir ifadelendirmeye gre; 1. ayette yapilan kasemle, iyi hesap bilen bilim
adamlarinin evrenin yapisini ve isleyisini tespit ederek evrenin sonunun [kiyametin] mutlaka
gereklesecegini bilimsel olarak ispat edecekleri ve bu bilgiyi de aiklayacaklari kanit
gsterilmis olmaktadir. Gerekten de, 01. 08. 2002 tarihinde www.bilimveteknoloji.com
adresinde yayinlanmis asagidaki bilgiler, ayetin yukaridaki sekilde anlamlandirilmasini
dogrular mahiyettedir:
Devasa byklge ve akil almaz karmasikliga sahip olan bu muhtesem evren her sey
gibi bir gn son bulacaktir. Bu sonun nasil olacagi sorusu, evrenin kapali mi yoksa aik mi
oldugu sorusunun cevabina baglidir. Su an teorik fizikiler evrenin kapali ya da aik olusu
ile ilgili kesin bir yargiya sahip degiller. Evren ister aik olsun ister kapali, zerindeki bu
muhtesem denge eninde sonunda bozulacak ve madde bir sekilde yok olacaktir. Eger evren
kapali ise, genislemesi bir gn duracak ve Big Bangin tersi bir sekilde, ktle ekiminin etkisi
altinda kalan evren zamanla klecek, isinacak ve sonuta sonsuz yogunluk ve siIir hacme
ulasarak yok olacaktir. Kesin bir bulgu olmamasina ragmen, bilim adamlarinin ogu evrenin
sonunu bu sekilde tanimlamaktadir. Eger evren aik ise zerine ks gereklesmeyecek fakat
geen zamanla birlikte genisleyen evren soguyacak ve zerindeki maddeyi olusturan tm
enerji harcanarak yok olacaktir. Bu ikinci yok olus senaryosuna gre
14
10 yil sonra evrendeki
tm yildizlarin yakiti tkenecek ve bu enerji tkenisi ile soguyan evren yaklasik
1500
10 yil
sonra tamami ile demire dnserek var olan tm enerjisini tketecek. Simdilik evrenin sonu
hakkinda ancak bu iki olasiliktan birinin gereklesebilecegi tahmin edilmektedir.
Vaat Edilen Gn
101
Lisanl-Arab, cilt 4, s. 695-697; sem maddesi]
301
2. ayette geen vaat edilmis gn ifadesi, klsik kaynaklarda ve onlari izleyenlerin
eserlerinde ahiret gn olarak degerlendirilmistir. Biz bu degerlendirmenin yanlis oldugu
kanisindayiz. nk ayette vaat edilen gne yemin edilmistir. Yemin etmenin bir bakima
kanit gstermek oldugu daha nceki blmlerde de ifade edilmisti. Bu durumda, kanit
gsterilen seyin mutlaka elle tutulur, gzle grlr, muhatap tarafindan algilanabilir somut bir
sey olmasi gerekmektedir. Dolayisiyla somut olmayan, gelecege ya da gaybe ait [soyut] bir
seyin kanit gsterilmesi akla uygun degildir.
Bize gre vaat edilmis gn lm gndr, lm anidir. Bu lm hem kisinin
bireysel lmn hem de kiyametin birinci asamasindaki toplu lm kapsar. nk Kuran
vaat edilmis gnde herkesin mutlaka ldrlecegini ve yine o gn herkesin mutlaka imana
gelecegini bildirmektedir:
90-92
Ve Isrlogullari'ni bol sudan/nehirden geirdik. Ama Firavun ve askerleri azginlik ve
dsmanlikla onlari hemen izledi. Sonunda bogulma ona yetisince, Gerekten, Isrlogullari'nin
inandigi Tanri'dan baska tanri olmadigina ben de inandim, ben de teslim olanlardanim dedi. Simdi
mi? Hlbuki daha nce isyan etmitin ve de bozgunculardan olmutun. Artik Biz senden sonra
geleceklere ibret olasin diye, bugn seni zirhinla birlikte kurtaracagiz. Ve sphesiz insanlardan
birogu kesinlikle Bizim yetlerimize/ almetlerimize/ gstergelerimize karsi duyarsiz/ilgisizdirler.
(Yunus/ 90-92)
29
Ve onlar, Eger siz dogrulardan iseniz bu vaat ettiginiz ne zaman? derler.
30
De ki: Size gnn belirlenmis bir zamani vardir ki ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz, ne
de ileri geebilirsiniz.
(Sebe/ 29, 30)
9
Tersine onlar, yetersiz bilgi iinde oynayip duruyorlar.
10,11
Simdi sen, ggn, apaik bir kitlik getirecegi gn gzetle. O kitlik insanlari sarip
sarmalar. Bu, elem verici bir azaptir.
12
Rabbimiz! Bizden azabi kaldir. Sphesiz biz artik kesinlikle inananlariz.
13,14
Nerede onlarda gt almak? Hlbuki kendilerine aiklayici bir eli gelmisti. Sonra ondan
yz evirdiler ve gretilmis bir deli/ gizli glerce desteklenen biri! dediler.
15
Sphesiz Biz azabi birazcik kaldiririz, siz kesinlikle dnenlersiniz.
16
En byk bir yakalayisla yakalayacagimiz gn, sphesiz Biz, suluyu yakalayip ceza vererek
adaleti saglayanlariz.
(Duhan/ 9-16)
19
lmn sarhoslugu gerekten gerek ile gelmistir de: Ey insan! Ite bu, senin kaip
durdugun eydir.
20
Ve Sr da flenmistir. Ite bu, korkutulan gndr.
21
Ve herkes, kendisiyle beraber bir
src ve bir shit bulunarak geldi.
(Kaf/ 19, 20)
83
Sen hemen birak onlari, kendilerine sz verilen gnlerine kavusuncaya kadar bosa
ugrassinlar ve oynayadursunlar.
(Zhruf/ 83)
7-10
Iste, gz simsek gibi aktigi, ay tutuldugu ve gnes ve ay bir araya getirildigi zaman, iste o
gn insan, Kais nereye/kaacak yer neresi? der.
11
Kesinlikle onun dsndg gibi degil! Siginak diye bir sey yoktur.
12
O gn varip durmak
sadece Rabbinedir/ o gn varilip durulacak yer, sadece Rabbinin huzurudur.
13
O gn, o insan, nden yolladigi seyler ve geriye biraktigi seyler ile haberdar edilir.
(Kiyamet/ 10-13)
26-30
Kesinlikle onlarin dsndg gibi degil! Kprck kemiklerine dayandigi, are bulan
kimdir! denildigi ve can ekisen kisi bunun o ayrilik ani oldugunu anladigi ve bacak bacaga dolastigi
zaman; iste o gn srlp gtrlmek, sadece Rabbinedir.
302
(Kiyamet/ 26-30)
Sahitlik Eden ve Sahitlik Edilen
Bu ayetle ilgili olarak bir hayli rivayet uydurulmustur. Rivayet tefsircileri de bu
temelsiz anlatilardan yola ikarak cmlenin kasem cmlesi oldugunu hi dikkate almadan,
'sahitlik eden ve sahitlik edilenin ne oldugu hakkinda ulu orta beyanlarda bulunmuslardir.
Bu beyanlar alt alta yazildiginda, karsimiza asagidaki gibi bir liste ikmaktadir:
Sahitlik eden : Sahitlik edilen :
Cuma gn, Arife gndr.
Pazartesi gn, Cuma gndr.
Hacer l esved, Hacc yapanlardir.
Kurban bayraminin 1. gn, Arife gndr.
Tevriye gn, Arife gndr.
Allah, Kiyamettir.
Peygamber, mmettir.
Peygamberler, mmetlerdir.
Peygamberler, Peygamberimizdir
mmet-i Muhammed, Diger mmetlerdir.
Isa peygamber, [belirtilmemis]
Insan, [belirtilmemis]
Insanin organlari, [belirtilmemis]
Hafaza melekleri, [belirtilmemis]
Mallar, Insanlardir.
Yaratiklar, Insanlardir.
102
Oysa sahitlik eden ve sahitlik edilen cmlesi kesinlikle kasem [kanit] olarak
aiklanmalidir. Yani ayetteki sahit ve sahidin tanik oldugu seyler, Rabbimizin kiskivrak
yakalayisinin kaniti veya tanigi olmalidir. Mesel, Fil suresinde aiklandigi gibi, bu surenin
muhataplari arasinda Kbeyi yikmak isteyen Fil Ashabinin Rabbimiz tarafindan nasil
kiskivrak yakalandiginin ve perisan edildiginin canli sahitlerinin bulunuyor olmasi, bu
ayetteki tanikligin bariz bir rnegini teskil etmektedir.
Ayetteki sahitlik eden ve sahitlik edileni bulma isi Mslmanlarin grevidir.
nk Rabbimiz birok ayette yeryznde gezip dolasmamizi ve eski medeniyetler hakkinda
bilgi edinmemizi emretmektedir. Rabbimiz tarafindan byle bir emrin verilmesi, inkrcilari
nasil kiskivrak yakaladiginin kanitlarini bulmamiza ve bu yakalayistaki etinlige tanik olarak
aklimizi basimiza toplamamiza yneliktir.
Rabbimizin gemis medeniyetleri arastirmamizi emreden birok ayetinden bazilari
sunlardir:
6
Grmediler mi ki Biz, onlardan nce yeryznde size vermedigimiz btn imknlari
kendilerine verdigimiz, gkyzn zerlerine bereketlerle gnderip altlarinda irmaklar akittigimiz
nice nesilleri degisime/yikima ugrattik. Biz onlari, gnahlari sebebiyle degisime/yikima ugrattik ve
onlarin sonrasindan baska bir nesil olusturduk.
(Enm/ 6)
102
[Razi, Kurtubi, Ibn-i Kesir]
303
45
Sonra nice kentler de vardi ki sirk kosmak sretiyle yanlis; kendi zararlarina is yaparlarken Biz,
onlari degisime/ yikima ugrattik. Artik damlari kms, duvarlari zerine yikilmistir; nice terk
edilmis kuyularla bombos kalmis yksek saraylar!
46
Peki onlar, yeryznde dolasmadilar mi ki kendilerinin, akil edecekleri kalpleri ve isitecekleri
kulaklari olsun. Iste, sphe yok ki, gzler kr olmaz, fakat ggslerin iindeki kalpler kr olur.
(Hacc/ 45, 46)
9
Onlar, yeryznde gezip de kendilerinden ncekilerin kibetlerinin nasil olduguna bakmadilar
mi? Onlar, kendilerinden daha gl idiler; yeryzn kazip altst etmisler, onu bunlarin imar
ettiklerinden daha ok imar etmislerdi. Elileri de onlara nice aik delilleri getirmislerdi. O hlde
Allah onlara haksizlik edecek degildi, fakat onlar sirk kosarak kendilerine haksizlik etmekteydiler.
(Rum/ 9)
36
Biz onlardan nce kendilerinden daha etin gce sahip nice nesilleri degisime, yikima
ugrattik. yle ki onlar beldeleri delik-desik ediyorlardi. Hi kaip kurtulacak yer var mi?
37
Sphesiz ki bunda akli, anlayisi, vicdani olan veya kendisi tanik olarak kulak veren kimse
iin elbette gt vardir.
( Kaf/ 36, 37)
Ayrica l-i Imran 137, Enm 11, Yusuf 109, Neml 69, Ankebut 20, Rum 42, Fatir 44,
Muhammed 10, Nahl 36, Zhruf 8, Mmin 21 ve 82. ayetlere de bakilabilir.
Bu ayetlerden anlasilmaktadir ki, yeryz gezip dolasilir ve bugne kadar yapilmis
arkeolojik alismalardan elde edilen veriler incelenirse, Rabbimizin inkrcilari kiskivrak
yakalayisina tanik ve kanit olacak nice renler/antik harabeler gzlenebilecektir. Eskiden
yasamis inkrci toplumlara ait nice kalintilar, bugn insanlarin dolasip incelemeleri ve ilahi
yasanin nasil isledigini grmeleri iin dnyanin her bir ksesinde meraklilarini beklemektedir.
4-9. ayetler:
4,5
Uhdud'un/yiddetli tutuyturulmuy ateyin ashb ldrld:
6
Hani
onlar, onun zerine oturmuylar
7
ve inananlara yaptklarna tank idiler.
8,9
Mminleri cezalandrmalarnn sebebi de, onlarn yalnz ok gl, vgye
lyk, gklerin ve yerin hkmranlg Kendisinin olan ve her yeye tank olan
Allah'a inanmalarndan bayka bir yey degildi.
Ashab-i Uhdud
Kuranin slbundan, Mekke halkinin Firavun, d ve Semudu bildikleri gibi, Uhdud
halkindan da haberdar olduklari anlasilmaktadir. Ashab-i Uhdudun kimler oldugu, ne zaman
ve nerede yasadiklari hakkinda ok degisik rivayetler vardir. Bu rivayetlerin her birinin de
uzunca birer hikyesi vardir. Hangisinin dogru oldugu belli olmamakla birlikte, bu rivayetlere
gre olay Yemen, Necran, Irak, Sam, Habes, Mecus veya Yahud krallarindan biri tarafindan
meydana getirilmistir. Zaten Kuran da bu olayi yer, zaman ve faillerinin kim olduklarini
belirtmeden zikretmektedir. Kuranin anlatisina gre; Allaha inanmayan kfir bir beldenin
hkmdari, Allaha inananlari dinlerinden evirmek ve tekrar eski sapik dine dndrmek iin
uzun ve derin hendekler, kanallar [uhdud] kazdirarak iine byk atesler yaktirmis ve Allaha
inanmakta israr edenleri bu atesin iine atmistir. Sadece Allaha inandiklari iin cezalandirilan
insanlarin maruz kaldiklari bu vahset ise Allaha iman etmeyen zalimler tarafindan
seyredilmistir.
Orta ag kaynaklarinda Uhdud halki ve yukaridaki ayetlerde aiklanan olaylar ile
ilgili ok degisik bilgiler yer almaktadir. Bu bilgiler arasinda en ok itibar edilenler, Razi, Ibn-
304
i Kesir, Ibn-i Cerir, Imam Ahmed, Mslim, Nesa, Tirmiz, Abdrrezzak b. Ebi Seybe,
Taberan, Abd b. Humeyd tarafindan nakledilenlerdir. Ilgilenenler iin bu nakillerin zeti
niteliginde olan bazi pasajlari Mevdudnin Tefhimul-Kuran adli eserinden aynen
aktariyoruz:
1- Bir kral ve bir sihirbaz vardi. Sihirbaz ok yalandigi iin bir gn krala Bana bir
gen verin de onu yetitireyim diye arz eder. Bunun zerine kral da bir genci grevlendirerek
onu sihirbaza gnderdi. Ancak bu gen, sihirbazin yanina giderken yolu zerindeki bir rahibe
[galiba Hiristiyanliga mensup birine] ugradi.
Bylece gen bu rahipten feyz alarak iman ehli oldu. Elinden krler ve czamlilar ifa
bulmaya baladilar. Krala bu gencin dininden dndg haber verilince kral ok fkelendi.
nce rahibi ldrd, sonra da genci ldrmek istedi. Ancak gence hibir ey tesir etmiyordu.
Sonunda gen delikanli krala yle syledi: Sayet beni ldrmek istiyorsan, halki topla ve
bana ok atarken Bu gencin Rabbinin ismiyle de. Ben ancak o zaman lrm. Kral da byle
yaparak genci ldrd. Halk tm olanlari grdkten sonra Bu gencin Rabbine iman ettik
dediler. Bunun zerine kralin mavirleri Korktugumuz baimiza geldi. Bu halk bizim
dinimizi birakarak o gencin dinini kabul etti dediler. Bu haber zerine kral olduka kizdi ve
yollarin kenarlarina hendekler kazdirarak iinde ate yakmalarini emretti. O gencin Rabbine
iman edenlerden dnmeyenleri atee attiriyordu. (Imam Ahmet, Mslim, Nese, Tirmizi, Ibn
Cerir, Abdurrezzak b. Ebi Seybe, Tabarn, Abd b. Humeyd)
2- Hz. Aliden [r.a] rivayet olunduguna gre, Iran Kisrsi, birgn ikiden dolayi
sarhoken kendi kiz kardei ile zina etmi ve ikisi arasindaki iliki devam etmiti. Bu haber
halk arasinda yayilinca, Kisr Tanri kiz kardelerle evlenmeyi helal etti diye ilan etmi, halk
da buna kari ikinca azap etmeye, hatta onlari ate dolu hendeklere atarak ldrmeye
baladi. Hz. Ali, Mecusilerde kiz kardele evlenme adetinin o zamandan baladigini syler.
(Ibn Cerir)
3- Ibn Abbas da buna benzer bir olayi [galiba Isriliyata dayanarak] yle
nakletmitir: Babilliler Israilogullarini Hz. Musanin dininden dnmeleri iin zorladilar ve
dinlerinden dnmeyenleri ate dolu hendeklere attilar. (Ibn Cerir, Abd b. Humeyd)
4] Bu olaylar iinde en mehuru Necran Hiristiyanlarinin baina gelendir. Bunu Ibn
Hiam, Taber, Ibn Haldun ve Mucemul-Buldanin sahibi ile diger Mslman tarihiler
rivayet ederler. Olayin zeti yledir:
Himyer [Yemen] Krali Tuban Esed Ebu Karib, bir defasinda Medineyi ziyaret etti.
Orada Yahudilerle temas kurarak dinini degitirdi ve Yahudi oldu. Daha sonra [Yahudilerin
Medinedeki kollarindan biri olan] Beni Kurayzadan iki Yahdi alim alarak Yemene getirdi.
Bylece orada Yahudiligi yaymaya baladilar. Daha sonra tahta oglu Znuvas geti. Znuvas
[Arabistanin gneyinde Hiristiyanlarin en kuvvetli merkezlerinden biri olan] Necrni
ortadan kaldirmak iin hcum ederek oranin halkini Yahudi olmalari iin zorlamaya baladi.
[Ibn Hiam bunlarin Hz. Isanin gerek dini zerinde bulunduklarini syler] Znuvas
Necrani ele geirdikten sonra halki Yahudilige davet edince, halk bu daveti reddetti.
O da bundan dolayi birok kimseyi ate dolu hendeklere atarak yakti ve birogunu da
katletti. Toplam 20.000 kii ldrld. Necran ahalisinden bir ahis, dost Zsalibana gitmeyi
baardi. Bir rivayete gre Rum Kayserine gitti, bir baka rivayete gre ise Habeistan Krali
Necaiye giderek bu zulm ona anlatti. Birinci rivayete gre Rum Kayseri Habeistan
kralina mektup yazdi. Ikinci rivayete gre ise Necai Rum Kayserine deniz kuvvetleri
gndermesi iin ricada bulundu. Sonunda Habeistan, Uryat isimli bir komutanin emri
altinda 20.000 askeri Yemene gnderdi. Znuvas ldrlerek Yahudi hakimiyeti ortadan
kaldirildi ve Yemen Habeistan sinirlarina dahil edildi.
Islm tarihileri bu olayi sadece tasdik etmekle kalmaz, ayrica ayrintili bilgi de
verirler. Yemen ilkin M. 340 Yilinda Hiristiyanlarin eline geti ve M. 378e kadar buradaki
hkimiyetleri devam etti. O dnemde Hiristiyan misyonerler Yemene geldiler. Bu dnemde
305
zahit, mcahit ve iman sahibi bir Hiristiyan seyyah olan Faymiyun Necrana geldi ve halka
putlara tapmaktan vazgemeleri iin teblig etmeye baladi. Bu teblig sayesinde Necran halki
Hiristiyanligi kabul etti. Necrani kii idare ediyordu. Biri o kabilenin bakanligini,
diilerini ve askeri ilerini yrten Seyyid, ikincisi iilerini yrten Akib, ncs dini
ileri idare eden Papaz. Gney Arabistanda Necran nemli bir stratejik konuma sahipti. Ayni
zamanda ticaret ve sanayi merkeziydi. Sun ipek, deri ve silah sanatlari revataydi, ayrica
Yemen cbbesi de mehurdu. Bundan da anlailiyor ki, Znuvas Necrani sadece din
endielerle degil, siyasi ve ekonomik nedenlerle igal etmek iin yola ikmiti. Necranin
Seyyidi Harise hakkinda bir Sryni tarihisi olan Haritas yle yazar: Znuvas onu
katletti ve iki ki:ini da ldrdkten sonra, kizlarinin kanini imesi iin karisi Romayi zorladi.
Sonra onu da katletti. Papaz Paulun mezarini kazdirdi ve kemiklerini atee attirdi. Ate dolu
hendekler iinde kadinlari, erkekleri, ocuklari, papaz ve rahipleri yaktilar. 20.000 ile 40.000
arasinda insan telef oldu. Bu olay M. 523n Ekim ayinda vuk buldu. Nihayet M. 525de
Habeistan Yemene saldirarak Znuvasin Himyer saltanatina son verdi. Yemende bir blge
olan Hsni Gurapta yapilan arkeolojik aratirmalar sirasinda birtakim levhalar bulunmu ve
bunlarin zerindeki yazilardan bu olaylari aydinlatici bilgiler elde edilmitir.
M. 6. Yzyilda Hiristiyanlarin eitli kitaplarinda Ashab-i Uhdud hadisesi zikredilmi
ve bizzat grenler tarafindan ayrintili bir biimde nakledilmitir. Sahitlerden bazilari anlatma
yolunu seerken bazilari da olayi bizzat yazmilardir. Su kitabin yazari da o dnemde
yaamitir.
Birincisi Prokopius, ikincisi Cosmos Indcopleustis [Habe Necaisi Elesboanin
emriyle Batlamyusun Yunanca kitabini tercme etmekteydi. Habeistanin sahil ehri
Andoliste oturuyordu], ncs de Johannes Maladir. Ondan sonra da bir ok tarihi bu
olayi nakletmitir. Daha sonralari Johannes of Ephesus da [l. 585] yazdigi Kanisa
Tarihinde Necran Hiristiyanlarinin atee atilmalari hadisesi hakkinda, Papaz Simeonun
Dercilanin bakani Abbot von Gabulaya yazdigi bir mektubu nakleder. Papaz Simeon, bu
hadiseyi bizzat gren Yemenlilerden rivayet etmitir. Bu mektup ayrica M. 1881 ve M.
1890da Hristiyan Sahidlerinin Hayati adli bir kitapta yayinlanmitir. Yakub Patriarch
Dionusisus ve Zacharia of Mitylene Sryani lisaninda basilan kitaplardan nakletmilerdir.
Yakub Suruc de Necran Hiristiyanlari hakkinda bilgi vermitir. Erreha [Edessa] Papazi
Pulus, Necranli Hiristiyanlarin katledilmeleri dolayisiyla bir mersiye yazmi ve bu mersiye
gnmze kadar gelmitir. Sryani lisaninda yazilan kitabin Ingilizce tercmesi Book of the
Himyarites adli eser de Mslman tarihilerin aiklamalarini onaylamaktadir. British
Museumda bu dnemle ilgili Habeistandan gelen birtakim vesikalar bulunmaktadir ve bu
vesikalar da hadiseyi dogrulamaktadirlar. Filb de Arabian Highland adli kendi seyahat
kitabinda Necranlilarin Ashab-i Uhdud olayinin getigi yeri hl bildiklerini yazmaktadir.
Ummi Harkin yaninda bir tepe zerinde bazi resimler de bulunmaktadir. Ayrica Necrandaki
Kbenin yeri de Necran halki tarafindan bilinmektedir. Habeistan Hiristiyanlari Necrani
ele geirdikten sonra buraya Kbe eklinde bir mabet ina etmiler ve Mekkedeki Kbe-i
Muazzama yerine bunu din merkez kilmak istemilerdir. Buranin papazlari balarina sarik
sararlardi. Ayrica bu mabedi Harem iln etmilerdi. Roma buraya mal yardimda
bulunuyordu. Mabedin papazlari Rasulullah [s.a.] ile mnazara yapmak iin Mekkeye de
gelmilerdir.
103
Ashab-i Uhdud olayi ile Musa peygamber ve Firavun arasinda geen olay arasinda,
hkmdarlarin inananlara uyguladigi vahsetin byklg aisindan benzerlik vardir. Detaylari
Arf suresinin 103-130. ayetlerinde anlatilmis o olayda da Firavun, Musa peygambere
103
(MEVDUDI)
306
yenilen sihirbazlarin Allaha iman etmeleri zerine, Ashab-i Uhduda uygulanan vahsetin bir
benzerini sergilemistir:
123-126
Firavun dedi ki: Ben size izin vermeden nce ona iman mi ettiniz? Sphesiz bu, halkini
sehirden ikarmak iin, sehirde kurdugunuz gizli bir tuzaktir. Yakinda bileceksiniz. Kesinlikle
ellerinizi ve ayaklarinizi aprazlama kesecegim, sonra da hepinizi kesinlikle asacagim. ok bilgili,
byleyici, etkin bilginler de dediler ki: Hi sphesiz biz sadece Rabbimize dnenleriz. Senin bizi,
yakalayip cezalandirman da sirf Rabbimizin yetleri gelince onlara iman etmemizden dolayidir.
Ey Rabbimiz! Bize ok ok sabir ver de gevemeyelim, zaafa dmeyelim, boyun egmeyelim.
Canimi:i da Mslmanlar olarak al!
127
Firavun toplumundan ileri gelenler de, Seni ve senin ilhlarini/ seni ilh edinmeyi terk
etsinler de yeryznde kargasa ikarsinlar diye mi Ms'yi ve toplumunu serbest birakacaksin?
dediler. Firavun dedi ki: Onlarin ogullarini ldrecegiz, kizlarini sag birakacagiz ve biz onlar
zerinde ezici bir gce sahip kimseleriz.
128
Ms, toplumuna dedi ki: Allah'in yardimini isteyin ve sabredin. Sphesiz ki yeryz
Allah'indir. Kullarindan diledigini ona mirasi yapar. Mutlu son da Allah'in korumasi altina giren
kimseler iindir.
(Arf /123-128)
Ashab-i Uhduda yapilanlarin Bruc suresinde anlatilmasi, Giris blmnde de
ifade edildigi gibi, o dnemde Mekkeli Mslmanlara yapilmakta olan eziyetler nedeniyledir.
Tarih kitaplarinda verilen bilgilere gre Kureys nce Islmi seen klelere ve
toplumun zayif, gsz ve kimsesizlerine karsi savas amistir. Yapilan iskenceler, dvmek,
gnlerce a susuz birakmak, zerlerine byk tas paralari koyarak kizgin kumlarda yatirmak
ve akillara durgunluk verecek buna benzer vahsice uygulamalar seklindeydi. Mesel Bill gibi
Islmi ilk seenlerden biri olan Yasir, ayaklarindan develere baglanmak suretiyle
paralanarak ldrlms, bu manzara karsisinda isyan eden Yasirin esi Smeyye de Ebucehil
tarafindan karnina mizrak saplanmak suretiyle katledilmistir. Bu ikisinin ogullari olan Ammar
ise iskenceye dayanamamis, kalbi iman dolu oldugu hlde diliyle inkrda bulunmustur. Yine
cefakr Mslmanlardan biri olan Habbab b. Eret, Islm dsmani bir kadin olan mm
Anmarin azatli klesi olmasina ragmen, Mslman oldugu iin eski sahibi tarafindan kizgin
demirlerle daglanmistir.
4. ayetteki .- kutile szcgnn anlami ldrld demektir. Ancak Ibn-i Abbas
gibi bilginlere isnat edilen bazi rivayetlere dayanilarak szck lnet olsun! anlaminda
beddua olarak kullanilmaya baslanmis ve hl da bu anlamda kullanilmaya devam
edilmektedir. Tebbet suresinin tahlilinde detayli olarak aiklandigi gibi, Rabbimizin beddua
etmesini mantikli grmyor ve bu tarz ifadeleri uygun bulmadigimizi bir kez ifade ediyoruz.
9. ayetin sonundaki ve Allah her seye sahittir ifadesi, deyim yerindeyse Allahin
gznden hibir seyin kamadigini vurgulamaktadir. Bu ifade mminler iin ne kadar byk
bir mit kaynagi ise, zalim msrikler iin de bir o kadar tehdit ve uyari unsurudur.
10. Ayet:
10
Sphesiz ki inanan erkek ve kadnlar ateylerde iykence edip sonra da tevbe
etmeyenler iin cehennem azab vardr, yangn azab da onlar iindir.
Ibret alinmasi gereken tarih Uhdud olayinin anlatilmasindan sonra, bu ayetten
baslayarak bazi ilh ilkelerin aiklanmasina geilmistir.
10. ayet ok nemli bir konuya dikkat ekmektedir. Bu, mminleri atese atip da tvbe
etmeyenler iin cehennem azabindan baska bir de yangin azabinin var oldugu konusudur.
Yangin azabi ifadesini, mminleri yakanlarin kendilerinin de yanacaklari seklinde anlamak
eksik bir anlayistir. Bize gre yangin azabi, cehennem azabindan ayri ve baska bir azaptir.
Bu azap, mminleri atese atip da tvbe etmeyenlerin bu dnyada ekecekleri ruhsal acidir,
307
zellikle vicdan azabidir. Dolayisiyla ayetteki yangin azabi sadece Ashab-i Uhdudu
yakanlara mahsus olmayip genel bir ilh ilkeyi ifade etmektedir.
Ayetin bir baska mesaji da kfirlere bir mit isigi olarak tvbe kapisinin aik
tutuldugudur. Nitekim tarihe baktigimiz zaman, mminlere pek ok zararlari dokunmus
kimselerin bu aik kapidan girerek [tvbe ederek] mmin olduklari, kendilerini kurtardiklari
gibi Islma da hizmette bulunduklari grlmstr. Bu durumun en iyi rnegi Halid b.
Veliddir.
Ateslere salip diye evirdigimiz fetenu szcg, altin ve gms gibi kiymetli
madenlerin crufunu hasindan ayirmak iin yksek sicaklikta eritilmesi anlamindaki fetn
kknden gelmektedir. Szck, ateste yakip eritmek anlami dogrultusunda denemek,
imtihana tbi tutmak, sikintiya-belya sokmak, ayrilik, i ekisme, kavga, kargasa, kiskirtma,
bastan ikarma, birbirine dsrme anlamlarinda da kullanilmaktadir. Dikkat edilirse bu
anlamlarin hepsi de aci ve istirap ieren, mecaz anlamda ates gibi yakip eriten bir ima
tasimaktadir. Bu sebeple ayetin ifade ettigi manayi sadece mminleri atese atmak olarak
degil, Mslmanlari birbirine dsrmek, bastan ikarmak, baslarini belya sokmak olarak
da anlamak gerekir. Bu konuyla ilgili detay Sad suresinde verilecektir.
Ayrica su geregin hatirlanmasinda da yarar vardir: Mslmanlar bu dnyada her
zaman Ibrahim peygamber, peygamberimiz, Ashab-i Uhdudda bahsedilen inananlar, Yasir,
Smeyye, Bill ve diger bir ok mmin gibi eza ve cefa iinde bulunacaklardir.
186
Hi kuskusuz siz, mallariniz ve canlariniz konusunda yipranacaksiniz/imtihan olunacaksiniz.
Sizden nce kendilerine Kitap verilen kimselerden ve ortak kosan kimselerden birok eza; can sikii,
sinir bozucu seyler de isiteceksiniz. Eger sabreder ve Allah'in korumasi altina girerseniz, sphesiz iste
bu azmi gerektiren islerdendir.
(l-i Imran/ 186)
39-41
Kendilerine savas ailan kimselere, kendileri haksizliga ugramalari; onlar, baska degil sirf
Rabbimiz Allah'tir dedikleri iin haksiz yere yurtlarindan ikarilmalari nedeniyle savasmalarina
izin verildi.
(Hacc/ 40)
11. Ayet:
11
Kesinlikle inanan ve dzeltmeye ynelik iyler yapanlar iin altndan
rmaklar akan cennetler vardr. yte bu, byk kurtuluytur.
Ayette geen ,-'' fevz szcg kurtulus ve basarma demektir. Burada,
inananlara ve slihti isleyenlere Allahin ikramda bulunacagi ve onlardan razi olacagi, cennet
vaadi ile ifade edilmektedir. Aslinda sirf ahiretteki azaptan kurtulmak bile byk bir basaridir.
Bunun zerine bir de altlarindan irmaklar akan cennetleri elde etmek ise en byk zaferdir.
12. Ayet:
12
Rabbinin kskvrak yakalamas gerekten ok yiddetlidir.
Iste, surede kasemlerle dikkat ekilen, kanitlarla ispat edilmek istenen yargi budur.
Kasem cmlesinin cevabi olan bu ayette Rabbimiz zalimlerin yaptiklarinin yanlarina kr
308
kalmayacagini, adaletin mutlaka saglanacagini, sulularin ve zalimlerin kiskivrak
yakalanacagini bildirerek kasemle dikkatleri ektigi hkmn belirtmektedir.
Bu ayette kisa bir aiklama seklinde yapilan uyari, Hud suresinin 25-103. ayetlerinde
Nuh peygamber ile kavmi arasindaki iliskiyle baslayip Musa peygamber ile Firavun
arasindaki iliskiye kadar devam eden genis aiklamalarla detaylandirilmis ve pasaj su
ayetlerle baglanmistir:
100
Iste gemise ynelik bu anlatim, kentlerin cidd haberlerinden, nemli bilgilerindendir. Biz,
onu sana anlatiyoruz; onlardan ayakta olan ve biilmis ekin olan da vardir.
101
Ve onlara Biz haksizlik etmedik; fakat onlar kendilerine haksizlik ettiler, yanlis; kendi
zararlarina is yaptilar. Onun iin Rabbinin emri geldiginde, Allah'in astlarindan taptiklari tanrilari,
onlara hibir sey saglamadi ve onlara ziyandan baska bir sey arttirmadilar.
102
Ve Rabbin, halki sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapan kimseler olan kentleri
yakaladiginda, O'nun yakalayisi iste byledir. Sphesiz O'nun yakalamasi pek aciklidir, ok etindir!
(Hud/ 100-102)
13. Ayet:
13
Kesinlikle ilk yaratan, sonra ldrp yeniden yaratan yalnzca
O'dur.
Bu ayet ilk bakista bu evrendeki yaratilisi ve kiyamet sonrasindaki dirilisi
agristirmaktadir. Ancak evrene dikkatle bakildiginda, her seyin srekli bir yenilenme ve
srekli bir rme iinde oldugu grlmektedir. Bu, evrende her an gereklesen bir ilk
yaratilisin, bir lmn ve her lenin yerine yeni bir dirilisin sz konusu oldugu anlamina
gelmektedir. Baslatma ve iade etme sznn isaret ettigi bu dngnn en belirgin rnegi
gece ile gndzn srekli meydana geliyor olmasidir.
Baslattigi evrende tm bu isleyisi gereklestiren, dolayisiyla hem baslatan hem de iade
eden, sonuta da kiyametle sona erecek olan evreni ahiret yasami ile iade edecek olan, bunlari
yapan ve yapabilecek olan sadece Allahtir.
14. Ayet:
14
Ve O, ok bagylayandr, ok sevendir,
Gnahi ne kadar byk olursa olsun, isyani ne kadar asiri olursa olsun, tvbe edip
dns yapan herkese aik bir kapi olan bagislanma, Allahin hibir engel tanimayan
rahmetinden, coskun ltuf ve ihsanindan kaynaklanmaktadir. Sevgi ise, her durum ve kosulda
Rabbini tercih eden mminlere Allahin ltufkr, cmert ve yumusak yaklasimini ifade
etmektedir.
15. Ayet:
15
en byk tahtn sahibidir, ikram ok olandr,
309
'' Ars szcg, iktidar alameti olan kral koltugu, taht demektir. Arsin
sahibi ifadesi ise yeryznn, gkyznn, iindeki varliklariyla tm evrenin tek sahibi, tek
yneticisi, tek hkmrani anlamina gelir. her seyin ve herkesin sahibi olan bu yce varlik,
kimsenin ve hibir seyin kendisinden kaamayacagi Allahtir.
Ayette Allahin -,=-'' Mecid [Yce] oldugu belirtilerek insanogluna ciz bir varlik
oldugu hatirlatilmaktadir.
16. Ayet:
16
diledigini en ileri derecede yapandr.
Yani; O, en sonunda istedigini yapandir, diledigini diledigi sekilde yapandir. Ona
itiraz edilemez, Onun iradesine karsi ikilamaz ve Ona engel olunamaz. nk kinatta hi
kimse ve hibir sey Onun gibi gl degildir, hibir g Onu maglp edemez.
Bundan dolayi O, dostlarini cennetine sokar ve buna kimse mani olamaz.
Dsmanlarini cehennemine sokar ve onlara kimse yardim edemez. Sulularin kimisini hemen
cezalandirir, kimisine cezalandiracagi vakte kadar diledigince mhlet verir; kimisine dnyada,
kimisine de ahirette azap eder. Btn bunlari ve bunlarin disinda kalan her seyi diledigi gibi
yapar.
17, 18. Ayetler:
17,18
O ordularn; Firavun ve Semd'un haberi sana geldi mi?
Elbetteki geldi
Hatirlanacagi zere, Kuranda Firavundan daha nce de sz edilmisti. Artik
muhataplarin bu konulari iyi bildigi kabul edildiginden, hatirlatmak iin sadece bir isaretle
yetinilen Firavun konusu bundan sonraki surelerde de sik sik hatirlatilacaktir.
Kuranin Firavun ve yandaslarina ordular adini vermesi, onlarin kuvvetlerine ve
organize oluslarina isaret etmektedir.
19, 20. Ayetler:
19
Fakat o kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden o kimseler
hl bir yalanlama iindedirler.
20
Oysa Allah onlar arkalarndan kuyatcdr.
Yani Bu inkrcilar Benim avucumun iindedirler. Ben bunlari yok etmeye ve
yalanlamalarinin cezasini hemen vermeye kadirim. yleyse yalanlamalarindan tr
sabirsizlik gsterme, onlar Benim elimden kurtulamazlar.
Allahin -' =-= Muhit [Kusatici] olmasi
310
Bu ifade, Allahin inkrcilari arkalarindan kusatarak kaacaklari bir yer birakmamak
zere yollarini kestigini, onlara her zaman ve her yerde g yetirdigini, onlari avucunun iine
aldigini belirtmektedir.
Ancak kusatma szcg ile Fetih suresinin 21, Isra suresinin 60 ve Yunus suresinin
22. ayetlerindeki gibi helkin yakinligini ifade eden bir kusatma da kastedilmis olabilir. Bu
takdirde Bunlar, yalanlamak suretiyle kendilerini bir helkle karsi karsiya getiriyorlar
denmek istenmis ve inkrcilarin bir helkle yz yze olduklari ifade edilmis olabilir.
Bu ifadeyle, bir diger anlam olarak; Allah onlarin btn yaptiklarini biliyor, Allah
onlarin yaptiklari seyleri [ilmiyle] epeevre kusatmistir, dolayisiyla da yaptiklarina karsilik
ceza verme zamanini bekliyor manasi da kastedilmis olabilir.
21, 22. Ayetler:
21,22
Aksine o, korunmuy levhada yerefli bir Kurn'dr.
Bu iki ayet konu disidir. Bu durum, bu iki ayetin ayri bir necm oldugu anlamina
gelmektedir. 21. ayetin basindaki .- bel [aksine] edati, bu iki ayetin msriklerin Kurana
satasmalarina karsilik olarak inmis oldugunu dsndrmektedir. Ancak bu satasmanin yeri,
zamani ve nasil oldugu hakkinda herhangi bir bilgi verilmemistir. Bununla beraber biz, bu
ayetlerin Abese suresinin 11-16. ayetlerinden olusan necmin devami oldugu kanaatini
tasimaktayiz. nk Abese suresinin 11. ayetinin basindaki
='' Et-tr szcgnn asli temel demektir. Araplar evin temeline ' -'' ,=
tavarud-dar demektedirler. Ancak bu szck, evin zerine yapildigi ilk temeli kapsadigi
gibi, apartman katlarindan her birinin baslangici anlamindaki ara temeli [tavr] de kapsar.
Nitekim Trkede kademe, asama szckleriyle ifade edilen ,= tavr szcg, Nuh
suresinin 14. ayetinde '',=' '--'= -, ve kad haleknakm etvara [sizi asama asama
yarattik] ifadesinde de bu anlamda kullanilmistir.
Temel anlami ekseninde kaya ve aga iin kullanilan tur szcg, daha sonra
dag anlaminda kullanilmaya baslanmis ve bu anlamiyla daha meshur olmustur. Szcgn
bu yndeki gelisimine uygun olarak arastirmacilarin bir kismi tur szcgnn genel
anlamda dag demek oldugunu sylemisler, bir kismi ise Musa peygamberin vahiy aldigi
zel dagin adi oldugunu ileri srmslerdir. Gerekten de tur szcg, Kuranda yer aldigi
ayetlerde Musa peygamberin vahiy aldigi zel dagin adi olarak kullanilmistir (Bakara 63, 93,
Nisa 154, Meryem 52, Ta Ha 80, Mminun 20, Kasas 29, 46, Tur 1, Tin 2).
Bizim grsmze gre de Musa peygambere Allah tarafindan ilk hitabin yapildigi
dagin adi olan Tr szcg, Sina, Sena gibi szcklerle birlestirildiginde Sina Dagi
anlamina gelmektedir.
Gvenli Belde
Surenin giris blmnde de belirttigimiz gibi, Gvenli Beldenin Mekke sehri oldugu
hakkinda tam bir grs birligi vardir. nk kan dklmesi yasaklanmis olan Mekkenin
Gvenli Kent oldugu Kuran ayetleri tarafindan aika belirtilmektedir:
125
Ve Biz, bir zaman bu Beyt'i/ilk yapilan okulu, insanlar iin bir sevap kazanma/ dns yeri
ve bir gven yeri yapmistik. Siz de Ibrhm'in grev yaptigi yerden bir salt yeri [ml ynden ve
zihinsel aidan destegin; toplumun aydinlatilmasinin gerekletirilecegi bir yer] edinin. Ve Biz,
Ibrhm ile Isml'e, Beytimi, dolasanlar, ibdete kapananlar ve boyun egip teslimiyet gsterenler,
Allah'i birleyenler iin tertemiz tutun diye ahit almistik.
(Bakara/ 125)
105
Ana Britannica Ansiklopedisi (cilt 16, s. 340 ve cilt 32, s. 377)
316
57
Ve onlar; Biz seninle beraber dogru yol kilavuzuna uyarsak, yurdumuzdan atiliriz dediler.
Biz onlari, Kendi katimizdan bir rizik olarak, her seyin semerelerinin toplanip kendisine getirildigi,
gvenli, dokunulmaz bir yere/Mekke'ye yerlestirmedik mi? Fakat onlarin ogu bilmezler.
(Kasas/ 57)
67
Yoksa kiyilarinda insanlarin zorla kapilip gtrlmesine ragmen Mekke'yi, gvenli,
dokunulmaz yaptigimizi da grmediler mi? Hl btila mi inaniyorlar ve Allah'in nimetine
iyilikbilmezlik mi ediyorlar?
(Ankebut/ 67)
Ayrica, Enfal suresinin 33. ayetinden de, peygamberimizin iinde yasadigi dnemde
Mekkenin gvenli kent oldugu anlasilmaktadir.
Drt Kasem Maddesinin Birlesimi
'Incir ve zeytinin Sina dagi ve gvenli kent gibi yer veya blge bildiren
semboller oldugu, bu blgelerin de incir ve zeytin meyvelerinin yetistigi Filistin ve Suriye
oldugu ynndeki kabuller neticesinde, bu drt yerin insanin en gzel biimde yaratilmasinin
ve sonra da alaklarin en alagina dndrlmesinin kaniti olmasi gerekmektedir. Ancak
kasem cmlesinin yargisi ile bu yarginin kanitlari arasinda olmasi lzim gelen mantikli iliski
grnrde bulunmamakta, yargi ile kanitlar birbirlerine uzak grnmektedir. Yargi, aik ve
net olarak anlasildigina gre, bu durumda yapilacak sey, kanitlarin baska anlama gelip
gelmedigini arastirmaktir.
Bu amala, birer yer bildiren bu szcklerin baska ne anlamlara gelebilecegi
dsnldgnde, akla ilk olarak bu szcklerin mecaz manalarina uzanmak gelmektedir.
Gerekten de burada tm dnya edebiyatlarinda ok yaygin kullanilan bir sanat; Mahalliyet
Mecaz-i Mrseli sz konusudur. Kuranda yzlerce rnegi olan bu sanata gre mahal
zikredilmekte ama aslinda o mahalde yasayanlar kastedilmektedir. Mesel Yusuf suresinin 82.
ayetinde ,-'' .--', veselil-garyete [o kente sor] ifadesinde kent zikredilmis ama
kentin insanlari kastedilmistir.
Buna gre, konumuz olan ayetlerde de yer [mahal] ismi zikredilmistir ama kastedilen
o yerler degil, o yerlerde yasayan insanlar, oralara gnderilen peygamberler ve oralarda
indirilen vahiylerdir. Zaten Kuranda adi geen peygamberlerin birogu [Ibrahim peygamber,
oglu Ismail (as), Ishak (as), torunu Yakup (as), Yusuf (as), Musa (as), Harun (as), Davud (as),
Sleyman (as), Isa (as) ve Muhammed (as)] o blgelerde yasamislardir. Ayrica bu
peygamberler vahiyle bu yrelerde muhatap olmuslar; evrelerindeki inanarak ve salihati
isleyerek al-yi illiyyine [yksek erdemlere, dolayisiyla da cennetlere] ulasan kimseler ile
vahye yz dnerek esfel-i safiline [en asagilik, en rezil konumlara, dolayisiyla cehenneme]
yuvarlanan kimseler de yine o yrelerde yasamislardir.
Ahsen-i Takvim:
,,-
72
Srekli olarak iinde kalmak zere girin cehennemin kapilarindan denildi. Byklk
taslayanlarin yeri ne ktdr!
73
Rablerine karsi Allah'in korumasi altina girmis olan kisiler de kesinlikle cennete blk blk
sevk edilecek. Sonunda oraya vardiklari, kapilari aildigi ve bekileri onlara: Selm sizlere, tertemiz
geldiniz! dedigi zaman Sonsuz olarak iinde kalmak zere haydi girin oraya! denilecek.
(Zmer/ 71- 73)
Insanlarin Pervaneler Gibi Olusu
Ayetin orijinalindeki '-'' el-feras szcg, -' feraset szcgnn ogulu
olup pervaneler demektir. Feraset [pervane] de, genellikle geceleri ortaya ikan, isigin
veya atesin evresinde uusan kk kelebektir. Bir adi da gece kelebegi olan pervaneler,
bilindigi gibi dzensiz uuslarla isigin veya atesin evresinde dolasirlar ve sonunda isik
kaynaginin isisiyla yanarlar. Iste, insanlarin kiyamet gnndeki hlleri de bu pervanelere
benzetilmistir. O gn, felket kapiyi alinca, o akilli, mantikli, dzenli insanlar bilinlerini
yitirerek pervanelere dnecekler, ynlerini sasiracaklar, bir saga bir sola, bir asagi bir yukari
kosusturup duracaklardir. Sonunda da pervanenin yanmasi gibi, infilk etmis dnyanin ates
girdabinda yok olacaklardir. O gne tanik olacak milyarlarca insan gz nne alindiginda,
yasanacak genel manzara gerekten de tyler rperticidir.
Bu manzara, farkli anlatimlarla Kuranin baska ayetlerinde de sahnelenmistir:
1,2
Ey insanlar! Rabbinizin korumasi altina girin, sphesiz kiyametin kopus aninin sarsintisi ok
byk bir seydir. Onu greceginiz gn, her emzikli kadin emzirdiginden vaz geer. Ve her hamile
kadin tasidigini birakir. Ve sen, insanlari sarhos olmadiklari hlde sarhos grrsn. Velkin Allah'in
azabi ok siddetlidir.
(Hacc/ 1, 2)
99
Ve Biz, kiymet gn ortak kosan kimseleri dalgalar hlinde birbirlerine girer hlde
birakivermisizdir. Sr'a da flenmistir. Bylece ortak kosan kimselerin hepsini bir araya
toplayivermisizdir.
(Kehf/ 99)
33-36
Sonra, siddetle arpanin ikardigi korkun ses geldigi zaman; yle bir gn ki o, kisi,
kardesinden, annesinden, babasindan, esinden, ogullarindan kaar.
37
O gn onlardan her kisi iin, kendisini bos birakmayacak bir ugras vardir.
( Abese/33-37)
342
87
Ve Sr'a flendigi gn, artik Allah'in diledikleri hari olmak zere gklerde ve yerde kimler
varsa hepsi dehsete kapilirlar. Ve hepsi degerlerini yitirmis olarak O'na gelirler.
88
Ve sen daglari grrsn; sen onlari donuk, durgun sanirsin. Oysa onlar her seyi sapasaglam
yapan Allah'in yapimi olarak bulutun yrmesi gibi yrmektedirler. Sphesiz ki O, yaptiklariniza
tamamiyla haberdardir:
89
Kim bir iyilik-gzellik getirirse, onun iin getirdiginden daha hayirlisi/getirdiginden dolayi
bir hayir vardir. Ve onlar o gn korkudan gvende olanlardir.
(Neml/ 87-89)
68
Ve sra flenmistir de Allah'in diledigi hari, gklerde kim var, yerde kim varsa arpilip
yikilivermistir. Sonra ona baska bir daha flenmistir de onlar kalkmislar karsida bakip duruyorlar.
( Zmer/ 68)
22
Yzler var ki, o gn apaydinliktir;
23
Rablerine nazar edicidirler; Rabblerinden nimet
beklemektedirler.
(Kiyamet/ 22, 23)
Daglarin Atilmis Renkli Yn Gibi Olusu
Daglar [mecaz-i mrsel anlamiyla tm yeryz], yogunlugunu kaybedip sanki atilmis
yn gibi kabaracak, bilinen madde zelligi degisecek ve baska bir hle dnsecektir. Pek tabi
olarak, bildigimiz dzene gre biimlendirilmis bu hayat da sona erecektir.
Atilmis yn hline gelecek olan daglarin renkli oluslari, daglarin yapisindaki
elementlerin farkli renklerinden ileri gelmektedir. Nitekim Kuranda bu ayrinti aika
belirtilmistir:
27
Grmedin mi/ hi dsnmedin mi, gerekten Allah gkten bir su indirdi? Biz onunla renkleri
baska baska meyveler/ rnler ikariverdik. Daglardan da yollar var; beyazli, kirmizili esitli
renklerde/ renklerin degisik tonlarinda. Ve kapkara topraklar/ yollar da var.
( Fatir/ 27)
5. ayette atilmis yne benzetilen daglar, kiyamet gnn anlatan baska ayetlerde su
sekillerde tasvir edilmistir:
13-17
Sr'a bir tek fleme flendigi, yeryz ve daglar yerlerinden kaldirilip bir arpisla birbirine
arpilarak darmadagin oldugu zaman, iste o gn, o olay olmustur. Ve gk yarilmistir, artik o, o gn
dayanaksizdir. Tm gler, semanin evresindedirler. O gn Rabbinin byk tahtini; varligini
birligini, yceligini, en yksek makamin sahibi oldugunu, yok edilen eski varliklarin yerine yaratilan,
daha iyi, daha mkemmel yeni varliklar yansitirlar.
(Hakkah713-17)
20
Daglar da yrtlp serap oluvermistir.
(Nebe/ 20)
105-107
Sana daglardan soruyorlar, de ki: Rabbim onlari savurduka savuracaktir. Bylece onlari
dmdz bos bir hlde birakacak. Orada bir ukur ve bir tmsek grmeyeceksin.
(Ta Ha/ 105-107)
14
O gnde ki; yer ve daglar sarsilir ve daglar eriyip akan bir kum yiginina dnsr.
(Mzzemmil/14)
343
Vakia 1-7
olacak o vaka oldugu zaman ki o vakanin oluu iin yalan syleyen yoktur. O vaka,
alalticidir, ykselticidir yeryz siddetle sarsildika sarsildigi ve daglar ufalandika ufalanip da
toza dumana dnsverdigi zaman ve sizler es sinif oldugunuz zaman
(Vakia/ 5, 6)
6, 7. Ayetler:
Ve hemen, kimin tartlar agr basarsa,
iyte o, hoynutluk veren bir yayayy iindedir.
Bu ayetlerden itibaren, kiyametin ikinci asamasi olan dirilis, mahser ve hesap verme
asamasina deginilmektedir.
Ayette geen ,',- mevazin szcg, kalibi itibariyle hem ',- mizan
szcgnn hem de ,,- mevzun [llen] szcgnn ogulu olabilir.
Mizan, l ve tarti isleminde kullanilan l aleti demektir. Terazi olarak
zellestirilmis olsa da, mizan sadece agirlik lmeye mahsus bir alet olmayip isi ve hiz gibi
zellikleri lmeye yarayan l aletleri de mizan kapsamindadir. Mizan [terazi] szcg
mecazen, hukukta ve iyilik ile ktlgn llmesinde de kullanilir. Hukuk dzeninde
adaletin sembol hline gelen terazi; hak terazisi, iyilik terazisi, akil terazisi gibi
deyimlerle btn dillerde ayni anlama gelen kavramlari temsil etmektedir.
Ayetteki mevazin szcg, mizan szcgnn ogulu olarak kabul edilirse, ayet
kimin terazileri agir basarsa seklinde evrilebilir.
Eger mevazin szcg, mevzun szcgnn ogulu olarak kabul edilirse, ayet de
kimin tartilari agir gelirse seklinde evrilebilir.
Tarti ve terazi kelimelerinin Kuranda yer aldigi ilk ayetler bunlardir. Bu szckler
ileride baska surelerde de yer alacaktir ve burada kisaca deginilen tarti ve terazi kavramlari
oralarda detaylandirilacaktir.
Ancak tarti ve terazi szcklerinin yer aldigi tm Kuran ayetlerinin burada
hatirlatilmasinin, konuyla ilgili grenilmesi gereken bilgiler ve alinmasi gereken mesajlar
bakimindan yararli olacagini dsnyoruz:
8
Ve tarti, o gn haktir. Kimin terazileri/tartilari agir basarsa, iste onlar kurtulanlardir.
9
Ve kimin terazileri/ tartilari hafif kalirsa, iste onlar yetlerimize karsi zlimlik etmelerinden
dolayi kendilerini ziyana sokan kimselerdir.
(Arf/ 8, 9)
105
Iste onlar, Rablerinin yetlerini ve O'na ulasmayi bilerek reddetmis/ inanmamis kimselerdi
de bu yzden yaptiklari btn amelleri bosa gitti. Artik kiymet gn onlar iin hibir l
tutturmayiz/ hi bir deger vermeyiz.
(Kehf/ 105)
47Biz kiymet gn iin hak edilen pay terazileri koyariz; hibir kimse, hibir sekilde
haksizliga ugratilmaz. O sey bir hardal tanesi agirliginca da olsa, onu getiririz. Ve hesap grenler
olarak Biz yeteriz.
(Enbiya/ 47)
101Artik Sr'a flendigi zaman, iste o gn aralarinda soy-sop iliskisi yoktur, kimse kimseden
bir sey isteyemez de.
102Bylece kimlerin tartilari agir basarsa, iste onlar asil kurtulusa erenlerdir.
103Kimlerin de tartilari hafif gelirse, artik bunlar da kendilerine yazik etmislerdir; cehennemde
srekli kalicidirlar.
104Orada onlar, disleri siritir hlde iken ates yzlerini yalar.
344
105Benim yetlerim size okunmadi mi? Siz de onlari yalanliyor muydunuz?
106,107Dediler ki: Rabbimiz! Azginligimiz bizi yendi ve biz, bir sapiklar toplulugu olduk.
Rabbimiz! Bizi buradan ikar. Eger bir daha aynisini yaparsak iste o zaman gerekten biz yanlis;
kendi zararlarina is yapanlariz.
108Allah dedi ki: Sinin oraya! Bana konusmayin da.
(Mminun/ 101-108)
25
Andolsun ki Biz, elilerimizi aik delillerle gnderdik ve insanlarin hakkaniyeti ayakta
tutmalari ve Allah'in, dinine ve elilerine, kimse kendilerini grmedigi ve tanimadigi yerlerde yardim
edenleri belirlemesi iin beraberlerinde kitabi ve ly indirdik. Biz, kendisinde byk bir kuvvet
ve insanlar iin yararlar bulunan demiri de indirdik. Sphesiz Allah, ok kuvvetlidir, mutlak
stndr.
(Hadid/ 25)
17Allah, bu kitabi ve teraziyi/ ly hakla indiren Zat'tir. Ve sana ne bildirir ki, belki de o
kiymetin kopus zamani ok yakindir!
(Sra/ 17)
7-9Ve semayi da olusturdu, onu ykseltti ve terazide/lde/dengede taskinlik etmeyesiniz diye
teraziyi/ly/dengeyi koydu. ly hakkaniyetle dikin/ayakta tutun, teraziye/lye/dengeye
zarar vermeyin.
(Rahman/ 7- 9)
Tarti ve terazi konusu, gemiste Ehl-i Snnet ve Mutezile ekollerinin farkli
anlayislar gelistirmelerine sebep olmus bir konudur. Kimileri bu teraziyi iki kefeli pazar
terazisi gibi anlamislar ve bir ok rivayeti kendilerine destek yapip ahirette Cebrailin bu
terazi ile insanlarin iyiliklerini ve ktlklerini tartacagini ileri srmslerdir. Kimileri de tarti
ve terazi ile mecazen adaletin kastedildigini; Allahin olan biten her seyi bilmesi nedeniyle,
ahirette gerek terazi ile tarti yapmanin bir mantigi bulunmadigini sylemislerdir. Bu konuda
ileri srlen grslerin ayrintilari Kelm kitaplarinda mevcuttur.
Bizim grsmz de, tarti ve terazi ile adaletin kastedildigi yolundadir. Yukarida
anlamlari verilen Rahman suresinin 7. ve 8., Sra suresinin 17. ve Hadid suresinin 25.
ayetlerine dikkat edildiginde, Rabbimizin bu dnya iin de mizan [tarti ve terazi] koydugu
anlasilmaktadir. Fizik olarak byle bir sey, yani Allah tarafindan indirilmis bir terazi
grnrde mevcut olmadigina gre, ayetlerde tarti ve terazi ile kastedilen, kefeli, gramli,
okkali terazi degil, adalettir. yleyse ahiretteki tarti ve terazi ile de yine adalet
kastedilmektedir. Kuran kimsenin kesinlikle haksizliga ugramayacagini; terazisi agir
basanlarin [ki bunlar inananlardir] mutlu bir yasamda olacaklarini, terazisi hafif ekenlerin ise
[ki bunlar da inansizlardir] kizgin ates ukurunda olacaklarini bildirmektedir. Hatirlanacak
olursa, bu durum farkli bir slpla Tin suresinde de ifade edilmistir.
Tartinin agir basmasi ve hafif ekmesi genellikle iyiliklerin ve ktlklerin birlikte
tartilmasi sonucu iyiliklerin veya ktlklerin birbirine gre daha agir veya hafif ekmesi
olarak anlasilmaktadir. Oysa bu anlayis Kurana uymamaktadir. Kuranin ifadelerine gre;
inananlar, gnahlari [kt davranislari] bulunsa da, Allah o ktlkleri rtecegi iin
cehennem grmeyecekler, cennete gireceklerdir. Inansizlar ise iyi davranislari olsa bile
cehenneme gireceklerdir. Bu durumda, yapilan iyiliklerin ve ktlklerin cennet ve cehennem
hayatinda etkili olacagi anlasilmaktadir. Syle ki: Inansiz birisi iyi isler yaptiysa cehennem
azabinda hafiflik sz konusu olacak, inanli birisi de ktlk yaptiysa cennetteki nimetleri ve
alabilecegi zevkler ona gre az olacaktir. Bylece herkes zerre kadar iyiliginin ve serrinin
345
karsiligini mutlaka almis olacaktir. Sonu olarak denilebilir ki, tartilari agir bastiran imandir;
tartilari hafif ektiren de kfrdr, sirktir.
8-11. Ayetler:
Tartlar hafif gelen kimse ise,
iyte onun anas Haviyedir [uurumdur / derin bir ukurdur].
Onun ne oldugunu sana ne bildirdi?
[O] Kzgn bir ateytir.
,,' Haviye szcg; derin bir ukur, uurum manasina gelen bir szcktr. 9.
ayetteki Iste onun anasi Haviyedir ifadesi, Araplar tarafindan ok kullanilan hevet
mmh [anasi onu kaybetti, uuruma, derin bir ukura dsrd] deyiminden gelmektedir.
Birisinin helk olmasi durumunda znt ve lm ifade eden bu deyim, Trkeye de anasi
agladi seklinde yerlesmistir.
Ayette Haviye, ana olarak nitelenerek edeb sanatla bir uyari yapilmistir.
Bylelikle de Haviye olarak isimlendirilen cehennemin ahirette cehennemlikleri kendi
ocugunu koruyan bir ana gibi kucaklayacagi, bu cehennemliklere Haviyeden baska kucak
aanin bulunmayacagi mesaji verilmistir.
10. ayetteki ifadeden haviye denilen bu uurum ya da derin ukurun, ne kadar tarif
edilse de insan zihni tarafindan idrak edilemeyecek bir boyutta ve korkunlukta oldugu
anlasilmaktadir. Haviyenin insan idrakinin disinda bir yapida oldugu konusu 11. ayette de
dogrulanmis ve onun kizgin bir ates oldugu bildirilmistir. Zaten kizgin oldugu bilinen atese
kizgin vurgusu yapilarak o atesin insanlarin bildigi atesten farkli oldugu belirtilmekte ve
sanki su anlam verilmektedir: Sizin bildiginiz ates onun yaninda soguk kalir!
Dogrusunu en iyi bilen Allahtir.
31 KIYAMET SURESI
[LM VE KALKIS]
SURESI
KIYAMET SURESINE GIRIS
Kiyamet suresi Mekkede 31. sirada inmistir. Adini 1. ayetteki el-Kiyamet
szcgnden alan sure kirk ayetten olusmustur.
Bundan bir nceki sure olan Kariah suresinde, kiyametin birinci asamasi olarak
iindeki her seyle birlikte evrenin bugnk dzeninin son bulacagi, ikinci asamasi olarak da
olusacak yeni ortamda inanli inansiz tm insanlarin karsilasacaklari olaylar aiklanmisti.
Bu surede Rabbimiz, srdkleri sefadan vazgeerek sorumluluk altina girmek
istemeyen inansizlarin yanlis tavirlarini nce hayir ifadesi ile reddetmis, sonra da kiyamet
hakkindaki kuskulari, olasi itirazlara tek tek cevaplar vermek suretiyle gidermis ve kiyametin
gereklesecegine dair kanitlar bildirmistir. Ortaya konan bu saglam kanitlarla kiyametin
kainilmaz oldugu ispat edilmis, bylece adaletin tecellisi aisindan ahiretin gerekli oldugu da
aika ortaya konmustur.
346
Surede dikkat ekilen bir diger konu da, ahireti inkr edenlerin niin bu inkra
yneldikleri konusudur. Surede bildirildigine gre bu inkrin sebebi, inkrcilarin ahireti
mantiklarini kullanarak reddetmeleri degil, onlarin kisiliklerinden kaynaklanan ihtiraslari ve
tutkularidir.
Iste btn bu konularin aika bildirildigi ve Rabbimizin rahmet tecellilerinden olan
uyarilarinin devam ettigi Kiyamet suresinin iyi anlasilmasi iin, bundan nceki surelere
nazaran bu sureye biraz daha fazla itina gsterilmesine ihtiya vardir. nk bu surede
dikkatlerden kairilmamasi lzim gelen birok edeb sanat vardir ve gemiste birileri
tarafindan surenin zerine atilmis olan toz topragin iman geregi temizlenmesi gerekmektedir.
Biz bunlari kendi payimiza Kuran adina ortaya ikarmis ve asagida greceginiz gibi gzler
nne sermis bulunuyoruz. Dilegimiz, bu meselenin hassasiyetinin bunlari okuyan
kardeslerimiz tarafindan da idrak edilmesidir.
31 / KIYAMET [LM VE KALKIS] SURESI
Rahman Rahm Allah adina
Ayetlerin meali:
1
Hayr, kymet gnne kant gsteriyorum!
2
Hayr, ok knayan o
nefse de kant gsteriyorum!
3
O insan kendisinin kemiklerini asla bir araya toplamayacagmz m
sanyor?
4
Evet, Biz onun parmak ularn/ tm organlarn dzenlemeye gc
yetenleriz!
5
Aslnda o insan, nn; kalan mrn din-iman tanmayp ktlge
batmakla geirmek istiyor:
6
Soruyor: Kymet gn ne zamanmy?
7-10
yte, gz yimyek gibi aktg, ay tutuldugu ve gney ve ay bir araya
getirildigi zaman, iyte o gn insan, Kay nereye/kaacak yer neresi? der.
11
Kesinlikle onun dyndg gibi degil! Sgnak diye bir yey yoktur.
12
O
gn varp durmak sadece Rabbinedir/ o gn varlp durulacak yer, sadece
Rabbinin huzurudur.
13
O gn, o insan, nden yolladg yeyler ve geriye braktg yeyler ile
haberdar edilir.
14,15
Aslnda insan, tm mazeretlerini koysa da bile/tm perdelerini koysa
da bile kendi aleyhine iyi bir gzetmendir:
16
Onu abuklaytirman iin dilini ona
hareket ettirme!
17
Kuykusuz yaptiklarinin-yapmadiklarinin birleytirilmesi ve
toplanmasi yalnizca Bizim zerimizedir.
18
O hlde Biz yaptiklarini-yapmadiklarini
topladigimiz zaman sen onun toplanmasini izle!
19
Sonra, yaptiklarinin-
yapmadiklarinin beyani; kanitlariyla ortaya konmasi da sadece Bizim
zerimizedir.
20,21
Kesinlikle sizin dyndgnz gibi degil! yin aslnda siz, dnyay
seviyorsunuz ve hireti brakyorsunuz.
22
Yzler var ki, o gn apaydnlktr;
23
Rablerine nazar edicidirler;
Rabblerinden nimet beklemektedirler.
347
24
Ve yzler de var ki, o gn asktrlar;
25
zannederler ki kendilerine
Belkran yaplyor.
26-30
Kesinlikle onlarn dyndg gibi degil! Kprck kemiklerine
dayandg, are bulan kimdir! denildigi ve can ekiyen kiyi bunun o ayrlk
an oldugunu anladg ve bacak bacaga dolaytg zaman; iyte o gn srlp
gtrlmek, sadece Rabbinedir.
31
Fakat o, ne onaylad, ne destekledi.
32
Fakat o, yalanlad ve geri durdu.
33
Sonra da gerine gerine yaknlarna gitti.
34,35
Ykm ok yakn sana, hem de ok yakn! Yine, ykm ok yakn sana,
hem de ok yakn!
36
Yoksa o insan bayboy braklacagn m sanr?
37
O, ayarlanmy meniden
bir nutfe degil miydi?
38
Sonra bir embriyon idi de sonra onu oluyturmuy, sonra
da dzene koymuytur;
39
ki ondan da iki eyi; erkek ve diyiyi var etmiytir.
40
Peki, btn bunlar yapan, lleri diriltmeye g yetiren degil midir?
Ayetlerin Tahlili
1, 2. Ayetler:
1
Hayr, kymet gnne kant gsteriyorum!
2
Hayr, ok knayan o
nefse de kant gsteriyorum!
Her iki ayetin de kabul etmeme anlamindaki ` hayir szyle baslamasi, daha
nceki bir konunun bu surede de devam ettigini gstermektedir. Devam eden bu konu,
dikkatlerin dnya ve mahser asamalarina dikkatlerin ekildigi Kariah suresindeki kiyamet
konusudur. Anlasilan o ki, Kariah suresinin ardindan tartismalar ikmis, kiyamet hakkinda bir
takim itirazlar ileri srlms, Rabbimiz de bu sureye nce bu itirazlari reddederek baslamistir.
Itirazlar siddetle reddedildikten sonra da kiyamet 37-40. ayetlerle kanit gsterilerek ispat
edilmistir.
Ayetlerin basinda bulunan ve Trkeye evrilirken hayir szcg ile ifade ettigimiz
` la edatlari hakkinda gemiste birok farkli grs ileri srlmstr. Klsik kaynaklarda
mevcut olan bu farkli grslere yer vermeden, sadece bu cmle yapisi ve anlami zerinde
durmayi uygun gryoruz.
kiyamet gnne kanit gsteriyorum!
Bizim grsmze gre, bir szck bir dilden baska bir dile evrilirken mutlaka
evrildigi dildeki ayni anlami veren karsiligi ile evrilmeli, kesinlikle orijinal hlinde
birakilmamalidir. evirilerde meydana gelebilecek yanilmalari nlemek iin ise szck ve
kavramlarin ne anlamlara geldiginin her iki dilde de iyi bilinmesi gerekmektedir. Fakat
maalesef uygulamada bu kurallara yeterince hassasiyet gsterilmemekte ve sonuta ortaya
fahis hatalar ikmaktadir. Konu dinimiz oldugunda ise bu fahis hatalar telfisi neredeyse
imknsiz tahribatlara yol amaktadir.
Bu ayetlerdeki kasem [yemin] szckleri de, isaret edilen hatalarin yapildigi
szckler arasindadir.
Bu ayetler, daha nce grdgmz - kasem [yemin] cmlelerinden farkli olup
bilinen trdeki kasem [yemin] cmlelerinden degildirler. Burada szcgn Kasem
ediyorum [kanit gsteriyorum] seklindeki anlami kast edilmistir.
348
Alak suresinden bu sureye kadar karsimiza ikan kasemlerin hepsinde hem kasem
cmlesinin kasem blm, hem de kasem cmlesinin cevap blm yer almis idi. Mesel
hatirlanacak olursa;
Kaleme ve onlarin yazip durduklarina yemin olsun ki,
Geceye yemin olsun ki
Fecre yemin olsun ki,
Kusluk vaktine yemin olsun ki,
Asra yemin olsun ki,
Soluk soluga kosanlara yemin olsun ki,
Gnese yemin olsun ki,
Burlar sahibi semaya yemin olsun ki,
seklindeki ifadeler ile zerine yemin edilen nesneler veya olaylar, kasemin cevap
blmndeki teze kanit olmakta ve ortaya konan iddiayi glendirmekte idi. nk kasem
cmlesinin kurali bunu gerektirmektedir. Zaten kasemin [yeminin] amaci da ileri srlen tezin
kuvvetlendirilmesidir. [Kasem cmlesi hakkinda daha ayrintili bilgi Kalem suresinin
tahlilinde verilmistir].
Ancak; konumuz olan ayetlerde , vav, - be, - ta gibi kasem edatlarindan
herhangi biri kullanilmamistir. Ayrica surede kaseme cevap olan herhangi bir ayet de
bulunmamaktadir. Yani kiyamet gnne ve ok kinayan nefse kasem ederim ki veya
kiyamet gnn ve ok kinayan nefsi kanit gsteririm ki ifadesi ile kiyamet gnnn ve ok
kinayan nefsin kanit gsterildigi herhangi bir tez ortaya konmamistir. Tam aksine, birok olay
ve manzara anlatilmis, anlatilan bu olay ve manzaralar kiyamet gnne ve dolayisiyla akilsiz
insanlarin o gn duyacagi pismanliga kanit gsterilmistir. Kisacasi bu iki ayet, bir kasem
cmlesinin kasem [yemin] blm degildir. Bu durumda, ayetlerin kiyamet gnne ve ok
kinayan nefse kasem olsun ki veya kiyamet gnn ve ok kinayan nefsi kanit gsteririm
ki seklinde evrilmeleri yanlistir. Zaten kiyamet gnnn kiyameti inkr eden kisilere kanit
gsterilmesi de mantikli degildir.
Kasem cmlesi ile ileri srlen tezin muhataplarca ciddiye alinmasi, gsterilen
kanitlarin somut, gzle grlr, elle tutulur cinsten olmasiyla mmkndr. nk insanlar
bizzat iinde yasadiklari olaylari ve gerekligin boyutlu halini algilayabilirler; kanitlarini
da dnyadaki somut olaylardan ve nesnelerden saglarlar. Surede verilen haberler ise
inansizlar, cennet, cehennem gibi kiyamet ve ahirete ait haberlerdir, yani inansizlarin
inanmadiklari seylerdir.
Inansiz insanlara zaten inanmadiklari haberlerin kanit gsterilmesi ve bunlara
inanmalarinin beklenmesi anlamsizdir. Bu nedenle, konumuz olan iki ayette kiyamet gn ve
inansizlarin o gn duyacaklari pismanlik zerine yemin edilmis olmasi dsnlemez. Bu tarz
haberlere ancak inanlilar Haber-i Rasl denilen yolla inanirlar. Inananlar bilirler ki,
mucizelerle desteklenmis, peygamberligi sabit olan kisiler, bu haberleri Allahtan vahy
yoluyla almakta ve insanlara aynen iletmektedir. Kaynagi Allah olan bu haberlere hi kusku
duymadan ancak mminler inanir. Kelm ilminde Istidll Bilgi adi verilen bu kabul
[inan], ancak inananlar iin sz konusudur. Inansizlardan, inanmadiklari bir peygamberin
verdigi ve hayatta iken gremeyecekleri trden haberlere inanmalarini beklemek mantiksizdir.
Iste bu nedenle onlara Rabbimizin Kuranin baska surelerindeki kasemleri gibi, inkri
mmkn olmayacak somut kanitlar gstermek gerekmektedir.
Aikladigimiz nedenlerle 1 ve 2. ayetlerin anlami:
Hayir, kiyamet gnne kanit gsteriyorum!
Hayir, o ok kinayan nefse de kanit gsteriyorum!
seklinde olmalidir. Kiyamet gnne 31-40. ayetlerdeki ifadeler, Nefs-i Levvamehe de 7-36.
ayetlerdeki ifadeler kanit gsterilmistir.
349
Not: Ayetlerdeki -' ` l, uksimu terkibi, buradan baska Tekvir, Beled ve Vakia
surelerinde de yer almistir. Ancak o surelerde la, uksimu ifadesi kasem ederim ki
anlamina gelmektedir. nk o surelerdeki cmleler, kasem cmlesinin gerektirdigi dilbilgisi
kurallarina tam olarak uymaktadir ve kasem edilen [kanit gsterilen] seyler somut seylerdir.
Ayrica kasemin cevaplari olan cmleler de yine dilbilgisi kurallarina uygun olarak ayni
pasajda yer almistir.
Nefs-i Levvameh [ok Kinayan Benlik]
Sems suresinin tahlilinde anlamini can, canli, canli insan olarak verdigimiz -
-''
nefs szcg, kendine zg davranis zellikleri olan her tr canli veya benlik, kisilik
kazanmis kimse olarak anlamlandirilabilir.
,' Levm [kinamak] szcgnn mbalga [abarti] kalibi olan -' ,' levvameh
szcg ise ok kinayan anlamindadir. Bu iki szckten olusmus -' ,
'' -
-'' nefs-i
levvameh ifadesi de ok kinayan benlik, ok kinayan kimse anlamina gelen bir sifat
tamlamasidir.
Mteaddi [geisli] bir fiil olan kinamak fiilinin, ayetteki bu tamlamada meful
[tmleci] bulunmamaktadir. Yani ayette nefsin [kisinin benliginin] kimi ve neyi ok kinadigi
aiklanmamistir. Ancak ayetin bulundugu pasaj ve bu pasajin konusu dikkate alindiginda,
ok ayiplayan bu kimsenin kiyamet gnnn her iki asamasinda da imansizligi sebebiyle
iine dsms oldugu durumdan memnun olmayan ve gemisteki hayati iin kendisini kinayip
duran ok pisman biri oldugu, dolayisiyla ayipladigi kisinin de kendisi oldugu
anlasilmaktadir.
Yce Rabbimiz, ahirette hissedilecek o ok aci pismanlik anlarini akilli insanlarin
akledip geregi bulmalari iin deta bir tiyatro sahnesi gibi canlandirmistir:
27
Ve onlarin, atesin zerinde durdurulduklari zaman, Ah, ne olurdu dnyaya dndrlseydik,
Rabbimizin yetlerini yalanlamasaydik ve mminlerden olsaydik! deyiverdiklerini bir grsen!
28
Aksine, isin asli daha nce gizleyip durduklari aiga ikti. Geri evrilselerdi yine
yasaklandiklari seye kesinlikle dnmslerdi. Evet onlar gerekten yalancidirlar.
29
Ve onlar, Su bizim igreti dnya hayatimizdan baska bir hayat yoktur, biz diriltilecek de
degiliz demislerdi.
30
Ve Rablerinin huzurunda durdurulduklari zaman onlari bir grsen! Rableri: Bu, bir gerek
degil miymis? der. Onlar: Rabbimize yemin ederiz ki gerektir derler. Rableri: yleyse
kfretmis; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis olmaniz nedeniyle azabi tadin! der.
31
Allah'a kavusmayi yalanlayanlar, kesinlikle kayba/zarara ugrayip aci ekmislerdir. Kiymet
ani ansizin gelince, onlar, gnahlarini sirtlarina yklenmis olarak diyecekler ki: Dnyada yaptigimiz
kusurlardan dolayi yaziklar olsun bize! Dikkat edin yklenip durduklari/gnahlari ne ktdr!
( Enm/27-31)
53
De ki: Ey nefislerine karsi siniri asmis olan kullar! Allah'in rahmetinden mit kesmeyin.
Sphesiz Allah, gnahlari tmden bagislar. Sphesiz O, ok bagislayicidir, ok merhamet edicidir.
54
Ve size azap gelmeden nce Rabbinize ynelin ve O'na teslim olun. Sonra yardim
edilmezsiniz.
55-58
Ve ansizin azap gelmeden,
kisinin, Allah'in yaninda, yaptigim lszlklerden dolayi yazik bana! Dogrusu ben alay
edenlerdendim demesinden
yahut Allah, bana dogru yolu gsterseydi, her hlde ben Allah'in korumasi altina girmis
kimselerden olurdum demesinden
veya azabi grdg zaman, Bana bir geri dns olsaydi da ben de o iyilik-gzellik retenlerden
olsaydim demesinden nce Rabbinizden size indirilenin en gzelini izleyin.
59
Tam tersi, sana yetlerim geldi de sen onlari hemen yalanladin, byklk tasladin ve
kfirlerden; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedenlerden oldun.
(Zmer/ 53-59)
350
25-29
Ve kitabi solundan verilen kimseye gelince; iste o: Keske kitabim bana verilmeseydi,
hesabimin ne oldugunu da bilmeseydim. Ne olurdu o is bitmis olsaydi. Malim bana hi yarar
saglamadi. Gcm/otoritemde benden yok olup gitti der.
(Hakkah/ 25-29)
39
Ve sen onlari, kendileri bilgisizlik, duyarsizlik iindeyken ve inanmiyorlarken emrin yerine
getirilecegi o byk pismanlik gnyle uyar!
(Meryem/ 39)
38-40
Indirilmis yetler ve vahiy, tanik olarak saf saf dikildikleri gn, Rahmn'in [yarattigi btn
canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in] izin verdikleri disinda hi kimse konusamaz. Ve o
izin verilen, dogruyu syler: Ite bu, hak gndr. Artik dileyen Rabbine bir siginak edinir. Sphesiz
Biz sizi yakin bir azap ile uyardik. O gn, kisi iki gcnn/mal ve evresinin ne takdim ettigine
bakar/yaptiklariyla yz yze gelir ve kfir; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kisi: Ah
ne olaydi, ben bir toprak olsaydim der.
(Nebe/ 38- 40)
21-23
Kesinlikle sizin dsndgnz gibi degil! Yer st ste sarsintilarla dmdz edildigi zaman,
Rabbinin hesaba ektigi, gnderdigi vahiyler tanik olarak saf saf dizildigi zaman, o gn cehennem de
getirilmistir; o insanin, o gn akli basina gelecektir, artik aklinin basina gelmesinin kendisine ne
yarari var ki!
24
Der ki: Keske ben bu hiret hayatim iin hazirlik yapmis olsaydim!
(Fecr/ 21- 24)
64-66
Kesinlikle Allah, kfirleri; Kendisinin ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseleri
dislayip gzden ikarmis ve iinde sonsuz olarak kalmalari iin, onlara ilgin bir ates hazirlamistir.
Onlar orada, bir koruyucu yakin ve yardimci bulamazlar. Yzleri ates iinde evrilip evrildigi gn,
Ah keske Allah'a itaat etseydik, eliye itaat etseydik! diyecekler.
(Ahzab/ 64-66)
26
Iste o gn gerek hkmranlik, Rahmn'a [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet
eden Allah'a] zgdr. Kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseler iin ise o,
pek etin bir gn olmustur.
27-29
Ve o gn, sirk kosmak sretiyle yanlis; kendi zararina is yapan o kimse ellerini isirarak;
Eyvah, keske eli ile beraber bir yol tutsaydim! Eyvah, keske falancayi iz birakan bir nder
edinmeseydim. Hi sphesiz bana geldikten sonra, beni gt'ten/Kitap'tan o saptirdi. Ve seytan, insan
iin bir rezil edenmis! der.
30
Eli de: Ey Rabbim! Hi sphesiz benim toplumum su Kurn'i mehcur/ terk edilmis bir sey
edindiler dedi.
(Furkan/ 26-30)
Pisman olan ve kendini kinayan nefsin bu surede anlatilan durumu ise 24-30. ayetlerde
grlecektir.
Yukaridaki ayetlerde anlatilan mutsuzlarin durumlarina karsilik bir de Allahi tanimis,
Onun zikri ile kalpleri tatmin olmus kimseler vardir ki, Rabbimiz bu kimselere mutmain
nefs [tatmin olmus kisi] diye hitap etmektedir:
27-30
Ey zihnindeki tm soru isaretlerini gidererek rahata kavusmus kisi! Dn Rabbine, sen
Rabbinden O da senden hosnut olarak! Hemen gir kullarimin iine! Ve gir cennetime!
(Fecr/ 27-30)
-' ,
''' -
27
Sen eli degilsin diyenler, arabuk geen dnyayi seviyorlar ve agir bir gn arkalarina
atiyorlar.
(Insan/ 27)
Aslinda Kuran, dnyanin ahirete tercih edilmesi konusu zerinde ok
durmustur. Bu nemli konuyu sik sik gndeme getiren ayetlerin bir kismini asagida
sunuyoruz:
14
Kadinlara, ogullara, kantar kantar yigilmis altin ve gmse, salma gzel atlara, etinden ve
stnden yararlanilan hayvanlara ve ekinlere duyulan tutkulu asiri istek, insanlara ssl/ekici
kilindi. Bunlar, basit dnya hayatinin kazanimidir. Ve Allah, varilacak gzel yer Kendi katinda
olandir.
15-17
De ki: Size bundan daha hayirli olani bildireyim mi? Allah'in korumasi altina girmis;
Rabbimiz! Sphesiz biz inandik, artik bizim sularimizi bagisla ve bizi Ates'in azabindan koru!
diyen, sabreden; diren gsteren, dogru olan, srekli saygida duran, Allah yolunda harcamada
bulunan ve seherlerde bagislanma dileyen kisiler iin Rablerinin katinda, iinde temelli kalacaklari,
altindan irmaklar akan cennetler, tertemiz esler ve Allah'tan hosnutluk vardir. Ve Allah, kullari en iyi
grendir.
( l-i Imran/ 14- 17)
33
Biz onlarin sylediklerinin seni kesinlikle zdgn elbette biliyoruz. Ama onlar aslinda seni
yalanlamiyorlar; ama sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapan o kimseler Allah'in yetlerini bile
bile reddediyorlar.
(Enm/ 32)
38
Ey iman etmis kisiler! Ne oldu ki size, Allah yolunda savasa ikin denildigi zaman yere
agirlasip kaldiniz/akilip kaldiniz. hiretten cayip basit dnya hayatina mi razi oldunuz? Ama
hrettekine gre, bu basit dnya hayatinin kazanimi pek azdir.
(Tvbe/ 38)
127
Ve iste Biz, sinirlari asanlari ve Rabbinin yetlerine inanmayanlari byle cezalandiririz. Ve
hiretin azabi kesinlikle daha siddetli ve daha sreklidir.
(Ta Ha/ 127)
64
Ve bu igreti dnya yasami, sadece bir eglence ve oyundur. Sphesiz son yurt ise kesinlikle
hayatin ta kendisidir. Keske onlar, bilmis olsalardi.
(Ankebut/ 64)
14-17
Arinan, Rabbinin adini anip da salt eden; ml ynden ve zihinsel aidan destek olan;
toplumu aydinlatmaya alisan kimse kesinlikle kendini kurtarmistir. Fakat siz su basit dnya hayatini
tercih ediyorsunuz. Oysa hiret daha hayirli ve devamli kalicidir.
( Al/ 14- 17)
Bu konuyla ilgili olarak su ayetlere de bakilabilir: Zhruf 35, Yusuf 109, Rad 26,
Ibrahim 3, Nahl 30, 41, Isra 21, Arf 169, Nisa 77.
22, 23. Ayetler:
22
Yzler var ki, o gn apaydnlktr;
23
Rablerine nazar edicidirler;
Rabblerinden nimet beklemektedirler.
22. ve 23. ayetlerde inanli, 24. ve 25. ayetlerde de inansiz insanlarin lm anlari
sahnelenmis olup bu sahneler ahirete degil, dnyaya ait sahnelerdir. Zaten 26-30. ayetlerde bu
369
manzaralarin dnyaya ait oldugu iyice netlesmektedir. Dolayisiyla bu sahneler, kiyamet
gnnn birinci asamasi olan lm ile ilgilidir.
22. ayetteki ---,, o gn, yukarida 13. ayette de belirttigimiz gibi, gzn fal tasi
gibi aildigi, Ayin tutuldugu, Gnes ve Ayin birlestigi ve inansiz insanin kaacak yer
neresi var! diye kaacak delik aradigi gndr. Yani lm anidir.
22. ayetteki --'- ndiratn szcg, her seyin tazesi iin kullanilir. Parlak yesil
olan maddelere de -'- -=' ahdarn nadirin denir.
118
Bu durumda ayetin anlami, yzler
vardir parlaktir, tazeciktir demek olur ki, bu ifade ile harap olmamis, prsmemis,
mutluluktan ve sevinten isil isil parlayan yzlerin [kimselerin] varligi dile getirilmistir.
Yzler ifadesinden, kimselerin anlasilmasi, ayette cziyyet mecaz-i mrseli sanatinin
kullanilmasi dolayisiyladir. Yapilan bu sanatla insanlarin yzleri zikredilerek kendileri
kastedilmistir. Bilindigi gibi, insanin vesikalik blm yzdr.
Eski dnemlerde, 23. ayetteki sadece Rablerine bakicidirlar ifadesinden, bu
sahnenin ahirete ait oldugu anlasilmis ve =- nazar szcgnn de anlami kaydirilarak
mminlerin ahirette Allahi grecekleri iddia edilmistir.
Lisanl-Araba gre nazar szcgnn anlami karsi karsiya gelmek demektir.
Gzle bakilmasa, grlmese de karsi karsiya bulunmak, nazar iin yeterlidir. Hatta gzleri
grmeyenler de nazar edebilirler. Buradan hareketle, bir isi grecegi, bitirecegi umulan
kimsenin ya da makamin karsisinda durmaya, gz bebegini ona yneltmeye nazar denilir
olmustur.
119
Su hlde, Rabbe nazar etmenin, Allaha gzle bakmakla ve Allahi grmekle alkasi
yoktur. Dolayisiyla Kelm ilmindeki
` [kell=hayir
hayir] szcg ile ifade edilmistir. nk mal-mlk ne kadar ok olursa olsun, insani
lmszlestiremez, ebedlestiremez. Bu yanlis inan, azginlasmis drtlerine esir olan
inansiz insanin, geregi algilama yetisini kaybederek dstg pismanlik verici bir
yanilsamadir.
Kesin olan su ki, malin-mlkn oklugu bu kisiye hibir fayda vermeyecektir.
Inansizligindan kaynaklanan yanlis davranislari yznden Mslmanlara sikinti verdigi ve
toplumda manev yipranma olusturdugu iin, Kesinlikle o, Hutame'ye firlatilip atilacaktir.
Bu yette, _- '' [red] edati olan kell szcgnden baska ilgin vurgu daha
mevcuttur:
1) Normalde ---, [ynbez] seklinde olmasi gereken fiilin basina . [lam] edati ve sonuna
da iki tane [nun] harfi getirilmek sretiyle fiil ---,' [le-ynbezenne] hline getirilmistir.
Bylece cmleye, kesinlik vurgusu yklenmis ve bu isin sakasinin olmadigi, sylenenin
kesinlikle, mutlaka yapilacagi belirtilmistir.
2) yette geen --- [nebeze] fiili, siradan bir szck olmayip horlama, tahkir etme
[asagilama] vurgusu ile nemsiz bir seyin firlatilip atilmasi iin kullanilir.
137
Rabbimiz bu
szckle, sahip olduklari sayesinde kendilerini itibarli, onurlu, nemli sayanlara ok zel bir
mesaj vermis ve sanki demistir ki: Siz kendinizi ok ayricalikli olarak gryorsunuz ama Biz
sizi asagilayarak, horlayarak, nemsiz bir sey, bir paavra gibi Hutame'ye firlatip atacagiz.
3) -== [hutame] szcg, kirip dkmek anlamindaki hatm szcgnn mbalga
ismi-i fail kalibi olup asiri kirip dken demektir. Araplar, siddet ieren bu szcg
genellikle kemik gibi kuru ve sert seylerin kirilmasi anlaminda kullanirlar. Mecz olarak;
nndeki srsne sahip olamayan, srsndeki mallari telef eden obana; ne bulursa yiyip
bitiren asiri obur kimseye; tm birikimleri tkettiren kitlik senesine; ailesinin varligini saip
savurarak zarar veren kimseye; ekinleri, sebzeleri, meyveleri yiyen basibos hayvana da
hutame denilmistir.
138
Srenin devamindan, hutame szcgyle kasdedilenin, cehennem oldugu
anlasilmaktadir. Bu durumda cehennem'in yakici zelliginin yani sira, azap stne azap veren,
iine atilanlari kirip geiren, yiyip bitiren zellikleri de oldugu ortaya ikmaktadir.
Cehennemin tanitilmasi iin seilmis olan hutame szcg, baska ince mesajlar da
iermektedir. Sanki syle denmektedir: Siz hmezelik ve lmezelik yaparak Peygamber'i ve
inananlari sikintiya sokar, onlarin maneviyatlarini bozarsaniz, Biz de sizi, sizin
yaptiklarinizdan daha etin azaplar veren hutame'ye [kirip dken, yiyip bitiren cehenneme]
Iirlatip atariz; kirilip dklrsnz.
5
Hutame'nin ne oldugunu sana ne bildirdi?
Yani, sen hutame'yi bilmezsin, bilemezsin. Aklin onu alamaz, onun dnyada rnegi
yoktur. Onu ancak Biz aiklariz.
6,7
O, Allah'n, gnllerin zerine trmanp kan, tutuyturulmuy bir
ateyidir.
Kurn'da cehennem atesi iin,
21
Ite bu, sizin yalanlamakta oldugunuz Ayirma Gn'dr!
22,23
Toplayin o sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlari, eslerini ve Allah'in astlarindan tapmis
olduklari seyleri. Sonra da onlari cehennemin yoluna kilavuzlayin.
(Sffat/19-23)
40
Sphesiz ki, Ayirma Gn onlarin hepsinin bulusma yeridir/ kararlastirilmis bulusma
vaktidir.
41,42
O gn Allah'in merhamet ettigi kimseler hari, hibir yakinin yakina hibir sekilde yarari
olmaz. Onlar yardim da olunmazlar. Sphesiz ki Allah, en stn, en gl, en serefli, maglp
edilmesi mmkn olmayan/ mutlak galip olanin, engin merhamet sahibinin ta kendisidir.
(Duhn/40-41)
17
Kuskusuz Ayirma gn kararlastirilmis bir bulusma vakti olmustur.
18
O gn Sr'a flenir; siz de hemen blkler hlinde gelirsiniz.
(Nebe/17-18)
11-12. yetlerde, bu dehset veren sahnelerin yaninda bambaska bir olaya daha
deginilmistir. Bu olay, uzun insanlik tarihi boyunca insanlara tebligde bulunmus olan
peygamberlerin mahser halkina teshiridir. Ayirma Gn, ayni zamanda genel bir bulusma
gn olarak belirlenmis ve btn peygamberlere o gn iin randevu verilmistir. Bu bulusmada
peygamberler, daglardan, yeryznden, gklerden daha agir basan o byk konuya [hesap
verme konusuna] iliskin son hesaplarini sunacaklardir:
6
Andolsun, kendilerine eli gnderilmis olanlari da sorguya ekecegiz, andolsun, gnderilen
elileri de sorguya ekecegiz.
7
Ve andolsun, onlara, bir bilgi ile anlatacagiz; nk Biz uzakta olanlar degildik.
8
Ve tarti, o gn haktir. Kimin terazileri/tartilari agir basarsa, iste onlar kurtulanlardir.
9
Ve kimin terazileri/ tartilari hafif kalirsa, iste onlar yetlerimize karsi zlimlik etmelerinden
dolayi kendilerini ziyana sokan kimselerdir.
(Arf/6-9)
393
Yukaridaki yetlerin ifade seklinden, son derece nemli bir olaydan sz edildigi
anlasilmaktadir. Artik yildizlarin snmesi, ggn paralanmasi, daglarin ufalanip toz gibi
uusmasi ile yasanan dehset geride kalmis, fakat simdi herkesi o dehsetin saldigi korkudan
daha byk bir korku kaplamistir: Hesap verme korkusu...
Hesap verme zamaninin geldigini vurgulayan uyari sarsicidir:
Eliler, vakitlendirildikleri zaman,
Allah'in hasr meydaninda [Kendi huzurunda] btn insanlari toplayacagi ve her kavmin
peygamberini de shit olarak agiracagi, Kurn'da pek ok yerde bildirilmistir. Sapkinlar ve
sulular, Allah'in kendilerine neyi ilettiginin tanigi ve kaniti olarak karsilarinda peygamberleri
bulacaklar ve bylece sapikliga dsme sebebinin kendileri oldugu aiga ikacaktir:
69
Ve yeryz Rabbinin nruyla aydinlanmis, kitap konulmus, peygamberler ve taniklar
getirilmis ve aralarinda hak ile karar verilmistir. Ve onlara haksizlik edilmez.
(Zmer/69)
41
Her mmetten bir tanik getirdigimiz ve seni de iste onlarin zerine bir tanik olarak
getirdigimiz zaman bak nasil?
(Nis/41)
Ayirt etme gnnn ne oldugunu sana ne bildirdi!
Bu ifade tarzi, hatirlanacagi zere, insanin aklinin eremedigi, havsalasinin alamadigi,
zihn yetilerinin boyutlarini asan konularda kullanilmaktadir. Ayni ifadenin burada Yevm'l-
Fasl [ayirt etme gn] iin kullanilmasi, o gnde olusacak dehsetin, insan zihninin tesinde
oldugunu anlatmaktadir. Yani insanlara, Siz dnyada hangi sikintiyi grms, yasamis,
dsnms olursaniz olun, onlarin hi birisi Ayirt Etme Gn'ndeki kadar mthis degildir, ona
gre aklinizi basiniza alin! denilmektedir. Arkasindan da su uyari yapilmaktadir:
O gn, yalanlayanlarin vay hline!
Rabbimizin uyari ve tesvik amali bu mesaji bu srede tam on kez tekrarlanmistir.
Gerek hiret hlleri ile ilgili aiklamalarin ve gerekse dnya ile ilgili hatirlatmalarin yapildigi
cmlelerin sonunda hep bu ifade kullanilmistir. Tekrarlanan bu uyari ifadesi hep ayni
szcklerden meydana gelmis olsa bile, yalanlayanlarin yalanladiklari ifade edilen seyler her
pasajda farklidir. Mesel bu ifadenin sredeki ilk geisinde, Yevm'l-Faslin [ayirt etme
gn'nn], ikinci defa geisinde sululara yapilacak azabin, nc defa geisinde Allah'in
ilmi ve gcnn, drdnc defa geisinde de insanoglunun muhta ve sinirli bir gce sahip
oldugunun, ilh kudretin ise her seyi kapladiginin yalanlandigi ifade edilmistir. Aslinda
ifadenin her tekrarlanisiyla farkli bir konu vurgulandigindan, ifadenin tekrarlandigini
sylemek pek de uygun degildir.
Vay hline! seklinde evrilen .,, [veyl] szcg ile ilgili detay Hmeze sresi'nde
verildigi iin burada tekrar edilmeyecektir.
16
Biz, ncekileri degiyime, ykma ugratmadk m?
17
Sonra geridekileri de onlarn arkasna takarz.
18
Biz, sululara, iyte byle
yaparz.
19
O gn yalanlayanlarn vay hline!
Bu yet grubunda da yine Rabbimizin insanlara uyguladigi egitim ilkelerinden biri olan
rnek verme ilkesi grlmektedir. Srenin buraya kadarki blmnde, kiymete
inanmayanlara kanit olarak Kurn gsterilmis ve buna ragmen Ayirim Gnn inkr
edenler, Yalanlayanlarin vay hline! ifadesi ile tehdit edilmisti. Bu blmde ise
394
yalanlayanlara, tarihte kendileri gibi olanlarin baslarina gelen kt son hatirlatilmaktadir. Bu
hatirlatma, Biz, ncekileri helk etmedik mi? ifadesi ile gemisteki somut rnekler telmih
edilerek yapilmistir. Rabbimizin gerek olaylari sika gzmzn nne sermesindeki ama,
baska bir yette syle aiklanmistir:
42
Hani siz, vdinin yakin bir yamacinda idiniz, onlar da uzak yamacinda idiler. Kervan da sizden
daha asagida idi. Syet onlarla szlesmis olsaydiniz da, bulusma yerinde kesinlikle anlasmazlik
ikarirdiniz. Fakat olmasi gereken isi Allah'in gereklestirmesi iin; degisime/yikima ugrayan apaik
bir delil grdkten sonra yikima ugrasin, sag kalanlar da yine apaik bir delilden sonra yasasin
diye... Sphesiz Allah, en iyi isitendir, en iyi bilendir.
(Enfl/42)
Tarihten ders ikarma konusunda cidd ihtarlarda bulunan Rabbimiz, Kurn'in bir
blmn kissalara ayirmak sretiyle bizlere zengin bir ibret kaynagi ltfetmistir. Gemis
kavimlerin helk edilmelerine sebep olan davranislarin anlatildigi yzlerce yetten bir
blm, bundan nceki srelerin ayni konuyla ilgili blmlerinde okuyucuya sunulmustu. Bu
baglamda su yetlerin yer aldigi pasajlarin da okunmasinda yarar gryoruz: Bakara/248; l-i
Imrn/13, 49; Ynus/92; Hd/103; Ysuf/111; Hicr/77; Nahl/11, 13, 65, 67, 69; Suar 8, 67,
103, 121, 139, 158, 174, 190; Neml/52; Ankebt/15, 35, 44; Sebe/9; Zriyt/37; Kamer/15.
Kendi hatalari yznden helk edilen ncekilerin [gemis toplumlarin] rnek alinmasi
konusu, Rabbimizin ok etin yakalayisina tanik ve tanik olunani kanit gstermesi
sebebiyle Burc sresi'nde de gemis ve orada gemisin arastirilmasinin gerekli oldugunu
bildiren yetler rnek olarak verilmisti.
Burc sresi'ndeki o blmn tekrar okunmasini neriyor ve suna inaniyoruz: Kurn'in
ncekiler szcg ile ifade ettigi gemis toplumlarin servenleri tarih belgelerden,
arkeolojik kalintilardan arastirilip grenildiginde grlecektir ki, hireti inkr ederek bu
dnyayi tek hayat zanneden ve ahlk degerlerini sadece bu dnyadaki llere ve neticelere
baglayan btn kavimler istisnsiz helk olmuslardir.
Sonra geridekileri de onlarin arkasina takariz/takacagiz. Biz, sululara, iyte byle
yapariz.
Yani, bu Bizim snnetimizdir [yasamizdir]. hireti inkr edenler, tipki helke ugrayan
gemis mmetler gibi, sonunda ayni felkete ugramalarinin kainilmaz oldugunu
greceklerdir. Bundan nce hibir kavim bu kibetten istisn edilmemistir, ileride de
edilmeyecektir:
40
yetlerimizi yalanlayan ve onlara karsi byklenen su kimselere, iste onlara ggn kapilari
ailmayacak ve deve/halat igne deliginden gemedike onlar cennete girmeyeceklerdir. Biz sululari
iste byle cezalandiririz.
41
Onlar iin cehennemden yataklar, stlerinden de rtler vardir. Ve Biz,
zlimleri iste byle cezalandiririz.
(Arf/40)
84
Ve zerlerine bir yagmur yagdirdik. Bak bakalim gnahkrlarin sonu nasil oldu!
(Arf/84)
69
De ki: Yeryznde gezip dolayn da sulularn sonlarnn nasl olduguna bir bakn!
(Neml/69)
34
Sphesiz Biz, gnahkrlara byle yapariz.
(Sffat/34)
395
YETTEKI NCEKILER ve SONRAKILERIN KIMLIGI: Klsik kaynaklar,
ncekiler tabiri ile d ve Semd kavimlerinin, sonrakiler tabiri ile de Lt, Suayb ve Ms
kavimlerinin [Firavun ve ordusunun] kasdedildigini ileri srmslerdir.
Bize gre ise ncekiler, bu yet inmeden nceki dnemlerde yasamis olan d, Semd,
Lt ve Suayb'in kavimlerini, Firavun ve avenesini, Ashb-i Uhdud ve Ashb-i Fl gibi
gruplari; sonrakiler ise bu yetler indikten sonra yasayacak olan ilerideki inkrcilari isaret
etmektedir. 17. yette sz konusu olan bazi kiraat [okunus] farkliliklari da bizim ileri
srdgmz tezi desteklemektedir.
20
Biz sizi degersiz bir sudan oluyturmadk m?
21,22
Sonra onu belli bir lye/vakte kadar saglam bir yerin iinde tuttuk.
23
Demek ki Bizim gcmz yetti. Ne gzel g yetirenleriz Biz.
24
O gn,
yalanlayanlarn vay hline!
Bu pasajda bakislar ncekiler ile ilgili rneklerden Kiymet sresi'nin son blmnde
deginilen konuya, yani insanin kendisine evrilmis ve insanin yaratilisi Allah'in varligi ve
kiymete kanit gsterilmistir.
Biz sizi hakir bir sudan yaratmadik mi?
yette geen, ,+- -'- [min mehn] ifadesi, hakir, hor, az ve zayif [degersiz] bir su
demek olup bununla erkegin menisi kasdedilmistir. Ayni ifade bir baska yette daha
gemektedir:
8
Sonra onun soyunu bir zden, basbayagi bir sudan yapmistir.
9
Sonra onu dzeltip bir biime
soktu ve onu bilgilendirdi. Sizin iin de kulak, gzler ve gnller var etti. Sahip oldugunuz nimetlerin
karsiligini ne de az dyorsunuz?
(Secde/8)
yette kastedilen meni ile insanin hammaddesi sperm arasinda olduka ilgin
tezatlar mevcuttur. Spermler, iinde yzdg meninin sadece bir kismi olmakla beraber
meninin en temel maddesidir. Yumurtayi dlleyen sperm ise, 300-400.000.000 spermden
sadece birisidir. Ne var ki, bu tek sperm, hemcinsleri arasinda en hizli yzerek hedefe en
erken ulasan spermdir. Demek oluyor ki, insanin yaratilisi, hakir bir su olarak nitelenen
meni'nin l bakimindan hi nemsenmeyecek bir miktarindan, ama en degerli znden
olacak sekilde plnlanmistir.
Sonra onu belli bir lye/vakte kadar saglam bir yerin iinde tuttuk.
KARRIN MEKN [SAGLAM YER]: Gerekten de Rabbimiz plnini yle yapmistir
ki, hamilelik gereklestikten sonra doguma kadar geen sre iinde zigot ile baslayan sre,
esitli evrelerde ve esitli blgelerde ama zel bir koruma ile devam etmektedir:
Anne karnindaki cenin ok hassas bir varliktir. Cenin eger zel bir korunmaya sahip
olmasaydi; sicak, soguk, isi degiimleri, darbeler, annenin ni hareketleri cenine ya byk bir zarar
verecek, ya da cenini ldreceklerdi. Annenin karnindaki blge cenini tm bu di tehlikelere kari
korur. Bu blgeler unlardir: A) Karin duvari, B) Rahm duvari, C) Amniyon kesesi.
Kurn'in indigi 7. asirda insanlarin amnion kesesinden haberleri yoktu... Cenin bu
tabakanin koruyuculugu altinda kapkaranlik bir meknda yava yava geliimini srdrr.[
Amniyon kesesi temiz, akikan bir sivi ile doludur. Bu sivi sarsintilari emen koruyucu bir yastik
gibidir, basinci dengeler, amniyon zarinin embriyoya yapimasini engeller ve ceninin rahim ierisinde
rahatlikla dnmesini saglar. Eger cenin bu sivi sayesinde rahatlikla hareket edemeseydi, bir et ktlesi
gibi yigilip kalacak, devamli bir tarafi zerinde aylarca durdugu iin yaralar vcudunu saracak ve
birok komplikasyon ortaya ikacakti. Ceninin her tarafinin eit biimde isinmasi da nemlidir.
396
Sivinin isivi eit dagitmasi sayesinde diaridaki sicaklik ne olursa olsun ceninin her yani 31C'lik
sicakliga sahiptir. Yaraticimiz her aamada her eyi en ince ekilde ayarlami, karanliklarin iinde
her ihtiyacimi:i karilami, bedenimizi di dnyanin tm zararlarindan korumutur.
153
BELLI L/VAKIT: Buradaki, ,'- - [kaderin malm] ifadesinin anlami, sadece
insanlarin bildigi belli bir l/vakit degildir; ayni zamanda Allah'in bildigi bir l/vakit
anlamini da iermektedir. Insanlarin hamilelige ait bilgileri kabataslaktir ve hi kimse bir
ocugun anne karninda ka ay, ka gn, ka saat, ka dakika, ka saniye kalacagini, dogumun
tam vaktini ve ocugun anne karninda ulasacagi lleri bilemez. Bu zellikler Allah
tarafindan tayin edilmistir, yani ller O'nun tarafindan konulmustur.
Demek ki Bizim gcmz yetti. Ne gzel g yetirenleriz Biz.
Bu yet, kiraat farkliliklari dikkate alindiginda, Biz onu biimlendirdik, Biz ne gzel
biim verenleriz seklinde anlasilip evrilebilir. Konu baska yetlerde syle
detaylandirilmistir:
12-16
Ve andolsun ki Biz, insani seilmis bir amurdan olusturduk. Sonra onu ok dayanikli bir
kararghta bir nutfe yaptik. Sonra o nutfeyi bir embriyon olusturduk. Sonra o embriyoyu bir et parasi
olusturduk. Sonra o bir et parasini kemikler olarak olusturdukk. Sonunda o kemiklere de bir et
giydirdik. Sonra onu bir baska olusumda yeniden kurduk. Iste, olusturanlarin en gzeli Allah ne
cmerttir! Sonra sphesiz sizler, bunlarin ardindan kesinlikle leceksiniz. Sonra sphesiz siz, kiymet
gnnde diriltileceksiniz.
(Mminn/12-14)
5
Ey insanlar! Eger ldkten sonra dirilmekten kuskuda iseniz, bilin ki ne oldugunuzu size ortaya
koymak iin, sphesiz Biz, sizi topraktan, sonra nutfeden, sonra bir embriyondan, sonra yapisi belli
belirsiz bir et parasindan olusturmusuzdur. Ve Biz, diledigimizi belli bir sreye kadar rahimlerde
tutariz. Sonra sizi bir ocuk olarak, sonra da olgunluk agina erismeniz iin ikartiriz. Bununla
beraber kiminiz gemiste yaptiklari ve yapmasi gerekirken yapmadiklarini bir bir
hatirlattirilir/ldrlr. Kiminiz de nceki bilgisinden sonra, hibir sey bilmemek zere, mrnn en
rezil zamanina ulastirilir. Bir de yeryzn grrsn ki snmstr; sonra Biz, onun zerine su
indirdigimiz zaman harekete geer, kabarir ve her gzel iftten bitkiler bitirir.
6
Iste bu, sphesiz ki Allah'in hak olmasi, sphesiz sadece O'nun, lleri diriltmesi ve sphesiz
sadece O'nun her seye en iyi g yetiren olmasi nedeniyledir.
(Hacc/5-6)
Yukaridaki yetler, bu hayattan sonraki hayatin varligina aik bir delil teskil etmektedir.
Yaptiklarinin hesabini sormak ve karsiligini vermek iin insani ok basit bir sudan yaratan
gcn, onu yeniden yaratmasinin ok kolay oldugunu vurgulayan bu pasaj su anlami
iermektedir: Ey kfirler! Sizi hi yoktan, basit bir sudan baslayarak ahsen-i takvm olarak
yaratan Allah, lmnzden sonra sizi daha kolay, daha zahmetsiz yaratmaya kadirdir.
O gn, yalanlayanlarin vay hline!
Bu cmlenin ierdigi tehdit mesaji, konuyla ilgili diger yetlerin de delaletiyle syle
aiklanabilir: Insanlarin lmlerinden sonra dirileceklerine dair gsterdigimiz delil ortada
duruyor iken, yani onlari topraktan, sonra nutfeden yarattigimiz geregi herkes tarafindan
biliniyor iken, onlar [kfirler] lmden sonra dirilisi hl yalanlamaktadirlar. Yalanladiklari o
mthis gn geldiginde, o gnn kendileri iin bir felket gn oldugunu aika
greceklerdir.
153
Kurn Hi Tkenmeyen Mucize, Kurn Arastirmalari Grubu, Istanbul Yayinevi, 2003, s. 205.
397
25,26
Yeryzn dirilere ve llere bir toplanma-tutulma yeri yapmadk
m?
27
Orada sapasaglam yksek daglar oluyturduk ve size tatl sular iirdik.
28
O gn, yalanlayanlarn vay hline!
20-24. yetlerden olusan pasajda insanin kendi yapisina ekilmis olan dikkatler, 25-28.
yetlerden olusan pasajda ise insanlarin zerinde yasadigi yeryzne ekilmistir. Bu yetler,
ilk bakista sadece tarima dayali hayat sren insanlarin hayatlarinin dzenlenmesini ve bu
dzenin kusursuzlugunu gstermeye ynelik imis gibi grnyorsa da, bugnn bilgili
insanlari iin de birok mucizeler iermektedir. nk bu yetler, Allah'in bu gezegende
insanin yasamasini dzenleyen plnini ve yeryznn bu hayati mmkn kilacak sartlarla
donatildigi geregini sergilemektedir.
Yeryzn dirilere ve llere bir toplanma-tutulma yeri yapmadik mi?
21. yette insanin dnyaya gelmeden nceki yurdunu [ana rahmini] ,- ' [karr-i
mekn] [saglam yer] olarak niteleyen Rabbimiz, insanin dogum sonrasindaki hayatini
srdrdg ikinci yurdunu -'- [kift] szcg ile nitelemistir.
Kift szcg, kk mlek, anak, tencere, kazan anlamindaki kift szcgnden
tremistir. Szcgn mastari, bir yere bir seylerin toplanmasi ve orada tutulmasi anlamina
gelir. Hirsizlarin aldiklari mallari sakladiklari dagdaki magaraya kfit denir. Medine'deki
Bakiu'l-Gardad denilen mezarliga da ller defnedildigi iin kefte denir. Kift ise,
yeryznde bir seylerin biriktirilip korundugu yer anlamindadir.
154
Yeryznn bu szckle nitelenmesi, yine Rabbimizin sanina uygun
ifadelendirmelerinden birini ortaya koymaktadir. nk canli ve cansiz tm varliklari
zerinde bulunduran yeryz, hem canlilarin hayatlarini srdrmeleri bakimindan her trl
kosulu tasimakta, hem de onlari yasamlarindan sonra da sinesinde barindirmaktadir. Yani,
milyonlarca yildan beri bitki, hayvan, insan gibi her trl yaratigi kucaginda yasatan, onlarin
yasam ihtiyalarini karsilayan, onlara hazinelerinden srekli imknlar aktaran yeryz, btn
bu yaratiklari yasamlarindan sonra da bagrinda saklayabilmektedir. Yeryzndeki bu
benzersiz dzen, bir taraftan Rabbimizin essiz plnciligini gzler nne sermekte, diger
taraftan da hiretin mmkn ve makul oldugunun baska bir delilini teskil etmektedir.
25-26. yetlerle ilgili olarak Rz'nin aiklamalari da kayda deger niteliktedir:
Buna gre adeta, Biz yeryzn, canlilari, cansizlari bagrina basan olarak bu biimde
yaratmadik mi? denilmek istenmitir. Yahut da bu ifadeler, kiften kelimesinin dellet ettigi nekfit
[toplariz, cem ederiz] fiili ile mansubturlar. Buna gre mana, Biz sizleri, canlilar ve ller olarak bir
araya toplariz eklinde olur. Bu durumda da bu iki kelime, mefuI zamirinden [nekfitkum=sizi...
toplariz]dan hldir. Dil bakimindan yapilacak aiklama bundan ibarettir.
Manaya gelince, bu hususta u izahlar yapilabilir:
1) Yeryz, canlilari sirtinda [zerinde], lleri de karninda [iinde] bir araya getirir. Buna
gre mana, Diriler, evlerinde otururlar, ller de kabirlerine gmlrler eklinde olur. Ite bundan
dolayi Araplar yeryzne, ana adini vermilerdir. nk yeryz, insanlari bagrina basmasi
aisindan, tipki ocugunu bagrina basip onun ilerini uhdesine alan bir anne gibidir. Insanlar
yeryznde bir araya gelip onun sinesinde birletikleri iin, yeryz de deta o insanlari bagrina
basmi gibi olur.
2) Yeryz, canlilardan ayrilan o pisleri, eyleri kendisinde topladigi iin canlilarin kift'i, yani
derleyip toplayicisi olarak kabul edilmitir. Ama yeryznn, insanlar onun zerinde olmalari
halinde, canlilari toplamasi meselesine gelince, hayir; buna kift adi verilmez.
154
Lisn'l-Arab; c. 7, s. 686-687.
398
3) Yeryz, insanin yeme-ime gibi ihtiyalari hususunda kendisine muhta oldugu eyleri
kapsayan bir mahal oldugu iin canlilarin toplayicisi [kift'i] olarak addedilmitir. nk btn
bunlar yerden biter. Zararli eyleri def etmeye elverili, mamur ve derli-toplu binalar da, yeryznde
ve oradan ina edilmilerdir.
4) yetteki ahyen ve emvten kelimelerinin manasi yerle ilgilidir. Buna gre diriler, yerin
bitirdigi eyler; ller de bitirmedigi eyler olmu olur.
155
Orada sapasaglam-yksek daglar kildik ve size tatli sular iirdik.
Bu yette hem daglara hem de hayatin devami iin gerekli olan tatli suya dikkat
ekilmistir. Insanin yasayacagi dnya ortamiyla ilgili dzenlemeler baska yetlerde de dile
getirilmistir:
15,16
Ve Allah size sofra olmasi iin yeryznn iinde sabit-saglam daglar, irmaklar ve siz
kilavuzlandiginiz dogru yolu bulasiniz diye yollar ve daha nice lametler birakti. Ve Onlar yildizlarla/
Kurn yetleri bekleriyle yollarini bulurlar.
(Nahl/15, 16)
6,7
Biz yeryzn bir besik, daglari da birer direk yapmadik mi?
(Nebe/6-7)
27-33
Olusturulusa siz mi daha etinsiniz yoksa gk m? Gg, Allah yapti; boyunu ykseltti,
sonra da onu dzene koydu, gecesini karartti ve isigin parlakligini ikartti. Ve ondan sonra, sizin ve
hayvanlariniz iin bir yararlanma olmak zere yeryzn dsedi/ yeryznden suyunu ve otlagini
ikardi, daglari da demirledi/saglam bir sekilde yerlestirdi.
(Nzit/27-33)
33
Ve O, geceyi, gndz, gnesi ve ay'i olusturandir. Hepsi bir yrngede yzmektedir.
(Enbiy/31)
Dogruluklari bilimsel olarak ancak yakin bir tarihte anlasilan bu zellikleri 14 asir
ncesinden bildiren bu yetler, Kurn'in mucizeligini tartismasiz bir sekilde ortaya
koymaktadir. Gerek daglar ve zellikleri, gerekse tatli su, suyun ilk olusumu ve tabiattaki
evrimiyle ilgili bilgiler, teknik kitaplardan, zellikle de, Kurn Hi Tkenmeyen Mucize adli
eserden tetkik edilebilir.
O gn yalanlayanlarin vay hline!
Bu cmle, bu pasajin sonunda su anlama gelmektedir: Onlar, Allah'in kudret ve
hikmetinin isaretlerini grdkleri hlde, bu gcn sahibinin hireti gereklestirebilecegini akil
ve mantik yolu ile kabul etmek yerine, Allah'in bu dnyadan sonra baska bir hayat dzeni
kuracagini ve o dnyada insanlardan hesap soracagini yalanlamakta ve inkr etmektedirler.
Bu zan ile yasamaya devam edenler, sonunda sz edilen gnle karsilastiklarinda, ne byk
bir ahmaklik iine dstklerini ve kendileri iin ne byk bir felket hazirladiklarini
greceklerdir.
29
Kendisini yalanlamakta oldugunuz o yeye dogru gidin!
30,31
O kol-atal
sahibi, glgelendirmeyen ve alevden korumayan bir glgeye dogru gidin!
155
Rz, Meftihu'l-Gayb.
399
32
Gerekten o, saray gibi kvlcmlar atar/yagdrr;
33
sanki kvlcmlar sar
erkek develer gibidir.
34
O gn, yalanlayanlarn vay hline!
Mahser leminden bir sahnenin canlandirildigi bu pasajda, gaybetten muhataba [nc
sahistan ikinci sahisa] dnlerek yapilan iltifat sanati ile, onca kanita ragmen inanmayip
yalanlayan kimselere seslenilmekte ve o gn baslarina gelecek olanlar kendilerine bugnden
bildirilmektedir. Ancak bu seslenis, Tekvr/26'daki, Hl byleyken siz nereye gidiyorsunuz?
ihtarina kiyasla dozu arttirilmis bir uyari ve tehdit ile yapilmakta ve nceki yetler dikkate
alindiginda sanki syle denilmektedir: Size bunca akil ve fikir verdik, kendi bnyenizden ve
evrenizden kiymete dair yzlerce kanit gsterdik, hele hele bunlarin hepsinden daha byk
Kurn'i indirdik. Ama siz yine de yalanladiniz. Bundan sonra size daha ne denir ki?
Farkli bir anlatimla dramatize edilen sahne, kiymet gnn ve herkesin Allah'in
huzurunda hazir oldugu ni canlandirmaktadir. Bu sahnede Rabbimizin direktifi ile
yalanlayicilara, O, kendisini yalanlamakta oldugunuz eye dogru gidin! O ube sahibi,
glgelendirici olmayan ve alevden korumayan bir glgeye (!) dogru gidin! diye
seslenilmektedir. Benzer bir direktifi bir baska yette de gryoruz:
28,29
Ve hepsini toplayacagimiz, sonra da o ortak kosanlar iin Yerlerinize! Siz ve
ortaklariniz! diyecegimiz gn, artik kesinlikle aralarini iyice aacagiz ve onlarin ortaklari, Siz
sadece bize tapmiyordunuz ki! Simdi bizim aramizda ve sizin aranizda shit olarak Allah yeter. Biz
sizin kullugunuzdan kesinlikle bilgisizdik/ duyarsizdik diyecekler.
(Ynus/28, 29)
Dikkat edilirse, 30-31. yetlerden olusan pasajin alay slbuyla ifade edildigi hemen
grlebilir. etin bir yargilama sreci bitmis, bu sreteki zorunlu konukluk [tutukluluk] sona
ermis ve yalanlayicilara serbeste gidebilecekleri sylenmistir. Ancak; gidilecek istikmette
yle bir sey vardir ki, verilen hareket zgrlg aslinda tutukluluktan bin beterdir. nk
karsida duran sey, oraya gitmek zorunda olanlarin yalanlayip durduklari seydir: subeli
glge... Glgelendirici olmayan ve alevden korumayan bir glge... Bogucu, yakici, kavurucu
gnesten daha beter bir glge... Aslinda tam anlamiyla cehennem... Byle korkun bir yere,
glge demek sretiyle yapilmis ince alaya edebiyatta tahakkm sanati denmektedir.
Tahakkm, tarizin bir esidi olup muhatabin uyanmasini saglayan ve Kurn'da ok kullanilan
bir sanattir. Bu sanatin bir rnegi de, Onlara azabi mjdele ifadesinde grlmektedir.
Yalanlayicilarin gnderildikleri yere glge denmesinin sebebi, glge'nin mahserde bir
nimet olmasi dolayisiyladir. 41-42. yetlerde de grlecegi gibi, orada glgeler sadece
inananlarin istifadesine sunulacaktir:
57
Ve iman eden ve dzeltmeye ynelik isler yapanlari, iinde sonsuz olarak kalmak zere,
altlarindan irmaklar akan cennetlere koyacagiz. Onlara orada tertemiz [kin gtmeyen, kiskanlik
duymayan] esler vardir. Ve onlari, koyu bir glgelige girdirecegiz.
(Nis/57)
35
Allah'in korumasi altina girmis kisilere sz verilen cennetin rnegi syledir: Onun altindan
irmaklar akar, nasiplikleri; meyveleri, renkleri, tatlari ve glgeleri sreklidir. Iste bu, Allah'in
korumasi altina girmis kisilerin kibetidir. Kfirlerin; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek
reddedenlerin kibeti de Ates'tir.
(Rad/35)
55
Gerekten cennetin ashbi bugn gnl senligi srerek bir ugrasi iindedirler.
400
56
Kendileri ve kendilerine sunulan refakati esler, glgeler iinde koltuklar zerine
kurulmuslardir.
57
Yalnizca onlara, orada meyveler vardir. Isteyecekleri her sey de onlarindir.
(Y-Sn/55-57)
27-34
Ve sagin yarani, nedir o sagin yarani! Onlar, dikensiz kirazlar, meyve dizili
muzlar/akasyalar, uzamis glgeler, fiskiran su, kesilmeyen; tkenmeyen ve yasaklanmayan birok
meyveler ve ykseltilmis dsekler iindedirler.
(Vkia/27-34)
yette glge'nin, atalli olarak nitelenmesi konusunda ok degisik yorumlar
yapilmistir. Biz katilmasak da, eski yorumlara rnek olarak Rz'nin, agdas yorumlara rnek
olarak da Elmalili Hamdi Yazir'in grslerini aktarmakta yarar gryoruz:
Rz'nin grs:
CEHENNEM ALEVI: Birinci Sifat: Cenb-i Hakk'in, kola ayrilmi yetinin ifade ettigi
husus. Bu ifadenin izahi hususunda vecih bulunmaktadir:
1) Hasan el-Basr yle demitir: Bu glgenin ne oldugunu bilmiyorum. Onun hakkinda
herhangi bir ey duymadim.
2) Bir topluluk ise, kola ayrilmi ifadesinden murad edilen, o atein, hem altlarindan hem
de stlerinden gelip onlari epeevre kuatmasidir. Ate'in burada, glge olarak isimlendirilmesi, o
atein onlari btn ynlerden kuatmasi itibariyle bir meczdir. Bu, tipki Cenb-i Hakk'in, Onlarin
stlerinde ateten tabakalar, altlarindan (ateten) tabakalar vardir (Zmer/16) yetinde oldugu
gibidir. Allah Tel yine, Azab onlari hem stlerinden hem de altlarindan brmtr (Ankebt/55)
buyurmutur demitir.
3) Katde ise yle demitir: Dogrusu udur: Bundan maksat, duman [duhan]dir. Bu mana,
duman epeevre kendilerini kuatmi (Kehf/29) yetinden elde edilir. Atein duvarlari ile kasdedilen,
dumandir. Sonra, bu dumandan bir blg onun sagina, bir baka blg de soluna; bir nc
blk de stne geer.
Ben derim ki: Bu, imknsiz degildir. Zira gazap insanin sagindan, ehvet ise solundan gelir.
Kuvve-i eytniyye ise dimagindadir. Inanci ve amelleri hususunda insandan sudur eden fetlerin
kaynagi ancak tr. Bu kaynaktan da, muhtelif karanlik ve zulumtlar meydana gelmitir. Yine,
burada derecenin bulundugunun sylenilmesi de mmkndr: Bunlar his, hayal ve vehimdir.
Bunlar rhun kudsiyyet ve paklik leminin nurlariyla aydinlanmasina manidirler. Bu mertebeden
her birinin, husus bir karanlik ve zulmnligi bulunur.
4) Bir topluluk ise unu sylemitir: Bu, bu dumanin ok byk oldugunu anlatan kinye yollu
bir anlatimdir. Zira byk duman ktlesi pek ok kol ve dallara ayrilir.
5) Eb Mslim ise unu sylemitir: Hakkinda, Cenb-i Hakk'in bundan sonra buyurmu
oldugu ifadelerin sz konusu olmasi da muhtemeldir. Yani, onun glgelendirmemesi, alevler
karisinda hibir fayda vermemesi ve adeta saraylar misali olan kivilcimlar samasi...
ALEVDEN KORUMAZ: nc Sifat: Alevden de korumaz yetinin ifade ettigi husus.
Arapa'da, agni ann vecheke denilir ki, bunun manasi, yzn benden uzak tut, yzn
grmeyeyim eklindedir. nk bir eyden mstagni olan, ondan uzaklair; tipki o eye muhta
olanin ona yaklamasi gibi...
Keaf sahibi, bu kelimenin mahallen mecrr oldugunun; takdirinin ise atein alevi karisinda
onlara hibir fayda vermeyen eklinde oldugunu sylemitir.
Kaffal ise yle demitir: Bu, u iki manaya muhtemel olabilir: A) Bu glge ancak cehennemde
olur. Bu sebeple de onlari orada cehennemin hararetinden himaye etmez, onlari onun alevlerinden de
korumaz. Nitekim Cenb-i Hakk, Vkia sresi'nde glgeyi zikretmi ve, Bir semm, hamm ve
yahmmdan bir zill [glge] iinde (Vkia/42-43) ve Ne serin, ne de kerm (Vkia/44) buyurmutur.
Bu, sanki onlar oraya girdiklerinde cehennemde sz konusudur. Daha sonra ise Cenb-i Hakk, Ne
serin, ne de kerm... (Vkia/44) buyurmutur. Bu yetteki l zallin ifdesinin, l brid [serin degil]
anlaminda; ve l yugn mine'l-leheb cmlesinin de, kerm de degil manasinda olmasi muhtemeldir.
401
Yani, Onda, atein alevinden kendisine kailip da yasaklanilacak bir farklilik yoktur demektir. B)
Bunun meydana getirilmesinin ancak, onlar cehenneme girmeden nce, hatta onlar, hesaba ekilmek
ve arz olunmak iin hapsolunduklari sirada olmasidir. O zaman onlara, Biliniz ki bu glge, sizi ne
gnein hararetinden korur, ne de sizden cehennemin alevlerini uzaklatirir denilir.
yette bir nc izah ekli daha vardir ki, bunu da Kutrub sylemitir. Buna gre, buradaki
leheb kelimesi, susuzluk anlamina gelir. Nitekim Arapa'da, lehebe leheben [iyice susardi],
raculnlehbnu [ok susami adam] ve imreetn lehb [ok susami kadin] denilir.
156
Elmalili Hamdi Yazir'in grs:
Haydin, buradan boanin, atalli bir glgeye gidin, yani Allah'in birligini taniyan muvahhid
mminlere mahsus koyu glgede, Arin glgesinde nimet iinde yaamaya ve glgelenmeye sizin
hakkiniz yoktur. Siz O'na inanmiyordunuz, irke, teslise kail oluyordunuz. Simdi muvahhid mminler
Arin glgesinde, o koyu glgede glgelenirlerken siz inandiginiz atalli glgeye sigininiz. At'dan
rivyet edildigine gre bu atalli glge, cehennem dumaninin glgesi diye tefsir olunmu, birok
mfessir bu hitabi da evvelkinin bir izahi gibi telakki ederek bunu takip etmiler ve demilerdir ki:
Cehennem dumani, mevziden ykselecek, kfirler onu ateten korur zannederek koacaklar, en fena
bir halde bulacaklardir. Bu srette bu zill [glge], yalanlamakta oldugunuz ey'in bir beyani demek
olur. Fakat Eb Hayyan'in naklettigi vehile, Ibn-i Abbs demitir ki: Bu hitap, haa tapanlara
sylenecektir. Mminler Allah sayesinde Arin glgesinde korunacak, onlara [haa tapanlara],
Mabudunuz olan hain glgesine gidin denecek. nk hain ubesi [atali] vardir. Suab, bir
cisimden ayrilan atallardir. Yani, hain bir kolu, gvdesi demek oldugundan ubeleri [atallari]
tr.
Demek ki, bir atalli glge, Hiristiyanligin teslis akidesinin, eknim-i selsesinin [
uknumun] bir remzidir; ha, onu temsil eder. Hiristiyanlik bunu ve hireti yalanlamiyor, fakat en
byk kurtuluu bundan bekleyerek buna inaniyor. Bu nedenle hirette, o fasl gn mslmanlar
iman etmi olduklari hlis tevhd glgesinde glgelenirlerken, bir- diye eknim-i selse [
uknum] ile teslis [lemeye]e inananlara, Haydin bir atalli teslis glgesine gidin denecek.
Fakat yle bir atalli glge neye yarar? Glgelendirir mi? Azaptan korumak iin bir faydasi
olabilir mi?
157
Bize gre, alay mhiyetinde kullanilmis olan .= [glge] szcg, yukarida
syledigimiz gibi gerek glgeyi degil, cehennemi, atesi, azabi simgelemektedir. -- [ube]
szcg ise aga dali, aga atali anlamindan ok, ayni islevi gren, ayni merkeze bagli
birim anlamina gelmektedir.
158
Nitekim Trke'ye de bu anlamda; ... Bankasi ... subesi, ...
Emniyet Mdrlg ... subesi, ... Askerlik subesi, Kizilay ... subesi rneklerinde oldugu gibi
yerlesmistir. Buradaki ubeli glge, yani subeli cehennem, yalanlayicilarin ugratilacagi
azabin sube, dal, esit oldugunu gstermektedir ki, bu grsmz daha nce Hmeze
sresi'nin tahlilinde de aiklanmisti. Yani, ubeli glge, cehennemdeki fizik azabi,
psikolojik azabi ve vicdan azabini [pismanligi] simgelemektedir.
Bu pasajdaki yetler, bnyelerindeki szcklerin birden ok anlama gelmeleri sebebiyle
birer mtesbih yet rnegidirler.
Biz, 32-33. yetlerdeki szcklerin ifade ettikleri anlamlarin byklk kistasina gre
asagidaki gibi tevl edilebilecegi; Kurn ile ilgili alismalar yapan baskalarinin da baska
kistaslara gre buna benzer tevller yapabilecekleri kanaatindeyiz.
32. Gerekten o, saray gibi kivilcimlar atar [yagdirir].
Gerekten o, kalin odunlar gibi kivilcimlar atar [yagdirir].
Gerekten o, hurma ktkleri gibi kivilcimlar atar [yagdirir].
156
Rz, Meftihu'l-Gayb.
157
Elmalili Hamdi Yazir, Hak Dni Kurn Dili.
158
402
Gerekten o, develerin boynu gibi kivilcimlar atar [yagdirir].
Gerekten o, atlar gibi kivilcimlar atar [yagdirir].
33. Sanki o sari erkek develer gibidir.
Sanki o sari halatlar gibidir.
Sanki o sari bakir ktleleri gibidir.
Sanki o sari toplu maddeler gibidir.
Bir benzerini Vkia/41-56'da grdgmz bu sahnelerin korkusu yrekleri doldurdugu
anda, o bildigimiz degerlendirme cmlesi yine karsimizdadir: O gn yalanlayanlarin vay
hline!
35
Bu, onlarn konuymayacaklar gndr.
36
Kendilerine izin de verilmez ki,
zr dilesinler.
37
O gn, yalanlayanlarn vay hline!
!
Bu pasajda, ubeli glgeye gidin talimati ile karsilarinda duran cehennemin madd
korkularini yasamaya baslayan yalanlayicilarin, talimattan hemen sonraki anlari
canlandirilmistir. Talimat, Gidin!, gidilmesi emredilen yer ise atestir. Atese nasil
gidilecektir? Acaba yapilacak bir sey, sylenecek bir sz, dilenecek bir zr olabilir mi?
Hayir! Iste bu, aresizligin getirdigi suskunluk nidir. Bu an, insana dilini yutturan bir korku
nidir.
Bilindigi gibi yevm [gn] szcg Kurn'da yerine gre an, gn, devre, ag
anlamlarinda kullanilmistir. Dolayisiyla burada yevm [gn] szcg ile cehenneme atilmak
zere olan yalanlayicilarin cehenneme girmeden nceki halleri, korku ve pismanlikla
nutklarinin tutuldugu, konusacak hllerinin kalmadigi son anlari kasdedilmistir.
Gnahkrlarin bu son anlarindan nceki hayiflanmalari, pismanliklari, birbirleriyle
konusmalari, zr dilemeleri, yeminleri, geri dnmek istemeleri, cennet halkindan yardim
istemeleri ise mahser gnne ait sahneler olarak baska yetlerde (Mddessir/39-47, Zmer/7,
Mminn/106-107, 108 Suar/96-102, Secde/12, Tahrm/7, Rm/57, Mmin/52) dile
getirilmistir:
nk onlar daha nce peygamberlerle ve bu srenin 5-6. yetlerinde de bildirildigi
gibi mazur kildiran ve ikaz eden yetlerle uyarilmislardi:
133,134
Ve inkr edenler: Eliligini iddia eden bu kisi, Rabbinden bize bir almet/gsterge
getirse ya! dediler. Onlara ilk sahifelerde olan apaik deliller gelmedi mi? Ve eger Biz, onlari
bundan nce bir azap ile degisime/yikima ugratsaydik, kesinlikle Ey Rabbimiz! Bize bir peygamber
gnderseydin de, alak ve rezil olmadan nce Senin yetlerine uysaydik! diyeceklerdi.
(T-H/133-134)
172,173
Hlbuki senin Rabbin, kiymet gn, Biz, bunlardan bilgisizdik demeyesiniz yahut
Bundan nce atalarimiz ortak kosmus, biz onlardan sonra gelen kusaklariz, btili isleyenlerin
isledikleri nedeniyle bizi mi degisime/ yikima ugratacaksin? demeyesiniz diye, demogullari'nin
sulbnden onlarin soylarini alir ve onlari kendi nefislerine tanik eder; Ben sizin Rabbiniz degil
miyim? Derler ki: Elbette Rabbimizsin, taniklik ediyoruz.
(Arf/172-173)
15
Kim, kilavuzlanan dogru yolu bulursa, sirf kendi iyiligi iin kilavuzlanan dogru yolu
bulmustur. Kim de saparsa, ancak kendi aleyhine sapmis olur. Ve hibir yk tasiyici baskasinin
ykn ekmez. Ve Biz, bir peygamber gndermedike, azap ediciler olmadik.
(Isr/15)
403
59
Rabbin, kendilerine yetlerimizi okuyan bir peygamberi ana kente gndermedike,
memleketleri degisime/yikima ugratici degildir. Zaten Biz, halki sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina
is yapan kimseler olmayan memleketleri degisime/yikima ugratici degiliz.
(Kasas/59)
Artik tartisma ve zr dileme zamani geride kalmis, karsi karsiya kalinan korkun
geregin dehseti benlikleri sarmistir. Yalanlayicilarin 35-36. yetlerde belirtilen
ekingenliginin, suskunlugunun, sinmisliginin bu dehsetten kaynaklandigi dsnlebilecegi
gibi, asagidaki sebeplerden kaynaklandigi da dsnlebilir:
1) Kurn'in bildirdigi gibi inansizlar hasr meydaninda pek ok mazeret ileri
srecekler, kendi sularini baskalarinin stne yikmaya alisacaklar, kendilerini saptiranlara
saldiracaklar, hatta sularini tmyle inkra kalkisacaklardir. Ne var ki, organlarinin kendi
aleyhlerine yapacaklari taniklik ile sulari isbatlanacak ve cezalari kesinlesecektir. Iste,
onlarin 35-36. yetlere konu olan suskunluklari, hak ve adalet bakimindan hibir eksiklige
meydan verilmeden yapilan bu yargilama karsisinda syleyecek szleri kalmamasindan ileri
gelmektedir, yoksa kendilerine savunma hakki verilmemesinden degil... Zaten 36. yette izin
verilmeyen sey kendilerini savunmalari degil, zr dilemeleridir. Tm sulari yle bir sekilde
isbatlanacaktir ki, syleyecek bir sz bulamayacaklar, agizlari aresizce kapanacaktir.
2) Gsterilen kanitlara, gnderilmis kitaba, peygamberlerin uyarilarina, ltfedilmis akil
nimetine ragmen oraya inansiz olarak gelmis olan kisi, dnyada iken horladigi, orada ise
dllendirildigini grdg kimselerin karsisina bir sulu olarak ikarilmis ve teshir edilmistir.
Btn sulari isbatlanmis oldugu iin de aika rezil olmus, onuru kirilmis, bitmis ve
tkenmistir. stelik btn bu kepazelikten sonra gidecegi yeri de karsisinda grmstr. Ne
kaacak yeri vardir, ne de syleyecek sz kalmistir. Dili tutulmus, konusamaz olmustur.
Sebebi ne olursa olsun, buradaki ekingenlikleri, suskunluklari, sinmislikleri
rktcdr. Bu dehset ni, onlarin cehenneme girmeden nceki son anlaridir. Gerekten de
o gn yalanlayanlarin vay hline denecek kadar perisan haldedirler.
38
Bu, sizi ve ncekileri topladgmz Ayrma Gn'dr.
39
Haydi, bir sinsi
plnnz varsa hemen Bana bu sinsi pln uygulayn!
40
O gn, yalanlayanlarn
vay hline!
38. yetteki, Sizi ve ncekileri topladik ifadesi, Bu ayirma gndr cmlesini
aiklamaktadir. O gn verilecek ayirt edici hkm, ykmllerin tm iin sz konusudur.
Dolayisiyla ykmllerin eksiksiz olarak bir araya gelmeleri gerekmektedir. Tm davalilar
durusmada hazir bulunacak, kimse giybinda yargilanmayacaktir. Mahserde ilk insandan son
insana kadar tm insanlarin bir araya toplanacaklari, inananlar ile inanmayanlarin
birbirlerinden ayrilarak kendi yollarini tutacaklari, Kurn'in baska yetlerinde de
bildirilmistir. Onlardan biri sudur:
59
Ve ey gnahkrlar! Bugn siz hadi ayrilin!
60-62
Ben; Ey demogullari! Seytana kulluk etmeyin, kesinlikle o size apaik bir dsmandir ve
Bana kulluk edin, iste bu dosdogru yoldur ve andolsun ki seytan sizden birok kusaklari saptirdi
diye size ahit vermedim mi? Hl aklini kullananlar degil miydiniz?
63
Iste bu, sizin vaat olunmus
oldugunuz cehennemdir.
64
Bilerek reddettiginiz/ inanmadiginiz seyler nedeniyle hadi bugn yaslanin ona!
65
Bugn Biz,
onlarin agizlarinin zerine mhr vururuz; Bize elleri konusur, ayaklari da kazandiklari seylere
shitlik eder.
(Y-Sn/59-64)
Bir sins plniniz varsa hemen Bana bu sins plni uygulayin!
404
Kiymeti yalanlayanlarin dnyada iken sins plnlar ve bahanelerle kendilerini
avuttuklarina ve binlerce kez uyarilmis olmalarina ragmen bu tavirlarini srdrdklerine
Kurn'da syle deginilmistir:
15
Sphesiz onlar, olduka tuzak kuruyorlar.
16
Ben de onlari cezalandiririm.
(Trik/15-16)
42
Yoksa bir sinsi pln mi yapmak istiyorlar? Fakat kfirlerin; Allah'in ilhligini ve rabligini
bilerek reddeden o kimselerin kendileri sinsi plna dsenlerdir.
(Tr/42)
Simdi ise bu yalanlayicilarin hile ve sins pln yapacak ne gleri, ne de firsatlari vardir.
Bu yet, onlarin iinde bulunduklari durumu ve akilsiz davranislarini sanki su szlerle
yzlerine vurmaktadir: Haydi bakalim, su karsi karsiya oldugunuz durumdan kurtulmak iin
bir areniz, yolunuz, plniniz varsa hemen yapin! Gcnz yeterse, alabileceginiz bir nlem
varsa alin da karsinizdaki Allah'in azabindan kendinizi kurtarin!
yetin ifadesinden, sulularin, dnyadaki aliskanlikla (Trik/15) burada da ayni
davranisa tesebbs edecekleri anlasilmaktadir. Tesebbs edecekler ama isi ters yz etmenin
mmkn olmadigini ve artik aresiz olduklarini da hemen anlayacaklardir.
Yalanlayicilar bu durumda iken Allah'in onlara, Bir sins plniniz varsa hemen Bana bu
sins plni uygulayin! diye azarlayan bir ifade ile hitap etmesi, aslinda son derece mahcup
edici, psikolojik [manev] bir azaptir. Iste bu sebeple Rabbimiz bunun pesinden, O gn
yalanlayanlarin vay hline! buyurmustur.
41,42
Kuykusuz Allah'n korumas altna girmiy kimseler glgeler, pnarlar
ve canlarnn ektigi meyveler iindedirler.
43
Iylemiy oldugunuz yeylere
karyilik afiyetle yiyin, iin!
44
yte Biz gzel davrananlar byle
karylklandrrz.
45
O gn, yalanlayanlarn vay hline!
Takv sahipleri olarak evirdigimiz, ,-
24,25
Haydi, Iblis ve tanik; ikiniz, tm inati, kfir; Allah'in ilhligini ve
rabligini bilerek reddeden, hayri alabildigine engelleyen, kendine haksizlik eden
ve ypheci olan o kiyileri atin cehenneme!
26
O ki Allah ile birlikte bayka bir ilh
edinmiyti. Haydi, ikiniz birlikte, onu yiddetli azaba atin!
27
Onun yayt olan arkaday/blis dedi ki: Rabbimiz! Ben onu
azdrmadm. Fakat kendisi uzak bir sapklk iindeydi.
28
Allah dedi ki: Benim huzurumda ekiymeyin! Ben size daha nce tehdit
gndermiytim.
29
Benim huzurumda Sz degiytirilmez. Ve Ben kullara asla
yanly iy yapan; yaptklar iyi amelleri noksanlaytran, hakszlk eden biri
degilim.
30
Biz, o gn, cehenneme, Doldun mu? deriz. O da, Daha var m? der.
31
Cennet de, Allah'n korumas altna girmiy kiyilere uzak olmayp
yaklaytrlmytr.
32-35
yte bu, oka ynelen ve oka koruyan Rahmn'dan; yarattg btn
canllara dnyada oka merhamet eden Allah'tan grlmedigi, duyulmadg;
sezilmedigi yerlerde bile saygyla, sevgiyle, bilgiyle rperen ve gnlden bagl
olan herkes iin sz verilendir. Selm ile oraya girin. Iyte bu sonsuzluk
gndr. Orada onlara ne isterlerse vardr. Katmzda daha fazlas da
vardr.
36
Biz onlardan nce kendilerinden daha etin gce sahip nice nesilleri
degiyime, ykma ugrattk. yle ki onlar beldeleri delik-deyik ediyorlard. Hi
kap kurtulacak yer var m?
37
Sphesiz ki bunda akl, anlayy, vicdan olan veya kendisi tank olarak
kulak veren kimse iin elbette gt vardr.
38
Ve kesinlikle Biz gkleri, yeri ve ikisi arasnda olanlar alt evrede
oluyturduk. Ve Bize hibir yorgunluk dokunmad.
39,40
O nedenle, sen onlarn sylediklerine kary sabret. Ve gneyin
dogmasndan nce ve batmasndan nce ve geceden bir blmde; her frsatta
Rabbinin vgs ile birlikte arndr. Ve boyun egip teslim oluylarn/ikna
oluylarn arkalarnda; inkrcya iman ettirdikten sonra da O'nu arndr.
41
Ve sen bir seslenenin yakn bir yerden seslenecegi gne kulak ver;
42
o
gn, o yglg gerek olarak duyarlar. yte bu ky, diriliy gndr.
43
Gerekten Biz, evet Biz, hayat veririz ve ldrrz. Dny de yalnzca
Biz'edir.
44
O gn yer onlardan abuk yarlr. yte bu, sadece Bize kolay bir
toplamadr.
45
Biz, onlarn sylediklerini daha iyi biliriz. Ve sen, onlarn zerinde
zorlayc degilsin. O hlde sen, Benim tehdidimden korkan kimselere Kurn ile
gt ver.
410
TAHLIL:
1
Kaf/100. ok yerefli/yan yce Kurn kanttr ki
KAF [100]: [kaf] harfinin tek basina iken herhangi bir anlami yoktur. Hatirlanacak
olursa bu uygulama ilk olarak Kalem sresi'nde ortaya ikmis ve o srenin ilk yetinde de
[nun] harfi tek basina yer almisti.
Huruf-i mukattaa [kesik harfler] denilen bu harflerin her biri hakkinda gemiste ok
degisik yorumlar yapilmistir. Bu grslerden bir kismi Kalem sresi'nin tahlilinin yapildigi
sayfalarda okuyucuya arz edilmisti. O aiklamalar dogrultusunda ifade etmek gerekirse,
srenin basindaki [kaf] harfi, Ebced hesabina gre 100 sayisini ifade ediyor olabilir.
(Ebced hesap tablosu ve aiklama Kalem sresi'nde verilmistir.)
Aklini kullanan Mslmanlar iin bir uyari olacagini dsnerek, konu hakkinda mevcut
eserlerde yer alan grslerden kaf harfi ile ilgili olan bazilarini aktariyoruz:
O, yeryzn kuatan ve kendisinden dolayi da semnin yeil grndg yeil zmrtten bir
dagdir. Semnin her iki yani onun zerindedir. Sem ise onun zerinde kubbe eklinde rtlmtr.
Insanlarin ele geirdikleri zmrtler bu dagdan denlerdir. (Ibn-i Zeyd, Ikrime ve ed-Dehhak)
O, Kaf dagidir. Zlkarneyn Kaf dagini grd. (Vehb)
O, Allah'in isimlerindendir. (Ibn-i Abbs)
O, Kurn'in isimlerindendir. (Katde, Ibn-i Abbs)
O, Allah'in Kadr, Khir, Karb, Kabid, Kahhr isimlerinin ba harflerdir. (el-Kuraz)
O, - [kif=dur] demektir. Yani, bizim verdigimiz emir ve yasaklara uy, onlari ama anlaminda
bir emirdir. (Eb Bekr el-Verrak)
O, Peygamberin kuvvetidir. (Ibn-i At)
161
Grldg gibi mantik bir dayanagi bulunmayan ve sadece adi geen zatlarin sahs
tercihlerini yansitan bu grslerin herhangi bir ciddiyeti yoktur. Buna ragmen ciddiye alinarak
birok eserde yer verilen bu grsler, maalesef toplumlar tarafindan da ciddiye alinmaktadir.
Mukattaat denen bu harfler sadece birer harf midir yoksa rakam midir; ne anlama
gelmekte veya neyi simgelemektedirler? Bununla ilgili gereklerin Peygamberimiz ve ilk
Mslmanlar tarafindan bilindigi kanisindayiz. Ne var ki, bu konuyla ilgili bilinenlerin bize
kadar ulasamadigini dsnyoruz. Kanaatimiz, bunun nedeninin muhtemelen hicr I.
yzyildan sonra ortaya ikan ihmal oldugu ynndedir.
ok yerefli/ok byk Kurn kanittir ki,
161
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
411
Bu yette Kurn, Burc/21'deki gibi Rabbimizin sifatlari arasinda yer alan el-mecd
sifatiyla nitelenmistir. -,=-'' [mecd] szcg, ok serefli ve ok byk demek olup
Burc/15'de bizzat Rabbimizin sifati olarak da yer almistir.
Mecd szcg bu yette;
a) ok byk olarak kabul edilirse, yetteki ifade de ok byk Kurn olarak
anlasilir. Kurn'in ok byk olarak nitelenmesi, insanliga olan faydasinin ok muazzam
olmasindan dolayidir. Ayrica Kurn, azm olan Allah'in bir gd oldugundan ve bygn
gd de byk olacagindan bu sifatla nitelenmistir. Kurn ayni zamanda byklk, ululuk
delilidir de... nk hi kimse Kurn gibisini getirmeye muktedir olamamistir, olamayacaktir
da... Dolayisiyla, btilin ona nnden-arkasindan yaklasmasi sz konusu degildir. O
degistirilemez, buna g yetirilemez.
b) ok serefli olarak kabul edilirse, yetteki ifade de ok serefli Kurn olarak
anlasilir. Zaten Kurn da, aradigini onda bulmak isteyen herkesin umdugu biimde kermdir
|sereflidir]. nk Kurn kendisine yapisan hi kimseyi baska seylere muhta etmez.
Kendisine basvuran herkesi aradigina kavusturmak sretiyle amacina ulastirir. Bu nedenle
Kurn, muhta olana umdugunu verme anlaminda da iyiligin, keremin [serefin] ve
cmertligin zirvesidir.
Dikkat edilirse, 1. yet bir kasem cmlesinin kasem blmdr. Ne var ki, grnrde
kasem cmlesinin kaseme cevap blm, olmasi gereken yerde yoktur. Bu durum, kasem
cmlesinin yarim birakildigi izlenimini vermektedir. nk, ok erefli Kurn kanit
gsterilerek glendirilmek istenen yargi, yetin devaminda mevcut bulunmamaktadir.
Dikkat ekicidir ki, gerek eskiler ve gerekse agdas Kurn uzmanlari bu durumdan hi
rahatsiz olmamislar, bir edebiyat mucizesi olan Kurn'da byle eksikliklerin, anlam
bozukluklarinin olamayacagina zihin yormadan, tipki bundan nceki kasem cmlelerinde de
elestirdigimiz geistiriverme aliskanliklarina bagli kalarak burada da 1. yetin sonuna
noktayi koyuvermisler ya da kafalarindan bir cevap uydurup gemislerdir. yle ki, esitli
meal ve tefsirlerde kasem cmlesi, kasem vurgusu imis gibi degerlendirilmis, buna karsilik
kasemin cevabinin ne oldugu hakkinda ikna edici bir aiklama yapilmayarak kasem
cmlesinin ilk blm askida birakilmistir.
Muhammed Esed gibi bazi agdas bilginler ise, areyi kasem cmlesini bozmakta
bulmuslar, kasem cmlesine insa cmlesi [dilek kipi] nitelikli olarak ...dsn! seklinde
bir anlam ykleme cihetine gitmislerdir. Bu anlayista olanlar bize gre ok hatali bir tutum
sergileyerek yetlere; Asr sresi'nde, Zamanin akip gidisini dsn!; Tn sresi'nde, Inciri
ve zeytini dsn!; Duha sresi'nde, Aydinlik sabahi dsn!; Fecr sresi'nde, Safagi
dsn! seklinde anlamlar vermislerdir. Bylece Kurn'in eksik ve yanlis anlasilmasina yol
amislardir.
Bazilari ise kaseme gizli bir cevap bulma yoluna gitmisler ve konumuz olan kasem iin
...kasem olsun ki, sen uyarcisin veya ...kasem olsun ki, lmden sonra dirilme ve dns
mutlaka olacaktir seklinde cevaplar takdir etmislerdir. Hatta takdir edilen bu tr cevaplarin
bazi meal ve tefsirlerde yetin orijinalinde varmis gibi gsterildigi bile olmustur.
Dogrusu su ki, edebiyatta cmlenin bir blmnn sylenmemesi, gizli birakilmasi
seklinde anlam zenginlestirmeye ynelik bir uygulama vardir ve Arapa'da bu uygulamaya
hazf sanati denmektedir. Ancak, bir rnegini Alak/11-12'de grdgmz, bir diger rnegini
de bu srenin 3. yetinde grecegimiz hazf sanati kasem cmlelerinde uygulanmaz. nk
diger cmle trlerinde anlama zenginlik katan bu sanat, kasem cmlesinde konunun eksenini
kaybettirir. Hele de kasem cmlesinin birinci blmnn sylenip ikinci blmnn
zikredilmemesi, kelmi kelmliktan ikarir. Burada takdir edilen cevaplar srenin baslangi
blmn kismen anlamli hle getirse de, kasemin cevabinin bulundugu pasajda ortaya
412
ikmis olan anlam kargasasina bir are olamazlar. Bu sebeplerden dolayi burada hazf sanati
uygulandigi grsne katilmiyoruz.
Bu konuyla ilgili gereki bir zm retebilmek, bilgi, samimiyet ve cesaretten olusan
ynl bir donanimi gerektirmektedir. Daha nce de belirtildigi gibi, srelerin olusumu
Allah ve Peygamberimiz tarafindan yapilmamis, Kurn sahabe tarafindan toplanip
kitaplastirilmistir. Dolayisiyla konumuz yette oldugu gibi, bize gre srenin
dzenlenmesinden kaynaklanan bu tip hatalarin, bu incelikleri dsnecek kadar msait ortama
sahip olmayan sahabeden kaynaklanmasi mmkndr. Iste, sz edilen samimiyet ve cesaret
bu noktada lzimdir ve tesbit edilen gerekler aiklanmalidir. Bunlarin gemiste dile
getirilmemis olmasi, susmayi gerektirmemektedir.
Bu durumda yapilacak sey, aynen Burc sresi'nde yaptigimiz gibi, Kaf/45'in iinde
kaseme cevap formatinda olan bir yetin var olup olmadigini arastirmaktir. Yapilacak tetkik
sonunda 4, 18, 22 ve 37. yetlerin kaseme cevap formatinda olduklari grlecektir. zme
giden yol, bu drt yetin 1. yetteki kasemin cevabi olup olamayacaklari ynnden dikkatle
incelenmesinden gemektedir. Bu inceleme yapildiginda ortaya su sonular ikmaktadir:
4
Biz, yerin onlardan neyi eksilttigini elbette bilmiyizdir. Yanimizda da ok iyi
kaydedip koruyan bir kitap vardir.
Olumlu fiil cmlesi olan bu yette normal sartlarda . [le] ve - [kad] edatlarinin
bulunmasi gerekirken, . [le] edati mevcut degildir. Ancak, kadim Arapa'da birok rnegi
oldugu ve Kurn'da da birok uygulamasi grldg gibi, bazi durumlarda le edatinin
kaldirilmasi sz konusu olabilmektedir. Diger taraftan bu yet kendi paragrafindaki anlam
btnlgnn bir parasini teskil etmektedir. Dolayisiyla, bu yetin bulundugu paragraftan
alinip baska bir yere baglanmasi durumunda hem yetin kendi anlami, hem de bulundugu
paragrafin anlami bozulmaktadir. Sonu olarak bu yetin kasemin cevabi olarak
degerlendirilmesi uygun degildir.
18. insan hibir sz sylemez ki yaninda hazir gzetleyen bulunmasin.
Orijinali olumsuz bir fiil cmlesi olan bu yet, dilbilgisi kurallarina gre kasem
cmlesinin cevap kismini olusturabilir. Ne var ki, bu yet de 4. yet gibi kendi paragrafina
aittir. Oradan alinip baska bir yere baglanmasi durumunda hem kendi anlami, hem de
bulundugu paragrafin anlami bozulmaktadir. Bu nedenle, ilk rnekteki gibi, bu yetin de
kasemin cevabi olarak degerlendirilmesi uygun dsmemektedir.
22
kesinlikle sen bundan duyarsizlik, bilgisizlik iinde idin. Simdi senden
perdeni kaldirdik. Artik bugn gzn keskindir; Kuran sayesinde kurmay birisi
oldun.
Bu yet de dilbilgisi kurallarina gre kaseme cevap olabilecek tm kosullari
tasimaktadir. Ancak digerlerinden farkli olarak anlam itibariyle bulundugu pasaj ile bir uyum
gstermemekte, sanki orada gereksiz gibi durmaktadir.
37
Sphesiz ki bunda akli, anlayiyi, vicdani olan veya kendisi tanik olarak
kulak veren kimse iin elbette gt vardir.
413
Dilbilgisi kurallarina gre kaseme cevap olabilecek bir cmle olmasina karsilik bu yet
de bulundugu pasajin anlam btnlg ile uyum iindedir ve bu yetin de baska bir yere
baglanmasi pek uygun grnmemektedir.
Yukaridaki saptamalar sonucunda kasemin cevabinin 22. yet oldugu anlasilmaktadir.
Bu demektir ki, ilk mushafi hazirlayan sahabe, 1. yetteki kasemin cevabi olan cmleyi 22.
siraya yerlestirmistir. Buna benzer bir baska tesbitimizi de insallah Sd sresi'nin
incelemesinde sunacagiz.
Bu durumda srenin 1. ve 22. yetlerinden olusan kasem cmlesi su sekilde olmaktadir:
1
Kaf/100. ok yerefli/yani yce Kurn kanittir ki
22
kesinlikle sen bundan
duyarsizlik, bilgisizlik iinde idin. Simdi senden perdeni kaldirdik. Artik bugn
gzn keskindir; Kuran sayesinde kurmay birisi oldun.
Bu hkm tarih gereklerle de rtsmektedir. nk Peygamberimiz, peygamber
seilmeden evvel Kurn'dan habersiz ve tm vahiyler hakkinda da gfildi [duyarsizdi,
ilgisizdi]. Yani, vahiy ve vahyin ierigi konusunda bilgi sahibi degildi, bu konularda kitap
okumamis ve yazmamisti [kendisine peygamberlik verilecegini bilmiyor ve ummuyordu].
Kasem cmlesinde de belirtildigi gibi, bu hususlarin dogruluguna serefli Kurn yetleri de
shittir, kanittir:
67
De ki: O; Kuran, ok byk, nemli bir haberdir.
68
Siz ondan yz eviriyorsunuz.
69
Onlar
birbirleriyle tartisirken, benim en stn seylerin dolduruldugu; Kurn'a dair bir bilgim yok idi.
70
Ancak ben, evet ben apaik bir uyarici oldugum iin bana vahyediliyor.
(Sd/67-70)
52,53
Iste bylece Biz, sana da Kendi emrimizden/Kendi isimizden olan ruhu/ Kurn'i vahyettik.
Sen, kitap nedir, iman nedir bilmezdin. Fakat Biz onu, kullarimizdan diledigimizi kendisiyle
kilavuzladigimiz bir nr/isik yaptik. Hi kuskusuz sen de dosdogru bir yola; gklerde ve yerde
bulunanlar Kendisi iin olan Allah'in yoluna kilavuzluk etmektesin. Gznz ain, btn isler yalniz
Allah'a dner.
(Sr/52)
3
Sana bu Kurn'i vahyetmekle Biz, sana kissalarin en gzelini anlatiyoruz. Hlbuki sen,
bundan nce, kesinlikle bu konu hakkinda duyarsiz/ bilgisizlerdendin.
(Ysuf/3)
48
Ve sen bundan evvel herhangi bir kitaptan okumuyordun; sen Kurn'i kendiliginden
yazmiyorsun. Eger byle olsaydi, btila inananlar kesinlikle kusku duyacaklardi.
(Ankebt/48)
86
Ve sen Kitab'in sana vahyedilecegini/indirilecegini ummuyordun. O, ancak Rabbinden bir
rahmet olarak verildi. yleyse sakin kfirlere; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedenlere
arka ikma/ yardimci olma.
(Kasas/86)
22. yetin bulundugu pasajdan alinip 2. siraya konulmasindan sonra ise 22. yetin yer
aldigi pasaj su duruma gelmektedir:
20
Ve Sr da flenmitir. Ite bu, korkutulan gndr.
21
Ve herkes,
kendisiyle beraber bir src ve bir hit bulunarak geldi.
23
Ve onun yaiti olan arkadai/Iblis dedi ki: Ite yanimdaki hazir.
24,25
Haydi, Iblis ve tanik; ikiniz, tm inati, kfir; Allah'in ilhligini ve
rabligini bilerek reddeden, hayri alabildigine engelleyen, kendine haksizlik eden
414
ve pheci olan o kiileri atin cehenneme!
26
O ki Allah ile birlikte baka bir ilh
edinmiti. Haydi, ikiniz birlikte, onu iddetli azaba atin!
27
Onun yaiti olan arkadai/Iblis dedi ki: Rabbimiz! Ben onu azdirmadim.
Fakat kendisi uzak bir sapiklik iindeydi.
28
Allah dedi ki: Benim huzurumda ekimeyin! Ben size daha nce tehdit
gndermitim.
29
Benim huzurumda Sz degitirilmez. Ve Ben kullara asla yanli i
yapan; yaptiklari iyi amelleri noksanlatiran, haksizlik eden biri degilim.
Gerek 1. yetteki kasem cmlesi, gerekse 22. yetin iinde bulundugu pasaj, yukaridaki
tertiple okundugunda, Rabbimizin mesaji gyet iyi anlasilmakta, aksi takdirde ise her iki pasaj
da anlasilamamaktadir.
22. yetin 1. yetten sonraki siraya yerlestirilmesi sonucunda dikkatlerin Kurn'a
ekildigi grlmekte ve yapilmis olan aiklamadan anlasilmaktadir ki, Kurn'in
mucizeliginin Peygamberimiz ile bir ilgisi yoktur.
Gerekler byle iken kfirlerin buna verdikleri tepki ise su sekildedir:
2,3
Ama onlar, kendilerine ilerinden uyarc geldigine yayrdlar da
kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddedenler, Bu, yaylacak bir
yeydir! ldgmz ve bir toprak oldugumuz vakit mi? Bu, uzak bir dnytr
dediler.
Kurn'in daha nce inmis olan blmlerinden de biliyoruz ki, Allah'in, Elisi
vasitasiyla bildirdikleri, Mekke'nin azgin ve kstah ileri gelenlerinin mevcut dzenlerine ve
dmenlerine uygun dsmemistir. Bu sebeple bu kodamanlar kendi dzenlerinin bozulmamasi
iin birok sudan sebebin arkasina siginarak Rabbimizin bildirilerine karsi ikmislardir. Kimi
zaman kendileri gibi beserden bir peygamber gelmesini yadirgayarak, Niye bir melek
gelmedi? demisler, kimi zaman da ldkten sonra dirilmek mi olurmus? diyerek inkr
ierikli bir saskinlik sergilemislerdir.
Oysa hayret gsterdikleri durum, sagduyulu insanlarin kolayca ve gnl huzuru ile
kabullenebilecegi normal bir durumdur. nk rahmn ve rahm Allah, uyarici ve gt
olarak kendileri ile ayni hisleri duyan, ayni seyleri hisseden, kendi dillerini konusan, onlari
her ynyle anlayan ve kendilerinin tahamml derecelerini bilen bir kimseyi peygamber
semistir. Yce Allah kendi ilerinden birini seip eli yapmistir ki, iinde bulunduklari
yanlis tutumu srdrecek olurlarsa bu eli onlari bekleyen felket konusunda dikkatlerini
eksin ve aralarinda ykmllkleri ilk yklenen, mesaji ilk uygulayan kisi olarak digerlerine
rnek olsun, onlara dogru yn nasil bulabileceklerini gstersin. Fakat yetlerden, msriklerin
peygamberlik kurumunun bizzat kendisini garip karsiladiklari, zellikle de bu uyarici
Peygamber'in duyurdugu yeniden dirilme konusuna hayret ettikleri anlasilmaktadir.
Oysa ilk yetten buraya kadar gelen vahiyler bize gstermektedir ki, yeniden dirilme
konusu, Islm inan sisteminin temeli niteligindedir. nk sadece Allah'a teslimiyeti ve
yalnizca Allah'in mesajina uymayi gtleyen Islm, Rabbimizin hi kimseye zerrece haksizlik
yapmayacagini, herkesin yaptiklarinin karsiligini mutlaka grecegini sylemektedir. Yani, her
amele mutlaka karsiligi verilecek, iyiler dllerini alacak, ktlerin yaptiklari yanlarina kr
kalmayacaktir. Ancak, bu karsiliklar bazan yeryznde verilecek, bazan da yolculugun en
sonundaki kesin hesaba ertelenecektir. O hlde kesin hesabin grlecegi bir baska dnya
[hiret] mutlaka var olmak durumundadir. Bir baska ifadeyle belirtmek gerekirse, kesin
hesabin grlmesi iin yeniden dirilme kainilmazdir.
4
Biz, yerin onlardan neyi eksilttigini elbette bilmiyizdir. Yanmzda da ok
iyi kaydedip koruyan bir kitap vardr.
415
Inkrcilarin 3. yette nakledilen, ldgmz ve bir toprak oldugumuz vakit mi? Bu uzak
bir dntr seklindeki itirazlari ve Allah'a dns inkrlari baska yetlerde de dile
getirilmistir:
10
Ve onlar: Biz, yeryznn iinde kayboldugumuzda mi, gerekten biz mi yeni bir
olusturulusta olacagiz? dediler. Aslinda onlar, Rablerine kavusmayi; O'nun huzuruna varmayi
bilerek reddeden /inanmayan kimselerdir.
(Secde/10)
4. yet, inkrcilarin bu bahanelerine verilen cevaptir. Inkrcilarin yeniden dirilmeyi
alisilmistan uzak [imknsiz] zannetmeleri, yaratilis geregini ve blmlerini ayrintilariyla
bilmemelerinden, yani bilgisizliklerinden kaynaklanmaktadir. Hayat ilminin btn sirlari
kesfedilmis olsa idi, herhlde lmden sonra dirilme de akillara pek uzak gelmezdi. Ama
Yce Allah bu sirlari bilmekte ve ona gre yaratmaktadir:
79,80
De ki: Onlari ilk defa olusturan onlari diriltecektir. Ve O, her olusturmayi ok iyi
bilendir. O, size o yemyesil agatan bir ates/oksijen yapandir. Simdi de siz oksijenden yakip
duruyorsunuz.
(Y-Sn/79)
Rabbimiz, ldkten sonra ryp toprak olanlara ne oldugunu, varliklarini nelerin
olusturdugunu ve varliklari olusturan paralardan nelerin kaybolup nelerin kaybolmadigini,
nelerin sekil degistirerek mevcut kaldigini [varliklarini korudugunu], bu paralar arasindaki
baglarin neler oldugunu bilmektedir. yette bu bilgilerin korundugu da bildirildigine gre,
insanlarin ldkten sonra ryp topraga karismalari, onlarin kaybolup gittikleri anlamina
gelmez. Hayatin bu topraktan [maddeden] yeniden baslamasi, daha nce bir kez
gereklesmistir ve srekli gereklesmeye devam edip gitmektedir.
5
Aksine, gerek kendilerine geldigi zaman onu yalanladlar, onun iin
onlar karmakaryk bir iy iindedirler.
Asr sresi'nin tahlilinde genise aiklandigi gibi, ='' [hakk] szcgnn asil anlami,
uygunluk ve denk gelme demektir.
162
zet olarak tekrarlamak gerekirse, Kurn'da hakk,
kesin mucizelerle sabit olan peygamberligi, Peygamberimizin dogruluguna dair olan akl
delilleri, indirilen Furkn'i [Kurn'i] ve mutlaka gereklesecek olan hasri [hirette dirilip
toplanmayi] ifade etmektedir.
yete gre inkrcilar, hakki, yani kendilerini yaratmis olan Allah'in ilmini, gnderdigi
kitabini ve Peygamberini gelir gelmez yalanlamislardir. Bu yalanlamalarinin sonucu olarak da
pek karisik bir hl iinde alkalanmaktadirlar. Peygamberimize de bazan sihirbaz, bazan
khin, bazan sir diyerek saskinlik iinde inkr etmekte, ama ayni zamanda da izdirap iinde
yzmektedirler.
Herkes bilir ki, hakktan uzak yasayanlar hevlarina uyarak sikici islere tevessl ederler
ve bunun sonucunda da srekli bunalim iinde yasarlar. Vicdanlari onlari rahatsiz eder durur,
toplum iinde mahcup ve ezik kalirlar.
162
(el Isfehani; el Mfredat)
416
KARMAKARISIK BIR IS: yetteki, _,- [merc] szcg, bombos, muhtelif, karisik,
sikinti veren anlamlarina gelmektedir.
163
Bu sebeple yetten bir ka tane gzel anlam
ikarmak mmkndr:
* Msrikler kendilerine gelen hakki yalanlamislardir, ama bu inkrlari bir taraftan da
vicdanlarini rahatsiz etmektedir. nk cevabini kesin olarak bilmedikleri bir seyi
yalanlamalari sonucu akillarinda, Acaba var mi, ya varsa? trnden sorular olusmustur ve
bu sorular ilerini srekli rahatsiz etmektedir. Dolayisiyla kararsiz kalmislar, sikintiya
dsmsler, isleri karmakarisik hle gelmistir.
* Msrikler ok yakindan tanidiklari hlde, bazan sir, bazan sihirbaz, bazan khin
dedikleri Peygamberimiz hakkinda yaptiklari bu ithamlarin dogru olmadigini iyi biliyorlar ve
kendi aralarinda bunu birbirlerine itiraf ediyorlardi. Yani, sylediklerine kendileri de
inanmiyor, tutarsizliklarinin farkinda olarak bazan Peygamberimize yakistiracak kt sifat
bulamiyorlardi.
* Peygamberimizin peygamber seilmeden nce de herkese bilinen stn meziyetleri
ve zellikleri vardi. Bu baglamda o'nun; sahip olduklariyla ilgili olarak kimseye minnet borcu
olmayan, gzel ahlkli, emin [gvenilir-dogru] ve zihinsel ynden gyet saglikli bir kisi
olmasi, aslinda Allah'in Elisi olarak sylediklerinin dogrulugu konusunda yeterli bir delil
teskil etmekte idi. Mekkeli msriklerin o gne kadar her konuda oldugu gibi bu konuda da
Peygamberimizin szlerine inanmalari gerekirken, byle yapmayip isi tam tersine evirmeleri
ve kendi mantiklarina da ters dsen bir davranis iine girmeleri ok yanlisti. Bu yanlis
yaklasimlarinin sonucunda kendileri de saskinlik iine dsms ve aralarinda bir karisiklik
meydana gelmistir.
6
Peki, onlar stlerindeki gge bakmadlar m ki, onu Biz hi yarg olmadan nasl
bina etmiyiz ve sslemiyiz!
Bu gibi yetlerde Rabbimizin ,- -'' [sabr] sifatinin tecellileri grlmektedir: Yce
Allah sularindan dolayi insanlari hemen kahredivermez; onlara srekli ikna edici rnekler
verir, dsnp anlayabilecekleri akl deliller gsterir. Isaret ettigi enfs [kendinden] ve afak
[evresinden] kanitlarla insani dogru inanca ynlendirir. Rabbimizin bu yette dikkat ektigi
kanit sem'dir.
Burada -'- -'' [sem=gk], akil almaz derinlik ve byklkteki kinati ifade
etmektedir. Byklg, gnesin parlakligi sebebiyle gndzleri iplak gzle yeteri kadar
grlemeyen kinat, geceleri milyarlarca yildizin satigi isikla insani byklg konusunda
hayrete dsrmektedir. Nerede baslayip nerede bittigi belli olmayan bu byklk, zellikle
teleskopla bakildiginda daha da bas dndrc bir hl almaktadir. 6. yette ifade edilen sem,
iinde gnesten binlerce defa daha parlak yildizlarin, dnyadan binlerce defa daha byk
gezegenlerin bulundugu, btn bu gk cisimlerinin uan birer nesne gibi iinde yzdkleri
muazzam kinati simgelemektedir.
Sem'nin insanligin gz nne serilen ilh bir kanit oldugu, Kurn'da baska yetlerde
de dile getirilmistir:
3,4
O, yedi gg, birbiri zerine uyumlu olarak olusturandir. Rahmn'in [yarattigi btn
canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in] olusturmasinda bir atlaklik-uygunsuzluk
grmezsin. Haydi, gzn dndr, bir bozukluk gryor musun? Sonra gzn iki kere daha dndr.
Gzn, ciz olarak ve ok bitkin oldugu hlde sana dnecektir.
(Mlk/3-4)
163
(Lisanl Arab, mrc mad. )
417
81
Gkleri ve yeri olusturan, onlar gibilerini de olusturmaya g yetiren degil midir? Evet,
elbette g yetirendir! Ve O, ok ok mkemmel olusturandir, ok iyi bilendir.
(Y-Sn/81)
57
Elbette gklerin ve yerin olusturulmasi, insanlarin olusturulmasindan daha byktr. Ama
insanlarin ogu bilmiyorlar.
(Mmin/57)
33
Onlar, sphesiz gkleri ve yeryzn olusturan ve onlari olusturmakla yorulmamis olan
Allah'in lleri diriltmeye de g yetiren oldugunu grmediler mi/ dsnemediler mi? Evet sphesiz
ki, O, her seye gc yetendir.
(Ahkf/33)
Yukaridaki yetleri de dikkate alarak 6. yetin takdirini syle yapmak mmkndr: Bu
hayrete dsren byklge, derinlige ragmen kinat dzeni o kadar saglamdir ki, kinatin
iindeki gezegen, yildiz, galaksi, gkada sistemleri, aralarinda herhangi bir yarik, atlak
olmadan birbirleri ile uyumlu ve kopmaz bir irtibat iindedir. Gklerin yapisinin insanin
yapisindan daha byk olmasina ragmen, insandan daha karmasik yapida olan bu muhtesem
semda hibir dzensizligin olmamasi, Bizim gcmzn ne kadar byk oldugunu
gstermektedir.
Hl yeni kesiflerin yapildigi gnes sistemini iinde bulunduran samanyolu galaksisi,
bnyesinde gnes benzeri yaklasik 100.000.000.000 yildiz barindirmaktadir. Gzlenebilir
evrende ise yaklasik 10.000.000.000 galaksi oldugu tahmin edilmektedir. Bu rakamlar, bu
byklkler sadece evrenin gzlenebilir kismi iin sz konusu olup belki de kinatin gerek
boyutu karsisinda okyanustaki bir damla gibidir. Dolayisiyla bu muhtesem varlik lemini
yaratirken hi yorgunluk duymadigini bildiren Allah'in kudret ve azameti sonsuzdur. Bu
kudret ve azameti degil lmek, dsnmek bile insan aklinin kapasitesini asmaktadir. Hl
byle iken, ldkten sonra tekrar nasil diriltilebiliriz? diye yapilan inkr, saglikli dsnen
aklin yapacagi bir sey degildir.
Semnin yapisi hakkinda bilim teknik kitaplarindan ayrintili bilgi alinabilir.
7,8
Ve Biz, Allah'a ynelen her kula gnl gzn amak ve ona gt olarak yeri
yayp dyedik ve ona sabit daglar braktk. Orada grny i ac-gz alc her iftten
bitkiler bitirdik,
Bu yette geen daglar ve yerin dsenmesi konulari Sems ve Mrselt srelerinin
tahlilinde aiklandigi iin burada tekrar detaylandirilmamistir.
Sekizinci yet, kendinden nceki [6-7.] yetlerdeki fiillerin mutlak veya lieclih
meful durumundadir. Bu meful trleri Trke'deki durum zarfina karsilik gelmektedir.
Bu nedenle bu yet [6-8. yetler], bir cmle iinde toplanarak su sekillerde takdir
edilebilir:
1) Peki onlar stlerindeki gge bakmadilar mi ki, Biz onu Allah'a ynelen her kula,
gnl gzn amak ve ona gt olarak, hi yarigi olmadan nasil bina etmisiz ve sslemisiz.
2) Peki onlar stlerindeki gge bakmadilar mi ki, Biz onu Allah'a ynelen her kula,
gnl gzn amasi ve ona gt olmasi iin, hi yarigi olmadan nasil bina etmisiz ve
sslemisiz.
3) Ve Biz, Allah'a ynelen her kula, gnl gzn amak ve ona gt olarak yeri de
yayip dsedik ve ona sabit daglar biraktik. Orada grns esit her iftten bitkiler bitirdik.
4) Ve Biz Allah'a ynelen her kula, gnl gzn amasi ve ona gt olmasi iin yeri de
yayip dsedik ve ona sabit daglar biraktik. Orada grns esit her iftten bitkiler bitirdik.
418
8. yetteki, Allah'a ynelen her kul ifadesi, aklini kullanip tefekkr eden kisilerin
arasinda ancak Allah'a ynelenlerin gt alabilecegini bildirmektedir. Bilindigi gibi, bilim
adina oldugu iddia edilen yaklasimlarin pek ogunda, yeryznde ve gkyznde milyarlarca
yildan bu yana meydana gelmis olusumlar, bir yaratici kavraminin bilimle bagdasmadigi
anlayisiyla hep tesadflerle izah edilmistir. Oysa evrendeki degisim ve gelisim kanunlarinin
tesadflerle aiklanmasi, bu muhtesem dzenin, hesaplanmasi bile neredeyse imknsiz
kklkteki ihtimallere dayandirilmasi demektir ki, asil bilimle [matematikle, mantikla]
bagdasmayan anlayis budur.
Aslinda bu evren, her dilde okunabilen ve her vesile ile anlasilabilen, herkese aik bir
kitaptir. Bu kitap, bakar kr olmamak sarti ile st dzeyde bilgiye sahip kisiler tarafindan da,
dag basinda medeniyetten uzak bir oban tarafindan da okunabilmektedir. Yani, Allah'a
ynelen ve aklini alistiran herkes, bu evrenin bilinle tasarlandigini, belirli bir programa
bagli olarak devam ettigini anlayabilir ve byle muhtesem bir dzeni de ancak yce bir
Yaraticinin [Allah'in] programlayabilecegini idrak edebilir.
9-11
Biz, gkten bereketli bir su indirdik. Onunla baheler ve biilecek
taneler, kullara rzk olmak zere tomurcuklar birbiri zerine dizilmiy byk
ve yksek hurma agalar bitirdik. Ve Biz, onunla l bir beldeyi canlandrdk.
yte diriliy byledir.
6-8. yetlerdeki kisa aiklamalardan sonra evren kitabinin bazi sayfalarini gzler nne
sermeye devam eden Rabbimiz, bu yetlerde de yeniden dirilme konusunu gndeme
getirmistir.
iki'in, tipki bereketli bir suyun gkten l topraga indirilmesi sonucunda l topraktan
bitki ve agalarin ikmasi gibi olacagini bildiren Yce Allah, bu tarifle inansizlara diriltmeyi
sanki laboratuarda tatbik olarak gstermektedir.
Bu yetler, zellikle Arabistan gibi kurak iklim sartlarinda yasayan insanlara, tam
anlayacaklari dilden hitap etmektedir. Zira Arabistan halki yasarken grmektedir ki, bazan bes
sene boyunca bir damla bile yagis dsmeyen blgelerde, kavrularak ne bitki ne de hayvan
hibir canlinin yasayamayacagi hle gelen topraklarda, azicik da olsa yagmur yagmasi ile
otlar bitmekte, bcekler canlanivermektedir.
Yce Rabbimiz bu yetlerde sanki syle demektedir: Yerkreyi canli yaratiklarin
yasamasi iin uygun bir yer yapan, yeryznn cansiz topragini gkyznn cansiz suyu ile
birlestirerek bag ve bahelerde gz alici binbir esit bitkiyi yaratan, bu bitkileri tm canlilar
iin rizik ve hayat kaynagi kilan Allah hakkinda lmden sonra diriltmeye gc yetmeyecegi
seklinde bir dsnce beslemeniz akilsizca bir zandir. Siz, tamamen kuru ve cansiz olan bir
blgenin yagmur taneleri dser dsmez hayat buldugunu, lms olan kklerin niden
dirildigini, binbir esit bcegin o l topraktan ikarak kosusmaya basladigini gzlerinizle
gryorsunuz. Iste bu grdgnz, lmden sonra dirilmenin imknsiz olmadiginin apaik
isbatidir.
Rabbimiz baska yetlerde de yagmur ile l topraktan bitkilerin ikmasini lmden
sonra hirette dirilmeye rnek olarak gstermistir:
33
Ve l toprak, duyarsiz topluma bir delildir. Biz ona hayat verdik ve ondan taneler ikardik
da ondan yeyip duruyorlar.
(Y-Sn/33)
24
Yine O'nun yetlerindendir ki, size hem korku ve hem de umut vermek iin simsegi
gsteriyor. Ve gkten bir su indiriyor da onunla yeryzne lmnden sonra hayat veriyor. Sphesiz
ki bunda aklini kullanacak bir toplum iin nice almetler/ gstergeler vardir.
(Rm/24)
419
50
yleyse Allah'in rahmetinin eserlerine bir bak; yeryzn lmnden sonra nasil diriltiyor?
Sphe yok ki O, kesinlikle lleri diriltir ve O, her seye gc yetendir.
(Rm/50)
19
O, lden diriyi ikarir, diriden de ly ikarir ve yeryzne lmnden sonra hayat verir.
Sizler de iste yle ikarilacaksiniz.
(Rm/19)
Yukaridaki yetlerden baska, Nahl/65, Ankebt/63, Ftir/9, Csiye/5, Hadd/17 yetleri
de ayni anlamdadir.
Serefli Kurn da, bereketli su gibidir. lms, kokusmus, yozlasmis birey ve toplumlar
da bu bereketli suyla yeniden canlanabilirler.
12
Onlardan nce Nh'un toplumu, Ashb- Ress ve Semd yalanlamyt.
13,14
d, Firavun ve Lt'un kardeyleri, Ashb- Eyke ve Tubba toplumu da.
Bunlarn hepsi peygamberleri yalanladlar da Benim azabm hak oldu.
Benzerleriyle daha nce de karsilastigimiz bu yetlerde hem ibret, hem uyari, hem de
Peygamberimize teselli vardir. Rabbimiz, kendilerine gnderilen peygamberleri
yalanlayanlari imha ettigini bildirmek sretiyle peygamberlerini sahipsiz birakmadigini,
glendirdigini gstermis ve Peygamberimizin durumunun kendisinden ncekilerden farkli
olmadigina dikkat ekmistir.
yetlerde kendilerinden bahsedilen kisi ve toplumlar, muhtemelen ya Arabistan'da ya da
Araplarin gidip geldikleri yollar zerinde veya iliski kurduklari lkelerde yasamislardir. Bu
kisi ve toplumlarin [Ashb-i Ress, Ashb-i Eyke ve Tubba kavmi] sadece isimlerinin bildirilip
haklarinda baska hibir bilgi verilmemis olmasi, Kurn'in indigi dnemde yasamis olan
insanlarin onlardan ve hikyelerinden haberdar olduklarini dsndrmektedir. Bu bilgilerin
gnmze dek ulasamamasi, muhtemelen ilk tarih kaynaklarin bu bilgileri derleyip
koruyamamasindan kaynaklanmaktadir.
zerinde durulmasi gereken bir diger nokta da, verilen rneklerden birinin bir kavim
degil, kisi olusudur. Diger rneklerin hepsi birer toplulugu isaret ederken, Firavun'un
dogrudan sahsi rnek gsterilmistir. Bunun sebebi, Firavun'un kendininki disinda hibir
grs, kanaat, hr dsnce ve inan kabul etmeyerek milletine musallat olmasi, gittigi yanlis
yolda milletini pesinden srklemesi, dolayisiyla btn bir kavmin sapkinliginin sorumlusu
olarak kabul edilmesidir. nk bir toplum ancak kendi dsnce ve davranis hrriyetine
sahipse sorumlu tutulabilir. Firavun, diktatrlk yaparak milletini gsz birakmis, onu
zavalli bir hle getirmis, topluca gidilen sapiklik yolunda milletinin gnah ykn de
omuzlarina almis ve tek sorumlu konumuna gelmistir.
Ancak, sapikligin sorumlulugunu tek kisinin yklenmis gibi grndg byle bir
durumda bile bir toplumun sorumluluktan tmyle kurtulmasi sz konusu degildir. nk
byle bir diktatrn kendilerini saptirmasina riza gstermesi, ses ikarmama cizligi de o
toplumun cezalandirilmasi iin yeterli olmaktadir:
50
Fakat ne zaman ki azabi kendilerinden kaldirdik, o zaman onlar szlerinden dnverirler.
51-53
Ve Firavun, toplumunun iinde seslendi: Ey toplumum! Misir hkmdarligi ve altimdan
akip giden su irmaklar benimdegil mi? Hl grmyor musunuz? Yahut ben, su zavallinin ta
kendisi olan; nerede ise meramini anlatamayan kisiden daha hayirli degil miyim? Hem o'nun
zerine altin bilezikler atilmali veya kendisiyle beraber simsiki saflar hlinde melekler gelmeli
degil miydi? dedi.
54
Firavun kendi toplumunu etkisizlestirdi de onlar da ona itaat ettiler. Sphesiz onlar, hak
yoldan ikmis kimseler toplumu idiler.
420
55,56
Sonunda onlar Bizi gazaplandirdiklari zaman onlari cezalandirarak adaleti sagladik. Sonra
da onlari topluca suda bogduk. Sonra da onlari sonradan gelecekler iin selef ve rnek yaptik.
(Zuhruf/50-56)
12-14. yetlerde bazi kisi ve toplumlara sadece isim vererek isaret edilmis olmasindan
maksat, bu toplumlarin hikyelerini anlatmak degil, lmden sonra dirilis haberini veren
peygamberleri yalanlayanlarin kibetlerini hatirlatarak kalplere etki etmektir. rnek
gsterilenlerin ortak zelligi, hepsinin de kendilerine gnderilen peygamberleri yalanlamis
olmalaridir.
Ancak, rnek verilen toplumlarin isledikleri suu sadece bir tek kendi peygamberlerini
yalanlamak olarak grmek dogru degildir. Syle ki: Btn peygamberler kendi toplumlarina
Allah tarafindan kendilerine bildirilen ortak haberi iletmislerdir. Bu toplumlar, kendilerine
gelen peygamberleri, getirdikleri haberden dolayi yalanlamislardir. Bu nedenle, yalanladiklari
aslinda peygamberler degil, Allah'in bildirdigi haberdir. Dolayisiyla; bir tek peygamberi
yalanlamak, btn peygamberleri ve aslinda Allah'i yalanlamak anlamina gelmektedir.
12-14. yetler, daha nceki 6 yette hiretin mmkn oldugu hakkinda gsterilen
delillere ek olarak Araplarin yaknen bildikleri bazi toplumlarin ortadan kaldirilislarini da
kanit gstermekte, bylece hiretin gereklesecegini tarih ile de isbat etmektedir. nk
btn peygamberlerin ne srdkleri hiret inancini yalanlayan, insanliktan ikmis, alaklar
alagi konumuna dsms inkrcilarin ikardiklari fesat, dktkleri kan ve ahlksizliklari
sebebiyle helk edilmeleri, aslinda insanin Allah tarafindan yakindan takip edildigini, hesaba
ekilmeden birakilmadigini, yaptiklari yznden bu dnyada da cezalandirilabilecegini
gsteren bir kanittir.
yetlerde adi geen toplumlardan d ve Semd hakkinda daha nceki srelerde detayli
bilgi verilmisti. Nh ve kavmi iin ise ilerideki srelerde yeri geldigi zaman bilgi verilecektir.
Bunlarin disinda kalan toplumlarin kronolojik olarak siralanmasi ilk kez bu srede yapilmis
olup Ress, Eykeliler, Tubba toplumlari hakkinda Kurn'da fazla ayrinti verilmemistir.
15
Peki, Biz, ilk oluyturmada cizlik mi gsterdik? Hayr, ama onlar yeni
bir oluyturuluytan kuyku iindedirler.
Rabbimiz, Fussilet sresi'nde ok aik ve net olarak ortaya koydugu ve simdiye kadar da
birok rneklerini grdgmz genel ilkesi geregi, bu yette de yine afak ve enfsteki
kanunlarindan bir rnek vermistir.
53
Onun hak oldugu ortaya ikincaya kadar, hem dis dnyada, hem kendi bnyelerinde
almetlerimizi/ gstergelerimizi onlara gsterecegiz. Rabbinin sphesiz her seye tanik olmus
olmasi da yetmedi mi?
(Fussilet/53)
ILK YARATMA: yette verilen rnek, ilk yaratma'dir. Bu rnek hem afak hem enfs
olarak degerlendirilebilir ve iki sekilde anlasilabilir:
1) Ilk yaratma'dan, insanin dnyaya getirilmesi anlasilabilir ki, bu takdirde rnek enfs
niteliktedir:
77
Ve o kisi, kendisini bir nutfeden/ bir damla sudan olusturdugumuzu grmedi mi de simdi o
apaik bir dsmandir.
78
Ve kendi olusturulusunu dikkate almayarak Bize bir rnekleme yapti: Dedi ki: Kim
diriltecekmis o kemikleri? Onlar rms iken!
79,80
De ki: Onlari ilk defa olusturan onlari diriltecektir. Ve O, her olusturmayi ok iyi bilendir.
O, size o yemyesil agatan bir ates/oksijen yapandir. Simdi de siz oksijenden yakip duruyorsunuz.
(Y-Sn/77-80)
421
2) Ilk yaratma'dan; gklerin, evrenin ve ilk insanin yaratilisi anlasilabilir ki, bu takdirde
rnek afak nitelik arz eder:
33
Onlar, sphesiz gkleri ve yeryzn olusturan ve onlari olusturmakla yorulmamis olan
Allah'in lleri diriltmeye de g yetiren oldugunu grmediler mi/ dsnemediler mi? Evet sphesiz
ki, O, her seye gc yetendir.
(Ahkf/33)
Hatirlanacak olursa Rabbimiz 6. yette, Peki onlar stlerindeki gge bakmadilar mi ki?
demisti. Burada da, Peki, Biz ilk yaratmada cizlik mi gsterdik? buyurmustur. Bize gre bu
ifade, ilk yaratilanin gkler olduguna isaret etmektedir.
Bu aiklamalarin isigi altinda 15. yetin takdiri asagida belirttigimiz sekillerde
yapilabilir:
* Su hlde ilk yaratmada ciz mi kaldik? Yani, gerek digerlerini, gerek kendilerini ilk
yaratilisla meydana getirmekle kudretimizi gstermis degil miyiz ki, ikinci bir yaratisi uzak
gryorlar da, Bu uzak bir dntr diyorlar?
* Ilk yaratisla kudretimiz tkenmis de daha sonrasini yaratmaktan gszlge mi
dsmsz? Hayir, yle olmadigini bilirler. Onlar yeniden yaratilmaktan sphe ediyorlar.
15. yet aslinda hiretin akil yoluyla [mantikla] isbati mhiyetindedir. nk gerek
insanin bu dnyada canli olarak var olmasi geregi, gerekse yer, gk ve evrenin dzeninin
gzler nnde srp gitmesi Allah'in bunlari yaratmaktan ciz olmadigini aika isbat
etmektedir. Yce Allah deta, Yaptiklarimiz, yapacaklarimizin isbatidir demektedir.
Bu durumda, kiymeti koparttiktan sonra Allah'in baska bir dzen kuramayacagini,
lleri tekrar diriltemeyecegini sylemek mantikli bir yaklasim degildir. nk Allah bunlari
yapmaktan ciz olsa idi (hs), nceden de yapamaz, grdgmz hibir varligi yaratamazdi.
Su hlde; insani ve evreni yoktan var eden Gcn yarattigi varliklara bakarak, O'nun bu
varliklarin hayatlarini ellerinden aldiktan sonra onlari tekrar yaratabilecegi [diriltebilecegi]
sonucuna varmak gyet saglikli bir akil yrtme biimidir. Bunun aksini sylemek ise, yani
degismez kanunlara dayanan muhtesem bir dzen iindeki evreni yoktan yaratmis olan
Gcn, yarattigi bu varliklari yine Kendi koydugu kanunlarla degistirdikten [lmelerini
sagladiktan] sonra baska bir dzen iinde tekrar yaratamayacagini [diriltemeyecegini]
sylemek ise, yaraticinin gcnde bir azalma, kaybolma olmadigina gre, gereklere ve
gerekelere dayanan mantikli bir akil yrtme olmadigindan, tek kelime ile abestir.
16
Ve andolsun insan Biz oluyturduk. Nefsinin kendisine neler fsldadgn
da biliriz. Ve Biz ona yah damarndan daha yaknz.
17,18
Onun sagndan ve
solundan (her yanndan) yerleyik iki tesbiti onun her iyini tesbit edip
dururken, insan hibir sz sylemez ki yannda hazr gzetleyen bulunmasn.
Bu pasajda insani saptiran gcn kaynagina dikkat ekilerek insanlar uyarilmis, sonra da
insan ile onu yaratan, yarattigi iin tm zelliklerini bilen, zgr birakmis olmasina ragmen
onu srekli kontrol eden Yaratici arasindaki iliski konu edilmistir. Bu iliskinin derecesi ise,
Ve Biz ona ah damarindan daha yakiniz ifadesiyle aiklanmistir.
Pasajda zimnen syle denmektedir: Bizim kudret ve ilmimiz insanoglunu iinden ve
disindan yle epeevre sarmistir ki, Bizim ilim ve kudretimizin ona yakinligi, sah damarinin
ona olan yakinligindan daha fazladir. Konusmasini isitmek iin bir mesafe kat edip yanina
gelmemiz gerekmez, gnlnden geen dsnceleri bile dogrudan dogruya biliriz. Ayni
sekilde, ona mdahale etmemiz gerekirse, bir mesafe kat etmemiz sz konusu degildir.
Nerede olursa olsun, o, her zaman kontrolmzdedir, istedigimiz zaman ona mdahale
ederiz.
422
Bir taraftan Allah'in insana, nefsinin kendisine neler fisildadigini bilecek kadar, hatta
sah damarindan bile yakin oldugu sylenmekte; diger taraftan da insanin zerine onun her sz
ve hareketini kaydeden iki adet kayiti ve denetinin yerlestirildigi bildirilmektedir. Yce
Rabbimiz herkesin ne yaptigini en ince ayrintisina kadar bildigi halde acaba neden ayrica
herkesin zerine ne yapip ettiklerini denetleyen ve kaydeden iki shit daha yerlestirmistir?
Bize gre bunun manasi; Allah'in adaleti nnde hesaba ekilecek olan insanin, hesabini
nceki dnyada yaptiklarini gzler nne serecek iki shit esliginde verecek olmasidir.
Insanin kendi vcudu, szlerini, hareketlerini hatta dsncelerini en ince ayrintisi ile zapt edip
kayda alan bir teyp, bir disk gibidir. Hesap gnnde bu kayitlar ailarak iln edilecek, her
insan dnyada iken sylediklerini kendi sesinden kendi kulagi ile duyacak, yaptigi isleri de
kendi organlarindan kendi gzleri ile grecektir. Bylece yaptiklarini inkr etmesi asla
mmkn olmayacaktir. Her seyi bilmesine ragmen Yce Allah, hirette hesaba ektigi
kimseyi adaletin btn sartlari yerine getirilmis bir sekilde ve her insanin bizzat kendisini
tanik olarak dinlemek sretiyle yargilayacaktir. Herkesin dnyadaki sz ve hareketlerinin tam
ve eksiksiz kaydi bu nedenle gerekmektedir.
Nefsinin kendisine neler fisildadigini da biliriz.
Nefsin vesvesesi, insanin kendi iinden geirdigi duygular, kuruntular, kararlar gibi,
gizli, ie dnk seyleri ifade etmektedir. Insanin iine [gnlne], sylenenleri ve yapilanlari
kaydetmekle grevli yetilerin bile farkina varamadiklari bir gizlilikte geliveren bu isel, nefs
seyler, Allah'tan asla gizli kalamazlar. nk Allah, yaraticisi ve programlayicisi olarak
insana, onun kendi nefsine olan yakinligindan daha yakindir. Zaten insana diri olmasini
saglayan nefsi [cani] veren de Allah'tir.
HABL-I VERD: yetteki, -,, .-= [habl-i verd] tamlamasi, uzun zamandan beri sah
damari olarak kabul edilmektedir. Oysa bu deyimin esas anlami anatomi bilimindeki sah
damari degildir. Anatomi bilimindeki sah damari, kalpten ikip bas ve boyun blgesine
temiz kan tasiyan ana atardamarlarin ortak adidir. Habl-i verd ise, vcuttak kirli kani
tasiyan ana toplardamardir.
Bu konuda klsik kaynaklarin bazilarinda su bilgiler yer almaktadir:
el-Verdan [iki toplardamar], boynun nndeki iki yzn kavrami iki damardir ki, vetine
[ahdamarina] bagli olup batan kalbe dogru girerler.
164
Verd, boynun yzndeki damardir ki, fke halinde ier. Bunlar iki verddirler
[ahdamaridirlar].
165
Verd, cigere ve kalbe bagli olan bir damardir ki, kanin akii ondadir.
166
Verd, atardamardan baka kani taiyan damardir. Verdn [iki toplardamar] ise, boynun
nnde, boynun iki yzn kavrami iki damardir. Batan dagilirlar ve vetne [ahdamarina]
baglidirlar.
167
Allah'in insana yakinligi belirtilirken habl-i verd ifadesinin kullanilmasinda iki ince
nokta vardir:
1) Bilindigi gibi, atardamar, kani kalpten vcuda dagitmakta, yani kani kalpten
uzaklastirmakta; toplardamar ise vcuttak kani kalbe dogru gtrmekte, yani kani kalbe
yaklastirmaktadir. Bu sebeple yakinlik ls olarak verd [toplardamar] zikredilmistir.
Nitekim habl-i verd deyimi, Arap kltrnn yaziya gemeden nceki hlinde [kadim Arap
164
Sahib'l-Kessaf.
165
Ibn-i Esir.
166
Rgib. Ayrica Rgib, habl-i verd'den maksadin ruh oldugunu da sylemistir.
167
Nizameddin Nisbur.
423
dilindeki siirlerde], lm ona verdden daha yakindir rneginde oldugu gibi pek yakinda
anlami ile yer almistir.
2) Habl-i verd, kullanilmis, siyah renkli, kirli kani tasiyan toplardamara denmektedir.
Kalbin sag kulakiginda toplanan bu kan oradan akcigerlere gnderilmekte, akcigerlerde
temizlendikten sonra tekrar kalbe dnp vcuda pompalanmaktadir. Bu dng bir esit
yeniden yaratma gibidir. Bize gre bu deyimin yette ifade ettigi diger incelik de budur.
ALLAH'IN YAKINLIGI: Kurn'in buraya kadarki blmnde, kendisini tanittigi
ifadelerden grendigimize gre Allah'in zatinin kullarina mesafe itibariyle yakinligi sz
konusu degildir. yette geen Allah'in yakinligi, mecz bir ifadedir. Bu ifade ile kasdedilen
mana, insan zerinde kudret yrtp bir etki meydana getirme konusunda ona kendisinden
daha yakin, daha mlik, daha ok tasarruf sahibiyiz, onun nefsindeki vesveseyi de ondan daha
iyi bilmekteyiz demektir.
Allah'in yakinligi konusu, klsik kaynaklarin bazilarinda su sekillerde
degerlendirilmistir:
Allah Tel'nin ilminin kemalini, geniligini beyandir. Allah ilmi ile ona damarindaki kandan
daha yakindir. nk damara bir engel vardir. O, ona gizli kalabilir. Fakat Allah Tel'nin ilmine
engel mmkn degildir. Buna u mn da verilebilir: Kudretimizin esizligi itibariyle Biz ona habl-i
verdden daha yakiniz. Emrimiz onda, damarlarindaki kanin akii gibi cereyan eder.
168
Biz ona daha yakiniz ifadesi meczdir. Bundan maksat, Allahin ona ilmen yakinligidir. Allah
her yerdedir ifadesiyle de Onun ilminin her yeri kuatmi oldugu kast edilir. Zira yakinlik mekn ve
mesafe itibariyledir; Allah ise mekndan mnezzehtir.
169
[
Yani, Biz onun halini, ona habl-i verdden daha yakin olandan daha iyi biliriz demektir.
Zatin yakinligi ile ilmin yakinligina mecz yapilmitir. nk o onun gerekesidir.
170
HER NE SYLERSE: Her ne sylerse, agizdan ne ikarsa, hayir veya ser her ne sz
sylenirse demektir ki bu ifade ile sadece agizdan ikan szler degil, disa vurulan tm
eylemler de kasdedilmistir. nk agizdan ikan bir hece, kisinin disa vuran en kk
eylemidir. Dolayisiyla insanin ne syledigini, ne yaptigini gzetleyen tesbitiler hibir sz
ve hareketi kairmadan kaydederler.
Ancak, insana, her yakindan daha yakin olan, insanin nefsindeki gizlilikleri ve iine
dogan her drty insandan daha iyi bilen Allah, insanlari sadece irdeleri ile bilinli olarak
yaptiklarindan sorumlu tutar:
225
Allah, sizleri yeminlerinizdeki bos szlerden sorumlu tutmaz; ama bilinli yapilmis
eylemleriniz nedeniyle sorumlu tutar. Allah, ok bagislayicidir, ok yumusak davranandir.
(Bakara/225)
Buradan da, insanin bilinci yerinde degilken, irdesi disindaki szleri ve hareketlerinin
kayda girmeyecegi, bunlardan insanin sorumlu tutulmayacagi anlami ikmaktadir.
IKI TESBITI: Bu iki tesbitinin ne olduklari, bir sonraki pasajda kendilerinden -'-
[sik] ve -,+- [ehd] olarak bahsedilmek sretiyle aiklanmistir. Ayrica sik, 23. ve 27.
yetlerde karn szcg kullanilarak bir kez daha aiklanmistir. Bu aiklamalara ragmen
yetteki tesbitiler'i, insanin saginda hayirlari, solunda serleri yazan melekler olarak anlayip
anlatmak hem szckler aisindan, hem melek kavrami aisindan ve hem de pasajin anlami
aisindan yanlistir.
168
Rz, Meftihu'l-Gayb.
169
Keaf sahibi.
170
Kadi Beydav ve Ebu's-Suud.
424
SAGINDAN SOLUNDAN: yette bahsi geen iki tesbiti ile ilgili olarak, sagdaki
melek iyilikleri ve sevaplari, soldaki melek ktlkleri ve gnahlari kaydeder seklinde ilgin
rivyetler ortaya atilmis ve bu rivyetlerde gerek disi anlatimlara yer verilmistir.
Zit anlamli szcklerin birlikte kullanilmasinin ifadeye anlam zenginligi kazandirdigini
ve bu tr ifadelerdeki szcklerin birlikte kullaniminin o szcklerin kendi anlamlarindan
daha baska bir anlam olusturdugunu Ns sresi'nin tahlilinde Ins ve Cinn basligi altinda
incelemistik.
Burada da ayni durum sz konusu olup sagindan, solundan ifadesi ile, sadece sag ve
sol degil, tm ynler kasdedilmistir. Dolayisiyla bu tesbitiler insanin sadece saginda ve
solunda degil; saginda, solunda, nnde, arkasinda, altinda, stnde, iinde, disinda, yani
kalbindedirler. Insani srekli kontrol altinda tutarak syledigi ve yaptigi her seyi kayda alip
saklayan ve zamani gelince sakladiklarini ikarip ortaya koyan bu tesbitiler, Allah'in insana
verdigi iki yeti olup bunlar bize gre Iblis ve hfizadir [bellektir]. Bu yetilere, meleke
demek mmknse de melek demek dogru degildir.
19
lmn sarhoylugu gerekten gerek ile gelmiytir de: Ey insan! Iyte
bu, senin kaip durdugun yeydir.
20
Ve Sr da flenmiytir. Iyte bu, korkutulan gndr.
21
Ve herkes,
kendisiyle beraber bir src ve bir yhit bulunarak geldi.
23
Ve onun yayt olan arkaday/blis dedi ki: yte yanmdaki hazr.
22. yet, 1. yetteki kasem cmlesinin cevabini teskil etmesi sebebiyle, bize gre aslinda
bulunmasi gereken yerde degerlendirildiginden, lm sarhoslugundan baslayip hasr ile yz
yze gelisin ve hesap gnnn dehsetinin anlatildigi bu pasajin iine konulmamistir.
19. yette nc sahistan ikinci sahsa dnlerek iltifat sanati yapilmis ve anlatim
muhataba yneltilmistir. Bu da bize muhatabin zel oldugunu anlatmaktadir. Muhatabin zel
olmasi demek, hitap edilen bu insanin genel anlamdaki insanlari degil, sadece inkrci,
yalanlayici insanlari sembolize ediyor olmasi demektir. Zaten Iblis ile olan tartismasi ve
cehenneme atilmasi gibi pasajin btnnde anlatilan olaylar da bu insanin inkrci, yalanlayici
oldugunu gstermektedir.
LM SARHOSLUGU: -'' [skr] szcg genelde, ikinin verdigi sarhosluk, zihin
bulanikligi olarak biliniyorsa da aslinda insanin herhangi bir sebeple zihinsel melekelerini
tam olarak kullanamadigi her trl zihinsel uyusukluk durumunu ifade eden bir kavramdir.
Buna gre, normal ve saglikli muhakemenin sastigi veya ortadan kalktigi her trl durum,
skr hlidir.
Konumuz olan yetteki skr ise, daha nce Kriah ve Kiymet srelerinde de tasvir
edildigi gibi lm sarhoslugunu, lmle yz yze gelindiginde meydana gelecek soku ifade
etmektedir.
Skr szcg Kurn'da bu anlami disinda, gzlerin sihir ile bulanmasi anlaminda
Hicr/14-15'de, sehvetten gz dnmslk anlaminda Hicr/72'de, kiymet korkusu
anlaminda da Hacc/1-2'de gemektedir.
LM SARHOSLUGUNUN HAKK ILE GELMESI: Bu ifade ile lmn cani skp
aldigi baslangi safhasi kasdedilmistir. Bu safha, daha evvel peygamber ve gnderilmis kitap
araciligi ile verilmis olan kiymete dair bilgi ve haberlerin gerekleserek insanin gznn
nne geldigi safhadir. Bu safhada insan, hiretin tamamen hakk oldugunu ve hayatin bu
ikinci safhasina mutlu olarak mi, yoksa bedbaht olarak mi giriyor oldugunu bilecektir.
Hatirlanacak olursa bu durum Kiymet sresi'nde daha ayrintili olarak anlatilmisti:
13
O gn, o insan, nden yolladigi seyler ve geriye biraktigi seyler ile haberdar edilir.
14,15
Aslinda insan, tm mazeretlerini koysa da bile/tm perdelerini koysa da bile kendi aleyhine
iyi bir gzetmendir:
16
Onu abuklatirman iin dilini ona hareket ettirme!
17
Kukusuz yaptiklarinin-
425
yapmadiklarinin birletirilmesi ve toplanmasi yalnizca Bizim zerimizedir.
18
O hlde Biz yaptiklarini-
yapmadiklarini topladigimiz zaman sen onun toplanmasini izle!
19
Sonra, yaptiklarinin-
yapmadiklarinin beyani; kanitlariyla ortaya konmasi da sadece Bizim zerimizedir.
(Kiymet/13-19)
KORKUTULAN GN: Inansiz insan bu dnyada sorumsuz diger canlilar gibi
basibos gezip dolasmak istemekte, ldkten sonra yaptiklarinin karsiligini grecegi baska bir
hayatin varligini da istememektedir. Bu yzden hiret dsncesinden deta kamakta, byle
bir lemin olacagini kabul etmeye asla yanasmamaktadir. Ne var ki, lm sarhoslugunun hakk
ile geldigi o gn [o lm ni], gzler nne serilen o ikinci lemin ilk safhasidir. Inansizin
inanmaktan katigi o lem, o anda btn gerekligi ile inansizin karsisina ikmaktadir.
SR'UN FLENMESI: Sr'un flenmesi ifadesi, tipki eski devirlerde kullanilan,
toplanmayi veya tehlikeyi haber vermek iin genellikle bykbas hayvan boynuzundan
yapilma bir borunun ttrlmesi gibi, o gn de sanki bir itima borusunun veya sireninin
alinacagini dsndrmekte ya da bir hakemin oyunu baslatan ve bitiren ddgnn
ttrlmesini veya bir okulda dersin basladigini ve bittigini bildiren zilin alinmasini
agristirmaktadir.
Sr'un birinci defa flenmesi ile btn canlilar lecek, ikinci defa flenen Sur ile de
lmsler canlandirilarak kabirlerinden kaldirilacak ve Yce Divan'da toplanmaya sevk
edilecektir.
Sr'un flenmesi konusu Kurn'da birok yerde gemektedir:
68
Ve sra flenmistir de Allah'in diledigi hari, gklerde kim var, yerde kim varsa arpilip
yikilivermistir. Sonra ona baska bir daha flenmistir de onlar kalkmislar karsida bakip duruyorlar.
(Zmer/68)
99
Ve Biz, kiymet gn ortak kosan kimseleri dalgalar hlinde birbirlerine girer hlde
birakivermisizdir. Sr'a da flenmistir. Bylece ortak kosan kimselerin hepsini bir araya
toplayivermisizdir.
(Kehf/99)
51
Ve Sr'a flenmistir. Bir de bakmissin ki onlar kabirlerinden Rablerine dogru akin ediyorlar.
(Y-Sn/51)
Bu yetlerden baska Mminn/101, Hkkah/13, Enm/73, T-H/102, Neml/87,
Nebe/18 yetleri de sra frlmesinden bahsetmektedir.
SIK ve SEHD: Klsik eserlerde sik'in, insani nce mahser meydanina oradan da
hakk ettigi yere sevk edip gtren melek; ehd'in de amelleri yazan melek oldugu ynnde
aiklamalar yapilmistir. Ancak bu yndeki aiklamalar hem dayanaksizdir, hem de
Kurn'daki tanitima uymamaktadir.
Sik ve ehd, yukarida 17. yette bahsedilen iki tesbiti olup bize gre bunlar Iblis ile
insan hfizasi'dir. Bizim Iblis dedigimiz sik, burada ve 27. yette karn olarak
nitelenmistir. Bu kavramla ilgili daha ayrintili aiklamanin Karn basligi altinda yapilmasini
daha yararli gryoruz.
KARN: , [karn] szcg, yakin, hisim, akraba, arkadas ve yasit [ayni yasta olan
arkadas] anlamlarina gelir.
171
Trke'deki akran szcg de buradan gelmistir.
Szcgn yete gre en uygun anlami, yasit anlamidir. nk karn olarak nitelenen
bu varlik, Rabbimizin emri ile Yce Divan'da o kisi aleyhinde taniklik yaptigina gre, onun
171
(Lisanl Arab, krn mad. )
426
ayrilmaz parasi denecek kadar o kisiye yakin olmalidir. Ayrilmaz para konumundaki bir
yakinlik ise, o kisi ile birlikte dogup onunla yasamayi ve onunla birlikte lmeyi, yani o kisi ile
yasit olmayi ifade etmektedir.
Bize gre bu karn, Iblistir. Her kisi Iblis'i ile dogar, yasar ve lr. Nitekim Iblis de
mahsere kadar, yani kisi ile birlikte huzura ikip aleyhteki tanikligini yapincaya kadar
Rabbimizden izinlidir.
Karn szcg Kurn'da, 7'si tekil, 1'i de ogul hlde olmak zere toplam 8 kez
gemektedir. Hem karn'i, hem de Iblis'i daha iyi anlayabilmek iin bu srede geen iki yet
disindaki yetlere de bakmakta yarar gryoruz:
51-53
Onlardan bir szc der ki: Sphesiz benim Sen gerekten, kesinlikle dogrulayanlardan
misin? ldgmz ve toprak, kemik oldugumuz zaman mi, gerekten mi biz karsilik grecegiz?
diyen bir yasitim/yakin arkadasim vardi.
(Sffat/51)
36,37
Ve her kim Rahmn'in [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in]
gdnden, anilmasindan krlesirse Biz ona bir seytan musallat ederiz de artik o, onun iin akrandir/
yandastir; ve sphesiz ki yandaslar/ akranlar, krlesenleri Yol'dan ikarirlar. Onlar da kendilerinin
kilavuzlandiklari dogru yolda olduklarini sanirlar.
38
Sonunda Bize gelince: Keske seninle benim aramda dogu ile bati arasindaki kadar bir
uzaklik olsaydi der. yleyse bu ne kt bir akrandir/ yandatir!
(Zuhruf/36-38)
36-38
Ve Allah'a kulluk edin ve O'na hibir seyi ortak kosmayin. Ve de anaya-babaya, akrabaya,
yetimlere, yoksullara, akraba olan komsulara, uzaktan komsulara, yaninda bulunan arkadasa, yolda
kalanlara, yasalar erevesinde himayenize verilmis kimselere iyilik edin. Sphesiz Allah,
kibirlenen ve vnen; cimrilik eden, insanlara cimriligi emreden ve Allah'in kendilerine
armaganlarindan verdiklerini gizleyen kimseleri ve Allah'a ve hiret gnne iman etmedikleri hlde
mallarini, insanlara gsteris yapmak iin harcayan kimseleri sevmez. Ve Biz, kfirlere; Allah'in
ilhligini ve rabligini bilerek reddedenlere alaltici bir azabi hazirladik. Ve seytan kimin iin
akran/yakin arkadas olursa, o ne kt bir arkadastir!
(Nis/36-38)
25
Ve Biz onlara birtakim yasdaslarini/Iblislerini kabuk gibi zerlerine kaplattik, onlar da,
nlerinde ve arkalarinda [tm evrelerinde] olanlari kendilerine ssl gsterdiler. Gelmis gemis
herkesten, kendilerinden nce gelip-gemis mmetlerde yrrlkte olan Sz onlarin zerine hak
oldu. Sphesiz onlar, zarara/kayba ugrayip aci eken kimseler idiler.
(Fussilet/25)
Yukaridaki yetlerde de grldg gibi, bu dnyadaki yasaminda kisiyi yoldan ikaran
karn [Iblis], mahserde yine devreye girecek ve neredeyse inansiz kisinin kendisini
sulamasina bile meydan vermeyecek sekilde, Ite yanimdaki hazir! diyecektir. Inansizin son
bir irpinisla, yaptiklarinin asil sulusu olarak Iblis'i gstermesi karsisinda da birok yette
anlatildigi gibi kendini savunacaktir:
22
Ve is bitince seytan [Iblis/dsnce yetisi] onlara, Sphesiz ki Allah size gerek vaadi vaat
etti, ben de size vaat ettim, hemen de caydim. Zaten benim size karsi zorlayici bir gcm yoktu.
Ancak ben sizi agirdim siz de bana karsilik verdiniz. O nedenle beni kinamayin, kendi kendinizi
kinayin! Ben sizi kurtaramam, siz de benim kurtaricim degilsiniz! Sphesiz ben, nceden beni Allah'a
ortak kosmanizi da kabul etmemistim dedi. Sphesiz irk koarak yanli; kendi zararlarina i
yapanlar, kendileri iin aci bir azap olanlardir!
(Ibrhm/22)
427
24,25
Haydi, Iblis ve tanik; ikiniz, tm inati, kfir; Allah'in ilhligini ve
rabligini bilerek reddeden, hayri alabildigine engelleyen, kendine haksizlik eden
ve ypheci olan o kiyileri atin cehenneme!
26
O ki Allah ile birlikte bayka bir ilh
edinmiyti. Haydi, ikiniz birlikte, onu yiddetli azaba atin!
yette geen,
;' [EVVB], =--= [HAFZ]: Evvb szcg, oka dnen, oka ynelen; hafz
szcg ise oka koruyan demektir. Her ikisi de mbalga kalibinda birer sifat olan evvb
ve hafz szckleri birlikte oka ynelen ve oka muhafaza eden [hi unutmayan]
anlamina gelir.
Pasajin anlami da dikkate alinirsa, szckleri asagidaki gibi amak mmkndr:
Evvb sifati; gnahlardan pisman olup oka dnmeyi ve oka istigfar etmeyi;
tefekkr ile Allah'a oka dnmeyi, ynelmeyi; Allah'in disindaki varliklara karsi asiri
meyil gstermekten, hev ve heveslerine uymaktan oka dnmeyi [kendini alikoymayi];
Allah'tan baskasini kabullenmemeyi ve Allah'in disindaki her seyden kesinlikle el-etek
ekmeyi gerektirdiginden, evvb olan kimse arzularini ve isyani terk edip Allah'a itaat ve
rizayi seen kimsedir. O, Allah'in hoslanmadigi seyleri terk eder, Allah'in tavsiye ettigi yola
tbi olur. Bu yoldan kk bir sapma bile onu korkutur. oka tevbe eder. Allah'a kulluk
yapar, O'nu hatirlar ve her isinde O'na ynelir.
Hafz sifati ise; tevbesini bozmaktan kendini oka korumayi; Allah'in zikrini hep
muhafaza etmeyi ve hi unutmamayi; Allah'i mkemmel sifatlari ile algilayip O'nu asla
birakmamayi gerektirdiginden, hafz olan kimse btn varligi ile Allah'a ynelen ve bylece
her seyin O'nun sayesinde olup bittigini, her seyi O'nun var ettigini gren kimsedir. Hafz bu
noktaya vardiginda, bolluk iinde ve nimetlere bogulmus vaziyette bile olsa Allah'i hi
aklindan ikarmaz, hep zikreder.
Bu aiklamalara gre evvb, hafz ifadesi ile kasdedilen kisi; Allah'in emirlerini,
farzlarini, haramlarini ve teslim ettigi emanetlerini koruyan, Allah tarafindan kendisine
verilen hakklari gz nnde bulunduran, iman ettikten sonra Rabbine verdigi sz
unutmayan, yanlis hareketlerden dolayi kaybolmasin diye kendi zamanini, gcn, gayret ve
alismalarini gzeten, tevbe ettikten sonra onu bozmayip tevbesinde duran, her zaman,
Acaba ben hareket ya da szlerimle Rabbime itaatsizlik ettim mi? diye kendini hesaba
eken kisidir.
Bu szcklerin ifade ettigi manalar, ayni zamanda daha nce ayrintisi verilmis olan
muttak szcgnn de tefsiri mhiyetindedir.
-~=' [HASYET]: Hayet, daha evvel aikladigimiz gibi, bilgi ve idrak neticesinde
olusan hayranlik ve sayginin dogurdugu hasret kalma, uzak kalma korkusudur.
Hayet szcg ile ilgili ayrintili bilgi Al sresi'nin tahlilinde verilmistir.
GAYBDA RAHMN'A HASYET DUYMAK: Bu ifade, mminleri Allah katinda
takdire lyik hle getiren iki temel zellige isaret etmektedir:
A) Rahmn olan Allah'in bes duyu organiyla hissedilip algilanamamasina ragmen
mminlerin Allah'a derin bir saygi duymalari ve takvli davranmalaridir. Mminlerin rahmn
olan Allah'a karsi duyduklari bu hasyet, onlarin apaik grlen ve mthis gleri olan baska
varliklara karsi duyduklari korkudan daha fazladir.
B) Mminlerin, Allah'in rahmet sifatini ok iyi bilmelerine ragmen Allah'in bu
sifatina gvenerek gnah islememeleridir.
Bu bilgilerden yola ikilarak gaybda iken Rahmn'a hasyet duyan ifadesi syle
aiklanabilir: Allah'in rahmn oldugunu bildigi hlde, O'nun rahmetine gvenerek hibir
zaman gnahkr olmayan...
Byle bir kisi, Rabbim beni affeder ama ben yine de yapmayayim diye dsnr.
~--- ~- [KALB-I MNB]: Bir tarafa yz evirip hep o tarafa ynelmek anlamindaki
-'-' [inbet] kknden gelen -,-- [mnb] szcg ile, bir nevi pusula anlatilmak istenmistir.
433
nk pusulanin ibresi de daima manyetik kuzey ve manyetik gney kutuplari
dogrultusundadir ve pusula hangi yne evrilirse evrilsin, ibrenin yn bu dogrultudan
sapmaz.
Kalb-i mnb ifadesi ile de, her taraftan yz evirip Allah tarafina dnen ve hayatta
karsilastigi her trl aci-tatli hdiseler karsisinda, ynelmis oldugu Allah'in yolundan hi
sapmayan kalp [akil] kasdedilmistir. Bu ifadenin anlamini Trke'de en iyi ifade eden deyim
gnlden baglanma deyimidir. Allah katindaki asil deger ve kiymet, sadece dil ile ifade
edilen baglilik degil, O'na cani gnlden gsterilen samimi ve srekli bagliliktir.
Kalb-i mnb, 27. yette bahsi geen uzak bir kaybolus [sapiklik] ifadesinin tam
ziddidir. Inansizlar uzak bir sapiklik iindeyken, inanlilar Allah'a gnlden baglidirlar. Hata
ve kusur islemis olsalar bile hemen O'na dnmsler ve O'ndan hi uzaklasmamislardir.
34. yette geen `-- ','=-' [udhuluh bi-selm] ifadesine gelince, bu ifade selm
szcgnn farkli anlamlari kullanilarak iki sekilde aiklanabilir:
Selam'in, emniyet anlamini ne aldigimizda, sz konusu ifade, her esit znt,
keder ve endiseden korunmus olarak cennete girin seklinde anlasilir.
Szcgn esenleme anlami ne alindiginda ise yetteki ifadeyi, gelin, bu cennete
girin; Allah ve melekleri tarafindan size cennette selm vardir seklinde anlayabiliriz. Bu
konunun detaylari asagidaki yetlerde mevcuttur:
30-32
Ve Allah'in korumasi altina girmis kimselere: Rabbiniz ne indirdi? denilince onlar:
Hayir derler. Bu dnyada gzellestirenlere-iyilestirenlere iyilik-gzellik vardir. hiret yurdu ise
kesinlikle daha hayirlidir. Ve Allah'in korumasi altina girmis kimselerin yurdu; Adn cennetleri ne
gzeldir! Onlar, oraya girecekler. Onun altindan irmaklar akar. Orada, onlar iin diledikleri seyler
vardir. Allah, Kendisinin korumasi altina girmis kisileri iste byle karsiliklandirir. Allah'in korumasi
altina girmis kisiler o kimselerdir ki, melekler onlari hos ve rahat ettirerek onlara gemiste yaptiklarini
ve yapmalari gerekirken yapmadiklarini bir bir hatirlattirirlar. Selm size, yapmis oldugunuz islerin
karsiligi olarak girin cennete! derler.
(Nahl/30-32)
58
Sz olarak onlara engin merhamet sahibi Rabbden selm vardir.
(Y-Sn/58)
73
Rablerine karsi Allah'in korumasi altina girmis olan kisiler de kesinlikle cennete blk blk
sevk edilecek. Sonunda oraya vardiklari, kapilari aildigi ve bekileri onlara: Selm sizlere, tertemiz
geldiniz! dedigi zaman Sonsuz olarak iinde kalmak zere haydi girin oraya! denilecek.
(Zmer/73)
46
Aralarinda da bir perde vardir.
Ve Kurn blmleri zerinde bilgisi olan kimseler, onlarin hepsini almetlerinden tanirlar. Ve
Kurn bilgisine sahip kimseler, cenneti umup da henz girmemis olan cennet ashbina seslenirler:
Selm olsun size!
(Arf/46)
23
Iman eden ve dzeltmeye ynelik iler yapanlar da, Rablerinin izniyle/ bilgisiyle iinde
srekli kalmak zere altindan irmaklar akan cennetlere girdirilirler. Oradaki selmlama
karilamalari, Selmdir.
(Ibrhm/23)
Ayrica Ynus/10 ve Hicr/46'ya da bakilabilir.
NE ISTERLERSE VAR, DAHA FAZLASI VAR: Muttaklerle ilgili tabloyu anlatan
yetlerin her kelimesinde, muttaklere ynelik bir agirlama ve onurlandirmanin gze arptigi
son derece gzel bir tertip vardir. Mesel, muttaklerin cennete girmeleri, cennetin muttaklere
434
yaklatirilmasi seklinde ifade edilerek sanki cennetin muttaklerin ayaklarina getirildigi
izlenimi yaratilmistir. Yce Allah'in cennetin kapisina gelmis olanlara verdigi, Selm ile
oraya girin! buyrugu, sanki ikramda bulunmak iin davet ettigi misafirlerini kapida karsilayip
selmlayan bir ev sahibinin davranisini andirmakta ve cennet ile yapilan ikrama ayri bir renk
katmaktadir. Ayrica Rabbimizin 32-33. yetlerdeki, Ite bu, oka dnen ve oka koruyan,
Rahmn'dan gaybda [tenhada] iken hayet duyan ve dnen bir kalp ile gelen [gnlden bagli
olan] herkes iin sz verilendir ifadesi ise, cennetin muttaklere, slihti isledikleri iin
karsilik [cret] olarak verildigi anlamina gelmektedir. Rabbimizin cenneti cret olarak
niteleyen bu beyani, muttaklerin cennet nimetleri zerindeki tasarruf yetkisinin tam oldugunu
gstermekle kalmayip bize gre iki incelik daha iermektedir: A) Bir nimete bedel deyerek
sahip olan bir kimsenin, bedel demeden sahip olan kimseye gre o nimetten ok daha iyi
yararlanmayi bilecegi geregiyle ilgilidir. yetlerde verilen dolayli mesaj, cennet nimetleri
zerindeki tasarruf yetkileri tam olan muttaklerin bu nimetlerden tam ve mkemmel biimde
istifade etmeyi bileceklerini vurgular niteliktedir. B) Bedelsiz bir nimete kavusan kimsede
olusan endisenin; bagis sahibinin fikir degistirip cayabilecegi endisesinin ortadan
kaldirilmasiyla ilgilidir. Ilgili yetlerdeki dolayli mesaj, muttaklere verilen byle bir
gvenceyi ifade eder niteliktedir. Bylece cennet, hukuk anlamda bir vaat olmaktan teye
geerek muttaklerin mutlaka tahsil edecekleri bir alacak hline gelmektedir. Yani muttakler,
slihti islemeleri dolayisiyla Allah'a verdikleri borlarin karsiligini [cretini] cennet
nimetleri ile geri almis olacaklardir.
35. yetteki -,- [mezd] szcg, ziyade, ilve, fazlasi [artisi] demektir. Yani, cennet
ehline, kendi istediklerine ilve olarak, onlarin dsnemedikleri, bilemedikleri, elde etme
arzusunu akillarina getiremedikleri nimetler verilecegi sylenmektedir. Byle bir mjde bir
baska yette daha verilmistir:
26
Gzellik yapan kisiler iin daha gzeli ve fazlasi vardir. Yzlerine kara bulasmaz, asagilik,
asagilanma da. Iste bunlar, cennet ashbidirlar. Onlar, orada sonsuz olarak kalicidirlar.
27
Ktlk
kazanmis olan kimseler de, ktlgn cezasi, bir benzeri iledir. Ve onlari bir asagilik kaplar. Onlar
iin Allah'tan, hibir koruyucu yoktur. Sanki onlarin yzleri karanlik gecelerden bir paraya
brnms gibidir. Iste onlar atesin ashbidirlar. Onlar orada sonsuza dek kalacaklardir.
(Ynus/26)
Cennet ehline istediklerinden fazla verilmesi, oradaki nimetlerin cennettekilerin hatirina
gelmeyecek ayrintida ve istedikleri miktardan fazla oldugu anlamina geldigi gibi, Allah'in
orada bu dnyada yaratmadigi seyleri yaratacagi anlamina da gelmektedir. Yani, cenneti hakk
edenler orada umduklarindan ve bildiklerinden fazla ikram greceklerdir.
24-26. yetlerin tahlilinde Rabbimizin bu srede insani cehenneme gtren nitelikler
olarak saydigi sifatlar belirtilmisti. 31-35. yetlerden olusan pasajda ise Rabbimiz kisiyi
cennete lyik kilan sifatlarin bir kismini saymistir ki, bu sifatlar da sunlardi: 1) Takv; 2)
Allah'a ynelmek [evvb]; 3) Allah ile olan ilgiyi korunmak [hafz]; 4) Allah'i grmeden,
O'nun rahmetine kesin inanmakla birlikte O'na hasyet duymak; 5) Kalb-i mnb ile gelmek
[Allah'a gnlden baglanmak].
36
Biz onlardan nce kendilerinden daha etin gce sahip nice nesilleri
degiyime, ykma ugrattk. yle ki onlar beldeleri delik-deyik ediyorlard. Hi
kap kurtulacak yer var m?
37
Sphesiz ki bunda akl, anlayy, vicdan olan veya kendisi tank olarak
kulak veren kimse iin elbette gt vardr.
435
12-14. yetlerde, peygamberleri yalanlayan ve helk edilen kisi ve kavimlerin isimleri
verilerek yapilan uyari, isin nemine binaen burada farkli bir ifade ile tekrarlanmis ve
dikkatler yeniden tarihten ders alma konusuna ekilmistir.
HASRDAN KAMA OLMAZ: Insanlari, nlerindeki o mthis gn ve etin azap
konusunda uyaran Allah, onlari bu dnyada iken yakalayip imha edecegi konusunda da
uyarmis ve Kurn'in bir ok yerinde yaptigi aiklamalarla onlara kendilerinden nceki
kavimlerin durumlarini rnek gstermistir.
36. yet, Allah tarafindan yakalanma zamani gelenlerin, kuvvet ve ihtisamlarinin onlari
Allah'in yakalamasindan kurtaramayacagini, kimsenin bu kibetten kaacak ve siginacak bir
yer bulamayacagini anlatmaktadir. Kaip kurtulma abasini gsterenler arasinda gemis bazi
kavimlerin de bulundugu, yetteki, yle ki, onlar beldeleri delik deik ediyorlardi ifadesinden
anlasilmaktadir.
Bu cmlenin fiili olarak seilmis olan ',-
-- `
,''- ,- [fulnun minn bi'l-yemn=o benim sag kolumdur] ifadesi ile belirtilirdi.
198
Bu ifade
gnmzde de aynen kullanilmaktadir.
19
yetlerimizi rtbas edenler de ugursuzluk-yomluk yrannn ta kendileridir. 19.
ASHBU'L-MESEME: ---- [meeme] szcg, -- [um] kelimesinden tremis olup
ugursuzluk, talihsizlik demektir. Araplar, uma [ugursuzluk] szcg ile .'-- [iml=sol
el] szcgn ayni anlamda kullandiklarindan, szlklerde uma szcgnn anlami, sol
el olarak belirtilmistir. Sefere ikan bir kimsenin sol tarafindan bir kusun umasini
ugursuzluk sayan Araplarda sol el, zayifligin ve zilletin simgesidir. Nitekim nemsiz ve
asagi mevkide grlen kimseler meclislerde sol tarafa oturtulur ve bir kimsenin degersiz
oldugu .'-
-''- _
='' ' [trik] szcg, bir ses iitilecek ekilde iddetle vurmak, arpmak anlamina
gelen tark kknden tremi bir ism-i faildir. eki ve tokmak anlamindaki =- [mitraka]
szcg de bu kkten tremitir. Trik szcg zaman iinde bu asil anlami geniletilerek baka
manalarda da kullanilir olmutur. Mesel, ,= [tark] szcg, zerinde yryen yolcularin ayak
vurmasi sebebiyle yol anlaminda kullanilmitir. Trik szcg de esasen tokmak vurur gibi
iddetle vuran demek olmasina ragmen, ayak vurmak, yol tepmek manasiyla lgat rfnde
[dilbilgisi geleneginde] yola giden yolcuya isim olmu ve bu anlamda yaygin ekilde kullanilir
olmutur. Daha sonra geceleyin kapivi alarak yrek hoplatan ziyareti manasinda zelletirilerek,
gece gelen anlaminda kullanilan trik szcg, bu manasinin geniletilmesi sonucu, geceleyin
ortaya ikip yrek arptiran madd veya hayal her ey iin kullanilir olmutur.
202
HFIZ: Gnlk hayatimizda, Kurn'i ezberlemis kisi anlaminda kullandigimiz ='=
[hfiz] szcg, koruyucu demektir. Szcgn Kurn'i ezberleyen kisiler iin kullaniliyor
olmasi da aslinda o kisilerin ezberlemek sretiyle Kurn'i korumalarindandir. yetteki ='=
[hfiz] szcg, nefy edatindan sonra kullanilmis olup nekredir ve bu sekilde kullanildigi iin
genellik ifade eder. Bundan dolayi da bir koruyucu degil, bir takim koruyucular
anlamina gelmektedir.
Kasem cmlesi, szcgn bu genellik ifadesi dikkate alinarak okundugunda, trik ve
sem'nin kanit gsterilmesi sretiyle, her insanda bir takim koruyucularin bulundugunun iddia
edildigi grlmektedir.
201
Lisn'l-Arab; c. 4, s. 695-697.
202
(Lisanl Arab, t rg mad. )
461
Biyoloji biliminin gelismesi sonucu, bilim adamlari tarafindan teshis edilmis ve ortaya
konmustur ki; bu bir takim koruyucular, bagisiklik sistemi, endokrin sistem [i salgi sistemi]
ve beyindeki dikkat fonksiyonu gibi zihinsel fonksiyonlardir.
Her insanin zerinde var olan bu koruyucular hakkinda srenin sonuna, Hormonlar ve
Yasam ile Bagisiklik Sistemi adli iki bilimsel yazi alintilanmistir. Rabbimizin insanlarin
gzlerine sokarcasina yarattigi mucizeleri biraz daha yakindan tanimak isteyenlerin bu
yazilari dikkatlice okumalarini neriyoruz. Ayrica insanin biyolojik ve psikolojik yapisini
inceleyen bilim adamlarinin da, insanin yapisinda koruyucular oldugunu bildiren ilk
bilginin Kurn'da yer aldigi geregini herkese iln etmelerini bekliyoruz.
Buradaki hfiz szcg, Rad/11, Enm/61 ve Infitr/10-11'deki szckleri ayni olan
ifadeler ile karistirilmamali ve kesinlikle melek olarak anlasilmamalidir. nk hfiz
szcgn burada melek olarak anlamak ve evirmek, Kurn'in asil mesajinin
anlasilmasina engel teskil ettigi gibi, dinde de hurafelerin olusmasina yol amaktadir.
Trik'in ne oldugunu ne bildirdi sana? (O) delip geen necmdir.
Trik szcgnn, tokmak gibi siddetle vuran anlamina geldigi yukarida aiklanmisti.
Burada ise trik'in bir necm oldugu bildirilmektedir. Necm szcgnn yildiz manasi
dikkate alinirsa, birok eserde yer aldigi gibi, trik'i vuruslu yildiz olarak kabul etmek
mmkndr. Ancak bu vuruslu yildizin her insan zerinde bulunan bir takim koruyucularin
varligina nasil kanit teskil ettigi [delil gsterildigi], dsnlmesi gereken bir durumdur. Yce
Rabbimizin kasem cmlesinin iinde bir parantez aarak trik'in delip geen necm
oldugunu belirtmesi, trik'in hangi aidan delil oldugu konusundaki bu mskl ortadan
kaldirmaktadir.
Kurn'i inis sirasina gre okuyup anlayanlar, necm szcgnn, Kurn'in inen her bir
pasajini ifade ettigini iyi bilmektedirler. Kurn'in inen her pasaji yle sert ve etkili bir vurus
yapmaktadir ki, deta tokat gibi inen bu vuruslar kfirlerin yreklerini hoplatmakta, kalplerini
parampara etmekte ve toplumdaki kfr ve sirk bloklarini delip gemektedir. Chiller
gruhunun btnlgn bozan necmlerin etkileri, hatirlanacak olursa Mrselt sresi'nde
syle siralanmisti:
1-7
Kme kme/necm necm gnderilip de nne gelenleri devirdike deviren, toplumlari
canlandirdika canlandiran, canlandirdika da hakki btili ayiran, zr veya uyari olarak gt birakan
Kurn yetleri kanittir ki kesinlikle tehdit olundugunuz, korkutuldugunuz sey, kesinlikle meydana
gelecektir.
(Mrselt/1-7)
Bununla beraber trik'i szck anlamiyla vuruslu yildiz olarak degerlendirildiginde
Kurn'in mucize bir beyanda bulunmus oldugu ortaya ikar. Vuruslu yildiz ile ilgili bilim
teknik kitaplarindan arastirma yapilabilir.
Bu aiklamalara gre, her insanin zerinde yaratilistan birtakim koruyucular oldugu
iddiasinin kaniti ve tanigi olarak Kurn [trik] ve bilginler [sem] gsterilmis olmaktadir.
Yani, Kurn'da ileri srlen herkesin zerinde bir takim koruyucularin bulundugu
yolundaki tezin dogrulugunun kaniti olarak bilim adamlari, dolayisiyla da bilim adamlarinin
yapacaklari arastirmalar sonucunda elde edecekleri bulgular gsterilmistir. Bu da, su
demektir: Inanmiyorlarsa, buyursunlar bilim adamlari kendileri arastirsinlar.
5
Onun iin insan neden oluyturulmuy olduguna bir baksn;
6,7
omurga ile
ggs kemikleri arasndan kan, atc bir sudan; strojen ve
testosterondan baylanarak oluyturuldu.
462
Inkrcilarin ldgmz ve bir toprak oldugumuz vakit mi? Bu uzak bir dnstr
szleriyle hireti inkr etmelerine karsilik Rabbimiz Kaf sresinde onlara kendi evrelerinden
rnekler vererek hiretin olacagina dair kanitlar gstermisti:
4
Biz, yerin onlardan neyi eksilttigini elbette bilmisizdir. Yanimizda da ok iyi kaydedip
koruyan bir kitap vardir.
5
Aksine, gerek kendilerine geldigi zaman onu yalanladilar, onun iin onlar karmakarisik bir is
iindedirler.
6
Peki, onlar stlerindeki gge bakmadilar mi ki, onu Biz hi yarigi olmadan nasil bina etmisiz
ve sslemisiz!
7,8
Ve Biz, Allah'a ynelen her kula gnl gzn amak ve ona gt olarak yeri yayip
dsedik ve ona sabit daglar biraktik. Orada grns i aici-gz alici her iftten bitkiler bitirdik,
9-
11
Biz, gkten bereketli bir su indirdik. Onunla baheler ve biilecek taneler, kullara rizik olmak zere
tomurcuklari birbiri zerine dizilmis byk ve yksek hurma agalari bitirdik. Ve Biz, onunla l bir
beldeyi canlandirdik. Iste dirilis byledir.
(Kaf/4-11)
5-7. yetlerden olusan pasajda ise Rabbimiz, rahmeti geregi, inansizlara bu kez kendi
bnyelerinden kanitlar gstermektedir.
M-I DFIK [ATAN SU]: '- [dfik] szcg ism-i fail olup atan demektir. Su
demek olan -'- [m] szcg ile birlikte olusan '- -'- [m-i dfik] tamlamasi ise atan su
anlamina gelir. Byle olmasina ragmen m-i dfik ifadesi bugne kadar, dfik szcg sanki
ismi meful imis gibi kabul edilip atilan su olarak evrilmistir. Szcgn yanlis evrildigini
bilenler, kendilerini, deyimi neden gerek anlamiyla evirmediklerine iliskin bir aiklama
yapmak zorunda hissetmisler ve bir takim zorlama yorumlar yapmislardir. Netice olarak
deyim hep gerek anlami disinda kullanilmis ve m-i dfik deyimi ile atilan su anlamina
uygun gelen meninin ve nutfenin kasdedildigi ileri srlmstr. Ne var ki, bu zorlama
kabul, ortaya baska bir sorun ikarmistir. Allah'in bildirdigi m-i dfik'in [atan su'yun] -'-
[sulb] ile --'- [terib] arasindan ikmasina karsilik, zorlama yorumcularin ifadesiyle atilan
su, vcudun bu blgesinden ikmamaktadir. Dolayisiyla zorlama yorumcularin, deyimin
gerek anlamina ters dsen aiklamalari, Allah'in bildirdigine ve dolayisiyla bilime ters
dsmstr.
Bize gre m-i dfik'in [atan, atici su'yun] ne oldugunu anlamaya alisirken iki noktaya
dikkat edilmelidir: A) 5. yetin basindaki - [fe] edatinin bu yeti hangi cmleye bagladigi, B)
M-i dfik'in [atan, atici su'yun] vcudun neresinden iktigidir.
5. yetin basinda bulunan ve onun iin diye evirdigimiz - [fe] edati, 5. yeti
kendisinden evvelki 4. yete baglamaktadir. Dolayisiyla 5. yeti, 4. yetle birlikte
degerlendirerek anlamaya alismak gerekmektedir:
kesinlikle her benligini tamamlami varligin zerinde birtakim koruyucular vardir.
Onun iin insan neden oluturulmu olduguna bir baksin
Bu yetlerde insanin kendi zerindeki koruyuculari grmesi iin insanin yaratilis
asamalarina, yaratilis zelliklerine bakmasi, bu zellikleri incelemesi istenmekte; insanin bu
koruyucu sistemlerden biri olan atan su koruyucusundan baslanarak yaratildigi
bildirilmektedir. Gerekten de insan, burada belirtilen atan su koruyucularindan olan
strojen, testosteron ve meninin atilmasi iin gerekli kalp atim sayisinin artmasini, kan
basincinin ykselmesni, heyecani, kaslarda enerji olusumu iin faaliyetleri hizlandirma ve
gerekli kasilmalari saglayan, bbrekst bezlerde retilen adrenalinden baslanarak
yaratilmistir. stelik bu koruyucularin salgi merkezleri kol, bacak, boyun, bas blgesinde
degil, tam yette belirtildigi gibi sulb ve terib arasinda bulunmaktadir.
SULB: -' -'' [sulb] szcgnn esas anlami, sertlik, katilik, tas gibi katilasmak
demektir. Daha sonra asmak, ha, haa germek gibi anlamlara da uzanmistir. Mesel,
Hiristiyanlara Ehl-i Salb denir. Genelde insanin dik durmasini sagladigi, sert, saglam ve
463
kati oldugu iin, basin arka dibinden kuyruk sokumuna kadar uzanan omurgaya da sulb
denmistir.
203
Trke'ye sert, kati ve bel kemigi, omurga anlamlariyla gemis olan szck,
spermleri ve erkeklik hormonlarini reten er bezlerinin kuyruk sokumu blgesinde yer almasi
bakimindan dl, nesil, zrriyet anlamina da gelmekte, bir kimsenin sulbnden gelmek
ifadesi o kimsenin z evldi olmak anlaminda kullanilmaktadir.
TERIB: -
= =-',
=- '-
[hakkimu'l-yetme kem thakkimu veledeke=kendi ocugunu engelledigin gibi yetimi de
engelle!], yani Kendi ocugunun zulmne, fesadina, kt yetismesine mani oldugun gibi
yetime de mani ol ki, o da iyi yetissin, kt birisi olmasin.
= [hukm] mastarinin tm trevleri bu anlam ile uyumludur. Sarf ilmi'nin kurallarina
gre bu szckten birok farkli szck daha tretmek mmkndr. Nitekim hukm mastarinin
farkli trevleri Kurn'da 210 yerde gemekte ve dikkatle incelendigi takdirde hepsinin de
zulme ve fesada mani olma, engelleme anlaminda kullanildigi aika grlmektedir.
222
Lisn'l-Arab; c. 2 s. 539-543, Hukm mad.
482
Hukm mastarindan tremis olan -= [hikmet] szcg, girmis oldugu ism-i nevi
kalibindan dolayi, zulme ve fesada engel olmanin adi olmak durumundadir. Bu duruma
gre hikmet'e verilmesi gereken en uygun anlam, zulm ve fesadi engellemek iin konulmus
olan kanun, dstur ve ilke olmaktadir.
Hikmet szcg, hepsi de dogal szck anlamiyla kullanilmis olarak Kurn'da 19 yette
20 kez gemektedir. Szck Kurn'da ilk defa, 37. sirada Mekke'de inen Kamer sresi'nde
yer almis ve bu yetten sonraki yetlerde geen hikmet szckleri yine Kuran tarafindan
ayrintili olarak aiklanmistir.
Sz konusu yeti, hikmet szcgnn bu anlami isigi altinda degerlendirdigimizde,
vahiyle topluma gelen kararlastirilmis, zulm ve fesadi engelleyen st seviyede ilkeler ve
bunlardan vaz geirecek haberlere ragmen, inansizlarin keyif, tutku ve heveslerine uyarak
mrlerini fisk ve fcrla geirmeyi tercih ettikleri anlasilmaktadir. Inansizlarin bu tavirlari
daha nce Kiymet sresi'nde de sz konusu edilmisti:
5
Aslinda o insan, nn; kalan mrn din-iman tanimayip ktlge batmakla geirmek istiyor:
(Kiymet/5)
ENBA [NEMLI HABERLER]: -'--' [enba], nemli, mhim haberler demektir.
Nitekim Neml/22, Hucurt/6 ve l-i Imrn/44'de detayli olarak grlebilecegi gibi, '-- [nebe]
ve -'--' [enba] szckleri Kurn'da ancak agirligi ve nemi olan seyler iin kullanilmistir.
Yukaridaki pasajda isaret edilen nemli haberler, Kurn'daki gemis toplumlara ait
kissalardir. Bu konuyla ilgili daha detayli aiklama, srenin sonunda verilen Hikmet baslikli
ek yazinin ieriginde mevcuttur.
Bu aiklamalara gre 3-5. yetlerin takdirini su sekilde yapmak mmkndr:
Kendilerinden nce yasamis ve ilh mesaji yalanlamis toplumlarin yok edilislerinin ve yine
Kurn'da tasvir edilen hiret servenlerinin haberleri onlara geldi. Btn bu haberler, yanlis
yolda olanlarin tutumlarini degistirmelerini saglayacak nitelikte uyaricilardi. Yine bu emirler,
onlari zulm ve fesattan en st dzeyde engelleyecek yasalar ve ilkelerdi. Ama buna ragmen
uyarilar onlara fayda vermiyor.
6-8
O hlde onlardan geri dur. O gnde agrc'nn, bilinmedik/
yadrganan bir yeye agrdg o gnde gzleri dykn dykn, o davetiye
hzlca koyarak kabirlerinden karlar. Sanki onlar darmadagn ekirgeler
gibidirler. O, kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddedenler,
Bu, zor bir gndr derler.
Bu pasajda Mekkeli msriklerin hlleri sergilenmekte ve Peygamberimize o
zavallilardan yz evirmesi, onlari kendi hllerine birakmasi telkin edilmektedir: Artik onlari
kendi hline birak! nk sen onlara en ikna edici delilleri getirdin ve kiymeti inkr ettikleri,
peygamberlerini yalanladiklari iin cezalara arptirilan kavimlerden ibret verici, caydirici
tarih rnekler verdin. Tm bunlara ragmen onlar hl ders almiyorlar. Onlari kendi hline
birak, artik onlarla szl mnkasada bulunma, onlarla kaynasma, samim olma ve onlardan
geri dur!
Hatirlanacak olursa, Rabbimiz Peygamberimize Kalem/44'de, Onlari Bana birak!;
Necm/29'da da, Onlardan mesafelen! seklinde telkinlerde bulunmustu. Yukaridaki yette
verilen emir ise ncekilerden daha kapsamlidir. Zira burada kullanilan tevella szcg, sall
szcgnn karsit anlamlisi olup destek vermemek, yardimci olmamak, sirt evirmek
anlamina gelmektedir.
483
MNADI [AGIRICI]: Kaf/41-42'nin tahlilinde de degindigimiz gibi, sz konusu
agirma, ister vasitali, ister vasitasiz olsun, agirici bizzat Rabbimizdir.
,-- [NKR]: yetin orijinal metninde yer alan - [nkr] szcgnn;
* Bugn yaygin olarak kullanildigi gibi, inkr edilen, irkin, kabul grmeyen anlami
esas alinirsa, agiricinin onlari mnker olan [kabul etmedikleri, irkin bulduklari] seye
agirdigi;
*
--- [mtezekkir] szcg gibi, dsnen, ibret alan ve kiyas yapan anlamini
ifade eder. Bu durumda yette geen, O hlde var mi ibret alip dnen ifadesi, bir tesvik
unsuru olabilecegi gibi, sakindirici, caydirici bir unsur da olabilir.
16
Peki, Benim azabm ve uyarlarm naslmy?
Sonu, Kurn'da tasvir edildigi gibi gereklesmis, inkrcilarin basina gelen yakici ve
karsi durulmaz azap hakkinda nceden yapilmis uyarilar dogru ikmistir. Fussilet/16'da
ugursuz gnler olarak nitelenen bu azap gnleri, Hkka/7'de bildirildigine gre, yedi gece ve
sekiz gn devam etmistir.
Nh peygamberin lkesi ve tufanin gereklestigi yer [cograf blge] hakkinda kesin bir
sey sylemek mmkn degildir. Hd sresi'nde Nh peygamberin gemisinin karaya oturdugu
487
yer ,-,= [Cdi] adiyla zikredilmistir. Lisn'l-Arab ve Tc'l-Arus'da Cdi, Zeccac'a gre
mid [bugnk Diyarbakir] yresinde, bazilarina gre Musul yakinlarinda, bazilarina gre de
Hindistan'da bir dagin adidir diye aiklanmaktadir.
226
NEMLI NOT:
yetin orijinalinde geen -- [nzr] szcg, ,-- [nezr] szcgnn oguludur.
Kurn'da baska yetlerde de geen nzr szcg hem mastar hem de ism-i fail olarak
kullanildigindan, szcgn anlamini uyarilar veya uyaricilar olarak degerlendirmek
mmkndr.
Nzr, yette kendisinden nce geen _-'-= [azb=azabim] szcg ipucu kabul
edilerek ,-- [nzr] seklinde takdir edilebilir ve szcgn sonundaki harfin uyak iin
hazfedilmis oldugu dsnlebilir. Bu durumda nzr szcgnn sonuna ekli bulunan
benim anlamindaki iyelik zamiri, szcge uyarilarim, uyaricilarim anlamini vermis olur.
Bu kabule gre; nzr szcg ile hem gnderilmis mesajlar ve caydirici zelligi olan
nemli haberler, hem de gnderilmis peygamberler kasdedilmis olmaktadir. yetin hitabi da
hem inansizlara, hem de uyarici peygambere ynelik olmaktadir. Gemiste helk edilmis
olan msrik kavimlerin hepsi de elileri yalanlayip Allah hibir sey indirmedi dedikleri iin
sadece kendilerine gnderilmis olan eliyi degil, btn elileri yalanlamis durumuna
dsmslerdir. yetin Peygamberimize ynelik mesajinda da bu gerege isaret edilmekte ve
senin isinin sonu da tipki o uyaricilarin islerinin sonu gibi olacak denilmektedir.
17
Andolsun Biz, Kurn' dynme/gt iin kolaylaytrdk/hazrladk. O
hlde var m ibret alp dynen?
Bu yet, srede anlatilan her kissanin arkasindan tekrarlanarak bu kissalarin dikkate
alinip dsnlmesi ve onlardan ibret alinmasi gerektigi mesaji verilmektedir. Bir nceki
yette ilh mesaji yalanlayan toplumlarin tepesine inen acikli azaplar hatirlatildiktan sonra,
aklini kullananlarin Kurn'i anlamaya, dolayisiyla hidyete davet edildigi bu yetin takdiri
syle yapilabilir: Iste Kurn, nlerinde duruyor. Ellerinin altindadir, yararlanmalarina
aiktir. Kolay anlasilabilir. Kolay ezberlenebilir. Okunmayi ve zerinde dsnmeyi zendiren
bir ekiciligi vardir. Ayrica dogru ve sade olmanin ekiciligine sahiptir. Insan fitrati ile
uyumludur. Rhu costurur, duygulari harekete geirir. arpici aiklamalari bitmez. Istedigi
kadar reddedilsin, bu yzden yipranmaz, degerini yitirmez. Insan kalbi onu her irdeleyisinde
yeni bir seyler grenir. Insan onunla ne kadar kaynasirsa ona olan ilgisi, lfeti daha da artar.
Bu yetten, Biz Kurn'i gt almaya hazir hle getirdik anlamini ikarmak da
mmkndr. Zira Arapa'da - -'' -'- -, [yessera nkateh li's-seferi=devesini sefere
hazirladi], ,-'` - -, [yessera feraseh li'l-mugz=atini savasa hazirladi] cmlelerinde
oldugu gibi, -, [yessera] fiili, hazirlama anlaminda da kullanilir.
227
Bize gre bu yet yukaridaki mesajlardan baska, Kurn'in mucize olusuna da dikkat
ekmektedir. Nh peygamberin hikyesi ile birlikte o'na verilen mucize anlatildiktan sonra bu
yet ile Peygamberimize zimnen syle denmektedir: And olsun ki, Kurn'i zikir iin, yani
herkese hatirlatmak, kendisiyle leme meydan okumak iin ve asirlar boyu srp gitsin diye
kolaylastirdik. Bylece yanina gelen herkesin bir mucize ortaya koyman iin dilekte
bulunmasina gerek kalmamistir. Senin mucizen de Kurn'dir.
18
d da yalanlad. Peki, Benim azabm ve uyarlarm naslmy?
226
Tc'l-Arus; c. 4, s. 405; Lisn'l-Arab; c. 2, s. 257.
227
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
488
Caydirici zelligi bulunan nemli haberlerin ikincisi bu yetle baslamaktadir.
Kissanin giris cmlesi olan bu yetin basinda herhangi bir baglacin bulunmamasi, baska bir
yere gnderme yapilmadigini, bu kissanin bagimsiz bir para oldugunu gstermektedir.
Buradaki istifham da yine istifham-i inkar olup sorunun cevabi beklenmemekte,
sadece sylenecek sze dikkat ekilmektedir.
D KAVMI: Arap tarih bilgilerine gre, Yemen'deki Hadramevt ile Umman arasinda
Ahkf diye bilinen genis bir beldenin halki olan d kavmi, muhtesem saraylarin bulundugu
Irem adli dillere destan byk kenti ile meshur, siyas ve ekonomik ailardan da byk bir
gc temsil etmekte idi. Ayni zamanda zorbalikta ve zulmde de shret sahibi olan d kavmi,
yeryznde kendilerinden daha gl hibir seyin bulunmadigina inaniyordu.
Kurn'in bu halkla ilgili olarak dile getirdigi byk mcdele, onlara kendi ilerinden
biri olan Hd'un peygamber olarak gnderilmesi ile baslar. d kavmi ile Hd peygamber
arasindaki bu mcdele, bu sreden baska Arf, Suar, Ahkf ve Fussilet srelerinde de
anlatilir (bkz. Arf/65-72, Suar/123-140, Ahkf/21-28, Fussilet/13-16).
Mcdelenin, bu srenin 18-22. yetlerindeki anlatimi, d kavminin sadece
yalanlayisina ve ugratildigi azaba isaret seklindedir. d kavmi ve olay hakkindaki detay diger
srelerdedir. d ve Semd kavimlerinin Kurn'daki haberlerini zetleyen bir blm, Fecr
sresi'nin tahlilinde bulunmaktadir.
228
19,20
Sphesiz Biz onlarn stne, ugursuz, uzun bir gnde
dondurucu/ugultulu, insanlar koparp atan bir rzgr gnderdik; sanki onlar
kknden sklmy hurma ktkleri gibiydiler.
-- [sarsar], soguk veya grltl firtina demektir.
229
yetteki ugursuz nitelemesi, astrologlarin [yildiz falcilarinin] zannettikleri gibi gnn
kendisi ile ilgili bir ugursuzluk degildir. nk bu ugursuzluk, herkesi ve her seyi
kapsamamis, o gn sadece d kavmi iin ugursuz bir gn olmustur. Byle olmasina ragmen
bu korkun belnin arsamba gn basladigi seklindeki grs olduka yayginlasmis, hatta
arsamba gnnn ugursuzluguna inanan bazilari o gn herhangi bir ise baslamamayi det
hline getirmislerdir.
yetteki ,,'' [yevm=gn] szcg ile herhangi bir gn degil, genis anlamda zaman
kasdedilmistir. Nitekim yette yevm szcgn niteleyen ---- [mstemirr=srekli] szcg
de, yevm szcgnn ogulu olan eyyam [gnler] szcg gibi ayni manayi, birok gnlerin
getigini ve zamanin akip gittigini ifade etmektedir. Son derece sert, korkun, tyler rpertici
olaylarla geen o ugursuz zaman dilimi [yevm], hikyenin burada kisaca anlatilmasi sebebiyle
bir l verilerek belirtilmemistir. Ancak buradaki kisa anlatim baska yetlerde
detaylandirilmistir:
228
Bkz. Tebynu'l-Kurn/Ite Kurn; c. 1, Fecr sresi.
229
(Razi; el Mefatihul Gayb , Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran;
Fussilet 16nin aiklamasi)
489
15
d'a gelince de onlar, yeryznde haksiz yere byklk tasladilar ve: G bakimindan
bizden daha etin kim vardir? dediler. Onlar sphesiz kendilerini olusturan Allah'in g olarak
kendilerinden daha etin oldugunu grmediler mi? Ve onlar Bizim yetlerimizi bile bile inkr
ediyorlardi.
16
Bu yzden Biz de onlara bu en basit dnya hayatinda rezillik azabini tattirmak iin o ugursuz
gnlerde dondurucu bir kasirga gnderdik. hiret azabi ise elbette daha ok rezil edicidir. Onlara
yardim da edilmez.
(Fussilet/15-16)
6
d'a gelince; onlar grltl ve azgin bir firtina ile degisime/yikima ugratiliverdiler.
7
Allah, o firtinayi zerlerine yedi gece ve sekiz gn; geceli gndzl pespese musallat etmisti.
yle ki, o toplumu, firtinanin iinde, ii bos hurma ktkleri gibi yere serilmis hlde grrsn.
8
Bak simdi grebilir misin onlara ait herhangi bir kalinti?
(Hkka/6-8)
Hkka/7'de helk edilenlerin, Sanki onlar kknden sklm hurma ktkleri gibiydiler
seklinde nitelenmesi, d kavminin bazi zelliklerini ima etmektedir. Bu imaya gre, yetten
onlarin uzun boylu, iri csseli, ok gl olduklari, olay aninda rzgra karsi tedbir aldiklari,
kurtulabilmek iin ok irpindiklari, ama rzgr tarafindan deta kurutulup un-ufak edildikleri
anlasilmaktadir.
21
Peki, Benim azabm ve uyarlarm naslmy?
22
Andolsun Biz Kurn' dynme/ gt iin kolaylaytrdk/ hazrladk. O
hlde var m ibret alp dynen?
23
Semd da o uyarlar yalanlad:
24,25
Bizden bir tek insana mi, o'na mi
uyacagiz? yle yaparsak kesinlikle bir sapiklik ve ilginlik iinde oluruz, gt;
Kitap, aramizdan o'na mi birakildi? Hayir, aksine o, ok yalanci, kstahtir
dediler.
Daha nce 16-17. yetlerde dile getirilen bu ifadelerin burada da aynen tekrarlanmasi,
ieriginin zihinlere iyice yerlestirilmesi ve anlatilan her kissadan ibret alinmasi iindir.
SEMD KAVMI: Arap tarih bilgilerine gre Hicaz ile Sriye arasinda, Vdii'l-Kur'da
yasamis eski bir Arap kabilesi olan Semd kavmi, Tarih-i Taber'ye gre, Semd b. Casir b.
Irem b. Sm b. Nh'un neslidir. Daha evvel Fecr suresinde ayrintili bilgi verilmistir.
Semd kavmine eli olarak Slih peygamber gnderilmistir. Semd kavminin ismi
Kurn'da 26 yerde gemektedir. Kurn'da d kavmi gibi ibret tablosu olarak sunulan Semd
kavmi ile Slih peygamber arasindaki mcdele hakkinda Taber, Ibn'l-Esr ve Ibn-i Kesr'in
eserlerinde rivyetlere dayandirilmis detaylar mevcuttur. Ancak Kurn'da yer almayan ve
arkeolojik bulgulara dayanmayan bu detaylar, gerek gvenilir olmamalari ve gerekse bizi
ilgilendirmemeleri nedeniyle burada alintilanmamistir. Semd kavmi ile ilgili bilgiler
Kurn'da Arf/73-79, Suar/141-159, Neml/45-53, Hd/61-68, Sems/11-15, Fussilet/17-18,
Hkka/4-8 ve bu srenin 23-32. yetlerinde yer almaktadir.
Rabbimiz bu srede Semd kavmine diger kissalarda oldugu gibi olaylarin zeti
seklinde degil, gyet ayrintili bir biimde yer vermistir. Bu ayrintili anlatim, Semd kavminin
kendilerine gnderilen peygamberi yalanlarken hangi gerekeleri ileri srdkleri, toplumun
ahlk niteliginin ortaya ikarilmasini saglayan disi deve fitnesi ve sonuta bu deveye ne
yaptiklarina iliskin bilgileri iermektedir. Bir bakima Peygamberimizin durumu da Slih
peygamberin durumuna benzemektedir.
Semd kissasinda azap ve helke ait olaylarin gemis zaman kipiyle anlatilmasina
karsilik, disi devenin fitne olarak gnderilmesi haberinin gelecek zaman kipiyle verilmesi, sz
konusu kissanin sanki Peygamberimiz zamaninda yasanan canli bir olaymis gibi
490
hissedilmesini saglamaktadir. Bu ifade tarzi hem Peygamberimizin sabir ve hakka davet
konusunda Slih peygamberi rnek almasini saglamak, hem de dsmanlarina karsi ilh
yardim gelecegi hususunda Allah'a duydugu gveni saglamlastirmak iindir. Yce Allah
sanki, Ben senin destekleyicinim, seni kesinlikle destekleyecegim demektedir.
Semd'la ilgili bilgilerin yer aldigi yetlerin ifadesine gre Semd kavmi, Slih
peygambere inanmamak iin sebep gstermistir:
1) Slih, bir insandir. Oysa peygamberlerin insanlardan stn bir varlik olmasi gerekir.
2) Slih, kendi ilerinden ikmistir. Oysa peygamberin mucizev bir yolla gelmesi
gerekir.
3) Slih, toplum iinde siradan bir insandir. Oysa peygamberlerin en azindan gc ve
shreti olan bir kabilenin reisi, bir grubun lideri olmasi gerekir.
Bu itirazlardan, Semd kavminin Allah'in yukaridaki zelliklere sahip birini
peygamberlik grevi iin seebilecegini dsnmedikleri anlasilmaktadir.
Mekkeli msrikler de ayni cehlet iindeydiler ve Muhammed (as)'in peygamberligini
ayni gerekeleri ne srerek reddediyorlardi. Muhammed bizim gibi siradan bir insan oldugu
hlde, aramizda dogmus ve bymsken, ynetici dzeyinde birisi degilken ve bize mucizev
bir yolla da gelmemisken, simdi kalkmis Allah'in kendisine peygamberlik verdigini iddia
etmektedir diyorlardi. (Msriklerin bu tavri karsimiza Sd sresi'nin ilk blmlerinde
gelecektir.)
Yapilan agrinin zne degil de agriyi kimin seslendirdigine bakan kibir kaynakli bu
kof anlayis, tarih boyunca inkrcilarin kalplerini srekli kemiren bir kuskuya dnsms ve
onlari helke srkleyen sebeplerin basinda yer almistir. Oysa tm varliklarin yaraticisi ve
vahyin indiricisi olan Yce Allah, vahyini algilamaya hazirlikli ve teblige yetenekli olani
semeyi herkesten daha iyi bilmekte ve vahyini diledigi kimseler vasitasiyla insanlara
iletmektedir. Sirf kendi llerine uygun olmadigi gerekesiyle Allah'in eli olarak
gnderdigi kimselerden kusku duymak ve gelen mesaji irdelemeden, dsnmeden reddetmek
ancak krelmis vicdanlara zg bir davranistir. Bu anlayisin hkim oldugu sapik vicdanlar,
agriyi seslendirenin kim olduguna bakarlar ve kendi llerine gre siradan biri olarak
grdkleri elinin pesinden gitmeyi gururlarina yediremezler. Byle yaptiklari iin de
agrinin ierigine bakip onun dogruluk ve haklilik derecesini gremezler. Bir insanin
pesinden gitmenin, ona saygi gstermeyi gerektirecegini bildiklerinden, bencilliklerinden
fedakrlik etmek ve o kisiye uymak agirlarina gider. Bylece onu ne dinlemek ne de szlerine
inanmak isterler.
MSRIKLERIN TUHAF YAKLASIMI: Bu sapik insanlarin, Bizden bir tek insana mi,
o'na mi uyacagiz? O takdirde biz kesinlikle bir sapiklik ve ilginlik iinde oluruz seklinde
tepki gstererek Yce Allah'in kendilerini agirdigi yolu sapiklik olarak grmeleri gerekten
de tuhaf ve saskinlik uyandirici bir tavirdir.
Hayir, aksine o, ok yalanci, kstahtir
yetteki bu ifade, msriklerin daha da pervasizlastigini ve kendilerine gnderilen eliyi
alenen yalancilik ve kstahlikla suladiklarini gstermektedir. Kisinin davasini maske olarak
kullandigi, aslinda makam ve shret ihtirasina kapilarak kisisel ikarlari ugruna hareket ettigi
yolundaki bu tr sulamalar, her dava adamina yneltilebilen sulamalardir. Slih peygamber
de bu tr sulamalara maruz kalmaktan kurtulamamis, kendisine vahiy gelmedigi hlde
gelmis gibi davranarak yalancilik ve kstahlik yaptigi ileri srlmstr. Benzer iddialarin
Peygamberimiz iin de dile getirildigi bir vkiadir. Rabbimiz msriklerin bu tr iddialarina
Necm sresi'nde syle cevap vermistir:
1
Gurup gurup inmis yetlerin her bir inisini kanit gsteririm ki
2
arkadasiniz sapmamistir, azmamistir.
3
O,
bos igreti arzusundan da konusmuyor.
4
Onun size syledikleri; inen o ayet guruplari, kendisine vahyedilen
vahiyden baska bir sey degildir.
491
(Necm/1-4)
26
Yarn onlar, ok yalancnn, kstahn kim oldugunu bileceklerdir.
Yani, yarinlar onlara geregi gsterecek, yakalarini bu geregin penesinden
kurtaramayacaklardir. Simarik yalancilar yakinda yok edici bir sinav [bel] ile yz yze
geleceklerdir.
yetteki '-= [gaden=yarin] szcg klsik Arapa'da, bugnn ertesi olan gn
anlaminda oldugu kadar, grece yakin bir zamani belirtmek zere zaman iinde veya yakin
bir zamanda anlaminda da kullanilir. Nitekim Araplar, men lem yekn meyten fi'l-yevmi mte
gaden [bu gn lmeyen bir kimse yarin lecektir] derler. Bu cmledeki yarin, uzak olmayan
bir zamanda anlamindadir.
230
Srenin 1. yetindeki yaklaan saat ifadesiyle oldugu gibi, bu yetteki yarin szcg ile
de kiymet gn kasdedilmistir.
Semd kissasinin anlatimindaki sz akisi bu yetle yn degistirmis ve sanki simdiki
zamana dnlmstr. Bylece gemisteki olaylar sanki henz olmus havasina sokulmustur.
Bir sonraki yetle de ileride neler olacagi bildirilmistir. Ileride neler olacagina ynelik haber
ise aik bir tehdit slbu ile sunulmustur.
Bu slup, Kurn'daki kissa anlatimlarinda sik karsilasilan bir sluptur. Bu yntemle
hikyelere canlilik kazandirilir, bylece bu hikyeler gemiste olup bitmis olaylar olmaktan
ikar, gzler nnde cereyan eden yasanmis olaylara dnsrler. Kissayi okuyanlar veya
dinleyenler kendilerini olayin iindeymis gibi hissederler, olayin iindeki kahramanlarmis
gibi olayi yasarlar. yle ki, dem olurlar Iblis'le mcdele ederler, Nh olurlar tufani
yasarlar, Hd, Slih, Ibrhm, Ms, s... olurlar. Sonu olarak bu slp, okuyuculari veya
dinleyicileri olaylarin iine sokan, olaylarin sonrasindaki gelismeler hakkinda merak
uyandiran bir slptur.
27,28
Sphesiz Biz onlara, kendilerine grev olmak zere sosyal destek
kurumlar kurmalarn ve onlar ayakta tutmalarn emredecegiz.
Onun iin sen onlar gzetle ve sabret. Ve onlara bu kurumlar ayakta
tutacak zekt; vergi ve harcamada bulunma grevlerinin, kendi aralarnda pay
edilmiy oldugunu haber ver; herkesin kamuya ne miktarda katkda bulunacag
da belirlenmiytir.
27, 28. ayetlerin lafzi manasi, Sphesiz Biz onlara, kendilerine fitne olmak zere
dii deveyi gnderecegiz. Onun iin sen onlari gzetle ve sabirli ol. Ve onlara o suyun, kendi
aralarinda pay edilmi oldugunu haber ver; her ii hazir kilinmitir. seklindedir.
DISI DEVE: Araplarin, '-'' [en-nkah] dedikleri disi deve, gebeler ve
hayvancilikla geinenler iin eti, st ve gc itibariyle ok degerli olan 5 yasina girmis disi
devedir. en-Nkah [disi deve] szcg hakkinda daha detayli bilgi Sems sresi'nin
tahlilindedir.
231
yette konu edilen disi devenin ayrintilari, bu srenin 23-32, Arf/73-79, Hd/61-68
ve Suar/141-159 yetlerinden olusan Kurn pasajlarinda yer almaktadir.
230
(Lisanl Arab, gdv mad. )
231
Bkz. Sems sresi.
492
ALLAH'IN DEVESI: Srede sz edilen dii deve, Slih peygamberin degil, Allah'in
devesidir. nk yette bu deve iin,
49,50
Tat bakalim! Sphesiz sen, ok gl ve ok stn biri idin! Sphesiz ite bu, sizin
kendisine kuku duyup durdugunuz eydir.
(Duhn/49)
14
yleyse bu gnnzle karsilasmayi unuttugunuzdan/ terk ettiginizden dolayi tadin azabi!
Hi sphesiz ki Biz cezalandirdik sizi. Ve yapmis oldugunuza karsilik sonsuzluk azabini tadin!
(Secde/14)
Lt peygamber ve kavmi arasinda geen olaylarin ayrintilari Hd/77-83 ve Hicr/61-74.
ayetlerde verilmistir.
Bu olayin [Sodom ve Gomora'nin Yikilisi] Kitab-i Mukaddes'te ayrintili olarak yer almaktadir.
236
38. ayetteki Kararli olarak evirdigimiz ---- [mstekirr] szcgnn bu anlam
ekseninde diger anlamlari da gzetilerek degerlendirilmesi durumunda, yetin asagidaki
sekillerde anlasilmasi mmkndr:
* Onlari savuturulmasi mmkn olmayan bir azap bastiriverdi. Szcgn bu anlamina
gre azap onlara ynelmis ve onlarin zerinde karar kilip sabitlesmistir. Hi kimsenin bu
azabi bertaraf etmeye ve ona karsi koymaya gc yetmez.
* Onlari devamli bir azap bastiriverdi. Szcgn bu anlamina gre, sz konusu azap,
onlarin lmleriyle son bulacak bir azap degildir. nk onlar helk edildiklerinde
cehenneme srleceklerdir ve hakk ettikleri azap hirette de devam edecektir. Insanin
dnyada iken basina gelen bel ve musibetlerin acilari lm ile son bulur ama lm bile onlari
bu hiret azabindan kurtaramaz. Bu azap sreklidir.
* Sadece onlarin zerine ullanmi bir azap bastiriverdi. Szcgn bu anlamina gre,
azap sadece onlarin zerinde etkili olan bir azaptir ve baskasina zarar vermez.
39
Ve andolsun sabah erkenden, onlar kararl bir azap bastrverdi:
Haydi azabm ve uyarlarm tadn!
37. yetin bir parasi olarak kullanilan bu ifade, burada mstakil bir yet olarak
karsimiza ikmistir. Bu ifade ile simdiki zamana dnlmekte ve kissanin ilk cmlelerinde
aiklandigi gibi, taslari savuran sert kasirga azabi hatirlatilarak bu azabin penesinde
kivrananlara seslenilmektedir.
40
Andolsun Biz Kurn' dynme/ gt iin kolaylaytrdk/ hazrladk. O
hlde var m ibret alp dynen?
Bu yet ile ilgili aiklama 17. yette verilmisti.
236
Tekvin [Yaratilis], 19:1-29
499
41
Sphesiz Firavun ailesine de uyarclar gelmiyti.
42
Onlar btn
yetlerimizi yalanladlar. Biz de onlar ok kuvvetli ve kudretli birinin
yakalayyyla yakalayverdik.
Bu yetlerde, caydirici zelligi olan nemli haberlerin besincisi olarak, hikyesi dillerde
dolasan, herkes tarafindan bilinen Ms ve Firavun kissasi yer almaktadir. Bylece bu
sredeki azap sahneleri, bu kez Arap Yarimadasi disinda meydana gelmis olan bir baska azap
halkasi ile noktalanmis olmaktadir. Kurn'in birok sresinde detayli olarak yer alan bu
kissa, diger kissalardan farkli olarak bu srede sadece baslangici ve sonu bildirilip baskaca
hibir detay verilmeden konu edilmistir.
Bu kissanin sredeki diger kissalardan dikkat ekici bir farkliligi da, uyaricilarin
gnderildigi topluluk iin diger kissadakiler gibi Firavun'un halki yerine ,= .' [Firavun
ailesi] ifadesinin kullanilmis olmasidir. Firavun'un ynetim kadrosu anlamina gelen bu
ifade, Firavun'un kendi kavmini zgr irdeden yoksun birakacak kadar baski altinda
tuttugunu, onlara kendini zoraki rabb ve ilh olarak dayattigini gstermektedir:
21-24
Sonra da Firavun, yalanladi ve karsi geldi. Sonra abucak arka dnd. Sonra toplayip
seslendi de: Ben, sizin en yce Rabbinizim! dedi.
(Nzit/23-24)
38
Firavun da, Ey ileri gelenler! Sizin iin benden baska bir ilh bilmedim. Ey Haman, benim
iin amur zerine hemen ates yak; tugla imal et de Ms'nin ilhi hakkinda bilgilenmem iin bana
bir kule yap. Ve sphe yok ki o'nun yalancilardan biri olduguna kesinlikle inaniyorum dedi.
(Kasas/38)
29
Firavun: Benden bayka ilh edinirsen, andolsun ki seni zindana kapatlmylardan
yaparm dedi.
(Suar/29)
evresinde yakin kadrosundan baska irde sahibi bir kimsenin bulunmadigi Firavun,
halkini en kk bir konuda dahi kendisine karsi ikamayacak duruma getirmis, ezici ve
acimasiz bir diktatrd. Halkinin gmesine ve kamasina engel oldugu gibi, kimseye
zihinsel zgrlk bile tanimiyordu. Nitekim kendi izni olmadan Allah'a inandiklari iin
sihirbazlarina olmadik cezalari reva grmst:
120-122
ok bilgili, byleyici, etkin bilginler ise boyun egip teslimolmus kimseler hlinde
birakildilar. lemlerin Rabbine; Ms'nin ve Hrn'un Rabbine iman ettik dediler.
123-126
Firavun dedi ki: Ben size izin vermeden nce ona iman mi ettiniz? Sphesiz bu, halkini
sehirden ikarmak iin, sehirde kurdugunuz gizli bir tuzaktir. Yakinda bileceksiniz. Kesinlikle
ellerinizi ve ayaklarinizi aprazlama kesecegim, sonra da hepinizi kesinlikle asacagim. ok bilgili,
byleyici, etkin bilginler de dediler ki: Hi sphesiz biz sadece Rabbimize dnenleriz. Senin bizi,
yakalayip cezalandirman da sirf Rabbimizin yetleri gelince onlara iman etmemizden dolayidir.
Ey Rabbimiz! Bize ok ok sabir ver de gevemeyelim, zaafa dmeyelim, boyun egmeyelim.
Canimi:i da Mslmanlar olarak al!
(Arf/120-126)
Ayni konu hakkinda T-H/70-71 ve Suar/46-49'a da bakilabilir.
Halkinin tam anlamiyla mustazaf olmasi [tm hareketlerinin kisitlanmis, elinin kolunun
baglanmis olmasi] sebebiyle Peygamber irdesiz halka degil, irde sahibi Firavun ve yakin
kadrosuna gelmistir. nk Firavun ve ailesi [yakin kadrosu] inanirsa, halki da inanacakti.
500
46
Ve hi kuskusuz Biz, Ms'yi yetlerimizle/ almetlerimizle/ gstergelerimizle Firavun'a ve
onun ileri gelenlerine eli gnderdik de o: Gerekten ben lemlerin Rabbinin elisiyim demisti.
(Zuhruf/46)
23,24
Andolsun Ms'yi Firavun'a, Hmn'a ve Karun'a yetlerimizle ve aik bir delil ile eli
olarak gnderdik de onlar: Bu bir sihirbaz, byk bir yalancidir dediler.
(Mmin/23-24)
39
Karun'u, Firavun'u ve Hmn'i da yikima ugrattik. Andolsun ki Ms onlara apaik deliller
ile gelmisti de onlar yeryznde byklk taslamislardi. Hlbuki onlar, geiciler degillerdi.
(Ankebt/39)
24
Firavun'a git, sphesiz o azdi dedi.
(T-H/24)
43
Sizin kfirleriniz; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden
kimseleriniz, onlardan hayrl m? Yoksa yaztlarda sizin iin
kurtulacaklarna dair Allah tarafndan verilmiy bir senet veya ferman m
var?
44
Yoksa onlar, Biz birbirine yardm eden/ intikam alabilen bir
topluluguz mu diyorlar?
Bu pasajda, kurtulus iin yolun mevcut oldugu; ancak msriklerin bu yollardan hi
birinin zerinde bulunmadigi bildirilmektedir. Ilk muhatap Mekkeli msrikler olmakla
beraber bugn iin tm insanlik bu yetlerin muhatabi durumundadir.
Bu yetler, kurtulus iin insanlarda bulunmasi gerekli zelligi syle siralamistir: A)
Ayricalikli [hayirli] olmak; B) Kurtulacagina dair Allah tarafindan verilmis bir senet veya
fermana [beret] sahip olmak; C) Allah'a karsi koyabilecek bir gce sahip bulunmak.
Muhataplarina, cevaplarini ilerinde barindiran bazi sorular ynelterek insanlarin bu
zellige de sahip olmadiklarini vurgulayan Yce Rabbimiz, kendini kurtarmak isteyenlerden
akillarini baslarina almalarini talep etmektedir. Hatirlanacak olursa buna benzer bir ifade
Kalem sresi'nde de gemisti:
36
Neyiniz var, nasil hkmediyorsunuz?
37,38
Yoksa iinde, ders aldiginiz seyler: Siz bu lemde
neyi seerseniz/begenirseniz o kesinlikle sizin olacak garantisi verilmis olan size ait bir yazili belge
mi var?
39
Ya da size karsi kiymet gnne kadar srecek, Siz her ne hkm verirseniz kesinlikle
yle olacak diye zerimizde yeminler/taahhtler; stlenmeler mi var?
40
Sor bakalim hireti yalanlayan o kisilere, ilerinden byle bir seyi hangisi garanti
etmektedir?
41
Yoksa onlarin ortaklari mi var? O hlde ortaklarini getirsinler, eger dogrulardan iseler.
(Kalem/36-41)
44. yetteki, Yoksa onlar, Biz birbirine yardim eden/intikam alabilen bir topluluguz
mu diyorlar? ifadesi, Mekkeli msriklerin Peygamberimize uyanlara deger vermediklerine,
onlari adam yerine koymayarak kendilerini stn grdklerine isaret etmektedir. Tipki
Nh'un kavmi ierisindeki bazi ileri gelen inkrcilarin yaptiklarinin bildirildigi gibi:
27
Buna karsilik, toplumunun kfirlerinin; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis
olanlarinin ileri gelenleri: Biz seni sadece bizim gibi siradan bir insan olarak gryoruz. Sana sig
grsl asagi tabakalarimizdan/ ayak takimimizdan baskasinin uydugunu grmyoruz. Sizin bizim
aleyhimize bir fazlaliginizi da grmyoruz. Tam tersine biz, sizi yalancilar saniyoruz dediler.
(Hd/27)
501
Srenin 43-44. yetleri, inkrcilarin [Mekke msriklerinin] bu yetlere kadar anlatilmis
olan kissalardan hisse almalari gerektigini ihtar eden mesajlar iermektedir.
43. yette nce dogrudan Mekke msriklerine hitap edilmektedir: Peki, ey Mekke
msrikleri, sizin de onlarinkine [kissalarda anlatilan eski toplumlarin basina gelenlere] benzer
bir aci kibete ugramanizin nndeki engel nedir? Sizin kfirleriniz onlardan hayirli mi?
Iinizdeki kfirlerin onlara gre ayricaligi nedir? Yoksa kitaplarda sizin iin bir beret mi
var? Indirilmis kitaplarin sayfalari sizin susuzlugunuz yolunda taniklik ediyor da kfirligin
ve inkrciligin thmetinden kurtuluyor musunuz? Hayir; ne o, ne bu! Sizler o eski kfirlerden
daha iyi degilsiniz. Allah'tan gelmis hibir kitabin sayfalari da sizin susuzlugunuzu
kanitlayan bir belge iermiyor. Buna gre, nnzde sizden nceki kfirlerin karsilastiklari
aci sonla karsilasmaktan baska bir alternatif, baska bir yol yok.
Yapilan bu uyaridan sonra 44. yette muhatap degismekte, fakat yine msrikler kast
edilerek toplumun tmne su mesaj verilmektedir: Yoksa onlar, Biz birbirine yardim
eden/intikam alabilen bir topluluguz mu diyorlar? Bu saskinlar kendilerini kalabalik grnce
glerine hayran oluyorlar ve ordularinin byklg yznden gurura kapilarak, Zafer
bizimdir, bizi kimse yenemez, bizim ordularimizi hi kimse bozguna ugratamaz mi
diyorlar?
Bu sorulardan msriklerin yanlis akil yrttkleri ve yaptiklari yanlis hesaptan dolayi
adim adim bir amaza dogru srklenmekte olduklari anlasilmaktadir. Bir sonraki yet, onlari
bekleyen acikli sonu mucizev bir aiklikla kendilerine haber vermektedir:
45
Yaknda o topluluk bozguna ugrayacak ve arkalarn dnerek
kaacaklardr.
O dnemde, bir kismi aresizlik iinde Habesistan'a g etmis olan, diger kismi ise
Peygamberimizle birlikte Mekke'de kusatma altinda bulunan Mslmanlar, mazlum, ok
magdur ve hatta bazilari neredeyse aliktan lecek hle gelmis bir durumda idiler:
214
Yoksa siz, kendinizden nce gelip geenlerin hli size gelmeden cennete gireceginizi mi
sandiniz? Onlara yoksulluklar, sikintilar dokundu ve sarsildilar; hatta eli ve beraberinde iman
edenler, Allah'in yardimi ne zaman? derlerdi. Dikkat edin! Gerekten Allah'in yardimi pek
yakindir.
(Bakara/214)
Byle zor bir dnemde bu tablonun tersine dnebilecegini degil iddia etmek, hayal
etmek bile mmkn degildi. Bu nedenledir ki; Kureys msriklerinin ok gvendikleri ve
gururlandiklari kuvvetlerinin kirilacagini, kalabalik ordularinin ise yaramayacagini ve cari
sistemlerinin kecegini hicret'ten bes yil nce beyan eden bu yet bir mucizedir. nk
Rabbimizin bildirdigi bu haber aynen gereklesmis ve msrikler Bedir savasi'nda aci bir
bozguna ugramislardir.
Tarih kitaplarindan okunmasini nerdigimiz bu savasta, sayilari 305 kisiden ibaret olan
Mslmanlar, donanim olarak kendilerinden kat kat stn durumdaki 1.000 kisilik msrik
ordusunu maglp etmis ve onlari tipki yette sylendigi gibi arkalarini dnp kamak zorunda
birakmislardir.
Msriklerin Bedir savasi'nda ugradiklari bozgun, onlarin bu dnyada karsilasacaklari
son bozgun olmadigi gibi, baslarina gelecek en agir ve en dehsetli bozgun da degildi. Bu,
gemiste byle oldugu gibi, her zaman da byle olmaya devam edecektir.
46
Aslnda onlara vaat edilen, o saattir. O saat cidden daha feci ve daha
acdr.
502
Bir nceki yette msriklere bu dnyada ugrayacaklari bozgun bildirilmis, bu yetten
itibaren ise ugrayacaklari en mthis ve niha bozgun anlatilmaya baslanmistir.
BYK RANDEVU: Msriklerin o saatte karsi karsiya kalacaklari durumu tasvir
eden _-' [edh] szcg, kurtulma aresi olmayan en byk bel ve musibet demektir.
237
Bu szckle msriklere arkalarini dnp katiklari bozgunla islerinin bitmedigi, onlara
verilen esas randevuda [o saatte, kiymette] durumlarinin bundan daha feci, daha aci olacagi
aiklanmaktadir. Bylece bu dnyadaki bozgunun onlar iin son degil, bir baslangi oldugu
bildirilmektedir. Dnyadaki bozgundan daha aci olacak olan bu asil bozgun, kendilerine
azabin vaat edildigi ve byk bir facia yasayacaklari kiymet saatinde gereklesecektir.
nk hiret azabi dnyada grdkleri ve grecekleri btn azaplardan daha dehsetli ve daha
acidir. Tufandan kasirgaya, simsekten taslari savuran mthis rzgra, Firavun ile
yandaslarinin gl ve sert sekilde yakalanislarina varincaya kadar, Kurn'da sahne sahne
anlatilan tm dnyev azaplardan daha korkun ve tyler rpertici olan hiret azabindan
kurtulmak mmkn degildir.
47
Kesinlikle sulular sapklk ve lgnlk iindedirler.
Bu ifade her ne kadar o dnemdeki Mekkeli msrikleri isaret ediyorsa da, yetin hkm
geneldir. Dolayisiyla yette geen mcrimler" [sulular] szcg ile, hem sirk kosan,
Allah'in ldkten sonra diriltmeye gc olduguna inanmayan, hasri inkr eden, peygamberleri
ve uyarilari yalanlayan sulular, hem de o dnemin ncesinde ve sonrasinda ilginliklar,
delilikler, sapikliklar sergileyerek yanlis yolda helke giden saskinlar kasdedilmistir:
10
Ve onlar: Biz, yeryznn iinde kayboldugumuzda mi, gerekten biz mi yeni bir
olusturulusta olacagiz? dediler. Aslinda onlar, Rablerine kavusmayi; O'nun huzuruna varmayi
bilerek reddeden /inanmayan kimselerdir.
11
De ki: Size lmle grevlendirilmis grevli g, sizi vefat ettirecek; size gemiste
yaptiklarinizi ve yapmaniz gerekirken yapmadiklarinizi bir bir hatirlattiracak, sonra Rabbinize
dndrleceksiniz.
12
Sululari, Rablerinin huzurunda baslari ne egilmis olarak: Ey Rabbimiz! Grdk ve
dinledik, simdi bizi geri evir de slih bir amel isleyelim, biz artik kesin bir sekilde inaniyoruz
derlerken bir grsen!
13
Ve eger Biz, dileseydik her kisiye dogru yolu verirdik. Velkin Benden: Btn bilinen,
bilinmeyen, gemisten, gelecekten herkesten cehennemi elbette tamamen dolduracagim sz hak
olmustur.
(Secde/10-13)
11-14
Birbirlerine gsterilmis olduklari hlde sulu, o gnn azabindan kurtulmak iin ogullarini,
esini ve kardesini, kendisini barindiran, iinde yetistigi tm ailesini ve yeryznde bulunanlarin
hepsini fidye/kurtulmalik versin sonra da kendini kurtarabilsin ister.
15-18
Kesinlikle o sulunun dsndg gibi degil! O, sirtini dnen ve yz evireni, toplayip da
kasada yigani agiran, kavurup soyan, alevlenen bir atestir.
(Meric/11-18)
41
Sulular, nisanlarindan taninir da alinlarindan ve ayaklarindan tutuluverirler.
42
Peki siz ikiniz, Rabbinizin g yetirdiklerinin; essiz gcnn, essiz nimetlerinin hangisini
yalanliyorsunuz?
43
Iste bu, sulularin yalanladigi cehennemdir.
44
Onlar, onunla kaynar su arasinda dolasir
dururlar.
237
(Tacl Arus; dhy mad)
503
(Rahmn/41-44)
48
O gn yzleri zere ateyte srklenirler: Cehennemin beyinleri
kaynatan scagnn dokunuyunu tadn!
Korkun kiymet sahnelerinden birini daha gzler nne seren bu yette, hiret azabinin
btn dnya azaplarindan daha aci ve dehsetli oldugu vurgulanmaktadir.
Dnyadaki bbrlenmelerinin, glerine gvenerek simarmalarinin, insanlara tepeden
bakmalarinin karsiligi olarak yzst srklenerek cehenneme atilacak olan sulular, bu
srklenme sirasinda ayrica itilip kakilarak, paylanarak da asagilanacaklardir.
Bu azaplari dile getiren baska iki rnek de sunlardir:
11
En mutsuz olacak olan kisi de ondan kainacaktir.
12
O kisi, en byk atese yaslanacaktir.
13
Sonra onun iinde ne lecek ne de hayat bulacaktir.
(Al/11-13)
56
Sphesiz ki yetlerimize inanmamis su kisileri Biz, yakinda atese atacagiz. Derileri pistike,
azabi tatsinlar diye, derilerini baska deriler ile degistirecegiz. Sphesiz Allah, ok gldr, en iyi yasa
koyandir.
(Nis/56)
Mddessir sresi'nin tahlilinde degisik anlamlara gelebilecegini syledigimiz -- [sekar]
szcgnn buradaki anlami, cehennem olup zelliklerinden bir kismi asagidaki yetlerde
belirtilmektedir:
26-30
Ben, Kurn beser szdr diyen kimseyi yakinda Sekar'a yaslayacagim. Bilir misin
nedir Sekar? O, ortada tutmaz, yok da etmez. O, insan/deri iin olaganst levhalar
yapandir/susayandir/uzaktan grnendir/bir gsterge olandir. Sekar'in zerinedir on dokuz.
(Mddessir/26-30)
hiret gn cehennemde sululara sylenecek olan, Sekarin [cehennemin] dokunuunu
tadin! sz, Arap rfne uygun bir ifade olup insana sanki azap hemen, simdi baslayacakmis
hissini vermekte, deta sz konusu dokunusun btn organlarda ve benlikte hissedilmesini
saglamaktadir.
49
Sphesiz ki, Biz her yeyi; evet her yeyi bir l, ayar ile oluyturduk.
yet, her seyin Allah'in ilminde takdir edilmis bir kader [l] erevesinde meydana
geldigini bildirmektedir. Evrendeki hibir sey bosuna, amasiz, plnsiz, rastgele meydana
gelmemis, her sey belirli bir amaca ynelik olarak nceden yapilmis bir pln dhilinde
yaratilmistir:
11
Ve O Allah ki, suyu gkten belli bir l ile indirdi. Sonra Biz, onunla l bir beldeyi
canlandirdik. Iste siz, byle ikarilacaksiniz.
(Zuhruf/11)
Bu yet, Peygamberimizin yasadigi devirden bir hayli zaman sonra, bir takim gruplarca
maksadina uygun olmayan sekillerde yorumlanmis ve ortaya Kaderiye ve Cebriye gibi
birbirine zit dsnce ekolleri ikmistir. Rivyetler kanaliyla olusmus bu ekolleri ve
dsncelerini aktarmaya gerek grmyoruz. Bizim bu yetten anladigimiz, Rabbimizin evrene
gzle grlen, bilimsel yntemler ile tesbit edilebilen somut ller koydugu ve tm varliklari
gz alici tasarimlarla biimlendirdigi geregidir.
504
(Seyyid Kutub'un 49. yet hakkindaki dsnceleri srenin sonunda ek olarak
verilmistir.)
50
Ve buyrugumuz, ancak gz krpmas gibi bir tekdir; anlk bir yeydir.
Bu yette Mekkeli msriklere gemiste yasamis inkrcilarin aci sonlari ima edilerek
syle denmektedir: Kiymeti getirmek iin Bizim ne bir hazirliga ne de bir zamana
ihtiyacimiz vardir. Bir emrimiz kfidir.
Yce Allah, bir nceki yette degindigimiz benzersiz ve mkemmel tasarimciligi ile
tasarladiklarini sinirsiz gcn kullanarak en basit isaretle ve bir anda gereklestirir.
Gereklestirilen islerin byk veya kk olmasi O'nun iin nemli degildir. nk
byklk ve kklk, insanlarin llerine gre olan bir farkliliktir. Insanlarin kendi
sinirli glerine gre algiladiklari ve tanimladiklari byklk veya kklk gibi durumlarin
Allah'in sinirsiz gc karsisinda hibir nemi yoktur. Ayni sekilde zaman da insanlara zg
bir kavramdir ve bir baslangi ile bir sonu ifade etmektedir. Oysa Allah her ynyle sinirsiz
[sonsuz] oldugu iin zamanin da tesindendir. Sinirli [sonlu] olan her sey sinirsizlik
[sonsuzluk] iinde bir nokta durumunda olacagindan, Allah'a gre her sey zaman iinde ve bir
srece bagli olarak degil, birdenbire olur. Varliklar birdenbire meydana gelir, birdenbire
degisir, baskalasir ve birdenbire yok olur. Evrendeki btn varliklar gibi insanligin
yaratilmasi da Allah iin bir anda olmustur. lmeleri de bir anda olmaktadir, tekrar
diriltilmeleri ve hesaba ekilmeleri de bir anda olacaktir. Kisaca, Allah'in zamana ihtiyaci
yoktur.
Yce Allah, bir seyi yaratmak istediginde ona, Ol der, o da oluverir:
82
Sphesiz ki O, bir seyi dilediginde, O'nun buyrugu/isi o seye Ol! demektir; o da hemen
oluverir.
(Y-Sn/82)
Msriklere, tarih boyunca gelmis gemis btn ilh mesaj yalanlayicilarinin yok
edilmelerinin bir tek szle ve birdenbire gereklestirildigi hatirlatmakta ve kendilerinin de
ayni kibete ugrayabilecekleri ihtar edilmektedir.
51
Ve andolsun Biz, sizin benzerlerinizi degiyime, ykma ugrattk. O hlde
var m bir dynen?
Mekkeli msrikleri muhatap almakla beraber aslinda btn insanliga hitap eden bu
yette, tarih boyunca gelmis gemis btn ilh mesaj yalanlayicilarinin helk edildigi
bildirilmekte ve syle seslenilmektedir: Size benzeyen inkrcilari helk ettik. Siz de helk
olmak zeresiniz [o saat yaklati, ay yarildi]. Is isten gemeden aklinizi basiniza toplayin.
Yok mu grdklerini dsnce szgecinden geirip ders alan?
52
Ve onlarn iyledikleri her yey, yaztlarda kayt altndadr.
53
Kgn,
bygn, hepsi satr satr yazlmytr.
Gemis toplumlarin helkine sebep olan her sey istisnsiz olarak kitaplarda, amel
defterlerinde yazilidir. Dolayisiyla inkrcilarin hesaplari, feci sekilde yok edilisleri ile
kapanmis degildir. Btn yaptiklari yazili olarak kaydedilmis oldugundan, hibir ayrintinin
ihmal edilmedigi hesaplasma gnnde bu kitaplar karsilarina getirilecek ve kendilerine
okutturulacaktir:
505
49
Ve Kitap/ amel defteri konulmustur. Sulularin ondan korktugunu greceksin. Ve Eyvah
bize! Bu nasil kitapmi ki, byk-kk hibir ey birakmadan hepsini saymi derler. Ve onlar,
yaptiklarini hazir bulurlar. Ve senin Rabbin hi kimseye haksizlik etmez.
(Kehf/49)
13,14
Ve her insanin kendi yaptiklarinin karsiliklarini, ayrilmayacak sekilde boynuna doladik. Ve
Biz, kiymet gn ailmis bulacagi kitabi onun iin ikaririz: Oku kendi kitabini! Bugn kendi
zatin, kendine karsi hesap sorucu olarak sana o yeter!
(Isr/13-14)
Dolayisiyla, hi kimse yaptiklarinin unutulacagini zannetmemelidir:
3,4
Ve kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden o kimseler: Bize o kiymetin
kopus ani gelmeyecektir dediler. De ki: Evet, gelecektir. Grlmeyeni, duyulmayani,
sezilmeyeni, gemisi, gelecegi bilen Rabbime andolsun ki iman eden ve dzeltmeye ynelik isler
yapan o kimselere ki ite onlar kendileri iin bir bagilanma ve hatiri sayilir bir ri:ik olanlardir
karsiliklarini vermek iin size kesinlikle gelecektir. O'ndan gklerde ve yerde zerre agirligi bir sey
kamaz. Bundan daha kk ve daha byk ne varsa, hepsi kesinlikle aik bir kitaptadir.
(Sebe/3, 4)
54
Hi yphesiz Allah'n korumas altna girmiy kimseler cennetlerdedir,
rmaklardadr/ aydnlklardadr.
Kara haber, korku, aci, yakalanma, yok edilme sahneleri ile dolup tasan i karartici
tablolar artik bitmis ve bu yetle mutluluk tablolarinin yer aldigi bir huzur mesaji baslamistir.
yette geen +- [neher] szcg nehirler, irmaklar demektir. Ama ogulun ogulu
kalibinda oldugu kabul edilmek sretiyle '+- [nehr=gndz] szcgnn ogulu, yani
gndzler, aydinliklar anlamina da gelir. Cennette gecenin olmamasi dolayisiyla burada bu
anlami da uygun olan szcgn, gndzler manasinda nhr seklinde okunusu da
mevcuttur.
238
55
ok gl sahip, yneticinin huzurundaki dogruluk oturma
yerlerinde; dogru kimselere mahsus olan, yalan sylenmesi mmkn
olmayan, yok olma ihtimali bulunmayan sabit makamlardadrlar.
MAKAD-I SIDK: -- --- [makad-i sidk]; sidk meclisi, dogruluk sandalyesi ya da
dogru kimselere mahsus olan, yalan sylenmesi mmkn olmayan, yok olma ihtimali de
bulunmayan sabit makam veya mevki demektir.
ok kuvvetli iktidari olan, Kudretinin sonu olmayan kral, Pek byk mlk sahibi,
'Sahlar sahi vurgulari ile Allah kasdedilmistir. Melik ve muktedir isimlerindeki tenvin
ise azamet iindir.
yette bahsedilen kisilerin Allah'in yaninda, huzurunda olmalari, mekn bakimindan
bir yakinligi degil, onlara makam, mevki, san bakimindan verilen pyeleri ifade eder. Takv
sahiplerinin byle yce bir huzurda bulunduklarinin ifade edilmesiyle bu kimselerin
kavusacaklari gven ve rahatlik anlatilmak istenmistir. Allah tarafindan muttaklere sunulan
bu makam ve nimetlerin daha iyi anlasilmasi iin Kurn'daki konuyla ilgili diger pasajlarin
da okunmasini tavsiye ediyoruz. zellikle Vkia/10-40 yetleri bu konuda ayrintili sahneler
iermektedir. Bu mutluluk tablolari Kurn'da birok kez degisik slplarla anlatilmistir.
rnek:
31-37
Kesinlikle Allah'in korumasi altina girmis kisiler iin, Rabbinden; gklerin, yerin ve bu
ikisi arasindakilerin Rabbinden; Rahmn'dan [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden
238
Lisn'l-Arab; c. 8, s. 717, Neher mad.
506
Allah'tan] bir karsilik ve yeterli bir bagis olarak korunaklar/ kurtulus meknlari; sulak baglar-
baheler, zmler, hepsi bir seviyede tomurcuklar; iek baheleri, dolu dolu su kaplari vardir. Onlar,
orada bos bir sz ve yalan duymazlar. Onlar, O'nun huzurunda sz sylemeye g yetiremezler.
(Nebe/31-37)
Dogrusunu en iyi bilen Allah'tir.
Seyyid Kutub'un Kamer/49 yetiyle ilgili aiklamalari:
Her eyi, irili-ufakli her nesneyi, konuabilen ve dilsiz her varligi, hareket edebilen ve edemeyen
tm yaratiklari, gemite ve imdiki zamanda var olan tm nesneleri, bilinen ve bilinmeyen btn
yaratiklari, kisacasi her eyi belirli bir pln uyarinca yarattik.
Bu pln her yaratigin z varligini, niteliklerini, miktarini, zamanini, yerini, evresini kuatan
varliklar ile arasindaki ilikileri ve evrenin yapisi zerindeki etkisini belirler, sinirlandirir.
Bu kisacik yet son derece geni kapsamli, grkemli ve byk bir gerege parmak basar. Btn
evren bu geregin somut kaniti niteligindedir. Su evren btn ile yz yze gelen, onunla iletiim
kuran, ondan etkilenen, varlik btnnn uyumlu ve koordineli bir parasi oldugunun bilincinde olan
kalp, bu geregi ana izgisi ile kavramakta gecikmez. Evrendeki her ey bu mutlak uyumu
gerekletiren bir plna baglidir. Bu evren btn ile yz yze gelen her kalp, bu kapsamli plnin
glgesinin ana izgilerinin damgasini zerinde tair.
Sonra bilimsel gzleme, deneye ve aratirmaya bavurulur. Bu yntemler araciligi ile ve insan
aklinin kapasitesi oraninda bu gerek kavranmaya, bu yolla bilinebilecegi kadar anlailmaya aliilir.
Bu geregin daima byk blm ve daha eksiksiz algisi bilimsel yntemlerle kazanilabilen
blmnn tesinde kalacaktir. O kalan blm insan sifati sezgi yolu ile algilar ve evrenin henkli
korosunun etkisi bu geregi zmler. nk insan fitratinin kendisi de her zerresi bir plna gre
yaratilmi olan u evren btnnn ayrilmaz bir parasidir.
Modern bilim bu geregin bazi ynlerini kefetmi, elindeki yntemler araciligi ile
kavranabilecegi kadarini kavramitir. Bu arada gezegenlerin, yildizlarin hacimlerini, ktlelerini,
aralarindaki uzakliklari ve karilikli ekim glerini belirleyebilmitir. Bu sayede bilginler henz
grmedikleri yildizlarin yerlerini dogru olarak tesbit edebilmilerdir. nk evrene egemen olan
uyum prensibi sz konusu yildi:in bilginlerce saptanan yerde olmasi gerekiyor. Sonradan o yildi:in
gerekten hesap yolu ile saptadiklari yerde oldugunu grmlerdir. Bu uyumluluk prensibi bilim
adamlarinin gzledikleri yildizlarin hareketlerine ilikin belirli verileri aiklamakta ve sonra da
onlarin varsayimlarinin dogru oldugu ortaya ikmaktadir. Bu varsayimlarin dogruluklarinin meydana
ikmasi gk cisimlerinin uzay boluguna son derece ll ve plnlanmi oranlara dayali olarak
dagilmi olduklarini gsterir. Bu oranlarin zaman iinde ne degimeleri ve ne de bozulmalari sz
konusudur.
te yandan modern bilim, zerinde yaadigimiz u yer krede egemen olan uyumu, yce
Allah'in plni uyarinca bu gezegeni belirli bir hayat trne elverili kilan artlar arasindaki hengi
de kefetmitir. yle ki, bu artlar arasindaki oranlardan herhangi birinin bozuldugunu farz edelim; o
takdirde ya hayat tm ile sona erer ya da daha batan ortaya ikmasi mmkn olmaz. Su yer
yuvarlaginin hacmini, ktlesini, gne'ten uzakligini, gne'in isi derecesini, dnya ile ekseni
arasindaki egimin aisal degerini, dnya'nin kendi evresindeki ve gne etrafindaki dn hi:ini;
ay'in dnya'dan uzakligini, hacmini, ktlesini, dnya zerindeki denizlerin ve karalarin dagilimini bir
arada dnelim. Bunlara burada sayilmayan binlerce olguyu ekleyelim. Btn bu olgular ve artlar
arasinda ince bir duyarlilikla planlanmi ller ve oranlar vardir. Eger bu oranlardan bir teki bile
bozulsa btn dengeler alt-st olur ve bu dengesizlik, yeryznde sren hayat olayinin sona
ermesini kainilmaz kilar.
Yine modern bilim, hayati dzenleyen ok sayidaki faktrler arasinda, canlilarla onlari kuatan
artlar arasinda ve bu artlarin kendileri arasinda var olan uyumu da kefetmitir. yle ki, bu bilgiler,
insanogluna yukaridaki kisa yetin vurguladigi byk ve derin geregi bir lde kavrama imkni
saglamitir.
507
Bu bulgulardan grendigimize gre gerek dogal ortamda ve gerekse canlilarin yapisinda hayati
ve var olmayi saglayan faktrleri ile lme ve yok olmaya yol aan faktrler arasinda srekli korunan
bir denge vardir. Bu denge hayatin doguunu, varligini ve devamini saglayacak oranda korunur.
Fakat canlilik olayinin herhangi bir zaman dilimindeki canlilarin ogalma ve beslenme artlarinin
sinirlarini aacak derecede yayilmasina da meydan verilmez, yani canliligin yayilmasi bu sinirda
durdurulur.
Canlilar arasindaki bu duyarli dengeye burada kisaca deginmemizin faydali olacagini
saniyorum. Bilindigi gibi daha nceki birka sreyi aiklarken evrenin yapisina ve yeryzndeki hayat
artlarina egemen olan uyumu, dengeyi olduka ayrintili biimde irdelemitik. (Bu konuda geni bilgi
iin Furkn sresi'ne ilikin aiklamalarimiza bavurulabilir.)
Kk kulari yiyerek beslenen yirtici kularin sayisi azdir. nk bu kular az yumurtlarlar ve
az kulukaya yatarlar. stelik dnyanin sadece belirli blgelerinde yaarlar. Buna karilik uzun
zaman yaarlar. Eger yirtici kular uzun mrleri yaninda bir de ok yumurtlayabilseler ve dnyanin
her yresinde yaayabilseler kk kularin ya soylarini kuruturlar ya da sayilarini byk oranda
azaltirlardi. Kk kularin sayica ok olmalari ve sik sik yumurtlamalari bu sonucu nlemeye
yetmezdi. Oysa kk kularin u yeryznde bata yirtici kulara yem olmak, insanlarin beslenmesine
katkida bulunmak gibi daha birok fonksiyonlari vardir. Nitekim bir air bu geregi yle dile getirir:
Kk kularin yavrusu ok olur.
Buna karilik ana ahin tek tek yumurtlar.
Daha nce belirttigimiz gibi bu olgu, yce Allah tarafindan plnlanmi bir hikmetin sonucudur.
Ama yirtici kular ile kk kular arasinda yaama faktrleri ile yok olma faktrleri bakimindan
denge kurmaktir.
Karasinek milyonlarca yumurta yapar. Fakat bu yumurtalardan ikan sinek yavrulari iki
haftadan fazla yaamazlar. Eger bu yksek yumurtlama orani yaninda birka yil yaasalardi
yeryznn her yanini karasinekler kaplar ve bata insan olmak zere birok canlinin dnyada
yaamasi imknsiz olurdu. Fakat u evreni plnlayip yneten gl elin ilettigi amaz denge
mekanizmasi reme oklugu ile mr kisaligi arasinda denge kurmu ve bunun sonucu olarak
grdgmz dzen meydana gelmitir.
Sayica en kalabalik, en hizli biimde ogalan ve en saldirgan varliklar olan mikroplar, ayni
zamanda en dayaniksiz ve en kisa mrl canlilardir. Sogugun, sicakligin, iigin, asitlerin, kan
salgilarinin ve baka birok faktrn etkisi ile milyarlarcasi lr. Sadece ok az sayidaki hayvana ve
insana kari stnlk saglayabilirler. Eger ok dayanikli ve uzun mrl olsalardi hayati ve tm
canlilari yok ederlerdi.
Btn canli trleri kendilerini dmanlarina kari koruyan ve yok olmalarini nleyen silahlarla
donatilmilardir. Bu silahlar eitli trde ve birbirinden farklidir. Sz gelimi sayi oklugu bir silah
oldugu gibi, gl vcut yapisi bir baka silahtir. Bu ikisi arasinda trl trl, eit eit silahlar
vardir.
Kk yilanlar zehir ya da dmanlarindan hizla kaabilme silahlari ile donatilmilardir. Byk
vilanlar ise kas gc silahi ile donatilmilardir. Bu yzden pek az trleri zehirlidir.
Korunma bakimindan pek beceriksiz bir canli tr olan domuz bcegi kt koku yayan, yakici
bir madde ile donatilmitir. Kendisine dokunan her canliya bu maddeyi salgilayarak dmanlarindan
korunur.
Ceylanlar hizli koma ve ok yksege sirayabilme silahi ile donatilmiken, aslanlar pazu gc
ve dmanlarini paralayabilme yetenegi ile donatilmilardir. Kisacasi kk-byk her canlinin
dmanlarina kari ayri bir koruyucu silahi vardir.
Dii yumurtacik erkek spermasi tarafindan dllendikten sonra rahmin eperine yapiir. Bu
dllenmi yumurtacik son derece oburdur. evresindeki eperi aindirarak orada emmesine ve
gelimesine elverili bir kan gl oluturur. Cenini annesine baglayan ve doguma kadar beslenme
kanali grevi yapan gbek baginin boyu gerekletirdigi amacin gereklerine uygun miktarda
yaratilmitir. Yani, bu bag, taidigi besinin ne yolda ekimesine yol aacak kadar uzundur ve ne de bu
besinin hizla akarak cenini rahatsiz etmesine sebep olabilecek kadar kisadir.
Gebeligin sonunda ve dogumun balangi aamasinda ana memesi sariya alan beyazlikta bir
sivi salgilar. Yce Allah'in airtici sanatinin bir eseri olarak bu sivi yeni dogan yavruyu hastaliklara
kari koruyan erimi kimyasal maddelerden olumutur. Dogumun ikinci gnnde memede st
olumaya balar. Yine yce Allah'in esiz plni uyarinca ana memesinden akan stn miktari gnden
508
gne ogalarak bir yilin sonunda iki buuk litreye ulair. Oysa dogumun ilk gnlerinde bu stn
miktari birka yz grami gemez. Ana stndeki mucize sadece st miktarinin ocugun bymesine
paralel biimde artmasi ile sinirli kalmaz. Ayrica stn bileimine giren maddelerin cinsi ve orani da
zamanla degiir. Ana st, dogumu izleyen ilk gnlerde ok az oranda niasta ve eker ieren su
agirlikli bir sivi iken zamanla koyulair; iindeki niasta, eker ve yag orani artar. Bu gelime
ocugun dokularinin ve sistemlerinin srekli geliimine ayak uyduracak tempoda gnden gne
gerekleir.
Eger insan organizmasini oluturan eitli sistemleri, bu sistemlerin grevlerini, alima
tarzlarini, organizmanin yaamasina ve saglikli olmasina ilikin fonksiyonlarini incelersek, nasil
dikkatle plnlandiklarini ve ne kadar ll bir tasarlamaya dayandiklarini hayretle grr, yce
Allah'in gl eli ile her canli organizmayi, her organi, hatta her hcreyi ynettigini, gzetimi ve
denetimi altinda bulundurdugunu belirleriz. Burada bu airtici mekanizmalarin hepsinin nasil
alitiklarini ayrintili biimde anlatamayiz. Bu sistemlerden sadece birindeki i salgi bezleri
sistemindeki son derece hassas plnlamaya kisaca deginmekle yetinelim. Bu bezlerin her biri birer
kk kimya rnleri fabrikasidir. Organizmaya gerekli kimyasal bileimleri saglarlar. Salgiladiklari
kimyasal bileimler o kadar etkili, o kadar gldr ki, yz milyonda birlik dozaji bile insan
vcudunda son derece nemli etkiler meydana getirir. Bu bezler her birinin salgisi, digerinin
salgisinin etkisini tamamlayacak dzende aliirlar. Bu salgilar hakkinda btn bildigimiz onlarin son
derece karmaik bileikler oldugu, dozajlarinda meydana gelebilecek herhangi kisa sreli bir oran
degiikliginin organizmanin yapisinda tehlike derecesine varan bir yikima yol aacagidir.
te yandan hayvan organizmasinin sistemleri, bu hayvanin trne, yaadigi evreye ve yaama
artlarina bagli olarak degimekte, farklilik gstermektedir. Aslanlarin, kaplanlarin, kurtlarin,
sirtlanlarin ve lde yaadiklari iin ancak avladiklari br hayvanlarin etleri ile beslenebilen btn
virtici hayvanlarin agizlari kesici dilerle ve sert azi dileri ile donatilmitir. Bunlar avlarina
saldirdiklarinda kas gcnden yararlanacaklari iin bacak kaslari gldr. Ayrica bu bacaklarin
ularinda keskin tirnaklar ve peneler vardir. Bu hayvanlarin mideleri de etleri ve kemikleri
sindirebilen asitler ve enzimler salgilar.
Buna karilik gevi getiren, ayirlarda otlayarak beslenen evcil hayvanlarin organik sistemleri
farkli donanimdadir:
Bu hayvanlarin sindirim sistemleri yaadiklari evrenin artlarina uyacak biimde
tasarlanmitir. Bu hayvanlarin agizlari olduka genitir. Azi ve kpek dileri sert yapili ve gl
degildir. Buna karilik agizlari paralayici, keskin dilerle donatilmitir. Bu sayede otlari ve bitkileri
abuk yerler ve bir kerede yutarlar. Bylece yaratili amalari olan hisleri insana sunma imknina
kavuurlar. Yce Allah bu sinifa giren hayvanlarin sistemlerini son derece airtici nitelikte
yaratmitir: Bu hayvanlarin acele ile yuttuklari otlar ve bitkiler nce ikembeye iner. Burasi besin
deposu grevini grr. Gndelik alima bitip de hayvan istirahata geince ikembede depolanan
besinler midenin brkenek adli gzne iner, sonra da tekrar ag:ina ikar. Hayvan bu yutulmu
besinleri ikinci kez iyice ignedikten sonra midesinin nc gz olan kirkbayira gnderir,
besinler oradan da midenin drdnc gz olan irdene iner.
Bu uzun sindirim ileminin amaci bu tr hayvanlari korumaktir. nk bunlar ayirda
otladiklari sirada ogu kere yirtici hayvanlarin saldirisina ugrama tehlikesi ile kari kariyadirlar. Bu
yzden bir an nce besinlerini elde edip hizla gvenli istirahat yerlerine ekilmek zorundadirlar.
Bilim diyor ki; gevi getirme ilemi bu tr hayvanlar iin zaruri, hatta hayatdir. nk otlar,
selloz zari ile kapli hcrelerden olutuklarindan dolayi sindirilmeleri zor bitkilerdir. Hayvan bu
bitkileri sindirebilmek iin olduka uzun bir zamana muhtatir. Eger gevi getirmese ve midesinde
acele ile yuttugu besinleri depo etmeye yarayacak ikembe denen gz olmasaydi, hayvan otlarken
uzun zaman harcamak zorunda kalacakti, bu zaman bir tam gne yakin olacak, fakat buna ragmen
yeteri besini saglayamayacakti, stelik igneyip yutma ilemleri sirasinda kaslari ok yorulacakti.
Oysa gevi getirme ilemi sayesinde acele ile ag:ina aldigi besinleri ikembesinde depoluyor, bu
besinler orada biraz mayalanip yumuadiktan sonra hayvan tarafindan tekrar agza ikarilarak
igneniyor, gtlyor ve arkasindan yutuluyor. Bylece hayvan kolayca otlami, besinini almi ve
aldigi besini sindirmi oluyor. Btn bu kolayliklari tasarlayan Allah ne kadar ycedir.
Bayku ve delice kuu gibi yirtici kularin gagalari, etleri paralamaya yarasinlar diye engel
gibi kivrik ve keskindir. Buna karilik kazlarin ve rdeklerin gagalari geni ve kepe gibi yayvandir.
509
Bu biimleri ile amurlar arasinda ve sular iinde besin aramaya elverili olmaktadirlar. Gagalarin
iki yaninda sazlari ve otlari kesmeye yarayan testere gibi kk diler vardir.
Tavuklarin, gvercinlerin ve yerden tane toplayarak beslenen diger kularin gagalari ise tane
toplamaya yarayacak biimde kisa ve kttr. Oysa mesel martinin gagasi olduka uzundur. Gaganin
alt kisminda ise baliki agini andiran bir torba sarkar. nk martinin temel besini baliktir.
Hdhd ve avu kularinin gagalari ise birazcik uzun ve kttr. Bu biimleri ile ogunlukla
yeraltinda yaayan bcekleri ve kurtuklari aramaya elverilidirler. Bilim adamlarinin dediklerine
gre eger insan bir kuun gagasina yle bir bakarsa hangi tr besin ile beslendigini tesbit edebilir.
Kularin sindirim sisteminin geriye kalan blm de son derece hayret verici bir yapidadir.
Dileri olmadigi iin besinlerini sindirsinler diye kursakla ve talikla donatilmilardir. Kular,
taliklarindaki besinleri sindirmelerine yardimci geler olsunlar diye akil talari ve sert maddeler
yutarlar.
Eger btn hayvan cinslerini ve trlerini bu ekilde incelersek iimiz uzar ve bu tefsir kitabinin
ynteminden ayrilmi oluruz. O yzden adimlarimi:i hizlandirarak tek hcreli bir canli olan amipin
yanina varalim. Varalim da yce Allah'in bu hayvanciga ynelik elini, zerine dnk gzetimini ve
hayatini dzenleyen duyarli plnini byte altina alalim:
Amip, minik gvdeli bir canlidir. Gl kenarlarinda ve batakliklarda ya da akar sularin taidigi
talar zerinde yaar. Gzleri yoktur, gz lekeleri araciligi ile grr. Ktlesi amarftur, yani
ortamin artlarina ve ihtiyaca gre biim degitirir. Hareket edince vcudundan bazi ikintilar uzar.
Bu ikintilari ayak gibi kullanarak istedigi yere dogru gider. Bu yzden bu ikintilara yalanci
ayaklar adi verilir. Besinini buldugu zaman onu bu ikintilarin biri ya da ikisi ile yakalar, zerine
sindirimi saglayici bir salgi akittiktan sonra besinin yararli gelerini emer, yararsiz artiklarini
vcudunun diina atar. Bu minik canli sudan aldigi oksijeni kullanir ve btn vcudu ile solunumunu
yapar.
Dnelim ki, gzle grlmeyecek kadar kck olan bu minik canli yaiyor, hareket ediyor,
besleniyor, solunum yapiyor ve besin artiklarini diariya atiyor. Gelimesini tamamlayinca ikiye
blnyor ve her iki blm de ayri birer canli oluyor.
Bitkilerin acayip ynleri insanlarda, hayvanlarda ve kularda grdgmz acayipliklerden daha
az airtici, daha az hayranlik uyandirici degildir. Onlarda grlen ince ll pln, diger
canlilardaki plndan daha az dikkat ekici ve daha az gze batici degildir. Kisacasi, O hereyi
yaratmi ve bir n tasariya gre dzenlemitir. (Furkn/2)
Sunu hemen belirtelim ki, bu plnlama ve tasarlama konusu anlattiklarimizdan daha nemli ve
daha geni kapsamlidir. Su evrenin kk-byk btn hareketleri, btn gelimeleri, btn akimlari
belirli bir plna ve n-tasariya baglidir. Tarihteki her olayin, insan vicdanindaki her duygusal
reaksiyonun ve yine insanin verdigi her nefesin bu belirli plnda ve n-tasarida yeri vardir. Su
verdigimiz solugun zamani, yeri, artlari tm ile plnlanmitir. Bu nefes tipki byk ve nemli
olaylar gibi varlik dzeni ile ve evrenin genel hareketi ile ilikilidir, evrensel uyum aisindan hesaba
katilmitir.
Su l ortasinda yetien ve tek baina duran agaca bakalim. O da bu belirli plna bagli olarak
orada duruyor ve yerden iktigi andan beri varlik btn ile irtibatli bir fonksiyonu yerine getiriyor.
Su yerde srnen minik karinca, u havada uan ku, u suda yzen tek hcreli canli, plna ve n-
tasariya baglilik aisindan tipki byk gezegen sistemleri ve iri gk cisimleri gibidirler.
Her ey zaman bakimindan, yer bakimindan, miktar bakimindan, biim bakimindan plna
baglidir; btn artlar ve durumlar arasinda uyum vardir. Mesel Hz. Yakb'un, Hz. Ysuf'un ve
Bnyamin'in anasi olan ikinci bir kadinla evlenmesi olayini dnelim. Bu olay, ilk plnda sanildigi
gibi, kiisel ve bireysel bir olay degildi. Bir plna bagli olarak meydana gelmiti. Bu plnin aamalari
yle geliecekti. Hz. Ysuf'un kardeleri kendisini kiskanacaklar, o'nu gtrp kuyuya atacaklar,
fakat ldrmeyecekler, yoldan geen bir kafile o'nu kuyudan ikarip Misir'a gtrp satacak. Bylece
Hz. Ysuf bavezirin sarayinda byyecek, bavezirin ei o'nunla yatagini paylamak isteyecek, o bu
batan ikarma giriimine pabu birakmayacak, zindana atilacak. Niin? Orada kralin adamlari ile
taniacak, onlarin ryalarini yorumlayacak. Niin? yle bir noktaya varilacak ki, bu soruya cevap
verilemeyecek. Bazilari israrla soracaklar: Niin? Ya Rabbi, niin Hz. Ysuf izdirap ekiyor? Niin bu
peygamber, ektigi acilarin etkisi ile gzlerini kaybediyor? Niin masum Ysuf bunca aciya
katlaniyor? Niin? eyrek yzyillik izdirabin sonunda bu sorulara ilk cevap geliyor: nk ilh pln,
Hz. Ysuf'u yedi kitlik yilinda Misir halkinin ve Misir evresindeki halklarin beslenme sorumlulugunu
510
stlenmek zere hazirliyordu. Sonra niin? Hz. Ysuf ana-babasini ve kardelerini yanina alsin diye.
nk bu ailenin soyundan Isrlogullari treyecek; Firavun, Isrlogullari'na baski yapacak, sonra
onlarin iinden Hz. Ms ikacak. Onun hayatinda yine ilh plna bagli birok gelimeler olacak;
arkasindan gnmz dnyasinin iinde yaadigi, tm dnya insanlarinin hayat akiini etkileyen birok
olaylar, gelimeler ve akimlar meydana gelecek.
Yine mesel Hz. Yakb'un atasi, Hz. Ibrhm'in Misirli bir kadin olan Hacer ile evlenmesini
dnelim. Bu olay da ilk plnda sanildigi gibi kiisel ve bireysel bir olay degildi. Tersine gerek bu
olay ve gerekse Hz. Ibrhm'in baindan geen diger bazi olaylar o'nun ana yurdu olan Irak'tan
ayrilarak Misir'a gitmesine yol ati. Orada Hacer ile evlendi. Bu einden oglu Isml dnyaya geldi.
Isml ve anasi bugn Kbe'nin bulundugu yreye yerleti. Sonunda Hz. Ibrhm'in soyundan bu
yarimadada Hz. Muhammed dnyaya geldi. Bu yarimada Islm'in doguu iin en elverili ortam
olarak belirdi. Tm bunlarin sonunda btn insanlik tarihinin en byk olayi meydana geldi.
Her olayda, her balangita, her sonda, her noktanin arkasinda, her adimda, her degiiklikte,
her yenilikte ipin uzak ucunun arkasinda yce Allah'in plni vardir. Yce Allah'in geerli, geni
kapsamli, ll, duyarli ve derin plni.
Insanlar bazan bu ipin yakin ucunu grrler, uzak ucunu gremezler. Bazan olayin balangi
noktasi ile sonucu arasindaki zaman insanlarin kisa mrlerini aar. Bu yzden olayin plna bagli
hikmetini gremezler. Bundan dolayi sabirsizlanirlar, Syle olmali, byle olmali diye neriler ileri
srerler. Kimi zaman da fkeye kapilirlar, ileri-geri konuurlar.
Oysa Yce Allah bu Kurn'da insanlara gretiyor ki, her ey ana plna baglidir, insanlar her
ii, tm ilerin sahibine birakmalidirlar. Arkasindan huzur ve gven iin yce Allah'in plni ile
uyumlu ve ahenkli adimlarla yollarina devam etmelidirler. Bu plnin eliginde ve yoldaliginda
saglam, gvenli ve sarsilmaz adimlar atmalidirlar.
Yce Allah, bu koca evrendeki her varlik biriminin hacmini, biimini, fonksiyonunu, iini,
zamanini, yerini, diger varliklarla uyumlu ilikisini dzenlemitir.
Gerek evrenin kendisinin ve gerekse evrende yer alan tm varliklarin bileimleri; insani
gerekten hayrete drr, rastlanti dncesini kknden rtr. Insanoglunun bilgisi gelitike,
evrenin yasalarina, ileyiine ve varlik birimlerine egemen olan uyumun yeni rneklerini kefettike
bu arpici yetin anlamini daha iyi anliyor, onun kapsamini kavramaya alianin ufku biraz daha
geniliyor. Tekrarlayalim: O her eyi yaratmi ve bir n tasariya gre dzenlemitir.
Bakin New York Bilimler Akademisi'nin eski bakanlarindan A. Cressy Morrison Insan Yalniz
Degildir adli eserinde ne diyor?
'Insani dehete dren bir baka nokta, tabiatin bu gnk biimde dzenlenmi olmasi, bu
dzenin bu kadar stn bir incelige ermi olmasidir. Mesel yer kabugu imdikinden bir ka metre
daha kalin olsaydi, karbondioksit'in oksijen atomlarindan birini emecek, bunun sonucunda bitkilerin
yaamasi mmkn olmayacakti.
Eger atmosfer, imdikinden daha kalin olsaydi, atmosfer diinda yanan milyonlarca meteor,
yerkrenin degiik yerlerine arpacakti. Bu meteorlar 6 mil ile 40 mil arasinda degien bir hizla
derler. Bu durumda yanabilen her eyi tututurabilirlerdi. Eger bu meteorlar kurun hi:i ile
dseler yere akilirlar ve bundan korkun sonular dogardi. Eger kurun hi:indan doksan kat daha
hizla den bir meteor parasi insana arparak gese sadece isi etkisi ile onu parampara ederdi.
Atmosfer, gerektigi kadar kalindir. Bu ll kalinlik, bitkilerin muhta olduklari kimyasal etkili
iinlari sizdirmaya elverilidir. Ayrica mikroplari ldrr ve besinlerin gelimesine imkn verir.
stelik eger insan gereginden daha uzun bir sre gnete kalmazsa bu iinlardan zarar grmez. Uzun
yzyillardan beri yeryz, ogu zehirli olan gazlar yaydigi hlde hava kirlenmiyor, temiz kalabiliyor,
insanin yaamasi iin gerekli olan dengeli oranini koruyabiliyor. Bu byk dengeyi yer kabugunu
saran su ktleleri, okyanuslar sagliyor. Hayat, besin maddeleri, yagmurlar, yaamaya uygun iklim,
bitkiler ve son olarak insanin kendisi varliklarini bu su kitlesine borludurlar.
Yazar, kitabinin bir baka blmnde yle diyor:
Eger havadaki oksijenin orani imdiki gibi % 21 degil de % 50, ya da daha yksek olsaydi,
dnyadaki btn yanabilen maddeler her an tutuabilirlerdi. O zaman akan imekten ikan ilk
kivilcim bir agaca arpsa btn bir ormani kle evirirdi. Buna karilik eger havadaki oksijenin orani
% 10'a, ya da daha aagiya dse belki hayat, uzun yzyillar iinde kendini bu artlara adapte ederdi,
ama bu durumda imdi insanin varligina alitigi uygarlik imknlarinin bir ogundan, mesel ateten
yoksun olurduk.
511
Yazar, adi geen eserinin nc blmnde ise yle diyor:
Tabiatta ne hayret verici bir denge, bir denetim mekanizmasi vardir. Bu denge sert kabuklu
hayvanlarin dneminden beri herhangi bir hayvan trnn dnyaya egemen olmasina meydan
vermemitir. Hi bir hayvan tr ne kadar yirtici, ne kadar iri gvdeli ve ne kadar kurnaz olursa olsun
dnyayi ele geirememitir. Yalniz insan bitkilerin ve hayvanlarin yaama alanlarini degitirerek bu
dogal dengeyi bozmutur. Fakat ok gemeden hayvan, bcek ve bitki kaynakli eitli afetlere
ugrayarak bu yanli uygulamanin agir cezasini ekmitir.
Simdi anlatacagimiz olay, bu kurallarin insan varligi aisindan ne kadar nemli olduklarinin
canli rnegidir:
Birka yil nce Avustralya'da erozyonu nleme amaci ile baka yerden getirtilen kakts trnde
bir bitki gelitirildi. Fakat bu bitki tr o kadar hizli bir ekilde yayildi ki ok gemeden tm
Ingiltere'nin yzlmne e bir alani kapladi. Sehirlilerin de, kyllerin de hayatlarini zorlatirmaya
baladi, ekinleri yok etti, tarima darbe indirdi. Ama Avustralyalilar yine de bu bitkinin hizli yayiliini
nleyecek bir are bulamadilar. Tm Avustralya hi bir engel tanimadan yayiliini srdren, bu
yabanci kaynakli baibo bitki ordusunun istilsina ugrama tehlikesi ile kari kariya kaldi.
Bunun zerine bcek uzmanlari dnyanin eitli yerlerinde yaptiklari aratirmalar sonunda
sadece bu kakts bitkisi zerinde yaayan, sirf onun yapraklarini yiyerek beslenen bir bcek buldular.
Bu bcek hizli ryordu. Ayni zamanda Avustralya'da, dmani olan bir baka bcek tr yoktu. Bu
yzden ok gemeden sz konusu kakts tr bitkinin yayilmasini durdurdu. Arkasindan kendi remesi
de yavaladi. Gnn birinde sz konusu kakts tr bitkinin, srekli yayiliini nlemeye yetecek kadar
az bir nesli kaldi.
Grldg gibi tabiatta her zaman kurallar ve dengeler egemendir ve dengeler her zaman
faydalidir.
Sitma hastaliginin taivicisi olan sivrisinek neden btn dnyaya yayilmayi baaramadi? Oysa
atalarimiz ya onun ailadigi hastaliktan lyor, ya da ailadigi mikroba kari bagiiklik
kazaniyorlardi. Ayni soruyu sari hummayi yayan sinek iin sorabiliriz. Oysa bu sinek bir zamanlar o
kadar kuzeye dogru ilerledi ki, bir mevsimde New York ehrine kadar sokulabilmiti. Soguk blgelerde
sik rastlanan sinek trleri iin de ayni sz syleyebiliriz. Niin gece sinegi asil yurdu olan sicak
blgeler diinda yaayacak biimde gelierek insan trn kknden yok edebilecek bir etkinlik
dzeyine erememitir? Dne kadar insan koleranin, vebanin ve daha birok ldrc mikrobun
karisinda herhangi bir koruyucu nlemden yoksundu. Koruyucu ailardan tamamen habersiz bir
chillik dnemi yaiyordu. Btn bunlari hatirladigi takdirde bu aleyhte faktrlere ragmen insan
soyunun varliginin devam etmesinin gerekten hayret verici bir olgu oldugunu anlamakta gecikmez.
Bceklerin, insanlar gibi akcigerleri yoktur. Solunumlarini borucuklar araciligi ile
gerekletirirler. Fakat bcekler geliip vcutlari irileince sz konusu borucuklar irileen vcutlari
oranindaki oksijen akiini saglayamazlar. Bu yzden tabiatta bir ka santimden uzun bcek trne
rastlanmaz. Bceklerin kanatlari da fazla uzamaz. Ite bceklerin organik yapilarinin bu zellikleri ve
solunum yollarinin sinirli fonksiyonu yznden iri gvdeli bir bcek trnn varligi mmkn degildir.
Bu sinirli gelimilik dzeyi tm bcek trlerini frenlemi; onlara dnyaya egemen olma imkni
vermemitir. Eger bu dogal engel olmasaydi, yeryznde insan soyu var olamazdi. Arslan kadar iri bir
eek arisi ile ya da o kadar kocaman bir rmcek ile normal bir insanin karilatigini dnnz.
Acaba o insanin hli nice olur?
Bunlar diinda hayvan fizyolojisinde yle mthi, yle airtici dzenlemeler var ki, pek az insan
bunlarin farkindadir. Ama eger bu dzenlemeler olmasaydi, hi bir hayvan, hatta hi bir bitki
varligini srdremezdi.
Grlyor ki, insan bilgisi gn getike yce Allah'in yaratiklarina ilikin tasarlayiciliginin
hayret verici yeni bir belirtisini, evrene ilikin ince bir dzenlemesini kefediyor; bylece O'nun sevgili
kuluna indirdigi Kurn'da yer alan, O her eyi yaratmi ve bir n-tasariya gre dzenlemitir
eklindeki buyrugunun her gn yeni bir anlamini kavramaktadir.
239
239
Seyyid Kutub; f Zilli'l-Kurn; Kamer ve Furkn sreleri.
512
38 (38). SD SRESI
MEKK, 88 YET
GIRIS
Adini 1. yetteki [sd] kesik harfinden ya da bu harfin temsil ettigi 90 sayisindan
alan ve kendinden nceki srelerin devami niteliginde bulunan Sd sresi'nde de diger
Mekk srelerde oldugu gibi inan esaslari zerinde durulmaktadir ve Kurn'in kanit
gsterilmesiyle baslayan srede, msriklerin Peygamberimize karsi muhalif tavirlari dile
getirilmis ve eski tarihlerde yasamis kavimlerin hayatlarindan bazi kesitler verilmistir. Ayrica,
Kurn'da nemli bir blm teskil eden dem, Iblis ve melekler ile ilgili kissaya da ilk kez bu
srede yer verilmistir. Srenin sonunda ise, Peygamberimizin esas grevi vurgulanmistir.
INIS ZAMANI: Bilindigi gibi, Peygamberimizin Mekke'de Islm'i aika anlatarak
yaptigi davet, Kureys'in ileri gelenleri arasinda sarsici bir etki meydana getirmisti. zellikle
gl kisiligi ile herkes tarafindan taninan mer'in de Islm'i benimsemesi, Mekkeli
kodamanlari iyice telslandirmisti. Srede msriklerin telslarindan bahsediliyor olmasi,
srenin mer'in Mslman oldugu dnemde indigi ihtimalini kuvvetlendirmektedir.
Kureys ileri gelenlerinin iine dstg bu tels, Imm Ahmed, Nese, Tirmiz, Ibn-i
Cerr, Ibn-i Seybe, Ibn-i Eb Hatim ve Ibn-i Ishk'in eserlerinde yer alan nakillerde ise syle
dile getirilmistir:
Kurey'in ileri gelenleri bir araya gelip aralarinda istire etmiler ve yegeni Muhammed (a.s)
ile aralarini dzeltmesi iin Eb Tlib'e arabuluculuk teklifinde bulunmayi kararlatirmilardir.
nk, Eb Tlib ldkten sonra Hz. Muhammed'e (a.s) dokunacak olurlarsa, tm Arap kabilelerinin,
kendileri iin, Amcasi hayatta iken, Muhammed'e dokunmaya cesaret edemediler; Eb Tlib
ldkten sonra o'na saldirdilar diye eletirilmekten ekinmilerdir. Bu karar zerine, Kurey'in ileri
gelenlerinden 25 kiilik bir heyet Eb Tlib ile grmeye gitmiir. Heyetin iinde, Eb Cehl, Eb
Sfyn, Umeyye b. Halef, s b. Vil, Esved b. Muttalib, Ukbe b. Muayt, Utbe ve Seybe gibi ileri gelen
kfirler vardi. Bu heyet dogruca Eb Tlib'in yanina giderek, her zaman yaptiklari gibi, Hz.
Peygamber'i amcasina ikyet ettiler ve ona yle dediler: Muhammed kendi dini zerinde kalsin, biz
de kendi dinimiz zerinde kalalim. O bizim dinimize karimazsa biz de o'nu kendi dininde serbest
birakir ve kime ibdet ederse etsin o'na dokunmayiz. Ama o da bizim tanrilarimi:i ktlemesin ve halk
arasinda dinini yaymaya alimasin.
Bunun zerine Eb Tlib, Hz. Peygamber'i (s.a) yanina agirarak o'na, Ey yegenim!
Kavmimizin ileri gelenleri bana geldiler. Onlar, aranizda dilne bir anlamanin olup, bu ekimenin
sona ermesini istiyorlar dedi ve sonra yegenine Kureylilerin teklifini iletti. Hz. Peygamber (s.a) ise
amcasina yle bir cevap verdi: Ey amcacigim! Ben onlara yle bir kelimeyi kabul ettirmeye
aliiyorum ki, bu kelimeyi kabul ettikleri takdirde, onlara sadece Araplar degil, tm dnya tbi olur.
Kurey heyetine Hz. Peygamber'in (s.a) bu cevabi iletilince fena halde bozuldular ve bir sre ne
cevap vereceklerini bilemediler. Bylesine makul bir teklifi reddedebilecek kelimeleri hemen
bulamamilardi. Fakat kendilerine geldikten sonra, Biz bir kelime degil, bin kelime bile sylemeye
raziviz, ama o kelime nedir? diye sordular. Reslullah (s.a), O kelime, l ilhe illallh'tir diye
cevap verdi. Bu cevabi duyar duymaz, Kurey heyeti niden hiddetlenerek ayaga kalkti ve sylenerek
ikip gittiler.
Kurey mrikleri, Islm'in her gn biraz daha yayilmasi nedeniyle olduka kizgin ve ne
yapacaklarini bilemez bir haldeydiler. mer'in de Mslman oluu onlari iyice perian etmiti.
Islm'in davetisi, erefli, lekesiz bir gemie sahip, akil ve ciddiyet bakimindan tm Kurey'in en
sekin kimselerindendi. Onun sag kolu Hz. Eb Bekr ise, degil sadece Mekke'nin, evredeki kabilelerin
de erefli, drst ve zeki bir insan olarak tanidiklari bir ahsiyetti. Simdi de Hz. mer gibi cesur ve
azametli kiilige sahip birinin de onlarla birletigini grnce, tehlikenin boyutlarinin bydgn
hissetmilerdir.
Tarihi Ibn-i Sad da, Tabakt adli eserinde, bu olayin tmn, sadece, Bu, Eb Tlib'in son
hastaligi degildi ibaresi farkiyla yukaridaki gibi anlatmitir. Ona gre; bu olay, Filn ahis
Mslman olmu, filn ahis Islm'a girmi eklindeki haberlerin kulaktan kulaga yayildigi ilk
dnemde vuk bulmutur. yle ki, bu haberler halk arasinda yayginlainca, Kurey'in ileri gelenleri,
513
Eb Tlib'e, Hz. Peygamber'i (s.a.) Islm'i anlatmaktan vazgeirmesi iin pepee heyetler
gnderdiler. Ite bu heyetlerden biri de yukarida zikredilen heyettir.
240
Zemahser, Rz, Nisbur ve bazi mfessirlere gre, bu heyet, Hz. mer Islm'i
kabullendigi zaman Eb Tlib'e gitmistir.
Srenin ilk yetlerinde Kureysli inkrcilarin o gnlerdeki telas ve saskinliklarina,
Peygamberimize olan kibirli yaklasimlarina deginilmektedir. Bu yetlerden anlasilmaktadir
ki, kfirler Islm'i Peygamberimizin grevini yapmasinda bir eksiklik, bir yanlislik
grmelerinden dolayi reddetmemislerdir. Atalarinin dinlerini kr krne takip eden bu
kfirler, esasinda kendi ilerinden bir peygambere tbi olmayi hazmedememisler ve
Peygamberimizin davetine bu yzden kin ve hasetle yaklasmislardir.
RAHMN, RAHM ALLAH ADINA
MEAL:
1
Sd/90. gt/yeref sahibi Kurn kanttr ki,
3
onlardan nce nice
kuyaklar degiyime, ykma ugrattk Biz. Onlar da agrytlar. Ama artk
kurtuluy vakti degildi.
2
Aksine o kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini
bilerek reddeden o kimseler bir gurur ve blnme iindedirler.
4,5
Ve ilerinden kendilerine bir uyarc geldigine yaytlar da o kfirler;
Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden o kimseler, Bu bir
sihirbazdr, ok ok yalan syleyen birisidir. O bunca ilh, bir tek ilh m
yapmy? Bu gerekten ok yaylacak bir yey! dediler.
6-8
Ve ilerinden ileri gelenler yrdler: lhlarnz zerinde direnin ve
sznzden, kararnzdan dnmeyin. Bu, gerekten, sizden beklenen bir yeydir!
Biz bunu son/bayka bir dinde iyitmedik, bu ancak bir uydurmadr. gt/ Kitap
aramzdan o'nun zerine mi indirildi? Aksine onlar Benim gdmden/
Kurn'dan yetersiz bilgi iindeler, aksine onlar henz azabimi tatmadilar.
9-11
Yoksa ok gl ve ok bagy yapan Rabbinin rahmet hazineleri
onlarn yannda mdr? Ya da btn o gklerin, yerin ve aralarnda olanlarn
mlk onlarn mdr? yleyse, burada, eyitli gruplardan oluymuy, bozguna
ugramy bir ordu olan onlar, her yolu deneyerek ykselsinler, ellerinden gelen
her yeyi denesinler!
12,13
Onlardan nce Nh'un toplumu, d, kazklar sahibi Firavun, Semd,
Lt'un toplumu ve Eyke ashb da yalanladlar. yte onlar, ayr ayr bay eken
gruplardr.
14
Onlarn hepsi, sadece elileri yalanladlar. Bu sebeple azabm hak oldu.
15
Ve bunlar, gz ap kapayacak kadar bile gecikmesi olmayan bir glktan
baykasn beklemiyorlar.
16
Ve dediler ki: Rabbimiz! Hesap gnnden nce bizim azaptan paymz
acele ver bize!
17
Sen onlarn dediklerine sabret ve glerin sahibi kulumuz Dvd'u
hatrla. Sphesiz o, Rabbine oka dnendi.
18
Gerekten Biz, daglara boyun egdirdik/yapsal olarak insanlarn
yararna kullanlacak biimde yarattk. Her zaman kendisiyle birlikte Allah'
noksanlklardan arndrrlard.
19
Kuylar da toplu olarak o'na boyun
egdirmiytik/Dvd'un ve insanlarn yararlanacag biimde yaratmytk. Hepsi
o'na dnc idi.
20
Biz o'nun mlkn de pekiytirdik. Ve o'na yasay ve hakk
btldan ayran sz syleme imknn verdik.
240
Ibn-i Sad, Tabakt.
514
21
Ve sana yu davaclarn haberi geldi mi? Hani onlar mihraba/Dvd'un
zel evine kp varmylard.
22,23
Dvd'un yanna girdiklerinde o, onlardan korkuvermiyti. Ona,
Korkma! Biz, iki davacyz. Kimimiz, kimimize hakszlk etti. Simdi sen
aramzda hak ile hkm ver, hakszlk etme ve bizi dogru yolun ortasna
ynelt dediler. Birisi de dedi ki: yte bu benim kardeyim. Onun doksan dokuz
koyunu var, benim ise bir tek koyunum var. Byle iken, Onu da bana ver dedi
ve konuymada bana stn geldi/tartymada beni yendi.
24
Dvd dedi ki: Dogrusu senin bir koyununu kendi koyunlarna katmak
istemesiyle o sana hakszlk etmiytir. Gerekten de ortaklarn, bir toplulukta
yayayanlarn ogu kesinlikle birbirlerine hakszlk ediyorlar. Ancak iman
edenler ve dzeltmeye ynelik iyler yapan kimseler hakszlk etmezler. Ama
onlar da ne kadar azdr! Ve Dvd, Bizim kendisini birtakm skntlarla
imtihan ederek ar-duru hle getirdigimize/olgunlaytrdgmza kesin kanaat
getirdi ve anlad. Hemen Rabbinden bagylanma diledi, ortak koymaktan uzak
olarak yere kapand ve dnd.
25
Biz de o'nun iin bunu bagyladk/Biz de o'nu bagyladk. yte byle!
Sphesiz yanmzda o'nun iin bir yaknlk ve gzel bir dny yeri vardr.
26
Ey Dvd! Gerekten Biz/biz seni bu yerde eski yneticinin yerine
ynetici yaptk. O hlde insanlar arasnda hak araclgyla, hakszlk ve
kargayay engelleyip adaleti sagla. Keyfe, arzuya uyma. O takdirde seni
Allah'n yolundan saptrr. Kesinlikle Allah yolundan sapanlar; hesap gnn
umursamadklarndan kendileri iin ok yiddetli bir azap vardr.
30
Dvd'a Sleymn' da bahyettik. O ne gzel kuldu! Sphesiz O,
Rabbine oka dnendi.
31
Hani kendisine akyamst iyi cins ve rahvan atlar sunulmuytu;
32
Ben,
mal, servet, kar sevgisini, Rabbimin anlmasndan dolay sevdim. Sonunda
onlar perdenin arkasina girdiler.
33
Geri getirin onlar bana! dedi. Hemen
onlarn bacaklarn, boyunlarn svazlamaya baylad.
34,35
Andolsun ki Biz Sleymn' da eyitli badirelerden, skntlardan
geirerek saflaytrmytk/ olgunlaytrmytk. Ve tahtnn zerine bir ceset
brakmytk. Sonra o, dnd; Ey Rabbim! Beni koru/bana madd ve manev
pislik bulaytrma ve bana, benden sonra hi kimseye yaraymayan bir mlk hibe
et/ bagyla! Sphesiz ki Sen, bol bol hibe edensin/ bagylayansn dedi.
36-38
Bunun zerine Biz de, o'nun emriyle istedigi yere yumuyack akp
giden rzgr, yeytnlar; tm dalg ve yap ustalarn ve zincirlere baglanmy
olan digerlerini o'nun emrine verdik.
-
39
Iyte bu, Bizim hesaba gelmez ihsanimizdir. Artik sen dilersen baykalarina
ver veya vermeyip tut.-
40
Sphesiz ki o'nun iin yanmzda bir yaknlk ve gzel bir dny yeri
vardr.
41
Kulumuz Eyyb'u da hatrla! Bir zaman o, Rabbine seslenmiyti: Seytn
bana ac ve dert, tasa sknt dokundurdu.
42
Hemen, hizlica, yaya olarak oradan uzaklay! Iyte yikanilacak bir yer,
soguk iecek!
43
Ve Biz o'na, ailesini ve onlarla birlikte olanlarn bir mislini daha
tarafmzdan bir rahmet ve kavrama yetenegi olanlar iin bir ibret olarak
bahyettik.
44
Ve eline bir tutam ot mesabesinde ki sermayeni/baharatlk iin nane,
feslegen demeti al, onunla hemen, rzk aramak iin sefere k ve kararsz olma,
515
dogrudan sapma, gnah iyleme. Gerekten Biz o'nu sabrl biri olarak bulduk.
O, ne gzel kuldu! Sphesiz o, Rabbine oka dnendir.
45
G ve ngr sahibi kullarmz brhm'i, shk' ve Ya'kb'u da
hatrla!
46
Sphesiz Biz onlar Yurt Dyncesi/ zgr vatan hasreti saflgyla
saflaytrdk, ar-duru hle getirdik.
47
Ve yphesiz onlar, yanmzda seilmiy en
hayrl kimselerdendir.
48
sml'i, Elyas'y, Zlkifl'i de an. Hepsi de hayrl
kimselerdendir.
27
Ve Biz gkyzn, yeryzn ve aralarnda olanlar boyuna
oluyturmadk. Bu, kfirlerin; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden
kiyilerin zanndr. Cehennem ateyinden dolay yu kfirlerin; Allah'n ilhlgn
ve rabligini bilerek reddeden yu kiyilerin vay hline!
28
Yoksa, iman eden ve de sliht iyleyenleri Biz, yeryzndeki o
bozguncular gibi mi yaparz? Yoksa Allah'n korumas altna girmiy o
kimseleri din-iman tanmayp ktlge batanlar gibi mi yaparz?
29
Bu, temiz akl sahipleri onun yetlerini dynsnler ve gt alsnlar diye
sana indirdigimiz bereketli bir kitaptr.
49-52
yte bu, bir gttr/ yereftir/ hatrlatmadr. Sphesiz ki Allah'n
korumas altna giren kimseler iin gzel bir dny yeri; ilerinde yaslanarak
birok meyve ve iecekler istedikleri ve de yanlarnda hepsi de ayn yayta,
gzleri karylarndakinden baykasn grmeyen hizmetilerin bulundugu,
kaplar kendilerine almy olan Adn cennetleri vardr.
53
yte bu, hesap gn iin size vaat edilendir.
54
Hi yphesiz ki iyte bu,
Bizim rizkimizdir; ona hi tkenmek yoktur.
55,56
yte! Sphesiz azgnlar iin de en kt dny yeri; kendisine
yaslandklar cehennem vardr. O ne kt yataktir!
57
yte o kaynar su ve
irindir. Artk onu tadp dursunlar!
58
Ve onun yeklinden ifter ifter digerleri vardr.
59
yte bunlar da sizinle
birlikte atlrcasna giren bir gruptur. Onlara bir rahat yok. Sphesiz onlar
cehenneme sallandlar.
60
Derler ki: Hayr, asl size merhaba; selam sabah yok. Cehennemi
nmze siz getirdiniz. O ne kt bir duraktr!
61
Derler ki: Rabbimiz! Bizim nmze bunu kim getirdiyse onun ateyteki
azabn kat kat arttr!
62
Ve yine derler ki: Kendilerini ktlerden saydgmz birtakm adamlar
niye gremiyoruz?
63
Biz onlar alaya almytk/ayaglamytk. Yoksa gzler
onlardan kayd m?
64
Sphesiz ki bu, atey ehlinin birbiriyle tartymas/ davalaymas gerektir.
65,66
De ki: Ben ancak bir uyarcym. Ve O, bir tek ve kahredici, gklerin,
yerin ve ikisi arasnda olan yeylerin Rabbi, ok gl, ok bagylayc olan
Allah'tan bayka tanr yoktur.
67
De ki: O; Kuran, ok byk, nemli bir haberdir.
68
Siz ondan yz
eviriyorsunuz.
69
Onlar birbirleriyle tartyrken, benim en stn yeylerin
dolduruldugu; Kurn'a dair bir bilgim yok idi.
70
Ancak ben, evet ben apak
bir uyarc oldugum iin bana vahyediliyor.
(
71,72
Hani Rabbin bir zaman evrendeki glere, Sphesiz Ben amurdan
bir beyer oluyturucuyum. Onu dzgnleytirip bilgili hle getirdigim zaman
derhal ona boyun egip teslim olun demiyti.
516
73,74
Bunun zerine blis/ dynce yetisi hari evrendeki glerin tm hep
birlikte boyun egip teslimiyet gsterdiler, blis byklk taslad ve o,
grmezden gelenlerden idi.
75
Allah, Ey blis! O benim iki elimle/kudretimle oluyturduguma boyun
egip teslim olmana ne engel oldu? Byklendin mi? Yoksa yksek derecelerde
bulunanlardan m oldun? dedi.
76
blis dedi ki: Ben ondan hayrlym. Beni enerjiden oluyturdun, onu ise
maddeden oluyturdun.
77,78
Allah, Hemen k oradan, artk sen kesinlikle kovulmuysun, / katilin,
aslsz sz ve dynce retenin, karanlga tay atann tekisin, Elbette hayrdan
uzak tutmam da karylk gnne kadar senin zerindedir dedi.
79
blis, Rabbim! O hlde tekrar diriltilecekleri gne kadar bana sre
ver dedi.
80,81
Allah, Haydi, sen belirli bir vakte kadar sre verilenlerdensin dedi.
82,83
blis, yle ise en stn, en gl, en yerefli, maglp edilmesi mmkn
olmayan; mutlak galip oluyuna yemin ederim ki ben onlarn hepsini;
ilerinden aritilmiy kullarin hari kesinlikle azdracagm dedi.
84
Allah dedi ki: Gerek budur. Ben de yu geregi sylyorum:
85
Andolsun ki cehennemi kesinlikle senden ve onlarn sana uyanlarndan;
hepinizden dolduracagm.
86
De ki: Ben Kurn'a kary sizden bir cret istemiyorum. Ben
ykmllk getirenlerden/ kendiliginden bir yeyler uyduranlardan, klfet
getirenlerden, baya iy karanlardan da degilim.
87
Kurn, btn lemler iin
bir gttr ancak.
88
Ve onun mthiy haberini bir zaman sonra kesinlikle
bileceksiniz.
TAHLIL:
1
Sd/90. gt/yeref sahibi Kurn kanttr ki,
3
onlardan nce nice
kuyaklar degiyime, ykma ugrattk Biz. Onlar da agrytlar. Ama artk
kurtuluy vakti degildi.
2
Aksine o kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini
bilerek reddeden o kimseler bir gurur ve blnme iindedirler.
517
Sd/90
Daha evvel, Kalem sresi'nin basinda bulunan [nun] ve Kaf sresi'nin basinda bulunan
[kaf] harfleri ile ilgili aiklamalarimizda hurf-i mukattaa denilen kesik harfler hakkinda
bazi bilgiler vermistik. Iste, bu srenin basindaki sd harfi de hurf-i mukattaadan biridir.
Bize gre bu [sd] harfi; ya Kurn'in yapisi ynnden bir kod, ya bir sayi [90], ya da
uyari harfidir.
[sd] harfinin ne anlama geldigi ile ilgili olarak; Mekke'deki bir denizdir; llerin
diriltilecegi denizdir; Allah'in isimlerinden biridir; Kurn'in isimlerinden biridir
241
gibi
bazi yakistirmalar yapilmissa da, bu grslerin itibar edilecek, gvenilecek bir dayanagi
mevcut degildir.
Diger taraftan, klsik kaynaklarin bir kisminda sd harfiyle ilgili kiraat [okuyus]
farkliliklari dikkat ekmektedir ki, bu kiraat farkliliklarindan bazisi sdi harf olmaktan
ikarip fiil [emir] konumuna sokmaktadir. Bunun sonucu olarak da sd, anlamli bir szck
hline gelmektedir. Bu kiraatler ve bu kiraatlere gre sdin kazandigi anlamlari Kurtub
syle siralamistir:
Ubey b. Kab, el-Hasen, Ibn-i Eb Ishk ve Nasr b. sim tenvinsiz olarak - [dal] harfi esreli -'-
[sdi] diye okumulardir. Buna gre ,-'-, -'- [sdi, yusad=kari ikti, kari ikar]dan gelmektedir.
Sad [yanki] szcg de buradan gelmektedir. Buna gre sdi emrinin manasi, sen amelinle
Kurn'a karilik ver demektir. Yani, sen amelinle ona kari dur, amelinle ona karilik ver.
Emirlerinin geregini yap, yasaklarindan uzak dur demektir.
Nehhs ise bunun anlaminin, Kurn'i oku ve onu okumaya kalki oldugunu sylemitir.
s b. mer ise -'- [sde] diye dal harfini stn olarak okumutur. Bu okunuun da trl
aiklamasi vardir: Birincisine gre bu oku anlaminda olur, ikincisinde arka arkaya iki sakin [sesi
olmayan harf] gelmesi dolayisiyla stn okunmu olabilir. ncs ise yemin harfi kullanilmaksi:in
yemin olmasi dolayisiyla nasb ile gelmesidir. Bir kimsenin, Allhe le-efalenne [Allah'a yemin ederim
ki mutlaka yapacagim] demesine benzer.
Bunun igra/tevik olmak zere stn olarak okundugu da sylenmitir. Buna gre szcgn
anlami fiil olarak, avladi eklindedir.
Anlaminin, Muhammed, insanlarin kalplerini kendisine iman edinceye kadar avladi ve
kendisine meylettirdi oldugu da sylenmitir.
Yine Ibn-i Eb Ishk, - [dal] harfini esre ve tenvinli olmak zere sdin eklinde, yemin harfinin
hazfedilmi olmasi esasina gre mecrur okumutur. Ancak bu okuyu ho bulunmamitir. Sylenme
imkni bulunamayan seslere ve daha bakalarina benzetilmi olmasi da mmkndr.
242
Zikir [gt/yeref] sahibi Kurn'a kasem olsun ki
Bu sre de kasem cmlesiyle baslamistir ve 1. yet kasem cmlesinin kasem
blmdr. Kaseme cevap blmnn hangi yet oldugu ise, mevcut yet siralamasina
gre tartisilacak durumdadir. nk, srenin 2. yetinin basinda bulunan bel [fakat, bilakis]
edati, bu yetin, kasem cmlesinin, kaseme cevap blm olmasina engel teskil etmektedir.
Anlatilan bir meseleyi, anlam bakimindan tam tersine evirmek iin kullanilan .- [bel]
edati Arapa'da durup dururken kullanilmaz. Bu edat, kendisinden evvelki yargiyi bozar ve
yeni bir yargi ortaya ikarir. Mevcut yet siralamasinda ise byle bir sey sz konusu degildir
ve .- [bel] edati yapilmis yemini bozmaya yaramamaktadir.
O halde, kasem cmlesinin kaseme cevap blmnn, 2. yetten baska bir yet olmasi
gerekmekte ve 2. yetteki .- [bel] edati 1. yetin degil, baska bir yetin yargisini
nakzetmektedir. Bu durumda, kasem cmlesi, tabiri caizse askida kalmis olmaktadir. Zira,
gramer kurallarina gre kasem cmlesinin kaseme cevap blmnn, kasem blmnn
hemen arkasinda olmasi gerekir.
241
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
242
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
518
Hatirlanacak olursa ayni mesele Kaf sresi'nde de karsimiza ikmis ve orada kasem
cmlesinin kaseme cevap blm olabilecek yetleri sre iinde arastirmistik.
Mevcut meal ve tefsirlerde bu cidd sorunu yine grmezden gelinmis ve ne kaseme ne
de bel edatina dikkat edilmistir. Konu geistirildigi iin srelerin anlasilirligi da tartisilir
hle gelmistir.
Tebynu'l-Kurn/Ite Kurn'in Sunus blmnde aikladigimiz gibi; elimizdeki
mushafin sre ve yet siralamasi sahabe tarafindan, kendi anlayislarina gre yapilmistir. Bu
yapilandirmada ne Allah'in bir emri, ne de Peygamberimizin bir ngrs sz konusudur. Bu,
mevcut Mushaf siralamasinin herhangi bir baglayiciligi bulunmadigi anlamina gelmektedir.
Dolayisiyla burada da meselenin zm iin, kasem cmlesinin kaseme cevap blmn
teskil edebilecek yet, sredeki diger yetler arasinda arastirilmalidir. Sre bastan sona
tarandigi zaman, yapisal zellik itibariyle kaseme cevap olabilecek yetin; 3., 14., 54. veya
64. yetlerden birisinin olabilecegi grlmektedir. Bu yetlerle asagidakiler gibi kasem
cmleleri olusturmak mmkndr:
1. Zikir [gt/seref] sahibi Kurn'a kasem olsun ki,
3. onlardan nce nice kuaklari helk ettik Biz. Onlar da agiritilar. Ama artik
kurtulu vakti degildi.
1. Zikir [gt/seref] sahibi Kurn'a kasem olsun ki,
14. onlarin hepsi elileri yalanladilar. Bu sebeple azabim hakk oldu.
1. Zikir [gt/seref] sahibi Kurn'a kasem olsun ki,
54. ite bu, bizim rizkimiz; ona hi tkenmek yoktur.
1. Zikir [gt/seref] sahibi Kurn'a kasem olsun ki,
64. phesiz ki bu; ate ehlinin birbiriyle tartimasi hakktir.
Bize gre kasemin cevabi 3. yettir. Zira diger yetler, bulunduklari pasajlardaki sz
akisina uyumludurlar. 3. yet disindaki yetlerin, kaseme cevap blm olarak 1. yetin
hemen arkasina tasinmalari hlinde, bulunduklari pasajlarin anlamlari bozulmaktadir.
Dolayisiyla bu yetleri baska bir yere tasimanin geregi yoktur.
1. yetteki kasemin cevabinin hangi yet oldugu konusu, birok lim tarafindan
tartisilmistir. Mehdev ve Ferr 3. yeti kasemin cevabi olarak tercih etmisler,
243
Ibn-i Enbar
ise kasemin cevabinin sd oldugunu sylemis, ama 3. yetin de kasemin cevabi olmasinda
bir sakinca olmadigini belirtmistir.
244
Bunlardan baska kasemin cevabi olarak, Ahfes 14.
yeti,
245
Kisa 64. yeti
246
ngrms, 54. yeti de kasemin cevabi olarak kabul edenler
olmustur.
247
Katde ise, kasemin cevabinin hazfedildigini sylemis ve cevabi syle takdir
etmistir: Sen peygamberliginde dogrusun, sana sylenen gerektir, o vaat ve tehdit mutlaka
yerini bulacaktir.
248
Bizim grsmz dogrultusunda 3. yetin kasemin cevabi olarak kabul edilmesi
durumunda, srenin basindaki 3 yetin dizilimi asagidaki gibi olmaktadir:
1-3. Zikir [gt/eref] sahibi Kurn'a kasem olsun ki, onlardan nce nice kuaklari
helk ettik Biz. Onlar da agritilar. Ama artik kurtulu vakti degildi. Aksine o inkr edenler
bir gurur ve blnme iindedirler.
243
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
244
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
245
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
246
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
247
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
248
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
519
Bu yet dizilimine gre, sre, hatirlatan, gt olan serefli Kurn'in tanikligi ile ifade
edilmis bir kasem cmlesi ile baslamaktadir. Bu kasem cmlesi Mekkeli kodamanlara cidd
bir tehdit konumundadir. Kasemin cevap blmnde geen onlardan nce nicelerini
ifadesinin ayrintilari, hatirlanacak olursa, bu sreden evvelki srelerde anlatilan gemis
kavimlerin yasantilari ve kibetleri arasinda da konu edilmisti.
ZIKR'IN MANASI: yetteki
;~- -' [iz tesevver], ','=- -' [iz dehal], +-- [minhum] ve ',''
[kl] szcklerinin hepsi ogul olarak ifade edilmistir. Bundan da anlasiliyor ki, Dvd'un
makamina ikanlar iki kisi degil, daha kalabaliktirlar. Ancak, Dvd (a.s) karsisinda halkin
sikintilarini dile getirenler, aralarindan bir tanesidir.
Ilerideki yetlerden anlasildigina gre halkin talebi, len Tlt'un yerine Dvd'un (a.s)
ynetici olmasidir. Bu amala Dvd'un (a.s) makamina ikan halk, kamusal isleri halletmesi
iin o'na veklet ve yetki verip biat etmistir. Bylece de Dvd, Tlt'un halfesi olmustur.
Bu konu, asagida 26. yetin tahlilinde verdigimiz, Kitab-i Mukaddes'in II. Samuel 5:1-4
ve I. Tarihler 11:1-4'de de ayni sekilde gemektedir.
22-23. Dvd'un yanina girdiklerinde o, onlardan korkuvermiyti. (Ona,) Korkma!
(Biz) iki hasimiz [davaciyiz]. Bazimiz, bazimiza hakksizlik etti. Simdi sen aramizda hakk ile
hkm ver, hakksizlik etme ve bizi dogru yolun ortasina ynelt dediler. (Birisi de) dedi ki:
"Iyte bu benim kardeyim. Onun doksan dokuz koyunu var, benim ise bir tek koyunum var.
Byle iken, Onu da bana ver dedi ve, konuymada bana stn geldi [tartiymada beni
yendi].
262
(Lisanl Arab, svr mad. )
540
yette Dvd'un (a.s) korktugu sylenmektedir ki, bu dogaldir. nk Kitab-i
Mukaddesin I. Samuel blmndeki anlatima gre, o sirada Dvd (as), kayinpederinin
kendisini ldrtmesinden korkarak daglarda yasamaktadir. Byle bir ortamdayken Dvdun
(as) halktan bir kisim toplulugun daglarda kendi makamina girerek etrafinda sur
olusturmalarini normal karsilamasi beklenemez. Nitekim Dvdun (as) makamina girenler de
bu durumun farkinda olduklari iin konusmalarina Dvda (as) korkmamasini syleyerek
baslamislar ve ona sorunlarinin zm iin geldiklerini; haksizlik yapmamasi, glden yana
olmamasi, dogruya karar vermesi ynnde kendisinden beklenti iinde olduklarini ifade
etmislerdir. Onlarin bu beklentileri zimnen Dvddan (a.s) iyi bir ynetici olmasini
istedikleri seklinde anlasilmalidir.
yette geen =- [nace] szcg, disi koyuna ve disi slne denildigi gibi,
kadina da istiare edilir.
263
Leys, nace szcgnn, koyunun, keinin ve vahs sigirin
disilerinin ogulu iin kullanildigini ve Arap rfnde ise, disi hayvan ve ceyln
kelimelerinin kadindan kinye olarak konusulup algilandigini sylemistir.
264
Nace
szcgnn zihinlere kadin olarak yerlesmis olmasi, Isrliyta da uygun dsmektedir, ama
yetteki nace szcg ile o gnk tarim toplumunun en gzde ticaret emtiasi olan koyunun
kasdedilmis olmasi daha mantiklidir.
Iyte bu benim kardeyim
yetteki kardeim szcg ile ilgili olarak, Keaf sahibi sunlari sylemistir:
Bu yetteki kardeim/birderim kelimesi, ya hz kelimesinden bedeldir, ya da inne edatinin
haberidir ki bununla, ya din kardeligi veya dostluk ve samimiyetten kaynaklanan kardelik
veyahut da, Ortak i yapanlarin ogu mutlaka birbirine hakksizlik eder yetinin delletiyle, ortaklik
ve itirak kardeligi kasdedilmitir. Ki, bu kardeliklerden her biri, zulmden ve hakksizliklardan
kainmayi gerektirir.
265
Dikkat edilecek olursa, Dvd'un (a.s) karsisinda konusma yapan sahis, davaci oldugu
kimse iin, Benim koyunumu zorla aldi dememistir. Buradaki, Kardeimin doksan dokuz
koyunu var, benimse bir tek koyunum ifadesi, Kardesim byk gce sahip bir zengin, bense
fakir bir kimseyim. Bu yzden de, onun isteklerine karsi ikma cesaretini kendimde
bulamiyorum. Bu konuda bana ve gszlere sen yardimci ol! anlamina gelmekte ve bylece
o toplumda yasanan hakksizliklar dile getirilmis olmaktadir.
24. O [Dvd] dedi ki: Dogrusu senin bir koyununu kendi koyunlarina katmak
istemesiyle o sana zulmetmiytir. Gerekten de katanlarin [ortaklarin, bir cemiyette
yayayanlarin] ogu mutlaka birbirlerine hakksizlik ediyorlar. Ancak iman edenler ve
slihti iyleyenler hakksizlik etmezler. Ama onlar da ne kadar azdir! Ve Dvd, Bizim
kendisini ari-duru [has] hle getirdigimize kesin kanaat getirdi, anladi. Hemen Rabbinden
(zulmeden kiyi iin) bagiylama diledi, rk ederek yere kapandi ve dnd.
DVD'UN KARARI: Kendisine yapilan talep zerine, Dvd kararini, Dogrusu
senin bir koyununu kendi koyunlarina katmak istemesiyle o sana zulmetmitir demek sretiyle
bildirmis ve glden yana olmadigini, hakk yoldan sapmadigini gstermistir. Hemen
arkasindan da toplumdaki genel hastaligi dile getirerek, zmn imanda ve slihti
islemekte oldugunu aiklamistir.
-'==' [HULAT]: Bu szcgn yalnizca ortaklar diye anlamlandirilmasi durumunda
263
(Razi; el Mefatihul Gayb)
264
(Razi; el Mefatihul Gayb)
265
Zemahser, Keaf, c. 3, s. 368-369.
541
szcge eksik bir aiklama getirilmis olmaktadir. yetteki kardes tabirinden de
anlasildigina gre, hulet szcg, karisik hlde bulunan, yani bir toplumda i ie yasayan
insanlar, kardesler, dostlar, arkadaslar, yoldaslar demektir.
266
Bu anlama gre yetin takdiri
syle yapilabilir: Toplumda iie yasayanlardan bir ogu mutlaka birbirlerine hakksizlik
ediyorlar. Hassasiyetle ortaklik iliskisini srdrmek ok zordur. Ancak iman edip, slihti
isleyenler baskadir, onlar hakksizlik etmezler. Onlar da pek azdir.
Verilen bu genel hkmden, iman edip slihti isleyenlerin istisn edilmeleri, iman
edip slihti isleyenlerin ortakliklarinda mnkasa, ekisme ve hasimlasma olmayacagi, bu
zellikteki ortaklarin birbirlerinin hakk ve hukukuna riyetkr davranacaklari anlamina
gelmektedir.
IYILERIN AZLIGI: Hakksizlik etmeyenlerin iman edip slihti isleyenler oldugunu
bildiren szlerinden sonra Dvd peygamberin, Ama onlar da ne kadar azdir! diye eklemesi,
insanlarin ekserisinin inanmadigi anlamina gelmektedir. Nitekim Kurn'da insanlarin
ogunun inanmayacaklarindan, yalanciliklarindan, fsikliklarindan, skretmeyeceklerinden,
akletmeyeceklerinden ve bilgilerini dogru alanlarda kullanmayacaklarindan bahseden yetmis
civarinda yet vardir. Insanlarin oka dikkatleri ekilerek uyarildigi bu nemli husus, insanin
iindeki varolussal atismayi dramatize eden dem-Iblis kissasinda (Arf/17, Sebe/13,
Hd/17, Mmin/59, Rad/1, Ysuf/103te de yer almaktadir:
Bu geregi bilen Rabbimiz, hem Peygamberimizi hem de insanligi asagidaki mesajla
uyarmistir:
116
Ve eger yeryzndekilerin ogunluguna uyarsan seni Allah yolundan saptirirlar. nk
onlar sadece zanna uyuyorlar ve sadece samaliyorlar.
(Enm/116)
Insanlar arasinda ktlerin sayica fazla olmasinin sebebi, (bize gre), insani basit dnya
hayatina davet eden faktrlerin ok olmasidir. Insan, yapisal zellikleri geregi bu dnya ile
uyum iindedir. nk dnya nimetleri ile insanin begenileri birbirlerine gre yaratilmistir.
Dolayisiyla bu dnyadaki btn seyler ve insanin yaradilisindan gelen btn drtler,
begeni ve zevkler insani bu dnyaya baglayan birer faktrdr. Buna karsilik, insani Allah'in
gsterdigi yola davet eden bir tek sey vardir: Akil. Insanlari bu dnya hayatina eken ve
madd zevklerin esiri olmasina sebep olabilecek pek ok sebep varken, onlari bu esaretten
kurtaracak ve sadece Allah'in klesi yapacak bu tek sey, insanin ogu zaman kullanmadigi
bir donanimdir. Iste, insanlarin ogunun basit dnya zevklerinin klesi olmalarinin ve pek
azinin da iman edip slihti isleyenlerden olmalarinin sebebi budur.
Ve Dvd, Bizim kendisini ari-duru [has] hle getirdigimize kesin kanaat getirdi.
Hemen Rabbinden (zulmeden kii iin) bagilama diledi, rk ederek yere kapandi ve dnd.
24. yetin bu blm, zann, fitnelendirme ve istigfar szckleri zerinde yeterli tahlil
yapilmamasi sebebiyle yanlis anlasilmistir. Bizim kendisini ari-duru [has] hle getirdigimize
kesin kanaat getirdi seklinde evirdigimiz cmlenin, Yahudi efsaneleri etkisi altinda nasil
anlamlandirildigini gsteren iki rnek sunlardir:
A) Girdikleri zaman veya bu bagy [tecavz] szn sylerken sanmisti ki, Biz
kendisini sirf bir fitneye dsrdk.
B) Sezmisti ki, kendisine sadece bir imtihan yaptik. Hemen Rabbinden bagislanma
diledi. Magfiretini niyaz etti. Ve rk ederek secdeye kapandi ve tevbe ile Allah'a sigindi.
266
(Lisanl Arab, hlt mad. )
542
yet byle anlamlandirildiktan sonra Isrliytin n ailmis ve Dvd peygamberin
nasil sinandigi zerine ayrintili destanlar dzlmstr. Verdigimiz bu iki meal rnegi, yetlere
Isrliyt kaynaklarindan bakanlarin dstkleri en hafifletilmis yanlislari iermektedir.
Peygamberlik geregi ile asla bagdasmayan bu dzmecelerden Dvd peygamberi, tm
peygamberleri, hatta tm insanlari tenzih ediyor ve yetin bu blmnn dogru
anlasilabilmesi iin yukarida saydigimiz szcklerin tahliline geiyoruz:
EITNE, FITNELENDIRMEK: ---'' [fitne], atese atmak; belli asamalardan, sikintilardan
geirmek sretiyle egitmek, olgunlastirmak, ari-duru hle getirmek demektir. Bu szcgn
ayrintili aiklamasi, srenin sonundadir.
ZANN:
='' [zann] szcg, hem yakn [kesin bilgi], hem de kusku, sani
anlamlarinda kullanilabilen bir szcktr. Szcgn Kurn'da da her iki anlamda
kullanildigina dair rnekler, srenin sonunda bulunan Zann yazimizda mevcuttur.
Szck 24. yette, yakn [kesin bilgi] anlaminda kullanilmistir. nk Dvd
peygamber bu olayla kendisinin; olgunlasmis, egitimini tamamlamis, hizmete hazir bir hle
getirilmis oldugunu kesinlikle anlamistir.
RK: Mrselt sresi'nin tahlilinde degindigimiz gibi rk, zihinlerimize kazinan
namazdaki rk anlamindan daha baska anlamlara da gelmektedir:
1) Rk, hud [egilmek, bklmek, klmek, tam teslim olup itaat etmek, sz
yumusatmak; kibar tatli sylemek] demektir.
267
2) Rk, inhina [iki bklm olmak] demektir. Yasliliktan beli bklms ihtiyarlara,
rakea'-eyhu [ihtiyar iki bklm oldu] denir.
268
3) Rk, zengin kimsenin sonradan fakirlesmesi demektir.
269
(Beli kirilmak
deyimine es bir anlam.)
4) Rk, putlara tapmayip Allah'a boyun egmek [hanflik etmek] demektir. Chiliye
Araplari aralarinda puta tapmayip yalnizca Allah'a tapanlara, raki [rk eden], rakea ilellh
[Allah'a rk etti] derlerdi.
270
yetteki rakian ifadesi, bize gre Dvd peygamberin, Rabbinin hkmlerini can-i
gnlden uygulayacagini, hep hanf olarak Allah'a teslim olacagini anlatmaktadir.
ISTIGFAR: yette istigfarin [bagislanmanin] kim iin yapildigi bildirilmemistir. O
kisiye bundan sonraki yette isaret edilecektir. Ancak Isrliyt etkisi altindaki yazarlar,
kendisine yamanan onca gnah sebebiyle Dvd peygamberin kendi nefsi iin bagislanma
talebinde bulundugunu ileri srmslerdir. Konuyla ilgili olarak Rz'nin yorumu syledir:
1) Onlar Dvd'u (a.s) ldrmek maksadiyla, ite bu yolla, o'nun yanina girip, Dvd (a.s) da
onlarin maksatlarini anlayinca, fkesi, Dvd'u (a.s), onlardan intikam alma dncesine sevketti.
Ancak ne var ki, Allah'in rizasini elde etmek maksadiyla onlari affetmeye yneldi ve, Bu hdise, ite o
fitnedir. nk bu, bir deneme ve bir mbtel kilma gibidir dedi, sonra da, Rabbinden, onlardan
intikam almayi aklindan geirdigi iin, bagilanmasini istedi, bu dncesinden vazgeti, Allah'a
dnd ve Cenb-i Hakk da, o'ndan kaynaklanan bu kadarcik azm ve niyyeti bagiladi.
2) Dvd (a.s) her ne kadar onlarin kendisini ldrmek iin yanina girdiklerine zann-i galipte
bulunmu ise de, bu zann-i galibinden dolayi piman olmu ve durumun byle olduguna bir dellet ve
emare olmadigi halde, hakklarinda kt bir zanda bulundugu iin, Onlar hakkinda ne kt
davrandim! demitir, ki ite bu, Dvd sandi ki, Biz kendisine mutlaka bir azab hazirladik. Bunun
zerine o, Rabbinden bagilanmasini diledi, rk ile yere kapanip, bu zannindan dnd yetinden
kasdedilendir. Bylece de Allah bunu, Dvd'dan (a.s) bagiladi.
267
(Razi; el Mefatihul Gayb)
268
(Razi; el Mefatihul Gayb)
269
(Razi; el Mefatihul Gayb)
270
Lisan'l-Arab; c. 4, s. 232-233. Rekaa mad.
543
3) Onlarin Dvd'un (a.s) yanina girmesi, Dvd (a.s) iin bir fitne olmutur. Ancak ne var ki
Dvd (a.s), bu giren ve kendisini ldrmeye kasdeden kimselerin bagilanmasini Allah'tan istemitir,
ki bu tipki Hz. Muhammed (s.a.v) hakkinda Cenb-i Hakk'in, Hem kendinin, hem erkek m'minlerle
kadin m'minlerin gnahinin bagilanmasini iste... (Muhammed/19) buyurmasina benzer. Binenaleyh
Dvd (a.s) onlarin bagilanmasini istemi, kendisini ldrmeyi kafalarina koyan ve ieri giren bu
kimselerin bagilanmasini isteme hususunda Allah'a ynelmitir. Bu izaha gre yetteki, Biz de bunu
o'nun iin affettik cmlesinin manasi da, Dvd'un hatiri iin Biz, onun [bu girenin] gnahini
bagiladik demek olur.
4) Farz edelim ki, Dvd (a.s) kendisinden sudr eden bir zelleden dolayi tevbe etmitir. Ancak
ne var ki biz, bu zellenin, o kadin sebebiyle meydana geldigini kabul etmiyoruz. Bu zellenin, davali
olan iki ahistan digerinin ifadesini almadan nce, birisinin lehine olarak hkmetmi olmasindan
dolayi meydana gelmi oldugunun sylenmesi niin mmkn olmasin? nk Dvd (a.s), Andolsun
ki o, senin koyununu kendi koyunlarina (katmak) istemesiyle sana zulmetmitir deyince, verdigi bu
hkm dogru olana uymadigi iin, bir delil ve hit bulunmadan, kari tarafin mcerred iddiasiyla,
berikinin zlim olduguna hkmetmi oldu. Ite bu esnada, jstigfar ve tevbe ile megul oldu. Ancak ne
var ki, Dvd'un (a.s) bu hareket tarzi terk-i evl [daha efdal ve uygun olani terk etmek] babindandir.
Yaptigimiz bu izahlarla, yetleri bu manaya hamlettigimizde, Dvd'a (a.s) herhangi bir
gnahin isnad edilmesi yle dursun, tam aksine bu, taatlerin en bygnn o'na isnad edilmesini
gerektirir.
271
Isrliyt etkisindeki yazarlarin bazilari ise, Dvd peygamberin, Urya'nin karisina gz
diktiginden ve Urya'yi ldrttgnden dolayi affini istemis oldugunu ileri srmslerdir.
GNAHA GRE ISTIGFAR: Ne yazik ki, bazi mfessirler Dvd peygambere asla
yakistirilamayacak su ve gnahlar isnad eden Isrliytin etkisinde kalmislar, o'nu bu irkin
iftiralardan temizleyeceklerine, ettigi tevbe ve istigfarin niteligini yorumlamakla
yetinmislerdir. stelik bu tevbe ve istigfarin Dvd'un (a.s) sanina uygun trden olmasi
gerektigini dsnerek akla ve mantiga uymayan gerek disi aiklamalar yapmislardir:
At el-Horasan ve bakalari dedi ki: Dvd yznn etrafinda ot bitip baini rtnceye kadar
kirk gn sreyle secdede kaldi. Sonra o'na yle seslenildi: A misin, sana yemek verilsin; iplak
misin, giydirilesin? Bunun zerine yle bir hikirarak agladi ki, iinden gelen hararetle o mera coup
byd. Bylelikle o'na magfiret olundu ve bu sebeple gnahi rtld. Bu sefer dedi ki: Rabbim! Bu
benimle Senin arandaki gnahim. Onu bagilami bulunuyorsun, peki Isrlogullar'indan olan u
adamlarin durumu ne olacak? Ben onlarin ocuklarini yetim, hanimlarini dul biraktim. Buyurdu ki:
Ey Dvd! Kiymet gnnde senin tarafindan gelmi her bir zulm cennetin sevabi kariliginda o
kiiden sana bagilamasini isteyecegim. Dvd dedi ki: Rabbim! Kolay magfiret ite byle olur.
Sonra da, Ey Dvd! Baini kaldir denildi. Baini kaldirmak istedi, ancak yere batmi oldugunu
grd. Cebrl gelip agatan zamkin koparildigi gibi, o'nu yerin zerinden skp ikardi.
272
Veld dedi ki: Ayrica Mnir b. ez-Zbeyr bana haber verdi, dedi ki: Dvd'un secde yerleri
yere yapiti. Yznden de Allah'in diledigi miktar yapimiti. el-Veld dedi ki: Ibn-i Lehia dedi ki:
Secdesi sirasinda, Seni tenzih ederim, ite benim iecegim olan gz yalarim ve ite benim
yiyecegim nmdeki bir kln ierisinde diyordu. Bir rivyette belirtildigine gre o kirk gn secde
de kaldi. Farz namaz diinda baini kaldirmadi. Gz yalarindan ot bitinceye kadar aglayip durdu.
273
Eb Hreyre'den nakledildigine gre, Peygamber buyurdu ki: Dvd kirk gn sreyle secdede
kaldi. O kadar ki gz yalarindan biten otlar baini rtt. Yer o'nun alnini aindirdi. Secdesinde de,
Rabbim! Dvd bir defa yanildi ve bu yanilmasi sebebiyle dogu ile bati arasindaki mesafe kadar
uzaklati. Rabbim! Eger Dvd'un zayifligina merhamet buyurmaz, gnahini bagilamazsan, Sen
ondan sonra insanlar arasinda gnahini konuulacak biz sz kilarsin. Kirk sene sonra Cebrl o'na
271
(Razi; el Mefatihul Gayb)
272
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
273
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
544
dedi ki: Ey Dvd! Sphesiz Allah senin iinden ilemeyi geirdigin gnahi sana bagilami
bulunuyor.
274
Vehb dedi ki: Dvd'a yle seslenildi: Sphesiz Ben sana magfiret buyurdum. Ancak
Cebrl gelip kendisine, Rabbin sana magfiret buyurmuken, ne diye baini kaldirmiyorsun?
deyinceye kadar baini kaldirmadi.
275
Bunlardan baska, rivyet tefsirlerinde, Dvd peygamberin affedilmesine ragmen basini
yerden kaldirmadigina, her itigi suya mutlaka gzyasi karistirdigina, arpa ekmegini gz
yasiyla islatip yedigine, gnah islemeden evvel gecenin yarisinda namaz kilip senenin
yarisinda oru tuttuguna, gnah isledikten sonra gecelerin tamaminda namaz kilip senenin de
tamaminda oru tuttuguna, gnahinin bir isareti olarak avucuna dvme yaptirip yerken
ierken srekli gnahini hatirlayip agladigina, ierisi kl ile doldurulmus yedi tane lif yatak
zerinde oturduguna ve srekli aglamaktan gz yaslarinin yedi kat dsekten yere kadar
getigine dair birok sama rivyet yer almistir. Biz, bu saygin peygamberi ve adina bunun
gibi birok rivyet uydurulan Peygamberimizi btn bu samaliklardan tenzih ediyoruz.
Yukarida da syledigimiz gibi, bu yette Dvd peygamberin kim iin bagislanma
talebinde bulundugu bildirilmemistir. rnekleri yetlerde de grldg zere, kisinin kendisi
disinda bir baskasi iin de istigfar etmesi mmkndr. yleyse, edildigi bildirilen istigfarin
kime ynelik oldugu hususuna cevap aranmalidir.
Sz konusu istigfarin su islemis birisi iin yapildigi noktasindan hareket edilecek
olursa, ilgili yetlerde hatali bir kisiden bahsediliyor olmasi gerekir. Nitekim pasajda sulu
olan bir sahistan bahsedilmekte ve sz akisi iinde su isleyen bu sahsin isledigi su da aika
belirtilmektedir. Bu kisi, mal varligini daha da arttirmak isteyen zengin kisidir. Hl byle
iken, Isrliyt uydurmalarina dayanarak bizzat Rabbimiz tarafindan stn nitelikleriyle
vlms olan Dvd peygamberi sulu ilan etmek, kelimenin tam anlamiyla insafsizliktir.
Dvd peygamber suu isleyen degil, sahip oldugu hikmet ve fasl-i hitb sayesinde bu
suluyu saptayan kisidir. O, mal varligini daha da arttirmak iin ortaginin malina gz diken bu
zengin kisinin affedilmesi iin Allah'tan talepte bulunmustur.
Burada, Dvd peygamberin kendi yaptigi veya yapmasi muhtemel kusurlari iin
istigfar ettigi, Allah'tan koruma talebinde bulundugu da sylenebilir. Ancak o'na uygunsuz
sular yklemek bize gre byk hatadir, insafsizliktir.
yetin ilk blmndeki =''- ' '-- [fegafern leh zlik] blmn ' '-- [fegafern
leh] ve =''- [zlik] olarak iki kisma ayirarak anlamlandirmak mmkn olup, el-Kuseyr de bu
sekilde anlamlandirilmasinin uygunlugunu ifade etmistir. Bunun bir diger rnegi de, 55.
yette karsimiza gelecektir.
Dvd peygamberin bir nceki yette, hakkinda istigfar ettigi kisiye bu yette, bu zamiri
ile isaret edilmistir, ki bu kisi, ortaklardan hatali olanidir.
Aslinda sredeki bu kissa, Dvd peygambere srlmeye alisilan lekeleri tmyle
ortadan kaldirmaktadir. 25. yetin ikinci blm ise, Dvd peygamberin zerine siratilmak
istenen Isrliyt pisliklerinin hepsinin yikanip atildigini, o'nu herkesin gipta edecegi sekilde
onurlandiran Yce Allah'in szleriyle en kesin sekilde dogrulanmaktadir: Sphesiz yanimizda
o'nun iin bir yakinlik ve gzel bir dn yeri vardir.
26. Ey Dvd! Gerekten Biz seni yeryznde bir halfe kildik [yaptik]. O hlde
insanlar arasinda hakk ile hkm ver [hakk araciligiyla zulm ve kargayayi engelleyip
adaleti sagla], hevya [keyfe, arzuya] uyma. O takdirde seni Allah'in yolundan saptirir.
274
Tirmiz, el-Hakim, Nevdir'l-Usl, II/178.
275
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
545
Muhakkak Allah yolundan sapanlar, hesap gnn umursamadiklarindan kendileri iin
ok yiddetli bir azap vardir.
Bu yette anlatim slbu degismis ve dogrudan muhataba seslenilerek, Dvd
peygambere bahsedilen halfelik grevine ve o grevde nasil davranmasi gerektigine
deginilmistir.
Halfe ve hilfet szckleri, sonraki dnemlerde kendi z anlamlarindan farklilasarak
kavramlasmis ve yetlerde geen halfe szckleri de hep bu kavramlarla aiklanmaya
alisilmistir. Bunun sonucu olarak da yine yanlis inanlar ve hurafeler ortaya ikmistir.
zellikle belirtmek gerekir ki, bu szckleri yanlis anlamlandirma aliskanligi gnmzde de
kismen devam etmektedir. Bu nedenle halfe szcgnn Kurn'daki kullanimlarinin iyi
bilinmesi gerekir.
Halfe szcg, yaygin olarak kavramlasmis anlami ile, Allah'in yeryzndeki adalet
temsilcisi, yeryzn adaletle ynetmek iin grevlendirilmis ynetici olarak bilinir.
Nitekim Islm lkelerindeki devlet baskanlarina ve Yavuz Sultan Selim sonrasindaki Osmanli
padisahlarina bir sre halfe-i ry-i zemin denilmistir.
Halfe szcg, szlk anlami olarak, arkadan gelen demektir.
276
Nitekim Dvd
peygamber de kendisinden nce Isrlogullari'nin yneticisi olan Tlt'tan sonra devlet
baskani olmak sretiyle Tlt'un halfesi olmustur. Buna gre yetteki Biz seni yeryznde bir
halfe yaptik ifadesi, kullarin islerinin yaratma aisindan Allah'a nisbet edildigi gz nnde
bulundurularak, Biz senin, Tlt'tan sonra devlet baskani olmani sagladik, Tlt'un yerine
seni geirdik anlamina gelmektedir.
Dvd peygamberin halfe seilisi, 21. yette, iz tesevver'l-mihrbe [hani onlar
mihraba ikip varmislardi] cmlesi ile baslayan olaylar sonucu olmustur. Isrlogullari'nin bu
seimi, Kitab-i Mukaddes'in ll. Samuel; 5/1-4 ve l. Tarihler; 11/1-4 anlatilmistir.
DEVLETLESME ve DEVLET BASKANININ GEREKLILIGI: Sphesiz ki insan
sosyal bir varliktir. Bu zellik onun ok sayidaki ihtiyalarini tek basina karsilayamayacak
sekilde yaratilmasindan kaynaklanmaktadir. Bu nedenle, istese de toplu hlde yasamaktan
vazgeemez. Yce Allah insani, degisik ihtiyalarini toplum iinde farkli meslekler icra
ederek ve aralarinda is blm yaparak gidermelerini saglayacak beceri ve yeteneklerle
donatmistir. Her insan kendi beceri ve yetenegi dogrultusunda sosyal hayata katilmakta ve
diger insanlarla her alanda ve her dzeyde esitli iliskiler kurmaktadir. Sonuta insanlarin
madd ve manev ihtiyalari birbirleriyle kurduklari bu iliskiler sayesinde giderilmis
olmaktadir. Ancak toplum iindeki bu alma-verme iliskisi dil bir dzen iinde
gereklesmelidir ki, insanlar baris iinde yasayabilsinler, hayirlarda yarisabilsinler. Bu
dzenin saglanabilmesi ve insanlar arasinda ikabilecek anlasmazliklarin giderilebilmesi iin
herkesin tartismasiz olarak kabul edecegi bir otoriteye ihtiya vardir. Iste, bu otorite devlet,
devletin en st makaminda bulunan kisi de devlet baskanidir.
Hatirlanacak olursa, 22-23. yetlerde, Dvd peygamberin yanina gelip o'na ynetim
grevini veren halkin talebi, kendi ilerinde birbirlerine yaptiklari hakksizliklarin giderilmesi
ve kendilerinin dogru yolun ortasina yneltilmesi seklindeydi. Konumuz olan 26. yette ise
Yce Allah Dvd peygambere ynetimin nasil olmasi gerektigini bildirmistir. Rabbimiz bu
yetlerle bir taraftan yneticilerimizden ne istememiz gerektigi konusunda bizleri egitmekte,
diger taraftan da rnek bir yneticinin halkini nasil ynetmesi gerektigini Dvd peygambere
ve o'nun sahsinda tm yneticilere gretmektedir. Yce Allah'in kurulmasini istedigi dzenin
ana ilkelerini belirleyen bu yetlere gre, yneticiler toplumlarini hakk zere ynetmeli,
hevlarina teslim olmamalidirlar. Eger bir devlette iktidarin kullanilma biimi ynetenlerin
276
(Lisanl Arab, hlf mad. )
546
hevlarina greyse, yneticilerin kendi menfaatlerine ynelik davranislari halkin byk
zararlara ugramasina neden olur. nk byle bir iktidar dzeni, halkin daima yneticilerin
menfaatleri dogrultusunda kullanilip ynlendirilmesi sonucunu dogurur. Iktidar bir bakima
yneticilerin ikar elde etme ve bunu srdrme manivelasi haline geldigi gibi, halk da iktidari
kullanan yneticilerin hev ve heveslerini tatmin araci haline dnsr. Bu durum toplumla
devlet arasinda olmasi gereken karsilikli rizanin bozulmasina yol aacagindan, bir gn her sey
rayindan ikar ve toplum sosyal karisikliklarin esigine gelir. Eger yeniden dil bir uzlasma
saglanamazsa, karisikliklar n alinamayan sosyal felaketlere dnserek halki da, yneticileri
de perisan eden bir yikilis sreciyle noktalanir.
yette, O hlde insanlar arasinda hakk ile hkm ver [hakk araciligiyla zulm ve
kargaayi engelleyip adaleti sagla] seklinde Dvd peygambere verilen talimat, byle kt
sonularin ortaya ikmamasi iin yneticilerin hakka uygun, adaletli uygulamalar
sergilemelerinin gerektigini bildirmektedir.
HEV YOLDAN IKARIR, YOLDAN IKMAK ISE AZABA GTRR: Hev,
kisiyi, basit dnya lezzetlerine kapilarak onlarin iine batmaya agirir. Bunlarin iine batmak
ise kisiyi, gerek mutluluklari elde etmek iin yapilmasi gerekli olan slih amellerden
uzaklastirir. nk, basit dnya lezzetlerinin iine batmak ile slih ameller islemek,
birbirine zit davranislardir ve bunlardan biri artarsa digeri azalir, biri gereklesirse digeri yok
olur.
Bu sebeple Dvd peygambere, Hevya [keyfe, arzuya] uyma. O takdirde seni Allah'in
yolundan saptirir denilmistir. Hevya tbi olmanin sonu, adim adim Allah yolundan
sapmaktir. Allah yolundan sapmak ise, azaplarin en ktsyle karsi karsiya kalmak demektir.
Hevlarina uyarak Allah'in yolundan sapanlar, ok kt bir azaba davetiye ikarmis olurlar.
Oysa hesap gnn gz nnde bulunduranlar, yaptiklarinin hesabini verememekten ve
cezaya arptirilmaktan korkarlar. Bylece ne hevlarina uyarlar, ne de basit dnya
lezzetlerinin esiri olurlar.
BIR IBRET TABLOSU: Bir peygamber olan Dvd'a (a.s) bile hevya uymamasinin
gtlendigi, o'nun gibi bir halfenin bile sorumlu tutulacaginin bildirildigi 26. yet Kurn'da
duruyorken, bazilari hilfet diye kutsal bir makam ve halfe diye de kutsal bir kisi
olusturmuslardir. Bu makam ve kisilerin nasil kutsallastirildiginin bir ibret vesikasi olarak,
halfelerin gnahlari sebebiyle sorumlu tutulmayacagina dair ifadelerin bulundugu bir rivyete
atifta bulunulan ve klsik eserlerin hemen hepsinde yer alan bir rivyeti okuyuculara
aktarmayi yararli gryoruz:
Mervanogullari halfelerinden birisi, mer ibn-i Abdlaziz'e, Bize, Halfe olan kimselerin
aleyhine kader kalemi hareket etmez ve ona gnah yazilmaz (yani padiahlar, krallar gnah ileseler
de onlara gnah yazilmaz) eklinde ulami olan haberi [rivyeti] sen de duydun mu? demi, bunun
zerine de, mer ibn-i Abdlaziz, Ey mminlerin emri! Halfe mi daha stndr, yoksa peygamber
mi? deyip, sonra da, Ey Dvd! Gerekten Biz seni yeryznde bir halfe kildik. O halde insanlar
arasinda hakk ile hkm ver [hakk araciligiyla zulm ve kargaayi engelleyip adaleti sagla], hevya
[keyfe, arzuya] uyma. O takdirde seni Allah'in yolundan saptirir. Muhakkak Allah yolundan sapanlar,
hesap gnn umursamadiklarindan kendileri iin ok iddetli bir azap vardir yetini okumutur.
27
Ve Biz gkyzn, yeryzn ve aralarnda olanlar boyuna
oluyturmadk. Bu, kfirlerin; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden
kiyilerin zanndr. Cehennem ateyinden dolay yu kfirlerin; Allah'n ilhlgn
ve rabligini bilerek reddeden yu kiyilerin vay hline!
28
Yoksa, iman eden ve de sliht iyleyenleri Biz, yeryzndeki o
bozguncular gibi mi yaparz? Yoksa Allah'n korumas altna girmiy o
kimseleri din-iman tanmayp ktlge batanlar gibi mi yaparz?
29
Bu, temiz akl sahipleri onun yetlerini dynsnler ve gt alsnlar diye
sana indirdigimiz bereketli bir kitaptr.
547
Bu yet grubu [27-29. yetler] ayri bir necm'dir. Ierdigi mesajlar evrensel bir
beyanname mahiyetinde olup bu necm'in kendinden nceki ve sonraki yetlerle herhangi bir
bagi bulunmamaktadir. Ne var ki, sahabe Kurn'i tertip ederken necm ayrimi yapmamis ve
bu necm'i Dvd peygamber ile Sleymn peygamber kissalarinin arasina yerlestirmistir.
Bylece Peygamberimize rnek verilen kissalar blnms ve pasaj zor anlasilir hle gelmistir.
Bu necm'in, Dvd peygamber kissasi erevesinde olmadigi kesin olup pasaj iindeki
konumu da anlasilmaz hldedir. Dolayisiyla, bu sreyi ve bu yetleri iyi anlayabilmek iin 27-
29. yetlerin bagimsiz olarak ele alinmasi gerekir.
Ancak tarih boyunca Kurn ile ilgili alisma yapanlar konuya bu sekilde
yaklasmamislardir. Bize gre bu kisiler ya mushafin sahabe tarafindan tertip edildigini
bilmemekte ve tertibin Allah tarafindan yapildigina inanmaktaydilar ya da geregi bilmelerine
ragmen bunu aika ifade etme cesaretini gsterememislerdir.
Rz'nin bu yet grubu ile ilgili zorlama yorumunu alintilayarak takdiri okuyucuya
birakiyoruz:
YETLER ARASI MNSEBET:
Biz diyoruz ki: Birisi yle bir soru sorabilir: Allah Tel, bu srenin bainda, kfirlerden
alayci olan kimselerin, ldkten sonra dirilme ile Kiymeti inkr etme hususunda, alabildigince ileri
gittiklerini ve Ey Rabbimiz! Hesap gnnden evvel bizim amel defterimizi acele ver (Sd/16)
dediklerini nakletmitir. Allah Tel, onlarin byle sylediklerini nakledince, bunun cevbini
vermemi, tam aksine, Onlar ne derlerse sabret. Kulumuz Dvd'u hatirla (Sd/17) demitir. Halbuki,
Kiymetin hakk oluu ile, Dvd'dan (a.s) bahsetme arasinda bir mnasebetin olmadigi malumdur.
Derken, Cenb-i Hakk, Dvd (a.s) kissasini aiklamaya geni yer vermi, bu kissanin akabinde de,
Gg, yeri ve bunlarin arasinda bulunan eyleri ifadesini getirmitir. Allah'in hikmetini isbat etmenin,
Dvd (a.s) kissasiyla bir mnasebeti olmadigi da malmdur. Daha sonra Cenb-i Hakk, gkleri ve
yeri yaratmasinda hikmet bulundugundan bahsedip, hair ve nerin hakk oldugu meselesinin isbatini
da buna dayayinca, bundan sonra, Kurn'in erefli, stn, faydasi ve hayri ok bir kitap oldugunu
belirten beyana yer vermitir. Halbuki, bu kismin da, nceki szlerle ilgisi olmadigi meydandadir.
Durum byle olunca, bu blmler birbirleriyle alkasi olmayan, birbirinden uzak birtakim blm ve
fasillar olmu olur. Durum byle olunca, burada bu noktada Kurn'i kiymetli ve erefli bir kitap
olarak nitelemek nasil yerinde olur?
Ite sorunun tamami bundan ibarettir. Buna cevap vererek yle deriz:
Hukem yle demitir: Bir kimse, chil, israrli, mutaassip bir kimse ile kari kariya gelir ve
bu kimsenin, o taassup ve israrina iyice daldigini grrse, bu kimsenin, o mesele ile ilgili olan szn
yarida kesmesi gerekir. nk, bu kimse her ne zaman, o meseleyi daha ok izah etmek isterse, kari
tarafin, o meseleyi kabul hususunda duyacagi nefret de o nisbette fazlalair. Binenaleyh, bu durumda
uygulanacak metod, o meseleyle ilgili sz burada kesmek ve o birinci meseleden tamamen uzak, yeni
bir sze gemek ve bu sz, o mutaassip kimseye, birinci meseleyi unutturacak bir biimde uzatmaktir.
Kari tarafin zihni, bu yeni mesele ile megul olup, birinci meseleyi unuttugunda, beri taraf, sz
esnasinda, bu yeni mesele iinde, birinci mesele ve matlba uygun mukaddimeler sokar. nk, bu
mutaassip kimse, bu esnada bu mukaddimeyi kabul edecektir. O bunu kabul edince de, beri taraf, o ilk
meseleyi isbat hususunda bu uygun mukaddimeye tutunur. Bylece, o mutaassip kari taraf,
susturulmu ve yenilmi olur. Bunu iyice kavradigina gre, imdi biz diyoruz ki: Kfirler, hari, neri
ve Kiymeti inkr hususunda istihzvri, Ey Rabbimiz! Hesap gnnden evvel bizim amel defterimizi
acele ver (Sd/16) deme noktasina gelince, Cenb-i Hakk, Ey Muhammed! Bu meseledeki sz
burada kes ve bu meseleden tamamen uzak olan baka bir sze bala, ge demitir ki, ite bu baka
sz de Dvd (a.s) kissasidir. nk, bu kissanin har ve ner meselesiyle alkasi olmadigi malumdur.
Cenb-i Hakk bu kissayi genie aiklayip, kissanin sonunda da, Ey Dvd! Biz seni yeryznde bir
halfe yaptik. yleyse sen de insanlar arasinda adalet ile hkmet (Sd/26) buyurmutur. Bu sz
duyan herkes, Ne gzel yapti! nk o'na, adalet ile hkmetmesini emretti diyecektir. Daha sonra
Cenb-i Hakk sanki, Ben sana, sadece hakki emretmedim. Tam aksine, Ben alemlerin Rabbi olmamin
yanisira, bir de, ancak adalet ile i yaparim ve btil ile hkmetmem! demitir. Ite bu noktada da,
kari taraf yine, Ne gzel yapti! nk, ancak hakk ile hkmetti! diyecektir. Binenaleyh, bu
548
noktada (kari tarafa) Allah'in hkmnn, btil ile degil, adalet ile olmasi gerektigini kabul ettigine
gre, senin, har ve nerin vki olacagini da kabul etmen gerekir. nk, yet byle olmasa, o
zaman, hayirlara kendisini ulatirma hususunda kfirin Mslmana tercih edilmi olmasi gerekirdi ki,
ite bu durum hikmetin ziddi ve btilin da t kendisi olurdu denilir. Binenaleyh, ite bu gzel ve ince
metodla Cenb-i Hakk, kari tarafin, kendisinden kurtulmasi mmkn olmayacak bir biimde, hari ve
neri inkr edenlere kari, kesin bir ilzam ve susturmayi murad etmitir. Bylece, Kiymeti inkr
hususunda, onunla istihza etme derecesine ikan bu kari taraf ite bu yolla susturulmu ve ilzam
edilmi olur. Cenb-i Hakk, Kurn'da, ilzam etme hususunda ite bu ince metoddan bahsedince, pek
yerinde olarak, Kurn'i mkemmel ve stn olarak tavsif ederek, Indirdigimiz mbrek bir kitap
buyurmutur. nk dnmeyen, tefekkr etmeyen ve ilh muvaffakiyet kendisinin yardimina
komayan kimseler, bu byk Kurn'in yce sirlarina vakif olamaz. Zira Kurn, gerekte, yetler
arasindaki tertibin en mkemmelini ihtiva etmiken, o, iin zhirine bakarak, Kurn'da bir siranin
bulunmadigini iddia etmektedir. Bu yetlerin tefsiri hususunda kafamizda mevcut olan eylerin
tamami bundan ibarettir. Muvaffakiyet Allah'dandir.
277
Grldg gibi Rz, beser iliskilerden rnek vermek sretiyle birbiri ile alkasi
olmayan blmlere anlam kazandirma abasindadir. Iki kisi arasindaki tartisma iin belki
kabul edilebilir olan bu yntem, Peygamberimiz ile msrikler arasindaki tartismanin konu
edildigi ve Peygamberimizin maneviyatini ykseltmek ve o'nu ynlendirmek iin kendisine
gemisten rneklerin verildigi bu pasajda, Yce Allah'in, verdigi iki rnegin arasinda konu ile
alkasiz bir bildiride bulundugu anlamina gelir ki, bu kabul edilemez. nk bu durum,
Kurn'in inis ve teblig lleriyle bagdasmaz.
Bu genel aiklamadan sonra tekrar yetlerin tahliline dnyoruz.
27
Ve Biz gkyzn, yeryzn ve aralarnda olanlar boyuna
oluyturmadk. Bu, kfirlerin; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden
kiyilerin zanndr. Cehennem ateyinden dolay yu kfirlerin; Allah'n ilhlgn
ve rabligini bilerek reddeden yu kiyilerin vay hline!
Evrenin amasiz yaratilmadigi, aksi dsncenin ise belirli birka kfirin zanni [sanisi]
oldugu vurgulanan yette, iki ince nokta daha vardir. Bu iki noktayi syle aiklayabiliriz:
Birinci nokta, Trke'ye su isaret zamiri ile evirdigimiz ellezne ism-i mevsuldr.
Ism-i mevsul, muarrafattan [belirtili varliklar iin kullanilan szcklerden] oldugu iin yette
ellezne ism-i mevsul ile isaret edilen kisilerin o gn toplum iinde taninan bir takim
beyinsizler oldugu anlasilmaktadir.
Ikinci nokta da zann szcgdr. Cmledeki konumu itibariyle buradaki zann szcg,
24. yetteki zann szcgnden farkli anlamdadir. Dikkat edilirse burada szck hem bir
yergi cmlesi iinde yer almis, hem de tekitsiz [inne veya enne olmadan]
kullanilmistir. Dolayisiyla 24. yette yakn [kesin bilgi] anlamina gelen szck burada zann
szcgnn digeri anlami olan sani, kusku anlamina gelmektedir. Bu anlama gre, evrenin
bosuna yaratilmadigi gereginin aksini savunan su inansizlarin bu iddialari bilimsel
degildir [kesin bilgiye dayanmamaktadir], sadece kendi sanilaridir. nk bilimsel olarak
incelenip yakn lsnde bilgiye sahip olundugunda tesbit edilebilir ki, evren bos ve
gereksiz yere yaratilmamistir.
Evrenin yaratilma amaciyla ilgili Kurn'da birok yet bulunmaktadir:
115
Peki siz, Bizim sizi sadece bos yere olusturdugumuzu ve sphesiz sizin yalnizca Bize
dndrlmeyeceginizi mi sandiniz?
(Mminn/115)
277
Rz; Meftihu'l-Gayb.
549
38
Ve Biz gkleri, yeryzn ve ikisi arasindakileri oyun oynayanlar olarak olusturmadik.
39
Biz, o ikisini sadece hak/ gerek ile olusturduk. Fakat onlarin ogu bilmiyorlar.
40
Sphesiz ki, Ayirma Gn onlarin hepsinin bulusma yeridir/ kararlastirilmis bulusma
vaktidir.
(Duhn/38-40)
8
Kendi ilerinde hi dsnmediler mi ki, Allah gklerde, yerde ve bu ikisi arasinda bulunan
her seyi ancak hak ile ve belirlenmis bir sre iin olusturmustur? Ve sphesiz insanlardan ogu,
Rablerine kavusmayi kesinlikle bilerek reddedenlerdir/ inanmayanlardir.
(Rm/8)
85
Ve Biz gkleri, yeryzn ve aralarindaki seyleri ancak hak/gerek ile olusturduk ve elbette
ki, o kiymet, kesinlikle kopacaktir. Simdi sen aldiris etme ve gzel muamele et.
(Hicr/85)
36
Yoksa o insan basibos birakilacagini mi sanir?
(Kiymet/36)
190-194
Gklerin ve yeryznn olusturulusunda, gecenin ve gndzn ardarda gelisinde, elbette,
ayaktayken, otururken ve yanlari zerine yatarken Allah'i anan; gklerin ve yerin olusturulusu
zerinde: Rabbimiz! Sen, bunu bo yere olusturmadin, Sen, tm noksanliklardan ariniksin. Artik bizi
Ate'in azabindan koru! Rabbimiz! Sphesiz Sen, kimi o atee girdirirsen artik onu kesinlikle rezil
etmisindir. Sirk koarak yanli; kendi zararlarina is yapanlar iin yardimcilardan da hi kimse
yoktur. Rabbimiz! Sphesiz ki biz, Rabbinize inanin! diye agiran bir nidacivi duyduk ve hemen
inandik. Rabbimiz! Artik bizim gnahlarimi:i bagila, ktlklerimizi rt ve bizi iyi adamlar ile
birlikte, gemite yaptiklarimi:i ve yapmamiz gerekirken yapmadiklarimi:i bir bir hatirlattir/ldr.
Rabbimiz! Ve bize, elilerin zerine vaat ettigin eyleri ver, kiymet gn bizi rezil etme. Sphesiz
Sen, verdigin szden dnmezsin diye iyiden iyiye dsnen kavrama yetenekleri olanlar iin nice
almetler/gstergeler vardir.
(l-i Imrn/190-194)
28
Yoksa, iman eden ve de sliht iyleyenleri Biz, yeryzndeki o
bozguncular gibi mi yaparz? Yoksa Allah'n korumas altna girmiy o
kimseleri din-iman tanmayp ktlge batanlar gibi mi yaparz?
Yani, siz iyi bir insan ile kt bir insanin sonunun ayni olacagini mi saniyorsunuz? Bu
ifadeler, hirette ktlerin iyilerle bir tutulacagina, hatta belki de iyilerden daha stn
konumda olacaklarina inanan ve Mrcie adiyla bilinen kimselerin
278
bu inanlarinin btil
oldugunu gstermektedir.
hirette ceza ve mkfatin olmamasi hli, Allah'in adaletine kesinlikle ters dsen bir
durumdur. Bu arpik anlayisa gre, iman edip her trl musibeti ve belyi gze alarak dogru
davranislarda bulunanlarin aptal, gnahi meslek edinip her trl ktlg isleyenlerin de
akilli sayilmalari gerekir. Byle bir anlayis, Yce Allah'a yapilan pervasizca bir bhtan olur.
29
Bu, temiz akl sahipleri onun yetlerini dynsnler ve gt alsnlar diye
sana indirdigimiz bereketli bir kitaptr.
278
Gnahin insana zarar vermedigi tezini savunarak, byk gnah sahiplerine mit veren ve onun hakkindaki
nihai karari Allaha havale edip tehir eden akait firkasi.
550
='-- [mbrek] szcg, hayir ve mutlulugu bollastiran demektir.
279
yet kisaca, bu
essiz Kitap ile iliski kuranlarin, her trl yarari; madd ve manev bollugu elde edecegini
bildirmektedir.
30
Dvd'a Sleymn' da bahyettik. O ne gzel kuldu! Sphesiz O,
Rabbine oka dnendi.
31
Hani kendisine akyamst iyi cins ve rahvan atlar sunulmuytu;
32
Ben,
mal, servet, kar sevgisini, Rabbimin anlmasndan dolay sevdim. Sonunda
onlar perdenin arkasina girdiler.
33
Geri getirin onlar bana! dedi. Hemen
onlarn bacaklarn, boyunlarn svazlamaya baylad.
34,35
Andolsun ki Biz Sleymn' da eyitli badirelerden, skntlardan
geirerek saflaytrmytk/ olgunlaytrmytk. Ve tahtnn zerine bir ceset
brakmytk. Sonra o, dnd; Ey Rabbim! Beni koru/bana madd ve manev
pislik bulaytrma ve bana, benden sonra hi kimseye yaraymayan bir mlk hibe
et/ bagyla! Sphesiz ki Sen, bol bol hibe edensin/ bagylayansn dedi.
36-38
Bunun zerine Biz de, o'nun emriyle istedigi yere yumuyack akp
giden rzgr, yeytnlar; tm dalg ve yap ustalarn ve zincirlere baglanmy
olan digerlerini o'nun emrine verdik.
-
39
Iyte bu, Bizim hesaba gelmez ihsanimizdir. Artik sen dilersen baykalarina
ver veya vermeyip tut.-
40
Sphesiz ki o'nun iin yanmzda bir yaknlk ve gzel bir dny yeri
vardr.
Peygamberimizin egitimine bu pasajda da devam edilmektedir. Gemiste gnderilmis
elilerin teblig srecinde gsterdikleri sabir ve sebat anlatilmakta, bylece Peygamberimiz de
bu rneklere gre davranmaya ynlendirilmektedir.
Bu yet grubunda Peygamberimize verilen rnek, Sleymn peygamberdir. Sleymn
(a.s) da babasi Dvd (a.s) gibi, hakkinda ok fazla efsane uydurulmus bir peygamberdir.
yetlerin tahliline baslamadan nce, Kurn yetlerini asilsiz hikyelerine malzeme
yapmaktan kainmayan bazi uydurmacilarin din kitaplara gemis hikyelerinden konuyla
ilgili bir kaini teshir ve uyari maksadiyla kisaca nakletmek istiyoruz:
Sleymn'in atlari muayene ederken ve onlari kotururken, ikindi namazini kilmayi unuttugu
anlamini ikarmilardir. Bazilari ise, Hz. Sleymn'in ikindi ve akam namazi sirasinda bir virdi
oldugunu ve virdlerini unutup gne battigi iin, atlarin getirilmesini emrettigini, sonra da atlar
getirildiginde, onlarin ayaklarini kestigini, baka bir deyile atlari Allah'a kurban ettigini
sylemilerdir. Zira atlar o'nu Allah'i anmaktan alikoymutur.
280
Bazi mfessirler, hatt tevrat bi'l-hicb [perdenin arkasina gizlendiler] ve ruddh aleyye
[onu bana getirin] eklindeki ifadelerde geen zamirlerin, gnee iaret ettigini sylemektedirler.
Yani, ikindi vakti gemi ve gne batmiti. Hz. Sleymn bunun zerine kinati idare eden meleklere,
gya, Gnei geri getirin de, ikindi namazini eda edebileyim demitir. Bylece gne geri gelmi ve
Hz. Sleymn namazini eda etmitir.
281
Bu tefsiri desteklemek iin bazi zevat, birtakim hadisleri ne srerek, gnein battiktan sonra
geri gelme olayinin birka kez vuk buldugunu iddia etmilerdir. Bu yzden mirac mucizesini, gnein
geri gelmesi olarak zikrederler. Hendek savai sirasinda Hz. Peygamber'in (s.a.), battiktan sonra
279
(Lisanl Arab, brk mad. )
280
(Razi; el Mefatihul Gayb)
281
(Razi; el Mefatihul Gayb)
551
gnei geri getirdigini, yine Hz. Ali, Hz. Peygamber'in (s.a.) kucaginda uyudugu iin ikindi namazini
kilamadigindan dolayi, Hz. Peygamber'in dua ederek gnei geri getirdigini sylerler.
282
Mfessirlerden bir baka grup da bu yetlerin anlamini, n yargisiz bir kimsenin okuyup
anladigi gibi anlamilardir. Bu mfessirlerin yorumuna gre bu hadise yledir: Hz. Sleymn bir
dizi yagiz ati srdg zaman, Bu atlari sadece Allah rizasi iin seviyorum. yle ki onlarla cihad
edilerek Allah'in kelimesi ykselsin demitir. Sonra atlari koturdu. Atlar o kadar hizli komulardir
ki gzden kaybolmulardir. Daha sonra atlari geri getirmitir. Ibn-i Abbs'a gre Hz. Sleymn
onlarin bacaklarini ve boyunlarini okamitir.
283
1) Hz. Sleymn'a (a.s), bir adada bulunan bir ehrin haberi ulair. Bylece o, ordusuyla
birlikte, rzgra binerek oraya ikar. O ehri alip, kralini ldrr. Bu arada, insanlarin en gzel
yzls olan, Cerde ismindeki kral ki:ini da ele geirir ve onu kendisine ayirir. Bu kiz Mslman
olur. Sleymn (a.s) onu sever. Ama kiz, hep babasi iin aglar. Bunun zerine, Hz. Sleymn (a.s) bir
cinne emir verir ve o kiz iin babasi eklinde bir heykel yaptirtir. Heykele ki:in babasinin
elbiselerinden giydirir. Kiz, sabah-akam hizmetileriyle birlikte hep o heykelin yanina gidip ona
secde ederler. Derken saf, bu durumu Sleymn'a (a.s) haber verir. Bunun zerine Hz. Sleymn
(a.s) o heykeli kirdirtip, kadini cezalandirir. Daha sonra tek baina bir sahraya ikip, oraya kl
yaydirip, Allah'a tevbe iin, kln zerine oturur.
Sleymn'in (a.s), Emine adinda bir mm-i veledi [ocugunun annesi olan bir criyesi] vardi.
Tuvalete gittiginde, yahut hanimlariyla yatmak istediginde mhrn ona emanet ederdi. Hz.
Sleymn'in (a.s) mlknn kuvveti de, o mhrnde sakli idi. Yine bir gn mhrn o kadinin yanina
birakti. Seytn, Hz. Sleymn (a.s) eklinde, bir denizci kiyafetiyle kadinin yanina gelip, Emine!
Mhrm ver dedi. Bylece mhr eline geirip, Sleymn'in (a.s) tahtina oturdu. Kular, cinnler ve
insanlar, ona gelip gitmeye baladi. O (sahrada), Hz. Sleymn'in (a.s) grnm degimiti. Bu
sirada mhrn almak iin, Emine'nin yanina vardi. Ama Emine o'nu tanimadi ve kovdu. Bylece Hz.
Sleymn (a.s) bir su ilemi oldugunu anladi. Derken ev ev el aip dilenmeye baladi. Ben
Sleymn'im dediginde, insanlar zerine toprak atip, o'na svp sayiyorlardi. Daha sonra,
baliklarini taimak sretiyle, balikilarin yaninda alimaya baladi. Onlar, (cret olarak) o'na her
gn iki balik veriyorlardi.
Hz. Sleymn (a.s), evinde o puta tapildigi gn sayisinca, yani kirk gn bu hl zere oldu. sf
ve Isrlogullari'nin ileri gelenleri, Hz. Sleymn'in (a.s) kiligina girmi olan eytnin verdigi
hkmleri ve kararlari yadirgamaya baladi. Bunun zerine sf, Hz. Sleymn'in (a.s) hanimlarina
birtakim sorular sormaya baladi. Onlar, Bu, bizler hayizli iken de bizlerle birleiyor. stelik,
cnplkten tr de yikanmiyor dediler. Seytnin hkmnn bu kadinlar hari, diger btn
konularda geerli oldugu da ileri srlmtr. Derken uup kati ve o mhr denize atti. Mhr bir
balik yuttu ve bu balik neticede, Hz. Sleymn'in (a.s) eline geti. Hz. Sleymn (a.s) baligin karnini
yardi, bir de bakti ki mhr orada. Mhrn alip, Allah'a secdeye kapandi. Bylece mlk yeniden
eline geti. O eytni yakalayip, bir kaya parasinin iine tikayip, o kayayi denize atti.
2) O hkmdarin ki:i, bu heykele ibdete balayinca, Hz. Sleymn (a.s) fitneye dm oldu.
Mhr elinden dt ve mhr eline alamadi. Bunun zerine sf, Sen bir gnahindan [hatandan]
tr bu fitneye drldn. Binenaleyh Allah'a tevbe et dedi.
3) Sleymn (a.s), eytnlardan birisine, Insanlari nasil fitneye dryorsunuz? dedi. Bunun
zerine eytn, Mhrn bana ver de, sana gstereyim dedi. Hz. Sleymn (a.s), mhrn ona
verince, eytn mhr denize atti. Bylece Hz. Sleymn'in (a.s) elinden mlk gitti. Seytn bylece
Hz. Sleymn'in (a.s) tahtina oturdu.
Bu rivyetleri anladigina gre, bu grte olanlar, yetteki, Andolsun ki Biz, Sleymn'i
imtihan ettik [fitneye drdk] ifadesinden, Allah Tel'nin o'nu bu ekilde imtihan etmesi; ve
tahtinin stne bir ceset birakiverdik ifadesinden de, bu eytnin o'nun tahti zerine oturmasi
kasdedilmitir derler.
4) Hz. Sleymn'in (a.s) fitneye dnn sebebi, gn insanlara gzkmemesidir. Bundan
dolayi o'nun mlk elinden alindi, bir ceza olmak zere, tahtina bir eytn oturtturuldu.
284
282
(Razi; el Mefatihul Gayb)
283
(Razi; el Mefatihul Gayb)
284
Rz, Meftihu'l-Gayb.
552
nc bir grup mfessire gre ise, Hz. Sleymn, Bu gece, 70 hanimimla birden yatacagim
ve her hanimimdan bir mcahid dogacak diye yemin etmitir. Ancak bu yemini yaparken inallah
demedigi iin o gece sadece bir hanimi hamile kalmi ve ondan da yarisi ceset bir ocuk dogmutur.
Bunu zerine hanimi bu ocugu Hz. Sleymn'in tahti zerine birakmitir. Bu hadisi Eb Hreyre'nin
Hz. Peygamber'den (s.a.) rivyet ettigi nakledilir. Bu hadisi Buhar, Mslim ve diger muhaddisler
eitli senetlerle nakletmilerdir. Buhar'de bile muhtelif yerlerde ve muhtelif senetlerle bu hadis
nakledilmitir. Bu hadislerde Hz. Sleymn'in hanimlarinin sayisi bazan 60, bazan 70, bazan 90 veya
99, bazan da 100'e kadar varmitir.
285
Diger bir yorum ise Imm Rz tarafindan yapilmitir: Hz. Sleymn bir hastaliga yakalanmi
veya baka bir tehlike dolayisiyla sikinti ve znt iinde zayiflayarak bir deri bir kemik kalmiti.
Yani, yle bir hle gelmi ki, cansiz ceset denecek kadar zayiflamitir. Fakat bu yorum Kurn'a
uymaz. nk Kurn'daki ifade aynen yledir: Andolsun Biz Sleymn'i imtihan ettik. Tahtinin
stne bir ceset biraktik, sonra Bize yneldi. Bu yeti okuyan herhangi bir kimse, sz konusu cesedin
Hz. Sleymn'in cesedi olmadigini hemen anlar. Anlailan odur ki, Hz. Sleymn bir hata yapmi ve
bunun zerine Allah kendisini uyarmitir. Sonuta ise hatasini idrak eden Hz. Sleymn, Allah'a
ynelmitir.
286
1) Hz. Sleymn'in (a.s) baina gelen fitne [imtihan] yledir: Onun bir oglu oldu. Bunun
zerine eytnlar, Eger bu yaarsa, aynen babasi gibi bize hkmran olur. yleyse ne yapip edip,
onu ldrmemiz gerekir dediler. Hz. Sleymn (a.s) bu komployu grenip, o oglunu, bulutlar
arasinda bytmeye baladi. Bir gn ileriyle megulken, o ocuk l olarak, tahtinin nne
dverdi. Hz. Sleymn (a.s) o anda, bu konuda Allah'a tevekkl etmedigi iin, hata etmi oldugunu
anlayip, Rabbinden bagilanmasini istedi ve O'na rc etti.
2) Hz. Peygamber'in (s.a.v) yle dedigi rivyet edilmitir: Hz. Sleymn (a.s), Ben, her biri
Allah yolunda mcahede eden bir arslan dogursun diye, her gece 70 hanimimi ziyaret edecegim dedi.
Fakat bu arada inallah demedi. Derken, btn kadinlarini dolati, hibiri hamile kalmadi;
bunlardan sadece birisi hamile kaldi ki, o da, yarim adam dogurdu. Derken bu ocuk, Hz. Sleymn
(a.s) tahtinda otururken, o'nun yanina getirildi ve kucagina verildi. ''Nefsim, kudret elinde olan
Allah'a yemin ederim ki, yet Hz. Sleymn (a.s), inallah [eger Allah dilerse] demi olsaydi,
onlarin hepsi de, birer arslan gibi, Allah yolunda cihd ederlerdi. Ite, yetteki, Biz Sleymn'i
imtihan ettik ifadesinden kasdedilen budur.
3) Allah'in, kendisine verdigi iddetli bir hastalik sebebiyle, biz Sleymn'i imtihan ettik ve
o'nun krssi zerine, ondan olan bir ceset ativerdik. Bu, hastaligin iddetinden trdr demektir.
nk Araplar, zayif ve elimsiz ocuklar hakkinda, Bu, kasabin ktg zerindeki bir et ve ruhsuz
bir ceseddir derler. Smme enbe ifadesi, sihhatli ve saglikli durumuna dnd demektir.
Binenaleyh lfiz, bu tr izahlara muhtemel iken, onu, biraz nce syledigimiz o tutarsiz izahlara
hamletmeye gerek yoktur.
287
Abartili uydurmalarla insanlarin ne hle getirilmek istendigini daha iyi gsterebilmek
iin, listeye bir de bu yetlerle ilgili meshur bir rivyeti ekliyoruz:
Eb Hreyre'den rivyet edildigine gre Peygamber (s.a) syle buyurdu:
Cinn taifesinden bir ifrit dn gece namazimi bozdurmak iin bana ansi:in hcum etti yahut
Peygamber buna benzer bir kelime syledi. Lakin Allah beni galip getirip ona istedigimi yapmaya
firsat verdi. Sabah olunca hepiniz onu gresiniz diye mescidin direklerinden birine baglamak istedim.
Fakat kardeim Sleymn peygamberin, Y Rabbi! Beni magfiret et ve bana benden sonra kimseye
olmayacak bir mlk bagila! demi oldugu hatirima geldi. Ravi Ravh, Peygamber o ifriti hor
olarak kovdu demitir.
288
285
(Razi; el Mefatihul Gayb)
286
(Razi; el Mefatihul Gayb)
287
Rz, Meftihu'l-Gayb.
288
Sahh-i Buhar; Tefsir Kitabi, 253. bab (Sd/35. yet tefsiri), no: 330.
553
BU ITHAMLARIN DEGERLENDIRILMESI: Yukaridaki safsatalarin iinde bir
yorumu yer alan Rz bile, bu konuda uydurulanlarin asilsizligi ynnde bazi tespitlerde
bulunmustur ki, bu tespitler de ayri bir ibret vesikasi durumundadir. Aynen aktariyoruz:
1) Eger eytn, gerek ekil, gerek fonksiyonel olarak, peygamberlerin kiligina girebilseydi, bu
durumda, eriatin hibir hkm hususunda bir gven kalmazdi. Insanlarin ryalarinda Hz. Ms
(a.s), Hz. s (a.s), Hz. Muhammed (s.a.v) eklinde grdg kimseler, bu durumda adi geen
peygamberler degil, aksine, saptirmak ve igva etmek iin bunlarin suretine brnm eytanlar oldugu
kabul edilebilirdi. Byle bir kabuln ise btn hakk dinleri kknden btil kilacagi malumdur.
2) Eger eytn, Allah'in peygamberi olan Hz. Sleymn'a (a.s) bunlari yapabilseydi, o'nun btn
lim ve zhid kimselere kari da bunlari yapabilmesi gerekirdi. Bu durumda da, onun onlari
ldrebilmesi, eserlerini parampara etmesi ve evlerini-barklarini yikip dkebilmesi gerekirdi. Bunun
herhangi bir lim hakkinda sz konusu olmasi imknsiz olduguna gre, byle eyler, yce
peygamberler hakkinda haydi haydi imknsiz olur.
3) Allah'in hikmet ve ihsanina, eytni, Hz. Sleymn'in (a.s) hanimlarina musallat kilmasi nasil
uygun der? Byle bir eyin irkin oldugunda phe yoktur.
4) Eger Sleymn'in (a.s), o hkmdarin ki:ina o heykele tapma hususunda msaade ettigini
sylersek, bu, bizzat Hz. Sleymn'dan (a.s) kaynaklanan bir kfr olur. Yok eger o buna kesinlikle
msaade etmemi ise, bu gnah o kadina aittir. Dolayisiyla, Cenb-i Hakk, o'ndan kaynaklanmayan
bir fiil yznden Hz. Sleymn'i (a.s) neden cezalandirsin?
289
ogunlugunun rivyet senetleri kuvvetli hadislerdir. Bu yzden hadisin sihhat bakimindan
reddedilmesi [tenkit edilmesi] mmkn degildir. Fakat hadisin aklen kabul edilmesi ise imkn
haricidir. nk bizzat hadisin muhtevasi, Reslullah'in (s.a) byle bir ey sylemedigini deta
haykiriyor. ok kuvvetli bir ihtimale gre Hz. Peygamber (s.a.) bu olayi Yahudilere istinaden ve baka
birine misal olarak anlatmitir. Dinleyenler de yanli anlamilar ve Hz. Peygamber'den (s.a.) bu olayi
gerek bir hdiseymi gibi rivyet etmilerdir. Bylesine akla aykiri hadisleri, sirf kuvvetli senet
dolayisiyla kabul ettirmeye aliirsak din bir eglence hline gelir. Herkes bizzat ki mevsiminde
gecelerin, 10-11 saatten fazla olmayacagini hesaplayabilir. Hz. Sleymn'in en az 60 hanimi
oldugunu kabul eder, bir saatte de hi nefes almadan 6 hanimina ugradigini ve 10-11 saat srekli
onlarla birlikte oldugunu dnecek olursak bunun fiilen mmkn olmadigi sonucuna variriz.
Saniyorum Hz. Peygamber (s.a.) bu kadar mantiksiz bir hikyeyi gerek bir olay olarak anlatmamitir.
Ayrica hadislerin hibir blmnde Hz. Sleymn'in tahti zerine atilmi olan ceset ile yari ceset
ocugun bir ilgisi olduguna dair bir ima bile yoktur.
Dolayisiyla Hz. Peygamber'in (s.a.) bu olayi, bu yetin tefsiri mnasebetiyle anlattigini iddia
etmek mmkn degildir. Belki bu ocugun doguundan sonra Hz. Sleymn'in tevbe-istigfar etmesini
makul karilayabiliriz, ama, Ey Allahim! Bana benden sonra hi kimseye nasip olmayan bir saltanat
ver eklindeki duasini makul karilamak mmkn degildir.
Bu rivyetler yukaridaki yorumu desteklemek iin zikredilmelerine ragmen, yukaridaki
yorumdan daha da anlamsizdirlar. Hz. Ali ile ilgili hadisi Imm Ibn-i Teymiyye, her ynyle ele
aldiktan sonra uydurma oldugunu isbatlamitir. Imm Ahmed b.Hanbel, Bu hadis asilsizdir, Ibn-i
Cevzi ise Kukusuz bu hadis uydurmadir demilerdir. Hendek savai ile ilgili hadis, bazilarina gre
zayif, bazilarina greyse uydurmadir. Mirac hadisesine gelince bu olayin anlatimi yledir: Mekkeli
mrikler Hz. Peygamber'den mirac'i isbatlamasini isteyince o, Kuds yolunda falan kafilede filan
hdise vuk buldu demitir. Mekkeli mrikler o kafilenin Mekke'ye ne zaman varacagini
sorduklarinda Hz. Peygamber, Su gn gelecektir diye cevap vermitir. O gn geldiginde, Kurey
kfirleri btn gn o kafileyi beklemi ve akam olmutur. Bunun zerine Reslullah kafile gelmeden
nce gne batmasin diye dua etmi ve gerekten de kafile gne batmadan nce gelmitir. Bazi
raviler bu hdiseyi rivyet ederlerken, o gn gnein bir saat ge battigini sylemilerdir. Bylesine
nemli bir hadis iin, bu kadar zayif hitliklerin kabul edilmesi mmkn m? Yukarida da ifade
289
Rz, Meftihu'l-Gayb.
554
ettigimiz gibi gnein geri gelmesi ve gnn bir saat uzamasi byk bir olay oldugu iin, tm
dnyanin bu olaylari bilmi olmasi gerekirdi ve sadece birka insanla sinirli kalmazdi.
290
Konumuz olan yetlerle ilgili asilsiz rivyetleri ve bu rivyetler yznden klasik
kaynaklara giren sayfalarca gereksiz aiklamayi ibret nazarlarina sunduktan sonra, kaldigimiz
yerden yetlerin tahliline dnyoruz:
30. Dvd'a Sleymn'i da bahyettik. (O) ne gzel kuldu! Sphesiz o oka
dnendi.
Bu yet, Peygamberimize ve tm insanliga rnek olarak gsterilen Sleymn
peygamberin tanitildigi pasajin ilk yetidir. yetin ilk cmlesinden, nceki yetlerde sayilmis
nimetlere ilve olarak Sleymn'in (a.s) da Dvd peygambere ltfedilmis bir nimet oldugu
anlasilmaktadir.
Bu pasajda Sleymn peygamber, tekml srecinde geirmis oldugu pisme ve
olgunlasma asamalari n plna ikarilarak anlatilmistir.
(O) ne gzel kuldu! Sphesiz o oka dnendi.
yetin ikinci cmlesindeki mahss bi'l-medh [vlen sahis] mahzftur [gizlidir], yani
adi cmlede szck olarak yer almamistir. Bu kisinin Dvd veya Sleymn peygamberden
herhangi birisinin olabilecegi ileri srlebilirse de, bize gre Sleymn peygamber olmasi
daha uygundur. Zira ncelikle dil bilgisi kurallari oradaki zamirin yakina raci [dnk]
olmasini, dolayisiyla hemen bir nceki sahis olan Sleymn'a (a.s) ynelik olarak
anlasilmasini gerektirmektedir. Ayrica, buradaki evvb sifatinin Dvd peygambere ait
oldugu kabul edilirse, evvb oldugu daha nce ayni srenin 17. yetinde de bildirilen Dvd
(a.s) iin bu sifat lzumsuz bir tekrar niteligi arz etmis olur. Hlbuki evvb sifatinin Sleymn
peygambere ait olmasi durumunda, Sleymn peygamberin de babasi gibi erdemli bir kisi
oldugu anlasilir ve bu anlayis, Sleymn peygamberin Dvd peygambere verilmis bir nimet
oldugunu bildiren 30. yetle de bire bir rtsr.
31-33. Hani kendisine akyam st iyi cins ve rahvan atlar sunulmuytu; Ben, hayir
[servet, ikar] sevgisini, Rabbimin zikrinden dolayi sevdim. Sonunda onlar perdenin
arkasina girdiler. Geri getirin onlari bana! (dedi.) Hemen onlarin bacaklarini,
boyunlarini sivazlamaya bayladi.
Bu yetlerdeki mecaz ve kinyeler, cehlin elinde hurafelere dnsms ve Sleymn
peygamber ile ilgili gerek disi uydurmalar retilmistir. Dvd, Sleymn ve Eyyb
peygamberler hakkindaki asilsiz hikyeler Kurn'in inisinden nceki dnemlerde olustugu
iin, Rabbimiz bu elilerine srlen lekeleri silmek ve onlari aklamak zere Kurn'da onlara
ait bazi ayrintilar bildirmistir.
Hani kendisine akam st iyi cins ve rahvan atlar sunulmutu;
yette, icazen ifade edilmis olan akam st deyimi, Sleymn peygamberin mrnn
veya iktidarinin son dnemini isaret etmektedir. Hatirlanacak olursa, Asr sresi'nin tahlilinde
de asr szcg ile normal ikindi vaktinin degil, mrn son dnemlerinin kastedildigini
sylemistik.
iyi cins ve rahvan atlar,
Sleymn peygamberin atlari yette -'-' -'' [sfint] ve -',='' [ciyd] olarak
nitelenmistir. Sfin, bir ayagini tirnagi zerine diken ve ayak stnde duran ve ciyd da;
hizli kosan demektir.
291
Atlarin bu sifatlarla anlatilmasi, onlarin hem duruslarinin hem de
hareketlerinin mkemmelligini gstermektedir. Bize gre Sleymn peygamberin atlari, o'nun
ordusundan kinyedir, atlarin kalitesi de ordunun gcn ve kabiliyetini simgelemektedir.
290
(Razi; el Mefatihul Gayb)
291
Razi (Cevheri ve Mberredden nakil)
555
nk, bugn iyi bir ordu, nasil hava filolari, zirhli aralari, gdml fzeleri ve uak
gemileri ile ifade ediliyorsa, o gnlerde de (hatta yakin dneme kadar) iyi bir ordunun
gstergesi atlar, svari birlikleri idi.
Rivyetlerle, dinin akilla iliskisini kesmek ya da kaynagini bulandirmak isteyenler,
Sleymn peygamberin atlari ile ilgili olarak da epeyce rivyet retmeyi ihmal etmemislerdir.
Bu rivyetlerden atlarin 1.000 tane oldugu, Sleymn'a (a.s) babasi Dvd'dan (a.s) miras
kaldiklari seklinde olanlari oldugu gibi, Hasan Basr'nin agzindan bu atlarin denizden
iktiklarini, hepsinin kanatli ve nakisli oldugunu ileri srenleri de vardir. Ali adi kullanilarak
bu atlarin 20 tane oldugu, Ibrhm et-Teym adi kullanilarak da 20.000 tane oldugu diger
iddialar arasindadir. Ibn-i Zeyd adina uydurulan ve Eski Yunan mitolojilerindeki Poseidon ve
Pegasus'u agristiran rivyet ise daha da ilgintir: Sleymn (a.s) bu atlari seytnlara denizden
ikarttirmistir ve hepsi de kanatlidir.
Ben, hayir [servet, ikar] sevgisini, Rabbimin zikrinden dolayi sevdim.
Sleymn peygamberin nemli bir zelligini dile getiren bu ifadeden, o'nun servet
dskn, hevsina uyan, zevk sefa meraklisi biri olmadigi anlasilmaktadir. Onun serveti
[zenginligi, ok nitelikli ordusunu] sevmesinin sebebi, Rabbini anmaktir, i'l-yi
kelimetullahtir, cihattir. Yani o, iyi bir orduyu apulculuk, yagmacilik veya baski kurma
amaciyla degil, Rabbini zikretmek iin, Allah adina cihat etmek iin kurmustur. Nitekim Sebe
kraliesi'ne yazdigi davet mektubunda da Sleymn'in (a.s) Allah adina hareket ettigi aik ve
net olarak grlmektedir:
Sleymn'in mektubunu alan Sebe melikesi, Ey ileri gelenler! Sphesiz ki bana
kesinlikle ok saygin/serefli bir mektup birakildi. Sphesiz ki o mektup, Sleymn'dandir ve Bana
karsi byklk taslamayin, teslimiyet gstererek/Mslman olarak bana gelin! diye yarattigi btn
canlilara dnyada oka merhamet eden, engin merhamet sahibi Allah adinadir dedi.
(Neml/29-31)
Sonunda onlar perdenin arkasina girdiler.
Bu ifadeden, Sleymn peygamberin o grkemli ordusunun bir dnem zayifladigi ve
Sleymn peygamberin cihadi biraktigi anlasilmaktadir. Yani, o dnemde Sleymn
peygamberin ordusu ise yaramaz hle gelmis; o mkemmel atlari gzden kaybolmustur.
Geri getirin onlari bana! (dedi.)
Bu ifadeden de, ordusu zayiflayan Sleymn peygamberin, hemen aklini basina
topladigi ve yeniden gl bir orduya sahip olmak iin gayret gstermeye basladigi
anlasilmaktadir.
Hemen onlarin bacaklarini, boyunlarini sivazlamaya baladi.
Bu ifade ise, Sleymn peygamberin yine o mkemmel atlara sahip oldugunu, yani
yeniden gl bir ordu kurdugunu ve bu sebeple ok mutlu oldugunu anlatmaktadir. Atlarin
bacaklarini ve boyunlarini oksamasi, duydugu bu mutlulugu veya orduya verdigi degeri
gstermektedir.
BU PASAJ DAKI BAZI ZAMIRLERIN MERCII: Bazilari 33. yetteki, Geri getirin
onlari ifadesini arpitarak, Gnesi bana geri getirin! seklinde degistirmisler ve buradan yola
ikarak da su hikyeyi uydurmuslardir:
Sleymn ikindi namazini kairmiti, gn battiktan sonra hatirladi ve Gnei bana geri
getirin! dedi. Gne geri geldi, o da ikindi namazini kildi.
Hatirlanacak olursa, zihinlere sokulmaya alisilan bu safsatanin benzer bir versiyonu iki
kez de Peygamberimiz iin dile getirilmisti. Halbuki sz konusu yette ne gnesten ne de
namazdan sz edilmektedir. Dolayisiyla yetten, teknik olarak byle bir anlam ikarilmasi
mmkn degildir. Zaten byle bir olayin gereklesebilecegini her seyden nce akil kabul
etmez. Ayrica yette Sleymn peygamberin geri getirilmesini istedigi sey onlari zamiri ile
556
ifade edilmistir. Dilbilgisi kurallarina gre cmlenin anlasilmasi iin zamirin merciinin lfzen
veya takdiren paragrafta mevcut olmasi zorunludur. Paragrafta ise gnes degil, sfint
[atlar] szcg mevcuttur.
Gnesin geri geldigi safsatasini uyduranlar, tabir yerinde ise kas yapayim derken gz
ikarmislar, Sleymn peygamberi tebcil edelim derken o'nun Kurn'da bildirilen kisilik
yapisina ve szlerine ters dsmslerdir. Syle ki:
Rabbimiz Sleymn peygamberi, Allah'a dnen, yaptigini Allah'in zikri iin yapan,
gzel bir kul olarak nitelemistir. Hikyede geen namazi savsaklama davranisi ise Sleymn
peygamberin Kurn'da bildirilen niteliklerine uymamaktadir. nk Kurn'da bize tanitilan
Sleymn peygamber her ne kadar ikindi namazi ile ykml oldugunu sanmasak da
ykml oldugu namazi savsaklamaz.
yetteki ifadeye gre Sleymn peygamber, Hemen geri getirin bana onlari! demistir.
evresindeki insanlarin, gnesi geri getirmeleri imknsiz olduguna gre, acaba Sleymn
peygamber bu emri kime vermistir? Gnesi geri getirebilmek sadece Rabbimizin kudretinde
olduguna gre, bunu istedigi iddia edilen Sleymn'in (a.s) bu istegini dogrudan Allah'a
yneltmesi, bunu da bir emir seklinde degil, Rabbim gnesi geri gnder! diye dua seklinde
belirtmesi gerekir. Onun bir emir slbuyla Allah'a karsi byle bir kstahlik yapmasi ise asla
dsnlemez.
yetteki zamirin gnesi isaret ettigini syleyen uydurmacilari boslukta birakan bir
diger nokta da, Sleymn peygamberin emir verdigi muhataplarin ogul olmasidir. Eger
Sleymn peygamber Allah'a hitap etse idi, ifadenin tekil olmasi gerekirdi.
yetlere gre Sleymn peygamberin istegi yerine gelmistir. Safsatacilarin iddia ettigi
gibi, eger Sleymn peygamber gnesin geri getirilmesini istemis olsa ve bu istegine uygun
olarak gnes de gerekten geri gelseydi, bu olay dnyanin her tarafindan grlr ve sadece bu
safsatacilarin kitaplarinda degil, pek ok tarih belgede de yer almis olurdu.
Bu uydurmacilar, Sleymn peygamberin atlari oksamasini da arpitip atlarin
ayaklarini ve boyunlarini kilila vurdugunu sylemislerdir. Gya bu atlar Sleymn
peygamberin ikindi namazini geirmesine sebep olmuslar, o da atlari sulu bularak onlari
cezalandirmistir. Hlbuki Sleymn peygamberin atlari oksamasinin anlami, tekrar kavustugu
atlardan [yeni bastan kurdugu nitelikli ordudan] duydugu mutlulugu ifade etmek, onlarin
dsmani savusturmada en nemli, en degerli vasitalar oldugunu gstermektir.
yetteki szcklerin hi birinden, gnesle veya atlarla ilgili hikyeleri dogrulayan tek
bir anlam ikmamasina ragmen, bu konudaki uydurmalar ciltlere sigmayacak kadar oktur.
Ancak daha fazla ayrintiya girmeyi gereksiz gryor, bu safsatalarin Kurn ile
uyumsuzluklarinin gsterilmesine harcanacak abayi, yetlerin daha iyi anlasilmasi iin
harcamanin daha yararli olacagina inaniyoruz.
34-35. And olsun ki Biz Sleymn'i da fitneye dyrmytk [eyitli badirelerden
geirerek saflaytirmiytik, olgunlaytirmiytik]. Ve tahtinin zerine bir ceset birakmiytik. Sonra
o, dnd, Ey Rabbim! Beni koru [madd ve manev pislik bulaytirma] ve bana, benden
sonra hi kimseye yaraymayan bir mlk ihsan et! Sphesiz ki Sen, bol bol ihsan edensin
dedi.
SLEYMN'IN FITNELENDIRILMESI: yetteki, And olsun ki Biz Sleymn'i da
fitneye drmtk [eitli badirelerden geirerek saflatirmitik, olgunlatirmitik]
ifadesinden, Sleymn peygamberin de tipki babasi Dvd peygamber gibi, bir takim egitici
srelerden geirilmis oldugu anlasilmaktadir. Bize gre o'nun dsrldg fitnenin bir
blm, babasi Dvd peygamberden ynetimi devralmadan nceki dnemde yasamis oldugu
acilardir. Yoksa, yetleri yanlis yorumlamalari sonucu, Kurn'da bildirilenin disina ikarak
karanliga tas atanlarin uydurduklari olaylar degildir. nk Sleymn'in (a.s) fitnesi hakkinda
Kurn'da ayrinti verilmemistir.
557
TAHTIN STNDEKI CESET: yetteki, Ve tahtinin zerine bir ceset birakmitik
ifadesi, fitnelendirmeden bahseden cmlenin devami degildir. Bu, Sleymn peygamberin
tahtinin zerine bir ceset birakilmasiyla ve o'nun da bu cesedi bulmasiyla fitnelendirilmedigi
anlamina gelmektedir. Sleymn (a.s) bu sekilde imtihan edilmemistir. Tahtin zerine ceset
birakildigini bildiren cmle, o'nun fitneye dsrldgn bildiren cmleden ayri bir cmledir.
Eger aksi olsa idi, cmlenin basinda takip ve tertip anlami ifade eden - [fe] baglacinin olmasi
gerekirdi. Oysa orijinal metinde yetin basinda , [vav] baglaci bulunmaktadir.
Sleymn peygamberin tahtinin zerine bir ceset birakilmasi, bize gre kinye yollu bir
anlatimdir. Sleymn peygamberin bir dnem iktidarda ise yarar isler yapmadigindan kinye
olabilir. Nitekim toplumda ise yaramayan kisilere Arapa'da, = =--'' -,-'' [meyyit-i
mteharrik=hareketli l] denmektedir. Muhtemelen Sleymn peygamber bir dnem iin
elinde olarak veya olmayarak pasiflesmis, ok zayif dsmstr, iktidarda olmasina ragmen
muktedir degildir, deta yasayan bir l durumuna dsmstr.
Sleymn peygamberin neden byle kt bir dnem yasamis olabilecegine dair birden
fazla gereke gstermek mmkndr: Sebep, belki Sleymn peygamberin liyakatsiz
yardimcilar ve danismanlar edinmesidir, belki de Bakara/102'de bildirildigi gibi kt
dsnceli insanlarin yaptiklari o kfir oldu, o'na itaat edilmez cinsinden olumsuz
propagandalardir. Ya da Sebe/14'den anlasilacagi gibi, kendisinden sonra devletinin yikilisina
seyirci kalan diryetsiz ogludur.
SLEYMN'IN DNS: 35. yetten anlasiliyor ki, muktedir olamadigi iktidarinin
ktye gidisini fark eden Sleymn peygamber, aklini basini alip islere azmle sarilmaya
karar vermis ve bu asamada Yce Allah'a dua etmistir: Ey Rabbim! Beni koru [madd ve
manev pislik bulatirma] ve bana, benden sonra hi kimseye yaramayan bir mlk ihsan et!
Sphesiz ki Sen, bol bol ihsan edensin.
MLK: ='-'' [mlk] szcg, kudret demek olup burada varlik ve zenginlik anlaminda
degil, devlet, iktidar anlamindadir.
292
Nitekim, Adalet mlkn temelidir zdeyisindeki
mlk szcg de buradaki gibi devlet veya ynetim anlamina gelir. nk adalet her
devletin temelidir; adaletin olmadigi devletler [ynetimler] temelsiz olduklari iin yikilmaya,
yok olmaya mahkmdurlar.
36-40. Bunun zerine Biz de, o'nun emriyle istedigi yere yumuyacik akip giden
rzgri, yeytnlari; tm dalgi ve yapi ustalarini ve zincirlere baglanmiy olan digerlerini
o'nun emrine verdik. Iyte bu, Bizim hesaba gelmez ihsanimizdir. Artik sen dilersen
baykalarina ver veya vermeyip tut. Sphesiz ki o'nun iin nezdimizde bir yakinlik ve gzel
bir dny yeri vardir.
36. yetin basinda bulunan ve bizim bunun zerine diye evirdigimiz - [fe] takip
edati, Sleymn peygambere verilen nimetlerin sayildigi cmleyi, 35. yetteki Sleymn
peygamberin duasinin yer aldigi cmleye baglamaktadir. Buradan anlasildigina gre, Yce
Allah Sleymn peygamberin duasina cevap vermis ve o'nun mlkn [devletini, ynetimini]
ticar, iktisad ve siyas ynlerden ok glendirmistir.
RZGRIN SLEYMN'IN HIZMETINDE OLUSU: Rzgrin Sleymn
peygamberin emrinde olmasi, o'nun rzgri binit olarak kullanmasi veya ordusunu bir yerden
bir yere rzgrla sevk etmesi demek degildir. Rzgrin o'nun emrinde olmasi, rzgr
marifetiyle hizla hareket edebilen yelkenli gemilere sahip olmasi ve bu gemilerle deniz asiri
lkelere gidebiliyor olmasidir. Nitekim Ana Britannica ansiklopedisi de, Sleymn
peygamberin denizcilikte ulastigi noktayi su cmlelerle anlatmaktadir:
292
(el Isfehani; el Mfredat)
558
Hiram ile Hz. Sleymn'in ortak deniz ticaret filosu, o agda bilinen denizlerin neredeyse en u
noktasina ulati. Dzenli seferlerin bazilari gidi dn yil sryordu.
293
Kitab-i Mukaddes de Sleymn peygamberin byk bir deniz ticareti gelistirdigini ve
ticaret filosunun yani sira Tarsis adi verilen donanmasinin da bu denizlerde etkin oldugunu
kaydetmektedir. Ayrica Sleymn peygamberin Edon blgesinde bulunan Akabe'deki maden
ocaklarindan ikarilan bakir ve demiri eritmek ve islemek iin Ezion-Geber [Etsyon-
Geber]'de kurdugu firin, bugnk arkeolojik arastirmalarla da dogrulanmistir:
Etsyon-geber'den, hem Ofir'le yapilan ticarette bir liman, hem de byk lekli bir bakir aritma
merkezi olarak yararlanan Hz. Sleymn'in, bu kenti I.. 950 dolayinda kurdugu hemen hemen
kesinlikle bilinmektedir.
294
Bu konuda Kurn su bilgileri vermektedir:
12
Sleymn iin de, sabah gidisi bir ay, aksam dns bir ay olan rzgri boyun egdirdik; ve
Biz erimis bakir madenini o'na sel gibi akittik. Ve eli altinda Rabbinin izniyle/ bilgisiyle is grmekte
olan yabanci kisileri boyun egdirdik. Ve onlardan kim Bizim emrimizden ikip-sapacak olsa, ona
ilgin atesin azabindan tattirdik.
13
Onlar, Sleymn'a zel kararghlar, heykeller/ resimler ve havuzlar gibi anaklar ve sbit
kazanlardan her ne isterse yaparlar. Ey Dvd ailesi! Nimetlerin kariligini demek iin aliin!
Ama kullarim iinde, verilen nimetlerin kariligini deyen de ok azdir!
(Sebe/12-13)
Sleymn peygamberin sahip oldugu gler ve o'nun zenginligi, Kitab-i Mukaddes'in I.
Krallar, 10. Bab. Ayrica II. Tarihler, 1 ve 9. Bab'da ayrintili olarak anlatilmistir.
SLEYMN PEYGAMBERIN EMRINDEKI SEYTNLAR/CINNLER: Sleymn
peygamberle ilgili bu yetlerdeki gerek ve ibret verici bilgiler, bazi kimseler tarafindan yine
saptirilmis ve birok asilsiz, gerek disi hikye ortaya ikmistir. Sleymn peygamberin
emrindeki seytnlar konusunda dzlen efsanelerin tm, yetteki eytnlar ifadesinin,
Kurn'daki tanimi disinda, halk kltrne yerlesmis hayal yaratiklar olarak kabulne
dayanmaktadir. Oysa Kurn'daki eytn ile halk kltrndeki seytn arasinda hibir alka
bulunmamaktadir.
Hatirlanacak olursa, Tekvr ve Ns srelerinin tahlili yapilirken seytn konusuna da
deginilmis ve okuyucu bir miktar bilgilendirilmisti. Orada yapilan aiklamalarda eytn'in
szlk anlaminin kisaca, hakktan uzak olan demek oldugu; bir kavram olarak eytn'in ise
hakka ve akla aykiri hareket eden her trl kisi, g ve kurumun ortak ve karakteristik adi
oldugu belirtilmisti. Sleymn peygamber kissasinda sz edilen eytnlar da, bu tip
seytnlardir. Yani, Sleymn peygamber hakkinda srekli gerek disi szler syleyip iftiralar
yayan ve o'nun aleyhinde plnlar kuran kisilerdir.
Bu durumun iyi anlasilabilmesi iin, konuyu anlatan Kurn yetlerini topluca
sunuyoruz:
36-38
Bunun zerine Biz de, o'nun emriyle istedigi yere yumusacik akip giden rzgri,
seytnlari; tm dalgi ve yapi ustalarini ve zincirlere baglanmis olan digerlerini o'nun emrine verdik.
(Sd/36-38)
17
Ve yerli ve yabanclardan ve kuylardan oluyturulmuy ordular Sleymn iin bir araya
getirildi. Sonra onlar dzenli olarak sevk edilirler.
18
Sonunda Karnca Vadisi'ne geldikleri zaman, bir karnca: Ey karncalar! Evlerinize
girin, Sleymn ve ordular bilinsizce sizi krp geirmesin! dedi.
293
Ana Britannica; c. 28, s. 435.
294
Ana Britannica; c. 11, s. 428.
559
19
Sonra da Sleymn, diyi karncann sznden/kararndan dolay glerek tebessm etti.
Ve Rabbim! Bana, anne-babama ltfettigin nimetinin karylgn dememi, hoynut olacagn
slihi iylememi gnlme getir ve rahmetinle beni slih kullarnn iine kat dedi.
(Neml/17-19)
12
Sleymn iin de, sabah gidisi bir ay, aksam dns bir ay olan rzgri boyun egdirdik; ve
Biz erimis bakir madenini o'na sel gibi akittik. Ve eli altinda Rabbinin izniyle/ bilgisiyle is grmekte
olan yabanci kisileri boyun egdirdik. Ve onlardan kim Bizim emrimizden ikip-sapacak olsa, ona
ilgin atesin azabindan tattirdik.
13
Onlar, Sleymn'a zel kararghlar, heykeller/ resimler ve havuzlar gibi anaklar ve sbit
kazanlardan her ne isterse yaparlar. Ey Dvd ailesi! Nimetlerin kariligini demek iin aliin!
Ama kullarim iinde, verilen nimetlerin kariligini deyen de ok azdir!
(Sebe/12-13)
82
Ve seytanlardan, kendisi iin dalgilik eden ve bundan daha dsk is yapan seytanlari da
boyun egdirdik. Ve Biz onlar iin koruyucular idik. (Enbiy/82)
102
Ve kendilerine Kitap verilenler, Sleymn mlkne dair seytnlarin okuyup durduklari
seylere uydular. Hlbuki kfretmemisti; Sleymn Allah'in ilhligini, rabligini bilerek reddetmemisti,
ama o seytanlar kfretmisti; bilerek reddetmislerdi; insanlara sihri ve Bbil'de iki peygambere/ iki
krala; Hrt ve Mrt'a indirileni gretiyorlardi. Hlbuki Hrt ve Mrt, Biz saflasmaniz iin bir
atesten malzemeyiz, sakin kfretme; geregi bilerek reddetme! demedike hi kimseye hibir sey
gretmezlerdi. Sonra herkes, o ikisinden erkekle esinin arasini aan seyleri greniyorlardi. Ne var ki
onlar onunla Allah'in bilgisi olmadan hi kimseye zarar veremezler. Herkes, kendilerine zarar
vereni, yarar vermeyeni greniyorlardi. Andolsun ki onu satin alanin hirette hibir nasibi
olmayacagini da kesinlikle biliyorlardi. Ve o, benliklerini karsiliginda sattiklari o sey, ne irkin bir
seydi! Keske biliyor olsalardi!
(Bakara/102)
Yukaridaki yetlere dikkat edilirse, Sleymn peygamberin emri altinda olan kisiler iin
bazi yetlerde (Neml/17 ve Sebe/12) cinn, bazi yetlerde de (Sd/37, Enbiy/82 ve
Bakara/102) eytn szcg kullanilmistir. Yani, bu yetlerde cinn ve eytn olarak
nitelenenler, aslinda ayni kisilerdir. Demek oluyor ki, Sleymn peygamberin emrinde
bulunan cinnler, hakka ve akla aykiri hareket eden kisiler olmalari nedeniyle, tipki
Mekkeli msriklerin ve Medineli mnfiklarin bazilarinin nitelendirildigi gibi eytn diye
nitelendirilmislerdir. (Kurn'da Seytn baslikli alismamiz bu srenin sonundadir.)
BUNLARIN KIMLIGI: Yukaridaki yetlerde, Sleymn peygamberin emrinde alisan
ve o'na zoraki hizmet eden seytn nitelikli cinnler hakkinda, sadece hnerli zanaatkr
kimseler olduklari seklinde bir bilgi verilmis, ama nereden geldikleri ve fizik yapilari
hakkinda herhangi bir ayrinti verilmemistir.
Cinn olarak nitelenen bu varliklarin kimler oldugu konusunda dogru bir tahlil
yapilabilmesi iin ncelikle dinler tarihi bilgisine ihtiya vardir. Babasi Dvd
peygamberden sonra o'nun mirasisi olarak lkesinin hkmdari olan Sleymn peygamber,
Yakb peygamberin soyundan gelen bir Ben Isrl peygamberidir. Bu nedenle hem
Mslmanlarin hem de Ehl-i Kitab'in [Yahudi ve Hiristiyanlarin] inandigi ve deger verdigi bir
kisidir. Sleymn peygamber ile ilgili haberler Ehl-i Kitap'ta da mevcuttur. Eldeki Tevrt'in
muharref [bozulmus] olmasi sebebiyle din bir kaynak olarak dikkate alinmasi mmkn
degilse de, tarih bir kaynak olarak ele alinmasinda hibir sakinca yoktur. nk yazili din
metinler de tarihin temel kaynaklari arasindadir. Nitekim Ana Britannica ansiklopedisi de,
Sleymn peygamberle ilgili olarak verdigi bilgilerin kaynagini Eski Ahit olarak gstermistir:
560
Hz. Sleymn'in yaami ile ilgili bilgilerin hemen tm Eski Ahit'ten kaynaklanir.
295
Dolayisiyla bu konunun, eldeki Kitab-i Mukaddes'ten de incelenmesinde yarar vardir.
Bu konu Tevrt'in I. Krallar ve II. Tarihler blmlerinde ayrintili olarak yer almaktadir.
Buralardan anlasilacagi zere, Kitab-i Mukaddes, Sleymn peygamberin hizmetinde
olan kisilerin, babasi Dvd peygamberin hnerli zanaatkr adamlari ile onlara usta basilik
yapan Sur kralinin gnderdigi Huram Baba ve emrindeki hnerli kisiler, zanaatkrlar
oldugunu kaydetmektedir. Sleymn peygamberin emrindeki seytn nitelikli cinnlerin hnerli
zanaatkrlar oldugunu bildiren Kurn yetleri ile, bir tarih kaynak olarak degerlendirdigimiz
Tevrt'in bilgileri bu konuda aynidir. Zaten Kurn'in bu yetlerini duyan Ehl-i Kitap da, bu
anlatima itiraz etmemistir. Btn bunlar, Sleymn'a hizmet eden cinnleri, halk kltrndeki
hayal cinler olarak aiklayanlarin hibir kaynak ve dayanaklarinin olmadigini
gstermektedir.
Sleymn peygamber hakkinda yalan ve iftira kampanyalari dzenleyen, o'ndan
kurtulmak ve iktidarini devirmek iin ellerinden gelen her seyi yapan seytn nitelikli cinnler,
bu hnerli ama zoraki alisan zanaatkrlardir. Sleymn peygamber, bu durumun bilincinde
olarak onlardan zoraki de olsa yararlanmayi sonuna kadar srdrmstr:
Ama kullarim iinde, verilen nimetlerin kariligini deyen de ok azdir!
14
Ne zaman ki Biz o'nun lmn gereklestirdik; o'nun lmne, onlara degnegini yiyen yeryz
canlisindan baska hibir sey dellet etmedi. Onun ldgn anlamalarina, onlara sadece degnegini yiyen yer
canlisi/kurt sebep oldu. Ne zaman ki yz st yere dst, ortaya ikti ki: O yabancilar Sleymn'in bilmedikleri
lmn bilmis olsalardi, o alaltici azap; hasret, gurbet esaret, agir isler, zincire vurulmusluk iinde
kalmazlardi.
(Sebe/14)
38. yette geen zincire vurulmu ifadesi, onlarin bildigimiz zincirlere baglandigi
anlamina gelmez. Bu ifade, onlarin kontrol altinda tutulduklarindan kinyedir.
Bunun zerine Biz de, o'nun emriyle istedigi yere yumuyacik akip giden rzgri,
yeytnlari; tm dalgi ve yapi ustalarini ve zincirlere baglanmiy olan digerlerini o'nun
emrine verdik.
Yukaridaki yet grubundaki alti izili ifadeler, Sleymn peygamberin sz edilen
nimetlere, Allah'in bahsetmesi ile ulastigini belirtmektedir. Allah'in Sleymn peygambere
byle gzel ihsanlarda bulunmasi, hayatinin bu nimetlere sahip olmadan nceki dnemde
o'nun, evvb [Allah'a dnen, Allah'a gnlden bagli olan] olmasi sebebiyledir.
Iyte bu, Bizim hesaba gelmez ihsanimizdir. Artik sen dilersen baykalarina ver veya
vermeyip tut.
Yani, sana sayisiz nimetler bagisladik. Artik dilersen ikram et; diledigine ver, bagisla,
ihsan et; dilersen de tut; dilediginden men et. Sana hesap sorulmayacaktir.
Burada Sleymn peygambere verilen mlk ve diger ltuflar anlatilmasina ragmen
Islm dsmanlari bu yeti kullanarak ok irkin rivyetler uydurmus ve bunu da maalesef
Peygamberimizin adini kullanarak yapmislardir:
Yce Allah'in, Ite bu Bizim bagiimizdir buyrugunda, Sleymn'a verilen cima gcne iaret
edilmektedir. Onun 300 hanimi, 700 criyesi vardi. Sirtinda yz erkegin suyu vardi.
296
295
Ana Britannica; c. 28, s. 434.
296
Katde-Ikrime-Ibn-i Abbs kanaliyla rivyet edilmistir. Bu anlamda bir rivyet de Buhar'de vardir.
561
Buna benzer rivyetlerde, yetteki Artik sen dilersen bakalarina ver veya vermeyip tut
ifadesinin anlami maalesef belden asagiya ekilmis ve yete ister menini akit; o hanimlarla
cinsel iliskide bulun, ister bulunma, serbestsin aiklamasi getirilmistir.
Sphesiz ki o'nun iin nezdimizde bir yakinlik ve gzel bir dn yeri vardir.
Bundan nceki yetlerde Sleymn peygambere dnyada verdigi nimetlerden bahseden
Rabbimiz, bu cmle ile de o'nun hiretteki durumunu aiklamis ve nimetler iinde olacagini
bildirmistir.
41
Kulumuz Eyyb'u da hatrla! Bir zaman o, Rabbine seslenmiyti: Seytn
bana ac ve dert, tasa sknt dokundurdu.
42
Hemen, hizlica, yaya olarak oradan uzaklay! Iyte yikanilacak bir yer,
soguk iecek!
43
Ve Biz o'na, ailesini ve onlarla birlikte olanlarn bir mislini daha
tarafmzdan bir rahmet ve kavrama yetenegi olanlar iin bir ibret olarak
bahyettik.
44
Ve eline bir tutam ot mesabesinde ki sermayeni/baharatlk iin nane,
feslegen demeti al, onunla hemen, rzk aramak iin sefere k ve kararsz olma,
dogrudan sapma, gnah iyleme. Gerekten Biz o'nu sabrl biri olarak bulduk.
O, ne gzel kuldu! Sphesiz o, Rabbine oka dnendir.
Eyyb kissasi, bu sredeki kissalarin ncsdr. yetlerden anlasildigina gre, bu
kissalarda adi geen peygamberlerin de [Dvd, Sleymn ve Eyyb peygamberler]
bellandirilmak, fitnelendirilmek ve saflastirilmak sretiyle ari-duru hle getirilmistir.
Sonunda da hem bu dnyada hem de hirette byk nimetlere mazhar olmuslardir. Bu
kissalarin maksadi, Peygamberimizin ve ayni zamanda btn insanligin kissalardaki
olaylardan ve kissa kahramanlarinin zelliklerinden ibret almalarini saglamaktir. Yce Allah
sanki, Ey Muhammed! Kavminin beyinsizligine sabret! Insanin ktlk ve sikintilara karsi
mutlaka sabretmesi gerektigini anlayabilmen iin, iste bu kimselerin durumunu bir dsn!
demek istemistir.
Tipki Dvd ve Sleymn peygamberler gibi, Eyyb peygamber de Peygamberimize
rnek gsterilebilecek lde bir sahsiyettir. Ne var ki, Eyyb peygamberin tarih kimligi ile
ilgili henz saglam bir bilgi elde edilememistir. Tarihi Vkid, knyesi Eb Abdullah olan
Eyyb peygamberin kimine gre el Besniyye [Sam ile Ezriat arasinda bir yer]'de yasamis bir
Rm oldugunu yazmaktadir. Kurtub'de yer alan bir nakle gre ise Yakb peygamber
dneminde yasamistir ve Yakb'un oglu Ysuf'un oglu Ifraim kizi Rahme ile evlenmistir.
Kimine gre ise annesi Lt'un kizi, hanimi ise Yakb'un kizi Leyla'dir.
Eyyb peygamberin kissasi da maalesef Dvd ve Sleymn peygamberlerin kissalari
gibi arpitilmis ve pek ok asilsiz rivyetle dejenere edilerek ahlk z karanlikta
birakilmistir. Eyyb peygamberin yasadigi iddia edilen olaylar uzun uzadiya Kitab-i
Mukaddes'te de yer aldigindan, Kurn'in indigi dnemde Eyyb (a.s) zaten efsanelesmis bir
durumda idi.
Kurn'da Eyyb peygamber hakkinda da fazla ayrinti verilmemistir. Kurn'in o'nunla
ilgili ifadeleri, daha ok halk arasinda yayginlasmis bulunan yanlislari dzeltmeye yneliktir.
Bu nedenle, konunun iyi anlasilmasi iin nce Eyyb peygamberin ne olmadiginin bilinmesi
gerektigi kanisindayiz. Bu grs dogrultusunda nce kissanin arpitilmis halini takdim
ediyoruz:
EYYB KISSASI
Rivyet olunduguna gre Iblis'in yedinci kat semda bir makami vardi., Rabbine bir soru
562
sorarak, Kullarin arasinda, beni kendisine musallat etmen durumunda, benden kainacak ve bana
yaklamayacak kimseler var midir? der. Bunun zerine Cenb-i Hakk da, Evet, kulum Eyyb!
cevabini verir. Derken eytn, Eyyb'a (a.s) vesvese vermeye balar. Eyyb (a.s) ise, Iblis'i bizzat
grr ama ona iltifat etmez.
Bunun zerine Iblis, Y Rabbi! O benden kainip bana iltifat etmedi; beni, o'nun malina
musallat et dedi. Ve Eyyb'a (a.s) gelerek, Malindan, unlar unlar yok oldu gitti dedi. Bunun
zerine Eyyb (a.s), Allah verdi; Allah aldi dedi ve Allah'a hamd senada bulundu.
Derken, eytn, Y Rabbi! Eyyb, malina da aldiri etmedi. Beni o'nun ocuklarina musallat
et dedi. Ve, gelerek, Eyyb'un (a.s) evini yikti. Bunun zerine de, Eyyb'un (a.s) ocuklarinin tamami
ld. Peinden de gelerek, durumu Eyyb'a (a.s) bildirdi, ama o, buna da aldirmadi.
Derken eytn, Y Rabbi! O malina ve ocuklarina aldiri etmedi. Beni, o'nun bedenine
musallat kil dedi. Cenb-i Hakk da buna msaade etti. O da, Eyyb'un (a.s) derisine fledi, bunun
zerine Eyyb'da (a.s) iddetli hastaliklar ve yogun acilar meydana geldi. Eyyb (a.s), bu bel ve
sikinti iinde yillarca kaldi. Ve, o ehir halkinin kendisinden tiksinecegi bir hle geldi.
Bunun zerine, tenh bir yere gtrld ve artik kendisine hi kimse de yaklamadi. Derken
eytn, Eyyb'un (a.s) hanimina gelerek, Syet kocan, benden yardim isterse, o'nu bu sikintidan
kurtaririm dedi. Hanimi bu hususu kocasina anlatinca, Eyyb (a.s), Allah'in kendisine sihhat ve
fiyet vermesi hlinde, hanimina yz degnek vuracagina yemin etti. Ite o zaman Eyyb (a.s),
Gerekten, eytn beni, yorgunluga ve azaba ugratti dedi. Bunun zerine Allah, duasina icabet ederek,
o'na, Ayaginla vur diye vahyetti. Bunun zerine Allah, o'nun ayaginin altindan soguk ve gzel bir su
fikirtti. Derken, Eyyb (a.s) o suyla yikandi. Bunun zerine Allah Tel da, o'nun iindeki ve
diindaki btn hastaliklari o'ndan giderdi; ailesini ve malini o'na yeniden verdi.
297
SEYTN EYYB PEYGAMBERI NASIL ETKILEMIS?
1) Onun hastaligi, son derece aci veren bir hastalik idi. Bu hastaligin zamani uzayip insanlar
o'ndan tiksinip, o'na yaklamaktan igrenip, mal namina hibir eyi kalmayip; hanimi insanlara hizmet
etmek sretiyle o'nun iin bir miktar azik elde edip, insanlarin o'ndan nefret ve igrenmesi de, hanimini
kendi yanina girmekten ve kendilerine hizmetten men edecek dereceye ulaip, bu arada eytn da,
kendisine, iinde bulundugu nceki nimetlerle imdi iinde bulundugu sikintilari hatirlatip, Eyyb
(a.s) da, bu vesveseleri def etme abasina dp ve bu vesveseler o'nun kalbinde gittike kuvvet
kazaninca, Eyyb (a.s) korktu ve Allah'a yalvarip yakararak, Gerekten eytn beni, yorgunluga ve
azaba ugratti demitir. nk, bu tr dnceler her ne zaman ileri safhaya varirsa, onun bunlardan
tr kalbinin elemi de o nisbette artardi.
2) Eyyb'un (a.s) hastaliginin sresi uzayinca, eytn o'na geldi, o'nu, Rabbi konusunda
mitsizlige drmeye aliti ve sabirsizlanmayi o'na sslemeye baladi. Ite bu sebeple de, Eyyb
(a.s), kalbinde, mitsizlige dme vehminin kuvvet kazanacagindan endielendi de, bunun zerine
Allah'a yalvararak, Gerekten, eytn beni, yorgunluga ve azaba ugratti dedi.
3) Denildigine gre eytn, Hz. Eyyb'un (a.s) hanimina, Syet kocan bana itaat eder, benim
szm dinlerse, o'ndaki bu fetleri gideririm deyip, hanimi da bunu o'na anlatinca, eytnin, dinine
aacagi hususunu zann-i galible anladi ve bu husus kendisine son derece agir geldi de Allah'a
yalvarip yakararak, Gerekten eytn beni, yorgunluga ve azaba ugratti dedi.
4) Rivyet olunduguna gre Hz. Peygamber (s.a.v) yle buyurmutur: Eyyb (a.s), on sekiz yil,
bu bel iinde kaldi. yle ki, iki kii hari, yakini ve uzagi, herkes o'nu terk etti. Daha sonra da, bu iki
kiiden biri digerine, And olsun ki, Eyyb (a.s), bu lemde, hi kimsenin ilemedigi bir gnah
ilemitir. Syet o bylesi bir gnah ilemeseydi, bu tr sikintilara dmezdi dedi. Ve onlar bunu,
Eyyb'a (a.s) atilar. Bunun zerine Eyyb (a.s), Sizin ne dediginizi bilmem, ama u var ki, Allah
Tel, benim mnkaa eden ve bu arada Allah'i zikreden iki kiiye ugrayip, evime dndgmde,
onlarin, hakk olan eyler diinda Allah'i anmalarini kerih grdgmden dolayi onlardan nefret etmi
oldugumu bilir dedi.
5) Denildigine gre, Eyyb'un (a.s) hanimi, insanlarin yaninda aliiyor, onlardan azik miktari
297
(Razi; el Mefatihul Gayb)
563
kadar cret aliyor ve azigi da Eyyb'a (a.s) getiriyordu. Derken, insanlar, onu artik hibir zaman
alitirmayacaklari hususunda anlatilar. Bunun zerine kadinlardan birisi, kendisine bir miktar azik
vermek mukabilinde, iki rgnden birisini kesmesini istedi. O da, bunu yapti. Daha sonra, ikinci
gnde de ayni eyi yapti. Derken kendisinin hibir rg kalmadi. Eyyb (a.s) yataginda yan dnmek
istediginde, o rklere tutunurdu. Eyyb (a.s) rkleri bulamayinca, kalbine, kendisine eziyet veren
dnceler yerleti, gitgide kederi artti da, ite bunun zerine, Gerekten, eytn beni yorgunluga ve
azaba ugratti dedi.
6) Eyyb (a.s), zaman zaman, Y Rabb! Andolsun ki, zerimde, iki eyin birletigini biliyorum.
Sen bana, o mali verdiginde, ben, muhtalar iin dayanak, yolcular iin yardimci, yetimler iin de
baba oldum dedi. Bunun zerine, bir buluttan, Ey Eyyb! Bu muvaffakiyet kimden? diye kendisine
nida edildi de, bunun zerine Eyyb (a.s), yerden toprak aldi, baina saarak, Senden y Rabb!
dedi.
Daha sonra da, kalbine gelen ilk dncenin yeniden geleceginden endielenerek ve bundan
korkarak, Gerekten, eytn beni, yorgunluga ve azaba ugratti dedi. Alimler, daha degiik grler de
ileri srmtr. Allah, durumun i yzn en iyi bilendir.
298
Seytn bu dar gnlerinde Hz. Eyyb'a vefakr kalan bir avu dostlari ki bu dostlarindan biri
de eiydi araciligiyla bir takim kt telkinlerde bulundu. Eger yce Allah Hz. Eyyb'u sevseydi,
o'nun baina bunca belayi yagdirmazdi eklindeki szler ile phe yaymaya aliti. Hz. Eyyb'un
dostlari da bu szleri o'nunla konuuyorlardi. Bu ise Hz. Eyyb'u ugradigi sikinti ve belalardan daha
fazla zyor, rahatsiz ediyordu.
Bu eytn telkinlerden bazilarini ei kendisiyle konuurken dile getirince Hz. Eyyb, eger
Allah'in izniyle sagligina kavuursa bu eine bir sylentiye gre sayisi yz diye bilinen belli sayida
dayak atacagina yemin etti.
Bu sirada Hz. Eyyb eytnin eziyetlerine ve dostlarini kandirarak onlari etkisi altina aliina
kari ugradigi sikintilari Rabbine ikyet etti.
299
Kitab-i Mukaddes'te Eyb blm vardir. Dileyenlerin efsaneleri oradan okumasi
nerilir.
EYYB KISSASIYLA ILGILI YETLERIN TAHLILI:
41. Kulumuz Eyyb'u da hatirla! Bir zaman o, Rabbine seslenmiyti: Meyakkat
ve aci ile bana yeytn dokundu [yeytn bana aci ve meyakkat dokundurdu].
--- [nusb] szcg, mesakkat, bedende zahmet ve -'-= [azb] szcg de, aci, mal
ve evlt acisi demektir.
300
Dvd ve Sleymn peygamberler gibi fitnelerden, bellardan geirilmis ve bylece
saflastirilarak ari-duru hle getirilmis olan Eyyb peygamber, yetten anlasildigina gre nusb
ve azb ile fitnelendirilmistir. Nusb ve azb szcklerinin anlamlari, bu fitnelenmenin
[sinanmanin] Eyyb'un (a.s) btn malini, ailesini ve sagligini ayni dnemde yitirmesi
seklinde oldugunu gstermektedir. Fakat o, btn bunlara ragmen Rabbi ile bagini
gevsetmemis, Rabbine olan gveninden hi bir sey kaybetmemis ve hep sabirli olmustur.
EYYB PEYGAMBERE MUSALLAT OLAN SEYTN: Kurn'da, eytn'in her
trl ktlgn sembol olarak tanitildigi ve her kt kisi ve gce eytn dendigi
unutulmamalidir. Fakat ne yazik ki, eytn, genellikle halk kltrndeki o malm yaratik
olarak algilanmakta ve yette bildirilen iskencelerin de Eyyb peygambere o seytn tarafindan
yapildigi kabul edilmektedir. Hlbuki Kurn'da birok yerde seytnin insan zerinde
298
Rz, Meftihu'l-Gayb.
299
Seyyid kutup
300
Isfehani, razi, kurtubi
564
zorlayici bir gcnn bulunmadigi bildirilmistir. Bu aik Kurn bildirisine ragmen,
insanlarin pek ogu, lmn, hayatin, saglik ve hastaligin seytn tarafindan meydana
getirildigini kabul etmekte, ama byle bir kabuln bu konularda Allah'i devre disi birakmak
anlamina geldigini hi dsnmemektedirler. Dsnlmeyen bir diger sey ise, zannedilen
glere sahip olan seytnin, bu glerini kullanarak neden peygamberleri saf disi
birakamadigi veya neden Allah rizasi iin mcadele edenleri yoldan ikaramadigidir.
Biz, yukarida Sleymn peygamberin kissasinda degindigimiz seytn anlayisiyla,
Eyyb peygamberi bu durumlara getirenin ya yakin evresinden biri (zellikle de is ortagi),
ya da Eyyb peygamberin kendi seytni (yani, Iblis) oldugu kanaatindeyiz. Bu kabule gre,
Eyyb peygamberin basina bu dertleri bir yakini, is ortagi veya kendi dsncesizligi amistir.
O da ugradigi kayiplar karsisinda hirsa kapilarak teksr pesinde kosarken, muhtemelen isleri
iyice ters dnms, ifls etmis, elinde avucunda bir sey kalmamistir. Bu durumun sonucu
olarak yakinlari evresinden uzaklasmis ve kendisi de dstg bunalimlar neticesinde fiziksel
ve zihinsel hastaliklara yakalanmistir.
42. Ayagin ile topukla [yere vur, mahmuzla, yaya olarak hemen oradan
uzaklay]!
yette geen [rakz] szcg, topuklamak [ati mahmuzlamak], kanat irpmak
anlamina gelir. Szck burada meczen acele etmeyi, abuk gitmeyi ifade etmektedir.
301
nk atin mahmuzlanmasi, onu hizlandirmak iin yapilan bir harekettir ve kanat irpmak da
bulunulan yerden sratle uzaklasmayi ifade eder. Nitekim, konumuz olan yetten baska
Enbiy/12-13'de geen rakz szcg, orada da bu yetteki gibi kamak, abucak
uzaklasmak olarak mecz anlamiyla yer almis ve genellikle tm meal ve tefsirciler o yetlere
bu manalari vermislerdir:
12
yle ki onlar azabimizin siddetini hissettikleri zaman ondan hizla uzaklasip kaiyorlardi.
13
Hizla uzaklaip kamayin, sorgulanmaniz iin, iinde imarip azdiginiz eylere ve evlerinize
dnn.
(Enbiy/12-13)
Konumuz olan Eyyb kissasindaki rkuz szcgnn, ayagini yere vur anlamina
alinmasi sretiyle, Allah'in emriyle ayagini yere vurdugunda oradan su fiskirdigi ve Eyyb
peygamberin o sudan itikten ve banyo yaptiktan sonra hastaliginin getigi, muhtemelen de
Eyyb peygamberin bir cilt hastaligina yakalanmis oldugu yolunda yapilan aiklamalar
tamamen mesnetsiz, hayal yakistirmalardir. Bunlar, Kitab-i Mukaddes'te yer alan ve
Mslmanlarin lp tartmadan, saglama yapmadan kabul ettikleri, Eyyb peygamberin
vcudunun bastan asagi sivilcelerle dolu oldugu yolundaki ifadelerden kaynaklanmaktadir.
yetteki ayagin ile ifadesi, bize gre Eyyb peygamberin yaya olarak gitmekten baska
aresinin kalmadigini gstermektedir. nk pasajdaki anlatima gre, Eyyb peygamber tm
mal varligini, sagligini, evresini ve ailesini kaybetmis, mahmuzlayacak ne ati ne de devesi
kalmistir. Kanatlanacak imkni da olmadigi iin yette ayagin ile ifadesi yer almistir.
Iyte yikanilacak bir yer, soguk iecek!
Bu ifade genellikle ayagini yere vurmasiyla yerden bir pinarin fiskiriverdigi ve Eyyb
peygamberin de ondan itigi ve onunla yikandigi, sonunda da dertlerinden kurtuldugu
seklinde yorumlanmistir. Bize gre ise bu ifade, Eyyb peygambere istikmet vermekte, kaip
gidecegi yerlerdeki imknlara isaret etmektedir. Yani, Eyyb peygamber bulundugu, yasadigi
301
(Lisanl Arab, rkz mad. )
565
yerden ayrilarak sulak, bitek ve serin bir blgeye, yaylaya gidecek, bylece o'nu sarmis olan
sikintilardan kurtulup selmete erecektir.
43. Ve Biz o'na, ailesini ve onlarla birlikte olanlarin bir mislini daha
tarafimizdan bir rahmet ve tm akil sahipleri iin bir ibret olarak bahyettik.
Bu yet, Allah'tan gelen bel ve musibetlere karsi sabirli olanlarin nail olacaklari
nimetlere dikkat ekmekte ve bellanma sonucunda sabredenlere, kaybettiklerinin kat kat
fazlasinin ikram edildigini bildirmektedir. Bu ikramlar, srenin sonundaki Fitne baslikli
yazimizda da belirttigimiz gibi Bakara/155-156'da mjde olarak nitelendirilmistir:
155,156
Ve de kesinlikle Biz, korkudan, aliktan bir seylerle ve mallardan, canlardan ve
rnlerden eksiltme ile sizi zayif dsrecegiz/ imtihan edecegiz. Kendilerine bir musibet geldigi
zaman, Biz sphesiz Allah'a aidiz ve yalniz O'na dnecegiz diyen su sabredenlere de mjdele!
157
Iste onlar; Rablerinden, birtakim destekler ve rahmet kendilerinedir. Iste onlar,
kilavuzlandiklari dogru yolu bulanlarin da ta kendisidir.
(Bakara/155-157)
43. yetle ilgili olarak bazi rivyetlerde, Allah o'nun nceki ocuklarini diriltti ve onlar
kadar daha verdi
302
seklinde asiri abartmalar yapilmistir. Hlbuki yetin aik anlatiminda
Yce Allah'in Eyyb peygamberin ocuklarini ldrdgne ve sonra len ocuklarini
dirilttigine dair hibir ifade yoktur.
Burada anlatilan olay sudur: Eyyb peygamber, Allah'tan gelen ve 44. yette dile
getirilen, Hemen oradan uzakla, eline bir demet bitki al ve onunla ri:ik aramak iin sulak ve
serin yere sefere ik, sakin gnah da ileme! emrini alinca geregini yapmis ve Rabbimiz de
o'na hem sagligini geri vermis, hem de madd ynlerden genis imknlar bahsetmistir. Allah'in
bu bagislari sonucu herkes o'nun etrafinda kmelenmis ve Eyyb peygamberin evresi
eskisine nazaran kat be kat artmistir.
43. yet aslinda anlam olarak Eyyb kissasinin son yetidir. Cmlelerin basinda bulunan
atif vav'i [ve baglaci] cmleye takip ve sira anlami degil, cem anlami, yani birliktelik
anlami kattigi iin, ve eline bir demet ot al ibaresi ile baslayan 44. yet, abuk uzakla emrinin
verildigi 42. yetin devamidir. Buna gre pasajin normal takdiri syledir:
Kulumuz Eyyb'u da hatirla! Bir zaman o, Rabbine nida etmiyti: Meyakkat ve aci ile
bana yeytn dokundu [yeytn bana aci ve meyakkat dokundurdu].
Ayagin ile topukla [yere vur, mahmuzla, yaya olarak hemen oradan uzaklay]! Iyte
yikanilacak bir yer, soguk iecek! Ve eline bir tutam bitki al, onunla hemen, rizik aramak
iin sefere ik ve hnis olma [kararsiz olma, dogrudan sapma, gnah iyleme]. Gerekten
Biz o'nu sabredici bulduk. O ne gzel kuldu! Sphesiz o oka dnendir.
Ve Biz o'na, ailesini ve onlarla birlikte olanlarin bir mislini daha tarafimizdan bir
rahmet ve tm akil sahipleri [kavrama yetenegi olanlar] iin bir ibret olarak bahyettik.
Bu ve baglacinin bir baska rnegi de abdestin emredildigi Mide/6'da grlmektedir.
Abdest alma esnasinda, normal olarak nce ellerin sonra yzn yikanmasi sz konusu iken,
bu yette yzn yikanmasi elin yikanmasindan nce zikredilmistir. Buna ragmen bu yetten
evvel yzn yikanacagi anlasilmamis, abdestin tamamlanmasi iin yette sayilan drt
eylemin gereklestirilmesi yeterli grlmstr. Yani yetten, abdest aliminda siranin nemli
olmadigi ve organlarin tersten yikanmasinda da bir sakinca bulunmadigi anlasilmistir. Sz
302
Hasan el-Basr'den naklen.
566
konusu yete yklenen bu anlam, cmledeki ve baglacinin cem iin olmasindan
kaynaklanmaktadir.
44. yetin, anlam olarak 42. yetin devami olmasi ve 43. yetten nce gelmesi, bu
sredeki kissalarin sunuslarindaki anlam siralamasina da uygun dsmektedir. Yce Allah bu
kissalarda, fitnelendirdigi, sinavdan geirdigi kullarina, sabrettikleri ve O'nun hkmne
gnlden razi olduklari takdirde ok byk ltuflarda bulundugu/bulunacagi mesajini
vermektedir. Dolayisiyla, yukarida pasajin takdirinde yaptigimiz gibi Eyyb peygamberin
sabredici ve evvb oldugunu bildiren 44. yetin, Allah'in kendisine bagista bulundugunu
bildiren 43. yetin nne alinmasi, kissalardaki nce kulun sabri, sonra Allah'in bagisi
siralamasina daha uygun dsmektedir.
yetteki, tarafimizdan bir rahmet ve tm akil sahipleri [kavrama yetenegi olanlar] iin
bir ibret olarak bahettik ifadesi, Allah'in verdigi nimetlerin herhangi bir zorunluluktan degil,
bir ltuf, bir bagis olarak verildigini anlatmaktadir.
Yine bu ifadeden anlasiliyor ki, bu kissada her akil sahibi [kavrama yetenegi olan] iin
bir ibret, bir ders vardir. Akil sahibi her insan, hangi hlde olursa olsun, Allah'a isyan
etmemeli, O'ndan midini kesmemeli ve mit ettigini sadece Allah'tan beklemelidir. nk
iyilik de, ktlk de sadece Kendisinden baska ilh olmayan Allah'in elindedir. O, diledigini
iyi bir durumdan kt bir duruma dsrr, diledigini de kt bir durumdan iyi duruma ikarir.
44. Ve eline bir tutam bitki al, onunla hemen rizik aramak iin sefere ik ve
hnis olma [kararsiz olma, dogrudan sapma]. Gerekten Biz o'nu sabredici bulduk. O, ne
gzel kuldu! Sphesiz o oka dnendir.
Eyyb peygamber ile ilgili gerekleri kavrayabilmek iin bu yette geen bazi
szckleri iyi anlamak zorunludur. Zira bu yetteki bazi ifadeler, asilsiz hikyelerin
retiminde kullanilmak zere arpitilmistir.
Bu yetten; nce, hanimini sopayla dvmek zere yemin eden Eyyb peygamberin sopa
yerine bir demet otla vurarak bu yeminini yerine getirdigi ve bu yolun da kendisine bizzat
Allah tarafindan gretildigi yalanlari retilmis, daha sonra da bu yalanlardan, adina Eyyb
ruhsati da denilen hile-i seriyye ortaya ikarilmistir.
yetin nasil arpitildigini gzler nne serebilmek iin, Eyyb peygamberin yemini ve
hanimini dvmesi ile ilgili hikyeyi ve bu gerek disi hikyeden ikarilan fetvalari
okuyucularin dikkatine sunuyoruz:
Bil ki bu sz, daha evvel, Hz. Eyyb'dan (a.s) bir yeminin sdir olduguna dellet etmektedir. Bir
hadiste, o'nun hanimina kari yemin ettigi bildirilmitir. Alimler, o'nun, hangi sebepten tr
hanimina kari yemin ettigi hususunda ihtilaf etmilerdir: Bu yeminin, o kadinin, Hz. Eyyb'u (a.s)
eytna taate meylettirme gayretinden dolayi oldugunu sylemek uzak bir ihtimal oldugu gibi, yine sa
rgn kesip vermesinden tr oldugunu sylemek de akildan uzaktir. nk yiyecek almaya
mecbur olan birisinin bylesi bir harekette bulunmasi mbahtir. Dogruya en yakin olan, haniminin,
Hz. Eyyb'a (a.s), bazi ilerinde muhalefet etmesinden tr bu yeminin olmasidir. nk o kadin,
bazi ilerini grmeye gidiyor, bu yzden gecikiyordu. Hz. Eyyb (a.s), iyiletiginde ona yz sopa
vuracagina dair hasta iken yemin etti. O kadin, o'na ok gzel hizmet ettigi gibi, Cenb-i Hakk, Hz.
Eyyb'un (a.s) yeminini, hem kendine hem hanimina kolay olan en basit yolla zd. Bu ruhsat, devam
etmektedir. Hz. Peygamber'e (s.a.v), bir criyeyle zina eden sakat, siska biri getirildi. Hz. Peygamber
(s.a.v), Iinde yz p bulunan bir hurma salkimi alip, ona onunla bir kere vurun
buyurdu.
303
Hz. Eyyb'un eine dayak atma yeminine gelince; yce Allah o'na ve o'nu korumaya alian,
ggsledikleri sinamaya sabreden eine merhametinden dolayi kolay bir zm gstermitir. Hz.
303
(Razi; el Mefatihul Gayb)
567
Eyyb'un yemin ederken belirledigi sayidaki sopalari birletirerek onlarin hepsiyle bir kere vurmasini
emretmitir. Bylece Hz. Eyyb, yemininin geregini yapmi ve onu ignememi olacakti.
304
Rivyetlere gre, Hz. Eyyb'un diinda herkes, hatta ocuklari bile kendisinden
uzaklamilardir. Bu yzden, Biz o'na ifa verdigimizde ailesi o'na dnd. Ondan sonra Biz kendisine
eskisinden daha fazla mal ve evlat verdik denilmitir.
305
Bu cmle zerinde biraz durmak gerekir. Hz. Eyyb hasta iken, bir miktar sopa vurarak
hanimini dvecegine yemin etmitir. Ancak sagligina kavutugunda, gnahsiz hanimini dvmek zere
ettigi yeminden pimanlik duymutur. Dvmese yemin etmi oldugu iin gnaha girecektir, dvse
masum ve vefakr eine bouna hakksizlik edecektir. Allah bu sorunu yle halletmitir: Ka adet
sopa vuracaksan eline o kadar p al ve bir demet yap, sonra da o demetle eine bir kez vur. Bylece
hem yeminin yerine gelmi olur, hem de ein bo yere eziyet grmez. Bazi fakihler byle bir yntemin
sadece Hz. Eyyb'a mahsus oldugunu sylerlerken, bazilari da, baka kimselerin de bu firsattan
yararlanabileceklerini savunmulardir. Ilk gr Ibn-i Askir, Ibn-i Abbs'dan, el-Cessas ise
Mchid'den nakletmilerdir. Ibn-i Mlik de ayni grtedir.
306
Diger gr ise Imm Eb Hanife, Imm Ysuf, Imm Muhammed, Imm Zfer ve Imm Sfi
tarafindan ne srlmtr. Onlara gre szgelimi bir kimse hizmetisine 10 sopa vurmaya yemin
ettiginde, 10 sopayi birletirerek ona vursa yemini yerine gelmi olur. Ancak 10 sopanin hepsinin de
hizmetinin vcuduna degmi olmasi gerekir. Nitekim. Hz. Peygamber'den (s.a) rivyet edilen bir
hadisde, o, hasta bir zaniye byle ceza vermitir. nk zina eden ahis o derece hasta idi ki 100
sopaya dayanmasi mmkn degildi. el-Cessas'in Sad b. Ubde'den rivyet ettigine gre, Ben Sad
kabilesinden bir ahis zina etmiti. Ancak o kadar hastaydi ki bu ahis, bir deri bir kemik kalmiti.
Bunun zerine Hz. Peygamber (s.a) bu zaniye, 100 p olan bir hurma daliyla bir kez vurulmasini
emretmiti. (Ahkmu'l-Kurn, ayrica bu hadis, Msned-i Ahmed'de, Eb Dvd, Nese, Ibn-i Mce,
Tabern, Abdurrezzak'in kitaplarinda ve daha birok hadis kitabinda kayitlidir.) Hz. Peygamber (s.a)
hasta ve zayif olan biri zerinde hadd cezasini bu ekilde tatbik etmitir. Ayrica fukaha, bu tr bir ceza
iin eitli artlar ne srmtr. rnegin her pn sulunun vcuduna dokunmasi ve ayrica da
eziyet vermesi gibi.
307
Bazi alimler, bu yeti hile-i eriyyeye delil kabul etmilerdir. Bunun Allah Tel'nin Hz.
Eyyb'a gsterdigi bir zm oldugundan da bir phe yoktur. Fakat bu, sorumluluktan [farzdan]
kurtulmak iin gsterilen bir yol degil, sadece bir ktlkten kainmak iindi.
308
Dolayisiyla Islm hukukunda bile, ancak kiinin kendisine veya bir bakasina yapacagi zulm,
gnah ve ktlg bertaraf etmesi artiyla caizdir. Aksi takdirde harami hell kilmak, farzdan
kainmak ve iyiligi terk etmek iin yapilan hile gnah stne gnahtir, hatta son tahlilde kfre bile
girebilir insan. nk art niyetle hile yapmaya alian bir kimse, gya Allah'i kandirmaya
aliiyordur. Szgelimi bir kimse zekt vermemek iin, yilin bitiminden nce malini bakasina
devrederse, sadece farzi terk etmi olmaz, ayni zamanda farzdan kurtuldugunu da sanarak Allah'i
aldatmaya alimi olur. Bazi fakihlerin bu gibi hilelere eserlerinde yer vermi olmalari, er'i
hkmlerden nasil kainilacagini gstermek iin degildir. Bilakis hile-i eriyeye bavuran bir adamin
304
(Razi; el Mefatihul Gayb)
305
(Razi; el Mefatihul Gayb, Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran,
Mevdudi; Tefhiml Kuran)
306
(Razi; el Mefatihul Gayb, Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran,
Mevdudi; Tefhiml Kuran)
307
(Razi; el Mefatihul Gayb, Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran,
Mevdudi; Tefhiml Kuran)
308
(Razi; el Mefatihul Gayb, Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran,
Mevdudi; Tefhiml Kuran)
568
davasina bakarken hkimin zhire gre hkmedip, sonucu Allah'a birakmasi iin yapilan hileyi
bilmesini saglamaktir.
309
Kurtub'ye gre Eyyb'un yemini:
Eyyb hastaligi esnasinda hanimina yz sopa vurmaya yemin etmiti. Bu yeminine neyin sebep
oldugu hususunda drt ayri gr vardir:
1) Ibn-i Abbs'in rivyet ettigine gre, Eyyb'un hanimi doktor sretinde karilatigi Iblis'i
Eyyb'u tedavi etmek iin agirmi. Iblis, Su artla o'nu tedavi ederim demi, iyileecek olursa,
Sen beni iyiletirdin diyecek, bunun diinda o'ndan hibir karilik istemiyorum. Hanimi, Peki
demi ve Eyyb'a byle demesini gtlemi. Bunun zerine Eyyb, hanimini dvecegine yemin etmi
ve, Yazik sana, o dedigin kii eytndir demiti.
2) Sad b. el Mseyyeb'in dedigine gre nceden Eyyb'a getirdigi ekmekten daha fazlasini
getirmi. O hiyanet edeceginden korkunca, mutlaka onu dvecek diye yemin etmi.
3) Yahy b. Selm ve bakalarinin naklettigine gre de eytn Eyyb'un hanimini Eyyb'u
kendisine kurban olarak bir kei kesmeye mecbur etmesini ve bunun sonucunda da iyileecegini
belirterek telkinde bulunmu. Hanimi bundan Eyyb'a sz edince iyiletigi takdirde ona yz sopa
vuracagina dair yemin etmi.
4) Denildigine gre hanimi sa rklerini iki ekmek kariliginda satmi. nk Eyyb'a yemek
zere gtrecek hibir ey bulamamiti. Eyyb ise ayaga kalkmak istedi mi ona, yani rklere
tutunurdu. Ite onu dvmeye yemin etmesinin sebebi bu olmutu.
310
Bu gerek disi hikyelerden sonra Kurn'in gereklerine dnyoruz:
Ve eline bir tutam bitki al,
-- [digs] szcg, ot, feslegen ve benzeri seylerden kk bir demet
manasinadir.
311
yetteki, Ve eline bir tutam bitki al ifadesi, 42. yetteki Ayagin ile topukla
[yere vur, mahmuzla, yaya olarak hemen oradan uzakla]! ifadesine baglanmistir.
yette konu edilen demetin ne demeti oldugu aika belirtilmedigi iin, bu ifade
hakkinda daha genis anlamlar dsnlebilir. Mesel bu ifade ile Eyyb peygamberden,
yasadigi blgedeki bazi bitkileri alip isaret edilen sulak ve serin blgeye gtrmesi istenmis
olabilecegi gibi, artik evresinde nitelikli kimse kalmadigi iin elinin altinda kalan bir tutam
ot mesabesindeki niteliksiz kimseleri alip onlarla sulak ve serin blgede bir topluluk
olusturmasi da istenmis olabilir.
onunla hemen ri:ik aramak iin sefere ik
DARB: - -'' [darb] szcg, iyi bir mtesbih szck rnegi olup, Lisn'l-Arab ve
Tc'l-Ars'un beyanlarina gre yzlerce farkli anlamda kullanilmaktadir.
Darb szcgnn hakik manasi, bir seyin zerinde bir sey olusturmak demektir. Bir
sey zerinde bir sey olusturmanin ise dogal olarak birok yolu ve yntemi oldugu iin szck
de meczen pek ok anlamda kullanilabilmektedir. Mesel, herhangi bir nesne zerinde el,
sopa, kili gibi birok sey vasitasiyla bir seyler olusturmak mmkndr. Bir nesne zerinde el
ile olusturulan sey dvmek veya arpmak szleriyle, sopa ile olusturulan sey kirmak
veya devirmek szleriyle, kili ile olusturulan sey kesmek, yaralamak veya izmek
szckleriyle ifade edilen eylemler olabilir. Iste, tm bu eylemler darb szcgnn anlami
kapsamindadir. Baska bir rnek olarak, herhangi bir metal parasi zerinde yapilacak oyma
veya kabartma eylemi de darb szcgyle ifade edilir. Nitekim metal para basimina darb,
para basilan yere de darbhne adi verilmistir. Osmanli paralarinin stnde yazili olan _ --
309
(Razi; el Mefatihul Gayb , Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
310
Kurtub, Ahkmu'l-Kurn.
311
(Lisanl Arab, dgs mad. )
569
,-=-=- [duribe f kostantiniyye] ibaresi de, Kostantiniye'de [Istanbul'da] basilmistir
anlamina gelmektedir. Yine baska bir rnek olarak, yollarda ayakla iz olusturmak ve bu anlam
ekseninde rizik, ticaret veya savas iin yola gitmek de darb szcgyle ifade edilir. Ayrica
Araplar misafire -'- [drib=yol tepen] derler. Mecz anlamlari arasinda dvmek ve
arpmak anlamlariyla meshur olan darb szcg; yagmurun topraktaki izi, Ms
peygamberin Isrlogullari'na denizde asasiyla yol amasi, tuvalete def-i hacet iin hizli
gitmek, is yapmak, bir yere bir sey dikmek, erkek hayvanin disisinin stne ikmasi, bir seyi
bir seye arpmak, karistirmak, koyun boyamak, suda yzmek, akrep sokmasi, kalp atisi, nabiz
vurusu, bir seyi kaldirmak, el ile isaret, siki tutmak, kavgadan-beldan kamak, bir yere varip
dikilmek, rnek vermek ve daha birok anlamlarda kullanilir.
312
Darb szcgnn degisik anlamlariyla ilgili Kurn'da birok rnek mevcut
oldugundan, Kurn zerinde alisanlarin bu szcgn getigi pasajdaki anlami
yakalayabilmeleri iin szck zerinde iyi dsnmeleri gerekmektedir.
Grldg zere darb szcg, mtesbih anlamli bir szcktr. Bu sebeple szck, yer
aldigi cmledeki veya bulundugu pasajdaki sz ve anlam akisi dikkate alinarak tevl edilmeli,
yani szcgn degisik anlamlarindan birisi tercih edilmelidir.
Bu pasajdaki konu akisi dikkate alindiginda, bize gre darb szcg iin en uygun
anlam (emir kipi olarak), Rizik aramak iin yola ik, hicret et, bulundugun yerden ayril!
anlamidir. Kitab-i Mukaddes'teki, Eyyb, dostlari iin dua ettikten sonra, Eyyb'un
srgnn Rabb dndrd. Ve Rabb o'nu eski gnencine kavusturup o'na nceki varliginin iki
katini verdi
313
ifadesi de, Eyyb peygamberin memleketinden ayrildigini, gurbette ok genis
imknlara ve ltuflara mahzar oldugunu ve sonra memleketine geri dndgn anlatmakta,
dolayisiyla bizim nerdigimiz anlam uygun dsmektedir.
ve hnis olma [kararsiz olma, dogrudan sapma]
HINS: --='' [hins] szcg asil olarak, hakktan btila kaymak; gnah islemek ve
kararsizlik anlamlarina gelmektedir.
314
Yemin eden birisinin yemininden caymasina da,
hakktan btila kaymak manasinda hnis olma denir. yette ve pasajda yemine dair baskaca
bir sz olmadigi gibi, Eyyb peygamberin, elindeki bir tutam ot ile hanimina vurmasi
istendigi ynnde ima ve isaret sayilabilecek aik veya kapali herhangi bir sz de yoktur.
Dolayisiyla buradaki hins szcgnn, yeminden dnmek anlaminda degerlendirilmesi bize
gre yanlistir. yetteki, bir dizi emrin sonuncusu olarak Eyyb peygambere verilen ve l
tahnes ifadesi, karasiz olma, hakktan sapma, gnah isleme! anlamlarinda
degerlendirilmelidir. Nitekim hins szcg Kurn'da bir kez daha gemekte ve orada da,
hakktan btila sapis; gnah anlaminda kullanilmaktadir:
42-48
Onlar ilerine isleyen bir ates ve kaynar su iindedirler, serin olmayan, sevimli olmayan
kapkara dumandan bir glge iindedirler. Sphesiz solun ashbi bundan nce varlik iinde zevk ve
eglenceye dalanlar idiler. Ve byk gnah; Allah'a ortak kabul etme zerine israr ediyorlardi. Ve
Biz lp, toprak ve kemik yigini olduktan sonra mi, biz gerekten kaldirilacagiz? nceki atalarimiz
da mi? diyorlardi.
(Vkia/46)
Grldg gibi, szckler asil anlamlarinda anlasilip pasajin btnlg de dikkate
alindiginda, yetin baska zorlamalara gerek birakmayan mesaji aika ortaya ikmaktadir.
Szcklerin gerek anlamlari disinda anlasilmasi durumunda ise ortaya bir de Eyyb
312
Lisn'l-Arab, 5/477, 483; Tc'l-Arus, 2/166-175; Mfredt, s. 294.
313
Eyyb, 42:10.
314
(Lisanl Arab, hns mad. )
570
peygambere bir yemin ayarlamak mecburiyeti ikmakta ve bylece yukarida aktardigimiz
uydurma senaryolarin sayisi, ayarlanan yemin gerekeleri nisbetinde artmaktadir.
Bize gre, Eyyb (a.s) kissasinin anlatildigi yetlere yakistirilan anlamlarin mucize
mantigiyla izah edilmesinin de hibir makul gerekesi yoktur. Zira Eyyb peygamberin
karsisinda ne o'nun peygamberligini inkr eden, ne de o'ndan mucize bekleyen herhangi bir
kisi veya zmre vardir.
Gerekten Biz o'nu sabredici bulduk. O, ne gzel kuldu! Sphesiz o oka dnendir.
Eyyb peygamber kissasi, Rabbimizin Eyyb'u (a.s) ok gzel niteliklerle vp
onurlandirdigi bu ifadelerle son bulmaktadir. Daha nce Dvd ve Sleymn peygamberler
iin kullanilan evvb sifatinin bu kez de Eyyb peygamber iin kullanilmis olmasi dikkat
ekicidir. Sredeki kissalariyla Peygamberimize ve tm insanliga rnek gsterilen
peygamberlerin bu ortak zelligi, mminin vgye lyik diger niteliklerinin de kaynagi
durumundadir. Isr/25'de ogul hliyle karsimiza gelecek olan evvb szcg, Kaf/32'de
genel anlamda kullanilmis ve tarafimizdan su sekilde aiklanmisti:
* -' ,' [evvb];
* Gnahlarindan pisman olup oka dnen ve oka istigfar eden,
* Allah'a tefekkryle oka dnen, oka ynelen,
* Allah'in disindaki varliklara ynelirken, hev heveslerine uymaktan oka dnen
[kendini alikoyan],
* Allah'tan baskasini kabullenmeyen, Allah'in disindaki her seyden kesinlikle el etek
eken demektir.
Dolayisiyla evvb olan kimse, arzularini ve isyani terk edip Allah'a itaat ve rizayi seen
kimsedir. O, Allah'in hoslanmadigi seyleri terk eder, Allah'in tavsiye ettigi yola tbi olur. Bu
yoldan kk bir sapma bile onu korkutur. O, Allah'a oka tevbe ve kulluk eder, O'nu
hatirlar ve her isinde O'na ynelir.
Kurn'da ilk kez bu srede yer alan Eyyb peygamber, daha sonra Enm/84 ve
Enbiy/83-84'de de zikredilecektir.
BU KISSALARIN MESAJ I: Bir kul bilmelidir ki, Allah'tan af dilerse, Allah kendisini
bagislar. Nitekim kissalarda da Yce Allah'in Dvd, Sleymn ve Eyyb peygamberleri
bagisladigi ve onlara eskisinden kat be kat fazla imknlar verdigi anlatilmaktadir.
Bu kissalarin bir baska mesaji da, Peygamberimizin tipki Eyyb peygamber gibi, bir
avu insanla baska bir diyara gidecegi ve orada glenip geri dnecegidir.
Yakistirdiklari anlamlari uydurma hikyelerle besleyip peygamber kissalarini efsaneye
evirenler ve onlari hi sorgulamadan kabul edenler, kendilerine su soruyu sormak
durumundadirlar: Acaba Sleymn ve Eyyb peygamberlere musallat olan seytnlar simdi
nerededirler ve ne yapmaktadirlar?
45
G ve ngr sahibi kullarmz brhm'i, shk' ve Ya'kb'u da
hatrla!
46
Sphesiz Biz onlar Yurt Dyncesi/ zgr vatan hasreti saflgyla
saflaytrdk, ar-duru hle getirdik.
47
Ve yphesiz onlar, yanmzda seilmiy en
hayrl kimselerdendir.
Bu yet grubuyla Peygamberimizin ynlendirilmesine ve yreklendirilmesine devam
edilmektedir. Bu yetlerde, daha nce yasamis ve fitnelendirilerek ari-duru hle getirilmis
peygamberlerden nn daha ismi sayilmis ve dolayisiyla kendisinin de ayni yollardan
geirildigi ve geirilecegi, bu nedenle onlar gibi sabirli olmasi gerektigi bildirilmistir.
571
G ve basret sahibi
Bilindigi gibi, insanin bir bedensel bir de zihinsel gc vardir. Bedensel g, genellikle
el yardimi ile yapilan islerle ortaya kondugu iin el szcg gten kinye olarak kullanilir.
Insanin zihinsel gc ise grs, grme, gze izafeten basret szcgyle ifade edilir. Bu
nedenle, iki gz olan ve onlarla evreye bakinip durana degil de zihinsel fonksiyonlarini
kullanan, yani akleden, tefekkr eden, bakar kr olmayan kimselere basret sahibi denilir.
Dolayisiyla 45. yette adi geen peygamberlerin g ve basret sahibi kullar olarak
nitelenmesi, onlarin diryetli, gayretli, dogru yolu gren ve gsteren kimseler oldugunu
anlatmaktadir.
ZIKRE'D-DR [YURT DSNCESI]: Zikre'd-dr tamlamasi, bazi eserlerde yer aldigi
gibi yurt hatirlatmasi degil, yurt hatirlamasi [yurdun akildan ikmamasi] demektir. 45.
yette adi geen peygamberlerin hem Kurn'da anlatilan hayat hikyeleri, hem de
hakklarinda tarih kitaplarinda yer alan bilgiler dikkate alindiginda, bunlarin sabit bir
vatanlarinin olmadigi ve diyar diyar dolastirildiklari grlr. Bu durum gz nne
alindiginda, yette adi geen peygamberlerin aritilip olgunlastirilmak zere birok zorluga
maruz birakildiklari anlasilmaktadir. Bu zorluklar hem gittikleri lkelerde atese atilmisasina
sikintilarla bogusmak, hem de z memleketlerinden uzakta kalmalari sebebiyle yurt hasreti
ekmek seklinde gereklesmistir.
' -'' [ed-dr] ifadesini, yurt yerine hiret anlamina almak, hem pasajdaki sz akisina
uymaz, hem de aritma kavramiyla bagdasmaz. nk hireti hatirlamak, atese atilmak
degildir ve insana aci vermez. Aci; hasrette, gurbette ve ilededir.
SAFLASTIRMA [ARI-DURU HLE GETIRME]: Srenin sonundaki Fitne baslikli
yazimizda da grlecegi gibi, bu szck daha evvel Dvd ve Sleymn peygamberler iin
kullanilan fetenn szcgnn farkli bir seklidir ve szmeyi, saflastirmayi, sabirli olmayi,
metanetli davranmayi, gretmeyi, bilgilendirmeyi, grglendirmeyi, deneyim kazandirmayi
ifade eder.
48
sml'i, Elyas'y, Zlkifl'i de an. Hepsi de hayrl kimselerdendir.
Bu yette Rabbimiz, Isml, Elyesa ve Zlkifl'in de aritilmislardan oldugunu
aiklamakta ve Peygamberimizin onlari her zaman hatirlamasini istemektedir. Bu
peygamberler de Allah'in dini ugruna sikintilara ggs germis peygamberler olmalidirlar ki,
Yce Allah Peygamberimizden onlarin sabirlarini ve sabirlari karsiligi Allah'tan grdkleri
merhameti dsnmesini, onlari rnek alarak yalanlayici ve sapik olan toplumundan grdg
sikintilara karsi sabretmesini istemektedir.
ELYESA: _-,'' [Elyesa] ismi, biri burada, digeride Enm/86'da olmak zere Kurn'da
2 kez gemektedir. Her iki yette de bu isim diger peygamberlerle birlikte zikredilmis,
baskaca bir aiklama yapilmamistir.
Elyesa, Isrlogullari'nin byk peygamberlerinden biridir. Hakkinda Kitab-i
Mukaddes'in, II. Krallar, 2-13. blmlerinde olduka ayrintili anlatilar mevcut olan ve
Yahudilerin Elisha dedikleri bu peygamber, rdn nehrinin sahil kenarinda, Abel
Meholah denilen bir beldenin sakinlerinden olup, Ilyas peygamberin Sam ve Filistin'e
tebligde bulunmak zere gittiginde yerine biraktigi kisidir. Kitab-i Mukaddes'e gre bir gn
Elyesa'nin kynden geen Ilyas peygamber, o'nu 12 ift kzle arazisini srerken grr ve
abasini zerine atar. Bunun zerine Elyesa tarlasini birakir ve Ilyas'in yaninda kalir. Allah
Ilyas'i gge alinca da, o'nun grevini Elyesa srdrr.
ZLKIFL: .-'',- [Zlkifl] ismi de, yine biri burada, digeride Enbiy sresi'nde olmak
zere Kurn'da 2 kez gemektedir. Zlkifl szcg, nasip ve kismet sahibi anlamina
gelmekte olup,
315
bu szckle yette kasdedilen, o slih adamin ismi degil, lkabidir. Fakat bu
315
(Lisanl Arab, zlkifl mad. )
572
lkap burada, o kisinin dnyev zenginligini degil, stn sahsiyetini ve hiretteki derecesini
ifade etmektedir.
Zlkiflin kimligi ve milliyeti hakkinda birok farkli gr ileri srlmtr. Onun; Zekeriyy,
Ilyas, Nh'un oglu Yeu veya Elyasa oldugunu syleyenler oldugu gibi, Eyyb peygamberin kendinden
sonra peygamber olan Bir adindaki oglu oldugunu syleyenler de vardir.
316
Allame Alus ise, Yahudiler o'nun, Isrlogullari'nin esareti sirasinda (M.. 597) peygamber
tayin edilen ve vazifesini Habur irmagi yakinlarinda bir blgede yapan Hezekiel oldugunu iddia
ederler demitir.
317
Kitab-i Mukaddes'teki anlatimlar dikkate alindiginda, bu kisinin Hezekiel oldugu
yolundaki grs en uygun grs gibi durmaktadir. nk Hezekiel'in zellikleri, yette
bildirilen nitelige ters degildir ve Hezekiel kitabi da fazla tahrifata ugramamis yazilardan biri
olarak kabul edilmektedir:
Sonradan eklenmi az sayida parayi tekilerden ayirt etmek olanaklidir, ama metnin byk
blmnn gerekligi kukusuzdur.
318
Kitab-i Mukaddes'e gre, Kuds' isgal eden Bahtunnasr'in, Isrlogullari'ndan aldigi ve
Irak'ta Habur irmagi yakinlarindaki Tel-abib'e yerlestirdigi esirlerden biri olan Hezekiel, en
fazla 30 yasindayken peygamberlik grevini almis ve tam 22 yil boyunca gerek esaretteki
Isrlogullari'na ve gerekse zalim yneticiye ve adamlarina Allah'in mesajini teblig etmistir.
Grevinin 9. yilinda gzlerimin sevgilisi diye adlandirdigi karisi len Hezekiel, ertesi gn
karisinin lmne aglamaya gelenleri Allah'in gazabiyla ve dnyada gelecek olan yakin
azapla uyarmistir.
319
49-52
yte bu, bir gttr/ yereftir/ hatrlatmadr. Sphesiz ki Allah'n
korumas altna giren kimseler iin gzel bir dny yeri; ilerinde yaslanarak
birok meyve ve iecekler istedikleri ve de yanlarnda hepsi de ayn yayta,
gzleri karylarndakinden baykasn grmeyen hizmetilerin bulundugu,
kaplar kendilerine almy olan Adn cennetleri vardr.
53
yte bu, hesap gn iin size vaat edilendir.
54
Hi yphesiz ki iyte bu,
Bizim rizkimizdir; ona hi tkenmek yoktur.
Bu paragrafta Yce Rabbimiz, srelerin ogunda oldugu gibi dikkatleri yeniden
hirete ekmektedir. Bu yetler iinde yer alan ve 49-54. yetlerden olusan birinci grupta
muttakler tablosu, 55-64. yetlerden olusan ikinci grupta da azginlar tablosu
canlandirilmistir.
Muttakler tablosu olarak isimlendirdigimiz cennet tasvirleri, ileride daha bir ok
yette farkli ayrintilarla karsimiza gelecektir. Bunlardan bir blmn, ragbet ettirmek
amaciyla burada aktariyoruz:
55
Gerekten cennetin ashbi bugn gnl senligi srerek bir ugrasi iindedirler.
56
Kendileri ve kendilerine sunulan refakati esler, glgeler iinde koltuklar zerine
kurulmuslardir.
57
Yalnizca onlara, orada meyveler vardir. Isteyecekleri her sey de onlarindir.
(Y-Sn/55-57)
316
(Mevdudi; Tefhiml Kuran)
317
(Mevdudi; Tefhiml Kuran)
318
Ana Britannica; c. 15, s. 241.
319
Hezekiel Kitabi, 24:15-27.
573
31-37
Kesinlikle Allah'in korumasi altina girmis kisiler iin, Rabbinden; gklerin, yerin ve bu
ikisi arasindakilerin Rabbinden; Rahmn'dan [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden
Allah'tan] bir karsilik ve yeterli bir bagis olarak korunaklar/ kurtulus meknlari; sulak baglar-
baheler, zmler, hepsi bir seviyede tomurcuklar; iek baheleri, dolu dolu su kaplari vardir. Onlar,
orada bos bir sz ve yalan duymazlar. Onlar, O'nun huzurunda sz sylemeye g yetiremezler.
(Nebe/31-37)
35
Sphesiz Biz, kirazi, muzu, glgeleri, fiskiran suyu yle bir yaratisla yarattik.
36-38
Ki onlari,
sagin ashbi iin albenili ve hepsi bir ayarda hi dokunulmamislar yaptik.
(Vkia/35-38)
56
Oralarda, daha nce bildik, bilmedik, gemis, gelecek hi kimse tarafindan dokunulmamis; el
ve gz degmemis, bakislarini dikenler vardir.
(Rahmn/56)
76
Yesil yastiklara ve Abkari sergilere; hrikulde gzel islemeli dseklere yaslananlar
olarak
(Rahmn/76)
41-49
Iste Allah'in aritilmis kullari, kendileri iin belli bir rizik/meyveler olanlardir. Bol nimet
cennetlerinde karsilikli olarak tahtlar zerinde ikram grenlerdir. Ienlere lezzet veren, pinardan
doldurulmus, kendisinde zararli bir yn olmayan, sarhosluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle
onlarin etrafinda dolasilir. Yanlarinda da gzlerini kendilerine dikmis iri gzller vardir. Korunmus
yumurta gibidir onlar.
(Sffat/41-49)
Burada dikkat edilmesi gereken iki husus vardir. Bunlardan birincisi, cennet tasvirlerinin
birer rnekleme oldugu (Bakara/25, Rad/35, Muhammed/15) hususu, digeri de bu tasvirlerin
ok sicak olan ve suyu, sebzesi, meyvesi kit bir lkede yasayan Araplara ynelik yapildigi
hususudur. Kurn'in inis dnemindeki muhataplarin Araplar degil de yesilligi, suyu, sebzesi,
meyvesi bol ve serin bir lkenin halki olmasi durumunda, cennet tasvirlerinin de o lke
halkini imrendirecek nitelikler iereceginin dsnlmesi gerekir. Burada asil anlatilmak
istenen, insanlari mutlu edecek her trl imknin cennette mevcut oldugudur.
55,56
yte! Sphesiz azgnlar iin de en kt dny yeri; kendisine
yaslandklar cehennem vardr. O ne kt yataktir!
57
yte o kaynar su ve
irindir. Artk onu tadp dursunlar!
58
Ve onun yeklinden ifter ifter digerleri vardr.
Bu yet grubunda mkezziblerin [yalanlayanlarin] karsilasacaklari sartlar kisaca
anlatilmaktadir. Bylece, diger srelerdeki gibi, burada da nce vaat, arkasindan vad; yani
nce tergb [zendirme], sonra da terhb [korkutma] siralamasi uygulanmis olmaktadir.
HAMM ve GASSK: ,-= [hamm], kaynar su; ' -= [gassk] ise, yaradan akan sari
su; irin, cerahat akintisi demektir. Gassk szcg bundan baska, tiksindirici derecede
kokan, kokusmus nesne ve yilan ve akrep zehiri iin de kullanilir.
320
Demek oluyor ki, muttakler cennette her trl konfor ve nimetler iinde mutlu
yasarlarken, mkezzibler cehennemde, kaynar su, irin, igren kokular ve yiyecekler iinde
bulunacaklardir.
320
(Lisanl Arab, hmm mad. )
574
Mkezziblerin cehennemde hamm ve gassk ile (ikisi bir arada) cezalandirilmalari, bir
baska srede daha yer almistir:
21,22
Kuskusuz cehennem, azginlar iin son varilacak yer olarak, gzetleme/pusu yeri olmustur.
23
Orada darlik/kitlik iinde kalacaklardir.
24
Orada bir serinlik ve iecek bir sey tatmazlar.
25,26
Ancak yaptiklarina uygun bir ceza olarak bir kaynar su ve irin tadarlar.
27
Sphesiz onlar, hesabi ummazlardi.
28
Ve yetlerimizi/almetlerimizi/gstergelerimizi yalanladika yalanladilar.
29
Oysa Biz her seyi yazarak saydik, dktk.
30
Haydi tadin! Bundan byle size azaptan baka bir ey artirmayacagiz.
(Nebe/21-30)
Gasak szcgnn bir de asiri derecede soguk anlami vardir
321
ki, yette szcgn bu
anlamda kullanildigi dsnlrse, cehennemde hamm'in karsiti olarak soguk ile de azap
edilecegi anlasilir. Nitekim Rabbimizin, cennette muttaklerin soguk [zemherir]
grmeyeceklerini bildirmesi; gassk'in, asiri soguk anlaminda kabul edilmesinin yanlis
olmadigini gstermektedir:
orada bir gnes de, dondurucu bir soguk da grmeyecekler (Insan/13)
Ve onun yeklinden ifter ifter digerleri vardir.
Bu yet, cehennemde baska azaplarin da var oldugunu bildirmektedir. yetteki, Ve onun
eklinden ifadesi, tadilan azaba benzer ama degisik, ok esitli baska azaplar oldugunu veya
57. yette zikredilen kaynar su ve irin gibi iecek cinsinden daha nicelerinin var oldugunu
anlatmaktadir.
Bu konuda, kiraat [okunus] farkliliklari sebebiyle olusan degisik grsleri Rz syle
aktarmistir:
Eb Amr, =' [haru] szcgn ,=
'[uharu] eklinde okumutur. Buna gre mana, eitli diger azablar eklindedir. Bu ayni
zamanda, Mchid'in de kiraatidir. Diger kiraat immlari ise bunu, mfred sga ile, diger bir azab
eklinde okumulardir. Birinci kiraate gre mana, Tadilan bu azabin eklinde, tadilacak diger
azablar, yani, iddet ve korkunluk bakimindan bunun gibi azablar... eklindedir. Buna gre, yetteki
ezvc, ecns [ayni cinsten azablar] manasinadir. Ikinci kiraate gre ise mana, Ya diger bir azab,
yahut tadilacak diger bir ey... manasinadir. Bu durumda _',' [ezvc], her'in sifati olur. nk bu
azabin eitli olmasi mmkndr. (Dolayisiyla sifati cem olarak gelmitir.) Yahut da, her
kelimenin, yani hamm, gassk ve her kelimelerinin hepsinin birden sifatidir.
322
321
(Lisanl Arab, gsg mad. )
322
Rz, Meftihu'l-Gayb.
575
59
yte bunlar da sizinle birlikte atlrcasna giren bir gruptur. Onlara bir
rahat yok. Sphesiz onlar cehenneme sallandlar.
60
Derler ki: Hayr, asl size merhaba; selam sabah yok. Cehennemi
nmze siz getirdiniz. O ne kt bir duraktr!
61
Derler ki: Rabbimiz! Bizim nmze bunu kim getirdiyse onun ateyteki
azabn kat kat arttr!
62
Ve yine derler ki: Kendilerini ktlerden saydgmz birtakm adamlar
niye gremiyoruz?
63
Biz onlar alaya almytk/ayaglamytk. Yoksa gzler
onlardan kayd m?
64
Sphesiz ki bu, atey ehlinin birbiriyle tartymas/ davalaymas gerektir.
Bu yet grubunda gzler nne bir cehennem sahnesi getirilmis ve canli bir anlatim
sergilenmistir. Sahnedeki oyuncular, dnyada iken mminlere karsi birbirleriyle isbirligi
yapan, onlara stnlk taslayan, onlarin cennete iliskin inanlarini alaya alan ve agrilarina
glp geen, buna karsilik birbirlerini seven, birbirlerinin dostu ve birbirlerini ayartan
kisilerdir. Bu kisiler cehennemde birbirlerini sulamaya baslamislar, birbirlerine dsmsler,
birbirlerini grmek istemez bir hle gelmislerdir.
yette geen =--- [muktehimn] szcgnn kk, daha nce Beled sresi'nde de
gemis olan '=-' [iktihm] szcgdr. Iktihm, kendisi iin zor ve mesakkatli bir ise
ynelmek, etin bir ise girismek demek olup, bu szckten tremis olan kahame, yekhumu,
kuhumen, iktehme, iktihmen, tekahheme, tekahhumen gibi ifadelerin hepsi de kisinin, byk
islere giristigini, zor grevlere tesebbs ettigini, zorluklari ggsledigini ifade eder.
323
Buradan anlasilmaktadir ki, cehenneme girenler, oraya girebilmek iin bir hayli emek
sarf etmisler, ter dkmslerdir. Kisacasi, bilinli bir alisma ile hakk ederek oraya
girmislerdir. Yoksa orada kendi istekleri disinda bulunmamaktadirlar. Bu ifadelerdeki alayci
slp dikkat ekicidir.
Iyte bunlar da sizinle birlikte atilircasina giren bir gruptur. Onlara bir merhaba
[rahat] yok.
Bu ifade, cehennemliklerin liderlerinin syledikleri szleri nakletmektedir. Bunun byle
oldugunun delili, sonraki yette, bu liderlere tbi olanlarin, Hayir, asil size merhaba yok. Onu
[cehennemi] nmze siz getirdiniz szleriyle onlara cevap vermeleridir.
Buradaki ` '-=,- [merhab yok] deyimi, liderlerin, kendilerine tbi olanlara ynelttikleri
bedduayi dile getirmektedir. Merhab szcg, darlik ve sikinti olmayan, rahat bir yere
geldin veya Sen yurduna geldin manasinda olup,
324
lehlerine dua edilen kimselere sylenir.
Bu szcg beddua hline dnstrmek iin ise, basina l edati getirilir.
Tbi olanlarin, ugradiklari beddua karsisinda, Hayir, asil size merhaba yok demeleri,
Ey liderler! Bize beddua ettiginiz bu sze siz daha lyiksiniz anlamina gelmektedir. Tbi
olanlar bu szlerinin gerekesini de hemen aiklamislardir: Onu [cehennemi] nmze siz
getirdiniz.
Rabbimiz! Bizim nmze bunu kim getirdiyse onun ateyteki azabini kat kat artir!
Tbi olanlarin 61. yette dile getirdikleri bu talep, benzer szlerle Arf ve Ahzb
srelerinde de yer almaktadir:
323
(Lisanl Arab, ghm mad.)
324
(Razi; el Mefatihul Gayb)
576
38
Allah, Sizden nce gemis tanidiginiz-tanimadiginiz ates iindeki nderli toplumlarin iine
girin! der. Her toplum girdike kardesini dislayip gzden ikarir. Sonunda hepsi oraya
toplandiginda, sonrakiler ncekiler hakkinda, Rabbimiz! Iste sunlar bizi saptirdi. Onlara atesten kat
kat azap ver derler. Allah, Herkese kat kattir, fakat siz bilmiyorsunuz der.
39
ncekiler de sonrakilere, Sizin bize karsi fazlaliginiz yoktur. O hlde yaptiklarinizdan
dolayi azabi tadin derler.
(Arf/38-39)
64-66
Kesinlikle Allah, kfirleri; Kendisinin ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseleri
dislayip gzden ikarmis ve iinde sonsuz olarak kalmalari iin, onlara ilgin bir ates hazirlamistir.
Onlar orada, bir koruyucu yakin ve yardimci bulamazlar. Yzleri ates iinde evrilip evrildigi gn,
Ah keske Allah'a itaat etseydik, eliye itaat etseydik! diyecekler.
67,68
Ve dediler ki: Ey Rabbimiz! Sphesiz biz efendilerimize ve byklerimize itaat ettik de
bizi onlar yoldan saptirdilar. Ey Rabbimiz! Onlara azaptan iki kat ver ve kendilerini tam anlamiyla
disla/rahmetinden mahrum birak. (Ahzb/64-68)
Ve yine derler ki: Kendilerini ktlerden saydigimiz bir takim adamlari niye
gremiyoruz? Biz onlari alaya almiytik/ayagilamiytik. Yoksa gzler onlardan kaydi mi?
Bu yetle sahne degismis ve cehennemlikler dnyada kendilerine karsi stnlk
tasladiklari, hakklarinda kt dsndkleri, cennete iliskin inanlarini alaya aldiklari
mminleri aramaya baslamislardir. Ne var ki, alaya alip asagiladiklari ve cehennemde
kendileri ile birlikte olmalari gerektigini dsndkleri bu kisileri orada grememenin
saskinligini yasamaktadirlar.
Sphesiz ki bu, atey ehlinin birbiriyle tartiymasi/davalaymasi gerektir.
Cehennemlikler arasindaki bu sulamalar Rabbimiz tarafindan davalasma olarak
isimlendirilmistir. nk bu kisilerin birbirleri aleyhinde taleplerde bulunmasi ve yapilan
karsilikli sulamalar, birbirini dava etmis kisilerin mahkeme salonundaki ekismelerini
andirmaktadir.
65,66
De ki: Ben ancak bir uyarcym. Ve O, bir tek ve kahredici, gklerin,
yerin ve ikisi arasnda olan yeylerin Rabbi, ok gl, ok bagylayc olan
Allah'tan bayka tanr yoktur.
Bu blmde srenin basindaki konuya dnlmstr. Dolayisiyla, bu iki yet, srenin
baslangicindaki yetler hatirda tutularak okunmalidir. Yce Allah srenin basinda kfirlerin
tevhd, nbvvet ve ldkten sonra dirilme konularindaki inkrci tavirlarina karsi
Peygamberimize sabretmesini [ggs germesini] gtlemis, rnek almasini istedigi kisilerin
kissalarini hatirlattiktan sonra da o'na bu iki yetten olusan bildiriyi iln etmesini emretmistir:
Ben ancak bir uyaricivim. O bir tek ve kahredici, gklerin, yerin ve ikisi arasinda olan
eylerin Rabbi, ok gl, ok bagilayici olan Allah'tan baka tanri yoktur.
BURADAKI ILH VASIFLAR: Bu yetlerde Rabbimizden sadece Allah veya
Rabbiniz diye bahsedilmekle kalmamis, O'nun kfirleri tehdit edici, mminlere ise mit
verici bir takim sifatlari da zikredilmistir: Bir tek, kahredici, gklerin, yerin ve ikisinin
arasindakilerin Rabbi, ok gl, ok bagislayan.
Buradaki kahhr ve evrenin Rabbi sifatlari, hi kimsenin Allah'tan kaamayacagini;
ok bagislayici sifati da, Kendisine ynelenleri bagislayacagini ifade etmektedir.
67
De ki: O; Kuran, ok byk, nemli bir haberdir.
68
Siz ondan yz
eviriyorsunuz.
69
Onlar birbirleriyle tartyrken, benim en stn yeylerin
dolduruldugu; Kurn'a dair bir bilgim yok idi.
70
Ancak ben, evet ben apak
bir uyarc oldugum iin bana vahyediliyor.
577
Bu yet grubu da, 27-29. yetlerden olusan necm gibi ayri bir necm olup kendisinden
nceki ve sonraki paragraflarla ilgisi yoktur. Hatta, islenen konu itibariyle 27-29. yetlerden
olusan necm'den sonra geldigi de sylenebilir.
Kurn ile Peygamberimiz arasindaki iliskinin ok farkli bir slp ile islendigi bu
necm'de, konunun dogru anlasilmasi iin zerinde durulmasi gereken iki nemli husus vardir:
A) Kurn'in ok byk, nemli bir haber olusu; B) yetteki mele-i al ifadesi.
KUR'N'IN OK BYK, NEMLI BIR HABER [OLAY] OLUSUNUN SEBEBI:
Kurn'in ok byk, nemli bir haber olmasi konusunda ok fazla delil gstermek
mmkndr. Ancak bu delillerin tamaminin iki baslik altinda zetlenmesi mmkndr:
Birinci olarak: Kurn mucize bir kitaptir. Byle mucize bir kitap, Mekkeli siradan bir
kisi tarafindan topluma sunulmus, bu siradan kisi de mucizeyi kendisine mal etmeyip kitabin
kendisine vahyedildigini, kendisinin sadece bir eli konumunda oldugunu sylemistir. Bu,
akil sahiplerinin vurdumduymazlik yapmamalari ve zerinde dsnmeleri gereken bir
durumdur. Bu durumun olusmasinin tek sebebi olan Kurn ise ok nemli bir gerektir.
Ikinci olarak: Kurn hem dnyadaki hem de hiretteki mutlulugun anahtaridir. nk
Kurn'da yer verilen konular, insanligin dnya ve hiretteki mutlulugunu saglayan ilkeleri
gretmektedir. Dolayisiyla her iki dnyadaki mutlulugun da reetesi olan bu ilkelerin
insanliga haber verilmesi, hibir akilli insanin gz ardi edemeyecegi ok nemli ve ok byk
bir haberdir.
_'=' `-'' [MELE-I AL]: Yukarida 6. yetin tahlilinde -`- [mele] szcgnn esas
anlaminin, dolu olan [depo] demek oldugunu ve zaman ierisinde reisler/baskanlar, bir
toplumun ileri gelenleri, toplumun erdemlileri iin de mecz anlamda kullanildigini ifade
etmis, bu kisilere mele denilmesinin sebebinin, onlarin bilgi, deneyim ve anlayisla dolu
olmalarindan kaynaklandigini belirtmistik.
Eski tefsirciler, mele szcgnn reisler, ileri gelenler [konsey] seklindeki mecaz
anlamindan yola ikarak yetteki, _'=' `-'' [el-mele'il-al] tamlamasini, iindeki al [yce]
sifatindan dolayi yce konsey olarak degerlendirmislerdir. Ancak, bu yce konseyin ne
oldugu hakkinda ortada saglam bir kanit bulunmadigindan, bunlarin gklerdeki melekler,
kerrbiyn/mukarrebn [Allah'a en yakin olan melekler] olduklarina dair mesnetsiz bir
takim grsler ileri srmslerdir. Ama is bununla kalmamis, Allah'in basucundaki meleklerin
[yce konseyin] muhabbetlerini dinlemek zere seytnlar da gklere ikarilmis ve orada
yildizlarla bombardimana tutulmuslardir.
Bize gre ise, szlk anlami yce dolu, yce depo demek olan mele-i al ile
kasdedilen, vahiydir, Kurn yetleridir. nk Kurn, herkesin ihtiyacini karsilayacagi
her sey ile dopdoludur; herkesin ihtiya duydugu/duyacagi bilgiler, eksiksiz olarak Kurn'da
depo edilmistir. Kurn'in iindekiler ivir-zivir seyler olmayip, en degerli, en yce seylerdir.
38
Ve yeryznde hibir irili-ufakli kipirdayan canli ve iki kanadiyla uan hibir kus yoktur ki,
sizin gibi nderli topluluklar olmasin. Biz Kitapta hibir seyi noksan/yetersiz birakmadik. Sonra onlar
Rablerine toplanacaklardir.
(Enm/38)
59
Grnmezin, duyulmazin, gemisin, gelecegin anahtarlari da yalnizca O'nun katindadir.
O'ndan baska hi kimse onlari bilmez. Karada ve denizde olanlari da bilir O. O bilmeksizin bir yaprak
dahi dsmez. Yerin karanliklarindaki bir tane, yas ve kuru hibir sey yoktur ki apaik bir kitapta
bulunmasin.
(Enm/59)
12
Sphesiz ki lleri ancak Biz diriltiriz Biz. Onlarin nceden yapip gnderdiklerini ve
eserlerini de yazariz. Zaten Biz her seyi bir apaik nderde/ Kurn'da sayip tesbit etmisizdir.
(Y- Sn/ 12)
578
Ayrica 69. yetin n ve arkasi iyi anlasildiginda, _'=' `-'' [mele-i al] ifadesi ile
Kurnin kasdedildigi hemen grlr. Zira, 70. yette vahyedildigi bildirilen ve 68. yette
de kfirlerin yz evirdikleri sey Kurn'dir. Simdiye kadar tahlilini yaptigimiz srelerde
hep grdgmz ve asagidaki yetlerde de grecegimiz gibi, msrikler daima Kurn'i
tartisma konusu yapmislar Allah da bu konuda ehl-i zikri yani vahye dair, Tevrat ve incil
hakkinda bilgisi olan kimseleri bilirkisi olarak gstermistir:
15
Ve yetlerimiz onlara aika okundugunda, Bize kavusmayi ummayanlar: Bundan baska bir
Kurn getir yahut bunu degistir! dediler. De ki: Onu kendimin ngrmesiyle degistirmem benim
iin sz konusu olamaz. Ben, sadece bana vahyolunana uyuyorum. Rabbime isyan edersem,
kesinlikle byk bir gnn azabindan korkarim.
16
De ki: Allah dileseydi, ben Kurn'i size okumazdim ve Allah, Kurn'i size bildirmemis
olurdu. Ben de Kurn'dan nce kesinlikle iinizde bir mr kalmistim. Hl aklinizi kullanmayacak
misiniz?
(Ynus/15-16)
73
Az kalsin onlar seni, sana vahyettigimizden uzaklastirarak ondan baskasini Bize
dayandirarak syleyesin diye sana yanlis yaptirip seni ateste yakacaklardi. Iste o takdirde seni halil/ iz
birakan bir nder edinirlerdi.
74
Ve eger Biz, seni saglamlastirmamis olsaydik, gerekten onlara birazcik meylediverecektin.
75
O durumda sana hayatin iki katini ve lmn iki katini tattirirdik. Sonra Bize karsi kendine
hibir yardimci da bulamazdin.
(Isr/73-75)
43,44
Ve Biz, senden nce de, sadece kendilerine vahyettigimiz olgun insanlari aik kanitlarla ve
yazili belgelerle eli olarak gnderdik. Eger bilmiyorsaniz, haydiyin Tevrt ve Incl'i bilen bilginlere
sorun. Biz sana da o gd/Kurn'i, kendilerine indirilmis olani ortaya koyman iin, onlarin da iyiden
iyiye dsnmeleri iin indirdik.
(Nahl/43, 44)
7
Ve Biz, senden nce de ancak kendilerine vahyettigimiz olgun kimseleri gnderdik/eli
yaptik. Haydi, siz bilmiyorsaniz gt/Kitap Ehli olanlara/vahiy bilgisi olanlara soruverin.
(Enbiy/7)
_'=' `-'' [mele-i al] ifadesinin, Kurn anlaminda oldugunu gsteren diger bir kanit
da, yette Peygamberimize yaptirilan beyandir: Benim mele-i al'ya dair bir bilgim yok idi.
Gerekten de kendisine ilk vahiy gelene kadar Peygamberimizin Kurn'a ait hibir bilgisi, alt
yapisi, n hazirligi yoktu. Kurn o'na srpriz olarak gelmistir. Peygamberimizin bu konuda
duyarsiz ve bilgisiz oldugu Kurn'da aik bir ifade ile bildirilmistir:
22
kesinlikle sen bundan duyarsizlik, bilgisizlik iinde idin. Simdi senden perdeni kaldirdik. Artik bugn
gzn keskindir; Kuran sayesinde kurmay birisi oldun.
(Kf/22)
86
Ve sen Kitab'in sana vahyedilecegini/indirilecegini ummuyordun. O, ancak Rabbinden bir
rahmet olarak verildi. yleyse sakin kfirlere; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedenlere
arka ikma/ yardimci olma.
(Kasas/86)
3
Sana bu Kurn'i vahyetmekle Biz, sana kissalarin en gzelini anlatiyoruz. Hlbuki sen,
bundan nce, kesinlikle bu konu hakkinda duyarsiz/ bilgisizlerdendin.
(Ysuf/3)
579
_'=' `-'' [mele-i ala] ifadesi, Sffat/8'de de yer almis ve orada da yce depo
anlaminda ve Kurn'in bir niteligi olarak zikredilmistir.
71,72
Hani Rabbin bir zaman evrendeki glere, Sphesiz Ben amurdan
bir beyer oluyturucuyum. Onu dzgnleytirip bilgili hle getirdigim zaman
derhal ona boyun egip teslim olun demiyti.
71-85. yetlerin olusturdugu pasaj da bagimsiz bir necm olup insan soyunun ilk
yaratilis asamalarina dair zellik arz eden noktalar Kurn'da ilk kez bu pasajda yer almistir.
Daha sonra Arf, Hicr, Isr, Kehf ve Bakara srelerinde de deginilen bu konuya, Kurn'in
inis sirasina gre ilk defa bu srede yer verildiginden, biz de ayrintili tahlilimizi burada
yapacak ve konu ile sonraki karsilasmalarimizda buraya atifta bulunacagiz.
Hemen belirtmek gerekir ki, insanoglunun yeryzndeki sorumluluk sinavinin nasil
basladigi ile ilgili olay, burada ve konunun yer aldigi diger srelerde temsil olarak
anlatilmistir. Olayin bir tiyatro sahnesi gibi canlandirilarak anlatilmasi, evrenin, dnyanin ve
canlilarin varolus asamalari hakkinda bilgi sahibi olmayanlarin konuyu iyi anlamalarini
saglamaya yneliktir.
Konunun Allah, melekler, dem ve Iblis arasinda geen diyaloglarla anlatilmasi, olayin
tamamen temsil oldugunu gstermektedir. nk Yce Allah'in bir insanla bu tarz
konusmasi veya Kendi yarattigi bir seyin O'na isyan etmesi, bizzat Kendisinin Kurn'da
bildirdigine gre mmkn degildir.
71. yette ifade edilen amurdan yaratilis, tesviye, rhun frlmesi ve
meleklerin secdesi, bir anda olup bitmis olaylar degildir. Kurn'da verilen ayrintilara gre,
bu olaylar milyarlarca yillik bir srete gereklesmistir. Yani, bu anlatimlardan, Allah,
melekleri ve Iblis'i agirdigi bir toplantida, birka dakika iinde hemen dem'i yaratacagini
syledi ve yarativerdi. Sonra meleklere secde etmelerini syledi, onlar da derhal secde ettiler.
Ama Iblis secde etmedi seklinde, her seyin ok kisa bir zamanda gereklestigi anlaminda bir
sonu ikarilmamalidir.
Bizim bu konuyla ilgili olarak Kurn'dan yaptigimiz tesbitler sunlardir:
INSAN TOPRAKTAN-SUDAN [MADDEDEN] YARATILMISTIR:
26,27
Ve andolsun ki Biz, insani; grnen, bilinen varliklari inlayan kilden, islenebilen
amurdan/hlden hle giren bir maddeden olusturduk. Ve cnni; grnmez varliklari da daha nce, en
ince delikten bile geebilen yakici bir esintinin atesinden/engel tanimayan enerjiden olusturmustuk.
28,29
Ve bir zamanlar Rabbin evrendeki glere, Ben, kuru baliktan, sekil verilmis/islenebilen
bir amurdan bir beser olusturacagim. Ben, ona biim verdigimde ve onu bilgilendirdigimde, siz
hemen onun iin teslimiyet gsterenler olarak yere kapanin demisti.
(Hicr/26-29)
Bu konu iin ayrica Sffat/11, Mminn/12-14, Enbiy/30, Furkn/54, Mrselt/20,
Nr/45, Hacc/5, Mmin/67, Kehf/37, Kiymet/36-38'e de bakilabilir.
INSANIN YARATILISINA TOPRAK [MADDE] ILE BASLANMISTIR:
7
Ki O, olusturdugu her seyi en gzel yapan ve insani olusturmaya bir amurdan baslayandir.
(Secde/7)
INSAN BIR ANDA BUGNK YAPISI ILE YARATILMAMIS, ASAMA ASAMA
YARATILMISTIR:
14
Oysa O, sizi gerekten tavir tavir/ aama aama olusturmustur.
580
(Nh/14)
Insanin yaratilis asamalarindan birisi de bitkilik evresidir:
17
Ve Allah, sizi yeryznden bir bitki olarak bitirdi.
(Nh/17)
Sz konusu asamalar, Mminn/12-14, Mmin/67, Hacc/5, Kehf/37 ve Kiymet/36-
38'de belirtildigi gibi, toprakla baslayip bugnk hlimize gelinceye kadarki asamalardir.
Bu sistem bugn iin de aynidir. nce toprak, su, yenilip iilenler, teneffs edilen hava
gibi cansiz maddeler canliya dnserek diside yumurta, erkekte sperm hcresi hline
gelmekte, sonra da alaka, mudga, kemik ve et olusumlari bir sekillenme ile srp gitmektedir.
yetlerden anlasildigina gre, ilk hayat da ayni sistemle, dogada nce basit bir canlidan
baslamis ve sonra alaka, mudga gelisimine benzer bir seyirle bugnk hline gelmistir. Bu
gelisimler arasindaki zaman araliklari ise belki milyonlarca yil srmstr.
INSAN NCE YARATILMIS, SONRA DZENLENMISTIR: Yani, insanin
dzenlenmesi, ilk yaratilistan sonra olmustur:
1-5
Olusturup dzene koyan, lmlendirip sonra yol gsteren, otlagi ikarip sonra da onu kapkara bir sel
atigi hline getiren Rabbinin yce adini temize ikar.
(Al/2-5)
6-8
Ey insan! stn kerem sahibi olan, seni olusturan, sonra da sana bir dzen iinde biim
veren, sonra da seni dengeleyen, diledigi bir srette seni tertip eden Rabbine karsi seni aldatan sey
nedir?
(Infitar/6-8)
19
Bir spermden! Allah, olusturdu da lmlendirip-biimlendirdi,
(Abese/19)
ILK YARATILISTAN SONRAKI YARATILIS [ESIN YARATILMASI], ESEYSIZ
REMEDIR: Ilk yaratilis bir nefisten gereklesmis, bu nefsin esi, nefsin kendisinden (eseysiz
olarak) yaratilmistir. Eseyli remeler, bu ilk yaratilis ve eseysiz olan ilk remeden sonra
baslamistir:
1
Ey insanlar! Sizi tek bir nefisten olusturan, ondan esini olusturan ve her ikisinden birok
erkek ve kadin tretip yayan Rabbinizin korumasi altina girin. Ve kendisiyle birbirinizle dileklestiginiz
Allah'in ve akrabaligin korumasi altina girin. Sphesiz Allah, sizin zerinizde gzeticidir.
(Nis/1)
Ayrica Arf/189 ve Zmer/6'ya da bakilabilir.
DUYMA, GRME VE DUYGU [ZIHINSEL FONKSIYONLAR] INSANA
SONRADAN KAZANDIRILMISTIR:
9
Sonra onu dzeltip bir biime soktu ve onu bilgilendirdi. Sizin iin de kulak, gzler ve
gnller var etti. Sahip oldugunuz nimetlerin karsiligini ne de az dyorsunuz?
(Secde/9)
78
Ve Allah, sizi annelerinizin karnindan hibir sey bilmezken ikardi ve sahip oldugunuz
nimetlerin karsiligini deyesiniz diye isitme, grme duyularini ve gnller verdi.
(Nahl/78)
581
2
O, hanginizin amelce daha iyi-gzel oldugunu sinamak iin lm ve hayati olusturdu. O, en
stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olandir, kullarinin
gnahlarini ok rten, onlari cezalandirmayan ve bagisi bol olandir.
3,4
O, yedi gg, birbiri zerine uyumlu olarak olusturandir. Rahmn'in [yarattigi btn
canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in] olusturmasinda bir atlaklik-uygunsuzluk
grmezsin. Haydi, gzn dndr, bir bozukluk gryor musun? Sonra gzn iki kere daha dndr.
Gzn, ciz olarak ve ok bitkin oldugu hlde sana dnecektir. (Mlk/2-3)
11
Ve hi kuskusuz Biz, sizi olusturduk, sonra sizi biimlendirdik, sonra da evrendeki glere,
dem'e/bilgilenmis, vahiy almis insana boyun egip teslim olun dedik; Iblis/dsnce yetisi hari
onlar hemen boyun egip teslim oldular; o, boyun egip teslim olanlardan olmadi.
(Arf/11)
78
Ve Allah, sizin iin duymayi, gzleri ve kalpleri insa edendir. Kendinize verilen nimetlerin
karsiligini ne de az dyorsunuz!
(Mminn/78)
ERKEKLIK ve DISILIK MENI ILE BELIRLENIR:
45,46
Hi kukusuz, Allah yaratmayi plna koydugu zaman iki ifti; erkegi ve diiyi bir nutfeden/spermden
olusturan da O'dur.
(Necm/45-46)
INSANIN YAPISI BAKIMINDAN DEGERSIZ OLDUGU DNEM
MILYONLARCA-MILYARLARCA YIL [DEHR] DEVAM ETMISTIR:
1
Insan zerine, henz kendisi anilabilecek bir sey degilken, dehrden/milyarca yildan bir sre
geti mi? Elbette ki geti!
2,3
Sphesiz Biz, insani karisik bir nutfeden olusturduk. Onu yipratacagiz/ykmllkler
verecegiz. Bu nedenle onu ok iyi isitici, ok iyi grc yaptik; iyiyi kty ayiracak bilgileri
yollayarak bilgilendirdik. Sphesiz Biz, ona yolu gsterdik, ister kendisine verilen nimetlerin
karsiligini deyen biri olsun, ister nankr.
(Insan/1-3)
28
Biz, onlari Biz olusturduk. Bedenlerini Biz saglam yaptik. Diledigimizde de benzerleriyle
degistirdike degistiririz.
(Insan/28)
ALLAH INSANI BILGILENDIRMIS; ONA RHUNDAN FRMS; VAHIY
GNDERMIS; BIRAZ BILGI KOKLATMISTIR: yette geen, rhun frlmesi/flenmesi
ifadesi, Allah'in insani bilgilendirmesi, ona vahiy gndermesi, az bir bilgi vermesi [bilgi
koklatmasi] anlamina gelmektedir. Konunun nemine binen ruh frlmesi/flenmesi ile
ilgili olarak Kadr sresi'nde yapmis oldugumuz tahlili burada da aynen aktariyoruz:
RHUN FRLMESI:
71,72
Hani Rabbin bir zaman evrendeki glere, Sphesiz Ben amurdan bir beser
olusturucuyum. Onu dzgnlestirip bilgili hle getirdigim zaman derhal ona boyun egip teslim olun
demisti.
(Sd/71, 72)
582
28,29
Ve bir zamanlar Rabbin evrendeki glere, Ben, kuru baliktan, sekil verilmis/islenebilen
bir amurdan bir beser olusturacagim. Ben, ona biim verdigimde ve onu bilgilendirdigimde, siz
hemen onun iin teslimiyet gsterenler olarak yere kapanin demisti.
(Hicr/28, 29)
9
Sonra onu dzeltip bir biime soktu ve onu bilgilendirdi. Sizin iin de kulak, gzler ve
gnller var etti. Sahip oldugunuz nimetlerin karsiligini ne de az dyorsunuz?
(Secde/9)
Allah'in gerek anlamda frmeyecegi bilindigine gre, frmek ifadesinin
mecz oldugu hemen anlasilmaktadir. frmek ise, meczen bir baskasina verilen
seyin en az miktarini ifade eder. Trke'de bu eylem koklatmak olarak yer
almistir. Bu durumda rhun frlmesi, ok az miktarda bilgi verilmesi, bilginin
koklatilmasi anlamina gelmektedir. Nitekim Isr/85'de de, De ki: Vahy, Rabbimin
isindendir. Size ise az bilgiden baska bir sey verilmemistir. denilerek, bu husus aika
belirtilmistir.
Ruhun dem'e frlmesinden ne kasdedildigi de yine Kurn'da aiklanmistir:
30
Ve bir zaman Rabbin, dogadaki glere, Sphesiz Ben, yeryznde bir halfe getiren Zatim
demisti. Dogadaki gler, Orada bozgunculuk yapan, kan dken birisini mi yapacaksin? Oysa biz,
Senin vgnle birlikte tmnoksanliklardan arindiriyoruz ve Senin tertemiz; her trl ktlk ve
eksiklikten uzak oldugunu haykiriyoruz demislerdi. Senin Rabbin, Ben sizin bilmediginiz seyleri
ok iyi bilirim demisti.
31
Ve senin Rabbin, dem'e o isimlerin tmn gretti. Sonra hepsini dogadaki glere
sundu ve Hadi, haber verin Bana sunlarin isimlerini, eger dogru kimseler iseniz dedi.
32
Dogadaki gler, dediler ki: Sen her trl noksanliktan ariniksin! Senin, bize gretmis
oldugunun disinda bizim iin bilgi diye bir sey yoktur. Sphesiz Sen, en iyi bilenin, en iyi yasa
koyanin ta kendisisin.
33
Senin Rabbin dedi ki: Ey dem! Haber ver onlara, onlarn adlarn. Sonra da
dem onlara, onlarn adlarn haber verince, senin Rabbin, Dememiy miydim Ben size!
Sphesiz Ben, gklerin ve yerin grlmeyenini, duyulmayann, sezilmeyenini, gemiyi,
gelecegi bilirim. Ve Ben, sizin aga vurduklarnz ve sakladklarnz bilirim dedi.
34
Ve hani Biz, dogadaki glere, dem'e boyun egip teslimiyet gsterin demistik de
Iblis/dsnce yetisi disinda dogadaki gler hemen boyun egip teslimiyet gstermisti. Iblis yan izdi,
byklendi. Ve o, her seyi bilerek reddedenlerden idi.
(Bakara/30-34)
Dikkat edilecek olursa Sd/72 ve Hicr/29'a gre meleklerin secde etmesi, dem'in
belirli asamalardan geirilerek [amalanan dzgnlge ulastirilarak] niha sekle getirilip,
kendisine ruh frlmesinden sonradir. Bakara/30-34'de ise meleklerin secde etmesinden
nce dem'in geirdigi degisim ya da asama, dem'in bilgilendirilmesi ve bilgisinin
meleklerin bilgisi ile karsilastirilmasi olarak aiklanmistir. Yani, Sd ve Hicr srelerinde
kullanilan ruh frme tabiri, Bakara sresi'nde yerini bilgi ile bilgilendirme'ye birakmis,
bylece ruh frme tabirinin, bilgi ile bilgilendirmek anlamina geldigi aiklanmistir.
Ruh frlmesi tabirinin, dem'e verilen bilginin koklatma anlamina geldiginin kaniti
ise, Isr/85 yetidir. Burada hemen belirtmek gerekir ki, dem'e verilen bilginin azligi, sadece
Rabbimizin sonsuz bilgisine nisbetledir. Syle ki:
109
De ki: Rabbimin szleri iin, deniz mrekkep olsa Rabbimin szleri bitmeden nce deniz
tkenirdi, hatta bir o kadarini daha getirsek bile.
583
(Kehf/109)
27
Ve eger, sphesiz yeryznde agatan ne varsa kalem olsa, deniz de arkasindan yedi deniz
katilarak onun mrekkebi olsa, Allah'in szleri tkenmezdi. Sphe yok ki Allah en stn, en gl,
en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/ mutlak galip olandir, en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi
engelleyen/ saglam yapandir.
(Lokmn/27),
Durum byle olunca, Rabbimizin ilkinden en sonuncusuna kadar tm peygamberlerine
gnderdigi vahiyler [kitaplar ile bildirdiklerinin toplami], koklatmadan [frmeden] baska bir
sey degildir.
73,74
Bunun zerine blis/ dynce yetisi hari evrendeki glerin tm hep
birlikte boyun egip teslimiyet gsterdiler, blis byklk taslad ve o,
grmezden gelenlerden idi.
Pasajin bu blmnde Iblis ve insan iliskisi aiklanmaktadir. Bu iliskiyi anlamak,
insanin zihnindeki sorulara cevap bulmasi ve bu konuyla ilgili sorunlarini zmesi
bakimindan ok nemlidir. Bu iliski anlasilmadiginda cevapsiz kalan sorular, konuyu
anlamadan geistiren kisilerin hayat boyu ayni durumda kalmalarina yol amaktadir. Bu
sebepledir ki, Insan-Iblis iliskisinin dogru anlasilmasi ok nemlidir. Iliskinin dogru
anlasilmasi iin de ncelikle bu iliskiyi aiklayan szcklerin ve kavramlarin dogru
anlamlarinin bilinmesi gerekir.
Ruh ve rhun frlmesi/flenmesi konusu Kadr sresi'nde; melek kavrami Necm ve
Kadr srelerinde; Iblis konusu da Tekvr sresi'nde tahlil edildigi iin, konunun esasini teskil
eden Iblis, melek ve ruh hakkindaki bilgilerin oralardan yeniden okunmasi yararli olacaktir.
SECDE: --= -'' [secde] denince ilk olarak, namazin erknindan olan ve ibdet kasti ile
alnin yere konulmasi seklinde yapilan eylem akla gelmektedir. Dolayisiyla da secde etmek
eyleminden, ibdet etmek anlami ikarilmaktadir. Halbuki secde szcgnn esas anlami,
boyun egmek, itaat etmek demektir. Ibdet ve saygi iin alnin yere konmasi ise, itaat ve
boyun egmenin sadece bir simgesidir.
DEM'E SECDE EDEN MELEKLER: Necm sresi'nin tahlilinde melek szcgnn
szlk anlami olarak kuvvet, ynetim gc, eli, haber verici anlamlarina geldigini; terim
olarak da Allah'in btn emirlerine uyan, O'na hi isyan etmeyen varliklari ifade ettigini
belirtmis, ayrica Kurn'daki melek szcgnn degisik seyler iin kullanildigini; insanin
yararina alismakla grevlendirilmis degisik zihinsel fonksiyonlara, iradesiz canlilara ve
dogal glere de melek dendigini rnekleriyle aktarmistik. Bu konuda verdigimiz bilgiler
isiginda, dem'e secde eden meleklerin, halk kltrne yerlesmis sekli ile srekli namaz ve
niyazda olan melekler olmadigi; insandaki akil, zek, ar, hay, hfiza, dikkat gibi zihinsel
fonksiyonlar ile yagmur, bulut, rzgr, soguk, sicak, aga, nebat gibi insan disinda dogada
mevcut diger canlilar ve gler oldugu hemen anlasilmaktadir. nk bu sayilanlarin hepsi
dem'e [insana] boyun egmislerdir [secde etmislerdir], hlen de egmektedirler ve kiymete
kadar da egmeye devam edeceklerdir. Syle ki:
Insana ruh/bilgi frldg zaman, insan bu bilgiyle dogadaki tm canli ve cansiz
varliklari kontrol edebilir bir gce sahip duruma gelmis ve bilgilendigi zamandan itibaren
bilgisi oraninda dogaya hkmetmeye baslamistir. Hayvanlari evcillestirmis, onlarin etinden,
stnden, yumurtasindan, gcnden yararlanmis hatta en vahslerini bile kafeslerde, hayvanat
bahelerinde seyir amaciyla emri altina almistir. Rzgra degirmen taslarini dndrtms,
gemilerini yzdrmek iin yelkenleri sisirtmistir. Akip giden irmaklarin suyunu barajlarla
kontrol altina almis, imede ve sulamada kullandigi bu sudan elektrik retmistir. Dogadaki
584
madenlerden her alanda sayisiz yararlar saglamis, ormandaki agalar ise insanin arzusu
dogrultusunda yakacak, mobilya, kgit olmustur. Havadaki oksijen sayesinde yaktigi ates ile
kendisini isitmis, yemegini pisirmis ve daha pek ok alanda kendine yarar saglamistir. Insanin
dogadaki birok seyi kontrol edisine dair verilebilecek rnekler saymakla bitmez. Insanin
dogaya hkim olusu ile ilgili btn bu rnekler, doga varliklarinin ve glerinin [meleklerin],
dem'e [insana] boyun egip itaat ettigini [secde ettigini] gsteren birer delil niteligindedir.
Burada gzden kairilmamasi gereken bir husus vardir ki, o da dem'in bilgilendirilmis
insan oldugudur.
Sonu olarak, melekler/ynetim gleri siradan insana degil, kendisine ruh frlms
[Rabbimizin sonsuz bilgisine nisbetle az bir bilgi ile bilgilendirilmis], yani Adam/dem
olmus insana secde etmektedirler [boyun egmektedirler].
75
Allah, Ey blis! O benim iki elimle/kudretimle oluyturduguma boyun
egip teslim olmana ne engel oldu? Byklendin mi? Yoksa yksek derecelerde
bulunanlardan m oldun? dedi.
IKI EL ILE YARATMA: 75. yetteki iki elimle ifadesi, kesinlikle Allah'in elleri oldugu
anlamina gelmez. Ne var ki, birok dsnr burada ve baska yetlerde geen iki elim,
gzlerimiz veya yz ifadelerinden, Allah'in el, yz ve gz gibi organlari olduguna
inanmistir.
Bu ifade, insanin nemli, faziletli ve serefli bir varlik olusuna dellet eder. nk bir
kral bile siradan islerini hizmetkrlarina yaptirirken, nemli islerini bizzat kendisi yapar.
Kralin byle yapmasi, onun o ise ne kadar nem verdigini gsterir. yetteki iki elimle ifadesi
de Yce Allah'in insanin yaratilisini emrinde olanlara birakmadigini ve bizzat Kendisinin
yaptigini bildirerek insanin nemli ve degerli bir varlik oldugunu vurgulamaktadir. Bu
nemlilik ve degerlilik vurgusu insanin sadece zihinsel fonksiyonlarina ynelik olabilecegi
gibi, hem zihinsel fonksiyonlarina hem beden yapisina ynelik de olabilir.
Iki el ile yaratma ifadesinin, zel bir itina ile yaratmak manasindan kinye oldugunu
dsnmek de mmkndr. nk insan, btn normal sebeplerin stnde en yksek seimle,
yani Allah'in seimi ile yaratilmistir.
Bazilari da bu ifadeyi kudret manasiyla tevl etmisler ve iki el ifadesindeki tesniyenin
[ikilemenin], sadece tekit [pekistirme] iin oldugunu, nk dem'in yaratilisinda Allah'in
kudretinin tecellilerinin tekitli ve kat kat bulundugunu sylemislerdir.
325
IBLIS'IN KFIRLERDEN OLUSU: Iblis, ilk yaratilisindan beri kfirlerdendir, yoksa
dem'e [insana] secde etmedigi iin kfir olmamistir. Arap dilinin zelliklerini bilmeyenler,
kulaktan dolma bilgilerle Iblis'in dem'e secde etmedigi iin kfir oldugunu sanmaktadirlar.
Oysa yetin orijinali konunun bu sekilde anlasilmasina engeldir. Az seviyede bile olsa Arap
diline vakif olanlar hemen fark ederler ki, yette - [fe] degil, , [vav] baglaci kullanilmis ve,
,''' - ', [ve kne mine'l-kfirn=ve o kfirlerden idi/o, kfirlerdendir] denilmistir.
Syet - [fe] baglaciyla ,''' - ' [fe kne mine'l-kfirn=... de kafirlerden oldu] denilmis
olsaydi, ancak o zaman Iblis'in kfirlesmesi, secde etmemesine baglanabilirdi. Nitekim
Rabbimiz Kurn'da Kendisini nitelerken yzlerce yerde, '-,= '-,'=
85
Andolsun ki cehennemi kesinlikle senden ve onlarn sana uyanlarndan;
hepinizden dolduracagm.
Yce Allah 84. yette, daha nce Iblis'in, ihlsli kullarin istisn edilecegini bildiren
ifadesini dogrulamaktadir.
85. yetteki =-- [minke=senden] szcg, senin cinsinden anlamina gelir. Buna gre,
Iblis'in cinsinden olanlar ile, Iblis nitelikli insanlar ve onlarin sana uyanlarindan ifadesiyle
de, insan soyundan Iblis'e uyanlar kasdedilmektedir. yetteki hepinizden vurgusu ise, Iblis
nitelikli insanlarin ve bunlara uyanlarin hi birisinin yakalarinin birakilmayacagini,
cehennemin istisnsiz olarak bunlarin hepsiyle doldurulacagini belirtmektedir. (Hatirlanacak
olursa, Iblis'in de, sevk ettigi kisi ile birlikte cehenneme srlecegi, Kaf sresi'ndeki yetlerde
bildirilmisti.)
Rabbimizin karsilikli diyalog yntemi ile bu pasajda verdigi mesaj, baska srelerde
(Hicr/28-44, Araf/11-18) de yer almistir.
86
De ki: Ben Kurn'a kary sizden bir cret istemiyorum. Ben ykmllk
getirenlerden/ kendiliginden bir yeyler uyduranlardan, klfet getirenlerden, baya iy
karanlardan da degilim.
Srenin bu yetinde hitap Peygamberimize yneltilmis ve ok nemli bir ilke
bildirilmistir: Tebligden cret alinmaz, tebligci cret alamaz.
Bu ilke, ortaya atilan davanin ciddiyetini ve dava sahibinin samimiyetini gsterir. Hakk
davetisi, bu ilkeye gre davetine karsilik bir cret isteyemez. Bazi yalanci davetiler ise cret
istemekten, mal talep etmekten, makam-mevki beklemekten asla vazgemezler.
Yce Allah, bu yetin halka deklare edilmesini buyurmakla sanki Peygamberimize, Bu
iste hibir sahs ikarim yoktur; size ikarlarim iin tebligde bulunmuyorum. Ben liderlik hirsi
iin sahte iddialar pesine dsen bir kimse degilim dedirtmek istemistir.
592
KLFETSIZLIK NEDIR: -- [klfet], genellikle kisinin bilmedigi, anlamadigi
konularda kendisini zorlamasi demek olup; ~
-[min dnillhi] seklinde geen ifadeler, piyasadaki birok meal ve tefsirde Trkeye ,= -
[min gayrihi] ve
''
[ln] denilmisti. Ayni sahne bu yette de gzler nne serilmis ve bu sefer Iblis'e
aagiliklardansin denilmistir. Iblis iin kullanilan bu niteleyici szckler hemen hemen ayni
anlamlara gelen szcklerdir. Iblis artik hep bu yaftalari tasiyacak ve her zaman asagilik,
lnetli ve racm olarak taninacaktir. nk byle programlanmistir; kaderi byledir.
Birok meal ve tefsirde ininiz olarak evrilen ',=-' [ihbit=alalin] ve _='
[uhruc=ik] ifadeleri Kurn okuyanlarin daima merakini uyandirmis, bu meraki gidermek
zere Iblis'in nereden inecegi, nereden ikacagi hakkinda klsik eserler tarafindan da
nakledilen bir sr senaryolar retilmistir. Iblis'in cennetten kovuldugu, semdan
kovuldugu, denizin ortasindaki bir adaya kovuldugu gibi iddialari ieren bu senaryolarin
tm dayanaksiz, dolayisiyla da asilsizdir. Buradaki ifadenin temsil bir anlatim oldugu
unutulmamali ve Iblis'in kovulmasini dile getiren bu ifadeler, Iblis'in bulundugu konumdan
asagi inmesi, rtbesinin dsrlmesi seklinde degerlendirilmelidir. Olay sanki bir tiyatro
sahnesinde canlandirilmakta oldugundan, Iblis de bu sahnenin iindedir ve baska herhangi bir
mekn veya mahalde olmasi sz konusu degildir. Dolayisiyla bir yer veya mekndan
degil, Trke'deki defol, hadi oradan szlerine denk gelen bir ifade ile sahnede
canlandirdigi konumdan kovulmaktadir.
14
blis, Yeniden diriltilecekleri gne kadar bana sre ver dedi.
Iblis'in bu talebi, Sd/79'da Rabbim! O hlde tekrar diriltilecekleri gne kadar beni
bakit [beni karinda tut/mhlet ver] szleri ile verilmisti. Dikkat edilirse, Iblis'in konumuz
olan yetteki ifadesinde Rabbim szcg yer almamaktadir. Ancak buradan hareketle
Iblis'in Allah'a karsi saygisizlik yaptigi dsnlmemelidir. nk Iblis hibir zaman Allah'a
620
karsi saygisizlik yapmamistir. Bu yette Rabbim szcgnn olmamasi, bir ifadenin ayni
szcklerle birebir tekrar edilmesi seklindeki edeb kusura Kurn'da yer verilmemesinden
dolayidir. Kurn'da zel mesajlar disindaki tekrarlarda hep farkli slp ve szckler
kullanilmistir. Dolayisiyla Iblis'in bu yetteki szlerinin de sanki iinde saygi ifade eden
Rabbim szcg varmis gibi anlasilmasi gerekmektedir. Yoksa Iblis'in Allah'a karsi
saygisizlik yapmasi ve Allah'in da bu saygisizliga mkfat verirmis gibi ona kiyamete kadar
msaade etmesi dsnlemez. Iblis'in dem'e secde etmeyisi [boyun egmeyisi] onun
siliginden degil, Allah'in onu bu sekilde yaratmis olmasindandir. Yani, Iblis'e kendi irdesi
ile su isleme veya islememe serbestligi verilmemistir. O, kendisine ne grev verildiyse onu
yapmaktadir.
15
Allah, Sen sre verilmiylerdensin dedi.
Rabbimiz bu yette Iblis'e hasre kadar sre verdigini bildirmistir. Yani Iblis, Sd
sresi'nde aiklandigi gibi kiymete kadar insanin ayrilmaz bir parasi olacak, hasirde de
karni [yasiti] olmak sifatiyla insanin aleyhinde taniklik yapacaktir.
16,17
blis, yleyse, beni azgnlga itmene karylk, andolsun ki ben, onlar
iin Senin dosdogru yoluna oturacagm, sonra yine andolsun ki onlarn
nlerinden, arkalarndan, saglarndan, sollarndan onlara sokulacagm ve Sen,
oklarn kendilerine verilen nimetlerin karylgn deyenler bulmayacaksn
dedi.
Yani, bana bu igva gcn vermene karsilik ben de vazifemi yapacagim; Senin
dosdogru yolun [insanlari cennete gtren yolun] zerine oturacagim; orada pusu kuracagim
ve onlara drt ynden gelecegim, onlari etkileyecegim.
Bu ifadeler Sd sresi'nde; (Iblis,) yle ise izzet ve erefine yemin ederim ki, ben
onlarin hepsini mutlaka azdiracagim, ancak ilerinden aritilmi kullarin mstesn dedi
seklinde verilmisti. Hicr sresi'nde ise; (Iblis) dedi ki: Rabbim! Beni Sen azdirdigin [beni
azdirmak iin yarattigin] iin, mutlaka ben de yeryznde onlara ssleyecegim ve aritilmi
kullarin hari onlarin hepsini mutlaka azdiracagim! seklinde verilecektir.
Iblis'in bu beyaninin Allah'a bir meydan okuyus olmadigina dikkat edilmelidir. Burada
Iblis, kendisini kimin grevlendirdigini ve grevine gsterecegi sadakati aiklamaktadir.
yette geen -',=`' [igv] szcg, asiri derecede sapiklik isteginin kalbe
yerlestirilmesi demektir. Iblis, Iime yerlestirdigin bu saptirma yetisi sebebiyle diye
aiklamada bulunmak sretiyle, bu zelligin benligine Allah tarafindan yerlestirildigini ifade
etmistir. Allah Iblis'in iine saptirma yetisini yerlestirmekle birlikte, ona bu konuda bir
zorlama gc vermemistir. Ayrintilarini Isr ve Ibrhm srelerinde grenecegimiz gibi,
Iblis'in insanlar zerinde herhangi bir sekilde yaptirim gc yoktur:
63-65
Allah dedi ki: Git! Sonra onlardan kim sana uyarsa, bilin ki, sphesiz ki, cezaniz yeterli
bir ceza olarak cehennemdir. Onlardan gcn yetirdiklerini sesinle sars. Ve atlilarinla ve yayalarinla
onlarin zerine yaygara kopar! Mallarda ve ocuklarda onlara ortak ol! Ve onlara vaatlerde bulun.
Ve eytan, onlara aldatmadan baka bir ey vaat etmez. Sphesiz ki, Benim kullarim, senin iin
onlar aleyhine hibir g yoktur. Tm varliklari belirli bir programa gre ayarlayan ve bu
programi koruyarak, destekleyerek uygulayan olarak da Rabbin yeter.
(Isr/65)
22
Ve is bitince seytan [Iblis/dsnce yetisi] onlara, Sphesiz ki Allah size gerek vaadi vaat etti, ben de
size vaat ettim, hemen de caydim. Zaten benim size karsi zorlayici bir gcm yoktu. Ancak ben sizi agirdim siz
de bana karsilik verdiniz. O nedenle beni kinamayin, kendi kendinizi kinayin! Ben sizi kurtaramam, siz de benim
kurtaricim degilsiniz! Sphesiz ben, nceden beni Allah'a ortak kosmanizi da kabul etmemistim dedi. Sphesiz
irk koarak yanli; kendi zararlarina i yapanlar, kendileri iin aci bir azap olanlardir!
621
(Ibrhm/22)
41-44
Allah dedi ki: Iste bu Benim zerime aldigim dosdogru bir yoldur. Sana uyan azginlardan baska,
kullarimin zerinde hibir zorlayici gcn yoktur. Sphesiz ki onlarin hepsine vaat edilen yer de cehennemdir.
Onun iin yedi kapi vardir. O kapilarin her biri iin onlardan bir para ayrilmistir.
(Hicr/41-44)
99,100
Sphesiz ki iman etmis ve Rablerine isin sonucunu havale eden kimseler zerinde Seytan-i
Racim'in hibir zorlayici gc yoktur. Onun zorlayici gc, ancak kendisini, yardimci, yol gsterici,
koruyucu yakin edinenler ve Allah'a ortak kosanlarin ta kendileri olan kimseler zerinedir.
(Nahl/99-100)
Iblis'in, insanlarin zerine gelecegini syledigi drt yn [n, arka, sag ve sol] ile ilgili
olarak klsik eserlerde birok yorumlar yapilmis ve ynler Dnya tarafindan, hiret
tarafindan, iyilik tarafindan ve ktlk tarafindan veya Grdkleri yerden, grmedikleri
yerden, sehvetlerinden, fkelerinden ve akillarinin erdiginden-ermediginden seklinde
tanimlanmaya alisilmistir.
Bize gre bu ynler, Iblis'in etkilendigi ynlerdir. Tekvr sresi'nin tahlilinde insandaki
dsnce yetisi olarak tanimladigimiz Iblis, evredeki olaylarin etkilerine karsilik insanin
zihninde olusan dolayli bir tepki seklinde faaliyet gstermekte, duyu organlariyla algilanan
her seye karsi ninda bir ham dsnce retmektedir. Bu da, insanin aklina geliveren ilk
seydir. Dolayisiyla, Iblis'i harekete geiren sey, evreden [drt ynden] gelen etkilerdir. Eger
insanin evresinde etki yapan bir hareket yoksa; ya da insan duyu organlari ile bu hareketleri
algilayamadigi iin bunlardan etkilenmiyorsa, zihninde de bir tepki olusmayacak, yani Iblis
harekete gemeyecektir. yette, Iblis'in hareket edecegi ynlere alt ve stn dhil
edilmemesi, insanin etki algilamasinda bu iki ynn pasif olmasi sebebiyledir.
Dosdogru yol olarak evirdigimiz ' -'' ,----'' = [sirt-i mustakm] ifadesi, Fatiha
suresinde ayrintili olarak aikladigimiz zere, cennete gtren yol anlamina gelir. Iblis, bu
yol zerine oturacak ve insanlari bu yoldan saptirarak kendi yoluna sevk etmeye alisacaktir.
Iblis'in yolunun ise cehenneme gtren yol oldugu asagida 18. yette aiklanmistir.
Tekrar hatirlatmakta yarar gryoruz ki; Iblis'in insanlari Allah'in dosdogru yolundan
saptirmak iin israrli bir aba gsterecegini bildiren szleri, Allah'a karsi bir meydan okuma
anlamina gelmez. Bu ifadeler Iblis'in zelliklerinin bize temsil yntemle anlatilmasi
sebebiyle ona sylettirilmistir.
18
Allah, Haydi, sen, yerilmiy ve itilmiy olarak oradan k. Onlardan sana kim
uyarsa, andolsun ki sizin hepinizden cehennemi dolduracagm
Iblis'e uymak demek, her aklina geleni lp bimeden, vahiyle saglamasini yapmadan
uygulamak demektir. Bu tr davranislar simarik ve kibirli bir insanin yapacagi davranislar
olup inkra ve sonuta o kimsenin zarar grmesine sebep olacak davranislardir. Drt, tutku
ve arzularini geregi gibi dizginleyemeyenler, Iblisin drt ynden yaptigi igva ve ifsat
saldirilarina maglup olmak durumunda kalacaklardir. Bunun dogal sonucu, cehennemin vahye
kulak vermeyenlerden ve akletmeyenlerden doldurulacak olmasidir:
10
Ve onlar derler ki: Eger biz dinlemis olsaydik yahut akletmis olsaydik su ilgin atesin
ashbi iinde olmazdik.
(Mlk/10)
19
Ve, Ey dem/bilgilenmiy, vahiy almy insan! Sen ve eyin cennete
yerleyin, dilediginiz yerden de yiyin ve girift, ekiymenin kaynag olan yu yeye
622
yaklaymayn; maln-mlkn, parann-pulun tutkunu olmayn, yoksa yanly;
kendine zararl iy yapanlardan olursunuz dedi.
dem-Iblis kissasinin anlatildigi pasajin bu yete kadarki blmnde, insanin ve Iblis'in
kim oldugu, Iblis'in grevi, Iblis'in insani nasil yaniltacagi temsil bir sahne ile bize deta
seyrettirilmisti. Bu yetle baslayan blmde ise sira Iblis hakkinda verilen teorik bilgilerin
insan zerindeki pratik yansimasini gstermeye gelmistir.
Bu perdenin birinci sahnesi, blm hakkinda kisa bir n bilginin verildigi 19. yettir. Bu
yette Allah, dem'e -daha dogrusu insanogluna- syle seslenmektedir: Ey dem! Sen ve ein
cennette iskn edin, dilediginiz yerden de yiyin ve u agaca/mala yaklamayin, yoksa
zlimlerden olursunuz.
yetten anlasildigina gre; dem ve esi [insanoglu] cennete [yesillik bir yere]
yerlestirilmis ve burada kendilerine bir konu hari her trl zgrlk verilmistir. dem ve
esininSu agaca yaklamayin ifadesi ile konulan yasagaIblis'in kiskirtmasiyla nasil bir tepki
verdigi ilerideki yetlerde ortaya ikacaktir.
dem, esi ve yasaklanan aga konusu Mslmanlar arasinda maalesef yanlis
bilinmektedir. Kurn zerinde alisanlarin bu konuda simdiye kadar yeterli alisma yaptiklari
da sylenemez. Bu yzden Allah'in izniyle ok titiz bir alisma yrtlms ve konu hakkinda
yaptigimiz aiklayici yorumlarin okuyucuya sunulmasi asamasina gelinmistir.
Konuyu daha iyi kavrayabilmek iin ayni konunun temsil olarak anlatildigi yetleri inis
sirasina gre degerlendiriyoruz:
115
Ve andolsun Biz, bundan nce dem'den sz aldik da o aklindan ikardi, yapmadi ve Biz,
onda bir kararlilik bulmadik.
116
Ve Biz bir zaman doga glerine, dem iin boyun egip teslimiyet gsterin! dedik de
Iblis/dsnce yetisi hari hepsi boyun egip teslimiyet gsterdiler, o dayatti.
117-119
Sonra da Biz, Ey dem! Sphesiz Iblis sana ve esine dsmandir. Sakin sizi cennetten
ikarmasin, sonra bedbaht olursun, kesinlikle senin acikmaman ve iplak kalmaman cennettedir. Ve
sen orada susamazsin ve gnesin sicaginda kalmazsin dedik.
120
Sonunda seytan ona vesvese verdi. Dedi ki: Ey dem! Sana sonsuzlugun agaci ve
eskimez/kmez mlk/saltanat iin rehberlik edeyim mi?
121
Bunun zerine ikisi de mal-mlk, altin tutkunu oldular. Hemen irkinlikleri kendilerine
ailip grnverdi. Ve kendi zararlarina, cennet yapragindan rtp istifilige basladilar. dem,
Rabbine asi oldu da sasirdi/azdi.
122
Sonra Rabbi, onu seti de tevbesini kabul etti ve ona dogru yolu gsterdi.
123
Allah, o ikisine: Birbirinize dsman olmak zere hepiniz oradan alalin. Artik Benden size
bir kilavuz geldigi zaman, kim Benim kilavuzuma uyarsa, iste o, sapikliga dsmez ve mutsuz olmaz
dedi.
(T-H/115-123)
35
Ve Biz, Ey dem! Sen ve esin cennette iskn ediniz/burayi yurt tutunuz, ikiniz de ondan
dilediginiz yerde bol bol nasiplenin ve su girift seye yaklasmayin; mal/altin-gms tutkunu olmayin,
yoksa kendi benligine haksizlik edenlerden olursunuz dedik.
36
Bunun zerine seytn; Iblis/dsnce yetisi onlari oradan kaydirdi, iinde bulunduklari
ortamdan ikardi. Ve Biz, Birbirinize dsman olarak inin, orada belirli bir vakte kadar sizin iin bir
karar yeri ve bir yararlanma vardir dedik.
37-39
Sonra da dem, Rabbinden birtakim kelimeler aldi/kendine vahyedildi; Biz dedik ki:
Hepiniz oradan inin. Artik size Benim tarafimdan bir kilavuz geldiginde, kim kilavuzuma uyarsa,
onlar iin hibir korku yoktur; onlar mahzun da olmayacaklardir. Ve kfretmis; Allah'in ilhligini,
rabligini bilerek reddetmis ve yetlerimizi yalanlamis kimseler; iste onlar, atesin ashbidir. Onlar,
orada temelli kalicidirlar. Sonra da Allah, onun tevbesini kabul etti. Kesinlikle O, tevbeleri oka
kabul eden, ok tevbe firsati verenin, ok merhametli olanin ta kendisidir.
(Bakara/35-39)
623
DEM'IN CENNETI: Bakara/30, T-H/55, Mminn/79, Sd/71, Hicr/26, Isr/61-65,
Secde/7 gibi Kurn'in bir ok yetinde belirtildigine gre, dem ve insanlar topraktan
yaratilmislardir. dem ve tm insanligin ilk yaratildigi toprak baska bir lemde veya cennette
degil, yeryzndedir. Dolayisiyla buradaki cennet szcgnden hiretteki cennet
anlasilmamalidir. Zaten cennet'in esas szck anlami yesili ve ormani topragi rten sulak
arazi parasi demek olup
338
Bakara/265, Sebe/15-16, Kehf/32-40, Necm/15, Kalem/17 ve
daha birok yette de bu anlamda kullanilmistir.
Diger taraftan, hiretteki cennetin birok niteligi Kurn'da aiklanmistir. yetlerdeki
aiklamalara gre, hiretteki cennet ebedlik yurdu olup nimetleri bitmez ve tkenmez. Ayrica
orada gnaha girme, bos lkirdi olmadigi gibi, herhangi bir seyin yasaklanmasi da sz konusu
degildir. Oysa dem'in yerlestirildigi cennette her sey geicidir ve orada deme bir yasak
konmustur. (Bakara/25, Ftir/33-35, Sffat/40-49, Duhn/51-57, Tr/17-24, Rahmn/46-78,
Vkia/10-40, Mmtehine/21-24, Insan/5-22, Nebe/31-37, Tr/17-28, Zuhruf/68-73, T-
H/120)
Sonu olarak, dem mkfaat yurdu olan cennette yaratilip da oradan dnyaya
indirilmis degildir. Bize gre dem, yeryznn yesil, ormanlik, sulak bir blgesinde
yaratilmis, sonra da oradan cennet niteligi olmayan baska bir blgeye [le] dsrlmstr.
Bizi baglamamakla birlikte, Kitab-i Mukaddes'in dem'in bu dnyada topraktan
yaratildigini anlatan Tekvin 2-3. Bablari da Kurn ile uyumludur.
YASAKLANAN AGA: Kurn kendisini tanitirken yetlerinin bir blmnn
mtesbih [mecz, kinye gibi sanatsal anlatimli ve ok anlamli] oldugunu aiklamis olsa da,
kimileri szckleri mutlaka hakikat manalarinda kabul edip Kurn'i buna gre anlama abasi
gstermislerdir. Bu yette geen =
-'' [ecer], bitki cinsindendir. Gvdesi zerinde desteksiz duran bitkidir; kis
mevsiminde varligini koruyan bitkidir. Secer szcg, karisik, karmasik; GIRIFT
demektir. Agaca bu ismin verilmesi de dallarinin, yapraklarinin i ie gemis, karisik,
karmasik; girift olmasindandir. Secer szcg, ihtilaf ve sarf etme anlamlarinda da
kullanilir. nk ihtilflarin ekserisi mal yzndendir, en ok harcamasi yapilan da
maldir.
344
65
Artik, hayir! Rabbine andolsun ki onlar aralarinda ikan ekismeli islerde seni hakem yapip
sonra da senin verdigin hkme karsi ilerinde hibir sikinti duymadika ve tambir gvenlikle gvenlik
saglamadika iman etmis olamazlar.
(Nisa/65)
Dikkat edilirse, yetlerdeki ecer szcg ile 22. yetteki
-='' , [varaku'l-cennet]
ifadesi ayni anlama gelmektedir ve her ikisi de kisaca mal, altin, gms, deve, arpa bugday
ve hurma demektir.
MAL: .'-'' [mal] szcg Trkeye Arapadan gelmis bir szcktr. Konunun iyi
anlasilabilmesi iin bu szcgn de Arapadaki gerek manasini tespit etmek gerekmektedir.
Mal, tm esyadan sahip olunan seyler demektir. Mal aslinda altin ve gmsten sahip
olunan demektir. Sonradan kazanilan, elde tutulan ve ayniyattan sahip olunan seylere itlak
olunur oldu. Arab'in mal dedigi sey, ekseriyetle devedir.
345
Kissayi anlatan yetlerdeki ifadeler ve szcklerin gerek manalari gstermektedir ki,
Allah insanin mal tutkusundan uzak olmasini istedigi iin dem ve esini mal dskn
olmaktan menetmekte, Iblis de dem ve esini mal ile aldatmaktadir.
Nitekim T-H/120'de Iblis, dem'i ebedlestirmek iin onu -'='' -=- [eceret'l-huld]a;
mala [altina, gmse, deveye, arpaya, bugdaya, hurmaya ...] ynlendirmistir. Aslinda
'seceret'l-hulda ynlendirme, Iblis'in nc igvasidir. Asagida, 20. yette grlecegi gibi
Iblis'in ilk igvalari, melek [irdesiz varlik; robot] yapilma ve -''= [hlid] olma [hi
degismeden ayni kalma] zerine olmustur.
Iblis'in dem'i yoldan ikartmak iin basvurdugu bu son igva, akla hemen Hmeze/2-3
yetlerini getirmektedir:
2,3
O ki, mali toplayip ve malinin gerekten kendisini sonsuzlastirdigini sanarak onu ogaltan/
tekrar tekrar sayandir.
(Hmeze/2-3)
Netice olarak; bize gre gerekte ne byle bir olay cereyan etmistir, ne de ortada
herhangi bir aga vardir. nk yetlerde temsil teknigi kullanilmis olup her sey temsil
olarak anlatilmistir. Yce Allah mesajini dem, dem'in esi ve Iblis arasinda geen temsil
bir olay zerinden iletmistir. Bu temsilin sahnesi cennet [yesil bir blge]; sahne dekoru ise
ecer [mal; altin, gms, arpa, bugday, hurma, deve]dir.
20
Derken blis, onlarn kendilerinden gizli kalan irkinliklerini kendilerine
gstermek iin onlara vesvese verdi. Ve Rabbiniz, bayka bir sebepten dolay
344
Lisn'l-Arab; c. 5, s. 32-33, Scr mad.
345
Lisn'l-Arab; c. 8, s. 403, Mvl mad.
626
degil, srf ikinizin de birer melek/iradesiz g olmanz ya da sonsuz olarak
kalclardan/geliymeyen, degiymeyen birer varlk olmanz iin sizi girift,
ekiymenin kaynag olan yu yeyden; maldan-mlkten, paradan-puldan men etti/
bunlar size yasaklad dedi.
Bu yette Iblis'in derhl harekete getigi grlmektedir. Onu harekete geiren husus,
dem'e su agaca yaklasma emrinin verilmesidir. dem'e konulan yasak ninda tepki
getirmis, Iblis vesvese retimine geerek bu yasak hakkinda bahaneler, gerekeler aramaya ve
ileri geri fikir yrtmeye baslamistir: Rabbiniz baka bir sebepten dolayi degil, sirf ikinizin de
birer melek/melik olmaniz ya da ebed kalicilardan olmaniz iin sizi u agatan men etti.
yetteki ,'- [melekeyni=iki melek] szcgnn, melikeyni [iki kral] olarak okunmasi
da mmkndr. Nitekim Ibn-i Abbs, Dahhk ve Yahy b. Eb Kesr szcg melikeyni [iki
kral] olarak okumuslardir. Bu kiraati, yukarida verdigimiz T-H/120'deki, eskimez/kmez
mlk/saltanat ifadesi de desteklemektedir. Bu kiraate ve bu anlama gre dem ve esi, Iblis'in
etkisiyle zgrlg kralliga tercih etmis olmaktadirlar.
VESVESE: Ayrintilarini Ns sresi'nin tahlilinde verdigimiz
346
ve bu yetten baska
Ns/5, Kaf/16 ve T-H/120'de de geen ~;~; [vesvese] szcg, Nas suresinde
aikladigimiz zere, alak bir sesle, fisiltiyla gizli bir dsnce asilamak, bir ise, eyleme
yneltmek demektir.
SEVETE: -',- [sevete] szcg, irkinlikler demektir ve ,- [sue] szcgnden
tremistir. Her trl kt, irkin seyi yapmak anlamindaki sue szcgnn, bu anlam
ekseninde daha birok trevi vardir. Mesel, -,- [seyyie=ktlk, irkinlik] szcg, --=
[hasene=iyilik, gzellik] szcgnn karsit anlami olarak kullanilir. Dolayisiyla bu kkten
tremis olan sevete szcg de her trl irkin is, sz ve durumu ifade eder. Araplarin bu
szcg cinsel organlar iin kullanmalari, yasadiklari toplumda oklukla bu organlarin
ktlge sebep olmasi sebebiyledir. Sevete szcg ayrica ceset iin de kullanilir. Zira ruh
bedenden ikinca, beden ryp kokmakta, yani irkinlesmektedir.
347
Nitekim Mide sresi'nde geen sevete szcg, ceset iin kullanilmistir:
31
Sonra Allah, hemen ona kardesinin cesedini nasil gmmekte oldugunu gstermek iin topragi
eseleyen bir karga gnderdi. O, Yaziklar olsun bana, ben, su karga gibi olmakligimla ciz mi oldum
da kardesimin cesedini gmyorum. dedi. Sonra da pisman olanlardan oldu.
(Mide/31)
Konumuz olan yette sevete szcg irkinlikler anlaminda olup cinsel organlar
olarak evrilmesi yanlistir. nk Allah, insani en gzel bir biimde yaratmis oldugundan,
cinsel organlar iin irkin nitelemesi yapilamaz. Buradaki sevete szcgyle, insana ilham
edilmis olup esitli etkilerle disa vuran kt huylar [fcr] kastedilmistir:
1-10
Kurn'i ve onun yaydigi sosyal aydinligi, Kurn'i izleyen Eli ve mminleri, Kurn isigi
ile aydinlanan toplumlari, Kurn isigindan yoksun kalan toplumlari, bilginleri ve bilginleri ycelten
bilgileri, kara cahilleri ve kara cahilleri bu hle getiren ilke ve anlayislari, benligini bulmus kimseleri
ve benlik bulduran etmenleri ki O, ona takinlik yapma ve kendini koruma igdlerini/gnah
ileme ve Allah'in korumasi altinda olma yeteneklerini ilham etti kanit gsteririmki, benligini
arindiran gerekten kurtulmustur. Onu bilerek reddedende kesinlikle zarara ugramistir.
(Sems/8)
IRKINLIKLERIN KENDILERINDEN GIZLI KALISI: irkinlikler szcg insana
ilham edilmis fcru; irkinliklerin kendilerinden gizli kalmasi ifadesi ise bu fcrun
346
Bkz. Tebynu'l-Kurn/Ite Kurn, c. 1.s??????
347
Lisn'l-Arab; c. 4, s. 434-436.
627
duragan bir zellikte oldugunu ve bir etkiye tepki olarak disa vuruluncaya kadar insanin
kendisinden bile gizli kaldigini ifade etmektedir. Nitekim 22. yette grlecegi gibi, dem de,
yasagi dinlemeyerek verdigi tepkiden sonra, iinde sakli olan fcrun disa vurmasi sonucu
bencil, haris birisi olup ikacaktir.
21
Ve Elbette ben, size gt verenlerdenim diye onlara yemin etti/
kantlar ileri srd.
Burada Iblis'in dem ve esine karsi hangi kanitlari kullanildigi aiklanmamistir. Ancak
kissanin baslangicinda Iblis'in dem'den stn oldugu ynndeki iddiasindan hareketle,
Iblis'in kendisinin enerjiden dem'in ise maddeden yaratildigi hususunu kullandigi ve Olani
biteni ben sizden daha iyi bilirim, nk ben sizden stnm! demis olabilecegi
dsnlebilir.
22
Bylece onlar aldatarak ayaglga dyrd. Onlar girift, ekiymenin
kaynag olan yeyin; maln-mlkn, parann-pulun tadna varnca, hrslar,
doyumsuzluklar devreye girdi ve mal-mlk, para-pul istifiligine bayladlar.
Rableri onlara seslendi: Ben, size mal-mlk, para-pul tutkunu olmay
yasaklamadm m ve size, Bu yeytn, kesinlikle sizin iin apak dymandr
demedim mi?
yetin bildirdigine gre dem ve esi, Iblis'in vesvesesini, igvasini, lp bimeden
[tefekkr etmeden] uygulamis ve ilerinde gizli olan irkinlikleri, yani istenmeyen,
sevilmeyen huylari ortaya ikmistir. Ortaya ikan ilk irkinlik ise istifiliktir.
CENNET YAPRAKLARI (AGA YAPRAKLARI DEGIL): Aga yapragi ve/veya
kitap yapragi olarak meshurlasmis olan ,'' [varak] szcg; Arap dilbilimcilerinden
Cevher'ye gre, gmslerden yapilma ve develerden meydana gelme mal varligi; Ibn-i
Sde'ye gre, koyun ve develerden meydana gelen mal varligi;
348
Rgib'a gre, kitap ve
aga yapragindan baska, agataki yapragin okluguna benzetilerek ok mal iin de varak
tabiri kullanilir.
349
Eb Ubeyde'ye gre, gms ve her trl canli hayvan; Eb Sad'e gre,
basilmis gms [gms para] anlamlarina gelmektedir.
350
Bu aiklamalara gre, yetteki
-'' [zevk], lezzet alma, hosa gitme; bir seyin tadini almak, tadina varmak, bir
seyin mptelsi olmak demektir. Bu sey, iyi bir sey olabilecegi gibi, irkin bir sey de olabilir.
Bir seyin tadini almak agiz yoluyla olabilecegi gibi baska yollarla da olabilir. Nitekim
Kurn'in birok yetinde azabin-belanin tam ierisine dsme de zevk szcgyle ifade
edilir.
351
Esas anlami bu olmasina ragmen szck genellikle dil ucuyla tatma anlaminda
anlasilmaktadir. Hlbuki esas anlami iliklere isleyecek lde hissetmek demektir. Bu
szck, trevleriyle birlikte Kurn'da 60 kez yer almis ve nimetlerin veya cezanin azicik
dokunup geivermesi olarak degil de gerekten, iyice yasanmasi anlaminda kullanilmistir.
Burada da dem ve esinin konu edilen agatan [altindan, gmsten, deveden, arpadan,
bugdaydan ve hurmadan] basite tatmayip onun iyice tadina vardiklari, mptelsi [tutkunu]
olduklari anlasilmaktadir. Zaten T-H/121'de bu durum, zka [tadina vardilar] szcg
yerine, ekele [yediler] szcg ile dile getirilmistir.
Grldg gibi, yetteki ifadeler tam anlamiyla hayatin gereklerini yansitmaktadir.
dem ve esinin, nimetlerin tadina varinca onlarin esiri olmalari ve tutkuyla baglandiklari bu
nimetlerden ayrilmamak iin onlara simsiki sarilmalari, bugn de karsilasilabilecek
manzaralardir. Igreti dnya hayatinin sslerinden bir tanesini bile disarida birakmadan
hepsine sahip olan veya olmak isteyen, faydalandigi ssleri deta zerine yapistirip tam
anlamiyla bir ss istifisi hline gelen insanlar hi de az degildir. O hlde, Rabbimizin szleri
kesinlikle bir masal gibi algilanmamali ve bilinmelidir ki, kendisine ilham edilmis fcrun
Iblis'in etkisiyle disa vurmasi seklinde ortaya ikan irkin insan davranislari, dem ve esine
kadar dayanmaktadir.
Teksr sresi'nde bu hastaligin dnyayi cehenneme evirdigini bildiren Rabbimiz,
dem ve esinin davranislariyla dnyanin cehenneme dnsmeye baslamasi karsisinda, yetin
son cmlesi ile duruma mdahale etmistir: Ben sizi o agatan men etmedim mi ve size bu
eytn kesinlikle sizin iin apaik dmandir demedim mi?
Klsik eserlerde ileri srlen yasak agatan yedi de avret yerleri aiga ikti, avret
yerleri aiga ikinca da incir yapraklariyla onlari rtmeye alisti anlayisi, Kurn'in
ifadelerine aykiridir. nk yetin teknik yapisi buna izin vermez. yete gre, dem ve esi
agatan/maldan tadinca iki olay meydana gelmistir: nce irkinlikleri [ktlkleri] ortaya
ikmis, sonra da tekasr hastaligina yakalanarak biriktirmeye baslamislar, tadini aldiklari
btn sslerin kendilerinin olmasini istemislerdir.
Isinin ehli uzmanlarin burada dikkat etmeleri gereken nemli bir nokta daha vardir:
yetteki '--=, [ve tafik] diye baslayan cmlenin nndeki bagla, - [fe] degil, , [vav]dir ve
vav baglaci --- [bedet=belli oldu] fillinin zerine atfedilmistir. Dolayisiyla Arap dilini bilen
kisilerin yetin bu yapisina itibar ederek safsata anlamlara kulak asmamalari gerekir.
23
Onlar/her ikisi, Ey Rabbimiz! Biz kendimize hakszlk ettik ve eger bizi
bagylamazsan ve bize rahmetinle iylem yapmazsan kesinlikle zarara
ugrayacaklardan oluruz! dediler.
Bu yette, Rabbimizin mdahalesi zerine dem ve esinin, yapmis olduklari yanlis
hareketi kabullenip hemen dns yaptiklari grlmektedir. Kurn'in anlatimlarina gre,
Iblis'in drts dem'le esini birlikte etkilemistir. Iblis'in nce dem'in esini etkiledigi ve
onun da dem'i etkiledigi seklindeki grsler Kurn'a uymamaktadir. Yahudiligin ve
Hiristiyanligin ilk gnah anlayisina temel teskil eden Israiliyat anlatimi kismen
351
Lisn'l-Arab; c. 3, s. 535 Zvg mad.
629
Mslmanlar arasinda da etkili olmus ve demin esi tarafindan kandirildigi ve onun etkisiyle
cennetten ikarildigi seklindeki kadini asagilayan bir mantigin halk kltrnde yerlesmesine
neden olmustur.
yetteki eger Sen bizi bagilamazsan ve bize rahmetinle muamele etmezsen biz,
kesinlikle zarara ugrayacaklardan oluruz ifadesinden, takip edilecek yolun mutlaka Allah'in
gsterdigi yol olmasi lzim geldigi anlasilmaktadir. Yani, insanlarin iinde Iblis kanaliyla
olusan dsncelerin de, insanlara baskalari tarafindan nerilen davranislarin da nce vahiyle
uyumlulugu test edilmeli, ancak ondan sonra uygulamaya geilmelidir.
24
Allah, Birbirinize dyman olarak alaln, sizin iin yeryznde bir
sreye kadar kalmak ve yararlanmak vardr dedi.
Bu yette Yce Allah, dem ve esi iin niha kararini aiklamistir. Rabbimizin bu
kararini bildiren diger yetleri de gz nnde bulundurmak tahlilimize yardimci olacaktir:
36
Bunun zerine seytn; Iblis/dsnce yetisi onlari oradan kaydirdi, iinde bulunduklari
ortamdan ikardi. Ve Biz, Birbirinize dsman olarak inin, orada belirli bir vakte kadar sizin iin bir
karar yeri ve bir yararlanma vardir dedik.
37-39
Sonra da dem, Rabbinden birtakim kelimeler aldi/kendine vahyedildi; Biz dedik ki:
Hepiniz oradan inin. Artik size Benim tarafimdan bir kilavuz geldiginde, kim kilavuzuma uyarsa,
onlar iin hibir korku yoktur; onlar mahzun da olmayacaklardir. Ve kfretmis; Allah'in ilhligini,
rabligini bilerek reddetmis ve yetlerimizi yalanlamis kimseler; iste onlar, atesin ashbidir. Onlar,
orada temelli kalicidirlar. Sonra da Allah, onun tevbesini kabul etti. Kesinlikle O, tevbeleri oka
kabul eden, ok tevbe firsati verenin, ok merhametli olanin ta kendisidir.
(Bakara/36-38)
123
Allah, o ikisine: Birbirinize dsman olmak zere hepiniz oradan alalin. Artik Benden size
bir kilavuz geldigi zaman, kim Benim kilavuzuma uyarsa, iste o, sapikliga dsmez ve mutsuz olmaz
dedi.
(T-H/123)
Gerek konumuz olan yetteki ve gerekse Bakara sresi'ndeki ',=-' [ihbit=alalin]
szcg, T-H sresi'ndekinden farkli olarak oguldur. Dolayisiyla Araf ve Bakara
srelerindeki bu ogul ifade, dem'i, esini ve baskasini/baskalarini da kapsamaktadir. Bu
konudaki genel kabul, bu hitabin dem, esi ve Iblis'e ynelik oldugu yolundadir. Ancak biz
bu hitabin daha da genis kapsamda demogullari [tm insanlar] olarak anlasilmasindan
yanayiz. nk hem bu yetin mesaji birka kisiye zg olmayip tm insanlara ynelik bir
mesajdir, hem de Rabbimiz 26. yette Ey demogullari! diyerek tm insanlara seslenmistir.
'IHBITNUN ANLAMI: yette geen ihbit szcg meal ve tefsirlerde ininiz
diye evrildigi iin, dogal olarak akla hemen nereden ve nereye inilecegi sorulari
gelmektedir. Her ne kadar Yce Allah, Sizi yeryznde yarattik, Sizi topraktan yarattik dese
de, Rabbimizin verdigi bu bilgileri degerlendirmede yeterli dikkati gstermeyen mfessirler,
dem'in cennette yaratildigi ve yeryzne de oradan indirildigi yorumunu benimsemislerdir.
Rabbimizin bildirdiklerine ters olan bu yorumlari asabilmek iin ihbit szcgnn
gerek anlaminin ortaya ikarilmasi gerekmektedir:
Ihbit szcg, =- [hbt] kknden tremis ogul emir kipidir. Hbt szcg alalis,
eksilis, zll, zillete dss, sefillik [gzden dsme, aptan dsme, deger kaybetme, rtbede
eksilis] demektir. Bu anlam ekseninde -,- [sud] ve -'--' [irtif] szcklerinin karsiti
olarak kullanilan szck, serr iinde olan kisinin durumunu ifade etmek iin kullanildigi gibi,
sagligini yitirmis hasta iin de kullanilir.
352
352
Lisn'l-Arab; c. 9, s. 18-19.
630
Bize gre burada szcgn asil manasina bagli kalinmali ve ihbit szcg
alalin/alaliniz olarak evrilmelidir.
Szcgn bu asil anlamina gre yetin takdiri syle yapilabilir: Bu dnya sslerinin
esiri olur ve istifilik yapan bir tekasr hastasi gibi [dem gibi] yasarsaniz, su geici dnyada
birbirinize dsmanlar hlinde ve alalmislar olarak yasarsiniz!
BIRBIRINIZE DSMAN OLARAK: Birbirinize dman olarak ifadesi, kissanin
anlatildigi diger yetlerin hepsinde de yer almistir. Bize gre bu ifade, dem soyunun
ogaltma yarisina kapilma, istifilik sevdasina dsme gibi irkinlikleri islemesi hlinde
birbirine dsmanca davranislar iine girecegini bildiren bir uyaridir. Yoksa bazi kisiler
tarafindan ileri srldg gibi, hatalari sebebiyle dem ve esine verilmis bir ceza degildir.
25
Allah, Orada yayayacaksnz, orada leceksiniz ve oradan
karlacaksnz dedi.
Yani, hem geicisiniz, hem de baska gideceginiz yeriniz yok, orada yasayacaksiniz,
orada leceksiniz. irkinlesmenize, mal-mlk hirsiyla birbirinize dsman olmaniza gerek
yok.
Bu yetteki uyarinin farkli bir ifadesi T-H sresi'nde de yer almaktadir:
55
Biz sizi yeryznden olusturduk, sizi ona dndrecegiz ve sizi bir kere daha ondan ikaracagiz.
(T-H/55)
26
Ey demogullar! Size irkinliklerinizi rtecek giysi, sslenecek elbise
indirdik. Ve Allah'n korumas altna girme elbisesi; o, daha hayrldr. yte
bu, dynp gt alrlar diye Allah'n yetlerindendir.
Hatirlanacak olursa, 23. yette dem ve esi, Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik ve
eger Sen bizi bagilamazsan ve bize rahmetinle muamele etmezsen biz, kesinlikle zarara
ugrayacaklardan oluruz diyerek Allah'tan bagislanma ve rahmet dilemislerdi. Bu yet,
Rabbimizin insanogluna rahmetini tecelli ettirdigini bildirmektedir. Herkesin bildigi gibi,
Onun rahmeti, eliler gndermek ve bu elilere vahyetmek [kitap indirmek] sretiyle
insanliga kilavuzluk etmesidir.
IRKINLIKLERI RTECEK, SSLEYECEK ELBISE ve BUNLARIN
INDIRILMESI: Rabbimizin bu yetteki irkinliklerinizi rtecek giysi, sslenecek elbise
indirdik szleri, klsik anlayis tarafindan Biz size irkin yerlerinizi [cinsel organlarinizi]
rtecek pamuk, yn, keten ve deri elbise indirdik diye algilanmis ve avret yerlerinin
rtlmesinin geregi ve nemine dair aiklamalar yapilmistir. Bu anlayis sahipleri ayrica yette
geen indirdik szcgn yarattik anlamina hamletmis, Zmer/6 ile Hadd/25'deki '-'-'
[indirdik] szcgnn '--'= [yarattik] anlaminda kullanildigini bu anlama rnek olarak
gstermislerdir.
Biz, eski aglarda yapilmis bu tr anlam zorlamalarini gayet olagan karsiliyor, onlari
Kurn'i anlama yolunda sarf edilmis iyi niyetli abalar olarak gryoruz. Ne var ki, ayni
anlayisin gnmzde de devam ettirilmesini dogru bulmuyoruz. nk bilimde meydana
gelen gelismeler, Hadd sresi'ndeki demiri indirdik ifadesinin artik demiri yarattik olarak
anlasilmasina engeldir. Bugn bilim evrelerinde demir elementinin baska bir yerde
yaratildigi ve oradan dnyaya geldigi [indirildigi] kanaati olusmus, bundan da Kurn'in essiz
mucizelerinden birisinin daha aiga iktigi kabul edilmistir:
Kurn'da demirin kimyasal zelliklerinden biroguna isaretler vardir. Ilk nce demirin
neminden ve zelliginden sz eden biricik yeti inceleyelim:
631
25
Andolsun ki Biz, elilerimizi aik delillerle gnderdik ve insanlarin hakkaniyeti ayakta
tutmalari ve Allah'in, dinine ve elilerine, kimse kendilerini grmedigi ve tanimadigi yerlerde yardim
edenleri belirlemesi iin beraberlerinde kitabi ve ly indirdik. Biz, kendisinde byk bir kuvvet
ve insanlar iin yararlar bulunan demiri de indirdik. Sphesiz Allah, ok kuvvetlidir, mutlak
stndr.
(Hadd/25)
Kurn'da geen inzal fiili genellikle dnya disindan yapilan indirme ve gelisleri ifade
eder. Inzal fiili dnyadaki bir yaratilisin dnya disindaki olusumlar sayesinde meydana
geldigini bize anlatir. Dnyamizin ilk sicakligi demirin olusumuna uygun degildir. Hatta
gnesimiz tipi orta byklkte yildizlar bile demirin retimi iin yeterli isiya sahip degildir.
Bu yzden demir, sirf dnyamiza degil, gnes sistemimize bile indirilmistir [inzal edilmistir].
Su anda dnyamizda var olan demir, gnes sistemimize yksek isili yildizlardan gelmistir.
Kurn'in demirin olusumunu anlatirken inzal fiiliyle indirilme olayina dikkat ekmesi
mucizev niteliktedir.
Konumuz olan yette de indirme szcg yaratma anlamina ekilmemeli ve yetten
elbisenin indirildigi anlasilmalidir. Ancak indirilen bu elbise'nin, bildigimiz elbise olmadigi
da dikkatlerden kairilmamalidir. Zira yukarida aikladigimiz gibi, bu elbisenin rtecegi
sevete avret yerleri demek olmayip irkinlerdir. Bu irkinlikler ise bildigimiz elbiselerle
rtlemez. Bunlari rtecek ve begenilecek duruma getirecek tek sey vahiy'dir. Insanin sirki,
gnahi, kini, dsmanligi, bildigimiz elbise ile degil, ancak vahiyle ortadan kalkar. Nitekim
Rabbimiz, aiklamanin devaminda takv elbisesi'ni n plna ikarip herkesin takvlanmasini
ve takv elbisesini giymesini istemistir. Bu demektir ki, insanin irkinliklerini rtecek elbise
ancak takv elbisesidir ve o da ancak Allah'in indirdigi vahiylerle hazirlanabilir. Kisaca
sylemek gerekirse, irkinlikleri rtmek zere indirilen elbise vahiy'den baska bir sey
degildir. Gerekten de, birok yerde vurguladigimiz gibi, Rabbimizin bizlere vermis oldugu
grevlerin hepsi de bize takv elbisesi giydirmeye ve bu sayede bizi irkinliklerden uzak
tutmaya yneliktir.
TAKV: Daha nce Mrselt sresindeki muttakn szcgn aiklarken takvya
kisaca deginmis ve bu szcgn Kurn'da ilk nce sirkten uzak olmak ve hirete
inanmak anlamiyla ortaya kondugunu belirtmistik. Yeri geldigi iin szcg burada ayrintili
olarak tahlil ediyoruz:
Takv szcg, ,', [vikye], ,,- [tevkiye], --', [vike] kklerinin mastari olan ,
[vek] szcgnden tremistir. Vek bir seyi korumak, himaye etmek, ona zarar verecek
seylerden ekinmek, bir seyi baska bir seyle bir tehlikeye karsi korumaya almak, zararli sey
ile korunacak sey arasina bir engel koymak anlamina gelir.
353
Szck Kurn'da da bu
anlamda kullanilmistir:
5-22
Sphesiz, iyi adamlar, kfur katilmis bir tastan ierler, fiskirtildika fiskirtilacak bir
pinardan ki ondan, verdikleri szleri yerine getiren, ktlg yayilan bir gnden korkan ve Biz sizi,
ancak Allah rizasi iin doyuruyoruz ve sizden bir karsilik ve tesekkr beklemiyoruz; evet, biz asik
suratli ve atik kasli bir gnde Rabbimizden korkariz diyerek Allah sevgisi iin/sevmesine ragmen
yiyecegi, yoksula ve ksze ve tutsaga veren Allah'in kullari ierler.
Allah da, bu yzden onlari, o gnn ktlgnden korur; onlara aydinlik ve sevin rastlayacak,
sabretmelerine karsilik onlara cenneti ve ipekleri verecek; orada tahtlara kurulmus olarak kalacaklar;
orada bir gnes de, dondurucu bir soguk da grmeyecekler ve bahenin glgeleri onlarin zerlerine
353
(Lisanl Arab, el Isfehani; el Mfredat ; vky mad.)
632
sarkacak ve alaltildika alaltilacak. Ve aralarinda gms bir kap ve billr kseler dolastirilacak, -
kendilerinin ayarladigi billrlari gmtendir-. Ve orada onlar, karisimi zencefil olan bir tastan
sulanirlar, orada Selsebil denilen bir pinardan... Ve aralarinda bymez, yaslanmaz ocuklar dolasir;
onlari grdgnde, sailmis birer inci sanacaksin! Orayi grdgnde, mutluluk ve byk bir mlk ve
ynetim greceksin; zerlerinde ince, yesil ipekli, parlak atlastan giysiler olacak; gms bileziklerle
sslenmis olacaklar; Rableri onlara tertemiz bir iecek iirecek. Sphesiz ki bu, sizin iin karsiliktir.
alismalariniz da karsilik denecek niteliktedir.
(Insan/10-11)
6,7
Ey iman etmis kimseler! Kendinizi ve yakinlarinizi, yakiti insanlar ve taslar olacak bir
Ates'ten koruyun. Atesin zerinde, Allah'a karsi gelmeyen, kendilerine emredilenleri yapan etin ve
kaba grevli gler vardir. Ey kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis kimseler!
Bugn zr dilemeyin. Siz ancak islediklerinizin cezasini ekeceksiniz!
(Tahrm/6)
16
O nedenle gcnz yettigince Allah'in korumasi altina girin, dinleyin ve itaat edin. Ve
mallarinizdan, kendinizin iyiligine olarak bagislayin. Kim de benliginin agzllgnden korunursa
iste onlar, basariya ulasanlarin ta kendileridir.
(Tegbn/16)
Vek fiilinin mezidatindan [harfleri artirilmis kaliplarindan] olan -'-
''
,-'=- [leallekm tahldn] ifadesindeki lealle'nin tesbih iin oldugu yer alir. Ben derim ki, Ibn-i Eb
Hatim'in Sdd tarikinden ortaya koyduguna gre, Kurn'da yer alan lealle edatlarinin hepsi _ [key]
anlamindadir. Yani, hepsi tall iindir. Sadece Suar/129'daki lealle edati, ' [keenne]
anlamindadir. Nitekim Katde'den nakledildigine gre Suar/129'daki leallekm tahldn ifadesi,
bazi kiraatlerde (Ubeyy mushafinda) ,-'=-
'' [izz] ve
-'' [nebiy] szcg, '-- [nebe=haber] szcgnden tremis olup haberci demektir.
Ancak nebiy szcgnn tredigi nebe szcg, Kamer sresinin tahlilinde de belirttigimiz
gibi Kurn'da hep ok cidd konulardaki haberler iin kullanilmistir. Bu durumda nebiy,
nemli, cidd haberleri veren kisi demek olmaktadir. Nitekim nebiy szcg Kurn'da
sadece peygamberleri ifade etmek iin kullanilmistir. nk peygamberler siradan haberleri
degil, Allah'in kendilerine vahyettigi; gemisteki byk olaylara, gelecege, lme, lm
tesine [mahsere, dirilmeye, cennet ve cehenneme] dair haberleri vermislerdir.
Bazi arastirmacilar nebiy szcg ile, ayni kisiyi isaret etmesi bakimindan es anlamli
olan resl szcg arasinda bir takim farklar oldugunu aiklamaya alismislarsa da, bunlarin
pek cidd farklar olmadiklari grlmektedir.
Bazi Batili arastirmacilar ise nebiy szcgnn Ibrnice nabbi szcgnden geldigini
kabul etmislerdir. Oysa nebiy szcg, hem sekil hem de kk anlami itibariyla tamamen
Arapa bir szcktr.
96
Ve eger o kentlerin halk inansalard ve Allah'n korumas altna
girselerdi, elbette zerlerine gkten ve yerden olan bolluklar aardk.
687
Velkin onlar yalanladlar. Biz de onlar yapp durmakta olduklarna karylk
yakalayverdik.
Insanliga yapilan uyarinin devam ettigi bu yet, srenin basinda (4-5. yetlerde) yer alan
uyari ifadelerinin tefsiri mhiyetindedir.
Inanan ve takv sahibi olanlara ynelik olarak sylenen gkten ve yerden bolluk ama
ifadesi, bol yagmurun yagdirilmasi ve yeryznden her trl rnn bol bol elde edilmesi
anlamina gelmektedir. Bu ifade ile takvli kimselerin dnyada da her trl nimete nail
olacaklari mjdesi verilmektedir. Bu, tarim toplumlarinin iyi anlayabilecekleri bir mjdedir.
yetteki Biz de onlari kazanmakta olduklari eyler sebebiyle [yaptiklarina karilik]
yakalayiverdik ifadesi, helk olanlarin kendi sonlarini kendilerinin hazirladigini, onlara
herhangi bir sekilde hakksizlik yapilmadigini anlatmaktadir.
97-99
Acaba o kentlerin halk, geceleyin uyurlarken kendilerine azabmzn
gelmesinden gvende oldular m? Yoksa o kentlerin halk, kuyluk vakti
anlamsz iylerle ugrayrlarken onlara azabmzn geleceginden gvende oldular
m? yleyse Allah'n ince plnndan gvende oldular m? Ziyana ugramy
topluluktan baykas Allah'n ince plnndan kendini gvende grmez.
99. yette geen
40
Bizim etkin bilginlere uymamiz iin, kendilerinin galip gelen kimseler olmalari
gerekir!
41
Etkin bilginler geldiklerinde Firavun'a: Syet biz stn gelirsek, kesinlikle bize bir
cret var m? dediler.
42
Firavun: Evet, o takdirde siz, hi yphe yok ki, yaknlardan olacaksnz dedi.
43
Ms onlara, Ortaya koyun ne koyacaksanz! dedi.
696
44
Bunun zerine onlar, birikimlerini, eski inan ve tezlerini/er-plerini; eften pften
bilgilerini ortaya koydular ve Firavun'un gc hakki iin sphesiz elbette bizler galip olanlariz
dediler.
45
Sonra Ms birikimini ortaya koydu; bir de ne grsnler, onlarin uydurduklarini yutuyor da
yutuyor!
46-48
Sonra etkin bilginler boyun egip teslimiyet gsterenler olarak brakldlar:
Biz, lemlerin Rabbine; Ms ve Hrn'un Rabbine iman ettik dediler.
49
Firavun dedi ki: Ben size izin vermeden O'na iman m ettiniz? Sphesiz ki o, elbette
size sihri greten bygnzdr! Peki, yaknda bileceksiniz! Andolsun, ellerinizi ve
ayaklarnz aprazlama/ardarda kestirecegim ve kesinlikle hepinizi astracagm!
50,51
Etkin bilginler: Zarar yok, yphesiz biz Rabbimize dnenleriz. Biz mminlerin
ilkleri oldugumuzdan dolay, Rabbimizin bize magfiret edecegini; sularmz bagylayacagn
umuyoruz dediler.
63
Sonra Ms'ya: Vur birikimini o bol suya/nehire! diye vahyettik. Sonra o bol
su/nehir yarld/barajlar yapld da, her bir para baraj, ulular ulusu bir dag gibi oluverdi.
52
Ve Biz, Ms'ya: Kullarm geceleyin yola kar, yphesiz siz takip edilenlersiniz diye
vahyettik.
53-56
Derken Firavun da yehirlere toplayclar gnderdi: Sphesiz bunlar, saylar azar
azar, blk prk bir topluluktur. Ve onlar bizim iin elbette fkelidirler. Biz ise, elbette
hazrlkl, tedbirli bekleyen bir cemaatiz.
60
Sonra Firavun ve adamlar gney dogarken onlarn
ardna dytler.
61
ki topluluk birbirini grnce, Ms'nn ashb Sphesiz biz, kesinlikle kstrldk
dediler.
62
Ms: Kesinlikle sizin dyndgnz gibi degil! Sphesiz Rabbim benimledir, bana
yol gsterecektir dedi.
64
tekilerini de oraya yaklaytrdk.
65,66
Ve Ms ve beraberindekilerin hepsini kurtardk, sonra da tekileri suda bogduk.
57-59
Sonunda Biz, Firavun ve toplumunu bahelerden, pinarlardan, hazinelerden ve serefli
makamdan ikardik. Iste byle! Ve sonra onlara Isrlogullari'ni mirasi/son sahip yaptik.
67
Sphesiz
bunda kesinlikle bir almet/gsterge vardir. Ama oklari iman etmis degillerdi.
68
Ve sphesiz ki
Rabbin, kesinlikle en stn olanin, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak
galip olanin, engin merhamet sahibinin ta kendisidir.
(Suara,10- 51, 63, 52- 56, 60- 66, 57- 59, 67, 68)
Grldg gibi, 107-108. yetler Ms peygamberin Allah'tan aldg
alametleri; gstergeleri Firavun'a gstermesini dile getirmektedir.
107. yette "Silip sprenin" ,-- - mbin = apaik sifatiyla yer almasindan
anlasildigina gre, bu mu'cize sihir gibi bir anda olup bitiveren bir gz aldatmacasi,
olmayip herkesin aik aik kabul ettigi gerekler oldugudur.
Isin geregi bu olmasina ragmen Mslmanlar arasindaki pesin kabul, Kitab-i
Mukaddesten kaynaklanmaktadir. Bu olaylar Kitab-i Mukaddes'in ikis/ 4. Babinda
yer alir. Ilgi duyanlar oraya bakmalidir.
109-112
Firavun'un toplumundan ileri gelenler, Kesinlikle bu ok bilgili
byleyici, etkin bir bilgindir. O, sizi yurdunuzdan karmak istiyor dediler.
Firavun, O hlde siz ne emredersiniz? dedi. Onlar: Onu ve kardeyini alkoy,
yehirlere de toplayclar gnder. Btn ok bilgili, byleyici, etkin bilginleri
sana getirsinler dediler.
697
Ms peygamberin burada ismi verilmeyen kardesi, konuyla ilgili diger
yetlerden grendigimize gre, Hrn'dur. Ms peygamber ile kardesi Hrn'un
muhataplari ise, konusmalardaki ogul ifadelerden anlasildigi kadariyla Firavun ve
kavminin ileri gelenleridir. Firavun, Ms peygamber ile ilgili kararlari kendi su
ortaklari olan ileri gelenler kesimi ile istisare ederek vermekte, onlara danismadan
tek basina hareket etmemektedir.
MS PEYGAMBERN FRAVUN N TEHLKE OLUU:
Sihirbazligin Misir'da yaygin ve dolayisiyla sihirbazlarin fazla sayida olmasina
ragmen Misir ileri gelenlerinin Ms peygamber hakkinda Muhakkak bu ok bilgili
bir sihirbazdir. O, sizi yurdunuzdan ikarmak istiyor demeleri ve onu kendileri iin
byk bir tehdit olarak kabul etmeleri ilgintir. nk Ms peygamberin gsterdigi
mu'cizeler -ne kadar etkilenseler de- neticede onlarin gznde bir sihirdir ve Misir'da
sihirle ugrasan pek ok sihirbaz bulunmaktadir. stelik Ms peygamber
klelestirilmis Isrlogullarinin bir ferdidir. Kle soyundan gelen birinin pek ok kisi
tarafindan yapilan bir isi yapiyor olmasi, onun bu derecede bir tehdit olarak
algilanmasini gerektirmemektedir.
Bizim grsmze gre, saray ocuklariyla birlikte egitim almis olan Ms
peygamberin temiz, gl bir karaktere ve stn yeteneklere sahip oldugunu bilen
Misir ileri gelenleri, lemlerin Rabbinin Elisi oldugunu iddia eden Ms
peygamberin, taleplerinde geri adim atmayacagini ve kesinlikle uzlasmaya
yanasmayacagini anlamislardir. Byle bir peygamberin varligi ve onun evresinde
kendisine inananlardan olusmus bir halk kitlesinin toplanmis olmasi ise, ynetim
dzeni dhil mevcut hayat sisteminin tamamen degismesi, yani tam bir inkilp
demektir. Ms peygamberin bir tehdit olarak algilanmasinin asil sebebi budur.
Bir diger sebep de, Ms peygamberin gsterdigi mu'cizeler karsisinda ileri
gelenlerin onun siradan bir sihirbaz olmadigini anlayarak dehset ve korkuya
kapilmalari ve onun arkasinda gerekten dogast bir gcn olduguna inanmalaridir.
Gerekten de Ms peygamberi siradan bir sihirbaz olarak grms olsalardi,
kesinlikle ondan korkmaz, byk degisimleri gereklestirebileceginden tedirgin
olmaz ve onu kendileri iin yakin bir tehlike saymazlardi. nk sihir hibir zaman
devrimci hareketlerin atesleyicisi olmamis, hibir sihirbaz da sihir gcyle ynetime
el koymamistir.
Ileri gelenlerin uyarilarindan hemen sonraki gelismeleri T-H Sresinden
greniyoruz:
57,58
Firavun: Ey Ms! Sen etkili bilginle bizi topraklarimizdan ikarmak iin mi geldin bize?
O hlde biz de senin etkili bilgin gibi bir etkili bilgi ile sana gelecegiz. Simdi bizimle senin aranda bir
bulusma zamani/yeri belirle ki; bizim ve senin karsi ikmayacagimiz dz ve genis bir yer olsun dedi.
59
Ms: Sizinle bulusma zamani, tren, senlik gn ve insanlarin toplanacagi kusluk vaktidir
dedi.
60
Bunun zerine Firavun sirt evirdi de dzenlerini-planlarini topladi, sonra geldi.
(T-H: 5760)
698
113,114
Ve o ok bilgili, byleyici, etkin bilginler Firavun'a geldiler: Eger
galip gelen/ yenen biz olursak, gerekten bizim iin byk bir dl olacak/
olacak m? dediler. Firavun, Evet dedi, siz kesinlikle yaknlaytrlmylardan
olacaksnz da.
113. yette sihirbazlarin szlerini ihtiva eden cmle "haber cmlesi"
niteligindedir. Ayni szlerden olusan Su'ar Sresi'nin 41. yetinde ise bir "soru
cmlesi" niteligindedir. Bazi kurralar bu yetteki ' - inne szcgn -' - einne
olarak okumak sretiyle bu yeti de "soru cmlesi" hline getirmislerdir.
392
Ancak
biz bu cmleyi "haber cmlesi" olarak degerlendiriyoruz. Buna gre, sihirbazlarin
szleri Bizgalip gelirsek bize byk bir dl vereceksin degil mi? seklinde
Firavun'la pazarlik yapar mahiyette degil, kazandiklari takdirde nlerinin yayilip
islerinin artacagi ve Firavun tarafindan da fazlasiyla dllendirilecekleri inancini
yansitan, kisaca bu isten byk bir krla ikacaklari seklindeki kanaatlerini bildirir
mahiyettedir.
ok bilgili, byleyici, etkin bilginlerin szleri iinde geen '=' - ecren
szcgnn nekre [belirtisiz] olmasi, szcgn anlamina okluk ve byklk
kazandirdigi iin "byk bir karilik, dl" olarak evrilmistir.
Bu hadisenin baska yetlerdeki anlatimlarindan olayin bazi blmlerinin
burada hazfedildigi anlasilmaktadir. Mesela Su'ar Sresi'ndeki anlatimda
Firavun'un kavmin ileri gelenlerinin grsleri dogrultusunda civar sehirlere
haberciler, toplayicilar saldigi ve ok sayida sihirbazi gsteri meydanina getirttigi
ifade edilmektedir. ok bilgili, byleyici, etkin bilginlerin 113. yette nakledilen
eger galip gelen biz olursak, gerekten, bizim iin byk bir cret [dl]
olacak/olacak mi? seklindeki szleri, bu toplanti aninda sylenmis szlerdir.
Firavun'un onlari tasdikle dikten sonra bir de onlara Siz kesinlikle
yakinlaytirilmiylardan olacaksiniz da demesi ise, bu szde bilginlere beklentilerinin
ok stnde bir dl vaat ettigini gstermektedir: Saray'a girmek ve sarayda yer
almak gibi.
38
Bylece, etkin bilginler belli bir gnn tayin edilen vaktinde bir araya getirildi.
39
nsanlara da, Siz toplanyor musunuz? denildi.
40
Bizim etkin bilginlere uymamiz iin, kendilerinin galip gelen kimseler olmalari
gerekir!
41
Etkin bilginler geldiklerinde Firavun'a: Syet biz stn gelirsek, kesinlikle bize bir
cret var m? dediler.
42
Firavun: Evet, o takdirde siz, hi yphe yok ki, yaknlardan olacaksnz dedi.
(Su'ar: 38-42)
115
ok bilgili, byleyici, etkin bilginler: Ey Ms! Sen mi tezini ortaya
koyacaksn, yoksa tez ortaya atanlar biz mi olalm? dediler.
392
(Rzi; Mefatihu'l-Gyb)
699
116
Ms: Siz tezinizi ortaya atn dedi. Onlar atnca da insanlarn
gzlerini bylediler ve onlar korkuttular. Ve byk bir etkin hner
gsterdiler.
117
Biz de Ms'ya, Sen de birikimini ortaya atver diye vahyettik. Bir de
ne grsnler, onlarn uydurup dzdkleri yeyleri sratle yakalayp yutuyor.
BYK GSTER:
Daha fazla ayrinti iermesi sebebiyle gsteriyi nce T-H Sresinden takip
etmekte yarar vardir. rnek yet:
65
Etkili bilginler: Ey Ms! Ya sen ortaya koyacaksin veyahut ilk ortaya koyan kisiler biz
olalim dediler.
66
Ms: Tam tersi, siz ortaya koyun dedi. Bir de ne grrsn! Onlarin birikimleri, eski
inanlari ve tezleri/er-pleri/eften pften bilgileri, yaptiklari sihirden/hnerli gsterimden tr
gznde byd.
67
Bu yzden Ms, iinde bir korku hissetti.
68,69
Biz: Korkma, sphesiz sen; en stn olan sensin: Sen sahibi oldugun birikimi ortaya koy;
o, onlarin yapip rettiklerini yutsun dursun. Sphesiz onlarin yaptiklari ancak bir gz boyayicisi
hilesidir. Gz boyayip etkileyen kisi ise, her nereye giderse gitsin zafer kazanamaz, basarili olamaz
dedik.
(T-H: 6569)
ok bilgili, byleyici, etkin bilginlerin, centilmenlik gibi gzken Ey
Ms! Sen mi atacaksin yoksa atanlar biz mi olalim szleri, kendilerine duyduklari
gvenden kaynaklanmaktadir. Nitekim T-H Sresindeki ifadelerden, ok bilgili,
byleyici, etkin bilginlerin ileri srdkleri tezlerle herkesi heyecanlandiran ve
korkutan bir gsteri sunduklari anlasilmaktadir. Ancak Ms peygamberin nceligi
onlara vermesi sayesinde halk, biraz nce etkilendikleri gsterinin aslinda dzmece
bir hnerden ibaret oldugunu grms ve bylece ok bilgili, byleyici, etkin
bilginlern yaptiklari basit bir gsteri konumuna dsmstr.
118
Bylece hak yerini buldu ve Firavun ve ileri gelenlerin btn yaptklar
boya gitti, iye yaramad.
119
Firavun ve ileri gelenler, artk orada maglup oldular ve kk dymy
bir toplum olarak geri dndler.
Gsteri onu dzenleyenlerin hsraniyla bitmis, plnlari ters tepen ve halkin
karsisinda kk dsen Firavun ve avenesi, yenilmis ve kahrolmus bir halde oradan
ayrilmislardir.
120-122
ok bilgili, byleyici, etkin bilginler ise boyun egip teslim olmuy
kimseler hlinde brakldlar. lemlerin Rabbine; Ms'nn ve Hrn'un
Rabbine iman ettik dediler.
Bu yenilginin Firavun ve yandaslarini perisan ettigi anlasilmaktadir. nk bin
bir emek ve masrafla getirilen bilginler, yenildikleri yetmezmis gibi bir de gsterinin
700
sonunda Ms peygambere inandiklarini sylemislerdir. Bilginlerin derhal imana
ynelmeleri, akilli ve bilinli kisiler olarak Ms peygamberin gsterdigi Tevrattan
aktardigi ayetlerin basit birer aldatici bilgi olmadigini hemen anlamis olmalaridir.
Zira bir seyin mahiyeti; iyi olup olmadigi, en iyi bizzat o isin ustalari tarafindan
anlasilabilecek bir durumdur.
Bilginlerin Firavun'a karsi bir meydan okuma mahiyetindeki Ms'nin ve
Hrn'un Rabbine iman ettik szleri, bilgi ile olusmus bir imani gstermektedir.
Imanlarini ikrar etmeden nce dile getirdikleri lemlerin Rabbine ifadesi ise,
kendisini lemlerin rabbi olarak gren Firavun tarafindan yanlis anlasilmasinin
nne gemek iindir.
123-126
Firavun dedi ki: Ben size izin vermeden nce ona iman m ettiniz?
Sphesiz bu, halkn yehirden karmak iin, yehirde kurdugunuz gizli bir
tuzaktr. Yaknda bileceksiniz. Kesinlikle ellerinizi ve ayaklarnz aprazlama
kesecegim, sonra da hepinizi kesinlikle asacagm. ok bilgili, byleyici, etkin
bilginler de dediler ki: Hi yphesiz biz sadece Rabbimize dnenleriz. Senin
bizi, yakalayp cezalandrman da srf Rabbimizin yetleri gelince onlara iman
etmemizden dolaydr. Ey Rabbimiz! Bize ok ok sabir ver de gevyemeyelim,
zaafa dymeyelim, boyun egmeyelim. Canimizi da Mslmanlar olarak al!
119. yette, Ms peygamberin karsisina ikarilan nilginlerin, ortaya konan
ayetlerin sihir olmadigini anlayip iman etmeleri zerine, Firavun ve avenesinin
gsteri mahallini terk ettigi bildirilmisti. Bu yenilgiyi kabul etmeyen Firavun, yeni
oyunlar tertiplemek zere tekrar sahneye ikmistir. Bilginlerin Ms peygamberle el
altindan anlasmis oldugunu iddia eder ve bilginlere tehditler yagdirir: Ben size izin
vermeden nce ona iman mi ettiniz? Sphesiz bu, halkini ehirden ikarmak iin,
ehirde kurdugunuz gizli bir tuzaktir. Yakinda bileceksiniz. Kesinlikle ellerinizi ve
ayaklarini:i aprazlama kesecegim, sonra da hepinizi kesinlikle asacagim.
124. yetteki
=` - leugatti'anne ve -
=, -
yettayyeru szcgnn esas anlami, "ku uurturlar" demektir. Araplar ugursuzlugu
kuslara bagladiklari iin, "ugursuzluk" kavrami ile "kular" bir anlamda zdeslesmis
ve kuy uurtma ifadesi szlklerde "ugursuzluk" karsiligi ile yer almistir.
Araplarin bu konuda yaptiklari zdeslestirmeye rnek olabilecek kabullerinden
bazilari sunlardir:
394
(Rgip, el-Mfredt; Rz, Meftihu'l-Gayb
706
Yemen tarafindan gelen ve "Sanih" diye adlandirilan kuslarin ugurlu
kabul edilmesine karsilik, Kuzeyden gelen ve "Barih" diye adlandirilan kuslar
ugursuz olarak kabul edilmistir.
Kuslarin karsilikli tsmelerinden veya zamansiz tmelerinden kt
anlamlar ikartilmis, karga sesi ise "ayrilik" olarak yorumlanmistir.
Bir ihtiyacin giderilmesi iin yola ikmak gerektiginde, yuvasinda
bulunan bir kusun rktlmesi det hline getirilmistir. Eger kus sag tarafa dogru
uarsa yola ikilir, sol tarafa uarsa yola ikilmaktan vazgeilirdi.
395
Aslinda cahil kesimin peygamberleri ugursuzlukla itham etmeleri ok eskilere
dayanmaktadir. Bu tr ithamlar Ms peygamberden nce Slih peygambere de
yapildigi gibi, daha sonra peygamberimize de yapilmistir:
47
Onlar, Senin sebebinle ve seninle beraber olan kiyiler sebebiyle baymza ugursuzluk
geldi/seni ve beraberindekileri ugursuzluk belirtisi sayyoruz dediler. Slih, Ugursuzlugunuz
Allah katndadr. Daha dogrusu siz, kendini ateye atan/imtihana ekilen bir topluluksunuz
dedi.
(Neml: 47)
77,78
Kendilerine, Elinizi ekin, salti ikame edin [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma;
toplumu aydinlatma kurumlari olusturun, ayakta tutun], zekti/vergiyi verin denilenleri grmedin
mi/ hi dsnmedin mi? Sonra savas zerlerine yazildiginda, onlardan bir grup, Allah'a duyduklari
saygiyla, sevgiyle, bilgiyle rperti gibi yahut daha siddetli olarak insanlara saygiyla, sevgiyle,
bilgiyle rperti duyarlar. Ve Rabbimiz, ne diye savasi zerimize yazdin, bizi yakin bir zamana
ertelemeli degil miydin? dediler. De ki: Dnyanin kazanimi, ok azdir. hiret ise Allah'in
korumasi altina girmis kisiler iin daha hayirlidir ve siz bir hurma ekirdegindeki ipince bir iplik
kadar bile haksizliga ugratilmayacaksiniz. Her nerede olursaniz olun lm size yetisir, son derece
saglam kaleler iinde bulunsaniz bile. Ve onlara bir iyilik isabet ederse, Bu Allah'tandir derler,
bir ktlge ugrarlarsa, Bu sendendir derler. De ki: Hepsi Allah'tandir. Bunlara ragmen bu
topluma ne oluyor ki, neredeyse hepten sz anlamayacaklar?
(Ns: 77-78)
yetteki onlarin ugursuzlugunun Allah katindan oldugunu bildiren ifade,
baslarindaki kitlik, kuraklik, hastalik gibi musibetlerin Ms peygamber ve ona
inananlarla bir ilgisinin olmadigi, bu bellarin kendi yaptiklari ktlklerin bir
karsiligi olarak Allah tarafindan baslarina Msllat edildigi anlamina gelmektedir.
132
Ve Firavun'un toplumu, Sen bizi kendisiyle bylemek iin her ne
almet/ gsterge getirsen de, biz sana inananlar degiliz dediler.
Bu yet, son kararlarini aiklayan Firavun ve sllesinin, btil zerinde israr
etmek sretiyle ileri derecede bir yobazlik sergilediklerini gstermektedir. nk bir
lkeye kitlik getirmenin ve tm halkini yoksul birakmanin sihirle mmkn
olabilecegini zannetmek -ki en cahil kisi bile bunun olmayacagini bilir- tam bir
yobazlik rnegidir. Onlarin bu yobazligi Neml sresinde de dile getirilmistir:
395
(Rz, Meftihu'l Gayb; Kurtub, el-Cmiu li Ahkmi'l-Kur'n)
707
13
Sonra da yetlerimiz/almetlerimiz/gstergelerimiz onlara parlak bir yekilde gelince,
Bu apak bir gz boyama, insan kandrmadr dediler.
14
Ve onlarn kendileri bunlara tam bir kanaat getirdigi hlde, yirk koyarak yanly; kendi
zararlarna iy yapmalar ve kibirlerinden tr onlar bile bile inkr ettiler. -Simdi
bozguncularin sonunun nice olduguna bir bak!
(Neml: 1314)
Bazi kaynaklarda ise Ms peygamberin, sihirbazlari maglp etmesinden
Firavun'un denizde bogulmasina kadar geen sre iinde (bran kayitlarina gre 20
vil) Kiptilerin arasinda yasadigi ve onlara degisik mu'cizeler gstererek davette
bulundugu yer almakta, bu yette sz edilen mu'cizelerin de bunlar oldugu ileri
srlmektedir.
133
Biz de belirli aralklarla yetler olmak zere zerlerine tufan,
ekirgeleri, hayereleri, kurbagalar ve kan gnderdik. Yine byklk tasladlar
ve bir sulular toplumu oldular.
Bu yette Misirlilara verilen cezalar siralanmistir:
Tufan: Szck anlami itibariyla "etrafi dolaan, evreleyen" demektir. Insani
kusatan, evreleyen her trl felaket iin de kullanilir.
396
Bu szckten "kolera tipi
salgin hastalik" anlami ikaranlar da vardir. Ama szck "bogan su" anlaminda
meshurlasmistir. Bundan da anlasilan asiri yagislarla olusan sel baskinlaridir.
ekirgeler: Basta ekinler olmak zere btn bitki rtsne zarar veren bir
canlidir. Anlasildigina gre bir ekirge istilsi sz konusu olmus, tarlalardaki, bag ve
bahelerdeki tm rn mahvolmus, ekirgeler onlari aliga mahkm etmistir.
Hayere: Bit, pire, tahtakurusu, gve, kene, karinca gibi bcek tr yaratiklardir.
Demek ki, Misir halki bir dnem de bunlarin istilsina maruz kalmistir.
Kurbagalar: Dere, gl gibi sularin evrelerinde ve batakliklarda yasayan
hayvanlar olup bunlarin sehre gnderildigine dair ifade, olusan hortum afeti ile
yasadiklari yerlerden sklp sehrin zerine yagdirildiklarini dsndrmektedir.
Kan: Genellikle su kaynaklarinin kana dnsmesi tarzinda yorumlanmissa da,
bunun Zeyd ibn-i Eslem'in ngrdg gibi "burun kanamasi" tarzinda bir hastalik
olarak anlasilmasi bizce daha uygundur.
Yce Allah tarafindan Misirlilara verilmis olan bu bellar, Kitab-i Mukaddes'te
8-10. Bablarda zenginlestirilmis olarak ve masalimsi bir anlatimla yer almistir. Ilgi
duyanlar oradan okuyabilirler.
134
Ve ne zaman ki, bu azap zerlerine kt: Ey Ms! Sana olan ahdi/
verdigi sz nedeniyle bizim iin Rabbine dua et, eger sen bizden bu cezay
kaldrrsan sana kesinlikle iman edecegiz. Ve kesinlikle srlogullar'n seninle
birlikte gnderecegiz dediler.
Buradaki = '' - ricz = azap szcg ile kastedilen bel, 133. yette sayilan
bellardan daha farkli ve daha beter bir bel olmalidir. nk Kiptiler bu azap
396
el-Mfredt; Tavf, Tufan mad.)
708
baslarina gelince dize gelmisler ve bundan kurtulabilmek iin Ms peygambere
ricaya gitmislerdir.
135
Ne zaman ki, ulayacaklar belli bir sreye kadar onlardan cezay
kaldrdk, derhal szlerinden cayveriyorlar.
Kiptilerin genel karakterlerinin aiklandigi bu yette, bel onlardan uzaklasir
uzaklasmaz, yeniden cezalandirilabileceklerini hesaba katmadan szlerinden hemen
dndkleri vurgulanarak ne kadar ahlksiz bir toplum olduklari ortaya konmaktadir.
136
Biz de, yphesiz yetlerimizi yalanladklar ve onlardan gfil olmalar
nedeniyle onlar cezalandrp adaleti sagladk. Ve onlar bol suda/ nehirde
bogduk.
137
O zaafa ugratla gelmiy/ gszleytirilmiy olan toplumu da
bereketlendirdigimiz yerin her tarafna miras yaptk. Ve bylece Rabbinin,
srlogullar'na olan o pek gzel sz, sabretmeleri nedeniyle yerine geldi. Biz
de Firavun ile toplumunun yapageldikleri sn eserlerini ve ykseltmekte
olduklar yeyleri yerlebir ettik.
136. yette, Firavun ve sllesinin birok sulari bulunmasina ragmen,
peygamberlerini yalanlamalari ve Allah'in mesajini umursamamalari sebebiyle helk
edildikleri bildirilmistir. Dikkat edilecek olursa, daha nceki kissalarda helk
edildikleri bildirilen kavimler de ayni sebeple helk edilmislerdir.
137. yetteki ,-, - ya'riyn szcg, ,-, - yagrisn olarak da
okunmustur.
397
Bu takdirde anlam "dikmekte, yetitirmekte olduklari agalar"
demek olur. Bundan da Rabbimizin, Firavun ve kavminin yaptigi ev, bina, diktikleri
aga ve yetistirdikleri baheleri yiktigi anlasilir.
PEK GZEL SZ:
137. yette Rabbimiz, peygamberlerine inanarak onun tavsiyelerine uyan ve
sabir gsteren Isrlogullarina ltfettigi seyi "pek gzel" sz olarak aiklamaktadir.
Buradaki "pek gzel sz'n" ne oldugu, baska yetlerde bildirilmistir:
5
Biz ise istiyoruz ki, yeryznde gsz dsrlenlere armagan verelim, onlari nderler
yapalim ve onlari mirasilar yapalim.
6
Ve onlari yeryznde saglamca yerlestirelim, Firavun, Haman
ve bu ikisinin askerlerine, onlardan ekinmekte olduklari seyleri gsterelim.
(Kasas: 56)
20,21
Ve hani Ms, toplumuna: Ey toplumum! Allah'in zerinizdeki nimetini hatirlayin. Hani
Allah, iinizden peygamberler gnderdi. Sizi de hkmdarlar kildi. Ve lemlerden hibir kimseye
vermedigini size verdi. Ey toplumum! Allah'in size yazdigi temizlenmis topraga girin, geriye
dnmeyin, yoksa kayba ugrayanlar olarak dnersiniz dedi.
(Mide: 20-21)
397
(Rzi, Mefatihu'l-Gayb; Zemahser, el-Kessf)
709
25-27
Onlar, bahelerden, pinarlardan, ekinlerden, saygin makamlardan ve iinde safalar
srdkleri nice nimetlerden nicelerini biraktilar.
28
Iste byle! Biz onlari baska baska toplumlara miras biraktik.
(Duhn: 2528)
Bazilari ise Allah'in Isrlogullarina ltfettigi topraklarin Misir topragi
oldugunu, Kiptilerin ikarilip oraya Isrlogullarinin yerlestirildigini ileri
srmslerdir. Ancak Kur'n'da buna dair bir ifade olmadigi gibi, tarihte de byle bir
olayin vukuundan sz edilmemistir.
Isrlogullarinin kendilerine verilen topraklara yerlestirilmesi, Kitab-i
Mukaddes'in ikis/32. blm anlatilmistir.
136-137. yetlerdeki olaylarin baska srelerde anlatimi da syledir:
77
Ve andolsun, Ms'ya Yetisilmekten korkmayarak ve saygiyla, sevgiyle rpermeden/
Firavuna minnet duymadan kullarimi geceleyin yrt de kendileri iin bol suda/nehirde kuru bir yol
a! diye vahyettik.
78
Firavun ordulariyla hemen onlari takip etti de bol sudan/nehirden kendilerini kaplayan sey
kaplayiverdi.
79
Ve Firavun toplumunu saptirdi ve dogru yolu gstermedi.
(T-H: 7779)
39
Firavun, kendisi ve askerleri, yeryznde haksiz yere byklk tasladilar ve gerekten Bize
dndrlmeyeceklerine inandilar.
40
Biz de onu ve askerlerini yakalayip o bol suda/nehirde firlatip ativerdik. Simdi, sirk kosarak
yanlis; kendi zararlarina is yapanlarin sonunun nasil olduguna bir bak!
(Kasas: 3940)
38,39
Ms'da da almetler/gstergeler vardir. Bir zaman Biz, o'nu apaik bir delille Firavun'a
gnderdik de Firavun, ordusu, tmg kaynaklari ile birlikte yz evirdi. Ve Bu, bir sihirbazdir,
hatta gizli glerce desteklenen/ deli birisidir dedi.
40
Sonra da Biz, onu ve ordularini yakalayiverdik de onlari bol suda/nehirde firlatip ativerdik. O
ise ayiplanan/ kinayan biridir.
(Zriyt: 3840)
yetlerde grldg gibi, Firavun ve sllesi denizde bogulup yok
olmuslardir. Ama Isrlogullarinin serveni yeni bir kissa ile devam etmektedir:
138,139
Ve srlogullar'n bol sudan/ nehirden geirdik. Derken kendilerine
ait putlara tapmakta olan bir topluma rastladlar. Dediler ki: Ey Ms!
Onlarn nasl ki tanrlar varsa, sen de bizim iin bir tanr belirle! Ms dedi
ki: Siz gerekten chillik eden bir toplumsunuz. Su grdgnz halkn iinde
bulunduklar din, yok olmaya mahkmdur ve btn yapmakta olduklar da
btldr.
Bu ayetlerle baslayan pasajda Musa peygamberin Israilogullarinin nasil bir
karaktere sahip olduklarinin aiklandigi bir baska kissasi anlatilmaktadir.
138. ayette Israilogullarinin kimlerle karsilastigi aiklanmamistir. Zira nemli
olan o kavmin kimligi degil, yaptiklarinin niteligidir. Muhtemeldir ki, bu
karsilasilanlar Filistinin kuzeyinde yasamakta olan kabilelerden biridir. Bazi
710
arastirmacilarin tespitlerine gre onlar Mafka yakinlarinda yasayan ve Aya tapan
Samilerdir.
398
Kitab-i Mukaddeste bunlarin Amorlular [Amoriler] olduklari yazmaktadir:
14- Yeu, "Bunun iin RABB'en korkun, itenlik ve baglilikla O'na kulluk edin" diye
devam etti, "Atalarini:in Firat Irmagi'nin tesinde ve Misir'da kulluk ettikleri ilahlari atin,
RABB'e kulluk edin. 15- Iinizden RABB'e kulluk etmek gelmiyorsa, atalarini:in Firat
Irmagi'nin tesinde kulluk ettikleri ilahlara mi, yoksa topraklarinda yaadiginiz
Amorlularin ilahlarina mi kulluk edeceksiniz, bugn karar verin. Ben ve ev halkim RABB'e
kulluk edecegiz."
399
Mealde, bol su; nehir diye evirdigimiz szck, =-'dir [bahr'dir]. Kurn'da
geen Ms pasajlarinin dogru anlasilabilmesi iin =- [bahr] ve , [yemm]
szcklerinin anlaminin da dogru olarak tesbit edilmesi gerekir.
Bu iki szck genellikle deniz diye evrildiginden, dogal olarak Ms'nin
Isrlogullari'ni Kizildeniz'den geirdigi ve Firavun ile avanesinin de Kizildeniz'de
boguldugu kabul edilir. Ne var ki Kurn ve Arap dili buna izin vermez. Isin
dogrusunun kavranabilmesi iin bu szcklerin gerek anlamini takdim ediyoruz:
=-'' [BAHR]
Bahr, ister tatli ister tuzlu olsun ok su demektir. Bu szck kara parasi
szcgnn karsitidir. Bu szcgn asli yarmak demektir. Su, kara parasini
yardigi iin bu isimle isimlenmistir. Eski Arap siirlerinde de Firat nehri bahr
szcgyle yer almaktadir. Byk, tuzlu sulara [denizlere] bahr denmesi
yaygindir.
400
Bahr szcg, Ms ile ilgili olarak Bakara/50, Arf/138, Ynus/90, T-
H/77, Suar/63 ve Duhn/24'te geer.
;-' [YEMM]
Yemm, bahr/ok su demektir. Leys bu szcg, derinligi ve kiyilari
bilinemeyen deniz olarak tarif etmistir. Ama Kurnda T-H/39'da, Ms'nin
annesine bebegi yemme birakmasi vahyedildigi ve Ms'nin sandiginin yemm'de
sahile vurdugu aika belirtildigine gre bu iddia dogru olamaz. Zira Ms Nil
nehrine birakildi ve sandik nehrin kenarina yanasti.
Bu szcgn Sryanice'den Arapalastirildigina da inanilir.
401
Bu szck, Arf/136; T-H/39 (iki kez), 78, 97; Kasas/7, 40 ve Zriyt/40'ta
geer.
Ms'nin ailesinin ve Firavun'un yasadigi yerler dikkate alindiginda, Ms
pasajlarinda geen bahr ve yemm kelimelerinin, bol su/nehir olarak evrilmesinin
daha uygun oldugunu dsnyoruz. Bu durumda Firavun, Ms'nin bebekken
birakildigi suda bogulmustur, denizde/Kizildeniz'de bogulmamistir.
Lgatlerde, yemm szcgnn Sryanice'den Arapalastirilmis olabileceginin
de belirtildigini zikretmistik. Bunun dogru olma ihtimalinin yksek oldugu,
Ibranice'de denize, yamm denilmesinden anlasiliyor. Zaten mrnde deniz
398
Mevdudi; Tefhiml-Kuran
399
Yusa; 24. 4, 15. Cmleler:
400
Lisnu'l-Arab, Bhr mad.; Tcu'l-Ars, Bhr mad.
401
Lisnu'l-Arab, Yemm mad.; Tcu'l-Ars, Yemm mad.
711
grmemis bedevilerin denize isim vermesi de beklenemez. Esyaya ismi, o nesneyle
hasir-nesir olanlar verir. Dnyadaki dogal veya yapay nesnelerin adlarina bakildigi
zaman bu aika grlr.
Eldeki Kitab-i Mukaddes'in bazi yerlerinde bu bol su deniz, bazi yerlerinde
Kizildeniz, bazi yerlerinde ise kamis denizi seklinde gemektedir:
Gl eli, kudretli koluyla, sevgisi sonsuzdur; Isrl'i Misir'dan ikarana, sevgisi
sonsuzdur; Kami Denizi'ni ikiye blene, sevgisi sonsuzdur; Isrl'i ortasindan geirene,
sevgisi sonsuzdur; Firavun'la ordusunu Kami Denizi'ne dkene, sevgisi sonsuzdur;Kendi
halkini lde yrtene, sevgisi sonsuzdur.
402
Rabb Ms'ya, Isrlliler'e syle, dnsnler dedi, Pi-Hahirot yakinlarinda,
Migdol ile deniz arasinda, Baal-Sefon'un karisinda deniz kivisinda konaklasinlar. Firavun
yle dnecek: Isrlliler lkede akin akin dolaiyorlardir, l onlari kuatmitir.
Firavun'u inati yapacagim. Onlarin peine decek. Bylece Firavun'la ordusunu yenerek
ycelik kazanacagim. Misirlilar bilecek ki, Ben Rabbim. Isrlliler syleneni yaptilar.
Halkin katigi Misir Firavunu'na bildirilince, Firavun'la grevlileri onlara ilikin
dncelerini degitirdiler: Biz ne yaptik? dediler, Isrlliler'i salivermekle klelerimizi
kaybetmi olduk! Firavun sava arabasini hazirlatti, ordusunu yanina aldi. Seme 600
sava arabasinin yanisira, Misir'in btn sava arabalarini sorumlu srcleriyle birlikte
yanina aldi. Rabb Misir Firavunu'nu inati yapti. Firavun sevinle ilerleyen Isrlliler'in
peine dt. Misirlilar Firavun'un btn atlari, sava arabalari, atlilari, askerleriyle
onlarin ardina dtler ve deniz kivisinda, Pi-Hahirot yakinlarinda, Baal-Sefon'un
karisinda konaklarken onlara yetitiler. Firavun yaklairken, Isrlliler Misirlilarin
arkalarindan geldigini grnce dehete kapilarak Rabbe feryat ettiler. Ms'ya, Misir'da
mezar mi yoktu da bizi le lmeye getirdin? dediler, Bak, Misir'dan ikarmakla bize ne
yaptin! Misir'dayken sana, Birak bizi, Misirlilara kulluk edelim demedik mi? lde
lmektense Misirlilara kulluk etsek bizim iin daha iyi olurdu. Ms, Korkmayin! dedi,
Yerinizde durup bekleyin, Rabb bugn sizi nasil kurtaracak grn. Bugn grdgnz
Misirlilari bir daha hi grmeyeceksiniz. Rabb sizin iin savaacak, siz sakin olun yeter.
Rabb Ms'ya, Niin Bana feryat ediyorsun? dedi, Isrlliler'e syle, ilerlesinler. Sen
degnegini kaldir, elini denizin zerine uzat. Sular yarilacak ve Isrlliler kuru toprak
zerinde yryerek denizi geecekler. Ben Misirlilari inati yapacagim ki, ardlarina
dsnler. Firavun'u, btn ordusunu, sava arabalarini, atlilarini yenerek ycelik
kazanacagim. Firavun, sava arabalari ve atlilarindan tr ycelik kazandigim zaman,
Misirlilar bilecek ki, ben Rabbim. Isrl ordusunun nnde yryen Tanri'nin melegi yerini
degitirip arkaya geti. nlerindeki bulut stunu da yerini degitirip arkalarina, Misir ve
Isrl ordularinin arasina geldi. Gece boyunca bulut bir yani karartiyor, br yani
aydinlatiyordu. Bu yzden, btn gece iki taraf birbirine yaklaamadi. Ms elini denizin
zerine uzatti. Rabb btn gece gl dogu rzgriyla sulari geri itti, denizi karaya evirdi.
Sular ikiye blnd, Isrlliler kuru toprak zerinde yryerek denizi getiler. Sular
saglarinda, sollarinda onlara duvar oluturdu. Misirlilar ardlarindan geliyordu. Firavun'un
btn atlari, sava arabalari, atlilari denizde onlari izliyordu. Sabah nbetinde Rabb ate
ve bulut stunundan Misir ordusuna bakti ve onlari akina evirdi. Arabalarinin
tekerleklerini ikardi; yle ki, arabalarini zorlukla srdler. Misirlilar, Isrlliler'den
kaalim! dediler, nk Rabb onlar iin bizimle savaiyor. Rabb Ms'ya, Elini
denizin zerine uzat dedi, sular Misirlilarin, sava arabalarinin, atlilarinin zerine
dnsn. Ms elini denizin zerine uzatti. Sabaha kari deniz olagan hline dnd.
Misirlilar sulardan kaarken Rabb onlari denizin ortasinda silkip atti. Geri dnen sular
sava arabalarini, atlilari, Isrllilerin peinden denize dalan Firavun'un btn ordusunu
yuttu. Onlardan bir kii bile sag kalmadi. Ama Isrlliler denizi kuru toprakta yryerek
gemilerdi. Sular saglarinda, sollarinda onlara duvar oluturmutu. Rabb o gn Isrllileri
402
Mezmurlar, 136:11-16.
712
Misirlilarin elinden kurtardi. Isrlliler deniz kivisinda Misirlilarin llerini grdler.
Rabbin Misirlilara gsterdigi byk gcn grnce korkan Isrl halki, Rabbe ve kulu
Ms'ya gvendi.
403
140
Ms dedi ki: O sizi lemlere fazlalkl klmyken, ben size Allah'tan
bayka ilh m arayaym!
Insanin dogadaki varliklarin hepsinden stn oldugu Kuranda defalarca
vurgulanmistir. nk insan dogaya hkim olmak iin yaratilmis, doga da insanin
emrine msahhar kilinmistir. Musa peygamberin kavmine Allahin kendilerine
verdigi ltfu hatirlattigi bu ayetteki O sizi lemlere fazlalikli kilmiken ifadesi bu
hususu dile getirmektedir. Gerekten de insanin her alanda rtbece kendisinden
dsk nesnelere tapmasi gln bir durumdur. Rabbimizin defalarca zerinde
durarak insanlari bu konuda uyarmasinin sebebi, bu gln duruma dsmelerini
istememesinden dolayidir.
141
Hani bir zaman Biz, size azabn ktsn yapan; ogullarnz katleden; egitimsiz,
gretimsiz brakp niteliksiz bir kitle oluyturarak gszleytiren, kzlarnz sag brakan
Firavun ailesinin elinden de sizi kurtarmytk. Bunda da sizin iin Rabbiniz tarafndan
byk snav vardr.
Bu ayet ile Bakara suresinin 49. ayeti, harfi harfine birbirlerinin aynidir. Bu
ayetin, burada, nceki ve sonraki ayetlerle bir baglantisinin olmamasi ve Bakara
suresinde ise Israilogullarina ynelik bir hatirlatma pasajinin iinde yer almasi, bize
gre ileride [Bakara suresinde] yapilacak olan aiklamalarin bir isareti olarak
anlasilmasini mmkn kilar.
Burada zerinde durulmasi gereken nokta, bazi ayetlerde zebh (bogazlama)
bazi ayetlerde katl (ldrme) ifadelerinin yer almasidir.
Klasik anlayisa gre hem Musanin dogdugu dnemde hem de Musanin
eliligi esnasinda Firavun israilogullarina, oglan ocuklarini ldrmek ve
bogazlamak suretiyle soykirim uygulamistir. Ama bu kabul, mantikli olmamakla
birlikte tarihten de onay almamaktadir. Grlecegi zere Kitab-i mukaddeste de
ebelere verilen ocuk ldrme olayi gereklesmemistir. Orada da konu
israilogullarinin mustazaflastirildigi; gszlestiridigidir.
Burada Kasas/4. Ayet zerinde iyi dsnlmelidir.
4
Sphesiz ki Firavun, yeryznde yceldi ve idaresi altindaki insanlari grup grup yapti;
onlardan bir grubu gszletirmek istiyor; bunlarin ogullarini bogazliyor; egitimsiz, gretimsiz
birakip niteliksiz bir kitle oluturarak gszletiriyor, kizlarini da sag birakiyordu. Sphesiz ki o,
bozgunculardan idi.
Kasas/4 ve Araf 127ye gre Firavunun amaci bir toplumu yok etmek degil
zayif dsrmektir. Bir de yette konu edilen Katl (ldrme) ve Zebh
(bogazlama) ifadelerinin Kurandaki Mecaz kullanimlaridir.
.- [QATL]
403
ikis, 14:1-31.
713
.-[qatl] szcg, meczen tahavvl [degisim, hlden hle geme] demektir.
Saraba su katan kimseye, -'
'- , ,'=
- _'-
26,27
Ve hani bir zamanlar Ibrhm babasina ve toplumuna: Sphesiz ben sizin taptiginiz
eylerden uzagim. Beni yoktan yaratan ayri. Sphesiz ki artik O, beni dogru yola iletecektir
dedi.
28
Ibrhm bu sz, onlarin dnmesi iin ardindan gelecek olanlara devamli kalacak bir sz
yapti.
(Zhruf/ 26-28)
196
Sphesiz ki benim velm [yol gsterenim, yardm edenim, koruyanm], o
kitab indiren Allah'tr. Ve O, dzgn kimselere vel [yol gsteren yardm eden,
koruyan] olur.
197
Sizin O'nun astlarndan yakardgnz kimseler ise, size
yardma g yetiremezler, kendi nefislerine de yardm edemezler.
198
Siz onlar
dogru yola agrsanz da duymazlar. Ve onlar sana bakar grrsn, hlbuki
onlar grmezler.
Bu ayetlerde de yine sirk kosan akilsizlar kinanmakta ve tek veliyynin Allah
oldugu, dolayisiyla gerek yardimin sadece Allahtan gelecegi, Allahin ise dzgn
insanlara yardim edecegi bildirilmektedir.
Ayrica ayetlerde, Allahin astlarindan bel baglanan ilhlarin ne kendilerine ne
de onlara tapanlara yardim edemeyecekleri, agirildiklarinda sesleri duymayacaklari
ve bakar gibi durmalarina ragmen grmedikleri aiklanmak suretiyle, hem Bizim
ilhlarimizi karalama! Sonra onlarin hismina ugrarsin! seklinde peygamberimize
yapilan tehditlere cevap verilmis olmakta, hem de Allahin astlarindan ilh edinilen
seylerin kesinlikle ilh olamayacaklari vurgulanmaktadir.
Grnmez varliklarin sembol sandiklari seylere taparak Allaha
yaklasacaklarini zanneden ve bu seylerin Allah ile kendi aralarinda sefaati
olacaklarina inanan msriklerin, bu seylerden yardim isteme, o seylere koku,
yag srp mum yakma, kurban kesme gibi trenleri, bazi degisikliklerle gnmzde
de devam etmektedir. Ama bu msrikler bilmelidirler ki, yaptiklari davranislarin
tm Yce Allah tarafindan Kuranda pek ok defa kinanip reddedilmistir.
Yakardiklari ise, kiyamet gn onlarin aleyhine dnecektir:
13,14
Allah, geceyi gndze sokuyor, gndz de geceye sokuyor. Gnesi ve ayi insanligin
yararlanacagi yapi ve isleyiste yaratmistir. Hepsi adi konmus bir mddet iin akip gidiyor. Iste bu,
mlk Kendisinin olan sizin Rabbinizdir. O'nun astlarindan yakardiginiz kimseler bir hurma
ekirdeginin zarina bile sahip olamazlar. Onlari agirirsaniz, onlar agrinizi isitmezler; isitseler bile
size cevap veremezler, Kiymet gn de ortak kostugunuzu kabul etmezler. Sana her seyden haberdar
olan Allah gibi kimse haber veremez.
(Fatir/14)
199
Sen afv/ maln fazlasn al, urf [rf, Kurn yetleri begi] ile emret
ve chillerden de mesafeli dur.
200
Eger sana yeytndan bir vesvese gelirse de hemen Allah'a sgn.
Kesinlikle O, en iyi iyiten, en iyi bilendir.
761
Bu ayetlerde Rabbimiz, peygamberimize hitap ederek ona evresiyle olan
iliskilerini ynlendirmeye ynelik drt temel grev vermistir:
1- Afvi al: Bu ifade hem malin fazlasini almak [zekt toplamak], hem de
hatalari bagislamak, zrleri kabul etmek anlamlarina gelir. Ancak bu ayet indigi
dnemde henz zekt ile ilgili bir ykmllk bulunmadigindan, ifadenin
bagislamak diye anlasilmasi gerekir. Zaten ayetlerdeki sz akisi da bagislamak
anlamina daha uygundur. Bagislayici olmak, insanlara msamaha ile yaklasmak ve
evresine karsi sert davranmamak gibi talimatlar, peygamberimize baska ayetlerde
de tekrarlanmistir:
159
Iste sen, sirf Allah'in rahmeti sebebiyle onlara karsi yumusak davrandin. Eger kaba, kati
yrekli olsaydin, onlar senin etrafindan dagilip giderlerdi. Artik onlari bagisla, onlar iin bagislanma
dile. Islerde onlara da danis, bir kere de azmettin mi, artik Allah'a isin sonucunu havale et. Sphesiz
Allah, isin sonucunu Kendisine havale edenleri sever.
(l-i Imran/ 159)
125
Rabbinin yoluna, haksizlik, bozgunculuk ve kargasayi engellemek iin konulmus kanun,
dstur ve ilkelerle ve gzel gtle agir! Ve onlarla en gzel sekilde mcdele et. Sphesiz Rabbin
Kendi yolundan sapanlari en iyi bilendir ve O, kilavuzlandiklari dogru yolda olanlari da en iyi
bilendir.
(Nahl/ 125)
2- Urf ile emret: -= Urf szcg, bu surenin adi olan -'=' araf
szcgnn tekili olup hem bu surenin bas tarafinda, hem de Mrselat suresinin
tahlilinde aikladigimiz gibi ncelikle Kuran ayetleri begi anlamina gelir. Bu
anlama gre, peygamberimizden istenen ikinci husus evresine Kuran ayetleri ile
emretmesidir. Urf szcg ayrica rf, gzel ve hayirli olan sey anlamina da
gelmektedir. Maruf kavrami da urf szcgnn bu anlamdaki trevlerindendir.
Ancak; birinci anlamin ikinci anlami da kapsadigi dsnlrse, szcgn buradaki
manasini Kuran ayetleri begi olarak anlamak daha isabetli grnmektedir.
3- chillerden de mesafeli dur: Cahil szcg, dsncesizce hareket eden,
inkrci, bir sey bilmez anlamlarina gelir. Konunun akisi ierisinde buradaki anlami
ise, hisleriyle ve tutkulariyla hareket eden, birden bire kizan, dsncesiz ve kaba
insan demektir. Bu anlama gre Rabbimiz peygamberimizden byle insanlara
aldirmamasini, onlarin davranislarindan ve kirici szlerinden etkilenerek
maneviyatini bozmamasini istemektedir.
63
Ve Rahmn'in; yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in kullari yle
kimselerdir ki onlar, yeryznde alakgnlllkle yrrler ve cahil kimseler kendilerine lf attigi
zaman Selm! derler.
72
Ve Rahmn'in kullari, yalan yere taniklik etmezler, bos bir seye rastladiklari zaman saygin
bir sekilde geerler.
(Furkan/ 63,72)
3
Ve onlar, bos seylerden yz eviren kimselerdir,
(Mminun/ 3)
4- Seytandan Allaha sigin: Burada konu edilen seytan Iblis olup
peygamberimizin dikkati kendi iinden gelebilecek zarara ekilmis ve iindeki
seytandan [Iblisten] Allaha siginmasi istenmistir.
762
96
Sen, ktlg en gzel bir seyle sav. Biz onlarin yakistirmakta olduklari seyleri ok iyi
biliriz.
97,98
Ve de ki: Rabbim! Seytanlarin kiskirtmalarindan sana siginirim! Ve Rabbim! Onlarin
yanimda bulunmalarindan da sana siginirim.
(Mminun/ 9698)
33,34
Ve Allah'a agirip/ yakarip slihi isleyen ve Ben, Mslmanlardanim diyen kimseden
daha gzel szl kim vardir? Ve gzellikle irkinlik/ iyilikle ktlk bir olmaz. Ktlg en gzel
seyle sav. O zaman, seninle arasinda dsmanlik bulunan kimse, sanki simsicak bir yakin'dir.
35
Bu olgun davranisa ancak sabredenler kavusturulur, buna ancak byk bir pay sahibi olan
kavusturulur.
36
Ve eger seytandan gelen kt bir dsnce seni drtecek olursa hemen Allah'a sigin. Sphesiz
ki O, en iyi duyanin ve en ok bilenin ta kendisidir.
(Fussilet/ 3336)
98
yleyse Kurn grenip grettigin zaman Racim Seytandan; [akliniza hemen geliveren,
iyiden iyiye dsnme sonucu olmayan, sizi mahvedecek mesnetsiz dsnceler reten yetiden] Allaha
sigin.
99,100
Sphesiz ki iman etmis ve Rablerine isin sonucunu havale eden kimseler zerinde Seytan-i
Racim'in hibir zorlayici gc yoktur. Onun zorlayici gc, ancak kendisini, yardimci, yol gsterici,
koruyucu yakin edinenler ve Allah'a ortak kosanlarin ta kendileri olan kimseler zerinedir.
(Nahl/ 98100)
SEYTANDAN ALLAHA SIGINMAK:
Seytandan Allaha siginmak, Euzu billahi minesseytanirracim [Kovulmus
seytandan Allaha siginirim / Allahim, seytandan sana siginirim, beni ondan koru!]
demek degildir.
Seytandan Allaha siginmak:
- Seytan tipler ve gler tarafindan dayatilan dsnce ve amelleri hemen
Allahin gnderdigi Kuran terazisinde tartmaktir.
- Seytanin aklimiza, fikrimize zerk ettigi zehirleri Allahin Kuranda bize
ikram ettigi panzehirle tedavi etmektir.
- Dogruyu Allahtan grenip seytanin bizi saptirmasina engel olmaktir.
- Firtinaya tutulan geminin hemen limana siginmasi gibi, derhal Kurana
sarilip problemleri Kuran ile zmektir. Bilinmelidir ki, anlamadan Kuran
okumakla bu problemler zlemez.
Gnmzde bu konuya rnek olabilecek ok sayida seytan vesvese tr
mevcuttur. Bu vesveseler birok ynden insanlarin hayatina sokulmaya
alisilmaktadir. Bunlardan bir tanesini somut bir rnek olarak sunmanin yararli
olacagi kanisindayiz:
Mtedeyyin olmakla beraber bilgisiz ve siradan insanlara yzyillardir syle
telkinlerde bulunulmaktadir: Su kandil gecesinde su kadar rekt namaz kilar, su
kadar sayida tespih ekersen, btn gnahlarin affolur ve cennete gidersin! Bu
telkin ve neriler ilk bakista insanlarin hosuna gitmekte, daha dogrusu islerine
gelmektedir. nk insanin dnyaya gelisinden itibaren onun karini olarak
faaliyet gsteren seytan [Iblis], bu teklif zerine hemen harekete geip bir ham
dsnce retmekte, nerilen bu kolay davranislari yaparak cenneti ucuza elde etme
fikrini insana ssl gstermektedir. Bylece insan, kendisine yapilan bu tr telkin
ve neriler ile hem Allahin bildirdigi disinda bir yolla cennet vadeden seytanlarin,
hem de bu yolu kendisine ssl gsteren beynindeki Iblisin vesveseleri ile karsi
karsiya kalmaktadir. Iste, Rabbimizin kendisine siginilmasini istedigi seytan
vesvesesi bu ve buna benzer kuruntulardan olusmaktadir. Ancak ayetteki ifadelerden
763
anlasildigina gre, bu siginma lfla olmamaktadir. Zira ayette Allaha siginirim
de! veya Allaha siginmak istiyorum de! degil, Allaha sigin! denmektedir.
O hlde yapilacak is, yukarida da syledigimiz gibi, insanin kendisini sadece
Allahin szlerine teslim etmesidir. Nitekim yukarida verdigimiz rnek iin insan
Cennetin bedeli nedir Ya Rabbi! diye Allaha siginmak isterse, Allahin cevabini
Kuranda bulacak ve bu bedelin mtteki olmak, ebrardan olmak, malini ve canini
Allaha satmak oldugunu grenerek kendini hem o teklifi yapan yalanci
seytanlarin, hem de beynindeki Iblisin vesvesesinden kurtarabilecektir.
Sonu olarak insan mutlaka aklini alistirmaya ynelmeli ve bu tarz yalanlarla
srekli vesvese veren seytanlardan korunmak iin Allaha, Onun kitabina
siginmalidir. Byle yapmalidir ki, dem ve esi gibi hataya dsmesin.
201,202
Kendi kardeyleri onlar sapklga srkledigi ve brakmadg hlde
yphesiz Allah'n korumas altna giren yu kimseler, kendilerine yeytndan
bir vesvese, karanlk kuruntu, srnayma gibi bir tufan iliytigi zaman,
hatrlarlar/d ynrler. Sonra bir de bakarsn ki onlar grp bilmiylerdir!
Bu ayetlerde seytandan Allaha nasil siginilmasi lzim geldigi anlatilmakta ve
inanmayan kardesleri tarafindan ok byk etki altinda birakildiklarinda bile,
mttekilerin hatirlamak/dsnmek suretiyle Allaha kulluktan ayrilmayacaklari
aiklanmaktadir.
89,90
Mnfiklar, kendileri Allah'in ilhligina ve rabligine inanmadiklari gibi, sizin de
inanmamanizi, bylece onlarla esit olmanizi arzu ettiler. Onun iin, onlar Allah yolunda
yurtlarindan g edinceye kadar onlardan yardimci, yol gsterici, koruyucu yakinlar edinmeyin.
Eger bundan yz evirirlerse, sizinle aralarinda anlasma olan bir topluma siginan kimseler yahut
sizinle ve kendi toplumlariyla savasmaktan ggsleri daralarak size gelenler hari onlari yakalayin
ve buldugunuz yerde ldrn; onlardan bir yakin ve bir yardimci edinmeyin. Sonra, eger Allah
dileseydi onlari size musallat ederdi de onlar sizinle savasirlardi. Artik eger onlar sizden
mesafelenip de sizinle savasmaz ve size baris teklif ederlerse, Allah sizin iin onlar aleyhine bir yol
tanimamistir.
(Nisa/ 89,90)
202. ayetteki +-',=' , ve ihvanhm [onlarin kardesleri] ifadesi pek ok
yerde yanlis olarak seytanin kardesleri olarak evrilmektedir. Hlbuki ayetin
yapisi bu anlami ikarmaya engel olup, hm zamirinin seytan szcgne
gnderilmesi mmkn degildir. Zira ayetteki seytan szcg tekil, ona
gnderilmek istenen zamir ise oguldur. Dolayisiyla hm [onlar] zamiri
mttekiler szcgne gnderilip ihvanhm ifadesinin de mttekilerin
kardesleri olarak anlamlandirilmasi gerekir. Ayet, bizim yaptigimiz gibi Hl
cmlesi sekline getirildiginde cmlenin anlaminda herhangi bir sorun
olusmamaktadir. Zaten Isim cmlesi olan ayetin teknik yapisi da buna uygundur.
Cmlede vav baglacinin ve hm zamirinin bulunuyor olmasi, ayetin Hl
cmlesi olarak anlamlandirilmasini mmkn kilmaktadir.
203
Onlara bir yet getirmedigin zaman da, Kendin onu uyduruverseydin
ya! derler. De ki: Ben ancak Rabbimden bana ne vahyolunuyorsa ona
uyuyorum. yte bu Kurn, Rabbinizden gelen kalp gzn aacak
beyanlardr, iman eden bir toplum iin bir klavuz ve bir rahmettir.
764
Bu ayette, her istenildiginde ayet veya mucize getiremeyen
peygamberimizden, kendisine ayet uydurmasi ynnde yapilan tahriklere karsi
sadece Allahin vahyettigine tbi oldugunu aiklamasi istenmektedir. nk
peygamberimiz sadece bir elidir ve ayet getirmek onun elinde degildir. Allah,
diledigi zaman ona vahyeder ve o da kendisine vahyedileni teblig eder. Aslinda bir
peygamberin istenilen anda ayet getirememesi ve vahyi beklemesi, syledigi
szlerin kendi sz olmayip vahiy oldugunun kanitidir.
15
Ve yetlerimiz onlara aika okundugunda, Bize kavusmayi ummayanlar: Bundan baska bir
Kurn getir yahut bunu degistir! dediler. De ki: Onu kendimin ngrmesiyle degistirmem benim
iin sz konusu olamaz. Ben, sadece bana vahyolunana uyuyorum. Rabbime isyan edersem,
kesinlikle byk bir gnn azabindan korkarim.
(Yunus/ 15)
109
Ve ortak kosanlar, kendilerine bir almet/gsterge gelirse, ona kesinlikle iman edeceklerine
dair en agir yeminleriyle Allah'a yemin ettiler. De ki: Almetler/ gstergeler ancak Allah
katindadir. Onlara almetler/ gstergeler geldiginde de iman etmeyeceklerini anlamiyor musunuz?
(Enam/ 109)
90-93
Ve Bizim iin yerden bir pinar fiskirtmadika sana asla inanmayacagiz. Yahut senin
hurmalardan, zmlerden olusan bir bahen olmali. Onlarin aralarinda saril saril irmaklar akitmalisin.
Yahut iddia ettigin gibi gg paralar hlinde zerimize dsrmelisin yahut Allah'i ve melekleri
karsimiza getirmelisin. Yahut senin altin sslemeli bir evin olmali yahut gge ykselmelisin. Ancak,
senin ykselisine, grenip gretecegimiz bir kitabi bize indirmene kadar asla inanmayiz dediler. Sen
de ki: Rabbim noksanliklardan ariniktir. Ben, beser bir eliden baska bir sey miyim ki!
(Isra/ 90)
Ayetin son blmndeki 'Ite bu [Kuran], Rabbinizden gelen basiretlerdir
[kalp gzn aacak beyanlardir], iman eden bir kavim iin bir kilavuz ve bir
rahmettir ifadesi msriklere bir uyari mahiyetinde olup su mesaji vermektedir:
Eliyle ve sizi asan seylerle ugrasacaginiza, size kilavuz olacak, sizi aydinlatacak
ve size rahmet olup sizi kurtaracak Kurani arastirin!
204
Ve esirgenmeniz iin Kurn grenilip-gretildigi zaman, hemen ona
kulak verin ve susun.
Bu ayette, Kuran okunurken onu dinlemenin adabi gretilmekte ve Kuranin
saygiyla, sessiz ve can kulagiyla dinlenilmesi emredilmektedir. nk her kitap gibi
Kurandan da ancak byle istifade etmek mmkndr.
Ayette verilen Kuranin ciddiyetle dinlenmesi hlinde ilh kelm oldugunun
anlasilacagi ve ona inanilacagi, bylece de Allah tarafindan esirgenip kurtulusa
erilecegi yolundaki mesaj, inanmayanlara yneliktir. nk mminler, kalp gzn
aan, kilavuz ve rahmet olan ayetleri zaten can kulagiyla dinlemektedirler. Kfirler
ise kendi hayat dzenlerini eskisi gibi srdrebilmek iin hem srekli Kurana
kulaklarini tikamakta, hem de halki Kurandan uzak tutmaya ynelik esitli yollara
basvurmaktadirlar:
26
Ve kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseler: stn gelmeniz iin
bu Kurn'i dinlemeyin, onun iinde anlamsiz seyler yapin/ anlasilmasini her trl yolla
engelleyin dediler.
(Fussilet/ 26)
765
205
Ve her zaman kendi iinden, korkarak ve alala alala, yksek olmayan
bir sesle Rabbini an ve umursamazlardan olma!
Ayetteki sabah aksam ifadesi, Ns suresinin tahlilinde de belirttigimiz gibi,
daima, her zaman anlaminda olup burada peygamberimize ve dolayisiyla tm
insanlara Allahin nasil ve ne zaman hatirlanmasi gerektigi bildirilmektedir.
Allahin anilmasi, hatirlanmasi anlamina gelen zikrullah szcg zaman
iinde anlam kaybina ugratilarak yozlastirilmistir. Bir isim tamlamasindan olusan bu
ifadenin dogru anlasilabilmesi ancak Kurandaki baglaminin iyi incelenmesiyle
mmkndr. Aksi takdirde szcgn tasavvuf terminolojisince zayi edilen gerek
anlamina ulasilamaz.
206
Sphe yok ki Rabbini iyi tanyan kiyiler, Allah'a kulluk etmekten
byklenmezler, O'nu her trl noksanlklardan arndrrlar ve yalnzca O'na
boyun egip teslim olurlar.
Surenin bu son ayeti, bir nceki ayette geen ... korkarak ve yalvararak,
yksek olmayan bir sesle ... ifadesinin aiklamasi mahiyetindedir. Ayette, Allaha
karsi derin sorumluluk duyan ve Onun katinda itibarli olan kullarin Allaha
kulluktan byklenmedikleri, srekli Onu noksan sifatlardan arindirdiklari ve
yalnizca Ona boyun egdikleri bildirilerek Allah katinda muteber birisi olmak iin
Allaha kullukta byklenmemek, srekli Onu arindirmak ve rpererek sadece
Ona yalvarmak, boyun egmek gerektigi mesaji verilmektedir.
Bu mesaj Secde suresinde biraz daha ayrintili verilmistir:
15
Gerekten Bizim yetlerimize ancak, kendilerine gt verildigi zaman boyun egip teslimiyet
gstererek yerlere kapanan ve Rablerinin vgsyle birlikte noksan sifatlardan arindiran ve byklk
taslamayan kimseler inanirlar.
16
Onlarin yanlari, yan gelip yattiklari yerlerden uzaklasir; onlar keyfetmezler, onlar korku ve
mit iinde Rablerine dua ederler ve kendilerine verdigimiz riziklardan bagislarlar.
(Secde/ 15, 16)
Allah, dogrusunu en iyi bilendir.
40 / CINN SURESI
GIRIS
_=;' J- Kul hye suresi de denilen Cinn suresinin, Mekkede 40. srada
indig kabul edilir. Adn 1. ayette geen Q=' el-cinn szcgnden almytr.
Surenin ilk blmnde, Mekkeye disaridan gelen bir grup yabancinin Kuran
dinledikleri, dinledikleri Kurandan etkilendikleri, inanmis olarak yurtlarina
dndkleri, dndkten sonra da Kurandan grendikleri gerekleri ve eski
inanlarinin rklgn kendi halklarina anlattiklari anlatilmaktadir. Surede ayrica
gaybin bilgisinin sadece Allaha ait oldugu, tevhit ilkesi ve Kuranin nitelikleri de
yer almaktadir.
Cinn suresinin inmesi ile Mekke disinda da inanmis kisilerin var oldugu
anlasilmis ve bu kisilerin inananlari destekleme karari aldiklari grenilmistir. Bu
bilgi, basta peygamberimiz olmak zere tm inananlara manev bir g kaynagi
766
olmustur. Cinn suresi, kilavuzu sadece Kuran olan o gnk inananlara yaptigi bu
yararli etkiye karsilik, cin szcgnn Kuranda kullanilan anlami disinda
degerlendirilmesinden dolayi genellikle yanlis anlasilmistir. Bu yanlis anlamanin
nedenleri arasinda, cin szcgnn Kuran ncesi zamanlara dayanan halk
arasindaki meshurlasmis anlaminin ne geirilmis olmasi yatmaktadir. Surenin
dogru anlasilmasi Cinn Kavrami ve Kuranda Cinnin iyi bilinmesine Ve tarih
Akabe Beyatlerinin bilinmesine baglidir. Biz Cinn ve Kurandaki Cinn ile ilgili
Nas suresinde ayrintili bilgi vermis idik.
AKABE BEY'ATLARI
Hz. Peygamber (s.a.s.)'in Medine'den gelip ilk mslman olanlarla 621- 622 yillarinda
Mekke'nin Akabe adi verilen mevkiinde yaptigi iki anlasma ve ahitlesme.
Mekke'ye km. kadar uzaklikta bulunan Mina ile Mekke arasindaki bir mevkie verilen Akabe
adina blgenin baska yerlerinde de rastlanmaktadir. Ayni adi tasiyan birok yer bulunmasina ragmen
Akabe denince ilk defa bu meshur ahitlesme ve anlasmalarin yapildigi mevki hatira gelmektedir.
Islm'i esitli kabile ve gruplara anlatmaga alisan Resulullah (s.a.s.) zellikle Hacc
mevsiminde Mekke'ye gelen kabileler arasinda dolasiyor ve onlara bu yeni mesaji iletmeye
ugrasiyordu. Bu hac mevsimlerinin birinde Yesrib [Medine]'den gelen ve bu sehirde yasayan iki Arap
kabilesinden biri olan Hazrec kablesine mensup bazi kimselerle karsilasan Hz. Peygamber, onlari
Islm'a davet etti. Peygamberliginin 11. yilinda onun bu agrisina adi geen kabileden alti kisi icabet
edip byk bir samimiyetle bu yeni dine sarildilar. Zira yillardir Yesrib'teki diger Arap kabilesiyle
aralarinda srp gitmekte olan Buas savaslarindan bezmis olduklarindan, bu yeni dinin aralarinda bir
baris ortami olusturacagini mit ediyorlardi. Yesrib'e geri dndklerinde bu olaydan ve yeni
dinlerinden kardes kable Evs'e bahsedip onlari da Islm'a davet edeceklerine ve gelecek yil yine
Hacc mevsiminde ayni yerde Resulullah'la bulusacaklarina dair sz verip ayrildilar
Medine'de yasayan bu iki kabilenin disinda ayrica Yahudi kabilesi daha bulunuyordu.
Bunlar msrik Araplari dinlerinden ve putperestlik anlayislarindan dolayi hep hor gryorlardi.
Yahudiler ellerindeki Tevrat'a, ayrica limlerinden ve atalarindan isitip durduklarina gre yakinda bu
blgede zuhur edecek bir peygambere iman edeceklerini ve bu peygamberin destegiyle putperestlige
son vererek Araplari ortadan kaldiracaklarini syleyip duruyorlardi. Yahudilerin bu szleri Yesribli
Evs ve Hazrec kabilelerinin zihninde yer etmisti. Hz. Peygamber (s.a.s.) ile Akabe'de grsnce,
Yahudilerden nce davranip bu peygamberin yaninda yer almakta hi tereddt etmediler. Bu ilk
Mslman Yesribliler Resulullah'a iman ederek syle dediler: "Kavmimiz ok zor gnler yasiyor, hi
iyi bir durumda degiliz. Yillardir sren atismalar aramizda sonu gelmez bir anlasmazliga sebep oldu.
Bu yeni dinin bizleri bir araya getirecegine ve bizleri baristirip kaynastiracagina inaniyoruz."
Gerekten Yesribliler Buas savaslarinin artik son bulmasini istiyorlardi. Hz. Peygambere iman eden
Hazrecliler su kisilerden ibaretti: Es'ad b. Zurre, Avf b. Hris, Rfi' b. Mlik, Ukbe b. mir, Kutba
b. mir ve Cbir b. Abdullah b. Riab. Bunlardan ilk ikisi Neccarogullarina mensup idi.
431
Islm'a gnl veren bu ilk Medineli Mslmanlar memleketlerine geri dnerek btn
gleriyle bu yeni dini tanitmaya ve akrabalarinin da iman etmelerini temine alistilar. Bu kk
grubun Yesribliler zerinde byk etkileri oldu. Evs ve Hazrec'ten bir ok kimse bunlarin araciligiyla
Islm'a girdi. zellikle Resulullah'in dayilarindan olan Neccarogullarina mensup Es'ad b. Zurre ile
Avf b. Hris mslmanliklarini asla gizlemeksizin byk bir gayretle insanlari Islm'a davet ettiler.
Gerekten Islm akidesi Yesribde yillardir sren savaslarin sona ermesinde byk bir etken oldu.
Dsmanliklar sona erdi ve insanlar Allah'in rahmeti sayesinde kisa zamanda kardesler oluverdiler.
Ertesi yil yani peygamberligin 12. yilinda yine Hacc mevsiminde Mekke'ye gelen Yesrib'li on iki kisi
431
(Ibn Hism, Sre, II, 70 vd.; Ibn Sa'd, Tabakt, I, 217 vd.).
767
Akabe mevkiinde Resulullah (s.a.s.) ile geceleyin gizlice bulustular. Bunlardan altisi bir nceki yil
Mslman olan kisilerdi. Birinci Akabe Bey'ati adi verilen bu bey'atta bulunan sahabelerden Ubde b.
es-Smit, hadiseyi syle anlatir:
"Refahta oldugu kadar sikintida, sevinte oldugu kadar zntde de onu destekleyecek ve her
konuda emirlerine itaat edecegimize, Resulullah'i kendi nefislerimizden aziz tutup durum ne olursa
olsun ona muhalefet etmeyecegimize, Allah yolunda hi bir kinayicinin kinamasindan
korkmayacagimiza, Allah'a asla sirk kosmayacagimiza, hirsizlik ve zina yapmayacagimiza,
ocuklarimizi ldrmeyecegimize, kendiligimizden uyduracagimiz yalan ve dolanlarla hi kimseye
iftirada bulunmayacagimiza, hi bir hayirli iste Resulullah'a muhalefet etmeyecegimize dair bey'at
ettik. Ayrica bizden birinin verdigi sznde durmasina karsilik onun ecir ve mkfatinin Allah'a ait
olduguna ve ona Cennet nimetinin verilecegine; kim insanlik haliyle bunlardan birini isler de ondan
dolayi dnyada cezaya arptirilirsa bunun ona keffret olacagina; kim de yine bunlardan birini isler
de isledigi o suu Allah aiga vurmazsa onun isinin Allah'a kalacagina; Allah'in dilerse onu
bagislayip dilerse azaba ugratacagina dair Resulullah'in bize bildirdigi hususlara sadik kalacagimiza
da sz verdik."
Bu birinci Akabe Bey'atina katilan on iki kisiden altisi bir nceki yil iman eden kimselerdi.
Diger altisi ise Muaz b. Hris, Zekvn b. Kays, Ubde b. es-Smit, Yezid b. Sa'lebe, Abbs b. Ubde
ve Ebu'l-Heysem Mlik b. Teyyihan idiler. Bazi kaynaklarda bir nceki yil Resulullah ile tanisan alti
kisiden biri olan Cbir b. Abdullah yerine Uveym b. Saide'nin birinci Akabe Bey'atinda bulundugu
ifade edilir.
Medineliler, hacdan geri dnerlerken, yanlarinda, Islm'i gretmek zere Resulullah tarafindan
tayin edilen Mus'ab b. Umeyr'i gtrdler. Kisa surede Medine-i Mnevvere'de Islmiyet hizla
yayildi. Mus'ab b. Umeyr, Raslullah'i Medine'deki her hareketten haberdar ediyordu. Kisa zamanda
Evs ve Hazrec kabilesinin btn evleri Islm'in nuruyla aydinlanmaya basladi. Artik Medine, bir
Islm devletinin dogusuna hazir hle gelmisti. Mus'ab b. Umeyr'in gayret ve etkisiyle Yesrib'in ileri
gelenlerinden Sa'd b. Muaz ve Useyd b. Hudayr mslman oldular. Bu iki byk reisin Islm'a
girmesiyle Islm, Medine'de bir hayli kabul grd. Bunun zerine Medineliler Hz. Peygamberi
sehirlerine davet etmeye karar verdiler.
Birinci Akabe Bey'atindan bir yil sonra Medineliler yeniden hac iin Mekke'ye geldiler.
Ilerinde ikisi kadin yetmis bes Mslman vardi. Allah Resulnn bu defa onlarla ilgi kurmasi
Islm'in tebliginden ibaret degildi. ok nemli kararlar arifesindeydiler. Bulusma yeri yine Akabe
mevkii oldu. Bulusma gizli yapilacak ve hi kimseye haber sizdirilmayacakti. Gece yarisina dogru,
Medineliler, gayet tedbirli hareket ederek kararlastirilan yerde toplandilar.
Rasl-i Ekrem Akabe'ye bu defa amcasi Abbs ile birlikte geldi. Abbs henz ya Mslman
olmamis, yahut Mslmanligini gizliyor, ancak yegenini himaye ediyordu. Bylesi bir toplantida
bulunmayi bir aile borcu kabul etmisti. Toplantida ilk sz Hz. Abbs aldi:
Ey Hazrecliler, Muhammed (s.a.s.)'in aramizdaki mevkii bildiginiz gibidir. Biz, onu
dsmanlarindan koruduk ve koruyacagiz. Kendisi burada, ailesinin yaninda, nezdimizde izzet ve
ikram iindedir. Fakat sizinle bir antlasma yapmak ve size katilmak istiyor. Ona verdiginiz sz
tutmak, kendisine muhalefet edenlere karsi gelmek hususunda azminiz kuvvetli ve saglam ise buna
bir diyecek yoktur. Fakat onu ele verecek, yaniniza geldikten sonra yalniz basina birakacaksaniz,
bunu simdiden syleyiniz ve onu kendi haline birakiniz.
Medineli Mslmanlarin cevabi syle oldu:
Dediklerinizi dinledik. Ey Allah'in resul, siz syleyin! Kendiniz adina, Allah adina
istediginiz andi bizden aliniz. Biz haziriz.
Resulllah Hz. Muhammed (s.a.s.) Kur'an-i Kerim'den bazi ayetler okuduktan sonra syle
buyurdular:
Kadinlarinizi ve ocuklarinizi nasil koruyorsaniz, beni de ylece korumak zere size elimi
veriyorum.
Elini ilk uzatan, Ber b. Ma'rur oldu. O, syle dedi:
Bey'at ettik ya Resulullah, seni Hak dinle gnderen Allah'a yemin ederiz ki kendimizi, ocuk
ve hanimlarimizi korudugumuz gibi seni de koruyacak ve savunacagiz. Biz, zaten harp iinde
yogrulmus kimseleriz. Zirha aliskiniz. Bu, bize atalar mirasidir.
Bera'dan sonra sz alan Ebu'l Heysem de:
Ya Resulallah, dedi. Bizim yahudilerle bir takim baglantilarimiz vardir. Bu baglantilari
kesecegiz. Biz bunu yaptiktan sonra siz de Allah'in inyetiyle muvaffak olunca bizi birakip kendi
kavminizin yanina dner misiniz?
Resulullah (s.a.s.) glmsediler ve dediler ki:
Kanim sizin kaninizdir. Siz bendensiniz, ben de sizdenim. Kiminle dvsrseniz" ben sizin
yaninizdayim. Kiminle baris yaparsaniz, ben de onunla baris yaparim.
768
Resulullah (s.a.s.)'in bu szlerini duyan herkes, bey'at etmek zere elini uzatiyordu. Bu sirada
Abbs b. Ubde ortaya atilarak sunu syledi:
Hazrecliler! Bu zata niin bey'at ettiginizi biliyor musunuz? Ona bey'atla insanlarin
kirmizisina ve siyahina, yani Arap ve Arap olmayana karsi savasa hazir olmayi kabul etmis
oluyorsunuz. Bir felkete ugradiginiz ve ulularinizin maktul dstgn grdgnz zaman onu yalniz
basina birakacaksaniz simdiden birakiniz. Bu, daha dogru olur. Yoksa dnyada ve ahirette rsva
olursunuz. Fakat ona verdiginiz sz tutacak, malca felkete ugramayi, byklerinizin lmyle
karsilasmayi gze alacaksaniz, bunu yapiniz. nk dnya ve ahiret hayri bundadir.
Hepsi kabul ettiler ve sordular:
Ey Allah'in Resul, buna karsilik bize ne va'd ediyorsunuz?
Resulullah:
Cennet! dedi.
Bey'at kisa zamanda tamamlandi. Hepsi de darlikta ve genislikte her halkarda itaate, szn
ancak dogrusunu sylemeye ve Allah yolunda hi bir kinayicinin kinamasindan korkmamaya sz
verdiler.
Bey'attan sonra Resulullah (s.a.s.), Hazrec'den dokuz, Evs'den kisi olmak zere on iki nakip
setiler. Es'ad b. Zurre de hepsinin basi ve emri seildi. Bunlardan her biri bir kablenin reisi idiler.
Bunun anlami, oniki kabilenin Islmiyeti kabul etmesiydi.
Bey'at gece karanliginda tenhada ve gizlilik iinde yapilmisti. Fakat bey'atin bitiminde bir
iglik karanligin perdesini yirtti:
Ey Kureys, Muhammed ile atalarinin dininden ikanlar, sizinle dgsmek iin andlasma
yaptilar!
Fakat mslmanlarin artik kimseden ekindikleri yoktu. Bu sesi duyar duymaz Abbas b. Ubde
syle dedi:
Ya Resulallah, seni hak ile gnderen Allah'a yemin ederim ki istersen sabah olur olmaz
kililarimizi kinindan siyirir zerlerine saldiririz.
Resulullah (s.a.s.) ise syle buyurdular:
Hayir... Bize savas izni daha verilmis degildir. Simdilik hepiniz yerlerinize dnnz.
Islm'a teslim olup Resulullah'a tam anlamiyla bey'at eden bu ilk mslman kitle iin emre
itaat mutlak idi. Akabe'deki bu toplanti dagildi ve herkes yerine dnd. Sabah olunca Kureysli
msrikler bu bey'attan haberdar olmuslardi. Msrikler bu anlasmanin mahiyetini arastirmaga
basladilar. Fakat henz mslman olmamis olan Yesribliler'in Hz. Peygamber ile anlasmalarina bir
trl anlam veremiyorlardi. Mekkeli msrikler bu gizli anlasma hakkinda bir bilgi alamadan Yesribli
mslmanlar sehri terk etmislerdi.
Islm Devleti'nin kurulmasinda nemli bir dnm noktasi olan ikinci Akabe bey'atina,
Resulullah'in savas ve barista korunacagina dair prensiplerin tesbit edildigi ve kararlarin alindigi bir
bey'at olmasindan dolayi, "Bey'at'l-Harb" adi verilir. Ikinci Akabe Bey'atinin gereklesmesiyle Islm
tarihinde yeni bir dnem basliyor ve o gn Islm Devleti'nin temeli atilmis oluyordu.
432
40 / CINN SURESI
Rahman Rahm Allah adina
Ayetlerin meali:
1-15
De ki: Bana vahyedildi ki, yphesiz yabanclardan bir grup Kurn
dinleyip de: Sphesiz biz, ryde kilavuzluk eden hayret verici bir Kurn
dinledik. Bundan dolayi, biz ona iman ettik ve Rabbimize hibir yeyi asla ortak
koymayacagiz.
3
Gerek yu ki, Rabbimizin yani ok ycedir. O, bir diyi arkaday ve
de bir ocuk edinmemiytir.
432
(Islam Ansiklopedisi, Akabe Beyatleri Mad.)
769
4
Ve hi yphesiz bizim akli ermez, Allah zerine sama sapan yeyler
sylyormuy.
5
Dogrusu biz, bildik-bilmedik her kiyinin Allah'a karyi asla yalan
sylemeyecegine inaniyorduk.
6
Gerekten de insten; ok iyi tanidigimiz kimselerden bazi kimseler, cinden;
tanimadigimiz yabanci kimselerden bazi kiyilere siginirlar idi. Bylece de, o
yabanci kimseler, onlarin azginliklarini, ahmakliklarini artirirlardi.
7
Gerekten de onlar sizin inandiginiz gibi, Allah'in asla kimseyi peygamber
gndermeyecegine/ diriltmeyecegine inanmiylardi.
8
Ve gerekten biz gge dokunduk da onu kuvvetli bekiler ve parlak alevlerle
doldurulmuy bulduk.
9
Ve hi yphesiz ki biz gkten duyum almak iin oturulan
yerlere oturur idik. Peki, yimdi her kim duyum almak iin ugraysa, kendine,
gzetleyen parlak bir alev buluyor.
10
Biz de, yeryzndekilere ktlk m istendi,
yoksa Rableri onlara bir dogruluk mu diledi bilmiyoruz.
11
Sphesiz bizler; bizlerden bir kismi slihlerdendir, bizden bazilari da
bunun ayagisindandir. Biz, eyit eyit yollarda idik.
12
Ve kesinlikle, Allah'i yeryznde asla ciz birakamayacagimizi, kamakla
da O'nu asla ciz birakamayacagimizi iyice anladik.
13
Ve biz o kilavuzu/ Kurn'i
dinledigimizde ona iman ettik. Onun iin kim Rabbine inanirsa, o hakkinin eksik
verilmesinden ve haksizliga ugramaktan/ aptal yerine konmaktan, kendisine ayiri
yk yklenilmesinden korkmaz.
14
Ve gerekten bizim durumumuz ise; Mslmanlar bizdendir, yanliy; kendi
zararlarina iy yapanlar da bizdendir. Ama kimler Mslman olduysa, iyte onlar
dogruya, gzele, iyiye, gerege gitmeyi arayanlardir.
15
Ama inan konusunda
yanliy; kendi zararlarina iy yapanlara gelince, onlar da cehennem iin odun
olmuylardir demiylerdir.
16,17
Ve eger onlar gerekten o yol zere dosdogru gitselerdi, elbette onlara,
kendilerini saf hle getirmek iin bol bir su verirdik. Kim Rabbinin
anlmasndan/ Rabbinin gdnden; Kurn'dan yz evirirse, O da onu
gittike ykselen bir azaba sokar.
18
Ve yphesiz ki mescitler kuykusuz Allah iindir. O nedenle Allah ile
birlikte herhangi kimseye yalvarmayn.
19
Ve yu bir gerek ki Allah'n kulu/ Peygamber O'na agrarak
ayaklandg/ harekete getigi zaman o yabanclardan bir grup o'nun evresinde
neredeyse kenetlenecekler.
20
De ki: Ben kesinlikle Rabbime dua ederim ve hibir yeyi de O'na ortak
koymam.
21
De ki: Sphesiz ben, sizi bir zarara ve iyilige, ktlge, gzele, dogruya
gtrmeye g yetiremem.
22,23
De ki: Gerek yu ki Allah'tan beni, Allah'tan tebligler ve O'nun
eliligi grevleri dynda hibir kimse hibir zaman kurtaramaz. Ben O'nun
astlarndan bir sgnak da hibir zaman bulamam. Artk kim Allah'a ve O'nun
Elisi'ne kary karsa, onun iin cehennem ateyi vardr. Onlar orada sonsuz
olarak kalcdrlar.
24
Sonunda tehdit edildikleri yeyi grdkleri zaman, kimin yardmc
ynnden en zayf ve sayca da daha az oldugunu hemen bileceklerdir.
25-28
De ki: O tehdit olundugunuz yey yakn m, yoksa Rabbim onun iin
uzun bir sre mi tanyacak ben bilmiyorum. Rabbim, btn grlmeyeni,
duyulmayan, sezilmeyeni, gemiyi, gelecegi bilendir. Ve de elilerden seip
hoynut oldugu kiyi hari, gstermedigine, duyurmadgna, sezdirmedigine,
gemiye, gelecege hibir kimseyi bilgi sahibi yapmaz. nk O, Rablerinin
770
gnderdiklerini geregi gibi teblig ettiklerini bilsin diye onun her tarafndan
gzetleyiciler salar. O, onlarn yannda olan her yeyi kuyatmytr, her yeyi de
says ile saymytr.
AYETLERN TAHLL
1, 2. Ayetler:
1,2
De ki: Bana vahyedildi ki, yphesiz yabanclardan bir grup Kurn
dinleyip de: Sphesiz biz, ryde kilavuzluk eden hayret verici bir Kurn
dinledik. Bundan dolayi, biz ona iman ettik ve Rabbimize hibir yeyi asla
ortak koymayacagiz.
Cinnlerden [yabanclardan] bir grup, ayette ,-- nefer szcg ile ifade
edilmiytir. Trkeye yanly olarak bir kiyi anlamnda gemiy olan nefer
szcg; saylar 3 il 10 kiyi arasnda erkeklerden oluyan bir grup
demektir.
433
Buna gre Kuran dinleyen bu cinnlerin [yabanclarn] says 3 il
10 kiyiden ibarettir.
Mekkeli olmayip Mekkeye disaridan gelmis ve dolayisiyla da Mekkelilerin
tanimadiklari yabancilar olduklari iin cinn denilen bu kisilerden Ahkaf suresinde
de sz edilmistir:
433
((Lisanl Arab; c.8, s.645. nfr mad.)
771
29
Hani Biz gizli ajanlardan Kurn'i dinlemek isteyen bir grubu sana yneltmistik. Onlar,
Kurn'a hazir olduklari zaman, Susun! dediler. Sonra Kurn'i dinleyince de birer uyarici olarak
toplumlarina dndler.
30-32
Onlar: Ey toplumumuz! Sphesiz biz Ms'dan sonra indirilen ve sadece iinde konu
edilenleri tasdik eden, hakka ve dosdogru yola kilavuz olan bir kitap dinledik. Ey toplumumuz!
Allah'in davetisine karsilik verin ve O'na iman edin ki, Allah gnahlarinizi bagislasin ve sizi aci bir
azaptan kurtarsin. Her kim Allah'in davetisine karsilik vermezsee, bilsin ki, yeryznde Allah'i ciz
birakacak degildir. Onun iin Allah'in astlarindan yardimci, yol gsterici, koruyucu yakin kimseler de
yoktur. Iste onlar, apaik bir sapiklik ierisindedirler dediler.
(Ahkaf/ 2932)
Bu suredeki cinnlerle Ahkaf suresindeki cinnlerin ayni cinnler oldugu
hususu, klsik eserlerin ve bu konudaki rivayetlerin tmnde de vardir. Ne var ki,
konuyla ilgili olarak rivayet tefsirlerinde anlatilan ayrintilar, uydurmaciligin ne
boyutlara ulastigini gstermektedir. Bunlardan birkaini ibret-i lem iin kisaltarak
sunuyoruz:
Bu olayn nasl oldugu hususunda iki gry vardr: Birincisi, Said b. Cbeyr demiytir ki; cinler gk kaplarn
dinlerlerdi, ne zaman ki taylanp kovuldular gkte olan bu olay her halde yerde bir yeyden dolay olsa gerektir diye
sebebini aramaya gittiler. O srada Hz. Peygamber (s.a.v) Mekke halknn kendisine uymalarndan mitsiz olarak
slm'a davet iin Taif'e kmyt. Mekke'ye dnmek zere bulundugu zamana tesadf ediyordu. Batn Nahil denilen
vadide kalkmy sabah namaznda Kur'n okuyordu. yte oraya Nusaybin cinlerinin ileri gelenlerinden bir blk cin
ugramyt. nk blis onlar ggn taylamalarla korunmasn icab ettiren sebebi grenmek zere gndermiyti.
Kur'n' iyittiler ve sebebin o oldugunu anladlar.
kinci gry: Allah Tel peygambere cinleri de uyarp davet etme ve kendilerine Kur'n okuma grevini de
vermiyti. Onun iin Allah Tel ona Kur'n dinlemek ve kavimlerini uyarmak zere bir takm cin gndermiyti.
Ebu Hayyan da Bahir'de der ki: Cin ksas iki defa olmuytu, birincisi Taif'ten dnyndeki. Siyercilerin
anlattklar kssaya gre onlardan yardmc aramaya kmyt. Nahle vadisinde namaz klarken dinlediler, o bilmiyordu
sonra Allah Tel onlarn dinlediklerini haber verdi. Diger bir defasnda da Allah Tel, Peygamber'e cinleri uyarp
onlara Kur'n okumasn emir buyurmuytu. Bunun zerine bana cinlere Kur'n okumam emredildi, arkamdan kim
gelecek dedi, bunu kere syledi, Abdullah b. Mesud'dan baykas ses karmamy nlerine bakmylard.
Abdullah b. Mesud (r.a) demiytir ki: Cin gecesi benden bayka kimse hazr olmad, gittik. Hacun'daki dag
yoluna vardgmzda bana bir hat izdi, ben gelinceye kadar bundan kma dedi, sonra Kur'n okumaya baylad. Ben
yiddetli bir grlt iyittim hatta Resulullah'a bir yey olmasndan korktum, onu birok karartlar kaplad, onunla benim
arama engel oldu hatta sesini iyitmez oldum, sonra bulut paralanr gibi paralandlar, sonra bana bir yey grdn m
dedi. Evet, beyaz elbiselere brnmy siyah adamlar grdm, dedim, iyte onlar Nusaybin cinleri diye buyurdu.
Taberi tefsirinde der ki: Allah Tel "Hani biz cinlerden bir takmn sana yneltmiytik" buyurdugu cin
grubunun ka adet oldugu hakknda tefsirciler ihtilaf etmiylerdir. Bazs yedi kiyi idi, dedi. Bu cmleden olarak bn
Abbas'tan krime rivayet ederek demiytir ki Nusaybin halkndan yedi kiyi idiler. Resulullah onlar kavimlerine eli
yapt, diger bazlar da dokuz kiyi idi, dediler. Bunlardan Zirr b. Hubeyy demiytir ki Hz. Peygamber (s.a.v) Nahle
vadisinde iken "onun huzuruna vardklar zaman" yeti indirildi. Dokuz idiler, birisi Zevbaa idi. '-- sarafna sz
yani Allah'n Resulne ynelttigi cin gruplar peygamberin huzuruna vardklarnda demektir.
Als de yunlar kaydetmiytir. bn Ebi Hatim'in Mcahid'den rivayetine gre yedi kiyi idiler.
Harran'dan, drd Nsaybin'den, isimleri de Has, Mes, Sasr, Masr, Elerdevanyan, Serme, el-Ahkam yahut el-
Ahkab idi.
Tabern Evsat'ta ve bn Merduyye cinnin Resulullah'a iki kere gnderildigini nakletmiylerdir. Hafaci'nin
Sihab'nda Kdi hayiyesinde Cin Sresi'nin tefsirinde denilmiytir ki hadisler cinnin gnderilmesi alt kere olduguna
delalet etmektedir. Rivayetlerde gerek adet ve gerek diger hususta grlen ihtilaf da bununla baglanmytr. Nitekim
Ebu Nuaym rivayet etmiytir ki: Nsaybin halkndan dokuz kiyi nahle vadisinden gittiler, bunlardan fulan ve fulan ve
fulan ve'l-Erdevanyan el-Ahkab kavimlerine uyarc olarak vardlar, sonra da ktlar. Resulullah'a heyet halinde
yetkili delege olarak geldiler yz kiyi idiler. Hacun'a kadar geldiler el-Ahkab geldi Resulullah (s.a.v)'a selam verdi ve
kavmimiz seninle grymek zere Hacun'da hazr bulunuyorlar dedi. Resulullah da Hacun'da geceden bir saate sz
verdi. bn Ebi Hatim de krime'den bu yette onlarn Musul ceziresinden on iki bin olduklarn rivayet etmiytir. Bu
adedi Keyyaf'ta da hikye eder. Resulullah'n onlara okudugu sre yani Alak Sresi idi. Bununla beraber Bahir'de
bn mer ve Cabir b. Abdullah (r.a)'dan nakledilmiytir ki; Resulullah (s.a.v) onlara (Rahman) sresini okudu.
"Rabbinizin hangi nimetlerini yalan sayabilirsiniz." dedike, hayr Rabbimizin yetlerinden hibir yey yalanlamayz
"Ey Rabbimiz sana hamd olsun" derlerdi. Bir de Ebu Nuaym Delil'de Resulullah'a cinlerin geliyinin, peygamberligin
772
on birinci senesinde oldugunu rivayet etmiytir. Bu kssann hicretten sene nce oldugunun sylenmesi de bu
mndadr.
434
Bu konudaki aslsz, dayanaksz rivayetlere ne yazk ki peygamberimizin
eyi Ayyeden baylayp saf din iin Abdullah b. Mbarek ile birlikte mcadele
vermiy olan saygn kiyilerden mer b. Abdlazize kadar pek ok kiyi malzeme
yaplmytr. Mesel bu kiyilere dayandrlan ve baz saf insanlarn ylanlarn
cinn olduguna inanmalarna sebep olan bir rivayette, pek ok ylann bu
cinnlerden biri olduklar gerekesiyle kefenlenip namaz klnmak suretiyle
defnedildiginden sz edilmektedir. Maalesef bu rivayet binlerce ylancinn
yksnn uydurulmasna da kaynak teykil etmiytir.
Rivayetlerde ayrca bu cinnlerin ancak 12 yayndaki bir ocuk kadar
akll olduklar, insan atklaryla beslendikleri, ilerinde Habilin Kabili
ldrdgn grenlerin bulundugu gibi ilgin ayrntlar da yer almaktadr.
Baz rivayetlerde ise bunlarn nereli ve kim olduklar hakknda malmat
verilmektedir. Mesel Katadenin Bu cinnler Ninova halkndan idiler
demesine karylk, bunlarn aslnda Diyarbekir tarafndan Nusaybin cinnleri
oldugunu ama onlara Ninoval da denildigini ileri sren rivayetler de vardr.
krimeye gre Musul yarmadasndan olan bu cinnler, bn-i Abbasa gre
Nasibin cinnlerinden olup 7 kiyidirler ve peygamberimiz tarafndan kendi
kavimlerine eli tayin edilmiylerdir. bn-i Dreydin bunlarn isimlerini Sasir,
Masir, Menyi, Mayi ve Ahkab olarak vermesine karylk Mcahide gre bunlar
Harran halkndan idiler ve isimleri de Hiyi, Misi, Minyi, Masr, Erd, Enyan ve
Ahkamdr.
435
Birbiriyle eliyki iinde olan ve bir sr sama senaryo ieren bu
hikyelerin bir ksm bayka nakiller tarafndan da rtlmytr. Mesel
Darukutninin tespitlerine gre bn-i Mesud cinn gecesinde bulunmamytr.
nk Alkame b. Kays ve Ebu Ubeyde b. Abdillahn naklettiklerine gre bn-i
Mesud Ben cinn gecesinde bulunmadm demiytir. Ayrca nakledildigine gre
Amr b. Murre de Abdullah b. Mesudun cinn gecesinde hazr bulunup
bulunmadgn Ebu Ubeydeye sormuy ve hayr cevab almytr.
436
Bu uydurma rivayetlerin bir ksm tarih gereklerle de eliymektedir.
Mesel sz konusu olay bn-i Abbasn dogdugu ylda gerekleymiy olmasna
ragmen, olay bn-i Abbasn grg yahitligiyle anlatan birok rivayet vardr.
Ayrca, peygamberimizin o tarihte henz inmemiy olan Rahman, Nebe ve
Enm surelerini okudugunun rivayet edilmesi de ok ilgintir. Hatta bn-i
Mesudun rivayetindeki abdest alma sahnesi, abdest ayetinin Medinede son
dnemde indigi dikkate alndgnda, tam bir garabeti yanstmaktadr.
434
(RAZ ve digerleri.)
435
(Kurtubi, Ahkaf; 29. ayet aklamalar)
436
(Mslim, Tirmizi ve Ebu Davud; Cinn gecesi hadisleri)
773
Aslnda ayrntlar bir tarafa braklp da bu konudaki rivayetler Giriy
blmnde verdigimiz Akabe Beyatleri alnts ile karylaytrldgnda,
rivayetlerin bu alntda anlatlanlara tamamen ters oldugu grlmektedir.
nk rivayetlerin aksine Akabe Beyatleri alnts, bu cinnlerin Yesribli
insanlar olduklarn bildirmektedir. Yesribli heyettekilerin cinn olarak
nitelenmeleri, yukarda da belirtildigi gibi, hem Mekkenin ve
peygamberimizin yabancs olmalar, hem de Mekkeli myriklerin muhtemel
saldrlarna maruz kalmamalar iin gvenlikleri sebebiyledir. Sz konusu
cinnlerin hayal yaratklar oldugu iddiasndakilerin bu meseleye getirdikleri
yorum ve yaklaymlar isabetli degildir.
Cinnlerin baska boyuttan varliklar olarak dsnlmesi Kurana da
uymamaktadir. nk onlarca ayette vurgulandigi gibi, peygamberimiz bir beserdir,
besere eli olmustur ve sizden, iinizden biri olarak nitelenmistir. Yani o bizden
biridir ve baska boyuttaki varliklara degil, bize eli gnderilmistir. Eger bu cinnler
baska boyuttan varliklar olsa idiler, zaten snnetullah geregi onlara gnderilen
elinin de kendi cinslerinden olmasi gerekmektedir:
95
De ki: Eger yeryznde huzur iinde yryp duran melekler olsaydi, elbette Biz onlara
gkten eli olarak bir melek indirirdik.
(Isra/ 95)
HAYRET VERICI KURAN
Ayette geen
,' RSD
Bakara/186, 256, Arf/146, Nisa/6, Kehf/10, 17, 24, 66, Enbiya/51, Cinn/10,
14, 21, Mmin/29, 38, Hucurat/7, Hud/78, 87, 97 ve bu ayette olmak zere farkli
trevleriyle Kuranda 19 kez yer alan rsd szcg, dogru ve egriyi ayirt etme
774
bilinci, zihinsel olgunluk, dogru yolu bulup ona girmek, iyi ve dogru olan seyleri
yapabilme olgunluguna ulasmak anlamlarina gelir.
437
Resit olma, rsdne
erme, irsat etme, mrsit gibi trevleri Trkede de kullanilan rsd
szcgnn Kuran ayetlerindeki manasini da kisaca Islmin ngrdg olgunluga
ulasmak ve yasamak diye tarif etmek mmkndr.
Buna gre rsde kilavuzluk eden Kuran ifadesi, Kuranin insanlari
akillarini kullandirarak bilinlendirdigi, olgunluga ulastirdigi, bir baska ifade ile
kimseyi bylemedigi, kimsenin beynini yikamadigi anlamina gelmektedir.
3. Ayet:
3
Gerek yu ki, Rabbimizin yani ok ycedir. O, bir diyi arkaday ve de bir
ocuk edinmemiytir.
Kurandan grendiklerini kendi toplumuna aktarmaya devam eden cinn
[yabanci], bu ayette ok nemli iki hususu, Allahin saninin yceligini ve Onun es
ve ocuk edinmemis oldugunu dile getirmistir.
Es ve ocuk, yaratilis zellikleri geregi insanlarin basit hayatta duyduklari bir
takim gereksinmelerine cevap vermektedir. Fiziksel drtler insani bir ese; neslini
devam ettirip gelecekte yalniz kalmama, daha gl ve daha gvende olma endisesi
de ocuk sahibi olmaya yneltmektedir. Ancak Yce Allah her trl noksanliklardan
arinik oldugu iin basit hayatin bu zaaflarindan mnezzehtir. Zaten Allahin bir disi
arkadas ve ocuk edinmedigini bildiren ifade de, Rabbimizin es ve ocuk edindigi
yolunda yapilan yakistirmalarin ve batil inanlarin kesinlikle reddedilmesi
gerektigini bildiren bir ifadedir. Buradan da, sz konusu cinnlerin [yabancilarin]
Yahudi ve Hiristiyanlarin bu konudaki sapkin inanlarini bildikleri, dinledikleri
Kuran sayesinde de gerekleri grendikleri anlasilmaktadir.
4, 5. Ayetler:
4
Ve hi yphesiz bizim akli ermez, Allah zerine sama sapan yeyler
sylyormuy.
5
Dogrusu biz, bildik-bilmedik her kiyinin Allah'a karyi asla yalan
sylemeyecegine inaniyorduk.
Klsik anlayy sahipleri, bu ayetteki bizim sefih ifadesinden blisi
anlamy ve tm kabahati blise yklemiylerdir. Oysa biz, bizim sefih ifadesi
ile kastedilen kiyinin cinnlerin [yabanclarn] kendi imamlar [toplumsal
nderleri] oldugu kanaatindeyiz.
Anlayldgna gre, o toplumda deger verilen, sayg gsterilen bu nder,
toplumunu Allah hakknda yalan yanly bir sr samalklarla kandrmytr.
Zira gzn madd ve manev hrslar brmy inanszlarn Allah hakknda
yalan dzmeleri sk karylaylan bir durumdur. Bu sebeple Rabbimiz
Kuranda sizi kandran Allah ile kandrmasn diye uyarda bulunmaktadr:
437
(Lisanl Arab; c.4, s.148-149. rsd mad.)
775
34
Ey iman etmiy kiyiler! Sphesiz, hahamlardan, rahiplerden birogu kesinlikle insanlarn
mallarn haksz yere yerler ve Allah yolundan saptrrlar. Ve altn ve gmy ygp da onlar
Allah yolunda harcamayan kimseler, hemen onlara ackl bir azab mjdele!
(Tvbe/ 34)
5
Ey insanlar! Hi sphesiz, Allah'in yapmak iin verdigi sz gerektir. Onun iin bu basit
dnya yasami sizi aldatmasin. Ve sakin o aldatici, sizi, Allah ile aldatmasin.
6
Sphesiz o seytan, sizin
iin dsmandir. Onun iin siz de onu dsman edinin. Sphesiz seytan kendi taraftarlarini alevli atesin
ashbindan olmalari iin agirir.
(Fatir/ 5)
Ayn uyarlar Lokman/33 ve Hadid 14te de vardr.
Ayette geen cinn ve ins terkibi, ayrintisini Giris blmndeki Cinn
Kavrami ve Kurandaki Cinn baslikli incelememizde aikladigimiz gibi, bildik
bilmedik, herkes anlamina gelmektedir.
'==~ SATAT
Sama sapan seyler olarak kapsamli bir anlamla evirdigimiz ==- satat
szcg asirilik, kfrde asiriya gitme, asiri yalan, anlamsiz sey, hakktan uzak
olma
438
demektir. Ayetteki sama seyler ifadesiyle kastedilenler, Allaha es,
ocuk edinmislik yakistirma, meleklerin Allahin kizlari oldugunu iddia etme,
Yahudilerin Allahin sekin kullari oldugunu zannetme gibi davranislardir.
6. Ayet:
6
Gerekten de insten; ok iyi tanidigimiz kimselerden bazi kimseler, cinden;
tanimadigimiz yabanci kimselerden bazi kiyilere siginirlar idi. Bylece de, o
yabanci kimseler, onlarin azginliklarini, ahmakliklarini artirirlardi.
Dikkat edilirse ins ve cinn szckleri bu ayette ins-cin kalbnda
kullanlmamytr. Bu sebeple her iki szck de kendi zgn anlamlaryla, yani
ins szcg ok iyi tanidigimiz kimseler ve cinn szcg de
tanimadigimiz yabanci kimseler olarak evrilmiytir.
Burada dikkat edilmesi gereken bir husus da, surenin kahraman olan
cinnlerin [yabanclarn] kendilerini ins olarak, tanmadklar ve
kentlerinde ajan olarak dolayan yabanclar da cinn olarak nitelemeleridir.
Anlayldgna gre, surenin kahraman olan cinn [yabanc] grubunun tanyp
bildigi insten baz kiyiler, bu grubun tanmadg [cinnden] baz kiyilere
sgnmakta ve onlardan yardm grmekte, akl almaktadrlar.
438
(Lisanl Arab; c.5,s.113. stt Mad.)
776
RICAL
.'= Rical lgatte kisiler, kimseler demektir. Bazilari buradaki rical
szcgn zellestirip szckle vadinin sahibi cinnlerin kastedildigini iddia
etmislerdir. Nitekim bu ayetlerle ilgili olarak klsik kaynaklardaki aiklamalarin
basinda, Ibn-i Abbasa atfedilen hayli mantiksiz bir bilgi verilmekte ve cinne
siginma eylemi bu mantiksiz bilgi ile iliskilendirilmektedir. Verilen bilgi, Cahiliye
dneminde Araplarin issiz ve rktc yerlerden geerken veya byle yerlerde
konaklama yaparken Bu vadinin sahibi olan cinne siginiyoruz dedikleri
439
ve bu
sayede baslarina gelebilecek ktlklerden korunduklarina inandiklari ynndedir.
Bize gre cahil Araplarin bu inan ve davranislarinin konumuzla bir alkasi
yoktur. nk ayette, kendisine siginilan cinnin bu siginanlari etkileyip
sapikliklarini arttirdigindan bahsedilmektedir. Nitekim 7. ayette de grlecegi gibi,
cinn kendisine uyanlarin inanlarini bozmakta, Allahin kimseyi peygamber
gndermeyecegine veya kimseyi lmnden sonra diriltmeyecegine inandirmak
suretiyle onlarin sapikliklarini arttirmaktadir. Dolayisiyla ayette bahsi geen
sapiklik arttiran cinn ile cahil Araplarin korku ile sigindiklari metruk harabelerin
var olmayan cinni arasinda herhangi bir iliski kurmak ok yanlistir.
Biz, ayette bildirilen bu inan bozan cinnin, Ebucehil, Velid b. Mugiyre gibi
Mekke ileri gelenleri tarafindan peygamberimizi etkisiz kilabilmek iin evredeki
kentlere, toplumlara gnderilen ajanlar olabilecegi kanaatindeyiz.
7. Ayet:
7
Gerekten de onlar sizin inandiginiz gibi, Allah'in asla kimseyi peygamber
gndermeyecegine/ diriltmeyecegine inanmiylardi.
Bu ayetteki Q= zann szcg, Arapann klsik kural geregi yakin
[kesin bilgi] anlamndadr.
440
Ayette, insani rsde kilavuzlayan Kurani dinleyerek hakikati kavramis olan
cinnler [yabancilar], kendilerine yabanci olan ama ilerinde faaliyet gsteren
karanlik kisilerin neler yaptiklarini, srekli sama seyler ortaya atarak halki nasil
yanlisa ynelttiklerini aiklamaktadirlar.
Ayette geen '-=' ~-- yebase ehaden ifadesini iki farkl anlamda
degerlendirmek mmkndr. nk ~- beas szcg ldkten sonra
diriltme anlamna geldigi gibi, lmy toplumu peygamber gndererek
canlandrma anlamnda da kullanlr. Buna gre ifadenin:
* Allahin asla kimseyi peygamber gndermeyecegine inanmilardi veya
* Allahin asla kimseyi diriltmeyecegine inanmilardi seklinde evrilmesi ve
anlasilmasi yanlis olmaz. Ancak, Kuranda toplam olarak 68 yerde geen beas
szcg ogu yerde eli gndermek anlamina gelmektedir.
439
(Razi; Mefatihul Gayb, Kurtubi; el Camiu li Ahkamil Kuran)
440
(Zann konusu iin Bkz: yte Kuran; ??????
777
213
Insanlar tek bir nderli toplum idi de Allah mjdeciler ve uyaricilar olmak zere
peygamberler gnderdi ve anlasmazlik ettikleri konularda insanlar arasinda hkmetsinler diye onlarin
beraberinde hak ile kitap indirdi. Ve sirf o Kitap verilenler, kendilerine bunca deliller geldikten sonra
aralarindaki azginlik yznden anlasmazliga dstler. Bunun zerine Allah, Kendi bilgisi geregi,
iman edenlere, onlarin hakkinda anlasmazliga dstkleri hakka kilavuz oldu. Ve Allah, diledigi
kimseyi/dileyen kimseyi dosdogru yola kilavuzlar.
(Bakara/ 213)
103
Sonra o elilerin/ o toplumlarin arkasindan Ms'yi almetlerimizle/ gstergelerimizle
Firavun'a ve ileri gelenlerine gnderdik de onlar, almetlere/ gstergelere haksizlik ettiler. Hele bir
bak, o bozguncularin kibetleri nasil oldu!
(Arf/ 103)
75
Kafile dediler ki: Onun cezasi, kimin yknde ikarsa, iste kendisi, onun cezasidir/o,
alikonur, bedelini kendisi der. Biz yanlis; kendi zararlarina is yapanlara iste byle ceza veririz.
(Yusuf/ 75)
94
Ve insanlara yol gsterimi/Kurn gelince, kendilerinin iman etmelerine, sadece Allah bir
beseri mi eli gnderdi? demeleri engel olur.
(Isra/ 94)
810. Ayetler:
8
Ve gerekten biz gge dokunduk da onu kuvvetli bekiler ve parlak alevlerle
doldurulmuy bulduk.
9
Ve hi yphesiz ki biz gkten duyum almak iin oturulan
yerlere oturur idik. Peki, yimdi her kim duyum almak iin ugraysa, kendine,
gzetleyen parlak bir alev buluyor.
10
Biz de, yeryzndekilere ktlk m istendi,
yoksa Rableri onlara bir dogruluk mu diledi bilmiyoruz.
Bu ayetlerdeki ifadeden anlayldgna gre, Kuran dinleyerek gerekleri
grmy ve imana gelmiy olan yabanclar, zeleytiri yaparak Kuran ile
tanymadan nceki durumlarn dile getirmektedirler. nk konuymac olan
cinn, daha nce mneccimlik yaptklarn, umutlarn yldzlardan alacaklar
bilgilere bagladklarn, bu amala srekli rasathanelere oturup beklediklerini,
ama gklerin yldzlarla ve meteorlarla dolu oldugunu, bunlara bakarak
istedikleri bilgileri elde edemediklerini, sonu olarak da hi kimse iin yarnn
ne getirecegini grenemediklerini sayp dkmektedir.
yin asl bu olmasna ragmen bu ayet gurubu hakknda mantk dy
aklamalar yaplmytr:
Sheylinin naklettigine gre, Seytan daha nce yedi kat semaya girip ikiyordu.
Isanin dogumuyla ona tanesi yasaklandi. Muhammedin dogumuyla da yedisinin
tamami yasaklandi. Bayka rivayetlere gre de Muhammed eli olunca byk bir meteor
yagmuru meydana geldi. Bu, Taif sakinlerini korkuttu. Ama onlarin kabile reislerinden
biri dedi ki: Eger bunlar, gecenin karanliginda kendilerine bakarak yolumuzu
buldugumuz yildizlar ise, bu dnyanin sonu demektir. Aksi halde korkmamiz gereken,
bayka bazi yeyler olmaktadir ve Allah bir yey irade etmiytir.
441
Razi de yunlar
kaydetmektedir:
441
(M. Hamidullah; Aziz Kuran, Cinn Suresi, 9. ayetin dipnotundan)
778
Cinlerin Gg Yoklamalari
Yedinci Nev: Cenb-i Hakk'in, "Biz ciddi bir surette gge erimek istedik, fakat onu
sert bekilerle ve ihablarla doldurulmu olarak bulduk" (Cinn/8) ayetinin beyan ettigi
husustur.
-' (lems), mess anlaminda olup "tecesss etti, aratirdi, yokladi" manasinda istiare
yoluyla kullanilmitir. nk dokunan kimse, arayan ve tanimak isteyen kimsedir. Nitekim
Arapada "Dokundu; dokundu, aratirdi..." denilir. Ki, bunun bir benzeri de cess
kkdr. Nitekim Arapa'da "Onu gzleriyle takip ettiler; onun hakkinda tecessste
bulundular denir. Buna gre ayetin manasi, "Biz, semaya ikip da oradakilerin szlerini
dinlemek istedik" eklinde olur. Hares (=''), tipki Hadem (-='') kelimesinin hizmetiler
anlamina gelmesi gibi, manasinda tekil bir isimdir. Ite bundan dolayi mfret olan
'-,--ediden kelimesiyle nitelenmitir. Sayet bunun anlami gzetilmi olsaydi, o zaman
'-'-- idaden denilirdi.
Gkten Kovulmalari
Sekizinci Nev: Cenb-i Hakk'in, "Halbuki, hakikaten biz, dinlemek iin, ggn bazi
kisimlarinda oturacak yerler bulup oturuyorduk. Fakat imdi, kim dinleyecek olursa,
kendisini gzetip duran bir ihabin karisinda bulur" (Cinn/9) ayetinin beyan ettigi
husustur. Bu ifade, "Biz dinliyorduk, ama u anda her ne zaman dinlemek istesek ihablarla
kovuluyor ve talaniyoruz" demektir.
Sihab
Ayetteki '-- '-'+- ihaben rasaden tabiri hususunda u izahlar yapilabilir: a-
Muktil, "Sihablarin talamasi, meleklerin de gzetmesi ile karilairiz" manasini
vermitir.
b- Mananin byle olmasi halinde kelamin takdirinin - '-- '-'+ ihaben rasaden
eklinde olmasi gerekir. nk gzetleyiciler -'+- ' ihaben'den baka birey olup --'
rsid [gzetleyen] kelimesinin oguludur.
c- Ferr da "Kendisini talamak iin, gzetleyen bir ihab" anlamini vermitir ki,
buna gre -- ' rasaden kelimesi '-'+- ihaben kelimesinin sifati olup mef'l
anlaminda bir masdardir.
d- '-- rasaden kelimesinin ism-i fail anlaminda '--' rasid olmasi da
mmkndr. nk o cinler iin hazirlanmi olunca, sanki onlari gzetleyen ve bekleyen
gibi olmu olur. Bil ki biz, bu meseleyi, Mlk/5. ayetinin tefsirinde tafsilatli bir biimde ele
almitik.
Sihablar bi'setten nce yok muydu?
Buna gre ayet, "Suhblar, Hz. Peygamber (s.a.s)'in peygamber olarak
gnderilmesinden nce de vardi. Delili ise unlardir:
1- Eski felsefecilerin tamami, uhublann akmasinin sebepleri hususunda pek ok ey
sylemilerdir. Bu, bunlarin Hz. Peygamber (s.a.s)'in nbvvetinden nce de mevcut
oldugunu gsterir.
2- Mlk Suresinin 5. ayeti. nk Cenb-i Hak bu srede yildizlarin yaratilmasi
hususunda iki gayeden, yani tezyn ve eytanlarin talanmasindan bahsetmitir.
3- Bu akma batma ii cahiliye iirinde de yer almitir. Nitekim Evs b. Hicr "Derken,
peinden, yagmuru sicim sicim eleyen bir birikintisi gelen bir inci gibi kayiverdi, akiverdi"
derken, Avf b. el-Hir o da, "Kervan bize, sevgilisiz geliyor. Ya da, kendisini kanin izledigi
bir inci gibi burcun (batimi)" beytinde yine ihabdan bahsetmitir.
779
Zhr de, Ali Ibn Hseyin'in Ibn Abbas'tan unu rivayet ettigini sylemektedir: "Bir
gn Allah'in Resul, Ensr'dan olan bir topluluk iinde oturuyordu. Derken, bir yildiz akti
da etrafi aydinlatti. Bunun zerine Hz. Peygamber (s.a.s), "Sizler bu gibi eyler hakkinda
cahiliyye dneminde ne derdiniz?" diye sorunca, onlar da, "Bizler, (herhalde u anda),
"Byk bir zat dogdu veya ld" derdik" dediler. Biz bu hadisi, Cenb-i Hakk'in Mlk 5.
ayetinin tefsirinde sonuna kadar yazip ele almitik.
Bunlar szlerine devamla yle demektedirler: "Btn bu sebeplerle, uhubun Hz.
Peygamber (s.a.s) peygamber olarak gnderilmeden nce de mevcut oldugu sabit olmutur.
Binaenaleyh, bu hadisenin Hz. Muhammed (s.a.s)'in peygamber olarak gnderilmesine
tahsis edilmesinin manasi ve hikmeti nedir denilirse, buna u iki mukaddime ile cevap
verebiliriz:
Birinci Mukaddime: Bu ihablar Hz. Peygamber (s.a.s)'in peygamber olarak
gnderilmesinden nce mevcut degildi. Bu, Ibn Abbas (r.a) ile Ubeyy Ibn Ka'b'in grdr.
Ibn Abbas'in yle dedigi rivayet edilmitir: "Cinler gge ikiyor ve vahyi dinliyorlardi.
Fakat onlar (gkten) bir kelime duyduklarinda, ona dokuz tane de ilavede bulunuyorlardi. O
tek kelime dogru ve hakti. Ama ilaveler, btil [yalan] idi. Hz. Peygamber (s.a.s) peygamber
olarak gnderilince, o eytanlar [cinler] gkte oturup vahiy dinledikleri o yerlerden
kovuldular. Bundan nce ise, o yildiz (kaymalari) grlmyordu. Bunun zerine Iblis,
onlara, "Bu ancak yeryznde meydana gelen (nemli) bir hadiseden dolayi olmutur" dedi
ve askerlerini, aratirmak iin drt bir tarafa gnderdi. Derken onlar, Reslllah (s.a.s),
ayakta namaz kiliyorken buldular grdler..."
Ubeyy b. Ka'b (r.a) da yle demitir: "Hz. Isa (a.s) gge kaldirildigindan beri, hi
vildizla talama olmadi. Hz. Muhammed (s.a.s) peygamber olarak gnderilince, yildizlarla
talama baladi. Bylece Kurey, daha evvel grmedigi bir hadiseyi grmeye baladi.
Dolayisiyla da, "Artik dnyanin sonudur" zanniyla, hayvanlarini salivermeye, klelerini
azad etmeye baladi. Bu durum, onlarin byklerinden birine ulati ve o, "Bunu niin
yaptiniz?" deyince, onlar da, "Yildizlar atildi [kaydi] ve onlari gkte birbiriyle arpiiyor
olarak grdk" dediler. Bunun zerine o, "Sabredin. Eger bu bilinen bir yildiz ise, zaman
insanlarin yok edilecegi zamandir. Yok, eger bilinmeyen bir yildiz ise, ortada yeni meydana
gelen bir hadise vardir" dedi. Onlar da aratirmaya baladilar ve (koyan-arpan) o yildi:in,
taninmayan bir yildiz oldugunu anladilar. Durumu o adama haber verdiler. Bunun zerine
o, "Hkm vermekte acele etmeyin. Byle bir ey, yeni bir peygamber geldiginde olabilecek
bir eydir" dedi. Aradan ok gemeden Eb Sfyan, mallarinin bainda olarak geldi ve o
topluluga, Muhammed b. Abdullah (a.s)'in ortaya ikip kendisinin peygamber olarak
gnderildigini [vazifelendirildigini] iddia ettigini haber verdi."
Belki de bu kimseler, evvelki semav kitaplarin tahrif edildigini sylemiler; eytanlari
vildizlarla talama mucizesini, sonrakilerin bu kitaplara kattiklarini iddia etmilerdir. Keza
cahiliyye devrine ait nakledilen iirlerin ise uydurma olduklarini ileri srmlerdir.
Sihablarin Artirilmasi
Ikinci Mukaddime: Dogruya en yakin gre gre, bu ihablar, Hz. Peygamber
(s.a.s)'den nce de mevcuttu. Fakat o, peygamber olarak gnderildikten sonra iyice
artirilmi ve en mkemmel, en gl hale gelmitir. Ite bu, ayetin lafzinin kendisine delalet
ettigi grtr. nk ayette, "Fakat onu, sert bekilerle ve ihablarla doldurulmu olarak
buldular" buyrulmutur ki, bu, sonradan meydana gelen hususun doldurma ve ogaltma
oldugunu gsterir. Ayetteki, "Halbuki hakikaten biz, dinlemek iin onun bazi kisimlarinda,
oturacak yerler bulup oturuyorduk" cmlesi de ayni manayi ifade etmekte olup "Biz orada,
bazi oturma yerlerini, bekilerden ve ihablardan bo olarak buluyorduk. Ama u anda
btn oturma yerleri doldu" demektir. Buna gre, cinleri belde belde dolaip bu hadisenin
sebebini aratirmaya sevkeden ey, ihablarla pskrtmenin iyice artmasi ve kendilerinin
kulak hirsizligindan tamamen menedilileridir.
Dokuzuncu Nev (eit): Hak Tel'nin u ayetinin beyan ettigi eydir:
780
"Dogrusu biz, yerdekiler iin bir er mi murad ediliyor, yoksa Rableri onlar iin bir
hayir mi murad ediyor, bilmiyoruz" (Cin, 10).
442
LEMS
-' Lems szcg dokunmak, elle yoklamak
443
demektir. Dokunmak
eylemi genellikle bilgi almak, bir nesnenin sertlik, yumusaklik, sicaklik, sogukluk
ynnden niteligini grenmek amaciyla yapildigi iin, szck burada mecazen bilgi
almak maksadiyla gkteki yildizlarla kurulan temasi, yani yildizlarin incelemeye
alinmasini ifade etmektedir.
ELAN (SMD)
Bu szck gkyz iin degil, cinnler [yabancilar] iin kullanilmis olup
onlarin iman etmis hllerini ifade etmektedir. Yani, eskiden, gerek imana ermeden,
Allahi tanimadan, tevhidi grenmeden nce, yildizlara bakarak bir takim hesaplarla
gaybe ait bilgileri grendiklerini iddia eden khinler tarafindan kandirilan bu grup,
simdi, dinledikleri Kuran sayesinde hem Allahi tanimislar hem de khinlerin
yildizlardan bir sey grenemediklerini ve onlarin sadece yalan sylediklerini
anlamislardir. nk khinlerin (simdiye kadar) herkesi, Allahin gkte melekleri ile
sohbet ettigi, yarinin [gelecegin] kimin iin iyi, kimin iin kt olacagini konustugu,
onlarla beraber plan program yaptigi masallariyla uyuttuklari ve gkte yapilan bu
plnlarin emirleri altindaki cinnler tarafindan kulak hirsizligi yapilarak, yani
kimseye aktirmadan dinlenerek kendilerine aktarildigi palavrasiyla smrdkleri,
Kuran sayesinde ortaya ikmistir. Simdi artik Kuran dinleyenler bilmektedirler ki,
gayb bilgisi sadece Allaha mahsustur ve bu bilginin Allahin izni disinda
grenilmesi asla mmkn degildir.
Gizlice dinlemek suretiyle gaybden haber alindigi yalaniyla yapilan sahtekrlik
Hicr suresinin 1618. ve Saffat suresinin 610. ayetleri iinde de sz konusu
edilmistir. Geri Hicr ve Saffat surelerindeki kulak hirsizlari Kuranda Seytan-i
Racim [Iblis] ve seytan-i marid olarak nitelenmistir ama, konuyu suistimal edenler
bunlari da duyum almak iin oturulan yerlere oturan cinnlerle ayni telkki
etmislerdir. Hicr suresinin 1618. ayetlerinde ayrintili olarak ele alinacaktir.
11. Ayet:
11
Sphesiz bizler; bizlerden bir kismi slihlerdendir, bizden bazilari da
bunun ayagisindandir. Biz, eyit eyit yollarda idik.
Kuran dinlemiy ve inanmy olan cinn [yabanc] gurubunun zeleytirisi
bu ayette de devam etmektedir. Toplumda dzgn nitelikte olanlarn da, bu
nitelikten mahrum olanlarn da var oldugu belirtilerek toplumun kendi iinde
bir takm yollara, mezheplere, meyreplere ayrlmy oldugu, aralarnda birlik
beraberlik olmadg itiraf edilmektedir.
442
(Razi; Mefatihul-Gayb)
443
((Lisanl Arab; c.8,s.125 lms mad.)
781
Toplumda her zaman ktlerin arasinda dzgn kisilerin de olacagi, Arf
suresinde de bildirilmisti:
168
Ve onlari yeryznde birok nderli toplumlara ayirdik. Onlardan bir kismi dzgn
kimselerdi, bir kismi da bundan asagi idi. Ve Biz, onlari dnsnler diye iyiliklerle ve ktlklerle
sinama yaptik.
(Arf/ 168)
KIDED
68-70
Ey yetlerimize iman etmis ve Mslmanlar olmus olan kullarim! Bugn size korku yoktur
ve siz zlmeyeceksiniz. Siz ve esleriniz agirlanmis olanlar olarak girin cennete!
( Zhruf/ 70)
27-30
Ey zihnindeki tm soru isaretlerini gidererek rahata kavusmus kisi! Dn Rabbine, sen
Rabbinden O da senden hosnut olarak! Hemen gir kullarimin iine! Ve gir cennetime!
(Fecr/ 2730)
45,46
Sphesiz ki Allah'in korumasi altina giren kisiler, cennetlerde ve pinarlardadir: Selmetle
gven iinde oraya girin!
(Hicr/ 46)
26. ayetin ikinci cmlesi olan ve salih kulun cennet sahnesindeki Ne olurdu!
Kavmim Rabbimin beni bagisladigini ve beni onurlandirilanlardan kildigini bir
bilselerdi! szleri, Rabbimizin iman eden ve salihati isleyenleri her trl korkudan,
816
zntden uzak tutup onlari bagislayacagi ve onlara byk dl olarak cenneti
bahsedecegi vaatlerinin gerek oldugunu ifade etmektedir. Yani salih kulun bu
szleri, asagidaki ayetin gereklestirilmis hlidir:
49,50
De ki: Ey insanlar! Ben, sizin iin sadece apaik/ aiklayan anlatan bir uyariciyim. Artik,
iman etmis olanlar ve dzeltmeye ynelik isler yapanlar; bagislanma ve hatiri sayilir rizik sadece
onlar iindir.
(Hacc/ 50)
Olayin kahramani olan eliler ile salih kulun olay sonundaki akibetleri
hakkinda Kuranda bilgi verilmemistir. Buna ragmen yukarida adlari verilen hadis
uydurmakla n yapmis kisiler tarafindan onlarin paralanip ldrldkleri
sylenmis, bu desteksiz sylentiler sanki birer gerekmis gibi kitaplara da
geirilmistir.
28, 29. ayetler inkrci bir kavmin sonunu anlatmakla beraber ayni zamanda
Nuh, d, Semud ve Israilogullarinin akibetlerini de agristiran ve peygamberler ile
kavimleri arasindaki iliskilere ait Snnetullahi hatirlatan genel bir mesaj
tasimaktadir.
3032. ayetler, bu temsil anlatimdan sonra perde kapanirken fondan
seyircilere [toplumlara] verilen genel bir mesajdir:
Yaziklar olsun o kullara ki, kendilerine gelen her bir eli ile mutlaka alay
ederlerdi. Kendilerinden nce nice nesilleri helak ettigimizi ve bunlarin kendilerine
dnmeyeceklerini grmediler mi? Onlarin hepsi de toplanip sadece bizim
huzurumuzda hazir bulundurulacaklardir.
Bu mesaj, kendilerine yazik etmemeleri gerektigi ynnde toplumlara yapilan
ok nemli bir uyaridir.
3336. Ayetler:
33
Ve l toprak, duyarsz topluma bir delildir. Biz ona hayat verdik ve
ondan taneler kardk da ondan yeyip duruyorlar.
34,35
Ve Biz onun rnnden ve kendi elleriyle yaptklarndan yesinler diye
orada hurmalklardan, zm baglarndan baheler yaptk. lerinde
pnarlardan sular fykrttk. Hl kendilerine verilen nimetlerin karylgn
demeyecekler mi?
36
Yerin bitkilerinden, kendi nefislerinden ve daha bilemeyecekleri
yeylerden iftleri, onun hepsini oluyturan her trl noksanlktan arnktr.
Ya Sin suresinin bas tarafinda konu edilen gafillesmis [duyarsizlasmis]
kavmin uyarilmasina bu ayet grubunda da devam edilmektedir.
Insanlara verilen nimetlerin sayildigi 33, 34. ayetlerden sonra 35. ayette yer
alan Hl skretmeyecekler mi? ifadesi, nankrlge karsi ince bir tehdit
iermektedir.
Bu ayet grubunda dikkatler l toprak ve ondan ikarilan nimetler ile
bilinen ve bilinmeyen tm varliklarin ift yaratilmisligi zerine ekilmistir.
L TOPRAK VE ONDAN IKARILAN NIMETLER
817
12. ayetteki 'Sphesiz ki lleri ancak Biz diriltiriz, Biz! ifadesi, bu gruptaki
33. ayette l toprak rnek verilmek suretiyle kanitlanmaktadir. Bitkisiz, kupkuru
l toprak yagmur ile diriltilmekte ve ondan bitkiler, meyveler, sebzeler
ikarilmakta, pinarlar fiskirtilmaktadir. l topragin verdigi nimetler bunlarla da
sinirli degildir. 35. ayette bildirildigi gibi, topragin bitirdiginden insan eliyle daha
degisik nimetler de saglanabilmektedir. Mesel, pancardan elde edilen seker,
zmden elde edilen pekmez, zeytinden elde edilen zeytinyagi, susamdan elde
edilen tahin, bugdaydan elde edilen ekmek gibi nimetler, l topragin verdigi
nimetlerden el ile retilenleridir.
l topragin dirilmeye rnek olusu Kuranda sik sik dile getirilmistir:
11
Ve O Allah ki, suyu gkten belli bir l ile indirdi. Sonra Biz, onunla l bir beldeyi
canlandirdik. Iste siz, byle ikarilacaksiniz.
(Zhruf/ 11)
9
Ve Allah, rzgrlari gnderendir. Sonra onlar da bir bulutu harekete geirip yukarilara
kaldirir. Derken Biz, o bulutu lms bir beldeye srp gndermisizdir. Bylece yeryzne
lmnden sonra onunla hayat veririz. Iste byledir lms rms insanlara hayat vermek.
(Fatir/ 9)
9
De ki: Ben elilerden ilk ortaya ikan biri degilim. Ve ben, bana ve size ne yapilacagini
bilmiyorum. Ben sadece bana vahyedilene tbi oluyorum. Ve ben sadece apaik bir uyariciyim.
10
De ki: Hi dsndnz m? Eger Kurn, Allah tarafindan ise ve siz de onu bilerek
reddetmisseniz, bununla birlikte Isrlogullari'ndan bir shit de onun bir benzeri zerine tanik olup da
inanmissa, siz de byklk tasladiysaniz Sphesiz ki, Allah sirk kosarak yanlis, kendi zararlarina
is yapanlar topluluguna kilavuzluk etmez.
11
Ve kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis olan kisiler, iman etmis kisiler
iin: Eger bir hayir, ikar olsaydi, onlar, ona bizim nmze geemezlerdi; nce biz mmin olur
ikari biz alirdik dediler. Bununla kilavuzlandiklari dogru yola girmeyince de: Bu eski bir
uydurmadir diyeceklerdir.
(Kaf /911)
Bu konuyla ilgili olarak daha nce Kaf suresinin tahlilinde de aiklama
yapilmisti.
68. ayetlerdeki kisa aiklamalardan sonra evren kitabinin bazi sayfalarini
gzler nne sermeye devam eden Rabbimiz, bu ayetlerde de canlandirma ve
yeniden dirilme konusunu gndeme getirmistir.
ikisin, tipki bereketli bir suyun gkten l topraga indirilmesi sonucunda
l topraktan bitki ve agalarin ikmasi gibi olacagini bildiren Yce Allah, bu tarifle
inansizlara, diriltmeyi sanki laboratuarda tatbik olarak gstermektedir.
Bu ayetler, zellikle Arabistan gibi kurak iklim sartlarinda yasayan insanlara,
tam anlayacaklari dilden hitap etmektedir. Zira Arabistan halki yasarken
grmektedir ki, bazen bes sene boyunca bir damla bile yagis dsmeyen, kavrularak
ne bitki ne de hayvan hibir canlinin yasayamayacagi hle gelen topraklarda, ok az
miktardaki bir yagmurla bile otlar bitmekte, bcekler harekete gemekte, adeta l
tabiat canlanivermektedir.
Yce Rabbimiz bu ayetlerde zimnen syle demektedir: Yerkreyi canli
yaratiklarin yasamasi iin uygun bir yer yapan, yeryznn cansiz topragini
gkyznn cansiz suyu ile birlestirerek bag ve bahelerde gz alici bin bir esit
bitki yaratan, bu bitkileri insan, hayvan, bcek, tm canlilar iin rizk ve hayat
kaynagi kilan Allahin lmden sonra diriltmeye gc yetmeyecegi seklindeki
818
dsnceniz akilsizca bir zandir. Siz, tamamen kuru ve cansiz olan bir blgenin
yagmur taneleri dser dsmez nasil hayat buldugunu, lms olan kklerin nasil
aniden dirildigini, bin bir esit bcegin o l topraktan ikarak nasil kosusmaya
basladigini gzlerinizle gryorsunuz. Iste, bu grdgnz, lmden sonra
dirilmenin imknsiz olmadiginin apaik ispatidir.
Rabbimiz, konumuz olan ayetin disindaki baska ayetlerde de, yagmur ile l
topraktan bitkilerin ikmasini lmden sonra ahirette dirilmeye rnek olarak
gstermistir:
33
Ve l toprak, duyarsiz topluma bir delildir. Biz ona hayat verdik ve ondan taneler ikardik
da ondan yeyip duruyorlar.
(Ya Sin/ 33)
24
Yine O'nun yetlerindendir ki, size hem korku ve hem de umut vermek iin simsegi
gsteriyor. Ve gkten bir su indiriyor da onunla yeryzne lmnden sonra hayat veriyor. Sphesiz
ki bunda aklini kullanacak bir toplum iin nice almetler/ gstergeler vardir.
(Rum/ 24)
50
yleyse Allah'in rahmetinin eserlerine bir bak; yeryzn lmnden sonra nasil diriltiyor?
Sphe yok ki O, kesinlikle lleri diriltir ve O, her seye gc yetendir.
(Rum/ 50)
19
O, lden diriyi ikarir, diriden de ly ikarir ve yeryzne lmnden sonra hayat verir.
Sizler de iste yle ikarilacaksiniz.
( Rum/ 19)
Yukaridaki ayetlerden baska Nahl/65, Ankebut/63, Fatir/9, Casiye/5, Hadid/17
ayetleri de ayni anlamdadir.
Bilinmelidir ki, serefli Kuran da aynen bereketli su gibidir. Onunla, lms,
kokusmus bireyler ve toplumlar yeniden canlanabilirler.
BILINEN VE BILINMEYEN TM VARLIKLARIN IFT
YARATILMISLIGI
Gerek insan, hayvan ve bitki gibi biyolojik canlilarin, gerekse bilinen ve
bilinmeyen tm diger varliklarin erkekli-disili olarak, zitli, karsitli, iftler hlinde
yaratildigi baska ayetlerde de bildirilmistir:
10
Allah, gkleri dayanak olmadan olusturmustur, bunu grmektesiniz. Yeryznde de, size sofra
hazirlasin diye sarsilmaz daglar birakti ve oralarda irili-ufakli her canlidan tretip yayiverdi. Ve Biz
gkten su indirdik, bylelikle orada her degerli iftten bitki bitirdik.
( Lokman/ 10 )
49
Ve Biz, siz iyice dsnrsnz/ gt alirsiniz diye her seyden iki es olusturduk.
(Zariyat/ 49)
36. ayette _',`' ezvac szcg ile ifade edilmis olan bu durum, maddenin
temeli olan atomun yapisinda ancak 20. asirsa tespit edilebilmistir. Bilimin degisik
alanlarinda saglanan gelismelere paralel olarak tescil edilen bu Atom alti
gereklik, o gnden sonra karsit madde, karsit paracik gibi, nnde karsit
szcgnn bulundugu kavramlarla ifade edilmeye baslanmistir.
819
Bu konu hakkinda bilim ve teknik kitaplarinda Kuran ile uyumlu ayrintili
bilgiler bulunmaktadir.
37. Ayet:
37
Gece de, duyarsz topluma bir delildir. Biz geceden gndz syrrz da
onlar hemen karanlga dalverirler.
Rabbimizin uyarilari burada da, peygamberimizin eli olarak gnderildigi
duyarsizlasmis toplumun sahsinda devam etmektedir. Bu ayetten baslayarak 41.
ayete kadar olan blmde, gece ve gndz iliskisindeki mucizeler ile Gnesin ve
Ayin hareketlerine ait zellikler sergilenmistir.
Bilindigi gibi, Dnya kendi etrafinda dndke Dnyanin Gnes karsisinda
bulunan yz arkaya geer ve karanliga girer. Karanlik ve aydinlik arasindaki bu
dnsm, Dnyanin kendi etrafindaki dns hizina gre yavas yavas olmaktadir.
Iste, ayette geen geceden gndzn siyrilmasi budur; bir taraftan siyrilan blge,
ayni hiz ve oranda diger tarafa brnmektedir. Gnes sistemi hakkinda bugnk
bilgilerin kuram hlinde bile henz ortaya atilmamis oldugu bir dnemde, gece ile
gndz arasindaki iliskinin gereklere tam bir uygunlukla aiklanmis olmasi bir
mucizedir. Bu mucize baska ayetlerde de dile getirilmistir:
37
Ve gece, gndz, gnes ve ay O'nun almetlerinden/ gstergelerindendir. Gnese ve aya
boyun egip teslimiyet gstermeyin. Ve eger sadece Allah'a kulluk yapiyorsaniz, onlari olusturmus
olan Allah'a boyun egip teslimiyet gsterin.
(Fussilet/ 37)
54
Sphesiz ki sizin Rabbiniz, gkleri ve yeri alti evrede olusturan, sonra en byk taht zerinde
egemenlik kuran, gndz, durmadan kovalayan gece ile bryen ve gnes, ay ve yildizlari emrine
boyun egmis olarak yaratan Allah'tir. Iyi biliniz ki olusturma ve sistemler kurup yrtme sadece O'na
zgdr. lemlerin Rabbi olan Allah, ne cmerttir!
(Arf/ 54)
61
Iste bu, Sphesiz Allah'in, geceyi gndzn iine sokmasi, gndz de gecenin iine sokmasi
sebebiyledir. Sphesiz Allah, ok iyi isitendir, ok iyi grendir.
(Hacc/ 61)
Konumuz olan ayetteki ifade, gece ile gndzn fizik olusumundan ziyade
hayat zerindeki etkilerine yneliktir. nk artik herkes ok iyi bilmektedir ki;
yeryzndeki btn canlilarin, hatta su, hava ve diger maddelerin varliklari, Gnes
ile Dnya arasindaki ok hassas mesafe sayesinde mmkn olabilmektedir. Eger
Gnes ile Dnya arasindaki mesafe simdiki durumundan daha az veya daha fazla
olsaydi, su anda iinde bulundugumuz yasam mmkn olmayacak, belki cansiz
maddelerin biimsel zellikleri dahi farkli olacakti. Iste, gecenin gndzden
siyrilmasi tabiri ile insanliga gsterilen delilin arkasindaki bu ince ayarlar, duyulari
saglam ve akliselim sahibi herkese, bunlari tasarlayan ve yapan bir kudretin varligini
zorunlu olarak kabul ettirmektedir.
38. Ayet:
820
38
Kendi yolunda kendisi iin kararlaytrlmy olan iin akp giden gney de
duyarsz toplum iin bir delildir. yte bu, ok gl ve her yeyi bilen Allah'n
ayarlamasdr.
Yalin gz ile izleme yapildiginda sabit bir yildiz grnts veren Gnes,
aslinda aynen ayetin bildirdigi gibi hareket hlindedir. Bu hareket iki trl olup
Gnes hem kendi ekseni etrafinda dnmekte, hem de Gnes Sistemindeki gezegen
ve uydularla birlikte Samanyolu galaksisi evresinde yol almakta; bir bakima
yzmektedir.
Ayetteki Iste bu ok gl ve her seyi bilen Allahin takdiridir ifadesi,
Gnesin bu hareketlerinin gzel, ll ve Rabban bir hesap sonucu oldugunu
vurgulamaktadir. Gnesin hareketlerine bu nitelikleri kazandiran ise, ayette geen
takdir szcgnn ince hesap yapmak anlaminda olusudur. Hatirlanacak olursa
Kamer suresinin 49. ayetinin tahlilinde de, her seyin Allahin ilminde takdir edilmis
bir l ile meydana geldigini sylemis ve surenin sonuna Seyyid Kutubun bu
konudaki genis bir aiklamasini koymustuk.
457
Rabbimizin ince hesabina Kuranda
baska ayetler ile de dikkat ekilmistir:
96
Tan yerini yarip ikarandir. Geceyi dinlenme zamani, gnes ve ay'i hesap ile yapmistir. Bu,
en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/ mutlak galip olanin, ok iyi bilenin
belirlemesidir, ayarlamasidir.
(Enm/ 96)
12
Bylece Allah, onlari iki evrede yedi gk olmak zere gereklestirdi ve her ggn kendi isini
iine ykledi. Biz en yakin gg kandillerle ve korumayla ssledik. Iste bu, en stn, en gl, en
serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/ mutlak galip olanin, ok iyi bilenin ayarlamasidir.
(Fussilet/ 12)
12
Ve Biz, geceyi ve gndz iki almet/gsterge yaptik. Sonra Rabbinizden bir armaganlar
aramaniz, yillarin sayisini ve hesabini bilmeniz iin gecenin almetini/gstergesini silip, bir
grdrc aydinlik olarak gndzn almetini/gstergesini getirdik. Ve Biz, her seyi ayrintili olarak
aikladik da aikladik.
(Isra/ 12)
5
O, gnesi bir aydinlik, ay'i bir isik yapan ve senelerin sayisini ve hesabini bilesiniz diye, aya
menziller ayarlayandir. Allah bunu ancak gerek ile olusturmustur. O, bilecek olan bir toplum iin
yetleri ayrintili olarak aiklar.
(Yunus/ 5)
32-34
Allah, gkleri ve yeri olusturan, gkten su indirip de onunla size rizik olarak esitli
meyveler ikarandir. Ve Allah, emri geregince denizde yzp gitmeleri iin gemileri emrinize verdi/
sizin yararlanacaginiz zelliklerde yaratti, irmaklari da emrinize verdi. Srekli olarak dns hlinde
olan gnesi ve ayi da emrinize verdi/ onlari da yararlanacaginiz zelliklerde yaratti. Geceyi ve
gndz de sizin emrinize verdi. Ve O, Kendisinden istediginiz her seyden size verdi. Allah'in
nimetini saymak isterseniz de sayamazsiniz! Sphesiz insan kesinlikle ok yanlis; kendi zararina is
yapan, ok iyilikbilmez biridir.
(Ibrahim/32, 34)
Biz, insanligin bugnk bilgisi ve imknlari ile bu ayetleri hakkiyla
anlamasinin mmkn olmadigini ve gelecek kusaklarin insallah daha iyi
anlayacaklarini dsnyoruz.
457
(Tebynl-Kuran; c?????
821
Ayette geen akip giden Gnes ifadesi ile ilgili de bilim ve teknik
kitaplarinda ayrintili bilgi bulunmaktadir.
39. ayet
39
Bizim kendisi iin, eski kuru bir hurma dal gibi dnnceye dek
menziller; konaklar ayarladgmz Ay da, o duyarszlaymy toplum iin bir
delildir.
Ayette geen -'' - el Kamer szcg Kfeliler tarafindan --'' el Kamera
seklinde nasb ile okunmustur. Hem Ebu Ubeyd mushafi hem de elimizdeki mushaf
bu kiraati esas almistir. Basta el Ferra ve Ebu Hatim olmak zere dilbilimcilerin
tm ise szcgn el Kameru seklinde tre ile okunmasini tercih etmislerdir.
458
Bizim tercihimiz de bu ynde oldugu iin, Aya gelince, Biz ona menziller
tayin ettik seklindeki bir eviriyi ayetin iinde yer aldigi pasaja uygun grmedik ve
pasaja btnlk kazandiran yukaridaki meali olusturduk.
Bu ayette yine mucizeler gsterilmekte ve uyari bu mucizelere dikkat ekilmek
suretiyle yapilmaktadir:
AYIN MENZILLERI
Bilindigi gibi Ayin Dnyadan grns her gn degismekte, hillden
baslayarak 14. gnde dolunay hline gelen Ay, devam eden gnlerde yavas yavas
tekrar eski sekline dnmektedir. Ayin bu grnm degisimi hibir farklilik arz
etmeden sregeldigi iin, ok eski aglardan beri onu gzlemleyen insanoglu, Ayin
her gn degisik bir sekil alan grntsne degisik isimler vermistir. Mesel, Araplar
Ayin bu evrelerine su isimleri vermislerdir: Sertan, Butayn, Sreyya, Deberan,
Heka, Hena, Zira, Nesre, Tarf, Cebhe, Zbre, Sarfe, Avva, Simk, Gafir, Zubn,
Ikll, Kalb, Sevle, Neim, Belde, Sadzzbih, Sadbla, Sadssud, Sadlahbiye
Feruddelvil, Muahhar ve Resa. Ayette geen Ayin menzillerinden maksat, onun
her gn baska grnt veren bu konumlaridir. Bu konumlarin art arda gelmesi ile
Ayin Dnya evresinde olusturdugu dolanim turu, ayetin ifadesi ile eski, kuru bir
hurma dali gibidir.
Ayin yrngesi, menzilleri ile ilgili bilim teknik kitaplarinda da ayrintili bilgi
bulunmaktadir.
40. Ayet:
40
Gneyin aya eriyip atmas uygun olmaz. Gece de gndz ne geici
degildir. Hepsi de bir yrngede yzerler.
Bu ayet, Gnes, Dnya ve Ayin hareketlerindeki dzenin bozulmayacagini,
nk bunlarin Rabban bir hesapla ayarlandigini bildirmektedir.
458
(Kurtub, 39. ayet ile ilgili aiklamalar)
822
Byle bir ayet Enbiya suresinde de vardir:
33
Ve O, geceyi, gndz, gnesi ve ay'i olusturandir. Hepsi bir yrngede yzmektedir.
(Enbiya/ 33)
Ayetin sonundaki Hepsi bir yrngede yzmektedir ifadesi, sadece Gnes
ve Ayda degil, tm yildizlarda da ayni nizam ve intizamin varligini bildirmektedir.
Bu konuda da bilim teknik kitaplarinda da ayrintili bilgi bulunmaktadir.
4144. Ayetler:
41,42
Bizim, yphesiz onlarn soyunu dopdolu bir gemide taymamz ve
yphesiz kendileri iin onun gibi binecekleri yeyleri oluyturmamz da duyarsz
toplum iin bir delildir.
43,44
Ve Biz dilersek Bizden bir rahmet ve bir zamana kadar yararlanma;
sre taninmasi diyinda onlar suda bogarz da o zaman onlarn glgna hi
yetiyen olmaz. Onlar kurtarlamazlar da.
Bu ayet grubunda, duyarsizlasmis kavim iin yeni bir delil gsterilmekte ve
uyari srdrlmektedir.
Klsik kaynaklarda dopdolu gemi ile Nuhun gemisinin kastedildigi ileri
srlmstr. Fakat ayette geen Onlarin [duyarsiz kavmin] soyu ifadesi bu
anlayisa engel teskil etmektedir. Bize gre ayette normal gemiler konu edilmis ve
Rabbimiz burada fizik ayetlerinden biri olan suyun kaldirma kuvvetine isaret
etmistir. Yani, gemilerin ilh bir kural sayesinde yzdgne ve insanligin da
bundan birok yarar sagladigina dikkat ekilmistir. Gemilerin yzebilmesindeki ilh
kuralin delil olarak gsterilmesi, baska ayetlerde de yapilmistir:
31
Almetlerini/ gstergelerini size gstermek iin, sphesiz, Allah'in nimetiyle geminin denizde
kayip gittigini grmedin mi/ hi dsnmedin mi? Sphesiz bunda, tm ok sabreden ve kendisine
verilen nimetlerin karsiligini oka deyen iin almetler/ gstergeler vardir.
(Lokman/ 31)
12-14
Ve O, btn esleri olusturdu ve siz onlarin sirtina binip zerlerine yerlesirsiniz. Sonra onun
zerine yerlestiginiz zaman, Rabbinizin nimetini anarak: Bunlari bizim hizmetimize veren/ bunlari
yararlanacagimiz zelliklerde yaratan Allah eksikliklerden ariniktir. Yoksa bizim bunlara gcmz
yetmezdi. Sphesiz biz de yalnizca Rabbimize dnecegiz diyesiniz diye sizin iin gemilerden ve
hayvanlardan bineceginiz seyleri var etti.
(Zhruf/ 12)
12
Iki deniz de esit olmuyor; su tatlidir, hararet keser ve ierken kayar; su da tuzludur, yakar
kavurur. Her birinden de taze bir et yersiniz ve giyeceginiz bir ss ikarirsiniz. O'nun
armaganlarindan hakkiniz olani arayasiniz ve kendinize verilen nimetlerin karsiligini dersiniz diye
onda suyu yara yara giden gemileri de grrsn.
(Fatir/ 12)
Burada da, Rabbimizin kullarin eylemlerini tasidik, yarattik ifadeleriyle
kendisine izafe etmesi, bu fiilleri Allahin yaratmasi sebebiyledir.
823
ALLAHTAN BIR RAHMET
Bilindigi zere denizlerde olusan kuvvetli firtinalar ve byk dalgalar zaman
zaman gemiler iin yok edici zellikte olabilmektedir. Rabbimiz bu ayette deniz
yolculugunun kendi rahmeti sayesinde oldugunu bildirmistir. Bu sebeple, deniz
yolculugu yapanlar, dogal olarak denizin bu tehlikelerini ilerinde hissederler ama
yaptiklari yolculugun Allahin rahmeti sayesinde oldugunu dsnerek rahatlarlar.
Ayetteki bir zamana kadar yararlanma ifadesinden anlasilmaktadir ki, bu
kurtarma isi devamli degildir ve bu dnyadaki her sey gibi bunun da bir sonu vardir.
Rabbimiz, zellikle Suara suresinde (8, 67, 103, 121, 158, 174, 190. ayetler)
olmak zere insanlara rahmeti geregi birok delil gstermistir:
51
Iste bak! Onlarin tuzaklarinin kibeti nice oldu, sphesiz Biz onlari ve toplumlarini toptan
yerle bir ettik.
52
Iste, onlarin, sirk kosmak sretiyle isledikleri yanlislar yznden atilari kp
ipissiz kalmis evleri. Hi sphesiz ki bunda, bilen bir toplum iin bir almet/gsterge vardir.
(Neml/ 51, 52)
86
Onlar grmediler mi ki, dinlensinler diye geceyi yarattik, gndz de grdrc, aydinlik
yarattik. Sphesiz ki bunda iman eden bir toplum iin kesinlikle almetler/gstergeler vardir.
(Neml/ 86)
45, 46. Ayetler:
45,46
Ve onlara: Rahmet olunmanz iin, gemiyte yaptgnz ve gelecekte
yapacagnz iylerde/ gemiy ve gelecek kusurlarnzdan/ gemiy toplumlarn
bayna gelenlerin sizin baynza gelmemesi iin, hirette baynza gelecek
felaketlere kary, Allah'n korumas altna girin denildigi zaman ve
kendilerine Rablerinin yetlerinden herhangi bir yet geldiginde, onlar
sadece ondan yz evirenler oldular.
Bu ayetler, kfirlerin hllerini nakleden baska bir paragrafin ilk ayetleridir.
Burada, o duyarsiz toplumun gerekli uyariyi aldiklarinda umursamazlik gstererek
yine yz evirdikleri, gzlerini kapayip kulaklarini tikadiklari anlatilmaktadir.
45. ayetteki nnzdekine ve arkanizdakine takvali davranin ifadesinden
genellikle sunlar anlasilmaktadir:
*Sizden nce gemis mmetlerin basina gelenler sizin basiniza gelmeden ve
ahirette basiniza gelecek felaketlerden sakinin.
*Gemis gnahlardan ve gelecek gnahlardan sakinin.
*mrnzn gemis blmnden ve mrnzn kalan blmnden sakinin.
*Dnyadan ve ahiret azabindan, bildiginiz kusurlarinizdan ve bilmediginiz
kusurlarinizdan sakinin.
Bizim tevilimiz ise bu ifadenin daha evvel 12. ayette geen ve eserlerini de
yazariz seklindeki ifadenin tasidigi anlamda oldugudur. Kisinin kendi nndeki ve
arkasindaki seyler, kisinin yasarken yaptiklari ve bu yaptiklarinin onun lmnden
sonraya kalan izleridir. Dolayisiyla Rabbimiz, burada yaptigi uyari ile insanlarin
yasarken yaptiklarina ve bu yaptiklarinin lmden sonraki etkilerine dikkat
etmelerini, bunlardan zarar grmemelerini istemektedir.
45. ayet bir sart cmlesi olup cmlenin ceza [karsilik] blm ayette mevcut
degildir. Bu durumda ya 46. ayetin yklemi 45. ayete de yklem olarak kabul
edilecek ve iki ayet tek yklemle ifade edilecek, ya da 46. ayetin ykleminin
delletiyle 45. ayete de ondan yz evirenler oldular anlaminda ayrica bir yklem
824
takdir edilecektir. Biz birinciyi tercih edip iki ayeti tek bir cmle halinde sunmus
bulunuyoruz.
47. Ayet:
47
Onlara: Allah'n sizi rzklandrdg yeylerden harcamada bulunun;
baykalarnn da nafakalarn temin edin denildigi zaman da kfirler;
Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddetmiy o kiyiler, yu iman etmiy
kiyiler iin: Allah'n dileyince doyurabilecegi kimseyi biz mi doyuracagz?
Siz, ancak apak bir sapklk iindesiniz dediler.
Duyarsizlasmis kfirlerin durumlarinin sergilenmesine devam edilen bu ayette,
insanlara sefkat ve merhamet duygularini kullanarak kendilerini kurtarmalari
uyarisinda bulunulmaktadir.
Fecr, Duha ve Maun surelerinde ilk gndeme getirilen sosyal grev fakirlerin
doyurulmasi ve yetimlerin kerimlestirilmesi iken, kendilerine Allahin sizi
rizklandirdigi eylerden infak edin; harcamada bulunun/ nafakalar temin edin
denilen kfirler bu agriya alayci bir cevap vermisler ve sz konusu grevden
kamislardir. Kfirlerin verdikleri cevap bize gre bir anlamda Eger Allah her seye
kadir ve her seyin rizkini verseydi elbette fakirleri kendi doyururdu. Bunu neden
bizden istiyorsunuz? seklinde bir inkr da iermektedir.
INFK
'Infak szcgnn kk olan n f qnin ilk anlami, at ve diger canlilarin lmesi demektir.
Szck daha sonra genel olarak yok olma, tkenme anlaminda kullanilir olmustur.
Bu szcgn Ifl babindan trevi olan infk szcgnn anlami ise malin, paranin,
canin harcanmasi tketilmesi demektir.
459
Bu szcgn trevlerinden olan nafaka szcg, yenilerek, iilerek, giyilerek tketilen
tketim maddelerinin ismidir.
Allahin Kuranda konu ettigi infak ifadelerinin anlami, hem Allah yolunda harcamak
hem de nafakalandirmak; tketim maddelerini saglamak anlamindadir.
'Infk szcg geen ayetlerde hangi anlamin tercih edilecegi, ayetin bulundugu pasajdaki
sz akisindan belli olmaktadir. Bazi ayetlerde her iki anlam da dikkate alinmalidir.
Kfirlerin infaktan, kamu yararina mal harcamaktan kaarak ortaya koyduklari
bu tavir, onlarin akilsiz olduklari kadar duygusuz da olduklarini gstermektedir.
48. Ayet:
48
Bir de duyarsz toplum: Eger dogrulardan iseniz bu sz verilen tehdit
ne zaman? diyorlar.
45. ayetten beri esitli davranislari ile teshir edilen aklini ve duygularini
kaybetmis topluluk, bu ayetteki itirazlari ile asil kfrlerini dile getirmislerdir.
nk onlarin bu sz verilen (tehdit) ne zaman? diye sorduklari soru, gerekten
459
(Lisanl Arab, Tacl Arus)
825
grenmeye ynelik bir soru degil, inkr ve istihzaya ynelik bir sorudur. Kfirlerin
bu sorusu Kuranda birok ayette gemektedir:
29
Ve onlar, Eger siz dogrulardan iseniz bu vaat ettiginiz ne zaman? derler.
30
De ki: Size gnn belirlenmis bir zamani vardir ki ondan ne bir saat geri kalabilirsiniz, ne
de ileri geebilirsiniz.
(Sebe/ 29, 30)
25
Bir de onlar: Eger dogru kimselerden iseniz bu tehdit ne zaman? diyorlar.
26
De ki: Kesinlikle bu tehdidin bilgisi, Allah'in yanindadir. Ben ise yalnizca apaik bir
uyariciyim.
(Mlk/ 25, 26)
Bu konuda ayrica Yunus/48, Enbiya/38 ve Neml/71 ayetlerine bakilabilir.
SZ VERILEN (TEHDIT)
Kuranda yzlerce kez geen bu sz verilen (tehdit), Rabbimizin inkrcilari
dnyada ve ahirette cezalandiracagina dair olan szdr. Nitekim bu ifade asagida
52. ayette ... Bu, Rahmanin vaat ettigi eydir. Gnderilen eliler de dogru
sylemiler dediler [derler] seklinde; 63. ayette de Ite bu, sizin vaat olunmu
oldugunuz cehennemdir seklinde yer almaktadir.
49, 50. Ayetler:
49,50
Onlar sadece birbiriyle ekiyip dururlarken, kendilerini
yakalayverecek bir tek glkla kary karyya kalacaklardr. yte o zaman bir
vasiyette bile bulunamazlar. Ailelerine, yaknlarna da dnemezler.
Inkrcilarin Ne zaman? sorusuna vaat edilen gnn tarihiyle degil, vaat
edilen gnn nasil bir gn olacagi anlatilarak cevap verilmistir. Zaten inkrcilar da
bu soruyu tarih grenmek amaciyla sormamislar, inanmadiklarini alay ederek
belirtmek iin sormuslardir.
Ayette bildirildigine gre, o gn ani bir iglikla, daha evvel hibir almeti
olmadan, onlar isiyle gcyle ugrasirken, birbirleriyle didisirken, islerini kimseye
havale etmeye, yerlerine birisini bulmaya firsatlari olmadan gereklesecektir. O
gnn gelisi bir baska ayette de syle ifade edilmistir:
68
Ve sra flenmistir de Allah'in diledigi hari, gklerde kim var, yerde kim varsa arpilip
yikilivermistir. Sonra ona baska bir daha flenmistir de onlar kalkmislar karsida bakip duruyorlar
(Zmer/ 68)
5154. Ayetler:
51
Ve Sr'a flenmiytir. Bir de bakmysn ki onlar kabirlerinden Rablerine
dogru akn ediyorlar.
52
Onlar: Eyvah baymza gelenlere! Yatp uyudugumuz yerden bizi kim
kaldrd/uyandrd? Bu, Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka
merhamet eden Allah'n] vaat ettigi yeydir. Gnderilen eliler de dogru
sylediler. derler.
826
53
Sadece bir tek glk olmuytur. Bir de bakmysn ki hepsi huzurumuzda
hazr ola geirilmiylerdir.
54
Artk bugn kiyi herhangi bir yekilde hakszlga
ugramaz. Ve sadece yapmy olduklarnz ile karylklandrlrsnz.
Duyarsizlasmis kavmin bu vaat edilen gn ne zaman? seklindeki sorusuna o
gnn nasil olacaginin anlatilmasi ile verilen cevap, bu ayet grubunda da devam
etmekte ve yasanacak olaylar siralanmaktadir. Buna gre, Sura flenmis, herkes
akin akin Rabblerine gitmektedir. Inansizlar pismandir ve bu pismanliklarini dile
getirmektedirler. Sorgu baslamis ve herkes zulme ugratilmadan yaptiginin karsiligini
almaktadir.
SUR VE SURUN FLENMESI
Surun flenmesi ifadesi, tipki eski devirlerde kullanilan ve toplanmayi veya
tehlikeyi haber vermek iin genellikle bykbas hayvan boynuzundan yapilma bir
borunun ttrlmesine benzer sekilde, bir borunun veya sirenin alinacagini, bir
hakemin oyunu baslatan veya bitiren ddgn, bir okulda dersin baslayip bittigini
bildiren zili agristirmaktadir.
Surun birinci defa flenisi ile btn canlilar lecek, ikinci defa flenen Sur ile
de lmsler canlandirilarak kabirlerinden kaldirilacak ve Yce Divanda toplanmaya
sevk edilecektir.
Surun flenmesi konusu Kuranda birok yerde gemektedir:
68
Ve sra flenmistir de Allah'in diledigi hari, gklerde kim var, yerde kim varsa arpilip
yikilivermistir. Sonra ona baska bir daha flenmistir de onlar kalkmislar karsida bakip duruyorlar.
( Zmer/ 68)
99
Ve Biz, kiymet gn ortak kosan kimseleri dalgalar hlinde birbirlerine girer hlde
birakivermisizdir. Sr'a da flenmistir. Bylece ortak kosan kimselerin hepsini bir araya
toplayivermisizdir.
(Kehf/ 99)
Bu ayetlerden baska Mminun/101, Hakkah/13, Enm/73, Ta Ha/102,
Neml/8790, Nebe/18 ayetleri de Surun flenisinden bahsetmektedir.
51. ayette konu edilen fleme, Surun ikinci kez flenisidir. Zira Zmer
suresinin 68. ayetinde bildirildigi gibi, Surun birinci flenisi ile 49. ayette ifade
edilen yok olus, ikinci flenisi ile de 51. ayette bahsedilen ayaga kalkis
gereklesecektir. Bu kalkis baska ayetlerde de anlatilmistir:
43
O gn onlar, kabirlerinden firlaya firlaya ikarlar. Sanki dikili bir seye kosuyorlar gibi.
44
Gzleri horluktan asagi dsms ve kendileri asagiliga brnms bir hlde. Iste bu, onlarin
tehdit edilegeldikleri gndr!
(Mearic/ 43, 44)
6-8
O hlde onlardan geri dur. O gnde agirici'nin, bilinmedik/ yadirganan bir seye agirdigi o
gnde gzleri dskn dskn, o davetiye hizlica kosarak kabirlerinden ikarlar. Sanki onlar
darmadagin ekirgeler gibidirler. O, kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedenler,
Bu, zor bir gndr derler.
(Kamer/ 68)
28
Sizin olusturulmaniz ve lmden sonra diriltilmeniz ancak bir tek kisininki gibidir. Sphesiz
Allah en iyi isiten, en iyi grendir.
827
(Lokman/ 28)
52. ayette geen '-`- beasena szcg, Ubeyy mushafinda '--' ehebbena
olarak yer almistir.
460
Bu szcgn anlami uyandirmak demektir. Bu sebeple
ayetin mealine uyandirdi anlamini da koymus bulunuyoruz.
Bu uyandirmadan sonra kfirler Bu, Rahmanin vaat ettigi eydir. Gnderilen
eliler de dogru sylemiler diyeceklerdir. Inkrcilarin bu vaat edilen gnn
geldigini anlamalarini tasvir eden daha birok ayet vardir:
19,20
Artik o zorlu bir haykiristan ibarettir. Bir de bakmissin ki, onlar karsida duruverirler. Ve
Eyvah bizlere! Iste bu, Din Gn'dr! derler.
21
Ite bu, sizin yalanlamakta oldugunuz Ayirma Gn'dr!
(Saffat/ 20, 21)
55
Ve kiymetin kopacagi gn gnahkarlar bir saatten fazla durmadiklarina yemin ederler.
Onlar iste byle dndrlyorlardi.
56
Kendilerine bilgi ve iman verilen kimseler de diyecekler ki: Andolsun ki Allah'in yazisinda,
dirilme gnne kadar kaldiniz. Iste bu, lmden sonra dirilme gndr. Fakat siz bunu
bilmiyordunuz.
(Rum/ 55, 56)
13
Iste o, bir tek haykiristir.
14
Bir de bakmissin onlar meydandadir.
(Naziat/ 13, 14)
77
Ve gklerin ve yerin grlmeyeni, duyulmayani, sezilmeyeni sadece Allah'a aittir. Kiymetin
koparilmasi da yalnizca gz aip kapama gibidir veya o, daha yakindir. Sphesiz Allah her seye g
yetirendir.
(Nahl/ 77)
Ve Isra 52: Ta Ha 102104: Yunus 45.
Bu ayetlerden anlasildigina gre, lm ile baas [dirilis] arasinda uzun bir
zaman yoktur; an diyebilecegimiz kadar bir sre vardir. Dolayisiyla, bazi
sylentilerde yer aldigi gibi kabir hayati diye bir hayat ve orada ekilecegi
uydurulan kabir azabi diye bir azap sz konusu degildir.
O gn kimse haksizliga ugramaz.
54. ayette herkesin mutlaka yaptiklarinin karsiligini alacagi vurgulanmaktadir.
Karsilik alma sirasinda kimseye haksizlik yapilmayacagi, kt karsiliklarin mutlaka
o kisilerin kendi yaptiklarinin karsiligi oldugu Kuranda defalarca dile getirilmistir:
40
Ve bir ktlgn cezasi, onun gibi bir ktlktr. Ama kimaffeder ve dzeltirse, artik onun
creti Allah'a aittir. Sphesiz ki O, sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlari sevmez.
(Sra/ 40)
47
Biz kiymet gn iin hak edilen pay terazileri koyariz; hibir kimse, hibir sekilde
haksizliga ugratilmaz. O sey bir hardal tanesi agirliginca da olsa, onu getiririz. Ve hesap grenler
olarak Biz yeteriz.
(Enbiya/ 47)
460
(Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
828
40
Sphesiz Allah, zerre kadar haksizlik etmez. Ve eger iyilik ise onu kat kat artirir. Ve Kendi
katindan byk bir ecir verir.
(Nisa/ 40)
22
Ve Allah, gkleri ve yeryzn gerek ile ve de her kisiyi yaptigi ile karsiliklandirmak iin
olusturdu. Ve onlar haksizliga ugratilmazlar.
(Casiye/ 22)
5558. Ayetler:
55
Gerekten cennetin ashb bugn gnl yenligi srerek bir ugray
iindedirler.
56
Kendileri ve kendilerine sunulan refakat eyler, glgeler iinde
koltuklar zerine kurulmuylardr.
57
Yalnzca onlara, orada meyveler vardr. steyecekleri her yey de
onlarndr.
58
Sz olarak onlara engin merhamet sahibi Rabbden selm vardr.
5154. ayetlerden olusan paragrafta kiyamet ve ahiretin ilk asamalari hakkinda
uyari amali bilgiler verildikten sonra, bu ayet grubunda da muttakilerin akibeti
gndeme getirilmistir.
Paragrafin genel ifadesinden anlasildigina gre, muttakiler ahirette fazla
bekletilmeden onlar iin hazirlanan nimetlere kavusturulacaktir. Orada, kendilerine
refakat eden eslerle birlikte canlari sikilmayacak sekilde mesguliyet iinde olacaklar,
glgeler altindaki koltuklara kurulup nlerinde bulunan her trl meyveden yiyerek
sefa sreceklerdir. nk Rabbleri onlarin sag ve esen olmalarini istemektedir.
Kuranda cennet ehlinin durumunu anlatan ve cennet kompozisyonlari izen
yzlerce ayet vardir. Bu ayetlerden ikisini aktarip gerisini okuyucunun tasavvuruna
birakiyoruz.
68-70
Ey yetlerimize iman etmis ve Mslmanlar olmus olan kullarim! Bugn size korku
yoktur ve siz zlmeyeceksiniz. Siz ve esleriniz agirlanmis olanlar olarak girin cennete!
(Zhruf/ 68)
26
Gzellik yapan kisiler iin daha gzeli ve fazlasi vardir. Yzlerine kara bulasmaz, asagilik,
asagilanma da. Iste bunlar, cennet ashbidirlar. Onlar, orada sonsuz olarak kalicidirlar.
27
Ktlk
kazanmis olan kimseler de, ktlgn cezasi, bir benzeri iledir. Ve onlari bir asagilik kaplar. Onlar
iin Allah'tan, hibir koruyucu yoktur. Sanki onlarin yzleri karanlik gecelerden bir paraya
brnms gibidir. Iste onlar atesin ashbidirlar. Onlar orada sonsuza dek kalacaklardir.
(Yunus/ 26)
56. ayette konu edilen esler, dnyadaki kari koca durumunda olan esler
degildir. Buradaki esler, refakat ve eglence iin Rabbimizin cennet ehline sunacagi
eslerdir. Dnyada iken kari koca olan esler, belki de ahirette haklarini almak iin
birbirlerini kovalayan hasimlar olacaklardir. (Bkz.Abese/ 3337)
Asagidaki ayetler, konumuz olan ayetlerin tefsiri niteligindedir:
17-20
Sphesiz Allah'in korumasi altina girmis kisiler, Rablerinin kendilerine verdigi ile sira sira
dizilmis koltuklara yaslanarak, zevk sef srerek cennetlerdedirler, nimetler iindedirler. Ve Rableri
onlari cehennem azabindan korumustur. Biz onlari iri gzllerle eslestirdik de. Yaptiklariniza
karilik afiyetle yiyin, iin!
829
21
Ve iman eden, soylari da iman ile kendilerine uyan kimseler; iste Biz, onlarin soylarini da
kendilerine kattik. Kendilerinin amellerinden bir sey eksiltmedik. Herkes kendi kazandigiyla rehindir.
22
Onlara canlarinin istedigi meyveler ve etlerden bol bol sergiledik.
23
Orada, kendisinde bos sz, samalama ve gnaha sokma olmayan bir kadehi kapisirlar.
24
Ve kendilerine ait birtakim delikanlilar onlarin etrafinda dnerler; sanki onlar sedefleri iine
gizlenmis inci gibidirler.
25-28
Birbirlerinin yzne dnp soruyorlar: Gerekte biz daha nce ailemiz iinde
korkanlardan idik. Allah bizi kayirdi ve bizi ie isleyen azaptan korudu. Sphesiz biz daha nce, O'na
yalvariyor idik. Sphesiz O, iyilik yapanin, aciyanin ta kendisidir.
(Tur/ 1728)
51-57
Sphesiz ki Allah'in korumasi altina girmis kisiler, Rabbinden bir armagan olarak gvenli
bir makamdadirlar; bahelerde ve pinarlardadirlar. Onlar, karsilikli oturarak ince ipekten ve parlak
atlastan elbiseler giyerler. Iste byle! Biz, onlari iri siyah gzllerle/ en ideal tiplerle eslestirdik. Onlar,
orada gven iinde her esit meyveyi isteyebilirler. Onlar orada ilk lmden baska bir lm tatmazlar.
Ve Allah onlari cehennem azabindan korumustur. Iste bu, byk kurtulusun ta kendisidir.
(Duhan/ 5157)
Bunlarin disinda Rahman/56, 7072. ve Saffat/4049. ayetlere de bakilabilir.
5964. Ayetler:
59
Ve ey gnahkrlar! Bugn siz hadi ayrln!
60-62
Ben; Ey demogullar! Seytana kulluk etmeyin, kesinlikle o size
apak bir dymandr ve Bana kulluk edin, iyte bu dosdogru yoldur ve andolsun
ki yeytan sizden birok kuyaklar saptrd diye size ahit vermedim mi? Hl
akln kullananlar degil miydiniz?
63
yte bu, sizin vaat olunmuy oldugunuz
cehennemdir.
64
Bilerek reddettiginiz/ inanmadgnz yeyler nedeniyle hadi bugn
yaslann ona!
Cennet ve cennet ehli ile ilgili anlatim bittikten sonra, kfirler ile ilgili olarak
mahserin ikinci asamasi olan sorgulama srecinin anlatilmasina geilmistir. Dikkat
edilirse, kfirlerin azabi, sorgulama sirasinda azarlanarak horlanmak suretiyle
baslamaktadir. Bu psikolojik bir azaptir ve kfirlere uygulanacak olan subeli
azabin ilk seklidir. (Psikolojik azabin Mrselat suresinde konu edilen azap
subelerinden biri oldugu, o surenin tahlilinde aiklanmis idi):
29
Kendisini yalanlamakta oldugunuz o seye dogru gidin!
30,31
O kol-atal sahibi,
glgelendirmeyen ve alevden korumayan bir glgeye dogru gidin!
32
Gerekten o, saray gibi kivilcimlar atar/yagdirir;
33
sanki kivilcimlar sari erkek develer
gibidir.
34
O gn, yalanlayanlarin vay hline!
(Mrselat/ 2934)
47,48
Tutun unu da ilginca yanan atein ortasina srkleyin. Sonra onun bainin stne
kaynar su azabindan dkn.
49,50
Tat bakalim! Sphesiz sen, ok gl ve ok stn biri idin! Sphesiz ite bu, sizin
kendisine kuku duyup durdugunuz eydir.
(Duhan/ 47- 50)
Klsik yorumcular, 59. ayette geen ayrilma / seilme tabirine; mezheplere
gre ayrilma, mesreplere gre ayrilma gibi anlamlar vermisler ve buna gre
degisik aiklamalar yapmislardir. Ancak Kuran kendi tefsirini kendisi yapmaktadir:
830
14
Ve Saat'in dikildigi gnde de, iste o gn onlar ayrilirlar.
(Rum/ 14)
43-45
yleyse, Allah'tan, geri evrilmesi olmayan bir gn gelmeden nce yzn
dosdogru/koruyan dine evir. O gn onlar, Allah'in, iman eden ve dzeltmeye ynelik isler yapan
kimselere armaganlarindan karsilik vermesi iin blk blk ayrilirlar. Sphesiz O, kfirleri;
Kendisinin ilhligini ve rabligini bilerek reddedenleri sevmez. Kim kfrederse; Allah'in ilhligini
ve rabligini bilerek reddederse, artik bu reddi/ inanmayisi kendi aleyhinedir. Kim de slihi islerse,
artik onlar da kendileri iin dsek/ rahat bir yer hazirlamis olurlar.
(Rum/ 43-54)
22,23
Toplayin o sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlari, eslerini ve Allah'in
astlarindan tapmis olduklari seyleri. Sonra da onlari cehennemin yoluna kilavuzlayin.
(Saffat/ 22, 23)
28,29
Ve hepsini toplayacagimiz, sonra da o ortak kosanlar iin Yerlerinize! Siz ve
ortaklariniz! diyecegimiz gn, artik kesinlikle aralarini iyice aacagiz ve onlarin ortaklari, Siz
sadece bize tapmiyordunuz ki! Simdi bizim aramizda ve sizin aranizda shit olarak Allah yeter. Biz
sizin kullugunuzdan kesinlikle bilgisizdik/ duyarsizdik diyecekler.
(Yunus/ 28, 29)
Duyarsizlasmis kavmin bu sz verilen (tehdit) ne zaman? sorusuna, 64.
ayette, 'Ite bu, sizin vaat olunmu oldugunuz cehennemdir denecektir. Onlarin
cehennemin karsisinda olduklari bir anda yapilacagi anlasilan bu sevk talimati,
aslinda uyari mahiyetinde bir bilgilendirmedir. Yce Allahin rahmeti geregi bu
bilgilendirmeler Kuranda srekli yapilmistir:
28,29
Ve her nderli toplumu, diz kms grrsn. Her nderli toplum, kendi kitabina agrilir:
Bugn, yapmis oldugunuz amellerin karsiligi size verilecektir. Iste bu, yznze karsi hakki konusan
kitabinizdir. Sphesiz Biz, sizin yaptiklarinizi yazdiriyorduk.
(Casiye/ 28, 29)
SEYTANA KULLUK
Burada konu edilen seytan Iblistir. Iblise kulluk, onun igvalarini
sorgulamadan uygulamaktir. Acele, lp bimeden yapilmis isler hep insanin
zararinadir. Bu nedenledir ki, akla gelmis bir drty, ham fikri akletmek ve
tefekkr derecesine ulastirip ondan sonra uygulamak gerekmektedir. Rabbimiz buna
dair uyariyi Kuranda birok kez yapmistir.
42-45
Bir zaman o, babasina: Babacigim! Isitmeyen, grmeyen ve sana hibir yarari olmayan
seylere niin kulluk ediyorsun? Babacigim! Sphesiz sana gelmeyen bir bilgi bana geldi. O hlde
bana uy da, sana dosdogru bir yolu gstereyim. Babacigim! Seytana kulluk etme. Sphesiz seytan
Rahmn'a [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'a] si oldu. Babacigim!
Sphesiz ben, sana Rahmn'dan [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'tan]
bir azap dokunur da seytan iin bir yol gsteren, koruyan, yardim eden bir yakin olursun diye
korkuyorum demisti.
(Meryem/ 44)
Ancak, seytana kulluk konusunda ilk akla getirilmesi gerekenler, Arf
suresindeki uyarilar olmalidir:
831
26
Ey demogullari! Size irkinliklerinizi rtecek giysi, sslenecek elbise indirdik. Ve Allah'in
korumasi altina girme elbisesi; o, daha hayirlidir. Iste bu, dsnp gt alirlar diye Allah'in
yetlerindendir.
27
Ey demogullari! Seytn, ana-babanizi, kendi irkinliklerini kendilerine gstermek iin
elbiselerini soyarak cennetten ikardigi gibi, sakin sizi de fitneye dsrmesin; sizi hak dinden
dndrmesin! nk o ve kabilesi, sizin onlari gremeyeceginiz yerden sizi grrler. Biz, seytnlari,
inanmayanlar iin veller/yol gsteren, yardim eden kimseler yaptik.
(Arf/ 26, 27)
Bunlarin disinda da Allahin astlarindan kimseye kulluk edilmemesine dair
yzlerce ayet vardir.
65. Ayet:
65
Bugn Biz, onlarn agzlarnn zerine mhr vururuz; Bize elleri
konuyur, ayaklar da kazandklar yeylere yhitlik eder.
Bu ayetin hakikat anlami, Allah sulularin agizlarini kapatir ve ellerine
ayaklarina konusma yetenegi verir demektir. Mecaz anlami ise Eller ve ayaklar
yaptiklari eylemlerin izini tasir. O izler disa vurur herkes onu grenir demektir. Bu
anlam Trkede (bir kimsenin yaptigi bir isin veya iinde bulundugu durumun)
yznden okunmasi deyimi ile ifade edilmektedir.
24
O gn onlarin dilleri, elleri ve ayaklari, yapmis olduklari islere kendi aleyhlerinde shitlik
edecektir.
(Nur/ 24)
Bu konuda ayrica Mminun suresinin 103108. ayetlerinin de okunmasinda
yarar vardir.
Sulularin burada anlatilan durumlari, hesap gnndeki durumlaridir.
Onlarin sorgulama sirasinda konusmalari beklenmez. nk sululuklari her
hllerinden belli olmaktadir. Cehennemde ise sulularin dilleri zlecek ve
istedikleri gibi konusacaklardir. Daha nce de belirtildigi gibi, Rabbimizin hesap
gnndeki sorgulamasi, bir gretmenin grencisine soru sormasi gibi grenme
amali olmayip teshire yneliktir.
66, 67. Ayetler:
66
Eger Biz dileseydik, gzlerini zerinden silme kr yapardk/ soylarn
kuruturduk da yola dklrlerdi. Artk nereden grecekler ki?
67
Ve eger dileseydik, olduklar yerde klklarn degiytirirdik de ileri
gitmeye ve geri dnp gelmeye g yetiremezlerdi.
Cennetliklere ve cehennemliklere ait tablolar verildikten sonra duyarsizlasmis
kfirler iin yeni bir aiklama daha yapilmaktadir. Bu aiklamada onlarin hem
zgrlk verilmek suretiyle dnyada rahat birakildiklari, hem de dogru yola
gelebilmeleri iin kendilerine her trl firsatin verildigi bildirilmektedir. Yani
zimnen denilmektedir ki: Biz onlari zgr ve rahat biraktik, gzlerini kr
edebilecekken etmedik, etseydik nasil grebileceklerdi, evreden nasil
yararlanabileceklerdi? Dileseydik onlarin yapilarini da degistirirdik, onlari, tas, aga,
832
maymun, domuz vs. yapardik ama yapmadik, onlara her trl imkni, firsati ve
donanimi verdik. Ama degerlendirmediler, hepsini suiistimal ettiler.
68. Ayet:
68
Ve Biz kime uzun mr verirsek, oluyturuluyta onu tersine eviririz/
tepesi st dikeriz. Buna ragmen hl akllanmayacaklar m?
Duyarsizlarin kinanmasi bu ayette de devam etmektedir. Insanin belli bir
yastan sonra yaratilista nasil tersine dndrldgn grmelerine ragmen hl
akillanmamalari, bu duyarsizlarin kendilerine verilen firsatlari
degerlendirmediklerini gsteren kinanacak bir davranistir.
Insanin yaratilisinin tersine dnmesi, insanin yaslandika hem bedenen hem de
zihnen zayiflamasidir. nk insan yaslandika ocuklasir; tipki ocuklar gibi
yrmesi zorlasir, bazi hareketleri kolayca yapamaz olur, yemesi, imesi, giyinmesi
baskalarinin yardimina ihtiya gsterir, hatta yatagini bile islatabilir. Yaslilik ve
ocukluk dnemleri arasindaki bu benzesme fizik yapida oldugu gibi akl yapida da
olusur. Kisaca insan dnyaya ilk geldiginde ne kadar zayifsa, yasliliginda da ayni
zafiyete geri dner.
Buna gre ayetin takdiri su sekilde yapilabilir: Hadi diger ayetleri fark
etmediler, peki bu geri sayimi da mi, kendilerindeki bu ayetlerimizi de mi fark
etmediler? Kendilerinin zayif yaratildigini mutlaka Bize dnmek iin
programlandiklarini da mi kavrayamadilar?
28
Allah, sizden hafifletmek istiyor. Ve sphesiz insan ok zayif olusturulmustur.
(Nisa/ 28)
37
Ve onlar, orada feryat ederler: Rabbimiz! Bizleri ikar, yapmis olduklarimizdan baska
dzgn amel yapalim. Sizi, dnecek olanin dnecegi kadar mrlendirmedik mi? Size
uyarici da gelmiti. O hlde tadin! Artik irk koarak yanli; kendi zararlarina i yapanlar iin bir
yardimci da yoktur.
( Fatir/ 37)
70
Ve sizi Allah olusturdu, sonra da sizi vefat ettirecektir; size gemiste yaptiklarinizi ve
yapmaniz gerekirken yapmadiklarinizi bir bir hatirlattiracaktir. Iinizden kimi de, bilgiden sonra
herhangi bir sey bilmesin diye, mrn en kt zamanina ulastirilir. Sphesiz ki Allah ok bilgili ve
ok kudretlidir.
(Nahl/ 70)
5
Ey insanlar! Eger ldkten sonra dirilmekten kuykuda iseniz, bilin ki ne oldugunuzu size ortaya koymak iin, yphesiz
Biz, sizi topraktan, sonra nutfeden, sonra bir embriyondan, sonra yaps belli belirsiz bir et parasndan
oluyturmuyuzdur. Ve Biz, diledigimizi belli bir sreye kadar rahimlerde tutarz. Sonra sizi bir ocuk olarak, sonra da
olgunluk agna eriymeniz iin kartrz. Bununla beraber kiminiz gemiyte yaptklar ve yapmas gerekirken
yapmadklarn bir bir hatrlattrlr/ldrlr. Kiminiz de nceki bilgisinden sonra, hibir yey bilmemek zere,
mrnn en rezil zamanna ulaytrlr. Bir de yeryzn grrsn ki snmytr; sonra Biz, onun zerine su
indirdigimiz zaman harekete geer, kabarr ve her gzel iftten bitkiler bitirir.
(Hacc/ 5)
69, 70. Ayetler:
69,70
Ve Biz o'na yiir gretmedik. Bu o'nun iin yaraymaz da. O, sadece diri
olanlar uyarmak ve kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden
kimselerin zerine Sz'n hak olmas iin bir gt ve apak bir Kurn'dr.
833
Bu iki ayet Kurana ynelik olup ayri bir necmdir. Klsik kaynaklarda
461
yer
aldigina gre, Ukbe b. Ebi Muayt isimli bir sahis, peygamberimizi etkisiz kilmak
maksadiyla onun bir sair oldugunu ileri srerek bir karalama kampanyasi baslatmis,
yukaridaki ayetler de peygamberimiz aleyhindeki bu faaliyetler zerine inmistir.
Peygamberimiz aleyhindeki bu tarz faaliyetler baska ayetlerde de
grlmektedir:
5
Aksine onlar: Bunlar, karmakarisik dslerdir; yok yok onu kendisi uydurdu; yok yok o bir
sairdir. Hadi yleyse ncekilerin gnderildigi gibi bize bir almet/gsterge getirsin dediler.
(Enbiya/ 5)
30
Yahut onlar: Bir sirdir, zamanin felaketlerine arpilmasini gzetliyoruz mu diyorlar?
(Tur/ 30)
Rabbimiz bu ayetlerde elisine siir gretmedigini ve Kuranin da siir olmayip
gt oldugunu beyan ederek Kuranin siir ve peygamberimizin de sair oldugu
ynndeki yakistirmalari reddetmistir.
Burada dikkat ekilen nokta, Kuranin ve siirin niteliklerinin farkli olusudur.
SIIR NEDIR?
Yzlerce tanimi yapilmis olan siir kisaca bir benzetme sanatidir. Siir hibir
zaman gerek degildir. Dolayisiyla siir, bir nesnenin veya olayin geregini degil,
benzerinin, taklidinin, sahtesinin sunumu olan ssl szdr [zuhruful-kavl). Siirin
bize gre en iyi irdelemesi, M.. 428348 yillari arasinda yasamis olan Platon
tarafindan yapilmistir. Platona gre sairler, gerekler yerine grnsle ugrasmakta,
kopyanin kopyasini yaparak insanlari gerekten uzaklastirmaktadirlar.
462
Bu
yaklasima gre, tipki ocuklarin oyuncaklarla aldatilmasi gibi toplumlar da siirle
[benzetme ile] aldatilabilir, yaniltilabilir ve ideolojiler de sulandirilabilir. Tarihte,
zellikle de Islm tarihinde bunun yzlerce rnegi mevcuttur. Mesel, Celalettin-i
Rum bu rneklerden bir tanesidir.
Rabbimiz siirin bu ynn Suara suresinde ortaya koymustur:
221
Seytanlarin kime inip durdugunu/kimlerin kafasina bir seyler soktugunu size haber vereyim
mi?
222
Seytanlar, tm iftiraci gnahkrlara iner dururlar/onlarin kafasina bir seyler sokarlar.
223
Onlar,
duyumbirakirlar, hlbuki onlarin ogu yalancidir.
Neml 6
Sphesiz bu Kurn ise sana, yasalar koyan
ve en iyi bilen Allah tarafindan senin iine iletilmektedir.
224
Ve su sairler, sphesiz onlara azgin sapiklar uyar.
225,226
Onlarin her vadide saskin saskin dolastiklarini ve gerekten yapmadiklari seyleri
sylediklerini grmedin mi/hi dsnmedin mi?
227
Ancak iman edenler ve dzeltmeye ynelik isler
yapanlar, Allah'i ok ok ananlar ve haksizliga ugratildiklarinda kendilerini savunanlar mstesna.
Haksizlik edenler, hangi dnsme dndrleceklerini yakinda bileceklerdir.
(Suara/ 221227)
Kuran ise siir [benzetme, taklit, hayal rn] degil, Gerektir:
192
Ve sphesiz ki bu apaik kitap, kesinlikle lemlerin Rabbinin indirmesidir.
193-195
O apaik
kitapla, uyaricilardan olasin diye apaik bir Arapa lisan ile senin kalbine Gvenilir Can [ilhi
mesajlar, gvenilir bilgi] indi.
196
Ve sphesiz Gvenilir Can [gvenilir bilgi], kesinlikle ncekilerin
kitaplarinda da vardi.
461
(Mukatil)
462
(Bakiniz: Platon; Devlet, 10. Blm)
834
(Suara/ 192196)
210
Ve apaik, aiklayici kitabi seytanlar senin kalbine sokmadi.
211
Bu onlara yarasmaz, onlar g yetiremezler de.
212
Sphesiz onlar duyumdan/vahiyden kesinlikle uzak tutulmuslardir.
(Suara/ 210212)
Kuranin bu niteligi Rabbimiz tarafindan Hakk [Gerek] szcgyle
yzlerce ayette belirtilmistir.
DIRILERI UYARMAK
70. ayetteki Kuranin sadece diri olanlari uyarmak iin bir gt oldugunu
bildiren ifade, llere herhangi bir seyi ulastirmanin, duyurmanin, gstermenin
mmkn olmadigina isaret etmektedir. llere Kuran okumanin, trafik kazasinda,
hatali davranmasi sonucu lms birinin basinda trafik kurallarini okumaya,
anlatmaya benzer.
Kuran ile yapilacak uyarinin diri olanlara ynelik oldugu, baska bir ayette
daha bildirilmistir:
19
De ki: Taniklik bakimindan hangi sey daha byktr? De ki: Benimle sizin aranizda
Allah taniktir. Ve sizi ve ulasan herkesi kendisiyle uyarayim diye bana bu Kurn vahyolundu.
Allah'la beraber gerekten baska ilhlar olduguna siz gerekten taniklik eder misiniz? De ki: Ben
etmem. De ki: O, ancak ve ancak bir tek ilhtir ve kesinlikle ben, sizin ortak tuttugunuz seylerden
uzagim.
(Enam/ 19)
SZN GEREKLESMESINE MALZEME OLMAK
Konumuz olan ayetlerde aik ve net olarak beyan edildigi gibi, Kuranin diri
olanlari uyarmak yaninda bir diger islevi de gt olma niteligiyle Allahin
Sznn gereklesmesinde rol oynamasidir. Zira Rabbimiz, uyari yapmadan, eli
gndermeden, yasa koymadan azap etmeyecegini bildirmis oldugundan, yukarida
konu ettigimiz Btn insanlar ve cinnlerden (herkesten) cehennemi elbette
tamamen dolduracagim Sznn gereklesmesi iin insanlarin uyarilmasi
gerekmektedir. Kuran, gt olma niteligiyle bu uyarinin yerine getirilmesini
saglamaktadir. Kuranin indirilisinden sonra hi kimse Bana gt verilseydi, eli
gelseydi, bu durumda olmazdim, bana haksizlik edildi diyemeyecek ve bu surenin
7. ayetinde aikladigimiz Szn gereklesmesi iin gerekli sartlar yerine gelmis
olacaktir.
7173. Ayetler:
71
Ve onlar grmediler mi ki, Biz yphesiz onlar iin kudretimizin
meydana getirdiklerinden birtakm hayvanlar oluyturduk da onlar, onlara
sahip bulunuyorlar.
72
Ve onlar, kendileri iin ayag tutulan varlklar yaptk. Bu yzden
binekleri onlardandr. Onlardan yiyip duruyorlar da.
835
73
Ve onlarda daha birok menfaatler ve iecekler var. Hl kendilerine
verilen nimetlerin karylgn demeyip nankrlk m edecekler?
Bu ayetler, duyarsizlasmis bir toplumun inkr szlerini dile getiren 48. ayetin
devami mahiyetindedir. Sz edilen duyarsizlar, canlilarin yapilarindaki ayetlerden
ibret almamalari ve evrelerindeki delilleri grmemeleri sebebiyle bu ayetlerde de
kinanmaya devam etmektedir. Onlara denilmektedir ki: Biz size, kendinizden kat
kat gl, deve, sigir gibi hayvanlari boyun egdirdik, binit yaptik. Sizi o hayvanlarin
etinden, stnden, derisinden, tynden, gcnden ve gbresinden de istifade
ettirdik. Bu hayvanlari, yzlercesini bir kk ocugun kontrol edebilecegi sekilde
zelil kildik. Bunlarin nasil oldugunu hi dsndnz m? Hl skretmeyecek
misiniz?
-'' SKR
'Skr szcg nankrlgn karsit anlamlisi bir szck olup bir ihsanin
karsiligini eylemli olarak vermek demektir.
'Skr szcg en basta deve ve koyun gibi hayvanlarin yedirilen yem
karsiligi semirmesi ve st vermesi iin kullanilmis, ama daha sonralari yapilan
iyiliklere karsi nankrlk etmemek ve yapilanin karsiligini herhangi bir sekilde
imknlar lsnde disa yansitmak seklinde bir anlam zenginlesmesine
ugramistir.
463
Szcgn ifade ettigi bu anlam dogrultusunda bu ayetteki
kullanimindan ikarilmasi gereken en nemli sonu, Skr denen olgunun lf ile
olmayacagi geregidir.
Rabbimizin basta Mekkeli msriklere, sonra da Rabbimizin ihsanina nail
olmus tm insanlara bir sitem mahiyetinde olan Hl kretmeyecekler mi? (Ya
Sin/73) seklindeki szlerini su sekilde takdir etmek mmkndr: Herkes kendisine
sunulan ihsana karsilik skretsin, yani mallariyla, canlariyla nimetlerin karsiligini
yansitsin!
Bu ayet grubunda geen ifadelerin benzerleri, baska ayetlerde de yer almistir:
79,80
Allah, onlardan bir kismina binesiniz diye sizin iin hayvanlari yaratan, ayarlayandir.
Onlarin bir kismindan da yiyorsunuz. Ve sizin iin onlarda daha nice menfaatler vardir. Ve Allah
onlarin zerinde gnllerinizdeki bir arzuya erersiniz diye hayvanlari yaratandir, ayarlayandir. Ve
siz, onlar zerinde ve gemiler zerinde tasinirsiniz.
81
Ve Allah size almetlerini/ gstergelerini gsteriyor. Peki, simdi Allah'in almetlerinin/
gstergelerinin hangisini taninmaz hle getirirsiniz?
(Mmin/ 7981)
5
Hayvanlari O olusturmustur. Onlarda sizi isitacak seyler ve birok yararlar vardir. Siz,
onlardan bir kismini da yersiniz.
(Nahl/ 5)
8
Ve Allah, kendilerine binesiniz, hem de znet olsun diye, atlari, katirlari ve esekleri olusturdu.
Bilmediginiz seyleri de O olusturuyor.
(Nahl/ 8)
74, 75. Ayet:
463
(Lisanl-Arab; c:5, s:163165 ve Tacl-Arus; c:7, s:4851)
836
74
Bir de onlar, kendileri yardm olunmalar iin Allah'n astlarndan
ilhlar/ tanrlar edindiler.
75
Onlar, onlara yardma g yetiremezler. Hlbuki ilh edinenler, szde
ilhlar iin hazr askerlerdir.
Duyarsiz kavmin yeleri kendilerine yarari dokunsun diye Allahin astlarindan
basit, ise yaramaz bir takim ilhlar edinmislerdir. Hlbuki o basit, aciz seyler/kisiler
asla onlara yardima muktedir olamazlar. Ne var ki, bu sahte tanrilara inanmakla asil
kendileri o sapkin inanlari ayakta tutmaktadirlar.
Gerekten de aciz ve zararli olan bu sahte ilhlar, onlara asiri baglilik gsteren,
onlari mal ve canlari ile savunan, bu zellikleriyle de onlarin askerleri durumunda
olan gafiller sayesinde varliklarini srdrebilmektedirler. Onlari ilh edinen sapiklar
olmasa, bu aciz ve zavalli sahte ilhlarin ilhliklari da sz konusu olmayacaktir.
75. ayetteki zamirlerin farkli yerlere irca edilmesi sonucu hem duyarsizlarin
putlara jandarma oldugu anlamini, hem de putlarin duyarsizlara jandarma oldugu
anlamini ikarmak mmkndr. Biz, pasajdaki sz akisina gre duyarsizlarin
putlara jandarma oldugu anlamini tercih ediyoruz. Zira putlarin duyarsizlara
jandarma oldugu durum, asagidaki ayetlerden grlebilecegi gibi, ancak ahirette
sz konusu olabilecek bir durumdur:
98
Kesinlikle siz ve Allah'in astlarindan taptiklariniz, cehennemin odunusunuz/ yakitisiniz; siz
oraya gireceksiniz.
99,100
Eger Allah'in astlarindan tapinilan seyler ilh olsalardi, oraya girmezlerdi. Ve hepsi orada
temelli kalacaktir. Orada onlarin bir inlemeleri vardir. Bunlar orada bir sey isitemezler de.
(Enbiya/ 98-100)
73
Ey insanlar! Bir rnek verilmektedir, simdi ona kulak verin: Sizin Allah'in astlarindan su
yakardiklariniz bir araya gelseler bile, bir sinegi asla olusturamazlar. Ve sinek onlardan bir sey kapsa
onu kurtaramazlar. Isteyen ve istenen gszdr.
(Hacc/ 73)
16
Kfirlere; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden, yetlerimizi ve hiret bulusmasini
yalanlayan su kimselere de gelince, iste onlar azap iinde hazir bulundurulurlar.
(Rum/ 16)
22,23
Toplayin o sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlari, eslerini ve Allah'in
astlarindan tapmis olduklari seyleri. Sonra da onlari cehennemin yoluna kilavuzlayin
(Saffat/ 22, 23)
76. Ayet:
76
O hlde onlarn sz seni zmesin. Sphesiz ki Biz, onlarn gizlediklerini
ve aga vurduklarn da biliyoruz.
Bu ayet bir parantez ii cmle olup hem sairlikle sulanan peygamberimize
teselli vermek, hem de bu dedikodulari ikaranlari tehdit etmek zere inmistir. Bu
tip satasmalar peygamberimize ok kez yapilmis, Rabbimiz de elisini her defasinda
teselli etmis, onun maneviyatini ykseltmistir.
65
Ve onlarin sz seni zmesin. Kesinlikle hkimiyet, san ve seref btnyle Allah'a aittir. O,
en iyi isiten, en iyi bilendir.
837
(Yunus/ 65)
7782. Ayetler:
77
Ve o kiyi, kendisini bir nutfeden/ bir damla sudan oluyturdugumuzu
grmedi mi de yimdi o apak bir dymandr.
78
Ve kendi oluyturuluyunu dikkate almayarak Bize bir rnekleme yapt:
Dedi ki: Kim diriltecekmiy o kemikleri? Onlar rmy iken!
79,80
De ki: Onlar ilk defa oluyturan onlar diriltecektir. Ve O, her
oluyturmay ok iyi bilendir. O, size o yemyeyil agatan bir atey/oksijen
yapandr. Simdi de siz oksijenden yakp duruyorsunuz.
81
Gkleri ve yeri oluyturan, onlar gibilerini de oluyturmaya g yetiren
degil midir? Evet, elbette g yetirendir! Ve O, ok ok mkemmel
oluyturandr, ok iyi bilendir.
82
Sphesiz ki O, bir yeyi dilediginde, O'nun buyrugu/iyi o yeye Ol!
demektir; o da hemen oluverir.
Bu pasaj Rabbimizin yeniden diriltmeyi n plna ikardigi ve bu konuya ait
delilleri gsterdigi bir pasajdir.
77. ayette, o insan [o kisi] denilmek suretiyle zel bir insan tipinden
bahsedilmektedir. 78. ayetten anlasildigina gre, o insan rms kemikleri rnek
gstererek yeniden diriltilmenin mmkn olamayacagini ileri srmstr. Bu
davranisi ile daha ok o herif denmeyi hak eden kisi, nakillere gre Ubeyy b.
Halef adli kisidir. Bu kisi, topraklasmis kemikleri avucunda ezdikten sonra fleyerek
havaya savurmus ve peygamberimize Kim diriltecekmi o kemikleri? Onlar
rm iken! diyerek bu ayet grubunun inisine sebep olmustur.
Kfirlerin, kemiklerin bile rdgn, dolayisiyla yeniden yaratilmanin akla
uzak oldugunu ileri srmeleri Kuranda birok ayette dile getirilmistir:
15-17
Ve onlar: Bu apaik byden baska bir sey degildir. ldgmz ve toprak, kemik
oldugumuz zaman mi, gerekten mi biz tekrar dirilecekmisiz? nceki atalarimiz da mi? diyorlar.
(Saffat/ 16)
2,3
Ama onlar, kendilerine ilerinden uyarici geldigine sasirdilar da kfirler; Allah'in ilhligini
ve rabligini bilerek reddedenler, Bu, sasilacak bir seydir! ldgmz ve bir toprak oldugumuz vakit
mi? Bu, uzak bir dnstr dediler.
( Kaf/ 2, 3)
10
Ve onlar: Biz, yeryznn iinde kayboldugumuzda mi, gerekten biz mi yeni bir
olusturulusta olacagiz? dediler. Aslinda onlar, Rablerine kavusmayi; O'nun huzuruna varmayi
bilerek reddeden /inanmayan kimselerdir.
(Secde/ 10)
49
Ve onlar dediler ki: Biz, bir kemik yigini oldugumuz ve ufalanip toz oldugumuz vakit mi,
gerekten biz, yeni bir olusturulusla diriltilecek miyiz?
(Isra/ 49)
Ve Saffat 53, Isra 98: Mminun 35.
Bu konuyla ilgili olarak ayrica Mminun/82, Vakia/47 ve Naziat/11. ayetlere
de bakilmalidir.
838
Peygamberimizin tebligine karsi yapilan btn itirazlara ikna edici deliller
gsterilerek her defasinda cevap verilmistir. Bu defaki itirazi yapan o kisiye -bizim
tabirimizle o herife- verilen cevap, yukaridaki 7981. ayetlerdir: Onlari ilk defa
yaratan, onlari diriltecektir. Ve O her yaratmayi ok iyi bilendir. O, size o yemyeil
agatan bir ate yapandir. Simdi de siz ondan yakip duruyorsunuz. Gkleri ve yeri
yaratan, onlar gibilerini de yaratmaya kadir degil midir? Evet (elbette kadirdir)! Ve
O, ok mkemmel yaratandir, ok iyi bilendir. ...
Asagidaki ayetler de, bu tipteki baska heriflere verilen cevaplardan
bazilaridir:
57
Elbette gklerin ve yerin olusturulmasi, insanlarin olusturulmasindan daha byktr. Ama
insanlarin ogu bilmiyorlar.
(Mmin/ 57)
27-33
Olusturulusa siz mi daha etinsiniz yoksa gk m? Gg, Allah yapti; boyunu ykseltti,
sonra da onu dzene koydu, gecesini karartti ve isigin parlakligini ikartti. Ve ondan sonra, sizin ve
hayvanlariniz iin bir yararlanma olmak zere yeryzn dsedi/ yeryznden suyunu ve otlagini
ikardi, daglari da demirledi/saglam bir sekilde yerlestirdi.
(Naziat/ 2733)
60,61
lm aranizda Biz ayarladik Biz. Ve Biz, sizi benzerlerinizle degistirmemiz ve sizi
bilmediginiz bir seyde insa etmemiz zerine, nne geilenler/engellenebilenler degiliz.
(Vakia/ 60, 61)
81. ayetteki, Allahin yaratmayi ok iyi bilen olduguna dair ifade,
Rabbimizin yaraticiliginin esitliligine isaret etmektedir. Mesel, Rabbimiz demi
anasiz babasiz, Isa peygamberi de babasiz yaratmistir. Ayrica Rabbimiz Rum
suresinin 1924. ayetlerinde bildirildigi gibi lden diri, diriden de l
yaratmaktadir. Bunlardan baska Rabbimizin topraktan yaratmasi, sudan yaratmasi,
esler hlinde yaratmasi, gkleri yaratmasi, yeryzn yaratmasi, farkli diller ve
renkler yaratmasi, bu yaratma esitliliginin rneklerindendir.
80. ayetteki O, size o yemyeil agatan bir ate yapandir. Simdi de siz ondan
yakip duruyorsunuz ifadesi, klsik kaynaklarda, sz konusu yesil agacin Hicaz
blgesinde bulunan Merh ve Afar agalari oldugu ve bu agalarin akmak tasi gibi
birbirine srtlmesiyle atesin elde edildigi seklinde anlasilmistir. Daha sonralari ise
bu iki agacin srtnmesinden ikan atesle elektrigin kastedildigini syleyenler de
olmustur. Bazilari da petroln kaynaginin yesil aga oldugunu ileri srerek bu ayette
petrolden bahsedildigini iddia etmislerdir.
Biz, yemyesil agatan ikan ates ile yemyesil agatan ikan oksijenin
kastedildigi ve bu ayette mucizelerin en byklerinden birinin daha gzler nne
serildigi kanaatindeyiz. nk atesin olusabilmesi iin o ortamda bulunmasi
gereken sey oksijendir. Oksijen gazi, yesil bitkilerde bulunan klorofil adi verilen
yesil pigmentler tarafindan retilmektedir. Nitekim yanma denen kimyasal olay,
yanici maddelerin oksijenle birlesmesi olayidir.
464
Atmosferdeki serbest oksijenin
nereyse tamami fotosentez denen bu kimyasal olay sonucunda aiga ikmistir.
465
464
(Ana Britannica; c:32, s:97)
465
(Ana Britannica; c:24, s:154)
839
Ayetin sonundaki 'Simdi de siz ondan yakip duruyorsunuz ifadesi sadece
Hicazdaki Araplarin degil, tm insanligin bu ates kaynagini yakip durdugunu
vurgulamaktadir.
Bu ayette Lazimiyyet mecaz-i mrsel sanati uygulanmistir. Lazimiyyet
mecaz-i mrseli, lazimi zikredip melzumu kastetmektir. Burada ates ikarir
demek, oksijen ikarir demektir. nk ates oksijenin lazimidir. Oksijen
[melzum] olmazsa ates [lazim] de olmaz.
Oksijen sadece yanma iin degil, canlilarin yasamasi iin de vazgeilmez bir
elementtir. Bu nedenledir ki, 80. ayette geen O, size o yemyeil agatan bir ate
yapandir ifadesiyle canlilarin yaratilmasi kadar yasamlarinin srdrlmesi de
Allahin kontrolndedir mesaji verilmektedir.
Solunum ve fotosentez ile ilgili bilim ve teknik kitaplarinda ayrintili bilgiler
bulunmaktadir.
83. Ayet:
83
O hlde her yeyin mlkiyet ve ynetimi Kendi elinde olan Allah, her
trl noksanlklardan arnktr. Siz de yalnz O'na dndrleceksiniz.
Bu son ayet, Ya Sin suresinin zeti konumundadir ve ayni zamanda dinin z
olan tevhit ve ahiret inancini ortaya koymaktadir.
Allah, dogrusunu en iyi bilendir.
42 / FURKAN SURESI
GIRIS
Adini birinci ayetteki '-'' el-Furkan szcgnden alan sure Mekkede 42.
sirada inmistir. 6870. ayetlerin Medinede indigine dair bazi nakiller varsa da, sz
konusu ayetlerin ierigi ve pasaja uyumlari dikkate alindiginda bu nakillerin muteber
olmadiklari grlmektedir.
Bu sure Allahi, Kurani, Eliyi ve Allaha kullugu derinlemesine tanitan bir
suredir. Surede iman esaslarina deginilmis ve kisa da olsa gemis kavim kissalarina
atifta bulunulmustur. Ayrica Kurana yapilan iftiralarin, eli hakkindaki sphelerin
ve eliye olan karsi tavirlarin reddedildigi surede Rahmanin kullarinin nitelikleri
hakkinda bilgi verilerek ideal insan tipi dolayli olarak anlatilmis ve bu konuda
insanlarin zihinlerinde var olan birok istifham ortadan kaldirilmistir.
840
42 / FURKAN SURESI
Rahman Rahm Allah adina
841
Ayetlerin meali
1
lemlere uyarc olsun diye kuluna/kullarna Furkn' indiren ne
cmerttir/ ne bol bol nimet verendir!
2
Furkn' indiren, gklerin ve yerin
hkmranlg Kendisinin olan, hi ocuk edinmeyen, hkmranlkta ortag
olmayan ve her yeyi oluyturup sonra da onlar bir lye gre ayarlama
yapandr.
3
Kfirler ise, O'nun astlarndan, bir yey oluyturamayan, kendileri
oluyturulmuy olan, kendileri iin zarar ve yarara gc olmayan, lme, hayata
ve lmden sonra tekrar canlandrmaya gleri yetmeyen ilhlar edindiler.
4
Ve kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddetmiy olan
kimseler, Bu Kurn, o'nun/ Muhammed'in uydurdugu yalandan bayka bir
yey degildir. Ona bayka bir topluluk da bunun iin yardm etmiytir dediler.
Bylece onlar kesinlikle hakszlk ettiler ve aslsz bir iddia getirdiler.
5
Ve O Kurn, yazl duruma getirilmiy ncekilerin masallardr; yimdi
de o, sabah-akyam/ srekli kendisine okunmaktadr dediler.
6
De ki: Onu, gklerdeki ve yerdeki srr bilen indirmiytir. Sphesiz O,
bagylayandr, merhamet edendir.
7,8
Ve inkr etmiy olanlar: Bu ne biim eli ki, yemek yiyor, sokaklarda
yryor? Ona, bir melek indirilseydi ya! Bylece O'nunla beraber bir uyarc
olur! Yahut kendisine bir hazine braklsayd veya kendisinden yiyecegi bir
bahe olsayd ya! dediler. Bu yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy
yapanlar: Siz, yalnzca bylenmiy bir kiyiye uyuyorsunuz da dediler.
9
Senin iin nasl rnekler getirdiklerine bir bak! Artk onlar sapmylardr,
hibir yola da g yetiremezler.
50
Ve andolsun Biz, gt almalari iin her seyi, esit esit sekillerde anlattik,
ama insanlarin ogu sadece iyilikbilmezlikte dayattilar.
51
Syet dileseydik Biz elbette her kente bir uyarici gnderirdik.
52
yleyse kfirlere; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedenlere itaat
etme ve Furkn ile onlara karsi olanca gcnle byk bir cihat yap, ugrasi ver!
10
yle cmerttir ki O, dilerse sana hazineden, onlarn dedigi baheden
daha hayrlsn; altndan rmaklar akan cennetleri verir, senin iin saraylar da
yapar.
11
Aslnda onlar kymeti yalanladlar. Biz ise kymeti yalanlayanlara
lgn alevi hazrladk.
12
O lgn alev onlar uzak bir yerden grnce, onun fkelenmesini ve
ugultusunu iyittiler.
13
Ve baglanmy kimseler olarak cehennemden dar bir yere atldklar
zaman, orackta lm isterler.
14
Bugn bir lm degil birok lm isteyin!
15
De ki: Karylk ve gidilecek bir yer olarak bu mu daha iyidir yoksa
Allah'n korumas altna girmiy kiyilere sz verilen sonsuzluk cenneti mi?
16
Onlar iin orada temelli olmak zere diledikleri her yey vardr. Bu,
Rabbinin yerine getirilmesini stne aldigi bir vaattir.
17
Ve o gn Rabbin, onlar ve onlarn Allah'n astlarndan taptklar yeyleri
toplar da, Siz mi saptrdnz yu kullarm, yoksa kendileri mi o yolu
kaybettiler? der.
842
18
O sahte ilhlar dediler ki: Tm noksanlklardan arndrrz Seni. Senin
astlarndan yardm eden, yol, gsteren ve koruyan yaknlar edinmek bize
yaraymaz. Ama Sen onlar ve atalarn ylesine nimetlendirdin ki, gt'/
Kitab' terk ettiler ve degiyime/ ykma ugramaya giden bir topluluk oldular.
19
yte taptklarnz sizi sylediklerinizde yalanladlar. Artk geri evirmeye
ve bir yardma g yetiremezsiniz. Ve sizden kim yirk koyarak yanly; kendi
zararina iy yaparsa, Biz ona byk bir azab tattracagz.
20
Biz, senden evvel de sadece, kesinlikle yemek yiyen, arylarda yryen
elilerden gnderdik. Ve Biz sizin bir ksmnz bir ksmnz iin saflaytrmak
iin sknt malzemesi yaptk. Sabrediyor musunuz! Ve senin Rabbin ok iyi
grendir.
21
Bize kavuymay ummayanlar da, Bizim zerimize melekler/ dogal
gler indirilmeliydi ya da Rabbimizi grmeli degil miydik? dediler.
Andolsun ki onlar kendi ilerinde byklklerine inandlar ve byk bir
azgnlk yapmak sretiyle azgnlaytka azgnlaytlar.
22
Melekleri grecekleri gn; iyte o gn, gnahkrlara hibir mjde;
sevinli haber yoktur. Ve o kavuymay ummayanlar Yasak edilmiytir, yasak!
derler.
23
Ve Biz, Bize kavuymay ummayanlarn amelden her yaptklarnn nne
getik de onu salmy toz zerreleri durumuna getiriverdik.
24
Cennet ashb o gn kalacak yer asndan ok iyi, dinlenecek yer
bakmndan da daha gzeldir.
25
Ve o gn gkyz bulutlar ile yarlr ve melekler [yn, radyasyon ve
meteorlar] ard arkasna indirilir.
26
yte o gn gerek hkmranlk, Rahmn'a [yarattg btn canllara
dnyada oka merhamet eden Allah'a] zgdr. Kfirler; Allah'n ilhlgn
ve rabligini bilerek reddeden kimseler iin ise o, pek etin bir gn olmuytur.
27-29
Ve o gn, yirk koymak sretiyle yanly; kendi zararina iy yapan o kimse
ellerini srarak; Eyvah, keyke eli ile beraber bir yol tutsaydm! Eyvah, keyke
falancay iz brakan bir nder edinmeseydim. Hi yphesiz bana geldikten
sonra, beni gt'ten/Kitap'tan o saptrd. Ve yeytan, insan iin bir rezil
edenmiy! der.
30
Eli de: Ey Rabbim! Hi yphesiz benim toplumum yu Kurn'
mehcur/ terk edilmiy bir yey edindiler dedi.
31
Ve iyte byle, Biz her peygamber iin gnahkrlardan bir dyman
klmyzdr. Ve yol gsteren ve yardmc olarak Rabbin yeter.
32
Kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden kimseler:
Kurn o'na bir defada topluca indirilmeli degil miydi? de dediler. Biz, onu
senin kalbine iyice yerleytirelim diye byle para para indirdik. Ve Biz, onu
tane tane/ birbirine karytrmadan vahyettik.
33
Onlarn sana getirdikleri her bir sorunda Biz kesinlikle sana hakk ve en
gzel aklamay getirmiyizdir.
34
O yzleri st cehenneme toplanacak olanlar; iyte onlar, yerce en kt,
yolca da en sapk olanlardr.
35
Ve andolsun ki Ms'ya Kitab' verdik, kardeyi Hrn'u da o'nunla
birlikte yardmc, desteki verdik.
36
Sonra da, Haydi yetlerimizi yalanlayan o topluma gidin! dedik.
Sonunda da onlar paralayp yok ettik.
843
37
Biz Nh toplumunu da elileri yalanladklarnda suda bogduk ve
kendilerini insanlar iin bir almet/gsterge yaptk. Ve Biz yirk koyarak yanly;
kendi zararlarina iy yapanlar iin ok ac veren bir azab hazrladk.
38
d', Semd'u, Ress ashbn ve bunlar arasnda daha birok kuyaklar
da.
39
Ve Biz onlarn hepsine rnekler verdik ve hepsini krdk geirdik.
40
Ve andolsun bunlar, bel ve fenalk yagmuruna tutulmuy olan beldeye
gittiler. Peki, onu da grmyorlar myd? Tam tersi, bunlar ldkten sonra
dirilmeyi ummamaktaydlar.
41,42
Seni grdkleri zaman da, Bu mu Allah'n eli olarak gnderdigi?
Syet tanrlarmza inanmakta direnmeseydik, gerekten de bizi neredeyse
tanrlarmzdan saptracakt diye seni alaya almaktan bayka bir yey
yapmyorlar. Ve onlar, yaknda azab grdkleri zaman, kimin yolca daha
sapk oldugunu bilecekler!
43
Kt duygularn, tutkularn kendine tanr edinen kiyiyi grdn m/hi
dyndn m? Peki, onun zerine sen mi vekil oluyorsun?
44
Yoksa sen, onlarn ogunun gerekten vahye kulak verecegini yahut
akllarn kullanacaklarn m sanyorsun? Onlar ancak hayvanlar gibidir.
Aslnda yol bakmndan daha sapktrlar/yaykndrlar/ayagdrlar.
45,46
Rabbinin o glgeyi nasl uzatmy olduguna bakmadn m? Dileseydi
onu elbet hareketsiz de yapard. Sonra Biz gneyi, ona delil yaptk. Sonra da
onu kolay bir ekiyle Kendimize dogru ektik.
47
Ve O, sizin iin geceyi elbise, uykuyu da rahatlk yapandr. Ve O,
gndz yayly yapandr.
48,49
Ve O, rzgrlar rahmetinin nnde mjdeci olarak gnderendir. Ve
Biz l bir beldeye can verelim, oluyturdugumuz nice hayvanlara ve insanlara
su saglayalm diye gkten tertemiz bir su indirdik.
53
Ve O, iki denizi salverendir; yu su, tatl ve susuzlugu giderici, yu da
tuzlu ve acdr. Ve O, aralarna bir engel ve yasak koyandr.
54
Ve O, sudan, bir beyer oluyturup sonra ona bir soy ve evlilik sebebiyle
akrabalk oluyturandr. Ve senin Rabbin her yeye g yetirendir.
55
Onlar da Allah'n astlarndan kendisine yarar saglamayan ve zarar
vermeyen yeylere tapyorlar. Ve o kfir; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek
reddeden o kiyi, Rabbinin aleyhine arka kandr/kullarn saptrmak iin
alyandr.
56
Ve Biz seni ancak mjdeleyici ve uyarc olmak zere gnderdik.
57
De ki: Ben, buna karylk sizden herhangi bir cret istemiyorum.
Sadece ve sadece Rabbine dogru bir yol tutmay dileyen kimseler istiyorum.
58
Ve sen, lmeyen daima diri olana gvenip dayan ve O'nun vgs ile
birlikte tm noksanlklardan arndr. Kullarnn gnahlarndan haberdar
olarak O lmeyen, daima diri olan yeter.
59
O daima diri olan, gkleri, yeryzn ve ikisinin arasndakileri alt
evrede oluyturan, sonra en byk taht zerinde egemenlik kurandr, yarattg
btn canllara dnyada oka merhamet edendir. Haydi, sen bunu ok iyi
bilene sor.
60
Ve onlara Rahmn'a [yarattg btn canllara dnyada oka
merhamet eden Allah'a] boyun egip teslimiyet gsterin! dendigi zaman,
yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden Allah da neymiy?
Senin bize emrettigin yey iin mi boyun egip teslimiyet gsterecegiz? dediler.
Ve bu boyun egip teslimiyet gsterme emri, onlarn nefretlerini artrd.
844
61
Gkte burlar yapan, onlarn iinde bir kandil ve aydnlatc bir ay
oluyturan Zat ne cmerttir!
62
Ve O, gt almay veya kendisine verilen nimetlerin karylgn demeyi
dileyen kimseler iin gece ile gndz birbiri ardnca getirendir.
63
Ve Rahmn'n; yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden
Allah'n kullar yle kimselerdir ki onlar, yeryznde alakgnlllkle
yrrler ve cahil kimseler kendilerine lf attg zaman Selm! derler.
64
Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden
Allah'n] kullar, Rablerine teslimiyet gstererek ve kulluk grevlerini yerine
getirerek gecelerler.
65,66
Ve Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah'n] kullar, Rabbimiz! Cehennem azabn bizden sav! Dogrusu
onun azab daim bir degiyim ve ykma ugramaktr. Oras cidden ne kt bir
karargh, ne kt bir ikametghtr! derler.
67
Ve Rahmn'n kullar, harcadklarnda savurganlk etmezler, sklk da
etmezler ve bu ikisi arasnda bir denge olmuytur.
68-71
Ve iyte Rahmn'n kullar, Allah ile beraber bayka bir ilha
yalvarmazlar. Allah'n haram ettigi can ldrmezler. Ancak hak ile
ldrrler. Zina da etmezler. Ve kim bunlari yaparsa, gnahla karyilayir.
Kiymet gn azabi kat kat olur ve orada, alaltilarak srekli olarak kalir. Ancak
tevbe eden, iman eden ve slihi iyleyenler bunun diyindadir. Iyte Allah, onlarin
ktlklerini iyiliklere evirir. Ve Allah, ok bagiylayicidir, ok merhametlidir. Ve
her kim tevbe eder ve slihi iylerse, kesinlikle o, tevbesi kabul edilmiy olarak
Allah'a dner.
72
Ve Rahmn'n kullar, yalan yere tanklk etmezler, boy bir yeye
rastladklar zaman saygn bir yekilde geerler.
73
Ve Rahmn'n kullar, kendilerine Rablerinin almetleri/ gstergeleri
hatrlatldgnda ise, onlar zerine sagrca ve krce davranmazlar.
74
Ve Rahmn'n kullar, Rabbimiz! Bize eylerimizden ve bizden sonraki
kuyaklarmzdan gz aydnlg olacak kimseler hibe et/ bagyla. Ve bizi
Allah'n korumas altna girmiy kiyilere nder kl! derler.
75,76
yte Rahmn'n kullar, sabretmelerine karylk cennetin en yksek
makamlarnda, orada sonsuz olarak kalc kimseler olarak dllendirilecekler,
orada hrmet ve selmla karylanacaklardr. Orasi ne gzel bir karargh ve ne
gzel bir ikametghtir!
77
De ki: Yakarynz olmasa, Rabbim size deger verir mi ki de siz,
kesinkes yakarmadnz, yalanladnz? Artk yakarmama, yalanlama sizin
ayrlmaznz olacaktr; kendinizi bu durumdan kurtaramayacaksnz.
Ayetlerin tahlili
845
1. Ayet:
1
lemlere uyarc olsun diye kuluna/kullarna Furkn' indiren ne
cmerttir/ ne bol bol nimet verendir!
Bu ayet, bundan evvelki Ya Sin suresinin 69, 70. ayetlerindeki Ve Biz ona iir
gretmedik. Bu onun iin yaramaz da. O, sadece diri olanlari uyarmak ve kfirlerin
zerine Szn hakk olmasi iin bir gt ve apaik bir Kurandir ifadesinin
devami niteligindedir.
Bu ayette Kuranin furkan zelligi n plna ikarilmistir. Mrselat
suresinde de aikladigimiz gibi, Kuranin isimlerinden biri olan '-'' Furkan
szcg, iki seyi birbirinden ayirmak anlamindaki fark kknden tremistir
ve ' farika szcg ile ayni anlama gelir. Yaygin kullanimina bakildiginda,
fark szcgnn trevleri olan tefrik, firak, firkat, firka, tefrika, ferik
szcklerinin somut seyler [mahsusat] iin; -'' farikat, ,' Faruk ve '-''
furkan szcklerinin ise soyut seyler [makult] iin kullanildigi grlr.
Bakara suresinin 53. ve Enbiya suresinin 48. ayetlerinde Musa peygambere
verildigi sylenen Furkan, soyut seyler olan hakk ile batili, iman ile kfr, gzel
ile irkini, iyi ile kty birbirinden ayirdigi iin Kurana da isim olarak verilmistir.
Halife mere verilen Faruk unvani da onun hak ve batili iyi ayirmasindan
dolayidir.
466
Kuranin Furkan olarak anildigi birok ayet vardir:
185
Ramazn ayi ki, Kurn, bir kilavuz olarak ve furkndan, yol gstermeden aik seik
aiklamalar olarak kendisinde indirilmistir. Bu nedenle sizden her kim bu aya shit olursa hemen
onda oru tutsun. Kim de hasta veya sefer; iftilik, ticaret, askerlik, egitim- gretim gibi gidi
gelili; hareketli bir i zerinde ise diger gnlerden sayisincadir. Allah, size kolaylik diler, size
zorluk dilemez. Bu kolaylik, Allah'in korumasi altina girmeniz ve sayiyi tamamlamaniz, size yol
gsterdiginden dolayi Allah'i byklemeniz ve Allah'in verdigi nimetlerin karsiligini deyesiniz
diyedir.
(Bakara/ 185)
3,4
Allah, sana, sadece iinde konu edilenleri dogrulayici olarak bu kitabi hak ile indirdi. O,
daha nce insanlara dogru yol kilavuzu olarak Tevrt'i ve Incl'i de indirmisti. Furkn'i da O indirdi.
Sphesiz kfirler; Allah'in yetlerini bilerek reddeden su kimseler, etin bir azap kendileri iin
olanlardir. Allah, en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip
olandir, sululari yakalayip cezalandirmak sretiyle adaleti saglayandir.
(l-i Imran/ 3, 4)
Ayette isim verilmeden . kul [De!] ifadesi kullanilarak muhatap alinan
kisinin Allah elisi Muhammed olduguna dair Kuranda ipucu niteliginde pek ok
ayet (Enm 7, Nisa 136, Nahl 89, Bakara 23, Insan 23) vardir:
466
(Lisanl-Arab; c.7, s. 82- 85, Tacl-Arus; frk mad.)
846
Buna karsilik, Razi ve Kurtubi, Abdullah b. Zbeyrin, ayetteki --= abdihi
[kulu] szcgn -'-= ibadihi [kullari] olarak okudugunu nakletmislerdir.
467
Bu
kiraate gre ayetin anlami lemlere uyarici olsun diye, kullarina Furkani
[Ayiriciyi] indiren ne cmerttir! seklinde olmaktadir. Bu kiraati asagidaki ayetler
de onaylamaktadir:
10
Hi kuskusuz Biz size, gdnz/san serefiniz iinde olan bir kitap indirdik. Buna ragmen
hl akillanmayacak misiniz?
(Enbiya/ 10)
136
Deyin ki: Biz Allah'a, bize indirilene, Ibrhm'e ve Isml'e ve Ishk'a ve Ya'kb'a ve
torunlarina indirilene, Ms'ya ve s'ya verilene ve peygamberlere Rablerinden verilene iman ettik;
onlardan hi birini digerinden ayirmayiz ve biz ancak O'nun iin islmlastiranlariz [saglamlastiran/
esenlik-mutluluk kazandiran birileriyiz].
(Bakara/ 136)
TEBAREKE
='-- Tebareke szcg, reme ve fazlalik anlamindaki =- berk, -
bereket szcklerinin .='-- tefale kalibindaki bir trevidir. Szcgn kk olan
berk, bereket genellikle hayirli olan bir seyin bollugu olarak ifade edilir.
Bu szcgn bedevlerce ilk kullanimi, deve ve kuslarin subaslarina
toplanmasi, birikmesi ve havuza suyun dolmasi anlamlarinda kullanilmistir.
468
Bu temel anlama gre, tebareke szcg bollastiran, hayirli ve gzel nimetleri
bol bol veren demek olmaktadir. Nitekim bizim ne cmerttir seklinde yaptigimiz
eviri de szcgn bu z anlamini ifade etmektedir. Ne var ki, szck zaman
ierisinde mukaddes anlaminda kullanilir olmus ve tebareke lfizlari Allah iin
O, ne kutludur! anlamiyla ifade edilir olmustur. Ancak bize gre, szcgn yer
aldigi ayetlerin ierdigi mesajlar dikkate alinarak z anlami ile kullanilmasi
gerekmektedir.
Tebareke szcgnn tredigi kk olan berk szcg, trevleriyle birlikte
Kuranda 31 kez yer almistir. Konumuz olan tebareke szcg ise Kuranda 9
ayette gemektedir. Bu ayetlerin [1, 10 ve 61. ayetler] bu surede olup digerleri
Mmin 64: Mminun 14: Mlk 1: Arf 54: Zhruf 85: Rahman 78dedir.
Ayette geen lemler ifadesi, tm zamanlarin insanlarini kapsamaktadir. Ya
Sin suresinin tahlilinde de degindigimiz gibi, Allah elisi, Arf/158, Enm/19,
Sebe/28 ve Enbiya/107. ayetlerin aik ifadeleriyle sadece Arap toplumuna degil, tm
insanlara [lemlere] gnderilmis bir elidir ve tm insanlari uyarmakla ykmldr.
2. Ayet:
467
(Razi, Mefatihul-Gayb; Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
468
(Lisanl-Arab; c:1, s:398)
847
2
Furkn' indiren, gklerin ve yerin hkmranlg Kendisinin olan, hi
ocuk edinmeyen, hkmranlkta ortag olmayan ve her yeyi oluyturup sonra
da onlar bir lye gre ayarlama yapandr.
1. ayette Kurani indiren olarak sonsuz cmert niteligini n plna ikaran
Rabbimiz, bu ayette drt niteligini daha hatirlatmaktadir. Bu nitelikler gklerde ve
yerde kendisinden baskasinin sznn gememesi, yani evrenin hakimiyetinin
kendisine ait olmasi, ocuk edinmemis olmasi, yani kendinden baska kimsenin
ilhliga lyik olmamasi, hkmranlikta ortaginin bulunmamasi ve her seyi
yaratip yarattiklarini sasmaz bir l ile llendirmesidir. (l konusu Kamer
suresinin 49. ayetinde de karsimiza gelmis ve Seyyid Kutubun konu ile ilgili yazisi
Kamer suresinin sonunda ek olarak verilmisti.)
2. ayet, Kuranda Allahi niteleyen yzlerce ayetin bir zeti mahiyetindedir.
Allahin sifatlarini tanitan bu ayetlerden tanesi asagidadir:
107
Gklerin ve yerin egemenliginin sphesiz yalniz Allah'a ait oldugunu ve sizin iin Allah'in
astlarindan bir yakin ve bir yardimci olmadigini bilmedin mi?
(Bakara/ 107)
111
Ve de ki: Tm vgler, hibir ocuk edinmeyen, sahiplikte ve ynetimde kendisinin
herhangi bir ortagi bulunmayan, dsknlkten dolayi yardimcisi olmayan Allah'a zgdr; baskasi
vlemez. Ve Allah'i ululadika ulula!
( Isra/ 111)
49
Sphesiz ki, Biz her seyi; evet her seyi bir l, ayar ile olusturduk.
(Kamer/ 49)
3. Ayet:
3
Kfirler ise, O'nun astlarndan, bir yey oluyturamayan, kendileri
oluyturulmuy olan, kendileri iin zarar ve yarara gc olmayan, lme, hayata
ve lmden sonra tekrar canlandrmaya gleri yetmeyen ilhlar edindiler.
2. ayette kendi niteliklerini bildiren Rabbimiz, szde tanrilarin niteliklerini de
bu ayette sayarak akilli insanlara bir mukayese imkni vermistir:
848
*O putlar bir sey yaratamazlar. Ilh niteligi verilecek olanin ise yaratici olmasi
gerekir. Nitekim Allah her seyi yaratandir (Zmer/62, Mmin/62).
*O putlar kendileri yaratilmis olduklari iin baskasina muhta durumdadirlar.
Ilh niteligi verilecek olanin ise hibir seye muhta olmamasi gerekir. Nitekim
Allah, hibir seye muhta degildir, ok zengindir (Tegabn/6).
*O putlarin kendilerine fayda veya zarar verecek gleri yoktur. Dolayisiyla
baskalarina ne fayda ne de zarar verebilirler (Arf/197). Allah ise her seye g
yetirendir (Mlk/1).
*O putlarin ne hayat vermeye, ne ldrmeye ve ne de ldrdkten sonra
diriltmeye gleri yeter. O hlde bunlara ilh denemez. Allah ise yaratir,
rizklandirir, ldrr ve sonra tekrar diriltir (Rum/40).
Szde ilhlarin nitelikleri ayette ogul ifadelerle anlatilmis ve bylece melek,
eli, cinn, veliyler, Ay, Gne, ta, aga ve hayvanlardan edinilmis putlarin hepsi
ayetin kapsami iine alinmistir.
Insanoglunun sahte ilhlar edinme temayl sebebiyle Rabbimiz bu konuda
insanlari sik sik uyarmistir:
81
Ve onlar, kendileri iin bir g, san, seref olsun diye Allah'in astlarindan ilhlar edindiler.
(Meryem/ 81)
20-25
O sirada o kentin en uzak yerinden bir adam kosarak geldi. Dedi ki: Ey toplumum! Uyun
elilere! Uyun sizden hibir cret istemeyen o kisilere ki, onlar kilavuzlanan dogru yolu
bulmuslardir. Bana ne oluyor da kulluk etmeyecekmisim O beni yoktan yaratana? Siz de sadece O'na
dndrleceksiniz. Ben, hi O'nun astlarindan ilhlar edinir miyim? Eger Rahmn [yarattigi btn
canlilara dnyada oka merhamet eden], Kendisinden bana bir zarar dileyecek olsa, ilhlarin
yardimi, torpili benden yana hibir yarar saglamaz ve o ilhlar beni kurtaramazlar. Sphesiz ki ben,
ilhlar edindigim takdirde apaik bir sapiklik iindeyim. Sphesiz ki ben, Rabbinize iman ettim.
Haydi, kulak verin bana!
(Ya Sin/ 2025)
74
Bir de onlar, kendileri yardim olunmalari iin Allah'in astlarindan ilhlar/ tanrilar edindiler.
(Ya Sin/ 74)
46. Ayetler:
4
Ve kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddetmiy olan
kimseler, Bu Kurn, o'nun/ Muhammed'in uydurdugu yalandan bayka bir
yey degildir. Ona bayka bir topluluk da bunun iin yardm etmiytir dediler.
Bylece onlar kesinlikle hakszlk ettiler ve aslsz bir iddia getirdiler.
5
Ve O Kurn, yazl duruma getirilmiy ncekilerin masallardr; yimdi
de o, sabah-akyam/ srekli kendisine okunmaktadr dediler.
6
De ki: Onu, gklerdeki ve yerdeki srr bilen indirmiytir. Sphesiz O,
bagylayandr, merhamet edendir.
Bu ayet gurubunda, Kuran karsisinda ciz kalan ve mevcut dzenlerinin
bozulmasindan korkan inati kfirlerin olur olmaz isnatlarda bulunarak Furkan
[Kuran] hakkinda yaptiklari satasmalari ve onlara verilen cevap aktarilmaktadir.
Dikkat edilirse, msrikler Kuranin peygamberimizin kendi dzmesi olmadigini
bilmektedirler ama Kuranin Allah tarafindan vahyedildigi geregine inanmak
849
yerine, birileri tarafindan ona gretildigini iddia etmektedirler. Bu isnat baska
ayetlerde de yer almistir:
103
Ve kesinlikle Biz biliyoruz ki, onlar Sadece, o'na bir beser gretiyor diyorlar. Peygamber'e
gretiyor zanninda bulunduklari kimsenin dili yabancidir. Kurn ise apaik bir Arapa'dir.
( Nahl/ 103)
Klsik kaynaklarin hepsinde, peygamberimize bu insafsiz iftirayi atanlarin
Nadr b. Hars b. Abdddar ile arkadaslari oldugu, peygamberimize Kuran greten
kisilerin de Mekkede ustalik yapan Bizans asilli Cibra, Yesar ve Addas adindaki
azat edilmis kleler ile Habesli byc Ubeyd b. Hadr adli kisi oldugu
belirtilmektedir.
469
Bu kaynaklarda verilen bilgilere gre Cibra adli kle Amir b.
Rabia tarafindan; Yesar, Ala b. El Hadrami tarafindan; Addas da Huveytip b.
Abdluzza tarafindan azat edilmislerdir.
Grldg gibi, peygamberimize Kuran grettigi ileri srlen bu kisiler,
sosyal ynden ok zayif ve yeni Mslman olmus gariban kisilerdir. Bu kisilerin,
edebiyat bir tarafa, dogru drst Arapa bildikleri bile tartismalidir. Zaten Rabbimiz
de msriklerin akil ve mantikla bagdasmayan bu sama iddialarini zalimce diye
niteleyerek reddetmistir.
Drdnc ayette nakledilen Ona baka bir topluluk da bunun iin yardim
etmitir iddialarindan Raslllaha Mekke disindaki Mekkenin nimetlerine gz
dikmis kimseler, lkeler ile isbirligi yaptigi ithami da anlasilmaktadir. Ki bu
ithamlar, gemiste Musa peygambere de yapilmisti. Arf/120-126da grlebilir.
Msriklerin iddialari gerekten samadir, nk her seyden nce kfirlerin
elinde iddialarini kanitlayacaklari herhangi bir bilgi, belge, kanit bulunmamaktadir.
Eger bu iddialari kanitlamaya yarayacak bir delil mevcut olsaydi, her trl g
kuvvet ellerinde olan ve her trl zorbaligi rahata yapan bu kfirler mutlaka bu
delili ortaya ikarirlar veya kendilerine karsi hibir hak iddia edemeyen bu
garibanlara yaptiklarini itiraf ettirebilirlerdi. Diger taraftan, sz konusu bu kisiler,
azat edilmis de olsalar, eski sahiplerinin baskilarina boyun egerek kendilerine madd
aidan herhangi bir ikar saglamayan peygamberi desteksiz birakabilirlerdi. Ayrica
durum msriklerin iddia ettigi gibi olsaydi, kendileri de Mslman olan bu kisiler,
neden yalanci, dzmeci bir insana inanip onun sylediklerine uysunlar, niin
dzenbazligini bildikleri bir kisiyi peygamber olarak kabul etsinlerdi? Bu iddialar
dogru olsaydi, bu sahislarin bundan bir ikari olmasi gerekmez miydi?
Peygamberimizin yanindan hi ayrilmayan esleri, evltlari, evltligi Zeyd, Ebubekir
ve diger yakinlari peygamberin byle bir iliski iinde oldugunu fark etmezler miydi?
Byle bir sey sezseler ona inanir, onun iin canlarini ve mallarini ortaya koyarlar
miydi?
Kisacasi, Rabbimizin dedigi gibi bu iftira zalimce idi. Zalim msriklerin
byle insafsica saldirilari birok kez olmus ve Rabbimiz her defasinda bu iddialari
reddetmistir:
8
Ya da onlar, Kurn'i, Muhammed uydurdu diyorlar. De ki: Eger onu ben uydurmussam bana Allah'tan
olacak seye g yetiremezsiniz; beni Allah gibi cezalandiramazsiniz. O, sizin neyin iine atildiginizi daha iyi
bilir. Sizinle benim aramda tanik olarak O yeter. Ve O, ok bagislayicidir, ok merhamet edicidir.
469
(Razi, Mefatihul-Gayb; Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
850
(Ahkaf/ 8)
24
Ya da onlar, Allah'a karsi yalan uydurdu mu diyorlar? Iste eger Allah dilerse senin de
kalbini mhrler; btili yok eder ve szleriyle hakki gereklestirir. Sphesiz ki O, ggslerde bulunan
seyleri ok iyi bilendir.
(Sra/ 24)
93
Ve Allah'a karsi yalan uydurandan yahut kendisine hibir sey vahyolunmadigi hlde Bana
vahyolundu diyenden ve Allah'in indirdigi gibi ben de indirecegim diyenden daha yanlis; kendi
zararlarina is yapan kim olabilir? Sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapan o kimseleri lmn
siddetleri iindeyken, grevli gler de onlara ellerini uzatmis, Canlarinizi ikarin. Bugn, Allah'a
karsi gerek disi seyler sylediginizden ve O'nun yetlerine karsi bbrlenmenizden dolayi alaltici
bir azapla cezalandirilacaksiniz derlerken bir grsen!
(Enm/ 93)
Msriklerin bu davranislarina karsilik insaf sahibi olan Ehl-i Kitaptan akli
basinda hi kimse byle bir iddiada bulunmamis, bu kimseler Kuran karsisinda
hemen iman etmislerdir:
107,108
De ki: Siz Kurn'a ister inanin, ister inanmayin; su daha nce kendilerine bilgi
verilenler; Kurn onlara okundugunda onlar, boyun egip teslimiyet gstererek eneleri st
kapanirlar. Ve Rabbimiz her trl kusurdan ariniktir. Rabbimizin vaadi kesinlikle gereklesecektir
derler.
109
Ve onlar, aglayarak eneleri st kapanirlar. Ve Kurn, onlarin saygilarini, alak
gnllgn artirir.
(Isra/ 107109)
51
Ve andolsun Biz, Sz' [vahyi/Kurn'i] gt alirlar diye birbiri ardinca yolladik.
52
Szden [vahiyden/Kurn'dan] nce kendilerine Kitap verdigimiz kimseler; onlar, Sz'e
[vahye/Kurn'a] de inanirlar.
(Kasas/ 51, 52)
10
De ki: Hi dsndnz m? Eger Kurn, Allah tarafindan ise ve siz de onu bilerek
reddetmisseniz, bununla birlikte Isrlogullari'ndan bir shit de onun bir benzeri zerine tanik olup da
inanmissa, siz de byklk tasladiysaniz Sphesiz ki, Allah sirk kosarak yanlis, kendi zararlarina
is yapanlar topluluguna kilavuzluk etmez.
(Ahkaf/ 10)
47
Ve iste bylece Biz, sana Kitab'i indirdik de kendilerine Kitap verdiklerimiz Kurn'a
inaniyorlar. Ve ehli kitabin disindakilerden/ Araplardan da ona inananlar vardir. Ve Bizim
yetlerimizi ancak, kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek rtbas eden kimseler bile bile
reddeder.
(Ankebut/ 47)
114
Ve O, size Kurn'i ayrintili/hak-btil ayrilmis olarak indirdigi hlde, Allah'tan baska bir
hakem mi arayayim? Ve kendilerine Kitap verdigimiz su kisiler, Kurn'in sphesiz Rabbinden hak
ile indirilmis oldugunu bilirler. O hlde sen onlarin bu kitabin Allah tarafindan indirildigini bildikleri
hususunda sakin sphecilerden olma.
(Enm/ 114)
36
Ve kendilerine Kitap verdigimiz kimseler, sana indirilen ile sevinirler. Karsit grup
olusturanlardan, onlarin bir kismini taninmaz hle getiren kisiler de vardir. De ki: Ben, ancak
851
Allah'a kulluk etmekle ve O'na ortak kabul etmemekle emrolundum. Ben yalnizca O'na davet
ediyorum, dnsm de yalniz O'nadir.
( Rad/ 36)
Konumuz olan ayette Onu, gklerdeki ve yerdeki sirri bilen indirmitir
denilmek suretiyle ok ince bir noktaya temas edilmis ve Allahin her sirra vakif
oldugu vurgulanmistir. Zira Kuran, ierdigi gaybe ait bilgiler, indigi dnemde
insanlarin gizli kararlarini ortaya dken yapisi, topluma ynelik en st dzeydeki
ahlk ilke ve yasalari, afak ve enfse ait mucizev bilgileri ile ancak ve ancak her
seyi bilen, her sirdan haberdar olan yce bir kudret tarafindan yazilmis olabilir. Bu
yce kudret lemlerin Rabbi olan Allahtir.
Kurani indiren Allah her sirra vakiftir, her seyi bilir:
2,3
Rablerinden kendilerine gelen her yeni gd/hatirlatmayi ancak oyun yaparak ve kalpleri
eglenerek dinlerler. Ve sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapan o kimseler, aralarinda su
Iisiltiyi gizlediler: Bu, sizin gibi bir insandan baska bir sey midir? Artik grp dururken byye mi
gidiyorsunuz?
4
De ki: Benim Rabbim gkte ve yerde her sz bilir. Ve O, en iyi isiten, en iyi bilendir.
(Enbiya/ 24)
79. Ayetler:
7,8
Ve inkr etmiy olanlar: Bu ne biim eli ki, yemek yiyor, sokaklarda
yryor? Ona, bir melek indirilseydi ya! Bylece O'nunla beraber bir uyarc
olur! Yahut kendisine bir hazine braklsayd veya kendisinden yiyecegi bir
bahe olsayd ya! dediler. Bu yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy
yapanlar: Siz, yalnzca bylenmiy bir kiyiye uyuyorsunuz da dediler.
9
Senin iin nasl rnekler getirdiklerine bir bak! Artk onlar sapmylardr,
hibir yola da g yetiremezler.
Kurana ynelik ithamlari reddedilince msrikler bu kez Allah elisine karsi
saldiriya gemislerdir. 79. ayetlerden olusan yukaridaki paragrafta inkrcilarin bu
ithamlari konu edilmistir. Kfirlerin itirazlari, peygamberin onlardan birisi, yani
kendileri gibi yiyip ien, sokaklarda gezen biri olmasidir. Beklentileri ise
kendilerinin de grebilecegi uyarici bir melegin eliyle beraber aralarina inmesi, ya
da eliye bir hazine verilmesi veya elinin yiyip iecegi bir iftliginin olmasidir.
(Kfirlerin bu beklentilerine cevap 20. ayette gelecektir.)
Kfirlerin alay kokan bu talepleri Kuranda birka kez yer almistir:
90-93
Ve Bizim iin yerden bir pinar fiskirtmadika sana asla inanmayacagiz. Yahut senin
hurmalardan, zmlerden olusan bir bahen olmali. Onlarin aralarinda saril saril irmaklar akitmalisin.
Yahut iddia ettigin gibi gg paralar hlinde zerimize dsrmelisin yahut Allah'i ve melekleri
karsimiza getirmelisin. Yahut senin altin sslemeli bir evin olmali yahut gge ykselmelisin. Ancak,
senin ykselisine, grenip gretecegimiz bir kitabi bize indirmene kadar asla inanmayiz dediler. Sen
de ki: Rabbim noksanliklardan ariniktir. Ben, beser bir eliden baska bir sey miyim ki!
(Isra/ 9093)
Kfirlerin bu taleplerinin benzeri daha evvel Firavun tarafindan Musa
peygambere de yapilmisti:
852
51-53
Ve Firavun, toplumunun iinde seslendi: Ey toplumum! Misir hkmdarligi ve altimdan
akip giden su irmaklar benimdegil mi? Hl grmyor musunuz? Yahut ben, su zavallinin ta
kendisi olan; nerede ise meramini anlatamayan kisiden daha hayirli degil miyim? Hem o'nun
zerine altin bilezikler atilmali veya kendisiyle beraber simsiki saflar hlinde melekler gelmeli
degil miydi? dedi.
(Zhruf/ 53)
Demek oluyor ki, Musa peygamberin Firavunu ile peygamberimizin karsitlari
arasinda bir fark yoktur.
Byklenmeleri sebebiyle iyi dsnemeyen ve geregi gremeyen gururlu
kfirler, Rabbimiz tarafindan bu ayet grubunda zalim, sapmis ve hibir yola
g yetiremeyen seklindeki sifatlarla nitelenmektedir. Bu niteliklerin hepsi de agir
bir kinanmayi ifade etmektedir.
5052. Ayetler:
50
Ve andolsun Biz, gt almalar iin her yeyi, eyit eyit yekillerde
anlattk, ama insanlarn ogu sadece iyilikbilmezlikte dayattlar.
51
Syet dileseydik Biz elbette her kente bir uyarc gnderirdik.
52
yleyse kfirlere; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddedenlere
itaat etme ve Furkn ile onlara kary olanca gcnle byk bir cihat yap,
ugray ver!
Klsik eserlerin ogunda, 50. ayetteki onu zamirinin 48. ayetteki su
szcgne gnderilmesi sonucu, 50. ayette suyun eviriminin kastedildigi ynnde
aiklamalar yapilmistir. Bize gre ise bu, uygun olmayan bir yaklasimdir. 50-52.
Ayetler teknik ve anlam bilgisi aisindan dokuzuncu ayetin devamidir. Zira gruptaki
son ayet olan 52. ayetteki ve onunla onlara kari byk bir cihat yap ifadesinde
yer alan onunla zamiri Furkana gittigine gre, 50. ayetteki onu zamiri de
Furkana raci olmalidir. Dolayisiyla burada evrilip evrilen Kurandir. Yani,
Kurandaki afak ve enfse dair ayetler [deliller], evrile evrile, birok degisik
sekildeki rneklerle anlatilmakta, bazilarinin grmezden geldigi gtler bu
rneklemelerle verilmektedir.
51. ayetten grendigimize gre, her kente bir uyarici gnderilmemistir. Bu,
insanlarin birligini ve toplumlarin dzenlerini saglamaya ynelik bir uygulamadir.
Eger her kente bir eli gnderilseydi, muhtemelen her kent kendi peygamberini
takim tutar gibi tutacak ve diger kentlere hasim olacakti. Byle bir durumda ise,
dzen saglamak iin gnderilmis olan eliler, dzensizligin sebebi hline
geleceklerdi. Hlbuki istenen; insanlarin tefrikaya dsmeden birlik ve beraberlik
iinde yasamalaridir. Iste bu yzden peygamberler her kente degil, toplumlara
gnderilmis ve toplumlarin bir peygambere uymasi istenmistir.
24
Sphesiz Biz, seni hak ile bir mjdeci, bir uyarici olarak gnderdik/eli yaptik. Her mmetin
de iinde bir uyarici kesinlikle gelip gemistir.
25
Ve onlar seni yalanliyorlarsa, hi sphesiz
onlardan nceki kisiler de yalanlamislardi; eliler onlara apaik delillerle, sahifelerle ve aydinlatici
kitaplarla gelmislerdi.
26
Sonra Ben, kfirleri; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden o
kisileri tutup yakaladim. Simdi Beni tanimamak/tanitmamaya yeltenmek nasil oldu?
(Fatir/ 24)
853
CHAD
Surenin sonundaki Cihad yazimizda ayrintili olarak tahlil ettigimiz -'+=
cihad szcgn kisaca Islm davasi yolunda elden geleni yapmak, bu dava iin
tm imkn ve kaynaklari; bilgiyi, kalemi, medyayi, mali, mlk seferber etmek
seklinde tanimlamak mmkndr.
52. ayette Rabbimiz elisine, Kuran ile byk bir cihad yapmasini
emretmektedir. Yani eli cihadinda silh olarak Kurani kullanacaktir. Diger bir
ifade ile sylenecek olursa, eli, Kurandan baska silh kullanmayacaktir. Demek
ki; kfr, sirki, nifaki yikmak iin en etkin silh Kuranin ierdigi mesajlardir.
Tarihe bakildiginda da aynen byle oldugu grlmektedir.
52. ayetteki kfirlere itaat etme ifadesi, kfirlerin uzlasma arayislari iinde
olduklarini gstermekte ve ayni zamanda da eliye kesinlikle byle bir uzlasma
yapmamasini emretmektedir. Rabbimizin kfirlerle uzlasmayi yasaklamasi baska
ayetlerde de dile getirilmistir:
9-16
Onlar arzu ettiler ki, sen onlara yag ekesin, onlar da hemen sana yag eksinler. ok yemin
eden, asagilik, alayci, gammaz; arkadan ekistiren, arabozucu, kovuculuk iin gezip duran, mal ve
ogullari var diye hayri engelleyen, saldirgan, gnaha batmis, kaba/obur, sonra da ktlkle damgali
su asalaklarin hibirine itaat etme. hireti yalanlayan o kisi, yetlerimiz kendisine okundugu zaman:
Daha ncekilerin masallari dedi. Yakinda Biz onun burnunu srtecegiz
(Kalem/ 914)
1
De ki: Ey kfirler; Allah'in ilhligini, rabligini kabul etmeyen kisiler!
2
Ben sizin
taptiklariniza tapmam/ ben sizin yaptiginiz kullugu yapmam.
3
Siz de benim taptigima tapici
degilsiniz/ siz de benim yaptigim kullugu yapmazsiniz.
4
Ve ben asla sizin taptiklariniza tapacak
degilim/ ben asla sizin yapmis oldugunuz kullugu yapici degilim.
5
Siz de benim taptigima tapacak
degilsiniz/ siz de benim yapmakta oldugum kullugu yapici degilsiniz.
6
Sizin dininiz/inan ve yasam
ilkeleriniz sadece sizin iin, benim dinim/inan ve yasam ilkelerim de sadece benim iindir.
(Kfirun/ 16)
10. Ayet:
10
yle cmerttir ki O, dilerse sana hazineden, onlarn dedigi baheden
daha hayrlsn; altndan rmaklar akan cennetleri verir, senin iin saraylar da
yapar.
Bu ayet de suiistimal edilmis ayetlerden birisi olup rivayetlerde bu ayetin,
diger ayetlerin aksine, elinde cennet saraylarinin anahtarlari bulunan cennetlerin
bekisi Ridvan tarafindan indirildigi, peygamberimizin ise bunlari reddedip fakirligi
ve kul-eliligi tercih ettigi anlatilmaktadir. Oysa bu ayette Rabbimiz, kudretini ve
sonsuz cmertligini ifade edip dilerse onlarin saydiklari szde degerlerden daha
hayirlisini elisine verecegini bildirmektedir.
1119. Ayetler:
11
Aslnda onlar kymeti yalanladlar. Biz ise kymeti yalanlayanlara
lgn alevi hazrladk.
12
O lgn alev onlar uzak bir yerden grnce, onun fkelenmesini ve
ugultusunu iyittiler.
854
13
Ve baglanmy kimseler olarak cehennemden dar bir yere atldklar
zaman, orackta lm isterler.
14
Bugn bir lm degil birok lm isteyin!
15
De ki: Karylk ve gidilecek bir yer olarak bu mu daha iyidir yoksa
Allah'n korumas altna girmiy kiyilere sz verilen sonsuzluk cenneti mi?
16
Onlar iin orada temelli olmak zere diledikleri her yey vardr. Bu,
Rabbinin yerine getirilmesini stne aldigi bir vaattir.
17
Ve o gn Rabbin, onlar ve onlarn Allah'n astlarndan taptklar yeyleri
toplar da, Siz mi saptrdnz yu kullarm, yoksa kendileri mi o yolu
kaybettiler? der.
18
O sahte ilhlar dediler ki: Tm noksanlklardan arndrrz Seni. Senin
astlarndan yardm eden, yol, gsteren ve koruyan yaknlar edinmek bize
yaraymaz. Ama Sen onlar ve atalarn ylesine nimetlendirdin ki, gt'/
Kitab' terk ettiler ve degiyime/ ykma ugramaya giden bir topluluk oldular.
19
yte taptklarnz sizi sylediklerinizde yalanladlar. Artk geri evirmeye
ve bir yardma g yetiremezsiniz. Ve sizden kim yirk koyarak yanly; kendi
zararina iy yaparsa, Biz ona byk bir azab tattracagz.
Bu ayet gurubunda kfirlerin ilerinde tutup da aika syleyemedikleri asil
maksat ve sirlari Rabbimiz tarafindan aiga vurulmaktadir. Kiyamet gnne
inanmadiklari desifre edilerek onlari bekleyen akibet ve olacaklar anlatilmaktadir.
Birok ayette belirtildigi gibi, kfirler demektedirler ki: Yeryzndeki bu
hayattan baska bir hayat yoktur. Yaptiklarimizdan dolayi hesaba da ekilmeyecegiz.
lm, her seyin sonu demektir. Bu sebeple; Allaha ibadet etmissin, kfir, msrik
olmussun, hi fark etmez. Elde firsat varken bu firsat degerlendirilmeli, dnyadaki
her trl zevkin tadina varilmalidir.
Bu durumda, onlarin Kuran ve eli hakkinda ileri srdkleri samaliklar
aslinda birer bahanedir. Ilerinde sakladiklarini zannettikleri esas dsnceleri
kiyameti inkr etmek ve onu yalan saymaktir. 11. ayet onlarin bu sama kabullerine
karsi Rabbimizin tepkisini bildirmektedir.
Kfirlerin sirlari desifre edilip akibetleri bildirildikten sonra, 12 ve 13.
ayetlerde uyari amali olarak mahserden ve cehennemden bazi sahneler
canlandirilmistir. Bu sahnelerde msriklerin helki agirmalari, onlarin Yeti ey
lm, yeti! diye bagrisacaklarini dsndrmektedir. Nitekim toplumda dayanilmaz
855
aci ve sanci iinde kivranan kisilerin de Allahim, canimi al da kurtar! tarzinda
yakarisina oka rastlanmaktadir.
Bu sahnelerle henz yz yze gelmemis olanlara sanki Bir kere degil, bin
kere lm isteseniz de kurtulusunuz yok! Gelin, aklinizi basiniza alin! seklinde bir
uyarinin yapildigi 14. ayetten sonra 15, 16. ayetlerde takva sahiplerine vaat edilen
ebedlik cennetinin karsilik ve gidilecek yer olarak daha iyi oldugu, bu vaadin yerine
getirilmesini Allahin stlendigi vurgusuyla bildirilmektedir.
1719. ayetlerde ise kfirlerin dnyada iken ilh edindikleri seylerle
yzlestirildiklerini anlatan bir mahser sahnesi yer almaktadir.
17. ayetteki onlarin Allahin astlarindan taptiklari seyler ifadesi ile
kastedilenler cansiz putlar degil, esitli msrik toplumlarin tanrilastirdiklari
melekler, peygamberler, veliyler, sehitler ve dindar kisilerdir.
Bu yzlesme sahneleri Kuranda birok kez yer almistir:
40
Ve o gn Allah, onlari hep birlikte toplayacak, sonra meleklere: Sunlar mi size tapiyorlardi?
diyecektir.
41
Onlar: Seni tenzih ederiz. Onlara karsi bizim koruyucu, yol gsterici yakinimz Sensin. Tam
tersi onlar gizli glere tapiyorlardi. ogu onlara inananlardi dediler.
42
Artik bu gn baziniz baziniza yarar ve zarara malik olmaz. Ve Biz, ortak kosma inancina
batmis o kisilere: Tadin bakalim o kendisini yalanlayip durdugunuz atesin azabini! deriz.
(Sebe/ 4042)
116-118
Ve hani Allah demisti ki: Ey Meryem oglu s! Sen mi insanlara: Beni ve annemi,
Allah'in astlarindan iki tanri edinin dedin? s: Sen ariniksin, benim iin gerek olmayan bir seyi
sylemem bana yakismaz. Eger ben onu demis olsam, Sen, bunu kesinlikle bilmistin. Sen, benim
iimde/zmde olani bilirsin, ben ise Senin zatinda olani bilmem. Sphesiz Sen; grlmeyeni,
duyulmayani, sezilmeyeni, gemisi, gelecegi en iyi bilenin ta kendisisin! Ben, onlara sadece, Senin
bana emrettiklerini; Benim ve sizin Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin dedim. Ve ben, ilerinde
oldugum mddete onlar zerine taniktim. Ne zaman ki Sen, beni vefat ettirdin; gemiste
yaptiklarimi ve yapmamgerekirken yapmadiklarimi bir bir hatirlattirdin/ beni ldrdn, Sen, onlari
gzetleyenin ta kendisi oldun. Ve sphesiz Sen, her seye en iyi tanik olansin. Eger onlara azap
edersen, sphesiz onlar, senin kullarindir ve eger onlari bagislarsan, sphesiz Sen, en stn, en gl,
en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/ mutlak galip olanin, en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi
engelleyen/saglam yapanin ta kendisisin dedi.
(Maide/ 116, 117)
5
Ve Allah'in astlarindan kiymet gnne kadar kendisine hibir cevap veremeyecek olan
kimselere dua eden kimseden daha sapik kim olabilir? stelik tapilan kimseler, o kimselerin
yalvarislarindan habersizler de.
6
Insanlar bir araya toplandigi zaman da taptiklari kimseler kendilerine dsmanlar oldular. Ve
onlarin kendilerine tapmalarini kabul etmeyenler idiler.
(Ahkaf/ 5, 6)
18. ayette geen
7
Ey Zekeriyy! Sphesiz biz sana bir delikanly o'nun ismi Yahy'dir-
mjdeliyoruz. Bundan nce o'na hibir aday yapmadk.
8
Zekeriyy: Rabbim! Karm ksr, ben de son derece kocamyken benim
nasl bir delikanlm olabilir? dedi.
9
Allah dedi ki: yledir! Rabbin buyurdu ki, o, Bana kolaydr. Bundan
nce de Ben seni, sen hibir yey degilken oluyturmuytum.
10
Zekeriyy, Rabbim! Bana bir almet ver dedi. Allah, Senin almetin,
sapasaglam oldugun hlde, gece insanlarla konuymamandr buyurdu.
11
Zekeriyy, bunun zerine mihraptan; zel makamndan toplumunun
karysna kp onlara, daima/her zaman Allah' tm noksanlklardan
arndrmalarn iyaret etti.
12-15
Ey Yahy! Kitab' kuvvetle al! O henz ocuk iken o'na yasa,
tarafmzdan sevecenlik ve temizlik verdik ve o, Allah'n korumas altna
oka girmiy biriydi. Ve anne-babasna ok iyi davranand. Ve o bir zorba ve
itaatsiz biri olmad. Ve doguruldugu gn ve lecegi gn ve yeniden diri olarak
kaldrlacag gn o'na selm olsun!
16
Kitap'ta Meryem'i de an! Hani o, ailesinden/yaknlarndan ayrlarak
dogu tarafnda bir yere kap gitmiyti.
17
Sonra ailesiyle/yaknlaryla kendisi arasna bir perde edinmiyti de Biz
ona ruhumuzu/ilh mesajmz gnderdik, sonra ruhumuzu/mesajlarmz
getiren eli, Meryem'e mkemmel bir beyer rnek verdi.
18
Meryem: Ben senden Rahmn'a [yarattg btn canllara dnyada
oka merhamet eden Allah'a] sgnrm. Eger sen Allah'n korumas altna
girmiy birisi/tak isen... dedi.
19
Eli/Zekeriyy: Ben sadece, sana tertemiz bir delikanl
bagylamam/bagylamak iin, Rabbinin elisiyim dedi.
20
Meryem: Benim nasl delikanlm olabilir? Bana hibir beyer
dokunmamytr. Ben bir yasa tanmaz/iffetsiz biri de degilim dedi.
21
Eli: yledir! Rabbin buyurdu ki: Babasz ocuk vermek, Bana pek
kolaydr. Hem Biz, onu nezdimizden insanlara bir almet/gsterge ve rahmet
yapacagz. Ve o gerekleytirilmiy bir iy oldu.
929
22
Sonunda Meryem/delikanlya gebe kald. Sonra da O'nunla uzak bir
yere kat gitti.
23
Sonra dogum sancs onu bir hurma ktgne tutunup dayanmaya
zorlad. Keyke bundan nce lseydim ve bsbtn unutulan biri olsaydm!
dedi.
24-26
Sonra ona; Meryeme ayagsndaki kiyi; Zekeriyya seslendi: Sakn
zlme, Rabbin alt tarafnda bir su ark yapt. Hurma ktgn kendine dogru
silkele, zerine olgunlaymy taze hurmalar dysn. Sonra ye-i, gzn aydn
olsun. Sonra eger beyerden birini grrsen, Ben Rahmn'a [yarattg btn
canllara dnyada oka merhamet eden Allah'a] bir oru adadm, onun iin
bugn hibir kimseyle konuymayacagm de.
27-28
Sonra Meryem, ocugunu yklenerek toplumuna getirdi. Toplumu
dediler ki: Ey Meryem! Dogrusu sen grlmemiy bir yey yaptn. Ey Hrn'un
kz kardeyi! Senin baban kt bir kiyi degildi, annen de yasa tanmaz/iffetsiz bir
kadn degildi.
29
Bunun zerine Meryem ona; dogum annda ayagsnda bulunan kiyiye;
Zekeriyyaya iyaret etti, ondan geliymeleri aklamasn istedi. Zekeriyya,
Meryemin zina etmeden ocugu dogurduguna kefil olup ocugun mabedde
yetiytirilmesini istedi. Onlar, Biz, yksek mevkide olan kiyiler, henz ergenlik
agna gelmemiy birine nasl sz syleriz/yksek mevkide olan kiyiler henz
ergenlik agna gelmemiy birine nasl sz syler? dediler.
34
yte bu, hak sze gre, hakknda ihtilf edip durduklar,
30
Sphesiz ben
Allah'in kuluyum. O bana kitabi verdi ve beni bir peygamber yapti.
31
Beni, ben
nerede olursam olayim mbarek kildi. Hayatta bulundugum mddete bana
salti [ml ynden ve zihinsel aidan destek olmayi; toplumu aydinlatmayi] ve
zekti/vergiyi ykmllk olarak ulaytirdi.
32
Ve beni, anneme iyi davranan bir
kimse yapti. Ve beni bir zorba, mutsuz biri yapmadi.
33
Ve doguruldugum gn,
lecegim gn ve diri olarak yeniden diriltilecegim gn, selm benim zerimedir.
36
Ve yphesiz Allah benim Rabbimdir, sizin de Rabbinizdir. O hlde O'na kulluk
edin, iyte bu, dosdogru yoldur
34
diyen Meryem oglu s'dr.
35
Allah iin ocuk edinmek diye bir yey yoktur. O, bundan arnktr. O, bir
yeye hkmederse, ona sadece Ol der, o da oluverir.
37
Sonra da kendi aralarndan kan tutarsz gruplar, ihtilfa dytler. yte
o byk gnn tanklgndan, duruymasndan o kfirlerin; Allah'n ilhlgn
ve rabligini bilerek reddeden o kiyilerin vay haline!
38
Bize gelecekleri gn, neler iyitecekler, neler grecekler! Fakat yirk
koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan o kimseler, bugn apak bir
sapklk iindedirler.
39
Ve sen onlar, kendileri bilgisizlik, duyarszlk iindeyken ve
inanmyorlarken emrin yerine getirilecegi o byk piymanlk gnyle uyar!
40
Sphesiz Biz, yeryzne ve onun zerindeki kimselere vris
olacagz/onlar gidecek Biz kalacagz. Ve onlar yalnzca Bize
dndrleceklerdir.
(44/19, Meryem/35, 37-40)
41
Kitap'ta brhm'i de an/hatrlat. Sphesiz ki o, z-sz dogru biri idi,
peygamberdi.
42-45
Bir zaman o, babasna: Babacgm! yitmeyen, grmeyen ve sana
hibir yarar olmayan yeylere niin kulluk ediyorsun? Babacgm! Sphesiz
930
sana gelmeyen bir bilgi bana geldi. O hlde bana uy da, sana dosdogru bir yolu
gstereyim. Babacgm! Seytana kulluk etme. Sphesiz yeytan Rahmn'a
[yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden Allah'a] si oldu.
Babacgm! Sphesiz ben, sana Rahmn'dan [yarattg btn canllara dnyada
oka merhamet eden Allah'tan] bir azap dokunur da yeytan iin bir yol
gsteren, koruyan, yardm eden bir yakn olursun diye korkuyorum demiyti.
46
Babas: Ey brhm! Sen benim ilhlarmdan yz m eviriyorsun?
Eger vazgemezsen, andolsun seni taylayarak ldrrm. Haydi, uzun bir
mddet bana uzak ol/defol! dedi.
47,48
brhm: Selm sana olsun, senin iin Rabbimden bagylanma
dileyecegim. Sphesiz O, bana ok armagan verendir. Ve ben, sizden ve
Allah'n astlarndan kulluk ettiginiz yeylerden ekilip ayrlyorum. Ve Rabbime
dua edecegim. Rabbime yalvarymda mutsuz olmayacagm umuyorum dedi.
49
Sonra brhm, toplumundan ve onlarn Allah'n astlarndan kulluk
ettikleri yeylerden uzaklaynca, Biz o'na shk' ve Yakb'u ihsan ettik.
Hepsini de peygamber yaptk.
50
Ve Biz onlara rahmetimizden armaganlarda bulunduk. Ve onlar iin
yce bir dogruluk dili yaptk.
51
Ve Kitap'ta Ms'y da an/hatrlat. Sphesiz o artlarak saflaytrlmy
idi. Ve bir eli, bir peygamber idi.
52
Biz o'na en ugurlu Tr'un yan tarafndan seslendik ve o'nu zel bir
konuymada bulunmak zere yaklaytrdk.
53
Ve rahmetimizden o'na, kardeyi
Hrn'u bir peygamber olarak ihsan eyledik.
54
Ve Kitap'ta sml'i an/hatrlat. Sphesiz o, vaadine sadk idi, bir eliydi,
bir peygamberdi.
55
Ve o ailesine/evresine salt [ml ynden ve zihinsel
adan destek olmay; toplumu aydnlatmay] ve zekt/vergiyi emrederdi. Ve
o Rabbinin katnda hoynutluga ermiyti.
56
Ve Kitap'ta dris'i an/hatrlat. Sphesiz O, z-sz dogru biriydi, bir
peygamberdi.
57
Ve Biz O'nu yce bir mekna ykselttik.
58
yte bunlar, dem'in soyundan, Nh ile beraber taydklarmzdan,
brhm ve srl'in soyundan, klavuzluk ettigimiz ve setigimiz
peygamberlerden Allah'n kendilerine nimetler verdigi kimselerdir. Onlar
kendilerine Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah'n] yetleri okundugu zaman aglayarak ve boyun egip teslimiyet
gstererek yere kapanrlard.
59-61
Sonra onlarn ardndan kt bir nesil geldi ki, salt [ml ynden ve
zihinsel adan destek olmay; toplumu aydnlatmaya alymay]
kaybettiler/hayatlarndan karp attlar. Ve yehvetlerine uydular. Bundan
dolay tevbe eden ve iman eden ve slihi iyleyenler hari onlar azgnlklarnn
cezasyla karylayacaklardr. yte tevbe eden, iman eden ve slihi iyleyenler
cennete; Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden
Allah'n] kullarna grmedikleri hlde vaat ettigi Adn cennetlerine girecekler
ve hibir yekilde hakszlga ugratlmayacaklardr. Sphesiz O'nun vaadi
kesinlikle yerini bulacaktr.
62
Onlar orada boy bir sz iyitmezler. Ancak Selm [saglk, esenlik,
mutluluk]! iyitirler. Orada onlar iin her zaman rzklar da vardr.
63
yte bu, kullarmzdan Allah'n korumas altna girmiy kiyilere miras
olarak/zahmetsizce ve son sahipleri olmak zere verecegimiz cennettir.
931
64
Biz Kurn yetleri, yalnzca Rabbinin emri ile ineriz. Btn gemiy ve
gelecek yeyler ve bunlarn arasndakiler yalnzca O'nundur. Ve senin Rabbin
unutmuy degildir.
65
O, gklerin, yerin ve aralarndakilerin Rabbidir. yleyse,
O'na kulluk et ve O'na kulluk etmekte sabret. Hi sen O'nun ismiyle isimlenen
birini bilir misin?
66
Ve o insan: Ben ldgm zaman, ileride gerekten diri olarak
karlacak mym? diyor.
67
Ve o insan, daha nce o hibir yey degilken, gerekten Bizim kendisini
oluyturdugumuzu dynmez mi?
68
Bunun iin, Rabbine andolsun ki Biz onlar ve yeytanlar kesinlikle
toplayacagz. Sonra onlar dizleri zerine kmy hlde cehennemin dy
kenarnda/toplanma alannda kesinlikle hazr bulunduracagz.
69
Sonra her gruptan, Rahmn'a [yarattg btn canllara dnyada oka
merhamet eden Allah'a] kary kafa tutmada daha yiddetli davrananlar her
kimselerse, onlar kesinlikle ayracagz.
70
Sonra elbette ki Biz, oraya atlmaya kimlerin daha lyk oldugunu daha
iyi biliriz.
71
Ve Rabbinin zerine almy oldugu kesinleymiy bir hkm olarak,
iinizden cehennemin dy kenarna/toplanma yerine ugramayacak hi kimse
yoktur.
72
Sonra Biz, Allah'n korumas altna girmiy kiyileri kurtarrz. Sirk
koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapanlar da cehennemin dy
kenarnda/toplanma alannda dizleri zerine kmy hlde brakrz.
73
Ve yetlerimiz kendilerine apak okundugu zaman, o kfirler; Allah'n
ilhlgn ve rabligini bilerek reddetmiy olan o kiyiler, iman etmiy olan
kiyilere, Bu iki zmreden [mmin ve Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek
reddedenlerden] hangisi makam mevki bakmndan daha iyi, dyp kalktg
kimseler/rgtler bakmndan daha gzeldir? dediler.
74
Hlbuki Biz, onlardan nce, mal ve gsteriye daha gzel nice
kuyaklar/asrlar halkn degiyime/ykma ugrattk.
75
De ki: Kim sapklk iinde olursa, Rahmn [yarattg btn canllara
dnyada oka merhamet eden Allah], ona uzattka uzatr/sre tanr. Sonunda
kendilerine vaat edileni [azab veya kymetin kopuyunu] grdkleri vakit,
artk onlar kimin makamca-mevkice daha yerli ve askerce [desteke, kuvvete]
daha zayf oldugunu bilecektir.
76
Ve Allah, klavuzlandklar dogru yola girenlere klavuzu artrr. Ve
kalc olan dzeltmeye ynelik iyler, Rabbinin katnda sevap bakmndan daha
hayrldr, sonu bakmndan da daha iyidir.
77
Peki, almetlerimizi/ gstergelerimizi, Allah'n ilhlgn ve rabligini
kabullenmeyen ve Elbette mal ve ocuk verilecektir diyen kimseyi grdn
m/hi dyndn m?
78-80
O inkrc kiyi, bilmeyecegi, aklnn ermeyecegi konulara bilgi sahibi
oldu; ya da Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah'n] katndan bir sz m ald? Kesinlikle onun dyndg gibi degil!
Biz onun syledigi yeyleri yazarz ve onun iin, azaptan uzattka uzatrz. Ve o
syledigi yeylere Biz miras olacagz/son sz ve uygulama Bizimdir ve o, Bize
tek bayna gelecektir.
932
81
Ve onlar, kendileri iin bir g, yan, yeref olsun diye Allah'n astlarndan
ilhlar edindiler.
82
Kesinlikle onlarn dyndg gibi degil! O edindikleri ilhlar, onlarn
kulluklarn kabul etmeyecekler ve aleyhlerine dnp kary olacaklardr.
83
Grmedin mi/hi dynmedin mi? Sphesiz Biz yeytanlar, kfirlerin;
Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden o kimseler zerine gnderdik.
Onlar kykrttka kykrtyorlar.
84
yleyse onlarn zarar iin acele etme. Sphesiz Biz, onlar iin saydka
sayyoruz.
85
O gn Allah'n korumas altna girmiy kiyileri, Rahmn'a [yarattg
btn canllara dnyada oka merhamet eden Allah'a] binekli heyetler
hlinde toplayacagz.
86
Sulular da susamy olarak cehenneme srecegiz.
87
Onlar, Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah'n] katndan bir garanti sz almy olan kimse hari ki bu hi
kimseye verilmemiytir, yardma-destege sahip olamayacaklardr.
88
Ve onlar, Rahmn [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah] ocuk edindi dediler.
89
Andolsun ki siz ok irkin bir yey sylediniz.
90,91
Az kalsn bundan; Rahmn'a ocuk isnat ettiler diye; gkler
atlayacak, yer yarlacak ve daglar paralanp daglacakt.
92
Hlbuki Rahmn [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah] iin ocuk edinmek yaraymaz.
93
Gklerde ve yerde bulunan btn
herkes, Rahmn'a [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden
Allah'a], yalnzca kul olarak gelecektir.
94
Andolsun ki Rahmn, onlarn hepsini kuyatmytr ve kendilerini bir bir
saymytr.
95
Hepsi de kymet gn Rahmn'a tek baylarna gelirler.
98
Ve Biz onlardan nce nice nesilleri degiyime/ykma ugrattk. Onlardan
herhangi bir kimse hissediyor musun? Yahut onlara ait hafif bir ses duyuyor
musun?
96
Sphesiz yu iman eden ve dzeltmeye ynelik iyler yapanlar; Rahmn
[yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden Allah], onlar iin
sevgi var edecektir.
97
yte yphesiz Biz bu Kurn', kendisiyle Allah'n korumas altna
girmiy kiyileri mjdeleyesin, inat eden toplumu da uyarasn diye senin lisann
zere kolaylaytrdk.
933
Ayetlerin tahlili
1. Ayet:
4 Kaf / 20, - Ha / 5, Ya / 10, _ Ayn / 70, Sad / 90.
Klsik kaynaklarda bu harflerin okunus ve anlamlarina ait bir hayli grs
nakledilmistir. Bu grslerin bazilarinda bu harflerin Allahin isimlerini temsil
ettigi, bazilarinda da Kuranin isimleri oldugu ileri srlmstr. Mesel Ibn
Abbasa gre = kaf harfi _''' Kaf isminden, ha harfi ,-'+'' Hadi
isminden, , ya harfi ,='' Hakiym isminden, _ ayn harfi ,'='' Halim
isminden, sad harfi, -' -'' Sadik ismindendir. Dahhaka gre de kef harfi
,'' Kerim, ,-'' Kebir ve _''' Kafi isimlerinden, ha harfi ,-'+'' Hadi
isminden, , ya harfi ' ,= ' Rahm isminden, ayn harfi ,''' Aliym ve
,=''Azim isimlerinden, sad harfi de -' -'' Sadik ismindendir.
491
Ancak
bunlarin hepsi birer yakistirmadan ibaret olup dayanaklari olmayan grslerdir.
Daha nce Kalem, Kaf, Sad, Arf ve Ya Sin surelerinin tahlillerinde de
belirttigimiz gibi, bu kesik harflerin neyi temsil ettigi henz bilinememektedir. Biz
Rabbimizin Kurani koruyacagini bildiren ifadesinden hareketle bu harflerin
Kuranin korunmasina ynelik nemli bir geyi temsil ettigini, ya da dikkat ekici
uyari edatlari oldugunu dsnyoruz. Insallah gelecekte bu bilinmezlik ortadan
kalkacak ve kendisini Kurani anlamaya vakfetmis Kuran Erleri tarafindan
gerek tespit edilecektir.
2. Ayet:
2
Rabbinin, kulu Zekeriyy'ya olan rahmetini anmas!
Giris blmnde de belirttigimiz gibi, bu ayet surenin agirlik merkezi olan
kissanin giris blmn teskil eden Zekeriyya peygamber kissasinin ilk ayetidir. Bu
kissa ok nemli mesajlar iermektedir. Ayetlerin tahliline gemeden nce, Zekeriya
(as) ve Meryem kissalarinin daha iyi anlasilmasi iin konunun anahtar kisisi olan
Zekeriya peygamber ile ilgili Kuran ve Ehl-i Kitap verilerini hatirlatmakta yarar
gryoruz:
KURANDA ZEKERIYA (As)
2
Rabbinin, kulu Zekeriyy'ya olan rahmetini anmasi!
3
Bir zamanlar o, Rabbine gizli olarak seslenmisti.
4-6
Demisti ki: Rabbim! Sphesiz benim
kemigim zayiflayip gevsedi ve basim agarmis saiyla alev gibi tutustu. Sana dua etmekle de Rabbim,
mutsuz olmadim. Ve gerekten ben, arkamdan, yakinlarimdan/amcaogullarimdan endisedeyim.
Karim da kisirdir. Onun iin katindan bana, bana da mirasi olacak, Yakb ailesine de mirasi
olacak bir vel [yardimci, koruyucu yakin kimse] bagisla. Rabbim, onu rizani kazanan/herkesin
hosnut olacagi biri kil!
7
Ey Zekeriyy! Sphesiz biz sana bir delikanliyi o'nun ismi Yahy'dir-mjdeliyoruz.
Bundan nce o'na hibir adas yapmadik.
8
Zekeriyy: Rabbim! Karim kisir, ben de son derece kocamisken benim nasil bir delikanlim
olabilir? dedi.
491
(Razi, Mefatihul Gayb; Kurtub, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
934
9
Allah dedi ki: yledir! Rabbin buyurdu ki, o, Bana kolaydir. Bundan nce de Ben seni, sen
hibir sey degilken olusturmustum.
10
Zekeriyy, Rabbim! Bana bir almet ver dedi. Allah, Senin almetin, sapasaglam oldugun
hlde, gece insanlarla konusmamandir buyurdu.
11
Zekeriyy, bunun zerine mihraptan; zel makamindan toplumunun karsisina ikip onlara,
daima/her zaman Allah'i tm noksanliklardan arindirmalarini isaret etti.
12-15
Ey Yahy! Kitab'i kuvvetle al! O henz ocuk iken o'na yasa, tarafimizdan sevecenlik
ve temizlik verdik ve o, Allah'in korumasi altina oka girmis biriydi. Ve anne-babasina ok iyi
davranandi. Ve o bir zorba ve itaatsiz biri olmadi. Ve doguruldugu gn ve lecegi gn ve yeniden
diri olarak kaldirilacagi gn o'na selm olsun!
(Meryem/ 215)
89,90
Ve Zekeriyy; hani o, Rabbine: Rabbim! Beni tek basima birakma, Sen varislerin en
hayirlisisin diye seslenmisti de Biz, o'nun iin karsilik vermistik. Ve kendisine Yahy'yi ihsan ettik.
Ve o'nun iin esini dzelttik/dogum yapmaya elverisli hle getirdik. Sphesiz onlar hayirlarda
yarisiyorlar, umarak ve korkarak Bize yalvariyorlardi. Ve Bize karsi derin saygi duyuyorlardi.
(Enbiya/ 89, 90)
38
Orada Zekeriyy, Rabbine yakardi: Rabbim! Bana katindan temiz bir nesil ver. Sphesiz
Sen, duayi en iyi iitensin dedi.
39
Sonra Zekeriyy, zel krsde dikilmi salt ederken [egitim-gretim yaptirirken] haberci
yetler ona: Sphesiz Allah sana, Allah'tan bir kelimeyi dogrulayici, efendi/ bir nder, iffetli bir
peygamber olarak, slihlerden Yahy'yi mjdeliyor diye seslendiler.
40
Zekeriyy: Rabbim! Bana ihtiyarlik gelip atmiken, karim da kisir iken benim iin bir
delikanli nasil olabilir? dedi. Allah: yledir, Allah diledigini yapar dedi.
41
Zekeriyy: Rabbim! Benim iin bir almet/gsterge gster dedi. Allah: Senin almetin/
gstergen, iaretle hari, insanlara gn, konumamandir. Ve Rabbini ok an, her zaman noksan
sifatlardan arindir dedi.
(l-i Imran/ 3841)
INCILDE ZEKERIYA (As)
Zekeriyya as. Ile ilgili eldeki muharref Incillerde de ayrintili bilgi
verilmektedir:
5- Yahudiye Krali Hirodes zamaninda, Aviya blgnden Zekeriya adinda bir khin
vardi. Harun soyundan gelen karisinin adi ise Elizabet'ti.
6- Her ikisi de Tanrinin gznde dogru kiilerdi, Rabbin btn buyruk ve
kurallarina eksiksizce uyarlardi.
7- Elizabet kisir oldugu iin ocuklari olmuyordu. Ikisinin de yai ilerlemiti.
8- Zekeriya, hizmet sirasinin kendi blgnde oldugu bir gn, Tanri'nin nnde
khinlik grevini yerine getiriyordu.
9- Khinlik gelenegi uyarinca Rabbin Tapinagi'na girip buhur yakma grevi kurayla
ona verilmiti.
10- Buhur yakma saatinde btn halk toplulugu diarida dua ediyordu.
11- Bu sirada, Rabbin bir melegi buhur sunaginin saginda durup Zekeriya'ya
grnd.
12- Zekeriya onu grnce airdi, korkuya kapildi.
935
13- Melek "Korkma, Zekeriya!" dedi, "Duan kabul edildi. Karin Elizabet sana bir
ogul doguracak, adini Yahya koyacaksin.
14- Sevinip coacaksin. Biroklari da onun dogumuna sevinecek.
15- O, Rabbin gznde byk olacak. Hi arap ve iki imeyecek; daha annesinin
rahmindeyken Kutsal Ruh'la dolacak.
16- Israilogullari'ndan birogunu, Tanrilari Rabbe dndrecek.
17- Babalarin yreklerini ocuklarina dndrmek, sz dinlemeyenleri dogru kiilerin
anlayiina yneltmek ve Rabb iin hazirlanmi bir halk yetitirmek zere, Ilyas'in ruhu ve
gcyle Rabbin nnden gidecektir."
18- Zekeriya melege: "Bundan nasil emin olabilirim?" dedi. "nk ben yalandim,
karimin da yai ilerledi."
19- Melek ona yle karilik verdi: "Ben Tanri'nin huzurunda duran Cebrail'im.
Seninle konumak ve bu mjdeyi sana bildirmek iin gnderildim.
20- Ite, belirlenen zamanda yerine gelecek olan szlerime inanmadigin iin dilin
tutulacak, bunlarin gerekleecegi gne dek konuamayacaksin."
21- Zekeriya'yi bekleyen halk, onun tapinakta bu kadar uzun sre kalmasina ati.
22- Zekeriya ise diari iktiginda onlarla konuamadi. O zaman tapinakta bir grm
grdgn anladilar. Kendisi onlara iaretler yapiyor, ama konuamiyordu.
23- Grev sresi bitince Zekeriya evine dnd.
24- Bir sre sonra karisi Elizabet gebe kaldi ve be ay evine kapandi.
25- "Bunu benim iin yapan Rabbdir" dedi. "Bu gnlerde benimle ilgilenerek
insanlar arasinda utancimi giderdi."
26, 27- Elizabet'in hamileliginin altinci ayinda Tanri, Melek Cebrail'i Celile'de
bulunan Nasira adli kente, Davut'un soyundan Yusuf adindaki adamla nianli kiza gnderdi.
Ki:in adi Meryem'di.
28- Onun yanina giren melek, "Selm, ey Tanrinin ltfuna erien kiz! Rabb
seninledir" dedi.
29- Sylenenlere ok airan Meryem, bu selmin ne anlama gelebilecegini
dnmeye baladi.
30- Ama melek ona "Korkma Meryem!" dedi, "Sen Tanrinin ltfuna eritin.
31- Bak, gebe kalip bir ogul doguracak, adini Isa koyacaksin.
32- O byk olacak, kendisine 'Yceler Ycesi'nin Oglu' denecek. Rabb Tanri ona,
atasi Davut'un tahtini verecek.
33- O da sonsuza dek Yakup'un soyu zerinde egemenlik srecek, egemenliginin sonu
gelmeyecektir."
34- Meryem melege "Bu nasil olur? Ben erkege varmadim ki" dedi.
35- Melek ona syle yanit verdi: "Kutsal Ruh senin zerine gelecek, Yceler
Ycesi'nin gc sana glge salacak. Bunun iin dogacak olana kutsal, Tanri Oglu denecek.
36- Bak, senin akrabalarindan Elizabet de yaliliginda bir ogula gebe kaldi. Kisir
bilinen bu kadin imdi altinci ayindadir.
37- Tanrinin yapamayacagi hibir ey yoktur."
38- "Ben Rabbin kuluyum" dedi Meryem, "Bana dedigin gibi olsun." Bundan sonra
melek onun yanindan ayrildi.
39- O gnlerde Meryem kalkip aceleyle Yahuda'nin daglik blgesindeki bir kente gitti.
40- Zekeriya'nin evine girip Elizabet'i selmladi.
41,42- Elizabet Meryem'in selmini duyunca rahmindeki ocuk hopladi. Kutsal Ruh'la
dolan Elizabet yksek sesle yle dedi: "Kadinlar arasinda kutsanmi bulunuyorsun,
rahminin rn de kutsanmitir!
43- Nasil oldu da Rabbimin annesi yanima geldi?
44- Bak, selmin kulaklarima eritigi an, ocuk rahmimde sevinle hopladi.
45- Iman eden kadina ne mutlu! nk Rabbin ona syledigi szler
gerekleecektir."
46, 47- Meryem de yle dedi: "Canim Rabbi yceltir; Ruhum, Kurtaricim Tanri
sayesinde sevinle coar.
936
48- nk O, siradan biri olan kuluyla ilgilendi. Ite, bundan byle btn kuaklar
beni mutlu sayacak.
49- nk Gl Olan, benim iin byk iler yapti. O'nun adi kutsaldir.
50- Kuaklar boyunca kendisinden korkanlara merhamet eder.
51- Bilegiyle byk iler yapti; gururlulari yreklerindeki kuruntularla darmadagin
etti.
52- Hkmdarlari tahtlarindan indirdi, siradan insanlari ykseltti.
53- A olanlari iyiliklerle doyurdu, zenginleri ise elleri bo evirdi.
54, 55- Atalarimiza sz verdigi gibi, Ibrahim'e ve onun soyuna sonsuza dek merhamet
etmeyi unutmayarak kulu Israil'in yardimina yetiti."
56- Meryem, ay kadar Elizabet'in yaninda kaldi, sonra kendi evine dnd.
57- Elizabet'in dogurma vakti geldi ve bir ogul dogurdu.
58- Komulariyla akrabalari, Rabbin ona ne byk merhamet gsterdigini duyunca,
onun sevincine katildilar.
59- Sekizinci gn ocugun snnetine geldiler. Ona babasi Zekeriya'nin adini
vereceklerdi.
60- Ama annesi, "Hayir, adi Yahya olacak" dedi.
61- Ona, "Akrabalarin arasinda bu adi taiyan kimse yok ki" dediler.
62- Bunun zerine babasina iaretle ocugun adini ne koymak istedigini sordular.
63- Zekeriya bir yazi levhasi istedi ve "Adi Yahya'dir" diye yazdi. Herkes aakaldi.
64- O anda Zekeriya'nin ag:i aildi, dili zld. Tanri'yi verek konumaya baladi.
65- evrede oturanlarin hepsi korkuya kapildi. Btn bu olaylar, Yahudiye'nin daglik
blgesinin her yaninda konuulur oldu.
66- Duyan herkes derin derin dnyor, "Acaba bu ocuk ne olacak?" diyordu.
nk Rabb onunla birlikteydi.
67- ocugun babasi Zekeriya, Kutsal Ruh'la dolarak u peygamberlikte bulundu:
68- "Israil'in Tanrisi Rabbe vgler olsun! nk halkinin yardimina gelip onlari
fidyeyle kurtardi.
69- Eski aglardan beri Kutsal peygamberlerinin ag:indan bildirdigi gibi, kulu
Davut'un soyundan bizim iin gl bir kurtarici ikardi. Dmanlarimizdan, bizden nefret
edenlerin hepsinin elinden kurtuluumuzu sagladi.
72- Bylece atalarimiza merhamet ederek Kutsal antlamasini anmi oldu.
73- Nitekim bizi dmanlarimi:in elinden kurtaracagina ve mrmz boyunca Kendi
nnde kutsallik ve dogruluk iinde, korkusuzca kendisine tapinmami:i saglayacagina dair
aAtamiz Ibrahim'e ant ierek sz vermiti.
76, 77- Sen de, ey ocuk, Yceler Ycesi'nin peygamberi diye anilacaksin. Rabbin
yollarini hazirlamak zere nnden gidecek ve O'nun halkina, Gnahlarinin
bagilanmasiyla kurtulacaklarini bildireceksin.
78, 79- nk Tanrimi:in yregi merhamet doludur. O'nun merhameti sayesinde,
ycelerden dogan gne, karanlikta ve lmn glgesinde yaayanlara iik samak ve
ayaklarimi:i esenlik yoluna yneltmek zere yardimimiza gelecektir."
80- ocuk byyor, ruhsal ynden gleniyordu. Israil halkina grnecegi gne dek
issiz yerlerde yaadi.
492
TARIHE GRE ZEKERIYYA
Zekeriyyanin konumu:
492
Luka; 1. Bab
937
Harun'un (as) torunlarindan biri olan Hz. Zekeriyya'nin (as) konumunu anlayabilmek
iin Israilogullari arasinda yaygin olan rahiplik gelenegi ile ilgili bilgiye sahip olmak
gerekir.
Filistin'in fethinden sonra topraklar Yakub'un (as) zrriyetinden olan 12 kabile
arasinda miras olarak dagitildi. 13. kabile olan Levililere de dini hizmetler ve grevler
emanet edildi. Levililer arasinda da "en mukaddes eyleri takdis etmek, Rabbin nnde
buhur yakmak, ona hizmet eylemek ve ebediyyen onun ismiyle mbarek kilmak zere"
seilen aile Harun'un (as) ogullari idi. Diger Levililerin mabede girmesine izin
verilmiyordu. "nk onlarin vazifesi Rab evinin hizmeti iin avlularda, odalarda ve btn
mukaddes eyleri temizlemekte Allah Evinin hizmet iinde Harunogullari'nin yaninda
bulunmak... ve sebt gnlerinde, aybalarinda ve belli bayramlarda yapilan btn
takdimeleri Rabbe arzetmekti."
Harunogullari 24 aileye blnmt ve bu 24 aile sira ile Rabbin evine hizmet
ediyorlardi. Bu ailelerden biri Zekeriyya'nin (as) liderligindeki Abiya ailesi idi. Bu nedenle
ailesinin sirasi geldiginde mabede gidip buhur yapmak Zekeriyya'nin (as) greviydi.
(Ayrintilar iin bkz. I. Tarihler, 23-24)
493
Konumuz olan pasajin 215. ayetlerinde, Yce Allahin rahmetinin Zekeriyya
peygamber zerindeki tecellisi nakledilmistir. Bilindigi gibi peygamberlik
messesesi, Allahin rahmeti geregi hayata geirdigi bir uygulamadir ve tm
peygamberler lemlere rahmet olarak gnderilmistir. Rabbimiz rahmetini nce
Zekeriyya peygamber zerinde tecelli ettirerek ileri yasina ve esinin de kisir
olmasina ragmen mucize olarak ona Yahyayi ltfetmis, sonra da Yahyayi dinine
hizmeti kilmak suretiyle Zekeriyya peygamberin dualarini yerine getirmistir.
Zekeriyya peygamber zerindeki rahmetini bu sekilde tecelli ettiren Rabbimiz, o
toplumu uyarmak iin arka arkaya eli tayin ederek rahmetini diger insanlara da
ulastirmistir.
Ayetteki - zikr szcg
7
Ey Zekeriyy! Sphesiz biz sana bir delikanly o'nun ismi Yahy'dir-
mjdeliyoruz. Bundan nce o'na hibir aday yapmadk.
Bu ayet, Rabbimizin Zekeriyya peygamberin itenlikle yapmis oldugu duaya
karsilik verisidir.
Bize gre bu ayet, zerinde durulmasi gereken nemli hususu iermektedir:
1- Rabbimiz, ocuk veya ogul yerine gulam szcgn kullanmis ve
Zekeriyya peygambere adi Yahya olan bir gulam verecegini bildirmistir. `=
Gulam, ergenlesmis, ihtilam olma agina gelmis, biyigi terleyen oglan,
dogumundan ihtiyarliga kadar olan dnem demektir.
499
Insanin bu agi
delikanlilik olarak ifade edilir. Kimse anasindan delikanli olarak dogamayacagina
gre, Rabbimiz bu ifade ile dogacak ocugun erkek olacagini, byyp bir delikanli
olacagini ve Zekeriyya peygamberin beklentilerini yerine getirecegini bildirmis
olmaktadir.
2- _,=, Yahya, yasayacak, yasar demektir. Mjdelenen ocuga bu ismin
uygun grlmesi, onun ismiyle yasayacagini, yani isminin hep manev degerlerle
anilacagini, hi unutulmayacagini, ya da ona verilecek ilim [hikmet, Kitap] ile
toplumlarin manen canlanacagini gstermektedir. Dogacak ocugu bu ismin
verilmesinin bir baska sebebinin de onun kisir annesinin rahmini canlandirmasi
oldugu sylenebilir.
3- Dogacak ocugun isminin ailesine birakilmayip bizzat Allah tarafindan
verilmesi ve daha evvel kimseye bu ismin verilmemis olmasi, hem ailesi hem de
Yahya iin onurlarin en bygdr.
ocugun isminin Yahya olarak konmasi ve bir adasinin bulunmamasi,
muharref Incilde syle yer almistir:
60- Ama annesi, "Hayir, adi Yahya olacak" dedi.
61- Ona, "Akrabalarin arasinda bu adi taiyan kimse yok ki" dediler.
62- Bunun zerine babasina iaretle ocugun adini ne koymak istedigini sordular.
63- Zekeriya bir yazi levhasi istedi ve "Adi Yahya'dir" diye yazdi. Herkes
aakaldi.
500
498
(Lisanl-Arab; c.9, s.406)
499
(LisanlArab; c.6, s.665. glm mad.)
500
( Luka; 1. Bab, 6063)
941
8. Ayet:
8
Zekeriyy: Rabbim! Karm ksr, ben de son derece kocamyken benim
nasl bir delikanlm olabilir? dedi.
Bu ayet, Allahtan aldigi mjde karsisinda Zekeriyya peygamberin
gizleyemedigi saskinligini dile getirmektedir.
O dnemde Zekeriyya peygamberin 120, karisinin 98 yasinda veya Zekeriyya
peygamberin 75 yasinda olduguna dair rivayetler mevcuttur. Ancak bunlar destekten
yoksun sylentilerdir. Yukaridaki ayette de grldg gibi, Kuranda Zekeriyya
peygamberin esine ait, kisirligi disinda bir bilgi bulunmamaktadir. Nitekim Enbiya
suresinin 90. ayetindeki Ve onun iin esini dzelttik [dogum yapmaya elverisli hle
getirdik] ifadesinden de Zekeriyya peygamberin esinin yaslilik sebebiyle degil,
yapisal bir bozukluk sebebiyle kisir oldugu ve bu bozuklugun dzeltilerek
bnyesinin doguracak bir nitelige kavusturuldugu anlasilmaktadir. Dolayisiyla,
Zekeriyya peygamberin saskinliginin sebebi, o gne kadar kisir olan karisinin ocuk
doguracak olmasidir, yoksa karisinin genlestirilerek dogum yapacak olmasi
degildir.
Byle bir merakli saskinlik, Ibrahim peygamber ve esinde de meydana
gelmistir:
72
Ibrhm'in karisi dedi ki: Vay be! Ben mi doguracagim! Ben kocasi ise yaramaz bir
zavalliyim, bahtsiz, mutsuz bir kadinim. Su kocam da yasli bir adam! Sphesiz bu, ok tuhaf bir sey!
(Hud/ 72)
9. Ayet:
9
Allah dedi ki: yledir! Rabbin buyurdu ki, o, Bana kolaydr. Bundan
nce de Ben seni, sen hibir yey degilken oluyturmuytum.
Bu ayette Rabbimiz, kendisine verilen mjdeye sanki biraz sphe duydugunu
belirtir bir heyecanla yaklasan Zekeriyya peygambere, yine merhametle karsilik
vermektedir.
AYETN CMLE YAPISI
Ayette geen Rabbin buyurdu ki ifadesi, bu ifadenin Allahtan baska biri
tarafindan sylendigi izlenimini uyandirmaktadir. Nitekim birok mealde bu
ifadenin basina bir parantez ailip Melek, Cebrail gibi eklemeler yapilmistir.
Hlbuki bir azamet ve ciddiyet ifadesi olan bu szleri Allah sylemistir. Bu tr
ifadelere Kuranda oka rastlanmaktadir (Nahl/102, Bakara/97).
zellikle belirtmek gerekir ki, bu ifade tarzi insanlar arasinda da cari bir
uygulamadir. Bazi durumlarda hkmdarlar da bu tr hitaplar kullanarak hem kendi
azametlerini hissettirir, hem de hitap ettikleri kimseleri onurlandirmis olurlar. Syle
ki: Halktan biri, byk bir vaatte bulunan hkmdarin vaat ettigi seye kendisini
lyik grmeyerek O kim, ben kim? diye saskinlik ve umutsuzluk gsterdiginde,
942
hkmdar da hem vaadine inandirmak, hem de ahdini yerine getiren biri oldugunu
gstermek iin o kisiye Senin hkmdarin byle istiyor! seklinde cevap verir.
Bylece hem o kisinin yapilan vaade kendini lyik grmesini saglamis, hem de
kendisinin verdigi sze bagli bir hkmdar oldugunu gstermis olur. Ayetteki
Rabbin buyurdu ki ifadesi de byle bir ifadedir.
Rabbimiz bu ayetteki szleri ile fail-i mutlak, kadir-i mutlak ve halik-i
mutlak oldugunu, yani diledigi zaman, diledigini diledigi gibi yaratacagini beyan
etmektedir. Yasli bir adam ile kisir bir kadindan ocuk meydana getirmenin Onun
iin kolay bir sey oldugunu bildiren bu beyan, ayni zamanda Onun bir bakireden
babasiz ocuk meydana getirecegine de isaret etmektedir.
10. Ayet:
10
Zekeriyy, Rabbim! Bana bir almet ver dedi. Allah, Senin almetin,
sapasaglam oldugun hlde, gece insanlarla konuymamandr buyurdu.
Burada, Zekeriyya peygamberin bir almet talebinde bulundugu ve bu
talebinin kabul edildigi grlmektedir. Yce Allahin bildirdigine gre, almet,
sapasaglam olmasina ragmen Zekeriyya peygamberin gece dilinin tutulmasi,
istese de konusamamasidir. Zekeriyya peygamberin bu talebinden l-i Imran
suresinde de bahsedilmektedir:
41
Zekeriyy: Rabbim! Benim iin bir almet/gsterge gster dedi. Allah: Senin almetin/
gstergen, iaretle hari, insanlara gn, konumamandir. Ve Rabbini ok an, her zaman noksan
sifatlardan arindir dedi.
(l-i Imran/ 41)
Zekeriyya peygamberin buradaki almet talebi, tipki Ibrahim peygamber gibi,
kalbinin mutmain olmasina yneliktir:
260
Bir zamanlar Ibrhm de, Ey Rabbim! lleri nasil dirilttigini bana gster! demisti. Allah,
'Inanmadin mi ki? dedi. Ibrhm, Inandim, fakat kalbim tm soru isaretlerini gidererek rahata
kavussun diye dedi. Allah, Hemen kuslardan drdn tut da onlari kendine alistir. Sonra her dagin
zerine onlardan bir para birak. Sonra da kuslari agir, kosa kosa sana gelecekler. Ve bil ki, Allah,
en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olandir, en iyi yasa
koyan, bozulmayi iyi engelleyen/saglam yapandir dedi.
(Bakara/ 260)
Dikkat edilirse, konumuz olan ayette gece olarak bildirilen konusmama
sresi, l-i Imran suresinde gndzler denilmek suretiyle gn olarak
belirtilmistir. Buradan da konusamamanin gn gece srecegi anlasilmaktadir.
nk Arap rfnde gnler zikredilince, o gnler geceleriyle beraber; geceler
zikredilince de o geceler gnleriyle beraber algilanir.
11. Ayet:
11
Zekeriyy, bunun zerine mihraptan; zel makamndan toplumunun
karysna kp onlara, daima/her zaman Allah' tm noksanlklardan
arndrmalarn iyaret etti.
943
Ayette geen mihrab szcg karargh, ibadethane demektir. Bu szckle
burada Zekeriyya peygamberin mabetteki zel odasi kastedilmistir. Hatirlanacak
olursa, mihrab szcg Sad suresinin 21. ayetinde de gemisti. Ayette geen
vahy szcg burada isaret ile anlatma anlaminda olup bu szckle ilgili genis
aiklama Necm suresinin 10. ayetinin tahlilinde verilmistir.
501
Ayette geen sabah
aksam ifadesi daima, her zaman anlamina gelmektedir. Bu ifadenin bir sabah,
bir aksam demek olmadigi da Nass suresinin tahlilinde aiklanmistir.
502
Ayette geen tesbih szcg kisaca; Rabbimizi arindirmak demektir. Bu
szckle ilgili genis aiklamalar da Kaf suresinin 39, 40. ayetlerinin tahlilinde
mevcuttur.
503
1215. Ayetler:
12-15
Ey Yahy! Kitab' kuvvetle al! O henz ocuk iken o'na yasa,
tarafmzdan sevecenlik ve temizlik verdik ve o, Allah'n korumas altna
oka girmiy biriydi. Ve anne-babasna ok iyi davranand. Ve o bir zorba ve
itaatsiz biri olmad. Ve doguruldugu gn ve lecegi gn ve yeniden diri olarak
kaldrlacag gn o'na selm olsun!
Kuranda Yahya peygamber ile ilgili olarak, buradaki ve l-i Imran
suresindeki ayetler disinda bir bilgi verilmemistir.
Hiristiyan kaynaklarindaki bilgiler ise syle zetlenebilir:
Luka Inciline gre Yahya (a.s) , Isa'dan (a.s) 6 ay bykt ve anneleri kardes ocuklari idi.
Kendisine 30 yasinda peygamberlik verilmisti. Yuhanna Inciline gre Yahya (a.s) grevine rdn'de
insanlari Allah'a agirmakla basladi. O syle derdi: "Ben, Rabbin yolunu dzeltin diye lde
agiranin sesiyim. (Yuhanna I: 23)
Markos'a gre: "Yahya lde vaftiz ederdi ve gnahlarin bagislanmasi iin tevbe vaftizini o
vaaz eylemisti. Btn Yahudi kylleri ve btn Kudsller ona ikiyorlardi ve gnahlarini itiraf
edip Erdin irmaginda onun tarafindan vaftiz olunuyorlardi." (Markos I; 4-5) Bu nedenle o John the
Baptist (Vaftizci Yahya) olarak biliniyordu ve Israilogullari onu bir Peygamber olarak kabul
ediyorlardi. (Matta 21: 26) Isa (a.s), Yahya (a.s) hakkinda syle demistir: "Kadinlardan doganlar
arasinda Vaftizci Yahya'dan daha byg ikmamistir. (Matta 12: 11) "Yahya'nin devetynden
elbiseleri ve belinde deriden kusagi vardi. Yedigi ekirge ve yaban baligi idi." (Matta 3: 4) Yahya
(a.s) "Tvbe edin, nk gklerin melektu (saltanati) yakindir" derdi. (Matta 3: 2) Bununla Hz.
Isanin (a.s) peygamberlik grevine baslamasinin yakinlastigini ifade etmek istiyordu. Onunla ilgili
Kur'an da ayni seyi tasdik etmektedir: "... o (Yahya) Allah'tan olan bir kelimeyi dogrulayacaktir" (Al-
i Imran 39) Bu nedenle ona Hz. Isa'nin "ayeti veya onun isareti" de denmistir. Yahya insanlari oru
tutmaya ve namaz kilmaya davet etmistir. (Matta 9: 14; Luka 5: 33, 11: 1) O insanlara syle derdi:
"Iki gmlegi olan hi olmayana versin, yiyecegi olan kimse de byle yapsin." (Luka 3: 11)
Israilogullari'ndan Ferisilerin ve Sadukilerin sapik limlerinin vaftiz iin geldiklerini grnce onlari
azarlayarak syle demistir: "Ey engerekler nesli, gelecek azaptan kamayi size kim gsterdi?
Iinizden babamiz Ibrahim'dir diye gururlanmayin... Balta agalarin kk dibinde yatiyor. Iyi meyve
vermeyen bir aga kesilir ve atese atilir." (Matta 3; 7-10) Yahya'nin (a.s) insanlari Hakka davet
grevini ifa ettigi dnemin krali Herod Antipas Roma Medeniyetinden o denli etkilenmisti ki,
topraklarinda gnah ve ktlgn serbeste yayilmasina neden oluyordu. Herod, kardesi Phileip'in
karisi Herodias'i mesru olmayan bir sekilde evine almisti. Yahya (a.s) onu uyarip isledigi bu gnaha
501
(Tebyinl-Kuran; c:????
502
(Tebyinl-Kuran??????
503
(Tebyinl-Kuran????
944
karsi sesini ykselttiginde Herod onu yakalatti ve hapse gnderdi. Bununla birlikte Herod onun
dindarligina ve dogruluguna saygi duyuyor ve onun halk arasinda sahip oldugu sayginligindan
korkuyordu. Bunun aksine Herodias, Yahya'nin halk arasinda yaymaya alistigi ahlk duyarliligin
kendisi gibi kadinlari hedef aldigini ve onlari halkin gznden dsrdgn dsnyordu. Bu
nedenle ondan nefret ediyor ve onu ldrmek istiyor, fakat buna g yetiremiyordu. Bir mddet sonra
nne bir firsat ikti. Herod'un dogum gnnde Herodias'in kizi raksetti ve bu Herod'un o kadar
hosuna gitti ki: "Ne dilersen dile benden, her istedigini sana verecegim" dedi. Kiz, annesine ne
isteyeyim diye sordu. Annesi: "Vaftizci Yahya'nin basini iste!" dedi. Kiz, krala gitti ve Vaftizci
Yahya'nin basini bir tabak iinde istedigini syledi. Herod bunu duyunca zld, fakat sevdigi kizin
bu istegini reddedemedi. Yahya'yi (a.s) hapiste ldrtt ve basini bir tabak iinde rakseden kiza
sundu. (Matta 14: 3-12; Markos 6: 17-29; Luka 3: 19-20)
504
12. ayette hitap muhataba yneltilerek sanki muhatap Yahya peygambermis ve
o da o sirada oradaymis gibi Yahya! diye seslenilmis ve bylece Iltifat sanati
yapilmistir. Bu hitap ayni zamanda Yahya peygamberin bydgn ve grev
basina getigini anlatmaktadir.
Yahya peygamber ile ilgili olan bu ayet grubunda hem ona sunulan nimetler
hem de onun bazi zellikleri bildirilmektedir. Bu ayetlere gre, Yahya (as) hikmet
verilen, sevecenlik bahedilen, arinik, ok takva sahibi, ana babasina iyi davranan,
zorba ve asi olmayan bir kisidir. l-i Imran suresinin 39. ayetinde belirtildigine
gre de Allahtan olan bir kelimeyi [Isayi] dogrulayan, bir nder, iffetli, iyi
insanlardan biri ve peygamber bir kisidir. Yce Allahin Ve doguruldugu gn ve
lecegi gn ve yeniden diri olarak kaldirilacagi gn ona selm olsun! seklindeki
ifadesi ise Yahya peygamber iin bir garanti belgesi hkmndedir. Byle bir
garantiye sahip olmak, dnya ve ahiret nimetlerinin en bygdr. Surenin 33.
ayetinde ayni garantinin Isa peygamber iin de verildigi grlecektir. Bu ifadede yer
alan yevm [gn] szcg burada an anlamindadir. Daha nce birok kez
belirttigimiz gibi, Arapadaki yevm [gn] szcg, yerine gre an, yerine gre
gn ve yerine gre de devir anlamlarinda kullanilmaktadir.
Yahya peygambere verilen bu nimetler, babasinin [Zekeriyya peygamberin]
duasinin kabul edildigini ve kendisine istediklerinden daha fazlasinin bagislandigini
gstermektedir.
Yahya peygamberin Allahin emri ile tutacagi kitabin hangi kitap olduguna
gelince: Bu kitabin Tevrat oldugu sylenebilecegi gibi, ona indirilmis zel bir kitap
oldugu da dsnlebilir. Zira ayetteki ona hkm vermistik ifadesi bunu akla
getirmektedir.
MERYEM VE SA PEYGAMBERN DOGUMU
Surenin 1634. ayetlerinde ok nemli bir konu yer almaktadir. Biz, hem
Mslmanlar hem de Ehl-i Kitap iin byk nem arz eden bu konunun dogru
anlasilmasini saglamak amaciyla, Kuranin Meryem ve Isa peygamberin dogumu
hakkinda verdigi bilgileri, Zekeriyya peygamber kissasinda yaptigimiz gibi, nce
toplu olarak sunmayi ve sonra ayetlerin tahliline gemeyi uygun gryoruz:
16
Kitap'ta Meryem'i de an! Hani o, ailesinden/yakinlarindan ayrilarak dogu
tarafinda bir yere kaip gitmiyti.
504
(Mevdudi; Tefhimul-Kuran)
945
17
Sonra ailesiyle/yakinlariyla kendisi arasina bir perde edinmiyti de Biz ona
ruhumuzu/ilh mesajimizi gnderdik, sonra ruhumuzu/mesajlarimizi getiren eli,
Meryem'e mkemmel bir beyer rnek verdi.
18
Meryem: Ben senden Rahmn'a [yarattigi btn canlilara dnyada oka
merhamet eden Allah'a] siginirim. Eger sen Allah'in korumasi altina girmiy
birisi/tak isen... dedi.
19
Eli/Zekeriyy: Ben sadece, sana tertemiz bir delikanli
bagiylamam/bagiylamak iin, Rabbinin elisiyim dedi.
20
Meryem: Benim nasil delikanlim olabilir? Bana hibir beyer
dokunmamiytir. Ben bir yasa tanimaz/iffetsiz biri de degilim dedi.
21
Eli: yledir! Rabbin buyurdu ki: Babasiz ocuk vermek, Bana pek
kolaydir. Hem Biz, onu nezdimizden insanlara bir almet/gsterge ve rahmet
yapacagiz. Ve o gerekleytirilmiy bir iy oldu.
22
Sonunda Meryem/delikanliya gebe kaldi. Sonra da O'nunla uzak bir yere
kati gitti.
23
Sonra dogum sancisi onu bir hurma ktgne tutunup dayanmaya zorladi.
Keyke bundan nce lseydim ve bsbtn unutulan biri olsaydim! dedi.
24-26
Sonra ona; Meryeme ayagisindaki kiyi; Zekeriyya seslendi: Sakin
zlme, Rabbin alt tarafinda bir su arki akitti. Hurma ktgn kendine dogru
silkele, zerine olgunlaymiy taze hurmalar dysn. Sonra ye-i, gzn aydin
olsun. Sonra eger beyerden birini grrsen, Ben Rahmn'a [yarattigi btn
canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'a] bir oru adadim, onun iin
bugn hibir kimseyle konuymayacagim de.
27-28
Sonra Meryem, ocugunu yklenerek toplumuna getirdi. Toplumu
dediler ki: Ey Meryem! Dogrusu sen grlmemiy bir yey yaptin. Ey Hrn'un kiz
kardeyi! Senin baban kt bir kiyi degildi, annen de yasa tanimaz/iffetsiz bir kadin
degildi.
29
Bunun zerine Meryem ona; dogum aninda ayagisinda bulunan kiyiye;
Zekeriyyaya iyaret etti, ondan geliymeleri aiklamasini istedi. Zekeriyya,
Meryemin zina etmeden ocugu dogurduguna kefil olup ocugun mabedde
yetiytirilmesini istedi. Onlar, Biz, yksek mevkide olan kiyiler, henz ergenlik
agina gelmemiy birine nasil sz syleriz/yksek mevkide olan kiyiler henz
ergenlik agina gelmemiy birine nasil sz syler? dediler.
34
Iyte bu, hak sze gre, hakkinda ihtilf edip durduklari,
30
Sphesiz ben
Allah'in kuluyum. O bana kitabi verdi ve beni bir peygamber yapti.
31
Beni, ben
nerede olursam olayim mbarek kildi. Hayatta bulundugum mddete bana
salti [ml ynden ve zihinsel aidan destek olmayi; toplumu aydinlatmayi] ve
zekti/vergiyi ykmllk olarak ulaytirdi.
32
Ve beni, anneme iyi davranan bir
kimse yapti. Ve beni bir zorba, mutsuz biri yapmadi.
33
Ve doguruldugum gn,
lecegim gn ve diri olarak yeniden diriltilecegim gn, selm benim zerimedir.
36
Ve yphesiz Allah benim Rabbimdir, sizin de Rabbinizdir. O hlde O'na kulluk
edin, iyte bu, dosdogru yoldur
34
diyen Meryem oglu s'dir.
Not: Resmi Mushaf'ta s ile ilgili pasajlardaki yetler, gaflet veya ihanetten teknik ve anlambilgisi aisindan
hatali olarak tertip edilmistir. Bu tertip sonucu s, insan/beser olmaktan ikarilmis; besikte konusturulmus, gklere
ykseltilmis ve sonrada gkten yere inecegi inanci olusturulmustur.
Btn bunlar, pasajdaki cmlelerin yerini degistirmek ve olusturulan kiraat farkliliklarini esas alma sretiyle
yapilmistir. Biz teknik ve anlambilgisi geregi pasaji, 16-34, 36 tertibiyle sunduk.
946
35
Hani bir zaman Imrn'in karisi: Rabbim! Kesinlikle ben, karnimdakini tam hr olarak senin
iin adadim. Sen de benden kabul et, sphesiz Sen en iyi isitensin, en iyi bilensin demisti.
36
Onu dogurunca da: Rabbim, sphesiz ben, onu kiz dogurdum; - Hlbuki Allah onun
dogurdugu eyi daha iyi bilir- erkek, kiz gibi degildir. Ve sphesiz ona Meryem adini verdim. Ve
sphesiz ben, onu ve soyunu seytan-i racimden; kovulmus/ katil, asilsiz sz ve dsnce reten,
karanliga tas atan seytandan sana sigindiririm dedi.
37
Bunun zerine Rabbi Meryem'i gzel bir kabul ile kabul etti. Ve onu gzel bir bitki olarak
bitirdi ve ona; Meryeme, Isayi gayri mesru sekilde dogurmayip Allahin iradesi erevesinde
babasiz dogurusuna Zekeriyyyi kefil kildi. Zekeriyy ne zaman onun zerine/zel odaya girse, onun
yaninda bir rizik bulurdu. Zekeriyy, Ey Meryem! Bu sana nereden? dedi. Meryem de: O, Allah
katindandir dedi. Sphesiz Allah, diledigini hesapsiz riziklandirir.
(l-i Imran/ 3537)
42,43
Ve hani haberci yetler. Ey Meryem! Sphesiz Allah seni seti, seni tertemiz biri yapti ve
seni lemlerin kadinlarina seti. Ey Meryem! Rabbine saygili ol, O'na boyun egip teslimiyet gster
ve Allah'i birleyen erkeklerle beraber sen de Allah'i birle! demislerdi.
44
Iste bu, algilama imkninin olmadigi, gemisin nemli haberlerinden sana
vahyettiklerimizdir. Ve Meryem'e hangisi kefil olacagina kalemlerini atarlarken sen yanlarinda
degildin. Onlar tartisirlarken de sen yanlarinda degildin.
45-46
Hani bir zaman haberci yetler: Ey Meryem! Allah seni, Kendisinden bir kelimeyle
mjdeliyor. Onun adi, Meryem oglu s Mesih'tir. Dnya ve hirette saygindir. Ve O,
yaklastirilanlardan ve slihlerdendir. Yksek mevkide bulunarak ve yetiskin biri olarak insanlarla
konusacaktir da.
48
Ve Allah, O'na kitabi, haksizlik, bozgunculuk ve kargasayi engellemek iin
konulmus kanun, dstur ve ilkeleri ve Tevrt ile Incl'i gretecek.
(l-i Imran/ 42- 48)
12
Ve Allah, irzini bir kale gibi koruyan Imrn kizi Meryem'i de rnek verdi. Iste Biz onu
vahyimizle az da olsa bilgilendirdik. O da Rabbinin kelimelerini ve kitaplarini dogrulayip uyguladi
ve srekli saygida duranlardan oldu.
(Tahrim/ 12)
91
Ve o, irzini titizlikle koruyan kadin; iste Biz, onu gvenli bilgimizle bilgilendirdik. Ve
kendisini ve oglunu lemler iin bir almet/gsterge yaptik.
(Enbiya/ 91)
50
Ve Biz, Meryem'in oglunu ve s'nin annesini bir almet/ gsterge yaptik ve ikisini,
yerlesmeye uygun, suyu olan bir tepeye yerlestirdik.
(Mminun/ 50)
171
Ey Kitap Ehli! Dininizde asiriliga gitmeyin. Ve Allah hakkinda gerek disi bir sey
sylemeyin. Meryem oglu s Mesih, sadece Allah'in elisi ve Meryem'e ilka ettigi/ulastirdigi kelimesi
ve Kendisinden bir ruhtur, vahiy araciligi ile dogmus biridir. Artik Allah'a ve elilerine inanin. Ve
tr demeyin. Son verin, sizin iin daha iyi olur. Allah, ancak bir tek ilhtir. O, Kendisi iin bir
ocuk olmasindan arinmistir. Gklerde olan seyler ve yeryznde olan seyler yalnizca O'nundur. Tm
varliklari belirli bir programa gre ayarlayan ve bu programi koruyarak, destekleyerek uygulayan
olarak Allah yeter.
(Nisa/ 171)
947
16, 17. Ayetler:
16
Kitap'ta Meryem'i de an! Hani o, ailesinden/yaknlarndan ayrlarak
dogu tarafnda bir yere kap gitmiyti.
17
Sonra ailesiyle/yaknlaryla kendisi arasna bir perde edinmiyti de Biz
ona ruhumuzu/ilh mesajmz gnderdik, sonra ruhumuzu/mesajlarmz
getiren eli, Meryem'e mkemmel bir beyer rnek verdi.
MERYEM
,- Meryem szcg .-- mefal kalibinda bir szcktr. Szcgn bir
yerden ayrilmak
505
anlamindaki ' rame fiilinden tremis olmasi mmkndr.
Ancak bu ismin Kitab-i Mukaddeste iki yerde Musa peygamberin kizkardesinin adi
olarak gemesi, szcgn Ibraniceden geldigini gstermektedir.
506
Yeni Ahid
|Incil]de bu szck Marim, Maria ve Mariamme tarzinda 53 kez yer alir. Bu
szcklerin kesin anlami net olarak bilinmemektedir. Yorumcular tarafindan,
Meryem szcg ile ilgili, deniz damlasi, deniz yildizi, tanriya bagli,
tanriyi seven, hanimefendi, isik veren, sisman, prenses, magrur, gzel
kimse, kmil kimse gibi anlamlar ileri srlmstr.
507
Meryem szcg Kuranda 34 kez isim seklinde, 1 kez de o zamiriyle
isaret edilmek suretiyle toplam 35 kez gemektedir.
Meryemin kimligi ve ailesi hakkinda yazilip izilenlerin ekserisi hayal rn
olup bu konuda Hiristiyan kaynaklarinda da yeterli bilgi ve belge yoktur.
Dolayisiyla, Meryemin anasinin adinin Hanna oldugu, onun da Zekeriyya
peygamberin baldizi oldugu, Zekeriyya peygamberin esinin [yani Meryemin
teyzesinin] adinin Elizabet oldugu ynndeki nakiller kesinlik arz etmemektedir.
nk Taber Tarihinde de oldugu gibi, bu nakiller kesin olmayan Hiristiyan
kaynaklarina dayanmaktadir:
Hiristiyanlar, Meryemin Isaya on yasinda gebe kaldigini, Isa gge kaldirilincaya [!] kadar
otuz iki yil ve birka gn dnyada kaldigini, Meryemin Isanin (as) gge kaldirilmasindan sonra alti
yil daha yasadigini iddia ederler. Buna gre Meryem elli ksur yasinda vefat etmis demektir.
508
Bu durumda yapilacak sey, her zaman oldugu gibi Kurandaki bilgilerle
yetinmektir. Kuranda Meryemin anasi babasi ile ilgili genis bilgi verilmemekle
birlikte, l-i Imran suresinin 35. ayetinden anlasildigi kadariyla babasinin adi
Imrandir.
Meryemin dogumu ile ailesinden ayrilisi arasindaki yasamina dair Kuranda
herhangi bir bilgi verilmemistir. Konumuz olan ayetlerde verilen bilgiler,
Meryemin yetiskinlik agina ait bilgilerdir.
505
(Lisanl-Arab c:4, s.325. rym mad.)
506
ikis:15/20 ve Sayilar: 26/59)
507
(Prof. C. Tmer; Hz. Meryem, T.D.V. Yayinlari; T.D.V. Islam
Ansiklopedisi, Meryem mad.)
508
(Kurtubi; Meryem/16 hakkinda)
948
Yukaridaki ayetlere gre Meryem, ehlinden [ailesinden ve yakinlarindan]
ayrilip tek basina doguda bir blgeye gitmistir. O dnemde Meryemin ka yasinda
oldugu ve ehlinden hangi sebeple ayrildigi konularinda herhangi bir bilgi yoktur.
Ayette geen -'---' intibaz szcg eldeki seyi ne veya arkaya firlatip
atmak, tek basina ayrilma, uzaklasma, ilisik kesme anlamindadir.
509
Nitekim bir
kimsenin insanlardan uzak bir kseye oturmasi da intebeze szcgyle ifade
edilir. Dolayisiyla Meryemin kendi evinin dogu taraftaki odasina veya mabedin
dogu ksesine ekildigi yolundaki yorumlar szcgn anlamina ve ayetin ruhuna
aykiridir. Szcgn ifade ettigi anlama gre Meryem yakin evresinden kopmus,
onlardan ayrilip uzaklara gitmistir. Kisacasi Meryem evden kaan kizdir. Durumun
byle oldugu, 17. ayetteki ehliyle kendisi arasina bir perde edinmisti ifadesinden
de anlasilmaktadir. nk bu ifade, onun kendisiyle ailesi arasina bildigimiz bez
perde ektigi anlamina degil, ailesinden mesafelenip uzaklastigi, ailesiyle irtibati
kestigi anlamina gelir. Bunun bir rnegi de Sad suresinin 32. ayetindeki Ben, hayir
[servet, ikar] sevgisini, Rabbimin zikrinden dolayi sevdim. -Sonunda onlar
perdenin arkasina girdiler.- ifadesinde grlmektedir.
Meryemin ailesini terk etmesinin sebebi olarak hayiz grdg iin utanmisti
veya hamileligi bahanesiyle uzaklasmisti tarzinda yapilan yakistirmalar, ayetin
orijinal anlamini bozmaktan baska bir sey degildir. Bizim kanaatimize gre Meryem
sorunludur ve sorunlari sebebiyle yakin evresinden uzaklasmistir. Meryemin
sorununun ne oldugunu anlama konusunda l-i Imran suresinin 36, 37, 42 ve 43.
ayetlerindeki bazi ifadeleri birer ipucu olarak degerlendirmek mmkndr.
Bu ayetlerde yapilmis olan vurgulardan hareket edilerek olaylarin gelisimi ve
Meryemin sorunlari hakkinda bazi tahminler yrtlebilir:
Meryem, erkek ocuk isteyen ve bekleyen, ocuk kiz olunca da pek sevinmeyen
bir ailenin ocugu olarak dnyaya gelmistir. Imranin karisinin Onu kiz
dogurdum ifadesinin hemen arkasindan gelen Rabbimizin -hlbuki Allah onun
dogurdugu eyi daha iyi bilir- seklindeki ifadesi, Meryemin Imranin karisinin
zannettigi ve ayette dile getirdigi gibi olmadigini gstermektedir.
Diger taraftan l-i Imran suresinin 37. ayetindeki Ve onu gzel bir bitki
olarak bitirdi ifadesi de, Meryemin normal bir insan zelliginden ok bir bitki
zelligi tasidigini dsndrmektedir. Bir insanin bitki zelliginde olmasi Rabbimizin
yaratilis kanunlarina ters degildir. nk insanin yaratilis asamalarindan birisi de
bitkilik evresidir:
17
Ve Allah, sizi yeryznden bir bitki olarak bitirdi.
(Nuh/ 17)
Meryemin daha sonra erkeksiz hamile kaldigi da gz nne alinirsa, bitki
zelliginde olmasi onun tipki iekli bitkilerin ogunda grldg gibi erselik
yapida oldugu, yani vcudunda hem erkek hem disi reme organi bulundugu
ihtimalini ortaya ikarir ki, bizim kanaatimiz de bu yndedir.
Bu kanaatimizi dogrulayan bir husus da l-i Imran suresinin 42. ayetindeki
seni lemlerin kadinlarina seti ifadesidir. nk bu ifade ile belirtilen sekinlik,
Meryemin meziyetleri dolayisiyla diger kadinlardan stnlgn degil, onun
biyolojik farkliligini, fazlaligini, fizik bakimdan diger kadinlarla ayni yapida
olmadigini anlatmaktadir.
509
(Lisanl-Arab; c.8, s.429. nbz mad.)
949
Meryemin erselik yapida olmasi, ehlini terk edip uzak bir yerde tek basina
yasamaya gitmesinin sebebini de izah etmektedir. Yani Meryem, her problemli
insanin yapabilecegi gibi, bnyesindeki bu farkliligin meydana getirdigi psikolojik
sikinti ile evini terk etmistir.
Ayrica Meryemin (20. ayette grlecegi zere) Bana bir beser
dokunmamistir seklindeki ifadesi de, onun erselik yapida olmasina uygun bir
ifadedir. nk Meryem Bana bir erkek dokunmamistir dememis, hem erkek hem
kadin iin sz konusu edilebilecek bir ifade kullanmistir.
Enbiya/91de Meryeme raci zamir mennes kullanilirken, Tahrim/ 12de
mzekker kullanilmistir.
Btn bunlardan baska, Meryemden rk eden erkekler ile beraber rk
etmesinin istenmesi de ok ilgintir. Yani Meryeme haniflik konusunda erkek
olarak grev yapmasi bildirilmistir. Ayetteki er-Rakin ifadesinin mzekker
getirilmesi herhlde sadece seci [kafiye] olsun diye degildir.
Tamamen Kuran ayetlerindeki ifadelere dayandirdigimiz bu tahminler,
bilimsel gereklerle de hibir eliski gstermemektedir:
Erdiilik hermafroditlik ya da erseliklik olarak da bilinir. Ayni bireyde erkek
ve disi reme organlarinin birlikte bulunmasi. iekli bitkilerin ogunda erdisilik
grlr.
510
Yalanci Erdiilik: Disi tipi yalanci erdisilikte yumurtaliklarin olmasina
karsin ikincil esey zellikleri ve dis reme organlari erkeginkilere benzer. Genellikle
ergenlik dneminde kadina zg ikincil esey zellikleri de gelisir. Erkek tipi
yalanci erdisilikte erbezleri oldugu hlde ikincil esey zellikleri ve dis reme
organlari kadininkilere benzer. Bu durumda dltte erbezlerinin salgiladigi
testosteron hormonu bilinmeyen bir nedenle vcuttaki gerekli degisiklikleri
gereklestirememistir. En sik rastlanan tipinde dis reme organlari tmyle kadin
reme organlari grnmndedir; ergenlik dneminde kadina zg ikincil esey
zellikleri belirir. Buna karsilik esey bezleri [erbezleri] ve esey kromozomlari
kisinin erkek oldugunu gsterir. Bu tip bozukluk genellikle kiz oldugu sanilan
ocugun ergenlik dnemine girdigi hlde det kanamasinin baslamamasiyla taninir.
Vcuttaki dokular erkek esey hormonlarina ok az ya da hi yanit vermediklerinden
ve dis reme organlari kadininkilere benzediginden ocuk kiz ocugu olarak
yetistirilir.
511
MERYEME GNDERILEN RUH
Kadr suresinin tahlilinde yaptigimiz ayrintili aiklamalarda belirttigimiz gibi,
ruh szcg Kuranda hep vahiy, ilh bilgi anlaminda kullanilmistir.
Dolayisiyla 17. ayetteki ona ruhumuzu gnderdik ifadesi de Meryeme bir takim
ilh bilgilerin gnderildigi anlamina gelmektedir. Ancak bu bilgiler dogrudan
Meryeme vahyedilmemis, bir eli vasitasiyla gnderilmistir. Bu eli, o dnemde
510
(Ana Britannica; c:11, s:313)
511
(Ana Britannica; c:32, s:74)
950
yasamis olan Zekeriyya peygamberden baskasi degildir. nk Kurandan
grendigimize gre, Meryem o dnemde Zekeriyya peygamberin himayesindedir.
Bu ayette ruhumuzu gnderdik szleri ile ifade edilen Meryeme bilgi
verme islemi, ayni olayi anlatan baska ayetlerde ruhumuzu fledik szleri ile ifade
edilmistir. Yine Kadr suresindeki aiklamalarda belirttigimiz gibi, ruh fleme
tabiri az bir bilgi ile bilgilendirmek demektir. Buna gre, Allahin Meryeme
ruhunu gndermesi, elisi Zekeriyya vasitasiyla Meryeme bir takim bilgiler
yollamasi anlamina gelmektedir. Elinin Meryeme rnek gsterdigi mkemmel
beser ise o gn henz bir bebek olan Yahya peygamberdir. nk Yahya peygamber
de kisir anasi tarafindan daha nce Zekeriyya peygambere verilmis bu bilgi ile
dnyaya getirilmistir.
zetlemek gerekirse; daha nce kendisine verilmis olan ilh bilgiyi Meryeme
iletmekle grevlendirilen Zekeriyya peygamber, bu bilgi sayesinde bir erkege gerek
olmadan ocuk dogurabilecegini Meryeme anlatarak grevini yapmis, bu bilginin
dogruluguna kanit olarak da bebek Yahyayi gstermistir. l-i Imran suresinin 42,
43. ayetlerinde sz edilen melekler de Zekeriyya peygamber ile Meryeme
gnderilen ayetlerdir.
.
`-- TEMESSL
.
-'', `'', -
-'' [el-
mehdi/besik] szcg zerinde yaptik. Diger szckler gibi ilk Mushaflarda harekesiz
olarak yazili olan bu szcgn, -+
-'' [el-mehdi], -+
-'' [el-mehdi],
-+
26,27
Ve hani bir zamanlar Ibrhm babasina ve toplumuna: Sphesiz ben sizin taptiginiz
eylerden uzagim. Beni yoktan yaratan ayri. Sphesiz ki artik O, beni dogru yola iletecektir
dedi.
28
Ibrhm bu sz, onlarin dnmesi iin ardindan gelecek olanlara devamli kalacak bir sz
yapti.
(Zhruf/ 2628)
Yukaridaki ayetlerde grldg gibi, Ibrahim peygamber, msrik olan babasi
ve kavmini makul ve mantikli gerekelerle uyarmistir. Onlara grmeyen, duymayan
ve kendilerine bile hayirlari olmayan nesnelere [putlara] yakarmanin, tapmanin
mantiksiz oldugunu sylemis, bu davranislari sebebiyle onlari akilsiz olarak
nitelemis ve kinamistir.
Uyarinin Ibrahim peygamberin yaptigi gibi yakin akrabadan baslamasi,
Rabbimizin koydugu bir ilkedir. Nitekim Yce Allah, peygamberimize de bu
dogrultuda emir vermistir:
214
Ve en yakin oymagini uyar.
(Suara/ 214)
Bu ayetlerde Ibrahim peygamberin Babacigim! Seytana kulluk etme!
ifadesiyle dikkat ektigi seytan, Iblistir. nk Ibrahim peygamberin babasi ve
kavmi kendi ham fikirlerine tbi olarak menfaatlerine uygun grdklerini lp
bimeden yapmakta, kelimenin tam anlamiyla beyinlerindeki seytana uymaktadirlar.
Bu davranis, baska ayetlerde de gemektedir:
117
Onlar, Allah'in astlarindan, yalnizca disilere yakarirlar. Ve onlar ancak inati seytana
yakarirlar.
(Nisa/ 117)
63
Allah'a yemin olsun ki Biz kesinlikle senden nce birtakim mmetlere eliler gnderdik de
seytan onlara amellerini bezeyip ssl gsterdi. Iste o seytan, bu gn onlarin koruyucu, yol gsterici
yakinidir. Ve onlar iin aci bir azap vardir.
(Nahl/ 63)
IBRAHIM PEYGAMBERIN UYARI SLBU
Ibrahim peygamber, babasini aklini kullanmasi ve kimseye faydasi olmayan
seylere ibadet etmemesi ynnde uyarir ve dosdogru yolu gstermek zere onu
kendisine uymaya davet ederken gayet nazik ve yumusak bir slp kullanmistir. Onu
seytana kulluk etmeye devam etmesi hlinde Allahin azabiyla karsilasacagi
ynnde uyarirken de slubu yine ayni olmustur. Bu slp aslinda tm insanlar iin
rnek teskil eden bir sluptur. nk Rabbimiz, teblig ve tebyinin bu slpta olmasi
gerektigini birok ayette belirtmistir:
10
Onlarin sylediklerine/ syleyeceklerine de sabret. Ve gzel bir ayrilisla onlardan ayril,
965
(Mzzemmil/ 10)
63
Sonra, Biz, sadece iyilik etmek ve uzlastirmak istedik diye Allah'a yemin ederek sana
geldiler. Iste onlar, Allah'in, kalplerindekini bildigi kimselerdir; artik sen, onlardan mesafelen ve onlara
gt ver. Ve onlara, kendileri hakkinda, derinden etkileyecek gzel sz syle!
(Nisa/ 63)
43
Her ikiniz gidin Firavun'a. Sphesiz o azdi.
44
Sonra ona gt almasi ve saygiyla, sevgiyle,
bilgiyle rpermesi iin yumusak sz syleyin.
(Ta Ha/ 43, 44)
125
Rabbinin yoluna, haksizlik, bozgunculuk ve kargasayi engellemek iin konulmus kanun,
dstur ve ilkelerle ve gzel gtle agir! Ve onlarla en gzel sekilde mcdele et. Sphesiz Rabbin
Kendi yolundan sapanlari en iyi bilendir ve O, kilavuzlandiklari dogru yolda olanlari da en iyi
bilendir.
(Nahl/ 125)
Ibrahim peygamberin burada srekli Babacigim, babacigim! demesi,
babasini asiri derecede sevdigini ve onun azap ekmesini istemedigini
gstermektedir.
46. Ayet:
46
Babas: Ey brhm! Sen benim ilhlarmdan yz m eviriyorsun?
Eger vazgemezsen, andolsun seni taylayarak ldrrm. Haydi, uzun bir
mddet bana uzak ol/defol! dedi.
Ibrahim peygamberin gerekleri makul ve mantikli bir sekilde anlatmasina,
hatta yalvararak uyarmasina ragmen babasi onu tehdit etmis ve yakinindan
kovmustur.
47, 48. Ayetler:
47,48
brhm: Selm sana olsun, senin iin Rabbimden bagylanma
dileyecegim. Sphesiz O, bana ok armagan verendir. Ve ben, sizden ve
Allah'n astlarndan kulluk ettiginiz yeylerden ekilip ayrlyorum. Ve Rabbime
dua edecegim. Rabbime yalvarymda mutsuz olmayacagm umuyorum dedi.
Babasinin bu kaba davranisina karsilik Ibrahim peygamber ona ilh ilkeler
erevesinde mukabele etmistir. Ibrahim peygamberin bu tutumu, Kuranda birok
ayette tavsiye edilen ve Furkan suresinde de Rahmanin kullari yle kimselerdir ki
basligi altinda siralanmis olan zelliklerdendir:
966
63
Ve Rahmn'in; yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in kullari yle
kimselerdir ki onlar, yeryznde alakgnlllkle yrrler ve cahil kimseler kendilerine lf attigi
zaman Selm! derler.
(Furkan/ 63)
55
Ve onlar, bos sz isittikleri zaman, ondan yz evirirler ve Bizim islerimiz yalnizca bizim
iin, sizin isleriniz de yalnizca sizin iindir. Size selm olsun! Biz cahilleri aramiyoruz derler.
(Kasas/ 55)
49, 50. Ayetler:
49
Sonra brhm, toplumundan ve onlarn Allah'n astlarndan kulluk
ettikleri yeylerden uzaklaynca, Biz o'na shk' ve Yakb'u ihsan ettik.
Hepsini de peygamber yaptk.
50
Ve Biz onlara rahmetimizden armaganlarda bulunduk. Ve onlar iin
yce bir dogruluk dili yaptk.
Yce Allah, Ibrahimin (as) bir hanif olarak gsterdigi gayretler karsiliginda
ona kendisi gibi peygamberlik rtbesiyle onurlandirdigi evltlar ve torunlar ihsan
etmis, onlari saygin, hayirla, dogrulukla anilan kisiler kilmistir. Bu ayetlerin bir
diger mesaji da Allaha ynelen ve itaat eden samim kullara nimetler bahsedilecegi
ve onlarin hibir zaman kayba ugramayacaklari mesajidir.
Bu ayette kisaca deginilmis olaylar, Saffat ve Suara surelerinde ayrintili olarak
anlatilmistir:
83
Hi kuskusuz Ibrhm de Nh'un grubundandi.
84
Hani o Rabbine selim bir kalple gelmisti.
88-89
nk Ibrhm, yildizlara yle bir bakis bakti ki! Sonra da Sphesiz ben sanciliyim/fikir
sancisi ekiyorum dedi.
85-87
Hani o, babasina ve toplumuna: Siz neye kulluk ediyorsunuz? Allah'in astlarindan
birtakim uydurma ilhlari mi istiyorsunuz? Peki, lemlerin Rabbi hakkinda kanaatiniz nedir?
demisti.
90
Bunun zerine babasi ve toplumu, Ibrhm'den arkalarini dnerek geri durdular/o'nunla
iliskiyi kestiler.
91,92
Sonra da o, onlarin ilhlarina sokulup Yemez misiniz/ nasiplenmez misiniz? Neyiniz var
ki, konusmuyorsunuz? dedi.
93
Hemen sag eliyle/ yemini nedeniyle bir vurusla sokuldu.
94
Bir sre sonra, Ibrhm'in halki kosarak Ibrhm'le yz yze geldiler.
95,96
Ibrhm: Elinizle yonttugunuz seylere mi tapiyorsunuz? Oysaki sizi ve yaptiginiz seyleri
Allah olusturmustur dedi.
97
Onlar: Sunun iin bir duvar yapin/ ambargo uygulayin da bunu ilginca yanan atesin/asiri
sikintinin iine atin! dediler.
98
Onlar, Ibrhm'e tuzak kurmak istediler de Biz onlari asagiliklar kiliverdik.
99,100
Ve Ibrhm: Kuskusuz ben Rabbime gidecegim, O, bana yol gsterecek: Rabbim! Bana
slihlerden birini ltfet! demisti.
101
Bunun zerine Biz, Ibrhm'e yumusak huylu bir delikanliyi mjdeledik.
102
Sonra ne zaman ki o mjdelenen ocuk kendisiyle birlikte kosacak duruma/o'nunla birlikte
is tutacak aga geldi, o zaman Ibrhm: Ogulcugum! Sphesiz ben, bu, uyunan; sakin, ilgisiz,
duyarsiz; yerde, sphesiz kendimi, seni perisan, magdur ediyor gryorum. Bak bakalim sen ne
dsnrsn? dedi. Oglu: Babacigim! Sen emrolunacagin seyleri yap! Insallah beni, sen yokken
basima gelecek tm sikintilara, magduriyetlere sabredenlerden bulacaksin dedi.
967
103-105
Sonra ne zaman ki ikisi de Islmlastilar ve Ibrhm, o'nu alni zere yatirdi [yzst
birakti, magdur etti] ve Biz o'na, Ey Ibrhm! Sen o dsnceyi kesinlikle onayladin diye
seslendikSphesiz Biz, iyilik-gzellik retenleri ite o'nun gibi kariliklandiririz/dllendiririz.
106
Sphesiz ogulu yzst birakma isi, kesinlikle apaik yipratarak sinamadir.
107
Ve Biz Ibrhm'e, perisan, magdur edecegi ok byk bu sey karsiliginda/sebebiyle
bedel/bahsis verdik.
108
Ve sonradan gelenler iinde o'nun hakkinda devamli kalacak [hayirla anilacak, rnek
alinacak] bir sz biraktik.
109
Selm olsun Ibrhm'e!
110
Iste Biz iyilik-gzellik retenleri o'nun gibi dllendiririz.
111
Sphesiz o, Bizim inanan kullarimizdandir.
112
Ve Biz o'na slihlerden bir peygamber olarak Ishk'i mjdeledik.
(Saffat/ 83112)
69
Ve onlara Ibrhm'in haberini oku!
70
Hani o, babasina ve toplumuna Siz neye kulluk ediyorsunuz? demisti.
71
Onlar: Birtakim putlara kulluk ediyoruz. Onlara kulluk etmeye devam edecegiz dediler.
72-74
Ibrhm: Yalvarip yakardiginizda onlar sizi isitiyorlar mi veya size yarar sagliyorlar mi
yahut zarar veriyorlar mi? dedi. Onlar, Tam tersi, biz babalarimizi byle yapar bulduk dediler.
75, 76
Ibrhm: Peki, siz ve en eski babalarinizin nelere tapmis oldugunuzu hi dsndnz m?
77
Iste onlar benim dsmanimdir; ancak lemlerin Rabbi ayri.
78-82
O, beni olusturandir. Ve bana dogru
yolu O gsterir. Ve O, beni yedirenin, iirenin ta kendisidir. Hastalandigim zaman O bana sifa verir.
Ve O, beni ldrecek, sonra beni diriltecektir. Ve O, din gn, kusurumu bagislayacagini
umdugumdur.
83
Rabbim! Bana hkm ver ve beni iyilere kat!
84
Ve beni, sonra gelecekler iin
dogrulukla anilanlardan kil!
85
Ve beni nimeti bol cennetin mirasilarindan kil!
86
Ve babami da
bagisla, sphesiz o sapiklardan oldu.
87-91
Ve yeniden diriltilen gn; mal ve ogullarin saglam bir
kalple/gerek imanla gelenlerden baskasina yarar saglamadigi ve cennetin Allah'in korumasi altina
girenlere yaklastirildigi, azginlar iin de cehennemin ailip gsterildigi gn beni rezil etme! dedi.
(Suara/ 6991)
Bu ayetlerde Ibrahim peygamberin kavminden uzaklasmasinin bildirilmesiyle
sanki peygamberimize de Mekkeden baska bir kente tasinmasi iin bir isaret
verilmis olmakta ve peygamberimiz zihinsel olarak hicrete hazirlanmaktadir.
Kavminden uzaklastiktan sonra Ibrahim peygambere nimetlerin bahsedilmesi ise,
hanif davranislari sebebiyle g etmek zorunda birakilan tm insanlara bir mit isigi
olmaktadir. nk onlar da Ibrahim peygambere verilen nimetlere bakarak, hem
durumlarinin daha iyiye dndrlecegini hem de evlt ve torun ynnden byk
mazhariyetlere nail olacaklarini umar duruma gelmektedirler. Bu noktada Eyyb
peygamberin Sad suresindeki kissasinin da hatirlanmasinda yarar vardir.
5153. Ayetler:
51
Ve Kitap'ta Ms'y da an/hatrlat. Sphesiz o artlarak saflaytrlmy
idi. Ve bir eli, bir peygamber idi.
52
Biz o'na en ugurlu Tr'un yan tarafndan seslendik ve o'nu zel bir
konuymada bulunmak zere yaklaytrdk.
53
Ve rahmetimizden o'na, kardeyi
Hrn'u bir peygamber olarak ihsan eyledik.
Rabbimizin sik sik insanlara hatirlatilmasini istedigi ve daha nce birok ayette
adi gemis olan Musa peygamber, ilk kez burada sahsiyeti ile n plna ikarilmis ve
aritilip saflastirildigina dikkat ekilmistir. Musa peygamberin sahsiyeti hakkindaki
968
bilgiler, Kasas/34, Ta Ha/997 ve Suara/1016. ayetlerde daha ayrintili olarak
verilmistir.
TUR
Tur szcg, Kuranda yer aldigi ayetlerde Musa peygamberin vahiy aldigi
zel dagin adi olarak kullanilmistir (Bakara 63, 93, Nisa 154, Meryem 52, Ta Ha 80,
Mminun 20, Kasas 29, 46, Tur 1, Tin 2). Bizim grsmze gre de Musa
peygambere Allah tarafindan ilk hitabin yapildigi dagin adi olan Tr szcg,
Sina, Sena gibi szcklerle birlestirildiginde Sina Dagi anlamina gelmektedir.
Resul ve Nebi szckleriyle ilgili olarak yaptigimiz genis bir aiklama
Arf suresinde bulunmaktadir. zet olarak tekrarlamak gerekirse; bu iki szck
arasinda bir fark yoktur. Kuran bu iki ismi kesin bir sekilde birbirinden ayirmamis,
ayni sahis iin bir yerde Resul, baska bir yerde Nebiyi kullanmistir. Bazen de
her iki isim bir kisi iin kullanilmistir. Bununla birlikte bazi yerlerde de sanki
aralarinda teknik bir anlam farki varmis gibi kullanilmislardir fakat bu farkin ne
oldugu aika ortaya konmamistir.
Rabbimiz Isa peygamber ile ilgili ifrata ve tefrite kaan anlayislari bertaraf
etmek iin diger peygamberlerin de tanitimini yapmaktadir. Bylece Rabbimizin
vahyi ile muhatap olanin sadece Isa peygamber olmadigi ve vahye muhatapligin
kisiden kaynaklanmayip bizzat Allahin elinde oldugu bildirilmis olmaktadir.
54, 55. Ayetler:
54
Ve Kitap'ta sml'i an/hatrlat. Sphesiz o, vaadine sadk idi, bir eliydi,
bir peygamberdi.
55
Ve o ailesine/evresine salt [ml ynden ve zihinsel
adan destek olmay; toplumu aydnlatmay] ve zekt/vergiyi emrederdi. Ve
o Rabbinin katnda hoynutluga ermiyti.
Daha evvel Sad suresinin 48. ayetinde 'Ismaili, Elyasayi, Zlkifli de an.
Hepsi de hayirli kimselerdendir denilmek suretiyle iyilerden oldugu bildirilen
Ismail peygamber, Kuranda ikinci defa bu ayetlerde anilmaktadir. Dikkat edilirse
eliler kronolojik bir siralamayla anilmamislardir. Rabbimiz, sznde duran, eli
olan, ehline salati ve zekti emreden, rnek bir kisi olarak tanittigi Ismail
peygamberden hosnut oldugunu bildirerek onun bu gzel niteliklerle anilmasini ve
baskalarina da hatirlatilmasini istemektedir.
Ismail peygamberin sznde duran birisi oldugu Saffat suresinin 102. ayetinde
de vurgulanmistir:
102
Sonra ne zaman ki o mjdelenen ocuk kendisiyle birlikte kosacak duruma/o'nunla birlikte
is tutacak aga geldi, o zaman Ibrhm: Ogulcugum! Sphesiz ben, bu, uyunan; sakin, ilgisiz,
duyarsiz; yerde, sphesiz kendimi, seni perisan, magdur ediyor gryorum. Bak bakalim sen ne
dsnrsn? dedi. Oglu: Babacigim! Sen emrolunacagin seyleri yap! Insallah beni, sen yokken
basima gelecek tm sikintilara, magduriyetlere sabredenlerden bulacaksin dedi.
(Saffat/ 102)
Ismail peygamberin szne sadik olusunun sahip oldugu niteliklerin en basinda
sayilmasi, sze sadakatin ne kadar nemli oldugunu gstermektedir. Nitekim szden
969
dnmek Kuranda Kebairden [byk gnahlardan] biri sayilmis ve sznden
dnenlerin hem dnya hem ahiret hayatlarinda cezalandirilacaklari bildirilmistir:
2,3
Ey iman etmis kimseler! Yapmayacaginiz seyleri niin sylyorsunuz? Yapmayacaginiz
seyleri sylemeniz, Allah katinda cezayi gerektiren byk bir su/ gnah olarak belirlendi.
( Saff/ 23)
75
Ve onlardan bazilari, Eger Allah armaganlarindan bize verirse, kesinlikle bagista bulunacagiz ve kesinlikle
iyilerden olacagiz diye Allah'a sz veren kimselerdir.
76
Sonra, ne zaman ki Allah, onlara armaganlarindan verir, onda cimrilik ederler ve yz evirerek geri
dururlar.
77
Sonunda Allah'a vaat ettikleri seylerde szlerini tutmadiklari ve yalan syledikleri iin, O da
Kendisiyle karsilasacaklari gne kadar kalplerinde srp gidecek bir mnfiklik yerlestirerek onlari
cezalandirdi.
78,79
Sphesiz onlar; mminlerden, sadakalardan kendi gnlleriyle bagista bulunanlara ve
glerinin yettiginden fazlasini bulamayanlara dil uzatan, sonra da onlarla alay eden kimseler,
Allah'in, onlarin sirlarini ve fisiltilarini bilip durdugunu ve sphesiz Allah'in btn bilinmeyenlerin
ok iyi bilicisi oldugunu bilmediler mi? Allah, onlari maskaraya evirmistir. Ve onlar iin ok acikli
bir azap vardir.
(Tvbe/ 7579)
Ismail peygamberin bir diger niteligi olarak bildirilen salti ve zekti
emretmek de yine bu davranisin sosyal yasamdaki nemini gstermektedir. Bu
davranisin, kisilerin madd ve manev kurtuluslarini sagladigi, onlarin dnyada ve
ahirette mutlu olmalarina yol atigi baska ayetlerde de bildirilmistir:
132
Ve ehline salti [ml ynden ve zihinsel aidan destek olmayi; toplumu aydinlatmayi]
emret, kendin de ona sabirla devam et. Biz senden bir rizik istemiyoruz. Seni Biz riziklandiriyoruz.
Akibet, Allah'in korumasi altinda olma iindir.
(Ta Ha/ 132)
6,7
Ey iman etmis kimseler! Kendinizi ve yakinlarinizi, yakiti insanlar ve taslar olacak bir
Ates'ten koruyun. Atesin zerinde, Allah'a karsi gelmeyen, kendilerine emredilenleri yapan etin ve
kaba grevli gler vardir. Ey kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis kimseler!
Bugn zr dilemeyin. Siz ancak islediklerinizin cezasini ekeceksiniz!
(Tahrim/ 6)
Konumuz olan ayetlerde Ismailin (as) de peygamberimiz gibi nce yakin
evresine uyarida bulundugu grlmektedir.
Ayetin sonundaki O Rabbin katinda honutluga ermiti ifadesiyle Ismail
peygamberin Allah nezdindeki konumu bildirildigi gibi, Kim Ismail gibi szne
sadik olur, yakinlarina salti ve zekti emrederse Allahi memnun eder mesaji da
verilmektedir.
56, 57. Ayetler:
56
Ve Kitap'ta dris'i an/hatrlat. Sphesiz O, z-sz dogru biriydi, bir
peygamberdi.
57
Ve Biz O'nu yce bir mekna ykselttik.
970
Idris peygamber Kuranda ilk kez burada anilmakta olup bir kez de Enbiya
suresinde anilacaktir.
Ayetten grendigimize gre, Idris peygamber de sznde duran, ii disi dogru
bir kisi ve bir eliydi. Yaptigi kulluk sonucunda Rabbi tarafindan yksek bir
mertebeye ykseltilmisti. Bu yksek mertebe, bize gre, peygamberlik rtbesi ve
Ismail peygamberin de ulastigi Allahin hosnutlugu mertebesidir. Israiliyatin
etkisinde kalan birok mfessir, Idris peygamberin ykseltildigi mertebeyi onun
canli olarak gklere ikarildigini, sonra da cennete yerlestirildigini anlatan nakillerle
aiklamislardir. Rivayetlerdeki uydurmalar zaman iinde daha da abartilarak Kirk
Sual ismiyle shret olan kitapta efsanelestirilmistir. Bu hikyelerde Idris
peygamberin adi Kitab-i Mukaddeste
522
geen Hanok oldugu ileri srlmstr.
Tevrat Honaktan su cmlelerle bahsetmektedir:
Idris peygamberin canli olarak gge, cennete ikisindan baska, onun ilk yaziyi
yazan, ilk dikis diken, ilk hesap yapan ve ilk silh kullanan kisi olduguna dair de
hikyeler dzlmstr:
Ibn Abbas (r.a), Ka'bu'l-Ahbar'dan Biz onu pek yce bir yere ykselttik ayetini sormus,
o da syle demistir: Idris (a.s)'e, meleklerden bir arkadasi geldi. Hz. Idris (a.s) ondan lm melegiyle
konusmasini ve canini almayi tehir etmesini istedi. Bunun zerine bu melek, onu iki kanadi arasina
alip gklere ykseltti. Birden, orada lm melegi ile karsilastilar. Bunun zerine lm melegi o
melege: Bana grev verildi ve Hz. Idris'in (as) canini drdnc kat semada al! diye emir verildi.
Ben de O yeryznde iken bu nasil olur? diyordum. Hz. Idris (a.s) bunu duyar duymaz dnp bakti.
lm melegi de onu grp hemen orada ruhunu aldi. Bil ki, Allah Tel onu gklere ykselttigini
beyan buyurarak methetmistir. nk adet, gklere ancak kadr kiymeti yce olan kimsenin
ykseltilmesi seklinde cereyan etmistir.
523
Idris peygamber ile ilgili dikkat ekici bir ansiklopedi yazisi da sudur:
HZ. IDRIS (A.S)
Hz. Idris, Hz. Sit Aleyhisselmin torunlarindan bir peygamberdir. Kendisine 30 suhuf kitap
verildi. Asil adi Ahnuh [Hanuh]dur. Kur'an-i Kerimde, ok kitap okudugu iin ona Idris lakabi
verilmistir. Ayrica, kendisine peygamberlik, hikmet ve sultanlik verildigi iin Mselles bin-ni'me
[kendisine nimet verilen] de denilmistir. Idris Aleyhisselm'in Babil veya Misir'da Mnif'de
dogup yasadigi rivayet edilmistir. Babasinin ismi Yerd'dir. Annesinin ismi Berre veya Esvet'tir.
Kendisi Adem Aleyhisselmin altinci gbekten torunudur. Ademe (a.s) kadar olan nesebi syledir:
Idris (a.s), Yerd, Mehlail, Kinan, Enus, Sit (a.s), Adem (a.s). Idris Aleyhisselmin pek ok evladi
olmustur. Bunlardan en meshuru Metselah'dir, nk Resulullah efendimizin nuru Idris
Aleyhisselmdan sonra ona gemistir. Adem Aleyhisselm'in oglu Kabil'in evladindan olan bir
topluma peygamber gnderilmistir. Cebrail Aleyhisselm drt defa gelip ona Allah'in emir ve
yasaklarini bildirmistir. Idris Aleyhisselmin bunlari insanlara 105 veya 120 sene bildirdigi rivayet
edilmistir. Kendisine verilen birok mucizelerden bazilari, agalarda ne kadar yaprak oldugunu
bilmesi, havadaki bulutlara ekilmeleri iin emir verebilmesi ve kendisinden sonra gelecek olan
peygamberleri haber vermesi idi. Insanlara peygamberimizin vasiflarini ve kendisinden sonra vuku
bulacak olan Nuh tufanini anlatmistir. Ama ne yazik ki, kendisine ok az kisi itaat etmistir. Idris
Aleyhisselm 72 dil konusurdu ve her kavmi hak dine kendi dili ile davet etmistir. Kendisi 100 sehir
kurmustur. Insanlara ok ilimler gretmistir. Bunlardan bazilari fen, tip, astronomi ve daha nice ince
522
(Tekvin; 5. Bab, 18-24. Cmleler)
523
(Razi; el Mefatihul Gayb, Meryem/ 57 aiklamalari)
971
ve derin ilimlerdir. Kendisi kalem ile yazan ve igne ile diken (bunun iin ona terzilerin piri de
denilmistir) ilk insandir. Bunlar tabii ki Allah'in ona bir ihsanidir. Yeryznn meskn [yerlesilmis]
yerlerini drt blgeye ayirip her birisine bir vekil tayin etmistir. Bir mddet sonra Asure gnnde
gge kaldirildi: Kitapta Idris'i de an. Hakikaten o, pek dogru bir insan, bir peygamberdi. Onu stn
bir makama ycelttik. (El-Meryem, 56-57). Bir rivayete gre eski Yunanlilar ve daha sonra gelen
feylezoflar, fizik, kimya ve tip ilimlerini Idris Aleyhisselmin kitaplarindan almistir. Idris
Aleyhisselm hakkinda drt ayet [Meryem; 56-57; Enbiya 85-86] inmistir. Allah Teala mbarek
Kur'an-i Kerim'de: 'Ismail'i, Idris'i ve Zlkif'i de [yadet]. Hepsi de sabreden kimselerdendi. Onlari
rahmetimize kabul ettik. Onlar hakikaten iyi kimselerdi (El-Enbiya/85-86) buyurmustur.
Peygamberimiz Muhammed (s.a.s) de bir hadis-i serifinde: Ben [Mirac gecesinde] drdnc kat
semada [gkte] Idris (as) ile karsilastim. Cibril bana: Bu grdgn Idris'dir. Ona selm ver! dedi.
Ben de ona selm verdim. O da benim selmima cevap verdi. Sonra bana: Merhaba salih kardes,
salih peygamber!" dedi buyurmustur. (Buhari, Mslim)
524
58. Ayet:
58
yte bunlar, dem'in soyundan, Nh ile beraber taydklarmzdan,
brhm ve srl'in soyundan, klavuzluk ettigimiz ve setigimiz
peygamberlerden Allah'n kendilerine nimetler verdigi kimselerdir. Onlar
kendilerine Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah'n] yetleri okundugu zaman aglayarak ve boyun egip teslimiyet
gstererek yere kapanrlard.
Bu ayette, adi anilan peygamberlerin soylari bildirilerek onlarin hem Allahin
nimetlerine mazhar olan, hem de Allaha karsi bilinle saygi gsteren kimseler
olduklari ifade edilmistir.
Ayette adi geen peygamberler ile surede haber verilen diger peygamberlerin
soy iliskisi asagidaki gibidir:
- demin soyundan Idris (as),
- Nuhun (as) soyundan Ibrahim (as),
- Israilin [Yakubun] (as) soyundan da Musa (as), Harun (as), Zekeriyya (as)
ve Isa (as) gelmistir.
Allahin ayetleri okundugunda Onu taniyan bilinli her insanin gstermesi
gereken tavir, secde ederek yere kapanmaktir. Duyarsizlar ise ayetleri grmezden
gelirler:
107,108
De ki: Siz Kurn'a ister inanin, ister inanmayin; su daha nce kendilerine bilgi
verilenler; Kurn onlara okundugunda onlar, boyun egip teslimiyet gstererek eneleri st
kapanirlar. Ve Rabbimiz her trl kusurdan ariniktir. Rabbimizin vaadi kesinlikle gereklesecektir
derler.
109
Ve onlar, aglayarak eneleri st kapanirlar. Ve Kurn, onlarin saygilarini, alak
gnllgn artirir.
(Isra/ 107109)
15
Gerekten Bizim yetlerimize ancak, kendilerine gt verildigi zaman boyun egip teslimiyet
gstererek yerlere kapanan ve Rablerinin vgsyle birlikte noksan sifatlardan arindiran ve byklk
taslamayan kimseler inanirlar.
16
Onlarin yanlari, yan gelip yattiklari yerlerden uzaklasir; onlar keyfetmezler, onlar korku ve
mit iinde Rablerine dua ederler ve kendilerine verdigimiz riziklardan bagislarlar.
17
Iste, kisi, kendisi iin, yaptiklarina karsilik gzler aydinligi olacak seylerden gizlenmis olan
seyleri bilmiyor!
524
(Peygamberler Tarihi Ansiklopedisi, c:1, Hakikat Kitapevi)
972
(Secde/ 1517)
5963. Ayetler:
59-61
Sonra onlarn ardndan kt bir nesil geldi ki, salt [ml ynden ve
zihinsel adan destek olmay; toplumu aydnlatmaya alymay]
kaybettiler/hayatlarndan karp attlar. Ve yehvetlerine uydular. Bundan
dolay tevbe eden ve iman eden ve slihi iyleyenler hari onlar azgnlklarnn
cezasyla karylayacaklardr. yte tevbe eden, iman eden ve slihi iyleyenler
cennete; Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden
Allah'n] kullarna grmedikleri hlde vaat ettigi Adn cennetlerine girecekler
ve hibir yekilde hakszlga ugratlmayacaklardr. Sphesiz O'nun vaadi
kesinlikle yerini bulacaktr.
62
Onlar orada boy bir sz iyitmezler. Ancak Selm [saglk, esenlik,
mutluluk]! iyitirler. Orada onlar iin her zaman rzklar da vardr.
63
yte bu, kullarmzdan Allah'n korumas altna girmiy kiyilere miras
olarak/zahmetsizce ve son sahipleri olmak zere verecegimiz cennettir.
Bu ayet gurubunda, Allahin nimetler verdigi o salih kisilerden sonra gelen yoz
kusaklarin imani, salihati islemeyi ve salti / sosyal destegi hayatlarindan ikarip
attiklari ve tutkularinin esiri olduklari; bu sebeple de ceza grdkleri ve grecekleri
vurgulanmakta, ayrica yanlistan dnenlere de cennetin verilecegi bildirilmektedir.
Saltin / sosyal destegin kaybedilmesi ifadesi ogu zaman yanlis anlasilmis
ve bu ifadeye dayanilarak bir vakit namaz bile geirenler cehennem ile tehdit
edilmislerdir. Hlbuki ayette zayi ettiler buyrulmustur. Zayi szcg bir seyin
elden ikmasi, kaybetme demektir. Zayi etmenin geirmek anlamindaki fevt
szcg ile hibir alkasi yoktur.
Saltin zayi edilmesi onun hayattan ikarilip atilmasi anlamina gelir ki, bu da
kfirlik demektir. Nitekim 60. ayette Bundan dolayi tvbe eden ve iman eden ve
salihi ileyenler hari denilerek salti hayatlarindan ikarip atanlardan tvbe
etmeleri, imana gelmeleri ve salihi islemeleri istenmistir. Imana davet ancak kfirler
iin sz konusu edilebilir. Mmin bir kisinin imana davet edilmesi anlamsizdir.
Dolayisiyla burada imana davet edilenler namaz vaktini geiren mminler degil,
salti hayatlarindan ikarip atmis olan kfirlerdir. Eger saltin zayi edilmesini
namazin vaktinin geirilmesi olarak anlamak ve evirmek, namazi vaktinde
kilamayan Mslmanlari korkutmak ve onlari daha duyarli olmaya tesvik amaciyla
yapiliyorsa, bu, kas yaparken gz ikarmak anlamina gelir. nk iyi maksatla da
olsa, ayetin anlamini bozmak dogru olamaz.
nceleri inanmis ve salihat isler bir durumda iken sonradan yozlasarak
kfirlesmis toplumlarin durumu Hadid suresinde de dile getirilmistir:
16
Inananlar iin hl vakti gelmedi mi ki kalpleri Allah'i anmak ve haktan gelen iin rpersin de,
daha nce kendilerine Kitap verilmis, sonra zerlerinden uzun zaman gemis, dolayisiyla kalpleri
katilasmis kimseler gibi olmasinlar. Onlarin ogu da yoldan ikmistir.
(Hadid/ 16)
62. ayette geen sabah aksam deyimi, daha nce de belirttigimiz gibi bir
sabah bir aksam anlaminda olmayip daima, her zaman anlamindadir.
973
CENNET ORTAMI
Rabbimiz 61. ayette Adn cennetlerini iman eden ve salihati isleyenler iin vaat
etmis, orada bulunanlarin en kk bir haksizliga bile ugramayacaklarini
bildirmistir. 62. ayette ise cennet ortamini ve ltfedecegi nimetleri Onlar orada bo
bir sz iitmezler. Ancak Selm iitirler. Orada onlar iin sabah akam [her
zaman] rizklari da vardir ifadesiyle dile getirmistir.
Selm szcg baris, saglik, gvenlik ve esenlik anlamindadir. Cennet
ortaminda isitilecek selam sz, cennet ashabinin daima baris iinde, saglikli,
gvende ve mutlu tutulacaklarini ifade etmektedir.
Cennet ortamina dair Kuranda birok ayet (Vakia/ 25, 26, Nebe/ 3136, Ya
Sin/ 58, Rad/ 2124 ve Zmer/ 73, 74) mevcuttur.
64, 65. Ayetler:
64
Biz Kurn yetleri, yalnzca Rabbinin emri ile ineriz. Btn gemiy ve
gelecek yeyler ve bunlarn arasndakiler yalnzca O'nundur. Ve senin Rabbin
unutmuy degildir.
65
O, gklerin, yerin ve aralarndakilerin Rabbidir. yleyse,
O'na kulluk et ve O'na kulluk etmekte sabret. Hi sen O'nun ismiyle isimlenen
birini bilir misin?
Bu ayetler ile nceki ve sonraki ayetler arasinda herhangi bir baglanti
kurulamamasi sebebiyle klsik tefsirlerde 64. ayetteki Biz ineriz ifadesinin
kime ait oldugu konusunda farkli izahlar yapilmistir. Ancak bu izahlarla ne konuya
makul ve mantikli bir cevap getirilebilmis, ne de ayetler iyi anlatilabilmistir.
Kimine gre bu ayetlerin zel bir nzl sebebi vardir ve ayetleri anlayabilmek
iin bu inis sebebinin bilinmesi gerekmektedir. Inis sebebi olarak kaydedilen olay
syledir:
Kureysliler, Hz. Muhammed (s.a.s)'in sifatlarini sormalari ve onun, kitaplarinda bulunup
bulunmadigini grenmeleri iin Medine Yahudilerine bes kisi gndermisti. Bu hususu Hiristiyanlara
sorduklarinda Hiristiyanlar onu duymadiklarini iddia ettiler. Yahudiler ise syle dediler: "Biz onu
kitabimiz Tevrat'ta bulmaktayiz. Iste simdi, onun gelme zamanidir. Biz, kendisine "Rahmanu'l-
Yemame" diyen kisiye hususu sorduk, ama bilemedi. Binaenaleyh, siz bunlari o Muhammed'e
sorun. Eger o, size bunlardan ikisini haber verirse, o zaman ona uyun. Ona, Ashb-i Kehf'in
delikanlilarini, Zlkarneyn'i ve Nuhu sorunuz." Ravi szne devamla syle der: "Onlar geldiler, Hz.
Muhammed [s.a.s]'e bunlari sordular. Fakat o, nasil cevap verecegini bilemedi. Derken onlara daha
sonra cevap verecegini syledi, fakat burada "insaallah" demeyi unuttu. Iste bunun zerine kendisine
40 gn vahiy gelmedi. Bu srenin 15 gn oldugu da sylenmistir. Bu kisim, Hz. Peygamber (s.a.s)'e
ok agir geldi. Msrikler, Rabbinin Hz. Muhammed (s.a.s)'i yalniz biraktigini ve fkelendigini
sylemeye basladilar. Bunun zerine, Cebrail (a.s) indi. Hz. Peygamber (s.a.s) Cebrail (a.s)'e
"Geciktin, neredeyse s-i zanna kapilacaktim. Seni zledim" dedi. Cebrail de: "Ben de seni zledim;
ne var ki ben emre uyan bir kulum. Gnderildigimde geliyorum, alikonuldugumda da gelemiyorum"
diye cevap verdi.
525
525
(Razi; Mefatihul-Gayb)
974
Kimisi bu ayetleri syle aiklamistir:
Ayetteki "Biz senin Rabbinin emri olmadika inmeyiz" ifadesi, cennetlikler tarafindan
sylenmis bir sz de olabilir. Buna gre ayetin manasi: "Biz cennete ancak senin Rabbinin emriyle
gelir ve konaklariz. Bizim nmzde yani gelecekte cennette olanlar ile bizim dnyada iken arkada
biraktigimiz seyler ve bu iki vakit arasinda bulunanlar O'na aittir. Rabbin, yarattigi hibir seyi de
unutmaz ki, bylece onu yeniden hayata dndrmeyi ihmal etsin. nk O, gaybi bilendir. Zerre dahi
ondan gizli kalamaz" demektir.
526
Mevdud gibi kimileri, gerek manasindan hareketle ayetlere asagidaki sekilde
bir aiklama getirmis ve bu aiklamalarina Ibn-i Cerir, Ibn-i Kesir ve Ruhul-
Meanide nakledilen bazi zayif rivayetleri destek gstermistir:
Bu konu bitip digeri baslamadan araya sikistirilmis parantez ii bir konudur. Bundan
anlasilacagi zere bu sure uzun bir aradan sonra nazil olmustur. O dnemde Hz. Peygamber [s.a] ve
ashabi ok zor gnler geiriyor ve kendilerine yol gsterip, teselli edecek bir vahiy gelmesini
bekliyorlardi. Cebrail [a.s] bu vahyi meleklerle birlikte getirdiginde, mesajin sadece ok acilen
gerekli olan kismini aktardi. Daha sonra devam etmeden nce, Allah'in izni ile vahyin gecikmesinin
nedenini onlara aiklamak, Allah tarafindan teselli etmek ve sabir tavsiye etmek iin, bu szleri
ekledi.
Merhum Elmalili gibi kimileri de Kurandan onay almayan nakillere
dayanarak asagidaki sekilde bir aiklama yapmislardir:
"Biz senin Rabbinin emri olmadika inmeyiz." Buradaki vav harfi istinafiye vavidir. Yani bir
soruya cevaptir ki, bu soru ayetin inis sebebinden anlasiliyor. Nitekim Imam Ahmed, Buhar, Tirmiz,
Nesa ve daha birok kisi rivayet etmistir ki, "Resulullah (s.a.v): 'Ey Cebrail! Senin bizi [simdiki
mutad] ziyaretinden daha ok ziyaret etmeye engel nedir?' demisti de bu ayet nazil oldu. Demek ki bu
ayet Cebrail'in o soruya verdigi cevabi anlatmaktadir. Nzul sebebi ile ayetin bizzat tasidigi anlam
buna delil olabilecegi gibi, surenin bas tarafinda [19/17] diye Cibril'in zikri gemis olmasindan
dolayi, biraz nce de hatirlattigimiz gibi fasilasinin tekrariyla nazar-i dikkatin oraya ekilmesi de
buna ince bir isaret olmustur.
527
64. ayetteki Biz ineriz ifadesi fetrete, yani vahyin kesildigi bir dnemin
varligina yorularak bu konuda pek ok rivayet uydurulmustur. Fakat gerek yukarida
rneklerini verdigimiz trde yapilmis aiklamalar, gerekse bu konuyla ilgili olarak
uydurulmus rivayetler, konumuz olan ayetlerin yapisina ve Kuranin genel
anlayisina uymamaktadir.
Bize gre burada bir parantez ailmis ve Intak sanati sergilenmistir. Bu sanat
edebiyatta konusma yetisi olmayan bir seyi konusturmak suretiyle icra edilir. Burada
konusturulan Kuran ayetleridir; vahydir. Yani, biz zamiri ile baslayan ifadeyi
Kuran ayetleri dile getirmistir. Bu sanat Kuranda yzlerce kez kullanilmis olup
Kuranin dile getirilmesinin iki rnegi Hud ve Zariyat surelerindedir:
1-4
Elif/1, Lm/30, R/200. Bu Kurn, Allah'tan baskasina kulluk etmeyin; sadece Allah'a
kulluk edin diye, yetleri,
sirk kosarak yapilan yanlisi; kendi zararlarina isi ve kargasayi engellemek iin konulmus
kanun, dstur ve ilkeler iertilmis/bozulmasi engellenmis,
bir de en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi engelleyen/saglam yapan, her seyin i yzn/gizli
taraflarini da iyi bilen tarafindan ayrintili olarak aiklanmis bir kitaptir: Sphesiz ben sizin iin
O'nun tarafindan bir uyarici ve bir mjdeciyim. Ve Rabbinizden bagilanma isteyin, sonra O'na tevbe
edin ki, sizi adi konmu bir sre sonuna kadar gzelce yararlandirsin. Ve her fazilet sahibine
526
(Ebu Mslim)
527
Hak dini Kuran Dili
975
armaganlarini versin. Ve eger yz evirirseniz, ben sizin aleyhinize olan byk bir gnn azabindan
korkarim. Dnnz yalnizca Allah'adir. Ve O her eye gc yetendir.
(Hud/ 14)
50
yleyse Allah'a kain, Allah'a kain!!! Sphesiz ki ben, sizin iin O'ndan apaik bir
uyariciyim.
51
Ve Allah ile beraber baska bir tanri olusturmayin. Sphesiz ben, sizin iin O'ndan apaik bir
uyariciyim.
(Zariyat/ 50, 51)
164-166
Ve Bizden her birimizin kesinlikle belli bir makami vardir. Ve biz kesinlikle saf saf
dizilenlerin/ dizenlerin ta kendisiyiz. Biz, Allah'i noksanliklardan arindiranlarin da ta kendisiyiz.
(Saffat/ 164-166)
Sonu olarak, burada inen, indirilen, uyarici ve mjdeci olan, kisacasi bunlari
syleyen Kuran ayetleridir.
66, 67. Ayetler:
66
Ve o insan: Ben ldgm zaman, ileride gerekten diri olarak
karlacak mym? diyor.
67
Ve o insan, daha nce o hibir yey degilken, gerekten Bizim kendisini
oluyturdugumuzu dynmez mi?
Diger surelerde oldugu gibi, surenin bu blmnde de din gnne inanmayan
insan tipi ele alinip onlara akillarini kullanmalari ve kendilerini kurtarmalari uyarisi
yapilmaktadir.
Ayetteki el insan szcg tekil ve belirtili oldugundan, bu szckle belli bir
kisinin kastedilmis olmasi muhtemel olmakla birlikte, szckteki el takisini
istigrak anlaminda alarak bu ifade ile tm inansizlarin kastedildiginin anlasilmasi
da mmkndr.
Esbab-i Nzul kayitlarinda bu ayetlerdeki '--`' el insan szcgyle
kastedilen insanin Ubey b. Halef el-Cumah oldugu nakledilmistir. Bu insan
gerekten Ubey b. Halef el-Cumah bile olsa, bize gre buradaki uyari onun sahsinda
Rabbini tanimayan, ldkten sonra dirilmeye, yeni bir yaratilisla yaratilmaya
inanmayan tm anlayissizlara yapilmistir.
Rabbimiz bu kisi veya kisiler tarafindan ileri srlen tezi Kuranda birok kez
nakletmis ve reddetmistir:
77
Ve o kisi, kendisini bir nutfeden/ bir damla sudan olusturdugumuzu grmedi mi de simdi o
apaik bir dsmandir.
78
Ve kendi olusturulusunu dikkate almayarak Bize bir rnekleme yapti: Dedi ki: Kim
diriltecekmis o kemikleri? Onlar rms iken!
79,80
De ki: Onlari ilk defa olusturan onlari diriltecektir. Ve O, her olusturmayi ok iyi bilendir.
O, size o yemyesil agatan bir ates/oksijen yapandir. Simdi de siz oksijenden yakip duruyorsunuz.
(Ya Sin/ 7780)
5
Ve eger sen sasiyorsan, asil sasirtici olan, onlarin: Biz toprak olunca mi, biz gerekten yeni
bir olusturulusta miyiz? szleridir. Iste bunlar, Rablerine inanmamis kimselerdir. Ve iste bunlar,
boyunlarinda demir halkalar bulunanlardir. Ve iste bunlar, Ates'in yranidirlar, onlar orada srekli
kalicidirlar.
( Rad/ 5)
976
6872. Ayetler:
68
Bunun iin, Rabbine andolsun ki Biz onlar ve yeytanlar kesinlikle
toplayacagz. Sonra onlar dizleri zerine kmy hlde cehennemin dy
kenarnda/toplanma alannda kesinlikle hazr bulunduracagz.
69
Sonra her gruptan, Rahmn'a [yarattg btn canllara dnyada oka
merhamet eden Allah'a] kary kafa tutmada daha yiddetli davrananlar her
kimselerse, onlar kesinlikle ayracagz.
70
Sonra elbette ki Biz, oraya atlmaya kimlerin daha lyk oldugunu daha
iyi biliriz.
71
Ve Rabbinin zerine almy oldugu kesinleymiy bir hkm olarak,
iinizden cehennemin dy kenarna/toplanma yerine ugramayacak hi kimse
yoktur.
72
Sonra Biz, Allah'n korumas altna girmiy kiyileri kurtarrz. Sirk
koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapanlar da cehennemin dy
kenarnda/toplanma alannda dizleri zerine kmy hlde brakrz.
Bu ayet gurubunda insanlarin hasr esnasinda ne ile karsilasacaklari
bildirilmektedir. Allahin bu bildirime yemin ile baslamasi, yapilan aiklamalarin ne
kadar cidd oldugunu gstermektedir. Buna gre, peygamberler de dhil olmak zere
tm insanlar, seytanlariyla [kendi iblisleriyle] birlikte, cehennemin dis kenarinda
bulunan mahser alaninda toplanilacaktir. Peygamberler de dhil herkesin bu
toplanmada hazir bulunacagi, 71. ayetteki Oraya ugramayacak hi kimse yoktur
ifadesinden anlasilmaktadir. Cehennemin dis kenarindaki bu toplanma Rabbimize
hesap vermek iin olacak, takva sahipleri bir an evvel oradan kurtarilip cennete
gnderilirken, msrikler orada diz st, perisan bir hlde azap ekmeye
baslayacaklardir. Msriklerin daha cehenneme bile girmeden orada azap ekmeye
baslamalari dikkat ekicidir.
Hasre dair Kuranda pek ok ayet vardir:
22,23
Toplayin o sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlari, eslerini ve Allah'in
astlarindan tapmis olduklari seyleri. Sonra da onlari cehennemin yoluna kilavuzlayin.
24,25
Ve
durdurun onlari, sphesiz onlar sorguya ekilecekler: Ne oldu sizlere de yardimlasmiyorsunuz?
(Saffat/ 22, 23)
28,29
Ve her nderli toplumu, diz kms grrsn. Her nderli toplum, kendi kitabina agrilir:
Bugn, yapmis oldugunuz amellerin karsiligi size verilecektir. Iste bu, yznze karsi hakki konusan
kitabinizdir. Sphesiz Biz, sizin yaptiklarinizi yazdiriyorduk.
(Casiye/ 28)
31
Sonra sphesiz siz kiymet gnnde Rabbinizin huzurunda tartisacaksiniz.
(Zmer/ 31)
Hasr, Allahin kesin olarak aldigi, asla degismez bir karardir. Ne var ki, bu
rpertici tablo mminleri asla korkutmamalidir. nk Yce Allah mminlerin
mahser alaninda gvende olacaklarini bildirmektedir:
977
101,102
Sphesiz tarafimizdan kendilerine En Gzel hazirlanan kimseler; iste onlar,
cehennemden uzaklastirilmislardir. Onlar, cehennemin ugultusunu duymazlar. Onlar, nefislerinin
istedigi seyler iinde srekli kalicidirlar.
(Enbiya/ 101, 102)
89
Kim bir iyilik-gzellik getirirse, onun iin getirdiginden daha hayirlisi/getirdiginden dolayi
bir hayir vardir. Ve onlar o gn korkudan gvende olanlardir.
(Neml/ 89)
Rabbimizin ifadeleri gayet aik olmasina ragmen Mslman ve mminlerin
zihinlerinde bu konudaki Kuran ayetlerine aykiri dsen yanlis bir anlayis yerlesmis,
bu anlayis zamanla genel geer bir inan haline dnsmstr. Bu anlayisa gre;
btn insanlar dnyada islemis olduklari gnahlari sebebiyle nce cehenneme
atilacaklar ve orada belli bir sre azap ektikten sonra gnahlarindan arinmis olarak
cennete gireceklerdir. Dirayetsiz mfessir ve mealciler ile ncekileri kr krne
izlemeyi ilim yapma zanneden takliti ulema tarafindan asli astari olmayan
rivayetlere dayandirilarak topluma yerlestirilen bu inan, Kurana tamamen ters ve
maalesef Yahudi zihniyetine uygun bir inantir.
73. Ayet:
73
Ve yetlerimiz kendilerine apak okundugu zaman, o kfirler; Allah'n
ilhlgn ve rabligini bilerek reddetmiy olan o kiyiler, iman etmiy olan
kiyilere, Bu iki zmreden [mmin ve Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek
reddedenlerden] hangisi makam mevki bakmndan daha iyi, dyp kalktg
kimseler/rgtler bakmndan daha gzeldir? dediler.
Bu ayette, Kuran ayetleri karsisinda onlara inanmak yerine, Allahin elisine
uyanlara karsi tez ileri sren inkrcilarin szleri dile getirilmistir. Inananlarin
dikkatini onlar ile kendi aralarindaki makam mevki farklarina eken inkrcilar,
zimnen syle demektedirler: Kimin daha gzel ve byk evleri var? Kimin hayat
standartlari daha yksek? Kimin daha muhtesem ve sasaali meclisleri var? Eger siz
btn bunlardan mahrum, biz ise onlarin hepsine sahip bir durumda isek, ok mutlu
bir dnya hayati yasayan bizler mi, yoksa fakir ve zavalli bir hayat yasayan sizler mi
dogru yolda sayilirsiniz? Buna karar verin.
Gdk akilli inkrcilarin bu tezleri Kuranda degisik yerlerde birka kez
gndeme getirilerek rtlmstr.
Bu abes tezlerin ayrintili bir rnegi de karsimiza Kehf suresinde ikacaktir.
11
Ve kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis olan kisiler, iman etmis kisiler
iin: Eger bir hayir, ikar olsaydi, onlar, ona bizimnmze geemezlerdi; nce biz mmin olur
ikari biz alirdik dediler. Bununla kilavuzlandiklari dogru yola girmeyince de: Bu eski bir
uydurmadir diyeceklerdir.
(Ahkaf/ 11)
111
Onlar: Sana ok dsk kimseler uyarken, biz sana inanir miyiz? dediler.
(Suara/ 111)
53
Ve Biz, Allah, aramizdan bunlara mi iyilikte bulundu?! desinler diye, onlardan bazisini
bazisi ile byle ateslere srkledik, imtihan ettik. Allah, kendilerine verilen nimetlerin karsiligini
deyenleri daha iyi bilen degil midir?
(Enm/ 53)
978
74. Ayet:
74
Hlbuki Biz, onlardan nce, mal ve gsteriye daha gzel nice
kuyaklar/asrlar halkn degiyime/ykma ugrattk.
Bu ayette, mminleri kmseyen Kureysli Firavun taslaklarina zimnen syle
bir hatirlatma yapilmaktadir: Sizden daha varlikli; daha saglam evlere, esyalara,
gzel manzaralara sahip olan nice kusaklar, inkr ve yalanlamalari sonucu yok
edildiler. Siz de bu zihniyette devam ederseniz aynen onlar gibi helk edilirsiniz.
Gemis kusaklarin helki, Kuranda birok ayette konu edilmistir:
13
Ve andolsun ki sizden nceki kusaklari, sirk kosarak, kfrederek yanlis yaptiklari zaman
degisime/ yikima ugrattik. Ve onlarin elileri aik belgeler ile gelmislerdi. Zaten onlar inanacak
degillerdi. Iste gnahkrlar toplulugunu Biz byle cezalandiririz.
14
Sonra nasil amel edeceginize bakalim diye onlarin sonrasindan sizi yeryznde onlarin
yerine getirdik.
(Yunus/ 13, 14)
6-8
Ve Biz ncekilere de nice peygamberler gndermistik. Onlar, kendilerine gelen her
peygamberi kesinlikle alaya aliyorlardi da Biz, kuvvete onlardan daha gl olanlari degisime/
yikima ugrativerdik. ncekilerin rnegi de geti.
(Zhruf/ 8)
36
Biz onlardan nce kendilerinden daha etin gce sahip nice nesilleri degisime, yikima
ugrattik. yle ki onlar beldeleri delik-desik ediyorlardi. Hi kaip kurtulacak yer var mi?
(Kaf/ 36)
178
Allah'in ilhligini rabligini tanimayan su kimseler, sphesiz Bizim kendilerine sre
taniyisimizin, kendileri iin hayirli oldugunu sanmasinlar. Sphesiz Biz, onlara daha ok gnaha
girsinler diye sre taniyoruz. Ve onlar iin alaltici bir azap vardir.
(l-i Imran/ 178)
Ayrica su ayetlere de bakilabilir: Enm/6, 8, Hicr/4, Isra/17, Meryem/98, Ta
Ha/128, Suara/208, Kasas/43, Secde/26, Ya Sin/31, Sad/3, Ahkaf/27, Kamer/51,
Hacc/45 ve Kehf/59.
75, 76. Ayetler:
75
De ki: Kim sapklk iinde olursa, Rahmn [yarattg btn canllara
dnyada oka merhamet eden Allah], ona uzattka uzatr/sre tanr. Sonunda
kendilerine vaat edileni [azab veya kymetin kopuyunu] grdkleri vakit,
artk onlar kimin makamca-mevkice daha yerli ve askerce [desteke, kuvvete]
daha zayf oldugunu bilecektir.
76
Ve Allah, klavuzlandklar dogru yola girenlere klavuzu artrr. Ve
kalc olan dzeltmeye ynelik iyler, Rabbinin katnda sevap bakmndan daha
hayrldr, sonu bakmndan da daha iyidir.
Bu ayetlerde, daha nceki [73 ve 74.] ayetlerde konu edilen insan tiplerine
peygamberimizin neler sylemesi, hangi mesajlari iletmesi gerektigi aiklanmis ve
979
onlara bir takim ilh ilkeler bildirilmistir. Bu mesajlari baska ayetlerde de grmek
mmkndr:
110
Ve Biz, onlarin kalplerini ve gzlerini ilkin iman etmedikleri durumdaki gibi ters eviririz.
Ve Biz de onlari taskinliklari ierisinde kr ve saskin olarak birakiriz.
(Enm/ 110)
172,173
Kendilerine yara dokunduktan sonra Allah ve Eli'nin davetine katilan kimseler; insanlar
kendilerine: Sphesiz insanlar size karsi birlik oldular, onlardan rperin dediklerinde, bunun,
kendilerini inan ynnden artirdigi ve: Allah bize yeter. O, ne gzel tm varliklari belirli bir
programa gre ayarlayan ve bu programi koruyarak, destekleyerek uygulayandir! diyen kimseler;
onlardan iyilestiren, gzellestiren ve Allah'in korumasi altina girmis kimselere byk bir dl vardir.
(l-i Imran/172, 173)
46
Mal ve ogullar, basit dnya hayatinin ssdr. Kalici dzeltmeye ynelik isler ise, Rabbinin
katinda, sevapa daha hayirlidir, mit baglama ynnden de daha hayirlidir.
(Kehf/ 46)
124
Ve bir sre indirildigi zaman, ilerinden bir kimse, O indirilmis sre hanginizi iman
aisindan glendirdi? der. Fakat iman etmis kimselere gelince, o inen sre, onlari iman aisindan
ziyadelestirmistir; glendirmistir ve onlar srekli olarak mjdelenip duruyorlar.
125
Kalplerinde bir hastalik olanlara; zihniyeti bozuk kimselere gelince de; onlarin da
pisliklerinin iine pislik ilave etmistir. Ve onlar, kfir; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek
reddeden birileri olarak lmslerdir.
(Tvbe/ 124, 125)
76. ayette ise Kuranin onlari her firsatta dogru kararlar vermeye ynelttigi,
kisilerin dogru yolu benimsemelerine yardimci oldugu, onlari ktlklerden ve
yanlis islerden korudugu ve onlari srekli gelistirdigi bildirilmektedir. Hatirlanacak
olursa bu husus daha evvel Cinn suresinde de belirtilmisti:
Sphesiz biz, rde kilavuzluk eden hayret verici bir Kurn dinledik.
(Cinn/ 2)
7780. Ayetler:
77
Peki, almetlerimizi/ gstergelerimizi, Allah'n ilhlgn ve rabligini
kabullenmeyen ve Elbette mal ve ocuk verilecektir diyen kimseyi grdn
m/hi dyndn m?
78-80
O inkrc kiyi, bilmeyecegi, aklnn ermeyecegi konulara bilgi sahibi
oldu; ya da Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah'n] katndan bir sz m ald? Kesinlikle onun dyndg gibi degil!
Biz onun syledigi yeyleri yazarz ve onun iin, azaptan uzattka uzatrz. Ve o
syledigi yeylere Biz miras olacagz/son sz ve uygulama Bizimdir ve o, Bize
tek bayna gelecektir.
Daha nce 66. ayette Ben ldgm zaman, ileride gerekten diri olarak
ikarilacak miyim? diyen insan tipi 7375. ayetlerde de konu edilmis ve bu
zihniyete gereken cevap verilmisti. Konumuz olan 77. ayette bu kez msrik gruptan
bir baska insan tipi gndeme getirilmistir. Kendini garantide gren bu zihniyetteki
bir insan Elbette mal ve ocuk verilecektir diyerek kstaha bir tavir
sergilemektedir. Zimnen syle demektedir: Siz beni hatali ve sapik bir insan olarak
980
niteliyor ve ilh azapla tehdit ediyorsunuz. Ancak gerek su ki, bugn ben sizden
daha zenginim ve gelecekte de elimdeki nimetlere sahip olmaya devam edecegim.
Mallarima, servetime, zenginligime ve benim ogullarima bakin ve ondan sonra da
bana, Allahin azabinin bunun neresinde oldugunu syleyin.
Ayetlerde sz konusu edilen kibirli sahsin adi bildirilmemistir. Ancak bu ayet
gurubu ile ilgili olarak esbab-i nzul kayitlarinda syle bir olay nakledilmektedir:
Hasan el-Basri'den bu ayetin Velid b. Mugire hakkinda nazil oldugu rivayet
edilmitir. Hlbuki mehur olan kavil, bu ayetin As b. Vil hakkinda nazil oldugudur.
Habbb b. el-Eret (r.a) yle demitir: "Benim As b. Vilden alacagim vardi. Borcumu
ondan istedim. O, "Hayir, Hz. Muhammed (s.a.s)'i inkr etmedike vermem" dedi. Bunun
zerine ben, "Kesinlikle hayir! Ben Hz. Muhammed (s.a.s)'i ne sagligimda, ne lrken, ne de
ldkten sonra dirildigimde inkr ederim" dedim. As b. Vil: "Ben ldgmde yeniden mi
diriltilecegim?" dedi. Ben, "Evet" dedim. Bunun zerine o, "ldkten sonra yeniden
diriltildigimde ve sen bana geldiginde, orada benim malim ve ocuklarim da olur. Ite
borcunu o zaman veririm" dedi.
Su rivayet de yapilmitir: "Habbb [r.a],As b. Vil iin, bir taki yapti. As,
Habbb'dan onu vermesini istedi. Habbb da onun cretini isteyince, O: "Sizler ldkten
sonra diriltileceginizi, cennette altin, gm ve ipek bulundugunu iddia ediyorsunuz.
Binaenaleyh ben bunun cretini orada veririm. nk orada bana da mal ve evlat
verilecek" dedi.
528
Ayette adi verilmeyen o kisi, bize gre, o gnn Mekkesinde yasayan bir
kodaman olabilecegi gibi, ayni grsteki sapiklari temsil eden ve tm zamanlarda
var olmus genel bir kisilik de olabilir. Nitekim gnmz toplumunda hak hukuk
tanimadan dnya mali toplayan ve ahirete olan inansizliklarini Sen burada bana
bulgur ver, ben sana ahirette pirin vereyim seklinde yayginlasmis tekerleme gibi
szlerle disa vuran zavallilar pek oktur.
7880. ayetler, bu alayci kfirlere dayanaksiz ve gvencesiz hareket ettiklerini,
bu kafada gittikleri takdirde ahirette mevkice perisan olacaklarini ihtar etmektedir.
Ayni mesaji veren bir baska ayet de Enm suresindedir:
94
Ve andolsun ki siz, sizi ilk defa olusturdugumuz zamanki gibi yapayalniz/ teker teker Bize
geldiniz ve size verdigimiz seyleri arkanizda biraktiniz. Ve iinizde kendilerinin ortaklar olduguna
inandiginiz szde destekilerinizi sizinle beraber grmyoruz. Andolsun aranizda kesilme/kopukluk
olmus ve yanlis inandiginiz seyler kaybolmustur. Enm 94:
Ayette geen Ve onun iin olan azaptan uzattika uzatiriz ifadesi, onun hak
ettigi azabi uzatir ve artiririz, yani azabinin zamanini katlariz demektir.
80. ayetteki Ve o syledigi eylere Biz mirasi olacagiz ve o, Bize tek baina
gelecektir ifadesi, vaat ettigi mali ve evldi kendisinden silinir, kaybolup gider;
bylece tipki miras malinin tekrar onu miras birakan [len] kisiye dnmesi imknsiz
oldugu gibi, onun mali ve evldi da kalmaz, ahirette hepsi elinden ekilip alininca o
da yapayalniz kalir demektir.
81, 82. Ayetler:
81
Ve onlar, kendileri iin bir g, yan, yeref olsun diye Allah'n astlarndan
ilhlar edindiler.
82
Kesinlikle onlarn dyndg gibi degil! O edindikleri ilhlar, onlarn
kulluklarn kabul etmeyecekler ve aleyhlerine dnp kary olacaklardr.
528
(Razi, Ibn-i Kesir, Kurtubi)
981
Bu ayetlerde, akillari sira izzet sahibi olmak, yani g, kuvvet, san ve seref
elde etmek amaciyla Allahin astlarindan ilhlar edinen bir baska msrik grubun hali
anlatilmis ve aslinda isin onlarin zannettikleri gibi olmadigi bildirilmistir. nk bu
sahte ilhlarin ne bu dnyada ne de ahirette hi kimseye hayri dokunacak bir gleri
yoktur. Kendilerine de, baskalarina da herhangi bir yarar saglayamayacaklari gibi,
varliklari da kendilerini ilh edinen msriklerin heva ve hevesleri tarafindan
srdrlmektedir. Ya Sin suresinde ifade edildigi zere, onlari ilah edinen msrikler,
bir bakima kendi zihinlerinde rettikleri bu mevhum ilahlarin askerleri
konumundadirlar. Hepsi de ahirette kendilerine tapinan msrikler aleyhine taniklik
edeceklerdir:
74
Bir de onlar, kendileri yardim olunmalari iin Allah'in astlarindan ilhlar/ tanrilar edindiler.
75
Onlar, onlara yardima g yetiremezler. Hlbuki ilh edinenler, szde ilhlar iin hazir
askerlerdir.
(Ya Sin/ 74, 75)
6
Insanlar bir araya toplandigi zaman da taptiklari kimseler kendilerine dsmanlar oldular. Ve
onlarin kendilerine tapmalarini kabul etmeyenler idiler.
(Ahkaf/ 6)
63
Haklarinda Sz gereklesen kimseler; Rabbimiz! Iste bunlar bizim azdirdigimiz kimselerdir.
Biz nasil azmissak, iste bunlari da ylece biz azdirdik. Biz, Sana karsi uzak olduk. Onlar sadece
bizlere tapmiyorlardi derler.
(Kasas/ 63)
22
Ve o gn hepsini toplayacagiz. Sonra Biz, ortak kosan kimselere: Hani nerede o gerege
aykiri olarak inandiginiz ortaklariniz? diyecegiz.
23
Sonra, onlarin ateslere atilmalari, Rabbimiz,
Allah'a kasem olsun ki Biz ortak kosanlardan degildik demekten baska bir sey degildi.
(Enm/ 22, 23)
40
Ve o gn Allah, onlari hep birlikte toplayacak, sonra meleklere: Sunlar mi size tapiyorlardi?
diyecektir.
41
Onlar: Seni tenzih ederiz. Onlara karsi bizim koruyucu, yol gsterici yakinimz Sensin. Tam
tersi onlar gizli glere tapiyorlardi. ogu onlara inananlardi dediler.
(Sebe/ 40, 41)
17
Ve o gn Rabbin, onlari ve onlarin Allah'in astlarindan taptiklari seyleri toplar da, Siz mi
saptirdiniz su kullarimi, yoksa kendileri mi o yolu kaybettiler? der.
18
O sahte ilhlar dediler ki: Tm noksanliklardan arindiririz Seni. Senin astlarindan yardim
eden, yol, gsteren ve koruyan yakinlar edinmek bize yarasmaz. Ama Sen onlari ve atalarini ylesine
nimetlendirdin ki, gt'/ Kitab'i terk ettiler ve degisime/ yikima ugramaya giden bir topluluk
oldular.
(Furkan/ 1719)
83, 84. Ayetler:
83
Grmedin mi/hi dynmedin mi? Sphesiz Biz yeytanlar, kfirlerin;
Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddeden o kimseler zerine gnderdik.
Onlar kykrttka kykrtyorlar.
84
yleyse onlarn zarar iin acele etme. Sphesiz Biz, onlar iin saydka
sayyoruz.
982
83. ayette, kfirlerin kendi zerlerine gnderilen seytanlarla sinandigi, onlara
uyan ve aldananlarin akilsizca davranmalari sonucu kendi geleceklerini kararttiklari
bildirilmektedir. 84. ayette ise yaptiklari haksizliklar ve iskenceler sebebiyle bu
inkrcilarin hemen cezalandirilmalari ynnde peygamberimizden bir istek
gelmemesi istenmis, nk Allahin bir sre daha onlara firsat taniyacagi
bildirilmistir.
Unutulmamalidir ki, buradaki mesajlar tm insanliga yneliktir. evresinde
kiskirtici i ve dis seytanlarin bulunmadigi hibir kimse yoktur. Bu gerege baska
ayetlerde de dikkat ekilmistir:
36,37
Ve her kim Rahmn'in [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in]
gdnden, anilmasindan krlesirse Biz ona bir seytan musallat ederiz de artik o, onun iin akrandir/
yandastir; ve sphesiz ki yandaslar/ akranlar, krlesenleri Yol'dan ikarirlar. Onlar da kendilerinin
kilavuzlandiklari dogru yolda olduklarini sanirlar.
(Zhruf/ 36, 37)
zerlerine kiskirtici seytanlar yollamasina ragmen Rabbimiz insanlara tvbe
edebilecekleri, imana gelip salihati isleyebilecekleri birok firsatlar vermektedir.
Rabbimizin mehil vererek insani o kadar yasatmasi, Onun rahmetini
gstermektedir. Inansizlar, verilen mhlet bitince cezalandirilacaklardir.
42,43
Sakin sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlarin yaptiklarindan Allah'in
duyarsiz/bilgisiz oldugunu sanma! Ancak O, onlari, baslarini dikerek kosacaklari, gzlerin disa
Iirlayacagi bir gn iin erteliyor. Onlarin bakislari kendilerine dnmez ve onlarin gnlleri
bombostur.
(Ibrahim/ 42)
24
Biz onlari biraz yararlandiririz. Sonra kendilerini yogun bir azaba dogru zorlariz.
(Lokman/ 24)
30
Ve nankrler, O'nun yolundan saptirmak iin Allah'a esler olusturdular. De ki: Yararlaniniz,
artik, sphesiz dnsnz atesedir.
(Ibrahim/ 30)
Allahin seytanlari yollamasi, onlari zor kullanarak gnderdigi anlaminda
degildir. Bu tabir, insanlarin seytanlarla i ie yasamalarinin Rabbimizin yaratilistaki
takdiri geregi oldugunu anlatmaktadir. Kiskirtici seytanlarla i ie yasanan bir hayat,
ancak seytanlara aldanmaya meyilli bir yasam algisina sahip olanlar iin bir risktir.
Aklini kullanmayi bilen ve vahye kulak verenler ise bu durumdan hibir zarar
grmezler:
82,83
Iblis, yle ise en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan; mutlak
galip olusuna yemin ederimki ben onlarin hepsini; ilerinden aritilmi kullarin hari kesinlikle
azdiracagim dedi.
84
Allah dedi ki: Gerek budur. Ben de su geregi sylyorum:
85
Andolsun ki cehennemi
kesinlikle senden ve onlarin sana uyanlarindan; hepinizden dolduracagim.
(Sad/ 8285)
27
Allah, iman edenleri, basit dnya yasaminda ve hirette sabit bir sze/imana sabitler. Allah,
sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlari da saptirir. Ve Allah, diledigi seyi yapar.
(Ibrahim/ 27)
983
36,37
Ve her kim Rahmn'in [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in]
gdnden, anilmasindan krlesirse Biz ona bir seytan musallat ederiz de artik o, onun iin akrandir/
yandastir; ve sphesiz ki yandaslar/ akranlar, krlesenleri Yol'dan ikarirlar. Onlar da kendilerinin
kilavuzlandiklari dogru yolda olduklarini sanirlar.
38
Sonunda Bize gelince: Keske seninle benim aramda dogu ile bati arasindaki kadar bir
uzaklik olsaydi der. yleyse bu ne kt bir akrandir/ yandatir!
39
Ve bugn pismanlik duymaniz size hibir yarar saglamayacak. Siz sirk kosarak yanlis; kendi
zararlarina is yaptiginiz zaman kesinlikle azapta ortaklarsiniz.
40
O hlde sagirlara sen mi isittireceksin? Yahut krlere ve apaik bir sapiklik iinde
bulunanlara sen mi kilavuzluk edeceksin?
(Zhruf/ 3640)
Kiskirtici seytanlarin neler ya da kimler oldugu ayrintili olarak Ns suresinin
tahlilinde aiklanmisti.
Kuranda seytandan bahseden tm ayetler dikkate alindiginda ortaya syle
bir tablo ikar:
Seytan;
- Haramin yenmesini, haksiz kazan elde edilmesini emreden ve neren,
- Ktlk, haysizlik ve Allaha karsi bilmedigimiz seyleri sylememizi
emreden,
- Bizi fakirlikle korkutan,
- Bizi kuruntulara dsren,
- Allahin yarattiklarini degistirmeyi emreden,
- Kandirmak iin bize yaldizli szler fisildayan,
- Vesvese verip bizi kiskirtan, zihnimizi bulandiran,
- Yaptigimiz amellerle bizi simartan,
- Bizi azdiran,
- Iki / uyusturucu ve kumarda aramiza dsmanlik ve kin sokmak isteyen,
- Allahi anmaktan ve ona salattan, niyazdan bizi geri birakmak isteyen kisiler,
gler ve huylardir.
85. Ayet:
85
O gn Allah'n korumas altna girmiy kiyileri, Rahmn'a [yarattg
btn canllara dnyada oka merhamet eden Allah'a] binekli heyetler
hlinde toplayacagz.
Bu ayette takva sahiplerine sunulacak nimetler ok farkli bir ifadeyle
anlatilmistir. Takva sahiplerinin Allahin huzuruna binekli heyetler hlinde
getirilecek olmasi, bir kralin veya bir kralin elisinin karsilanmasini
agristirmaktadir. Eger byle ise, muttakiler Allah tarafindan krallar gibi
karsilanacak ve agirlanacak demektir.
86, 87. Ayetler:
86
Sulular da susamy olarak cehenneme srecegiz.
87
Onlar, Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah'n] katndan bir garanti sz almy olan kimse hari ki bu hi
kimseye verilmemiytir, yardma-destege sahip olamayacaklardr.
984
72. ayette mahser alaninda [cehennemin dis kenarinda] diz st perisan hlde
bekletildikleri belirtilen sululara daha sonra ne oldugu 86. ayette bildirilmektedir:
Onlar susamis hlde cehenneme srleceklerdir. Ancak bu susamislik suyu bol,
gnesi mutedil herhangi bir yrede basa gelebilecek bir susama olarak degil, yakici
bir gnes altinda, Arabistan llerinde susuz kalmis bir insanin susamisligi olarak
algilanmalidir. stelik bu susamis sulular orada kimseden yardim da
grmeyeceklerdir:
96-102
Onlar, onun iinde birbirleriyle ekisirlerken dediler ki: Vallahi biz, gerekten apaik bir
sapiklik iinde idik. nk biz sizi, lemlerin Rabbi ile bir seviyede tutuyorduk. Ve bizi yalnizca o
gnahkrlar saptirdi. Artik bizim iin yardimcilardan, torpilcilerden hibir kimse ve candan bir
yardimci, yol gsterici, koruyucu yakin yoktur. Ah keske bizimiin bir geri dns olsaydi da biz
de mminlerden olsaydik!
(Suara/ 100, 101)
87. ayetteki sefaate sahip olmak tabirine bakildiginda, buradaki sefaatin ya
onlarin baskalari iin yapacaklari sefaat, ya da baskalarinin onlar iin yapacaklari
sefaat olabilecegi gibi iki ynl bir anlam ikiyor gibi grnse de, ayetteki istisna
cmlesinden buradaki sefaatin baskalarinin onlar iin yapacaklari sefaat oldugu
anlasilmaktadir. Dolayisiyla buradaki sefaate sahip olmayacaklar ifadesi, kimse
onlara yardim etmeyecek demektir. Zaten cehennemdekilerin -kendileri yardima
muhtaken- bir baskasina yardimda bulunmalari da anlamsizdir. Ancak Rabbimiz
ayette Rahmanin katinda bir ahd almi olan kimse hari diye bir istisna yaparak
ahirette kimlerin yardim grecegini aiklamistir. Onlar, Rahmanin katinda ahd
almis olanlar, yani iman edenler ve salihati isleyenlerdir. Bilindigi gibi, Rabbimiz
iman eden ve salihati isleyenlere yardim edecegini yzlerce ayette haber vermistir.
Sefaat kavrami hakkindaki ayrintili aiklama Necm suresinin tahlilinde
verilmistir.
8895. Ayetler:
88
Ve onlar, Rahmn [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah] ocuk edindi dediler.
89
Andolsun ki siz ok irkin bir yey sylediniz.
90,91
Az kalsn bundan; Rahmn'a ocuk isnat ettiler diye; gkler
atlayacak, yer yarlacak ve daglar paralanp daglacakt.
92
Hlbuki Rahmn [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah] iin ocuk edinmek yaraymaz.
93
Gklerde ve yerde bulunan btn
herkes, Rahmn'a [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden
Allah'a], yalnzca kul olarak gelecektir.
94
Andolsun ki Rahmn, onlarn hepsini kuyatmytr ve kendilerini bir bir
saymytr.
95
Hepsi de kymet gn Rahmn'a tek baylarna gelirler.
Bu ayet grubunda msriklerin tamami muhatap alinmakla birlikte, ayetlerin
muhatabi zellikle Allaha ocuk isnat eden msriklerdir. Bu isnadin ne kadar irkin
oldugu, gklerin neredeyse atlayacagi, yerin yarilacagi, daglarin paralanip
dagilacagi ifade edilmek suretiyle gsterilmistir. Bu irkin szlerin sahiplerinin
kimler oldugu yine Kuran tarafindan aiklanmaktadir. Bunlar, zeyr Allahin
ogludur diyen Yahudiler, Isa Allahin ogludur diyen Hiristiyanlar ve Melekler
Allahin kizlaridir diyen Araplardir:
985
30
Ve Yahudiler; Uzeyr Allah'in ogludur dediler. Hristiyanlar da, Mesih Allah'in ogludur
dediler. Bu, onlarin agizlariyla geveledikleri szler olup, gya bununla, daha nce yasayan
kfirlerin; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimselerin szlerini taklit ediyorlar.
Allah, onlarla savasmistir. Nasil da dndrlyorlar!
(Tvbe/ 30)
116
Bir de onlar, Allah ocuk edindi dediler. O, onlarin yakitirdiklari tm noksanliklardan
ariniktir. Aksine gklerde ve yeryznde ne varsa yalnizca O'nundur. Hepsi O'nun iin srekli
saygida duranlardir.
(Bakara/ 116)
158
Ve onlar, Allah ile gizli gler arasinda bir hisimlik bagi kurdular. Oysa andolsun, gizli
gler kendilerinin kesinlikle hazir edilenler/mahserde toplananlar olduklarini bilirler.
(Saffat/ 158)
93. ayette, gklerde ve yerde bulunanlarin Allaha sadece kul sifatiyla
geleceklerinin vurgulanmasi, Allahin dnyada seip elilik payesi verdigi kisilerin
de ahirette sadece kul sifatini tasiyacaklarini gstermektedir.
94, 95. ayetler, Allahin herkesi kusattigi, onlar hakkinda her seyi bildigi ve
mminler hari herkesin orada essiz dostsuz, ocuksuz, arkadassiz olacagini
bildirmektedir:
87-91
Ve yeniden diriltilen gn; mal ve ogullarin saglam bir kalple/gerek imanla gelenlerden
baskasina yarar saglamadigi ve cennetin Allah'in korumasi altina girenlere yaklastirildigi, azginlar
iin de cehennemin ailip gsterildigi gn beni rezil etme! dedi.
(Suara/ 88, 89)
Ayetlerde Rahman adinin tekrar edilmesi dikkat ekici bir husustur. Bu,
Rabbimizin rahmeti geregi sululara tvbe kapisini aik tuttugunu, hatalarindan
dndklerinde onlara merhametiyle muamele edecegini gstermektedir.
98, 96, 97. Ayet:
98
Ve Biz onlardan nce nice nesilleri degiyime/ykma ugrattk. Onlardan
herhangi bir kimse hissediyor musun? Yahut onlara ait hafif bir ses duyuyor
musun?
96
Sphesiz yu iman eden ve dzeltmeye ynelik iyler yapanlar; Rahmn
[yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden Allah], onlar iin
sevgi var edecektir.
97
yte yphesiz Biz bu Kurn', kendisiyle Allah'n korumas altna
girmiy kiyileri mjdeleyesin, inat eden toplumu da uyarasn diye senin lisann
zere kolaylaytrdk.
Not: Anlambilgisi geregi Resmi Mushaf'taki 98. yet 95. yetin arkasinda tertip edilmistir.
Rahmanin iman eden ve salihati isleyenler iin sevgi kilmasi demek, Allahin
onlar iin sevgi vermesi, yani mminlerin kalplerinde sevgi yaratmasi, onlara
sevdikleri seyleri vermesi, onlarin da sevdikleri seyleri isteyecek olmasi demektir.
Kisacasi, Rabbimiz sevecek, sevdirecek ve orada her sey sevgiye baglanacaktir.
986
Hatirlanacagi zere, Meryem suresi [Bu] Rabbinin, kulu Zekeriyyaya olan
rahmetini anmasidir diye baslamis, Meryemin, Ibrahimin, Musanin, Ismailin,
Idrisin anilmasi ile devam etmis, sure iinde tevhide ve ahiret gnne ynelik
aiklamalar, uyarilar yer almisti. Bu son ayetlerle de konu baglanmis, aiklama
sonlandirilmistir.
97. ayet, takva sahiplerini mjdeleyen, inati msriklere ise uyarida bulunan
Kuranin elinin diliyle kolaylastirildigini bildirmektedir. Eli kendi diliyle
indirilen Kurani daha kolay anlatmis, eli ile ayni dili konusan toplum da
gerekleri kolayca grenerek eski yanlis bilgilerini dzeltmistir. Herkes tarafindan
gayet iyi anlasilan Kuran, mminler iin mjde, msrikler iinse rktc bir uyari
olmustur.
98. ayette, gemiste yasamis msriklerden en ufak bir iz kalmadigi
vurgulanmak suretiyle o gnk msriklerden de herhangi bir eser kalmayacagi ima
edilmistir. Ima edilen bu tarihsel atif, peygamberimize ve mminlere manevi kuvvet
vermeye, sabir ve diren kazandirmaya yneliktir.
Allah dogrusunu en iyi bilendir.
45 / TA HA SURESI
GIRIS
Adini 1. ayetindeki = ta ve - ha harflerinden almis olan Ta Ha suresi,
Mekkede 45. sirada indigi kabul edilir. Surenin 130, 131. ayetlerinin Medinede
indigine dair nakiller olsa da, bu ayetlerin iinde bulunduklari pasajla gsterdikleri
uyum, nakillerde sylenenlerin uzak bir ihtimal oldugunu gstermektedir.
Kurani tanitarak sona eren Meryem suresindeki ifadelerin bir devami
niteligini tasiyan ayetlerle baslayan Ta Ha suresinde, diger Mekk surelerde oldugu
gibi tevhit, peygamberlik messesesi, ldkten sonra dirilme ve hasr gibi konular
zerinde durulmus, peygamberimize ana grevi hatirlatilmis, Musa kissasi rnek
verilerek ona manev destek verilmistir. Ayrica daha nce Sad ve Arf surelerinde
anlatilan dem ve Iblis hakkindaki bilgiler tekrar hatirlatilmis, kiyamet ve hasre dair
etkileyici kompozisyonlar izilerek Allah ile elisine kin besleyenlerin hezimeti
rneklenmistir. Sure, peygamberimizden sabirli olmasi istenerek son bulmustur.
987
INIS ZAMANI
Tarih kaynak niteligindeki klasik eserlerde anlatildigina gre, Ta Ha suresi
merin Mslman olmasindan nce inmis ve onun Mslman olmasinda etkili
olmustur:
mer, Peygamberi ldrmek iin yola iktiginda bir adama rastladi. Adam ona Sen her
eyden nce kiz kardeinin ve enitenin Mslman oldugunu bilmelisin dedi. Bunu duyan mer
dogruca kiz kardeinin evine gitti. Orada kardei ve enitesinin bir kgit parasinda yazili olan bir
eyleri okudugunu duydu. Kiz kardei merin geldigini grnce kgit parasini hemen bir yere
sakladi, fakat mer okunanlari duymutu, bu yzden sorular sormaya baladi. Daha sonra enitesini
dvd ve kocasini korumaya alian kiz kardeini de yaraladi. Sonunda her ikisi de Evet, Mslman
olduk, ne yaparsan yap diye itiraf ettiler. mer kiz kardeinin baindan akan kandan etkilendigi iin
okudugunuz eyi bana gsterin! dedi. Kiz kardei ondan kgidi yirtmayacagina dair yemin aldi.
Onlar da gsterdiler. Bunun zerine mer bu surenin yazili oldugu kgidi okumaya baladiginda
Ne mkemmel bir ey! diye bagirmaktan kendini alamadi. Bunu duyan enitesi, onun ayak seslerini
duydugunda gizlendigi yerden ikarak Allah'a ant olsun, Allah sana Peygamberinin davetini teblige
hizmet ettirecek. nk dn Peygamber'in Rabbim, ya Ebul Hakem b. Hiam (Ebu Cehil), ya da
mer b. Hattab ile Islm'i destekle!' diye dua ettigini duydum. Ey mer, Allah'a dn, Allah'a dn!"
dedi. Bu szler o denli ikna edici idi ki, mer (r.a) Habbab'la birlikte, Islm'i kabul etmek zere
Peygamber'in (s.a) yanina gitti. Bu olay, Habeistan'a hicretten kisa bir sre sonra meydana
gelmiti.
529
Ibn-i Hisam ise ayni olayi daha uzunca anlatmaktadir:
mer, Raslullah (sav)i bulup ldrmek maksadiyla kilicini kuanarak ikti. Yolda
Nuaym b. Abdullah ile karilati. Ona Nereye gitmek istiyorsun ey mer? diye sordu.
mer: Dininden dnen, u Kureyin dirligini bozan, onlari beyinsizlikle itham eden,
dinlerini ayiplayan, ilhlarina dil uzatan Muhammede gidip onu ldrmek istiyorum.
Nuaym ona yle dedi: Allaha yemin ederim, ey mer! Sana asil senin iinde olanlar
tuzak kuruyor, seni aldatiyor. Sen zanneder misin ki Abdumenfogullari Muhammedi
ldrdgn halde yeryznde senin yrmene imkn vereceklerdir? Niin kendi ailene
dnp de onlarin ilerini yoluna koymayi dnmyorsun? mer: Hangi ailemden sz
ediyorsun? deyince, Nuaym dedi ki: Senin eniten ve amcanin oglu Sad b. Zeyd ile
kizkardein Hattabin ki:i Ftimayi kastediyorum. Allaha yemin ederim, onlar Mslman
olmular ve Muhammede dini zere tabi olmular. Bana kalirsa sen asil git, onlarla
ugra.
Bunun zerine mer kiz kardei ve enitesini bulmak zere geri dnd. Yanlarinda
Habbb b. el-Eret de vardi. Beraberinde de T-H Sresinin yazili oldugu bir sahife
bulunuyordu. Bunu onlara gretiyordu. merin sesini iitmeleri zerine Habbab onlarin
odalarindan birine yahut da evin bir tarafina gizlendi. Hattab ki:i Fatima da sahifeyi alip
zerine oturdu. mer eve yaklatigi sirada Habbabin onlara okudugu Kurnin sesini
iitmiti. mer ieri girince: Duymu oldugum bu lakirdilar neyin nesiydi? Ona Sen bir
ey iitmi olamazsin dediler. Hayir, Allaha yemin ederim, ben sizlerin Muhammede
dini zere tabi oldugunuzu haber almi bulunuyorum dedi ve hemen enitesi Said b.
Zeydin zerine atildi. Kiz kardei Hattabin ki:i Fatima onu kocasindan uzaklatirmak
zere ayaga kalkinca ona bir tokat atti ve yzn yaraladi. mer bunu yapinca kiz kardei
de enitesi de ona Evet, biz Mslman olduk. Allaha ve Reslne iman ettik, ne istiyorsan
yap, dediler.
mer, kardeinin yzndeki kani grnce yaptigina piman oldu, akli baina geldi.
Kiz kardeine: Az nce okudugunuzu duydugum u sahifeyi bana ver de Muhammedin
neler getirdigine bir bakayim! dedi.
529
(Ibn-i Ishak)
988
mer okuma yazma bilen birisi idi. Bu szleri syleyince kiz kardei kendisine: Biz
senin ona bir zarar vereceginden korkariz dedi. Bu sefer kiz kardeine: Korkma! dedi ve
kendi ilhlari adina yemin ederek okuyup onlara geri verecegini syledi. mer bu szleri
syleyince kardei Mslman olacagi umuduna kapildi ve ona dedi ki: Kardeim sen irk
zeresin ve pissin, buna ise ancak temiz olanlar el srebilir.
Bunun zerine mer kalkti ve yikandi. Kiz kardei de kendisine iinde T-Hnin
yazili bulundugu sahifeyi uzatti. mer T-H Sresinin ba taraflarini okuyunca dedi ki:
Bu ne gzel, bu ne erefli szler! Habbab onun bu szleri syledigini iitince yanina ikti
ve ona dedi ki: Ey mer! Allaha ant olsun ki ben Yce Allahin, Peygamberinin duasini
zellikle senin hakkinda kabul etmi olacagini mit ederim. nk ben dn onu yle dua
ederken dinledim: Allahim! Sen Islmi ya Ebul-Hakem b. Hiam ile yahut mer b. el-
Hattab ile glendir! Allahtan kork ey mer, Allahtan!
Bunun zerine mer ona: Ey Habbab! Bana Muhammedin yerini syle! Onun
yanina gidip Islma gireyim! dedi ve hadisin geri kalan blmlerini zikretti.
530
Yukardaki belgelerde yer aldg gibi, okunan sure Ta Ha suresidir.
Rahman Rahm Allah adina
Ayetlerin meali:
1
T/9, H/5.
2-4
Biz, Kurn' sana skntya dyesin/mutsuz olasn diye degil, ancak
saygyla, sevgiyle, bilgiyle rperti duyan kimse iin bir gt olmak zere,
yeryzn ve yce gkleri oluyturandan bir indiriliyle indirdik.
5
Rahmn [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden
Allah], en byk taht zerine egemenlik kurmuytur.
6
Gklerde olan yeyler,
yeryznde olan yeyler, bu ikisinin arasnda olan yeyler ve nemli topragn
altnda bulunan yeyler yalnzca Rahmn'ndr.
7
Sen sesini ykseltirsen, Rahmn yphesiz gizliyi ve gizlinin gizlisini bilir.
8
Allah, kendisinden bayka hibir ilh olmayandr. En gzel isimler sadece
O'nundur.
9
Ms ile ilgili bilgiler kesinlikle sana ulayt.
10
Hani o bir atey grmyt de ehline [ailesine, yaknlarna]: Kesinlikle
ben bir atey grdm. Ondan size bir kor paras getirmem yahut atey zerinde
bir klavuz bulmam iin siz bekleyin! demiyti.
11
Sonra onun yanna geldiginde seslenildi: Ms!
12
Ben, senin Rabbin
olan Benim. Hemen yakinlarini ve mallarini burada birak, yphesiz sen
temizlenmiy vadide, Tuva'dasin/iki kere temizlenmiy bir vadidesin.
13
Ve Ben seni
setim; O hlde vahyedilecek olan yeye;
14
Hi yphesiz ki Ben, Allah'in ta
kendisiyim. Ilh diye bir yey yoktur Benden bayka. O hlde Bana kulluk et ve
Beni anmak iin salti ikame et [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma;
toplumu aydinlatma kurumlari oluytur-ayakta tut].
15
Sphesiz ki o saat/kiymet
530
(Ibni Hisam; es-Siret ve digerleri)
989
gelecektir. Onu Ben herkes emeginin karyiligini alsin diye neredeyse
gizleyecegim.
16
O nedenle kiymete inanmayan ve kendi boy igreti arzusuna
uyan kimse seni, kiymete iman etmekten alikoymasin; sonra degiyime/yikima
ugrarsin
14
uyarsna kulak ver.
17
Ve sag elindeki nedir ey Ms?
18
Ms: O, benim asamdr, ona dayanrm, onunla koyunlarma yaprak
silkelerim ve onda benim iin bayka yararlar da var dedi.
19
Allah: Ey Ms! Onu brak/obanlg brakp yerleyik hayata ge!
24
Firavun'a git, yphesiz o azd dedi.
***
20
O da onu hemen brakt/ yerleyik hayata geti, bir de ne grrsn! Artk
sag elindeki; kendisine vahyedilen Kitap, koyan bir candr; sosyal hayatn
kaynagdr.
25
Ms: Rabbim!
33
Seni tm noksanlklardan ok arndrmamz
34
ve Seni
ok ok anmamz iin
25
ggsm a,
26
iyimi bana kolaylaytr.
27
Dilimden de
dgm z
28
ki szm iyi anlasnlar.
29
Ve ehlimden;
30
kardeyim Hrn'u
29
benim iin bir vezir kl,
31
o'nunla arkam kuvvetlendir.
32
yimde o'nu bana
ortak et.
35
Sphe yok ki Sen bizi grp duruyorsun
20
dedi.
36
Allah: Ey Ms! stedigin sana verildi. dedi.
21
Allah:
23
Sana en byk almetlerimizden/gstergelerimizden
gstermemiz iin
21
tut onu, korkma! Biz onu ilk durumuna evirecegiz.
22
Diger
bir almet; gsterge olmak zere de gcn/kanadna ekle, irkinlik olmadan
hi kusursuz, mkemmelce kacaksn dedi.
***
37
Ve andolsun Biz, sana diger bir defa daha iyilik yapmytk:
38
Hani bir
vakit vahyolunan yeyleri annene vahyetmiytik,
39
Ms'y sandk iine koy da
bol suya/nehre brak, sonra da bol su/nehir o'nu sahile atsn. Onu Bana dyman
olan ve o'na dyman olan birisi alsn. Ve Ben tarafmdan senin zerine bir
muhabbet braktm ve Benim gzetimim altnda yetiytirilmen iin,
40
hani kz
kardeyin yryordu da Sizi o'nun bakmn stlenecek birine gtreyim mi?'
diyordu. Bylece gz aydn olsun ve kederlenmesin diye seni annene geri
dndrdk. Ve sen, bir can ldrmytn de seni gamdan kurtarmytk. Ve Biz
seni potada eritip saflaytrdka saflaytrdk/seni olgunlaytrdk. Bir de yllarca
Medyen halk iinde kaldn. Sonra bir l; plan zerine geldin, ey Ms!
41
Ve Ben, seni Kendim iin yetiytirdim.
***
42
Sen ve kardeyin almetlerim/ gstergelerim ile gidin ve Beni anmakta
gevyeklik etmeyin.
43
Her ikiniz gidin Firavun'a. Sphesiz o azd.
44
Sonra ona gt almas ve
saygyla, sevgiyle, bilgiyle rpermesi iin yumuyak sz syleyin.
45
Ms ile Hrn: Rabbimiz! Onun bizim aleyhimize ayr gitmesinden
veya azgnlgndan korkarz dediler.
46
Allah: Korkmaynz, yphesiz Ben ikinizle beraberim, iyitirim ve
grrm.
47
Hemen ona gidin de ona; Sphesiz biz Rabbinin iki elisiyiz. Artk
srlogullar'n bizimle gnder ve onlara azap etme; kesinlikle biz sana
Rabbinden bir almet/gsterge ile geldik. Selm klavuza uyanlaradr.
48
Sphesiz biz; kesinlikle bize, kesinlikle azabn yalanlayana ve srt evirene
oldugu vahyedildi deyiniz.
46
dedi
***
49
Firavun: yleyse sizin Rabbiniz kimdir ey Ms? dedi.
990
50
Ms: Bizim Rabbimiz her yeye varlk ve zelliklerini veren, sonra yol
gsterendir dedi.
51
Firavun: yleyse ilk asrlarn durumu nedir? dedi.
52
Ms: Onlarn bilgisi Rabbimin katnda bir kitaptadr. Rabbim yanly
yapmaz ve unutmaz/terk etmez.
53
O, yeryzn sizin iin bir dyek yapan,
oradan sizin iin yollar aan ve gkten bir su indirendir
52
dedi. -Iyte Biz, o su
ile trl trl bitkilerden iftler ikardik.
54
Yiyiniz ve hayvanlarinizi otlatiniz.
Sphesiz akil sahipleri iin bunda nice almetler/gstergeler vardir!
55
Biz sizi
yeryznden oluyturduk, sizi ona dndrecegiz ve sizi bir kere daha ondan
ikaracagiz.
56
Ve andolsun ki Biz, Firavun'a almetlerimizi/gstergelerimizi;
hepsini gsterdik de o yalanlad ve dayatt.
57,58
Firavun: Ey Ms! Sen etkili bilginle bizi topraklarmzdan karmak
iin mi geldin bize? O hlde biz de senin etkili bilgin gibi bir etkili bilgi ile sana
gelecegiz. Simdi bizimle senin aranda bir buluyma zaman/yeri belirle ki; bizim
ve senin kary kmayacagmz dz ve geniy bir yer olsun dedi.
59
Ms: Sizinle buluyma zaman, tren, yenlik gn ve insanlarn
toplanacag kuyluk vaktidir dedi.
***
60
Bunun zerine Firavun srt evirdi de dzenlerini-planlarn toplad,
sonra geldi.
61
Ms onlara dedi ki: Yazklar olsun size! Allah'a yalan uydurmayn.
Sonra bir azap ile kknz keser. Gerekten, uyduran zarar etmiytir.
62
Bunun zerine etkili bilginler aralarnda iylerini tartytlar ve
63,64
Bu
ikisi kesinlikle etkili bilginlerdir; etkili bilgileriyle sizi topraklarnzdan
karmak ve de en iyi rnek yolumuzu yok etmek istiyorlar. Onun iin btn
tuzaklarnz bir araya getirin, sonra sralar hlinde gelin. Bugn stn gelen
kesinlikle zafer kazanmytr dedikleri yeklindeki fsldaymalarn gizli tuttular.
65
Etkili bilginler: Ey Ms! Ya sen ortaya koyacaksn veyahut ilk ortaya
koyan kiyiler biz olalm dediler.
66
Ms: Tam tersi, siz ortaya koyun dedi. Bir de ne grrsn! Onlarn
birikimleri, eski inanlar ve tezleri/er-pleri/eften pften bilgileri, yaptklar
sihirden/hnerli gsterimden tr gznde byd.
67
Bu yzden Ms, iinde
bir korku hissetti.
68,69
Biz: Korkma, yphesiz sen; en stn olan sensin: Sen sahibi oldugun
birikimi ortaya koy; o, onlarn yapp rettiklerini yutsun dursun. Sphesiz
onlarn yaptklar ancak bir gz boyaycs hilesidir. Gz boyayp etkileyen kiyi
ise, her nereye giderse gitsin zafer kazanamaz, bayarl olamaz dedik.
***
70
Sonunda btn etkili bilginler, Ms ile Hrn'un Rabbine iman ettik
demek sretiyle boyunlarn uzatp teslim olmuy durumda brakldlar.
71
Firavun: Ben size izin vermezden nce mi o'na iman ettiniz? Sphesiz
o, size etkili bilgi greten bygnzdr. Andolsun ki ellerinizi ve ayaklarnz
aprazlama/arka arkaya kesecegim ve kesinlikle sizi hurma ktklerine
asacagm. Ve hangimizin azap bakmndan daha yiddetli ve daha kalc
oldugunu kesinlikle bileceksiniz dedi.
72,73
Etkili bilginler: Bize gelen bu ak kantlar ve bizi yoktan yaratana
kary asla seni stn tutmayz. Ne hkm vereceksen hadi ver! Sen, ancak bu
igreti dnya hayatna hkmedersin. Sphesiz biz, hatalarmza ve bizi etkili
bilgiden zorladgn yeye kary, bizi bagylasn diye Rabbimize iman ettik. Ve
Allah daha hayrl ve daha kalcdr dediler.
991
***
77
Ve andolsun, Ms'ya Yetiyilmekten korkmayarak ve saygyla, sevgiyle
rpermeden/ Firavuna minnet duymadan kullarm geceleyin yrt de
kendileri iin bol suda/nehirde kuru bir yol a! diye vahyettik.
78
Firavun ordularyla hemen onlar takip etti de bol sudan/nehirden
kendilerini kaplayan yey kaplayverdi.
79
Ve Firavun toplumunu saptrd ve dogru yolu gstermedi.
***
83
Seni toplumundan daha abuklaytran nedir ey Ms?
84
Ms: Onlar, benim izim-gretim zerinde olanlardr. Ben de Sen
hoynut olasn diye Sana acele ettim Rabbim dedi.
85
Allah: Sphesiz iyte, Biz senden sonra toplumunu imtihan ettik. Samir
de onlar saptrd dedi.
86
Bunun zerine Ms fkeli ve zgn olarak hemen toplumuna geri
dnd; Ey toplumum! Rabbiniz size gzel bir vaat ile sz vermedi mi? Simdi
size bu uzun mu geldi, yoksa Rabbinizden size bir gazap inmesini mi arzu
ettiniz de bana olan vaadinizden cayverdiniz? dedi.
87
Onlar dediler ki: Biz sana verdigimiz szden kendiligimizden
caymadk. Fakat biz o toplumun znetlerinden birtakm agrlklar
yklenmiytik. Sonra onlar frlatp attk. Sonra da iyte bylece Samir kafamza
soktu.
88
Samir onlara bir aldatan, tuzaga dyren cesedi/altn kard da
srlogullar: yte bu, sizin ilhnzdr ve de Ms'nn ilhdr. Ama Ms onu
terk ediverdi dediler.
89
Peki, onlar grmyorlar miydi ki, altin kendilerine
hibir szle karyilik veremiyor; onlara bir zarara ve bir yarara g
yetiremiyordu!
90
Ve andolsun ki Hrn daha nce onlara: Ey toplumum! Sphesiz siz
bununla imtihana ekildiniz/dinden kp kendinizi ateye attnz. Ve yphesiz
sizin Rabbiniz Rahmn'dr [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah'tr]. Gelin bana uyun ve emrime uyun demiyti.
91
Hrn'un
toplumu: Ms bize dnp gelinceye kadar, biz ona tapmaktan asla
vazgemeyecegiz dediler.
92,93
Ms: Ey Hrn! Bunlarn sapklga dytgn grdgn vakit, seni
benim yolumu takip etmekten engelleyen ne oldu? Yoksa benim emrime kary
m geldin? dedi.
94
Hrn: Ey anamn oglu! Sakalm ve baym tutma. Sphesiz ben senin
srlogullar arasnda ayrlk kardn ve benim szme bakmadn demenden
korktum dedi.
95
Sonra da Ms: Ey Samir! Senin bu yaptgn nedir? dedi.
96
Samir: Ben onlarn anlamadklar bir yeyi anladm da elinin
eserinden bir avu almytm, sonra da onu frlatp attm. Ve bunu, bana bylece
nefsim hoy gsterdi dedi.
97,98
Ms: Haydi git. Artk senin iin hayat boyunca Benimle temas yok
diye sylemen var. Hem senin iin asla kary kamayacagn bir buluyma gn
daha var. Bir de kulluk edip durdugun ilhna bak dedi. Elbette Biz onu
yakacagiz, sonra da kesinlikle onu bol suda kknden yikacagiz. Sizin ilhiniz,
ancak Kendisinden bayka hibir ilh bulunmayan Allah'tir. Sphesiz ki O bilgi
ynnden her yeyi kuyatmiytir.
***
992
99
Biz, sana gemiy olan yeylerin nemli haberlerinden bir ksmn bylece
anlatyoruz. Sphe yok ki, sana katmzdan bir gt/hatrlatma [Kurn]
verdik.
101-102
Kim Bizim verdigimiz gt'ten [Kitap'tan/Kurn'dan] yz
evirirse, yphesiz o, kymet gn; Sr'a flendigi gn, srekli iinde
kalacaklar bir yk yklenecektir. Ve kymet gn onlar iin bu ne fena bir
yktr! Biz sulular o gn, gzleri gvermiy olarak toplayacagz.
103
Aralarnda
fsldayacaklar: Siz dnyada sadece on gn kaldnz.
104
Biz aralarinda ne
konuyacaklarini daha iyi biliriz. Yolca en stn olan Siz ancak bir gn
kaldnz diyecektir.
74
Gerek yu ki, her kim Rabbine sulu olarak varrsa, yphesiz ki ona
cehennem vardr. Orada lmez ve dirilmez.
75,76
Ve kim Rabbine bir mmin olarak dzeltmeye ynelik iyler yapmy
oldugu hlde varrsa, iyte onlar; en yksek dereceler, altlarndan rmaklar
akan Adn cennetleri kendilerinin olacak olanlardr. Onlar, orada sonsuz olarak
kalacaklardr. Ve iyte bu, arnan kimselerin karylgdr.
80
Ey srlogullar! Sizleri dymannzdan kurtardk ve dagn sag yannda
size sz verdik/dagn sag yann size buluyma yeri olarak belirledik. zerinize
de kudret helvas ve bldrcn/bal indirdik.
81
Sizi riziklandirdigimiz yeylerin
temizlerinden yiyin ve bunda ayiri gitmeyin, sonra zerinize gazabim iner. Kimin
zerine de gazabim inerse, kesinlikle o iner [dyer, mahvolur].
82
Ve yphe yok ki
Ben, tevbe eden, iman edip slihi iyleyen, sonra da kilavuzlandigi dogru yolu
bulan kimse iin ok bagiylayiciyim.
105-107
Sana daglardan soruyorlar, de ki: Rabbim onlar savurduka
savuracaktr. Bylece onlar dmdz boy bir hlde brakacak. Orada bir ukur
ve bir tmsek grmeyeceksin.
108
O gn, hibir egriligi olmayan o davetiye uyarlar ve Rahmn [yarattg
btn canllara dnyada oka merhamet eden Allah] iin sesler kslmytr.
Artk sadece hafif bir ses duyacaksn.
109
O gn, Rahmn'n [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet
eden Allah'n] kendisine izin verdigi ve szce hoynut oldugu kimseler hari,
yardm-destek, yarar saglamaz.
110
Allah, yardm grmeyenlerin nlerindeki ve arkalarndaki yeyleri bilir.
Onlar ise O'nu bilgice kuyatamazlar.
111
Ve kiyiler, diri ve btn yarattklarn gzetip duran Allah iin bay
egmiytir. Bir yirke bulayarak yanly; kendi zararlarna iy tayyan kimseler
gerekten zarara ugramytr.
112
Ve her kim iman eden biri olarak dzeltmeye ynelik iylerden yaparsa,
artk o, bir hakszlktan ve hakknn yenileceginden korkmaz.
113
Ve iyte bylece Biz Allah'n korumas altna girsinler yahut onlara
yeni bir gt oluytursun diye onu Arapa bir Kurn olarak indirdik. Onda
tehditlerden tekrar tekrar aklama yaptk.
114
yte hak olan, biricik hkmdar olan Allah ne ycedir! Onun vahyi
sana tamamlanmadan evvel, okumay/gretmeyi acele etme ve Rabbim, bana
bilgiyi artr! de.
115
Ve andolsun Biz, bundan nce dem'den sz aldk da o aklndan
kard, yapmad ve Biz, onda bir kararllk bulmadk.
116
Ve Biz bir zaman doga glerine, dem iin boyun egip teslimiyet
gsterin! dedik de blis/dynce yetisi hari hepsi boyun egip teslimiyet
gsterdiler, o dayatt.
993
117-119
Sonra da Biz, Ey dem! Sphesiz blis sana ve eyine dymandr.
Sakn sizi cennetten karmasn, sonra bedbaht olursun, kesinlikle senin
ackmaman ve plak kalmaman cennettedir. Ve sen orada susamazsn ve
gneyin scagnda kalmazsn dedik.
120
Sonunda yeytan ona vesvese verdi. Dedi ki: Ey dem! Sana
sonsuzlugun agac ve eskimez/kmez mlk/saltanat iin rehberlik edeyim mi?
121
Bunun zerine ikisi de mal-mlk, altn tutkunu oldular. Hemen
irkinlikleri kendilerine alp grnverdi. Ve kendi zararlarna, cennet
yapragndan rtp istifilige bayladlar. dem, Rabbine asi oldu da
yayrd/azd.
122
Sonra Rabbi, onu seti de tevbesini kabul etti ve ona dogru yolu
gsterdi.
123
Allah, o ikisine: Birbirinize dyman olmak zere hepiniz oradan
alaln. Artk Benden size bir klavuz geldigi zaman, kim Benim klavuzuma
uyarsa, iyte o, sapklga dymez ve mutsuz olmaz dedi.
124-126
Kim Benim anlmamdan/ Benim gdmden mesafeli durursa, hi
yphesiz onun iin zor, skc bir geim/ yayam vardr. Kymet gn de onu
kr olarak kymet gn toplant alanna toplarz. O der ki: Rabbim ben
gren biri oldugum hlde beni neden kr olarak bu yere kardn? Allah der
ki: Bu byledir, yetlerimiz sana geldi de sen onlar terk etmiytin; bu gn de
ayn yekilde sen terk ediliyorsun/cezalandrlyorsun.
127
Ve iyte Biz, snrlar ayanlar ve Rabbinin yetlerine inanmayanlar
byle cezalandrrz. Ve hiretin azab kesinlikle daha yiddetli ve daha
sreklidir.
128
Meskenlerinde gezip durduklar yu kendilerinden nce yok ettigimiz
bunca nesiller, onlar iin klavuz olmad m? Sphesiz ki bunda akl sahibi
olanlar iin nice deliller vardr.
129
Ve eger Rabbinden bir Sz ve ad konmuy bir sre sonu olmasayd,
kesinlikle kanlmaz olurdu.
130
Artk onlarn sylediklerine sabret, hoynutluga erebilmen iin gneyin
doguyundan nce de batyndan nce de Rabbinin vgs ile birlikte Allah'
tant/noksanlklardan uzak oldugunu gret!
Gecenin baz saatleriyle gndzn iki ucunda da Allah'
tant/noksanlklardan uzak oldugunu gret!
131
Ve kendilerini imtihan etmek iin, basit dnya hayatnn ss olarak,
onlardan kimi iftleri kendileriyle yararlandrdgmz mal, mlk, evlat ve
saltanata sakn gzlerini dikme/ragbetle bakma. Ve Rabbinin rzk daha iyi ve
daha sreklidir.
132
Ve ehline salt [ml ynden ve zihinsel adan destek olmay; toplumu
aydnlatmay] emret, kendin de ona sabrla devam et. Biz senden bir rzk
istemiyoruz. Seni Biz rzklandryoruz. Akbet, Allah'n korumas altnda
olma iindir.
133,134
Ve inkr edenler: Eliligini iddia eden bu kiyi, Rabbinden bize bir
almet/gsterge getirse ya! dediler. Onlara ilk sahifelerde olan apak deliller
gelmedi mi? Ve eger Biz, onlar bundan nce bir azap ile degiyime/ykma
ugratsaydk, kesinlikle Ey Rabbimiz! Bize bir peygamber gnderseydin de,
alak ve rezil olmadan nce Senin yetlerine uysaydk! diyeceklerdi.
135
De ki: Herkes beklemektedir. Siz de bekleyiniz. Sphesiz dz yolun
sahiplerinin kimler oldugunu ve kimlerin klavuzlandg dogru yolu buldugunu
yaknda;
Vaka 1-7
olacak o vaka oldugu zaman ki o vakanin oluyu iin yalan
994
syleyen yoktur. O vaka, alalticidir, ykselticidir yeryz yiddetle sarsldka
sarsldg ve daglar ufalandka ufalanp da toza dumana dnyverdigi zaman
ve sizler ey snf oldugunuz zaman
135
bileceksiniz.
AYETLERIN TAHLILI
1. Ayet:
= Ta (9), Ha (5),
Srenin birinci yeti, daha evvel "Kesik Harfler" olarak ifade ettigimiz bu iki
harften olusmustur. Tek baslarina herhangi bir anlamlari bulunmayan bu harfler,
Kur'n'in indigi ve Araplar arasinda henz rakamlarin kullanilmayip sayilarin
harflerle ifade edildigi dnemde 9 [dokuz] ve 5 [be] sayilarini temsil etmekteydi.
Kesik harflerle baslayan nceki srelerde de aikladigimiz gibi, biz bu harflerin ya
Kur'n'in madd yapisi bakimindan nemli birer unsr ya da uyari niteligi tasiyan
ifadeler olduklarini dsnyoruz. Bu harfler, tam olarak ne anlama geldiklerini
ortaya koyacak Kur'n erlerini beklemektedir.
= - t ve - h harfleri ile ilgili olarak gemiste birok aiklamalar yapilmis ve
denmistir ki:
Bunlar Allah'in gzel isimlerinden birer isimdir.
Peygamberin adidir.
T harfi cennetteki "Tuba agaci'ni", h harfi de ,,' - hviye'yi [cehennemi]
temsil eder.
"Ey insan!" demektir
'=, - vet filinin emir kipidir ve "bas oraya" anlamina gelir.
531
Ancak bu grsler arasinda zerinde durulmaya deger tek aiklama T-H
ifadesinin "Ey insan" demek oldugu seklindeki grstr. nk klsik
531
(Kurtubi, el-Cmiu liahkami'l Kur'n; Rzi, Mefatihu'l-Gayb; Zemahseri,
Kessf)
995
kaynaklarda Habes Uk kabilesi ve Sryani dillerinde T-H ifadesinin "ey
insan" anlamina geldigi yolunda dil arastirmacilarinin yaptigi bazi tespitler yer
almaktadir. Ancak Kur'n'da yabanci dillerden gelen ve Arapalasmis yzlerce
szck bulunmasina ragmen T-H ifadesinin bu anlami tasimasi mmkn
degildir. Zira yapilan tespitler, Kur'n indigi dnemde bu szcgn henz
Arapalasmamis oldugu ynndedir. Kur'n'in da "Arapa indirildigi"
bildirildigine gre, Kur'n'in iinde Arapalasmamis bir szcgn bulundugu
sz konusu edilemez. Dolayisiyla, T-H ifadesi ile ilgili olarak bugne kadar
yapilmis olan aiklamalar, itibar edilmeyecek, gereklerden uzak
yakistirmalardir.
2-4
Biz, Kurn' sana skntya dyesin/mutsuz olasn diye degil, ancak
saygyla, sevgiyle, bilgiyle rperti duyan kimse iin bir gt olmak zere,
yeryzn ve yce gkleri oluyturandan bir indiriliyle indirdik.
Grldg gibi, bu yetler Meryem Sresi'nin sonlarinda yer alan Iyte
yphesiz Biz onu, [Kur'n'i] kendisiyle takv sahiplerini mjdeleyesin, inat eden
kavmi de uyarasin diye senin lisanin zere kolaylaytirdik ifadesinin devami
mahiyetindedir.
Burada peygamberimize Kur'n'in kendisine bir sikinti vermek, onu mutsuz
etmek iin indirilmedigi bildirilmekte ve kendisinden teblig ve tebyin grevini
yaparken basarisiz oldugu hissine kapilarak sikilip zlmemesi veya
yalanlayicilarin kibetlerine zlerek sikinti duymamasi istenmektedir.
Bu yetlerden ayrica Kur'n'in kimseye sikinti vermek zere inmedigi,
dolayisiyla peygamberimizin de onu kimseyi zmeden, kimseyi sikmadan,
yumusak szlerle, tatli dille, gzel yntemlerle teblig ve tebyin etmesi gerektigi
anlami da ikmaktadir.
Bu yetlerin inisiyle ilgili olarak esbb- Nzl'de syle bir olay
nakledilmektedir:
limler, bu yetin sebe-i nzl ile ilgili bir ka vecih zikretmislerdir:
1- Muktil yle demitir: Eb Cehil, VelId b. Mugire, Mut'im b. diyy ve Nadr b. el-
Haris, Hz. 1- 1- Peygamber (s.a)'e: "Sphesiz ki sen, atalarinin dinini terk ettigin iin bir
meakkat ve sikinti iindesin" dediler. Bunun zerine Hz. Peygamber (s.a), "Aksine ben,
lemlere rahmet olmak zere gnderildim" dedi. Onlar da: "Hayir, aksine sen zahmet
ekiyor, zahmet veriyorsun" deyince, Cenb-i Hak, onlari reddetmek ve Hz. Muhammed
(s.a)'e de Islm'in sirf bari ve esenlik oldugunu; bu Kur'n'in btn kazanlari elde
etmeye gtren bir selamet ve btn mutluluklari elde etmeye bir sebep oldugunu;
kfirlerin iinde bulundugu durumun ise pr bedbahtlik oldugunu bildirmek zere bu
yeti indirdi.
2- Hz. Peygamber (s.a), ayaklari iinceye kadar gece namazi kilmiti. Bunun zerine
Cebrl (a.s) ona, "(Biraz da) nefsine (zaman) birak. nk onun da senin zerinde bir
hakki var" dedi. Buna gre yetin manasi, "Biz, Kur'n'i sana, hep ibadet ede ede nefsini
helk etmen ve ona byk bir meakkat vermen iin indirmedik. Sen ancak dosdogru,
lekesiz ve hogrl bir din ile gnderildin" eklinde olur. Yine Hz. Peygamber (s.a)'in
gece namazina kalktigi zaman, uyumamak iin ggsn bir ipe bagladigi rivayet
996
edilmitir. Bazilari ise yle demilerdir: "O, tek bir ayagi zerinde durup ibadet ederdi."
Diger bazilari ise, "O, btn gece boyunca uykusuz kalirdi. Ite Cenb-i Hak, "Zahmet
ekesin diye" ifadesi ile bunu kastetmitir" demilerdir. Kdi, "Bu, uzak bir ihtimaldir.
nk Peygamber (s.a) bir eyi yaptigi zaman, phesiz onu Allah'in emri ile yapar. Hz.
Peygamber (s.a) bunu, Allah'in emriyle yapinca, mutluluk babindan bir ey olmu olur.
Dolayisiyla da ona, "Biz bunu sana emretmedik" denilmesi dogru olmaz" demitir.
3- Bazi alimler de yle demilerdir: "Bu yetten muradin, "Kendine eziyet etme ve
nefsine, u kfirlerin kfrne zlerek, azb etme. Sphesiz ki Biz, Kur'n'i sana, ancak
onunla gt veresin [uyarasin] diye indirdik. Binaenaleyh kim iman eder ve kendisini
dzeltirse, kendisi iindir. Kim de inkr ederse, onun inkri seni hznlendirmesin. Sana
den ancak teblig etmektir" manasi olmasi muhtemeldir. Bu, "Onlar mmin
olmayacaklar diye neredeyse kendine kiyacaksin" Su'ar Sresi'nin 3. yetinde ve
"Onlarin szleri seni hznlendirmesin" Ynus Sresi'nin 76. yetlerinde anlatildigi
gibidir.
4- yet, "Sphesiz ki sen, kavminin kfrnden tr kinanacak degilsin" manasinadir.
Bu, "Onlarin zerine Msllat (bir adam) degilsin" Giye Sresi'nin 22. yeti ve "Sen
onlar zerine (grevli) bir vekl degilsin" En'am Sresi'nin 107. yetlerinde oldugu
gibidir. Yani, "Sen onlara teblig ettikten sonra, onlarin kfrlerinden sorumlu degilsin,
gnahlarindan dolayi sorgulanmazsin" demektir.
5- Bu sre Mekke'de ilk nazil olan srelerdendir. Bu dnemde, Hz. Peygamber (s.a)
de, dmanlarin eziyeti ve hkmranligi altinda idi. Buna gre Cenb-i Hak sanki ona,
"Ebediyyen bu durumda kalacagini zannetme. Aksine peygamberligin galib gelecek, kadr-
u kiymetin ortaya ikacak. nk bu Kur'n'i sana, o mrikler arasinda mutsuz kalasin
diye indirmedik. Aksine onunla ycelesin ve ereflere nail olasin diye indirdik"
demektir.
532
Bizim kanaatimize gre bu nakillerin tm sonradan uydurulmustur. Dikkat
edilirse, 3. yette Kur'n'in hasyet duyanlara bir gt oldugu bildirilmis ve gt ile
hasyet arasinda bir iliski kurulmustur. Hatirlanacagi gibi, Furgn ve Y-Sn
Srelerinde de peygamberin ancak hasyet duyanlari uyaracagi bildirilmisti. Bu,
ilim sahibi olmayanlarin hasyet duyamayacaklari, -nk hasyet, ilimden
kaynaklanan bir saygi ve rperti duygusudur-, gt almayacaklari ve uyari kabul
etmeyecekleri anlamina gelmektedir. Peygamberimiz ise tebligde bulundugu her
kisinin gt almasini, imana gelmesini ummakta, umdugu gibi olmayinca da
zlp kahrolmakta, sikinti ekmektedir. Rabbimizin Kur'n'i sikinti versin diye
indirmedigini vurgulayan szleri, peygamberimize bir teselli olmakta, iine
dstg psikolojik sikintiyi gidererek onu rahatlatmaktadir. Nitekim bu mealdeki
rahatlatici uyarilar peygamberimize sik sik yapilmistir:
3
Onlar;
Hicr 91
Kurn'i sihir, siir, esatir (mitolojik sylentiler), uydurulmus sz gibi birtakim
paralar, kt szler kabul eden kimseler,
3
iman edenler olmuyorlar diye sen kendini yikima
ugratacaksin!
(Su'ar/ 3)
532
(RAZI, 2-4. yetler ile ilgili aiklamalar)
997
76
O hlde onlarin sz seni zmesin. Sphesiz ki Biz, onlarin gizlediklerini ve aiga
vurduklarini da biliyoruz.
(Y-Sn/ 76)
21,22
Haydi, gt ver/ hatirlat, sphesiz sen, sadece bir gtsn/hatirlaticisin. Sen, onlarin
zerinde bir zorba degilsin.
(Gasiye/ 21, 22)
6
Sonra da sen onlar bu Kurn'a inanmazlarsa, onlarin yaptiklarindan dolayi, zntden
neredeyse kendini harap edeceksin!
(Kehf/ 6)
106,107
Sen Kendisinden baska ilh diye bir sey olmayan Rabbinden sana vahyedilene uy. Ortak
kosanlardan da yz evir. Ve eger Allah dileseydi, onlar ortak kosmazlardi. Biz, seni onlar zerine bir
beki yapmadik, sen onlar zerine isleri belirli bir programa gre ayarlayan ve bu programi
koruyarak, destekleyerek uygulayan biri de degilsin!
(En'm/ 106, 107)
4. yetteki yeryzn ve yce gkleri yaratandan bir indiriliyle indirdik
ifadesinde, Allah'in azametine dikkat eken bir vurgu mevcuttur. Bylece hem
peygamberimizin arkasindaki g ortaya konmus olmakta, hem de verilen bu bilgi
ile msriklerin hasyet duymalarina imkn saglanmaktadir.
5
Rahmn [yarattg btn canllara dnyada oka merhamet eden
Allah], en byk taht zerine egemenlik kurmuytur.
6
Gklerde olan yeyler,
yeryznde olan yeyler, bu ikisinin arasnda olan yeyler ve nemli topragn
altnda bulunan yeyler yalnzca Rahmn'ndr.
7
Sen sesini ykseltirsen, Rahmn yphesiz gizliyi ve gizlinin gizlisini bilir.
8
Allah, kendisinden bayka hibir ilh olmayandr. En gzel isimler sadece
O'nundur.
Bu yetlerde de Rabbimiz, Meryem Sresi'nin son blmnde oldugu gibi
Rahmn adini n plna ikararak beyanlarda bulunmaktadir.
AR' A STV:
Mtesbih bir anlatim olan ary'a istiv ifadesi, lfzen "arin stne kurulmak",
mecazen de "en byk makama sahip olmak, en byk gc elinde bulundurmak"
anlamina gelir. Allah'in mekndan mnezzeh oldugu hem birok yetle bildirilmis
ve hem de aklen sabit olduguna gre, bu ifadede szcklerin "hakikat" manalarinin
murat edilmis olmasi mmkn degildir. Dolayisiyla Allah'in arya istiv etmesi,
Allah'in en byk makama sahip oldugu ve en byk gc elinde bulundurdugu
anlamina gelmektedir.
Necm Sresi'nin tahlilinde de ifade ettigimiz gibi, pek ok yette Allah'in
sifatlari "istiv etti" ifadesine benzeyen Mtesbih ifadelerle tanitilmistir. Mesel,
o gnk Araplar arasinda kullanimi yaygin olan "gkte olan, tahtta oturan, tahtini
998
sekiz melegin ektigi kral" gibi ifadeler, Kur'n'da hep Allah'in gcn ve
kuvvetini anlatmak iin kullanilmistir. Allah'in gelmesi, inmesi, yaklasmasi, eli
olmasi, yksek-aik ufukta olmasi, dem ve Iblis'le bire bir konusmasi, grmesi,
isitmesi gibi ifadelerin lfz anlamlariyla anlasilmasi Kur'n'in rhuna aykiri bir
davranistir. Dolayisiyla buradaki istiv etti ifadesi de mecaz anlamdadir ve
asagidaki yetlerde oldugu gibi "egemenlik kurdu, kontrol altina aldi" demektir:
54
Sphesiz ki sizin Rabbiniz, gkleri ve yeri alti evrede olusturan, sonra en byk taht zerinde
egemenlik kuran, gndz, durmadan kovalayan gece ile bryen ve gnes, ay ve yildizlari emrine
boyun egmis olarak yaratan Allah'tir. Iyi biliniz ki olusturma ve sistemler kurup yrtme sadece O'na
zgdr. lemlerin Rabbi olan Allah, ne cmerttir!
(A'rf/ 54)
29
O, yeryznde ne varsa hepsini sizin iin olusturandir. Sonra da O, semaya egemenlik kurdu;
onlari yedi gk olarak dzenledi. O, her seyi en iyi bilendir.
(Bakara/ 29)
,,--' - Istiv szcg, yukaridakilerden baska su yetlerde de ayni anlamda
kullanilmistir:
Necm Sresi'nin 6; Ynus Sresi'nin 3; Ra'd Sresi'nin 2; Furgn Sresi'nin
59; Secde Sresi'nin 4. yetleri.
6. yet, her nerede olursa olsun Yce Allah'in her seyi bildigini ve dikkate
aldigini anlatmaktadir. Bu husus baska yetlerde de dile getirilmistir:
16
Ey ogulcugum! Sphesiz ortak komak; ilenen ktlk bir hardal tanesi agirliginda olup da
bir kayanin iinde yahut gklerde ya da yerin iinde olsa, Allah onu getirecektir. Sphesiz Allah,
en latif, hakkiyla haberdar olandir.
(Lokmn/ 16)
6
De ki: Onu, gklerdeki ve yerdeki sirri bilen indirmistir. Sphesiz O, bagislayandir,
merhamet edendir.
(Furgn/ 6)
7. yeti olusturan Sen sesini ykseltirsen; O [Rahmn] yphesiz gizliyi ve
gizlinin gizlisini bilir ifadesi, peygamberimize su mesaji vermektedir:
"Senin ve arkadalarinin ektigi ikenceler ve dmanlarini:in sizi yenmek iin
yaptigi oyunlar nedeniyle Allah'a sesli olarak ikyet etmeniz gerekmez. nk
Allah her eyden haberdardir ve O sizin kalplerinizden geirdiginiz ikyetleri bile
duyar."
GZLNN GZLS:
Deyim, gelecekte yapilmasi plnlanan ve herkesten gizli olan sirlari veya plnli
olmasa da insanin iinden geirdigi ve zihninin bir ksesine attigi dsnceleri
yahut da esitli sebeplerle farkinda olunmadan bilinaltina itilmis etkilenmeleri
ifade etmektedir. Yani Allah, fiiliyata gemedigi iin sorumlu tutmasa da,
999
insanlarin her trl tasarimlarini ve kendilerine bile itiraf etmedikleri gizli
egilimlerini hep bilmektedir.
EN GZEL SM ve SIFATLAR (ESM'L-HSN)
ALLAH'INDIR:
Genellikle birer anlam ifade eden isimlerin "gzel" veya "ok gzel" olarak
nitelenmesi, anlamlarinin "gzel" veya "ok gzel" olmasina baglidir.
Rabbimiz kendisini, kimligini ve sifatlarini Kur'n'da birok gzel isimle
anmistir. Bunlarin bir kismi sadece O'nun zatina ait olan, bir kismi da O'nun
yarattiklari ile iliskisini yansitan isimlerdir. Bu isimlerin tm de anlam ve nitelik
itibariyle O'na yakisan isimlerdir. Allah'i kullarina tanitan bu isimler, varlik
lemindeki "en gzel" isimlerdir.
Esm'l-Hsn'a = en gzel isimler ifadesi, konumuz olan yet grubundaki 8.
yet de dhil olmak zere Kur'n'da drt yerde gemektedir. Digerleri A'rf
Sresi'nin 180; sr Sresi'nin 110 ve Hayr Sresi'nin 24. yetleridir. Bu
ifadenin yer aldigi cmleler yapi itibariyle Kasr ifade etmektedir. Yani esm'l-
hsn'a deyimi cmlelere hep "en gzel isimler sadece Allah iindir" vurgusu
kazandirmaktadir. Bu, kullara ait olan isimlerin "en gzel" nitelemesi ile
nitelenemeyecegi anlamina gelmektedir. Su hlde insanlar iin ancak "gzel
isimler" sz konusu olabilir. Mesel, bir insan "bilen" olabilir ama "en iyi bilen"
sadece Allah'tir. Bu nedenle, Allah'a ait tm isim ve sifatlar, "en iyi bilen", "her
eyi bilen" seklinde mbalga kaliplariyla ifade edilmistir.
Esm'l-hsn'a ile ilgili genis bilgi, A'rf Sresinin 180. yetinin tahlilinde
verilmistir.
9
Ms ile ilgili bilgiler kesinlikle sana ulayt.
Bu yetten itibaren Ms Peygamber ile ilgili kissa baslamaktadir. Diger
srelerde detaylica aiklanmis olan Ms olgusu T-H/9-99'da kisa deginilerle
zet hlinde verilmistir. Bu pasaj, hemen bir irpida oluvermis gibi
algilamamalidir. 936. yetlerde Ms'nin peygamberlikle grevlendirilisi, 37
40. yetlerde Ms peygamberin peygamber olmadan nceki hayatina dair
yapilan hatirlatma, 4198. yetlerde de Ms peygamberin Firavun ve
Isrlogullari ile yasadigi olaylar nakledilmektedir. Burada nakledilen olaylar
kronolojik degildir. Bu pasajin, resmi mushafta, tertip heyeti tarafindan dzgn
tertip edilmedigi kanaatiyle ayet siralarini farkli olarak tertip etmis bulunuyoruz.
Daha nceki Srelerde kisaca deginilen Ms peygamberin hayat hikyesine
daha ayrintili olarak ilk kez bu Srede yer verilmistir. Dogumu ile peygamber
olmasi arasindaki hayat hikyesi ise Kasas Sresinde yer almaktadir.
Bu Srede geen olaylarda, Allah'in Ms peygambere mesaj gnderirken
uyguladigi yntem ile Ms peygamberin yasadigi gelismeler karsisindaki tutumu
sergilenmektedir. Dolayisiyla bu kissadan ncelikle hisse almis olan ilk muhatap
peygamberimiz, sonra da onun grevini devam ettiren ve ettirecek olan
mcahitlerdir.
1000
Ulayti mi sana Ms'nin haberi? seklindeki soru, cevap almak zere degil,
dikkat ekmek iin sorulmus bir sorudur. Ve bu cmle, Sana Musanin haberi
kesinlikle geldi demektir.
10
Hani o bir atey grmyt de ehline [ailesine, yaknlarna]: Kesinlikle
ben bir atey grdm. Ondan size bir kor paras getirmem yahut atey zerinde
bir klavuz bulmam iin siz bekleyin! demiyti.
yette geen ehil [aile ve yakinlar] ifadesinden anlasildigina gre Ms
peygamber bu seyahatte yalniz degildir. Daha sonra -Kasas Sresinden-
grenilecegi zere, bu olay Ms ve ehlinin Medyen'den Misir'a dnmesi sirasinda
gereklesmistir.
Olay esnasinda atesin grlebilmesi vaktin gece oldugunu, kora ihtiya
duyulmasi havanin soguk oldugunu, atesin yaninda bir kilavuz bulma midi de
Ms peygamber ve ehlinin yollarini kaybettigini gstermektedir.
11
Sonra onun yanna geldiginde seslenildi: Ms!
12
Ben, senin Rabbin
olan Benim. Hemen yakinlarini ve mallarini burada birak, yphesiz sen
temizlenmiy vadide, Tuva'dasin/iki kere temizlenmiy bir vadidesin.
13
Ve Ben seni
setim; O hlde vahyedilecek olan yeye;
14
Hi yphesiz ki Ben, Allah'in ta
kendisiyim. Ilh diye bir yey yoktur Benden bayka. O hlde Bana kulluk et ve
Beni anmak iin salti ikame et [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma;
toplumu aydinlatma kurumlari oluytur-ayakta tut].
15
Sphesiz ki o saat/kiymet
gelecektir. Onu Ben herkes emeginin karyiligini alsin diye neredeyse
gizleyecegim.
16
O nedenle kiymete inanmayan ve kendi boy igreti arzusuna
uyan kimse seni, kiymete iman etmekten alikoymasin; sonra degiyime/yikima
ugrarsin
14
uyarsna kulak ver.
Not: Diger srelerde ayrintili olarak aiklanmis olan Ms olgusu, T-H/9-99'da (120. necm), kisa deginilerle zet
hlinde verilmistir. Bu sredeki anlatimin hemen bir irpida oluverdigi zannedilmemelidir. Burada nakledilen olaylar, bir
kronoloji detakip etmez.
Tahlile baslamadan evvel, kissanin bu blmnn diger srelerdeki
anlatimlarina da bakmakta yarar vardir:
7
Hani Ms, yakinlarina: Sphesiz ben bir ates grdm, ondan size bir haber getirecegim
yahut isinmaniz iin bir kor ates getirecegim demisti.
8-12
Sonra oraya geldigi zaman seslenilmisti: Atesin iindeki ve yani basindaki kisi bolluklu
kilinmistir! Ve lemlerin Rabbi olan Allah, eksikliklerden ariniktir!
Ey Ms! Sphesiz Ben, en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn
olmayan/mutlak galip olan, en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi engelleyen/saglam yapan Allah'im!
Ve birikimini ortaya koy! Onu sanki grnmeyen bir varlik gibi, hareket ettirir
grverince, dnp arkasina bakmadan kati. -Ey Ms korkma! Sphesiz ki Ben; Benim yanimda
eliler korkmaz. Ancak, kim yanli; kendi zararlarina i yapar, sonra ktlgn ardinda iyilige
evirirse, phesiz Ben, ok bagilayicivim, ok merhamet sahibiyim.
Ve koynundaki gcn devreye sok, dokuz yet [almet/gsterge] iinde Firavun'a ve onun
toplumuna hi kusursuz, mkemmel ikacaksin. Sphesiz onlar yoldan ikmis bir toplum
olmuslardir.
1001
13
Sonra da yetlerimiz/almetlerimiz/gstergelerimiz onlara parlak bir sekilde gelince, Bu
apaik bir gz boyama, insan kandirmadir dediler.
14
Ve onlarin kendileri bunlara tam bir kanaat getirdigi hlde, sirk kosarak yanlis; kendi
zararlarina is yapmalari ve kibirlerinden tr onlari bile bile inkr ettiler. Simdi bozguncularin
sonunun nice olduguna bir bak!
(Neml/ 714)
29
Artik Ms sreyi doldurup ailesiyle/yakinlariyla yola ikinca, dag tarafindan bir ates
hissetti. Ailesine, Benim size bir haber getirmem iin siz bekleyin; ben bir ates hissettim. Yahut
isinirsiniz diye o atesten bir para getiririm dedi.
30-32
Sonra oraya vardiginda o bereketli toprak parasindaki vdinin sag tarafindan, bir agatan
seslenildi: Ey Ms! Hi sphesiz ki Ben, lemlerin Rabbi Allah'in ta kendisiyim! Ve birikimini
ortaya at! Birikimini sanki grnmeyen bir varlik gibi, hareket ettirir grnce de dnp arkasina
bakmadan kati. Ey Ms! Beri gel, korkma. Kesinlikle sen emniyette olanlardansin. Koynundaki
gcn devreye sok, kusursuz, mkemmelce ikacaksin. Korkudan kanadini kendine ek. Iste bu ikisi
Firavun ve onun adamlarina karsi Rabbin tarafindan iki kesin delildir. Sphesiz ki onlar, yoldan ikan
bir toplum olmuslardir.
(Kasas/ 2932)
15
Ms'nin haberi sana geldi mi?
16,17
Hani, Rabbi ona mukaddes Tuv vadisinde/iki kez temizlenmis vadide seslenmisti:
Firavun'a git! Sphesiz o azdi.
(Nzit/ 1517)
1116. yetler, Ms peygambere yapilan ilk hitabi, ilk vahyi ve sonraki
aldigi vahiylerinin tmnn zetini bildirmektedir. Ms peygambere olan bu ilk
vahyinde Yce Allah kendisini Ms peygamberin ve lemlerin Rabbi olarak
tanitmakta, kendisinden baska ilh olmadigini, vaktini aiga vurmamakla birlikte
kiymetin mutlaka gelecegini bildirmektedir. Ayrica Ms peygamberin tertemiz
bir vadde [yolda, dogrultuda] oldugunu ve onu Eli setigini aiklamakta, ona
bazi emirler vermektedir:
Nalinlarini ikar.
Vahye dileceklere kulak ver.
Allah'a kul ol.
Allah'i anmak iin salti ikame et.
Hevasina uyan kimse iman etmene engel olmasin diye dikkat et.
NALINLARI IKARMAK:
12. yette geen nalinlarini ikar emrinin ne anlama geldigi hakkinda
asagidakilere benzer birok yorum yapilmistir:
Ms peygamberin pabulari lms esek derisinden imis de byle bir
pabula mukaddes vdiye girilmezmis.
1002
Ms peygamberin iki ayagi da vdiye iyi tutunsun diye Allah ona
pabularini ikarmasini emretmis.
Allah, Ms peygamberin zerinde bulundugu vdiye saygi iin ondan -
bu zamanda camilere girerken ayakkabi ikarildigi gibi- pabularini ikarmasini
istemis.
533
Biz bu konuda farkli bir kanaate sahibiz. Syle ki:
Ms peygambere verilen nalinlarini ikar emri, Trkede kullandigimiz
"kollari siva, paalari siva, yola koyul" seklindeki tabirlerimize benzemektedir.
Ms peygamberden artik kendisini tamamen peygamberlik grevine adamasi;
grevini yaparken ehlinin, malinin, mlknn, kisaca hibir seyin kendisine ayak
bagi olmamasini saglamasi istenmektedir. Bu emre gre Ms peygamber btn
benligiyle elilik grevine kosacak, grevini yapmak iin gerekirse esinden,
ocuklarindan ayrilacaktir. Tasavvufularin "nalinlari ikarmak" tabirini "hanimi
boamak" anlaminda yorumlamalarinin kaynagi da, Ms peygambere verilen ve
esinden ayrilmayi da kapsayan bu emir olsa gerektir. Bu emir, askerlik agi gelen
genlerin malini, esini, isini, ocuklarini birakip vatan bekiligine gitmelerine
benzemektedir. Ayni durumu Saffat suresinde Ibrahim peygamber ile ilgili olarak
grecegiz. O da l topragi serpilmis beldede de karisini ocugunu magdur
olmalari pahasina birakip Allaha hizmete kosmustur.
Bu emir sonrasinda Ms peygamberle ehli arasindaki iliskiler ve mal
varligindaki gelismeler Kur'n'da yer almamistir. Ancak Tevrt'a gre Ms
peygamber ehlini ve mal varligini orada birakmis, ehli ile daha sonra Misir'da
bulusmustur:
Ms kayinbabasi Yitro'nun yanina dnd. Ona, "Izin ver, Misir'daki soydalarimin
yanina dneyim" dedi, "Bakayim, hl yaiyorlar mi?" Yitro, "Esenlikle git" diye karilik
verdi.
534
Ms peygamberin kayinbabasi Midyanli Khin Yitro, Tanri'nin Ms peygamberin
ve halki Isril iin yaptigi her eyi, RABB'in Isrilliler'i Misir'dan nasil ikardigini duydu.
Ms peygamberin kendisine gndermi oldugu karisi Sippora'yi ve iki oglunu yanina
aldi. Ms,peygamber "Garibim bu yabanci diyarda" diyerek ogullarindan birine Gerom
adini vermiti. Sonra, "Babamin Tanrisi bana yardim etti, beni Firavun'un kilicindan
esirgedi" diyerek brne de Eliezer adini koymutu. Yitro Ms peygamberin karisi ve
ogullariyla birlikte Tanri Dagi'na, Ms peygamberin konakladigi le geldi. Ms'ya u
haberi gnderdi: "Ben, kayinbaban Yitro, karin ve iki oglunla birlikte sana geliyoruz."
Ms peygamber kayinbabasini karilamaya ikti, nnde egilip onu pt. Birbirinin
hatirini sorup adira girdiler. Ms peygamber Isrilliler ugruna RABB'in Firavun'la
533
(Kutubi; el-Cmiu li Ahkami'l-Kur'n)
534
ikis; 4/18:18-
1003
Misirlilara btn yaptiklarini, yolda ektikleri sikintilari, RABB'in kendilerini nasil
kurtardigini kayinbabasina bir bir anlatti.
535
15. yette geen onu (kiymeti) neredeyse gizleyecegim ki herkes emeginin
karyiligini alsin ifadesi, kiymetin kopmasinin ve hiret hayatinin baslamasinin bu
dnya hayatindaki imtihanin geregi olduguna isaret etmektedir. nk her insan
bu dnyada yaptiklarinin karsiligini tam olarak ancak hirette alabilecek, orada
tam bir adaletle karsilasacaktir:
7,8
Artik her kim, zerre miktari bir hayir ilerse onu grecek, her kim de zerre miktari bir er
ilerse onu grecektir.
(Zilzl/ 78)
13-16
O gn yalanlayicilar, cehennem atesine itildike itilirler. Ite bu, yalanlayip durdugunuz
atetir! Peki, bu da mi bir sihir? Yoksa siz grmyor musunuz? Yaslanin oraya! Ister sabredin ister
sabretmeyin, artik sizin iin birdir. Siz, sadece yaptiklarini:in kariligini alacaksiniz!
(Tr/ 13- 16)
63,73
Insanlar sana kiymetin kopus vaktinden soruyorlar. De ki: Onun bilgisi, Allah'in;
mnfik erkekleri, mnfik kadinlari, ortak kosan erkekleri, ortak kosan kadinlari azap etmesi; ve
Allah'in, mmin erkeklerin ve mmin kadinlarin tevbelerini kabul etmesi iin ancak Allah'in
nezdindedir. Ne bilirsin belki kiymetin kopus vakti yakinda olur. Ve Allah ok bagislayicidir, ok
merhamet edicidir.
(Ahzab/ 63, 73)
Kiymetin kopma belirtilerinin aika gsterilmemesi, aslinda insanlarin
inanlarindaki samimiyeti ortaya ikarmaktadir. nk samim bir sekilde hirete
inanan kimse, kiymetin ne zaman kopacagini bilmese de her an takv zerinde
yasamaya devam edecek, hirete inanmayan kimsenin devam edecegi sey ise
kiyamet belirtilerini aika grmediginden hayatini fiskla, fcurla srdrecektir.
16. yetin muhatabi aslinda tek tek mkelleflerdir. Akil sahibi herkese zimnen
syle denmektedir: "Kiymeti yalanlayan, dnyada kendilerine lezzet veren
eylere ynelen, Mevl'sina isyan eden, arzularina uyan kimsenin peinden
gitmeyin. Kim onlara bu tavirlarinda muvafakat ederse, mutlaka kaybeder, helk
olur. Mali mlk kendisine fayda vermez."
8-11
Kim de cimrilik ederse ve kendisini tm ihtiyalarin stnde grrse ve en gzeli
yalanlarsa, Biz ona en zor olan iin kolaylik verecegiz. Asagi yuvarlanip degisime, yikima
ugradiginda/ldgnde mali onu kurtaramayacaktir.
(Leyl/ 811)
,,=- TV:
535
ikis; 18/18:
1004
Bu szcgn getigi cmle genellikle Sphesiz sen temizlenmiy vaddesin;
Tv'dasin seklinde evrilerek Tv szcg zel bir vadnin adi olarak
aiklanmistir. Ancak Zebidi, en nemli Arap kaynaklari arasinda yer alan Tac'l-
Arus adli eserinde byle bir vadden hi bahsetmemistir. Ayni konu zerinde
emek harcayanlardan biri olan Zemahseri ise tv szcgnn anlaminin iki kere
demek oldugundan yola ikarak cmleye "sen iki kere temizlenmi bir vaddesin"
anlamini vermistir.
536
,-','' - VD:
Vdi "daglarin, tepelerin arasindaki her yarik, ukur yer" demektir.
537
Trkedeki koyak szcg de yukaridaki "vad" anlaminin yani sira,
"akarsularin karalarda oluturdugu, bir yne dogru meyilli, uzunlamasina ukur"
demektir.
yette geen vdi szcgn yukaridaki gerek anlamlarinda kabul etmek
mmkn degildir. Zira ayni olayi anlatan baska yetlerde bir dagdan
bahsedilmekte ve Ms peygamberin uzaktan oradaki atesi grdg
bildirilmektedir. Eger yette geen vdi szlklerdeki anlamina uygun olarak
ukur bir yer olsa idi, ne Ms peygamber oradaki atesi grebilir, ne de Rabbimiz
orada bir dagin varligindan sz ederdi. Dolayisiyla burada vdi szcg ile mecaz
olarak "yol" kastedilmistir. Bu "yol", iki kere temizlenmis peygamberlik yoludur.
Ms peygambere "Artik sen peygamberlik yolundasin. Kollari siva, artik oluk-
ocuk, mal-mlk dnme, vahye kulak ver, yeni iine bala!" denilmistir.
17
Ve sag elindeki nedir ey Ms?
18
Ms: O, benim asamdr, ona dayanrm, onunla koyunlarma yaprak
silkelerim ve onda benim iin bayka yararlar da var dedi.
19
Allah: Ey Ms! Onu brak/obanlg brakp yerleyik hayata ge!
24
Firavun'a git, yphesiz o azd dedi.
***
20
O da onu hemen brakt/ yerleyik hayata geti, bir de ne grrsn! Artk
sag elindeki; kendisine vahyedilen Kitap, koyan bir candr; sosyal hayatn
kaynagdr.
25
Ms: Rabbim!
33
Seni tm noksanlklardan ok arndrmamz
34
ve Seni
ok ok anmamz iin
25
ggsm a,
26
iyimi bana kolaylaytr.
27
Dilimden de
dgm z
28
ki szm iyi anlasnlar.
29
Ve ehlimden;
30
kardeyim Hrn'u
29
benim iin bir vezir kl,
31
o'nunla arkam kuvvetlendir.
32
yimde o'nu bana
ortak et.
35
Sphe yok ki Sen bizi grp duruyorsun
20
dedi.
536
(Zemahseri, el-Kessaf; c:2, s:531)
537
(Tac'l-Arus; c: 20, s: 283)
1005
Not: bu pasaj, Teknik ve anlam bilgisi nedenlerle resmi mushaftan farkli
dizilmstir.
17. yetteki soru bilgi almak iin sorulmus bir soru degildir. nk Allah
onun elinde bir asa tuttugunu bilmektedir. Soru, Ms peygamberin dikkatini
asaya ekerek kendisine verilecek greve hazirlama amacina yneliktir.
ASANIN DGER YARARLARI:
Ms peygamberin 18. yetteki onda benim iin bayka yararlar da var
seklindeki ifadesi, asasini yette sayilanlar disinda baska islerde de kullandigini
gstermektedir. Mesel dagda bayirda obanlik yapan bir kisi yiyecek iecek
torbasini asasinin ucunda tasir, bitki kklerini topraktan asasiyla ikartir, su
bulmak iin topragi kazarken asasindan yararlanir, srsn asasiyla gder, vahs
hayvanlara ve saldirganlara karsi asasini silh olarak kullanir. Ancak Ms
peygamberin bu szlerinden sonraki gelismeler gstermektedir ki, artik oban
Ms peygamberin asasinin isi bitmistir, yani asa eski islevleri iin Ms
peygambere artik lzim degildir. Bundan sonraki sag elinde tutacagi Asa baska bir
seydir, tm btil olan seyler o sey ile yok edilecek ve insanlarin gerekleri grmesi
o sey ile saglanacaktir.
Bazilari Ms peygamberin asasinin ona sagladigi faydalari sayip dkmekle
bitirememisler ve asa ile ilgili birok kerametler nakletmislerdir. Bunlara inanan
zavallilar da kerameti hep asada aramislar ve kutsiyet izafe ederek onu gnmze
kadar tasimislardir. Nitekim bazi kisiler asayi peygamberlerin snneti olarak kabul
etmekte ve bu agda bile asa ile dolasmaktadir.
Dikkat edilirse, Ms peygambere de tipki peygamberimize Mescid-i
Aksa'daki son sidre agacinin yaninda yapilan hitap gibi aracisiz hitap edilmistir.
Yani her iki peygambere de birbirine benzer sekillerde vahye dilmis ve ikisine de
Sr Sresi'nin 51. yetinde bildirilen Allah'in beser ile konusma sekillerinden
perde arkasi usul uygulanmistir.
6,7
Ve mthis kuvvetleri olan, stn akil sahibi olan ve egemenlik kurmus olan, en yksek
ufukta idi.
8,9
Sonra yaklasti ve hemen sarkti. Iki yay uzunlugu kadar, ya da daha yakin olmustu.
10
Hemen de kuluna,
14
son kiraz agacinin yaninda
15
ki yaninda oturmaya deger konaklama yeri
vardir vahyettigini vahyetti.
16
O zaman kiraz agacini kaplayan kapliyordu.
11
Gnl, grdgn
yalanlamadi.
12
Onun grdg seyden kusku mu duyuyorsunuz?/Onun grdg sey hakkinda o'nunla
mcdele mi ediyorsunuz?
13
Andolsun onu, baska bir iniste daha grd.
17
Gz sasmadi ve azmadi.
18
Andolsun, Rabbinin
almetlerinin/gstergelerinin en bygn grd.
(Necm/ 1018)
30-32
Sonra oraya vardiginda o bereketli toprak parasindaki vdinin sag tarafindan, bir agatan
seslenildi: Ey Ms! Hi sphesiz ki Ben, lemlerin Rabbi Allah'in ta kendisiyim! Ve birikimini
ortaya at! Birikimini sanki grnmeyen bir varlik gibi, hareket ettirir grnce de dnp arkasina
bakmadan kati. Ey Ms! Beri gel, korkma. Kesinlikle sen emniyette olanlardansin. Koynundaki
gcn devreye sok, kusursuz, mkemmelce ikacaksin. Korkudan kanadini kendine ek. Iste bu ikisi
1006
Firavun ve onun adamlarina karsi Rabbin tarafindan iki kesin delildir. Sphesiz ki onlar, yoldan ikan
bir toplum olmuslardir.
(Kasas/ 30- 32)
20-23. yetlerde, Ms'ya verilen iki yetten bahsedilmektedir. Bunlardan ilki,
sag eline oban assinin yerine verilen vahiy/kitap/Tevrt; ikincisi ise gcne g
katacak olan Hrn'dur. Asagidaki yetlerde Ms'nin ifade yeteneginin yeterli
olmadigi, meramini iyi anlatmasi iin kardesi Hrn'un kendisine yardimci
yapilmasini istedigi ve bu isteginin de verildigi grlecektir.
Bu konu, yani as ve yed [kusursuz g] hakkinda Arf sresi'nde detay
verilmistir. Burada baska szckler zerinde duracagiz.
,='' [HAYYE]
Hayye szcg de, Ms pasajinin dogru anlasilmasindaki kilit szcklerden
biridir. Bu nedenle bu szck zerinde durmak istiyoruz:
Hayat szcgnden gelen hayye szcg, bir kere yasam demektir. Araplar
bu szcg birok sekilde kullanirlar:
Uzun mrl olmasindan dolayi yilana, hayye denir.
Gz keskin olana, O, hayye'den daha iyi grr derler.
Hain, sinsi olana, O, hayye'den daha zlim derler.
evresine, toplumuna yararli olanlara, onlari koruyanlara, O, blgenin,
yeryznn hayye'si denir.
Kadin-erkek uzun yasayana, O, hayye'nin tekidir derler.
Kisi akil, zeka ve dehada zirvede oldugu zaman, O, vdinin hayye'sidir
denir.
Hayye, tesbihen Byk Ayi yildiz kmesinin ikizleri ile Alkaid [l snk
yildiz] arasindaki yildizlara denir.
538
Tahiyye [selmlama/Allah sana mr versin] szcg de ayni kkten gelir.
zetlersek, bu szcgn anlami, hayat ve canliliktir. Dolayisiyla hayye
szcg, yilan demek olmayip, varligin uzun mrl olusunu nitelemektedir.
T-H sresi'ndeki _-- ,= [hayyetun tes/kosup duran tes] ifadesinin,
Trke'deki tam karsiligi, yedi canli deyimi olup bu da, defalarca lm
tehlikesiyle karsilasmasina ragmen her seferinde sag kurtulmak anlamina gelir.
Bu szck, birok hastaliktan, bela ve felaketten kurtulan kisiler iin kullanildigi
gibi, kedi ve yilan iin de kullanilir.
Bu yetteki hayye szcgn anlamak iin, Ms'nin sag elindekinin diger bir
nitelenmesini de dikkate almak gerekir. Allah Neml/10 ve Kasas/31'de, Ms'nin
sag elindekini, Sanki grnmeyen bir varlik gibi hareket ettirir diye nitelemistir.
Yani, Ms'nin sag elindeki sey, hareket ettiren grnmez bir varliga
benzemektedir. Bu hareket saglayan grnmez varlik ise, insanlarin ve hayvanlarin
canidir.
Bu ifade, vahyin/ilh kitaplarin rh niteligidir. Kurn'in bir adinin da rh
oldugu gibi, Ms'nin sag elindekinin [Kitabinin] adi da rh'tur:
15
O, dereceleri ykseltendir, en byk tahtin/en yksek mevkiin sahibidir: O, bulusma gn
hakkinda uyarmak iin Kendi emrinden/ Kendi isinden olan vahyi kullarindan diledigine birakir.
538
Lisnu'l-Arab; Tcu'l-Ars, Hayye mad.
1007
(Mmin/15)
52,53
Iste bylece Biz, sana da Kendi emrimizden/Kendi isimizden olan ruhu/ Kurn'i vahyettik.
Sen, kitap nedir, iman nedir bilmezdin. Fakat Biz onu, kullarimizdan diledigimizi kendisiyle
kilavuzladigimiz bir nr/isik yaptik. Hi kuskusuz sen de dosdogru bir yola; gklerde ve yerde
bulunanlar Kendisi iin olan Allah'in yoluna kilavuzluk etmektesin. Gznz ain, btn isler yalniz
Allah'a dner.
(Sr/52-53)
20. yetteki hayye szcg, yilan olarak anlasilinca, dogal olarak 21.
yetteki korkmak szcg de yilandan korkmak olarak anlasilmistir. Hlbuki
buradaki korku, bu srenin 45-46. yetleri ile Suar/10-15, Neml/10 ve Kasas/30.
yetlerde konu edilen Ms'nin grevden korkmasi, kamasidir.
10
Bir vakit de Rabbin, Ms'ya: Git o yanlis; kendi zararlarina is yapan topluma;
11
Firavun
toplumuna, hl Allah'in korumasi altina girmeyecekler mi? diye nida etmisti.
12
Ms: Rabbim! Sphesiz ben, beni yalanlamalarindan korkarim.
13
Ggsm de daralir, dilim
konusmaz, onun iin Hrn'a da elilik ver.
14
Hem onlara ait benim zerimde bir su var. Ondan
dolayi beni ldrmelerinden korkarim dedi.
15
Allah: Kesinlikle senin dsndgn gibi degil! Haydi, ikiniz
almetlerimizle/gstergelerimizle gidin. Sphesiz ki, Biz sizinle beraberiz, isitenleriz.
16,17
Haydi,
ikiniz Firavun'a gidin de Biz kesinlikle, Isrlogullari'ni bizimle beraber gnderesin diye lemlerin
Rabbinin elisiyiz deyin dedi.
(Suar/10-17)
8-12
Sonra oraya geldigi zaman seslenilmisti: Atesin iindeki ve yani basindaki kisi bolluklu
kilinmistir! Ve lemlerin Rabbi olan Allah, eksikliklerden ariniktir!
Ey Ms! Sphesiz Ben, en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn
olmayan/mutlak galip olan, en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi engelleyen/saglam yapan Allah'im!
Ve birikimini ortaya koy! Onu sanki grnmeyen bir varlik gibi, hareket ettirir
grverince, dnp arkasina bakmadan kati. -Ey Ms korkma! Sphesiz ki Ben; Benim yanimda
eliler korkmaz. Ancak, kim yanli; kendi zararlarina i yapar, sonra ktlgn ardinda iyilige
evirirse, phesiz Ben, ok bagilayicivim, ok merhamet sahibiyim.
Ve koynundaki gcn devreye sok, dokuz yet [almet/gsterge] iinde Firavun'a ve onun
toplumuna hi kusursuz, mkemmel ikacaksin. Sphesiz onlar yoldan ikmis bir toplum
olmuslardir.
(Neml/8-12)
30-32
Sonra oraya vardiginda o bereketli toprak parasindaki vdinin sag tarafindan, bir agatan
seslenildi: Ey Ms! Hi sphesiz ki Ben, lemlerin Rabbi Allah'in ta kendisiyim! Ve birikimini
ortaya at! Birikimini sanki grnmeyen bir varlik gibi, hareket ettirir grnce de dnp arkasina
bakmadan kati. Ey Ms! Beri gel, korkma. Kesinlikle sen emniyette olanlardansin. Koynundaki
gcn devreye sok, kusursuz, mkemmelce ikacaksin. Korkudan kanadini kendine ek. Iste bu ikisi
Firavun ve onun adamlarina karsi Rabbin tarafindan iki kesin delildir. Sphesiz ki onlar, yoldan ikan
bir toplum olmuslardir.
(Kasas/ 30-32)
45
Ms ile Hrn: Rabbimiz! Onun bizim aleyhimize asiri gitmesinden veya azginligindan
korkariz dediler.
46
Allah: Korkmayiniz, sphesiz Ben ikinizle beraberim, isitirim ve grrm.
47
Hemen ona
gidin de ona; Sphesiz biz Rabbinin iki elisiyiz. Artik Isrlogullari'ni bizimle gnder ve onlara
azap etme; kesinlikle biz sana Rabbinden bir almet/gsterge ile geldik. Selm kilavuza uyanlaradir.
48
Sphesiz biz; kesinlikle bize, kesinlikle azabin yalanlayana ve sirt evirene oldugu vahyedildi
deyiniz.
46
dedi
(T-H/45-46)
BEMBEYAZ EL????
1008
22. yetetteki, tahrc [ikacak] filinin znesi el degil, sendir. Bu ifade,
fiil kalibinin ikinci eril tekil sahis kalibi ile, nc disil tekil sahis
kaliplarinin ayni kalip olmasindan karistirilmistir. Burada kastedilen de kendisine
yedek g olarak verilmis olan vezir Hrn'u devreye sokmasi, o'nun sayesinde
ifadeleri kusursuz, lekesiz ve eksiksiz olarak teblig etmesidir.
Burada 20-23. yetlerde zikri geen Ms'ya verilen iki ayet; alamet, gsterge,
Furkn sresi'nde syle zikredilmistir:
35
Ve andolsun ki Ms'ya Kitab'i verdik, kardesi Hrn'u da o'nunla birlikte yardimci, desteki
verdik.
36
Sonra da, Haydi yetlerimizi yalanlayan o topluma gidin! dedik. Sonunda da onlari
paralayip yok ettik.
(Furkn/35-36)
19, 24. O [Allah], Ey Ms! Onu birak/obanligi birakip yerleyik hayata
ge! Firavun'a git, yphesiz o azdi dedi.
Bu yette, elilik grevi verilen Ms peygambere tugyan hlindeki Firavun'a
gitmesi bildirilmektedir. nk kibirli Firavun ylesine azmistir ki, kendini ilh,
[Rabb] evresindekileri de kullari olarak grmektedir. Bu kissanin anlatildigi
Su'ar Sresi'nin 10-11. ve b,aska yerdeki yetlerden anlasildigi zere Ms
peygamber sadece Firavun'a degil ayni zamanda "zlimler kavmine, Firavun'un
kavmine" de gnderilmistir. Burada sadece Firavun'un zikredilmesi, onun kendi
toplumunun dogru yoldan ikisina liderlik etmesi, toplumunun da bu yoldan
ikista ona karsi bir irade gsterememesi sebebiyledir:
38
Firavun da, Ey ileri gelenler! Sizin iin benden baska bir ilh bilmedim. Ey Haman, benim
iin amur zerine hemen ates yak; tugla imal et de Ms'nin ilhi hakkinda bilgilenmem iin bana
bir kule yap. Ve sphe yok ki o'nun yalancilardan biri olduguna kesinlikle inaniyorum dedi.
(Kasas/ 38)
21-24
Sonra da Firavun, yalanladi ve karsi geldi. Sonra abucak arka dnd. Sonra toplayip
seslendi de: Ben, sizin en yce Rabbinizim! dedi.
(Nzit/ 21- 24)
36
Allah: Ey Ms! stedigin sana verildi. dedi.
21
Allah:
23
Sana en byk almetlerimizden/gstergelerimizden
gstermemiz iin
21
tut onu, korkma! Biz onu ilk durumuna evirecegiz.
22
Diger
bir almet; gsterge olmak zere de gcn/kanadna ekle, irkinlik olmadan
hi kusursuz, mkemmelce kacaksn dedi.
1009
Bu yet gurubunda, verilen grevi yerine getirebilmek iin Ms peygamberin
kendisine gerekli grdg ve Allah'tan talep ettigi madd ve manev unsrlar yer
almaktadir. Bu talepler;
Ggsnn ailmasi,
Isinin kolaylastirilmasi,
Dilindeki dgmn zlmesi ve
Vezir olarak kendisine Hrn'un verilmesidir.
GGSNN AILMASI:
Insirah Sresi'nin tahlilinde de belirttigimiz gibi, ggsn ailmasi "ferahlik,
rahatlik, metanet ve cesaret sahibi olmak" anlamina gelmektedir.
Ms peygamber de, malini mlkn terk edip ehlinden ayri olarak yapacagi
bu grevin kendisine doguracagi sikintilari, ggs darligini tahmin ettigi iin
Rabbinden bu talepte bulunmustur.
DLNDEK DGMN ZLMES:
Elilik grevini alan bir kisinin Firavun ve saray adamlarini etkilemek iin
gzel konusma yetenegine sahip olmasi gerektigini bilen Ms peygamber, ayni
zamanda bu yetenegin kendisinde olmadigini da biliyordu:
51-53
Ve Firavun, toplumunun iinde seslendi: Ey toplumum! Misir hkmdarligi ve altimdan
akip giden su irmaklar benimdegil mi? Hl grmyor musunuz? Yahut ben, su zavallinin ta
kendisi olan; nerede ise meramini anlatamayan kisiden daha hayirli degil miyim? Hem o'nun
zerine altin bilezikler atilmali veya kendisiyle beraber simsiki saflar hlinde melekler gelmeli
degil miydi? dedi.
(Zhruf/ 51- 53)
33,34
Ms dedi ki: Rabbim! Sphesiz ben onlardan bir kisi ldrdm, simdi onlarin beni
ldrmelerinden korkuyorum. Kardesim Hrn'u da benimle gnder; o, dil bakimindan benden daha
iyi, gzel ve etkilidir. O nedenle o'nu da beni dogrulayan bir yardimci olarak benimle birlikte gnder.
Sphesiz ben, beni yalanlamalarindan korkuyorum.
(Kasas/ 3334)
Firavun ve kavmiyle olan konusmalarina bakildiginda, Ms peygamberin
dilindeki bagin zldg anlasilmaktadir. Zira sylemlerinin tm gayet beligdir.
Bu gzellik, yedek g olarak kendisine vezir verilen kardesi Harun sayesinde
olusmaktadir. Bu konu Araf suresinin tahlilinde Yed-i Beyza ifadesininin
aiklamasinda verilmistir.
Ms peygamberin dilindeki sorun, Kitab-i Mukaddeste syle gemektedir:
1010
Ms, "Aman, ya Rab!" dedi, "Ben kulun ne gemite, ne de benimle konumaya
baladigindan bu yana iyi bir konumaci oldum. nk dili agir, tutuk biriyim."
539
Fakat Talmut, Ms peygamberin konusmasindaki yetersizligi ok garip bir
sekilde aiklamistir:
Ms, ocuk iken, Firavun'un sakalini tutup onu yoldu. Firavun da, onu ldrmeyi
kafasina koyarak, "Elinde mlkmn ve kudretimin zail olacagi kimse budur" dedi. Bunun
zerin Asiye: "O, akil edemeyen bir ocuktur. Bunun emaresi ise, senin ona hurma ve
atei yaklatirmanda" dedi. Sonra da, bu iki ey onun nne konuldu; o, atei aldi ve
ag:ina koydu...
540
Ne yazik ki, bu sama hikye birok klsik kaynakta sanki gerekmis gibi yer
almistir.
HRN'UN VEZRLG:
Hrn ile ilgili olarak, Ms peygamberin kardesi olmasindan baska Kur'n'da
herhangi bir ayrinti verilmemistir.
Kitab-i mokaddes, Hrn'un byk kardes oldugunu sylemektedir:
Firavunla konutuklarinda Ms seksen, Hrn seksen yaindaydi.
541
Ms peygamberin Hrn'un vezirligini istemesi, kendisi daga gittigi sirada
Hrn'un da ehli arasinda bulundugunu dsndrmektedir. nk Hrn yaninda
olmasa, kendisi yillardir Medyen'de bulundugundan Hrn'un sag oldugunu bile
bilemeyecek, dolayisiyla da onu vezir olarak isteyemeyecekti. Ayrica yette geen
ehli szcgnn, aile efradi yaninda kan bagi yakinliklarini ve sihr yakinliklari da
kapsamasi, Hrn'un da orada bulundugunu desteklemektedir.
,,''- VEZR:
Vezr szcgnn anlami, tredigi szcge gre su sekillerde aiklanabilir:
Eger , - vizr = yk kknden tredigi kabul edilirse, "yk eken"
anlamina gelir. Zaten vezirler de krallara yardimci olmak sretiyle onun ykn
eken kimselerdir.
Eger Kymet Sresi'nin 11. yetinde geen
, - vezer = siginak
szcgnden tredigi kabul edilirse, "kendisiyle korunulan dag" anlamina gelir.
Zaten vezirler de bir bakima kendilerine basvurulan, danisilan, siginilan
kimselerdir.
Bu yet grubundaki olaylar Kasas Sresinde syle anlatilmistir:
539
ikis, 4; 10
540
Talmut
541
ikis, 7:7
1011
30-32
Sonra oraya vardiginda o bereketli toprak parasindaki vdinin sag tarafindan, bir agatan
seslenildi: Ey Ms! Hi sphesiz ki Ben, lemlerin Rabbi Allah'in ta kendisiyim! Ve birikimini
ortaya at! Birikimini sanki grnmeyen bir varlik gibi, hareket ettirir grnce de dnp arkasina
bakmadan kati. Ey Ms! Beri gel, korkma. Kesinlikle sen emniyette olanlardansin. Koynundaki
gcn devreye sok, kusursuz, mkemmelce ikacaksin. Korkudan kanadini kendine ek. Iste bu ikisi
Firavun ve onun adamlarina karsi Rabbin tarafindan iki kesin delildir. Sphesiz ki onlar, yoldan ikan
bir toplum olmuslardir.
33,34
Ms dedi ki: Rabbim! Sphesiz ben onlardan bir kisi ldrdm, simdi onlarin beni
ldrmelerinden korkuyorum. Kardesim Hrn'u da benimle gnder; o, dil bakimindan benden daha
iyi, gzel ve etkilidir. O nedenle o'nu da beni dogrulayan bir yardimci olarak benimle birlikte gnder.
Sphesiz ben, beni yalanlamalarindan korkuyorum.
35
Allah dedi ki: Seni kardesinle destekleyecegiz ve ikiniz iin bir g, iktidar olusturacagiz.
Sonra da onlar almetlerimiz/gstergelerimiz sebebiyle size erisemeyecekler. Siz ikiniz ve ikinizi
izleyenler stn olanlarsiniz.
(Kasas/ 3035)
Otuz altinci ayetteki O [Allah] dedi: "Ey Ms! Istedigin sana verildi.
ifadesinden, Ms peygamberin taleplerinin Allah tarafindan kabul edildigi
anlasilmaktadir. Yani Ms peygamberin ggs ailacak, isi kolaylastirilacak,
dilindeki bag zlecek ve kardesi Hrn da veziri olacaktir. Kisacasi, grevinde
basarili olmasi iin Ms peygamberin gerekli grdg madd ve manev
imknlarin tm kendisine verilmistir.
37
Ve andolsun Biz, sana diger bir defa daha iyilik yapmytk:
38
Hani bir
vakit vahyolunan yeyleri annene vahyetmiytik,
39
Ms'y sandk iine koy da
bol suya/nehre brak, sonra da bol su/nehir o'nu sahile atsn. Onu Bana dyman
olan ve o'na dyman olan birisi alsn. Ve Ben tarafmdan senin zerine bir
muhabbet braktm ve Benim gzetimim altnda yetiytirilmen iin,
40
hani kz
kardeyin yryordu da Sizi o'nun bakmn stlenecek birine gtreyim mi?'
diyordu. Bylece gz aydn olsun ve kederlenmesin diye seni annene geri
dndrdk. Ve sen, bir can ldrmytn de seni gamdan kurtarmytk. Ve Biz
seni potada eritip saflaytrdka saflaytrdk/seni olgunlaytrdk. Bir de yllarca
Medyen halk iinde kaldn. Sonra bir l; plan zerine geldin, ey Ms!
41
Ve Ben, seni Kendim iin yetiytirdim.
***
42
Sen ve kardeyin almetlerim/ gstergelerim ile gidin ve Beni anmakta
gevyeklik etmeyin.
43
Her ikiniz gidin Firavun'a. Sphesiz o azd.
44
Sonra ona gt almas ve
saygyla, sevgiyle, bilgiyle rpermesi iin yumuyak sz syleyin.
Ms peygambere gemisine ynelik hatirlatmalarda bulunulan bu yetlerdeki
zet olaylar, Kasas Sresinde ayrintili olarak anlatilmistir:
3
Biz, iman edecek bir toplum iin Ms ve Firavun'un nemli haberlerinden bir kismini sana
hak ile okuyoruz/takip ettiriyoruz.
4
Sphesiz ki Firavun, yeryznde yceldi ve idaresi altindaki insanlari grup grup yapti;
onlardan bir grubu gszlestirmek istiyor; bunlarin ogullarini bogazliyor; egitimsiz, gretimsiz
birakip niteliksiz bir kitle olusturarak gszlestiriyor, kizlarini da sag birakiyordu. Sphesiz ki o,
bozgunculardan idi.
5
Biz ise istiyoruz ki, yeryznde gsz dsrlenlere armagan verelim, onlari nderler
yapalim ve onlari mirasilar yapalim.
6
Ve onlari yeryznde saglamca yerlestirelim, Firavun, Haman
ve bu ikisinin askerlerine, onlardan ekinmekte olduklari seyleri gsterelim.
1012
7
Ve Biz Ms'nin anasina vahyettik: Onu emzir. Eger o'nun iin korkarsan o'nu nehre
birakiver, korkma ve zlme. Sphesiz Biz o'nu sana dndrecegiz ve kendisini elilerden biri
yapacagiz.
8
Sonra da Firavun ailesi o'nu, kendileri iin bir dsman ve znt olmak zere buluntu
olarak aldi. Sphesiz Firavun, Haman ve bu ikisinin askerleri hata edenler idiler.
9
Ve Firavun'un karisi: Benim ve senin iin gz aydinligi! Onu katletmeyin; Musayi diger
israilogullari ocuklari gibi niteliksiz; egitimsiz- gretimsiz, mesleksiz birakmayin, belki bize bir
yarari dokunur, ya da o'nu evlat ediniriz dedi. Ve onlar, isin farkinda olmuyorlar.
10
Ms'nin anasinin yregi bombos sabahladi. Eger Biz, inananlardan olmasi iin onun
kalbini pekitirmemi olsaydik, neredeyse o'nu aiga vuracakti.
11
Ve Ms'nin annesi Ms'nin kiz
kardesine, Onun izini takip et dedi. O da hemen, onlar farkina varmazken uzaktan o'nu gzetledi.
12
Ve Biz daha nce, o'na stanalarini haram ettik. Bunun zerine Ms'nin kiz kardesi, Size,
o'nun bakimini sizin adiniza stlenecek ve o'na gt verip egitecek bir aile gstereyim mi? dedi.
13
Bylelikle Biz o'nu, gz aydin olsun, gam ekmesin ve Allah'in verdigi szn gerek
oldugunu bilsin diye annesine geri verdik. Velkin onlarin pek ogu bilmezler.
14
Ve Ms yigitlik agina girip oturaklasinca, Biz o'na yasa ve bilgi verdik. Ve Biz gzel
davrananlari iste byle karsiliklandiririz.
15
Ve Ms, sehir halkinin habersiz oldugu bir anda sehre girdi. Sonra orada, biri kendi
tarafindan, digeri dsman tarafindan, birbirlerini ldrmeye alisan iki adam buldu. Sonra kendi tarafi
olan, dsmana karsi Ms'dan yardim diledi. Ms da tekine hemen bir yumruk indirdi, o da hemen
lverdi. Ms, Bu, seytanin isindendir, sphesiz o, saptirici, apaik bir dsmandir dedi.
16
Ms, Rabbim! Sphesiz kendime haksizlik ettim. Artik beni bagisla! dedi de Allah o'nu
bagisladi. Sphesiz O, ok bagislayicinin, ok merhamet edicinin ta kendisidir.
17
Ms, Rabbim! Bana nimet olarak verdigin seylere andolsun ki artik hibir zaman sululara
arka olmayacagim dedi.
18
Sonra da Ms, sehirde korku iinde, etrafi kontrol ederek sabahladi. Bir de ne grsn, dn
kendisinden yardim isteyen kimse, feryat ederek o'ndan yardim istiyor. Ms ona: Sphesiz sen,
apaik bir azginsin! dedi.
19
Ms, ikisinin de dsmani olan adami yakalamak isteyince, o adam; Ey Ms! Dn bir
kisiyi ldrdgn gibi beni de mi ldrmek istiyorsun? Sen sadece yeryznde bir zorba olmak
istiyorsun ve sen dzelticilerden olmak istemiyorsun dedi.
20
Ve sehrin br ucundan bir adam kosarak geldi. Dedi ki: Ey Ms! Ileri gelenler seni
ldrmek iin senin hakkinda grsme yapiyorlar. Derhal ik! Sphesiz ki ben gt verenlerdenim.
21
Sonra da Ms korka korka, kontrol ederek oradan ikti. Rabbim! Beni sirk kosarak yanlis,
kendi zararlarina is yapanlar toplumundan kurtar! dedi.
(Kasas/ 321)
MS'NIN ANNESNE VAHYEDLMES:
Ms peygamberin annesine vahyedilmesi, ona ilham edilmesi, onun iine
dogmasinin saglanmasi anlamindadir. Vahiy szcgnn Kur'n'da hangi
anlamlarda kullanildigi genis olarak Necm Sresi'nin tahlilinde aiklanmisti. Bu
sebeple burada szcgn 38. yetteki ile ayni anlamda kullanildigi yetlerden
birkaini rnek vermekle yetiniyoruz:
68,69
Ve Rabbin bal arisina daglarda, agalarda ve yapacaklari ardaklarda evler/ yuvalar
edinmesini, sonra Meyvelerin hepsinden ye de, Rabbinin kolaylastirdigi yollara gir diye vahyetti.
Onlarin karinlarindan renkleri esitli bir iecek ikar ki, onda insanlar iin sifa vardir. Sphesiz ki
bunda iyiden iyiye dsnen bir toplum iin, kesinlikle bir almet/gsterge vardir.
(Nahl/ 68)
111
Ve hani havarilere: Bana ve Elime inanin diye vahyetmistim. Onlar, Inandik! ve Bizim
gerekten Mslmanlar oldugumuza tanik ol demislerdi.
(Mide/ 111)
1013
12
Bylece Allah, onlari iki evrede yedi gk olmak zere gereklestirdi ve her ggn kendi isini
iine ykledi. Biz en yakin gg kandillerle ve korumayla ssledik. Iste bu, en stn, en gl, en
serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/ mutlak galip olanin, ok iyi bilenin ayarlamasidir.
(Fussilet/ 12)
FTNELENDRDKE FTNELENDRMEK:
40. yette geen Ve Biz seni fitnelendirdike fitnelendirdik ifadesinin anlami,
"Biz seni nice badirelerden geirdik, seni egittik, crufunu temizleyip saf hle
getirdik" demektir. Buradan da Ms peygamberin uzun sre egitildikten sonra
peygamber yapildigi anlasilmaktadir.
Fitne szcg ile ilgili genis aiklama iin Sd Sresi'nde verilmiytir.
Kur'n'da Ibrhm peygamberin de ayni yollardan geirildigi bildirilmistir:
124
Ve hani Rabbi Ibrhm'i, birtakim kelimeler/ yaralar, sikintilar ile sinamis, o da onlari tam
olarak yerine getirmisti. Rabbi, Ben, seni insanlara nder yapanim demisti. Ibrhm, Soyumdan da
nderler yap! dedi. Rabbi, Benim ahdim/ tutulmak zere verdigim sz, kendi benligine haksizlik
eden kimselere ulasmaz! dedi.
(Bakara/ 124)
41. yette geen _'-=-' - istin' szcg, _-- - sun' mastarindan "Iftial"
kalibi zerine olup "bir sanat edinmek ve bir sanayi mamul yapmak" anlamina
gelir. Buna gre, ayni yette Rabbimizin Ms peygambere ynelik olarak
kullandigi, Seni kendim iin yetiytirdim ifadesi iki sekilde aiklanabilir:
1- Rabbimiz, topluma gnderecegi eliyi seip onu dogumundan itibaren bir
sanat eseri veya bir sina mamul yaparcasina -zel bir itina ile- yetistirdigi iin ona
"Seni kendim iin yetiytirdim" demistir.
Bu noktada su hususu tekrar hatirlatmakta yarar vardir: Yce Allah'in
toplumlara eli ve kitap gndermesi, insanlara rahmeti ve hidyeti kendi zerine
bor yazmasi sebebiyledir. Tipki yarattiklarini riziklandirmasi gibi, eli
gndermesi ve kitap indirmesi de rahmeti ve hidyeti kendi zerine almasindandir:
12
De ki: Gklerde ve yerde olanlar kim iindir? De ki: Allah iindir. Allah, rahmeti Kendi
zti zerine yazmistir. Sizi kesinlikle, kendisinde asla sphe olmayan kiymet gnne toplayacaktir.
Kendi kendilerini zarara sokan kimseler, iste onlar iman etmezler.
(En'm/ 12)
54
Ve yetlerimize inanan kimseler sana geldikleri zaman hemen: Selm olsun size! Rabbiniz
rahmeti Kendi zerine yazdi. Sphesiz sizden her kim bilmeyerek bir ktlk isleyip de sonra
arkasindan tevbe eder ve dzeltirse; sphesiz ki Allah, kullarinin gnahlarini ok rten, onlari
cezalandirmayan ve bagisi bol olandir, engin merhamet sahibidir de!
(En'm/ 54)
12
Dogruya ve gzele kilavuzlamak sadece Bizim zerimizedir.
13
Sonrasi da ncesi de sadece
Bizimdir.
(Leyl/ 12)
1014
9
Yolun dogrusu yalnizca Allah'a bortur. Yolun egrisi de vardir. Ve eger Allah dileseydi, sizi
topluca dogru yola kilavuzlardi.
(Nahl/ 9)
2- Rabbimizin buradaki Seni kendim iin yetiytirdim ifadesi, "Ben seni sirf
Benim iimi yapasin diye yetitirdim" anlamina da gelebilir. Buradan da eli
seilmis kisinin zel bir isinin olamayacagi, elilik grevi alanin btn diger isleri
birakmasi gerektigi anlasilir. Nitekim ayni anlam yukaridaki hemen nalinlarini
ikar ifadesinde de mevcuttur.
42-44. ayetlerdeki Sen ve kardesin yetlerim ile gidin ve Beni anmakta
gevseklik etmeyin. Her ikiniz gidin Firavuna. O gerekten azdi. Sonra gt almasi
ve hasyet duymasi iin ona yumusak sz syleyin." Ifadeleriyle Ms
peygambere ve kardesi Hrn'a beraberce Firavun'a gitmeleri, grevlerinde
gevseklik gstermemeleri emredilmekte, bu emri yerine getirirlerken de yumusak
ve tatli bir dil kullanmalari tembih edilmektedir.
YUMUAK SZ SYLEMEK:
Rabbimiz, bildirdigi bu teblig metoduna uygun olarak Ms peygamberin nasil
konusmasi gerektigini Nzit Sresinde rneklendirmistir:
18,19
Sonra de ki: Arinmaya var misin? Ve de seni Rabbine kilavuzlayayim da O'na saygiyla,
sevgiyle, bilgiyle rperti duyasin!
(Nzit/ 18, 19)
Aslinda yumusak davranma ve gzel sz syleme, Rabbimizin herkese
nerdigi bir davranis tarzidir:
83
Ve hani Biz, Isrlogullari'nin kesin szn almistik: Allah'tan baskasina kulluk
etmeyeceksiniz, ana-babaya, yakinligi olanlara, yetimlere, miskinlere de iyilik yapacaksiniz,
insanlara gzelligi syleyiniz, salti ikame ediniz [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma;
toplumu aydinlatma kurumlari olusturunuz-ayakta tutunuz] ve zekti/vergiyi veriniz. Sonra ok
aziniz mstesn olmak zere yz evirdiniz. Ve siz yz eviren kimselersiniz.
(Bakara/ 83)
159
Iste sen, sirf Allah'in rahmeti sebebiyle onlara karsi yumusak davrandin. Eger kaba, kati
yrekli olsaydin, onlar senin etrafindan dagilip giderlerdi. Artik onlari bagisla, onlar iin bagislanma
dile. Islerde onlara da danis, bir kere de azmettin mi, artik Allah'a isin sonucunu havale et. Sphesiz
Allah, isin sonucunu Kendisine havale edenleri sever.
(l-i Imrn/ 159)
125
Rabbinin yoluna, haksizlik, bozgunculuk ve kargasayi engellemek iin konulmus kanun,
dstur ve ilkelerle ve gzel gtle agir! Ve onlarla en gzel sekilde mcdele et. Sphesiz Rabbin
Kendi yolundan sapanlari en iyi bilendir ve O, kilavuzlandiklari dogru yolda olanlari da en iyi
bilendir.
1015
(Nahl/ 125)
FRAVUN'UN DA HAYET DUYABLECEG:
44. yetin sonundaki gt almasi ve hayyet duymasi iin ifadesi, Ms
peygamberin hangi dsnce ile Firavun'a yaklasmasi gerektigini bildirmektedir.
Bu, "Firavun'un nasihat dinleyecegini yahut Allah'tan korkacagini umarak
yumuak konuun" demektir. Bilindigi gibi, kullar ne kadar tugyan ederse etsin,
Allah eli gndermeden o azginlara azap etmemektedir. Rabbimiz, bu ilkesinin
geregi olarak toplumunu temsilen Firavun'a da eli gndermis, hesap gn bir
mazeret ileri srememesi iin de ona sanki gt alacakmis gibi nezaketle
davranilmasini buyurmustur.
45
Ms ile Hrn: Rabbimiz! Onun bizim aleyhimize ayr gitmesinden
veya azgnlgndan korkarz dediler.
Grldg gibi, grevi alan her iki eli de baslarina kt seylerin gelmesinden,
Firavun'un kendilerini iskence veya lmle cezalandirmasindan korkmuslardir.
46
Allah: Korkmaynz, yphesiz Ben ikinizle beraberim, iyitirim ve
grrm.
47
Hemen ona gidin de ona; Sphesiz biz Rabbinin iki elisiyiz. Artk
srlogullar'n bizimle gnder ve onlara azap etme; kesinlikle biz sana
Rabbinden bir almet/gsterge ile geldik. Selm klavuza uyanlaradr.
48
Sphesiz biz; kesinlikle bize, kesinlikle azabn yalanlayana ve srt evirene
oldugu vahyedildi deyiniz.
46
dedi
Dikkat edilirse, bu yetlerin ierigi kissanin A'rf Sresindeki anlatiminda
yoktur.
46. yette Rabbimiz korkuya kapilan elilerine hi korkmamalarini, her seyi
isiten ve gren olarak daima onlarla beraber olacagini bildirmistir. Bu himaye
Kasas Sresinde de aiklanmistir:
35
Allah dedi ki: Seni kardesinle destekleyecegiz ve ikiniz iin bir g, iktidar olusturacagiz.
Sonra da onlar almetlerimiz/gstergelerimiz sebebiyle size erisemeyecekler. Siz ikiniz ve ikinizi
izleyenler stn olanlarsiniz.
(Kasas/ 35)
Ms peygamberin baslangitan buraya kadar olan hikyesi, Tevrt'ta bir hayli
ilgin ayrintilarla yer almaktadir. Bir karsilastirma yapilmasi iin bu konunun
Kitabi Mukaddesin ikis/1, 2, 3, 4. Bablarindan okunmasini neririz.
Firavun'a gtrlecek mesaji ieren 4748. yetler ayni zamanda tm
insanliga da genel bir uyarida bulunmaktadir:
1016
"Kilavuza uyanlar esenlik ve mutluluk iinde, kilavuzu yalanlayan, ondan yz
evirenler ise azap ve sikinti iinde olacaklardir." Bu uyari, ilk eliden son eliye
kadar tm peygamberlerin yaptigi bir uyaridir:
14-16
Iste bu nedenle, yalanlayan, yz eviren, en ok mutsuz olacak olan kisiden baskasinin
girmedigi, alevlendike alevlenen bir atese karsi Ben sizi uyardim.
(Leyl/ 1416)
31
Fakat o, ne onayladi, ne destekledi.
32
Fakat o, yalanladi ve geri durdu.
33
Sonra da gerine
gerine yakinlarina gitti.
34,35
Yikim ok yakin sana, hem de ok yakin! Yine, yikim ok yakin sana, hem de ok yakin!
(Kiymet/ 3135)
Dikkat edilirse Firavun'a yollanan mesajda kendisinden Isrlogullarina azap
etmemesi istenmektedir. Firavun'un Isrlogullarina yaptigi eziyet Kur'n'da
degisik yerlerde aiklanmistir:
141
Hani bir zaman Biz, size azabin ktsn yapan; ogullarinizi ldren; ogullarinizi
bogazlayan; egitimsiz, gretimsiz birakip niteliksiz bir kitle olusturarak gszlestirien, kizlarinizi
sag birakan Firavun ailesinin elinden de sizi kurtarmistik. Bunda da sizin iin Rabbiniz tarafindan
byk sinav vardir.
(A'rf/ 141)
6,7
Ve hani Ms toplumuna demisti ki: Allah'in zerinizdeki nimetini hatirlayin; hani O, sizi
iskencenin ktsne arptiran, ogullarinizi bogazlayan; egitimsiz, gretimsiz birakip niteliksiz bir
kitle olusturarak gszlestirien ve kadinlarinizi sag birakan Firavun ailesinden kurtardi. Ve iste
bunda Rabbinizden size ok byk yipranarak bir sinav vermek vardir. Ve hani Rabbiniz ilan etmisti:
Andolsun ki sahip oldugunuz nimetlerin karsiligini
(Ibrhm/ 6, 7)
49
Ve hani Biz, bir zaman sizi, sizi azabin en ktsne arptiran, ogullarinizi bogazlayan;
egitimsiz, gretimsiz birakip niteliksiz bir kitle olusturarak gszlestirien, kadinlarinizi sag birakan
Firavun'un yakinlarindan kurtarmistik. Ve bunda size Rabbiniz tarafindan byk bir bela vardi.
(Bakara/ 49)
Bu eziyetler Kitab-i Mukaddesin ikis/ 1: 8-22. Cmlelerinde yer almaktadir.
49
Firavun: yleyse sizin Rabbiniz kimdir ey Ms? dedi.
50
Ms: Bizim Rabbimiz her yeye varlk ve zelliklerini veren, sonra yol
gsterendir dedi.
51
Firavun: yleyse ilk asrlarn durumu nedir? dedi.
52
Ms: Onlarn bilgisi Rabbimin katnda bir kitaptadr. Rabbim yanly
yapmaz ve unutmaz/terk etmez.
53
O, yeryzn sizin iin bir dyek yapan,
oradan sizin iin yollar aan ve gkten bir su indirendir
52
dedi. -Iyte Biz, o su
ile trl trl bitkilerden iftler ikardik.
54
Yiyiniz ve hayvanlarinizi otlatiniz.
Sphesiz akil sahipleri iin bunda nice almetler/gstergeler vardir!
55
Biz sizi
yeryznden oluyturduk, sizi ona dndrecegiz ve sizi bir kere daha ondan
ikaracagiz.
1017
Yukaridaki yetlerde grldg gibi Ms peygamber Rabbinin mesajini
Firavun'a teblig etmis ve aralarinda baslayan diyalogda Firavun ilk olarak Ms
peygamberden, biraz da hayretle, onun Rabbi hakkinda bilgi istemistir.
Firavun'un inanciyla ilgili olarak A'raf Sresinin 127. yetinin tahlilinde
genis aiklama yapilmisti.
Ms peygamber ile Firavun arasindaki konusmanin bu pasajdaki blm
Su'ar Sresinde syle gemektedir:
24
Ms: Eger yakinen bilmis olsaniz, O, gklerin, yerin ve ikisi arasinda bulunan seylerin
Rabbidir.
25
Firavun, yani basinda bulunanlara Isitmiyor musunuz? dedi.
26
Ms: O, sizin Rabbiniz ve daha nceki atalarinizin da Rabbidir dedi.
27
Firavun: Size gnderilen bu eliniz kesinlikle gizli glerce desteklenen/delinin biridir
dedi.
28
Ms: Syet aklinizi kullansaniz, O, dogunun, batinin ve ikisinin arasinda bulunanlarin
Rabbidir dedi.
(Su'ar/ 2428)
53. yetin son kismindan itibaren Ms peygamberle Firavun'un konusmasi
bitmis ve Rabbimiz burada tm insanliga ynelik bir mesaj vermistir. Rabbimizin
bu mesaj iinde geen sifatlari Kur'n'da degisik srelerde yer almistir:
6,7
Biz yeryzn bir besik, daglari da birer direk yapmadik mi?
(Nebe/ 6)
19,20
Ve Allah sizin iin yeryzn, yeryznden geni geni yollarda gidesiniz diye bir yaygi
kilmitir.
(Nh/ 1920)
10
O Allah ki, yeryzn sizin iin bir besik yapti. Orada kilavuzlandiginiz dogru yolda
gidesiniz diye birtakim yollar da yapti.
(Zuhruf/ 10)
21,22
Ey insanlar! Allah'in korumasi altina giresiniz diye, sizi ve sizden ncekileri olusturan,
yeryzn sizin iin bir dsek, gg de bir bina yapan, gkten su indirip de onunla sizin iin rizik
olarak rnlerden ikaran Rabbinize kulluk edin. Artik siz de, bile bile Allah'a ortaklar kosmayin.
(Bakara/ 21, 22)
164
Sphesiz ki gklerin ve yerin olusturulusunda, gece ve gndzn birbiri ardinca gelisinde,
insanlara yarayan seylerle denizde akip giden gemide,
Allah'in semadan bir su indirip de onunla yeryzn lmnden sonra diriltmesinde,
yeryznde her deprenen canlilardan yaymasinda,
rzgrlari evirip evirmesinde,
1018
gk ile yeryz arasinda emre hazir olan bulutta, sphesiz akillarini alistiran bir toplum iin
elbette almetler/gstergeler vardir.
(Bakara/ 164)
99
Ve Allah, gkten suyu indirendir. Bylece Biz onunla her seyin bitkilerini ikardik. Ondan
da birbirine benzeyen ve birbirine benzemeyen birbiri zerine binmis taneler; hurmanin
tomurcugundan sarkan salkimlari, zmden baglari, zeytini ve nari ikariyoruz. Bunlar
meyvelendikleri zaman meyvelerine ve olgunlasmasina bakin! Iste bunlarda kesinlikle inanan bir
toplum iin almetler/gstergeler vardir.
(En'm/ 99)
30
Ve su kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis olan su kimseler, gkler ve
yer bitisik bir hlde idi de Bizim o ikisini ayirdigimizi ve hayati olan her seyi sudan
olusturdugumuzu grmediler mi? Buna ragmen hl inanmiyorlar mi?
(Enbiy/ 31)
Ve Ftir/ 27, Neml/ 60, Ra'd/ 2- 4.
49. yetten anlasildigina gre, o esnada iki eli de orada olmasina ragmen
Firavun Ms peygambere hitap etmistir. Bunu iki ihtimalle aiklamak
mmkndr:
1) Firavun, asil elinin Ms peygamber oldugunu anlamis ve ona ynelip
hitap etmistir.
2) Firavun, Ms peygamberin dilinin tutuk oldugunu bildigi iin, onu
asagilayabilmek amaciyla ona hitap etmistir. Nitekim bir ara bunu malzeme de
yapmistir:
51-53
Ve Firavun, toplumunun iinde seslendi: Ey toplumum! Misir hkmdarligi ve altimdan
akip giden su irmaklar benimdegil mi? Hl grmyor musunuz? Yahut ben, su zavallinin ta
kendisi olan; nerede ise meramini anlatamayan kisiden daha hayirli degil miyim? Hem o'nun
zerine altin bilezikler atilmali veya kendisiyle beraber simsiki saflar hlinde melekler gelmeli
degil miydi? dedi.
(Zuhruf/ 51- 53
56
Ve andolsun ki Biz, Firavun'a almetlerimizi/gstergelerimizi; hepsini
gsterdik de o yalanlad ve dayatt.
Rabbimizin Firavun'a ynelik bir aiklamasinin yer aldigi bu yette,
Firavun'un tm gstergeleri grmesine ragmen yalanlayip dayattigi
bildirilmektedir. Firavun'un bu davranisi, bize gre, iktidarini kaybetme
korkusundan kaynaklanmaktadir.
Ama Firavun, yalanlayip dayatmasina karsilik bu gstergelere tam bir kanaat
getirmistir:
1019
14
Ve onlarin kendileri bunlara tam bir kanaat getirdigi hlde, sirk kosarak yanlis; kendi
zararlarina is yapmalari ve kibirlerinden tr onlari bile bile inkr ettiler. Simdi bozguncularin
sonunun nice olduguna bir bak!
(Neml/ 14)
57,58
Firavun: Ey Ms! Sen etkili bilginle bizi topraklarmzdan karmak
iin mi geldin bize? O hlde biz de senin etkili bilgin gibi bir etkili bilgi ile sana
gelecegiz. Simdi bizimle senin aranda bir buluyma zaman/yeri belirle ki; bizim
ve senin kary kmayacagmz dz ve geniy bir yer olsun dedi.
59
Ms: Sizinle buluyma zaman, tren, yenlik gn ve insanlarn
toplanacag kuyluk vaktidir dedi.
60
Bunun zerine Firavun srt evirdi de dzenlerini-planlarn toplad,
sonra geldi.
Firavun, Ms peygamberin getirdigi mu'cizelerin gerek mu'cize olduguna
kanaat getirmesine ragmen bu mu'cizeleri sihir saymis ve bu mu'cizelerle sarayda
olusturdugu etkiyi silmek ve davetini halk nnde fiyasko ile neticelendirmek iin
Ms Peygambere meydan okumustur. Aslinda bu meydan okuma Firavun'un son
are olarak basvurdugu bir yoldur. nk o gn iin lkesinde gerek Misirli,
gerekse baska memleketlerden gelmis yzlerce sihirbaz vardir ve bu sihirbazlarin
esitli gz boyama teknikleriyle bir asanin yilan gibi algilanmasini
saglayabileceklerini, hatta Ms peygamberin getirdigi mu'cizeleri glgede
birakabilecek maharetler sergileyebileceklerini ummaktadir. Ancak bu plnina
ragmen kafasi yine de karisiktir. Onun bu kafa karisikligi, Ms peygambere nce
"Sen bir bycsn!" demesi ve sonra da "Sen sihrinle bizi arzimizdan
[memleketimizden] ikarmak istiyorsun" seklinde Ms peygamberi itham
etmesinden anlasilmaktadir. Zira Firavun da gayet iyi bilmektedir ki, sihirbazlar
marifetlerini sadece hediye ve dl almak iin sergilemekte, sahip olduklari gz
boyama hnerleriyle hibiri memleketi fethetmeye kalkmamaktadir. Zaten byle
bir girisime o gne -hatta bugne- kadar rastlanmamistir. Oysa Firavun hem Ms
peygamberi bir byc olarak grmekte, hem de bir bycnn yapamayacagini
bildigi hlde onun iktidari elinden alacagini dsnmektedir. Kafasi karisik
olmasina karisiktir ama evresindekilere de kendinden emin oldugu imajini
vermek zorundadir. Bu nedenle, sihirbazlarla karsilasacagi gnn tarihini ve yerini
Ms peygambere birakmistir. Ms peygamber ise daha fazla kisinin
toplanacagini dsnerek bulusma tarihi ve zamanini bir ziynet [tren, enlik]
gnnn kusluk vakti olarak belirlemis, Firavun da bu bulusmaya icabet ederek
oraya taraftarlariyla birlikte gelmistir.
Bize gre Firavun, basina gelecekleri anlamistir. nk Ms peygamberin
getirdikleri sihir degil, gerek mu'cizelerdir. Ne var ki, bu mu'cizelerin sihir ile
etkisiz hle getirilebilecegini dsnmek de Firavun'un son aresidir. Isin geregi
aslinda tam da Firavun'un korktugu gibidir: Ms'nin peygamber yapilis sebebi,
Rabbimizin Misir'da Firavun'un iktidarina son vermek istemesidir.
5
Biz ise istiyoruz ki, yeryznde gsz dsrlenlere armagan verelim, onlari nderler
yapalim ve onlari mirasilar yapalim.
6
Ve onlari yeryznde saglamca yerlestirelim, Firavun, Haman
ve bu ikisinin askerlerine, onlardan ekinmekte olduklari seyleri gsterelim.
1020
(Kasas/ 5)
Bu yet grubunda anlatilan olaylarin diger Sreler'deki anlatimlari syledir:
109-112
Firavun'un toplumundan ileri gelenler, Kesinlikle bu ok bilgili byleyici, etkin bir
bilgindir. O, sizi yurdunuzdan ikarmak istiyor dediler. Firavun, O hlde siz ne emredersiniz?
dedi. Onlar: Onu ve kardesini alikoy, sehirlere de toplayicilar gnder. Btn ok bilgili, byleyici,
etkin bilginleri sana getirsinler dediler.
113,114
Ve o ok bilgili, byleyici, etkin bilginler Firavun'a geldiler: Eger galip gelen/ yenen
biz olursak, gerekten bizim iin byk bir dl olacak/ olacak mi? dediler. Firavun, Evet dedi,
siz kesinlikle yakinlastirilmislardan olacaksiniz da.
(A'rf/ 109114)
34,35
Firavun, yani basindaki ileri gelenlere: Sphesiz bu, kesinlikle ok bilgili bir etkin bilgin!
Sizi etkin bilgisiyle topraklarinizdan ikarmak istiyor. Simdi ne buyurursunuz? dedi.
36,37
Ileri gelenler dediler ki: Onu ve kardesini alikoy, sehirlere de toplayicilar gnder. Btn
byk ve ok etkin bilginleri sana getirsinler.
38
Bylece, etkin bilginler belli bir gnn tayin edilen vaktinde bir araya getirildi.
39
Insanlara da, Siz toplaniyor musunuz? denildi.
40
Bizim etkin bilginlere uymamiz iin, kendilerinin galip gelen kimseler olmalari gerekir!
41
Etkin bilginler geldiklerinde Firavun'a: Syet biz stn gelirsek, kesinlikle bize bir cret var
mi? dediler.
42
Firavun: Evet, o takdirde siz, hi sphe yok ki, yakinlardan olacaksiniz dedi.
43
Ms onlara, Ortaya koyun ne koyacaksaniz! dedi.
44
Bunun zerine onlar, birikimlerini, eski inan ve tezlerini/er-plerini; eften pften
bilgilerini ortaya koydular ve Firavun'un gc hakki iin sphesiz elbette bizler galip olanlariz
dediler.
45
Sonra Ms birikimini ortaya koydu; bir de ne grsnler, onlarin uydurduklarini yutuyor da
yutuyor!
46-48
Sonra etkin bilginler boyun egip teslimiyet gsterenler olarak birakildilar:
Biz, lemlerin Rabbine; Ms ve Hrn'un Rabbine iman ettik dediler.
49
Firavun dedi ki: Ben size izin vermeden O'na iman mi ettiniz? Sphesiz ki o, elbette size
sihri greten bygnzdr! Peki, yakinda bileceksiniz! Andolsun, ellerinizi ve ayaklarinizi
aprazlama/ardarda kestirecegim ve kesinlikle hepinizi astiracagim!
50,51
Etkin bilginler: Zarari yok, sphesiz biz Rabbimize dnenleriz. Biz mminlerin ilkleri
oldugumuzdan dolayi, Rabbimizin bize magfiret edecegini; sularimizi bagislayacagini umuyoruz
dediler.
(Su'ar/ 3451)
Kissanin bu blm, ayrica Ynus Sresi'nin 7589. yetlerinde de yer
almaktadir.
61
Ms onlara dedi ki: Yazklar olsun size! Allah'a yalan uydurmayn.
Sonra bir azap ile kknz keser. Gerekten, uyduran zarar etmiytir.
Ms peygamberin "karilama"nin Allah ile oldugunu bildiren bu yetteki
uyarisi hem bulusma yerinde toplanmis olan halka ve sihirbazlara hem de Firavun
ve yakinlarina yneliktir. Ms peygamber bu szlerle karsisinda olan herkese
akillarini baslarina almalari iin ikazda bulunmaktadir.
62
Bunun zerine etkili bilginler aralarnda iylerini tartytlar ve
63,64
Bu
ikisi kesinlikle etkili bilginlerdir; etkili bilgileriyle sizi topraklarnzdan
1021
karmak ve de en iyi rnek yolumuzu yok etmek istiyorlar. Onun iin btn
tuzaklarnz bir araya getirin, sonra sralar hlinde gelin. Bugn stn gelen
kesinlikle zafer kazanmytr dedikleri yeklindeki fsldaymalarn gizli tuttular.
Bu yetlerden, Ms peygamberin yapmis oldugu uyaridan sonra Firavun ve
adamlarinin kafa kafaya verip istisare ettikleri anlasilmaktadir. Sihirbazlarin
baskalarinca duyulmayan bu konusmada yaptiklari plnlar Rabbimiz tarafindan
bizlere ifsa edilmektedir.
65
Etkili bilginler: Ey Ms! Ya sen ortaya koyacaksn veyahut ilk ortaya
koyan kiyiler biz olalm dediler.
66
Ms: Tam tersi, siz ortaya koyun dedi. Bir de ne grrsn! Onlarn
birikimleri, eski inanlar ve tezleri/er-pleri/eften pften bilgileri, yaptklar
sihirden/hnerli gsterimden tr gznde byd.
67
Bu yzden Ms, iinde
bir korku hissetti.
68,69
Biz: Korkma, yphesiz sen; en stn olan sensin: Sen sahibi oldugun
birikimi ortaya koy; o, onlarn yapp rettiklerini yutsun dursun. Sphesiz
onlarn yaptklar ancak bir gz boyaycs hilesidir. Gz boyayp etkileyen kiyi
ise, her nereye giderse gitsin zafer kazanamaz, bayarl olamaz dedik.
70
Sonunda btn etkili bilginler, Ms ile Hrn'un Rabbine iman ettik
demek sretiyle boyunlarn uzatp teslim olmuy durumda brakldlar.
Bu yetlerde, Ms ile Firavun'un bilginlerinin yaptigi msabakaya ait
sahneler yer almaktadir. nce Firavun'un bilginleri iddia ve grslerini ortaya
atmislardir. Onlarin iddia ve grslerini byk bir basari ve yaldizli ifadeler ile
ortaya koymalari karsisinda Ms endise duymustur.
Sihir, bir seyi, gz boyayarak, el abuklugu yaparak veya baska taktiklerle
gereginden baska bir sekilde gstermek demek olup mutlaka gz boyama
anlaminda degildir. Iyi bir anlatim, konferans iin de, Bizi byledi, hayran
birakti seklinde ifade edilebilir.
Bu gzel sunum karsisinda Ms kendisinin tezlerini onlar gibi anlatamayacagi
korkusuna kapilmistir. T-H/66 ve Suar/44'de Firavun'un bilginlerinin tezleri
ip ve degnek olarak nitelenmistir. Buradaki ip ve deynek, bu konuyla ilgili
yetlerin de delletiyle Trke'deki er-p, ipsiz-sapsiz, temelsiz-tutarsiz
deyimlerine benzetilebilir. Burada anlatilmak istenen, Firavun'un bilginlerinin
grs ve tezlerinin degersiz, ise yaramaz oldugudur.
Halkin gzleri nnde yapilan karsilasmada sihirbazlar Ms peygamberin
getirdigi gstergelerin gerek oldugunu hemen anlamislar ve iman etmislerdir.
nk bu gstergelerin sihir olup olmadigini en iyi anlayacak olanlar, sihirbazlarin
bizzat kendileriydi.
Kissanin bu blm diger Srelerde asagidaki gibi anlatilmistir:
1022
116
Ms: Siz tezinizi ortaya atin dedi. Onlar atinca da insanlarin gzlerini bylediler ve
onlari korkuttular. Ve byk bir etkin hner gsterdiler.
117
Biz de Ms'ya, Sen de birikimini ortaya ativer diye vahyettik. Bir de ne grsnler,
onlarin uydurup dzdkleri seyleri sratle yakalayip yutuyor.
118
Bylece hak yerini buldu ve Firavun
ve ileri gelenlerin btn yaptiklari bosa gitti, ise yaramadi.
119
Firavun ve ileri gelenler, artik orada maglup oldular ve kk dsms bir toplumolarak geri
dndler.
120-122
ok bilgili, byleyici, etkin bilginler ise boyun egip teslimolmus kimseler hlinde
birakildilar. lemlerin Rabbine; Ms'nin ve Hrn'un Rabbine iman ettik dediler.
(A'rf/ 116122)
43
Ms onlara, Ortaya koyun ne koyacaksaniz! dedi.
44
Bunun zerine onlar, birikimlerini, eski inan ve tezlerini/er-plerini; eften pften
bilgilerini ortaya koydular ve Firavun'un gc hakki iin sphesiz elbette bizler galip olanlariz
dediler.
45
Sonra Ms birikimini ortaya koydu; bir de ne grsnler, onlarin uydurduklarini yutuyor da
yutuyor!
46-48
Sonra etkin bilginler boyun egip teslimiyet gsterenler olarak birakildilar:
(Su'ar/ 4348)
68. yetteki onlarin yaptiklarini yutacak ifadesi, mecazen sihirbazlarin; ileri
derecede, usta bilginlerin yaptiklari sunumun etkisini bozacagi anlamina
gelmektedir. Nitekim A'rf Sresi'nin 117. ve Su'ar Sresi'nin 45. yetleri
bize gre mecaz bir anlama isaret etmektedir.
Karsilasmanin sonunda sihirbazlarin hemen tevhidi kabul etmeleri, bu
karsilasmanin Ms peygamberin becerilerinin denendigi bir karsilasma degil de
onun gerekten Allah'in elisi olup olmadigini belirleyecek bir karsilasma
oldugunu sihirbazlarin bildigini gstermektedir. Zaten Ms peygamber de
karsilasma ncesinde bunun Allah ile yapilan bir karsilasma oldugunu iln
etmistir.
Ms peygamberin getirdigii mu'cizeleri sihirle alt ederek onun bir peygamber
olmadigini ispatlamak iin glerini birlestiren ve btn hnerlerini ortaya koyan
sihirbazlar, Musa peygamberin getirdigi gstergelerin sihir olmadigini anlayinca
derhl iman etmislerdir. Firavun tarafindan Ms peygamberin sihirbazlar
karsisindaki yenilgisini teshir etmeyi umarak dzenlenmis bu oyun, sonuta
sihirbazlarin imana geldiklerini sylemeleriyle bir anda Firavun'un aleyhine
dnmstr.
71
Firavun: Ben size izin vermezden nce mi o'na iman ettiniz? Sphesiz
o, size etkili bilgi greten bygnzdr. Andolsun ki ellerinizi ve ayaklarnz
aprazlama/arka arkaya kesecegim ve kesinlikle sizi hurma ktklerine
asacagm. Ve hangimizin azap bakmndan daha yiddetli ve daha kalc
oldugunu kesinlikle bileceksiniz dedi.
72,73
Etkili bilginler: Bize gelen bu ak kantlar ve bizi yoktan yaratana
kary asla seni stn tutmayz. Ne hkm vereceksen hadi ver! Sen, ancak bu
igreti dnya hayatna hkmedersin. Sphesiz biz, hatalarmza ve bizi etkili
bilgiden zorladgn yeye kary, bizi bagylasn diye Rabbimize iman ettik. Ve
Allah daha hayrl ve daha kalcdr dediler.
1023
Firavun ile sihirbazlar arasindaki konusmalari nakleden bu yetlerden,
sihirbazlarin mu'cize ile sihir arasindaki farki ok iyi kavradiklari anlasilmaktadir.
nk sihirbazlar, kendi sihirlerini ortadan kaldiran mu'cizeyi grnce Ms
peygamberin kendilerinden daha becerikli bir sihirbaz oldugunu sylememisler,
"Ms'nin ve Hrn'un Rabbine iman ettik!" demislerdir. Firavun ise son midi
olan sihirbazlarin bu abuk teslimiyetlerini hazmedememis ve onlari ok vahs bir
iskence ile tehdit etmistir.
Firavun'un bu tehditlerini gereklestirip gereklestirmedigi Kur'n'da
bildirilmemis olmasina karsilik, rivyetlerde, tehdit edildikleri cezalarin
sihirbazlara aynen uygulandigi ileri srlmstr.
74- 76, 80, 81. Ayetler Musa kissasindan sonraya tertip edilmistir:
77
Ve andolsun, Ms'ya Yetiyilmekten korkmayarak ve saygyla, sevgiyle
rpermeden/ Firavuna minnet duymadan kullarm geceleyin yrt de
kendileri iin bol suda/nehirde kuru bir yol a! diye vahyettik.
78
Firavun ordularyla hemen onlar takip etti de bol sudan/nehirden
kendilerini kaplayan yey kaplayverdi.
79
Ve Firavun toplumunu saptrd ve dogru yolu gstermedi.
Bu yetlerde, Ms'ya, kavmini geceleri alistirarak suda/Nil nehrinde hasyet
duymadan ve yakalanma korkusu olmadan kuru yollar olusturmasinin
vahyedildigi, sonra da onlari izleyen Firavun'un ordusuyla birlikte o nehirde
boguldugu nakledilmektedir.
Burada dikkat eken nokta, bol suda/nehirde ailacak yolun gece yrys
sayesinde gereklesecegidir. Bununla Ms'ya, Insanlari geceleri alistirmak
sretiyle kimseye sezdirmeden, gze batmadan bu isi yavas yavas hallet denmis
olmaktadir.
Kurn'daki ifadelerden anlasildigina gre bu olaylar, birka dakika veya saatte
degil, uzun bir srete gereklesmistir. Ms peygamber Misir'a dndgnde
toplumu ierisinde yillarca faaliyet gstermistir.
Kasas/14'teki, Ve Ms yigitlik agina girip oturaklainca, Biz o'na hkm ve
ilim verdik ifadesi ve bu agin da Ahkf/15'te kirk yas olarak belirtildigi dikkate
alindiginda, Muhammed gibi Ms'nin da kirk yasinda peygamber oldugu
anlasilir.
ikis, 7:7'ye gre kavmini ve inananlari Misir'dan ikarmak iin Firavun'a
basvurdugunda (ki bu, ilk basvurusu degildir) Ms'nin yasi, 80'dir. Demek oluyor
ki Ms'nin Medyen'den dns ile Misir'dan ikisi arasinda 40 sene vardir.
Tesniye, 34:7'ye gre de Ms 120 yasinda vefat etmistir.
yetteki hayet duymadan ifadesi, yaptiklarinin Firavun'a hainlik oldugunu
dsnmemesi ynnde bir ihtardir. Nitekim Suar sresi'nde Firavun Ms'yi
nankrlk ve hainlikle sulamaktadir:
1024
O [Firavun], Biz seni ocukken iimizde terbiye etmedik mi? Hayatindan birok yillar
iimizde kalmadin mi? Sonunda o yaptigin isi de yaptin. Sen inkrcilardan/nankrlerden birisin
de... dedi.
(Suar/18-19)
Ms peygamber ile sihirbazlarin karsilasmasindan sonraki gelismeler, bu
yette zet olarak verilmistir. Sz konusu olaylar baska Srelerde; *****
ayrintilariyla anlatilmistir:
127
Firavun toplumundan ileri gelenler de, Seni ve senin ilhlarini/ seni ilh edinmeyi terk
etsinler de yeryznde kargasa ikarsinlar diye mi Ms'yi ve toplumunu serbest birakacaksin?
dediler. Firavun dedi ki: Onlarin ogullarini ldrecegiz, kizlarini sag birakacagiz ve biz onlar
zerinde ezici bir gce sahip kimseleriz.
128
Ms, toplumuna dedi ki: Allah'in yardimini isteyin ve sabredin. Sphesiz ki yeryz
Allah'indir. Kullarindan diledigini ona mirasi yapar. Mutlu son da Allah'in korumasi altina giren
kimseler iindir.
129
Ms'nin toplumu dediler ki: Sen bize gelmeden nce de eziyet grdk, sen geldikten sonra
da. Ms dedi ki: Umulur ki, Rabbiniz dsmanlarinizi degisime, yikima ugratacak ve sizi
yeryznde onlarin yerine geirecektir. Bylece de sizin nasil davranacaginiza bakacaktir.
130
Ve andolsun ki Biz, Firavun sllesini, dsnp gt alsinlar diye senelerle kurakliklarla/
senelerce kitlik ve rn noksanligi ile yakaladik.
131
Sonra kendilerine iyilik geldigi zaman, Iste bu
bize aittir dediler. Eger kendilerine bir ktlk gelirse, Ms ile yanindakilerin ugursuzlugu olarak
kabul ederler. Iyi bilin ki, onlarin ugursuzlugu Allah katindadir. Fakat onlarin ogu bilmezler.
132
Ve Firavun'un toplumu, Sen bizi kendisiyle bylemek iin her ne almet/ gsterge
getirsen de, biz sana inananlar degiliz dediler.
133
Biz de belirli araliklarla yetler olmak zere zerlerine tufani, ekirgeleri, hasereleri,
kurbagalari ve kani gnderdik. Yine byklk tasladilar ve bir sulular toplumu oldular.
134
Ve ne zaman ki, bu azap zerlerine kt: Ey Ms! Sana olan ahdi/ verdigi sz nedeniyle
bizim iin Rabbine dua et, eger sen bizden bu cezayi kaldirirsan sana kesinlikle iman edecegiz. Ve
kesinlikle Isrlogullari'ni seninle birlikte gnderecegiz dediler.
135
Ne zaman ki, ulasacaklari belli bir sreye kadar onlardan cezayi kaldirdik, derhal
szlerinden cayiveriyorlar.
136
Biz de, sphesiz yetlerimizi yalanladiklari ve onlardan gfil olmalari nedeniyle onlari
cezalandirip adaleti sagladik. Ve onlari bol suda/ nehirde bogduk.
137
O zaafa ugratila gelmis/
gszlestirilmis olan toplumu da bereketlendirdigimiz yerin her tarafina mirasi yaptik. Ve bylece
Rabbinin, Isrlogullari'na olan o pek gzel sz, sabretmeleri nedeniyle yerine geldi. Biz de Firavun
ile toplumunun yapageldikleri sin eserlerini ve ykseltmekte olduklari seyleri yerlebir ettik.
138,139
Ve Isrlogullari'ni bol sudan/ nehirden geirdik. Derken kendilerine ait putlara tapmakta
olan bir topluma rastladilar. Dediler ki: Ey Ms! Onlarin nasil ki tanrilari varsa, sen de bizim iin
bir tanri belirle! Ms dedi ki: Siz gerekten chillik eden bir toplumsunuz. Su grdgnz halkin
iinde bulunduklari din, yok olmaya mahkmdur ve btn yapmakta olduklari da btildir.
(A'rf/ 127139)
Ve Su'ar/ 5268, Ynus/ 8392, Zuhruf/ 4656 ve Duhn/ 1724.
Yine bir karsilastirma yapilmasi iin, olayin Kitab-i Mukaddesin ikis/ 11-14.
Bablarinin okunmasini neririz.
1025
79. yetteki Ve Firavun kavmini saptirdi ve dogru yolu gstermedi ifadesi,
Firavunun halkina karsi yaptigi bir konusmaya isaret etmektedir ki bu konusma
M'min Sresi'nin 29. yetinde bildirilmistir:
28,29
Ve Firavun ailesinden imanini saklayan bir babayigit adam: Bir adami, Rabbim Allah dedigi
iin ldrecek misiniz? Hlbuki o, kesinlikle size Rabbinizden delillerle gelmistir. Ve eger o, bir
yalanci ise bir bakarsin ki o'nun yalani kendi aleyhine oluvermistir. Ve eger dogru ise size yaptigi
tehditlerin bir kismi size isabet eder. Sphesiz Allah, asiri giden bir yalanci kisiye kilavuz olmaz. Ey
toplumum! Yeryznde aiga ikmis olarak bugn ynetim sizindir. Peki, eger gelecek olursa
Allah'in hismindan bizi kim yardim edip kurtarir? dedi.
Firavun: Ben size grsmden baskasini gstermiyorum ve ben sadece size resitligin/akilli olmanin
yoluna kilavuzluk ediyorum dedi.
(M'min/ 29)
Grldg gibi, Firavun kendi kavmine onlari dogru yola kilavuzladigini
sylemistir ama isin sonunda onlari saptirdigi ortaya ikmistir.
Isrlogullari'nin nil nehrinden geirilmelerinden Tr'un eteklerine gelmelerine
kadar olan gelismeler bu Srede anlatilmamistir. Kissanin bu blm A'rf
Sresinde de anlatilmisti:
138,139
Ve Isrlogullari'ni bol sudan/ nehirden geirdik. Derken kendilerine ait putlara tapmakta
olan bir topluma rastladilar. Dediler ki: Ey Ms! Onlarin nasil ki tanrilari varsa, sen de bizim iin
bir tanri belirle! Ms dedi ki: Siz gerekten chillik eden bir toplumsunuz. Su grdgnz halkin
iinde bulunduklari din, yok olmaya mahkmdur ve btn yapmakta olduklari da btildir.
140
Ms dedi ki: O sizi lemlere fazlalikli kilmisken, ben size Allah'tan baska ilh mi
arayayim!
141
Hani bir zaman Biz, size azabin ktsn yapan; ogullarinizi ldren, kizlarinizi sag birakan
Firavun ailesinin elinden de sizi kurtarmistik. Bunda da sizin iin Rabbiniz tarafindan byk sinav
vardir.
142
Ve Ms ile otuz geceye szlestik ve sreyi bir on gece ile tamamladik. Bylece Rabbinin
tayin ettigi vakit tam kirk geceye tamamlandi. Ve Ms, kardesi Hrn'a, Toplumum iinde benim
yerime ge, islah et ve bozguncularin yoluna uyma! dedi.
143
Ne zaman ki, Ms, belirledigimiz vakitte geldi ve Rabbi o'na sz syledi. Ms, Ey
Rabbim! Gster bana Kendini de bakayim Sana! dedi. Rabbi o'na dedi ki: Beni sen asla
gremezsin, velkin su daga bak, eger o yerinde durabilirse, sen de Beni greceksin. Daha sonra
Rabbi daga tecelli edince onu parampara ediverdi, Ms da baygin olarak yere yigildi. Ayilip
kendine gelince de, Seni tenzih ederim, Sana dndm; tevbe ettim ve ben inananlarin ilkiyim dedi.
144
Allah dedi ki: Ey Ms! Mesajlarimla ve kelmimla seni insanlar zerine setim. Simdi
sana verdigimi al ve kendisine verilen nimetlerin karsiligini deyenlerden ol!
145
Ve Biz o'nun iin o levhalarda her seyden, bir nasihat ve her sey iin bir ayrinti yazdik.
Haydi, bunlari kuvvetle al, toplumuna da en gzel sekilde almalarini emret. Yakinda size o hak
yoldan ikanlarin yurdunu gsterecegim.
146
Yeryznde, btn yetleri grseler de onlara iman
etmeyen, dogrunun yolunu grseler de o yolu tutup gitmeyen, eger sapikligin yolunu grrlerse onu
yol edinen haksiz yere byklk taslayan su kimseleri, yetlerimizden uzak tutacagim. Bu, onlarin
yetlerimizi yalanlamalari ve onlardan gafil; duyarsiz, ilgisiz olan kimseler olularindandir.
147
yetlerimizi ve hiretteki karsilasmayi yalanlayanlarin amelleri bosa gitmistir. Onlar kendi
yaptiklarindan baska bir sey ile mi cezalandirilirlar?
(A'rf/ 138147)
83
Seni toplumundan daha abuklaytran nedir ey Ms?
1026
84
Ms: Onlar, benim izim-gretim zerinde olanlardr. Ben de Sen
hoynut olasn diye Sana acele ettim Rabbim dedi.
85
Allah: Sphesiz iyte, Biz senden sonra toplumunu imtihan ettik. Samir
de onlar saptrd dedi.
Bu yetler aslinda 79. yetin devamidir. Yukarida da syledigimiz gibi, 80
82. yetler kissanin anlatimina bir parantez olarak girmistir. Bu parantezde,
denizden geirilen kavmini nimeti bol bir yere iskn eden ve Rabbi ile bulusma
hevesiyle vahiy mahalli olan daga giden Ms peygamberin Allah ile olan
konusmasi anlatilmaktadir. Anlatilanlara gre, kavminin kendilerine verilen ilh
gretilerden vazgemeyecegine gvenen Ms peygamber, onlari kardesi Hrn'a
emanet ederek Rabbini hosnut etmek iin alelacele ilk vahyi aldigi yere gitmis ama
orada durumun hi de kendi dsndg gibi olmadigini, Samir'nin onlari
saptirdigini, onlarin da kendilerini atese attigini grenmistir. Isrlogullari'nin
kendilerini atese atmasi, Biz onlari fitnelendirdik cmlesi ile ifade edilmistir.
Rabbimizin fitnelendirme fiilini kendisine nispet etmesi, "fitnelendirme"
eyleminin yaraticisi olmasi sebebiyledir. Yani Isrlogullari aslinda kendi
kendilerini atese atmislar, ne olduklarini, iyzlerini aiga vurmuslardir.
SMR KMDR:
,-' -'' - Smir szcg, tipki _ -`' - mm = anakentli, _
- - Mekk =
Mekkeli, _-, '' - rm = Romali szckleri gibi Smirli demektir. Buna gre
"Smir" ya bir lkenin, ya bir kentin, ya da bir kavmin [oymagin] adidir. Buna dair
elimizde kesin bir bilgi bulunmamasina ragmen biz bu szcgn "Smer"
szcgnden bozulmus oldugu kanaatine sahibiz. Smir szcg, Tevrt'ta
"Smiriye" seklinde gemektedir:
Omri, Semer adli birinden Samiriye Tepesi'ni iki talant gme satin alip stne bir
kent yaptirdi. Tepenin eski sahibi Semer'in adindan dolayi kente Smirye adini verdi.
542
Smir szcgnn "Smer" szcgnden bozulmus oldugu varsayimina
dayanarak ve yukaridaki Tevrt cmlesini dikkate alarak Isrlogullari'ni yoldan
ikaran Smir hakkinda su yorumu yapmak mmkn olabilir: Smir,
Isrlogullari arasina karismis olmasina ragmen, aslen Mezopotamya'dan Misir'a
gms ve hl asaletlerini koruyan Smerli guruplara mensup birisidir.
86
Bunun zerine Ms fkeli ve zgn olarak hemen toplumuna geri
dnd; Ey toplumum! Rabbiniz size gzel bir vaat ile sz vermedi mi? Simdi
size bu uzun mu geldi, yoksa Rabbinizden size bir gazap inmesini mi arzu
ettiniz de bana olan vaadinizden cayverdiniz? dedi.
87
Onlar dediler ki: Biz sana verdigimiz szden kendiligimizden
caymadk. Fakat biz o toplumun znetlerinden birtakm agrlklar
yklenmiytik. Sonra onlar frlatp attk. Sonra da iyte bylece Samir kafamza
soktu.
86. yette, gvenerek arkasinda biraktigi kavminin yoldan iktigini grenen ve
fke ile kavmine dnen Ms peygamberin sitemi, 87. yette de Ms
542
Kitab-i Mukaddes/ 1. Krallar, 16.24
1027
peygamberin azarina karsilik suu Smir'nin zerine atmak sretiyle kavminin
kendisini savunmasi anlatilmistir. Hatirlanacak olursa, kissanin bu blm A'rf
Sresinde bu ayrintida degildi:
150
Ve Ms, fkeli ve zntl olarak toplumuna dndgnde, Bana arkamdan ne kt bir
halef/ nesil oldunuz! Rabbinizin emrini abuklastirdiniz mi? dedi. Ve levhalari birakti ve kardesi
Hrn'u kendine ekerek basindan tuttu. Hrn: Ey anamin oglu! Inan ki, bu toplum beni gsz
dsrd, az daha beni ldreceklerdi. Onun iin bana dsmanlari sevindirecek bir sey yapma. Ve beni
bu zlimler toplumu ile bir tutma dedi.
151
Ms dedi ki: Rabbim! Beni ve kardesimi bagisla! Bizi rahmetinin iine al. Ve Sen
merhametlilerin en merhametlisisin.
(A'rf/ 150151)
FIRLATIP ATILAN ZYNETLER:
87. yetteki ifadeler genellikle asagidaki nakil esas alinarak yorumlanmis ve
Ms peygamberin kavminin firlatip attigi ziynetlerin, Isrlogullari'nin Misir'daki
komsularini kandirarak onlardan emanet olarak alip da iade etmedikleri kiymetli
esya ve madenler oldugu ileri srlmstr.
Ziynet"ten kasit, firavun hanedanindan aldiklari altin ve gmten oluan ss eyalari
idi. Otuz be gn sonra Smir -ki o Isrlogullari'ndan idi- onlara dedi ki: "Ey Misir
halki! Ms size geri dnmeyecektir. Siz de u vizre bakin. O vizr, kadinlariniz ve
ocuklariniz zerindeki pisligin ta kendisidir. Bunlar sizin gasp yoluyla firavun
hanedanindan aldiginiz ss eyalaridir. Haydi, bunlardan temizlenin ve onlari atee atin!"
Onlar da onun dedigini yaptilar. Altin ve gmten oluan btn ss eyalarini toplayip
bir araya getirdiler. Smir bunlari aldi ve 36.37 ve 38. gnlerde -yani, toplam gnde-
ileyerek bir buzagi ekline getirdi. Sonra Cibril'in atinin toynaginin izinden almi oldugu
topragi ona katti. Buzagi bir defaya mahsus olmak zere bgrd. Fakat bir daha
bgrmesini tekrarlamadi. Samiri, 39. gn bu buzagiya tapmalarini emretti. Ertesi gn,
yani kirkinci gnde Ms onlarin yanina dnd. Ite Allah'in u buyrugu bunu
anlatmaktadir: "Onlari attik, Smir de bylece (o ss/ziynet eyalarini atee) atti.
543
Yukardaki iddialarn Kitab- Mukaddesteki yanl anlatmndan
baka kaynag yoktur.
Isrilliler Ms'nin dedigini yapmi, Misirlilar'dan altin, gm eya ve giysi
istemilerdi. RAB Isrillilerin Misirlilarin gznde ltuf bulmasini sagladi. Misirlilar
onlara istediklerini verdiler. Bylece Isrilliler onlari soydular.
544
Tevrt'taki anlatima gre; Isrlogullari Misir'dan ayrilmadan hemen nceki
gnlerde Misirlilardan altin, gms esya ve giysiler istemisler ve almislar ama bu
aldiklarini geri deme niyeti tasimadiklarindan aslinda Misirlilari soymuslardir.
543
(Muktil)
544
(ikis, 12: 3536)
1028
87. yeti yukaridaki anlayisa malzeme yapmak ve bir takim eklemelerle
evirmek, muharref Tevrt'i nakletmekten baska bir sey degildir. Aslinda Tevrt
etkisiyle yapilan bu eklemeli eviriler, yetteki fiillere ve cmlelerin kurulumuna
da uygun dsmemektedir.
Bize gre bu yaklasim tamamen yanlistir. Bu konuda dikkat edilmesi gereken
ilk nokta, 87. yette geen ,-'' -, - zynet'l-gavm = kavmin ziyneti ile A'rf
Sresi'nin 148. yetinde geen +,
56
Iyte bu, din gnnde onlarin ziyafetleridir.
57
Biz, sizi oluyturduk; dogrulamanz gerekmez mi?
58
Peki dkp
durdugunuz yeyi [meniyi, yumurtay] hi dyndnz m?
59
Siz mi
oluyturuyorsunuz onu, Biz mi oluyturucularz?
60,61
lm aranzda Biz ayarladk Biz. Ve Biz, sizi benzerlerinizle
degiytirmemiz ve sizi bilmediginiz bir yeyde inya etmemiz zerine, nne
geilenler/engellenebilenler degiliz.
62
Ve andolsun, ilk yaratly bildiniz, grendiniz. Peki, dynp gt
almanz gerekmez mi?
63
Peki, ekip durdugunuz yeyi hi dyndnz m?
64
Siz mi bitiriyorsunuz onu, yoksa Biz mi bitirenleriz?
65-67
Dileseydik Biz, kesinlikle onu kuru bir p yapardk da siz, Sphesiz
biz bor altna girmiy kimseleriz! Daha dogrusu, biz her yeyi elinden alnmy
1049
yoksun braklmy kimseler imiyiz! diyerek yayar kalrdnz:
68
Peki, iip
durdugunuz suyu hi dyndnz m?
69
Siz mi buluttan indirdiniz onu, yoksa Biz mi indirenleriz?
70
Dileseydik onu tuzlu yapardk. O hlde karylgn demeniz gerekmez
mi?
71
Peki, yakp durdugunuz o ateyi/oksijeni hi dyndnz m?
72
Siz mi ateyin/oksijenin agacn inya ettiniz, yoksa Biz mi inya edenleriz?
73
Biz ateyi/oksijeni bir ibret/hatrlatma ve l yolcularna bir yarar yaptk.
74
yleyse byk Rabbinin adn arndr/noksanlklardan uzak tut/O'nun
noksanlklardan uzak oldugunu gret!
75
Artk hayr. Necmleri/her indirilmede gelen yetlerin
yerlerini/zamanlarn; iniyini kant gsteririm ki
76
ve eger bilirseniz bu byk
bir kanit gsterimidir,
77
hi kuykusuz o, yerefli Kurn'dr.
78
Saklanmy/korunmuy bir kitaptadr.
79
Ona zihinsel olarak temizlenmiylerden
baykas temas edemez.
80
O, lemlerin Rabbinden indirilmedir.
81
Peki, yimdi siz bu Sz'/Kurn' m kmsyorsunuz?
82
Ve geiminizi yalanlayarak m temin ediyorsunuz/verilen rzklara
yalanlayarak m karylk veriyorsunuz?
83-85
Ancak can bogaza gelip dayandg zaman, siz de o zaman, onun
karysnda bekliyorsunuz, Biz ise ona sizden daha yaknz. Velkin siz
grmezsiniz.
86,87
Peki, mademki cezalandrlmayacakmysnz, eger dogrulardan iseniz
bogaza gelmiy, kmakta olan can geri evirmeniz gerekmez mi?
88,89
Amma eger o, yaklaytrlanlardan ise, artk rahatlk, gzel kokulu
rzk ve bol nimetlerin cenneti vardr.
90,91
Ve eger o, sagn ashbndan ise; artk sana sagn ashbndan selm!
92-94
Ve ama o, hak yoldan sapmy yalanlayclardan ise; iyte kaynar sudan
bir ziyafet! Ve cehenneme atlma!
95
Sphesiz iyte Bizim bu naklettiklerimiz, kesin bilginin, geregin ta
kendisidir.
96
yle ise byk Rabbinin adn arndr/O'nun noksanlklardan uzak
oldugunu gret!
AYETLERIN TAHLILI
1-7. Ayetler:
1-7
olacak o vaka oldugu zaman ki o vakanin oluu iin yalan syleyen yoktur.
O vaka, alalticidir, ykselticidir yeryz siddetle sarsildika sarsildigi ve
daglar ufalandika ufalanip da toza dumana dnsverdigi zaman ve sizler
es sinif oldugunuz zaman
Grldg gibi, 17. ayetler bir cmlenin zarf tmlecini teskil etmektedir.
Cmlenin diger geleriyle yklemi burada degildir. Dolayisiyla surenin 17.
1050
ayetlerinden olusan tmlecin ilk szcg olan '-' iza edatinin mutlaka baglandigi
bir yer olmalidir. Olacak olan o vaka oldugu zaman.... deyip de devaminda
herhangi bir aiklama yapilmazsa, bu kelm bosta kalir, kimse bir sey anlamaz. Bu
durum aynen Ben askerdeyken deyip kelmi kesmeye benzer. Aslinda szn
devam ettirilip askerde neler oldugunun da aiklanmasi gerekir.
Gemiste Kuran zerinde tertil dirayetini gsteremeyen bazi mfessirler, bu
ayetleri bir takim takdirlerle anlamaya ve anlatmaya alismislardir. Bunlardan
Kurtubi ile Razinin ileri srdkleri dsnceler asagidadir:
Buyrukta hazfedilmis ifadeler vardir. Yani o vakianin gereklesecegi zamani hatirlayiniz. el-
Crcani dedi ki: "Iza [zaman]" sila [zaid]dir. Vakia gereklesecektir demektir. Yce Allahin: "O
saat yaklasti" [el-Kamer, 54/1] buyrugu ile; "Allahin emri geldi" [en-Nahl, 16/1] buyruklari gibidir.
Yine bu buyruk: Oru geldi yani zamani yaklasti demeye benzer. Birinci grse gre ise "iza
[zaman]" vakit bildirmek iindir, cevabi da Yce Allahin "Ashabul-meymene, ne ashabul-
meymenedir? [8. yet] buyrugudur.
550
nc Mesele
'Iza edatinin ayetteki mili nedir? Deriz ki: Bu hususta su izah yapilabilir:
1- Bunun mili, kendinden nce geen bir fiildir. Bu durumda, iza kelimesi, mefl- fh
degil de, mefl- bih olmus olur. nceden oldugu dsnlen fiil [mil] de, mahzf zkr[hatirla
ki]" fiilidir. Buna gre Hak Tel sanki "Kiyameti hatirla" demis olur.
2- Bunun mili, Leyse li vakatiha kazibetn ifadesidir. Bu, senin "Cuma gn, benim iin
mesguliyet yok" demen gibi olur.
3- Bunun mili, kiyamet koptugunda kimi alaltilir, kimi ykseltilir gibi ifadelerdir. Bunun
delili ise, ayetteki "hafiz, rafia " ifadelerinin yer alisidir. Bunun milinin, yine ayette geecek olan
"ashab-i meymene..." [Vakia/8] kelimesinin oldugu da sylenmistir ki, bu, "Kiyametin koptugu
gnde, ashab-i meymene..." demektir.
551
Buradaki ve tespitini yaptigimiz birok yerdeki gibi, iinden ikilmaz ve
Kurani anlasilmaz kilan sorunlarin kaynagi, Kurandaki tertilin -olmasi zorunlu
olan dizilisin- ihmal edilmesidir. Ayetlerin indikleri sira ve dzende tertip edilmesi
hlinde bu sorunlar ortadan kalkmaktadir.
Nitekim buradaki sorunu ortadan kaldirmak iin de Vakia suresinin Ta Ha
suresinin devami oldugunu hatirlamak ve Ta Ha suresinin son ayeti ile Vakia
suresinin yukaridaki 17. ayetlerini arka arkaya siralamak yeterli olmaktadir. Buna
gre, Vakia suresinin basindaki iza edatinin amili, Ta Ha suresindeki
fesetalemune [yakinda greneceksiniz] fiilidir. Ama grldg gibi, tertip
sirasinda cmle blnms, ana cmle ile ana cmlenin zarf tmleci arasina 35
surenin ayetlerinden olusan 222 sayfa tutarinda bir duvar rlmstr. Biz, sitemde
bulundugumuz ve Kurani anlasilmaz bir sekle sokan bu durumun mutlaka
dzeltilmesi gerektigini dsnyoruz.
Szn ettigimiz tertiple ilgili dzeltme yapildiginda, yani Ta Ha suresinin
135. ayeti ile Vakia suresinin 17. ayetleri birlestirildiginde paragraf asagidaki
sekilde olusmakta ve ortada hibir sorun kalmamaktadir:
De ki: Herkes beklemektedir. Siz de bekleyiniz. Sphesiz dz yolun
sahiplerinin kimler oldugunu ve kimlerin dogru yolu buldugunu yakinda; olacak o
vaka oldugu -ki onun [o vakanin] oluu iin yalan syleyen yoktur. O [o vaka],
alalticidir, ykselticidir-, yeryz iddetle sarsildika sarsildigi ve daglar
550
(Kurtubi; el Camiu li Ahkamil-Kuran)
551
(Razi; Mefatihul-Gayb)
1051
ufalandika ufalanip da toza dumana dnverdigi ve sizler e [sinif] oldugunuz
zaman bileceksiniz.
Mteaddit defalar belirttigimiz gibi, Kurandaki belig ifadelerin ayni belgatle
Trkeye aktarilmasi mmkn degildir. Bu nedenle, konumuz olan ayetlerdeki
ifadelerin anlamlarini tam olarak meale yansitma konusundaki aczimizi bir kez daha
samimiyetle itiraf ediyor ve seilmis szcklerin derin anlamlarini sunuyoruz.
','' EL VAKIA
Olan, meydana gelen, olmasi kesin olan sey anlamina gelen Vakia
szcg, burada el-Vakia seklindeki belirtili hliyle zellesmis ve kiyametin
adlarindan birisi olmustur. el-Vakia szcgnden baska Kuranda kiyamet iin
el-Kariah, el-Hakkah, es-Sahhah, et-Tammeh gibi isimlesmis szckler de
kullanilmistir. Bunlarin hepsi de kiyamet olayinin byklgn ve ciddiyetini
yansitan szcklerdir. Yerleri geldike her biri ayrica tahlil edilecektir.
Burada el-Vakia szcgyle isimlendirilmis olan Vakia olayi, Hakkah
suresinde syle aiklanmistir:
13-17
Sr'a bir tek fleme flendigi, yeryz ve daglar yerlerinden kaldirilip bir arpisla birbirine
arpilarak darmadagin oldugu zaman, iste o gn, o olay olmustur. Ve gk yarilmistir, artik o, o gn
dayanaksizdir. Tm gler, semanin evresindedirler. O gn Rabbinin byk tahtini; varligini
birligini, yceligini, en yksek makamin sahibi oldugunu, yok edilen eski varliklarin yerine yaratilan,
daha iyi, daha mkemmel yeni varliklar yansitirlar.
(Hakkah/ 1315)
Onun [o vakanin] oluu iin yalan syleyen yoktur
Ayette geen --' kazibetn szcgnn sonundaki tn ekinin vakiat
szcgyle uyum saglamak iin kullanilmis oldugu sylenebilecegi gibi, szcge
mbalga anlami katmasi sebebiyle kullanildigi da ileri srlebilir. Sz konusu ek,
bu ikinci durumda cmlenin syle bir anlama gelmesini saglamaktadir: Bu olacak
vaka o kadar gerektir ki, onun olusu hakkinda hi kimse yalan sylemedi. Tm
akilli, bilgili, bilinli insanlar o vakanin gereklesecegini syledi, onu yalanlamadi.
Onun gereklesecegini syleyen herkes, bu sz ile dogruyu sylemis olmaktadir.
Sz konusu vakanin gereklesecegi ve onu son ana kadar yalanlayanlarin
olayin gerekligi karsisinda bu yalanlamalarindan vazgeecekleri, degisik slplarla
baska ayetlerde de dile getirilmistir:
84
Sonra da ne zaman hismimizi grdler: Allah'in birligine inandik ve O'na ortak kostugumuz
seyleri kabul etmedik dediler.
(Mmin/ 84)
47
Allah'tan, kendileri iin dns yeri olmayan geri evrilemeyecek gn gelmeden nce,
Rabbinizin agrilarina karsilik veriniz. O gn, sizin iin siginacak bir yer yoktur, sizin iin
tanimayacak hle getirmek/ taninmamak da yoktur.
( Sra/ 47)
1-3
Bir isteyen, ykselme zamanlari sahibi Allah'tan, kendisini savacak kimsenin olmadigi;
engellenemeyen, kfirlere; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimselere zg, olacak
azabi istedi.
(Mearic/ 1- 3)
1052
o [o vaka], alalticidir, ykselticidir.
Paragrafin bu blm yine Kuran tarafindan daha nce Ta Ha suresinin 105
112. ayetlerinde aiklanmisti:
105-107
Sana daglardan soruyorlar, de ki: Rabbim onlari savurduka savuracaktir. Bylece onlari
dmdz bos bir hlde birakacak. Orada bir ukur ve bir tmsek grmeyeceksin.
108
O gn, hibir egriligi olmayan o davetiye uyarlar ve Rahmn [yarattigi btn canlilara
dnyada oka merhamet eden Allah] iin sesler kisilmistir. Artik sadece hafif bir ses duyacaksin.
109
O gn, Rahmn'in [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in]
kendisine izin verdigi ve szce hosnut oldugu kimseler hari, yardim-destek, yarar saglamaz.
110
Allah, yardim grmeyenlerin nlerindeki ve arkalarindaki seyleri bilir. Onlar ise O'nu
bilgice kusatamazlar.
111
Ve kisiler, diri ve btn yarattiklarini gzetip duran Allah iin bas egmistir. Bir sirke
bulasarak yanlis; kendi zararlarina is tasiyan kimseler gerekten zarara ugramistir.
112
Ve her kim iman eden biri olarak dzeltmeye ynelik islerden yaparsa, artik o, bir
haksizliktan ve hakkinin yenileceginden korkmaz.
(Ta Ha/ 105112)
Burada, alaltma ve ykseltmenin olaya izafe edilmesi mecazendir. Bunun
bir baska rnegi de Sebe suresinin 33. ayetindedir. Insanlarin hile yapmalari orada
mecazen gece ve gndze izafe edilmistir.
Ayette olay ile neyin alalip neyin ykselecegi aika sylenmemis,
hazfedilmistir. Ancak alalma ve ykselme kavramlari Araplarca hem mekn,
hem de konum [stat] iin kullanilmaktadir. Mesela mekn iin alak yer, konum
iin de izzet anlaminda kullanilmasi gibi. Buna gre, ifadenin hem evrene ait
alalma ve ykselme hem de insanlara ait alalma ve ykselme seklinde
anlasilmasi mmkndr.
Evrene ait alalma ve ykselme Kuranda birok ayette konu edilmistir:
5
Daglar da atilmis renkli yn gibi olur.
(Kariah/ 5)
1,2
Ey insanlar! Rabbinizin korumasi altina girin, sphesiz kiyametin kopus aninin sarsintisi ok
byk bir seydir. Onu greceginiz gn, her emzikli kadin emzirdiginden vaz geer. Ve her hamile
kadin tasidigini birakir. Ve sen, insanlari sarhos olmadiklari hlde sarhos grrsn. Velkin Allah'in
azabi ok siddetlidir.
(Hacc/ 1)
14
O gnde ki; yer ve daglar sarsilir ve daglar eriyip akan bir kum yiginina dnsr.
(Mzzemmil/ 14)
Zilzal 1-3
yeryz, kendi sarsintisiyla sarsildigi, yeryz, agirliklarini ikardigi ve insanin, Bu
yeryzne ne oluyor! dedigi zaman
1053
(Zilzal/1 -3
Yedinci yetin basindaki , ve baglaci cmleyi _, vakaa fiili zerine
atfettiginden ayetin anlami ve sizler e [sinif] oldugunuz zaman greneceksiniz
demektir. Bylece Ta Ha suresinin 135. ayetindeki bileceksiniz fiili, yine bir zarf
tmleci olan bu ayeti de kapsamis olmaktadir. Bu durumda Ta Ha/135 ile baslayan
cmle tam olarak su anlami ifade etmektedir:
De ki: Herkes beklemektedir. Siz de bekleyiniz. Sphesiz dz yolun
sahiplerinin kimler oldugunu ve kimlerin dogru yolu buldugunu yakinda; .. ve
sizler e [sinif] oldugunuz zaman bileceksiniz.
Yani Rabbimiz bu ifade ile insanlarin mahserde grupta toplanacagini
bildirerek akilli insanlari lmeden, mahsere ikmadan, is isten gemeden, olacaklari
aynelyakin ve hakkalyakin grenmeden akillarini baslarina almaya davet
etmektedir. Bu olaylar gereklestikten sonra pismanligin fayda vermeyecegi de yine
bu ayetlerin mesaji kapsamindadir.
Buradaki sizler seklindeki hitap her ne kadar Kuranin indigi zamanki
kisilere ve simdiki okuyuculara imis gibi grnyorsa da, aslinda ilk insandan
kiyamet gnne kadarki tm nesillere yneliktir.
810. Ayetler:
8
yte sagn ashb, sagn ashb nedir?
9
Ve solun ashb, solun ashb nedir?
10
ne geenler de, ne geenlerdir.
8. ayetin - fa-i tafsiliyye [detaylandirma fasi] ile baslamasi, 7. ayette sz
edilen siniIin aiklanmasina burada baslandigini gstermektedir. 810. ayetlerde
yapilan aiklamaya gre insanlar ahirette sinifta toplanacaklardir:
- Sagin ashabi
- Solun ashabi
- Sabikun [ne geenler, grevi nce yapanlar]
8. ve 9. ayetlerde, sagin ashabi ve solun ashabi iin Sagin ashabi nedir?
ve Solun ashabi nedir? seklinde birer soru cmlesi yer almistir. Daha nce Kariah
suresinde karsilastigimiz, ileride de Hakkah suresinde karsilasacak oldugumuz
szcgn tekrari ile yapilan soru cmleleri, dikkat ekmek, meselenin nemini
belirtmek ve bunun sasilacak bir hl oldugunu beyan etmek iin kullanilan bir ifade
tarzidir.
10. ayette, ,--' -'' es-Sabikun szcgnn tekrarlanmasi suretiyle, mpteda
ve haberden olusan bir isim cmlesi olusturulmustur. Dikkat ekmeye ynelik bir
ifade tarzi ile olusturulan bu cmlenin anlamini da Trkede ne geenler,
gerekten nde olmayi hak etmis kimselerdir seklinde aiklamak mmkndr.
Sagin Ashabi ve Solun Ashabi ifadelerinin ne anlama geldigi, daha nce
Beled suresinin 18, 19. ayetlerinin tahlilinde aiklanmisti.
1054
Ancak yararli olacagini dsnerek sz konusu aiklamalari burada da tekrar
ediyoruz:
ASHBU'L-MEYMENE: Szlklerde --,- [meymene] szcg iin ,-,
[yemn] veya -, [yumn] szcklerinden tremis olmasina gre sag el veya
ugurlu/bereketli karsiliklari verilmistir.
Kelimenin -, [yumn] szcgnden tredigi kabul edilirse, ashbu'l-meymene
deyimi, bahti iyi olan, bereketli, mutluluk sahibi anlamina gelir. Eger yemn
szcgnden tredigi kabul edilirse, bu takdirde de sag el anlamina gelir ve yette
yksek mertebe anlaminda kullanildigi anlasilir. nk Araplar iin sag el,
kuvvet ve serefin semboldr. Nitekim hrmet edilen kimseler meclislerde sag
kseye oturtulur ve bir kimseye verilen deger,-,''- _
-''- _
-- `
[fulnun minn bi'-iml=o benim sol kolumdur] ifadesi ile belirtilirdi. zetle
----'' -'=-' [ashbul-meeme], Allah'in asagiladigi bedbaht kimselerdir ve O'nun
huzurunda sol tarafta bulunacaklardir.
NE GEENLER
ne gemek ifadesi, bir yarisi agristirmaktadir. Zaten Rabbimiz de
Kuranda bizleri birok iste ortak hareket etmeye, iyi islerde yarismaya davet
etmistir:
17-20
Kesinlikle sizin dsndgnz gibi degil! Dogrusu siz, yetimi, stn-saygin bir sekilde
yetistirmiyorsunuz. Yoksulun yiyecegi zerine birbirinizi zendirmiyorsunuz. Oysa mirasi
yagmalarcasina yle bir yiyisle yiyorsunuz ki! Mali yle bir sevisle seviyorsunuz ki, yigmacasina!
(Fecr/ 17, 20)
1-3
Yasadiginiz agin insanlik hli kanittir ki iman eden, dzeltmeye ynelik isler yapan, hakki
tavsiyelesen; birbirinin olmazsa olmazi sayan/ gtlesen ve sabri tavsiyelesenlerin; birbirinin olmazsa
olmazi sayanlarin / gtlesenlerin disindaki tm insanlar, kesinlikle tam bir kayip, zarar, bunalim, aci
iindedir.
(Asr/ 13)
Ve l-i Imran/ 133, Hadid/ 21, Tvbe/ 100, Mmin/ 61 ve Hadid/ 10.
Biliyoruz ki, Snnetllahta karsilik amel cinsindendir:
6-13
d toplumuna, stunlarin sahibi Irem'e ki, beldeler iinde bir benzeri oluturulmamiti,
vadilerde kayalari kesen Semd toplumuna, o kaziklarin sahibi; muhtesem ordulari olan/ grlmemis
iskenceler eden Firavun'a Rabbinin ne yaptigini grmedin mi/dsnmedin mi? Onlar ki, o lkelerde
azitmislardi. Dolayisiyla da oralarda bozgunculugu ogaltmislardi. Onun iin de Rabbin zerlerine
azap kamisi yagdirdi.
(Fecr/ 13)
1055
O hlde, dnya hayatinda salihati islemekte yarisip ne geenler, dnyada nasil
nde yer aldilarsa, ahiret hayatinda da gerek cennete giriste, gerekse nimetlere
erismede yine nde yer alacaklardir.
11. Ayet:
11
yte ne geenler, yaklaytrlanlardr.
Bir nceki ayette ,--' -'' es Sabikun [ne geenler, nde olanlar] ifadesi ile
nitelenenler, bu ayette biraz daha aiklanmis ve ,- -- mukarrebun
[yaklastirilanlar] olarak nitelenmistir. Yaklastirilmanin ne demek oldugu ise Sebe
suresinde aiklanmistir:
37
Ve sizi huzurumuza yaklastiracak olan, mallariniz ve evlatlariniz degildir. Ancak kim iman
eder ve dzeltmeye ynelik isleri yaparsa, iste onlar; kendileri iin yaptiklarina karsi kat kat karsilik
olanlardir. Ve onlar, yksek ksklerinde gven iindedirler.
(Sebe/37)
Grldg gibi, Rabbimiz, burada mukarrebun olarak niteledigi kisilerin
kimler oldugunu Sebe suresinde aiklamis ve bunlarin iman etmis, salihati
islemis kisiler oldugunu aika beyan etmistir.
12. Ayet:
12
yte ne geenler, Naim cennetlerindedirler.
810. ayetlerde bildirilen ahiretteki insan gruplarinin konumlari bu ayetten
itibaren aiklanmaya baslanmis ve ilk olarak da es Sabikun [ne geenler] konu
edilmistir. Bylece nde olanlar siniIina anlatimda da ncelik taninmistir.
Ayette onlar cennetlerdedir denilmeyip de Naim cennetlerindedirler
denilmesi dikkat ekicidir. Naim szcg lgatte bol, ok, sonsuz nimetler
bulunduran demektir. Dnyadaki bag, bahe ve bostanlarin daima bakim, budama,
sulama gibi emek istedigi ve yorgunluga sebep oldugu dsnlrse, ne geenlere
vaat edilen Naim cennetlerinin dnyadakiler gibi klfeti olmayan, sirf yararlanmaya
ve safa srmeye ynelik oldugu anlasilmaktadir. es-Sabikuna verilen Naim
cennetler mjdesi, surenin 88, 89. ayetlerinde tekrar gndeme gelecektir.
13, 14. Ayetler:
13,14
Birogu evvelkilerdendir, ok az da sonrakilerdendir.
es-Sabikun hakkinda bilgi veren bu ayetlerde evvelkiler ve sonrakiler
ifadeleri ile kimlerin kastedilmis oldugunun dikkatle dsnlmesi gerekir.
Eger evvelkiler ve sonrakiler ayriminin zamana gre yapildigi kabul
edilir ve ayrimi belirleyen zaman olarak da bu ayetlerin indigi dnem benimsenirse,
Naim cennetlerinden yararlanacak olanlarin ogunun peygamberimizin elilik grevi
yaptigi dnemden evvel yasayanlardan oldugu, ok azinin da bu dnemden sonra
yasayacaklardan olacagi anlasilir. Ancak bu kabulleri benimsemelerine ragmen
bazilari Naim cennetlerinden yararlanacak olanlarinin ogunun Muhammed
1056
mmetinin ilklerinden, ok azinin da sonrakilerinden oldugunu iddia etmislerdir.
Ne var ki, ahirete, mahsere ait beyanlarin normal olarak ilk insandan son insana
kadar herkesi kapsamasi gerektigi hususu dikkate alinirsa, bazilarinca yapilan bu
ayrimin gereki olmadigi hemen grlebilir.
Eger evvelkiler ve sonrakiler ayriminin zamana gre degil de olaya
gre yapildigi kabul edilir ve olay olarak da herhangi bir Allah elisinin yaptigi
davet benimsenirse, Naim cennetlerinden yararlanacak olanlarin ogunun elilerin
davetlerinin ilk dnemlerinde onlara destek verenler oldugu, azinin da bu dnemler
disinda yasayanlar oldugu anlasilir. Bize gre, yukarida mealleri verilen ayetlerden
Hadid suresinin 10. ve Tvbe suresinin 100. ayetleri bu grs desteklemektedir.
Aslinda yukaridaki grslerden hangisi benimsenirse benimsensin, Rabbimizin
bu ayetlerde bizlere vermis oldugu su iki mesaj hi degismeyecektir:
1- Sabikun lsnde cennet hak edenlerin sayilari srekli azalmaktadir.
2- Zor dnemlerde islenen amel, normal dnemlere nazaran daha degerlidir.
24
Onlar, yaptklarna karylk olarak,
15
mcevherlerle iylenmiy tahtlar
zerindedirler.
16
Karylkl onlarn zerinde yaslanrlar.
17,23
evrelerinde,
kaynagndan doldurulmuy testiler, ibrikler, kadehler ki ondan ne baylari
agritilir, ne de akillari giderilir begendiklerinden meyveler, canlarnn
ektiginden kuy eti ile; hi bytlmeyen ocuklar, sakl inciler gibi iri gzller
dolayrlar.
25
Orada boy sz, samalama ve gnaha sokan yeyleri iyitmezler.
26
Sadece sz olarak: Selm [saglk, esenlik, mutluluk], selm [saglk, esenlik,
mutluluk]!
Not: Bu pasaj, Resmi mushaftan farkli tertip edilmistir.
Bu ayet gurubundaki bazi ifadelerin anlamlari arpitilmis ve kadinlarin adeta
erkeklere sunulan birer zevk objesi olduklari ynnde kanaatler olusturulmustur. Bu
nedenle ilgili ayetler zerinde yeteri kadar durmak ve anlamlarini dikkatlice
incelemek gerekmektedir.
Klsik eserlere bakildiginda, Allahin erkeklere iltimas yaptigi ve kadinlari
ikinci sinif insan olarak yarattigi seklinde yanlis bir izlenim verdikleri
grlmektedir. Oysa Kuranda byle bir ayrimin, iltimasin yapildigini
dsndrecek herhangi bir anlam bulmak mmkn degildir. Dolayisiyla, erkek
egemen kltrlerin penceresinden bakarak kadina dsk konumlar bien din
grsler Kuranla zdeslestirilmemeli, Islma aykiri bu tr grsler ihtiva eden
meal ve tefsirlere de son derece ihtiyatla yaklasilmalidir. Ayetlerin anlamlarinda
arpitmalar bulunan bu tr eserleri, meal ve tefsir alismasi yapanlarin tmyle
erkek olusuyla iliskilendirmek mmkndr. Mmin kadinlarin bu alanda ortaya
koyacaklari alismalar, kadin konusundaki yanlis degerlendirmelerin tashih
edilmesinde nemli yararlar saglayacaktir.
Konumuzla ilgili tahlile, kesin olarak bilinmesi ve hi akildan ikarilmamasi
gereken bazi noktalarin vurgulanmasiyla baslamayi gerekli gryoruz:
Fizik ve biyolojik yapimiz, zerinde yasadigimiz dnya kosullari ile uyum
hlindedir. Mesel, isigi grebilmemiz iin gzlere, yasamimizi srdrebilmemiz
iin akciger, karaciger, mide, bbrek gibi i organlara, neslimizi devam ettirmek iin
1057
de reme organlarina sahibiz. Btn bu sistemik yapilar, evrenin isleyis yasalarina
uygun olarak hayatimizi srdrmeye hizmet eden bir tasarimi yansitmaktadir. Oysa
ahirette yasam ve yasam kosullari degisecektir (Hicr/48). Ister cennet ister cehennem
olsun, ahiretteki kosullari, o yasamin gereklerini bu dnya yasamina uygun olan
aklimizla, izanimizla, sezgimizle kavrayabilmemiz mmkn degildir. Bu sebeple,
ahiretle ilgili olan hususlar [mesel cennetteki nimetler] bize hep sembolik olarak,
rnekleri gsterilmek suretiyle ifade edilmistir (Rad/35, Muhammed/15). Zaten
ahireti tasvir eden ayetlerin tmyle incelenmesinden, bizim oradaki yasama uyumlu
bir yapida olacagimiz, yani yeniden diriltildigimizde bilmedigimiz baska bir sekilde
insa edilmis olacagimiz anlasilmaktadir.
Kuranin aik ifadelerine gre; lm, hastalik, yorgunluk, alik, susuzluk gibi
kavramlarin hibirinin varligi cennette sz konusu olmayacaktir. Orada nimetlerin
yenmesi, iilmesi ihtiyatan degil zevkten, sefadan olacaktir. Rabbimiz oradakilere
hibir kisitlama getirmeyecek ve istedikleri her seyi ltfedecektir (Fussilet/31).
Cennette hibir yasagin olmadigini, oraya girmeye hak kazanmis mminlere
istedikleri her seyin verilecegini bildiren ayetlere dayanarak denilebilir ki, cennette
cinsel haz ve zevk isteyenlere de bu isteklerinin verilecegini dsnmek elbette ki
mmkndr. Ama bu haz ve zevklerin tatmin araci olarak orada da dnya
hayatindaki esler gibi, erkekler iin kadin cinsinden, kadinlar iin erkek cinsinden
esler verilecegini dsnmek yanlistir. nk Nisa suresinin 57. ayetinde ahirette
verilecegi belirtilen esler, konumuz olan ayetlerde ve Tur suresinin 20. ayetinde
bahsedildigi gibi, ahirete zg ve orada yaratilacak olan esler olup o eslerin dnya
hayatindaki eslerle karistirilmamasi gerekir. Dnya hayatinda birbirinden farkli
inan ve amelleri olan esler, eger hak etmislerse, evltlari, ana babalariyla beraber
cennete gireceklerdir (Rad/23). Ama cennetten sahnelerin anlatildigi pasajlar iyi
tetkik edildiginde, cennetteki bu beraberligin dnyadaki es, ana, baba, evlt
konumlari ile degil, ahbap, arkadas konumu ile gereklesecegi anlasilmaktadir.
Ahiretle ilgili Kuran bilgilerin zet olarak tazelenmesinden sonra, konu ile
ilgili tahlil alismalarindaki ikinci asama Arap dilindeki bazi teknik ayrintilarin
incelenmesi olmalidir. Diger birok dil gibi, Arapa da szcklerinde mzekker
[eril] ve mennes [disil] ayrimi olan bir dildir. Mesel Trkede, ister kadin ister
erkek olsun, nc kisiler sadece o zamiri ile ifade edilirken, szcklerinde eril
ve disil ayrimi olan Arapada nc sahis zamiri olarak erkekler iin hve,
kadinlar iin hiye szckleri kullanilir. Szcklerdeki eril disil ayrimi Arapada
sadece sahis zamirlerine mahsus olmayip isim, fiil ve edat cinsinden tm szcklerin
yapisinda grlmektedir. Ayrica Arapada eril disil ayrimli szckler kapsaminda
ele alinabilecek baska genel ilkeler de mevcuttur. Bu ilkeler sunlardir:
- Tm ogul szckler disil yapi ile ifade edilirler.
- Cansiz nesneler genellikle mecazen disil kalipla ifade edilirler.
- Kanun, tzk, ynetmelik gibi toplumu ilgilendiren resm yazilar hep eril
ifadelerle yazilirlar.
Arapanin bu kurallari, Arapa inmis olan Kuranda da aynen uygulanmis ve
tm ogul szckler ve ogul esya isimleri disil yapilarla ifade edilirken, topluma
ynelik hkmlerde hep eril szckler kullanilmistir. Ancak Kuranda geen bu
ifadelerdeki erillik veya disillik, szcklerin sadece dil teknigi bakimindan gerekli
olan bir sekil sartini ifade etmektedir. Bundan dolayi da o szcklerle ifade edilen
varliklarin gerek cinsiyetlerini gstermemektedir.
Mesel, asagidaki ayette korunup sakinanlar olarak evirdigimiz muttakn
szcg cemi mzekker [ogul eril] bir szcktr:
1058
2-4
Iste bu kitap; kendisinde hi kusku yoktur, issiz yerlerde iman eden, salti ikame eden [ml
ynden ve zihinsel aidan destek olma; toplumu aydinlatma kurumlarini olusturan-ayakta tutan],
kendilerini riziklandirdigimiz seylerden Allah yolunda harcama yapan, sana indirilene ve senden
nce indirilene iman eden Allah'in korumasi altina girmis kisiler ki bunlar, hirete de kesinlikle
inanirlar iin bir kilavuzdur.
(Bakara/ 2, 3)
Eger Arapanin yukarda belirttigimiz topluma ynelik hkmlerin eril
szcklerle ifade edilme kurali bilinmez veya dikkate alinmazsa, bu ayetten
korunup sakinanlarin, gaybe inananlarin ve salati ikame edenlerin hep erkekler
oldugu yolunda yanlis bir anlam ikarilabilir. Ayni sekilde, yine bu kural
bilinmeden veya dikkate alinmadan Mminun suresinin 111. ayetleri de yanlis
degerlendirilebilir:
1
Kesinlikle, inananlar durumlarini korudular/ zafer kazandilar.
2
Onlar, saltlarinda [ml ynden ve zihinsel aidan destek olmalarinda; toplumu aydinlatmaya
alismalarinda] gsterissiz/ samimi olan kimselerdir.
3
Ve onlar, bos seylerden yz eviren kimselerdir,
4
Ve onlar, zekti isleyen/vergiyi veren kimselerdir,
5-7
Ve onlar, iffetlerini koruyan kimselerdir, eleri veya szlemelerinin sahip olduklari ayri,
nk bundan dolayi kinanamazlar, oysa bunun tesine gitmek isteyenler, ite onlar, sinirlari
aanlarin ta kendileridir.
8
Ve onlar, emanetlerine ve antlasmalarina riyet eden kimselerdir.
9
Ve onlar, saltlarini [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma; toplumu aydinlatma
kurumlarini] koruyan kimselerdir.
10,11
Iste onlar, iinde temelli kalacaklari Firdevs cennetine son sahip olan son sahiplerin ta
kendileridir.
(Mminn/ 111)
Grldg gibi, 1. ayette geen mminler szcg eril ve ogul bir
yapidadir. Szcgn eril ve ogul bir yapida olmasi sebebiyle ayetten lfiz olarak
mminlerin erkek oldugu yolunda yine yanlis bir anlam ikarmak mmkndr.
Diger taraftan, ayni kural geregince 211. ayetlerde yer alan ve eril ogul yapidaki
mminler szcgne gnderilmis olan btn onlar szckleri ve onlar
szcgyle ifade edilen kisilerin nitelikleri de eril szcklerle ifade edilmistir.
Dolayisiyla, eril ifadelere bakarak Mminun suresinin 111. ayetlerinden olusan
pasajda aiklananlarin kadinlarla hi ilgisi olmadigi kanaatine varilabilir.
Elbette ki bu yaklasim yanlistir ve dinimiz aisindan son derece vahim
sonulara yol aabilir bir mahiyettedir. nk yukaridaki rneklerin disinda, salat,
oru, infak, sadaka, cihat, tvbe gibi Kurandaki btn emirler ve yasaklar eril
kaliplarla ifade edilmistir. Arapadaki bu nemli kurali bilmemek veya bu kurali hi
dikkate almamak insani Kurandaki emir ve yasaklarla ilgili olarak kadinlarin
Allahin muhatabi olmadigi veya kadinlarin mkellef kilinmadigi gibi yanlis
kanaatlere gtrebilir. Mesela asagidaki ayetlere bakarak cennetin sadece erkeklere
mahsus oldugu gibi arpik bir anlayisa dslebilir:
31-37
Kesinlikle Allah'in korumasi altina girmis kisiler iin, Rabbinden; gklerin, yerin ve bu
ikisi arasindakilerin Rabbinden; Rahmn'dan [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden
Allah'tan] bir karsilik ve yeterli bir bagis olarak korunaklar/ kurtulus meknlari; sulak baglar-
baheler, zmler, hepsi bir seviyede tomurcuklar; iek baheleri, dolu dolu su kaplari vardir. Onlar,
orada bos bir sz ve yalan duymazlar. Onlar, O'nun huzurunda sz sylemeye g yetiremezler.
(Nebe/ 3136)
1059
Hlbuki kadinlarin da Allahin emir ve yasaklarina muhatap olduklari ve
mkellefiyetlerinin geregini yerine getirmekten sorumlu tutulacaklari tartismasizdir.
Bunun gibi, cennet de dl olarak kadin ve erkek ayrimi olmadan Rabbimiz
tarafindan tm hak edenler iin hazirlanmistir. Buna aykiri grs ve kanaatlere
sapmak, koyu bir cehaletten ve izanini kaybetmis bir mantiktan baska bir seyle
aiklanamaz. Bu cehalet ve arpik mantigin yol aabilecegi en rezil sonu ise,
birilerinin ikip Allah da erkektir diyebilmesidir. Zira Yce Rabbimizi tanitan
ayetler de eril szcklerle ifade edilmistir ve cehaletin karanliginda olusmus bir
mantigin Kurandaki eril szcklere bakarak byle bir bataga saplanmasi ok uzak
bir ihtimal degildir.
Konumuz olan ayetlerin anlamlarinin saptirilmasi da yine yukarida
belirttigimiz kurallardan birinin bilinmemesinden ya da art niyetle ihmal
edilmesinden kaynaklanmaktadir. Szn ettigimiz bu kural, ogul szcklerin disil
yapiyla ifade edilmesi kuralidir. Konumuz olan ayetlerdeki anlamsal saptirma,
szn ettigimiz kuralin bir geregi olarak disil yapida kullanilmis olan szcklerin
anlamlarinin da disillestirilmesi seklinde gereklestirilmistir. Oysa ayetlerdeki
szcklerin kural geregi olarak disil yapida olmalari onlarin gerekte de disil
olduklari anlamina gelmemektedir. Bu ogul szcklerin, grnsteki disillikleri
disinda, anlam olarak disillikle hibir alkalari yoktur. Mesel, Rahman suresinin
asagidaki ayetlerinde sz edilen esler her ne kadar disil szcklerle ifade
edilmislerse de, gerekte cinsiyeti kadin olan esler olduklari anlamina
gelmemektedirler:
56
Oralarda, daha nce bildik, bilmedik, gemis, gelecek hi kimse tarafindan dokunulmamis; el
ve gz degmemis, bakislarini dikenler vardir.
(Rahman/ 56)
70
O meyvelerin ilerinde iyilikler-gzellikler vardir.
71
Peki siz ikiniz, Rabbinizin g yetirdiklerinin; essiz gcnn, essiz nimetlerinin hangisini
yalanliyorsunuz?
72
adirlara kapanmis parlak gzller vardir.
73
Peki siz ikiniz, Rabbinizin g yetirdiklerinin; essiz gcnn, essiz nimetlerinin hangisini
yalanliyorsunuz?
74
Bunlardan nce onlara bildik-bilinmedik hi kimse dokunmamistir.
(Rahman/ 70- 74)
Bu eslerin ne cinsiyetle ne de cinsellikle alkasi vardir. Ayetlerde geen
dokunulmamis sifatindan, Rabbimizin cennete girmeye hak kazananlari ahirette
kimsenin bilmedigi yeni yaratilmis eslerle eslestirecegi anlasilmaktadir. Bu eslerin
insan tarafindan bilinmeyen cinsten olduklari sylendigine gre, disi olarak
nitelenmeleri de dogru bir yaklasim degildir.
Bilgisizlik veya art niyetlerle yapilan arpitmalardan biri de, bu eslerle ilgili
olarak din kltrmze yanlis gemis olan huri szcg hakkindadir. Huri
1060
szcgnn ne anlama geldiginin iyi anlasilmasi iin ncelikle asagidaki ayetlerin
incelenmesi gerekir:
51-57
Sphesiz ki Allah'in korumasi altina girmis kisiler, Rabbinden bir armagan olarak gvenli
bir makamdadirlar; bahelerde ve pinarlardadirlar. Onlar, karsilikli oturarak ince ipekten ve parlak
atlastan elbiseler giyerler. Iste byle! Biz, onlari iri siyah gzllerle/ en ideal tiplerle eslestirdik. Onlar,
orada gven iinde her esit meyveyi isteyebilirler. Onlar orada ilk lmden baska bir lm tatmazlar.
Ve Allah onlari cehennem azabindan korumustur. Iste bu, byk kurtulusun ta kendisidir.
(Duhan/ 51- 57)
17-20
Sphesiz Allah'in korumasi altina girmis kisiler, Rablerinin kendilerine verdigi ile sira sira
dizilmis koltuklara yaslanarak, zevk sef srerek cennetlerdedirler, nimetler iindedirler. Ve Rableri
onlari cehennem azabindan korumustur. Biz onlari iri gzllerle eslestirdik de. Yaptiklariniza
karilik afiyetle yiyin, iin!
21
Ve iman eden, soylari da iman ile kendilerine uyan kimseler; iste Biz, onlarin soylarini da
kendilerine kattik. Kendilerinin amellerinden bir sey eksiltmedik. Herkes kendi kazandigiyla rehindir.
22
Onlara canlarinin istedigi meyveler ve etlerden bol bol sergiledik.
23
Orada, kendisinde bos sz, samalama ve gnaha sokma olmayan bir kadehi kapisirlar.
24
Ve kendilerine ait birtakim delikanlilar onlarin etrafinda dnerler; sanki onlar sedefleri iine
gizlenmis inci gibidirler.
25-28
Birbirlerinin yzne dnp soruyorlar: Gerekte biz daha nce ailemiz iinde
korkanlardan idik. Allah bizi kayirdi ve bizi ie isleyen azaptan korudu. Sphesiz biz daha nce, O'na
yalvariyor idik. Sphesiz O, iyilik yapanin, aciyanin ta kendisidir.
(Tur/17- 28)
41-49
Iste Allah'in aritilmis kullari, kendileri iin belli bir rizik/meyveler olanlardir. Bol nimet
cennetlerinde karsilikli olarak tahtlar zerinde ikram grenlerdir. Ienlere lezzet veren, pinardan
doldurulmus, kendisinde zararli bir yn olmayan, sarhosluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle
onlarin etrafinda dolasilir. Yanlarinda da gzlerini kendilerine dikmis iri gzller vardir. Korunmus
yumurta gibidir onlar.
(Saffat/ 48, 49)
Bu ayetin daha iyi anlasilmasi iin 4049. ayetlerden olusan pasajin
okunmasini neriyoruz.
Yukaridaki ayetlerde parlak iri gzller olarak evirdigimiz szckler ,=
hur ve ,= iyn szckleridir.
Hur szcg parlak siyah gz demektir. Aki ok ak, karasi da ok kara
[parlak, ferli] olan ceylan gz, sigir gz gibi gzler iin kullanilir.
552
Yapi
itibariyla ogul olan bu szck, hem eril yapidaki haver szcgnn, hem de disil
yapidaki -',= havra szcgnn oguludur. Yani, hem erkeklerin hem de
kadinlarin gzlerini ifade eder.
,= Iyn szcg ise karasi ok, genis gzller
553
anlamindadir. Bu szck
de hem eril yapidaki ayn szcgnn, hem de disil yapidaki ayna
szcgnn oguludur. Iyn szcg, Araplarin iri gzl kadinlar iin kullandiklari
,= --' -'- imreetn aynan ve iri gzl erkekler iin kullandiklari ,=' .=
racln aynn ifadelerinin her ikisini de anlam olarak tazammun eder.
Hem hur hem de iyn szckleriyle ifade edilen gzler, Araplarin ok
begendigi gz tipleridir ve hem kadinin hem de erkegin gzelligini anlatmak iin
kullanilir.
552
(Lisanl-Arab; c.2, s. 561, 562. hvr mad.)
553
(Lisanl-Arab; c.6, s. 553, ayn mad.)
1061
Hur ve iyn szckleri birlikte Hurun iynn gibi kullanildiginda, anlam
da iri, parlak, genis gzller demek olur. Bu zellik, ayetlerde cennette verilen
esleri nitelediginden, iri parlak gzl esler anlami kazanir. Bu sebeple, pek ok
meal ve tefsirde geen iri parlak gzl huriler ifadesi yanlis bir eviridir. nk
parlak gzller denince hur szcgnn lfizdan yok edilmesi gerekmektedir.
Bize gre huri szcgyle ilgili bugnk yanlis inan da, sifatlarin kisilestirildigi
bu yanlis eviriden kaynaklanmaktadir. Bu yanlis evirinin dayandigi yanlis anlayis
ise hur ve iyn szcklerinin disi olarak algilanmasidir ki, eldeki bilgi ve
belgelere gre bu algilama hatasi ilk olarak Hasan Basr ile baslamis, arkadan da
yzlerce yalan ve tutarsiz rivayetle desteklenmistir.
Bu ayet grubunda kimileri tarafindan ileri srlms olan bir yanlis anlayis daha
vardir ki, ahlk disi olan bu anlayis 17. ayette bizim sreklilestirilmis [hep ayni
birakilmis] ocuklar olarak evirdigimiz ifade ile ilgilidir. Maalesef bazilari bu
ifadenin sapik erkeklere homoseksel iliskileri iin verilen oglanlar anlamina
geldigini ileri srmsler ve byle bir ahlksizligi cennetin dl imis gibi
gstermislerdir. Oysa bize gre sreklilestirilmis ocuklar ifadesi bymeyen,
yaslanmayan, hastalanmayan, lmeyen ve bir ocugun en sevimli aginda, yani 35
yaslarindaki hlinde olan (robot benzeri) ocuklar anlamina gelmektedir.
25, 26. ayetlerden anlasildigina gre, cennette, iindeki mminleri mutlu
edecek her trl nimetin bulunmasindan baska, onlari orada rahatsiz edecek bos sz,
yalan, giybet, svg, grlt, alay gibi nahos seyler de bulunmayacaktir.
26. ayetin sonundaki selm ifadesinin anlami selm szcg degil, bunun
anlami olan saglam, selim sz demektir.
19-24
Peki, sphesiz Rabbinden sana indirilenin gerek oldugunu bilen kimse, kr olan kimse
gibi midir? Sphesiz ancak kavrama yetenekleri olan kisiler;
Allah'a verdigi szleri yerine getiren ve antlasmayi bozmayan,
Allah'in birlestirilmesini istedigi seyi; iman ve ameli birlestiren,
Rablerine saygiyla, sevgiyle, bilgiyle rperti duyan ve hesabin ktlgnden korkan kisiler,
Rablerinin rizasini kazanmak arzusuyla sabretmis,
salti ikame etmis [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma; toplumu aydinlatma kurumlari
olusturmus, ayakta tutmus],
kendilerine verdigimiz riziklardan gizli ve aik Allah yolunda harcamis
ve irkinlikleri gzelliklerle ortadan kaldiran kisiler gt alip dsnrler. Iste onlar, bu yurdun
kibeti; adn cennetleri kendilerinin olanlardir. Onlar, atalarindan, eslerinden ve soylarindan slih
olanlar Adn cennetlerine gireceklerdir. Grevli gler/ haberci yetler de her kapidan yanlarina
girerler: Sabretmis oldugunuz seylere karsilik size selm olsun! Bu yurdun sonu ne gzeldir!
1062
(Rad/ 2124)
Ve Gasiye/ 11, Nebe/ 3136 ve Ibrahim/ 23.
2734. Ayetler:
27-34
Ve sagn yaran, nedir o sagn yaran! Onlar, dikensiz kirazlar, meyve
dizili muzlar/akasyalar, uzamy glgeler, fykran su, kesilmeyen; tkenmeyen
ve yasaklanmayan birok meyveler ve ykseltilmiy dyekler iindedirler.
Yukarida, 8. ayette ashab-i meymene seklinde ifade edilen grup, burada
ashab-i yemin olarak ifade edilmistir. Her iki ifade de sagin ashabi demektir.
Ayni mana iki farkli szckle ifade edilmek suretiyle esitleme sanati yapilmistir.
Bu ayet gurubunda, cennette sagin ashabina verilecek nimetler aiklanmistir.
Ancak bu aiklama dnya hayatindaki nimetlerin adlari ile yapilmistir. Buradan da
ahiretteki nimetlerin insanin tanimadigi, bilmedigi, aklinin ermedigi, idrakinin
tesinde olan seyler oldugu anlasilmaktadir. Nitekim Rabbimiz cennet tanimlarinin
bir rnek oldugunu bildirmistir:
14,15
Peki, Rabbi tarafindan apaik bir delil zerinde bulunan kimse, isinin ktlg kendisine
ssl gsterilen ve bos-igreti arzularina uyan kimseler gibi; Ates'te sonsuz olarak kalacak olan ve
kaynar su iirilip de bagirsaklari parampara olan kimseler gibi midir? Allah'in korumasi altina
girmis kisilere vaat edilen cennetin rnegi: Orada bozulmayan temiz sudan irmaklar, tadi
degismeyen stten irmaklar, ienlere lezzet veren saraptan irmaklar ve szme baldan irmaklar vardir.
Onlar iin cennette her esit meyve ve Rablerinden bir bagislanma vardir.
(Muhammed/ 15)
1063
3538. Ayetler:
35
Sphesiz Biz, kiraz, muzu, glgeleri, fykran suyu yle bir yaratyla
yarattk.
36-38
Ki onlar, sagn ashb iin albenili ve hepsi bir ayarda hi
dokunulmamylar yaptk.
Bu ayetlerdeki ifadeler, gelenekiler tarafindan ayetlerde geen niteliklerin
Mslman hanimlar veya huriler gibi ayetlerde bulunmayan znelere
gnderilmesi suretiyle arpitilmistir. arpitilmaya konu olan urub, etrab ve
ebkar nitelemeleri, 35. ayetteki disil hnne [onlar] zamiriyle ilgili olup bu zamir
ile kastedilenler de bir nceki ayet grubunda sayilmis olan cennet nimetleridir.
Hnne [onlar] zamirinin gnderilebilecegi bir kadinlar ifadesi ne bu ayet
grubunda ne de bir nceki ayet grubunda mevcuttur. Burada onlar [hnne]
zamirinin disil yapida olmasi, Arapanin yukarida aikladigimiz ogul szcklerin
disil yapi ile ifade edilmesi kuralinin bir geregidir. Bunun baska trl olamayacagi,
arpitilmaya konu olan nitelemeler tek tek irdelendiginde daha net bir sekilde ortaya
ikmaktadir:
-= URUB
Urub szcg, klsik metinlerde hep kadinlara izafe edilmis ve asagidaki
ifadelerle anlamlandirilmistir:
- Eslerine dskn, kocalarina sik olan kadinlar
- Sevgisini gzel szlerle ifade eden, ok seven kadin
- Nazli, naz yapan kadin
- Szleri gzel kadin
- Eslerine sevgilerini izhar eden kadinlar
- Kocasina olan sevgisini gzel szlerle, nazli edalarla aiga vuran kadin
- Kocasinin kendisinden daha fazla zevk ve lezzet almasi iin, kocasina sevgi
ile itaat eden gzel kadin
- Eslerine dsknler
- Konusmalari Arapa olan kadin
Lgatlere gre urub szcg arube ve aribe szcklerin ogulu olup kk
anlami ibane, izhar [disa vurma, aiga ikarma] demektir. Bir lisanin gzel
konusulmasi da arube szcgyle ifade edilir ve bununla meramin aik aik ortaya
konusu, aiklanisi kastedilir.
554
Buradan hareketle, urub szcgnn kisaca aiga ikaranlar, disa vuranlar
demek oldugu sylenebilir. Bu nitelik kadina izafe edilirse, yukaridaki klsik
kaynaklarda yer alan yakistirmalar arasindan, sevgisini gzel szlerle ifade eden,
eslerine sevgilerini izhar eden kadinlar mealindeki ifadelerin szcgn anlamina
uyan tanimlar oldugu sylenebilir. Fakat zellikle dikkat edilmelidir ki, bu aiga
vurma niteligi ayetlerde kadinlarin degil, kiraz, muz, glgeler, fiskiran su gibi
nimetlerin sifati olarak verilmistir. Byle olunca da urub szcgnn anlami,
tadini, kokusunu, nefasetini, lezzetini disa vuran, gsteren, ortaya koyan demek
554
(Lisanl-Arab; c:6, s:155)
1064
olur. Szcgn bu anlami dsnldgnde, cennet nimetlerinin ekici, begeni
uyandiran, albenili oldugu anlasilir.
~',-' ETRB
Etrb szcg klsik metinlerde tipki urub szcg gibi yine kadinlara
izafe edilmis ve asagidaki ifadelerle anlamlandirilmistir:
- Hep bir yasta kadinlar
- Ayni tarihlerde dogmus kadinlar
- Ayni yasta olmak zere otuz yasinda kadinlar
- Birbirine benzer ve birbirine yakin sekillerde olan kadinlar
- Huylari itibariyla birbirine yakin kadinlar
- Aralarinda kin ve kiskanlik olmayan kadinlar
Oysa etrb szcgnn lgat anlami ayni zamanda dogmus, bir birinden
farki olmayan demektir.
555
Bu szcgn kadinlara izafe edilmesi durumunda, klsik eserlerdeki ifadelerin
anlamlari asagi yukari dogru olarak kabul edilebilirler. Ama yukarida da ifade
edildigi gibi, bu nitelikler cennette mminlere verilecek nimetlere izafe edilmis
niteliklerdir. Bu takdirde etrb szcgnn anlami da hepsi bir ayarda, bir
seviyede demek olur ki, buradan da cennet nimetlerinin hepsinin kaliteli oldugu,
ilerinde rg, kokani, hami ve kusurlu olaninin bulunmadigi anlasilir.
--' ,' EBKR
Bikr szcgnn ogulu olan ebkr szcgnn lgat anlami, erkek iin
kullanildiginda kadina yanasmamis erkek, kadin iin kullanildiginda ise erkege
yanasmamis kadin demektir.
556
Szck Trkeye de ayni anlamla gemistir. Trkede evlenmemis erkege
bekr, bakir; evlenmemis kadina da bakire denmektedir. Dolayisiyla, ebkr
szcgnn kadinlara sifat olmasi hlinde, hepsi bekr olan kadinlar seklinde
evrilmesinde bir sakinca yoktur. Ancak; ebkr szcg konumuz olan ayette
nesnelere, nimetlere izafe edildiginden, anlam da el degmemis, dokunulmamis,
orijinalligi bozulmamis demek olur. Nitekim bu szck mecazen el degmemis,
kullanilmamis, islenmemis [toprak], eskimemis, yipranmamis, yeni anlamlarinda
Trkede de bakir topraklar, bakir orman gibi ifadelerlekullanilmaktadir.
Burada ebkr szcgyle nitelenmis olan cennet nimetleri, baska ayetlerde
farkli szcklerle ifade edilmistir:
56
Oralarda, daha nce bildik, bilmedik, gemis, gelecek hi kimse tarafindan dokunulmamis; el
ve gz degmemis, bakislarini dikenler vardir.
(Rahman/ 56)
74
Bunlardan nce onlara bildik-bilinmedik hi kimse dokunmamistir.
(Rahman/ 74)
555
(Lisanl-Arab; c:1, s:600)
556
(Lisanl-Arab; c:1, s:48185)
1065
Rahman suresinin ayetlerindeki ifadeler gayet aik olarak anlatmaktadir ki,
cennet nimetleri dokunulmamis, yani daha evvel elle, gzle hissedilmemis olacaktir.
Ayetlerde bildigimiz dnya nimetlerinden rneklerle anlatilan bu nimetler, bilinen
muzdan, kirazdan, koltuktan daha farkli seyler olacaktir. Cennetteki nimetlerin bu
nitelikleri ise akilli, dsnebilen insanlari sevindirmekte ve zendirmektedir.
39, 40. Ayetler:
39,40
Bir cemaat, ogu ncekilerdendir. Bir cemaat da sonrakilerdendir.
Bu ayetlerde, sagin ashabi olarak nitelenen grup da kendi iinde
ncekilerden ve sonrakilerden diye ikiye ayrilmaktadir. Bununla beraber, bu
dagilimin nde olanlar grubundakinden daha farkli oldugu grlmektedir. Syle
ki: 13, 14. ayetlerde nde olanlar grubunun ok azinin sonrakilerden,
cemaat olarak nitelenen diger kisminin da ncekilerden meydana gelmis oldugu
bildirilmis iken, sagin ashabi grubunu meydana getirenlerin hem ncekilerden
hem de sonrakilerden olanlarinin birer cemaat olduklari belirtilmistir. Cemaat
szcg ile ok olduklari kastedilmistir.
nde olanlar ve sagin ashabi gruplari hakkinda verilen bilgiler arasinda
dikkat eken bir diger fark da, verilen nimetlerle ilgili olarak nde olanlar iin
yapilan yaptiklarina karilik olmak zere... seklindeki aiklamanin sagin ashabi
iin yapilmamis olmasidir. Bu da sagin ashabina verilenlerin bir karsilik olmayip
bir ltuf oldugunu; nde olanlarin ise hem yaptiklarinin karsiliklarini [cretlerini]
alacaklarini hem de ayrica sonsuz ltuflara mazhar olacaklarini gstermektedir.
4148. Ayetler:
41
Ve solun ashb, nedir o solun ashb?
42-48
Onlar ilerine iyleyen bir atey ve kaynar su iindedirler, serin
olmayan, sevimli olmayan kapkara dumandan bir glge iindedirler. Sphesiz
solun ashb bundan nce varlk iinde zevk ve eglenceye dalanlar idiler. Ve
byk gnah; Allah'a ortak kabul etme zerine srar ediyorlard. Ve Biz lp,
toprak ve kemik ygn olduktan sonra m, biz gerekten kaldrlacagz? nceki
atalarmz da m? diyorlard.
Bu ayet gurubunda da solun ashabinin ahiretteki durumlari aiklanmis ve
orada nelerle karsilasacaklarinin rnekleri verilmistir. Buradaki anlatima tamamen
alay slbu hkimdir. Seilen szcklerin yararli, gzel seyler ifade eden szckler
olmasina karsilik, bu szckleri niteleyen sifatlar szcklerin anlamlarini tam tersine
dndrmektedir. Kendileri olumlu seyler olduklari halde, kt sifatlarla birlikte
kullanilan bu szckler, cehennemle hi bagdasmayan serin, sevimli ve glge
szckleridir. Mesela glge serinleten, rahatlatan bir sey iken, ona sifat olan
yahmum ifadesi, glgeye bogucu, nefes aldirmayan bir nitelik kazandirmistir.
Rabbimiz, aklini basina almayanlara karsi bu slbu birok ayette kullanmistir:
1066
29
Kendisini yalanlamakta oldugunuz o seye dogru gidin!
30,31
O kol-atal sahibi,
glgelendirmeyen ve alevden korumayan bir glgeye dogru gidin!
32
Gerekten o, saray gibi kivilcimlar atar/yagdirir;
33
sanki kivilcimlar sari erkek develer
gibidir.
34
O gn, yalanlayanlarin vay hline!
(Mrselat/ 29-34)
Ve Rahman/ 44, Muhammed/ 15, Zmer/ 16 ve Kehf/ 29.
4548. ayetlerde, mahser gn solun ashabi grubunu teskil edecek insanlarin
o gruba girmelerinin nedeni olan ahlak tutumlari aiklanmaktadir. Bu aiklamaya
gre, bu gruptakiler dnyada iken zenginlikleri sebebiyle sefahate dalan, kfr ve
sirk zerinde israrci olan ve yeniden dirilmeyi kabul etmeyen kimselerdir. Simdiye
kadar inmis olan birok ayetten de anlasildigi kadariyla, mal ve heva tutkusu ile
ahireti yalanlayanlar aslinda devekusu misali kafalarini kuma gmer gibi
gereklerden kaan dnya tutkunlaridir. Bu durum asagidaki ayette de dile
getirilmistir:
38,39
Ve kfirler, Allah, len kimseyi diriltmez diye en kuvvetli yeminleriyle Allah'a yemin
ettiler. Hayir, Allah lleri, zerine aldigi gerek bir vaat olarak, onlarin, hakkinda anlasmazliga
dstkleri seyi onlara aiga koymak ve gerekleri rtbas eden kimselerin, yalancilarin ta kendisi
olduklarini bildirmek iin diriltecektir.
(Nahl/ 38)
4956. Ayetler:
49,50
De ki: Sphesiz ncekiler ve sonrakiler malm bir gnn belli
vaktinde/randevu yerine kesinlikle toplanacaklardr.
51
Sonra yphesiz siz, ey
sapklar, yalanlayclar!
52
Kesinlikle zakkumdan bir agatan yiyeceksiniz
53
de
karnlarnz onunla dolduracaksnz.
54
Sonra da onun stne kaynar su
ieceksiniz.
55
Hem de susuzluk illetine tutulmuy develerin iiyi gibi ieceksiniz.
56
Iyte bu, din gnnde onlarin ziyafetleridir.
Ta Ha suresinin son ayetindeki yakinda greneceksiniz ifadesi, bu surenin
buraya kadarki blmnde [148. ayetler] ayrintili olarak aiklandiktan sonra,
burada tekrar peygamberimiz muhatap alinmis ve ona tm insanliga vermesi gereken
mesaj bildirilmistir.
Bu ayetlerdeki tasvirler bugn iin bizlere yabanci olsa da, tropik bir bitki olan
zakkum agacini iyi tanimalari ve susamis bir devenin su iisini iyi bilmeleri
nedeniyle o gnk ilk muhataplara yabanci tasvirler degildir. Bu tiksindirici
iskencenin 56. ayette ziyafet szcgyle ifade edilmesi, yine alayci slbun bir
rnegidir. Buna bir baska rnek de l-i Imran suresindedir:
21
Sphesiz Allah'in yetlerini rtbas eden, haksiz yere peygamberleri ldren ve insanlardan
hakkaniyeti emreden kimseleri ldren kisiler; sen hemen bunlari acikli bir azapla mjdele!
(l-i Imran/ 21)
ZAKKUM AGACI
Arap Yarimadasinin Kizildeniz tarafindaki Tihame blgesinde yetisen bir bitki
tr olan zakkum, kendiliginden yetisen, kisin yapraklarini dkmeyen bodur bir
agatir. Renkli ve alimli iekleri olan trleri ss bitkisi olarak da yetistirilen
1067
zakkum agaci, zehirli bir zsu ierir. Kt kokulu ve tadi ok aci olan bu zsu, insan
bedenine haricen [mesel agacin dallarinin koparilmasi sirasinda] bulasmasi hlinde
bile bir esit deri hastaligina yol amaktadir.
557
Cehennemdeki msriklere zg bir yiyecegin rnegi olarak verilen zakkumdan
baska ayetlerde de degisik nitelemelerle sz edilmektedir:
43-46
Sphesiz zakkum agaci, asiri gnahkrlarin yiyecegidir. O, erimis maden gibidir, kizgin bir
sivinin kaynamasi gibi karinlarda kaynar.
(Duhan/ 4346)
62
Ikram olarak bu mu daha hayirli yahut zakkum agaci mi?
63
Sphesiz Biz onu sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlar iin bir sinav araci yaptik.
64,65
Sphesiz o zakkum agaci, cehennemin dibinde ikan bir agatir. Tomurcuklari boynuzlu
yilanlarin baslari gibidir.
66
Iste, kesinlikle onlar, ondan yiyecekler de karinlarini bundan dolduracaklardir.
67
Sonra
sphesiz onlar iin, bunun zerine kaynar su karisimi bir iecek vardir.
68
Sonra da sphesiz
dnecekleri yer, kesinlikle cehennemdir.
(Saffat/ 6268)
1
Kusatan'in haberi sana geldi mi?
2,3
Kisiler var ki, o gn alismis, yorulmus olmasina ragmen egilmis, asagiliga dsmstr,
4,5
onlar kizismis bir atese yaslanirlar, kizgin bir kaynaktan sulanirlar.
6,7
Onlar iin g vermeyen ve aligi gidermeyen kuru bir dikenden baska yiyecek yoktur.
(Gasiye/ 17)
Konumuz olan ayetlerde Dnyada ne ekersen ahirette onu biersin mesaji
verilmektedir. Yani dnyada iken ahirete inanmadiklari iin baskalarina zarar verip
aci ektirmekten ekinmeyenler, tabiri caizse hep aci dikenli amel isleyenler, pek
tabidir ki, ahirette bu davranislarinin karsiligi olarak zarar grecekler, aci
ekeceklerdir.
5759. Ayetler:
57
Biz, sizi oluyturduk; dogrulamanz gerekmez mi?
58
Peki dkp
durdugunuz yeyi [meniyi, yumurtay] hi dyndnz m?
59
Siz mi
oluyturuyorsunuz onu, Biz mi oluyturucularz?
Bu ayetlerde Rabbimiz, insanlarin kendi yaratilislarini inceledikleri takdirde,
Allahin varlik ve birligini zorunlu olarak kabul edeceklerini bildirmekte, bu sebeple
de dikkatleri insanin yaratilisina, reme sistemine ekerek akilli insanlari tefekkre
davet etmektedir. Gerekten de bir kimsenin, yeryzndeki diger varliklar bir tarafa,
sadece kendi olusumu hakkinda biraz bilgi edinmesi ve dsnmesi sonucunda, o
muhtesem yaratilisin ancak Allah tarafindan gereklestirildigi ve bu ilk yaratilisi
yapanin elbette tekrar yaratmaya g yetirecegi konularinda bir sphesinin kalmasi
mmkn degildir. nk bir nutfeyi tasima, ana rahminde safha safha gelistirme, bu
safhalardan baslamak zere her kisiye birbirinden ayirt edilebilecek farkli sekiller ve
esitli yetenekler verme gibi harikuladelikler hi kimsenin gc dhilinde olmayip
557
(Lisanl-Arab; c.4, s. 223, 383. zakkum mad. Mevdudi; Tefhiml Kuran,
Saffat suresi)
1068
sadece Allahin Rabb sifatinin tecellisidir. Hatirlanacak olursa, Rabbimiz Arf ve
Tarik surelerinde de bu konuya farkli aiklamalarla deginmistir:
172,173
Hlbuki senin Rabbin, kiymet gn, Biz, bunlardan bilgisizdik demeyesiniz yahut
Bundan nce atalarimiz ortak kosmus, biz onlardan sonra gelen kusaklariz, btili isleyenlerin
isledikleri nedeniyle bizi mi degisime/ yikima ugratacaksin? demeyesiniz diye, demogullari'nin
sulbnden onlarin soylarini alir ve onlari kendi nefislerine tanik eder; Ben sizin Rabbiniz degil
miyim? Derler ki: Elbette Rabbimizsin, taniklik ediyoruz.
174
Ve iste Biz, dsnsnler diye yetleri byle ayrintili olarak aikliyoruz.
(Arf/ 172174)
5
Onun iin insan neden olusturulmus olduguna bir baksin;
6,7
omurga ile ggs kemikleri
arasindan ikan, atici bir sudan; strojen ve testosterondan baslanarak olusturuldu.
8,9
Sphe yok ki o Yaratici, btn sirlarin meydana ikarildigi gn, onun geri dndrlmesine
g yetirendir.
10
Artik onun iin ne herhangi bir g vardir, ne de herhangi bir yardimci.
(Tarik/ 59)
59. ayetteki Siz mi yaratiyorsunuz onu, Biz mi yaraticilariz ifadesiyle su
gerek vurgulanmaktadir: Insan denen varlik, her safhasi dhil, Allah tarafindan
yaratilmistir. Yaratilisinda hi kimsenin [anne, baba, doktor, peygamberler, veliler]
bir dahli, etkisi yoktur.
6062. Ayetler:
60,61
lm aranzda Biz ayarladk Biz. Ve Biz, sizi benzerlerinizle
degiytirmemiz ve sizi bilmediginiz bir yeyde inya etmemiz zerine, nne
geilenler/engellenebilenler degiliz.
62
Ve andolsun, ilk yaratly bildiniz, grendiniz. Peki, dynp gt
almanz gerekmez mi?
Bu ayetlerde Rabbimiz lm insanlar arasinda kendisinin ayarladigini,
ldrdgn, lenlerin yerine baskalarini getirme ve ahirette yeniden yaratma
konusunda kimsenin kendisine ne mdahale edebilecegini ne de engel olabilecegini
bildirmektedir.
60. ayette geen lm aranizda Biz takdir ettik ifadesi, bazilari tarafindan
Rabbimizin bu takdiri, bu ayarlamayi her zaman degistirecegi yolunda anlasilmistir.
Bunun sebebi, ayetteki beynekm [aranizda] ve takdir szcklerinin
evirilerde gerek anlamlariyla yer almamasidir. Buradaki cmle kurgusu, Arf
suresinin 140. ayetinde geen Biz bu gnleri insanlar arasinda dolatiririz
ifadesinde de kullanilmistir. Bu ifade tarzi, cmle iinde belirtilen konunun insanlar
arasindaki takdirinin [dagiliminin] Allah tarafindan yapildigini anlatmaktadir. Buna
gre, Vakia suresinin 60. ayeti, Allahin lm yarattigi, bizi ldrecegi ve bize ecel
tayin ettigi anlamlarina gelmez; lmn insanlar arasindaki takdirinin Allah
tarafindan yapildigi anlamina gelir. Bu takdir, Mmin suresinde aiklanan takdirdir:
67
O, sonra gl kuvvetli bir aga erismeniz, sonra da ihtiyarlar olmaniz, adi konmus bir
sreye ermeniz ve de aklinizi kullanmaniz iin sizi bir topraktan, sonra bir nutfeden, sonra bir
embriyodan olusturandir. Sonra O, sizi zayif, ufak-tefek bir ocuk olarak ikarir. Sizden kimi de,
daha nce vefat ettiriliyor; gemite yaptiklariniz ve yapmaniz gerekirken yapmadiklariniz bir bir
hatirlatiliyor.
(Mmin/ 67)
1069
Ayetten kolayca anlasildigi gibi, bu takdir, insanlarin kimisinin yasinda,
kimisinin kirk yasinda, kimisinin doksan yasinda karsilastiklari takdirdir. Baska bir
ifade ile sylemek gerekirse, insanlar gerek mr sreleri gerekse lm sekilleri
itibariyle Rabbimizin farkli farkli takdirleriyle karsilasmaktadir. Rabbimizin farkli
takdirlerde bulundugu, btn insanlar tarafindan bizzat grlerek bilinmektedir.
61. ayetteki Bilemediginiz bir ekilde ifadesinden ahiretteki yaratilisin baska
bir boyutta ve baska bir sekilde olacagi anlasilmaktadir. Bu dnyadaki yapinin
maddeye ait boyutla sinirli olmasindan dolayi o varlik boyutunun insan tarafindan
idrak edebilmesi mmkn degildir.
62. ayette, ilk yaratilisin Allah tarafindan yapildigi herkese kabul edildigine
gre, insanlarin bundan gt alarak ahirete de inanmalari gerektigi kasemle ifade
edilmistir. Bu ikarsama yntemi Kuranda birok ayette grlmektedir:
27
Ve O, olusturmayi baslatan, sonra onu evirip yeniden yapandir. Ve bu O'na ok kolaydir. Ve
gklerde ve yerde en yce rnek O'nundur. Ve O, en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi
mmkn olmayan/ mutlak galip olandir, en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi engelleyen/ saglam
yapandir.
(Rum/ 27)
67
Ve o insan, daha nce o hibir sey degilken, gerekten Bizimkendisini olusturdugumuzu
dsnmez mi?
(Meryem7 67)
77
Ve o kisi, kendisini bir nutfeden/ bir damla sudan olusturdugumuzu grmedi mi de simdi o
apaik bir dsmandir.
78
Ve kendi olusturulusunu dikkate almayarak Bize bir rnekleme yapti: Dedi ki: Kim
diriltecekmis o kemikleri? Onlar rms iken!
79,80
De ki: Onlari ilk defa olusturan onlari diriltecektir. Ve O, her olusturmayi ok iyi bilendir.
O, size o yemyesil agatan bir ates/oksijen yapandir. Simdi de siz oksijenden yakip duruyorsunuz.
(Ya Sin/ 7780)
36
Yoksa o insan basibos birakilacagini mi sanir?
37
O, ayarlanmis meniden bir nutfe degil
miydi?
38
Sonra bir embriyon idi de sonra onu olusturmus, sonra da dzene koymustur;
39
ki ondan da
iki esi; erkek ve disiyi var etmistir.
40
Peki, btn bunlari yapan, lleri diriltmeye g yetiren degil midir?
(Kiyamet/ 3640)
6370. Ayetler:
63
Peki, ekip durdugunuz yeyi hi dyndnz m?
64
Siz mi bitiriyorsunuz onu, yoksa Biz mi bitirenleriz?
65-67
Dileseydik Biz, kesinlikle onu kuru bir p yapardk da siz, Sphesiz
biz bor altna girmiy kimseleriz! Daha dogrusu, biz her yeyi elinden alnmy
yoksun braklmy kimseler imiyiz! diyerek yayar kalrdnz:
68
Peki, iip
durdugunuz suyu hi dyndnz m?
69
Siz mi buluttan indirdiniz onu, yoksa Biz mi indirenleriz?
70
Dileseydik onu tuzlu yapardk. O hlde karylgn demeniz gerekmez
mi?
Bu ayet gurubunda Rabbimiz, bakislari insanlarin rizklarinin ekserisini temin
ettikleri ziraata yneltmek suretiyle afak [evresel] ayetlere dikkat ekmistir.
Yeryzndeki btn sistemlerin kendi koydugu dzen iinde ve kendi denetiminde
1070
yrdgn bildiren Rabbimiz, eger dilerse bu dzene mdahale edip
bozabilecegini, bu durumda da insanlarin ok pisman olup sizlanacaklarini beyan
etmekte ve insanlari byle bir durum hakkinda dsnmeye agirmaktadir.
Rabbimiz, yeryzndeki btn dzenlerin yaraticisinin kendisi oldugunu baska
ayetlerde de bildirmistir:
10,11
O, sizin iin gkten bir su indirdi. Iecekleriniz ondandir. Hayvanlari otlattiginiz agalar-
bitkiler de ondandir. Allah, su ile sizin iin ekin, zeytin, hurmaliklar, zmler ve tm meyvelerden
bitiriyor. Sphesiz bunda iyiden iyiye dsnen bir toplum iin kesinlikle birer almet/gsterge vardir.
(Nahl/ 10, 11)
21,22
Ey insanlar! Allah'in korumasi altina giresiniz diye, sizi ve sizden ncekileri olusturan,
yeryzn sizin iin bir dsek, gg de bir bina yapan, gkten su indirip de onunla sizin iin rizik
olarak rnlerden ikaran Rabbinize kulluk edin. Artik siz de, bile bile Allah'a ortaklar kosmayin.
(Bakara/ 22)
Bu ayet gurubunda Rabbimiz, varliginin ve birliginin kanitlarindan olan bir
baska afak [evresel] mucizesine daha dikkat ekmektedir. Varliginin kaniti
niteligindeki bu mucize, insan hayatinin olmazsa olmazi olan sudur.
69. ayette suyun buluttan indirildigini hatirlatan Yce Allah, bize gre burada
suyun evrimine isaret etmistir. nk suyun indirildigi bulut, suyun yeryzndeki
denizlerden, gllerden, akarsulardan, birikintilerden buharlasmasi neticesinde
olusmakta, bulutta olusan su tekrar yeryzne dserek denizleri, glleri, akarsulari,
birikintileri beslemektedir. Yasamin en nemli faktrlerinden biri olan suyun
yaratilmasi nasil Rabbimizin bir rahmeti ise, bu evrim esnasinda temizlenmesi de
yine Rabbimizin rahmetinden dolayidir. Rahmeti geregi suyu yaratan Yce Allah,
yeryzndeki tuzlu, aci veya kirli sulari kendi koydugu buharlasma kanunu ile rafine
etmekte, bylece onu yine rahmeti geregi iilir ve kullanilir hle getirmektedir.
70. ayette, isterse suyu tuzlu kilabilecegini hatirlatan Rabbimiz, bunu
yapmadigi iin insanlarin skretmesini, yani bunun karsiligini demesini
istemektedir.
Rabbimizin bu ayetlerdeki beyanlarinin takdiri su sekilde yapilabilir: yle ki,
o denizlerden suyu, gnesin harareti vasitasiyla buharlastirarak yagmur yagdiririz.
Belli dnemlerde buharlasmasi, bulutlara dnsmesi gibi zellikleri de suya veren
Biziz. yle ki, rzgrlar bu bulutlari Bizim emrimizle srklerler ve belli blgelerde
yine Bizim tayin ettigimiz zamanlarda yagmur yagdirirlar. Biz sizleri tek basiniza
birakmadik. Ayrica, hayatinizi srdrebilmeniz ve neslinizi devam ettirebilmeniz
iin de tm kosullari dzenledik. nk bu kosullar olmadan, sizlerin yasamasi
mmkn olmayacaktir. Benim verdigim rizktan yararlanmaniza, bagisladigim suyu
imenize ragmen hangi cesaretle kendinizi Benden mstagni saniyor ve baskalarina
kulluk edebiliyorsunuz?
7174. Ayetler:
71
Peki, yakp durdugunuz o ateyi/oksijeni hi dyndnz m?
72
Siz mi ateyin/oksijenin agacn inya ettiniz, yoksa Biz mi inya edenleriz?
73
Biz ateyi/oksijeni bir ibret/hatrlatma ve l yolcularna bir yarar yaptk.
1071
74
yleyse byk Rabbinin adn arndr/noksanlklardan uzak tut/O'nun
noksanlklardan uzak oldugunu gret!
71. ayette dikkat ekilen ates, Ya Sin suresinin 80. ayetinin tahlilinde de
aikladigimiz gibi, bildigimiz ates degil, insan iin olmazsa olmaz olan oksijendir.
Nitekim 72. ayetteki onun [atesin] agaci ifadesi de, -atesin agaci olmayacagina
gre- ates ile oksijenin kastedildigini, nk yanmanin [atesin] olmazsa olmazi olan
oksijenin sadece bitkiler [aga] tarafindan retildigini teyit etmektedir.
73. ayette Rabbimiz oksijenle ilgili bir baska noktayi daha aiklamakta ve
agatan ikan oksijenin sadece iktigi agali blgede kalmadigina, hi aga olmayan
llere de dagildigina dikkat ekmektedir. Bylece l yolcularinin da ondan
yararlanmasini saglamaktadir.
74. ayette ise Rabbimiz, rahmeti ve Rabbligi sonucu yarattigi oksijenden
istifade ettiklerinden dolayi insanlardan ismini tesbih etmelerini istemektedir.
Rabbimizin ismini tesbih etmek, Onu kosulan sirklerden arindirmak, temize
ikarmak demektir.
Bu pasajdaki ates szcg ile kastedilenin oksijendir. Ayni konu, Ya Sin
suresinin 77-82. Ayetlerinde de yer almisti. Solunum ve Fotosentez ile ilgili
bilgiler, bilim ve teknik kitaplarindan ayrintili olarak okunabilir.
7580. Ayetler:
75
Artk hayr. Necmleri/her indirilmede gelen yetlerin
yerlerini/zamanlarn; iniyini kant gsteririm ki
76
ve eger bilirseniz bu byk
bir kanit gsterimidir,
77
hi kuykusuz o, yerefli Kurn'dr.
78
Saklanmy/korunmuy bir kitaptadr.
79
Ona zihinsel olarak temizlenmiylerden
baykas temas edemez.
80
O, lemlerin Rabbinden indirilmedir.
Bu ayet gurubu Kuran ile ilgili bir necm olup Kuranin Allah tarafindan
indirildigi ve ondan ancak manev kirlerden [sirkten, cehaletten, tutuculuktan]
temizlenmis olanlarin yararlanabilecegi bildirilmektedir. Ayrica Kuranin serefli,
saygin bir kitap oldugu ve mutlaka korunacagi, Kuran ayetlerinin indigi zaman /
mevkiler kanit gsterilmek suretiyle ispatlanmaktadir.
Ne var ki, bu ayet gurubu da cehalet nedeniyle suiistimal edilmis ve 79. ayete
Kurana ancak abdestliler dokunabilir seklinde anlamlar verilmistir. Bunun
sonucunda, gerek mazeretleri sebebiyle abdestli olamayanlarin ve gerekse namaz
disinda abdestli olmalari gerekmeyen Mslmanlarin abdestsizken Kurana
yaklasmalarina engel olunmustur.
Klsik eserlere bakildiginda 79. ayetteki mutahher [temizlenmis] olmanin
sadece su zatlar tarafindan manev temizlenme olarak dogru aiklandigi
grlmektedir:
- El-Kelbi: Sirkten temizlenmis olanlar.
- Er-Rabi b. Enes: Byk ve kk gnahlardan temizlenmis olanlar.
- Muhammed b. Fudayl: Tam anlami ile temizlenmis kimseler yani
muvahhidler.
Klsik eserlerin byk ogunlugunda ise, 79. ayetle ilgili olarak su aiklamalar
yer almistir:
- Kurana ancak temizlenmis [tahir] kimseler el srebilir,
- Kurana da ancak tahir iken el srlr,
1072
- Ona ancak hadesten ve necasetlerden tam anlami ile temizlenmis kimseler
el srebilir
Mutahher [tertemiz] olmanin bedensel oldugu ynndeki bu aiklamalar baskin
ikmis ve hemen hemen btn ilmihaller de bu aiklamalar ekseninde hazirlanmistir.
Bu anlayis faydadan ok zarar getirmistir. Islm mmeti Kurani taniyamamis,
Allahin mesajini grenememis ve cahil kalmistir. Bu yanlis yaklasimin bir diger
sonucu da, Mslman olmayanlarin Kuran okumalarinin, dolayisiyla Islm ile
sereflenmelerinin engellenmesi seklinde tezahr etmistir. Mesela Ikrime, Ibn
Abbasin Yahudi ve Hiristiyanlarin Kuran okumalarina engel olduguna dair
rivayetler nakletmistir. Abdestli olmayanlarin Kurana el srmemeleri gerektigi
konusu, hatirlanacak olursa, Ta Ha suresinin Giris blmnde verdigimiz Ibn-i
Hisamin rivayetinde de gemekte idi.
Konunun iyi anlasilabilmesi iin, 7579. ayetlerden olusan bes ayetlik kasem
cmlesindeki nemli noktalari tek tek ele almakta yarar gryoruz:
NECMLER
Ayette geen ,=
-' [sanki
onlar korunmus yumurta / yumurta aki gibidirler] seklinde yer almistir.
Bize gre, bu ayette konu edilen korunmusluk, bazilarinin ileri srdg gibi
Kuranin Levh-i Mahfuzda saklanisi degil, bu dnyada koruma altina alinisidir.
Kuranin bu dnyada korunmasi ise onun elik kasalara saklanmasi veya toprak
altina gmlmesi gibi gizlemeye ynelik bir koruma degil, indigi sekliyle bize kadar
degismeden intikal ettigi, kiyamete kadar da degismeden intikal edecegi anlaminda
bir korumadir. Kuranin korunmus olmasina ynelik birok akli ve matematiksel
delil mevcuttur. Bu konudaki genis aiklamamiz iin Burc suresinin 22. ayetinin
tahliline bakilabilir.
Ona mutahherlerden [temizlenmilerden] bakasi temas edemez.
Bu ayetteki ona zamiri, 78. ayetteki kitap szcgne degil, 77. ayetteki
Kuran szcgne racidir. Dolayisiyla, 79. ayeti olusturan bu cmle 78. ayetteki
-'- kitap szcgnn sifati degil, 77. ayetteki Kuran szcgnn sifatidir.
Ayetteki ,+=- mutahherun [tertemiz, temizlenmisler] szcg ile sirk,
fitne, fesat ve cehalet [cahil yobazlik, atalar klt] gibi manev kirlerden kendini
arindirmislar kastedilmistir. Nitekim Bakara suresinin 15. ayetlerinde Kurandan
yararlanacak kimselerin manev temizlige ulasmis olan ,-
-- muttakiler oldugu
aiklanmistir.
[O] lemlerin Rabbinden indirilmedir.
80. ayeti olusturan bu cmle, Kuranin Allah tarafindan indirildigini / hull
ettirildigini beyan etmektedir. Yani Kuran Allah tarafindan bagislanmistir, bunda
peygamberin herhangi bir rol yoktur.
Kuranin Allah tarafindan indirilmis oldugu iki yzden fazla ayette
tekrarlanirken, birok ayette de Elinin sadece bir tebligci oldugu vurgulanmistir.
Zaten Kurani geregiyle taniyanlar, onun kul isi olmayip Rabbden inme oldugunu
hemen kabul ederler ve tam bir teslimiyetle gzyasi dkerek yerlere kapanirlar.
Daha nce birok yerde aikladigimiz bu husus, Isra suresinde yine konu edilecektir.
7580. ayetlerden olusan paragraf hakkindaki genel tahlilimizin ardindan, 79.
ayetle ilgili olarak biraz daha ayrintiya girmeyi bir zorunluluk addediyoruz. nk
mevcut meal ve tefsirlerde 79. ayet hakkinda hatali eviri ve aiklamalar mevcuttur.
Bu hatali eviri ve aiklamalar kaynak alinarak temizlenmis olmayanlarin
[abdestsizlerin, cnplerin, hayizli kadinlarin] Kurana el sremeyecekleri, yani
Kurani ellerine alip okuyamayacaklari fetvalarla hkme baglanmistir.
Mslmanlari dinlerinin kitabindan uzaklastiran bu fetvalar, Mslmanlar tarafindan
bir cep kitabi, bir basucu kitabi olarak degerlendirilmesi ve her kosulda okunup
yararlanilmasi gereken Kurani bir mistik ayin malzemesi durumuna dsrmstr.
Bylece Kuran sadece zel zamanlarda, belli kosullarda ve belirli kisilerce okunur
hle gelmistir. Bunun sonucu da, Kurani dinlerinin kitabi sayanlarin byk
ogunlugunun kitaplarinin iinde ne yazdigini bilmez duruma dsmeleri olmustur.
Bunun bedeli, Mslmanlar tarafindan bugn ok agir bir sekilde denmektedir.
Bu kadar nemli sonular dogurmasi sebebiyle 79. ayetin tahlilinde hem teknik
ynden hem de ayetin Kuran ile aiklanmasi bakiminda daha fazla ayrintiya girmek
deta bir zorunluluk hline gelmistir.
Ilk olarak, yukarida belirttigimiz su hususlari tekrarlamakta yarar vardir:
1074
- 79. ayet, 77. ayetteki Kuran szcgnn sifati durumunda olup mstakil
bir cmle degildir.
- 79. ayeti olusturan cmle, emir ve yasak ifade eden bir Insa Cmlesi degil,
bilgi veren bir Haber Cmlesidir.
Ikinci olarak da, 79. ayette geen la yemessh ve mutahherun szckleri
zerinde iyice durmak gerekmektedir:
LA YEMESSH
Ayetteki --,` la yemessh olumsuz fiiline el sremez, dokunamaz
seklinde bilesik fiil manasi vermek yanlistir. nk fiilin dogru evirisi,
srebilmez, dokunabilmez seklindedir. Zaten nefy-i istikbal kalibindaki bir fiile
el sremez, dokunamaz seklinde yapilan eviri, anlam olarak uymaz. Bu kaliptaki
fiile verilecek dogru anlam el srmez, dokunmaz seklinde olmalidir. Dolayisiyla
mevcut meallerdeki el sremez, dokunamaz ifadeleri yanlistir.
Layemessh szcgnn tredigi - mess szcgnn lgat anlami
degmek, elle dokunmak, yapismak demektir.
558
Bu szck Bakara/275 ve Kamer/48de istiare yoluyla ,-= delilik
anlaminda; Bakara/236, 237, Ahzab/49, l-i Imran/47, Meryem/20 ve Mcadele/3,
4te de cinsel iliski anlaminda kullanilmistir.
Mess szcg ve trevlerinin lgat anlaminda kullanildigi tm ayetlerde bu
szcklerin el ile dokunmak anlaminda degil, soyut olarak yapismak, iliski
kurmak, kusatmak anlamlarinda getigi grlmektedir:
140,141
Eger size bir yara degmisse, o topluma da benzeri bir yara dokunmustu. Ve iste o gnler;
Biz onlari, Allah'in sizden iman eden kimseleri bilmesi ve sizden shitler edinmesi, Allah'in iman
eden kimseleri arindirmasi, kfirleri; Kendisinin ilhligini, rabligini bilerek reddedenleri de
mahvetmesi iin insanlar arasinda dndrr dururuz. Ve Allah, sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina
is yapanlari sevmez.
(l-i Imran/ 140)
94,95
Biz hangi kente bir peygamber gnderdiysek, onun halkini kesinlikle yalvarip yakarsinlar
diye yoksulluk ve darlikla yakaladik. Sonra ktlgn yerini iyilige degistirdik; sonunda ogaldilar
ve Atalarimiza da byle darlik ve sevin dokunmustu dediler. Bunun zerine onlari hemen, onlar
hi farkinda degillerken ansizin yakalayiverdik.
(Arf/ 94, 95)
Bu konuda ayrica su ayetlere de bakilabilir: Yunus/ 12, Bakara/ 214, Yusuf/88,
Hicr/ 54, Isra/ 83, Mearic/ 1921, l-i Imran/ 120, Hud 113, Enm/ 17, 49, Ya
Sin/ 18.
Rum/33, Zmer/8, 49, 61, Hud/10, 48, 64, Fussilet/4951, Enbiya/46, Enfal/68,
Nahl/53, Isra/67, Nur/14, Arf/73, 188, 201, Enbiya/83, Sad/41, Yunus/12, 21, 107,
Bakara/80, l-i Imran/24, 174, Suara/156, Meryem/45, Maide/73, Fatir/35, Hicr/48.
Yukarida mealini verdigimiz rnek ayetlerdeki egik harflerle vurgulanmis
szcklere dikkat edilirse, bu szcklerin anlamlarinin el ile dokunmak seklinde
telkki edilmesi imknsizdir. nk bu ayetlerde konu edilen dokunuslar [azabin,
yaranin, sevincin, sikintinin, ihtiyarligin, hayrin, iyiligin, ayetin dokunmasi] hep
mecaz dokunmalardir ve bulasmak, iliski kurmak, iine dsmek gibi soyut
558
(Lisanl-Arab; c.8, s. 282- 284. mss mad.)
1075
eylemlerle ifade edilirler. Dolayisiyla konumuz olan 79. ayetteki la yemessh
ifadesinden de el srmezler, dokunmazlar anlamini degil, mnasebet kurmazlar,
iliskiye gemezler, istifade etmezler, ulasmazlar anlamini ikarmak gerekir.
MUTAHHERUN
Ayetteki ,+=-'' mutahherun szcg, += tahr, tuhr szcklerinin
mezidatindan [ek harf alan kaliplarindan retilmis] bir szcktr. Szcgn slasi
[ harfli] kk anlami temiz olmak demektir.
559
Konumuz olan mutahherun szcg ise += thr szcgnn ortadaki harfi
tekrar edilmek suretiyle drt harf haline getirilmis bir szcktr. Arapada orta
harfi tekrar ederek yeni bir fiil elde etmeye yarayan kaliba .,-- Tefl Babi denir.
Konumuz olan mutahherun szcg de ,+=- Tathr kknden tretilmis Ism-i
meful kalibinda, ogul ve eril bir szcktr. Bu szcgn anlami iyice aritmak,
iyice temizlemek, tertemiz yapmak demektir. Bundan tretilen mutahherun
seklindeki edilgin anlamli szck ise iyice arinmis olanlar, tertemiz temizlenmis
olanlar anlamina gelir.
Ayni slas [ harfli] kk paylasan Tahr, Tuhr, Ittihar szcklerinin
sadece madd temizlik anlaminda kullanilmalarina karsilik, ayni kkn Tefil
kalibindan gelen Tathr szcg ve trevleri, Kuranda getigi on yedi yerde de
tenezzh, tenzih etme, manev kirlerden aritma ve tertemiz etme anlaminda
kullanilmistir. Bununla ilgili de su ayetlere bakilabilir:
Tvbe/ 103, Maide/ 6, 41, Enfal/ 11, Ahzab/ 33, Hacc/26, Mddessir/4, Bakara/ 25,
125, Nisa/ 57, l-i Imran/ 15, 55, 42, 43, Abese/ 1316, Beyyine/ 2,.
Grldg gibi, bu ayetlerdeki ,+=- tertemiz temizlemek ve +=- tertemiz
temizlenmis ifadelerinin hi birisi madd kirlerden temizleme anlaminda degil, sirk,
kfr ve gnah gibi manev kirlerden temizleme ve temizlenme anlamindadir. Zaten
Rabbimiz de msrikleri neces [pislik] olarak nitelemis, aklini kullanmayanlarin
zerine pislik kilacagini ihtar etmis ve imanlarina zulm giydirmeyenlerin, sirk,
pislik bulastirmak suretiyle kendilerini kirletmeyenlerin kurtulusa ereceklerini
bildirmistir.
28
Ey iman eden kimseler! Ortak kosan bu kimseler sadece bir pisliktirler. Artik bu yillarindan
sonra Mescid-i Haram'a yaklasmasinlar. Eger yoksulluktan/onlarin uzaklasmasiyla kazan kaybina
ugramaktan korktuysaniz da Allah sizi dilediginde armaganlar ile yakinda zenginlestirecektir.
Sphesiz Allah en iyi bilen, en iyi yasa koyandir.
(Tvbe/ 28)
100
Allah'in izni/ bilgisi olmaksizin, hi kimse iin iman etme yoktur. Ve Allah, kirliligi/azabi
aklini kullanmayanlarin zerine birakir.
(Yunus/ 100)
82
Su iman edenler ve imanlarina yanlis; kendi zararlarina olan is giydirmeyenler/ ortak kosma
inanci karistirmayanlar, iste onlar, gven kendilerinin olanlardir. Kilavuzlandiklari dogru yolu
bulanlar da onlardir.
(Enm/ 82)
559
(Lisanl-Arab; c.5, s. 652-654. thr mad.)
1076
Sonu olarak, yukarida verdigimiz Kuran ayetleri isiginda gayet aik olarak
grlmektedir ki:
- Vakia suresinin 79. ayetinde yer alan la yemessh szcg, el srmek,
dokunmak anlamina degil, iliski kurmak, yararlanmak anlamina gelir.
- Vakia suresinde mutahherun szcg ile kastedilenler ise manev
kirlerden, yani sirkten, cehaletten, tutuculuktan temizlenmis olanlardir.
Nitekim meshur Kuran istilahlari uzmani Ragib el-Isfehani, Mfredat adli
nl eserinde konumuz olan ayeti Thr maddesinde aynen su ibare ile aiklamistir:
-'--'' - - _
40
Bizim etkin bilginlere uymamiz iin, kendilerinin galip gelen kimseler
olmalari gerekir!
41
Etkin bilginler geldiklerinde Firavun'a: Syet biz stn gelirsek,
kesinlikle bize bir cret var m? dediler.
42
Firavun: Evet, o takdirde siz, hi yphe yok ki, yaknlardan
olacaksnz dedi.
43
Ms onlara, Ortaya koyun ne koyacaksanz! dedi.
44
Bunun zerine onlar, birikimlerini, eski inan ve tezlerini/er-plerini;
eften pften bilgilerini ortaya koydular ve Firavun'un gc hakk iin
yphesiz elbette bizler galip olanlarz dediler.
45
Sonra Ms birikimini ortaya koydu; bir de ne grsnler, onlarn
uydurduklarn yutuyor da yutuyor!
46-48
Sonra etkin bilginler boyun egip teslimiyet gsterenler olarak
brakldlar:
Biz, lemlerin Rabbine; Ms ve Hrn'un Rabbine iman ettik dediler.
49
Firavun dedi ki: Ben size izin vermeden O'na iman m ettiniz? Sphesiz
ki o, elbette size sihri greten bygnzdr! Peki, yaknda bileceksiniz!
Andolsun, ellerinizi ve ayaklarnz aprazlama/ardarda kestirecegim ve
kesinlikle hepinizi astracagm!
50,51
Etkin bilginler: Zarar yok, yphesiz biz Rabbimize dnenleriz. Biz
mminlerin ilkleri oldugumuzdan dolay, Rabbimizin bize hatalarmz
bagylayacagn umuyoruz dediler.
63
Sonra Ms'ya: Vur birikimini o bol suya/nehire! diye vahyettik.
Sonra o bol su/nehir yarld/barajlar yapld da, her bir para baraj, ulular
ulusu bir dag gibi oluverdi.
52
Ve Biz, Ms'ya: Kullarm geceleyin yola kar, yphesiz siz takip
edilenlersiniz diye vahyettik.
53-56
Derken Firavun da yehirlere toplayclar gnderdi: Sphesiz bunlar,
saylar azar azar, blk prk bir topluluktur. Ve onlar bizim iin elbette
fkelidirler. Biz ise, elbette hazrlkl, tedbirli bekleyen bir cemaatiz.
60
Sonra
Firavun ve adamlar gney dogarken onlarn ardna dytler.
61
ki topluluk birbirini grnce, Ms'nn ashb Sphesiz biz, kesinlikle
kstrldk dediler.
62
Ms: Kesinlikle sizin dyndgnz gibi degil! Sphesiz Rabbim
benimledir, bana yol gsterecektir dedi.
64
tekilerini de oraya yaklaytrdk.
65,66
Ve Ms ve beraberindekilerin hepsini kurtardk, sonra da tekileri
suda bogduk.
57-59
Sonunda Biz, Firavun ve toplumunu bahelerden, pnarlardan,
hazinelerden ve yerefli makamdan kardk. yte byle! Ve sonra onlara
srlogullar'n miras/son sahip yaptk.
67
Sphesiz bunda kesinlikle bir
almet/gsterge vardr. Ama oklar iman etmiy degillerdi.
68
Ve yphesiz ki
Rabbin, kesinlikle en stn olann, en gl, en yerefli, maglp edilmesi
mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhamet sahibinin ta kendisidir.
1082
69
Ve onlara brhm'in haberini oku!
70
Hani o, babasna ve toplumuna Siz neye kulluk ediyorsunuz? demiyti.
71
Onlar: Birtakm putlara kulluk ediyoruz. Onlara kulluk etmeye devam
edecegiz dediler.
72-74
brhm: Yalvarp yakardgnzda onlar sizi iyitiyorlar m veya size
yarar saglyorlar m yahut zarar veriyorlar m? dedi. Onlar, Tam tersi, biz
babalarmz byle yapar bulduk dediler.
75, 76
brhm: Peki, siz ve en eski babalarnzn nelere tapmy oldugunuzu
hi dyndnz m?
77
yte onlar benim dymanmdr; ancak lemlerin Rabbi
ayr.
78-82
O, beni oluyturandr. Ve bana dogru yolu O gsterir. Ve O, beni
yedirenin, iirenin ta kendisidir. Hastalandgm zaman O bana yifa verir. Ve O,
beni ldrecek, sonra beni diriltecektir. Ve O, din gn, kusurumu
bagylayacagn umdugumdur.
83
Rabbim! Bana hkm ver ve beni iyilere kat!
84
Ve beni, sonra gelecekler iin dogrulukla anlanlardan kl!
85
Ve beni nimeti
bol cennetin miraslarndan kl!
86
Ve babam da bagyla, yphesiz o
sapklardan oldu.
87-91
Ve yeniden diriltilen gn; mal ve ogullarn saglam bir
kalple/gerek imanla Allaha gelenlerden baykasna yarar saglamadg ve
cennetin Allah'n korumas altna girenlere yaklaytrldg, azgnlar iin de
cehennemin alp gsterildigi gn beni rezil etme! dedi.
92,93
Ve onlara: Allah'n astlarndan taptgnz yeyler nerede? Size yardm
ediyorlar m veya kendilerine yardmlar dokunuyor mu? denilmiytir.
94,95
Sonra da putlar ve azgnlar ve blisin/dynce yetisinin askerleri;
iyiden iyiye dynmeden hareket edenler toptan cehennemin iine
frlatlmylardr.
96-102
Onlar, onun iinde birbirleriyle ekiyirlerken dediler ki: Vallahi biz,
gerekten apak bir sapklk iinde idik. nk biz sizi, lemlerin Rabbi ile
bir seviyede tutuyorduk. Ve bizi yalnzca o gnahkrlar saptrd. Artk bizim
iin yardmclardan, torpilcilerden hibir kimse ve candan bir yardmc, yol
gsterici, koruyucu yakn yoktur. Ah keyke bizim iin bir geri dny olsayd
da biz de mminlerden olsaydk!
103
Sphesiz bunda bir almet/gsterge vardr. Ama onlarn ogu iman
edenler degillerdi.
104
Ve yphe yok ki Rabbin, kesinlikle en stn, en gl, en yerefli,
maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhamet
sahibinin ta kendisidir.
105
Nh toplumu gnderilmiyleri [elileri, mesajlar] yalanlad.
106-110
Bir zamanlar kardeyleri Nh onlara demiyti ki: Siz Allah'n
korumas altna girmez misiniz? Sphesiz ki ben, sizin iin gvenilir bir
eliyim. Artk, Allah'n korumas altna girin ve bana itaat edin. Ve buna
karylk ben sizden hibir cret istemiyorum. Benim cretim ancak lemlerin
Rabbi zerinedir. Artk, Allah'n korumas altna girin ve bana itaat edin!
111
Onlar: Sana ok dyk kimseler uyarken, biz sana inanr myz?
dediler.
112-115
Nh dedi ki: Onlarn yaptklarna dair bir bilgim yoktur. Onlarn
hesab ancak Rabbime aittir. Eger dynrseniz! Ve ben iman edenleri kovucu
degilim. Ben ancak apak bir uyarcym.
116
Onlar dediler ki: Ey Nh! Eger vazgemezsen, iyi bil ki, kesinlikle sen
taylanarak ldrlenlerden olacaksn!
1083
117,118
Nh: Rabbim! Toplumum beni yalanlad. Artk benim aramla
onlarn arasnda sen hkmet. Ve beni ve mminlerden benimle beraber olan
kimseleri kurtar! dedi.
119,120
Bunun zerine Biz de o'nu ve beraberindekileri, o dolu geminin
iinde kurtardk. Sonra da arkalarndan arta kalanlar suda bogduk.
121
Sphesiz ki bunda kesinlikle bir almet/gsterge vardr. Ama onlarn
ogu iman ediciler degillerdi.
122
Ve yphesiz ki Rabbin, kesinlikle en stn, en
gl, en yerefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin
merhamet sahibinin ta kendisidir.
123
d, gnderilmiyleri [elileri, mesajlar] yalanlad.
124-135
Hani kardeyleri Hd onlara demiyti ki: Siz Allah'n korumas altna
girmez misiniz? Sphesiz ki ben, sizin iin gvenilir bir eliyim. Artk Allah'n
korumas altna girin ve bana itaat edin. Ve buna karylk ben sizden hibir
cret istemiyorum. Benim cretim lemlerin Rabbi zerinedir. Her yksek
tepeye, almet bir bina kurarak m egleniyorsunuz? Sonsuzlaymanz iin/sanki
sonsuzlayacakmysnz gibi sanayi reten yerler [fabrikalar/kaleler] mi
edinirsiniz? Yakaladgnz vakit de zorbaca m yakaladnz? Artk Allah'n
korumas altna girin ve bana itaat edin. Size o bildiginiz yeyleri verenin
[davarlar, ogullar, baglar, baheler, pnarlar verenin] korumas altna girin.
Sphesiz ki ben, sizin hakknzda byk bir gnn azabndan korkuyorum.
136-138
Onlar dediler ki: Sen, gt versen de yahut gt verenlerden
olmasan da bizim iin degiymez. Bu, sadece ncekilerin hayat tarzlardr. Ve
biz azaba ugratlacaklar degiliz.
139
Bunun zerine o'nu yalanladlar da Biz kendilerini degiyime/ykma
ugrattk. Sphesiz ki bunda kesinlikle mutlak bir almet/gsterge vardr, ama
onlarn ogu iman ediciler degillerdi.
140
Ve yphesiz ki Rabbin, kesinlikle en stn, en gl, en yerefli, maglp
edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhamet sahibinin ta
kendisidir.
141
Semd, gnderilmiyleri [elileri, mesajlar] yalanlad.
142-152
Hani kardeyleri Slih, onlara demiyti ki: Allah'n korumas altna
girmez misiniz? Sphesiz ki ben, sizin iin gvenilir bir eliyim. Artk Allah'n
korumas altna girin ve bana itaat edin. Ben sizden hibir cret istemiyorum
da. Benim cretim ancak lemlerin Rabbi zerinedir. Siz burada; bahelerde,
pnarlarda ve ekinlerin, salkmlar sarkmy hurmalklarn arasnda gven
iinde braklacak msnz? Ve siz, daglardan ustaca evler yontuyorsunuz. Artk
Allah'n korumas altna girin ve benim dediklerimi yapn. Ve yeryznde
bozgunculuk yapp slah etmeyen o ayr giden kimselerin emrine uymayn.
153,154
Onlar dediler ki: Sen, kesinlikle bylenmiylerdensin! Sen de ancak
bizim gibi bir beyersin. Eger dogru syleyenlerden isen, haydi bize bir
almet/gsterge getir.
155,156
Slih: yte bu Destek Kurumu'dur, onun yayamas iin
desteklenmesi gerekir; kazancnzn bir blm onun iin ayrlmaldr. Onu
ayakta tutun. Yoksa sizi byk bir gnn azab yakalayverir dedi.
157
Buna ragmen onlar Destek Kurumu'nu, gelir kaynaklarn kurutarak
yok ettiler de piyman olanlar olarak sabahladlar.
158
Bunun zerine onlar azap yakalayverdi. Dogrusu bunda, byk bir
ders vardr, ama onlarn ogu iman etmediler.
1084
159
Ve Sphesiz ki Rabbin, kesinlikle en stn, en gl, en yerefli, maglp
edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhametlinin ta
kendisidir.
160
Lt'un toplumu, gnderilmiyleri [elileri, mesajlar] yalanlad.
161-166
Hani kardeyleri Lt onlara demiyti ki: Siz Allah'n korumas altna
girmez misiniz? Sphesiz ki, ben sizin iin gvenilir bir eliyim. Gelin artk,
Allah'n korumas altna girin ve benim dediklerimi yapn. Ve buna karylk
ben sizden herhangi bir cret istemiyorum. Benim ecrim ancak lemlerin
Rabbi zerinedir. Rabbinizin sizler iin oluyturdugu eyleri brakarak lemler
iinden erkeklere mi gidiyorsunuz? yin asl siz snr ayan bir toplumsunuz.
167
Onlar: Ey Lt! Vazgemezsen, kesinlikle karlanlardan olacaksn
dediler.
168
Lt: Sphesiz ben, sizin iyiniz iin bugz edenlerdenim dedi.
169
Rabbim! Beni ve ailemi onlarin yapageldiklerinden kurtar!
170-172
Bunun zerine Biz de o'nu ve ailesinin geride kalanlarin iindeki
zavalli kari hari tamamn kurtardk, sonra da geridekilerin hepsini
degiyime/ykma ugrattk.
173
Ve zerlerine yle bir yagmur yagdrdk ki! Bak
iyte uyarlanlarn yagmuru ne ktdr!
174
Sphesiz ki bunda bir almet/gsterge vardr. Ama onlarn ogu iman
ediciler degillerdi.
175
Ve yphesiz ki Rabbin, kesinlikle en stn, en gl, en yerefli, maglp
edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhamet sahibinin ta
kendisidir.
176
Eyke Ashb, gnderilmiyleri [elileri, mesajlar] yalanlad.
177-184
Hani Suayb onlara demiyti ki: Siz Allah'n korumas altna
girmeyecek misiniz? Sphesiz ki, ben sizin iin gvenilir bir eliyim. Bu nedenle
Allah'n korumas altna girin ve benim dediklerimi yapn. Buna karylk ben
sizden herhangi bir cret istemiyorum. Benim cretim yalnz lemlerin Rabbi
zerinedir. legi tam ln ve hak yiyenlerden olmayn. Ve dogru terazi ile
tartn. Halkn eyyalarn degerinden dyrmeyin ve yeryznde bozgunculuk
yaparak karyklk karmayn. Ve, sizi ve sizden nceki nesilleri oluyturan o
Zat'n korumas altna girin.
185-187
Onlar: Sen, kesinlikle bylenmiylerden birisin. Sen de bizim gibi
bir beyerden bayka bir yey degilsin. Biz senin kesinlikle yalanclardan biri
oldugundan eminiz. Syet dogrulardan isen, stmze gkten bir para
dyrver! dediler.
188
Suayb: Rabbim, yaptklarnz en iyi bilendir dedi.
189
Bunun zerine o'nu yalanladlar da kendilerini o glge gnnn azab
yakalayverdi. Sphesiz o byk bir gnn azab idi.
190
Sphesiz bunda bir almet/gsterge vardr. Ama onlarn ogu iman
ediciler degillerdi.
191
Ve yphesiz Rabbin, kesinlikle en stn, en gl, en yerefli, maglp
edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhametli olann ta
kendisidir.
192
Ve yphesiz ki bu apak kitap, kesinlikle lemlerin Rabbinin
indirmesidir.
193-195
O apak kitapla, uyarclardan olasn diye apak bir
Arapa lisan ile senin kalbine Gvenilir Can [ilhi mesajlar, gvenilir bilgi]
1085
indi.
196
Ve yphesiz Gvenilir Can [gvenilir bilgi], kesinlikle ncekilerin
kitaplarnda da vard.
197
Ve srlogullar bilginlerinin kendi kitaplarnda gvenilir bilginin
varlgn bilmesi, onlar iin bir almet/gsterge olmad m?
198,199
Ve Biz apak kitab yabanclardan/Arapa bilmeyenlerden birine
indirseydik de, bunu o, onlara okusayd, onlar, buna iman ediciler degillerdi.
200,201
Bylece onu gnahkrlarn kalplerine soktuk. Onlar ackl azab
grnceye kadar ona iman etmezler.
202
yte bu onlara, kendileri farknda olmadan, anszn geliverecektir.
203
Sonra da onlar, Biz sre tannanlardan myz? diyeceklerdir.
204
Onlar, Bizim azabmz olduka abuklaytrmak m istiyorlar?
205-207
Grdn m/hi dyndn m, onlara senelerce kazan saglatsak,
sonra kendilerine vaat edilen gelip atverse, o kazandklar yeylerin
kendilerine hibir yarar olmayacaktr.
208
Ve Biz, sadece kendileri iin uyarclar olan kenti degiyime/ykma
ugrattk.
209
gt! Ve Biz, hakszlk edenler degiliz.
210
Ve apak, aklayc kitab yeytanlar senin kalbine sokmad.
211
Bu onlara yaraymaz, onlar g yetiremezler de.
212
Sphesiz onlar duyumdan/vahiyden kesinlikle uzak tutulmuylardr.
213
O hlde sakn Allah ile beraber bayka ilha yalvarma, sonra
azaplandrlmylardan olursun.
214
Ve en yakn oymagn uyar.
215
Ve
mminlerden sana uyan kimselere kanadn indir.
216
Syet sana isyan
ederlerse, Sphesiz ben sizin yaptklarnzdan kesinlikle uzagm de.
217-219
Ve
sen kalktgn/elilik grevini yapmak iin ortaya ktgn ve boyun egip
teslimiyet gsterenler arasnda dolaytgn zaman seni gren en stn, en gl,
en yerefli, yenilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olan, engin merhamet
sahibine sonucu havale et.
220
Sphesiz ki O, en iyi iyiten, en iyi bilendir.
221
Seytanlarn kime inip durdugunu/kimlerin kafasna bir yeyler
soktugunu size haber vereyim mi?
222
Seytanlar, tm iftirac gnahkrlara iner
dururlar/onlarn kafasna bir yeyler sokarlar.
223
Onlar, duyum brakrlar,
hlbuki onlarn ogu yalancdr.
Neml 6
Sphesiz bu Kurn ise sana, yasalar
koyan ve en iyi bilen Allah tarafindan senin iine iyletilmektedir.
224
Ve yu yairler, yphesiz onlara azgn sapklar uyar.
225,226
Onlarn her vadide yaykn yaykn dolaytklarn ve gerekten
yapmadklar yeyleri sylediklerini grmedin mi/hi dynmedin mi?
227
Ancak
iman edenler ve dzeltmeye ynelik iyler yapanlar, Allah' ok ok ananlar ve
hakszlga ugratldklarnda kendilerini savunanlar mstesna. Hakszlk
edenler, hangi dnyme dndrleceklerini yaknda bileceklerdir.
TAHLIL:
1. Ayet:
=Ta / 9, Sin / 60, ; Mim / 40.
1086
Henz rakamlarin kullanilmadigi ve sayilarin harflerle ifade edildigi Kuranin
inis dneminde, bu harflerin EBCD tablosundaki degerleri sirasiyla 9, 60 ve 40
sayilaridir. Daha evvel birok kez aikladigimiz gibi, kesik harfler [bagimsiz
harfler] de denilen ve bizim bir uyari nlemi ya da yapi itibariyle -anlam
itibariyle degil- Kuranin korunmasina ynelik veya bir mucize izharina ait ok
nemli bir ge oldugunu dsndgmz bu harflerin bir anlami yoktur. Bugne
kadar zerinde cidd bir alisma yapilmamis olan ve byle bir alismayi yapacak
bilgi ve dirayet sahibi Kuran erlerini bekleyen bu konu, maalesef burada da istismar
edilmis ve bu ayetle ilgili olarak gereklerden uzak birtakim asilsiz yakistirmalar
yapilmistir:
Ibn Abbas dedi ki: "T, Sn, Mm" bir kasemdir ve bu, yce Allah'in isimlerinden bir isimdir.
Hakkinda yemin olunan ise: "Eger istesek gkten zerlerine bir mucize indiririz" buyrugudur.
Katde dedi ki: Bu Kur'n'in isimlerinden bir isim olup yce Allah buna yemin etmistir.
Mcahid ise: Bu srenin ismidir. Srenin baslangicini gzellestirmektedir.
er-Rab' dedi ki: Bu bir kavmin sresinin hesabini ifade eder. Bir diger aiklamaya gre bu bir
kavmin basina gelecek musibeti anlatmaktadir.
el-Kuraz dedi ki: Yce Allah, tavline [kudretine], senasina [ycelik ve stnlgne] ve
mlkne yemin etmektedir.
Abdullah b. Muhammed b. Akl dedi ki: "T", Tur-u Sina, "Sin", Iskenderiye, "Mm" de
Mekke demektir.
Cafer b. Muhammed b. Ali de dedi ki: "T" Tgba agaci, "Sn" Sidre-i Mnteha, "Mm" de
Muhammed (sav)'dir. Bir diger aiklamaya gre; "T" Tahir'den, "Sn" Kudds'den (es-Semi'den ve
es-Selam'dan da denilmistir) "Mm" de el-Mecid'den (rumuzdur). er-Rahim'den ve el-Melik'den
oldugu da sylenmistir. Bu anlamdaki aiklamalar daha nceden el-Bakara Sresi'nin bas taraflarinda
(2/1-2. yetlerin tefsirinde) gemis bulunmaktadir.
563
T", ariflerin kalbinin "tarb"ina [coskusuna]; Sin, asiklarin srruna; Mim de mridlerin
mnacaatina bir isarettir.
564
Nakledilen bu aiklamalar geregi ifade etmeyip sadece birer yakistirmadan
ibarettir.
2. Ayet:
2
Bunlar, apak/aklayc kitabn yetleridir.
Bu ayetteki kitap szcgnden sadece Kuran anlasilabilecegi gibi,
Kurandan nce indirilmis kitaplarin anlasilmasi da mmkndr. Nitekim Kuranin
birok ayetinde -'-'' el-Kitap ve
40
Bizim etkin bilginlere uymamiz iin, kendilerinin galip gelen kimseler
olmalari gerekir!
41
Etkin bilginler geldiklerinde Firavun'a: Syet biz stn gelirsek,
kesinlikle bize bir cret var m? dediler.
42
Firavun: Evet, o takdirde siz, hi yphe yok ki, yaknlardan
olacaksnz dedi.
Ms peygamberin iki byk ve apaik mucize getirmesinden sonra bu yet
grubunda, Firavun ve ileri gelenlerin Ms peygambere karsi yaptiklari plnlar
anlatilmaktadir. Anlasildigina gre daha nce ftursuzca Benden bayka ilh
edinirsen, andolsun ki seni zindana kapatilmiylardan kilarim! diye meydan
okuyan, kendini ilh, rabb kabul eden Firavun, getirilen mucizeleri ve halkin
bilgilerinin bu mucizelere iman edisini grdkten sonra basina gelecekleri
1097
tahmin etmis ve dehsete dsmstr. Bu saskinlik aninda temsil ettigi makami
unutup Ms peygamberin sihir gc ile halkini oradan gtrmeyi plnladigini
sylemis ve akillarin kabul etmeyecegi lde samalamistir. nk lkesinde
usta sihir rnekleri sergileyen pek ok sihirbaz bulunan Firavun, btn
sihirbazlarin yalnizca mkfat ve cret iin sihirbazlik yaptiklarini gayet iyi
bilmesine ragmen, sihirbaz olarak iln ettigi Ms peygamberin sihir gc ile
siyas bir devrim yapacagini ileri srmstr.
BELL GN, TAYN EDLEN VAKT:
38. yette geen belli gnn tayin edilen vaktinde ifadesinin Misirlilarin
ulusal bayram gn olan "ziynet gn" ve "kuluk vakti" anlamina geldigi T-H
Sresinde aiklanmistir:
59
Ms: Sizinle bulusma zamani, tren, senlik gn ve insanlarin toplanacagi kusluk vaktidir
dedi.
(T-H/ 59)
Yapilan plna gre; Ms peygamber ile lkenin sihirbazlari arasindaki
msabakayi byk bir kalabaligin seyretmesini saglamak iin her tarafa
igirtkanlar gnderilecek, msabakada da bir asanin yilana dnsmesinde herhangi
bir olaganstlk olmadigi, bunun lkedeki tm sihirbazlar tarafindan
yapilabildigi herkese aika gsterilecekti. Bylece Ms peygamberin sarayda
sergiledigi ve muhtemelen halka da yayilmis olan mucizenin haberinden halkin
etkilenmemesi saglanmis olacakti.
Ms peygamberin getirdigi mucizeler dolayisiyla Firavun'un ne byk bir
endise iinde oldugunu kanitlayan bir diger gsterge de, Firavun'un sihirbazlara
Ms peygamberi alt etmeleri hlinde ok byk bir seref anlamina gelen
"yakinlar" payesi verecegini vaat etmesidir.
43
Ms onlara, Ortaya koyun ne koyacaksanz! dedi.
44
Bunun zerine onlar, birikimlerini, eski inan ve tezlerini/er-plerini;
eften pften bilgilerini ortaya koydular ve Firavun'un gc hakk iin
yphesiz elbette bizler galip olanlarz dediler.
45
Sonra Ms birikimini ortaya koydu; bir de ne grsnler, onlarn
uydurduklarn yutuyor da yutuyor!
46-48
Sonra etkin bilginler boyun egip teslimiyet gsterenler olarak
brakldlar:
Biz, lemlerin Rabbine; Ms ve Hrn'un Rabbine iman ettik dediler.
Suar/44 ve T-H/66 yetlerinde Firavun'un bilginlerinin tezleri ip ve
degnek olarak nitelenmistir. Bu husustaki yetlerin delletiyle TH sresi'nde
de aikladigimiz gibi buradaki ip ve deynek ifadelerini, Trke'deki er-p,
ipsiz-sapsiz; temelsiz deyimlerine benzetebiliriz. Burada denilmek istenen
Firavun'un bilginlerinin grs ve tezlerinin degersizligi, ise yaramazligidir.
1098
Bu yetlerde kisaca anlatilan msabaka, A'rf ve T-H Srelerinde asagidaki
gibi nakledilmisti:
117
Biz de Ms'ya, Sen de birikimini ortaya ativer diye vahyettik. Bir de ne grsnler,
onlarin uydurup dzdkleri seyleri sratle yakalayip yutuyor.
118
Bylece hak yerini buldu ve Firavun
ve ileri gelenlerin btn yaptiklari bosa gitti, ise yaramadi.
119
Firavun ve ileri gelenler, artik orada maglup oldular ve kk dsms bir toplumolarak geri
dndler.
120-122
ok bilgili, byleyici, etkin bilginler ise boyun egip teslimolmus kimseler hlinde
birakildilar. lemlerin Rabbine; Ms'nin ve Hrn'un Rabbine iman ettik dediler.
(A'rf/ 117122)
65
Etkili bilginler: Ey Ms! Ya sen ortaya koyacaksin veyahut ilk ortaya koyan kisiler biz
olalim dediler.
66
Ms: Tam tersi, siz ortaya koyun dedi. Bir de ne grrsn! Onlarin birikimleri, eski
inanlari ve tezleri/er-pleri/eften pften bilgileri, yaptiklari sihirden/hnerli gsterimden tr
gznde byd.
67
Bu yzden Ms, iinde bir korku hissetti.
68,69
Biz: Korkma, sphesiz sen; en stn olan sensin: Sen sahibi oldugun birikimi ortaya koy;
o, onlarin yapip rettiklerini yutsun dursun. Sphesiz onlarin yaptiklari ancak bir gz boyayicisi
hilesidir. Gz boyayip etkileyen kisi ise, her nereye giderse gitsin zafer kazanamaz, basarili olamaz
dedik.
70
Sonunda btn etkili bilginler, Ms ile Hrn'un Rabbine iman ettik demek sretiyle
boyunlarini uzatip teslim olmus durumda birakildilar.
(T-H/ 6570
Grldg gibi, msabakaya Firavun'un gcne siginarak, yemin ederek
baslayan ve kendilerine ok gvenen sihirbazlar, Ms peygamberin getirdigi
mucizeler karsisinda kendi dzmece sihirlerinin hibir degeri olmadigini
anlamislar ve msabakadan maglp iktiklarini hemen kabul etmislerdir. nk
onlar siradan gz bagcilar degil, sihir [gzbagcilik, illzyon] bilgisinin zirvesine
ikmis ve bu bilgi ile varilacak son noktayi ok iyi bilen kimselerdir. Nitekim
Ms peygamberin getirdigi mucizelerin sihri astigini anlamislar ve akillarini
kullanarak imana gelmislerdir. Bylece Rabbimizin T-H Sresi'nin 46. yetin
ve bu Srenin 15. yetlerinde Ms ve Hrn peygamberlere verdigi sizi
koruyacagim, sizinle beraberim vaadi yerine gelmis olmaktadir. Yce Allah,
elilerini her zaman korudugunu ve hakki stn kildigini baska yetlerde de
bildirmistir:
81
Ve de ki: Hak geldi, btil yok oldu. Sphesiz btil yok olup gider.
(Isr/ 81)
18
Tam tersi Biz, hakki btilin basina arpariz da onun beynini paralar. Bir de bakarsin btil
yok olup gitmistir. Ve Allah'a yakistirdiginiz niteliklerden dolayi size yaziklar olsun!
(Enbiya/ 18)
21
Allah: Elbette, Ben ve elilerim galip gelecegiz diye yazmistir. Sphesiz Allah, her seye
gc yetendir, en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olandir.
(Mcdele/ 21)
49
Firavun dedi ki: Ben size izin vermeden O'na iman m ettiniz? Sphesiz
ki o, elbette size sihri greten bygnzdr! Peki, yaknda bileceksiniz!
1099
Andolsun, ellerinizi ve ayaklarnz aprazlama/ardarda kestirecegim ve
kesinlikle hepinizi astracagm!
50,51
Etkin bilginler: Zarar yok, yphesiz biz Rabbimize dnenleriz. Biz
mminlerin ilkleri oldugumuzdan dolay, Rabbimizin bize hatalarmz
bagylayacagn umuyoruz dediler.
Bu yetlerde, msabakadan yenik ikan sihirbazlarin imana gelmeleri zerine
Firavun'un onlara nasil tehditler savurdugu, artik birer inanmis kisi olan eski
sihirbazlarin ise Firavun'un bu tehditlerini hi umursamadiklari anlatilmaktadir.
Daha evvel -A'rf ve T-H Srelerinde- de belirttigimiz gibi, Firavun'un bu
inanmis kisilere [eski sihirbazlara] neler yaptigi Kur'n'da aiklanmamistir.
Rivyetler Firavun'un tehditlerini hemen yerine getirdigi ynndedir.
Msabakadan sonraki olaylar burada kesilmis ve buradan itibaren kissanin
Ms peygamberin yeni grevi ile ilgili olan blmne geilmistir. Bu arada olan
bitenlerin bir kismi A'rf (127135), bir kismi Ynus (8389), bir kismi Mmin
(2346), bir kismi da Zuhruf (4656) Sresinde yer almaktadir:
63
Sonra Ms'ya: Vur birikimini o bol suya/nehire! diye vahyettik.
Sonra o bol su/nehir yarld/barajlar yapld da, her bir para baraj, ulular
ulusu bir dag gibi oluverdi.
52
Ve Biz, Ms'ya: Kullarm geceleyin yola kar, yphesiz siz takip
edilenlersiniz diye vahyettik.
53-56
Derken Firavun da yehirlere toplayclar gnderdi: Sphesiz bunlar,
saylar azar azar, blk prk bir topluluktur. Ve onlar bizim iin elbette
fkelidirler. Biz ise, elbette hazrlkl, tedbirli bekleyen bir cemaatiz.
60
Sonra
Firavun ve adamlar gney dogarken onlarn ardna dytler.
61
ki topluluk birbirini grnce, Ms'nn ashb Sphesiz biz, kesinlikle
kstrldk dediler.
62
Ms: Kesinlikle sizin dyndgnz gibi degil! Sphesiz Rabbim
benimledir, bana yol gsterecektir dedi.
64
tekilerini de oraya yaklaytrdk.
65,66
Ve Ms ve beraberindekilerin hepsini kurtardk, sonra da tekileri
suda bogduk.
57-59
Sonunda Biz, Firavun ve toplumunu bahelerden, pnarlardan,
hazinelerden ve yerefli makamdan kardk. yte byle! Ve sonra onlara
srlogullar'n miras/son sahip yaptk.
67
Sphesiz bunda kesinlikle bir
almet/gsterge vardr. Ama oklar iman etmiy degillerdi.
68
Ve yphesiz ki
Rabbin, kesinlikle en stn olann, en gl, en yerefli, maglp edilmesi
mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhamet sahibinin ta kendisidir.
Bu yetlerde Ms'ya, bilgi birikimini kullanarak Nil nehri zerinde barajlar
kurmasinin vahyedildigi, sonra da suyun daglar gibi paralara ayrildigi; yani
yksek barajlarin yapildigi aiklanmaktadir. Bilinen en eski baraj I.. 2900 yilinda
Nil nehri zerinde kurulmus olan 15 m. yksekligindeki barajdir. Kurn'in aik
ifadesine gre baraj birden oktur.
1100
Diger yetlerden de anlasildigi zere Ms, Misir'da kaldigi sre iinde esas
niyetini saklayarak nehri barajlarla kesmis, ovada kanallar olusturmus ve eski su
yataklarini tarima amistir. Bu nedenledir ki Firavun, Bu altimdaki nehirler
benim degil mi demektedir:
51-53
Ve Firavun, toplumunun iinde seslendi: Ey toplumum! Misir hkmdarligi ve altimdan
akip giden su irmaklar benimdegil mi? Hl grmyor musunuz? Yahut ben, su zavallinin ta
kendisi olan; nerede ise meramini anlatamayan kisiden daha hayirli degil miyim? Hem o'nun
zerine altin bilezikler atilmali veya kendisiyle beraber simsiki saflar hlinde melekler gelmeli
degil miydi? dedi.
(Zuhruf/51-53)
Daha sonra Ms, kavmi ve Kiptilerden kendisine inananlari yanina alarak
buralardan geirmis, kendilerini takip eden Firavun ve ordusunu bu tarim
arazilerine ekmis, onlar arazide iken barajlari yikarak Firavun ve ordusunun
bogulmasini saglamistir.
Asa ile denizin yarlmas
63
Sonra Ms'ya: Vur birikimini o bol suya/nehire! diye vahyettik.
Sonra o bol su/nehir yarld/barajlar yapld da, her bir para baraj, ulular
ulusu bir dag gibi oluverdi.
Not: Bu ayet Mushafta aslinda 50, 51. ayetlerin arkasinda tertip edilmelidir.
Altmis nc sirada tertibi hem ayetin yanlis anlasilmasina hem de yanlis
inanlarin olusmasina sebep olmaktadir.
50
Hani bir zamanlar da Biz, bol suyu/nehiri sizin iin yarip da sizi kurtarmis, siz bakip
dururken Firavun'un yakinlarini da suda bogmustuk.
(Bakara/ 50)
Bu ayetlerde Musaya bilgi birikimini kullanarak Nil nehri zerinde barajlar
kurmasinin vahyedildigi, sonra da suyun daglar gibi paralara ayrildigi; yani
yksek barajlarin yapildigi aiklanmaktadir. Yani Musa mucize olarak kizil denizi
yararak iki tarafta dag gibi sular olusmamistir. Musa birikimiyle Nil nehri zerine
barajlar kurmus ve her bir baraj dag gibi yksek imis. Burada aiklanan iste budur.
Daha sonra bu baraj patlatilarak Firavun ve yakinlari baraj selinde
ldrleceklerdir.
Bilinen en eski baraj I.. 2900 yilinda Nil nehri zerinde kurulmus 15 m.
yksekligindeki barajdir. Kuranin aik ifadesine gre baraj birden oktur.
Diger ayetlerden de anlasildigi zere Musa, Misirda kaldigi sre iinde esas
niyetini saklayarak nehri barajlarla kesmis ovada kanallar olusturmus ve eski su
yataklarini tarima amistir. Bu nedenledir ki Firavun Bu altimdaki nehirler benim
degil mi demektedir.
Bu ayette Israil ogullarinin gemisinden baska safhalar hatirlatilmaktadir. Bu
dnemler:
1101
Suyun yarilmasi; baraj kurulmasi, Israil ogullarinin kurtulmasi, Firavunun
yakinlarinin, Israil ogullarinin gz nnde suda bogulmasidir. Daha sonra Musa,
kavmini ve Kiptilerden kendisine inananlari yanina alarak bu yerlerden toplumunu
geirmis kendilerini takip eden Firavun ve ordusunu bu tarim arazilerine ekmis,
onlar arazide iken barajlari yikarak Firavun ve ordusunun bogulmasini saglamistir.
Burada bu olaylar kisa bir cmle ile ifade edilmistir. Biz bunlari hemen birka
saat iinde olup bittigini sanmiyoruz. Bu olay yillarca sren bir srete
gereklesmistir.
Burada dikkat eken bir nokta, Firavunun yakinlarinin bogulusunu Israil
ogullarinin, seyretmis ve grms olmalaridir ki bu Kitab-i mukaddeste syle
anlatilir.
25 Arabalarinin tekerleklerini ikardi; yle ki, arabalarini zorlukla srdler.
Misirlilar, "Israillilerden kaalim!" dediler, "nk RAB onlar iin bizimle
savaiyor."
26 RAB Musa'ya, "Elini denizin zerine uzat" dedi, "Sular Misirlilarin, sava
arabalarinin, atlilarinin zerine dnsn."
27 Musa elini denizin zerine uzatti. Sabaha kari deniz olagan haline dnd.
Misirlilar sulardan kaarken RAB onlari denizin ortasinda silkip atti.
28 Geri dnen sular, sava arabalarini, atlilari, Israillilerin peinden denize
dalan Firavun'un btn ordusunu yuttu. Onlardan bir kii bile sag kalmadi.
29 Ama Israilliler denizi kuru toprakta yryerek gemilerdi. Sular
saglarinda, sollarinda onlara duvar oluturmutu.
30 RAB o gn Israillileri Misirlilarin elinden kurtardi. Israilliler deniz
kiyisinda Misirlilarin llerini grdler.
31 RAB'bin Misirlilara gsterdigi byk gcn grnce korkan Israil halki,
RAB'be ve kulu Musa'ya gvendi.
567
Buradan da anlasiliyor ki bu bogulma olayi Kizildenizde olmamistir. nk
yz kilometre civarindaki bir mesafeden; denizin bir ucundan diger ucunda
olanlarin bogulusunu ve cesetlerini grme imkani yoktur.
srail ogullarnn sudan geirilmesi--Firavun ile yaknlarnn selde
srklenerek bogulmalar--Denizi hzl brakmak
17-21
Ve andolsun ki Biz onlardan nce Firavun toplumunu imtihan ettik. Ve onlara ok saygin
bir eli gelmisti: Allah'in kullarini bana geri verin. Sphesiz ben sizin iin gnderilmis gvenilir bir
eliyim. Allah'a karsi stnlk taslamayin. Sphesiz ki ben size apaik bir g getiriyorum. Ve
Sphesiz ben, beni taslayarak ldrmenizden benim Rabbime, sizin Rabbinize sigindim. Ve eger siz
bana inanmazsaniz hemen yanimdan uzaklasin.
567
iki 14. Bab. 25-31. cmleler
1102
22
Sonra da Ms: Sphesiz ki bunlar, sulu bir toplumdur diyerek Rabbine yalvardi.
23,24
Hadi kullarimi geceleyin yrt. Sphesiz siz izlenen kimselersiniz, tedbirli olun. Bol
suyu/ nehiri ok hizli birak. Sphesiz onlar suda bogulmu bir ordudur.
(Duhan/ 17- 24)
Bu ayetlerde Musa peygambere, Israil ogullarini Misirdan ikarma planlarinin
genel olarak verildigi grlmektedir. Ayrintilari yoktur. Musa, suda kuru yollari
yapacak, firavun ve adamlarini suda bogup ldrecektir. Musa daha evvel de bir
cinayet islemis onun da vicdan azabini ekmektedir. Iste bu noktada Musa
ikmaza girmistir; bunalima girmistir.
Zihnindeki sikintilari gidermek iin de yollara dsecek, bunalimdan kurtulmak
iin are arayacaktir.
Bu blm Kehf suresinde grmekteyiz. Musa ve Alim kul kissasi bunlari
bildirmektedir.
O kissa da grmekteyiz ki Musa Gemi olayindan zalimlerin dikkatini
ekmemenin; delikanli ldrme olayindan Allah ile savasanlarin
ldrlebilecegi, Duvar olayindan da ikista uzun sren yolculukta geimlerini
saglayacak birikim yapmalarini, birikimlerini evlerinin duvarlari iinde
saklamalarini grenmistir. Bu birikimi ile bunlari Allahin izniyle
gereklestirecektir.
90-92
Ve Isrlogullari'ni bol sudan/nehirden geirdik. Ama Firavun ve askerleri azginlik ve
dsmanlikla onlari hemen izledi. Sonunda bogulma ona yetisince, Gerekten, Isrlogullari'nin
inandigi Tanri'dan baska tanri olmadigina ben de inandim, ben de teslim olanlardanim dedi. Simdi
mi? Hlbuki daha nce isyan etmitin ve de bozgunculardan olmutun. Artik Biz senden sonra
geleceklere ibret olasin diye, bugn seni zirhinla birlikte kurtaracagiz. Ve sphesiz insanlardan
birogu kesinlikle Bizim yetlerimize/ almetlerimize/ gstergelerimize karsi duyarsiz/ilgisizdirler.
(Yunus/ 90- 92)
50
Hani bir zamanlar da Biz, bol suyu/nehiri sizin iin yarip da sizi kurtarmis, siz bakip
dururken Firavun'un yakinlarini da suda bogmustuk.
(Bakara/ 50)
Bu ayetlerde Israil ogullarinin gemisinden baska safhalar hatirlatilmaktadir.
Bu dnemler:
Suyun yarilmasi; baraj kurulmasi, Israil ogullarinin su arasindaki kuru
alanlardan gemesi ve firavun ve yakinlarinin bogulmasi safhalaridir. Burada bu
olaylar kisa bir cmle ile ifade edilmistir. Biz bunlarin yukarida da belirttigimiz
gibi hemen birka saat iinde olup bittigini sanmiyoruz. Bu olay yillarca sren bir
srete gereklesmistir.
Kurandan bu bogulma olayinin nasil gereklestigini aika
anlayabilmekteyiz. Daha evvel Musanin nehir zerinde barajlar kurarak nehir
sularini daglar gibi ayirdigini grmstk. Iste Musa bu barajlari patlattirmis, Sebe
halkinin Arim seli (baraj seli) ile helak edildigi gibi (Sebe; 15- 19. ayetler)
Firavun ve ordusu da baraj suyunda nce srklenmisler sonra da su tarafindan
rtlerek bogulmuslardir.
22
Sonra da Ms: Sphesiz ki bunlar, sulu bir toplumdur diyerek Rabbine yalvardi.
1103
23,24
Hadi kullarimi geceleyin yrt. Sphesiz siz izlenen kimselersiniz, tedbirli olun. Bol
suyu/ nehiri ok hizli birak. Sphesiz onlar suda bogulmu bir ordudur.
(Duhan/ 23, 24)
40
Biz de onu ve askerlerini yakalayip o bol suda/nehirde firlatip ativerdik. Simdi, sirk kosarak
yanlis; kendi zararlarina is yapanlarin sonunun nasil olduguna bir bak!
(Kasas/ 40)
40
Sonra da Biz, onu ve ordularini yakalayiverdik de onlari bol suda/nehirde firlatip ativerdik. O
ise ayiplanan/ kinayan biridir.
(Zariyat/ 40)
Duhan; 24. ayetin orijinalindeki rehven szcg Ezdattan olup, Sknet ve
asiri hareket anlamlarinin her ikisini de ierir. Bizim tevilimiz Asiri hareket;
hizli akitma anlamindan yana olmustur.
Zira su ayetlerde, Firavun ve yakinlari bogulmazdan evvel bir mddet suda
srklenmislerdir.
77
Ve andolsun, Ms'ya Yetisilmekten korkmayarak ve saygiyla, sevgiyle rpermeden/
Firavuna minnet duymadan kullarimi geceleyin yrt de kendileri iin bol suda/nehirde kuru bir yol
a! diye vahyettik.
78
Firavun ordulariyla hemen onlari takip etti de bol sudan/nehirden kendilerini kaplayan sey
kaplayiverdi.
79
Ve Firavun toplumunu saptirdi ve dogru yolu gstermedi.
(Ta Ha/ 77- 79)
Burada dikkat eken bir nokta da bakara; 50deki ve siz bakp dururken
Firavun'un yaknlarn suda bogmuytuk ifadesidir. Buradan anlasildigina gre,
Firavunun ve yakinlarinin bogulusunu Israil ogullarinin, seyretmis ve grms
olmalaridir. Bu konu Kitab-i mukaddeste syle anlatilir.
30 RAB o gn Israillileri Misirlilarin elinden kurtardi. Israilliler deniz
kiyisinda Misirlilarin llerini grdler.
568
Buradan da anlasiliyor ki bu bogulma olayi Kizildenizde olmamistir. nk
yz kilometre civarindaki bir mesafeden; denizin bir ucundan diger ucunda
olanlarin; firavun ve avenesinin bogulusunu ve cesetlerini grme imkani yoktur.
zetle Musaya; eliliginin kaniti olarak sadece kitap verilmis ve kardesi
Harun vezir yapilmistir.
568
iki 14. Bab, 30. cmle:
1104
Buradaki 20- 23. ayetlerde konu edilen Musaya verilen iki alamet; gsterge
Furkan suresinde de syle zet olarak verilmistir:
35
Ve andolsun ki Ms'ya Kitab'i verdik, kardesi Hrn'u da o'nunla birlikte yardimci, desteki
verdik.
36
Sonra da, Haydi yetlerimizi yalanlayan o topluma gidin! dedik. Sonunda da onlari
paralayip yok ettik.
(Furkan/ 35, 36)
Bu yetlerde, Isrilogullarinin Ms peygamber nderliginde Misir'dan
ayrilma hazirliklarina karsilik, bu hareketi engelleyebilmek iin evreden g
toplamak sretiyle kendine gre tedbir alan Firavun'un szleri yer almaktadir.
Tarihten grenildigine gre, Isrilogullari Misir'da tek bir kentte toplu olarak
degil, ogunlukla Memfis ile Ramises arasindaki Gosen denilen blgede olmak
zere esitli yerlesim alanlarinda yasamaktaydilar. Nitekim Firavun'un
Isrilogullari hakkinda, onlarin "blk prk bir topluluk" olduklarina dair szleri
de bu tarih bilgileri teyit etmektedir.
Isrilogullarinin o gnk sayisi hakkinda saglam bir bilgi mevcut olmamasina
ragmen birok eserde rivyetlere dayanilarak 600.00 kisi olduklari, aralarinda
yirmi yasin altinda ve altmis yasin stnde kimsenin bulunmadigi ileri
srlmstr. A'rf ve T-H Srelerinde de belirttigimiz gibi Rabbimiz, Firavun'un
agzindan sayilarini degil onlarin kk guruplara ayrilmis gruplar oldugunu
nakletmistir.
Pasajdaki 5759. ayetlerin 57-59. Sonunda Biz, onlari [Firavun ve kavmini]
bahelerden, pinarlardan, hazinelerden ve serefli makamdan ikardik. Iste byle!
Ve sonra onlara Isrlogullari'ni mirasi yaptik. Ifadeleri, bir parantez ii ifade
olup, Firavun ve toplumunun ileri gelenlerinin kibetlerine dikkat ekmektedir. Bu
ifadelerden anlasildigina gre, onlar, yce makamlari, baheleri, nehirleri, mallari,
rizklari, hkmranligi ve dnyanin bolluk iindeki meknlarini terk etmisler, her
seyden mahrum birakilmislar, sanki nimetler denizinden ikip cehenneme
girmislerdir.
136
Biz de, sphesiz yetlerimizi yalanladiklari ve onlardan gfil olmalari nedeniyle onlari
cezalandirip adaleti sagladik. Ve onlari bol suda/ nehirde bogduk.
137
O zaafa ugratila gelmis/
gszlestirilmis olan toplumu da bereketlendirdigimiz yerin her tarafina mirasi yaptik. Ve bylece
Rabbinin, Isrlogullari'na olan o pek gzel sz, sabretmeleri nedeniyle yerine geldi. Biz de Firavun
ile toplumunun yapageldikleri sin eserlerini ve ykseltmekte olduklari seyleri yerlebir ettik.
(A'rf/ 136, 137)
5
Biz ise istiyoruz ki, yeryznde gsz dsrlenlere armagan verelim, onlari nderler
yapalim ve onlari mirasilar yapalim.
6
Ve onlari yeryznde saglamca yerlestirelim, Firavun, Haman
ve bu ikisinin askerlerine, onlardan ekinmekte olduklari seyleri gsterelim.
(Kasas/ 56)
1105
Pasajdaki 6062. ayetlerdeki Sonra onlar [Firavun ve adamlari] gnes
dogarken onlarin ardina dstler. Iki topluluk birbirini grnce, Ms'nin
ashbi, Sphesiz biz, kesinlikle kistirildik dediler. O [Ms], Hayir, hayir...
Sphesiz Rabbim benimledir, bana yol gsterecektir dedi. ifadelerinden
anlasildigina gre, Isrilogullari Ms peygamber nderliginde Misir'dan ayrilmis,
Firavun da askerleriyle onlari takip etmektedir.
Peslerindeki askerleri gren ve panikleyen Isrilogullari, Ms peygambere
karsi gvenlerini kaybettiklerini belirten yakisiksiz szler sarf etmekte, Ms
peygamber ise Yce Allah'tan daha nce aldigi gvenceyi aktararak onlari teskin
etmektedir. Hatirlanacak olursa, Rabbimizin bu gvencesi yukarida 15. yette ve
T-H Sresinde de bildirilmis idi:
15
Allah: Kesinlikle senin dsndgn gibi degil! Haydi, ikiniz
almetlerimizle/gstergelerimizle gidin. Sphesiz ki, Biz sizinle beraberiz, isitenleriz.
16,17
Haydi,
ikiniz Firavun'a gidin de Biz kesinlikle, Isrlogullari'ni bizimle beraber gnderesin diye lemlerin
Rabbinin elisiyiz deyin dedi.
(Su'ar/ 1517)
46
Allah: Korkmayiniz, sphesiz Ben ikinizle beraberim, isitirim ve grrm.
47
Hemen ona
gidin de ona; Sphesiz biz Rabbinin iki elisiyiz. Artik Isrlogullari'ni bizimle gnder ve onlara
azap etme; kesinlikle biz sana Rabbinden bir almet/gsterge ile geldik. Selm kilavuza uyanlaradir.
48
Sphesiz biz; kesinlikle bize, kesinlikle azabin yalanlayana ve sirt evirene oldugu vahyedildi
deyiniz.
46
dedi
(T-H/ 46)
Pasajdaki 6768. ayetlerdeki Sphesiz bunda kesinlikle bir almet, gsterge
vardir. Ama oklari iman etmis degillerdi.Ve sphesiz ki Rabbin, kesinlikle azz
[mutlak galip] ve rahm'in [engin merhamet sahibinin] ta
kendisidir. ifadelerinden , bu olayin sadece Isrlogullarina degil, hem Mekkeli
msriklere hem de tm insanliga ynelik bir yet oldugunu gstermektedir. Ancak
bu ifadesinin arkasindan Rabbimiz bu olayin kendi kudretine dellet eden en
byk delillerden olmasina ragmen insanlarin ogunun inanmadigini [ve
inanmayacagini] beyan etmektedir.
Ms peygamberin dogrulugunu gsteren bu olayin, olaya shit olan
Isrilogullarinin akillarinda mr boyu silinmeyecek bir iz biraktigi kesindir.
Dolayisiyla o gnn toplumunda, Allah'in elisine karsi kurulmaya alisilan diren
kirilmis ve toplumun Ms peygambere bagliligi byk lde bu olayla
saglanmistir.
Bu olayin Kureys'e ynelik bir yet olusu ise Firavun ve ordusu
bakimindandir. Kendilerine yillarca apaik ayetler gsterilmis olan Firavun,
yakinlari ve yandaslari, denizin yarildigini ve Isrilogullarinin nnde gemeleri
iin kuru bir yol aildigini grmelerine ragmen Ms peygamberin arkasinda
Allah'in gcnn ve yardiminin oldugunu anlayamamislar ve savasmak zere
1106
onlari takibe devam etmislerdir. Sonunda kendilerine gelip iman ettiklerinde ise
vakit ok getir. nk artik imanlari irad bir iman degil, bir korku ve aresizlik
imanidir. Imanin bu tr ile ilgili genis aiklamamiz Kymet Sresi'nin
tahlilindedir.
90-92
Ve Isrlogullari'ni bol sudan/nehirden geirdik. Ama Firavun ve askerleri azginlik ve
dsmanlikla onlari hemen izledi. Sonunda bogulma ona yetisince, Gerekten, Isrlogullari'nin
inandigi Tanri'dan baska tanri olmadigina ben de inandim, ben de teslim olanlardanim dedi. Simdi
mi? Hlbuki daha nce isyan etmitin ve de bozgunculardan olmutun. Artik Biz senden sonra
geleceklere ibret olasin diye, bugn seni zirhinla birlikte kurtaracagiz. Ve sphesiz insanlardan
birogu kesinlikle Bizim yetlerimize/ almetlerimize/ gstergelerimize karsi duyarsiz/ilgisizdirler.
(Ynus/ 9092)
Bu olayin tm zamanlara mesaji da sudur:
"Simdilik er gler egemen grnseler de, Allah, uzun vadede ltfyle hakki
hkim kilar ve btili yok eder."
Rabbimizin Ms peygamber kissasinin hemen ardindan kendisinin "Azz" ve
"Rahm" oldugunu bildirmesi, inanmayanlarin Allah tarafindan mutlaka alt edilip
cezalandirilacagi, inanmis olanlarin da Allah'in engin rahmetinden istifade edecegi
mesajini vermektedir.
69. Ayet:
69
Ve onlara brhm'in haberini oku!
Musa peygambere ait nemli haberlerin verilmesinden sonra ikinci nemli
haber olarak Ibrahim peygamberin haberlerine sira geldigi grlmektedir. Daha nce
ayrinti verilerek Meryem suresinde bahsi gemis olan Ibrahim peygamberle ilgili
haberler, bu surede 69. ayetten baslayip 104. ayete kadar devam etmekte ve olaylar
farkli bir edeb slpla anlatilmaktadir. Ancak Ibrahim peygamberin hayat
hikyesinin tamami anlatilmamaktadir. Burada anlatilanlar, onun elilik grevi
almasindan sonraki hayatinda, tevhit konusundadir ve sirk iinde olan kavmi ile
arasinda geen atismanin naklinden ibarettir.
Bize gre, Ibrahim peygamberin buradaki haberleri ile birlikte diger
haberlerini ieren Bakara/ 258,260, Enm/ 7583, Meryem/ 4150, Enbiya7 5170,
Saffat/ 83113, Mmtehine/ 45 ve l-i Imran/ 6768 de dikkate alinmalidir.
Araplar, zellikle de Kureys kabilesi, kendilerini Ibrahim peygamberin torunu
saydiklari ve inanlarinin ondan geldigini kabul ettikleri iin Kuranda onun
haberleri ile uyarilmislardir. Araplardan, Yahudi ve Hiristiyan olmayan, Mslman
bir hanif olan dedeleri Ibrahim gibi olmalari istenmektedir. Ama msrik olmayan
Ibrahimin dini, sirk iinde yzen Araplardan ok uzaktir.
7077. Ayetler:
1107
70
Hani o, babasna ve toplumuna Siz neye kulluk ediyorsunuz? demiyti.
71
Onlar: Birtakm putlara kulluk ediyoruz. Onlara kulluk etmeye devam
edecegiz dediler.
72-74
brhm: Yalvarp yakardgnzda onlar sizi iyitiyorlar m veya size
yarar saglyorlar m yahut zarar veriyorlar m? dedi. Onlar, Tam tersi, biz
babalarmz byle yapar bulduk dediler.
75, 76
brhm: Peki, siz ve en eski babalarnzn nelere tapmy oldugunuzu
hi dyndnz m?
77
yte onlar benim dymanmdr; ancak lemlerin
Rabbi ayr.
Bu ayet grubunda Ibrahim peygamberin kavmini sorgulayisi ve onlarin akilsiz
davranislarini kendi yzlerine vurusu dile getirilmektedir. Bylece hem Allahin
astlarindan rabbler edinen Mekkeli ve tm zamanlarin msrikleri kinanmakta, hem
de gerek Rabb, lemlerin Rabbi Allah tanitilmaktadir.
Ibrahim peygamberin bu sorgulamasi baska ayetlerde farkli ifadelerle dile
getirilmis ve benzer sorgulamalar baska eliler tarafindan da yapilmistir:
80-81
Ve toplumu o'nunla tartisti. Ibrhm; Bana dogru yolu gstermisken Allah hakkinda
benimle mi tartisiyorsunuz? O'na ortak kostuklarinizdan hi korkmuyorum. Ancak Rabbimin
diledigi ey hari. Rabbim bilgice her seyi kusatmistir. Hl dsnmez misiniz? Ve Allah,
haklarinda hibir g-kuvvet indirmedigi hlde, siz O'na ortak kosmaktan korkmuyorken, ben sizin
ortak kostugunuz seylerden nasil korkarim? Bu durumda eger biliyorsaniz, bu iki topluluktan hangisi
gvende olmaya daha layiktir? dedi.
(Enm/ 80, 81)
25
Bunun zerine Biz de onlari yakaladik, cezalandirmak sretiyle adaleti sagladik. Hadi,
yalanlayanlarin sonu nasil oldu bir bak!
26,27
Ve hani bir zamanlar Ibrhm babasina ve
toplumuna: Sphesiz ben sizin taptiginiz eylerden uzagim. Beni yoktan yaratan ayri. Sphesiz
ki artik O, beni dogru yola iletecektir dedi.
28
Ibrhm bu sz, onlarin dnmesi iin ardindan
gelecek olanlara devamli kalacak bir sz yapti.
(Zhruf/ 2528)
70
O seyler, dnyada bir kazanimdir. Sonra dnsleri yalnizca Bizedir. Daha sonra da
kfrettikleri; bilerek reddedip kabul etmedikleri seyler nedeniyle kendilerine o etin azabi
tattiracagiz.
71,72
Bir de onlara Nh'un nemli haberlerini oku: Hani o toplumuna: Ey toplumum! Eger
benim makamim; grevli oluum, size kari ikiim ve Allah'in yetleriyle gt veriim size agir
geliyorsa, unu bilin ki, ben, iin sonucunu yalnizca Allah'a birakmiimdir. Artik siz ve ortaklariniz
her ne yapacaksaniz toplanip btn gcnzle karar veriniz. Sonra bu iiniz size dert olmasin. Sonra
bana gerekletirin, bana sre de tanimayin. Sonra da eger yz evirirseniz; zaten ben sizden bir
cret istemedim! Benim cretim sadece Allah'in zerinedir. Ve ben Mslmanlardan olmakla
emrolundum demisti.
(Yunus/ 70- 72)
53-57
Onlar dediler ki: Ey Hd! Bize bir aik kanit ile gelmedin. Ve biz, senin sznle
ilhlarimizi terk edecek degiliz. Biz, sana inananlar da degiliz. Ancak Tanrilarimizdan bazisi seni
fena arpmis diyebiliriz. Hd dedi ki: Sphesiz ben Allah'i shit tutuyorum, siz de shit olun ki,
ben, Allah'in astlarindan O'na ortak kostugunuz seylerden uzagim. Hadi yleyse hepiniz bana tuzak
kurun, sonra beni hi bekletmeyin. Sphesiz ben gerekten, benim de Rabbim sizin de Rabbiniz olan
Allah'a isin sonucunu havale ettim. Onun, pereminden yakalayip denetlemedigi hibir irili-ufakli
hareket eden canli yoktur. Sphesiz ki benim Rabbim dosdogru bir yol zerinedir. Buna ragmen yine
de sirt evirirseniz, ben size ne ile gnderilmis isem, iste onu teblig ettim. Ve benim Rabbim, baska
bir toplumu sizin yerinize getirir. Ve siz O'na hibir sekil ve yolla zarar veremezsiniz. Hi sphesiz
Rabbim, her seyi koruyup gzetendir.
(Hud/ 5357)
1108
7882. Ayetler:
78-82
O, beni oluyturandr. Ve bana dogru yolu O gsterir. Ve O, beni
yedirenin, iirenin ta kendisidir. Hastalandgm zaman O bana yifa verir.
Ve O, beni ldrecek, sonra beni diriltecektir. Ve O, din gn, kusurumu
bagylayacagn umdugumdur.
Bu ayetlerde Ibrahim peygamber, 77. ayette lemlerin Rabbi olarak
niteledigi Allahi tanitmaya alismaktadir. Tanitmaya, Rabbimizin yaratan,
kilavuzluk eden, rizik veren, sifa veren gibi bazi sifatlarini sayarak baslayan
Ibrahim peygamber, kendisini ldrecek ve sonra da diriltip hesap soracak olanin
Allah oldugunu ve o gn bagislanmayi da Allahtan umdugunu syleyerek
yaratilisindan mahserin son noktasina kadar Allahla olan iliskisini gzler nne
sermis, bylece de Ilhliga sadece Allahin lyik oldugunu ve sadece Ona kulluk
edilmesi gerektigini ortaya koymustur.
Ibrahim peygamberin 82. ayetteki szleri dikkat ekicidir. Burada, mesel
beni bagilayacak olan gibi bir ifade yerine, her zaman her isi Allahin irade ve
mesiyyetine havale etme ilkesini hatirlatan beni bagilamasini umdugum
seklinde bir ifade kullanilmistir. Bylece mutlak etki gcnn tamamen ve sadece
Allaha ait oldugu, esyadaki etkinin Allahin dilemesi ve iznine bagli bulundugu bir
kere daha vurgulanmistir. Elilerin sorgulanmasi hakkindaki detay, Arf suresinin
6. ayetinin tahlilindedir.
Ibrahim peygamberin 82. ayetteki, bagislanma umdugunu dile getiren szleri,
bazilari tarafindan onun bagislatmak istedigi sulari oldugu seklinde algilanmis ve
bu kisiler, Ibrahim peygambere Kurandan ve Kitab-i Mukaddesten su ayarlama
abasina girmislerdir.
Ibrahim peygambere Kurandan ayarlanmaya alisilan sular iin, Enbiya
suresinin 63, Saffat suresinin 88, 89. ve Enm suresinin 76. ayetler kullanilmistir.
Oysa bu ayetlerde Ibrahim peygamberin yalan syledigine dair herhangi bir beyan
yoktur. Bu konu, ilgili ayetlerin tahlilinde ayrintili olarak aiklanmistir.
Ibrahim peygamberin Kitab-i Mukaddese dayandirilan suu ise, onun esi iin
kiz kardesim demesidir. Konu, Tekvin, Bab; 20de ayrintili olarak mevcuttur.
8391. Ayetler:
83
Rabbim! Bana hkm ver ve beni iyilere kat!
84
Ve beni, sonra
gelecekler iin dogrulukla anlanlardan kl!
85
Ve beni nimeti bol cennetin
miraslarndan kl!
86
Ve babam da bagyla, yphesiz o sapklardan oldu.
87-
91
Ve yeniden diriltilen gn; mal ve ogullarn saglam bir kalple/gerek imanla
Allaha gelenlerden baykasna yarar saglamadg ve cennetin Allah'n korumas
altna girenlere yaklaytrldg, azgnlar iin de cehennemin alp gsterildigi
gn beni rezil etme! dedi.
Ibrahim peygamberin dileklerinin siralandigi bu ayet grubu, duanin nasil
yapilacagini, Allahtan nelerin istenecegini gstermektedir.
~- ;-~ KALB-I SELIM
1109
-' Kalp szcg ile ilgili ayrintilar Kaf suresinin tahlilinde verilmisti.
Ibrahim peygamberin duasinda geen kalb-i selim; saglam, hastaliksiz,
evrendeki mucizeler karsisinda hibir sphesi ve zihinsel sancisi kalmamis,
tamamen mutmain olmus kalp demektir. Bu ifade ile konumuz olan ayette gerek
iman kastedilmistir. nk kalp hastaligi Kuranda nifak, mnafiklik olarak
tanimlanmistir:
10
Onlarin kalplerinde hastalik vardir; onlarin ziniyetleri bozuktur da Allah, onlara hastaligi;
sapkinligi artirdi. Yalan sylemekte olduklarindan dolayi da onlar iin aci bir azap vardir.
(Bakara/ 10)
60-62
Andolsun ki eger o mnfiklar ve kalplerinde bir hastalik olan; zihniyeti bozuk su kimseler
ve Medne'de ortaligi karistiranlar, bu yaptiklarindan vaz gemezlerse, kesinlikle seni onlara, onlar
dislanarak musallat ederiz. Sonra onlar, seninle orada az bir zamandan fazla komsu kalamazlar;
Allah'in nceki geen kimseler hakkindaki uygulamasi olarak nerede bulunurlarsa yakalanirlar ve
acimadan, kiyasiya ldrlrler. Ve sen Allah'in yasasi/uygulamasi iin asla bir degisiklik
bulmayacaksin!
(Ahzab/ 60)
Ibrahim peygamber Allahin huzuruna kalb-i selim ile gelmeyi basarmis ve
Rabbimiz de bunu Kuranda bildirmistir:
84
Hani o Rabbine selim bir kalple gelmisti.
Saffat 84:
IBRAHIM PEYGAMBERIN RABBINDEN DILEDIKLERI:
* Hkm sahibi olmak
* Salihlere katilmak
* Lisan-i sidk [sonrakiler arasinda iyi anilmak]
* Cennete vris olmak
* Babasinin affedilmesi
* Mahserde rezil olmamak
Kisilerin mahserde rezil olmalari Kuranda syle aiklanmistir:
27
Sonra kiymet gn Allah, onlari rezil-rsva edecek ve Hani ugrunda dsmanlik ettiginiz
ortaklarim nerede? diyecektir. Kendilerine bilgi verilmis olan kimseler: Sphesiz ki bugn
rezillik-rsvalik ve ktlk, kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedenler zerinedir
diyecekler.
(Nahl/ 27)
Rabbimizin Ibrahim peygamber ve sonra gelenler ile ilgili ltuflarindan
bazilari sunlardir;
108
Ve sonradan gelenler iinde o'nun hakkinda devamli kalacak [hayirla anilacak, rnek
alinacak] bir sz biraktik.
(Saffat/ 108)
50
Ve Biz onlara rahmetimizden armaganlarda bulunduk. Ve onlar iin yce bir dogruluk dili
yaptik.
(Meryem/ 50)
1110
90. ayette, cennetin muttakilere yaklastirildigini, tabir yerinde ise muttakilerin
ayagina getirildigini bildiren ifade Kaf suresinde de gemektedir:
31
Cennet de, Allah'in korumasi altina girmis kisilere uzak olmayip yaklastirilmistir.
(Kaf/ 31)
92102. Ayetler:
92,93
Ve onlara: Allah'n astlarndan taptgnz yeyler nerede? Size yardm
ediyorlar m veya kendilerine yardmlar dokunuyor mu? denilmiytir.
94,95
Sonra da putlar ve azgnlar ve blisin/dynce yetisinin askerleri;
iyiden iyiye dynmeden hareket edenler toptan cehennemin iine
frlatlmylardr.
96-102
Onlar, onun iinde birbirleriyle ekiyirlerken dediler ki: Vallahi biz,
gerekten apak bir sapklk iinde idik. nk biz sizi, lemlerin Rabbi ile
bir seviyede tutuyorduk. Ve bizi yalnzca o gnahkrlar saptrd. Artk bizim
iin yardmclardan, torpilcilerden hibir kimse ve candan bir yardmc, yol
gsterici, koruyucu yakn yoktur. Ah keyke bizim iin bir geri dny olsayd
da biz de mminlerden olsaydk!
Bu ayet grubunda mahserle ilgili bilgiler verilerek bazi mahser sahneleri
canlandirilmistir.
92, 93. ayetlerdeki Ve onlara Allahin astlarindan taptiginiz eyler nerede?
Size yardim ediyorlar mi veya kendilerine yardimlari dokunuyor mu? denilmitir
ifadesi, Ibrahim peygamber tarafindan msriklere sylenen szleri iermektedir.
Ibrahim peygamberin bu szlerinden anlasildigina gre, burada sz konusu edilen
sahte ilhlar, yeryzndeki ilhlastirilmis insanlardir. Zira tastan, topraktan, tuntan
yapilmis putlarin cehenneme atilmalari ve cezalandirilmalari sz konusu degildir.
66,67
Ibrhm: O hlde, Allah'in astlarindan size hibir sekilde fayda vermeyen ve size zarar
vermeyen seylere mi tapiyorsunuz? Size de, Allah'in astlarindan taptiklariniza da yaziklar olsun! Siz
hl akillanmayacak misiniz? dedi.
(Enbiya/ 66, 67)
96102. ayetlerde, bazi kimselerin dnyada iken ilh gibi sayip hizmet
ettikleri, szlerini ve davranislarini kanun saydiklari, her trl arz ve takdimde
bulunduklari din nderlerine ahirette nasil davranacaklari anlatilmaktadir. Ahirette
bu nderlere uyduklarindan dolayi cehenneme atildiklarinin farkina varacak olan bu
kisiler, kendilerini saptirdiklari gerekesiyle o nderleri sorumlu tutacaklar ve onlara
lnetler yagdiracaklardir. Bu ahiret manzarasi ile Rabbimiz, nderlerini kr krne
izleyen bu tr insanlari uyarmakta, bu nderlerin kendilerini dogruya mi, yoksa
yanlisa mi gtrdklerini iyi degerlendirmeleri gerektigini hatirlatmaktadir. Bu
dehsetli manzara Kuranin baska surelerinde de tekrarlanmaktadir:
38
Allah, Sizden nce gemis tanidiginiz-tanimadiginiz ates iindeki nderli toplumlarin iine
girin! der. Her toplum girdike kardesini dislayip gzden ikarir. Sonunda hepsi oraya
toplandiginda, sonrakiler ncekiler hakkinda, Rabbimiz! Iste sunlar bizi saptirdi. Onlara atesten kat
kat azap ver derler. Allah, Herkese kat kattir, fakat siz bilmiyorsunuz der.
(Arf/ 38)
1111
29
Ve o kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis olan o kisiler: Rabbimiz!
Bildigimiz-bilmedigimiz herkesten bizi dogru yoldan saptiranlari bize gster. Onlar en
asagidakilerden olsunlar diye biz onlari ayaklarimizin altinda tutalim dediler.
(Fussilet/ 29)
67,68
Ve dediler ki: Ey Rabbimiz! Sphesiz biz efendilerimize ve byklerimize itaat ettik de
bizi onlar yoldan saptirdilar. Ey Rabbimiz! Onlara azaptan iki kat ver ve kendilerini tam anlamiyla
disla/rahmetinden mahrum birak.
(Ahzab/ 67, 68)
Kfirler arasinda ahirette cereyan edecek bu ekisme, onlar dnyada iken
dostluk yemini etmis olsalar bile gereklesecektir. nk Kuran, ahirette ancak
mminlerin birbirlerine dost olmaya devam edeceklerini, kfirlerin ise birbirlerine
dsman kesileceklerini bildirmektedir:
67
O gn Allah'in korumasi altina girmis kisiler hari tm nderler/ birbirinin izinden gidenler,
birbirlerine dsmandirlar.
(Zhruf/ 67)
64
Sphesiz ki bu, ates ehlinin birbiriyle tartismasi/ davalasmasi gerektir.
(Sad/ 64)
103, 104. Ayetler:
103
Sphesiz bunda bir almet/gsterge vardr. Ama onlarn ogu iman
edenler degillerdi.
104
Ve yphe yok ki Rabbin, kesinlikle en stn, en gl, en yerefli,
maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhamet
sahibinin ta kendisidir.
Ibrahim peygamber ile ilgili bu anlatilanlarin bir ayet [ibret, gt] oldugu
bildirilerek akil sahiplerini dsnmeye davet eden, inanmayanlari tehdit eden,
inanan ve inanacak olanlara ise umut ve gven veren bu ayetlerdeki uyari, basta
Mekkeliler olmak zere yine tm zamanlarin insanlarina yneliktir.
Ibrahim peygamberin kissasinin bir ayet [ibret, gt] olmasi, bize gre iki
ynldr. Bu kissa, her seyden nce, Ibrahim peygamberin soyundan geldiklerini
kabul eden ama kendilerini dedelerinin dinine agiran eliye uymayan Mekkeli
msriklere ynelik bir ayetti. Buna gre, Mekkeli msriklerin nce bunu algilayip
inadi birakmalari ve dedelerinin saf, hanif dinine baglanmalari gerekirdi. Ikinci
olarak da Ibrahim peygamberin azgin kavminin helk edilip Ibrahimin soyunun
sadece Ismail, Ishak, Yakup ... olarak devam edisinden ibret almaliydilar.
70
Onlara, kendilerinden nceki kisilerin; Nh'un toplumunun, d'in, Semd'un, Ibrhm'in
toplumunun, Medyen ashbi'nin ve alt-st olmus kentlerin haberi gelmedi mi? Onlara elileri aik
delillerle gelmislerdi. Ve sonra Allah, onlara haksizlik eden biri degildi. Velkin onlar, sirk kosmak
sretiyle kendilerine haksizlik ediyorlardi.
(Tvbe/ 70)
105. Ayet:
105
Nh toplumu gnderilmiyleri [elileri, mesajlar] yalanlad.
1112
Bu surede konu edilen nemli haberlerin ncs Nuh peygamberle ilgili
olup onunla ilgili bilgiler 120. ayete kadar devam etmektedir.
Daha evvel Kamer ve Arf surelerinde yer verilmis olan Nuh peygamber ve
kavmi ile ilgili haberlere, bu sureden baska ayrintili olarak Hud ve Nuh suresinde de
yer verilmistir.
Eli olarak Nuh kavmine bir tek Nuh peygamber gelmis olmasina ragmen
ayette ogul olarak gnderilmisler ifadesinin kullanilmis olmasi dikkat ekicidir.
Bize gre bu ifade, o kavme birok eli gelip de o kavmin bu elilerin hepsini
yalanladigi anlaminda degil, kavmin dogrudan elilik messesini yalanladigi, hibir
eliyi tanimadigi, tanimamakta da kararli oldugu anlamindadir. Ayrica
gnderilmisler ifadesinin kapsami iine mesajlar anlami da girmektedir. Bu
sebeple, verdigimiz mealde her iki anlami da gstermis bulunuyoruz.
106120. Ayetler:
106-110
Bir zamanlar kardeyleri Nh onlara demiyti ki: Siz Allah'n
korumas altna girmez misiniz? Sphesiz ki ben, sizin iin gvenilir bir
eliyim. Artk, Allah'n korumas altna girin ve bana itaat edin. Ve buna
karylk ben sizden hibir cret istemiyorum. Benim cretim ancak lemlerin
Rabbi zerinedir. Artk, Allah'n korumas altna girin ve bana itaat edin!
111
Onlar: Sana ok dyk kimseler uyarken, biz sana inanr myz?
dediler.
112-115
Nh dedi ki: Onlarn yaptklarna dair bir bilgim yoktur. Onlarn
hesab ancak Rabbime aittir. Eger dynrseniz! Ve ben iman edenleri kovucu
degilim. Ben ancak apak bir uyarcym.
116
Onlar dediler ki: Ey Nh! Eger vazgemezsen, iyi bil ki, kesinlikle sen
taylanarak ldrlenlerden olacaksn!
117,118
Nh: Rabbim! Toplumum beni yalanlad. Artk benim aramla
onlarn arasnda sen hkmet. Ve beni ve mminlerden benimle beraber olan
kimseleri kurtar! dedi.
119,120
Bunun zerine Biz de o'nu ve beraberindekileri, o dolu geminin
iinde kurtardk. Sonra da arkalarndan arta kalanlar suda bogduk.
Nuh kissasi Kuranda baska ayetlerde (Arf /5964, Yunus/ 7173, Hud/ 25
48, Isra/ 2, 3, Enbiya/ 76, 77, Mminun/ 2328, Furkan/ 37, Ankebut/ 14, 15, Saffat/
7582, Kamer/ 915 ve Nuh/ suresi ) de dile getirilmistir. Kissa ile ilgili ayetlerin
topluca okunmasinda yarar vardir:
Kurandaki Nuh As.dan bahseden ayetlerin tm ve Nuh suresi gz nne
alinarak Nuh peygamber kissasina bakildiginda, Nuh peygamber ve kavmi arasinda
yasananlar ile peygamberimiz ve Mekkeli msrikler arasinda geen olaylarin
birbirine tipatip benzedikleri grlmektedir. Nuh peygamber, kendisine inanilmasini
saglamak iin iki husus ileri srmstr. Bunlardan birincisi; elilik grevi
verilmeden nce kavmi tarafindan gvenilir bir kisi olarak taninmasidir. Bu husus,
kissanin diger surelerde yer alan kisminda olmayip sadece konumuz olan 107. ayette
belirtilmistir. Ikinci husus da Nuh peygamberin her trl itiraz ve saldiriya ragmen
1113
gece gndz demeden, herhangi bir cret istemeden ve hibir ikar gzetmeden
tebligde bulunmus olmasinin dikkate alinmasidir. Ayrica Nuh peygambere ilk
inananlarin, tipki peygamberimize inanip ilk Mslman olanlar gibi siradan, hatta
toplumun asagi kesiminden kisiler olmasi da diger bir benzerliktir.
Nuh peygamberin kissasi Kitab-i MukaddesIn Tekvin; 6, 7, 8. Bablarinda
gemektedir.
121, 122. Ayetler:
121
Sphesiz ki bunda kesinlikle bir almet/gsterge vardr. Ama onlarn
ogu iman ediciler degillerdi.
122
Ve yphesiz ki Rabbin, kesinlikle en stn, en
gl, en yerefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin
merhamet sahibinin ta kendisidir.
Yine bu ayetlerle Mekkelilere ve tm zamanlarin insanlarina bir gnderme
yapilarak akillarini baslarina almayanlar tehdit edilmekte, inananlara ve inanacaklara
umut verilmektedir.
Bu ayetler indiginde, peygamberimiz ile Mekkeli kfirler arasinda ayni seyler
yasaniyor, peygamberimizden evresindeki Bilal, Ammar, Sheyb gibi kle ve fakir
kisileri kovmasi isteniyordu. Ancak bu konuda Rabbimizin zel ihtari sz konusu
idi:
52
Ve Allah'in rizasini dileyerek sabah-aksam; srekli Rablerine dua eden kimseleri kovma!
Onlarin hesabindan sana hibir sorumluluk yoktur, senin hesabindan da onlara hibir sey yoktur. Ki
onlari kovarsan yanlis; kendi zararlarina is yapanlardan olursun!
53
Ve Biz, Allah, aramizdan bunlara mi iyilikte bulundu?! desinler diye, onlardan bazisini
bazisi ile byle ateslere srkledik, imtihan ettik. Allah, kendilerine verilen nimetlerin karsiligini
deyenleri daha iyi bilen degil midir?
(Enm/ 52, 53)
3,4
Ne bilirsin, belki o da arinip temizlenecek, belki gtlenir ve de gt kendisine yararli olur.
5-7
Kendini her trl ihtiyacin stnde gren o kiiye gelince de; onun arinmamasindan sana
bir sorumluluk olmadigi hlde sen ona yneliveriyorsun.
8-10
Amma! Bilgiyle, sevgiyle, saygiyla
rpererek koa koa sana gelen var ya; sense yapmakta oldugun ii daha iyi sanarak, ondan
rahatlikla uzaklaiyorsun.
11-16
Kesinlikle onlarin dsndg gibi degil! Kurn, degerli sayfalar iinde, yceltilmis,
tertemiz temizlenmis, saygin, iyi yazicilarin ellerinde bir dsndrcdr. Dileyen onu dsnp gt
alir.
(Abese/ 516)
123. Ayet:
123
d, gnderilmiyleri [elileri, mesajlar] yalanlad.
Bu suredeki nemli haberlerin, arpici bilgilerin drdncs, Ad kavmi ile
onlara eli olarak gnderilen Hud peygambere ait haberlerdir. Hud peygamber ile
kavmi arasinda geen bu olaylar da peygamberimiz ile Mekkeli msrikler arasindaki
olaylara benzemektedir. Bu sebeple, Mekkeli msriklerden bu kissadan ibret alarak
akillarini baslarina toplamalari istenmektedir.
1114
Ad kavmi hakkinda daha nceki surelerin tahlilinde ayrintili bilgi verilmis
oldugundan, ilgili ayetlerden birkaini vererek kisa bir hatirlatma ile yetiniyoruz:
6-13
d toplumuna, stunlarin sahibi Irem'e ki, beldeler iinde bir benzeri oluturulmamiti,
vadilerde kayalari kesen Semd toplumuna, o kaziklarin sahibi; muhtesem ordulari olan/ grlmemis
iskenceler eden Firavun'a Rabbinin ne yaptigini grmedin mi/dsnmedin mi? Onlar ki, o lkelerde
azitmislardi. Dolayisiyla da oralarda bozgunculugu ogaltmislardi. Onun iin de Rabbin zerlerine
azap kamisi yagdirdi.
(Fecr/ 613)
67-69
Hd, Ey toplumum! Bende akil hafifligi/ chillik yok, velkin ben lemlerin Rabbi
tarafindan gnderilmis bir eliyim. Size Rabbimin gnderilerini teblig ediyorum ve ben sizin iin
gvenilir bir gtym. Sizi uyarmasi iin iinizden bir adam zerine Rabbinizden, size bir
gt/kitap gelmesine sastiniz mi? Dsnn ki O sizi, Nh toplumundan sonra, halfeler, sonradan
gelen nesiller yapti ve olusturulusta boy-pos itibariyle sizi arttirdi. Kurtulmaniz iin Allah'in
nimetlerini hatirlayin dedi.
70
Onlar dediler ki: Demek sen Allah'a; baskasini karistirmadan kulluk edelim ve atalarimizin
kulluk ettiklerini birakalim diye mi bize geldin? Eger dogrulardan isen, bizi tehdit ettigin seyi bize
getir!
(Arf/ 6770)
15
d'a gelince de onlar, yeryznde haksiz yere byklk tasladilar ve: G bakimindan
bizden daha etin kim vardir? dediler. Onlar sphesiz kendilerini olusturan Allah'in g olarak
kendilerinden daha etin oldugunu grmediler mi? Ve onlar Bizim yetlerimizi bile bile inkr
ediyorlardi.
(Fussilet/ 15)
59,60
Ve iste bu, Rablerinin yetlerine kafa tutan, O'nun elilerine isyan eden ve her inati
zorbanin emrine uyan d toplumudur. Bu dnyada ve kiymet gn arkalarina dislanma takildi.
Haberiniz olsun! d toplumu, Rablerine inanmadilar. Haberiniz olsun! Hd'un toplumu olan d
toplumuna kahrolmak/tarihten silinmek verildi.
(Hud/ 59, 60)
124138. Ayetler:
124-135
Hani kardeyleri Hd onlara demiyti ki: Siz Allah'n korumas altna
girmez misiniz? Sphesiz ki ben, sizin iin gvenilir bir eliyim. Artk Allah'n
korumas altna girin ve bana itaat edin. Ve buna karylk ben sizden hibir
cret istemiyorum. Benim cretim lemlerin Rabbi zerinedir. Her yksek
tepeye, almet bir bina kurarak m egleniyorsunuz? Sonsuzlaymanz iin/sanki
sonsuzlayacakmysnz gibi sanayi reten yerler [fabrikalar/kaleler] mi
edinirsiniz? Yakaladgnz vakit de zorbaca m yakaladnz? Artk Allah'n
korumas altna girin ve bana itaat edin. Size o bildiginiz yeyleri verenin
[davarlar, ogullar, baglar, baheler, pnarlar verenin] korumas altna girin.
Sphesiz ki ben, sizin hakknzda byk bir gnn azabndan korkuyorum.
136-138
Onlar dediler ki: Sen, gt versen de yahut gt verenlerden
olmasan da bizim iin degiymez. Bu, sadece ncekilerin hayat tarzlardr. Ve
biz azaba ugratlacaklar degiliz.
128130. ayetlerdeki Her yksek tepeye almet bir bina kurarak mi
egleniyorsunuz? Sonsuzlamaniz iin / sanki sonsuzlaacakmisiniz gibi sanayi
reten yerler [fabrikalar / kaleler] mi edinirsiniz? ifadesi, agimizdaki
gkdelenleri, sehir girislerinde yol kenarlarina siralanmis plazalari akla
getirmektedir. Bu, agimizdaki toplumlar ile Ad kavmi arasindaki yasam tarzi
1115
benzerliklerini hatirlatmaktadir. Gerekten de, sehirlerin yksek tepeleri zerine insa
edilen gsterisli binalar, Ad kavmindekiler gibi sirf servet ve g gsterimini
sergileyen yapilardir. Mimaride bir trend hline gelmis olan bu gsterisi tarz,
insanligin bencil kazanlar ugruna kapildigi tekasr hastaliginin bir sonucudur.
Istifiligin ve gz boyamaya ynelik gereksiz israfin gstergeleri olan bu
ihtisamli yapilara harcanan paralarla srekli deger retecek yatirimlar yapmak ve
pek ok kisiye is imkni saglamak mmkndr. Eger akillar baslara toplanmazsa,
Ad kavminin akibeti, ayni davranislari gsteren gnmz toplumlari iin de
kainilmaz olacaktir.
129. ayette geen
-'
keennekm seklindedir.
569
Bu birlesik szck Arapada sanki siz anlaminda kullanilmaktadir. Bu
nedenle, ayet iin yaptigimiz mealde her iki okunusun anlamini da vermis
bulunuyoruz.
Hud peygambere karsi gsterilen tepkilerin anlatildigi 136138. ayetler, tm
zamanlarin msriklerinin birbirlerinden pek farkli olmadigini gstermektedir.
Hatirlanacak olursa, Mekkeli msrikler de peygamberimize benzer tepkiler
vermislerdi:
4
Ve kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis olan kimseler, Bu Kurn, o'nun/
Muhammed'in uydurdugu yalandan baska bir sey degildir. Ona baska bir topluluk da bunun iin
yardim etmistir dediler. Bylece onlar kesinlikle haksizlik ettiler ve asilsiz bir iddia getirdiler.
5
Ve O Kurn, yazili duruma getirilmis ncekilerin masallaridir; simdi de o, sabah-aksam/
srekli kendisine okunmaktadir dediler.
(Furkan/ 4, 5)
24,25
Ve onlara: Rabbiniz ne indirdi? denildigi zaman, onlar, kiymet gn, kendi gnahlarini
tam olarak yklenmek ve bilgisizlikleri yznden saptirmakta olduklari kimselerin gnahlarindan bir
kismini da yklenmeleri iin, ncekilerin efsaneleri dediler. Dikkat edin, yklendikleri sey ne
ktdr!
(Nahl/ 24)
139, 140. Ayetler:
139
Bunun zerine o'nu yalanladlar da Biz kendilerini degiyime/ykma
ugrattk. Sphesiz ki bunda kesinlikle mutlak bir almet/gsterge vardr, ama
onlarn ogu iman ediciler degillerdi.
140
Ve yphesiz ki Rabbin, kesinlikle en stn, en gl, en yerefli, maglp
edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhamet sahibinin ta
kendisidir.
Bu kez Hud peygamber ile Ad kavmi arasinda geenler anlatildiktan sonra
Mekkelilere ve tm zamanlarin insanlarina yine kissadan ders ikarmalari
hatirlatilmakta, daha evvel de yapildigi gibi inatilar ceza ile tehdit edilirken
inanlilara da rahmet mjdesi verilmektedir.
141. Ayet:
141
Semd, gnderilmiyleri [elileri, mesajlar] yalanlad.
569
(Razi, el-Mefatihul-Gayb; Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1116
Bu surede anlatilan nemli haberlerin ve arpici bilgilerin besincisi, Semud
kavmine ait olanlardir. Tarihte yer almis nemli kavimlerden birisi olan Semud
kavmi, kissalari yukarida nakledilmis olan Nuh kavmi ve Ad kavmi gibi, kendilerine
ilerinden seilmis bir eli vasitasiyla gnderilen mesajlari yalanlamis ve elilik
messesini toptan inkr etmis bir kavimdir.
Nuh ve Ad kavminde oldugu gibi, Semud kavmindeki eli-kavim iliskileri de
peygamberimiz ile Mekkeliler arasindaki iliskilere benzemektedir. Salih peygamber
ile kavmi arasindaki iliskilerin dile getirildigi Semud kavmine ait kissa 159. ayete
kadar devam etmekte ve daha evvelki surelerde yer almayan bazi bilgiler kissanin bu
suredeki anlatiminda verilmektedir.
Semud kavminin bahsi simdiye kadar Fecr, Necm, Sems, Bruc, Kaf, Kamer,
Sad ve Arf surelerinde gemis ve bu surelerin tahlillerinde bu kavim hakkinda
ayrintili bilgiler verilmisti.
Salih peygamber ile Semud kavminin kissasi, Israilogullari veya Uzakdogu
kissalarindan olmayip bir Arap kissasidir. Bize gre, Araplarin bu kissayi iyi
bilmeleri ve aralarinda sika anlatmalari sebebiyle Rabbimiz bu kissaya Kuranda
birok kez yer vermistir.
142157. Ayetler:
142-152
Hani kardeyleri Slih, onlara demiyti ki: Allah'n korumas altna
girmez misiniz? Sphesiz ki ben, sizin iin gvenilir bir eliyim. Artk Allah'n
korumas altna girin ve bana itaat edin. Ben sizden hibir cret istemiyorum
da. Benim cretim ancak lemlerin Rabbi zerinedir. Siz burada; bahelerde,
pnarlarda ve ekinlerin, salkmlar sarkmy hurmalklarn arasnda gven
iinde braklacak msnz? Ve siz, daglardan ustaca evler yontuyorsunuz. Artk
Allah'n korumas altna girin ve benim dediklerimi yapn. Ve yeryznde
bozgunculuk yapp slah etmeyen o ayr giden kimselerin emrine uymayn.
153,154
Onlar dediler ki: Sen, kesinlikle bylenmiylerdensin! Sen de ancak
bizim gibi bir beyersin. Eger dogru syleyenlerden isen, haydi bize bir
almet/gsterge getir.
155,156
Slih: yte bu Destek Kurumu'dur, onun yayamas iin
desteklenmesi gerekir; kazancnzn bir blm onun iin ayrlmaldr. Onu
ayakta tutun. Yoksa sizi byk bir gnn azab yakalayverir dedi.
157
Buna ragmen onlar Destek Kurumu'nu, gelir kaynaklarn kurutarak
yok ettiler de piyman olanlar olarak sabahladlar.
Kissada geen disi deve ifadesi ile ilgili olarak Sems suresinde yaptigimiz
aiklamalari oradan okunmasinda yarar gryoruz.
Sz konusu deve iin ayette
169
Rabbim! Beni ve ailemi onlarin yapageldiklerinden kurtar!
170-172
Bunun zerine Biz de o'nu ve ailesinin geride kalanlarin iindeki
zavalli kari hari tamamn kurtardk, sonra da geridekilerin hepsini
1118
degiyime/ykma ugrattk.
173
Ve zerlerine yle bir yagmur yagdrdk ki! Bak
iyte uyarlanlarn yagmuru ne ktdr!
Lut kavminin sadece homoseksellik yznden helk edildigi ynnde
toplumlarda yanlis ve yaygin bir kanaat vardir. Lut kavminin helk sebebinin sadece
homoseksellik oldugu sanilmamalidir. Bu kavmin temel suu sirk ve peygamberi
tanimamaktir. Bu, hem 81. ayetteki Aslinda siz siniri aan bir kavimsiniz
ifadesinden, hem homosekselligin cezasinin helk edilmek olmamasindan, hem
de Suara suresinin 160. ayetinden anlasilmaktadir:
160
Lt'un toplumu, gnderilmisleri [elileri, mesajlari] yalanladi.
(Suara/ 160)
HOMOSEKSELLIGIN CEZASI
Homosekselligin cezasi zerinde bilginler ihtilf etmisler; kimi uurumdan
atalim, kimi diri diri gmelim, kimi taslayarak ldrelim, kimi de zinadaki gibi yz
sopa vuralim cinsinden degisik cezalar ngrmslerdir.
Hlbuki Rabbimiz, homosekselligin cezasini Kuranda bildirmistir:
16
Sizlerden cinsel sapiklik eden iki er kisi, hemen her ikisine de eziyet edin. Eger tevbe ederler
de dzeltirlerse artik onlardan mesafeli durun. Sphesiz Allah, tevbeleri oka kabul eden, ok tevbe
Iirsati verendir, ok merhamet edendir.
( Nisa/ 16)
Grldg gibi bu sua ngrlen ceza, faillere el ve dil ile yapilacak eziyettir.
Eziyetin niteligi belirtilmedigi iin ceza seklinin gnn kosullarina gre kamu
tarafindan ayarlanmasi sz konusudur. Ayetten anlasilan, bu irkin davranisin
toplumlardan silinmesi grevinin kamuya ait oldugudur. Dolayisiyla bu asiriligin
ortadan kaldirilmasi iin gerekli abayi devletler gstermeli, fizik yapilarinda
anormallik olanlar tedavi edilmeli, degisik zevkler pesinde olup tutkularinin esiri
olarak bu isi yapanlar ise cezalandirilmalidir.
173. ayette Lut kavmi zerine yagdirilan yagmura dikkat ekilmis ama bu
konuda baska bilgi verilmemistir. Aslinda bu yagmur su yagmuru degil, tas
yagmurudur. Kuranin baska yerlerinde verilen ayrintilara gre, Lut peygamber
gecenin son saatlerinde ehliyle birlikte memleketinden ayrilinca, safak vakti korkun
bir patlama ve siddetli bir deprem olmus, bu kt kavmin tm evlerinin alti stne
getirildikten sonra, volkanik patlama ve rzgrin etkisiyle pismis amurdan olusan
taslar yagmur gibi kentin zerine inmistir.
Lut kavminin yasadigi blge ile ilgili olarak Tevrati, antik Yunan ve Latin
yazilarini ve modern jeolojik arastirmalar ile arkeolojik gzlemleri degerlendiren
Mevdudi, bu konuda sunlari aktarmaktadir:
l Deniz'in dogusunda ve gneyinde uzanan llk ve bo topraklarda bulunan yzlerce
harabe, burasinin gemite bir zamanlar mreffeh ve sik nfuslu bir blge oldugunu gstermektedir.
Arkeologlar, bu blgenin yaadigi refah dneminin I.. 2300-1900 yillari arasinda getigini tahmin
ediyorlar. Tarihilere gre Ibrahim I.. 2000 yillarinda yaamitir. O halde, arkeolojik deliller bu
blgenin Hz. Ibrahim ve yegeni Lut (as) zamaninda helke ugradigini teyid etmektedir.
1119
Blgenin en kalabalik ve verimli yresi, Kitabi Mukaddes'te anildigina gre "Sidim Deresi"
idi: "Ve Lut gzlerini kaldirdi ve btn Erden Havzasi'nin Sodom ve Gomorra'yi Rabb helk etmeden
evvel Rabb'in bahesi gibi, Tsoara giderken Misir diyari gibi, her yerde suyu bol oldugunu grd."
(Tekvin: 13/10). Gnmz bilginleri, bu havzanin imdi l Deniz'in altinda bulundugu
grndedirler ve bu gr saglam arkeolojik deliller desteklemektedir: Eski zamanlarda l
Deniz bugnk kadar gneye uzanmiyordu. Bugnk rdn ehirlerinden el-Kerek'in batisinda ve
tam karisinda el-Lisan adinda kk bir yarimada vardir. Burasi eskiden l Deniz'in ucuydu.
Bunun gneyinde kalan ve imdi deniz sularinin altinda bulunan yre, Hz. Lut'un (as) kavminin nl
ehirleri Sodom, Gomore, Edmah, Zeboyim, Zoar'in yer aldigi "Sidim Deresi" denilen verimli bir
vadiydi. I.. 2000 yillarinda bu vadi, iddetli bir depremin etkisiyle kt ve deniz sularinin altinda
kaldi. Bugn bile burasi Deniz'in en sig parasidir. Romalilar zamaninda daha da sigdi ve bati
sahilindeki el-Lisan'a yrnerek geilebiliyordu. Gney kivilarinda, hl su altindaki ormanlar
grlebilmekte ve ayni ekilde su altinda binalarin bulunmasi ihtimali de kuvvetli grlmektedir.
Kitabi Mukaddes ile eski Yunan ve Latin yazilarina gre, yre petrol ukurlari ve asfalt
bakimindan da zengin olup urada burada alev almayan gaz vardi. Jeolojik gzlemlerden, iddetli
deprem okuyla petrol, asfalt ve gazlarin yzeye firlayip alev aldigi ve tm yrenin bir bomba gibi
infilak ettigi anlailmaktadir. Kitabi Mukaddes'te, Hz. Ibrahim'in (as) haberi alinca Hibran'dan
felakete ugrayan vadiye gittigi ve "yerin dumaninin ocak dumani gibi iktigini" (Tekvin: 19/28)
grdg anlatilmaktadir.
570
174, 175. Ayetler:
174
Sphesiz ki bunda bir almet/gsterge vardr. Ama onlarn ogu iman
ediciler degillerdi.
175
Ve yphesiz ki Rabbin, kesinlikle en stn, en gl, en yerefli, maglp
edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhamet sahibinin ta
kendisidir.
Bu ayetlerde yine o gnn Mekkelilerine ve tm zamanlarin insanlarina zel
bir mesaj verilmektedir.
176. Ayet:
176
Eyke Ashb, gnderilmiyleri [elileri, mesajlar] yalanlad.
nemli haberlerin, arpici bilgilerin yedincisi, Eyke ashabi ve Suayb
peygamber hakkinda olup bu bilgiler 189. ayete kadar srmektedir. Arf suresinin
86. ayetinde Medyen ashabi olarak anilmis olan Suayb peygamberin eli olarak
grevlendirildigi toplum, bu surede Eyke ashabi olarak anilmaktadir. Bu durum
her iki ismin de ayni kavmi isaret ettigini gstermektedir.
177189. Ayetler
177-184
Hani Suayb onlara demiyti ki: Siz Allah'n korumas altna
girmeyecek misiniz? Sphesiz ki, ben sizin iin gvenilir bir eliyim. Bu nedenle
Allah'n korumas altna girin ve benim dediklerimi yapn. Buna karylk ben
sizden herhangi bir cret istemiyorum. Benim cretim yalnz lemlerin Rabbi
zerinedir. legi tam ln ve hak yiyenlerden olmayn. Ve dogru terazi ile
tartn. Halkn eyyalarn degerinden dyrmeyin ve yeryznde bozgunculuk
yaparak karyklk karmayn. Ve, sizi ve sizden nceki nesilleri oluyturan o
Zat'n korumas altna girin.
570
(Mevdudi; Tefhiml-Kuran)
1120
185-187
Onlar: Sen, kesinlikle bylenmiylerden birisin. Sen de bizim gibi
bir beyerden bayka bir yey degilsin. Biz senin kesinlikle yalanclardan biri
oldugundan eminiz. Syet dogrulardan isen, stmze gkten bir para
dyrver! dediler.
188
Suayb: Rabbim, yaptklarnz en iyi bilendir dedi.
189
Bunun zerine o'nu yalanladlar da kendilerini o glge gnnn azab
yakalayverdi. Sphesiz o byk bir gnn azab idi.
Ayetlerde bildirildigine gre Suayb peygamberin kavminden istedikleri
sunlardi:
* legi tam ln!
* Dogru terazi ile tartin!
* Insanlarin hakkindan hibir seyi kismayin! [Bu madde, beseri dinlerdeki
cret ve geim standartlarindaki haklari ortaya koymaktadir. Kimsenin geim
sikintisi ekmemesi istenmektedir.]
* Yeryznde fesatilar olarak bozgunculuk etmeyin!
* Sizi ve evvelki mmetleri yaratandan korkun!
Kavminin Suayb peygambere verdigi cevap, zaten inanlari da birbirine
benzeyen Semud kavminin Salih peygambere verdigi cevap ile aynidir. Hatirlanacak
olursa, Semud kavminin elileri Salih peygambere cevaplari su olmustu: Sen,
kesinlikle bylenmilerdensin! Sen de ancak bizim gibi bir beersin. Eger dogru
syleyenlerden isen, haydi bize bir ayet getir.
Msrik toplumlardan olan Mekkelilerin de kendilerine yapilan agriya
gsterdikleri tepki yukaridakilerden farkli degildir:
90-93
Ve Bizim iin yerden bir pinar fiskirtmadika sana asla inanmayacagiz. Yahut senin
hurmalardan, zmlerden olusan bir bahen olmali. Onlarin aralarinda saril saril irmaklar akitmalisin.
Yahut iddia ettigin gibi gg paralar hlinde zerimize dsrmelisin yahut Allah'i ve melekleri
karsimiza getirmelisin. Yahut senin altin sslemeli bir evin olmali yahut gge ykselmelisin. Ancak,
senin ykselisine, grenip gretecegimiz bir kitabi bize indirmene kadar asla inanmayiz dediler. Sen
de ki: Rabbim noksanliklardan ariniktir. Ben, beser bir eliden baska bir sey miyim ki!
(Isra/ 9093)
32
Bir vakit de onlar, Ey Allah'im! Eger bu, Senin katindan gelmis bir hakkin/geregin ta kendisi
ise, hi durma stmze gkten taslar yagdir veya bize ok aci veren bir azap ver demislerdi.
(Enfal/ 32)
Kissanin diger surelerindeki anlatimlarinda bazi farkli bilgiler de verilmistir:
88,89
Toplumundan byklk taslayan ileri gelenler dediler ki: Ey Suayb! Ya seni ve seninle
beraber inananlari kentimizden kesinlikle ikaririz, ya da bizim dinimize/ yasam tarzimiza
dnersiniz! Suayb, dedi ki: Istemesek de mi! Allah bizi ondan kurtardiktan sonra tekrar sizin
dininize/yasam tarziniza dnersek, kesinlikle Allah'a karsi yalan uydurmus oluruz. Rabbimiz Allah'in
dilemesi disinda ona geri dnmemiz bizim iin olacak sey degildir. Rabbimiz bilgisi ile her seyi
kusatmistir. Biz sadece Allah'a gvenip dayandik. Ey Rabbimiz! Bizimle toplumumuz arasinda hak
ile hkmet. nk Sen hkmedenlerin en hayirlisisin!
(Arf/ 88, 89)
94
Ve ne zaman ki, emrimiz geldi, Suayb'i ve o'nunla birlikte inanmis olan kisileri,
tarafimizdan bir rahmet ile kurtardik. Ve sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapan o kisileri
korkun bir grlt yakaladi da yurtlarinda kp kaldilar.
95
Sanki onlar orada hi yasamadilar.
1121
Haberiniz olsun! Semd toplumu nasil uzaklasti ise Medyen'e de yle kahrolmak/tarihten silinmek
vardir.
(Hud/ 94, 95)
87
Onlar dediler ki: Ey Suayb! Atalarimizin taptiklarini veya mallarimizda diledigimizi
yapmayi terk etmeyi sana senin saltin mi [ml ynden ve zihinsel aidan destek olmayi; toplumu
aydinlatmayi ieren dinin mi] emrediyor? Sphesiz sen yumusak huylusun ve akli basinda bir
adamsin.
(Hud/ 87)
Yz seksen dokuzuncu ayette geen Glge Gn Azabi ifadesi dikkat
ekicidir. Ayette geen glge gn azabi ile ilgili olarak klasik eserlerde bir hayli
nakil yer almistir. Bu bilgiler sylenti ve tahminlere dayanmaktadir. Konuyu iyi
anlayabilmek iin bunlara gz atmakta yarar vardir:
Rivayet olunduguna gre, Cenb-i Hak onlara yedi gn hep rzgr estirdi ve onlara kum, toz-
toprak musallat etti ve nefeslerini ne bir glgenin ne bir suyun fayda veremeyecegi ekilde tuttu
[kesti]. Bylece onlar le ikmaya mecbur oldular. Allah onlari, serinligini ve tatli rzgrini
hissettikleri bir bulutla glgeledi. Hepsi o bulutun altina toplandilar. Bulut onlara yle bir ate
yagdirdi ki, yanip gittiler. Rivayet olunduguna gre, Suayb [a.s], Ashab-i Medyen ve Ashab-i Eyke
denen iki mmete oeygamber olarak gnderilmitir. Bunlardan Medyenliler Cebrail [a.s]'in bir
nrasiyla, Eykelller de "O glgeli-bulutlu gnn azabiyla" helak oldular.
571
Derken onu yalanladilar. Bunun zerine onlari yevmu'z-zulle azabi gelip yakaladi." Ibn
Abbas dedi ki: ok iddetli bir sicak oldu. Yce Allah da bir bulut gnderdi, altinda glgelenmek
zere ona dogru katilar. Glgenin altinda toplandiktan sonra onlarin zerine bir iglik koptu ve hep
helk oldular.
Bir diger aiklamaya gre; Yce Allah bu bulutu balarinin zerinde tuttu. Sicaktan adeta alev
saiyordu. Sonunda helak olup ldler. O gn dnyada grlm en byk gnlerden bir gn idi.
Denildigine gre; yce Allah onlarin zerine ok sicak bir rzgr gnderdi, Agalarin
glgelerine ekildiler. Yce Allah, agaligi tututurdu ve hepsi de yandilar.
Yine Ibn Abbas ve bakalarindan rivayete gre, Yce Allah, zerlerine cehennem kapilarindan
bir kapi ati, zerlerine son derece iddetli bir sicak gnderdi. Nefes alamaz oldular, evlerine
girdiler, glgenin onlara bir faydasi olmadi, suyun da bir faydasi olmadi. Sicaktan pitiler, sicaktan
kamak iin ovaya iktilar. Yce Allah zerlerine bir bulut gnderdi ve bu bulut onlari glgelendirdi.
Orada bir miktar serinlik, rahatlik ve ho rzgr buldular, Biri digerini agirmaya baladi, hepsi o
bulut altinda toplaninca yce Allah, o bulutu alevle tututurdu. Altlarindan yer sarsildi, kavrulan
ekirgelerin yandigi gibi yandilar ve kle dndler. Ite Yce Allah'in "... yurtlarinda diz st kp
kaldilar. Sanki orada kalmamilardi" (Hud, 11/67) buyrugu ile "Bunun zerine onlari yevmu'z-zulle
azabi gelip yakaladi. Gerekten o byk bir gnn azabi idi" buyrugunda anlatilan budur.
Yine denildigine gre; Yce Allah yedi gn sreyle onlari rzgarsiz birakti. zerlerine sicagi
musallat etti, nefes alamaz oldular. Ne bir glgenin, ne bir suyun onlara faydasi oldu. O bakimdan
serinlemek maksadiyla dehlizlere giriyorlardi, fakat oranin diardan daha sicak oldugunu
gryorlardi. Nihayet le katiiar. Bir bulut onlari glgelendirdi. Ite ez-zullet budur. Altinda bir
serinlik ve bir esinti buldular. zerlerine ate yagdirdi ve yandilar.
Yezid el-Creyr dedi ki: Yce Allah, geceli gndzl yedi gn onlara sicagi musallat kildi.
Daha sonra uzaklardaki bir dagi ykseltti. Bir adam oraya vardi, altinda nehirler, pinarlar, agalar
ve soguk su oldugunu grd. Hepsi o dagin altinda toplandilar. Dag zerlerine dt. Ite "ez-zulle"
denilen budur.
572
Bize gre Glge Gn Azabini Araf ve Hud surelerinde bu kavmin helakini
571
(Razi; el-Mefatihul-Gayb)
572
(Kurtubi, el Camiu li Ahkamil-Kuran; Zemahseri, el-Kessaf)
1122
anlatan ayetlerden anlamak mmkndr.
91,92
Bunun zerine o mthis sarsinti onlari yakalayiverdi, yurtlarinda diz st ke kaldilar.
Suayb'i yalanlayanlar, sanki orada hi oturmamis/zenginlik srmemis gibi oldular. Suayb'i
yalanlayanlar var ya, iste ziyana ugrayanlar, kendileri oldular.
(Araf/ 91, 92)
94
Ve ne zaman ki, emrimiz geldi, Suayb'i ve o'nunla birlikte inanmis olan kisileri,
tarafimizdan bir rahmet ile kurtardik. Ve sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapan o kisileri
korkun bir grlt yakaladi da yurtlarinda kp kaldilar.
95
Sanki onlar orada hi yasamadilar.
Haberiniz olsun! Semd toplumu nasil uzaklasti ise Medyen'e de yle kahrolmak/tarihten silinmek
vardir.
(Hud/ 94)
Bu ayetlerden anlasildigina gre, ya bir yanardagin harekete gemesiyle lavlar
pskrms ve yerden kalkan tas toprak byk bir toz tabakasi halinde ykselip
bulutumsu bir glge meydana getirmistir, ya da mthis bir depremden nce ortaligi
kesif bir sis tabakasi kaplamis ve deprem ile birlikte byk bir toz bulutu
olusmustur.
190, 191. Ayetler:
190
Sphesiz bunda bir almet/gsterge vardr. Ama onlarn ogu iman
ediciler degillerdi.
191
Ve yphesiz Rabbin, kesinlikle en stn, en gl, en yerefli, maglp
edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olann, engin merhametli olann ta
kendisidir.
Suayb peygamber ve kavmi de insanlar iin bir ibret tablosudur. Dnyada
Suayb peygamberin kavmi gibi yasayan toplumlar da helk olacaklardir. Iman eden
ve salihati isleyen, ktlere karsi duranlar ise Allahin rahmetine nail olacaklardir.
KISSALAR ZERINE GENEL BIR YORUM
Anlatilan kissalarda peygamberlerin tmnn kendi kavimlerine hep ayni sz
syledikleri grlmektedir: Ben sizden herhangi bir cret istemiyorum, benim
ecrim yalniz lemlerin Rabbi zerinedir.
Elilerin yaptiklari grev karsiliginda herhangi bir cret istememeleri, onlarin
eliliginin gerek bir kanitidir. Zira eliler grevlerini sadece hibir ikar
gzetmeden yapmakla kalmamakta, bunun da tesinde, rahat hayatlarini birakarak
btn islerini terk etmekte; adlarinin deliye, yalanciya, sihirbaza ikmasina ggs
germekte; inanmayan yakinlariyla iliskilerinin kopmasini gze almakta ve stne
stlk bir sr iskenceye de katlanmak zorunda kalmaktadirlar. Gerek eli olmayan
birinin geici ikarlari ugruna btn bunlari gze almasi mmkn degildir. Tam
aksine, gerek eli olmadigi hlde bu yolla hkmdar ve nder olmak iin hareket
eden bir kisi, toplumun hosuna gitmek iin onlarin geleneklerini, nyargilarini
kabullenir ve bunlardan yararlanma yoluna gider.
PEYGAMBERIMIZ DE KIMSEDEN BIR CRET ISTEMEMISTIR
1123
Yukaridaki ayetlerden baska daha pek ok ayette grlmektedir ki, Rabbimiz
hibir peygamberine, yaptigi grev karsiliginda herhangi bir cret istetmemis ve
aldirtmamistir. Nitekim Hud ve Zariyat surelerinde belirtildigi gibi, Ibrahim
peygambere mjde getiren eliler, grevleri karsiliginda Ibrahim peygamber
tarafindan yapilmak istenen ikrami reddetmislerdir. Bu konuda peygamberimize de
Furkan, Sad, Kalem ve Sebe surelerinde defalarca ayni sey emredilmistir.
Dolayisiyla peygamberimizin kimseden herhangi bir cret istemis olmasi mmkn
degildir. Buna akrabalarinin gzetilmesini, sevilmesini istemek de dhildir. Zira
netice itibariyle byle bir istek de bir ikardir, menfaat saglamaktir.
Byle olmasina ragmen, peygamberimizin yakinlarina, ehlibeytine sevgi
duyulmasini istedigi ynnde iddialarin bulundugu yzlerce rivayetin etkisiyle
Furkan suresinin 57. ve Sra suresinin 23. ayetlerine birer istisna ilvesi yapilmis ve
pek ok mealde Sra suresinin 23. ayetindeki yakinlarda sevgi istiyorum ifadesi,
yakinlarimi, ehlibeytimi sevmenizi istiyorum seklinde yorumlanmistir. Hlbuki
ayette iyelik belirten herhangi bir szck ve isaret yoktur. Oradaki ifade de yine
Allaha giden yolu istemeniz, Allaha yakinlik iin sevgi olusturmaniz
anlamindadir. Aksi durum, yani peygamberimizin yakinlari iin bir talepte
bulunmasi hli ise mmkn degildir, zira byle bir istek elilik ilkelerine aykiri
dsmektedir. Zaten bu ayetlerin siyak ve sibaklarinda hitabin hep kfirlere
olmasindan anlasilacagi zere, muhatap kfirlerdir ve onlardan bir karsilik, bir
mkfat beklemek anlamsizdir. nk kfirler peygamberi kabul etmemekte ve
onunla kiran kirana mcadele etmektedirler. Bylesi bir ekismenin oldugu ortamda
taraflardan birinin karsi taraftan kendi yakinlarinin sevilmesini istemesi ise son
derece mantiksizdir.
192196. Ayetler:
192
Ve yphesiz ki bu apak kitap, kesinlikle lemlerin Rabbinin
indirmesidir.
193-195
O apak kitapla, uyarclardan olasn diye apak bir
Arapa lisan ile senin kalbine Gvenilir Can [ilhi mesajlar, gvenilir bilgi]
indi.
196
Ve yphesiz Gvenilir Can [gvenilir bilgi], kesinlikle ncekilerin
kitaplarnda da vard.
Surenin basinda Kuran ile ilgili anlatima byk bir parantez olarak giren
nemli haberler blmnn tamamlanmasindan sonra, tekrar asil konu olan Kuran
ile ilgili aiklamalara dnlmstr. 192. ayetin basindaki ve baglaci, bu paragrafi
surenin basina baglamakta, yine ayni ayette geen
70
Sen onlara karyi hzne de kapilma ve onlarin kurmakta olduklari
tuzaklardan dolayi da sikinti iinde olma!
71
Ve onlar, Eger dogru kimseler iseniz, bu tehdit olarak sylenen
sz/azap ne zaman? diyorlar.
72
De ki: Belki de abuklaytrmakta oldugunuzun bir ksm size
yetiymiytir bile.
73
Ve hi yphesiz, senin Rabbin, insanlara kary byk armagan sahibidir,
velkin onlarn ogu sahip olduklarnn karylgn demiyorlar.
74
Ve yphesiz
ki, senin Rabbin, onlarn ggslerinin gizli tutmakta olduklarn ve aga
vurduklarn kesin olarak bilmektedir.
75
Ve gkte ve yerde gizli olan hibir yey yoktur ki, apak bir kitapta
olmasn.
76
Hi yphesiz ki, bu Kurn srlogullar'na, hakknda ayrlga
dytkleri yeylerin birogunu aktarp anlatmaktadr.
77
Ve hi yphesiz gerekten Kurn, kesinlikle mminler iin bir klavuz
ve bir rahmettir.
78
Sphesiz ki senin Rabbin, onlarn arasnda Kendi hkmn
gerekleytirir. Ve Allah, en stn, en gl, en yerefli, maglp edilmesi
mmkn olmayan/mutlak galip olandr, ok iyi bilendir.
79
yleyse sen, Allah'a iyin sonucunu havale et, yphesiz ki sen apak olan
hak zerindesin.
80
Sphesiz ki sen, llere dinletemezsin ve arkasn dnp katklar
zaman sagrlara da agry iyittiremezsin.
81
Sen krleri dytkleri sapklktan ekip dogru yolu gsterici de degilsin;
sen ancak, yetlerimize iman edenlere ki onlar teslim olanlardir
dinletebilirsin.
82
Ve Sz zerlerine vaki oldugu/gerekleytigi zaman onlar iin, insanlarn
yetlerimize gerektigi gibi inanmadklarn onlara syleyen/anlatan,
topraktan/maddeden yaplmy hareket eden, konuyan bir varlk kardk.
83
Ve her nderli topluluktan yetlerimizi/almetlerimizi/gstergelerimizi
yalan sayanlardan bir grup topladgmz gn, artk onlar tutuklanp
dagtlrlar.
84
Ve geldikleri zaman, Allah der ki: Siz Benim yetlerimi/ almetlerimi/
gstergelerimi, bilgi bakmndan onu kavramadgnz hlde yalanladnz m?
Ya da ne yapyordunuz?
85
Ve yirk koyarak, inanmayarak yanly yapmalarna karylk, Sz kendi
aleyhlerine gerekleymiy bulunmaktadr, artk onlar konuymazlar.
86
Onlar grmediler mi ki, dinlensinler diye geceyi yarattk, gndz de
grdrc, aydnlk yarattk. Sphesiz ki bunda iman eden bir toplum iin
kesinlikle almetler/gstergeler vardr.
1137
87
Ve Sr'a flendigi gn, artk Allah'n diledikleri hari olmak zere
gklerde ve yerde kimler varsa hepsi dehyete kaplrlar. Ve hepsi degerlerini
yitirmiy olarak O'na gelirler.
88
Ve sen daglar grrsn; sen onlar donuk, durgun sanrsn. Oysa onlar
her yeyi sapasaglam yapan Allah'n yapm olarak bulutun yrmesi gibi
yrmektedirler. Sphesiz ki O, yaptklarnza tamamyla haberdardr:
89
Kim bir iyilik-gzellik getirirse, onun iin getirdiginden daha
hayrls/getirdiginden dolay bir hayr vardr. Ve onlar o gn korkudan
gvende olanlardr.
90
Ve kim ktlkle gelirse, artk yzleri ateyte srtlr. Siz yaptiginiz
amellerden baykasiyla mi karyili greceksiniz?
91-93
Sen, Ben ancak her yeyin sahibi olan ve buray dokunulmaz klan
Mekke'nin Rabbine kulluk etmekle emrolundum. Ve ben Mslman olmamla
ve Kurn' okuyup izlememle emrolundum. Artk kim klavuzlanan dogru
yola dyerse, yalnz kendisi iin klavuzlanan dogru yola dymy olur; kim de
saparsa hemen Ben sadece uyarclardanm. Ve, btn vgler Allah'a
mahsustur; baykas vlemez. O, yetlerini/ almetlerini/ gstergelerini size
gsterecek de siz onlar tanyacaksnz de.
Ve Rabbin, yaptiklarinizdan habersiz degildir.
TAHLIL:
13. Ayetler:
1-3
T/9, Sn/60. Bunlar, salt ikame eden [ml ynden ve zihinsel adan
destek olma; toplumu aydnlatma kurumlarn oluyturan-ayakta tutan],
zekt/vergiyi veren ve hirete de kesin olarak inanan kiyilerin ta kendileri
olan mminler iin dogru yol rehberi ve mjdeci olmak zere Kurn'n ve
apak/aklayc bir kitabn yetleridir.
Bu sure de daha evvel hakkinda birok kez aiklamada bulundugumuz kesik
harfler ile baslamaktadir. Ancak surenin basindaki = ta ve sin harfleri burada
diger surelerdeki kesik harfler gibi bagimsiz bir ayet seklinde degil, bir ayetin
parasi olarak yer almaktadir. Henz rakamlarin kullanilmadigi ve sayilarin harflerle
ifade edildigi dnemde, her harfin ifade ettigi sayiyi gsteren Ebcet tablosuna gre 9
ve 60 sayilarina tekabl eden ta ve sin harflerinin ne anlama geldigi konusunun
zm ise, hep syledigimiz gibi, kendilerini Kuranin anlasilmasina adamis
kisilerin gayretlerini beklemektedir.
1. ayetteki Bunlar Kuranin ve apaik / aiklayici bir kitabin ayetleridir
ifadesinde, Kuran iki ynyle tanitilmis olmaktadir. Bunlardan biri, Kuranin
ezberden okunus hli, digeri de yazilmis kitap hlidir. Aslinda her ikisi ile de ayni
sey kastedilmis olup bu ifadenin bir baska rnegi de Hicr suresindedir:
1
Elif/1, Lm/20, R/200. Bunlar, Kitab'in ve apaik/aiklayici bir Kurn'in yetleridir.
(Hicr/ 1)
1138
Ancak, yukarida grldg gibi Hicr suresinde buradakinden farkli olarak nce
Kitap, sonra Kuran zikredilmistir.
3. ayette yer alan zekt szcg, Mekk ayetlerde geen ilk zekt
szcgdr. Geri Mekk surelerin nc sirasinda inmis olan Mzzemmil
suresinin 20. ayetinde de bu szck gemektedir ama Mzzemmil suresinin 20. ayeti
Medendir ve bu ayetin orada yer almasi sahabenin tertibi sonucudur.
Zekt emrinin Mslmanlarin henz teskiltlanmamis bir yapida olduklari
dnemde verilmesi ve verilen emrin de dolayli olarak verilmis olmasi, zekt
uygulamasinin nceki toplumlarda da var oldugunu gstermektedir. Bazilarinin
yaptigi gibi, buradaki zekt szcg ile ahlk temizligin kastedildigini ileri
srmek bize gre isabetli degildir. nk Kuranda ahlk temizligin kastedildigi
yerlerde tezkiye [arinma] kavrami, cmle iinde yalin halde zeka fiili ve
trevleriyle ifade edilmis; zektin sz konusu oldugu yerlerde ise szcgn yanina
ita [vermek] fiili getirilmek suretiyle zekti verin seklinde ifade edilmistir.
Zaten iinde zekt szcgnn yer aldigi salati ikame eden, zekti veren ve
ahirete de kesin olarak inanan kiilerin ta kendileri olan mminler iin ifadesinden
de anlasilacagi gibi, burada mminler, salatin ikamesine ve zektin verilmesine
zendirilmektedirler.
Kuran, aslinda tm insanlar iin kilavuz olmasina ragmen bu kilavuzluk 2.
ayette mminlere zg kilinmis ve Kuran sadece mminlere kilavuz olarak
nitelenmistir. Bunun sebebi, kilavuz ifadesinin ayette mjde ile beraber yer
almasidir. nk Kuranin ierdigi tm mjdeler sadece mminlere zgdr. Zaten
Kurandan da genellikle mminler yararlanmaktadir:
175
Artik Allah'a inanan ve apaik isiga simsiki sarilan kimseler; Allah, onlari, Kendisinden bir
rahmete ve fazladan bir armagan olarak bol nimete sokacak ve dosdogru yol olarak Kendisine
kilavuzlayacaktir.
(Nisa/ 175)
45
Sen, ancak kiymetin kopus zamanina, saygiyla, sevgiyle, bilgiyle rperti duyan kisilerin
uyaricisisin.
(Naziat/ 45)
76
Ve Allah, kilavuzlandiklari dogru yola girenlere kilavuzu artirir. Ve kalici olan dzeltmeye
ynelik isler, Rabbinin katinda sevap bakimindan daha hayirlidir, sonu bakimindan da daha iyidir.
(Meryem/ 76)
Ve Ya Sin/ 11, Fussilet/ 44, Meryem/ 97, Enm/ 110.
Mminlerin yararlandigi Kuran [vahiy], kfirlerin ise kfrlerini
artirmaktadir:
22
Sizin ilhiniz tek bir ilhtir. Artik hirete inanmayan su kimseler; onlarin kalpleri,
tanitmamaya alismaktadir ve onlar, kendilerinin byk olduguna inanan kimselerdir.
(Nahl/ 22)
73,74
Ve sphesiz sen, kesinlikle onlari dosdogru bir yola agiriyorsun. hirete inanmayan su
kimseler ise, bu yoldan kesinlikle sapanlardir.
(Mminun/ 73, 74)
1139
Ve Furkan/ 60, Maide/ 64, Maide/ 68, Isra/ 41, Isra 60,82, Fatir/42,
Hud/101, Nuh/6.
4, 5. Ayetler:
4
Sphesiz Biz hirete inanmayan yu kimselerin iylerini kendilerine ssl
gsterdik de onlar yayrp kalmylardr.
5
yte bunlar, azabn kts kendileri iin olan kimselerdir ve bunlar,
hirette en ok ziyana ugrayacaklarn ta kendileridir.
Ahirete inanmanin mmin olmanin gereklerinden biri oldugu bir nceki ayette
vurgulandiktan sonra, 4. ayette de insanlarin ahirete inanmama sebebi aiklanmakta
ve insanlarin kendi yaptiklari islerin kendilerine ssl grnmesi, yani yaptiklarini
hos, gzel ve dogru kabul etmeleri dolayisiyla ahirete inanmadiklari bildirilmektedir.
Insanoglunun kendi yaptiklarini gzel ve dogru kabul etme ynndeki bu fitr
zelligi Kuranda birok kez yer almis, kullarini imtihan amali olarak bu zellikle
yaratan Rabbimiz de fitrattan gelen bu egilimi bildirmek suretiyle insanlari birok
kez uyarmistir.
Ancak bu zelligin fitr oldugu konusunun dogru anlasilmasi gerekir.
Asagidaki ayette oldugu gibi, Rabbimiz ssleme isini kendisine izafe etmistir:
108
Ve onlarin Allah'in astlarindan yalvardiklari kimselere svmeyin ki, onlar da bilgisizce, asiri
giderek Allah'a svmesinler. Biz, her nderli topluma yaptiklari isi iste byle ssledik. Sonra da
onlarin dns Rablerinedir. Sonra O, onlara ne yaptiklarini haber verir.
(Enm/ 108)
Hlbuki bu isin seytanlara izafe edildigi ayetler de vardir:
38
d ve Semd toplumlarini degisime/ yikima ugrattik. Onlarin degisime/ yikima ugramalari,
onlarin yurtlarindan size kesinlikle besbelli olmustur. Ve seytan onlara, yaptiklarini ssledi de onlari
yoldan alikoydu. Hlbuki onlar grp anlayan kimselerdi.
(Ankebut/ 38)
43
Onlara, zorlu azabimiz geldigi zaman yalvarmalari gerekmez miydi? Ama onlarin kalpleri
katilasti ve seytan onlara yapmakta olduklari seyleri ekici gsterdi.
(Enm/ 43)
63
Allah'a yemin olsun ki Biz kesinlikle senden nce birtakim mmetlere eliler gnderdik de
seytan onlara amellerini bezeyip ssl gsterdi. Iste o seytan, bu gn onlarin koruyucu, yol gsterici
yakinidir. Ve onlar iin aci bir azap vardir.
(Nahl/ 63)
Rabbimizin ssleme isini kendisine izafe etmesi aslinda yaratma aisindan
olup bu eylemi yapan, isi gereklestiren ise kulun kendisidir. Kisilere amellerinin
ssl gsterilmesi konusunun iyi anlasilmasi iin, Tin suresinin tahlilinde bulunan
Allahin kalpleri mhrlemesi ve damgalamasi baslikli blmn okunmasini
tavsiye ediyoruz.
576
576
(Tebynl-Kuran; c:????????)
1140
Kuranin bu ana kadar inmis olan ayetlerinden anlasilmaktadir ki, ahirete
inanmak imanin olmazsa olmaz esasidir ve Allaha inanan kisi mutlaka ahirete de
inanir. 4. ayette vurgulanan nokta, ahirete inanmayan kimselerin Kuranin grettigi
yolu takip etmeyecekleridir. nk ahirete inanmayan kimselerin lleri bu
dnyada grlenlerle sinirlidir. Onlar, yapilan bir isin fayda ve zararini sadece bu
dnyadaki sonulari ile degerlendirirler ve bu degerlendirmeyi ahiretteki kazan
veya kayiplari hesap ederek yapmayi hedef alan herhangi bir nasihati veya hidayeti
asla kabul etmezler.
5. ayette geen azabin kts ifadesi hakkinda, azabin sekli, zamani ve yeri
bakimindan herhangi bir aiklama yapilmamistir. Ancak Kurandaki yzlerce
ayetten anlasilmaktadir ki, azap fizik ve psikolojik ynleri olan bir olgudur ve hem
ferd hem de grup olarak uygulanabilmektedir. Bu fiziki veya psikolojik ceza hem
dnyada, lm aninda, hem de mahserde ve cehennemde gereklesebilmektedir.
6. Ayet:
Sphesiz bu Kuran ise sana, yasalar koyan ve en iyi bilen Allah tarafindan
birakilmaktadir [senin iine iletilmektedir].
Hatirlanacak olursa, Suara suresinin tahlilinde, bu ayetin ne anlam ne de teknik
bakimdan, iinde bulundugu pasajla bir baglantisinin olmadigini belirtmis ve ayetin
Suara suresinin 221223. ayetlerinin sonrasinda yer almasi gerektigini sylemistik.
(Ayetin, nerdigimiz yerdeki uygunlugunu grmek iin Suara suresinin 221223.
ayetleri ile ilgili tahlilimizi okuyabilirsiniz.)
714. Ayetler:
7
Hani Ms, yaknlarna: Sphesiz ben bir atey grdm, ondan size bir
haber getirecegim yahut snmanz iin bir kor atey getirecegim demiyti.
8-12
Sonra oraya geldigi zaman seslenilmiyti: Ateyin iindeki ve yan
bayndaki kiyi bolluklu klnmytr! Ve lemlerin Rabbi olan Allah,
eksikliklerden arnktr!
Ey Ms! Sphesiz Ben, en stn, en gl, en yerefli, maglp edilmesi
mmkn olmayan/mutlak galip olan, en iyi yasa koyan, bozulmay iyi
engelleyen/saglam yapan Allah'm!
Ve birikimini ortaya koy! Onu sanki grnmeyen bir varlik gibi,
hareket ettirir grverince, dnp arkasina bakmadan kati. -Ey Ms korkma!
Sphesiz ki Ben; Benim yanimda eliler korkmaz. Ancak, kim yanliy; kendi
zararlarna iy yapar, sonra ktlgn ardinda iyilige evirirse, yphesiz Ben, ok
bagiylayiciyim, ok merhamet sahibiyim.
Ve koynundaki gcn devreye sok, dokuz yet [almet/gsterge] iinde
Firavun'a ve onun toplumuna hi kusursuz, mkemmel kacaksn. Sphesiz
onlar yoldan kmy bir toplum olmuylardr.
13
Sonra da yetlerimiz/almetlerimiz/gstergelerimiz onlara parlak bir
yekilde gelince, Bu apak bir gz boyama, insan kandrmadr dediler.
14
Ve onlarn kendileri bunlara tam bir kanaat getirdigi hlde, yirk
koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapmalar ve kibirlerinden tr onlar
bile bile inkr ettiler. -Simdi bozguncularin sonunun nice olduguna bir bak!
1141
Bu yetlerde, ok kisa olarak Ms peygambere ilk vahyin verilisinden
Firavun ve ordusunun helkine kadarki olaylara deginilmektedir. Kisa bir
hatirlatma seklindeki bu anlatimla ibret aldirma amaci gdldg aika belli
olmaktadir. Mu'cizeler karsisinda inanacaklari yerde kibirlenen ve zulme ynelen
Firavun ve avenesinin durumu pasajda zellikle gze arpmaktadir. Onlarin bu
hlleri, 4. yette tanitilmis olan yaptiklari iyler kendilerine ssl grnen
kisilerin ilk somut rnegini teskil etmektedir:
45,46
Sonra da Ms ve kardesi Hrn'u yetlerimizle/ almetlerimizle/ gstergelerimizle ve
apaik bir g ile Firavun'a ve ileri gelenlerine gnderdik/eli yaptik. Bunun zerine kendilerinin
byklgne inandilar ve ululuk taslayan bir toplumoldular.
(Mminn/ 4546)
Firavun ve avenesinin bu durumlari, daha evvel Ftir Sresinde yer alan
yetlerdeki ifadelere benzemektedir:
42,43
Ve onlar, var gleriyle Allah'a yemin etmislerdi ki, kendilerine uyarici bir peygamber
gelirse, kesinlikle nderli toplumlarin her birinden daha dogru yolda olacaklardi. Buna ragmen ne
zaman ki kendilerine bir uyarici geldi, bu, yeryznde bir kibirlenme ve ktlk dzeni ynnden
onlarin sadece nefretlerini artirdi. Hlbuki kt dzen ancak kendi dzenbazini epeevre kusatir. O
hlde ncekilerin kanunundan/ onlara uygulanandan baska ne gzetiyorlar? Onun iin sen, Allah'in
uygulamasinda asla bir degisme bulamazsin. Sen, Allah'in uygulamasinda asla bir baskalasma da
bulamazsin.
(Ftir/ 4243)
8. yette geen Ateyin iindeki ve yani bayindaki kiyi ... nitelemesi ile
merkezde Ms peygamber olmak zere, ona inanacak ve etrafinda toplanacak
insanlar kastedilmekte ve onlarin mbarek kilindigi bildirilmektedir.
Neml/10 ve Kasas/30 yetlerinin orjinalindeki
70
Sen onlara karyi hzne de kapilma ve onlarin kurmakta olduklari
tuzaklardan dolayi da sikinti iinde olma!
Bu ayette, Suara/3te Onlar iman edenler olmuyorlar diye sen kendini helk
edeceksin! denilmek suretiyle teselli edilen peygamberimize, aleyhinde kurulan
tuzaklar sebebiyle sikilmamasi buyrulmaktadir. Bu ifadeden, 49. ayette Salih
peygamber iin kuruldugu bildirilen tuzagin benzerlerinin peygamberimiz iin de
kurulmakta oldugu anlasilmaktadir.
Peygamberimize zlmemesini telkin eden baska ayetler de vardir:
88,89
Sakin onlardan bazi kimselere verip de kendilerini onunla yararlandirdigimiz seylere; mal
ve servete heveslenip gzlerini dikme. Onlar hakkinda zlme de... Sen kanatlarini mminler iin
indir. Ve: Sphesiz ben, apaik bir uyaricinin ta kendisiyim de.
(Hicr/ 88, 89)
71. Ayet:
71
Ve onlar, Eger dogru kimseler iseniz, bu tehdit olarak sylenen
sz/azap ne zaman? diyorlar.
Inkrcilarin bu ayetteki szleri zimnen su anlama gelmektedir: Kendisiyle
korkuttugun felket baimiza ne zaman gelecek? Seni sadece reddetmekle kalmayip
1175
vazifene engel olmak zere elimizden gelen her eyi yaptigimiz hlde neden hala
cezalandirilmiyoruz?
Inkrcilarin bu alayli ifadeleri Kuranda harfi harfine birok kez (Ya Sin/48,
Yunus/48, Enbiya/38, Sebe/29, Mlk/25) yer almistir.
72. Ayet:
72
De ki: Belki de abuklaytrmakta oldugunuzun bir ksm size
yetiymiytir bile.
Bu ayet, Allahin vaat ettigi azabin ne zaman gelecegini soran inkrcilara,
Rabbimizin elisi araciligi ile verdigi cevaptir. Zira vaat edilenlerin bir kismi,
lmeden, hayatta iken vicdan azabi, bela, musibet, bir takim acabalar, keskeler
olarak insanin beynini kemirirken bir kismi da lm aninda yasanmaktadir:
Kiyamet 730:
2
Zaman zaman kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis olan kisiler, Keske
Mslman olsaydik! temennisinde bulunacaklar.
(Hicr/ 2)
7-10
Iste, gz simsek gibi aktigi, ay tutuldugu ve gnes ve ay bir araya getirildigi zaman, iste o
gn insan, Kais nereye/kaacak yer neresi? der.
11
Kesinlikle onun dsndg gibi degil! Siginak diye bir sey yoktur.
12
O gn varip durmak
sadece Rabbinedir/ o gn varilip durulacak yer, sadece Rabbinin huzurudur.
13
O gn, o insan, nden yolladigi seyler ve geriye biraktigi seyler ile haberdar edilir.
14,15
Aslinda insan, tm mazeretlerini koysa da bile/tm perdelerini koysa da bile kendi aleyhine
iyi bir gzetmendir:
16
Onu abuklatirman iin dilini ona hareket ettirme!
17
Kukusuz yaptiklarinin-
yapmadiklarinin birletirilmesi ve toplanmasi yalnizca Bizim zerimizedir.
18
O hlde Biz yaptiklarini-
yapmadiklarini topladigimiz zaman sen onun toplanmasini izle!
19
Sonra, yaptiklarinin-
yapmadiklarinin beyani; kanitlariyla ortaya konmasi da sadece Bizim zerimizedir.
20,21
Kesinlikle sizin dsndgnz gibi degil! Isin aslinda siz, dnyayi seviyorsunuz ve hireti
birakiyorsunuz.
22
Yzler var ki, o gn apaydinliktir;
23
Rablerine nazar edicidirler; Rabblerinden nimet
beklemektedirler.
24
Ve yzler de var ki, o gn asiktirlar;
25
zannederler ki kendilerine Belkiran yapiliyor.
26-30
Kesinlikle onlarin dsndg gibi degil! Kprck kemiklerine dayandigi, are bulan
kimdir! denildigi ve can ekisen kisi bunun o ayrilik ani oldugunu anladigi ve bacak bacaga dolastigi
zaman; iste o gn srlp gtrlmek, sadece Rabbinedir.
(Kiyamet/ 5-30)
7375. Ayetler:
73
Ve hi yphesiz, senin Rabbin, insanlara kary byk armagan sahibidir,
velkin onlarn ogu sahip olduklarnn karylgn demiyorlar.
74
Ve yphesiz
ki, senin Rabbin, onlarn ggslerinin gizli tutmakta olduklarn ve aga
vurduklarn kesin olarak bilmektedir.
75
Ve gkte ve yerde gizli olan hibir yey yoktur ki, apak bir kitapta
olmasn.
Bu ayet grubunda Rabbimiz, inansin inanmasin, tm insanlara ltufkr
davrandigina dikkat ekmekte ve ogu insanin bu ltfa geregi gibi karsilik
vermedigini bildirmektedir. Rabbimiz, insanin bu konudaki duyarsizliginin Rabbini
1176
geregi gibi tanimamasindan kaynaklandigini ima edercesine kendini alm sifatiyla
tanitmakta ve nankrleri [kafirleri] uyarmaktadir. Bu uyariya gre, onlarin her
yaptiklari bilinmekte ve kaydi tutulmaktadir. Zamani gelince mahserde bu kayitlar
ortaya konulacak ve hesabi sorulacaktir.
75. ayette konu edilen kitap, levh-i mahfuz denilen Allahin bilgisidir:
70
Gkte ve yeryznde olan seyleri Allah'in kesinlikle bildigini bilmez misin? Sphesiz bu, bir
kitaptadir. Sphesiz bu, Allah'a ok kolaydir.
(Hacc/ 70)
7
Sen sesini ykseltirsen, Rahmn sphesiz gizliyi ve gizlinin gizlisini bilir.
(Ta Ha/ 7)
5
Haberiniz olsun! Sphesiz onlar, Eli'den/ vahiyden gizlenmek iin ggslerini drp
bkerler. Haberiniz olsun! Onlar rtlerine brnrlerken, gizledikleri seyleri, aiga vurduklari
seyleri Allah biliyor. Sphesiz Allah, ggslerdekileri en iyi bilendir.
(Hud/ 5)
76, 77. Ayetler:
76
Hi yphesiz ki, bu Kurn srlogullar'na, hakknda ayrlga
dytkleri yeylerin birogunu aktarp anlatmaktadr.
77
Ve hi yphesiz gerekten Kurn, kesinlikle mminler iin bir klavuz
ve bir rahmettir.
Bu ayetlerde surenin basindaki ana konuya dnlerek Kuranin iki zelligi
tekrar hatirlatilmistir:
Kuranin 76. ayette belirtilen birinci zelligi, Israilogullarinin hakkinda
ayriliga dstkleri seylerin aktarilmasi ve anlatilmasidir ki, bunlari iki temel baslik
altinda degerlendirmek mmkndr. Ayriliga dslen konulardan biri Kitap
hakkinda, digeri de Meryem suresinin 34. ayetinde 'Ite bu, hakk sze gre,
hakkinda ihtilf edip durduklari Meryem oglu Isadir ifadesiyle dogrusu bildirilmis
olan, Isa peygamber ve annesi hakkindadir:
KITAP HAKKINDAKI AYRILIK
15,16
Ey Kitap Ehli! Kesinlikle, Kitap'tan gizlemis oldugunuz seylerin ogunu aiga koyan, ogundan da
vazgeen Bizim Elimiz size geldi. Kesinlikle size, Allah'tan bir isik ve apaik bir Kitap geldi. Allah,
o Kitabla kendi rizasina uyanlari selmet yollarina kilavuzlar. Onlari Kendi bilgisi ile karanliklardan
aydinliga ikarir ve onlari dosdogru yola kilavuzlar.
( Maide/ 15)
19
Ey Kitap Ehli! Elilerin arasinin kesildigi bir sirada, Bize bir mjdeleyici ve uyarici gelmedi
demeyiniz diye, size tebyn yapan/ aika ortaya koyan Elimiz geldi. Iste kesinlikle mjdeleyici ve
uyarici size geldi. Allah, her seye en ok gc yetendir.
(Maide/ 19)
48
Sana da Tevrt'in bir blmnden kendisinin iinde konu edilenleri dogrulayan ve onlari
kollayip koruyan olarak hak ile Kitab'i/Kurn'i indirdik. yleyse onlarin aralarinda Allah'in indirdigi
1177
ile hkmet. Sana gelen haktan saparak onlarin arzu ve heveslerine uyma. Ve Biz, sizden hepiniz iin
bir yol haritasi/ toplu yasam ilkeleri ve yol belirledik. Ve eger Allah dileseydi sizi tek bir nderli
toplum yapardi, fakat size verdiklerinde sizi yipratmak/ denemek iin byle yapmadi. yleyse
iyiliklere yarisin. Hepinizin dns yalnizca Allah'adir. Sonra O, kendisi hakkinda anlasmazliga
dstgnz seyleri size haber verecektir.
(Maide/ 48)
Bu konu ile ilgili olarak Bakara/79, 85, 213, l-i Imran/79, Fatir/31 ayetlerine
de bakilabilir.
ISA PEYGAMBER VE ANNESI MERYEM HAKKINDAKI AYRILIK
Onlardan bir grup, "Isa, sadece normal bir insandir" derler.
Bir baka grup da yle demitir: "Baba, ogul ve Kutsal Ruh ayri ayri ekilden ibarettir.
Bunlarla Yce Allah kendisini insanlara tanitmitir."
Bunlarin inanlarina gre; Allah ekanim-i selaseden [ temel unsurdan] olumaktadir.
Bunlar; Baba, Ogul ve Kutsal Ruhtur. Ogul ise Isa'dir. Baba olan Yce Tanri, Kutsal Ruh kiliginda
yere inmi, Meryem'de bir insan eklinde brnm ve Meryem'den Yesri [Isa] eklinde dogmutur.
Bir baka grup ise yle demektedir: "Ogul, Baba gibi ezeli degildir. Yalniz O, varlik
leminden nce yaratilmitir. Bu nedenle O, Baba'dan daha geridedir. Ve O'na boyun eger. Bir
grup da Kutsal Ruh'un bir unsur olmasini reddetmitir.
M. 325 yilinda Iznikte toplanan Konsl ile 381de Istanbulda toplanan Konsl, Ogul ve
Kutsal Ruhun lht btnlk iinde Babaya eit oldugunu, Ogulun ezelden beri Babadan
kaynaklanarak olutugunu kararlatirmitir. Tulaytulada 589da yapilan Konslde ise Kutsal
Ruhun Oguldan da kaynaklanarak olutuguna karar verilmitir. Dogu ile Bati Kilisesi bu konularda
ayriliga dm ve bu ayriliklar hala devam etmektedir. ..
606
Kur'an-i Kerim, bu gruplarin hepsini, sorunlarini zecek apaik bir sze
agirmistir.
59
s, sadece Bizim kendisine nimet verdigimiz ve kendisini Isrlogullari'na rnek yaptigimiz
bir kuldur.
(Zhruf/ 59)
Hiristiyanlar, Isa'nin (as) asilmasi konusunda da buna benzer bir ayriliga
dsmslerdir. Onlardan bazilari syle demistir. "Isa Allah'in szdr. Onu Meryem'e
vermistir." Diger bir grup ise syle demistir: "Havarisi olan Simon ona benzetilmis
ve O'nun yerine cezalandirilmistir."
Kur'an-i Kerim ise bu konuda kesin haberi bildirmistir:
154-158
Ve sz vermeleri ile birlikte stlerini/ en degerlilerini/Ms'yi Tr'a ykselttik. Ve
onlara: O kapidan boyun egip teslimiyet gstererek girin dedik. Yine onlara: Tefekkr/kulluk
gnnde sinirlari asmayin dedik. Sonra da onlarin kendi szlerini bozmalari, Allah'in yetlerine
inanmamalari, peygamberleri haksiz yere ldrmeleri ve: Kalplerimiz rtldr/ snnetsizdir
demeleri aksine Allah, kfretmeleri; Kendisinin ilhligini ve rabligini bilerek reddetmeleri
nedeniyle kalplerine damga vurmutur. Onlarin azi diinda, inanmazlar ve Allah'in ilhligina ve
rabligine inanmamalari ve Meryem'in aleyhinde byk bhtanlar sylemeleri; Biz, Allah'in
Rasl Meryem oglu Mesih s'yi gerekten ldrdk demeleri nedeniyle onlardan saglam bir sz
aldik. Oysa O'nu ldrmediler ve O'nu asmadilar. Ama onlar iin, s, benzetildi. Gerekten O'nun
hakkinda anlasmazliga dsenler, kesin bir yetersiz bilgi iindedirler. Onlarin zanna uymaktan baska
buna iliskin hibir bilgileri yoktur. Onu kesin olarak ldrmediler. Aksine Allah O'nu, Kendine
606
(Seyyid Kutub; Fi Zilalil Kuran)
1178
ykseltti/ derecesini artirdi. Ve Allah, en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn
olmayan/mutlak galip olandir, en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi engelleyen/saglam yapandir.
(Nisa/ 154-158)
55-57
Hani Allah: Ey s! Sphesiz ki Ben seni gemiste yaptiklarini ve yapman gerekirken
yapmadiklarini bir bir hatirlattiriciyim/ldrcym, seni Kendime ykselticiyim ve seni
kfirlerden; Benim ilhligimi ve rabligimi bilerek reddedenkimselerden temizleyiciyim. Ve de sana
uyan kimseleri, kiymete kadar kfirlerin; Benim ilhligimi, rabligimi bilerek reddeden o kisilerin
stnde tutucuyum. Sonra dnsnz yalnizca Bana'dir. Sonra da ayriliga dstgnz seylerde
aranizda hkmedecegim. Kfirlere; Benim ilhligimi ve rabligimi bilerek reddeden su kimselere
gelince de, onlara dnyada ve hirette siddetli bir azapla azap edecegim. Onlar iin yardimcilardan
bir sey de olmayacaktir. Iman eden ve dzeltmeye ynelik isler yapan kimselere gelince de, Allah,
onlarin dllerini tastamam deyecektir. Ve Allah, sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlari
sevmez demisti.
(l-i Imran/ 55-57)
Kuran, Meryem oglu Isaya iliskin efsanev kabulleri dzelttigi gibi, Yahudi
kltrnn ve mitolojisinin Allah tarafindan gnderilmis olan Tevrata ilve ettigi
pislikleri de temizlemistir.
45
Ve Biz, Tevrt'ta onlara, zata zat, gze gz, buruna burun, kulaga kulak, dise dis yazdik.
Yaralara kisas vardir. Bununla beraber kim kisas hakkini bagislarsa, bu kendisi iin kefaret olur. Ve
kim Allah'in indirdigiyle hkmetmezse, iste onlar yanlis; kendi zararlarina is yapanlarin ta
kendileridir.
(Maide/ 45)
Yukaridakilere benzer sekilde, Yce Allah insanlarin vahiy, nbvvet ve din
alanlarinda uydurdugu pek ok konuyu Kuranda dzeltmis, buna bagli olarak bir
kisim peygamberlerini de zerlerine alinmaya alisilan karalardan arindirmistir.
Pek tabidir ki, burada konu edilen ayriliklar ve sapmalar, Kuranin indigi
dnemdeki ayriliklar ve sapmalardir. Bugnk ehlikitabin o dnemden farkli olarak
birok yeni mezhep ve mesrebe daha blndg bilinen bir gerektir. Dolayisiyla
bugn Kurana hizmet etmek isteyenlerin, onlara Kurani [Islmi] tanitmak iin,
bu mezhepler ve mesrepler bazinda alisma yapmalari gerekmektedir.
Kuranin indigi dnemden itibaren insanlar, nceki toplumlara verilmis
kitaplara hkim olan ve bu kitaplar zerinde ayriliga dslms konularda, bu
ayriliklari sona erdirici hkmler getiren Kurana karsi hep mcadele iinde
olmuslar ve onu tartismislardir. Hlbuki Kuran, tartisilan btn bu konularda kesin
hkm belirleyen kitabin kendisidir.
Kuranin konumuz olan 77. ayette belirtilen ikinci zelligi ise mminler iin
bir kilavuz ve rahmet olusudur. Gerekten de Arabistan lnn bir ksesinde
yasayan basibozuk, yagmaci insanlar, Kurana inanip ona sarilmalari sayesinde,
toplum hayatinda kisa sayilabilecek bir sre iinde, btn dnyaya yol gsterici
rehberler, insanlik medeniyetinin mimarlari, dnyanin byk bir kisminin hkimleri
ve zetle tm dnyanin gipta ettigi insanlar olup ikmislardir.
7881. Ayetler:
1179
78
Sphesiz ki senin Rabbin, onlarn arasnda Kendi hkmn
gerekleytirir. Ve Allah, en stn, en gl, en yerefli, maglp edilmesi
mmkn olmayan/mutlak galip olandr, ok iyi bilendir.
79
yleyse sen, Allah'a iyin sonucunu havale et, yphesiz ki sen apak olan
hak zerindesin.
80
Sphesiz ki sen, llere dinletemezsin ve arkasn dnp katklar
zaman sagrlara da agry iyittiremezsin.
81
Sen krleri dytkleri sapklktan ekip dogru yolu gsterici de degilsin;
sen ancak, yetlerimize iman edenlere ki onlar teslim olanlardir
dinletebilirsin.
Bu ayet grubunda peygamberimize dnlerek ona grevleri hatirlatilmakta ve
haklarinda Allahin hkm gereklesecek olan inkrcilardan kendisinin sorumlu
olmadigi bildirilmektedir.
Hatirlanacagi zere, Neml suresi Ta, Sin. Bunlar, salti ikame eden, zekti
veren ve ahirete de kesin olarak inanan kiilerin ta kendileri olan mminler iin
hidayet rehberi ve mjdeci olmak zere Kuranin ve apaik / aiklayici bir kitabin
ayetleridir ifadeleriyle baslamisti. Simdi ayni konuya dnlerek yleyse sen,
Allaha tevekkl et; Sphesiz ki sen apaik olan hak zerindesin. Sphesiz ki sen,
llere dinletemezsin ve arkasini dnp katiklari zaman sagirlara da agrivi
iittiremezsin. Sen krleri dtkleri sapikliktan ekip hidayete erdirici de degilsin;
sen ancak, ayetlerimize iman edenlere -ki onlar teslim olanlardir- dinletebilirsin
denilmek suretiyle konu pekistirilmektedir.
Yani peygamberimize zimnen syle denilmektedir: Onlari zorla dogru yola
getirmek ve bu yolda yrmelerini saglamak senin isin degildir. Sen onlara sadece
teblig edebilir ve bu yolun dogru, kendilerinin takip etmekte olduklari yolun ise
yanlis oldugunu rneklerle anlatabilirsin. Ama gzlerini kapamis ve kesinlikle hibir
sey grme arzusunda olmayan birine sen nasil dogru yolu gsterebilirsin?
80. ayette geen ller ifadesiyle gerek ller degil, vicdanlari dumura
ugramis ve inatiliklari, dik kafaliliklari, geleneklerine kr krne bagliliklari
kendilerini Hakk ile btili birbirinden ayirma duygusundan mahrum birakmis
kimseler kast dilmistir. Sagirlar ifadesiyle kast edilenler de sylenenlere
kulaklarini tikayanlar degil, ayni zamanda, davetini duyariz korkusuyla arkalarini
dnp bulunduklari yerden uzaklasanlardir. Sz edilen krler ve sagirlar
sadece peygamberimiz dneminde degil, ayetlerde belirtilen genel karakterleriyle
her devirde mevcut olan vahye karsi duyarsiz kimselerdir.
82. Ayet:
82
Ve Sz zerlerine vaki oldugu/gerekleytigi zaman onlar iin, insanlarn
yetlerimize gerektigi gibi inanmadklarn onlara syleyen/anlatan,
topraktan/maddeden yaplmy hareket eden, konuyan bir varlk kardk.
Bu ayette geen ` - -'- dbbetn min el arz ifadesi arpitilmis ve ortaya
birok hurafe inan ikarilmis oldugu iin, konunun daha iyi anlasilmasina yardim
edecegi dsncesiyle, bu konudaki zel alismamizi aynen naklediyoruz:
DBBETN MINEL-ARZ
1180
Kuranda yer alan bu ifade, izlenme oranlarini arttirma pesinde olan grsel
medya tarafindan ele alinarak zaman zaman gndeme getirilmektedir. Bu konu
hakkinda bilir bilmez birok kisi ahkm yrtms, ancak grlmstr ki, tasidiklari
unvan itibariyle bilgi sahibi olmasi gereken bu kisiler ilgili ayet zerinde herhangi
bir alisma ve arastirma yapmadan konuya yaklasmislar, sadece gelenekiligin ve
kulaktan dolma, mesnetsiz bilgilerin zerlerinde biraktigi saglamasiz bilgi ve
anlayislarini ortaya koymuslardir. Baska bir ifade ile; bu ise karisan kisilerin, bu
konu hakkinda yzeysel bilgi sahibi olduklari ve ayetlerdeki gerekleri fark
edemedikleri kendi szleriyle aiga ikmistir. Bu durumda, konunun dogru bir
sekilde ortaya konmasi ve hurafelerden temizlenmesi hususunda, bilgi sahibi her
Mslman gibi bu fakire de ise karismak grevi dsmstr.
Konunun aikliga kavusturulmasi iin harcayacagimiz abada Yce Allahtan,
yardim ve tevfikini esirgememek suretiyle bizi desteklemesini diliyor ve Rabbimizin
bize nasip ettigi bilgileri herkesle paylasiyoruz.
-'- DABBEH NEDIR?
1- Szck Anlami:
-'- Dabbeh szcg, -- debb mastarindan tremis ism-i fail kalibinda bir
szcktr. Kk szck olan debb; hafif yrme, debelenme anlamindadir.
607
Bu szck genellikle vcuttaki bir rgn bymesi, alkol veya
uyusturucunun bedene yayilmasi, manyetik yayilma, isinim [radyasyon; bir
kaynaktan evreye paracik akisi ya da dalga biiminde enerji salinimi] gibi gzle
takibi zor veya imknsiz olan hareketler ile haserelerin, bceklerin hareketleri iin
kullanilir.
Debb kknden tremis olan dabbeh szcg de hafif hafif yryen,
kipirdayan [debelenen], gzle takip edilemeyecek kadar yavas hareket eden veya
hareketi gzle izlenemeyen sey anlamina gelmektedir.
2- Kuranda Dabbeh:
Bu szck Kuranda (Enm/ 38, Hud/ 6, 56, Nahl/ 49, 61, Nur/45, Ankebut/
60, Lokman/ 10, Fatir/ 45, Sra/ 29, Casiye/ 4 ve Enfal/ 22: ) tekil ve ogul olarak
birok kez yer almistir:
Grldg gibi, bu ayetlerin hepsinde de dabbeh szcg irili ufakli tm
canli yaratiklar iin kullanilmistir.
14
Ne zaman ki Biz o'nun lmn gereklestirdik; o'nun lmne, onlara degnegini yiyen
yeryz canlisindan baska hibir sey dellet etmedi. Onun ldgn anlamalarina, onlara sadece
degnegini yiyen yer canlisi/kurt sebep oldu. Ne zaman ki yz st yere dst, ortaya ikti ki: O
yabancilar Sleymn'in bilmedikleri lmn bilmis olsalardi, o alaltici azap; hasret, gurbet esaret,
agir isler, zincire vurulmusluk iinde kalmazlardi.
(Sebe/ 14)
607
(Lisanl-Arab, c.3, s. 281-284,dbb mad., el Isfehani; el Mfredat, dbb mad.)
1181
Bu ayette ise dabbeh szcg, digerlerinden farkli olarak ` -'-
dabbetl-arz tamlamasi hlinde gemektedir. Bu, farkli bir kullanim olup yer
canlisi anlamina gelmektedir. Dolayisiyla bu ayetin de dabbeh szcgnn farkli
bir tamlama iinde kullanildigi Neml/82. ayeti gibi, bagimsiz olarak ele alinmasi ve
incelenip aiklanmasi gerekir.
3- Hadislerde Dabbeh:
Basta Buhar olmak zere, sahih [saglam] kabul edilen hadis kitabi
musanniflerinin birogu dabbeh rivayetlerine itibar etmemistir. Bunlar iinden
Tirmizi ise, kitabinin Tefsir blmnde dabbeh hakkinda Ebu Hreyreden su
rivayeti nakletmistir:
Ebu Hreyreden nakledildi ki: O yle dedi: Dabbeh, beraberinde Musanin asasi ve
Sleymanin mhr oldugu halde ikar. Asa ile mminlerin yzn cilalar, mhr ile de kfirlerin
burnuna basar. yle ki, sofra ehli toplaninca biri digerine Ey mmin! der, digeri de Ey kfir!
der.
Imam Tirmizi bu rivayeti Neml suresinin 82. ayetinin tefsiri ile ilgili olarak
aiklamaya alissa da, ayet incelendiginde bu rivayetin ayetle uzaktan yakindan bir
mnasebetinin olmadigi grlmektedir. Diger taraftan bu rivayet, Imam Ahmed,
Tayalis, Nim Ibn Hammad, Abd Ibn Hmid, Hasen, Ibn Mce, Ibn Cerir, Ibn
Mnzir, Ibn Ebi Hatim, Ibn Mevdye ve Beyhak tarafindan hep kiyamet almetleri
bahsinde konu edilmistir.
Ibni Ceririn Huzeyfe Ibn Esidden yaptigi rivayette ise sz konusu dabbehin
kere ikacagi, ikacagi yerler, ne zamanlar ikacagi gibi kesin delilsiz, mesnetsiz
aiklamalar da bulunmaktadir.
Bu konudaki bir diger rivayet de sudur:
'Ibn- Amr Ibn-l-As anlatiyor: Raslllah buyurdular ki: iki itibariyle, kiyamet
almetlerinden ilki gnein battigi yerden dogmasi, kuluk vakti insanlara dabbehin ikmasidir.
Bunlardan hangisi nce ikarsa, digeri de onun hemen peindedir.
608
Grldg gibi, bu rivayet de kiyamet almetlerini konu almaktadir ve
Neml/82. ayeti ile hibir alkasi yoktur.
Birok hadisinin itibar etmedigi bu rivayetler, cahil zmrelerce allanip
pullanip esitli sekillere sokulmustur. Allama pullama islemlerinin ilki, rivayetlerin
asillarinda olmamasina ragmen dabbeh szcgnn hep el-arz eklenerek
dabbet-l-arz seklinde tercme edilmis olmasidir. Daha sonraki allayip
pullamalarin tm de bu uydurulmus dabbet-l-arz ifadesi zerinden yapilmistir.
Dolayisiyla bu aiklamalarin tamami mesnetsizdir ve yapanlarin kisisel anlayisini
yansitmaktadir; din degeri yoktur, olamaz.
DABBEH KIYAMET ALMETLERINDEN MIDIR?
Bu szck tamamen kiyamet almetlerinden biri olarak bahse konu edilmis ve
hakkinda uydurulan asilsiz aiklamalar hep bu ynde olmustur. Bu sebeple szck
bu anlam ekseninde kabul edilmistir.
Aslinda Neml/82 ayetinin yanlis anlasilmasinda dabbeh szcgnn yanlis
anlamda kabul kadar, yabanci kltrlerin de payi vardir. Mesel Yuhanna Incilinin
608
Mslim, Fitneler, 118; Ebu Davud, Melahim, 12)
1182
Vahiy blmnn 18. kismi ve devami byle bir yaratiktan [yerden ikan
canavardan] bahsetmektedir. Diger taraftan Yahudilikte de buna benzer bir inan
mevcuttur. Nitekim yukarida rneklerini verdigimiz trdeki rivayetleri Mslmanlar
arasina sokanlar, Ebu Hreyre ve Vehb b. Mnebbih gibi Israiliyat etkisinde kalan
kimselerdir.
Sebebi ne olursa olsun, sonu olarak dabbeh szcg gerek anlami disinda
zorlama ve uydurma anlamlar kazanmis, hatta kisilestirilmistir.
Ancak asil konumuz Neml/82 ayetidir.
82
Ve Sz zerlerine vaki oldugu/gereklestigi zaman onlar iin, insanlarin yetlerimize
gerektigi gibi inanmadiklarini onlara syleyen/anlatan, topraktan/maddeden yapilmis hareket eden,
konusan bir varlik ikardik.
(Neml/ 82)
Dikkat edilirse, bu ayet bagimsiz bir cmle olmayip bir paragrafin
cmlelerinden birisidir. Yani ayetteki konunun bu ayetten evvel ve sonra baska
cmleleri de vardir. Bu ayet, konuyla ilgili diger ayetler dikkate alinmadan tek
basina degerlendirmeye alinirsa, ne zamirler mercilerine gnderilebilir, ne de ayetin
ilk szcg olan , vav-i atife [ve baglaci] ilgili yere baglanabilir. Bize gre,
simdiye kadar yapilmis olan hatalar hep bu yzden meydana gelmistir. Dolayisiyla
bu ayetin ve iinde geen - -'- ` dabbetn-minel-arz ifadesinin iyi
anlasilabilmesi iin, ayetin iinde bulundugu paragrafin tmnn [Neml/6785.
ayetler] ele alinmasi gerekir.
Bu paragrafta Yce Allah bizleri uyarmak iin mahser ile ilgili ayrintilar
bildirmekte ve konumuz olan ayet de bu uyari pasajinin bir cmlesini teskil
etmektedir. Ancak ayetin ve konunun anlasilabilmesi iin nceden grenilmesi lzim
gelen bir ifade vardir ki, o da Sz ifadesidir. Bu ifade Kuranin baska ayetlerinde
de gemektedir:
7
Andolsun, onlarin ogu zerine Sz hak olmustur. Artik onlar inanmazlar.
(Ya Sin/ 7)
69,70
Ve Biz o'na siir gretmedik. Bu o'nun iin yarasmaz da. O, sadece diri olanlari uyarmak ve
kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedenkimselerin zerine Sz'n hak olmasi iin
bir gt ve apaik bir Kurn'dir.
(Ya Sin/ 70)
Neml suresinin 82. ve 85. ayetlerinde gereklemi olan Sz olarak
vurgulanan Szn ne oldugunu ise yine Kuran aiklamistir:
13
Ve eger Biz, dileseydik her kisiye dogru yolu verirdik. Velkin Benden: Btn bilinen,
bilinmeyen, gemisten, gelecekten herkesten cehennemi elbette tamamen dolduracagim sz hak
olmustur.
(Secde/ 13)
118,119
Eger Rabbin dileseydi, insanlari elbette tek bir nderli topluluk yapardi. Oysa Rabbinin
rahmet ettigi kisiler hari onlar anlasmazligi srdrmektedirler. Onlari iste bunun iin olusturdu. Ve
Rabbinin, Andolsun, cehennemi bildiginiz-bilmediginiz, tanidiginiz-tanimadiginiz insanlardan;
onlarin tmnden dolduracagim Sz' tamamlanmistir.
(Hud/ 118119)
1183
Ayetlerden aika grlyor ki, Yce Allah bir karar vermis, bir takdirde
bulunmustur. Buna gre Rabbimiz kfirleri cezalandiracak, cehennemi ins ve
cinnden [herkesten] dolduracaktir. Bunun iin de insanlari maherde toplayip
onlardan hesap soracaktir. Iste ayette konu edilen Sz budur, yoksa birok
mealdeki gibi kiyamet degildir.
NEML/82 AYETININ TAHLILI
Ayet , ve baglaciyla baslamaktadir. Bu, yukarida vurguladigimiz gibi, ayetin
bir baslangi kelmi olmayip islenmekte olan bir konunun devami oldugunu
gsterir. Mevcut tefsir ve meallerde bu hususun maalesef dikkate alinmadigi
grlmektedir.
Ayetteki vakaa szcg gemis zaman [mazi] kipinde bir fiildir. Demek
ki, kiyamet kopmus, yeryz yok olmustur. Zaman hasr zamani, gn hesap verme
gndr. Sulular, cehennemi doldurmak zere hesaba ekilmektedir. Ayetteki
ifadelerin kiyametle veya kiyametin yaklastigi bir zaman dilimiyle hi mi hi alkasi
yoktur. Mevcut meal ve tefsirlerin vakaa fiiliyle kurulan bu cmleyi gelecek
zaman [istikbal] anlamiyla evirmis olanlari kesinlikle yanlistir. Zaten dabbehi
kiyamet almetlerinden sayan kabul de bu yanlistan kaynaklanmaktadir.
Kuranda dabbehin kiyamet almeti olduguna dair hibir veri olmadigi gibi,
dabbehi kiyamet almeti olarak gsteren ilm nitelikten yoksun eserler de bu
asilsiz iddialarina sahih snnet denilen rivayetlerden tek bir destek bile
bulamamislardir. Bu nedenle bu tr iddialarin hepsi de mesnetsizdir. Kiyametin
kopmasi srecindeki olaylar, yani kiyamet almetleri, Kuranin Kamer, Kiyamet,
Tekvir, Infitar, Insikak, Gasiye ve Kaariah surelerinde bizzat Allah tarafindan
aiklanmistir.
Neml suresinin 6785. ayetlerinden olusan paragrafta ise mahserdeki hesap
sorma ve hesap vermeden bahsedilmektedir. Bu ayetlerde uygulanan anlatim
teknigi sudur: Mahser anindaki olaylardan bir safha, insanlarca iyi anlasilsin diye
sanki bir tiyatro sahnesi gibi gzler nne serilmistir. Bilindigi gibi, bir konuyu
temsil bir anlatimla iyice anlasilir hale getirmek Kuranda sik basvurulan bir
metottur. Yce Allah, bizleri inzar etmek [uyarmak] iin mahser sahnelerini
oyunculariyla, dekorlariyla, aksesuarlariyla ve replikleriyle Kuranin birok yerinde
tekrarlamistir. Iste iki rnek:
19
Ve Allah'in dsmanlarinin bir araya getirilip toplandiklari gn, artik onlar, atese dagitilirlar.
20
Sonunda oraya geldiklerinde, onlarin isitme, grme duyulari ve derileri yaptiklari seyler ile
ilgili kendi aleyhlerinde shitlik ederler.
21-23
Ve onlar kendi derilerine, Niye aleyhimize shitlik ettiniz? dediler. Onlar dediler ki.
Her seyi konusturan Allah, bizi konusturdu ve sizi ilk defa O olusturdu ve O'na
dndrlmektesiniz. Siz, isitme, grme duyulariniz ve derileriniz aleyhinize shitlik eder diye
gizlenmiyordunuz. Velkin yapmakta olduklarinizdan birogunu Allah'in bilmeyecegine inandiniz.
Iste sizin bu inanciniz; Rabbiniz hakkinda beslediginiz inanciniz, sizi bir yikima ugratti, bylelikle
zarara, kayba ugrayip aci ekenlerden oldunuz.
24
Simdi eger onlar direterek ortak kosma inancini, yalanlamayi srdrrlerse, artik onlar iin
konaklama yeri atestir. Ve eger zr bildirmeye alissalar, onlar, zr kabul edilecek kimseler
degildirler.
25
Ve Biz onlara birtakim yasdaslarini/Iblislerini kabuk gibi zerlerine kaplattik, onlar da,
nlerinde ve arkalarinda [tm evrelerinde] olanlari kendilerine ssl gsterdiler. Gelmis gemis
herkesten, kendilerinden nce gelip-gemis mmetlerde yrrlkte olan Sz onlarin zerine hak
oldu. Sphesiz onlar, zarara/kayba ugrayip aci eken kimseler idiler.
(Fussilet/ 1925)
1184
60-62
Ben; Ey demogullari! Seytana kulluk etmeyin, kesinlikle o size apaik bir dsmandir ve
Bana kulluk edin, iste bu dosdogru yoldur ve andolsun ki seytan sizden birok kusaklari saptirdi
diye size ahit vermedim mi? Hl aklini kullananlar degil miydiniz?
63
Iste bu, sizin vaat olunmus
oldugunuz cehennemdir.
64
Bilerek reddettiginiz/ inanmadiginiz seyler nedeniyle hadi bugn yaslanin ona!
65
Bugn Biz,
onlarin agizlarinin zerine mhr vururuz; Bize elleri konusur, ayaklari da kazandiklari seylere
shitlik eder.
(Ya Sin/ 6065)
Q- ' ,7 MINEL-ARZ [YERYZNDEN] IFADESI
Ayetteki bu ifadede geen - min edati [harf-i cerri] iin gelenekiler
ikardik fiilini mteallek olarak kabul etmisler ve ifadeyi Yeryznden bir
dabbeh ikardik seklinde anlamislardir. Bize gre, ayeti anlamaya engel olan
yanlislardan biri de budur. nk mahser gnnde bildigimiz bu yeryz
olmayacaktir ki ondan dabbeh denilen sey ikarilsin. Arapa dilbilgisi kurallari
geregi, her harf-i cerre mutlaka bir mteallek gerektigine gre, bizim dsncemiz,
ifadedeki min harf-i cerrine mteallek olarak --' kineten veya ',--
mamuleten mana fiillerinden birininin takdir edilmesi gerektigi ynndedir. Bu
durumda ifadenin anlami yeryznden yapilmi bir dabbeh seklinde olur. Yani
dabbeh denen varlik Arz [Yeryz] maddelerinden yapilmistir; canli degildir.
Bazilarinin ileri srdg gibi melek cinsinden de degildir.
'Insanlarin Allahin ayetlerine gerektigi gibi inanmadiklarini konuur
Dikkat edilecek olursa, dabbeh insanlar ile degil, insanlara konusacaktir.
Bunun anlami, sz konusu konusmanin insanlarla yapilacak karsilikli bir konusma
olarak degil, dabbeh tarafindan tek tarafli olarak yapilacak bir konusma seklinde
gereklesecegidir. Konusmanin ierigi sadece insanlara Allahin ayetlerine gerektigi
gibi inanmadiklarinin duyurulmasindan ibarettir.
Dabbeh olarak isimlendirilen bu konusmacinin ne olduguna gelince: Gerek
szcgn hareketliligi ieren kk anlami, gerekse sz konusu varligin yeryz
kkenli olusu gibi nedenler zihne bazi ihtimalleri agristirmaktadir. Cansiz
maddelerden yapilmis, hareket eden, konusan bir sey? Sanki bir teyp, televizyon,
video, bilgisayar, robot ya da gnmzden kiyamete kadar olan zamanda
gelistirilecek baska bir cihaz?
Tefsirciler arasinda dabbeh zerinde en fazla duran ve meseleyi nemseyen
kisi Ibn-i Kesirdir. Ne var ki, o da dabbeh szcgn kiyamet almetleri
sadedinde aiklamis ve bu konudaki mesnetsiz sylentilere genis yer vermistir.
Neticede o da sylenti niteligindeki bu rivayetleri asamamis, konunun sonunu da
Btn bunlar tartisma gtrr diye bitirmistir.
Ibn-i-Abbas ise ayette geen +-
' -
tekellimhm [onlari yaralar] seklinde okumustur. Ibn-i-Abbasin sz konusu
ifadeyi bu sekilde okumasi, muhtemeldir ki, yasadigi agda cansiz maddelerden
yapilmis bir aletin, bir makinenin konusmasinin, hareket etmesinin hayal bile
edilememesinden kaynaklanmaktadir.
Bugnk bilgimizle yukarida saydigimiz duyuru cihazlari da mutlaka ilerideki
aglarda ilkel olarak nitelenecek, dabbeh szcg o agda yine cansiz
1185
maddelerden yapilmis ve insanlara duyuru yapan, o gnn modern aralari olarak
ifade edilecektir.
Sonu olarak sunu syleyebiliriz:
Dabbeh, mahserde ortaya ikarilacak yeryz maddelerinden mamul bir
esit yayin araci olup kendisine yklenmis olan insanlarin Allahin ayetlerine
gerektigi gibi inanmadiklari duyurusunu anons edecektir. Bu anons, Rasllllahin
mmetinden sikyetinin bir baska ifadesidir:
30
Eli de: Ey Rabbim! Hi sphesiz benim toplumum su Kurn'i mehcur/
terk edilmis bir sey edindiler dedi. (Furkn/30)
83, 84. Ayetler:
83
Ve her nderli topluluktan yetlerimizi/almetlerimizi/gstergelerimizi
yalan sayanlardan bir grup topladgmz gn, artk onlar tutuklanp
dagtlrlar.
84
Ve geldikleri zaman, Allah der ki: Siz Benim yetlerimi/ almetlerimi/
gstergelerimi, bilgi bakmndan onu kavramadgnz hlde yalanladnz m?
Ya da ne yapyordunuz?
Bu ayetlerde mahsere ait sahneler yer almakta ve duyarsizlari uyarmak iin
kendilerine sayisizca bilgi ve kanit gsterilmis olan inkrcilarin akilsizlik ederek,
temelsizce, herhangi bir bilgi ve kanita dayanmadan, ayetleri yalanlamalarinin
yzlerine vurulacagi bildirilmektedir. Ayni zamanda ahireti de inkr etmis olan
inkrcilar bu akilsizliklarini ahiret gereklestiginde artik kendileri de anlamis
olacaklardir. 82. ayette bildirildigi gibi, bu inkrcilarin Allahin ayetlerine gerektigi
gibi inanmadiklari Dabbeh araciligiyla mahser halkina iln edilecek olmasi,
onlarin bir de rezillik azabi tadacaklarini gstermektedir.
22,23
Toplayin o sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlari, eslerini ve Allah'in
astlarindan tapmis olduklari seyleri. Sonra da onlari cehennemin yoluna kilavuzlayin.
( Saffat/ 22, 23)
85. Ayet:
85
Ve yirk koyarak, inanmayarak yanly yapmalarna karylk, Sz kendi
aleyhlerine gerekleymiy bulunmaktadr, artk onlar konuymazlar.
Artik olan olmus, Sz onlarin aleyhine gereklesmistir. Dabbetn minel-
arz ifadesiyle ilgili aiklamamizda ve Kaf suresinin 29. ayetinin tahlilinde de
belirttigimiz gibi, ayette geen Sz, Rabbimizin insanlarla ilgili olan bir ilke
kararidir ve Onun kesinlikle cehennemi dolduracagi anlamina gelmektedir.
35
Bu, onlarin konusmayacaklari gndr.
36
Kendilerine izin de verilmez ki, zr dilesinler.
37
O
gn, yalanlayanlarin vay hline!
(Mrselat/ 3537)
86. Ayet:
1186
86
Onlar grmediler mi ki, dinlensinler diye geceyi yarattk, gndz de
grdrc, aydnlk yarattk. Sphesiz ki bunda iman eden bir toplum iin
kesinlikle almetler/gstergeler vardr.
Bu ayette Yce Rabbimiz, insanlarin sadece her gn yasamakta olduklari gece
ve gndz incelemeleri hlinde bile bu dzende birok ayet bulacaklarini bildirerek
uyarida bulunmaktadir.
Gerekten de gece ve gndzn bu dzeni yeryzndeki o kadar ok seyle
iliskilidir ki, bu dzen ile yeryzndeki yasamlar arasinda var olan uyumu tesadf
olarak aiklamak mmkn degildir. nk bu uyumu saglayacak dzen mutlaka bir
tasarimi gerektirmektedir. Bu tasarim ise yle muhtesem bir tasarimdir ki,
hesaplamalardaki herhangi bir degisme, mesel gece ve gndzn srelerinin
simdikinden birka kat daha uzun olmasi veya yeryznn bir kisminda devamli
gndz diger kisminda gece olmasi, su anda yeryzndeki yasamin tmyle
degismesi anlamina gelmektedir. Baska bir ifade ile, Gnes isinlarinin ok uzun
sreli veya srekli olmasi sebebiyle her seyin kavruldugu bir gndz veya Gnes
isinlarinin hi olmamasi sebebiyle her seyin dondugu bir gece, su andaki yasamin
tamamen bitmesi demektir.
Inkrcilar ise bir krn bile grmezden gelemeyecegi bu ayetleri grmezler ve
btn ihtiyalarini Gnes ile yeryz arasinda ancak hkim bir varlik tarafindan
plnlanabilecek bu sistem sayesinde karsiladiklarini hi dsnmezler.
Gece ile gndzn mucizev niteligine Kuranda birok kez deginilmis ve
konu hakkinda baska detaylar da verilmistir:
45,46
Rabbinin o glgeyi nasil uzatmis olduguna bakmadin mi? Dileseydi onu elbet hareketsiz de
yapardi. Sonra Biz gnesi, ona delil yaptik. Sonra da onu kolay bir ekisle Kendimize dogru ektik.
47
Ve O, sizin iin geceyi elbise, uykuyu da rahatlik yapandir. Ve O, gndz yayilis yapandir.
(Furkan/ 4547)
87, 88. Ayetler:
87
Ve Sr'a flendigi gn, artk Allah'n diledikleri hari olmak zere
gklerde ve yerde kimler varsa hepsi dehyete kaplrlar. Ve hepsi degerlerini
yitirmiy olarak O'na gelirler.
88
Ve sen daglar grrsn; sen onlar donuk, durgun sanrsn. Oysa onlar
her yeyi sapasaglam yapan Allah'n yapm olarak bulutun yrmesi gibi
yrmektedirler. Sphesiz ki O, yaptklarnza tamamyla haberdardr:
Bu iki ayette inkrcilar, yalanlayicilar ahirete ait rktc sahnelerle
uyarilmaktadir. Daha sonra da Saate [kiyametin kopus anina] ait sahneler
getirilmekte ve evrenin mevcut dzeninin mutlaka bozulacagi, herkesin hor ve hakir
olarak Allahin huzuruna varacagi; akil verilmis, birok nimetlerle donatilmis,
peygamberler gnderilmis ve kitap verilmis olanlarin davranislarinin grmezlikten
gelinemeyecegi bildirilmektedir.
Surun flenmesi olayi ile ilgili olarak Kaf suresinin 20. ayetinin tahlilindeki
aiklamalarimiza ve ayrica su ayetlere bakilabilir: Ta Ha/102, Kehf/99, Nebe/18,
Hakkah/13, Zmer/68, Ya Sin/51.
Konumuz olan ayetteki fleme, insanlarin dehsete kapilacaklari birinci
flemedir. Bundan sonraki flemede her sey yikilacak ve btn canlilar lecektir.
1187
Son fleme ise lemlerin Rabbine kalkis frmesi olup bu fleme ile dirilis
gereklesecek ve btn yaratiklar kabirlerinden ikacaklardir.
50-52
De ki: Ister tas olun, ister demir. Veyahut gnlnzde byyen baska bir yaratik olun.
Sonra onlar; Bizi kim geri dndrecek? diyecekler. De ki: Sizi ilk defa yoktan yaratmis olan.
Bunun zerine sana baslarini sallayacaklar ve Ne zamandir bu? diyecekler. De ki: ok yakin
olmasi umulur! Sizi agiracagi/diriltileceginiz gn, O'nu verek O'nun agrisina uyacaksiniz ve
sadece pek az kaldiginizi zannedeceksiniz.
(Isra/ 5052)
25
Ggn ve yeryznn Kendi emriyle durmasi yine O'nun almetlerinden/
gstergelerindendir. Sonra sizi yeryznden bir tek agirisla agirdigi zaman bir de bakarsiniz ki siz
ikariliyorsunuz.
(Rum/ 25)
42
Sen onlari hemen birak da, vaat edilen gnlerine kavusuncaya dek bosa ugrassinlar ve
oynayadursunlar.
43
O gn onlar, kabirlerinden firlaya firlaya ikarlar. Sanki dikili bir seye kosuyorlar gibi.
44
Gzleri horluktan asagi dsms ve kendileri asagiliga brnms bir hlde. Iste bu, onlarin
tehdit edilegeldikleri gndr!
(Mearic/ 4244)
Kiyamet aninda daglarin durumlari ile ilgili olarak da birok yerde bilgi
verilmistir:
9,10
O gn gk, sarsildika sarsilir, daglar da yrdke yrr.
(Tur/ 9, 10)
105-107
Sana daglardan soruyorlar, de ki: Rabbim onlari savurduka savuracaktir. Bylece onlari
dmdz bos bir hlde birakacak. Orada bir ukur ve bir tmsek grmeyeceksin.
(Ta Ha/ 105107)
47
Ve Bizim daglari yrttgmz gn; ve sen yeryzn iriliplak/ dmdz greceksin. Ve
Biz onlari bir araya topladik. Bylece onlardan hibir kimseyi birakmadik.
(Kehf/ 47)
89, 90. Ayetler:
89
Kim bir iyilik-gzellik getirirse, onun iin getirdiginden daha
hayrls/getirdiginden dolay bir hayr vardr. Ve onlar o gn korkudan
gvende olanlardr.
90
Ve kim ktlkle gelirse, artk yzleri ateyte srtlr. Siz yaptiginiz
amellerden baykasiyla mi karyili greceksiniz?
Bu ayetlerde bir genelleme yapilarak inananlarin korkudan gvende olacaklari,
inanmayanlarin da yaptiklari ktlgn karsiligini ktlk olarak bulacaklari
bildirilmektedir. Buradaki genelleme baska ayetlerde de yapilmistir:
103
O en byk korku onlari zmez ve kendilerine haberciler: Iste bu, size sz verilmis olan
gnnzdr diye akillarina getirirler.
(Enbiya/ 103)
1188
40
Sphesiz almetlerimiz/ gstergelerimiz hakkinda dogruluktan ayrilip inkra sapan kimseler
Bize gizli kalmazlar. O hlde atese atilacak olan kisi mi daha hayirlidir, yoksa kiymet gn gven
iinde gelecek kisi mi? Istediginizi yapin. Sphesiz ki Allah, yaptiginiz seyleri en iyi grendir.
(Fussilet/ 40)
89. ayette konu edilen iyilik, gzellik getirenlerin getirdiklerinden daha
hayirlisini bulacaklari hususu, Enam suresinin 160. ayetinde her bir hasene iin
on misli seklinde, Sebe suresinde ise asagidaki sekilde ifade edilmistir:
37
Ve sizi huzurumuza yaklastiracak olan, mallariniz ve evlatlariniz degildir. Ancak kim iman
eder ve dzeltmeye ynelik isleri yaparsa, iste onlar; kendileri iin yaptiklarina karsi kat kat karsilik
olanlardir. Ve onlar, yksek ksklerinde gven iindedirler.
(Sebe/ 37)
Inkrcilarin hline gelince; onlar da yaptiklarinin karsiligini ceza olarak
mutlaka greceklerdir.
94,95
Sonra da putlar ve azginlar ve Iblisin/dsnce yetisinin askerleri; iyiden iyiye dsnmeden
hareket edenler toptan cehennemin iine firlatilmislardir.
(Suara/ 94, 95)
90. ayetin son cmlesi olan Siz yaptiginiz amellerden bakasiyla mi
kariliklandirilacaksiniz? ifadesine gelince; burada iltifat sanati yapilarak sanki
cehennemliklere cehenneme girdikleri anda dnlp Ne var yani, yoksa siz,
yaptiklarinizdan baskasiyla mukabele edilecegini mi saniyordunuz? denilmektedir.
9193. Ayetler:
91-93
Sen, Ben ancak her yeyin sahibi olan ve buray dokunulmaz klan
Mekke'nin Rabbine kulluk etmekle emrolundum. Ve ben Mslman olmamla
ve Kurn' okuyup izlememle emrolundum. Artk kim klavuzlanan dogru
yola dyerse, yalnz kendisi iin klavuzlanan dogru yola dymy olur; kim de
saparsa hemen Ben sadece uyarclardanm. Ve, btn vgler Allah'a
mahsustur; baykas vlemez. O, yetlerini/ almetlerini/ gstergelerini size
gsterecek de siz onlar tanyacaksnz de.
Ve Rabbin, yaptiklarinizdan habersiz degildir.
Peygamberimize bu ayetlerde verilen talimat ve bilgiler, baska ayetlerde (l-i
Imran/ 58, Kasas/ 3, Rad/ 40, Hud/ 12, Fussilet/ 53, Zariyat/ 20, 21) degisik
slplarla da tekrarlanmistir:
Dikkat edilecek olursa, 91, 92. ayetlerde geen Ben ancak her eyin sahibi
olan ve burayi haram [dokunulmaz] kilan bu ehrin [Mekkenin] Rabbine kulluk
etmekle emrolundum. Ve ben Mslman olmamla ve Kurani okumamla
emrolundum ibaresinde Rabbimiz kendisini Bu ehrin [Mekkenin] Rabbi olarak
1189
nitelemis ve Mekke sehrini dokunulmaz kilisini da kendisinin bir zelligi olarak
ifade etmistir. Bu husus degerlendirilirken, bu surenin Islm davetinin henz Mekke
sehrinin sinirlari iinde yapildigi ve muhataplarin da Mekke ahalisiyle mahdut
kaldigi bir dnemde indigi unutulmamalidir. Unutulmamasi gereken bir diger husus
da, Rabbimizin kendisi iin Kureys suresinde Bu Evin Rabbi [Rabbl-Beyt]
ifadesini kullanmis olmasidir. Bu ehrin [Mekkenin] Rabbi ifadesinin ne anlama
geldiginin daha iyi anlasilmasi iin Kureys suresindeki Rabbl-Beyt ifadesi ile
ilgili tahlilimizin yeniden okunmasinin yararli olacagina inaniyoruz.
Allah dogrusunu en iyi bilendir.
49 / KASAS SURESI
GIRIS:
Adini 25. ayette geen ~-' Kasas szcgnden alan sure, Mekkede 49.
sirada inmistir. Ancak, bazi kaynaklarda 85. ayetin hicret yolculugu sirasinda, 52
55. ayetlerin de Medinede indigi ileri srlmstr.
609
slp ve ierik olarak 47. ve 48. sirada inmis olan Suara ve Neml surelerine
ok benzeyen Kasas suresinde, genel olarak:
- Peygamberimize karsi tavir alanlara, sphelerinin yersizligi ile
mazeretlerinin anlamsizligi gzler nne serilmek suretiyle itiraz edilmis,
- Allahin inananlara yardim edecegi, inanmayanlari ise yardimsiz birakacagi
mesaji verilmis,
- Allahtan baska her seyin faniligi vurgulanmistir.
Surenin Musa peygamberin dogumu ve genligine ait bilgilerin verildigi
ayetlerinde ise Suara suresinin 1821. ayetleri tefsir edilmistir.
609
(Mkatil; Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1190
RAHMAN, RAHIM ALLAH ADINA
MEAL:
1
T/9, Sn/60, Mm/40.
2
Bunlar, apak/aklayc kitabn yetleridir.
3
Biz, iman edecek bir toplum iin Ms ve Firavun'un nemli
haberlerinden bir ksmn sana hak ile okuyoruz/takip ettiriyoruz.
4
Sphesiz ki Firavun, yeryznde yceldi ve idaresi altndaki insanlar
grup grup yapt; onlardan bir grubu gszleytirmek istiyor; bunlarn
ogullarn bogazlyor; egitimsiz, gretimsiz brakp niteliksiz bir kitle
oluyturarak gszleytiriyor, kzlarn da sag brakyordu. Sphesiz ki o,
bozgunculardan idi.
5
Biz ise istiyoruz ki, yeryznde gsz dyrlenlere armagan verelim,
onlar nderler yapalm ve onlar miraslar yapalm.
6
Ve onlar yeryznde
saglamca yerleytirelim, Firavun, Haman ve bu ikisinin askerlerine, onlardan
ekinmekte olduklar yeyleri gsterelim.
7
Ve Biz Ms'nn anasna vahyettik: Onu emzir. Eger o'nun iin
korkarsan o'nu nehre brakver, korkma ve zlme. Sphesiz Biz o'nu sana
dndrecegiz ve kendisini elilerden biri yapacagz.
8
Sonra da Firavun ailesi o'nu, kendileri iin bir dyman ve znt olmak
zere buluntu olarak ald. Sphesiz Firavun, Haman ve bu ikisinin askerleri
hata edenler idi.
9
Ve Firavun'un kars: Benim ve senin iin gz aydnlg! Onu
ldrmeyin, belki bize bir yarar dokunur, ya da o'nu evlat ediniriz dedi. Ve
onlar, iyin farknda olmuyorlar.
10
Ms'nn anasnn yregi bomboy sabahlad. Eger Biz, inananlardan
olmasi iin onun kalbini pekiytirmemiy olsaydik, neredeyse o'nu aiga vuracakti.
11
Ve Ms'nn annesi Ms'nn kz kardeyine, Onun izini takip et dedi. O da
hemen, onlar farkna varmazken uzaktan o'nu gzetledi.
12
Ve Biz daha nce, o'na stanalarn haram ettik. Bunun zerine
Ms'nn kz kardeyi, Size, o'nun bakmn sizin adnza stlenecek ve o'na
gt verip egitecek bir aile gstereyim mi? dedi.
1191
13
Bylelikle Biz o'nu, gz aydn olsun, gam ekmesin ve Allah'n verdigi
szn gerek oldugunu bilsin diye annesine geri verdik. Velkin onlarin pek
ogu bilmezler.
14
Ve Ms yigitlik agna girip oturaklaynca, Biz o'na yasa ve bilgi
verdik. Ve Biz gzel davrananlar iyte byle karylklandrrz.
15
Ve Ms, yehir halknn habersiz oldugu bir anda yehre girdi. Sonra
orada, biri kendi tarafndan, digeri dyman tarafndan, birbirlerini ldrmeye
alyan iki adam buldu. Sonra kendi taraf olan, dymana kary Ms'dan
yardm diledi. Ms da tekine hemen bir yumruk indirdi, o da hemen
lverdi. Ms, Bu, yeytann iyindendir, yphesiz o, saptrc, apak bir
dymandr dedi.
16
Ms, Rabbim! Sphesiz kendime hakszlk ettim. Artk beni bagyla!
dedi de Allah o'nu bagylad. Sphesiz O, ok bagylaycnn, ok merhamet
edicinin ta kendisidir.
17
Ms, Rabbim! Bana nimet olarak verdigin yeylere andolsun ki artk
hibir zaman sululara arka olmayacagm dedi.
18
Sonra da Ms, yehirde korku iinde, etraf kontrol ederek sabahlad.
Bir de ne grsn, dn kendisinden yardm isteyen kimse, feryat ederek o'ndan
yardm istiyor. Ms ona: Sphesiz sen, apak bir azgnsn! dedi.
19
Ms, ikisinin de dyman olan adam yakalamak isteyince, o adam; Ey
Ms! Dn bir kiyiyi ldrdgn gibi beni de mi ldrmek istiyorsun? Sen
sadece yeryznde bir zorba olmak istiyorsun ve sen dzelticilerden olmak
istemiyorsun dedi.
20
Ve yehrin br ucundan bir adam koyarak geldi. Dedi ki: Ey Ms!
leri gelenler seni ldrmek iin senin hakknda gryme yapyorlar. Derhal
k! Sphesiz ki ben gt verenlerdenim.
21
Sonra da Ms korka korka, kontrol ederek oradan kt. Rabbim!
Beni yirk koyarak yanly, kendi zararlarna iy yapanlar toplumundan kurtar!
dedi.
22
Ve Ms Medyen'e dogru yneldiginde, Rabbimin bana yolun
dogrusunu gsterecegini umarm dedi.
23
Ve Ms, Medyen suyuna varnca, orada hayvanlarn sulayan
insanlardan bir nderli topluluk buldu. Ve Ms, hayvan sulayanlar kadar
gl olmayan, hayvanlarn geri eken iki kadn buldu. Dedi ki: Hliniz
nedir? Dediler ki: obanlar sulayp ekilmeden biz sulamayz; babamz da
ok yayl bir ihtiyardr.
24
Bunun zerine Ms, ikisi iin hayvanlar sulad. Sonra glgeye ekildi
de Rabbim! Sphesiz ki ben, iyilikten bana indirdigin yeye muhtacm dedi.
25
Derken, o iki kadndan biri utana utana yryerek Ms'ya geldi. Dedi
ki: Sphesiz babam, bizim yerimize sulamann cretini karylamak iin seni
agryor. Ms, kzn babasna geldi ve kssalar ona anlatt. Kzn babas;
Korkma, o yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapmy toplumdan
kurtuldun dedi.
26
Onun iki kzndan biri; Babacgm! Onu cretle tut. Sphesiz cretle
tutulan kimselerin en iyisi, gl ve gvenilir olandr dedi.
27
Kzlarn babas dedi ki: Hac yaplan sekiz yl bana alymana karylk
yu iki kzmdan birini sana nikhlamak istiyorum. Eger ona tamamlarsan artk
1192
o kendinden; sana agrlk vermek de istemem. nyallah beni slihlerden
bulacaksn.
28
Ms, Bu, seninle benim aramdadr; bu iki sreden hangisinin sonunu
gerekleytirirsem demek ki, bana kary dymanlk/sorumluluk yok. Ve
sylediklerimize Allah vekildir [koruyarak, destekleyerek uygulayandr] dedi.
29
Artk Ms sreyi doldurup ailesiyle/yaknlaryla yola knca, dag
tarafndan bir atey hissetti. Ailesine, Benim size bir haber getirmem iin siz
bekleyin; ben bir atey hissettim. Yahut snrsnz diye o ateyten bir para
getiririm dedi.
30-32
Sonra oraya vardgnda o bereketli toprak parasndaki vdinin sag
tarafndan, bir agatan seslenildi: Ey Ms! Hi yphesiz ki Ben, lemlerin
Rabbi Allah'n ta kendisiyim! Ve birikimini ortaya at! Birikimini sanki
grnmeyen bir varlik gibi, hareket ettirir grnce de dnp arkasina bakmadan
kati. Ey Ms! Beri gel, korkma. Kesinlikle sen emniyette olanlardansn.
Koynundaki gcn devreye sok, kusursuz, mkemmelce kacaksn.
Korkudan kanadn kendine ek. yte bu ikisi Firavun ve onun adamlarna
kary Rabbin tarafndan iki kesin delildir. Sphesiz ki onlar, yoldan kan bir
toplum olmuylardr.
33,34
Ms dedi ki: Rabbim! Sphesiz ben onlardan bir kiyi ldrdm,
yimdi onlarn beni ldrmelerinden korkuyorum. Kardeyim Hrn'u da
benimle gnder; o, dil bakmndan benden daha iyi, gzel ve etkilidir. O
nedenle o'nu da beni dogrulayan bir yardmc olarak benimle birlikte gnder.
Sphesiz ben, beni yalanlamalarndan korkuyorum.
35
Allah dedi ki: Seni kardeyinle destekleyecegiz ve ikiniz iin bir g,
iktidar oluyturacagz. Sonra da onlar almetlerimiz/gstergelerimiz sebebiyle
size eriyemeyecekler. Siz ikiniz ve ikinizi izleyenler stn olanlarsnz.
***
36
Ms onlara apak almetlerimiz/gstergelerimiz ile gelince, Bu,
sadece uydurulmuy bir etkili bilgilerdir. Ve biz nceki babalarmzdan bunu
iyitmemiytik dediler.
37
Ms da dedi ki: Benim Rabbim, kendi katndan kimin dogru yol
klavuzu ile geldigini ve yurdun sonunun kim iin daha iyi olacagn daha iyi
bilendir. Sphesiz ki yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapanlar,
kurtuluya eremezler.
38
Firavun da, Ey ileri gelenler! Sizin iin benden bayka bir ilh bilmedim.
Ey Haman, benim iin amur zerine hemen atey yak; tugla imal et de
Ms'nn ilh hakknda bilgilenmem iin bana bir kule yap. Ve yphe yok ki
o'nun yalanclardan biri olduguna kesinlikle inanyorum dedi.
39
Firavun, kendisi ve askerleri, yeryznde haksz yere byklk
tasladlar ve gerekten Bize dndrlmeyeceklerine inandlar.
40
Biz de onu ve askerlerini yakalayp o bol suda/nehirde frlatp atverdik.
Simdi, yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapanlarn sonunun nasl
olduguna bir bak!
41
Ve onlar, ateye agran nderler yaptk. Kymet gn onlar yardm
grmeyecekler de.
42
Ve bu dnyada arkalarna dylanma, Allah'n rahmetinden yoksun olma
taktk. Onlar, kymet gnnde de ktlenmiy/uzaklaytrlmy
kimselerdendirler.
1193
43
Ve andolsun ki Biz, ilk nesilleri degiyime/ykma ugrattktan sonra
Ms'ya, gt alrlar diye, insanlar iin apak deliller, klavuz ve rahmet
olarak Kitab'/Tevrt' verdik.
44
Ve Ms'ya o emri gerekleytirdigimiz srada sen bat ynnde degildin.
Hazr bulunanlardan, grenlerden de degildin.
45
Ama Biz nice nesiller var ettik de, onlarn mrleri uzadka uzad. Sen
onlara yetlerimizi okuyarak, Medyen halk arasnda bulunanlardan da
degildin; Fakat Biz eli gnderenleriz.
46,47
Ve Biz, seslendigimiz zaman, Tr'un yannda da degildin. Tersine
senden nce kendilerine uyarc/peygamber gelmeyen bir toplumu uyarman
iin ve kendi ellerinin yaptklarndan dolay baylarna bir fenalk geldiginde
hemen, Rabbimiz! Ne olurdu bize bir peygamber gnderseydin de, yetlerine
uysak ve mminlerden olsak diyemesinler, onlar gt alsnlar diye
Rabbinden bir rahmet olarak orada geenleri sana bildirdik, seni eli olarak
gnderdik.
48
yte onlara tarafmzdan o hak gelince de, Msya verilen yeyler;
almetler; gstergeler gibi ona da verilmeli degil miydi? dediler. Daha evvel
Msya verileni rtbas edip reddetmemiyler miydi? Birbirine srt veren;
destekleyen iki sihir; etkili bilgi dediler. Ve Sphesiz biz hepsini kabul
etmeyecegiz dediler.
49
De ki: Eger dogru kimseler iseniz, hemen Allah katndan bana ve
Ms'ya inen kitaplardan daha ok dogruya klavuz olan bir kitap getirin de
ben de ona uyaym!
50
Buna ragmen eger sana cevap vermezlerse, bil ki onlar, yalnzca
heveslerine uymaktadrlar. Allah'tan bir yol gsterici olmakszn kendi
hevesine uyandan daha sapk [yaykn, ayag] kim olabilir? Kesinlikle Allah yirk
koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan topluma yol gstermez.
51
Ve andolsun Biz, Sz' [vahyi/Kurn'] gt alrlar diye birbiri ardnca
yolladk.
52
Szden [vahiyden/Kurn'dan] nce kendilerine Kitap verdigimiz
kimseler; onlar, Sz'e [vahye/Kurn'a] de inanrlar.
53
Ve onlara o Sz [vahy/Kurn] okundugu zaman onlar, Biz, ona
inandk. Sphesiz o, Rabbimizden gelen gerektir. Kesinlikle biz, ondan nce
mslman olanlardk dediler.
54
Iste onlar; sabrettikleri iin onlarin dlleri iki kere verilecektir. Ve onlar
ktlg iyilikle savarlar ve kendilerini riziklandirdigimiz seylerden Allah yolunda
harcamada bulunurlar/ basta yakinlari olmak zere baskalarinin nafakalarini temin
ederler.
55
Ve onlar, boy sz iyittikleri zaman, ondan yz evirirler ve Bizim
iylerimiz yalnzca bizim iin, sizin iyleriniz de yalnzca sizin iindir. Size selm
olsun! Biz cahilleri aramyoruz derler.
56
Kesinlikle sen sevdigini klavuzlanan dogru yola iletemezsin; ama Allah
diledigine dogru yolu gsterir ve O, klavuzlanan dogru yolu kabullenecek
olanlar daha iyi bilir.
57
Ve onlar; Biz seninle beraber dogru yol klavuzuna uyarsak,
yurdumuzdan atlrz dediler. Biz onlar, Kendi katmzdan bir rzk olarak,
1194
her yeyin semerelerinin toplanp kendisine getirildigi, gvenli, dokunulmaz bir
yere/Mekke'ye yerleytirmedik mi? Fakat onlarn ogu bilmezler.
58
Ve Biz, geimleriyle ymarmy nice kenti degiyime/ykma ugratmyzdr.
yte, onlarn yerleri! Kendilerinden sonra pek az oturulmuy olan meskenleri. Ve
Biz, vrislerin ta kendisiyiz.
59
Rabbin, kendilerine yetlerimizi okuyan bir peygamberi ana kente
gndermedike, memleketleri degiyime/ykma ugratc degildir. Zaten Biz,
halk yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan kimseler olmayan
memleketleri degiyime/ykma ugratc degiliz.
60
Ve size verilen yeyler, basit dnya hayatnn kazanm ve onun ssdr.
Allah katnda olanlar ise, daha hayrl ve daha kalcdr. Hl akl etmeyecek
misiniz?
61
Su hlde, Bizim kendisine gzel bir sz veriyle sz verip de ona kavuyan
kimse, basit dnya hayatnn kazanmn kazandrdgmz ve sonra kymet
gnnde huzurumuza getirilenlerden/huzurumuzda hazrolda tutulanlardan
olan kimse gibi midir?
62
Ve o gn Allah onlara seslenir de der ki: Yanly olarak inanmy
oldugunuz Benim ortaklar hani nerede?
63
Haklarnda Sz gerekleyen kimseler; Rabbimiz! yte bunlar bizim
azdrdgmz kimselerdir. Biz nasl azmysak, iyte bunlar da ylece biz azdrdk.
Biz, Sana kary uzak olduk. Onlar sadece bizlere tapmyorlard derler.
64
Ve Ortaklarnz agrn! denir, onlar da agrrlar. Sonra da onlar
kendilerine cevap vermezler ve azab grrler. Ne olurdu onlar, kilavuzlanan
dogru yolu kabullenmiy olsalardi!
65
Ve o gn Allah, onlara seslenir de; Gnderilen elilere ne cevap
verdiniz? der.
66
yte, o gn onlara btn nemli haberler kapkaranlk olmuytur; artk
onlar birbirlerine de soramazlar.
67
Fakat tevbe etmiy, iman etmiy ve dzeltici iyler yapmy kimseye gelince;
o, kurtuluya erenlerden olmay umabilir.
68
Ve senin Rabbin, diledigi yeyi oluyturur ve onlar iin hayrl olan yeyleri
seer, onlar iin ise seim hakk yoktur. Allah, onlarn ortak koytuklarndan
arnktr ve yceler ycesidir.
69
Ve senin Rabbin, onlarn, sinelerinde gizledikleri yeyleri ve aga
vurduklar yeyleri bilir.
70
Ve O, Kendisinden bayka ilh diye bir yey olmayan Allah'tr. lkinde ve
sonuncuda tm vgler O'nundur, hkm yalnzca O'nundur. Ve ancak O'na
dndrleceksiniz.
71
De ki: Hi dyndnz m, eger Allah zerinizde geceyi ta kymet
gnne kadar aralksz devam ettirse, Allah'tan bayka size yk getirecek ilh
kimdir? Hl kulak vermeyecek misiniz?
72
De ki: Hi dyndnz m, eger Allah zerinizde gndz ta kymet
gnne kadar aralksz devam ettirse, Allah'tan bayka, istirahat edeceginiz
geceyi size getirecek ilh kimdir? Hl grmeyecek misiniz?
73
Ve Allah'n rahmetindendir ki O, geceyi ve gndz; gecede dinlenesiniz
ve gndzn, O'nun karylksz, fazladan verdiklerinden arayasnz ve
kendinize verilen nimetlerin karylgn dersiniz diye yapt.
1195
74
Ve o gn Allah, onlara seslenip der ki: Yanly olarak inandgnz Benim
ortaklar hani, nerede?
75
Ve Biz her nderli toplumdan bir yhit ekip kardk da, Haydi, kesin
delilinizi getirin! dedik. Artk bildiler ki, hakikat Allah'a aittir ve
uydurageldikleri yeyler kendilerinden ayrlp kaybolmuytur.
76,77
Sphesiz Karun, Ms'nn toplumundan idi de, onlara kary azgnlk
etmiyti. Biz ona yle hazineler vermiytik ki, yphesiz onun anahtarlar gl
kuvvetli bir topluluga agr gelirdi. Bir zaman toplumu ona demiyti ki:
~Smarma! Sphesiz ki Allah ymarklar sevmez. Ve Allah'n sana verdiginde
hiret yurdunu iste. Dnyadan da nasibini unutma! Allah'n sana ihsan ettigi
gibi, sen de ihsanda bulun. Ve yeryznde bozgunculugu isteme. Sphesiz ki
Allah, bozguncular sevmez.
78
Karun, Bu servet, bana ancak kendimdeki bilgi sayesinde verildi dedi.
Bilmez miydi ki Allah, kendinden nceki nesillerden, ondan daha gl, ondan
daha ok taraftar, birikimi olan kimseleri kesinlikle degiyime/ykma
ugratmyt. Ve bu gnahkrlar, digerlerinin gnahlarindan sorumlu tutulmaz.
79
Derken Karun, ss, grkem iinde toplumunun karysna kt. Dnya
hayatn isteyen kimseler, Keyke Karun'a verilen gibi bizim de olsayd!
Sphesiz ki o Karun, ok byk bir nasip sahibidir dediler.
80
Ve kendilerine bilgi verilmiy olan kimseler ise, Yazklar olsun size!
man eden ve slihi iyleyen kimseler iin Allah'n verecegi dl daha hayrldr.
Ona da ancak sabredenler kavuyabilir dediler.
81
Sonunda Biz onu ve evini yere geirdik. Artk Allah'n astlarndan
kendisine yardm edecek bir taraftar da olmad ve o, kendini savunup
kurtarabilecek kimselerden de degildi.
82
Ve daha dn onun yerinde olmay isteyenler, Demek ki Allah
kullarndan diledigine rzk geniyletiyor ve daraltyor. Syet Allah bize
armagan vermiy olmasayd, bizi de yerin dibine geirirdi. Ve demek ki
kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddedenler kendilerini
kurtaramyorlar diyerek sabahladlar.
83
yte hiret yurdu! Biz onu yeryznde bbrlenmeyi ve bozgunculugu
arzulamayan kimseler iin hazrlarz. Ve kbet, Allah'n korumas altna
girmiy kiyiler iindir.
84
Kim bir iyilik getirirse, ona ondan daha hayrls/ ona ondan dolay bir
hayr vardr. Ve kim bir ktlk getirirse; iyte o ktlkleri iyleyenler, ancak
yaptklar yeyler ile karylklandrlrlar.
85
Sphesiz ki Kurn' sana farz klan Allah, elbette seni dnlecek yere
dndrecektir. De ki: Benim Rabbim, kimin dogru yol klavuzu ile geldigini ve
kimin apak bir sapklk iinde oldugunu daha iyi bilendir.
86
Ve sen Kitab'n sana vahyedilecegini/indirilecegini ummuyordun. O,
ancak Rabbinden bir rahmet olarak verildi. yleyse sakn kfirlere; Allah'n
ilhlgn ve rabligini bilerek reddedenlere arka kma/ yardmc olma.
87
Ve ortak koyanlar sana indirildikten sonra, sakn seni Allah'n
yetlerinden alkoymasnlar. Ve Rabbine davet et. Ve asla ortak koyanlardan
olma!
88
Ve Allah ile beraber bayka bir tanrya yalvarma. O'ndan bayka hibir
ilh yoktur. O'nun Zatndan bayka her yey yok olacaktr. Yasa-ilke, yalnzca
O'nundur. Siz de ancak O'na dndrleceksiniz.
Isra1
Kulunu, bir gece,
yetlerimizden/ almetlerimizden/ gstergelerimizden gsterelim diye, Mescid-i
Haram'dan bir kenarn mbarek kldgmz Mescid-i Aksa'ya yrten Zat, her
1196
trl noksan sfatlardan arnktr. Sphesiz O, en iyi iyitenin, en iyi grenin ta
kendisidir.
TAHLIL:
1
T/9, Sn/60, Mm/40.
Surenin bu ilk ayeti Suara suresinin ilk ayeti ile ayni oldugundan, aiklama iin
Suara suresinin huruf-u mukattaa ile ilgili kismina bakilmasini neriyoruz.
2
Bunlar, apak/aklayc kitabn yetleridir.
Birinci ayet gibi, bu ayet de Suara suresinin ikinci ayetiyle aynidir. Bazi
bilginler, bu ayette geen apaik / aiklayici kitap ile Tevratin kastedildigini ileri
srmslerdir. Biz, apaik/ aiklayici kitapin Kuran oldugu inancindayiz. nk
buradaki 4- tilke [bunlar] isaret zamiri ile isaret edilenler [bundan sonra gelen
ayetler], Musa peygamberin hayat hikyesine ait ayetlerdir ve bunlarin Musa
peygambere verilen kitapta bulunmasi sz konusu degildir.
Ayrica Rabbimiz bir ayetinde syle buyurmustur:
1
Elif/1, Lm/30, R/200. Iste bunlar, o yasalar ieren kitabin yetleridir.
2
Insanlari uyar ve inananlara Rableri nezdinde kesinlikle kademe sidk [hos gelisler, mutlu
yasamlar] oldugunu mjdele diye kendilerinden, olgun bir adama vahyedisimiz onlara tuhaf mi
geldi? Kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseler, Hi sphesiz bu eli/ bu
kitap, kesinlikle apaik byleyici szler syleyen bir bilgindir/gz boyayan etkili bilgilerdir
dediler.
(Yunus/ 1, 2)
Aika anlasildigi zere, Yunus/1, 2. ayetlerde isaret edilen Hakm Kitap,
Kurandir ve insanlari uyarmak, inananlara mjde vermek iin kendisine vahyedilen
kisi de Allah elisi Muhammeddir. Dolayisiyla, konumuz olan 2. ayette 4- tilke
isaret zamiriyle kastedilenler de Kuran ayetleri olmalidir.
3
Biz, iman edecek bir toplum iin Ms ve Firavun'un nemli
haberlerinden bir ksmn sana hak ile okuyoruz/takip ettiriyoruz.
Ayetteki iman edecek bir kavim ifadesiyle, bu kissanin ancak inanacak bir
kavme yarari olacagi vurgulanmistir. Dolayisiyla kissanin inanmayan, inatla arkasini
dnen kimselere fayda vermemesi dogaldir.
Ayette, tebz [kismilik] anlami ieren - min edati getirilerek Musa
peygamber ve Firavuna ait kissalardan birkainin anlatilacagi ifade edilmistir.
Nitekim suredeki kissa Musa peygamber ve Firavuna ait kissalarin tamami degil,
bir blmdr. Sz konusu kissalarin tamamina ulasmak iin Kurandaki birok
blmn bir araya getirilmesi gerekir. Bu kissalar su surelerdedir: Bakara/4759,
A'raf/103141, Yunus/7592, Hud/96100, Isra/101104, Meryem/5153, Ta Ha/1
99, Mninun/4549, Suara/1068, Neml/714, Ankebut/3940, Mmin/2344,
Zhruf/4656, Duhan/1737, Zariyat/3840, Naziat/1526].
1197
Ayette okuyoruz [takip ettiriyoruz] seklinde evirdigimiz szcgn asli
-,`- tilavet szcgdr. Tilavet szcg her ne kadar okumak olarak meshur
olmussa da, Trkedeki okumak fiili tilavet szcgnn ifade ettigi anlami tam
olarak karsilamamaktadir.
Tilavet szcg, Sems suresinin 2. ayetindeki Ve takip ettigi zaman Aya kasem olsun ki
ifadesinde grldg gibi, takip etmek, arkasina dmek, yakin takip demektir.
610
Dolayisiyla konumuz olan ayetteki tilavet szcg ile Allahin kendi elisine
vahyini, emirlerini, yasaklarini, kissalarini dikkatle ve yakindan takip ettirmesi
kastedilmistir.
4
Sphesiz ki Firavun, yeryznde yceldi ve idaresi altndaki insanlar
grup grup yapt; onlardan bir grubu gszleytirmek istiyor; bunlarn
ogullarn bogazlyor; egitimsiz, gretimsiz brakp niteliksiz bir kitle
oluyturarak gszleytiriyor, kzlarn da sag brakyordu. Sphesiz ki o,
bozgunculardan idi.
Bu ayetle Musa peygamber ve Firavun kissasina baslanilmis ve Firavunun
genel politikasi ilk kez burada aiklanmistir. Bildirildigine gre kendisini yceler
ycesi gren Firavun, emri altindaki halki gruplara ayirmis ve bunlardan
israilogullarini, egitimsiz, gretimsiz, mesleksiz birakmak suretiyle gszlestirmek
istemistir.
Not:
Firavunun uyguladigi gszlestirme programini ifade eden ayetlerde geen
katl ve zebh szckleri meczidir. Bu konuda Araf suresinin 141. Ayetinin
tahlilinde ayrintili aiklama yapilmistir.
Firavunun bu politikasi, daha sonra karsimiza gelecek baska ayetlerde de
aiklanmistir:
49
Ve hani Biz, bir zaman sizi, sizi azabin en ktsne arptiran, ogullarinizi bogazlayan;
egitimsiz, gretimsiz birakip niteliksiz bir kitle olusturarak gszlestirien, kadinlarinizi sag birakan
Firavun'un yakinlarindan kurtarmistik. Ve bunda size Rabbiniz tarafindan byk bir bela vardi.
(Bakara/49)
6,7
Ve hani Ms toplumuna demisti ki: Allah'in zerinizdeki nimetini hatirlayin; hani O, sizi
iskencenin ktsne arptiran, ogullarinizi bogazlayan; egitimsiz, gretimsiz birakip niteliksiz bir
kitle olusturarak gszlestirien ve kadinlarinizi sag birakan Firavun ailesinden kurtardi. Ve iste
bunda Rabbinizden size ok byk yipranarak bir sinav vermek vardir. Ve hani Rabbiniz ilan etmisti:
Andolsun ki sahip oldugunuz nimetlerin karsiligini derseniz, elbette size artiririm ve eger
iyilikbilmezlik ederseniz hi sphesiz azabim ok etindir.
(Ibrahim/6, 7)
Ayette geen 'Sphesiz ki Firavun yeryznde yceldi ifadesindeki yceldi
szcg tekebbr etti, zorba oldu, byklk tasladi ve azdi anlamlarina gelir.
Bununla Firavunun kuvveti, kudreti kastedilmistir. Ifadede yer alan yeryznde
tmleci ise btn yeryzn degil, sadece Firavunun idare ettigi beldeyi belirtir.
Yukaridaki metinden anlasildigina gre; Yusuf peygamberin lmnden sonra
Misirin basina geen ynetici, kendi kavmini [Kiptleri] Israilogullarina karsi
baskin hle getirmek iin her vasitaya basvurmustur. Ynetim tarafindan izlenen bu
610
Lisanl Arab, c:1, s:623-625, tlv mad.
1198
irki politika sebebiyle Israilogullari sadece en agir islere kosulmak suretiyle kk
dsrlp asagilanmakla kalmamislar, yeni dogan erkek ocuklarinin ldrlmesi
gibi insanlik disi bir uygulamaya da maruz birakilmislardir.
Firavunun bu politikayi hangi gereke ile izledigi, yukaridaki alintinin 10.
cmlesinden aika belli olmasina ragmen, bu konuda Talmud ve diger Israiliyat
kalintilarina itibar edilerek asagidakilere benzer birok hikye dzlmstr:
Bir khin, Firavuna, "Israilogullari arasinda, falanca gecede dogacak bir ocuk sebebiyle,
senin mlkn ve devletin yok olup gidecektir" demis, o belirtilen gecede de oniki erkek ocuk
dogmus, Firavun ise onlari ldrtmstr.
Mfessirlerin ekserisine gre, bu iskence, Israilogullari arasinda uzun seneler devam etmistir.
Vehb syle demektedir: "Kiptler, Musa [a.s]'yi bulabilmek iin, Israilogullarindan doksanbin kisiyi
ldrd."
Sdd'ye gre Firavun, ryasinda, Beyt-i Makdis ynnden bir atein geldigini; Misir diyarini
da iine aldigini, derken Israilogullarini degil de Kiptileri yakip kl ettigini grm. Bylece de,
ryasini tabircilere sormu, onlar da, Israilogullarinin geldigi ve onlarin iinden Misir'in helkine
sebep olacak olan bir adamin aacagini sylemiler. Bunun zerine Firavun da Israilogullaninin
erkeklerinin ldrlmesini emretmitir.
611
EIRAVUN'UN IFSADI
Ayette Firavuna ynelik olarak geen 'Sphesiz ki o, bozgunculardan idi
ifadesiyle Firavunun erkek ocuklarinin magdur, perisan edilmesi talimatini
vermekle yaptigi isin sadece kargasa ikarmaktan ibaret bir bozgunculuk
mesabesinde olduguna isaret edilmektedir. Yoksa bu uygulamasiyla Firavunun
Allahin takdirine engel olmasi mmkn degildir.
5
Biz ise istiyoruz ki, yeryznde gsz dyrlenlere armagan verelim,
onlar nderler yapalm ve onlar miraslar yapalm.
6
Ve onlar yeryznde
saglamca yerleytirelim, Firavun, Haman ve bu ikisinin askerlerine, onlardan
ekinmekte olduklar yeyleri gsterelim.
Bu ayetlerde, yapilan zulmn ortadan kaldirilmasina ynelik Snnetllah,
olaya zg bir slpla ifade edilmistir. Bilindigi gibi, Rabbimiz, rahmeti zerine
bor yazmis ve bunun geregi olarak da insanligin fesattan kurtulup adil ortamlarda
yasamasi iin eli gndermis, kitap indirmis, zalimlere hi msamaha
gstermemistir. Nitekim tarihe bakildiginda kfr dnemlerine rastlamak
mmkndr ama yikilmadan devam etmis bir zulm dnemi grmek mmkn
degildir.
6. ayette geen ekinmekte olduklari eyleri ifadesi, istemedikleri, baslarina
gelmesinden korktuklari anlamina gelmektedir. Bu, onlarin iktidarlarinin son
bulmasi, devletlerinin yikilmasi demektir. Ilh pln bununla da kalmayacak, ayrica
Israilogullarinin Firavunun sahip oldugu nimetlere konmalari, esitli ltuflara
kavusmalari ve toplumlara nder olmalari seklinde tezahr edecektir.
611
(Razi; el-Mefatihul-Gayb)
1199
HAMAN
Bu isim, bu surenin 6. ve 38. ayetleri ile Mmin suresinin 36. ayetinde olmak
zere Kuranda toplam kez gemektedir. Bu ayetlerden anlasildigina gre
Haman, Firavuna ok yakin olan birisidir. Ancak bizim grsmz, Haman
isminin o kisinin zel ismi olmayip unvani oldugu yolundadir. Byk bir ihtimalle
Haman ismi eski Misir dininde tanri Amona nispet edilen yksek siniftan
rahiplere verilen Ha-Amen unvaninin Arapalasmis seklidir. Bu durumda, o agda
Misirda hkim olan Amon kltn temsil eden en yksek dereceli rahibin,
ynetimde Firavundan sonra gelen ikinci adam olmasi da gayet dogaldir. Ayrica
Hamandan kule yapicisi olarak sz edilmesi, byk Misir piramitlerinin dinsel
amacina ve basrahibin piramitlerin bas mimari olarak stlendigi fonksiyona isaret
ediyor olabilir.
Fakat bazilari, Kuranda geen Haman ile Kitab-i Mukaddesteki Hamani
birbirine karistirmislar ve bu karistirmaya bagli olarak da konumuz olan ayetle ilgili
elestiride bulunmuslardir. Onlara gre Haman; Musa peygamberden bin sene sonra
yasamis Pers Krali I. Artakserksesin nedimidir (Kitab-i Mukaddes; Ester). Ancak
bu iddia, dnyada Artakserksesin nedimi olan Hamandan baska Haman isimli
bir sahsin yasamadigi anlamina gelmektedir ki, dnyadan tek bir Hamanin
getiginin kabul edilmesi demek olan bu iddiaya itibar edilmemesi gerekir.
7
Ve Biz Ms'nn anasna vahyettik: Onu emzir. Eger o'nun iin
korkarsan o'nu nehre brakver, korkma ve zlme. Sphesiz Biz o'nu sana
dndrecegiz ve kendisini elilerden biri yapacagz.
Yukarida, 3. ayette konu edilen tilavet [okuma, yakindan izletme ve anlatim], o
gnlerin genel durumu hakkinda bilgi veren 46. ayetlerden sonra bu ayetten
itibaren Yce Allahin Musanin anasina vahyetmesiyle baslamis olmaktadir.
Buradaki vahiy, ilham etme, ie dogurma, kalbe dogurma anlamindadir. Vahyin
sekilleri ve anlamlari ile ilgili olarak Necm suresine bakilabilir.
Israilogullarinin erkek ocuk doguran diger kadinlari gibi, Musanin (as)
annesinin de ldrlmeye mahkm bir erkek ocuk dnyaya getirmesi zerine, Yce
Irade tarafindan ona ilk olarak ocugun emzirilmesi vahyedilmistir. ocugun suya
birakilmasi ile ilgili ilham ise ocugun tehlikede oldugunu sezmesi kosuluna bagli
olarak verilmistir.
Musa peygamberin annesine yapilan vahiy, Ta Ha suresinde syle yer almistir:
38
Hani bir vakit vahyolunan seyleri annene vahyetmistik,
39
Ms'yi sandik iine koy da bol
suya/nehre birak, sonra da bol su/nehir o'nu sahile atsin. Onu Bana dsman olan ve o'na dsman olan
birisi alsin. Ve Ben tarafimdan senin zerine bir muhabbet biraktim ve Benim gzetimim altinda
yetistirilmen iin,
(Ta Ha/38, 39)
Musa peygamberin dogumu Kitab-i Mukaddeste ise syle anlatilmaktadir:
1- Levili bir adam kendi oymagindan bir kizla evlendi.
1200
2- Kadin gebe kaldi ve bir oglan dogurdu. Gzel bir ocuk oldugunu grnce, onu ay
gizledi.
3- Daha fazla gizleyemeyecegini anlayinca, hasir bir sepet alip katran ve ziftle sivadi. Iine
ocugu yerlestirip Nil kiyisindaki sazliga birakti.
4- ocugun ablasi kardesine ne olacagini grmek iin uzaktan gzlyordu.
5- O sirada Firavun'un kizi yikanmak iin irmaga indi. Hizmetileri irmak kiyisinda
yryorlardi. Sazlarin arasindaki sepeti grnce, Firavun'un kizi onu getirmesi iin hizmetisini
gnderdi.
6- Sepeti ainca aglayan ocugu grd. Ona aciyarak, "Bu bir Ibrani ocugu" dedi.
7- ocugun ablasi Firavun'un kizina, "Gidip bir Ibrani stnine agirayimmi?" diye sordu,
"Senin iin bebegi emzirsin."
8- Firavun'un kizi, "Olur" diye yanitladi. Kiz gidip bebegin annesini agirdi.
9- Firavun'un kizi kadina, "Bu bebegi al, benim iin emzir, cretin neyse veririm" dedi. Kadin
bebegi alip emzirdi.
10- ocuk byynce, onu geri getirdi. Firavun'un kizi ocugu evlat edindi. "Onu sudan
ikardim" diyerek adini Musa koydu.
612
8
Sonra da Firavun ailesi o'nu, kendileri iin bir dyman ve znt olmak
zere buluntu olarak ald. Sphesiz Firavun, Haman ve bu ikisinin askerleri
hata edenler idi.
Ayetten anlasildigina gre Musa peygamberin annesi bir tehlike sezmis ve
kendisine vahyedildigi gibi bebegini suya birakmistir. Bu noktadan sonra Yce Irade
ise mdahale etmis, bebegin Firavun ailesi tarafindan buluntu olarak alinmasini
saglamistir. Bu eylem ayette ='--'' iltikat szcg ile ifade edilmistir. Bu szck
bir seyi almak, bir seyi aramaksizin, istemeksizin bulmak, killari yolmak demektir.
Rabbimiz, bebegin bulunmasini saglama nedenini kendileri iin bir dman
ve znt olmak zere diye aiklamistir. Demek ki bebek ve annesi iin bir nimet
olan bu hadise, Firavun ve Haman iin bir ceza durumundadir. nk onlar, kendi
ynetimlerine son verecek olan kisinin bulunan ocuk oldugunun farkinda
degillerdir. Onlar, zerinde bulunduklari kfr ve zulmden dolayi suludurlar ve
Allah da onlari ileride helklerine sebep olacak kimseyi [en byk dsmanlarini]
kendi ellerinde bytmelerini saglamak suretiyle cezalandirmistir.
=-' LUKATA
Ayetten anlasildigina gre, Firavun bebege =-' lukata kurallarina gre sahip
ikmistir. =-' Lukata kurali Kuranda gememekle beraber btn dinlerde ve
evrensel hukukta var olan mali koruma prensibine dayanmasi sebebiyle
Kurandan onay alir.
'=-' Lukata, bir hukuk terimi olarak mlkiyetini veya zerindeki hakkini
terk etme niyeti olmaksizin sahibinin iradesi disinda kaybolmus ve baskasi
tarafindan bulunup sahibine verilmek zere alinmis; bulanin sahibini bilmedigi,
zerinde sahibinden baskasinin tasarruf hakki olmayan mal seklinde
tanimlanmistir. Hukuk alaninda =-' lukata, tanik gstermekten duyuru yapmaya,
sahibine teslim sartlarindan bulanin sahibi ikmayan buluntudan yararlanma
kosullarina, kisimlarindan vergisine kadar ayrintili olarak incelenmistir.
612
ikis Bab; 2/ 1-10:
1201
9
Ve Firavun'un kars: Benim ve senin iin gz aydnlg! Onu
ldrmeyin, belki bize bir yarar dokunur, ya da o'nu evlat ediniriz dedi. Ve
onlar, iyin farknda olmuyorlar.
Firavunun karisinin bu ayette geen Benim ve senin iin gz aydinligi! Onu
ldrmeyin, belki bize faydasi dokunur, ya da onu evlt ediniriz seklindeki szleri
gereklesmis ve Musa bebegin ileriki yillarda ona byk faydasi olmustur. Sonradan
iman eden bu saygideger kadin, Rabbimiz tarafindan tm insanliga rnek
gsterilmistir:
11
Allah, inanan kimselere de Firavun'un karisini rnek gsterdi. Hani o, Rabbim! Bana
nezdinde cennetin iinde bir ev yap, beni Firavun'dan ve onun isinden kurtar. Ve beni su sirk kosarak
yanlis; kendi zararlarina is yapanlar toplumundan kurtar! demisti.
(Tahrim/11)
9. ayetin sonundaki Ve onlar, uurlarini kullanmiyorlar [iin farkinda
olmuyorlar] ifadesi bir parantez ii cmle olup Rabbimize aittir. Bu ifadeden
onlar kendi helklerinin Musa sebebiyle ve onun elinden olacaginin farkinda
degiller veya izlendiklerini bilmiyorlar anlamlarini ikarmak mmkndr. Ancak
bu szlerin Firavunun karisina ait oldugu kabul edilerek Israilogullari ve Misir
halki bizim onu buldugumuzun farkinda degiller seklinde de anlasilabilir.
Firavunun karisinin onu ldrmeyin demesi, Firavunun ve hizmetilerin
bebegin varligindan rahatsizlik duyduklarini dsndrmektedir. Ama Ta Ha
suresinin Ve Ben tarafimdan senin zerine bir muhabbet biraktim ve Benim
gzetimim altinda yetitirilmen iin anlamindaki 39. ayetinde bildirildigi gibi,
Rabbimiz Firavunun karisinin kalbine bir sevgi bahsetmis ve onun bebegi
sahiplenmesini saglamistir.
10
Ms'nn anasnn yregi bomboy sabahlad. Eger Biz, inananlardan
olmasi iin onun kalbini pekiytirmemiy olsaydik, neredeyse o'nu aiga vuracakti.
11
Ve Ms'nn annesi Ms'nn kz kardeyine, Onun izini takip et dedi. O da
hemen, onlar farkna varmazken uzaktan o'nu gzetledi.
12
Ve Biz daha nce, o'na stanalarn haram ettik. Bunun zerine
Ms'nn kz kardeyi, Size, o'nun bakmn sizin adnza stlenecek ve o'na
gt verip egitecek bir aile gstereyim mi? dedi.
13
Bylelikle Biz o'nu, gz aydn olsun, gam ekmesin ve Allah'n verdigi
szn gerek oldugunu bilsin diye annesine geri verdik. Velkin onlarin pek
ogu bilmezler.
Bu ayet grubunda ilh plnin nasil isledigi aik ve net olarak gsterilmektedir.
Hatirlanacak olursa, kissanin bu blmndeki olaylar, Ta Ha suresinin 40. ayetinin
iinde iki cmle ile zetlenmisti:
Hani kiz kardesin yryordu da; Sizi onun bakimini stlenecek birine gtreyim mi! diyordu.
Bylece gz aydin olsun ve kederlenmesin diye seni annene geri dndrdk. Ve sen, bir can
ldrmstn de seni gamdan kurtarmistik. Ve Biz seni fitnelendirdike fitnelendirdik. Sonra da
yillarca Medyen halki iinde kaldin. Sonra bir karar zerine geldin, ey Musa!
1202
(Ta Ha/40)
Ayetlerden anlasildigina gre, bebegin kiz kardesi onu saraya kadar izlemis ve
ne olup bittigini grenmek iin orada kalmistir. Bebegin hibir stanneyi kabul
etmemesi zerine kralieye Size, onun bakimini sizin naminiza stlenecek ve ona
nasihatte bulunacak [egitecek] bir aile gstereyim mi? demistir. Dikkat edilirse,
kiz kardes buradaki ifadesinde uygun bir stanne degil de, bebege sevgi ve zenle
bakacak ve onu egiterek yetistirecek bir aile tavsiye edebilecegini belirtmistir.
ocuklarin dogumlarindan itibaren iyi bakilip yetistirilmeleri iin kendilerine dadilik
da yapabilecek stannelere verilmesi, varlikli aileler arasinda eskiden beri uygulana
gelen bir gelenektir. Bu gelenek Araplarda da vardir ve nitekim peygamberimiz de
stannesi Halime tarafindan bytlmstr.
Kiz kardesin tavsiyesi zerine bebegin ailesine verilmesi, bebegin annesi
bakimindan byk bir bahtiyarliktir. nk kadin hem z ocugunu emzirecek,
bytecek, egitecek, hem de bu is iin Firavundan cret alacaktir.
Grldg gibi, Allah tarafindan yrrlge konulan bu esrarli plnin bir gzel
noktasi da, Musanin (as) Firavun tarafindan sarayda bir prens olarak degil, kendi
ailesi iinde Israilogullarinin inanci ve kltrne gre yetisecek olmasidir. Nitekim
Musa (as) bu pln geregi Firavun siniIinin, halkinin bir yesi olmamis, tam bir
Israiloglu olmustur.
Kitab-i Mukaddeste ve Talmudta ocuga Moses [Musa] isminin
Firavunun sarayinda verildigi yazmaktadir. Ibranice olmayip Kiptce olan bu
szck Onu sudan ikardim anlamina gelmektedir. Zira Kipt lisaninda mo;
su demektir ve oshe de ibarenin diger kismina karsiliktir.
613
13. ayetin sonundaki Velkin onlarin pek ogu bilmezler ifadesi, Allahin
takdirinin ne oldugunu bilmezler seklinde anlasilmalidir. nk insanlar bir olayin
kendileri iin iyi veya kt olacagini, bu konudaki takdiri bastan bilemezler.
Dolayisiyla, sonu kendileri iin kt olacak bir olaydan hosnut olabilir, kendileri
iin hayir getirecek nahos grnml bir gelismeden de hoslanmayabilirler:
11
Ve insan, hayri davet eder gibi ktlg davet eder. Ve insan ok acelecidir.
(Isra/11)
216
Ve savas sizin iin hos olmayan bir sey olmasina ragmen, size zorunlu grev olarak verildi.
Olabilir ki siz, sizin iin hayirli olan bir seyden hoslanmazsiniz. Yine olabilir ki, siz, sizin iin kt,
zararli olan bir seyi seversiniz. Ve Allah bilir, siz bilmezsiniz.
(Bakara/216)
19
Ey iman etmis kisiler! Kadinlara zorla mirasi olmaniz/ mallarindan istifade etmek amaciyla
onlarin sizden ayrilmasini engellemeniz size helal olmaz. Ve onlara verdiginizin bir kismini gtrmeniz
iin, aik bir fahise [irkin bir haysizlik/zina] getirmedikleri srece onlari sikistirmayiniz. Ve onlarla
rfe uygun/herkese iyi oldugu kabul edilen yollarla iliskide bulununuz. Ve eger kendilerinden
hoslanmadinizsa, siz bir seyden hoslanmasaniz da Allah, sizin hoslanmadiginiz seyde birok hayir
olusturacak olabilir.
( Nisa/19)
613
(Kitab-i Mukaddes dipnotlari)
1203
14
Ve Ms yigitlik agna girip oturaklaynca, Biz o'na yasa ve bilgi
verdik. Ve Biz gzel davrananlar iyte byle karylklandrrz.
Bir kimseye hukm ve ilim verilmesi, ona peygamberlik verilmesi demektir.
Buna gre ayet, Musa peygambere elilik verildigini ve hayatinin bu dneminde
yigitlik agina girip oturaklastigini bildirmektedir. Ayette geen yigitlik agi,
yukarida mealini verdigimiz Ta Ha suresinin 40. ayetinden de anlasilacagi gibi,
Musa peygamberin esitli badirelerden geirildikten sonraki agidir. Bu durum,
Suara suresinin 1822. ayetlerinde Musa peygamberin kendi agzindan
nakledilmistir:
18
Firavun: Biz seni ocukken iimizde terbiye etmedik mi? Hayatindan birok yillar iimizde
kalmadin mi?
19
Sonunda o yaptigin isi de yaptin. Sen nankrlerden birisin de... dedi.
20-22
Ms: Ben, o isi saskinlardan oldugum zaman yaptim. Sizden korkunca da hemen sizden
katim. Sonra Rabbim bana yasalar-ilkeler bahsetti ve beni elilerden biri yapti. O basima kaktigin
nimet de Isrlogullari'ni kendine kle edinmis olmandir dedi.
(Suara/18-22)
Snnetllahtaki esitli badirelerden geirip olgunlastirdiktan sonra hkm ve
ilim verme uygulamasi, Yusuf peygamberin hayatinda da aynen grlmektedir. O
da esitli badirelerden geirilip olgunlastirildiktan sonra kendisine ilim ve hikmet
verilmistir. Ilim ve hikmet verilmesi, Kuran baglaminda eli yapilmakla ayni
anlama gelmektedir.
Konumuz olan ayette geen olgunlasma ile hem beden kuvvetlerin kemale
ermesinin, hem de zihinsel kuvvetin mkemmellesmesinin kastedildigi aiktir.
Ancak; isel ve evresel faktrlere gre kisiden kisiye degisen olgunluk aginin
hangi yasa tekabl ettigi belirtilmemistir. Rabbimiz bu hususu baska bir ayette
belirtmis ve olgunluk agina ulasmayi kirk seneye gelme olarak ifade etmistir:
15
Ve Biz insana, ana ve babasina iyilestirmeyi-gzellestirmeyi ykmllk olarak ulastirdik.
Anasi onu zahmetle tasidi ve zahmetle birakti/ dogurdu. Ve onun tasinmasi ve ayrilmasi otuz aydir.
Sonunda insan, olgunluk agina ulastigi ve kirk seneye geldiginde: Rabbim! Bana ve anama-
babama ihsan ettigin nimetlerine karsilik dememi ve Senin hosnut olacagin slihi islememi sagla.
Benim iin soyumun iinde dzeltmeler yap/ slih kimseler ver. Sphesiz ben Sana yneldim. Ve
ben sphesiz mslmanlardanim dedi.
(Ahkaf/15)
Gerekten de, yapilan arastirmalar insanin bedensel ve zihinsel gelisiminin 40.
yasa kadar srdgn gstermektedir. 40. yastan sonra bedensel faaliyetlerde
gerileme baslarken akl melekelerde ise artislar devam etmektedir. Bu durum,
olgunluk yasinin 40. yas olarak kabul grmesine yol amistir. Rabbimizin vahiy iin
40. yasi semesi bu inceliklerden dolayidir. Nitekim peygamberimiz de, tarih
belgelere ve tevatren gelen bilgilere gre 40 yaslarinda iken eli olarak
grevlendirilmistir.
15
Ve Ms, yehir halknn habersiz oldugu bir anda yehre girdi. Sonra
orada, biri kendi tarafndan, digeri dyman tarafndan, birbirlerini ldrmeye
alyan iki adam buldu. Sonra kendi taraf olan, dymana kary Ms'dan
1204
yardm diledi. Ms da tekine hemen bir yumruk indirdi, o da hemen
lverdi. Ms, Bu, yeytann iyindendir, yphesiz o, saptrc, apak bir
dymandr dedi.
16
Ms, Rabbim! Sphesiz kendime hakszlk ettim. Artk beni bagyla!
dedi de Allah o'nu bagylad. Sphesiz O, ok bagylaycnn, ok merhamet
edicinin ta kendisidir.
17
Ms, Rabbim! Bana nimet olarak verdigin yeylere andolsun ki artk
hibir zaman sululara arka olmayacagm dedi.
18
Sonra da Ms, yehirde korku iinde, etraf kontrol ederek sabahlad.
Bir de ne grsn, dn kendisinden yardm isteyen kimse, feryat ederek o'ndan
yardm istiyor. Ms ona: Sphesiz sen, apak bir azgnsn! dedi.
19
Ms, ikisinin de dyman olan adam yakalamak isteyince, o adam; Ey
Ms! Dn bir kiyiyi ldrdgn gibi beni de mi ldrmek istiyorsun? Sen
sadece yeryznde bir zorba olmak istiyorsun ve sen dzelticilerden olmak
istemiyorsun dedi.
20
Ve yehrin br ucundan bir adam koyarak geldi. Dedi ki: Ey Ms!
leri gelenler seni ldrmek iin senin hakknda gryme yapyorlar. Derhal
k! Sphesiz ki ben gt verenlerdenim.
21
Sonra da Ms korka korka, kontrol ederek oradan kt. Rabbim!
Beni yirk koyarak yanly, kendi zararlarna iy yapanlar toplumundan kurtar!
dedi.
Musa peygamberin hayatindan bir baska kesit ieren bu ayet grubunda iki
nokta dikkat ekmektedir.
Birinci nokta: Yukaridaki paragrafin 1517, 21. ayetlerinde ve sonra gelen 22,
24. ayetlerde bildirildigine gre, Musa delikanlilik aginda da Allahi tanimakta,
Ona yalvarmakta, seytanin zararlarini bilmekte, tvbe etmekte ve zalime yardim
etmemektedir. Bu davranislar onun Kipti inanislarindan farkli bir inanca sahip
oldugunu gstermektedir. Ki, onun bu inancini Israilogullari [ailesi] arasinda
byyerek edindigi, Kuranin kissa ile ilgili diger ayetlerinden de anlasilmaktadir.
Ikinci nokta: Musa bir cinayet islemis olmasina ragmen Allah onu affetmistir.
Diger bir ifadeyle Allah, Musanin zerindeki kul hakkini da bagislamistir.
Bu ayet grubunda nakledilen olaylar Kitab-i Mukaddeste syle yer alir:
11- Musa bydkten sonra bir gn soydalarinin yanina gitti. Yaptiklari agir ileri
seyrederken bir Misirlinin bir Ibrani'yi dvdgn grd.
12- evresine gz gezdirdi; kimse olmadigini anlayinca, Misirlivi ldrp kuma gizledi.
13- Ertesi gn gittiginde, iki Ibrani'nin kavga ettigini grd. Haksiz olana, "Niin kardeini
dvyorsun?" diye sordu.
14- Adam, "Kim seni baimiza khya atadi?" diye yanitladi, "Misirlivi ldrdgn gibi beni de
mi ldrmek istiyorsun?" O zaman Musa korkarak, "Bu i ortaya ikmi!" diye dnd.
614
Grldg gibi, Kitab-i Mukaddesteki anlatim Kuranin anlatimindan
farklidir. Bu da demektir ki, Kuran, Kitab-i Mukaddesteki tahrifati dzeltmistir.
Kurandaki anlatima gre, olayda Misirli Kipti degil, Israilogullarindan olan adam
suludur. Grnse bakilirsa, Musa olayda duygusal davranmis ve hangi tarafin
614
ikis; 11. Bab: 1114:
1205
hakli oldugunu anlamaya alismadan Israilogullarindan olan adamin yardimina
kosmustur. Ama isin aslini grenince sadece adami ldrdg iin degil, ayni
zamanda pesin hkmle hareket ettigi iin cidd bir su islemis oldugunu fark
etmistir.
MUSANIN SEHIR HALKININ HABERI OLMADAN SEHRE GIRMESI
15. ayetteki Ve Musa, ehir halkinin habersiz oldugu bir anda ehre girdi
ifadesi, Musanin yollarin issiz oldugu bir saatte, muhtemelen herkesin evlerinde
bulundugu bir vakitte ve sehir disindaki bir yerden sehre geldigini gstermektedir.
Anlasilan o ki, Musa, hayatinin o dneminde, genel yerlesim blgesinden uzak, sehir
disinda bir yerde bulunan kraliyet sarayinda yasamaktadir ve sehre de ya sabahin
erken saatlerinde, ya bir yaz mevsiminin gle saatlerinde, ya da bir kis mevsiminin
gece saatlerinde gelmistir.
22
Ve Ms Medyen'e dogru yneldiginde, Rabbimin bana yolun
dogrusunu gsterecegini umarm dedi.
Musa peygamberin Misirdan kaarak Medyene yneldigini bildiren bu
ayetten itibaren onun hayatindan baska bir kesit anlatilmaya baslanmistir.
Musa peygamberin baska yere degil de Medyene ynelmesi, bize gre, hem
Medyen halkinin Ibrahim peygamberin soyundan geliyor olmasi, yani Medyenliler
ile Israilogullarinin akraba olusu, hem de Medyen blgesinin Firavunun
kontrolnde olmamasi gibi nedenlerden dolayidir. Medyen ile ilgili bilgiler Arf
suresinin tahlilinde verilmistir.
Ayette grldg gibi, Musa peygamber, yola ikar ikmaz Allahin kendisine
yolun dogrusunu gsterecegine inanarak dua etmistir. Bu duada geen yolun
dogrusu ifadesinden hem Medyene giden yolun, hem de zulmden, sirkten,
kfrden uzak olan iman ve Islm yolunun anlasilmasi mmkndr.
Kitab-i Mukaddeste de Kuranin verdigi bilgilere uygun olarak Musa
peygamberin Misirdan ayrildiktan sonra dogruca Medyene gittigi, Talmudta ise
nce Habesistana gittigi, orada kralliga kadar ykseldigi ve daha sonra 67 yasinda
Medyene gittigi yazmaktadir.
23
Ve Ms, Medyen suyuna varnca, orada hayvanlarn sulayan
insanlardan bir nderli topluluk buldu. Ve Ms, hayvan sulayanlar kadar
gl olmayan, hayvanlarn geri eken iki kadn buldu. Dedi ki: Hliniz
nedir? Dediler ki: obanlar sulayp ekilmeden biz sulamayz; babamz da
ok yayl bir ihtiyardr.
24
Bunun zerine Ms, ikisi iin hayvanlar sulad. Sonra glgeye ekildi
de Rabbim! Sphesiz ki ben, iyilikten bana indirdigin yeye muhtacm dedi.
25
Derken, o iki kadndan biri utana utana yryerek Ms'ya geldi. Dedi
ki: Sphesiz babam, bizim yerimize sulamann cretini karylamak iin seni
agryor. Ms, kzn babasna geldi ve kssalar ona anlatt. Kzn babas;
Korkma, o yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapmy toplumdan
kurtuldun dedi.
26
Onun iki kzndan biri; Babacgm! Onu cretle tut. Sphesiz cretle
tutulan kimselerin en iyisi, gl ve gvenilir olandr dedi.
1206
27
Kzlarn babas dedi ki: Hac yaplan sekiz yl bana alymana karylk
yu iki kzmdan birini sana nikhlamak istiyorum. Eger onabirka artk o
kendinden; sana agrlk vermek de istemem. nyallah beni slihlerden
bulacaksn.
28
Ms, Bu, seninle benim aramdadr; bu iki sreden hangisinin sonunu
gerekleytirirsem demek ki, bana kary dymanlk/sorumluluk yok. Ve
sylediklerimize Allah vekildir [koruyarak, destekleyerek uygulayandr] dedi.
Bu ayet grubunda, Musa peygamberin Misirdan iktiktan sonra Medyene ne
kadar zamanda vardigina ve yolda neler olduguna dair herhangi bir bilgi verilmeden,
dogrudan Medyende yasadiklarina deginilmektedir.
Musa peygamber ile kadinlar arasinda geen konusmadan anlasilmaktadir ki;
babalarinin ok yasli olmasi ve ailelerinde baska bir erkegin bulunmamasi gibi
nedenlerle hayvanlari sulama isini kadinlar stlenmek zorunda kalmislardir. Suyun
basinda hayvanlarini sulayan diger obanlarla basa ikamadiklari iin de onlarin
kendi hayvanlarini sulayip suyun basindan ayrilmalarini beklemek zorundadirlar.
Mslmanlar arasinda yayginlasmis rivayetlerde bu kadinlarin babalari Suayb
peygamber olarak gemektedir. Hatirlanacagi zere, Arf suresinin 85-92 ve Suara
suresinin 176, 177. ayetlerinde de Medyen halkina eli olarak Suayb peygamberin
gnderildigi bilgisi yer almaktadir. Ancak bu, kadinlarin olgun ve yksek karakterli
bir zat oldugu sphesiz olan babalarinin Suayb peygamber oldugu anlamina gelmez.
nk konu olan ayetlerde kadinlarin babasinin Medyende elilik yaptigina dair bir
isaret bulunmadigi gibi, bu kisinin Suayb peygamber olduguna dair de aik veya ima
yollu bir ifade mevcut degildir. Bu sebeple biz, kadinlarin isimlerini bile Ley Ya
ve Saferiyye olarak verme creti gsteren ciddiyetten uzak nakillere itibar etmiyor
ve bu konuda Rabbimizin verdigi bilgilerle yetiniyoruz.
Kitab-i Mukaddeste ise kadinlarin babasi olan kisi hakkinda, bir yerde Revail
[veya Reuel], baska bir yerde de J ethro denilmis ve bu kisi Medyenin khini olarak
gsterilmistir.
16- Midyanli bir khinin yedi kizi su ekmeye geldi. Babalarinin srsn suvarmak iin
yalaklari dolduruyorlardi.
17- Ama bazi obanlar gelip onlari kovmak istedi. Ne var ki, Musa kizlarin yardimina kostu,
hayvanlarini suvardi.
18- Sonra kizlar babalari Reuel'in yanina dndler. Reuel, "Nasil oldu da bugn byle tez
geldiniz?" diye sordu.
615
1- Musa kayinbabasi Midyanli Khin Yitro'nun srsn gdyordu. Sry ln batisina
srd ve Tanri'nin dagina, Horev'e vardi.
616
5- Yitro Musa'nin karisi ve ogullariyla birlikte Tanri Dagi'na, Musa'nin konakladigi le
geldi.
617
615
ikis, 2: 16-18:
616
ikis, 3: 1:
617
ikis, 18: 5:
1207
25-27. ayetlerde anlatilan olaylar, ayni zamanda insanliga birka aidan ders
verici bir nitelik de iermektedir.
Birinci ders: Musaya kizini teklif eden zat, sekiz sene veya on sene
hizmet demeyip sekiz veya on hac dnemi hizmet istemektedir. Ki burada
Musanin ilahiyat egitimi iin sekiz veya on kerre hacca gnderilecegi ima
edilmektedir. Musa hacca (Ilahiyat egitimi almak iin Mekkeye) her sene giderse
sekiz yil eder; gitmedigi, gidemedigi yillar olursa bu sre uzar. Burada nplana
ikan sre, sekiz ya da on haccin yapilmasidir, mutlak sekiz ya da on sene hizmet
degildir.
Bir diger dersi merhum Seyyid Kutub syle aiklamistir:
Yirmi yedinci ayetten greniyoruz ki, kizlarin babasi gayet aik ve sade bir dille hangisi
oldugunu belirtmeden kizlarindan birini Musa'ya neriyor. Belki de adam; daha nce de belirttigimiz
gibi delikanli ile arasinda karsilikli gven ortami olusan kizinin hangisi oldugunu sezmisti. Adam
kizini nikahlamasini istiyor ve bundan utanmiyor. Bir aile kurmayi, bir yuva olusturmayi neriyor,
bunda da utanilacak bir sey yoktur. Sikilmaya, ekingen davranmaya, dolayli szlerle ima etmeye
gerek yoktur. Normal fitrattan sapan, yapay, bos ve anlamsiz geleneklere kul-kle olan toplumlarda
grlen zorlamalara, trelere gerek yoktur. Bu tr toplumlarda yaygin bu anlamsiz gelenekler babayi
ya da kizin velisini, kizini veya kiz kardesini ya da bir yakinini ahlkini ve dinini begendigi, evlilik
hayatini saglikli bir sekilde yrtecegi yeterlilikte oldugunu dsndg birine nermesine engel
olustururlar. Bu toplumlarda erkegin ya da velisinin yahut vekilinin ilk adimi atmasi bir
zorunluluktur. Aksi takdirde teklifin kiz tarafindan gelmesi yakisik almaz. Bu tr sapik toplumlarin
ifte standartlarindan biri de sudur: Bu toplumlarda gen erkekler ve kizlar serbeste bulusur,
birbirleriyle konusur, kaynasirlar. Nisan ve evlilik niyeti sz konusu olmadan birbirlerinin
vcutlarinin gizli ynlerini grrler. Ama nisanlanma nerilince ya da evlilikten sz edilince birden
herkesi yapmacik bir utanma alir, araya asilmasi g engeller konur. Aikliga, sadelige ve kolayliga
engel olurlar.
Peygamber efendimiz -salt ve selm zerine olsun- dneminde babalar kizlarini erkeklere
nerirlerdi. Hatta bizzat peygambere -salt ve selm zerine olsun- gidip kendileriyle evlenmesini,
olmasa uygun grdg biriyle evlendirmesini isterlerdi. Btn bunlar aik bir dille, tertemiz
duygularla, gzel bir edeple ifade edilirdi. Hi kimsenin onuru incinmez, kesinlikle utan duymazdi.
Nitekim Hz. mer -Allah ondan razi olsun- kizi Hafsa'yi Hz. Ebu Bekir'e nermis ama Hz. Ebu Bekir
ses ikarmamisti. Sonra Hz. Osman'a teklif etmis, o da mazeret belirtmisti. Peygamber efendimiz -
salt ve selm zerine olsun- bunlari duyunca "belki de Yce Allah her ikisinden daha iyi birisini ona
nasip eder" diyerek Hz. mer'in gnln hos etmisti. Daha sonra peygamberimiz Hz. Hafsa ile
evlenmisti. Yine bir gn bir kadin peygamberimizden -salt ve selm zerine olsun- kendisiyle
evlenmesini istemisti. Fakat peygamberimiz mazeret bildirerek kendisiyle evlenemeyecegini
belirtmisti. Bunun zerine kadin istedigi bir kisiyle evlendirmek zere velayetini -evlendirme
yetkisini- ona birakmisti. Peygamberimiz de onu Kur'an'dan iki sure ezbere bilmekten baska mal
varligi bulunmayan bir adamla evlendirmisti. Adam kadina bu iki sureyi gretmis, bu da kadinin
mehri yerine gemisti.
Iste Islm toplumu, aile binasini, organik yapisini, bu derece sade ve aydinlik bir ortamda
gereklestiriyordu. Herhangi bir zorlamaya, lafi evirip evirmeye, yapmacik ve egri bgr tavirlara
yer vermeden...
Musa'nin yanindaki yasli adam da byle yapmisti. Musa'ya bu neride bulunmus ve kendisine
zorluk ikarmayacagina, agir islere kosturup yormayacagina sz vermisti. Allah'in izniyle
davranislari ve szne bagliligi aisindan Musa'nin kendisini iyi bir insan olarak bulmasini dilemisti.
Bu da Yce Allah'a karsi kendisinden sz ederken insanin takinacagi gzel bir edep tavridir. Buyasli
adam da kendisini temize ikarmiyor, kesinlikle iyi bir insan oldugunu sylemiyor. Sadece yle biri
olmayi mit ediyor, bu isi de Yce Allah'in iradesine birakiyor.
1208
Musa neriyi kabul ediyor, szlesmeyi uyguluyor; ayni aiklik ve dikkatlilikle. Ve Allah'i sahit
tutuyor.
618
29
Artk Ms sreyi doldurup ailesiyle/yaknlaryla yola knca, dag
tarafndan bir atey hissetti. Ailesine, Benim size bir haber getirmem iin siz
bekleyin; ben bir atey hissettim. Yahut snrsnz diye o ateyten bir para
getiririm dedi.
30-32
Sonra oraya vardgnda o bereketli toprak parasndaki vdinin sag
tarafndan, bir agatan seslenildi: Ey Ms! Hi yphesiz ki Ben, lemlerin
Rabbi Allah'n ta kendisiyim! Ve birikimini ortaya at! Birikimini sanki
grnmeyen bir varlik gibi, hareket ettirir grnce de dnp arkasina bakmadan
kati. Ey Ms! Beri gel, korkma. Kesinlikle sen emniyette olanlardansn.
Koynundaki gcn devreye sok, kusursuz, mkemmelce kacaksn.
Korkudan kanadn kendine ek. yte bu ikisi Firavun ve onun adamlarna
kary Rabbin tarafndan iki kesin delildir. Sphesiz ki onlar, yoldan kan bir
toplum olmuylardr.
33,34
Ms dedi ki: Rabbim! Sphesiz ben onlardan bir kiyi ldrdm,
yimdi onlarn beni ldrmelerinden korkuyorum. Kardeyim Hrn'u da
benimle gnder; o, dil bakmndan benden daha iyi, gzel ve etkilidir. O
nedenle o'nu da beni dogrulayan bir yardmc olarak benimle birlikte gnder.
Sphesiz ben, beni yalanlamalarndan korkuyorum.
35
Allah dedi ki: Seni kardeyinle destekleyecegiz ve ikiniz iin bir g,
iktidar oluyturacagz. Sonra da onlar almetlerimiz/gstergelerimiz sebebiyle
size eriyemeyecekler. Siz ikiniz ve ikinizi izleyenler stn olanlarsnz.
Yukaridaki yetlerde grldg gibi, Ms peygamberin kendi ailesi ve
yakinlari ile birlikte Medyen'den ayrilmasi hayatindaki yeni bir dnemin
baslangicini olusturmustur. Bu yet grubu, bundan nce inen Srelerde daha
detayli olarak aktarilmis olan olaylarin kisa bir hatirlatmasi mahiyetindedir. Bu
yetlerden anlasildigina gre, Medyen'den yola ikan ve aralarinda Ms
peygamberin kardesi Hrn'un da bulundugu kafile, (Kitab- Mukaddes'e gre
kafilede Ms peygamberin kaynpederi de vardr;) Misir'a dogru gitmektedir.
nk Ms peygamberin ilk vahiy aldigi yer olan Tr Dagi, Medyen'den Misir'a
giden yol zerindedir.
Ms peygamberin hayatinin bu dneminde basindan geen olaylar, Kitab-i
Mukaddes'te bu yet grubundakinden farkli bir sirada yer almaktadir:
Ms kayinbabasi Yitro'nun yanina dnd. Ona, "Izin ver, Misir'daki soydalarimin yanina
dneyim Bakayim, hl yaiyorlar mi ?" dedi, Yitro, " Esenlikle git" diye karilik verdi.
619
Ms'nin kayinbabasi Midyanli Khin Yitro, Tanri'nin Ms ve halki Isrl iin yaptigi her
eyi, RAB'bin Isrilliler'i Misir'dan nasil ikardigini duydu. Ms'nin kendisine gndermi oldugu
karisi Sippora'yi ve iki oglunu yanina aldi. Ms, "Garibim bu yabanci diyarda" diyerek
618
(Seyyid Kutub; Fi Zilalil-Kuran)
619
ikis; 4/18
1209
ogullarindan birine Gerom adini vermiti. Sonra, "Babamin Tanrisi bana yardim etti, beni
Firavun'un kilicindan esirgedi" diyerek brne de Eliezer adini koymutu. Yitro Ms'nin karisi
ve ogullariyla birlikte Tanri Dagi'na, Ms'nin konakladigi le geldi. Ms'ya u haberi
gnderdi: "Ben, kayinbaban Yitro, karin ve iki oglunla birlikte sana geliyoruz ."Ms
kayinbabasini karilamaya ikti, nnde egilip onu pt. Birbirinin hatirini sorup adira girdiler.
Ms Isrilliler ugruna RABB'in Firavun'la Misirlilara btn yaptiklarini, yolda ektikleri
sikintilari, RABB'in kendilerini nasil kurtardigini kayinbabasina bir bir anlatti.
620
Ms kayinbabasi Midyanli Khin Yitro'nun srsn gdyordu. Sry ln batisina srd
ve Tanri'nin dagina, Horev'e vardi.
621
Ms kayinbabasi Yitro'nun yanina dnd. Ona, "Izin ver, Misir'daki soydalarimin yanina
dneyim" dedi, "Bakayim, hl yaiyorlar mi?" Yitro, "Esenlikle git" diye karilik verdi.
622
Ayrica Kitab-i Mukaddes ve Talmud'a gre, Ms peygamberin evinde
yetistigi Firavun, o Medyen'de iken lms ve yerine baskasi gemistir.
29. yette, Medyen'den ayrilisin belirlenen srenin tamamlanmasini takiben
oldugu bildirilmis ancak bu srenin Ms peygamber ile kayinpederi arasinda
konusulmus srelerden hangisi oldugu [sekiz sene mi, on sene mi oldugu]
bildirilmemistir. Bu konuda rivyet mekanizmasi yine bos durmamis ve sre
kimine gre 10 sene, kimine gre 10+10 sene olmus, kimine gre de
peygamberimiz bunu Cebrl'e sormus, Cebrl de on yili tamamladigini haber
vermistir. (!)
Bu yetlerde, Ms'ya verilen ve Furkan sresi'nde konu edilen iki yet farkli
ifadelerle aiklanmaktadir. Burada mecz ifadeler sz konusu iken, Furkn
sresi'nde hakikat anlamlariyla ifade edilmistir:
35
Ve andolsun ki Ms'ya Kitab'i verdik, kardesi Hrn'u da o'nunla birlikte yardimci, desteki
verdik.
36
Sonra da, Haydi yetlerimizi yalanlayan o topluma gidin! dedik. Sonunda da onlari
paralayip yok ettik.
(Furkn/35-36)
Burada da, Neml/10'da oldugu gibi Ms'nin grevden kamaya alistigi ve
uyarildigi grlmektedir.
35. yette Allah'in Ms peygambere Seni kardeyinle destekleyecegiz demesi,
Ms peygamberin talebi zerinedir. Ms peygamberin talebi ve bu talebin Allah
tarafindan kabul edilmesi, kusurunun giderilmesi baska yetlerde de gemektedir:
25
Ms: Rabbim!
33
Seni tm noksanliklardan ok arindirmamiz
34
ve Seni ok ok anmamiz
iin
25
ggsm a,
26
isimi bana kolaylastir.
27
Dilimden de dgm z
28
ki szm iyi anlasinlar.
620
ikis; 18: 1-8
621
ikis, 3: 1
622
ikis, 4: 18
1210
29
Ve ehlimden;
30
kardesim Hrn'u
29
benim iin bir vezir kil,
31
o'nunla arkami kuvvetlendir.
32
Isimde
o'nu bana ortak et.
35
Sphe yok ki Sen bizi grp duruyorsun
20
dedi.
36
Allah: Ey Ms! Istedigin sana verildi. dedi.
(T-H/ 2536)
52
Biz o'na en ugurlu Tr'un yan tarafindan seslendik ve o'nu zel bir konusmada bulunmak
zere yaklastirdik.
53
Ve rahmetimizden o'na, kardesi Hrn'u bir peygamber olarak ihsan eyledik.
(Meryem/ 53)
35. yetin sonunda yer alan Siz ikiniz ve size tabi olanlar stn olanlarsiniz
ifadesinde haber verilen galibiyet ile ya o sartlar altinda Ms peygambere verilen
hccet ve delillerin saglayacagi bir galibiyet ya da baska bir zamanda
gereklesecek bir devlet galibiyeti kastedilmistir. Bizim grsmze gre birinci
sik yetin lfzina daha yakindir.
Yce Allah, Ms peygambere verdigi destek ve gvenceyi btn elilerine
vermis, onlari daima korumus ve muzaffer kilmistir. Sphesiz ki, elilerin izinde
yryenleri de koruyacaktir:
69
Ey iman etmis kisiler! Sizler Ms'ya eziyet eden kimseler gibi olmayin. Iste, Allah Ms'yi,
eziyet edenlerin sylediklerinden temize ikardi. Ve o, Allah katinda mevki sahibi/degerli biri idi.
(Ahzb/ 69)
67
Ey Rasl! Rabbinden sana indirileni teblig et. Ve eger bunu yapmazsan, o zaman O'nun
verdigi elilik grevini yerine getirmemis olursun. Allah da seni insanlardan koruyacaktir.
Sphesiz Allah, kfirler; Kendisinin ilhligini ve rabligini bilerek reddedenler toplumuna
kilavuzluk etmez.
(Mide/ 67)
21
Allah: Elbette, Ben ve elilerim galip gelecegiz diye yazmistir. Sphesiz Allah, her seye
gc yetendir, en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olandir.
(Mcadile/ 21)
Ve M'min/ 51, Sfft/ 171173.
Bu yetlerde, Ms'nin kusuru ve kusurunun nasil giderildigi aiklanmaktadir.
36
Ms onlara apak almetlerimiz/gstergelerimiz ile gelince, Bu,
sadece uydurulmuy bir etkili bilgilerdir. Ve biz nceki babalarmzdan bunu
iyitmemiytik dediler.
37
Ms da dedi ki: Benim Rabbim, kendi katndan kimin dogru yol
klavuzu ile geldigini ve yurdun sonunun kim iin daha iyi olacagn daha iyi
bilendir. Sphesiz ki yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapanlar,
kurtuluya eremezler.
1211
38
Firavun da, Ey ileri gelenler! Sizin iin benden bayka bir ilh bilmedim.
Ey Haman, benim iin amur zerine hemen atey yak; tugla imal et de
Ms'nn ilh hakknda bilgilenmem iin bana bir kule yap. Ve yphe yok ki
o'nun yalanclardan biri olduguna kesinlikle inanyorum dedi.
39
Firavun, kendisi ve askerleri, yeryznde haksz yere byklk
tasladlar ve gerekten Bize dndrlmeyeceklerine inandlar.
40
Biz de onu ve askerlerini yakalayp o bol suda/nehirde frlatp atverdik.
Simdi, yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapanlarn sonunun nasl
olduguna bir bak!
Bu yet grubunda, Ms peygamberin Misir'a vardiktan sonra yasadigi olaylar
ok kisa olarak hatirlatilmakta ve kendilerine gsterilen aik mucizelere ragmen
eski inanlari zerinde israr ederek byklk taslayan Firavun ve askerlerinin
denizde bogularak yok edildikleri bildirilmektedir.
36. yette sz edilen, Ms peygamberin Firavun ve yandaslarina getirdigi
"apaik yetler", tevhd mesajini iletirken ortaya koydugu gretilerdir ki, bu
ayrintilar Kur'an'da diger yetlerde zikredilmistir:
18,19
Sonra de ki: Arinmaya var misin? Ve de seni Rabbine kilavuzlayayim da O'na saygiyla,
sevgiyle, bilgiyle rperti duyasin!
(Nzit/ 1819)
46
Allah: Korkmayiniz, sphesiz Ben ikinizle beraberim, isitirim ve grrm.
47
Hemen ona
gidin de ona; Sphesiz biz Rabbinin iki elisiyiz. Artik Isrlogullari'ni bizimle gnder ve onlara
azap etme; kesinlikle biz sana Rabbinden bir almet/gsterge ile geldik. Selm kilavuza uyanlaradir.
48
Sphesiz biz; kesinlikle bize, kesinlikle azabin yalanlayana ve sirt evirene oldugu vahyedildi
deyiniz.
46
dedi
(T-H/ 4648)
Firavun, 38. yette kendisi iin kullandigi ilh szcgn "yer ve gklerin
yaraticisi" anlaminda kullanmamistir. nk byle bir sey ancak bir deli
tarafindan ortaya atilabilir. Ayrica Firavun'un o yetteki szleri, onun kendisinden
baska ilhlarin da var oldugunu kabul ettigi anlamina gelen szlerdir. Nitekim
Misirlilar birok tanriya ibadet etmekteydiler ve bizzat Firavun, Gnes Tanrisi'nin
hull ettigi sahis hline getirilmisti. Zaten Kur'n da Firavun'un birok tanrisi
olduguna taniklik etmektedir:
127
Firavun toplumundan ileri gelenler de, Seni ve senin ilhlarini/ seni ilh edinmeyi terk
etsinler de yeryznde kargasa ikarsinlar diye mi Ms'yi ve toplumunu serbest birakacaksin?
dediler. Firavun dedi ki: Onlarin ogullarini ldrecegiz, kizlarini sag birakacagiz ve biz onlar
zerinde ezici bir gce sahip kimseleriz.
(A'rf/ 127)
Dolayisiyla Firavun, kendisi iin kullandigi "ilh" szcgyle kendisinin zarur
yaratici ve hakik ulhiyet sahibi oldugunu degil, tartismasiz yce iktidar sahibi
oldugunu kastetmistir.
1212
Kirkinci ayette konu edilen firlatip atma, baraj selinin nndeki
srklenmeyi aiklamakta, ki bu ifade Zriyat/40'da da gemektedir bunun da
suyun ok hizli birakilmasi ile oldugu aiklanmaktadir (Duhn/23-24).
FRAVUN'UN NANCI: Kur'n'daki; (Zuhruf: 5153), Mmin: 2835,
yetler dikkatlice okundugunda, Firavun'un Allah'i ve melekleri inkr etmedigi
anlasilmaktadir. Fakat bazilari Firavun'un mbalgali iddiasina bakarak onun
Allah'i inkr ettigi veya kendisini Allah yerine koydugu anlamini ikarmislardir.
Oysa Firavun'un Allah'i gklerin hkimi olarak kabul ettigi, zellikle Zuhruf
Sresi'nin 53. yetinden belli olmaktadir. Firavun'un reddettigi husus, Allah'in
eliler gndererek emirler bildirmesi ve kendisinin yeryzndeki hkmranligina
mdahale etmesidir. nk Firavun kendisini teoride btn insanligin siyas
anlamda rabbi [hkimi] olarak gryor ve hkmranligini kendisinin Gnes
Tanrisinin insan seklindeki sreti oldugu iddiasina dayandiriyordu. Nitekim bu
konuya "Misir Dni" basligi altinda yer vermis olan Ana Britannica Ansiklopedisi,
Eski Misir'da firavuna tapinmanin, onun Tanri'nin oglu kabul edilmesi sebebiyle
oldugunu ve firavunun lkesini, Misir tanrilari adina ynettigini yazmaktadir.
623
Sonu olarak, bazilari tarafindan ileri srlms olan Firavun'un kendisini
gerek ilh ve Rabb yerine koydugu tezi, hem Kur'n'a hem de bilimsel
arastirmalara uymamaktadir.
3637. yetlerde nakledilen Ms peygamber ile Firavun arasindaki konusma
Su'ar Sresinde syle gemektedir:
24
Ms: Eger yakinen bilmis olsaniz, O, gklerin, yerin ve ikisi arasinda bulunan seylerin
Rabbidir.
25
Firavun, yani basinda bulunanlara Isitmiyor musunuz? dedi.
26
Ms: O, sizin Rabbiniz ve daha nceki atalarinizin da Rabbidir dedi.
27
Firavun: Size gnderilen bu eliniz kesinlikle gizli glerce desteklenen/delinin biridir
dedi.
28
Ms: Syet aklinizi kullansaniz, O, dogunun, batinin ve ikisinin arasinda bulunanlarin
Rabbidir dedi.
(Su'ar/ 2428)
Firavun ve yandaslari da Ms peygambere tekrar tekrar su cevaplari
vermislerdir:
78
Onlar: Sen atalarimizi zerinde buldugumuz seyden bizi eviresin ve yeryznde saltanat
ikinizin olsun diye mi bize geldin? Biz ikinize de inanmayiz dediler.
(Ynus/ 78)
57,58
Firavun: Ey Ms! Sen etkili bilginle bizi topraklarimizdan ikarmak iin mi geldin bize?
O hlde biz de senin etkili bilgin gibi bir etkili bilgi ile sana gelecegiz. Simdi bizimle senin aranda bir
bulusma zamani/yeri belirle ki; bizim ve senin karsi ikmayacagimiz dz ve genis bir yer olsun dedi.
623
Ana Britannica; c: 22, s: 373. Bkz.)
1213
(T-H/ 5758)
26
Ve Firavun: Birakin beni, ldreyim Ms'yi, o da Rabbini agirsin. Sphesiz ben o'nun, sizin dininizi
degistirmesinden veyahut yeryznde kargasa ikarmasindan korkuyorum dedi. ,
(M'min/ 26)
Firavun'un Haman'la yaptigi 38. yetteki konusma, baska yetlerde de
gemektedir:
36,37
Ve Firavun: Ey Hmn! Sebeplere; gklerin sebeplerine ulasmam iin bana bir kule yap da
Ms'nin ilhinin ne oldugunu anlayayim. Ve sphesiz ben o'nun yalanci oldugu kanisindayim
dedi. Iste bylece Firavun'a amelinin ktlg ssl gsterildi ve yoldan ikarildi. Ve Firavun
dzeni, yalnizca kayba/ zarara ugratip aci ekme iindedir.
(M'min/ 3637)
Firavun, Haman ve bu ikisinin emir erleri durumunda olanlarin zerine,
hiretteki rezillikten nce bu dnyada da rezillik kilinmistir. Yani onlar iin iki
dnyada da rezillik sz konusudur:
13
Ve kuvvete, seni ikaran kentten daha siddetli nice kentler; onlari degisime/yikima ugrattik.
yle ki kendileri iin yardimci diye bir sey olmadi.
(Muhammed/ 13)
96,97
Andolsun ki Biz Ms'yi da yetlerimizle ve apaik bir belge ile Firavun ve ileri
gelenlerine eli yaptik. Ama onlar Firavun'un emrine uydular. Hlbuki Firavun'un emri akli
alistiran/dogruya ulastiran degildir.
98
Firavun kiymet gn, toplumunun nne dser. Artik Firavun, toplumunu atee
gtrmtr. O varilan yer de ne kt bir yerdir!
99
Ve bu dnyada ve kiymet gnnde dislanarak izlendiler. Verilen bu vergi ne kt
vergidir!
(Hd/ 9699)
Firavun'un Haman'a kule yaptirip gkte ilh aramasi, Islm karsitliginda
ly kairan zihniyetin agimizda sergiledigi bazi densizce yaklasimlara
benzemektedir. Bu zihniyetin agdas temsilcilerinden biri olan Marksist kozmonot
Yuri Gagarin de uzaya gidip geldikten sonra benzer alayci bir ifadeyle gkte
hs Allah'i grmedigini sylemistir. Allah'i bir kuleden grmek isteyen eski
zaman aptali ile Allah'i uzayda arayip bulamadigini syleyen bugnk trdesleri
arasinda dikkat ekici bir benzerlik sz konusudur.
Kur'n, Firavun'un gerekten byle bir kule insa ettirip de onun zerinden
Allah'i grmeye alisip alismadigi konusunda herhangi bir aiklama
getirmemistir.
41
Ve onlar, ateye agran nderler yaptk. Kymet gn onlar yardm
grmeyecekler de.
42
Ve bu dnyada arkalarna dylanma, Allah'n rahmetinden yoksun olma
taktk. Onlar, kymet gnnde de ktlenmiy/uzaklaytrlmy
kimselerdendirler.
1214
Bu ayetlerde, kendilerine gelen onca mucizeye ragmen byklk taslayarak
iman etmemis, bylece hayatlarini zayi etmis olanlarin dnya ve ahiretteki
durumlarina deginilmektedir.
Rabbimiz, zulm isleyen, hakikati inkr eden, inkrda sonuna kadar direten ve
hakka karsi batili savunmak iin her trl vasitayi kullanan bu kisileri atee
agiran nderler kildigini bildirmektedir. Onlar bu durumlariyla kendilerinden
sonra gelecek kusaklara da nc ve rnek olacaklardir. Insanlara yanlis yollari
gsterip cehennemi kazanacak olan byleleri, kendi sulari yetmezmis gibi bir de
arkalarina taktiklari, rnek olduklari kisilerin veballerini de tasiyacaklardir. Gerek
atese agiran bu nderler, gerekse onlarin takipileri hep birlikte ayni felkete dogru
kosacaklardir:
71
O gn Biz, btn insanlari nderleriyle agiracagiz. Ki o gn, kimin kitabi sag eline verilirse,
iste onlar kendi kitaplarini okuyacaklar ve onlar kandil fitili/ekirdegin iplikigi kadar bir haksizliga
ugratilmayacaklar.
(Isra/71)
Rabbimizin 42. ayetteki Ve bu dnyada arkalarina lnet taktik ifadesinden
anlasildigina gre, arkadan gelen nesiller, kendilerini atese agiran bu nderlere
srekli olarak lnet edeceklerdir. Buradan, Rabbimizin, elilerine tbi olan inanmis
kullarinin diliyle, insanlari atese agiran o tr nderlere lneti [dislanmisligi] mesru
kildigi anlasilmaktadir.
43
Ve andolsun ki Biz, ilk nesilleri degiyime/ykma ugrattktan sonra
Ms'ya, gt alrlar diye, insanlar iin apak deliller, klavuz ve rahmet
olarak Kitab'/Tevrt' verdik.
44
Ve Ms'ya o emri gerekleytirdigimiz srada sen bat ynnde degildin.
Hazr bulunanlardan, grenlerden de degildin.
45
Ama Biz nice nesiller var ettik de, onlarn mrleri uzadka uzad. Sen
onlara yetlerimizi okuyarak, Medyen halk arasnda bulunanlardan da
degildin; Fakat Biz eli gnderenleriz.
Bu ayetlerde Rabbimiz, insanlara rahmeti geregi eli, uyarici gndermenin
gereklerini anlatmak suretiyle insanlarin nakledilen kissalari grenmelerini ve
peygamberlerin talimatindan dnen nceki kusaklarin helk oluslarindan ibret
almalarini istemektedir. Ayrica bu kissalarin Allah tarafindan vahyedilen ve elisinin
bilmedigi, tanik olmadigi olaylar oldugunu vurgulamaktadir.
44. ayetteki bati yn ifadesi ile Hicaz'in batisina dsen Sina [Tur] Dagi
kastedilmistir. nk Musa peygambere ilk vahiy bu dagda gelmistir. Yine ayni
ayette geen 'ahitler de Musa peygamber ile birlikte olan ve ona verilecek ilkeleri
takip edeceklerine dair szlesmede bulunmak zere davet edilen Israilogullaridir.
45. ayetteki Sen onlara ayetlerimizi okuyarak Medyen halki arasinda
bulunanlardan da degildin ifadesinin takdirini su sekilde yapmak mmkndr:
Musa Medyene ulasip hayatinin uzunca bir blmn orada geirdiginde ve sonra
oradan Misira gitmek zere ayrildiginda sen yoktun. Ayetlerimizi Medyen
sakinlerine okuyan da sen degildin. Sen Mekke halkina tebligde bulunmaktasin. Sen,
anlatilan bu binlerce sene evvel meydana gelmis olaylarin grg sahidi de degilsin.
Btn bu bilgi sana, kesinlikle baska bir yolla degil, tarafimizdan vahyedilerek
verilmektedir.
1215
45. ayetteki Fakat Biz (eli) gnderenleriz ifadesinin anlami,
Peygamberlerimizin ilki sen degilsin; Nuhu, Hudu, Salihi, Ibrahimi, Musayi ve
Suaybi nasil kendi halklarina gnderdiysek, seni de kendi halkina eli olarak
gnderdik demektir.
46,47
Ve Biz, seslendigimiz zaman, Tr'un yannda da degildin. Tersine
senden nce kendilerine uyarc/peygamber gelmeyen bir toplumu uyarman
iin ve kendi ellerinin yaptklarndan dolay baylarna bir fenalk geldiginde
hemen, Rabbimiz! Ne olurdu bize bir peygamber gnderseydin de, yetlerine
uysak ve mminlerden olsak diyemesinler, onlar gt alsnlar diye
Rabbinden bir rahmet olarak orada geenleri sana bildirdik, seni eli olarak
gnderdik.
Bu ayetlerde Rabbimiz, eli gndermesindeki birbirine bagli iki amaci
aiklamaktadir. Bunlar, uyarmak ve mazerete firsat vermemektir. Daha evvel birok
ayette bildirildigi gibi, Rabbimiz, eli gndermedigi, kitap indirmedigi [yasa
koymadigi] toplumlari cezalandirmamis, cezayi hak etmis olanlara da Uyarilsaydik
dogru yoklu bulabilirdik bahanesini ileri srmesinler diye eli gndermis, kitap
indirmistir.
155-157
Ve Kurn, Kitap, sadece bizden nceki iki topluluga; Yahudi ve Hristiyanlara indirildi;
biz ise, o kitaplari okuyamiyor ve dillerini anlayamiyorduk veya Eger bize kitap indirilseydi, biz
onlardan daha ok dogru yolda olurduk demeyesiniz diye Bizim indirdigimiz bereketli bir kitaptir. O
nedenle, rahmet olunmaniz iin ona uyun ve Allah'in korumasi altina girin. Iste size de Rabbinizden
aik delil, kilavuz ve rahmet gelmistir. yleyse Allah'in yetlerini yalanlayip onlardan yz
evirenden daha yanlis, kendi zararlarina is yapan kim olabilir? yetlerimizden yz evirenleri, yz
evirmeleri sebebiyle azabin ktsyle cezalandiracagiz.
(Enm/155-157)
163-165
Sphesiz Biz, Nh'a ve O'ndan sonraki peygamberlere vahyettigimiz gibi, sana da
vahyettik. Ibrhm'e, Isml'e, Ishk'a, Yakb'a, torunlarina, s'ya, Eyyb'a, Ynus'a, Hrn'a ve
Sleymn'a, daha nce kendilerini sana anlattigimiz elilere, kendilerini sana anlatmadigimiz elilere,
elilerden sonra insanlarin Allah'a karsi bir delilleri olmasin diye, mjdeciler ve uyaricilar olarak
vahyetmistik. Dvd'a da Zebur'u verdik. Ve Allah, Ms'ya sz syledike syledi/ onu yaraladika
yaraladi, ok sikinti ektirdi. Ve Allah, en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn
olmayan/mutlak galip olandir, en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi engelleyen/saglam yapandir.
(Nisa/163-165)
19
Ey Kitap Ehli! Elilerin arasinin kesildigi bir sirada, Bize bir mjdeleyici ve uyarici gelmedi
demeyiniz diye, size tebyn yapan/ aika ortaya koyan Elimiz geldi. Iste kesinlikle mjdeleyici ve
uyarici size geldi. Allah, her seye en ok gc yetendir.
(Maide/19)
15
Kim, kilavuzlanan dogru yolu bulursa, sirf kendi iyiligi iin kilavuzlanan dogru yolu
bulmustur. Kim de saparsa, ancak kendi aleyhine sapmis olur. Ve hibir yk tasiyici baskasinin
ykn ekmez. Ve Biz, bir peygamber gndermedike, azap ediciler olmadik.
16
Ve Biz, bir lkeyi degisime/yikima ugratmak istedigimiz zaman, onun varlik ve g sahibi
nde gelenlerine, hak yolda olmalarini, hak yolda nderlik yapmalarini emrederiz de onlar, bunun
aksine, orada hak yoldan ikarlar. Artik oranin zerine Sz hak olur da Biz orayi kknden
darmadagin ederiz.
(Isra/16)
1216
133,134
Ve inkr edenler: Eliligini iddia eden bu kisi, Rabbinden bize bir almet/gsterge
getirse ya! dediler. Onlara ilk sahifelerde olan apaik deliller gelmedi mi? Ve eger Biz, onlari
bundan nce bir azap ile degisime/yikima ugratsaydik, kesinlikle Ey Rabbimiz! Bize bir peygamber
gnderseydin de, alak ve rezil olmadan nce Senin yetlerine uysaydik! diyeceklerdi.
(Ta Ha/133, 134)
ARAPLARA DAHA NCE PEYGAMBER GELDI MI?
Rabbimiz, 46. ayetteki Bilakis senden nce kendilerine uyarici [peygamber]
gelmeyen bir kavmi uyarman iin ifadesiyle peygamberimizin kavmine daha
nce uyarici gndermedigini beyan etmis olmaktadir. Ayni konu Ya Sin suresinin
girisinde de yer almisti. Dolayisiyla, peygamberimizin uyarilmamis bir kavme
mensup olan anasinin, babasinin, dedesinin ve daha nceki atalarinin
cezalandirilmalari sz konusu degildir.
Kuranda ibret alinmasi iin anlatilan kissalar ok eski zamanlarda getigi iin
peygamberimizin bu kissalardaki olaylara tanik olmasi mmkn degildi. Rabbimizin
bildirdigine gre bu olaylari baskalarindan da dinlememisti. Zaten tebligde
bulundugu halkin iinden biri olarak gemis hayati hep gz nndeydi, hayatina ait
bilinmeyen bir dnem sz konusu degildi. Peki, o hlde peygamberimiz bunlari nasil
biliyordu, nereden grenmisti? Iste, Kuranda anlatilan btn bu kissalar bir taraftan
insanlarin kendilerine hisse ikarmalarini saglarken, diger taraftan da
peygamberimizin eliliginin en belirgin kanitlarini teskil etmekteydi; hl da yledir.
44
Iste bu, algilama imkninin olmadigi, gemisin nemli haberlerinden sana vahyettiklerimizdir. Ve
Meryem'e hangisi kefil olacagina kalemlerini atarlarken sen yanlarinda degildin. Onlar tartisirlarken de sen
yanlarinda degildin.
(l-i Imran/44)
102
Iste bu, sana vahyettigimiz grmediginin, duymadiginin, bilmediginin haberlerindendir.
Yoksa onlar yapacaklarina karar verip kt pln yaparlarken sen onlarin yaninda degildin.
103
Sen siddetle arzulasan da, insanlarin ogu iman ediciler degildir.
(Yusuf/102, 103)
49
Iste Nh ile ilgili anlatilanlar, sana vahyettigimiz grlmeyenin, duyulmayanin, sezilmeyenin
haberlerindendir. Bunlari sen ve toplumun bundan nce bilmiyordunuz. Su hlde sabret. Sphesiz
kibet, Allah'in korumasi altina girmis olan kisilerindir.
(Hud/49)
48
yte onlara tarafmzdan o hak gelince de, Msya verilen yeyler;
almetler; gstergeler gibi ona da verilmeli degil miydi? dediler. Daha evvel
Msya verileni rtbas edip reddetmemiyler miydi? Birbirine srt veren;
destekleyen iki sihir; etkili bilgi dediler. Ve Sphesiz biz hepsini kabul
etmeyecegiz dediler.
49
De ki: Eger dogru kimseler iseniz, hemen Allah katndan bana ve
Ms'ya inen kitaplardan daha ok dogruya klavuz olan bir kitap getirin de
ben de ona uyaym!
1217
50
Buna ragmen eger sana cevap vermezlerse, bil ki onlar, yalnzca
heveslerine uymaktadrlar. Allah'tan bir yol gsterici olmakszn kendi
hevesine uyandan daha sapk [yaykn, ayag] kim olabilir? Kesinlikle Allah yirk
koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan topluma yol gstermez.
Peygamberimizle Mekkeli msrikler arasinda geen konusmalarin nakledildigi
bu ayetlerde; daha nce Musa peygambere verilenleri inkr ettikleri hlde ona
verilen asa mucizesi, parlayan el mucizesi, tas levhalar zerinde yazili emirler
mucizesi gibi fiziksel mucizelerin peygamberimize verilmemis olmasini bahane
olarak ileri srdkleri grlmektedir. Msriklerin bu itirazlari Sebe suresinde de
dile getirilmistir:
31
Ve su kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedensu kimseler, Biz kesin olarak,
bu Kurn'a inanmayiz, ondan ncekine de... dediler. Sen sirk kosarak, kfrederek yanlis; kendi
zararlarina is yapan o kimseleri Rableri huzurunda tutuklanmis, sz bazisinin bazisina geri
evirdigini bir grsen! Zaafa ugratilan kimseler, byklk taslayan kimselere, Eger sizler
olmasaydiniz, kesinlikle bizler mmin kimseler olurduk diyecekler.
(Sebe/31)
Msriklerin bu bahanelerine karsi, Rabbimiz 49. ayette elisine onlarin
beklemedigi tarzda bir emir vermistir: Eger dogrular iseniz, hemen Allah katindan
bu ikisinden [bana ve Musa'ya inen kitaplardan] daha ok dogruya kilavuz olan bir
kitap getirin de ben de ona uyayim!
Rabbimiz, bu byk mucizeyi grp de inanmayanlari ve hevasina uyarak inat
edenleri akilsizlik ettikleri iin kinamakta ve 50. ayetteki Allahtan bir yol gsterici
olmaksi:in kendi hevesine uyandan daha sapik/ akin [aagi] kim olabilir?
ifadesiyle bu kimselerin gidisatlarinin bozuk oldugunu bildirmektedir. Akilli insanin
inanis ve yasayisinin bilgiye dayali olmasi gerektigini gsteren bu ifade, ayni
zamanda taklitiligin yanlisligina dair delillerin de en byklerindendir.
84
De ki: Biz, Allah'a, bize indirilen Kurn'a, Ibrhm'e, Isml'e, Ishk'a, Yakb'a ve
torunlara indirilene, Ms'ya, s'ya ve peygamberlere Rablerinden verilenlere inandik. Onlardan hi
biri arasinda ayirim yapmayiz. Ve biz, yalniz O'nun iin Islmlasanlariz.
85
Ve kim Islm'dan baska bir din ararsa, o takdirde hibir zaman ondan kabul edilmeyecektir.
Ve Islm'dan baska din arayan kimse, hirette zarar edenlerden olacaktir.
86
Imanlarindan ve sphesiz elinin hak olduguna tanik olduktan ve kendilerine aik deliller
geldikten sonra, kfreden; Allah'in ilhligini, rabligini bilerek reddeden bir topluma Allah nasil
kilavuzluk eder? Ve Allah, sirk kosarak yanlis, kendi zararlarina is yapanlar toplumuna kilavuzluk
etmez.
87,88
Iste onlarin cezalari, Allah'in, dogal glerin/haberci yetlerin, insanlarin hepsinin dislayip
gzden ikarmasi, srekli iinde kalmak zere sphesiz onlarin zerlerindedir. Kendilerinden bu
azap hafifletilmez ve kendilerine sre taninmaz.
(l-i Imran/84-88)
51
Ve andolsun Biz, Sz' [vahyi/Kurn'] gt alrlar diye birbiri ardnca
yolladk.
52
Szden [vahiyden/Kurn'dan] nce kendilerine Kitap verdigimiz
kimseler; onlar, Sz'e [vahye/Kurn'a] de inanrlar.
1218
53
Ve onlara o Sz [vahy/Kurn] okundugu zaman onlar, Biz, ona
inandk. Sphesiz o, Rabbimizden gelen gerektir. Kesinlikle biz, ondan nce
mslman olanlardk dediler.
Bu ayet gurubunda Rabbimiz; insanlari akillarini baslarina almaya ynelten
ayetlerini srekli, ardi ardina indirdigini vurgulamakta ve daha evvel indirilmis
kitaplara inanarak Allahi tanimis kisilerin bu ayetleri [Kurani] duyar duymaz
sahiplendiklerini, hemen kabul edip inandiklarini, hatta byle bir beklenti iinde
bulunduklarini aika ifade ettiklerini bildirmektedir.
Bu ayetlerle Mekkelilerin utandirilmasi da amalanmis, sanki onlara Siz
kendi sehrinizden ikarilip gnderilmis bir ltfu tepiyorsunuz. Oysa uzak
beldelerden insanlar onu isittiklerinde kadrini bilmek ve kendisinden istifade etmek
zere buraya geliyorlar denilmistir.
Esbab-i nzul kayitlarina gre bu ayetler tarih bir olay zerine inmistir.
Syle ki:
Habeistan hicretinden sonra Rasl'un mesaji ve zuhuruyla ilgili haberler bu lkeye de
yayilinca 20 kiilik bir Hiristiyan heyeti iin aslini anlamak iin Mekke'ye geldi ve Raslullah'la
Mescid-i Haram'da karilatilar. Kurey'den bir kalabalik da olup biteni izlemek zere orada
toplandilar. Heyet yeleri Raslullah'a bir takim sorular sordu, Hz. Rasl de cevapladi. Sonra onlari
Islm'a davet etti ve nlerinde Kur'an'dan ayetler okudu. Kur'an'i dinlerken gzyalarini tutamayan
heyet yeleri okunanin Allah Kelmi oldugunu tasdik edip Raslullah'a iman ettiler. Toplanti sona
erip de halk dagilinca Ebu Cehil ve avanesi Hiristiyan grubun yolunu keserek onlari iddetle payladi:
"Simdiye kadar buraya sizden daha apal bir topluluk gelmedi. Ey aptallar gruhu, siz buraya
kavminiz tarafindan bu adam hakkinda bilgi toplamak iin geldiniz. Fakat henz onunla yeni
karilamiken, itikadinizdan vazgetiniz." Bu keremli topluluk u cevabi verdi: "Selm olsun size,
sizinle tartimak gibi bir niyetimiz yok. Siz kendi itikidinizdan mes'ulsunuz, biz kendi itikadimizdan.
Su var ki, bile bile kendimizi hayirdan mahrum etmeye de yanamayiz.
624
Mukatil ise bu ayetin kirk kiililik bir Hiristiyan grubu hakkinda indigini, bunlardan bir
kisminin Cafer b. Ebi Talip ile birlikte Habeistandan, sekiz tanesinin de Samdan gelmi olduklarini
ve bu sekiz kiinin isimlerinin Bahira, Ebrehe, Eref, Bureyd, Temam, Eymen, Idris ve Nafi oldugunu
bildirmitir.
625
53. ayetin sonunda Allah nezdindeki dinin sadece Islm olduguna isaret
edilmistir. Yaratilisin basindan beri gnderilen her eli hep bu hayat tarzini getirmis,
her eli daima Mslim olmus, takipilerine de Mslmanlar denmistir. Bu
gerek su ayetlerde grlmektedir:
l-i Imran/19, 67, 85, Yunus/71, 72, 84, 90-92, Bakara/128, 131-133, Zariat/36, Yusuf/101,
Maide/44, 111 ve Neml/44.
Bilindigi zere `-' Islm, '-- Mslim, '-'-- Mslman szckleri
Arapadir. Kuran, ilk kez Arap kavmine ve o kavmin Arap bir mensubuna indigi
iin bu mesajlar Arapa szcklerle ifade edilmistir. Aslinda dogal olarak diger
peygamberler kendi halklarinin dili ile konustuklarindan o kavimler Islm ve
Mslman kelimelerinin kendi dillerindeki karsiligini kullanmislardir.
624
(Ibn Hisam, c:2, s:32; el-Bidaye ve'n-Nihaye, c:3, s:82)
625
(Mukatil; ilgili ayet hakkindaki aiklamasindan)
1219
Rabbimizin Ehlikitap bilginlerinin Kurana inanacaklarini haber veren 52.
ayetteki ifadesi baska ayetlerde de dile getirilmistir:
199
Sphesiz ki Kitap Ehlinden, Allah'a inananlar, size indirilene ve kendilerine indirilene
Allah'a samimiyetle saygi duyanlar olarak inananlar da vardir. Onlar, Allah'in yetlerini az bir
degere degismezler. Iste onlar, cretleri Rableri katinda olanlardir. Sphesiz Allah, hesabi abuk
grendir.
(l-i Imran/199)
107,108
De ki: Siz Kurn'a ister inanin, ister inanmayin; su daha nce kendilerine bilgi
verilenler; Kurn onlara okundugunda onlar, boyun egip teslimiyet gstererek eneleri st
kapanirlar. Ve Rabbimiz her trl kusurdan ariniktir. Rabbimizin vaadi kesinlikle gereklesecektir
derler.
109
Ve onlar, aglayarak eneleri st kapanirlar. Ve Kurn, onlarin saygilarini, alak
gnllgn artirir.
(Isra/107-109)
82
Sen, kesinlikle iman eden kisilere karsi dsmanlik ynnden insanlarin en siddetlisi olarak, o
Yahudileri ve o ortak kosan kimseleri bulursun. Ve kesinlikle iman eden kimselere sevgi
bakimindan en yakin olarak da, Sphesiz biz, Nasraniyiz/Hristiyanlariz diyen kimseleri bulursun.
Bu, kendi ilerinde kesisler ve rahipler oldugundan ve onlar byklk taslamadiklarindan
dolayidir.
83,84
Ve onlar, Eli'ye indirilen Kurni dinledikleri zaman, onun hak oldugunu grendiklerinden
dolayi gzlerinin yasla doldugunu grrsn. Onlar: Rabbimiz! Biz iman ettik, bizi shitler ile birlikte
yaz! ve Biz, Rabb'imizin bizi slihler toplumu ile birlikte girdirmesini umarken, Allah'a ve haktan
bize gelen seylere neden inanmayalim! derler.
(Maide/82- 84)
10
De ki: Hi dsndnz m? Eger Kurn, Allah tarafindan ise ve siz de onu bilerek reddetmisseniz,
bununla birlikte Isrlogullari'ndan bir shit de onun bir benzeri zerine tanik olup da inanmissa, siz de
byklk tasladiysaniz Sphesiz ki, Allah sirk kosarak yanlis, kendi zararlarina is yapanlar topluluguna
kilavuzluk etmez.
(Ahkaf/10)
110
Ve Biz, onlarin kalplerini ve gzlerini ilkin iman etmedikleri durumdaki gibi ters eviririz.
Ve Biz de onlari taskinliklari ierisinde kr ve saskin olarak birakiriz.
(Enam/114)
Yukaridaki ayetlerden, Mekkede yasayan veya esitli zamanlarda Mekkeye
gelip giden Ehl-i Kitabin, Kurani tasdik ettikleri anlasilmaktadir. Ama bu durum,
onlarin kendi dinlerini birakip Mslman olduklari anlamina gelmez. Nitekim 53.
ayetteki Kesinlikle biz ondan nce teslim olanlardik ifadesi de bunu
gstermektedir.
54
yte onlar; sabrettikleri iin onlarn dlleri iki kere verilecektir. Ve
onlar ktlg iyilikle savarlar ve kendilerini rzklandrdgmz yeylerden
Allah yolunda harcamada bulunurlar/ bayta yaknlar olmak zere
baykalarnn nafakalarn temin ederler.
55
Ve onlar, boy sz iyittikleri zaman, ondan yz evirirler ve Bizim
iylerimiz yalnzca bizim iin, sizin iyleriniz de yalnzca sizin iindir. Size selm
olsun! Biz cahilleri aramyoruz derler.
1220
Bu ayetlerde Kurani hemen kabul etmis olan Ehlikitap vlmektedir. Bunlar
her zaman Allahi tanimis, yeni bir kitap ve eli beklentisi iinde olan, yeni kitaba da
inandiktan sonra inancindan taviz vermeyen ve hayatlarini Kurandaki ilkelere gre
dzenleyen kimselerdir. Bunlarin ilklerinden olanlarin isimleri 51-53. ayetlerin
tahlilinde verilmisti. Ayetlerin ifadesinden anlasildigina gre, bu kimseler tasradan
gelip giden Ehlikitap degil, Mekkede yasayan, baski ve korku altinda tutulan
Ehlikitaptir. Zira inan turizmine zarar verir kaygisiyla Mekke zorbalarinin tasradan
gelip gidenlere baski yapmasi sz konusu degildir.
54. ayette bu kimselerin ifte dl alacaklari bildirilmektedir. Bizim
dsncemize gre bu dllerin birincisi Isa peygambere, ikincisi de peygamberimize
iman etmelerinden trdr. nk onlar Mesih'in sahsiyeti karsisinda bylenip
zihinlerini donduranlar gibi olmadiklarini ve yalnizca Islm'i izlediklerini yeni bir
peygamberin gelisiyle karsilastiklari zorlu imtihanda gstermisler, hi tereddt
etmeden yeni peygamberin liderligindeki Islm yoluna girmislerdir. Kavm ve irk
nyargilari reddederek hakk itikat zerinde sebat gsteren bu kimseler, gelen yeni
peygamberin daha nce Mesih'in teblig ettigi Islm'i tekrar getirdigini grerek
Hiristiyanliga takilip kalmislarin yolundan vazgemisler ve bylece Mesih'e degil,
yalnizca Allah'a taptiklarini davranislariyla ispatlamislardir.
Rabbimiz, bu kimselerin peygamberimize yakin olduklarini Maide suresinde
de belirtmis ve onlarin bu ayetlerde szn ettigi zelliklerini baska ayetlerde de dile
getirmistir:
82
Sen, kesinlikle iman eden kisilere karsi dsmanlik ynnden insanlarin en siddetlisi olarak, o
Yahudileri ve o ortak kosan kimseleri bulursun. Ve kesinlikle iman eden kimselere sevgi
bakimindan en yakin olarak da, Sphesiz biz, Nasraniyiz/Hristiyanlariz diyen kimseleri bulursun.
Bu, kendi ilerinde kesisler ve rahipler oldugundan ve onlar byklk taslamadiklarindan
dolayidir.
83,84
Ve onlar, Eli'ye indirilen Kurni dinledikleri zaman, onun hak oldugunu grendiklerinden
dolayi gzlerinin yasla doldugunu grrsn. Onlar: Rabbimiz! Biz iman ettik, bizi shitler ile birlikte
yaz! ve Biz, Rabb'imizin bizi slihler toplumu ile birlikte girdirmesini umarken, Allah'a ve haktan
bize gelen seylere neden inanmayalim! derler.
(Maide/82, 83)
114
Ve gndzn iki tarafinda ve gecenin yakin saatlerinde salti [ml ynden ve zihinsel
aidan destek olmayi; toplumu aydinlatmayi olustur-ayakta tut], nk iyilikler ktlkleri giderir.
Bu, ibret alanlara bir gttr.
(Hud/114)
72
Ve Rahmn'in kullari, yalan yere taniklik etmezler, bos bir seye rastladiklari zaman saygin
bir sekilde geerler.
(Furkan/72)
Ve Furkan/63, Rad/21-24, Fussilet/34-36.
56
Kesinlikle sen sevdigini klavuzlanan dogru yola iletemezsin; ama Allah
diledigine dogru yolu gsterir ve O, klavuzlanan dogru yolu kabullenecek
olanlar daha iyi bilir.
Peygamberimize, sevdigi bile olsa kimseyi zorla dogru yola sokamayacagini
bildiren bu ayet, ayni zamanda onu teselli de etmektedir. nk Allah, tercih
yetenegine sahip olan insanlari zgr birakmistir ve yine ayette bildirildigi gibi
hidayet Allaha aittir.
1221
Ifadesi genele ynelik olmasina ragmen, bu ayetin peygamberimizin bir trl
imana gelmeyen amcasi Ebutalibin bu durumuna ok zlmesi zerine indigi ileri
srlmstr.
57
Ve onlar; Biz seninle beraber dogru yol klavuzuna uyarsak,
yurdumuzdan atlrz dediler. Biz onlar, Kendi katmzdan bir rzk olarak,
her yeyin semerelerinin toplanp kendisine getirildigi, gvenli, dokunulmaz bir
yere/Mekke'ye yerleytirmedik mi? Fakat onlarn ogu bilmezler.
Bu ayette, inanmamakta direnen Kureysli msriklerin tevhidi kabul etmemek
iin ileri srdkleri mazeret aiklanmakta ve onlarin Kuran hakk olmadigi iin
degil, ikarlarindan olmamak iin hidayete uymadiklari bildirilmektedir. Bu, onlarin
sirk ve kfr ticareti yaparak sagladiklari kazantan mahrum kalmamak iin
peygamberimize uymayi reddettikleri anlamina gelmektedir. Mekkeli msriklerin bu
mantigini tam olarak kavrayabilmek, ancak Islm'i kabul etmeleri hlinde meydana
gelmesinden korktuklari durumun ne oldugunu grebilmekle mmkndr. Bu da sz
konusu olaya tarih perspektifinden bakmayi gerektirmektedir. Hatirlanacak olursa,
Kureys suresinin tahlilinde Kureys kabilesinin ok nemli bir zelligine deginmis,
onlarin Arabistanda yaygin sekilde Ismailin torunlari olarak bilinip tanindiklarini,
Araplarin onlara peygamber ocuklari gzyle baktiklarini, dokunulmaz kilinmis
Mekkeye gelen hacilarin her trl islerini grerek geindiklerini, bundan dolayi da
bu islerden iyi kazan sagladiklarini dile getirmistik. Iste Kureysli msrikler bu
kazantan, bu geimden mahrum kalmaktan korkmakta ve bu sebeple kfr ve sirki
tercih etmektedirler.
Dolayisiyla Rabbimizin buradaki Biz onlari kendi katimizdan bir rizk olarak,
her eyin semerelerinin toplanip kendisine getirildigi, gvenli, haram [dokunulmaz]
bir yere [Mekkeye] yerletirmedik mi? seklindeki szleri, dogrudan bu anlayistaki
msriklere yneliktir. Rabbimiz bu ifadesiyle onlarin saltanatlarinin kendi eserleri
olmadigini, sagladiklari kazanlari ve gvenliklerini Allahin Mekkede Rabblbeyt
insasini plnlayip gereklestirmesine borlu olduklarini bildirmektedir.
Mekkenin Gvenli Sehir olmasi ile ilgili olarak Kureys suresinin tahlilinde
ayrintili bilgi verilmistir. Bu aiklamalarin tekrar okunmasinin yararli olacagi
kanaatindeyiz.
626
Bu nedenle, nceki aiklamalara ek olarak asagidaki ayeti ve Mukatilin
kaydettigi su tarihi bilgiyi sunmakla yetiniyoruz:
96,97
Sphesiz, insanlar iin bereketli ve lemlere yol gsterme olarak konulan ilk ev,
Mekke'dekidir. Onda apaik almetler/gstergeler; Ibrhm'in grev yaptigi yer [egitilip, yetistirilip
ortak kosmaya karsi ayaklandigi yer] vardir. Ve oraya kim girerse gvende olmustur. Ve yoluna gc
yeten herkesin Beyt'i/ilhiyat egitim merkezini kastetmesi, ilhiyat egitimi iin oraya gitmesi Allah'in
insanlar zerinde bir hakkidir. Kim de geregi rtbas ederse, bilsin ki, sphesiz Allah btn
lemlerden zengindir.
(Al-i Imran/96, 97)
Mukatil b. Sleyman, 57. ayetin Kureysli Haris b. Nevfel b. Abdimenafin
peygamberimize yaptigi bir aiklama zerine indigini nakletmektedir. Naklettigine
gre, bu kisi peygamberimize sunlari sylemistir:
Senin dediklerinin hak oldugunu biz ok iyi biliyoruz. Bizim seninle birlikte hidayete
uymami:i engelleyen ey, Araplarin bizi yurdumuzdan, yani Mekkeden ikartmalarindan
626
(Tebynl_Kuran; c:1, s:582-585)
1222
korkmamizdir. nk biz, Araplara gre bir ba yiyip doyacak kadar azinligiz ve bizim onlara kari
koyacak gcmz yoktur.
627
58
Ve Biz, geimleriyle ymarmy nice kenti degiyime/ykma ugratmyzdr.
yte, onlarn yerleri! Kendilerinden sonra pek az oturulmuy olan meskenleri. Ve
Biz, vrislerin ta kendisiyiz.
59
Rabbin, kendilerine yetlerimizi okuyan bir peygamberi ana kente
gndermedike, memleketleri degiyime/ykma ugratc degildir. Zaten Biz,
halk yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan kimseler olmayan
memleketleri degiyime/ykma ugratc degiliz.
60
Ve size verilen yeyler, basit dnya hayatnn kazanm ve onun ssdr.
Allah katnda olanlar ise, daha hayrl ve daha kalcdr. Hl akl etmeyecek
misiniz?
Peygamberimize mazeret ileri sren Kureysli msriklere yapilan uyari bu
ayetlerde de devam etmektedir. Bu ayetlerin mesajini syle takdir etmek
mmkndr: Kaybederiz korkusuyla haktan yz evirip btila yapistiginiz ve bunca
vnp durdugunuz dnya refah ve servetine bir zamanlar Ad, Semud, Sebe,
Medyen ve Lut kavmi de sahipti. Onlari helk ettik, iste onlarin kalintilari... Sizden
nce helk edilmis bu topluluklar da ahlksizliga dalmislardi. Onlari son bir kez
uyarmak iin Allah peygamberlerini gnderdi. Fakat onlar kulak bile asmadilar.
Ayni sey simdi sizin iin de geerli... Siz de ahlksizliga daldiniz ve sizi uyarmak
iin size de bir eli geldi. Eger kfr ve inkrinizda israr ederseniz refah ve
rahatinizi korumak yerine onlari tehlikeye atmis olacaksiniz. Korkup durdugunuz
yikim, inanmaniz hlinde degil, inanmayi reddetmeniz hlinde sizi yok edecektir.
MEKKE MSRIKLERI NIIN IMHA EDILMEDI?
Sirk ve kfr ticareti ile hayatlarini srdren Mekkelilerin peygamberimizin
elilikle grevlendirilmesinden nce helk edilmeme sebebi, 59. ayetin 1.
cmlesindeki Rabbin, kendilerine ayetlerimizi okuyan bir peygamberi anakente
gndermedike, memleketleri helk edici degildir ifadesiyle aiklanmistir. Bu
husus baska ayetlerde ((Nahl/112, 113) (Isra/15) (Hud/117) (Enam/130, 132) (Sra/7)
(Araf/157) (Enam/19) (Hud/17) (Isra/58) ) de belirtilmistir:
Peygamberimiz kendilerine eli olarak gnderildikten sonra onunla mcadele
etmelerine ragmen Mekkeli msriklerin helk edilmemelerinin sebebi ise, yine 59.
ayetin 2. cmlesindeki Zaten Biz, halki zalim olmayan memleketleri helk edici
degiliz ifadesiyle aiklanmistir. Bu ifadeden, Mekkelilerin hepsinin de zalim [sirke
batmis] kimseler olmadigi anlasilmaktadir ki, bu durum herkesin bildigi bir
gerektir. Yce Allah o gn iin iman etmemis olanlarin bir kisminin daha sonra
iman edecegini; hayatlarinin sonuna kadar iman etmeyecek olanlarin ise, soylarindan
gelecek bazi kimselerin iman edeceklerini biliyordu ve bu sebeple de onlari helk
627
(Mukatil)
1223
etmiyordu. Nitekim bu husus aynen gereklesmis, o gnn msriklerinden ve
onlarin soylarindan birok kisi mmin olmustur.
61
Su hlde, Bizim kendisine gzel bir sz veriyle sz verip de ona kavuyan
kimse, basit dnya hayatnn kazanmn kazandrdgmz ve sonra kymet
gnnde huzurumuza getirilenlerden/huzurumuzda hazrolda tutulanlardan
olan kimse gibi midir?
Bu ayet de msriklerin ileri srdkleri mazerete karsi verilen bir cevaptir.
Burada onlara basit hayatta kazandirilanlar ile Allahin gsterdigi yolda gidip
Allahin vaat ettiklerini hak edenlerin bir olmayacagi sylenmektedir.
Bu ayeti anlamak iin iki noktanin dikkate alinmasi lzimdir:
Birinci olarak: Insan, dnya hayati ile ahiret hayati arasindaki farki iyi
kavramali, mukayeseyi iyi yapmalidir. Dnya hayati, ister nimet ister klfet
itibariyle olsun, basit, igreti, degisken ve geicidir. Ahiret hayati ise sonsuzdur ve
degisken degildir. Bu durumda akilli insanin ahiret hayatini tercih etmesi gerektigi
apaik ortadadir.
Ikinci olarak: Insan, Rabbimiz kullarindan ne istiyor? bunu iyi bilmelidir. O,
insanlardan mal mlk edinmemelerini, bu dnyanin nimetleriyle ilgilenmemelerini,
sefil yasamalarini degil, ok alismalarini ve kazandiklarini dogru yolda oka
harcamalarini istemektedir. Burada bize verilen mesaj, geici iin ebednin terk
edilmemesi ve geiciyi elde etmek iin sirk, zulm, inkr, fisk ve fcur yollarina
tevessl edilmemesidir. Kisaca dnya nimetlerinin mesru sinirlar iinde kazanilmasi
ve yine mesru sinirlar iinde harcanmasidir:
26
Ve Allah, diledigi kimseye rizki genisletir de llendirir de. Onlar ise basit dnya hayati ile
ferahladilar. Oysa basit dnya hayati, hirette sadece bir kazanimdir.
(Rad/26)
14
Kadinlara, ogullara, kantar kantar yigilmis altin ve gmse, salma gzel atlara, etinden ve
stnden yararlanilan hayvanlara ve ekinlere duyulan tutkulu asiri istek, insanlara ssl/ekici
kilindi. Bunlar, basit dnya hayatinin kazanimidir. Ve Allah, varilacak gzel yer Kendi katinda
olandir.
15-17
De ki: Size bundan daha hayirli olani bildireyim mi? Allah'in korumasi altina girmis;
Rabbimiz! Sphesiz biz inandik, artik bizim sularimizi bagisla ve bizi Ates'in azabindan koru!
diyen, sabreden; diren gsteren, dogru olan, srekli saygida duran, Allah yolunda harcamada
bulunan ve seherlerde bagislanma dileyen kisiler iin Rablerinin katinda, iinde temelli kalacaklari,
altindan irmaklar akan cennetler, tertemiz esler ve Allah'tan hosnutluk vardir. Ve Allah, kullari en iyi
grendir.
(l-i Imran/14, 15)
77,78
Kendilerine, Elinizi ekin, salti ikame edin [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma;
toplumu aydinlatma kurumlari olusturun, ayakta tutun], zekti/vergiyi verin denilenleri grmedin
mi/ hi dsnmedin mi? Sonra savas zerlerine yazildiginda, onlardan bir grup, Allah'a duyduklari
saygiyla, sevgiyle, bilgiyle rperti gibi yahut daha siddetli olarak insanlara saygiyla, sevgiyle,
bilgiyle rperti duyarlar. Ve Rabbimiz, ne diye savasi zerimize yazdin, bizi yakin bir zamana
ertelemeli degil miydin? dediler. De ki: Dnyanin kazanimi, ok azdir. hiret ise Allah'in
korumasi altina girmis kisiler iin daha hayirlidir ve siz bir hurma ekirdegindeki ipince bir iplik
kadar bile haksizliga ugratilmayacaksiniz. Her nerede olursaniz olun lm size yetisir, son derece
saglam kaleler iinde bulunsaniz bile. Ve onlara bir iyilik isabet ederse, Bu Allah'tandir derler,
bir ktlge ugrarlarsa, Bu sendendir derler. De ki: Hepsi Allah'tandir. Bunlara ragmen bu
topluma ne oluyor ki, neredeyse hepten sz anlamayacaklar?
(Nisa/77, 78)
1224
38
Ey iman etmis kisiler! Ne oldu ki size, Allah yolunda savasa ikin denildigi zaman yere
agirlasip kaldiniz/akilip kaldiniz. hiretten cayip basit dnya hayatina mi razi oldunuz? Ama
hrettekine gre, bu basit dnya hayatinin kazanimi pek azdir.
(Tvbe/38)
62
Ve o gn Allah onlara seslenir de der ki: Yanly olarak inanmy
oldugunuz Benim ortaklar hani nerede?
63
Haklarnda Sz gerekleyen kimseler; Rabbimiz! yte bunlar bizim
azdrdgmz kimselerdir. Biz nasl azmysak, iyte bunlar da ylece biz azdrdk.
Biz, Sana kary uzak olduk. Onlar sadece bizlere tapmyorlard derler.
64
Ve Ortaklarnz agrn! denir, onlar da agrrlar. Sonra da onlar
kendilerine cevap vermezler ve azab grrler. Ne olurdu onlar, kilavuzlanan
dogru yolu kabullenmiy olsalardi!
65
Ve o gn Allah, onlara seslenir de; Gnderilen elilere ne cevap
verdiniz? der.
66
yte, o gn onlara btn nemli haberler kapkaranlk olmuytur; artk
onlar birbirlerine de soramazlar.
Bu ayet grubunda, basit dnya zevklerini ahiret hayatina tercih etmeleri sonucu
ahirette kt durumlara dsenlerin ve onlari bu durumlara dsren zavallilarin
birbirleriyle davalasmalari gzler nne serilmektedir. Bu sahneler Saffat suresinde
syle canlandirilmistir:
27
Ve onlarin bazisi bazisina dnms/ yzyze gelmis, sorusuyorlar/ birbirlerini sorumlu
tutuyorlar.
28
Onlar: Sphesiz siz bize sag elden/hak yoldan/iyi konumdan/gten-kuvvetten gelir
dururdunuz derler.
29-32
Digerleri derler ki: Tam tersine, siz mminler olmamistiniz. Bizim size karsi bir
gcmz de yoktu. Tam tersi siz azmis bir toplumdunuz. Onun iin zerimize Rabbimizin Sz' hak
oldu. Sphesiz biz tadicilariz. Sonra biz, sizi kiskirttik. nk biz kiskirticilar idik.
33
Su hlde sphesiz onlar, o gn azapta ortaktirlar.
(Saffat/27-33)
Dikkat edilirse, burada hesaba ekilenler kandirilan akilsiz kimselerdir.
Allah ortak kosanlara sormaktadir ama cevap verenler bizzat ortak kosulanlardir.
Akilsizlar tarafindan sulanan bu kisiler, gler, varliklar, sulamalar karsisinda
Biz bunlari zorla yaptirmadik, onlari ne grme, isitme kuvvetlerinden, ne de
dsnme melekesinden mahrum ettik. Olar hak yola girmek istediklerinde onlari
zorla btil yola ekebilecegimiz bir durum da sz konusu degildir. Gerek sudur ki,
nasil biz kendi zgr irademizi kullanarak saptiysak, onlar da kendi zgr
iradeleriyle bizim kendilerine sundugumuz yanlis yolu tercih ettiler. Dolayisiyla
onlarin yaptiklarindan biz sorumlu degiliz; onlar kendi yaptiklarindan, biz kendi
yaptiklarimizdan sorumluyuz diyerek sulamalari kabul etmeyeceklerdir.
Ortak kosanlarla ortak kosulanlar arasindaki bu ekisme, birok ayette ((Sad/64,
Zhruf/67, Enam/94, Zmer/31, Meryem/81, 82, Ahkaf/5, 6, Bakara/166, 167 ve Kehf/52, 53) dile
getirilmistir:
63. ayette konu edilen Sz, Rabbimizin bizi yarattiginda hakkimizda aldigi
bir ilke kararidir:
1225
84
Allah dedi ki: Gerek budur. Ben de su geregi sylyorum:
85
Andolsun ki cehennemi
kesinlikle senden ve onlarin sana uyanlarindan; hepinizden dolduracagim.
(Sad/84, 85)
13
Ve eger Biz, dileseydik her kisiye dogru yolu verirdik. Velkin Benden: Btn bilinen,
bilinmeyen, gemisten, gelecekten herkesten cehennemi elbette tamamen dolduracagim sz hak
olmustur.
(Secde/13)
Rabbimizin cehennemin ins ve cinn [herkes] tarafindan doldurulmasina
ynelik kararinda dikkatlerden kamamasi gereken ince bir nokta vardir ki, bu da
cehennemi dolduracak olanlarin bu sonuca bizzat kendi zgr iradeleri ve seimleri
ile ulasacak olmalaridir. nk Rabbimiz, rahmeti geregi insanlara eli
gndermekte, kitap indirmekte, insanlari ise seimlerinde serbest birakmaktadir. Eli
gndermeden azap etmeyecegi ise zaten Rabbimizin bildirdigi bir ilke kararidir.
Konuyla ilgili daha ayrintili aiklama Kaf suresinin tahlilinde verilmistir.
67
Fakat tevbe etmiy, iman etmiy ve dzeltici iyler yapmy kimseye gelince;
o, kurtuluya erenlerden olmay umabilir.
Yapilan uyarilardan sonra burada Rabbimiz kurtulus kapisini gstermektedir:
Buna gre, gemisinde neye inanmis ve hangi ameli islemis olursa olsun, kisinin
tvbe etmesi, sonra da iman edip salihati islemesi hlinde, Rabbimiz onun
kurtulanlardan olmayi umabilecegini sylemekte, bylece insanlari tvbeye davet
ederek sulu kullarina kurtulus yolunu gstermektedir.
39
Sonra kimyaptigi haksizliktan sonra tevbe eder ve dzeltirse, bilsin ki sphesiz Allah, onun
tevbesini kabul eder. Sphesiz Allah, ok bagislayandir, ok merhamet edendir.
40
Gklerin ve yerin
sahipliginin, ynetiminin Allah'a ait oldugunu bilmedin mi? O, diledigine azap eder, diledigini de
bagislar? Ve Allah, her seye en iyi g yetirendir.
(Maide/39)
17
Allah'in zerine aldigi tevbe, ancak cehalet nedeniyle ktlk yapanlarin, sonra hemencecik
tevbe edenlerinkidir. Iste bunlar, Allah'in tevbelerini kabul ettikleridir. Allah, en iyi bilendir, en iyi
hkm koyandir.
18
Ve tevbe, ktlkleri yapip edip de onlardan birine lm atinca: Ben, simdi gerekten
tevbe ettim diyenler ve de kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden birileri olarak
lenler iin degildir. Iste bunlar, Bizim, kendileri iin aci bir azap hazirladiklarimizdir.
(Nisa/17, 18)
53
De ki: Ey nefislerine karsi siniri asmis olan kullar! Allah'in rahmetinden mit kesmeyin.
Sphesiz Allah, gnahlari tmden bagislar. Sphesiz O, ok bagislayicidir, ok merhamet edicidir.
(Zmer/53)
Bunlardan baska, tvbenin konu edildigi su ayetlere de bakilabilir: Enam/54,
Meryem/60, Ta Ha/82, Furkan/70, 71, Nur/31, Tahrim/8, Bakara/160, Al-i Imran/89,
Araf/153, Nahl/119, Nur/5, Sura/28.
68
Ve senin Rabbin, diledigi yeyi oluyturur ve onlar iin hayrl olan yeyleri
seer, onlar iin ise seim hakk yoktur. Allah, onlarn ortak koytuklarndan
arnktr ve yceler ycesidir.
1226
69
Ve senin Rabbin, onlarn, sinelerinde gizledikleri yeyleri ve aga
vurduklar yeyleri bilir.
70
Ve O, Kendisinden bayka ilh diye bir yey olmayan Allah'tr. lkinde ve
sonuncuda tm vgler O'nundur, hkm yalnzca O'nundur. Ve ancak O'na
dndrleceksiniz.
Bu ayetlerde Rabbimiz, ilk yaratmanin, yaratmanin devaminin ve yaratilanlarla
ilgili her trl tasarrufun kendi elinde oldugunu aiklamaktadir. Bu ayetler ayni
zamanda sirke bir reddiye mahiyetindedir. nk Rabbimiz, her seyin kendi
kontrolnde oldugunu bildirdigi bu ayetlerde msriklerin kendi kafalarindan bu
szde ilhlara yagmur yagdirma, sifa verme, bereket saglama, sefaat etme gibi isler
grdrp onlara sifatlar, dereceler ve mevkiler bimelerine karsi ikmaktadir.
69. ayette dile getirilmis olan Allahin her seyi bildigi hususu, baska
ayetlerde de vurgulanmistir:
8
Allah, Her disinin neyi tasidigini ve rahimler neyi eksiltir ve neyi artirir bilir. Ve her sey,
O'nun katinda bir l iledir.
9
Allah, grlmeyeni, duyulmayani, sezilmeyeni, gemisi, gelecegi ve aikta olani bilendir, pek
byktr, yceler ycesidir.
10
Sizden, sz gizleyen kimse ve onu aiga vuran kimse, gece gizlenenle gndz aiga ikan
kimse esittir.
(Rad/8-10)
59
Grnmezin, duyulmazin, gemisin, gelecegin anahtarlari da yalnizca O'nun katindadir.
O'ndan baska hi kimse onlari bilmez. Karada ve denizde olanlari da bilir O. O bilmeksizin bir yaprak
dahi dsmez. Yerin karanliklarindaki bir tane, yas ve kuru hibir sey yoktur ki apaik bir kitapta
bulunmasin.
(Enam/59)
Rabbimiz, kendisine yakistirilan noksan sifatlardan arinik oldugunu ise sadece
burada degil, yzlerce yerde konu etmistir.
71
De ki: Hi dyndnz m, eger Allah zerinizde geceyi ta kymet
gnne kadar aralksz devam ettirse, Allah'tan bayka size yk getirecek ilh
kimdir? Hl kulak vermeyecek misiniz?
72
De ki: Hi dyndnz m, eger Allah zerinizde gndz ta kymet
gnne kadar aralksz devam ettirse, Allah'tan bayka, istirahat edeceginiz
geceyi size getirecek ilh kimdir? Hl grmeyecek misiniz?
73
Ve Allah'n rahmetindendir ki O, geceyi ve gndz; gecede dinlenesiniz
ve gndzn, O'nun karylksz, fazladan verdiklerinden arayasnz ve
kendinize verilen nimetlerin karylgn dersiniz diye yapt.
Bu ayet grubunda, peygamberimizden inansizlara seslenmesi istenmekte ve
Allahin varligina, birligine, ahirette yeniden yaratacagina, hesap soracagina kanit
olarak gece ile gndzn yasam zerindeki etkisi gsterilmektedir.
Yce Rabbimiz burada, gece ile gndzn mevcut dzeninin degismesi, yani
srekli gece veya srekli gndz olmasi hlinde meydana gelebileceklerin
dsnlmesini istemis ve mevcut dzendeki gece ile gndz ayarinin ne kadar
isabetli olduguna dikkat ekmistir.
1227
Gece ile gndze ibret verici bir olgu olarak pek ok ayette isaret edilmis ve
insanlara gece ile gndz geregini dsnerek akillarini baslarina alabilecekleri
bildirilmistir.
45,46
Rabbinin o glgeyi nasil uzatmis olduguna bakmadin mi? Dileseydi onu elbet hareketsiz de
yapardi. Sonra Biz gnesi, ona delil yaptik. Sonra da onu kolay bir ekisle Kendimize dogru ektik.
47
Ve O, sizin iin geceyi elbise, uykuyu da rahatlik yapandir. Ve O, gndz yayilis yapandir.
(Furkan/4547)
74
Ve o gn Allah, onlara seslenip der ki: Yanly olarak inandgnz Benim
ortaklar hani, nerede?
75
Ve Biz her nderli toplumdan bir yhit ekip kardk da, Haydi, kesin
delilinizi getirin! dedik. Artk bildiler ki, hakikat Allah'a aittir ve
uydurageldikleri yeyler kendilerinden ayrlp kaybolmuytur.
Bu ayetlerde yeni bir mahser sahnesi canlandirilarak yine 62-66. ayetlerdeki
konuya dnlmektedir. Artik mahkeme baslamistir. O gn kimsenin yalan
syleyebilecek, mazeret ileri srebilecek imkni yoktur. nk tm uydurma seyler
yok olup gitmis, ortada sadece Allaha ait hakikat kalmistir.
75. ayette geen bir ahit ifadesiyle, vahy, yakinlar, nefis ve toplum gibi
sahitlerden toplumu uyaran peygamber kastedilmistir. nk peygamberler hesap
aninda tanik olarak bulundurulacaklardir:
11-13
taniklik edecek eliler, taniklik iin bekletildikleri Ayirt etme gn taniklik vakti
belirlendigi zaman,
(Mrselat/11-13)
41
Her mmetten bir tanik getirdigimiz ve seni de iste onlarin zerine bir tanik olarak
getirdigimiz zaman bak nasil?
(Nisa/41)
89
Ve Biz o gn, her mmet iinde, kendilerinden kendi aleyhlerine bir shit gnderecegiz. Seni
de onlarin zerine shit getirecegiz. Biz bu kitabi da, her seyi aiklayan ve Mslmanlara bir kilavuz,
bir rahmet ve bir mjde olarak sana indirdik.
(Nahl/89)
69
Ve yeryz Rabbinin nruyla aydinlanmis, kitap konulmus, peygamberler ve taniklar
getirilmis ve aralarinda hak ile karar verilmistir. Ve onlara haksizlik edilmez.
(Zmer/69)
Rabbimizin insanlari sinamasi, gretmek iin degil, dnya ve ahirete tanik
olusturmak iindir. Kimmse hakkindaki karara itiraz edemesin. Tipki okullardaki
gretmenlerin grencilerini sivav yapma amacinin, grencilerden grenmek
olmayip sinava giren grencilerin durumunun belirlenmesi, sahitlendirilmesi
oldugu gibi.
Kiyamet gnnde insanlar iin, kendi nefsi, yakinlari, toplumu, eliler ve vahyler taniklik
edecektir.
Bu konuyla ilgili su ayetlere de bakilabilir.
Bakara/ 143, Hacc 78, Fecr/21-23, , Nisa/ 41, 159, Nahl /84, 89, Kaf/ 21,
Mmin /51, Hud/18, 19, Kasas/ 75, Fussilet /20-22, Nur/ 24, Ya Sin/ 65,
Furkan/30, Maide/116-118.
1228
75. ayetteki Haydi, kesin delilinizi getirin! ifadesiyle sululara sanki syle
denmektedir: Mazur oldugunuzu gstermek iin ikna edici bir delil getirin! Ya israr
edip durdugunuz sirkin, eliligi ve ahireti inkrin dogru bir inan oldugunu ve bu
inanci akl delillerle benimsediginizi ispatlayin; yahut eger bunu yapamiyorsaniz, hi
degilse bu hataya karsi sizi uyarmak iin Allah'in hibir dzenlemede
bulunmadigini, size dogru yolu gstermedigini ispat edin!
76,77
Sphesiz Karun, Ms'nn toplumundan idi de, onlara kary azgnlk
etmiyti. Biz ona yle hazineler vermiytik ki, yphesiz onun anahtarlar gl
kuvvetli bir topluluga agr gelirdi. Bir zaman toplumu ona demiyti ki:
~Smarma! Sphesiz ki Allah ymarklar sevmez. Ve Allah'n sana verdiginde
hiret yurdunu iste. Dnyadan da nasibini unutma! Allah'n sana ihsan ettigi
gibi, sen de ihsanda bulun. Ve yeryznde bozgunculugu isteme. Sphesiz ki
Allah, bozguncular sevmez.
78
Karun, Bu servet, bana ancak kendimdeki bilgi sayesinde verildi dedi.
Bilmez miydi ki Allah, kendinden nceki nesillerden, ondan daha gl, ondan
daha ok taraftar, birikimi olan kimseleri kesinlikle degiyime/ykma
ugratmyt. Ve bu gnahkrlar, digerlerinin gnahlarindan sorumlu tutulmaz.
79
Derken Karun, ss, grkem iinde toplumunun karysna kt. Dnya
hayatn isteyen kimseler, Keyke Karun'a verilen gibi bizim de olsayd!
Sphesiz ki o Karun, ok byk bir nasip sahibidir dediler.
80
Ve kendilerine bilgi verilmiy olan kimseler ise, Yazklar olsun size!
man eden ve slihi iyleyen kimseler iin Allah'n verecegi dl daha hayrldr.
Ona da ancak sabredenler kavuyabilir dediler.
81
Sonunda Biz onu ve evini yere geirdik. Artk Allah'n astlarndan
kendisine yardm edecek bir taraftar da olmad ve o, kendini savunup
kurtarabilecek kimselerden de degildi.
82
Ve daha dn onun yerinde olmay isteyenler, Demek ki Allah
kullarndan diledigine rzk geniyletiyor ve daraltyor. Syet Allah bize
armagan vermiy olmasayd, bizi de yerin dibine geirirdi. Ve demek ki
kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddedenler kendilerini
kurtaramyorlar diyerek sabahladlar.
Hatirlanacak olursa, surenin 57-61. ayetlerinde Mekkeli msriklerin dnya
nimetlerini tercih ederek dogru yoldan iktiklari belirtilmis, akilli insanin dnya
kazanlarini degil de kalici ahiret kazanlarini tercih etmesi gerektigi yolunda
uyarilar yapilmisti. Bu uyarilara somut rnek teskil edecek bir kissanin anlatimi da
konumuz olan bu ayet grubunda yapilmaktadir. Akil sahiplerinin ok byk ibretler
alabilecegi bu kissanin bas aktr, vurgunun, kapitalist zihniyetin sembol olarak
tanitilan Karundur. Ilk bakista Karun ile ona muhatap olan iki grup insandan sz
eden kissa, pasajin ierigine bakildiginda sadece o iki grubu degil, tm zamanlarin
servet dsknlerini ve onlara imrenen akilsizlari gzler nne sermekte, ayrica bu
servet dsknlerini ve onlara imrenen akilsizlari uyaran bilgili ve bilinli kisilerin
bunu hangi sorumluluk bilinciyle yaptiklarini ortaya koymaktadir.
Kuranin mesajindan rahatsiz olanlara bakildiginda, eski dnemlerde de
oldugu gibi, bu kimselerin daima kendi kurduklari ekonomik ve sosyal dzenlerin alt
st olacagindan korkan byk sermayedarlar, tefeciler ve smrgenler oldugu
grlmektedir. Baska bir ifadeyle tarih, uluslararasi ticaret, faiz ve smr ile
Karunlasmis kisilerle doludur. Bu kisiler, Hmeze suresinde de bildirildigi zere, en
akilli isin servet kazanip biriktirmek olduguna inanan ve kendi bilgi ve becerisi
1229
sayesinde elde ettigini zannettigi servetleriyle kendilerini zengin hisseden
tagutlasmis kimselerdir:
6-8
Kesinlikle senin dsndgn gibi degil! Dns Rabbine olmasina ragmen insan, kendisini
yeterli grdgnde, kesinlikle azar.
(Alak/6-8)
Karun ismi Kuranda bu sureden baska iki surede (Ankebut/39, Mmin/23, 24)
daha gemektedir:
Yukaridaki ayetlerden anlasildigina gre, Musa peygamber, Karuna da eli
olarak gnderilmistir. Bu, Karunun Firavunla isbirligi iinde oldugunu ve servetini
Israilogullari aleyhine kullandigini gstermektedir. Yani Karun, kendi kavmine
ihanet eden, Israilogullarina zulmeden Firavunun destekisi ve isbirlikisi bir
kimsedir; Firavun nezdindeki yerini de kendi halkina ihaneti ile kazanmistir. Bir
Israiloglu olan kapitalist Karunun kazandigi mevki o kadar nemlidir ki, Firavunun
destekisi ve yandasi olan saray erkninin adi, onun adinin yaninda ikinci plnda
kalmis, Firavun ve basrahibi Hamandan sonra Musa peygamberin eli olarak
gnderildigi nc nemli kisi olmustur.
Kitab-i Mukaddeste Karun adi gemez. Ancak Sayilar, ikis, Tarihler ve
Tekvin blmlerinde bahsi geen Korah ile Karunun ekseriyetle ayni kisi oldugu
kabul edilir. Bu kisi ile ilgili, Kitab-i Mukaddesin Sayilar; 6. Babinda ayrintili bilgi
mevcuttur.
Musa'yla Harun'un Soy Ktg
14- Israilliler'in aile nderleri unlardir: Yakup'un ilk oglu Ruben'in ogullari: Hanok, Pallu,
Hesron, Karmi. Ruben'in boylari bunlardir.
15- Simon'un ogullari: Yemuel, Yamin, Ohat, Yakin, Sohar ve Kenanli bir kadinin oglu Saul;
Simon'un boylari bunlardir.
16- Kayitlarina gre Leviogullari'nin adlari unlardir: Geron, Kehat, Merari. Levi yz otuz
yedi yil yaadi.
17- Geron'un ogullari boylarina gre unlardir: Livni, Simi.
18- Kehat'in ogullari: Amram, Yishar, Hevron, Uzziel. Kehat yz otuz yil yaadi.
19- Merari'nin ogullari: Mahli, Mui. Kayitlarina gre Levi boylari bunlardir.
20- Amram halasi Yokevet'le evlendi. Yokevet ona Harun'la Musa'yi dogurdu. Amram yz otuz
yedi yil yaadi.
21- Yishar'in ogullari: Korah, Nefeg, Zikri.
628
Yahudi rivayetlerine gre Korah o kadar muazzam bir servete sahipti ki,
Yahudi ansiklopedilerinde onun hazinelerinin anahtarlarini tasimak iin yz
katira ihtiya oldugu yazilidir.
629
Her ne kadar abartili ise de, bu ifade Karunun
Israil kaynaklarina gre de zamaninin en zengin insani oldugunu gstermektedir.
628
ikis; 6. Bab, 14- 21:
629
(J ewish Encylopedia c: VII. sh. 556)
1230
Karunun zenginligi Kuranda sadece konumuz olan 79. ayetteki Derken o
[Karun], ziynet [ihtiam] iinde kavminin karisina ikti cmlesiyle ifade
edilmesine ragmen, insanlar bu ziynetin keyfiyeti hususunda muhtelif seyler
zikretmislerdir. Syle ki: Onun kendi kavminin karsisina atiyla, katiriyla, altiniyla,
gmsyle, yzlerce sirmali svarisiyle, binlerce klesiyle iktigi tasvir edilmistir.
Karunun kendi kavminin karsisina ziynetleriyle ikmasinin sebebi, bize gre,
Israilogullarini kendisine zendirme amaci gtmesidir.
81. ayetteki Sonunda Biz onu ve evini yere geirdik ifadesi, mecaz olarak, en
sonunda onun maldan, mlkten, makamdan, mevkiden mahrum birakildigini, sefil
ve perisan bir sekilde ldgn bildirmektedir. Bu ifade klsik eserlerde hakikat
manasina ekilmis ve bu konuda birok sylenti nakledilmistir:
Rivayet edildigine gre, Karun, Allah'in Nebisi Hz. Musa [a.s]'ya eziyet eder, Hz. Musa [a.s]
ise aralarindaki akrabaliktan tr ona mdara ederdi. Derken zekatla ilgili ilh emir geldi. Bunun
zerine Hz. Musa [a.s], Karun ile, her bin dinara karilik bir dinar, her bin dirheme karilik bir
dirhem [zekat vermesi] zere anlati. Karun bunun yeknunu hesap edince, ok buldu. Dolayisiyla
cimrileti ve Israilogullarini toplayarak "Musa [a.s] mallarini:i almak istiyor" dedi. Onlar da: "Sen
bizim efendimiz ve bygmzsn, bize diledigini emret [yapalim]" dediler. Karun, "Falanca
gnahkr [zaniye] kadina rvet [para] verelim. Musa [a.s]'nin kendisiyle zina ettigini sylesin.
Bylece Israilogullari ondan vazgeerler" dedi. Bylece o kadina altin bir tas dolusu altin verdiler.
630
Ibn Abbs ve Sdd'den bir rivayete gre; Krn, fahie bir kadina Hz. Ms Isrilogullari
iinde durup onlara Allah'in kitabini okurken, onlarin huzurunda Hz. Musa'yi susturmasi iin bir
miktar mal vermi de kadin: Ey Ms, sen bana yle yle yapmitin, demiti. Topluluk iinde kadin
bu szleri Hz. Ms [a.s.]ya sylediginde o korkudan titremi, kadina dogru gelip iki rek'at namaz
kilmi, sonra: Denizi yaran, sizi Firavun'dan kurtaran, yle yle yapan Allah akina, seni bu
syledigine sevk edenin kim oldugunu bana haber vereceksin, demi. Kadin: Mademki bana Allah
akina dedin; o hlde Karun sana bunlari sylemem iin unlari unlari verdi. Ben Allah'a istigfar
edip O'na tevbe ediyorum, dedi. Ite o zaman Hz. Ms, Allah iin secdeye kapandi ve Krn
hakkinda istekte bulundu. Allah Tel Hz. Musa'ya vahyedip: Yeryzne, sana onun hakkinda itaat
etmesini emrettim, buyurdu. Hz. Ms, yeryzne Karun'u ve evini yutmasini emretti de, yle oldu.
Karun'un helki hakkinda, yle bir olay da anlatiliyor: Krn, [bir gn] zneti iinde boz
renkli katirlara binmi olarak kavminin yanma ikmiti. Onun ve hizmetilerinin zerinde erguvan
renkli [boyali] elbiseler vardi. Bu maiyyeti iinde Allah'in peygamberi Hz. Ms [a.s.]nin meclisine
ugradi. Hz. Ms evresindekilere Allah'in gnlerini hatirlatiyordu. Karun'u grnce, Hz. Musa'nin
evresindekiler yzlerini ona dndrerek debdebe ve ihtiamina bakmaya baladilar. Hz. Ms [a.s.]
Karun'u agirip: Seni bu yaptigina sevk eden nedir? diye sordu. Krn: Ey Ms, ayet sen benden
peygamberlikle stn kilinmisan, phesiz ki ben de sana dnya ile stn kilindim. Dilersen ikalim;
sen bana, ben de sana beddua edeyim, dedi. Hz. Ms ve Krn kavmi iinde iktilar. Hz. Ms: Sen
mi du edeceksin, yoksa ben mi du edeyim? diye sordu, Krn: Hayir, ben du edecegim, dedi.
Krn du etti de onun duasina icabet olunmadi. Sonra Hz. Ms: Du edeyim mi? diye sordu,
Karun'un evet cevabi zerine: Ey Allah'im, yeryzne bugn bana itaat etmesini emret, dedi. Allah
Tel ona: Sphesiz ylece yaptim, diye vahyetti. Hz. Ms: Ey yeryz, onlari al [yakalayip iine
al], dedi. Yeryz onlari ayaklarina kadar iine aldi. Sonra: Onlari al, dedi de topuklarina kadar,
sonra dizlerine kadar iine aldi. Sonra Hz. Ms: Onlarin haznelerini ve mallarini getir, dedi.
Yeryz, onlarin hazne ve mallarini getirdi de onlara baktilar. Hz. Ms eliyle iaret edip: Ey Lvi
ogullari, gidiniz! dedi. Yeryz onlarin zerine kapandi. Ibn Abbs'tan rivayete gre; o, yle
demitir: Onlar yedinci kat yeryzne batirildi. Katde der ki: Bize anlatildigina gre onlar, her gn
bir adam boyu batirilmaktadir ve kiyamet gnne kadar da orada batmaya devam edeceklerdir.
631
630
(Razi; el Mefatihul-Gayb)
631
(Ibni Kesir)
1231
83
yte hiret yurdu! Biz onu yeryznde bbrlenmeyi ve bozgunculugu
arzulamayan kimseler iin hazrlarz. Ve kbet, Allah'n korumas altna
girmiy kiyiler iindir.
84
Kim bir iyilik getirirse, ona ondan daha hayrls/ ona ondan dolay bir
hayr vardr. Ve kim bir ktlk getirirse; iyte o ktlkleri iyleyenler, ancak
yaptklar yeyler ile karylklandrlrlar.
Bu ayetlerde, Karun tipindeki azgin, simarik ve bozguncu kimselerin cennet
yz gremeyecekleri, gzel sonuca ise yeryznde bbrlenmeyen, bozgunculuk
yapmayan takva sahiplerinin ulasacagi bildirilmektedir. Bu mjdeyle insanlar
takvaya zendirilmektedir.
85
Sphesiz ki Kurn' sana farz klan Allah, elbette seni dnlecek yere
dndrecektir. De ki: Benim Rabbim, kimin dogru yol klavuzu ile geldigini ve
kimin apak bir sapklk iinde oldugunu daha iyi bilendir.
Rabbimiz bu ayette peygamberimize 'Sphesiz ki Kurani sana farz kilan kii
[Allah], elbette seni dnlecek yere dndrecektir seklindeki szleriyle ona
manev destek vererek Seni eli tayin eden elbette geregini yapacaktir demis
olmaktadir. Kurani sana farz kilan ifadesi, Sana vahyi toplama ve dagitma
grevini veren demektir. Bu ifadeyle vahyin ilk sz ikra [oku]! emrine isaret
edilmistir. Ayetin ikinci kismindaki Benim Rabbim, kimin hidayetle geldigini ve
kimin apaik bir sapiklik iinde oldugunu daha iyi bilendir ifadesi ise inkrcilara
ynelik bir uyari mahiyetindedir.
85. ayetteki -'- mead szcg orijinal anlamiyla bir kimsenin en sonunda
dnmek zorunda oldugu yer demektir.
632
Szck ayette nekre [belgisiz] olarak yer almistir. Bu sebeple szcg burada
cennet olarak anlamak mmkn oldugu gibi, hicretten sonra fethedilerek
dnlecek yer anlaminda Mekke olarak anlamak da mmkndr. Ayetin tm
insanliga ynelik bir mesaj oldugu dikkate alindiginda ise szckle Allahin
hidayetinin [dogru yola kilavuzlamasinin] kastedildigi de sylenebilir.
86
Ve sen Kitab'n sana vahyedilecegini/indirilecegini ummuyordun. O,
ancak Rabbinden bir rahmet olarak verildi. yleyse sakn kfirlere; Allah'n
ilhlgn ve rabligini bilerek reddedenlere arka kma/ yardmc olma.
87
Ve ortak koyanlar sana indirildikten sonra, sakn seni Allah'n
yetlerinden alkoymasnlar. Ve Rabbine davet et. Ve asla ortak koyanlardan
olma!
88
Ve Allah ile beraber bayka bir tanrya yalvarma. O'ndan bayka hibir
ilh yoktur. O'nun Zatndan bayka her yey yok olacaktr. Yasa-ilke, yalnzca
O'nundur. Siz de ancak O'na dndrleceksiniz.
Isra1
Kulunu, bir gece,
yetlerimizden/ almetlerimizden/ gstergelerimizden gsterelim diye, Mescid-i
Haram'dan bir kenarn mbarek kldgmz Mescid-i Aksa'ya yrten Zat, her
trl noksan sfatlardan arnktr. Sphesiz O, en iyi iyitenin, en iyi grenin ta
kendisidir.
632
( Lisanl-Arab, c:6, s:506, avd mad.)
1232
86. ayet, peygamberimizin eli olusunun bir delilidir. Tipki Musa peygamber
gibi, peygamberimiz de hi beklemedigi hlde, daha nceki yasantisiyla hi ilgisi
olmayan bir greve tayin edilmis, yani peygamberlikle grevlendirilmistir.
Peygamberimizin bu grevlendirmeden habersiz olusu birok ayette vurgulanan bir
husustur. Bu ayetler peygamberimizin eliligine hibir akilli, insaf sahibi insanin
reddedemeyecegi birer kanit durumundadir:
15
Ve yetlerimiz onlara aika okundugunda, Bize kavusmayi ummayanlar: Bundan baska bir
Kurn getir yahut bunu degistir! dediler. De ki: Onu kendimin ngrmesiyle degistirmem benim
iin sz konusu olamaz. Ben, sadece bana vahyolunana uyuyorum. Rabbime isyan edersem,
kesinlikle byk bir gnn azabindan korkarim.
16
De ki: Allah dileseydi, ben Kurn'i size okumazdim ve Allah, Kurn'i size bildirmemis
olurdu. Ben de Kurn'dan nce kesinlikle iinizde bir mr kalmistim. Hl aklinizi kullanmayacak
misiniz?
(Yunus/15, 16)
21
Ve insanlara dokunan bir sikintidan sonra kendilerine bir rahmet tattirdigimiz zaman,
yetlerimiz/ almetlerimiz/ gstergelerimiz hakkinda onlarin bir plni vardir. De ki: Pln
bakimindan Allah daha abuktur. Sphesiz ki elilerimiz plnladiginiz seyleri yazip duruyorlar.
(Yunus/21)
48
Ve sen bundan evvel herhangi bir kitaptan okumuyordun; sen Kurn'i kendiliginden
yazmiyorsun. Eger byle olsaydi, btila inananlar kesinlikle kusku duyacaklardi.
(Ankebut/48)
52,53
Iste bylece Biz, sana da Kendi emrimizden/Kendi isimizden olan ruhu/ Kurn'i vahyettik.
Sen, kitap nedir, iman nedir bilmezdin. Fakat Biz onu, kullarimizdan diledigimizi kendisiyle
kilavuzladigimiz bir nr/isik yaptik. Hi kuskusuz sen de dosdogru bir yola; gklerde ve yerde
bulunanlar Kendisi iin olan Allah'in yoluna kilavuzluk etmektesin. Gznz ain, btn isler yalniz
Allah'a dner.
(Sra/52, 53)
1
Kaf/100. ok serefli/sani yce Kurn kanittir ki
22
kesinlikle sen bundan duyarsizlik,
bilgisizlik iinde idin. Simdi senden perdeni kaldirdik. Artik bugn gzn keskindir; Kuran
sayesinde kurmay birisi oldun.
2,3
Ama onlar, kendilerine ilerinden uyarici geldigine sasirdilar da kfirler; Allah'in ilhligini
ve rabligini bilerek reddedenler, Bu, sasilacak bir seydir! ldgmz ve bir toprak oldugumuz vakit
mi? Bu, uzak bir dnstr dediler.
(Kaf/1- 3
67
De ki: O; Kuran, ok byk, nemli bir haberdir.
68
Siz ondan yz eviriyorsunuz.
69
Onlar
birbirleriyle tartisirken, benimen stn seylerin dolduruldugu; Kurn'a dair bir bilgimyok idi.
70
Ancak ben, evet ben apaik bir uyarici oldugumiin bana vahyediliyor.
(Sad/67- 70)
3
Sana bu Kurn'i vahyetmekle Biz, sana kissalarin en gzelini anlatiyoruz. Hlbuki sen,
bundan nce, kesinlikle bu konu hakkinda duyarsiz/ bilgisizlerdendin.
(Yusuf/3)
88. ayetin sonunda Iltifat sanati yapilarak peygamberimizden tm insanliga
dnlms ve Siz de ancak ona dndrleceksiniz denilmek suretiyle herkese
ahirete dnlecegi hatirlatilmistir.
Bu ayetteki yz ifadesi ile Allahin Zati kastedilmis olup burada bir
Cziyyet mecaz-i mrseli sz konusudur. Nasil vesikalik fotograftaki bir yz o
kisinin btn varligini temsil ediyorsa, varliklarin en belirleyici organi olmasi
sebebiyle yz szcg de Arapada o yzn ait oldugu varligi temsil eder. Bu dil
1233
kuralindan dolayidir ki, ayette geen Onun yz ifadesi de Allahin tm varligini
temsil etmektedir.
Bizim yz olarak evirdigimiz =, vech szcg, Sarf Ilmi kurallarina
gre += cihet olarak da sylenebilir. Dolayisiyla her iki szck de hem yz hem
de yn anlaminda kullanilabilir. Eger ayette geen vech szcg yn
anlamina alinirsa, bu takdirde ayet Allah ynne olmayan [Onun tasvip
etmeyecegi sekilde olan] her seyin bosa ikacagi anlamini ifade etmis olur.
HELK
=` Helk szcg degisime, yikima ugramak, bozulmak, dsmek
demektir.
633
Genel olarak zannedildigi gibi bu szck yok olmak anlamina gelmez. Bu
sebeple 88. ayette geen helk szcg de yok olmak anlaminda
anlasilmamalidir. Nitekim Rabbimiz yerlerin, gklerin degisimi ile ilgili olarak syle
bir aiklamada bulunmustur:
48-51
O gn, Allah'in, her nefsi kazandigi ile karsiliklandirmasi iin, yeryz bir baska
yeryzyle degistirilecek, gkler de. Ve onlar, Bir ve gcne karsi durulmaz olan Allah iin ortaya
ikacaklardir. O gn, sululari zincire vurulmus olarak grrsn. Onlarin gmlekleri katrandandir,
yzlerini de ates kaplayacaktir. Sphesiz Allah, hesabi ok abuk grendir.
(Ibrahim/48-51)
Allah dogrusunu en iyi bilendir.
50 / ISRA SURESI
GIRIS:
Adini 1. ayetteki ,-' esra fiilinin mastari olan -'-' isra szcgnden alan
sure Mekkede 50. sirada inmistir. Surenin 26inci, 32inci, 33nc, 57inci ve 73-
80inci ayetlerinin Meden oldugu
634
nakledilmesine ragmen, tahlillerini yaparken
aiklayacagimiz gibi, biz, 73-77. ayetlerin Mekk oldugunu dsnyoruz. Medeni
olduklari belirtilen diger ayetlerin Mekk bir sure olan Isra suresi iinde yer
almasinin sebebini de Mushafi tertip eden sahabe heyetinin ayetleri bu sekilde tertip
etmesi olarak gryoruz.
Surenin giris blmnde Israilogullarindan bahsedildigi iin sureye Ben
Israil (israilogullari) Suresi de denmektedir.
Allahin koydugu hikmetlerden birogunun sayilip dkldg surenin ana
ekseni imandir. Surede Allahin varligi, birligi, peygamberlik, ldkten sonra
dirilme konulari zerinde oka durulmus, bu konularla baglantili olarak
peygamberimizin kimligi, Allahin ona destegi ve esitli mucizeler hakkinda esitli
bilgiler verilmistir.
Surede ayrica Israilogullarinin yakin tarihine de deginilmis, azmalari ve fesat
ikarmalari sonucu esaret, srgn gibi cezalara arptirildiklari aiklanmistir.
Hatirlanacak olursa, bundan evvelki surelerde esitli ynlerden Israilogullarinin
zerinde durulmus, bir nceki sure olan Kasas suresinde ise Ehlikitapin akilli ve
633
(Lisanl-Arab, c.9, s. 118-121)
634
(Razi, el-Mefatihul-Gayb; Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1234
adil olanlarinin Kurana inandiklari ve byle bir kitap beklentisi iinde olduklari
bildirilmisti. Bu surede de Israilogullarinin bilginlerinin peygamberimizi gzetim
altinda tuttuklari; onun hak eli, getirdigi kitabin da hak olduguna kanaat getirerek
teslimiyetle yere kapandiklari anlatilmaktadir.
Surenin 1. ayetinin tahlilinde aiklanacagi gibi, Isra suresi Kasas suresinin
devami mahiyetindedir. zellikle 1. ayeti Kasas suresinin 85-88. ayetlerinin devami
olarak okundugunda, hem Kasas suresinin 85-88. ayetlerinin olusturdugu pasaj hem
de Isra suresinin 1. ayeti daha iyi anlasilmaktadir.
RAHMAN RAHIM ALLAH ADINA
MEAL:
1
Kulunu, bir gece, yetlerimizden/ almetlerimizden/ gstergelerimizden
gsterelim diye, Mescid-i Haram'dan bir kenarn mbarek kldgmz Mescid-i
Aksa'ya yrten Zat, her trl noksan sfatlardan arnktr. Sphesiz O, en iyi
iyitenin, en iyi grenin ta kendisidir.
2,3
Ms'ya da Kitap verdik ve Benim astlarmdan vekil [tm varlklar
belirli bir programa gre ayarlayan ve bu program koruyarak, destekleyerek
uygulayan bir kiyi/ kurum] tanmaynz diye Kitab', srlogullar Nh'la
beraber gemiye tayiyarak kurtardigimiz kimselerin soyundan olanlar iin bir
klavuz yaptk. Sphesiz Nh, ykredici; kendisine verilen nimetlerin karylgn
oka deyen bir kuldu.
4
Ve Biz srlogullar'na Kitap'ta/ yazgda yunu gerekleytirdik:
Kesinlikle siz, yeryznde iki defa kargaya karacaksnz/ bozguna
ugrayacaksnz ve kesinlikle byk bir ykseliyle ykseleceksiniz.
5
yte o
ikisinden birincisinin zaman gelince, zerinize gl kuvvetli kullarmz
gnderdik de onlar, evlerin aralarna girip araytrdlar. Ve o, yerine getirilmesi
gereken bir vaat idi.
6
Sonra sizi tekrar gl kullarn zerine galip kldk ve
size mallarla ve ogullarla yardm ettik. Ve sizi iye yarayanlar asndan daha
ok yey sahibi yaptk.
1235
7
Eger iyilik ettiyseniz, kendinize iyilik etmiysinizdir ve eger ktlk
ettiyseniz o da onun kendisi iindir. Artk diger bozguna ugrama zaman
gelince de size ktlk yapmalar, ilk kez girdikleri gibi yine mescide/Beyt'l-
Makdis'e girmeleri, ele geirdikleri yerleri ykp bozmalar iin zerinize gl
kullarmz tekrar gnderecegiz.
8
Umulur ki Rabbiniz size merhamet eder. Ve
eger siz dndyseniz Biz de dndk. Ve Biz cehennemi, kfirler; Allah'n
ilhlgn ve rabligini bilerek reddedenler iin kuyatc bir zindan yaptk.
9,10
Sphesiz ki bu Kurn, insanlar en dogru ve en saglam yeye; ryde
klavuzlar ve dzeltmeye ynelik iyler yapan mminlere kendileri iin
kesinlikle ve kesinlikle byk bir ecir oldugunu ve hirete inanmayan kiyiler
iin Bizim can yakc bir azap hazrladgmz mjdeler.
11
Ve insan, hayr davet eder gibi ktlg davet eder. Ve insan ok
acelecidir.
12
Ve Biz, geceyi ve gndz iki almet/gsterge yaptk. Sonra
Rabbinizden bir armaganlar aramanz, yllarn saysn ve hesabn bilmeniz
iin gecenin almetini/gstergesini silip, bir grdrc aydnlk olarak
gndzn almetini/gstergesini getirdik. Ve Biz, her yeyi ayrntl olarak
akladk da akladk.
13,14
Ve her insann kendi yaptklarnn karylklarn, ayrlmayacak yekilde
boynuna doladk. Ve Biz, kymet gn almy bulacag kitab onun iin
karrz: Oku kendi kitabn! Bugn kendi zatn, kendine kary hesap sorucu
olarak sana o yeter!
15
Kim, klavuzlanan dogru yolu bulursa, srf kendi iyiligi iin klavuzlanan
dogru yolu bulmuytur. Kim de saparsa, ancak kendi aleyhine sapmy olur. Ve
hibir yk tayyc baykasnn ykn ekmez. Ve Biz, bir peygamber
gndermedike, azap ediciler olmadk.
16
Ve Biz, bir lkeyi degiyime/ykma ugratmak istedigimiz zaman, onun
varlk ve g sahibi nde gelenlerine, hak yolda olmalarn, hak yolda nderlik
yapmalarn emrederiz de onlar, bunun aksine, orada hak yoldan karlar.
Artk orann zerine Sz hak olur da Biz oray kknden darmadagn ederiz.
17
Ve Biz Nh'tan sonraki nesillerden nicelerini degiyime/ ykma ugrattk.
Ve kullarnn gnahlarn hakkyla haberdar olan ve en iyi gren olarak
Rabbin yeter.
18
Her kim arabuk geen dnyay isterse, istedigimiz kimseye,
diledigimiz yeyi abuklaytrrz. Sonra onun iin cehennemi hazrlarz,
knanmy ve kovulmuy olarak oraya girer.
19
Kim de hireti isterse ve mmin
olarak hirete yarayr bir aba ile hiret iin alyrsa, iyte ylelerinin
alymalarnn karylg verilir.
20
Hepsine; dnyay isteyenlere ve hireti
isteyenlere Rabbinin ihsanndan veririz. Rabbinin ihsan kstlanmy degildir.
21
Onlarn bir ksmn bir ksm zerine fazlalkl yaptgmza bir bak!
Elbette hiret, dereceler bakmndan daha byktr, fazlalk bakmndan da
daha byktr.
22
Allah ile birlikte bayka bir ilh edinme/ tanma! Yoksa knanmy ve
yalnz bayna braklmy olarak oturup kalrsn.
23,24
Ve senin Rabbin kesin olarak, Kendisinden baykasna kul olmamanz,
anne ve babay iyileytirmeyi- gzelleytirmeyi karar altna ald. Onlardan biri
veya her ikisi senin yannda ihtiyarlga ererse, sakn onlara f deme, onlar
azarlama; onlara ok duyarl davran. Ve ikisine de onurlu, tatl ve gzel sz
syle. Ve merhametinden dolay onlar iin alak gnlllk kanatlarn indir.
1236
Ve de ki: Rabbim! Onlarn beni kkten egitip grgl biri olarak
yetiytirdikleri gibi, onlara rahmet et.
25
Sizin Rabbiniz iinizdekileri ok iyi bilir. Eger slihler olursanz elbette
O tam anlamyla dnenleri bagylaycdr.
26,27
Yaknlk sahibine; yurtlarndan karlan fakirlere, yoksula ve yolda
kalmya da hakkn ver. Ve yersiz/ ktlge harcama yapma. -Sphesiz yersiz/
ktlge harcama yapanlar, yeytanlarin kardeyleridir. Seytan ise Rabbine karyi
ok nankrdr.
28
Ve eger Rabbinden umdugun bir rahmeti arayarak, akraba, yoksul ve
yolda kalmya yardm etmeyeceksen, o vakit de kendilerine yumuyak ve
tatl/onlarn agrna gitmeyecek bir sz syle.
29
Ve elini boynuna baglanmy yapma/cimri olma, onu bsbtn de
sama/savurganlk yapma. Aksi hlde knanmy ve yaptgna piyman olur
kalrsn.
30
Gerekten senin Rabbin, kullarndan diledigi iin rzk geniyletir ve
daraltr. Sphesiz ki O, kullarndan gerekten haberdardr, hakkyla grendir.
31
Ve yoksulluk kaygsyla ocuklarnz ldrmeyin. Onlar ve sizi Biz
rzklandrrz/besleriz. Onlar ldrmek gerekten byk bir gnahtr.
32
Zinaya da yaklaymayn/ zinaya yol aacak yollardan uzak olun. Sphesiz
ki o, igrenliktir ve kt bir yoldur.
33
Ve hak ile olmadka, Allah'n haram kldg bir kimseyi ldrmeyin. Ve
kim hakszlk edilerek ldrlrse, Biz onun yaknlarna bir yetki vermiyizdir.
O da ldrmede ayr gitmesin. Sphesiz ldrlen/haklarini koruyacak
yakinlari yardim olunmuytur.
34
Ergenlik agna erinceye kadar yetimin malna da en gzel bir yekilde
olmasi diyinda yaklaymayn. Ahdi/ verilmiy sznz de yerine getirin.
Sphesiz verilen szde sorumluluk vardr.
35
ltgnz zaman tam ln ve dosdogru terazi ile tartn. Bu, hem daha
hayrldr ve sonu/uygulama olarak daha gzeldir.
36
Ve hi bilmedigin bir yeyin ardna dyme! Sphesiz kulak, gz, gnl,
bunlarn her biri ondan sorumludurlar.
37
Ve yeryznde kibir ve azametle yrme! Sphesiz ki sen asla yeri
yaramazsn ve boyca daglara eriyemezsin.
38
Kt olan btn bunlar, Rabbinin katnda hoylanlmayan yeylerdir.
39
yte yukarda belirlenen bu ilkeler/ emirler, Rabbinin sana vahyettigi
yanly iyleri ve kargayay engellemek iin konulmuy kanun, dstur ve ilkelerden
bazlardr. Allah'la beraber bayka bir ilh edinme. Aksi hlde knanmy ve
kovulmuy olarak cehenneme braklrsn.
41
Biz, bu Kurn'da, onlarn akllarn baylarna almalar iin trl
yekillerde evirip evirdik/farkl farkl yekillerde aklama yaptk. Ve bu
aklamalar, ancak onlarn nefretini artrmytr.
45
Kurn grenip- grettigin zaman seninle hirete inanmayanlar
arasnda grnmez/ gizli bir perde yaptk.
46
Ve onlarn kalpleri zerine, onu kavrayp anlamalarn engelleyen
kabuklar, kulaklarna da bir agrlk yaptk. Ve sen Kurn'da sadece Rabbini
bir ve tek olarak andgn zaman, nefretle kaar vaziyette gerisin geriye
giderler.
47
Biz, onlarn seni dinlediklerinde ne iin dinlediklerini, gizli
konuymalarnda da o yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan
kimselerin, Siz, bylenmiy bir adamdan baykasna uymuyorsunuz
1237
dediklerini ok iyi biliriz.
48
Senin iin nasl rnekler verdiklerine bir bak!
Bylece sapklga dytler! Artk bir yola da gleri yetmez.
42
De ki: Eger dedikleri gibi Allah ile birlikte birtakm ilhlar olsayd, o
zaman o ilhlar en byk tahtn sahibine; Allah'a bir yol ararlard.
40
Rabbiniz, ogullar size zel olarak verdi de Kendisi meleklerden diyiler
mi edindi? Sphesiz ki siz ok byk bir sz sylyorsunuz.
43
Allah, onlarn dediklerinden byk bir ycelikle arnk ve pek ycedir.
44
Tm gkler/ uzay, yeryz ve bunlarn iinde bulunanlar, Allah'
noksan sfatlardan arndrrlar. O'nun vgs ile birlikte noksan sfatlardan
arndrmayan hibir yey yoktur. Fakat siz, onlarn Allah' noksan sfatlardan
arndrmalarn iyi kavramyorsunuz. Sphesiz ki O, yumuyak davranandr,
ok bagylayandr.
49
Ve onlar dediler ki: Biz, bir kemik ygn oldugumuz ve ufalanp toz
oldugumuz vakit mi, gerekten biz, yeni bir oluyturuluyla diriltilecek miyiz?
50-52
De ki: ster tay olun, ister demir. Veyahut gnlnzde byyen bayka
bir yaratk olun. Sonra onlar; Bizi kim geri dndrecek? diyecekler. De ki:
Sizi ilk defa yoktan yaratmy olan. Bunun zerine sana baylarn
sallayacaklar ve Ne zamandr bu? diyecekler. De ki: ok yakn olmas
umulur! Sizi agracag/diriltileceginiz gn, O'nu verek O'nun agrsna
uyacaksnz ve sadece pek az kaldgnz zannedeceksiniz.
53
Kullarma syle de en gzel olan sylesinler. Sphesiz yeytan aralarna
kargaya sokar. Sphesiz yeytan, insan iin apak bir dymandr.
54
Sizin Rabbiniz sizi daha iyi bilendir. Dilerse tevbeniz sebebiyle size
merhamet eder veyahut dilerse azap eder. Seni de onlarn zerine, vekil [bir
programa gre ayarlayan ve bu program koruyarak, destekleyerek uygulayan
biri] olarak gndermedik.
55
Ve Rabbin gklerde ve yerde olan kimseleri en iyi bilendir. Ve andolsun
ki Biz, peygamberlerin kimini kiminin zerine fazlalkl kldk. Biz, Dvd'a da
Zebr'u verdik.
56
De ki: Allah'n astlarndan, ilh oldugunu iddia ettiginiz yeyleri agrn.
Greceksiniz ki onlar, sizden sknty kaldrmaya ve degiytirmeye g
yetiremezler.
57
yte ilh oldugunu iddia ettiginiz yeyler, hangisi Rablerine daha yakn
olmak iin vesile arayarak yalvaran ve O'nun merhametini uman ve O'nun
azabndan korkan kimselerdir. Gerekten senin Rabbinin azab korkuntur.
58
Ve hibir yehir yoktur ki, kymet gnnden nce Biz onu
degiyime/ykma ugratmayalm yahut yiddetli bir azap ile azaplandrmayalm.
Bu, Kitap'ta satrlaytrlmytr.
59
Ve Bizi, almetleri/gstergeleri gndermekten ancak ncekilerin onlar
yalanlamy olmalar alkoydu. Ve Semd'a, ak, gzle grlebilir biimde
sosyal destek kurumlar kurmalar grevini vermiytik de onun sebep olmasyla
haksz davranmylard. Ve Biz, o almetleri/gstergeleri ancak korkutmak iin
gndeririz.
60
Ve hani Biz sana, Sphesiz Rabbin insanlar kuyatmytr demiytik. Ve
sana aka gsterdigimiz o grnty ve Kurn'da uzak durulmasn
istedigimiz altn, mal-mlk tutkunlugunu da, yalnz insanlara bir imtihan iin
yapmyzdr. Ve Biz onlar korkutuyoruz, fakat bu, onlara sadece byk bir
azgnlg arttryor.
61
Ve hani Biz bir vakit dogadaki glere; dem'e; bilgilendirilmiy insana
boyun egip teslimiyet gsterin demiytik de blis'ten; dynce yetisinden bayka
1238
hepsi boyun egip teslimiyet gstermiylerdi. O, Ben bir amur olarak; madde
olarak oluyturdugun kimseye mi boyun egip teslimiyet gsterecegim? demiyti.
62
blis dedi ki: Su benden stn tuttugun yu kiyiyi grdn m? Yemin
ederim ki, eger beni kymet gnne kadar ertelersen, pek az dynda onun
soyunu kendi buyrugum altna alacagm.
63-65
Allah dedi ki: Git! Sonra onlardan kim sana uyarsa, bilin ki, yphesiz
ki, cezanz yeterli bir ceza olarak cehennemdir. Onlardan gcn yetirdiklerini
sesinle sars. Ve atllarnla ve yayalarnla onlarn zerine yaygara kopar!
Mallarda ve ocuklarda onlara ortak ol! Ve onlara vaatlerde bulun. Ve
yeytan, onlara aldatmadan bayka bir yey vaat etmez. Sphesiz ki, Benim
kullarm, senin iin onlar aleyhine hibir g yoktur. Tm varliklari belirli bir
programa gre ayarlayan ve bu programi koruyarak, destekleyerek uygulayan
olarak da Rabbin yeter.
66
Sizin Rabbiniz, Kendi armaganlarndan hak ettiklerinizi arayasnz diye,
sizin iin denizde gemileri yrten Zat'tr. Sphesiz ki O, size ok
merhametlidir.
67
Ve denizde size bir zarar dokundugunda, o yalvardgnz kiyiler
kaybolup giderler, O, kaybolmaz. Sonra O, sizi karaya kararak kurtarnca,
yz dnersiniz. Ve insan, ok iyilik bilmeyen biridir!
68
O'nun sizi kara tarafndan yerin dibine geirmesinden yahut zerinize
bir kasrga gndermesinden gvende misiniz? Sonra kendinize varlklar belirli
bir programa gre ayarlayan ve bu program koruyarak, destekleyerek
uygulayan birini de bulamazsnz.
69
Ya da sizi tekrar denize dndrp de zerinize kasrgalar
gndermesinden ve bylece ettiginiz iyilikbilmezlik sebebiyle sizi bogmasndan
gvende misiniz? Sonra bu yaptgmza kary, Bizim aleyhimize size yardm
edecek bir koruyucu bulamazsnz.
70
Ve andolsun ki Biz, insanoglunu yan ve yeref sahibi yaptk ve karada,
denizde taytlara ykledik ve temiz-hoy yiyeceklerden onlar rzklandrdk. Ve
onlar oluyturduklarmzn birogundan olduka fazlalkl kldk.
71
O gn Biz, btn insanlar nderleriyle agracagz. Ki o gn, kimin
kitab sag eline verilirse, iyte onlar kendi kitaplarn okuyacaklar ve onlar
kandil fitili/ekirdegin iplikigi kadar bir hakszlga ugratlmayacaklar.
72
Her kim de bu dnyada kr ise iyte o, hirette de krdr. Ve yolca daha
yaykndr.
73
Az kalsn onlar seni, sana vahyettigimizden uzaklaytrarak ondan
baykasn Bize dayandrarak syleyesin diye sana yanly yaptrp seni ateyte
yakacaklard. yte o takdirde seni halil/ iz brakan bir nder edinirlerdi.
74
Ve eger Biz, seni saglamlaytrmamy olsaydk, gerekten onlara birazck
meylediverecektin.
75
O durumda sana hayatn iki katn ve lmn iki katn tattrrdk.
Sonra Bize kary kendine hibir yardmc da bulamazdn.
76,77
Ve yaknda seni bu yerden/ yurdundan karmak iin kesinlikle
rahatsz edecekler. O takdirde senden nce elilerimizden gnderdigimiz kiyiler
hakkndaki yasamza/uygulamamza gre onlar da senin ardndan pek az
kalacaklardr. Bizim uygulamamizda herhangi bir degiyme gremezsin.
78
Gneyin batmasndan/ kaybolmasndan gecenin kararmasna kadar
salt ikame et [ml ynden ve zihinsel adan destek olmay; toplumu
aydnlatmay kurumlaytr ve ayakta tut] ve sabah grenip-gretilmesini sagla.
nk sabah grenip-gretilmesi grlecek yeydir.
1239
79
Ve geceden de. Ayrca, sana zg bir fazlalk olarak sen, salt geceleri
uyanp uygula! Rabbinin, seni gzel bir makama ulaytracag umulur.
80
Ve de ki: Rabbim! Beni, dogruluk giriyiyle girdir ve dogruluk kyyla
kar. Ve bana katndan yardmc bir kuvvet ver.
81
Ve de ki: Hak geldi, btl yok oldu. Sphesiz btl yok olup gider.
82
Ve Biz Kurn'dan, inananlar iin yifa ve rahmet olan yeyleri
indiriyoruz. Ve bu, sadece yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapanlarn
ykmn artryor.
83
Ve Biz insana nimet verdigimiz zaman, yz evirip uzaklayr. Ona
fenalk dokununca da mitsizlige dyer.
84
De ki: Herkes bulundugu hl zerine iy yapar. Bu durumda Rabbin,
yol olarak kimin en dogru oldugunu daha iyi bilendir.
85
Ve sana vahiyden soruyorlar. De ki: Vahy, Rabbimin iyindendir. Size
ise az bilgiden bayka bir yey verilmemiytir.
86
Ve andolsun ki dilersek sana vahyettigimizi ortadan kaldrrz; sonra
Bize kary, kendine varlklar belirli bir programa gre ayarlayan ve bu
program koruyarak, destekleyerek uygulayan birini bulamazsn.
87
Rabbinden bir rahmet olarak Biz bunu yapmadk. Gerekten O'nun
senin zerindeki armaganlar ok byktr.
88
De ki: Andolsun ki bugnn, yarnn tm insanlar, bu Kurn'n bir
benzerini getirmek zere bir araya gelseler, birbirlerine yardmc da olsalar,
onun benzerini kesinlikle getiremezler.
89
Ve andolsun ki Biz bu Kurn'da insanlar iin her rnekten evirip
evirmiyizdir. Yine de insanlarn ogu geregi rtmekten baykasndan
kandlar/ inkrda srarc oldular.
90-93
Ve Bizim iin yerden bir pnar fykrtmadka sana asla
inanmayacagz. Yahut senin hurmalardan, zmlerden oluyan bir bahen
olmal. Onlarn aralarnda yarl yarl rmaklar aktmalsn. Yahut iddia ettigin
gibi gg paralar hlinde zerimize dyrmelisin yahut Allah' ve melekleri
karymza getirmelisin. Yahut senin altn sslemeli bir evin olmal yahut gge
ykselmelisin. Ancak, senin ykseliyine, grenip gretecegimiz bir kitab bize
indirmene kadar asla inanmayz dediler. Sen de ki: Rabbim noksanlklardan
arnktr. Ben, beyer bir eliden bayka bir yey miyim ki!
94
Ve insanlara yol gsterimi/Kurn gelince, kendilerinin iman etmelerine,
sadece Allah bir beyeri mi eli gnderdi? demeleri engel olur.
95
De ki: Eger yeryznde huzur iinde yryp duran melekler olsayd,
elbette Biz onlara gkten eli olarak bir melek indirirdik.
96
De ki: Benimle sizin aranzda yhit olarak Allah yeter. Sphesiz O,
kullarna, her yeyin i yzn, gizli taraflarn iyi bilendir, en iyi grendir.
97,98
Ve Allah kime klavuz olursa, iyte o dogru yolu bulmuy olandr. Kimi
de saptrrsa, artk bunlar iin Allah'n astlarndan hibir yardmc, koruyucu,
yol gsterici yakn kimse bulamazsn. Ve Biz, onlar kymet gn kr, dilsiz ve
sagr olduklar hlde, yzleri st toplayacagz. Onlarn varacaklar yer
cehennemdir. Ne zaman ki cehennem dindi, onlara ateyi arttrrz. yte bu,
onlarn, yetlerimizi/ almetlerimizi/ gstergelerimizi rtbas etmiy olmalar ve
Bizler, bir ygn kemik ve ufalanmy toz oldugumuz zaman m, biz yeni bir
oluyturuluyla kesinlikle diriltilmiy mi olacagz? demiy olmalar nedeniyle
onlarn cezasdr.
99
Onlar, gkleri ve yeri oluyturan Allah'n, kendilerinin ayn olan
insanlar oluyturmaya da g yetiren oldugunu ve onlar iin yphe edilmeyen
1240
bir sre sonu belirlemiy oldugunu da grmediler mi? yte bu yirk koyarak
yanly; kendi zararlarna iy yapanlar, geregi rtmeden bayka yeyden
kandlar/ hep gerekleri rtmeye yneldiler.
100
De ki: Eger siz, Rabbimin rahmet hazinelerine sahip olsaydnz,
harcanr tkenir endiyesiyle kesinlikle elinizde tutar; kimseye bir yey
vermezdiniz. Ve insan ok cimridir.
101
Ve andolsun Biz, Ms'ya apak dokuz; birok yet [almet/gsterge]
verdik iyte Isrlogullari'na soruver. Hani Ms, kendilerine geldi de Firavun
o'na, Ey Ms! Ben senin bylenmiy oldugunu kesinlikle biliyorum demiyti.
102
Ms dedi ki: Sen kesinlikle bildin ki, yetleri, birer ibret olmak zere,
ancak gklerin ve yerin Rabbi indirdi. Ve ben de senin ykma ugramylgna
kesinlikle inanyorum.
103
Bunun zerine Firavun, Ms'y ve srlogullar'n Msr'dan srmek
istedi de Biz, onu ve beraberindekilerin hepsini suda bogduk.
104
Ve ondan sonra Biz srlogullar'na, Bu topraklara siz yerleyin! Sonra
hirete dair verilen sz geldigi vakit, sizi toplayp bir araya getirecegiz dedik.
105
Ve Biz Kurn' sadece hak ile indirdik, o da sadece hak ile indi. Ve Biz seni yalnzca mjdeci ve uyarc
olarak eli yaptk.
106
Ve Kurn'i, Biz onu insanlara beklentilere gre grenip gretesin diye
para para ayirdik ve Biz onu indirdike indirdik!
107,108
De ki: Siz Kurn'a ister inann, ister inanmayn; yu daha nce
kendilerine bilgi verilenler; Kurn onlara okundugunda onlar, boyun egip
teslimiyet gstererek eneleri st kapanrlar. Ve Rabbimiz her trl
kusurdan arnktr. Rabbimizin vaadi kesinlikle gerekleyecektir derler.
109
Ve onlar, aglayarak eneleri st kapanrlar. Ve Kurn, onlarn
sayglarn, alak gnllgn artrr.
110
De ki: Allah diye agrn veyahut Rahmn diye agrn. Hangi yeyle
agrrsanz agrn en gzel isimler O'nundur. Salt [ml ynden ve zihinsel
adan destek olman; toplumu aydnlatmaya alyman] aka yapma, gizli
de yapma. Ve bu ikisi arasnda bir yol ara.
111
Ve de ki: Tm vgler, hibir ocuk edinmeyen, sahiplikte ve
ynetimde kendisinin herhangi bir ortag bulunmayan, dyknlkten dolay
yardmcs olmayan Allah'a zgdr; baykas vlemez. Ve Allah' ululadka
ulula!
TAHLIL:
1
Kulunu, bir gece, yetlerimizden/ almetlerimizden/ gstergelerimizden
gsterelim diye, Mescid-i Haram'dan bir kenarn mbarek kldgmz Mescid-i
Aksa'ya yrten Zat, her trl noksan sfatlardan arnktr. Sphesiz O, en iyi
iyitenin, en iyi grenin ta kendisidir.
1241
Mushaf tertip heyeti tarafindan Isra suresinin ilk ayeti olarak tertip edilen bu
ayet, giris blmnde syledigimiz gibi, Kuran, eli ve Kuran-eli iliskisi
zerinde duran Kasas suresinin 85-88. ayetlerinin devamidir:
88
Ve Allah ile beraber baska bir tanriya yalvarma. O'ndan baska hibir ilh yoktur. O'nun
Zatindan baska her sey yok olacaktir. Yasa-ilke, yalnizca O'nundur. Siz de ancak O'na
dndrleceksiniz.
I sra1
Kulunu, bir gece, yetlerimizden/ almetlerimizden/ gstergelerimizden
gsterelim diye, Mescid-i Haram'dan bir kenarini mbarek kildigimiz Mescid-i Aksa'ya yrten Zat,
her trl noksan sifatlardan ariniktir. Sphesiz O, en iyi isitenin, en iyi grenin ta kendisidir.
(Kasas/85-88 ve Isra/1)
Islam toplumlari arasinda zel bir yeri olan bu ayet, gerek ifadelerinden
uzaklastirilmis ve Mira diye ortaya konulan bir efsaneye kaynak yapilmistir.
(Mira efsanesini konu eden rivayetler; Buhar; Kitab- Bedil halk; 17 ve
Menakibul Ensar; 107. No.lu rivayet, Hiristiyanliktaki Pavlusun Vizyonu
safsatasinin adaptasyonudur.) Ayrica ikinci ayetten itiberen Musa ve Israilogullari
konu edildiginden, birinci ayette yrtldg bildirilen kulun, Musa oldugu intibai
da verilmistir.
Biz, ayetin dogru anlasilabilmesi iin ayetteki ifadelerin degerlendirmesinin
topluca degil de szckler bazinda yapilmasinin daha yararli oldugunu dsnyor ve
tahlilimizi buna gre srdryoruz.
Bir gece,
Ayette sz edilen olayn bir gece vakti meydana geldigi tartymaszdr.
Ama bu gecenin hangi gece oldugu, ayette geen diger szcklerin aklamalar
yapldktan sonra, ileride belirtilecektir.
Kul
Olayn kahraman olarak ayette bahsi geen kulun, ad san
aklanmamasna ragmen ittifakla peygamberimiz Muhammed (as) oldugu
kabul edilmiy ve bu konuda farkl bir gry ileri srlmemiytir. nk eski ve
yeni tm din bilginleri, Alak ve Cinn surelerinde geen --- kulun, Necm
suresinin 3. ve Tekvir suresinin 22. ayetlerinde geen ;--='~ sahibkm
[arkadaynz] ifadesi ile kastedilenin ve Kadir suresinin 2. ayetindeki '-;
4',-'ve ma edrake [ sana] yeklindeki hitabn muhatabnn peygamberimiz
Muhammed oldugunda, dolaysyla buradaki kulun da yine peygamberimize
ynelik olarak kullanldgnda en bayndan beri ayn fikirde olmuylardr.
Mescid-i Haramdan
Gerek tm din ve dil bilginlerine, gerek tm tarih ve cografya kaynaklarina
gre ve gerekse hem Arap hem Rum sair ve yazarlarinin eserlerinde yer aldigina
gre, Mescid-i Haram, Kbedir. nk Kbenin haram, yani savasin, kavganin
yapilmadigi, yapilmayacagi gvenli blge / gvenli mescit olarak bilinmesi Islm
ncesine dayanmaktadir. Bu sebeple ayette geen Mescid-i Haram tartismasiz
olarak Kbedir.
1242
Mescid-i Aksaya
Konumuzu aydinlatacak hususlardan biri, sifat tamlamasi seklindeki bu
ifadedir. Peygamberimizin bir gece Mescid-i Haramdan yrtldg [yryerek
gittigi] Mescid-i Aksanin neresi oldugunun dogru bilinmesi nem arz etmektedir.
Rivayetlere dayali yorum yapanlar, konumuz olan ayette geen Mescid-i
Aksanin bugn Kudste bulunan mabet oldugunu ileri srerek kitaplara bu sekilde
yazilmasini saglamislar ve bu yanlisi deta dayatmislardir. Dolayisiyla bugn
Mescid-i Aksa denilince ogunlugun aklina Kudsteki mescit gelmektedir. Bu
yanlis bilginin stne bir de bu konuda uydurulmus ok sayidaki rivayetin etkisi
eklenince, Mslmanlar arasinda peygamberimizin Mekkedeki Mescid-i
Haramdan Kudsteki Mescid-i Aksaya yryerek gittigi, hatta oradan da gklere
iktigi yolunda bir inan olusmustur.
Hlbuki Mescid-i Aksa ismi sadece rivayette yer almakta, o rivayetlerde
de bu mescidin nerede oldugu hakkinda herhangi bir ifade bulunmamaktadir. Diger
taraftan, Kudste bulunan tapinagin kastedildigi rivayetlerde ise, bu tapinak hep
Beytl-Makdis adiyla anilmaktadir.
Bu rivayetlere gemeden nce, her Mslman tarafindan mutlaka iyice ve
dogru olarak bilinmesi gerektigine inandigimiz asagidaki hususlari hatirlatmakta
yarar gryoruz:
UYARI:
Hadis istilhinda sahih kavrami bir isnadin mutlak dogru ve saglam
oldugunu degil, o isnadin Hadis ilmi otoritelerince belirlenmis belli kural ve
kriterlere uygun oldugunu ifade etmektedir. Hadis Ilminin bu kural ve kriterlerine
gre; adalet ve zabit sahibi kisilerin birbirlerinden naklederek getirdikleri, kesintisiz
senetle rivayet edilen, sazz olmak ve illetli bulunmak gibi vasiflardan uzak hadislere
sahih denir. Bu kurallar ierisindeki hadislerin sahih oldugu sylenebilirse de
kesinkes peygamberimize ait olduklari sylenemez. Ayrica muhaddislerden
bazisinin sahih grdgn bir baskasi sahih grmeyebilir.
Hadis konusunda Mslman bilginlerin gelistirdikleri yntem o gn iin ileri
bir metodolojik alismayi ifade etse de, ilgi alani mahza din olan snnet gibi bir
konuda Allah Resulnn szlerini dogru tespit etme anlaminda ok daha gvenli bir
metodolojinin belirlenmesine ihtiya vardir. Rivayet edilen hadis metinlerine bu
evsafta bir metodolojik yaklasimla egilinememesinin nedeni Hadis bilginlerinin
konuya olan duyarsizliklari degil, arastirma teknikleri bakimindan modern
aglardaki arasal imkanlara o gn sahip olunamamis olmasidir. Islam
egemenliginin ilk yzyilinda hizli ve yaygin bir Islamlasma trendi izlenmis, pozitif
istikrarsizligin [sosyal ve din hareketliligin] hizla devam ettigi bu dnemde tm
Mslmanlarin Kuran degerlerini geregi gibi isellestirdikleri varsayilarak
peygamberimizden rivayet edilen bir szn mutlaka ona ait olmasi gerektigi
seklindeki iyimser kanaate simsiki bagli kalinmistir. Bu iyimser kanaatle bir
Mslmanin kendi yalan ya da yanlis szn peygamberimize isnat edebilecegine
pek az ihtimal verilmistir. Bu nedenle, ravi gvenilirligini n planda tutan Ehli
Hadis, rivayet ettigi hadislerin metin tenkidini yapmayi hi dsnmemistir.
Bylece hadislerin akla, bilime, Kurana, fitrata, mtevatir snnete ve mmetin
icmaina uygun olup olmadigi hi dikkate alinmamistir. Herkesin duyup bilmesi
lzim gelen olaylari yalnizca tek bir kisinin rivayet etmesi bile dikkatleri
ekmemistir.
1243
Ancak Hadis bilginlerinin bu dikkatsizliklerini, siradan ve kolayca anlasilabilir
yalan rivayetleri bile hakikat zannedecek kadar saf ve zekasiz olduklari seklinde
degerlendirmek gereki bir yaklasim degildir. Dstkleri amaz, insanlarin kendi
inan ve bakis ailarini teyit etme ynndeki beseri zaaflarini gzlemleyememeleri,
nlerine gelen rivayetleri kesin gvene degil, kesin kuskuya ncelik vererek
degerlendirme gerekliligini kavrayamamis olmalaridir. Onlar sadece sahih tanimi
iindeki kriterleri gz nne almislar ve rivayetlerin nakil kurallarina uygun olup
olmadigina dikkat etmekle yetinmislerdir.
Bazi mezhep mensuplari ise Bakara suresinin 143nc, l-i Imran suresinin
110uncu, Enfal suresinin 64nc, Tvbe suresinin 100nc, Fetih suresinin
18inci, Hasr suresinin 8inci ayetlerini kendi siyas grsleri dogrultusunda
arpitmislar, ayrica ok sayida hadis uydurarak sahabe sifatli kisilerin hatasiz,
kusursuz, yalansiz, yanlissiz, art niyetsiz ve yzde yz gvenilir olduklarini kabul
etmislerdir. yle ki, sahabe sayilanlardan bir blmnn mnafik oldugu hi dikkate
alinmadan hepsine dokunulmazlik zirhi giydirilmistir. Durum byle olunca da, hi
kimse nne konulan rivayeti sorgulama cesaretini gsterememistir. Dolayisiyla
yalan ve yanlisin stne gidilememis, Hazretin byle deyisinde, byle yapisinda
mutlaka bir hikmet vardir denilerek pek ok rivayet sahih kabul edilmistir.
Hlbuki sahabe de olsa, beserin masumlugu sz konusu olamaz. Ayrica Islm
literatrnde mnafik denilen kesimin peygamberimizin evresinde bulunan,
bizim de sahabe dedigimiz kimselerden olduklari unutulmamalidir. Bu tr
kimselerin her trl hainligi, sinsi dsmanligi yapabilecegi gz ardi edilmemelidir.
Bu hatali n kabullerin sonucu olarak hem bazi kimselerin uydurduklari
yalanlarla ari duru Islm dinini yozlastirma abalarina destek olunmus, hem de o
kimselerin haksiz olarak elde ettikleri saltanatlari ve gayrimesru icraatlari
mesrulastirilmistir. Peygamberimiz dneminde iktidarlari ellerinden alinip sus pus
olanlar, hirs ve hinlarini peygamberimizin vefatindan yillar sonra bu yolla
almislardir.
Bu safsatalari gren din byklerimiz ise Bu, yalan veya yanlitir deyip
reddetmek yerine, onlara uygun kiliflar bulunabilmesi iin yzlerce yeni yalan ve
yanlisin ortaliga yayilmasina vesile olmuslardir.
Bu uyaridan sonra, konumuz olan ayetteki Mescid-i Aksanin neresi oldugu
hakkindaki arastirmamiza rivayetlerle devam edebiliriz.
RIVAYETLERDEKI MESCID-I AKSA:
Yukarda da belirtildigi gibi, Mescid-i Aksa ismi sadece rivayette
gemektedir.
1. Rivayet:
... Ebu Hreyreden tahdis etti ki, Peygamber yyle buyurmuytur: Ibadet iin yu
mescitten baykasina yolculuk edilmez: Mescidi Haram, Mescid-i Raslillah ve Mescid-i Aks.
635
2. Rivayet:
635
(Sahih-i Buhar, 21 kitab, 1. Bab, 1 numaral hadis: 3.cilt/1130)
1244
Bize Sube, Abdulmelik b. Umeyrden tahdis etti. O yle demitir: Ben, Ziydin
himayesinde olan Kazaadan iittim, o yle dedi: Ben Ebu Said Hudriden iittim; o, peygamberden
drt ey tahdis ediyordu ki, bu drt ey hem beni hayrete drd, hem de sevindirdi. Peygamber
yle buyurmutur: Ei veya bir mahremi kendisiyle beraber bulunmayan kadin, iki gnlk mesafeye
sefer etmesin. Ramazan bayraminin ilk gn ile kurban bayraminin drt gnnden ibaret olan
ramazan ve kurban bayrami gnlerinde oru tutmak yoktur. Iki namazdan sonra da namaz yoktur;
biri sabah namazindan sonra gne dogup ykselinceye kadar, br ikindi namazindan sonra gne
batincaya kadar. Namaz kilmak iin u mescitten baka bir mescide sefer edilmez: Mescidi
Haram, Mescid-i Aks ve benim mescidim.
636
Ezraknin tespitlerine gre bu rivayet, saray beslemelerinden Sihab ez-Zhri
tarafindan o gnk iktidara yaranmak ve iktidara mesruiyet kazandirmak maksadiyla
peygamberimizin Ancak mescit iin sefere ikilir. Ibrahimin mescidi [Kbe], u
benim mescidim ve Sleymanin mescidi seklindeki ifadesinin: Ancak mescit
iin ziyaret seferine ikilabilir. Bunlar, Mescid-i Haram, u benim mescidim ve
Mescid-i Aksadir sekline sokulmasi suretiyle tahrif edilmistir.
637
Bu iki rivayet aslinda ayni olmasina ragmen ravileri farklidir; birinci rivayet
Ebu Hreyre menseli iken, ikincide ara ravi Ebu Said el-Hudri olmustur. Bu
konudaki baskalarinin farkli rivayetleri de Sihab tarafindan tahrif edilmistir. Biz ise,
orijinal olarak ileri srlen rivayetin de uydurma oldugu kanaatindeyiz. nk
Kuranda bir ok ayette [l-i Imran/137, Enam/6, 11, Yusuf/109, Nahl/36,
Hacc/46, Neml/69, Ankebut/20, Rum/9, 42, Fatir/44, Mmin/21, 82,
Muhammed/10] seyrsefer emredilmektedir ve bu ilh emirleri yasaklamak ya da
sinirlamak, peygamberimizin asla yapmayacagi bir eylemdir.
3. Rivayet;
Ibrahim Ibn Yezid et-Teym anlatiyor: Babamdan mescidin avlusunun kenarinda Kurn
greniyordum. Bu sirada secde yeti okumuysam babam hemen secdeye kapaniyordu. Kendisine:
Babacigim yolda niye secde ediyorsun? diye sordum. Dedi ki: Ben Ebu Zerr (ra)in yyle
dedigini iyittim: Raslllaha yeryznde inya edilen ilk mescidin hangisi oldugunu sordum:
Mescid-i Haram oldugunu syledi. Ben: Sonra hangisi? dedim, Mescidi Aks! diye cevap verdi.
Ben: Ikisi arasinda ka yil fark var? dedim. Kirk yil! dedi ve ilave etti: Yeryz sana mescittir,
yleyse nerede namaz vaktine ulayirsan namazini kil, nk fazilet ondadir.
638
Bu nc rivayette dikkat edilmesi gereken nokta, Mescid-i Haram ile
Mescid-i Aksanin yapimlari arasinda 40 sene oldugu seklindeki ifadedir. Ne var ki,
bu ifade tarih gereklere uymamaktadir. nk milttan nce 2. bin yilin baslarinda
yasamis olan Ibrahim peygamberin
639
insa ettigi Mescid-i Haramin insa tarihi ile
milttan nce 1000-962 yillarinda hkm srms olan Davud peygamber
640
ve
ondan sonra tahta geen Sleyman peygamber tarafindan yapilmis olan mescidin
636
(Sahih-i Buhar 21. Kitab, 8 numarali hadis)
637
(Genis bilgi Ezrakde mevcuttur.)
638
Bu rivayet, Sahih-i Buharnin Kitabul-Enbiya blmnde 40 ve 98 numara ile yine Ebu Zerr kaynakli, ama
son ravileri farkli olarak yer almistir. Oradaki metinlerde de Mescid-Aksa adi gemektedir.
639
(Ana Britannica, c:16, s:234)
640
(Ana Britannica, c:9, s:340)
1245
insasi arasinda yaklasik 1000-1200 sene olmasi gerekmektedir. Bu bilgiler isiginda,
rivayetlerdeki Mescid-i Aksanin Davud ve Sleyman peygamberler tarafindan
Kudste yapilan mescit olmadigi, nc rivayette ortaya atilmis olan 40 senelik
srenin de uydurma oldugu kesin olarak anlasilmaktadir. Her ne kadar rivayetlerdeki
bu uydurma -hs- peygamberimize mal edilmisse de, gerekte uyduranlarin kim
veya kimler oldugu ortadadir.
Tarih bir gerektir ki, gerek Kuranin indigi dnemde ve gerekse daha sonraki
yillarda Kudsteki mescit Beytl-Makdis olarak bilinir, yle anilir ve yle
yazilirdi. Nitekim peygamberimize ve sahabeye mal edilen sahih rivayetlerin
tmnde de Kudsteki mescit iin Beytl-Makdis ifadesi kullanilmistir:
1. Rivayet:
Raslllahin azatlisi Meymune (ra) anlatiyor: Ey Allahin Rasl! Bize Beytl-Makdis
hakkinda fetva ver! demitim. Syle buyurdular: Orasi maher ve mener yeridir. [Insanlarin
kiyamet gnnde toplanacagi ve defterlerin yayilacagi yer.] Oraya gidin ve iinde namaz kilin.
nk orada kilinacak tek namaz kendi diindaki yerlerde kilacaginiz bin namaz gibidir.
Ben tekrar sordum: Oraya gitmeye muktedir olamazsam ne yapmalivim? Su cevabi verdi:
Ona kandil yagi bagilarsin, aydinlatilmasinda kullanilir. Byle yapan da oraya varan gibidir.
641
Not: Bu rivayetin birok tan noktasi vardir. Ancak biz bu rivayeti sadece
konumuz sadedinde yani Beytl-Makdis konusunda ele aldigimiz iin diger
hususlara deginmiyoruz.
2. Rivayet;
Abdullah b. Amr (ra) anlatiyor: Raslllah buyurdular ki: Hz.Davutun oglu Sleyman,
Beytl-Makdis inaatini tamamlayinca Allahtan ey talep etti: Allahin hkmne uygun decek
ekilde hkm vermek, kendinden sonra kimseye nasip olmayacak bir saltanat, bu mescide sirf namaz
kilmak niyetiyle gelenlerin gnahlarindan temizlenerek annelerinden dogduklari gndeki gibi
olmalari.
Sonra dedi ki: Ilk ikisi verilmitir, ncnn de verildigini mit ediyorum.
642
Yukardaki rivayetlerde grldg gibi, Kudsteki mescidin ad o
dnemde Mescid-i Aksa degil, Beytl-Makdisdir.
Kudsteki Beytl-Makdisin slm tarihinde nemli bir yeri vardr.
Ama, bu nem Mira olayndan degildir.
Uydurma Tarih ve rivayet kitaplarnda yer aldgna gre, gya
peygamberimiz kendisine vahiy gelmemiy olan birok konuda Ehlikitapi esas
almiy, yani Ehlikitapi myriklerden stn tutmuy, hatta myriklere muhalefet
olsun diye salarinin yeklini bile Ehlikitapinkine benzetmiy, Hakkinda
herhangi bir vahiy bulunmayan kible konusunda da peygamberimiz Medineye
gelince Ehlikitapa uymuy ve onlarin kiblesi olan Beytl-Makdisi kible edinmiy,
641
(Prof. Ibrahim Cananin hazirladigi Ktb Sitte kitabinin 17. Cilt, 95.
sayfasi)
642
(Prof. Ibrahim Canan; Hadis Ansiklopedisi, Ktb Sitte, c:17, s:96)
1246
Peygamberimizin fayda umarak yaptigi bir itihadi olan bu uygulama,
rivayetlere gre 16-18 ay kadar srmy, ne var ki, bu sre zarfinda bu
uygulamadan beklenen fayda saglanamamiy ve peygamberimiz bu konuda
Allahtan vahiy beklemeye baylamiy, nitekim ok gemeden vahiy gelmiy ve
Mescid-i Haram kible olarak belirlenmiy, miy, miy, miy.
Mminlerin Mekke dnemindeki kbleleri ile ilgili iki farkl rivayet
vardr. Kble konusunun asl, Bakara suresinin 142-145. ayetlerde yer almakta
olup oradan tetkik edilmesi daha uygundur.
BEYTL-MAKDISIN KIBLE OLMASI ILE ILGILI RIVAYETLER:
1. Rivayet:
el-Ber anlatiyor: Raslllah ile birlikte Beytl-Makdise dogru on sekiz ay namaz kildik.
Medineye giriinden iki ay sonra kible istikameti Kbeye evrildi. Raslllah Beytl-Makdise
mteveccihen namaz kilarken yzn oka semaya eviriyordu. Allah Teala hazretleri,
peygamberinin kalbinden geeni, yani, Kbeye ynelme arzusunu bildi. Bir gn Cebrail
Aleyhisselam ykseldi. Raslllah, o, yerle gk arasinda ykselirken onu gzyle takip etmeye
baladi, onun nasil bir vahiy getirecegini gzetliyordu. Derken Aziz ve Celil olan Allah Biz senin
yzn gge dogru evirip durdugunu gryoruz ... [Bakara suresi 144. yet] yetini indirdi. Biz,
Beytl-Makdise dogru farzin iki rekatini kilmi tam rkuda iken, bir adam gelip: Kible, Kbeye
dogru evrilmitir! haberini getirdi. Derhal ynlerimizi evirdik. Namazimi:i yenilemeyip kildigimiz
kismin devamini tamamladik. Raslllah: Ey Cibril! Beytl-Makdise dogru kildigimiz namazlarin
hali ne olacak? diye sordu. Bunun zerine de Allah Teala Hazretleri: Allah sizin imanini:i [daha
nce Beytl-Makdise dogru kildiginiz namazlari] zayi etmeyecektir yetini [Bakara suresi/143]
inzal buyurdu.
643
2. Rivayet;
el-Ber b. zib buyurdular ki: Raslllah Medineye gelince, nce Ensardan olan
ecdadinin -veya dayilarinin- yanina indi: O zaman namazlarini on alti veya on yedi ay boyunca
Beytl-Makdise dogru kildi. Ancak kiblenin Kbeye dogru olmasini arzuluyordu. Kbeye
dogru kildigi ilk namaz da ikindi namazi idi. Bu namazi Raslllah ile beraber ashaptan bir grup
kimse kilmiyti. Bu namazi kilanlardan biri, oradan ayrilinca bir mescide rastladi. Cemaati namaz
kiliyordu ve tam rk halinde idiler. Adam onlara: Sehdet ederim ki Hz. Peygamberle Kbeye
dogru namaz kildik dedi. Cemaat olduklari yerde Kbeye yneldiler. Mslmanlarin Beytl-
Makdise dogru namaz kilmalari Yahudileri memnun ediyordu. Yzler Kbeye dogru ynelince
Yahudiler bundan hi memnun kalmadilar. Beyinsiz Yahudiler dedikoduya bayladilar. Arkadan
hemen yu yet nazil oldu: Insanlar iinden bazi beyinsizler [Bakara suresi yet 142- 145].
644
Bu hadis Buharide drt kez, Mslimde bir kez, Tirmizide kez,
Nesade drt kez yer almytr.
3. Rivayet;
643
(Prof. Ibrahim Canan; Hadis Ansiklopedisi, Ktb Sitte, c:17, s: 26, 27)
644
(Prof. brahim Canan; Ktb Sitte, c:2, s:154)
1247
Mslim ve Ebu Dvudun Enesten rivyet ettikleri bir diger hadis syledir:
Onlar Beytl-Makdise dogru ynelmi halde sabah namazinin rkunda iken, Ben
Selemeden bir adam kendilerine ugradi ve Kible istikameti Kbeye evrildi dedi. Bu szn iki
kere tekrar etti. Cemaat rkda iken Kbeye yneldiler.
645
4. rivayet;
Ibn Abbas anlatiyor: yeti kerimenin emriyle Raslllah kibleyi Kbeye yneltince
Mslmanlar sordular: Ey Allahin rasl, Beytl Makdise ynelerek namaz kilmi ve imdi lm
olan kardelerimizin namazlari ne olacak? Bunun zerine Cenabi Hakk u yeti indirdi: Senin
yneldigin istikameti, peygamberlere uyanlari, cayanlardan ayird etmek iin kible yaptik [Bakara
suresi 143. yet].
646
Bu rivayet Ebu Davut ve Tirmizde yer almistir.
Grldg gibi, Mminlerin ana stratejileri olan bagimsiz, zgr bir
yurtlarinin, devletlerinin olmasi anlamindaki Kible, namazda Kbeye ynelme
olarak arpitilmistir. Ama yine de yakayi ele vermislerdir. Kudsteki mescidin adi
btn rivayetlerde Beytl-Makdis olarak gemis, birinde bile Mescid-i Aksa adi
anilmamistir. Zaten konumuz olan 1. ayette geen Mescid-i Aksa gerekten de
Kudsteki mescit olsaydi, basta peygamberimiz olmak zere tm Mslmanlar
Kudsteki mescit iin Mescid-i Aksa ifadesini kullanirlar, Beytl-Makdis adini
agizlarina bile almazlardi.
BEYTL-MAKDISE MESCID-I AKSA ADINI KIM VERDI?
Burada, muhtemel bir yanilgiyi nlemek iin hemen belirtmek gerekir ki,
'-` Aksa szcg ile --
- mukaddes ve --
7
Eger iyilik ettiyseniz, kendinize iyilik etmiysinizdir ve eger ktlk
ettiyseniz o da onun kendisi iindir. Artk diger bozguna ugrama zaman
gelince de size ktlk yapmalar, ilk kez girdikleri gibi yine mescide/Beyt'l-
Makdis'e girmeleri, ele geirdikleri yerleri ykp bozmalar iin zerinize gl
kullarmz tekrar gnderecegiz.
8
Umulur ki Rabbiniz size merhamet eder. Ve
eger siz dndyseniz Biz de dndk. Ve Biz cehennemi, kfirler; Allah'n
ilhlgn ve rabligini bilerek reddedenler iin kuyatc bir zindan yaptk.
Bu ayetlerde kisaca gemiste Israilogullarinin glenip kibirlendikleri ve
zorbaliga yneldikleri zaman Allahin onlari degismez snneti geregi terbiye ettigi,
terbiye ederken de baslarina kendilerinden daha gl olan kullarini musallat ettigi
anlatilmaktadir.
Ayetlerdeki anlatimlara gre, birinci felketten sonra Israilogullari tvbe
etmisler ve lkelerini yeniden onararak eski gl durumlarina dnmslerdir. Bu
dnemde Allah onlari Eger iyilik ettiyseniz, kendinize iyilik etmisinizdir ve eger
ktlk ettiyseniz o da onun [kendisi] iindir. Artik diger fesadini:in zamani gelince
de yzlerinizi ktlemeleri [size ktlk yapmalari], ilk kez girdikleri gibi yine
mescide [Beytl-Makdise] girmeleri, ele geirdikleri yerleri harap etmeleri iin
(zerinize gl kullarimi:i tekrar gnderecegiz) diyerek uyarmistir.
Bu uyarilar ismen Israilogullarina yapilmis grnse de, ilk muhatap Mekkeli
msriklerdir. Ancak ayetlerin genel mesaji Arabiyla, Yahudisiyle, Hiristiyaniyla,
tm zamanlarin insanlarinadir. Dolayisiyla bu ayetlerde Rabbimiz, Israilogullarini
rnek gstererek tm insanlara rahmet kapilarini kullarinin yzne kapatmayacagini,
durumunu dzeltip samim olan herkesin rahmetinden yararlanabilecegini
bildirmekte, buna karsilik taskinlik, zulm ve inkr etmeleri hlinde, dnyadaki
azabin baslarina tekrar gelecegini, ahirette de cehennemin kfirlere ait olacagini
ihtar etmektedir.
Kurandaki kissalarin genel bir zelligi olarak, bu ayetlerde yer alan kissada
da tarih olaylari aiklama amaci gdlmemis, sadece Isrilogullarinin basina gelen
olaylarin sebebi ortaya konmus ve bu sebep, farkli zaman ve meknda yasayan
btn insanlara rnek ve ibret olsun diye toplumsal yasa seklinde aiklanmistir. Ama
rnek ve hatirlatma amali olarak anlatilmasi da bu olaylarin dinleyenlerce mehul
olmadigina dellet etmektedir.
Israilogullarinin tarihinde onlarca felket sz konusu oldugu hlde burada iki
kez ifadesinin kullanilmasi, bunlarin en siddetli iki tanesine dikkat ekmek iindir.
Derveze, bu iki olayi, klsik Islm ve Yahudi kaynaklarinda yer alan birok felket
arasindan semis ve Israilogullarinin basina gelen baska olaylari syle tespit
etmistir:
Israilogullarinin Cezalandirilisina Dair Iki nemli Olay:
1- M. . 8. yzyilin sonlarinda Asur Krali'nin Yahudilerle savaarak Filistin blgesinin
geneline hkmeden Israil devletine son vermesi; onlari yurtlarindan srmesi, yerlerine diaridan
getirdikleri gruplarin yerlemesidir.
2- M. . 6. asrin ilk eyreginde, Babil krali Buhtunnasirin [Nabukadnazar], Israilogullan'yla
savaarak "Yahuda" devletini ikinci kez yerle bir etmesi, bakentleri Orilim'i [Beyt-i Makdis] yakip
vikmasi, tapinaklarini harabeye evirmesi, halkin genelini Babil'e srmesidir.
Ayni ekilde tarihin belgeledigi bir baka olay daha vardir: Israilogullari bu iki nemli
darbeden baka bir diger darbeyi de M. . 3. asirdan 1. asra kadar Sam blgesinde hkm sren
1254
Yunan devletinden, ardindan M. . 1. asrin ilk yarilarinda ayni blgeyi hkm altina alan Roma
devletinden yediler. Filistin'e kadar Babil devletini ynetimi altina alan Pers krali Kurus,
Israilogullari'na yeniden itibar kazandirdi. Bunun zerine bakent ve mabetlerini yeniden imar
ettiler. Fakat ynetim Yunanlilar'in eline geince Israilogullari tekrar takinlikta bulundular ve zulme
baladilar. Bunun zerine Yunan devleti onlara tavir aldi ve onlari yenilgiye ugratti. Ardindan
yeniden glendiler. Ynetim Roma devletine geince isyan ettiler ve takinlikta bulundular. Bunun
zerine Roma onlara dersini verdi, onlari yenilgiye ugratti. Bakentlerini ve tapinaklarini yerle bir
etti. M. S. 1. asirda onlardan byk bir toplulugu ldrd. Geri kalan halki darmadagin etti,
mabetleri harap oldu. Bu ayetler ininceye dek durum byle devam etti.
657
Yasalari ignedikleri takdirde Israilogullarinin basina neler gelecegi hakkinda
Kitab-i Mukaddeste sunlar yazilidir:
26 "Put yapmayacaksiniz. Oyma put ya da ta stun dikmeyeceksiniz. Tapmak iin lkenize
putlari simgeleyen oyma talar koymayacaksiniz. nk Tanriniz RAB benim.
2 Sabat gnlerimi kutlayacak, tapinagima saygi gstereceksiniz. RAB benim.
3 "Kurallarima gre yaar, buyruklarimi dikkatle yerine getirirseniz,
4 yagmurlari zamaninda yagdiracagim. Toprak rn, agalar meyve verecek.
5 Bag bozumuna kadar harman dvecek, ekim zamanina kadar baglarinizdan zm
toplayacaksiniz. Bol bol yiyecek, lkenizde gvenlik iinde yaayacaksiniz.
6 "lkenize bari saglayacagim. Korku iinde yatmayacaksiniz. Tehlikeli hayvanlari
lkenizden kovacagim. Sava yz grmeyeceksiniz.
7 Dmanlarini:i kovalayacaksiniz. Kili darbeleriyle nnzde yere serilecekler.
8 Beiniz yz kiinin, yznz on bin kiinin hakkindan gelecek. Dmanlariniz kili
darbeleriyle nnzde yere serilecek.
9 Size iyilikle bakacagim. Sizi verimli kilip ogaltacagim. Sizinle yaptigim antlamaya hep
bagli kalacagim.
10 Eski rnnz yemekle tkenmeyecek. Yeni rne yer bulmak iin eskisini boaltmak
zorunda kalacaksiniz.
11 Konutumu aranizda kuracak, size sirt evirmeyecegim.
12 Aranizda yaayacak, Tanriniz olacagim. Siz de benim halkim olacaksiniz.
13 Ben sizi Misir'da kle olmaktan kurtaran Tanriniz RABB'im. Boyundurugunuzu kirdim. Sizi
bai dik yaattim.
Tanri'dan Uzaklamanin Cezasi
14 "Ama beni dinlemez, btn bu buyruklari yerine getirmezseniz, cezalandirilacaksiniz.
15 Kurallarimi igner, ilkelerimden nefret eder, buyruklarima kari ikar, antlamami
bozarsaniz,
16 sizi yle cezalandiracagim: zerinize dehet salacagim. Verem ve sitma gzlerinizin ferini
sndrecek, canini:i kemirecek. Boa tohum ekeceksiniz, nk rnlerinizi dmanlariniz yiyecek.
17 Size fkeyle bakacagim. Dmanlariniz sizi bozguna ugratacak. Sizden nefret edenler sizi
ynetecek. Kovalayan yokken bile kaacaksiniz.
18 "Btn bunlara karin beni dinlemezseniz, gnahlariniza karilik cezani:i yedi kat
artiracagim.
19 Inati gururunuzu kiracagim. Gk demir, yer bakir olacak.
20 Gcnz tkenecek. Topraklariniz rn, agalariniz meyve vermeyecek.
21 "Eger kari ikmaya devam eder, beni dinlemek istemezseniz, gnahlariniza karilik
cezani:i yedi kat artiracagim.
22 zerinize yabanil hayvanlar gnderecegim. ocuklarini:i ldrecek, hayvanlarini:i yok
edecekler. Sayiniz azalacak, yollariniz issiz kalacak.
23 "Bununla da yola gelmez, bana kari ikmaya devam ederseniz,
24 ben de size kari ikacagim, gnahlariniza karilik sizi yedi kez cezalandiracagim.
657
(Derveze; Tefsirl-Hadis)
1255
25 Bozdugunuz antlamamin cn almak iin bainiza sava getirecegim. Kentlerinize
ekildiginizde araniza ldrc hastalik salacagim. Dman eline deceksiniz.
26 Ekmeginizi kestigim zaman, on kadin ekmeginizi bir firinda piirecek. Ekmeginiz azar azar,
tartiyla verilecek. Yiyecek ama doymayacaksiniz.
27 "Btn bunlardan sonra yine beni dinlemez, bana kari ikarsaniz,
28 bu kez ben de fkeyle size kari ikacagim ve gnahlariniza karilik sizi yedi kat
cezalandiracagim.
29 Aliktan ocuklarini:in etini yiyeceksiniz.
30 Tapinma yerlerinizi yikacak, buhur sunaklarini:i yok edecegim. Cesetlerinizi devrilen
putlarin zerine serecek, sizden nefret edecegim.
31 Kentlerinizi viraneye evirecek, tapinaklarini:i yikacagim. Beni honut etmek iin
sundugunuz kokulari duymayacagim.
32 lkenizi viran edecegim, oraya yerleen dmanlariniz bile akina dnecek.
33 Sizi br uluslarin arasina dagitacak, kilicimla peinize decegim. lkeniz viran olacak,
kentleriniz harabeye dnecek.
34 Siz dmanlarini:in lkesinde yaarken, lke issiz kaldigi yillar boyunca Sabatlar'in
sevincini yaayacak. Ancak o zaman dinlenip Sabatlari'nin tadina varacak.
35 zerinde yaadiginiz Sabat yillarinda grmedigi rahati issiz kaldigi yillarda grecek.
36 "Dman lkelerinde sag kalanlarini:in yregine yle bir korku drecegim ki, rzgarin
srkledigi yapraklarin sesinden bile kaacaklar. Savatan kaarcasina kaacaklar. Pelerinde
kovalayan olmadigi halde decekler.
37 Kovalayan yokken savatan kaarcasina birbirlerinin zerine yikilacaklar.
Dmanlarini:in karisinda ayakta duramayacaksiniz.
38 br uluslarin arasinda yok olacaksiniz. Dman lkeler sizi yutacak.
39 Artakalanlariniz gerek kendi, gerekse atalarinin sularindan tr dman lkelerde eriyip
gidecekler.
40 "Ama iledikleri sulari, atalarinin sularini, bana kari geldiklerini, ihanet ettiklerini itiraf
eder
41 [bu yzden onlara kari ikip kendilerini dman lkelerine srmtm], inadi birakip
alakgnll olur, sularinin bedelini derlerse,
42 ben de Yakup'la, Ishak'la, Ibrahim'le yaptigim antlamayi ve onlara sz verdigim lkeyi
animsayacagim.
43 lke nce issiz birakilacak ve issiz kaldigi srece Sabatlar'in tadina varacak. Onlar da
iledikleri sularin bedelini deyecekler; nk ilkelerimi reddettiler, kurallarimdan nefret ettiler.
44 Btn bunlara karin, dman lkelerindeyken yine de onlari reddetmeyecek, onlardan
nefret etmeyecegim. Bylece hepsini yok etmeyecek, kendileriyle yaptigim antlamayi bozmayacagim.
nk ben onlarin Tanrisi RABB'im.
45 Tanrilari olmak iin br uluslarin nnde Misir'dan ikardigim atalariyla yaptigim
antlamayi onlar iin animsayacagim. RAB benim."
46 RABB'in Sina Dagi'nda Musa araciligiyla kendisiyle Israil halki arasina koydugu kurallar,
ilkeler, yasalar bunlardir
658
.
Kitab-i Mukaddesin yukarida verdigimiz blmnde yapilan uyarilar, baska
blmlerinde de defalarca tekrar edilmistir:
Mezmurlar: 106, 34-38, 40, 41
Isaya Bab 1: 4-5; 21-24: Bab 2: 6, 8 Bab 3: 16-17; 25-26; Bab 8-7; Bab 30: 9-
10, 12-14
Yeremya, Bab: 2: 5-7, 20, 26-28; Bab 3: 6-9; Bab 5: 1, 7-9, 15-17; Bab 7: 33,
34; Bab 15: 2, 3.
Hezekiel; Bab 22: 3, 6-12, 14-16
Matta; Bab 23: 37, 38; Bab 24: 2
Luka; Bab 23: 28-30
658
Levililer; 26. Bab:
1256
9,10
Sphesiz ki bu Kurn, insanlar en dogru ve en saglam yeye; ryde
klavuzlar ve dzeltmeye ynelik iyler yapan mminlere kendileri iin
kesinlikle ve kesinlikle byk bir ecir oldugunu ve hirete inanmayan kiyiler
iin Bizim can yakc bir azap hazrladgmz mjdeler.
2. ayette Israilogullarina kilavuz olarak Kitap verdigini syleyen Rabbimiz,
burada da Mslmanlara Kurani verdigini bildirmekte, Musaya verilen kitabin
insanlari tevhide ynelttigi gibi Kuranin da en dogru, en saglam seye
kilavuzladigini, iman edip salihati isleyenleri byk bir dlle, ahirete
inanmayanlari ise can yakici bir azapla mjdeledigini aiklamaktadir.
Dikkat edilirse burada tesvik ve korkutma bir arada yapilmis, mjde ile
baslayan cmle tehdit ile bitirilmek suretiyle ok farkli bir slup kullanilmistir.
Arap edebiyatinin nemli yntemlerinden biri olan bu slup, Kuranda sik sik
grlmektedir.
9. ayette Kuran iin kullanilan en saglam eye kilavuzlar ifadesindeki en
saglam seyin ne anlama geldigini bulmak iin Cinn suresinin 3. ayetini hatirlamak
gerekmektedir. nk orada Kuran iin rde kilavuzlar ifadesi kullanilmistir.
Bylece bu ayette en saglam sey ile kastedilenin rsd oldugu ortaya
ikmaktadir.
RSD
Rsd szcg dogru ve egriyi ayirt etme bilinci, zihinsel olgunluk, dogru
yolu bulup ona girmek, iyi ve dogru olan seyleri yapabilme olgunluguna ulasmak
demektir.
659
Szck, Kuranda farkli trevleriyle 19 kez yer almaktadir
[Bakara/186, 256, Arf/146, Nisa/6, Kehf/10, 17, 24, 66, Enbiya/51, Cinn/3, 10, 14,
21, Mmin/29, 38, Hucurat/7, Hud/78, 87, 97].
Resit olma, rsdne erme, irsat etme, mrsit gibi trevleri Trkede
de kullanilan rsd szcgnn Kuran ayetlerindeki manasini kisaca 'Islmin
ngrdg olgunluga ulamak ve yaamak diye tarif etmek mmkndr.
Buna gre rde kilavuzluk eden Kuran ifadesi, Kuranin insanlari akil
kullandirtarak bilinlendirdigi, olgunluga ulastirdigi, -baska bir ifade ile- kimseyi
bylemedigi, kimsenin beynini yikamadigi anlamina gelmektedir.
Bu ayetlerde Kuranin ok nemli zelliklerinden biri ortaya konularak
Kuranin rsde, en saglama iletme isini, mjde ve uyarma yntemlerinin ikisiyle
birden yaptigini gstermektedir. Kuranda nerede bir uyari yapilmissa, hemen
arkasindan cennet ve cehennem sahneleri verilmektedir.
SALIHATI ISLEMEK:
-'=' -'' ','-= Salihati isleyenler olarak evirdigimiz kalip, Kur`an`da toplam
62 ayette yer almistir. Bu kalibin pek ok meal ve tefsirde oldugu gibi amel-i salih
isleyenler seklinde evrilmesi yanlistir.
_`-' Islah szcgnden tremis olan salihat dzeltmek demektir. Salihat
islemek ise bozuk olan seyi dzeltmek, dzelticilik yapmak, dzeltmeye ynelik
isler yapmak anlamlarina gelir.
659
(Lisanl-Arab, c.4, s. 148, 149 rsd mad.)
1257
Kur`an, bozukluklari dzeltme faaliyetinde bulunanlari tek kelime ile ifade
etmis ve bu kimseleri muslih olarak isimlendirmistir [Bakara; 11, 220 , A`rf; 56,
85, 170 , Hud; 117 ve Kasas; 19].
Diger taraftan Kur`an; bu ayette geen hakki ve sabri tavsiyeleme,
Bakara/277de geen namaz kilma ve zekt verme, Hud/23te geen edep ve
gnlden Allah`a boyun egme kavramlarini ayni ayet iinde ayri ayri zikretmek
suretiyle salihattan ayirmistir. Yani hakki ve sabri tavsiyelesme, namaz kilma
ve zekt verme, edep ve gnlden Allah`a boyun egme gibi hasenat, Kur`an`a
gre salihattan sayilmamaktadir.
Kur`an`daki bu hususlar dikkate alinarak salihat konusunda sunlari sylemek
mmkndr: Namaz kilmak, oru tutmak, zekt vermek, salihati islemek degildir.
Ama gt verme yolu ile namaz kilmayani namaz kilar hale getirmek, zekt
vermeyeni zekt verir hale getirmek, oru tutmayani da oru tutar hale getirmek,
salihati islemektir. Kavramin toplumsal boyutunun ise su sekilde tanimlanmasi
mmkndr: Bulundugumuz zaman ve zeminde adl, idar, siyas, iktisad ve diger
alanlarda her trl bozuklugun dzeltilmesi iin gsterilecek aba, yapilacak
uygulama, salihati islemektir.
Bu konuda, disa yansimayan isler demek olan hasenat ile salihat arasindaki
fark iyi anlasilmalidir. Rabbimiz bu iki konu arasindaki farki her bir haseneye on
karsilik verirken [En`m/60], salihat karsiliginda cenneti vaat etmek suretiyle ok
aik bir sekilde belirlemistir [Bakara/25, 82, Nisa/57, 122, 124; Hud/23, Ibrahim/23,
Kehf/107 ve daha birok ayet].
11
Ve insan, hayr davet eder gibi ktlg davet eder. Ve insan ok
acelecidir.
Bu ayette, insanlarin sanki hayra davet ediyormusasina serre davet etmeleri
gndeme getirilmis ve insanoglu her seyin hemen oluvermesini isteme ynndeki bu
Iitri egilimi denetleme konusundaki dikkatsizligi sebebiyle elestirilmistir. Bu ayet
ayni zamanda kilavuzun nemine isaret etmektedir. nk kendisi iin neyin iyi
neyin kt oldugunu bilmeyen insan, Allah tarafindan verilen kilavuz sayesinde
iyiyle kty birbirinden ayirip kendisine zarar veren davranislardan sakinabilir.
Insanin hayri agirir gibi serri agirmasi, Kuranin diger ayetlerinden
yararlanilarak iki sekilde anlasilabilir:
a- Insan, yaptigi bir davranisin ne sonu verecegini kesin olarak bilmedigi iin,
bazen kendisine zarar verecek olan bir seyi yararliymis gibi isteyebilir:
216
Ve savas sizin iin hos olmayan bir sey olmasina ragmen, size zorunlu grev olarak verildi.
Olabilir ki siz, sizin iin hayirli olan bir seyden hoslanmazsiniz. Yine olabilir ki, siz, sizin iin kt,
zararli olan bir seyi seversiniz. Ve Allah bilir, siz bilmezsiniz.
(Bakara/216)
19
Ey iman etmis kisiler! Kadinlara zorla mirasi olmaniz/ mallarindan istifade etmek amaciyla
onlarin sizden ayrilmasini engellemeniz size helal olmaz. Ve onlara verdiginizin bir kismini gtrmeniz
iin, aik bir fahise [irkin bir haysizlik/zina] getirmedikleri srece onlari sikistirmayiniz. Ve onlarla
rfe uygun/herkese iyi oldugu kabul edilen yollarla iliskide bulununuz. Ve eger kendilerinden
hoslanmadinizsa, siz bir eyden holanmasaniz da Allah, sizin holanmadiginiz eyde birok hayir
oluturacak olabilir.
(Nisa/19)
1258
Bu duruma verilebilecek bir diger rnek de sudur: Insanlarin pek ogu,
baslarina gelen sikinti verici herhangi bir olay zerine lsem de kurtulsam der.
Byle sylemekteki amaci, kendisine sikinti veren o olayin etkisinden kurtulmaktir.
Halbuki kk sikinti ve eziyetlerden kurtulmak iin lm isterken, o gne kadar
yaptiklari yznden ahirette srekli azabi hak edip etmediginin hesabini yapmayi
aklina bile getirmemistir. Kendini Allaha affettirmek iin tvbe edip Onun istedigi
gibi bir insan olmaya abalayacagi yerde, sadece o andaki azaptan kurtulmayi
dsnerek kisa yoldan lm istemektedir. Oysa bu dsncesiz ve aceleci tavriyla
azabin en korkun ve srekli olanini tercih etmis olmaktadir.
b- Insan, eski kavimlerin yaptigi gibi, inanmadigi iin azabi isteyebilir:
32
Bir vakit de onlar, Ey Allah'im! Eger bu, Senin katindan gelmis bir hakkin/geregin ta kendisi
ise, hi durma stmze gkten taslar yagdir veya bize ok aci veren bir azap ver demislerdi.
(Enfal/32)
48
Bir de duyarsiz toplum: Eger dogrulardan iseniz bu sz verilen tehdit ne zaman? diyorlar.
(Ya Sin/48)
53
Ve senden azabi arabuk istiyorlar. Eger belirlenmis/ adi konmus bir sre sonu olmasaydi,
azap onlara elbette gelmisti. Ve o azap, hi farkinda olmadiklari bir sirada kendilerine ansizin elbette
gelecektir.
54,55
Senden azabi arabuk istiyorlar. Sphesiz cehennem de kesinlikle, kendilerini stlerinden
ve ayaklarinin altindan brdg gnde kfirleri; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek
reddedenleri kusaticidir. Ve O, Yapmis olduklarinizi tadin! der.
(Ankebut/53, 54)
Ve Ahkaf/24, 25, Nahl/46, Rad/6.
12
Ve Biz, geceyi ve gndz iki almet/gsterge yaptk. Sonra
Rabbinizden bir armaganlar aramanz, yllarn saysn ve hesabn bilmeniz
iin gecenin almetini/gstergesini silip, bir grdrc aydnlk olarak
gndzn almetini/gstergesini getirdik. Ve Biz, her yeyi ayrntl olarak
akladk da akladk.
Bu ayette, gece ve gndzn dsnenler, akillarini kullananlar iin Allahi
tanimaya kanit ve bir ibret oldugu aiklanmaktadir. Bu aiklama degisik ifadelerle
baska ayetlerde de yapilmistir:
10
Ve Biz, geceyi bir elbise yaptik.
11
Ve Biz, gndz bir geimzamani yaptik.
(Nebe/10, 11)
67
Allah, iinde dinlenesiniz diye sizin iin geceyi, gresiniz diye de gndz var edendir.
Sphesiz bunda kulak verecek bir toplum iin almetler/gstergeler vardir.
(Yunus/67)
164
Sphesiz ki gklerin ve yerin oluyturuluyunda, gece ve gndzn birbiri ardnca
geliyinde,
1259
insanlara yarayan yeylerle denizde akp giden gemide,
Allah'n semadan bir su indirip de onunla yeryzn lmnden sonra diriltmesinde,
yeryznde her deprenen canllardan yaymasnda,
rzgrlar evirip evirmesinde,
gk ile yeryz arasnda emre hazr olan bulutta, yphesiz akllarn alytran bir
toplum iin elbette almetler/gstergeler vardr.
(Bakara/164)
Ve Kasas/71-73, Furkan/61, 62, Mminun/80, Zmer/5, Ya Sn/37, 38.
VAKTIN NEMI
Saat, gn, ay ve yil ile ifade edilen vakit, toplumsal hayatta oldugu kadar
din hayatta da byk neme sahip bir kavramdir. nk din hayatta salat, zekat,
oru, hacc gibi ibadetler mevkutedir, yani belli bir zamana gre dzenlenmistir. Iste,
Allahin bir ayeti oldugu bildirilen gece ile gndz, diger birok hayat konuda
oldugu gibi vakit konusunda da temel bir ge niteligindedir. yle ki, zamanin
llmesi ancak gece ile gndzn varligi ile mmkn olur.
5
O, gnesi bir aydinlik, ay'i bir isik yapan ve senelerin sayisini ve hesabini bilesiniz diye, aya
menziller ayarlayandir. Allah bunu ancak gerek ile olusturmustur. O, bilecek olan bir toplum iin
yetleri ayrintili olarak aiklar.
6
Sphesiz gece ile gndzn birbiri ardinca gelmesinde ve Allah'in gklerde ve yerde
olusturdugu seylerde, Allah'in korumasi altina giren bir toplum iin nice almetler/gstergeler vardir.
(Yunus/5, 6)
189
Sana hilallerden soruyorlar. De ki: Onlar, insanlar ve hac/programli ilhiyat egitim
dnemleri iin zaman lleridir. Evlerinize arka taraflarindan girmeniz/dinde Allah'in
ilkelerinden baska ilkeler benimsemeniz, iyi adamlik degildir. Ama iyi adamlik, Allah'in
korumasi altina girmektir. yleyse, evlerinize kapilarindan girin; dini, din sahibi Allah'in izdigi
erevede yasayin. Ve basariya erenlerden, kurtulanlardan olmaniz iin Allah'in korumasi altina
girin.
(Bakara/189)
96
Tan yerini yarip ikarandir. Geceyi dinlenme zamani, gnes ve ay'i hesap ile yapmistir. Bu,
en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/ mutlak galip olanin, ok iyi bilenin
belirlemesidir, ayarlamasidir.
(En'm/96)
Ayette geen gecenin ayetini silip, bir grdrc olarak, gndzn ayetini
kildik [getirdik] ifadesi, bir zamanlar Ayin da Gnes gibi isi ve isik veren bir
durumda oldugunu, daha sonra da bu zelligini kaybedip sadece yansitan nitelige
brndgn dsndrmektedir. Bilindigi gibi, Ayin olusumu ve evrimi hakkinda
ortaya atilan varsayim da [Yerin blnmesi, Yer evresinde yogunlasma, Yer
yrngesine yakalanma gibi teoriler] bugne kadar ispatlanamamis, onlar isiginda
Ayin ve Yerin mevcut durumlarina yeterli aiklamalar getirilememistir. Belki
ilerideki zamanlarda Ayin olusumu kesin kanitlarla izah edilebilir hle gelecek ve
ayetteki ifadenin nasil anlasilmasi lzim geldigi ortaya ikacaktir. Bu takdirde bir
geregin daha asirlar nceden Kuranda aiklanmis oldugu grlecek ve Kuranin
bir mucizesi daha gzler nne serilmis olacaktir.
Ayetin son cmlesi olan Ve Biz her eyi detaylandirdika detaylandirdik
ifadesi, Dininiz ve dnyaniz iin ihtiya duydugunuz her seyi detaylica izah ettik,
1260
ortaya koyduk anlaminda olup bu husus Kuranda farkli ifadelerle baska ayetlerde
de dile getirilmistir:
38
Ve yeryznde hibir irili-ufakli kipirdayan canli ve iki kanadiyla uan hibir kus yoktur ki,
sizin gibi nderli topluluklar olmasin. Biz Kitapta hibir seyi noksan/yetersiz birakmadik. Sonra onlar
Rablerine toplanacaklardir.
(Enm/38)
89
Ve Biz o gn, her mmet iinde, kendilerinden kendi aleyhlerine bir shit gnderecegiz. Seni
de onlarin zerine shit getirecegiz. Biz bu kitabi da, her seyi aiklayan ve Mslmanlara bir kilavuz,
bir rahmet ve bir mjde olarak sana indirdik.
(Nahl/89)
164
Sphesiz ki gklerin ve yerin oluyturuluyunda, gece ve gndzn birbiri ardnca
geliyinde,
insanlara yarayan yeylerle denizde akp giden gemide,
Allah'n semadan bir su indirip de onunla yeryzn lmnden sonra diriltmesinde,
yeryznde her deprenen canllardan yaymasnda,
rzgrlar evirip evirmesinde,
gk ile yeryz arasnda emre hazr olan bulutta, yphesiz akllarn alytran bir
toplum iin elbette almetler/gstergeler vardr.
(Bakara/164)
Ayetin son blmndeki ifadeler ile gece ve gndzn mecaz anlamlari n
plna ikmaktadir. Buna gre, gece cehaleti ve kfr, gndz de imani ve
bilgiyi ifade etmektedir.
13,14
Ve her insann kendi yaptklarnn karylklarn, ayrlmayacak yekilde
boynuna doladk. Ve Biz, kymet gn almy bulacag kitab onun iin
karrz: Oku kendi kitabn! Bugn kendi zatn, kendine kary hesap sorucu
olarak sana o yeter!
15
Kim, klavuzlanan dogru yolu bulursa, srf kendi iyiligi iin klavuzlanan
dogru yolu bulmuytur. Kim de saparsa, ancak kendi aleyhine sapmy olur. Ve
hibir yk tayyc baykasnn ykn ekmez. Ve Biz, bir peygamber
gndermedike, azap ediciler olmadk.
Bu ayetlerde birok uyarici noktaya deginilmistir. Anlasilmasi gereken ilk
nokta, -'= tair szcg ile neyin kast edildigidir. Daha nce de aiklandigi gibi,
tair kus demektir. Kus, igretiligi ifade eder. Nitekim Trkede kus misali
deyimi ile konu edilen seyin kisa zaman sonra ayrilip gidecegi kastedilir.
Ayetteki boynuna ifadesi ise gereklilikten kinayedir. Mesel, Bu isi senin
boynuna bor kildim, bu isi birakamazsin, bu is iin mutlaka sen gereklisin
anlamindaki bir cmleyi, Bu isi senin boynuna doladim seklinde ifade etmek
mmkndr.
Ayette geen kuun boyuna dolanmasi deyimi, bu durumda, insanin bir anda
yapip geiverdigi amellerinin bile kendisinden ayrilmayacagi, bu amellerin her
zaman insanla birlikte oldugu ve ahirette de birlikte olacagi anlamina gelmektedir.
Diger taraftan, Araplarin tair ve tatayyur szcklerini ugur-ugursuzluk
anlaminda kullanmalarindan hareket ederek Ve her insanin kendi kuunu
ayrilmayacak ekilde boynuna doladik ifadesini su sekilde anlamak da
1261
mmkndr: Biz herkesin kaderini [lsn, bulacagi kariligi iyilik ya da
ktlk yaptiran etmenleri] kendi boynuna doladik, yapacagi iyi davranilarla iyi
sonulara, kt davranilarla da kt sonulara ulair, yani iyi veya kt iler
sebep ve sonulariyla kiinin kendisindedir. nk Araplar, yapmak istedikleri
herhangi bir isin kendilerini hayra mi serre mi gtrecegini anlamak iin kuslarin
hllerine bakarlar; rktldklerinde veya kendi kendilerine utuklarinda kuslarin
saga, sola veya yukari dogru umalarindan manalar ikarirlar, buna gre de
yapacaklari isin kendileri iin mutluluk veya mutsuzluk doguracagina karar
verirlerdi.
Sonu olarak syle sylenebilir: Ayette geen tair, insandan sadir olan her
trl davranislardir. Bunlar kus gibi uup gitmezler, kolye gibi herkesin boynuna
asili durumdadirlar:
Zilzal 7,8
Artik her kim, zerre miktari bir hayir ilerse onu grecek, her kim de zerre miktari bir
er ilerse onu grecektir.
(Zilzal/ 7-8)
17,18
Onun sagindan ve solundan (her yanindan) yerlesik iki tesbiti onun her isini tesbit edip
dururken, insan hibir sz sylemez ki yaninda hazir gzetleyen bulunmasin.
(Kaf/17, 18)
9-12
Kesinlikle sizin dsndgnz gibi degil! Aslinda siz, sphesiz zerinizde, yaptiginiz
seyleri ezberleyen, saygin yazicilar olmasina ragmen, Din'i yalanliyorsunuz.
13
Sphesiz ki ebrar/iyi adamlar, elbette bol nimet, mutluluk cennetinin iindedirler.
14-16
Din-iman tanimayip ktlge batmis olanlar da kesinlikle cehennemdedirler. Din Gn
ondan kaybolmamak zere oraya yaslanacaklardir.
(Infitar/9-16)
13-16
O gn yalanlayicilar, cehennem atesine itildike itilirler. Ite bu, yalanlayip durdugunuz
atetir! Peki, bu da mi bir sihir? Yoksa siz grmyor musunuz? Yaslanin oraya! Ister sabredin ister
sabretmeyin, artik sizin iin birdir. Siz, sadece yaptiklarini:in kariligini alacaksiniz!
(Tur/13-16)
123
Bu is, sizin kuruntularinizla ve Kitap Ehlinin kuruntulariyla degildir. Kim ktlk yaparsa
onunla cezalandirilir. Ve o kendisi iin Allah'in astlarindan bir yol gsterici, koruyucu yakin ve iyi bir
yardimci bulamaz.
(Nisa/123)
15. ayetteki Ve hibir yk taivici bakasinin ykn ekmez ifadesi, 14.
ayette tahlilini yapmaya alistigimiz Her insanin kendi kuunu ayrilmayacak
ekilde boynuna doladik ifadesinin bir ailimi, farkli bir sekilde anlatimidir. Her iki
ifade de, hi kimsenin baskasinin isledigi sutan sorumlu tutulmayacagini, hi bir
sulunun isledigi sulari bir baskasina ykleyemeyecegini; buna karsilik, gzel ve
iyi amelin mkfatinin onu yapana ait oldugunu, bu mkfattan da bir baskasinin
yararlanamayacagini anlatmaktadir. Bu ilke Kuranda degisik ifadelerle birok
ayette belirtilmistir:
38
Gerek u ki, hibir gnahkr bir baka gnahkrin gnahini ekmez.
39
Gerek u ki, insan
iin aliip didindiginden baka ey yoktur.
40
Ve onun aliip didinmesi yakinda grlecektir.
41
Sonra
kariligi kendisine hi eksiksiz verilecektir.
(Necm/38-41)
164,165
De ki: Allah her seyin Rabbi iken, ben Allah'tan baska Rabb mi arayayim? Her kisinin
kazandigi yalniz kendisine aittir. Ykn tasiyan kimse, bir baskasinin ykn tasimaz. Sonra sadece
Rabbinizedir dnsnz. Bylece Allah, ayriliga dstgnz seyi size haber verecektir. Ve O, sizi
yeryznde gidenlerin yerine getirilenler yapan, verdikleriyle sizi sinamak iin, kiminizi kiminizin
1262
zerine derecelerle ykseltendir. Sphesiz Rabbin, kovusturmasi abuk olandir ve sphesiz O, ok
bagislayandir, ok merhamet edendir.
(Enam/164, 165)
18
Ve gnhkar bir kimse, baskasinin gnahini ekmez. Eger ok gnahi olan/ok zengin olan
bir kimse, gnahini ektirmek iin birini agirsa da ondan hibir gnah alinip baskasina
ektirtilmeyecek. Bir akrabasi olsa bile Sphesiz sen ancak Rablerine karsi issiz yerlerde
saygiyla, sevgiyle, bilgiyle rperti duyan ve salti ikame edenleri [ml ynden ve destek olma;
toplumu aydinlatma kurumlarini olusturan-ayakta tutanlari] uyarirsin. Her kim arinirsa ancak
kendisi iin arinir. Dns de yalnizca Allah'adir.
(Fatir/18)
7
Eger kfredecek; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedecek/ iyilikbilmezlik edecek
olursaniz, biliniz ki, sphesiz Allah size hibir ihtiyaci olmayandir ve O, kullari iin, kfre;
Kendisinin ilhliginin ve rabliginin bilerek reddedilmesine/ nankrlge riza gstermez. Ve eger
kendinize verilen nimetlerin karsiligini derseniz, sizin iin ona razi olur. Hi bir tasiyici, bir
baskasinin ykn ekmez. Sonra dnsnz yalnizca Rabbinizedir. Bylece yapmis olduklarinizi
size haber verecektir. Sphesiz O, sinelerin znde sakli olani iyi bilendir.
(Zmer/7)
Tabi ki, bu ilke, kisinin nderlik yapmak, tesvik etmek suretiyle sebep oldugu
ama fiilen baskalari tarafindan islenen sulardaki payini ortadan kaldirmamaktadir.
nk herkesin eserlerinden sorumlu tutulacagi ilkesi, sua azmettirenlerin ve
kt eser birakanlarin da suu isleyenlerin cezasindan ayrica pay alacaklarini
bildirmektedir:
24,25
Ve onlara: Rabbiniz ne indirdi? denildigi zaman, onlar, kiymet gn, kendi gnahlarini
tam olarak yklenmek ve bilgisizlikleri yznden saptirmakta olduklari kimselerin gnahlarindan bir
kismini da yklenmeleri iin, ncekilerin efsaneleri dediler. Dikkat edin, yklendikleri sey ne
ktdr!
(Nahl/25)
12
Sphesiz ki lleri ancak Biz diriltiriz Biz. Onlarin nceden yapip gnderdiklerini ve
eserlerini de yazariz. Zaten Biz her seyi bir apaik nderde/ Kurn'da sayip tesbit etmisizdir.
(Ya Sin/12)
DINDE KURAN DISI BIR KAYNAK YARATILMAMASI HAKKINDA
TARIHTEN BIR OLAY:
Ibn mer, Raslullah (as)in "l, ehlinin, oluk ocugunun aglamasi sebebiyle azb grr"
dedigini rivayet etmitir. Halbuki Aie, bu haberin sihhatini ta'n etmi, tenkidinin dogruluguna da,
Cenb-i Hakk'in bir gnahkr bakasinin gnah ykn yklenmez" ayetiyle istidlal etmitir. nk
oluk-ocugunun aglamasi sebebiyle kiiye azap etmek, kiiyi bakasinin suu sebebiyle sorgulamak
olur ki, bu da bu ayetin hkmnn hilafinadir.
660
OKUNACAK KITAP
Burada konu edilen kitap, insanin tm amellerinin kaydedildigi kitaptir. yle
ki, amellerin kaydindan olusan bu kitap, tipki bir uagin kara kutusu, bir bilgisayarin
ana bellegi gibi, insanin iinde bir yerinde drl, kapali durumdadir. Ahirette ise bu
kitap ailacak, ekrana tasinacak ve kisiye Oku kendi kitabini! Bugn nefsin [kendi
zatin], kendine kari hesap sorucu olarak sana o yeter! (Isra/14) denilecektir. Eger
660
(Razi, el-Mefatihul-Gayb; Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1263
kitapta kayitli bilgiler mutlulugu gerektiren seyler ise, mutluluk; mutsuzlugu
gerektiren seyler ise mutsuzluk bas gsterecek, bylece kisi, yargilama iin
kendisinden baska kimseye ihtiya olmayan bir mahkemede, hem sanik hem tanik
hem savci hem de yargi olacak ve kendi kendisini yargilayacaktir.
15. ayetteki Kim dogru yolu bulursa sirf kendi iyiligi iin dogru yolu
bulmutur. Kim de saparsa ancak kendi aleyhine sapmi olur ifadesiyle kesin ve
aik olarak insanin seme kabiliyetinin bulundugu vurgulanmakta, nimet veya azap
olarak greceklerinin de onun bu seiminin sonucu oldugu bildirilmektedir.
ELISIZ, KITAPSIZ, YASA KONULMADAN CEZALANDIRMA OLMAZ
15. ayetin son blmndeki Ve Biz bir peygamber gndermedike, azap
ediciler olmadik ifadesiyle, yasasiz [seriatsiz] su olmayacagi; dolayisiyla da yasa
konmadan kimsenin cezalandirilmayacagi beyan edilmektedir. Bu ilke ayni zamanda
elilerin ilh adaletin uygulanmasindaki nemini belirtmektedir. nk ceza veya
mkfat, elinin getirdigi bu mesaja gre belirlenmekte ve kisilerin lehinde veya
aleyhinde delil olarak bu mesaj kullanilmaktadir. Eger ortada eli vasitasiyla
getirilmis bir mesaj yoksa, insanlarin adil olarak cezalandirilmalari veya
mkfatlandirilmalari mmkn olmaz. nk byle bir durumda insanlar dogru yola
uymalarini gerektiren bilginin kendilerine ulasmadigi zrn ileri srebilirler. Bu
mazeret, onlarin cezalandirilmamalari talebini hakli kilan bir mazeret olur. Fakat
elinin daveti bir topluluga ulastiktan sonra, eger bu davet o toplum tarafindan
reddedilmisse, artik insanlarin byle bir zr imkni kalmayacaktir.
59
Rabbin, kendilerine yetlerimizi okuyan bir peygamberi ana kente gndermedike,
memleketleri degisime/yikima ugratici degildir. Zaten Biz, halki sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina
is yapan kimseler olmayan memleketleri degisime/yikima ugratici degiliz.
(Kasas/59)
131
Iste bu; Rabbinin, halki ilgisiz, bilgisiz iken, lkeleri haksiz yere degistiren/yikima ugratan
biri olmayisidir.
(Enam/131)
208
Ve Biz, sadece kendileri iin uyaricilar olan kenti degisime/yikima ugrattik.
209
gt! Ve Biz, haksizlik edenler degiliz.
(Suara/208-209)
172,173
Hlbuki senin Rabbin, kiymet gn, Biz, bunlardan bilgisizdik demeyesiniz yahut
Bundan nce atalarimiz ortak kosmus, biz onlardan sonra gelen kusaklariz, btili isleyenlerin
isledikleri nedeniyle bizi mi degisime/ yikima ugratacaksin? demeyesiniz diye, demogullari'nin
sulbnden onlarin soylarini alir ve onlari kendi nefislerine tanik eder; Ben sizin Rabbiniz degil
miyim? Derler ki: Elbette Rabbimizsin, taniklik ediyoruz.
174
Ve iste Biz, dsnsnler diye yetleri byle ayrintili olarak aikliyoruz.
(Araf/172- 174)
19
Ey Kitap Ehli! Elilerin arasinin kesildigi bir sirada, Bize bir mjdeleyici ve uyarici gelmedi
demeyiniz diye, size tebyn yapan/ aika ortaya koyan Elimiz geldi. Iste kesinlikle mjdeleyici ve
uyarici size geldi. Allah, her seye en ok gc yetendir.
(Maide/19)
155-157
Ve Kurn, Kitap, sadece bizden nceki iki topluluga; Yahudi ve Hristiyanlara indirildi;
biz ise, o kitaplari okuyamiyor ve dillerini anlayamiyorduk veya Eger bize kitap indirilseydi, biz
1264
onlardan daha ok dogru yolda olurduk demeyesiniz diye Bizim indirdigimiz bereketli bir kitaptir. O
nedenle, rahmet olunmaniz iin ona uyun ve Allah'in korumasi altina girin. Iste size de Rabbinizden
aik delil, kilavuz ve rahmet gelmistir. yleyse Allah'in yetlerini yalanlayip onlardan yz
evirenden daha yanlis, kendi zararlarina is yapan kim olabilir? yetlerimizden yz evirenleri, yz
evirmeleri sebebiyle azabin ktsyle cezalandiracagiz.
(Enam/155, 157)
55-58
Ve ansizin azap gelmeden,
kisinin, Allah'in yaninda, yaptigim lszlklerden dolayi yazik bana! Dogrusu ben alay
edenlerdendim demesinden
yahut Allah, bana dogru yolu gsterseydi, her hlde ben Allah'in korumasi altina girmis
kimselerden olurdum demesinden
veya azabi grdg zaman, Bana bir geri dns olsaydi da ben de o iyilik-gzellik retenlerden
olsaydim demesinden nce Rabbinizden size indirilenin en gzelini izleyin.
(Zmer/55, 58)
16
Ve Biz, bir lkeyi degiyime/ykma ugratmak istedigimiz zaman, onun
varlk ve g sahibi nde gelenlerine, hak yolda olmalarn, hak yolda nderlik
yapmalarn emrederiz de onlar, bunun aksine, orada hak yoldan karlar.
Artk orann zerine Sz hak olur da Biz oray kknden darmadagn ederiz.
Bu ayet, Allahin sebepsiz yere bir toplulugu helk etmek istedigi seklinde
anlasilmamalidir. nk Allahin emrettigi fisk degil, maruftur. Toplumun
varlik ve g sahibi nde gelenlerinin ayette dile getirilen fasikliklari, Allahin
onlara fiski emretmesi sebebiyle degil, onlarin, Allahin emrettigi marufu yerine
getirmeyerek sapiklik etmeleri sebebiyledir. Dolayisiyla burada toplum, nderlerini
ve yneticilerini seerken ok dikkatli ve titiz olmalari konusunda uyarilmaktadir.
nk sulu ve sapik nderlerin, kendileriyle beraber iinde yasadiklari toplumu da
felkete srklemeleri kainilmazdir:
25
Ve sadece sizden kendi benliklerine haksizlik edenlere isbet etmeyen toplumsal ateslerden
korunun ve hi sphesiz Allah'in, azabi etin olan oldugunu bilin.
(Enfal/25)
Mealini varlik ve g sahibi nde gelenler olarak verdigimiz szcgn
orijinali mtreftir. Mtref szcg nimet ve refahin kendisini simarttigi kimse
demektir. Ayette sz edilen bu tr insanlar, zenginlikleri ve sosyal konumlari
sayesinde toplumlarinda fiil liderler hline gelen ve siradan insanlar tarafindan
benimsenerek kendilerine uyulan kimselerdir. Ayette dile getirilen yasa
[Snnetullah], bu kimselerin, uyguladiklari zulm ve fesatla, isledikleri trl
ktlklerle, Allahin koydugu kurallara karsi sergiledikleri isyanla diger insanlara
rnek olmalari ve onlari da kendilerine benzetmeleri durumunda, Allahin azabini o
toplumun zerine ekecekleri ve sonuta da toplum olarak helk edilecekleri
geregidir.
17
Ve Biz Nh'tan sonraki nesillerden nicelerini degiyime/ ykma ugrattk.
Ve kullarnn gnahlarn hakkyla haberdar olan ve en iyi gren olarak
Rabbin yeter.
1265
Bu ayetten, 16. ayette bildirilen sosyolojik yasanin isledigi ve Nuh
peygamberden itibaren nice helkin bu yasa erevesinde gereklestigi
anlasilmaktadir. Ayette Allahin, kullarinin sularini hakkiyla bildiginin ve en iyi
grdgnn vurgulanmasi ise, Onun kimseye zulmetmedigini, bu helkleri herkesin
kendi davranislari ile hak ettigini gstermektedir. Yani, yoldan ikmis nderler
kendilerine uyan halki da yoldan ikarmakta, bu sapkinliklarinin bir sonucu olarak
lkelerinin gerilemesine, hatta yikilmasina yol amaktadir. Bu, bir toplumun btn
kesimleriyle beraber azaba maruz kalmasi demektir.
18
Her kim arabuk geen dnyay isterse, istedigimiz kimseye,
diledigimiz yeyi abuklaytrrz. Sonra onun iin cehennemi hazrlarz,
knanmy ve kovulmuy olarak oraya girer.
19
Kim de hireti isterse ve mmin
olarak hirete yarayr bir aba ile hiret iin alyrsa, iyte ylelerinin
alymalarnn karylg verilir.
20
Hepsine; dnyay isteyenlere ve hireti
isteyenlere Rabbinin ihsanndan veririz. Rabbinin ihsan kstlanmy degildir.
13. ayetin devami ve aiklamasi durumunda olan bu ayetlerde insanlar iki
gruba ayrilmistir. Birinci grubu teskil eden pesincilere [dnyacilara], bu dnyada
kendi istedikleri kadar degil, Allahin diledigi kadar verilecegi; ancak sonunda hor
ve hakir olarak cehenneme girecekleri ihtar edilmektedir. Ahireti isteyip de oraya
yarasir bir aba gsteren ikinci gruba ise, bu alismalarinin karsiliginin verilecegi
mjdelenmektedir. Ancak Rabbimiz, bu dnyada yapilacak alismalarin [amellerin]
kabuln iman sartina baglamis ve bu sartin olmazsa olmazligini Kim ahreti
isterse ve mmin olarak ona [ahirete] yarair bir aba ile onun [ahiret] iin
aliirsa, ite ylelerinin alimalarinin kariligi verilir ifadesi ile vurgulamistir.
Imansiz amelin hibir ise yaramayacagi, Kuranda pek ok ayette aik ve net
olarak ifade edilmistir:
91
Sphesiz ki kfretmis; Allah'in ilhligini, rabligini bilerek reddetmis ve bu durumda olduklari
hlde de len su kisilerin hi birinden, yeryz dolusu altin onu fidye/kurtulmalik verseler bile asla
kabul edilmeyecektir. Iste onlar, dayanilmaz azap kendileri iin olanlardir. Onlar iin yardimcilardan
da yoktur.
(li Imran/91)
105
Iste onlar, Rablerinin yetlerini ve O'na ulasmayi bilerek reddetmis/ inanmamis kimselerdi
de bu yzden yaptiklari btn amelleri bosa gitti. Artik kiymet gn onlar iin hibir l
tutturmayiz/ hi bir deger vermeyiz.
(Kehf/105)
11-14
Birbirlerine gsterilmis olduklari hlde sulu, o gnn azabindan kurtulmak iin ogullarini,
esini ve kardesini, kendisini barindiran, iinde yetistigi tm ailesini ve yeryznde bulunanlarin
hepsini fidye/kurtulmalik versin sonra da kendini kurtarabilsin ister.
(Mearic/11-14)
Ve Maide/5, 36,53, Zmer/47, 65, 66, Ahzab/19, Hadid/15, Enam/88, Hud/16, Bakara/217,
l-i Imran/20-22, Araf/147, Tvbe/18, 69, Muhammed/8, 9, 25-28, Yunus/54, Rad/18, Kehf/105,
Enbiya/47, Mminun/101-108.
1266
21
Onlarn bir ksmn bir ksm zerine fazlalkl yaptgmza bir bak!
Elbette hiret, dereceler bakmndan daha byktr, fazlalk bakmndan da
daha byktr.
Ayette geen Onlarin bir kismini bir kismi zerine ifadesindeki kisim
szcg ile cennetliklerin ve cehennemliklerin kastedildigi kabul edilirse; bu iki
kesim arasindaki fazlaliklarin dnyaya ait mal-mlk, makam-mevki, yeme-ime
konularinda degil, cehennemliklerde bulunmayan onur, saygi, merhamet, sefkat,
sevgi, sorumluluk, sosyal destek, iyi niyet, hakki ve sabri tavsiyelesme gibi
meziyetler konusunda oldugu sz konusu olur.
Eger ayette geen kisimlarin, cennetlikler ile cehennemliklerin kendi
ilerindeki bir ayirim oldugu kabul edilirse, ayetin birinci cmlesinin takdiri su
sekilde yapilabilir: Bizim her iki gruba da dnyada iken mubah olan seyleri nasil
verdigimize bir bak! Nasil bazisini bazisina fazlalikli kilmis ve bir mubahi bir
mmine verirken bir digerine vermemisiz! Yine nasil bir kfire verirken bir digerine
vermemisiz!
Bu farkli vermelerin sebebi Kuranda Rabbimiz tarafindan syle
aiklanmistir:
32
Rabbinin rahmetini onlar mi paylastiriyorlar? Su basit dnya hayatinda, onlarin
geimliklerini aralarinda Biz paylastirdik Biz. Birbirlerine islerini grdrsnler diye Biz, onlarin
bir kismini bir kisminin zerine derecelerle ykselttik. Ve Rabbinin rahmeti onlarin biriktirdikleri
seylerden daha hayirlidir.
(Zhruf/32)
164,165
De ki: Allah her seyin Rabbi iken, ben Allah'tan baska Rabb mi arayayim? Her kisinin
kazandigi yalniz kendisine aittir. Ykn tasiyan kimse, bir baskasinin ykn tasimaz. Sonra sadece
Rabbinizedir dnsnz. Bylece Allah, ayriliga dstgnz seyi size haber verecektir. Ve O, sizi
yeryznde gidenlerin yerine getirilenler yapan, verdikleriyle sizi sinamak iin, kiminizi kiminizin
zerine derecelerle ykseltendir. Sphesiz Rabbin, kovusturmasi abuk olandir ve sphesiz O, ok
bagislayandir, ok merhamet edendir.
(Enam/165)
71
Ve Allah rizik konusunda kiminizi kiminize fazlalikli kilmistir. Kendilerine fazlalik
verilenler, kendi riziklarini; yiyip ieceklerini, servetlerini, szlesmeler geregi himayelerinde
bulundurduklari kimselere, hepsi rizikta esit olmak zere vermezler. O hlde bunlar Allah'in nimetini
bilerek rtbas mi ediyorlar?
(Nahl/71)
Konumuz olan ayetin ikinci cmlesinde ahiretin dereceler ve fazlaliklar
bakimindan daha byk oldugunun bildirilmesi, dnya nimetlerini elde etmek iin
gsterilen gayretten daha fazlasinin ahiret nimetleri iin gsterilmesi gerektigine
isaret etmektedir. nk ahiret yurdundaki nimetler, dnyadakilere gre ok daha
mkemmeldir:
24
Cennet ashbi o gn kalacak yer aisindan ok iyi, dinlenecek yer bakimindan da daha
gzeldir.
(Furkan/24)
Diger taraftan, ahiret yurdunun dereceler bakimindan byk olmasi, cennet ve
cehennemdeki dereceler arasi farkliliklarin dnyadakine kiyasla daha byk
oldugunu gstermektedir. Yani, dnyadaki en st derecenin nimetleri ile ahiretteki
en st derecenin nimetleri birbirine denk olmayacagi gibi, dnyadaki en alt
derecenin rezilligi ile ahiretteki en alt derecenin rezilligi de birbirine denk degildir.
1267
Her iki kiyaslamaya gre de ahiretin nimet veya rezilliginin dnyadakinden daha
byk olduguna kusku yoktur. Kisilerin, farklari byk olan bu uhrev derecelerden
hangisine girecekleri ise onlarin dnyada iken ortaya koyduklari amellere baglidir.
Dnyada farkli ameller ortaya koyan insanlar ahirette de farkli dereceler elde
edecekler, ya cehennemin degisik tabakalarinda zincirler, bukagilar, ates ve daha
nice azap dereceleriyle karsilasacaklar, ya da cennette degisik nimetlerin bulundugu
sefa derecelerine nail olacaklardir.
22
Allah ile birlikte bayka bir ilh edinme/ tanma! Yoksa knanmy ve
yalnz bayna braklmy olarak oturup kalrsn.
19. ayette amellerin ise yaramasi kisinin imanli olmasi sartina baglandiktan
sonra, bu ayette imanin izahina baslanmis ve imanin olmazsa olmazi olan tevhite,
sirkten arinmaya dikkat ekilmistir. Zira sirk, kisinin amellerinin yok sayilmasina
yol aan kfrn yegne affedilmeyecek trdr.
Bu pasajdaki hitap 18. ayette geen - men [her kim]e ynelik iken, bu
ayette Iltifat sanati yapilarak sz dogrudan muhataba yneltilmistir. Ayetin ilk
muhatabi ise peygamberimizdir. Byle olunca, Kuranin genel slbu ve ilkeleri
geregi, muhatap tm zamanlarin insanlari olmaktadir. Dolayisiyla ayeti syle takdir
etmek mmkndr: Ey insanlar! Allah ile birlikte baska bir ilh kilmayin
[edinmeyin, tanimayin]! Yoksa kinanmis ve yalniz basina birakilmis olarak oturup
kalirsiniz.
23,24
Ve senin Rabbin kesin olarak, Kendisinden baykasna kul olmamanz,
anne ve babay iyileytirmeyi- gzelleytirmeyi karar altna ald. Onlardan biri
veya her ikisi senin yannda ihtiyarlga ererse, sakn onlara f deme, onlar
azarlama; onlara ok duyarl davran. Ve ikisine de onurlu, tatl ve gzel sz
syle. Ve merhametinden dolay onlar iin alak gnlllk kanatlarn indir.
Ve de ki: Rabbim! Onlarn beni kkten egitip grgl biri olarak
yetiytirdikleri gibi, onlara rahmet et.
22. ayette tevhidin nemine dikkat ekildikten sonra, bu ayetlerden itibaren
tevhidin yansimasi niteliginde olan sosyal, ekonomik, kltrel ve cinsel ahlaka
iliskin ana ilkeler siralanmaktadir. Bu ilkelerin toplu olarak bir genelge mahiyetinde
bildirildigi bir baska yer de Enam suresidir:
151
De ki: Geliniz, Rabbinizin size neleri tabulastirdigini; dokunulmaz kildigini okuyayim:
Kendisine hibir seyi ortak kosmamanizi,
ana babaya iyilik yapmanizi- gzel davranmanizi,
fakirlik endisesiyle / fakirlestiriliriz korkusuyla ocuklarinizi ldrmemenizi, - Sizi ve onlari
Biz rizklandiriyoruz.-
ktlklerin aigina ve gizlisine yaklasmamanizi,
haksiz yere, Allah'in haram kildigi nefsi ldrmemenizi, -Ite bunlar, aklini:i kullanasiniz diye
Onun size ykmllk olarak ulatirdiklaridir.-
152
Yetimin malina da yaklasmamanizi, -Yalniz erginlik agina eriinceye kadar en gzel
biimde yaklaabilir ve uygun ekilde harcayabilirsiniz.-
ly, tartiyi hakkaniyetle tastamam yapmanizi, -Biz kimseyi gcnn yettiginden bakasi
ile; kapasitesi diindaki bir eyle ykml tutmayiz.-
sylediginiz zaman da, yakininiz da olsa adil olmanizi
ve Allah'a verdiginiz sz tastamam tutmanizi. -Ite bunlar gt alip dnesiniz diye
Allahin size ykmllk olarak ulatirdiklaridir.-
1268
153
Ve sphesiz ki, bu, dosdogru olarak Benim yolumdur. Hemen ona uyun. Ve baska yollara
uymayin da sizi Onun yolundan ayirmasin. Iste bunlar, Allahin korumasi altina girersiniz diye
Allahin size ykmllk olarak ulastirdiklaridir.
(Enam/151-153)
ANAYA BABAYA IYI DAVRANMAK
Yce Rabbimiz, imanin ilkelerini belirtirken hem Enam suresinde hem de
burada, sirkten arinmaktan hemen sonra ana-babaya iyilikle davranmayi saymistir.
Lokman suresinde de ana-babayi skredilecekler arasinda kendisinden sonraki siraya
koymustur:
14
Ve Biz insana, anasi ve babasini ykmllk olarak ulastirdik: Anasi onu zayiflik stne
zayiflikla taidi. Onun stten ayrilmasi da iki yil iindedir. Bana, anana ve babana karsilik de!
Dns, ancak Banadir.
15
Ve eger ki ana-baba bilmedigin bir seyi Bana ortak kosman zerinde seni zorlarlarsa, onlara
itaat etme. Ve dnyada onlarla iyi gein ve Bana ynelen kimselerin yolunu tut. Sonra dnsnz
ancak Banadir. Sonra da Ben, size yapmakta oldugunuz seyleri haber verecegim.
(Lokman/14, 15)
Anaya babaya iyilik yapmak onlarin sadece karinlarini tok, sirtlarini pek
tutmak olarak anlasilmamalidir. Onlara iyilik yapmak ve iyi davranmak, rabbimizin
nemle zerinde durdugu bir ahlaki tutumdur. Bu ahlaki tutum, onlarin her trl
madd ihtiyalarinin giderilmesinden baslayip yasliliklarinda daha da ihtiya
duyduklari manevi ve duygusal ihtiyalarinin giderilmesine kadar bir ok davranisi
ieren bir sretir. Sevdiklerinin sevilmesi, ahbaplarinin aranip sorulmasi, mesru
taleplerine karsi ikilmamasi, kirginliklarina neden olabilecek kaba sz ve
davranislardan kainilmasi, mutluluklarini saglayacak yakin ilgiden mahrum
birakilmamalari, hayatlarini hos ve tatli bir aile atmosferi iinde yasamalarinin
saglanmasi bu tr davranislar cmlesindendir.
Ana-babaya iyi davranmak, onlarin Mslman olmalari durumuna bagli
degildir. Eger ana-baba mminler ile savasmiyorlarsa, kfir de olsalar, evltlarinin
onlara karsi yukarida sayilan grevleri yerine getirmeleri gerekir:
8
Allah, sizi, din hakkinda sizinle savasmayan ve sizi yurtlarinizdan ikarmayan kimselere
iyilik etmekten, onlara hakkaniyetle davranmaktan men etmez. Sphesiz ki Allah, hakkaniyetle
davrananlari sever.
(Mmtehine/8)
Konumuz olan ayette Rabbimizin ana-babanin yaslilik hlleri zerinde durmus
olmasi zellikle dikkate deger bir noktadir. nk yaslilik sebebiyle meydana gelen
degisikliklerden tr, insan, evltlarinin gsterecegi iyiliklere daha fazla muhtatir.
Rabbimiz, bu durumdaki ana-babaya, degil kaba davranip azarlamayi, f! demeyi
bile yasaklamistir.
Ayetteki Ve merhametinden dolayi onlar iin alak gnlllk kanatlarini
indir buyrugu, Istiare sanatiyla onlara merhamet edilmesini emretmektedir ki, sanat
diliyle verilmis olan bu talimat, siradan bir emir cmlesiyle verilecek olandan daha
fazla etki uyandirmaktadir.
Buradaki hitap peygamberimize oldugu ve o dnemde peygamberimizin ana-
babasi olmadigi iin, onlar ile kastedilenler onun mmetidir:
215
Ve mminlerden sana uyan kimselere kanadini indir.
1269
(Suara/215)
24. ayetin sonunda gretilen duada zellikle ana-babanin evladini terbiye etme
islevinin sz konusu edilmesi, bize gre, insanin ana-babasinin kendisini bytrken
gsterdikleri sevgi ve sefkati, ektikleri sikinti ve yorgunluklari hatirlamasini
saglamak iindir.
Ayette verilen bir diger mesaj da, insan zerinde Allahtan sonra en byk hak
sahibinin ana-baba oldugudur. O hlde mminlere dsen de kendi zerlerinde hak
sahibi olan ebeveynlerine saygida, itaatte, hizmette kusur etmemeleridir.
25
Sizin Rabbiniz iinizdekileri ok iyi bilir. Eger slihler olursanz elbette
O tam anlamyla dnenleri bagylaycdr.
Bu ayetle Allahin nceki ayetlerde konu edilen ilkelerine uymakta
gsterilecek samimiyetsizlige, riyakrliga set ekilmekte, ancak daha evvel yapmis
olduklari hatalardan samimiyetle dnmek isteyenlere de yesil isik yakilmaktadir.
26,27
Yaknlk sahibine; yurtlarndan karlan fakirlere, yoksula ve yolda
kalmya da hakkn ver. Ve yersiz/ ktlge harcama yapma. -Sphesiz yersiz/
ktlge harcama yapanlar, yeytanlarin kardeyleridir. Seytan ise Rabbine karyi
ok nankrdr.
28
Ve eger Rabbinden umdugun bir rahmeti arayarak, akraba, yoksul ve
yolda kalmya yardm etmeyeceksen, o vakit de kendilerine yumuyak ve
tatl/onlarn agrna gitmeyecek bir sz syle.
Tevhit inancinin yansimasi niteligindeki temel ahlak ilkelerin sayilmasina bu
ayetlerde de devam edilmektedir. Mminlerin sahip olmasi gereken ekonomik
ahlakin bir gstergesi olarak bu ayette servet ve kazanlarin sadece onlari
kazananlara ait olmadigi, bu ekonomik degerlerde akrabanin, yoksulun ve yolda
kalmisin da haklarinin bulundugu bildirilmektedir. Bu haklarin mutlaka sahiplerine
tediye edilmesi gerektigi bilincinin kazanilmasi, Kuranin temel gretilerinden
birisidir. Burada en dikkat edilecek nokta, ekonomik degerlerin bosa harcanmasi
demek olan kaynak israfinin [savurganligin] men edilmis olmasidir. Allahin
ltfettigi helal kazanlar ve diger temiz nimetler harcanmali, tketilmeli fakat asla
israf edilmemelidir. nk saip savuranlar, bu yaptiklariyla seytanlarin kardesi
olma durumuna dsmektedirler. Ekonomik degerleri bencilce saip savurmak, bir
ok ihtiya sahibinin bu ekonomik degerlerden mahrum kalmasina neden olan
bilinsizce bir tutumdur. Bu bilinsizce tutum, gerek kisilerin i dnyalarindaki
bencillik ve hodgmligi pekistirerek, gerekse diger insanlarin ilerindeki haset ve
yoksunluk krizlerini tetikleyerek toplumun ahlak rotasini bozucu etkiler
yapmaktadir. Toplumlarin huzur ve mutlulugunu bozan birok sosyal problem,
bozuk, bencilce ve savurganliga dayali bir mal ve servet kullaniminin
komplikasyonlari olarak ortaya ikmaktadir.
Akrabaya, yoksula, yolda kalmisa haklari verilmeli, ancak verecek bir seyi
olmayanlar da hi olmazsa bu insanlara hos, tatli ve gnl alici szler sylemelidir.
Akrabaya, yoksula, yolda kalmisa haklarinin verilmesi gerektigi ilkesi baska
surelerde de tekrarlanmis, Bakara suresinde ise bu ilkenin birr [cennete lyik
nitelik] kapsaminda oldugu belirtilmistir:
15-19
Sphesiz Allah'in korumasi altina girmis kisiler, Rablerinin kendilerine verdigi seyleri almis
olarak bahelerde ve pinarlardadirlar. Sphesiz onlar, bundan nce iyilik-gzellik retenler idiler.
1270
Onlar geceleyin pek az uyurlardi. Onlar, seherlerde bagislanma dilerlerdi ve onlarin mallarinda isteyen
ve isteyemeyen iin bir hak vardi.
(Zariyat/15-19)
24,25
Ve saltilar, kendi mallarinda, isteyen ve istemekten utanan yoksullar iin belli bir hak
olan kimselerdir.
(Mearic/24, 25)
Isteyeni azarlama.
(Duha/10)
177
Yzlerinizi dogu ve bati ynne evirmeniz iyi adamlik degildir. Ama iyi adamlar,
Allah'a, hiret Gn'ne/Son Gn'e, meleklere, Kitab'a, peygamberlere inanan; malini akrabalara,
yetimlere, miskinlere, yolcuya ve dilenenlere ve zgrlg olmayanlara, Allah'a/mala/vermeye
sevgisi olmasina ragmen veren ve salti ikame eden [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma;
toplumu aydinlatma kurumlari olusturan-ayakta tutan], zekti/vergiyi veren kimselerdir. Ve de
szlestiklerinde, szlerini tastamam yerine getiren, sikinti, hastalik ve savas zamanlarinda sabreden
kimselerdir. Iste onlar, z-sz dogru olanlardir. Ve iste onlar, Allah'in korumasi altina girmis
kisilerin ta kendileridir.
(Bakara/177)
Ekonomik ahlak ile ilgili verme ilkesinin dile getirildigi ayetlerin
ifadelerinden de kolayca anlasildigi gibi, her birey, sahip oldugu varliklar zerinde
diger insanlarin da haklari oldugunu kabul etmeli ve onlara bir sey verirken iyilik
yaptigini degil, sadece onlarin haklari olani verdigini dsnmelidir. Yardimlarin
ancak bu duygu iinde yapilmasi ile Birr denen ahlak tutuma ulasilabilir.
Gemiste ifrat iinde olanlar, Bakara/177deki yakinlik sahibi ifadesiyle
peygamberimizin yakinlarinin, zellikle de kizi Fatima ve soyunun kastedildigini
ileri srmsler, onlara verilecek olanin da Fedek arazisi oldugunu iddia etmislerdir.
Hlbuki Fedek arazisi Medine dneminin son yillarinda ganimet olarak elde edilmis
ve taksimi yapilmis bir arazidir; bu ayet ise Mekkdir.
26. ayette geen -' ati [ver] emri, nce peygamberimize sonra da herkese
yneliktir. Zira bu emrin getigi cmle, 23. ayette sz edilen hkmler zerine
atfedilmistir.
Bizim saip savurmak olarak evirdigimiz szcgn asli israf degil, ,---
tebzir szcgdr. Tebzir, mali ifsad etmek, yersiz, masiyete harcamak
demektir. Bu anlam, savurganligin miktari ile degil, malin harcandigi yer ile
ilgilidir.
661
Buna gre; eger harcama normal yerlere yapiliyorsa, varligin tmnn
harcanmasi hlinde bile bu davranis tebzir kapsamina girmez. Ancak harcama
hakk olmayan bir yere yapiliyorsa, bu zellikteki tek kurusluk harcama bile tebzir
kapsamindadir. Dolayisiyla Rabbimiz, harcamalari kt yollarda yapmayi, yani mal
veya serveti insanlarin zararina kullanilabilecek yerlere ve kisilere harcamayi
yasaklamis, bu yasaga uymayan mbezzirleri [saip savuranlari] de seytanlarin
kardesleri olarak nitelemistir. Mbezzirlerin seytanlarin kardesleri olarak
nitelenmesi; bu kisilerin, mallarini seytanlarin [insanlara zarar veren, onlari Allahin
yolundan saptiran, yeryznde fesat ve kargasa ikarmak iin ugrasanlarin]
glenmeleri ve islevlerini srdrmeleri yolunda harcamalari sebebiyledir. Zaten
malin tebziri de tam olarak malin bu sekilde harcanmasidir. Bu sebeple, her mmin
harcadigi kurusun nerelere gittigini takip etmeli, Allahin riza gstermedigi
661
(Lisanl-Arab; c.1, s. 361, bzr mad.)
1271
konularda is yapanlarla iliskiyi kesmeli, bu gibi kisilerle baska konularda da olsa alis
veris yapmamali, onlarin glenmesine yardim etmemelidir.
Seytanin arkadasligi, Zhruf suresinde degisik bir ifade ile dile getirilmistir:
36,37
Ve her kim Rahmn'in [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in]
gdnden, anilmasindan krlesirse Biz ona bir seytan musallat ederiz de artik o, onun iin akrandir/
yandastir; ve sphesiz ki yandaslar/ akranlar, krlesenleri Yol'dan ikarirlar. Onlar da kendilerinin
kilavuzlandiklari dogru yolda olduklarini sanirlar.
(Zhruf/36)
EN AZINDAN YUMUSAK SZ
28. ayetteki Rabbinden umdugun bir rahmeti arayarak ifadesi, fakirlikten
kinayedir. nk Allahin rahmet ve ihsanini daha ziyade mali olanlar degil de mali
olmayanlar talep ederler. Byle oldugu iin de sebebin ismi msebbebe verilmis ve
fakirlik Allahin rahmetini talep etmek olarak isimlendirilmistir. Buna gre, 28.
ayetin manasi Eger fakirsen, malin azsa, onlarla olan iliskilerini gzel szlerle
devam ettir. Onlara malinin olmadigini syleyerek mazeretini bildir ve gzel
ifadelerle onlara iyi temennilerde bulun. Onlari Allah yardimci olur, bu gnler de
geer, Allah kimseyi darda birakmaz gibi szlerle teselli et seklinde olur.
263
rfe uygun/herkese kabul gren bir sekildeki sz ve bagislamak, kendisini incitme, basa
kakma izleyen bir sadakadan daha hayirlidir. Allah zengindir/hibir seye muhta degildir, yumusak
davranandir.
(Bakara/263)
29
Ve elini boynuna baglanmy yapma/cimri olma, onu bsbtn de
sama/savurganlk yapma. Aksi hlde knanmy ve yaptgna piyman olur
kalrsn.
Ayetteki Ve elini boynuna baglanmi kilma! ifadesi cimrilikten kinaye olup
meal metninde parantez iinde belirttigimiz gibi, anlami cimri olma! demektir.
Onu bsbtn de sama! ifadesi de Savurgan, msrif olma! anlamina gelir. 27.
ve 29. ayetler birlikte okundugunda, Rabbimizin harcamalarimizda ifrat ve tefrite
gitmeden orta yolu takip etmemizi istedigi aika anlasilmaktadir. Cimrilik ve
savurganlik gibi asiriliklar hem madd hem de manev ynlerden insan iin zararli
davranislardir. Cimrilik insana sayginlik ve itibar kaybettirirken, savurganlik da
insanin muhta ve zelil durumlara dsmesine yol aar. Harcamalarda orta yolun
takip edilmesi ilkesi Furkan suresinde su sekilde belirtilmistir:
67
Ve Rahmn'in kullari, harcadiklarinda savurganlik etmezler, sikilik da etmezler ve bu ikisi
arasinda bir denge olmustur.
(Furkan/67)
Ayetteki Aksi hlde kinanmi ve yaptigina piman olur kalirsin ifadesi,
malini tamamen kaybeden insanin kendini ve ailesini sikintiya dsrmesi yznden
evresi tarafindan kinanacagini ve yaptiklarindan kendinin de pismanlik duyacagini
bildirmektedir. yleyse ne servetin dnsmn ve dagilimini engelleyecek kadar
cimri, ne de kendi ekonomik durumunu kertecek sekilde savurgan olunmalidir.
1272
30
Gerekten senin Rabbin, kullarndan diledigi iin rzk geniyletir ve
daraltr. Sphesiz ki O, kullarndan gerekten haberdardr, hakkyla grendir.
Bu ayette, insanlar arasindaki rizk farkliliginin belli bir sebebe dayandigi,
Allahin rizklari dagitirken kullarinin durumlarindan haberdar oldugu ve diledigini
zengin, diledigini fakir kilmak zere rizklari bilerek dagittigi aiklanmaktadir.
Allahin biz kullari arasinda byle bir farklilik yaratmasi, imtihana vesile
olmasi sebebiyledir:
6-8
Kesinlikle senin dsndgn gibi degil! Dns Rabbine olmasina ragmen insan, kendisini
yeterli grdgnde, kesinlikle azar.
(Alak/6-8)
15-16
Insana gelince, Rabbi onu her ne zaman sinayip da kendisini stn kilar ve nimetler
verirse: Rabbim beni stn kildi der. Ama her ne zaman da sinayip rizkini daraltirsa: Rabbim beni
asagiladi der.
17-20
Kesinlikle sizin dsndgnz gibi degil! Dogrusu siz, yetimi, stn-saygin bir sekilde
yetistirmiyorsunuz. Yoksulun yiyecegi zerine birbirinizi zendirmiyorsunuz. Oysa mirasi
yagmalarcasina yle bir yiyisle yiyorsunuz ki! Mali yle bir sevisle seviyorsunuz ki, yigmacasina!
(Fecr/16-20)
27
Ve eger Allah rizki kullarina yaysaydi/ dseseydi [bol bol verseydi], kesinlikle yeryznde
azginlik ederlerdi. Velkin Allah diledigini belli bir lye gre indiriyor. Sphesiz ki O, kullarindan
en ok haberi olandir, en iyi grendir.
(Sra/27)
Bu ayetlerden anlasildigina gre, insanlar arasindaki ekonomik farkliliklar
Rabbimizin koydugu kural geregi gereklesmektedir. Byle olmakla birlikte,
Rabbimiz kendi yarattigi bu farkliligin insanlar tarafindan giderilmesini istemis ve
fazlalikli olan insanlara Kuranda emirler vererek fazlaliklarini digerleriyle
paylasmalarini bildirmistir. Her alanda oldugu gibi ekonomik alanda da ahlakiligi
gzeten Rabbimiz, fazlaliklarin digerleriyle paylasilmasini da arinmanin geregi bir
davranis olarak nitelemistir. Ancak kisilerin ahlak tutumlarinin aiga ikarilmasinda
ok nemli bir husus olan bu ilh esitsizligin bir takim zorlayici yollarla ortadan
kaldirilmasi [servet dagiliminin bir otorite tarafindan degistirilmesi], ne gerekten
adil bir esitlik saglayabilmekte, ne de Rabbimizin amacina uygun bir davranis
olmaktadir. nk dnyadaki pek ok rneginde grldg gibi, bu tarz zorlama
yntemler yeni esitsizlikler ortaya ikarmakta, gnl rizasi ile olmadigi iin de ilh
amaca hizmet etmemektedir. Ilh sistem, bireyin bu esitsizligi meydana getiren
fazlaliklarindan baskalarina da vererek kurtulmasini amalamakta, bylece
bireylerin dnyadaki ekonomik dzenin daha adil olmasina katkida bulunmalarina
imkn tanimaktadir. Dolayisiyla, insanlarin tam bir riza iinde olmadigi zorak
paylasim sistemlerinin Rabbimizin bu konudaki amacina hizmet etmesi mmkn
degildir.
31
Ve yoksulluk kaygsyla ocuklarnz ldrmeyin. Onlar ve sizi Biz
rzklandrrz/besleriz. Onlar ldrmek gerekten byk bir gnahtr.
Ayette geen `-' imlak szcg bir seye sahip olamamak, yoksulluk
demektir.
662
Bu szck hem geissiz hem de geisli oldugundan, yoksulluk
662
(Lisanl-Arab, c.8, s. 360, 361)
1273
anlamina geldigi gibi, yoksul birakilmak anlamina da gelir. Dolayisiyla ayetteki
imlak hasyeti ifadesi hem yoksulluk korkusu, hem de yoksul birakilmak
korkusu demek olur. Imlak szcgnn geissiz anlamina gre Ve yoksulluk
kaygisiyla ocuklarini:i ldrmeyin seklinde meallendirilen ifade, ocuklara
yapacaginiz harcamalardan dolayi fakirleseceginizden korkarak ocuklarinizi
ldrmeyin seklinde anlasilmis olur.
Imlak szcgnn geisli oldugu kabul edildiginde ise ayni ifade Yoksul
birakilacaginiz korkusuyla ocuklarini:i ldrmeyin seklinde de anlasilabilir.
Fakir birakilma korkusu, putlardan medet uman, onlara kurbanlar sunan msrik
Araplarin hissettigi putlar tarafindan fakirlestirilme korkusudur:
136
Ve onlar, Allah'in yarattigi ekinlerden ve hayvanlardan Allah'a bir pay ayirdilar da kendi
sapik inanlarina gre, Bu, Allah iin; su da ortaklarimiz iindir dediler. Iste, ortaklari iin olan pay
Allah'a ulasmaz, Allah iin olan sey ortaklarina ulasir. Verdikleri hkm ne ktdr!
138
Ve onlar, yanlis inanislari sebebiyle, Bunlar, dokunulmaz hayvanlar ve ekinlerdir. Bunlari
bizim diledigimizden baskasi yiyemez. Bunlar sirtlari yasaklanmis hayvanlardir dediler. Ve bir
kisim hayvanlari Allah'a yalan uydurarak zerlerine O'nun adini anmazlar. Allah, onlari iftira ettikleri
seyler sebebiyle cezalandiracaktir.
139
Ve onlar, Bu hayvanlarin karinlarindakiler sadece erkeklerimize ait olup kadinlarimiza
haramdir. Eger l olursa o zaman onlar onda ortaklardir dediler. Allah, onlarin nitelemelerini
onlara ceza olarak verecektir. Sphesiz O, en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi engelleyen/saglam
yapandir, ok iyi bilendir.
137
Ve onlarin ortaklari, kendilerini mahvetsinler ve dinlerini karistirip bozsunlar diye ortak
kosanlarin oguna, yk, utan nedeni ve ilhlara kurban edilmesi gerekeleriyle, ocuklarini
ldrmeyi gzel gsterdi. Ve Allah dileseydi bunu yapmazlardi. O hlde onlari ve onlarin
uydurduklari seyleri birak!
(Enam/136, 137)
'Imlak szcgnn geissiz anlamina gre ayetteki ifadeden ikan
fakirlesme korkusu, aile mevcuduna bir bogazin eklenmesiyle olusacagi
dsnlen yitecek sikintisi korkusudur ki, bu da baska ayetlerde syle yer
almaktadir:
58
Ve onlardan biri kiz dogum haberi ile mjdelendigi zaman ii fkeyle dolarak yz kapkara
kesilir.
59
Kendisine verilen haberin ktlg dolayisiyla toplumundan gizlenir; asagilik ve horluga
ragmen kizi yaninda mi tutsun yoksa topraga mi gmsn! Dikkat edin, onlarin verdikleri
hkm/treleri ne ktdr!
(Nahl/58, 59)
Gerekten de Arap cahiliye tarihine bakildiginda, Araplarin kendi kiz
ocuklarini yukarida belirtilen iki sebeple ldrdkleri grlmektedir. Rabbimiz
imlak szcgn kullanarak her iki sebebi de kapsayacak sekilde ocuklarin
ldrlmesini yasaklamistir. Rabbimizin kullarina olan merhametinin bir babanin
evldina olan merhametinden daha fazla oldugunu gsteren bu yasak, bir baska
ayette de tekrarlanmistir:
151
De ki: Geliniz, Rabbinizin size neleri tabulastirdigini; dokunulmaz kildigini okuyayim:
Kendisine hibir seyi ortak kosmamanizi,
ana babaya iyilik yapmanizi- gzel davranmanizi,
fakirlik endisesiyle / fakirlestiriliriz korkusuyla ocuklarinizi ldrmemenizi, - Sizi ve onlari
Biz rizklandiriyoruz.-
ktlklerin aigina ve gizlisine yaklasmamanizi,
1274
haksiz yere, Allah'in haram kildigi nefsi ldrmemenizi, -Ite bunlar, aklini:i kullanasiniz diye
Onun size ykmllk olarak ulatirdiklaridir.-
(Enam/151)
Bugnk dnyada kiz ocuklar o gnk gibi dogrudan ldrlmemektedir. Ne
var ki, ayetteki evltlarinizi ldrmeyin ifadesinin modern zamanlarda da tekabl
ettigi anlam ortadan kalkmis degildir. Islami hibir gerekesi olmadan bir takim
geleneksel gerekelerle kiz ocuklarinin sosyal ayrimlara ugratilmasi kismen bugn
de devam etmektedir. Ayetin mesajini, bu ayetin gzettigi ahlak ilkeyi eksen alarak
anlamak daha dogru bir yaklasim olur. Bu baglamda, ocuklarin ldrlmemesi
emrine, kiz-erkek ayrimi yapilmaksizin onlarin cahil, egitimsiz, mesleksiz
birakilmamasini da kapsayacak sekilde bakilmalidir. nk bu sosyal alanlarda
onlari donanimsiz birakmak, bize gre, onlari ldrmek demektir.
Burada konu edilen ocuk ldrme eyleminin dogum kontrol ile bir ilgisi
yoktur. Zira evlt szcg dogum sonrasi asamayi ifade eden bir szcktr.
Dolayisiyla dogum kontrolnn evltlar ile iliskilendirilmesi dogru degildir.
32
Zinaya da yaklaymayn/ zinaya yol aacak yollardan uzak olun. Sphesiz
ki o, igrenliktir ve kt bir yoldur.
Ayetteki yaklamayin ifadesiyle, zina denen toplumsal atese, tabir yerinde
ise, dis kapinin kapatilmasi suretiyle ileri derecede nlem alinmaktadir. nk
yaklasmayin ifadesi, baskalarinin bulunmadigi yerlerde bas basa kalmak, kas gz
isareti yapmak, davet ya da tahrik edici sz sylemek, dokunmak, pmek gibi zinaya
yol aabilecek her trl davranisi kapsamaktadir.
Igrenlik ve asirilik olarak nitelenen zina fiiline yaklasilmamasi emrinin ayette
ogul olarak gelmesi, bu talimatin topluma verildigini gstermektedir. Yani,
Rabbimiz zinaya karsi nlem alma amaciyla yasa ikarma ve insanlara egitim verme
grevlerini topluma yklemektedir.
33
Ve hak ile olmadka, Allah'n haram kldg bir kimseyi ldrmeyin. Ve
kim hakszlk edilerek ldrlrse, Biz onun yaknlarna bir yetki vermiyizdir.
O da ldrmede ayr gitmesin. Sphesiz ldrlen/haklarini koruyacak
yakinlari yardim olunmuytur.
Bu ayette insanlarin hayat hakki zerinde durulmakta ve Araplarin cana kiyma
konusundaki detlerine deginilmektedir. Cahiliye Araplari kendi yakinlarindan biri
ldrldgnde lenin cn almak iin ugrasir, sadece katili ldrmekle ye-
tinmeyip katilin yakinlarini da ldrerek ve intikamda haddi asarlardi. Hele
katilin sllesinden gl olduklarinda daha da ileri giderlerdi.
Rabbimiz bu ayetiyle byle gelenekleri olan bir topluma cinayetlerle ilgili
olarak bir kanun koymus, lenin velisine kisas hakki tanimakla birlikte bu hakkin
ktye kullanilmasini kesinlikle men etmistir.
Ayetteki Allahin haram kildigi nefsi ldrmeyin emri sadece insanin bir
baskasini ldrmesini degil, kisinin kendini ldrmesini de kapsamaktadir. Bu
sebeple intihar da cinayet kadar byk bir gnahtir.
Kisas uygulamasinda dikkate alinmasi gereken bir husus da kisas uygulanacak
kisinin fiziksel ve zihinsel bakimlardan eriskin ve yeterli olmasi gerektigidir. Bu,
-- nefs szcgnn fiziksel ve zihinsel bakimlardan mkemmel olan kisi
anlamina gelmesi dolayisiyladir. Aksi hldeki bir kisas uygulamasinin zulm olacagi
ortadadir.
1275
Kisas konusuna baska ayetlerde de yer verilmis ve bu yetki bazi durumlarda
byk lde kisitlanmistir:
178
Ey iman etmis kisiler! lml olaylarda kisas; taraflar arasinda dil karsilik size farz kilindi.
Hre hr, kleye kle, kadina kadin Ama her kim, lenin kardesi tarafindan bir sey karsiligi
bagislanirsa, o zaman rfe uymali, ona gzellikle demelidir. Bu, Rabbiniz tarafindan bir hafifletme
ve bir rahmettir. Artik kim sinirlari asarsa, artik aci veren azap onun iindir.
179
Ey kavrama yetenekleri olanlar! Allah'in korumasi altina girersiniz diye bu dil karsilik
ilkesinde sizin iin hayat vardir.
(Bakara/178, 179)
190
Ve sizinle savasan kimselerle Allah yolunda savasin; ln, ldrn. Ve siniri asmayin.
Sphesiz Allah, siniri asanlari sevmez.
(Bakara/190)
92
Ve hata disinda bir mminin, diger bir mmini ldrmesi sz konusu degildir. Ve kim bir
mmini, kasitsiz/kaza ile ldrrse, mmin bir kleyi zgrlge kavusturmali ve lenin
ailesine/varislerine teslim edilecek bir diyet vermelidir. Ancak lnn ailesinin bagilamasi
mstesnadir. Eger ldrlen, mmin olmakla beraber size dsman bir toplumdan ise, o zaman
ldrenin, mmin bir kleyi zgr birakmasi gerekir. Eger ldrlen sizinle aralarinda antlasma olan
bir toplumdan ise ldrenin, lenin ailesine diyet vermesi ve mmin bir kleyi zgrlgne
kavusturmasi gerekir. Bunlara gc yetmeyenin de Allah tarafindan tevbesinin kabul iin arka arkaya
iki ay oru tutmasi gerekir. Allah, en iyi bilendir, en iyi yasa koyandir.
93
Ve kim bir mmini kasten [bile bile, isteyerek] ldrrse, iste onun cezasi, iinde srekli
kalmak zere cehennemdir. Ve Allah, ona gazap etmis, onu dislamis, rahmetinden mahrum birakmis
ve onun iin ok byk bir azap hazirlamistir.
(Nisa/92, 93)
151
De ki: Geliniz, Rabbinizin size neleri tabulastirdigini; dokunulmaz kildigini okuyayim:
Kendisine hibir seyi ortak kosmamanizi,
ana babaya iyilik yapmanizi- gzel davranmanizi,
fakirlik endisesiyle / fakirlestiriliriz korkusuyla ocuklarinizi ldrmemenizi, - Sizi ve onlari
Biz rizklandiriyoruz.-
ktlklerin aigina ve gizlisine yaklasmamanizi,
haksiz yere, Allah'in haram kildigi nefsi ldrmemenizi, -Ite bunlar, aklini:i kullanasiniz diye
Onun size ykmllk olarak ulatirdiklaridir.-
(Enam/151)
68-71
Ve iste Rahmn'in kullari, Allah ile beraber baska bir ilha yalvarmazlar. Allah'in haram
ettigi cani ldrmezler. Ancak hak ile ldrrler. Zina da etmezler. Ve kim bunlari yaparsa,
gnahla karilair. Kiymet gn azabi kat kat olur ve orada, alaltilarak srekli olarak kalir. Ancak
tevbe eden, iman eden ve slihi ileyenler bunun diindadir. Ite Allah, onlarin ktlklerini iyiliklere
evirir. Ve Allah, ok bagilayicidir, ok merhametlidir. Ve her kim tevbe eder ve slihi ilerse,
kesinlikle o, tevbesi kabul edilmi olarak Allah'a dner.
(Furkan/68, 71)
Kuranda hakk ile nefsi ldrmeye, Kisas yolu disinda sadece savas [cephe
savasi veya Allah ve elisine, yani dine karsi savas] sebebiyle izin verilmis olup bu
hususu belirleyen ayetlerden bir kai sunlardir:
39-41
Kendilerine savas ailan kimselere, kendileri haksizliga ugramalari; onlar, baska degil sirf
Rabbimiz Allah'tir dedikleri iin haksiz yere yurtlarindan ikarilmalari nedeniyle savasmalarina
izin verildi.
Ve sphesiz ki Allah, onlari zafere ulastirmaya en iyi gc yetendir. Eger Allah, bir kisim
insanlari diger bir kismi ile defedip nlemeseydi, mutlak srette, filiz, tomurcuk, agataki meyve,
1276
toplanmis tahil, bakliyat, kira arazide diken, yapili bina ne varsa hepsi, tm alis-veris yerleri;
arsi-pazar, tm Salat; destek yerleri (is; istihdam ve istihsal yerleri, egitim gretim kurumlari ve
gvenlik merkezleri) ve ilerinde Allah'in ismi bol bol anilan mescitler yerle bir edilirdi.
Allah, Kendisine yardim edenlere kendilerini yurtlandirip glendirirsek salti ikame eden
[ml ynden ve zihinsel aidan destek olma; toplumu aydinlatma kurumlari oluturan, ayakta
tutan], zekti/vergilerini veren, rfe uygun/herkese kabul gren iyi eyleri emreden ve vahiy ve
ortak akil ile ktlg, irkinligi kabul edilen eylerden alikoyan kimselere kesinlikle yardim
eder. Hi sphesiz Allah, ok gldr, mutlak galiptir. Islerin sonucu da sadece Allah'a ittir.
(Hacc/39-41)
33,34
Allah'a ve Elisi'ne karsi savasan; bozum yapmaya tesebbs etmis olan ve yeryznde
kargasa ikarmaya alisanlarin siz onlar zerine gl olmazdan/onlari yakalayip denetim altina
almazdan nce hatalarindan dnenler hari karsiligi, ancak ldrlmeleri veya asilmalari yahut
ayak ve ellerinin aprazlama/ arka arkaya kesilmesi, ya da bulunduklari yerden srgn edilmeleridir.
Bu, onlar iin dnyada bir asagiliktir. hirette de onlar iin byk bir azap vardir. Artik iyi bilin ki
Allah, ok bagislayan ve ok merhamet edendir.
(Maide/33, 34)
190
Ve sizinle savasan kimselerle Allah yolunda savasin; ln, ldrn. Ve siniri asmayin.
Sphesiz Allah, siniri asanlari sevmez.
(Bakara/190)
8
Allah, sizi, din hakkinda sizinle savasmayan ve sizi yurtlarinizdan ikarmayan kimselere
iyilik etmekten, onlara hakkaniyetle davranmaktan men etmez. Sphesiz ki Allah, hakkaniyetle
davrananlari sever.
(Mmtehine/8)
91
Sizden gvende olmak ve kendi toplumlarindan gvende olmak isteyen digerlerini
bulacaksiniz. Bunlar, ne zaman dinsizlige, ortak kosmaya geri dndrrlerse, onun iine bas asagi
dalarlar/ hemen atilirlar. yleyse bunlar, eger sizden uzak durmazlarsa ve size baris teklif etmezlerse ve
glerini ekmezlerse hemen kendilerini buldugunuz yerde yakalayin ve ldrn. Ve iste bunlar,
onlarin aleyhinde size tanidigimiz apaik bir yetkidir.
(Nisa/91)
Kuranda cana kiymanin sadece bu iki yolla mazur sayilacagi bildirilmis
olmasina ragmen, maalesef yine bazi rivayetler dikkate alinarak dinden dnenlerin,
zina edenlerin, namaz kilmayanlarin, zekat vermeyenlerin, homoseksellik
edenlerin, byclerin, hayvanla cinsel iliski kuranlarin da ldrlecegine dair
hkmler konulmustur.
34
Ergenlik agna erinceye kadar yetimin malna da en gzel bir yekilde
olmasi diyinda yaklaymayn. Ahdi/ verilmiy sznz de yerine getirin.
Sphesiz verilen szde sorumluluk vardr.
Bu ayetteki yaklamayin emri de oguldur, yani tm kisileri ve kurumlari
muhatap almaktadir. Bir tavsiye seklinde olmayip zorunluluk ifade eden bu emre
en gzel bir ekilde olmasi mstesna ifadesiyle getirilen istisna, bize gre, yetimin
malinin muhafaza edilmesi ve malin gelir getirmesinin saglanmasi gibi yollardir.
Bilindigi gibi, yetim hakkinin gzetilmesi Islm dininin ilk sosyal emridir.
Rabbimiz, namazdan, niyazdan, orutan nce inananlara yetimin kahredilmemesi ve
yetimin kerimlestirilmesi [sayginlastirilmasi] emirlerini vermistir:
1277
17-20
Kesinlikle sizin dsndgnz gibi degil! Dogrusu siz, yetimi, stn-saygin bir sekilde
yetistirmiyorsunuz. Yoksulun yiyecegi zerine birbirinizi zendirmiyorsunuz. Oysa mirasi
yagmalarcasina yle bir yiyisle yiyorsunuz ki! Mali yle bir sevisle seviyorsunuz ki, yigmacasina!
(Fecr/17-20)
9,10
O hlde yetimi perisan etme/ daha da ktlestirme! Isteyeni/ sorani azarlama.
(Duha/9)
1
hirette herkesin iyi veya kt, yaptigi islerin karsiligini grmesini/ Allah'in sosyal dzeni
belirleyen ilkelerini yalanlayan su kimseyi grdn m/ hi dsndn m?
2,3
Iste odur, yetimi itip
kakan ve yoksulun yiyecegi zerine tesvik etmeyen kimse.
(Maun/1-3)
Bu emir daha sonra Nisa/1-10 ve 127, Bakara/83, 177 ve 215, Enfal/41, Hasr/7,
Insan/8 ve Beled/15te de degisik ifadelerle tekrarlanmistir.
Ahdi de yerine getirin
-+= Ahit, bir isi belgelemek ve onu iyice saglama almak iin nceden
yapilmis olan anlasmadir.
663
Ahitlerin yerine getirilmesini emreden ayetin kapsamina alis-veris, ortaklik,
yemin, nezir [adama], sulh [baris] ve nikh gibi btn ahitler girer. Ahitlerin yerine
getirilmesi bir zorunluluk olup Rabbimizin bu emri baska ayetlerde de gemektedir:
1
Ey iman etmis kimseler! Szlesmeleri yerine getirin. Siz, dokunulmaz iken [hac/yksek ilhyat
egitimini srdrrken] avlanmayi helal grmeksizin, size okunacaklar hari, drt bacakli, iki tirnakli,
gevis getiren ve ot yiyen hayvanlarin kusursuzlari/gerdanliksizlari size helal kilindi. Sphesiz Allah,
diledigini hkmeder; diledigi yasayi koyar.
(Maide/1)
177
Yzlerinizi dogu ve bati ynne evirmeniz iyi adamlik degildir. Ama iyi adamlar,
Allah'a, hiret Gn'ne/Son Gn'e, meleklere, Kitab'a, peygamberlere inanan; malini akrabalara,
yetimlere, miskinlere, yolcuya ve dilenenlere ve zgrlg olmayanlara, Allah'a/mala/vermeye
sevgisi olmasina ragmen veren ve salti ikame eden [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma;
toplumu aydinlatma kurumlari olusturan-ayakta tutan], zekti/vergiyi veren kimselerdir. Ve de
szlestiklerinde, szlerini tastamam yerine getiren, sikinti, hastalik ve savas zamanlarinda sabreden
kimselerdir. Iste onlar, z-sz dogru olanlardir. Ve iste onlar, Allah'in korumasi altina girmis
kisilerin ta kendileridir.
(Bakara/177)
275
O ribayi [emeksiz, risksiz, alisip abalamadan kolayca elde edilen kazanlari] yiyen su
kisiler, seytnin bir dokunusuyla arptigi kisinin kalkisindan baska trl kalkamazlar. Bu, sphesiz
onlarin, Alis-veris, riba gibidir demeleriyledir. Oysa ki Allah, alis-verisi hell, bu ribayi harm
kilmistir. Kendisine Rabbinden bir gt gelip de yaptigindan vazgeenin gemisi kendisine, isi
Allah'adir. Ve kim ki yeniden dnerse, iste onlar atesin dostlaridir. Onlar orada srekli kalacaklardir.
(Bakara/275)
91
Ve szlesme yaptiginizda Allah'in ahdini/Allah'a verdiginiz szleri yerine getirin.
Yeminlerinizi/ szlesmelerinizi saglama aldiktan ve Allah'i kendinize kesin olarak kefil kildiktan
sonra da onlari bozmayin. Sphesiz ki Allah, islediginiz seyleri bilir.
663
(Lisanl-Arab, c.6, s. 494- 496)
1278
(Nahl/91)
1-5
Olusturdugu seylerin ktlgnden ve ktg zaman karanligin ktlgnden ve
dgmlere tkrp fleyenlerin/szlesmelere uymayanlarin ktlgnden ve kiskandigi zaman
kiskananin ktlgnden atlamalarin Rabbine; sikintilari ortadan kaldiran Allah'a siginirim de!
(Felak/1-5)
35
ltgnz zaman tam ln ve dosdogru terazi ile tartn. Bu, hem daha
hayrldr ve sonu/uygulama olarak daha gzeldir.
Adalet ilkesinin n plnda tutuldugu bu ayette, verilen emir yine ogul oldugu
iin tm kisi ve kurumlari baglamaktadir. Yani bu emir sadece arsi-pazar esnafina
degil, bu emrin hem uygulanmasini hem de denetimini saglamakla ykml olan
kamu otoritesine de verilmistir. Dolayisiyla bu emir, toplumsal hayatin basta ticar
ve mal olmak zere pek ok ynn kapsamina almaktadir.
Eksik tartmak ve noksan lmek, yapilan hirsizligin gram ve santim
cinsinden olmasi sebebiyle aslinda ok byk bir yolsuzluk degildir. Ancak
Rabbimizin bu fiillere karsilik olan tehdidi, ayni konudaki diger ayetlerde de
grlecegi gibi, bir hayli sert ve siddetlidir. Bunun sebebi, bize gre, toplum
dzeninde olusabilecek byk vurgunlarin, hortumlarin, suiistimal ve haksiz kazan
kapilarinin daha ilk bastan kapatilmasi, nlenmesi amacina yneliktir. Nice
gangsterin ilk suunun yumurta almak oldugu dikkate alinirsa, bugn pazaryerinde
gramla hile yapan kisinin yarin tccar oldugunda mali batman batman gtrmesi
uzak bir ihtimal olmayacaktir. Bu ekonomik ahlaksizliga geit vermemek iin
yilanin basinin kkken ezilmesi istenmektedir. Buna gre insanlarin da adaletli bir
dzen iin bu ilkeyi toplumsal hayatin her alaninda titizlikle uygulamasi,
Rabbimizin bu husustaki vaadinin ve tehdidinin byklgne bakarak yanlis yollara
sapmaktan kainmasi gerekmektedir.
1-3
Yaziklar olsun, insanlardan kendilerine bir sey aldiklari zaman tam len, kendileri
ltkleri veya tarttiklari zaman eksik len hilebazlara!
(Muttaffifin/1-3)
7-9Ve semayi da olusturdu, onu ykseltti ve terazide/lde/dengede taskinlik etmeyesiniz diye
teraziyi/ly/dengeyi koydu. ly hakkaniyetle dikin/ayakta tutun, teraziye/lye/dengeye
zarar vermeyin.
(Rahman/7-9)
Ve Hud/84-86, Araf/85-87, Suara/177-184.
Ayetin sonunda Rabbimiz bu ilkenin uygulamasinin daha hayirli, sonularinin
daha gzel oldugunu bildirmistir. Gerekten de, tarti ve lde bu ilkeye zen
gsteren kisilerin bu zellikleri daima onlara duyulan gvenin artmasina ve kalplerin
onlara ynelmesine yol amis, dolayisiyla onlarin bu dnyadaki kazanlarinin
devamli ve artan oranli olmasini saglamistir. Bu ilkeye uymanin ahiretteki kazanci
ise dnyadakinden daha byk olacaktir. Bu ilkeye uygun davrananlar hem elem
verici bir azaptan kurtulacaklar, hem de byk bir mkfat elde edeceklerdir.
36
Ve hi bilmedigin bir yeyin ardna dyme! Sphesiz kulak, gz, gnl,
bunlarn her biri ondan sorumludurlar.
1279
Toplumsal hayatin ahlk, hukuk, siyas, idar tm ynlerini kapsayan ve
bilim, sanat, egitim alanlari iin de geerli olan bu emir, bilgi sahibi olmadan fikir
beyan etmeyi ve ehil olunmayan bir konuda grev stlenmeyi yasaklamaktadir.
Kisinin yeterli arastirmayi yapmadan ve bilgi sahibi olmadan yapacagi her is, onun
zann ile hareket etmesi demektir. Insanin basini belya sokabilecek bu tr
davranislar [zann ile hareket etmek], Kuran tarafindan aika yasaklanmistir:
36
Ve onlarin ogu, ancak bir zanna uyarlar. Sphesiz ki zan, haktan hibir sey kazandirmaz.
Sphesiz Allah, onlarin yaptiklarini ok iyi bilir.
(Yunus/36)
11
Ey iman etmis kimseler! Bir topluluk bir toplulugu alaya almasin. Olabilir ki alay ettikleri
topluluk kendilerinden hayirlidir. Kadinlar da baska kadinlari alaya almasin. Belki de alay ettikleri
kadinlar, kendilerinden hayirlidir. Kendinizi de firlatip atmayin; ayiplamayin, kk dsrmeyin;
birbirlerinizi lakaplar ile firlatip atmayin; kk dsrmeyin, kmsemeyin. Imandan sonra hak
yoldan ikis ile adlanmak ne kt seydir! Ve kim hatadan dnmezse, iste onlar yanlis; kendi
zararlarina is yapanlarin ta kendileridir.
12
Ey iman etmis kimseler! Zannin birogundan sakinin. Sphesiz zannin bir kismi gnahtir.
Birbirinizin kusurunu arastirmayin. Bir blmnz bir blmnzn giybetini yapmasin/ onun
yoklugunda ileri-geri konusmasin. Sizden biriniz lms kardesinin etini yemeyi sever mi? Iste, bunu
irkin buldunuz. Ve Allah'in korumasi altina girin. Sphesiz Allah, tevbeleri oka kabul eden, ok
tevbe firsati verendir, ok merhamet sahibidir.
13
Ey insanlar! Biz sizi, bir erkek ile bir disiden olusturduk, birbirinizle tanisasiniz diye sizi
uluslar ve oymaklar yaptik. Sphesiz ki, Allah katinda en degerliniz, en ok Allah'in korumasi altina
girmis olaninizdir. Gerekten Allah, en iyi bilendir, en ok haber alandir.
(Hucurat/11-13)
19,20
Buna ragmen, hi dsndnz m Lt ve Uzz'yi, diger nc Ment'i?
21
Erkek sizin iin, disi Allah iin mi?
22
Iste bu, bu sekilde olursa, eksik/ haksiz bir
blstrmedir.
23
Bunlar, Allah, haklarinda bir kanit indirmedigi hlde sizin ve atalarinizin taktigi
isimlerden baska seyler degildir. Andolsun, onlara, Rablerinden dogru yolun kilavuzlugu geldigi
hlde onlar, sadece zanna, bir de nefislerinin hoslandigi seylere uyuyorlar.
(Necm/19-23)
31,32
Su kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis olan su kimselere gelince de,
Peki size yetlerim okunmadi mi da siz byklk tasladiniz ve gnah isleyen bir toplum oldunuz?
Ve Allah'in sz kesinlikle gerektir; ve kiymet anina gelince, onda kusku yoktur denildiginde,
Kiymet aninin ne oldugunu bilmiyoruz, yalnizca biz, sadece zannediyoruz, kesin bir bilgi
edinmis degiliz dediniz.
(Casiye/32)
6
Ey iman etmis kimseler! Eger hak yoldan ikmisin biri size bir haber getirirse hemen
arastirin/tesbit edin. Yoksa bilmeden bir topluluga satasirsiniz/zarar getirirsiniz de yaptiginiza
pisman olan kimseler olursunuz.
(Hucurat/6)
148
Allah'a ortak kosan kimseler diyecekler ki: Allah dileseydi biz ortak kosmazdik, atalarimiz
da ortak kosmazlardi, hibir seyi de haram kilmazdik. Onlardan nce yalanlayanlar da azabimizi
1280
tadincaya kadar iste byleydi. De ki: Yaninizda bize ikarabileceginiz bir bilgi mi var? Siz, sadece
zanna uyuyorsunuz ve siz sadece samaliyorsunuz.
(Enam/148)
116
Ve kendi dillerinizin yalan nitelemesi ile Allah'a yalan uydurmak iin, Su helaldir, su
haramdir demeyin. Sphesiz Allah'a yalan uyduran kimseler iflah olmazlar.
(Nahl/116)
49
De ki: Eger dogru kimseler iseniz, hemen Allah katindan bana ve Ms'ya inen kitaplardan
daha ok dogruya kilavuz olan bir kitap getirin de ben de ona uyayim!
50
Buna ragmen eger sana cevap vermezlerse, bil ki onlar, yalnizca heveslerine uymaktadirlar.
Allah'tan bir yol gsterici olmaksizin kendi hevesine uyandan daha sapik [saskin, asagi] kim olabilir?
Kesinlikle Allah sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapan topluma yol gstermez.
(Kasas/49, 50)
66
Aslinda onlarin hiret hakkinda bilgileri ardarda gelmektedir. Fakat onlar bundan bir sphe
iindedirler. Daha dogrusu onlar bundan krdrler.
(Neml/66)
INSAN VE ORGANLARININ SORUMLULUGU:
Konumuz olan ayetteki 'Sphesiz kulak, gz, gnl, bunlarin her biri ondan
sorumludurlar ifadesinden, insanin organlarinin her birinin kendi islevleriyle kesp
ettiklerinden sorumlu tutulacagi anlasilmaktadir. Ahirette insan, kalbiyle dsndg
ve inandigi seylerden, kulagiyla duyduklarindan, gzyle grdklerinden sorumlu
tutulup hesaba ekilecektir.
64
Bilerek reddettiginiz/ inanmadiginiz seyler nedeniyle hadi bugn yaslanin ona!
65
Bugn Biz,
onlarin agizlarinin zerine mhr vururuz; Bize elleri konusur, ayaklari da kazandiklari seylere
shitlik eder.
(Ya Sin/65)
20
Sonunda oraya geldiklerinde, onlarin isitme, grme duyulari ve derileri yaptiklari seyler ile
ilgili kendi aleyhlerinde shitlik ederler.
(Fussilet/20)
37
Ve yeryznde kibir ve azametle yrme! Sphesiz ki sen asla yeri
yaramazsn ve boyca daglara eriyemezsin.
Kibirli ve gsterisi seven insana zimnen syle denilmektedir: Senin altinda
delemedigin, yaramadigin yer, stnde de zirvesine ulasamayacagin daglar vardir.
Dolayisiyla sen, stnden ve altindan bu iki tr cansizla kusatilmissin. O hlde sen
onlardan da pek ok zayifsin. Etrafi kusatilmis ciz ve zayif bir varligin kibirlenmesi
uygun dsmez. Bylece kibirli davrananlar elestirilerek Mslmanlarin bireysel ve
toplumsal iliskilerinde alakgnlllkten ayrilmamalari gerektigi mesaji
verilmektedir. Bu gt baska ayetlerde de grlmektedir:
18
Ve insanlara avurdunu iirme, suratini asma ve yeryznde bbrlenerek yrme. Sphesiz
ki Allah, btn vnen ve kuruntu edenleri sevmez.
19
Ve yrynde mutedil ol, sesinden kis.
Sphesiz seslerin en anlailmazi kesinlikle eeklerin sesidir
(Lokman/18, 19)
69-76
Allah'in yetleri zerinde tartisanlari grmedin mi/hi dsnmedin mi? Nasil da
dndrlyorlar? Kitabi ve elilerimize gnderdiklerimizi yalanlayanlar elbette ileride,
boyunlarinda halkalar ve zincirler olarak kaynar suya srlp, sonra ateste yakilirlarken
bileceklerdir. Sonra onlara: Allah'in astlarindan ortaklar kostugunuz seyler nerededir? denir.
1281
Onlar: Bizden kaybolup gittiler; aslinda biz zaten nceleri hibir seye yakarmiyorduk derler. Iste
Allah, kfirleri; Kendisinin ilhligini ve rabligini bilerek reddedenleri byle saptirir: Iste bu,
yeryznde haksiz yere simarmaniz ve bbrlenmenizden trdr. Orada srekli kalmak zere
cehennem kapilarina girin! Ite, byklenenlerin duragi ne de ktdr!
(Mmin/69-76)
63
Ve Rahmn'in; yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in kullari yle
kimselerdir ki onlar, yeryznde alakgnlllkle yrrler ve cahil kimseler kendilerine lf attigi
zaman Selm! derler.
(Furkan/63)
Bu ilh emirden dolayi Islami yasayan toplumlar ve onlarin idarecileri daima
mtevazi olmuslar, kibir, zorbalik, gurur gibi her trl kt zellikten uzak kalmaya
alismislardir. Savas kazandiklarinda bile gurur ve kibre neden olacak en ufak bir
sz sarf etmemislerdir. Onlarin giyecekleri, yiyecekleri, evleri ve binekleri hep sade
ve basit olmustur.
ALTIN TAKINMAK, IPEK GIYMEK
Allahin nehyettigi gsterisin birer vesilesi oldugu dsncesiyle altin ve
ipek bazi ortamlarda haram kabul edilmektedir. Ancak bu kabul bizatihi altin ve
ipekin madde olarak haramligimdan degil, bunlarin yol aacagi olumsuzluklar
bakimindandir. Zaten altin da ipek de Allahin ltfettigi nimetlerden olup
Allahin kullari iin yarattigi bu gibi ziynetleri haram etmek, yasaklamak kimsenin
haddi degildir:
32
De ki: Allah'in, kullari iin ikardigi znetleri ve tertemiz riziklari kim haram etmis? De ki:
Bunlar, igreti dnya hayatinda inananlar iindir kiymet gnnde yalniz onlar iin olmak zere.
Iste bylece Biz, yetleri bilen bir topluluga ayrintili olarak aikliyoruz.
(Araf/32)
Byle olmakla beraber, Rabbimiz birikimi hos grmemektedir. Altinin atil
tutulmasi, kenz yapilmasi tam anlamiyla bir birikim mahiyetindedir. Dolayisiyla
altinin taki olarak kullanilmasi veya gnlk hayatta kullanilan tabak, kasik, atal
gibi gerelerin altindan yapilmasi, bize gre, ancak altinin lks sayilmadigi,
ekonomik deger tasimadigi, kimsenin altina ihtiya duymadigi ortamlarda
sakincasizdir. Ayni sekilde, herkesin giyebildigi ortamlarda ipek giymenin de bir
sakincasi yoktur. Ne var ki, giymek iin pamuklu kumas bile bulamayanlarin
bulundugu bir ortamda ipek giymek haramdir. nk byle bir ortamda ipek
giymek hem diger insanlarin kiskanligina, hem de giyenin bbrlenmesine yol aar.
Hemen belirtmek gerekir ki, buradaki ortam szcg tm dnyayi, yeryzndeki
btn toplumlari kapsamaktadir. Yani, her gn binlerce insanin aliktan ldg bir
dnyada hi kimse Benim evremdeki insanlarin altina ve ipege ihtiyaci yoktur
diyerek Allahin sevmedigi bir davranis iinde olmadigini ileri sremez.
Kisaca sylemek gerekirse, altin ve ipek lks sembolleri olup bunlarin
haramligi lks oluslarindan gelmektedir.
Diger taraftan, haram diye parmagina altin yzk takmayan, ipek kumas
giymeyen fakat sato gibi evlerde oturup lks otomobillere binen din cahilleri,
meselenin bu ince ynn hi anlamamis demektirler. Hlbuki iyi anlamalidirlar.
31
Fakat o, ne onayladi, ne destekledi.
32
Fakat o, yalanladi ve geri durdu.
33
Sonra da gerine
gerine yakinlarina gitti.
34,35
Yikim ok yakin sana, hem de ok yakin! Yine, yikim ok yakin sana, hem de ok yakin!
1282
(Kiyamet/ 31-35)
38
Kt olan btn bunlar, Rabbinin katnda hoylanlmayan yeylerdir.
Bu ayette, 23-37. ayetlerde sayilan yasaklarin ignenmesinin Allah katinda su
ve irkin davranislar oldugu bildirilmektedir.
39
yte yukarda belirlenen bu ilkeler/ emirler, Rabbinin sana vahyettigi
yanly iyleri ve kargayay engellemek iin konulmuy kanun, dstur ve ilkelerden
bazlardr. Allah'la beraber bayka bir ilh edinme. Aksi hlde knanmy ve
kovulmuy olarak cehenneme braklrsn.
Kuran kendini birok ayette hikmet ve hkm adlariyla nitelemistir.
Ayrica ayetlerinin bir blmnn muhkem [hikmet ieren] oldugunu beyan etmis,
ayetlerinin tamami iin de Kamer suresinde Hikmet-i baliga deyimi kullanmistir.
Konumuz olan ayetteki bunlar szcgyle kastedilen ilkelerin, emirlerin,
yasaklarin hikmetten [yasalardan] bir kismi oldugu bildirilmektedir. Hikmetten
bir kisim olarak kastedilenler ise, 25 adet mkellefiyetten olusan sosyal ve ahlk
temel yasadir.
Bu ayette de hitap peygamberimize gzkse de, diger bir ok ayette oldugu
gibi gerek muhatap tm insanlardir.
40. ayet:
Bu ayet, Mukatilin tespitine gre 42. ayetten sonra inmistir. Biz de ayni
grs paylasiyor ve 40. ayeti, sz akisi olarak daha uygun olmasi sebebiyle 42.
ayetin devami olarak degerlendirmis bulunuyoruz.
41
Biz, bu Kurn'da, onlarn akllarn baylarna almalar iin trl
yekillerde evirip evirdik/farkl farkl yekillerde aklama yaptk. Ve bu
aklamalar, ancak onlarn nefretini artrmytr.
Kuranin islevinin vurgulandigi bu ayette, insanlarin yararina olan her seyin
Kuranda evirile evrile, yani detaylandirilarak tekrar tekrar verildigi
anlatilmaktadir. Bu husus baska ayetlerde de bildirilmistir:
50
Ve andolsun Biz, gt almalari iin her seyi, esit esit sekillerde anlattik, ama insanlarin
ogu sadece iyilikbilmezlikte dayattilar.
(Furkan/50)
51
Ve andolsun Biz, Sz' [vahyi/Kurn'i] gt alirlar diye birbiri ardinca yolladik.
(Kasas/51)
63
Hani bir zamanlar Biz, sizden, Allah'in korumasi altina girmeniz iin verdigimiz seyi
kuvvetle tutun ve iindekileri hatirinizdan ikarmayin! diye saglam bir sz almistik ve sizin
stnz; sekininiz Ms'yi Tr'a/daga ykseltmistik/ikarmistik.
(Bakara/63)
Ayetin ikinci cmlesinde ise insanlara ltfedilen bu imknlardan oklarinin
yararlanmadigi, aksine bu ltfun onlarin nefretlerini arttirdigi bildirilmektedir.
gdn nefreti arttirisi gemis kavimlerde de olmustur:
1283
60
Ve onlara Rahmn'a [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'a] boyun
egip teslimiyet gsterin! dendigi zaman, yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden
Allah da neymis? Senin bize emrettigin sey iin mi boyun egip teslimiyet gsterecegiz? dediler. Ve
bu boyun egip teslimiyet gsterme emri, onlarin nefretlerini artirdi.
(Furkan/60)
Ve onlar var gleriyle Allaha yemin etmislerdi ki, kendilerine uyarici bir peygamber gelirse,
mutlaka mmetlerin her birinden daha dogru yolda olacaklardi. Buna ragmen ne zaman ki kendilerine
bir uyarici geldi, bu, yeryznde bir kibirlenme ve ktlk dzeni ynnden onlarin sadece
nefretlerini artirdi. Hlbuki kt dzen ancak kendi ehlini epeevre kusatir. O hlde ncekilerin
kanunundan baska ne gzetiyorlar? Onun iin sen Allahin snnetinde asla bir degisme bulamazsin.
Sen Allahin snnetinde asla bir baskalasma da bulamazsin.
(Fatir/42, 43)
Ve Nuh/5, 6, Isra/82, Tvbe/125, Mddessir/49-51.
45
Kurn grenip- grettigin zaman seninle hirete inanmayanlar
arasnda grnmez/ gizli bir perde yaptk.
46
Ve onlarn kalpleri zerine, onu kavrayp anlamalarn engelleyen
kabuklar, kulaklarna da bir agrlk yaptk. Ve sen Kurn'da sadece Rabbini
bir ve tek olarak andgn zaman, nefretle kaar vaziyette gerisin geriye
giderler.
Bu ayetlerde Mekkeli msriklerin hlleri anlatilmaktadir. Kuran ile msrikler
arasindaki perde, aslinda onlarin izledikleri Kuran karsiti politikalardan ve Kurani
dinlememek iin uydurduklari bahanelerden ibarettir. Onlar, nlerine getirilen onca
delili, ikar hesaplarina uymadigi iin incelemezler. Iblislerinin kendilerine ssl
gsterdigi kibir ve inatlari sayesinde de gerekleri grmezler, gemisten ders
almazlar, gelecegi dsnmezler. Msriklerin burunlarini havaya dikmis bu hlleri
baska ayetlerde de dile getirilmistir:
8
Sphesiz ki Biz, onlarin boyunlarinin iinde demir halkalar geirdik. yle ki onlar enelerine
kadardir. Bylece onlar burunlari yukari kaldirilmis olanlardir.
9
Ve Biz, onlarin nlerinden bir set,
arkalarindan bir set olusturduk. Bylece Biz, kendilerini sarmisizdir. Artik onlar grmezler.
10
Ve
onlari uyarmissin yahut uyarmamissin onlara gre birdir, onlar inanmazlar.
(Ya Sin/8-10)
25
Ve Biz onlara birtakim yasdaslarini/Iblislerini kabuk gibi zerlerine kaplattik, onlar da,
nlerinde ve arkalarinda [tm evrelerinde] olanlari kendilerine ssl gsterdiler. Gelmis gemis
herkesten, kendilerinden nce gelip-gemis mmetlerde yrrlkte olan Sz onlarin zerine hak
oldu. Sphesiz onlar, zarara/kayba ugrayip aci eken kimseler idiler.
(Fussilet/25)
7
Allah, onlarin kalpleri ve kulaklari zerine mhr vurmustur; onlarin gzlerinin zerinde
perdeler vardir. Ve byk azap onlar iindir.
(Bakara/7)
7
Ve ona yetlerimiz okundugu zaman sanki kulaklarinda bir agirlik varmis da onlari isitmemis
gibi, byklk taslayarak sirt evirir. Iste ona, ok aci verecek bir azabi mjdele.
(Lokman/7)
Esbab-i Nzul nakillerine gre ayette deginilen kisiler Ebuleheb ve karisi,
Ebul-Bahteri, Zemaa, Sheyl ve Huveyti adli kisilerdir.
664
Anlatilanlara gre, bu
664
(Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1284
kisiler heyet halinde amcasinin yanina geldiklerinde, peygamberimiz onlara
Allahtan baka ilh olmadigini kabul edin, bu sayede Araplarin hkmedenleri
olursunuz, Arap olmayanlar da size itaat eder demis, onlar da arkalarini dnp
gitmislerdir. Bu tip kisilerin tavirlari Kuranda syle yer almaktadir:
5
Ve onlar: Bizi kendisine agirdigin seye karsi kalplerimiz bir rt/zirh iindedir,
kulaklarimizda bir agirlik, bizimle senin aranda da bir perde vardir. Artik sen, yapabilecegini yap,
biz de gerekten yapiyoruz dediler.
(Fussilet/5)
46. ayetteki Ve sen Kuranda sadece Rabbini bir ve tek olarak andigin
zaman, nefretle kaar vaziyette gerisin geriye giderler ifadesinden, msriklerin
bir ve tek olan Allahin yceltilmesini ve bunda israr edilmesini kabul etmedikleri
anlasilmaktadir. Aslinda onlar peygamberimizden, Allah ile beraber kendi ilhlarinin
byklerinden, azizlerinden de bahsetmesini istemektedirler. nk onlara gre
Allah, ilhlik glerinden bazilarini, onlara ocuklar veren, onlari hastaliklardan
koruyan, onlarin ticaretlerinin gelismesini saglayan, kisaca onlarin tm istek ve
arzularina cevap veren kendi ilhlarina da vermistir. Msriklerin bu sapik inanlari
Kuranda syle ifade edilmistir:
45
Ve Allah, bir tek olarak anildigi zaman hirete inanmayan kisilerin yrekleri burkulur da,
O'nun astlarindan olan kimseler anildigi zaman derhal yzleri glverir.
(Zmer/45)
Bu sapik grsler maalesef o gnlerde kalmamis, gnmzdeki bazi evrelere
de intikal etmistir. O ilkel agda oldugu gibi, Allahin birok sifati ve tasarrufu bu
evrelerde bir takim kutublara, gavslara verilmekte ve bu kimseler Allahtan
daha fazla zikredilmektedir.
47
Biz, onlarn seni dinlediklerinde ne iin dinlediklerini, gizli
konuymalarnda da o yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan
kimselerin, Siz, bylenmiy bir adamdan baykasna uymuyorsunuz
dediklerini ok iyi biliriz.
Bu ayette, peygamberimizin agrisina karsi msriklerin fisildasarak [herkesten
gizli olarak] kendi aralarinda kurduklari bir tuzak ifsa edilmekte ve onlarin
Kurandan etkilenen kisilere Bylenmis bir adamdan nasil etkilenirsin? diyerek
bu kisileri Kuranin etkisinden uzaklastirmak istedikleri bildirilmektedir.
Msriklerin bu plni baska ayetlerde de dile getirilmistir:
2,3
Rablerinden kendilerine gelen her yeni gd/hatirlatmayi ancak oyun yaparak ve kalpleri
eglenerek dinlerler. Ve sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapan o kimseler, aralarinda su
Iisiltiyi gizlediler: Bu, sizin gibi bir insandan baska bir sey midir? Artik grp dururken byye mi
gidiyorsunuz?
(Enbiya/2, 3)
7,8
Ve inkr etmis olanlar: Bu ne biim eli ki, yemek yiyor, sokaklarda yryor? Ona, bir
melek indirilseydi ya! Bylece O'nunla beraber bir uyarici olur! Yahut kendisine bir hazine
birakilsaydi veya kendisinden yiyecegi bir bahe olsaydi ya! dediler. Bu sirk kosarak yanlis; kendi
zararlarina is yapanlar: Siz, yalnizca bylenmis bir kisiye uyuyorsunuz da dediler.
(Furkan/7, 8)
1285
Isimleri Esbab-i Nzul nakillerine gemis olan bu zalimlerin peygamberimize
karsi dzenledikleri oyunlar sadece ayette belirtilenden ibaret degildir. Ayrica sz
konusu nakillerde bu sahislarin birbirlerini de kontrol altinda tuttuklari yer
almaktadir:
Bana Muhammed Ibn Mslim Ibn Sihb ez-Zhr dedi ki: Kendisine syle anlatilmis: Harb
oglu Ebu Sfyn, Hism oglu Ebu Cehil, Serik oglu Ahnes bir gece Raslullah [s.a.] i geceleyin
evinde namaz kilarken dinlemek zere gittiler. Onlardan her biri Hz. Peygamberi dinlemek iin ayri
bir yer tuttu. Hi birisi digerinin yerini bilmiyordu. Onu dinlemeye basladilar. Sabah olunca
ayrildilar. Nihayet yollari birlesti de birbirlerini kinamaya basladilar. Birbirlerine syle diyorlardi: Bir
daha yapmayiniz. Halkinizin dsknlerinden bazilari sizi grecek olurlarsa, onlarin iine bir sey
dsrrsnz. Sonra ayrildilar. Ertesi gn ikinci gece olunca her biri tekrar bulundugu yere gelip
Kur'an dinlemeye koyuldular. Nihayet fecir agarinca ayrildilar ve ayni yolda karsilastilar. Birbirlerine
tekrar ilk sylediklerini sylediler ve dagildilar. nc gece olunca her biri Kur'an'i dinlemeye
koyulmak zere eski yerlerini aldilar. Fecir agarinca ayrildilar. Yollari birlesince birbirlerine dediler
ki: Bir daha tekrarlamamak zere szlesmeden ayrilmayalim. Bunun zerine szleserek ayrildilar.
Ahnes b. Serik sabah olunca sopasini aldi. Sonra evinden ikti Ebu Sfyn b. Harb'a geldi ve ona: Ey
Ebu Hanzala, Muhammed'den duydugun sey hakkinda grsn nedir, bana bildir? dedi. Ebu Sfyn
dedi ki: Ey Ebu Sa'lebe, Allah'a and olsun, ben ondan yle seyler duydum ki onu ve ne demek
istedigini biliyorum. yle seyler de duydum ki, ne onun anlamini ne de sylemek istedigini
biliyorum. Ahnes b. Serik dedi ki: Allah'a andolsun ki, ben de senin yemin ettigin durumdayim.
Sonra Ebu Sfyn'in yanindan ikip Ebu Cehlin yanina girdi, onun evine vardiginda dedi ki: Ey Ebu
Hakem, Muhammed'den duydugun seyler hakkinda grsn nedir? Ne duydum ki? dedi. Biz ve Abd
Menf ogullari seref konusunda yaristik. Onlar yedirdiler, biz de yedirdik. Onlar tasidilar, biz de
tasidik. Onlar verdiler, biz de verdik. Nihayet her ikimiz de diz st knce, ikimiz de bagli atlar
gibi olduk. O zaman onlar dediler ki: Bizden bir peygamber geldi. Ona gkten vahiy geliyor. Biz onu
ne zaman kavrayabiliriz? Allah'a and olsun ki, ona ebediyyen ne inaniriz, ne de dogrulariz. Bunun
zerine Ahnes b. Serik yanindan kalkip onu kendi basina birakti.
665
48
Senin iin nasl rnekler verdiklerine bir bak! Bylece sapklga
dytler! Artk bir yola da gleri yetmez.
Bu ayette msriklerin peygamberimizin aleyhine gelistirdikleri politikalarina
dikkat ekilmekte ve bu anlayislari sebebiyle sapikliga dstkleri, ikmazda
olduklari bildirilmektedir. Gerekten de msrikler, elilik grevini iln etmesinden
itibaren peygamberimize sihirbazlik, sairlik, mecnunluk, khinlik gibi sifatlar
yakistirmislar, Kuranin ona baskasi tarafindan gretildigi yolunda ithamlarda
bulunmuslar, fakat btn bu iddialarinin gereklerle bagdasmamasi yznden,
iftiralarina kendileri bile inanmamislardir. 48. ayet onlarin bu ikmazlarini yzlerine
vurmakta ve bir ikis yolu bulmalarina engel olan saskinliklarini kinamaktadir.
42
De ki: Eger dedikleri gibi Allah ile birlikte birtakm ilhlar olsayd, o
zaman o ilhlar en byk tahtn sahibine; Allah'a bir yol ararlard.
40
Rabbiniz, ogullar size zel olarak verdi de Kendisi meleklerden diyiler
mi edindi? Sphesiz ki siz ok byk bir sz sylyorsunuz.
43
Allah, onlarn dediklerinden byk bir ycelikle arnk ve pek ycedir.
44
Tm gkler/ uzay, yeryz ve bunlarn iinde bulunanlar, Allah'
noksan sfatlardan arndrrlar. O'nun vgs ile birlikte noksan sfatlardan
arndrmayan hibir yey yoktur. Fakat siz, onlarn Allah' noksan sfatlardan
665
(Ibn Ishk; Sret)
1286
arndrmalarn iyi kavramyorsunuz. Sphesiz ki O, yumuyak davranandr,
ok bagylayandr.
Bu ayet grubunda tevhide ynelik gerekler aiklanmakta, cahil Araplarin
yardimci veya yedek tanrilar edinmek suretiyle Allaha srmeye alistiklari karalar,
gayet zl, mantikli deliller gsterilerek temizlenmektedir.
42. ayetteki Eger dedikleri gibi Onun [Allah] ile birlikte ilhlar olsaydi, o
zaman bunlar [ilhlar] Arin sahibine bir yol ararlardi ifadesini iki trl anlamak
mmkndr:
1- Eger onlarin dedikleri gibi, Allah ile birlikte her biri digerinden bagimsiz
esitli ilhlar olsaydi, bunlar sinirsiz evrenin ynetiminde birbirleriyle anlasamazlar,
her biri tek hkim olmak iin alisir ve sonuta evrenin isleyisinde dzen, ahenk ve
denge olmazdi.
2- Eger onlarin dedikleri gibi, en stn olan Allah ile birlikte Onun bazi
yetkilerini devrettigi ilhlar olsaydi, kendilerine yetki devredilen ilhlar bu yetkilerle
yetinmez, daima itaat eden kullar gibi olmak istemez, en stn olmak iin
alisirlardi. Byle bir durumda da evren fesada ugrar, bastan asagi her seyin dzeni
bozulurdu.
42. ayetteki ifade hangi trl anlasilirsa anlasilsin, evrendeki dzeni biraz
arastirip gren hi kimsenin evrendeki isleyisin birbirinden bagimsiz veya yari
bagimli ilhlar tarafindan srdrldgn iddia etmesi mmkn degildir. nk
birden fazla tanri olmasi durumunda, evrendeki bu mkemmel uyumun asla sz
konusu olamayacagini akil kolayca istidlal eder. Bunun aksi ise ancak ayette
gsterilen mantik delili idrak edemeyecek derecede anlayissiz ve cahil bir kimse
tarafindan iddia edilebilir.
Bu ayetlerde yapilan tevhide ynelik akl uyarilar, baska ayetlerde de dile
getirilmistir:
22
Eger yer ile gkte Allah'tan baska ilhlar olsaydi, bunlarin ikisi de kesinlikle kargasa iinde
olurdu/dzenleri bozulurdu. O hlde en byk tahtin Rabbi olan Allah, onlarin nitelemekte olduklari
seylerden ariniktir.
(Enbiya/22)
Grldg gibi, 40. ayette, Allahin ocuk edindigi iddiasi gndeme getirilmek
suretiyle tevhit ilkesinden sapisin bir baska boyutu sergilenmekte ve paragrafin
anlamina yapilan bu katkiyla, 40. ayetin yerinin 42. ayetten sonra olmasi gerektigini
savunan grsn ne kadar isabetli oldugu ortaya ikmis olmaktadir.
Tevhit ilkesinden sapisin bu boyutu da Kuranda pek ok yerde
vurgulanmistir:
88
Ve onlar, Rahmn [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah] ocuk
edindi dediler.
89
Andolsun ki siz ok irkin bir sey sylediniz.
90,91
Az kalsin bundan; Rahmn'a ocuk isnat ettiler diye; gkler atlayacak, yer yarilacak ve
daglar paralanip dagilacakti.
92
Hlbuki Rahmn [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah] iin ocuk
edinmek yarasmaz.
93
Gklerde ve yerde bulunan btn herkes, Rahmn'a [yarattigi btn canlilara
dnyada oka merhamet eden Allah'a], yalnizca kul olarak gelecektir.
94
Andolsun ki Rahmn, onlarin hepsini kusatmistir ve kendilerini bir bir saymistir.
95
Hepsi de
kiymet gn Rahmn'a tek baslarina gelirler.
(Meryem/88-95)
1287
57
Ve onlar, Allah'a kizlar isnat ediyorlar. Allah, bundan ariniktir. Kendileri iin de
istahlandiklari oglan ocuklari vardir.
58
Ve onlardan biri kiz dogum haberi ile mjdelendigi zaman ii fkeyle dolarak yz kapkara
kesilir.
59
Kendisine verilen haberin ktlg dolayisiyla toplumundan gizlenir; asagilik ve horluga
ragmen kizi yaninda mi tutsun yoksa topraga mi gmsn! Dikkat edin, onlarin verdikleri
hkm/treleri ne ktdr!
(Nahl/57-59)
44. ayette geen tesbih kavrami, Kalem, Ala ve Kaf surelerinin tahlillerinde
aikladigimiz gibi; Allahi, Ona yakismayan seylerden uzak tutmak, Allahi
yceltmek, Onun her trl kemal sifatlarla donanmis oldugunu iyi kavramak ve
bunu her vesile ile yksek sesle sylemek demektir. Bu da; yapisiyla ve nizamiyla
evrendeki her seyin, Allahin varliginin birligini ve her trl noksanliktan uzak
oldugunu gsterdigi anlamina gelir:
13
Gk grlts, O'nun vgsyle birlikte, dogal gler de O'nun korkusundan dolayi O'nu
noksan sifatlardan arindirirlar. Ve O, yildirimlar gnderir de onunla diledigini arpar. Onlar ise Allah
hakkinda mcdele edip duruyorlar. Oysa Allah, arpmasi pek etin olandir.
(Rad/13)
75
Ve sen, evrendeki tm gleri en byk tahtin bir kenarindan dolasanlar olarak, Rablerinin
vgsyle birlikte Allah'i noksan sifatlardan arindirdiklarini grrsn. Ve onlarin aralarinda dl, ceza
hak ile gereklestirilmistir. Ve Tm vgler lemlerin Rabbi Allah'adir denilmektedir.
(Zmer/75)
7-9
En byk tahti tasiyan, bir de en byk tahtin dis kenarindan olan kimseler, Rablerinin
vgsyle birlikte Kendisini noksan sifatlardan arindirirlar ve O'na inanirlar. Iman etmis kimseler
iin bagislanma dilerler: Rabbimiz! Sen rahmet ve bilgice her seyi kusattin. Onun iin tevbe eden
ve Senin yoluna uyan kimseleri bagisla ve onlari cehennemin azabindan koru! Rabbimiz! Onlari ve
onlarin atalarindan, zevcelerinden ve soylarindan slih olan kimseleri kendilerine vaat ettigin Adn
cennetlerine girdir. Sphesiz Sen en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn
olmayan/mutlak galip olan ve en iyi yasa koyan, bozulmayi iyi engelleyen/saglam yapanin ta
kendisisin. Onlari ktlklerden de koru. Ve Sen her kimi ktlklerden korursan, artik o gn elbette
ona rahmet etmissindir. Iste bu, byk kurtulusun ta kendisidir.
(Mmin/7-9)
Isin asli bu olmasina ragmen, tesbih kavrami dil ile sbhanellah
sbhanellah demek anlamina indirgenmis ve bu hususta birok asilsiz hikye
ortaya atilmistir. Iste birka rnek:
Peygamber o ikisi ile birlikte umu, yedi gge ulami. Dndg zaman yle buyurmu: Pek
ok tesbh ile beraber, gklerin yle tesbh ettigini duydum:
Yce gkler heybet sahibini tesbh ederler. Ycelik sahibinin yceliginden egilmilerdir.
Tesbh ederiz ycelerin ycesini, tenzih ve takdis ederiz O'nu.
Nitekim Buhr'nin Sahh'inde Abdullah Ibn Mes'-d'dan nakledilir ki; o, yle demitir; Biz
yenirken yemegin tesbh ettigini duyardik.
Ebu Zerr'in hadsinde de Raslullah [s.a.] in eline akil talarini aldiginda, arinin vi:iltisi gibi
onlarin tesbihinin duyuldugu bildirilir.
666
44. ayetin sonundaki 'Sphesiz ki O, halimdir ok bagilayandir ifadesiyle,
daha evvel yanlis davranmalarina ragmen sonradan bu akl deliller ile sirkten
kurtulup dogruya ulasacaklara af ve magfiret kapisi ailmaktadir. Tvbe ile Allahin
666
(Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1288
bagislamasi arasindaki iliski Kuranda birok ayette yer almistir. Bu ayetlerin
anlamca 44. ayete yakin olanlarindan bir kai sunlardir:
110
Kim bir ktlk isler yahut kendi kendine haksizlik eder, sonra da Allah'tan bagislanma
dilerse, Allah'i ok bagislayici ve ok merhametli bulur.
(Nisa/110)
41
Hi sphesiz gkleri ve yeryzn yokoluvermekten, Allah tutuyor. Andolsun ki eger gkler
ve yeryz yokoluverirlerse, onlari O'ndan sonra kimse tutamaz. Gerekten O, ok yumusak
davranan, ok bagislayandir.
(Fatir/ 41)
45
Ve eger Allah, kazanmakta olduklari seyler dolayisiyla insanlari sorgulayip cezalandiracak
olsaydi, yeryznde kk-byk hibir canliyi birakmazdi. Velkin onlari, adi konmus bir sreye
kadar ertelemektedir. Sonunda sre sonlari geldigi zaman da artik sphesiz Allah, Kendi kullarini en
iyi grendir.
(Fatir/45)
49
Ve onlar dediler ki: Biz, bir kemik ygn oldugumuz ve ufalanp toz
oldugumuz vakit mi, gerekten biz, yeni bir oluyturuluyla diriltilecek miyiz?
50-52
De ki: ster tay olun, ister demir. Veyahut gnlnzde byyen bayka
bir yaratk olun. Sonra onlar; Bizi kim geri dndrecek? diyecekler. De ki:
Sizi ilk defa yoktan yaratmy olan. Bunun zerine sana baylarn
sallayacaklar ve Ne zamandr bu? diyecekler. De ki: ok yakn olmas
umulur! Sizi agracag/diriltileceginiz gn, O'nu verek O'nun agrsna
uyacaksnz ve sadece pek az kaldgnz zannedeceksiniz.
Bu ayet grubunda, tekrar dirilmeyi mmkn grmeyen inansizlarin itirazlari
ile bunlara verilen cevaplar yer almaktadir.
50. ayetteki 'Ister ta olun, ister demir. Veyahut gnlnzde byyen baka
bir yaratik olun ifadesinden anlasildigina gre, inansizlar, Allahin tekrar
diriltmeye g yetirecegi konusunda ikna olmamislardir. Nitekim 51. ayette
inansizlarca yapilacagi bildirilen bas sallama hareketi, verilen bir haberin kabul
edilmedigini belirtmek iin yapilan bir harekettir. Bu hareketin zimn anlami,
inansizlarin lmden sonra kendilerini ilk defa yaratmis olanin diriltecegi geregine
inanmadiklarini gstermektedir. Bu tartismaya Kuranda birok kez yer verilmistir:
77
Ve o kisi, kendisini bir nutfeden/ bir damla sudan olusturdugumuzu grmedi mi de simdi o
apaik bir dsmandir.
78
Ve kendi olusturulusunu dikkate almayarak Bize bir rnekleme yapti: Dedi ki: Kim
diriltecekmis o kemikleri? Onlar rms iken!
79,80
De ki: Onlari ilk defa olusturan onlari diriltecektir. Ve O, her olusturmayi ok iyi bilendir.
O, size o yemyesil agatan bir ates/oksijen yapandir. Simdi de siz oksijenden yakip duruyorsunuz.
81
Gkleri ve yeri olusturan, onlar gibilerini de olusturmaya g yetiren degil midir? Evet,
elbette g yetirendir! Ve O, ok ok mkemmel olusturandir, ok iyi bilendir.
82
Sphesiz ki O, bir seyi dilediginde, O'nun buyrugu/isi o seye Ol! demektir; o da hemen
oluverir.
(Ya Sin/7782)
15-17
Ve onlar: Bu apaik byden baska bir sey degildir. ldgmz ve toprak, kemik
oldugumuz zaman mi, gerekten mi biz tekrar dirilecekmisiz? nceki atalarimiz da mi? diyorlar.
(Saffat/16)
1289
51-53
Onlardan bir szc der ki: Sphesiz benim Sen gerekten, kesinlikle dogrulayanlardan
misin? ldgmz ve toprak, kemik oldugumuz zaman mi, gerekten mi biz karsilik grecegiz?
diyen bir yasitim/yakin arkadasim vardi.
(Saffat/53)
Ayrica Mminun/82, Vakia/47, Naziat/11, Kaf/2, 3, Secde/10, Isra/49,98 ve
Mminun/35. ayetlere de bakilabilir.
Inansizlarin -yukaridaki ayetlerde grldg gibi- inatla direnmeleri
karsisinda, Rabbimiz de yaratmadaki ve ldrmedeki gcnn nne geilmez
oldugunu aiklamaya hep devam etmistir:
57
Elbette gklerin ve yerin oluyturulmas, insanlarn oluyturulmasndan daha byktr. Ama
insanlarn ogu bilmiyorlar.
(Mmin/57)
27-33
Oluyturuluya siz mi daha etinsiniz yoksa gk m? Gg, Allah yapt; boyunu
ykseltti, sonra da onu dzene koydu, gecesini karartt ve ygn parlaklgn kartt. Ve ondan
sonra, sizin ve hayvanlarnz iin bir yararlanma olmak zere yeryzn dyedi/ yeryznden
suyunu ve otlagn kard, daglar da demirledi/saglam bir yekilde yerleytirdi.
(Naziat/2733)
60,61
lm aranizda Biz ayarladik Biz. Ve Biz, sizi benzerlerinizle degistirmemiz ve sizi
bilmediginiz bir seyde insa etmemiz zerine, nne geilenler/engellenebilenler degiliz.
(Vakia/60, 61)
Ve Rum/27, Rum/25, Kamer/50, Nahl/40, Naziat/13-14.
51. ayette Rabbimiz, inansizlar tarafindan geri dndrme isinin ne zaman
olacagina dair sorulan soruya peygamberimizin ok yakin olmasi umulur! diye
cevap vermesini emretmektedir. Bu ifade, yeniden diriltilmenin kesin zamanini
belirtmemekle beraber bu isin mutlaka ok yakin oldugu anlamina gelmektedir.
nk umulur [as] szcg cmlede Allahin yapacagi bir ise ynelik olarak
kullanilmistir; bu da Allahin o isi mutlaka olduracagini ifade etmektedir.
Rabbimiz, kesin zamanini belirtmedigi o belli vakti [kiyameti] kimsenin
bilemeyecegini ve o bilginin sadece kendisine ait oldugunu birok ayette
aiklamistir:
63,73
Insanlar sana kiymetin kopus vaktinden soruyorlar. De ki: Onun bilgisi, Allah'in;
mnfik erkekleri, mnfik kadinlari, ortak kosan erkekleri, ortak kosan kadinlari azap etmesi; ve
Allah'in, mmin erkeklerin ve mmin kadinlarin tevbelerini kabul etmesi iin ancak Allah'in
nezdindedir. Ne bilirsin belki kiymetin kopus vakti yakinda olur. Ve Allah ok bagislayicidir, ok
merhamet edicidir.
(Ahzab/63, 73)
17Allah, bu kitabi ve teraziyi/ ly hakla indiren Zat'tir. Ve sana ne bildirir ki, belki de o
kiymetin kopus zamani ok yakindir!
(Sra/17)
34
Sphesiz ki Allah, kiymetin kopus zamaninin bilgisi yaninda olandir. Ve yagmuru O
yagdirir, rahimlerde olan seyleri O bilir. Ve kimse yarin ne kazanacagini bilmez. Kimse hangi yerde
lecegini de bilmez. Sphesiz ki Allah, en iyi bilendir, en iyi haberi olandir.
(Lokman/34)
1290
Ve Araf/187, Fatir/34, 35.
52. ayetteki ve sadece pek az kaldigini:i zannedeceksiniz ifadesiyle,
insanlarin diriltilecekleri gn dnyada ok az kaldiklarini sanacaklari
bildirilmektedir. Onlarin bu sanilari baska ayetlerde de dile getirilmistir:
46
Sonra onlar onu grecekleri gn, dnyada bir aksamveya kuslugundan baska durmamis
gibidirler.
(Naziat/46)
99
Biz, sana gemis olan seylerin nemli haberlerinden bir kismini bylece anlatiyoruz. Sphe
yok ki, sana katimizdan bir gt/hatirlatma [Kurn] verdik.
101-102
Kim Bizim verdigimiz gt'ten
[Kitap'tan/Kurn'dan] yz evirirse, sphesiz o, kiymet gn; Sr'a flendigi gn, srekli iinde
kalacaklari bir yk yklenecektir. Ve kiymet gn onlar iin bu ne fena bir yktr! Biz sululari o
gn, gzleri gvermis olarak toplayacagiz.
103
Aralarinda fisildasacaklar: Siz dnyada sadece on
gn kaldiniz.
104
Biz aralarinda ne konuacaklarini daha iyi biliriz. Yolca en stn olan Siz
ancak bir gn kaldiniz diyecektir.
(Ta Ha/99-104)
55
Ve kiymetin kopacagi gn gnahkarlar bir saatten fazla durmadiklarina yemin ederler.
Onlar iste byle dndrlyorlardi.
(Rum/55)
112
Allah: Yeryznde yil sayisi olarak ka yil kaldiniz? dedi.
113
Onlar: Bir gn veya gnn bir kismi kadar kaldik. Haydi, sayanlara sor dediler.
114
Allah: Siz sadece pek az bir sre kaldiniz; keske siz bilmis olsaydiniz! dedi.
115
Peki siz, Bizim sizi sadece bos yere olusturdugumuzu ve sphesiz sizin yalnizca Bize
dndrlmeyeceginizi mi sandiniz?
(Mminun/112-115)
53
Kullarma syle de en gzel olan sylesinler. Sphesiz yeytan aralarna
kargaya sokar. Sphesiz yeytan, insan iin apak bir dymandr.
Bu ayette Mslmanlara, yumusak sz sylemek suretiyle iyi, gzel, hos bir
davranis sergilemeleri telkin edilmektedir. nk sert davranislar ve inat sadece
tartisma ortaminin gerginlesmesine yol aarak dsmanlik ve kine sebep olmakla
kalmaz, ayni zamanda tartisma zemininin genislemesine, insanlarin bbrlenmesine
ve daha da kts, gereklerin gizlenmesine de sebep olur.
Esbab-i Nzul kayitlarinda, bu ayetin mer b. Hattabin msriklerle sert bir
slpla tartismasi sonucu Mslmanlarin savas istemeleri zerine indigi ileri
srlmstr.
667
Rabbimiz bir baska ayette daha, iman etmis kisilere ne yapmalari gerektigini
bildirerek tartisma llerini ortaya koymustur:
14,15
Iman etmis kisilere syle: Allah'in her toplumu, kazandiklariyla cezalandirmasi iin,
Allah'in ciddi boyutta cezalandiracagi gnleri ummayan; hirete inanmayan kimseleri bagislasinlar,
kendileri cezalandirmaya kalkmasinlar, Allah'a biraksinlar. Her kim slihi islerse iste kendi lehinedir.
Kim de ktlk yaparsa iste kendi aleyhinedir. Sonra Rabbinize dndrleceksiniz.
(Casiye/14)
Ayette kullardan istenen en gzeli syleme isi ancak Kuran ile yapilabilir.
Zira szlerin en gzeli Kurandir:
667
(Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1291
17,18
Ve taguta kulluk etmekten kainan ve Allah'a ynelen kimseler, kendileri iin mjde
olanlardir. Haydi, mjdele, sz dinleyip de en gzeline uyan kullarimi! Iste onlar, Allah'in
kendilerine dogru yol kilavuzu verdigi kimselerdir. Ve iste onlar, kavrama yetenegi/temiz akil sahibi
olanlarin ta kendileridir.
(Zmer/17,18)
Nitekim Furkan suresinde en byk cihadin Furkan ile yapilacagi bildirilmistir:
52
yleyse kfirlere; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedenlereitaat etme ve Furkn ile
onlara karsi olanca gcnle byk bir cihat yap, ugrasi ver!
(Furkan/52)
Konumuz olan 52. ayetin basindaki kullarima ifadesiyle mminlerin
kastedilmis oldugu sylenebilecegi gibi, tm insanlarin kastedilmis oldugu da
sylenebilir. nk insanlardan yumusak davranmalarinin istendigi bir ayette, bu
gzel hitap, kalpler hakk dine ynelsin diye, dine, tevhide davet edilen herkese
yneltilmis olabilir. Ancak Kuranda geen kullar lfzi ogunlukla mminleri
isaret etmektedir:
27-30
Ey zihnindeki tm soru isaretlerini gidererek rahata kavusmus kisi! Dn Rabbine, sen
Rabbinden O da senden hosnut olarak! Hemen gir kullarimin iine! Ve gir cennetime!
(Fecr/29, 30):
5-22
Sphesiz, iyi adamlar, kfur katilmis bir tastan ierler, fiskirtildika fiskirtilacak bir
pinardan ki ondan, verdikleri szleri yerine getiren, ktlg yayilan bir gnden korkan ve Biz sizi,
ancak Allah rizasi iin doyuruyoruz ve sizden bir karsilik ve tesekkr beklemiyoruz; evet, biz asik
suratli ve atik kasli bir gnde Rabbimizden korkariz diyerek Allah sevgisi iin/sevmesine ragmen
yiyecegi, yoksula ve ksze ve tutsaga veren Allah'in kullari ierler.
(Insan/7)
52. ayetin son kisminda seytanin etkisine dikkat ekilerek yapilan gde
uyulmamasi hlinde seytanin devreye girecegi ve ortaya dsmanlik ikaracagi
bildirilmistir. Seytanin insanlarin dsmani oldugu ve ara bozdugu baska ayetlerde de
ihtar edilmistir:
108
Ve onlarin Allah'in astlarindan yalvardiklari kimselere svmeyin ki, onlar da bilgisizce, asiri
giderek Allah'a svmesinler. Biz, her nderli topluma yaptiklari isi iste byle ssledik. Sonra da
onlarin dns Rablerinedir. Sonra O, onlara ne yaptiklarini haber verir.
(Enam/108)
200
Eger sana seytndan bir vesvese gelirse de hemen Allah'a sigin. Kesinlikle O, en iyi isiten,
en iyi bilendir.
(Araf/200)
100
Ve anasiyla babasini yksek bir taht zerine ykseltti. Ve hepsi boyun egip teslimiyet
gstererek o'nun iin yere kapandilar. Ve Ysuf: Babacigim! Iste bu durum, o grdgmn
tevlidir. Gerekten Rabbim onu hak kildi. Seytan benimle kardeslerimin arasini bozduktan sonra,
beni zindandan ikarmakla ve sizi lden getirmekle Rabbim bana hakikaten ihsan buyurdu. Sphesiz
Rabbim diledigi seye armagan vericidir. Sphesiz O, en iyi bilen, hkm koyanin ta kendisidir.
(Yusuf/100)
168
Ey insanlar! Yeryzndeki hell ve temiz, hos, yararli seylerden yiyin ve seytnin adimlarini
1292
izlemeyin. Sphesiz o, sizin iin apaik bir dsmandir.
(Bakara/168)
54
Sizin Rabbiniz sizi daha iyi bilendir. Dilerse tevbeniz sebebiyle size
merhamet eder veyahut dilerse azap eder. Seni de onlarn zerine, vekil [bir
programa gre ayarlayan ve bu program koruyarak, destekleyerek uygulayan
biri] olarak gndermedik.
Bu ayette, iimizle-disimizla, dsncemizle-amelimizle, Rabbimizin bizi
bizden daha iyi bildigi hatirlatilmaktadir. Bu hatirlatma Necm suresinde de syle
yapilmistir:
31,32
Gklerde ne var, yerde ne varsa; yaptiklariyla ktlk sergileyenleri cezalandirmasi,
iyilestiren-gzellestiren kimseleri; bazi kk srmeler diinda gnahin byklerinden ve
igrenliklerden ekinip kainan kimseleri de En gzel ile dllendirmesi iin Allah'indir. Hi
kuskusuz, senin Rabbin bagislamasi genis olandir. Sizi, hem topraktan olusturdugu zaman, hem de
annelerinizin karninda ceninler hlinde bulundugunuz zaman, en iyi bilen O'dur. O hlde
nefislerinizi temize ikarmayin. Allah'in korumasi altina girmis kimseyi O daha iyi bilir.
(Necm/31,32)
Bu ayette ayrica Allahin gnahlardan dns yapan kimseyi dilerse affedecegi
ve dilerse ceza verecegi bildirilerek her trl yetkinin Ona ait oldugu
vurgulanmistir. Buna gre, hi kimsenin kendisini veya bir baskasini cennetlik iln
etmesi uygun dsmez. nk kimin cennete kimin cehenneme gidecegi bizzat
Rabbimizin kararina baglidir. Bu konuda bizce yapilabilecek tek degerlendirme,
Araf suresinin 44-46. ayetlerinde bildirilenler dogrultusunda olabilir. Buna gre,
yapacagimiz degerlendirmeler, herhangi bir amelin karsiliginin cennette veya
cehennemde insanin karsisina ikacagi seklinde genel bir aiklamayla sinirli kalmali,
o ameli isleyen kimsenin Allah'in rahmeti veya gazabi ile karsilasacagi hususunda
herhangi bir hkm iermemelidir.
VEKIL
Furkan suresinde detayli olarak aikladigimiz gibi, vekil, var eden, varligi
srdren, gelisim ve evrimi programlayan, rizk veren ve koruyan demektir. Ayetin
ilk iki cmlesinde asil muhataplara seslenildikten sonra, son cmlede hitap
peygamberimize yneltilmis ve ona kendisinin onlar zerinde vekil olmadigi
bildirilmistir. Bu hkm, insanlarin tutumlari dolayisiyla peygamberimizin ne o gn,
ne bu gn, ne de gelecekte sorumlulugu olmadiginin ve olmayacaginin ok aik
beyanidir.
55
Ve Rabbin gklerde ve yerde olan kimseleri en iyi bilendir. Ve andolsun
ki Biz, peygamberlerin kimini kiminin zerine fazlalkl kldk. Biz, Dvd'a da
Zebr'u verdik.
Ayetin muhatabi peygamberimiz olmasina ragmen, yapilan bildiri Mekkeli
msriklere yneliktir. Bu hitap tarziyla Mekkeli msrikler, peygamberimizi kk
grmeleri sebebiyle elestirilmektedir.
Genellikle toplumlar kendi ilerinden seilmis, sivrilmis kimseleri kolayca
kabul etmemisler, kiskanlik gstererek esitli iftiralarla, asilsiz yakistirmalarla
onlari yipratmaya alismislardir. Mekkeli msrikler de ayni dogrultuda
davranmislar, aralarindan seilmis bu siradan insanin degil peygamber, saygideger
1293
ve dindar bir kisi bile sayilamayacagini ileri srmslerdir. nk onlara gre zahit
ve dindar bir kisi, dnyayla ilgili olan hi bir is yapmamali, inzivaya ekilip Allah'i
zikretmelidir. Peygamberimiz ise yasamasi iin gerekli olan seyleri kazanmak ve
alismak zorundadir. Bu nedenle o da herkes gibi alisip emek harcamaktadir.
Konumuz olan ayette Davud peygamberin anilmasi, bize gre,
peygamberimizin eliligine itiraz eden Mekkeli msriklere bir cevap niteligindedir.
Eliligini kabul ettikleri Davud peygamber bu hatirlatmayla onlara rnek
gsterilmekte ve sanki syle denilmektedir: Davud bir kral olarak normal bir insana
nazaran dnya isleri ile ok daha fazla ilgilenmeye mecbur birisiydi. Buna ragmen
Allah ona peygamberlik nimetini ve kitap olarak da Zeburu vermistir. Ayni sekilde
Muhammed (as) de dnya isleri ile ugrasmakta; karisi ve ocuklariyla beraber
herkes gibi bir hayat srmekte, alisip hayat ihtiyalarini karsilamaktadir.
Dolayisiyla, Muhammede gre daha sorumlu bir mevkide bulunan Davuda
peygamberlik verilmesi nasil normal karsilaniyor ise, Muhammede verilen elilik
grevi de normal karsilanmali, yadirganmamalidir.
Bir kral ve peygamber olan Davudun (as) peygamberimizin eliligi konusunda
misal getirilmesi, ayni zamanda peygamberimize de ileride devlet baskanligi
grevinin verileceginin bir isareti olarak degerlendirilebilir.
Ayetin Mekkeli msrikleri objektif davranmaya agiran mesaji, baska
ayetlerde esitli peygamberlerin isimleri anilarak da verilmistir:
253
Iste eliler; Biz onlarin bazisini bazisi zerine fazlalikli kildik. Onlardan bir kismi Allah'in
tek tarafli olarak sz syledigi/ yaraladigi, sikintilar ektirdigi ve bazisinin derecelerini fazlalikli
kildigi kimselerdir. Ve Meryem oglu s'ya aik kanitlar verdik ve o'nu Allah'in vahyi ile
glendirdik. Ve eger Allah dileseydi onlarin ardindan gelenler, aik mesajlar kendilerine ulastiktan
sonra birbirlerini ldrmezlerdi. Velkin ayriliga dstler de onlardan bazisi iman etti, bazisi kfretti;
Allah'in ilhligini, rabligini bilerek reddetti. Ve eger Allah dileseydi birbirlerini ldrmezlerdi.
Velkin, Allah diledigini yapar.
(Bakara/253)
136
Deyin ki: Biz Allah'a, bize indirilene, Ibrhm'e ve Isml'e ve Ishk'a ve Ya'kb'a ve
torunlarina indirilene, Ms'ya ve s'ya verilene ve peygamberlere Rablerinden verilene iman ettik;
onlardan hi birini digerinden ayirmayiz ve biz ancak O'nun iin islmlastiranlariz [saglamlastiran/
esenlik-mutluluk kazandiran birileriyiz].
(Bakara/136)
285,286
Eli, kendi Rabbinden kendisine indirilene iman etti, mminler de. Hepsi Allah'a, dogal
glerine/haberci yetlerine, kitaplarina ve elilerine iman ettiler: Biz Allah'in elileri arasinda
ayirim yapmayiz. Ve Biz duyduk ve itaat ettik. Rabbimiz! Bagilamani dileriz, dn ancak
Sanadir. Ey Rabbimiz! Eger terk ettiysek ya da yanildiysak bizi tutup sorguya ekme! Ey Rabbimiz!
Bize bizden ncekilere ykledigin gibi agir sorumluluk/sikintiya sokacak eyler ykleme! Ey
Rabbimiz! Bize gcmzn yetmeyecegi yk de ykleme! Ve affet bizi, bagila bizi, merhamet et
bize! Sen bizim yardimci, yol gsterici, koruyucu yakinimizsin. Ve de kfirler toplumuna; Senin
ilhligini, rabligini bilerek reddeden toplumlara kari yardim et bize dediler.
Allah, hi kimseye gcnn yeteceginden baska; kapasitesi disinda yk yklemez. Herkesin
kazandigi kendi yararina ve kendi yaptigi zararinadir.
(Bakara/285)
84
De ki: Biz, Allah'a, bize indirilen Kurn'a, Ibrhm'e, Isml'e, Ishk'a, Yakb'a ve
torunlara indirilene, Ms'ya, s'ya ve peygamberlere Rablerinden verilenlere inandik. Onlardan hi
biri arasinda ayirim yapmayiz. Ve biz, yalniz O'nun iin Islmlasanlariz.
(l-i Imran/84)
1294
56
De ki: Allah'n astlarndan, ilh oldugunu iddia ettiginiz yeyleri agrn.
Greceksiniz ki onlar, sizden sknty kaldrmaya ve degiytirmeye g
yetiremezler.
57
yte ilh oldugunu iddia ettiginiz yeyler, hangisi Rablerine daha yakn
olmak iin vesile arayarak yalvaran ve O'nun merhametini uman ve O'nun
azabndan korkan kimselerdir. Gerekten senin Rabbinin azab korkuntur.
Bu ayetler, o gnn msriklerinin inanlarini ortaya koyarak onlari tevhit
konusunda akillarini kullanmaya davet etmektedir. Msriklerin bazi gler atfederek
taptiklari putlarin [sahte tanrilarin] aslinda gerek Tanriya tapan birileri
olduklarinin ve cizliklerinin bu ayetlerde vurgulanmasi, bugnk putlastirilmis
azizlerin [yatirlarin] da aslinda tanrilik iddiasi olmayan ve tam aksine Allaha yakin
olmak iin alismis saygin kisiler olduklarini, bu kisileri Allaha yaklastirici putlar
hline getiren yakistirmalarin ise onlardan sonra yasamis baskalari tarafindan
yapildigini gstermektedir.
Ayetin beyanindan aika anlasildigina gre, sirk, bazilarinin zannettigi gibi
sadece Allah'tan baskasina secde etmekten ibaret degildir. Allah'tan baskasina
yalvarip baskasindan yardim dilemek de sirktir. nk yalvarmak ve yardim
dilemek bir tr ibadettir; bu ibadeti Allahtan baskasina yapanlar puta tapanlar kadar
msriktir.
3
Dikkatli olun, halis din sadece Allah'a aittir. O'nun astlarindan birtakim yardimci, yol gsterici,
koruyucu yakinlar edinenler: Allah'in astlarindan edindigimiz yardimci, yol gsterici, koruyucu
yakinlar, bizi Allah'a daha fazla yaklastirsin diye biz onlara tapiyoruz. Sphesiz kendilerinin
ayriliga/anlasmazliga dsp durduklari seylerde, onlarin arasinda Allah hkm verecektir. Sphesiz
Allah, yalanci ve ok nankrn ta kendisi olan kisilere kilavuzluk etmez.
4
Eger Allah bir ocuk edinmek isteseydi, kesinlikle olusturacagindan, dileyecegini seecekti. O,
bundan ariniktir. O, bir tek, kahredici Allah'tir.
(Zmer/3, 4)
35
Ey iman etmis olan kisiler! Kurtulmaniz, zafer kazanmaniz iin, Allah'in korumasi altina girin,
O'na, yaklastiracak/ ulastiracak seyleri arayin ve O'nun yolunda gayret gsterin.
(Maide/35)
218
Sphesiz ki iman eden kimseler, yurtlarindan baska yurtlara gen kimseler ve Allah
yolunda gayret gsteren kimseler, Allah'in rahmetini umarlar. Ve Allah, ok bagislayicidir, ok
merhamet edicidir.
(Bakara/218)
22
De ki: Allah'in astlarindan yanlis inandiginiz kimselere yakarin. Onlar, gklerde ve
yeryznde zerre agirligina malik olmazlar. Onlar iin bu ikisinde [gkler ve yeryznde] herhangi bir
ortaklik yoktur. O'nun iin onlardan bir yardimci da yoktur.
(Sebe/22)
73
Ey insanlar! Bir rnek verilmektedir, simdi ona kulak verin: Sizin Allah'in astlarindan su
yakardiklariniz bir araya gelseler bile, bir sinegi asla olusturamazlar. Ve sinek onlardan bir sey
kapsa onu kurtaramazlar. Isteyen ve istenen gszdr.
(Hacc/73)
30
Ve Yahudiler; Uzeyr Allah'in ogludur dediler. Hristiyanlar da, Mesih Allah'in ogludur
dediler. Bu, onlarin agizlariyla geveledikleri szler olup, gya bununla, daha nce yasayan
kfirlerin; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimselerin szlerini taklit ediyorlar.
Allah, onlarla savasmistir. Nasil da dndrlyorlar!
31
Onlar, Allah'in astlarindan bilginlerini, rahiplerini ve Meryem oglu s'yi kendilerine rabler
edindiler. Oysa onlar sadece bir tek olan ilha kulluk etmekle emrolunmuslardi. Allah'tan baska ilh
diye bir sey yoktur. O, ortak kosanlarin ortak kostugu seylerden de ariniktir.
1295
(Tvbe/30, 31)
58
Ve hibir yehir yoktur ki, kymet gnnden nce Biz onu
degiyime/ykma ugratmayalm yahut yiddetli bir azap ile azaplandrmayalm.
Bu, Kitap'ta satrlaytrlmytr.
Bu ayette, her uygarligin kiyametten nce mutlaka yok edilecegi veya siddetli
bir azap ile azaplandirilacagi bildirilmek suretiyle, kfirlerin kendi memleketlerinin
tehlike veya azaptan uzak oldugu yolundaki inanlari reddedilmekte, ayrica bunun
Allahin degismez bir uygulamasi oldugu vurgulanmaktadir.
101
Ve onlara Biz haksizlik etmedik; fakat onlar kendilerine haksizlik ettiler, yanlis; kendi
zararlarina is yaptilar. Onun iin Rabbinin emri geldiginde, Allah'in astlarindan taptiklari tanrilari,
onlara hibir sey saglamadi ve onlara ziyandan baska bir sey arttirmadilar.
(Hd/101)
8
Kentlerden niceleri var ki Rablerinin ve O'nun elilerinin emrine baskaldirdi da Biz, onlari
etin bir hesaba ektik ve onlara grlmemis, duyulmamis bir azapla azap ettik.
9
Bylece onlar, islerinin vebalini tattilar. Islerinin sonucu da tam bir zarara/ kayba ugrayarak
aci ekmek olmustur.
(Talk/8, 9)
59
Ve Bizi, almetleri/gstergeleri gndermekten ancak ncekilerin onlar
yalanlamy olmalar alkoydu. Ve Semd'a, ak, gzle grlebilir biimde
sosyal destek kurumlar kurmalar grevini vermiytik de onun sebep olmasyla
haksz davranmylard. Ve Biz, o almetleri/gstergeleri ancak korkutmak iin
gndeririz.
Bu ayette Rabbimiz, mucizeleri ancak korkutmak iin gnderdigini bildirerek
mucize yollamasinin amacini aiklamaktadir. Mekkeli msriklerin bekledikleri
trden mucize gndermemesinin sebebi olarak da Rabbimiz, inansizlarin, nceki
kavimlerin mucizelerden etkilenmemelerini ve onlari yalanlamalarini gstermekte,
buna da Semud kavmini rnek vermektedir.
Rabbimizin Mekkeli msriklerin istedikleri trden bir mucize gndermemis
olmasi, bir anlamda onlarin lehine bir durumdur. nk mucizeleri grdkleri hlde
inanmayanlar, Allahin kanunu geregi, tipki eski kavimler gibi yerle bir olacaklardir.
Allah Mekkeli kfirlerin mucizeleri grdkleri hlde inanmayacak olduklarini
bilmektedir. Ilah azabin onlarin zerine hemen gelmemesi ise Allahin bir rahmeti
olarak degerlendirilmelidir.
Rabbimiz mucize olarak onlara Kuranin yetecegini bildirmistir:
50
Ve onlar, Ona Rabbinden almetler/ gstergeler indirilmeli degil miydi? dediler. De ki:
Almetler/ gstergeler ancak Allah'in katindadir. Ben ise ancak apaik bir uyariciyim.
51
Kendilerine okunan Kitab'i sphesiz Bizim sana indirmis olmamiz onlara yetmedi mi?
Bunda, inanan bir toplum iin elbette ki bir rahmet ve bir gt vardir.
(Ankebut/50, 51)
5
Aksine onlar: Bunlar, karmakarisik dslerdir; yok yok onu kendisi uydurdu; yok yok o bir
sairdir. Hadi yleyse ncekilerin gnderildigi gibi bize bir almet/gsterge getirsin dediler.
(Enbiya/5)
1296
90-93
Ve Bizim iin yerden bir pinar fiskirtmadika sana asla inanmayacagiz. Yahut senin
hurmalardan, zmlerden olusan bir bahen olmali. Onlarin aralarinda saril saril irmaklar akitmalisin.
Yahut iddia ettigin gibi gg paralar hlinde zerimize dsrmelisin yahut Allah'i ve melekleri
karsimiza getirmelisin. Yahut senin altin sslemeli bir evin olmali yahut gge ykselmelisin. Ancak,
senin ykselisine, grenip gretecegimiz bir kitabi bize indirmene kadar asla inanmayiz dediler. Sen
de ki: Rabbim noksanliklardan ariniktir. Ben, beser bir eliden baska bir sey miyim ki!
(Isra/90-93)
60
Ve hani Biz sana, Sphesiz Rabbin insanlar kuyatmytr demiytik. Ve
sana aka gsterdigimiz o grnty ve Kurn'da uzak durulmasn
istedigimiz altn, mal-mlk tutkunlugunu da, yalnz insanlara bir imtihan iin
yapmyzdr. Ve Biz onlar korkutuyoruz, fakat bu, onlara sadece byk bir
azgnlg arttryor.
Bu ayette Allahin insanlari kusattigi, peygamberimize aika bir grnt
gsterdigi ve Kuranda lnet edilen agaci insanlara bir imtihan yaptigi bildirilmek
suretiyle nemli husus zerinde durulmustur:
BIRINCI HUSUS: IHATA
Yce Rabbimiz insanlari epeevre kusattigini bildirmektedir. Bu beyan,
Allahin kusatmasindan hi kimsenin kurtulamayacagi anlamina gelmektedir.
20
Oysa Allah onlari arkalarindan kusaticidir.
(Bruc/20)
25-28
De ki: O tehdit olundugunuz sey yakin mi, yoksa Rabbim onun iin uzun bir sre mi
taniyacak ben bilmiyorum. Rabbim, btn grlmeyeni, duyulmayani, sezilmeyeni, gemisi, gelecegi
bilendir. Ve de elilerden seip hosnut oldugu kisi hari, gstermedigine, duyurmadigina,
sezdirmedigine, gemise, gelecege hibir kimseyi bilgi sahibi yapmaz. nk O, Rablerinin
gnderdiklerini geregi gibi teblig ettiklerini bilsin diye onun her tarafindan gzetleyiciler salar. O,
onlarin yaninda olan her seyi kusatmistir, her seyi de sayisi ile saymistir.
(Cinn/25-28)
IKINCI HUSUS: PEYGAMBERIMIZE AIKA GSTERILEN GRNT
Bu grntnn ne oldugu hakkinda farkli grsler ortaya atilmistir. Klsik
kaynaklarda da yer alan bu grslerden iki tanesi syledir:
1- Sia'nin grs: Aga ile meyyeogullari kastedilmistir. Grnt ise
peygamberimizin meyyeogullarini minberine sirayan maymunlar olarak
grdg ryadir.
Bu grse gre, bazi gruplar, peygamberimizin ryasinda grdg maymunlari
meyyeogullari olarak kabul etmektedirler.
668
2- Diger grs: Bazi rivayetler, Allahin peygamberimize ryasinda Kureys
kfirlerinin yikilip yere serilecekleri, lecekleri yerleri gsterdigini, bu ryayi duyan
Kureyslilerin de bunu alay konusu yaparak ondan ryanin hemen
gereklestirilmesini istediklerini nakletmektedir. Bu rivayetlere dayanan grse
gre, ayette aika gsterildigi bildirilen grnt, peygamberimize ryasinda
gsterilen Bedirde ldrlecek msriklerin grntsdr.
668
(Ibn Cerir, Ibn Kesir ve Kurtub)
1297
Biz ise bu grntnn Kuranda bahsi geen su iki grntden biri oldugu
kanaatindeyiz:
1- Bu grnt, bu surenin 1. ayetinde konu edilen gecede, peygamberimizin ilk
vahy aninda son sidre agacinda grdg ve ayrintilari Necm suresinde anlatilan
grntdr.
6,7
Ve mthis kuvvetleri olan, stn akil sahibi olan ve egemenlik kurmus olan, en yksek
ufukta idi.
8,9
Sonra yaklasti ve hemen sarkti. Iki yay uzunlugu kadar, ya da daha yakin olmustu.
10
Hemen de kuluna,
14
son kiraz agacinin yaninda
15
ki yaninda oturmaya deger konaklama yeri
vardir vahyettigini vahyetti.
16
O zaman kiraz agacini kaplayan kapliyordu.
11
Gnl, grdgn
yalanlamadi.
12
Onun grdg seyden kusku mu duyuyorsunuz?/Onun grdg sey hakkinda o'nunla
mcdele mi ediyorsunuz?
13
Andolsun onu, baska bir iniste daha grd.
17
Gz sasmadi ve azmadi.
18
Andolsun, Rabbinin
almetlerinin/gstergelerinin en bygn grd.
(Necm/6-18)
Peygamberimiz bu grdklerini halka anlatmis ama buna akli yatmayanlarin
etkisiyle toplumda fitne olusmustur.
2- Bu grnt, peygamberimizin kendisinin Mekkeye girisini grdg
grntdr.
27
Andolsun ki Allah, Elisi'ne o grnty; Siz, Allah dilerse kesinlikle, gven iinde
baslarinizi tiras etmis ve kisaltmis kisiler olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz
vizyonunu hak ile dogru ikardi. yleyse Allah, sizin bilmediginizi bilir. Sonra da size bundan
ast/yakin bir fetih kildi.
(Fetih/27)
Peygamberimiz, grms oldugu bu grnty de halka bildirmis, bazilarinin
iyi haber olarak yorumlamasi, bazilarinin da istihza ile karsilamasi sonucu bu
grnt de toplumda fitne olusturmustur.
Ancak dikkatle hatirda tutulmalidir ki, burada sz edilen grntler ryada
grlen grntler degil, uyanik iken grlen grntlerdir. Bunun detayi
insallah Yusuf suresinde aiklanacaktir.
NC HUSUS: KURAN'DA LNET EDILEN AGA
Esbab-i Nzul kayitlarinda Lnetli Aga hakkinda su nakil yer almaktadir:
Yce Allah Kur'an-i Kerim'de Zakkum agacini anlatinca Ebu Cehil yle dedi: Ey Kurey
toplulugu! Muhammed sizi zakkum agaciyla korkutuyor. Siz bilmiyor musunuz ki, ate agaci yakar.
Halbuki Muhammed atein aga bitirdigini iddia ediyor. Siz zakkumun ne oldugunu biliyor musunuz?
O hurma ve kaymak. Ey Cariye bize hurma ve kaymak getir." Cariye onlari getirdi. Ebu Cehil:
"Muhammed'in sizi korkuttugu bu zakkumu yiyin!" dedi. Bunun zerine Yce Allah u yeti indirdi.
Kur'an'da lanetlenen agaci, insanlari sinamak iin meydana getirdik. Biz onlari korkuturuz da, bu
onlarin azginligini artirmaktan baka bir ey yapmaz.
669
Klsik kaynaklar bu konuda da rivayetlere ynelmistir:
669
(Razi, el-Mefatihul-Gayb; Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1298
Birinci Grs: Ekserisi bunun Hak Tel'nin "Sphesiz o zakkum agaci gnaha
dskn olanin yemegidir" [Duhan, 43-44] ayetinde bahsettigi zakkum agacidir. Bu
agacin zikredilmesindeki imtihan su iki aidan olabilir:
1- Ebu Cehil syle demisti: "Arkadasiniz [Muhammed], cehennem atesinin,
"Onun yakiti taslar ve insanlardir" [Bakara, 24] diyerek, taslari bile yaktigini iddia
ediyor, sonra kalkip o cehennemin iinde bir agacin yeserdigini sylyor. Halbuki
ates, agaci yer, yakar, bitirir. yle ise o cehennemde nasil o aga yeserebilir?"
2- Ibn'z-Zibe'r syle der: Bizim bildigimize gre zakkum, hurma veya
kaymak demektir. Bir seyi lokmalamak hakkinda da, tezakkam derler. Iste onlar
cehennemde bir agacin olmasina sastiklari iin, Allah Tel "Hakikaten biz o
[zakkum agacini] zalimler iin bir fitne yaptik" [Saffat, 63] ayetini indirmistir.
Mervan'n Soyu Hakknda
Ikinci Gr: Ibn Abbas yle der: "Burada bahsedilen aga ile, meyyeogullari, yani Hakem
b. Ebi'l-Asogullan [soyu] kastedilmitir. nk Hz. Peygamber [s.a.s] ryasinda, minberini
Mervan'in ogullarinin birbirinden devraldiklarini grmt. O, bu ryasini Hz. Ebu Bekir ile mer'e
evinde onlarla ba baa iken anlatmiti. Birbirlerinden ayrildiklarinda, Hz. Peygamber [s.a.s]
Hakem b. Ebi'l-As'in ryasini aynen anlattigini duydu ve buna ok sinirlendi. Bu sirrini Hz. mer
[r.a]'in ifa ettigi ithaminda bulundu. Sonra da Hakem'in kendilerini gizlice dinledigi ortaya ikti.
Bunun zerine Hz. Peygamber [s.a.s], onu srd." Vahid yle der: "Bu hadise Medine'de cereyan
etmitir, sre ise Mekki'dir. Binenaleyh byle bir tefsir, ancak bu ayetin Meden oldugunu
sylemekle mmkndr. Ama hi kimse bu ayetin Medine'de nazil oldugunu sylememitir." Bu
gr, Hz. Aie [r.a]'nin Mervan'a, "Allah, sen babanin [Hakem'in] sulbnde iken, babana lanet
etti. Sen de, Allah'in lanet ettigi kimsenin bir parasisin" demi olmasi da te'kid eder.
nc Gr: Kur'n'da lanet edilen bu aga ile Yahudiler kastedilmitir nk Cenb-i
Hak, "Ben Israil'den kfir olanlar lanetlendi" (Maide/78) buyurmutur. Buna gre ayet birisi,
"Mrikler, Hz. Peygamber [s.a.s]'den kesin ve kuvvetli mucizeler getirmesini isteyince, Allah Tel
da: "Onlarin getirilmesinde size bir fayda yok. nk eger onlar gsterilir de siz iman etmezseniz,
kknz kaziyacak bir azap indiririm" diye cevap vermitir. Halbuki bu dogru degildir. Bu szn,
insanlar iin bir fitne olan o ryanin ve agacin zikredilmesi ile ilgisi nedir?" derse, deriz ki: Ifadenin
manasi yledir: Sanki, "onlar bu mucizeleri isteyip, sonra da sen o mucizeleri gstermeyince,
bunlarin gsterilmeyii, senin nbvvet iddianda dogru olmadigin hususunda onlar iin bir phe
olmutur." Fakat bu phe, senin iini zayiflatmaz ve durumunun zayiflamasina sebep olmaz.
Baksana, ryadan bahsedilmesi, o kfirlerin kalplerine byk bir phe dmesine sebep oldu. Fakat
o kuvvetli phe bile, senin risaletin hususunda bir zayifliga ve senin etrafinda ehl-i hakkin
toplanmasinda bir gevemeye yol amadi. Ite aynen bunun gibi, mucizelerin gsterilmemesi
sebebiyle meydana gelen bu phe de, senin durumunda bir gevemeye ve senin risaletin hususunda
bir zayifliga sebep olmaz.
670
Bize gre ise; lnetli aga uzak durulmasi, dislanmasi gereken aga
anlaminda olup bu ifade ile altin, mal kastedilmistir. nk Sad suresinde
syledigimiz gibi, lnet szcg kovmak, iyilik ve faydadan mahrum birakmak,
ailenin veya sllenin bir ferdinin dislanmasi demektir. deme Bu agaca
yaklamayin emrinin verildigi Araf/19da geen secer [aga] szcg de, ayetin
tahlilinde detayli olarak aikladigimiz gibi, altin, mal, mlk anlamina gelmektedir.
Nitekim Rabbimiz de Kuranda defalarca bunun insanlar iin bir fitne
oldugunu ve ondan uzak durulmasini, mptelsi olunmamasini emretmistir:
27,28
Ey iman etmis kimseler! Allah'a ve Eli'ye ihnet etmeyin. Bile bile kendi emanetlerinize de
ihnet etmeyin. Sphesiz mallarinizin ve evlatlarinizin, kesinlikle imtihan araci; sizi dinden
670
(Razi, el-Mefatihul-Gayb; Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1299
ikaracak birer varlik oldugunu ve kesinlikle de Allah katinda ok byk ecir oldugunu bilin.
(Enfal/27,28)
15
Kesinlikle mallariniz ve ocuklariniz, sizi atese atabilecek imtihan aracidir. Allah ise, byk
dl Kendi katinda olandir.
(Tegabun/15)
49
Iste, insana bir sikinti dokunuverince Bize yalvarir, sonra kendisine tarafimizdan bir nimet
bahsettigimiz zaman da: O, bana bir bilgi zerine verildi der. Aslinda verilen nimetler, bir imtihan
aracidir. Velkin onlarin ogu bilmezler.
(Zmer/49)
Sonu: Konumuz olan 60. ayetteki lnetli agacin Duhan/43, 44te sz edilen
Zakkum agaci ile herhangi bir ilgisi yoktur.
61
Ve hani Biz bir vakit dogadaki glere; dem'e; bilgilendirilmiy insana
boyun egip teslimiyet gsterin demiytik de blis'ten; dynce yetisinden bayka
hepsi boyun egip teslimiyet gstermiylerdi. O, Ben bir amur olarak; madde
olarak oluyturdugun kimseye mi boyun egip teslimiyet gsterecegim? demiyti.
62
blis dedi ki: Su benden stn tuttugun yu kiyiyi grdn m? Yemin
ederim ki, eger beni kymet gnne kadar ertelersen, pek az dynda onun
soyunu kendi buyrugum altna alacagm.
63-65
Allah dedi ki: Git! Sonra onlardan kim sana uyarsa, bilin ki, yphesiz
ki, cezanz yeterli bir ceza olarak cehennemdir. Onlardan gcn yetirdiklerini
sesinle sars. Ve atllarnla ve yayalarnla onlarn zerine yaygara kopar!
Mallarda ve ocuklarda onlara ortak ol! Ve onlara vaatlerde bulun. Ve
yeytan, onlara aldatmadan bayka bir yey vaat etmez. Sphesiz ki, Benim
kullarm, senin iin onlar aleyhine hibir g yoktur. Tm varliklari belirli bir
programa gre ayarlayan ve bu programi koruyarak, destekleyerek uygulayan
olarak da Rabbin yeter.
Bu ayet grubunda, Sad, Araf ve Ta Ha surelerindeki gibi, insanin var edilisine
yine dem ve Iblis motifleriyle yaklasilmistir. Bu yaklasimin ayrintilari Sad ve
Araf surelerinde verilmis olmakla birlikte, nakledilen olay her surede bazi ek
bilgilerle zenginlestirilmis ve dikkatler ayri noktalara ekilmistir. Mesel burada
diger surelerdeki anlatimlardan farkli olarak 53. ayette Kullarima syle de en gzel
olani sylesinler. Sphesiz eytan aralarina fesat sokar. Sphesiz eytan, insan iin
apaik bir dmandir seklinde yapilan uyari, 64. ayetteki Onlardan gcn
yetirdiklerini sesinle sars. Ve atlilarinla ve yayalarinla onlarin zerine yaygara
kopar! Mallarda ve ocuklarda onlara ortak ol! Ve onlara vaatlerde bulun!
ifadesiyle rneklendirilmistir. Bu ayette Iblis, bir blgeyi atlilar ve yayalarla basan,
belirli seylerin alinmasini, talan edilmesini emreden bir soyguncuya, yagmaciya
benzetilmistir. Bu benzetmede geen seytanin atlilari ve yayalari ifadesi diger
surelerdeki anlatimlarda yoktur. Bu ifadede seytana nispet edilen atlilar ve yayalar,
sayilamayacak kadar ok yol ve yntemle seytanin yaptigi isleri yapan seytan
yandaslarini, yani tuzaga dsp seytanlasmis insanlari temsil etmektedir.
Iblisin drtlerinden etkilenerek onun tuzagina dsms, azmis, azdirilmis
insanlarin bu hllerini, gnlk hayatta akla ilk gelenin hi dsnmeden yapildigi ve
sonunda kainilmaz olarak zarara ugranildigi davranislarda grmek mmkndr.
IBLISIN ORTAKLIGI
1300
Iblisin mallarda ve ocuklarda insanlara ortak olmasi iin hibir aba
gstermesine gerek yoktur. Kisiler, bilinsizlikleri sebebiyle Iblise hizmet ederek
onu kendilerine ortak ederler. Mesel kendi mallarini kendi yararlarina kullandiklari
kadar, Iblisin amaci dogrultusunda da harcamak suretiyle, Iblisi kendi mallarina
ortak etmis olurlar. Ayni sekilde, ocuklarinin sadece bytlmesi ile ilgilenip rsde
ermeleri konusunda duyarsiz davranan bilinsiz kisiler, ocuklarinin cahil
kalmalarina sebebiyet vermis olmalari hasebiyle onlar zerindeki yetistirme
haklarini da Iblisle paylasmis olurlar. Dogru yolda egitilmemis bir ocugun babasi
artik yari yariya Iblistir ve bu ocugun Iblisin amaci dogrultusunda bir fasik, bir
zalim veya bir msrik olmasi kainilmazdir.
118,119
Allah Iblis'i disladi. Ve Iblis, Elbette Senin kullarindan belirli bir pay alacagim, onlari
kesinlikle saptiracagim, onlari bos kuruntulara sokacagim ve onlara emredecegim de etinden-stnden
yararlanilan hayvanlarin kulaklarini yaracaklar, onlara emredecegim de Allah'in
olusturusunu/llendirdigini bozacaklar dedi. Ve her kim Allah'in astindan seytani yol gsterici,
koruyucu yakin edinirse, o zaman sphesiz o, apaik bir ziyan ile ziyana ugrar.
(Nisa/118, 119)
103
Allah, bahre'den sibe'den vasle'den ve hm'dan hi birini ngrmemistir. Ancak kfirler;
Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseler, Allah'a karsi yalan dzp uyduruyorlar.
Ve onlarin pek ogu akil erdirmez.
(Maide/103)
82,83
Iblis, yle ise en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan; mutlak
galip olusuna yemin ederimki ben onlarin hepsini; ilerinden aritilmi kullarin hari kesinlikle
azdiracagim dedi.
(Sad/82, 83)
136
Ve onlar, Allah'in yarattigi ekinlerden ve hayvanlardan Allah'a bir pay ayirdilar da kendi
sapik inanlarina gre, Bu, Allah iin; su da ortaklarimiz iindir dediler. Iste, ortaklari iin olan pay
Allah'a ulasmaz, Allah iin olan sey ortaklarina ulasir. Verdikleri hkm ne ktdr!
(Enam/136)
268
Seytn, sizi fakirlikle korkutur ve size irkinligi-haysizligi emreder. Allah ise, size
Kendisinden bagislama ve bol ihsan vaat eder. Ve Allah, bilgisi ve rahmeti sonsuz genis olandir, en
iyi bilendir.
(Bakara/268)
31
Ve yoksulluk kaygisiyla ocuklarinizi ldrmeyin. Onlari ve sizi Biz riziklandiririz/besleriz.
Onlari ldrmek gerekten byk bir gnahtir.
(Isra/31)
62. ve 63. ayetlerde aktarilan Iblise ait ifadeler, azdirma yetkisi ve gcnn
ona bizzat Allah tarafindan verildigini, onun sirf bu is iin yaratildigini
gstermektedir. Iblisin her halkarda kendi islevini yerine getirecegini kasem
[yemin] ile vurgulamasi, Allahin kendisine verdigi grevi yine Allahtan aldigi g
ve destek ile yerine getirecegine dair Allaha verilen bir sz mahiyetindedir. Yoksa
bir ok yerde aiklandigi gibi, Iblisin bu szleri Allaha isyan anlamina gelmez. Bu
szlerin Allaha bir karsi ikis olarak degerlendirilmesi, Iblisi Allaha rakip olarak
grmeyi ve insanlarin ogunun dogru yoldan ikmasi sebebiyle de onun Allaha
karsi galip geldigini kabul etmeyi gerektirir.
IBLIS, ARITILMIS KULLARI AZDIRAMAYACAKTIR
1301
Rabbimiz, 65. ayetteki 'Sphesiz ki Benim kullarim; senin iin onlar aleyhine
hibir g yoktur szleriyle Iblise tanidigi yetkiye bir sinirlama getirmis ve
muhleslerin [aritilmis, ari duru hle getirilmis kimselerin] Iblisin drtlerinden
etkilenmeyecegini aiklamistir.
Aritilmanin fitne ve bellandirma yntemiyle yapildigi ve kimlerin sabirlari
sayesinde muhles olduklari da yine Kurandan grenilmekedir:
Ibrahim Peygamber hakkinda:
124
Ve hani Rabbi Ibrhm'i, birtakim kelimeler/ yaralar, sikintilar ile sinamis, o da onlari tam
olarak yerine getirmisti. Rabbi, Ben, seni insanlara nder yapanim demisti. Ibrhm, Soyumdan da
nderler yap! dedi. Rabbi, Benim ahdim/ tutulmak zere verdigim sz, kendi benligine haksizlik
eden kimselere ulasmaz! dedi.
(Bakara/124)
Davud Peygamber hakkinda:
24
Dvd dedi ki: Dogrusu senin bir koyununu kendi koyunlarina katmak istemesiyle o sana
haksizlik etmistir. Gerekten de ortaklarin, bir toplulukta yasayanlarin ogu kesinlikle birbirlerine
haksizlik ediyorlar. Ancak iman edenler ve dzeltmeye ynelik isler yapan kimseler haksizlik
etmezler. Ama onlar da ne kadar azdir! Ve Dvd, Bizim kendisini birtakim sikintilarla imtihan
ederek ari-duru hle getirdigimize/olgunlastirdigimiza kesin kanaat getirdi ve anladi. Hemen
Rabbinden bagislanma diledi, ortak kosmaktan uzak olarak yere kapandi ve dnd.
(Sad/24)
Sleyman Peygamber hakkinda:
34,35
Andolsun ki Biz Sleymn'i da esitli badirelerden, sikintilardan geirerek saflastirmistik/
olgunlastirmistik. Ve tahtinin zerine bir ceset birakmistik. Sonra o, dnd; Ey Rabbim! Beni
koru/bana madd ve manev pislik bulastirma ve bana, benden sonra hi kimseye yarasmayan bir
mlk hibe et/ bagisla! Sphesiz ki Sen, bol bol hibe edensin/ bagislayansin dedi.
(Sad/34, 35)
Eyyub Peygamber hakkinda:
41
Kulumuz Eyyb'u da hatirla! Bir zaman o, Rabbine seslenmisti: Seytn bana aci ve dert,
tasa sikinti dokundurdu.
(Sad/41)
Ibrahim, Ishak ve Yakup Peygamberler hakkinda:
45
G ve ngr sahibi kullarimiz Ibrhm'i, Ishk'i ve Ya'kb'u da hatirla!
46
Sphesiz Biz onlari Yurt Dsncesi/ zgr vatan hasreti safligiyla saflastirdik, ari-duru
hle getirdik.
47
Ve sphesiz onlar, yanimizda seilmis en hayirli kimselerdendir.
48
Isml'i, Elyas'yi,
Zlkifl'i de an. Hepsi de hayirli kimselerdendir.
(Sad/45- 48)
Musa peygamber Hakkinda:
40
hani kiz kardesin yryordu da Sizi o'nun bakimini stlenecek birine gtreyim mi?'
diyordu. Bylece gz aydin olsun ve kederlenmesin diye seni annene geri dndrdk. Ve sen, bir
can ldrmstn de seni gamdan kurtarmistik. Ve Biz seni potada eritip saflastirdika
saflastirdik/seni olgunlastirdik. Bir de yillarca Medyen halki iinde kaldin. Sonra bir kader zerine
geldin, ey Ms!
1302
(Ta Ha/40)
51
Ve Kitap'ta Ms'yi da an/hatirlat. Sphesiz o aritilarak saflastirilmis idi. Ve bir eli, bir
peygamber idi.
(Meryem/51)
Yusuf Peygamber hakkinda:
24
Ve andolsun o hanim, o'na niyeti kurmustu. Eger Ysuf Rabbinin aik kanitini grmese idi, o
kadina niyeti kurmustu. Ondan fuhsu ve fenaligi uzak tutalim diye byledir. Sphesiz o, Bizim
aritilmis kullarimizdandi.
(Yusuf/24)
Yukaridaki ayetlerde grldg gibi, peygamberlerin tm de Allahin takdir
ettigi fitnelerden geerek egitilmisler, saflastirilip olgunlastirilmislardir. nk
onlarin sabir ve sebat konusunda iyi, dayanikli duruma gelmeleri, davet grevlerinde
duygusal olmamalari, hevalarina uymamalari, hakktan sapmamalari, kisacasi
grevlerinde basarili olmalari gerekmektedir. Peygamberimizle ilgili fitneler zinciri
ise o daha dogmadan dnyaya babadan yetim olarak gelmesiyle baslamistir. Kk
yasta annesini de kaybederek kszlk acisi ikiye katlanmis, nce dedesinin sonra
da amcasinin himayesinde kalarak ocuklugunu ve genligini baska evlerde
geirmis, evlenene kadar yoksulluk ekmis, ocuklarinin gen yaslarda lmelerinin
acisini tatmis, msriklerin szl ve fiil tacizlerine ugramistir. Peygamberimizin
maruz kaldigi fitneler Kuranda ve tarih kitaplarinda yer alan daha niceleriyle
hayatinin sonuna kadar devam etmistir.
Rabbimizin insanlar iin uygun grp uyguladigi bu sistem, bir bugday
tohumunun nimet hline gelme sreci ile byk benzerlik gstermektedir. Ekim
ile topragin iine hapsedilen bugday tohumu, topragin iinde atlar ve topragi
delerek disariya dogru hareket eder. Topragin zerine iktigi zaman ise yagmurla,
sogukla karsilasir, kizgin gnesin altinda sararip olgunlasir. Fakat bu olgunluk
yeterli degildir; orakla beli kesilir, harmanda dvlr, degirmende ezilip gtlr.
Bu da yetmez, firinda atese atilir. Bir bugday tohumu bile ancak bunca asamalardan
getikten sonra sofralarda nimet olarak yerini alir.
Ancak yukarida rnek verdigimiz ayetlere bakarak Rabbimizin Kuranda
belirttigi peygamberlerden baska hi kimsenin muhles olamayacagi ynnde bir
kanaate varilmamalidir. Fitnelenen, bellar ve musibetler ile sinanmalara sabreden,
arinma-durulma srecinin gerektirdigi gnl egitimini ihmal etmeyen, akletme ve
tefekkr etme dzeyinde kendini iyi yetistiren herkes muhles olup Iblisten
etkilenmeyebilir.
66
Sizin Rabbiniz, Kendi armaganlarndan hak ettiklerinizi arayasnz diye,
sizin iin denizde gemileri yrten Zat'tr. Sphesiz ki O, size ok
merhametlidir.
Bu ayette Rabbimizin insanlara tanidigi kolayliklara deginilerek suyun yaratilis
amalarindan biri aiklanmakta, bu yapilirken de dolayli olarak suyun kaldirma
kuvvetine isaret edilmektedir. Ayetin sonunda ise Rabbimizin bu kurallari rahmeti
geregi koydugu ve bundan her alanda faydalanilabilecegi mesaji verilmektedir.
1303
67
Ve denizde size bir zarar dokundugunda, o yalvardgnz kiyiler
kaybolup giderler, O, kaybolmaz. Sonra O, sizi karaya kararak kurtarnca,
yz dnersiniz. Ve insan, ok iyilik bilmeyen biridir!
68
O'nun sizi kara tarafndan yerin dibine geirmesinden yahut zerinize
bir kasrga gndermesinden gvende misiniz? Sonra kendinize varlklar belirli
bir programa gre ayarlayan ve bu program koruyarak, destekleyerek
uygulayan birini de bulamazsnz.
69
Ya da sizi tekrar denize dndrp de zerinize kasrgalar
gndermesinden ve bylece ettiginiz iyilikbilmezlik sebebiyle sizi bogmasndan
gvende misiniz? Sonra bu yaptgmza kary, Bizim aleyhimize size yardm
edecek bir koruyucu bulamazsnz.
Bu ayetlerde, insanlarin felkete ugradiklari zaman btn sahte ilhlari terk
edip sadece Allaha yalvardiklari, fakat g durumdan kurtulunca yine sirklerine
dndkleri belirtilmekte, bylece insan karakterinin genel bir zelligi olan
nankrlg sergilenmektedir. Araf suresinin tahlilinde genise yer verdigimiz bu
konu Kuranda pek ok ayette (Hud/9, 10, Tvbe/75, 76, Yunus/22, 23, Nahl/53, 54,
Lokman/31, 32, Rum/33, Ankebut/65, Isra/67 ) dile getirilmistir.
70
Ve andolsun ki Biz, insanoglunu yan ve yeref sahibi yaptk ve karada,
denizde taytlara ykledik ve temiz-hoy yiyeceklerden onlar rzklandrdk. Ve
onlar oluyturduklarmzn birogundan olduka fazlalkl kldk.
Bu ayette Rabbimiz, demogullarina pek ok ikramda bulundugunu ve onu
kerim kildigini beyan etmektedir.
INSANIN KERIMLIGI
Rabbimizin insana verdigi san ve seref, Kuranda, meleklerin deme secde
edisini konu alan pasajlarda aika ifade edilmistir:
71,72
Hani Rabbin bir zaman evrendeki glere, Sphesiz Ben amurdan bir beser
olusturucuyum. Onu dzgnlestirip bilgili hle getirdigim zaman derhal ona boyun egip teslim olun
demisti.
73,74
Bunun zerine Iblis/ dsnce yetisi hari evrendeki glerin tm hep birlikte boyun egip
teslimiyet gsterdiler, Iblis byklk tasladi ve grmezden gelenlerden oldu.
75
Allah, Ey Iblis! O benim iki elimle/kudretimle olusturduguma boyun egip teslim olmana ne
engel oldu? Byklendin mi? Yoksa yksek derecelerde bulunanlardan mi oldun? dedi.
(Sad/71-75)
30
Ve bir zaman Rabbin, dogadaki glere, Sphesiz Ben, yeryznde bir halfe getiren Zatim
demisti. Dogadaki gler, Orada bozgunculuk yapan, kan dken birisini mi yapacaksin? Oysa biz,
Senin vgnle birlikte tm noksanliklardan arindiriyoruz ve Senin tertemiz; her trl ktlk ve
eksiklikten uzak oldugunu haykiriyoruz demislerdi. Senin Rabbin, Ben sizin bilmediginiz seyleri
ok iyi bilirim demisti.
(Bakara/30)
20
Allah'in, gklerde ve yeryznde ne varsa hepsini sizin iin boyun egdirdigini/ sizin
yararlanacaginiz yapi ve sistemde yarattigini grmediniz mi? Ve Allah, ite ve aikta olmak zere
nimetlerini zerinize yaymistir. Insanlardan kimi de var ki, bilgisiz, kilavuzsuz ve aydinlatici bir kitabi
olmadan Allah hakkinda tartisiyor.
(Lokman/20)
1304
Yaratilisindaki biimsel mkemmellik de insanin kerimliginin bir baska
yndr:
4-6
gerekten Biz, insani en gzel biimde olusturduk, sonra iman edenler ve dzeltmeye
ynelik isler yapanlar hari nk onlar iin kesintisiz bir dl var onu alaklarin en alagina
dndrdk.
(Tn/ 4-6)
3
Allah gkleri ve yeri hak ile olusturdu ve sizi biimlendirdi. Biimlerinizi de ne gzel yapti!
Ve dns yalnizca O'nadir.
(Tegabn/3)
12-16
Ve andolsun ki Biz, insani seilmis bir amurdan olusturduk. Sonra onu ok dayanikli bir
kararghta bir nutfe yaptik. Sonra o nutfeyi bir embriyon olusturduk. Sonra o embriyoyu bir et parasi
olusturduk. Sonra o bir et parasini kemikler olarak olusturdukk. Sonunda o kemiklere de bir et
giydirdik. Sonra onu bir baska olusumda yeniden kurduk. Iste, olusturanlarin en gzeli Allah ne
cmerttir! Sonra sphesiz sizler, bunlarin ardindan kesinlikle leceksiniz. Sonra sphesiz siz, kiymet
gnnde diriltileceksiniz.
(Mminun/14)
138
Allah'in dinine! Din ortaya koymak konusunda Allah'tan daha gzel olan kimdir? Ve biz,
sadece O'na kulluk edenleriz.
(Bakara/138)
Aslinda Allahin insana verdigi degerin en byk gstergesi, onu tevhide
yneltip kendi astlarindan kimseye kul etmemek istemesi, yani ona dogru yolu
gstermesi, gerekleri gretmesidir:
Oku! En stn olan senin Rabbin ise kalemle gretendir; insana bilmedigini gretti.
(Alak/3-5)
Iste, yaratilisi bylesine mkemmel olan ve Allahin san, seref, deger verdigi
insan, Iblisin drtlerine uyarak ktlkleri sonradan kazanmis ve kendisini
asagiliklarin asagiligi veya asagilarin en asagisi durumuna sokmustur.
Konumuz olan 70. ayette, insana verilenlerin ikinci sirasinda yer alan karada,
denizde taitlara ykledik ifadesi, insanin Yaratici tarafindan kendisine ltfedilen
akilla tekerlegi bulup kara tasitlarini yapmasi ve suyun kaldirma kuvvetini kesfedip
denizlerde gemileri yzdrmesi kast edilmistir. Bu ifade, insanoglunun bu ve buna
benzer daha birok gelismeyi saglayabilecek donanima sahip oldugu anlamina da
gelmektedir.
Ayetteki ve temiz-ho yiyeceklerden onlari rizklandirdik ifadesi su sekilde
takdir edilebilir: Onlara rizk olarak tertemiz meyvelerden, ekinlerden, etlerden,
stlerden, renkleri ve tatlari esit esit, lezzetli, hosa giden yiyecekler ihsan ettik.
Onlara esitli trden, renkten, sekilden giyecekler verdik. Muhtelif iklimlerdeki
blgelerde, kendi seip begendikleri yrelerdeki gzel manzaralarda bu nimetlerden
yararlanip durmaktalar.
Insanogluna yapilan ikramlarin bu ayetteki sonuncu sirasinda yer alan onlari,
yarattiklarimi:in birogundan olduka fazlalikli kildik ifadesinin takdirini ise syle
yapmak mmkndr: Insani fiziksel olarak, ayaklari zerine dikilip yryen ve
elleriyle pek ok is yapabilen bir yaratilisla yarattik. Insandan baska diger hayvanlar
ise drt ayaklari zerinde yrmektedirler. Baska canlilarda olmayan duygular ve
daha pek ok ayricalik verdigimiz insana ltfedilen en nemli fazlalik ise akildir.
Insan akli sayesinde konusma yetisi kazanir, tefekkr kabiliyetini gelistirir,
1305
gerekleri grr, kendisine yarari ve zarari dokunacak seyleri anlar ve en nemlisi
de kendisini yaratani taniyabilir.
71
O gn Biz, btn insanlar nderleriyle agracagz. Ki o gn, kimin
kitab sag eline verilirse, iyte onlar kendi kitaplarn okuyacaklar ve onlar
kandil fitili/ekirdegin iplikigi kadar bir hakszlga ugratlmayacaklar.
72
Her kim de bu dnyada kr ise iyte o, hirette de krdr. Ve yolca daha
yaykndr.
Ayetteki O gn Biz insanlari nderleriyle toplayacagiz ifadesinden, '-'
nder szcgyle ne kastedildigine gre trl anlam ikarmak mmkndr.
1- nder szcgyle peygamber kastedilmistir: Bu takdirde ifadeden;
Allahin bir mmet hakkinda hkm verecegi zaman o mmetin peygamberini de
orada bulunduracagi anlasir ki, bu anlama isaret eden baska ayetler de vardir:
69
Ve yeryz Rabbinin nruyla aydinlanmis, kitap konulmus, peygamberler ve taniklar
getirilmis ve aralarinda hak ile karar verilmistir. Ve onlara haksizlik edilmez.
(Zmer/69)
41
Her mmetten bir tanik getirdigimiz ve seni de iste onlarin zerine bir tanik olarak
getirdigimiz zaman bak nasil?
(Nisa/41)
47
Ve her nderli toplum iin eli olacaktir. O elileri geldiginde de aralarinda adalet
gereklestirilmistir. Ve onlar, haksizliga ugratilmazlar.
(Yunus/47)
2- nder szcgyle siyas lider kastedilmistir: Bu takdirde ifadeden;
hkm gnnde o mmeti arkasindan srkleyen kisinin de orada bulunacagi
anlasilir ki, bu anlam da Kurandan destek bulmaktadir:
O [Firavun] kiyamet gn, kavminin nne dser. -Artik o [Firavun], bunlari [kavmini] atese
gtrmstr. O varilan yer de ne kt bir yerdir!-
(Hud/98)
3- nder szcgyle amellerin yazildigi kitap kastedilmistir. Bu takdirde
ifadeden; hkm gnnde herkesin kendi amel kitabiyla birlikte hazir
bulundurulacagi anlasilir ki, bu anlam da Kurana uygundur:
12
Sphesiz ki lleri ancak Biz diriltiriz Biz. Onlarin nceden yapip gnderdiklerini ve
eserlerini de yazariz. Zaten Biz her seyi bir apaik nderde/ Kurn'da sayip tesbit etmisizdir.
(Ya Sin/12)
49
Ve Kitap/ amel defteri konulmustur. Sulularin ondan korktugunu greceksin. Ve Eyvah
bize! Bu nasil kitapmi ki, byk-kk hibir ey birakmadan hepsini saymi derler. Ve onlar,
yaptiklarini hazir bulurlar. Ve senin Rabbin hi kimseye haksizlik etmez.
(Kehf/49)
28,29
Ve her nderli toplumu, diz kms grrsn. Her nderli toplum, kendi kitabina agrilir:
Bugn, yapmis oldugunuz amellerin karsiligi size verilecektir. Iste bu, yznze karsi hakki konusan
kitabinizdir. Sphesiz Biz, sizin yaptiklarinizi yazdiriyorduk.
(Casiye/28-29)
1306
Ahirette kitap verilisi Kuranda birok kez ifade edilmis olup verilme sekli
de Arap rfne gre tarif edilmistir. Buna gre, kitabin sagdan verilisi o kisinin
cennetlik, soldan verilisi de cehennemlik oldugunun isaretidir:
19-24
Iste kitabi sagindan verilen kisiye gelince; iste o, Alin, okuyun kitabimi. Sphesiz ben,
hesabima kavusacagima inaniyordum/ kesinlikle biliyordum der. Artik o, meyveleri sarkmis yksek
bir cennette hosnut bir yasamdadir. Gemi gnlerde yaptiginiz ilerden tr afiyetle yiyin, iin!
25-29
Ve kitabi solundan verilen kimseye gelince; iste o: Keske kitabim bana verilmeseydi,
hesabimin ne oldugunu da bilmeseydim. Ne olurdu o is bitmis olsaydi. Malim bana hi yarar
saglamadi. Gcm/otoritemde benden yok olup gitti der.
(Hakkah/19-29)
7-9
Artik, kitabi sag eline verilen kisiye gelince; o, kolay bir hesapla hesaba ekilecek ve o,
sevinli olarak yakinlarina dnecektir.
10-14
Kitabi kendisine arkasindan verilen kisiye gelince de o, lm agiracak ve alevli atese
girecektir. Sphesiz o, yakinlari iinde sevinli idi. Sphesiz o, asla dnmeyecegine kani idi.
(Insikak/7-12)
71. ayette geen .,- fetil [kandil fitili/ ekirdegin iplikigi] ifadesi, Arap
rfnde azliktan kinaye bir deyimdir. nemsiz, basit, kiymeti olmayan seyler
hakkinda bir darbimesel olarak kullanilir.
671
ekirdegin iplikigine bu ismin
verilmesi, ekirdek ikarilirken iplikigin de bklerek ekirdekle beraber ikmasi
sebebiyledir. Ayni sekilde kitmir [ekirdegi kaplayan ince zar] ve nakir
[ekirdekten kk oyuk] szckleri de Klasik Arapada bunun gibi birer deyim
olarak kullanilir.
Fetil szcgnn bu anlamina gre 71. ayetteki onlar kandil fitili/
ekirdegin iplikigi kadar [en kk] bir haksizliga ugratilmayacaklar ifadesi,
Onlarin mkfatlari, deger verilmeyecek bir miktarda bile eksiltilmeyecek
anlamina gelir. Bu da, dnyada pek bol olan haksizlikla, zulmle ahirette hi
karsilasilmayacak demektir:
59-61
Sonra onlarin ardindan kt bir nesil geldi ki, salti [ml ynden ve zihinsel aidan destek
olmayi; toplumu aydinlatmaya alismayi] kaybettiler/hayatlarindan ikarip attilar. Ve sehvetlerine
uydular. Bundan dolayi tevbe eden ve iman eden ve slihi isleyenler hari onlar azginliklarinin
cezasiyla karsilasacaklardir. Iste tevbe eden, iman eden ve slihi isleyenler cennete; Rahmn'in
[yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in] kullarina grmedikleri hlde vaat
ettigi Adn cennetlerine girecekler ve hibir sekilde haksizliga ugratilmayacaklardir. Sphesiz O'nun
vaadi kesinlikle yerini bulacaktir.
(Meryem/59-61)
112
Ve her kim iman eden biri olarak dzeltmeye ynelik islerden yaparsa, artik o, bir
haksizliktan ve hakkinin yenileceginden korkmaz.
(Ta Ha/112)
72. ayette konu edilen krlk kalbin krlgdr. Kr nitelemesi burada
mecazi anlamda yapilmistir ve dosdogru yolu gremeyen sapik anlamina
gelmektedir. Buna gre, 72. ayet, evresinde bulunan binlerce ayeti, delili, ibreti
grmeyen ve kendisine ihsan edilmis onca nimetin farkinda olmayan kimsenin ahiret
nimetlerine karsi da kr olacagini bildirmektedir:
124-126
Kim Benim anilmamdan/ Benim gdmden mesafeli durursa, hi sphesiz onun iin
zor, sikici bir geim/ yasam vardir. Kiymet gn de onu kr olarak kiymet gn toplanti alanina
toplariz. O der ki: Rabbim ben gren biri oldugum hlde beni neden kr olarak bu yere ikardin?
671
(Razi; el-Mefatihul-Gayb)
1307
Allah der ki: Bu byledir, yetlerimiz sana geldi de sen onlari terk etmistin; bu gn de ayni sekilde
sen terk ediliyorsun/cezalandiriliyorsun.
(Ta Ha/124-126)
97,98
Ve Allah kime kilavuz olursa, iste o dogru yolu bulmus olandir. Kimi de saptirirsa, artik
bunlar iin Allah'in astlarindan hibir yardimci, koruyucu, yol gsterici yakin kimse bulamazsin. Ve
Biz, onlari kiymet gn kr, dilsiz ve sagir olduklari hlde, yzleri st toplayacagiz. Onlarin
varacaklari yer cehennemdir. Ne zaman ki cehennem dindi, onlara atesi arttiririz. Iste bu, onlarin,
yetlerimizi/ almetlerimizi/ gstergelerimizi rtbas etmis olmalari ve Bizler, bir yigin kemik ve
ufalanmis toz oldugumuz zaman mi, biz yeni bir olusturulusla kesinlikle diriltilmis mi olacagiz?
demis olmalari nedeniyle onlarin cezasidir.
(Isra/97, 98)
73
Az kalsn onlar seni, sana vahyettigimizden uzaklaytrarak ondan
baykasn Bize dayandrarak syleyesin diye sana yanly yaptrp seni ateyte
yakacaklard. yte o takdirde seni halil/ iz brakan bir nder edinirlerdi.
74
Ve eger Biz, seni saglamlaytrmamy olsaydk, gerekten onlara birazck
meylediverecektin.
75
O durumda sana hayatn iki katn ve lmn iki katn tattrrdk.
Sonra Bize kary kendine hibir yardmc da bulamazdn.
76,77
Ve yaknda seni bu yerden/ yurdundan karmak iin kesinlikle
rahatsz edecekler. O takdirde senden nce elilerimizden gnderdigimiz kiyiler
hakkndaki yasamza/uygulamamza gre onlar da senin ardndan pek az
kalacaklardr. Bizim uygulamamizda herhangi bir degiyme gremezsin.
Bu ayet grubu dogrudan peygamberimize yneliktir. Pasajdan anlasildigina
gre, msriklerin bazi dnler istemesi karsisinda peygamberimiz de onlara dn
vermeyi dsnms, fakat Allahin kendisini korumasi sayesinde dn vermemistir.
Hemen belirtmek gerekir ki, byle bir durumla sadece peygamberimiz
karsilasmamistir:
52-54
Ve Biz, senden nce hibir eli ve hibir peygamber gndermedik ki o bir sey arzuladigi
zaman, seytan onun arzusuna bir seyler atmis olmasin. Bunun zerine Allah, seytanin/Iblis'in attigi
seyleri giderir. Sonra da Allah,
seytanin biraktigini, kalplerinde hastalik bulunan; zihniyeti bozuk ve kalpleri kaskati olan
kimseler iin dinden ikarmak iin, phesiz irk koarak yanli; kendi zararlarina i yapanlar da
kesinlikle uzak bir ayrilik iindedirler,
kendilerine bilgi verilmis olan kimseler, Kurn'in sphesiz Rabbinden gelen bir gerek
oldugunu bilsinler de ona iman etsinler, sonra da kalpleri ona saygi duysun diye yetlerini
glendirir, korur. Ve Allah, ok iyi bilendir, en iyi yasalar koyan, glendirendir. Ve sphesiz
Allah, iman eden kimseleri dosdogru yola kilavuzlayandir.
(Hacc/52-54)
Bu ayetlerin Yahudiler veya Tebk savasi hakkinda ve Medinede indigine
dair rivayetler sz konusu olsa da, surenin Giris blmnde de degindigimiz
zere, biz Mekk ayetlerden olduklari kanaatindeyiz. nk msrikler, tevhit
konusunda peygamberimizden dn isteme ve onu yurdundan ikarma plnlari
yapma gibi eylemlerini peygamberimiz henz Mekkede iken yapmislardir.
1308
Konumuz olan ayetleri iyi anlayabilmek iin ncelikle peygamberimizin
elilikle grevlendirilmesini takip eden on yilda yasadigi olaylari gz nnde
bulundurmak lzimdir. Daha nce de sz konusu edildigi gibi, Mekkeli msrikler,
peygamberimizi tevhid inan ve davetinden dndrmek ve Islm dini ile sirke
batmis cahiliye gelenekleri arasinda bir uzlasma yapmaya zorlamak iin ellerinden
geleni yapmislar, peygamberimizden taviz koparamayinca da onu etkisiz kilip
amalarina ulasmak iin ona mal teklif edip bastan ikarmak, kendisine ve
taraftarlarina sosyal ve ekonomik boykot uygulamak gibi esitli yntemler
denemislerdir. Bununla da yetinmemisler, esitli tuzaklara, iftiralara hatta
iskencelere basvurmuslardir. Msriklerin bu gayretlerinden bir tanesi de Yunus
suresinde aiklanmistir:
15
Ve yetlerimiz onlara aika okundugunda, Bize kavusmayi ummayanlar: Bundan baska bir
Kurn getir yahut bunu degistir! dediler. De ki: Onu kendimin ngrmesiyle degistirmem benim
iin sz konusu olamaz. Ben, sadece bana vahyolunana uyuyorum. Rabbime isyan edersem,
kesinlikle byk bir gnn azabindan korkarim.
16
De ki: Allah dileseydi, ben Kurn'i size okumazdim ve Allah, Kurn'i size bildirmemis
olurdu. Ben de Kurn'dan nce kesinlikle iinizde bir mr kalmistim. Hl aklinizi kullanmayacak
misiniz?
(Yunus/15, 16)
Peygamberimiz btn bu hcumlara ancak Allahin ona verdigi destek
sayesinde karsi durmus ve onlara hibir dn vermemistir. nk 74. ayetin
ifadesinden anlasildigi gibi, Allahin elisinin bile Allahtan yardim almaksizin
batila ve kfrn saptirici yntemlerine karsi koymasi mmkn degildir.
Rabbimiz 75. ayette peygamberimizin msriklere hibir dn vermedigini teyit
etmekte ve aksi davranista bulunsa idi basina neler gelecegini aiklamaktadir.
Peygamberimize sanki syle denilmektedir: Eger hakki bildikten sonra kfrle
uzlasma yapsaydin, o dejenere olmus toplulugu hosnut edebilirdin, fakat Allah'in
gazabini zerine eker ve hem bu dnyada hem de ahirette kat kat azabi tadardin
demistir.
Rabbimizin bu tehdidi ve peygamberimizin dn vermeyisi, Hakkah suresinde
de yer almistir:
44-47
Eger Eli/Muhammed, bazi szleri Bizim szlerimiz olarak ortaya srseydi, kesinlikle
O'ndan tm gcn alirdik. Sonra O'ndan can damarini kesinlikle keserdik. Artik sizden hi biriniz
O'na siper de olamazdiniz.
(Hakkah/44-47)
76. ayet, Kureysli kfirlerin peygamberimizi Mekkeden kovmak iin gizli bir
pln yaptiklarini ortaya ikarmakta, 77. ayet de eger peygamberi Mekke'den
ikarirlarsa kendilerinin de orada fazla kalamayacaklarini bildirmektedir. Verilen
masaj, eliler ve zorba karsitlari arasindaki sreci belirleyen sebep ve sonu
yasasinin Allahin koydugu bir yasa oldugu; Snnetullah denen bu yasanin gemiste
byle isledigi, Mekkeli msrikler ile peygamberimiz arasindaki mcadele srecinde
de byle isleyecegidir. Rabbimizin kendi yasasini hatirlatarak elisini zorbalikla
yurdundan ikarmaya kalkisan msrikleri uyarmasi, onlara dogrudan bir tehdit
mahiyetindedir. Nitekim msrikler plnlarini gereklestirerek peygamberimizi ge
1309
mecbur birakmislar, bunun karsiliginda da Rabbimizin tehdidi gereklesmis ve kisa
sre sonra Mekke peygamberimiz tarafindan fethedilmistir.
33
Hlbuki sen ilerinde iken Allah onlara azap edecek degildi. Bagislanma diledikleri srece de
Allah onlara azap edici degildir.
(Enfal/33)
78
Gneyin batmasndan/ kaybolmasndan gecenin kararmasna kadar
salt ikame et [ml ynden ve zihinsel adan destek olmay; toplumu
aydnlatmay kurumlaytr ve ayakta tut] ve sabah grenip-gretilmesini sagla.
nk sabah grenip-gretilmesi grlecek yeydir.
79
Ve geceden de. Ayrca, sana zg bir fazlalk olarak sen, salt geceleri
uyanp uygula! Rabbinin, seni gzel bir makama ulaytracag umulur.
Bu ayetler, salat vakitlerini belirleyen ilk ayetler olup surenin Giris
blmnde de belirttigimiz gibi Medine dnemine ait ayetlerdendir.
SALTIN [ZIHN ve ML DESTEGIN] VAKITLERI
Saltin [zihn ve ml destegin] amaci, kisiyi zihn ve ml ynlerden
destekleyerek kendisine ve topluma yararli bir insan hline getirmektir. zellikle
saltin zihn yn, insanin rsde ermesini sagladigindan, Rabbimiz, bu ok nemli
amaci gereklestirmenin yolu olan egitim ve gretime ne kadar nem verdigini,
dsman saldirisi riski altinda iken bile saltin zihn ynnn terk edilmemesi
gerektigini talimati ile gstermistir:
101
Ve yeryznde sefere iktiginiz zaman, Allah'in ilhligini ve rabligini rten kimselerin size
bir ktlk yapacagindan korkarsaniz salttan [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma;
toplumu aydinlatma alimanizdan] kisaltmanizda [egitimi-gretimi kisa kesmenizde] sizin iin bir
sakinca yoktur. Sphesiz Allah'in ilhligini ve rabligini rten kimseler, sizin iin apaik
dmandirlar.
102
Ve sen seferde olanlarin iinde bulunup da onlar iin egitim-gretim verdigin zaman
ilerinden bir kismi seninle beraber dikilsinler/egitime katilsinlar. Silhlarini da yanlarina
alsinlar. Bunlar, yeterli bilgi alip ikna olduklarinda arka tarafiniza gesinler. Sonra egitim-gretim
almami diger bir kismi gelsin seninle beraber egitim-gretim yapsinlar ve tedbirlerini ve
silhlarini alsinlar. Allah'in ilhligini ve rabligini rten kimseler, silhlarinizdan ve eyanizdan
habersiz durumda olsaniz da size ani bir baskin yapsinlar isterler. Eger size yagmurdan bir eziyet
eriir veya hasta olursaniz, silhlarini:i birakmanizda sizin iin bir sakinca yoktur. Tedbirinizi de
alin. Sphesiz Allah, Kendisinin ilhligini ve rabligini rten kimselere alaltici bir azap
hazirlamitir.
103
Sonra egitim-gretimi tamamlayinca, artik Allah'i ayakta, oturarak, yan yatmiken anin.
Sknet buldugunuzda/ gvene erdiginizde, salti ikame edin [ml ynden ve zihinsel aidan
destek olma; toplumu aydinlatma kurumlari oluturun, ayakta tutun]. Hi phesiz salt [ml
ynden ve zihinsel aidan destek olma; toplumu aydinlatma grevi], eskiden beri mminler
zerine vakti belirlenmi bir yazgidir.
(Nis/101- 103)
Bu yetlerde konu edilen, saltin zihn yndr. nk can emniyetinin n
plana iktigi bir ortamda, saltin ml ynnn nemini kaybetmesi dogaldir. Ama
Yce Allah, saltin zihinsel ynnn bu durumda dahi terk edilmemesini
1310
emretmektedir. Iste bu sebepledir ki salt, vcudun beslenmesindeki gn gida
gibi gnlestirilmis, belirli vakitlerde saltin ikme edilmesi istenerek, insanin
manev beslenmesinin srekliligi saglanmistir. Saltin, mminler iin gnn
belli vakitlerinde yerine getirilecek bir grev olmasi, ncelikle, insan suurunda
Allah inancinin devamliligini gereklestirme gayesine yneliktir. Din psikolojisi
arastirmalari ortaya koymaktadir ki, insanin isel ynelislerinin ihmal edilmesi onu
manen kr bir varlik haline getirmekte, bunun sonucu olarak da kisi iyi bir yapici
toplum elemani olamamaktadir. Dolayisiyla, salti ikme etmek [zihn ve ml
destek kurumlari olusturup ayakta tutmak] insan iin ok nemli bir dev
mahiyetindedir. Bu neminden dolayi da gnn belli vakitlerinde [sabah, aksam ve
gece] zorunlu olarak bu devin yerine getirilmesi istenmektedir:
103
Sonra egitim-gretimi tamamlayinca, artik Allah'i ayakta, oturarak, yan yatmiken anin.
Sknet buldugunuzda/ gvene erdiginizde, salti ikame edin [ml ynden ve zihinsel aidan
destek olma; toplumu aydinlatma kurumlari oluturun, ayakta tutun]. Hi phesiz salt [ml
ynden ve zihinsel aidan destek olma; toplumu aydinlatma grevi], eskiden beri mminler
zerine vakti belirlenmi bir yazgidir.
(Nis/103)
yetteki, '-,,- '-'- [kitben mevqten/vakti belirlenmis yazgi] ifadesinden
anlasilmaktadir ki; salt, belirli vakitlerde icra edilmeli, geri birakilmamalidir.
Vaktinde ikme edilmemis salt, vaktinde yenilmemis yemek veya vaktinde
alinmamis ila gibidir.
Salti ikme etmeyi emreden Allah, bunlarin hangi vakitlerde ikme edilecegini
de Kurn'da aika bildirmistir:
114
Ve gndzn iki tarafinda ve gecenin yakin saatlerinde salti [ml ynden ve zihinsel
aidan destek olmayi; toplumu aydinlatmayi olutur-ayakta tut], nk iyilikler ktlkleri giderir.
Bu, ibret alanlara bir gttr.
(Hd/114)
Bu yette Peygamberimize gndzn iki tarafinda [sabah ile aksam] ve gecenin
yakin zamanlarinda [yatsi] olmak zere toplam 3 vakitte salt ikme etmesi
emredilmistir.
Dikkat edilirse, Hd/114 ile Isr/78-79'daki ifadeler ayni olup bu yetler saltin
vakitlerini belirtmektedir. Ancak bu vakitler Kurn'in genel slbuna uygun olarak
degisik slp ve zdes szcklerle ifade edilmistir. Dikkat edilmesi gereken nokta,
bu farkli szcklerin hepsinin de ayni anlami tasiyor olmasidir.
Meselenin aslini grenebilmek iin bu yetleri iyi anlamak, yetleri iyi anlamak
iin de yetlerde geen -
33
Geri getirin onlari bana! dedi. Hemen onlarin bacaklarini, boyunlarini sivazlamaya basladi.
(Sad/32, 33)
81
Ve de ki: Hak geldi, btl yok oldu. Sphesiz btl yok olup gider.
1316
Bu ayette Rabbimiz, tm dnyaya su hususun iln edilmesini emretmektedir:
Artik hakk gelmistir. Bundan sonra kfirler ne yaparlarsa yapsinlar, hakka zarar
veremeyeceklerdir. nk hakkin gelmesi karsisinda batil yok olmaya mahkmdur.
Bu mesaj baska ayetlerde de verilmistir:
49
De ki: Kurn/Kurn'in ierdigi gerekler geldi. Ve btil baslatamaz ve geri getiremez;
artik hibir sey yapamaz.
(Sebe/49)
18
Tam tersi Biz, hakki btilin basina arpariz da onun beynini paralar. Bir de bakarsin btil
yok olup gitmistir. Ve Allah'a yakistirdiginiz niteliklerden dolayi size yaziklar olsun!
(Enbiya/18)
25
Andolsun ki Biz, elilerimizi aik delillerle gnderdik ve insanlarin hakkaniyeti ayakta
tutmalari ve Allah'in, dinine ve elilerine, kimse kendilerini grmedigi ve tanimadigi yerlerde yardim
edenleri belirlemesi iin beraberlerinde kitabi ve ly indirdik. Biz, kendisinde byk bir kuvvet
ve insanlar iin yararlar bulunan demiri de indirdik. Sphesiz Allah, ok kuvvetlidir, mutlak
stndr.
(Hadid/25)
82
Ve Biz Kurn'dan, inananlar iin yifa ve rahmet olan yeyleri
indiriyoruz. Ve bu, sadece yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapanlarn
ykmn artryor.
Bu ayetten baslamak zere 89. ayetin de dhil oldugu pasaj, Kuranin
zelliklerinden bazilarinin n plna ikarildigi ve bu surenin 41. ayetinin tefsiri
mahiyetinde olan ok nemli bir pasajdir.
Bu ayette Kuranin sifa ve rahmet olmak zere iki zelliginden sz
edilmistir.
KURAN SIFADIR:
Kuranin sifa olusu bedensel hastaliklara degil, zihinsel hastaliklara yneliktir.
nk Kuran zihinleri ikna eder, sikinti ve bunalimlari gidererek gnlleri tatmin
eder, insanlarin ahlak seviyelerini ykseltir, bylece toplumun dirlik ve dzenini,
huzur ve sknunu da saglamis olur. Kuranin sifa ve rahmet zelliklerinin
inananlar iin oldugunun vurgulanmasi, Kurandan ancak mminlerin istifade
etmeleri sebebiyledir.
Kur'an'i rehber edinen ve hkm kitabi olarak kabul eden kimseler, ondan
yararlanarak batil itikatlardan, hurafelerden, kin, bugz, kiskanlik gibi kinanmis
huylardan uzaklasirlar, dolayisiyla psikolojik, akl ve ahlk hastaliklardan sifa bulup
Allah'in rahmetine mazhar olurlar.
Kuranin bu zelliklerine baska ayetlerde de dikkat ekilmistir:
57
Ey insanlar! Size Rabbinizden bir gt, ggslerdekine sifa, inananlara bir kilavuz ve bir
rahmet gelmistir.
(Yunus/57)
44
Ve eger Biz o gd/Kurn'i yabanci dilde bir okuma yapsaydik, elbette onlar: yetleri
ayrintili olarak verilmeli degil miydi? Yabanci dil mi, Arapa mi! diyeceklerdi. De ki: O, iman
eden kimseler iin bir kilavuz ve bir sifadir. Inanmayanlara gelince, onlarin kulaklarinda bir
agirlik vardir. Ve o gt/ Kurn, onlar zerine bir krlktr. Onlara ok uzak bir mekndan
seslenilmektedir.
(Fussilet/44)
1317
KUR'AN RAHMETTIR:
Kuran, insana lzim olan dosdogru yolu gstererek onu rsde erdirdigi ve
dogru bir yasam iin gerekli olan bilgileri insanin istifadesine sunarak onu bilgi
edinmeye tesvik ettigi iin, en byk rahmettir.
Ne yazik ki, Kuranin rahmet ve sifa olusu da yine uydurma rivayetler ve
dzmece haberlerle arpitilmistir. Bunun sonucu olarak Kuran ayetlerinin yazili
oldugu kagit ve benzeri nesnelerin bedensel hastaliklara sifa oldugu gibi Rabbimizin
Kurani indiris amacina ters inan ve kanaatler olusmustur. Bu inan ve kabulle,
zerine Kuran ayetleri flenmis su iirilerek aresiz dertlerden sifa bulunacagi gibi
utan verici uygulamalara gidilmistir. Bu tr uygulamalar Rabbimizin Ben her seyi
gerek ile yarattim kanununa tamamen ters olan temelsiz uygulamalardir. Kuran,
mesaji ve nerdigi yasam modeliyle gnllere sifadir.
83
Ve Biz insana nimet verdigimiz zaman, yz evirip uzaklayr. Ona
fenalk dokununca da mitsizlige dyer.
Bu ayette Rabbimiz, insanin verilen nimetlerin kiymetini bilmedigini, bir
mahrumiyete ugradiginda ise hemen karamsarliga kapilarak tam bir nankrlk
sergiledigini bildirmektedir. Bu genel insan davranisi, en byk nimetlerden biri
olan Kuran iin de geerlidir. Yukarida karakteri izilen bu nankr insan tipi baska
ayetlerde de konu edilmistir:
51
Ve Biz insana nimet verdigimiz zaman o yz evirir, yan izer. Kendisine bir ktlk
dokundugu zaman da genis genis dua sahibidir; yalvarir da yalvarir.
(Fussilet/51)
6-8
Kesinlikle senin dsndgn gibi degil! Dns Rabbine olmasina ragmen insan, kendisini
yeterli grdgnde, kesinlikle azar.
(Alak/6-8)
9-11
Ve eger, sabreden ve dzeltmeye ynelik isleri yapan kisilerin ite bunlar, bagilanma ve
byk dl kendileri iin olanlardir disindaki insanlara, tarafimizdan bir rahmet tattirip sonra da onu
kendisinden ekip alsak, kuskusuz o umutsuzdur, ok nankrdr. Ve eger, kendisine dokunan
mutsuzluktan sonra, ona mutlulugu tattirsak, elbette, Ktlkler benden gitti der. Ve kuskusuz o,
simariktir, bbrlenen biridir.
(Hud/9-11):
15-16
Insana gelince, Rabbi onu her ne zaman sinayip da kendisini stn kilar ve nimetler
verirse: Rabbim beni stn kildi der. Ama her ne zaman da sinayip rizkini daraltirsa: Rabbim beni
asagiladi der.
(Fecr/15, 16)
19-21
Sphesiz insan dayaniksiz ve huysuz olusturulmustur; kendisine ktlk dokundu mu
sizlanir. Kendisine hayir dokundu mu/ kendisi varlikli kilindiginda da kk bir yardimi bile
engeller.
(Mearic/19-21)
84
De ki: Herkes bulundugu hl zerine iy yapar. Bu durumda Rabbin,
yol olarak kimin en dogru oldugunu daha iyi bilendir.
Ayette geen -''- skiletihi ifadesi, mizacina gre, karakterine gre,
niyetine gre, dinine, mezhebine gre gibi anlamlarda anlasilabilir.
1318
Buna gre ayetin mesaji, Eger nefsi aydinlanmis, hayirli, temiz ve ulv, yce
bir nefis ise, ondan faziletli ve kiymetli ameller sudur eder. Yok, eger nefis bulanik,
adi, kt, sapitmis, zulman ise, ondan da kt ve degersiz fiiller sdir olur
demektir.
Bu ayette msriklere karsi yumusak bir slpla yapilan uyari ve tehdit, baska
ayetlerde meydan okuyan bir slpla da yapilmistir:
121,122
Ve inanmayan o kisilere de ki: Elinizden geleni geri koymayin! Sphesiz biz yapanlariz.
Bekleyin! Sphesiz biz bekleyenleriz.
(Hud/121, 122)
85
Ve sana vahiyden soruyorlar. De ki: Vahy, Rabbimin iyindendir. Size
ise az bilgiden bayka bir yey verilmemiytir.
Ruh kavrami bugne kadar dinli veya dinsiz, Mslim veya gayrimslim birok
kisinin ilgi alanina girmis, cahil veya bilgin birok kimse tarafindan ruh hakkinda
yzlerce kitap kaleme alinmistir. Bu eserlerde genellikle su konular islenmistir: Ruh
nedir? Ruh ka tanedir? Ruhlar nerede bulunur? Ruh ve nefis ayni sey midir? Ruh
cisim midir, mahlk mudur, enerji midir, kozmik bilin midir, melek midir, varliklarin
asli midir? Ruh seffaf, billr, cins-i ltif midir? Ruh mu yoksa ceset mi nce
yaratilmistir? Ruh lr m? Ruh kabirde cesede geri dner mi? Dirilerin ruhlari
llerin ruhlariyla bulusur mu? Her sey ruhtan mi meydana gelmistir? Hayati,
hareketi, idraki saglayan g ruh mudur? Ruhun insan, hayvan, nebat olmak zere
esitleri var midir? Olgun ruh ile gelecegi grebilmek, gelecekten haber verebilmek,
zaman ve mekn disina ikmak mmkn mdr?
Btn bunlardan baska, ruh ile ilgili bu eserlerde ruh agirma, telepati,
medyumluk, yoga, dogru rya, by, sihir ve reenkarnasyon [ruh g] gibi
konularin aiklanmasina da alisilmistir.
Gerek bu sorularin gerekse onlara verilen cevaplarin Kurana ne kadar uygun
olduklari Kadr suresinin tahlilinde tarafimizdan incelenmis ve Ruh ile ilgili
Kuranin yaklasimi aika ortaya konulmus idi. Bu nedenle konu zerinde
durmuyor, ilgili blmn yeniden okunmasini neriyoruz.
Ilgili blm okundugunda, konumuz olan ayette sz edilen ruhun vahiy
oldugu ve Rabbimizin vahiy konusunda insanlara ok az bilgi verdigi geregi
hemen hatirlanacaktir.
86
Ve andolsun ki dilersek sana vahyettigimizi ortadan kaldrrz; sonra
Bize kary, kendine varlklar belirli bir programa gre ayarlayan ve bu
program koruyarak, destekleyerek uygulayan birini bulamazsn.
87
Rabbinden bir rahmet olarak Biz bunu yapmadk. Gerekten O'nun
senin zerindeki armaganlar ok byktr.
Ruhun [vahyin] nemine deginilen bu ayetlerde Rabbimiz; rahmeti geregi
ltfettigi ruhu [vahyi] isterse ortadan kaldiracagini, ama eger bunu yaparsa, bu isten
insanlarin zararli ikacagini ihtar etmektedir.
Bu szler ilk bakista peygamberimize sylenmis grnyorsa da, asil hitap,
Kurani peygamberimizin uydurdugunu veya Kurani ona baska bir kisinin
grettigini iddia eden kfirleredir. Burada onlara Kuranin Allah kelmi oldugu
sylenmektedir: Bizim elimiz Kurani kendisi uydurmadi, bilakis Biz onu ona
ihsan ettik. Eger Biz Kurani ondan geri almak istesek, ne Peygamberin byle bir
1319
sey uydurmaya, ne de kimsenin onun byle mkemmel bir kitap sunmasina yardim
etmeye gc vardir.
88
De ki: Andolsun ki bugnn, yarnn tm insanlar, bu Kurn'n bir
benzerini getirmek zere bir araya gelseler, birbirlerine yardmc da olsalar,
onun benzerini kesinlikle getiremezler.
89
Ve andolsun ki Biz bu Kurn'da insanlar iin her rnekten evirip
evirmiyizdir. Yine de insanlarn ogu geregi rtmekten baykasndan
kandlar/ inkrda srarc oldular.
85. ayette vurgulanan ruhun [vahyin] Allahin kendi isi oldugu hususu bu
ayetlerde daha gl bir sekilde ifade edilmektedir. Bilinen-bilinmeyen tm
insanlarin [Gerek Mekkede gerekse dnyanin diger yerlerinde yasayan herkesin] bir
araya gelmeleri hlinde bile byle bir mucizenin olusturulamayacagi aiklanarak
herkese sanki Buyurun, siz de uydurun, hep birlikte de alisabilirsiniz! diye
meydan okunmaktadir.
Gerekten de Kur'an dil, slp, ne srdg deliller, konular, ana fikir,
gretiler ve gayble ilgili nceden verdigi haberler bakimindan yle bir mucizedir ki,
onun benzerini meydana getirmek insan gc dhilinde degildir.
Buradaki meydan okuma, Kuranin peygamberin kendi dzmesi oldugu
iddiasindaki akilsizlaradir. Bu meydan okuma sadece Mekke dneminde ve bu
ayette degil, baska ayetlerde ve Medinede de yapilmistir:
23
Ve eger kulumuza indirdigimizden kusku iinde iseniz, haydi onun mislinden bir sre siz
getirin, Allah'in astlarindan tm taniklarinizi da agirin. Eger dogru kimseler iseniz.
24
Sonra, eger bunu yapmadiysaniz ve asla yapamayacaksiniz; yleyse kfirler; Allah'in
ilhligini, rabligini bilerek reddeden kimseler iin hazirlanmis, yakiti insanlar ve taslar olan atesten
korunun.
(Bakara/23, 24)
Ve Hud/13, Tur/33, 34, Yunus/15, 16, 38, Sad/29, Zmer/27, 28, Fussilet/3, Zhruf/2, 3,
Enfal; 31, 32.
89. ayetin sonundaki Yine de insanlarin ogu inkrciliktan bakasindan
kaindilar ifadesi insanlarin inkrcilikta inat ettikleri anlamina gelmektedir. Bu
inat, onlarin kendi ikarlarina, rahatlarina ve konforlarina ok dskn olmalarindan
kaynaklanmaktadir.
12
Ve o vakit mnfiklar ve kalplerinde bir hastalik bulunanlar; zihniyeti bozuk kimseler:
Allah ve Elisi bize bir aldanistan baska bir vaat yapmamis diyorlardi.
13
Ve hani bunlardan bir grup: Ey Yesrib/Medne halki! Sizin iin duracak yer yok, hemen
dnn diyorlardi. Onlardan bir kismi da, Evlerimiz gerekten savunmasizdir diyerek
Peygamber'den izin istiyorlardi. Hlbuki evleri savunmasiz degildi. Onlar, sadece kamak
istiyorlardi.
(Ahzab/12, 13)
43
Ve kendilerine aik deliller hlinde yetlerimiz okundugu zaman onlar: Bu, baska degil,
sadece sizi atalarinizin taptigi tanrilardan men etmek isteyen bir adamdir dediler. Ve: Kurn,
uydurulmus bir iftiradan baska bir sey degildir dediler. Kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini
bilerek reddetmis olan o kimseler kendilerine hak geldigi zaman: Sphesiz bu apaik bir sihirden
baska bir sey degildir dediler.
(Sebe/43)
1320
47
Ve iste bylece Biz, sana Kitab'i indirdik de kendilerine Kitap verdiklerimiz Kurn'a
inaniyorlar. Ve ehli kitabin disindakilerden/ Araplardan da ona inananlar vardir. Ve Bizim
yetlerimizi ancak, kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek rtbas eden kimseler bile bile
reddeder.
48
Ve sen bundan evvel herhangi bir kitaptan okumuyordun; sen Kurn'i kendiliginden
yazmiyorsun. Eger byle olsaydi, btila inananlar kesinlikle kusku duyacaklardi.
49
Tam tersi Kurn, kendilerine bilgi verilenlerin sinelerinde apaik yetlerdir. Bizim
yetlerimizi de ancak yanlis; kendi zararlarina is yapanlar bile bile reddederler.
50
Ve onlar, Ona Rabbinden almetler/ gstergeler indirilmeli degil miydi? dediler. De ki:
Almetler/ gstergeler ancak Allah'in katindadir. Ben ise ancak apaik bir uyariciyim.
51
Kendilerine okunan Kitab'i sphesiz Bizim sana indirmis olmamiz onlara yetmedi mi?
Bunda, inanan bir toplum iin elbette ki bir rahmet ve bir gt vardir.
52
De ki: Benimle sizin aranizda shit olarak Allah yeter. O, gklerde ve yerde olan seyleri
bilir. Btila inanan ve Allah'i bilerek reddeden/ inanmayan kimseler, iste onlar, zarara/ kayba ugrayip
aci ekenlerin ta kendileridir.
(Ankebut/47-52)
KUR'AN, GEREGI HER SEKLIYLE ANLATIR
89. ayetteki Ve ant olsun ki biz bu Kur'an'da insanlar iin her rnekten evirip
evirmiizdir ifadesi, Kuranda her seyin detaylandirildigi, enine boyuna islendigi,
konulmus olan ilkelerin tmnn yararinin ve zararinin herkes tarafindan kabul
edilebilir makul ve mantikli gerekelerle aiklandigi anlamina gelmektedir.
Nitekim Kuranda Allahin varligina ve birligine, ahiretin gerekligine afak ve
enfsten binlerce delil getirilmistir. Diger taraftan Kurandaki kissalarla da Nuh,
Ad, Semud gibi kavimlerin; kfr ve azginlikta ileri giden Firavun gibi tiranlarin;
Hud, Salih, Musa ve Isa gibi peygamberlerin nasil her trl bellarla sinandigi haber
verilmis, bylece insanlarin bu kissalarda yapilan aiklamalari tefekkr ederek
Allahin yntemini [Snnetullahi] kavramalari ve olanlardan ders almalari
istenmistir. Insanlar ise btn bu aiklamalara, gtlere ragmen kfrlerini devam
ettirmislerdir.
90-93
Ve Bizim iin yerden bir pnar fykrtmadka sana asla
inanmayacagz. Yahut senin hurmalardan, zmlerden oluyan bir bahen
olmal. Onlarn aralarnda yarl yarl rmaklar aktmalsn. Yahut iddia ettigin
gibi gg paralar hlinde zerimize dyrmelisin yahut Allah' ve melekleri
karymza getirmelisin. Yahut senin altn sslemeli bir evin olmal yahut gge
ykselmelisin. Ancak, senin ykseliyine, grenip gretecegimiz bir kitab bize
indirmene kadar asla inanmayz dediler. Sen de ki: Rabbim noksanlklardan
arnktr. Ben, beyer bir eliden bayka bir yey miyim ki!
94
Ve insanlara yol gsterimi/Kurn gelince, kendilerinin iman etmelerine,
sadece Allah bir beyeri mi eli gnderdi? demeleri engel olur.
95
De ki: Eger yeryznde huzur iinde yryp duran melekler olsayd,
elbette Biz onlara gkten eli olarak bir melek indirirdik.
96
De ki: Benimle sizin aranzda yhit olarak Allah yeter. Sphesiz O,
kullarna, her yeyin i yzn, gizli taraflarn iyi bilendir, en iyi grendir.
Bu ayet grubunda yalanlayicilarin yalanlama gerekeleri ve ileri srdkleri
bahaneler aiklanarak aslinda kendilerine mucizelerin en byg gelmis olan
kfirlerin kendi kafalarinda gelistirdikleri mucize isteklerine ikinci kez cevap
verilmektedir.
BESERE GELEN ELI BIR INSAN OLMALIDIR
1321
Kuranda verilen bilgilere gre, msrikler gnderilen elinin kendilerinden
biri olmasini hazmedememisler ve bir insanin Allah'in elisi olabilecegini hibir
zaman kabul etmemislerdir.
Rabbimiz ise ayni cinsten olan yaratiklarin birbirlerine daha meyyal olmalari
sebebiyle insanlara gnderilecek elilerin de insan olmasi gerektigini aiklamistir.
95. ayette yer alan Eger yeryznde sakin sakin yryen melekler olsaydi, Biz
elbette onlara gkten melek bir peygamber gnderirdik ifadesi, dsnldgnde
herkesin rahatlikla kabul edecegi bu trdeslik ilkesini vurgulamaktadir.
94. ayette geen yol gsterme ifadesinden ise elilerin teblig grevleri
yaninda tebyinde bulunma ve nasihat etme grevlerinin de bulundugu
anlasilmaktadir. Buna gre peygamber, hem toplumunu kendisine vahyedilen ilkeler
dogrultusunda egiterek islah etmeye alismali, hem de batila giden yollari
kapatmaya gayret gstermelidir. Bunu yaparken de teblig ettigi ilkeleri nce kendi
hayatina uygulayarak toplum nnde canli bir rnek olusturmalidir. nk yapilan
davetin yanlis anlasilma ihtimali ancak bu davranis normlarina uyularak ortadan
kaldirilabilir.
Aik bir gerektir ki, insan toplulugu iinde bu tr grevler ancak yine bir
insan tarafindan basarilabilir. Insanlarin iinde yasayarak onlara vahyi aktarabilecek,
karsilastiklari hayat sorunlarina ortak oldugu iin onlara rehberlik edip yasayislarini
dzeltebilecek, yasam tarziyla rneklik ederek etrafindakileri yanlislardan uzak
tutabilecek bir elinin de behemehal insan olmasi gerekmektedir. Sayet Allah
insanlara bir melek eli gndermis olsaydi, onun yapabilecegi tek sey sadece
vahyi insanlara aktarmak olurdu. Bir melekle karsi karsiya kalan insanlarin ise
ondan bilgi almaya asla gleri yetmezdi.
Bu gibi nedenlerle Yce Allah, insanlari uyarmak ve onlara gt vermek zere
onlarla ayni seyleri hisseden, onlarla ayni dili konusan, onlari her ynyle anlayan
ve tahamml derecelerini bilen birini, bir insani eli olarak tayin etmistir. Bu eli,
Allahin mesajini ilk uygulayan kisi olarak digerlerine de rnek olmak suretiyle
insanlara dogru yn nasil bulabileceklerini gsterecek, eger insanlar takindiklari
lakayt ve yanlis tutumu srdrecek olurlarsa, onlari kendilerini bekleyen felket
konusunda uyarip dikkatlerini ekecektir.
Ne var ki, sagduyulu insanlarin kolayca ve gnl huzuruyla kabullenecekleri
Allahin eli gndermedeki bu yntemi msrikler tarafindan hayretle karsilanmis,
hem bizzat peygamberlik kurumu hem de peygamberin duyurdugu yeniden
dirilme konusu akilsizca gerekeler ileri srlerek reddedilmistir.
Elilerin meleklerden olmasi beklentisine karsilik onlarin hep insanlardan
seildigi, Kuranda baska ayetlerde de konu edilmistir:
164
Andolsun ki Allah, mminlere kendilerinden, onlara Kendi yetlerini okuyan, onlari
arindiran ve onlara kitap ve haksizlik, bozgunculuk ve kargasayi engellemek iin konulmus kanun,
dstur ve ilkeleri greten bir peygamber gndermekle byk bir iyilikte bulunmustur. Oysa onlar,
daha nce apaik bir sapiklik iinde idiler.
(l-i Imran/164)
128
Andolsun, iinizden size, sikintiya ugramaniz kendisine agir gelen, size dskn, sadece
inananlara ok sefkatli, kolaylik saglayan, ok merhametli bir eli gelmistir.
(Tvbe/128)
150,151
Ve her nereden ikarsan hemen yzn Mescid-i Haram/ dokunulmaz egitim-gretim
kurumu tarafina evir. Ve siz, her nerede olsaniz, insanlardan, onlardan irk koarak yanli; kendi
zararlarina i yapan kimseler hari sizin aleyhinizde bir delil olmamasi iin, Benim size, iinizden,
size yetlerimizi okuyan, sizi arindiran, size kitabi ve haksizlik, bozgunculuk ve kargasayi
1322
engellemek iin konulmus kanun, dstur ve ilkeleri greten ve size bilmediginiz seyleri greten bir
eli gndermem gibi, size olan nimetimi tamamlamam iin ve dogru yolu bulabilmeniz iin hemen
yznz onun tarafina evirin. Artik onlara saygiyla, sevgiyle, bilgiyle rperti duymayin, Bana
saygiyla, sevgiyle, bilgiyle rperti duyun.
(Bakara/151)
8
Ve onlar, Bu Peygamber'e bir melek indirilseydi ya! dediler. Eger Biz, bir melek indirmis
olsaydik, is, kesinlikle bitirilmis olurdu. Sonra da kendilerine gz bile atirilmazdi.
9
Eger Biz, Peygamber'i bir melek yapsaydik, yine de o'nu bir adam seklinde yapardik ve onlar
yine dstkleri kuskuya dserlerdi.
(Enam/8, 9)
2
Insanlari uyar ve inananlara Rableri nezdinde kesinlikle kademe sidk [hos gelisler, mutlu
yasamlar] oldugunu mjdele diye kendilerinden, olgun bir adama vahyedisimiz onlara tuhaf mi
geldi? Kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseler, Hi sphesiz bu eli/ bu
kitap, kesinlikle apaik byleyici szler syleyen bir bilgindir/gz boyayan etkili bilgilerdir
dediler.
(Yunus/2)
Elinin kendi ilerinden biri olmasina baska kavimler de itiraz etmislerdir:
23
Semd da o uyarilari yalanladi:
24,25
Bizden bir tek insana mi, o'na mi uyacagiz? yle
yaparsak kesinlikle bir sapiklik ve ilginlik iinde oluruz, gt; Kitap, aramizdan o'na mi birakildi?
Hayir, aksine o, ok yalanci, kstahtir dediler.
26
Yarin onlar, ok yalancinin, kstahin kim oldugunu bileceklerdir.
(Kamer/23-26)
6
Bu cezalandirma, kendilerine elileri aik deliller ile geldiginde: Bir beser mi bize yol
gsterecek? deyip de kfretmeleri; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmeye alismalari
ve sirt evirmeleri nedeniyledir. Allah, muhta olmadigini gsterdi. Allah zengindir, vlmeye en
iyi lyik olandir.
(Tegabn/6)
47
Sonra da: Bu ikisinin toplumlari bize kulluk ederken biz, bizim benzerimiz olan bu iki
besere inanacak miyiz? dediler.
(Mminun/47)
10
Elileri dedi ki: Gkleri ve yeri yoktan yaratan, sizi gnahlarinizi bagislamak iin agiran
ve belirlenmis bir sre sonuna kadar sizi erteleyen Allah hakkinda yetersiz bilgi mi var? Onlar: Siz
sadece bizim gibi bir besersiniz, bizi babalarimizin taptiklarindan alikoymak istiyorsunuz. O hlde
bize apaik bir delil getirin! dediler.
(Ibrahim/10)
96. ayetteki Benim aramda ve sizin aranizda ahit olarak Allah yeter ifadesi
su anlama gelmektedir: Allah, benim sizi islah etmek iin harcadigim tm
abalardan ve sizin benim grevimi engellemek iin harcadiginiz tm abalardan
haberdardir. Onun sahitligi yeter, nk nihai hkm O verecektir.
Rabbimizin Kuranda gerek elisinin sahsina ynelik itirazlar olarak gerekse
msriklerin degisik mucize beklentileri olarak ana hatlari ile bildirdigi hususlar,
asagidaki rivayetlerde bazi olaylar nakledilerek yer almistir:
MUCIZE ISTEYENLER
Ibn Cerr Taber der ki: Bize Ebu Kreyb... Ibn Abbs'tan nakletti ki, o yle demi: Bir gn
gne battiktan sonra K'be'nin arkasinda Reba'nin iki oglu Utbe ve Seybe, Harb oglu Ebu Sfyn,
Abdddr ogullarindan bir adam, Esed ogullarinin kardeleri Ebu'1-Bahter, Esed oglu Muttalib
oglu Esved, Esved oglu Zeni'a, Mugre oglu Veld, Him oglu Ebu Cehil, Ebu beyy oglu Abdullah,
1323
Halef oglu meyye, Vil oglu s, Sehm kabilesinden Haccc'm iki oglu Nbeyh ve Mnebbih kendi
aralarinda toplandilar. Ve dediler ki: Muhammed'e bir heyet gnderin, onunla-konusun, tartisin ve
onu ciz biraksin. Bylece sizin mazeretiniz kalmaz. Bunun zerine Hz. Peygambere bir heyet
gnderdiler ve Kavminin erafi seninle konumak iin toplandi dediler. Raslullah (s.a.) hak yola
girme konusunda onlarin durumunda bir ey [degiiklik] oldugunu zannederek koa koa geldi. Hz.
Peygamber onlarin dogru yola gelmesini ok istiyor, seviyordu. Onlarin kari ikmalari kendisine zor
geliyordu. Nihayet varip yanlarina oturdu. Onlar dediler ki: Ey Muhammed, biz seni bir daha
mazeretimiz kalmasin diye agirdik. Allah'a and olsun ki Araplardan kavmi arasina, senin kavminin
arasina girdirdiginden daha kt bir ey girdiren kimseyi tanimiyoruz. Sen, babalara kfrettin, dini
ayipladin, rylari budalalikla niteledin, tanrilara hakaret ettin ve toplulugu dagittin. Seninle bizim
aramizda olan her konuda ilemedik bir ktlk birakmadin. Sen bu sz getirmekle maksadin bir
mal elde etmek ise, sana malimizdan toplayalim ve sen iimizde en ok mali olan kii ol. Eger
maksadin aramizda eref elde etmekse, seni baimiza efendi yapalim. Eger kral olmak istiyorsan,
zerimize kral yapalim. Eger senin grdgn syledigin ve sana gelen ey bir cin ise -byle olabilir-
, o zaman seni iyiletirmek iin tabip aramak iin malimi:i sarf edelim. Ve bu konuda seni mazr
sayalim.
Raslullah (s.a.) buyurdu ki: Sizin sylediklerinizden hi biri yok bende. Size getirdigim eyi,
ne malini:i istemek iin, ne stnzde eref elde etmek iin, ne de kral olmak iin getirdim. Yalnizca
Allah Tel beni size vekl olarak gnderdi. Bana bir Kitap indirdi. Sizi mjdelememi ve uyarmami
emretti. Bunun zerine ben de size, Rabbimin risletini teblig ettim ve gtte bulundum. Size
getirdigim eyi kabul ederseniz; bu, sizin dnya ve hirette payiniza den eydir. Eger
reddederseniz; Allah'in emri uyarinca sabrederim. En sonunda Allah benimle sizin aranizda
hkmn verir. Ya da Raslullah (s.a.) buna benzer szler sylemiti.
Onlar dediler ki: Ey Muhammed; sana aikladigimi:i kabul etmezsen, bilmi ol; artik
insanlardan hi birisi sana kari diyar bakimindan bizim yanimizda daha dar, mal bakimindan daha
az, geim bakimindan da daha sikintili bir durumda olamaz. O zaman Rabbinden dile de -seni
gnderdigi o eyle gnderen Rabbinden- evremizi bize daraltan u daglari yrtsn ve lkemizi
dzeltsin. Orada tipki Irak'ta, Sam'da bulunan irmaklar gibi irmaklar kaynatsin. Atalarimizdan
gm olanlari geri gndersin. Bize gnderecekleri arasinda Kusayy Ibn Kilb da bulunsun. nk
o, dogru szl bir ihtiyardi. Senin dedigini ona soralim, bakalim dogru mu sylyorsun, yoksa btil
mi? Eger istedigimizi yaparsan ve onlar da seni dogrularlarsa, biz de artik seni tasdik ederiz. Senin
Allah katindaki mertebeni kabul ederiz. Ve senin, dedigin gibi Allah'tan gnderilmi bir eli olduguna
inaniriz.
Raslullah (s.a.) onlara dedi ki: Ben, bunun iin peygamber olarak gnderilmedim. Ben,
Allah katindan bana verileni size getirmek zere geldim. Ben, gnderildigim risleti size teblig ettim.
Eger kabul ederseniz; bu, sizin dnya ve hiretteki nasbinizdir. Eger reddederseniz ben, Allah'in
emrine sabirla riz gsteririm. T ki benimle sizin aranizda hkmn versin. Onlar dediler ki:
Eger bu dedigimizi yapmazsan, kendini tut ve Rabbinden bize senin syledigini dogrulayan bir
melek gndermesini iste de biz ona senin iin mracaat edelim. Yine Rabbinden iste de senin iin
baheler, kkler, altin ve gmten hazneler yapsin ve senin, aramakta oldugunu sandigimiz eylere
ihtiycin kalmasin. nk sen, ari pazarda duruyor ve bizim gibi geim peinde kouyorsun. Ite o
zaman senin Rabbin katinda bir mevkiin oldugunu, stnlgn bulundugunu greniriz. Sayet iddia
ettigin gibi bir rasl isen...
Raslullah (s.a.) onlara yle dedi: Ben, bunu yapacak degilim. Ben, Rabbimden byle eyler
isteyecek birisi degilim. Ve ben bunun iin size peygamber olarak gnderilmedim. Allah beni mjdeci
ve uyarici olarak gnderdi. Size getirdigimi kabul ederseniz, bu, sizin dnya ve hiretteki
nasbinizdir. Eger reddederseniz, ben Allah'in emrine sabreder, riz gsteririm. T ki benimle sizin
aranizda hkmn versin.
Onlar dediler ki: yleyse senin iddia ettigin gibi, Rabbin her eyi yapmaya muktedir ise bize
gg indir. nk biz, bunu yapmadigin takdirde sana inanacak degiliz. Raslullah (s.a.) onlara
dedi ki: Bu, Allah'a it bir eydir. Isterse sizin iin yle yapar.
Onlar dediler ki: Rabbinin, bizim seninle beraber oturacagimi:i ve sana sormak istedigimiz
eyi soracagimi:i, diledigimiz eyleri isteyecegimizi bilmesine, sana gelip bizim mracaat
edecegimizi bildirmesine ve bu konuda getirdigine inanmazsak bize ne yapacagini haber vermesine
gelince: Duyduk ki btn bunlari sana Yemme'de kendisine Rahman denilen bir adam bildiriyormu.
Dogrusu, Allah'a and olsun ki, biz, Rahmn'a ebediyyen inanmayiz. Artik ey Muhammed, senin bize
beyn edecegin bir zrn yok. Allah'a and olsun ki, biz, senin bu yaptiklarina karilik seni birakacak
degiliz. Ya sen bizi mahvedeceksin, ya da biz seni... Onlardan bir kismi da dediler ki: Biz Allah'in
kizlari olan meleklere ibdet ederiz. Bir baka grup da dedi ki: Allah'i melekleriyle beraber
karimiza getirmedike sana mn etmeyiz.
1324
Onlar byle deyince, Raslullah (s.a.) kalkti. Onunla beraber halasi oglu Abdullah Ibn Ebu
meyye -ki, bu Abdlmuttalib'in ki:i Atkenin ogluydu- kalkti ve yle dedi: Ey Muhammed, kavmin
sana anlatacaklarini anlatti, sen onlarin anlattiklarindan hi birini kabul etmedin. Sonra kendileri
iin senden bazi eyler istediler ki, bunlar vesilesiyle Allah katindaki makamini grensinler. Sen,
bunu da yerine getirmedin. Sonra senden kendilerini korkuttugun azabin abucak gelmesini istediler.
Allah'a and olsun ki, sen, gge merdiven dayayip ykselmedike ve ben de sen dnnceye kadar
bekleyip sen beraberinde drt melekle birlikte syledigine ahdet eden yayilmi bir nsha ile birlikte
gelmedike sana ebediyyen mn etmem. O melekler senin dedigine ehdet etmelidirler. Allah'a
yemn ederim, eger sen bunu yapmi da olsan, yle saniyorum ki, ben yine seni dogrulayacak
degilim. Sonra Hz. Peygamberin yanindan ayrilip gitti. Raslullah (s.a.) da onlarin yanindan
ayrilip hzn dolu olarak evine dnd. nk kavmi kendini agirdigi zaman, onlarin mn
edeceklerini ummutu. Fakat onlarin mndan uzaklatiklarini grnce eseflendi, kederlendi.
Ziyd b. Abdullah el-Bekk, Ibn Ishk'tan bu rivayeti ayni ekilde nakleder. Ibn shk der ki:
Bana bunu ilim ehlinden bir kismi, Sad b. Cbeyr ve Ikrime kanaliyla Abdullah b. Abbs'tan
nakletti. Sonra da ayni rivayeti zikreder. Allah Tel, bu kfirlerin toplanmi olduklari bu mecliste
dogru yolu bulmak iin o eyleri gerekten istemi olsalardi, onlarin istegini karilardi. Ne var ki,
onlarin bu isteklerini sirf kfr ve inat olsun diye istediklerini ok iyi bildigi iin Raslne yle
demitir: Dilersen onlarin istediklerini sana veririz, ama bundan sonra da kfredecek olurlarsa,
lemlerde hi bir kimseyi azaplandirmadigimiz biimde onlari azaplandiririz. Ama dilersen onlar
iin tevbe ve rahmet kapisi ailir. Hz. Peygamber Hayir, onlar iin tevbe ve rahmet kapisinin
ailmasini dilerim dedi. Nitekim 59. yette Abdullah b. Abbs ve Zbeyr b. Avvm'dan nakledilen
hads gemiti. Furkn sresinde de yle buyrulur: Syle dediler: Bu ne biim peygamber ki,
yemek yiyor, sokaklarda geziyor? Ona beraberinde bulunup uyaran bir melek indirilseydi ya! Yahut
kendisine bir hazne verilseydi veya beslenecegi bir bostani olsaydi ya! Bu zlimler, m'minlere sizin
uydugunuz sdece bylenmi bir adamdir dediler. Sana nasil misller getirdiklerine bir bak! Onlar
sapmilardir, yol bulamazlar. Dilerse sana bunlardan daha iyi olan, ilerinden irmaklar akan
cennetler verebilen ve kkler kurabilen Allah, ycelerin ycesidir. Zten onlar kiyamet saatini da
yalanladilar. O saatin gelecegini yalanlayanlara ilgin alevli bir ate hazirlamiizdir (Furkn/7-
11). Sen bize yerden bir kaynak fikirtincaya kadar sana asla inanmayacagiz. Bu ayet-i
kerme'deki Yenbua kelimesi akan, gze demektir. Onlar, Hicaz topraginda akan bir gze
istiyorlardi. Geri bu, Allah iin pek kolaydi. Dilerse onu yapar ve onlarin istediklerinin hepsine
cevap verirdi. Ama Allah, buna ragmen onlarin dogru yola dnmeyeceklerini biliyordu. Nitekim
Allah Tel bu gibiler hakkinda yle buyurmaktadir: Dogrusu, zerlerine Rabbinizin sz hak
olanlar inanmazlar. Onlara her trl yet gelse bile. Elem verici azabi grnceye kadar (Ynus/ 96-
97). Bir baka yet-i celle'de ise yle buyrulur: Eger Biz, onlara gerekten melekleri indirseydik,
ller kendileriyle konusaydi ve her eyi karilarina toplasaydik, Allah dilemedike onlar yine de
inanacak degillerdi. Fakat onlarin ogu bunu bilmezler (En'm/111).
Yahut iddia ettigin gibi gg zerimize para para dresin. Sen bize kiyamet gn
ggn paralanip decegini sylyorsun. Etrafa yayilacagini bildirerek tehdit ediyorsun. yleyse
bunu dnyada acele olarak yap ve para para gg zerimize indir. Bu ifde onlarin: Ey
Allah'imiz! Eger bu, gerekten Senin katindan ise bize gkten ta yagdir! (Enfl/32) kavli gibidir.
Suayb Aleyhisselm'in kavmi de ondan ayni eyleri istemi ve demilerdi ki: Eger dogrulardan isen
bizim zerimize gkten bir para indir (Suar/187). Bunun zerine Allah Tel onlari, glgelik
gnn azabiyla cezalandirmiti. Dogrusu o gnn azabi pek bykt. lemlere rahmet olarak
gnderilen tevbe peygamberine gelince: O, bunlarin bekletilmesini ve kendilerine sre taninmasini
istemitir. Belki Allah, onlarin soyundan Allah'a ibdet edip irk komayan bir nesil ikarir diye.
Gerekten de byle olmutur. nk yukarida adi geen o kiilerden bir kismi daha sonra Mslman
olmu ve Islm'da gzel mertebelere ermilerdir. Hatt Hz. Peygambere o son sz syleyen
Abdullah b. Ebu meyye tamamen teslim olarak Islm'a girmi, Allah Azze ve Celle'ye dnmtr.
Yahut da altindan bir evin olsun! Abdullah b. Abbs, Mchid ve Katde, burada geen zuhruf
kelimesinin altin anlamina geldigini sylerler. Hatt Abdullah b. Mes'd'un rivayetinde bu yet u
ekilde okunur: Veya gge ykselesin. Biz sana bakip dururken bir merdivenle gge ikasin.
676
97,98
Ve Allah kime klavuz olursa, iyte o dogru yolu bulmuy olandr. Kimi
de saptrrsa, artk bunlar iin Allah'n astlarndan hibir yardmc, koruyucu,
676
(Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran, Ibn-i Kesir, Ibn-i Hisam; es-
Siretn-Nebeviye, 1, 236-238)
1325
yol gsterici yakn kimse bulamazsn. Ve Biz, onlar kymet gn kr, dilsiz ve
sagr olduklar hlde, yzleri st toplayacagz. Onlarn varacaklar yer
cehennemdir. Ne zaman ki cehennem dindi, onlara ateyi arttrrz. yte bu,
onlarn, yetlerimizi/ almetlerimizi/ gstergelerimizi rtbas etmiy olmalar ve
Bizler, bir ygn kemik ve ufalanmy toz oldugumuz zaman m, biz yeni bir
oluyturuluyla kesinlikle diriltilmiy mi olacagz? demiy olmalar nedeniyle
onlarn cezasdr.
Bilindigi gibi, Rabbimiz rahmeti geregi kitap indirmis, eli gndermis ve akil
gibi bir nimet verdigi insani bikip usanmadan uyarmistir. Allahin bu ltfuna ragmen
sapiklik sergileyerek degisik slplarla evire evire aiklanmis apaik ayetleri inkr
edenler ise cezalarini mutlaka ekeceklerdir. Iste, daha evvel birok ayette yer almis
olan bu ilke, burada bir kez daha tekrarlanmaktadir.
Allah sadece kendi hidayetine ulasmak isteyen kimseleri dogru yola
ulastirmakta, kendi hidayetinden sapmak isteyenlerin de sapitmasina izin
vermektedir. Allah'in hidayet kapisini kapadigi kimseyi dogru yola getirmek ise hi
kimsenin gc dhilinde degildir. nk inatiligi ve sapikliktaki israri yznden
hakki grmeyen, duymayan, konusmayan o kimseler hidayetten mahrum
kilinmislardir. Aslinda bu tr insanlarin hidayetten mahrum kilinmalari bizzat kendi
elleriyle isledikleri sular sebebiyledir. Ayetin bildirdigine gre, bu kimseler
dnyada kr, sagir ve dilsiz olarak yasamayi tercih ettiklerinden dolayi kiyamet
gnnde de kr, sagir ve dilsiz olarak diriltileceklerdir.
104
Kesinlikle size Rabbinizden gznz aacak, dogru yolu bulduracak bilgiler geldi. Artik
kim hakki grrse yarari kendisine, kim de krlk ederse zarari kendisinedir. Ben sizin zerinize bir
beki degilim!
(Enam/104)
29
Ve de ki: O gerek, Rabbinizdendir. O nedenle dileyen iman etsin, dileyen bilerek reddetsin
/ inanmasin. Sphesiz Biz, sirk kosarak yanlis, kendi zararlarina is yapanlar iin duvarlari, epeevre
onlari iine almis bir ates hazirladik. Ve eger yagmur yagsin isterlerse, erimis maden gibi yzleri
haslayan bir su yagdirilir. O, ne kt bir iecektir! Dayanma/ siginma yeri olarak da ne kadar ktdr!
(Kehf/29)
29
Sphesiz bu, bir gttr. Artik dileyen kisi Rabbine dogru yol edinir.
(Insan/29)
71
Ey iman etmis kisiler! nleminizi alin, sonra da onlara karsi ya kk birlikler hlinde sefere
ikin veya topluca sefere ikin.
(Nisa; 71:
27,28
Bu, lemler iin; sizden dogru gitmek isteyenler iin gtten baska bir sey degildir.
(Tekvir/27, 28)
171
Ve kfirlerin; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis olan kisilerin hli, sadece bir
agirma veya bagirmadan baskasini isitmeyen seylere oban haykirisi/ karga haykirisi yapan
kimsenin hli gibidir; sagirdirlar, dilsizdirler, krdrler. Bu yzden onlar akil da etmezler.
(Bakara/171)
Ve Mlk/22, Kamer/48, Kehf/53, Furkan/12, 13.
99
Onlar, gkleri ve yeri oluyturan Allah'n, kendilerinin ayn olan
insanlar oluyturmaya da g yetiren oldugunu ve onlar iin yphe edilmeyen
bir sre sonu belirlemiy oldugunu da grmediler mi? yte bu yirk koyarak
1326
yanly; kendi zararlarna iy yapanlar, geregi rtmeden bayka yeyden
kandlar/ hep gerekleri rtmeye yneldiler.
Bu ayette msrikler, gkleri ve yeri yaratan Allahin yeniden yaratmaya da g
yetirecegini grmedikleri, dsnmedikleri iin kinanmaktadir. Bu ifade ayni
zamanda msriklerin Allah inancina sahip olduklarini da gstermektedir. Ne var ki,
bu inanlari berrak, ari-duru olmadigi gibi, diger inan ilkeleriyle de uyumlu
degildir. Bu durum baska ayetlerde de dile getirilmistir:
25
Yine andolsun ki onlara: Gkleri ve yeri kim olusturdu? diye sorsan, kesin Allah
diyeceklerdir. De ki: Tm vgler, Allah'adir; baskasi vlemez! Aslinda onlarin ogu bilmezler.
(Lokman/25)
57
Elbette gklerin ve yerin olusturulmasi, insanlarin olusturulmasindan daha byktr. Ama insanlarin ogu
bilmiyorlar.
(Mmin/57)
33
Onlar, sphesiz gkleri ve yeryzn olusturan ve onlari olusturmakla yorulmamis olan
Allah'in lleri diriltmeye de g yetiren oldugunu grmediler mi/ dsnemediler mi? Evet sphesiz
ki, O, her seye gc yetendir.
(Ahkf/33)
81
Gkleri ve yeri olusturan, onlar gibilerini de olusturmaya g yetiren degil midir? Evet,
elbette g yetirendir! Ve O, ok ok mkemmel olusturandir, ok iyi bilendir.
82
Sphesiz ki O, bir seyi dilediginde, O'nun buyrugu/isi o seye Ol! demektir; o da hemen
oluverir.
83
O hlde her seyin mlkiyet ve ynetimi Kendi elinde olan Allah, her trl noksanliklardan
ariniktir. Siz de yalniz O'na dndrleceksiniz.
(Ya Sin/81-83)
100
De ki: Eger siz, Rabbimin rahmet hazinelerine sahip olsaydnz,
harcanr tkenir endiyesiyle kesinlikle elinizde tutar; kimseye bir yey
vermezdiniz. Ve insan ok cimridir.
Bu ayette, insanin fitratinda bulunan cimrilik zelligine deginilmekte ve
insanin evrene de sahip olsa yine eli siki davranacagi bildirilmektedir.
Gerekten de insan cimridir, nk muhta olarak yaratilmistir. Muhta olan
bir varlik, ihtiyacini giderecegi seyleri sever ve onlari elinde tutmaya ynelir.
Insanin harcamaya kiydigi seyler, daha ok kendisine gerekmedigini dsndg
seylerdir. Harcamayi gze aldigi bazi seyler de vardir ki, bu seyleri harcamakla
evresine gsteris yapmayi; karsiliginda da begenilme, vlme, tesekkr gibi
manevi hazlar elde etmeyi umar. Bu tarz harcamalar aslinda harcananlarin yerine
maddi veya manev bir seyler konmak iin yapildigindan, insanin cmertligini
gsteren harcamalar sayilamaz. Cmertlik, bu dnyada hibir karsilik beklemeden
harcama yapmaktir. Bu da insanin Allah iin harcama yapmasi ve karsiligini sadece
Allahtan beklemesi demektir. Bu nedenledir ki, cmertlik mmin insanlara zg bir
ahlak erdemdir. Insanin fitr bir zelligi olan cimrilik ancak iyi bir iman
terbiyesiyle azaltilip cmertlige dnstrlebilir.
Insanin fitratindan gelen cimrilik zelligi baska ayetlere de konu olmustur:
53
Yoksa onlar iin dnya ynetiminden bir pay mi vardir. Eger yle olsaydi, insanlara bir
hurma ekirdeginin oyugunu bile vermezlerdi.
(Nisa/53)
1327
19-21
Sphesiz insan dayaniksiz ve huysuz olusturulmustur; kendisine ktlk dokundu
mu sizlanir. Kendisine hayir dokundu mu/ kendisi varlikli kilindiginda da kk bir yardimi bile
engeller.
(Mearic/19-21)
Konumuz olan ayet ayrica 55. ayette peygamberlerle ilgili olarak Allahin
bazilarini bazilari zerine fazlalikli kilmasi ifadesiyle belirtilen ilah yasaya da bir
gnderme iermektedir. nk belirgin gstergelere ragmen bir kimsenin
stnlgn kabul etmemek de bir tr cimriliktir. Mekkeli msrikler, somut
delillerle ortaya ikmis olan peygamberimizin eliligini reddetmis, yani onun
kendilerinden stnlgn kabul etmeyerek cimrilik gstermislerdir. Bu bakis aisi
ile ayetin anlami syle takdir edilebilir: Bir baskasinin stnlgn kabul
edemeyecek kadar cimri olan kimselerin, Allahin tm hazinelerine sahip olsalar bile
baskalarina harcama konusunda cmert olmalari beklenemez.
101
Ve andolsun Biz, Ms'ya apak dokuz; birok yet [almet/gsterge]
verdik iyte Isrlogullari'na soruver. Hani Ms, kendilerine geldi de Firavun
o'na, Ey Ms! Ben senin bylenmiy oldugunu kesinlikle biliyorum demiyti.
102
Ms dedi ki: Sen kesinlikle bildin ki, yetleri, birer ibret olmak zere,
ancak gklerin ve yerin Rabbi indirdi. Ve ben de senin ykma ugramylgna
kesinlikle inanyorum.
103
Bunun zerine Firavun, Ms'y ve srlogullar'n Msr'dan srmek
istedi de Biz, onu ve beraberindekilerin hepsini suda bogduk.
104
Ve ondan sonra Biz srlogullar'na, Bu topraklara siz yerleyin! Sonra
hirete dair verilen sz geldigi vakit, sizi toplayp bir araya getirecegiz dedik.
Bu ayetlerde, surenin girisindeki Israilogullari ile ilgili pasaja atif yapilarak
Israilogullarinin tm kissalari ok kisa ve z olarak hatirlatilmakta ve bu kissalardan
hisse ikartilmasi istenmektedir. Bu ayet grubu ayrica msriklerin mucize taleplerine
verilen nc bir cevap konumundadir. Onlara sanki sunlar sylenmektedir:
'Istediginiz trden dokuz mucize, sizden nce Firavun ve yandaslarina gsterilmisti.
Onlar da ayni sizin gibi, eliye sihirlenmis, mecnun demisler ve Allahi asikre
grmedike Musaya inanmayacaklarini sylemislerdi. Gnderdigimiz mucizeleri
grdkten sonra da inkrlarina devam etmeleri ve Musa ile Israilogullarini
yurtlarindan ikarmaya girismeleri zerine baslarina ne geldigini biliyorsunuz. Eger
siz de byle devam edecek olursaniz, onlar gibi ayni akibete ugrayacak, helk
edileceksiniz.
Bu ayetlerde konu edilen Musa ile ilgili olaylarin detayi Araf suresinin 103-
162. ve Ta Ha suresinin 42-82. ayetlerinde yer almistir.
101. ayette geen dokuz sayisi adet ifade etmek iin kullanildigi gibi,
klsik Arapada tipki yedi, yetmis, bin sayilari gibi okluk belirtmek iin de
kullanilir. Dolayisiyla ayetteki ifade hem Musa peygambere pek ok mucize
verildigi seklinde hem de dokuz adet mucize verildigi seklinde anlasilabilir.
104. ayet bize gre peygamberimizin Mekke'yi fethedecegi ynnde bir
mjdeyi de iermektedir. nk Mekke halki da Firavun gibi peygamberimizi
yurdundan ikarmak istemektedir. 104. ayet Musa ve Israilogullarinin ikarilmak
istendikleri topraklara yerlestirildigini hatirlatarak ayni seyin Mekkelilerin de basina
gelebilecegini ihtar etmis olmaktadir. Nitekim bu durum aynen gereklesmistir.
1328
105
Ve Biz Kurn' sadece hak ile indirdik, o da sadece hak ile indi. Ve Biz seni yalnzca mjdeci ve uyarc
olarak eli yaptk.
106
Ve Kurn'i, Biz onu insanlara beklentilere gre grenip gretesin diye
para para ayirdik ve Biz onu indirdike indirdik!
Bu ayetlerde konu yine Kurana getirilmiy ve Kurann Allah tarafndan
hakk ile indirildigi bildirilmiytir. Hakk ile indirdik ifadesi, Kuranda
herhangi bir eksiklik veya fazlalk olmadg, yani Kurann iine Allahtan
olmayan bir yeyin karymasna izin verilmedigi, Kurann korundugu ve
korunacag anlamna gelmektedir. Kurann Allahn indirmesi oldugu, Nisa
suresinde yyle ifade edilmiytir:
166
Fakat Allah, sana indirdigine ki onu Kendi bilgisiyle indirmitir shitlik eder. Tm yetler
de shitlik ederler. Shit olarak da Allah yeter.
(Nisa/ 166)
Bu bildirimden sonra eliye dnlmy ve kendisinin yalnzca mjdeci
ve uyarc olarak eli yapldg hatrlatlarak ona Kuran nasl tantmas
gerektigi gretilmiytir. Buna gre, Kuran, beklentiler dogrultusunda nasl
para para [necm, necm] indirildiyse, yararl olabilmesi iin yine para para
[necm necm], karytrlmadan, indirildigi sra ile okunmas ve anlatlmas
gerekmektedir.
32
Kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseler: Kurn o'na bir defada
topluca indirilmeli degil miydi? de dediler. Biz, onu senin kalbine iyice yerlestirelim diye byle
para para indirdik. Ve Biz, onu tane tane/ birbirine karistirmadan vahyettik.
(Furkan/32)
107, 108
De ki: Siz Kurn'a ister inann, ister inanmayn; yu daha nce
kendilerine bilgi verilenler; Kurn onlara okundugunda onlar, boyun egip
teslimiyet gstererek eneleri st kapanrlar. Ve Rabbimiz her trl
kusurdan arnktr. Rabbimizin vaadi kesinlikle gerekleyecektir derler.
109
Ve onlar, aglayarak eneleri st kapanrlar. Ve Kurn, onlarn
sayglarn, alak gnllgn artrr.
Dikkat edilirse, 85. ayetten beri konu ekseni, -sudan bahaneler ileri srerek
mucize isteyen yalanlayicilara verilen ikna edici cevaplar disinda- Kuran olmustur.
Bu ayetlerde de hem o gnn yalanlayicilarina hem de tm zamanlarin insanlarina
seslenilmis, Kuran okundugunda bilgi sahibi kisilerin cahiller gibi davranmadiklari,
davranmayacaklari iln edilmistir.
Rabbimizin daha nce kendilerine ilim verilenler seklinde niteledigi bilgi
sahipleri, Mcahidden gelen bir nakle gre, peygamberimize indirilen ayetleri
dinlediklerinde hemen secde edip yere kapanan Zeyd b. Amr b. Nfeyl, Varaka b.
Nevfel ve Abdullah b. Selm adlarindaki bir Ehlikitap grubudur.
677
677
Razi, el-Mefatihul-Gayb; Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1329
Daha nce kendilerine ilim verilen bu grubun bu durumu ile 41. ve 82.
ayetlerde Kuranin ilerindeki nefreti artirdigi bildirilen Mekke msriklerinin
durumu karsilastirildiginda su sonuca ulasilmaktadir: Kuran, inkrcilarin
zulmlerini, bilgi sahiplerinin ise hasyetlerini arttirmaktadir.
Bilgi sahiplerinin Kuran karsisinda gsterdikleri duyarlilik Kuranda birok
kez ortaya konmustur:
82
Sen, kesinlikle iman eden kisilere karsi dsmanlik ynnden insanlarin en siddetlisi olarak, o
Yahudileri ve o ortak kosan kimseleri bulursun. Ve kesinlikle iman eden kimselere sevgi
bakimindan en yakin olarak da, Sphesiz biz, Nasraniyiz/Hristiyanlariz diyen kimseleri bulursun.
Bu, kendi ilerinde kesisler ve rahipler oldugundan ve onlar byklk taslamadiklarindan
dolayidir.
83,84
Ve onlar, Eli'ye indirilen Kurni dinledikleri zaman, onun hak oldugunu grendiklerinden
dolayi gzlerinin yasla doldugunu grrsn. Onlar: Rabbimiz! Biz iman ettik, bizi shitler ile birlikte
yaz! ve Biz, Rabb'imizin bizi slihler toplumu ile birlikte girdirmesini umarken, Allah'a ve haktan
bize gelen seylere neden inanmayalim! derler.
(Maide/82- 84)
113,114
Hepsi bir degildirler. Kitap Ehli iinde dogruluk zere bulunan bir nderli topluluk
vardir ki onlar, gecenin saatlerinde boyun egip teslimiyet gstererek Allah'in yetlerini okurlar.
Allah'a ve hiret gnne inanirlar, herkese iyi kabul edilen seyleri emrederler, herkese ktlg
kabul edilen seylerden vazgeirmeye alisirlar, hayirlarda da birbirleriyle yarisirlar. Ve iste onlar, iyi
insanlardandirlar.
115
Ve onlar hayirdan ne islerlerse asla saklanmayacaktir/ karsiliksiz birakilmayacaklardir. Ve
Allah, Kendisinin korumasi altina girmis kisileri en iyi bilendir.
(l-i Imran/113-115)
199
Sphesiz ki Kitap Ehlinden, Allah'a inananlar, size indirilene ve kendilerine indirilene
Allah'a samimiyetle saygi duyanlar olarak inananlar da vardir. Onlar, Allah'in yetlerini az bir
degere degismezler. Iste onlar, cretleri Rableri katinda olanlardir. Sphesiz Allah, hesabi abuk
grendir.
(l-i Imran/199)
10
De ki: Hi dyndnz m? Eger Kurn, Allah tarafndan ise ve siz de onu bilerek
reddetmiyseniz, bununla birlikte srlogullar'ndan bir yhit de onun bir benzeri zerine tank olup
da inanmysa, siz de byklk tasladysanz Sphesiz ki, Allah yirk koyarak yanly, kendi
zararlarna iy yapanlar topluluguna klavuzluk etmez.
(Ahkaf/10)
114
Ve O, size Kurn'i ayrintili/hak-btil ayrilmis olarak indirdigi hlde, Allah'tan baska bir
hakem mi arayayim? Ve kendilerine Kitap verdigimiz su kisiler, Kurn'in sphesiz Rabbinden hak
ile indirilmis oldugunu bilirler. O hlde sen onlarin bu kitabin Allah tarafindan indirildigini bildikleri
hususunda sakin sphecilerden olma.
(Enam/114)
52
Szden [vahiyden/Kurn'dan] nce kendilerine Kitap verdigimiz kimseler; onlar, Sz'e
[vahye/Kurn'a] de inanirlar.
53
Ve onlara o Sz [vahy/Kurn] okundugu zaman onlar, Biz, ona inandik. Sphesiz o,
Rabbimizden gelen gerektir. Kesinlikle biz, ondan nce mslman olanlardik dediler.
(Kasas/52, 53)
110
De ki: Allah diye agrn veyahut Rahmn diye agrn. Hangi yeyle
agrrsanz agrn en gzel isimler O'nundur. Salt [ml ynden ve zihinsel
adan destek olman; toplumu aydnlatmaya alyman] aka yapma, gizli
de yapma. Ve bu ikisi arasnda bir yol ara.
1330
Bu ayet De ki! emri ile basladigina gre, birilerine cevap mahiyetindedir.
Esab-i nzul nakillerinden biri, bu ayetin Rahmanin ne oldugunu bilmeyen
msriklerin Muhammed hem yalnizca Allaha kulluk edeceksiniz, yalvaracaksiniz
diyor, hem de kendisi Ey Rahman! diye Allahtan bakasina dua ediyor demeleri
zerine indigini, bir digeri de Tevratta oka geen bir ismin Kuranda da
getigini gryoruz diyen ve bu isimle de Rahmani kasteden Yahudilere cevap
olarak indigini kaydetmektedir.
Ancak ayet, birilerine cevap olmasinin yani sira Allaha ynelirken
szcklerin hi neminin olmadigi anlamina da gelmektedir. nk btn gzel
isimler Allahindir ve hangisiyle niyazda bulunulursa bulunulsun fark etmemektedir.
Dolayisiyla Allah yerine, farkli dillerde olmak zere Tanri, alap, God, Huda,
Yezdan denmesinde hibir mahzur yoktur. Byle olmakla beraber, Kuranda rnek
verilen dualarin ekserisinde Allah Rabb sifati ile agrilmistir.
Esma-i Hsna konusunda Araf suresinin tahlilinde detayli aiklama mevcut
olup Allahin en gzel isimlerinden bir kismi toplu olarak Hasr suresinde
bildirilmistir:
22
O, kendisinden baska ilh diye bir sey olmayan Allah'tir. Grlmeyeni ve grleni bilendir.
O, yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet edendir, engin merhamet sahibidir.
23
O, Kendisinden baska ilh diye bir sey olmayan Allah'tir. O, btn kinatin hkmdri,
tertemiz, her trl ktlk ve eksiklikten uzak, her trl kusurdan uzak; sapasaglam, gven veren,
gzetici, koruyucu, dogrulayici ve gvenilir, en stn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn
olmayan/mutlak galip olan, diledigini zorla yaptiran, ulasilmaz, azametli, ihtiyalari gideren, isleri
dzelten, derman veren, byklk ve ululukta tek olan; her seyde ve her hdisede byklgn
gsterendir. Allah, onlarin ortak kostuklari seylerden ariniktir.
24
O, olusturan, kusursuz yaratan, her seye sekil ve sret veren Allah'tir. En gzel isimler O'nun
iindir. Gklerde ve yeryznde olanlar O'nu noksan sifatlardan arindirirlar. Ve O, en stn, en
gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan/mutlak galip olandir, en iyi yasa koyan,
bozulmayi iyi engelleyen/saglamyapandir.
(Hasr/22-24)
Ayetin son cmlesinde -her konuda oldugu gibi- sosyal destek konusunda da
orta yolun tutulmasi emredilmekte; saltin riyakrca yapilmasi da, korku sebebiyle
terk edilmesi de istenmemektedir.
111
Ve de ki: Tm vgler, hibir ocuk edinmeyen, sahiplikte ve
ynetimde kendisinin herhangi bir ortag bulunmayan, dyknlkten dolay
yardmcs olmayan Allah'a zgdr; baykas vlemez. Ve Allah' ululadka
ulula!
Ilk ayetinde peygamberimizin elilige atanmasinin konu edildigi sure, eliye
yapilan bir grev bildirimi ile son bulmakta ve bu son ayette ondan hamdin
Allaha zg oldugunu bir kez daha iln etmesi ve Onu yceltebildigi kadar
yceltmesi istenmektedir.
Mlkte kendisi iin herhangi bir ortagi bulunmayan, dknlkten dolayi
yardimcisi olmayan seklindeki aiklamayla hem gemis hem de agdas msriklere
gnderme yapilmistir. nk onlar, Allah'in kendi mlkn idare etmekte kendisine
dost, vezir, mstesar mahiyetinde Kutub, Kutbul-Aktap, Kavs, Kavs-i Azam gibi
bir takim yardimcilar, temsilciler tayin ettigine inanirlar. Bu inan, mlkn idare
etmede Allahin gsz ve yardima muhta oldugunu, dolayisiyla da ilhlikta
kendisine destek olacak yaverlere ihtiya duydugunu kabul etmeyi gerektirir.
1331
Surenin son ayetindeki aiklama ile msriklerin bu sapik inanlari reddedilmis,
Allahin kendi mlkn idare etmede ne esitli blgelere ynetici yapacagi azizlere
ne de esitli konularda yetki devredecegi ilhlara ihtiyaci olmadigi mesaji verilerek
tevhide vurgu yapilmistir. nk O, esi ve benzeri bulunmayan, tek basina her seyin
yaraticisi, yarattigi her seyi ortagi veya destekisi olmadan ynetmeye muktedir
olandir.
Allah, dogrusunu en iyi bilendir.
51/YUNUS SURESI
GIRIS:
Yunus suresinin Mekkede 51. sirada indigi kabul edilir. Surenin 40- 90.
ayetleri ile 95 ve 96. ayetlerinin Medine dneminde indigi grsnde olanlar oldugu
gibi, 41. ayetten itibaren tmnn [41-109. ayetlerin] Medinede indigini ileri
srenler de vardir. Ancak surede islenen konularin ierigi ve islenis tarzi gibi
nedenlerden dolayi surenin tamaminin Mekkede indigi kanaati agir basmaktadir.
Surede iman, tevhit, ahiret inanci, eli ve elinin grevi gibi konular ile
Kuranin tartisilmaz mucizeligi ve insanlarin sorumluluklari zerinde durulmustur.
Bu konularda kfirlerin esitli itirazlarina ikna edici cevaplar verilerek bu
itirazlarinin asil sebepleri ortaya konmus, Nuh kavmi ve Musa-Firavun
kissalarindaki zel noktalara deginilerek ok arpici ibret levhalari sergilenmistir.
1332
RAHMAN, RAHIM ALLAH ADINA
MEAL:
1
Elif/1, Lm/30, R/200. yte bunlar, o yasalar ieren kitabn yetleridir.
2
nsanlar uyar ve inananlara Rableri nezdinde kesinlikle kademe sdk
[hoy geliyler, mutlu yayamlar] oldugunu mjdele diye kendilerinden, olgun
bir adama vahyediyimiz onlara tuhaf m geldi? Kfirler; Allah'n ilhlgn ve
rabligini bilerek reddeden kimseler, Hi yphesiz bu eli/ bu kitap, kesinlikle
apak byleyici szler syleyen bir bilgindir/gz boyayan etkili bilgilerdir
dediler.
3
Sphesiz sizin Rabbiniz, gkleri ve yeri alt evrede oluyturan, sonra en
byk taht zerinde egemenlik kuran, iyi ynetip duran Allah'tr. Dnyada
yardm edecek, destek olacak kiyi ancak O'nun izninden/ bilgisinden sonra
yardm edebilir. yte Bu, Rabbiniz Allah'tr. O hlde O'na kulluk ediniz! Hl
dynp ibret almaz msnz?
4
Hepinizin dny sadece O'nadr. Allah, bunu hak olarak vaat etmiytir.
Sphesiz O, halk ilk baytan oluyturur, sonra iman eden ve dzeltmeye
ynelik iyler yapan kimseleri nasipleri/ haklar olan paylar ile karylk
vermek iin geri dndrr. Su kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek
reddedetmiy olan yu kimseler, kfrleri; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek
reddedetmeleri nedeniyle, kaynar sudan bir iki ve ackl azap kendileri iin
olanlardr.
5
O, gneyi bir aydnlk, ay' bir yk yapan ve senelerin saysn ve hesabn
bilesiniz diye, aya menziller ayarlayandr. Allah bunu ancak gerek ile
oluyturmuytur. O, bilecek olan bir toplum iin yetleri ayrntl olarak aklar.
6
Sphesiz gece ile gndzn birbiri ardnca gelmesinde ve Allah'n
gklerde ve yerde oluyturdugu yeylerde, Allah'n korumas altna giren bir
toplum iin nice almetler/gstergeler vardr.
7,8
Bize kavuymay ummayan, dnya hayatna raz olan, onunla tatmin
bulan yu kimseler ve kendileri Bizim yetlerimize/ almetlerimize/
gstergelerimize duyarsz, ilgisiz olan kimseler; iyte bunlar, kendi elleriyle
ettikleri yznden varacaklar yer atey olanlardr.
9
Hi yphesiz iman eden ve dzeltmeye ynelik iyler yapan yu kimseler;
imanlarndan dolay Rableri kendilerine klavuz olur. Bol nimetli cennetlerinde
onlarn altlarndan rmaklar akar durur.
10
Onlarn oradaki dualar, Allah'm! Sen her trl eksiklikten
arnksn!dr. Ve onlarn oradaki selmlaymalar, Selmdr [saglk, esenlik,
1333
mutluluktur]! Dualarnn sonu da, Tm vglerin, lemlerin Rabbi Allah'a
oldugu!dur.
11
Ve eger Allah, insanlara, onlarn hayr arabuk istedikleri gibi,
ktlg alelacele verseydi, onlara, kesinlikle kendi srelerinin sonunu
gerekleytirirdi. Fakat Biz, Bize kavuymay ummayanlar azgnlklar iinde
bocalayanlar olarak terk ederiz.
12
Ve insana sknt dokundugu zaman, yan yatarken, otururken, dikilirken
Bize kesinlikle yalvarr. Kendisinden skntsn gideriverdik mi de sanki
kendisine dokunan o sknt iin Bize hi yalvarmamy gibi aldrmadan geip
gider. Snr ayanlara yaptklar yeyler iyte byle sslenmiytir.
13
Ve andolsun ki sizden nceki kuyaklar, yirk koyarak, kfrederek yanly
yaptklar zaman degiyime/ ykma ugrattk. Ve onlarn elileri ak belgeler ile
gelmiylerdi. Zaten onlar inanacak degillerdi. yte gnahkrlar toplulugunu Biz
byle cezalandrrz.
14
Sonra nasl amel edeceginize bakalm diye onlarn sonrasndan sizi
yeryznde onlarn yerine getirdik.
15
Ve yetlerimiz onlara aka okundugunda, Bize kavuymay
ummayanlar: Bundan bayka bir Kurn getir yahut bunu degiytir! dediler.
De ki: Onu kendimin ngrmesiyle degiytirmem benim iin sz konusu
olamaz. Ben, sadece bana vahyolunana uyuyorum. Rabbime isyan edersem,
kesinlikle byk bir gnn azabndan korkarm.
16
De ki: Allah dileseydi, ben Kurn' size okumazdm ve Allah, Kurn'
size bildirmemiy olurdu. Ben de Kurn'dan nce kesinlikle iinizde bir mr
kalmytm. Hl aklnz kullanmayacak msnz?
17
yleyse Allah'n aleyhine bir yalan uyduran veya O'nun yetlerini/
almetlerini/ gstergelerini yalanlayan kiyiden daha yanly; kendi zararlarna iy
yapan kim olabilir? Hi yphesiz bu gnahkrlar kurtuluya eremezler.
18
Onlar, Allah'n astlarndan, kendilerine zarar vermeyen ve kendilerine
yarar saglamayan yeylere tapyorlar ve Bunlar Allah katnda bizim
yardmclarmz/ destekilerimizdir diyorlar. De ki: Siz Allah'a gklerde ve
yerde Kendisinin bilmedigi bir yeyi mi haber veriyorsunuz? Allah, onlarn
ortak koytuklar yeylerin hepsinden arnktr ve ok ycedir.
19
Ve insanlar, sadece bir tek mmet idiler, sonra ihtilfa dytler ve eger
Rabbinden bir Sz gememiy olsa idi, ihtilf edip durduklar yeyler hakknda
aralarnda hkm kesinlikle gerekleytirilmiyti.
20
Ve onlar, Ona Rabbinden bir almet/ gsterge indirilseydi ya!
diyorlar. Grlmeyeni, duyulmayan, sezilmeyeni, gemiyi, gelecegi bilmek
kesinlikle Allah'a aittir. Hadi bekleyin. Sphesiz ben sizinle birlikte
bekleyenlerdenim deyiver!
21
Ve insanlara dokunan bir skntdan sonra kendilerine bir rahmet
tattrdgmz zaman, yetlerimiz/ almetlerimiz/ gstergelerimiz hakknda
onlarn bir pln vardr. De ki: Pln bakmndan Allah daha abuktur.
Sphesiz ki elilerimiz plnladgnz yeyleri yazp duruyorlar.
22
Allah, size karada ve denizde yolculuk ettirendir. Gemilerde
bulundugunuzda gemiler iindekileri tatl bir rzgrla gtrr. Yolcular
neyelendiklerinde, yiddetli bir frtna gelip atar, dalgalar her yerden gelir. Ve
onlar, epeevre kuyatldklarn anlaynca, dini Allah iin arndranlar olarak
O'na yalvarrlar: Bizi bundan kurtarrsan, hi kuykusuz, karylgn
deyenlerden oluruz.
1334
23
Sonra ne zaman ki Biz onlar oradan kurtardk, kurtulur kurtulmaz
yeryznde haksz yere tayknlklar yaparlar. Ey insanlar, taykinliginiz yu basit
dnya hayatinin kazanimi olarak sirf kendi zararinizadir. Sonra dnynz
sadece Bizedir. Sonra Biz, yapmiy olduklarinizi size haber verecegiz.
24
Dnya hayatnn rnegi, Bizim gkten indirdigimiz su gibidir. Ki gkten
indirdigimiz suyla insanlarn ve hayvanlarn yedigi bitkiler birbirine
karymytr. Sonunda yeryz sslerini taknp sslendigi, sahipleri de
kendilerinin, ona gc yetenler olduklarna inandklar bir srada, bazen
geceleyin bazen de gndz vakti, ona emrimiz gelivermiytir de anszn, sanki
dn orada hibir yenlik yokmuy gibi, onu, ta kknden biivermiytir. Biz,
yetlerimizi dynecek bir toplum iin iyte byle ayrntl olarak aklarz.
25
Ve Allah, selmet [esenlik, gvenlik, mutluluk] yurduna agryor ve O,
diledigi/dileyen kimseye klavuz olur.
26
Gzellik yapan kiyiler iin daha gzeli ve fazlas vardr. Yzlerine kara
bulaymaz, ayaglk, ayaglanma da. yte bunlar, cennet ashbdrlar. Onlar,
orada sonsuz olarak kalcdrlar.
27
Ktlk kazanmy olan kimseler de,
ktlgn cezas, bir benzeri iledir. Ve onlar bir ayaglk kaplar. Onlar iin
Allah'tan, hibir koruyucu yoktur. Sanki onlarn yzleri karanlk gecelerden
bir paraya brnmy gibidir. yte onlar ateyin ashbdrlar. Onlar orada
sonsuza dek kalacaklardr.
28,29
Ve hepsini toplayacagmz, sonra da o ortak koyanlar iin
Yerlerinize! Siz ve ortaklarnz! diyecegimiz gn, artk kesinlikle aralarn
iyice aacagz ve onlarn ortaklar, Siz sadece bize tapmyordunuz ki! Simdi
bizim aramzda ve sizin aranzda yhit olarak Allah yeter. Biz sizin
kullugunuzdan kesinlikle bilgisizdik/ duyarszdk diyecekler.
30
Onlar, iyte burada/o zaman herkes ne gnderdiyse onun imtihann
verecek. Ve kesinlikle gerek mevllar olan Allah'a dndrlecekler. ftira
edip uydurduklar yeyler de kesinlikle kendilerinden uzaklayp kaybolacaklar.
31,32
De ki: Sizi gkten ve yeryznden kim rzklandryor? Ya da
kulaklara ve gzlere kim sahip oluyor, bunlarn sahibi kim? Ve lden diriyi,
diriden ly kim karyor? Ve iyleri kim dzenliyor? Hemen Allah
diyecekler. O zaman de ki: O hlde hl Allah'n korumas altna girmeyecek
misiniz? yleyse iyte O, sizin gerek Rabbiniz Allah'tr. Artk, gerekten sonra
sapklktan bayka ne olabilir! O hlde nasl da evriliyorsunuz?
33
Hak yoldan kan kiyilere Rabbinin kelimesi gerekleymiytir: Sphesiz
onlar imana gelmezler.
34
De ki: Ortaklarnzdan, nce oluyturup, sonra da onu evirip yeniden
iade edecek/ diriltecek kimdir? De ki: Allah nce oluytur, sonra da onu iade
eder. O hlde nasl dndrlyorsunuz?
35
De ki: Ortaklarnzdan dogru yolu gsterecek olan kimdir? De ki:
Allah, hak olan dogru yola klavuzluk eder. O hlde kim dogru yola klavuz
olur? O hlde dogru yola klavuz olan m kendisine uyulmaya daha lyktr,
yoksa kendisine yol gsterilmeyince onu bulamayan m? O hlde size ne
oluyor? Nasl hkmediyorsunuz?
36
Ve onlarn ogu, ancak bir zanna uyarlar. Sphesiz ki zan, haktan
hibir yey kazandrmaz. Sphesiz Allah, onlarn yaptklarn ok iyi bilir.
37
Ve bu Kurn, Allah'n astlar tarafndan uydurulan degildir. Lkin
sadece iinde konu edilenlerin dogrulanmas ve Tevrt'n ayrntl olarak
aklanmasdr. Onda yphe edilecek hibir yey yoktur. lemlerin
Rabbindendir.
1335
38
Yahut Onu kendisi uydurdu diyorlar. De ki: yleyse siz benzeri bir
sre meydana getirin, Allah'n astlarndan agrabileceklerinizi de agrn.
Eger dogru kimseler iseniz.
39
Tam tersine, onlar bilgisini kavrayamadklar ve ilk olarak ortaya
kmas kendilerine henz gelmemiy olan bir yeyi yalanladlar. Bunlardan
nceki kiyiler, byle yalanlamylard. yte bak yirk koyarak yanly; kendi
zararlarna iy yapanlarn kbeti nasl olmuytur.
40
Onlardan Kurn'a inanacaklar da var, inanmayacaklar da var. Ve
senin Rabbin kargaya karanlar en iyi bilendir.
41
Ve eger seni yalanladlarsa hemen de ki: Benim amelim bana, sizin
ameliniz de size aittir. Benim yaptklarmdan siz uzaksnz, ben de sizin
yaptklarnzdan uzagm.
42
Ve onlardan sana kulak veren kimseler vardr. Onlar akln
alytrmazlarken sagrlara, sen mi dinleteceksin?
43
Onlardan sana bakanlar da var. Fakat sen, krlere, onlar grmeyenler
olsalar da sen mi klavuz olacaksn?
44
Sphesiz ki Allah, insanlara hibir yekil ve yolla hakszlk etmez. Velkin
insanlar kendi kendilerine yanlylar; kendi zararlarna iyler yaparak hakszlk
ediyorlar.
45
Ve insanlar, Allah'n, onlar toplayacag gnde, sanki onlar sadece
gndzden bir saat kalmylar gibi, aralarnda tanyrlar. Allah'a kavuymay
yalanlayan kiyiler, klavuzlanan dogru yoldan gidenler olmadklarndan
kesinlikle ziyana ugramylardr.
46
Ve Biz onlara vaat ettigimizin bir ksmn sana gstersek de yahut seni
vefat ettirsek; gemiyte yaptklarn, yapman gerekirken yapmadklarn bir bir
hatrlatrsak da, sonunda onlarn dny yalnzca Bize olacak. Sonra Allah
onlarn ne yapacaklarna yhittir.
47
Ve her nderli toplum iin eli olacaktr. O elileri geldiginde de
aralarnda adalet gerekleytirilmiytir. Ve onlar, hakszlga ugratlmazlar.
48
Ve onlar; Eger dogrular iseniz bu vaat ne zamandr? diyorlar.
49
De ki: Ben, Allah'n dilediginin dynda kendim iin bir zarar ve bir
yarara g yetiremem. Her nderli toplum iin bir sre sonu vardr. Onlarn
srelerinin sonu gelince artk ne bir an erteleyebilirler, ne ne alabilirler.
50
De ki: Hi dyndnz m? O'nun azab size geceleyin uykuda veya
gndzn gelecek olsa! Sulular bundan neyi acele isterler?
51
Bu azap meydana geldikten sonra m ona iman edeceksiniz, yoksa yimdi
mi? Hlbuki siz onu acele olsun istiyordunuz.
52
Sonra o yirk koyarak, inkr ederek yanly; kendi zararlarna iy
yapanlara, Tadn yu sonsuzlugun azabn! denilecek. Kazanmiy oldugunuz
yeylerden baykasi ile mi cezalandirilacaksiniz?
53
Ve O azap gerek mi? diye senden haber almak istiyorlar. De ki:
Evet. Rabbime andolsun ki o, kesinlikle bir gerektir. Ve siz, ciz brakanlar
degilsiniz.
54
Ve eger ki, yirk koymak sretiyle yanly; kendi zararlarna iy yapmy
olan herkes yeryznde ne varsa kendisinin olsa onu feda ederdi/ kurtulmalk
verirdi. Ve onlar, azab grnce piymanlk duyard. Ve aralarnda adalet
kesinlikle gerekleyecektir. Ve onlar, hakszlga ugramazlar.
55
Haberiniz olsun! Sphesiz gklerde ve yerde olan yeyler Allah iindir.
Haberiniz olsun! Sphesiz Allah'n vaadi gerektir. Velkin onlarn ogu
bilmiyorlar.
1336
56
Allah, hayat verir ve ldrr. Ve siz, yalnzca O'na dndrleceksiniz.
57
Ey insanlar! Size Rabbinizden bir gt, ggslerdekine yifa, inananlara
bir klavuz ve bir rahmet gelmiytir.
58
De ki: Bunlar, Allah'n ihsanyla ve rahmetiyledir. yte yalnzca
bunlarla sevinsinler. Bu, onlarn toplayp durduklarndan daha hayrldr.
59
De ki: Grdnz m/ hi dyndnz m? Allah, sizin iin nice rzklar
indirdi de siz onlardan bir ksmn haram ve hell yaptnz. De ki: Allah m
izin verdi size, yoksa siz Allah adna yalan m uyduruyorsunuz?
60
Ve Allah'a, yalan iftira atanlarn, kymet gnne dair gryleri,
inanlar nedir? Sphesiz Allah, insanlara ltfedendir velkin onlarn ogu
karylgn demiyorlar.
61
Ve sen, hangi iyi yaparsan yap, Kurn'dan onun hakknda ne okursan
oku ve siz ne iyte alyrsanz alyn, unutmayn ki, siz ona dalp gitmiyken, Biz,
sizin zerinizde yhitiz. Yerde ve gkte zerre agrlgnca hibir yey Rabbinizden
uzak kalmaz. Ve bundan kg ve daha byg ancak apak bir kitaptadr.
62,63
An gznz! Allah'n yaknlarna, yardmclarna ki onlar inanan
ve Allah'in korumasi altina girmiy kimselerdir kesinlikle kayg yoktur. Onlar
zlmeyecekler de.
64
Onlara dnya hayatnda ve hiret hayatnda mjde vardr. Allah'n
szleri iin degiyiklik diye bir yey yoktur. yte bu, en byk kurtuluyun ta
kendisidir.
65
Ve onlarn sz seni zmesin. Kesinlikle hkimiyet, yan ve yeref
btnyle Allah'a aittir. O, en iyi iyiten, en iyi bilendir.
66
Gznz an! Gklerde olan kimseler ve yeryznde olan kimseler
kesinlikle Allah'ndr. Ve Allah'n astlarndan istekte bulunan kimseler, ey
tuttuklarna tbi olmuyorlar. Onlar sadece zanna uyuyorlar ve onlar sadece
yalan sylyorlar.
67
Allah, iinde dinlenesiniz diye sizin iin geceyi, gresiniz diye de
gndz var edendir. Sphesiz bunda kulak verecek bir toplum iin
almetler/gstergeler vardr.
68
Dediler ki: Allah, ocuk edindi. O, bundan arnktr. O, zengindir/
hibir yeye muhta degildir. Gklerde ve yerde olan yeyler O'nundur. Buna
dair yannzda hibir delil yoktur. Allah'a kary bilmeyeceginiz bir yeyi mi
sylyorsunuz?
69
De ki: Su, Allah'a yalan uyduran kimseler kesinlikle kurtulamazlar.
70
O yeyler, dnyada bir kazanmdr. Sonra dnyleri yalnzca Bizedir.
Daha sonra da kfrettikleri; bilerek reddedip kabul etmedikleri yeyler
nedeniyle kendilerine o etin azab tattracagz.
71,72
Bir de onlara Nh'un nemli haberlerini oku: Hani o toplumuna: Ey
toplumum! Eger benim makamim; grevli oluyum, size karyi ikiyim ve Allah'in
yetleriyle gt veriyim size agir geliyorsa, yunu bilin ki, ben, iyin sonucunu
yalnizca Allah'a birakmiyimdir. Artik siz ve ortaklariniz her ne yapacaksaniz
toplanip btn gcnzle karar veriniz. Sonra bu iyiniz size dert olmasin. Sonra
bana gerekleytirin, bana sre de tanimayin. Sonra da eger yz evirirseniz; zaten
ben sizden bir cret istemedim! Benim cretim sadece Allah'in zerinedir. Ve ben
Mslmanlardan olmakla emrolundum demiyti.
73
Buna ragmen yine de o'nu yalanladlar. Biz de o'nu ve gemide kendisiyle
beraber olanlar kurtardk. Ve onlar gidenlerin yerine getirdik. yetlerimizi
1337
[almetlerimizi/ gstergelerimizi] yalanlayanlar da suda bogduk. O
uyarlanlarn kbetinin nasl olduguna bir bakver.
74
Sonra onun ardndan kendi toplumlarna eliler gnderdik de onlar,
onlara apak belgeler getirdiler. Ama daha nce onu yalanlamalar nedeniyle
inanmadlar. yte Biz, snr ayanlarn kalplerini byle damgalarz/mhrleriz.
***
75
Sonra bunlarn arkasndan Ms ve Hrn'u yetlerimizle/
almetlerimizle/ gstergelerimizle Firavun'a ve ileri gelenlerine gnderdik.
Fakat onlar byklendiler ve gnahkr bir toplum oldular.
76
Kendilerine tarafmzdan gerek gelince, Hi yphesiz bu, kesinlikle
apak bir sihirdir dediler.
77
Ms dedi ki: Siz hak iin, o, size gelince, Bu, bir byl szdr? m
diyorsunuz? Hlbuki byl sz syleyenler, umduklarna eremezler.
78
Onlar: Sen atalarmz zerinde buldugumuz yeyden bizi eviresin ve
yeryznde saltanat ikinizin olsun diye mi bize geldin? Biz ikinize de
inanmayz dediler.
79
Ve Firavun, Bana en bilgili, etkili sz syleyen bilginlerin tmn
getirin! dedi.
80
Sonunda etkili sz syleyen bilginler gelince, Ms onlara, Ne
atacaksanz atn! dedi.
81,82
Onlar ortaya atnca da Ms, Sizin getirdiginiz yey bir gz boyama/
aldatmacadr. Sphesiz, Allah onun boy ve aslszlgn ortaya karacaktr.
Sphe yok ki, Allah kargayaclarn iyini dzeltmez. Ve Allah, gnahkrlarn
hoyuna gitmese de, hakk, Kendi kelimeleriyle ortaya koyup gerekleytirir
dedi.
83
Sonra Firavun ve adamlarnn kendilerini ateye atacag korkusundan
dolay Ms'ya kendi toplumundan bir soydan bayka kimse iman etmedi. Ve
yphesiz Firavun yeryznde ok stn idi ve o kesinlikle snr ayanlardand.
84
Ve Ms, Ey toplumum! Siz Allah'a iman ettinizse, sadece O'na teslim
olan Mslmanlardan oldunuzsa, artk sadece O'na sonucu brakn! dedi.
85,86
Onlar da, Biz Allah'a iyin sonucunu braktk. Ey Rabbimiz! Bizi o
yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan toplum iin ateylere
srkleme ve bizi rahmetinle kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek
reddeden o kimseler toplumundan kurtar! dediler.
87
Ve Biz Ms ile kardeyine, Toplumunuz iin Msr'da birtakm okullar
hazrlayn ve okullarnz kble/hedef kln ve salt ikame edin [ml ynden
ve zihinsel adan destek olma; toplumu aydnlatma kurumlar oluyturun,
ayakta tutun] ve mminlere mjde verin! diye vahyettik.
88
Ve Ms: Rabbimiz! Sphesiz Sen Firavun'a ve ileri gelenlerine basit
dnya hayatnda znet ve mallar verdin. Rabbimiz! Senin yolundan saptirsinlar
diye Rabbimiz! Onlarn mallarn sil-spr ve kalplerine sknt dyr. nk
onlar o ackl azab grmedike iman etmeyecekler dedi.
89
Allah Her ikinizin de duas kesinlikle kabul olundu. yleyse ikiniz
dogru yolda devam edin. Ve bilmeyen kiyilerin yolunu sakn izlemeyin! dedi.
90-92
Ve srlogullar'n bol sudan/nehirden geirdik. Ama Firavun ve
askerleri azgnlk ve dymanlkla onlar hemen izledi. Sonunda bogulma ona
yetiyince, Gerekten, srlogullar'nn inandg Tanr'dan bayka tanr
olmadgna ben de inandm, ben de teslim olanlardanm dedi. -Simdi mi?
Hlbuki daha nce isyan etmiytin ve de bozgunculardan olmuytun. Artik Biz
senden sonra geleceklere ibret olasin diye, bugn seni zirhinla birlikte
1338
kurtaracagiz. Ve yphesiz insanlardan birogu kesinlikle Bizim yetlerimize/
almetlerimize/ gstergelerimize kary duyarsz/ilgisizdirler.
93
Ve andolsun srlogullar'n ok gzel bir yurda yerleytirdik ve onlar
hoy nimetlerden rzklandrdk da kendilerine bilgi gelene kadar ihtilfa
dymediler. Sphesiz Rabbin, o anlaymazlga dytkleri konularda kymet
gn aralarnda gerekleytirecektir.
94,95
Artk, sana indirdigimiz yeylerin bir ksmna dair kesin, yeterli bilgin
yok idiyse, hemen senden nce kitap grenip greten kimselere sor! Andolsun
ki sana Rabbinden hak gelmiytir. O hlde sakn yphe edenlerden olma! Sakn
Allah'n yetlerini yalanlayanlardan da olma, sonra zarara/kayba ugrayp ac
ekenlerden olursun.
96,97
Sphesiz, yu, aleyhlerinde Rabbinin Kelime'si hak olmuy olan
kimseler, kendilerine btn almetler/gstergeler hep birden gelse, yine de o
ackl azab grnceye kadar iman etmezler.
98
Ne olurdu, iman edip de imanlar kendilerine yarar saglamy bir kent
olsayd ya? Ancak Ynus'un toplumu ayrdr. Onlar iman ettikleri vakit, basit
dnya yayamnda o rezillik azabn zerlerinden kaldrdk ve onlar bir sreye
kadar yararlandrdk.
99
Oysa Rabbin dileseydi, elbette yeryzndekilerin hepsi topluca inanrd.
Artk, inanan kimseler olmalar iin, insanlar sen mi zorlayacaksn?
100
Allah'n izni/ bilgisi olmakszn, hi kimse iin iman etme yoktur. Ve
Allah, kirliligi/azab akln kullanmayanlarn zerine brakr.
101
De ki: Gklerde ve yerde ne var bir bakn! Ve iman etmeyecek bir
topluluga apaik yetler/almetler/ gstergeler ve uyarmalar bir yey saglamaz/
uyarmalar ne saglar?
102
Artk onlar, sadece kendilerinden nce gelmiy gemiy olanlarn
ugradklar gnlerin aynsn m bekliyorlar? De ki: Bekleyin, ben de sizinle
beraber bekleyenlerdenim.
103
Sonra Biz, elilerimizi ve iman edenleri kurtarrz. yte byle!
Mminleri kurtarmak zerimize dyen bir grevdir.
104-106
De ki: Ey insanlar! Eger benim dinimin ne oldugunu kesin ve tam
olarak bilmiyorduysanz, iyi bilin ki, Allah'n astlarndan sizin taptklarnza
ben tapmam. Velkin sizin cannz alacak olana/Allah'a taparm. Ve ben
mminlerden olmamla ve Tm benligini ortak koymaktan, Allah'n ilhlgn
ve rabligini bilerek reddetmekten Hakk'a dnen biri olarak Din'e dndr ve
sakn ortak koyanlardan olma! Ve Allah'n astlarndan sana yarar saglamayan,
zarar da dokunmayacak olan yeylere yalvarma! Buna ragmen eger yaparsan, o
zaman hi yphesiz sen yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan
kimselerden olursun diye emrolundum.
107
Ve eger Allah, sana bir zarar dokunduracak olursa, onu O'ndan bayka
giderecek biri yoktur. Ve eger sana bir hayr dilerse, o zaman da O'nun
verdiklerini geri evirecek biri yoktur. O, armaganlarn kullarndan diledigine
isabet ettirir. Ve Allah, ok yarlgayc, ok merhametlidir.
108
De ki: Ey insanlar! Rabbinizden, elbette, size hak gelmiytir. Artk
klavuzlanan dogru yola giren, ancak kendisi iin girmiytir ve gerekten, sapan
da, kendi zararna sapmytr. Ve ben, sizin zerinize sizi ayakta tutan; sizden
sorumlu biri degilim.
109
Ve sen, sana vahyolunan yeye uy! Ve Allah hkmn verinceye kadar
sabret. Ve Allah, hkm verenlerin en hayrlsdr.
1339
TAHLIL:
1
Elif/1, Lm/30, R/200. yte bunlar, o yasalar ieren kitabn yetleridir.
Sure, bizim kanaatimize gre birer uyari edati olan kesik harflere dikkat
ekerek baslamistir.
' E, . L, R harflerinin anlami ile ilgili olarak gemis dnemlerde
- Rabb benim, Ben Rabbim,
- Ben Allah'im, grrm,
- Ben Allah'im, Rahman'im gibi bir takim yakistirmalar yapilmistir. Bazilari
da bu harfleri Allahin er-Rahman isminde bulunan harflerin dagitilmis sekli olarak
grmstr.
678
Bu harflerin EBCD [Ebced] tablosundaki sayi degerleri;
' Elif: 1,
. Lam: 30,
Ra: 200 olup bu sayi degerlerinin neyi ifade ettigi konusuna henz bir
aiklama getirilememistir.
midimiz, bu konu zerinde cidd alismalar, arastirmalar yapacak Kuran
erlerindedir.
Kesik harflerden sonra ayet, somut varliklari gstermekte kullanilan iste
bunlar anlamindaki ='- tilke isaret zamiri ile devam etmektedir. Bu durum,
Kurana sihir diyenlere sert bir cevap mahiyetindedir. ='- Tilke [iste bunlar]
szcgyle ayetin baslangicindaki ' E, . L, R harflerine isaret edilmis
olabilecegi gibi, bu ayetten sonra vahyedilecek olan 2-109 arasindaki ayetlere de
isaret edilmis olabilir. Biz, ='- tilke szcgyle bu suredeki ayetlere isaret edilmis
olma olasiligini daha gl gryoruz.
Keza, ayette geen Kitab-i Hakim [hikmet dolu kitap] tabiri ile kastedilen
sey iin de iki olasilik sz konusudur: Kitab-i Hakim olarak nitelenen kitap Kuran
olabilecegi gibi, gnderilmis her kitabin kendisinden yazildigi Allah katinda sakli
kitap, yani Allahin bilgisi kapsamindaki Levh-i Mahfuz da olabilir. Ayrica
Kitab-i Hakim ifadesi ile Tevrat ve Incil kastedilmistir, nk bu surede zikredilen
ayetlerden Tevrat ve Incil'de de bahsedilmistir seklinde bir anlam ortaya ikarmak
mmknse de, bize gre bu ok uzak bir ihtimaldir.
KITAP HAKKINDA KULLANILAN HAKIM SIFATININ MANASI:
,='' Hakim szcg hikmet sahibi, muhkem kilinmis demektir. Bu
678
(Razi, el-Mefatihul-Gayb; Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1340
szck Kitapi niteleyen bir sifat olarak kullanildiginda, o Kitapin hell, haram ve
ceza hkmlerini ierdigi, yani onun bir yasalar kitabi oldugu anlamina gelir.
Bu ayette geen Hakm Kitap Kurandir. Nitekim bunu Kurandaki birok
ayette grmek mmkndr. Konu daha nce Ya Sin suresinde de tahlil edildigi iin
ilgili blmn tekrar okunmasini nermekle yetiniyoruz.
Hakim szcg Kuranda 92 yerde Allahin sifati mahiyetinde, 5 yerde de
Kuranin niteligi olmak zere 97 kez gemektedir. Szcgn Kuranin niteligi
olarak kullanildigi diger drt ayet sunlardir:
2-6
Babalari uyarilmamis, bu yzden de kendileri duyarsiz bir toplumu kendisiyle uyarasin diye
en stn, en gl, en serefli, yenilmesi mmkn olmayan/ mutlak galip olanin, engin merhamet
sahibinin indirdigi yasalar ieren/ bozulmasi engellenmis Kurn kanittir ki sen, o elilerdensin, hi
sphesiz sen dosdogru bir yol zerinesin.
(Ya Sin/26)
58
Iste bu, Biz bunu sana, yetlerden ve yasalar ieren hatirlatmalardan/ gtlerden/ Kurn'dan
okuyoruz.
(l-i Imran/58)
2-5
Iste bunlar, salti ikame eden [ml ynden ve zihinsel aidan destek olma; toplumu
aydinlatma kurumlari olusturan-ayakta tutan], zekti/vergiyi veren, hirete de kesin olarak
inananlarin ta kendileri olan gzellik-iyilik retenler ki ite bunlar, Rableri tarafindan bir dogru
yol zeredirler. Ve onlar, kurtulua erecek olanlarin ta kendileridir iin bir dogru yol kilavuzu ve
rahmet olmak zere yasalar ieren o kitabin yetleridir.
(Lokman/2-5)
4
Ve sphesiz Kurn, Bizim nezdimizdeki ana kitapta gerekten ok ycedir ve yasalar
iermektedir, saglamdir/ bozulmasi engellenmistir.
(Zhruf/4)
Hakim szcgnn ilk [vaz] anlami olan .o menea [engel olmak]
manasindan yola ikilarak Kitab-i Hakm tamlamasindan bozulmasi
engellenmis, saglam olarak korunmus, ierisinde tutarsizlik, eliski bulunmayan
Kitap anlami da elde edilebilir.
2
nsanlar uyar ve inananlara Rableri nezdinde kesinlikle kademe sdk
[hoy geliyler, mutlu yayamlar] oldugunu mjdele diye kendilerinden, olgun
bir adama vahyediyimiz onlara tuhaf m geldi? Kfirler; Allah'n ilhlgn ve
rabligini bilerek reddeden kimseler, Hi yphesiz bu eli/ bu kitap, kesinlikle
apak byleyici szler syleyen bir bilgindir/gz boyayan etkili bilgilerdir
dediler.
Bu ayette, Allahin kendilerinden bir beseri eli tayin etmesine sasiran kfirlere
bunda yadirganacak bir sey olmadigi sylenmektedir.
Esbab-i nzul nakilleri, peygamberimizin eli olarak gnderilmesi zerine,
Mekkelilerin Allah, elisi bir insan olmayacak kadar byktr ve Peki, Allah Ebu
Talib'in yetiminden baska eli gnderecek kimse bulmadi mi? diyen kfirlere bu
ayetin bir cevap olarak nazil oldugunu kaydetmektedir.
679
679
(Razi, el-Mefatihul-Gayb; Kurtubi, el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1341
Sureye girisin bu ayetle olmasi, Yunus suresinin Isra suresinin devami
oldugunu gsteren nemli bir isarettir. Bu, konumuz olan 2. ayetin Isra suresinin 95-
111 ayetlerinin devami olarak okunmasi hlinde daha iyi anlasilmaktadir.
KADEME SIDK
Ayette geen kademe sidk ifadesi hakkinda klsik kaynaklarda su
aiklamalar yapilmistir:
Katade, bu ifadeyi "eskiden beri dogruluk" diye aiklamitir. er-Rabi' ise dogru ve gerek bir
mkfat, Ata, siddiklik makami, Yeman ise dogru bir iman diye aiklamitir. Ayrica
Meleklerin duasi diye aiklandigi gibi, nden gnderdikleri [kendilerinden nce vefat eden]
salih evlat diye de aiklanmitir.
el-Maverd der ki: (Kademe Sidk), dogru ve samimi, itaate uygun, dogru mkfatin verilmesi
demektir. el-Hasen ve yine Katade derler ki: Kadem-i sidk, Muhammed [sav]'dir.
Yine el-Hasen'den dedi ki: Bu, Peygamber [sav]'in vefati musibetiyle kari kariya kalmalari
demektir.
Abdulaziz b. Yahya da der ki: "Kadem-i sidk", Yce Allah'in: "Sphesiz kendileri iin daha
nceden tarafimizdan iyilik takdir edilmi olanlar, ite onlar oradan [cehennemden]
uzaklatirilmilardir" (Enbiya/101) buyrugunda dile getirilmitir. Mukatil ise der ki: Kadem-i
sidk'tan kasit, onlarin dnyada iken iledikleri gzel amellerdir. Taber de bu gr tercih etmi-
tir.
680
- Kadem [ayak] ve -- sidk [dogruluk] szcklerinden meydana gelen
kademe sidk tamlamasi, bize gre dogruluk ayagi demektir ve insanlarin
yaptiklari amellerin karsiliginin hayirli, ugurlu olmasi anlamina gelir. Bu tamlama
ile ayette inananlarin yaptiklari amellerin karsiliklarini mutlaka eksiksiz hatta
fazlasiyla alacaklari, amellerin bosa gitmeyecegi ifade edilmistir. Yakin bir anlama
gelmek zere Trkede de Ugurlu kademli olsun diye bir deyim vardir. Kadem
szcg bu deyimde alinan, edinilen bir seyin, alan iin hayir ve ugur getirmesi
temennisini dile getirmekte ve Kurandaki Kademe Sidk tamlamasindakine yakin
bir anlam tasimaktadir.
Ayetin birinci cmlesini olusturan 'Insanlari uyar ve inananlara Rabbleri
nezdinde kesinlikle kademe sidk oldugunu mjdele diye kendilerinden bir adama
vahyediimiz onlara tuhaf mi geldi? seklindeki soru cmlesi Istifham-i Inkari
olup takrir ve azar anlami tasimaktadir. Kendilerine ilerinden birinin eli olarak
gnderilmesine sasirdiklari iin azarlanan kfirlerin bu durumu baska ayetlerde de
dile getirilmis, hatta daha nceki kavimlerin de kendi peygamberlerine tipki
Mekkeliler gibi davrandiklari bildirilmistir:
4,5
Ve ilerinden kendilerine bir uyarici geldigine sastilar da o kfirler; Allah'in ilhligini ve
rabligini bilerek reddeden o kimseler, Bu bir sihirbazdir, ok ok yalan syleyen birisidir. O bunca
ilhi, bir tek ilh mi yapmis? Bu gerekten ok sasilacak bir sey! dediler.
6-8
Ve ilerinden ileri gelenler yrdler: Ilhlariniz zerinde direnin ve sznzden,
kararinizdan dnmeyin. Bu, gerekten, sizden beklenen bir seydir! Biz bunu son/baska bir dinde
isitmedik, bu ancak bir uydurmadir. gt/ Kitap aramizdan o'nun zerine mi indirildi? Aksine
onlar Benim gdmden/ Kurn'dan yetersiz bilgi iindeler, aksine onlar henz azabimi
tatmadilar.
(Sad/4-8)
31
Yine onlar: Bu Kurn, su iki sehirden bir byk adama indirilmeli degil miydi? dediler.
(Zhruf/31)
680
(Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1342
94
Ve insanlara yol gsterimi/Kurn gelince, kendilerinin iman etmelerine, sadece Allah bir
beseri mi eli gnderdi? demeleri engel olur.
(Isra/94)
Ve Necm/59, Kaf/1-3, Araf/61-63, Araf/67-69, Furkan/7, 8.
AYETTEKI ,='~ SAHIR SZCG
Ayetin son blmndeki ='- sahir szcgnn kiraatindeki farklilik, ayette
'- bu isaret zamiri ile isaret edilenin de farkli sekillerde anlasilmasina yol
amaktadir.
Ibn Kesir, Asim, Hamza, Halef, Kisa ve Kfeliler, szcg sahirn
[sihirbazdir] seklinde kiraat etmislerdir.
681
Bu kiraate gre, ayette, sihirbazlik isnat edilen peygamberimize isaret
edilmektedir.
Szcgn yaygin kiraati ise =- sihrn [sihirdir] seklindedir. Bu durumda,
sihir olan Kurandir. Yani '- bu isaret sifati Kurani gstermektedir. Kuranin
kfirlerce sihir olarak nitelenmesinin geerli bir sebebi vardir, nk Kuranin
nitelikleri onlarin becerilerinin ok stndedir. Kurana ulasamadiklari iin onun
edebi stnlgn tenkit edememekte, sihir oldugu iddiasina yapisarak gya
kendilerini sorumluluktan kurtaracaklarini sanmaktadirlar.
3
Sphesiz sizin Rabbiniz, gkleri ve yeri alt evrede oluyturan, sonra en
byk taht zerinde egemenlik kuran, iyi ynetip duran Allah'tr. Dnyada
yardm edecek, destek olacak kiyi ancak O'nun izninden/ bilgisinden sonra
yardm edebilir. yte Bu, Rabbiniz Allah'tr. O hlde O'na kulluk ediniz! Hl
dynp ibret almaz msnz?
Bu ayette peygamberimize Allahi tanitma ykmllgn yerine getirmesi
iin gerekli olan Allahi tanitici bilgilerden bazilari verilmektedir. Bu bilgilerden
su drt tanesi ayette n plna ikarilmistir:
1- Allah, gkleri ve yeri alti gnde yaratmistir:
" ,,'' Yevm" szcg Trkeye "gn" olarak evrilebildigi gibi "devir" olarak
da evrilebilir. nk Arapada "yevm" szcg hem gndz ve geceden olusan 24
saatlik bir "devir [gn]" anlamina, hem de genel olarak "devir" anlamina gelir.
Yevm" szcgnn buradaki anlaminin "devir" olarak kabul, bizlere
Kur`an`in bir mucizesini daha grme imkni vermektedir. Bilindigi gibi gnmz
itibariyle elde edilmis kozmolojik bulgular, evrenin [dolayisiyla Dnyanin da] bir
takim evrelerden geerek bugnk durumuna geldigini gstermektedir. Kur`an,
evrenin ve dnyanin 6 "yevm"de [devirde] yaratildigini bildirerek, bugnk bilimsel
bulgularla varilan sonucu, yani olusumun evreler, devirler hlinde gereklestigini on
drt asir nceden iln etmis ve bir mucizesini daha gzler nne sermistir.
Bu konu daha evvel Kaf suresinde detayli olarak aiklandigi iin bu kadarla
yetiniyor, daha fazla bilgi edinmek isteyenlerin ilgili blm yeniden okumalarini
neriyoruz.
2- Allah, ars zerinde istiva edendir:
681
(Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1343
Mtesabih bir kavram olan ,,--' istiva szcg ayette mecaz olarak
kullanilmistir. Szcgn mecazi anlami egemenlik kurdu, kontrol altina aldi
demektir.
5
Rahmn [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet eden Allah], en byk taht
zerine egemenlik kurmustur.
6
Gklerde olan seyler, yeryznde olan seyler, bu ikisinin arasinda
olan seyler ve nemli topragin altinda bulunan seyler yalnizca Rahmn'indir.
(Ta Ha/5)
54
Sphesiz ki sizin Rabbiniz, gkleri ve yeri alti evrede olusturan, sonra en byk taht zerinde
egemenlik kuran, gndz, durmadan kovalayan gece ile bryen ve gnes, ay ve yildizlari emrine
boyun egmis olarak yaratan Allah'tir. Iyi biliniz ki olusturma ve sistemler kurup yrtme sadece O'na
zgdr. lemlerin Rabbi olan Allah, ne cmerttir!
(A'rf/54)
29
O, yeryznde ne varsa hepsini sizin iin olusturandir. Sonra da O, semaya egemenlik kurdu;
onlari yedi gk olarak dzenledi. O, her seyi en iyi bilendir.
(Bakara/29)
Istiva szcg, yukaridaki ayetlerden baska, Yunus/3, Ra'd/2, Furkan/59 ve
Secde/4te de bu sekilde gemektedir.
Grldg gibi, ayetlerdeki ,,--' istiva szcg, mtesabih bir anlatimla
Allah'in gcn ve kuvvetini ifade etmektedir. Bundan baska, Gkte olan, Tahtta
oturan, Tahtini sekiz melegin ektigi kral gibi Kuran ifadeleri de mtesabih olup
Allah'in gcn ve kuvvetini anlatmak iin kullanilmistir. Bu mtesabih ifadelerin
ogu, o gnk Araplar arasinda dolanimda olan ifade kaliplaridir. Bu nedenle Yce
Allah da kendi muradini Araplarin o gnk konusma ve anlamalarina uygun olan bu
deyim ve kaliplarla ifade etmistir.
Kur'an'da mtesabih ayetlerin varligini bildiren l-i Imran suresinin 7. ve
Zmer suresinin 23. ayetleri gz ardi edilip mtesabih ayetlerdeki her ifade zahir,
lfz ve hakikat anlamlariyla dikkate alinirsa, bu, Kur'an'in ruhuna aykiri bir davranis
olur. Mesel Allah'in gelmesi, inmesi, yaklasmasi, Ars zerine istiva etmesi, gkte
olmasi, eli olmasi, yksek-aik ufukta olmasi, dem ve Iblis ile bire bir diyalog
kurmasi, grmesi, isitmesi mtesabih ifadeler olup bunlar ehil kisilerce tevil
edilirler.
Mtesabih ifadelerin anlasilmasini zamana ve ehline birakmak daha dogru bir
davranistir. Zaman iinde mutlaka her ilimde rasih olanlar ikar ve bu donanimli
uzmanlar o ayetleri geregi gibi tevil ederler.
'' Ars szcg, iktidar alameti olan kral koltugu, taht demektir.
Arsin sahibi ifadesi ise yeryznn, gkyznn, iindeki varliklariyla tm
evrenin tek sahibi, tek yneticisi, tek hkmrani anlamina gelir. Her seyin ve
herkesin sahibi olan bu yce varlik, kimsenin ve hibir seyin kendisinden
kaamayacagi Allahtir.
3- ISI YNETIP DURAN ALLAHTIR:
Ayette geen ,--- tedbir szcg, bir isin iyi bir sonuca ulasmasi iin ardini
ve akibetini, nn ve sonunu, bilerek, hesap ederek gzetmek, takdir ve idare
etmek demektir. Bu ifade kullanilmak suretiyle Allahin yarattiktan sonra evrenle
1344
iliskisini kesmedigi, aksine evrenin ynetimini srekli kontrol altinda
bulundurdugu vurgulanmaktadir.
4- SEFAATI, ANCAK ALLAHIN IZNINDEN SONRADIR:
Bu ifade, sefaatin Allahin iznine bagli oldugu anlamina gelmektedir. Ancak
bu, Allahin bu konuda herhangi bir kisiye veya zmreye sefaat etme izni verdigi
veya verecegi seklinde yorumlanamaz. nk Rabbimizin bu meyanda bir bildirimi
yoktur. Sefaat konusu ile ilgili daha fazla detay Necm, Meryem ve Ta Ha surelerinde
sunulmustur.
Ayetteki _,-- sefi szcgn ift, ikincil, yani ikinci olan, yaratilan,
yaratiklar anlaminda alarak Sefaati ancak Allahin izninden sonradir ifadesinin
her var olanin, her meydana gelenin ancak Allahin izni ile var olup meydana
gelecegi anlamina geldigini sylemek de mmkndr. nk Fecr suresinde
belirttigimiz gibi, ift sayi kavrami, ayni trden birden fazla unsurun varligina
isaret eder; baska bir ifadeyle, karsiti veya karsitlari olan ve bu sebeple baska
seylerle iliski iinde bulunan her seyi kapsar.
Ayetin son blmnde yer alan 'Ite Bu, Rabbiniz Allahtir. O hlde O'na
kulluk ediniz! Hl dnp ibret almaz misiniz? ifadesiyle msriklere syle
denilmektedir: Ibadeti tek ve ortagi olmayan Allaha tahsis ediniz, ey msrikler!
Durumunuz hakkinda gt dinlemez misiniz ki, Allah ile beraber Onun yegne
yaratici oldugunu bildiginiz hlde bir baskasina da ibadet ediyorsunuz?
Konumuz olan ayet, Zhruf ve Mminun surelerinde detaylandirilmistir:
82
Gklerin ve yerin Rabbi, en byk tahtin Rabbi onlarin niteledikleri seylerden ariniktir.
83
Sen hemen birak onlari, kendilerine sz verilen gnlerine kavusuncaya kadar bosa
ugrassinlar ve oynayadursunlar.
84
Ve O, gkteki ilh olandir ve yeryznde ilh olandir. Ve O, en iyi yasa koyan, bozulmayi
iyi engelleyen/ saglam yapandir, ok iyi bilendir.
85
Ve gklerin, yeryznn ve her ikisi arasindakilerin mlk sadece Kendisine ait olan Allah
ne cmerttir. Kiymet aninin bilgisi de yalnizca O'nun yanindadir. Ve siz sadece O'na
dndrleceksiniz.
86
Ve onlarin, O'nun astlarindan yalvarip durduklari kimseler yardima, destege, iltimasa mlik
olamazlar. Ancak hakka shit olan Zat bunun disindadir. Onlar da biliyorlar.
87
Yine andolsun ki, onlara kendilerini kimin olusturdugunu sorsan, kesinlikle: Allah derler.
O hlde nasil evriliyorlar!
88
Ve onun, Ey Rabbim! Bunlar sphesiz imana gelmez bir toplumdur demesi kanittir ki...
89
Artik sen onlardan vazge ve Selm! de. Artik onlar yakinda bileceklerdir.
(Zhruf/82-89)
84
De ki: Eger biliyorsaniz, bu yeryz ve onun iindeki kimseler kime aittir?
85
Onlar: Allah'a aittir diyecekler. yle ise siz dsnp tasinmaz misiniz? de.
86
De ki: Yedi gklerin Rabbi ve ok byk tahtin Rabbi kimdir?
87
Onlar, Allah'indir/Allah'tir diyecekler. Sen: yleyse Allah'in korumasi altina girmeyecek
misiniz? de.
88
De ki: Eger biliyorsaniz; her seyin mlkiyeti ve ynetimi Kendisinin elinde olan ve Kendisi
her seyi koruyup kollayan; fakat Kendisi korunmayan kimdir?
89
Onlar, Allah'indir/Allah'tir diyecekler. Sen: yle ise nasil bylenirsiniz? de.
90
Aslinda Biz onlara hakki getirdik, onlar ise kesinlikle yalancidirlar.
(Mminun/84-90)
4
Hepinizin dny sadece O'nadr. Allah, bunu hak olarak vaat etmiytir.
Sphesiz O, halk ilk baytan oluyturur, sonra iman eden ve dzeltmeye
1345
ynelik iyler yapan kimseleri nasipleri/ haklar olan paylar ile karylk
vermek iin geri dndrr. Su kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek
reddedetmiy olan yu kimseler, kfrleri; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek
reddedetmeleri nedeniyle, kaynar sudan bir iki ve ackl azap kendileri iin
olanlardr.
Bu ayette, 3. ayetteki ii ynetip duran Allahtir ifadesi biraz daha ailarak
Rabbimizin yarattigi varliklari daha sonra da kontrol etmeye devam ettigi zerinde
durulmus, yaratilistan sonraki ikinci asamanin dnyanin sonuna kadar Allahin
kontrolnde oldugu ve adaleti saglamak maksadiyla insanlarin mutlaka diriltecegi
vurgulanmistir.
Yeniden diriltilmenin mmkn oldugu Kuranda gnlk hayattan birok akl
rnekler gsterilerek aiklanmis, her seyi ilk defa yaratan ve bu yaratmayi srekli
devam ettiren Allahin, istedigi her seyi kiyametin ardindan istedigi biimde yeniden
yaratabilecegi, bunun Ona ok kolay oldugu, mukayeseler yapilarak defalarca
tekrarlanmistir:
9
Ve Allah, rzgrlari gnderendir. Sonra onlar da bir bulutu harekete geirip yukarilara
kaldirir. Derken Biz, o bulutu lms bir beldeye srp gndermisizdir. Bylece yeryzne
lmnden sonra onunla hayat veririz. Iste byledir lms rms insanlara hayat vermek.
(Fatir/9)
39
Sphesiz senin yeryzn boynu bkk grp de Bizimonun zerine suyu indirdigimiz
zaman, onun titresmesi ve kabarmasi da O'nun almetlerinden/ gstergelerindendir. Sphesiz ki
ona hayat veren, kesinlikle lleri de diriltir. Sphesiz O, her seye gc yetendir.
(Fussilet/39)
21
Sen, sphesiz Allah'in gkten bir su indirip de onu bir yoluyla yeryzndeki pinarlara
koydugunu, sonra onunla renkleri degisik bir ekin ikardigini, sonra onun olgunlasip da senin onu
sararmis grdgn, sonra da onu bir pe evirdigini grmedin mi/ hi dsnmedin mi? Sphesiz,
bunda kavrama yetenegi olanlar; temiz akil sahipleri iin kesinlikle bir gt/ hatirlatma vardir.
(Zmer/21)
18
Allah, hangi seyden olusturdu kendisini?
19
Bir spermden! Allah, olusturdu da lmlendirip-
biimlendirdi,
20
sonra, yasarken eli gndererek, kitap indirerek hak yolu kendisine kolaylastirdi,
21
sonra onu ldrd, kabre koydurdu,
22
sonra diledigi zaman diriltip ortaya ikardi.
23
Kesinlikle kendisinin dsndg gibi degil! O insan, Allah'in kendisine emrettigini simdiye
kadar hi yerine getirmedi.
24
Hadi, bakiversin insan kendi yiyecegine!
(Abese/18-24):
Ve Ya Sin/79-81, Kaf/15, Kiyamet/36-40, Hacc/5-7, Isra/50-52, Ahkaf/33, Naziat/27,
Enam/60, 62, Zmer/42, Vakia/60-62.
Konumuz olan 4. ayetteki sonra iman eden ve salihati ileyen kimseleri kist
[nasipleri, haklari olan paylari] ile karilik vermek iin geri dndrr ifadesiyle
ahiretin neden gerekli oldugu aiklanmaktadir. Ahiretin gerekliligi, bu ayetin isigi
altinda su sekillerde ortaya konabilir:
AHIRETIN GEREKLILIGI
* Ahiret korkusu, rahatini sevecek ve dnya nimetlerini arzu edecek bir yapida
yaratilmis olan insani bu ugurda isleyecegi sular konusunda caydirici bir unsurdur.
nk menfaati iin her trl sorumsuz davranista bulunabilecek yapidaki insan
1346
ancak bir mkfat ve ceza yurdunun varligi sayesinde kendisini
denetleyebilmekte, bylece dnya yasamindaki ktlklerin artis hizi bir para da
olsa frenlenmektedir. Ahiret korkusunun hi olmadigi bir dnyadaki fesadin,
kargasanin, dzensizligin hayali bile korkuntur.
* Kendisine dogru yol gsterilmesine karsilik, insan, bu dnyada tam olarak
zgr birakilmistir. Dolayisiyla insanlardan bazisi imani, bazisi kfr, bazisi da
skr veya nankrlg tercih etmektedir. Mantik olarak dsnldgnde, tam bir
serbesti iinde yapilan bu tercihlerin mutlaka mkfat ya da ceza seklinde karsilik
bulmasi gerekmektedir. Bu karsiliklarin verilecegi yer ahirettir.
* Insanin yaptiklarinin tam karsiligini bu dnyada aldigini sylemek mmkn
degildir. Zira birok iyi davranis grlmedigi veya grmezden gelindigi iin
karsiliksiz kalir, birok iyi kimse de hi suu yokken zulme ugrar, suiistimale maruz
kalir. Oysa adalet, karsiliklarin tam olarak alinmasini gerektirir. O hlde, yapilan
zerre kadar bir hayir ve serrin bile ihmal edilmedigi, kesin adaletin saglandigi bir
baska dnya daha olmalidir. Iste, bu dnya ahiret yurdudur ve orada btn ameller,
Hkimler Hkimi, Adiller Adili Allah tarafindan karsiliklandirilacak, bylece
hakk yerini bulmus olacaktir.
=- KIST VE .-= ADALET
Ayette geen =- kist szcg genellikle .-= adalet diye aiklanmistir.
Byle aiklanmis olmakla beraber, kist szcg tam olarak adalet demek
degildir. nk adalet, bire bir karsilik, denge, denklik, esitlik
682
demek iken,
kist szcg nasip, pay, hak edilmis olan pay
683
demektir.
Kist sz konusu oldugunda, mutlaka hak edilen ve sz verilen kadar karsilik
denir. Bir nevi esitlik olan adalet ise islenene bire bir karsilik vermeyi gerektirir.
Hlbuki esitlik her zaman hakkin karsiligi degildir, hatta bazen de zulmdr.
Nitekim alisma hayatinda esitlik esasi degil, elemanlarin kalifiye olusu, kidemi gibi
hususlar hesaba katilarak kist esasi uygulanir; bylece cretler kisilerin niteliklerine
gre belirlenir. Bir aile reisi de evltlari arasinda esitlik ilkesiyle degil, kist ile
muamele yapar. nk her ocugun yasina ve grdg egitime gre ihtiyalari
degisiktir ve ocuklar aile btesinden bu ihtiyalara gre pay alirlar. Mesel, biri ilk
gretimde digeri niversitede okuyan iki ocuklu bir aile, ocuklarin harliklarini
hibir zaman esit miktarlarda tespit etmez.
Trevleriyle birlikte Kuranda 27 kez yer alan =~- kist szcgnn, ='~--'
iktisat [zulme yol amadan, asiriya kamadan, hayirli, yararli yolu izlemek (Bu
szck, orta yolu izlemek anlamindaki -~- kast szcgnn trevlerinden olan
-'~--!iktisad szcgyle karistirilmamalidir), =-~-- taksit [hakki olan bir seyi
belli zamanlara pay pay blmek] ve '=~- kistas formlari Arapa anlamlarinin
aynisiyla Trkede de kullanilmaktadir.
Rabbimiz hem .-'= Adil, hem de =-' Kasittir. Yani, hem adaletle hem de
kist ile muamele eder:
71
Ve Allah rizik konusunda kiminizi kiminize fazlalikli kilmistir. Kendilerine fazlalik
verilenler, kendi riziklarini; yiyip ieceklerini, servetlerini, szlesmeler geregi himayelerinde
bulundurduklari kimselere, hepsi rizikta esit olmak zere vermezler. O hlde bunlar Allah'in nimetini
bilerek rtbas mi ediyorlar?
(Nahl/71)
682
(Lisanl-Arab; c.7, s. 359-360)
683
(Lisanl-Arab, c.6, s. 123-128)
1347
32
Rabbinin rahmetini onlar mi paylastiriyorlar? Su basit dnya hayatinda, onlarin
geimliklerini aralarinda Biz paylastirdik Biz. Birbirlerine islerini grdrsnler diye Biz, onlarin
bir kismini bir kisminin zerine derecelerle ykselttik. Ve Rabbinin rahmeti onlarin biriktirdikleri
seylerden daha hayirlidir.
(Zhruf/32)
Mirasin dagitiminda evltlar arasindaki pay farkliligi ve miras taksiminde
baskasina ait yetim bulunmasi hlinde o yetime de pay verilmesi, Rabbimizin kist
ile muamelesinin rneklerindendir.
Rabbimiz insanlara da kist ile muamele etmelerini emretmis ve bu davranista
bulunanlari vms ve sevdigini bildirmistir.
42
Yalana ok kulak verenler, harami ok yiyenler; artik onlar, eger sana gelirlerse, aralarinda
hkmet ya da onlara mesafeli dur. Ve eger onlara mesafeli durursan, artik sana hibir zaman zarar
veremezler. Ve eger hkmedersen, o zaman aralarinda hakkaniyetle hkmet. Sphesiz Allah,
hakkaniyetle davrananlari sever.
(Maide/42)
9
Ve eger mminlerden iki grup birbirleriyle savastirilirlarsa, hemen onlarin arasini dzeltin.
Syet biri tekinin zerine saldirirsa, Allah'in buyruguna dnnceye kadar saldiran tarafla savasin.
Sonra da eger dnerse aralarinda adaletle baris yapin ve hakkaniyetle davranin. Sphesiz ki Allah,
hakkaniyetle davrananlari sever.
(Hucurat/9)
Bu konuda ayrica Bakara/282, Ahzab/5, l-i Imran/18, 21, Nisa/3, 127, 135,
Enam/152, Araf/29, Yunus/4, 47, 54, Mmtehine/8, Hud/85, Enbiya/47 ve
Rahman/9a bakilabilir.
Kist szcg, adl szcg gibi ezdattandir. Hak edilmis pay
anlaminda kullanilan szck, ayni zamanda bu anlamin ziddi olan zulm, hakki
gasp etme anlaminda da kullanilir:
14
Ve gerekten bizim durumumuz ise; Mslmanlar bizdendir, yanli; kendi zararlarina i
yapanlar da bizdendir. Ama kimler Mslman olduysa, ite onlar dogruya, gzele, iyiye, gerege
gitmeyi arayanlardir.
15
Ama inan konusunda yanli; kendi zararlarina i yapanlara gelince, onlar
da cehennem iin odun olmulardir demislerdir.
(Cinn/14, 15)
,-= HAMIYM
Ayetten anlasilacagi gibi, insanlar ahirette iki genel grupta toplanacaklardir. Bu
gruplarin bir tanesi iman eden ve salihati isleyenler grubu, digeri de msrikler,
mnafiklar ve inkrcilarin da dhil oldugu kfirler grubudur. Konumuz olan 4.
ayette, Kfirler grubu iin cehennemde hazir bulundurulacak seylerden birinin de
kaynar su anlamina gelen hamiym oldugu bildirilmektedir. Muttakiler cennette
her trl nimet iinde mutlu yasarken, kfirler de cehennemde acikli bir azaba maruz
kalacaklar, iecek olarak kaynar su tadacaklardir.
Cehennemdeki cezalandirmalar arasinda hamiym [kaynar su] da bulunacagi
baska ayetlerde (Nebe/21-30, Muhanmmed/15, Rum/27, Vakia/42-44, Rahman/41-44 ) de konu
edilmistir.
1348
5
O, gneyi bir aydnlk, ay' bir yk yapan ve senelerin saysn ve hesabn
bilesiniz diye, aya menziller ayarlayandr. Allah bunu ancak gerek ile
oluyturmuytur. O, bilecek olan bir toplum iin yetleri ayrntl olarak aklar.
6
Sphesiz gece ile gndzn birbiri ardnca gelmesinde ve Allah'n
gklerde ve yerde oluyturdugu yeylerde, Allah'n korumas altna giren bir
toplum iin nice almetler/gstergeler vardr.
Rabbimiz, evrende apaik grnen Gnes ve Ay gibi ayetlerine dikkat ekerek
kendi kudret ve ilmine isaret etmektedir. Ayetteki ifadede Gnesin -',- Ziya,
Ayin ise ,- Nur olarak nitelenmesi dikkat ekicidir. Bu niteleme baska ayetlerde
(Furkan/61, Nuh/16, Nebe/12, 13) de yapilmistir.
Yukaridaki ayetlerden, Gnesin alev alev yanan bir enerji, isik kaynagi; Ayin
da bir isik yansiticisi oldugu anlasilmaktadir. Konu ile ilgili bilimve teknik
kitaplarinda ayrintili bilgi bulunmaktadir.
AYIN MENZILLERI
Konumuz olan 4. ayetteki Ayin menzilleri ifadesi Ya Sin suresinde de
gemis ve konu orada aiklanmis idi. Ayin Dnyadan grnsnn her gn
degistigi; hillden baslayarak 14. gnde dolunay hline gelen Ayin, sonraki
gnlerde yavas yavas tekrar eski sekline dndg eski tarihlerden beri bilinmektedir.
Ayin grmndeki bu degisikliklerin daima ayni periyot ve sekilde olmasi, Ayin
Menzilleri olarak degerlendirilmektedir. Daha fazla ayrinti iin ilgili blmn Ya
Sin Suresinden tekrar okunmasini neriyoruz.
7,8
Bize kavuymay ummayan, dnya hayatna raz olan, onunla tatmin
bulan yu kimseler ve kendileri Bizim yetlerimize/ almetlerimize/
gstergelerimize duyarsz, ilgisiz olan kimseler; iyte bunlar, kendi elleriyle
ettikleri yznden varacaklar yer atey olanlardr.
Bu ayette, 5, 6. ayetlerde ittika eden bir kavim iin deliller bulundugu bildirilen
gereklere itibar etmeyerek ahireti ummayan, sirf dnya nimetleriyle oyalanip
onlarla tatmin olan ve Allahin ayetlerine duyarsiz kalan akilsiz kimseler tehdit
edilmektedir.
Ayette geen '
- -',','
evliyallah ifadesi, szck anlami itibariyle Allaha yakin olanlar demektir.
- -',',' Evliyallah
szcgnn esas anlami Allaha yakin olanlar demektir. Allaha yakin olanlar
ise, Rabbimizin ifadesiyle muttaki mminlerdir.
688
(Ibn-i Mace Zhd-4)
689
(Msned, 5/343)
690
(Ebu Davd; Snen/2, 4596. rivyet)
1380
Bu noktada sorulmasi gereken soru sudur: Acaba muttaki mminler Allaha
nasil yakin olabiliyorlar? Rabbimiz bu sorunun cevabini da yine Kuranda
vermistir:
7
Ey iman etmis kimseler! Eger siz, Allah'a yardim ederseniz, O da size yardim eder ve
ayaklarinizi sabit tutar.
8
Inkr eden kisiler ise, artik yikim onlara! Ve Allah, onlarin islerini
saptirtmistir.
9
Bu, sphesiz onlarin, Allah'in indirdiklerini begenmediklerinden dolayidir. Artik Allah
da onlarin amellerini bosa ikarmistir.
(Muhammed/7-9)
52,53
Sonra s, onlardan kfr: Allah'in ilhligini, rabligini bilerek reddetmeyi sezince: Allah
yolunda benim yardimcilarim kimlerdir? dedi. Havariler: Allah'in yardimcilari biziz, biz Allah'a
iman ettik, bizim sphesiz mslimler oldugumuza tanik ol. Rabbimiz! Biz, senin indirdigine iman
ettik, eliye de uyduk. Artik bizi hitlerle beraber yaz dediler.
(l-i Imran/52,53)
14
Ey iman etmis kisiler! Allah'in yardimcilari olun; nitekim Meryem oglu s, havarilere:
Allah'a benim yardimcilarim kimdir? demisti. Havariler: Allah'in yardimcilari biziz dediler.
Sonra Isrlogullari'ndan bir zmre inandi, bir zmre inanmadi. Sonra da Biz, inanmis kimseleri,
dsmanlarina karsi glendirdik de onlar stn geldiler.
(Saff/14)
39-41
Kendilerine savas ailan kimselere, kendileri haksizliga ugramalari; onlar, baska degil sirf
Rabbimiz Allah'tir dedikleri iin haksiz yere yurtlarindan ikarilmalari nedeniyle savasmalarina
izin verildi.
Ve sphesiz ki Allah, onlari zafere ulastirmaya en iyi gc yetendir. Eger Allah, bir kisim
insanlari diger bir kismi ile defedip nlemeseydi, mutlak srette, filiz, tomurcuk, agataki meyve,
toplanmis tahil, bakliyat, kira arazide diken, yapili bina ne varsa hepsi, tm alis-veris yerleri;
arsi-pazar, tm Salat; destek yerleri (is; istihdam ve istihsal yerleri, egitim gretim kurumlari ve
gvenlik merkezleri) ve ilerinde Allah'in ismi bol bol anilan mescitler yerle bir edilirdi.
Allah, Kendisine yardim edenlere kendilerini yurtlandirip glendirirsek salti ikame eden
[ml ynden ve zihinsel aidan destek olma; toplumu aydinlatma kurumlari oluturan, ayakta
tutan], zekti/vergilerini veren, rfe uygun/herkese kabul gren iyi eyleri emreden ve vahiy ve
ortak akil ile ktlg, irkinligi kabul edilen eylerden alikoyan kimselere kesinlikle yardim
eder. Hi sphesiz Allah, ok gldr, mutlak galiptir. Islerin sonucu da sadece Allah'a ittir.
(Hacc/ 39- 41)
Grldg gibi, yukaridaki ayetlerin aik ifadelerinde Allaha yardimdan ve
Allahin yardimcilarindan bahsedilmektedir. Herkese malmdur ki, bizzat Allahin
kendisine yardim etmek imknsizdir; Yce Allah da byle bir yardimdan ve
yardimcilardan mstagnidir. Nitekim Rabbimizin muttaki mminleri kendisine veliy
[yakin ve yardimci] kabul etmesi de Onun aczinden, dsknlgnden,
gszlgnden, ihtiyacindan kaynaklanmamaktadir. Rabbimiz bir ayetinde bu
hususu syle aiklamaktadir:
111
Ve de ki: Tm vgler, hibir ocuk edinmeyen, sahiplikte ve ynetimde kendisinin
herhangi bir ortagi bulunmayan, dsknlkten dolayi yardimcisi olmayan Allah'a zgdr; baskasi
vlemez. Ve Allah'i ululadika ulula!
1381
(Isra/111)
O halde, muttaki mminlerin, hibir yardima ve yardimciya ihtiyaci olmayan
Allaha -szcgn hakikat anlamiyla- nasil yardimci olabildigini anlamak iin su
hususlarda dikkatle zihin yormak gerekmektedir:
* Allah insanlari ne iin yaratmis, onlara neden kitaplar ve peygamberler
gndermis ve onlardan neler istemistir?
* Allahin insanlardan istedikleri kimler araciligiyla gereklestirilmektedir,
Snnetullah nasil cereyan etmektedir?
* Allahin dsmanlari kimlerdir, bunlar neler isterler, nasil davranirlar?
Bu sorularin cevaplari hem belli hem de kolaydir: Allah, dnya yasaminda
adaletin saglanmasini, kfrn, sirkin, nifakin yok edilmesini, dinin tmyle Allaha
zg kilinmasini istemekte ve Onun bu istekleri de biz kullarinin ortaya koydugu
mcadele [cihad] nispetinde gereklesmektedir. Allahin kurulmasini istedigi dzeni
kendisi kurmayip kullarina birakmasi ise kullarini sinamak istemesinden trdr:
4-6
Artik Allah'in ilhligina ve rabligine inanmayan kimselerle karsilastiginiz/ savastiginiz
zaman, hemen boyunlari vurus /lmne savasin. Sonra onlara stn geldiginiz zaman, hemen
bagi siki baglayin/saglam kararlar alin. Sonra harp; bozum yapma isi agirliklarini atip savas bitince
de onlari ya karsiliksiz olarak, ya da kurtulmalik karsiligi saliverin. Iste! Eger Allah dileseydi
elbette onlari cezalandirip adaleti saglardi. Fakat byle olmasi, sizi birbirinizle denemek iindir.
Allah yolunda ldrlen/ldren/savasan kimselere gelince; artik Allah, onlarin amellerini asla
bosa ikarmaz. Allah onlari kilavuzlayacak, durumlarini dzeltecek ve onlari, kendilerine tanittigi
cennete girdirecektir.
(Muhammed/4)
Demek oluyor ki, Allahin istediklerinin gereklesmesi iin aba harcayanlar
[yani peygamberimiz hayatta iken ona yardim edenler ve Allahin dinini ayakta
tutmaya alisanlar], kelimenin tam anlamiyla Allaha yardim etmis olmaktadirlar.
Baska bir ifade ile
= ,'~-'
ensarullah [Allaha yardim edenler], Allahin koydugu emir ve yasaklari
benimseyerek Onun dinine sarilip o dinin yayilmasi iin canla basla aba
harcayanlardir. Bu kimseler Kuran tarafindan muttaki mminler olarak
nitelenmektedir.
Evliyallah ve ensarullah ifadelerinin asil anlamlari bu olmasina ragmen,
veliy szcgnn ve trevlerinin gerek anlamlarindan saptirilip gayet sig olarak
dost anlaminda ifade edilmesi sonucu is igirindan ikmis ve basit gibi grnen bu
yanlisla Allah ile kulun, kul ile Allahin arasinda gnl bagi anlaminda bir
dostluktan sz edilir olmustur. Zaten din alanlardaki sapmalarin ogu da metinde
szck anlamiyla kullanilmis szcklerin sanki birer kavrammis gibi
dayatilmasindan kaynaklanmistir. Dolayisiyla Trkede dogru anlami disinda da
kullanilan dost szcgnn gerek anlami tespit edilmeli ve bu konuda nasil bir
sapmaya yol atigi aika gsterilmelidir.
Asli dust ve ogulu da dostn olan dost szcgnn anlami Birinin
iyiligini isteyen, onu iten seven, iyi grlen kimse, en yakin arkada, gnlda
demek olup dilimize Farsadan girmistir. Allahin sifatlari hakkinda az ok bilgisi
1382
olan herkesin kabul edecegi gibi, bu szcgn anlami, herhangi bir kimsenin
Allahla dostluk iliskisi ierisinde gsterilmesine engeldir. Bu nedenle, bir
kimsenin Allaha dost olmasi veya Allahin bir kimseyi dost edinmesi, dost
szcgnn anlami itibariyle yanlis ifadelerdir. Diger taraftan, anlam olarak
birbirinden farkli olmalari sebebiyle, dost szcg ile Arapadaki veliy
szcgnn ayni anlamda kullanilmasi da son derece byk bir hatadir. Yanlis
anlamli szck kullanma hatasi Allah ile ilgili bir konuda yapildiginda, bunu hata
szcgyle aiklamak da mmkn degildir. Insanlarin basit dnya islerindeki iyi
iliskilerini, yakinliklarini anlatmak iin kullanilan dost szcgnn Allah ile
Onun her konuda asti olan insanlar arasindaki mecaz yakinligi ifade etmek iin
kullanilmasi, bu fahis hatayi yapanlarin maksatli olabileceklerini dsndrmektedir.
nk bu fahis hata, yapanlarin ne Arapadaki yetersizliklerinden, ne de Allah
hakkindaki bilgisizliklerinden kaynaklanmaktadir. Bilakis bu kimseler, byle bir
hatayi yapmayacak kadar Arapaya vkiftirlar ve Allahi da gayet iyi tanidiklari
iddiasindadirlar.
Sonu olarak, Allahin insanlara yakinligi mecazidir ve bu yakinlik Allahin
insanlari karanliklardan aydinliga ikarmasi, onlara yol gstererek yardim etmesi ve
onlari korumasi seklinde tezahr etmektedir. Muttaki mminlerin Allaha yakinligi
ve yardimciligi ise Allahin dininin yayilmasi ve yasanmasi iin aba
gstermeleridir.
Asil konumuz olan veliy szcgne dnecek olursak; bu szck zerinde
uzunca durmamizin sebebi, szcgn kavramlastirilarak tevhide aykiri biimde
kullaniliyor olmasidir. nk ok eskilerden beri veliy veya evliya diye bir st
sinif din adami tipi olusturulmus, bu sinifa mensup sahte veliyler tipki
Hristiyanliktaki ruhbanlar gibi bir ok din disi isleri yapar olmuslardir. Kendilerine
has tevil yntemleriyle her trl Islm disi dsnceyi retmis olan bu sahte
veliylerin tuzagina dsen zavallilarin sayisi ise, ne yazik ki pek oktur. Dolayisiyla,
bu sahtekrlar kandirdiklari akilsizlarin veliysi, seytanlar da bu sahtekrlarin veliysi
durumundadir.
Byle bir felkete ugramamak iin dini sadece Allaha zglemeyi ve bizi bu
dogru yoldan ayirmamasi iin Ona ynelmeyi neriyoruz:
Allah, dini kendisine has kilmak iin gayret sarf edenlere velyetini
[yakinligini, yardimciligini, karanliklardan aydinliga ikariciligini, sefaatini,
mrsitligini ve koruyuculugunu] esirgemesin! Bu gayret ierisinde olan mmin
muttaki kullarini da evliyaullah ve ensarullah olarak kabul etsin!
65
Ve onlarn sz seni zmesin. Kesinlikle hkimiyet, yan ve yeref
btnyle Allah'a aittir. O, en iyi iyiten, en iyi bilendir.
Peygamberimizi teselli eden bu ayette, hkimiyetin, gcn, san ve serefin
sadece Allaha ait oldugu bildirilmektedir. Inansizlarin davranislarina zlmemesi
gtlenerek peygamberimize yapilan teselli, ayni zamanda, Allaha itaat edenlerin
zafere ulasacaklari anlamina gelmesi sebebiyle onun karsitlarina da bir gzdagi
mahiyetindedir.
Peygamberimizi zen szlerin bir kismi Furkan suresinde syle
aktarilmaktadir:
4
Ve kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddetmis olan kimseler, Bu Kurn, o'nun/
Muhammed'in uydurdugu yalandan baska bir sey degildir. Ona baska bir topluluk da bunun iin
yardim etmistir dediler. Bylece onlar kesinlikle haksizlik ettiler ve asilsiz bir iddia getirdiler.
1383
5
Ve O Kurn, yazili duruma getirilmis ncekilerin masallaridir; simdi de o, sabah-aksam/
srekli kendisine okunmaktadir dediler.
6
De ki: Onu, gklerdeki ve yerdeki sirri bilen indirmistir. Sphesiz O, bagislayandir,
merhamet edendir.
7,8
Ve inkr etmis olanlar: Bu ne biim eli ki, yemek yiyor, sokaklarda yryor? Ona, bir
melek indirilseydi ya! Bylece O'nunla beraber bir uyarici olur! Yahut kendisine bir hazine
birakilsaydi veya kendisinden yiyecegi bir bahe olsaydi ya! dediler. Bu sirk kosarak yanlis; kendi
zararlarina is yapanlar: Siz, yalnizca bylenmis bir kisiye uyuyorsunuz da dediler.
(Furkan/4-8)
Inkrcilarin bu tutumlarina karsi peygamberimiz pek ok ayette teselli edilmis,
Allaha itaat edenlere de zaferler kazanacaklari, san ve sereflerinin artacagi
mjdelenmistir:
10
Her kimstn, en gl, en serefli, maglp edilmesi mmkn olmayan; mutlak galip olmak
istiyorsa, bilsin ki en stn, en gl, en serefli, yenilmesi mmkn olmayan; mutlak galip olmak
tamamiyla yalnizca Allah'indir. Hos kelimeler yalnizca O'na ykselir. Ve dzgn is onu ykseltir.
Ktlklerin plnlarini yapan su kisiler; onlar siddetli azap kendileri iin olanlardir. Onlarin plnlari
ise; o, darmadagin olur.
(Fatir/10)
8
Diyorlar ki: Andolsun, Medne'ye bir dnecek olursak, gc ve onuru ok olan, dskn ve
zayif olani elbette oradan srp ikaracaktir. Oysa g, onur ve stnlk Allah'in, O'nun Elisi'nin
ve mminlerindir. Ancak mnfiklar bilmiyorlar.
(Mnafikun/8)
180
G, kuvvet, yenilmezlik, san ve serefin Rabbi olan senin Rabbin, onlarin niteledigi
seylerden ariniktir.
(Saffat/180)
Ve Ya Sin/76,) Enam/33, 34, Mmin/51, Mcadile/21, Saffat/171-173.
66
Gznz an! Gklerde olan kimseler ve yeryznde olan kimseler
kesinlikle Allah'ndr. Ve Allah'n astlarndan istekte bulunan kimseler, ey
tuttuklarna tbi olmuyorlar. Onlar sadece zanna uyuyorlar ve onlar sadece
yalan sylyorlar.
Bu ayet de yine ela [gznz ain]! anlamindaki bir uyari edati ile
baslamaktadir. Yapilan uyarida, gklerde ve yeryznde olan kimselerin rizklarinin
Allaha ait oldugu, buna ragmen Allahin astlarindan talepte bulunanlarin ise zanna
uyup yalan syledikleri bildirilmektedir. Bylece ayette zannin, hayalin Islm
dininde yeri olmadigi da vurgulanmis olmaktadir.
Ayetin genel mesaji su sekilde takdir edilebilir: Sizin sapmanizin gerek
sebebi, arastirmalarinizi zann ve sphe zerine dayandirmanizdir. Bu temelsiz
davranisiniz yznden en makul seylere bile kulak vermek istemiyorsunuz. Sonuta
sadece hakikate ulasamamakla kalmiyor, ayni zamanda eliler tarafindan bildirilmis
mesajlari da dogru degerlendiremiyorsunuz.
Daha evvel Necm/23, 28 ve Yunus/36da yer almis olan zanna itibar
edilmemesine ynelik ifadeler, ileride Enam/116 ve 148de de karsimiza
gelecektir.
1384
67
Allah, iinde dinlenesiniz diye sizin iin geceyi, gresiniz diye de
gndz var edendir. Sphesiz bunda kulak verecek bir toplum iin
almetler/gstergeler vardr.
Bir nceki ayette gklerin ve yerin Allaha ait oldugu aiklanmis, bu ayette de
evrendeki dzene dikkat ekilerek evrendeki tasarrufun Allaha ait oldugu
vurgulanmistir. Ayetin son cmlesinde de vahye kulak verenlerin bu vurguda ibret
alinacak kanitlar bulacaklari bildirilmistir.
32-34
Allah, gkleri ve yeri olusturan, gkten su indirip de onunla size rizik olarak esitli
meyveler ikarandir. Ve Allah, emri geregince denizde yzp gitmeleri iin gemileri emrinize verdi/
sizin yararlanacaginiz zelliklerde yaratti, irmaklari da emrinize verdi. Srekli olarak dns hlinde
olan gnesi ve ayi da emrinize verdi/ onlari da yararlanacaginiz zelliklerde yaratti. Geceyi ve
gndz de sizin emrinize verdi. Ve O, Kendisinden istediginiz her seyden size verdi. Allah'in
nimetini saymak isterseniz de sayamazsiniz! Sphesiz insan kesinlikle ok yanlis; kendi zararina is
yapan, ok iyilikbilmez biridir.
(Ibrahim/32, 33)
86
Onlar grmediler mi ki, dinlensinler diye geceyi yarattik, gndz de grdrc, aydinlik
yarattik. Sphesiz ki bunda iman eden bir toplum iin kesinlikle almetler/gstergeler vardir.
(Neml/86)
68
Dediler ki: Allah, ocuk edindi. O, bundan arnktr. O, zengindir/
hibir yeye muhta degildir. Gklerde ve yerde olan yeyler O'nundur. Buna
dair yannzda hibir delil yoktur. Allah'a kary bilmeyeceginiz bir yeyi mi
sylyorsunuz?
Bu ayette msriklerin Allah ocuk edindi seklindeki sapik inanlarina
gnderme yapilarak bu asilsiz iddia kesin bir dille reddedilmektedir. Bu meyanda,
Allahin bundan uzak oldugu ve byle bir seye ihtiya duymadigi ifade edilerek
tevhid inanci pekistirilmektedir.
Msriklerin Yce Allaha yakistirdiklari iftiralarindan biri de Ona kimi zaman
ogul, kimi zaman da kizlar isnat etmeleridir. Msriklerin bu tutumu birok
ayette (Tvbe/30, Maide/17, Saffat/158, 159, Bakara/116, Meryem/88-95, Enam/101, Ihlas/1-4)
konu edilmis ve kendilerine gerekli uyarilar yapilmistir.
69
De ki: Su, Allah'a yalan uyduran kimseler kesinlikle kurtulamazlar.
70
O yeyler, dnyada bir kazanmdr. Sonra dnyleri yalnzca Bizedir.
Daha sonra da kfrettikleri; bilerek reddedip kabul etmedikleri yeyler
nedeniyle kendilerine o etin azab tattracagz.
Bu ayetlerde, delilsiz iftira eden ve kendi sama grslerini Allaha mal
edenlerin bu tr yalanlarla dnyada ancak biraz sefa srebilecekleri, ahirette ise ok
fena bir akibetle karsilasacaklari bildirilmektedir. Bu fena akibet, tadacaklari etin
azaptir.
71,72
Bir de onlara Nh'un nemli haberlerini oku: Hani o toplumuna: Ey
toplumum! Eger benim makamim; grevli oluyum, size karyi ikiyim ve Allah'in
1385
yetleriyle gt veriyim size agir geliyorsa, yunu bilin ki, ben, iyin sonucunu
yalnizca Allah'a birakmiyimdir. Artik siz ve ortaklariniz her ne yapacaksaniz
toplanip btn gcnzle karar veriniz. Sonra bu iyiniz size dert olmasin. Sonra
bana gerekleytirin, bana sre de tanimayin. Sonra da eger yz evirirseniz; zaten
ben sizden bir cret istemedim! Benim cretim sadece Allah'in zerinedir. Ve ben
Mslmanlardan olmakla emrolundum demiyti.
73
Buna ragmen yine de o'nu yalanladlar. Biz de o'nu ve gemide kendisiyle
beraber olanlar kurtardk. Ve onlar gidenlerin yerine getirdik. yetlerimizi
[almetlerimizi/ gstergelerimizi] yalanlayanlar da suda bogduk. O
uyarlanlarn kbetinin nasl olduguna bir bakver.
Bu ayetlerde, ok kisa ve veciz bir sekilde Nuh peygamber ile kavmi arasinda
cereyan eden olaylara deginilip bir hatirlatma yapilmistir. Bu olaylara daha nceki
surelerde de deginilmis, zellikle Suara suresinde konu detayli olarak aktarilmisti.
Sz konusu olaylarin kisa bir zet seklinde bu surede de aktarilmis olmasi, bize
gre, Nuh peygamber ve kavmi arasindaki mcadele ile peygamberimiz ve Mekkeli
msrikler arasindaki mcadelenin birbirine ok benzemesinden dolayidir. Bunlari,
Hud/53-57, Maide/48, Neml/91, 92, Bakara/131, 132, Yusuf/101, Yunus/84, A'rf/123-126,
Neml/44, Maide/44, Maide/111, Enam/162-163te grebiliriz.
74
Sonra onun ardndan kendi toplumlarna eliler gnderdik de onlar,
onlara apak belgeler getirdiler. Ama daha nce onu yalanlamalar nedeniyle
inanmadlar. yte Biz, snr ayanlarn kalplerini byle damgalarz/mhrleriz.
Rabbimiz, rahmeti geregi, Nuh peygamberden sonra da toplumlara eliler
gndermis, kendilerine apaik belgeler getirmelerine ragmen bu eliler o
toplumlarca yalanlanmistir. Rabbimizin bu konudaki yasasi [Snnetullah], haddi
asarak yalanlayanlarin kalplerinin mhrlenmesidir. Ayetin sonunda yer alan
kalplerini byle damgalariz/ mhrleriz ifadesi, inansizlarin kalplerinin mal-
mlk, makam-mevki hirsiyla katilastigi, duygusuz, dsncesiz, anlayissiz bir hle
gelerek inanma yetenegini kaybettikleri anlamina gelmektedir.
110
Ve Biz, onlarin kalplerini ve gzlerini ilkin iman etmedikleri durumdaki gibi ters eviririz.
Ve Biz de onlari taskinliklari ierisinde kr ve saskin olarak birakiriz.
(Enam/110)
17
Ve Biz Nh'tan sonraki nesillerden nicelerini degisime/ yikima ugrattik. Ve kullarinin
gnahlarini hakkiyla haberdar olan ve en iyi gren olarak Rabbin yeter.
(Isra/17)
Kurandan anlasildigina gre, Nuh peygamberden sonra gnderilen eliler
Hud, Salih, Ibrahim, Lut ve Suayb peygamberlerdir.
75
Sonra bunlarn arkasndan Ms ve Hrn'u yetlerimizle/
almetlerimizle/ gstergelerimizle Firavun'a ve ileri gelenlerine gnderdik.
Fakat onlar byklendiler ve gnahkr bir toplum oldular.
76
Kendilerine tarafmzdan gerek gelince, Hi yphesiz bu, kesinlikle
apak bir sihirdir dediler.
77
Ms dedi ki: Siz hak iin, o, size gelince, Bu, bir byl szdr? m
diyorsunuz? Hlbuki byl sz syleyenler, umduklarna eremezler.
1386
78
Onlar: Sen atalarmz zerinde buldugumuz yeyden bizi eviresin ve
yeryznde saltanat ikinizin olsun diye mi bize geldin? Biz ikinize de
inanmayz dediler.
79
Ve Firavun, Bana en bilgili, etkili sz syleyen bilginlerin tmn
getirin! dedi.
80
Sonunda etkili sz syleyen bilginler gelince, Ms onlara, Ne
atacaksanz atn! dedi.
81,82
Onlar ortaya atnca da Ms, Sizin getirdiginiz yey bir gz boyama/
aldatmacadr. Sphesiz, Allah onun boy ve aslszlgn ortaya karacaktr.
Sphe yok ki, Allah kargayaclarn iyini dzeltmez. Ve Allah, gnahkrlarn
hoyuna gitmese de, hakk, Kendi kelimeleriyle ortaya koyup gerekleytirir
dedi.
83
Sonra Firavun ve adamlarnn kendilerini ateye atacag korkusundan
dolay Ms'ya kendi toplumundan bir soydan bayka kimse iman etmedi. Ve
yphesiz Firavun yeryznde ok stn idi ve o kesinlikle snr ayanlardand.
84
Ve Ms, Ey toplumum! Siz Allah'a iman ettinizse, sadece O'na teslim
olan Mslmanlardan oldunuzsa, artk sadece O'na sonucu brakn! dedi.
85,86
Onlar da, Biz Allah'a iyin sonucunu braktk. Ey Rabbimiz! Bizi o
yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan toplum iin ateylere
srkleme ve bizi rahmetinle kfirler; Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek
reddeden o kimseler toplumundan kurtar! dediler.
87
Ve Biz Ms ile kardeyine, Toplumunuz iin Msr'da birtakm okullar
hazrlayn ve okullarnz kble/hedef kln ve salt ikame edin [ml ynden
ve zihinsel adan destek olma; toplumu aydnlatma kurumlar oluyturun,
ayakta tutun] ve mminlere mjde verin! diye vahyettik.
88
Ve Ms: Rabbimiz! Sphesiz Sen Firavun'a ve ileri gelenlerine basit
dnya hayatnda znet ve mallar verdin. Rabbimiz! Senin yolundan saptirsinlar
diye Rabbimiz! Onlarn mallarn sil-spr ve kalplerine sknt dyr. nk
onlar o ackl azab grmedike iman etmeyecekler dedi.
89
Allah Her ikinizin de duas kesinlikle kabul olundu. yleyse ikiniz
dogru yolda devam edin. Ve bilmeyen kiyilerin yolunu sakn izlemeyin! dedi.
90-92
Ve srlogullar'n bol sudan/nehirden geirdik. Ama Firavun ve
askerleri azgnlk ve dymanlkla onlar hemen izledi. Sonunda bogulma ona
yetiyince, Gerekten, srlogullar'nn inandg Tanr'dan bayka tanr
olmadgna ben de inandm, ben de teslim olanlardanm dedi. -Simdi mi?
Hlbuki daha nce isyan etmiytin ve de bozgunculardan olmuytun. Artik Biz
senden sonra geleceklere ibret olasin diye, bugn seni zirhinla birlikte
kurtaracagiz. Ve yphesiz insanlardan birogu kesinlikle Bizim yetlerimize/
almetlerimize/ gstergelerimize kary duyarsz/ilgisizdirler.
93
Ve andolsun srlogullar'n ok gzel bir yurda yerleytirdik ve onlar
hoy nimetlerden rzklandrdk da kendilerine bilgi gelene kadar ihtilfa
dymediler. Sphesiz Rabbin, o anlaymazlga dytkleri konularda kymet
gn aralarnda gerekleytirecektir.
Daha evvel birok Srede anlatilmis olan Ms peygamber, Ms-Firavun,
Ms-Isrilogullari kissalarindan derlenmis bir zetin verildigi bu yet grubunda,
diger Srelerdeki kissalarda bulunmayan bazi ayrintilar mevcuttur. Farkli bilgilerin
verildigi yetler sunlardir:
78
Onlar: Sen atalarimizi zerinde buldugumuz seyden bizi eviresin ve yeryznde saltanat
ikinizin olsun diye mi bize geldin? Biz ikinize de inanmayiz dediler.
1387
(Ynus/ 78)
Bu yette, Ms ve Hrn peygamberlerin Firavun ve kavmini atalarinin
yolundan evirecegi ve iktidari bunlarin ellerinden alacagi konu edilmektedir.
Ynus/82'deki, gnahkrlarin hosuna gitmese de hakki Kendi kelimeleriyle
ortaya koyup gereklestirir ifadesi, diger yetlerdeki, uydurduklarini yutuyor,
apaik silip spryor, onlarin yaptiklarini yutacak seklindeki ifadeleri tefsir
etmektedir.
Aika, Allah, btili, kelimeleriyle ortadan kaldirip hakki ortaya koymaktadir.
Ms'nin attigi as olarak nitelenen sey, Allah'in kelmi, yani vahiydir.
83
Sonra Firavun ve adamlarinin kendilerini atese atacagi korkusundan dolayi Ms'ya kendi
toplumundan bir soydan baska kimse iman etmedi. Ve sphesiz Firavun yeryznde ok stn idi ve
o kesinlikle siniri asanlardandi.
(Ynus/ 83)
Bu yetten anlasildigina gre, Ms peygambere kendi kavminin tamami
degil, kavminden sadece bir soy inanmistir. yette soy olarak geen bu inanmis
kimseler muhtemelen o gnk genlerden bir gruptur.
85,86
Onlar da, Biz Allah'a isin sonucunu biraktik. Ey Rabbimiz! Bizi o sirk kosarak yanlis;
kendi zararlarina is yapan toplum iin ateslere srkleme ve bizi rahmetinle kfirler; Allah'in
ilhligini ve rabligini bilerek reddedeno kimseler toplumundan kurtar! dediler.
(Ynus/ 8586)
ZLMLER N FTNE OLMAK:
Daha evvel birok kez aikladigimiz gibi, fitne szcg altin, gms gibi
kiymetli madenlerin, ilerinde bulunan degersiz maddelerin ateste yakilmasi
sretiyle saflastirilmasi anlamina gelmektedir. Szck, Rabbimizin kullarini
saflastirmak, olgunlastirmak iin onlari ierisine dsrdg bellar, sikintilar iin
kullanilan bir kavramdir. Ancak fitne szcg burada "zlimlere fitne olmak"
tabiri iinde yer almaktadir. Bu sebeple, szcge 8386. yetlerden olusan pasaj
btnlg erevesinde bakildiginda, szcgn meful anlaminin kastedildigi
grlr. Buna gre, Ms peygamberin kavminin duasi su anlama gelmektedir:
"Ey Rabbimiz! O kavim, bizi dinimizden dndrmek iin bize baski, zulm
yapmasin, yaptirtma bunu!"
87
Ve Biz Ms ile kardesine, Toplumunuz iin Misir'da birtakim okullar hazirlayin ve
okullarinizi kible/hedef kilin ve salti ikame edin [ml ynden ve zihinsel aidan destek olmai;
toplumu aydinlatma kurumlari olusturun, ayakta tutun] ve mminlere mjde verin! diye
vahyettik.
(Ynus/ 87)
1388
Ve Biz Ms ile kardesine "Kavminiz iin Misir'da birtakim evler hazirlayin
ve evlerinizi kible kilin ve salti ikame edin ve mminlere mjde verin!" diye
vahyettik.
Bu yette, Isrlogullarini dinlerinden dndrmek isteyen Firavun'un baski ve
asimilasyon politikalarina karsi, Ms ile Hrn peygamberlerin, birlik ve
beraberliklerini koruyabilmeleri iin nasil bir yol izlemeleri gerektigi bildirilmistir.
Rabbimizin bu talimatina gre, eliler ve onlara inananlar birbirine bakan yakin
evler [veya toplanti merkezi eklinde kullanilan hcre evler] olusturacaklar ve
salti da ikame edeceklerdir. Aksi hlde srden ayrilani kurt kapacaktir.
Bu paragrafta Ms peygamberin Firavun ve ileri gelenler iin yaptigi dua ile
Rabbimizin bu duanin kabul edildigini bildiren beyani ve Firavun'un bogulma
aninda iman ettigi ve cesedinin sonraki kusaklara ibret olmasi iin gsterilecegi
bildirilmektedir.
Firavun'un lm anindaki imani "iman-i yeis ve imani- beis" denilen "zoraki
iman" kategorisindedir. Sahibine faydasi olmayan bu iman, daha evvel Kiymet
Sresi'nin tahlilinde detayli olarak aiklanmistir.
yette geen beden szcg "insanin vcudu" anlamina geldigi gibi, ayni
zamanda "zirh" da demektir.
Bu nedenle yetin "seni bedeninle kurtaracagiz" diye evrilmesinde bir anlam
yoktur. Zira "sen" ifadesi iinde "beden" anlami zaten vardir. Buna gre yetin
bugn seni zirhinla birlikte kurtaracagiz seklindeki ifadesi, daha sonra
Firavun'un ibret iin ortaya ikarilisinin, zerinde savas elbisesi oldugu hlde
gereklesecegini dsndrmektedir.
Ancak bazi kimseler beden szcgnn ayni zamanda ":irh" anlamina da
geldigini dikkate almamislar ve Firavun'un cesedinin bulundugunu ve
sergilendigini ileri srmslerdir.
Bu iddialardan biri, British Museum'da EA 32.751 kod numarasi ile sergilenen
cesedin o gnk Firavun II. Ramses'e ait oldugu yolundadir. Bu iddianin sahipleri,
cesedin namazdaki secde pozisyonunda olmasini bu iddialarina delil
gstermislerdir. Ancak British Museum Eski Misir Eserleri Blm yetkilisi olan
Derek A. Welsby tarafindan yapilan yazili aiklamada bu cesedin M.. 3.400
yillarina [yani Ms peygamberden ok nceki bir dneme] ait oldugu ve mezarda
cesedin kimligini ele verecek hibir zel taki, giysi ya da isarete rastlanmadigi
bildirilmistir.
Bu konuda ileri srlen grslerden bir digeri de Mevdd'ye aittir. Mevdd
kendi iddiasini syle dile getirmistir:
Bu va'd-i ilhi gereklemi, herkesin bildigi gibi, Firavunun cesedi su stne ikmi, mzede
sergilenmektedir.
1389
Hatta bugn bile, Firavun'un cesedinin yzerken bulundugu yer, blge sakinlerince gsterilir.
Bu yer Sn Yarimadasi'nin bati kivisindadir ve imdi Cebel-i Firavun [Firavun Dagi] olarak
bilinir. Bu dagin yakininda da, Hammam-i Firavun [Firavun Hamami] denen sicak bir kaplica
vardir ki, Firavun'un cesedinin bulundugu sylenen Eb Zenime'den birka mil mesafededir. Eger
bogulan Firavun, Ms'nin [a.s] kendisine gnderildiginde Misir'i yneten Minfetah ise,
mumyalanmi cesedi hala Kahire mzesinde sergilenmektedir. Sir Grafton E. Smith, Firavun'un
mumyasindan bandajlari kaldirdiginda cesedi zerinde bir tuz tabakasi bulunmutu ki, bu da onun
denizde boguldugunun apaik delilidir.
691
FRAVUNUN IKARILMASININ BAKALARINA BRET OLMASI:
Bilindigi zere Firavun, yeryznde byklenmis, azdika azmis, kendisini
yeryznn rabbi, ilhi olarak tanimaya ve tanitmaya baslamis bir hkmdardir.
Onun cesedi, o azametli kisinin nasil erimis, bitmis, tkenmis hle geldigini
gstermesi bakimindan hem onun gibi azmislara hem de o hli gren tm
izleyenlere ibret olacak, ders verecektir.
yetin sonunda yer alan Ve yphesiz insanlardan birogu kesinlikle Bizim
yetlerimizden gafildirler ifadesiyle insanlarin duyarsizligina dikkat ekilmistir.
Gerekten de insanlarin ogu, Allah'in sayisiz yetleri ile i ie yasamalarina
ragmen isin farkinda degildirler. Oysa byle zel bir durum sz konusu oldugunda,
para vererek o yeti mzelerde bile izlerler.
(Kur'n kssalarnn yararlar iin A'rf Sresi'nin tahlilindeki
aklamamza baklabilir.)
Firavun'un cesedi konusunda bilim teknik kitaplarinda bir takim aiklamalar
bulunmaktadir.
Doksan nc ayette Isrlogullarinin zellikle bilgin olanlari kinanmaktadir.
nk yette ilim gelene kadar onlarin ayriliga dsmedigi belirtilmistir. Yani
bilgi, ayriliga degil birlige sebep olacak en byk etken iken, Isrlogullari
arasinda ihtilfa yol amistir.
Isrlogullarinin bilgi geldikten sonra ayriliga dsmeleri, onlarin hem Ms
dnemindeki hem de Kur'n indigi dnemdeki durumlarina uymaktadir. Zira
Isrlogullarinin ilerinden bazilari, Tevrt geldiginde de, Kur'n'i grdklerinde
de, ilim kaynagi olan kitabi tanimayarak ikarlari dogrultusunda hareket etmisler
ve ayriliga dsmslerdir.
94, 95
Artk, sana indirdigimiz yeylerin bir ksmna dair kesin, yeterli bilgin
yok idiyse, hemen senden nce kitap grenip greten kimselere sor! Andolsun
ki sana Rabbinden hak gelmiytir. O hlde sakn yphe edenlerden olma! Sakn
691
(Mevdd; Tefhim'l Kur'n, Ynus, 92 no'lu dipnot)
1390
Allah'n yetlerini yalanlayanlardan da olma, sonra zarara/kayba ugrayp ac
ekenlerden olursun.
94. ayetin artik szcgyle meallendirdigimiz - fe edatiyla baslamasi, bu
edattan sonra gelen szlerin bu ayetten nceki pasaja ait oldugunu gstermektedir.
Dolayisiyla 94, 95. ayetlerdeki uyarilar, 75-93. ayetlerde yer alan kissaya bagli
olarak yapilmistir. Bu edatin dikkate alinmamasi hem ayette hem de pasajda
sorunlara yol aar.
Ayetin muhatabi tm insanlar olmasina ragmen hitabin tekil olarak
peygamberimize yapilmasi, tam olarak Trkedeki Kizim sana sylyorum,
gelinim sen isit deyimine benzemektedir. Kuranda (Zmer/65, 66, Maide/116, Infitar/6,
Zmer/49, Talak/1, Ahzab/1-3, Insikak/6 ) bunun birok rnegini grebiliriz.
=
-'' SEKK
Trkede kusku anlaminda kullanilan =
76
Ey Ibrhm! Bundan vazge. Sphesiz Rabbinin emri kesin olarak geldi
ve hi yphesiz onlar; onlara geri evrilmesi mmkn olmayan bir azap
gelecektir.
77
Ve ne zaman ki elilerimiz Lt'a geldiler, bunlar yznden o zld,
bunlar hakknda eli-kolu bagland kald ve Bu, mthiy bir gndr! dedi.
78
Ve o'nun toplumu hzlca o'na geldiler. Onlar daha nce de irkinlikler
yaparlard. Lt: Ey toplumum! yte bunlar kzlarm. Onlar sizin iin daha
temizdirler. Gelin Allah'n korumas altna girin, beni misafirlerim ile ilgili
olarak rezil-rsva etmeyin. Sizden hi akl baynda bir adam yok mu? dedi.
79
Onlar: Hi yphesiz sen, senin kzlarnda bizim iin herhangi bir hak
olmadgn bildin. Ve yphesiz ki sen bizim ne istedigimizi kesinlikle biliyorsun
dediler.
1403
80
Lt: Keyke size kary bir gcm olsayd, ya da ulaylmaz bir
blgeye/gl bir topluma sgnabilseydim! dedi.
81
Misafir eliler: Ey Lt! Sphesiz ki, biz Rabbinin elileriyiz. Onlar
sana asla dokunamayacaklar. Sen, gecenin bir parasnda ailenle birlikte
hemen yola k. Ve iinizden hi kimse geri bakmasn [burada olanlar, eskileri
dynmesin], eyin bayka. Sphesiz onlara isabet eden ona da isabet edecektir.
Sphesiz vaat edilenin zaman, sabah vaktidir. Sabah vakti yakn degil mi?
dediler.
82,83
Sonunda emrimiz gelince, orann stn altna getirdik. Ve zerlerine,
istif edilmiy piymiy amurdan Rabbinin katnda iyaretlenmiy taylar yagdrdk.
Ve bunlar, yirk koyarak yanly, kendi zararlarna iy yapanlardan uzak degildir.
84-86
Medyen'e de kardeyleri Suayb' eli gnderdik. Suayb: Ey
toplumum! Allah'a kulluk edin. Sizin iin O'ndan bayka ilh yoktur. legi ve
teraziyi eksik tutmayn. Sphesiz ben sizi hayr ile gryorum. Ve ben
kuyatacak bir gnn azabndan sizin iin korkuyorum. Ve ey toplumum!
lerken ve tartarken adaleti yerine getirin. nsanlarn eyyalarn eksiltmeyin
ve yeryznde kargayaclar olarak fenalk etmeyin. Eger mmin iseniz,
Allah'n braktg/hellinden size ihsan ettigi kr, sizin iin daha hayrldr. Ve
ben sizin zerinize bir koruyucu degilim dedi.
87
Onlar dediler ki: Ey Suayb! Atalarmzn taptklarn veya
mallarmzda diledigimizi yapmay terk etmeyi sana senin saltn m [ml
ynden ve zihinsel adan destek olmay; toplumu aydnlatmay ieren dinin
mi] emrediyor? Sphesiz sen yumuyak huylusun ve akl baynda bir
adamsn.
88-90
Suayb: Ey toplumum! Hi dyndnz m? Syet ben, Rabbimden
bir delil zerinde bulunuyorsam ve yyet O, bana Kendi katndan gzel bir
rzk ihsan etmiyse!? Ve Ben, size kary kmakla sizi menettigim yeylere
kendim dymek istemiyorum. Ben, sadece gcmn yettigi kadar slah etmeyi
istiyorum. Bayarya ulayabilmem de ancak Allah iledir. Ben, yalnzca O'na iyin
sonucunu havale ettim ve ancak O'na ynelirim. Ve ey toplumum! Bana kary
gelmeniz sakn sizi, Nh toplumunun veya Hd toplumunun veya Slih
toplumunun baylarna gelen musibetler gibi bir musibete ugratmasn. Ve Lt
toplumu sizden pek uzak degildir. Ve Rabbinizden bagylanma dileyin, sonra
O'na tevbe edin. Sphesiz ki, benim Rabbim ok merhametlidir, ok sevendir
dedi.
91
Suayb'n toplumu dediler ki: Ey Suayb! Biz senin sylediklerinin
ogunu iyice anlamyoruz. Seni iimizde ok zayf olarak gryoruz. Eger senin
akrabalarn/ taraftarlarn olmasayd kesinlikle seni taya tutar ldrrdk. Ve
senin bize kary hibir stn gcn/galip gelecek durumun yoktur.
92,93
Suayb: Ey toplumum! Benim akrabalarm/taraftarlarm size kary
Allah'tan daha m gl/degerli? Ve Allah' arkanza atlmy bir yey edindiniz.
Sphesiz ki, Rabbim btn yaptklarnz epeevre kuyatcdr. Ve ey
toplumum! Var gcnzle yapacagnz ne varsa yapn! Sphesiz ben yapanm.
Periyan edecek azabn kime gelecegini ve yalancnn kim oldugunu yaknda
bileceksiniz. Gzetleyiniz, yphesiz ben sizinle beraber gzetleyiciyim dedi.
94
Ve ne zaman ki, emrimiz geldi, Suayb' ve o'nunla birlikte inanmy olan
kiyileri, tarafmzdan bir rahmet ile kurtardk. Ve yirk koyarak yanly; kendi
zararlarna iy yapan o kiyileri korkun bir grlt yakalad da yurtlarnda
kp kaldlar.
95
Sanki onlar orada hi yayamadlar. Haberiniz olsun! Semd
1404
toplumu nasl uzaklayt ise Medyen'e de yle kahrolmak/tarihten silinmek
vardr.
96,97
Andolsun ki Biz Ms'y da yetlerimizle ve apak bir belge ile
Firavun ve ileri gelenlerine eli yaptk. Ama onlar Firavun'un emrine uydular.
Hlbuki Firavun'un emri akl alytran/dogruya ulaytran degildir.
98
Firavun kymet gn, toplumunun nne dyer. Artik Firavun,
toplumunu ateye gtrmytr. O varilan yer de ne kt bir yerdir!
99
Ve bu dnyada ve kymet gnnde dylanarak izlendiler. Verilen bu
vergi ne kt vergidir!
100
yte gemiye ynelik bu anlatm, kentlerin cidd haberlerinden, nemli
bilgilerindendir. Biz, onu sana anlatyoruz; onlardan ayakta olan ve biilmiy
ekin olan da vardr.
101
Ve onlara Biz hakszlk etmedik; fakat onlar kendilerine hakszlk
ettiler, yanly; kendi zararlarna iy yaptlar. Onun iin Rabbinin emri
geldiginde, Allah'n astlarndan taptklar tanrlar, onlara hibir yey saglamad
ve onlara ziyandan bayka bir yey arttrmadlar.
102
Ve Rabbin, halk yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan
kimseler olan kentleri yakaladgnda, O'nun yakalayy iyte byledir. Sphesiz
O'nun yakalamas pek ackldr, ok etindir!
103
Sphesiz hiret azabndan korkan kimseler iin bunda kesinlikle bir
almet/ gsterge vardr. O, insanlarn kendisi iin toplandg bir gndr ve
kesinlikle grlecek bir gndr.
104
Ve Biz onu sadece belli bir sreye kadar erteliyoruz.
105
O gn geldiginde Allah'n izni olmadan hi kimse konuymaz. yte o gn
insanlardan bir ksm bedbaht ve bir ksm da mutludur.
106,107
yte yu bedbaht olanlar cehennem ateyi iindedirler. Onlara orada i
ekme ve hkrma vardr. Gkler ve yer durduka onlar da o ateyte srekli
kalacaklardr. Ancak Rabbinin diledigi mstesna. Sphesiz Rabbin diledigini
en st seviyede yapandr.
108
Ve yu mutlu olanlara gelince, onlar da gkler ve yer durduka ard
arkas kesilmeyen bir ikram olarak cennetin iinde srekli olmak zere
kalacaklardr. Ancak Rabbinin diledigi mstesnadir.
109
O hlde sakn yunlarn kulluk ettikleri yeylerden yphe iinde olma!
Onlarn atalar daha nce nasl kulluk ediyor idiyse bunlar da yle kulluk
ediyorlar. Sphesiz Biz de kendilerine nasiplerini kesinlikle eksiksiz deriz.
110
Ve andolsun ki Biz Ms'ya Kitab' verdik de onda ihtilfa dyld.
Eger Rabbinden daha nce verilmiy bir Sz olmasa idi, elbette bu dnyada
hemen cezalandrlrlard. Ve onlar yphesiz, Kurn'dan kuykulu bir yphe
iindedirler.
111
Ve yphesiz hepsi yle kimselerdir ki, onlarn yaptklarnn karylgn
Rabbin kendilerine tam deyecektir. Sphesiz O, onlarn yaptklar yeylere
hakkyla bilgi sahibidir.
112
yte bundan dolay emrolundugun gibi dosdogru ol! Beraberindeki
tevbe edenler de dogru olsunlar. Ve ayr gitmeyin! Kesinlikle Allah, btn
yaptklarnz hakkyla grendir.
113
Ve Allah'n ortag oldugunu kabul ederek yanly, kendi zararlarna iy
yapan kimselere meyletmeyin, sonra size atey dokunuverir. Ve sizin iin
Allah'n astlarndan yardm eden, yol gsteren, koruyan yaknlar yoktur. Sonra
yardm gremezsiniz.
1405
114
Ve gndzn iki tarafnda ve gecenin yakn saatlerinde salt [ml
ynden ve zihinsel adan destek olmay; toplumu aydnlatmay oluytur-
ayakta tut], nk iyilikler ktlkleri giderir. Bu, ibret alanlara bir gttr.
115
Ve sabret! nk yphesiz Allah iyilik-gzellik retenlerin ecirlerini
yitirmez.
116
yte sizden nceki devirlerden bakyye [sz, eser, erdem] sahipleri;
akll insanlar, Kitap Ehli, yeryznde bozgunculuktan vazgeirmeye
alysalard! Fakat onlarn iinden kurtardgmz pek az kimse bunu yapt.
Allah'n ortag oldugunu kabullenerek, Allah'n ilahlgn ve rabligini bilerek
reddederek yanly; kendi zararlarna iy yapan o kiyiler ise, ymartldklar
refahn ardna dytler ve sulular oldular.
117
Ve senin Rabbin, halklar dzeltici iken, o memleketleri haksz yere
degiyime/ ykma ugratacak degildir.
118,119
Eger Rabbin dileseydi, insanlar elbette tek bir nderli topluluk
yapard. Oysa Rabbinin rahmet ettigi kiyiler hari onlar anlaymazlg
srdrmektedirler. Onlar iyte bunun iin oluyturdu. Ve Rabbinin, Andolsun,
cehennemi bildiginiz-bilmediginiz, tandgnz-tanmadgnz insanlardan;
onlarn tmnden dolduracagm Sz' tamamlanmytr.
120
Ve elilerin haberlerinden kalbini yatytracak olanlardan hepsini sana
kssa olarak anlatyoruz. Ve bunda sana bir hakikat, mminlere de bir gt ve
hatrlatma gelmiytir.
121,122
Ve inanmayan o kiyilere de ki: Elinizden geleni geri koymayn!
Sphesiz biz yapanlarz. Bekleyin! Sphesiz biz bekleyenleriz.
123
Ve gklerin ve yerin grlmeyeni, duyulmayan, sezilmeyeni, gemiyi,
gelecegi sadece Allah'a aittir. Ve tm iy/oluy yalnzca O'na dndrlr. O hlde
O'na kulluk et, O'na sonucu havale et. Ve Rabbin, sizin yapmakta
olduklarnzdan habersiz, bunlara duyarsz degildir.
TAHLIL:
1-4
Elif/1, Lm/30, R/200. Bu Kurn, Allah'tan baykasna kulluk etmeyin;
sadece Allah'a kulluk edin diye, yetleri,
yirk koyarak yaplan yanly; kendi zararlarna iyi ve kargayay engellemek
iin konulmuy kanun, dstur ve ilkeler iertilmiy/bozulmas engellenmiy,
bir de en iyi yasa koyan, bozulmay iyi engelleyen/saglam yapan, her yeyin
i yzn/gizli taraflarn da iyi bilen tarafndan ayrntl olarak aklanmy bir
kitaptr: Sphesiz ben sizin iin O'nun tarafindan bir uyarici ve bir mjdeciyim.
Ve Rabbinizden bagiylanma isteyin, sonra O'na tevbe edin ki, sizi adi konmuy bir
sre sonuna kadar gzelce yararlandirsin. Ve her fazilet sahibine armaganlarini
versin. Ve eger yz evirirseniz, ben sizin aleyhinize olan byk bir gnn
1406
azabindan korkarim. Dnynz yalnizca Allah'adir. Ve O her yeye gc
yetendir.
Iyi anlasilmasi iin toplu olarak meallendirdigimiz bu drt ayet, Hud suresinin
zeti mahiyetindedir. zel bir paragraf teskil eden bu zeti, ierigindeki bazi szck
ve kavramlari tek tek ele alarak tahlil etmenin yararli olacagini dsnyoruz.
' Elif, J lam, , ra.
Mukattaa harfleri hakkinda daha evvel birok kez aiklamada bulunmus, kendi
baslarina herhangi bir anlami olmayan bu harflerin ya Kuranin metin yapisinin
zel bir gesini, ya birer uyari edatini, ya da EBCD tablosunda kendisine karsilik
gelen sayilari temsil ettigini belirtmistik. Buradaki harflerin EBCD tablosundaki
karsiliklari sunlardir:
' Elif: 1
. Lam: 30
Ra: 200
Ancak bu konuya tatmin edici aiklamalar getiren cidd bir arastirmanin varligi
konusunda henz bize ulasmis bir bilgi bulunmamaktadir.
Burada dikkat edilmesi gereken nemli noktalardan biri, 2-4. ayetlerde yer alan
'Sphesiz ben sizin iin Onun tarafindan bir uyarici ve bir mjdeciyim. Ve
Rabbinizden bagilanma isteyin, sonra ona tvbe edin ki, sizi adi konmu bir sreye
kadar gzelce yararlandirsin. Ve her fazilet sahibine ltfunu versin. Ve eger yz
evirirseniz, ben sizin aleyhinize olan byk bir gnn azabindan korkarim.
Dnnz yalnizca Allah'adir. Ve O her eye gc yetendir ifadesinin Kuran
tarafindan syleniyor olmasidir. Sz konusu ifade, edebiyatta bir anlatim teknigi
olarak kullanilan '=-`' Intak [konusma yetisi olmayan bir seyi konusturmak]
sanati ile Kurana sylettirilmistir. Yani, bu szleri syleyen Kurandir, Kuran
ayetleridir. Ifade bu husus dikkate alinmadan anlasilmaya alisildigi takdirde, o
szlerin peygamberimize ait oldugu gibi yanlis anlamalar ortaya ikmaktadir.
Edebiyatta sik kullanilan bir sanat esidi olan Intak, Kuranda baska ayetlerde
de yapilmistir:
64
Biz Kurn yetleri, yalnizca Rabbinin emri ile ineriz. Btn gemis ve gelecek seyler ve
bunlarin arasindakiler yalnizca O'nundur. Ve senin Rabbin unutmus degildir.
65
O, gklerin, yerin ve
aralarindakilerin Rabbidir. yleyse, O'na kulluk et ve O'na kulluk etmekte sabret. Hi sen O'nun
ismiyle isimlenen birini bilir misin?
(Meryem/64, 65)
50
yleyse Allah'a kain, Allah'a kain!!! Sphesiz ki ben, sizin iin O'ndan apaik bir
uyariciyim.
51
Ve Allah ile beraber baska bir tanri olusturmayin. Sphesiz ben, sizin iin O'ndan apaik bir
uyariciyim.
(Zariyat/50, 51)
164-166
Ve Bizden her birimizin kesinlikle belli bir makami vardir. Ve biz kesinlikle saf saf
dizilenlerin/ dizenlerin ta kendisiyiz. Biz, Allah'i noksanliklardan arindiranlarin da ta kendisiyiz.
(Saffat/164-166)
AYETLERIN HIKMET IERTILMIS OLMASI
1407
Kuranin ok nemli bir zelligine dikkat eken bu ifade, l-i Imran/7de
bildirilen Onda muhkem [hikmet ieren] ayetler vardir Ki onlar Kitapin
anasidir hkmnn bir baska anlatimidir. Kamer suresindeki aiklamalarimizda
belirttigimiz gibi, hikmet; zulm ve fesada engel olup adaleti saglayan ilkeler,
yasalar ve kurallar demektir. Ayetlerin hikmet iertilmis olmasi ifadesine bu
dogrultuda bakildiginda, Kuranin bir blmn teskil eden bu ayetlerin, kisilerin
ve toplumlarin hayatlarinda zulm ve kargasanin nlenmesine, adaletin
saglanmasina ynelik oldugu anlami belirgin hale gelmektedir.
Pasajdaki --=' uhkimet szcgnn bozulmasi engellenmis,
saglamlastirilmis manasinda anlasilmasi da mmkndr. Ancak biz, Allah'tan
bakasina kulluk etmeyin [sadece Allaha kulluk edin] diye ayetleri hikmet
iertilmi/ bozulmasi engellenmi, bir de Hakim [hikmetler koyan/ engelleyen],
Habir [her eyden haberdar olan Allah] tarafindan detaylandirilmi bir kitaptir
ifadesinden dolayi uhkimet szcgnn anlaminin zulm ve fesada engel olup
adaleti saglayan ilkeler, yasalar ve kurallar seklinde tevil edilmesinin daha makul
olacagi grsn tasiyoruz.
SONRA DETAYLANDIRMA
Ayetteki ` smme [sonra] edati ve ayni anlama gelen -- bade edati, her
zaman zamanda sonraligi ifade etmezler, ayni zamanda kelmdaki sonraligi da
ifade ederler. Nitekim bu edatlarin Beled, Kalem ve Bakara surelerinde kelmda
sonralik anlaminda kullanildigi baska ayetler de vardir. Bu nedenle biz, smme
edatini, zamanda sonralik seklinde anlasilmamasi iin sonra olarak degil de
bir de olarak meallendirmis bulunuyoruz.
"Kitap" szcg; "yazilan-okunan" anlamina geldigi iin, bir defa buradan
hemen anliyoruz ki, Kur'an ayetleri ilk vahyden itibaren yaziya geirilmistir. Ikinci
olarak; Kur'an'nin henz tamamlanmadigi dnemlerde eldeki mevcut olan blmler
de Kur'an'da "kitap" olarak tanimlandigi iin anliyoruz ki, "kitap" szcg Kur'an'in
tamamini temsil etmemektedir. Nitekim yukarida sundugumuz ayetlerin
bazilarindaki "kitap ve hikmet" kalibina karsilik, Ahzab suresinin 34. ayetinde;
"...Allah'in ayetlerini ve hikmeti anin" seklinde "ayetler" szcg kullanilarak bir
kalip olusturulmustur. Yani "kitap" ve "ayetler" szckleri, Kur'an'in blmleri iin
kullanilmistir.
Bizim grsmze gre "kitap ve hikmet" kalibiyla verilen ayetlerdeki "kitap";
Zmer suresinin 23. ayetinde bahsedilen "mtesabih kitap"tir. Yani mucize
nitelikli, anlamlari gayet aik olmasina ragmen birbiriyle benzesen birok anlami
ifade edebilen essiz sanat mucizeleri konumundaki mtesabih ayetlerin olusturdugu
metindir.
Bilindigi zere Kuran indigi dnemde Araplar arasinda henz kltr ve
edebiyat, yazili konumda degildi. Arap dil ve edebiyat bilginlerinin eserleri dilden
dile dolasmaktaydi. Arap dili gramer ve edebiyat aisindan henz
kuramlastirilmamisti. Gramer ve edebiyat bilgileri ediplerin kasidelerinde, halk
deyimlerinde kendini gstermekteydi.
Arapaya ait bu gnk dilbilgisi kurallari Kur'n'in inisinden yaklasik 150200
sene sonra Sibeveyh, Ahfes (lm H. 177 M. 793), Kis, s b. mer, Ynus b.
Habib ve Eb Ubeyde Ma'mer b. Msenna gibi bilginlerce Kuran metinleri ve
Imru'l-Kays, Tarafe ibn'l-Abd (539-564), Haris bin Hilliza (veya A'sa)., Amr bin
1408
Kulsum, Antere bin Seddad (veya Nabiga), Zheyr bin Ebu Sulme, Lebid ve diger
ediplerin eserleri dikkate alinarak olusturuldu.
Kuranin metni Arap dilinin gramer ve edebiyat ilkelerini kuramlasmis haliyle
insanliga sunmus ve derli toplu olarak gstermistir. Hem de Arap dili gramer ve
edebiyatini bilmeyen birisi tarafindan. Kuranin nzulnden sonra Arap dil ve
edebiyatinin temel kaynagi artik Kuran metni (Kitap) olmustur. Iste Kuranda
Kitap diye konu edilen, Kuranin yazili metnidir, ierigi de Hikmet olarak yer
almaktadir. Bunu, Araf/2, Ynus/1, Hd/1, Ysuf/1, Rad/1, Ibrahim/1, Hicr/1,
Kehf/1, Sra/2, Neml/1, Kasas/2, Lokman/2, Secde/2, Sd/29, Zmer/ 1, 2, 23, 41
Mmin/ 2, Fussillet/3, Zuhruf/2, Duhan/2, Csiye/2, Ahkaf72 ve Bakara/151de
grmekteyiz.
KITABIN INDIRILIS SEBEBI
Bu husus ayette net olarak aiklanmis ve Kuranin indirilme gayesi
Allahtan bakasina kulluk etmeyin diye szleriyle ifade edilmistir. Kuranin tek
ve ortagi olmayan Allah'a kulluk etmeyi saglamak iin indirildigi baska ayetlerde de
bildirilmistir:
25
Ve Biz senden nce hibir eli gndermedik ki ona: Gerek su ki, Benden baska ilh diye
bir sey yoktur. Onun iin Bana kulluk edin diye vahyetmis olmayalim.
(Enbiya/25)
36
Ve andolsun ki Biz her mmete, Allah'a kulluk edin ve taguttan sakinin diye bir eli
gnderdik. Artik Allah, bu mmetlerden bir kismina dogru yolu gsterdi, bir kismina da sapiklik hak
olmustur. Simdi yeryznde bir gezip dolasin da bakin yalanlayanlarin sonu nasil olmus?
(Nahl/36)
97
Erkek-disi, mmin olarak kim iyi amel islerse kesinlikle onu gzel bir hayat ile yasatiriz. Ve
kesinlikle onlarin cretlerini, yapmis olduklari amellerin daha gzeliyle dllendirecegiz.
(Nahl/97)
KITABIN DETAYLANDIRILMASI
Kuranda tevhide, peygamberlige, ahiretin gerekligine, yasalara, gtlere ve
kissalara ait deliller iyice aiklanmis, insana yararli ve zararli seylerin hepsi
bildirilmistir. Bu yapilirken de ayetler topluca degil, insanlarin iyi sindirmelerine
elverisli bir sekilde, para para, fasil fasil, necm necm indirilmistir. Bylece olay
ifrat ve tefritten uzak tutulmustur.
Kuranin yeteri kadar detaylandirildigi, yani bildirilenden daha fazla detay
aranmasina gerek kalmayacak kadar ayrintili kilindigi birok kez bildirilerek
insanlar uyarilmistir:
41
Biz, bu Kurn'da, onlarin akillarini baslarina almalari iin trl sekillerde evirip
evirdik/farkli farkli sekillerde aiklama yaptik. Ve bu aiklamalar, ancak onlarin nefretini artirmistir.
(Isra/41)
1409
113
Ve iste bylece Biz Allah'in korumasi altina girsinler yahut onlara yeni bir gt olustursun
diye onu Arapa bir Kurn olarak indirdik. Onda tehditlerden tekrar tekrar aiklama yaptik.
(Ta Ha/113)
55
Ve Biz yetleri iste byle ayrintili olarak aikliyoruz. Ve sulularin yolu ortaya konsun/sana
belli olsun diye.
(Enm/55)
31
Ey demogullari! Her mescidin yaninda; toplum iinde sslerinizi alin, yiyin-iin fakat
savurganlik etmeyin; kesinlikle Allah, savurganlari sevmez.
32
De ki: Allah'in, kullari iin ikardigi znetleri ve tertemiz riziklari kim haram etmis? De ki:
Bunlar, igreti dnya hayatinda inananlar iindir kiymet gnnde yalniz onlar iin olmak zere.
Iste bylece Biz, yetleri bilen bir topluluga ayrintili olarak aikliyoruz.
(Araf/31, 32)
Bu konuda ayrica Isra/89, Kehf/54, Ahkaf/27, Furkan/50, Enam/46, 65, 105,
Araf/58, 174, Tvbe/11, Rum/28, Yunus/5, 24, Rad/2 ve Fussilet/3e de bakilabilir.
5
Haberiniz olsun! Sphesiz onlar, Eli'den/ vahiyden gizlenmek iin
ggslerini drp bkerler. Haberiniz olsun! Onlar rtlerine brnrlerken,
gizledikleri yeyleri, aga vurduklar yeyleri Allah biliyor. Sphesiz Allah,
ggslerdekileri en iyi bilendir.
Gafillerin dikkatini ekmek iin `' ela uyari edatiyla baslayan bu ayette,
Arap rfndeki bazi sembolik davranislarla vahye olan tepkilerini ortaya koyan
gafillere Allahtan hibir seyi saklayamayacaklari bildirilmektedir.
Ggsn drp bkmek ve rtye brnmek szleriyle ifade edilen
hareketler, Araplarin hoslanmadiklari kisileri grmemek ve islerine gelmeyen szleri
dinlememek iin ortaya koyduklari olumsuz tavri sembolize etmektedir. Bu
sembolik tavir, ynn baska tarafa evrilmesi ve genis st rtsnn basin zerine
alinmasi seklinde gsterilmektedir.
Ayette onlar szcgyle kastedilmis olanlar, aktif dsmanlik gstermeseler
bile peygamberimize muhalefetten geri durmayan bazi Mekkelilerdir.
Peygamberimize karsi olduklarini fiil davranislariyla belli etmeyen bu kisiler, onu
her grdklerinde baska tarafa dnerek veya rtlerini baslarina geirip grmezden
gelerek Allahtan gelen mesaja sirt evirmekte, yani ilah agriya kulak
vermemektedirler.
Ayetin ifadesinden mecaz olarak ise; bu kimselerin akillarini ve kalplerini
btil inanlarla, hurafelerle rtms olduklari ve bu davranislarinin da onlari manev
gereklere kapali ve duyarsiz kildigi anlasilmaktadir.
Esbab-i nzul nakillerinde, bu ayetin mnafiklardan birisi hakkinda indigi de
sylenmistir:
Bu kii, peygamber kendisini grp de imana davet etmesin diye, peygamberin yanindan geti
mi ggsn dndrr, sirtini evirir, baini nne eger, yzn rterdi.
697
Eliye mesafeli davranma, vahye kulak tikama seklindeki bu tr davranislar
Nuh peygambere de yapilmistir:
697
(Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1410
5-12
Nh dedi ki: Rabbim! Sphesiz ben, toplumumu gece-gndz/srekli olarak davet ettim.
Fakat benim agirmam, onlarin sadece kamalarini artirdi. Ve phesiz ben, onlari, Senin onlari
bagilaman iin her davet ettigimde, onlar parmaklarini kulaklarina tikadilar, elbiselerine
brndler, israr ettiler, kibirlendike de kibirlendiler. Sonra phesiz ben onlari yksek sesle
agirdim. Sonra phesiz onlar iin ilan ettim. Onlar iin gizli gizli de syledim. Sonra dedim ki:
Rabbinizin sizi bagilamasini isteyin. Kesinlikle O, ok bagilayicidir. zerinize gkten bol yagmur
yagdirsin. Size mallar ve ogullar ile yardimda bulunsun, sizin iin baheler kilsin, irmaklar kilsin.
13
Size ne oluyor ki, Allah iin agir davrani`i ummuyorsunuz?
(Nuh/5-12)
Fakat ne yaparlarsa yapsinlar, Rabbimiz onlarin akillarindan geirdiklerini dahi
bilmekte ve bildirmektedir:
38
Kesinlikle, Allah gklerin ve yerin grlmeyenini, duyulmayanini, sezilmeyenini bilendir.
Hi sphesiz O, ggslerin iindekini ok iyi bilendir.
(Fatir/38)
13
Ve sznz ister gizleyin, ister onu aiga vurun; sphesiz ki Allah, ggslerin zn en iyi
bilendir.
(Mlk/13)
29
De ki: Ggslerinizdeki seyleri gizleseniz de, aiga vursaniz da Allah onu bilir. Ve Allah,
gklerde olan seyleri ve yerde olan seyleri bilir. Ve Allah, her seye gc yetendir.
(l-i Imran/29)
5
Ve onlar: Bizi kendisine agirdigin seye karsi kalplerimiz bir rt/zirh iindedir,
kulaklarimizda bir agirlik, bizimle senin aranda da bir perde vardir. Artik sen, yapabilecegini yap,
biz de gerekten yapiyoruz dediler.
(Fussilet/5)
24
Peki onlar, Kurn'i dsnmyorlar mi? Yoksa kalpleri zerinde kilitleri mi var?
(Muhammed/24)
Ayrica Al-i Imran/119, 154, Maide/7, Enfal/43, Ankebut/10, Lokman/23,
Zmer/7, Mmin/19, Sura/27, Hadid/6, Tegabn/4, Neml/74, Kasas/69a da
bakilabilir.
6
Ve yeryznde hibir kk-byk canl yoktur ki, rzk Allah'a ait
olmasn. Allah, onun yerleyik yerini de geici bulundugu yeri de bilir. Hepsi
apak bir kitaptadr.
Allah ile canlilar arasindaki iliskinin vurgulandigi bu ayette, Allahin hareket
etmekte olan her yeryz canlisinin rizkini verdigi, onlarin konuldugu ve bulundugu
yerleri bildigi, dolayisiyla her bir canliyi srekli olarak kontrol ettigi
bildirilmektedir.
Ayette geen -'- dabbeh szcg, virs, bakteri gibi en kkler de dhil
olmak zere, hareket eden her trl canli varlik demektir. Ayetin ifadesinden, Yce
Allahin sadece insanlarin degil, bygyle kgyle, denizdekiyle karadakiyle
tm yaratiklarin rizklarina kefl oldugu anlasilmaktadir.
Dabbeh szcgn ilk getigi Neml/82nin tahlilinde ayrintili olarak
incelemis, szcge yanlis anlamlar yklenmesi sonucunda ortaya ne gibi yanlis
inanlarin iktigini detaylariyla anlatmistik. Bu nedenle, gerek dabbeh szcgnn
Kurandaki gerek anlami, gerekse bu szck etrafinda olusan rivayet yigininin
niteligi hakkindaki aiklamalarimizin tekrar okunmasini nermekle yetiniyoruz.
1411
" ,--~- MSTAKARR" VE " _-;-~- MSTEVDA" SZCKLERI
Ayette geen el-mstekarr szcg yerlesik yer, el-mstevda' szcg
de geici yer demektir. Allahin her canlinin yerlesik ve geici yerlerini
bilmesi demek, canlilarin hem emanet edildikleri, hem de sonradan mekn tuttuklari
yerlerin Allah tarafindan biliniyor olmasidir. Bu yerler ne kadar degisiklige ugrarsa
ugrasin, Allahin bilmesi bakimindan herhangi bir durum degisikligi (ya da
zorluk) olusturmaz. Mesel:
- Bir kimse belli bir adreste ikamet ederken, bazi sebeplerle baska sehirlere,
baska lkelere gidebilir; nereye giderse gitsin, Allah o insanin nerede oldugunu bilir.
- Bir kimsenin her gn yattigi yer ile lecegi yer ayni olmayabilir; ancak Allah
her ikisini de bilir.
- Bir sperm hcresi babanin vcudunda yaratilir, sonradan yeri degiserek
annenin yumurta hcresine girer. Allah bu hcrenin de ne zaman, nerede oldugunu
tam olarak bilir.
- Bir bakteri belli bir yerde olusur, sonra da degisik yollarla baska canlilarin
vcutlarina girer ve orada faaliyet gsterir. Allah o bakterinin de nerede ve hangi
faaliyette bulundugunu bilir.
Nitekim Rabbimiz syle buyurur:
59
Grnmezin, duyulmazin, gemisin, gelecegin anahtarlari da yalnizca O'nun katindadir.
O'ndan baska hi kimse onlari bilmez. Karada ve denizde olanlari da bilir O. O bilmeksizin bir yaprak
dahi dsmez. Yerin karanliklarindaki bir tane, yas ve kuru hibir sey yoktur ki apaik bir kitapta
bulunmasin.
(Enam/59)
Konumuz olan ayet, bize gre, yukarida saydiklarimizin disinda bir baska
anlam daha iermektedir. O da insanin kendisine ait bilgilerle beraber dirilis
gnne kadar emanet olarak durdugu yerin Allah tarafindan biliniyor olmasidir. Bu
anlamin biraz daha ayrintili aiklanabilmesi iin su ayetlerin hatirlanmasi gerekir:
1.Ayet:
O gn, o insan, nden yolladigi ve geriye biraktigi seyler ile haberlenir.
(Kiyamet/13)
O GN
,,'' Yevm szcg Kuranda sadece gn anlaminda degil, evre, devre,
etap anlamlarinda da kullanilmistir. Bu szck Kuranda bazen kisa bir ani,
bazen de uzun yillari isaret etmektedir. Mesel Rahman/29da an anlamina
gelen yevm szcg, Hud/7 ve Fussilet/9, 10da uzun yillar anlamina
gelmektedir.
Bize gre, bu ayetlerdeki o gn, yukaridaki olaylarin meydana geldigi ve
inansizlarin Kaacak yer neresi! diyerek deta kaacak delik aradigi, yani gzn
fal tasi gibi aildigi, Ayin tutuldugu, Gnes ve Ayin birlestigi gndr, lm anidir.
Iste o son anda, insanin yaratilista iine yerlestirilmis biyolojik ipler
[hafiza islevini gren sinir hcreleri] grev basina gelip kayittaki bilgileri insanin
grsne arz ederler. Insan artik vicdaniyla bas basa kalmis ve yaptiklarinin azabini
vicdaninda duymaya baslamistir. Bylece insanin kendi aleyhine hem tanik hem de
1412
ihbarci olacagi dnem o lm aniyla baslamistir. Tabi ki bu sre ahirette de devam
edecektir.
Hafiza hcrelerinin grev basina gelecegine ve kisinin yaptiklarini eksiksiz
olarak bildirecegine dair grsmz, bilimsel arastirmalardan da destek almis
durumdadir. Dr. Pinar Uysal Onganer bir makalesinde sunlari sylemektedir:
Kaliforniyada bulunan Salk Enstits Biyoloji Blm nrobiyologlari [sinir
biyologlari], Neuron dergisinde konu ile ilgili bulgularini yayinladilar. Yaptiklari deneysel
alimalari ile, unuttugumuzu sandigimiz iin emsiye almadigimiza inandigimiz hlde, aslinda
beynimizin hatirladigini kanitladilar. Dr. Thomas D. Albright ve ekibi, maymunlarin beyinlerinde
neler oldugunu anlamak iin Inferior Temporal Korteksteki [ITK] sinir hcreleri sinyallerini
incelemiler. ITK, beynin grsel tanima ve hatirlamadan sorumlu alanidir. Elektriksel olarak bu
blgenin uyarilmasinin, gemite yaanan olaylara ait grsel halsinasyonlara neden oldugu
gsterilmitir. Ayrica ITKnin grsel hafizanin depolanmasi ve gerektiginde agirilmasinda rol
oldugu dnlmektedir.
698
2. Ayet:
61
Ve Allah, kullari zerinde hkmranligi srdrr ve O, sizin zerinize koruyucular gnderir.
Sonra da sizden birinize lm geldigi vakit elilerimiz, hi eksik-fazla yapmadan, onu vefat ettirirler;
onlara gemiste yaptiklarini, yapmasi gerekirken yapmadiklarini bir bir hatirlatirlar.
62
Sonra kendi
gerek Mevllari Allah'a dndrlrler. Dikkatli olun, hkm ancak O'nundur ve O, hesap grenlerin
en sratlisidir.
(Enam/61, 62)
Koruyucular olarak evirdigimiz szck, ayetin orijinal metninde Hafaza
olarak gemektedir. Bu szcgn kk anlami korumaktir. Koruyucular
anlamina gelen Hafaza ile bellek anlamina gelen Hafiza szcgnn ayni
kkten tretilmis olmasi zellikle dikkat ekicidir. Grldg gibi, ayet, insan
yapisinda hafiza islevini gren hcrelerin [belleklerin] varligini ispatlamaktadir.
nk Allahin vefat ettirdigi sirada kullarina gnderecegini bildirdigi muhafizlar
[koruyucular], insana takdim ve tehir ettigini eksiksiz haber veren, bir bakima,
insana kendi hayatinin Z raporunu ikartan belleklerdir.
3. Ayet:
2,3
Ama onlar, kendilerine ilerinden uyarici geldigine sasirdilar da kfirler; Allah'in ilhligini
ve rabligini bilerek reddedenler, Bu, sasilacak bir seydir! ldgmz ve bir toprak oldugumuz vakit
mi? Bu, uzak bir dnstr dediler.
4
Biz, yerin onlardan neyi eksilttigini elbette bilmisizdir. Yanimizda da ok iyi kaydedip
koruyan bir kitap vardir.
(Kaf/2-4)
Bu ayet, inkrcilarin ldgmz ve bir toprak oldugumuz vakit mi? Bu uzak
bir dntr seklindeki bahanelerine verilen cevaptir. Inkrcilarin yeniden
dirilmeyi alisilmistan uzak [imknsiz] zannetmeleri, yaratilis geregini ve yaratilisin
btn blmlerini ayrintilariyla bilmemelerinden [bilgisizlikten] kaynaklanmaktadir.
Hayatin btn sirlari kesfedilmis olsa idi, herhlde lmden sonra dirilme de akillara
pek uzak gelmezdi. Ne var ki, Yce Allah bu sirlari bilmekte ve ona gre
yaratmaktadir:
698
(11 Subat 2006 tarihli Cumhuriyet gazetesi, Bilim Teknik ekinden)
1413
79,80
De ki: Onlari ilk defa olusturan onlari diriltecektir. Ve O, her olusturmayi ok iyi bilendir.
O, size o yemyesil agatan bir ates/oksijen yapandir. Simdi de siz oksijenden yakip duruyorsunuz.
(Ya Sin/79, 80)
ldkten sonra ryp toprak olanlara ne oldugu, varliklari nelerin
olusturdugu, onlari olusturan paralar arasindaki baglarin niteligi, bu paralardan
nelerin kaybolup nelerin kaybolmadigi, nelerin sekil degistirerek mevcut kaldigi
[varliklarini korudugu] gibi hususlar ancak Rabbimiz tarafindan bilinebilecek
sirlardir. Rabbimiz varliklarla ilgili tm bu hususlari noksansiz olarak bilmekte,
yarattigi hayata iliskin tm sirlari kendi ilminde bulundurmaktadir. Ayette yaratilisla
ilgili tm bilgilerin korundugu bildirildigine gre, insanlarin ldkten sonra ryp
topraga karismalari onlarin kaybolup gittikleri anlamina gelmez. Hayatin bu
topraktan [maddeden] yeniden baslamasi, daha nce bir kez gereklesmistir ve
srekli gereklesmeye devam edip gitmektedir.
Yukaridaki ayeti gz nnde bulundurarak mstakarr ve mstevda
szckleri ile ilgili olarak yukarida verdigimiz son anlamin aiklamasi su sekilde
yapilabilir:
Insanin yapisinda kendisiyle ilgili tm olaylari kayda geiren bellek hcreleri
mevcuttur. Hatta tm hcrelerin bellek zelligine sahip olmalari ihtimali de uzak
degildir. Bu bellek hcreleri, lm aninda islevlerini yerine getirerek vefatin
gereklesmesini saglamaktadirlar. Konumuz olan ayetteki O [Allah], onun yerleik
yerini de geici bulundugu yeri de bilir ifadesinden, bu hcrelerin lm sonucu
topraga karisip yok olmadigi ve Allahin insanlarin tm hayatlarinin kayitlarini
tasiyan bu muhafizlarin [bellek hcrelerinin] nerede bulunduklarini bildigi
anlasilmaktadir.
Bunun byle olmasi, reenkarnasyon ile izah edilmeye alisilan bazi olaylara
yeni bir aiklama imkani getirmektedir. Bilindigi gibi, dnyaya gelmeden nce
baska bir hayat yasadigini iddia edip o hayatina dair nemli ayrintilar veren bazi
insanlardan bahsedilmektedir. Tenasuh [Ruh G] inancina dayanak yapilmaya
alisilan bu tr vakalar, bir insanin zaman iinde farkli bedenlerde yasadigina kanit
olarak yorumlanamaz. nk len bir insan ne bir daha hayata dnebilir, ne de bir
baska insanin bedeninde yeni bir hayata geebilir. Bunda hibir kusku yoktur.
Ancak gemiste baska hayatlar yasadigini iddia edenler arasindan yalanci, sarlatan
veya patolojik kisilikli olmadiklari belirlenenler ikarsa, bunlarin durumu nasil
aiklanmalidir?
Konumuz olan ayette, Rabbimizin her seyin takipisi oldugu, hibir olgu, olay
ve nesnenin Onun ilmi ve kontrol disinda bulunmadigi bildirilmektedir. Bu ayetin
bizim ngrdgmz anlami erevesinde olaya syle bir aiklama getirilebilir:
Asirlar nce yasamis bir kisiye ait bellek hcrelerinin sindirim ya da solunum
yoluyla herhangi bir kisinin vcuduna girmesi ve orada emaneten durmasi, o kisinin
de bu bellek hcrelerindeki kayitlari kendi gemisi imis gibi hatirlayip anlatmasi
mmkndr. Ki, bu konu, Kehf suresinde Kehf ve Ashab-i rakiym anlatimiyla
uzunca yer almaktadir.
Sonu olarak, bu ayetin mesaji su sekilde takdir edilebilir: Alm olan
Allah'tan saklanarak cezadan kurtulabileceginizi sanmaniz akilsizliktan baska bir sey
degildir. O, kck bir serenin yasadigi yuvayi, minnacik bir sinegin bulundugu
deligi bile bilir ve her nerede yasiyorlarsa onlarin rizklarini tedarik eder. Her
yaratigin devindigi ve ikamet ettigi yeri bilir ve onlari belirli bir vakte kadar yasatir,
sonra ldrr.
1414
7
Ve Allah, hanginizin daha gzel amel iyleyecegini imtihan etmek iin
gkleri ve yeri alt evrede oluyturandr. Evren, nce su hlinde idi; O'nun
tahti su zerindeydi; Allah o evrede de egemendi, plnlayip ynetendi. Ve eger
onlara, Gerekten siz ldkten sonra diriltileceksiniz dersen, o kfirler;
Allah'n ilhlgn ve rabligini bilerek reddedetmiy olan o kiyiler de kesinlikle
sana, Bu apak bir sihirden/sihirbazdan bayka bir yey degildir diyecekler.
Bu ayette, evreni Allahin yarattigi hatirlatilarak kudretinin sinirsizligi
vurgulanmakta, pesinden de inansizlarin ldkten sonra diriltilecekleri haberine
karsi, bunun ancak bir sihir/sihirbaz isi oldugu seklindeki mantik disi yaklasimlari
dile getirilmektedir.
Rabbimiz burada sonsuz gcn tanitirken evreni yaratma sebebini de
aiklamis ve evrenin kimin daha gzel amel isleyecegini imtihan etmek iin
yaratildigini bildirmistir.
Evrenin bosuna yaratilmadigi geregi degisik ifadelerle birok ayette
tekrarlanmistir. Bu ayetlerden biri de daha gzel amel isleme imtihaninin, ortagi
olmayan tek Allaha yapilacak kulluk konusunda oldugunu aiklayan
Zariyat/56dir:
27
Ve Biz gkyzn, yeryzn ve aralarinda olanlari bosuna olusturmadik. Bu, kfirlerin;
Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kisilerin zannidir. Cehennem atesinden dolayi su
kfirlerin; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden su kisilerin vay hline!
(Sad/27)
115
Peki siz, Bizim sizi sadece bos yere olusturdugumuzu ve sphesiz sizin yalnizca Bize
dndrlmeyeceginizi mi sandiniz?
116
Iste gerek sahip, ynetici Allah, yceler ycesidir. O'ndan baska ilh diye bir sey yoktur. O,
saygin, en byk ynetimmakaminin Rabbidir.
(Mminun/115, 116)
56,57
Ben, bilmediginiz ve bildiginiz, gelmis gemis herkesi yalnizca, Bana kulluk etsinler diye
olusturdum. Ben, onlardan herhangi bir rizik istemiyorum. Ben, onlarin Beni yedirmelerini de
istemiyorum.
(Zariyat/56)
Evrenin ok erken dneminde mkemmel akiskan bir sivi halinde oldugu 2010
yilinda yapilan CERN (ALICE) deneyi ile gsterildi. Bu sivinin sicakligi trilyon
derece idi. Yer krenin iinin de hl sivi halde bulunmasi da bu mucizeyi
gztermektedir.
Kinatin yaratilma sresi olarak bildirilen alti gn, Kaf suresinin tahlilinde
aikladigimiz gibi, alti evre, alti dnem, alti asama anlamlarina gelmektedir:
ALTI GN: ALTI DEVRE
,,'' [yevm] szcg, Trke'ye gn olarak evrilebildigi gibi, devir olarak
da evrilebilir. nk Arapa'da yevm szcg, hem gndz ve geceden olusan 24
saatlik bir devir [gn] anlamina, hem de genel olarak devir [hangi mddet olursa
olsun, zamandan bir mddet] anlamina gelir. Nitekim Secde/5'de, 1.000 senelik bir
yevm'den, Meric/4'de ise 50.000 senelik bir yevm'den bahsedilmek sretiyle, yevm
szcgnn belirli bir ldeki deviri degil de genel anlamda bir deviri ifade
ettigi Kurn tarafindan da teyit edilmistir.
1415
Bu konu Kaf Suresinin tahlilinde ayrintili olarak islendigi iin bu kadarla
yetiniyor, ilgili blmn oradan okunmasini neriyoruz.
8
Ve eger Biz bunlardan azab belli bir nderli toplum oluyana kadar
erteleyecek olursak, o zaman da, Onu engelleyen nedir ki? diyecekler.
Haberiniz olsun! O azap, onlara geldigi gn kendilerinden geri evrilecek
degildir. Ve o alay ettikleri yey kendilerini kuyatmytr.
Bu ve nceki ayetlerden inkrcilarin syle dsndg anlasilmaktadir: Eger
su isleyenler cezalandirilacak olsaydi biz cezalandirilirdik. Biz
cezalandirilmadigimiza gre, cezalandirilma diye bir sey de yoktur. Azabin
gecikmesinden cesaret alan inkarcilar, daha da ileri giderek: Azabi hapseden ne ki,
tutmasin, saliversin de gelsin diyerek bir de kstahlik etmektedirler:
66
Senin toplumun ise, azap/ Kurn/ yetlerin iyice aiklanmasi, hak olmasina ragmen onu
yalanladi. De ki: Ben sizin zerinize, isleri belirli bir programa gre ayarlayan ve bu programi
koruyarak, destekleyerek uygulayan biri degilim.
67
Her nemli haberin kararlastirilmis bir zamani
vardir, siz de yakinda bileceksiniz.
(Enm/66, 67)
32
Bir vakit de onlar, Ey Allah'im! Eger bu, Senin katindan gelmis bir hakkin/geregin ta kendisi
ise, hi durma stmze gkten taslar yagdir veya bize ok aci veren bir azap ver demislerdi.
(Enfal/32)
Ve Yunus/50, Neml/70, Neml/72, Ankebut/53, 54.
Yukaridaki ayetlerde grldg gibi, inkrcilarin kstahliklarina karsilik
Rabbimiz yine onlari uyarmaya devam etmektedir. Bu tutumlarinin devam etmesi
hlinde azabin mutlaka gereklesecegini ihtar eden bu uyarilar baska ayetlerde de
yapilmistir:
24,25
Sonunda onu, vadilerine dogru gelen genis bir bulut hlinde grdklerinde: Ha iste! Bu,
bize yagmur getirecek bir bulut! dediler, Hayir, aksine o, abuklastirmaya alistiginiz seyin ta
kendisi; Rabbinin emriyle her seyi yerle bir eden, iinde acikli bir azap olan rzgr... Sonunda o hle
geldiler ki, konutlarindan baska hibir sey grnmyordu. Biz, gnahkrlar toplulugunu iste byle
cezalandiririz.
(Ahkaf/24, 25)
76
Ey Ibrhm! Bundan vazge. Sphesiz Rabbinin emri kesin olarak geldi ve hi phesiz
onlar; onlara geri evrilmesi mmkn olmayan bir azap gelecektir.
(Hud/76)
AYETTEKI
14
Allah'in devesine nem verin! ve Onun su imesini, yasamasini saglayin!
(Sems/14)
141
Semd, gnderilmisleri [elileri, mesajlari] yalanladi.
(Suara/141)
69
Ve andolsun ki brhm'e de elilerimiz mjde ile geldiler, Selm!
dediler. O, Selm! dedi, sonra da altn vermeye gecikmedi.
70
Sonra da onlarn ona uzanmadgn grnce, onlar yadrgad ve iinde
onlara kary bir korku uyand. Onlar: Korkma, yphesiz biz Lt'un
toplumuna gnderildik dediler.
71
Ve brhm'in kars ayaklanmyt, glverdi.
Sonra o'na shk', shk'n arkasndan da Yakb'u mjdeledik.
72
brhm'in kars dedi ki: Vay be! Ben mi doguracagm! Ben kocas iye
yaramaz bir zavallym, bahtsz, mutsuz bir kadnm. Su kocam da yayl bir
adam! Sphesiz bu, ok tuhaf bir yey!
73
Eliler: Sen Allah'n iyinden dolay m yayyorsun? Allah'n rahmeti ve
bolluklar zerinizdedir. Ey ev halk! Sphesiz ki O, vlmeye lyk olan,
cmertligi bol olandr dediler.
74
Sonra brhm'den korku iyice geip gidince ve kendisine mjde gelince,
Bizimle Lt toplumu hakknda mcdeleye baylad.
75
Sphesiz brhm, ok yumuyak huylu, ok ah-vah eden/yufka
yrekli/ynelen biriydi.
76
Ey Ibrhm! Bundan vazge. Sphesiz Rabbinin emri kesin olarak geldi
ve hi yphesiz onlar; onlara geri evrilmesi mmkn olmayan bir azap
gelecektir.
Bu pasajda Hud suresinde nakledilen kissalarin drdncs yer almaktadir.
Ibrahim peygamberin hayatindan nemli bir kesitin nakledildigi pasajin ierigi, daha
ok Ibrahim peygamberin insanlara gzel rnek olusuyla ilgilidir. Pasajda deginilen
olaylarin Hicr ve Zariyat surelerindeki anlatimlari, konunun daha iyi anlasilmasina
katki saglayacaktir:
51
Ve kullarima, Ibrhm'in misafirlerinden haber ver.
52
Hani Ibrhm'in misafirleri, Ibrhm'in yanina girdiler de, Selm! demislerdi. Ibrhm,
'Sphesiz biz sizden korkanlariz demisti.
53
Ibrhm'in misafirleri, Korkma! Sphesiz biz sana bilgin bir ogul mjdeliyoruz dediler.
1432
54
Ibrhmdedi ki: Bana ihtiyarlik gelmisken mi beni mjdeliyorsunuz? Peki neye dayanarak
beni mjdeliyorsunuz?
55
Ibrhm'in misafirleri, Seni gerekle mjdeliyoruz. midini kesenlerden olma! dediler.
56
Ibrhm dedi ki: Rabbimin rahmetinden, sapiklardan baska kim mit keser?
57
Ibrhm, Ey gnderilmis eliler! Isiniz nedir? dedi.
58-60
Eliler: Sphesiz biz sulu bir topluma gnderildik. Ancak Lt ailesi mstesnadir.
Sphesiz Biz, Lt'un karisi hari onlarin hepsini kesinlikle kurtaracagiz. Biz ayarladik. Sphesiz o,
kesinlikle geride kalanlardan/ gz arkada olanlardandir.
(Hicr/51-60)
24
Ibrhm'in sayginlastirilmis misafirlerinin haberi sana geldi mi?
25
Hani onlar, Ibrhm'in zerine girmislerdi de Selm! demislerdi. Ibrhm: Selm,
alisilmadik, kimligi belli olmayan topluluk! dedi.
26
Ibrhm, sonra ehline gitti de altin ile geldi.
27
Sonra altini onlara yaklastirdi: Nasiplenmez
misiniz? dedi.
28
Sonra onlardan ekindi. Onlar: Korkma! dediler ve o'nu ok bilgili bir ogul ile
mjdelediler.
29
Bunun zerine karisi bagirarak ne geldi de elini yzne vurarak: Bir bahtsiz, bir kisir!
dedi.
30
Misafirler: Rabbin iste byle buyurdu. Sphesiz Rabbin, haksizlik ve kargasayi engellemek
iin konulmus kanun, dstur ve ilkeler koyandir. En iyi bilenin ta kendisidir dediler.
31
Bunun zerine Ibrhm, Sizin nemli isiniz nedir ey eliler? dedi.
32-34
Eliler: Sphesiz biz, Rabbinin katindan, asiri gidenler iin isaretlenmis, amurdan
pisirilmis sert taslari zerlerine yagdirmamiz iin gnahkr bir topluma gnderildik dediler.
35
Bunun zerine Biz mminlerden orada bulunan kimseleri ikardik.
36
Fakat Biz orada
Mslmanlardan bir evden baskasini bulmadik.
37
Ve Biz orada aci bir azaptan korkan kimseler iin
bir almet/gsterge biraktik.
(Zariyat/24-37)
Ibrahim peygamberin hayatinin bu blmnn Kitab-i Mukaddesteki anlatimi
ise syledir:
15 Tanri Ibrahim'e, "Karin Saraya gelince, ona artik Saray demeyeceksin" dedi, "Bundan
byle onun adi Sara olacak.
16 Onu kutsayacagim; ondan sana bir ogul verecegim. Onu kutsayacagim ve uluslarin anasi
olacak. Halklarin krallari onun soyundan ikacak."
17 Ibrahim yzst yere kapandi ve gld. Iinden, "Yz yainda bir adam ocuk sahibi
olabilir mi?" dedi, "Doksan yaindaki Sara dogurabilir mi?"
18 Sonra Tanri'ya, "Keke Ismail'i mirasim kabul etseydin!" dedi.
19 Tanri, "Hayir. Ama karin Sara sana bir ogul doguracak, adini Ishak koyacaksin" dedi,
"Onunla ve soyuyla antlamami sonsuza dek srdrecegim.
20 Ismail'e gelince, seni iittim. Onu kutsayacagim; onu verimli kilacak, soyunu alabildigine
ogaltacagim. On iki beyin babasi olacak. Soyunu byk bir ulus yapacagim.
21 Ancak antlamami, gelecek yil bu zaman Sara'nin doguracagi oglun Ishak'la
srdrecegim."
22 Tanri Ibrahim'le konumasini bitirince ondan ayrilip yukariya ekildi.
23 Ibrahim evindeki btn erkekleri - oglu Ismail'i, evinde doganlarin ve satin aldigi uaklarin
hepsini - Tanri'nin kendisine buyurdugu gibi ayni gn snnet ettirdi.
24 Ibrahim snnet oldugunda doksan dokuz yaindaydi.
25 Oglu Ismail on yainda snnet oldu.
26 Ibrahim oglu Ismail'le ayni gn snnet edildi.
27 Ibrahim'in evindeki btn erkekler - evinde doganlar ve yabancilardan satin alinanlar -
onunla birlikte snnet oldu.
701
701
(Tekvin; 17/ 15-27)
1433
Kitab-i Mukaddesteki bu anlatim Mslmanlari da etkilemis ve buna uygun
rivayetlerin olusmasina sebep olmustur.
KONUMUZ OLAN 69-76. AYETLERIN TAHLILI
69
Ve andolsun ki brhm'e de elilerimiz mjde ile geldiler, Selm!
dediler. O, Selm! dedi, sonra da altn vermeye gecikmedi.
Elde herhangi bir kanit bulunmamasina ragmen klsik kaynaklarda bu elilerin
melek oldugu dayatilmistir. Bizim kanaatimize gre ise; bu eliler Ibrahim
peygamberin o gne kadar tanimadigi, varliklarindan haberdar olmadigi, o yredeki
beser elilerdir [peygamberlerdir]. Sayilarinin birden fazla olmasi bu konuda
tereddde mahal vermemelidir; nk Ya Sin suresinde de bir kente art arda eli
gnderildigi bildirilmistir.
Elilerin getirdigi mjde hakkinda:
* Lut kavminin helkinin mjdesi,
* Kendilerinin Allahin elileri olduklarinin mjdesi,
* Ibrahim peygamber iin korkulacak bir sey olmadiginin mjdesi gibi
yorumlar yapilmissa da, Rabbimiz bu mjdeyi 71. ayette aiklamistir: Sonra ona
Ishak'i, Ishak'in arkasindan da Yakub'u mjdeledik.
Ibrahim peygamberin misafirlerine sundugu buzagi, bu ayette haniyz
szcgyle, Zariyat/26da ise semiyn szcgyle nitelenmistir. Gelenekiler bu
iki nitelemeyi -sirasiyla- kizartilmis ve semiz olarak aktarmislardir. Ne var ki,
koskoca buzaginin kizartilamayacagini ve ayni buzagiyi niteleyen kizartilmis
ifadesi ile ancak canli bir hayvan iin kullanilan semiz ifadesi arasindaki eliskiyi
hi dikkate almayarak bariz bir hata iine dsmslerdir. nk misafire tavuk hatta
kuzu kizartilip ikram edilmesi makul olmakla beraber bir buzaginin kizartilip
btnyle ikram edilmesi akillardan uzak bir durumdur. Ayrica gelenekilerin
nitelemelerine gre, konumuz olan ayetteki buzagi kizartilmis yani l bir
buzagidir. Zariyat/26da ise ayni buzagi semiz yani canli bir buzagidir. Bu
durumda iki ayet arasinda bir eliski sz konusu olmaktadir ki, bu asla mmkn
degildir.
Bize gre, bu olaydaki buzagi ile kastedilen anlamin teviline o buzaginin
sifatlari olarak bildirilen haniyz ve semiyn szcklerinin gerek anlamlarindan
yola ikarak ulasmak gerekmektedir.
---=' HANIYZ
---=' Haniyz szcg aritilmis, iindeki fazlaliklar atilmis demektir.
Szck ilk olarak ati terletme anlaminda kullanilmis, daha sonra Araplar hem
Gnesin insani terletmesini hem de etin sicak taslara sikistirilarak suyunun
giderilmesi, akiskanliginin kaybettirilmesi islemini bu szckle ifade etmislerdir.
702
Buna gre ---=' haniyz, bir nesnenin iindeki fazlaliklarin, zellikle de
nesneyi bozacak seylerin atilmasi anlamina gelmekte, dolayisiyla ayetteki haniyz
szcg de meful anlamiyla aritilmis, iinde zararli maddeler bulunmayan, saf hle
getirilmis demek olmaktadir.
702
(Lisanl-Arab, 2/624, 625; El-Mfredat/133)
1434
Fakat klsik eserlerde szcgn esas anlami dikkate alinmadigi gibi,
kurutulmus anlamina bile itibar edilmemis, szck ateste kizartilmis anlaminda
kullanilmistir.
Q-- ~' SEMIYN
Bu szck zayifligin karsiti olup g kaynagi olmasi sebebiyle yaga da
-- semen denir.
703
O hlde Zariyat/26da geen semiyn ifadesi de ism-i fail anlamiyla g
veren demektir.
BURADAKI BUZAGI ALTINDIR
Buzaginin sifatlari olarak verilen her iki szcgn yukarida belirttigimiz
anlamlari birlestirildiginde, buradaki buzaginin saf hlde bulunan ve g veren
bir buzagi oldugu anlamina ulasilmaktadir. Bundan dolayidir ki, biz bu buzaginin
Araf suresindeki aldatici sesi olan ceset buzagi gibi altin oldugu kanaatini
tasimaktayiz. Bu tevilimize gre, Ibrahim peygamber mjdeci elilere mjdelik
olarak altin vermistir.
70
Sonra da onlarn ona uzanmadgn grnce, onlar yadrgad ve iinde
onlara kary bir korku uyand. Onlar: Korkma, yphesiz biz Lt'un
toplumuna gnderildik dediler.
Ayetten anlasildigina gre, Ibrahim peygamberin ikram olarak takdim ettigine
[altina], misafirleri [eliler] el srmemisler, daha dogrusu srememislerdir. nk
onlar elidir ve daha evvel birok ayette bildirildigi gibi, grevleri geregi
yaptiklarina karsilik herhangi bir cret almalari sz konusu degildir.
Verilen hediyeyi almamalari zerine Ibrahim peygamberin korkuya
kapilmasindan, verilen hediyenin veya yapilan ikramin reddedilmesinin o gnn
geleneginde husumet ve dsmanlik belirtisi sayildigi anlasilmaktadir. Ibrahim
peygamber gaybi bilmedigi, kendileri aiklayincaya kadar misafirlerin eli oldugunu
anlamadigi iin gelenege gre dsmanca sayilan bu davranistan dolayi korkuya
kapilmistir.
Bu durumdan ikan bir diger sonu da Allah bildirmedigi srece
peygamberlerin gaybi bilmesinin mmkn olmadigidir.
Kissanin buraya kadarki blm, bazi ek bilgilerle Hicr suresinde su sekilde
yer almaktadir:
51
Ve kullarima, Ibrhm'in misafirlerinden haber ver.
52
Hani Ibrhm'in misafirleri, Ibrhm'in yanina girdiler de, Selm! demislerdi. Ibrhm,
'Sphesiz biz sizden korkanlariz demisti.
53
Ibrhm'in misafirleri, Korkma! Sphesiz biz sana bilgin bir ogul mjdeliyoruz dediler.
54
Ibrhmdedi ki: Bana ihtiyarlik gelmisken mi beni mjdeliyorsunuz? Peki neye dayanarak
beni mjdeliyorsunuz?
55
Ibrhm'in misafirleri, Seni gerekle mjdeliyoruz. midini kesenlerden olma! dediler.
56
Ibrhm dedi ki: Rabbimin rahmetinden, sapiklardan baska kim mit keser?
57
Ibrhm, Ey gnderilmis eliler! Isiniz nedir? dedi.
703
(Lisanl-Arab, 4/692, 693; el-Mfredat/243)
1435
58-60
Eliler: Sphesiz biz sulu bir topluma gnderildik. Ancak Lt ailesi mstesnadir.
Sphesiz Biz, Lt'un karisi hari onlarin hepsini kesinlikle kurtaracagiz. Biz ayarladik. Sphesiz o,
kesinlikle geride kalanlardan/ gz arkada olanlardandir.
(Hicr/51-58)
Bu konu ile ilgili Kitab-i Mukaddeste (Tekvin; 18. Bab) yazilanlar ise
Kurana uymamaktadir.
Konumuz olan 70. ayette Lut kavmi olarak geen halk, aslinda Lut
peygamberin soyca mensup oldugu kavim degildir. nk Lut peygamber, tipki
Ibrahim peygamber gibi Gney Babil'deki Ur sehrinin yerlilerindendir ve amcasiyla
beraber oradan g etmistir. Dolayisiyla Kuranda geen Lut kavmi tabirleri, Lut
peygamberin g ederek geldigi ve orada yasarken elilikle grevlendirildigi sehrin
[lkenin] sakinlerini ifade etmektedir ki, tarih kayitlara gre burasi Sodom sehridir.
71
Ve brhm'in kars ayaklanmyt, glverdi.
Sonra o'na shk', shk'n arkasndan da Yakb'u mjdeledik.
Bu ayette 69. ayetin birinci blmne yapilmis bir gnderme vardir. Ibrahim
peygamberin karisinin bu ayette yaptigi bildirilen davranisi [glvermesi], 69. ayetin
birinci blmnde anlatilanlar sirasinda Ibrahim peygamber ile elilerin
selmlasmasi ve elilerin mjdeyi vermesi zerine olmustur. Yani Ibrahim
peygamberin karisi, elilerin verdigi mjdeyi duyunca buna glmstr. Burada 71.
ayetten 69. ayete yapilan gnderme, Zariyat suresinde de 29. ayetten 25. ayete
yapilmistir. Ibrahim peygamberin burada 69. ayetin ikinci blmnde, Zariyat
suresinde de 26. ayette belirtilen mjdelik teklifi ise karisinin glmesinden sonradir.
71. ayette zerinde durulmasi lzim gelen iki nokta Ibrahim peygamberin
karisinin glmesi ve kaimeligidir:
IBRAHIM PEYGAMBERIN KARISININ GLMESI
Ayette geen -=- dahiket szcg glmek demektir. Glmek sadece
dudaklari gererek ve ses ikarmadan yapilan tebessm degildir; dislerin grnecegi
sekilde sesli olarak yapilan bir davranistir. Ibrahim peygamberin karisi,
glvermesinin ardindan 72. ayette bildirilen konusmasinda, kendisinin acuzlugu
ve kocasinin yasliligi sebebiyle mjdeyi ok tuhaf buldugunu sylemistir. Yani,
elilerin Ibrahim peygambere verdigi mjde, Ibrahim peygamberin karisinin ok
tuhafina gitmis ve yasli kocasindan bir ocuk sahibi olacagi haberi onu kahkahalarla
gldrmstr.
Ne var ki klsik eserlerin birogunda dahiket szcg su anlamlara
ekilmistir:
Mcahid ve Ikrime, Yce Allah'in "Gld" buyrugu ile ilgili olarak mjdenin tahakkuku iin
ay halinden kesilmis iken, ay hali oldu diye aiklamislardir. ... Cumhur ise der ki: Burada bildigimiz
"glmek" kastedilmektedir. Ancak bunun mahiyeti hakkinda farkli grsler vardir. Bunun hayret ve
saskinlik ifade eden glmek oldugu sylenmistir.
704
Mukatil de der ki: Hz. Ibrahim, misafirlerine hizmet ederken ve ihtisamiyla ortada iken
kisiden korkmasi ve titremesine glmst, nk Hz. Ibrahim tek basina yz kisiye bedel kabul
ediliyordu.
704
(Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil Kuran)
1436
Yine (Mukatil) der ki: Szlkte bu kelimenin ay hali anlamina gelmesi uygun degildir. Ebu
Ubeyd ve el-Ferr da bu anlami kabul etmezler. el-Ferr der ki: Ben bu kelimenin bu anlamini
gvenilir birisinden isitmis degilim. Bu olsa olsa bir kinaye olabilir.
705
Kissanin buradaki blm ile ilgili olarak bir ok olay ortaya atilmistir. Ne var
ki, bu gerek disi anlatimlarin naklinde yarar grmyoruz.
IBRAHIM PEYGAMBERIN KARISININ AYAKLANMISLIGI
Ayette Ibrahim peygamberin karisinin --' kaime oldugu ifade edilmistir. Bu
ifade mealciler tarafindan genellikle ayakta dikiliyordu seklinde evrilmistir.
Hlbuki kissadaki anlatima gre olaylarin gelisiminde Ibrahim peygamberin
karisinin ayakta durmasinin veya oturmasinin yahut da yatmasinin hibir nemi
yoktur. Dolayisiyla buradaki kaime ifadesinin baska bir anlami olmalidir.
Bize gre, buradaki kaimelik ayaklanmisligi, bas kaldirmisligi ifade
etmektedir. Buna gre, Ibrahim peygamberin karisinin kaime olusu, onun kocasi
ile arasinin aik oldugunu ifade etmektedir. Bu durum, Ibrahim peygamber ile
karisinin ayrilma, bosanma safhasinda olduklarini gstermektedir. Nitekim kiyam
szcg siyas bas kaldirma anlaminda olup szcgn Kuranda bu anlamda
kullanildigi birok ayet vardir:
19
Ve su bir gerek ki Allah'in kulu/ Peygamber O'na agirarak ayaklandigi/ harekete getigi
zaman o yabancilardan bir grup o'nun evresinde neredeyse kenetlenecekler.
(Cinn/19)
14,15
Ve Biz onlar ayaklanip da: Bizim Rabbimiz, gklerin ve yerin Rabbidir. Biz, O'nun
astlarina ilh olarak yalvarmayiz, yoksa kesinlikle sama-sapan konumu oluruz. Sunlar, Allah'in
astlarindan ilhlar edinen bizim toplumumuzdur. Edindikleri ilhlara dair aik bir delil getirselerdi
ya! Allah'a kari yalan uydurandan daha yanli davranan; kendi zararlarina i yapan kim olabilir?
dediklerinde onlarin kalplerini saglamlastirdik.
(Kehf/14)
97
Allah, Kabe'yi; o Beyt-i Haram'i, haram ayi, hac yapanlara yiyecek olarak hayvan hediye
etmeyi ve gerdanliklari/hac yapanlarin yemesi iin gnderilen hayvanlara konulan isaretleri insanlar
iin bir ayaga kalkis; silkinis, kendilerini kurtaris yapti. Bu, Allah'in gklerde ve yerde olan her seyi
bildigini ve Allah'in her seyi hakkiyla bilici oldugunu sizin de bilmeniz iindir.
(Maide/97)
125
Ve Biz, bir zaman bu Beyt'i/ilk yapilan okulu, insanlar iin bir sevap kazanma/ dns yeri
ve bir gven yeri yapmistik. Siz de Ibrhm'in grev yaptigi yerden bir salt yeri [ml ynden ve
zihinsel aidan destegin; toplumun aydinlatilmasinin gerekletirilecegi bir yer] edinin. Ve Biz,
Ibrhm ile Isml'e, Beytimi, dolasanlar, ibdete kapananlar ve boyun egip teslimiyet gsterenler,
Allah'i birleyenler iin tertemiz tutun diye ahit almistik.
(Bakara/125)
Ayrica Hacc/26, Suara/218, Zariyat/45 ve l-i Imran/97ye de bakilabilir.
Bu konudaki nakillerden klsik eserlerde yer alanlarinin ogu Kitab-i
Mukaddes kaynaklidir:
12 Iin iin glerek, "Bu yatan sonra bu zevki tadabilir miyim?" diye dnd, "stelik
efendim de yali."
705
(Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1437
13 RABB Ibrahim'e sordu: "Sara niin, 'Bu yatan sonra gerekten ocuk sahibi mi olacagim!'
diyerek gld?
14 RABB iin olanaksiz bir ey var mi? Belirlenen vakitte, gelecek yil bu zaman yanina
dndgmde Sara'nin bir oglu olacak."
15 Sara korktu, "Glmedim" diyerek yalan syledi. RABB, "Hayir, gldn" dedi.
706
72
brhm'in kars dedi ki: Vay be! Ben mi doguracagm! Ben kocas iye
yaramaz bir zavallym, bahtsz, mutsuz bir kadnm. Su kocam da yayl bir
adam! Sphesiz bu, ok tuhaf bir yey!
73
Eliler: Sen Allah'n iyinden dolay m yayyorsun? Allah'n rahmeti ve
bolluklar zerinizdedir. Ey ev halk! Sphesiz ki O, vlmeye lyk olan,
cmertligi bol olandr dediler.
Bu ayetlerde, Ibrahim peygamberin karisi kendisini acuz, Ibrahim
peygamberi de seyh [yasli biri] olarak nitelemis ve verilen mjdenin nasil
gereklesebilecegi konusundaki hayretini dile getirmistir. Bu nitelemeler dikkate
alinarak Zariyat suresindeki sifatlara bakildiginda, oradaki acuz sifatini yine
Ibrahim peygamberin karisina, akim sifatini ise Ibrahim peygambere izafe etmek
gerekmektedir. Bu durumda, Ibrahim peygamber, karisi tarafindan hem yasli hem
de kisir olarak nitelenmis olmaktadir.
Ibrahim peygamberin ocuklarindan Ismailin burada mjdelenen Ishaktan
evvel dogduguna dair elde bir kanit bulunmamaktadir. Muhtemeldir ki, Ismail, bu
mjdeden sonra, Ibrahim peygamberin kisirligi Allah tarafindan giderildikten sonra
dogmustur.
,;=' ACUZ SZCG: Bu szck yasli demek oldugu gibi, genis
kalali veya kocasi yasli, kendine uygun kocasi olmayan, dengini bulmamis,
zavalli, bahtsiz, kara bahtli gen hanim anlamlarina da gelmektedir.
707
Yukaridaki anlamlardan ele aldigimiz konuya en uygun dseni sonuncusudur.
nk Ibrahim peygamberin karisinin 72. ayette bildirilen Vay be! Ben mi
doguracagim! Ben bir acuzum [kocasi ie yaramaz bir zavallivim, bahtsiz bir
karivim]. Su kocam da yali bir adam iken! Sphesiz bu, ok tuhaf bir ey!
seklindeki szleri, onun gen, dogurmaya elverisli bir kadin oldugunu gstermekte,
buna karsilik Ibrahim peygamberi ise yasli (Zariyat/26ya gre akim, kisir) biri
olarak tanitmaktadir. Dolayisiyla Ibrahim peygamberin karisi, verilen mjdeye
kocasinin yasliligi ve kisirligi dolayisiyla glmstr. Onun bu anlayisi, iinde
bulundugu durum sebebiyle kendini niteledigi acuz szcgn zavalli, ileli,
dengini bulmamis anlaminda kullanmis olmasini gerektirmektedir. Nitekim
mjdeye sasiran Ibrahim peygamber de -Hicr Suresinde- saskinligina gereke
olarak yasliligini gstermis, karisi ile ilgili herhangi bir aiklama yapmamistir:
51
Ve kullarima, Ibrhm'in misafirlerinden haber ver.
52
Hani Ibrhm'in misafirleri, Ibrhm'in yanina girdiler de, Selm! demislerdi. Ibrhm,
'Sphesiz biz sizden korkanlariz demisti.
53
Ibrhm'in misafirleri, Korkma! Sphesiz biz sana bilgin bir ogul mjdeliyoruz dediler.
54
Ibrhmdedi ki: Bana ihtiyarlik gelmisken mi beni mjdeliyorsunuz? Peki neye dayanarak
beni mjdeliyorsunuz?
55
Ibrhm'in misafirleri, Seni gerekle mjdeliyoruz. midini kesenlerden olma! dediler.
706
(Tekvin 18/ 12-15)
707
(Lisanl-Arab; c.6, s. 99)
1438
56
Ibrhm dedi ki: Rabbimin rahmetinden, sapiklardan baska kim mit keser?
(Hicr/51-56)
Klsik eserlerde ise bu konuya dair mesnetsiz nakiller mevcuttur:
Mcahid der ki: O vakit Hz. Sara doksan dokuz yasinda idi. Ibn Ishak da doksan yasinda idi,
demektedir. Bundan baska grsler de vardir.
Denildigine gre; Hz. Ibrahim yz yirmi yasinda idi. Onun yz yasinda oldugu da
sylenmistir. Mcahid'in grsne gre Hz. Sara'dan sadece bir yas byk idi. Denildigine gre Hz.
Sara'nin "ve su esim de bir ihtiyar iken" szleri ile Ibrahimin (as) kendisine yaklasmadigini st
kapali ifade etmistir. Hz. Ibrahim'in hanimi olan Hz. Sara, Hrn'in kizidir. Hrn, Nhr'un oglu, o
Sr'un, o Arg'nun, o da Flig'in ogludur. Sara, Hz. Ibrahim'in amcasinin kizidir.
708
74
Sonra brhm'den korku iyice geip gidince ve kendisine mjde gelince,
Bizimle Lt toplumu hakknda mcdeleye baylad.
75
Sphesiz brhm, ok yumuyak huylu, ok ah-vah eden/yufka
yrekli/ynelen biriydi.
Bu ayetlere gre, Ibrahim peygambere gelen elilerin kimlikleri ve asl
grevleri, yani esas olarak nereye ve ne iin gittikleri belli olunca Ibrahim
peygamberin artik kendi adina bir korkusu kalmamis, ancak bu kez de Lt kavminin
helk edilecegini grendiginden, helk edilmemeleri iin onlarla mcadeleye
girismistir.
31
Ve elilerimiz Ibrhm'e mjdeyi getirdiklerinde: Biz bu kentin halkini yikima ugratacagiz
dediler. Sphesiz oranin halki irk koarak yanli; kendi zararlarina i yapan kimseler idiler.
32
Ibrhm: Sphesiz orada Lt var! dedi. Onlar: Biz orada kimlerin bulundugunu ok iyi
biliyoruz. Onu ve geride kalanlardan biri olan karisi disindaki ailesini elbette kurtaracagiz dediler.
(Ankebut/31, 32)
75. ayette aika belirtildigi gibi, Ibrahim peygamber yumusak huylu, yufka
yrekli birisidir. Bu sebepledir ki, helk edileceklere acidigi iin elilerle
mcadeleye girmistir. Bu mcadele, Kitab-i Mukaddeste (Tekvin /18: 23-32), Allah
ile yapilan bir pazarlik sekline sokulmustur.
76
Ey Ibrhm! Bundan vazge. Sphesiz Rabbinin emri kesin olarak geldi
ve hi yphesiz onlar; onlara geri evrilmesi mmkn olmayan bir azap
gelecektir.
Bu ayet, elilerin kendileriyle mcadeleye girisen Ibrahim peygambere verdigi
bir cevap olabilecegi gibi, Rabbimizin kissanin sonunda Ibrahim peygamberi
muhatap alarak tm zamanlarin insanlarina verdigi genel bir mesaj da olabilir. Bu
takdirde, ayette, Allahtan istenecek seylerin hangi sartlarda istenecegi ifade edilmis
olmaktadir; ki, byle bir ifade farkli bir slpla Tvbe suresinde de yer almistir:
Kendilerine, cehennem ashabi olduklari iyice belli olduktan sonra peygambere ve iman etmis
kisilere, akraba bile olsalar, msrikler iin istigfar etmek yoktur.
708
(Kurtubi; el-Camiu li Ahkamil-Kuran)
1439
Ibrahim'in babasi iin istigfar etmesi de yalnizca ona vermis oldugu bir szden dolayi idi.
Sonra onun Allah iin bir dsmani oldugu kendisine aika belli olunca ondan [istigfardan] vazgeti.
Sphesiz Ibrahim, ok ili, ok halim birisi idi.
Netice olarak 76. ayette bildirilen karar, ilm-i ilhiye gre verilmis bir karar olup dns
mmkn degildir. Onun iin yalvarip yakarmanin anlami yoktur.
(Tvbe/113, 114)
77
Ve ne zaman ki elilerimiz Lt'a geldiler, bunlar yznden o zld,
bunlar hakknda eli-kolu bagland kald ve Bu, mthiy bir gndr! dedi.
78
Ve o'nun toplumu hzlca o'na geldiler. Onlar daha nce de irkinlikler
yaparlard. Lt: Ey toplumum! yte bunlar kzlarm. Onlar sizin iin daha
temizdirler. Gelin Allah'n korumas altna girin, beni misafirlerim ile ilgili
olarak rezil-rsva etmeyin. Sizden hi akl baynda bir adam yok mu? dedi.
79
Onlar: Hi yphesiz sen, senin kzlarnda bizim iin herhangi bir hak
olmadgn bildin. Ve yphesiz ki sen bizim ne istedigimizi kesinlikle biliyorsun
dediler.
80
Lt: Keyke size kary bir gcm olsayd, ya da ulaylmaz bir
blgeye/gl bir topluma sgnabilseydim! dedi.
81
Misafir eliler: Ey Lt! Sphesiz ki, biz Rabbinin elileriyiz. Onlar
sana asla dokunamayacaklar. Sen, gecenin bir parasnda ailenle birlikte
hemen yola k. Ve iinizden hi kimse geri bakmasn [burada olanlar, eskileri
dynmesin], eyin bayka. Sphesiz onlara isabet eden ona da isabet edecektir.
Sphesiz vaat edilenin zaman, sabah vaktidir. Sabah vakti yakn degil mi?
dediler.
82,83
Sonunda emrimiz gelince, orann stn altna getirdik. Ve zerlerine,
istif edilmiy piymiy amurdan Rabbinin katnda iyaretlenmiy taylar yagdrdk.
Ve bunlar, yirk koyarak yanly, kendi zararlarna iy yapanlardan uzak degildir.
Besinci kissa olarak Lut kissasinin anlatildigi bu pasajda, Lut peygamberin
iman edenlerle birlikte kurtarilisi, karisinin ise isbirligi iinde oldugu kfirlerle
birlikte helk edilisi nakledilmis ve bu olaylardan ibret alinmasi istenmistir.
Daha nce inmis surelerde (Araf/80-84, Neml/54-58, Kamer/33-38, Ankebut/28, 29)
de nakledilmis olan Lut kissasinin buradaki anlatiminda, eski anlatimlara ek olarak
Lut peygamberin gelen misafirlere halkinin ktlk yapmasindan endise duyarak
sikintiya dstg vurgulanmistir.
Konumuz olan Lut kissasi ile ilgili Kitab-i Mukaddese (Tekvin/19) bakmak
yararli olacaktir. Bylece olayin hangi boyutlarda arpitildigi ve Kitab-i
Mukaddesin nasil bir cretle tahrif edildigi daha iyi anlasilmis olacaktir.
78. ayette Onlar daha nce irkinlikler yaparlardi cmlesindeki irkinlikler
ile erkeklerin cinsel arzularini kadinlar yerine hemcinsleriyle tatmin etmesi, yani
homoseksel iliskiler kastedilmistir. Daha nceki kavimlerde grlmemis olan bu
sapikligin Lut peygamberin elilik yaptigi kavimde n alinamaz bir seviyeye
ulastigi grlmektedir. Tarihteki adiyla Sodom halkinin, Lut peygambere misafir
geldigini haber alir almaz, gelen bu misafirlere [elilere] de tecavz etmek iin Lut
peygamberin evine kosusmus olmalari bunu gstermektedir.
1440
Sizden hi reit [akli bainda] bir adam yok mu?
Kavmini nce ikna etmeye alisan Lut peygamber, son olarak onlari Sizden
hi reit [akli bainda] bir adam yok mu? diyerek uyarmistir. Ayetin orijinalindeki
-,- '' resit szcg rsd sahibi [akli basinda] demektir. Anlasilan o ki, Lut
peygamber toplum iinde birka kisi de olsa resit [akli basinda] adam aramistir. Ne
var ki, toplumdaki herkes sehvet sarhosudur, kimsenin akli basinda degildir:
72
Sen mrnde bunlar gibi ehvet ilginligi iinde bocalayip duran rezilleri hi grmedin.
(Hicr/72)
78. ayet, toplumlardaki kokusmanin yol atigi felketin akillarin baslardan
gitmesi sonucu oldugunu gstermektedir. Biraz ileride karsimiza gelecek olan su
ayette ise toplumlarin ugrayacagi bu tr felketleri akil sahiplerinin nleyebilecegi
bildirilmektedir:
116
Iste sizden nceki devirlerden bakiyye [sz, eser, erdem] sahipleri; akilli insanlar, Kitap
Ehli, yeryznde bozgunculuktan vazgeirmeye alissalardi! Fakat onlarin iinden kurtardigimiz pek
az kimse bunu yapti. Allah'in ortagi oldugunu kabullenerek, Allah'in ilahligini ve rabligini bilerek
reddederek yanlis; kendi zararlarina is yapan o kisiler ise, simartildiklari refahin ardina dstler ve
sulular oldular.
(Hud/116)
78. ayette geen kizlarim ve 79. ayette geen senin kizlarin ifadeleri, Lut
peygamberin kendi kizlari anlaminda degil, toplumun kadinlari anlaminda
alinmalidir. nk Lut peygamberin kendi sulbnden olan kizlarinin sayica kavmin
btn erkekleri ile denklesmesi mmkn degildir. Byle bir denklesmeden ancak
kizlarim ifadesi ile kavmin btn kadinlarinin kastedilmesi hlinde sz edilebilir.
Lut peygamber, kavminin btn kadinlarini kendi kizi olarak gryor olmali ki,
ayette bu sekilde bir ifade kullanilmistir. Ayni sekilde, kavmin erkeklerinin Lut
peygambere verdikleri sen, senin kizlarinda bizim iin herhangi bir hak olmadigini
bildin cevabinin da Senin kizlarina, yani kadinlara ihtiyacimiz yok, onlara cinsel
arzu duymuyor, meyletmiyoruz, onlari istemiyor ve sevmiyoruz, onlarda gzmz
yok seklinde anlasilmasi gerekmektedir.
80
Lt: Keyke size kary bir gcm olsayd, ya da ulaylmaz bir
blgeye/gl bir topluma sgnabilseydim! dedi.
Lut peygamber, aklini yitirmis, kuduz kpek gibi saldiriya geen kavmine
karsi aresiz kalmis, ya onlarla tek basina mcadele edebilecek bir gce sahip
olmayi, ya da sehvet sarhosu o toplumdan kaip kurtulmayi dilemistir.
Kt aliskanliklarla ve resit [akli basinda] olmayanlarla mcadele etmek
gerekten ok zordur. Lut peygamber de gcn asan byle bir mcadelede aresiz
kalmistir. Ne var ki, tam o sirada her sey degismis, are gzkmstr:
81
Misafir eliler: Ey Lt! Sphesiz ki, biz Rabbinin elileriyiz. Onlar
sana asla dokunamayacaklar. Sen, gecenin bir parasnda ailenle birlikte
hemen yola k. Ve iinizden hi kimse geri bakmasn [burada olanlar, eskileri
dynmesin], eyin bayka. Sphesiz onlara isabet eden ona da isabet edecektir.
Sphesiz vaat edilenin zaman, sabah vaktidir. Sabah vakti yakn degil mi?
dediler.
1441
Bu ayette eliler Allahin elileri olduklarini, Lut peygamber ile -esi hari-
ailesini o azgin toplum onlara zarar veremeden kurtaracaklarini ve geride kalan
sehvet sarhosu kavmin de helk edilecegini aiklamislardir.
Ayette geen Ve iinizden hi kimse geri bakmasin, ein baka ifadesi,
gz arkada kalma deyimiyle ayni anlama gelmektedir. Bu ifade ile eliler
Yasadiginiz kentteki mali, mlk, yakinlari, kisaca hibir seyi dikkate almadan
buradan ikip gidin! Gemileri yakin; bir daha buraya dnmeyin! demek
istemislerdir. Lut peygamberin karisi ise inansiz biri olmali ki, gz arkada kalmis
ve o gnahkr toplumla birlikte helk edilmistir.
82,83
Sonunda emrimiz gelince, orann stn altna getirdik. Ve zerlerine,
istif edilmiy piymiy amurdan Rabbinin katnda iyaretlenmiy taylar yagdrdk.
Ve bunlar, yirk koyarak yanly, kendi zararlarna iy yapanlardan uzak degildir.
Grldg gibi, Rabbimiz, Sodom halki kovamadan, Lut peygamber ve
inananlari elileri vasitasiyla lkeden ikartmistir. Yce Allahin onlari oradan
ikartmasi, Lut peygamber ve ona inananlarin kurtuluslarini, geride kalanlarin ise
cezalandirilmalarini saglamak iindir.
83. ayetin sonundaki Ve bunlar, zalimlerden uzak degildir ifadesi ok cidd
ve keskin bir mesajdir. Bu mesaj, Buna benzer durumlar zalimlerden hi de uzak
degildir. Lut kavmi gibi zalim toplumlar her zaman aynen buradaki gibi helk
edilirler anlamina gelmektedir. Rabbimiz bu ifade ile ilh vahyi ve Allahin
gnderdigi elileri yalanlayip inkr etmenin, cinsel sapiklik gibi ahlki temelinden
sarsan davranislarda bulunmanin ve bundan geri dnmeyip sapiklikta israr etmenin
toplumlarin helkine sebep olacagini bildirmekte ve gelecek nesillere gt verip
uyarida bulunmaktadir.
84-86
Medyen'e de kardeyleri Suayb' eli gnderdik. Suayb: Ey
toplumum! Allah'a kulluk edin. Sizin iin O'ndan bayka ilh yoktur. legi ve
teraziyi eksik tutmayn. Sphesiz ben sizi hayr ile gryorum. Ve ben
kuyatacak bir gnn azabndan sizin iin korkuyorum. Ve ey toplumum!
lerken ve tartarken adaleti yerine getirin. nsanlarn eyyalarn eksiltmeyin
ve yeryznde kargayaclar olarak fenalk etmeyin. Eger mmin iseniz,
Allah'n braktg/hellinden size ihsan ettigi kr, sizin iin daha hayrldr. Ve
ben sizin zerinize bir koruyucu degilim dedi.
87
Onlar dediler ki: Ey Suayb! Atalarmzn taptklarn veya
mallarmzda diledigimizi yapmay terk etmeyi sana senin saltn m [ml
ynden ve zihinsel adan destek olmay; toplumu aydnlatmay ieren dinin
mi] emrediyor? Sphesiz sen yumuyak huylusun ve akl baynda bir
adamsn.
88-90
Suayb: Ey toplumum! Hi dyndnz m? Syet ben, Rabbimden
bir delil zerinde bulunuyorsam ve yyet O, bana Kendi katndan gzel bir
rzk ihsan etmiyse!? Ve Ben, size kary kmakla sizi menettigim yeylere
kendim dymek istemiyorum. Ben, sadece gcmn yettigi kadar slah etmeyi
istiyorum. Bayarya ulayabilmem de ancak Allah iledir. Ben, yalnzca O'na iyin
sonucunu havale ettim ve ancak O'na ynelirim. Ve ey toplumum! Bana kary
gelmeniz sakn sizi, Nh toplumunun veya Hd toplumunun veya Slih
toplumunun baylarna gelen musibetler gibi bir musibete ugratmasn. Ve Lt
toplumu sizden pek uzak degildir. Ve Rabbinizden bagylanma dileyin, sonra
1442
O'na tevbe edin. Sphesiz ki, benim Rabbim ok merhametlidir, ok sevendir
dedi.
91
Suayb'n toplumu dediler ki: Ey Suayb! Biz senin sylediklerinin
ogunu iyice anlamyoruz. Seni iimizde ok zayf olarak gryoruz. Eger senin
akrabalarn/ taraftarlarn olmasayd kesinlikle seni taya tutar ldrrdk. Ve
senin bize kary hibir stn gcn/galip gelecek durumun yoktur.
92,93
Suayb: Ey toplumum! Benim akrabalarm/taraftarlarm size kary
Allah'tan daha m gl/degerli? Ve Allah' arkanza atlmy bir yey edindiniz.
Sphesiz ki, Rabbim btn yaptklarnz epeevre kuyatcdr. Ve ey
toplumum! Var gcnzle yapacagnz ne varsa yapn! Sphesiz ben yapanm.
Periyan edecek azabn kime gelecegini ve yalancnn kim oldugunu yaknda
bileceksiniz. Gzetleyiniz, yphesiz ben sizinle beraber gzetleyiciyim dedi.
94
Ve ne zaman ki, emrimiz geldi, Suayb' ve o'nunla birlikte inanmy olan
kiyileri, tarafmzdan bir rahmet ile kurtardk. Ve yirk koyarak yanly; kendi
zararlarna iy yapan o kiyileri korkun bir grlt yakalad da yurtlarnda
kp kaldlar.
95
Sanki onlar orada hi yayamadlar. Haberiniz olsun! Semd
toplumu nasl uzaklayt ise Medyen'e de yle kahrolmak/tarihten silinmek
vardr.
Suayb peygamber ile Medyen halki arasinda geen olaylarin anlatildigi bu
blmde, Medyen halkinin inan ve ekonomik dzen itibariyle yanlis bir yol
zerinde bulunduklari, Allah ve eli tanimadiklari, geimlerini temin ederken haksiz
kazan pesinde kosup haram lokma yedikleri vurgulanmaktadir.
Karsilikli konusma seklinde nakledilen kissadan anlasildigina gre, Medyene
eli olarak gnderilen Suayb peygamber, kendi kavmi ile -peygamberimizle Mekkeli
msrikler arasindakine benzer- uzun bir mcadeleye girismistir. Bu mcadelede
kavmini Allaha kulluga davet etmis, onlara adaletli olmak, lde tartida drst
davranmak, hakkaniyetli olmak, yapageldikleri yanlislar iin af dilemek gibi erdemli
davranislari tavsiye etmis, aksi hlde belya arptirilacaklarini haber vererek
uyarilarda bulunmustur. Kissada inansizlikla beraber ekonomik ve sosyal
bozukluklarin da dile getirilmis olmasindan, sirkin de, adaletsiz bir ekonomik
dzenin de toplumlarin kslerini olusturan ana dinamikler arasinda bulundugu
anlasilmaktadir. Ne var ki, Meyden toplumu Suayb peygamberin bu konudaki
hibir dzeltici uyarisini dinlememis, bu nedenle de Yunus/49da aiklandigi gibi,
ksn ertelenmesi mmkn olmamistir.
Suayb peygamberin eli gnderildigi kavmin Medyen ismiyle anilmasi
konusunda iki grs vardir. Birinci grse gre, Medyenliler Ibrahim peygamberin
oglu Medyen'in soyundandirlar ve bu sebeple onlara Medyenogullari anlaminda
Medyen denilmistir. Ikinci grse gre ise Medyen bir sehrin adidir; iinde
yasayan halk da sehrin adina nispetle Medyen olarak anilmistir.
87. ayette geen Mallarimiz konusunda diledigimizi yapmayi terk etmemizi
sana saltin mi emrediyor? ifadesindeki salat szcg dini temsil etmektedir.
Tipki yz ifadesinin bedenin tmn, yz fotografinin da insanin kimligini
temsil etmesi gibi, sosyal yardim inanci ve ameli olan salt da dinin sosyal ve
bireysel hayata yansiyan en nemli zelligidir. Ayni ayette Medyen halkinin
agzindan verilen 'Sphesiz sen yumuak huylusun ve akli bainda bir adamsin
ifadesi ise ya Sen kendini yumusak huylu, akli basinda biri saniyorsun
anlamindadir, ya da Suayb peygamberle alay etmek iin syledikleri bir szdr.
1443
Suayb peygamberin kissasi diger surelerde (Araf/85-93, Suara/176-191) de yer
almistir.
96,97
Andolsun ki Biz Ms'y da yetlerimizle ve apak bir belge ile
Firavun ve ileri gelenlerine eli yaptk. Ama onlar Firavun'un emrine uydular.
Hlbuki Firavun'un emri akl alytran/dogruya ulaytran degildir.
98
Firavun kymet gn, toplumunun nne dyer. Artik Firavun,
toplumunu ateye gtrmytr. O varilan yer de ne kt bir yerdir!
99
Ve bu dnyada ve kymet gnnde dylanarak izlendiler. Verilen bu
vergi ne kt vergidir!
Bu ayetlerde surenin yedinci kissasi olan Musa ve Firavun kissasi
anlatilmaktadir. ok kisa olarak zetlenen kissada, Firavunun kendi kavmini yanlis
bir yola soktugu, kavminin de bu yanlis adami izledigi, bylece Firavun ile kavminin
hem dnyada hem de ahirette beraberce felkete srkledigi aiklanmaktadir.
97. ayetin son blmndeki Hlbuki Firavun'un emri reit [akli alitiran,
dogruya ulatiran] degildir ifadesi ok nemli bir noktaya, aklin yoluna vurgu
yapmaktadir. Firavunun srkledigi bilgisizlik, inat, zann ve hayal rn yollar,
akil disi yollardir ve ise yarar hibir taraflari yoktur.
98, 99. ayetlerde Firavunun ve onu izleyenlerin akibeti aiklanmis, dnyada
ve ahirette lnetlendikleri [Allahin rahmetinden uzaklastirildiklari] bildirilmistir.
Firavun ve benzeri kisilerin sonlari Kuranda birok ayette (Fecr/6-13,
Naziat/21-26, Araf/38, Ahzab/67, 68, Kasas/39-42, Mmin/45, 46) degisik slplarla
anlatilmistir.
100
yte gemiye ynelik bu anlatm, kentlerin cidd haberlerinden, nemli
bilgilerindendir. Biz, onu sana anlatyoruz; onlardan ayakta olan ve biilmiy
ekin olan da vardr.
101
Ve onlara Biz hakszlk etmedik; fakat onlar kendilerine hakszlk
ettiler, yanly; kendi zararlarna iy yaptlar. Onun iin Rabbinin emri
geldiginde, Allah'n astlarndan taptklar tanrlar, onlara hibir yey saglamad
ve onlara ziyandan bayka bir yey arttrmadlar.
Bu ayetlerde, surenin basindan bu yana nakledilen kissalara isaret edilerek
herkesin bu kissalardan hisse almasi istenmektedir.
Kissalardaki olaylara bakildiginda, toplumlarin anlatilan akibetlere bizzat
kendi davranislari sebebiyle ulastiklari anlasilmaktadir. Toplumlar kendi elleriyle
ekmis olduklarini bimekte, dolayisiyla kt akibet konusunda hibir haksizliga
ugratilmamaktadirlar. Bu husus birok ayette (Tvbe/70, Ankebut/40, Fussilet/46,
Nisa/40, Kehf/49, Nahl/118) defalarca tekrarlanmistir.
102
Ve Rabbin, halk yirk koyarak yanly; kendi zararlarna iy yapan
kimseler olan kentleri yakaladgnda, O'nun yakalayy iyte byledir. Sphesiz
O'nun yakalamas pek ackldr, ok etindir!
1444
103
Sphesiz hiret azabndan korkan kimseler iin bunda kesinlikle bir
almet/ gsterge vardr. O, insanlarn kendisi iin toplandg bir gndr ve
kesinlikle grlecek bir gndr.
104
Ve Biz onu sadece belli bir sreye kadar erteliyoruz.
Bu ayetlerde Rabbimizin sululari yakalayisinin ok etin oldugu, kimsenin
Ondan kaamayacagi, sululara sadece mhlet tanindigi bildirilmektedir. Sululara
mhlet verilmesinin sebebi ise Allahin onlarin soyundan dnyaya gelecek olanlar
hakkinda yaptigi plnlarin gereklesmesi iindir. Yoksa, zalimler zulmlerinin
hesabini mutlaka vereceklerdir. Dolayisiyla bu ayetlerde insanliga, vakit varken
kendilerini toparlamalari mesaji verilmistir.
51
Sphesiz Biz, elilerimize ve iman etmis kisilere su basit dnya yasaminda ve shitlerin
kalktigi/shitlik edecekleri gnde kesinlikle yardim ederiz.
(Mmin/51)
13,14
Ve kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseler, elilerine: Ya sizi
kesinlikle yurdumuzdan ikaracagiz, ya da kesinlikle bizim dinimize/ yasam tarzimiza
dneceksiniz! dediler. Rableri de elilerine: Biz sirk kosarak yanlis; kendi zararlarina is yapanlari
kesinlikle degisime/ yikima ugratacagiz ve onlardan sonra sizi kesinlikle o yere yerlestirecegiz. Bu,
makamimdan ve tehdidimden korkan iindir diye vahyetti.
(Ibrahim/13, 14)
105
O gn geldiginde Allah'n izni olmadan hi kimse konuymaz. yte o gn
insanlardan bir ksm bedbaht ve bir ksm da mutludur.
106,107
yte yu bedbaht olanlar cehennem ateyi iindedirler. Onlara orada i
ekme ve hkrma vardr. Gkler ve yer durduka onlar da o ateyte srekli
kalacaklardr. Ancak Rabbinin diledigi mstesna. Sphesiz Rabbin diledigini
en st seviyede yapandr.
108
Ve yu mutlu olanlara gelince, onlar da gkler ve yer durduka ard
arkas kesilmeyen bir ikram olarak cennetin iinde srekli olmak zere
kalacaklardr. Ancak Rabbinin diledigi mstesnadir.
Bu ayetlerde, o gn [Mahser gn] insanlarin bedbahtlar ve mutlular
olmak zere iki grup olacaklari bildirilerek bedbahtlarin cehennemdeki, mutlularin
da cennetteki durumlari kisaca aiklanmaktadir.
Ayetlerde geen gkler ve yer durduka ifadesi, cennetteki ikramlarin ve
cehennemdeki azaplarin srekliligini belirtmektedir. Zira klsik Arapada gkler ve
yer durduka ve gece gndz pes pese geldike tabirleri, sonu gelmeyen sre
[ebed] anlaminda kullanilir. Yoksa ahirette, asagidaki ayetlerden de grlecegi
zere, ne gkler vardir ne de yeryz; daglar yikilip yer dmdz edilecek, gk de
baska bir sekle dndrlecektir:
47
Ve Bizim daglari yrttgmz gn; ve sen yeryzn iriliplak/ dmdz greceksin. Ve
Biz onlari bir araya topladik. Bylece onlardan hibir kimseyi birakmadik.
(Kehf/47)
18
O gn Sr'a flenir; siz de hemen blkler hlinde gelirsiniz.
19
Gkyz de ailip kapi kapi oluvermistir.
20
Daglar da yrtlp serap oluvermistir.
(Nebe'/18-20)
1445
105-107
Sana daglardan soruyorlar, de ki: Rabbim onlari savurduka savuracaktir. Bylece onlari
dmdz bos bir hlde birakacak. Orada bir ukur ve bir tmsek grmeyeceksin.
(Ta Ha/105-107)
88
Ve sen daglari grrsn; sen onlari donuk, durgun sanirsin. Oysa onlar her seyi sapasaglam
yapan Allah'in yapimi olarak bulutun yrmesi gibi yrmektedirler. Sphesiz ki O, yaptiklariniza
tamamiyla haberdardir:
(Neml/88)
9,10
O gn gk, sarsildika sarsilir, daglar da yrdke yrr.
(Tur/9, 10)
8-10
O gn gk erimis bir maden gibi olur. Daglar da atilmis renkli yn gibi olur. Ve bir sicak;
yakin dost bir sicak; yakin dosta sormaz.
(Mearic/8, 9)
5
Daglar da atilmis renkli yn gibi olur.
(Kaariah/5)
Vakia 1-7
olacak o vaka oldugu zaman ki o vakanin oluu iin yalan syleyen yoktur. O vaka,
alalticidir, ykselticidir yeryz siddetle sarsildika sarsildigi ve daglar ufalandika ufalanip da
toza dumana dnsverdigi zaman ve sizler es sinif oldugunuz zaman
(Vakia/1-7)
48-51
O gn, Allah'in, her nefsi kazandigi ile karsiliklandirmasi iin, yeryz bir baska
yeryzyle degistirilecek, gkler de. Ve onlar, Bir ve gcne karsi durulmaz olan Allah iin ortaya
ikacaklardir. O gn, sululari zincire vurulmus olarak grrsn. Onlarin gmlekleri katrandandir,
yzlerini de ates kaplayacaktir. Sphesiz Allah, hesabi ok abuk grendir.
(Ibrahim/48)
(Bu konuda ayrica Infitar ve Insikak surelerine bakilabilir.)
Iste o gn [Mahser gn] dnyada iken ertelenmis akibet gelmis olacak, artik
kimse konusamayacak, sz mlk sahibinin olacaktir:
26
Iste o gn gerek hkmranlik, Rahmn'a [yarattigi btn canlilara dnyada oka merhamet
eden Allah'a] zgdr. Kfirler; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kimseler iin ise o,
pek etin bir gn olmustur.
(Furkan/26)
16
O bulusma gn, onlar, meydana ikarlar. Kendilerinden hibir sey Allah'a karsi gizli kalmaz.
Bugn mlk kimindir?, Sadece tek ve kahredici olan Allah'indir!
(Mmin/16)
38-40
Indirilmis yetler ve vahiy, tanik olarak saf saf dikildikleri gn, Rahmn'in [yarattigi btn
canlilara dnyada oka merhamet eden Allah'in] izin verdikleri disinda hi kimse konusamaz. Ve o
izin verilen, dogruyu syler: Ite bu, hak gndr. Artik dileyen Rabbine bir siginak edinir. Sphesiz
Biz sizi yakin bir azap ile uyardik. O gn, kisi iki gcnn/mal ve evresinin ne takdim ettigine
bakar/yaptiklariyla yz yze gelir ve kfir; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddeden kisi: Ah
ne olaydi, ben bir toprak olsaydim der.
(Nebe/38-40)
Ve Ya Sin/65, Mrselat/35, 36, Kaf/27, 28, Ahzab/67, 68, Sebe/31-33.
1446
109
O hlde sakn yunlarn kulluk ettikleri yeylerden yphe iinde olma!
Onlarn atalar daha nce nasl kulluk ediyor idiyse bunlar da yle kulluk
ediyorlar. Sphesiz Biz de kendilerine nasiplerini kesinlikle eksiksiz deriz.
Peygamberimizi muhatap alan ama onun sahsinda tm insanliga mesaj veren
bu ayette, Mekkeli msriklerin, kendi atalarindan devraldiklari sahte degerlere bagli
kalarak o yol bilmez atalari gibi yanlis yolda bulunduklari ve bundan dolayi da
kesinlikle cezalandirilacaklari iln edilmektedir. Peygamberimizden istenen,
Mekkeli msriklerin takip ettikleri yolun yanlisligindan asla kusku duymamasidir.
Allahin indirdigi din yerine atalarindan grendiklerine uyanlarin durumlari
baska ayetlerde de dile getirilmistir:
170
Ve onlara, Allah'in indirdigine uyun dendigi vakit, Aksine biz, atalarimizi neyin zerinde
bulduysak ona uyariz dediler. Atalari bir seye akil erdirmez ve kilavuzlandiklari dogru yolu bulmaz
idiyseler de mi?
(Bakara/170)
104
Ve onlara: Allah'in indirdigine ve Eli'ye gelin dendigi zaman: Atalarimizi zerinde
buldugumuz sey bize yeter dediler. Atalari bir sey bilmeyen ve kilavuzlanan dogru yolu bulmayan
kimseler olsa da mi?
(Maide/104)
23
Ve iste byle Biz, senden nce de hangi kente bir uyarici gndermissek, kesinlikle oranin
simarik varlikli kimseleri: Sphesiz biz, babalarimizi bir nderli toplum zerinde bulduk. Biz de
kesinlikle onlarin izlerine uyanlariz demislerdi.
(Zhruf/23)
Konumuz olan ayetin sonunda yer alan 'Sphesiz Biz de kendilerine
nasiplerini kesinlikle eksiksiz deriz ifadesi, onlarin dnyada iken hayirdan ve
serden yaptiklarinin karsiliginin tam olarak verilecegi anlamina gelmektedir:
Zilzal 7,8
Artik her kim, zerre miktari bir hayir ilerse onu grecek, her kim de zerre miktari bir
er ilerse onu grecektir.
(Zilzal/7, 8)
19
Ve herkes iin isledikleri seylerden, birtakim dereceler vardir. Ve onlar haksizliga
ugratilmadan, Allah'in onlara amellerini tam olarak demesi iindir.
(Ahkaf/19)
24,25
Bu, onlarin, Ates bize sayili birka gn disinda asla dokunmayacaktir demeleri
nedeniyledir. Onlarin uydurmus olduklari seyler de dinlerinde kendilerini aldatmaktadir. Peki,
kendisinde hi sphe olmayan o gnde onlari bir araya topladigimiz ve hi kimseye haksizlik
edilmeden herkese kazandiklari seyler tamamen dendigi zaman nasil olacaktir?
(l-i Imran/25)
7
Eger kfredecek; Allah'in ilhligini ve rabligini bilerek reddedecek/ iyilikbilmezlik edecek
olursaniz, biliniz ki, sphesiz Allah size hibir ihtiyaci olmayandir ve O, kullari iin, kfre;
Kendisinin ilhliginin ve rabliginin bilerek reddedilmesine/ nankrlge riza gstermez. Ve eger
kendinize verilen nimetlerin karsiligini derseniz, sizin iin ona razi olur. Hi bir tasiyici, bir
baskasinin ykn ekmez. Sonra dnsnz yalnizca Rabbinizedir. Bylece yapmis olduklarinizi
size haber verecektir. Sphesiz O, sinelerin znde sakli olani iyi bilendir.
(Zmer/7)
1447
Ayrica Zmer/10, Bakara/272, 281, l-i Imran/57, 161, 185, Nisa/173,
Nahl/111 ve bu surenin 15 ve 11. ayetlerine bakilabilir.
111
Ve yphesiz hepsi yle kimselerdir ki, onlarn yaptklarnn karylgn
Rabbin kendilerine tam deyecektir. Sphesiz O, onlarn yaptklar yeylere
hakkyla bilgi sahibidir.
Yz dokuzuncu ayetin devami olan bu ayette, atalarindan aldiklari yanlislar
zerinde israr eden kimselere yapilan tehditler ok arpici vurgularla dile
getirilmistir. Nitekim bu ayetin orijinalinde teknik olarak yedi tane vurgu sz
konusudur.
110
Ve andolsun ki Biz Ms'ya Kitab' verdik de onda ihtilfa dyld.
Eger Rabbinden daha nce verilmiy bir Sz olmasa idi, elbette bu dnyada
hemen cezalandrlrlard. Ve onlar yphesiz, Kurn'dan kuykulu bir yphe
iindedirler.
Bu ayette Israilogullarinin durumu ortaya konmus, onlarin kendi kitaplarinda
ayriliga dstkleri, mezheplere ayrildiklari, farkli farkli anlayislara sahip olduklari
aiklanmistir.
Insanlarin ayriliga dsmesi konusu baska ayetlerde de dile getirilmistir:
14
Ve onlar, ancak kendilerine bilgi geldikten sonra, aralarindaki taskinlik yznden ayriliga
dstler. Eger Rabbin tarafindan adi konmus bir sre sonuna kadar sz gememis olsaydi
aralarinda kesinlikle gereklestirilirdi. Ve sphesiz kendilerinden sonra Kitab'a vris kilinan kisiler,
Kurn'dan kesinlikle kararsizliga gtren bir kusku iindedirler.
(Sra/14)
213
Insanlar tek bir nderli toplum idi de Allah mjdeciler ve uyaricilar olmak zere
peygamberler gnderdi ve anlasmazlik ettikleri konularda insanlar arasinda hkmetsinler diye onlarin
beraberinde hak ile kitap indirdi. Ve sirf o Kitap verilenler, kendilerine bunca deliller geldikten sonra
aralarindaki azginlik yznden anlasmazliga dstler. Bunun zerine Allah, Kendi bilgisi geregi,
iman edenlere, onlarin hakkinda anlasmazliga dstkleri hakka kilavuz oldu. Ve Allah, diledigi
kimseyi/dileyen kimseyi dosdogru yola kilavuzlar.
(Bakara/213)
Ayette geen Rabbinden, daha nce verilmi bir Sz ibaresi, Allahin bir
kararini ifade etmektedir ve bu karar Yunus suresinin tahlilinde belirttigimiz gibi su
anlama gelmektedir:
RABBIMIZDEN GEEN SZ
110. ayette konu edilen Sz, Rabbimizin cezalari adi konmus sreye
erteleme ilkesidir. Eger bu ilke olmasa idi, herkesin hak ettigi aninda kendisine
verilecekti. Fakat Allah ilkesini katiyen bozmaz.
14
Ve onlar, ancak kendilerine bilgi geldikten sonra, aralarindaki taskinlik yznden ayriliga
dstler. Eger Rabbin tarafindan adi konmus bir sre sonuna kadar sz gememis olsaydi
aralarinda kesinlikle gereklestirilirdi. Ve sphesiz kendilerinden sonra Kitab'a vris kilinan kisiler,
Kurn'dan kesinlikle kararsizliga gtren bir kusku iindedirler.
(Sra/14)
1448
110
Ve andolsun ki Biz Ms'ya Kitab'i verdik de onda ihtilfa dsld. Eger Rabbinden daha
nce verilmis bir Sz olmasa idi, elbette bu dnyada hemen cezalandirilirlardi. Ve onlar sphesiz,
Kurn'dan kuskulu bir sphe iindedirler.
(Hud/110)
45
Ve eger Allah, kazanmakta olduklari seyler dolayisiyla insanlari sorgulayip cezalandiracak
olsaydi, yeryznde kk-byk hibir canliyi birakmazdi. Velkin onlari, adi konmus bir sreye
kadar ertelemektedir. Sonunda sre sonlari geldigi zaman da artik sphesiz Allah, Kendi kullarini en
iyi grendir.
(Fatir/45)
Ayrica Fussilet/45 ve Ta Ha/129da da ayni ilkeye deginilmistir.
Sayet Yce Allah, hakkinda anlasmazliga dstkleri konularda mkfat ve
cezayi vermek suretiyle kiyamet gnnden nce aralarinda hkm vermeyecegine
nceden hkmetmemis olsaydi, elbette dnya hayatinda hak ettiklerini hemen
gereklestiriverirdi. Yani amelleri sebebiyle mminleri cennete girdirir, kfrleri
sebebiyle de kfirleri cehenneme atardi. Fakat sani yce Allah btn insanlarin neler
yapacagini bilmekle birlikte, nceden beri belli bir eceli tayin etmis ve bunun iin
vade olarak kiyamet gnn tespit etmistir.
Dikkat edilirse, tahlilini yapmaya alistigimiz bu ayet, iinde bulundugu
pasajdaki konu akisina uymamaktadir. Bu sebeple biz 110. ayetin ya
Israilogullarinin tutumunun konu edildigi bir dnemde diger ayetlerden bagimsiz
olarak inmis ayri bir necm, ya da Kurandaki baska bir pasaja ait bir ayet oldugunu
dsnmekteyiz. Ama kesin olan sudur ki, 110. ayet, iinde bulundugumuz pasaja ait
degildir. Nitekim bir sonraki 111. ayet, bir nceki 109. ayetin devami durumundadir:
112
yte bundan dolay emrolundugun gibi dosdogru ol! Beraberindeki
tevbe edenler de dogru olsunlar. Ve ayr gitmeyin! Kesinlikle Allah, btn
yaptklarnz hakkyla grendir.
113
Ve Allah'n ortag oldugunu kabul ederek yanly, kendi zararlarna iy
yapan kimselere meyletmeyin, sonra size atey dokunuverir. Ve sizin iin
Allah'n astlarndan yardm eden, yol gsteren, koruyan yaknlar yoktur. Sonra
yardm gremezsiniz.
Tm Islm ilkelerinin ekirdegi mahiyetinde olan bu iki ayette sze nce
peygamberimize hitap edilerek baslanmis, daha sonra da Iltifat sanati yapilarak hitap
tm mminlere yayginlastirilmistir.
SIRAT-I MSTAKIM
Kuran ayetleri isiginda degerlendirildiginde, bu tamlamanin Allahin Yolu,
Hakk Yol, Allahin Kitabi, Islm Dini, Islm Milleti gibi anlamlara geldigi
grlr (l-i Imran/51, Enam/126, 153, Hicr/41, Nahl/76, Meryem/36, Ya Sin/61,
Zhruf/61, 64). Ancak en gzel anlam, Fatiha suresindeki anlamdir: zerlerine
gazap dklmlerin ve akinliga saplanmilarin yolunun diindaki, kendilerine
nimet verdiklerinin yolu olan dosdogru giden yol.
Dikkat edilirse, 112. ayette sadece dosdogru ol denmemis; Emrolundugun
gibi, Allahin izdigi sinirlarda, koydugu ilkelerde dosdogru ol! denmistir. Bunun
1449
sebebi, bize gre, insanin kendi kendine dosdogru yolu tami tamina bulmada
yetersiz olusudur.
113. ayette geen Ve zulm yapan kimselere meyletmeyin, sonra size ate
dokunuverir ifadesindeki zulmedenler, birinci plnda msrikler, ikinci plnda ise
kt ahlkli kisilerdir. Bu gibi kisilere meyledilmesinin meyledene de zarar
verecegini bildiren bu uyari, ayni zamanda, bir baskasindan etkilenerek onu taklit
etmenin yanlis olacagi manasini da tasimaktadir. Nitekim Yce Allahin bizleri
sakindirmak istedigi bu durum, insanlar arasindaki iliskilerde o kadar ok
dogrulanmis olmalidir ki, zm zme baka baka kararir, Ati atin yanina
baglama ya huyundan ya suyundan kapar, Arkadasini syle, senin nasil biri
oldugunu syleyeyim gibi ataszleri ortaya ikmistir.
Insanlarin birbirlerinden etkilenmeleri baska bir ayette daha konu edilmistir:
68
Ve yetlerimiz/ almetlerimiz/ gstergelerimiz hakkinda bosa ugrasanlari grdgn zaman,
onlar ondan baska sze dalincaya kadar hemen onlardan uzak dur. Ve eger seytan bunu sana terk
ettirse de, hatirladiktan sonra o sirk kosarak yanlis davrananlar; kendi zararlarina is yapanlar
toplulugu ile beraber oturma.
69
Allah'in korumasi altina girmis olan kisilere de o sirk kosarak yanlis davrananlarin; kendi
zararlarina is yapanlarin hesabindan bir sey yoktur. Fakat Allah'in korumasi altina girmeleri iin bir
hatirlatma!
(Enm/68, 69)
114
Ve gndzn iki tarafnda ve gecenin yakn saatlerinde salt [ml
ynden ve zihinsel adan destek olmay; toplumu aydnlatmay oluytur-
ayakta tut], nk iyilikler ktlkleri giderir. Bu, ibret alanlara bir gttr.
Surenin sunus blmnde de belirttigimiz gibi, bu ayet Medine dnemine
aittir. Bu ayete gre salat, Isra suresinde de bildirilmis olan vakitlerde, yani sabah,
aksam ve yatsi olmak zere vakitte ikame edilmelidir.
Salat ve salatin vakitleri ile ilgili detayli aiklamamiz Isra/78in tahlilinde
yapildigindan, konunun oradan okunmasini neriyoruz.
709
115
Ve sabret! nk yphesiz Allah iyilik-gzellik retenlerin ecirlerini
yitirmez.
114. ayetin Meden olmasi sebebiyle bu ayetin 114. ayetin devami olarak
kabul mmkn degildir. Dolayisiyla bu ayet ya peygamberimizin sikintili bir
dneminde inmis basli basina ayri bir necmdir, ya da baska bir pasajin ayeti olup
sahabe tarafindan burada tertip edilmistir.
Biz, mminlere umut ve destek veren, kendilerine verilen grevleri yerine
getirirken karsilasacaklari sikintilara, acilara ggs germelerini, var gleriyle
yilmadan grevlerini srdrmelerini isteyen bu ayetin basli basina bir necm oldugu
kanaatindeyiz.
Hatirlanacak olursa, bu ayetin bir benzeri de Yunus suresinde gemisti:
109
Ve sen, sana vahyolunan seye uy! Ve Allah hkmn verinceye kadar sabret. Ve Allah,
hkm verenlerin en hayirlisidir.
(Yunus/109)
709
(Tebynl-Kuran; c: ????????)
1450
Ayette konu edilen muhsinlik, Rabbimizin razi oldugu ve srekli vdg bir
niteliktir. Birok ayette (l-i Imran/134, Maide/85, A'rf/56, Hacc/37, Ankebut/69, Zmer/34,
Ahzab/29) muhsinlerin srekli dl alacaklari bildirilmistir:
116
yte sizden nceki devirlerden bakyye [sz, eser, erdem] sahipleri;
akll insanlar, Kitap Ehli, yeryznde bozgunculuktan vazgeirmeye
alysalard! Fakat onlarn iinden kurtardgmz pek az kimse bunu yapt.
Allah'n ortag oldugunu kabullenerek, Allah'n ilahlgn ve rabligini bilerek
reddederek yanly; kendi zararlarna iy yapan o kiyiler ise, ymartldklar
refahn ardna dytler ve sulular oldular.
117
Ve senin Rabbin, halklar dzeltici iken, o memleketleri haksz yere
degiyime/ ykma ugratacak degildir.
Helktan kurtulmanin bir baska yolunun aiklandigi bu ayetlerde, kt gidisat
sergileyen toplumlarda ortaya ikip mcadele vermesi gerekirken, ev, dam, oluk-
ocuk, mal-mlk, makam-mevki dsnp ikar ugruna suskun kalan bilgi ve akil
sahibi nemelzimcilar kinanmaktadir.
Demek oluyor ki, toplumlarin bozulma dnemlerinde, o toplumdaki bakiyye
sahibi kisilerin, yani toplumun bilge nitelikli bireylerinin ne ikip toplumun
dzeltilmesi yolunda aba harcamalari, vurdumduymazlik yapmamalari
gerekmektedir. Nitekim yukarida nakledilen Lut kissasinda elinin kendi toplumuna
'Iinizde reit, akli bainda biri yok mu? demesi de bu bakis aisi ile sylenmis bir
szdr.
104
Ve iinizden hayra agiran, herkese kabul gren iyi seyleri emreden, vahiy ve ortak akil ile
ktlg-irkinligi kabul edilen seyleri engelleyen bir nderli toplumbulunsun. Ve iste onlar,
kurtulusa erenlerin ta kendileridir.
(l-i Imran/104)
53
Bu, sphesiz bir toplum, kendinde olani degistirinceye kadar, Allah'in, o topluma nimet olarak
bagisladigini degistirici olmayisi ve sphesiz Allah'in en iyi isiten, en iyi bilen olmasi nedeniyledir.
(Enfal/53)
11
Her kisi iin, iki elinin arasindan ve arkasindan Allah'in iinden olarak, onu gzetip
koruyan izleyiciler vardir. Gerekte, bir halk, kendi benliklerinde olani degistirmedike, Allah hibir
seyi degistirmez. Ve Allah, bir topluluga ktlk istedi mi, artik onun geri evrilmesi sz konusu
degildir. Onlar iin O'nun astlarindan bir yardim eden, koruyan, yol gsteren bir yakin da yoktur.
(Rad/11)
46
Her kim slihi islerse artik kendi iin yapmis olur. Kim de bir ktlk yaparsa, artik kendi
aleyhinedir. Ve senin Rabbin kullara hi mi hi haksizlik eden biri degildir.
(Fussilet/46)
118,119
Eger Rabbin dileseydi, insanlar elbette tek bir nderli topluluk
yapard. Oysa Rabbinin rahmet ettigi kiyiler hari onlar anlaymazlg
srdrmektedirler. Onlar iyte bunun iin oluyturdu. Ve Rabbinin, Andolsun,
cehennemi bildiginiz-bilmediginiz, tandgnz-tanmadgnz insanlardan;
onlarn tmnden dolduracagm Sz' tamamlanmytr.
Bu ayetlerde, btn insanlari iman veya kfr mmeti seklinde tek bir
mmet yapmaya kadir oldugunu haber veren Rabbimiz, byle yapmadigini
1451
bildirerek insanlar iin belirledigi zgrlk ilkesini aiklamaktadir. Allahin
insanlari zgr biraktigi, bir baska ayette ise syle ifade edilmistir:
99
Oysa Rabbin dileseydi, elbette yeryzndekilerin hepsi topluca inanirdi. Artik, inanan
kimseler olmalari iin, insanlari sen mi zorlayacaksin?
(Yunus/99)
Allahin insani kendilerine vahyedilenden baskasini yapamayan diger canlilar
gibi yaratmayip zgr birakmasi, farkli dsncelerin, farkli grslerin ortaya
ikmasina sebep olmus, bu da insanlar arasinda ayriliklar olusturmustur. Ancak
bunun byle oldugunu ok iyi bilen Yce Allah, bu ayriliklarin ortadan kaldirilmasi
ve rahmetinden herkesin istifade etmesi iin insanlara vahiyler ve eliler gndermis,
bylece tm inananlara dosdogru bir yolda birlesme imkni saglamistir. Allahin
gsterdigi bu dosdogru yol, Kuranda Sirat-i Mustakim olarak ifade edilmistir.
Insanlarin bu dosdogru yolda bulunmalari hlinde aralarinda en ufak bir ayrilik bile
dogmamaktadir.
120
Ve elilerin haberlerinden kalbini yatytracak olanlardan hepsini sana
kssa olarak anlatyoruz. Ve bunda sana bir hakikat, mminlere de bir gt ve
hatrlatma gelmiytir.
Bu ayette Rabbimiz, kissa nakletmekteki amacini aiklamakta ve kissalarin
yararlarini bildirmektedir.
Ayetin ifadesinden anlasildigina gre, nceki elilerin haberleri Kuranda
sadece olaylarin gelisimini hikye etmek iin degil, ilerindeki ahlk gerekleri
sergilemek ve bylece inananlarin inanlarini pekistirmek iin yer almaktadir. Zaten
kissalarin slbu da tarih bilgisi vermek amaciyla degil, gt vermek amaciyla
anlatildiklarini gstermektedir. Kurandaki kissalarin insanlara saglayacagi yararlar
kisaca syle zetlenebilir:
* Kurn'daki kissalar, eskiden de peygamberlerin gelip getigi bilgisini
vermek sretiyle peygamberlerin tredi olmadigini gsterir.
* Kurn'daki kissalar, gelmis gemis btn peygamberlerin grevlerinin
teblig etmek ve gtte bulunmaktan ibaret oldugunu gretir.
* Kurn'daki kissalar, Allah'in elilerine daima gnderildikleri toplumun ileri
gelenleri [mele] tarafindan karsi ikildigi bilgisini verir.
* Kurn'daki kissalar, Peygamberimizin tebligine karsi ikip o'nu engellemek
isteyenlere, bu tavirlarinin bedelini nasil deyecekleri konusunda gemisten -
bazilarini kendilerinin de bildikleri- rnekler vermek sretiyle hatirlatma yapar,
uyarida bulunur.
* Kurn'daki kissalar, Peygamberimizin ve yandaslarinin karsi karsiya
bulunduklari durumun daha nceki peygamberler ve toplumlari arasinda meydana
gelenlere benzedigini, hatta byk lde ayni oldugunu bildirmek sretiyle
Peygamberimize ve yandaslarina gven telkin eder; ayrica Allah'in elilerinin daima
galip geldiklerini bildirmek sretiyle onlara azim kazandirir ve manevyatlarini
kuvvetlendirir.
121,122
Ve inanmayan o kiyilere de ki: Elinizden geleni geri koymayn!
Sphesiz biz yapanlarz. Bekleyin! Sphesiz biz bekleyenleriz.
1452
Ortaya konan onca aik kanita ragmen hl inkr